Professional Documents
Culture Documents
10
10
11
12
12
12
14
15
15
15
18
18
Korukent Kkleri
19
Nuirevann Baraj
19
19
20
20
20
21
Yemen Ekonomisinin k
21
22
On ki Tepeli Ninova
22
23
23
25
25
25
26
27
28
30
31
31
31
33
33
33
34
34
35
35
36
38
41
41
Konsumasyon=stihlk=Harcama
44
44
48
51
52
54
54
55
Noter
55
55
55
56
56
56
57
57
57
58
59
59
60
60
60
61
62
Emanet
62
62
63
63
63
64
64
65
65
ktisatn Anlam
66
Arzularna Tapanlar
66
67
68
Balklk Sektr
68
69
70
70
70
zm : Meyvelerin Sultan
71
72
73
73
Krtaj Haramdr
74
75
75
75
76
Ar Vergiler
76
76
77
77
78
78
79
Sv Yl
80
83
83
Gmrk Vergileri
83
83
84
84
Sslenmesi, Kadnlarn
84
85
86
86
86
87
87
88
Yarma ve Rekabet
88
88
Ar Vergilere Hayr
89
89
89
90
91
Sosyal Yardmlar
92
93
93
94
Yemendeki Bac
95
96
96
97
97
Kuyumcular ars
99
100
100
101
102
102
104
106
106
Kimdir yi Kii?
107
108
109
110
110
111
112
113
113
113
114
114
116
116
116
117
bindiinin alnma korkusu ne kadar ise, ondan fazla deildir.(I/138-139, Ftih sresi,
gayril-madbi aleyhim tefsri, Tirmiz, hasen bir senetle rivyet etmitir)
(Bakara sresi) Refhn sebeplerini, hell ve haram, pis ve temiz olan geim
aralarnn kurallarn, iktisd yardmlama hakkndaki tevikleri, fizin
knanmas, vdeli (ama fizsiz) karlkl alveri ve borlanma, noter, rehin
konular hakkndaki yetleri de ierir.(I/149-150)
Rzk esasen kelm- Arapda hazz-u nasb mnsna isim olup, nasip etmek, rzklandrmak
mnsna mastar da olur ki, razekn onun fiilidir. Ehl-i Snnete gre, er mns da lugt
mnsnn aynsdr ki, Cenb- Allahn hayat sahiplerine sevk ve faydalanma nasip ettii
ey diye tarif olunur. O nedenle, milk olsun olmasn, yenilen, iilen ve dier srette
kullanmndan fiilen faydalanlan mallar rzk olduu gibi, ocuklar, hanm, alma ve bilgiyi
de kapsar. Fakat hepsinde faydalanlm olmak arttr. Ve bu faydalanma, dnya ve hiretle
ilgili faydalanmadan daha geneldir. te, dn ve dnyev olarak, bilfiil faydalanlmayan mal,
milk, evlat ve ile, bilgi, rzk deildirler.. nfk ise: maln elden karlmas, harcamak,
sarfetmek demektir. nfkn erata gre, farz, vcip, mendb ksmlar vardr.. (I/192)
A LE TOK AYNI SAFTA OLURSA.. nk iyyke nabudu ve iyyke nesteyn
diye bir tevhd ibdeti iinde srf Allaha ibadet etmek ve kardeler topluluuyla beraber
namaz klabilmek iin saflar dzeltmek ve o saflarda bir eitlik duygusu ile durmaktr. Bu ise
o cemat (topluluk) iinde gnlk yiyeceini bulamam hi kimsenin olmamas ile
mmkndr. Bir a ile bir tokun ayn safta (yette belirtilen) bunyn- merss
(kenetlenmi bir duvar) gibi bir kardelik sevgisi ve duygusu ile biri birlerine
kalben perinlenmeleri mmkn deildir. te, namaz cematinin gerek bir tevhd
ibdeti olmas, cidden fakirlerin gzetilmesi ve alabileceklerin altrlmas iin, evvel
zekt ve sadaka-i ftr ile zenginlerle fakirler arasndaki uurumu kapatarak, bir
sevgi bann oluturulmas, hem de hepsinin Mevlsnn Allah Tel olduunu bildiren
bir duygu ve mn ile oluturulmas byk bir farzadr (grevdir).(I/193)
BR KOLNZ VAR, AMA.. Bu farzay (grevi) yerine getirirken, Mslman
cimrilii terk ederek elindeki maln Allahn mal olduunu ve kendisinin bu mal muhta olan
Allahn kullarna ulatrmaya memur bulunduunu dnerek: al birder, bu benim deil,
senin hakkndr, bende bir emnettir, ben sana Allah Telnn gnderdii u kn, u posta
kolisini teslim etmeye memur bir datcym diyerek, alakgnlllkle yoksulun, hakkn
vererek kalbini rahatlatacak ve bu hareketiyle o cematin (topluluun) aklarn kapatacaktr.
te Kitap ve Snnetin tmevarmyla, (slm) metododoloji ve uygulamal (dn)
kitaplarmzn zekt teorisi ksaca byledir (cmlenin orijinali: te Kitap ve Snnetin
istikrsna nazaran ktb-i usliye ve furiyemizin zekt nazariyesi icmlen budur). Bu
ekilde zekt, kiiyi insanlk derecesinden > ilh veklet noktasna ykselten (Allah adna
yardm), bir kprdr. Namaz, insan gnlk yaamdan ilh huzra ykselten bir mir
olduu gibi, zekt da mirata alnan bir ilh grevin uzun kprsdr. Ve her Mslman,
bu uzun kpry gemeye, yani zekt vermek iin hell mal kazanp, yeterli
nisap (en az zenginlik snr) shibi olmaya alacak ve henz verebilecek halde deilse,
hi olmazsa zektn yceliine inan ile dolu olacaktr. Yani Mslmann gz zekt
almaya deil, vermeye ynelik olacak ve ancak aresiz kald zaman zekt ve sadaka
alabilecek ve aksi halde aldnn haram olduunu unutmayacaktr. Grlyor ki bu yette
(Bakara sresi, 3. yet), slmn binsnda mandan sonra iki amel (davran) belirtilmitir ki,
eratta bunlar dierlerinden evvel farz klnmtr: namaz ve zekt. nk bunlar btn
ibdetlerin temelidirler ve dier ibdetlerin eitlerine de iret vardr. Zir btn ibdetler iki
10
ksmdr. Birisi beden ibdetler, dieri ml ibdetler. Bir de hac gibi hem beden hem de ml
olan nc bir ksm da var ise de, bu sonuta iki ksmn birlemesinden olumutur. te
namaz btn beden ibdetlerin gerek temsilcisi, zekt da btn ml ibdetlerin gerek
temsilcisidir ve (slm) inancn yaptrm gcnn ortaya k, namaz ve zektladr.(I/194195)
nk ticr bir ilemde balca iki maksat vardr. Birisi sermayeyi korumak, dieri de kr
etmektir. Halbuki bu mnfklar, sermyelerin sermayesi olan hidyeti vermi, yerine onun
kayb demek olan dalleti satn almlardr. O nedenle, ne kr kalm, ne kr ihtimli, ne de
kr yolu. Cenb- Hak bunlarn durumlarn, dnyada her eyden nce gelir dedikleri (ve)
en nem verdikleri i olan ticret rhuna gre bir benzetme ile anlatm, dn hidyetin
dnya ticretinden daha nce geldiini ve dnya ticretinin dzgn/ uygun/
doru olmas iin de yine dnin kesin bir art olduunu anlatmtr. Fakat bu
anlatta ticretin byk bir vgs vardr. Fakat ticretten nce, onun (tkip edilmesi
gereken) gerek ve gerekli bir yolunun bulunduuna ve bu yolun iyi anlay ve doruluk
yolu olduuna ve ticrette yalan, hle, entrika yolunun gerek bir kr yolu olmadna bir
uyar ve doruluun knnuna sarlabilmek iin de dn hidyete ermenin ilk art olduuna
iret buyurulmutur. (I/242-243)
ALTIN MADENLERNN YERN SYLEMEZ KURN. Bunlar (bu yetler), bize
madd ilimlerden ne retiyorlar? Altn madenlerinin nerelerde olduunu mu gsteriyorlar?
Kimyalar m buluveriyorlar? (I/269) (Kurnda byle eyler olmaz. Kurn almann,
baarmann ipularn verir. i.y.) Gnein domakta olduunu (gnein kendisini grmeseniz
de) ilk klarndan anlarsnz.(I/271) (O an gnei grmeseniz de, gnein varlna kanttr o
klar. Kurndaki gerekler de, bu Kitbn yol gstericiliinin en belirgin kantdrlar. i.y.)
(Mminler) Cennette (kendilerine verilecek) o baheleri, bu dnyadaki mnlar ve
ibdetleri ile yetitirirler ve bunlarn bir eit meyvas, dnyada da az ok grlr ve hatta
tadlr. Nitekim va limen hfe makme rabbih cennetn buyurulmutur ki, biri dnya, biri
hiret cennetidir. Gerekte, insanlarn hepsi Allahtan korkmu ve ona gre
hareket etmi olsalard, dnyann da her taraf bir cennet kesilirdi.(I/275)
TRAMVAY, OTOMOBL, UAKLAR, 1930LARDA. (ISLAMIC ECON
PHILOSOPHY) LAWS OF NATURAL LIFE, LAWS OF ECONOMY/ECONOMICS.
Bu irreleri (kvlcmlar) biz tramvaylar ilerken ounlukla geceleri gryoruz.(I/255)
..smme yuhyiykum.. (Bakara 28. yet) O (Allah) sizi ldrdkten sonra, yine diriltir ve
diriltecektir. Size evvel (dnyada) verdii gibi ve hatta ondan daha gzel bir yaam, (hirette)
yine verecektir. ldkten sonra dirilmek de haktr (gerektir). Grmez misin (dnya
hayatnda) bir defa olan bir ey, tekrar olmaktadr. Eer yle olmasa idi, sen evrende hibir
knn gremezdin. Bir yaptn bir daha yapamazdn. limden (bilimden), sanattan
(teknolojiden) hibir payn (hibir ilerleme) olmazd. Sen bu syededir ki, hangi eyi iyi
bilirsen, onu bir daha ve bir daha yapabilirsin. Tohumlarn bu syede eker, iftlerini bu
syede kaldrrsn. Atlara, arabalara, imendiferlere (trenlere), otomobillere, vapurlara,
tayyrelere bu syede biner, onlar da bu (doa knnlar) sye(sin)de yapabilirsin. Sen hayat
(yaam, diriltme, yaratma) knnunu tamamen bilse idin, bu konuda hibir phe tamazdn,
o zaman sen bile bir canl yapabilir ve onu bozduktan sonra, tekrar yapabilirdin. imdi
yapamyorsan, ilmin ve bilgin, gcn ve teknolojin buna yetimiyorsa, henz hayat knnunu
bilemediinden, henz maddelerin, rhlarn ilk srlarna nfz edemediinden, ve daha da,
esasnda yaratmak gcne bizzat ship olamadndandr. Zten sen, maddenin asln, gc
gremezsin. Grdn, onlarn rnleri, d grnleridir. Zten senin ilmin, anlayn,
11
12
Canda, rz ve nmusda, aklda, dnde asl olan serbestlik deil, haramlktr. te Cenb- Allah
insanlar bu kadar yksek yaratm ve byle yaatmak iin evvel btn yeryzn ve
yeryzndeki btn her eyi yaratp, onlardan faydalanmak insana serbest braklm, hatta bu
kadarla da kalmam, sonra yukarya da gemi, semya dorulmu, buralarda da semnn
paralar ve zellikle yedi semy dzlemi, arzn yaratlmas zerine bunlarda da
deiiklikler yapm, bu ekilde meydana gelen dnm krizini (tekrar) dzenlemi,
buralardan da yeryzne ve insanlara yararlar salamtr. Bu syededir ki insanlar bu
muhteem bin iinde yaarlar, yerler, ierler, sulanrlar, teneffs ederler, k ve s alrlar,
Hakkn yarat(l) mucizesini grerek, ilimler, fenler edinirler, gzlemleriyle, rhlaryla ve
hatta Allah nasb edince cisimleriyle karlar mr yaparlarDemek Allah Tel insan
yalnz yeryznde yaayacak ve yeryzndeki maddelerden faydalanacak bir
halde yaratmam, insana semdan da bir yararlanma pay ayrm ve hatta
bununla ilgili olarak, gklerin yedisinde bir deiiklik yapmtr. u halde
insan yalnz bir yeryz yarat deildir. Yeryznde daralrsa, gklerden
yararlanmaya da izinlidir ve fakat bunun iin ncelikle rhu semvlik
duygusunu hissetmeli ve Allah tanmaldr. Yeryznn ehvn ve hayvn
dklklerinde boulanlar ise, bu ycelmeden yoksundurlar. Yarn
yeryzndeki nimetler tkenecek, biz a kalacaz diyerek, alarlar
dururlar.(I/291)
(Her ey insann hizmetine verilmitir ama bunlardan yararlanma eklini de yine din kurallar
(Allahn Kitbnda bildirdikleri ve Peygamberinin gnlne bilgi olarak verilenlerle)
tarafndan bizim iin faydal olacak ekilde belirlenmitir. rnek olarak: kpek eti yenilmez,
haramdr. Ama kpek, (avda, tarla ve koyun srsn beklemede olduu gibi) insann yarar
iin yaratlmtr. Kedi de yledir. Eti yenilmez, zararldr. Ama kedinin (ylan dahil kk
zararllar ldrmek sretiyle) insana pek ok yararlar vardr. i.y.)
(Cennetteki bu yasak meyvenin) Buday veya zm veya incir olduu hakknda baz
rivyetler de vardr. Ehl-i Tevrt br yani buday demiler, Vehb ibni Yemnden de fakat
yle bir cennet buday ki, tanesi(nin bykl) sr yrei gibi, kaymaktan lezzetli, baldan
tatl diye bir tabir nakledilirBiz o aac bilemeyiz. Ancak u kadarn dnebiliriz ki,
ondan yemek, niybeti (vekleten i yaptn) unutmak ve aslet dvsna kalkmak (kendini
her eyin shibi zannetmek) duygusunu verir. Bu da insann ftrat- asliyesinden deil
(yaratlndan gelen temizlikten deil) eytann akl vermesiyle balar. Bu buday ise, delice
budaydr. Bir zm ise, arap zmdr. Bir incir ise, kurtlu incirdir. Ve her halde bir
sarholuk vericilii vardr. Ve o sarholuk akl alr ve Allah unutturur. Cennete bu (meyve),
yenilsin diye deil, snrlar belirtmek ve kulluk (emre itaati lmek) iin konulmutur.
Bununla beraber, Hubbud-duny rasu kulli hatetin (Dnya sevgisi her hatann badr)
hads-i erfnde, bu yasak aac belirleyen bir iret bulamyoruz. (Bu arada hads salam m
deil mi bilmiyoruz i.y.) Demek dem o zaman dnya snrlarna yaklamamak emri alm
ve dem bu yasaa uyarak, yaratlnn gerei yememitir. Fakat, eytan o ikisinin de o aa
yznden ayaklarn kaydrd, yahut ikisini de cennetten kaydrd. Zra o zaman eytan
kovulmu bulunuyor idiyse de, dem ve demin evldn saptrma imknna sahipti. nk
demin erefi, asl bununla (eytann kandrma oyunlarna direnmekle) ortaya kacakt.
Hilfeti kullanma bilfiil bununla gerekleecekti. Bu nedenle eytan ne yapt yapt cennete
bile girebildi. Sonra da o ikisini bulunduklar yerden veya (bol) nmetler (iindeki)
hallerinden kard (hl-i namden kard). Cennetteki vcutlarnda da bir deiiklik meydana
geldi. Biz de dedik ki, haydi ininiz ve o halde ininiz ki bir ksmnz bir ksmnza saldracak
dmanlar olarak. Ve sizin iin yeryznde bir zamana yani lnceye- kadar, geici bir
karargh tutmaya almak ve faydalanp yaamak da bir hak olsun. Zr yerler ve
yerlerdekiler zaten insanlar iin yaratlmt. Ve (balangta) cennette iskn (yerleme) da,
13
bunun bir balangc idi. Eer eytann kandrmas olmasa idi, yeryzne daha baka bir iyi
durumda gelmek de mmkn idi. te yandan, yeryzne gelip de, hi faydalanma hakkna
sahip olamamak da mmknd (arza gelip de, hi hakk- intifya mlik olamamak da mmkin
idi). Ve insanlk dnyaya byle bir Allahn lutfu ile beraber olan bir felket iinde
domutur. (I/323-324)
(eytann cennetten kovulduu ile ilgili bir bilgi Kurnda var mdr? deme veya dem iin
secdeye yaplan arnn, cennette deil de baka bir lemde olduu da, Bakara sresinin
bandaki yetlere gre akla geliyor. Yani eytan oradan kovulmu, daha sonra da deme
sen ve ein cennete yerlein denilmitir. (Bakara sresi, 34-35. yetler) i.y.)
GZ BAKASININ MALINDA OLMAMAK (ECON PHILISOPHY).
Sabr acya katlanmak, acy geirmek iin sebt edip direnmektir ki, her ferhn, her
baarnn anahtardr. Bataki darln, skntnn gemesi iin Allahn yardmn salayacak
sebeplerin birincisidir. Sabrsz nefisler, her zaman darlk iindedir. Bylelerinin,
meydana gelen olaylara hi direnleri yoktur. Her ey isterler, her eyden zlrler; genilik
zamannda eldeki nimetin kadrini bilmezler, gzleri dim bakasndadr. Az bir yokluk
grnce tahamml edemez, hemen dklrler, teslim olurlar, mahvolurlar. Halbuki dnyada
deimeyen hibir ey yoktur. O nedenle, bir darla mptel olanlar, kalplerini Allaha
balayarak, bu derdin de Allahn izniyle geeceine mn eder ve Allahn inyetini
(yardmn), (bu dertten) kurtulu ve ferahlama gnn samm bir kalple ve olgun bir mn
iinde beklerlerse, kurtulu sonunda gelir. Ve hibir fenla dmeden bu olur. Bunun iin
nefisleri sabra altrmal, insan sabretmeyi alkanlk hline getirebilmelidir. Sabr alkanlk
hline getirerek, nefsi ssleyebilmenin en iyi aresi de orutur. Oru insan kesinlikle sabra
altrr, tirykilikleri tedv eder. Bu nedenle buradaki (Bakara, 45. yet) sabr, dorudan
doruya oru ile de tefsr olunabilir, olunmutur da. Fakat her iki halde de, burada temel
maksat, sabrdr. Oru, bunun bir aracdr. Orucun yannda, namazn da bu konuda byk
nemi ve faydas vardr. (Namaz klmak iin) nsan, ykanr, temizlenir, ayp yerlerini kapatr,
yzn Kbleye ynelterek, ynn belirler, kalbini iyi niyetle doldurur; gnlndeki krizleri
ve eytann vesveselerini kovalayarak, rhuna Birlik cokusunu yerletirmeye alr ve
btn organlaryla ve byk bir sayg ile (Allhu Ekber diyerek) tekbrini alr ve ibdete
koyulur. Dnyann aclarn, tatllarn bir tarafa atar, Hak Telya yalvarr, onunla konuur.
Kurnn okur, dinler ve Allahn huzurunda yaamn akn, balangcn, bitiini dnr.
(Namazda) Dikilip, ayakta beklemek, eilmek, tekrar yere kapanmak, yine kalkp dorulmak,
sonunda oturup dinlenmek ve sonunda da selm-u selmete ermek ve o anda gyipten
ehdete geerek ehdet getirmek gibi rh, beden byk bir dzenlilik ile bir mr
yapar ve hi phesiz bu yce manzaralar iinde nefisler dlarnda ve i dnyalarnda
kaybetmek zere olduklar intizmlarn/dzenlerini yeniden salarlar. Sabrdaki aclklar da
unutur veya hafifletirler ve btn bunlar Allahn yardmnn gelmesine arac olur. Darlktan
patlayacak dereceye gelen o fen nefisler, (namazla) kuvvetlerini, gvenlerini artrrlar; sknt
zamanlarnn kolaylkla gemesi imknn bulurlar ve fazla olarak ayrca bir mutluluk zevki,
bir bahtiyarlk duyarlar; (deiik, farkl) bir rh kazanrlar ve bu sayede yalan, gerekleri
gizleme, aldatmak, aldanmak, hadd-i amak, saldr gibi aalk hallerden kendilerini
kurtarrlar ve bu dklkler sebebiyle gelecek yararlara tenezzl etmeksizin, sonunda ilh
yardmn byk tecellsine ererler. nk btn dnyadaki insanln ztrbnn temeli, genel
ahlkn kaybolmas ve hak yerine btln (bo eylerin) terch edilmesindendir. Gazab-
ilhnin (Allahn fkesinin/azbnn) gelmesine sebep de budur.(I/340-342)
ANTK DNEMDE EKONOM (ANCIENT ECON (CRUEL
ADMINISTRATIONS).
O Firavun ynetimi, size azbn ktsn uyguluyor, cannza
14
kyyorlard.(Bakara sresi, yet: 49) yesmnekum sel-azb daki sevm fiili: maln
(zorla) almak, zulm yklemek, derde sokmak, dalamak mnlarna gelir ki, her biriyle tefsr
edilmitir. Mnlarn hepsi de kt kast ifde etmektedir. Hikye olunuyor ki, sril
Oullar(Firavun ynetimi tarafndan) snf snf esr, ii gibi ayrlm ve byk yaplar
yapmakta, ykmakta, dalardan kayalar yontup talar tamakta, kerpi kiremit
piirmekte, marangozluk, demircilik ve daha buna benzer ar hizmetlerde altrlr,
(almayan) zayflarna da vergi denirmi.(I/346) (sril Oullarnn iledikleri
gnahlar yznden) zerlerine de zillet ve meskenet (alaklk ve uyuukluk) damgas
basld. Hakret altnda ar vergilere ve fakirlik ve yoksullua mahkm oldular. Ve
Allahtan bir gazaba mustahak oldular da devletleri ykld, toplumlar peran oldu.(I/369,
Bakara sresi, 61. yetin tefsri)
ABKAR: SARRAFLAR KENT
(ECON 7TH CENTURY). Elmall Rahmn sresi
76. yetindeki abkar kelimesini aklarken baz ayrntlar verir: Araplar (o zamanlar)
Abkar denilince, orann bir cin ehri olduunu sylerler ve acaip grdkleri her eye
herhalde bu da Abkardan gelmi derlerdi. Halbuki bu ehir vaktiyle, deme ve mehur
nakl kumalarn dokunduu bir Yemen kentiydi. Kent daha sonralar harap olduundan,
boalm, kimseler kalmam ve tannmaz bir hale geldiinden, bu ehre cinlerin ehri
demeye balamlar ve o ekilde zihinlere yerlemiti. slm ncesi dnemin mehur iri
mrilkays bir beytinde Abkar kentinde saylan deeri dk paralarn tngrtsndan
bahseder ki, bir zamanlar meskn bir yerdi ve ok sayda sarraflar olan mehur bir
ehirdi.(VII/4695)
SATAN MAML ANBARLI GEM VE KAZANI. (CHARACTERISTICS
OF NOAHS ARK) (ANCIENT ECON AND TECHNOLOGY)
(Nh) Gemiyi yapyordu..(Hd sresi, yet: 38) Hz. Nhun gemisinin zellikleri
hakknda baz szler nakledilmitir. zetle denilmitir ki, uzunluu yz zir (bir zira: 65
cm), genilii elli zir, su kesiminden yukar ykseklii otuz zir, satan yaplm anbarl
bir gemi idi. Hasandan nakledildiine gre uzunluu bin iki yz, genilii alt yz zir imi.
Bu gibi ayrntlara girimek botur, nk dorusunu saptama imknmz yoktur. Bu konuda
Kurndan bilinen udur ki, toplumunun inananlarn ve ihtiya duyacaklar eyleri ve her
hayvandan bir ifti iine alabilecek genilikte imi. Ancak bize, bu geminin yelkenli bir gemi
olmayp, vapur gibi ocakl ve istimli (basnl buharl), feveranl (kaynayp fkran) bir
kuvvet-i muharrikeyi hiz (hareket ettirecek bir gce sahip) bir gemi olduunu akla getiren,
yetteki u cmle dikkat ekicidir: [Ne zaman ki emrimiz geldi ve tennur (ocak) feveran etti
(kaynamaya balad)] Yani o noktaya (kaynama noktasna) gelinceye kadar, Nh geminin
yapmna devam etti. Toplumu da kendisiyle alay ediyordu. [O zaman ykle dedik, ona]
Tennur szlkte kapal bir ocak, bir frndr ki, dilimizde daha ok tandr diye kullanlr.
Sekizinci mild (ikinci hicr) yzyl lugat (dil) bilginlerinden Leys demitir ki: Tennur,
genellikle her dile gemi bir kelimedir. Msrl dil bilgini Ezher (1435-1499) de tennurun
Arapa,dnr gibi, snds gibi db gibi, Arapaya sonradan giren kelimelerden
olduunu sylemitir. Fevern da kuvvet ve iddetle kaynamak, fkrmaktr. imdi biz,
gemiden bahsedilirken, tam ocak kaynad srada yk emri verildiini iittiimiz zaman, o
geminin harekete hazr, geminin ocann kuvvetli ekilde yand bir vapur olduunu
anlamakta hi tereddt etmeyiz. Fakat vapuru grmemi olanlar bunu anlayamaz ve acaba bu
ocak fevern ne demektir? Bu olsa olsa bir iret olacaktr eklinde dnebilirler. Eski
mfessirler, bunun hakknda eitli mnlar nakletmilerdir ki, bunlar burada zetleyelim:
1-Mfessirlerin ou tennurun gerekten bir ocak mnsnda olduunda gr birliine
varmlardr. Kimisi Nha zg bir tebbur idi demi. Birou ekmek piirilen bir frn idi
demi ve bu frn da kimisi demi ki dem peygamberden kalma idi demi, kimisi de Hz.
15
Nhun hanmnn ekmek piirdii bir tennur idi, demi. Ve hepsi de suyun kaynamasnn
kazanda kaynar gibi, bu frndan kaynayp fkrmasyla aklamlardr. Byle bir kaynama
yette niin geminin inasnn bittiine ve yklenmeye balanmasnn bir art olmu?
denilince de, Allah Tel, bu frndan kaynayacak suyun Hz. Nha tufann balayacann
ireti olarak tayin buyurup nce haber vermi ve Hz. Nh da bu ireti grnce yklemeye
balam demilerdir. Baz baka mfessirler ise bu mny uzak bir ihtimal olarak
grmlerdir ki:
2-Araplar, bazen yeryzne de tennur dediklerinden tennurun kaynamas yeryznden
sularn fkrmas olabilir. Bu mny savunanlar, Kamer Sresi 11 ve 12. yetlerde: fefetahn ebvbes-semi bi-min munhemir ve feccarnel-erda uynen feltekal-mu al emrin
kad kudir Biz de derhal nehir gibi devaml akan bir su ile gn kaplarn atk.
Yeryznde kaynaklar fkrttk. Her iki su, takdr edilmi bir iin olmas iin birlemiti
(Gkten yaan yamur ve yerden fkran su birleerek, Nuhun inkrc toplumunun helkini
hazrlamt) (zek ve di., 528) buyurulmutur, demilerdir. Yeryz kresinin bir byk
frn mnsnda olduunu iret eden bu gr de dikkat ekici ise de, burada feverna
yakan mn su fkrmas deil, ate pskrmesi olurdu.
3-Tennurdan kast, yeryznn yksek yerleri demektir ki, hrikul-de bir i olarak,
oralara bile sular fkrmtr, diyenler olmutur.
4-Fret-tennur afak att, sabah oldu mnsna gelir, denilmitir.
5- kzt, iddetlendi mnsna hamal-vats frn kzd denildii gibi fret-tennur
da byledir, denilmitir. Fakat bu drt mnnn drd de mecz mnsna geldiinden,
mfessirlerin ounluu tennur kelimesinin hakk mnsndan sapmaya herhangi bir sebep
yok, demilerdir.
6-Eb Hayyn tefsrinde Hasandan rivyet edildiine gre, tennur=mevdu ictimil-mi
fis-sefneti gemide suyun toplanma yeri diye nakledilmitir ki, bu ifde hemen
hemen geminin kazann andryor. Rivyetlerdeki bu ayrntlar grdkten sonra biz imdi
hakl olarak diyebiliriz ki, tennurun gerekten bir ocak olmas, ayn zamanda onun gemide su
toplanan bir kazan ile beraber olmasna engel deildir. limlerin ounun ocak rivyetiyle,
bu rivyet arasnda ztlk da yoktur. (Dil kural ynnden) Ahid lm ile et-tennur
buyrulmas, bunun gemiye it bir tennur olduunu da ifde etmektedir. Tennurun kaynamas,
geminin hareket ettirici gcn anlatt ve fret-tennur bugnk ifdeyle sonunda
emrimiz geldi geminin motorlar altnda demek olduu ortaya kar. Ve bu mny
dnrken de, yetteki tennur ve fevern kelimelerini, gerek mnlarnda dnmek
gerektii ortadadr. yet metnindeki bu gerek ve ortada olan mny brakp da baka
yorumlar aramaya da sebep yoktur. Geminin ins tamam olup hareket haline gelmesi, ilh
emir olan tfnn balayacana bir almet olmasnda da her hangi bir ztlk yoktur. yetin bu
ak mns karsnda da, o zaman yle bir vapur nasl yaplabilirdi ve yaplm
olsa bu sanat (teknoloji) unutulur muydu? gibi, olmasna ihtimal vermemeler ve
kuruntulardan baka denilecek bir ey de bulunamaz. Halbuki evvelce bilinirken, sonradan
kaybolmu uygulamal sanayi dallarnn rneklerini tarihten biliyoruz. Halbuki Vasnailfulke bi-ayunin ve vahyin Bizim gzlerimizin nnde ve vahyimiz (emrimiz) uyarnca
gemiyi yap (Hd sresi, yet: 37) emri ile Allah Telnn korumas ve vahyi ile yaplm
olan ve ifti yani erkei diisi bulunan her eyden ki ayrntsn Allah bilir- ikier tane olmak
zere (hayvanlara verilecek yemler de dahil) bir yk alabilen ve az miktarda da olsa
toplumundan mn etmi olanlar da yklenerek ..ve hiye tecr bihim f mevcin kel-cibli..
(gemi) dalar gibi dalgalar arasnda onlarla (yk ve yolcularyla) beraber yzp gidiyordu
buyrulduu zere, dalar gibi dalgalar iinde akp giden olaanst bir geminin sradan
bir yelkenli gemisi olarak dnlmesi esasen, ihtimal ddr.(IV/2780-2783)
Nh sresinin tefsrinde ise Elmall, Nhun gemisinin yapmnda grlen sanayideki
16
ilerlemenin, Hz. demden bin sene sonra, bu kadar ksa zamanda ulalabilmesinin mmkn
olmadn syler ve Hz. dem ile Hz. Nh arasnda bin sene kadar veya biraz daha az bir
zaman getii ile ilgili eski kitaplarda geen rivyetler, pek doru olmasa gerektir. lk
insanlarn bin sene zarfnda sanayide bunlar yapabilecek kadar ilerlemi olmalar imknsz
deilse de biraz zordur. (O nedenle de) Hz. dem ile Hz. Nh arasnda ka bin sene gemi
olduunu Allahtan baka kimse bilmez, deriz. (VIII/5368; Nh sresi, 1. yetin tefsri)
(Elmallnn bu ifdesi zerinde tartlabilir. nk insanlk, baz trih devrelerinde ok hzl
ilerlemi, bazen de uzun dnemler de hibir deiiklik gereklememitir. Mesel 1991-2011
yllar arasndaki yirmi senede bilgisayar teknolojisindeki ok hzl gelimeye ahit olmu bir
nesil olarak ve yine son iki yz elli senede sanayideki gelimeyi bilen bir nesil olarak, Hz.
demin vefatndan sonraki bin senede ok eylerin olmas anormal deildir. i.y.)
Hikmet bazen teorik olarak, bazen de ilm olarak trif edlirse de, tam anlamyla hikmet,
sebepleri bilerek hedefe isbet edecek ekilde, davran bilgiye bilgiyi de davrana
uydurmaktr. Bu nedenle yette: hikmet verilen kiiye birok hayr verilmitir buyrulmutur.
Allah Telnn dnyada hikmetiyle koyduu sebepler ve hkmleri, yani knnlar
kefederek, onlardan baz bilimsel sonular karmak kbiliyeti, phe yok ki
Allahn byk bir nimetidir.(VI/3842; Lokman sresi, 12. yetin tefsri)
NO DECEIVNG IN BUSINESS LIFE. ..uayb dedi ki Ey toplumum!..ly ve
tarty eksik yapmayn. nk ben sizi bolluk (ve refah) iinde gryorum. Ve ben gerekten
sizin iin kuatc bir gnn azabndan korkuyorum. Ve ey toplumum! ly ve tarty
adletle yapn. nsanlara eyalarn eksik vermeyin ve yeryznde bozguncular olarak
dolamayn. Eer mmin iseniz, Allahn (hellndan) brakt (kr) sizin iin daha
hayrldr...(Hd sresi, 84-85-86. yetler) (uaybn peygamber olarak gnderildii)
Medyen toplumunun en mhim ileri ticretmi. phesiz ben sizi bir hayr ile gryorum.
Yani bir nimet iinde bulunuyorsunuz. Ml durumunuz geni, msit. Al-veri
yapyorsunuz ki bu hayrl bir itir. Bunun gerei hakszlk etmek deil, insanlarn haklarn
gzetip, kamu yararna (menfaat-i mmeye) hizmet ederek, Allaha kretmektir. Bu nedenle
ly, terziyi noksan tutup da, hayr (bu gzel ticretinizi) berbat etmeyin. Bununla beraber,
yine phesiz ben size kuatc bir gnn azabnn gelmesinden korkarm. Yani, hlinizi byle
srdrr, noksan l ve tart ile hakszlkta devam ederseniz, elinizdeki hayr (serveti)
kaybedeceiniz gibi, bir gn gelecek ki, bunun azab hepinizi kuatacak da, hi biriniz
kurtulamayacaksnz.. yle ama ticret ve siysette biz byle adlet zere, hakka uyar ve
dosdoru olursak, fazla bir ey kazanamayz derseniz, Allahn bakyesi, yani haram ilere
girmezseniz, Allahn size brakaca temiz, hell bakye sizin iin daha hayrldr.
Bozgunculukla, hakszlkla, eksik lek ve tart ile toplayacanz haram fazlalklardan, sonu
itibariyle bu daha krl, daha menfaatlidir (faydaldr).(IV/2806-2807)
(Abartlm reklmlarla veya fizle veya piyango ile/kumarla/ganyanla/toto ile veya bira
satarak/iki satarak/bunlar tayarak kazanacaklarnzdan ok daha hayrldr, hell yoldan,
ama biraz zorlanarak elde edeceiniz hell kazan. i.y.)
..uayb aleyhisselm onlara mallarnzda/servetinizde istediiniz gibi tasarruf yapmayn
dememiti. nsanlarn eyalarna hakszlk yapmayn demiti. Bu ise hrriyeti engelleme
deil, aksine hrriyetin varln ifde ve destekleme idi. nk herkesin mal ve haklar
korunmadka, kimse hakkndan emn olamaz, mallarnda diledii tasarrufu yapamaz. Fakat
onlar, insanlarn mallarn, kendi mallar imi gibi farzediyorlar, glerinin yetebildii (mala)
tecvz yapmak istiyorlard da, adlet ve hakka uyarak haramdan ve bozgunculuktan
kanma tekliflerini, serbestliklerine engel sayyorlar ve mallarmzda dilediimizi
yapmaktan vaz gememizi sana namazn m emrediyor? Amma sofu, amma akll adammsn
17
18
KORUKENT KKLER. Eyke halk da gerekten zalim idiler. Fakat Biz, onlardan da
intikam aldk. Bu yerlerin ikisi de (Eyke ve Hcr) ak bir yol zerindedir. Andolsun Hcr
halk da peygamberleri yalanlamt. Biz, onlara mucizelerimizi vermitik, fakat onlardan yz
evirmilerdi. Onlar, dalardan emniyetli evler yontmulard. Onlar da sabaha karken
korkun (desibeldeki) ses yakalad.(Hcr sresi, 78-83. yetler) Eyke, sk biri birine
karm aa demektir. Eykeliler, Medyenliler gibi, uayb peygamberin kendilerine
gnderildii bir toplumdur ki, yerleri aalk olduundan, bu isimle anlmlardr.(Orman
iindeki lks villlarnda refh iinde bir yaam srdrdkleri anlalyor) Hcr
halk da, dalardan evler yontuyorlard. Byle sanatkr ve kuvvetli idiler. Bu ekilde,
tamamen gvenli bir halde bulunduklar dncesinde idiler. Sanatlarna, kuvvetlerine,
evlerinin, kalelerinin salamlna gveniyorlar, bunlar yklmaz, tahrb edilmez, kendilerini
helktan korur sanyorlard.(V/3071-3072) Eyke, baz rivyetlere gre de merkezleri olan
ehrin ismi Leyke imi. Eyke yumuak aa bitiren bataklk demek olup, Medyene doru
(Kuzey Arabistanda) deniz shilinde bir yerin addr. Burada yerlemi bir halk vard ve
uayb peygamber, bunlara da uyarc olarak gnderilmiti. Bunlarn ticretle megul
olduklar ve zlim (gnahkr) ve hlekr olduklar anlalyor.(V/3640; uar
sresi,176. yetin tefsri)
Kayalar kesip bien Semd toplumu, kuvvetlerine gvenerek ve isyan ederek azarak
Peygamberlerine inanmayp onu yalanladlar. Korkun (ok yksek desibelde) bir ses hepsini
yere serdi, hepsini krd geirdi.(VIII/5864-5865; ems sresi, 12-13-14. yetlerin tefsri)
NREVNIN BARAJI (DAM OF NUSHIRAWAN) (ANCIENT ECON).
Elmall, Kurndaki Kehf sresindeki Zlkarneyn seddini anlatrken: Kd Beyzvye gre,
bu dalar Kakas dalar ve iki seddin aras Demirkap mevkii oluyor ki, bn-i Haldn ve
Ebul-Fid gibi trihilerin aklamasna gre burada Nirevn bir sed (baraj)
yaptrmt..Kendilerini Yecc ve Meccden koruyacak bir set yapmalar karlnda
burann halk Zlkarneyne: bizimle onlar arasnda bir set yapmak zere sana bir harc yani
bir vergi (vermeyi) taahht edelim mi demilerdi.(V/3286-3288; Kehf sresi, 93 ve 94.
yetlerin tefsri)
DEMR KTLELERNDEN BR DA VE ZERNE ERM BAKIR
(ANCIENT TECHNOLOGY). Zbre byk demir paras demek olup, Kmsta getii
gibi rs mnsna da gelir. Yani (Zlkarneyn) demir let ve edvtyla demir ktleleri
getiriniz dedi. Getirdiler. T ki karlkl iki ba veya iki yan tekil eden iki meyil ki buna iki
da, iki dan tepeleri veya tepeleriyle kenarlar arasndaki yanlar, yani yamalar demilerse
de, o toplum ile Yecc ve Mecc arasnda setin bir snrn tekil eden karlkl iki u veya
sete konulan ktlelerin birletirilecek yanlar demek de olabilir. Karlkl iki u arasn
tesviye edince, krkleyin dedi. Krklettiini ate haline getirdi. Getirin imdi, zerine
erimi bakr dkeyim dedi. Bunu bazlarnn dedii gibi, demir kenetli bakr perinli
kayalardan oluturulmu bir yap gibi anlamak mmkn olabilir. Fakat ifde, bundan ok daha
yksek bir sanat (teknooji) ve ie bal olan demir tulal bakr sval yle bir yapy hatra
getirmektedir ki, zamanmzda ok gelimi olan bilim ve teknoloji aralar ile bile bunun
mlini dnmek zordur. Demir ktlelerinden bir da rdrp de krkleyerek hepsini bir
demirden kpkrmz bir ate haline getirdikten sonra, zerine erimi bakr dkmek phe yok
ki mtki bir itir. Acaba eski medeniyetlerde demircilik, byle dehetli bir atei idare edecek,
byk bir retimi yapabilecek kadar ykselmi miydi? htimal. Fakat bunu ya mfessirlerin
dedikleri gibi Zlkarneynin bir mucizesi olarak dnmek veya bununla beraber sanatn
(teknolojinin) gelecekteki varaca ileri noktaya iaretle yaplan setin son derece kuvvetli
19
oluundan bir kinye ve rnek gibi anlamak daha uygundur..(V/3289-3290; Kehf sresi, 94.
yetin tefsri)
SADECE SANY DNDLER. Siz her yksek yere, bir muazzam bin yapp
elenir durur musunuz? (Dnyada) Temelli kalacanz umarak salam yaplar m
edinirsiniz? (uar sresi, yet: 128-129) 128. yetteki ru kelimesi yol mnsna da
geldii iin siz her yol zerine.. ekinde bir mel vermek de mmkndr. Bu toplumun in
ettii eyler hakknda tefsrlerde, gvercin kaleleri, gelip geenlerle elenmek iin yaplm
yksek binalar, tepelere dikilen bideler gibi aklamalarla karlalmaktadr. Muazzam
kkler, korunakl kaleler, su mahzenleri de kaydedilmektedir.(zek ve di., 371) Her
yksek tepeye byk saray ve kk gibi muazzam binalar ina ediyorsunuz. Bu inaatlardan
da gayeniz, abes (bo), bir yarar olmayan oyun ve elence gibi bo eyler yani cidd ve
mer bir maksad olmakszn srf binasyla elenmek, vnmek iin yapyorsunuz, yahut
oyun yerleri yapyorsunuz. yetteki masni kelimesi bu ekilde oul olarak, sanayi
iyerleri yapmlar da demek oluyor. Bundan anlalyor ki, o zaman sanayiin bir haddi
amas durumu varm ve toplumun gerek yararlar, mnevyt ve ahlk
gzetilmeksizin madd retimle, insanlara zulm yaplyormu.(V/3635)
SERVET HAPSEDP TOPLAYAN KAPTALST. Krn, Msnn toplumundan idi
de, onlara kar azgnlk etmiti. Biz ona yle hazneler vermitik ki, anahtarlarn glkuvvetli bir topluluk zor tard. Toplumu kendisine demiti ki: marma! Bil ki Allah
marklar sevmez.(Kasas sresi, yet: 76) htikr: toplayp ymak ve hapsetmek.
Arapada ihtekerat-tame denilir, yiyecek maddelerini toplayp hapsettiinde.
Madrabazlk demektir (Ahter Kebr) Firavun siys zulm ve bask denildiinde akla
gelen bir isim olduu gibi, Krn da (toplum zerindeki) ml bask ve karaborsaclkta akla
gelen isimdir. Kurndaki Krn kssas, karaborsac (mal ve servet yan) bir kapitalistin
kssasdr. Krn, Msnn toplumundan idi, yani sril oullarndan ve Msnn
akrabasndan idi. Derken onlara kar azgnlk yapt, karaborsaclk yapt, zektn vermedi,
Msya isyan etti. Kendisine dnyadan da nasbini unutma denilmiti. Dnyadan nasbi,
bazlar hell dnya rzk ve mer dnya zevki eklinde anlamak istemilerse de, o
geici dnyann kendisi demektir. Asl dnyadan nasb ise, dnya hiretin tarlasdr
gerei, dnyada hiret iin yaplan faydal i, hirete kalacak/hirette geerli olacak
davrantr. Yoksa dnyadan nasb en nihayet bir kefendir. Kendisine yine yeryznde fesat
arama denilmitir. Yani bu kadar hazneyi karaborsa edip serveti hapsetmek esasnda bir
fesattr (bozukluk, yolsuzluktur). Krn kendisi bu kadar serveti Allahn kendisine verdiini
unutmu ve) Bendeki bir ilim ile kazandm demitir. Bu ilme bazlar ticret
ve iktisat ilmi demiler, bazlar da el-kimya demiler. (Tkip eden yetlerde) Bilmiyor
muydu Yani srf ilmi ile olsa daha nceki alarda ondan daha kuvvetli ve daha ok servetli
(Firavun gibi) kimseleri (Allahn) helk etmi olduunu bilmiyor muydu?.(V/3755)
BAYINDIR, REFAH NDE KENTLER (ANCIENT ECON). Onlar, yeryznde
gezip de kendilerinden ncekilerin sonlarnn nasl olduuna bakmadlar m? Ki onlar,
kendilerinden daha gl idiler; yeryzn kazp alt-st etmiler, yeri bunlarn mr
ettiklerinden daha ok mr etmilerdi(Rm sresi, yet: 9) yette, d ve Semd gibi, su
ve maden karmak ya da ekip dikmek iin topra ileyen ve bayndr beldeler meydana
getiren, sonra da inkrclklar yznden Allahn gazabna urayan eski toplumlara iret
edilmekte ve onlarn kalntlarna baklp ibret alnmas tlenmektedir.(zek ve di., 404)
Bu Mekke kfirleri bir gezip de baksalar ya! Nasl olmu sonu, kendilerinden evvelkilerin?
Kendilerinden evvel inkr eden d, Semd gibi km toplumlarn? Ki onlar kuvvete, bu
Mekke mriklerinden daha iddetli idiler. Ve yeryzn aktarmlar. Ekin ekmek veya
20
21
bereket verdiimiz memleketler arasnda, srt srta nice ehirler var ettik ve bunlar arasnda
yrmeyi mesafelere ayrdk. Oralarda geceleri, gndzleri korkusuzca gezin, dolan
dedik. (Sebe sresi, yet: 18) Sebe ile am arasnda, biri birine bitiik ve birinden dieri
grnen yerleim birimlerine iaret edilmitir.(zek ve di., 429) O mbarek kldmz,
ilerine bereket verdiimiz yerler arasnda srt srta yerleim birimleri yapmtk. Bu bereketli
yerlerden kast, am (Byk Sriye: imdiki Suriye, Lbnan, rdn, Filistin, srail topraklar)
bilddr (beldeleridir). Bu yerleim birimlerinde ulam belirli l ile dzenlemitik. Her bir
yolcu iin, birer istasyon ve birer konak halinde idi. Birinden kan yannda azk tamadan ve
akta (ovada, lde) yatmaya ihtiya kalmadan ve hi bir tehlike grmeden, dierine
gidebilirdi. yle ki, bu yerleim birimlerinde gecelerler ve gnlerce emniyet ve syi iinde
gider, gelirlerdi. yle dzenli, yle gvenli idi ki, yalnz (Yemenin) Sebe (kenti) deil
(Yemenden) ama kadar (btn) Arabistann durumu byle bir mmre (bakml, refah
iinde) imi ki, ok dikkat ekicidir..MEGAPOLIS..Denilir ki cidd (hzl at sren) bir svri
iki aydan fazla bu mmreler iinde at srerdi ve ancak bu mesafeyi kat edebilirdi. Ve drt
aylk bir mesafeden, ahl biri birlerinden ate alrlard. Fakat bu nimetin kymetini
bilemediler. Ve tpk, sril Oullarnn mkemmel yemekler olan kudret helvas ve bldrcn
kuundan bktk deyip de, Ms peygamberden dk kalite yemekleri istemeleri gibi, bunlar
da bu kadar refahtan bktlar ve nankrlk yapp, iinde bulunduklar nimetlerin kadrini
bilmeyip, kentlerimizin aras biri birinden ayrlsn diye dua ettiler. Bu nimete kar nankrlk
ederek Ya Rabben dediler. Bizim bu sefer yerlerimizin mesfesini uzaklatr Aralarna
uzun mesfelerin, sahrlarn girmesini istediler. Bu isteklerinin byle dil ile yapld melhz
(dnlr) ise de, yaptklar inkr ve isyan ile davranlarnn sonucu (byle bir bel)
istedikleri de akla gelebilir. Ve bylece kendilerine zulmedip, kendilerine yazk ettiler. nk
bellarn aradlar. Biz de kendilerini (daha sonraki nesillerce) anlatlan efsnelere, masallara
konu yaptk. ..ve mezzaknhum kulle mumezzak.. onlar didik didik darmadank ettik
Sonuta bu refah iindeki yerleim birimlerini oluturan halklar darmadank oldu.
Gassnler ama katld. Enmr Medneye baland. Czm Tihmeye, Ezdler Ummana
olmak zere.. velhasl btn hepsi ayrldlar.
(Demek
ki Yemenden ama byk bir gmrk birlii oluturmular iken, aralarnda
mallarn/servetin/hizmetin serbest dolamn salamalarndan tr byk bir gelir artna da
ulamlarken, nankrlkleri ve ilh emirlere kulak asmamalar nedeniyle, iktisd ve siys
birlikleri dald. Yemen-am arasndaki bu canl ticaret snmeye yz tutunca da, o yerleim
birimlerindeki kableler de baka yerlere g ettiler. i.y.)
phesiz bu kssada elbette ok kreden ve ok sabrl kiiler iin ibret alacak iretler
vardr. Arzularn tutup, zahmetlere, meakkatlere tahamml ederek grev ve ibadetlerine
alan sabrl kimseler, memleketlerini Allahn izniyle cennet gibi mmr ederler ve trl
nimetlere ererler.(VI/3958-3959)
ON K TEPEL NNOVA (ANOTHER ANCIENT MEGAPOLIS: NINOVA).
ls tefsrinde der ki: Ynus aleyhisselm hakknda Ehl-i Kitbn kitaplarndaki bilgi
yledir: Allah Tel onu Ninova ahlsine gidip onlar dne davet etmeye memur etti. O
vakitler Ninova cidden byk bir yer idi. Bir ucundan bir ucuna gnde gidilebilirdi. On iki
tepeden fazla bir alan zerinde kurulmu bu byk yerde (megapolde) ktlkler oalm,
fesat artmt..Ynus Tarsusa ulamak istedi. O nedenle de Yafaya geldi. Tarsusa gidecek
bir gemi buldu. cretini verdi, gemiye bindi. Biraz gidince, derhal bir byk frtna koptu.
Dalgalar oald. Gemi batacak hale geldi. Gemiciler tela kapldlar. nce, gemiyi
hafifletmek iin baz eyalar denize attlar..(VI/4072-4073; Sfft sresi, 140. yetin tefsri)
(Ninovann bir ucundan br ucuna gnde gidilebilmesi mblaa olmayabilir. Bir gnde
deve otuz kilometre gidebiliyordu ki, bu ekilde gnde doksan kilometre gidilebilir. Veya
22
insan yryyle de bu kadar (cebr yryle gnde otuz-krk kilometre) gidilebilir. Antik
ada da, ortaada da Orta-Douda byle byk megapoller vard. i.y.)
MASONLAR VE SLEYMAN ALEYHSSELM.
Biz Sleyman imtihan ettik.
Tahtnn stne bir ceset brakverdik, sonra da yine eski haline dnd. (Sd sresi, yet: 34)
Sleyman peygamber iddetli bir hastala yakalanmak sretiyle imtihan edilmi, hastal
srasnda cansz ceset denilecek kadar zayflam, sonra tekrar salna kavumutu.
(zek ve di., 454) Mason trihleri, Mescid-i Aksy Sleymn aleyhisselm zamannda
mason ustalarn yaptn ayrntl olarak yazarlar. nternette konu ile ilgili (doru mu yanl
m/uydurma m olduu aratrlmaya/eletiriye muhta) hayli bilgi vardr. yetteki
Sleymann imtihannn ne olduu konusu ile ceset konusunda ise tefsirlerde farkl
aklamalar vardr. Elmall ise yle diyor: Ve lekad fetenn suleymne ve elkayn al
kursiyyih ceseden.. Cellim hakk iin Sleyman bir fitneye drdk ve tahtnn zerine
bir ceset braktk Bu fitne hakknda baz garip eyler sylenmitir. Bakara sresinde iret
edildiinden anlalyor ki, Sleyman aleyhisselm Mescid-i Aksy yaptrrken eitli
yerlerden getirttii sanatkrlar iinde sanayi (teknoloji) hlelerini iyi bilen baz eytanlarn
yaptklar bir ihtilal (darbe) yznden, bir sre nfzunu kaybetmi, yahut tahtndan ayrlm,
bu suretle tahtnda ya kendisi gsz bir ceset halinde kalm (g paralel devlete gemi),
yahut taht da igal olunup, tahta krk gn kadar heykel gibi birisi oturtulmutu. Mason
tarihlerinde, mason cemiyetlerinin Sleyman aleyhisselm aleyhine olan bu ihtilal
hareketlerini, kendi tarihlerinin temelleri kabul ettikleri ve reislerinin hatrasna sayg
gsterdikleri sylenir.
DNYA MALININ VEFSI OLSA D.. Bu fitne oldu, summe enbe sonra
Sleyman dnd Tevbe ile Allaha snp tekrar tahtna dnd. Kle Rabbi Y Rab!
dedi. ifirl Beni affeyle Her ne kusur, hatam oldu ise affnla kereminle gnahlarm rt.
Ve hebl mulken Ve bana yle bir mlk bala ki L yenbeg li-ehadin min bad
benden sonra kimse (o kadar servete) ulaamasn Yani benim durumuma uygun, bana zel
bir mucize olsun, yahut bu defa olduu gibi, kimse onu benden alamasn. Fahreddn Rz,
tefsirinin bir yerinde buna yle de mn vermitir: Yani bana yle anl bir mlk ver ki, ben
ona kavuup da ldkten sonra da, dnya mlknn/ malnn vefas olsa idi, Sleymna
olurdu denilsin de, kimsenin dnya mlkne hrs ve rabeti ho grlmesin. Bu da gzel bir
zhtr. Fakat biz yle anlyoruz ki, Sleyman aleyhisselmn asl maksad, fn (geici) olan
dnya mlk deil, hiret mlkn istemektir. nk men kne yuriydu harsel-hireti nezid
leh f harsih ve men kne harsed-duny nutih minh ve-m leh fil-hireti min nasb dir.
Her kim hiret ekini isterse, ona ekinini artrrz. Her kim de dnya ekini isterse ona da
ondan veririz ama hirette ona hi nasip yoktur. (r sresi, 20. yet) yette ekin olarak
tercme edilen hars kelimesi yeri onarp tohum atmak demektir. Her kim hiret harsi
isterse.. Kms rihinin uyarsna gre ziraat yapmaktan daha geneldir. Rgbn
Mfredtnda dedii gibi hars ekilen tarlaya da, ondan alnan rne ekine de denilir.
Bu iki mndan istire yoluyla, ileride kazanmak iin yaplan almalar ve onlarn
meyvalar ve sonular hakknda da kullanlr. Amel (i, davran) veya sevab demektir.
Bu yet bize gsteriyor ki, dn ii bir hars yani ucunda hslt (rn) almak maksadyla
yaplan bir ekim, bir kltr iidir. Bu da ucunda murd edilen, yani niyet olunan gaye ve
maksatla uyumludur. Bu ynyle hars iki ksmdr. Birisi hiret gayesi hiret sevab, dieri
de dnya menfaati yarar olandr. Her kim ki dn adna yapt ameli (ii, davran, ibadeti),
srf hiret sevbna niyet ederek yaparsa nezid leh f harsih Biz ona harsinde fazlalk
veririz. Ekinini, hsltn artrrz. Yani hirette kat kat fazlasyla vereceimiz gibi,
dnyasnda da veririz. O ltuf ve rzk o sretle artar(VI/4237)
23
(58) The term was apparently first applied to him by John Winthrop,
governor of Massachusetts. Webster, Great Instauration (2002), 3,
sees him as the one who undertook the Baconian ideal of organizing
Europes intellectuals in a noble and generous fraternity _-obviously an
early version of the eighteenth-century Republic of Letters. One of his
main projects was his Office of Address and Correspondency, a kind
of virtual Solomons House in which useful knowledge would be
circulated and distributed by means of epistolary networks, a precursor of
the basic Enlightenment project to reduce access costs and enhance the
dissemination of scientific and technological knowledge.
(61) Wilkins was a good example of the kind of talented disciple needed by
cultural entrepreneurs to disseminate their message. A practicing Puritan
clergyman and widely renowned theologian and a founding father of the
Royal Society, his work shows how religion and scientific endeavour
complemented one another at this time. He foretold, in Charles Gillispies
words, with surprising insight the accommodation to be reached between
Galileos mathematization and Bacons socialization of science. Gillispie,
Edge of Objectivity (1960), 113. His work on developing a universal
language was directly inspired by Bacon, see Lynch, Solomons Child
(2001), 116_156.
i.y.)
DNYA : PEK ALAK. Dnya dnv veyahut denetden edn ismi tafdilinin
mennesi olup, en yakn yahut pek alak mnsna bir sfattr..Kurnda bu mn hep
haytd-dny sfat tamlamas olarak gelmitir. Bu nedenle hayt- dny dnynn
hayt deil, dny denilen hayt yani, sfl, alak hayt, yahut bugn u anda iinde
bulunduumuzdan en yakn bulunan hayt demek olur.(I/403, Bakara sresi, 86. yetin
tefsri)
ALAK HAYATIN MUHABBET (ISLAMIC ECON PHILOSOPHY).
Dnya, kfirler iin pek znetlenmi, gzlerine gzel gsterilmi ve kalpleri bu alak hayatn
muhabbetiyle (sevgisiyle) dolmutur. Bu sebeple Mekke mrikleri (putlara tapanlar),
dnyadan baka bir ey istemezler ve Hz. Peygambere mn edip dnyaya iltift etmeyen
mminlerden bir ksmn ve zellikle sabreden fakirleri kk grrlerdi..Mekkede
Ebcehil ve arkadalar, Allahn kendilerine verdii servetlerle zevk-u saf ederler de, hireti
inkr ederler ve Ammr, Suheyb, Eb Ubeyde, Slim, mir b. Fihre, Habbb, Bill hazretleri
gibi fakir mminler ile, o Muhammed bizim peygamberimiz olsa idi, ona ereflilerimiz tb
olurdu diyerek elenmek isterlerdi. Medne dneminde de (mnfklarn resi) Abdullah b.
beyy ve arkadalar da zevk-u saf ederler ve garip mminler ile alay etmek isterler:
unlara bakn, Muhammed bunlarla glip geleceini zannediyor derlerdi. Mednedeki Ben
Kureyz, Ben Nadr, Ben Kaynuk yahdlerinin limleri de, Mslman fakir muhacirlerle
elenmek isterlerdi. te bu yetin (Bakara, 212) inmesi, bu olaylardan birisi sebebiyle
olmutur. te hireti ve dnyann sonunu dnmeyip, sade bu dnya hayatna ynelmek ve
sevgi beslemek, eskiden beri insan cinsinin yaratlndaki temizlii bozan ve insann ar
balln gideren bir ba hatadr.(II/739-740)
NKR EDEN DE RIZIKLANDIRIM, BEN O zaman brahim aleyhisselm: Y
Rb! Burasn (Mekkeyi) gvenilir bir belde kl ve ahlsini eitli meyvalarla rzklandr,
25
Allaha ve hiret gnne mn edenlerini dedi. (Allah) buyurdu ki: Ben inkr edeni de
rzklandrrm da, az bir zaman (dnya) hayat(n)tan nasp aldrrm ve (hirette) ate azbna
(girmeye) zorlarm (Bakara sresi, 126. yet) unu da hatrlayn: bir vakit, yani Hcer ile
smili Mekkeye brakt zaman, brhm du edip yle demiti: Y Rb! Buray, bu
ziratsiz (tarm yaplamayan) vdyi emniyetli bir belde kl. Ahlsine meyve, hubbt, her
trl rnlerden rzk ver. Fakat hepsine deil; ilerinden Allaha ve hiret gnne mn etmi
olanlara Y Rabb! te bundan sonra Rabbi dedi ki: sadece mn edene deil, hem ona, hem
de kfir olana rzk veririm. Ve ancak kfiri az faydalandrm (yn) kfirin faydalanmas
yalnz dnya ile snrldr..Hz. brhm ..L yenlu ahdiz-zlimn (Allah Telnn:
Zlimler Benim verdiim szn kapsamna girmezler) yetine (Bakara, 124. yet)
dayanarak, rzk meselesini de, buna kyas ederek, rzkn da (Mekkede) sadece mmin
kullarna verilmesini isteyerek du etmiti. Cenb- Allah bu kyasn doru olmadn, rzkn
mmin ve kfir herkese Allahn bir dnyev rahmeti olduunu bildirdi. Cenb-
Allah gsteriyor ki, kfir de dnyada (Allah tarafndan (bazen hatta ok bol olarak)
rzklandrlr. Fakat dnyadaki bu rzklandrlma, mminin hirette elde edecei nimetlere
gre, ok snrl ve az bir eydir. (I/495)
(yetteki brhm aleyhisselmn gvenlik iin du etmesi dolaysyla unu da
hatrlayabiliriz: bir ehirde veya lkedeki genel syi, oradaki yatrm dorudan etkileyen
faktrlerdendir. Gvenilir olmayan ehir ve lkelere yatrmc gelmez. Bu durum sadece
zamanmzda deil, binlerce yldan beri byledir. adam/giriimci/para gvenli yer arar. i.y.)
HAYVANLAR GB PSBOAZ OLMAYIN. [Ey o btn mn edenler! Size ksmet
ettiimiz rzklarn holarndan yiyin ve Allaha kreyleyin, eer ancak Ona tapyorsanz. O
size yalnz unlar haram kld: kesilmeden lm hayvan, kan, domuz eti, bir de Allahtan
bakasnn adna kesilmi hayvan. Kim bunlardan yemee mecbur kalrsa, yediini hell
saymamak ve snr amamak (lmeyecek kadar yemek artyla) ona bir gnah yoktur. Allah
ok ok balayan, ok ok merhamet sahibidir. (Bakara sresi, yet: 172-173)] Yani ey
mminler, siz o hayvanlar gibi olmaynz. Size ksmet ettiimiz rzklarn maddeten ve
manen temizlerinden yiyiniz. nk u varlk leminde rzkn haram da var, helli de; pisi de
var temizi de. Fakat siz bunlarn temizlerinden ve kimsenin hakk gemeyerek erata uygun
kazanlm helllerinden insanca yiyiniz. Hem hayvanlar gibi pisboaz olmaynz, hem de
(tam tersi olarak) bazlarnn yapt gibi hell ve ho ve temiz eylerden kendinizi mahrm
etmeyiniz. Temiz temiz, hell hell yiyiniz de bu rzklar yaratan ve size veren Allaha
krediniz ve o hell ve pak rzklarla beslenen vcnuzu, d organlarnz ve iinizi, ne iin
yaratldlarsa, yaratl gyelerine uygun ilerde altrnz (Allaha kulluk, ibdetlerinizi
yapnz, haramlara yaklamaynz)..Fkhta ayrntl olarak olarak ilenildii gibi, yemenin
farz olan ve grev olarak kabul edilen ksm vardr ki, bir insann lmeyecek kadar yemesi
farzdr. Yemesi mmkn iken yemez de alndan lrse, intihar etmi, (kendi) can(n)
ldrme gnahyla byk gnah ilemi olur. Yaam devam ettirme miktarndan fazla olarak,
ibdete kuvvet olsun diye yemek ise menduptur. Tam doyacak kadar yemek mubahtr ama
ondan fazlas haramdr. Ve ite ..kl..(yiyiniz) emri, mubah mertebesine kadar yemek
yeme derecelerini ierir ve mubahlkla beraber farz olan yemeyi de iine alr.(I/588-590)
HAYVANLAR GB YEDLER, IMARDILAR. Biz hangi memlekete bir peygamber
gnderdiysek, orann halkn, (peygamberlerini tanmamalar yznden, Bize) yalvarp
yakarsnlar diye, mutlaka yoksulluk, darlkla, hastalkla skmzdr. Sonra bu kt durumu
(yoksulluk ve darl) deitirip, yerine iyilik (bolluk) getirdik, sonunda oaldlar ve
Atalarmz da byle darlk ve sevin dokunmutu (onlar da skntl ve sevinli gnler
geirmilerdi) dediler. Biz de onlar, hatrlarndan gemedii bir anda anszn yakaladk
(rf sresi, 94-95. yetler) Biz (Kurnn deiik yerlerinde anlatlan helk edilmi olan o
26
memleketlerin her hangi birine bir peygamber gnderdikse, orann ahlsini fakirlik, iddet,
hastalk ve eitli zarretlerle sktk ki, yalvarsnlar, kibirlerini atp, Hakka boyun esinler,
yumuayp yalvarsnlar. Bir sre sonra da, o kt durumlarn yerine, iyi bir yaam nasp ettik.
Holanmadklar darlk ve hastalk yerine holandklar genilik ve shhat verdik. Sadece
peygamberin szl iratlaryla yetinilmeyip, hem ac hem tatl deiklikler ile, bir gzel
imtihan edildiler. nce, sz dinlemedikleri iin, yumuasnlar diye, mlen ve bedenen ok
zorlandklar skntlar verdik. Yola gelmediler. Sonra bu skntlar henz esas azaplandrma ve
cezalandrma olmadndan, onlar terbiye iin olduundan, terbiye ile ilgili her hangi bir
skntnn srekli olmas, terbiye metoduna uygun olmayacandan, bu skntlar tkben
genilik ve nimetlerin zevk ve sevincini nasp ettik. yetteki Hatt afev.. ifdesi t ki
arttlar mnsna gelir.. Afev, bazen oalmak, fazlalanmak mnsna gelir. Afennebtu denilir ki otlar byd, oald demektir. Mfessirleirn ou yle tefsr
etmilerdir: yani mal ve nfusa oaldlar. Say ve kuvvete fazlalatlar. Bunun yannda
Kmsta akland gibi, Afetil-ibilul-mer denilir ki, tenvelethu kariyben yani
hayvan meray yakndan otlad, uzaa gitmeye lzum grmeden yakndan bol bol yedi
demek olur. Buradan yle bir mn karmak mmkndr: Kt durumlarn iyiye evirerek
kendilerine o derece refah verdik ki, hatta hayvan gibi bol bol yakndan
yediler, otladlar ve nefislerini (kendilerini, egolarn) her trl ykmllkten
muaf tuttular (nefislerinin istedii her trl haram, gnah ilediler).
Nimetler kendilerini martt. Darl unuttular, ok dikkatsiz davrandlar. Ve
phesiz atalarmz(n zamannd)a da (byle) skntl ve ferahl zamanlar
olmutu, dediler. Yani grdkleri zarret ve refh durumlarnn, Allah
tarafndan terbiye olmalar iin bir sebep olduunu ve bu bellarda olsun
refh zamanlarnda olsun hepsinde bir hikmet olabileceini dnmek
istemediler. Bu sknt ve refh periyotlarn, nlenmesi mmkn olmayan
doal olaylardan, her zaman meydana gelen ilerden saydlar. Adam sen de, darlk
da bolluk da, fakirlik de zenginlik de, hastalk da shhat de, gam da, keder
de sevin de teden beri olagelen eylerdir. Peygamberlerin rettii gibi dn
ve ahlk ile insanlarn baz eylerden kanmas veya baz eylere dikkat
etmesi ile bu tr olaylar def etmek veya elde etmek mmkn olmaz,
dncesinde idiler. Sonu olarak, Taber Tefsrinde anlatld gibi,
yaptklar fenalklardan tevbe ederek skntlardan kurtulmak ve Allahn
verdii nimetlere krederek refah ve iyi durumu devaml artrmann
mmkn olduuna inanmadlar. Szl uyarlara da, fiil olarak zaman zaman
gelen bellar eklindeki uyarlara da nem vermediler. Yahut yle refha
erdiler ki, skntlar, vaktiyle atalarnn bazen balarna gelmi trih
olaylarm gibi syleyip getiler. te tam yle bir zamanda Biz de kendilerini, o
uursuz hallerinde, hatr ve hayallerine gelmez bir anda, tutup bastrdk. Anszndan kast,
d ve Lt toplumlarnda olduu gibi, helkn bir anda ve gz ap kapayncaya kadar
olabilecei gibi, Semd toplumunun urad bel gibi anszn balayp bir mddet srmesi
eklinde de olabilir. Baz toplumlar, birden yakalanp birden mahvedilmi, bazlar ise
birdenbire yakalanp, srne srne mahvedilmilerdir.(III/2218-2219)
KENZ MESELESNE BR GR. slma gre zengin kime denilir? konusu, son
zamanlarda ov yapmak isteyen bazlar tarafndan tekrar gndeme getirildi. Halbuki
(zenginlerin vermekle ykml olduu) zekt, slmn be temel essndan biri olan nemli
bir ibdet olduundan, zektla ilgili konular, Hz. Peygamberin salnda ayrntl olarak
sahblere anlatlmt. Halbuki hadsleri by-pass etmek isteyenler, sahblerin davranlarn,
uygulamalarn hesaba katmadklarndan, kendi kafalarndan uydurduklar grlerle, slm
d baz evrelere yaranmak istemektedirler. Bu konuda vasiyet ile ilgili yetin tefsrinde
27
Elmall u notlar kaydeder: [Birinize lm geldii zaman, bir hayr (mal) brakacaksa,
babas ve anas ve en yakn akrabas iin mer (erata uygun bir srette) vasiyet etmek
mttekler (Allahtan korkanlar) zerine icrs vcip (yerine getirilmesi zorunlu) bir hak
olarak zerinize yazld.(Bakara sresi, yet: 180.)] yetteki hayr kelimesinin mal
mnsnda olduunda grbirlii vardr. nk bu kelime lgatta faydalanlan herhangi bir
ey demektir. Mal da zaten budur. Kurndaki ifdede, Ms aleyhisselm dokuz gndr
a olduundan Allaha yalvarrken Y Rabb ben Senin indirecein hayra muhtacm
demiti (..Lim enzelte ileyye min hayrin fakr). Kurnda hayr kelimesi zellikle mal
iin kullanlr. Ancak vasiyetle ilgili bu yetteki hayr kelimesi, az mal da ok mal da
kapsamna alan genel bir kavram olarak mal mdr? yoksa ok mal mnsna m
gelmektedir? Bu konuda limler arasnda deiik grler vardr. Zhrden nakledilen bir
rivyette, bu yette genel bir kavramdr diyen bilginler ounluktadr. Fakat Hz. Aliden
naklediliyor ki; Hz. Ali bir gn azdl bir klesinin lm nnda kendisini ziyarete gitmiti.
Bu kiinin alt yz veya yedi yz dirhem mal varm (yz koyunluk bir srs olan kii kadar
mal sahibi). Bu azdl kle, Hz. Aliye vasiyet etmeyeyim mi? diye sormu. Hz. Ali Gerek
yok. Allah Tel yette in terake hayr (bir) hayr (mal) brakrsa buyurmutur, senin ise
ok maln yoktur demitir. Yine Hz. Aliden bir rivyete gre, drt bin dirhem ve daha az
nafakadr (yani byk zenginlik saylmaz, bu miktar normal geim standarddr) demitir.
(Hz. merin grlerine nem verdii) bn-i Abbas hazretleri de sekiz yz dirhem (kadar
olan malda) vasiyet(e lzum) yoktur demitir. Hz. ie radyallhu anh de, vasiyet etmek
isteyen ve (fakat) (hem) ocuklar var, mal da az denilerek vasiyeti engellenen bir kadn
hakknda da, ka ocuu ve ne kadar mal var? diye sormu, drt ocuu ve bin dirhem
mal var denilince, bu mal (vasiyet yapacak kadar) fazla saylmaz demitir ki, btn bu
nakladilen grler, yetteki hayr kelimesinin ok mal mnsna geldiinin kantlardr.
Zira her insan bu dnyadan ayrlrken, (az ok) bir eyler brakarak ayrlr Kimisinden
ldnde sadece bir ekmek geriye kalr, kimsinden de sadece zerindeki elbisesi. Ama
bunlar da sonuta maldrlar. imdi, bu gibi kiilerde mi vasiyet yapacaklar? Herhalde yetin
kasdettii ok veya iyi bir mrs (servet, mal) brakabilecek durumda olanlarn vasiyeti idi.
Bu yzden yetteki vasiyet emrinin vcip (yaplmas zorunlu) bir emir olmad, mendub
(istee bal) olduunu syleyen limler olmusa da, bu da doru deildir. nk yetin
cmlesi kutibe yazld ile balamaktadr ki, hem bu kelime, hem de yine yette geen
aleykum sizin zerinize, al zerine, hakkan hak olarak kelimelerinin her biri
de, vcba (zorunlulua, mecbriyete, kesinlie) iret etmektedir. O nedenle, mal
sahiplerinin (sa olan) anne-baba ve (dier) akrabalarna uygun bir ekilde ml vasiyet
yapmas bir dn farz idi. Fakat daha sonraki yllarda Nis sresinde gelecek olan mrs
yetleri ile Cenb- Hak bu haklarn miktarlarn bizzat belirlemi ve kullarn son nefeste
vasiyet mecbriyetinden kurtarmtr. Ve o nedenle de Hz. Peygamber, ved haccndaki
hutbesinde El innallhe et kulle z hakkn hakkah fe-l vasiyyete li-vrisin Muhakkak
biliniz ki Allah Tel her hak shibine hakkn verdi, bundan sonra vrise vasiyet yoktur
buyurmutur..Kendisine vris olmayacak akrabalarna ise, (mrsnn te birini) vasiyet
edebilir denilmitir. Hatta hicr ikinci yzyln mfessiri Tvs: bir kimse akrabasn brakp
da bakalarna vasiyet ederse, o vasiyet ettii miktar yabanc(akraba olmayan)lardan alnr,
akrabalarna verilir demitir. Akraba olmayanlara vsiyet etmek, zaten hibir zaman (Mekke
dneminde de, Medne devrinde de) zorunlu deildi.(I/611-615)
EKONOMK KRZLERE VE HIRSLARA KARI ORU (TO FAST AGAINST
ANIMAL SPIRITS AND ECONOMIC CRISIS). Oru dnin en byk temellerinden
ve sapsalam eratn en kuvvetli knnlarndandr. Nefs-i emmreye (srekli emredici
egoya) kar, orula mcdele edilerek, nefis temizlenir/gzelleir. Fenla olan hrslar,
orula skinletirilir. Oru, kalbin ileri de dhil, btn gn yemek, imek ve cins birliktelik
28
gibi arzlardan, nefsi (egoyu) engelleyen mukaddes (kutsal) bir mcdeledir. Oru, yaamn
lezzetini, irdenin kymetini tattran en gzel bir zelliktir. Fakat (baz) insanlara, ibdetlerin
en zoru imi gibi grnr. O nedenle de, Rabbn ilh hikmet, derece derece, nce
ykmllklerin en hafifi olan namaz, sonra ortas olan zekt, ncde de en zoru olan
orucun farz klnmasn gerektirmi ve bu sretle (Mslman) ykmller, bir altrma
dneminden geirilmitir. yette (Ahzb sresi, yet: 35) de bu sralama grlr: el-hiyne
vel-hit vel-mutesaddikne vel-mutesaddikt ves-simiyne ves-simt (hu iinde
olan erkekler hu iinde olan kadnlar, bakalarna madd yardm yapan erkekler ve kadnlar,
oru tutan erkekler, oru tutan kadnlar) Yine mehur slm be ey zerine in edilmitir
hadsinde de bu sralama: kelime-i ehdet, namaz, zekt, oru, hac eklindedir. Medneye
hicretten evvel, Hz. Peygamberin her ayda gn ve bir de are gn oru tuttuu, baz
sahblerin de byle yapt nakledilir ki buna savm-i evvel ilk oru denilir. Hicretten bir
buuk yl sonra, bn aynda, Ramazan orucu farz klnmtr. Ey mn ile ykml bulunup
da mn etmi olanlar, ey akl sahibi ve bla ermi mn ehli! Sizden evvelki peygamberlere
ve mmetlerine yazld gibi, sizin zerinize de oru yazld, yani farz klnd. Bu nedenle
orucun zorluu sadece size ykletiliyor zannedip de, gocunmaynz. Oru teden beri
uygulana gelen bir ilh knndur. Oruca insanln terbiye ve mkemmellemesi asndan
byk bir ihtiyacdr ve tutanlara da sonsuz yarar vardr. Dilimizde oru denilen,
(Arapadaki) savm ve sym: lugatta nefsi meylettii eylerden, szle de olsa tutmak,
yani kendini tutmaktr. Ben Rahmn (olan Allah) iin bir oru adadm yetindeki
oru=savm ite bu mnya(susma)dr. Bu konudaki yetlerden ve Hz Peygamberin
retisinden anlaldna gre erattaki mns ise, nefsin en byk arzular olan yemek,
imek ve cinsellik gibi, o (herkese) bilinen (ve nefsi yapmaya) zorlayc olan eylerden,
(imsak vakti kesin) niyet ederek, btn gn kendini tutmaktr(Bu gzel ve nefsi dizginleyici
ibdet) Eski mmetlere de farz klnmtr (ama onlar bunu sulandrarak perhiz haline
dntrmlerdir). Bir rivyete gre Ramazan orucu Yahdlere ve Hristiyanlara da farz
imi. Yahdler bunu terk etmi ve senede bir gn oru tutmaya balamlar ve o belirledikleri
gnn Firavunun (ve ordusunun) boulduu gn olduunu iddia ederlermi. Halbuki
Firavunun boulduu gn are gn idi. Hristiyanlara gelince, bunlar da Ramazanda oru
tutarlarm. Fakat bir sene Ramazan ok iddetli bir scaa denk gelince, yaz ile k arasnda
lman sabit bir mevsimin belirlenmesi konusunda bilginleri grmler ve baharda olsun
diye gr birliine varmlar, fakat Allahn hkmn deitirdiklerini bildiklerinden, haydi
on gn daha ilve edelim diyerek krk gne karmlar; daha sonraki (yz)yllarda bir
rivyete gre hkmdarlar hastalandndan veya kendi aralarnda salgn hastalk sebebiyle
ok lmler meydan gelince, bu oruca on gn daha ilve etmiler bylece elliye
tamamlamlard. Daha sonraki yzyllarda ise orucun eklinde de deiiklik yaptlar ki buna
perhiz denilir.
te ey mminler, size de oru farz klnd ki korunabilesiniz. Oru sayesinde nefsinize ve
ehvetlerinize hakim olmak alkanln oluturarak, gnahlardan, tehlikelerden saknp,
takva mertebesine ulaabilesiniz. nk oru, ehveti (her trl arzuyu) krar,
nefsn arzular (egonun isteklerini) malup eder; azgnlktan edepsizliklerden
men eder; alak dnya lezzetlerini, makam ve stnlk hedeflerini kk
grmeyi salar, hayatn lezzetini tattrr, kalbin Allaha yaklamasn artrr ve kalbe
melek bir zevk ve saf baheder. nk el-mer yes li-garayhi batnah ve
ferceh yani kii iki delii iin koar, karn ve cinsel organ mehur sz hkmnce,
insanlar her derde sokan ehvetlerin (iddetli arzularn) esas karn (mide) ve cinsel organ
ehvetidir. nsann insanl da bunlara hakim olmasndadr. Oru ise en evvel bu ikisini krar,
dzeltir. Bunlarn zorlamalarn, ztrardan nefsin zorlamasyla mecbren yapma
seviyesinden, ihtiyra (nefisten etkilenmeden kendi isteiyle semeye) dntrr. Sonuta,
29
oru tutmayan insanlar, ehvetlerinin nnde bir oyuncak gibi yuvarlanp kvrandklar ve akl
ve irdelerine sahip olamayarak gelii gzel gnahlara srklendikleri halde, oru tutanlar
aksine kendilerine hakim olarak kendini zaptetmesini ve nefsini de yerine gre kullanmasn
bilir. Bunun iin Hz. Peygamber Efendimiz, nefisleri azgn olanlar hakknda fe-aleyhi bissavmi fe-innes-savme leh vicun oru tutsun, nk orucun byk bir gzel etkisi vardr
buyurmutur. Oru tutmayan sabretmesini bilmez, nefsn iktisdn gzetemez, hele refh
iinde yaayanlar hi oru da tutmazlarsa, btn zgrlklerini ehvetlerine kaptrrlar, unun
bunun rzna ve malna saldrmaktan kendilerini alamazlar, haram hell seemezler, hatta
vicdanlar da istemeye istemeye rezaletlere atlrlar. Sonunda nefislerine de zulmederler,
kendilerini de akl ve vicdan, dn ve mnn zddna telef ederler:
Kimi vicdna dokundu, kimi cism- cna
Zevk adna ne yaptmsa hep pimn oldum
diyerek, inlerler giderler. Byle ehvetlerinin esri olanlar, o kadar sabrsz ve o kadar agzl
olurlar ki, bir gn a kalmakla hemen lvereceiz zannederler ve bu zan ile
orucu zarar vericiymi gibi dnrler. Halbuki oru gerek ferd ve gerekse toplumsal adan
byk bir ruhsal terbiye olduu gibi, ayn zamanda midenin ve bedenin istirahati ile salkla
ve tpla ilgili baz madd faydalar da barndran beden bir perhizi ierir. Sonra, insanlk
trihinde yle zamanlar olur ki, gnlerce ala katlanma alkanl olanlar, vcdunu bu
ekilde terbiye etmi olanlar ancak, yaamlarn srdrebilirler..te oru, vcda diren,
metn olma ve nefsn iktisat anlayn baheden baz madd ve rhsal yararlar; yaamn ve
insanln tadn tattran ve yoksullarn durumunu hissettiren toplumsal ve ahlk gzel
yararlar bulunmakla beraber, bunlarn hepsi ayr ayr birer faydadrlar ama orucun farz
klnmasnn sebebi deildirler. Orucun asl farz olmasnn nedeni, ilh emre boyun eerek
kuluun zevkini tatmak ve rhun hareketlerini gsteriten temizleyerek, (inan) gc(n) ve
(inantaki) sammiyeti artrmak ve kendini bizzat ilh korumann hakimiyetine vererek,
nefisle mcadele etmektir..nsanda sabr ve emredici nefsi zaptederek ilh emirlere boyun
eme yetisini kazandran etkili bir ibdet, ruhsal ve beden bir perhiz olan oru: mminlere
yeni bir yaam rhu fleyen bir ibdettir. (I/623-628, Bakara sresi, 183. yetin tefsri)
YASAK OLAN K ET KAZAN
(TWO KINDS OF PROHIBITED
EARNINGS). [Ey inananlar! Biri birinizin mallarn haksz sebeplerle yemeyin..(Bakara
sresi, yet: 188)] Maln haram olmas ya maddesindeki bir zellikten veya kazancndan
trdr. Mallarn asl ya madenlerden veya bitkilerden veya hayvanlardan olur. Madenler
yeryznn bir parasdrlar. Zehir olmas gibi, yiyene zarar verecek durumda olmas dnda
bunlar haram olmazlar. Bitkilerin de yaama, sala ve akla zarar verenlerinin dndakiler
haram olmaz. Yaama zarar verenler zehirli olan bitkilerdir; esasnda ila olarak kullanld
halde, uygun zamanda kullanlmadndan sala zarar olan bitkilerdir; akl giderici
sarholuk veren bitkilerdir. Hayvanlara gelince, bunlar da yenilen ve yenilmeyen ksmlarna
ayrlr. Yenilmesi hell olanlar (bile) erata gre kesilmemilerse hell olmazlar ve bu ekilde
kesilen hayvann hibir paras hell olmaz. Hayvandan kan kan ve pislik de haramdr ki
ayrntlar fkh kitaplarndadr. Kazan ynnden haram olanlara gelince: bir mal almak ya
seme zgrl olmadan olur: mrs gibi. Veyahut alan kiinin kendi semesiyle olur ki bu
da ya zorla olur veya rz ile olur. Bu da ya maln dokunulmazlnn kalmasndan olur:
ganmet gibi; veya alann hak kazanmasndan tr gibi ki zektn vermeyenlerden alnan
zektlar ile nadaka demesi vcip olanlardan alnan nafaka gibi. Karlkl rz ile alnan
mallar da ya bir bedel karl alnanlardr: alveri ile alnan mal veya alma karlnda
alnan cret veya kadnn ald evlenme mehri gibi veya bedelsiz olarak alnanlardr ki hbe
ve vasiyet gibiDnnz ki, ramazan gnleri lezz olan kendi z mallarn bile Allah
byle emretti diyerek yemeyip nefsine hkim olan insanlar, bakalarnn maln hakszca
30
nasl yerler, elin malna nasl gz dikerler? Elbette byle mminlere yaraan dim hell
yemektir. Sonra bir de, insanlarn mallarn gnaha girerek yemek iin hkimlere,
hkmetlere yanamayn, rvet vermeyin.(I/678-679, Bakara sresi, 188. yetin tefsri)
HAC, TCRETE MN DELDR. Yani hac aylarnda (Hacda) ticret yaparak
rzknz kazanmak, yasak deildir. Hac, hacla ilgili emirlere riyet artyla, ticrete kazanca
mn deildir.(II/721, Bakara sresi, 198. yetin tefsri)
NCE AKRABAYA YARDIM. [Sana soruyorlar: neyi (Allah iin hayr/yardm olarak)
verecekler? De ki: vereceiniz yardm ana-baba, en yaknlar, kszler, breler, yolda
kalmlar iindir. Hayr/yardm olarak her ne yaparsanz, Allah onu mutlaka bilir. (Bakara
sresi, 215. yet)] Yani Ya Muhammed! Kimlere yardm yapmalar gerektiini sana
soruyorlar. Daha sonraki yl, Uhud savanda ehit decek olan Amr b. Cemh, Hz.
Peygambere gelip: mallarmz (hayr olarak) nelere sarfedelim? diye sormutu da bu yet
inmiti. Cevben de ki (ey Peygamberim!) Az veya ok hayr cinsinden vcip (zorunlu) veya
gnll olarak (zektn dnda da) Allah rzs iin sarfettiiniz veya edecekleriniz evvel
anne-babanza, ikinci olarak en yakn akrabanza, nc olarak da muhta olan yetmler,
fakrler ve yolda kalm yolcular iindir. Babalarnza atalarnza (dede-nine) bakmak, ilk
vazfenizdir. Dier akrabalarnz onlar takip eder ve bu sretle el-akrab fel-akrab (nce en
yakn, sonra ondan sonra en yakn olan..) kuralnca yardm etmek zerinize vcip (zorunlu)
olur. Dier muhtalara ise, zekt (vermek sreti) ile farz yerine (getirerek) ve dier sadakalar
ile de nfile (fazladan, gnlnden koparak) olarak yardm edilir.(II/754-755)
KUMAR, TENBELLER N KAZAN ARACIDIR. PYANKO HARAMDIR.
nsanlara madd yardm yapabilmek, para kazanmaya baldr; savamak da klp gcne
(cesrete) baldr. Oysa chiller, tenbeller, korkaklar kumar bir kazan arac, arab da bir
g (moral kazanma) arac olarak kabullenip aldanrlar..yetteki (Bakara sresi, yet: 219)
meysire gelince: bu kelime ysur veya yesrdan masdar- mm olarak: kumar
oynamak mnsnadr ki, kumarda ya kolaylkla zahmetsiz mal arpmak veya arptrmak
vardr. Kumar demek de, zar gibi ne olaca belli olmayan muhataral (tehlikeli) bir eye
(ie) bal olarak mal vermek veya almak demektir. slm ncesi dnemde Araplar, gerek
kendilerinden ve gerekse Acemlerden (ranllardan) ve dierlerinden rendikleri nerd yani
tavla, satran ve benzeri oyunlarla kumar oynarlard. zetle Frenklerin (Batllarn)
piyanko dedikleri tarzda kura ekmek yoluyla bir kumarlar vard ki, bunu hayr
(iyilik/yardm) bile sayarlar ve vnerek yaparlard. yle ki zar yerine ezlm ve aklm
denilen on tane oklar vard. Bunlarn botu. Mesel piyango ekilmek zere bir deve
kesilir, yirmi sekiz hisseye ayrlr ve bir oka bir hisse, ikinci oka iki hisse, nc oka
hisse, drdnc oka drt hisse, beinci oka be hisse, altnc oka alt hisse, ve son oka yedi
hisse ayrlr, dier oka hi hisse verilmeden bu on ok bir torbaya atlr bu torba adletli
olduuna gvenilen bir kiinin nne gtrlp ek bakalm denilir, o kii de elini sokar.
Katlanlar adna oklar ekilir, nasipli kanlar deveden paylar ne kadarsa bu paylarn
fakirlere datrlar, bo kanlar da bundan yoksun kalrlard. Bu sretle yette geen ve
yasaklanan kumar ifde eden meysir kelimesi, balangta ehven-i er (ktnn iyisi)
olarak grlen ve hayr/iyilik/yardm zannedilen byle oklar zerinden kura ile yani piyanko
ekliyle fakirlere et datmaya isim olarak verilmi, ama daha sonra btn kumarlara da
meysir denilmitir. Hatta bir hadste ocuklarn ceviz (veya bilya) oynamalar bile
meysirden (kumardan) sayld aklanmtr. ki kiiden birisi dierine u kadar
yumurtay yiyebilirsen, u senin olsun demiti. Bunlar mahkemeye karlnca Hz. Ali bu
kumardr diyerek, bu ii doru bulmad. Zaten hayr/yardm yapmak iin bile piyanko haram
olunca, dier kumarlarn ncelikle haram olaca bellidir. ki ile kumarn yette bir soru ile
31
cevaplarnn ifde edilmesi de, sarholuk veren eylerle kumarn biri birlerine yaknlklarna
iret eder.(II/764-765)
(Kumar oynayan kiiyi de, oynad kumar, dadand bu i sarho gibi yapar, kazanma
hrsyla akln bandan alr, kumarc da sarho gibi dengesiz iler yapar. At yar (ganyan)
oynayanlarn zelikle son on-onbe ylda, 2000 ylndan bu tarafa nasl felketlere
dtklerini, Anadoluda her ehirde ve hatta kasabada bu yzden uranlan felket
hikyelerini zamanmzda herkesten dinlemek mmkndr. Elmall tefsrini yazmaya
baladnda Milli Piyango da Tayyare Piyangosu adyla Trk Hava Kurumu tarafndan
her ay ekilmeye balanmt. Rejim: hem alacanz piyango ile kazanma ansn
yakalyorsunuz, hem de mill hava gcmze katkda bulunuyorsunuz propagandas
yaptryordu. Piyangonun dlleri datldktan sonra kalan gelirin tamam Trk Hava
Kurumuna veriliyordu. (Henz Hava Kuvvetleri Komutanl kurulmamt.) 1926 ylnn
bandan itibaren piyangonun dzenli ekilileri balarken, ayn tarihlerde
Elmall da tefsrini yazmaya balyordu. Dier konularda olduu gibi, Elmall bu
konuda da cesur davranm, rejime kar gelenlerin kellerinin uutuu bir dnemde,
piyanko eklinde yazd bu piyango eidinin de haram olduunu, drt sayfalk geni
bir aklamayla belirtmi, haramdan bir yarar salanamayacan aada ak ak ifade
etmitir. i.y.)
Bunlarda (iki ve kumarda) insanlara baz yararlar da vardr. zetle bu ilerle uraanlar
biraz nee ve lezzet duyarlar. Hatta hayli ticret de yaparlar. (ki ve kumarla) Korkaklara
cesret ve g gelir. Kumar ile de bazlar havadan para kazanr. Fakat gnahlar,
yararlarndan ok byktr. O nedenle, yararlar gerek ve salam yarar deildir. Neeleri,
ksa sre sonra sarholua dnr; o geici cesret, felketlerinin sebebi olur. O hissettikleri
vcutlarndaki geici bir kuvvet (enerji), salklarn berbt eder. Bunlardan kazanlan maln
hayr olmaz. Bir kr, yz zarar getirir. Bir kere bu ie girenler buna mptel olurlar ve
yakalarn zor kurtarrlar. zetle iki ve kumarn neeleri ve lezzetleri kiisel ve geici olduu
halde, zararlar hem ferd hem de toplumsaldr; hem beden hem de ahlkdir. Bulac
hastalklar gibi, topluma yaylcdrlar. Bunlarn cezsn hemen grmeyenler, eninde sonunda
grrler. O nedenle insan hayl dnyasna daldran bu iki zarar: iki ve kumarn kk bir
kr iin, kesin ve byk bir kayba dmek de akl kr deildir. (Zaten fkhn kural) : defi
mazarrat, celb-i menfaatten nce gelir ((her ite) zarar gidermek, fayda elde etmekten nce
gelir). u halde iki ve kumarn (zaten) aklen haram olmas lazm gelir. Bu yet de (Bakara:
219), insann aklna hitap ederek, erata gre bunlarn haram olduunu ifde etmi oluyor.
Kurn da iki hakknda baka bir yet olmasa idi, sadece bu yetle de ikinin haram oluu
kesinlemi olurdu. Ancak bu haram klma, ok ak/net bir haram klma olmadndan, aklna
gvenen bazlar ben iki ve kumarn verecei zararlar snrlayabilirim ve yararlarndan
istifade edebilirim diyebilirlerdi. Zaten bundan tr de, sahblerden bu yetteki tahrm-i
aklden (akla gre haram), tahrm-i er (erata gre de haram) hkmn karmayan baz
sahbler olmu, ama sonraki yllarda gelen Mide sresindeki ..iki ve kumar..birer pisliktir,
bunlardan kann.. emriyle, ak ve kesin olarak ikisi de tahrm-i er ile haram
klnmlardr. Szn zeti olarak, arap imeyiniz veya sarholuk edici ey kullanmaynz,
kumar oynamaynz, piyanko ile hayr yaplr zannetmeyiniz. Bunlarn ktl iyiliinden,
gnah yararndan ok fazladr..Piyanko, kumar gibi mer olmayan aralarla deil, mer
sebeplere dayal olarak mal kazannz ve bu maldan kendinizin ve ilenizin zarr
ihtiyalarna yeteninden fazlasn da yukarda ismi geenlere ve muhtalara harcaynz. Dier
yetlerde de grlecei zere kk evlt, hanm, muhta olan ana-baba ve bunlarn anababalar kiinin ilesi saylr ve kiinin (temin etmekle ykml olduu) kendi nafakasndan
kabul edilir. Bu nedenle, hayr/yardm yapacaz diye kendiniz ve ilenizi nafakasz
32
33
genilikte de aztmamal. Her iki durumda da, herkes durumuna gre iyilikleri tevik etmeli.
Diinden trnandan artrp Allaha (Allah iin ihtiya sahiplerine) gzel bor vermeli ki
(sonu hirette) genilik olsun. Mal/para ile yardm yapamazsa bedenen yardm yapmal.
Skntlara tahamml etmeli. Ve yapacak hibir ey bulamazsa Subhnallhi Velhamdulillhi
vel ilhe illallhu Vallhu Ekber Ve-l Havle ve-l kuvvete ill billhil aliyyi-l Azm
diyerek mmet-i Muhammede du edilmeli.(II/823)
CANLARI STED GB VERG KOYANLAR, KFR ZLMLERDR
(ISLAMIC TAX POLICY AND ECON PHILOSOPHY).
[Ey Allaha ve btn peygamberlerine mn eden mmet-i Muhammed! Bir kyamet gn
gelecek ki, o gnde ne alm-satm, ne fidye ne mbdele, ne dostluk, ne efat, hi biri
bulunmayacak. O gn gelmeden evvel; al-veri yapmak, Allah iin kardelik ve dostluk
salamak, yardmc bulmak mmkn olan u dnyada gerekli hazrl yapmak zere, size
herhangi bir sebeple verdiimiz mallardan, Allah yolunda insanlara harcamalar yapnz. Yani
mallarnzn farz olan haklar olan zektlarnz yerli yerine veriniz. Kfirler gibi,
mallarnz keyflere, arzulara sarf ve bouna telef etmek veya farz olan (zekt ve
ana-baba ve dier yaknlarn nafakalarn temin gibi) haklarn saklayp da (vermeyip de),
(hirette kendinizi cezya ile kar karya brakmaynz. Ve unutmaynz ki Allaha ve
Peygamberlerine ve o dehetli gne ve bu emirlere mn etmeyen kfirler, hep o zlimlerdir ki
onlar Hakkn emrine bakmazlar, hakk yerli yerine koymazlar. lh snrlar geerler; gleri
yettiini inerler geerler, hi acmazlar; apak kantlar dinlemezler. nlerine bir engel
kmad srece hak hukuk gzetmezler saldrrlar. Ahitlerini tutmazlar, canlar yakarlar,
rzlara geerler, gnllerinin hkmettii kadar vergi alrlar; ibdet yaplan yerleri,
hayr kurumlarn tahrp ederler; zetle fiil bir direnile karlamadka her trl hakszl
yaparlar. Siz ise hakszln, inkr ve zulmn defedilmesi ile emredilmisiniz. eitli
ittifaklarla bunlara kar gereken defetme ve direnii hazrlamalsnz. Bunu yapmayanlar,
kendilerini ilh cez ile kar karya getirmi olurlar. O gn mutlaka gelecek; o inkrclar o
zaman al-veri ile, fidye ve mbadele (dei-toku) ile, hibir i gremeyecekler. Ne dostlar
bulunacak, ne efat edenleri. Tapnp sakladklar ve Allah yolunda sarf etmedikleri altnlar,
gmler ateten damga olacak, alnlarn brlerini dalayacaktr. Allahtan korkanlar
hri, dostlar o gn biri birlerine dman olacaklardr yetinin iret vettii gibi, o gn btn
dostlar biri birlerine dman kesilecek, efat kaplar kapanacak, bu felketlerden ancak,
mn edip vazfesini yapan ve nceden (dnya hayatnda) korunan mttekler (Allahtan
korkanlar) mstesn olacaklardr. Bundan tr, mminler (kendilerini gnahtan koruyacak
ve ibdetlerini yapmay salayacak) bir Allah korkusu derecesini elde etmeye gayret etmeli ve
o hiretteki fec cez ile karlamadan grevlerini yerine getirmeli, Allah rzas iin
karlksz yardm yapmal, seve seve zektlarn vermeli, kardeliklerini kuvvetlendirerek ve
topluluklarn dzenleyerek hazrlanmal, uyumayp uyank bulunmal, kfirlerin yapt gibi
Allahn emrine kar gelip de kendilerine yazk etmemelidirler.(II/847-849, Bakara sresi,
254. yetin tefsri)
NSANLIK TARH BOYUNCA ZEKT VE YARDIMLAMA. Andolsun ki Allah,
sriloullarndan sz almt. (Kefil olarak) lerinden on iki de bakan gndermitik. Allah
onlara yle demiti: Ben sizinle beraberim. Eer namaz dosdoru klar, zekt verir,
peygamberlerime inanr, onlar desteklerseniz ve Allaha gzel bor verirseniz (ihtiyac
olanlara Allah rzas iin fizsiz bor verirseniz) andolsun ki sizin gnahlarnz rterim ve sizi
zemninden rmaklar akan cennetlere sokarm. Bundan sonra sizden kim inkr yolunu tutarsa,
doru yoldan sapm olur.(Mide sresi, yet: 12; zek ve di., 108) ..Bunlardan baka bir
de Allaha gzel bir bor ile bor verirseniz, yani farz olan zekttan baka, srf kendi
arzunuzla Allah iin sadakalar, yardmlar verir ve verdiklerinizin sevb ve karl Allah
34
tarafndan muhakkak deneceine inan ile beraber, karln bugn dnyada almak ve
grmek isteinde bulunmaz da, hiret sevbn ve srf Allahn rzsn dnerek verirseniz,
(ve) ite namaz klar, zekt verir, btn peygamberlere mn eder, peygamberleri dmanlara
kar savunursanz ve Allaha gzel bir bor ile bor verirseniz, bu be eyi yaptnz
takdirde, muhakkak ve muhakkak gnahlarnz rteceim..(III/1601)
TEKNK ZRAAT LE RETMN OK BYK ORANDA ARTIRILMASI.
(INCREASING OF THE CROPS WITH TECHNICAL AGRICULTURE).
[ Mallarn Allah yolunda sarfedenlerin rnei, bir (hububt) tne(si) rnei gibidir ki, yedi
baak bitirmi, her baakta yz tane. Allah dilediine daha da katlar..(Bakara sresi, yet:
261)] yette tane mnsnda geen habbe kelimesi daha ok buday iin
kullanldndan, bu rnee bire yediyz ok ender tesdf edilecei syleniliyor. Geri
rnein gerek olmas iin, bu kadar da yeterli ise de, yet bize zellikle u dnceyi veriyor
ki: ilh hikmet, en az olmak zere bu kadarna msittir. Ama dnyada u anda byle retim
yaplamamas, (yetin iret ettii) bilim sistemi iinde tarm yaplamamasndandr. te yet,
insanlarn, u andaki (1920lerin sonu) retimdeki gerilii giderip de, tarm
bilimini gelitirecek olurlarsa, bu lde (bire yedi yz) rn alabileceklerini
mjdelemektedir. Ve ite o zaman, yeryznn erzk bize yetmiyor diye kavga etmezler,
yetmeyecek diyerek, mitsizlie de dmezler. Fakat, biz yine rnee dalp da, yetin asl
maksadn unutmayalm. Asl maksat buday toplamak deil, toplanandan gerekli miktarn
Allah rzas iin fakirlere vermektir. O yoksula verilen ekinin de rn, cennette biilecektir
ki, ite o zaman bire yedi yzden aas yok. yette Allah dilediine daha ok katlar da
katlar buyruluyor ki, yedi yz sade iki kat deil, daha fazla katlar artrr. Zamanmzda
tarm deneyleriyle uraanlar (1920lerin sonu), bir buday tnesinden kan imleri
atallandktan sonra ayrarak fide halinde dikmek sretiyle, bir taneden iki bin taneyi akn
rn alnabildiini gzlemlemilerdir. Bunlar, bir defa daha ayn ekilde ekilecek olursa, ka
katna ular. Fakat biz habbeyi kubbe yapmaktan vaz geelim de, unu bilelim ki, yaamn
knnlar kat-kat esas zerine devam ettiinden, u dnyada insanlarn faydalanmas ve
zellikle mchitlere verilen yardmlar ve sadakalarn, Allah katnda sonsuz karlk ve
sevba sebep olacanda phe yoktur.(II/897-899)
YAP YL AT DENZE BALIK BLMEZSE HLK (YARATICI) BLR
(THE MAIN CHARACTERISTICS OF ISLAMIC PHILANTHROPY).
[Mallarn Allah yolunda harcayanlar sonra da bu yardmlarna baa kakma ve eziyet etme
gibi bir davran eklemeyenler, (yaptklar hayrdan) gururlanmayanlar, (yaptklar yardm
yznden insanlar) tiksindirmeyenlerdir ki, Allah yannda ancak onlarn dlleri vardr ve
yalnz Allahtan korkup ve ancak Ondan bir karlk beklediklerinden dolay, bylelerine ne
baka bir korku gelir, ne de mahzun olurlar. (Bakara sresi, yet: 262)] (yette geen)
Menn ve minnet lugatta iki mnya gelir. Birisi nimet verme ve nimet mnsnadr
ki, dilimizdeki memnniyet buradan gelir. Dieri de bir hakk noksanlatrmak, kesmek,
zetle iyilik yapt kimseye kar iyiliini bir ey saymak ve az ok iyiliiyle
gururlanmaktadr ki bu durum insann gnln bulandrr ve iyiliin kymetini eksiltir veya
keser. Burada kast budur. Dilimizde minnet bu mndan alnmtr. (yetteki) Ez
kelimesi ise tiksindirmek, iyilie balgam atmaktr ki, nimet vermesi dolaysyla bir
kusur yznden ikayet etmek, el-dil uzatmak, nimet verdiini kiinin yzne vurmak, ve
baa kakmak hep ezdr. Dilimizde minnet ikisinden daha genel olarak kullanlr ve
bunlara katlanmaya minnettarlk denilir. Minnet ekmem, minnettarlk etmem yerine de
minnet etmem denildii olur. Ksaca, iyilii bir grev olarak yapmal ve unutmaldr.
Yapt bir iyilie gz dikmek onu gsteri iin yaptna irettir. Sevap ise niyete baldr.
Bu nedenle yap iyilii, at denize, balk bilmezse, Hlik (Yaratc) bilir. Tebuk sava iin
35
hazrlanan ve Zorluk Ordusu olarak isimlendirilen ordunun hazrlanmas iin Hz. Osman
btn donanmlaryla bin deve, Abdurrahman b. Avf hazretleri ise drt bin dirhem sadaka
(sekiz yz koyun alnabilecek bir servet) vermilerdi. yetin bu iki sahbnin bu konudaki
tavrlarn vmek iin indirildii rivyet edilmitir.(II/900-901) (Tkip eden 264. yette ise
ayn konu ilenmi ve gsteri iin hayr yapanlar knanm ve yetin tefsrinin sonunda
Elmall u notu dmtr) Allah kfirler topluluunu hayra eritirmez. te, sadakalarn
baa kakarak ve kfirlerin gsterii hayr yapmalarna benzeten mminler de, onlar gibi,
sevaptan yoksun kalrlar.(II/902)
Bir almamzn zetini, konuyla ilgisi dolaysyla buraya koyuyoruz:
"NOT WEAPON, BUT WHEAT, MILK AND COTTON": EISENHOWER AND
RELIGIOUS SOURCES OF HUMANITARIAN DIPLOMACY
After a long career in the army and wars (1915-53), Eisenhower (1890-1969) was saying:
"War is mankind's most tragic and stupid folly.." He encouraged humanitarian aid to Europe
at different platforms, saying in November 22, 1945 : " World War II has left most of Europe
prostrate. Many cities have been devastated beyond imagination and are shambles of roofless
walls and rubble. ..There are few places in Europe today where people are not cold, hungry
and apprehensive of the future..." On the need to help destitute people he (Eisenhower) once
said: "Generosity has never impoverished the giver; it has enriched the lives of those who
have practiced it." And: "The Peace Can Be Fortified Not by Weapon but by Wheat, Milk
and Cotton." After two terms in office of the Presidency of United States (Jan., 1953-Jan.,
1961) in his Farewell Address (17 Jan., 1961), his last sentence was also about the
humanitarian aid: "..that all who are insensitive to the needs of others will learn charity; that
the scourges of poverty, disease and ignorance will be made to disappear from the earth, and
that, in the goodness of time, all peoples will come to live together in a peace guaranteed by
the binding force of mutual respect and love. Now, on Friday noon, I am to become a private
citizen. I am proud to do so. I look forward to it. Thank you, and good night." As a member
of deeply religious family, Eisenhower's mind was full of humanitarian terms: "The Bread
We Have Cast Upon The Waters Has Been Returned in Blessings a Hundredfold." All
Muslims know/learn from preachers from the early years that Prophet Abraham did not sit/eat
the table without a foreigner, all of his life. Even sometimes He used to wait long hours to
pass a man in front of his home that he would invite him to the table. Even we see in the
Quran interpretations, Abraham was looking for a hungry man in five square kilometres to
invite to the dinner, every day. In the "Proverbs of Solomon" (11:25) in the Old Testament:
"The generous soul shall be made fat, and he that watereth shall be watered also himself."
When the wife of the Prophet Muhammad asked to the Prophet that is it possible or not, to
give meal to her disbeliever mother, the verse of Quran was revealed: "Allah does not forbid
you to be kind and equitable to those who have neither made war on your religion nor driven
you from your homes." (60:8) Quran and statements of the Prophet Muhammad encouraged
humanitarian aids to the needies. That's why a lot of brilliant examples have been seen in long
Islamic history: Indian journalist Hasrat Mohani (1880-1951) collected money and sent to
Istanbul Red-Crescent, for Ottoman needies in the years of Tripoli and Balkan wars. In that
years, also another Indian journalist and politician Mawlana Muhammad Ali (1878-1931) had
collected money for destitutes of Ottoman peoples.
SERMYEDRLARIN VE SINIFININ
36
HATAYA DT YERLER.
Bakara sresi 267. yetin tefsrinde Elmall, Bat iktisd sistemlerini eletirir ve bu tenktleri
yaparken, Elmallnn, Fizyokratlardan Marksa ve sonrasna kadar, Bat iktisat trihini
ve Bat iktisat felsefesini (ayn zamanda iyi bir felsefeci de olduundan) ok iyi bildiini
grrz. arpan knnundan bahsettikten sonra, 1920lerin sonundaki dnya iktisat
evrelerindeki kavgalara girer ve hatta bazen Elmall acaba Fizyokrat m? sorusunu da
hatra getirir. nk hem arpan teorisi ilk olarak Fizyokrat okulun kurucusu Quesnay
tarafndan Tableau conomiquede ortaya konulmutur; hem de Elmall servetin kayna
konusunda arza=yeryzne hayli arlk vererek, (tam katlmasa da) bu konuda
Fizyokratlarn grlerine hayli yaklar. Elmall ok iyi Franszca bildiinden, konuyu
dorudan Quesnayin kendi kitabndan da, ama muhtemelen iktisatla ilgili Batl pek ok
yazarn kitaplarndan da takip etmitir. Ama sadece bu konuda deil, aadaki satrlar onun
iktisat felsefesine olan vukfiyetini ortaya koymaktadr:
[Ey mminler! Kazanlarnzn temizlerinden, hell kazan ile ele geirdiiniz her eit
mallarn iyi ve holarndan, ksaca ticret mallar ve nakit servetinizden ve size yeryznden
karverdiimiz mallardan: hubbt, meyveler, madenler ve defne gibi yeryznden kan
eylerden ve bunlarn da iyi olanlarndan veriniz. (Bakara sresi, 267. yet)] Yani
servetin kayna ikidir: kazanmak ve almak. Kazanmak: almak ve i ile, sanat
(teknoloji) veya mukvele (anlama) ile her hangi bir ynden bizzat veya bir vasta (arac) ile
retimdir. Veya gerek eskiden ve gerek yeniden retilmi olsun, bir ey zerinde bir
hakimiyetin (mlk sahipliinin) kararlamasdr diye tarif edilir ki, bu sretle mrs da
kazana girer. Yeryz, karay ve denizi ve havay kapsamna alr. Sonra bu iki
kaynan bileimi ve bu bileimin rn kalr ki, bunlar ksmen kazanca ve ksmen yeryzne
borlu olduklarndan, hangi taraf glip ise, ona eklenerek bu iki sebebten birinden meydana
gelmi olurlar. ne geirilmesinden anlalmtr ki, insanlar iin kazan (servetin) en yakn
sebeb(i)dir. ounlukla yeryznden mallarn karlmas da buna baldr. Fakat ayn
zamanda kazan, yaratltan (doumdan) kiiye verilmi zelliklerle de ilgilidir. nk
almak ve i(yapmak) doutan bahedilmi olan sebeplerin ve letlerin kullanlmas
olduundan, (insana doutan) hbe edilmi bir gce ve alma yerine baldr.
(Herhalde Elmall burada akl ve beden gc az olan kiilerin (kazan) durumunu dnyor
yaratltan verilen zelliklere vurgu yaparken; alma yerine vurgu yaparken de, mesel
kk bir da kynde domu ve oradan hayat boyunca hi kmayan bir kii iin, o
corafyann fazla bir kazan salayamayacan dnebiliriz. i.y.)
(Elmall yle devam ediyor) O nedenle kazan hibir zaman kendi bana bamsz bir
sebep deildir am yeryz kendi bana byle bir sebep olabilir. Demek ki kazan,
esasen bir bileime de baktndan kazan ve yeryznn bileimi (gerektiini) ayrca
aklamaya lzum yoktur. Bu szn mnsndan anlalr. Bu noktada insanlarn balca iki
hatasna tesdf edilir. Birisi servette almay bir mutlak sebep gibi kabul etmek ve bu
nedenle btn sermayeleri buna borlu farzederek (sermayeyi) hkmsz gibi saymaktr ki,
bu hataya genellikle alan ve alarak zahmet eken sermayesizler derler de sermye
shipleri ile derin bir kavgaya giriirler. Bunlar almann ve iin kazancn karl
olduunu sylerler ve kazancn, sermyenin karl olduunu grmemek isterler.
alma ve iin gayesi sermaye retimi olmasayd, alma ve iin hibir kymeti
olmazd. Gyesini iptal etmeye ynelik her dncenin, bo bir eliki olduu da ortadadr.
Sermyenin almann gyesi olmas ise, yalnz tketim asndan deil, yukarda
aklanan arpan knnu gereince retilen rnn yeniden alma ve ie balang
olmas kazanc kolaylatrma ve kolaylatrma ile beraber oaltmay da
iermesindendir. (Elmallnn cmlesinin orijinali: Sermyenin gye-i say olmas ise, yalnz
istihlk nokta-i nazarndan deil, blda beyn olunan knn-i tazf mcebince istihsl
olunan hsltn yeniden say-u amele mebde olarak kesbi teshl ve teshl ile beraber teksr
37
38
byle hepsi -dk deerlisinden olmamak artyla- kendi cinsinden bortur. Bu tarz
ykmllk halk iin en kolay yol olduundan tr, slm dni bunun emretmi idi. Ve
bylece zektn kolay vergi sistemi olarak, slmn yaylna ve adletin
yaygnlatrlmasna pek byk faydas olmutu. Dier devletler, halklarndan mutlaka nakd
vergi talep ediyorlard ve topladklar vergileri de iyi yollara harcamyorlard. slm dni ise
vergi toplama ve vergileri harcama iini adlet ve eitlik kalbna sokmutu ki, bu da yette
geen Allah sizin iin kolaylk diler ilh knnunun bir uygulamas olduundan, eitli
devletlerin vatanda olan halklar, bu kolaylk ve eitlii grnce byk memnniyet
duymulard. Fakat bu gzel kurallarn bir devlet iin byle byk faydalar salamas bir arta
bal idi ki, o da bunu uygulayacaklarn Allah bilen dindr ahlkl grevliler olmas, ellerine
verilen emneti, kendi mallarn korumaktan daha fazla bir itin ile korumalar ve ynetmeleri
meselesi idi. ler bu dorultuda yrtlrse mallarn bir ou mbdeleye muhta olmakszn
devlet ve milletin ihtiyalarna sarf edilebilecei, mbdelesi gerekenler de gzelce/kolaylkla
mbdele edileceinden, hibir ekilde ktye kullanma sz konusu olamazd. Byle olunca
da, hem milletin masraflar azalr, hem devletin servet kaynaklar oalrd. Fakat byle
olmayp, gerek halk ve gerek memurlar da ahlakszlk yaygnlar, vazfeler gerei gibi
yaplmaz, emnet (olan idr ve siys grevler) iyi ynetilmeyip, ktye kullanma, gizleme
(effaf olmamak), hrszlk, israf, lubllik (aldr etmeme) her tarafa yaylm bulunursa,
ayn vergiler pek ok kayba ve kt kullanma msit bulunduundan, sonuta bu durum da
masraflarn (giderlerin) artmasna ve gelirlerin noksanlamasna sebep olacandan,
hkmetler ayn vergileri brakp, vergilerini nakit olarak istemeyi daha uygun bulurlar.
Nakitler ise, mbdelesiz hibir ey gremeyeceinden, yine mbdele cereyn eder, yine
olacaklar olur. Devletin giderleri srekli artar, arttka da milletin de srtndaki yk artar ve
herkes darl hisseder, para egemen olur, bu arada en ok nakitlerin mbdelesinde
dolaanlar kazanr. Fakat dier retim yapanlar sktrldka, bunlarn da gelecekleri
tehlikeye girer. Btn bu tehlikelerin sebebi ise, memurlarn grevlerini ktye
kullanmalarna sebep olan ahlakszlklardr. Bunu giderecek ey ise, dndir. Bunun iin,
insanlarn dnden kanmalar ve sadaka verme grevlerini yerine getirmemeleri, ztraplarnn
ve felketlerinin balangcn oluturur.(II/910-911, Bakara sresi, 267. yetin tefsri)
[Eer sadakalar (zekt ve(ya) dier yardmlar) aktan/alen verirseniz, bu eit sadaka
gsteri olmamak artyla- ne iyi, ne gzel bir eydir. Ve eer onlar gizler ve gizlice
yoksullara verirseniz, bu gizleyi sizin iin bir hayrdr veya daha hayrldr..(Bakara sresi,
271. yetin tefsri)] (Kurnda) Sadaka kelimesi farz iin de (zekt), nfile iin de (dier
madd yardmlar) kullanlr. yle bir ey de denilmitir: bir insann zektn aktan vermesi,
servetinin tamamnn miktarn belli edeceinden, baz (gvenliin olmad devirlerde)
zamanlarda ve hele baz ahslar hakknda bir takm kiilerin haset etmesine ve hatta bu
hasetilerin zlimlerin tamah duygusunu tahrik ederek, bu zenginlerin mallarna zalimlerce el
konulmasna sebep olabilir. (slm tarihi boyunca yneticilerin byle haksz msadereleri de
olmutur. Veya zektn aktan veren kiilere eski devirlerde ekyalarn, zamanmzda da
mafya tipi su rgtlerinin musallat olabilecei de, akla gelebilir. i.y. ) te yle zamanlarda
maln gizlemek daha fazletli olduundan, zektn gizlemek de fazletli olur. Bunlar da
dnerek zaten mallar da iki ksmdr: birisi hayvanlar ve ekinler gibi zaten gizlenmesi
mmkn olmayan mallardr ki, bunlara emvl-i zhire (ak/ortada (olan) mallar) denilir.
Bunlarn farz olan sadakalarn (zektlarn) gizlemekte bir mn yoktur. Dieri de nakitler
gibi gizlenmesi mmkn olan mallardr ki, bunlara da emvl-i btne (gizli mallar) denilir.
Bir saknca yoksa, bunlarn zektn da aktan vermek fazletlidir. Fakat yukarda getii gibi,
bir saknca bulunduu veya aktan verilirse, verildii yerde layk olduu gibi
harcanmayaca phesi varsa, gizli vermek daha fazletli olur. yetin sonunda Allah
yaptklarnzdan haberdrdr buyurulduu da grlyor; yani Allaha bildirmek iin,
39
40
dndaki namazlarn ounu evinde klard. Namazda thmeti ortadan kaldrmak iin farz ile
snnet namaznn hkm deitii gibi, zektta da byledir. lh emir aktr ve o nedenle
zekat aktan vermek, dier sadakalar ise gizli vermek daha iyidir.
BR YLK DELDR ZEKT; BORCUDUR ZENGNN. Zekt yalnz
mminlere verilir (dier dnlerden olanlara, dier sadaka eitleriyle yardm yaplr). Zekt
sadece bir ihsn (iyilik) deil, (zenginin yoksullara her yl demesi gereken) belirli (miktarda)
bir bortur. (II/937, Bakara sresi, 271. yetin tefsri)
(Zekt alan, sanki vaktiyle zengine bir bor vermi de, imdi onu geri alyormu gibidir.
Zengine o mal/serveti/paray veren Allahtr. Allah imdi o verdii serveti geri istemiyor;
nk Allahn o servete ihtiyac yok. Yalnz Allah Tel, kendisinin verdii o servetin krkta
birinin her yl yoksullara verilmesini istiyor.)
Dier bir ynden ise Kurn, zekt vermemenin ancak mriklerin=puta tapanlarn zellii
olduunu belirtir: Vay haline o mriklerin ki zekt vermezler..(VI/4185; Fusslet sresi, 6
ve 7. yetlerin meli)
KTSD-I FERD LE KTSD-I UMMY ORTAK BR NOKTADA
BRLETREBLMEK (ECON PHILOSOPHY). [Mallarn gece gndz, gizli ve
ikre sadaka olanlar verenler, yani her vakit ve her sretle yardm yapabilmek alkanlna
sahip olanlar yok mu? Bu yardmlar sebebiyle, bunlarn lemlerin Rabbi katnda dlleri
vardr. Ve byle kiilere bir korku olmad gibi, hibir zaman hznlenmezler de. (Bakara
Sresi, yet: 274)] Bu yetin her zaman ve durumda sadaka veren ve herhangi bir muhtacn
ihtiycna gh olduklarnda (haber aldklarnda) hi gecikmeksizin derhal o ihtiyc yardm
ederek gideren ve baka zamana tehir etmeyen kiiler hakknda ve bylelerini tevik iin
indii nakledilmitir ki, Fahreddn Rz: bu yetin ini sebebi hakknda sylenilenlerin en
gzeli budur demitir. Rz, nk bu yet, sadakalarn hkmlerini aklayan yetlerin
sonuncusu olduundan, hi phe yoktur ki, bu yette sadaka verme ekillerinin en
mkemmeli belirtilmitir. diyerek, bu gr terch etmitir. Hikmet (bilim) ve snnet-i
ilhiyeye (Allahn koyduu doann knnlar ve toplumsal knnlara) gre, byle gecegndz, gizli-ak demeyip, her zaman ve her yerde sadaka vermeye devam edebilmek, az
olsun ok olsun sadakann en stn olan bu tarz verme, sonuta verenin kazanma ekline
gre eitli dereceleri yklenir. Bunun temelinde ise, mallarn/servetin/parann
(herkesin) faydalanmasna tahssi ile, ihtikr ve (gereksiz lde) biriktirmenin
nlenilmesi ve tedvln (parann dolamnn) sratlendirilmesi gibi yaamsal,
ml, iktisd hikmetler (gerekler) vardr. En dikkat ekici nokta da iktisd- ferd
(fertlerin ekonomisi/fertlerin ekonomik yarar) ile iktisd- ummyi (toplumun
ekonomisini/makro ekonomiyi) uzlatrmasdr. Toplumun genel dzeni servetin dolamna
engelse ve kiisel para/mal biriktirme hrsn tevik ediyorsa, toplumsal d/gerileme
balam demektir. te yle zamanlarda, Mslman zenginlere yaplmas gereken yce
vazfeler gerekebilir ki, bu grevler de o ana kadar kazandklar btn servetlerini muhtalara
datmak noktasna kadar varabilir. Fakat bu nokta, (menkul gayr- menkul) btn mallarnn
datlmasn gerektirmez. Aksine yukarda geen Yeselneke m z yunfikn kulil-afv
yetinin iretince, farz olan zekat(ve nafaka)da kiinin nisab miktar(nn altna inilmeyecei)
gibi, dier sadakalar verirken de, kazancn devam etmesi iin art olan (yaplmas gerken)
masraflar veya ihtiyat sermayesi, az-ok gzden uzak tutulmamal, yani yetteki bu gzel
sadaka verme alkanlnn devam iin, sadaka verirken de, yardm yapmann iktisdnda
orta yola dikkat etme, nemli bir mesele olarak unutulmamaldr. Kiinin fakirlerin
ihtiyalarn gidererek Allahn rzsn kazanrken, kendisinin muhta bir hle dmesi,
Kurnn istedii bir ey deildir. sr sresinde bu nokta aklanmaktadr: ve-l tecal
41
yedeke malleten il unukke ve-l tebsuth kullel-bast fetakude melmen mahsr (Elini
boynuna bal olarak asma (cimri olma). Onu bsbtn de ap sama (her eyini
datma/harcama). Sonra knanm, piman bir halde oturup kalrsn. (sr sresi, yet: 29)
(Elmall burada konuyla alkal olarak ama kaynan belirtmeden bir hadis naklediyor)
Katde yle rivyet etmitir: Hz. Peygamber: ok servet toplayanlar, alaktrlar buyurdu.
Sahbler, Ey Allahn Elisi istisnlar kimlerdir? diye sordular. Hz. Peygamber yine: ok
servet toplayanlar, alaktrlar buyurdu. Sahbler yine istisnlar kimdir? diye sordular. Bu
soru-cevap defa tekrarlandktan sonra, sahbler korktular ve sustular. Daha sonra Hz.
Peygamber eliyle iaret yaparak, ancak malyla sandan ve solundan yle ve yle,
nnden yle ve arkasndan yle diye drt tarafna sadaka datanlar bu hkmden
mstesndr, bunlar da pek azdr. te bunlar Allahn farz kld ve raz olduu yolda israfsz
olarak yardm yapanlardr. buyurdu. Demek oluyor ki, iktisatta orta yol bu yetteki sadaka
vermede de nemlidir. Fakat bizzat yetteki (Bakara: 274) ifde, az veya ok elde mevcut
olan btn maln sadaka olarak verilmesini gerekli grmyor fakat buna engel de olmuyor.
Artk sadaka vermenin sebebine gre, o zamann ve o yerdeki yoksulluun durumuna gre ve
verenlerin durumuna gre daha dorusu onlarn takdrlerine brakyor. Zaman olur ki, ilenin
ve evldn ihtiyac yahut toplumun ihtiyac btn servetin harcanmasn gerektirebilir. Hatta
mal olsa olsa cann yongasdr ve bazen Allaha tevekkl ederek, hayatn feda etmekten
ekinilmemesi lazm gelen yle insn grevler vardr ki, bu gibi zamanlarda btn servetini
vermek bile hafif kalabilir. Bir de hayr yapmada israf olmaz denilmitir ama bu yksek
dereceye ancak yksek rhlu insanlar ulaabilir ki, yette geen ve yusirne al enfusihim
ve-lev kne bihim hassah kendileri ihtiya iinde olsalar bile, dierlerini kendilerine tercih
ederler ifdesi, ite byle keml erbbnn krdr (ok stn kiilerin yapabilecei itir) ki,
Kurn bile onlar vmtr. Bu yetten ders alp kendini yle bir noktaya ykseltecek kadar
sabra katlanmaya ve kalp gcne sahip olamayp, stelik yapt hayra sonradan zlecek ve
piman olacak olanlarn btn maln hayra harcamalar tehlikeli olduu gibi, kendi
haklarnda da hayrl deildir. Hatta byleleri nezu billh (Allaha snrz/Allah korusun)
yoksul derlerse, kfir bile olabilirler. Zaten bu gibiler hakknda kdel-fakru en-yekne
kufran (fakirlik az kalsn, inkra sebep olacakt) buyrulmutur. Bu konuda kiinin kendi
deer yarglar kadar, hatta ondan daha fazla toplumsal evresinin de byk bir nemi vardr.
nk fazlete (erdeme) dman olan ve fertleri kendi karndan baka bir ey dnmeyen
bir evre iinde, iyi ve erdemli insanlar da maazallah (Allah korusun) bozulmaya mahkm
olurlar. Byle bir toplumdaki o eit skntlara gs germek ise Allahn yardm ile yksek
bir mnev gce sahip olmaya baldr. Ve ite Kurnn batan beri (Mekke dnemindeki
slmn ilk aylarndan Medne devrinde Hz. Peygamberin vefatna kadar) yoksullara yardm
yapma konusunda devam eden apak yetleri de, insanlar arasnda byle feyizli bir toplum
dzenini salayacak ve ve-enfik f-seblillhi ve-l tlk bi-eydkum ilet-tehluke (Allah
yolunda harcama/yardm yapn da kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayn) (Bakara, 195)
yetinin de ifde ettii gibi, nice nice tehlikelerin nne geecek bir kutsal ahlk retimini
hedefler ki, hirette vad edilen sevap ve dllere eklenmi bir ilh ahlk ile ahlklanarak,
niybet anillh (Allah adna Onun servetini datma) erefini bahedecek olan bu gzel
huylar kazanmaya baldr. Bu nedenle insanlara rehber ve slah olacak havssn
(sekinlerin) daha dorusu havss- havss-n (en sekinlerin) slh edici gayretleriyle, onlar
izleyecek halkn iyi hareketlerinin hkmleri farkl olabilecei gibi, toplumu slah iin gayret
edilen bir devir ile, toplumun artk slah olduu devir arasnda da farklar bulunabilir. Bu
adan, her eyini yoksullara datmak sradan halk iin hayr yerine er ve zarar
dourabilecekken, sekin rh sahipleri iin srf hayr hatta (yaplmas gereken bir) grev bile
olabilir. u da unutulmamak gerekir ki, srf yoksullara yapt harcama yznden ifls etmi,
pern olmu bir zengine tesdf edilmemitir. Halbuki nefsinin (egosunun) arzular yolunda
sarf edilen gayr- mer harcamalar ile nice yuvalarn snd dim grlmtr. Hatta
42
ticr hayattaki iflaslarn ou ve belki hepsi, bir taraftan fazla kazanmak hrsyla giriilen
yanl ilerin, dier taraftan biriktirme duygusu ve ihtikrn gerektirdii serveti hapsetme ve
arzular zorlama neticesidir ki, bunlarn hepsi de e-eytnu yedukumuul-fakra ve
yemurukum bil-fahi (eytan sizi fakirlikle korkutur ve (bir) ktlk (olan cimrilii)
emreder (Bakara, 268) yetinin ifdesine girerler. Servetin dolamn yaygnlatran ve
sratlendiren hayr/yardm ilerinde ise bu tehlikelerin hi birisi yoktur (orijinali: tedvul-i
serveti tamm ve tesri eden infkt- hayriyede ise bu tehlkelerin hi biri yoktur). Bu hayr
ilerinde Vallhu yedukum mafiraten minhu ve fadl (Allah ise balanma ve bolluk vaat
ediyor) (Bakara, 268) hkm geerlidir. Yani hayr iin yaplan harcamalar mutlaka meyvesini
verir. u var ki, bunun eitli meyvelerinin tatlar ve bunlardan yemek, kiilere ve eitli
durumlara gre deiebilecei gibi, baz kimselerde de bu meyvelerin olgunlamasna kadar
bekleyecek sabr ve tahamml bulunmayabilir. Bu nedenle genel olarak yardm yapmaktan
bahsedildii zaman knanm ve pimn bir halde kalmak endiesini duymamak iin,
iktisat ve itidl (orta yol) unutulmamak lazm gelir. Fakat gfil insanolu, hev ve heves
yolunda sonusuz ve bir meyve vermeyip srf tketim olan nice nice beyhde masraflarla
maln israf etmekte makul snr oktan aar da, i hayr iin yardm yapmaya gelince, bu
konuda orta yolu tutmay, malnn krkta bir zektn bile vermekten kanr. yleleri vardr
ki, oyun masalarnda avu avu paralar hava atmaktan korkmaz da, beri tarafta devletin ve
milletin eksiini dnmez, karsnda yoksulluktan kvranan hemerisinin, hemcinsinin
kursana bir lokma ekmek koymaktan ekinir, kskanr. Fazla olarak da, garibanlara kar
gryor musun ite, sen asn, ben tokum, sen inlersin ben zevk ederim gibi bir gurur ve
bbrlenme duygusu ile alm satar da dnmez ki ferdin sefleti, toplumun
d/kdr. Ve toplumun k ve sefaleti de eninde sonunda btn fertlerini
kapsamna alr. Byle bir kii dnmez ki, bir insann evresindeki seflet ve ihtiya,
(esasnda) kendi seflet ve ihtiyacdr. Serhatlerdeki gedikler, kendi hnesinin gedikleridir.
ilesinde, akrabasnda, komusunda, hemerilerindeki alklarn, hastalklarn,
peranlklarn, felketlerin hepsi, insann kendi varlndaki ykklklar, bozukluklar,
kayplardr. Fakirlerin gzleri nnde ak lokantalarn ssl masalarnda ve yahut
sesleri sokaa taan gmbrtl evlerin yemek salonlarnda toplumun
durumuna gzn kapatarak, kahkahalarla yiyip ien, servetleri israf eden
gaflet sahipleri dnmezler mi ki, fazla kard her lokma, belki bir
fakirin bir-iki gnlk onu lmden kurtaracak bir az olabilirdi. Bir lokma
belki binlerce kiinin yaam hakkndan syrlm, szdrlm bir almann rndr.
Dnmez ki, her kahkaha, birok ihtiya sahibinin ilerindeki fkesini kaynatacak, iffet
sahiplerinin tahamml kuvvetlerini atlatacak, namuslu kiileri bozuk yollara, hrszla,
ekyala ynlendirecek harekete geirecek bir drt etkisi yapabilir. te halkn ounluu
byle gaflet duygular ile hareket ederken, Kurn yoksullara yardma tevik eder, toplumsal
dengeyi hedefler ve bunu gerekletirmek iin alr. Daha sonra ise, bu (yeterli) yardmlarla
denge salannca ve zenginler ok sadaka vermek sonucu fakirlemeye baladysa ve denge
bu sefer de o ekilde bozulmaya balarsa Kurn yine mdahale eder ve ve l-tebsuth
kullel-best (elini temelli de aarak, elindeki avucundaki her eyi datma) uyarsna lzum
grr. nsan dnmelidir ki, hi kimsenin kazanc, ona nimet verilmesi iin yeterli sebep
deildir. Kazanta evvel Yaratcnn doutan verdii ilh hbe vardr. Her doan r-plak,
fakir ve muhta olarak doar. Herkese ak bu yaratl sofrasnn bana gelir. Bebekken
zerine konulan bir sinei bile defetmeye kudreti yok iken, bydke kendisine nasbi kadar
nimetler sunulur. Sunulan nimetleri alp, hazmedecek kbiliyetler bahedilir. nsann
hayatndaki kazand her ey, dier birok kazanlarn yardmlama hissesine borludur.
Hibir ferd kazan yoktur ki, onda toplumun bir pay bulunmasn; toplumun
dier fertlerinin bir iktisd alkas karmam olsun. Tok kii, lokanta sofrasnda karnn
doyururken, kardan geen bir an henz denmemi bir hakk bulunmad iddi edilemez.
43
Mer olmayan kazanlar bir tarafa brakalm; fakat en hukk olan kazanlarn mbdele
essna dayand dnld zaman, kr ve ticret zarret ve ihtiyc ile alkadar olan
mbdelenin tam bir denge zerinde yrmeyecei ve bu yzden mallarn/servetin
dalmnda birok aklarn birikmesi de zarr bulunaca gibi, gayr- sf mill hslada
hissesi olan birok i ve mesnin, parasal olarak karln bulamad da dnlrse, her
yenen lokmann pek derin haklarla balantl olduu ve bu haklarn hak sahiplerine
verilebilmesi iin mbdele knnlarndan baka (ve ancak) yardm yapma knnlaryla
mmkn olabileceini anlamak kolay olur. (Mesel) htiml ki senin yediin bir lokmann
karsnda yutkunan yoksul yal veya ocuk, onu kanyla canyla salayan bir ehdin
yavrusu veya ihtiyar babas olabilir. O delikanl vatan uruna cann vermeseydi, u yal
babasna da o gz yal yetme de bakabilecekti. O cann verdi, sen de gven iinde ticaret
yaptn ve kazandn. O nedenle o muhtalara haklarn vereceksin. Byle olmasa bile, yaamn
yarar iin yaratlm mal/serveti hapsetmek (veya bo yere) tketmek ne byk hakszlktr.
nsan gafletle bu ince ve derin grevlerini dnmeyen zenginlerin birou, servetlerini bou
bouna sarfederler veya kilitli yerlerde (kasalarnda, depolarnda) hapsetmekten zevk alrlar
da, toplumla ve o toplumun ocuklar olan fakirlerle gerei gibi alkadar olmazlar. Ama
sonuta zenginler ile fakirler arasnda kavga ve dmanlk ortaya kar, toplumun kuvveti yok
olur ve netcede de (bu zenginler) kendilerine zulmetmi olurlar.
KONSUMASYON=STHLK=HARCAMA (CONSUMPTION). Sahip olduu iktisat
felsefesi bilgisi ile konuyu hayli genileten Elmall bu bahsi daha da ilgin u zhlarla
sonlandrr: Burada zellikle maln/servetin yukardaki ekilde zenginlerin elinde kt
kullanmnn slah Kurn tarafndan kesinlikle istenildiinden, insanlarn harcama, cimrilik
ve yardm konularnda orta yolu bulmalar iin, bu yette sekin mminlerin her eylerini
gece-gndz yardm olarak fakirlere verdiklerini vurgulamtr. (Geri) Kurnn daha birok
yerinde gelecek srelerde ve yetlerde yardmn eitli ynleri ve ekilleri gsterilecektir.
Burada Kurn yardm, ahlk ve toplumsal ynleriyle beraber daha ok, iktisd adan
retip, her eyden evvel bize unu gsteriyor ki, kazan ve retimi dzenlemek iin
ncelikle retimin gayesi olan yardm/harcamay dzenlemek ve onun iin de
para/servet/mallarn dolamn hzlandrmak ve yaygnlatrmak lazmdr.
Zamanmzda iktisatlarn istihlk=konsumasyon (consumption) (tketim) dedikleri
infak (yardm/harcama), genel olarak ikiye ayrlr: birincisi ferd veya toplumsal ama hibir
yarar salamayan abes (bo, lzumsuz), muzr (zararl) ve habs (pis) harcamalardr ki, srf
tketim olan bu tr harcamalar, Allah Tel yasaklamtr. Dieri, hayatla ilgili bir faydaya
ynelik olan hayrl harcamalardr ki, mallar/servetleri/paray hayata evirmek demek olan bu
harcamalar, esasnda tketim deil, retimin gayesidir. Ve bu retim, ne kadar genel, ne kadar
temiz ise kymeti de o kadar yksektir. Messini (almalarn) Allah katnda ebed hayat
iin bir yatrma evirmek isteyip de, dnya ve hiretin korku ve hznnden kurtulmak
isteyenler bu tr hayr ilerine, bu ahlka, bu toplumsalla, bu iktisat yoluna
(grne/dncesine) girmeli/sahip olmal, buna uygun olarak kazanmak ve retmek iin
gayret etmelidirler.(II/942-949)
BAST VE MREKKEP FZ.
Rib: asl lugtte (szlkte): ziydelenmek,
fazlalanmak mnsna masdar olup, fiz dediimiz zel fazlaln addr...On lira yerine,
mesel on lira on kuru verilirse, bu on kuru aktan, bedelsiz (karlksz) verilmi bir
fazlalktr. te bu yet indii zaman, byle altn veya gm nakit bor verme, chiliye devri
Araplarnda (slm ncesi Arabistannda) yaygn idi. Hatta zenginlerinin ounlukla yediiitii hep fiz demekti. Birisi dierine bir vade ile bir miktar altn veya gm paray bor
verir ve o mddet borlanmaya aralarndaki anlamaya gre bir miktar fazlalk da art
koard. Bu yet indiinde aralarnda en mehur olan fiz ekli bu idi. Bu trden her hangi bir
44
45
46
savalar yer yer devam ediyor, iki taraftan da on binlerce insan yaamn yitiriyordu. Stalin
idresi, sadece komnizmin kartlarn deil, hin damgas vurarak, kendi adamlarn bile
ldrmeye balamt. Avrupa ve Balkanlardan ine kadar da btn dnyada komnistlerle
kartlar arasndaki atma, kavga ve savalar sryordu. i.y.)
Rahmet-i ilhiye, zenginlerin ve yoksullarn samm bir yardmlama iinde, yaratl
sofrasndan nimetlenmelerini gerektirirken, bunun aksine hareket eden ve karlarnda
yoksulluk olmadka nimetlenemeyeceini zanneden toplumlar, hibir zaman ztrap ve
toplumsal ihtillden kurtulamazlar. Byle gelir dalmnda fizli ekonomi ile alan
toplumlarn fertleri iin fiz, tiryklerin afyonu gibi zlemi ekilen bir ihtiya
hline gelir. te yle bir toplumda erdemli kapital sahiplerinin de bundan kanmas zor olur.
Hepsi resizce bu arkn dilileri arasnda ezilir giderler. te byle zamanlarda bu
zorluklara tahamml edebilip de, etrafndakilere bir nefes aldrabilen byk insanlar
yukardaki lehum ecruhum nde rabbihim ve-l-havfun aleyhim ve-l hum yahzenn
(onlarn Rableri katnda karlklar (sevaplar, dlleri) vardr ve onlara korku, yoktur onlar
hznlenmezler de) mjdesine kavuurlar. Fizciler ise, ebed bir arpntl sarann spazm
iinde kvranr dururlar. te Hak Tel bunlarn bu hallerini aklamak iin buyuruyor ki:
Fiz yiyenler, yani fiz ilemi yapan ve bu sretle servet/gelir retiyoruz
diyerek, muhtalarn kazanlarn ellerinden eken ve retimin hedefini
toplum yararndan kiisel hrsa evirerek, gerekte retimden ok tketime
hizmet eden, sonu olarak muhta olanlara yardm hedefinin tamamen aksine hareket edenler,
kyamet gnnde eytan arpm saral veya deli gibi perianlk iinde
kalkarlar. yetteki mess kelimesi dokunmak demek olduu gibi, Arap dilinde delirmek
mnsna da gelir ve mecnna, saralya memss (dokunulmu) denilir. Bunlar nasl olduu
bilinmeyen gizli sebeplerden doan fen rahatszlklar olduundan cine, eytana balanarak,
cin tutmu, eytan arpm denile geldii de bilinmektedir. Bunlarn byle cin ve eytana
balanmas gerek mi yoksa mecz m olduu konusu, tartma konusu olmu ise de, asl
mn ortadadr ki, fenln dehetini ve gizli sebepleriyle balantsn gstermitir. Bu kiiler
fiz yiyerek, alanlarn aln terini aldklarndan, uyuukluk iinde yatarlar, abuk bir
uyanla kalkamaz, ou yataklarnda eytan arpm gibi saatlerce esneyerek, azn gzn
eerek, sendeliye sendeliye kalkarlar, yaamlar fiz dncesi ile (hem o konuyu hem de fiz
ve enflsyon oranlarn, verdiklerini alp/almayacaklarn dnerek) delicesine geer,
dtkleri zaman da bellerini dorultamazlar. Fakat asl mesele bu deil; bunlar karnlarn
fiz ile doldurduklarndan dolay bir hadsde de akland gibi, kabirlerinden kalkarken
saral veya mecnn halinde kalkacaklar ve bu hal onlarn en belirgin zellikleri olacaktr.
Mr gecesinde Hz. Peygamber, fizcileri yetin anlatt gibi grm, bunlar kim? diye
sorduu zaman Cebrl aleyhisselm bu yeti okumutur.(II/956-957)
(Fizcilere) Byle (ar bir) ceznn sebebi, bunlarn alveri fizin eidir, onun dengidir
ve ona bir ektir diye inanmalardr. Alveri ile fizin gerekteki farkllklarna ramen,
yanl bir kyasla ile ikisini ayn cins birer ilem kabul etmeleridir ve bununla da kalmayp,
fizi asl, alverii de ona benzer ve onun gidiini takip eden bir dal gibi farzetmiler ve bu
inan ile hareket etmilerdir. te fenln ba, fizi alverie benzetmek ve kyas yaparak
ikisini birbirine e, ayn cins kabulllendikten sonra, bu benzetmeyi yanstarak veya
deitirerek fizi asl, ve alverii de onun ubesi/dal olarak vurgulayp, sadece fiz
alveri gibi deildir, aksine alveri fiz gibidir demeleri ve byle dnce kurgusu ile
fizi alverie bir temelmi gibi hell kabul etmeleri olmutur ki, bununla fizciler alveri
ile fizin farkn ortadan kaldrmak iddiasnda bulunurlar.(II/957-958)
47
Elmall, fiz konusunda bu mukaddimeden sonra uzun ama ok orijinal bir zhta giriiyor.
Bu zhtn ilk sayfalarnda vurgulad fiz kart slogan, yine onun kuland ar Arapa
ifdelere benzeterek, Arapa olarak ylece ifde edebiliriz: nnel-beya mubdeletun
hakykyyetun ve mubdeletun sahyhatun Ver-rib mubdeletun kzibetun ve
mubdeletun hayliyyetun (Alveri gerek bir mbdeledir (dei-tokudur)
ve sahh bir dei-tokutur. Fiz ise yalan ve hayli bir deitokutur.)
ALTINLARIN INGIRTISINI ALTIN OLARAK SATMAK. Para, her eit maln
sratli bir deiim arac olmas, al-veri ve dei-tokuun tekrar ve devamll da sonuta
mallar iin bir kr sebebi ve kazanc olmasndan, para durduu yerde bilfiil bir kazan
yapmasa bile takdren ve potansiyel olarak artc/artan olarak dnlr. Bu durum, erata
gre de byledir. Bu bahane ile fizciler birisine bir para verdikleri zaman, verdikleri parann
fiilen var olmayan getirisini, zihnen dnmekle hayl olunan ve gerekte olmayan
menfaatini/yararn karlk gsterip, ite onun yerine fiz denilen bir kesin fazll alrlar
(Fizi almak iin ortaya koyduklar iddia hayldir, ama aldklar fiz, kesin (gerek)tir).
Mesele dei-toku meselesidir ama gerekte bedelin/karln birisi var, dieri ise hayldir.
Alnan fiz grnmekte, bilinmekte ve belirli bir para (veya mal), ama onun bedeli farzedilen
ey ise ne grlr, ne tutulur, ne bilinir, ne duygu olarak hissedilir, ne de aklda. Ancak
yle olabilirdi, ..byle olabilirdi denilerek, karanlk sonsuz teoriler iinde dolaan
potansiyel bir eydir, bir hayldir. Hayl ise, gerekle karlatrld zaman bir hitir; haylin
gerekle deiimi de bir hayl dei-tokutan baka bir ey deildir. Al-veri ise gerek bir
dei-tokutur. Doru olmann gerei de, hayle hayl, geree de gerek hkmn
verebilmektir. Fizci, hak hukuk gzetmediinden, bu hayl dei-tokuu, gerek bir deitoku olan al-verie benzeterek, karsndakine fiz de al-veri gibidir, ben bu fizi
bedavadan/karlksz almyorum, al-veri gibi bir dei-toku ile alyorum diye gsterir ve
bunu faydalanmann sat olan icre (kiralama) anlamas gibi hayl ettirmek ister. Halbuki
kiralamada, yararlanma gerektir/gerekleir, fizde ise haylidir. Fizcinin (bu ekilde bir)
dei-toku iddias, altnlarn ngrtsn altn olarak satmaktan daha hayl bir
dei-tokutur. Fizci altnlarna yle bir bakar ve ben bunlar piyasaya srsem de yle bir
al-veri yapsam (baz eyler alsam ve satsam), neler neler kazanrdm, ite u on bin liray
btn faydalaryla sana veriyorum, haydi, bu faydalar u kadar srede sen kazan da, bu
srenin sonunda, bu on bin lirama karlk on bin lira(m yine geri getir), ( kazanacan)
menfaatler/kazanlar karlnda da (ayrca) u kadar lira olmak zere toplam olarak u kadar
lira getir der. Bir de bak sana ne kadar iyilik ettim diyerek baa kakar. O muhta
durumdaki kii de, belki kazanrm midiyle (fizcinin dayatt bu artlarla paray) alr,
kazanabilirse, fizciye verir, kazanamazsa (temelli) mahvolur gider.(II/958-959)
Bununla beraber fizciler: fiz, alveri gibidir szn syleyip de orada dursalard,
gereklere kar byk bir iftir olan bu szleri, bu rh halleri, insan toplumu iin nisbeten
ehven-i er (ktnn iyisi) olurdu. nk o zaman, al-veriin her eyin temeli olduunu
kabul ve itirf etmi olacaklarndan, fiz ilemlerini mmkn olduu kadar gerek bir deitokua yaknlatrmaya alm olurlard ve o zaman ticr hayatta fiz hkim olmaz, fizsiz
dzgn ticretler de yaplabilir, alanlarn almalar da o kadar zarara dmez, servetler de
tamamen fizcilerin kontrolne gemezdi. Halbuki fizciler kendi kendilerine fiz, al-veri
gibidir demekle kalmazlar. Onlar u kanaattedirler: Ticretten asl maksat toplumun yarar
deil, rahat iinde ok kazanmaktr. ok kazanmann en ksa en rahat yolu da fizciliktir.
Fizcilikte kr, kesin ve kuvvetlidir; alverite ise kr (gerekleip gereklemeyecei belli
olmayan bir) hayldir ve zayftr. Al-veri gibi eitli akitlerin, deiik alma ve
zahmetlerin art arda gelmesinden sonra oluacak kr ile, (fiz gibi tek) bir akitte oluacak kr
arasndaki fark ortadadr. Sonra gerek olan eya ve faydalanma/menfaatlerin dei-
48
tokuundan kacak krda bir ct dncesi yoktur, (ama) insan hayli geree dntrd
zamandr ki cidd bir kr yapm olur, alveri ve ona bal ilemler de hep kr (etmek) iin
aralardr. Ve al-veri yalnz kr ve ticret iindir. Tccarlk toplum yararna bir hizmet
deil, toplum yararn ekmektir. zetle, al-veriin asl dei-toku ile bir eyin bedeline
sahip olmak deil, kr ve ticrettir. Hlis kr ise fizdir. Bu nedenle ticretin kk ve ba alveri deil, fizdir. Fiz, al-verie benzer deil, al-veri, fize benzer Al-veri hell
ise, fiz ok daha hell olmaldr. derler. Ve hi bir retim yapmadan, paralarn artrmak
isterler. Bunun iin parann menfaati dedikleri zaman, ancak fizi dnrler. Paralarnn
fizini hesap etmeden, hibir ie girimezler. Fiz kalkarsa, ticret durur derler.
Kendilerini i adamlarnn en by sayarlar. Fiz iine karmadan ticret yapanlara
i adam demezler. Halbuki i adamlarn yaatan fizciler deil, fizcileri yaatan
(ayakta tutan) onlara tb olan i adamlardr. Fiz dnmeyen bir kimse mesel yzde be
kr ile ie girimek isterse, fizciler yzde on ile bile i tutmaya raz olmazlar. Fakat
dierlerini ifls ettirip de fiz piyasasn frlatmak iin trl trl entrikalar evirerek bir
mddet zararlara bile katlanrlar. Bir defa ticr ilemlerin temeli fizdir karar verildi mi,
artk fiz btn al-verie hkim olur. Fize benzetilmeden, fiz hesb karmadan hibir
al-veri yaplamaz. Esas hedef olan mal (retimi) ile (ancak) arac olan para arasndaki
denge, maln aleyhine, parann lehine bozulmaya balar. alma ve gayretlerin meyvas, fiz
kanallar ile fizcilerin ellerinde toplanr ve zaman ilerledike servet belli kesimlerin
tekeline alnm olur. Zararl tketim her taraf kaplar ve sermaye
sahiplerinin yararna olarak tketim (mallarnn) kymetleri artar. reticilerin
rettiklerinin deerleri der ve araclar bu iki kesim arasnda bocalarlar. Bakarsnz
hem mal vardr, hem de sermaye. Bununla beraber, ztraplar ve ihtiraslar oaldka
oalmtr. Toklar az, alar ok, glenler az, alayanlar oktur. Dnyalar kadar
da mal olsa (bile) paras olmayan fakir saylr. Derken alanlarla sermaye sahipleri arasnda
fke ve kin balar. Bir taraftan sermayesiz reticiler parann deiim arac olmasna kar
dnceler ve duygular beslemeye balarlar ve mallarn aracsz dei-tokuunu arzu etmeye
balarlar. Dier taraftan da para sahipleri btn vastalar kullanarak bu kesimleri kontrol
altna albilmek veya yok edebilmek iin her ynden esirlik altna almaya alrlar. Git gide
sermayeden, retimden yoksun olanlar da oalr. Bunlarda da bir yamaclk duygusu uyanr.
Bylece drdan bakld zaman mesut ve muhteem zannedilen bir toplum, iinden
rm kurtlanmtr. Hi sesi kmayan ve kmldanmak ihtimali yokmu gibi grnen
kesimler, rhlarndaki arpnt ve ztrap ile patlamaya hazrdrlar. eytanlar da bundan
istifade etmeye bakmaktadrlar. Btn bu fenlklara sebep olan fizcileri dehetli bir cinnet
saras (titremesi) sarar da, btn gerekleri hayl ve btn mitleri boa kar. (II/959-961)
(Trkiyede son otuz ylda 1982 bankerler krizinden, 1994den sonraki banka krizlerinde/
iflslarnda bankerlerin ve bankalarn nnde kuyrua giren, alacaklar iin avukatlara, icra
dairelerine koan, yllarca mitsizlik iinde bocalayan, ykselen enflasyon dolaysyla anaparalarnn (bile) bir ksmn alan bir ksmn da alamayan yzbinlerce kiinin hlini,
Elmallnn (yete de uygun olarak) ok gzel bir fizcinin rh tablosu (psikolojisini)
izdiini gryoruz.) (Fizcilerin tutulacaklar) Bu sara onlara ilk defa innemel-beyu
mislur-rib (al-veri de, fiz gibidir) dedikleri zaman beyinlerine gizlenen cinnetin
etkisinin bir ortaya k olacaktr ki, kk kymet de olmasa, orta kymet de, orta kymet
de olmasa byk kymette mutlaka bu cezy greceklerdir. nanlarn dzeltip de tevbe
etmedike, bu (kanlmaz) sonutan kurtulu da yoktur.(II/961)
(Baz kaynaklarda kk kyamet toplumlarda grlen youn anari, terr, sava, zelzele
gibi bel ve musbetler sonucu, halkn byk kesiminin ok kt ekilde etkilendii fakat
kiinin kendisinin veya ilesinin baz fertlerinin veya tamamnn kurtulduu genel bellar,
orta kymet kiinin kendisinin lm, byk kyamet de evrenin tamamen yok oluu,
olarak zh edilmitir. i.y.)
49
(Bu yet) Kurn metnindeki hayret edilecek bir ycelik ile, hasr edt altnda ters bir
benzetme ifde eden (fizcilerin) innemel-beyu mislur-rib (alveri, fiz gibidir) vecz
cmlesinde bu kadar mnlar zetlenmi ve toplumun ihtiyalarn giderme ve karlkl
yardmlama ve iyilik ve takvya hizmet iin konulmu ve mer olan btn dei-tokular
ve ticr ilemleri fizin kontrolne vermek ve hukk ve toplumsal ynelii gzel iktisat ve
hayr yollarna ynelme hedefinden tersine evirmek ve (btn bir) toplumun almasn
(baz) kiilerin ihtiraslarna hizmet eder klmak ve gerekleri hayle dndrmek isteyen
fizcilerin bir eit cinnet olan ruhsal durumlarn gsterivermitir. Evet fizciler
innemel-beyu mislur-rib demekte ve bu kanaatle hareket etmektedirler. Halbuki ve
ehallellhul-beya ve harremer-rib Allah al-verii hell, fizi haram kld, ve bu iki
ey benzer deil, biri birine tamamen zttrlar. lh hkmn kesin metni byle iken,
aralarndaki fark nasl biri birinin yansmas imi gibi gsterilir? lh kesin ifde karsnda
yanl kyaslarla al-verii fize veya fizi al-verie kyas etmeye ve bunlar biri birine
kartrp haram hell, hell haram yapmaya kimsenin hakk yoktur. Allah, doru ile bunun
ztt olan yalan, hayl ile gerei nasl ayrt etmi ve farklar kaldrmak gcn hibir
kimseye nasl vermemi ise, gerek bir dei-toku ve doru bir i olan al-veri ile bir hayl
ve yalan dei-toku olan fizin ztln kaldrmaya ve hell harama kartrmaya kalmak da
byledir. Aydnlk ile onun ztt olan karanl biri birine benzer dnmek nasl bir cinnet ise,
fiz ile al-verii benzer saymak da yledir.(II/961-962)
Akl ve anlaylar olgunlamam ve/veya henz ilh reti kendilerine ulamam
bulunanlar haydi neyse..Fakat apak Rabbn uyarlarn bu ekilde gelmesinden sonra da bu
(fizcilik) sevdsndan ayrlmayp, o ekilde dnce ve bo duygularnda srar edenlerin
hiretteki durumlar eytan arpm gibi olmayacak da nasl olacak? O nedenle kendisine
Rabbinden byle bir t, bir nashat ve uyar gelip de derhal fizcilikden vazgeen her kim
olursa olsun, gemite ald fizler artk onun kendisinindir. Onlarn geri alnmasna
kalklmaz. Hkm gemie ynelik deildir. Ve bu kiinin hkm artk Allaha kalmtr. u
anda ilh emri dinlediinden tr, sammiyet ve pimanlk derecesine gre, Allah o kulu
dllendirir, gemite ilediklerini de dilerse balar, dilerse balamaz, onu ancak O bilir.
u var ki, tevbelerin kabl hakkndaki vadi dnlrse, aff umulur. (Ama) Her kim de
dnerse yani eski haline devam edip yine fizi hell saymaya devam ederse, ite bunlar atee
(cehenneme) sokulacak olanlardr. Cehenneme sevk olunurlar ve orada ebediyen
kalrlar.(II/962-963)
Bu Kurn ifdesi, fiz gerei ile al-veri ve dei-toku gerei arasndaki yle kesin bir
ztl ortaya koymutur ki, ve bu (yan yana deil) kar karya duran iki apayr ilemi yle
ayrmtr ki er-rib kelimesindeki elif lm, bu yetin dndaki baka bir yete ..edfen
mudafe.. (kat be kat fize) balamaa imkn brakmamtr. (Yani yetin Arap dili
kurallarna gre olan anlam: normal, makul, dk fizde bir saknca yoktur, ancak katkat
fiz yasaklanmtr demek mmkn olmayacak ekildedir. i.y.) Allah katnda alveri,
alveri olduundan helldir, fiz de fiz olduundan haramdr. Fiz kark olan alverilere gelince, bunlarn da temiz ile pisin karmasndan kacak olan hkm ne ise ona
uyaca bellidir. Midesi temiz olanlar, bir damla pislik karm olan suyu
nasl imezlerse, bu da yledir. Nitekim bir hadise gre : hell ile haram (bir eyde)
toplannca, haram (hkm) ne alnr (tercih edilir) kural da bunu ifade etmektedir. Fiz
haram ve btl (geersiz) olunca, fiz ve onun gibi bozuk eyler karan alveri de bozulmu
olur ki, ayrntlar fkh (slam hukuku) kitaplarnda yazldr.(II/963)
50
51
veren kimse ile on bin lirasn fiz olarak deyen kimsenin kalb durumlar arasndaki ne
byk bir fark vardr. Birincisi en yksek zevkine ermi bir kalp olarak ii alrken, dieri
maln/parasn arptrm bir aresiz durumunda ztrap iindedir..
2-Fiz insanlar cidden kazan ve retimle uramaktan engeller. nk u veya bu ekilde
be on kuru sahibi olmu bulunan bir kimse fizcilikle parasn pein veya veresiye olarak
artrmak imknna sahip olunca, artk geimini salamak iin az veya ok (ama) kolay bir yol
bulmu olur. Ve o zaman zahmetli olan ticretle ve sany ile kazanmak skntsna tahamml
edememeye balar. Bu durum ise yksek retim ortaya koyma kabiliyetine sahip birok
kiinin faaliyetlerinden alma dnyasnn yoksun kalmasna ve sonuta toplumun genel
yararnn kaybolmasna sebep olur. Halbuki i dnyas ticretle, sanatla, sany ile ayakta
duracak, hayatn bu ekilde devam ettirecektir..
3-Fizcilik, insanlar arasnda ihtiya ortaya ktnda lazm olan karlksz dn verme
gibi bir hayr ve yardmlamann da durmasna sebep olur. nk fiz haram ve yasak olunca,
biri birlerine karlksz bor vermek, insanlarn hem houna gider, hem de bu durum ahlk ve
genel gvenlik ynnden doruluun yaygnlamasna ve toplumun salamlamasna sebep
olur. Herkes tketimi orannda demeye mecbur olacandan, borcunu demeye daha ok
namus ve gayretle sarlr. Ve phe yok ki fiz yznden batan kii ve iletmelerin ou da
batmaktan kurtulur. Fizin egemen olduu toplumlarda ise, genel ekonomik hava, paraya
muhta olanlar bin lira yerine iki bin lira borlanmaya sevk edebilir. Para sahipleri de bu
durumdan faydalanrlar ve fizsiz bor para vermekden kanmaya balarlar. Bunun sonucu
da insanlar arasnda iyilik ve yardmlama duygular silinmeye, onun yerine de hrs ve
zulm dnceleri yaygnlamaya balar. Bu da tam bir felket demektir.
4-NEGATF BR GELR TRANSFERDR FZ, PARASI AZ OLANLARDAN
PARASI OK OLANLARA.
Fizi sakncasz grmek, zenginlere fakirler ve zayflardan fazla bir gelir nakletmek imknn
vermektir ki bu da Rahmn ve Rahm olan Allahn rahmetine zt olan bir durumdur.
Yukardaki sebepler fizciliin yardm ve hayr yapma duygusunun zdd bir ahlk mesele
olduuna tamamen iret eder.
5-Yukardaki maddelerin her biri, fizin irkinlik ve fenln ifde eden zararlarn
gstermekle beraber, Allah tarafndan haram klnmasnn sebeplerinin tamamnn bunlar
olduu anlamna da gelmez. htiml ki, fizin bizce bilinmeyen daha birok bozukluklar
vardr. nsana emredilen veya yasaklanan eylerin nedenlerinin, ykml olan halk tarafndan
bilinmesi art da deildir. O nedenle biz, sebep ve hikmetini bilemesek bile, fizin kesinlikle
haram olduunu kabul ederiz..Cenb- Allah da fizin insanlarn knnu ile deil, Allahn
knnu ile haram olduunu ve bu yzden fizi hell sayanlarn saradan kurtulamayarak
sonunda mebbet olarak cehennemi boylayacaklarn ve yalnz tevbekr olanlarn
kurtulmalarnn mit olunabileceini bildirmitir. Artk bu kadar byk bir zarar olan fizi bir
kr znnedip de, arkasndan komamaldr. Sonra, fizcilerin zannettii gibi, fiz serveti
artrr da sadaka eksiltir de zannedilmemelidir: yemhakullhur-rib ve yurbis-sadakt
(Bakara sresi, yet: 276) Allah serveti artrr zannedilen fizi yava yava eksilte eksilte
sonunda mahveder. Fiz, iinde ayn on drd gibi parlak grlen servetleri hill gibi klte
klte sonunda gzlerden kaybeder de, aksine serveti eksiltir zannedilen sadakalar artrr,
nemlandrr. Fiz, serveti artracak diye beklenirken, o kk bir kurt gibi serveti yiye yiye
bitirir, sonunda anaparann da batmasna nende olur. Halbuki sadakalar, sevap ve bereket
olumasna arac olurlar. Ve Cenb- Allah, haram hell tanmakta srar eden pek kfir, ok
gnahkr kimselerin hi birini sevmez. Allah, tevbe edenleri sever, onlardan rz olur. Fiz
52
ise, pek kfirne ve pek gnahkrca bir davrantr. Buna karlk, mn edip iyi iler, slih
ameller yapan ve zellikle namazlarn doru drst klp zektlarn veren kimseler yok
mu? her halde bunlarn Rableri katnda dlleri vardr. Bunlara gelecek bir korku yok, bir
kayptan hznlenecek de deillerdir. Ey mn edenler! Allahtan korkunuz, cezasndan
korununuz da, u ana kadar aldnz fizin dnda, henz almadnz fizleri braknz,
almaynz. Eer siz hakkaten mminseniz, byle yaparsnz. nk olgun bir mn, o ynde
bir davran gerektirir. ayet yapmazsanz, yani Allahdan korkmaz da, fizin haram
olduuna inanmaz veya inanr da terk etmezseniz, Allah ve Peygamberi tarafndan (size)
bir sava (alaca) aklnzda olsun.(II/964-970)
SAVA LNI FZCLERE (TO DECLARE WAR TO INTEREST TAKERS).
Burada fizi terk etmeyenlere, gerek fiz helldir inancna dnm olan mrted (dnden
dnm) veya ahdini bozmu kfir olsun, gerekse haram olduuna mn eden ve fakat bu
mna uygun davranmayan fsk mmin olsun, ikisine de Allah Tel sava ilan edilmesini
emretmitir. nk bunlar zekt inkr veya vermekten kananlar gibi ya mrted veya
isyankrdrlar. Yurt dndaki kfirlere sava ln her zaman iin zarr olmad halde,
bunlara (yurt iindeki (slm devletindeki) fizcilere) sava ln, istisnsz emredilmitir.
Demek oluyor ki, fizden saknmak slm devletinin vatandalarnn hepsine farz- ayn bir
kiisel grev olduunun dnda, genel olarak fizli ilemleri kaldrmak da nemli bir
toplumsal grevdir. nk yle bir fitnedir ki, toplumda yrrlkte olduu srece, kiilerin
ondan kanmas zor ve belki ok g olurAsr- Sadette slm mmeti tam gcne
kavuup da, bu fizcilerle savamaya g yetirir hle gelmedike, fizin haram olduu ln
yaplmamtr. slm hkmeti fizcilik yapan fertleri cezlandrr ve terbiye
eder. Fizciler tek veya grup halinde hkmete kar koyarlarsa, o zaman
onlara sava ln, btn Mslmanlarn dn grevlerindendir. Bununla
beraber bugnk Mslmanlar bu grevlerini unutmu ve bunun uygulanmas
konusunda toplumsal glerini kaybetmi bir tereddt hali iinde bulunduklarndan, fizden
kanmak artk kiisel bir grev gibi kalm, fizin toplumda yaygnlamas da, bundan
kanmak isteyen kiilerin durumlarn zorlatrmtr.
(Bu satrlarn 1930 ylndan nce yazldn, yine hatrlayalm. Bir de 2000li yllarda, fizin
bsbtn yaygn hale geldiini. i.y. Elmall cmlelerini yle srdryor)
Kurn, bu ekilde fizi terk etmeyenlerin, Allah tarafndan bir sava lnna hak
kazandklarn aklayarak, bu suun ne byk bir cinyet olduunu anlatyor ki, Kurn
dilinde sava ifdesi, bazen gerekten sava iin, bazen de suun bykln ve
zararn bir tablo olarak ortaya koymak iin uyar olarak mecz ifdesiyle kullanlr. Ve
burada her iki tefsr de vardr. Demek ki mnlarn biri olmazsa, dieri herhalde olacaktr.
Fiz yiyen veya yedirenler, madd ve mnev sava ilnnn dnda kalamayacaklardr. Bir
hadste: Allah fiz yiyeni ve yedireni lnetledi veya lnetlensin buyrulmutur.(II/970-971)
Eer fizin haram olduuna mn ederek, yaptnz fizcilikten tevbe ederseniz,
anaparalarnz sizindir. (Sadece) Onlar alrsnz. Bu ekilde zulmetmezsiniz, zulm de
edilmezsiniz. Ne fazla alrsnz, ne de eksik. Fakat tevbe etmezseniz, (fizi hell
saydnzdan tr) dnden dnmenizden veya yaptnz (bu fiz) zulmnzden tr, (size
kar ln edilmi olacak olan) lh sava sonucu her trl kayba urar, anaparanz da
ve hatta btn servetinizi de kaybeder, kendinize yazk etmi olursunuz.
(II/971)
Hads kitaplarndaki salam rivyetlere gre, Abdullah b. mer ile Cbir Radyallhu
Anhumdan nakledilen ve bizzat kendilerinin Ved Haccnda Hz. Peygamberin azndan
duyduklar ekliyle Mekkede yani Arafattaki hutbelerinde Hz. Peygamber: nne kulle riben
53
54
55
cezas uygulanmak, iledikleri baz hatalar yznden baz yiyeceklerin kendilerine haram
saylmas.. gibi hkmlerle ykml idiler.(II/1005)
MALIN/SERVETN GNL ELMES. [nsanlara, kadnlar, oullar, yklerle altn ve
gm ynlar, salma atlar, davarlar, ekinler gibi ehvetlerin sevgisi bezendi; fakat bunlar
dnya hayatnn geici nimetleridir. Fakat sonunda varlacak (nimetlerle dolu) gzel yer,
Allahn huzurudur. (l-i mrn sresi, yet: 14)] Arzulanan, sevilen bu eyler insanlara ok
znetli (ssl) gsterildi. Bunlar pek ho grdler. Sevilecek ey bunlar zannettiler. Burada bu
saylan eylerin hem mer (erata uygun) nimetler olmas durumu vardr, hem de gayr-
mer ve hayl ilere sebep olmalar durumu vardr. lk durum iin bunlar ssleyen Allahtr,
sonrakinde ssleyen eytandr ve insann chilliidir ki, bunlarn ktlenmesi ve fenal da
bu yndendir. ehvet, nefsin (egonun) arzu ettii eye atlmasdr ki, gnl elmek
denilir.(II/1051)
MNDA EN YKSEK NOKTAYA ULAMAK N. [Sevdiiniz eylerden
(yoksullara) harcamadka, (en) iyiye eremezsiniz..] En iyi eklinde ifde edilebilecek olan,
yetteki birr kelimesi: hayrn, iyiliin en st ve mkemmel noktas, Allahn rahmeti,
rzs ve cenneti mnlarnda anlalmtr. Bakara sresinin 177. yetinde birr kelimesinin
daha ayrntl mnlarn gryoruz. Buna gre birr mnda, ibdette ve ahlkta en doru ve
en gzel hayat yaamaktr. Yukardaki yete gre, byle bir hayata ve Allahn ltuf ve
yardmna kavumann artlarndan birisi, kiinin sahip olduu ve sevip baland eyleri..
Allah yolunda harcamasdr (zek ve di. 61) Elmall yeti yle tefsr eder: Srf mn
(ibadetsiz, slmn emirlerinin yaanmad bir mn) en stn hayra kavumak iin yeterli
sebep deildir. mn ve bilgiden sonra, davran ve zellikle (bir eyleri) sarf etmek ve
harcamak da gerekir. Hem bu harcama, ne kadar sevdii eylerden olursa, (Allah katnda) o
kadar kymeti artar. Allah, harcanlan ho veya ho olmayan her hangi eyleri bilir ve ona gre
dln verir. Fakat asl iyilie: yce hayra ermek, sevilen eylerden harcamaya baldr. Bu
mnasebetle Bakara sresinde geen iyilik ve yardmlama ile ilgili yetleri hatrlamaldr.
(II/1145)
YURT NDEK REFORMLARN EN NEMLS: FZN YASAKLANMASI.
[Ey mn edenler! yle kat kat katlayarak fiz yemeyin, Allahtan korkun ki kurtulua
eresiniz. Hem o kfirler iin hazrlanm ateten korunun. Allaha ve Peygambere itaat edin
ki size merhamet olunsun.(l-i mrn sresi, yet: 130-131-132)] (Savala ilgili hkmlerin
yetlerle bildirilmesinden ve Bedir savann kazanlmasndan sonra) Demek ki imdi
ierideki dzenlemeler konusunda ilk dikkate alnacak mesele, Allahtan korkma emri ile ilgili
olan iktisd meseledir. Ve bunun en mhimi de fizden kanmaktr. (cmlenin orijinali:
Demek ki imdi slht- dhiliye hussunda ilk nazar- dikkate alnacak mesele, emr-i ittik
ile alkadar olan mesele-i iktisdiyedir. Ve bunun en mhimmi de fizden itinbtr.)
Bu konuda da ilk yaplacak i, kat kat fizin kaldrlmasdr. Fizin kat kat olmas da bir
borca fizi eklene eklene, fizin anapara kadar veya daha ok bir miktara ulamas demektir.
Mfessirler, bu kaydn sadece kat kat fizden kanmakla ilgili olmadn asl yasaklamann
fizin (az veya ok) istisnasz yasaklanmasna ynelik olduunu aklamaktadrlar. Bu yetin
fiz konusunda inen ilk yet olduu nakledilir. Fkh aratrmalara gre de, fizi kesin
yasaklayan (yukarda grdmz) sre-i Bakaradaki yetler bundan sonra
inmilerdir.(II/1173-1174)
Hz. Peygamber Mir gecesi grdklerini anlatrken yle diyordu: ..Sonra baktm, bir
topluluk var ki, karnlar ev gibi. Bunlar Firavun hnednnn yolu zerinde bulunuyorlar.
Firavun hnedn sabah ve akam atee gtrlrlerken bunlara uruyorlar ve uraynca
56
bunlar bir frlyorlar ki, frlaynca her biri karnnn eimine dyor. Firavun hnedn bunlar
ayaklaryla iniyorlar. Y Cebril! dedim, bunlar kimdir?. Dedi ki, bunlar fiz
yiyenlerdir..(V/3148; sr sresi, 1. yetin tefsri)
VARLIKLILARIN OK ETL KESMLERE MADD YARDIMI [O Allahtan
korkanlar ki, bollukta ve darlkta yardm yaparlar..(l-i mrn sresi, yet: 134)] yette geen
serr kelimesi: sevin veren durumlar, darr kelimesi de: zarar ve sknt veren durumlar
demektir ki, bolluk durumu ve yokluk durumu; sevin durumu veya keder durumu; yaam ve
lm; evlt ve akrabaya nafaka ve yardm gibi insan mutlu eden harcamalar; isterse ldkten
sonra faydalanmalar iin malnn te birine kadarn mraslar dndakilere vasiyet;
dmanlara kar gzlere yardm gibi bazen istenilmese de yaplan mecbr harcamalar;
durumu iyi olanlara ziyfet verme ve hediye verme; skntda olan fakirlere sadaka ve zekt
mnlarndan biriyle tefsr edilmitir. (II/1176)
O halde sen, akrabaya, yoksula, yolda kalma hakkn ver. Allahn rzsn isteyenler iin
bu, en iyisidir. te onlar kurtulua erenlerdir.(Rm sresi, yet: 38) Muhta olan akrabann
insanda bir hakk olduu gibi, evini geindirmekte zorluk eken bir aresizin, yolda kalm bir
seyyahn da btn toplumda bir hakk vardr. Bu nedenle bu tr insanlar gzetecek kurumlar
yaplmaldr.(VI/3828)
OK KR ETTLER, KK BEDR PANAYIRINDA (SEASONAL FAIRS,
FOURTEEN CENTURIES AGO).
Uhut savanda iki taraf tam bir zafer salayamadan ayrlrken, Mekke resi Eb Sfyn: Y
Muhammed! Kk Bedir buluma yerimiz olsun. Orada (bir daha) arprz, istersen diye
bararak, ordusunu Mekkeye doru ynlendirmiti. Aylar hzla gemi, o vakit gelmiti.
Zil-kade aynda, Eb Sfyn ordusuyla Mekkeden km, fakat mriklerin savamaya
hazr olmadklarn grerek, tekrar Mekkeye geri dnm(ler), bu arada Nuaym isminde
birini de Medneye gndererek, Mslmanlar, Mekkeliler ok gl, sakn savaa
gitmeyin diyerek korkut da, Kk Bedire gelmesinler ki, rezl olmayalm demiti.
Nuaym da Medneye giderek, kendisinden istenilen propaganday baaryla yapm ve epey
bir kii zerinde etkili olmutu. Fakat Hz. Peygamber: Allaha yemn olsun ki, ben tek
bama olsa giderim diyerek, yola km ve yetmi kadar sahb de kendisine elik etmiti.
Mslmanlar Kk Bedire geldiler. Baktlar ki mrikler yok. Buras Ben Kinne
kablesine it bir suyun etrafnda, her yl sekiz gn sren bir panayrn tertiplendii bir pazar
yeri idi. Mslmanlar bu panayrda yanlarndaki erzaklarn ve beraberlerindeki ticr
eyalarn sattlar, al-veri yaptlar, aldklarn Mednede sattlar ve bire iki kazanarak iyi bir
kr etmi oldular.(II/1232, l-i mrn sresi, 174. yetin tefsri; ayn konu: II/1406, Nis
sresi, 84. yetin tefsri)
BULUT GB GEER GDER DNYA HAYATI
(ECON PHILOSOPHY)
[..Yoksa dnya hayat aldatc bir maldan baka bir ey deil.(l-i mrn sresi, yet: 185)]
Dnya denilen bu geici hayat, mterisini aldatan met- gurrdan baka bir ey deildir.
Serp gibi parldar, bulut gibi geer gider. yette geen met kelimesi (Trkede de i
dnyas tarafndan kullanlan ve oulu emtia olan kelime) satlk kuma ve kullanlacak
let ve edavtlar veya gerek alet ve edavtlar, gerek mallar ve dier eyler ki kendisinden az
veya ok faydalanlabilen ey mnlarna gelir ki, dilimizde matah dediimiz zaman bu
nc mny kastederiz. yette geen gurr aldanmak demek olduu gibi, grr
kelimesinin oulu olarak aldatclar demek de olabilir. Met- gurr: mteriyi
kandrmak iin allanp pullanarak ho gsterilen ve alndktan sonra aalk
olduu anlalan met demektir. te dnya hayt budur. Bu hayatn mterisi olanlar,
57
58
ve kt tasarruftur. Ticr ilemlerde ar bir aldanma ile maln kaybetmesi, yahut mal
az da olsa denize ya da atee veya benzeri bir yere atmas, yahut kk bir gnah da olsa
haram yolda onu harcamas gibi kt tasarruflardr. Mlik mezhebine gre ise sefh:
maln sap savuran kimse demektir. Bu da servetini sap savurmas ya
ehvet ve arzularnn urunda harcamas eklinde veya kendi yararna olan
eyleri doru drst bilmemesinden tr olur. Dn ynnden ok iyi dndr bir
kimse de olsa durum yine ayndr. Sefhlik erata gre: maln eratn istedii eklin dnda
bu srette harcanmasdr. Hanbeller ise sefhi: yerli yerince tasarrufta (alm-satm)
bulunamayan kimse olarak tarif ederler.(Zuhayl 1990, VI/527-532)
MIZRAKLARLA ARPIMAYAN MRASI OLAMAZ MI ? Ana ve babann ve
yaknlarn braktklarndan erkeklere bir pay vardr; ana babann ve yaknlarn
braktklarndan kadnlara da bir pay vardr. Gerek azndan, gerek oundan (erkee de kadna
da) belli bir hisse ayrlmtr (Nis sresi, yet: 7, zek ve di., sayfa, 77) Ayn yete
Elmall yle mel ve tefsr verir: [..Erkeklere bir pay var: ana baba ve en yakn akrabann
braktndan, diilere de bir pay var: ana baba ve en yakn akrabann braktndan, azndan
da oundan da, farz klnm birer pay..] Erkeklerin ana babalarnn braktklar mrastan
paylar, kadnlarn da ana babann ve akrabasnn braktklar mrastan paylar vardr. Azndan
da oundan da. Bu paylar mefrz yani Allah tarafndan farz ve takdr olunmu, kesin zorunlu
bir pay ve hisse olarak sbittirler. Rivyet olunuyor ki, Chiliye dneminde Araplar:
mzraklaryla arpmayan ve yurdunu savunmayan mras olamaz derler ve bu nedenle
kadnlar ve (olan ve kz) ocuklar(n) mras tanmazlarm. Ensrdan Evs b. Sbit
radyallhu anh veft etmi, hanm mm Kuhle ile kz kalmt. Kzlarn vassi olan
amca oullarndan Suveyd ve Urfuta yahut Katde ve Arfece isminde iki adam gelmiler,
Chiliye deti zere veft edenin mrasn tamamen almlar, hanmna ve kzlarna hibir ey
vermemilerdi. Kadn mm Kuhle, durumu Hz. Peygambere ikyet etmi, Hz. Peygamber
de sen imdi git de, bakalm Allah bir hkm indirecek mi? buyurmutu. te bu yet, bu
olaydan sonra indi ve mrsn yalnz adamlara deil, anne babann ve btn akrabann
mrsndan, btn adam ve kadnlarn akrabalk/yaknlk durumlarna gre, bir mraslk
hakk bulunduunu genel bir srette iret etmi ve bundan sonra gerek asabeler ve gerekse
zevil-erhmn hepsinin mras olabilecei anlalm olmakla beraber, henz mraslarn
paylarnn ne kadar olaca aklanmam idi. Bunun zerine Hz. Peygamber, vas olan o iki
amcaya haber gnderip, vefat eden Evsin malndan hibir eye el srmemelerini istedi. Sonra
yskumullhu f evldikum... yeti (Nis sresi, 11. yet) indi ve koca ile hanmnn
mrastaki paylar da bildirildi. O zaman Hz. Peygamber vaslere Evsin hanmnn sekizde
bir hissesini vermelerini emretti ve kzlarn hisselerini de (yine hi dokunmadan) tutmalarn
istedi. Sonradan kzlarn hisselerini de (inen yetle, kza babalarndan kalan mrasn te
ikisini) vermelerini haber gnderdi, onlar da verdiler. yetlerin bu ekilde inmesi ve
uygulanmas ile bu konudaki hkmler ve eski detlerin geersiz olduu ln ediliyor ve pek
esasl bir devrim meydana geliyordu.(II/1294-1295)
MRAS PAYLARINDA HUKK VE EKONOMK DENGE. ncelikle bu (Nis)
sre(si)nin bandan beri de anlald gibi, Kurndaki mrs yetlerinden, genel olarak
erkekle kadnn ile hayatna girmeleri (evlenmeleri) istenmektedir. ile hayatnda ise, evin
ihtiyalarnn ykmll erkee yklenmitir. Erkek bir kendisi, bir de hanm olmak zere
en azndan iki kiiyi besleyecektir. Bundan tr erkein masraf ok, kadnn ki bundan az
olacaktr. Masrafn ise, gelirle orantl olmas gerekir. Masraf erkee yklenirken, gelir
dalmnda kadna fazla veya eit verilmesi, hem iktisat kuralna, hem de adalet ve hak
anlayna zt bir zulm olmu olur. Bu nedenle, (Kurnn mrasta) erkeklere (verdii
fazlalk), kadnlarn yarar ve (kadnlarn) ihtiyalarnn (masraflarnn, erkekler tarafndan)
59
60
61
mutlaka kendisine bir pay verilir. Fakat doutan, birinin kazanma kabiliyeti fazla, dierinin
eksik olmas, yine bir kiiye almasyla uygun olarak bir nimet verildii halde, dier birisine
almasndan fazla verilmesi gibi konular, tamamen Allahn dilemesi eseri olan bir
hbelerdir ki, buna kimsenin karma ve mdahale etme hakk yoktur. Bu nedenle, gerek erkek
ve gerek kadna yaraan, dierlerinin nasbini temenn etmek deil, Allahn kendisine
bahettii kabliyete gre almak ve Allahtan istemektir. O nedenle de alnz. [Ve
Allahtan, Allahn fazl-u ihsnndan isteyiniz de, yle herkesin elindeki eyleri temenn
etmeyiniz. Allah her eyi en iyi bilendir. Herkesin hak kazand eyi bilir ve kime daha fazla
vereceini kendi ilmiyle takdr eder.] Demek ki yasaklamann asl hedefi, hasedi,
tembellii, ilh hkmlere ve mukadderta itiraz engellemek ve Allahn
nimetinin haset ve temenn ile deil, alarak istenilmesi lazm geldiini
ihtardr (uyardr)..Mesel mrs, kesb (alma, kazanmayla) olmayp, vehb (Allahn
dorudan vermesiyle)dir. O nedenle niye paylarnza itiraz ediyorsunuz? Zira Allah byle bir
pay vermemi olsayd, kimsenin mrsa konmas mmkn olmazd. O nedenle mrasta da,
bakalarnn paylarna gz dikmeyiniz de, mraslara (Kurna gre) hisseleri ne ise onu
veriniz. Ve aranzda mallarnz da bu yolla haram olarak yemeyiniz.(II/1345-1348)
MSLMAN OLMAYAN KOMUNUN HAKKI. Allaha ibdet edin ve Ona hibir
eyi ortak komayn. Ana babaya, akrabaya, yetmlere, yoksullara, yakn komuya (e, dost ve
arkadaa), uzak komuya, yolcuya, ellerinizin altnda bulunanlara (klelere) iyilik
yapn..(Nis sresi, yet: 36) ..Bu ekilde ile hayatnn dzgnl salandktan sonra, ile
terbiyesinde genel bir ilm-i hl olarak kabullenilmesi gereken iyi ahlka
geilerek, ncelikle u on vazfe emrediliyor ki: birincisi Allaha ibdet ve kulluk ve Ona
hibir eyi ortak komayp sammiyetle ibdet etmek; ikincisi anaya babaya iyilikle mumele
etmek, ncs akrabaya iyilik; drdncs yetmlere iyilik, beincisi fakirlere iyilik;
altncs yakn komuya iyilik ki, evi yakn olur veya akrabadan bulunur; yedincisi uzak
komuya iyilik ki, ya evi uzak olur veya akrabadan olmaz veya Mslman deildir;
sekizincisi yanndaki arkadaa iyilik ki, bu yakn arkada da ya i arkada veya yolculuk
arkada veya okuldan arkada olur ve bu kavrama kiinin ei de girer; dokuzuncusu yoldan
gelen misafir, yahut yoldan olmasa da gelen misafir; onuncusu kle ve cariye el altnda
bulunanlara iyilik. Hz. Peygamber hadsinde yle buyurmutur: komu tr. Birincisinin
hakk vardr: komuluk hakk, akrabalk hakk, Mslmanlk hakk. kincisinin iki hakk
vardr: komuluk hakk ve Mslmanlk hakk. ncsnn bir hakk vardr: komuluk
hakk ki bu ya ehl-i Kitapdan (Yahd ve Hristiyan) veya mrik
komudur.(II/1354-1355)
EMNET. [Haberiniz olsun ki Allah size unlar emrediyor: emanetleri ehline
veresiniz ve insanlar arasnda hkmettiiniz vakit adletle hkmedesiniz..(Nis sresi, yet:
58)] ..nsann Rabbine ve kendine ve halka kar olmak zere eit emnet grevi
vardr..Kendine kar olan emneti, dninde ve dnyasnda kendine en faydal ve en doru
olan seip terch etmesi, fke ve ehvet veya chillik ile sonunda zarar olan eylere
dmemesidir. Halka kar emneti, onlarn haklarn gzetmek, al-verite
aldatmamak..(II/1372)
KITLIK PAHALILIK MTHAN NDR. Kendilerine bir iyilik dokunsa: Bu
Allahtan derler. Balarna bir ktlk gelince de: Bu senden derler. Hepsi Allahtandr
de..(Nis sresi, yet: 78) Bir de Y Muhammed! Baz kimseler -ve zellikle mnfklarkendilerine bir iyilik, bir nimet veya her hangi bir gzellik nasp olursa bu Allah
tarafndandr diyorlar. Allahtan biliyorlar. Ve eer balarna bir bel veya her hangi bir
ktlk gelirse bu senin tarafndan diyorlar. Bu konuda yle rivyet olunmutur ki Hz.
62
Peygamber Medneye hicret ettii zaman, Medne bolluk ve ucuzluk olmutu. Hz.
Peygamber, Medne halkn slma davete balaynca Yahdlerin inad ve mnfklarn iki
yzll ortaya kt sralarda ise, ktlk ve pahallk grlmeye balad. Bunda belki
Mednenin kalabalklamaya balamasnn da bir etkisi olmakla bereber, o sralarda
yamurlarn mevsim normallerinin altnda olmas ve meyve ve rnlerin olmamas gibi
meteorolojik durumlarn da etkisi vard ki ve m erseln f karyetin min nebiyyin ill ehazn
ehleh bil-besi ved-darri yetinde her peygamberin gnderildii memlekette balangta
byle bir skntnn yz gstermesi de, ilh knnlardan olduu aklanmtr. te o zaman
Yahdler ve mnfklar: biz byle uursuz adam grmedik, bu geleli meyvelerimiz az
oluyor ve fiyatlar pahaland diyorlar, bolluu ve ucuzluu Allaha, darl ve pahall Hz.
Peygambere dayandryorlard. Nitekim, fe-iz cethumul-hasenetu kl len hzih ve intusibhum seyyietun yattayyar bi-Ms ve men meah yetinin bildirdii gibi, bu Yahdler
vaktiyle Hz. Msya da byle uursuzluk yklemilerdi. Y Muhammed!, de ki, banza
gelen iyilik ve ktln hepsi Allah tarafndandr. Onun yaratmas ve takdriyledir..
(II/1395-1396)
EZLENLERN FERYADI NORMALDR
(DECLARE UNJUST ECONOMIC
APPLICATIONS). Allah kt szn aka sylenmesini sevmez; ancak hakszla urayan
baka..(Nis sresi, yet: 148) ..Ancak mazlm olan (zulme uram olan) mstesn.
Zulmedilmi, hakkna tecvz edilmi kimse feryat edebilir, zalim aleyhine bara bara
beddu edebilir ve yahut onun zulmnden ikayeti olarak ktlklerini syleyebilir, hatta
zalimlerin kt szlerine misliyle mukabelede bulunabilir. Ve Allah zulme urayann
ferydn dinler, hlini bilir.(III/1506)
MEKKEYE DIARIDAN GELENLER, ALIM-SATIM YAPABLRLER. Ey mn
edenler! Ne Allahn hac detlerine, ne haram aya (Recep, Zil-kade, Zil-hicce ve Muharrem
aylarna), ne (kesilecek) kurbana, ne (kurbanlklardaki) gerdanlklara, ne de Rablerinden
gerek fazln ve gerek rzasn arayarak Beyt-i Harma kastedip gelenlere sakn hrmetsizlik
etmeyin..(Mide sresi, yet: 2; Yavuz, 107) ..Rablerinden hem bir fazl yani dnyev
ticret ve hem de rz mit ederek Kbeyi ziyret kastederek gelenlere hrmetsizlik
etmeyin (III/1552)
DEER DK PARADAN DEER DK KALBE. Kurndaki ticr terimler
19. yzylda Batllarn dikkatini ekmitir. Kurnn daha ilk yetlerinde onlarn bu
ticretleri krl olmad ifdesinden, sonundaki kk srelerdeki Kureyin ticretine
kadar, pek ok yette bu durum ak olarak grlr. C. C. Torreyin Kurnda Ticr-Dn
Terimler isimli almas 1892 ylnda Hollandada baslmt (The Commercial-Theological
Terms in Koran). Mide sresi 13. yetindeki ..ve cealn kulubehum ksiye.. (ve kalplerini
kaskat ettik) ifdesini Elmall : kalplerini kasvet iinde braktk, ne sylense duymaz, hakk
adleti tanmaz, zulmden, hakszlk yapmaktan kanmaz bir hle getirdik notunu derek
tefsr ettikten sonra yle der: (mam) Hamza ve (mam) Kisnin okuyularna gre ye
harfinin eddesiyle ve elifsiz olarak kasiyye okunur ki, (Yahdleri) ayar dk para
veya hleli (dk deerli maden kartrlm) para gibi bozuk ve dk hale getirdik
(Allaha verdikleri szlerini tutmadklarndan). Kutsal Kitabn metnini ve (dolaysyla
hkmlerini) deitirirler..(III/1602) (Deeri dk parann hkm nasl her yerde
gemiyorsa, bunlarn deeri dk kalpleri de her yerde gemez, byle bozuk kiilerin ancak
biri birleri yannda deeri vardr; gerek inan sahipleri bylelerinin kalplerinin bozuk
olduunu bilirler ve onlarn szlerine deer vermezler. yleyse kalbiniz de dosdoru olsun,
paranz da dk deerli olmasn. Konu zerinde daha da dnrsek, mesel yakn tarihte
63
Osmanllar zamannda yapld gibi dk deerli para retmeyin veya btn zamanlar iin
dnrsek parann deerini drmeyin i.y.)
HIRSTYANLARIN SANAT (SANAY) SEVGS. Biz Hristiyanlarz diyenlerden de
kesin sz almtk. ok gemeden bunlar da ahitlerini, uyarldklar eylerin mhim bir
ksmn terk edip unuttular. Ahitlerini (Allaha verdikleri sz) bozdular. Bundan tr Biz de
aralarna kyamete kadar srecek dmanlk ve kin saldk. Biri birlerine kfir derler, biri
birlerinden nefret ederler, biri birlerinin kann dkerler. Ne yaptklarn, ne sanat ilediklerini
de Allah ileride haber verecektir. O zaman sanatlarnn cezasn grecekler, acsn tadacaklar,
ne yaptklarn anlayacaklardr. Bu cmle iddetli bir azap ile tehdit ve uyardr. Nitekim
dilimizde de ben sana bu yaptn anlatrm demek iddetli bir tehdit ifde eder.
Yaptklarna sanat olarak ifde edilmesi de iki ince mny ierir ki, evvel Hristiyanlarn bu
fen davranlarda uzmanl olduunu, sznde durmama, (Kutsal) Kitb ihml etme, kin
ve dmanlk sama ve daha baz ktlkleri sanat edindiklerini iret eder. kinci olarak da,
bunlarn sany ile vndklerini m ederek, Yhdlerin ticret sevdsyla dni,
Allah ve hireti unutmalar (Kurnda) ounlukla ticretteki zarar ve kayp
ile anlatld gibi, Hristiyanlarn da sanat sevdsyla Allah ve peygamberi
ve dn-i diyneti unutmalar zarar verici bir sanat olarak resmedilmitir.
(III/1605-1606; Mide sresi, 14. yetin tefsri)
STERSE VERR, STERSE VERMEZ ALLAH
(ECON PHILOSOPHY)
Bu (Yahdlerin) hepsini deil fakat ounu grrsn ki, gnah ilemekte, dmanlkta ve
haram yemekte bu eye srekli koarlar atlrlar. Ki yalanclklar, inkrclklar ve (frsat
ellerine getiinde hemen) zulmetmeleri dmanlklarnn, rvet te haram yemelerinin en
ak rneklerindendir..Yahdler, Allahn eli baldr, skdr dediler. Bu sz, hacrldr
(yapmaktan kstldr), yapaca eyler snrldr, her istediini yapamaz, bundan tr de
istedii gibi (insanlara) hayr yapamaz, nimet bahedemez, bol rzk veremez, demek olduu
gibi, eli skdr yani Allah cimridir mnsna da gelir. Arap dilinde gulliyet (yette bu
kkten magll olarak gelip: Allahn eli malldr eklinde gemektedir) cimrilik ve
(paray, serveti) tutmak mnsna gelir; bast- yed de el akl (cmertlik) mnsna
gelir. Dilimizde ise eli bal demek: fakirlik benzeri bir madd darlk ifde eder.
Dilimizde el skl ise servet ve kudreti de varken cimrilik yapmak, paray tutmaktr.
yetteki mall kelimesini Arap dilindeki geni mnsyla dnrsek, Yahdlerin bu
sznn: Allah her istediini yapamaz ve her istediini veremez, onun iin bol bol rzk da
veremez, yoksa Yahdlere hi darlk ektirmezdi, her eyi ihsn ederdi mnsna olduu
anlalyor. bn-i Abbs, krime ve Dahhk demilerdir ki, nceleri bolluk ve ucuzluk
iinde bulunan ve hatta bulunduklar yerlerde halkn en zengini olan
Yahdler, sonralar Allaha isyanlar yznden darla ve skntya dm
olmalarndan dolay bu sz Finhs b. Azura sylemi ve bu yet bu sebeple inmitir.
Yahdlerin bu sz, sahblerin Mednede iddetli fakirlik ve ihtiya iinde bulunduklar
srada: Muhammedin Tanrs fakirdir, eli de skdr; onun iin Mslmanlar skntdan
kurtaramyor diyerek, Mslmanlarla alay etmek iin sylemi olduklar da nakledilmitir
Yahdlerin (yukarda grdmz) Allahn kudreti hakkndaki felsef teorileri ve bundan
kaynaklanan ahlk ve iktisatta koyulduklar cimrilik yolu ki yukarda belirtilen
ktlklerin sebeplerinden en nemlisini oluturur..Bunlar, Allahn cimri olduuna
inandktan sonra, kendilerinin ne olur ne olmaz, Allah bize vermezse.. diyerek/inanarak
cimrilii iktisd knn kabul etmilerdir (orijinali: buhl- imski, dstr-i iktisat
ittihz etmeleri lzm geldii fikrine dmler.) [Hayr, Allahn eli aktr. H O, cimri
deil, mutlak cmerttir. ciz deil, Kdir-i mutlaktr (Her eye gc yeter). Nasl dilerse yle
verir. ster verir, isterse vermez. sterse az verir, isterse ok verir. sterse hesap
64
ile verir, isterse hesapsz verir. sterse bir sebebe dayal olarak verir, isterse
sebepsiz olarak verir. Ne vermeye mecburdur, ne de vermemeye. Ne vermekle zenginlii
tkenir, ne de vermemekle cimri olur. Ne gcn snrlayacak bir kudret vardr, ne de
irdesini engelleyecek bir knn.(III/1726-1729; Mide sresi, 62-64. yetlerin tefsri)
RIZKI BOL OLUR, ALLAHIN EMRNE UYARSA, NSAN. Eer ehl-i Kitap
(Yahdler ve Hristiyanlar) mn edip (ktlklerden) saknsalard, herhalde (gemi)
ktlklerini rter ve onlar nimetli cennetlere sokardk. Eer onlar Tevrt, ncili ve
Rablerinden onlara indirileni (Kurn) doru drst uygulasalard, phesiz hem stlerinden,
hem de ayaklarnn altlarndan yerlerdi (yer alt ve yerst servetlerinden istifade ederek refah
iinde yaarlard). Onlardan arla kamayan (iktisatl, mutedil) bir zmre vardr; fakat
onlardan ounun yaptklar ne ktdr! (Dndr olmak ve dni uygulamak, meden ve
iktisd bakmdan toplumlar geri brakmak yle dursun, refh ve mutluluun zirvesine
karr. Dni brakp fayda felsefesine gre hareket edenler, baka milletleri smrme
yoluna gittikleri iin gerilik, seflet, sava ve kargaalara sebep olmaktadrlar. Allahn
hkmranlna boyun eildii takdrde, yeryznde hibir kimse zerrece zulme
uramayacak, herkes hakkn alacak, zenginlik, bolluk ve refh mer
yollarda arayacak ve ite o zaman gkten nimetler yaacak, bolluk ve
bereket olacak, yerden de zenginlikler fkracaktr.) (Mide sresi, 65,66. yetlerin
mel ve aklamas: zek ve di., 118) Ehl-i Kitp fesat ilere koturmaktan tevbekr olup,
mn ve ittik etseler (Allahtan korkup emir ve yasaklarna uysalar), fesattan saknp Allahn
rahmetini isteseler, onlarn btn ktlklerini rter ve onlar ebed cennet nimetlerine sokar,
mesd ederdik. Bunlar mn edip, Tevrt ve ncili ve Rablerinden kendilerine indirilen dier
kitaplar ve yetleri uygulasalar, yani her trl deitirmeden uzak olarak, bu yetleri
gzlerinin nne koyup, hibirinden nasiplerini unutmakszn bunlarn ierdii ilh ahitleri
yerine getirseler ve bu sretle muttekler (Allahtan korkanlar) olsalard, o zaman Hz.
Peygambere mn etmi olacaklard. Bu takdrde, hem stlerinden ve hem ayaklarnn
altndan yiyecekler, her taraflarndan ilh nimetlere boulacaklard da, skntlar iinde kalp
cimrilik yaparak sknt derdiyle Allahn eli sk demeyecekler, Allahn lnet ve gazabna
uramayacaklar, hem dnya hem hiret huzruna ereceklerdi. Bunlara Tevrt ve ncilin
dnda vem unzile ileyhim min rabbihim(Rablerinden kendilerine indirilen)den kast,
dier peygamberlerden ay aleyhisselma indirilen Kitap, Habkuk aleyhisselma indirilen
Kitap, Danyal aleyhisselma indirilen Kitap ve Hz. Peygambere indirilen Kurn gibi ki Ehl-i
Kitba hitap eden yetlerdir. Le-ekel min fevkhim ve min tahti erculihim (Elbette
stlerinden ve ayaklarnn altndan yerlerdi) yeti ise eitli mnlar tamaktadr: evvel
buradaki ifde alt st deil, her ynden bir bolluktan kinyedir ki, hibir ynden yoksulluk
grmeyecek, batan ayaa nimete boulacak, srekli nimetleneceklerdi demektir. kinci
olarak, yukardan yemek yamur ve benzerleri gibi gn indirdii nimetlerden istifde
etmek, ayak altndan yemek de topran rnlerinden faydalanmaktr. ncs yukardan
yemek aalarn meyvelerine, aadan yemek de (her yl) ekilenlere iret olabilir.
Drdncs, yukardan yemek: almadan verilecek Rabbn hbe olarak gelecek nimetleri,
ayaklarnn altndan yemek de, alarak kazanlacak nimetleri ifde eder. Beincisi, yukardan
yemek devletin rettii ve datt kamu yararlarndan istifde etmek, ayaklarnn altndan
yemek de kiisel giriim sonucu elde edilen ferd servete iret edebilir. Bir de, bunlardan
baka hiretteki cennet nimetlerinden faydalanmann bir ifdesidir.(III/1734-1735)
GNAH LERLERSE MAHRUM KALIRLAR, BAZI NMETLERDEN.
Yahdlere (deve, yrtc hayvanlar ve kular gibi) btn trnakl hayvanlar haram ettik.
Srtlarnn, yahut barsaklarnn tad, ya da kemie karan yalar dnda, sr ve
koyunun i yalarn da haram kldk. Bylece onlar zulmleri yznden cezalandrdk..
65
(Enm sresi, yet: 146, zek ve di., 146) ..Sr ve koyunun da, her ikisinin de don
yalarn onlara haram kldk. Ancak (bu) her iki hayvann srtlarnn veya havyalarnn yani
barsaklarnn tad yalar, yahut bir kemie karm yalar ki kuyruk ya byledir bu
haram klnmad-..Yahdlere olan bu haram klmay, isyanlar sebebiyle onlara ceza
olarak yaptk yoksa bunlar kendilerine haram deildi. Bir zamanlar bldrcn etleriyle
beslenmilerdi. Sonra isyanlar, gnahlar ve zulmleri ki: peygamberleri ldrmeleri, fiz
yemeleri, insanlar hak yoluna gitmekten engellemeleri, haram yemeleri, hell
haram, haram hell saymalar gibi haddi aan pek ok gnah ilemelerinden sonra, bir
ok temiz rzklardan mahrum edildiler. Ki ayn konu Nis sresi 160 ve 161. yetlerde de
geer: Yahdlerin zulm sebebiyle, kendilerine (daha nce) hell klnm bulunan temiz ve
iyi eyleri onlara haram kldk; bir de ok kimseyi Allah yolundan evirmeleri sebebiyle.
Yasaklandklar halde fizi almalar ve haksz (yollar) ile insanlarn mallarn
yemeleri yznden (onlar gzel eylerden mahrum ettik).. te, Allahn hell kldn
haram, haram kldn hell sayanlar, sonunda bask ve mahrmiyetle
cezalanrlar. (III/2079)
REASONS OF ECONOMIC TROUBLES. ayet doru yolda gitselerdi, bu konuda
kendilerini denememiz iin onlara bol su verirdik. Kim Rabbinin zikrinden (Kurnn
ilkelerinden) yz evirirse, (Rabbin) onu gitgide artan etin bir azaba uratr.(Cin sresi,
yet: 16-17) Yani cin ve insanlar hep o mn ve slm yolunda, dosdoru gitselerdi, elbette
Biz onlarn hepsine bol bir su sunardk. Yani bol rzklar iinde yaatrdk. Ki
onlar onun iin de imtihan edelim. Yani yle hepsi dosdoru olduklar halde de, onlar
babo brakverecek deildik. Bu dnya, imtihan dnyas olduu iin, burada (ekonomik)
darlk da olur, genilik de. Bu dnya sknt iinde bir hedefe yrytr. Fakat hep rzk
darl iinde imtihan vermekle, genilik iinde imtihan vermek arasnda fark vardr. O
nedenle onlar (dni ynden ) dosdoru gitselerdi/olsalard, onlar darlklar iinde deil, bol bol
rzklar iinde imtihan eder, o yzden (dndeki sammiyetleri yznden) ykseltirdik. Fakat
onlar, o insanlar ve cinler yle yapmadlar, ou nashat dinlemediler, yz evirdiler.
(VIII/5407)
KTSATIN ANLAMI. ktisat lgatta ite ortadan gitme/ll olma demektir ki,
kasttan alnmtr. nk istediini iyi tanyan bir kimse, onu hi eilip bklmeden
dosdoru ona kasteder. Kasdettii eyin yerini bilemeyen ise, aknlk iindedir. Bir saa bir
sola bocalar, abalar durur. te bu sebeple iktisat, maksada gtren i demektir. Ml
ilerdeki iktisdn temeli de budur.(III/1736; Mide suresi, 66. yetin tefsri)
ARZULARINA TAPANLAR. Mide sresi 77. yette Yahd ve Hristiyanlara yaplan
uyarlardan birisi de arzularnn peinden gitmemeleri kzdr. Kurnda hev ve
ehv olarak, otuza yakn yette geen kelime: heves, arzu, nefse it
eylere dknlk anlamna gelmektedir. Onlarn gemite ve imdi Allahn
dosdoru mesajn kabul edememelerinin drt nedeni vardr: 1-Dn konusunda doruyu
hedeflememeleri, 2-Bu sebeple inan konusunda gerei bulmaktan ok taraftarlk yaparak,
yanlta srarlar, 3-Gemi byklerini kr krne taklit etmeleri, 4- Arzularnn ve
nefislerinin (egolarnn) ilgi duyduu eylerin peinden gitmeleri. te mn ile
inkrn, Hak dn ile btl dnin ayrlan balang noktalar da burasdr.
Birisi Allaha kulluktur, dierisi nefsin (egonun) isteklerine kulluktur ki
zamanmzda buna duygularna tb olma (uymak) denilmektedir..(III/1786)
66
67
Zengin eden de, varlkl klan da O(Allah) dur. (Necm sresi, yet: 48) Fakiri zengin edip
sermayelendiren, fakir olan bir kulunu ihtiyatan kurtarp sermyedr eden,
yahut honut eyleyen ki (Duh sresi 8. yetteki) Ve vecedeke ilen fe-en Fakir iken
seni zengin etmedi mi? buyrulmas da ayn konudadr.(VII/4611)
TAVUK VE PELTE YEMEK. Ey mn edenler! Allahn size hell kld iyi ve temiz
eyleri (siz kendinize) haram klmayn ve snr amayn. Allah snr aanlar sevmez.
Allahn size hell ve temiz olarak verdii rzklardan yeyin ve kendisine mn etmi
bulunduunuz Allahtan korkun (Mide sresi, 87, 88. yetler; zek ve di., 121) Allahn
size hell kld nimetlerin ho leziz olanlarn haram klmaynz. Yani onlardan kendinizi
mahrum etmeyiniz ama snr da amaynz, yani birincisi helle haram demeyiniz, ikincisi de
hell olarak kazandnz nimetlere de, gerek ihtiyacnzdan fazla ihtiras ve dknlk
gsterip israf da etmeyiniz ve srf ehvetlerinizin (arzularnzn) peinden gitmeyiniz.
Gerek kendi nefsinizin ve gerek bakalarnn hakkn gzeterek, orta yollu bir iktisat ile
hareket ediniz. nk Allah snr aanlar sevmez..Ne Allahn nimetlerini beenmemek,
onlardan kanmak gibi nankrlk, ne de bu dnyann nimetlerini ba hedef kabullenip,
Allahtan ve hiretten habersiz kimseler gibi hrsnzn ve ehvetinizin esri
olmaynz. Naklediliyor ki, bir gn Hz. Peygamber, sahblerine kyameti anlatm ve son
derece de nemli uyarlarda bulunmutu. Baz sahbler bundan etkilenerek Osman b.
Maznun hnesinde toplanmlar ve bundan sonra srekli orulu olmaya, dek zerinde
uyumamaya, et ve yal yememeye, kadnlara yaklamamaya, koku srnmemeye, dnyay
terk etmeye, eski ul paavra giyip, yeryznde seyahat etmeye ve hadm olmaya hep birlikte
karar vermilerdi. Haber ksa bir sre sonra Hz. Peygamber e ulat. Hz. Peygamber onlara
yle dedi: Ben byle emrolunmadm. Muhakkak ki nefsinizin sizin zerinizde hakk vardr.
O nedenle (baz gnler) oru tutunuz, (baz gnler de) tutmaynz. Gece namazna kalknz
ama (bir sre de) uyuyunuz. Ben (gece uzun uzun) namaz klarm (ama) uyku da uyurum.
Oru tutarm ama bazen de tutmam. Et de yerim, ya da yerim. Kadnlara da yaklarm.
Benim snnetimden yz eviren benden deildir. Yine rivyet olunuyor ki, Hz. Peygamber
(ndiren de olsa, ikrm edildii zaman) tavuk ve palze (niasta ve ekerle yaplan bir eit
pelte tatls) yerdi, tatl ve bal houna giderdi ve buyurdu ki: innel-mumine hulvun
yuhibbul halvete (Mmin tatldr, tatll sever). Abdullah b. Mesd Hazretlerinden
nakledilir ki birisi ona: ben dei kendime haram ettim demi, o da yukardaki yeti
okumu ve deine yat ve yemnine keffret ver diye cevap vermitir. Hasan- Basr
Hazretleri bir gn bir yemeye davet edilmi. Bakm beraberinde Ferkad-i Sebh ve
arkadalar da var. Sofraya oturmular, bakmlar ki yal tavuklar, tatl ve baka yemekler de
var. Ferkad bir kenara ekilmi, yememi. Hasan- Basr: orulu mu? diye sormu. Hayr,
ama byle ok yemek olan bir sofraya oturmay mekruh (irkin) grr demiler. Hasan-
Basr, Ferkade dnm ve Ey Ferkadcik! demi, Sen hlis tereya ve buday z ile bal
(yemeyi), bir Mslman ayplamal m grndesin? demi. (Yani byle deme, bunlarn
hepsi helldir) Yine Hasan- Basrye filn kii palze yemiyor, krn yapamam diyor
demiler. Souk su iiyor mu? diye sormu. Evet demiler. Bunun zerine Hasan- Basr:
O halde bu adam chil! Allah Telnn ona souk sudaki nimeti, palzeden daha ok
olduunu bilmiyor demitir.(III/1798-1800)
BALIKILIK SEKTR
(FISHING INDUSTRY AND SEA-TRADE,
SHIPS LIKE MOUNTAINS).
[Gerek size ve gerekse yolculara, her eit deniz av
ve yemei yani yenilebilecek eylerinden yemek, her zaman hell klnd. (Mide sresi, yet:
96)] Ki taze taze tutar veya kurutur, tuzlarsnz, yolculuk srasnda ve normal zamannzda
yersiniz veya ticretini yaparak faydalanrsnz..Rivyet olunduuna gre, bu yet Ben
68
Mdlic hakknda inmitir. Bunlar deniz shillerine inerlerdi. Suyun ekilmesiyle, kumun
zerinde kalan balklarn hkmn sormulard. Denizden kast, geni ve ok olan sulardr
ki, nehirler, gller, dereler, byk havuzlar ve menblar iin de kullanlr. Hepsinin hkm
birdir. Ancak baz bilginler, denizle kast sadece denizdir, demilerdir.. (III/1816) Allah O
(Yce) ki, gereince denizde rahata akp gitsin diye gemileri ve ltfundan rzk aramanz iin
denizi sizin emrinize vermitir. Umulur ki kredersiniz.(Csiye sresi, yet: 12) Allahn
fazlndan isteyip arayasnz diye -ticaret, dalglk, avclk ve dier aratrma ve kazanma
ekilleriyle karay ve denizi kullanasnz diye, hem de gerek ki kredesiniz..(VI/4313) nci,
zellikle iri inci ve mercan dilimizde de krmzs bilinen mercan, bilinmektedir ki inci ile
mercan znet ve ticret nimetlerindendir.. ve evet in olunup da, denizde akp giden ve
o inci ve mercan gibi nice yararl eyleri tayan o dalar gibi gemiler de,
Allahn nimetlerindendir.(VII/4673; Rahmn sresi, 22, 23, 24. yetlerin tefsri)
AM SEYAHAT VE DEFTERDE YAZILI OLANLAR (ECON 7TH CENTURY).
Ey mn edenler! Birinize lm gelip atnca, vasiyet esnsnda iinizden iki adlet sahibi
kii aranzda hitlik etsin. Yahut seferde iken banza lm musbeti gelmise, sizden
olmayan, baka iki kii (hit olsun). Eer pheye derseniz, o iki hidi namazdan sonra
alkor, bu vasiyet karlnda hibir eyi satn almayacaz, akraba (menfaatine) de olsa;
Allah (iin yaptmz) hitlii gizlemeyeceiz, (aksini yaparsak) bu takdrde, biz elbette
gnahkrlardan oluruz diye Allah zerine yemn ettirirsiniz. Bu ahitlerin (sonradan yalan
syleyerek) bir gnah kazandklar anlalrsa, (bu yalanc ahitlerin) haklarna tecvz ettii,
(ama) lye daha yakn olan (mraslardan) iki kii onlarn yerini alr ve: Andolsun ki bizim
ahitliimiz onlarn ahitliinden daha gerektir ve biz (kimsenin hakkna) tecvz etmedik,
aksi takdirde biz, elbette zalimlerden oluruz diyerek Allaha yemn ederler. (Mide sresi,
yetler: 106-107; zek ve di., 124) Bu yetin ini sebebi: Temm-i Dr ve birderi Adiyy
ve beraberlerinde Amr b. sn zadls Bdeyl, ticret iin ama gitmilerdi.
Bdeyl, Mslman bir muhacirdi, dier iki birder henz Hristiyan imiler. ama
vardklarnda Bdeyl hastalanm ve (vefat edersem diye) yannda nesi varsa, hepsini gzelce
defter halinde bir sayfaya yazm, arkadalarna haber vermeksizin de kumalarn arasna
yerletirmi, sonra onlara: benim bu mallarm ileme teslim edersiniz diyerek vasiyet etmi
ve vefat etmi. Onlar ise, o mallardan yz miskal miktarnda altnla ilenmi bir gm kab
almlar, geri kalan eyay dndklerinde Bdeylin ilesine teslim etmiler. ile eyalara
bakarken kumalarn arasnda o defteri bulmular, fakat o gm kab bulamaynca, onun
nerede olduunu sormular. Temm ile Adiyy: bilmiyoruz, bize teslm ettiini size verdik
demiler. Bunun zerine Hz. Peygamberin huzurunda mahkeme olunmular. Hz. Peygamber
inen yetin emri gerei, Temm ile Adiyye ikindi namazndan sonra mescitte minberin
yannda: kendilerine teslim edilen eyadan hibir eye dokunmadklarna ve
gizlemediklerine dir, Allaha yemn etmelerini teklif etmi, onlar da yemn edince,
haklarndaki tkibattan vazgeilmiti. Bir sre sonra o gm kap, bunlardan satn alan
mterinin elinde, Mekkede bulunmutu. Bdeylin vrisleri bunu haber alnca, Temm ile
Adiyyden bunu istediler. Bu defa her ikisi de: biz bunu Bdeylden satn almtk diye bir
savunmaya girdiler. Bdeylin vrisleri ise: biz size Bdeyl eyasndan size hibir ey satt
m? diye o zaman sormadk m? O zaman siz hayr demitiniz dediler. Bu defa da Temm
ile Adiyy: evet, ama bizim satn aldmza dir elimizde bir kantmz olmad iin
sylememitik dediler. Bunun zerine Hz. Peygamberin huzurunda yarglama tekrar edilmi
ve Amr b. s ile Muttalib b. Eb Veda kalkp yemn etmiler ve kab almlardr, nk
Temm ve Adiyyin gm kab Bdeylden satn aldklar iddias ispat edilememitir.
(III/1829-1830)
69
70
onlardan nceye alnmtr. nk hubbt gdadr, dier drt aacn meyveleri ise yemitir.
Gd (ncelikle karn doyurmak) ise, yemiten nce gelir. Sonra hurma, dier meyvelerin
nnde gelmitir. nk hurma Araplar iin (yemi deil) gddr. Bir de hakmler
(filozoflar/filozof hekimler/tabipler) hurma aacyla canllar arasnda birok zelliklerde
benzerlikler bulmulardr ki, bu kadar benzerlik dier eit bitkilerde bulunmaz. Bu mnya
iret eden bir hadste: halanz olan hurmaya ikrm ediniz. nk o demin toprann geri
kalanndan yaratlmtr buyrulmutur. (hads denilen ve tefsr kitaplarnda nakledilen bu sz,
herhalde hads diye uydurulan szlerdendir. i.y.)
ZM MEYVALARIN SULTANI. (yette) Hurmadan sonra zm gelir. nk zm
btn meyvalarn en ereflisidir. Filizinden ilk zamanlarda incecik yeil yapraklar kar
ki bu bile (i olarak) yenilir ve ekimtirek lezzetli bir tad vardr. Ve bundan yemek yapmak
da mmkndr. zmn (asma) yaprandan elde edilen fayda da zaten malumdur. Sonra
koruk kar ki, bu da gerek hastalara ve gerek salamlara ho bir yiyecektir. Koruktan yine
salamlara da, ama safras olan hastalara da faydal uruplar yaplr. Koruktan yemeklere
konacak eki de kaynatlr ki en gzel ekilerdendir. zm olgunlap meyvas yenir hale
geldiinde de, meyvalarn en lezzetlisi, en itahla yenilenidir. Askya aslarak kurutulan ya
zm, bir yl hatta daha fazla bozulmadan kalabilir. Ve bu da gerekten, kurutulan meyvalarn
en lezzetlisidir. Kuru zmn dnda zmden pekmez, sirke, peksimet, bulama() gibi
rnler de elde edilir. zmn en gzel eyi ekirdeidir. Tabipler, bundan baz karmlar
yaparlar ki zayf mideler iin pek byk yararlar vardr. Zamanmz (1920ler) etbbs da
(tabipleri de), zm ekirdeklerini ineyip ezerek yemek artyla vcuda pek byk yararlar
salandnda mttefik(grbirlii iinde)dirler. zetle zm sultnul-fevkh (meyvalarn
sultn) unvnna lyk bir meyvadr. Zeytinde de pek ok fayda vardr. Kendisi yenilir, ya
da yemek ve baka yerlerde kullanlr. Nara gelince, nar cidden acip bir meyvadr. Nar, bir
taraftan gda, bir taraftan da ilatr.(III/1997-1998)
(slm tp, yzyllarca, daha dorusu 1970lere kadar, koruyucu hekimlik zerine bin
edildiinden, trihteki byk salgnlar dnda, slm toplumlar hastalklarn az olduu
toplumlar olmulardr. Trihteki byk salgnlar da, muhtemelen Mslmanlarn slm devleti
ats altna dier dni toplumlarla yan yana yaam olmalarndan kaynaklanmtr.
Mslmanlar gnde be defa abdest alarak, sk sk ykanarak temizlie, hijyene ok dikkat
ettikleri, kpek eti, domuz eti gibi eyleri yemedikleri, kpei evin iine sokmadklar, eve
ayakkab ile girmedikleri.. iin salgn hastaln yaylma ihtimali en az olan toplumlardr.
Mslmanlarn beraber yaadklar dier toplumlar ise, en bata vcut ve evre temizliine
dikkat etmediklerinden, beslenme ynnden alkol bata olmak vcda zararl gdalar
aldklarndan hastalklarn ok olduu, vcutlarnda, evlerinde ve iyerlerinde zararl ve
bulac mikroplarn ok olduu, insanlarn bu sebeplerle de vcut direnlerinin az olduu
toplumlardr. Modern devletlerin harcamalarnda/btelerinde nemli aklara neden olan
salk harcamalar, slmn -uygulama ynnden basit ve kolay- tedbirleri ile nemli lde
azaltlabilecek harcamalardr. nsanlar geleneksel gdalara ynelirlerse, bu hem ile
btelerinde hem de devletlerin btelerinde nemli oranlarda masraflar azaltacaktr. Ev
eyalarnn ve giysilerimizin daha dikkatli kullanlmas da/moday takip etmeme, bunlarn
bize daha uzun sre hizmet etmelerini salayacak, bu da masraflarmz drecektir. i.y.)
Hurma ve zm gibi meyvalardan hem merbt hem de gzel gdlar edinirsiniz. te
bunlarda da, akln kullanan kimseler iin byk bir ibret vardr.(Nahl sresi, yet: 67)
Burada gzel rzk, pekmez ve hurma ve zmden retilen tatllardr.(V/3107)
71
72
73
74
75
orada sizin iin birok mietler, yaayacak, geinecek, faydalanacak sebepler, aralar yarattk
ve size bunlar tahss ettik ki, bunlar Allahn size ne byk nimetleridir. (III/2128)
GRMCLK ESASTIR, HAYATTA MUCZELER OK NADRDR.
(Mucizeleri inkr edenler) Dnmezler mi ki, toprak ve (Hz. snn mucizesinde olduu
gibi) topraktan hayvan yapmak bilimini bilmeyenlerin, byle ey olmaz demeleri, olmu bir
olaya kar, bilim-d bir taassuptur. phe yok ki, insann btn mit ve bakn,
(mucizev) hrika olaylara balayp da, yaratltaki knnlarn akn ihml
etmesi ve uzun bir trihin zeti olan ilimlerin ve fen bilimlerinin sonu
karma ve tmdengelim metodlarn hie sayarak, almann, ilim ve
irdenin, terbiyenin ve ahs teebbsn (giriimciliin) feyz ve hkmn gz
nne almamas ve yaratlta gizli olan defneleri karmaya almayp da,
srf gkten inecek bir sofra bekleyip durmas, yani Allah Telya yalnz
mucizeler asndan tevekkl edip inanmak ama, doa knnlar ve mantk
alarndan gvenmemesi, srt- mstekmden (slmn dosdoru yolundan)
ayrlmaktr.(IV/2249; raf sresi, 123. yetin tefsri)
AIR VERGLER
(HEAVY TAXES). Geri sril Oullarnn, Firavun
ynetiminin elinde kle saylmalar, ar hizmetlerde kullanlmalar, ar vergiler altnda
ezilmeleri gibi daha birok ektikleri eziyetler vard..(IV/2259; rf sresi, 129. yetin
tefsri)
KTSD DURUMUN BOZULMASI.
Andolsun ki, Biz de Firavun
hnedn(ynetimindeki Msr)n, ders alsnlar diye, yllarca kuraklk ve rn ktl ile
cezalandrdk.(rf sresi, yet: 130) ..Birden bire helk edilmemilerdir ki, t
alabilsinler, uyansnlar diye bu bir muhtra idi ki, akllarn balarna alsnlar, durumlar
mukyese etsinler, (insan olarak) snrlarn bilsinler, Allah dnsnler de Hakkn emrine
kar inat ve isyandan vazgesinler, inkr ve zulmden (esas byk helk gelmeden) tevbeye
imkn bulsunlar, diye yaplmt. nk bu gibi doa olaylarnn insan-st olaylar olduunda
phe yoktur. Ve bunlar doa (tabiat) olaylardr ama, doann kendisinin bunlar yaptn
dnmek de mmkn deildir. nk doann kendisi yapsa, ya dim ve dzenli olarak
bolluk veya dim ve dzenli olarak ktlk olmas lzm gelirdi. Doa olaylarnn, kudret-i
Rabbniyenin eseri olduu aktr. Bu nedenledir ki, nimet ve refah iinde yaayan ve kendi
stnde hibir kuvvet ve kudret tanmak istemeyip, hakka kar mcdele etmek isteyen
kibirli, gururlu bir toplumun iktisd hayatna vurulan bu gibi semv (gkten gelen) darbeler,
henz sularnn cezas olmamakla beraber, kendilerine hadlerini ve durumlarn bildiren ve
bulunduklar u durumda aday olduklar kt sonu ihtr eden birer ilh muhtra ve bunlar
yapan Allah Telnn kendilerini her zaman mahvetmee gc yeter, mutlak Hkim olduunu
ve bu nedenle ilh emirlere kar inattan saknmak lzm geldiini ln eden fiil yetlerdir.
imdi bu yetten u sonular karlr:
1-nsan hayatnda ekonomik durumlarn pek byk nemi vardr. Bir toplum iin iktisd
durumunun sarslmas veya k, (o toplumun siyasal ve sosyal ynden knn de) bir
helk muhtras veya balangcdr. Genel retim (mill hsla) yolunda gittii zaman, ferd
skntlarn halline zm bulunabilirse de, iktisd durumun makro adan bozulmas, genel
felkettir. ktisd durum ise iki temelde toplanr: insan ahlk ve yaratl sermayesi ki
Rahmn olan Allahn kiiye bir hbesidir. nsn ahlkn bozulmas, yaratltan gelen
bereketin kesilmesine sebep olabilir. Bu bereketin kesilmesi ise, tammen helkdir. Bu
nedenle, ahlkn esasnn/kkn ancak Yaratcya kullukta aramak, yani insann
76
77
Vallahi bunu Allahtan baka kimse bilmiyordu. Ben de o paray hanmma gece karanlnda
teslim etmi idim. Ben Mekkede iken senin peygamberliine inanyordum ama biraz da
phe ediyordum, imdi artk hi phem kalmad. dedi. Yllar sonra Abbas bu olay
anlatrken, yukardaki yetin meline de iret ederek derdi ki: Allah bana o altnlarn yerine
daha fazlasn verdi. imdi yirmi klem var. Bu klelerin serveti en az olan, yirmi bin
dirhemle mudrabe (emek-sermye ortakl) yapyor..(IV/2436-2437)
(Hz. Peygamber devrinde bir koyunun be dirhem olduu hatrlanlabilir. Geri,
muhtemelen bu ifdeyi Hz. Abbas daha sonraki yllarda, Hz. merin devlet bakanl
zamannda sylemi ve o zaman enflasyon nedeniyle bir koyunun fiyat on dirheme
ykselmi olabilir. Asr- Sadette bir koyunun fiyatnn be dirhem veya on dirhem olduu
hakknda deiik rivyetler vardr. En az sermayesi olan klenin yirmi bin dirhemi olduunu
dndmzde, yirmi bin dirhem en azndan iki bin koyun deerinde bir sermaye ediyor.
James Redhouse, 1890 ylnda baslan szlnde mudrebeyi yle tarif etmi: a kind of
commercial cooperation in which one of the partners supplies the capital while the other does
the actual work, sleeping partner i.y.)
PANAYIRLARDA DUYURULMASI LNIN. Tevbe sresinin bandaki yetlerin
mriklere duyurulmas ve bu yldan sonra hibir mriin Mekkeye sokulmayaca ile ilgili
ilnlar, Hz. Peygamber tarafndan bu ile grevlendirilen Hz. Ali tarafndan ln edilmi ve
Hz. Ebbekirin ona yardmc olarak verdii Eb Hreyre ve dier sahbler tarafndan Zlmecz ve dier Arab panayrlarnda bu i takip edilmitir. mam Mchid de, bu ln Hacc
Ekber gn, btn Mina gnleri ve mriklerin Zl-mecz ve Ukz ve Micenne
panayrlarnda bulunduklar srada bu seneden sonra, mrikler haccetmeyeceklerdir
denilerek nid ettirilmitir.(IV/2452; Tevbe sresi, 2. yetin tefsri)
TCRET N SLM LKESNE GELEN YABANCI(TCCR)LAR. Ve eer
mriklerden biri senden emn dilerse (can gvenlii/slm topraklarna giri izni), Allahn
kelmn iitip dinleyinceye kadar ona eman ver. Sonra (Mslman olmazsa) onu gven
iinde bulunaca yer kadar ulatr..(Tevbe sresi, yet: 6) Fukah (slm hukukular)
demilerdir ki: bir harb (Mslman olmayan lkenin Mslman olmayan vatanda, slm
lkesine (izinsiz) giriverirse, bu kiinin kendisi de mallar da ganmet olur. (Kendisi
ldrlebilir, mallarna/servetine de el konulabilir) Ancak Mslman olmak midi ile
Kurn(n prinsiplerini) dinlemek (renmek) gibi er bir maksat iin veya ticret iin izin
alarak slm lkesine girerse, ona izin veren (devletin yetkili makamlar deil de) (Mslman)
bir ocuk veya (Mslman bir) zihinsel engelli bile olsa, bunlarn emn (giri izni/cannn
gvende olduu garantisi) vermeleri, pheli emn saylsa da, yine de, o yabancnn
Mslmanlarca korunmas zorunludur. Yine byle herhangi bir yabanc, slm lkesine
elilikle gelirse, elilik de emn saylr (ve kendisine dokunulmaz). Yine bir yabanc (izinsiz
olarak, ama) slm lkesindeki bir maln almak iin giri yaparsa, o maln da emn varsa, o
maln emn, bu yabanc iin de emn saylr (ve kendisine dokunulmaz).(IV/2459)
(Dni kitaplarda konu ile ilgili olarak emn, istmn ve isticr kelimeleri kulanlmaktadr.
James Redhouse bunlara u karlklar veriyor: Emn: to ask for quarter; Emn diyene
kl kalkmaz: No sword is lifted against one who asks for quarter; stmn: a begging
protection, taking refuge, an asking for quarter, especially an aliens asking for safety of life
and limb from a Muslim power; isticr: an imploring aid or protection, a taking refuge, to
flee for shelter and refuge (to someone) i.y.
Cizye: borcunu dedi demek olan cez deyneh fiilinden, bir eit bor deyi
kavramn ifde eder ki, bir isim olup, (slm devletiyle vatandalk anlamas yapm,
78
Mslman olmayan) muhidin, ahdi (bu anlamas) sebebiyle verecei vergiye denilir ki,
karlnda slm devleti ona yaam hakk ve (dni, ticr, kltrel) hrriyetleri(ni) salar.
(IV/2507, Tevbe sresi, 29. yetin tefsri)
(slm devletlerinin, trih boyunca yzbinlerce bazen milyonlarca gayr- Mslim vatanda
olmu ve bunlarn yaptklar i ve d ticaret vastasyla verdikleri vergilerle, slm
devletlerinin hazneleri zenginletirmitir. Mbdil kelimesi slm kltr iin hi de ho
olmayan bir kavramdr. slm devleti ve Mslmanlar, Mslman olmayanlar lkelerinden
kovalamazlar. Tam aksine hareket ederler. nk dnyann hlen de bete drd gayr-
Mslimdir. te, Mslman lkelerin gayr- Mslim vatandalar, dnyadaki bu milyarlarca
gayr- Mslimle d ticret yaparak, yatrm ekerek, slm lkelerinin zenginlemesine
katkda bulunurlar. i.y.)
NE YAPIP YAPIP PARA KAZANMALI MI? Ey mn edenler! Hahamlardan ve
rhiplerden birou insanlarn mallarn haksz yollardan yerler ve (insanlar) Allah yolundan
engellerler. Altn ve gm yp da, onlar Allah yolunda harcamayanlara hemen ackl bir
azb mjdele. (Bu paralar) Cehennem ateinde kzdrlp, bunlarla onlarn alnlar, yanlar ve
srtlar dalanaca gn (onlara denilir ki) ite bu kendiniz iin biriktirdiiniz servettir. Artk
ymakta olduunuz eylerin tadn (azabn).(Tevbe sresi, yet: 34-35) Ey mminler, bu
Yahd ve Hristiyan lim ve rhiplerinin birou hepsi deilse de, phesiz birou- haksz
bir ekilde insanlarn servetlerini yiyiyorlar. Yok yere sebepsiz veya haksz sebeplerle, gayr-
mer maksatlarla halkn mallarn, paralarn alyor, sonra da bunlardan hakszlkla
kr/kazan salyorlar, servetler topluyorlar ve insanlar Allah yolundan engelliyorlar. O
servetlerle ve o haksz faydalanma maksatlaryla, halk kendilerine ve dnin deitirdikleri
hkmlerine uydurup, slmdan, doruluktan veya Tevrat ve ncilde yazl yoldan
engelliyorlar, bu ekilde halka fena bir rnek oluyorlar. Guy para iin her hakszlk
yaplabilir, para ile her eyin aresi bulunabilir, hatta hak ve hukuk knnlar bile
deitirilebilir, gnahlar bile affettirilebilir. O nedenle insan haram hell
tanmayarak ve hibir gnahtan ekinmeyerek ne yapp yapp para
kazanmal, hazneler ymal gibi bir dnce ve duygu veriyorlar da, insanlar
Hak yolundan saptryorlar. Ve onlar ki altn ve gm kenz yaparlar, yani toplayp smsk
saklarlar, tkz ederler (ok sk ekilde kasalarna, hesaplarna doldururlar). Halbuki altn
ve gmn hakk, insanln yarar asndan yaratl hikmetleri, deitirme
arac, yani deer olarak kullarn gerek ihtiyalarna harcanp, piyasada
dolamas, hem de yalnz zenginlerin arasnda deil, btn halk arasnda
dolamas ve ihtiyalarn daha nemli olan nemli olanna, genel olan zel olanna,
iddetli olan hafif olanna tercih edilerek gzel ekilde harcanmak olduu halde, bazlar
tutarlar bu paralar toplarlar, dolamdan ekerler, gerek gmerek, gerekse
haznelerde, sandklarda veya her hangi bir yerde gizleyerek yp smsk
saklarlar ve bunlar Allah yolunda sarfetmezler. Allah iin hakkn vermezler. Allah
yolundan insanlar engellemek iin sarfedenler bir tarafa, nakitleri yani sikkeli veya sikkesiz
bir altn veya gm (veya paray i.y.) bile toplayp saklamak sretiyle Allah yolunda
harcamaktan engelleyenler, bu paralarla onlara kar mcdele etmeyip, nakitlerin hakkn
(grevini) yaptrmayanlar, onlarn nakitlik grevini bu ekilde iptal edenler
yok mu? Her kim olursa olsun, gerek Yahd ve Hristiyan lim ve rhipleri ve onlara uyan
gayr- Mslimlerden olsun ve gerekse zektlarn vermeyerek nakitlerini saklayan
Mslmanlardan bulunsun, artk bylelerini elem verici bir azapla mjdele y Muhammed!
Bu azap o gn ki, onlar, o altnlar gmler zerlerinde yaklacak, cehennem ateinde
kzdrlacak da, bunlarla alnlar ve yanlar ve srtlar dalanacak. te bu sizin kendiniz iin
sakladklarnzdr, tadnz bakalm saklaya geldiiniz ne imi, denilecek!(IV/2519-2521)
79
SIVI YILI. Araplarn aylarla oynamalarn, Kurn (Tevbe sresi: 37. yette) iddetle knar.
Nes denilen bu ay geriletme iini, haram olan aylarn arasna baka ay sokmak ve bu
ekilde apulculuk yapmak, mer olmayan ilerin peinden gitmek iin yapyorlard. Hacc
da ilerine gelen bir mevsime alyorlard. Hac ancak, ilk iki senede vaktinde yaplabiliyor,
dier yirmi senede, hep vaktinin dnda yaplyordu. Yirmi be senede bir sene ise,
tamamen takvimden atlyordu. Bu bir yl, tamamen terk edilip svtrlyordu diyen
Elmallnn, bu nesi ii, Trkede bir zamanlar mehur olan sivi senesi tabirine benzer
demesi, onun Osmanl iktisat trihini de iyi bildiini gstermektedir.(IV/2535)
Sadakalar (zektlar) Allahtan bir farz olarak ancak, yoksullara, dknlere, (zekt
toplayan) memurlara, gnlleri (slma) sndrlacak olanlara, (esrlik ve klelikten
kurtulmak isteyen esr ve) klelere, borlulara, Allah yolunda (cihd edenler), (harlksz
kalm) yolcuya (verilir).(Tevbe sresi, yet: 60) Sadaka insann malndan/servetinden srf
Allah iin muhtalara vermek zere kard vergidir. (Zekta, Kurnda) Sadaka
denilmesi, Allaha sadakat (ballk) mnsndan alndndandr. Sadaka vermek demek
olan tasadduk kelimesi de taharri-i sdk: doruluu/temiz kalplilii arama/aratrma
mnsn ierir. Sadaka kavramnda temel zellik vardr: 1-Fakirlik yani ihtiya, 2Temlik (serveti yoksula transfer), 3-(Sadece) Allah iin olmas/verilmesi. Sadaka ncelikle
zorunlu ve gnll olmak zere iki ksmdr ki, zorunlu olana zekt ismi verilir. Her iki
ksmn da eitleri vardr. Mesel arz zektna r, hayvanlarn zektna zekt- sime
veya sevim, anm, dierlerine de ticret zekt, nakitlerin zekt, mdenlerin
zekt, defnlerin/haznelerin zekt ve vcudun zektna da sadaka-i ftr denilir... Zekt
ncelikle fakirler ve yoksullar iindir ki va f emvlihim hakkun malmun lis-sili velmahrm onlarn mallarnda isteyen fakirin de, istemeyen/isteyemeyen fakirin de hakk
vardr yetinin de gsterdii gibi, zorunlu sadaka yani zekt, evvel bunlarn belirli/bilinen
hakkdr. Ve sadaka kavram, evvel ve bizzat fakirlik kavram ile ilgilidir. Ve nitekim Hz.
Peygamber: umirtu en-huze min aniyikum ve uradde il fukarikum zekt
zenginlerinizden alp, fakirlerinize vermekle emrolundum buyurmutur. Bu ifdeden, zektn
fakirlere it olduu ve verilmesi zorunlu olan bu zektn, zenginin fakire bir ltfu
deil, fukar snfnn zenginlerin zimmetine gemi bir hakknn yani borcun
geri (fakire) idesi demek olduu anlatlmtr. u var ki bu hak, dorudan her fakir
ahsn zel hakk deil, fukara snfnn genel hakkdr. Hem bizzat kendilerinden bir akit
veya gasp ile alnm bir kazanlm hakk deil, Allah Telnn emir ve havlesiyle sbit
hbe edilmitir, yani Allahn hakkdr. Bundan tr sadaka ancak Allah iin sdk-u sadkatla
verilir. Ne zenginin fakire bana kakmaya hakk vardr, ne de br fakirin bir zengini bu yzden
(vermedi bana diye) dv etmeye hakk vardr. Her fakirin her zekt almaya yetkisi yoktur.
Mesel Hz. Peygamberin neslinden gelenlerin zekt almalar haramdr. Bunlar ancak,
gnll verilen sadakalardan alabilirler. Yine zekt kiinin ocuklarna veya anne-baba dedeninesine de verilemez. nk bu saylanlarn zaten kiiden nafaka haklar vardr (bunlara
zaten kii bakmak zorundadr). Fakir geliri ihtiyalarna yetmeyen kiidir. Yani bir miktar
geliri olabilir ve hatta fakirliini de gizleyebilir. yette getii gibi: yahsebuhumul-chilu
aniye minet-teaffuf gsterdikleri iffetten/tokluktan tr, bilmeyenler onlar zengin
zannederler (Bakara sresi, yet: 273). Miskn ise, yine yette getii gibi misknen z
metrabe hibir eyi olmayan, toprak zerinde oturan (Ahteri Kebr), alktan, yokluktan bir
yere gitme, kprdama imkn bile yok olan (Beled sresi, 16. yet) yani fakirlii aka
ortada olandr. Meskenet (miskinlik), fakirlikten ok daha fazla cizlik ve madden
durumunun dkln ifde eder. zetle btn zektlar ncelikle fakirler ve miskinler
iindir, bunlarn hakkdr, bunlarn menfaatine/yararna tahss olunmutur.(IV/2572-2574)
80
Zekt toplama iinde alanlara da, zekttan bir pay verilir. Bu kiiler zekt tahsltnda
alan tahsildrlar, ktipler, muhafzlar, mesel anm (hayvan zektlarn) ve r (tarm
zektlarn) (toplayan) memurlar, bunlara hizmet ettikleri bu ite almalarnn karl
verilir. Serhs Mebstta yle not eder: Hz. Peygamber gerek emvl-i zhire ve gerek
emvl-i btne zektlarnn alnmas/toplanmas iin memurlar tayin etti. Hz. Osmann
halfelii zamannda, emvl-i btne zektlarnn tahslinde grlen zorluklar nedeniyle,
bunlarn verilmesini mminlerin kendi vicdanlarna brakarak, yalnz emvl-i zhire zektlar
zerine memurlar tayiniyle yetindiinden, o zamandan beri anm, r, madenler, ve
gmrk memurlar tayin edilmekle beraber, emvl-i btne zektlarnn denmesi,
ykmllerin kendilerine braklmaktadr.(IV/2574)
Mellefe-i kulb: yani kalpleri slma sndrlmak istenenler. Bunlar ksmdlar. Bir
ksm baz kfirler idiler ki, Hz. Peygamber bunlarn ktlklerini def etmek ve
Mslmanlara eziyetlerine engel olmak ve dier kfirlere ve mriklere ve zekt
engelleyenlere kar slm tarafna yardm etmeleri iin, hediye olarak, kendilerini slm
iin (gerektii zaman) kullanrd. Dier bir ksm ise, kendilerine yine byle (ar) hediyeler
verilerek, o kablenin topluluun ileri gelenlerinin ve bu kiilerin yaknlarnn slma girileri
mit edilir ve o toplum iinde Mslman olanlarn slm zere yaamlarn srdrmelerine
karmamalar gibi yararlar gzetilirdi. nc bir ksm da, slma yeni girmi ve henz
slm kalplerinde tam oturmam zayf mnl baz kimseler vard ki, bunlar fakir deildiler,
fakat kalpleri slma snsn diye kendilerine (byle deve gibi ar hediyeler) veriliyorlard ki
Uyeynetubnu Hsn, Akr b. Hbis ve Abbs b. Mirds bunlardan idiler. te mellefe-i
kulbun verildii bu ksmda da durumun gereine gre, slma hizmet ile cihad mns
(sonuta Arabistan yarmadasnn her tarafnda tannan ve arl olan bu isimlerin en
azndan tarafsz kalmalar, Mslmanlarn savaa daha az bte ayrmalarna/daha az savaa
kmalarna ve dolaysyla fakirlere zekttan denen payn azalmamasna vesle olacakt) ve
(bunlar Mslman olurlarsa yllarca zekt vereceklerinden) fukarnn (uzun vdeli) yararn
koruma hikmeti de olmu olabilirdi. Bununla beraber, Hz. Peygamberin bunlara yapt
demenin, zekt gelirlerinden yapld konusunda ak bir rivyette yoktur. Rivyetler, bu
demelerin ganmetlerden yapldn gsteriyor. Byk ihtimal de bunun valem ennem
ganimtum min eyin fe-enne lillhi humuseh ve lir-rasli ve li-zil-kurb.. ..ganmet
olarak aldnz herhangi bir eyin bete biri Allaha, Peygamberine, Onun akrabalarna,
yetmlere, yoksullara ve (harlksz kalm) yolcuya ittir.. (Enfl sresi, 41. yet) yeti
gereince, zellikle Hz. Peygamberin pay olan bete birin bete birinden verilmi olmasdr
ki, Hz. Peygamberin kendi maldr.(IV/2575)
Toplanan zektlardan oluan zekt btesinden, mellefe-i kulba her devirde deme yaplp
yaplmayaca konusu biliginler arasnda gr farkllna yol amtr. Bu konuda Hanefler,
filer ve Mliklerin grlerini Elmall yle naklediyor: Hz. Ebbekirin halfelii
zamannda yukarda ismi geen ve Necidli (imdiki Riyad tarafndan) olan Uyeyne b. Hsn ile
Akr b. Hbis, kendisine gelmiler ve Ey Peygamberin halfesi! Bizim o tarafta otsuz,
yararsz bir arz, kr bir yer var. Mmknse bunu bize ver demiler. Hz. Ebbekir de, o yeri
onlara vermi (ikt etmi) ve bununla ilgili yazy ahitleri de ararak imzalamt. Bu iki
kii, Medne ynetiminde Hz. merin arln da bildiklerinden o da ahit olsun diye, Hz.
merin yanna gitmiler ve durumu anlatarak, arznin kendilerine verildiini bildirmiler.
Hz. mer yazy ellerinden alm sonra da yrtarak yle demi: Hz. Peygamber, sizi slma
sndryordu. O gn slm azd. imdi ise Allah Tel, slm sizin desteinize muhta
brakmam durumda. Gidin gcnz yettii kadar gayret edin. Siz dnin kurallarna
uyarsanz, Allah da sizi gzetir. mer byle ters cevap verince, Arap yarmadasnn bu iki
nde gelen mehur sms hiddetle dnp Hz. Ebbekirin yanna geldiler ve halfe sen misin
81
yoksa mer mi? dediler. Sonuta Hz. Ebbekir, Hz. merin grne uymu, sahbler de,
bu uygulamaya itirz etmemilerdi. Hz. Ebbekir ikty yapm, hkm imz etmi iken,
daha sonra Hz. merin davrann yanl karlamam, eski grnden dnmt. Yani Hz.
merin uyard konuyu anlamt ki mellefe-i kulb verilen denek, Mslmanlarn
aznlkta bulunduu hale zgdr. Ve bu konuda itihda izin yoktur. Zira Ebbekir bu
konuda itiht yaplabileceine inansa idi, daha nce imzalad hkmn feshedilmesini doru
grmezdi. Sahblerden de bunu inkr eden bulunmaynca, mesele icm bir mhiyet
kazanm oldu. Bu nedenle, seleften biroklar mellefe-i kulbun zekttan paynn bu illetle
dtn sylemilerdir ki, Hanef mezhebi ve Mlik mezhebinin ounluu bu grtedir.
Hanef fakhleri (hukukular) sukt icmy da savunduklarndan, mellefe-i kulbun paynn
(kyamete kadar) dtne sahblerin icm ettiklerini (gr birliine vardn) sylerler.
Ve derler ki, mellefe-i kulbun pay slmn balangcnda, Hz. Peygamber zamannda
dmann okluu ve Mslmanlarn saysnn azl haline zg idi. Sonradan ise, Hz.
merin aklad gibi, Allah Tel, Mslmanlar, bu tip kiilerin kalplerini kazanma
ihtiyacndan kurtard. ayet bundan sonra Mslmanlar yine yle bir eye ihtiya duyarlarsa
bu ancak cihd terk ettiklerinden dolay muhta olurlar. Ve her ne zaman bir araya gelirler ve
biri birlerine yardm ederlerse, Mslmanlarn mallarndan verecekleri bir mal ile dmann
kalbini kazanmaya muhta olmazlar. Ve yle skntl bir durumda da, ncelikle slm
kardeliini kuvvetlendirme ile megul olmalar gerekir. Bu nedenle, Mslmanlarn
zektlarndan kfirlerin zenginleri yle dursun, isterse yeni Mslman olmu olsun, fakir
olmayanlara bile srf kalplerini kazanmak iin bir pay verilemez.
Mliklerden Endlsl Eb Hayyn (1256- 1344) Bahrul-Muht isimli tefsrinde bu
meseledeki grleri yle zetlemitir: (Hz.) mer b. Hattb, Hasan (el-Basr), ab ve
bunlarla ayn grteki bir grup bilgin mellefe-i kulb snfna ayrlan payn, slmn
(Arabistann) her taraf(n)a hkim olmasyla kesildiini savunmulardr. mm Mlik ile Eb
Hanfenin grleri de byledir. Baz Hanef bilginleri demilerdir ki: Hz. Ebbekirin
halfelii zamannda, slmn hkimiyeti zerine, sahbler mellefe-i kulb paynn
dtnde icm ettiler (gr birliine vardlar). Kad Abdulvehhb demitir ki, baz
zamanlarda ihtiya hasl olursa, zekattan verilir. limlerden birou da demilerdir ki,
mellefe-i kulb pay kyamete kadar dmez. bn-i Atyye demitir ki, hudut boylarndaki
Bizansa komu eyletleri dnrsen, oralarda mellefe-i kulba ihtiya olduunu kabul
edersin. Yunus der ki: (Tabinin byk limi) Zhrye sordum, bu konuyu. Bu konuda
nesh (hkmn kalkt) konusunda bir ey bilmiyorum Eb Cafer Nehhs demitir ki:
mellefe-i kulb hakknda u hkm kesindir: bir kimse bu ekilde birilerinin slma
sndrlmasna muhta olur ve onlardan Mslmanlara bir bel gelmesinden korkarsa veya
onlarn sonra gzel birer Mslman olacaklarn mit ederse, mellefe-i kulba zekattan pay
verir. Kad Ebbekir ibnil-Arab de demitir ki, bana gre hkm yledir: slm kuvvetli ise
bunlara bir deme yaplmaz ve eer ihtiya duyulursa, Hz. Peygamberin verdii gibi paylar
verilir. Kitbut- Tahrrde yazldna gre, mam fi demitir ki, zekt memurlar snf
ile mellefe-i kulb snf zamanmzda kayptr. Alt snf kalmtr ve zekt bu alt snfa
verilir. Bununla bereber, fi mezhebinin gr: eer mevcut olurlarsa, sekiz snfa da
verilir. Ancak unu da unutmamak lazmdr ki, mam fi gibi birok bilgine gre, mellefe-i
kulb zelliinin, slma girmemi olanlarla bir ilgisi yoktur. nk zektn datlaca
yerler konusunda bu sekiz snf iin Mslman olma tamamyla arttr. Mslman
olmayan fakirlere zekt deil, dier sadakalardan verilebilir. (IV/2575-2578)
(Mellefe-i kulbun pay slmn balangcnda var myd? Yoktu. Bu uygulama, Hz.
Peygamberin yirmi yllk peygamberlik dneminin hemen hemen son iki senesinde ortaya
km bir uygulamadr. Bu dnemde hazne zenginlemi, Mekke fethedilmitir. Zekt
btesindeki Mellefe-i kulb payndan kendilerine deme yaplanlar, genelde Arap
82
83
[Her kim dnya hayat ve znetini isterse yani kast, niyeti hep bu olur da hep buna alrsa,
dnyadaki almalarnn karln kendisine deriz. Bunlarn dnyada hibir haklar
yenilmez. almalarnn bedelinden hibir ey eksik olarak verilmez. Bu haklar ertelenmez
de, kesinti de yaplmaz. Hepsi alma ve gayretinin karln dnyada alr. zetle, Rab
olmann anndan olarak, Allah kullarnn isteklerini, altklarndan aa olmamak zere,
verir.. Bundan anlalan udur ki, dnyada insanlar almada msabaka (yarma)
ve imtihan iin yaratlm olduklarndan, her alma nedeniyle iyi ve kt
bir meyva vardr. Her alan, almas karlnda bir meyvay elde eder. Ve enne
sayeh sevfe yur almas mutlaka grlecektir (Necm sresi, yet: 40) Bu meyva
istedii kadar olmasa bile, her halde almasnn deerinden de aa olmaz. Mesel bir
cevher bulmak iin denize dalmaya alan bir kimse, arad cevheri bulamasa da, denize
dalmak maksadna ulam olur. Bundan da ac veya tatl bir sonu elde eder. Ya dalgl
renir veya bir kazaya urar. Ve herhangi bir almann asl meyvas, Allah katnda onun
iin dzenlenmi ve takdr edilmi olan neticesidir. En fazla hakk da, bu almasndan,
almay yapann gzetmi olduu maksat ve gayeyi gememektir. Onun iin, en byk
istekleri, geici olan u dnya hayat ve znetinden ibaret bulunanlara, almalarnn karl
da, dnya hayatndan ileri gemez. Yani br dim leme eremez. te bu kiiler, maksat ve
niyetlerine gre almalarnn btn karln bu dnyada alm ve tketmi olurlar.
(IV/2771-2772)
(Yusuf sresi 17. yette de: msbaka: yarma kelimesi gemekte ve madd anlamda yarma
anlamnda kullanlmaktadr: Dediler: Ey babamz! Biz gittik yar ediyorduk, Yusufu
eyamzn yannda brakmtk. (Bir de baktk ki) Yusufu kurt yemi.. ldrc rekbete,
rakbi ortadan kaldrc, ifls ettirici, piyasadan silici bir anlaya sahip olunmad srece,
iktisd konularda da yar iinde olmakta bir saknca var mdr? sorusu zerinde
allmaldr. i.y.)
OTOMOBL, TAYYRE, MENDFER. Atlar, katrlar ve eekleri binmeniz ve
znetlenmeniz iin (yaratt). Allah, u anda bilemeyeceiniz daha nice (nakil aralar)
yaratr(Nahl sresi, 8. yet) ..ve daha nice acip eyler yaratr ve yaratacaktr ki, imdi
bilemezsiniz. Gerekten eskilerin grmedii, bilemeyecei eylerden, biz imdi imendiferler
(trenler), otomobiller, tayyreler gibi trl binitler grdk. Kim bilir bundan byle de, Allah
Tel bizim bilmediimiz daha neler yaratm ve yaratacaktr.(V/3088)
KINANMAYAN KENZ(SERVET BRKM). ..(cretsiz olarak tamir ettiim) Duvara
gelince, (o duvar) ehirdeki iki yetmin idi. Altnda da onlara (bu yetmlere) it bir hazne
vard. Babalar ise iyi yaayan (nmuslu) bir kimse idi. Rabbin istedi ki, o iki ocuk gl
alarna erisinler de, Rabbinden bir rahmet olarak haznelerini karsnlar..(Kehf sresi,
yet: 82) ..yani o defne onlara slih bir babann mrs idi. Hellinden kazanlmt. Ve
vellezne yekniznez-zehebe vel-fiddate ve-l yunfikneh f seblillhi fe-beirhum biazbin elm ..Altn ve gm yp da, onlar Allah yolunda harcamayanlara, hemen ackl
bir azb mjdele (Tevbe sresi, yet: 34) yetinde ktlenen/knanan kenzlerden/
defnelerden/servet toplamalardan deildi. Babalar, ok gvenilir bir adamd. nsanlar ona
emnetlerini verirler, o da, istedikleri zaman, verdikleri gibi teslm ederdi.(V/3270)
SSLENMES KADINLARIN. (Kadnlar) Gizlemekte olduklar znetleri anlalsn diye
ayaklarn yere vurmasnlar (dikkatleri zerlerine ekecek tarzda yrmesinler).(Nr sresi,
yet: 31; zek ve di., 352) Yani, batan ayaa kadar rtnsnler ve bunun yannda
yrrken de edebe ve arballa uygun bir ekilde yrsnler, rtp gizledikleri doal ve
sonradan taktklar znetleri bilinsin diye bacak oynatp ayak almasnlar, apkn yryle
insanlarn bakn ekmesinler, nk erkekleri tehrik eder, phe uyandrr. Fakat
84
unutmamak lazm gelir ki, kadnn bu konuda baars, ondan evvel erkeklerin de iffetlerine ve
grevlerine dikkat etmeleri ve toplumdaki herkesin bu konuda gayreti ile orantl olarak ve
sonuta Allahn yardm ile gerekleir.(V/3508)
Bir nikh midi beslemeyen, ocuktan kesilmi yal kadnlarn, znetlerini (yabanc
erkeklere) gstermeksizin d elbiselerini karmalarnda kendilerine bir vebl yoktur. Yine de
iffetli olmalar kendileri iin daha hayrldr. Yallk gereini bir trl kabul etmek
istemeyen baz kadnlar, yallklarn gizlemek ve gen grnmek iin sslenip
pslenmekten, bylece, belki kendilerini aldatmak pahasna gen grnmekten holanrlar.
Kadnn kocasna gzel grnmek iin sslenmesi ve almas dnen sakncasz hatta tavsiye
edilmitir. Ancak yabanc erkeklere gzel grnmek iin sslenmek, zellikle alp salmak,
gen olsun yal olsun, btn Mslman kadnlara haramdr.(Nr sresi, yet: 60; zek ve
di., 357) Yani nikh midi/istei kalmam kadnlarn bir znet (sslenme) ile teberrc
etmeksizin d elbiselerini giymemelerinde bir saknca yoktur. Teberrc: kadnn kendisini
ssleyip karak endm (vcut) ve ryiini (ssn, znetini) erkeklere gstermesidir ki,
chiliyet (slm ncesi) kadnlarnn deti bu idi. Yani, hayz ve nifas (det grme dnemi ve
lousalk hali) sona ermi kadnlar gizlemeleri lzm gelen znetlerden hi birini gstermemek
artyla, zerlerindeki araf, ferce gibi d elbiselerini brakp, yalnz ba rtsyle ksalar
bunda bir saknca yoktur, gnah olmaz. Fakat teberrc, genler iin gnah olduu gibi,
ihtiyarlar iin de gnahtr. htiyar kadnlar sslenir mi ? dememeli. Ne ihtiyar kadnlar vardr
ki, genlerden daha gzel grnmeye zenirler...Bu nedenle, Mslmanz diyen zamne
kadnlar bu yetleri dinlesinler de dnsnler.(V/3540)
(Topuklu ayakkab giymek
de, ses kartacandan Mslman hanmlarca tercih edilmemelidir. Konu ile ilgili olarak da,
(gereksiz) sslenmenin ki Elmallnn yukardaki satrlar yazmasnn zerinden 85 sene
getikten sonra zamanmzda (2014), sadece kadnlarn deil, ilenin kk byk kadnerkek btn fertlerinin sslenmeye harcadklar parann, ile btesine ne kadar bir yk
getirdii dnlmelidir. Baz ileler, her yl kullanlm, daha dorusu pek de kullanlmam
olan bir uval ayakkaby pe koymaktadrlar. Gereksiz yere alnan yazlk ve klk
giysilerin, haddinden fazla srnlen koku ve kozmetiklerin, ile btesine ve doaya
olumsuz etkileri de unutulmamaldr. i.y.)
GSTER N HAYIR YAPANLAR (CHARITY FOR DEMONSRATION).
Onlarn (inanmayanlarn) yaptklar her bir (iyi) ii dikkate alrz, fakat onlar salm
zerreler haline getiririz.(Furkn sresi, yet: 23) Kfirlerin, misfire ikrm, akrabay ziyaret
gibi gzel davranlarnn, mn etmemi olmalar sebebiyle boa gidecei, ie yaramaz hale
getirilecei anlatlmaktadr. (zek ve di., 361) Yani, o mcrimlerin (sulu gnahkrlarn)
misfire bakmak, akrabay gzetmek, aresizlere yardm etmek, insanla yarar bir i yapmak
gibi baz davranlar varsa bile, o inkr ve isyanlar yznden hepsi heder olmu, boa
gitmitir. Hi birinin hayrn gremezler.(V/3581)
Ve onlar ki, harcadklarnda ne israf yaparlar, ne de cimrilik ederler, ikisi arasnda orta bir yol
tutarlar.(Furkn sresi, 67. yet) sraf, her hangi bir eyde snr armaktr. Harcamada
israf da, sarfiyatta snr armaktr. Masraf ya bir zaruret veya bir ihtiya veya bir gzellik (az
Iks veya en iyi kaliteyi kullanma) iin yaplr. Zarr olan harcamalar yaplmazsa, yaam
srdrmek mmkn olmaz. Mesel lmeyecek kadar yemek, bir zarrettir. htiya olan
masraf ise yaplmazsa, glk ekilir, mesel doyacak kadar yemek, bir ihtiyatr. Gzellik
iin yaplan masraf yaplmazsa (ihtiya giderilir ama sadece) gzel olmaz, iyi bir yemek
(mkemmel bir sofra) gibi. Fert ve toplumun kendi kazancna gre, bu derecelerden bir snr
vardr. u halde ne zarret, ne ihtiya, ne de gzellik olmayan, faydasz, zararl, gayr- mer
yerlere yaplan masraflar, herkes iin israf olduu gibi, Allahn kullarnn ihtiyac karsnda
fazla nimetlenmek de gzellik deil, israf snr iine girer. yilik ve yarar getiren eylere
85
yaplan masraflar ise tketim deil, retim demek olacandan, israf olmaz. Rahmnn
kullar, faydasz ve hayrsz yere masraf yapmazlar. Yaplmas gerektii zaman, yaplmas
gereken harcamay da ksmazlar. kisi aras denk gtrrler. te iktisat denilen ey
budur. Buna denge de deriz (orijinali: ..Buna muvzene dahi deriz). (V/3613)
PASAPORTLA LKEYE GR YAPANIN CANINA DOKUNULMAZ. ..Allahn
haram kld can, Allah iin sz verilmi olan her hangi bir can ki mstemin (pasaportla
veya vizeyle slm lkesine izinle girmi olan) de bunlardandr ki, izinsiz, gizlice, kaak
olarak slm yurduna girmi olan gayr- Mslimin dndaki herkes gibi bu pasaportlu gayr-
Mslim de masmud-demdir (kannn dklmesi haramdr).(V/3614; Furkn sresi, 68.
yet)
HER GN DAHA LER. Gece ve gndzn uyumanz ve Allahn ltfundan
(nasbinizi) aramanz da, Onun (Allahn) (varlnn) kantlarndandr. Gerekten bunda,
iiten bir toplum iin dersler vardr.(Rm sresi, 73. yet) Yine Onun yetlerindendir,
gecede ve gndzde uyumanz, uyuyup istirahat etmeniz ve Onun ihsnndan nasp aramanz.
Sanayi ve ticret gibi sebeplerden birine teebbs ile Allahn ltfundan ve ihsnndan rzk
istemeniz, gerek uyku, gerekse alma, ikisi de Allahn nimetidir. Uykunun nasl bir byk
nimet olduunu uykusuz kalanlardan dinlemeli; alabilmenin ne byk bir nimet olduunu
da isiz gsz kalanlardan bir sormal. Grlyor ki burada, uyku rzk aramann nne
gemitir. nk almak iin dinlenmee ihtiya vardr. Bir de istirahat insan zaten ister,
insann istedii bir eydir. Rzk talebi ise, ihtiya dolaysyladr. Sonra yette min fadlih
(Allahn fadlndan, ltfundan) buyrulmu ve bununla u zhlar yaplmtr: 1-almal,
fakat kendisine ksmet olan nasbi, kendinden bilmemeli. Allahn fadlndan bilmelidir. 2nsan her gn bir kr ve ilerlemeyi aramaldr. nk fadl ziyade, fazla
demektir. Ticret de kr kazanmaktr. Nitekim, menis-tev yevmhu fe-huve
mabnun iki gn eit olan ziyandadr denilmitir.(VI/3814)
HZ. PEYGAMBERN YOKSUL BR YAAM TARZINI SEMES.
Hz. Peygamberin yoksul bir hayat srmesi, ztrr deil ihtiyrdir (mecbr
deil, kendi semesiyledir). Yani Hz. Peygamber, daha iyi bir yaam srme imkn olduu
halde, kendisi yoksullar gibi, hatta sahblerin en yoksulu seviyesinde bir yaam tarzn
semitir. Medne dneminin zellikle ikinci yarsndan sonra, Mslmanlarn madd durumu
iyileince, Hz. Peygamberin eleri de bu iyi durumdan istifde edilmesini istemilerdi. Hz.
Peygamber ise buna kar direndi. Ve Ahzb sresinin 28. yeti bu nedenle indi: Ey
Peygamber! Elerine yle syle: Eer dnya hayatn (maln/servetini) ve ssn
istiyorsanz, gelin size boanma bedellerinizi vereyim de, size gzellikle salvereyim.
yetin indii sralarda artk Hz. Peygamber aa yukar btn Arabistana hkim durumda
idi. Toplumsal hayatta byk deiiklikler meydana gelmiti. Artk fakirlik ve zarret yerine
refh ortal kaplamaktayd. Bu artlar altnda Hz. Peygamberin hanmlar da, genel refhtan
pay almay arzulayarak, Hz. Peygamberden baz znet eyalar ve daha iyi bir geim
istemilerdi. te bu srada gelen vahiy, Hz. Peygambere destek veriyor ve onun sadelikten
ayrlmama isteini onaylyordu. Geri, Hz. Peygamber hanmlarna bu artan refhtan, bir pay
salam olsa idi, en kk bir itirazla karlamazd. Ama, toplumun yaantsnda ne kadar
deiiklik olursa olsun, dnyann geici Znetleri Hz. Peygamberin evinde yer almayacak,
yetlerin indii Cebrilin geldii ev, dnya lksnden uzak kalacakt.(zek ve di., 420)
Rivyet olunuyor ki Hz. Peygamberin hanmlar znet elbiseleri ve daha fazla nafaka
(harlk ve iyi yemek) istemilerdi de bu yet indi. Bunun zerine Hz. Peygamber, Hz.
ieden balayarak, btn hanmlarn muhayyer kld (kendisi ile evlilii devam ettirip
86
ettirmemeye kendilerinin karar vermelerini istedi). Hz. ie: Ben Allah ve Peygamberini ve
hiret evini isterim dedi. Dierleri de yle dediler.(VI/3889)
SAVUNMA SLAHLARINI GELTRMEK, SALDIRI SLAHLARINI
GELTRMEKTEN DAHA NEMLDR. Davda demiri yumuattk. Geni zrhlar
ml et. Dokumasn ll yap. (Ey Dvd ilesi!) yi iler yapn. nk Ben yaptklarnz
grmekteyim.(Sebe sresi, yet: 10-11) Mfessirler bunu yle aklyorlar: demiri
kzdrmaya, dvmeye muhta olmakszn, Dvdun elinde bal mumu gibi diledii ekle
sokuyordu. Fahreddn Rz der ki: Bunu imknsz grmemelidir. Allahn kudreti buna yeter.
Demir, mesel, atete yle yumuuyor ve yle zlyor ki yaz yazlan mrekkep hline
gelebiliyor. (Mrekkep: mee mazsndan elde edilen asitler ile iinde demir bulunan
kimyasal maddelerin kartrlmasyla elde edilir.) Bununla beraber, insanlardan bazs bu
yetten kast, ate ve let kullanma yoluyla demir eritmeyi kefetti, demektir, demilerdir.
Fakat bu gr doru deildir. Bunu savunann mnnn zayfl ve Allahn gcne
gvensizlii onu byle dnmeye ynlendirmitir. Elmall, Fahreddn Rznin bu
grn eletirerek, tefsre yle devam ediyor: yetin bu mnya ihtimli de yok deildir.
Demirin kefi ve izabesi (eritilmesi) daha eski olsa gerektir. Fakat onu mum gibi diledii ekle
sokarak, (demirden) elbise dokuyacak derecede ince sanyiye (ileri teknolojiye) uygulamak,
Dvd aleyhisselma nasp olmu bir sanattr. Zaten Enbiy sresinde de Ve allemnhu
sanate lebsin lekum li-tuhsinekum min besikum.. Ona (Dvda), sava skntlarnzdan
sizi korumas iin, zrh yapmay rettik..(Enbiy sresi, yet: 80) buyrulmutu ki, bundan
bu sanatn daha sonraki nesillere de ydigr kald anlalyor. nk lekum size hitb,
mmet-i Muhammededir. Burada ise bu hikmet yle ifade olunuyor: en-imel yap
sbigtin bol bol, geni geni zrhl elbiseler ve kaddir fis-serdi ve halkalar biri birine
geirmede dikkat et. Dokunuunu ve biimini iyi l. Deniliyor ki, Allah Telnn bu sanat
vmesinin hikmeti udur: bu sanatta ..li-tuhsnekum min besikum .. buyrulduu zere,
Allah katnda stn olan insanl lmden koruma ve rhu koruma vardr. Onun iin zrh
yapan, kl ve dier saldr silah yapanlardan daha hayrldr. Dnyada yeni bir silah
kefeden ve onu kullanmasn bilenler, insanla bir ynden faydal iseler de, o silahtan
korunma aracn kefedenler, bara hizmet ettikleri iin, insanla daha fazla faydaldrlar. Bu
hikmetle buyruluyor ki ..vemel slih.. ..hem dzgn aln, iyi i yapn.. Burada
vemel dzgn al kalbyla tekil olarak deil de oul kullanlmas, Dvd ile beraber
yanndakiler kastedilmitir denilmise de, biz bunun mmet-i Muhammede hitap ile bir ilve
olduu kanaatindeyiz ki yle demek olur: siz de ey mmet-i Muhammed! Dzgn olarak
aln, daha gzel iler yapn. nk Ben ne yapacanz gzetiyorum. Her ne yaparsanz
grrm. Yani ona gre mkftn veririm.(VI/3950)
BALIKILIK VE NC TCRET (FISHERY AND PEARL TRADE).
ki deniz (su) ayn deildir. u ok tatldr, susuzluu keser, iilmesi kolaydr. u da ok
tuzludur, acdr (boaz yakar). Hepsinden de taze et (balk) yersiniz ve takmakta olduunuz
ss eyas karrsnz. (Allahn) ltfundan (nasbinizi) arayp kretmeniz iin gemilerin
denizi yara yara gittiini grrsn.(Ftr sresi, yet: 12) Deniz bal tuzlu suda hayatn
geirdii halde, kendisi tuzlu deildir, lezzetle yiyiyorsunuz. Baz, suyu imeye uygun
olmayacak derecede ac olan akarsularda yakalanan balklar da ac deil, mis gibi. Bu da
Allahn byklne iret eden kantlardandr. te tabiatn (doann) zerinde Yaratcnn
tesiri, bylece de grlyor. O denizlerden bir ss, znet de karyorsunuz, inci mercan gibi
taklan znetleri.(VI/3981) (Krk yl ncesine kadar Dubi halk, binlerce yldr sadece bu
inci mercan kararak yaamlarn srdryorlard. i.y.)
87
anlmas Ona hrmet ve bereket iindir. Allah ve Peygamberinin pay tek olmak zere be
pay yaplr. Hz. Peygamberin pay, kendisine ait olup, onu ilesinin nafakasna sarf eder,
hanmlarnn bir yllk gda ihtiyacn alarak bir kenara koyar, geri kalann da Mslmanlarn
ihtiyalarna harcard.(Bu durum ancak son iki- ylda olmu bir gelir art idi. Daha
nceki yllarda, Hz. Peygamberin evinin geliri, Mednedeki en yoksul ilenin gelirine
yaknd. Son iki- ylda bile, bazen kendi ilesine ayrd miktar biter, bor alarak yeni
mevsime kadar idare ederdi. Vefat etmeden bir iki hafta nce, zrhn bir Yahdye rehin
olarak vererek, evine yiyecek almt. i.y.) mam- afiye gre, Hz. Peygamberin
vefatndan sonra bu bete bir, slm devlet bakannn hakkdr. fi bilginlerinin ouna
gre, Hz. Peygamberin vefatndan sonra bete birin bete biri Mslmanlarn ihtiyalarna
sarf olunur ki sgrdaki (Anadolu-Suriye-Bizans snrndaki kalelerin glendirilmesi,
kadlarn denei, erat ilimleriyle megul olan bilginler ve talebelere ve imam ve
mezzinlere yardm, Mslmanlarn genel yarar iin alan bu yzden de, kendi ii iin
alamayanlara parasal destek ve almaktan tamamen ciz durumdakilere yardm da bu
kalemden karlanr. O ylki gelirin fazlal veya azlna gre, kime ne kadar verilecei
imamn (devlet bakannn) takdrine baldr. En nemli olanlar, daha az nemli olanlara
tercih edilir. Hepsinden nemlisi, snr boylarnn glendirilmesidir.(VII/4825-4826; Har
sresi, 7. yetin tefsri)
SOSYAL YARDIMLAR (SOCIAL AIDS FROM THE STATE). Drt halfenin drd
de, bete biri, bir pay yetmlere, bir pay ok yoksullara, bir pay da yolda kalmlara olmak
zere e taksm ettiler.(VII/4828; Har sresi, 7. yetin tefsri)
Yetmlerden kast, onlarn fakirleridir. Yetm: babas olmayan ocuktur. (Yardm
alabilmesi iin) Mslman olmas ve fakir olmas arttr. Babas olmamak, babasnn vefatyla
da olabilir, zinadan domu olduundan da olabilir. Miskn, hibir eye sahip olmayan aresiz
yoksula denilir. Yoksulluktan durgun (miskin: kprdayamayan) bir hale gelmi demektir. Bir
gre gre de, yeterli miktar mal olmayana denilir. Qmstaki fakr maddesinde, fakir
ile misknin fark ile ilgili bir ayrnt vardr ki Okyanusta mtercim yle der: Araplar, fakr
ile miskn arasn ayrrlar, bazlar dediler ki, fakr u kiidir ki, kendisini ayakta tutacak
kadar gda bulabilen, miskn ise asla hibir yiyecei olmayandr. Bazlar da demitir ki,
fakr>muhtaca denilir, miskn> zell ve hakr olana denilir. mam fi Rahimehullh demitir
ki, fakirler ktrm ve oturak olup, asla bir sanatlar olmayan veya sanat olup da kazanc
kendisini idare etmeyenlere denilir. Miskn ise, sanat varsa da ilesinin nafakas
yetmediinden bakasndan (da) isteyenlerdir. Yahut, fakr yeterli miktar yiyecei olana,
miskn ise hi bir eyi olmayana denilir.(VII/4833; Har sresi, 7. yetin tefsri)
DEVLET KONDU BAINA. ..Bylece o mallar/servet, iinizden sadece zenginler
arasnda bir devlet olmasn.. (Har sresi, yet: 7) Devlet: servet, baht, ch (makam),
galibiyet gibi insanlar arasnda bazen una bazen buna devreder (geer), sevindirici nimet ve
hallere (durumlara) denilir. Dilimizde de bir devlete kondu denilir ki, bahtna byk bir
nimet nasb oldu demektir. Toplumlarn en yksek ve en bamsz hali olan siyasi mnsyla
devlet tabiri de galibiyet mnsyla (ondan ona) devreden ve bir ferde zg kalmayan bir
haldir. Nitekim Frenke et kelimesinin esas mns da haller (durumlar) demektir. (Franszca
etat, ngilizce state de ayn anlamdadr: hem devlet hem durum, hl) Kis ve Basral Arap dil
93
otoriteleri de demilerdir ki: fetha (stn okunarak) devlet, zamme ile (tre okunarak) dle
mlk, kesre ile milktir. Yahut tre ile maldr, stn ile yardmdr ve makamdr. Mehur
Arap dil bilginleri Mberred, Rgb, Hiam ve Eb Caferin farkl okuyularnn zeti olarak,
yekne dleten.. cmlesi: ya dorudan doruya ml ve iktisdi bir knn olup
siys rejimi dolaysyla ifde eder veya dorudan doruya siys bir knn
olup ml ve iktisd usl dolaysyla gstermi olur. Evvelkine gre mn,
Allahn Peygamberine verdii bu ganmet, iinizden yalnz ganmeti elde edenler gibi, i
banda bulunanlar arasnda paylalp da mal sadece zenginler arasnda dolaan bir servet
olmamal, ve slm devleti, slm ncesi dnemde olduu gibi yalnz zenginlere dayanan
bir devlet olmayp, fakirlerin de dorudan doruya ilgili olduu bir devlet olmal. kinciye
gre mn, sizden yalnz zenginler arasnda bir devlet olmamak ve mal yalnz zenginler
arasnda dnen bir servet halinde kalmamak iin ganimeti srf (harp shasnda ganmeti) alan
ve i banda bulunanlar arasnda paylamayn da, fakrler ve muhtalar snflarna da Allah
iin birer pay veriniz.(VII/4834-4835; Har sresi, 7. yetin tefsri) (Burada, slm
devleti tbirinin 20. yzylda, Seyyid Qutub ve Mevddden daha nce, Elmall tarafndan
kullanldn gryoruz. i.y.)
Hanef bilginlerine gre, ganmet bee blnmeyerek hepsi bata memleketin korunmas
olmak zere, cretlilerin maa, yani devletin muvazzaf askeri (subay-astsubay), miln
(memurlar), hkkm (hkimler) ve ilmiye (retmen ve retim yelerinin) ve imam ve
mezzinlerin maalar ve dier bayndrlk hizmetleri (hastane, yol yapm vs.) gibi
Mslmanlarn ilerine sarfolunur.(VII/4838; Har sresi, 7. yetin tefsri)
TOK GZLLN EN YKSEK NOKTASI, DNYA TRHNDE VE
HBR TOPLUMDA GRLMEM RNEKLER
(ISLAMIC ECON
PHILOSOPHY). Daha nceden Medneyi yurt edinmi ve gnllerine mn yerletirmi
olan kimseler (Ensr), kendilerine g edip gelenleri severler ve onlara verilenler karsnda
ilerinde bir kayg duymazlar. Kendileri zarret iinde bulunsalar bile, onlar (muhacirleri)
kendilerine tercih ederler.(Har sresi, yet: 9) Yani muhacirlere ganmet veya verilen her
hangi bir eyden dolay gnllerinde bu bize lazmd, bizim buna ihtiyacmz vard gibi,
ilerine batacak bir kayg, bir teessr duymazlar. Muhacirlerin veya genel olarak btn
mmin kardelerinin ihtiyalarn, kendilerinin ihtiyalarndan stn tutarak, onlar tercih
ederler. Ki bu durum, ahlkn, tok gzlln en ykseidir. (Hz. Peygamber, Muhacirleri
srekli olarak Ensra muhta halde kalmaktan kurtarmak iin, bu sefer gelen byk
miktardaki ganmetin tamamn Muhacirlere datp, hicretten sonra oluturulmu olan ve
halen devam eden Muhacirlerle Ensr arasnda kurulmu olan mal kardeliini artk sona
erdirmek istiyordu. Ama bu konuda da kesin bir emir vermeyip, konuyu onlarn
grne/tartmaya at. i.y.) Hz. Peygamber Ben Nadr ganmeti konusunda: Dilerseniz
mallarnzdan ve tarlalarnzdan Muhacirlere pay vermeye devam edersiniz, bu ganmete de
ortak olursunuz. (Ama) Dilerseniz (artk) Muhacirlere bir ey vermeyin, (ama) bu ganmetten
pay almayn Bunun zerine Ensr: hem mallarmzdan ve tarlalarmzdan onlara taksm
etmeye devam edeceiz, hem de ganmetin tamamn onlara veriyoruz dediler. Yine Buhr,
Mslim, Tirmiz bata olmak zere pek ok kaynan naklettii dier bir gz kamatran olay
-ki slm trihi boyunca nesilden nesile anlatarak her asrda Mslmanlar yardmlamaya
tevik edilmilerdir- da yledir: Hz. Peygambere bir adam geldi. Ey Allahn elisi !
94
esben el-cehdu bamda byk sknt var. Yani alktan dermansz kaldm dedi. Hz.
Peygamber evine haber gnderdi. Fakat Onun evinde de hibir ey yoktu. Bunun zerine Hz.
Peygamber: bu adam bu gece misafir edecek kimse yokmu ki, Allah ona rahmet buyursun
dedi. Derhal Ensrdan bir zat ki rivyetin birinde Eb Talha denilmitir, kalkt ben Y
Raslellh dedi. Hemen o adam alp evine gtrd. Hanmna da haydi Hz. Peygamberin
misafirine ikram edelim dedi. Kadn Vallahi sabye (kk ocua) ayrdm azck
yemekten baka yemeimiz yok dedi. Ev sahibi: o zaman dedi. ocuu uyut, kandili de
sndr. Biz yemeyiverelim bu gece, ocuun yemeini bu adamcaza verelim yle yaptlar.
Ve ertesi onlarn bu halini ven bu yet kendileri ihtiya iinde olsalar bile, bakalarn
kendilerine tercih ederler yeti indi. Yine Hkim ve Beyheknin rivyet ettii bir olay da
yledir: Sahblerden birine bir koyun ba hediye edildi. O da: kardeim filn ve ilesi
buna bizden daha muhta diyerek, ona gnderdi. O kii de ayn ekilde hareket ederek bir
bakasna gnderdi. Bu ekilde yedi evi dolaan koyun kellesi, tekrar ilk sahibine geldi.
Yermk savanda, ehd olmak zere olan yarallarn, kendilerine verilen bir damla suyun
bile, nce yanndaki arkadana verilmesini istemesini kif Safahtnda ne gzel
tablolatrmtr.(VII/4843-4844)
..Kim nefsinin cimriliinden korunursa, ite onlar kurtulua erenlerdir.(Har sresi, 9. yet)
ls burada yle orijinal bir aklama yapyor. yette geen uh kelimesi, cimriliin en
son derecesidir ki, bu zellikte olan kimse, bakasnn mal konusunda bile cimridir, yani
bakasnn bile cmertlik yapmasn istemez. Birisi cmertlik yaparsa, kalbi
skr.(VII/4845) Mennn lil-hayri yilii hep engelleyen (Kalem sresi, yet: 12)
Hi hayra yaramaz, gayet cimri olduu gibi, bakalarnn yapaca hayra da engel
olur.(VIII/5273)
BR BUDAY TANES BLE VERMEZLER
(CRUEL CAPITALISTS).
Mal ve oullar vardr diye sakn (o tiplere) itaat etme (boyun eme) (Kalem sresi, yet:
14) Mal sahibi olmu ve oullar var diye yani servet kazanm ve kuvveti var, belki bir
istifade (zaman gelince faydalanrz) veya errinden (ktlnden) saknrz diyerek, itaat
etme. Artk bylelerine baka bir sebeple hi itaat edilmeyecei ortadadr. Akl olan ve
byleleri gibi dk ahlkl olmayan kimselerin, bu tip zenginlerin servetinden veya
kuvvetinden kiisel veya toplumsal bir yarar umarak veya zararndan korunmak iin bunlara
yaclk yapmay uygun grenler olabilir. Halbuki bu tip zenginler hayr ehli deil, hayra
engeldirler. Kendi karlarn gzetmeden ve sizi istedikleri tarafa srklemeyi kafalarnda
kurmadan, bir buday tanesi bile vermezler. Ktlklerinden korunmak iin ylelerine
yaclk yapanlar, kendilerini daha byk bir ktle teslim etmi olurlar. Byk ahlk
shipleri ise, birok eziyetlere, ceflara, yoksulluklara katlanrlar, sabr ve tahamml ederler
de, bu tip zenginlere itaat etmeye ve yaclk etmeye tenezzl etmezler. Hak yolunda hayr
kaplarnn alabilmesi iin, ncelikle bu tip engellere gs germek lazmdr. Her kim bir
zengine srf malndan tr hrmet ederse, dninin te ikisi gider mnsndaki hads de,
ayn eyi ifde etmektedir.(VIII/5276)
Biz, vaktiyle bahe sahiplerine bel verdiimiz gibi, bunlara da bel verdik.(Kalem sresi,
yet: 17) Muhakkak ki Biz onlara (Mekke mriklerine=putularna) bir bel verdik. Yani,
mal ve oullarna gvenip de Hz. Peygambere inen yetlere eskilerin masallar, bunlar
95
diyenleri, yetleri yalanlayanlar, belya drm, bir imtihana sokmuuzdur. O mal ve evlt,
onlarn balarna bir fitne, bir bel kesilir. Nitekim, peygamberliinin ilk yllarnda,
Mekkeliler, Mekkedeki ileri gelen ahlkszlarn szlerine uyarak Allahn yetlerini
yalanlam ve Peygambere eziyet ve cefda srar ettiklerinden tr, Hz. Peygamber:
Allahumme-dud vateteke al mudara vecalh sinne ke-siney ysufe Allahm!
Mudar(kablesi)a, darbeni iddetlendir ve onlara Ysufun seneleri gibi ktlk ver diye du
etmi, Allah da onlar yedi sene ktlk, kuraklk iinde ezmi, bellarn vermiti. Servetin
ve evldn yaratl hikmetini bilmeyen ve bu iki kymetli varl (mal ve
evlt) hayra sarfedecek yerde ve bunlara srekli kredecek yerde, hayra
engel olmak ve hakka kar burun iirmek iin servet toplayanlara, bu
ylan servet nimet deil, birer bel olduu ihtr edilmitir.(VIII/5278)
YEMENDEK BACI (THOUGHTS ABOUT ECONOMICS IN THE MINDS OF
THE COMPANIONS OF THE PROPHET). Kurnda ekonomi ile ilgili alt yze
yakn yet vardr. Yani Kurn yetlerinin onda biri ekonomi ile alkaldr.
Bunlarn bir ksm fiz yasa veya zekt emri gibi sahblerin uymas
gereken kurallardr, bir ksm da eski toplumlarn ekonomik hayatlarnn
anlatld yetlerdir. Bu yetlerde, bazen ferd bazen de toplumsal ekonomik
kler, canl bir sahne gibi Kurn okuyann gznn nne serilir ve
Mslmanlarn ayn yanllar yapmamas tavsiye edilir: Hani onlar (bahe
sahipleri), sabah olurken (kimse grmeden) onu(bahenin rnlerini) devireceklerine yemn
etmilerdi. Onlar istisn da etmiyorlar(inallah da demiyorlar)d. Fakat onlar daha
uykudayken Rabbinin katndan (gnderilen) kuatc bir fet(ate) baheyi sarverdi de,
bahe kapkara kesildi. (Beri tarafta ise) onlar, sabah olurken, madem devireceksiniz, hadi
erkenden rnnzn bana gidin! diyerek, biri birlerine seslendiler. Derken, aman, bugn
orada hibir yoksul yannza sokulmasn! diye fsldaa fsldaa yola koyuldular.(Kalem
sresi, 17-33. yetler) Yemende Sanaya yakn Savran denilen yerde iyi bir adamn gzel
bir ba vard. Ona iyi bakar, badaki Allahn hakkn da (yoksullara) verirdi. Derken veft
etti. Ba, ocuklarna kald. Onlar ise insanlara, babalarnn yapt hayr yapmadlar,
(meyvay yoksullara) datmadlar. Ve Allahn hakkn vermeye kskanp cimrilik ettiler.
Sonuta Kurnn anlatt gibi fec oldu. yetteki le-yasrimunneh elbette devirecekler
ifdesindeki sarm fiili: ba kesmek, zm veya meyva devirmek mnsna gelir. O ba o
sabah yoksullar grmeden devireceklerine billhi diye yemin etmilerdi. Halbuki, bu i
tamamen kendi ellerinde deildi. Gerek o ban, gerek kendilerinin sabaha kp
kmayacaklarn bile kesinlikle bilemezlerdi. nAllah, Allah izin verirse veya Sa,
slim sabaha karsak, Bir kaz ve fete uramazsak gibi bir art cmlesi de
kurmuyorlard. Fakat onlar uykudalarken, Rabbin tarafndan bir emr-i ilh, bir fet o ban
zerinde dolat. Bir rivyete gre, ban bulunduu vdden bir ate kp, o ba kknden
yakp kavurup bitirivermiti. Derhal o cennet gibi ba, kl gibi kararakald. Derken
sabahleyin biri birlerine seslendiler. Haydin bozacaksnz ba, erkence koun. Hemen
frladlar. Giderken gizli gizli biri birlerine konuuyorlard. Sakn bugn bir yoksul
sokulmasn (baa diyorlardBan mahvolduunu grnce ok oldular ama biraz
dndkten sonra hatalarn anladlar ve) Subhne Rabbin nn kunn zlimn dediler
Rabbimiz btn gzel sfatlarla bezenmi, btn kt sfatlardan uzaktr. Biz gerekten
zlimlerden olmuuz Allah tesbh ederek ve kendi zlimliklerini, dncesizce yemn
96
edilerini ve fukarya bakmamaya kesin kara vermekle, kendilerine yazk etmi olduklarn
tirf ettiler.(VIII/5279-5283)
CMRLK : ANARNN SEBEB. Buhr, Mslim ve dier hads kitaplarnn naklettii
mehur bir hadste Hz. Peygamber yle buyurmutur: Zulmden saknn, nk zulm
(yapan kii) kyamet gn karanlklar(da)dr. Cimrilikten de saknn. nk cimrilik sizden
nceki toplumlar helk etti. Cimrilik yznden biri birlerinin kanlarn dktler ve haram
eyleri hell saydlar. (Bazlarnn cimrilii nedeniyle servet belli ellerde toplanm, bu da
yoksullarn isyanlara katlmalarna ve bunun sonucu ok fazla kan dklmesine, toplumlarn
i savalara girmelerine, g kaybetmelerine ve netcede baka bir gcn igaline urayp,
haritadan ve trihten silinmelerine yol amtr. Yine bazlarnn cimrilii, yoksullarn
oalmasna yol aar. Bu yoksullarn bazs hrszlk, gasp, soygunlara katlrlar, bu sular da
insanlarn kanlarnn dklmesine sebep olur. i.y.)
Daha buna benzer baka rivyetler de vardr. Fakat u da bilinmelidir ki, cimrilikten
korunmak, bir kiinin her eyde cmert olmasna bal deildir. Bir rivyet yledir: zektn
veren, misfire ikrm eden, bir felkette insanlara yardm eden, cimrilikten uzak olmu olur.
Hz. Alinin de yle bir sz rivyet edilmitir: malnn zektn veren kimse nefsinin
cimriliinden korunmu olur.(VII/4846-4847; Har sresi, 9. yetin tefsri)
ZNCRN YARISINI KIRDIK.. Sahblerden Ebud-Derd Radyallhu Anh, hanmna
fakirler iin orbay okca piirmesini tenbh eder ve yle dermi: (inkr) zincirinin yarsn,
mn ederek kardk, dier yarsn (da byle hayr ileri yaparak) karmyalm m? (yette
mnszlarn zelliklerinden biri de yoksulu doyurmaya tevik etmemeleridir) ve-l yehuddu
al tamil-miskn yoksulu doyurmaya (kendi yanamad gibi bakalarn da) tevik
etmezdi (Hkka sresi, yet: 34) halkn fakirlerini gzetmiyor, onlarn ne yediine
bakmyor, hallerinden anlamyor, bakm arelerini aratrmyor, yardmda bulunmuyor, kendi
bakmad gibi dierlerini de tevik etmiyordu, kendisi bir fakir yemeine tenezzl
etmiyordu. Saltanat edeceim diye, halk eziyor, onlar himye etmeyi
dnmyordu.(VIII/5334)
ECONOMIC PSYCHOLOGY. (Cehennem, slmdan) Yz evirip geri dnen, (servet)
toplayp yan kimseyi (kendine) arr! (Mearic sresi, 17-18. yetler) arr
(cehennem), arkasn dnp tersine gideni ve toplayp toplayp kasaya yan. Gerekten
insan, pek hrsl (ve dar gnll) yaratlmtr. (Meric, 19. yet) yetteki (pek hrsl ve dar
gnll olarak meli verilen) hel kelimesi esasnda abukluk, tahammlszlk,
mzklk, iddet ve hrs mnlarna gelir. Ve iz messeh-erru cezan kendisine
bir fenlk dokunduunda szlanr, feryad eder (Meric, 20) kendisine er (ktlk)
dokunduu zaman ok ok szlanr. Kendisine mesel bir ar, bir sknt, bir yoksulluk,
hastalk gibi bir ac dokundu mu, kvranr, szlanr, feryat eder, dayanamaz, bakalarndan
imdt bekler. Ve iz messehl-hayru menan iyilik dokunduunda ise, pinti kesilir
(Meric, 21) Yine kendisine bir hayr dokunduu zaman da kskanr. Mesel bir servete, bir
shhate, bir makama kondu mu, hrsndan, kskanlndan kimseye bir ey vermek istemez de
alad gnleri derhal unutur. Ba ard zaman her eyden mit bekleyen o mzmz adam,
imdi biraz g bulunca kimseye bir buday tanesi bile vermemek, hayrlara engel olmak iin
smsk bir afacan kesilir, hakka ve hayra arkasn dner. Eline geeni toplayp ymaya,
97
saklamaya alr. O nedenle de imdi hirette artk, o salgn ate onu armaktadr. illelmusalln ancak o namaz klanlar (hri) o mmin namaz klanlar, o huydan, o
ahlkszlktan, o azaptan, o kt sonutan mstesndrlar. (Onlarn sekiz gzel zelliinden
birincisi) onlar namazlarna devamldrlar, (ikincisi onlar) mallarnda, isteyene ve
(isteyemedii iin) yoksun kalma belli bir hak tanyanlardr (Meric, 22-23-24-25).
Dilenen muhtalarla, dilenmek tenezzlnde bulunmad iin zengin zannedilen ve fakat
almaktan mahrum bulunan yoksullar iin bu hakk seve seve iyi niyetle bizzat veya
vekilleri araclyla verirler(VIII/5350-5358)
PRM DEMEDEN MAAA HAK KAZANMA
(SOCIAL SECURITY
WITHOUT PAYING ANY MONEY). Hz. mer, Allahn fethedilen lkeler halknn
mallarndan Peygamberine verdii ganmetler, Allah, Peygamber, yaknlar, yetmler,
yoksullar ve yolda kalmlar iindir..(Har sresi, 7. yet) yetini okudu ve sonra ite bu
yet btn Mslmanlar kapsamna almtr. Hibir Mslman yoktur ki, onun onda hakk
olmasn dedi. Sonra da dedi ki: eer ben yaarsam, herhalde (her hangi bir) oban
hayvanlarn yrtrken, nasbi kendisine aln terlemeden gelecektir. (VII/4848)
(Hz. mer, pek ok kiiye yllk olarak denen maa balamt. Devletin artan gelirini
grnce, bu maa balama iini btn topluma yaymaya dnd anlalyor. Hicretin on
altnc ylnda Kudsten dndkten sonra Hz. mer, Hz. Peygamberin amcas Abbastan
balayarak, btn herkesin isimlerini defterlere kaydettirdi. Bu defterlere dvn denildi. Pek
ok kiiye yllk maa baland. Henz kendilerine byle yllk tahsst
balanamayan fakr ve miskinlere de karnlarn doyuracak kadar un tahss
edildi. Buna rzk deniliyordu ve bu unlar aylk olarak yoksullara
datlyordu. (Ahmet Cevdet Paa, Kss- Enbiy, I/369-370)
i.y.)
FELKETLER N HTYAT DENE AYIRMA. Buhrdeki bir haberde, Hz.
mer yle demitir: (Bizden) Sonraki Mslmanlar olmasayd, fetholunan her ehri ve ky
Hz. Peygamberin Hayberi taksim ettii gibi halk arasnda taksim ederdim. mam Mlik
Muvatta da bu konuyu daha ayrntl olarak yle nakletmiitir: Zeyd b. Mslim bize
babasndan nakletti. Bir gn meri dinliyordum, yle demiti: Eer bizden sonraki
nesiller bir eysiz braklm olacak olmasayd, Mslmanlarn her fethettikleri yeri, Hz.
Peygamberin Hayberi paylara ayrp taksim ettii gibi, ben de hisse hisse taksim ederdim.
bn-i Humm Fethul-Kadrde bunun naklettikten sonra yle der: bundan Hz.
Peygamberin hepsini taksim etmi gibi akla geliyor. Fakat Eb Dvdda ceyyid senetle olan
bir rivyet yledir: Hz. Peygamber, Hayberi iki paraya ayrm. Yarsn nevib (anszn
ortaya kverecek olaylar) iin, yarsn da Mslmanlar arasnda on sekiz paraya ayrmt.
Hz. Peygamber, (hicretin yedinci yl Muharrem ayndaki fetihten sonra) Hayberi nce otuz
alt paraya ayrd. Bu her parann da her biri yz daha kk para idi. Nevib iin
ayrlanlar, gelecek olan elilerin masraflarna, ortaya kmas muhtemel problemlere
sarfedilmek zere ayrlmt. Bizim arz-i emriyye ismini verdiimiz sahiplii beytul-mle
it olan arzler de, bu eit arzlerdendir. O srada, ok geni olan Hayber arzlerini
iletmeye yetecek kadar yeterli Mslman amele (ii) olmadndan, Hz. Peygamber bu
arzleri meskt ve mzraa usliyle iletmek ve kan rnn yars verilmek zere yerli
ahl olan Yahdlere cara (kiraya) vermiti. Bu uygulama Ebbekir zamannda da byle
devam etti. mer zamannda ise alacak, topra ileyecek Mslmanlar oald iin,
98
99
ile mlk (idr/asker iler) ikizdir. Biri dierinden ihtiyasz kalmaz. Tabiplerin yaptklar i,
dn olmasa da, vcudun sal ile ilgilidir ki sonuta dn de (dnin emirlerini yapmak da,
salkl bir vcda) baldr. O nedenle gerek tabbe ve gerekse onun yardmclarna beytulmlden deme yaplr ki, bunlar Mslmanlar cretsiz olarak tedv etmeye vakit bulsunlar
(yani rzklarn salamak iin baka bir ile uramasnlar). Zengin de olsalar, bunlara deme
yaplr. nk drt halfe, ihtiyac olmayanlara da deme yaparlard. Yine bu demenin ne
kadar olacana ilikin bir miktar da belirlenmemitir. Durumun gereine ve hazinenin
imknlarna gre fazla vermek veya devletin geliri azsa azaltmak da, imamn (devlet
bakannn) itihdna (grne) baldr.(VII/4851-4852; Har sresi, 10. 3ayetin tefsri)
KUYUMCULAR ARISI. Mednede Yahd Ben Kaynuk kablesine mensup
Yahdlerin dkknlarnn bulunduu Kuyumcular ars vard. Mslman erkek ve
hanmlar bu arya giderek alveri yaparlard. Fakat, azgn Yahdlerin yanl hareketleri,
bu arnn sonunu getirmiti. Ben Kaynuk olayn bnul-Esr el-Kmil isimli trihinde
yle anlatr: Hz. Peygamber Medneye hicret ettii zaman Yahdlerle bir muhede
(karlkl ahitleme: anlama) yapmt. Ama Mslmanlar Bedir savandan zaferle dnnce,
Yahdler Mslmanlara haset etmeye baladlar. Ve ilk evvel de Ben Kaynuk Yahdleri
edepsizlik edip ahitlerini bozdular. Hz. Peygamber Yahdlerin hasetlerini iittii zaman,
onlar Ben Kaynuk arsna toplad. Onlara dedi ki: Kureyin bana gelen(Bedir
yenilgisin)den ekinin. slma girin. nk benim gnderilmi bir (hak) peygamber
olduumu anladnz. Bunun zerine onlar (kstaha): Y Muhammed! Harbetmesini bilmez
bir topluma ratsgeldin de, onlardan bir frsat drdn, bu galibiyetine gururlanma dediler ve
Peygamberle aralarnda bulunan muhedeyi ilk bozan Yahd kablesi onlar oldular. lerleyen
gnlerde bir Mslman kadn Ben Kaynuk arsna gitmi. Znetleriyle ilgili bir i iin bir
kuyumcunun dkkannda oturuyormu. Yahdlerden biri sessizce arkasndan yaklap
fistann srtna kadar kesmi. Kadn farkna varmam. i bitince birden bire kalkverince,
avret mahalli alm. Yahdler katla katla glmler. O srada bir Mslman onlara
barnca tartma km, Mslman bir Yhdyi ldrm. Yahdler bunu frsat bilip,
anlamay bozduklarn hemen Hz. Peygambere bildirmiler, kalelerine girip, tedbir almaya
balamlar (Muhtemelen blgedeki dier Yahd kableleri ve mnfklar belki de Mekke
mrikleriyle, Mslmanlara kar ortak bir sava hazrlna girimilerdi.) Durumun
naziklemesi zerine Hz. Peygamber de hareket edip, Ben Kaynuk zerine yrd.
Kalelerine kuatt ve bu kuatma on be gn srd. Yahdlerin bekledikleri ordular gelmedi.
Kaleyi terk etmek, teslim olmak zorunda kaldlar. Hepsi elleri arkadan kelepelendiler. Tam
ldrleceklerken, mnafklarn ba Abdullah b. beyy araya girdi. Affedilmeleri iin srar
etti. Bunun zerine bu yedi yz Yhd affedildi. Fakat Medneden Sriyeye srldler.
(VII/4860-4861; Har sresi, 15. yet)
KARAKOL VE NZBAT LER DIINDA HER EY YASAKTIR, CUMA
VAKT. (Cuma ezan okunduunda)..alverii terk edin.. (Cumsresi, yet: 9) Maiet iin
en mhimi olan alm satm ilerini bile brakn..Belli ki alverii brakn denilmesi ary,
pazar kapayn demekten daha kapsamldr. Ancak karakol (emniyet gleri) ve inzibat ileri
gibi toplumun genel gvenlii iin zarr olan iler bunun dndadr.(VII/4970)
100
101
sresi, yet: 22; Kasas sresi, yet: 54; Secde sresi, yet: 16; Ftr sresi, yet: 29; r
sresi, yet: 38; Nis sresi, 39. yette de gemektedir. Seksenden fazla yette infk
kelimesiyle yoksula harcama konusu ilenmektedir. nfk kelimesinin dnda, baka
kelimelerle de, konu sk sk Kurn okuyan bir Mslmann karsna gelmekte, yoksullarn
durumu bylece srekli yeryzndeki yz milyonlarca Mslmana her gn hatrlatlmaktadr.
Mslmanlarn davranlar zerinde Kurn uyarlar, olumlu etkilerini her zaman gsterir.
Modern ada da, yine yardmlamann (dayanmann: solidarity) en ok grld
toplumlar Mslman toplumlardr. 1998 ekonomik krizinde Endonezyadaki Mslmanlar
arasndaki dayanma/yardmlama Batl aratrmaclarn dikkatini ekmiti. Ayrca Adam
Sabrann almasna baklabilir: Poverty and Charity in Medieval Islam: Mamluk Egypt
1250-1517 i.y.)
BR KAPI KAPANIRSA, ALLAH BN KAPIYI AAR. ..Kim Allahtan korkarsa,
Allah ona bir k yolu ihsn eder. Ve ona beklemedii yerden rzk verir. Kim Allaha
gvenirse O kendisine yeter. phesiz Allah emrini yerine getirendir. Allah her eye bir l
koymutur.(Talak sresi, yet: 2-3) Allah her ey iin bir snr ve miktar tayin etmitir ki,
onu ona gre yrtr. O snr ve miktardan ileri geirmez. Bu her ey hakknda geerlidir.
(VII/5063) (general laws for life; general laws for economy i.y.) Allah dim bir glkten
sonra, bir kolaylk yaratr.(Talak sresi, yet: 7) Bu yetin hkmnce fakirler ve fukar
ileleri de bulabildikleri ile kanaat etmeli ve sabretmeli ve ilerisi iin Allahdan mit
kesmemelidir. Zenginler de bu yoksul Mslmanlar ihml etmemeli, zektlar, sadakalar,
yardmlaryla gzetmelidirler. Zengin ve fakir hepsi Allaha snarak almaldrlar.
(VII/5074)
RUHBANLIK DA YOK, DNYAYA TAPMAK DA YOK. unu da unutmamak
lzmdr ki, Har sresinde getii gibi Hz. Peygamber fakr- ztrr (ekonomik
artlarn zorlad fakirlik) ile fakir deildi. ilesinin bir senelik nafakasn da bir
kenara koyard. Fakat fakr- ihtiyr (kendi setii fakir bir yaam) ile fukar
hayat yaamay sever, kendi hesabna biriktirmez ve dim ihtiyac olanlara
verirdi. ilesinin de byle yaamasn ve kendisine zorluk karmayp dim hireti
dnmelerini isterdi. Ve bu sebeplerden tr, Allahn kendisine hell ettiini haram ederek,
yani Allahn faydalanma ve kullanmn sakncasz kld sebepler ve aralardan istifdeye
kalkmayp, kendisini engelleyerek, evinin bir kesine ekildi. Bu durum ise, Allahn
emriyle olan bir i/haram klma/yasak klma deil, Ykb aleyhisselmn yapt gibi, kendi
nefsine it bir mahrmiyete katlanmak mnsna ve zorunlu bir sebep olmakszn, kendi
tercihi olan bir zht hayat idi (dnyaya deer vermeme, kanatkr olma). Ykbun
kendisine haram kldklar dnda, yiyecein her trls sril Oullarna hell idi.(l-i
mrn sresi, yet: 93) Halbuki Hz. Peygamberin byle yapmas ile, byle bir yeni hkm
konulduu gibi bir mn anlalmas sonucu, bunun en azndan itikaf gibi bir snnet
zannedilmesi ve bunun sonucu da baz hell olan eyleri haram klmakda bir saknca
olmayaca dncesinin olumas ve Hristiyanlarn hakkn yerine getiremeyip gnaha
dtkleri ruhbanlk kurumunun teviki konusu Mslmanlarn akllarna gelebilecekti.
Ayrca Mide sresi 87. yetindeki Y eyyuhel-lezne men L tuharrim tayyibti m
ehallellhu lekum ve-l tated.. Ey mn edenler! Allahn size hell kld iyi ve temiz
eyleri (siz kendinize) haram klmayn ve snr amayn.. yetindeki yasaklamann
103
104
yryen uysal bir binit halinde anlatlmtr ki, bunda onun hissolunamayacak kadar ser bir
hareketle sarsmakszn yryne de bir iret vardr. Arzn menkibi yani omuzlar ne
demektir? Menkebeyhi iki omuzu denilmemi de, menkib omuzlar denilmi. Demek ki,
yeryznn omuzlar, bildiimiz binit hayvanlar gibi ikiden ibaret deil, oktur. Fahr-i
Rznin aklamasna gre, mfessirlerin bu konuda gr vardr: birisi Qatde, Dahhk
ve bn-i Abbsn grdr ki, yeryznn omuzlar dalar ve tepeleri demektir. nsann
omuzlar yksek olduu gibi, dalar da yksek olduundan menkib=omuzlar tabir
olunmutur. O zaman mn yle olmu olur: Ben size yerin omuzlarnda bile yrmeyi
kolaylatrdm, halbuki o yksek yerler, zell olmaktan en uzak yerlerdir. O halde dier daha
alak yerlerde hareketiniz daha kolay olacaktr..Kef kaleme alan (Zemaher) ise,
yeryzn istediiniz gibi kullann demek olur, demitir. Yeryz zerinde byle bir duygu
verilerek sonuta Mslmanlarn az bir zaman iinde dnyaya yaylma yollarnn almas,
(Kurndaki) bu eir ilh iratlar ile olmutur. (VII/5226-5228) (Fakat 13. Yzyldan
itibaren Mslmanlarn Kurn mesajdan uzaklamalar, eletirel akl ihml etmeleri sonucu,
yeryzne yaylma durmu, yeryzndeki yeni toprak paralar ki dnyann dier yars (Yeni
Dnya: New World) tamamen Mslman olmayanlarca kefedilmi ve Asya kadar byk
(krk iki milyon kilometre kare olan) Kuzey ve Gney Amerikann verimli ovalar ile bir
madenler deposu olan ve byk apta hayvancln yaplabildii Avustralya ve Yeni Zelanda
Mslman olmayanlarn hakimiyetine girmi, bu topraklardan elde ettii gc ise Bat
dnyas, dnyann dier toplumlarn ezmenin arac olarak kullanmtr. i.y.)
SADECE YRMEK DEL ZERNDE, KAZMAK YERYZN. Yeryznn
omuzlar, dnyann en yksek, en uzak ve yrmek iin en zor yerlerine kadar ki buralar da
dalar, teperli, ovalar, dereleriyle btn dou ve bat ynlerine ve kuzey ve gney
kutuplarna varncaya kadar yeryznn btn yzeyi demektir. Yalnz, Zemahernin dedii
gibi, yrmek de genel bir ifde olarak kabul edilmeli ve yalnz yzeyde kalmayp, kazarak
ve dier yollarla yeryznn derinlikleri de aratrlmaldr. Buradan da anlalyor ki,
yeryznn omuzlarnda yrmek iin ncelikle onu kefedip bilmeye de ihtiya vardr. Bu
ise yeryz yzeyini bildiren ve corafya denilen bilim ile olur. u halde demek oluyor ki,
burada o bilimi renmeye ve art arda keifleri ileriye gtrerek aratrma ve bu bilime
geniletmeye tevik de vardr. Sonra bir de, yeryz ile ilgili aratrmalarda bulunmak gibi
sha almalar yapan bilimlerin hepsine de bir tevik vardr. yetteki Yryn Ve
rzkndan da yiyin emirlerine, mfessirler (mecbr deil de) istee bal olarak mn
vermilerdir. Bu, genel bak asndan doru olmakla beraber, biraz zha muhtatr. Burada
cmlenin gelii bu emirlerin sadece istee bal deil, ltuf ile uyar arasnda bir irt iin
olduunu gstermektedir..Bu ynden burada istee baldan fazla olarak bir mendubluk ve
hatta gerekirse vcb (zorunluluk) mns da vardr. Kiinin nafakasn temin etmesi ve
lmeyecek kadar yemesi vcip (zorunlu/mecbr) olduundan, bu gibi durumlarda bu tip
emirler istee bal noktasnda kalamazlar. Uyar ynne gelince, o da ve ileyhinnur Dn ancak Onadr ile iret olunaca zere, bu filleri ortaya karan gye ve
niyetlere gredir. Yani, yryn, aln, yeyin ama bu kuvveti ve yetkiyi size veren Allah ve
lm unutmayarak ve Ona hesap vereceinizi dnerek hareket edin, hakszlk, saldr,
israf, hovardalk ve dier kt gyeler iin deil, Allah iin ve Allaha gideceinizi hesap
ederek, zetle Allahdan korkarak yryn, yiyin demektir...(Yeryznn omuzlarndaki) Bu
yry, gerek cihad, gerek ticret, gerek ziraat ve gerek sn herhangi bir
105
106
bel) olacak nice kular (sinekler), tayyreler, melekler vardr ki, hepsi O Rahmann kudret
elinde birer ordudurlar. O halde sizler de O Rahmnn irde ve kudretine dayanarak ve Onun
(muazzam) i ve dzenini takip ederek yeryznn omuzlar zerinde tayyareler yapn ve
imtihan meydannda yarn. Fakat btn hedefiniz ve gidiiniz O Rahmna kar gelmek
deil, Ona sayg ve kulluk ile yarn hirette dirilirken balanma ve sevbna ulamak olsun.
nk ne kadar usanz, Onun ordularndan kurtulamaz, Onun mlknden dar
kamazsnz.(VII/5239)
..(Gece yars (teheccd) namaznda) Kurndan kolaynza geleni okuyun. Namaz kln,
zekt verin, Allaha gnl holuuyla dn verin. Kendiniz iin nden (dnyada iken) ne
iyilik hazrlarsanz, Allah katnda onu bulursunuz..(Mzzemmil sresi, yet: 20) ..ve zekt
verin ve Allaha karz- hasen (gzel dn) takdm edin (sunun). leride sevbn almak zere
iyi niyet ve ihls ile (sammiyetle/itenlikle) dn verir gibi hayr yolunda infktta
(yoksullara harcamalarda) bulunun.(VIII/5445) (Elmall da dier mfessirler gibi,
yetteki incelii vurguluyor ki, Allah Tel yoksullara yaplacak madd yardm
kendisine verilmi dn gibi kabul ettiini, yahut yoksullara yardmn bu kadar
erefli bir i olduunu belirtiyor. Yoksullara yaplan yardm, Allah Tel kendisine verilen
dn gibi kabul ediyor ve karln da hirette vereceini: ve-m tukaddim li-enfusikum
min hayrin tecidhu indellh kendiniz iin (bu dnyada) hayrdan ne yaparsanz, (yarn
hirette) Allahn yannda onu bulursunuz. lh vaadi ile bize mjdeliyor.)
BYK PATRONLARI MEKKE MRK TOPLULUUNUN (BIG BOSSES
OF MECCAN POLYTHEIST COMMUNITY. Mddessir sresindeki on alt yet Mekke
mriklerinin nderlerinden Veld b. Mugre hakkndadr: Tek olarak yaratp, kendisine geni
servet ve gz nnde duran oullar verdiim, kendisi iin (nimetleri) ayaklar altna serdiim
o kimseyi bana brak. (Mddessir sresi 11-14. yetler) yetlerin ini nedeni olarak
gsterilen Veld b. Mugre, Mekkenin yerlileri olan Kurey kablesi iinde olaanst tibar
olan, ok zengin, ticret ve benzeri iler iin uzaklara yollama ihtiyac duymakszn srekli
yannda bulundurabildii oullara sahip bir kimse idi. Mekkede tek adam mnsna
gelenVeld lkbyla anlrd (zek ve di., 574) stelik o (Veld, nimetlerimi) daha da
artrmam umuyor. Asla (ummasn)! nk o, Bizim yetlerimize kar alabildiine inatdr.
Ben onu sarp br yokua sardracam. Zira o, dnd tand, lt biti. Can kas, ne
biim lt biti! Sonra can kas, tekrar (lt biti) nasl lt bitiyse! Sonra bakt. Sonra
kalarn att, suratn ast. En sonunda, kibirini yenemeyip srt evirdi de: Bu (Kurn), dedi,
olsa olsa (sihirbazlardan renilip) nakledilen bir sihirdir.. Bu, insan sznden baka bir ey
deil. (Ama) Ben (Azmu-n), onu Sekara (cehenneme) sokacam.(Mddessir, 15-25)
Rivyete gre, bir gn Veld b. Mugre, Hz. Peygamberin H Mm, secde sresini
okuduunu iitti. Sonra, mriklerin toplu olarak bulunduu bir yere gelip, Yemn olsun ki,
ben Muhammedden yle bir sz iittim ki, bu sz ne insanlarn ne de cinlerin szne
benziyor. ok tatl, ok gzel bir sz. Sanki tepesi bol meyval, dibi ok sulak (srekli meyva
veren bir aa gibi). phe yok ki bu Muhammed, her eye galip gelecek, asla malup
olmayacak. dedi. Bunu duyunca Mekke mrikleri Eyvah! dediler. Veld (put) dninden
dnm. Artk onu grerek btn Mekke dninden dner. Bunun zerine kardei Eb Cehil,
Ben onun hakkndan gelirim dedi ve kalkp Veldin evine gitti. Velde, kibirine
yediremeyecei szler syleyerek onu ikn etti. Sonra birlikte mriklerin yanna geldiler.
107
108
olmutur. Nakdun fil-hfira denilir ki, bir al-verite mterinin ilk szde paray saymas
mnsna kullanlr. Kms mterciminin ifdesine gre, Trkede trna dibinde tabir
olunur. Bunun asl Araplarda at en kymetli mal olduundan asl veresiye satlmad iin,
pazarlk bitince paras derhal teslim olunmadka, trna durduu yerden bir adm atmaz
demektir.(VIII/5557, Nzit sresi, 10. yetin tefsri)
Fakat siz (ey insanlar!) hiret daha hayrl ve daha devaml olduu halde dnya hayatn
tercih ediyorsunuz.(l sresi, yet: 16-17) Fakat siz gfil insanlar ! Felh (kendini
fenalklardan kurtarp, Allah tesbih edip, namaznz klmay) her eye tercih ederek, bu
ekilde temizlenmeye alacak yerde, yle yapmyorsunuz da, dnya hayatn tercih
ediyorsunuz. Dnya hayatnn znetini, ssn, elencesini, yemesini, imesini, kadnlarn,
lezzetlerini ne alyor (tercih ediyor), bunlarla megul olmay ve bu yollarda mal ve para
sarfetmekten holanyorsunuz da, size hiret kurtuluu ve mutluluunu hazrlayacak olan
temiz ve gzel amelleri/davranlar/ibdetleri arkaya atyorsunuz/ihmal ediyorsunuz/
yapmyorsunuz. (Ramazan ve Kurban) Bayramlar(n)da da, temizlik, sadaka verme hayr
yapma, tesbh ekme, namaz klma gibi, sonular kurtulu olan amellerden ok, gelip geici
dnya lezzetlerinden zevk alyorsunuz. Ki bu da iki ksmdr. Birisi: hireti hi hesaba
katmayarak, yalnz dnya lezzetlerine balanmaktr ki bu durum Ynus sresi 7 ve 8.
yetlerde anlatlr: (ldkten sonra dirilip) Bize kavumay beklemeyenler, dnya hayatna
rz olup, onunla rahat bulanlar ve yetlerimizden habersiz olanlar var ya!.te onlarn,
kazanmakta olduklar (gnahlar) yznden varacaklar yer, atetir. Bunlar Allaha
kavumay arzu etmeyip, sadece dnya hayatna rz ve bu hayatla tatmin olan ve ibdet
etseler bile yalnz Rabben tin did-duny Ey Rabbimiz! Bize (yalnzca) dnyada ver
diyenlerin durumudur ki, bunlar vem lehum fil-hirati min halk (Bakara sresi, yet:
200)da buyrulduu zere hiret hayatndan nasipleri olmayanlardr ve Ve yetecennebuhelek Ellez yaslen-nral-kubr smme L yemtu fh vel yahy En byk atee girecek
olan kt kimse ise tten kaacak, sonra ne lecek, ne de (gerek mnda) yaayacak (l
sresi, 11-12-13. yetler) yetinin hkmnce o byk atee girecek olan kfirlerdir. Bir
dierleri de: Rabben tin fid-duny haseneten va fil-hireti hasene Ey Rabbimiz! Bize
dnyada iyilik, hirette de iyilik ver (Bakara, 201) demekle beraber, elikiye derek
dnyay hireti tercih edenler, dnya zevki iin hireti fed eyleyen gfil veya s
mminlerdir. Bunlarn da ulike lehum nasbun mimm keseb yetinin (Bakara, 202.
yet) iret ettii gibi dnyada yaptklarna gre hiretten bir naspleri vardr. Vel-hiretu
hayrun ve ebk halbuki hiret daha hayrl ve daha devamldr(l sresi, yet: 17) Bu
nedenle geici olan dnya hayat ne kadar zevkli olursa olsun, akll ve zek olan insanlarn,
hireti tercih ederek temizlenmeye ve kurtulua ermeye almalar ve byle olanlar iin
dim elde edilecek iyi bir (hiret) sonucun(un), bu dnyadan hayrl olacan bilmeleri lazm
gelir. hireti tercih ederek, dim ilerisi iin temizlie ve iyilie baklarn younlatranlar
ve o mn ile sadakasn zektn verip, Rabbinin ismini anarak, Ona gitmek zere namazn
klan, ibdetini yapan kimseler, dnyada ne kadar sknt ve strap grseler de, sonuta iyi bir
sona ulaacaklarndan ktmser olmazlar, mitsizlie dmezler. Ve gnden gne kurtulua
ve mutlulua doru gitmeye ve iyi bir sona ermeye muvaffak olurlar. Onlar iin gaye, dnya
hayatnda kalmak deil, dnyann elemlerinden kurtulup Allahn rizsna kavumaktr.
(VIII/5766-5767) (Fakat buna kendileri karar veremezler (intihar edemezler. Son nefeslerine
kadar sabredip, gzel bir hiret hayatna yatrm yaparlar.)
109
nsana gelince, Rabbi kendisini imtihan edip de ikramda bulunur ve bol nimet ve zenginlik
veirse, Rabbim bana ikram etti der (kendisinin bu ikrama ve nimete lyk olduunu
dnr). Ama onu imtihan edip rzkn daraltrsa, Rabbim bana ihnet etti der. Hayr!
(Bunlarn hibiri doru deil). Siz yetme ikram etmiyorsunuz, yoksulu yedirmeye biri birinizi
tevik de etmiyorsunuz. Haram hell demeden mrs yiyorsunuz. (nk onlar mrastan
kadnlara, ocuklara ve yetmlere pay vermezlerdi). Mal btn gcnzle de
seviyorsunuz.(Fecr sresi, 15-16-17-18-19-20. yetler)
CENNET KURACAIM YERYZNDE DEMT, EDDD (SHADDAD AND
ISLAMIC ECONOMIC PHILOSOPHY) (ANCIENT ECONOMY). Grmedin mi,
Rabbin ne yapt d toplumuna, memleketler arasnda benzeri yaratlmam rem ehrine,
yontulmu kayalar vdye getiren Semd toplumuna, kazklarn (kazk gibi dikilmi
piramitlerin) shibi Firavuna. Zira onlarn hepsi memleketlerinde azgnlk ettiler.
Bulunduklar yerlerde ktl oalttlar. O sebepten tr, Rabbin onlarn stne azap
kams yadrd. nk Rabbin her an gzetlemektedir(Fecr sresi, 6-7-8-9-10-11-12-1314. yetler) nc gr, Eb Hayyn El-Endlsnin aklamasna gre, limlerin
ouna gre buradaki rem, d toplumundan olan bir medne yani byk bir ehir ismidir ki
vaktiyle Yemende olduunu ve Ztul-imd (Direklikent) denildiini sylemilerdir. Bu
kent, cennetin zelliklerini duymu olan eddd b. d tarafndan cennete e, denk olmak
zere insna balanlm ve yeryznde hibir rnei olmayacak
muhteemlikte senelerce binlerce usta ve iinin almasyla yaptrlmt. Fakat
bu ehirde oturmak nasp olmadan, edddn kendisi de ilesi de helk
edilmi olduu anlatlm ve halklar arasnda da binlerce yl rem Cenneti, rem Ba
kavram sylenilmi durmutur. (Orta-Dou) Halklarn(n) bu olay anlatmalarnn ieriinde,
rem Cenneti, bu dnyada gereklemesi ihtimali olmayan hayl bir hedef olmak zere
zihinlerde resmedilmi ve gcn ve iddetin rnei olan eddd, byle bir hedef seerek,
senelerce bunu gerekletirmek iin alm olduu halde, iine girmeyi baaramadan helk
olup gitmi olduu anlatlm demek oluyordu. Hatta Mslmanlardan bir kii, (bulup) o
kente girecektir diye bir haber olduu ve eski slm kitaplarda Abdullah b. Kilbenin
devesini ararken o ehre girdiine dir bir rivyet nakledilirse de, bu rivyetin asl yoktur.
Hfz bn-i Hacer bu haberin uydurma olduunu sylemitir. edddn yapmak istedii
cennet ! olan rem Balar (remkent) nce hayl olunmu (projeleri plan izilmi) ve
sonra gerekletirilmek iin allm, fakat sonunda yine bir efsne haline gelmi ve sonraki
nesiller tarafndan hayl olarak anlatlm bir dnyada cennet oluturma giriimidir.
zetle bu nc gre gre, yette geen irame ztil-imd d toplumunun, byk
direkler, stvneler (stunlar) zerinde bin etmi olduklar ztul-imd ve irem
isimleriyle hatrlanan byk bir ehrin ismidir. Muhammed b. Kab, bunun skenderiye
olduunu sylemi, bn-i Mseyyeb ve Makbr ise am demilerdir. Fakat bu grler de
eletirilmitir. d toplumunun yerinin Ummandan itibaren Yemende Hadramta doru olan
Ahkf taraflar olduu sylenilmitir. Fakat d toplumu trihte iki defa byk devlet ve
medeniyet kurmutur ki, birisine d- l (birinci d), sonrakine de d- Uhr (dier d)
denilmitir. te bir vakitler skenderiye ve am taraflarn da istl etmi olan Amalika
toplumu ki Mide sresi 22. yette yle gemektedir: (sriloullar) u cevab verdiler: Y
Ms! Orada zorba bir toplum var.. yette bu Amalikallar hakknda cebbrn cebbarlar
(zorbalar) sfat gemektedir ki, bunlar da d toplumu gibi iri csseli bir toplum idi. remin
110
bir ehir ismi olduunu syleyenler de d- Uhry kasdetmilerdir. Nitekim Necm sresinde
Ve enneh ehleke denil-l Birinci d toplumunu O (Allah) helk etti (Necm suresi:
50. yet) yetindeki da Zemaher lk d olan, Hdun toplumudur. d- Uhr da
remdir. diye yazmtr. Birok bilgin de rem ehrinin Yemende olduunu sylemilerdir ki
bunun (barajn kmesi sonucu tahrip olan) Merib olmas da akla gelmektedir. edddn
Yemenin Aden ehri taraflarnda kkleri altn ve gmten, stunlar yakut ve
zeberced (zmrde benzer ta) olan, iinde akllar hayrete dren aalar
ve nehirler olan bu kenti yzlerce senede in ettirdii, tam iine girecei zaman,
kendisinin ve ona tb olanlarn ok yksek desibeldeki bir ses ile helk edildikleri rem
cenneti olay, lmeden dnyada iken cennete girmek isteyenlerin, (tamamen helk olup) btn
nimetlerden yoksun kalmalarn/ kalacaklarn anlatan bir tasvrdir.
BN YED YZ EHR. yle Direklikent ki, yle rem ki, kentler iinde onun
benzeri yaratlmamt. Ve Semd toplumuna Rabbin ne yapt? Onlar ki, cbus-sahra bilvdi vdde kayalar kesip biiyorlard. Bu ekilde kendilerine evler yapyorlard ki bu,
Allahn onlara vermi olduu bir kuvvet ve sanat idi. Cevb, bir eyi yaka bier gibi kesip
bimektir. Yolda mesfe almaya da cevb denilir. Nitekim, cibtul-bilde cevben denilir ki,
o memleketlerde gezdim, dolatm, hepsini batan baa dolatm demektir. bn-i Abbas
demitir ki: kentleri dolarlar ve tenhtne min-elcibli buyten dalardan evler
oyarsnz (uar sresi, yet: 149; rf sresi, yet: 74; Hcr sresi, yet: 82) buyrulduu
zere, dalardan, kayalardan yontma evler, havuzlar ve istedikleri gibi binlar yaparlard.
mam Muktil demitir ki: Bu vd, Vdil-Kurdr. Ve yine denilmitir ki, dalar, kayalar,
mermerleri ilk yontan Semd toplumu idi ki, bin yedi yz kadar kent yapmlard. Hepsi
tatand. Bir de denilmitir ki, vdlerini kesmiler (arzde toporafik deiiklikler yaparak)
suyu, yonttuklar bir kayann iine, depo gibi yaparak, getirmilerdi.
DNYAYA KAZIK KAKMAK, DALAR GB PRAMTLER. Ve firavne zilevtd O kazklarn sahibi, Firavuna (da Rabbin nasl yapt? Bilmez misin?) Ms ve
Firavun kssalar da eitli srelerde geti. yette geen evtd kelimesi veted kelimesinin
oulu olup kazklar demektir. Kurnda Vel-cible evtd dalar da birer kazk
yapmadk m? (Nebe sresi, yet: 7) buyrularak, dalara da evtd kazklar tabir
edilmitir. Kazk, kuvvet ve sebt aralarndan olduu iin, zl-evtd Kazklar shibi
demek de, kuvvet ve sebat/azim ifde eder. Bu tabir bizim dnyaya kazk kakmak istiyor
tabirimizin de kt yerdir. Mfessirler bu ifade hakknda da birka gr ortaya
koymulardr. Firavunun askerinin ve konakladklar yerlerde aktklar adr kazklarnn
okluu veya Firavun un ikencelerinin iddeti ya da irin f zlli mulkin rsihilevtdi dedii gibi, kuvvetli mlk ve adamlara sahip olmas mnlarndan kinye olduu
sylenilmitir. Katdenin Said b. Cbeyrden rivyetinde de o evtd (kazklar) bir oyun
yeri idi, onun altnda oynarlard denilmitir. Bununla beraber, bizim btn bu mnlardan en
ak olarak anlayabileceimiz mn, bu evtd Msrda bilinen da gibi piramitlere iaret
olmasdr. (yette) Eleyse l mulku Msra Msr mlk benim deil mi? diyen
Firavun(lar), bu piramitlere sahip olduunu da vurgulayarak ve bunlarla dnyaya kazk
kakmak istediklerini gsteren bir arzu ve kuvvet ortaya koyuyorlard. Piramitlerin hepsi ayn
Firavuna it olmasa da, her Firavun onlara sahip olduu gibi, Msnn Firavunu da btn
Firavunluun temsilcisi olduunu biliyordu ve bu dnceyle hareket ediyordu. Piramitlerin
111
ii (ve d) halka faydas olacak bir ey deildi. Firavunlarn zulmleri ile keyifleri iin
yaplm binlard. Ve demek ki bunlarn altnda (yannda) birok oyunlar oynanyordu.
Msrl eyh Abduh demitir ki: Msrllarn braktklar kalan binlardan evtd (kazklar)
tabir olunmas ne gzeldir. nk bunlar piramitlerdir ve uzaktan bakld zaman yere
aklm birer kazk manzaras gznzde canlanr. Hatta Msrllarn byk heykellerinin
ekli de ters kazk eklindedir. Her ksm enli olarak balar, ince bir ula son bulur. Firavunla
balantl bir kelime olarak kullanld zaman evtd (kazklar) o nedenle bunlardr ve
Kurnn ilk kendilerine indii sahblerin de, Orta-Dou halklarnn da ok iyi bildii
bidelerdir. te d toplumu o direkleri ile, Semd o kestikleri kayalar ile, Firavun da bu
kazklar ile, dnyaya kazk kakmak isteyen iddetli, kuvvetli, uzun emelli (btn arzular
hedefleri dnya olan) kimselerdi. Ellezne tagav fil-bild Onlar ki o
kentlerde/memleketlerde azgnlk etmilerdi (Fecr sresi, yet: 11)
LH CEZALAR
(DIVINE PUNISHMENTS). Her biri gleriyle gururlanarak,
arzlarnn peinden giderek, bulunduklar memleketlerde hak ve adlet snrn ap,
yaratlanlarn ve Yaratcnn haklarna saldrda ileri gitmilerdi. Fe-ekser f-hl-fesd
oralarda i ve d fesd oaltmlard. Zulm, israf, sefhetle ok fesat yapm, dzeni,
ahlk, dnceleri bozmulard. Fe-sabbe aleyhim Rabbuke sevta azb Rabbin de
zerlerine bir azap kams yadrd. Yani her birinin zerine azaptan bir kamy dker gibi,
yadrr gibi iddet ve sreklilikle indirip pepee darbelerle onlar arpverdi ki, ayrnts
baka srelerde de gemitir.(VIII/5806; Fecr sresi, 11-12-13. yetlerin tefsri)
EKONOMK KRZE MSLMANIN BAKI AISI (LOOKING OF MUSLIMS
TO ECONOMIC SLOWDOWN. HOW MUSLIMS MUST LOOK AT THE
ECONOMIC CRISIS AND RICHNESS ?.
Ve emm iz mebtelhu Rabbuh Ve
ama her ne zaman Rabbi onu imtihan eder, yani sabrna gre hirette mkft vermek iin
imtihan eder, fe-kadera aleyhi rizkah o sebeple rzkn daraltrsa yani bu rzk
azalmasnn/darlnn yarn hesap gnnde hafiflie sebep olacan dnmez de ve bu
rzkndaki azalmann yarn hirette sevbnn bykln salayacan dnmez de feyeklu Rabb ehnen Rabbim bana ihnet etti der. Rabbim bana hor bakt, Rabbim beni
kk drd der. Rzk az da olsa yine kretmek lazm geldiini ve azn kadrini
bilmeyenin ounkini de bilmeyeceini fark etmeyerek, rzk darln srf kendisine bir
horluk ve hakaret olarak dnr de, kendisine Rabbinin verdii dier nimetleri dnmez.
nk bak erdeme deil, dnya zevkinedir. Kell Hayr Hayr. Yani imtihan iin olan
rzk geniliini ve dnyann refah ve nimetini kesin kendisine bir ikram saymak da doru
deil, rzk darln da kesin kendisine bir hakaret saymak da doru deil. kisi de birer
imtihandr. Hkm, imtihandaki baarya gre, (dnya hayatnn) sonunda belli olacaktr.
Belki u anda ikram olarak grlen bir nimet sonuta de ve o kiinin dnyada ve hirette
zararna dnecek, u anda yoksulluk sanlarak nefret edilen durum da ileride ona bir ikrama
sebep olacaktr. El-mlu vel-benne znetul-haytid-duny vel-bkytus-slihtu hayrun
inde Rabbike sevben ve hayrun emelen Servet ve ocuklar dnya hayatnn znetleridir
(ssdr). (Bu dnya nimetleri yok olur ama) lmsz olan iyi iler ise, Rabbinin katnda
hem sevapa daha hayrl, hem de mit etmeye (elde edilecek hedef olarak kabul edilmeye)
daha layktr.(Kehf sresi, yet: 46) Allah Tel insana yaraann dnyann geici
znetlerine aldanmak yerine, ksa sren dnya hayatnda yapaca iyi ilerle ebed mutlulua
112
erimek olduuna iret etmektedir.(zek ve di., 298) Bel Aksine, tam tersine Yani Ey
Rabbinden hep ikram bekleyen ve rzknn daralvermesini kendisine kar bir horluk ve
hakaret olarak dnen insanlar! Dorusu siz vazifelerinizi yapmazken, Rabbinizden ne yzle
ikram beklersiniz ki? L tukrimnel-yetm Yetme ikram etmiyorsunuz Rabbinizin size
imtihan iin ikram etmi olduu nimetlerden zerinize den vazifeyi yapmyor, yetme ikram
etmeniz lazm gelirken yapmyorsunuz. Nasl olur da siz Rabbinizin katnda ikrama layk
olursunuz? Ve l tehddne al tamil-miskn Ve miskini doyurmaya yani yoksul
fukarann karnn doyurmaya, bunlarn bakmlar iin biri birinizi tevik etmiyorsunuz. Bu
konuda biri birinizle yarmanz lazm gelirken, siz aksine bundan kanyorsunuz. Hatta bu
yetmler zerinden (onlarn paralaryla) geinmek isteyip, azyorsunuz. (VIII/5808-5809;
Fecr sresi, 16-17-18. yetler)
MRASYEDNN ELNE GENCE MAL, ONU BIRAKANIN VEBL
(MISTAKE BEHAVIOURS) Ve tekulnet-turse mrs yiyiyorsunuz Yani ne yetme
ikrmdan, ne de fakre yedirmekten holanmadnz halde, bakasndan size mrs kalan mal
yiyiyorsunuz eklen (hem de yle bir) yiyile yiyiyorsunuz ki lemmen lem eklinde
yani iyisine ktsne bakmayp bakmayp toplayarak. Burada yemenin sfat olarak,
haramna helline bakmayp yiyite toplamak, toptan yemek, yahut hazra konarak nereden
geldiini dnmeksizin acmadan yemek mnlarn ifde eder ki, ikisi de hak ve hukku
gzetmeyerek, iddetli hrs ile mrsn hepsine konmak istemek, yahut aln terlemeden eline
geen mrs hayra harcamayp, pek ok mrsyedilerin yapt gibi israf ve sefhetle
zevku saf yolunda yiyip bitirmek huylarnn ktlenmesidir. Hem mrs yle bir
yiyile yiyiyorsunuz ve tuhibbnel-mle ve hem mal seviyorsunuz. Hubben yle bir
sevi ki cemmen ok (ve) ymacasna. Btn hrs ile. Dnmyorsunuz ki, shibinin
elinde hayr iin sarf edilmeyip ylan mal, (bir sonraki nesilde) mrsyedilerin ellerinde
elence ve isrf yollarnda yenilip bitip gidiyor. Kazanp yana da (sonra da byle
mrsyedilere brakanlara da) gnah ve veblden baka bir ey kalmyor. te btn bunlar
hireti dnmemekten, Hak Telnn srekli kendisini gzetlemekte olduunu hesba
katmamaktan douyor. Kell Hayr, hayr yle yapmayn. Mrsa mala yle hrs ile
sarlmayn da, hayatta frsat elinize gemi iken, Allah iin gzel ameller (davranlar,
ibdetler) yapmaya aln, hayrlar yapn, yetme ikrm ve fukarya yemek
yedirmek iin biri birinizi tevik ederek, hayr yapmakta yarn. hireti gzetin.
nk: Hayr ! (Bu yaptklarnz doru deil.) Dnya tmyle sallanp para para
dkld, melekler saf saf dizilmi beklerken Rabbin(in emri) geldii vakit (her ey ortaya
kacak). O gn cehennem getirilir. nsan yaptklarnn birer birer hatrlar. Fakat bu
hatrlamann ne faydas var ! (te o zaman insan) Keke hayatm iin bir eyler yapp
gnderseydim! der. (Fecr sresi, 21-22-23-24. yetler) (VIII/5809-5810)
GSTERTEN HOLANIR, BEYNSZ TAKIMI. Mekke dneminde inen Beled
sresi, insann refah veya darlkla imtihann, mal hrs, mrs yiyicilii, yetme fukarya
bakmamak gibi kt huylaryla sonunun ac olacan hatrlatr.(VIII/5822) O insan acaba
hi kimsenin kendisine g yetiremeyeceini mi sanyor? (Bir de sklmadan) Ben pek ok
mal tketmiimdir diyor. Kimse kendisini grmedi mi zannediyor? (Beled sresi, 5-6-7.
yetler) Baz kimseler, kazanp elde ettii servetin gerekten kendisinin olduunu zanneder.
Oysaki onu kendisine veren Allahtr. sterse bir anda geri alr. nsan daima iinde bulunduu
113
114
115
genellikle kaplp aldand bir gurur halidir. Mekke mrikleri bu ii abart noktasna
vardrrlar, karlkl vnme yar yaparken, mezarla giderler ve oradaki llerinden
bahsederek ite urada yatan amcam/daym..yle idi diyerek, vnmeyi
srdrrlerdi..Teksr yani dnya hrs, mal ve evlt ve say okluuyla vnme
sevdas, sizleri yle kandrd ki, yle eledi, yle oyalad ki sonunda kabirlere gittiniz. lm
nna kadar, yani canlarnz kncaya kadar mrlerinizi yle dnya iin harcadnz, bouna
elence ile geirdiniz. Sonunuz, kbetiniz, hiretiniz iin almadnz. Sadece mal ve evlt
oaltmay dndnz. Taber ve ls naklederler ki, Buhrde geen hadste Hz.
Peygamber buyurmulardr ki: demolunun iki vd dolusu mal olsa, nc bir vd daha
olmasn temenn ederdi. (Ama) demolunun karnn (sonunda) ancak toprak doldurur.
(Ama yanllar yaptktan sonra) Tevbe ederse, Allah kulunun tevbesini kabul eder. Yine
Tirmiz ve Taberde geen bir hadse gre, Abdullah b. ihhr, bir gn Hz. Peygamberin
yanna gitmi. Hz. Peygamber Teksr sresini okuyormu. Okuduktan sonra da dem olu
malm malm der, halbuki malndan sana ancak sadaka olarak verdiin, yahut yiyip tkettiin,
yahut giyip rttnden baka ne var? Tirmiz bu hads hasendir, sahhdir der. Taber de
der ki: Hz. Peygamberin Teksr sresini okuyup da, arkasndan yle buyurmas, yetteki
(knanan) teksrn (okluun), mal okluu olduuna iret eder.(IX/6040-6045)
Medne dneminde, bir gece de a olan Hz Peygamber, Hz. Ebbekir ve Hz. mer,
Ensrdan bir Mslmann evine daveti zerine onun evine girmiler, Ensrdan olan o zt,
onlarn karnn doyurduktan sonra Hz. Peygamber, Ebbekir ile mere: Allaha yemn
ederim ki, kyamet gn bu nimetlerden sorulacaksnz. buyurmutur. Fahreddn Rz de, bu
srenin tefsrinde u hadsi nakleder: kyamet gn, drt eyden sorulmadka, kul bir yere
kprdayamaz: mrnden: nerede tketti? genliinden: onu nerede rtt? malndan: onu
nereden kazand ve neye sarfetti? bilgisinden: onunla ne yapt?..phe yok ki, nimet ne kadar
ok olursa, grev de o oranda ok ve zor, sorumluluu da o oranda byk ve ar olur. O
nedenle Hz. Peygamber ve sahbleri sahip olduklar mal varlklarn mmetin en fakirleriyle
paylaarak, onlarla bir arada yaayarak, teksrn kapsamna girmekten kanmlardr. sr
sresindeki ve-l-tecal yedeke malleten il unukke ve-l-tebsuth kullel-best fetekude
melmen mahsran Eli sk olma. Bsbtn ali ak da olma. Sonra knanr,
(kaybettiklerinin) hasretini eker kalrsn (sr, 29) yeti de bu gibi sebeplerle iktisd
(orta yolu), tavsiye ediyordu. (IX(6062-6065)
Asr sresindeki asr kelimesi, baz bilginlerce ikindi namaz olarak tefsr
edilmitir..nk bir hadste ikindi namazn karan sanki btn ilesini ve btn servetini
kaybetmi kimse gibidir (kayb bu kadar byktr) buyrulmutur. kindi vakti gndzn
sonuna doru, insanlarn en ok kazan ve ticret iin dnya iine daldklar megale zaman
olduundan, ikindi namazn o srada bu megaleye ramen klmak byk erdemdir.
(IX/6068)
SERMAYES, MRDR NSANIN (THE CAPITAL OF THE MAN IS HIS
LIFE, AS A LOAN..PROFIT AND GAP). ..nk insann sermayesi mrdr. mr
ise, her nefes alp verdike ve her an harcanp tkenmekte ve her nefes getike, dnyadaki
nimetlerin sorgu ve hesab yaklamaktadr. Sonra bu nefesler, insann kendi mal deil,
Yaratann ona verilmi mal olup, bu mal gzelce ileyerek, krndan istifde etmesi
116
iin insana snrl ve sayl olarak verilmi emnet bir sermye gibidir. nsan hirette o
sermayeyi kendisine verene dedikten sonra, hesap gn kendisine kalacak kra gre,
kendisini kurtaracak ve o oranda nimetlenecek veya a karsa sorumlu ve ifls hlinde
olarak, rezl olup, azba girecektir.(IX/6077; Asr sresi, 2. yetin tefsri)
YAZIKLAR OLSUN, SERVETYLE VNENE. Servet biriktirmi ve onlar sayp
durmakta (olanlara yazklar olsun).(Hmeze sresi, yet:2) Yani o maln haklarn: nereden
gelip nereye gitmesi lazm geleceini, onunla ne gibi hayrlar yapabileceini dnmeyerek,
ii gc sadece maln saysn tesbit edip oaltmak ve mala gvenmektir. Yahut
etrafndakilere mal saydrp, malla vnmek, bu ekilde gzleri servette olan ve insanlarla
dalga geiren onlar kk grenleri etrafna toplayarak, kendini onlara tantmak, onlarn ba
olmaktr.(IX/6091)
SRAF DEVLET VE KN SEBEB OLARAK DN BNALARDAK
SRAF/LKS
(LUXURY STATE AND RELIGIOUS BUILDINGS ARE THE
REASONS OF COLLAPSE). Kulleys, bizim kubbeli veya kuleli dediimiz gibi klhl
ve yksek demek oluyor. Siyer-i bn-i Himn erhi Ravz-ul-Unufda Suheyl bunu yle
anlatmtr: Ebrehe bu kilisenin binasn yaptrmak iin, Yemen halkn peran etmiti. Onlar
trl trl angaryalara komutu. Bu kiliseye boncuklu mermerler ve altn nakl talar
iletiyordu ve bunlar Sleyman aleyhisselm zamanndaki kralie Belksn harap sarayndan
getirtiyordu ki o saray bu kiliseden hayli uzak bir yerde idi. Bu sslemelerin dnda bu
kilisenin iine altndan ve gmten halar, Hindistandan getirilen ok uzun mrl salam
aalardan eitli krsler koydurmutu. Hatta bu binann yksekliini daha da ykseltmek ve
binann en st katna kp oradan Aden tarafn seyretmek istiyordu. Bu ok yksek binann
yapmnda alan iiler, gne domadan evvel ie balamak zorunda idiler. Ge kalanlarn
derhal elini kestiriyordu. Kendisi ve ordusu Kbeyi ykmaya gelip da helk olunca, zamanla
bu kilise ve etraf bir harabelik haline geldi. Etrafnda ylanlar ve yrtc hayvanlar oald.
Abbs hkmdar Ebul-Abbas zamanna kadar bu byle devam etti. Ebul-Abbasa bu
durum haber verilince, Yemen vlsi bn-i Rabye haber gnderip, bu binay tamamen yktrd
ve satlmas mmkn olan mermerleri ve dier her eyi sattrarak, hazneye gelir
kaydettirdi.(IX/6102; Fl sresi, 2. yetin tefsri)
Abbasdan rivyet edildii gibi, Kurey ticret iin kn Yemene, yazn da am tarafna
Busrya sefer ederlerdi. Yine gerek ticret ve gerek dier maksatlarla yazn Tife gerler,
kn da Mekkeye dnerlerdi. Abd-i Menfn drt olu drt byk devletle lf yapmt. lf
anlamak, andlamak, muhede (antant) yapmak mnsna gelir. Abd-i Menfn oullarndan
Him, am hkmdr ile anlama yapmt. Ondan atlar almt ve onunla aras iyi
olduundan Mekkenin btn tccarlar Suriye blgesinde gvenlik iinde ticret
yapyorlard. Ayn ekilde Himin kardei Abd-i ems Habeistanla, Muttalib Yemenle,
Nevfel de ranla antlamalar yapmlard. Bu drt kardee mttecirn denilirdi. Dier Kurey
tccarlar da bu drt kardein atlaryla bu blgelere giderlerdi ve kendilerine kimse
dokunmazd. ir bundan tr bu drt kardei yle vyordu:
Y eyyuher-raculul-muhavvilu rihleh
Ve-r-rhilne li-rihletil-iylfi..
Ey ykn seferlerini deitiren adam! Abd-i Menf ilesine konaklasaydn ya! Onlar
ufuklardan ahit almlardr. Ve lf seferi (gvenilir yolculuk) iin yola kanlardr. Bir bahi
veren bulunmazken, onlar bahi verirler. Ve misafirlere buyurun derler. Ve zenginlerin
arasna kartrrlar fakirleri de. O kadar ki fakirler de, kendilerine yeterli hale gelirler.
AN ARID LAND BUT...Kmsta da u bilgi vardr: Kurey, Harem-i erfin skinleri
idiler. evrelerindeki kableler (hrsz ve soyguncular tarafndan) vurulup arplrken, onlar
rzklarn elde etmek iin yazn olsun kn olsun emniyet iinde sefere gidip gelirlerdi.
Birileri kendilerine saldracak olursa biz Allahn beytinin haremiyiz deyince, kimseler
onlara dokunmazd. Bu drt karde, kendi sefer blgelerinin hkmdarlarndan birer ahd-
emn veskas (dokunulmazlk ferman) almlard. Kms tercmesi Okyanusta da yle
denilmitir: Kurey halk daha ncesinden de ticretle megul ise de, ticretleri hemen hemen
sadece Mekke ve evresiyle snrlyd. lk nce Him, am hkmdarndan ahd- emn
almt. Bir defasnda ama giden Himin eref ve n, o srada amda bulunan Bizans
hkmdar tarafndan duyulduundan, Bizans hkmdar Himi huzuruna davet etmiti.
Konuma srasnda Him, Kurey tccarlarnn Yemen ve Hicaz mallaryla Suriyeye rahata
ve gvenlikle gidip gelmeleri iin bir belgeyi ieren bir (ferman) ruhsatnme istemi,
hkmdar da kendisine byle bir resm veska vermiti. te bundan sonra Kurey tccarlar
Suriye tarafnda rahata ticaret yapabilir olmulard. Bunu gren Himin kardeleri de
Habeistandan, Yemenden ve randan byle birer resmi belge almlard ki, bunlara birer
kapitlasyan demek daha uygun olur. (IX/6149-6157; Kurey sresi tefsri)
ZAKAT IS THE DEBT OF THE RICH. Mekkede zekt ayrntl olarak farz
klnmam ise de, genel olarak Mslmanlarn zekt vermee tevik edildii inkr olunamaz.
Mn sresinde geen mn kelimesi: zekt mnsna geldii gibi, hediye, iyilik, az-ok
yarar bulunan her hangi bir ey, konu-komu arasnda emnet olarak verilip alnan anakmlek, kap-kacak, sofra, balta, krek ve buna benzer ev letleri ve eyasdr ki kimseden
kskanlamayacak pek de deeri olmayan eylerdir. Ve-l yehuddu al tamil-miskn
Yoksulu doyurmaya tevik etmez (Mn sresi, yet: 3) Burada tamdan kast doyurma
olduu iin, ..al itmil-miskn.. denilmesi daha uygun iken, ..al tamil-miskn..
denilmesinde bir incelik vardr. Bunda a olan bir yoksulun, gc olanlar tarafndan verilecek
118
yemeye hakk varm gibi diyneten bir hakk olduuna iret vardr. Zaten va f-emvlihim
hakkun lis-sili va-l mahrm Onlarn mallarnda isteyen fakirin de, (utancndan dolay)
isteyemeyen yoksulun da hakk vardr yeti ite bu haktan bahsetmektedir. Bu ekilde
yoksulun istihkkna (hak edi/hak hazandna) uyar ve (zenginin) baa kakmasnn
yasaklanmas hedeflenmitir. Yani yle bir breyi doyuran kimse, o yoksula zaten hakk
olan bir yemeyi vermi, borcunu demi olur. (IX/6162-6167)
POPULATION POLICY OF ISLAM. Hz. Peygamberin: Evleniniz, oalnz. Ben
kyamet gnnde sizinle dier mmetlere vneceim demesinden, Hz. Peygamberin
mmetinin okluuyla ne kadar memnn olacan dnmelidir.(IX/6185; Kevser sresi
tefsri)
DO NOT FOLLOW EGOS DESIRES. Seni u duyularla cil ehvetlere davet eden
nefis yok mu, o yok olucudur. Bkyt- sliht (yok olmayan iyi davranlar/ hareketler/
ameller) ise Rabbinin katnda daha hayrldr. O ise, ebediyen bk olan rhn mutluluklar,
Rabbn marifetlerdir.(IX/6214; Kevser sresi son yetin tefsri)
Ahmet Cevdet Paa. Kss- Enbiy ve Tevrh-i Hulef. Bedir Yaynevi. stanbul: 1966.
Ahter, Mustafa emseddn Karahisr. Ahter Kebr. Drut-Tbatil-mire. stanbul: 1311.
Ana Britannica. Ana Yaynclk. stanbul: 1987
antay Hasan Basri. Kurn- Hakm ve Mel-i Kerm. stanbul: 1953
Doan D. Mehmet. Byk Trke Szlk. z Yaynclk. stanbul: 1996.
Elmall Muhammed Hamdi Yazr. Hak Dni Kurn Dili. I-IX. Eser Neriyat. stanbul: 1979
Ertan Veli, Kk Hasan. Cumhuriyet Devrinde Din Eitimi, Din Messeseleri ve Din
Alimleri. Trdav Basm Yaym. stanbul: 1976.
Mokyr Joel. The Institutional Origins of the Industrial Revolution (in The Enlightened
Economy: An Economic History of Britain 1700-1850) Yale University Press: 2012
Mokyr Joel (2013): Cultural entrepreneurs and the origins of modern economic growth,
Scandinavian Economic History Review, 61:1, 1-33
zek Ali (ve dierleri: Karaman Hayreddin, Turgut Ali, arc Mustafa, Dnmez brahim
Kfi, Gm Sadreddin) Kurn- Kerm ve Aklamal Meli. Medne: 1987
Trkel Fikri. http://yenisafak.com.tr/yazarlar/Fikri_Turkel/ihracat-daha-stratejik-halegeliyor/50146
119
Yavuz Ali Fikri. Kurn- Kerm ve zahl Meli lisi. Snmez Neriyat. stanbul: 1979
Zuhayl Vehbe. slm Fkh Ansiklopedisi I-X. Risle Basn Yayn. Ankara: 1990
120