You are on page 1of 188

yazan

G. W. Allport

eviren
Abdulhalim Durma

NSZ
amanmzda insanlarn ou hem psikoloji hem de
din ile ilgilenmektedir. Psikoloji salkl byyen bir
ilimdir. mit edilir ki, XX. yzyln kesin sonulu
bir ilmi
olarak hviyetini kazanacaktr.
Yine gnn
anlayyla modaya uygundur -belki de en ok kendi itibar
iin. Psikolojiye duyulan popler alaka artarken, din
insanln daima sekin ilgi alanlarndan biri olarak varln
srdrmektedir. Bu ilgi tarihin balangcndan beri vard muhtemelen daha da ncelerden ve son otuz yln sosyal ve
ahlaki felaketleriyle de azalmad1. Hem psikoloji hem de
din ile ilgilenenler, tamamen tabii olarak bu iki alann
birbiriyle irtibatl olmak zorunda kaldklarn gryorlar. Her
biri insanln geleceine olduka derinden bal gzkyor.

ilindii gibi, modern ampirik psikoloji balangta


kendisini dinden iddetle ayr tuttu. Bu 'ruhsuz
psikoloji', stnlk ve ihtiamn alameti haline geldi.
Bunun iin makul sebep vard. Sadece din ve felsefenin
geni alan olarak baklan insan ruhunun kavray ve
vaizliine
fazlasyla sahipti. lmi metot ve
indktif
dncenin ispatlanm liyakatini tamak iin yeni bir yol
izmek zere psikologlar zorland. Dinin mihrabna srtn
eviren ve felsefenin koltuunu terk eden psikologlar,
laboratuar ve klinik metotlar benimsediler. Kazanlar,
derhal tahkik edilebilir gereklerin ylmas ve dost ilim
adamlarnn artan mutabakat oldu. Bu anlama tam deilse
de, din adamlar ve filozoflar tarafndan daha nceden varlan
anlamalara hi olmazsa ok daha fazla baskn kt.

.n.1920-1950 aras

Psikolojinin ilerlemesi ve prestiji, ilmi oryantasyonu


muhafaza etmesine sk ekilde bal olduundan -otoriter
bir karanlk, bu dnyay girdabna ekmedike- felsefi,
siyasi veya dini
dedktif bir ideolojiden indktif
psikolojinin tarihi ayrmnn sona erecek olmas konusunda
beklenen hibir ey yoktur.
yn zamanda, insan zihninin da almasyla uraan
psikoloji ve dinin srekli olarak ve mitsizce
aralarnn ak olmas gerektiini dnmek samalk
olacaktr. Kendi aksiyom ve metotlarnda ilim ve sanat ne
kadar farkl iseler de, binlerce ekilde ibirliini rendiler
gzel yaplarn, mziin, elbise ve desenlerin retiminde.
Ayn ekilde, metot ve aksiyomlarnda farkllaan ilim ve
din, dier btn insan kazanlarnda trajik kayp olmakszn,
gelimi bir insan karakterinin ortaya konulmasnda niye
ibirliine gitmesinler? Bugn bir ok kesimden din ve
psikolojinin insan huzuru iin gayretlerini birletirmek zere
ortak bir zemin aray iinde olmalarna dair bir talep
gelmektedir.

nancmz odur ki, byle ahenkli bir gayret ortaya kmadan


nce taraflardan her biri, adet kabilinden gsterdiklerinden
daha byk bir gr elastikiyetine ihtiya duyacaklardr.
Dar anlayl bir ilim asla dar anlayl bir din ile i yapamaz.
Ancak perspektiflerini genilettikleri takdirde anlay ve
ibirliine ak olacaklardr.
u sahifelerde ayr aba gerektiren imkan dahilindeki
hususlar zerinde durulmad (4. Blmdeki akl
saln artrmada psikoloji ve dinin nemli rolnn
aklanmas dnda). Daha ok, mantki ncelii olan bu

grev, yani bireyin hayatnda dinin yerini kefetme grevi


zerinde duruldu. Dini duygunun mahiyeti ve fonksiyonu
psikolojik bakmdan anlalmadan,
herkes bir taraftan
karlkl siyasetten veya dinin
'uyuturmasndan' ve
hurafelikten bahseder, dier taraftan pein hkmler verilir.
ylediimiz gibi, bu almann hedefi, her ne zaman
ve her nerede olursa olsun ancak dinin sahip olduu
byle bir yerin, yani, ahsiyet yapsndaki sbjektif
dinin yerinin tasviri ynndedir. Yaklam psikolojiktir,
bazlar bunu naturalistik diye adlandrabilir. Aklanacak
olan dinin talepleriyle ilgili hibir tavr veya ret ortaya
koymuyoruz. Bir ilim adam olarak bunlar yapmaya yetkili
deiliz.

aklam psikolojik adan tanmlanrken, her


psikologun yaplan analizlerle mutabk olacan ima
etmek niyetinde deiliz. Geri psikoloji elbette bir
ilimdir, fakat henz tek vcut olmu bir ilim deildir.
Kullanl gerekleri iine alan psikolojik yorumun, her biri
kendi iinde tutarl olan birok ats vardr. Zamanla ok
sayda tecrbe ve gzlem biriktike, insann btn hal ve
hareketlerine dnk tek sesli bir yorum setini empoze etmek
mmkn olacaktr, henz deil. Byle tek vcut olmu bir
ilmin ortaya kacan birou dnr. Dierleri de inanr ki,
zihin hayatnn aklamalar daima felsefi anlamazlklarn
konusu olacaktr. Bu bilmecenin cevabnn verildiini iddia
etmiyoruz, fakat kendi yorumlarmz, modern dinamik
psikolojinin en kabul edilir prensipleri olarak anladmz
erevede ortaya koyuyoruz.

nalizlerin dayand dinamik kavramlar sistemi,


Personality: A Psychological Interpretation (I937)'da
ileri srld. Elinizdeki kitaba bir anlamda o kitabn
uzmanlam bir blm olarak baklabilir.
Fakat
yanlmayacak olursak, kullandmz kavramlar ve vardmz
temel sonular, modern psikoterapide,
fenomenolojide,
neofreudulukta, ve yrrlkteki psikolojik aratrma ve
teorinin dier blmlerindeki ileri dncenin ou ile ayn
izgidedir. Bu okullarn temsilcilerinin bizim sbjektif din
deerlendirmemizi detaylaryla kabul edip etmeyeceini
phesiz kestiremeyiz.

ir deer hkm almay renklendirmektedir. Bize


gre, demokrasinin her destekisi benimsemelidir ki,
yapabileceinin en iyisi olarak kendi hayat felsefesini
kurmak, yaratltaki ahsi yerini bulmak her bireyin hakkdr.
Sadece bir ikinci elden ve bu yzden olgun olmayan bir dinle,
mutlu olmas iin onu davet eden kltr ve benzeyi
kuvvetlerini aka grrse, hareket etme serbestlii daha
byk olur. Onun iin dini yakarn tamamen vazgeirme
eiliminde olan tahkir ve korkutma basklarn anlad seme
serbestlii ayn derecede gereklidir. Byle basklar dar
dnceli ilimden ve hayatn daha byk hareketlerinin
karsnda bulunan dier herhangi bir aratrc kadar cahil ve
yardmsz olan baz retmen ve yazarlardan kar.

enkitiler seme serbestlii iin dikkatin, bu iki engel


arasnda bir dereceye kadar eit olmayacak ekilde
blndnden
ikayet
edebilir.
Belki
syleyeceimizden daha azn ikinci elin,
otoriterin,
ahsiyetteki olgunlamam dinin ileyii hakknda syledik.

Her tarafta dar kafalln ve kaln muayyen dindarlk


ekillerine nasl refakat ettiini grrz. Biri Amerika'y
boydan boya gezer ve Jim Crow kiliselerini, maaza cepheli
mabetleri, antisemitik 'hristiyan' hal seferlerini not eder ve
insan zihninin karanlklarnn ne kadar ok dini hurafeyle
kutsallatrlm
olduuna
iaret eder. Birok kiinin
hayatnda din, sadece korku ve engellenme araz olarak
gzkr.

ocuksu ve nrotik ahsiyetlerde dinin yerine getirdii


fonksiyonla ilgili olarak yaplandan daha fazla
durmamak zere muhakememiz, normal olarak olgun
ve retici ahsiyetteki dini gelimenin yolunu izmeye
teebbs etmek zerinedir. Din psikolojisiy1e urayoruz,
psikopatoloji ile deil. Dini inancn nrotik fonksiyonu, onun
'hrriyetten bir ka' olarak yardm, gerekten ortak ekilde
karlanr ki, dinin unsurlar, sadece bu fonksiyonu grr ve
onu, dini bir duyguyu barndran her hangi birine hakim
olmas eklinde ilan eder. Bu gre katlmyoruz. Birok
ahsiyet, gelimesinde bir duraklamaya katlanma ve kendi
kendini aldatma olmakszn dini bir hayat grne ular.
Gerekten bu, onlarn hayata dini bak sebebiyledir -tecrbe
artarken genileyen- ki, onlar, olgun tam entegre olmu bir
ahsiyet kurma ve korumada ehliyetli klar. Ulatklar
sonular ve muhafaza ettikleri duygular, ahsiyetin kendisi
gibi, yeganedir, eitlidir.
illiam James bu noktay, elli yl nce yazm
olduu Varieties of Religious Exprrience' adl
mukayese edilmez eserinde dile getirdi. Son iki
nesilde dinamik psikolojinin ilerleyiinin kesinlik ve destek

saklamak iin yeterli olduunu hissetmeseydik, onun tezini


yeniden ifadeye cesaret edemezdik. James modern ahsiyet
teorilerine yetimedi. Birok hususta bu teorilerin isteyerek
onun nceki bulu ve yorumlarna uyum gstermesi, dehasnn
tasdiki olacaktr.
u blmler 1947 baharnda Bostonda tarafmdan
veri1mi olan Lowel konferanslarnn revizyonudur.
1945 baharnda Ohio Wesleyan niversitesinde
Merrick konferanslar olarak mevcut ekliyle okundular.
Konu hakkndaki dncelerimi formle etmek iin
teviklerini esirgemeyip frsat salayan her iki messesenin
gvenlerine mteekkirim.

enkiti ve yardmclar bakmndan talihliydim. Bir ok


ekillerde Mrs. Jacqueline Sutton ve Mr. Gillespienin,
zellikle 2. Blmdeki aratrma ile irtibat
bakmndan, ve Mrs Eleanor Spraguenin srekli yardmlar
oldu. Din Psikolojisinin anlayl, akll rencisi Dr. Steward
Hiltner bana fikir ve stratejik cesaret verdi. Ayn ekilde
verimli bir yardm, Boston niversitesinden Prof. Edgar S.
Brightman ve Bostondaki Vedanta Kilisesinden Swami
Akhilanandadan geldi. lki beni psikosentrisizm, ikincisi de
etnosentrisizmden
korumaya
altlar.
Boston
niversitesinden Prof. Peter Bertocci, hayati bir tevik
kayna idi. Ve dosta bir tarzda muayyen felsefi ve teolojik
hareketlerle urarken ihtisas d olmam telafi edecek
ekilde yardmc oldu.

enkit abalar
baarszlklarm
tamamen
dorulamad; byle youn bir ekilde ele alnm din
gibi geni bir alan iin bir psikolog davetsiz

misafirdir. lahiyatlar, filozoflar,


din ile uraanlar,
tarihiler ncelik hakkna sahip olmu
olmal. Snrl
psikolojik adan bile onlarn alanna tecavz etmeden
konuya eilmek imkanszdr. Ayn zamanda psikolog herhangi bir oranda bu psikolog- devaml olarak sessizlii
muhafaza edemez. Onun da syleyecek bir eyleri var.
zellikle kii ahsiyetindeki dini duygunun fonksiyonu
zerine iitilmeyi ister.
Gordon W. Allport

NDEKLER
1.Dini Yakarn Kkenleri
2.Genlikte Din
3.Olgunlukta Din
4.Vicdan ve Akl Sal
5.phenin Mahiyeti
6.tikadn Mahiyeti

Dini Yakarn Kkenleri

zellikle niversitelerdeki modern entellekteller


arasnda, din konusu gizlenmeye, st rtlmeye
allr gzkmektedir. Bu, insanolunun eitimli
kesiminin daha az akbeti gz nnde bulunduran bir tarzda
yaamay renmesi ve her tipe hitap eden aklamalara gven
duymamas yznden mi? Yoksa i dnyalar hakkndaki
bilgiyi akkan hale getirmek veya tam bir laiklii sessizce
benimsemek iin onu gerekli gren niversitelerde hakikati
paral tarzda kefetmek gayretleri iersinde yer almas
sebebiyle mi? Her ne sebepten olursa olsun modern dnyada
dinin srarll, bugnn alimlerine bir sknt, bir
mahcubiyet sebebi olarak gzkr. nsan alakasnn tahminen
hi bir alanna yabanc olmayan psikologlarn bile, konu
gndeme geldiinde, kendilerini geri ekmeleri muhtemeldir.
on elli yl boyunca din ve cinsiyetin tersine dnm
pozisyonlara sahip olduu gze arpar. Viktorya
anda yazm olan W. James, hsn tabirle 'ak
igds diye adlandrd cinsiyetin insan hayatndaki

rolne, ancak iki sahife ayrmaktayd. Geri hi bir yasak onu,


dehasnn rnlerini Varieties of Religious Experience'a
ynlendirmekten geri alamazd. Din konusunda serbeste ve
gz kamatran bir parlaklkla konutu. Aksine bugn
psikologlar insanolunun cinsel ihtiraslar konusunda, Freud
veya Kinsey'in itenliiyle yazarlar, fakat dini ihtiraslar
gndeme geldiinde, yz kzarmalar ve sessizlik artar. Ancak
psikolojide herhangi bir modern ders kitab yazar, cinsiyet
gibi insan trnn daima evrensel bir alakas olmu bulunan
din konusuna ekingen iki sahife ayrr.
essesevi alakalarn ve tarihi telakkilerin giderek
glenen hususlar haline geldii hem teknik hem
de dolambal olan bir sahaya birka bamsz
psikolojik aratrma metoduyla
girmekte psikologlarn
gnlszln anlamak zor deildir. Bir psikolog iin bu
kadar ok hayat alanna giren ve zel aratrma veya bilgi
bakmndan olduka az getirecek olan bir konu zerinde
aklama yapmak, ruhun belli bir dayanklln gerektirir.

eri psikoloun bu alandan ekilmek iin hi bir hak


ve mazereti yoktur. lkemizdeki yetikinlerin te
ikisi kendilerine dindar insanlar olarak bakar ve hi
olmazsa onda
dokuzu, kendi ifadelerine gre, Allah'a
inanrlar. Bu eit yaygn bir duygu ve inan, mesleki tevazu
ve ilgisizlik gibi sebeplerden dolay ihmal edilemez. Dahas,
dnya tarihinin tam bu noktasnda ilim adamlarnn
psikolojiyle din arasndaki ilikiye ilgisi, giderek daha fazla
artyor. Belki bunun sebebi, ekseriyetin, tarihi bir itikadn
akidelerini kuvvetle tasdik ederken, kendilerinin de birok
ihtirazi kaytlarla bu itikad muhafaza ettiklerini grmeleridir.

Merak ediyorlar, niin pheleri onlar daha ok rahatsz


ediyor? unu da gryorlar ki, hala dini 'hissederlerken', hal
ve gidilerinin dzenleyici prensipleri, dini inanlarndan daha
az, psikoloji, psikiyatri ve akl salndan daha fazla
gelmektedir.

pheye, laiklie, psikolojizme olan bu temayl en ince


derecesiyle, dinin gemie ait bir ey veya yolun dnda
olduu manasna gelmez. Tarih, messesevi dinin
zayflama, bozulma gsterdii kadar, yeniden canlanma taraf
olduunu da ortaya koymutur. Laikliin artmasyla belirlenen
XIX. yzyl, bununla beraber Oxford Hareketine, Evangelic
Revival'a,
Hristiyan lminin
Douuna ve Kurtulu
Ordusu'nun kuruluuna ahit oldu. Asrmz bu hareketlerin
daha ok yaylna ve ekmenisizmin dikkat ekici
gelimesiyle birok fundamentalist mezheplerin de yeniden
ortaya klarna sahne oldu. Fakat organize dinin bu durumu
konu ddr.
u blmn mnakaas, messesevi dinin itikad her
ne olursa olsun, insanolunun sbjektif (ahsi) dini
duygularnn ok daha fazla canl olduu, ve belki de
kklerinin ok ve derin oluundan dolay daima canl
kalacadr.

Mnferit bir Dini Duygu Formu Var mdr?

ii hayatnda dinin kklerine gemeden nce, her dini


duygunun kanlmaz surette bir paras olan
tecrbenin mnferit temel bir formu olup olmadn

aratrmalyz. Dini duygu iin byle ortak bir mahre


kefedebilseydik, uygun olurdu. Bu konuda birok teebbs
yapld.
Bunlarn
en
iyi
bilinenlerinden
biri,
Schleirmacher'nkidir. Bu yazar, dini duygunun ayrt edici
ekilde 'mutlak bamllk duygusu' olduunu ileri srer. Son
analizde din bir yalvar, bamllk, teslimiyet duygusudur.
Sonraki birok yazar, Schleirmacher'n bu dini duygudaki
merkezi ve ayrt edici nitelii bulma teebbsnden olduka
etkilendiler. Fakat her biri bu olayda kendi tarzn seti.

udolf Otto hissetmekteydi


ki, Schleirmacher
bamlln bu zihni karlna yukardan bakmt.
Her eyin tesinde, kendi hiliiyle boulmu birey insann kendisinden 'tamamen baka' bir realiteye baml
olduu esrarengiz, 'heybetli ve byleyici' bir realitenin
ancak farkndadr. Otto'ya gre, kitle bakmndan Sanctus (bu
kelime ile balayan
ilahi) un niyeti, dinin timsalini
gstermesidir. Holy, Holy, Holy btn dinin kalbidir. Ve
Otto'nun vard sonu udur: nsan tecrbesinin baka hi bir
safhas,
Bu 'hayranlk uyandran mutla' icap
ettirmediinden, esasen bu dini duygu yeganedir ve dier
herhangi bir insan tecrbesine benzemez.
akat Otto'nun analizine hayranlk duymakla birlikte
Wobermin'e dnyor ve unu gryoruz. Gvenlik
hissi ve itiyak duygusu hem Schleirmacher hem
Ottoda yetersiz ekilde verilmektedir. Btn dini kltrlerde
, Dobermin srar etmektedir, mezmurlar ve dualar hem
itiyak hem de gvenlie referanslarla doludur. Mesela
Budizm'de, Schleirmecher'n analizine tamamen merkez olan

bamllk hissi geri ekilir,


iddetli itiyak hakimdir.

halbuki gvenlik duygusu ve

u tip analiz iin rnekleri oaltmayacaz, fakat bu


bireysel yazar
memnun etmek, baarszla
nceden mahkum etmek demektir. Her bir analist, bu
sbjektif din formln kendi iebaklarna dahil edebilmek
iin buradan bir para ekitirir, oradan bir para ititirir,
gzkr. Bu tip yazarlar esasen biyografiktirler, ve bilinalt
yoluyla btn insanolu iin dini hassasiyete dair kendi titiz
durumlarn
yanstrlar. Mnferit fenomenal bir zle
belirlenmi bu dini duygu bir rnek terkip ise, bu yaklam
daha balangta reddetmek nemlidir. O takdirde psikolojik
analizle ilgili grevimiz doru olacaktr, fakat bu basit
yaklam kabul edilmezse, ki edilmeyecektir, eletirimiz
oulcu ve farkl olmaldr.

in konusunda yazm olan bir ok psikolog u


noktada mutabk grnyor, mnferit ve yegane
hibir dini heyecan yoktur, fakat daha ok dini bir
objeyi hareket noktas alabilen ziyadesiyle muhtelif bir
tecrbeler dizisi olabilir. Dini duygunun varln iaret eden,
ite bu tecrbe karakterinin kendisinden ok, bu allm ve
niyetli tecrbe mahrecidir. Dini niyete girebilen heyecanlarn
geni farkll James tarafndan tasvir edilir:

Dini korku, dini sevgi, dini huu ve benzerleri vardr. Fakat dini sevgi, dini
bir objeye ynelen insann tabii sevgi heyecandr yalnzca; dini korku,
mkafat veya ceza eklinde bir ilahi karlk kavram onu canlandrncaya
kadar, sanki insann yreini titreten mterek alelade alveri korkusudur
sadece; dini huu, alacakaranlkta bir ormanda veya bir da geidinde
hissettiimiz ayn organik heyecandr; tabiatst ilikilerimize dair bu

dnce sadece bu esnada bizi aar; ayn ekilde dindar insanlarn


hayatlarnda grld kabul edilen btn muhtelif duygular.

unlap, yegane ve evrensel bir dini heyecan ve


evrensel dini kavramlarn varln reddeder. unu
grr, geri tarihi dinler, mkerreren muayyen ortak
kavramlarla urar, fakat bunu istisnasz yapmaz. stn
kudretlere duyulan alaka, evrensel olmasa da, genelde vardr,
eytanlar, ruhlar, cinler ortak ekildedir, fakat her zaman bir
alaka konusu deildir.
Kozmoloji ve
metamorfoloji
problemleri umumiyetle vardr, fakat istisnalar olabilir. Gnah,
halas, ve lmden sonraki hayat sadece tekrar eden alaka
konulardr. Mistik durumlar ve kutsallk fikri umumi
ekildedir, fakat ayn ekilde ele alnmamaktadr. Sadece
takriben mterek olan bu kavramsal alakalarn zyle
urarken kiinin kendisi, zihin durumlarnn hudutsuz bir
eitliliini yaar. Bir dinin veya bir dierinin abidleri
tarafndan yaanmam 'hibir his, hibir heyecan yoktur. Ve
yeryzndeki dinlerin ounda, uygun artlarda yaanan her
eit heyecan ve his karm bir vaziyette bulunur.

uras gerektir ki, James ve Dunlap, bir dereceye kadar


kendi oulculuklarnda ardr. Birok yazar dini his
iin sabit bir norm kurmay
ve sonra ferdi
varyasyonlarn meydana geliini biraz da istemeyerek
tanmay tercih eder. Yakn zamanlara ait bir yazar olan Max
Schoen'e kalrsa, dini tecrbeden 'bir eit arpklk'a konu
olarak sz eder. Bir psikolog iin tecrbenin arpklndan
sz etmek acayip gzkr. Bir tecrbe sahip olduumuz bir
eydir, idrak edilir surette gerei tahrif edebilirken, ancak
kendisini tahrif edebilir. Schoen'in ve sbjektif halleri iinde
din konusunda yazan yazarlarn ekseriyetinin hatas udur.

Dini uurluluu karakterize etme grevini, onun ne olduunu


bilen ehliyetli otoritelere dayandrmazlar -yani onu yaayan
kimselere.
iinin hayatndaki dini modelin standart bir formu
olduunu reddederken, o mnasebetle ahsi bir
formun varln inkar etmiyoruz. Tamamen aksine,
herhangi bir fertle kendi zihin hayatnn karakteristik hisleri
ve olduka tipik olup tekrar tekrar vuku bulan kavramlar
vardr. Youn
psikolojik incelemeyle kesinlikle mana
verilebilen ve anlalan iyi organize olmu ahsi bir duyguya
kiinin sahip olmas muhtemeldir. Dini hayatlarnda insanlar
birbirlerine uygun dmeseler de, kural olarak hudutlu
ekilde kendi iinde btnlk tekil ederler.

Dini Duygunun Ortak bir Kk Var mdr?


bjektif dini tecrbede, hibir standart esas model
olmad gibi, ortak orijin noktas da yoktur. Mnferit
dini bir insiyakn varln inkar etmek, byle bir
insiyak iin bir vaka ortaya koyan herhangi bir yazar bulmak
zor olacandan, modern psikolojide itikatlara aykr hibir
dnceyi gerektirmez. Yzyln byk insiyak psikologu
MacDougall bile, temelde mnferit dini bir temayl iin
hibir delil bulmad. Daha ok, fazla karmak olmak zere
reverans heyecann dnd. Bu heyecan,
korku ve
hayranln mecz olmu bir hali olan huuya girer. Hayranlk
sra ile olumsuz bir kendini hissetme ve aknln
birlemesini gsterir. Ayrca, reverans efkat heyecan ile
olumsuz kendini hissetmenin ikili terkibi olan minnettarl,

kran iine alr. Bu heyecan karmaasnn temelinde hi


olmazsa MacDougallci drt temayl ibandadr: merak,
kendini alaltma, deiiklik ve veli igds.
eri mnferit ve spesifik bir dini igd iin
psikolojik destek bulmakta baarsz
olsak da,
mnferit bir bedeni veya zihni mekanizmayla
ileyi halinde olan dini dnce ve hissi aynlatracak bir
temayl buluruz. Mesela cinsiyetle ilgili represyon teorisinin
taraftarlar vardr. Bu kiiler, delil olmas bakmndan dindeki
cinsiyet sembollerinin gze arpanlarn ve dini taknlk ve
mistik hayallerin baz formlarnn ifratla iret ve cmb
kabilinden tabiatn iktibas ederler. Dinin, gayesi ket
vurulmu cinsel impulsun incelikle rtl bir ycelmesi
olduunu kabul ederler. Fakat bu mantk izgisi, dinin
beslenme, emniyet, rahatlk sembollerine verdii daha byk
nemi grmemezlie gelir. Ve, bilhassa ayn ekilde cinsiyet
heyecanyla her eit heyecan kartrmaktan veya cinsiyeti
mkemmellikle denkletirerek anlalmaz
hale getiren
dnceden suludur. Herhangi bir olayda fazlasyla dini
iaret eden ihtirasszla yukardan bakar. Yine biliriz ki, hi
bir cinsi represyonu tanmayan yerlerde ve devirlerde
dnyann ehresini din aydnlatmtr. Ayrca tekzibe gerek
duyulursa, bugnn genliinden gelen raporlarmz var. Bu
konuda serbest ve anonim belli bir frsat yorumlamak zere,
yakn zamanlarda mlakat yaplan 500 rencinin sadece
yzde sekizi dini uyanlarnda cinsiyet telann bir faktr
olduunu dnmekteydi. Yzde yirmi huuyu ileri
srerken yzde on yedisi hzn ve kederi ve yzde krk ikisi
korku ve gvensizlii kabul etmekteydi.

anki bu eit introspektif raporlarn delil oluuna kulak


asmamak iin, dini hayatn bir baka rnek ve hakim
korelatnda, yani iddia edilen bilinaltnn ileyiinde
ilerleme kaydedildi. Eer dinin kkleri uur eiinin tamamen
altnda ise, phesiz ie bak deersizdir, bu grn mehur
mmessili, bireyin Tanr kavramnn her vakada babasndan
sonra model alnd dncesini koruyan Freud'dur. Allah ile
bizim ahsi mnasebetimiz, fiziki velimizle olan ilikimize
baldr. "Allah aslnda hi bir
eydir, fakat yksee
karlm bir babadr." Hakikatse ve birey hayat her ne
zaman inili yokulu bulsa, bu ifadenin doruluu kendilerini
ifadeye cehdeden derinden bastrlm infantil fikirlerin
varlna baldr. Freud byle dnmektedir.

inde bilinaltna bal olan baka birok yollar vardr.


Mesela W. James bireyin zihni ile evrensel bir zihin
arasnda uur altnda bir irtibat olduu hipotezinin
himayesini dilemekteydi. Analojisini kullanmak gerekirse,
"Ferdi uurluluk adas terkip ve desteini izdii hudutsuz
okyanus zeminine eninde sonunda dayanr. Ferdi zihnin
niversel zihnin sadece bir paras olduu teorisi, Hinduizm ve
Hristiyanlk lmi gibi tip bakmndan farkl birok dinlerde
ortaktr. Bu teorinin bir dereceye kadar hemen hemen her
dinde bulunduu gzkr. James'in kendisinin aka grd
gibi, teorinin liyakati, psikolojik olmaktan ok metafizik
olmasndan ileri gelir. lahi bilincin ak iin ferdi zihne
mmkn bir kanal salar.

sikolojik bakmdan, uuralt kkleri olan herhangi bir


teorinin denenmesi veya reddedilmesi zordur. Emin
olabileceimiz tek husus, byle teorilerin tek yanl

olduklardr. uurlu kozal kuvvetler de


bilinaltnn gc, hikayenin tamam olamaz.

olacandan,

bjektif din hakknda en gze arpan gerek, belki de


ahsi hayatn idare tarznda iyi tekil edilmi roln
oynarken asli basitlii ile teekkl hadisesindeki
ekstrem karmaklk arasndaki ztlktr. Mecz oluu
bakmndan cz ve basit, fakat unsurlar bakmndan kark,
mulak olan zengin bir tatldr. Veya metafora itibar etmek
gerekirse, parlak ve basit ise de, terkip bakmndan realitede
ok renkli olan ahsiyetteki bir beyaz ktr.

er ahsiyetin prizmas yegane olduundan,


spektroskopik bir analiz yapmak kolay deildir.
Hemen hemen btn rneklerde her naslsa unu
buluruz, gelimesinin seyrinde kiinin dini, bedeni ihtiyalar
(l), mizac ve zihni kapasitesi (2), psikojenik alaka ve deerleri
(3), aklc aklama gayretleri (4), ve etrafn eviren kltre
tepkisi (5) ile krlr. Gelimeye mstait faktrlerden her biri
ayr yorum gerektirir, bu da sadece dini duyguyu hasl eden
sentezler yoluyladr.

Organik Arzunun Rol

nsan hayatnn tamam arzunun etrafnda dner. Ve


Dunlap'n dedii gibi, "dinde konu olmayan veya bir
zamanlar konu olmam hibir arzunun bulunmad

gzkr. phesiz dua, ibadet arzunun bir ifadesidir ve


insann kendisi iin dua etmedii veya etmemi olduu arzu
edebilecei hibir ey yoktur."

nsann temel arzular yiyecek, su, ve emniyete ait


olanlardr. Korku da birey ve tr bakmndan ilk ve nemli
bir unsurdur. ki unutulmuluk arasnda birletirilmi olan
insan
hayat dmanlardan, tabiattan, hastalklardan,
yoksulluktan, srgn edilmekten korkma yoluyla balar.
Hepsinden fazlas lmden; nk dnyadaki btn
yaratklardan sadece insan leceini bilir. Bir muskann bizi
korumasn istemez miyiz, kendimizi ebedi gl kollara
brakmaz myz, Nirvana'y aratrmak iin kendimizi
disipline etmez miyiz, ve bylece zerimizde devaml savrulan
tehditlerden kap kurtulmaz myz? Bir eit teminat
istemek, gvensizlie kar spontane bir tepkidir. Tipik dini
yalvar, her itikatta varyantlaryla ufak deiikliklerle grlr:
Yo l g s ter b a na se n b y k Ya ho v a
B u k r a ar a zid e n ge e n b e n yo lc u
Za y f m fakat sensin kudretli
Ko r u b e n i g l e ll er i n le

orkunun orta, arkadalk arzusudur. Birok insanda


sevme kapasitesi byktr ve sevme arzusu doymak
bilmez. Hatta dnyalk bir sevgiye sahip olanlarn en
mutlu anlarnn bile daima yeteri kadar sevdikleri veya
sevildikleri phelidir. Son hadde yakn bir arzu kalr. Ve eer
lm sevileni bu dnyadan alrsa, bu arzu artar. Kk bir
ocuk her gece mahrumiyeti esnasnda lm bulunan annesi

iin dualaryla hitap etmektedir. Kltr bu uygulamay tasvip


etmez, ve bykler tarafndan bu retilmez. Zira destei
olmayan bir atmann spontane bir zmdr ocuk iin.
Onun dini, onun kimsesiz al ile desteklenmektedir.
lld ekilde, istek daha youn hale geldiinde,
dini uurluluun keskinlemesi hayatn bu kritik
devrelerindedir. Bir ok insan sadece kriz anlarnda
dindardr; insanlarn rahat ve Allahszca
srtnerek
geirdikleri zamann kalan ksmnda, dini duygular, rafa
kalkma cansz bir ekilde uyku halindedir. Fakat bir ahs
tarafndan kriz olarak hissedilen eye, bir bakas tarafndan
ok kez ayn ekilde baklmadn not etmek gerekir. Gen
bir kz velilerinin boanmamas iin ettii dualar sonunda
dindar hale geldi, bir bakas kabuslarnn balamasndan
kurtulmak
arzusuyla. Mahrumiyet veya kendi kendini
cezalandrma, ok defa canl bir dini tecrbeyi meydana
karr. Katolik gen kzn uygun bir evlilik istei, onu ilahi
bir yardm iin Novena sylemeye gtrebilir2. Bireyin dini,
ok saydaki yollarla kark motivleri ve tamamlanmam bir
hayatn isteklerini bir mihraka getirir.

ukardaki listeyi uzatmak gereksizdir. okluu ve


eitlilii, farkl bireyler tarafndan ve bir ve ayn kii
tarafndan hayatn farkl devrelerinde benimsenmi
farkl Allah kavramlaryla gsterilir. Bazen kudret vasfna
nem verilir. Allah her eye gc yetendir -yaratc ve
frtnalar yattrma gcne sahip; gkler ve cennet onun
ann bildirir. Bazen O, gvenlik ve g kaynadr, ve keder
ve sknt anlarnda her yerde hazr ve nazr bir yardmcdr.

Y
2

.n: Hristiyanlkta dokuz gn sren bir ibadet ve bunun duas

ok defa kutsiyetin yceliiyle kendisine ibadet edilecek


evrensel
kusursuzluktur. Sevgiye ihtiyacmz olduunda
Allah sevgidir, bilgidir, her eyi bilendir, tesellidir. Kavray
aan bar ihsan eder. Gnah ilediimizde Halaskardr,
rehberlie ihtiya duyduumuzda Kurtarc Ruhtur. lahi
sfatlar aka arzunun panoramasn dorular, geri birey,
Tanrya yaklamnn mevcut ihtiyalaryla tayin edildiinin
nadiren farkndadr.
urada akla Hindu dinindeki ilgin bir rit gelir. Onalt
veya onyedi ya civarnda, Hindu
genci
retmeninden btn hayat
boyunca lahna
kendisini balamas ve duasnda zel bir ara olarak hizmet
etmesi iin isim alr. Bu adette Hinduizm, mizacn,
ihtiyalarn ve inisiyatif kapasitelerin geni lde dini
hakikatlere yaklam tayin etmesi gerektiini kabul eder.
Tabiata allmadk ekilde bir sevgi gsterme ile gen bir
ahs, Allah'da bu sevgisinin tamamn bulmaya alacaktr.
Bu yzden 'Sevgili' ad, zellikle ona tavsiye edilebilir, nk
bu ad btn varln tekliini teyit eder. Bu ritin hazrl
esnasnda retmen onun ykyle ilgili ahsiyetini doru bir
ekilde deerlendirme sorumluluunu zerine alr. Geri dier
dinler olgunluk eiklerinde bu balang iin ahsi danma
salar, muhtemelen hibir gen ahsiyetinin sk bir analizini
yaparken, bylesine genilikle hareket etmez. Bu uygulamada
dini duygunun bu nihai ferdiyetini tanyan messesevi bir
dinin ender rneine sahibiz. retmenin kendisine Batdaki
akl hastalklar mtehasssnn selahiyeti olmadan zerine
almak istemesinden daha fazla sorumluluu zerine almak
istemesi, konumuz ddr.

indistan'da kiinin kendi ahsi ihtiyalarna uygun


bir lah iin bir ada sahip olmas yetmez; bu adn en
yakn arkadalardan, kiinin
zevcesinden bile
gizlenmesi skca tembihlenir. Son analizde, her bir ahs
tanrsyla tek bana yzleir ve bunun gizlilik kaydyla,
zellikle ar kalabalk ev halk ve topluluklar iinde bu
gerei sembolize ettii dnlr. Denilmektedir ki, birbirine
uygun bir kar koca veya
samimi iki arkada, sk
rastlanmazcasna olmayp iki gelien ahsiyetin benzer
zihniyetlerini idrak eden retmenlerinin zekasn gsteren
Allah iin idantik isimler almaktadr. Fakat meydana geli
frekansnn kesinlikle tahmin ve deerlendirmesinin
yaplamayaca gizlilikle korunan isimlerdir bunlar.

M ZA

u Hindu riti aka ilgili yapsal farkllklar kabul


eder. Baz insanlar daima strap ve melankoli
blgesinde
yaarlar; karlatklar
her olayn
merhametsizliiyle ilgili durumlara nem vermek erevesi
iindedirler. Dierleri hayata tef ve zillerle balamaktadr. Bu
bamllk zamanlarnda bile Allah'n ilerine canl bir bak
almak eilimindedirler. Hem karamsarlk ve kasvet hem de
nee, hayatn hakszlklaryla ilgili olabilir ve durumu hakl
karmakta dini bir tarz aratrlabilir, fakat yollar ayr
olacaktr. Kiilerin teolojik ve ritel tercihleri heyecan
eiklerine, hissi ifade etme veya ketvurma temaylne gre
farkllaacaktr. Ayrca, bu tercihlerin lehinde keskin ekilde
eimli ve ihtiyalarna daha iyi uyum gstermi farkl bir
eit din bulan dierlerine karlkl uygun ekilde tenkiti
olmalar muhtemeldir. Mizacn bu yumuatlamaz oluu

gereinde, yrrlkteki ekmenik hareketin


tatbiki bir snrlama yatar.

isteklerine

izacn temelinde yer alan dinin kkleri ancak


zayf ekilde
anlalr. Gerekten ahsiyetin
mizala ilgili temelleriyle genetiin tam ilikisi
hala kefedilmemi bir alandr. Tesirli bir ekilde ahsiyeti
ekillendiren evre kuvvetlerine arlk veren psikologlar,
ahsiyetin doutan gelen tarafnn incelenmesine edeer bir
enerji miktar ayrmak zorunda iken, zaman da sratle
ilerliyor. Tavr dengeleninceye kadar insan tabiat hakknda
yanl bir gr hakim olacaktr.

Psikojenik Arzular ve Ruhsal Deerler


alangta sbjektif dinin arzunun iei, enii
olduunu sylemitik. Beslenme, dinlenme, cinsiyet
ve fiziki emniyet dahil olmak zere birok arzu
organik karakterdedir.
Hayvani hayat bakmndan bu
arzulardan pay alrz. Ekseriyetle bu viscerojenik arzularn
bedenin doku ihtiyalaryla bir teke tek irtibat vardr. Fakat
karakter bakmndan psikojenik olan baka arzular da vardr
ki, bunlar
viscerojenik arzulardan ok farkldr. Geri
zellikle engellendiklerinde dolayl
ekilde dini al
giderebilen bu arzular, direkt bedeni tatmin salayan objeler
iin normalde rahatsz edicidirler ve onlar sbjektif ve zel
olarak tanrz. Aksine, psikojenik arzular cisimlendirilir. Bilgi
isteriz, diyelim ki, hakikat diye adlandrlp istenilen bilgiyi
dmzdaki herhangi bir yere yerletiririz. Ya da iyi, ho ve
tamamen sosyal ilikiler isteriz, ve aratrdmz deeri l

olarak alp onlar iyi diye adlandrrz. Bir senfoni veya


iekli bir pencere estetik almz iin tatmin salar.
Gzellii de dmzda bir yere yerletiririz. Bu dzenin
tatminlerini aratran i rahatszlmz, bedenin spesifik
bakmdan lokalize olmu ve blmsel drtlerinden daha
komplekstir. Ve keza hayvani olana muhalif olarak ayrt edici
bir insan motividir.
rtk bir tatmin salayan veya tatmin iin ara temin
eden herhangi bir eyi, bir 'deer' olarak tayin
ederiz. Kronolojik
bakmdan viscerojenik veya
'bedeni deerler psikojenik veya 'ruhsal' deerlerin nnde
gelir. Ayrca daima daha genellemi olarak byrler.
Balangta sadece bir dierinden sonra somut bir deeri
istihlak eden ocuk, kendisine birbiri ardndan gelecek
ekilde sunulan yiyecei, arkadal, oyuncaklar arzu edilen
eylerin geni kategorisi olarak derhal tanmaya balar. Ayn
ekilde psikojenik alanda zel bir hak, tatmin vermekle
kalmaz, ayn zamanda bizim iyi ve doru olann ne olduu
hakkndaki duygumuzu oluturan soyut bir faaliyetler snf
tekil eden muhakemeyi de meydana getirir. Sonra tedricen
kategorik olarak iyilik, Gzel, Hakikat, Kutsallk'a gelmeye
balarz. Bunlar bizim dmzda, bir zler alannda vardr, ve
gayretlerimizin, cehdlerimizin ounun yneldii objeleri
tayin eder. Btn sosyal veya ruhsal bakmdan arzu edilir olan
alakalarn psikojenik olduu sylenemez. nanrz ki, uygun
ekilde psikolojik olarak snflandrlan kendini ifade, macera,
g iin alk duyanlar vardr, fakat bunlar ister istemez
nispeten kendinde merkezlemi kiiler olarak tannr, ve
kkleri viscerojenik drtleri genie bulunduranlardr.

bjektif dine dair deerlerin evrimini ve bu deerlerin


nihai manasn
aklamak iin, merkezi egoizm
fenomenini alabiliriz. Anlatabileceimiz kadaryla,
ocuk hibir ekilde kendi kendine
uurlu deildir.
Uyarclara tepki gsterir, isteklerini ifade eder, teklif edilen
tatmini harcar, istirahate geer. Felsefi olarak muhtemelen
nce deilse de, doumdan ocuklua bir self mlkiyeti
dayandrmak isteriz, fakat hemen hemen tam bir teminatla
ileri srebiliriz ki, hayatn ikinci ylnda sadece tecrbeleriyle
kendisi arasnda ilgi kuran ve tepkide bulunan uurlu bir
varlk olarak hareket etmeye balar.
Bir ocuun
gelimesindeki bu safha umumiyetle olduu gibi, inatlk ve
negativizmle iaretlidir. ki yandan sonra btn deerlerin
en evrensel olan, daimi surette kendini ifadeyi talep eden,
gc itiyakla isteyen ve gururlanan ferdiyetin ok keskin
duygusuna yerleir. Organizmalarmz yle yaplanmtr ki,
ahsi hayatmz daima dorudan bildiimiz en yksek
deerdir. Dolayl safhalarla bir defa daha bu deerin evrimi
uzaklara gider.

erhal kendime, "Eer keskin bir ekilde kendi


kendimin farkndaysam ve ahsma kar hibir
kusur veya hakarete katlanmaya mtemayil deilsem,
btn ihtimaller iinde, bakalar da egolarna ayn derecede
taklmazlar, bal olmazlar m?" diye sorarm. Ve fiziki
ferdiyetimden genel benlik kavramn soyutlayp herhangi bir
yerde ahsi btnln muhafazasn saklayan deere yava
yava gelirim. nsann Tabii Haklar, Altn Kural, sa'nn
kinci Emri, doruladm deerin farkl ifadeleridir. Onu
teyit ederim, nk kendi gelimemin takip ettii yolda
zihnimin genelleyici gleri kendi benlik duygumu daha

yksek kombinasyonlara getirmitir. ahsi hayatmn sadece


bir kere en stn deer olduu bu yeri, artk herhangi bir
ahsn deeri olarak tanrm. Ve bu geniletilmi deer,
kendi mantki eilimlerime ve bana teklif edilen retime
bal efkat, tolerans, eitlik gibi birok tali deerleri iine
alr. ahs kavramm, imdiden srarl karakterini o
mnasebetle kaybetmeksizin, cismani sfatlardan tamamen
tecrit edilmi hale gelebilir. ahsiyetin stn ifadesi olduunu
syleyebileceim Allah'n kendisi, gerekli ve final bir deer
olarak dier btn kendiliindenlik deerlerini aklamay ve
korumay istemektedir.
endi egomla balayan ve nihayette hem bir etii
hem de bir teolojiyi kucaklamak zere gelien
ahsiyetin btnlndeki bu psikolojik alaka,
tasvirini yaptmz oluumun sadece bir misalidir. Bizi iine
alan sosyal dnya kadar sanat dnyas, ilim dnyas da hem
bizi tatmin eden hem de ufkumuzu genileten ehliyetli
deerlerin retimiyle ilgilidir. Kendisinde hibir deerin
mahvolmayaca istekli kii haline geliriz. Gzel olarak Tanr,
sanattaki deerlerin korunmasn garanti eder. Hakikat olarak
Tanr, deerleri ilim ve felsefe iin temin eder. Sevgi olarak
Tanr, insan ilikilerinde geerli ve deerli olan her eyi
muhafaza edecektir. Sonsuz olarak Tanr, btn bu
alanlardaki deerlerin karlkl irtibatn kuracaktr. te
btn dinlerde bireyin deeri koruma arzusu yoluyla motive
edilecei noktasnda Hoffding'e yol gsteren, bu dnce
izgisidir. Korumay isteyecei, ihtiyalarna baldr ve bu
ihtiyalar bireyden bireye, milletten millete, zamandan zamana
farkllar. Deerler egoistik seviyenin stne kmad
zaman, din kendi kendine alaka duymay korumak zere

dzenlenir: ahsiyet deerinin dorulanmasnda olduu gibi,


deerler fazlasyla soyut ve genel hale geldiinde, dini
itikadn karakteri geniler. Hoffding ayrca not eder ki,
sbjektif dinin
iddetli
ekilde hissedildii varlk
mcadelesiyle deerler atmaya dtnde, deerlerin
tehdit edilmesi yznden koruyucu bir sebebe ihtiya
duyulur. Ve bylece korku, hastalk, keder, su, mahrumiyet,
gvensizlik artlarnda, din yoluyla deerlerin restorasyonu
ortak ekilde aratrlr.

Mana Peinde

zerinde durmakta olduumuz faktrler -arzu, miza,


deerler- bireyin dini duygusunun nispeten emosyonel
kklerini tekil eder. Ne yazk ki, vokablerin snrlar,
sanki zihin hayatnn ayr blgeleri imi gibi heyecan ve
muhakeme,
muhabbet ve zihniyete uygulamada bizi
psikolojik analize zorlar. nsan zihninin somut fonksiyonu
asndan hibir ey bu blnmeden daha yanl olamaz.
Gerekte her emosyonel durum bilgi ile ykldr. Terr ve
fke gibi iki elemanter hal alalm. Geri eitsizlik grlr,
fakat aralarndaki ayrmn bedeni deimeler bakmndan
ayn olmas yznden her ikisi de hakikatte fazlasyla
karakterce kognitiftir. Diyebiliriz
ki,
terrde tuzaa
drlrz; fkede bir dv ansmzn olduu grn
iindeyiz. Geri kognitif unsurlar sratle ve incelikle sraya
konulur, fakat hibir emosyon onlardan uzak delildir. Tam
tersine, en berrak mantki muhakeme anlar bile, mevcut

motivasyonla (yani,
bir arzu durumuyla) muhafaza
edilmedike, hibir ekilde sahnede yerini alamazlar.
tn normal duygular gibi, sbjektif dine de
heyecan ve muhakemenin, his ve manann ayrt
edilmez bir karm gibi baklmas gerekir. Onu
incelerken ne rasyonalite ne de irrasyonalite ile urayoruz,
fakat daha ok heyecan ve mantki dncenin iinde eridii
zihnin bir grnyle megul oluyoruz.
indeki his
kombinasyonunun eyann mahiyetine dair dnceyi eken,
harekete getiren, makul ve kabul edilir olan bir kavramla
ilgili bir tepki tarz ile urayoruz. Ne yazk ki, psikoloji
lgatnda bu zihinsel-duygusal karm tasvir edecek hibir
terimimiz yok. htiyacmz takriben
karlayacak olan
benimseyeceimiz tek terim, 'duygu'dur, geri onun eni de
ne yazk ki, manadan fazla hissi telkin eder.

u dengesiz ifade sebebiyle dikkati, bireyin hayatndaki


dini duygunun aklayc olan anlaml tarafna
ekmek gereklidir. Souk bir Thomisti tarzla, kii
Allah'n varln delilleriyle kendisine ispatlamaya muktedir
olabilir ve ayn ekilde btn dnyay aklamaya devam
edebilir. His ve manay birletiren byle bir duygu
rehberliinde kiinin hayat akc ekilde ilerler ve ahs hem
huzur hem de bar yaar. Dnyann btn byk dinleri,
tartma ve teyitlerini taahht edebilenler iin mantki
basitlik ve berrak heybeti olan bir dnya kavram salar.

akat bir ok birey kafi derecede tefekkr ve mtalaa


iinde deildir, ne de alannda derinlemi herhangi bir
ilahiyat tarafndan teklif edilen aklamay tamamen
benimseyecek ekilde taklitidir. Bu insanlar byle bir

ilahiyatnn dnce sisteminin ksmlarn kavrayabilir ve


bir btn olarak sistemin ynn hissederler.
Fakat
hayatlarndaki
geni basklar
iddetli hissettikleri
zamanlarda, kendi yorumlarna ihtiya duyduklarn grrler.
iddetli arzularn hissedildii sralarda, ann ihtiyalarn
tatmin eden fakat ayn zamanda anlalr ve desteklenir
yapan, bir btn olarak o sistemin kusursuzluu deildir.

zlrken, arzu ederken, deer verirken ok kez kendi


huzursuzluumuzu yorumlamaya alan bir adam
tavryla aratryoruz. Ksa zamanda
anlarz ki,
engellenmi itiyaklarmz din yoluyla tatmin edilen herhangi
bir harfiyyen veya direkt tarz iinde yer almaz. Dnyevi
yiyecek, iecek, barnma hayatiyetin devam iin hala
gereklidir. Adalet, gzellik, hakikat hala aratrlr, fakat biz
niye byle itiyaklarmzn olduunu sorarz, onu tatmin
etmeyi aratrmann gayesi nedir? Birok kiinin hayatnda
bu eit sorular, dikkate layk surette srarldr, ve onlar iine
alan bu merak, azgn ekilde yapan sarmak gibi destek
ister.
vren basit bir ekilde kavranlamaz. Paralar olduka
iyi anlalabilir, fakat bu paralarn karlkl ilikisi
deil, ve phesiz btnn dzeni de. Her insan ara
sra yaratl ekillendiren bu hkm verilemeyen hakknda
hayrete der ve bu alacak durum hakknda kendi anlk
ifadesine bu orijinal hkm verilemeyeni balayan ve
birbirini izleyen zincirler hakknda
aknla urar.
Biroklarna gre din, esasen komple bilginin, karmsz, saf
hakikatin araydr, aratrlmasdr.

anaya duyulan bu istek ahstan ahsa deiir, ve


farkll yaradla borlu olan
bazlar,
dierlerinden
daha nce doygunlua ular.
Bundan baka, kabiliyet ve sapmalarn ortaya koyduu gibi,
ilmi aklamalardan veya poetik metafordan faydalanmak
zere bireylerin kavray kapasiteleri farkllar. Hi kimse
ayn entellektel zorluklara veya glere sahip deildir ve
bundan tr ayn zmlere ulamaz.

Bu Rasyonalize Temayl Bysel midir?


az yazarlar dini dncedeki bu rasyonalize temayl
aalamak zere, ve ona sadece ampirik ve ilmi
dnce iin prelojik bir balang olarak bakarlar.
Bu gr, ilkel kabileler hakknda ancak avu dolusu delile
sahip olan, ve ilkeller gibi dini dnen insanlarn gelimenin
bysel bir safhasnda yayor olduklarn tartan muayyen
eski nesil antropologlarn nazarnda itibara sahiptir. Tartma,
fayda ile mukaddesi kartrdmz benimser. Tohumlarn
yeermesini ilmi olarak kontrol etme, denizcilik, dayankl ve
tesirli ara ve silahlarn yapmnda iktidarsz olan bu ilkelin
by, ritel, dua, ve ibadet iin tekrar tekrar izleyebilecei
yola sahip olduu sylenir. Ayn ekilde kendi kltrmzde
ocuk veya eitimsiz yetikin, ikilemini zmek iin ampirik
uygulamalar
benimsemek
yerine dini uygulamalara
bavurur.

ini duygunun bu trevindeki hata, ksmen gerekteki


ksmen de yorumdaki bir yanltr. Gerekteki
hataya iaret eden Malinovski gstermitir ki,
mesela, Trobriand yerlisi balklkta, bahecilikte ve kayk

inanda hakim olan etkili ve kesin bir ilmi bilgi deposuna


maliktir. Davran ve dncesinin ounda gereki ve safa
ilmi ekilde hareket etmektedir. Hakikattr ki, bu iddetli
ampirik dnce tarzyla birlikte adm adm ilerleyen bysel
uygulama ve inanlara dair bir sistem vardr, fakat bunlar
bilhassa birbiriyle karmaz. Yerli ok iyi bilir ki, baarl
sonular,
sadece
ampirik
bakmdan
uygun
maniplasyonlardan kacaktr. Ayn zamanda bilir ki, onun
rasyonel anlay ve kontrolnn tesinde durumdan gelen
faktrler vardr. Bundan dolay, dnya zerindeki insanlarn
ounun yapt gibi, ikili bir ifadeyle meguldr, biri
kavray ve kontrolnde bulunan faktrlerle megul olma,
dieri kavray ve kontrolnn tesindeki faktrlerle.
Hastalk ve lm olayn ele alalm.
er devrin her insannn tbbi bitkiler, ilk yardm
teknikleri, ve tedavi egzersizleri kullanmak iin
ilmi areleri, ilalar olmutur. Fakat dini yardm da
istemilerdir. Kendi kltrmzde bu kaynaklarn ikili
mahiyeti aka kabul edilir. Biliriz ki, bir doktor ve bir
rahibe bavurduumuzda, tamamen farkl seviyelerde hareket
ediyoruz, muhtemelen ilkele gre hudut, bir dereceye kadar
daha mulaktr ve Malinovski'ye gre, yine de problemlerini
dini satha koyduundan habersiz deildir.

esele mahrumiyet bakmndan daha aka ortaya


konuldu. Muhtemelen ilkel ya da medeni hi
kimse by, ritel veya duann bir ly yeniden
dirilteceine inanmaz. Parsons'un iaret ettii gibi, henz
hibir toplumda lm, cenazeyi yerine koymak ve dier
pratik intibaklar salamak iin faydac ihtiyacn arlyla

ritel gzlemlerin fazla eksikliini duymaz. Mahrumiyetle


ortaya kan kuvvetli heyecanlar, minimal pratik intibaklarn
yetersiz oluunun hissedilmesi sebebiyle, ksaca alakal dini
seremonilerin gelimesi sonucunu verdi. Bylece ilkel veya
medeni dnyada cenaze ile ilgili seremonilerin ilmi olmayan
bir lm grnn neticesi olduunu kabul edemeyiz.
ini dnce mantk ncesi dnceyle ayn olsayd,
kendi kltrmzn
gelimesindeki
birok
gerekleri deerlendiremezdik. Tarih bize gsterir
ki, nispeten birka istisna ile dini messeselerin kendileri
mantk, matematik ve ilmi metodun gelimesini artrd.
Birka istisna dnda kilise okullar, zel niversitelerin
rettikleri ayn ilmi
retir. Ve muhtemelen tahkik
edebilirdik ki, tarih boyunca bu dnyada en fazla pratik
fayday baarm olan Hristiyanlar, hemen sonra en ateli
ekilde inananlar olmutur.

eselenin hakikati udur, ilmi dncenin ilkel ya da


medeni ok insan
tarafndan bu dnyann
meselelerini
sadece para para zmek
ehliyetinde olduu bulunur. Bu dnce uzun bir yol kat eder,
fakat kafi derecede deil. Max Weber'in terminolojisinde, ilim
ampirik illiyet problemleriyle urar, din ise yeterli mana
problemleriyle. Biroklar iin, hatta ilkel insanlar iin, ilme
gre ilmin ve dine gre dinin yerini belirlemek zor deildir.
Gneten atom enerjisinin dnyaya nasl ulat veya
nkleer fzyon yoluyla nasl salnd, ampirik illiyet
problemlerindendir. Yaratl, ama ve atom enerjisinin etik
kontrol
problemleri,
tamamen
farkl
izgide
problemlerdendir. Kk bir ocuun cesedinin nasl

yakld, cevaplandrlabilen ampirik bir problemdir: bu eit


eylerin niye vuku bulmas gerektii, tamamen farkl dzende
bir problemdir.

Anlalabilme ve yimserlik Temayl


kseriyetle insanlarn mtereken dini dnce tarzna
dayandrdklar mana problemleri, yaradl ya da
ktlkle ilgili olmak zorundadr. Kozmolojik merak,
elbette dini dnce orijinlerinin en ortak olanlarndan
biridir. "Dnyann temellerini attmda sen neredeydin?",
diye Rab Hz. Eyyub'a sorar.

akat btn dinlerin literatrne yansyan ve daha da


srarl olan, zihnin kt olanla meguliyetidir.
Muhtemelen 6. Yzyla tarihlenen kutsal bir Hindu
metni olan Yogavasisthann ilk sahifeleri tipik olandr.

F
H

erkesin lmek zere geldii dnyada ne eit


mutluluk olabilir. Her ey varla, sona ermek
zere gelir... Hayat sonbahar bulutlar, yasz bir
lambann ve suyun yzeyindeki dalgalanmalar gibi
arabuk kaybolur. Arzu, bir maymun gibi kararszdr. Asla
elindekiyle tatmin olmaz, elde olmayanlara uzanr, srar.
Bedende iyi olan hibir ey yoktur. Bir hastalk rahatszl,
her eit strabn
alnrl, ve zevale erme bedenin
konusudur. Genlik denilen hayat safhasnda ne cins bir
hazza sahip olabiliriz ki, derhal gk grlemesi ve bir k
sratiyle yallk aclar onu kanlmaz surette takip eder.
itilmemi katlanma lklarndan orada baka ne vardr?
Hayatn skntlarndan kurtulmann mmkn olan en iyi
srrn syleyin, bileyim.

irok dini sistem gibi Yogavasistha da, arzu


edilmeyen hayat durumlar
ve kendi kendine
kurtuluun srrn bilmek isteyen canl, istekli, sabrsz
insanlar iin dnlr.

B
Y

aratln maksad ve ktlk, zmleri iin alar


boyu dini sistemlerin dayandrld ikiz olan mana
problemleridir. Hakikatte herkesin hayatnda bu
problemler taraf tarafa vardr, geri baz bireylerin rica ve
dualarn , dierindense bu problemlerden birinin zmne
daha ok
iaretlendii ekilde ynlendirmesi tamamen
allmtr.
ireyin bu can skc problemlere takribi veya ksmi
zm bulma derecesine gre, kiinin hayat bir
derecede anlalabilme ve iyimserlie doru deiir.
Dindar insanlarn ok kez unlar syledii iitilir. "Din
olmasayd ne yapardm, bilmiyorum." Bu nokta, onlarn
ulam olduklar nispeten tatmin edici mana atsna delil
olur. Byle bir anlalabilme ve iyimserlii yok etmek,
altlarndaki zeminin ounu ortadan kaldrmak olacaktr.

yimserlie, anlalabilmeye ve deer muhafazasna doru


olan dinin bu mkerrer temaylleri, istekli bir dnmeyi
gsterir mi? Geri ykleme mtereken yaplmtr, fakat
bu, umumiyetle sathidir. Bundan dolay dinde yer alan
midin karakterine ve aklamalarn gnlk hayatn velveleci
istekleriyle uraarak ok az eye sahip olmas gereine
nem vermez. Byk dinler tarafndan talep edilen kendini
ret, disiplin, teslimiyettir. Kiinin hayatn bulmas iin onu
kaybetmesi gerekir. Kendinde merkezilemi olma
bakmndan ak olan ve sadece hayaller ve gnlk hayatn

akliletirmelerine
uygun ekilde tatbik
edilen otizm
formlyle rtlmek zere, deerlerin byle birbirinin yerine
gemesi daha yaygndr. Sadece ara sra olmak zere, sanrz,
bireyleri arzularn gerekletii hayal seviyesinde yollarn
koarken grrz. Ve bu olurken, bireydeki yalnzca
olgunlamam bir dini duyguyla urayoruz.
u anlalabilme "temayl, hibir vesile ile sadece
dinin hayat hakkndaki bak iin zel deildir.
Zihni hayatn her eit oluumlarna hitap eder.
Mesela basit duyum idrakini alalm. Gzlerimiz oturduumuz
odada dolarken, uygun ekilde retinamzdaki kr noktadan
kaynaklanan duyum atlana nem vermeyiz. Bir tecrbe
sahifesi okurken, birok tipografik hatalara nem vermeden
kardmz mana ile tatmin oluruz. Bir rka mensup insanlar
dnrken, belki bir honutsuzluk veya dmanlk duygusu
ile biyolojik veya antropolojik hakikat bakmndan biraz
destek bulan veya hi destek grmeyen anlaml bir i dnya
kurmaktayz. Btn hayatmz basitletirilmi idrakler veya
kategorik anlamlar
toplamaya yneliktir. Tahkik edilir
ehadetin dindar insanlarn anlalabilmelerini daha bata
atladn sylersek,
dindar olmayan
insanlarn
anlalabilirlikleri iin de bunun ayn ekilde olduunu
unutmamalyz. Btn zihni ilemler mecz olmak ve bir birim
haline gelmek iin bask yapar. Teist veya ateist olalm ya da
olmayalm, iinde yaadmz dnyada stereotiplemeye
boyun etmekteyiz.

yn derecede kanlmaz olan bir nokta da, bizim


iyimserlie olan temaylmzdr. G. B. Shaw der
ki, hibir gen gerekte leceine inanmaz. Doktor

ve
hastas umumiyetle, sanki saln tbbi hizmetle
sonulanacan farz eder ve daima ona gre hareket eder.
Kendisi kafi derecede yaam bir doktor, hastalarn birer
birer kaybedecek ve ayn ekilde iyimser temayllerin
lehinde, bu galibiyetin kesinliini korumayacaktr. Bir ok
kolej rencisinin koleji bitirdikten sonra kazanacaklar
gelire dair gl pembe ve gereki olmayan grleri olduunu
biliriz. Fakat bu iyimser temayle, illzyon olarak deil,
amelle ve mantki hrsla ilgili faydal bir ey olarak bakarz.
nk her eyin tesinde, kesinsizliin ie kart saf bir
unsur vardr. Hepimiz gelecek yl yaayacamz umarz, ve
yine de istatistik tahminler, % 1,5'umuzun hayatta
olmayacan gsterir. Burada kesinsizlik olsun ya da
olmasn mit, ebediyete doru srar. Dindar olmayan biri,
dindar kiiden hi de daha az olmayan mutlu bir karaya k
iin planlar yapar.
e bylece realiteden kap kurtulma arzusunda dini
ynelilerin kklerini bulup ortaya karmaya
almann, niye sonusuz kaldn
grrz.
Hakikattir ki, din bireyin gleri ve emelleri iin realiteyi ayn
cinsten tarife meyleder, fakat bylece ayn zamanda insan
gayretlerini destekleyen herhangi bir faal prensip olarak da i
grr. Dini hayat prensibini aldatc bulanlar, kendi faal
prensiplerini
daha dikkatle
muayene etmemekle iyi
yapacaklardr.

KLTR VE BENZEY
arttk ki, miza ve kapasiteyle uygun hale getirilen
arzu etme, deer verme, ve mana peinde koma
sbjektif din modeline gre balar rer ve bu balarn
mutlak farkll her bir rgcnn deseninin
yegane
olacan garanti eder. Fakat bu arada oulculuk olayn
mbalaa tehlikesi iinde miyiz? Kltrn farkllk iin
tabiatn tercihini dengelemek meylinde olan kat balar
empoze ettiini
kabul etmemeli miyiz? Konfys
gelenekle yetitirilmi bir ocuun Bat dnyasnn birok
sakini tarafndan benimsenen Hristiyan teolojik inanlarn
mulak sisteminde yardm olmadan muhtemelen yerini
alamaz. Ve niin alar boyu dini inancn kat kltrel
ynlendirmesini dengelemek dnda uzak lkelere gidilerek
dininden evirme olmutur?

ltre uyma ve benzeme, zellikle ocukluk


dneminde dini duann gerekten nemli bir
kkenidir. Her lkede ocuun sosyal eitimi onu
cemaatinin ritellerini ahsi alkanlklarna dahil etmesi iin
ynlendirir. Balangta ocua yapmas emredilen dini
uygulamalarn onun iin hibir manas yoktur, hi olmazsa
daha sonra sahip olaca manadan hibiri. Ritele grubunun
(ailesi veya aireti) megul olduu bir ey olarak bakar, ve
renir ki, istenilen hareketi yapmak onun gvenlik, sevgi ve
tasvip salayanlarla idantifikasyonunu salayacaktr. Ramazan
orucu, tesbih ibadetleri, kran duas, (1650 senesinde
George Fox tarafndan kurulan Protestan mezhebiyle ilgili)
Kuveykrlara mahsus toplant. Bir ocuk ister istemez ne
manaya geldiini anlatan ilgili mitleri renmeden nce bu

ritlere katlmay renir. Ve mit renildiinde, ritelin


benimseniindeki ayn sebepten dolay o da derhal mesele
yaplmadan kabul edilir. Grup iinde olma, emin ve teklifsiz
bir haldir, ve bu yzden grupta yaplan ve sylenen her ne
ise, iyi ve dorudur.
ltrel antropoloji tarafndan bize teklif edilen bu
yorumu kabul ediyoruz, ayn ekilde bu disiplin
tarafndan retilen ilave nemli gerei de
benimsiyoruz. Birincisi, dnyadaki btn kltrler ritel ve
mite byk nem verirler, ve hepsi de dini inan ve
uygulamay desteklemek zere bir organizasyon tarzna veya
din adamlar heyetine maliktir. kinci olarak, dini sistemler
her nerede mitsiz bir ekilde bozulursa, onlarn yerine
inanla edeer bir sistem koymadka, insanlarn hayat iin
sonular felaket kabilinden olur.
nc olarak, dini
sistemler bir kltrn kalan ksmlarndan bamsz deildir,
stelik onlarla derinden entegre olmutur. Bundan dolay bir
dinin bir dieri tarafndan ayann kaydrlp yerine
geilmesi, kltrn kendisi temelden deimedike mmkn
deildir. Dinin balar sosyal ve ekonomik btnle apraz
dikilidir. Ziraatle uraan kesim, ziraatle ilgili ilahlara tapar.
Hindistan'da kast sistemi, ruh g inancna skca bal
olmutur. Kiinin bir nceki varl esnasnda ilemi olduu
ameller, bu dnyada kiinin hayat durumundan sorumlu ise,
kiinin kasttaki yerine kar itirazna pek yer yoktur. Ve
bizim protestanlmz, Max Weber'in gsterdii gibi, Batda
kapitalizmin douuyla iinden klmaz surette ilgilidir.
Dieri olmadan birine sahip olup olamayacamz phelidir.

Din ve kltr arasndaki btn bu tartma gtrmez balar


karsnda, kltr kavramna gre dini tarif etmek akllca
olmayacak mdr? Dinin insanlarn davranlarnda potansiyel
bir rehber olarak yaama ve faaliyette bulunma iin sadece
kltrel bakmdan yaratlm bir dzen olduunu syleyecek
miyiz? Kltrdeki faydal tarafnn babadan
oula
devredilmeyi garantilemesini? Ve ocuun ona inanmas
retildii iin inandna inanmasn?
ir ok sosyal ilim adam bu tip analizden
memnundur, fakat analiz fazla kaba olmaktan da
uzaktr.
undan tr, analiz bireyin dini
duygusunun, kendisine teklif edilen kltrel modelin itimat
edilir bir kopyas olduunu farz eder. Dini grlerimizin
gerekte gvenilir ekilde velilerimizin, retmenlerimizin
veya rahipler snfnn grlerini yanstp yanstmayacan
kendimize sorarak bu tavr kolayca teste tabi tutabiliriz. Bu
soruya teyitkar birka cevap olacaktr. Bir kltrde birok
bireyin kendilerine dikkatli ekilde retilen inan sistemini
yanstmada baarsz olmalar ise nasl karlanr?
unun sebebi, ahsi hayatta dinin yerinin esasen
bireyin toplumdaki yerinden farkl olmasdr. Sosyal
ilim adam, dinin fonksiyonunun sosyal istikrar
salamak olduunu tartr. Hi kimsenin byle bir sebepten
dolay dindar olmadn teyit ediyoruz. Eer onun sadece
polisin ellerinden ve komusunun salarndan kendilerini
koruyan bir ara olduunu dnmekteyse, gerekte, birok
insan dinlerini hayatlarndan kovmak, atmak iin acele
etmeyecektir. Ayraca sosyal ilim adam bize dinin, toplum
iinde ifade edildiinde ykc olacak olan ar gl
heyecanlarn salverilmesi iin kltrel bakmdan tasdik

B
B

edilmi bir snak olduunu anlatr. Fakat bireyin asndan


kuvvetli heyecanlar, sadece nadiren onun dini hayatnda
vardr, ve bu heyecanlarn sosyal bakmdan kontrol ona gre
hibir zel alaka konusu deildir.

phesiz hakikattr ki, her ada idareciler sosyal


istikrar emniyete almak ve hrslarn vakitsiz patlak
vermesini nlemekteki bireylerin dini itikatlarndan ve
onlar gzlemlerinden zevk aldlar. Fakat bu bireyler byle
herhangi bir siyasi anlayla harekete getirilmediler. Makyavel
kiliseyi sivil barn idamesi iin bir ara olarak grmekteydi,
halbuki ada Cenoval St. Catherine, onda mstesna bir
muhabbet ve ballk, hayat iin motiv ve mana bulmutu.
darecinin gryle idare edilenin gr arasnda dnya
kadar fark vardr.

u ana kadar sosyal ilim adam, kurumsal dinin dzenli


kodlar ve onlarn
sosyal kontrol muvacehesinde
getirdikleri zerinde yle ok durdu ki, insan
dnmekte baarsz oldu. Dini bir adeti yerine getiren kii,
kendi zel maksatlar iin byle davranr ve benzeyiinden
kendi hayat iin zel bir anlam karr. Orta Douda Cuma
gnleri bir camie girildiinde, Mekke ynnde diz kerek
rku ve secdeye varan bir insan denizine ahit olunur.
Benzeyi dalgas, geni bir ahsi olmayan aknt gibidir. Geri
sbjektif din asndan balln anlam, her mslman iin
farkldr. Pazar gnleri dnyann her tarafnda milyonlarla
hristiyan saysz yorum farklaryla ortak bir inanc ezberden
okurlar. Bu eit farkllk tarihi herhangi bir itikad ne
hkmsz klar ne de zayflatr. Fakat uygun ekilde
deerlendirilirse, hem sosyal ilim adamnn hem de

ilahiyatnn kendi
zenginletirir.

grevlerine yaklamlarn dzeltir ve

SONU

arlan sonu, her bireyin sbjektif dini tutumunun


hem asli hem de asli olmayan zellikler bakmndan
dier herhangi bir bireyinki gibi olmaddr. Dinin
kkleri yle fazladr ki, ferdi hayatlar zerinde etkilerinin
arl yle farkldr, rasyonel yorumun ekilleri yle
nihayetsizdir ki, rnn bir rnek olmas imkanszdr. Sadece
muayyen temel biyolojik fonksiyonlara gre insanlar birbirine
skca benzer. Organizasyona dair ahsiyet yeganeliinin daha
yksek noktalarnda bu daha ak hale gelir. Ve ahsiyetin
hibir blm, dini duygununkinden daha karmak bir
gelimeye konu olmadndan, nihai ayrlklar bulmay
ummamz gereken nokta, kesinlikle bu sahadadr.

u deerlendirme, kabul edilmelidir ki, ou iin ayn


cinsten olmayacaktr. Yegane olan fenomeni
muhtemelen nasl snflandrabiliriz, ve sebep sonu
ilikisine
dayanan ilimler snflama yoluyla ilerleme
gstermez mi?" sorusunu soracak olan baz ilim adamlarn
darltacak. Bireye yardm edemeyen, fakat ona gelimesi iin
bir rehber olarak teklif edilen kltrel modeli yansttn
dnmekten holanan baz tarihi ve sosyologlar rahatsz
edecektir. Ayn ekilde, izleyicilerinin emniyetle ve tamamen
zel bir kilise tabakas iinde olduunu dnerek kendilerini
aldatan ilahiyat ve kilise mensuplar iin de hoa gider
olmayacaktr.

oru olarak anlaldnda ve dikkatlice zihinde tartp


dnldnde, ve eer bu disiplinler dnya
zerinde dini bakmdan yoldan km faniler olduu
kadar, dini tecrbenin birok eitlerinin de olduu eklinde
bozuk bir hakikate kendilerini uydurmak zere elastikiyet
gsterirlerse, bu deerlendirmenin, nihayette psikolojiye,
sosyal ilimlere, ve ayn derecede teolojiye faydas vardr.

Genlikte Din
etikin
standartlaryla hakknda hkm verilen
ocuun tecrbe dnyas zeldir. Velilerin kendi
evlatlarnn kanuna boyun emeyen, itaatsiz ve
inat olan gerek hakkndaki grleriyle sra ile honut ve
rahatsz olmalar muhtemeldir. Bu, ocuun duyumlarnn,
strap ve zevklerinin yetikinlerinkinden ok farkl olmas
demek deildir -onlarn mukayese gelir ekilde daha hassas
gzktklerini bildiimizden- fakat yapt yorumlar
tamamen kendisinindir. Bykleri iin ate tututuran bir
odun paras, onun iin sevilen bir bebektir. Velileri iin
esrarl olan bir olay, onun tarafndan kesin kabul edilebilir ve
velileri tarafndan kesin kabul edilen ise, ona gre esrarengiz
olabilir. Her ne trl olursa olsun, din her admda mana ve
yorumu ie kattndan, ocukluktaki dinin yetikinlikteki din
ile ok az ortakl ve ok zel bir dzeni olduunu
balangta kabul etmeliyiz.

ocukluk Balangc

phesiz ocuklukta din eksiktir. Arzular ve gelimemi


sosyal heveslilik vardr, fakat ne zeka ne de kendi
kendinin farknda olma, dini duygu eklinde olduka
karmak bir zihni organizasyonu desteklemek zere yeterli
surette gelimemitir. Bu sebepten dolay, ocuun ilk dini
tepkileri, aka hibir ekilde dini deildir, fakat tamamen
sosyal karakterdedir. Balangta ban nne eme veya
ellerini kenetleme gibi nemsiz alkanlklardan ve daha sonra
da basit dua ve ilahileri tekrarlamay renmekten ibarettir.
ocua gre bu hareketler, dilerini fralama veya ellerini
rpma ya da bu gibi hareketlere nem veren ve bunun iin
aba harcayan velileri tarafndan kendisinden
istenen
manasz, maksatsz alkanlklarn herhangi biri gibi rutin
hareketlerdir. Bu riteller kazanlr, fakat
anlamlar
renilmez. Drt yandaki bir ocuk dini bir resim nnde
her gece dua etmeye altrlmtr. Bir gn misafirlie
gtrlr ve geceleyin kullanl hibir resim bulamadndan
duasn sylemesi engellenir. Saturday Evening Post'un
kapayla masaya giderek tam bir tatminle balln yerine
getirir. Ve syledii duann szlerinin esasen onun iin
kklnde kendisine sylenen iirlerin szlerinden hibir
farkl yan yoktur.

ocuun dnceleri, zayf kapasitesi ve selahiyeti


altndaki dar tecrbe deposu karsnda alabilecei en
iyi ekli alr. Fikirleri kanlmaz surette hayatnn bu
safhasndaki normal egosantrizmi ile iaretlidir. Baka trl
olamaz, nk her idrak ve her his ocuun gelien
kendiliindenlik
duygusu etrafnda dner. Balangta

dnce ve duyguyu d dnya ile ilgili realiteden ayramaz.


Eyay dnerek onlara varlk verir. Bir aynn hayalini
zihninde canlandran ocuk, onun tehditkar grnnden
korkarak byr. Bundan baka, her ne olursa olsun, bu ona
gre zel bir referansa sahip olmak zere alnr. Piaget
ocuun bazen gnein, kendisi her nereye gitse onu izlemek
ve yaramaz veya iyi olup olmadn grmekten baka hibir
sebep yznden var olmadna nasl inandn anlatr.
Birok ocuk imekli bir frtnann kendi zel cezalar
olduunu dnrler, tpk ok defa Allah ile denk tuttuklar
Aziz Nikola (Noel Baba) nn esasen kendi zel alakalarna
dikkat sarf ettiini dnmeleri gibi. Be yandaki Tommy
annesiyle kiliseye gider ve altarn zerindeki ha dikkatini
eker. "0 ne?, diye sorar. "Bir ha", diye mrldanr annesi.
"Kzl ha?". "Hayr, ite bir ha." "Oh, biliyorum", der ocuk.
"Tommy'nin Tsi."
Tommy, semboln asl yorumunu
kavramaya ehil olmadan -onun benlii ortadan kaldrdn
gstermesini anlamadan yllar ncesine aittir bu.
uppky, ocuklua ait dini bir atmayla irtibat
bakmndan egosantrik enteresan bir akliletirme
rnei verir. Yldz teolojisi altnda eitim grm
bir ocuk hissetmekteydi ki, kendisi iin btn dierlerinden
fazla houna giden bir elence olarak grd avluda
grltl ekilde tekerlekli el arabasn itmek gnaht. Su
hissinden kurtulmak iin, kendisi gibi alt yanda olarak
tasavvur ettii ocuk sa'y saygl surette el arabasyla
karlkl sevin iinde sonsuzca dnmekteydi.
gosantrizmin bir baka ifadesi, cevaplandrlacak her
"niin" in ocuka srarnda yatar. Yetikin memnun
edemezse veya etmeyecek olursa, belli konularda

K
E

"hereyin
bilinemeyeceini" kabul etme durumunda
olmadndan, kendi bulularna dikkati eker. Sonu olarak,
ocuun dininde grotesk fanteziler bol miktarda bulunur.
Piaget, yetikin bir cevab verdiinde bile, ska sadece
ksmen iitildiine ve hatal olarak anlaldna iaret eder.
Cevaptaki zor kelimeler kayar ve ocuk sadece kendine ait bir
manaya dahil ettii benzer kelimeleri alr. Allah'n yksek ve
parlak varlk olduu iin, bahedeki rzgar frldann Allah
olmas gerektiini farz eder. Allah'n bazen fkeli olduunu
iiten bir dieri,
gkyznde bastonuyla cezalandrma
anlarnda cennetin na szlmesi iin izin vermemesiyle
yldzlarn etkilendiini dnmektedir.
endi gelimemi kabiliyet snrlarnn ok tesinde
g tasavvur edebildiinden, ocuk hemen hemen
kanlmaz surette uluhiyetle irtibatl g ve enerji
fikirleri gelitirir. Velileri gldr, fakat Allah daha fazla,
hatta spermenden daha stn, ki o ada birok ocuun dini
eitiminde buras phe gtrmez bir faktrdr. ocuklar,
korku ve yalnzln gle ilgili bir duyum bildirisiyle bir
arada olduu baz durumlarda dini kavramlarn elektrik
frtnalaryla irtibatl olarak gelitirirler.

ocuun ilk dini kavramlarnn baka bir zellii, onun


antropomorfizmidir. Tecrbe dnyasnda g ve sevme
messirleri insanlar olduundan, bu baka trl nasl
olabilirdi? Bundan baka umumiyetle retilir ki, gerekte,
Allah bir erkek ahsiyettir. Bu yzden, bir ka istisna ile,
ocuklar Allah' yal bir erkek, veya zengin bir adam,
spermen veya kral olarak zihinlerinde canlandrrlar. Geri
Freud'un ileri srd gibi evrensel olarak deil, fakat sk

sk Allah'n fiziki
dnlr.

bir babann vasflarna malik olduu

atta ocuun zihni egosantrizmin, majik dncenin


ve antropomorfizmin karmaklyla bir a vcuda
getirirken, yetikin evresinden zt basklara maruz
braklr. Kltrn bu standartlam teolojisi ve moralitesi
yavaa szar ve derece derece kendisinde merkezlemi
dncenin bir ksm yerine geer. Alt yandaki ocuk bu
gei oluumunu kopya eder. ahsi ifadesiyle anszn
babamz demeyi reddetmektedir. Gsterdii sebep udur,
muhtemelen iyi olan Allah, onun dnyevi babas gibi
olamaz, yani bir ayya ve dnme. ocuk henz ocukluunun
balangcndadr ki, somut tasavvurdan daha sonraki hayatna
uygun den daha soyut kavrama gememitir.

osyal renme ok ince bir oluumdur. retilen,


uzun vadede retim tarzndan daha az nem
kazanmaya balar. Derslerin muhtevasndan tamamen
ayr olarak, ocuk velilerinin samimiyetinden silinmez,
kmaz bir intiba kazanr. Gnlk hayattaki seslerinin tonu,
rnekleri ocukta
kaybolmaz, hatta
onlarn deruni
dindarlklarn tamamen kabul eder,
ve bunlar,
deerlendirmeden yllar ncesine ait olabilir. Geri stnden
yllar geinceye kadar ne olduu bilinmeyebilir, fakat
samimiyetsizlik, samimiyet kadar kolay alglanr. En dindar
yetikinlerin, kendileri derin ekilde dindar olan veliler
tarafndan yetitirilmi olduuna dair makul deliller vardr.
Dindarlarn ocuklarnn, daima eitilmi olduklar doktrinal
pozisyonu kabul ettikleri doru deildir. ok defa onlar
velilerinin Ortodoksluuna kar karlar, ve bununla beraber

velilerinin grlerinin samimiyeti


onlar
derinden
etkilemektedir.
Kendi dnyevi destekleri
kerken,
velilerinin hayat felsefelerini izlenecek arzu edilir geri
ister istemez detayl olmayan bir model olarak grmeleri
daha muhtemeldir.
berte ncesi yllarda gelien duygu zerinde ilave
tesirler grlr. ocuk umumiyetle ciddi
hayal
krklklar ve
mahrumiyetlerle karlar
ve
kendisinde merkezlemi -fakat youn,
olur olmaz
konulardaki dualara sarlr. Hasta kpek yavrusu esirgenmez,
yeni kza noele yetimez. Bu engeli amak, kiinin Allah
hakkndaki dncelerini gzden geirmek, kendisine alaka
duymas halinden
alakaszla gei, olduka zordur. Bu
balang dneminde, hibir by yardm olmadan dini bulan
birok birey, bir defada ve hepsi iin problemi zerek geride
brakr. Gelime zerinde engelleyici
bir tesir, olgunlaan
zekadan gelir
ki,
artk evde ve
kilisede retilen
soyutlamalar bir dereceye kadar daha yeterli ekilde
anlayabilmektedir.
ocuun
teolojisi
tedricen
byklerininkine yaklamaya balar. Ve normal
olarak
pberte ncesi dnemde, grupla aynlamak iin iddetli bir
arzu vardr. Bu durum aile iinde olursa, dini uygulamalar
hakikat diye kabul edilir. Velilerinin kurumla
ilgili
yelikleri nadiren sorulur. ocuk, "Biz neyiz?", diye sorar ve
unu renir.
"Biz presbiteryanz." Presbiteryanizmin
stnl iin baka hibir otorite istemez. Gerekirse,
defansta dvr ve tolerans bakmndan ayn zamanda vaki
olan muayyen bir eitim olmadka, Katolik balardan Katolik
salar kopard lde bu yolda gidebilir.

Adolesans
mumiyetle pberte stresine kadar dini duygunun
geliiminde ciddi tersliklerin olduu grlmez.
Gelimenin bu safhasnda gen dini tutumlarn
ahsiyetinin ikinci elden provalardan birinci el provalara
gerekte btn tutumlarn- deitirmeye zorlanr. Velilerinin
kendisi yerine karar almalarna daha fazla izin veremez.
Geri baz durumlarda gei akcdr ve idrak edilemez, fakat
ok kez bir isyankarlk dnemi vardr.

eitli incelemeler, takriben ocuklarn te ikisinde


velilerinin ve kltrn retimine kar bir reaksiyon
olduunu gsterir. Ve yine takriben isyanlarn yars
onalt yandan nce ve hemen sonra onalt buuk yanda
grlr. Umumiyetle isyan zaman, kzlarda gze arpacak
ekilde erkeklerden daha ncedir. Bu birok ekiller alr.
Bazen gen basite sadakatini velilerinden dini bir kuruma
deitirir. Veya daima dini telakkilerden karlan tatminkar
bir rasyonalizme ulaabilir. Bazen phenin ilk glgeleri
zerine dtnde vazgeer, ve modern genliin karakteri
olduu sylenen frsatlk ve hazcln hakim olduu hayat
tarzna srklenir. Bazen hayat frtnas, entellektel pheler
sebebiyle deil de, belki kendisini cinsiyet atmalarna
borlu olan su ve utancn insan kemiren duygusu sebebiyle
artar. Gnmzde sk sk olmamak zere, hesap gn
dolaysyla ihtida iin zarurette srarl olan ncildeki ilgili
blmlerin harekete getirdii krizler de bulunur.

in psikolojisinde hibir konu ihtida kadar youn bir


ekilde incelenmemitir. eitli gerekler gerei
gibi kurulmutur. Onlardan biri, velilerin inan
sisteminin reddi konusunda olduu gibi, ihtida iin de
ortalama onaltdr. Geri son yllarda eilimin daha nceki bir
yaa doru olduuna dair delil vardr. Sinema ve radyonun
tesirinin
ocuklarn emosyonel hassasiyetini bilemekte
olduundan phelenilir, ve bylece hibir ekilde tepkide
bulunmasa bile, ncil uzmanlarnn yaltaklanmalar birinci
durumdan daha nceki bir a zerinde tesirli olur. Yine
biliyoruz ki, ihtida tecrbelerinin skl kltrel artlarla
deiir. Zirai blgelerde ve bir yldz teolojisini benimseyen
ailelerde yetien ocuklar ehir ocuklarndan, zellikle teyit
uygulamas yapan kiliselerle irtibatl ehir ocuklarndan
daha hassastr. Nihayet ok sert ihtidalarn ortaya k,
bugn elli yl ncesine gre
phesiz daha azdr.
Bykbabalarmzn
zamannda
yeniden
canlanma
kampanyalar ve mitinglerinde hazr bulunmak ve eve resmen
ihtida etmi adolesanslarla dnmek, btn aileler iin ortak
olmayan bir durum deildi.

ini uyann ekli mtereken birbirinden ayrlr,


ilki kesin krizler veya dnme tecrbesidir. Bir eit
dini uyan bildiren ada kolej rencilerinden
% 14lk geni bir grup, dini tecrbeyi kabul etmekteydi.
%15'i karkln ya da devrimin zayf olduu veya olmad,
fakat bununla beraber kiinin yeniden dini yneliine tesirli
uyarc olarak hizmet eden mnferit bir olay belirtmekte ehil
olduu ikinci tip
uyan veya emosyonel
uyarcy
bildirmekteydi. Bu iki tipi birlikte alarak dini gelimenin
altnda travmatik veya yar travmatik bir olayn yattn

bildiren %29a sahibiz. Kalan % 71, kesin hibir zel frsat


olmayan tedrici bir uyan bildirir.
nferit bir dn veya canl bir tecrbenin olmu
bulunduu yerde umumiyetle kararl ve ekseriya
daimi bir dzenin sonularn grrz. Bu yeniden
geriye dnlerin olmayaca demek deildir, aksine normal
olarak geriye dnler faal moral bir tecrbeyi takip
eder.Vecdin btn anlarndan sonra, rt tekrar izilir. Fakat
kati krizlerin
veya emosyonel uyarclarn nemi,
canlandrlan alkta ve bu aln giderilmesi iin bir
aratrma ynnn benimsenilmesinde yatar. Hemen hemen
daima bir kez canl ekilde dini bir zihin durumu yaam
olan bu birey btn hayatn, ilhamn yeniden ele geirmek
iin aratrmakla srdrr.

dolesansn dini tecrbesine dair kendini anlatan


hikayeler, olaanst farkllar. Baz genler dini
itikadn geceleyin alevlendiini bulur, ve itikadn
kendilerini bylesine
zorla igal ettiini kefetmekle
aknla urarlar. Bazlar teyitle veya ilk komnyonla
yaplan arbal bir itikad bildirirler. Bir ou eyann
karanlk tarafndan ayrlamaz, ve kendileri iin dini
duygunun daima dnceli, dalgn bir hali ifade ettiini
bildirirler. Yine ou, belki de en ou, itikad karanlk
gsteren tecrbeyi zirve heyecanlarla ve mitsizlik teknesiyle
yaarlar. Velilerden ve kiliseden ayrlk hissi, bir yabanclk
duygusu olarak hepsinde ortaktr. Bakalarna veya kiinin
kendisine ynelmi olsun ya da olmasn moral hkmler ok
defa sert ve olumludur. Adolesans ok defa moral bir
mutlakdr, ve inanr ki, Allah onun benimsedii moral

deerleri garanti etmek iin var olmaldr. Mahrumiyetler ve


katlanma, ktle ve adaletsizlie dikkati eker ve ok kez
ypratc phenin mum alevleri veya buna benzer bir sebep
dini zorlamay artrr ve ktlk problemiyle ilgili dini bir
zmn gelimesini hzlandrr.
ini duygu geliirken dier duygularn zerinde
ylr ve onlarla mecz olur. Ak olan gen bu
durumun insan aan tarafnn dini anlarnda sahip
olabilecei mistik tecrbe gibi olduunu grr. Romantik
baar idealleri zihnini igal eder ve hrs btn evreni
kucaklamak zere dini bir itiyakla birleebilir. Youn hisler
daima mnferit duygularn hudutlarna taar ve ahsiyeti
btn blgeleriyle doyurur. Sanat, bir adolesans ihtiras haline
gelebilir ve gen ok kez dinin, sanat gibi uratklaryla
btnleme ve ahenkli hale gelmeye abalamas yznden
daha yksek bir anahtara transpoze olan tek sanat olduunu
bulur. Fakat sanat mekann kk atlar iinde birleirken,
din kesinliin n manzaras iinde alr. Kuppky'nin
adolesanslar arasndaki sayg tecrbesiyle ilgili incelemesi

gstermektedir ki, bu en sk ekilde tabiatn harekete


geiren gzellikleriyle
canlandrlr. Adolesanslarda
olduu gibi birok yetikin iin de estetik ve dini duygu
sreklidir.
merikan protestan kltrnde dini duygu zerinde
belki en nemli tesir, gencin normal olarak otorite
problemi iin tevik edilmesi hakikatidir. Ailesi
tarafndan kendisinden eyaya bakla ilgili tesis edilmi
btn tarzlar tenkiti ekilde incelemesi beklenir. Okulda,
evde, sosyal
sistemde, kilisede noksanlar,
atlaklar

bulmasna izin verilmekle kalnmaz, ayn zamanda tevik


edilir. Tam iki asr boyunca kilise, tenkitiliin gzde hedefi
olmutur. Yaygnl iersinde akl ve muhakeme keskinleti.
Uygun ortodoks zeminin karsnda saysz ilim adam, filozof,
hmanist kendi mmtaz mallarnn avantajn tehir ettiler. Bu
yzden zamann modas, genleri mdafilerden ok saldrgan
tarafa katlmaya tevik eder. Sonu olarak velinin kilisesini
reddetmek,
mesleki, sosyal,
ve eitimsel
beceriler
bakmndan ocuktan velilerini izgiden karmas beklenen
bir kltrde bamsz bir yetikin olarak bir ileriye adm at
tarzdr.

Kolej rencileri
rtk mevcut kolej rencileri neslinden alnan bir
rneklemden elde edilen birka gerei ve rakamlar
deerlendirmeye geldik. ncelenen kesim, te
ikisinden ou II. Dnya Savann kdemli emekli askerleri
olan 414 Harvard ve Radcliffe talebesi idi. Sonularmz
btn Amerikan genlii iin -phesiz dier milletlerin
genlii iin de- tipik olmayabilir. rneklem, her naslsa
problem bakmndan bu iki kolej iin temsilidir, ve
muhtemelen ciddi ekilde yksek renim kurumlarn imdi
kalabalk hale getiren hrsl ve akll gen erkek ve kadnlarn
byk
saysyla
izginin dnda deildir. Materyal,
geleneksel fakat dini duygularn incelenmesinde kullanlan
kusursuz bir metot olmaktan uzak bir kestiyonerle elde
edildi.

u incelemedeki mifer soru, "Tamamen olgun bir


hayat felsefesi kurmak iin dini bir yneli veya
inan ekline muhta olduunuzu hisseder misiniz?"
idi. Bu soru, 'dini istikameti tarif etmez, fakat herhangi bir
anlamda byle bir oryantasyonun kii hayatnda makul ve
gerekli bir yere sahip olup olmad konusunda renciyi
serbest brakr. Bu soruya her on renciden
yedisi
dorulayc cevap verir. Onda yedisinin teist veya kilise
mdavimi veya geleneki olduunu farz etmek, kesinlikle
yanl olacaktr. Sadece herhangi bir ekilde dini tanmlamak
zere muayyen bir frsat vermezsek, on renciden yedisinin
kendilerine aktel veya potansiyel bakmdan dindar olarak
baktklarn syleyebiliriz.

vvela negatif cevap veren bireylere, yani hayatlarnda


dini bir istikamet ihtiyacn hissetmeyenlere bakarak
ne kefedebiliriz? Erkekler
bu
kategoride
kadnlardan ok daha
fazla bulunmaktadr. Kadn
rencilerin %82si dini bir yneli ihtiyacn bildirirken,
asker emeklisi olmayan erkekler arasndaki bu nispet %76'dr
ve asker emekliler arasnda da %64'tr. Btn incelemelerde
her naslsa tanmlanan dine, kadnlarn daha ok alaka
duymu olmalar ortaktr. Onlar ok
defa kilise
mdavimleridir, ahsi hayatlarnda daha ok dindar ve din
meselelerinde daha ok aile nasihatileridir. Fakat cinsler
arasnda bu llm farklar nadiren %20'yi getiinden, bu
buluu mbalaaya kar korumak yerinde olacaktr.

insiyet farkllklar ve daha sonra tartacamz harp


tecrbesi bir yana, ya faktrnn nemli olduu
ortaya kar. Yirmi ve bu yan altndakiler, dini

istikamet duygusunu bu yan stndekilerden daha fazla


hissederler. Bunun iin makul sebep vardr. Ortalama
bakmndan yirmili yan ba ve ortalar, gerekte hayatn en
az dini olan dnemidir. Ayrca veli kodlarndan ayrlma, bu
dnemde tamamlanmaktadr. Ve yine gen en fazla gveni,
kendi hayat hrsn kovalarken hisseder. Hemen hemen btn
yetikinlerin kabiliyetlerinin ve
muhtemel becerilerinin,
gayelerine ve hak iddialarna denk dmek zere mmkn
olmadn ilk kez anladklarnda meydana gelen ar oka
henz sahip olmamtr. Yirmilerin bandaki gen kural
olarak henz, ortalamann kanunlaryla kendisinden daha
dindar olacak bir kadnla evlenmemitir. Ne de henz ocuk
eitimini zerine almtr. Byle yaparken muhtemelen onlar
kltrel mirasn bir paras olan dini etkinin faydasna sahip
olmak iin isteyecektir. Ne de yirmilerin banda ve
ortalarnda henz velilerinin tutumlarn belirlemi olabilen
samimiyet ve dindarlklarn deerlendirmek zere kendi
yetimesine kafi perspektifi henz gelitirmemitir. Bununla
birlikte velilerinin tarzlarnn
izlenecek kt bir tarz
olmadna inananlarn ilk defa karar vermeleri ok kez
otuzlardadr. Eski folklor, artk hayatn srlar ve zorluklar
karsnda kendilerinin yapabilecekleri kadar akllca hareket
etmeye sahip gzkr.
on olarak hayatlarnda dini bir istikamet ihtiyacn
reddedenler zerindeki ocukluk eitiminin tesirlerine
bakalm. Evvela grrz ki, ocuklar zerindeki dini
etki, hibir vesile ile ok kere dnld gibi, gemie ait
bir ey deildir. Vakalarn %19unda dinin, eitimde ok
hudutlu bir etkisi olmu bulunduu, %42'sinde mtevaz bir
etki, %33'nde zayf ve %7'sinden daha aznda mevcut

olmad bildirildi. Dinin hudutlu ve hatta mtevazi bir etkisi


olmu bulunduunu bildiren rencilerin imdi, dini bir
istikamet ihtiyacn ifade etmesi daha muhtemeldir. Etkinin
zayf olduu veya hi olmad bildirildiinde, ihtiya ok az
hissedilir. Fakat arpc istisnalar vardr. Hudutlu tesiri
bildirenler ona kar reaksiyonlarnda keskindir. Ve dier
taraftan "hibir ekilde hibir tesiri" olmadn bildirenlerin
te biri, henz mevcut ihtiya
duygusu gelitirmez.
Terbiyenin rol, aka ortadadr. Mnferit hibir psikolojik
veya evresel faktr, din ihtiyacnn yaratlmasnda ilk eitim
kadar nemli deildir, ve henz bu faktr kati de deildir. Ve
gelimelerinde hibir ekilde hibir tesiri olmadn bildiren
rencilerimizin te biri, henz herhangi bir dereceye kadar
dini bir meyil gelitirmediler.

rencilerimizi evreleyen dini eitim tarzna dnerek


baka alakal olaylar grrz. Roma Katolik itikadna
gre yetitirilmi olanlarn (toplamn %15i) yaklak
tamam, imdi hayatlarnda dini bir
istikamet ihtiyac
olduunu bildirmektedirler. Dier uta olanlar, bir Yahudilik
ekli ya da (kestiyonerimizde nitaryenizm ve niversalizm
diye tanmlanan) liberallemi Protestanlkla yetitirilmi
olanlardr. Bu itikat ekillerinden biriyle yetien genliin
%40 dini duyguya ahsiyetlerinde tamamen gerekli bir unsur
olarak bakmakta baarszla urarlar. Fakat Roma
Katolikliine zt olan bu iki itikada, genellikle 'hudutlu'
olmaktan ok 'zayf tesirler eklinde baklr ve bylece kati
olann, eitten ok etki derecesi olup olmadn tayinde
baarszla urarz. Diyebiliriz ki, Unitaryenlerin her pazar
kilisede hazr bulunmas ve dini tatbikatlara aktif ekilde

katlmas ne kadar istenirse, ocuklar da Katolik ocuklar


kadar ska dini bir ihtiyac gelitirmek mecburiyetindedirler.
ayatlarnda dini istikamet ihtiyacn hissetmeyenlerle
ilgili vakalarmzn te birine dair final gerek
udur: hi bir vesile ile, sorumuza tamamen esesli
olmayan olumsuz bir cevap vermediler. %38i bu konuda

pheci olduklarn syledi. Bu yzden toplam renci


rnekleminin dnda, fiilen sadece %l8i olumlu ekilde
cevap verdi ki, onlar iin ahsiyet olgunluu hibir dine
muhta deildir. Asl sonuca dnyoruz, yani bu
rencilerin hayatlarnn byk ounluunda hatta
pheciliin ufuklara arln koyduu bu teknoloji ve
sosyal zlme anda bir eit din aratrmak zere
genliin durumu aktr.
ini duyguya hayatlarnda yer ayranlar arasnda
ihtiya duygularnn temelini tekil etmek zere
kendileri hangi etkileri hissederler? Yzdelere
baktmzda, vakalarn %67'sinde velileri, %57'sinde de dier
insanlar seilmi grrz. Bylece ahsi etkiler faktr, en
nemlisi olarak ortaya kar. Bunu takiben
rencilerin
%51i ile aklanan korku gelir. %40' tarafndan spesifik bir
etki olarak kilise tannr, ve %37 tarafndan da kran (sosyal
hayatmz da genelde ihmal edilmi bir heyecan). Vakalarn
te birinde estetik yalvar ve okuma, sray takip eder.
Sonra da %27 ile tannan, gelenek ile sk benzeyi basks
gelir. Vakalarn %18'i olan keder veya mahrumiyet, toplamn
drtle birini etkilemektedir. Tamamen anlalm olmayan bir
mistik tecrbe, %17 tarafndan ve cinsiyet karklnn
tahripleri %16 tarafndan bildirildi. Bu tetkikten rendiimiz
ders udur, dini duygunun psikolojik kkleri, - uurlu olarak
bildirilenler bile- ok fazladr, ve dini bakmdan sapm bir

kii iin herhangi bir tecrbe tipi, gelien duygu kanalna


dahil edilebilir veya edilecektir.
on olarak, bu rencilerin
dini grlerinin
velilerininkiyle nasl mukayese edilecei noktasna
geliyoruz. u soru sorulur, genellikle dini inancnz
annenizinkiyle
kesinlik
bakmndan nasl mukayese
edersiniz? Sadece %8i inanlarnn annelerininkinden daha
kesin olduunu dnmekteydi. Kalan hissetmekteydi ki,
inanlar kesinlik
bakmndan ayn idi veya
durumu
bilmemekteydiler. Btn ihtimaller gz nne alndnda,
sebep bu sonuca yardm eder. Her eyden nce, cinsiyet
farkll vardr. Vakalarmzn ounluu erkektir ve
bildiimiz gibi, dini alakalar ortalama bakmdan erkeklerde
kadnlardan daha az kuvvetli ekilde gelimitir. Ayn
ekilde ya farkll vardr. Geen yllarla birlikte oulda
veya kzda dini duygunun iddeti, baza vakalarda anneninki
ile ayndr veya baskn kar. Sonuta phesiz laik, dnyevi
bir artk etki vardr. Mevcut nesil, muhtemelen dini duyguda
velilerinin neslinden daha az kesinlii bildirir. renci unu da
bildirmektedir ki, kendi inanlar umumiyetle babalarnn
inanlarndan daha az kesindir. Burada enteresan gerekler
ortaya kar ki, babalara annelerden ok daha az dindar
olarak baklr, ve birok renci babalarnn itikatlarnn gc
hakknda annelerinin gcnden iki misli cahil olduklarn
itiraf ederler. Grlyor ki, oullar ve kzlar dini konularda
babalarnn durduu yeri renmeyi nispeten daha zor
bulurlar.

rtk nesillerin mukayesesinde en arpc bulua


geliyoruz. Dini istikamet ihtiyacn ifade eden
rencilere umumiyetle aadaki byk dini
sistemlerden birinin geleneinin onlarn ihtiyacn karlamak
zere tatminkar gzkp
gzkmedii sorulur. Roma
Katoliklii, Anglo Katoliklik veya Dou Ortodoksluk,
Protestan Hristiyanlk, liberal Hristiyanlk (nitaryenizm,
niversalizm diye tanmlanan), etik olup fakat teolojik
olmayan bir Hristiyanlk (etik kltr diye tanmlanan
hmanizm), bir Yahudilik ekli veya belirtilmesine izin
verilen bir dieri. Baka alternatif olarak da, "dinin zle ilgili
olan yeni bir tipi gerektii"ni sylemeye izin verilir. Keza
kullanlmakta olan ayn snflama sistemiyle kendi
eitimlerinde hakim olan dini etkinin karakterini iaretlemesi
istenir. Bylece
elde edilen tepkilerden, vuku bulan
sadakatteki deimeleri karakterize etmek mmkn olur. Dini
bir istikamet ihtiyacn hisseden rencilerin sadece %60
civarnn, eitildikleri
sistemi ihtiyalarn tatmin edici
bulduklar meydana kar. Din ihtiyacn hisseden Roma
Katolik renciler arasnda %85'inin, bu itikat sisteminden
memnun olduklarn ifade etmelerini bildirmek hotur.

u nesilde yer alm bulunan bu yeniden kartrmay


aklamak iin daha
Ortodoks olan Protestan
kiliselerinde yetitirildiklerini bildiren
iki yz
renci rneine bakalm. Bu vakalarn kesinlikle tam olarak
drtte biri, olgun bir ahsiyet iin herhangi bir dini ynelie
ihtiya duymadklarn belirterek dind alana yneldiler.
%14' yeni bir dine ihtiya duyulduunu ileri srdler. lave
bir %19 Hristiyanlarn daha liberal ekillerine sadakatlerini
deitirdiler -belki nitaryenizm veya etik fakat tamamen

teolojik olmayan bir Hristiyanla. Kesinlikle 85 vaka veya


%42, eitilmi olduklar gelenekte yer almaktan memnun
olduklarn syleyenlerdi. Roma Katolikliinin biricik istisnas
ile, kusur Yahudilik ve Hristiyanln dier sistemleri iin de
ayn derecede byktr. Eilimin batanbaa teosantrik
nemden etik neme doru olduu gzkr.
u genler arasnda teolojik dogma bakmndan
ortodoks itikat, dini uygulamalarda olduundan daha
azalyor. Kilisede hazr bulunma, dua, ve bir stn
Varla sbjektif sayg ve bamllk hisleriyle ilgili olan
muayyen sorular soruluyor. Cevaplardan reniyoruz ki,
rencilerin sadece %15'i, nceki alt aylk dnem esnasnda
herhangi bir dini uygulama veya dinle ilgili bir zihni
durumun yaanmasyla meguliyeti reddediyorlar. Bu bulu,
hayatlarnda henz dini hibir ihtiyac hissetmediklerini
bildiren rencilerden ounun, ara sra dini uygulama
iinde bulunduklar anlamna gelmektedir. Kadnlarn %35 ' i
ve erkeklerin %15'inin her gn dua ettiklerini reniyoruz.
Halbuki kadnlarn %40 ve erkeklerin %50si her gn olmasa
da ara sra dua ederler. Kadnlarn %38'i erkeklerin %17'si her
hafta kilisede hazr bulunur, fakat ounluk bunu ara sra
yapar. Kadnlarn 50'de drd erkeklerin 50'de hi
olmazsa ara sra da olsa en stn Varla sayg, ballk veya
bamllk tecrbelerini bildirirler. Dini meyil ve hatta
geleneksel dini uygulama, makul surette ortodoks inantan
daha gze arpcdr.

rtodoks Hristiyan doktrinin tarihi modelinde inancn


geniliini deerlendirmeye kalkarsak, komuluk
bakmndan %25
gibi bir rakama varrz.

Ortodoksluun bu genilik tahmini, eitli sorular yardmyla


yaplabilir.
Birincisi, mesela Kristoloji ile ilgilidir,
rencilerin sadece %28'i Hz. sa'ya, ncil'in syledii gibi,
Tanr'nn
insanda tecessd
eklinde ilahi olarak
baklmaldr" grn onaylar. Yardan ou u gr
tercih eder. "Hz. saya sadece byk bir peygamber veya
hoca olarak baklmaldr, Mslmanlarn Hz. Muhammed'i,
inlilerin Konfys kabul ettikleri gibi. rencilerin
sadece drtte biri ebedilie baklar gibi ahsi ebedilik, yani
bir birey ve ayr olu olarak ruhun srekli mevcudiyetine olan
inanc onaylar. Ayn ekilde uluhiyetin kat ekilde
tanmlanan teistik gr, erkeklerden sadece bete bir
kadnlardan da bete ikilik bir destek eker. Bu gr u
kestiyonerde inan olarak ifade edilir. "Evrenin ve tabiat
kanunlarnn koruyucu ve ltufkar, sonsuz ekilde akll ve
kudretli bir yaratcsna ibadet ve dua ile yalvarlabilinir.
Allah, ahsi bir Allah'tr. rencilerin ounun her naslsa
ateist oluu gerek deildir. Sadece %12si kendilerini ateist
olarak grr ve ayrca bu konudaki kanlmaz cehaletimiz
sebebiyle %20'si de agnostiktir. "Allah'a ne inanrm ne de
inanmam." rencilerin kalan, grlerini genie bir ekilde
deistik veya pluralistik terimlerle ifade etmeyi tercih ederler.
u irtibatla, dinin, halkn afyonu olduu ve yine halkn
dini itikatlarnn reaksiyoncu
engeli olmakszn
kendilerine hakllkla isteyebilmeleri iin organize
dini kuvvetlere kar aktif dirence
gerek
duyulduu
hakkndaki Marksist pozisyona destein az olduunu
gryoruz. %12, bu ekstrem pozisyonla mutabktr ve baka
bir %12 bu konuda hibir kanaat bildirmez. %76 kesinlikle
mutabk deildir.

ounluun bir eit Allah inanc olsa bile, yine


ounluk insicamszlkla
esasen John
Dewey
tarafndan ifade edildii gibi, "din hayatta faydal bir
rol oynamaksa, ona tamamen tabii bir insan fonksiyonu
olarak baklmaldr, yoksa tabiatst kavramlarla uralacak
herhangi bir ey deil" eklindeki hmanistik teklifi
onaylarlar. Belki bu ifadede yer alan talihsiz kavram
kelimesi tabiatst veya baka trl
-saf kavramlarla
uramak zere dini gerekli gren cevaplara gtrr. Ve
bylece bir dereceye kadar insicamszlk phesiz kendi
deerlendirmeleri dine ihtiya duyan ve Allah'a bir eit
inanca sahip ve ayn zamanda dinin ne olmas gerektii
fikrinden tabiatstn karmaya henz teebbs eden birok
rencide aknl yanstr.

u
insicamszl yorumlamak iin sanrz,
rencilerin tabiatstcl popler olmamak
eklinde idrak ederken ondaki spesifik iaret ile
kiliselere duyulan tatminsizliin ilave bir ifadesi olarak
tabiatstcln reddine bakmak gerekir. Geleneksel
kilise durumlarndan honutsuzluk -zellikle Protestan
ve Yahudi- hemen hemen iktibas edilen delilin ouyla
gsterildi. Ayrca, hi olmazsa Protestan Hristiyanlk
iindeki denominational ayrmlarn modas gemi ve
mmkn olduu kadar sratle ortadan kaldrlmas
gerektii teklifiyle yksek
derecede mutabakat
olduunu grrz. %57'si bu konuda ekmenistlerle
mutabktr. Sadece %19u mutabk deildir ve kalann
hibir kanaati yoktur. phesiz miza farkllklar daima
farkl ibadet tarzlar gerektirir, ve kk bakmndan
denominational ayrmlarn
altnda yatan teolojik

ihtilaflara rencilerimizin ak bir ounluu tarafndan


bir anakronizm olarak baklr.

unlarla zetleyebiliriz, (1) Birok renci olgunlaan


ahsiyetlerinde dini duyguyu iine alan bir ihtiyac
hissederler, (2) ekseriyetle Allah'a inanrlar, geri
grleri umumiyetle geleneksel Teistik eitten deildir. (3)
Sadece drtte biri teolojik dogma iin temel meselelerde
ortodokstur ve itikatlar tarihi gelenee uygundur. (4)
ounluk, dua dahil geleneksel dini uygulamalarn baz
ekillerini muhafaza eder. (5) Fakat ounluk mevcut
ekliyle kurumsal dinden aka honutsuzdur, bu ylesinedir
ki, dini ihtiyac hissedenlerin %40 eitilmi olduklar
kiliseyi henz tanmazlar, hibir dini ihtiyac hissetmeyen ve
hissedenler dahil, dini bir eitime sahip btn renci
kesimini alrsak, %50sinin eitim grm olduklar kiliseyi
reddettiklerini buluruz.
u bulularn mevcut kolej nesline mahsus olduunu
ima etmek yanl olacaktr. Biliriz ki, burada tasvir
edilen temayller yllarca etkili olmutur. Mesela
vaktiyle rencilerin yarsnn kendi hayatlarnda dine ihtiya
duyduklarnda kilisenin cari uygulamalarnn tatmin edici
olmadn hissettiini, 1926'da Sirakze niversitesinde
yaplan bir inceleme aa karmt. Sadece te biri bu
uygulamalarn umumiyetle tatminkar olduunu hisseder mevcut almada elde edilene ok fazla benzeyen bir
tahmindir bu. Ayrca, uluhiyete olan tutumlar asndan,
haddizatnda 1926'daki Sirakze rencilerinin birka
ekstrem teistik durumu onaylamaktayd, geri ayn zamanda

daha kk bir yzde agnostisizmi veya ateizmi kabul etmiti.


Ve yine Sirakzede sadece %10, kilisede hazr bulunma ve
sadakatle ilgili uygulamalar tasvip etmemekteydi; sadece
farkl bir zaman deil, burada iin iine giren ayn zamanda
farkl bir kolej kesimidir.
aman bakmndan baka bir mukayese alaka ekicidir.
Tetkikimizde kiliseyle ilgili tutumlara dair yer alan bir
soru, 1930da Wisconsin niversitesinde 3000
renciye sorulan bir soruyla ayndr. ki okulda da bir ka,
"kilisenin, medeni hayatn emin ve yanlmaz bir kurum
olduu" pozisyonunu onaylad -%6
Cambridge'de %4
Wisconsin'de. Fakat ikinci en gzde cevap anlaml bir
farkll gstermekteydi. "Umumiyetle,
Kilise
insan
hayatnda en iyi iin ayakta durur, geri muayyen kk
kusur ve hatalar ister istemez btn insani kurumlarda
olduu gibi, kilisede de vardr." Bu teklife, 1946'da Harvard
ve Radcliffe rencilerinin %37'si, fakat Wisconsin
rencilerinden her iki cinsten %24 1930'da muvafakat
verir. Karlkl olarak kiliseye kar hudutlu ekilde gzde
olmayan ifadeler 16 yl ncesinden ok daha fazla tasvip
grmektedir.

ullanl olan bu eit trend incelemeleri


gstermektedir ki, modern genliin soukluu
bugn 15 ya da 20 yl ncesinde olduundan
muhtemelen daha byk deildir. Problem daimidir ve
son yzyl, belki de daha uzun bir sre iin byle
olmutur.

er genlikle ilgili bu soukluk bu kadar byk ise,


kurumsal dinin devam etmesi nasl mmkn olur?
Emniyetle diyebiliriz ki, eer her bir nesildeki renci
kesimi cetlerinin kilisesini terk ederse, kazanlan yeni birka
renci ile ulalacak noktann fazla olmamas gerekir. Bu
bilmeceye cevap iki anlayn
iinde yatar,
burada
incelemesini
yapmakta olduumuz dindar olmayan
yirmililerden birok gen gerekte istekle, bazen de evkle
isyan ettikleri messesevi formlara geri dner. kinci olarak,
adsal yelikte yanstld gibi, sadakatin izleri ve hi olmazsa
kilisede ara sra bulunma, kilise doktrinine ballklarn
hakikaten kaybetmi olan genlik arasnda bile kolay kolay
silinmez. Bylece, umumiyetle bir kurum olarak kilise, gen
yelerinin dogmatik itikadnda olduundan daha az
benimsenir. Sosyal faaliyetleri genileterek ve faydal
almalar younlatrarak, fakat phesiz deien bir
fonksiyonla Protestan kilisesi hi olmazsa muayyen bir
hayatiyeti korumaya ehildir.

eosantrik itikadn kayb ve teolojik olmayan


liberalizme dair temaylle ilgili bir gr vardr.
Tamamen olmasa da bu deime kendisini ksmen
phesiz teoloji retimine dair bugnn rencilerinin
bilgisizliine borludur. "limlerin kraliesi" tahtndan ayr
dt. Delile ihtiya duyulsa, kilise okullarndaki doktrin ve
ncil retiminin zayflamasna, itikadn doktrinleriyle ilgili
kolej kurslarnn eksikliine, sadece tarihi doktrinin
cehaletinin en kaln kafalln bulan ordu servislerindeki
birok papazn raporlarna iaret edebilirdik. Dierlerindense
reddetme, tanmama oluumu iinde bulunanlarn teolojik
durumunun en iyi ekilde kavranlmas anlalmadan ahsi dini

tarihle ilgili renci biyografileri okunabilir. Hatta daha kesin


olarak Hinduizm, slamiyet ve dier btn byk itikatlarn
aklc doktrinlerinin cahil rencileri vardr. Mukayeseli din
ve teoloji bilgisi eksikliini duyan genler, onlar kullanmak
iin olgunlatklarnda bile, gemiteki byk insanlarn
ulatklar kullanl, ie yarar zmlere sahip olamazlar.
St.Thomas Aquinas, Meister Eckhardt, Luther, Calvin,
Wesley, Swedenborg, Kierkegaard, Newman, Tyrrel, Fitschl,
Darth, Downe, Niebuhr veya dier herhangi bir Hristiyan
itikadnn rasyonel
grleriyle uram olan mmtaz
kiilere dair ancak hi mesabesinde bilirler. Bu dnrler,
iin iine giren entellektel zorluklar ve kurumsal dinin
bekledikleri gibi kmay derecesi bakmndan bugnn
bakalorya almam tenkiti niversite talebelerinden daha az
farknda deildir. Baardklar pozisyonlar zor kazanld ve
muhtemelen sadece kendileri iin dorudur. Fakat gayretleri,
yine ayn derecede dini olgunluu aratran her istekliye ar
dnce modelleri olarak hizmet etmelidir.

Terhisler
on genlik dnemini brakmadan nce terhis olmu
askerlerin dini tutumlar zerinde son harbin tesirlerini
tespit etmek zere verilerimizi yokluyoruz. Terhis
olan askerler tarafndan yazlm 290 samimi ve halis rapor
incelenirken, muayyen benzerlikler fakat daha fazla da altta
yatan farkllklar grlmektedir. Farklln tesirini ele almak
iin hepsi de Protestan zeminli ve dv tecrbesi olan
terhisler tarafndan yazlm zt ifade arz ediyoruz.

irincisi, harp, (1) iinde Allah'n yer almad; (2) ve


dinin bir baarszlk olduu nihai bir tecrbedir.
Milyonlarca masum insan gereksiz yere lrken,
hayrl bir uluhiyete nasl inanabilirsiniz? Din tesirli olsayd,
hi bir sava, dmanlk, din sebebiyle ikence, taassup,
alktan lm, bencillik, emperyalizm, ve mstemlekeci
istismar olamazd.

in asrlarca insan kardeliini kurmaya abalad.


Gnne sahip olmutu. nsanlar uyand ve onun ne
kadar bo ve din adamlarnn ne kadar ikiyzl
olduklarn grdler.

D
D
T

in problemleri, ihtiyalar karlamaya abalar, fakat


baarszla urad. Problemleri zlm grmek
istiyorum, fakat bunun iin dier kurumlara
bakmak gerekir.
andm bir baka asker, allmadk ekilde dindar
olmutu. Hi kimsenin
lkesine saldrmay
beklemedii
bir srada yatarken, dua ediyordu.
Haliyle bir anda bir bomba yaknda patlad. Bir kolunu
kaybetti, grn deiti ve kr oldu. 0 anda tamamen
muharip bir ateist haline gelmiti. Yine bir baka kr olmu
asker bildirmektedir ki, engelinden dolay uyandrlm bir
itikatla kendisine gelen i nda ve huzurunda karln
fazlasyla ald.
amamen destekli bir zel itikada rnek olarak u
ifadeye sahibiz: Muharebeye girdiimde, ahsi bir
dini felsefem olmam olsayd, hibir suretle devam
edeceime, dayanacama inanamazdm. Benim iin bu,

katiyetle bir g kayna idi. Hi kimsenin inanlarm


benimsemesini istemem, fakat ahsen bu inanlardan youn
bir ahsi huzur yaarm. Allah'a olan kiisel inancm kadar
baka hibir eyin beni daima destekleyeceini sanmam.

e kar olanlarla taraftar olanlar arasnda, aknlk,


karklk ve kr krne aratrmaya dair birok
itiraf vardr. Tipik bir rnek:

Kendimi olduka akn buluyorum. Herhangi bir tekilatl


dine inanma, fakat insann doutan iyiliine inan. Hristiyan
ahlakna inanrm, fakat Hristiyan dinine deil.
iinin
komusuna
ve bakalarna muhabbeti
hususunda dinin temel ve en basit prensipleri
tarafndan ounluun ne kadar dokunulmam
olmasyla arpld. Bylece ikna oldum ki, bu durumu
deitirme ve gelitirmenin tek muhtemel yolu, mevcut
mezhep inanlar iin makul ahlaki bir sistemi koymaktr.

K
B
B

u ifade, bugn birok zihinlerde ortak ekilde var


olan durumlara bir rnektir Hristiyan doktrinine
sonuna kadar dayanan Hristiyan ahlak.

u ifadelerin farkll kendinden sz ediyor. ok kere


ahsiyet
gelimesinde
vuku
bulduu
gibi,
mevcudiyetin krizleri herhangi bir vakada gelien
hayat tarzna sadece younlatrmaya meyleder. phesiz ara
sra ani deiiklikler olur, fakat genellikle bunlar evvelce gizli
bir temayln nemle belirtilmeleri olmak zere daha sk
tetkiklere girimektedir.

statistiksel adan, bu askerlerin %55'i, harbin kendilerini


nceden olduklarndan ne daha fazla ne de daha az
dindar yaptn sylyor. Fakat %26's ise, daha dindar,
%19'u da daha az dindar hale getirdiini ileri sryor.
zellikle teamli dini inanlar ve uygulamalarla ilgili dier
sorularn oundaki hakikatin karsnda, terhis olan askerlerin
olmayanlardan daha muhalif olmalar enteresan bir sonutur.
Ayn ekilde hatrlyoruz ki, terhis olan askerler arasnda az
daha geni bir yzde, ahsiyetlerinde dini hibir ynelie
ihtiya duymadklarn sylemilerdi. Bu aikar birbirini
tutmazlk, mnferit bir sonuta uzlatrlabilir: sava terhis
olmayanlar arasnda mevcut olandan biraz daha fazla anti dini
tutumlar meydana getirmektedir, fakat dini bir duyguyu
alkoyanlarda bu tesir nemini younlatracaktr.
erhislerin yaklak te ikisinin hayatlarnda dini bir
ihtiyac bildirmeleri gerei hala ortadadr. Harp
tecrbesinin onlar din problemiyle daha ok veya az
ilgili hale getirip getirmedii sorusuna gelince, %58i daha
ok cevabn verdi. Sadece %5'i, kendilerini daha az ilgili hale
getirdiini sylemekteydi. Belki de bu, harp tecrbesinin kritik
younlukta olan tecrbelerden biri oluuna dair hepsinin en
ak belirtisidir ve ada genlikte, modern a boyunca
muhtemelen herhangi bir nceki nesildekine e olmayan bir
ilgi seviyesini ortaya karmtr. Fakat bu artan alakaya
orantl ekilde artan bir itikatla refakat edilmedi.

ahsiyetlerinin hibir konuda dini itikad talep etmediini


dnen askerler ve konu hakknda pheleri olanlar
arasnda -tamamn %36's- hmaniterci bir karln
gelimesi, sklkla taranabilir. Fonksiyonel anlamda, terhis

olmu
bu askerler dini bir itikad, ahlaki bir itikatla
deitirdiler. Mesela, aadaki ifadede, bu metafizik arzudan
mahrum btnleyici bir gayret vardr.
iin
insanlar din konusunda zaman ve para
harcamaya gelince bu kadar aptal ve mrai olurlar,
ve TB'ye, zhrevi hastalklara, kansere, ocuk
felcine kar youn programlar yapldnda, ayn enerji ve
para ile bu korkulu hastalklar yok etmeye almyorlar?
Tekilatl din, daima zimmetine para geirme ve ikiyzlle
av olacaktr ve asla hakl olamaz. 0 blnm bir dnyada,
sadece baka bir hiziptir -bir lanet.

u tirad, bir dereceye kadar istisnaidir. nananlar


arasnda olduu kadar inanmayanlar arasnda da bir
ok vakada, dini itiyakn her ekli iin sempatiye
dair delil vardr, ve her ne zm iin olursa olsun mnasebet,
bireyin kendi vicdannda kurulmaktadr. Not edilmelidir ki,
bu tolerans, kurumlam dine veya onun temsilcilerine
olmaktan ok bireylere ynlenir. Sadece bir askerin ordu
vaiziyle ilgili gzde bir mtalaas vard. Fazlasyla tenkiti
idi. Fakat belki de inceleme artlar, deerlendirici yorumdan
ok kritiki olmay gerektirmekteydi.

mumiyetle papazla ilgili ikayetler asli bir temele


sahipti -iddiaya gre
insan ilikilerini idare
ediindeki uygunsuzluk. Geri askerlerden birkann
rahiplere klinik eitim salanmasna dair cari hareketi
iitmi olmalar mmkndr, fakat phesiz bu hareketi
samimiyetle tasvip edeceklerdir. nk harp esnasnda
ruhlarn tedavisinde papazlarn teknik yeterliliin eksikliini
duyduklarn hissettikleri gzkr. Kiliselerinin kendilerine

objektif, mukaddes ayin kabilinden yardmlar saladklar


papazlarn modern psikolojik ve idari hnerler konusunda
ilave eitime ihtiya duyduklar hissedilir.

ihayette byk stres artlar altnda muharebe eden


insana geiyoruz. Orada kendi raporuyla dua eden
bir hayvan gibi aa vurulmu ekilde durur.
ncelememizin delili olmadan, stres zamanlarnda dua etme
impulsunun, hakikatte ne kadar evrensel olduu tahmin
edilemez. Dindar olmayan ahsiyetlerin son derecede
tehlikeli zamanlarda
bile
diren gsterecekleri,
ahsiyetlerinin allm atsna tamamen yabanc hareket
edecekleri dnlr. Birka asker dua etmek iin en ince
sapmay bile reddetti. Fakat onlar istisna idi. Daha fazla
karakteristik olan u rapordur:

Avrupa'daki piyade savann sekiz ay, o dnem esnasnda


beni olduka dindar yapt. Baz gnler srekli olarak dua
ettim. stnlk Sava srasnda btn yaptm dvmek,
yemek yemek ve uyank, tetikte olmak, hayatta kalmak iin
dua etmek oldu.
zellikle, aadaki ifade aa vurucudur.
Bir bombardman uanda Almanya zerinde otuz grevle
utum. Uular kt olduunda hemen emniyette olacamz
btn durumlar mit ederdim. Korku midi motive ederdi ve
mit sona erdiinde dua balard, nedendir bilmiyorum.

u ifadede nemli bir iin iyzn kavray vardr.


mit srekli korku ile birlikte iken, dua srekli
mitledir. Dini faaliyet, bu yzden arzunun tesinde
his olunamaz ekilde byr. Zihin kendisini kendi uyum
kapasitesinin hudutlar tesinde derece derece yaylm, tabii
glerini makul bir ekilde tamamlamay aratrma halinde
bulur. Bu askerde olduu gibi, baz insanlarda bu
tamamlanma duygusu sadece kriz zamanlarnda meydana
gelir, dierlerinde dnyevi faaliyetler anszn ebedi bir
emaya ait olmak zere gzkt deiik tarzlarda her gn
meydana gelir. Terhislerden ou, sava halinde iken insann
u ya da bu tarzda dua ettii kanaatini ifade ettiler. Her
naslsa biri konuya ince bir farkllk getirir. "Bir iki kiilik
siperlerde ateistler vard", diye yazmaktadr. "Fakat onlarn
ou bir hilik iindedir." Burada baka bir keskin kavraya
sahibiz. Tehlike iinde iken birey sevgi ve gvenlik ister.
Bazen bir insani ba kafi gelecektir, fakat ok defa bu ba
yetmeyecektir. Siperlerdeki dua, phesiz dini bir harekettir,
fakat dini duygunun hakiki gelimesi asndan, bir siper dua
etmeyi renmede zayf bir yerdir, nk sadece korku
halindeki bir insann dininin, tehlike ortadan kalkar kalkmaz
buharlamas muhtemeldir.

cayip surette phecilik ve hmorla kark olan bir


dua felsefesi
aadadr: Alkanlkla kiliseye
gidenlerin ounun ldrldklerini grdkten ve
onlarn olduka fazla, belki benden fazla dua ettiklerini
anladktan sonra karar verdim ki, duann benim iin hayatta
kalmakla ilgili hibir deeri yoktu. Emin olmak iin yine dua
ettim fakat artk benim iin yle
grnyor ki,
o,
ldrldm takdirde emin tarafta olma vakasndan ibaretti.

imdi bir teki dnyaya inanyorum, ve daha az tehlikeli bir


hayata gidiyorum, fakat ayn zamanda gcn bulunduu
tarafta olmak, iyi bir fikir gibi grnyor. Kiinin bir enk
alma ans varsa, kmr kreklemesinde mesele yok.

ahsi korunma vastas olarak duann faydas oklarn


rahatsz etmekteydi. "En yakn arkadam ve ben hi dua
etmedik", diye bir asker yazyor. "Ve hi
de
yaralanmadk. Dua eden bir ocuk grdm, bir Alman 88
bombardmanyla dua ederken ldrld."
u eit iddetli ve artc oklar, pheleri ve inkar
getirir. Muharip askerler,
en youn ekilde
katlanlmaz aclar yaadlar. Ktnn, fenann
kontrol altna alnamaz kuvvetlerinin yrylerini grdler.
Gzleri almadan bir Allah'n
varlyla uzlatrmak,
hakikatlerin en zorudur. Ayrca onlar, hi de hakim bir inan
ikliminin olduu bir yer ve durumda yaamadlar. Bu yzden
ocukluk dininin son izleri kuvvetle yok edildi. Her eye
ramen onlarn ounda srarl olan dini ihtiyac tatmin
yolunu yine de bulabilirler, bunu da sadece olgun insann dini
yoluyla yapacaklardr.

Olgunlukta Din
0, 30, ve hatta 70 yalarndaki bir ahs, ister istemez
ocuk ahsiyetine sahip deildir. Gerekte kronolojik
ya, zihni ve duygusal olgunluun, ayn ekilde dini
olgunluun, mukayeseye gelir zayf bir lsdr. Kii
ocukluktan karken dnce ve hislerinin egosantrizmini

bask altnda tutar ve ekseriyetle evresel bask, bireyi dier


olgunluk ekillerine aman vermez tarzda yapt gibi dini bir
olgunluk iine zorlamaz. nk bireyin dinine baka insanlar
tarafndan umumiyetle onun kendi megalesi gibi baklr, ve
bu din dierlerinin merak derecesinde kolayca egosantrik,
bysel ve arzu tamamlayan bir ey olarak kalr. Bundan
dolay muhtemelen yetikin ahsiyetinin hibir blgesinde,
dini tutumlarnda olduu kadar ocukluktan gelen bakiye
bulmayz.
erhangi bir duyguda olgunluk, sadece gelien bir
zeka bir dereceye kadar bu duygunun gelimenin
durdurulmasna
katlanamayaca, fakat ilgili
tecrbenin giriiyle ayak uyduraca bir istekle canlandrld
zaman meydana gelir. Bir ok insanda dini duygunun ilgili
olduu derecede bu i talep yoktur. ocukluktaki dinin
rahatlk veren bir deere ve eksiklik hissi veren bir d
baskya sahip olduunu gren bu insanlar esasen genlie
mahsus bir formle sarlrlar. ok kere onu ocukluktaki
yl, birikmi ho olan armlar korumak iin veya
statkonun
mevcut rahatl ve sosyal pozisyonu
salamasndaki benzerlik sebebiyle
alkoyarlar. Aile
mcevherlerini teslim almalarndan fazla atalarnn dinini
teslim alrlar. Onu ilim ile, katlanma ile, ve tenkit ile bir iliki
iersinde
ok yakna
getirmek kaba,
biimsiz ve
mnasebetsiz olacaktr.

ahsi bakmdan denemekten zevk alacamz nceden


belirli standart bir inan veya uygulamayla -dine dair
bir inan ve uygulamayla- dine dair olgunluun ne
olduunu tahmin
etmeyeceiz. Sizin ya da benim

grlerimin olgun olduunu sylemek,


btn dier
grlerin stnde bir olgunluk ls olarak onlar empoze
etmek, mnasebetsizlik
olacaktr.
Din tartmalar,
umumiyetle yazarn inanlarnn dier btn inan eitlerine
stn olduu tavryla snrldr.

nsan ahsiyetinin mahiyetiyle ilgili savunulur bir teoriden


kan olgunluk ls daha objektif olacaktr. Baka bir
yerde olgun bir ahsiyet vasflarnn tane olduunu
tarttk. Birincisi, viscerojenik arzu dizisi tesinde ideal obje
ve deerlere ilgi duyan psikojenik alakalara dair bir vasf
eididir. Kii vastasz biyolojik impuls seviyesinden
kurtulmadka, hayat aka glgede ve bodur kalr. kinci bir
vasf, kendi hayat hakknda mtefekkir ve kavrayl olmak
zere kendisini cisim haline koyma kabiliyetidir. Kavrayl
birey kendisini bakalarnn grd gibi grr ve muayyen
anlarda bir eit kozmik perspektifle kendisine bakar, gelimi
bir hmor duygusu, bu ikinci vasfn biz yndr.
ihayette olgun bir ahsiyet, geri ister istemez dini
tipte deil, ne de kelimelerle aka ve mantkl ifade
edilmi, ne de tamamen bitmi bir hayat felsefesi
deil, daima tek vcut haline gelmekte olan bir hayat
felsefesine sahiptir. Fakat dominant bir entegratif modelle
salanan yn ve uygunluk olmadan herhangi bir hayat,
paral ve gayesiz grnr.

u olgunluk vasf keyfi bir tarzda seilmez. Onlar


gelime yolunda herhangi bir kimseye ak olan
temel gelime
soka
gstermeleri sebebiyle
seilirler: alakalar genileten sokak (yaygnlaan elf),
tarafszlk ve kavray soka (kendini cisimlendirme) ve

entegrasyon soka (kendini tek vcut haline getirme). lmi


bakmdan destekli herhangi bir olgunluk lsnn bu
nden esasen farkllaacanda pheliyim.

er olgun birey mutlaka dini bir duygu tekil eder,


denemez. Bunu yapmazsa, belki de estetik, etik
veya felsefi karakterde olan bir sentez tarzna, bir
baka tatminkar hayat felsefesine sahip olduu iindir. Fakat
her ne zaman olgun bir ahsiyette olgun bir dini duygu
gelise, onun yerine getirecei ar bir grevi vardr, nk
bu dini duyguya dayanan her tecrbe atomunu btne
uydurma greviyle ykldr. Dier hakim duygular ister
istemez grevlerinde daha az hrsldr. Mesela tamamen
estetik bir ahs, kendisi iin yeterli
bir hayat tarz
gelitirebilir. Sanat ve hmorla ortaya kafi derecede iyisini
karr, fakat o bunu, kendisi iin hibir byk sonucu
olmayan moral ve metafiziksel hayat bilmecesinden ounu
cevaplandrmas sebebiyle yapar. Aksine, olgun dini duygu
kendisini btn gereklere, btn deerlere ve deersiz
olanlara ak tutar, ve bir hayat atsna nazari ve pratik
katlmlar iin ipucuna sahip olmay ister. Yaplacak byle
bir grevle bu duygu iin olgun bir gelime safhasnda
kiinin realiteyle mukavelesinde ka maddesi salayan hayat
fantezisinin bir
kesine gnderilmi tecrbenin
ana
akndan irtibatsz kalmak imkanszdr.
in kritisizminin ou olgun olmayan ekillere
yneliktir. Bu durumda emplsif kendi kendini
memnun etme seviyesinin tesinde gelimemektedir.
Psikojenik deerlerle megul
olma yerine, kendinde
merkezlemi alakalar iin hem bir istekleri gerekletirici

hem de uyutucu bir fonksiyona hizmet eder. Kendini


cisimlendirmeyi gerektirmez, fakat hal ve gidiinin niteliine
hakim bireyin kendisini yerletirebildii bir mana rabtas
saklamakta baarszla urayan, dncesiz bir perspektif
kalr. Nihayette, olgun olmayan bu duygu, gerekte ahsiyet
zerinde tesir bakmndan birletirici deildir. Tecrbenin
btn blgelerini darda brakacak ekilde ve hatta younluk
bakmndan fanatik olduunda bile, birden gelip geer,
blmlere ayrlmtr, fakat ksmi ekilde ahsiyetin
btnleyicisidir.
DUYGUNUN MAHYET
uygu terimini kullanrken alaka, genel grn,
veya inan sisteminden maksadmz iin ayn
derecede uygun olarak bahsetmekteydik. Btn bu
terimler, ksaca dikkati u geree eker; gelimenin izledii
yolda nispeten istikrarl ahsiyet birimleri derece derece
ortaya kar. Byle birimler daima zihni hayatn iki merkezi
ve hayati fonksiyonunun rndr: motivasyon
ve
organizasyon. Motivasyon zihni hayatn "gidi"ine,
organizasyon
ise modeline dayanr. Daha nceden
sylenildii gibi, psikolojik vokablerimizin zihni veya
organize edici kuvvetlerden emosyonel kuvvetleri ayrmaya
kalkmas esefe layktr. Fiili hareketler asndan zihni
hayatn asli birimi organize olmu motivdir, veya tercih
ederseniz, motive olmu organizasyondur. Nasl denilirse
denilsin bu birim, uygun uyarc veya armlar olduunda
uyumlu davran iin ahs hazrlayan bir hazrlk sistemidir,
hareketlerin asl saikidir.

ir otomobil kullanmada olduu gibi, bir hazrlk


sistemi iyice kklemi ve tamamen spesifik ise,
muhtemelen bir alkanlktan sz ediyoruz demektir.
Hal ve gidi bakmndan nezaket, saldrganlk, ve
ekingenlie gtren
istidatlarda olduu gibi, spesifik
uyarclara dayanmadan bir dereceye kadar daha geni bir
uyum tarz gsterirse, bir vasftan sz ediyoruz demektir.
Bireyin
sosyallemi
istidatlarndan
ve
onlarla
mcadelesinden irtibatsz bir temayl gsterirse, muhtemelen
bir nevrozdan sz ediyor olacaz, Tanmlanr bir deer
objesine bir anne, bir evlat, bir hatra, bir komuluk, bir
vatan ynelmi bir his ve dnce organizasyonu
gsterirse, buna da duygu sistemi deriz. Bir duygu objesinin
rneklerdeki gibi fiziki bakmdan somut olmas gerekmez.
Yine bir duygu, baz insanlarn duasnda gzellie, veya
ahsiyetin kutsiyetine veya Tek Dnya fikrinde olduu gibi
daha soyut deer fikirlerine ynelik olabilir. Byle pozitif
duygular bir yana, phesiz birey tarafndan deer olarak
deil deersizlik olarak baklan ahslara, objelere, fikirlere
hissedilen nefretin iinde yer ald negatif duygular da
vardr. Bylece bir ateist, mtereken dini olarak baklan her
eye dair negatif bir duyguya sahip olabilir.

aha soyut duygular seviyesinde bireyle irtibatla


kesinlik ve aklkla belirtilmi objeye ad verilirken
zorlukla karlarz. Mesela, dini duygunun obje
veya hareket noktas ne olmaldr, bunu dzenleyebilir
miyiz? Sanmyoruz, nk duygu yle genitir ki, saf bir
zihin haline karlktr. Bu hal, eitli objeler ve ikinci
dereceden deerler birbirini takip eder ekilde gr alanna
getirilirken srarldr. Uluhiyetin muayyen bir yn, bir anda

ferdin dikkatini megul edebilir; kii derhal kendisini


ktnn mahiyetini ve sonra da
ebedilik anslarn
dnrken bulur; bir peresti an duruma mdahale eder ve
sonra uluhiyetin bir baka yn zihne getirilir, ki o belki de
Hz. sa tarafndan tesis edildii farz olunan vaftiz ayininin
manasna dikkati toplar, ve bu sra ile inantaki bir ksma
doru yeniden zel bir tutumu canlandrr. Ve bylece
sonsuza kadar gider, ve duygunun farkl objeleri ve ikinci
dereceden deerleri olarak ykselir ve d gayretleri
halinde zihinde yer alr. nsanlarn baz tutumlarda fazlasyla
benzer, dierlerinden farkl olduklarn grmek her zaman
olan bir haldir.
ini duygu hakknda artc ve herhangi bir duygu
hakknda daha az artc olan udur, geri duygu
alakann tutum ve objelerinden birok unsurlar
gerektirir, fakat yine ayn derecede istikrarl bir zihin hayat
birimini de sunar. Tutum unsurlar deikendir, fakat hepsi de
iyi modellemi mnferit bir sisteme yardmcdr.

lgun dini duyguyu, bireyin kendi hayatnda nihai


neme sahip ve kendisini eyann tabiatnda srekli
veya merkezi olarak bakt eylerle uramak
mecburiyetinde olarak
grd kavramsal objeler ve
prensiplere ve alkanlkla ilgili muayyen tarzlarda ve en
uygun ekilde tepkide bulunmak zere tecrbeyle ortaya
km bir istidat olarak tarif edebilir miyiz? Bu ekilde tarif
edilen dini duygu, her insanolunda umumiyetle, hem de
herhangi bir bireyin gelimesinin takip ettii yol boyunca
geni farkllklara izin verir.

esela Hz. sa gibi dini bir ahsiyet ile megul


olmadka, olgun halinde bile dini duygunun
hareketinin mutlak
ekilde itikatlara uygun
deceini beklememeliyiz. Dier duygulardan fazla olarak
onun tavr ve hareketi daima bitirilmemi, sregelecek bir
vazifedir. Byle ar bir grevlendirme ve eyann tabiatnda
yer alan btn gereklerin ve merkezi glerin sentezi,
baarlabilecek olandan fazlasn ister. Hatta kuvvetli ekilde
gelimi dini duygulu bir ahs, ynlendirici kontrolyle bile
hal ve
gidiinin arzulad kadar bir rnek ekilde
sonulanmadn anlar. mpuls daima mcadele neticesinde
kazanr ve yapmayaca eylerin ounu yapar; ve yapaca
eylerin fazlasn da yaplmadan brakr. Dini duygu
tamamen organize ve kontrol altnda olursa, meslek ile
uygulama arasnda hibir anlamazlk olmayacaktr. Fakat dini
bir deha dnda, byle bir hal ve gidiin entegre olmu
yneli derecesi asla baarlamaz.

lgun dini duygunun hareketi itikadna uygunlukla


mkemmelliini, tam oluunu mbalaaya kar
korurken, yine ayn derecede onu olgun olmayan
duygudan uzaa yerletiren vasflar listesini karabiliriz.
Mukayese yoluyla olgun duygu (1) olduka farkllamtr, (2)
trevsel mahiyetine ramen dinamik karakterdedir, (3)
hareketi itikadna uygun bir moraliteye dair prodktiftir, (4)
mterektir, (5) btndr, ve (6) asli olarak anlamaa vesile
bir haldir. Bu kriterlerin, ahsiyet olgunluu testlerinin dini
sferinde, zel taleplerden baka hibir ey olmad
grlecektir; geniletilmi bir alaka dizisi, kendisini kavray,
ve yeterli ekilde kucaklayc bir hayat felsefesinin gelimesi.

Olgun duygunun farkllamas


lgun dini duygunun farkllam olduunu sylerken,
dikkati onun zenginlik ve karmaklna ekiyoruz.
Bu duygunun herhangi bir kiinin hayatnda,
herhangi
bir din tanmnn
muhtemelen teklif
edebi1eceinden daha karmak, daha ince
ve eni
bakmndan daha ahsi olmas hemen hemen kesindir.
Westermark'a gre din, insann kendini ona baml
hissettii ve ibadet iin duada bulunduu tabiatst bir
varla saygl bir tutumdur. Bu ok defa byledir. Mac
Murray, Hristiyan kardeliinin gereklemesi gibi dinin
gayesiyle ilgili "insann dierleriyle ilikisinde kusursuzluk"
eklinde sosyal bir not getirir. Din ok kere bu sosyal neme
sahiptir. Fakat Whitehead , "bir insann yalnzl ile yapt"
ve "varolu gereklerinin haklln varln, tabiatnda
bulaca ruhun itiyak" eklinde dinin tanmlamasyla, kar
notu getirir. Bunlarn hepsi ve birok baka nemli nokta
muteberdir; fakat herhangi bir olgun yetikinde var olduu
gibi bir formln duygunun mkemmelliini veya kesin
nemini yakaladn farz etmek ince bir tahmin, ince bir
istidlaldir.

ini, duygunun iine karan alakalarn okluunu, bu


duygunun farkllamalar olarak adlandryorum.
Bunu yapmak, ayr duygularn onbinleri olarak
onlara bakmaktan daha iyidir:
kiliseye, rahibe, dnya
kardeliine, iyi ve ktye ynelik duygular gibi. nk
tefrik edilebilirse, bu unsurlarn bir model halinde rlebildii
aktr. Her bir bireyin ahsi hayatnn bu karakteristik
modelinde hakim ve yardmc desenler vardr.

arkllam bir duyguyu gelitirmemi olanlar ok kez,


bir eit tenkitle ilgisiz bir konudan uzaklama
gsterirler. Diyebilirler ki, 'din rasyonel mi, deil mi,
bunu kafi derecede bilmiyorum; dini sadece emosyonel
zeminlerde kabul ediyorum' veya bana retilene ve onun
benim iin kafi derecede iyi olduuna inanyorum. Burada
paralarn hi bir dnceli birlemesi yoktur.

arkllam duyguyla farkllamam olan arasndaki


ayrm iki rencinin babalarn tasvirinde ortaya
konur.
Biri yazmaktadr. "Babam
kusursuzdur.
Ailesini sever, ailesi de onu... Ona btn kasabada olduka
hayranlkla baklr. Herkese yardm eder. Hakkaniyet ve
doruluuna dikkat edilir. Hakkaniyet ve doruluk odur." Bu
methiye
farkllam bir duyguyu ortaya koyar. Baba
tamamen mkemmeldir, onun hakkndaki her ey dorudur.
rencinin ona ball, karakteri hakknda sk ve analitik
bir tetkik asla yapmad ve hatta pek ok methiyesinin
bastrlm
bir
dmanl
gizleyebileceinden
phelenmemiz, kendini insiyaka terk etmeyle iaretlidir. B
vakann detayl incelemesi, bu phenin hakl karlacan
gsterir. Kzn iindeki derin tarafla babas hakkndaki birok
eyden holanmaz, geri bu honutsuzluu kendisi iin bile
reddeder. Bylece duygu, denein daha derin hayatyla iyice
entegre olmu vaziyette deil, ar basitletirilmi bir istidat
olarak ortaya kar.

ir baka kz da babasn aadaki tarzda tasvir


eder: O bir dereceye kadar
asosyaldir, fakat
ibirliinden zevk alacak kadar da dramatiktir,
titizdir, sinirlidir, fakat hibir ekilde hasta tabiatl deildir,

vicdanldr, sk alr, sofudur, baz konularda rkektir,


dierlerinde iin peini brakmaz. Onun hayali seyahat
aknda grlr, fakat buna da delil gstermek kolay
deildir." Bu kz babasn ayn ekilde tasvip ediyor. Ama
birinciye benzemeyerek
gzlemcidir, tenkitidir,
ve
hayranlnda kendini insiyaka tamamen terk etmi deildir.
kinci olaydaki bu duygunun asl farkllamas, bastrlm
tenkitler ve dmanl alkoymasndan, engellemesinden
sorumlu tutulur, babas hakkndaki gr daha karmaksa
da, daha gerekidir.

zerinde dnmeden ve tenkitte bulunmadan dini kabul


eden muayyen deneklerin velilerine, siyasi hareketlere,
sosyal kurumlara ayn ekilde dnmeden tepkide
bulunma temaylleri olduuna dair deliller vardr. Bu
insanlarn duygularnn bir rnek tarzda olgun olmad
gzkr. Onlarn umumiyetle bastrlm atmalara sahip
olduklar bulunur. Onlardaki dmanlk, endie, pein hkm
psikolojik metotlarla taranabilir. Mesela son aratrmalar,
kuvvetli dini duygular olan insanlar arasnda rk pein
hkmnn ok kere gze arptn ortaya karmtr. Daha
sk analizler, bu vakalardaki dini duygunun, krcesine
kurumsal, bir hak ve imtiyazdan mahrum brakmak isteyen ve
kendince merkezlemi deerlerle ilgili olduunu iaret eder.
Dnceli ve olduka farkllam dini duygular olan
insanlar arasnda rk pein hkm nadiren bulunur.
arkllam bir duygu, birbirini takip eden bir ok fark
gzetmeler ve srekli yeniden organizasyonun
tekamldr. lerleyen ocukluktan veya adolesanstan
geip olgunluk yolunda bulunan birey, hem daha nceki

egosantrik dncesinin ar basitletirilmi rnn ve hem


de kurumsal grlere veya velilerinin grlerine kr bir
benzeyii tanmayacaktr. Daha nceden benimsedii her eyi
harfi harfine icra eden zihniyetin ve ikinci elden itikadn
imdi tashihe muhta olduunu grr. Orijinal inanlarn
bahanelerini, saknmalarn ve kap kurtulan tehlikelerini
grr. Tesirlerini deerlcndirirken bile gelenein kusurlarn
idrak eder. Gzlemler hmanitenin btn blmleri bo
ritelin icraatnda veya ne ilimle ne de tecrbeyle mcadele
etmeyen tabiatstne bir inanta durmaktadr ya da tereddtle
yrmektedir. Tahkim edilmi kilisenin otoritercilii, kibir
ve azameti onu isyan ettirebilir. Artk tanmak zorundadr ki ,
din ister istemez iyi bir ey deildir. Dini harpler,
engizisyonlar, din sebebiyle ikenceler, ve taassup llere
mahsus bir manzara ortaya koyar. Belki itiyak ve
hayranln olgun haliyle uygun dmeyen ve durumu can
skc bulan A. Lincoln'n yapt gibi, kurumsal din
faaliyetlerinden ekinmeye karar verecektir. Veya, tamamen
kart, kilisede, kendi duygusunun, belki de kendi aile
geleneinin takriben tatminkar bir ifadesini bulabilir. Yine,
kendi gelimesinin, zapt edilmez
impulslarn kuvvetli
disipline itaatini gerektirdiine ve umumiyetle tarihi ve
mukaddes ayin kabilinden kiliseye balanmann en iyisi
olduuna karar verebilir. Herhangi bir vakada, bireyin kesin
kilise durumu, dini duygusunun olgunluuyla ilgili bir indeks
deildir. Hemen hemen herhangi bir kiliseye ballk, veya
hibir ekilde hibirine balanmama, dini hareketler yoluyla
mcadele eden olgunlaan ahsiyetlere iaret koyabilir.

yrca farkllam duygunun deerlendirmesi, kritik


temayllerin varln
ortaya koymakta mdr?
Ksmen evet, nk bir duygu, basit ocukluk
inancnn orijinal durumu dnceli yoklama ve sual sormaya
msaade
etmi olmadka, asla farkllam hale
gelmeyecektir. Fakat farkllama kritisizmden fazlasn, yani
ksmlarn birletirilmesini ve dzenlenmesini ima eder.
Grdmz gibi, dini ynelite iin iinde olan birok objeler
vardr, birok 'zihni kutup'lar bulunmaktadr. Uluhiyet bir
alaka meselesidir;
ruhun mahiyeti, hayattaki deerlerin
dzenlenmesi, hrriyet, gnah, ebedilik hareketleri, dua, iyi
ameller, inanlar ve gelenee olan ahsi tulumlar gibi. Olgun
ahsiyetlerin yz yze geldii bu hareketler, ne btn
kltrlerde ne de btn fertlerde ayndr.

arkllam bir organizasyon btn bu objeleri bir


modele bir dereceye kadar uyduracaktr. Birey her bir
objeye duygunun deer yapsyla uygun olan doru,
uygun, rasyonel ve emosyonel bir tutum gelitirecektir. Sonu
olarak birey, btnln saf duygusunu muhafazas esnasnda
aka beyan edilmi ksmlar tamamlamak zere moral
sferdeki nazari doktrinin temel safhalarna ve asli hareketlere
doru olan tutumunu kesinlikle bilir.

ster istemez
mistik diye adlandrlan
muayyen
zamanlarda, btnlk duygusu tamamyla istila edici
olabilir. Freud'un hastalarndan biri unu bildirmekteydi
ki, onun iin din bir 'okyanus hissi'ydi. Hasta daima mulak,
gri, bir su dalgasndan asla her hangi bir ey kastetmemekte
olup, farkllam bir dini duyguyu tasvir etmi oluyordu.
Byle duyguda gayruur unsurunun iaret edilmi olmas

muhtemeldir, ve Freud phesiz, orijinlerin rahatsz edici bir


represyon denizinde yatmasnda phelenmekte hakl
olacaktr.
akat her naslsa, hasta adet kabilinden ksa sreli ve ara
sra vaki olan mistik durumlar kastediyorsa, onlar
okyanus szyle ok iyi karakterize etmektedir.
Mistik tecrbeler, yorumdan uzak vastasz bir duygu verir.
Onlar, James'in dedii gibi, geici, etik olmayan, pasif ve
tarif olunamazdr. Belki de aaal ve ok gzel bir hale
dnen bu tecrbelerin mahiyetini baz mistiklerin kolaylkla
ortaya koymalar karsnda, tarif olunamazlk vasflar
tartlabilir. Onbe yandaki bir kz, mektepteki ilk gnn
yle anlatmaktadr. Hizmet esnasnda artan bir hrmet ve
mit duygusunu hissetmiti, ve "sonra ruhumun ak denizinde
sulara gmld o kutsal an geldi... Fakat yaadm bu
hissi kelimelerle anlatamam. Bu i iin kelimeler sadece bo
birer grltden ibarettir. Bende
mukaddesliin,
mbarekliin ve saf neenin tamamlanml vard. Hissimin
her zerresi, Yaratcma aitti. O an lmekten ylesine haz
alacaktm ki..lmek! 0, gerek lm deil, sadece zayf
bedenimizin tamamen kurtulmas, bylece serbest kalan
ruhun asl sahibinin, yaratcsnn kollarna sratle geri
dnmesi iin.

yle
mistik anlar basit
hrmet duygusundan
farkllar, nk daima daha sonraki bir yorumun
unsurlarn gerektirir. Hrmette, kii bilir ki, iradi
kontrol altnda ibadete ait dzenli ve uygun bir his ve
dnce zincirine sahiptir. Dier taraftan mistisizm, zihnin
alelade tenkiti ve kendisinin farknda olduu faaliyetlerden

dnce ve his aknn mlayim bir ayrlmasdr. phesiz


hrmet ve mistisizm anlar, ekseriya duann izledii yolda
bulunmalaryla birbiriyle ilgili olabilir.
istik tecrbe olgun bir dini duygunun alameti
deildir. Dier taraftan hibir vesile ile byle bir
duyguyla da zt deildir. ekillerin ayr oluu
bakmndan ileri dini dnce, mistik durumlar iin sekin
bir yer salar, ve bazen dini abann en yksek istihsali
olarak onlar gsteren hadiseyi celb eder. Vedant felsefesi,
Yeni Eflatunculuk, ve Hristiyan felsefesinin muayyen
izgilerinde bu byledir. Ve bu sistemler arzu etme, deer
verme gibi alelade bilme oluumunun selfin (sjenin) bilgi,
istek, veya deer objesinden
ayr oluunu talep eden
grn benimserler. Byle bir ayrm, dinin dorulad
birim iin uygunsuzdur. Dini hakikat her ne ise, hem sjeyi
hem de objeyi iine aldndan, aralarndaki ayrmn
almas gerekir. Bu yzden tasvip, dalite duygusunu yok
etme ve analitik yorumun grltsn susturma kabiliyetinde
olan tam bir Allah'a gvenme veya dayanmada pek derin
nite durumunu, yani Nirvikalpa'y aratran mistisizme
verilir. Byle bir durumun analizine kalkmaya bo ve kastl
bir hareket olarak baklr. Allah, insann dnebilecei veya
ifade edebilecei her eyin asl inkar, yokluu demek olan
isimsiz hilik eklinde en iyi idrak edilir. Geri mistik
durumlarn ortaya k, bu yzden tamamen olgun bir dini
grnn makul sonucu veya baz durumlarda olgunluk iin
yalvara gtren balang sebep olabilir, fakat birka birey,
bilme ve istemenin normal dalitesinin uzun sren yorucu
mcadelesinde baarl olur. Kendi uc formunda mistisizm,

bu yzden
deildir.

zellikle

dini fonksiyonun

ortak bir ekli

lgun insann dini, mistisizm dnemlerini iine alsn


ya da almasn, yardmc kabilinden birok tutumu
iine alr ve, kritik adan ulalm ve uysallkla
tecrbe sferi genilerken muhafaza edilen bu dini duygunun
temel yaps olduka farkllamtr.

Olgun Duygunun Trevi ve Dinamik Mahiyeti

lgun dini duygunun ikinci vasf, motivasyonel


gcnn otonom karakterinde bulunur. Byle bir
duyguyu destekleyen enerjinin sadece ona ait olduu
sylenebilir. nk bu enerji ancak nemsiz derecede
korkulardan, alktan, bedenin arzularndan -yani organik
drtlerin rezervuarndan kar.
irinci blmde tarttmz gibi, uras hakikattir ki,
din hayatn orijinleri, bloke edildikleri takdirde,
ksmen yer deitirmi bir itiyak tipine ve din
dilinde ifade edilen yerleri deitirilmi hedeflere sebebiyet
veren bu organik itiyaklarda yatar.

B
Y

etikinde veya ocukta olgun olmayan din, geni bir


ekilde by dncesiyle,
kendini mazur
gstermeyle ve refah vastalaryla ilgilidir. Bu
yzden daima bedenin drtleri ve arzular olmak iin
destekleyici motivleri gsterir, ele verir. Aksine olgun din,
insan hayatnda bir hizmetkardan daha az, bir hakimden
daha fazla bir eydir. mpuls, korku ve arzuyla daha fazla

tevik edilmeyen ve men edici ekilde ynlendirilen bu


duygu, saf kendine ilgi duyma ile daha fazla tayin edilmeyen
bir hedefe doru bu motivleri daha ok kontrol etmek ve
ynlendirmek temaylndedir.
irinci blmde iaret edilen noktay yeniden teyit
edeceiz ki, dini grn, orijinlerinden olduka
farkllamtr. Organik rahatszlktan, kendine ilgi
duyma arzusundan, genlie mahsus yorumlardan doan
(verbal realizm) ve bununla beraber mull olan bir
istihaleyi geirir. Bir mee aac gibi gelimesi iersinde
orijinal olarak beslenmeye ektii meyvasn krar ve atar. Ele
geirdii hayatiyet, kendisiyle byd motivler zerinde
otoriter hale gelir. ocukluktan sonraki gelimeyi takiben
aka grrz ki, her bir safha dier her biriyle sreklidir, ve
yine ayn zamanda yeni mana ve yeni motivin kati bir zuhuru
yer almaktadr.

rijinlerinden
bylece
bamsz
hale
gelen
"fonksiyonel bakmdan otonom" dini bir duyguya,
balangtaki fonksiyonu bu eitten olsa bile, dier
arzularn bir hizmetisi gibi baklamaz. Kendinde
merkezlemi motivlerin mknatsn takip etmek iin sarlp
bklen demir tozu gibi davranmayp, daha ok hakim bir
motiv gibi, takip edecekleri yolu dzenlemek zere teklif
edilen dier isteklerle kendi dorultusunda bir mknats gibi
davranr. Hayatla ba etmek iin en iyi aracn dini duygu
olduuna karar veren self, gr iine insan hayatn bir
halden baka bir hale dntrmekte dinin gc saf
istihaleleri gz nnde bulunduruyoruz, geici, ksa mrl
deiiklikleri deil- olgun dini duyguyu iaret eden

fonksiyonel otonominin bir sonucudur. Bu duygu her ne


zaman ahsiyette sekin ve aktif bir rol alsa, onun etkisi
arpc ekilde yaygn olur. Birok olay onu harekete getirir
(tabiatn gzellikleri, insanlarn hareketleri, gnlk hayattaki
deer ve deersizlik iaretleri ve daha byk veya daha kk
derecede ahsn bu olaylara olan tepkisi dini duyguyla idare
edilir ve tayin edilir. drakler ve yorumlar, dnceler ve
hareketler tamamen bu duyguyla doyurulur. Gerekte mesela
alkolizm gibi serke ve zararl davran ekillerinin gl,
otonom bir dini duygu dnda herhangi bir eyle zorlukla,
gbela deitirilebileceini biliyoruz.
eri olgun dini duygu bu suretle kendinden otantik
motivasyonel karaktere sahiptir ve hayatn asl
saikna karlk olabilir, fakat ne fanatiktir ne de
zorlaycdr. Fanatiklik, dikkat edeceimiz gibi tenkiti
olmayan farkllamam bir duyguya giren bilinalt
kuvvetlerden doup olgun olmayan zorlayclarla beslenir.
Byle bir duygu mkl bir farkllama oluumunu talep
edecek olan kritisizmi kabul etmek ve tanmaktan ok, btn
teebbsleri kendisini geniletmek iin hogrsz ekilde
sertleir ve dvr. Zorlayc dinde delili bozucu defansif bir
kullanlmay engelleyici hal vardr.

lgun dindeki fanatisizmin yokluu, bazlarna gre,


bir zayflk olarak grlr. Sorarlar, "tenkiti ve
dnceli olma oluumunda gelimemi zihinler evk
ve hedeflerini kaybederler mi?, evk muayyen formllerin
muhtemelen hakikat olduu saf bir inanc bozmaz m, ve
ihtiras entellektalistik bir din felsefesini zayflatr m?"
phesiz ok kere byle bir entropi meydana gelir. Duygu

hilie geer. Fakat bu durumda emin olabiliriz ki, din asla


ahsiyetin merkezi bir zellii deildir. Dini duygu merkezi
olduunda karakteristik tarzda evkini korur, ve objelerinin
evkle benimsenilerini ve Allah'a
olan giderilemez
susuzluu hayat boyu muhafaza eder. Olgun dini duygunun
dinamizm derecesi, ahsiyeti terkip eden eitli psikofiziki
sistemler arasnda onun ne kadar merkezi olduuna baldr.

Olgun Duygu Uygun ekilde Yol Gstericidir


lgun duygunun nc alameti farikas, onun moral
sonularnn uygunluunda yatar. Aka gerektir
ki, youn olduu zaman dini inan karakterin eklini
deitirmeye muktedirdir. Olgun olmayan bir duygunun
moral frtnalar meydana getirmesi ve hareketleri ayr ayr
deitirmesi ok muhtemel iken, bu duygu mevsimlik dini
grnn kararl ve srarl etkisinin eksikliini hisseder.

ahsi din ile moralite arasndaki iliki, kabul edildii gibi,


karmaktr. ada kolej rencileriyle ilgili bir
inceleme, dikkati ikisi arasndaki arpc bir bamszlk
derecesine eker. Bakalarna nezaket ve hrmet duygular
gze arpan birok renci, hayatlarnda hibir din ihtiyac
hissetmediklerini bildirirler. Ayn zamanda, bazlar der ki,
teolojik inanlaryla
desteklenmeyen hareketlerinin
standartlar skuta urayacaktr. Fakat umumiyetle bireysel
vakalarla hareket eden kii ona bamllyla olmaktan ok
moral standartlarn dinden aikar ayrlmalaryla daha ok
etkilenecektir .

urada son harp esnasnda ortaya kan durum


dnlebilir. Grlr ki, kahramanlk, ak fikirlilik,
emosyonel istikrar vatanlarnda din eitimi alm
fakat babalarnn itikatlarndan uzaa srklenmi olan
bireyler arasnda ska karlalmtr. Bu eit pasif
dindarlarn zihni emosyonel istikrar yksektir, geri onlar da
artk hibir dini kucaklamazlar. Aka gereklemi bulunan
udur, aile geleneinin muntazam tesiri, veliler tarafndan
empoze edilen disiplin,
birok durumlarda kendi
itikatlarndan ba verip gitmesi, dengeli ocuklar yetitirmek
iin kendisinde toplad. Evlatlar anne-babalar veya byk
anne-byk babalar kadar salkldr, fakat bir farkla.
Genler yaadklar standartlarn objektif geerlie sahip
olduu hakkndaki itikatlarn kaybettiler. Aile geleneindeki
hareket miktar ve hz sebebiyle, bu gen insanlar hala
'oluum' prosesi iinde bulunmaktadrlar, fakat 'varolan'
rehberlerini kaybettiler. Bu gen nesiller yoluyla Renan'a
yle sorulabilir. "Bo bir vazonun gzel kokusuyla yaamaya
devam edebilir miyiz?" Etik standartlar, idealizm olmadan
desteklemek zordur ve idealizmi de bir Varlk miti olmadan
desteklemek zordur. ok defa harp, su ve boanmalardaki
artn, dini itikattaki dle birlikte izlenebileceinin
sylendiini iitiriz. Ve demokrasinin kendisine gelince, u
soru sorulmaktadr: Hristiyan nizamndan ortaya kp
demokrasinin trevini heyecanl ekilde dorulayan dini bir
duygunun daha geni rabtasnda yeniden vazedilmedike bu
demokrasi, bir idealizm ekli ve hal ve hareketlerin bir
standard olarak hayatiyetini destekleyebilir mi? Nihayette,
iitiyoruz, Amerikan kiliselerindeki sosyal faaliyetlerin
poplaritesi, kaybedilen dini bir itikadn laiklikle ilgili
bakiyesidir, deniliyor. Oswald Spengler'in dedii gibi, o

byk stili iindeki mit kuvveti gitmitir. Geriye kalan,


kahramanlkla ilgili dnemin sonunda hmaniter faaliyetin
sade bir seirmesidir.
uhakemenin
izledii bu meum yol, hafife
bertaraf edilebilir. Ayn zamanda, hakim olan
durumu kt ekilde mbalaa edebilir. Sosyal
hizmetlerin ilgili olduu derecede dine, sadece riyakar bir
zamanla klm ve fazlasn kaybetmi bir uzuv olarak
bakarken, hi bir ekilde hakl karlamayz. Aksiyona geen
dnce ve hisle ilgili zel dnyay tercme etmek, itikad
zayflatmak deil, fakat onu glendirmek anlamna gelir.
Mesela ahsn doktrininde o bireye sadece sosyal iyiletirme
iin hareket etmede yol gsterirse kesin, salam, ve sabit
kalabilir. Demokrasinin ilgili olduu derecede, henz onun
salkl gelimesinin metafizik ve dini destek isteyip
istemediini syleyemeyiz. Bir ok kiinin hayatnda,
phesiz
demokrasi idealleri
dini ideallerle ilgilidir.
Dierlerinde ise, byle deildir.

elaketle ilgili kehanetlerin


temel hatas, onlarn
taknd tavrdr ki, dini duygular yksek ve uygun
hareket standartlar retemezler. Bu tavr denenmitir.
inde bulunduumuz gei zamanlarnda bile atalarmzn
itikad, ok kez el srlmemiliini muhafaza etmez, ancak
her bir nesilde yeniden tekil edilen dini duygunun moral
gc nemlidir. Henz velilerimiz ve onlarn velileri
tarafndan ylp biriktirilmi sermayeyi sadece bo yere
harcyor olduumuz sonucunu karamayz. Yeni dini
duygular zamanla olgunlayor, taze moral evk hasl ediyor
ve insan maksatlarna uygunluk, insicam vcuda getiriyor.

Dini Duygunun Dahil Edici Karakteri


ediimiz gibi, olgun zihin dahil edici bir hayat
felsefesi talep eder. Dnyann grltl karkl
bir eit dzene, nizama getirilmelidir. Ve dzeni
aran gerekler sadece maddi deildir, ve emosyonlar,
deerleri ve insann kendi kusursuzluunu aratrmak iin
sahip olduu garip temayl iine alrlar.

nen birey eitli ihtimaller grr. Hepsinin ilki,


gnmz ve amzda hmanizmle karlar. Sorar,
ok yanl evreni zapt ederken bu hmanizm baarl
mdr? Taraftarlarndan birinin tabirince, "kendini ahsi
olmayan ve amanszca tabiat kabul eden, insann gvenmek
zere
kendisine
ve
dostlarna
sahip
oluunu
gerekletirmesiyle ibirliini tevik eden, ve artk bilindii
gibi, gereklerle ahenk halinde olan bir din" eklinde teklif
eder. phelenir, fakat hmanizm ilim gibi incelikten
tamamen uzak, fakat kendi tahminlerine bakan bir eydir;
ilerleyii derecesinde kabul edilir. Yine hmanizmin motiv
gcnn, Hristiyan itikadnn gl dinamiinden fazla bir ey
olduundan phelenir. lmin ilgili olduu derecede iyi bilir
ki, kendi dini itikadnn aklk bakmndan rakip olmas, ne
de btn noktalarda geerlik bakmndan eit olmas mmkn
deildir; fakat -ve bu onun srar ettii noktadr- yeterlilik
bakmndan ona baskn kacaktr. Din, felsefe gibi ilmin
ereveye
dahil
etmeye cesaret etmedii sorular
cevaplandrmal, fakat felsefeye
benzemeyerek motivli
hayatn tamamn da telkin etmeli, ilham etmelidir.

manizmin uygun ekilde bir din olarak adlandrlp


adlandrlmayaca sorusu, Komnizmin veya
herhangi bir reform hareketinin din olup olmayaca
sorusuna fazlasyla benzer. Muayyen alameti farikalar ayndr.
stekle benimsenmi olan herhangi bir eit prensip veya
samimi bir inan, entegratif bir fonksiyon yerine getirir.
Anlalabilmeyi mzakere eder, salar ve hal ve hareketlere
yn verir; haklar ve grevleri emreder; olduka
motivasyoneldir; tatmin edendir; ve gerekte birey iin
manas olan varln btn ynlerini yaylp doldurur. Btn
bu kuvvetli ekilde ideal olan alakalar, zihne birlik salar, ve
onlara sahip olan insanlarn hayatlarna mana ve genilik
temin eder.

. James'e sbjektif din tanmn belirlemekte yol


gsteren, inanrz ki, bu gerein idraki idi.
Onun iin din, ilahi telakki ettikleri varlkla
mnasebeti iinde, ayakta durmak zere kendi kendilerini
anlamalar derecesinde, yalnzl iersinde birey olarak
insanlarn hisleri, hareketleri ve tecrbeleri manasna gelir.
Dini duyguyu bir uluhiyet kavramna doru kendisini
yneltmeyi talep ederek her naslsa istekle benimsenmi olan
muhtemelen bir ok prensibi diskalifiye edecektir. uras
hakikattir ki, baz gayretli, hararetli Komnistler Lenin'i
ilahlatrrlar, ve baz fanatik Naziler de Hitler'i. Hal byle
iken, James'in tanmyla, hakiki bir din rneine sahip
olacaz. Dier taraftan Whiteheadin din tanm, ilahi bir
kavram talep etmez. Onun iin din, insann kendisine ve
eyann tabiatnda srekli olana bal oluu derecesinde
insann i hayatnn sanat ve teorisidir. James'e gre,
Komnizm ve benzeri prensipler diskalifiye olacaklardr,

nk onlar uluhiyet ile ilgili hibir postlada bulunmazlar.


Whitehead'e gre ise, onlar eyann tabiatnda srekli
bulunan ile sadece ksmen i, grdkleri iin ortadan
kalkacaklardr.
eseleye psikolojik tarzda yaklaarak,
birok
kiinin hayatnda bir prensip iin yrekten bir
gayretliliin dini bir duygu gibi hareket ettiini
kabule mecburuz. Byle kiilerin hibir dine ihtiya
duymadklar gzkr, nk onlar kendileri iin edeeri
kefetmilerdir. Geri psikolojik adan bile, grrz ki,
herhangi bir laik alaka ile kapl zemin, her naslsa hayati,
btn varla merkezi olan meselelerle i grmedike asla
tatmin olmu gzkmeyen olgun bir dini duyguyu karakterize
eden diziye kafi gelmez. Bir prensip ekici olabilir, fakat
nadiren olgun bir bireyin ufuklarnn tamamn ierir.
Bakiyeler, sadece dinin ekici olabilecei alana braklr.

iinin dini duygusunun mull olma talebi toleransa


yardmc olur. Kii bilir ki, kendi hayat tek bana
mmkn btn deerleri veya manann btn
yzlerini iine almaz. Dier insanlarn da hakikaten anslar
vardr. Olgunluk dini "Allah'tr" dorulamasn yapar, fakat
sadece olgunsuzluun dini srar edecektir. "Allah, kesinlikle
O'dur, dediimdir." "Hakikat tektir, insanlar onu farkl
adlarla adlandrrlar", diyerek Hindu vedalar olgun dili
konuuyor.

Olgun Duygunun Btnleyici Mahiyeti

mull olu talebiyle sk ekilde ittifak iinde olan


olgun insann dini duygusu homojen bir model terkip
ederken kararldr. Onun sadece zarf geni olmakla
kalmamal, fakat dizayn da ahenkli olmaldr. Desenli kilim
dokumacs gibi, ortaya koyduu desenin nnde almaya
zorlanr. Balar tek tek tutan ve onlar dikkatle ortasna
geiren dokumac, nden grldnde, sadece iledii
modelin tamamlanacan mit edebilir. Tezgahn arkasndan
balarn karmakl artc grnr. Entegral bir modeli
tamamlamak bir hayat sresinin, hatta daha da fazlasnn
grevidir.

brani ve Hristiyan geleneine gre yetimi modern bir


insan, bu gelenein teolojik ve etiklerinin ilim ve
teknoloji ncesi bir ada kaydedilmi olduunu grr.
oban iirleri (bukolik), hikayeler bizden uzak bir hayat
tarzna aittir. obanlar ve kk krallar anda formle
edilen emir ve kodlar dev endstri, dorudan haberleme, ve
atom enerjisi anda yerine getirmek zor gzkr. Modern
dnyaya srtmz dnemeyeceimiz ve dnmeyeceimizden,
bizi kucaklayan din ilim ncesi olamaz, ilme kar olamaz,
ilimle ibirlii iinde olmaldr. Fakat tek bana ilim kendi
baarlarnn faydalarn teyit etmek iin ihtiya duyulan
hibir btnlk, istikamet, evk hasl etmez. Modern insana
kadar dokumac, ilmin balarn almak ve onlar deerler ve
maksatlarla balamak iin nemlidir. Belki modern psikoloji,
psikiyatri ve psikanalizden gelen balar en az olmak zere,
hibir ba reddedilemez. nk gemi alarn kehanetle
ilgili retilerini uygulamak, teknik bir aa gre ahsiyetle

ve insan ilikileriyle
gerektirir.

i gren ilimlerden zel yardm

akikaten entegral olmas bakmndan dini bir duygu,


geni derecede insann hal ve hareketlerinin tayin
edildii bozuk gerei kabul etmelidir, insana sahip
olduundan daha fazla irade serbestlii atfetmek, bir tarih
hatasn kabul etmek, ve ilim ve dinin uygun bir btnlemesi
midini yok etmek demektir. Tecrbeli bir zihin derhal idrak
edecektir ki, insan hrriyetinin derecesi ve tipi ksmen
inandklarna baldr. mitsizce eli kolu bal olduunu
dnrse, kendini zahmete koarak gayret sarf etmeyecektir
ve gayret sarf etmekte baarszla urarsa, durumunu
dzeltmeyecektir. Aksine
deerlerin daha tam
bir
gerekletirilmesine gtren alabilecek kaplar olduuna
inanrsa, aratracak, kefedecek,
bu kaplardan
ieri
girecektir. Olduka farkllam bir dini duygu, hrriyeti hasl
eder ve ancak byle bir duyguya sahip olan, tabiat ve
alkanln sert olabildiini anlar; hala itiyak ve gayretin
olduu blgeler vardr; ve dualar bu blgelerde tesirlidir. Hr
olduuna inanan bir ahs, zincirlere bal olmaya mahkum
edilen ahstan daha uysallkla ve baaryla sahip olduu
ekipman kullanr.

ntegral bir duygunun ktlk problemine uyum


salarken zorluu olacaktr. Determinizmin dknt
kayalklar stnde en dindar duygular, olgunluk
tetkikinde enkaza dnmektedir. Olgun zihinde bir yer iin
mcadele eden ktlk problemine btn zmleri yeniden
gzden geirmeye kalkmayacaz. Bir fert iin kabul
edilebilir olan bir zm, bir dieri iin kabul edilemez

olabilir. nanlr ki, klacak tek yol Allah'n kendisine,


mahiyetindeki karanlk noktalara
katlanan ve
tabiat
kanunlarnn ve insann tersliinin, yoldan kmlnn
balarn kontrol etmekte iktidarsz, fani bir varlk olarak
bakmaktr. Hareketi zmekteki yetersizlii itiraf ederken bir
dieri, tesirli ekilde uygulanan dinin hi olmazsa insann
cehaletinden ve yanl hareketlerinden doan ktl bertaraf
edecek olduu itikadn sk ekilde benimser. Bir bakas da
der ki,
kavraymz yetersizdir, ktlk dediimiz,
gelimedeki bir safhadr. Her eyin asl faziletini yok eden
Maya'nn
rts
alacaktr:
"Dncelerim
sizin
dnceleriniz deildir, ne de sizin yolunuz benim yolum,
demitir Tanr." Fakat masum insanlarn tahamml olan
problem, birok insan
iin dinin bir
dini duyguyla
btnlemek eklinde btn gereklerin en serti olduudur.
Hareketle karlamak kanlmazdr ve maksat hasl oluncaya
kadar savalmaldr;
dier deyile, duygu olgun hale
gelemez.

Olgun Duygunun Anlamaa Vesile Olan Karakteri


lgun dinin nihai vasf, onun esasen anlamaa vesile
olan karakteridir. Anlamaa vesile olan inan, teyit
edebileceinden veya daha geerli bir inanc
kefetmeye yardm edeceinden, muvakkaten benimsenilen
bir inantr. Mesela, birey inancna ekil verir ve ilahn
gc dahilinde en iyi ekilde idrak eder. Belki bir vahiy
otoritesi kabul eder. Bu durumda, zaman ve mekanda
meydana
gelen olaylarla
onun
nihai geerliliini

ispatlayabilecei iin deil, fakat zihnini kartran meselelere


daha iyi ve daha tam cevaplar bulup ortaya karmakta
kendisine yardm ettiini kabul ettii iin byle yapar.
tikad onun alma hipotezidir. Kusursuzca iyi bilir ki,
itikadyla ilgili phe, hala nazari olarak mmkndr.

utlak kesinlik olmasa bile tam kalplilikle hareket


edebilmesi olgun zihnin karakteristiidir. ok
emin olmakszn emin olabilir. Yarn hayatta
olacamzdan emin deiliz, fakat byle olmas iyi bir
hipotezdir. Byk ehirlerimizdeki sosyal faaliyetlerin
aramzdaki katlanma ve ktlk marjinini
azaltyor
olmasndan emin deiliz, fakat bu, geriye dnk ihtimaliyetle
ilgili bir deerdir. Sizin ve benim iin vazedilen hedeflerde
zikredildikleri sra ile (birisi birine ve teki tekine ait olmak
zere) yerimizi alacak olmamz, hala daha az ispatlanabilir,
fakat bize destekli ve sabrsz gayret iin kuvvet veren saf
baar ansdr. Baarnn stnl, bizim gidiatmz
devam ettirmek iin geni olmak zorunda deildir. Descartes,
Pascal, Neuman, James gibi farkl cinsten yazarlar mesele
zerinde durdular. tikat bir risktir, fakat yle ya da byle
herkes duymak, hissetmek, almak iin ona baldr.

htimaller hayatmza rehberlik eder. Bazan istatistik


ihtimaliyetin derecesi tahkik edilebilir; ok defa da din
sahasnda olduu gibi bu yaplamaz. Bir ihtimaliyetin
dzen bakmndan olay kucaklamasnn ne kadar mmkn
olduunu bilmek gerekmez. Kardinal Neuman'a gre, dinde,
bizzat kendisinde bulunmayan bir g ihtimaliyetini veren,
itikat ve aktr. tikat ve ak bir objeye ynelir ve o objenin
grnnde yaarlar; itikat ve akta alan, kavrayan, kazanan

i itikat iin
yeterli ekilde ihtimaliyeti gz nnde
bulundurmay makul hale getiren ite o objedir.
euman devam eder, kesinlik imkanszdr, kiinin
verdii taahht -bir ihtimaliyet, itikat ve akn
fzyonu- hayattaki rehberlii iin yeterli kesinlii
hasl eder.

N
B

yle bir taahht, muvakkaten yerine getirilse bile,


nemli sonulara sahiptir. nk btn baarlar,
kesinliklerin ilerleyii halinde riskleri kabul etmekten
doar.
Kronik phecilik, ketvuruculuk, ve
depressif
dnceler faaliyetsiz varlk dnda her eyle zttr. Hayata
olan iyimser temayller gerekli bir hayat artdr. Kesinlik
limitleri tesinde, sadece sonularn beklentilerine sahip
olarak bu sonularn meydana gelmesini daha muhtemel
yaparz, itikat baar ihtimalini artran
mevcut greve
uygulandnda, enerji hasl eder.
ir ok inanmayan kiinin farkna varmadklar,
olgun inanan kiinin gzlerinin geni zaviye ile ak
olduudur. Bu inananlar, nihayette zeminden emin
olmadklarn bilirler. Mademki doru olma ans vardr, o
halde iyimser temayl ve itikadn insan baarlarndan
olduka sorumlu olduu bir dnyada kendisi iin prodktif
olmayan phecilie gemenin sama olacan makul surette
kafi ekilde hisseder. nanan ok defa bilinemezcilie
dndmzden daha yakndr. Ayn derecede samimiyetle
her ikisi de kabul edebilir ki, Varln mahiyeti bilinemez;
fakat bir ihtimale gvenen mmin, onun zayf olacan farz
etse de, grr ki, salanan enerji ve korunan deerler
kesinsizlik zerinde teyit stnln dener.

iyebiliriz ki, olgun dini duygu ister istemez phe


atelyesinde yapld. Geri 'ruhun karanlk gecesi'ni
iten ekilde bilmekteyse de, nazari pheciliin
pratik mutlaklk ile birbirine zt olduuna hkmetti. Bu
duygu, phecilik iin btn zeminleri bilirken, onun artn
vekar ve skunetle dorular. Byle yaparken unu da bulur
ki, taahhdn birbirini takip eden hareketleri hayrl
sonularyla itikad yavaa glendirir ve derece derece
ortadan kaybolmak zere phe anlarna sebep olur.

endilerini
mutlu ekilde
gnlk hayatn
ihtimallerine teslim etseler bile, phesiz baz
insanlar tam kesinlikten daha azla dini teklifleri
kabul etmekte iktidarsz olduklarn sylerler. Kesinlie sahip
olu olmadka
ilerlemek iin gerekli hayati gc
kaybedeceklerinden korkar gzkrler. kilemleri liberal
eitimin muarzlar tarafndan ifade edildii gibidir; sorarlar,
analiz ve tenkit iin tam hareket serbestliine nasl izin
verebiliriz, ve hala kesin maksat, kuvvetli karakter ve hakl
bir sebep iin ballk gelitirmede
genliimize mit
balayabilir miyiz? Aralarnda Renan ve Eugene O'neil olan
bakalar da vardr ki, daha ileri gider ve srar ederler; bir
illzyona olan inan, maksad desteklemek iin gereklidir.
Sanrz, mesele hakknda bo yere endielenmemek gerekir.
Hakikaten olgun ahsiyet iin en bulank ynlerinde yer alan
ok ynl bir realite gr, aktif maksat hakknda yeisi
ortadan kaldrma gcne sahip anlamaa vesile olan bir
taahhtle birbirine zttr. Hi olmazsa mutlak ekilde zeminsiz
lmek zere dayandrld ve tahkik edildii ihtimaller gibi
byle bir zamana kadar, kefe yarayan taahht bir illzyon
meselesi deildir. Ve kii kesinlikler alannda brakmak zere

dini taahhdn tahkik edemezse, onun zeminsiz olmadn


da tahkik edemez.

Vicdan ve Akl Sal


em psikiyatri hem de din insan kusursuz bir varlk
olmaktan uzak grrler. Din asrlarca durumu
dzeltmeye alt. Psikiyatri sadece yakn
zamanlarda sraya girdi, ve onun bu alandaki gayreti yeni
mitler uyandrd. Her bir son onar yl kazanlar kaydeder
gzkyor. 1880'lerde Charcot medikal psikoterapiyi buldu.
Daha nceden Pinel ve Dorothea Dix akl hastalklarnn
karanlk karln veren teoriyi dzeltmeye almlard.
1990'larda Kraeplin, temel akl hastalklar iin diagnostik bir
snflama hazrlad. Son on ylda akl sal hareketi
balatld. Sonunda Freudu ihtilal psikoloji dnyasna sratle
yayld. 1920'lerde dier ilerlemeler arasnda genel fel iin
nceden deliliin kaderci bir ekli olarak dnlen bu
hastal ifa bulur yapan ate tedavisi kefedildi. 1930'larda
psikosomatik tp geliti, ve hem akl hem de fiziki sala
derinden tesir ettiine inanlan bu nemli gerein aka
kabulne dayanmaktayd. II. Dnya Harbi yllar dahil son on
ylda, ihtila ve dier ok tedavileri ve beyin ameliyatnn
deeriyle ilgili yeni keiflerle birlikte btn bu kazanlar
pekitirildi.

u seyir insann grnn ylesine aydnlatt ki, o


artk akl
zorluklarna teslimiyetle, strap
ve
katlanmayla karlamay reddetmektedir. lmin fiziki
strap sahasn bu kadar ok parlak ekilde azaltt gibi

insan strabnn bu sahasnda da azaltaca umulur. Yl be


yl akl sal okullarda, krslerde, basnda, kitaplarda
daha sekin bir yer alr. Akl sal aka hedefimizdir.
Psikoloji ve din iki kabul edilebilir vastadr, fakat genelde
dinin cesaret vermesi ve asla psikoloji ilmine kar kmamas
gerektii beklenir.

Psikoterapi Ne Derecede Baarldr?


ka byk bir fikir ihtilali geiriyoruz. Fakat bu
ihtilalin baarlar henz kesin ekilde lehte deildir.
Akl hastal azalmad, bilakis artt, hi olmazsa
nfusun daha yal te biri arasnda. Artk bilinmektedir ki,
Amerikan eyaletlerinde en iyi hastane kolaylklaryla on kiide
bir kii hayat boyunca bir defa akl rahatszl iin kurumsal
bakm almaktadr. Yine biliyoruz ki, son zamanlarda harp,
kitlesel aclar, boanma, su ad altnda sosyal zlme
aaya doru olmaktan ok yukarya doru bir temayl
gsterir. Bireylerin katlanmalar azalmad, fakat ac ekilde
arlat. Bu yzden istatistik adan bakldnda, modern
psikoterapinin baars u ana kadar sadece ihmal edilir
deil, fakat ayn zamanda olumsuz olmutur.

phesiz uygunlukla, akl sal iin o kadar nemli


olan evresel artlardan psikoterapinin sorumlu olaca
cevab verilir. Ekonomik depresyon, harp, sosyal
karklk tahriplerinden dolay psikoterapistleri ayplamak
doru olmayacaktr. Ar uykuda olan psikiyatri deil, fakat
idari ilimler, sosyoloji, insan ilikileri ilimleridir. Psikiyatrist
herhangi bir ekilde hatal ise, akl sal ve hastaln
nemli bir derecede sosyal evreye bal olduunu kafi

derecede grmeyii yzndendir. Tecrit halinde alan


psikiyatrist, ibirliini gerektiren problemleri asla zemez.
Akl salndaki mull
gelime, devlet adamlar,
sosyologlar, rahipler, eitimciler, antropologlar, iktisatlar,
sosyal hizmet
uzmanlar, idareciler, psikologlar ve tp
tatbikatlaryla birlikte tesirli ekilde alabildii takdirde
olur.
endisi de bir doktor olmasna ramen psikiyatrist
dier doktorlardan ummay hak kazandndan daha
az destek
alr. Bir ka tp adam, hastann
inandnn onun salna derinden tesir ettii hakikatini
tamamen realize eder. Psikoloji, psikiyatri, psikosomatik tp
alannda eitimsiz ve hastalarnn akl d endieleriyle
aknla uram olan doktorlar, ok kere rahatsz olan
ahstan ok rahatsz olan organlar tedaviyi seerler.
altklar modern hastaneler, umumiyetle
laboratuvar,
radyolojik cerrahi ekipmanla olduka stoklanmtr, fakat
buralarda insan zihni iin ok az ey vardr ya da yoktur. Son
zamanlarda %75'i mide rahatszlnda ihtisaslam asl tp
grevlileri tarafndan psikojenik olarak baklan bir halk sal
hastanesini ziyaret ettim. Geri dier btn hususlarda hayran
olunur ekilde tehizatl olan bu hastanede akl sal iin
hibir ey yoktu tecrit edilmi bir yastkl hcre dnda.

ier bir hususta tp ilmi ilerin mevcut kritik


durumundan sorumludur. Bir ok yl zarfnda
ortalama insan hayatn uzatma oluumu iinde tp,
zihinsel zorluklara dair gelime iin ortalama ahsa kesinlikle
ok daha fazla zaman ayrd. Uzatlan hayat, baka trl

mcadele edilecek ciddi akl hastalklarn gelitirecek


olanlara gerekten gvenilmez bir takdis, bir krandr.
tn ilerlemelere ramen psikoterapi hala gen bir
sanattr. Pratisyenleri azdr. Tedavi teknikleri henz
iyi denenmemitir. Bir ka ara, ar dindiriciler, ok
veya cerrahi, teknik bakmdan ihtisaslamamtr. Fakat
ekseriyetle psikoterapistler rahipler snfndan dn alnan
gereleri kullanr. Muhakeme, kafi derecede basittir; son
zamanlara kadar tek bana kilise ahsiyetin dertleri,
endieleriyle meguld. dn alnan teknikler dinleme,
tevik, tavsiye ve nakletme ilikisini ierir ki, bunlarla kii
danmanna
bamllk iinde gvenlik bulur. Tarihi
bakmdan kilise Gnah Cezasnn Ayinini de kullanr, ve
geri itirafla ilgili ritel elbette analistin koltuundaki
ritelden farkldr, fakat benzerlik unsuru hala aktr.

Psikoterapi ve Din

er terapistin teknikleri ekseriyetle rahibinkilere bu


kadar benziyorsa, niye ruhlarn tedavisi kilisenin
ellerinden uzakta ve psikiyatristlerin ellerine daha
fazla gidiyor? Bunun eitli sebepleri vardr. undan dolay;
insanlar rahatszlklaryla ilgili fiziki sebepleri aramay tercih
ediyorlar, ve bir tp adam olarak psikiyatrist kendilerine
byle bir sebep bulabilir. Bu durumda hasta, i hayatnn
realitelerine kadar ynelme zaruretinden kurtulur. Bedendeki
bir sebep, kiinin karakterindeki bir sebepten daha az rahatsz
edici olmaktadr. Rahip korkar nk, kiinin endiesi iin
muhtemel fiziki temeli duymayacak, anlamayacaktr, fakat

kibrini kracak, utandracak bir tarzda zihni, fiziki, ve moral


ynleri birbirine kartrabilir. Rahip korkar nk, uygunsuz
anlarda telkinde bulunabilir veya dua edebilir, ya da moral
hkm verebilir. Ayrca, modern ilmin geni prestiji
psikiyatristi korur, ve hasta ona byk mitlerle, phesiz
ada
tbbn harikulade baarlarna sahip olduu
dncesiyle yaklar. Ve hisseder ki, rahibe benzemeyerek
psikoterapist, olageldii gibi, insan zihni hakkndaki bu eit
keiflerle bu gne kadar gelmi bulunmaktadr. Nihayette,
hasta dinin blnm ksmlar karsnda ilim tarafndan
sunulan birleik cepheyle etkilenmi olacaktr.
tn bu telakkiler kuvvetli ve makul olduundan fakat bir gerekten dolay - u sonuca varabiliriz.
Psikiyatriye doru yneli uygun ve istenilen bir
ynelitir. Modern akl kolayca karar vermelidir, "Burada
yeni bir ilim bran vardr. Allah, bir Allah varsa, gstermitir
ki, tabiat kanunlaryla tek bana almay tercih eder. Tabiat
tarihinin, mukaddes literatrn hudutlarn terk etmi olmas
ve tamamen tabiat ilimlerinin ellerine gemesi gibi akl tarihi
problemleri ve fonksiyonu da ayn ekilde daha yeni olan
psikoloji ilminin ellerine geecektir." Arln tamamen bu
laik zme kar koyan mnferit hakikat, bir insann inand
ve daima srarl olan gerein, geni lde akl ve fiziki
sal tayin ediidir. i, arkadalar, kars, hazr gelecei
hakknda inandklar nemlidir; hatta
daha fazlas,
umumiyetle hayat, maksat ve dzen hakknda inandklar.
Dini inan, ksaca esas olanlarla urat iin, ok kere
hepsinden nemlidir.

az psikiyatristler bu gerei serbeste kabul ederler.


nanmayan biri, una iaret etmekteydi ki, uzun
vadede tedavide yol gsteren faktr olmas muhtemel
olduundan, bir hastada dini bir hal bulduunda, asla onu
bozmaz. Bugn baz terapistler, hemen hemen her nevrozda
zlmemi metafizik bir taraf grmek zere sapma gsterir.
Jung'un sk iktibas edilen ifadesi, "35 yan stndeki
hastalarndan binlercesinin, son zmde problemi olan
btn insanlarn problemi, hayata dini bir bak bulmakla"
ilgilidir.

in ve terapi, ahsiyetteki daha byk birleme ve


dzen ihtiyacna gsterdikleri srarda birbirlerine
benzer. kisi de kabul eder ki, salkl zihin ister
istemez hakim pozisyonu koruyan hakim bir duygu ile
hiyerarik bir duygu organizasyonu talep eder. Psikoterapi
kuvvetli merkezi alakann karakter bakmndan dini olaca
konusunda srar etmez. Geri bu ihtimal, tamamen
sylediimiz gibi, ister istemez kabul edilir ve ona sayg
duyulur. Fakat psikoterapi asndan aile, sanat, spor, ve i
ile ilgili duygular, eer kullanlacak enerjiyi sraya koymakta
ve dzende yerini almaktaysalar, bu eit derecede iyi
olacaktr. Din byle duygularn ahsiyeti desteklemekte
yeterli olup olmadn soran
bu noktada anlamazlk
iindedir. Bir ahs ayn ekilde kosmosla bir sulh
anlamasn imzalayp mhrleyinceye kadar gerekte hi
entegrasyona ulaabilir mi?

ir psikiyatrist, zel sanatoryumundaki hastalarn


kendilerinden daha hasta olanlara dikkat etmeleri ve
onlara refakat etmelerini ister. Grr ki, byle bir

faaliyet zararl ekilde kendine acmayla, gcenmeyle,


hayalle geirilen bu tekrar yaylan ve merkezletiren
enerjileri nemli derecede birletirici bir tesire sahiptir.
Saln Hristiyanlk Sevgisi faziletinin pratiinden domas
gerei, bu psikiyatrist iin hi bir zel alakay gerektirmez.
Ona gre bu muhabbetin uygulamas, hastalarnn krlp
paralanm ahsiyetlerini bir araya getirip birletirmeyle
ilgili tamamen ina edici bir alaka kabiliyetidir. Fakat dindar,
kazancn tesadfi olmaktan uzak
olduu dncesini
muhafaza edecektir. Mukayeseye gelmez ekilde en byk
psikoterapetik etkili olan sevgi, profesyonel psikiyatrinin
kendi bana yaratamayaca, harekete getiremeyecei bir
eydir.
u mesele hakknda ak olmak iyidir. Psikoterapinin
iinde kkletii psikoloji ilmi, kendisini insani sk
mnasebet fenomeniyle urarken bir dezavantaj
iinde bulur. Ve sevgi ball iin insann arzusu hakknda
syleyecek az sz vardr. Bir ngiliz psikiyatristi olan Dr.
Suttie, hakl olarak gzetmektedir ki, modern ilim "efkatten
bir ayrl" gsterir, ve bylece efkat ilikilerini dorulamak
ve kurmak iin her eyin stnde baka trlsn aratran
dine kar antitez olarak durur.

u ayrm iin temel sebep, sanrz, esasen ilmin


analitik tabiatnda yatar. lim zaruretten dolay, iine
alan
zeminlerden soyutlanan
dikkati ekici
figrlerle i yapar. Fizyolojik ve sosyal hayatn temel
hususiyetleri hakknda syleyecek sz azdr. Ve aka
analiz edemeyeceimiz gerek sebebinden dolay sevgi ve
sinbiyotik ilikinin talep ve kapasitesi daima bizimledir.

manlk, saldrganlk, rekabet, g, ve endieye


modern dinamik psikoloji tarafndan verilen yeri
lmek ve insan ilikilerindeki dosta ballklarla bu
birikimi mukayese etmek retici olacaktr. Olumsuz ve
dmanca fenomene, ksaca orijinal ve normal insan gveni
zeminine yabanc tecavzler olarak bakldndan, bu durum
nemle gze arpar. Problem olarak baktmz sevgi ve sk
mnasebet deil, korku ve nefrettir. Dikkatimizi eken, sevgi
ihtiyacndan doan reaktif fenomenin yaydr.

kl rahatszl bakmndan daima gze arpan bu


negatif durumlarn, ikincil gelimeler olduklarn
unutma tehlikesi iindeyiz. Onlar hayatn temeli
bozulduunda ortaya karlar. Biliriz, mesela ocuklardaki
davran dzensizlikleri annesi ile ocuk arasndaki orijinal
simbiyotik ilikinin ortak ekilde engellenmelerini takip eder.
Kendisini reddedilmi olarak hisseden ocuun bir akl sal
problemi gelitirmesi gz nnde tutulabilir. Bu yetikin iin
de byle olabilir. Sevilmekten ve sevgiyi vermekten doan
gvenlik, hayatn herhangi bir andaki btn varln
esasdr.

sikoterapi sevginin iyiletirici gcn bilir, fakat


kendisini onun hakknda fazla bir ey yapmakta
iktidarsz bulur. Teorik tarafta efkatin mahiyetine dair
yeterli bir kavramn eksikliini duyar. Pratik tarafta,
psikoterapist kendisini hastalarnn ihtiya duyduu sevgiyi
salamakta iktidarsz bulur, ne de hastann vermek istedii
sevgiyi almakta. Tedavinin seyrinde normal nakil safhas
bu ihtiyac gsterir, fakat bu geici bir admdr. Nakil
krlmaldr. Akl hastanelerine gelince, sevgi dnda

hastalarn talep ettii hemen hemen hereyi


vermek iin tehizatl gzkrler.

sakinlerine

ksine din -zellikle Hristiyan dini- tamamen sevgiye


dayanan bir hayat yorumu ve bir hayat kural teklif
eder. Dikkati tekrar tekrar bu esas zemine eker.
Allah ve
insan iin ak
stne
btn kanun ve
peygamberlere balan." nem srarldr. Sevgili, izninle
birbirimizi sevelim; sevgi Allah'n eseri olduu iin, ve seven
insan Allah'n eseridir, ve O'nu bilir. Seven, Allah'tan
gayrsn bilmez; Allah, sevgi olduu iin. (I St. John, iv,7.)
elki dinin bu konudaki asl srar, ksmen psikolojiye
ulland 'efkat' tabusundan sorumludur. Ruhlarn
tedavisinde dini yaklam reddeden ilim ona, dikkati
-nefret, saldrganlk, cinsiyetin zorlaycl olmak zerezihnin reaktif artlarnda merkezletirmek iin daha gereki
olarak bakar; bunlar kendilerini sadece sevgi mahrumiyetine
borlu olan patolojik artlar olsa bile.

elki artk ehemmiyet bakmndan bir deime


meydana geliyor. Son yllarda psikologlar, ocuun
evde gvenlik ve sevgiye dair artsz ihtiyacna daha
fazla nem vermektedirler. Sanrz artk aslnda ailesiyle, i
arkadalaryla, cemaatyla sk mnasebet iin kuvvetli bir
alk eklinde kabul edilen bu prensibin yetikinde bir
yaygnlamasn grebiliriz.
Hakikattr ki,
Allah ak
kavramna salk kazandran manay gren bir terapist
bulmak hala zordur. Henz oklarna gre, kozmik bir sk
mnasebet duygusuna, onlarn ballklarna dair toplam
yekn tamamlamak ve dzene koymak iin ihtiya duyulur.

Hayat tam, kavranlr, hakl


akna ihtiya hissedilir.

gzkr yapmak iin Allah

nsan tabiatnda bulunan sk mnasebete girme ihtiyac


iin izin bakmndan dinin psikoterapiye stn olduu
sonucuna varyoruz. Fakat bu gr uygulama meselesi
ortaya karken, doktrini pratie evirmekte dinin alar
boyu gsterdii baarszlyla karlarz. Birok insan,
faaliyetsiz dini mesleinin sonularndan rahatsz gzkrler.
Bir ithamlar ordusu ortaya kar.
az tenkitiler nihayet dinin bir yava telkin tedavisi,
bazlar iin at gzlkleri olduunu, dierleri iin
de yama ve koltuk denekleri saladn tartr.
Onlara gre, telkin tedavisi, bireyin karlat kat ekilde
gereki problemlere, bireyin anestezisi dnda ok az ey
yapar. Ve yeterince doru ekilde ilave ederler ki, ahs,
durumundaki derinden pesimistik unsurlarla yz yze
gelmedike, hem psikoterapi hem de din ile problemlerini
izmesi mmkn deildir. Tartmalarnn desteinde bu
tenkitiler, dnyaya gelmek iin bir yerde titreimleri
dinleyen, ve baka yerde ise balk yavrular ve dansn olaca
eklinde problemleri hayali olan ve dini bir kltten bir
dierine gezinen seyyar satclara iaret eder. Geri tenkitiler
bu durumun sadece bu eit telkin terapisini aratran dini
olgunsuzluk olduunu idrakte baarszdrlar. Olgun bir dini
duygu ne kaandr, ne de kaamakldr.

azen zihnin dinle


meydana getirdii
rahatszlk eken
izofrenik ve depresyonlu

meguliyetinin zihni rahatszl


iitilir. Delil olarak, ok sayda
insana iaret ederler; zellikle
hastalar, teopatik kuruntulardan

strap duyarlar, ac durumlarn fantastik dini formllerle


akliletirirler. Bu vakalarda dinle ilgili zihni meguliyetin
salk iin bir yardm olmaktan ok bir engel karlnda
olduu ak deil midir? Bu zel soruya cevap vermek iin,
dini obsesyon gsteren vaka tarihelerinin dikkatli bir
incelemesi yaplmaldr. Byle bir aratrma mddetinde,
kar hipotezin ayn derecede makul olduu gzkr. nsanlar
kendilerini evreleriyle tamamen acayip ve bitiik olmaktan
uzak hissettiklerinde, zel hislerinin aklamasn tehlikeli
bulurlar. Din ile ilgili zihin meguliyetinin rahatszln sebebi
olmad, fakat kn tesiri olduu iyice ortaya kabilir.
Dinden baka hangi dil, rahatszlk eken bir hastaya hissettii
esrarl gleri gsterebilir? Tasavvur ve heyecan yabani
ekilde koarken dinin sembollerinin, ahsiyetteki katastrotik
bir deimeden ac eken herhangi bir hastann yz yze
geldii akliletirme grevine hemen hemen en yeterli
yardmclar olduu gzkr.
enkitler hala srarldr. Birok dini lider, aka hudut
izgisi psikotikler deil midir? Evet, tarih iaret eder
ki, baz mistikler ve reformcular, hudutlu bir
istikrarszlktan strap ekmilerdir. St . Ignatus, Luther , St.
Theresa, Fox, Wesley bunlardan hemen akla gelenlerdir.
Fakat korelasyon muhtemelen manal deildir, nk ayn
ekilde mucitler, edebi dehalar, devlet adamlar da bu gerei
tutar gzkr. Kii hakim normdan zihinsel tipte sapma
gstermedike, g bela yaratc olabilir veya yeni hudutlar
tasvir edebilir.

odern teoride
nemli bir kavram, oktur.
zntler,
phe ve korkularla karmakark
vaziyette olan dertli insanlarn kendilerini sefalet
zincirlerinden kurtaran manivela ile harekete geirmek iin
ok kere bir sarsntya ihtiya duyduklar ortadadr. Bir ok
insan bir takm dini fikirlerle yetitirildiklerinde, ocuklua
ait bu anlaylarndan kurtulmaya ihtiya duyabilirler. Bugn
psikoterapide elektrik oklar, farmakolojik oklar, ve
psikolojik oklar grrz. Psikanalizin ksmen bir psikolojik
ok uygulamas olduu, herkes tarafndan yeterli ekilde
tannmaz. Kltrel bakmdan Viktorya ana gre ok veren
son darbe idi. Bireysel bakmdan uuraltnn maaralarnda
itilmi vaziyette uzanp duran nefret, korku, arzularn ok
veren kefidir. Psikanalitik oluum, bu maaralarn zararl
sakinlerini gn na karr. Hasta kendisini nemli
ferahlk ile bazen alak iffetsiz, bazen kfr gibi ok veren
fikirleri dnr ve syler bulur. ocuklua ait safdillikten
daha yetikinlie ait hibir eye inanmazla doru
deiirken yeni bir hrriyeti tecrbe eder. Analistle gvenlik
hisseden
kii, kendi vicdannn katlna saldrmaya,
ocukluunun idollerini ykmaya cesaret eder. Byle zihni bir
isyan, tesiri bakmndan temizleyicidir, artc ve huzur
vericidir. Yeni ve uygun bir bina
dikilmeden nce,
ayaktakmnn yaad bu mahalle yklp yerle bir
edilmelidir.

akat sra ile bu tip psikolojik ok tedavisiyle ilgili


muayyen sorular vardr. Bylece huzura kavuan hasta
evrende kendisini evdeymi gibi hisseder mi? Bir
aknlk hissinden kurtarlan hasta yeni bir dzen bulmu
mudur? Savunulamaz deerlerden kurtulan kii daha salam

deerler kazanm mdr? ocuklua ait snrlamalardan uzak


olarak yetikin maksatlarna ulam mdr? Analiz yolunda
olmasa da, bazen bu kazanlar hasl olur, - sonra, ve ok defa
sonraki dnemde. Byle misallerde analiz kendini hakl
karmaktadr; dierlerinde aktif ekilde zararl olabilir.
Bazen psikoterapistler, yeniyi ina etmek iin yardm etmekte
olduundan ok eskiyi imha ederken daha beceriklidirler.

phesiz hakikattir ki, yrrlkteki psikoloji ilminin


vokablerinde birok insan taze grler bulur, zellikle
psikanalizin rktc dili biroklarn grev, su, ve
tehlikeyle ilgili olgunlamam kavramlardan kendini
kurtarmakta muktedir klar. Enteresan bir ihtimalin kendisini
neslimiz iin telkin etmesi, ite bu noktadadr. Sembolizm ve
psikanaliz itikadyla yetitirilmi
gen insanlar hayatn
karklklaryla karlatnda, tecrbelerinin totalitesinde
dnyann byk dinlerinin daha az benzer, fakat daha
kahramanca ifadelerini canl, anlayl ve ilgili bulmalar
gerekmez mi? Sknt halindeki zihinler iin terapi,
perspektifin yeniden ynlendirmesini talep ederse, tarihi ve
dini olan iyi ve kt kavramlarnn, psikolojik terminoloji
anda yakalanan modern akllar iin zel bir izni vardr.
ahiple psikiyatristin ilikisiyle ilgili bu sonu, usule
gre, yolunda gzkr: rahip hayata doru temel
inan, deerler ve yneli hareketleriyle uramakta
daha muktedir oluncaya kadar, akl salnn muhafazas ve
ilerletilmesinde oynayacak kap kurtulamaz bir role sahiptir.
Rol, mesleki eitimle fide dikmektense saban srmekte ister
istemez daha hnerli olan psikanalistinkine gre, tamamlayc
gzkr. Fakat psikoterapetik teknikler, tbbi bakmdan

ynlendirilmi
veya dier deyile
ihtisaslam hale
gelinceye kadar, phesiz rahip ricat etmelidir. Ruhlarn
tedavisi, tamamen broya mahsus kalamaz. Psikoloji ilminin
gelimesi, her naslsa rahibin sorumluluktan kurtulduu
manasna gelmez. Tamamen aksine, u demektir ki, artk ilk
olarak birey iin papazlk hizmetine bir derecede gvenle
sarlabilir, nk hneri ve eitimini aan daha byk bir
grevle karlatnda tek bana zemeyeceinden psikoloji
ilmiyle ittifak yapabilir ve ek alaka gerektiren bir problemin
zmn onun pratisyenleriyle paylaabilir. Bundan baka,
birok psikolojik uygulamalarla aina hale gelebilir ve
gelecektir ki, bylece kendi hnerlerini takviye edebilir.
Yakn gemite binden fazla rahip kendi menfaatleri iin
gtrlm olduklar zel kurumlar olan hastane
merkezlerinde klinik eitim aldlar.
ahip-psikiyatrist grup almas sratle yaylan bir
kavramdr. Birok gruplarda olduu gibi ilikilerin
dzgn ekilde srmesi iin, bir yenin dierinden
daha uysal ve uyumlu olmas gereklidir. Muhtemel gzkr
ki, mevcut rahip ve ilahiyat okullar, ekip kuvvetle tesis
edilinceye kadar suitr, planlayc, uyum salayan bir role
sahip olmak zorunda kalacaktr. Rahibin lehinde, onlarn
eitim programlarnda psikolojinin yer almas iin kuvvetli
temayl not ediyoruz. Henz psikiyatristlerin pratik
hazrlklarnda felsefe ve teolojinin de yer almas gereini
hissettikleri gzkmyor.

atma ve Vicdan
kl hastalklar az
ok ahsiyetteki atmann
yansmalardr, zellikle akl rahatszlnn muayyen
sert durumlarnda ok kere bu atmann altnda
soyaekim veya fiziki faktrler vardr. Fakat zorluklarmzn
biogenetik bir temeli olsun veya olmasn, onlar daima zt
impulslarn bir arpmasn ele verir.

nlamlar esasen ayn olmakla birlikte bu gerei


ifade ederken din ve modern ilim vokableri snrl
ekilde farkllar. Dini vokabler arbal fakat
arkaik gzkr; ilmi vokablerimiz, ikna edici fakat yabanc.
"Modern akl salk unu yazmaktadr, 'Onun idi ve
speregosu ibirliini renmedi. Beden ruha, ruh da
bedene kardr' diye yazar St. Paul. 20.yzyl mtehasss,
"sululuk hisleri zayf ahsiyete i grubu telkin eder", der. St.
James nasihat verir, "Kalplerinizi saflatrn, sizler iki
fikirlisiniz (kararsz). Eer egonun arkadalar iin nemli
sevgisi ve onlara yardm etmek iin olumlu bir hedefi varsa,
endieden korunmak iin ego kapasitesi artrlr. St. John
uygun ekilde dile getirir, "Kusursuz sevgi korkuyu yok
eder." Modern akl salnda dnyann din literatrnn bir
ksmnda mukaddes sembollerle ifade edilmemi herhangi
bir teklif bulmann zor olacandan phelenirim.

kl salnda hasara sebep olan atmalarn ou


ve burada yine psikoloji ve din mutabktr
bireyin emplsif ekilde istenilir olarak bakt ve
onun moral bakmdan gerekli grd hareket tarzlaryla
ilgili olmak zorundadr. Onu vicdan veya sperego diye

adlandralm, moral duygu hemen hemen daima herhangi bir


ciddi atmaya katlr. Zorlayc vicdann sonular
geleneksel bakmdan 'gnah' diye
adlandrlmaktadr.
Zorlayc speregonun sonular, modern tabirle 'sululuk
hisleri' olarak bilinir. Paralellik hala skdr.
odern akl salnn en nemli zelliklerinden
biri, vicdann mahiyetiyle ilgili ilmi bir analiz
yapma teebbsdr. Sorulan
birinci soru,
vicdann doutan olup olmaddr. En iyi ilmi cevabn bir
anlamda Hayr, bir dier anlamda Evet olduu eklindedir.
Neyin doru neyin yanl olduu hakkndaki tamamen aka
spesifik fikirler doutan
deildir. Kltrler fazla
deikendir; bireyler de deikendir. Kutsal Pazar gnne
sayg, ilkel Havaili vicdann rahatsz edecek bir emir deildir.
Ne de Hristiyan, vicdanna bir ilgi kayna olarak ayak st
yemek yemekten dolay gnah hisseder. Vicdann kltrel
grecelii snrldr, fakat yle de olsa, olay antropologlar
tarafndan ar ekilde ifade edilebilirdi. Daha fazla inceleme
iin zellikle bugn, dnya insanlar arasnda ne kadar
moral mutabakat olduunu
tam olarak bilmek hayati
olduunda, bir i meselesi olur. Farkl tabu ve emirlere
ramen, gzkr ki, btn insanlar ocuklara efkat, gruplara
sadakat gsterirler, buna deer verirler ve tamamen kaprisli
olmayan bir adalet duygusuna sahiptirler. Vicdani rahatln
sonsuz ekilde farkllatndan henz fazla emin olamayz.

icdann doutanlna kar baka bir tartma,


ocuun vicdannn kazanlmasna dair yava ve
biimsiz
oluumu
esnasndaki
hallerini
gzleyebilmemiz hakikatinden gelir. ocua neyin doru

neyin yanl olduunu retmeye alan mkafat ve ceza,


tekrar ve ehemmiyeti kullanan veliyi grrz. drak ederiz
ki, oluum itina gerektirir ve zordur. Adolesansta bile, not
ediyoruz, gen ahs hareketlerini dzenlemekte d
otoriteye sahip olmay tercih eder. Liderlik, otorite ister.
Kiinin omurgasn yerletirmesi zordur. renmeye olan bu
aikar bamllk ve tekil edilen vicdanla ilgili bu ge ortaya
k, vicdann doumda kazanlmam olduunu kesin hale
getirir.
icdan kapasitesinin hemen hemen herkeste olduu,
ayn zamanda ve ayn derecede aktr, sosyal
yaayn seyrinde birey bir vicdan tekil etmekle
snrldr. Sadece Lombrozzo' nun moral embesil adn verdii
asl istisnai vakalarda, ve modern ilmin bazen 'psikopati'
dedii durumlarda, doru ve yanlla ilgili hislerin olmad
gzkr.

icdan
artc ekilde evrenseldir, ve
hibir
vesileyle
Hristiyan
geleneinin,
phesiz
Pritanizmin de bir rn deildir. Btn dinlerde
gnah, tvbeyi ve sekin bir rol oynayan balanma iin
duay buluruz. Drt bin yl ncesine ait bir Babilli duas
iddetle hassas bir vicdan aa vurur:

Rabbim, sularm ok byk, gnahlarm ok byk.


Yanl yoldaym ve olmamas gerektiini biliyorum. Yanl
yollarda dolatm ve bunun olmamas gerektiini biliyorum.
Suskunum ve gz yalym ve kimse beni yanna almaz.
Rabbim, bilinmeyeni bilen, merhametli olan. Frtnal
denizlerin ortasnda yardmma gel, beni yanna al.

icdan hakkndaki nemli gerekler, insan trndeki


onun evrensellii (nadir patolojik rnekler dnda),
kltrel standartlarla onun emirlerinin deikenlii
(geri bu deikenlik cari ekilde ar deerlendirilebilir), ve
ocuklukla adolesanstaki
renme oluumu
yoluyla
kazanlmasndaki yava ve ska strapl tarzdr. imdi bazen
bu gereklerin gtrd ortak bir yanl anlaya kar
korunma ihtiyacndayz.

er gafilsek, vicdann, velinin zorlamas ve ocuun


korkusunun yava yava seyreden sonucu olduunu
muhtemelen syleyeceiz. Kk ocuun nasl ikna
edildiini gzlyoruz, kz kardeine kesinlikle vurmamal,
mutlaka arbal alkanlk tarzlar edinmeli. Not ediyoruz,
retme ok defa ceza ve tehditle uygulanr. ocuktan niye
baz hareketleri yapmas
ve dierlerinden kanmas
gerektiini bilmesi beklenemez. Ona gre meyyideler bir
bulanklktr. Baz durumlarda itaat etmezse veli cezas gelir;
dierlerinde grr ki, kurallar ihlal ettiinde tabiat misli ile
mukabele edendir; dierlerinde de ceza, sosyal tecrit ve
hatta polisle srtme olarak meydana gelir. Bununla beraber
baz durumlarda da, zerinde dolap duran fkeyi, gazab,
mulak bir ilahi meyyideyi hisseder. Hibir durumda iyi ve
kabul edilir hareketler iin gerekli sebepler, ocuk tarafndan
tamamen anlalmaz. Ona gre btn bu meyyideler,
artc ve tamamen harici gzkr. Sperego, velilere ait
emirlerin sknt veren bir bagajdr.

akat daha sonra (ne kadar sonra olduu ahsa gre


deiir) emirler i ile ilgili hale gelir, ve 'meli mal'
dan ok mutlaka duygusuna dayanr. Olgunlukta, ve

hatta daha nce, kesin bir ayrm, 'meli mal' ile mutlaka
hisleri arasnda olgunlar. Yeni ayakkablar almalym, fakat
yle davranmak iin moral bir zorlama yoktur. Arabam iin
biraz benzin almalym, fakat, iin iinde hibir kesin mutlak
taraf yoktur. Dier taraftan, mutlaka bir mektup yazmalym,
fakat byle davranmak iin hibir d zorlama altnda
deilim. Hayatmda en
mmkn tercihleri
yapmak
zorundaym, fakat buna
benim dmda kimse
srar
etmeyecektir. Mutlaka duygum zorladnda rahatszlm,
eer tabiatn veya toplumun kanunlarn ihlal edersem maruz
kalacam fiziki emirlerle ilgili korkumdan tamamen ayr bir
rahatszlktr.

utlaka duygusundan istihale, kendisini sadece


ksmen
ocuklukta
alnan
retimin
iletirilmesine
borludur.
Speregonun
balangta bir 'meli mal' olduu her ey, olgun vicdann bir
'mutlaka's haline gelmez. Mutlaka duygusu velinin veya
bakcnn zorla retimine bal deildir, fakat olgunlukta
sahip olunan deerler ve birok hususlarda kesinlikle
ocukluk balangcndaki deerlerden farkllarlar. uras
gerektir ki, psikoterapistler, bazen olgun hayatn bana bela
kesilen ocuklua ait vicdann skntl izlerini kefeder.
Fakat onlarn bu izlerle ilgili asl alakas unu ispatlar ki,
yetikin vicdannn ilk ocukluun alkanlk yapsndan
tamamen kap kurtulmas ve yetikin endamna sahip olmas
umulur. ahsiyetin dier btn unsurlar gibi vicdann da
bireyin ya ve tecrbesiyle ayak uydurmas beklenir. Ona,
realiteye imdi tasavvur ettii gibi mnasebet kurmas iin
yardm eder. O hareketleri iin kiiye mevcut bir rehberdir ve
bu sfatla, yetikin hayatn idare tarzlarnda ve salnda

nemli bir fonksiyona hizmet eder. Bu sebepten normal


ahsiyette, bu duyguya ocukluktan, velilerle ilgili olarak
empoze edilmi bir speregodan bir bakiye olarak baklamaz.
Fonksiyonel bakmdan kklerinin otonom oluuyla, artk
yetikin deerlerinin hakemidir.
icdan maddeletirilemez. 0 gsteki bir erkek'
deildir, ne de ahsiyetin ayr bir blmdr. Daha
ok, btn deerlerimizin bize bask yapt ban
ucudur -her ne zaman bu deerlere kar harekete kalksak.
Vicdan hibir vesile ile tard edici bir dini fenomen deildir.
Kuvvetli vicdan olup da dindar olmayan birok insan tanrz.
Medeni bir duygusu olan bireyler iin, bunlar uygun
(haberleen) bir medeni vicdandr. Kiinin mesleki hareketleri
meslek duygusuyla mutabk olmadnda, mesleki vicdan azap
verir. Bir ilim adam ilmi bir vicdana sahiptir; bir sanat
sanat vicdanna. Cemiyetin en aa tabakasnn bile kendi
kat kodlar vardr ki, cemiyetin daha geni kodlarna kar
tecavzler yapmad zaman bile onun ihlali daima bir sesi
uyandrabilir. Vicdan, hareketlerimizle deerlerimiz -bunlar
her ne ise- arasndaki mutabakat lsnn iaretidir.

icdan
maddeletirilemedii gibi
paralara da
ayrlamaz. Sosyal, mesleki, dini bir vicdandan
bahsederden, her bir ahsn ok sayda ayr
hassaslatrclar olduunu kastetmiyoruz. ahsiyet birimi
olduu kadar hemen hemen vicdan birimi de vardr. yi
organize olmu bir hayatta, duygu yaps atma halinde
deildir, ne de vicdann emirleri.
Hiyerarik bir
organizasyon, hogrsz grltleri nler. Sanki bundan
baka ahenksizlii azaltmak iin en sert sululuk hislerimiz,

sadece ahsi hiyerarimizdeki


en
yksek duygularn
zorlamasyla harekete getirilir. Kk bir duyguyla mutabk
olmayan hareketler bize biraz keder verir, hayatlarmzn asli
caddesinde sapmalar,
phesiz
salanan bir sululuk
duygusuyla snrl iken, bu sapmalarn arzu dolu olduu
hissedilir, ve bunlar
kendilerini
sadece zerinde hi
kontrolmz olmayan artlarn etkisine borlu deildirler.
icdann irtibat kurduu hakim duygular kadar olgun
olmas, akl sal iin gereklidir. Fonksiyonu
ocuklukta olanlara deil, duygunun ada
karakterine bal olmaldr. Bu yzden olgun vicdan iin
gerek yetikin ile genlik hareketleri arasnda ayrm yapmak
gereklidir. Bu olmazsa, ocuklua ait suun uygunsuz izleri
bireyi taciz edebilir. Bazen psikoterapist hizmetleri, bu
sregelen ocuksuluklar ortadan kaldrmak ve bireyi olgun
bir seviyede olgun deerleriyle ahenk iinde vicdann
yeniden ekillendirebilsin diye serbest brakmak iin talep
edilir.

irok kiinin hayatnda dini duygu nemli bir yer


igal ettiinden ve ahsi ve sosyal hareketlerle en az
da olsa ilgili olan gerek mahiyetiyle olaanst
ekilde geni bir grevi olduundan tabiidir ki, vicdan ve din
zihinlerimizde tekrar tekrar aknla sebep olacaktr. Fakat
grdmz gibi, dindar olmayan ahslar kendi canl
vicdanlarna sahip olabilirler, ve umumiyetle de olurlar. Dier
taraftan dini duygunun birok zellikleri vicdanla ilgili hibir
direkt ilikiye sahip deildir. Peresti, gven, kavray, bir
bar duygusu ve zihnin dier birok dini durumlar hibir
ekilde hibir moral yn iin iine katmaz. Bir bankann

emniyet kasasndaki hrsz alarm, karmak bir gvenlik


sisteminin sadece bir yndr. Sistem ihlal edildiinde
faaliyete geer. Vicdan da byledir, normal olarak duygu
btnl sadece
asli yapsyla birbirine uymayan
hareketlerle tehdit edildiinde alr. Alarm normal olarak
sessizdir, fakat btnln idamesi sesini verdiinde, ona
dikkat ve nem verilmeyi talep eder.

Entegrasyon Ynleri
sikolojinin akl salna asl yardm, daha az ncille
ilgili bir terim olan, fakat St.James'in 'tek bir ey
dnen' eklinde hemen hemen ayn anlama gelen
entegrasyon kavramdr. Entegrasyon ekseriyetle muhtelif
gzde yaama tekniklerinin bir rndr. Kusursuz
entegrasyon, phesiz asla kurulamaz, fakat grdmz gibi,
makul bir ekilde baarl olmas, olgun vicdann taleplerini
kabul eder. Biliriz ki, tamamen kuvvetli ideal alakalar, zihni
bir noktada toplamaya eimlidir. Fakat prensip itibariyle, en
mull olan dini alaka, btnleyici bir messir olarak hizmet
etmek iin en iyi muktedirdir.

ntegrasyon iin baka bir gzde yol, insann


uygunsuzluklardan kurtulmak iin asli teknii olan
hmordur.
Gl,
hayatndaki
nceden
kestirilemeyen, kaprisli ve uygunsuz durumlarn ounu elden
karr. Hmor, baka trl toleranssz olan bir durumu, yeni
ve idare edilir bir perspektife getirebilir, kendisine glmeyi
renen bir nrotik, kendi kendini idare etme, belki de tedavi
yolu zerinde olabilir.

rne gre humor dine tezat tekil eder. Dinin


hususiyeti
samimiyettir;
hmorunki
ise
samimiyetsizliktir. Hmor esasen der ki, evren
temelde komik olduundan, hibir ey gerekte mesele
deildir. Allah onu byle yaptysa, phesiz dalgnd. Din bir
eyin son analizde bir mana ifade ettiini syler; esasta btn
nemli eyler uygundur. Arla itilen humor sinizmdir, ve
byle olmak sfatyla ahsiyetin gerek entegrasyonuyla
uygun deildir. Komik oulculuk, bir hayat ok neeli
paralara ayrabilir. Geri muhalifi uzlatrlamaz deildir.
Din hmorun vazgetii yerde balar.

lmenin tesinde, bir ey olduu ynnde karar


vermekle de 'dini, ciddi, merhametli' olan hayatn
zne jest iin bol miktarda ak oda kalr. Dindar
olmayan iin olduu kadar, dindar ahs iin de, kinatn
dzeni hibir vesileyle her zaman ak deildir, ve kiinin
hayat niyetinin nihai istikameti madem ki sabittir, dzenin
manta smayan sonucu, onun mekanik elastikiyetsizlii,
gl iin hakl oyundur. Hmor, ahsiyeti, gerekte bir ey
ifade etmeyen btn atmalar
elden kararak,
btnletirmeye yardm eder.

tnleme tamamlanm bir hayat grn talep


etmez. Gerekte tamamlanm baarlar, bizi ii bo
ve kark halde brakr. Btnleyen ve motive eden,
sadece bitirilmemi grevlerdir. Bu gerei idrak eden
Goethe, ahsi kurtuluun daima baarma cehdinde yattnda
ve asla katksz saf ulama ve elde etmede yatmadnda, srar
etmekteydi. Faust'un Mefisto'yla bahsini hatrlayn. ayet
hayatn tahkiki seyrinde, insann epik prototipi olan Faust

tatmin edilirse, "Dur, o kadar gzelsin ki", diyecektir ve


ardndan da Mefisto onun ruhunu alacaktr. Fakat doymak
bilmez engin tecrbe ve bilgi alyla bahsi kazanan,
kurtulua eren Faust'tur. Hibir zaman tamamen bitmemi
olan dikkati elden brakmamak, gayrete yol gstermek ve
birlii korumak iin iktidaren iyidir. Bundan dolaydr ki, din,
belli bal btnleyici bir messir olarak, hak kazanr.
Kesinlikle, nk dinin baars daima tek deildir, ahsi
hayattaki onun birletirici zellii bu yzden daha byktr.
tnleme ok kere direkt, boyun emez, tayin
edilmi bir gayretle engellenir. Nancy Psikiyatri
Okulu unu not etmektedir ki, yanl bir ey
yapmaktan korunma gayreti asl eyleri yapma ansmz
artrr gzkr. Bu temayl 'tersine evrilmi tesir kanunu
diye adlandrrlar. ok zaman nce St. Paul ayn prensibi
kefetmiti; "ne zaman iyi bir ey yapacak olsam, ktnn
benimle olduunu grdm bir kanunun varln seziyorum
(Romans)." Psikoterapi der ki, gergin ahlaki mcadeleler
hepsinden ok gevemeyi gerektirir. Onlar feragati talep
ederler. Din ise, canlandrmas iin Allah'a bir ans verin,
der. Kii zorluklaryla yaamaktan el ekinceye kadar veya
kozmik perspektifte ahsi karkln kaybedinceye kadar,
ok defa geveme imkanszdr.

eveme, zellikle yirmilerin sonuyla otuzlarn


banda bireyin renmesi iin nemli bir derstir. Bu
esnada, onun asil emelleriyle kabiliyetleri arasnda
bulunan atla kefetmesi, muhtemeldir. Gen beklentilerini
mbalaa etme temaylndedir, ve ancak daha sonra
kefeder ki, dndnden daha az zekidir, daha az

kazanla, daha az poplarite ile, mit etmi olduundan daha


az ideal bir evlilikle tatmin olmak zorundadr. Bu keif ok
kez gceniklie, kusurun akliletirilmesine ve derin sknt ve
kt uyuma gtrr. Geveme ve kozmik perspektife, hayatn
ortasnda ve daha sonra kuvvetli akl sal iin hazr
olmakta ok fazla ihtiya duyulur.

artlar arasnda, zellikle tersine


evrilmi
tesir
kanununa konu, nrotik zorlamalardr. Bir nrotik, yanl
ve zararl eyler yaptn, fakat kendisine yardm
edemediini, ve kendini dzeltme konusunda sarf ettii btn
abalarn, en kt meseleler haline geldiini bilebilir. Yanl
davran iddetli sululuk hisleri meydana getirebilir, ve ok
defa da getirir. Eer ahsen dindarsa, hisseder ki, zorlamalar
toleranssz bir
gnah yk karlndadr. Zihni
karklklarla harekete getirilen impulslar, ve zaruri olan
hareketleriyle
nrotik, uurlu ekilde teessf ettii
davranlarndan dolay nasl mesul tutulabilir? Hrriyet
kullanl, ie yarar ve bilinen bir tercihler meselesi ise,
nrotik hakiki hrriyete sahip olabilir mi? Deilse, onun
gnah duygusuna hibir mnasebeti olmayan ocuksu bir
uygunsuzluk olarak yol verecek miyiz?

nanrz ki, modern din psikoterapistin bu konudaki


pozisyonuyla mutabk olacaktr, fakat bir sz ilave
etmemiz gerekir. Herhangi bir nrotik baz hususlarda
kendinde merkezlemilikte ar olan bir hayat yaar. Kendi
bireysel duygularnn ou
diergam olsa bile, onun
perianlk blgesi zihnin kendisiyle tam bir megalesini
gsterir. Nrotikliin asl mahiyeti kibirlenmeye baldr.
Katlanan kii ar hassas, gcenen, kusur bulan ise, bir

korkuya iaret ediyor olabilir ki, deerini gstermek istedii


rekabet durumlarnda avantaj gzkmeyecektir. Eer kronik
ekilde kararsz ise, itibardan drecek yanl bir ey
yapabilir korkusunu gsterir. Ar titiz ve kendini tenkit eden
biri ise, gerekte ne kadar takdire layk olduunu gstermek
iin gayret ediyor olabilir. Bylece, ksmen uuralt yoluyla
irade d ve herhangi bir direkt tarzda kontrol edilemez de
olsa, din asndan bakldnda bir ok nevroz kibir
gnahyla karktr. Dini perspektifte yer alan daha temel bir
olu olan tevazu, yardm olamaz, fakat katlanann vicdan
durumunu slah edebilir, ve bylece dolayl olarak gzde
ekilde onun akl salna tesir edebilir. Zorlamalar onu
daha iyi duruma getirdiinde bile, onlara hayatnda merkezi
nemi olan bir eyler olarak bakmaya ihtiya duyar. Cehdin
hareket noktas,
kendisiyle ilgili
atmadan kendini
dnmeyen hedeflere deiirken, nevroz asla tamamen
ortadan kaybolmasa bile, bir btn olarak hayat daha salkl
hale gelir.
rotik veya normal ahs iin entegrasyon, kendini
eletirmeyi
gerektirir. Yani,
anlay, kiinin
deerleri hakknda bir bilgi, alacak verecek hakknda
ak bir gr icap etmektedir. Psikoterapi ve din bu
noktada mutabktr. Tarihi bakmdan
kilise kendini,
cisimlendirmeye sebep olmak iin ok zel bir yardma
sahip olmutur -itirafla veya cezayla ilgili ayin sayesinde. Baz
yazarlar unu benimserler, bu vesileyle uygulamalarda dinin
geleneksel muhakemesi, sadece atmay artrabilen dini
metodun yaptndan daha iyi olan ve represyon, zihnin
blnml, ve su konularnda i gren psikiyatristin
bilgisine tamamen stn olmutur. Geri ev temizliinin bir

tedavi ekli olduunu, ve duaya refakat eden geveme ve


alma kabiliyetinin yeni bir salkl btnleyici dnme
ynnde sonulanabileceini biliyoruz. Baz yazarlar artk
psikiyatri ve danma psikolojisinin uygulamalarnda, daha
geni bir ekilde gzden geirilmi itirafla ilgili bir katarsis
(arnma) eklini dahil etmenin daha iyi olacan tartr. Kii
herhangi birine
itirafta
bulunabilir, diyorlar. Mutlak
bakmdan inan gerekli deildir.

tirafla ilgili olarak ve zihni karklk hakknda yine


sapma gstermesiyle W. James evkle unlar yazar.

tirafta bulunan iin yapmack hareketler ardr ve


realiteler balamaktadr: kii bozukluklara maddi ekil
vermektedir. Haddizatnda ondan kurtulmadysa, hi olmazsa
ar tenkiti bir kuvvet gsterisiyle onu fazla lekelemek -hi
olmazsa hakikat temelinde yaar. Anglo-sakson cemaatlerinde
itiraf pratiinin
tam olarak zayflayp zayflamadn
deerlendirmek biraz zordur.

iye Protestanlarn ayinsel itiraf uygulamasndan


vazgetiklerine gelince, aknlkla unlar yazar:

ngilizce konuan biz protestanlar, eer tek bana


Allah'a gven duyarsak, tabiatmzn genel kendine gven ve
sosyallikten uzakl iinde bunu yeterli bulur gzkrz.

phesiz laik ve dini itiraf arasnda nemli farklar


vardr. kincisinde stres darda brakc ekilde kiinin
kendi kusurlarna yneliktir. Bakalarnn kusurlar,
phesiz psikiyatrik bir mlakat esnasnda olabilecei gibi
tartlamaz. Kiiye sadece kendi gnahlarn anlatmasna izin

verilir. Bu snrlama akliletirmeleri, kibrin deimesini ve


merhametsiz ithamlar engeller. Cezayla ilgili ayini
kabul eden mmin hisseder ki, gemi tahrif edilmektedir ve
hayatn gelecek sahifelerine hibir bor aktarlmaz. Papazn
salad sulh haliyle ayrlabilecei garantisini kabul eder.
Mmin iin iin iine giren, herhangi bir psikoterapist
tarafndan kullanlandan daha byktr.
sikoterapi asndan bu uygulamada ciddi bir snrlama
yoktur. 0 atmayla ilgisi olan evresel veya ahslar
aras faktrleri kefetmek iin hibir frsat salamaz.
Gnah karan papaza itirafla ilgili olarak ayaklanan
problemlerin ayr bir tartmas iin dardaki tvbekara
yaklamas yasaklanr. lave olarak tedavi veya gerekte
saldrganlklara ve bakalarnn gnahlarna kendini borlu
olan problemin eitli ynleriyle ilgili tam bir tartmas iin
hibir frsat yoktur. Bu snr kabul eden rahipler ihtiya
duyduklarnda ve temini iin eitildiklerinde byle yardmc
konsltasyona bir kilise cemaatinin azalarnn itiraflar ncesi
veya sonras gayr resmi olarak gelmeyeceklerinden ikayet
etmektedirler.

arelerin terkibi
onu olarak nemli gerei yeniden ifadeye
teebbs ediyorum, (l) ada toplumun akl sal
iyi deildir. Her yl nfusun daha byk bir kesimi,
karanlk blgenin tesinde normallik blgesini ayran mulak
hudut izgisini aar. Normallik lkesinde gvenli bir ekilde
ikamet edenler arasnda bile ar miktarda kanlr endie,

mutsuzluk, maksat ve kafa karkl vardr. (2) Akl sal


ve daha ok fiziki saln z, bireyin
inanlarnn
mahiyetinde bulunur: dolaysz dnyasndaki evle ve sosyal
durumlarla ilgili en kk inanlar, ve iinde yaad evrenin
mahiyeti hakknda byk inanlar. (3) Birok hususlarda
psikoloji ve dinin, szlklerindeki btn farkllklara ramen,
akl rahatszlklarnn kkeni, mahiyeti ve tedavisiyle ilgili
benzer grlere sahip olduklar grlr.

nem ve teknikler farkllarken, psikoterapiyle din


arasndaki ilikiye ok defa arzu edilir durumlardan
biri olarak baklabilir. Geri farkl cinsten insanlar
kendi vicdanlarnn, duygular ve mevcut
isteklerinin
durumuna gre farkl tedavi frsatlarna eitli ekillerde
tepkide bulunurlar, fakat muhtemeldir ki, sosyal ihtiyacn
yeterli erevesine hi olmazsa temel hizmet ekli talep
edilir.

lki psikologlar tarafndan teklif edilen hizmet tipidir. Gen


ve gelien bir meslek olarak danma veya klinik
psikolojisi, kendi kendini aklama, kendini deerlendirme
ve kendini btnletirme bakmndan bireye yardm ama
edinir. Yeri geldike zihin testleri veya mesleki rehberlik
faydaldr; ok defa daha anlamla olan, bugn ynlendirici
olmayan tedavi denilen ekilden ortaya kan deerdir. Kef
edilmitir ki, uygun artlar altnda izin veren, kusur bulmayan
bir dinleyici ile yz yze gelen birey, samimi ekilde kendi
hayat durumunu kefetme istei ile, mukayeseye gelir ekilde
birka saatlik seyirle, kendi deerlerini gzden geirebilir ve
bunlar usule gre yerletirebilir, vicdann hesaba alabilir,
alacan vereceini takdir edebilir, atmalar hakknda

hkm yrtebilir, bu rnek tedavi


yardm olmadan
mmkn diye dnd durumdan ok daha iyi ekilde
hayatn btnletirir.
rensip olarak kullanmak zere eitim gren rahiplerin
veya kiliselere bal nitelikli bireylerin bu ilk ve en
basit tedavi cinsini niye kullanmadklarnn hibir
sebebi yoktur. Fakat esasen rahibin ikinci tip hizmeti
salamak iin kabiliyet ve taahhd vardr: ruhsal tavsiye ve
hayat kurallar teklif etme, veya bunlar aratrldnda dini
itiraf iin frsatlar. Teolojik hareketlerin tartlmas ve
akla kavuturulmas, baz bireyler tarafndan istenir.
Dierleri bir grup tedavisi salayan ihtiya duyulmu bir
sosyal liman kilisede bulurlar. Biliriz ki, grup faaliyetleri
zellikle nceden kendilerini arkadalarndan tecrit edilmi
hisseden bireylerde ok defa shhatli bir dnce ve hareket
btnln salar. yiyi teviin bir dereceye kadar
klten, itibar bozmaya alan teknii bir yere sahip
olmaldr, nk kiinin davrann deitirme arzusu, onu
deitirme kapasitesinde yer alan en kuvvetli tek faktrdr.
Deerlerin rd yerde veya sosyal bakmdan en arzu
edilir ve dahil edici deerlerin takviyeyi talep ettii yerde,
doru anda iyiyi tevik tesirli olabilir.

ihayette muayyen bireyler iin psikiyatrik yardm


gereklidir. Arbal bir konuma, ok, derinlik
analizi, yaplacak kritik hizmet olabilir. Bu eit
psikoterapi eklinin eitimli psikiyatristler tarafndan ayr
tutulurken konuya dahil edilmeyeceini sylemek gereksizdir.
Bu profesyonel yol rekabet ve tecrit ruhu iinde takip
edilirse, akl salnn sebebi nlenmi olacaktr. Muayyen

rneklerde ayrlmaclk bir tip hizmete muhta olan ve sadece


rakip bir
mtehasssn ellerine den bireyi ciddiyetle
tehlikeye sokabilir. Talih eseri olarak, son yllarda ortak bir
noktada birlikte alma ve dzenlemenin balanglarna
ahit olduk. Bu mit verici balanglar, tahmin ediyoruz,
ilerideki yllarda derhal olduka genileyecektir.
5. B L M

phenin mahiyeti
oethe, Dnya tarihindeki temel konunun inanla
inanszlk
arasndaki
atma
olduunu
sylemekteydi. Bazen itikadn bazen de phenin
hakim olduu devirler yaand. amz, biliyoruz ki, phe ve
inkar devridir.

u tarihi genelleme, ancak gbela sorguya ekilebilir.


Geri psikolojik adan byle bir genel ifade daha
fazlasn ima edebilir. Ve telkin edebilir ki, bugn
hayattaki birok fani, itikadn zeval bulan ban pasif bir
ekilde gzlyor, ve tarihin siyah mermerden bu phe
dnemini ortadan kaldrmak iin
isimsiz bir felaket
bekliyorlar. Meselenin psikolojik hakikati udur, inan ve
inanszlk arasndaki atma, herhangi bir dnemdeki akln
ortak, kafi bir durumudur. atmann tekrar, bir dnemde
dierinden daha byk olabilir, fakat temelde atma, bizzat
ahsiyetin eni ve nem bakmndan farkllam olmas gibi,
form ve fonksiyon bakmndan bireyseldir.

nancn mahiyeti bizi sonraki blmde ilgilendirecektir.


Burada sadece unu ortaya koymak istiyoruz ki, inan
eidi duygu
objesinin mevcudiyetiyle ilgili olarak
hissettiimiz tasdik ve teyittir. Herhangi bir eit olumlu
duygu, kanlmaz surette bir inan eidini icap ettirir, ve
byle bir inan beraberinde daima hareketi de getirir, nk
inandmz yapmaya meylederiz. Bunun gibi olumsuz
duygular, umumiyetle kendilerinin reddedilmi objelerinin
varlndaki bir inanc iin iine katar. Geri bu kuraln
istisnalar vardr. Uluhiyete inanmayan ve kavram ret eden
ateist durumunda olduu gibi.

nancn duygularla ilgili olmas bir yana, eya hakknda


bir eit ilkel safdillik vardr, ve bunun en aikar,
kendisine anlatlan hemen hemen hereye inanan kk
ocukta grlr. ittii ilk szlere gvenmeyi renen ocua
gre, anlad btn kelimeler, hi olmazsa bir mddet iin
gerekler kadar dorudur. Ayn peynirden yaplm, olduunu,
Allah'n bir ay veya sakall bir adam olduunu iitecek olsa,
geici olarak ikna olacaktr ve kendisine sylenene
inanacaktr. ocuun zihni bylece, kelimelerin ve gereklerin
ayn olmadklar hakikatini kefetmeden nce, birok zel
inanlarla doldurulur. Yetikinler arasnda
'szel
gerekilie olan ayn temaylle karlalr; geri azalm
bir derecede ve sadece tecrbenin snrl olduu blgelerde,
veya konuann prestijinin hemen hemen hipnotik riayeti,
hrmeti
uyandrd
yerlerde. Diyebiliriz ki, szel
gerekilik, alaka sadece zayf tecrbeyle veya konuana
doru hudutlu telkine gelirlikle, tesire kolay kaplma ile
kazanldnda etkilidir. Bu durumlar zellikle ocuklukta

grlr ve ilkel safdillie dayanan inancn inanszlk veya


pheye takaddm ettii sonucunu karabiliriz.

nanszlk, olumsuz ve reddeden bir tepki veya tutumdur.


Normal olarak tecrbe hasselere veya kelimeler halinde
sunulana inanmak iin balang impulsuna kar harekette
bulunduktan sonra inanszlk ortaya kar.

nanszlk gibi phe de teknik bakmdan zihni hayatn


ikincil bir durumudur. stikrarsz veya mtereddit bir
tepkidir. nceki inanla delilin veya bir inancn dieriyle
olan
arpmasyla ortaya kan tepkidir. Aktr ki,
inanszlk nispeten pheden daha nihai tek bir ey dnme
halidir. phe henz balamakta olan inanszl gsterdii
ve ayn psikolojik kaynaklardan kt iin zihnin bu iki
durumunu birlikte ele almakta hakl olacaz. Dikkatlerimizi
phe konusuna bu mnasebetle ynlendireceiz.
eri ilkel safdillik aslidir, phe de tali, fakat
birincisi ister istemez ikincisine yol verir. lk
ocuklukta bile inanlar, tahkik edilmeden nce
gbela tekil edilirler. Yetikin asndan, phelenmek iin
balang inanla sebeplerin gereki olmas farkllk
getirmez; ocua gre bir ikilem ve atma vardr.
yandaki bir ocuk, aadaki ekilde ifade ettii bir
problemle aknla uramtr: "Yukarya gitmi olsam,
Allah gitmemi olmam yapabilir miydi?" Bu ocuk Allah'n
hereye kadir oluuna dair sylenen vasflaryla fiziki olaylarn
sert realitesi arasndaki arpmay hissetmeye henz yeni
balyordu. Destekli phelerde sonulanmadan pheyle ilgili
bu eit balang canlandrclar yllarca nce vard.
Kendinde merkezlemi bir duaya tepki olarak penilerin

(kk para) cennetten uzaa dmediinde veya


uygunluunun doruluunu tespit edecekleri bir zamanda
mucizelerin inkar edildii bir dnemde veya teolojik fikirlerin
dier bir ekilde tecrbeyi gelitirerek dezavantajlar
bakmndan denendiinde kaderci atmalarn meydana
geldii dnem,
sk ekilde karlalan pberte ncesi
dnemdir. Eski zaman teolojisinin donuk hayaletleri ve daha
mbalaal ncil hikayeleri, bu eit pheleri kanlmaz
surette hazrlar. Sadece tecrbe bakmndan gnden gne
artla mucize ve teolojisini gzden geirirken kendisine
yardm edilen
ocuk, phe
dalgalarndan kap
kurtulabilirdi. Anlalr ekilde veli ve kilise okulu, inan ve
tecrbenin birbirini takip eden arpmalar zerinde ocua
yardm ederken ve yine olgun olmayan imajlar ve alakalarla
olan durumdan daha ok hayata olumlu bir tutumla dini
aynlatrmada ocua yardm ederken daha iyi bir grev
yapmal. Geri yeni kefedilmekte olan hakikatin nceden
kabul edilmi inanla arpt hissedildiinde, kesin zaman
dardaki kiinin tarayp tarayamayaca sorulabilir. Bir
mesele de udur, veli hangi inancn ocuk iin liman
olduunu tam olarak anlatamaz, ve hemen hemen phesiz
velinin retmeye teebbs ettii konuda genlie ait bir
tahrif olacaktr. Bu yzden tecrbenin duyguyla btnlemesi
sadece kk bir
blgede yetikinlerin vaktinde
mdahalesiyle karlanabilir. Batanbaa btn hayat boyunca
sren bu entegrasyon, ahsi bir aratrmadr. Dncede hayli
ilerlemi ve tamamen olgun zme ulam en akll
ahslar bile iyi denk edilmemi bir paket gibi, onu bir
dierine boaltmaz, geemez. Karakter bakmndan ikinci
elden bir entegrasyon emasyla tamamlanmak zere kt
haller, tecrbe ve emeller daha ok bireyseldir .

inden daha yksek eitime dnen byk insan


kitleleri, ona ortaya kmas gereken daha byk bir
mulaklk olarak bakarlar. Daha yksek eitim
tarafndan aldatlmaktan kanmak eklinde retilen birinci
dersi rendiler. Birinci ders, ounun daima rendii her
eydir.

erhangi
bir
phenin
meruluu
veya
gayrmeruluu stnde durmak psikologun grevi
deildir. Onun grevi sadece, evrensel ve akl
hayatnn gerekli bir paras olarak bulduu oluumu
aklamaktan ibarettir. Psikolog, eer her bir ahs phe
oluumunu anladysa, inan veya inanszlk iin kendi
zeminlerinin ikna kuvveti, ilzam, iskatna tayin etmek iin
daha iyi bir pozisyonda olacaktr grn benimser. Geri
her bir birey kendi tarihine, modeline, phe ve korkular
derecesine sahiptir, fakat zellikle ortak gzken muayyen
phe tarzlar vardr. Ayrmn yapacamz tarzlar, sanrz, en
sk karlalanlardr. Herhangi bir kiinin bu tarz eitli
pheleri barndrabildiini sylemek gereksizdir.

Esasen Reaktif ve Menfi olan pheler


irincisi, militan ateizmin arkasnda yatan gayret
aklanmaya muhtatr. Serbest dnceli, hamiyetli,
gayretli bir havari hakknda denilmekteydi ki,
Allah'a hi inanmamakta ve ibadet etmemekteydi. Bir bakas
hakknda da, "ncilde bulunmayan herhangi
bir eye
inanmazd." Byle iddetli olan bir negativizm, heyecan
bakmndan
ar ynlenmitir. Yannda patlayan
bir
mermiyle krleen ve sakatlanan ve asl dua hareketinde

bulunan askerin vakasnda olduu gibi, baz rneklerde bir


travma tarihi izebiliriz. Dierleri daha nce sahip olduklar
byle bir dini duyguyu birletirmek iin fazla datc
trajedileri bilmekteydiler. iddetli bir ok, olumlu bir tutumu
olumsuz bir tutuma deitirebilir.
ier reaktivite olaylarnda bilinaltyla ilgili zihin
hayat kati gzkr. Freud'un dedii gibi, eer dini
duygu temelde kiinin fiziksel babasna tutumunun
bir yaygnlamas ise, dine dair bir dmanlkta frsat
dtke yanstlmak
zere babasna doru bastrlm
dmanlk beklemeliyiz. Garip gzkr ki, Freud Allah'a
olan inancn bir bamllk projeksiyonu ve babasyla ilgili
olan sevgi olduunu srar ettii zaman, erkek veliyle olan zt
kutupluluk veya dmanlk
projeksiyonu olarak ina
edilebilen ateizmin aynen alnmas gereini grmemezlie
gelir. Muhtemelen en hakiki ifade u olacaktr. Ara sra muhtemelen sk deil- hem inan hem de phe uuraltnda
kiinin velisine olan tutumlarn yanstabilir.

ilitan ateizm ile pozitif din arasndaki ince iliki,


bazen yle ispat edilmektedir. "Ateizm doru
anlaldnda" diyor Spengler, "dini imkanlarn
tketmi olan bir ruhuluun kanlmaz ifadesidir. Ve reel
dindarlk iin canl bir arzuyla tamamen uygundur. 0 hususta
deimezce gitmi olan ayn ekilde hatrlatacak olan
Romantizme benzer. Byle
iddetle dine kar tepki
gstererek, gerekte ateli bir ateist dini hayat tarzna derin
bir alakay farknda olmadan aa vurur. "Reaksiyon tekili"
sert itirazlarla
gerek
alakalarn
gizleyen insanlara
uygulanmak zere psikologlarn kulland bir terimdir. Hatta

hrsl ve kavgac olmayan ateistler bazan kendilerini esasl


ekilde -geri sosyal adetlere bal olmayan tarzda hayata
ynelilerinde dindar olarak ele verir. Zamannda bir ateist
olarak grlen P.G. Ingersoll, unlar yazmaktayd:
Dnyay yldz geitlerinde muhafaza eden
Byk Kiliseye aidim; her rk ve lkenin byk ve iyisini talep
eden her inanta altn tanelerini neeyle bulan ve her ruhta
iyinin tohumlarn k ve sevgiyle istila eden o byk
kiliseye.
iberalse, byle bir konuma phesiz dinidir. Bu
yzden ateizm her zaman dinin antitezi deildir,
zellikle dine dair olup biten hal ve hareketlerde derin
alakay aa vurursa. Baka bir sebepten deil, genel olarak
tasvip edilmi bir Allah tanmna inanmadklarndan dolay
insanlar sk sk ateist diye adlandrlrlar, ve ok defa
kendilerine de bu ad verirler.

amanmzda zihnin en ortak durumlarndan biri,


bireylerin, insanlarn zihinlerinin serbest egzersizine
engel olmasn diye, fakat ayn zamanda ok defa en
yksek etik hareketlerin standartlarn muhafazaya ve belli
belirsiz bu standartlarn
hrmet anlarna mnasebet
kurabilmesine ve onlarn ara sra tecrbe edinmelerine, phe
ve meraka dmelerine engel olmasn diye, resmi dine kar
tepki gsterdikleri "dini agnostisizm"dir. Not edilecek husus
udur,
bir
fikrin entellektel
kleliine kar tepki
gsterirken, ok kez
sonu veren negativizm, temel
deerlerden ok spesifik muhtevaya ait olur.

phesiz reaktif pheciler saf phecilerdir ve onlarn


phe kklerinin, inanszlklarnn meruluu veya gayr
meruluu ile yapacak bir ey yoktur. Fakat temelde
sadece birka ateist diye adlandrlanlar deil, ayn zamanda
birok agnostik, hmanist, ve rahiplere kar olanlarn btn
konu hakknda pheli
bir ekilde derin
bir alaka
gsterdiklerine aklda yer vermek doru olur.
Kendine Alaka Duymann ihlalleriyle ilgili pheler
u konuya muhtelif vesilelerle dikkati ektiimiz
iin, kendine alaka duymann ihlallerinden ortaya
kan ikinci bir phe tarzndan sz etmeden
geemiyoruz. Grdmz gibi, dini gelimenin egosantrik
olan balang safhas, bir eit ilkel kabalkla snrldr.
Dualaryla dolayl yoldan ve tatmin edici ekilde olmayan
tarzda
ibadet ederek ahsi avantajn
bulan ocuk,
kavramlarn karabilir ve derhal ve btn dini yalvarlar
iin onlar tketir. Bazen bu hareket iddetli ahsi ihtiyala
birlikte akla sadece hayatta daha sonra gelir. "Dua kurunlar
durdurmaz" sz, birok terhis olmu askerin tekrarlad sz
idi; Onlar hem dindar hem de imansz delip geer." Kendi
avantajnda merkezleen bir itikat kmeye mahkumdur.
Hibir ekilde katlanmamak zere, ahsi meraknn tesinde
yaylan bir evreni tasavvur etmek gerekir
ve kendisi
tarafndan yorumland ekilde bireyin vastasz alakasnn
stne kan deerlere demir atlr.

Organize Dinin hmalleri


ugnlerde ve zellikle daha gen insanlar arasnda
ortak olan, kurumsal dindeki grlebilir riyakarlk
ve baarszlkla ortaya kan phedir. Bazlar zeka
iin itici gzken doktrinleri veya uygulamalar darda
tutarlar. Ve dinde sadece dncenin serbest egzersizini
snrlamak zere hazrlanm bir dizi tereddtleri grrler. Bir
asker kendisini Kuds' ziyareti esnasnda isyankar buldu, ve
Kutsal Kabir Kilisesinden satn alnm tespihlerin takdisi
iin alnan giri cretleriyle, satclarn gz doymaz ekilde
posta kartlar ve hatra nevinden eyalar grltyle satmaya
altklar yerin karsndaki istasyonlarn ticarilemesiyle
lgna dnd. Yirmi asr mevcudiyetinden sonra Hristiyan
kilisesindeki terbiyesizlikler, istismar, para dei tokuu
balanamaz gzkmekteydi. Organize olmu dinin tarihinde
geriye doru iz sren dier phecilerin, zulmn, eziciliin,
hilekarln kaytlarnda, kendi kilise itikatlarna kar gelen
kimselerin yaklmasnda, Yahudilerin ikence edilmesinde,
Mormonlarn takip edilmesinde, Katoliklerin din sebebiyle
ikenceye uramalarnda, kafirlerin katliamnda tyleri
rperdi. pheci soruyor, byk dnya dinleri, yerde
srnen batl itikatlar, yabanc dmanl veya korkusu,
kanibalizm, kafa avcln tevik eden airet inanlarnn
tesinde gerekte ilerleme kaydetti mi? Bu dehet ve korku
tarihine dikkati toplayan kiiye gre, din ad altnda yaplan
arlklar, belki serbest braklan hislerin saf younluu
yznden inanmayanlarn muktedir olduu ktl geecek
gzkr. Organize dinin cemaatleri iinde mutaassp ve
merhametsizler vardr, onlarn dnda birok dnceli ve
kendini am olup bu konularda dnmeyenler olduu gibi.

Eer kurumsal dinin taraftarlar ve liderleri imtihan


kazanmazlarsa, niin kii onlarn takip etmeyi itiraf ettikleri
hayat tarznn geerliliinden phe etmeyecektir?

nsann Tasavvurunda Allah


manistler zellikle Allah kavramnn, insann
durumuna gre deitiinin kefi karsnda alt st
oldular. Perspektifi iinde din tarihine bakan kii,
balangta ne kadar ok tanr bulunduunu not eder. Tek
Tanrclk daha sonra gelmektedir. Orijinal olarak tanrlar
mahiyet bakmndan snrl, ve hal ve hareket bakmndan da
kaprisliydi. Yahova, aksine stn ve deimez idi. lk tanrlar
esasen tabiat ile bir halde olmak zorunda idi, fakat sonra
bireysellii mkafatlandran ahslarla ilgili bir Allah geldi.
nsan iin farksz olan daha nceki tanrlar uzaklarda, tahtta
oturmaktaydlar, fakat derin ahlaki alakann sakini olan bir
Allah tarafndan yerlerinden edildiler. nsan gittike artan bir
ekilde kendisinin farkna vardka, Allah insana daha yakn
gelmeye balad. nanszlk iin byle bir relativizm ilikisi,
kafi derecede dzdr.

llah'n olduunu sylemek demek,


olduunu
dnmeye ihtiya duyduumuzdan fazla herhangi
bir ey demek deildir, ve bu ihtiya hi bir anlamda
onu tatmin edenin varlna bir garanti dahildir. Bu yzden
muhakeme ile dnyann byk dinleri teoloji deil fakat
psikolojidir. Allah'n sfatlarna deil, fakat insann icat edici
melekesine ehadet eder. Allah gerek bir varlk deildir, 0
insann tasavvurudur.

nsann kefedici melekesinin onun dini fikirlerine girmesi,


hi bir psikologun aratramayaca bir hakikattir.
Projeksiyon, zellikle bilginin kesinliinin eksikliini
duyarken en ortak ve kurnaz zihni oyunlardan biridir. Dini
dncede projeksiyonun varlnn Allah'n mevcudiyeti
hipotezini hkmsz
klp klmad,
farkl insanlar
tarafndan farkl ekillerde vazedilecek olan bir meseledir.
Hmanist u sonuca varacaktr. nsann ilahi objelere olan
fantezisinin projeksiyonu sonrakinin hayal, vehim olduunu
ispatlar. Dindar ahs diyecektir ki, uluhiyetin mahiyetini
kavramak iin bizim topal ve hayalperest gayretlerimiz,
O'nun varln hkmsz klmaz. Hint Kutsal Kitab
Bagavad Gita, bu ikinci gr ifade eder:
Bazlar beni kendileriyle bir veya ayr grr
Bazlar da sadece milyonlarca yzm olan
Saysz tanrlara ba eer.

Dini Tetkikin Tekvin ile ilgili pheleri


rtk psikologlarn zel alakas olan ilgili phe
tarzna geliyoruz. Balangc ilk ksmdaki gzden
geirilmi gereklerden alr. Orada rendik ki, dini
abalar ok kez bedeni arzulardan, entellektel kapasitemizin
ls dnda mana peinde komamzda ve muhafaza
edilecek deerlerin itiyaknda kklerini bulur. Sonra sadece
zel arzu veya i zorlamalar tatmin etmek iin ekil verilen
egomorfik yapdaki uydurulmu inanlarla zlemlerimizi
rasyonalize etmez miyiz? Korku motivinin asl nemi, bizi
endieye kar koruyacak bir Allah icat ettiimize iaret
etmez mi? Ve eer hayat veya toplum bizden bir ok

feragatler isterse, mevcut ihtiyalarmz telafi edecek bir


hayat sonras icat etmek zere mtevazi olmaz myz?
u phe tarz zellikle psikoloji alanmzda ortaktr .
Aydnlatlm hibir ahs, arzularyla, hayalleriyle,
salg bezleriyle aldatlmak istemez. Gnlk hayattaki
kendini aldatmalarn ak varl, ve fazlasyla kendinde
merkezilemi dinde arzudan doan fikir ve ucuz
akliletirmenin korku ve tehlikelerine kar kiiyi nbette
tutar. Bu konuyu renen kiide (imdiye kadar kim
renmedi?) orijinini engellemelere, korkuya, mizaca ve
kltrel telkinlere borlu olan pheli inanlar geliir.

sikolog her kalba


giren akliletirme kavramn
getirirken, -veya daha ok manasn, hakikat ve
yeterli sebep iin aratrmadan grnte uygun fakat
hakikatte uygunsuz hakl karc sebebe deitirmek zeremuayyen ikazlarn sonulanmas, psikologun kendisine
baldr. Akliletirmenin orijinal anlamn tersine evirirken
istemeyerek imada bulunmaktadr ki, hilesiz hakiki sebep
olarak
byle hibir ey yoktur. Her inancn akld
kuvvetlerin bir rn olduunu ima etmektedir. Bir kere kii
akliletirmenin manasn kavrad m, artk mnakaada
kullanlmas byleyici ekilde kolaydr. Muhaliflerin
tartmalarn hibir ekilde aklamaya ihtiya duymazsnz.
htiya duyduunuz, sadece kanaatlerinin hissi zeminleri
olduunu tasavvur
ettiinizi ve akliletirmeler olarak
muhalifinizin btn sebeplerini bertaraf etmeyi ifade etmektir.

yk ihtiyatla kullanlmadka akliletirdiiniz yk


bir bumerang haline gelir. Mesela ateizm
tartmamzda grdk ki, ok defa emosyonel

bakmdan Allahn varln reddetmek iin belirli bir ihtiya


vardr. Bu yzden ateist inanan kiiye Sen byle yaparken,
sadece ahsi bir tatmin bulduun iin Allaha inanyorsun
derse, mmin eit derecede hakllkla, ya senin durumun
nasl? diye karlk verebilir. Sathi psikoloji bilgisi olan
kaytsz bir gen, ithamla bir keresinde Bapiskopos Kilisesine
saldrr. Sadece inandna inanyorsun, nk ilk eitimin
dolaysyla. Bapiskopos derhal ona cevap gnderir. Sadece
ilk eitimim dolaysyla inandm eye inandma
inanyorsun, ilk eitimin dolaysyla. Bylece bumerang geri
dner. Kiinin zemininin, inanc iin sebep olabilecei
sylenirse, bu inanszl iin de sebep olarak sylenebilir.Ve
tartma bu ekilde ilerleme kaydetmez.
asit gerek udur, orijinler bir inancn geerli olup
olmad hakknda hibir ey syleyemez. Ne imdi
var olduu ekilde orijinler olan inanc karakterize
edebilir, ne de bir hayatn mevcut idare usullerinde bir ksmn
aklayabilir. Tandm en iyi mzisyenlerden biri, orijinle
ilgili olarak mesleinin sahibi oldu, hi olmazsa ksmen,
nk
o
ocukluunda
ton
kusurluluuna
sahip
gzktnden dolay azarlanmt. Psikolojik dille
sylendiinde, o bu kusuru ar telafi etti. Fakat ayn
hadisenin mevcut yapsyla ya hayatn absorbe eden alakann
dinamikleriyle yapacak bir eyi kesinlikle yok. Daha nceki
blmde iyi tekil edildiinde olgun dini duygunun kendi
dorultusunda itici g gelitiren, aksiyonu motive eden,
karakteri ekillendiren, ve inan ve hareketlerin alt sistemlerini
dzenleyen gereinden bahsettik. Dini duygunun ileyiiyle
ilgili fonksiyonel otonomiye atfta bulunan bu gr, duyguyu
destekleme ve onun deerini lmek zere gleri her zaman

iin bir duyunun ocuksu kklerinin saladn yanllkla


benimseyen grn tamamen kartdr.
elagatinin kekemelik temaylne bir telafi olarak
hizmet etmesi sebebiyle Demostenin belagati
aleyhinde
syleyecek
olduumuz
orijinle
deerlendirmelerimizi lmekteyiz. Schuman'n mziini,
onun psikozlaryla
bitiik olmas sebebiyle kymetten
drebilirdik. Kant'n felsefesinin rasyonalizmi, halsizlikten
eken gs sebebiyle meydana gelen hipokondriyaka kar
itirazn balangta sunulmas yznden, geersiz olacakt.
Longfellow'un hayata mfik bak Viktoryal rahat varln
rasyonalize
etmeye
hizmet
ettiinden itibardan
drlebilirdi. Quakerizm, rehberliin i sesiyle deersiz
olacakt,
nk kurucusu
George Fox iddetli
halsinasyonlara katlanmaktayd. St. Paul'un am yolunda
grd hayalin hi bir nemi olmayacakt, nk sara
karakterinde
olabilirdi.
Ve bir ok psikologun ahsi
intibakszlklar sebebiyle ilimlerinin sahibi olmalar gerei,
psikolojiyi deersiz yapacaktr.

ahsi motivasyonda vcuda gelen daha yksek zihni


operasyonlarn bu yzden rasyonalizasyonlar olduu
hakkndaki yanl gre, mantklar tarafndan 'genetik
hatalar' denir ve onlara gvenilmez. Dier phe tarzlarna
benzemeyerek, esasen gayr merudur ve herhangi bir din
tartmasnda bir ksmna bile izin verilemez.

lmi

phe

rtk
ilim adamnn
profesyonel dnme
alkanlklarndan ortaya kan daha etkileyici bir
phe
tarzna
geliyoruz.
phe
onun
uzmanlklarndan biridir ve muhtemel olduu kadar deilse
de onun din hakkndaki grne etki eder. Bugnlerde ilgi
duyan bir ahsa "Onun dini nedir?" diye sorulduunda, cevap
yle olabilir. "Niye, onun herhangi bir dini yok, o bir
entellektel." Geri halkn ounluu ilim adam veya
entellektel deildir, fakat ilmin prestiji byktr ve etkisi
sratle yaylyor, evrensel
eitim yoluyla, ilmi dnce
alkanlklar -tedrici ve bir btn olarak batan baa btn
nfusa yaylyor.

lim ve din hareketini tartmak, grevimiz iinde olmayp,


dnme tarzlarndaki karakteristik farklar iin psikolojik
sebepleri aydnlatmak, grevimizin bir ksmdr. Saylar
mminlerden daha az olmayan ilmi pheciler, Fromm'un
oryantasyon ve ballk atlar dedii dnceleri iin
sadece muayyen canl rehber duygularn seyrinde gelien,
insan bireyleridir.

lmi dnce tarz, kkleri derinde olan duygularla ahenkli


olup derinden kklemi alkanlklarla snrldr. Bunlar
arasnda bata gelen, ilim adamnn rutiniyle empoze
edilen alakann snrdr. Saat be saat, gn be gn dikkati
belki eliin gerilme direnci, ocuun renme kabiliyeti,
karbon halkasnn zellikleri gibi tabiatn snrl ve kabul
edilir
blmlerinde tutulur. Mikrokosmosu kendine
perinlemesi ve makrokosmosu ayr tutmasyla ulat detayl

keiflerinden mkafatlar gelir. Mikrokosmos iinde adet


olduu gibi bilmiyorum demeyi, makrokosmosu pheyle
karlamaktan kolay bulur. Bo saatlerinde gnn talepleri
yle titizdir ki, onun bala, sanata, arkadalarna, ailesine
dnmeyi tercih etmesine mukabil makrokosmosun entellektel
bilmecelerine ynelmesi ihtimal ddr.

lim adamnn merak, mesleki alkanlklaryla snrl


olmakla kalmaz, ayn zamanda hakikati kefetmek iin
az miktarda kabul edilir tekniklere gvenecektir. Onun
teknik taleplerinden biri udur, kulland herhangi bir
alma hipotezi elindeki ile sk bir ekilde ilgili olmaldr.
Allah'n varl gibi uzak bir hipotez, karbon halkalarnn
veya renme erilerinin zelliklerini izerken zellikle
yardmc deildir. Gemile uluhiyete snr koyan bir kavram,
ilmi tahkikat serbest brakmak iin bir engel olmakta idi.
Aratrcnn kendisini iinden ayr tutmas, bir baka teknik
talep olmaktadr. 0bjektivitesini hipotezi iin ok fazla
dneceinden baarsz olacaktr. ahsi alakann ilme
mnasebetsiz ekilde araya girmesiyle, felaketi heceledii
hissedilir. ahsi faktr olmayan dinin hibir ekilde hibir
ey olmadn kabul eder. lim adam onu kklemi
alkanln bir ihlali olarak grr ve durumu tatsz bulur.
eri bir baka alkanlk kendini teyit eder. lim adam
kabul edilir operasyonlar kullanan bireyler tarafndan
tahkik edilemedike, ifadeleri kabul etmez. Geri
St. Theresa lemeyi grm olduuna emindi, fakat onun
ehadeti Trinitiynin varlna delil olamaz. Btn alarn
btn mistiklerinin Allah duygusu, Allah'n mevcudiyetinin
bir garantisi olduunu gstermez. Naturalistik adan

insanolunun niin itikad olaca kolayca anlalr, nk


dini zorlama biyolojik bakmdan hayatta kalma deerine
sahip
ve
evremizi
birletirmek
iin
kendisiyle
uraabileceimiz ilkel bir temayl yanstr. "Bu yzden
dini duygu, sadece organizmalarn durumlara grnle ilgili
bir tarzda tepki gstermek zere temel bir temaylnn en
yksek noktasdr. Fakat haddizatnda grnle ilgili
zorlama, objektif hibir eyin garantisi deildir.
isiplinli, akll, sk alan bir birey olarak ilim
adamnn etik bir ahs olmas muhtemeldir.
Kendisinde moraliteyi grerek, dinin sosyal anlamda
iyi yaama iin elzem olmad sonucuna varr. Eitimden,
daha yksek yaama standartlarndan, tam istihdamdan ve
rasyonel sosyal organizasyondan ba verip giden bar ve
mutlulua inanan ilim adamnn kendi sosyal itikad vardr.
Byle ilerlemelerle insan ancak daha fazla mafiret iin
talepte bulunabilir. lim adamna eer, onun etik gayelerinin
Yahudi-Hristiyan geleneinden km olduu hatrlatlrsa,
gelecekte bir dereceye kadar ilimden karlan ampirik
teyitlerin ayrca tabiatst teyitlerin taahhd altna girmeden
iyi hayat emretmekte yeterli olaca cevabn verir. u ana
kadar deer ile deersizlik arasnda ayrm yapmak iin ilmi
tekniklerin insan muktedir klacak hibir eyi vermedii
hatrlatldnda, omuz silkebilir ve u cevab verebilir.
"Olduka fazla deer verdiim eylerin ounu anlamay asla
beklemiyorum. Gnein batnn, bir senfoninin, muayyen
kimselere olan sevgimin verdii heyecan. Fakat geerli
olarak kabul edemeyeceim bir tip delile dayanan aklamalar
kabul etmekten ok anlamaktaki baarszlm kabul etmeyi
tercih ederim."

lim adamnn dnce alkanlnn ok parlak ekilde


verimli olduu ispatland, yle fazla ki, ilmin keiflerine
tam uyabilirlii muhafaza etmeyen bir itikat sistemi,
kendisini imdi savunma iersinde bulur ve bundan sonra da
bulacaktr. Geri olgun dindar dnre gre, ilmi dnce
ats tamamen gvenilir olsa da, snrl gzkr. Ve una
iaret eder, her ahs hayatn ilminkilerden ok daha az
muayyen ihtimaller zerine ina etmeye zorlanr. Moral ve
politik taahhtler, u ya da bu maksadn teyidi, nefrete
sevginin stnl nihayette hibir ilmi zeminde kalmaz.
Dini at asndan ilim adam, hayatnn kalanyla mesleki
dncelerini koordine etmekte iktidarsz ve dank yaayan
bir varlk olarak gzkr. Snrl alkanlklar uzun kullanlar
yoluyla denenmitir ve hassasiyetlerine mani olur. Altm
yandayken Darwin,
ekspir'den daha fazla zevk
alamadndan ikayet etmekteydi, nk zihni realiteyi
snrl, tahkik edilir, tek yzl olarak idrak etmek zere
fazlasyla disipline olmutu. Din taraftar unu dnr, eer
ilmi disiplin hayat zerinde hakimiyetini kurarsa, ahsiyetin
entegrasyonu engellenir. Bu ilham ilgi ekicidir, nk ilim
adamna gre, durum bunun tam tersidir. Ona gre dini
inanlarn koruyanlarn bunu sadece itikatlarn bir blmde,
fakat ilimlerini bir baka blmde tutmalar sebebiyle
yaptklar sylenir. Bu duruma katlanan aslnda onlarn
zihinsel btnlkleridir. Fakat din taraftar, aratrmasnn
ilim adamnnkinden grevi bakmndan ok daha mull
olduunu ve ilmi agnostiin evrene dair bir sreklilik
duygusu salayamayacan, fakat eksikliini duyacan
tartrken, hala srarldr. lim adam u noktada srar eder,
gzlem ve anlayn ister istemez heyecanla ilgili ve ahsi
olmadklarnda daha fazla kesinlik kazandklar daima

hakikat mdr? Kii hrmetle alc olduunda bir btn


olarak evrendeki ahengi idrak etmeye daha muktedir deil
midir? Heyecan bir yardm olabilir, ve sadece keif iin bir
engel deildir. Fenomenin tamamen dnda ayakta durmak,
onu iine girildiinde olduundan daha az iyi anlamak
demektir.
eerlerin, ilmi dnce ats iine karmamas
hakikati, u anda mull aknla sebep oluyor.
Tabii ilimlerin rnleri, mesela dikkate layk surette
atom enerjisinin aa kmas, ilim adam dahil herkese
farkna vardrd ki, normal prensiplere
uyulmadan bu
rnlerin kullanlmas, insanl felakete gtrebilir. lmi
hakikatlerin devale edilmesi gerei, bir korku olarak ortaya
kar.

aret edildii gibi, ilim adamlarnn kendileri ister istemez


iyi niyetli kimselerdir, fakat onlarn iyi niyetleri teknik
faaliyetlerinden ayr tutulmu gzkr. Kefettikleri
gerekleri, ve koruduklar deerleri kucaklayc bir sistemde
bir araya getirebilirler mi, dini olana meyledecek olan daha
mull bir referans atsn ina etmeye zorlanmazlar m?
onuta, birok dini zihniyete gre onlarn kendi
dnce
alkanlklaryla
ilim adamnnkiler,
farkllklara ramen bir benzerlie sahip gzkr. Her
bir zihin tipi yaayarak test edilmesi gereken hipotezleri hasl
eder. Yeterli ekilde tahkik edilmezlerse, hipotezler terk
edileceklerdir. Buradaki farkllk herhangi bir dini itikat
sisteminin ok fazla test edilmeye sahip olmas gereinde
yatar. lmin hipotezleri ister istemez snrl olaylarn baarl
tahminleriyle dorulanr. Halbuki itikat bir moral, estetik, ve

kozmolojik dzen iinde meydana gelen somut olaylarn


hepsini yerletirmelidir. lmin darda tutmaya alt
ahsi faktre sekin bir yer tayin etmelidir, ve onu teolojiyle
bir ahenk iinde ste koymaldr. Piramit daha yksektir;
germe daha byktr; uygulanan test kanlmaz surette daha
az iddetli olacaktr ve nemli derecede farkl tiptedir.
Mukayese edersek, ilmin tahkikleri ak ve kolaydr. Yeterlik
iin tercihte kesinlii seer. Din asla vakasnda kesinlie
gvenmeye cret etmez, fakat sadece yeterlik alan iinde
makul kesinlii bulma gayretinin meruluuna gvenir.
adece dnce alkanlklar, ihtimaller ve taleplerin
ilmi ve dini atya uygunluu nemli derecede
farkllamakla kalmaz,
fakat ayn zamanda
uzlatrlamaz gzkrler. lmi tarzda hareket ederken bir ilim
adamnn tuttuu yoldaki aksiyomlarn, dini ekilde hareket
ederken bir ahsn tuttuu yoldaki aksiyomlarla aralar
aktr. Aksiyomla, hareket halindeki dncenin seyrine
ekil ve akkanlk vermek iin mnakaasz kabul edilen asli
bir teklifi kastediyoruz. Geri hi kimse zamann tek ve ayn
annda zt aksiyomlar hatra getirip arlayamaz, fakat
aksiyomlar arasndaki eliiklik fazlasyla ortaktr. Bir k
gecesinde dama tahtasn karrz. Dama oynayacak myz,
yoksa verecek miyiz? ki oyundaki aksiyomlar farkldr.
Veya oyun katlar karrz. Pokerimiz doru mu yoksa
kt ikili mi olacak? yle ya da byle bir dizi aksiyom
kabul edilmelidir. USA'dan ngiltereye seyahat ederiz, ve
monitrmz ve trafik aksiyomlarmz uygun ekilde
deitiririz. Aka aksiyomlarmz sk mantk blmleri
iersinde muhafazaya alknz.

lmi
faaliyet iinde, kesin
bir aksiyom
dizisi
benimsenmelidir. lk ve
en
bata bu aksiyomlar
determinizm prensibini ierirler. dantik tarihleriyle idantik
olaylar, idantik geleceklere sahip olacaklardr. Bu noktada
Allah'n hibir mdahalesi olamaz. Geri kanunlar g
vaziyetten kurtarmak iin mevcut kapasitemizin tesinde
olabilir, yine de determinizmle ilgili bu aksiyomlar, daima
kabul edilmelidir. Baka trl ilmin oyunu, imdi kavranld
gibi, oynanamaz.
eri ilmi dnce atsnn muhafazas
iin
kanlmaz olan determinizm aksiyomu, asla herhangi
bir kesin anlamda ispatlanm deildir. Laboratuarda
aksiyom faydal, verimli iken, darda ilim adam adet
kabilinden onu ret eder. Mesela o
ve meslektalar
hareketleriyle ilgili tercih serbestliine sahip olduklar
tavryla yol tutarlar. Methederler, ayplarlar, nasihat ederler,
ve tevik ederler, hkm verir cezalandrrlar, vicdanlarn
hesaba ekerler ve gayretlerini ortaya koyarlar -bu
faaliyetlerden hibiri determinizm aksiyomuyla insicaml
deildir.

zel tecrbe dnyalarnn ilmi delil olarak kabul


edilmezlii aksiyomu nasldr? lim adam iin
laboratuarda gerekli olan bir aksiyom, darda onun
iin kt bir aksiyomdur. Akn ve gzelliin, mutluluk ve
strabn yaad mnferit her bir deerin kabul edilir testleri
tek bana direkt tecrbenin aa vurulmas demek olduu
iin bu byledir.

e bylece grrz ki, mnferit hibir aksiyom izgisi,


hatta ilmi setler her varlk seviyesinde ahenkli
ekilde muhafaza edilmez. lmi ve dini aksiyomlar
arasndaki arpmada ne olur? Her bir ahs umumiyetle
mantki ihtimalden birinin versiyonu olarak kendi tarzyla
urar.

irincisi, ilmi inanszlk muzaffer gelebilir, nk


ilmin aksiyomlar
umumiyetle tercih edilir,
kendilerini duygu ve alkanla borlu olan bu
aksiyomlar, W. James'in 'canlandran tercih' dedii tipe
karlk olur. Eer mevcut yaama iin onlarn yetersizlii
kabul edilirse, prensip itibariyle yine ayn derecede doru
izgide olarak deklare edilirler, zt telakkiler imdilik gz ard
edilemez.

kinci olarak, daha elastiki duygu yapsyla birey, dini ve


ilmi aksiyomlar mecz edilemezken her biri iin sylenecek
bir eyler olduuna
karar verebilir. Bir defasnda
determinizm aksiyomunu sevinle kabul eder, bakasnda
serbestlik aksiyomunu. Baz durumlarda direkt
bilgi
geerliliini kabul eder, dierlerinde etmez. Bu yzden ak
szl bir dalizm, hatta belki iki hakim duygu, her bir ahsn
yaama seyrinde artlara gre zt aksiyomlar kanlmaz
surette kabul ettii tartlmaz temeli zerinde hakl kard
heyeti iaret eder.

nc ihtimal, yaygn bir dini at iinde ilmi


dnce atsn asimile etmek iin aralksz bir
mcadeledir. Karakteristik ekilde olgun dini duygulu
bir ahs bu yola teebbs eder, ve geri nadiren kusursuz
ekilde yol tutar ve byle yapmasnn nihai imkann teyide

devam eder. Hibir art altnda olmadan ilmi dnce tarznn


lehinde veya aleyhinde syleyecektir, fakat yine hi bir kayt
altnda olmadan meraknn veya emelinin ranjn ksaltmas
iin ona izin vermeyecektir.

ki dnce atsn mukayese iini bitirmeden nce, son


bir gzleme kalkyoruz. nemli bir hususta ilim ve din
arasndaki atma bugn, daha nceki on yldan daha az
iddetlidir. Modern toplum, tamamen teolojik bir hakimiyet
eklinden ortaya kt. lerleme, hemen hemen kanlmaz
suretle ilmi keiflerin daha nceki dini bilgiyi inkar ettii
anlamna gelmekteydi. Fakat bugnlerde meseleyi ak bir
ekilde ortaya koymak gerekirse, gen evvela ilim renir.
Daha eski olan teolojinin zeminlerine kar tekaml, nkleer
fizik, ve psikanaliz yerine nce insann, organik evrenin bir
paras olduunu, biyolojik olan iinde hayvan trlerinin bir
yesi olduunu ve renme oluumu yoluyla sosyalletiini
renir. Sonra bu deerlendirmenin yeterli olup olmadn
merak eder. nsann tasavvuru, maksad, idealizmi, deerleri
nasldr? lk sebep nedir? Gelimenin bu seyrinde, din
ncekinden daha gzde bir yer alabilir. lmi grlerin
artc ekilde ortaya kmasndan eski zemin olarak hizmet
etme yerine din, tamamlanmaya ihtiya duyulan taze ve
parldayan gr olarak idrak edilebilir ve ilmin cansz ve
deeri dm zeminini dzeltir.

ma Yollu phe

limden kan fakat bugn genie saduyuya bal olan en


ortak phe tarzn sona braktk. Bu phe, delilin kabul
edilir standartlaryla dini retimin u ya da bu spesifik

muhtevas arasndaki tekrar tekrar ortaya kan atmadr.


20.yzyl aydnlanmasyla kii geleneksel ifadelerde yerini
alan Cehennemin hararetine, Cennetin altndan kaldrmlarna,
tuzdan bir stun halindeki Hz.Lut'un zevcesine, bedenin
canlanmasna,
mucizelere
ve kalan dierlerine nasl
inanabilir? Bu phe tarz, dini hayat tarzna ve dini
deerleri
uygulamaya meydan okumaz,
fakat sadece,
harfiyyen alnrsa, alelade anlaya, idrak kanunlarna aykr
hareket edecek ifadelere meydan okur. Ak referanslarla
aratrma yapan modern bir zihne gre, btn dinlerin kutsal
literatr ktye gider. Bir, iki, ya da bin yl nce
yazlm olan kutsal yazlar arkaiktir ve ift manaldr; tabii
fenomenlerle ilgili bu yazlardaki aklamalarda etrafl, uzun
bir geri ekilme oldu. Herhangi bir dinin mensubu yoktur ve
belki asla olmamtr ki, kabul ettii itikat sistemi iinde
kavranlamaz ve neticesi pheli muayyen ifadeler bulmakta
baarsz olsun.
smen bir psikoloji disiplini olan ada semantiin
(kelimelerin manalar ilmi) bu phe tarzyla ilgili
syleyecek szleri var. Konumann sadece ok
kk bir blm, spesifik ve anlalr kaynaklara manas
kapal olmayacak ekilde iaret eden anlam bakmndan
maksatldr, uygulanabilirdir. Siz ve ben caddeyi geerken
konumamz tamamen karlkl kalplam szcklerden
ibarettir. "Hava ne gzel! "Evet, deil mi?" 0 anda gnn
gzel bir gn olduunu kastetmeyiz, hi olmazsa sadece o
anlamda kullanmayz. Diyoruz ki, 'iyi, bulunduumuz yer,
yollarn kesitii, kim olduunu biliyorum kim olduumu
biliyorsun. Senin dmann deilim. Sanrm sen de benim
dmanm deilsin. Hadi artk tamam, iimize bakalm. Byle

konuma safa belagatlidir, bazen buna 'phatic' denir.


Goethe, 'Yeil hayatn altn aacdr diye yazdnda, her ne
olabilirse olsun, hayat aacnn yeil veya altn olduunu
kastetmemekteydi, phesiz hem yeil hem de altn
olduunu da. Bir ey anlatmak istemiti, stelik nemli bir
ey, fakat bu muhavere tarz, maksatl, uygulanabilir olma
yerine, kymet takdiriyle ilgilidir ve airanedir. Hz. sa "tekrar
domal,
yeniden dnyaya gelmelisiniz" dediinde,
kelimelerin manalarna gre dnen Nikodemus arm ve
sormutu. "Bir insan ikinci defa ana rahmine girebilir ve
doabilir mi?" Adet hkmne gemi ve tevik, tahrik
zellii olma maksadnda olan bir ifade, bilgi verici ve
uygulanabilirlik bakmndan yanl anlalr. Morris tarafndan
listesi karlan on alt konuma tarzndan sadece biri kaynak
karakteri bakmndan ilmi olarak bilgi verici-uygulanabilir ve
maksatldr. Morris der ki, "her dinin evresinde zamanla
tenkiti bir muhavere, din tarafndan tasvip grm hayat
tarzn sistematik ekilde savunmay gaye edinen bir teoloji
yaps byr. Artk onun yeterlilii bu muhaverenin, bir
btn olarak hayata tatminkar bir mihrak ve istikamet
salayan ahsiyetin toplam oryantasyonunu bir dereceye
kadar gsterirken tam olarak yerini alr. Hibir art olmadan
dini muhaverenin nemine lafzi manada testler tatbik ederek
hkm verilebilir.
eri dinin retimin spesifik muhtevasn tartarken
bir ok zihin,
harfiyyen yorumlarla figratif
yorumlar arasnda tereddt eder. Zamanmzn
pozitivizmi, bizi zellikle manal ses veren fakat yle
olmayan kritik ifadelere mecbur etti. Bizi tahkik edilir
duyum izlenimleriyle uygun klmayan realiteyle ilgili btn

grleri hurafeler kategorisine havale etmeye zorlar.


ada uygulama formu iinde pozitivizm metafizik fikirler,
moral tavrlar, veya tabiatst kavramlar hakknda anlalr
surette konuma imkann reddeder. Bu yzden operasyonel
aratrmaya gre, iine girilemez olan dinin btn sahas
manaszdr. Metodoloji bakmndan byle bir arlk
phesiz ayn derecede insan haberlemesi iin dini, ve dier
btn ekillerle beraber hemen hemen btn airane, artistik
meru muhavereyi ayplar, reddeder.
orluk dinin, ilmin yapt gibi ayn iaretlerden
ounu kullanmak zorunda kalmas gereinden
doar. Zaman ve mekana dayanan imajlar kullanl
olan hepsi hakknda gzkr. Yukar k, cennete kadar
harfi bir ykselitir.
Dnyann sonu,
vakti gelince
gerekleecek kesin bir olaydr; cehennem aa dorudur;
cennet semada parldayan bir koridor. Hayatmz msaade
ettii mddete dini dncede byle zayf sembolleri
kullandmz syleyen W. James idi. lmi muhavere ve
saduyu iin grev yapan, ne yazk ki, ayn semboller
olmal. Mantka birbirine uygun phelerle aknln ortaya
kmas buna baldr.

ncil'deki her sze inanmakla nen Fundamentalist


hakknda ne diyeceiz? Sylediiyle ne kastedebilir? ncil
teyit eder, 'Allah yoktur', sonra da ekler, 'aptal aklndan
geirir'. Fundamentalist bile, deerlendirmeye rabtay
almaldr. Benzetmeler nasldr, niindir? Hz. sa'nn kendisi
onlar kelime kelime almamay, fakat mecazi olarak almay
kastetmekteydi. Moderniste nazaran fundamentalist elinden
geldiince somut imajlara yapr, sarlr, sadk kalr, ve ncil
muhaverelerini manal olarak alabildii derecede alr, fakat o

bile dndnden
zihniyetindedir.

ok

daha az harfiyyen ele

alma

elimeler, resimler,
mzik,
ritel hareketler
bakmndan dini sembollerin ok byk olan deposu,
saysz emelleri olan fanilerin yardm ettii bir
katlma, bir ilhaktr. Herhangi bir kiinin, imdiki halde btn
bu sembolik ylmay ayn cinsten ve kavranr bulmas
beklenmez. Kutsal yazlarda ve gelenekte kanlmaz surette
anlamsz, bo, hatta uzaklatrc gzken ifadeler vardr. Bu
ifadeler geri bir kiiyi soutur, uzaklatrrken dierini
stabilir, yaklatrr. ahsiyetler kesinlikle farkldr. Bundan
dolaydr ki, herhangi bir zel semboln ak olmay ve
kabul edilmezliine bahane bulan pheciler sadece kendileri
iin konuurlar. Bir ahs iin daha byk manas olan
sadakati salamak zere
dini sembolleri yeniden bir
ekillendirme, sadece dierlerini yeni bir phe haline
atacaktr. Tandk bir rahip bedenin canlanmasna inandn
cemaatine itiraf edememekten strap duyar. Geri ilmi ve
manal muhavere alannda dini muhaverenin deimeyle
ilgili sonularna bakan ve buna dikkat eden biri, onun
akszllne hayranlk duyar. Riteller gibi inanlar da,
syler gzktklerinden ok daha fazlasn kastederler.

inde kullanlan dilin hibir ekilde temsili bir


fonksiyonu olmadn ima etmek niyetinde deiliz.
Tarihi ve teolojik gerekle ilgili baz ifadeler,
bireyin onlara mana vermek istedii her ne ise bunu onlara
vermek zere bildirerek geilmesi, fazlasyla kesindir. eitli
dini blmler, gerekte btn yeler iin tahminen ortak
anlama sahip olan ortak semboller setiyle tanmlanr. Geri

asli psikolojik durum ortadadr; btn tarzlaryla insan


muhaveresinin dini olan, kanlmaz surette en byk
genilikle kullanlandr, ve spesifik ekilde kaynaklarn en az
tatbikinde mutabk kalnan, talep olandr. Sebep udur, dini
lisanda
iaret edilen kozmik artlar
(btnlkleriyle)
ispatlanamaz, bilinemez ve bu sebepten dolay kusursuzca
ifade edilemez. Whitehead'in syledii gibi, kelimeler aka
mikrokosmosta ayrmlar yapma maksadyla icat edildiler. Ve
makroskopik kavramlara uygulandklarnda derhal kolay
anlalmaz hale gelirler. Daha kararsz ve daha soyut olan bir
terim, manas birey tarafndan verilen tanmdr ve dinde
kullanlanlardan daha soyut hi bir terimimiz yoktur.
sasen dini lisann ifade ettikleri emel, kendi kendine
empoze edilen idealler, bir hayat tarznn tasvibi ve
bakalarnnkinin tasvip edilmeyiidir. Bilginin
tamamlanmas iin istenileni ve kiinin kendi tabiatnn
niyetli kusursuzluunu ifade eder. badete altrlan birok
insan bu gerei iyi bilir, ve genellikle bir btn olarak bu
hizmet daha ok mana ifade ederken, zamann akyla dini
bir hizmetin spesifik muhtevasnn kendileri iin daha az
mana ifade ettiini rapor ederler. Son bir ampirik inceleme,
bu temayl duaya referansla ispatlar. Grlmektedir ki, dini
uygulamalardaki artla ok kez, ifadenin gzeli ve deerini
ihtiva eden dualar iin artan tercihle denenmi, benimsenmi
mnferit fikirler veya konu meselesini ihtiva eden dualar iin
uygun bir tercih kayb gider. Spesifik muhtevann nemi
uzaklarken, artmakta olan, btn ibadet hareketinin
niyetidir.

irok dinin sistem bu gerei tanr. Hindu ibadeti,


baka trl tekrarl ve rutin bir hareket olacak olan
hareketin manasn teyit etmek iin zel bir niyetle
mminin Allah iin kendi zel adnn bin defa tekrarn
emreder. Katolik kitleye, Allah' tazim etmek niyetiyle ve
umumiyetle her vesilede ekli zel bir niyetle tekrar tekrar
sylenir. Dini niyet kafi derecede sabit, smsk iken, o
muhteva zerine yatarak boar ve u ya da bu muhtevann
skntl konusuyla ilgili pheleri, korkular sras gelince
galip olur.

ylece u sonuca varyoruz ki, phe duygunun


ifadesine kanlmaz ekilde refakat eden mrekkip
imaj ve sembollerle olan bir zihin megalesinden
daha ok, dini duygunun uzun ranjl bir niyet telakkisinden
daha az doar. phecilerin, dncelerimize yardm eden
muhtevaya dikkati sabitletirme alkanl var. Fakat dikkat,
air G. Herbart'in bizi dorulad gibi, yanndakine olduu
kadar uzaa da sabitletirilebilir :

Aynaya bakan orada


Gzlerinde taklr, kalr
Veya grn houna gitti yse
Nfuz eder ve sonra
Derinlikleri grr, gzetler

Altnc blm

tikadn Mahiyeti

nceki blmde inancn normal olarak safhada


gelitiini ifade ettik. Duygularnn, tasavvurunun
ehadetinde
ve iittiklerine ayrt etmeksizin

inanan ocukta ak ekilde gzken ham safdillik


dnemi, bu safhalarn birincisidir. lk dini inanlar
esasen iittiklerinden, yani 'verbal realizm'den kar.
Ona gre, kelimeler gerekler kadar dorudur. Esasen
sanrz, gelimesi snrl zihinlerde veya kat bir ekilde
bilgisiz olduumuz alanlarda ya da kuvvetli prestij telkini
karsnda bu ilkel safdilliin bir ksmnn hayat boyu
devam edecei aktr. Yetikinler arasndaki baz dini
inanlar, mnakaa kaldrmaz ekilde bu eittendir ocuksu, otoriter, ve akld.
akat normal olarak gelimenin ikinci safhas
birinciyi krp ayrr. zerinde durduumuz ok
eitli pheler, kiinin hayatn istila eder.
Btn akll dnmenin tamamlayc birer parasdrlar.
Herhangi bir vaatte iin iine giren imkanszlklarla yz
yze gelinceye kadar kii, retici dnme ve gzleme
dayanan bamsz bir itikat tekil etmekte serbest
deildir.
nc safha olan olgun inan, retici dnceyi
karakterize eden alternatif phe ve teyitlerden ayr ve
zahmetli ekilde geliir. nemli inanlarmz,
deerlerimiz ve duygularmzla kayp bahis eklinde
gelitiririz. Eitime, medeni haklara, Birlemi Milletlere
inanyorum
derken, unu kastederiz; kavranamaz
objelere tarafmdan sadece mevcut olarak deil, fakat
ayn zamanda istenilir olarak da baklr ve bunlar benim
ahsi duygu yapmla ahenklidir. Btn mspet duygular
bu
eit inanc
gerektirir,
nk inansz biri
duygularn muhafaza ederken hareket edemez ve kii
duygularnn tesinde hareket edemezse, onlar derhal
kaybeder. nanlarn, kesinliin her cinsiyle muhafaza
edilebileceini iaret etmek nemlidir. Hatta nispeten

emin olmayan bir inan olduka -fazla enerji


sraya koyabilir. Kii Birlemi Milletlerin medeniyeti
kten kurtarabileceini muhakkak bilmez, fakat
bunda hi olmazsa iyi bir ans olduuna inanrsa, sadk
ve yardmc olabilir.
tikatla inan ayn mdr? ok kere kelimeler
karlkl yer deitirecek ekilde kullanlrlar, geri daha
sk olarak da ifade de (imada) bir farkllk vardr.
nanlardan daha az emin olu halini ifade ederken
itikattan sz etme temaylnde oluruz. Gzlerimize ve
iki kere ikinin drt yapt teklifine inanrz, fakat
Amerika'ya veya iyinin kt zerindeki nihai zaferine
itikadmz
vardr.
phesiz
her
bir
terimi
kullanabildiimiz muhaverenin bir
hudut izgisi
bulunmaktadr. "Birlemi Milletlere inanrm" ile
Birlemi Milletlere itikadm vardr hemen hemen
ayn manadadr.
tikadn keza inancn dayandndan daha scak bir
duygu scakl tad gzkr. Risk daha byk
olabilse de, hala taahhdn daha gl ve bahsin
sonucunun daha deerli olduunu
telkin eder.
Sorulduunda birok insan Allah'a inandn syler.
Fakat bu vakalarn ounda cevap batan savmadr, ve
kii ifadenin arkasndaki dini duygunun gelimemi
olduundan phelenir. Fakat bir kii "Allah'a itikadm
var" dediinde, dini duygunun onun ahsiyet yapsnda
gze arpan bir yer tuttuu, hemen hemen kesin
gzkr.
emantiklere yaplan bu gezintinin,
itikadn
muhtemelen psikolojik bakmdan basit inantan
daha karmak olduunu iaret etmek dnda

maksadmz iin hibir zel nemi yoktur. Geri terim


herhangi bir duygu ile irtibatl olarak kullanlabilir,
fakat en karakteristik ekilde dini duygu ile irtibat
halinde kullanlr. Ve bu gerek, bu duygudan kan
teyitlerde iin iinde bulunan zel durumlarn bulank
ekilde farknda olduumuzu ifade eder gzkr

Dini Niyet
u sahifelerde batan baa tarttmz olgun retici
dini duygu, esasen herhangi bir dier gelimi
alaka sistemi gibi bireyin ahsiyet yapsnda yer alan
bir alaka sistemidir. Dier olgun duygular gibi, muhtelif
zamanlarda bireyin onun alt ksmlarn ve birbirleriyle
ilikisini yoklayabilecei
manasna
gelecek ekilde
farkllamtr; kendi dorultusunda dinamiktir, yani kendi
orijinlerini itibara almakszn bireyin motivasyonel hayatnda
nemli otonom bir rol oynar. Duygunun mahiyetiyle ahenkli
hareketlerin reticisidir, ve iin iindeki deerlere uygun bir
vicdan hasl eder. Fakat zel tabiat sebebiyle, baz
hususlarda
dini duygu dier olgun duygulardan cins
bakmndan olmasa bile derece bakmndan farkllar. Btn
tecrbeleri mnferit anlaml bir sisteme katma gayesinde
olduundan phesiz daha mterektir, daha geneldir. Ayn
ekilde yegane tarzda btnleyici bir sistemdir, nk bir
btn olarak hayatn yol gsterici snrl kesinliklerini
belirtmesi sebebiyle, bu duygunun anlamaa vesile olan bir
nitelii vardr. Ondan kabilen btn iyi ve btn gerek
olan eyleri kefetmekle ilgili asl maksat, sadakatle
benimsenir.

rtk dini duygunun bu ayrt edici zelliklerinin dini


itikat bakmndan bir dereceye kadar ayrt edici
karakterini beklemeye bizi gtrmesi
gerektii
gzkyor herhangi bir baka cinsten itikada kar olarak.
Hususiyle mull oluuna, btnleyici ve kefe, anlamaya
yarayan karakterine refakat eden olgun dini itikattaki
zelliine dikkati ekiyoruz.

ratrmamza balamak iin en basit yol, T.


Kempis'in De mitatione Christi.sinden samimi iki
dini ifadeyi ok esasl olarak aklamaktr. lki bir
yalvar eklindedir:

Srgn oluuma teselli ver;


Kederimi yattr,
nk senden sonra btn arzum yok oldu.
'Senden sonra btn arzum yokoldu' ibaresi gelimi dini
duygu iindeki mtereklik ve btnleyicilik sfatlarn klasik
basitliiyle ifade eder.
kinci iktibas ksa bir vaazdr:
Allah, daima arzularmzn saf
kolayca kederli olamayz.

niyeti ise,

bu

kadar

u pasajda dini itikadn kefe, anlamaya yarayan


karakterinin bir itirafn
ve tasdikini grrken
yanlyor muyuz? Sylemiyor mu ki, itiraf yeterliyse,
mmin problemlerini zlm ve endielerini yatm
bulacaktr. Bilgi ve deerle ilgili keifler yapacaktr.

akat bizim iin ayr nemi olan bu iktibasn zellii,


yazarn niyet kavramn kullandr. Der ki, Allah
'arzularmzn saf niyeti olabilir. Ne demek ister? Bu
ifadeyi psikolojik bakmdan aklamak kolay deildir, nk
Amerikan psikolojisi u ana kadar fenomenolojik niyet
kavramyla ok az urat. Kanaatimiz odur ki, bu kavramn
yardm olmadan birey ve dininin anlalmasnda kesinlikle
ok az ilerleme yaplabilir.

Niyetin Anlam
nce sisteminde niyete sekin bir yer veren ilk
modern psikolog, Avusturyal Brentano idi. Ona
gre insan hayatnn tek asli karakteristii, zihni
akttr. Zihni bakmdan hareket etmek, hedefimizi gsteren bir
objeye niyet etmektir. Bir hedefe doru uzanma, onu gaye
edinme veya baka trl zihninde niyetlenme dnda zihni
hayatn hibir durumuna ad verilemez. Birey daima bir ey
yapmaya abalyor. Biri demeli ki, zihni hayatn en tipik
gramatik konuma ksm aktif participle'dr, nk her an
anlama, idrak etme mukayese etme, hkm verme, tasvip
etme, reddetme, sevme, nefret etme, korkma, tanmama, kabul
etme, tapnma ile bireyin zihni meguldr. Niyetlenme
tarzlar pek oktur, muhtemelen dilimizde mevcut
participle'larn kullanl deposundan ok daha fazladr.

endisini Brentano'nun zihinsel


akt kavramna
uydurmay reddetmesi, Amerikan psikolojisinin tipik
olan tarafdr. Biz pratik dnen insanlar sadece bir
zihinsel akt ile ne yapardk? Fiziksel hareketleri, grlr
baarlar, sonular tercih ederiz. Bihevyorizm daha ok

bizim stilimizdir. Bir Amerikal iin adalelerin hareketini


kastetmedike akt kelimesini bile anlamak zordur. Brentano,
zihni faaliyetin motor yardmclarn reddetmezken, ona gre
nemli olan, dardan baard grlen deil, bireyin kendi
dncesiyle ilgili objelere kendisinin mnasebet kurmaya
abalamasdr. Brentano'nun akt psikolojisinin Bihevyorizme
olan stnl dorudan doruya zihnin sbjektif gveninin
aka nemli olduu ve ak davrann daha az ifa edici
olduu din alanndadr.
uygu kavrammzla baka trl ortaya konulan statik
intiba dzeltmek iin yine de
Brentano'nun
retimine muhtacz. u
ana kadar esasen
duygunun yap ve vasflaryla uratk, fakat zerinde
durmamz gereken onun aktivitesidir. Bir duygu zihnin hibir
ekilde saf statik tamamlaycs deil, ilgili fikir ve deerlerin
bir ipucu iin basit deposudur. Maksad, daha ok duyguyu
iine alan deerleri tamamlamak olan her tarz niyetleri bir
merkezden etrafa datp yayan bireyin hayatnn ba
muharrikidir.
Herhangi bir zamanda bir baba babalk
duygusuna uygun bir eyi anlamaya niyetlenebilir; baka bir
anda bu duygunun objesi olan ocuuna rahat salamay; yine
bir baka zamanda ise, niyet, ocuktan bir sevgi iareti
karmak olabilir. Her hangi bir olgun duygu yle ok
farkllaabilir ki, kendi ok taraflln ifade etmek
niyetlerinin eitliliini gerektirir.

iyetle ilgili kanlmas gereken bir muhtemel yanl


anlama vardr. Yazlarn Freud'dan nceki gnlerde
yazan Brentano, bir ahsn hedeflerinin ara sra
kendisinden gizlenildii gereinden belki de eksik ekilde

haberdard. Mtehakkim bir anne niyetini, ocuklarnn rahat


olarak iddia edebilir, geri daha derin keif gsterebilir ki,
onun maksatlar daha ok kendinde merkezilemitir. Byle
bir durumda motivasyonel ak gayruuri unsurlara sahiptir,
ve ahs ksaca kendi niyetlerini bilmez. Fakat byle
vakalarda duygunun olgun ve retici olmad nrotik
durumlarla uramaktayz. Tanmlarsak, olgun bir duygu,
kiinin anlamakta baarszla urad bilinalt motivlerin
elinde deildir, -fakat bu olgun duygu, bireyin hayata
kendisini balayan bir ara olarak nemli yansma, dnme
ve isnattan sonra benimsedii bir varlk tarz gsterir.
rentano'nun iaret ettii gibi, bir niyetin hedefi daima
bir fikir olarak zihne sunulur. ahs kendisi tarafndan
idrak edildii ekilde
bir objektife ulamaya
niyetlenir.
Bana bir bilmece sorduunuzda
cevab
aratrmam, zihni hareketin kendisinin niyetinde, gayesinde
yattn hissettiim bir hedefe niyetleniyorum. Ara sra
aratrlan obje, yine de bir fikir olarak zihinde tutulan, sk
ekilde harici bir duruma uyar. Bundan dolay yzyl nce,
'Bu bahar ngiltere'ye niyetliyim' veya 'Ohio'ya niyetliyim'
demek sk rastlanan bir kullanlt. Geri -fiili yardmc bir
infinitif olmadan artk herhangi bir ekilde kullanmayz.
Niyetimizin objesini sk sk ak bir ekilde belirtiriz ki, onun
son durumu mulaklk olmadan kontrol edilebilir. Deriz ki, bu
bahar ngiltereye gitmek niyetindeyim. 'Yeni bir ceket
almak niyetindeyim.' 'Felsefe almak niyetindeyim.'

iyetin hedefi, kiinin kendisi iin bile her zaman bu


kadar ak deildir. Kuvvetli istekler ve bunlar takip
eden gayretler, kii hala kesinlikle huzursuzluun

ne olacan bilmeksizin iddetli ekilde hissedilebilir.


Mesela, gen biri kendisine bir isim yapmak, 'birisi' olmak
iin bir meslek edinmekte hrsl olabilir. Fakat btn bu ateli
niyet, o ana kadar odak noktasna getirilmez. Ne tercih
edecei meslei ne de kendisine tahsis etmesi gereken somut
objektifleri bilir.
Bazen 'lahi
honutsuzluk' olarak
manalandrmay
setiimiz bir huzursuzluu gsteririz.
tiyakn canll ister istemez objenin akln gerektirmez.
Thomas Kempis, 'senden sonra btn arzum yok olduyu
yazarken, arzusuyla ilgili olarak akt, hasret ektii
Allah'n kesin, sfatlaryla ilgili olan ksm daha azd.
Skolastikler "Allah' sevmek, O'nu bilmekten daha nemlidir'
diye yazarken, objenin aklndan ok niyetin kendisinin
dini duyguyu ayrt ettiini kastetmekteydiler.
kt psikolojisini gelitirirken, Brenteno, dinin pratik
ve rasyonelinde niyetin oynad hayati rol gren
ve ona sekin bir yer veren Katolik Kilisesinden
etkilendi. Katolik neriyat niyeti, arzu edilir ve ulalr
olarak akl tarafndan teklif edilen iyi ve hayrl eye, faydaya
tesirli ekilde vesile olan bir istek hareketi olarak tanmlar. Bu
zel tanm, istek ve akla zihni hayatn ayr blmleri olarak
bakan kusurlu bir psikoloji hesabiyle ifade edilir. Dinamik
psikoloji bu daliteden kanmay tercih edecektir ve daha
basite diyecektir ki, niyet, bireyin az ok ak bir ekilde bir
duygu ile karlanan ve uygun grlen bir hedef iin
gsterdii gayrettir.

atolik teolojinin niyetle ilgili yazlarnda bizim iin


zel deeri olan iki nokta vardr. Birincisi, niyetin
asla kullanlan aralar iin farkl olmaddr. Bir

hedefi arzu etmek, uygun aralar arzu etmek demektir. Bir


ahs salkl olmaya niyetlenirse, saln gerekletirecek
aralara niyetlenmeye balanr. Bizim btn niyetlerimiz
tamamlanmay -btnlemeyi talep eder, ve bylece u sonuca
varrz ki, mesela Allah' aratrmak gibi herhangi bir temel
niyet,
uygun aralarn
kullanlmasna gtren kk
niyetlerle beslenecektir. Dier deyile, doktrinin riteline, dua,
veya meselelerine olan zel tutumlarmz, btn duygunun
daha genel niyetini baarmamzla zel yardmlar salar.
Niyet edilmi hedeflerle niyet edilmi aralarn bu ilave
kabilinden ilikisini hasl
eden, dini duygunun
farkllamasdr.

kinci olarak, Katolik teoloji bizi niyetin drt derecesinden


haberdar etmektedir. Bu drt katl analizin, psikolojik
deeri vardr, (l) Bir niyetin, kendisini aka arzu edilen
hedefi teyit ettiinde aktel olduu sylenir. Hareket yerini
alrken aklda tutulur. Kii Allah'a ibadete niyetlenirse ve bu
maksada ibadetleriyle yol tutarsa, niyeti akteldir. (2) Niyet,
ahs nceden taahhtte bulunduunda virteldir, fakat kii
onu yeniden teyit ihtiyacn hissetmez. Alt aylna Paris'e
seyahate karar vermekle, hkmm tekrara ihtiya duymam.
Bir kere yaplan ve szn geri alnmamasyla niyet,
baarlncaya, bitirilinceye kadar tesirlidir. Hayatn dini bir
modele gre dzenlemeye karar veren bir ahs, yle hareket
ettiinin farknda olmad
zamanlarda
bile, gnlk
davranlarn etkileyenin bu karar olduunu grr. (3)
Katolik anlamda niyet, asla baarlmadnda habiteldir. Bir
kere yaplan ve szn geri alnmamasyla niyet, aktif
hafzadan gemektedir veya hi olmazsa hareketi balatma
baarszlna urar. Diyorum: sigortaya son vereceim

veya evimi boyayacam, ya da ikiyi brakacam, -fakat


onu tamamen gerekletirmem. Bu teolojik ekliyle habitel
niyetler,
cehennemin hazrlanmas olarak gzkr. (4)
Sonuta niyetlerin gerekletirilmedii durumlar vardr, fakat
biz emniyetle unu karabiliriz ki, birey frsatn farknda
olmusa, onlar yaplacaklardr. Mesela farz edebiliriz ki, iyi bir
veli, onlarn ne olduunu bilmekte ise, ocuu iin en iyi
vitaminleri tedarike niyetlenecektir. Teologlar bu niyet
derecesine, "bir niyete sahip olmaya doru istek istidad"
anlamnda yorumlayc derler.
u
ince analizin psikolojik deeri,
dini bir
oryantasyonu benimseyip muhafaza eden insanlarn
byle
farkl tarzlarda
hareket edebileceklerini
ispatlaylarnda yatar. Bir ahsta virtel niyet hakim olur.
Byle bir birey diyebilir ki, dini yaar, geri onu aka
nadiren ifade eder. Bir bakasnda, tekrarl, ibadete ait aktel
niyetler ayrt edici iaret olabilir. Bir baka birey bize hemen
hemen
'niyetsiz ekilde' dindar gzkebilir. Problemle
karlatysa,
onun davranyla dini bir tercihte
bulunacandan emin oluruz. Fakat bu gerek sadece
yorumla ilgilidir. Farkl zamanlarda farkl faniler ve herhangi
bir fani iin muhtemel dini niyetin birok eitleri ve
kombinasyonlar vardr.

in psikolojisinde niyet kavram iinde nemini


hesaba katmaya yardm eden son bir izin vardr. Bu
kavramn nemi gelecee dairdir. Ve gelecek,
insanlarn ounu ilgilendirir. Amerikan psikolojisinin u ana
kadar asl kusuru, sanrz, gelecei gstermekteki zayfldr.
nsanlarn byk bir ksm planlamalarnda, almalarnda ve

hayallerinde gelecei gz nnde tutarlarken, psikoloji


umumiyetle onlarn geri plandaki gemite yer alm izlerini
tespite almakla meguldr. Psikologlarn ou, davran
bizi tamamen
gemiin harekete
getirdii drtlerle
'arkadan' itilmi olarak grr. Geri bu daima gelecee
ynelik olup ahsiyeti ekillendiren duygulardan ortaya kan
olgun ekilde istikamet kazanm hareketin karakteristii
deil midir? Bir ahs anlamak iin, sadece 'tarzn nasl elde
ettiini' deil, onun neyi baarmaya altn, ne olmaya
abaladn bilmek zorundayz. Bir trendeki yolculara
baktmzda onlar balangta bir takm gayesiz kiiler gibi
gzkrler. Fakat yol arkadamzla tantktan sonra, onun
gidecei yeri ve orada ne yapmay planladn reniriz; o
kii anszn scak ve insani hale gelir. Hareketleri artk
anlaml bir perspektifte grlr. Ve bylece umumileir.
Btn insanlar gei halindedir; ve biz onlarn nereden
geldiklerini veya nereli olduklarn bilmeyi, imdi niyet etmi
olduklar gidecekleri yeri bilmekten daha az aklayc
buluruz.
rtk insanlarn ounun gidecekleri yerler, cretli
ekilde idrak edilir. Baz insanlar bir Tek Dnya
hkmeti fikrini benimserler, bunun iin alrlar.
Ve hayatlar iinde ona ulamann mmkn olmadn
tamamen bilmelerine ramen, hrsla ona uzanrlar. air
haklyd: Menzilimiz idrakimizi aar. ahsiyetteki uygunluk
ve entegrasyonu veren menzildir (uzun ranjl niyet), idrak (u
ana kadar baarlan) deil. Goethe'nin dedii gibi, hayatn
ahengi hedeflere ulaan kiiyi deil, fakat kendisini aralksz
ekilde abann harekete getirdii kiiyi bulur. Alkanlklar,

dnceleri, vasflar bir fonksiyon birimi halinde dzene


sokma gcne sahip olan niyetler, uzun ranjl niyetlerdir.

zninizle zetleyelim. tikat esasen bir hedefin geerlilii


ve ulalabilirliine olan insann inancdr. Hedef arzularla
ortaya konur. Fakat arzular sadece gemiten gelen itici
gler deildir (hakim drt). Onlar daha iyi bir dnya iin,
kiinin kendi kusursuzluu iin, evrenle daha tatminkar bir
iliki iin duyulan itiyak gibi karmak, gelecee ynelik
durumlar iine alr. Tasvir etmekte olduumuz dinamik
ileyii adlandrmak zere niyet terimini teklif ettiimiz olgun
duygulardan kan btn arzulardaki bu ileriye ynelik gven,
bu kadar nemlidir. Arzudan daha iyi olan bu terim, btn
retici abada yer alan rasyonel ve fikri unsurlarn varln
gsterir. Bir eit hedef fikri daima aktn kendisiyle baldr.
tikat adn verdiimiz aba seyrinden hedef fikrinin ite bu
ayrlmazl niyettir.

Dini

Niyet ekilleri

adece temel bir dini niyet formu olduunu ne yazk ki,


syleyemiyoruz. Niyet, deiken bir fenomendir. Bir
ahs kutsayan bir grnty aratrabilir, bir bakas
idealleriyle ahenk iinde bir gn yaama gcnn zlemini
ekebilir. kisi de niyet bakmndan dinidir. Bir vesile ile
birey, salk, teselli, doru karar vermek zere gerekli akl
gibi zel bir ihtiyala iddetle ilgili olabilir. Bu alaka, dini
duyguya temas ederse, bir yalvar duasna dnebilir. Bir
dier durumda birey bakalarnn huzurunu isteyebilir ve
niyet efaatle ilgili olabilir. Kurtulu veya kran hissi olan
niyet, bir minnettarlk olabilir. Bir sululuk hissinden

kurtarlm olma itiyak, nedamet ve pimanlk niyetlerine


gtrr. Syleyebileceimiz udur, btn dini hareketler, bir
ekilde kiinin deerlerinin fikir durumuyla onlarn daha tam
gerekletirilme imkan arasnda var olan atla kapamaya
abalar. Daha nce dediimiz gibi, birok din tanmnn
kusuru, onlarn snrl bir dini niyet tipinde merkezleme
temayldr. Kendini terk ve feragati bulma, kiinin sosyal
ilikilerini kusursuzlatrma, tamamen 'darda olan'a ibadet
etme, otentik niyetlerdir, fakat hibir vesile ile meydana gelen
formlar tketmez.
elki bu konu hakknda fazla izafiyeti oluyoruz.
Nihayet her dini durum iin merkezi bir z olamaz
m? Northwestern niversitesinden Prof. Braden
ynetiminde yaplan bir incelemede, iki binden fazla insana
niye dindar olduklar (eer dindar iseler) soruldu. Beyan
edilen cevaplardan altm beinin dnda ortak ekilde
tasdik edileni uydu, "Din hayata mana verir." Bylece
diyemez miyiz ki, mana peinde koma, dini niyetin kalbidir.
Delil gstermektedir ki, manaya duyulan bu itiyak, gerekten
tekrarl ekilde vardr, fakat ayn delil yine gstermektedir
ki, hibir maksat bu kadar ortak deildir.

ini niyetin felsefi olandan nasl farkllatna tekrar


dnelim. Filozof da "hayatn manasn" aratrmaz
m? Onun hedefi de eyann tabiatnda srekli olan
renmek deil mi? Fakat emniyetle diyebiliriz ki, bir filozof
herhangi bir hayat tarznn iinde bulmakszn tatminkar bir
gerek kavramn kendisi iin baarabilir. Onun bilgisi
aksiyona gtrmeye gerek duymaz, ne de hayatn kalanna
tesir eder. Bu sadece, felsefe nazari olduu kadar pratik hale

geldiinde onu dine eviren entellektel, emosyonel veya


itiyakla ilgili hayatn kalann gz nne almakszn bireyin
hayatn bir btn haline getirme gc saladnda olur.
ka felsefi niyetle dini olan kartrmak doru
olmaz. Akla duyulan ak, sadece komple dini
niyetin bir safhasdr. Bu gerei realize eden
Spranger, dnce, his ve hareketin komple birimi iin
itiyakla sbjektif dini aynlatrmaya alr. Sprangere
gre, dini niyet (daha doru ekliyle, sanrz, btn dini
niyetlerin toplam) tamamlanmam olan tamamlamak,
kusurlu olan kusursuz hale getirmek,
btn deerleri
korumak, btn deersiz olanlar bertaraf etmek, gei hali
yerinde daimilii bulmak iin bireyin o mnasebetle birbirini
takip eden gayretleri manasnda, total bir ahenk arzusunu
gsterir. Bu adan, dini deerin z, sadece tevhidle ilgili
mistik hedefte bulunabilir.

u konuyu burada brakmalyz. Btn dini niyetler


iin ortak bir mahre aratrmak nemli grlrse,
Spranger'in teklifi belki de en iyisidir. Fakat bize
kalrsa, sanrz, dini duygunun ileyiini karakterize eden
bireysel farkllklara dair hareket
noktasn asla
kaybetmezsek, psikolojik bakmdan daha emin zeminlerde
oluruz.

Dua ve Ritel
anrz dua, ritel ve dogmaya en iyi ekilde bu adan
yaklalabilir. Hepsi de kesin bir zaman peryodu
esnasnda dini niyeti harekete getiren vastalardr. Dua
birok ekiller alr. Bir uta ar entellektel gayretlerle

hayatn dank paralaryla mnasebet kurmak zere self


reflektif, analitik ve ancak
ayrt edilebilir olan
bulunmaktadr. R. Cabot, bu snr ekli aadaki gibi
karakterize
etmektedir: Umumiyetle en iyi
grneni
dnmesini ve grmesini herkese tavsiye ederiz veya
"hereyi dndkten sonra gitmeye karar verdim" deriz.
Bunu yapan herhangi bir kimse duaya yakn olacaktr.
"Hereyi dnme", paradan btne hibir perspektifin
olmad ok parlak ve yaknda grnen manzaralardan,
btn n plandan bir dan tepesinde olduu gibi grnene
geiyor. Cari iktibaslardan ve en son haberlerden ayr bir
bak noktasna ekilerek hayat durmadan, muntazaman ve
btn olarak
grmeye abalayan herhangi biri dua
istikametinde hareket etmektedir.
irey tarafndan daha fazla duaya, niyetin sonunda
bulunan Allah'a ulama vastas
olarak baklr.
Genellikle
daha ok kiinin niyetine
yardm
midiyle yneldii objeden gelecek tepki kartrlr, nk
onu karl verilmeyen bir ilikiyi desteklemek iin zor
bulacaktr. Bu yzden niyetin objesi olan Allah, yalvarana
yardm etmek iin bir elini sren olarak idrak edilir.

eri dua yoluyla bir dini niyetin mihrak, bu karlkl


olma duygusunu ayn ekilde gerektirmez. Hi
olmazsa eski Hinduizmin trevleri olan iki byk
dini sistemde hibir tavr ortaya konmaz ki, herhangi bir
tabiatst gce ibadet veya yalvarma ile tesir edilir. Jainizm
hibir Allah tanmaz, fakat sadece mekanik tarzda moral ve
bilind
bir kainat kabul
eder.
Bu ksm yine
Tirthankaraya veya daha nce bir defa yaam olan ideal

varlklara inanr, fakat dnyann ulat noktaya kadar uzun


bir zaman getiinden, hibir ekilde dua veya adaklarla tesir
edilmeyeceine
inanr.
Geri
Jaina
mabetlerindeki
seremoniler, kurban ve dualarla muhafaza edilir. Niyetler
huu ile karlkl mnasebet dncesi olmadan da doru
ynelir. Adaklar imajlara sunulur; beyaz pirin bilgi adana
delalet eder, sar pirin gzellik adana. Tirthankara'nn
ortaya koyduu ideale okunan namelerin msralar ve
yansmalaryla birlikte bu sembollerin sunuluu, bireyin
ahlaki hayat iin rahatlk, mit, yeni emeller, ve g getirir.
udizm'de hikaye esasen ayndr. Budist Gautamaya,
bilind ve kabul edilmez ve tesir etmek iin insan
gcnn tesinde olarak Karma prensibiyle moral
evren olarak bakar. Geri Budist ona, moral evrenle ahenk
iinde olan istenilir bir akl durumu salamasna yardmc
ballklar icra eder. lahi sorumluluk iinde aktel hi bir
inan olmasa bile, niyetler aynen srarl ekilde huu ile
faydal tarzda yneltilebilir. Dua yoluyla kii, basite
istenilen duruma gre kendisine daha fazla yaklar. Bylece
ellerini aaya brakaca mitsizlik hali olmadan ge
kaldrabilir.

udist ve Jainist dualar saf dini hareketlerdir, nk


onlarn niyeti eyann tabiatnda merkezi olanla
birey arasnda mnasebet kurmaktr. Bu hususta,
daha geni bir alaka objesine dayanmakszn, kendisine dair
vastasz avantaj salama maksad iin, kendi kendine idare
edilen bir deri altna ait basit ototelkine benzemezler.

ua bir yana, ritel odak noktasna gelir ve niyeti


ifade eder. Umumiyetle ritele bataki hrmetkar bir
fikrin hakimiyetinde karmak yolunu koyan virtel
niyetin bir duas olarak baklabilir. Genel dualar, ilahiler ve
dini danslar ihtiva eden ritellerde bulunan semboller, insan
kaynaklarn mkemmelletirmeye doru niyetle bertaraf
edilen veya ynlendirilen orijinal yontulmamlkla kendi
orijinlerinde ekici oluyorlar.

nsanlarn byk ounluu iin dini ricann teklii bir ba


fikir haline gelir. Onlar dini grlerini tandklarnnkiyle
ortak bir semboller seti iinde eritmeyi isterler. Gerekten
birok vakada bu grleri nce tandk topluluunda
renmilerdir. Bu yzden hem ritel hem de dogma geliir.
Ritelin
ifadeli sembolleri ferde ekseriyetinde uyku
vaziyetinde bulunan niyetleri ortaya kararak yardm eder.
Psikolojik tabirle, ritel mukayese edilir tutumlarla btn
itirakilerin duygularna younlatran bir sosyal kolaylk
eklidir. Dogma, ayn zamanda bireyin yetersiz entellektel
formlasyonlarn gelitirmeyi ve sosyallemeyi gaye edinir.
Kendisini ortak bir aratrma iinde arkadalaryla balad
ve kendi dncesine aydnlatc bir model olarak hizmet
ettii iin onu mutlulukla kabul edebilir. Geri i tarafta derin
olan birey, kendisi ve btn inananlar iin ayn olmayan
dogmadan kard manay ayn ekilde bilebilir. Nihayet
Whitehead'in iaret ettii gibi, onlarn ifadeleri bireysel
dncenin birok eitlerini iine alma zarureti iin kafi
derecede geni iken, dogmalar mukayese edilir tecrbelerle
aynlamaya izin verir. Bundan baka, bir kiiyi aydnlatan
dogmatik model bir dierini aydnlatmakta baarszdr. Ve
bu, niye ibadet serbestliinin herhangi bir komnotede

gerekli oluunun ve niye, ahsiyetle hibir ekilde kymet


takdir etmezsek, dini toleransn emri oluunun sebebidir.

Bireyin tikadn Tasdik Edii


onunda dindar bireyin itikadn nasl hakl kard
konusuna geliyoruz. Dini niyetleri aktif olduu zaman
bile bireyin kendisi kar sorudan iktidarszdr. Makul
surette bu niyetleri ortaya koyabilen bir Tanr veya dzenle
ilgili bir maksat var mdr? Birey iin bunlar bilmek
nemlidir. Onun geerlilik oluumuna nasl balad, eer
karmaksa, psikolojik bakmdan enteresan bir hikayedir.

rosesteki temel safhay hemen hemen anlattk. Niyet


edilen objedeki muayyen bir gven ls ister
istemez bir niyette bulunmaktadr. nsan, abasnn
gerekten kafi olduunu bilir, ve hedefe ulatran tekrarl
tecrbelerden hareketle uygun bir objenin herhangi bir srarl
abann nihayetinde kaldndan phelenir.

usuz mudur? Susuzluunu


giderecek su vardr.
Yorgun mudur? Dinlenebilir. Souk? Scaklk gibi bir
ey vardr. Dini aba iin bu muhakemeyi genileten
C.S. Lewis ilave eder:
Kendimde bu dnyada hibir
tecrbenin tatmin edemeyecei bir istek
bulursam, en
mmkn aklama udur,
ben baka bir
dnya iin
yaratlmm. Bu dnyaya ait zevklerimden hibiri onu tatmin
etmezse, bu evrenin bir sahtekar olduunu ispatlamaz.
Muhtemelen dnya zevkleri asla onu tatmin manasna
gelmemekte, fakat sadece onu canlandrmak, gerek varla
telkin etmek anlamnda olmaktadr.

ylece insanlar, inancn abalarnn bir yansmas ve


umumiyetle abann mutlak gerekten karlacak
makul bir sonucu olduunu grrler. slami bir lejand,
meseleyi pitoresk tarzda ortaya koyar. Bir dervi, 'Buradaym'
diye cevap vermediinden dolay Allah' zikretmeyi
kesmesinde eytan tarafndan aldatlr. Melek Kadir, dervie
Allah'tan bir mesajla bir hayal halinde gzkr. Hizmetime
seni aran ben deil miydim? Admla seni megul etmedim
mi? Senin Allah deyiin, benim 'buradaym' deyiimdi.

u hitaba gre aratrmann gerei, aratrmay


muteber klmak iin talep edilenin tamamdr.
Madem ki sahip olduun hazineyi en fazla sen
aratryorsun
Bilmelisin ki, zm problemin iindedir.
u mtevazi geerliliin tesinde atlan bir adm bizi,
insann sahip olduu Allah fikrinden Allah'n
varlnn zaruretini karan Allah'n varl iin
ontolojik tartma denilen yere gtrr. Geri filozoflar bu
teklifteki a priori ifadenin reddediliinde sert olmulardr,
fakat tartmann ampirik veya psikolojik ekli birok insana
ho grnr. Mkemmel akla duyduum itiyak, benim gibi
fani bir varln rn olmayacandan (kendimden daha
kusursuz herhangi bir eyin parltlaryla kendimi bahetmeye
muktedir olamam) bylece benim iin, Allah'n bende O'nu
bilme arzusunu
yerletirmi olduunu kabul etmek
kanlmazdr. Saf gerek u, iinin kalitesi eserinden bellidir'
sznde olduu gibi, ben de mkemmel hakim bir varln,
Yaratcnn bu fikri zihnime yerletirmesinin bir iareti olduu
dncesine sahibim.
Dekart bu grn
ateli bir
savunucusudur. Onun muhakemesine gre, varl olmayan

B
B

bir varlk ortaya koyamaz; kusurlu olan kusursuzlukla ilgili


bir fikir retemez.
XII. yzylda Peter Abelard ayn
dnceyi ifade ekmekteydi:
stek ve gerekletirme asla birbirinden ayrlm olamaz.
Ne de duann eksik gelmesi iin dua edilen.
u dnyada baarlamayan deerler, bir Cennetin
Kralln gerektirir. Artk herhangi bir kimsenin
Allah'n varl konusunda halis veya saf bir
tartmayla ikna edilip edilemeyecei sorusu sorulabilir.
phesiz karlarna kan her bilmece
iin salkl
aklamalar bulmaya almalar gibi, insanlarn meseleyi
mantki tarzda sk bir zmle muhakemeye abalamalar
hakikattir. nsanlar aklc ekilde ulalan bir cevap isterler.
Bazlar
onu, problemin akln ve deerlerin varln
aklamaya yeterli bir ilk sebebi talep eden kozmolojik
tartmada bulurlar. Bu yzden u da gerek deil midir ki,
kii fizik ve moral evrenin olduka tesirli yapsndan huu ile
dolu olmadka, kozmolojik tartmann ikna
kuvvetini
hissedemez. Ve heyecan ve deer olmadan onun evresinde
bir itikat sistemi ina edemez. Ayn ekilde, birey evrendeki
zeka ve dzenin delilleriyle harekete getirilmedike, itikadn
desteklemek zere teolojik tartmaya girmeyecektir, nk
bu tartma onun iin hayati olan hi bir soruya cevap vermez.

er duyguda hemen hemen yapk vaziyette bulunan


bir ilikiye destek vermek, muhakemenin yapt
eydir -bu iliki bir niyetle onun objesi olan fikir
arasndaki iliki olacaktr. Sadece bamsz bir takviye varsa,
balangta vazedilen niyetli iliki sebebiyle objeye inanmakla
normal olarak byle yapmaya devam ederiz. Duyum idraki ve

muhakeme byle bir destek salar. Her ne zaman inan bu


eit takviyeden ok miktarda alrsa, duyum idrakiyle
muhakeme ve dier inanlarla mutabk olur ve muhtemelen
ona bilgi adn veririz. Dier uta, inan btn bu desteklerden
mahrum olduunda ona da kuruntu deriz. Bu iki snr
arasnda inanlarn ounda olduu gibi inancn ihtimaller
zerinde bulunduu yer olan itikattan sz ederiz. Btn
itikat durumlarnda phe, o andaki zihni duruma fiili olarak
hakim olmadan da hala nazari bakmdan mmkndr.
tn itikatlarda olduu gibi dini itikadn da dereceleri
yksekten de doru sralanr. Belki en yksei
kii iin duyum bilgisiyle edeer olan vastasz
tecrbesinin Allah'n varln teyit ettii sarslmaz mistik
kesinliktir. Belki en dk derecesi Santayana'nn estetik
yapma inancnda bulunur ki, o byk dini drama hakl
karlrsa, bunun fevkalade olacan benimser. yle
fevkalade ki, sanki hakl karlm gibi hareket etmeye hak
kazanrz.

aha nceden iaret ettiimiz gibi, nispeten dk bir


itikat derecesi, enerjinin ok miktarda istihsalini
ynlendirmeye muktedir olabilir. Kii yar yrekten
olmadan yar emin olabilir. Siz ve ben Birlemi Milletler'e
tam itikada sahip olmayabiliriz, fakat o bizim biricik ve tek
midimiz olduundan ona btn gcmzle geri dnebiliriz
ve dneriz. tikadmz sfrsa, hibir ekilde geri dnmeyiz,
fakat binde bir ans bizim iin kafidir. Dekart'n bu konudaki
dnceleri hatrlanabilir. O iaret etmekteydi ki, kendisini
bir ormanda kaybolmu bulan bir seyyah, bir o yana bir br
yana dnerek, baknarak dolamamaldr. Bir istikametle

gidebildii kadar dosdoru yryecek, bunu nemsiz


sebeplerden dolay deitirmeyecektir. Byle yaparak o
muhtemelen ormann ortalarndan ok daha iyi bir yere
ulaabilecektir. Geri itikadnzn objesine refakat eden
ihtimaliyetin temelinde yer alp katiyetle iyi hareket etmemizi
salayan muayyen bilgiyi grmeksezmek gcmz iinde
deildir.
lham suretiyle aklanan
din geerlilik iin bireyin
mcadelesine nerede
girer? phesiz
dini ayinlerde
kullanlan harikulade surette takdir edilmi semboller dahil
kendisinde gizlenen hissedilir iaretlerin duyumlarmza tesir
eden kavranlr evrenin aralar yoluyla serbest alicenapl
zerine Allah'n kendisi hakknda ksmen baml bilgiyi
vermeyi setiine eer birey ikna olmusa, din bireye
tartlmaz ekilde yardmcdr. Yine din, Allah'n kendisini
bize bizim dilimizde bildirmeyi setiini farz etmeye yardm
eder. Bu kaziyeye dayanan itikat, tarihi kilise ile emredilir ve
milyonlarca insan iin kesin telakkidir. Fakat unu not etmek
de gerekir ki, kilise, rasyonel teoloji tartmalar ve mistik
istirak veya dolaysz tecrbe yolu dahil, itikad destekleyen
vastalara da msaade eder. Ve yine muhtelif bireylerin kendi
inanlarnn geerliliine olan ykseltilmi emniyet derecesini
baarabilmeleriyle yollar oaltrken psikolojik akl gsterir.
iri mistik dieri pragmatik olan farkl tipte iki final
geerlilik tarz vardr. Geri bu noktada sonuca
gtren hibir delil yoktur, fakat en ortak ekilde
kabul edilen ve bakalar iin bir kural gibi olmasa da kiiyi
ikna
eden tahkik tarznn bir
dolaysz tecrbe ekli
olduundan pheliyiz. Dinin zel srrdr ki, bireye hayattaki

her hangi bir eye benzemeyen dini bir teyit salar -artlar
ann hayat kartrabildii her meselede son admlar daha
kolay klan bir skun, keder annda daima var olan bir
yardm. tikadn pratiinin atmayla ilgili saf bir zm
getirdiini gren ahs ikna olur, nk kaos ve skntnn
olduu yerde dzen ve mutluluu kefetmek olaanst
ekilde gerek
bir ey bulmaktr. Bu zm
bulma
tecrbesine ok kez mistik bir idrakle refakat edilir. Kii
hisseder ki, bir ele uzanmtr ve bir cevap veren el sk
almtr. Ge doru bir lk atm, bir tepki almtr.
tikadn bu tarzda tahkik eden kim olursa olsun, dnyada
kendisi iin inanlarn geerli klan duyum idrakinden onu
hi de daha az ikna etmeyen delile sahiptir. Aa vurmann
Allah'dan insana geldii bu eit dolayszlk onu ikna eder.
Bu arada iaret edilebilir ki, fonksiyonel aa vurmann,
zihinsel aa vurmadan daha mterek olduu gzkr.
Yani aka insanlarn ou aydnlatc bilgiyi talep yerine
g ve iktidarn artn bildirirler.
aha az bir iednk geerlilik tarzna birden bire
geerek asrmzda ne kadar insann kendi dini
itikatlarnn, W. James'in "hakiki
dnce,
aksiyonun deer biilemez arac olan bir dncedir"
eklindeki srarnn tesiri altnda olduunu merak ederiz.
nanma istei-gc, basit bir tercih hareketiyle kullanl,
hazr, ie yarar olduunda, mantklln ters lakrdsnda
kiinin kendisini karmakark etmesine gerek yoktur. Herkes
iin daha yksek ve daha dk derecelerde ulalan sonular
vardr, ve bu her ne ise, bireyi inanmada deerli olan daha
yksek seviyeye gtrr. Bu inanlan iyi, kendisini ksaca
gml bulur, nk itikat emelleri gerekletirmeye, ihtimali

fiile dntrr. Demokrasiye inanmay reddedersem, onu bir


aptaln ryas olarak grp demokratik ekilde hareket
etmem ve demokrasi varla gelemez. James, daha prodktif
tercih yapn, diyor.
Dini
itikat byle bir tercihtir.
Geerliliinin z, retilen deerlerde ve ulalan hayat
biriminde yatar.
u durum, gerei ortaya koymaya yardm eden bir
gerek (iyimser temayller) te bulunan itikadn
hayatta
ok
fazla rneklerini gren aksiyon
zihniyetli bireyler iin duay iaret eder. Pratik bakmdan,
itikadn inkar edilemez mspet tesirleri vardr. Pragmatik
dnce tarzyla rasyonel olan mecz eden bir kii soracaktr,
"mspet tesirleri olan ayn ekilde var olmamal mdr?".
Yeterli sebep olmadan hibir tesir olmaz. James'in kendisinin
iaret ettii gibi, Teizm, pragmatizmin az bulunur bir orta
deildir. Deeri aklayan dier her bir aklama tarz sonuca
giden yar yolu bozar gzkr. Mesela teist, ilmi inkar eden
her eyin gerek olmas muhtemel deil iken, hala ilmi
durduran hibir eyin hakikatin tamam olamayacana
kanidir. Tabii dzenin ilahi kanunlarla olduu itikadn teyitle
daha tam bir dnya gr baarlmaldr. Bu pozisyonu
kendisine emanet alan teistik-pragmatist, ona doru hareket
ederken grnn aydnlandn ve itikadnn glendiini
bulur. nc blmde dikkati olgun dinin kefe yarayan
karakterine ektiimizde hem deer hem de kavray iin
itikadn bu verimlilii hatrda idi.

erhangi bir ferdin,


ulat itikat derecesini
desteklemek iin yeterli kombinasyon halinde onlar
bulan eitli geerlilik ekilleri
kabul etmesi

muhtemeldir. Geerlilik tarzlar arpmaz; onlar karlkl


olarak destekleyicidir. Hem muhakeme hem de pragmatik
tasdik, mesela, bireyin zihninde kendi mistik tecrbelerinin
anlaryla mecz olabilir. Bu pragmatik dorulama, kiinin
inanszlnda ona yardm etmek ve hibir itiyakn
tamamen tek bana ina edemeyecei
itikat binasn
tamamlamada onu muktedir klmak iin ilahi ltfun gerekte
faydal ve kullanl olduuna kiiyi ikna edebilir.
u yardmlarla tahkik etmek iin birey dininin
geerlilii bakmndan dikkate deer kesinlii
baarabilir. ster istemez mutlak kesinlik testlerinin
eksikliini duyacakken, kendi geerlilik tarz yine ister
istemez dierleri iin ikna edici deildir. Fakat onun iin
derinden ikna edici olabilir.

Tek

Yol

onumuz sbjektif dinin dnlm olan ekil


farkll oldu. Dini yalvar, korku ve merak,
kran ve rza gibi ok farkl istekler balatabilir.
nsanlar ocukluk dinlerinin kendileri bydke kk
geldiini ve olduka farkllam olgun dini duyguyu
gelitirmek iin farkllaan bir kapasiteyi gsterirler. Bu
duygunun umumiliinde, geniliinde ve hayat btnletirici
gcnde farkl dereceler vardr. Farkl phe tarzlar,
sembollerin farkl idrak, intikal kabiliyetleri hem kltr ve
mizala hem de inanann kapasitesinin farkllaan, ztlaan
muhteva tipleri vardr. Saysz spesifik dini niyet tipleri
vardr. Bireyin itikadn ne kadar hakl karmas deiken bir

meseledir ve baard kesinlik,


kesinliktir.

onun tek bana ulat

lk balanglardan yolun sonuna kadar bireyin dini


yakar tektir, yalnzdr, mnferittir, geri birey sosyal
bakmdan binlerce ekilde dier insanlara karlkl
bamldr, yine de hi kimse onun gelitirdii itikad
sallamaya muktedir deildir, ne de ona kozmosla anlamasn
emredebilir, tavsiye edebilir.

ok kere dini duygu ahsiyette sadece ilk esas


kabilinden, fakat yine ok defa en derin samimiyetle
iaretlenmi yaygn bir yapdr. ahsiyetin parasdr
ki, hayatn znde doar ve sonsuza ynelir. En uzun ranjl
niyetlere sahip olan zihni hayat blgesidir. Bundan dolay
ahsiyette hudutlu btnlemeyi ihsan etmeye, hayat trajedisi
ve aknl karsnda mana ve sulh
hasl etmeye
muktedirdir.
ir insann dini, kendisini yaratla ve Yaratcya
balayan cretli tekliftir. Ve din, ait olduu stn
rabtay doru ekilde bularak kendi ahsiyetini
geniletmek ve tamamlamak zere kiinin nihai teebbsdr.

You might also like