Professional Documents
Culture Documents
Umut Devrimi
Umut Devrimi
UMUT DEVRM
NDEKLER
NSZ......................................................................................... 9
I YOLAYRIMI............................................................................. 15
II UMUT.............................................................'............................. 20
1. Umut Ne Deildir?....................................................... 20
2. Umudun Paradoksu ve Doas................................... 23
3. nan ............................................................................... 27
4. Direnme Gc............................................................... 29
5. Dirili .............................................................................. 31
6. Kendilerini Kurtarc Sayanlarn Umudu .................. 32
7. Umudun Krlmas........................................................ 34
in U ANDA NEREDEYZ
VE YOLUMUZ NEREYE VARACAK? ............................. 39
1. u Anda Neredeyiz? ..................................................... 39
2. .S. 2000 Ylnn nsanlktan km
Toolumunun Grn................_.............................. 41
3. imdiki Teknoloji Toplumu........................................ 45
IV NSAN OLMAK NE DEMEKTR?...................................... 65
1. nsan Doas ve Deiik Davurumlar.................... 69
2. nsan Varoluunun Koullan ....................................... 73
3. Ynselim ve Ballk Kalplan
Gereksinmesi ................................................................. 76
4. Yaayabilme ve Daha yi Yaayabilme Gereksinmeleri ..............................................................
81
5. nsansal Deneyimler.................................................. 88
6. Deerler ve ltler..................................................... 100
V TEKNOLOJ TOPLUMUNUN NSANLAMASI N
ATILACAK ADIMLAR........................................................... 106
1. Genel ncller.............................................................. 106
VI
2. nsana Planlama ........................................................... 108
3. Enerjilerin Harekete Geirilmesi ve
Serbest Braklmas....................................................... 112
4. nsancl Tketim ............................,.............................. 129
5. Ruhsal-Tinsel Yenilenme ............................................ 145
YAPABLR MYZ?............................................................... 152
1. Baz Koullar................................................................. 152
2. Bir Hareket.................................................................... 161ONSOZ
Bu kitap, yazarn, Amerika'nn 1968 ylnda iinde bulunduu duruma tepkisini dile
getirmektedir. Kitaptaki grler, bir yol ayrmnda bulunduumuz kansndan domutur:
Yollardan biri termonkleer savala yok edilmemisek eer insan, aresiz bir dilisi
haline getiren tmyle makinelemi bir topluma ulamakta, di-eriyse, insanln ve
umudun yeniden domasna teknii insann hizmetine sokan bir topluma almaktadr.
Kitap, iinde bulunduumuz ikilemi iyice grmemi olanlara baz sorunlar aklamak ve
insanlar harekete gemeye armak amac gtmektedir. Gerekli yeni zmleri,
mantkszlk, usdhk ve kin duygularyla deil, mantn ve tutkulu bir yaam sevgisinin
yardmyla bulabileceimiz inancm dile getirmektedir. Deiik siyasal ve dinsel grlere
sahip olmakla birlikte, yaama kar, szn ettiimiz bu kaygy duyan, manta ve
gereklie saygs olan geni bir okur kesimine seslenmektedir.
Daha nceki incelemelerimde olduu gibi bu kitapta da, bireysel ve toplumsal gereklikle,
statkoyu, ya da varolan koullan korumak ve desteklemek uruna deerli fikirleri yanl
kullanan ve kendilerine maleden ideolojiler birbirinden ayr tutulmutur. Gen kuan,
geleneksel dncenin deerini kmseyen pek ok yesine unu sylemek isterim ki, en
kktenci gelime bile, gemite ulalan gelimelerin devam olmaldr; insan aklnn en iyi
baarlarn bir kenara atmakla geliemeyiz; ayrca, gen olmak, her ey demek deildir!
Bu kitap, gemi krk yl iinde gereklemi eitli almalar10
NSZ
da ele aldm konulara da deindiinden, zaman zaman ayn fikirleri tekrar dile getirmek
kanlmaz oldu. Bu fikirler, kitabn asl konusunu oluturan insanlktan kmaya ya da
makinalamaya kar seenekler erevesinde yeniden dzenlendi. Ama bu kitap, daha
nceki dncelerimi aan pek ok yeni fikri de iermektedir.
Byk bir okur kitlesi iin yazdmdan, alntlar enaza indirgedim; bununla birlikte, kitab
yazarken dncelerimi etkileyen btn yazarlar andm. Burada ele aldm konularla
dorudan ilgili olan kitaplarma gnderme yapmadm. Bunlar zellikle u balklar tayan
incelemelerimdir: zgrlkten Ka, Kendini Yaratan nsan, Salkl Toplum, Sevginin ve
iddetin Kayna.
Bu kitaptaki genel yaklam, ele alman ana sorunun zelliklerini yanstmaktadr. Byle
olmakla birlikte, okur, zaman zaman az da olsa glklerle karlaabilir. nceleme, ou
kez ayr ayr ele alman iki sorunu insann kiilik yaps, nitelikleri ve gizilgleri konusu
ile, amzn toplumsal, siyasal ve ekonomik sorunlarm bir araya getirmeye almaktadr.
Bu konularn her biri, deiik blklerde deiik llerde vurgulanmtr; bununla birlikte,
kitap balamnda bu tartmalar bir btn haline getirmek ve tek bir doku oluturmak
amac gdlmtr. nk, ada Amerikan toplumunun sorunlarnn gereki ve baarl
bir yaklamla ele alnmas iin, toplumsal dizgemizin btnyle zmlenmesi ve bu
zmlemenin bu kitapta sistem adam ya da dzen insan diye andmz oluumu
iermesi arttr. Umarm okur, paralara ayrarak dnme alkanlm yenerek bu kitab
kavrayacak ve ruhbilimden toplumbilime oradan da politikaya, sonra gene birincisine
atlaylarda bana elik etmeyi, bir engel oluturacak denli g bulmayacaktr.
Geriye, el yazmasn tekrar tekrar okuyarak, pek ok anlatm-sal neride bulunan kiilere,
Ruth Nanda Anshen'e, eime ve ayrca ekonomi dalndaki deerli nerileriyle de bana
yardmc olan Raymond G. Brown'a teekkrlerimi sunmak kalyor. El yazmasnn
tesliminden on hafta sonra kitabn yaymlanmasn olanakl klan yaynclara da
gsterdikleri abadan dolay teekkr etmek isterim.
UMUT DEVRM nsancllam Bir Teknolojiye Doru
Yaayan her eye katlan kii iin vardr umut.
Eski Ahit 9:4
YOLAYRIMI
Yalnzca birka kiinin aka grd bir hayalet dolayor aramzda. u bildiimiz
komnizm ya da faizm hayaleti deil bu. Yepyeni bir tehlike... Tek amac maddi retimi ve
maddi tketimi en st dzeyde gerekletirmek olan, bilgisayarlar tarafndan
ynlendirilen, tmyle makinalam bir toplum eklinde kendini gsteren korkun hayalet.
Bu toplumsal sre iinde, insanolu, toplum ma-kinasnn karn tok, gz pek, ancak etkin
olmayan, canl olmayan ve duygudan hemen hemen yoksun bir paras haline getiriliyor. Bu
yeni toplumun utkuya ulamasyla bireycilik ve zel yaam yok olacak; bakalarna kar
beslenebilecek duygular, ruhbilimsel koullandrmalarla ve baka aralarla, ya da yeni bir
igzlemsel deneyim olarak deerlendirilen uyuturucularla dzenlenecek. Zbigniev
Brzezinski'nin szleriyle: Teknoloji toplumunda yle bir eilim gze arpyor:
Birbirinden farkl dzeylerde bulunan milyonlarca yurtta duygular saptrmada ve
mant denetlemede en gelimi iletiim tekniklerini baaryla smren ekici kiileri
destekleyecek konuma getirmek.1 Bu yeni toplum biiminin doaca, roman trnde
Orwell'in 1984 ve Aldous Huxley'nin Brave New World (Yrekli Yeni Dnya) adl
daha nce andmz yazarlar gibi hayaletin varln honutlukla ya da dehetle kabul
edenlerin tersine, aydn olsun sradan yurtta olsun, korkun hayaleti fark etmeyen byk
bir ounluk var. Bunlar, on dokuzuncu yzyln modas gemi inancn tayor, makinann,
insanolunun yknn hafiflemesine katkda bulunacan, insann baarya ulamas iin
her zaman gerekli olacan sanyorlar; teknolojinin kendi mantna uygun akn
srdrmesine dur denmemesi halinde, bireysel ve toplumsal yaamn kurulmu dizgesini
tehlikeye sokacak kanser gibi bir ur haline geleceini grmyorlar. Bu kitapta4 izlenen
2 Franszca basm, 1954; Amerika basm, 1964, Alfred Knopf ve Vintage Books birinci
basm 1967, s. xxx.
3 Lewis Mumford, The Myth of The Machine (New York: Harcourt, Brace and World,
1966).
4 zgrlkten Ka'ta ve Salkl Toplm'da olduu gibi.
F.:2
18
UMUT DEVRM
yaklam, Mumford ve Ellul'un grleriyle akmaktadr. Yalnz, insann toplumsal dizge
zerindeki denetimini yeniden salayabilmesi olaslnn byk olduuna inanmam
bakmndan onlardan ayrlabilirim belki. Bu konudaki umutlarm u etmenlerden
kaynaklanmaktadr:
1. Dzen nsan, sistemin bir uzants olarak ele alnrsa, u andaki toplumsal dizgemiz
ok daha iyi anlalr. nsan doas, bir soyutlama olmad gibi, sonsuz sayda kalba
girebilen, istenilen yne ekilebilen, dolaysyla dinamii yokumsanacak bir sistem deildir.
Kendine zg nitelikleri, yasalar ve seenekleri vardr. Sistem Adam'mn incelenmesi,
sosyoekonomik dzendeki belirli etmenlerin insana neler getirdiini, Dzen nam' ndaki
rahatszlklarn nasl btn bir toplumsal dizgede dengesizlikler oluturduunu grmemizi
salar. Sistemin zmlenmesinde insan faktrn dikkate almakla, onun ilemeyiinin
nedenlerini daha iyi anlar, toplumsal dizgenin ekonomik ileyiinin salkl oluuyla onun
paralar olan insanlarn mutlu ve salkl olmas arasndaki ilikiyi oluturan ltleri
saptayabiliriz. Elbet btn bunlar, yalnz ve yalnz, insan doasnn kendi yapsnn snrlar
iinde maksimal lde gelimesinin, yani insann esenliinin her eyden nemli olduuna
herkesin inanmas halinde geerlidir.
2. Umutlarm bir de srdrmekte olduumuz yaam biimine, bunun gizlilikten ve
kiisellikten yoksun oluuna, edilginliine ve suskun skclna duyulan honutsuzluktan;
insanolunun bilgisayardan olduu gibi hayvandan da ayran bir varolu biimine, tarihin
son birka bin yl iinde gelitirdii o zgl gereksinmelerine yant veren sevin dolu,
anlaml bir varolua duyulan zlemden kaynaklanmaktadr. Nfusun byk bir ounluunun
eksiksiz maddi doyumun tadn tatm bulunmas, ancak tketici cennetinin, vaat ettii
mutluluu salamadn anlamas, bu honutsuzluk ve zlemi glendirmitir. (Elbet
yoksullar, bir insann isteyebilecei her eye sahip olanlar daki sevinten yoksunluu,
neesizlii grerek renmek dnda bu konuda bilgilenme frsat bulamadlar henz.)
deolojiler ve kavramlar, ekiciliklerini byk lde yitirdiler; sa, sol gibi,
komnizm, kapitalizm gibi geleneksel kalplar
YOLAYRIMI
19
anlamlarn yitirdiler. nsanlar kendilerine yeni bir yn, yeni bir felsefe fiziksel ve
tinsel adan lmn nemini deil de yaamn nemini konu alan yeni bir felsefe aray
iindeler.
Birleik Devletler'de ve btn dnyada, giderek byyen bir kutuplama olay grlmekte:
Bir yanda zor kullanmay, yasa ve dzeni, brokratik yntemleri ve giderek yaamszl
ekici bulan, bunlara doru ekilenler, dier yandaysa yaama bir kalptan km
taslaklardan ve bir dierinin tekrar olan kopyalardan ok, yeni yaklamlara zlem duyan
insanlar var. Bu yeni cephe, ekonomik ve toplumsal yaantmzla, yaama olan ruhsal ve
tinsel yaklammzda kkl deiiklikler yapmak istiyor. ok genel izgilerle bu hareketin
amac, bireyi etkin hale getirmek, insann toplumsal dzen zerindeki denetimini yeniden
salamak ve korumak, ve teknolojiyi insancllatrmaktr. Bu, yaam adna domu bir
harekettir; gnmzde yaama kar boygsteren tehlike, tek bir snfa, tek bir ulusa
kar deil, herkese ynelik bir tehlike olduundan, bu hareket ok geni bir ortak tabana
sahiptir.
Bundan sonraki blmlerde burada zetlenen sorunlardan bazlarn, zellikle de insan
doasyla sosyoekonomik dzen arasndaki ilikiyi ayrntlaryla tartacaz.
Ancak her eyden nce akla kavuturulmas gereken bir nokta var: Bugn, tutmu
olduumuz yolu deitirebileceimiz konusunda yaygn bir umutsuzluk vardr. Bu, genellikle
bilinsiz bir umutsuzluktur; aslnda insanlar bilinli olarak iyimser dir ve daha ileri bir
gelimeyi umut etmektedirler. inde bulunduumuz durumu ve ondaki umut yeertme
yetisini tartmaya balamadan nce, umut grngsn ele almamz gerekir.
II UMUT
1. Umut Ne Deildir?
Umut, daha byk bir canllk, daha byk bir duyarllk ve aklclk salamak ynnde
gerekletirilmek istenen her toplumsal deiimin, belirleyici esidir. Ne var ki, umudun
doas ou kez yanl anlalm ve umutla hibir ilikisi olmayan, hatta umudun tam
kart olan yaklamlarla kartrlmtr.
Umut etmek nedir?
ou kiinin sand gibi, dileklere ve isteklere sahip olmak mdr? Byle olsayd, daha ok
ve daha iyi otomobil isteyen, daha iyi ev, daha ok ara-gere isteyenler, umutlu insanlar
olacaklard. Ama deiller; bunlar umutlu insanlar deil, daha ok tketimde bulunmaya
dkn kiilerdir.
Umudun nesnesi bir ey deil de, daha dolu bir yaam srmek, daha byk bir canllk
iinde bulunmak, o sonsuz skknlktan kurtulmak olduunda, ya da dinbilimsel adan
bakarsak gnahlardan arnma, ya da siyasal adan devrime kavumak olduunda m gerek
anlamda umut etmi oluyoruz? Evet, aslnda bu trden beklentiler, umut etmek anlamn
tayabilir, ama beklentilerde edil-ginlik varsa ve umut, el-etek ekmenin, teslimiyetiliin
bir bahanesi oluyor, yalnzca bir ideoloji haline gelinceye dek beklemek eklinde kendini
gsteriyorsa, umut etmekten sz edilemez.
Kafka, Dava adl romannda, bu trden teslimiyeti ve edilgin umudu ok gzel
betimlemitir. Bir adam cennete (Yasaya) alan
UMUT
21
kapnn nne gelir, ve kapcdan ieri girme izni ister. Kapc, u an iin izin
veremeyeceini syler. Yasa'ya giden yola alan kap, aslnda ardna dek aktr, ama
adam, giri izni alncaya dek beklemenin daha iyi olacana karar verir. Ve oturur,
beklemeye balar; gnlerce ve yllarca bekler. Tekrar tekrar ieri girme izni ister, ama
her seferinde kendisine henz izin verilemeyecei sylenir. Adam, btn bu uzun yllar
boyunca durup dinlenmeksizin kapcy inceler; krk yakasndaki bitleri bile yakndan
tanyacak hale gelir. Giderek yalanr; lmek zeredir. lk kez u soruyu sorar: Nasl
oluyor da btn bu yllar boyunca benden baka hi kimse girmek istemedi bu kapdan?
Kapc, Senden baka hi kimse giremezdi ki bu kapdan, diye yantlar onu. nk kap
yalnz ve yalnz senin iindi. imdi artk kapayacam.
Adam artk anlamayacak kadar yalyd, gen olsayd da anlayamayacakt belki.
Brokratlarn dedii dediktir; hayr dendiine gre ieri giremez. Bu edilgin, bekleyen
umuttan biraz daha fazlas olsayd onda, ieri girmi olacakt, ve brokratlar
umursamama yreklilii, onu parltl saraya gtrecek olan zgrletirici edim olacakt.
ou insan Kafka'nn ihtiyarna benzer. Umut ederler ama yreklerinin sesini, itkisini
dinleme ve ona gre davranma yetisinden yoksundurlar; brokratlar onlara yeil k
yakmad srece beklerler de beklerler.1
Bu trden edilgin umut, zamana sahip olmay ummak eklinde betimlenebilecek
genelletirilmi bir umut biimiyle yakndan ilgilidir. Zaman ve gelecek, bu trden umudun
ana blm haline gelmitir. imdi sreci iinde hibir ey beklenmemektedir, bir sonraki
anda, ertesi gn, gelecek yl iinde ve umudun bu dnyada gerekletirilebileceine
inanmak ok sama gelirse, bir baka dnyada bir eylerin olaca beklenir. Bu inancn
ardnda, gelecee bir tanra gibi tapan Robespierre gibi bir adam tarafndan Fransz
Devriminde balatlan bir putperestlik, Geleceke, Tarihe ve Sonraya tapma
yatmaktadr: Hibir ey yapmam; edilginh'imi
1 Esperar szc spanyolcada hem beklemek hem de umut etmek-anlamna gelir; bu
kavramn, burada betimlemeye altm o zel edilgin umut anlamn ierdii ok aktr.
22
UMUT DEVRM
korurum, nk ben hibir ey deilim, gszm, yetisizim; ama gelecekte, zamann
gsterecei eyler, benim baaramayacam eylerin gereklemesini salayacak. ada
burjuva dncesindeki gelimeye tapmann deiik bir yn olan bu gelecee tapma,
umudun yabanclamasnn ta kendisidir. Ben bir ey yapmayacam, ben, bir ey
olmayacam, ama tapmlar, gelecek ve sonra, ben hibir ey yapmadan bana bir eyler
getirecek2.
Edilgin bekleyiin, umutsuzluun gizlenmi bir biimi olduu dorudur, ama bir de bunun
tam kart gizldbme biimiyle kendini gsteren szlerle, servencilikle, gereklii
grmezden gelerek ve zorlanamayacak eyi zorlayarak gizlemek eklinde grlen bir
baka umuttan yoksun olma ve aresizlik biimi vardr.
Btn koullar altnda lm yenilgiye ye tutmayanlar horg-ren isyan nclerinin ve
sahte Kurtarclarn yaklam buydu ite. Bu gnlerde, bu szmona kktenci umutsuzluk
klf ve hiilik, gen kuan en ateli yelerinden bazlar arasnda seyrek rastlanan bir
durum deil. Gzpeklikte ve kendilerini ortaya koymada stlerine yok, ama
gerekilikten, geni kapsaml tasarlama ve ynlendirme yetisinden yoksun olmalar,
bazlar ayrca yaam sevgisi beslememeleri nedeniyle inandrc olmaktan uzaklayorlar.3
2 Neyin doru, neyin yanl, neyin 'iyi ve neyin kt olduuna tarihin karar verdiini
savunan Stalin'ci gr dorudan doruya Robespierre'in putuluunun ve sonraclnn
devamdr. Bu yaklam, Tarih hibir ey deildir ve hibir ey yapmaz. Bir ey olan ve
yapan, insandr, ya da Feuerbach zerine Tezler'de, nsanlarn, koullarn ve yetime
tarznn rnleri olduu ve dolaysyla, deimi insanlarn baka koullarn ve deitirilmi
yetime tarznn rnleri olduu ynndeki maddeci reti, koullan deitirecek olann
insanlar olduunu ve eiten kiinin eitilmeye gereksinimi bulunduunu unutmaktadr,
diyen Marx'in grnn tam tersidir.
3 Bu trden umutsuzluk, Herbert Marcuse'n Eros and Civilization (Eros ve Uygarlk) adl
kitabyla (Boston: Beacon Press, 1955) One-Dimensional Man'de (Tek Boyutlu nsan'da)
(Beacon Press, 1964) ok ak bir ekilde grlmektedir. Ona gre sevgi, sevecenlik,
ilgililik ve sorumluluk gibi btn geleneksel deerler, yalnzca teknoloji toplumu ncesinde
anlam tamaktaydlar. Yeni toplumda bask ve smrden yoksun olannda yani lm
de iinde olmak zere hibir eyden korkmas gerekmeyen, yeni gereksinmeler
gelitirecek yeni insan ortaya kacaktr; bu insann cinsellii ok ynl olacak ve kii, bu
yeni cinsellik eklini duyurabilecektir [okura Freud'un Tlree Contributions to the Theory
of Sex (Cinsellik Kuram
UMUT 2. Umudun Paradoksu ve Doas
23
Umut, kendi iinde elikilidir (paradoksaldr). Ne edilgin bekleyitir, ne de gereklemesi
olanaksz koullarn gereki olmayan bir ekilde zorlanmasdr. Atlama an geldiinde
srayacak olan -melik bir kaplana benzer umut. Ne yorgun reformculuk umudun bir
anlatmdr ne de szmona-kktenci* servencilik. Umut etmek demek, henz domam
ey iin her an hazr olmak, ama doumun, bizim yaam;, srecimiz iinde gereklememesi
halinde umarszla, umutsuzlua dmemek demektir. Zaten var olan ya da hibir zaman
var olmayacak olan bir eyi umut etmenin anlam yoktur. Umutlar zayf olanlar, ya
vurdumduymazdrlar ya da iddete eilim duyarlar; umutlar gl olanlar, yeni yaamn
tm belirtilerini grr, bundan sevin duyarlar ve domaya hazr olan eyin varlk
kazanmasna yardmc olmaya her an hazr bulunurlar.
Umut konusundaki yanltc noktalarn en nemlilerinden biri de, bilinli umutla bilinsiz
umut arasnda ayrm yapamamaktr.
zerine nceleme) adl kitabn neririm]. Ksacas Marcuse, insanolunun nihai
gelimesini, bebeksi yaama ekilmede, emzirilmi bebein mutluluuna dnmede
grmektedir. Yazarn sonunda umutsuzlua varmasna amamak gerekir: Toplumu
dntrme kuram, imdiki zaman ile kendi gelecei arasndaki bolua kpr
oluturabilecek kavramlardan yoksun; hibir ey vaat etmiyor, baar umudu tamyor,
dolaysyla olumsuz... (One-DimensionalMan, s. 257).
Bu alntlar, Marcuse'e bir devrimci nder olarak saldran ya da hayranlk duyanlarn ne
byk bir yanlgya dtklerini gstermektedir; nk devrim, hibir zaman umutsuzluk
temeli zerine kurulmamtr ve de kurulamaz. Ama Marcuse politikay umursamaz bile;
nk insan, imdiki zaman ile gelecek arasndaki basamaklar dikkate almyorsa, ister
kktenci, ister baka eyci olsun siyaseti ele almyor demektir. Temelde Marcuse, kiisel
umutsuzluunu bir kktencilik kuram olarak sunan yabanclam bir aydn rneidir. Ne
yazk ki, anlaytan ve bir lde de Freud bilgisinden yoksun oluu, Freud'uluu, burjuva
maddeciliini ve karmak Hegel'cilii zmlemek amacyla zerinde gezindii, ve onu,
kendisine ve akldala-n olan kktencilere en gelimi kuramsal yap gibi grnen bir
sonuca gtren bir kpr oluturuyor. Bunun toy bir us d, temelden akld,
gerekilikten uzak ve yaam sevgisinden yoksun olduunu ayrntl bir ekilde
gstermenin yeri buras deRadical szc ABD'de, gnlk konuma dilinde devrimci anlamna kullanlyor. Bununla
birlikte bu kitapta btn radicalleri kktenci diye eviriyorum. (.Y.)
24
UMUT DEVRM
Elbet bu, mutluluk gibi, kaygllk, ruh knts, can sknts ve nefret gibi, birok dier
duygusal deneyimlerle ilgili olarak ortaya kan bir yanltr. Freud'un kuramlarnn bunca
yaygn olmasna karm, onun bilinsiz kavramnn bu trden duygusal grnglere
bylesine az uygulanmas alacak eydir. Bu olgunun belli bal iki nedeni olsa gerektir.
Birincisi u olabilir: Baz ruhzmlemecile-rin ve baz ruhzmleme filozoflarnn
yazlarnda, btn bir bilinalt grngs yani bilinaltna itme, bastrma grngs
cinsel istekleri sz konusu etmektedir; buysa, bilinaltna itme kavramn cinsel isteklerin
ve etkinliklerin bilinli olarak bilinten gizlenmesi kavramnn eanlamls olarak kullanma
yanlna dtklerini gstermektedir. Byle yapmakla, Freud'un bulularn, bu bulularn
getirecei baz nemli sonulardan yoksun brakm oluyorlar. kinci nedense, u olgudan
kaynaklanyor olsa gerektir: Victoria Dnemi sonras kuaklar iin bilinaltna itilmi ya da
bilince kmas engellenmi cinsel isteklerin farknda olmak, yabanclama, umutsuzluk ya
da doymakbilmezlik gibi deneyimlerin farkna varmaktan ok daha rahatsz edicidir. ok
grnen bir rnei burada vermek gerekirse: ou insan, korku, skknlk, yalnzlk,
umutsuzluk gibi duygularn varln kendi kendilerine itiraf etmezler yani, bu duygularn
bilincinde deillerdir (ya da bu duygular bilind-dr4). Bunun nedeni ok yalndr. Bizim
toplumsal modelimizde, baarl insann korkulu, skkn ya da yalnzlk iinde olmas
beklenmez. Baarl insan, bu dnyay btn dnyalarn en iyisi olarak grmelidir; yapt
ite basamak atlama frsatn yakalamak iin, korkularn, kukularn, ruhsal kntlerini,
skknlklarn ya da umutsuzluklarm da bastrmak, bilinaltna itmek durumundadr.
Bilinli olarak umutlu olan ve bilinsiz olarak da umutsuzluk duygularna sahip ok insan
vardr da bunun tersi durumda insan ok azdr. Umudun ve umutsuzluun incelenmesinde
ele alnacak
Burada, bilindndan sz etmenin, yabanclam dnme ve konumann bir baka ekli
olduunu vurgulamak isterim. Bilind diye bir ey yoktur, bir organ ya da uzayda-yer
kaplayan bir ey deildir bu. Bir insan, dsal ya da isel olaylarn bilincinde olabilir, ya
da bilincinde olmayabilir; yani, burada sz konusu olan ruhsal bir ilevdir, belli bir yerde
yaratc dncesinin gcne kar ussal inan beslemek iin, geleneksel fikirlere kar
duyulan usd inantan arnmak gereksinimi iindedir. Buluu kantlannca, inan'a
gereksinmesi kalmaz; artk yalnzca, aklndan geirmekte olduu bir sonraki adma inan
duymak ister. nsan ilikileri alannda, bir baka kiiye inan duymak, onun znden,
branicede, inan (emunah) szc kesinlik ve emin olma anlamna gelir. Amin
kesinlikle demektir.
7 Kesinlik ya da emin olma gereksinmesi III. Blmde tartlacak.
8 Ussal ve usdnn anlam IV. Blmde tartlacak.
UMUT
29
yani temel davranlarnn gvenilirliinden ve deimezliinden emin ohnak anlamna gelir.
Ayn anlamda, kendimize kar da inan duyabiliriz grlerimizin deimezliine deil,
kiilik yapmza ekil veren kalba, yaama kar temel ynselimimize kar inan
besleyebiliriz. Bu trden inan, kiinin kendi deneyimleriyle, mantkl olarak, rahat rahat
Ben deme yetisiyle, kimlik duygusuyla biimlenir.
Umut, inan'a elik eden ruh halidir. Umutluluk hali olmakszn inan ayakta duramaz,
dayanaksz kalr. Umut, yalnz ve yalnz inan temeli zerinde durabilir.
4. Direnme Gc
Yaamn yapsnda umut ve inanca bal olan ve onlarn bir halkasn oluturan bir ge daha
vardr: cesaret, ya da Spinoza'nn adlandrmasyla, direnme gc. Belki de direnme gc
belirgin, daha ak bir anlatm, nk gnmzde cesaret daha ok yaama yrekliliini
deil de lme yrekliliini gstermede kullanlyor. Direnme gc, umut ve inan', bo
iyimserlie ya da usd inan'a dntrerek dolaysyla onlar yokederek bu
ikisinden dn verme ynnde batan karlmaya kar koyma yetiidir. Direnme gc,
dnya evet szcn duymak istediinde hayr diyebilme yetiidir.
Ancak direnme gcnn bir dier ynn dile getirmezsek, onu tam olarak anlayamayz.
Bu, korkusuzluktur. Korkusuz kii gzdamdan, hatta lmden bile korkmaz. Ama ou kez
olduu gibi, korkusuz szc, tmyle farkl birka yaklam ve davran daha kapsar.
Yalnzca en nemli tanesini sylyorum: Birincisi, kii yaamay umursamad iin
korkusuz olabilir; ona gre yaam pek deerli deildir, dolaysyla lme tehlikesi karsnda
bile korkusuzdur; ama lmden korkmamasma karn yaamdan korka-bilir. Korkusuzluu,
yaam sevgisinden yoksun oluundan kaynaklanmaktadr; yaamn tehlikeye atma
konumunda olmad zaman, genellikle korkusuz deildir. Hatta, yaam korkusundan
kendisin30
UMUT DEVRM
den korkmaktan, insanlardan korkmaktan kanmak iin sk sk tehlikeli durumlar arar.
kinci bir korkusuzluk tr de, ister bir insan olsun ister bir kurum ya da fikir, bir tapma,
onun yaamn paylayormuasna bo-yunemi bir kiinin korkusuzluudur; tapmn
buyruklar kutsaldr; bedeninin yaamn srdrmek iin ortaya koyduu buyruklardan ok
daha zorlaycdrlar. Bu tapmn buyruklarna uymamay ya da onlar kukuyla karlamay
baarabilse, tapm ile zdeliini yitirmek tehlikesiyle kar karya kalacaktr, buysa,
kiinin kendisini son derece soyutlanm bir durumda, dolaysyla deliliin eiinde grme
tehlikesini dourmak anlamna gelmektedir.
nc korkusuzluk tryse, kendi kendisiyle kalan, kendine gvenen ve yaam seven, tam
anlamyla gelimi insanlarda grlr. Doymakbilmezlii yenmi kii, herhangi bir tapma ya
da herhangi bir eye tutunmaz, dolaysyla yitirecek hibir eyi yoktur: zengindir nk
botur, gldr nk arzularnn esiri deildir. Ta-pmlardan, usd isteklerden ve
dlemlerden (fantezilerden) kopa-bilir nk kendi iinde ve dnda gereklikle tam bir
iliki iindedir. Byle bir insan tam aydmlanmhka ulamsa, tmyle korkusuzdur.
Ereine doru ilerlemi, ancak henz varmamsa, onun korkusuzluu da tam olmayacaktr.
Ancak, tam anlamyla kendisi olmaya doru bir adm atmaya alan herkes, korkusuzluk
ynnde yeni bir adm atldnda, ok kesin bir g ve sevin duygusunun uyandnldn
bilir. Yeni bir yaam evresinin balam olduunu duyumsar. Goethe'nin dizelerindeki
hakikati hissedebilir: Evimi bir hiliin zerine kurdum, bu yzden btn dnya benimdir.
Umut ve inan, yaam 'in temel nitelikleri olduklarndan doalar gerei statkoya bireysel
ve toplumsal olarak yceltme ynnde hareket ederler. Srekli bir deime sreci iinde
bulunmak ve asla herhangi bir belirli anda ayn kalmamak, yaamn niteliklerinden biridir.9
Gerek organik yaam ve inorganik madde tanmlamalar, gerek ikisi arasndaki snr
tartmann yeri buras deil. Kukusuz, gnmz biyoloji ve genetii asndan, geleneksel
ayrmlar tartma gtrr duruma gelmitir; ancak bu ayrmlarn geerliliini yitirdiini
kabul etmek yanl olacaktr; yerlerine yenilerini koymak deil, bunlar arndrmak
gerekmektedir.
UMUT
31
Atl, hareketsiz duran yaam lmeye eilimlidir; eer atllk ek-siksizse, lm
gereklemi demektir. Buna gre, yaam, hareket etme niteliinden tr, statko'dan
kurtulup kmak ve onu amak eilimindedir. Ya daha gl hale geliriz ya daha zayf, ya
daha akll ya daha ahmak, ya daha yrekli ya daha korkak. Her saniye, iyi ya da ktye
gtrecek bir karar verme andr. Tembelliimizi, doymakbilmezliimizi ya da nefretimizi
ya besleriz, ya da alktan ldrrz. Ne kadar beslersek o kadar glenir; ne kadar a
brakrsak o kadar zayflar, gszlesin
Birey iin geerli olanlar, toplum iin de geirlidir. Toplum, duraan deildir; gelimezse,
kokuur; statko'ya daha iyiye doru ykseltmezse, ktye doru bir deime gsterir.
ou kez toplumu oluturan bireyler ya da topluluklar olarak hareketsiz durabileceimiz
ve belirli bir durumu u ya da bu ynde deitirmeyebilece-imiz yanlsamasna kaplrz.
Bu en tehlikeli yanlsamalardan biridir. Hareketsiz durduumuz an kokumaya balarz.
5. Dirili
Bu kiisel ya da toplumsal dnm kavram, diriliin (yeniden ortaya kn) anlamm
Hristiyanlktaki dinbilimsel anlamlarna do-kunmakszn yeniden belirlememizi olas, hatta
zorunlu klmaktadr. Hristiyanlk'taki anlam, belki de yeni anlamn simgesel
anlatmlarndan biri olan dirili, yeni anlamyla bu yaamn gerekliinden bir baka
gereklik yaratmak deil, bu gereklii, daha byk bir canllk salamak ynnde
dntrmektir. nsan ve toplum, umut ve inan edimi iinde, her an diriltilmektedirler;
her sevme edimi, her farkndalk ve tutku edimi dirilitir; her durgunluk edimi,
doymakbilmezlik, bencillik edimi lmdr. Varolu her an bizi dirili ve lm seenekleriyle
kar karya getirir; her an bir yant veririz, birini seeriz. Bu yamt, sylediimiz ya da
dndmz eyde deil, ne olduumuzda, nasl bir edimde bulunduumuzda ve nereye
doru hareket etmekte olduumuzda yatmaktadr.
32
UMUT DEVRM
6. Kendilerini Kurtarc Sayanlarn Umudu
nan, umut ve bu dnyasal dirili, klasik anlatmlarn, peygamberlerin mesihi
ngrlerinde bulmulardr. Onlar, Yunan tra-gedyasmdaki koro ya da bir Kassandra gibi
gelecei nceden haber vermezler; imdiki zamanda varolan gereklii kamuoyunun ve
yetkililerin gzba olmakszn grrler. Peygamber olmak isteinde deillerdir, ama hangi
olaslklar grdklerini sylemek ve insanlara seenekleri gstermek, onlar uyarmak iin
kendi bilinlerinin bilgili akllarnn sesini dile getirmek zorunda grrler
kendilerini. Yapmay ama edindikleri tek ey budur. Onlarn uyarsn ciddiye almak ve
gidilerini deitirmek ya da kulak vermemek ve de ac ekmek insanlara, onlar
dinleyenlere kalm bir eydir. Peygambersi konuma, her zaman iin seenekler, semler
ve zgrlk dilidir; ne olursa olsun anlamnda kararllk dili deildir asla. Peygambersi
seenekiliin en ksa anlatm, Tevrat'ta, Pentateuch'un beinci kitabndaki ikinci Musa
yorumunda dile getirilmitir: Bugn senin nne yaam ve lm koydum, sen yaam
setin!10
Peygamber yaznnda, mesihi gr, varolan ya da halen orada bulunan ile, olacak olan
UMUT DEVRM
si sreci balar. Bunun nedeni belki de kayg ve ilgilerine inandklar bir kiiyle karlam
olmaktr; yeni duygu boyutlar almtr. Eer anslar varsa, buzlar tmyle erir ve
tmden yokolmu grnen umut tohumlan canlanr.
Umut krklnn bir baka ve ok daha ar bir sonucu ykclk ve iddettir. nsanolu,
umutsuz yaayamayacandan, umudu tmyle yok olmu kii, yaamdan nefret eder.
Yaam retemedi-inden nerdeyse bir mucize olan ancak onu gerekletirmekten ok
daha kolay bir eyi, yaam yok etmeyi ister. Yaanmam yaamndan dolay kendisinden
almak ister; bu iiyse, kendisini eksiksiz bir ykcln kucana atmakla yapar yle ki,
bakalarn yoket-mek ya da kendisinin yokedilmesi pek nemli deildir.14
ou kez umut krklna gsterilen ykc tepki, toplumsal ya da ekonomik nedenlerle
ounluun sahip olduu rahatlklardan yoksun kalan ve toplumsal ya da ekonomik olarak
snacak bir yeri bulunmayan kiilerde grlr. Nefret ve iddete yol aan durum, her
eyden ok ekonomik sknt deil, iddet ve ykcl harekete geirmek konusunda ayn
lde etkin olan, umutsuz durumlar, srekli yinelenen ve tutulmayan szlerdir. Hatta,
umut denen eyi grememeleri nedeniyle umutsuz bile olamayacak denli yoksun kalm ve
kt davranlara hedef olmu kskn gruplarn, umut olasln grebilen ama ayn
zamanda umutlarnn gereklemesini olanaksz klan koullar tanyabilen kiilerden daha
az iddetli olduu konusunda pek kuku yoktur. Ruhbilim diliyle konuursak, nasl lme
istekli olma yaam sevgisinin seeneiyse, nasl sevin skknln seeneiyse, ykclk da
umudun seeneidir.
Umutla yaayan yalnzca birey deildir. Uluslar ve toplumsal snflar da umut, inan ve
direnme gleri sayesinde yaarlar, ve eer bu gizilgc yitirirlerse, ya canllktan yoksun
olmalar nedeniyle, ya da gelitirdikleri akld ykclk nedeniyle yokolurlar.
Burada u olguyu gzden karmamak gerekir: bir bireydeki umudun ya da umutsuzluun
gelimesi, byk lde onun ait olduu toplum ya da snfta umudun ya da umutsuzluun
varlyla belirlenir. Bir bireyin umudu ocukluunda ne denli krlrsa krlsn, bir
14 Bu sorun ve ykcln dier belirtilerinin sorunlar, nsandaki Ykcln Kkenleri adl
fytabmda ayrntlaryla ele alnmtr.
UMUT
37
umut ve inan dnemi iinde yaadnda, kendi umudunun kvlcmlar canlanacaktr; te
yanda, deneyimleri onu umutlu olmaya gtren kii, ou kez toplumu ya da snf umutluluk
havasn yitirdiinde umutsuz ve kederli olma eilimi gsterecektir.
Gnmzde ve Birinci Dnya Savann balangcndan beri giderek artan lde, ve belki
de yalnzca Amerika'da geen yzyln sonunda Anti-Emperyalist Birliin yenilgisinden bu
yana, umut, bat dnyasnda hzla ortadan kaybolmaktadr. Daha nce de sylediim gibi,
umutsuzluk, iyimserlik klf iinde, baz durumlardaysa devrimci hiilik (nihilizm) ad
altnda gizlenmitir. Ama bir insann kendi hakknda ne dnd, ne olduu, gerekten ne
hissettii ile kyaslandnda pek de nemli deildir; te yanda oumuz, ne hissettiimizin
farknda olmayz.
Umutsuzluk iaretleri her yerde grlyor. Ortalama insann skkn anlatmna bakn,
insanlar arasndaki iliki kurmak iin aresiz abalamalarna karn ilikisizlie bakn.
Kent suyunun ve havasnn giderek artan zehirliliini ciddi olarak gidermeyi amalayan
ciddi planlamadaki yetersizlie, yoksul lkelerde bagstere-cei bilinen ala bakn;
hepimizin yaamlarn ve tasarlarn tehlikeye sokan gnlk olaylardan kurtulma
yetersizliinden vaz getik, termonkleer silahlar ortadan kaldramaymza bakn. Umut
hakknda ne syler ya da ne dnrsek dnelim, yaam iin harekete geme ya da
tasar oluturmadaki yetersizliimiz, umutsuzluumuzu ele veriyor.
Bu byyen umutsuzluun nedenleri hakknda ok az ey biliyoruz. 1914'ten nce, insanlar
dnyann gvenli bir yer olduunu, insan yamn tmyle hie sayan savalarn gemite
kaldm sanyorlard. Bununla birlikte, Birinci Dnya Sava oldu ve her hkmet kendi
ynselimleri konusunda yalan syledi. Sonra, Batl glerden de Sovyetler Birliinden de
Birinci Sanayi Devrimini, u anda balangcna tank olduumuz kinci Sanayi Devrimi
izliyor. Bu devrimin belirleyici zellii, yalnzca canl enerjinin yerine mekanik enerjinin
geirilmesi deil, insan dncesi yerine makinalarm dnmesinin geirilmekte olduudur.
Sibernetik ve otomasyon (sibernasyon) nemli teknik ve rgtsel sorulara yant
vermede, insan beyninden ok daha hzl ve ok daha hassas ileyen makinalar kurmaya
olanak veriyor. Siberne-tikleme, yeni bir tr ekonomik ve toplumsal rgt oluturma
olasl yaratyor. Grece olarak az sayda dev kurulu, ekonomi maki-nasnn merkezi
haline geldi, pek de uzak olmayan bir gelecekte, bu makinay tmyle onlar ynetecek.
Yasal olarak yz binlerce hisse senedi sahibinin mlk olan kurulu, kendi kendini srekli
yenileyen bir brokrasi tarafndan (ve de salt kolaylk olsun diye, yasal sahiplerden
bamsz olarak) ynetilmekte. zel i kurulularyla hkmet arasndaki ibirlii ylesine
sk hale gelmekte ki, bu ibirliini oluturan eler giderek artan hzla birbirinden ayrd
edilemez hale geliyor. Amerika'da nfusun byk ounluunun karn tok, iyi evlerde
oturuyorlar ve iyi elendiriliyorlar; hl standard koullarn altnda yaayan gelimemi
Amerikallar sektr de her halde yakn bir gelecekte bu ounlua katlacaktr.
Bireycilii, zgrl ve Tanrya inanmay tlemeyi srdryoruz, ancak, hazc
maddeciliin ilkelerine uygun olarak gelien ve dzen adamnn tek amac haline gelen
ortama uyma gerekliiyle karlatrldnda bizim bu tlerimiz anmakta.
Eer toplum durduu yerde dursayd bir birey ne kadar olduu gibi kalrsa o da o kadar
az baarabilir bu ii durum imdi
U ANDA NEREDEYZ?
41
olduu kadar kt olmazd. Ama u anda yalnzca ucunu grdmz ve hzla ykselmekte
olan yeni bir toplum tr ve yeni tr bir insan yaantsna ulama ynnde ilerlemekteyiz.
2. .S. 2000 Ylnn nsanlktan km Toplumunun Grn
Nkleer sava o gne dek insan rkm yoketmemise, 2000 ylnda ne biim bir toplum ve
ne biim bir insan ortaya kacak?
Eer insanlar Amerikan toplumunun iinde bulunmas olas durumunu bilselerdi, byk bir
ounluk deilse de ounluk, ylesine byk bir korkuya kaplrd ki, gidii
deitirebilecek nlemler almaya giriirdi. Eer insanlar, gitmekte olduklar ynn
farknda deillerse, artk ok ge olduunda ve yazglar iflah olmaz ekilde
belirlendiinde uyanacaklard. Ne yazk ki, byk bir ounluk, nereye gittiklerinin
farknda deildir. Tarm toplumu, yiyecek toplayc ve avc toplumundan ne kadar
farklysa, ulamakta olduklar yeni toplum da, Yunan j/e Roma toplumlaryla orta a
toplumlarndan, geleneksel sanayi toplumlarndan o kadar farkldr ve insanlar, bunun
farknda deiller. ou kii, hl birinci Sanayi Devrimi kavramlaryla deerlendiriyor
toplumu. Elli yl nceki insanohmdan daha ok ve daha iyi makinalara sahip olduumuzu
gryor ve bunu gelime olarak deerlendiriyorlar. Dolaysz siyasal bask yokluunun,
kiisel zgrle kavumann belirtisi olduunu sanyorlar. Onlarn gzndeki 2000 yl,
insanolunun orta alarn sonlarndan beri besledii zlemlerin tam olarak gerekletii
yldr. Bunlar, 2000 ylnn, insanlarn zgrlk ve mutluluk elde etme savam verdii bir
dnemin tamamlan ve mutlu sonu deil de, insann artk insan olmad, dnmeyen,
hissetmeyen bir makinaya dnt bir dnemin balangc olabileceini gremiyorlar.
nsanlktan km yeni toplumun getirecei tehlikelerin, ondo-kuzuncu yzyln sezmesini
bilen akllar tarafndan aka belirtilmi olmas ilgintir; ve bu kiilerin kart siyasal
gr benimsemi insanlar olmas grlerini daha da etkileyici klmaktadr.1
1 Bkz. Burckhardt, Proudhon, Baudelaire, Thoreau, Marx, Tolstoy'un, Salkl Toplum'ia (s.
288 ve sonras) anlan szleri.
42
UMUT DEVRM
I
Disraeli gibi bir tutucu ve Marx gibi bir toplumcu, retimin ve tketimin denetimsiz
bymesinden doacak insana ynelik tehlikeler konusunda aslnda ayn gr dile
getirmekteydi. Her ikisi de, insanolunun makmaya ve kendisinin giderek artan hrsna,
doy-makbilmezliine kle olarak zayf deceini grmlerdi. Disraeli, yeni burjuvazinin
gcn snrlamakla zme ulalacan sylyordu; Marx'sa, ileri lde sanayilemi
toplumun, toplumsal abalarn amacnn maddesel eyler deil de insan olaca insansal bir
topluma dntrlebileceine inanyordu.2 Geen yzyln en parlak ilerici
dnrlerinden biri olan John Stuart Mill, sorunu btn aklyla grd:
Yaam srdrme savamnn insanlar iin en doal durum olduunu; varolan toplumsal
yaam biimini oluturan ayaklar altnda ezme, un-ufak etme, dirsek vurma, elme takma
edimlerinin insan trnn en ok istedii eyler olduunu; ya da bunlarn snai gelimenin
evrelerinden birinin sevimsiz belirtileri olmadn sananlarn yaam lksyle donanm
olmadm itiraf ediyorum... ktidar zenginlerin elinde. Elden geldiince zengin olmaksa
evrensel bir tutku. Ancak bu zenginlie giden yol, tam bir tarafszlk iinde herkese ak
olmaldr. Ama en iyisi, hi kimsenin yoksul olmamas, hi kimsenin daha zengin olmak
istememesi ve hi kimsenin, bakalarnn ne gemek iin kendisini iteleyeceinden
korkmamasdr.3
Demek byk zeklar, yz yl ncesinden, bugn ya da yarn ne olacam grmler. Oysa o
grlen eyleri yaayan bizler, gnlk yaantmz bozmamak, rahatmz karmamak iin
gzlerimizi kapatyoruz. Liberaller de tutucular da ayn derecede kr bu konuda.
Dourmakta olduumuz canavar aklkla gren sadece birka ileri grl yazar var.
nsan yaam Hobbes'un Leviathan'ma deil, ykc bir Moloch'a* kurban edilecek. Bu
Moloch en canl
2 Bkz. Erich Fromm, Marx's Concept of Man (Marx'm nsan Kavram) (New York: Ungar,
1961).
3 Principles of Political Economy (Ekonomi Politiin lkeleri), (Londra:Long-mans, 1929,1.
basm 1848).
* lk ocuun kendisine kurban edildii bir Sami Tanrs. (.Y.)
U ANDA NEREDEYZ?
43
olarak Orwell ve Aldous Huxley tarafmdan, ou profesyonel toplumbilimci ve
ruhbilimciden daha yetkin bir kavrayla betimlenmi-tir.
Brzezinski'nin teknoloji toplumu betimlemesini daha nce aktarmtm, bu kez u szlerini
eklemek istiyorum: Genellikle insancl ynelimli, zaman zaman ideolojik kafal entellektel
muhalifin yerini... hzla... ya uzmanlar ya da genellemeci-btnleyiciler alacaktr; bu
ikinciler, aslnda iktidarda olanlara birbirinden farkl edimler iin zihinsel bir btnleme
salayan hkmet meclisi ideologlar haline gelirler.4
amzn en sekin hmanistlerinden biri olan Lewis Mum-ford, geenlerde yeni toplumun
engin ve harikulade bir resmini izdi.5 Gelecekteki tarihiler eer gelecekte tarihi
olursa onun yaptn zamanmzn en peygambersi uyarlarndan biri olarak
deerlendirecekler. Yazarn grne gre gemile gelecei birletiren asl grng,
kendi deyiiyle devmakina (megamachine) olacak.
Devmakina, toplumun bir makina, ve insanlarn da onun paralan ilevi grd tmyle
rgtlenmi ve tektipletirilmi toplumsal dizge. Tam bir egdmle, dzenin, gcn,
nceden bilme olaslnn ve her eyden ok denetimin srekli artmasyla gerekletirilen
bu rgtlenme, Msr ve Mezopotamya toplumlar gibi eski devmakinalarda olaanst
teknik sonular yaratmtr ve ada teknolojinin yardmyla, teknoloji toplumunun
geleceinde eksiksiz anlatmna kavuacaktr.
Mumford'un devmakina kavram, u anda varloan grnglerden bazlarnn anlalmasn
olas klmaktadr. ada dnemde, devmakina bana gre ilk kez byk lde Stalinci
sanayiletirme dizgesinde, ondan sonra da in Komnizmi tarafndan uygulanan dizgede
kullanlmtr. Lenin ile Troki, Marx'm ngrd zere Devrimin yava yava toplumun
birey tarafndan denetlenmesine yol aacan umut ederken, Stalin bu umutlardan ne
kaldysa hepsine ihanet etti; ilerinde umudun tmyle yokolmad herkesi ortadan
kaldrarak bu ihanetini perinleyen Stalin, ngiltere ya da
iinde gzlemlenir; retimin duraan bir noktada seyredebilecei bir snrn varl
dnlmemitir henz. lkeler arasndaki kyaslamalar ayn ilkeye dayanr. Sovyetler
Birlii, ekonomik gelimede daha hzl bir ykselme salayarak Birleik Devletleri geride
brakmay ummaktadr.
Srekli ve snrsz ykselme ilkesiyle ynetilen, yalnzca snai retim deildir. Eitim
sisteminde de ayn lt geerlidir: Ne kadar ok sayda niversite mezunu olursa o kadar
iyidir. Ayn ey sporda da var: krlan her yeni rekor, bir gelime olarak grlr! Havaya
ynelik yaklam bile ayn ilkeyle belirleniyor gibidir. Son on yln en scak gn olduu ya
da en souk ssnn gzlemlendii zellikle vurgulanr; ve sanyorum, baz kiiler, rekor s
derecelerine tank olmann verdii gururla bu elverisiz koulu yaamaktan holanyorlar
bile. Niteliin srekli olarak artmas kavramnn, yaammzn amacn oluturduunu
gstermek iin sonsuz rnek verilebilir; zaten, gelime dendiinde asl sylenmek
istenen de bu niceliksel arttr.
Nitelik konusunu ya da btn bu nicelik artnn neye yarayaca sorusunu ortaya atan kii
says ok azdr. Toplumun artk insan odak almad ve yalnzca bir etmenin, nicelik
esinin tm dier eyleri boduu bir toplumda bu sorularn sz konusu edilmedii ok
ak bir ekilde grlmektedir. Bu, ne kadar ok olursa o kadar iyi ilkesinin tm dier
ilkelere egemen olmasnn, btn sistemde bir dengesizlie yol aacan grmek kolaydr.
Eer btn abalar daha ok yapma zerinde younlarsa, yaamann nitelii
F.: 4
50
UMUT DEVRM
btn nemini yitirir ve bir zamanlar ara olan etkinlikler, sonu
haline gelir.8
Egemen olan ekonomi ilkesi, daha ok, daha ok retmekse, tketici, daha ok, daha ok
istemeye yani tketmeye hazr hale getirilmelidir. Sanayi, tketicinin daha, daha ok
meta almak iin kendiliinden istek duymasna umut balamaz. Modas geme denen eyi
ortaya atp kanlmaz klarak, ou kez eskileri ok daha uzun sre dayanacakken,
tketiciyi yeni meta almaya zorlar. rnlerin, giysilerin, dayankl eyann hatta yiyecein
bile ekillerinde deiiklik yaparak, kiiyi, ruhsal olarak gereksinmesi olabileceinden ya
da istediinden fazlasn almaya zorlar. Ancak sanayi, retimi artrmak ihtiyacndadr ve
bu ihtiyac tketicinin istek ve gereksinmelerine gvenerek deil, byk lde tketicinin
ne istediine karar verme hakkna byk bir saldr olan reklama gvenerek belirlemitir.
1966 ylnda, gazete., dergi, radyo ve televizyonda yaplan dolaysz reklamlara 16.5 milyar
dolarn harcanm olmas, insan
8 C. West Churchman Challenge to Reason (Usa Kar) (New York: McGraw-Hill, 1968) adl
yaptnda soruna ok iyi bir zm getiriyor bence:
Bu daha geni, daha geni sistemler modeli pkrini irdelersek, eksiksizliin hangi anlamda
usa meydan okuduunu grebiliriz. Eksiksiz/ie iyi bir aday gibi grnen bir model, tahsis
modeli diye anlyor; bu model dnyay, kaynaklar kullanlabilir rnler salamak iin
deerlendiren bir etkinlikler sistemi olarak gryor.
Bu modeldeki akl yrtme sreci ok yaln. Sistem performansnda, bu miktardan ne
kadar daha fazla yaparsak o kadar iyi, zelliini ieren bir merkezi niceliksel l aranr.
rnein, bir irket ne kadar fazla kr salarsa o kadar iyi olur. Bir niversite ne kadar
ok iyi nitelikli renci mezun ederse o kadar iyi olur. Ne kadar ok yiyecek retirsek o
kadar iyi. Burada grlecektir ki, sistemin performansnda belirlenen l nemli deildir,
yeter ki, sz edilen daha ok koulu yerine getirilsin.
Bu istenen performans derecesini alalm ve sistemin olabilirlik ieren etkinlikleriyle
ilikisini inceleyelim. Etkinlikler, eitli retim kurulularnn, okullarn, niversitelerin,
iftliklerin vb. ileyileri olabilir. Belirlenmi her etkinlik, istenilen nicelie herhangi bir
ekilde, gzle grlr ekilde katkda bulunur. Hatta bu katk, ou kez, etkinlik
miktaryla istenen nicelik miktarn belirten bir izelgede matematiksel olarak dile
getirilir. Belli bir rnden ne kadar fazla satlrsa, irketin kr o kadar ykselir. Ne kadar
bu kaygy gidermez.
Bu dinamizmi hibir Amerikal yazar, Thorstein Veblen'den daha ak bir ekilde
alglamamtr:
Gerek ngiliz, gerek kta iktisatlar tarafndan iktisat kuramnda ortaya konan
zmlemelerde, aratrmann ele ald insan malzemeU
ANDA NEREDEYZ?
53
si hazc adan deerlendiriliyor; yani, edilgin ve kkl bir ekilde atl, belirlenmi olan ve
hibir ekilde deimeyen insan doas temel alnyor... Hazc insan kavram, kiiyi saa
sola srkleyen ama onu olduu gibi brakan bir gdnn itkisiyle hareket eden badak
kk bir mutluluk arzusu kresi gibi sarka ynnde gidip gelen zevk ve acy len bir
hesap makinasnn klan gibidir. Bu insann ne atas olmutur ne de kendisinden sonra
gelecek devam. Soyutlanm, nitelikleri belirlenmi bir veridir o; kendisini bir o yne, bir
bu yne yerletiren glerin darbe ve yumruklarn saymazsak duraan, sakin bir
durumdadr. Asl yerindeyken kendi kendini cezalandran bu insan, kendi ruhsal ekseni
etrafnda simetrik olarak dner durur, sonunda bir gler paralelkenar onun zerine
kapanr ve kii, akan kart kenarlarn oluturduu izgiyi izlemeye balar. Etkinin gc
harcandnda, durur, artk eskisi gibi iine kapal, kendi halinde bir istekler kreciidirgene.
Tinsel olarak hazc insan temelde hareket eden ya da ettiren deildir. Bir
yaama srecinin merkezi deildir kendisi; ancak, kendisinin dnda ve ona yabanc olan
koullarn gerektirdii bir dizi zorunlu deiimlerin nesnesidir, o kadar.11
Edilginlikte kk salm patolojik zelliklerden baka, gnmzn normallik durumunun
anlalmas iin nem tayan dier zellikler de vardr. Burada, beyinsel-ussal ilevle
eylemsel-cokusal deneyim arasndaki giderek artan blnmeden, duygu ile dnce, akl
ile yrek, hakikat ile tutku arasndaki blnmeden sz ediyorum.
Mantksal dnce, mantksal olmakla kalyor12 ve yaama kar duyulan ilgi ile btn
somutluu ve elikileriyle yaama srecinin tamamnn sorgulanmas tarafndan
ynlendirilmiyorsa, aklc deildir. te yanda, yalnzca dnce deil, cokular da aklc
olabilir. PascaPn dedii gibi, Yrekte mantn bile bilmedii bir
11 The Place of Science in Modern Civilization and Other Essays (ada Uygarlkta
Bilimin Yeri ve Dier Denemeler) adl kitapta (New York: B.W. Huebsch, 1919) ktisat
Neden Evrimci Bir Bilim Deildir? balkl yaz (s. 73). (talikler E. Fromm'un.)
12 Paranoid dnmenin belirleyici zellii, tmyle mantkl olmakla birlikte, gereklii
somut olarak sorgulamak ya da gereklii dikkate almak kaygsndan yoksun olduu
olgusudur; bir baka deyile, mantk, lgnl dlamaz.
54
UMUT DEVRM
mantk vardr. Cokusal yaamda aklclk, uyumlu bir dengeyi korumak ve ayn zamanda
ruhsal yapnn gelimesine yardmc olmak zere, cokularn, kiinin ruhsal yapma
yardmc olmas demektir. Dolaysyla, rnein akld sevgi, kiinin bamlln, buna bal
olarak da kayg ve dmanln krkleyen sevgidir. Aklc sevgi, kii ile bir baka kii
arasnda ok yakn iliki oluturan, ayn zamanda da onun bamszln ve btnln
korumasna engel olmayan sevgidir.
Mantk, aklc dnce ve duygunun karmndan ortaya kar. Eer bu iki ilev birbirinden
kopuksa, dnme yozlaarak izoid zihinsel etkinlie, duygu ise yozlaarak yaama zarar
veren sinirsel tutkulara dnr.
Dnce ile duygu arasndaki blnme, bir hastala, teknotro-nik an yeni insannn
ekmeye balayaca hafif kronik usyarlm-na (izofreniye) yol aar. Toplumsal
bilimlerde, insansal sorunlar, bu so unlarla ilgili olan duygular dikkate almakszn
incelemek moda haline geldi. Bilimsel nesnelliin, insanla ilgili dncelerin ve kuramlarn,
insanla ilgili btn cokusal kayglardan arndrlmasn gerektirdii kabul ediliyor.
Herman Kahn'n termonkleer sava zerine yazd kitap, cokulan hesaba katmayan bu
dnmenin bir rneini oluturmaktadr. Kahn, sava ve bar konusunda, duruma gre
retim rakamlarn, nfus artn ve eitli dier olgular ele alyor. eitli bilgilerden ve
konuyu derinletiren ayrntlardan oluan ve bir iek dr-bnndeki (kaleydoskop) gibi
durmadan deien grntlerde, pek ok okur binlerce kk ayrnty yanl
deerlendirdii iin etkileniyor. Yazarn mantk yrtmesindeki temel yzeysellii ve
gelecee ilikin betimlemelerinde insan boyutunun bulunmayn gzden karyor.
Burada szn ettiim hafif kronik usyarhm ile ilgili ksa bir aklama yapmam gerekiyor
sanrm. Usyarlm, tm dier ruhsal durumlar gibi, yalnzca ruhbilimsel adan deil,
toplumsal adan da tanmlanmaldr. Usyarlm hastal eken kiilerin (bir tanr, aman,
aziz, rahip, vb. konumuna yceltilmemise) hibir toplumsal koul altnda ilev gstermesi
olanakl olmayacandan, belli bir
U ANDA NEREDEYZ?
55
eiin tesindeki izofrenik edim her toplumda bir hastalk olarak kabul edilecektir.
Ancak, milyonlarca insann paylat ve tam tamna belli bir eii amadklar nedeniyle
bu kiileri toplumsal ilevlerinden alkoymayan hafif kronik psikoz biimleri vardr. Bu
kiiler, hastalklarm milyonlarca baka insanla paylatklarndan, yalnz olmamann verdii
doyumu duyarlar; baka deyile, olgunlua ulam ruh hastalnn belirleyici zellii olan
tmden soyutlan-mlk duygusunu bertaraf etmi olurlar. Tersine, kendilerini normal
kabul eder, yrekle zihin arasndaki ba koparmam olanlara da deli gzyle bakarlar.
Btn hafif psikoz biimlerinde, hastaln tanmlanmas, patolojinin bakalaryla paylalp
paylalmad sorusunun yantna baldr. Hafif kronik izofreni gibi, hafif kronik
paranoya ve depresyon da vardr. Nfusun belli bir kesiminde, zellikle de sava
tehlikesinin bagsterdii durumlarda, paranoid eler artar; ancak, bu eler ortak
olduu srece hastalk belirtisi olarak gze arpmazlar.13 Bunun pek ok rnei
grlmtr.
Teknik gelimeyi en yksek deer olarak kabul etme eilimi, zek zerinde ar lde
durmamzla deil, her eyden nce, mekanik olan, canl olmayan her eye, insan-yapm olan
her eye kar derin bir duygusal ekilme gstermemizle balantldr. Daha ar biimiyle
lme ve kokumaya ekilme (nekrofilya) olan bu canl olmayana ekilme, ok daha az
rktc biiminde bile, yaama sayg yerine, yaama kar umursamazlk duymaya yol
amaktadr. Canl olmayan ekici, byleyici bulanlar, yasa ve dzeni yaayan yapya,
brokratik yntemleri kendiliinden yntemlere, alet
13 Hastalk olarak kabul edilenle normallik olarak kabul edilen arasndaki fark, u rnekte
ok ak olarak ortaya kmaktadr: Eer bir kii, kentlerimizi hava kirliliinden kurtarmak
iin fabrikalarn, uaklarn, otomobillerin vd. ortadan kaldrlmasnn gerekli olduunu
aklarsa, bu kiinin deli olduundan hi kimse kuku duymayacaktr. Ama yaammz,
zgrlmz, kltrmz ve kendimizi korumakla ykml saydmz dier uluslarn bu
varlklarm korumak iin son are olarak termonkleer savaa bavurmak konusunda bir
gr birlii varsa, bu gr son derece salkl saylr. Buradaki fark, uygulanan dnme
biiminden deil, yalnzca ilk fikrin paylalmamasndan, dolaysyla anormal saylmasndan;
ikinci fikrinse, milyonlarca insan ve gl hkmetler tarafndan paylalmasndan,
dolaysyla normal grlmesinden kaynaklanmaktadr.
56
UMUT DEVRM
edevat yaayan canllara, tekrar zgnle, halim-selimlii cokunlua, istiflemeyi
harcamaya yeleyen kiilerdir. Bunlar, yaamn denetim altna alnamaz
kendiliindenliinden rktkleri iin yaam denetlemek isterler; evrelerindeki dnyaya
kendilerini ak tutmak ve onunla karmaktansa, onu ldrmeyi yelerler. ou kez,
yaamn iinde kk salmam olmalar nedeniyle lmle kumar oynarlar; onlardaki yreklilik,
lme yrekliliidir; cesaretlerinin son nok-tasysa Rus ruletidir.14 Otomobil kazalarmzn
oran ve termonkleer sava hazrlklar, szn ettiimiz lmle kumar oynamaya hazr
olunduunun tandr. Hem, aslnda kim bu heyecan-verici kumar dzen insannn skc
canszlna yelemez?
Mekanik olmakla yetinen ekilmenin bir belirtisi de, dnen, hisseden ya da tm teki
ilevleri yerine getiren insandan fark olmayan bilgisayarlarn yaplacann olanakl olduu
fikrinin baz bilim adamlar ve halk arasnda giderek yaygnlk kazanmas ve ho
karlanmasdr.15
Bana yle geliyor ki asl sorun, bu trden bir bilgisayar-insa-mn yaplabilip yaplamayaca
deildir; sorun, varolan insan daha aklc, uyumlu ve bar-sever bir varlk haline
dntrmekten daha nemli hibir eyin olmamasnn gerektii bir tarihsel dnemde bu
fikrin neden bylesine popler olduudur. Bilgisayar-insan fikrinin ekici olmasnn,
yaamdan ve insansal deneyimden kan ve mekanik, tmyle beyinsel deneyimlere
snmann anlatm olduu kukusunu duymamak elde deil.
Tpk insanlar gibi robotlar yapabileceimiz olaslnn yeri
14 Michael Maccoby, yorumlayc bir soru formu kullanarak, eitli gruplar-daki yaamsevme
belirtileri ile lmii-sevme belirtilerinin varolu derecesini gsterdi. Bkz. yazarn
(yaymlanacak olan) Polling Emotional Attitudes in Relation to Political Choices (Cokusal
Davranlarn, Siyasal Tercihlerle likileri Asndan Deerlendirilmesi) adl kitab.
15 rnein Rektr E. Wooldridge, Mechanical Man (Mekanik nsan) (New York: McGrawHill, 1968) adl kitabnda, bilinen ekilde (!) retilmi insandan hibir ekilde aynlamayan
sentetik bilgisayarlar imal etmenin mmkn olacan yazmaktadr (s. 172). Bilgisayarlar
konusunda sz sahibi olan Marvin L. Minsky, Computation (Englewood Cliffs, N.J.:
Prentice-Hall, 1967) adl kitabnda yle diyor Makinalarn, insanlarda bulunmayan
herhangi bir snrlama ierdiini varsaymak iin hibir neden yoktur (s. vii).
U ANDA NEREDEYZ?
57
varsa eer gelecektir. Ancak iinde bulunduumuz an, robot gibi hareket eden
insanlar daha imdiden gstermekte bize. nsanlarn ounluu robot gibi olduuna gre,
aslnda insanlar gibi robotlar retmek bir sorun olmayacak demektir. nsan benzeri
bilgisayar fikri, makinalarm insansal ve insanlk d kullanm arasndaki seenein iyi bir
rneini oluturmaktadr. Bilgisayar, yaamm zenginlemesine birok ynden katkda
bulunabilir. Ama insanm ve yaamn yerine getii fikri, gnmz patolojisinin bir
davurumudur.
Yalnzca mekanik olan eye hayranlk duymay, insanolunun hayvansal doasn, coku ya
da edimlerinin gdsel kklerini vurgulayan kavramlarn giderek artan poplerlii
tamamlyor. Fre-ud'unki, bu trden gdsel bir ruhbilimdi; ama uyank halde ya da
uykudayken bilinalt srecinin varolduu ynndeki temel buluuna kyasla, libido
kavramnn nemi ikincil kalmaktadr. Konrad Lo-renz (On Aggression - Saldrganlk
zerine) ya da Desmond Morris (Tte Naked Ape - plak Maymun) gibi gdsel hayvan
ardllm vurgulayan en popler gnmz yazarlar, zgl insan sorunlarna Freud kadar
deerli ya da yeni grler getirmediler; bu yazarlar, pek ok kiinin, kendilerine
gdlerin belirledii snrlar erevesinde bakma isteklerini doyuruyor ve bylece gerek
ve skc insansal sorunlarn rtbas etmelerine yardmc oluyorlar.16 Pek ok insan bir
primatn cokularn bilgisayar benzeri bir beyinle birletirmeyi dlyor. Eer bu d
gerekletirilebilse, insan zgrl sorunu ile sorumluluk sorunu ortadan kalkacak.
nsamn duygular, gdler tarafndan, akl yrtme ilevi de bilgisayar tarafndan
belirlenecek; insan, kendi varlnn ona sorduu sorulara yant vermek durumunda
kalmayacak. Bu de rabet etseniz de etmeseniz de, gereklemesi olanaksz; bilgisayar
beyinli plak maymun artk insan olmayacak, ya da daha dorusu, o olmayacak.11
16 Lorenz'e ynelttiim bu eletiri, kitabnn hayvan davran ve gd kuramn irdeleyen
blmle deil, yalnzca insann ruhbilimsel sorunlarn karlatrma yntemiyle inceleyen
blmle ilgilidir.
17 Kitabn msvettesini gzden geirirken, Lewis Mumford'un da 1954 ylnda In the
Name of Sanity (Akl Sal Adna) adl kitabnda (New York: Harcourt
58
UMUT DEVRM
Teknoloji toplumunun insanda hastalk yaratan etkileri arasnda iki etmenden daha sz
etmeliyiz. zel yaamn yok olmas ve kiisel insansal ilikinin yitmesi.
zel yaam karmak bir kavramdr. Bunun temelini oluturan zel mekan, pahal
olduundan, zel yaam balangta orta ve st snflara ait bir ayrcalkt; imdi de
yledir. Ancak bu, dier ekonomik ayrcalklarla birlikte kamuya yararl bir nitelie
brnebilir. Sz konusu ayrcalk, bu ekonomik eden ayr olarak, benim zel yaamm,
tpk benim evim ve herhangi bir baka mlkm gibi baka hi kimsenin deil, benim'dir,
ilkesini ieren bir istifleme eilimi temeline dayanmaktayd. Bu ayrca, yapmack
davranlar, ahlaksal grnlerle gereklik arasndaki ztl da beraberinde getiriyordu.
Ne var ki, btn bu zellikleriyle bile, zel yaam, hl kiinin retkenliinin gelimesi iin
nemli bir koul gibi grnyor. Her eyden nce, zel yaam, kiinin kendini toparlamas
ve ene alan insanlarn kendi zihinsel srecini kesintiye uratan srekli grltlerinden
kurtulmas iin gereklidir. Eer btn zel bilgiler kamu bilgilerine dntrlse,
deneyimler daha s, daha birbirine benzer hale gelme eilimi gsterir. nsanlar, yanl
eyi hissetmekten korkarlar; ruhbilimsel testlerle hoa giden, salkl, normal
davran kalplar saptamaya alan ruhbilimsel ynlendirmeye daha ak hale gelirler. Bu
testlerin, irketlerin ve kamu kurulularnn, devlet dairelerinin en iyi davran biimini
benimsemi
Brace and Co.) ayn fikri dile getirdiini farkettim:
Dolaysyla ada insan, trajedisinin son perdesine yaklayor imdi; bu trajedinin sonunu
ya da korkunluunu isteseydim bile gizleyemezdim. Mekanik hareketle id'in, ok yakn bir
iliki iinde bir araya gelmesine tank olduumuz gnleri grdk; bilinaltnn en alt
derinliklerinden ykselen bir id ve dier yaam-srdrc ilevlerden ve insansal
tepkilerden tmyle kopmu, bilinli dncenin en st noktalarndan aa inmekte olan
insan-benzeri makinayla makina-benzeri dnen ey demek olan mekanik hareket... Birinci
gcn kiiliin btnnden kurtulduunda, en yabanl hayvandan bile daha hayvans
olduunu grdk; ikinci gse, insan cokularna ylesine kapal, insansal kayglardan,
insansal amalardan ylesine uzak, aygta balangta yklenen belli sayda sorunlara yant
verme ilkesine ylesine bal ki, uygarl olduu gibi bilimi de yokolmaya srklemesine
karn, kendi zorlayc mekanizmasnn dmesini kapatmak iin gerekli zeky
gsteremiyor (s. 198).
U ANDA NEREDEYZ?
59
kiileri bulmalarna yardmc olmak iin yapldm dnrsek, artk i bulmada hemen
hemen bir genel koul haline gelen ruhbilimsel test kullanmnn kiinin zgrlne ar
bir saldr olduunu grrz. Ne yazk ki, ok sayda ruhbilimci, insan konusunda bildii her
eyi, kiinin byk rgtn yeterlilik olarak kabul ettii duruma gelmesi iin
ynlendirilmesinde kullanyor. Bu nedenle, etkinliklerinin insanolunun en iyi noktaya
ulamasna hizmet ettiini savunmakla birlikte ruhbilimciler sanayi ve ynetim dizgesinin
nemli bir paras haline geldiler. Onlarn bu sav, irket iin en iyi olan eyin, insan iin de
en iyi olaca mantna dayanmaktadr. irket yneticilerinin, ruhbilimsel testlerden elde
ettikleri sonularn pek ounun, bir insann snrl bir grnmne dayandrldm ve
aslnda bu zelliklerin ynetici tarafndan ruhbilimciye iletilen ve o kii zerinde yaplm
bamsz bir incelemenin sonucuymu gibi onlara geri verilen sonular olduunu ve testin,
irketin arad zelliklere deindiini bilmeleri nem tamaktadr. zel yaama
karmann bireyin tmyle kontrol edilmesine ve totaliter devletlerin bugne dek
uyguladndan daha ykc olabilecek biimde denetlenmesine yol aabileceini sylemeye
gerek bile yoktur. OrwelFin 1984'na gerekleebilmesi iin testlerin, koullandrmann
ve svazlayp dzeltme iini yklenmi ruhbilimcilerin yardmna gereksinim olacaktr.
nsanolunu anlayan ve onun iyiliini erek edinen ruhbilimle, insan, teknoloji toplumu iin
daha yararl hale getirme amacyla onu bir nesne olarak inceleyen ruhbilim arasnda ayrm
yapmak yaamsal nem tamaktadr.
c. GVEN DUYMA GEREKSNMES
da her iki tarafn kaybedecei ekilde. Ama Harvey Wheeler'in iaret ettii zere,20
taraflardan biri kazanrsa her ikisinin de sonu olacaktr. Oyunun amac pata salamaktr
geri ama, oyunun kurallar patay pek olas klmamaktadr. Oyuncularn ikisi de kesinlie
duyduklar gereksinimle ve kendi yntemleriyle, bilgisayar-ncesi diplomasi ve
stratejilerinin gerektirdii yoldan vazgeerler; szkonusu yol, diyalog kurma yntemidir;
karlkl al glm ver glm ortamnn yaratlmasna, ak ya da st rtl ekilmeye,
dn vermeye, hatta eer tek aklc karar oysa, teslim olmaya olanak tanyan yntemdir.
imdiki yntemde, felaketi nlemek ynnde birok olaslk sunan diyalog yntemi
geersiz klnmtr. Liderler ruhbilimsel anlamda fanatik deillerdir; ancak edimleri
fanatiktir; nk bunlar bilgisayar yntemlerinin aklclna (hesaplanabilirliine)
duygular ie kartrmadan inanmak temeline dayanmakta ve var noktas kendiniyoketme
bile olsa edimler sonuna dek gtrlmektedir.
Washington-Moskova arasndaki krmz telefon, bu kiisel olmayan karar verme yntemi
konusunda ironik bir yorumu simgelemektedir. Bilgisayar yntemi, iki sper gc taraflarn
hibirinin
20 Nigel Calder'in derledii Unless Peace Comes (Bans Olmazsa) adl kitapta (New York:
The Viking Press, 1968), s. 91 ve devam.
64
UMUT DEVRM
kendisini geri ekemeyecei bir arpma ortamna sokmuken, her iki taraf da siyasal
ilemlerin son tartma arac olarak modas gemi kiisel karlkl konuma aygtn
kullanyorlar. Kba roket krizi, Kennedy ile Kruev arasndaki birka kiisel grmenin
yardmyla zmlenmiti. 1967'de, Arap-srail Sava srasnda da benzer bir olay oldu.
sraillilerin Amerikan haber alma gemisi Li-bertyye saldrlar, Amerikan hava
kuvvetlerinin grlmedik etkinliine yol at. Amerika'nn harektn Ruslar gzlyordu;
bunu nasl yorumlayacaklard, bir saldr harektna hazrlk olarak m? Bu noktada
Washington krmz telefonla Moskova'ya aklama yapt, Moskova aklamaya inand ve
olas bir askeri arpma nlendi. Krmz telefon, sistem liderlerinin, artk ok ge
olmadan bir saniye nce kendilerine gelebileceinin, insanlarn karlkl konumalarnn, ve
tehlikeli arpmalar nlemede bilgisayarlarn belirledii hamlelerden daha gvenli bir yol
olduunu kabul ettiklerinin kantdr. Ama eilimin btnn ele aldmzda, krmz
telefon, insanolunun yaamn srdrmesini salamada zayf bir nlem olarak kalmaktadr,
nk oyunu oynayanlar, aklamann gerekli olduu an, ya da en azndan yararl olaca an
karabilirler.
' Buraya kadar yalnzca ekonomik ve siyasal stratejik srelerde gven duyma
gereksiniminden sz ettim. Ancak ada dizge, bu gereksinimi baka ynlerde de
karlamaktadr. Kiinin meslei artk nceden saptanabilmektedir: lkokulda, orta okul ve
lisede, niversitede alnan notlar, ruhbilimsel testler, kiinin mesleinin tahmin edilmesine
ekonomik dizgedeki ekonomik dalgalanmalara bal olarak deimek kouluyla elbet
olanak tanmaktadr. Hatta, byk bir irketin merdivenlerini trmanma yolunu bulmak
isteyen bir insann yaamnda, ona rahat vermeyen byk bir kararszlk duygusu ve kayg
vardr. Herhangi bir noktada debilir, varmay ama edindii yere ulaamayabilir, bu
nedenle ailesinin ve dostlarnn gznde beceriksiz, bitik bir insan olabilir. Ama bu kayg
gven duyma ya da kesinlikle bilme isteini artrmaktan baka ie yaramaz. Karar verme
yntemlerinin kendisine sunduu kesinlie karn baarszla urarsa, en azndan
kendisini sulamaktan kurtulur.
U ANDA NEREDEYZ?
65
Ayn gven duyma gereksinmesi, dnce, duygu ve estetik deerlendirme alannda da
vardr. Okur-yazarln, ve kitle iletiim aralarnn gelimesiyle birey, abucak, hangi
dncelerin doru hangi davrann uygun, hangi duygunun normal ve hangi zevkledir'
moda olduunu renir. Yapmas gereken tek ey, iletiim aralarnn sinyallerine ak
olmaktr, bylece yanl yapmayacandan emin olabilir. Moda dergileri hangi giysilerin
bana sunulan olgu, beni ya daha ok bilgilenmi duruma getirir ya da daha az bilgilenmi
duruma; zaten bir eyi arptmada en etkin yolun da bir dizi olgular sralamak olduu
herkese bilinir.
Bir insann yaamndaki tek bir epizodun nasl deerlendirileceini gstefen bu rnekte
geerli olanlar, siyasal ve toplumsal yaamla ilgili olgulardan sz ettiimizde ok daha
karmak,] ok daha birbirine bal bir olaylar rgs eklinde karmza kar. Bir olgu
olarak komnistlerin bir Uzak Dou lkesinde iktidar/ ele geirmek yolunda admlar
atmakta olduunu sylersek, bu olgu, onlarn Gneydou Asya'nn tmn ya da Asya'nn
tmn ele geirme gzdam verdikleri anlamn m ierir? Bu ikincisi, komnistlerin,
Birleik Devletlerin varln tehdit ettikleri anlamna m gelir? Birleik Devletlerin
varlna ynelik bir tehdit, Amerikallarn, fiziksel varlna, ya da toplumsal dizgemize,
konuma ve hareket zgrlmze ynelik bir tehdit anlamna m gelir, ya da o yredeki
st dzey yneticimizin yerine kendi yneticilerini geirmek istedikleri anlamn m tar?
Bu olas sonulardan hangisi, 100 milyon Amerikalnn ya da yaamn tmnn olas imhasn
hakl karabilir ya da talep edebilir? Komnist tehlikesi olgusu, komnistlerin strateji
ve planlarnn tamamnn deerlendirilmesine gre deiik anlamlara brnmektedir. Peki,
kimdir bu komnistler? Sovyetler Birlii hkmeti mi, in hkmeti mi, kim? Peki, Sovyet
hkmeti kim? Kosigin-Brejnev hkmeti mi, ya da bunlarn u andaki stratejilerinin
baarszla uramas halinde iktidara gelebilecek ardllarnn hkmeti mi?
Burada gstermek istediim u: Balang noktas olarak aldmz bir tek olgu, btn bir
dizgenin deerlendirmesi yaplmakszn hibir anlam ifade etmez; btn bir dizgenin
deerlendirilmesiyse gzlemciler olarak bizlerin de iinde bulunduu bir srecin zne
lenmesi anlamna gelir. unu da belirtmek gerekir ki, belirli olaylar (olular) olgular
olarak semeye karar vermi olma olgusunun kendisi bizi etkiler. Bu karar vermekle, biz,
kendimizi belli bir ynde ilerlemeye adam oluyoruz; bu stlenme bizim, sz konusu sre
iinde daha sonra hangi olgular seeceimizi belirler. Ayn ey, bizim muhaliflerimiz iin
de geerlidir. Onlar da, bizim hangi olgu68
UMUT DEVRM
lar setiimizden etkilendikleri gibi, kendilerinin semelerine nesne olan olgulardan da
etkilenirler.
Ama seilen ve deerlere gre dzene konulan, yalnzca olgular deildir; bilgisayarn
programlanmas da, kalplatrlm ve ou kez bilinsizce belirlenmi deerlere
dayandrlmtr. Ne kadar ok retirsek o kadar iyi ilkesi, kendi iinde bir deer
yarglamas-dr. Eer, bu ilke yerine, bizim dizgemizin insan etkinliini ve canlln olas
en iyi noktaya getirmek ynnde ynlendirilmesi gerektiine inansaydk, farkl bir
programlama sz konusu olacakt ve baka olgular uygun ya da ilgili saylacakt. Halkn
byk bir kesiminin ve pek ok karar vericinin paylat bir yanlsama olan bilgisayar
kararnn kesin olduu yanlsamas, (a) olgular nesnel verilenler dir ve (b) programlama
standard deildir, eklindeki yanl varsaymlara dayanr.22
ster bilgisayar kullanlarak yaplsn, ister kullanlmadan, her trden planlama, planlamann
altnda yatan normlara ve deerlere baldr. Planlama, insan rknn att en ilerici
admlardan biridir. Ama insann kendi kararndan, deer yargsndan ve sorumluluundan
vaz getii kr planlama yaplrsa, planlama bela olabilir. n-sansal amalarn tam bilinli
olduu, planlama srecine yolgsterici-lik ettii ak, canl, sonu verici bir planlamaysa,
byk bir baar, bir mutluluk olabilir. Bilgisayar, planlamay korkun lde
kolaylatrmaktadr, ama bilgisayar kullanm, ara ve sonu arasnda gerekli ilikinin
bulunmas temel ilkesini pek deitirmez, bu ilkeyi bozan tek ey, ilkenin ktye
kullanlmasdr.
22 Hasan zbekhan, ok yerinde bir kavram dile getirerek, normatif planlamann,
strateji ve taktik planlamasndan nce gelmesi gerektiini belirtiyor.
IV NSAN OLMAK NE DEMEKTR?
1. nsan Doas ve Deiik Davurumlar
Teknoloji toplumunda insann iinde bulunduu durumu tarttmza gre, imdi, teknoloji
toplumunu insancllatrmak iin ne yaplabilecei sorununu inceleyceiz. Ama bu ie
balamadan nce, insan olmann ne demek olduunu yani, toplumsal dizgenin ileyiinde
temel etmen olarak ele almak durumunda olduumuz insan esinin ne olduu sorusunu
sormalyz kendimize.
Bu yant oluturmak iin ruhbilim denen alan amak gerekir. Burada ona, tarihin,
toplumbilimin, ruhbilimin, dinbilimin, sy-lencebilimin, fizyolojinin, iktisatn ve sanatn
verilerini deerlendiren ve bunlar, insann anlalmas iinde uygun ynleriyle ele alan bir
bilim dal anlamnda, insan bilimi demek daha doru olsa gerek. Bu blmde
yapabileceim, kanlmaz olarak son derece snrl. Bu kitabn balamnda ve seslendii
okurlar asndan bana en gerekli gelen ynleri tartmay seiyorum.
nsanolu, insan olmann belli, zgl bir biimini, kendi z olarak kabul etmeye kolayca
raz edilmitir hl da edilmektedir. nsan, kendi insanln, kendisini zdeletirdii
toplum asndan bu kandrmacann gerekletii lde tanmlar. Bu genel kural olmakla
birlikte, birtakm ayral durumlar da olmutur. nk kendi toplumunun boyutlarnn
tesine bakan insanlar olmutur daima bunlar, kendi yaadklar dnemde aptal ya da
sulu damgasn yemi olabilirler, ama gene de insanlk tarihi sayfalarndan ba70
UMUT DEVRM
kldnda, bu insanlarn byk insanlar listesini oluturduklar grlr ite bunlar,
baktklar ufuklarda evrensel olarak insansal denebilecek, ve o belirli toplumun, insan
doas anlayyla akmayan bir ey gren insanlard. Kendi toplumsal varolularnn
snrlarnn tesini grebilecek denli gzpek ve dgc zengin insanlar vard her zaman
iin.
zgl ve kesin olarak insan olan tek bir szckte dile getirebilecek birka insan
tanmn anmsamak yararl olabilir. nsan, Homo faber-alet yapan olarak tanmland.
Gerekten de bir alet yapcdr insan, ama atalarmz, tam anlamyla insan haline gelmeden
de alet yapyorlard.1
nsan, Homo sapiens olarak da tanmland, ancak bu tanmlamada, anlam, sapiens
szcyle neyin anlatlmak istendiine bal. Yaam srdrmenin daha iyi yollarn,
istediimizi elde etmek iin daha iyi yntemleri bulmak amacyla dnceyi kullanmaksa,
hayvanlar da bu yetiye sahip; hem, bu trden bir baar sz konusu olduunda insanla
hayvan arasnda olsa olsa niceliksel bir fark olabilir. Ancak, eer sapiens szcyle,
grngnn ekirdeini anlamaya alan dnce anlamnda, aldatc yzeysel grnmden,
gerekten de gerek olana nfuz eden dnce, amac ynlendirmek, arptmak deil de
anlamak olan dnce anlamnda bilgi anlatlmak isteniyorsa, Homo sapiens, gerekten de
insann doru bir tanmlamasdr.
nsan, Homo ludens oynayan insan2 olarak da tanmland; buradaki oynamak, yaam
srdrmek iin o anda gerekli olan eyleri aan amasz etkinlikler anlamna geliyor.
Gerekten de, maara resimlerini yaratanlarn dneminden gnmze dek insanlar belli bir
amaca ynelik olmayan etkinliklerde bulunmulardr.
1 Bkz. Lewis Mumford'un The Myth of the Machine (Makina Miti) adl kitabnda bu konuyu
tartt blm.
2 Bkz. Johan Huizinga, Homo Ludens: A Study of the Play Element in Culture (Kltrde
Oyun esi zerine Bir nceleme). Aynca bkz: Vom Ursprung von den Grenzen der
Freiheit; Eine Deutung des Spiels bei Tier und Mensch (zgrln Kkenleri ve Snrlan
zerine; Hayvanda ve nsanda Oyunun Bir Yorumu) (Basel: Schwabe, 1945).
NSAN OLMAK NE DEMEKTR?
71
ki tanmlama daha eklenebilir bunlara. Bir: Homo negans, yani hayr diyebilen insan
geri, yaamm srdrmek sz konusu olduunda, ya da karlar gerektirdiinde insanlarn
ou evet derler. nsan davrann konu alan istatistiklere gre, insana evet-i-insan
demek gerekir. Ama insansal gizilg asndan, insanolu, hayr diyebilme yetisiyle,
hakikati, sevgiyi, btnsellii, fiziksel varoluu pahasna bile kabul ediiyle tm dier
hayvanlardan ayrlr.
nsann bir baka tanm da Homo espefans umut eden insan olabilir. kinci blmde
belirttiim zere, umut etmek, insan olmann temel koullarndan biridir. nsan umut
etmekten vaz geerse, nerede olduunu bilse de bilmese de cehennemin kapsndan
girmi demektir, kendi insanln geride brakt demektir.
Belki de insann trsel zelliinin en nemli tanmlamas, onu zgr bilinli etkinlik3 diye
dile getiren Marx tarafndan yaplmtr. Daha sonra bu kavramn anlamn tartacam.
Burada andklarmza daha birka tanmlama eklenebilirdi belki, ama gene de, nsan olmak
ne demektir? sorusuna yeterli bir yant verilmi olmazd. Bu tanmlamalar, daha eksiksiz
ve daha sistematik yamt verme abas gstermeksizin insan olmann yalnzca baz elerini
vurguluyorlar.
Bu soruya yant vermek ynnde yaplan her giriim, bu trden bir yantn en iyi olaslkla
gerekst bir speklasyondan ya da belki iirsel bir speklasyondan baka bir ey
olamayaca, ne olursa olsun, kesinlii ve doruluu aratrlmaya ak bir gereklii dile
getiren szler deil de znel bir tercihi dile getiren szler olaca gryle kar karya
gelecektir. Bu doruluu aratrlmaya ak gereklik szleri, kendi kavramlarm bir
nesnel gereklik erevesinde dile getiren ancak konunun doasyla ilgili bir son sz
bulunmayan kuramsal fizikileri getiriyor akla. Gerekten de, u anda, insan olmann ne
anlama geldii konusunda kesin bir ey sylemek olanaksz; insan evrimi, insann daha yeni
yeni tam anlamyla insan
Burada Marx'in, Aristoteles'in insan bir siyasal hayvan olarak sunan nl insan tanmn
eletirdiine ve onun yerine insann bir toplumsal hayvan olduu kavramn getirdiine,
Franklin'in insan alet-yapan hayvan olarak tanmlamasna da, Yankiye zg bir yaklam
diye kar ktna iaret etmek yerinde olacaktr.
72
UMUT DEVRM
olmaya balad iinde bulunduumuz tarihsel am ok gerilerde braktnda bile bu konu
kesinlik kazanm olmayacaktr belki. Ama insann doas konusunda kesin bir sonuca
ulama olaslna kukuyla bakmak, bilimsel yarglara varlamayaca, yani olgular
gzlemleyerek sonular karlamayaca anlamna gelmez; daha mutlu bir yaama kavuma
isteiyle yola klm olsa da, insan doasna degin doru bulgular dile getirilmelidir.
Zaten Whitehead'in szleriyle, Mantn ilevi, yaama sanatn gelitirmektir.4
nsan olmann ne anlama geldii sorusuna yant bulmada hangi bilgilerden yararlanabiliriz?
Yanta, bu trden yantlara genellikle ulalan yoldan varlmaz: insan iyi midir, kt mdr,
seven bir yaratk mdr, ykc bir yaratk m, kolay aldanr bir tr mdr, bamsz m, vb.
sorular bizi yanta gtrmez. ok aktr ki, insanolu, tpk mzie yatkn ya da mzikte
perde ayrm yapma yetisinden yoksun, resme kar eilimli, ya da renk kr, bir aziz ya da
ktlk dolu olabilecei gibi btn bu saydklarmz da olabilir. Btn bunlar ve daha
birok baka nitelikler, insan olmann eitli olaslklardr. Hatta, hepsi de hepimizde
vardr. Bir kiinin kendi insanlnn tam anlamyla bilincinde olmas, Terence'in dedii gibi,
Homo sum; humani nil a me alienum pto (Ben bir insanm, in-sansal olan hibir ey bana
yabanc deildir), kavramnn, herkesin insanla ait her eyi hem bir aziz hem de su
ileyen birinin niteliklerini kendi iinde tadnn, Goethe'nin szleriyle, kiinin kendisinin
ileyebileceini dleyemeyecei hibir suun olmadnn, bilincinde olmas demektir.
nsanln btn bu davurumlar, insan olmann ne anlama geldii sorusuna yant vermez.
Bunlar yalnzca, nasl, hem birbirimizden farkl ama gene de insan olabileceimiz sorusuna
yant vermektedir. Eer insan olmann ne anlama geldiini bilmek istiyorsak, farkl insansal
olaslklar asndan deil, insan varoluunun btn bu olaslklarn, olas seenekler olarak
ortaya kmasna kaynaklk eden koullar asndan yant bulmaya hazrlanmalyz. Bu
koullar, fziktesi speklasyonlarn bir sonucu olarak deil, insanbilimin, tarihin, ocuk
ruhbiliminin, bireysel
4 The Function of Reason (Mantn levi), (Boston: Beacon Press, 1958), s. 4.
bile, insan varoluunun koullar gerei kanlmaz olan baz sonular gze alnmakszn
yapamaz. nsanolu onu uyaran, harekete geiren her eyden ve zevklerden tmyle
yoksun braklrsa, i yapma yetisinden, hele ustalk isteyen herhangi bir ii yapma
yetisinden yokNSAN
OLMAK NE DEMEKTR?
75
sun kalr.5 Eer son noktaya dek yoksun braklmamsa, onu kle yapmaya kalktnzda
isyan etme eilimi gsterecektir; yaam ar lde skcysa iddete bavurma eilimi
gsterecektir; onu maki-naya dndrrseniz, btn yaratcln yitirme eilimi
gsterecektir. Bu konuda insan, hayvanlardan ya da cansz maddeden farkl deildir. Baz
hayvanlar hayvanat bahesine sokabilirsiniz, ama re-mezler, bazlarysa, zgr
durumlarnda iddet gsteren hayvanlar olmamakla birlikte, kafeste saa sola saldrmaya
balayacaktr.6 Suyu belli bir s derecesinin zerinde strsanz buhar olur; ya da belli
bir derecenin altnda soutursanz kat hale gelir. Ama scaklk derecesini azaltarak buhar
oluturamazsnz. nsanolunun tarihi, insanoluna SeleT yaplabileceini, ve ayn zamanda
nelerin yaplamayacan kesin olarak gstermitir. Eer insanolu sonsuz sayda kalba
girebilir nitelikte olsayd, devrimler olmazd; deiiklik olmayacakt, nk bir kltr,
insanolunun direnciyle karlamakszm, onu kendi kalplarna boyunedirmeyi baarrd.
Ama insan, sadece grece olarak esnek olduundan, toplumsal dzenle onun insansal
gereksinimleri arasndaki dengesizlii ar lde ar ya da dayanlmaz hale getiren
koullara her zaman iin kar durmayla tepki gsterdi.
te, tarihte insann evriminin dinamizminin znde yatan, bu dengesizlii azaltma
giriimiyle daha uygun ve daha ho bir zm bulma gereksinmesidir. nsann kar
koymas, yalnzca maddesel aclar nedeniyle kendini gstermi deildir; daha ilerde
tartacamz, tmyle insana zg gereksinmeler de devrim iin de, deimenin
gereklemesini salayacak itici gler iin de aym lde gl bir ynselimdir.
5 Yaknlarda yaplan duyumlardan yoksun brakma deneyleri, insann yant verebilecei
uyarmalardan yoksun braklmasnn, ar akl hastal belirtileri ortaya karabileceini
gstermitir.
6 iftliklerde ya da tutukevi koullarna benzemeyen koullarda yaayan ruh hastalarnda
da benzer bir olgu bulunmutur. Bu baskdan uzak koullarda ok az iddet
gstermilerdir; bu da, daha nce tutukevi benzeri yerde tutulmalarna neden olduu n
srlen durumun, yani, iddet gsterilerinin, bunlar azaltmay ya da denetim altna almay
amalayan tedavinin sonucu olarak ortaya ktn kantlamtr.
76 UMUT DEVRM
3. Ynselim ve Ballk Kalplan Gereksinmesi
nsan varoluunun ortaya att soruya verilebilecek eitli olas yantlar vardr. Bunlar iki
sorun etrafmda toplanr: biri, bir ynselim (orientation) kalbna duyulan gereksinme,
dieriyse, bir balanma, kendini adama kalbna olan gereksinmedir.
Bir ynselim kalbna gereksinmeyi karlayacak olan eyler nelerdir? nsann bugne dek
bulduu yantlar arasnda en arlkl olam, ve ayrca hayvanlarda da gzlemlenebilen
udur: Kme iin en iyi eyin ne olduunu bildii varsaylan, tasarlar yapan, buyruklar
veren ve dierlerine, kendisini izlemekle, herkesin karlarna en uygun davran
gstermi olacaklarn vaat eden gl bir ndere boyun emek. ndere ball yrrle
koymak iin, ya da baka bir ekilde sylemek gerekirse, bireye, ndere inanmasna
yetecek inanc vermek iin, nderin, nderlii altndaki tm dier kiilerden daha stn
nitelikleri olduu varsaylr. Onun, her eye gc yeten, her eyi bilen, kutsal bir kii
olduu varsaylr; o, tanrnn kendisi, ya da tanrnn vekilidir, ya da evrenin btn gizlerini
bilen ve onun devamn salamak iin gerekli kuttrenleri yerine getiren bir byk rahiptir.
nderler, boyun emeyi ustalkla gerekletirebilmek iin ou kez vaadlere ve gzdama
bavurmulardr kukusuz. Ama yk, hi de bu kadar deildir. nsanolu, kendi evriminin
st aamasna varmad srece ndere gereksinme duymutur, ve her zaman iin, kraln,
tanrnn, babann, padiahn, rahibin yasalln kantlayan d rn yklere inanmaya
sorunu deildir. Varolan gerekliin ve onu gelitirmek iin sunulan seeneklerin farknda
olmak, gereklii deitirmeye katkda bulunur, ve gereklikteki her gelime, dncenin
akla kavumasna yardmc olur. Bilimsel akl yrtmenin ve bilimsel mantn dorua
ulat gnmzde, daha nceki koullarn1 atll yk altndaki toplumun, salkl bir
topluma dnmesi, ortalama insann mantn tpk bilim adamlarnda grmeye altmz
nesnellikle kullanmasn olas klabilir. Bu, temelde bir stn zek sorunu deil, toplumsal
yaamdaki akldln kanlmaz olarak akln karmasna yol aan akl-dhn
ortadan kalkmas sorunudur.
nsanda yalnzca zek yoktur ve insanolu, yalnzca, evresindeki dnyaya bir anlam
vermesine ve onu yaplandrmasna izin verecek bir ynselim kalbna gereksinim duyuyor
deildir; cokusal adan dnyaya insana ve doaya balanmak durumunda olan
I
NSAN OLMAK NE DEMEKTR?
79
bir yrei ve bir bedeni de vardr. Daha nce de sylediim gibi, hayvann dnyayla olan
balar, kendiliinden vardr, gdleriyle gerekleir. Kendi kendisinin farknda olma ve
kendisini yalnz hissetme nitelikleriyle hayvandan ayrlan insan, kendi z kiisinin
tesindeki dnyayla birlemek, onunla bir ba oluturmak gereksinmesini doyuran cokusal
balan bulamazsa, rzgrla savrulan aresiz bir toz tanesinden farksz olur. Ancak
hayvann tersine, insann nnde, onun bu balarla balanmasn salayacak birka seenek
vardr. Akl konusunda olduu gibi cokular konusunda da baz olaslklar dierlerinden
daha iyidir; ama akl saln koruyabilmek iin en fazla gereksinmesi olan ey, ona
dnyayla olan banm gvenli ve salam olduu duygusunu verecek bir badr. Byle bir
badan yoksun olan kii, akl salndan yoksun, trdeleriyle cokusal ba
kjrma^yetisinden yoksun bir kii olarak tanmlanr.
nsanolunun ballnn en kolay ve en sk grlen biimi, geldii yere kana, topraa,
klana, ana-babaya, ya da daha karmak bir toplumda ulusuna, dinine ya da snfna olan
birincil balan dr. Bu balarn yaps temelde cinsel nitelik tamazlar ama kendisi olacak
kadar, o dayanlmaz ayr olma duygusunu yenecek kadar gelimemi bir insann zlemini
giderirler. nsann ayr olmas sorununun bebein annesiyle olan ilikisinde gerekli ve
doal olan birincil balar diye andm balan srdrerek zmlenmesi, topraa
tapma, gllere, dalara, ya da ou kez bireyin simgesel olarak hayvanlarla (totem
hayvanlarla) zdeletii hayvana tapma olgularyla kendini gsteren ilkel tapmlar
incelediimizde aka grlmektedir. Ulu Anaya, bereket ve toprak tanralarna taplan
anaerkil dinlerde de grlmektedir bu.7 Ulu baba, tanr, kral, kabile reisi, yasa ya da
devletin, tapmann nesneleri olduu ataerkil dinlerde, bu anaya ve topraa olan birincil
balar ama giriimi var gibi grnmektedir. Ancak, toplumda, anaerkil tapmdan ataerkil
tapma gei, bir ilerleme hareketini, bir gelimeyi simgelemekle birlikte, insanolunun
kr krne boyunedii stn bir yetkeye duygusal olarak baland olgusu, her iki
toplum biiminin ortak bir zelliidir. Doaya, anaya ya da babaya bir bala bal
7 Bkz. Bachofen'in ve Briffault'nun anaerkil toplumlar zerine incelemeleri.
80
UMUT DEVRM
kalmakla, insan gerekten de dnyada bir yabanc olma duygusundan kurtulmay baaryor,
ama bu gvenliinin karlnda korkun bir bedel dyor yani boyuneiyor, baml
yayor ve akl yrtme dzeneinin ve sevme yetisinin tam anlamyla gelimesini
durdurmu oluyor. Yetikin olmas gereken yata ocuk olarak kalyor.8
Anneye, topraa, rka vd., iyicil ya da ktcl nitelikli ar tutkulu ilkel balanmalar, yalnz
ve yalnz insann bu dnyada kendisini daha rahat, daha kendi evinde hissetmesiyle;
yalnzca zeksnn deil, boyun emeksizin kendisini dnyann bir paras hissetme
yetisinin, hapsedilmeksizin kendini evinde hissetme yetisinin, boul-makszn ok yakn
olma yetisinin gelimesiyle ortadan kalkabilir. Toplumsal balamda, bu yeni gr, insanlk
tarihinin en esiz dnemlerinden biri olan .. ikinci binin ortalaryla birinci binin
ortalarna dek uzanan dnemde dile getirilmiti. nsan varoluu sorununun zm, artk
doaya dnte, ya da baba imgesine kr krne itaat etmede deil, insanolunun bu
dnyada kendisini rahat hissedebilecei, yabanclk ekmeyecei bir ortamda korkutucu
yalnzlk duygusunu yenebileceini dile getiren yeni bir grte aranyordu; bu yeni
kavrama gre insanolu, insansal glerinin tam anlamyla gelimesiyle, sevme yetisinin,
mantn kullanma, gzellikler yaratma ve bunlarn tadn karma, insanln trdeleriyle
paylama yetisinin gelimesiyle ulaabilirdi bu amacna. Budachk, Musevilik ve
Hristiyanlk bu yeni gr savundu.
nsanolunun, kendisini tm dier insanlarla bir hissetmesine
8 Bugn, birok bireysel anaya ballk vakas, tutucu ruhzmlemeciler tarafndan
anneye kar cinsel ban zlememi olmasnn bir sonucu olarak aklanmakta. Bu
aklama, sz konusu ban, insan varoluunun olumsuz durumunun olas nedenlerinden
yalnzca biri olduunu grmezden gelmektedir. Toplumsal ynleriyle insandan bamsz
olmasn bekleyen bir kltrde yaayan yirminci yzyln baml bireyinin kafas karktr;
ve, kendi toplumunun ilkel toplumlarn yapt gibi bamllk gereksinmesini
doyuracak toplumsal ve dinsel kalplar vermediinden, ounlukla sinir hastasdr. Anaya
ballk, baz kltrlerin dinsel kalplarda dile getirdii insan varoluuna verilen
yantlardan birinin kiisel bir anlatmdr. Ancak bu, bireyin tamamen gelimesiyle atan
bir yanttr.
NSAN OLMAK NE DEMEKTR?
81
izin veren bu yeni ba, anaya ve babaya boyuneme bandan temelde ayrlyordu;
dayanmann ve insansal balarn, zgrln duygusal ya da zihinsel olarak
kstlanmasyla geersiz klnmad uyumlu bir kardelik bayd bu. Kardee duygu ve
davran zmnn, znel tercihlerden biri olmamasnn nedeni budur. nsann iki
gereksinmesini, yani hem ok yakndan ilikili, hem de ayn zamanda zgr, hem btnn
bir paras hem de bamsz olma gereksinmesini karlayan tek zm budur.
Kstlanmam bireysellik ve bamszlkla birlikte dayanma balar gelitirmeyi baarm
olan ve baaran dinsel ya da dnyasal gruplarla pek ok birey tarafndan uygulanan bir
zmdr bu.
4. Yaayabilme ve Daha yi Yaayabilme Gereksinmeleri
nsann iinde bulunduu durumun ve kar karya kalmas olas seeneklerin iyice
anlalmas iin, insan varoluunun doasnda bulunan dier bir temel eliki biiminden sz
etmeliyim. nsan, bedeni ve bedensel gereksinmeleri asndan temelde hayvanla ayndr;
ancak, kulland yntemlerde, hayvanlarda daha gelimi olan gdsel ve kendiliinden
nitelik bulunmamasna karn, fiziksel olarak yaamn srdrmek ynnde doutan
kazand bir aba har-. cama zelliine sahiptir. nsann bedeni, ister mutluluk
durumunda .olsun ister mutsuzluk, ister klelik ortamnda olsun ister zgrlk, koullara
aldrmakszm, ona yaamn srdrme istei duyurur. Bunun sonucu olarak insanlar
almal, ya da bakalarm kendi yerine, kendi adna altrmaldr. nsanolunun gemi
tarihinde, insann zamannn ou yiyecek toplamakla gemitir. Burada yiyecek toplama
szlerini ok geni anlamda kullanyorum. Hayvanlarda, bu olgu temelde hayvann gdsel
aygtnn kendisinden istedii nitelikte ve nicelikte yiyecei toplama anlamna gelir.
nsanlarda seebilecei yiyecein trlerinde ok daha fazla esneklik vardr; ama bundan
da nemlisi, insanolu, uygarlama srecine baladnda yalnzca yiyecek toplamak iin
deil, giyecek yapmak, korunak, barnak yapmak ve daha gelimi kltrlerde, yalnzca
fiziksel varlnn srmesi iin kesinlikle gerekli eyleri deil, kltrn gelimesin:
E: 6
82
UMUT DEVRM
olanakl klan bir yaamn maddi temellerini oluturan gerek gereksinmeler eklinde
ortaya km pek ok eyi retmek iin de alr.
Eer insan, yaamn, ekmeini kazanarak geirmekle yetinsey-di, hibir sorun
olmayacakt. nsanda karncalarn gdleri yoktur ama, karncannki gibi bir varolu, gene
de pekl insann kaldrabilecei bir durumdur. Ne var ki, insan, koullan gerei, bir
karnca olmakla yetinemez, bu biyolojik ya da maddesel yaam srdrme sorunundan
baka, daha iyi yaayabilme ya da daha faydac olabilme sorunu diye
nitelendirebileceimiz insana zg bir baka durum da vardr.
Bu ne anlama gelir? nsanolunda farknda olma zellii ve dgc bulunduundan, zgr
olma gizilgcne sahip bulunduundan, Einstein'm bir keresinde dile getirdii zere,
fincandan frlatlm zar olmama eilimini iinde tar. Yalnzca, yaam srdrmek iin
neyin gerekli olduunu bilmek istemekle kalmaz, insan yaamnn ne anlama geldiini
anlamak ister. Kendisinin bilincinde olan tek canldr o. Tarihin sreci iinde gelitirdii ve
yalnzca biyolojik varln srdrlmesi srecine hizmet etmekten daha ok ey yapan
yeteneklerinden yararlanmak ister. Alk ve cinsel yaam, tmyle bedensel bir grng
olarak yaam srdrme alanna girer. (Freud'un ruhbilimsel dizgesinde, dneminin mekanik
maddeciliinden kaynaklanan ve onu, yaamn srdrlmesine hizmet eden gdlere
dayanan bir ruhbilim ortaya atmaya gtren byk bir yanl vardr.) Ama insanda,
yalnzca insana zg olan ve yaam srdrme ilevini aan tutkular vardr.
Bunu hi kimse Marx'tan daha ak ekilde dile getirmemitir: Tutku, insann, amalarna
ulama abas gsterme yeteneidir.9 Bu szlerde, tutku, bir iliki ya da ilgili olma
kavram olarak ele alnmaktadr. nsan doasnn dinamizmi, insansal olmas nedeniyle, her
eyden nce insann kendi yeteneklerini, dnyay bedensel gereksinmelerinin karlanmas
arac olarak kullanma gereksinmesi ile
9 Economic and Philosophical Manuscripts (ktisadi ve Felsefi Elyazmalan) kitabnda,
T.Bottomore'n ngilizce evirisiyle, E. Fromm'un Marx's Concept of Man (New York:
Ungar, 1961) kitabnda alnt.
NSAN OLMAK NE DEMEKTR? 83
olan ilikisi asndan deil de, bu yeteneklerin dnyaya olan ilikisi asndan dile getirme
gereksinmesinden kaynaklanmaktadr. Bu, u demektir: Gzlerim olduu iin grmeye
gereksinmem var; kulaklarm olduu iin iitmeye gereksinmem var; aklm olduu iin
dnmeye gereksinmem var; ve bir yreim olduu iin hissetmeye gereksinmem var.
Ksacas, insan olduum iin insana ve dnyaya gereksinmem var. Marx, yaamla tutkulu bir
ekilde ba kuran insansal yetenekler szleriyle neyi anlatmak istediini ok iyi
aklyor:
nsann dnyayla olan insansal ilikileri, yani grme, iitme, koklama, tadalma, dokunma,
dnme, gzlemleme, hissetme, arzu etme, edimde bulunma, sevme ilikilerinde onun
bireyselliinin btn organlar, ...insansal gerekliinin etkin anlatmdr (Betaetigung)
...Uygulamada, benim kendimle bir ey arasnda ba kurmam iin, o eyin insana insanca bir
bala bal olmas gerekir.10
nsan itkileri, faydacl ama eiliminde olduklarndan zellikle insana zg olan temel bir
gereksinmenin anlatmdrlar: nsanla ve doayla ba kurma gereksinmesi ve kendisini bu
ba erevesi iinde onaylama gereksinmesi.
nsan varoluunun bu iki biimi, yani dar ya da geni anlamda yaam srdrmek amacyla
yiyecek toplama ile, insann yeteneklerini dile getiren ve faydac ahmanm tesinde bir
anlam arayan kendiliinden ve zgr etkinlikler, insann varoluunun znde vardr. Her
toplum ve her insan, bu iki yaama biimini ortaya karan kendine zg bir dzenee
sahiptir. Burada nemli olan, bu ikisinin sahip olduu ve birini dierine egemen kld
grece gtr.
Gerek edim gerek dnce bu kutuplamann ifte doasndan paylarn alrlar. almak,
ou kez, yaam srdrmeye yetecek dzeyde etkinlikte bulunmak eklinde alglanr.
Yaam srdrme dzeyini aan etkin olma durumlarysa, oyun diye nitelendirilen, ya da
tapmlara, kuttrene ve sanata bal tm etkinliklerdir. Dnce de iki ekilde kendini
gsterir; biri yaam srdrme ilevine hizmet eder, biri de bilginin anlama ve sezme
anlamnda ilev gstermesine hizmet eder.
10 A.g.y., s. 132.
84
UMUT DEVRM
Bu, yaam srdrme ve yaam srdrme dzeyini ama dncesi ayrm, bilinlilii ve
bilinalt denilen durumu anlamak iin byk nem tar. Bilinli dnmemiz, ilk ocukluk
dneminden balayarak dnme srecimize kaznm olan toplumsal dnce
kategorilerini izleyen dille balantl olan dnme tipidir.11 Bilincimiz temelde, dil, mantk
ve tabularn oluturduu toplumsal szgecin, farknda olmamza izin verdii grnglerin
farknda olma durumudur. Toplumsal filtreden geemeyen grngler, bilin-dl-m
korur; ya da daha doru bir anlatmla, toplumsal szgecin, giriini engellemesi nedeniyle
bilincimize nfuz edemeyen hibir eyin bilincinde ya da farknda deilizdir. Bilinliliin
toplumun yapsyla belirlenmesinin nedeni budur. Ancak, bu szler yalnzca tanmlayc
szlerdir. nsanolu, belli bir toplumun snrlar iinde almak durumunda bulunduundan,
yaamn srdrme gereksinmesi, ona, toplumsal gr ve kavray ilkelerini kabul ettirme
eilimindedir, dolaysyla da, bilincinin farkl bir emay iermesi halinde bilincinde
olabilecei eyleri bastrr. Bu varsayma ilikin rnekleri vermenin yeri buras deil, ama
okur, dier kltrleri incelediinde, kendi rneklerini kolayca retebilir. Sanayi andaki
dnce kategorileri, kr ve zarar, yeterlilii ve yetersizlii nicelik asndan lme,
soyutlama ve kyaslama kategorileridir. Gnmz tketici toplumunun bir yesi, rnein,
cinsel isteklerini bastrma gereksinmesinde deildir, nk sanayi toplumunun bilinlere
kazd emada, cinsel yaam yasa yer almamtr. Sermayeyi tketmekten ok
biriktirmek ve yatrmlara harcamakla uraan ondokuzuncu yzyl orta snf insan, cinsel
isteklerini bastrmak zorundayd, nk bu istekler onun toplumunun ya da daha dorusu
orta snflarn agzl ve istifi havasna uymuyorlard. Ortaa ya da Yunan toplumunu,
ya da Pueblo Kzlderilileri gibi kltrleri dnecek olursak, bunlarn yaantsnda yaamn
baz ynleri yasaklanr, tabular oluturulurken, toplumsal szgelerinin bilinlerine
girmesine izin verdii farkl ynlerin bilincine ok iyi vardklarn kolayca grrz.
11 Benjamin Whorfun almas, dil ile dnce ve deneyim biimlerindeki farkllklar
arasndaki ok yakn ilikiyi gstermitir. Bkz. Ernest G. Schachtel'in Metamorphosis
(Deiim) adl kitabnn daha nce anlan blmnde ve daha nceki yazlarnda bu soruna
yapt nemli katklar.
NSAN OLMAK NE DEMEKTR?
85
nsanolunun, kendi toplumunun toplumsal kategorilerini kabul etmek zorunda bulunmad
en gzel durum, uykuda olma durumudur. Uyku, insann, varln srdrme sorunlaryla
uramak zorunluluundan kurtulduu bir varolu durumudur. nsan uyankken, byk
lde varln srdrme ilevi ile snrlanmtr; uykudayken, zgr bir insandr. Bunun
sonucu olarak, dnme sreci toplumunun dnce kategorilerine uymak zorunda deildir
ve dlerde grdmz o garip yaratcl gsterir. nsan dlerde, yiyecek toplamak ve
savunmakla uraan yaratk olduu dnemde sahip olamad yaam biimine ve kendi
kiilik zelliklerine kavrayc gzle bakar ve simgeler yaratr. Gerekten de bu, toplumsal
gereklikle ilikiden yoksun olma durumu, ou kez, eski alara zg, ilkel, ktcl
dnceler ve deneyimler geirmesine neden olur, ama bunlar bile asla uygundur ve
toplumunun dnce kalplarndan ok kendisini temsil ederler. Dlerde, birey,
toplumunun dar snrlarn aar ve tam anlamyla insan haline gelir. Bu yzdendir ki,
Freud'un dlerin yorumlanmas buluu, temelde yalmzca bastrlm cinsel gdleri aram
olmasna karn, hepimizin iinde bulunan sansre uramam insanln anlalmasna giden
yolu at. (Bazen ocuklar, eitim sreciyle ve de toplumsal dnyayla olan ilikilerin tmn
koparan psikozlu kiiler tarafndan yeterince alanmadan nce, uyarlanm bir yetikin
olunduktan sonra tekrar ele geirilemeyecek yaratc sanatsal olanaklar ve kavraylar
sergilerler.)
Ancak dler, insann yaam srdrme dzeyini ama yaantsnda zel bir durum
olmaktan te gitmezler. Bunun asl anlatm, kuttrenlerde, simgelerde, resim, iir, drama
ve mzikte grlr. Faydac dnce srelerimiz, mantksal olarak, btn bu
grnglerin, yaam srdrme ilevine hizmet ettii yorumuna ulamaya altlar (zaman
zaman basite indirgenmi bir Marx'cihk, biimde deil de zde bu maddecilik tryle
yanda oldu). Lewis Mumford ve dierleri gibi daha ciddi gzlemciler, sanatn daha
gelimi biim-leriyle Fransa'daki maara resimlerinin ve ilkel mlekler zerindeki
sslemelerin faydac bir amaca ynelik olmad olgusunu vurgu86
UMUT DEVRM
NSAN OLMAK NE DEMEKTR?
87
ladlar. Gerekten de bunlarn ilevinin, insann bedeninin deil de ruhunun yaamn
srdrmesine yardm etmek olduu sylenebilir.
Gzellik ile hakikat arasndaki ba buradadr ite. Gzellik, irkinin deil, yapayu
kartdr; gzellik, bir eyin ya da bir kiinin olduu gibiliinin duyumsal anlatmdr,
duyumlara seslendiini dile getirmektir. Zen Budac dnceye gre gzellik yaratmak,
kiinin, gznde canlandrd ey olmasn olas klmak iin, o eyi doldurmak zere
kendisini tmyle boaltt bir zihinsel durum gerektirir. Gzel ve irkin, kltrden
kltre farkllk gsteren geleneksel kategorilerden baka bir ey deildir. Gzellii
anlamadaki baarszlmzn iyi bir rnei, ortalama insann bazen bedenimiz iin daha
az ho olmakla birlikte sanki yamur ya da sis de ayn lde gzel deilmi gibi,
gnbatmn, bir gzellik rnei olarak sunma eilimidir.
Byk sanatlarn tm, z gerei, birlikte varolduu toplumla atk iindedir. Byk
sanat, hakikatin, belli bir toplumun yaamn srdrme amalarna hizmet etmesini ya da
bunlar engellemesine bakmakszn varolula ilgili hakikati dile getirir. Byk sanat
yaptlarnn tm, insann gerekliine dokunduu ve insan toplumunun eitli geici
biimlerinin gerekliini sorgulad iin devrimcidir. Siyasal adan gerici olan bir sanat
bile eer byk bir sanatysa kendi toplumlarnn yalnzca belli bir biimini elikileri
ile gren toplumcu gereki sanatlardan daha devrimcidir.,
Sanatn tarih boyunca varolan gler tarafndan yasaklanm olmas ve yasaklanmas
artc bir olgudur. Buna armann birka nedeni var belki. Bunlardan biri, insann
sanatsz bir ortamda onun aln ekmesi ve belki de kendi toplumunun amalarna
hizmet edecek ynde yararl olamamasdr. Bir baka neden de, byk sanatnn kendine
zg biimi ve kusursuzluu nedeniyle ounluun dnda kalan kii olmu olmas ve
dolaysyla uyarma ve yaam verme ilevini yrtmesine karn sanatn siyasal dile
evirmedii iin tehlikeli olmamasdr. Ayrca sanat, ou kez toplumun yalnzca eitimli ya
da siyasal adan daha az tehlikeli snflarna ulamtr. Gemi tarih boyunca sanatlar
saray dalkavuu olagelmitir. Hakikati, kendine zg, ama toplumsal adan kstl sanatsal
biimde sunduklar iin doruyu sylemelerine izin verilmitir.
Gnmzn sanayi toplumu, milyonlarca insann canl ya da plaa, banta kaydedilmi
mzikleri dinleme, lkedeki pek ok mzede sanat yaptlar grme, Platon'dan RussePa dek
insan yaznnn bayaptlarn herkesin kolayca alabilecei ucuz basklarndan okuyabilme
frsatna sahip olduu hatta bu frsatlar deerlendirmekte olduu olgularyla
vnmektedir. Kukusuz, kk bir aznlk iin sanat ve edebiyatla karlam olmak,
gerek bir deneyimdir. Ancak byk bir ounluk iin kltr, dier bir tketim
maddesidir; grlmesi gereken filmleri grmek, dinlenmesi gereken mzii dinlemek ve
iyi kitaplar okumak, niversite eitimi grm olunduuna iaret ettiinden bir stat
simgesi, dolaysyla da toplumsal merdiveni trmanmada ie yarayan bir ara olarak
grlmektedir. En iyi sanat rnleri bir tketim maddesine dntrlmtr, yani bu
rnlere, yabanclam bir ekilde tepki gsterilmektedir. Bunun kant, konserlere giden,
klasik mzik dinleyen ve Platon'un kitaplarnn ucuz basklarn satn alan kiilerin,
televizyondaki zevksiz ve kaba izlenceleri, rahatszlk duymadan izledikleridir. Eer
sanatla olan ilikileri itenlikli olsayd, sanattan yoksun banal dra-malar gsterilirken
televizyonlarn kapatrlard.
Bununla birlikte, insanolunun dramatik olana, insan deneyiminin temellerine deinen
kalrsa, onun hakknda pek ok ey bilebilirim, ama onu bilmem, tanmam.15 Goethe, bu tr
bilgiyi ok ksa ve zl bir biimde dile getirmitir: nsan, kendisini yalnzca kendisinin
snrlar iinde tanr ve dnyann snrlar iinde kendisinin farkndadr. Gerekten tannan
her yeni nesne, bizim iimizde yeni bir etkinlik arac oluturur.
Gzlemleyen zne ile gzlemlenen nesne arasndaki bu uzakln giderilmesi temeline
dayanan bu trden bilgiyi elde etme olasl, elbet, yukarda szn ettiim insansal vaadin
(umudun), yani her kiinin, kendi iinde, insanln tamamn tad; kendi iimizde,
deiik llerde de olsa, hepimizin aziz ve sulu olduumuz, dolaysyla bir baka kiide,
kendimizin paras olarak hissedemeye-ceimiz hibir eyin bulunmad beklentisinin
temellerinin varln gerektirir. Bu deneyim, kendimizi, ya bizim kan akrabalarmz
olmalar nedeniyle ya da daha geni bir anlamda, ayn yiyecei yememiz, ayn dili
konumamz ve ayn saduyuya sahip olmamz nedeniyle yalnzca yakndan tandmz
kiilerle ba kurma slndan ya da snrllndan kurtarmamz gerektirir. nsanlar
duygu birlii ve duygu sezgisi ieren anlamda tanmak ve bilmek, belli bir toplumun, rk ya
da kltrn daraltc balarndan kurtulmamz ve hepimizin insandan baka hibir ey
olmadmz olgusunu dile getiren insan gerekliinin derinliklerine nfuz etmemizi
gerektirir. nsanolunun gelimesinde insann gerek duygu birlii ve bilgisi, tpk sanat
gibi, devrimci bir etmen olarak byk lde kmsenmi,' bunlara hak ettiklerinden
daha az deer verilmitir.
Sevecenlik, sevgi ve duygu birlii, ok gzel duygu deneyimleridir ve genellikle de byle
olduklar kabul edilir. imdi, duygular
15 Ruhzmlemede ya da derinlik ruh saaltmnn benzer biimlerinde, hastaya ilikin
bilgi, ruhzmcnn, hasta hakknda pek ok ey bilmesine yetecek verileri
toplayabilmesine deil, onu bilme, tanma yetisine dayanr. Hastann gelimesiyle ve
deneyimleriyle ilgili veriler, ou kez onu tanmada yardmc olur, ancak bunlar, veri deil
de, kendi iinde ve bir dierine kar tmyle ak olmay gerektiren bilgilenmenin asln
oluturmayan yardmc elerden baka bir ey deildir. Bu bir kiiyi grdkten bir saniye
sonra kendini gsterebilir, uzun bir sre sonra grlebilir ama bu bilginin olumas, kiinin
yaam yks zerine giderek artan bilgiler edinmenin sonucu olarak deil, anszn,
sezgisel olarak gerekleir.
94
UMUT DEVRM
kadar ak bir ekilde tanmlanmayan, daha ok davranlar olarak adlandrlan baz
insansal deneyimlerden sz etmek istiyorum. Bunlarla, u ana dek tarttmz
deneyimler arasndaki temel fark, onlarn, bir baka kimseye ayn dolaysz ball dile
getirmemesi, daha ok kiinin kendi iinde yaamas ve dier kiilere olan ilgilerinin ikincil
nitelikte olmas olgularnda yatmaktadr.
Bu ikinci gruptaki birinci deneyimi, ilgi (interest) diye betimlemek istiyorum. lgi
szc bugn anlamnn byk bir blmn yitirmitir. una ya da buna ilgi duyuyorum
demek, Ona kar zellikle gl duygular beslemiyorum, ama tmyle umursamasz da
deilim demekle hemen hemen ayn anlama geliyor. Bu, younluk yokluunu maskeleyen ve
belli bir hisse senedinden bir kza kar duyulan ilgiye dek hemen hemen her eyi
kapsayacak kadar belirsiz olan genel szcklerden biri haline geldi. Ama ok genel olan bu
anlam yozlamas, szckleri zgn ve derin anlamlarnda kullanmaktan alkoyamaz; ayrca
bu, onlara kendi z onurlarm geri vermek anlamna gelir, interest szc, Latincedeki
interesse yani arada olmak szcnden gelir. Eer ilgiliysem, ben'imi ycelt-meliyim,
dnyaya ak olmal ve onun kollarna atlmalym. lgi, etkinlik temeline dayanr. Kiinin d
dnyay herhangi bir anda, hem duygusal ve duyusal olarak hem de zihinsel olarak
kavramasna olanak veren grece olarak srekli bir davrantr. lginin, ilgiyi yardmsz
balatamayanlarda ilgi uyandrma ynndeki bulac nitelii dolaysyla, ilgili kii,
bakalarnn gznde ilgin hale gelir. lginin anlam, onun kartn, yani merak kavramn
dndmzde daha da ak duruma gelir. Merakl insan temelde edilgindir. Bilgi ve
duygularla (cokularla) beslenmek ister ama bilgilenmenin nicelii, bilginin derinlii
niteliinin yerini aldndan, hibir zaman doya-maz. Merakn doyurulduu en nemli alan
dedikodudur; bu, penceresinin nnde oturup minik drbnyle evresinde olup biteni
gzleyen kadnn mahalle dedikodusu olabilir, gazete stunlarm dolduran ve profesrlerin
faklte toplantlarnda, brokrasinin ynetim toplantlarnda, yazarlarn ve sanatlarn
kokteyl partilerinde
NSAN OLMAK NE DEMEKTR?
95
konuulanlarla ilgili biraz daha yksek dzeyli dedikodu olabilir... Merak, kt niyetli bir
duygu olmak bir yana, teki kii kim sorusuna aslnda hibir zaman yant vermemesi
nedeniyle, doas gerei doyurulmas olanaksz bir duygudur.
lginin pek ok nesnesi vardr: kiiler, iekler, hayvanlar, fikirler, toplumsal yaplar... Ve
ilgi, belli bir lde, kiinin o bir kiiyi ilgilendiren eylerin ne olduu sorusuna yant veren
kiilik zelliine ye duygularna baldr. Ama gene de, nesneler ikincildir. lgi, dnyaya
kar her eyi kapsayan bir yaklam ve balantl olma biimidir, bu ok geni anlamda,
yaayan kiinin, canl olan ve byyen her eye kar duyduu ilgi eklinde tanmlanabilir.
Bir kiideki bu ilgi alam kk saylabilecek lde olduunda bile, eer ilgi haki-kiyse,
ilgili bir kii olmas nedeniyle baka alanlarda da onun ilgisini uyandrmakta glk
ekilmeyecektir.
Burada tartmamz gereken insansal deneyimlerden bir dieri de, sorumluluk'tva. Gene
ayn ekilde, sorumluluk szc de asl anlamm yitirmitir ve ou kez, grev
szcnn ya da kavramnn eanlamls olarak kullanlmaktadr. Grev, zgr olmama
alannda bir kavramdr, sorumluluksa, zgr olma dnyasna ait bir kavramdr.
Grevle sorumluluk arasndaki ayrm, yetkeci bilinle insanc bilin arasndaki ayrm
gibidir. Yetkeci bilin, temelde, boyun eilen yetkililerin buyruklarna uymaya hazr olmak
durumudur; yceltilmi, fazlasyla bytlm sz dinlemedir, boyun emedir. nsanc
bilin, kiinin kendi z insanlnn sesini dinlemeye hazr olma halidir ve herhangi bir
bakas tarafndan verilen buyruklardan bamszdr.16
Dier iki insansal deneyim biimini, duygular, davranlar ve davran etmenleri
erevesinde snflandrmak gtr. Ama btn bu snflandrmalar, geerlilii su gtrr
geleneksel farkllklara
16 Freud'un stben kavram, yetkeci bilincin ruhbilimsel adan dile getirilmesidir. Kiinin
babas tarafndan verilen buyruklara ve konulan yasaklara uyulmasn gerektitirir; bu
buyrua uyma, daha sonra toplumsal yetkelere boyun eme eklinde
96
UMUT DEVRM
dayandndan, onlar nasl snflandrdmz pek nemli deildir. Szn ettiim iki
insansal deneyim, kimlik ve btnsellik duygulardr.
Son yllarda, zellikle de Erik Erikson'm esiz almasnn katklaryla, kimlik sorunu
ruhbilimsel tartmalarda bir hayli ne kt. Erikson, kimlik krizinden sz ediyor ve
kukusuz, sanayi toplumunun belli bal ruhbilimsel sorunlarndan birine parmak basyordu.
Ama benim grme gre, yazar, kimlik ve kimlik krizi grngsnn eksiksiz olarak
anlalmas iin gerekli lde derinlemesine ve ayrntl bilgi vermedi. Sanayi toplumunda
insanlar, eylere dnmlerdir ve eylerin kimlii yoktur. Yoksa var mdr? Belli bir ylda
retilmi belli bir model Ford otomobillerinin her biri, ayn model Ford arabalarn her
biriyle ayn ve dier modellerden ve , de artk kullanlmayan modas gemilerden farkl
deil midir? Herhangi bir dolarlk banknotun kimlii yok mudur? Her ne kadar her
banknotta ayn izimler varsa, ayn deere ve bir baka lke parasyla deitirilebilirlik
zelliine sahipse de, kullanld srenin banknotun kdn niteliinde oluturduu
farkllklar nedeniyle herhangi bir baka dolar banknottan farkl deil midir? eyler ayn
ya da farkl olabilirler. Ama kimlikten sz ettiimizde, eylere deil, insanlara ait olan bir
nitelikten sz ederiz.
nsansal anlamda kimlik nedir yleyse? Bu soruya yant vermek ynnde birok yaklam
var; ben burada kimliin, bir kiiye, yasal olarak ben benim btn olgusal ve gizil
etkinliklerimin yapsn dzene koyan bir etkin merkez olarak ben deme izni veren bir
deneyim olduu yaklamn vurgulamak istiyorum. Benin bu deneyimi, yalnzca
kendiliinden etkinlik durumunda varlk gsterir, insanlarn, yaantlarm srdrmek,
ilerini yrtmek iin yeterli lde uyank olduu, ama kendi ilerinde etkin bir merkez
olarak bir ben hissetmeleri iin yeterli lde uyank olmadklar bir durum olan
edilginlik ve yar-uyanklk durumunda varlk gstermez.17 Bu ben (1) kavram, benlik
(ego) kavramndan farkldr.
17 Dou dncesinde, bu ben meri.ezhnu bazen gzlerin ortasnda bir noktada,
mitolojik dilde, nc gz bulunduu noktada yeralds sanlr.
NSAN OLMAK NE DEMEKTR?
97
(Bu terimi Freud'u anlamda deil de, rnein, kendini beenmi kii deyiinde olduu
gibi popler anlamda kullanyorum.) Benim benimin deneyimi, bir ey olarak kendimin,
sahip olduum bedenin, belleimin, sahip olduum evin, toplumsal konumun, gcn,
ocuklarn, sahip olduum sorunlarm deneyimidir. Ben kendime bir ey olarak bakarm,
benim toplumsal rplmse, ey-liin bir dier zelliidir. ou kii benlik kimliiyle ben ya
da z kimlikleri arasnda ayrm yapmamaktadr. Bunlarn arasnda ok kesin ve temel fark
vardr. Benlik deneyimiyle benlik-kimlii deneyimi, sahip olma kavram temeline
dayanmaktadr. Ben, kendimin sahip olduu tm dier eylere sahip olduum gibi,
kendime sahibim. Benin ya da zn kimlii, sahip olmak kapsamna deil de olmak
kapsamna girer. Ben, canl olduum, ilgili, ilikili, etkin olduum lde, bakalarna
ve/veya kendime grndm halimle kiiliimin ekirdei arasnda saladm btnlk
lsnde benim. Gnmzdeki kimlik krizi, temelde insanolunun giderek artan
yabanclamasndan ve maddelemesinden kaynaklanmaktadr ve kiinin tekrar yaama
dnmesi, tekrar etkin hale gelmesi lsnde zmlenebilir. Kimlik krizinin
zmlenmesinde, yabanclam insann kkl bir dnmle yaayan insan haline
getirilmesinden baka bir yol, ruhbilimsel bir kestirme yol yoktur.18
z'e kar ben'e, olmaya kar sahip olma'ya verilen nemin giderek artmas, dilimizin
gelimesinde ok belirgin olarak kendini gstermektedir. nsanlarn, uyuyamyorum
yerine bende insomnia var demesi, yada znt duyuyorum, dncelerim karmakark
demek ya da buna benzer duygulanmlar dile getirmek yerine, bir sorunum var demek,
ya da karmla birbirimizi ok seviyoruz, yerine mutlu bir evliliim var (ya da bazen
baarl bir evliliim var,) demesi alkanlk haline geldi. Olu sreleri kategorilerinin
hepsi, sahip olma kategorilerine dntrlyor. Duraan ve k-mltsz olan ben, dnya ile
nesnelere sahip olma asndan ba kurar, z ise, katlma sreci asndan dnyayla ba
kurar. ada insan, her eye, otomobile, eve, ie, ufaklklara, bir evlilie,
18,
Bu ksa kitapta, burada sunulan kimlik kavramyla, Erikson'n kimlik kavram arasndaki
ayrm aynntlanyla tartmaya olanak yoktur. Bu ayrm aynntlanyla irdeleyen bir
almay ayrca yaymlamay umuyorum.
F.:7
98
UMUT DEVRM
sorunlara, dertlere, honutlua sahiptir btn bunlar da yeterli deilse, bir ruh
doktoruna sahiptir. Hibir ey olmamtr (hibir ey deildir).
Kimliin varln nceden kabul eden bir kavram da btnselliktir. Bundan ksaca sz
edebiliriz, nk btnsellik, dpedz, kimliin bozulmasn olanakl klan birok durumda,
kiinin kimliini bozmamaya istekli olmas anlamna gelir. Sanayi toplumunda ilerleme
frsatlar, gnmzde kiiyi kimliini bozma ynnde zendiren ya da kkrtan temel
nedendir. Zaten bir toplumdaki yaant, insann kendisini bir ey olarak yaamasn salama
eiliminde olduundan, bir kimlik duygusu, seyrek rastlanan bir grngdr. Ancak,
yukarda anlatlan bilinli bir grng olan kimlik'ten baka, bir de bilinsiz kimlik
bulunduu olgusu, sorunu karmakarklatr-maktadr. Bununla unu anlatmak istiyorum:
Baz insanlar, bilinli olarak eylere dnm olmakla birlikte, toplumsal srecin, onlar
tamamen eylere dntrmede baarya ulamamas nedeniyle, bilinsiz olarak bir kimlik
duygusu tamaktadrlar. Bu insanlar, btnselliklerini bozma kkrtmalarna boyun eer,
zendirmelere yant verirken, bilinli olmayan ve onlara, nedeninin farknda olmadklar bir
rahatszlk, huzursuzluk veren bir sululuk duygusuna kaplabilirler. Tutucu ruhzmleme
ilemlerinin, bir sululuk duygusunu, kiinin kandaryla cinsel iliki isteklerinin ya da
bilinsiz ecinselliinin sonucu olarak aklamas iin kolayna kamaktr. in asl, kii
ruhbilimsel anlamda tmyle l olmad lde btnsellikten yoksun bir yaam
srmekten sululuk duyar.
Kimlik ve btnsellik tartmamza ek olarak, Monsenyr W. Fox'un ok gzel bir szckle
karlad, incinebilirlik diye and bir baka yaklamdan ksaca sz etmek gerek. Kendisi
bir ben olarak yaayan ve kimlik duygusu, ben-kimlii duygusu olan kii, doal olarak bu
eyi kendisini, bedenini, belleini, mlkn vd... te yanda ben'inin paras haline gelmi
olan grlerini ve duygusal yatrmlarn korumak isteyecektir doal olarak. Mumyalam
varoluunun srekliliine ve elle tutulurluuna zarar verebilecek herkese ya da herhangi
bir deneyime kar srekli olarak savunma halindedir. te yanda kendisini sahip olan deil
de, olan, varolan bir
NSAN OLMAK NE DEMEKTR?
99
varlk olarak yaayan kii, incinebilir durumda olmaya ak olacaktr. Canl olduundan
varolmak dnda hibir ey ona ait deildir. Ama dikkatinin dank olduu bir sre iinde
etkinlik duygusunu yitirdii her an, ya hibir eye sahip olmamak ya da hi kimse olmamak
tehlikesiyle kar karyadr. Bu tehlikeye gs germek iin srekli tetikte olmas, uyank
ve canl olmas gereklidir; bu kii, ol-mak'sv/m sahip olmas nedeniyle gvencede olan
beninsanna
kyasla incinebilir durumdadr.
imdi, dier insansal deneyimler erevesinde, umut, inan ve cesaretten sz etmem
gerekir, ama birinci blmde bunlara geni yer verdiimden, burada bu deneyimleri
atlayabilirim.
nsansal deneyimler grnglerini incelediimiz bu blm, burada tartlan kavramlarn
altnda yatan bir grngy, yani ycelme grngsn aklamadan tamamlanm saylmaz.
Ycelme, geleneksel olarak dinsel balamda kullanlr, ve ilahi mertebeye ulamak iin
insansal boyutlar yceltme anlamna gelir. Ycelmenin byle bir tanmlamas, tek tanrl
bir dizgede akla uygun bir tanmlama olurdu; tanrya inanlmayan bir ortamda, Tanr
kavramnn, kiinin ben'inin kafesinden ayrlma ve dnyaya ak olma, onunla ba kurma
zgrlne kavuma edimi yerine geen iirsel bir simge olduu sylenebilir. te,
ruhbilimsel gereklik, ayn bu ekilde dile getirilebilir. Sevgi, sevecenlik, duygu birlii, ilgi,
sorumluluk ve kimlik, sahip olmak yerine olmak temeline dayanr ve bu da, ben'i yceltmek
anlamna gelir. Ben'i brakma, hrs brakmak, kiinin kendisini doldurabilmesi iin
boaltmas, zengin olmak iin yoksullamas anlamu gelir.
Fiziksel olarak yaammz srdrmek isteimiz uruna, canl zn doumundan beri
iimizde varolan ve milyonlarca yl sren evrim sreci iinde bize kadar ulaan biyolojik
gdlerimize boyun eiyoruz. Yaam srdrmenin tesinde canl olma istei, tarihte,
insann yaratlmas anlamna gelir, umutsuzluk ve baarszln karsnda bulunan
seenektir bu istek.
Bu nsansal deneyimler tartmas, u szlerle noktalanyor: zgrlk, tam anlamyla
insan olmann bir zelliidir. Fiziksel olarak yaam srdrme alann atmz
(yceldiimiz) lde, kor100
UMUT DEVRM
ku, gszlk, yetersizlik, narsisizm, bamllk vd. duygulara kaplmadmz lde
zorlayc durumlar aarz, yceliriz. Sevgi, sevecenlik, mantk, ilgi, btnsellik ve kimlik...
bunlarn hepsi zgrln ocuklardr. Siyasal zgrlk, tam anlamyla insan olma
kutsal, evrensel ltler olarak gstermek iin elinin altndaki btn aralar, nndeki
btn yollan seferber ettii aktr.
3. Bir dier deer kavram da biyolojik olarak her zaman ve her yerde varolan deerler
kavramdr. Bu dncenin temsilcilerinden bazlarnn aklamas yledir: Sevgi, ballk,
grup dayanmas gibi deneyimlerin kk, hayvanlarda da bunlara karlk gelen
duygulardadr: insan sevgisinin ve sevecenliinin kklerinin ana hayvann yavrusuna kar
gsterdii davranta olduu grlmektedir; dayanma, birok hayvan trnde grlen
kmelemeden kaynaklanmaktadr. Bu grn savunulacak pek ok yn vardr; ancak
insan sevecenlii, dayanmas ve dier insansal deneyimler ile, hayvanlarda gzlemlenen
deneyimler arasndaki ayrmn ne olduu sorusuna yant vermemektedir. Konrad Lorenz
gibi yazarlar tarafndan sunulan benzerlikler, inandrc olmaktan uzaktr. Biyolojik ola-.
rak doutan varolan deer sistemleri ou kez, burada tartlan in-sanc-ynselimli
deerler sisteminin tam tersi sonulara ulamaktadr. nl toplumsal Darwin'cilik
deerler sisteminde, bencilliin, rekabetin ve ykcln, trlerin yaamlarn
srdrmesinin ve evriminin dayand temel ilkeler olduklar kabul edilmekte ve bu nedenle
en yksek deerler olarak alglanmaktadr.
Bu kitapta sunulan bak asn karlayan deer sistemi, Albert Schweitzer'in, yaama
sayg diye adlandrd kavram temel olarak almtr. Deerli ya da iyi olan ey, insann
zgl yeteneklerinin daha iyi bir ekilde ortaya kmasna katkda bulunan ve yaam
gelitiren eylerdir. Olumsuz ya da kt, yaam boan ve insann etkinliini felce uratan
her eydir. Budaclk, Judaism (Yahudi Felsefesi), Hristiyanlk ya da Mslmanlk gibi
byk insanc dinlerin ya da Sokrates ncesinden ada dnrlere dek btn byk
insanc filozoflarn ltleri, bu genel deerler ilkesinin zgl bir ekilde ilenmesi,
gelitirilmesidir. Kiinin hrsn yenmesi, komusunu sevmesi, (deerlendirici olmayan bir
bilgi saylan olgular bil-mek'ten farkl olarak) hakikati bilmesi, Douda da, Batda da,
btn insanc dn dizgeleriyle dinsel dizgelerin ortak amacdr. nsanolunun bu
deerleri kefetmesi iin, maddi varln srdrme
NSAN OLMAK NE DEMEKTR?
103
ama ve kayglarm am olarak dnebilmesini olas klacak zaman ve enerji bulmasn
salayacak bir konumda olmas, yani, belli bir toplumsal ve ekonomik gelimeye ulamas
gerekirdi. Ancak, bu noktaya ulalm olduundan bu deerler onayland ve bir lde
brani kabilelerindeki dnrlerden Yunan kent-devletlerin-deki ve Roma
mparatorluundaki filozoflara, ortaa feodal toplumundaki dinbilimcilere, Rnesans
dnemi dnrlerine, Aydnlanma dnemi filozoflarna ve Goethe, Marx gibi sanayi
toplumu dnrlerine, bizim amzdaysa Einstein ve Schweitzer'e dek birok dnr
tarafndan birbirinden ok farkl toplumlarda uyguland. Sanayi toplumunun bu evresinde,
maddelemi insanolunun yaam deneyimini pek az gerekletirmesi ve bunun yerine
makinann kendisi iin programlad ilkeleri izlemesi nedeniyle bu deerlerin uygulanmas
giderek glemektedir.
nsanc bir sanayi toplumu kurmak iin devmakinann insanlktan uzaklam toplumuna
kar zafer kazanma yolunda bir umut varsa eer, bu umut, gelenein deerlerinin yaama
geirilmesi ve sevginin ve btnselliin olanakl olduu bir toplumun ortaya kmas
kouluna baldr.
nsanc diye adlandrdm deerlerin, btn yksek kltr biimleri arasnda bir gr
birliini dile getirmeleri nedeniyle saygy ve dikkate alnmay hakettiklerini bylece
belirttikten sonra, bunlarn, bizim zel yaamlarmz ynlendirebilecek ve tasarladmz
btn etkinliklerle toplumsal kurulular iin yol gsterici ilkeler olmasn zorunlu, ya da en
azndan son derece anlaml klabilecek nesnel, bilimsel kantlarn olup olmad sorusunu
sormalym.
Bu blmde daha nce sylediklerimle ilgili olarak, ltlerin geerliliinin, insann varolu
koullar temeline dayandn kabul ediyorum. nsan kiilii tek bir asgari gereklilii olan
bir sistem oluturur: lgnln nlenmesi. Ama bu gereklilik yerine getirildik inde, insan
gre en nemli olan admlar burada tartmak. Bunlar yle sralyorum: (1) nsan
varlnn en iyi ilevde bulunmasnn incelenmesi sonucunda elde edilmi ltlere dayal
olan ve sistem adamm da ieren bir planlama. (2) imdi yrrlkte olan yabanclatrlm
brokrasi yntemini insanc ynetim yntemine dntrerek, sradan insanlarn
gerekletirebilecei etkinlik ve sorumluluk yntemleriyle bireyi harekete geirmek. (3)
Tketim kalplarn, etkinlemeye katkda bulunan ve edilginlemeyi2 zendirmeyen bir
tketim salamak ynnde deitirmek. (4) Gemiteki dinsel sistemlerin karl olan
yeni ruhsal-dnsel ynselim ve ballk biimlerinin ortaya kmas.
2. nsanc Planlama
nc Blmde balattmz planlama tartmasna devamla, bir kez daha belirtmek
isterim ki, planlamay yapanlar bunun farknda olsa da, olmasa da, planlamay ynlendiren
ey, deer yarglaryla ltlerdir. Bu, btn bilgisayar tasarmlar iin de geerlidir,
gerek bilgisayara verilen olgularn seilmesi, gerek program yapma, deer yargdarln
gerektirir. Eer ekonomik verimi en fazlaya karmak istiyorsam, olgularm da, programm
da, insann iyiliini sevin asndan, ie ilgi duyma asndan vb. en fazlaya karmak
istediim durumdakinden farkl olacaktr. Bu ikinci durumda, daha baka olgular dikkate
alnmtr ve program farkldr.
Burada birka ciddi soru ortaya kyor: Kii, insan deerleri hakknda, hi deilse gr
birliinin getirdii geerlilii ieren ya da kiisel zevk ya da eilim balamnda kabul gren
geleneksel deerleri kabul etmekten baka nasl bilgi sahibi olabilir? Drdnc Blmde,
insann iyiliinin ya da iyi olma durumunun, tpk hastalkl ya da kt olma durumu kadar
nesnel ve grgl (ampirik) olarak betimlenebileceine deinmitim; iyi olma durumunu
oluturan
Bu szc etkinletirme szcne kout olarak ortaya atyorum; bu, szlklerde
bulunmamakla birlikte gerekli bir szck; nk insan daha etkin yapan koullar olduu
gibi, daha edilgin yapan koullar da var.
I
TEKNOLOJ TOPLUMUNUN NSANLAMASI
109
koullar da, fiziksel olsun, aklsal olsun, hastalkl duruma yol aan koullar da
aratrlabilir, dorulanabilir niteliktedir. Nesnel olarak geerli deerler, sistemin
ileyiini optimal dzeye karacandan, ya da hi deilse olas seenekler ortaya
konduunda insanc ltler akl sal yerinde kiilerin ou tarafndan kartlarna
yelenecek ltler olarak kabul edileceinden, sistem adam zerine yaplan bir inceleme
nesnel olarak geerli deerlerin kabul edilmesi sonucunu yaratabilir.
nsanc ltlerin geerliliinin kaynann deeri ne olursa olsun, insanlam bir sanayi
toplumunun genel amac yle tanmlanabilir: toplumumuzun toplumsal, ekonomik ve
kltrel yaamm, insan ktrmletirmek yerine, onun gelimesini ve canlln
destekleyecek ve ileri noktalara gtrecek ekilde deitirmek; bylece bireyi edilgin ve
yalnzca alc durumuna getirmek yerine harekete geirmek, etkinleirmek; teknolojik
kapasitemizin insann gelimesine hizmet etmesini salamak. Bunun gereklemesi iin,
ekonomik ve toplumsal sistemin denetimini yeniden ele geirmeliyiz; kararlar, insann
mantna uyan iradesi ve en st dzeyde canlla ulama istei belirlemelidir.
Genel amalar bunlar olduuna gre, insanc planlamada hangi yol izlenecektir?
Bilgisayarlar, sistemi krp geiren ve giderek ldren bir kanser deil, yasam-ynselimli
bir toplumsal sistemin ilevsel bir paras haline gelmelidir. Makinalar ya da bilgisayarlar,
insann mant ve iradesi tarafndan belirlenen amalara ulamada ara olmaldr.
Olgularn seilmesinde belirleyici olan ve bilgisayarn programlanmasn etkileyen deerler,
insan doasnn bilinmesi, bu doann eitli olas davurumlar, optimal gelime biimleri
ve bu gelimeyi gerekletirebilecek gerek gereksinimler temeline dayal olarak elde
edilmelidir. Yani, deerlerin kesin kayna teknik deil, insan olmaldr; btn planlamada
lt, maksimal retim deil, optimal insan gelimesi olmaldr.3
3 Hasan zbekhan bu sorunu ok ksa ve z formle etmi: Btn bu sre iinde
yapmay baaramadmz ey, ileyisel anlam, bizi harekete geiren ekici dediimiz
eylere, onlarn doalarnda bulunan deerleri sorgulamaya, zlemlerimizin ve
edimlerimizin uzun vadede douraca sonularn deerlendirilmesine,
110
UMUT DEVRM
Bundan baka iktisat alanndaki planlama, sistemin tamamn kapsayacak ekilde
yaplmaldr; ve de, sistem Adam, toplumsal sistemin btnyle btnletirilmelidir.
Planlamay yapan insan, insann, sistemin btnn bir paras olarak stlendii roln
farknda olmaldr. Kendisinin farknda olan tek canl, insan olduuna gre, bir sistem
oluturan ve zmleyen varlk olarak da, kendisini zmledii sistemin nesnesi haline
getirmelidir. Bu demektir ki, insan zerine, onun doas ve bu doann davurum
olaslklar konusundaki bilgi, herhangi bir toplumsal planlamada temel verilerden biri
olmaldr.
u ana dek planlama zerine sylenenler, planlamaclarn, temelde kendi istekleriyle
toplumun ve onu oluturan bireylerin optimal iyiliini salamaya kararl olduklar kuramsal
varsaym temeline dayandrlmtr. Ama ne yazk ki, byle bir varsaym, pratikte
yaplamaz. [Elbet burada, planlamaclarn kendi ynselimlerine degin fikirlerinden sz
etmiyorum. Onlar da, birok kii gibi kendi ynselimlerinin aklc ve trel olduuna
inanrlar. Birok kii, biraz, trel ya da ahlaksal adan hakllk duygusuyla desteklemek
amacyla, biraz da kendi gerek ynselimleri konusunda bakalarn aldatmak amacyla
kendi edimleri iin bu trden bir ussallatrmaya (ideolojiye) gereksinme duyar.] Hkmet
planlamas dzeyinde, politikaclarn kiisel karlar ou kez onlarn btnselliine ve
dolaysyla, insanc planlama kapasitelerine ters der. Bu tehlike, ancak ve ancak
yurttan, karar verme srecine ok daha etkin bir ekilde katlmasyla ve hkmet
planlamasnn, planlamann yapld kiiler tarafndan denetlenme yol ve yntemlerinin
bulunmasyla azaltlabilir.
yleyse, hkmet planlamas daha da azaltlmal ve kamu
TEKNOLOJ TOPLUMUNUN NSANLAMASI
111
beklediimiz sonucun, aslnda zlemini ektiimizi sylediimiz yaam niteliine gerekten
karlk verip vermediini dnmeye ve srdrdmz edimlerin bizi oraya gtrp
gtrmeyeceini irdelemeye dayandrmamaktr. Baka bir deyile, bu satrlarn yazarnn
planlama kavramna gre, biz daha derin anlamda planlamada baarszz. (Bkz. Hasan
zbekhan'n daha nce anlan yazs. Ayrca, zbekhan' dan ve Martin K. Starr ve
Raymond G. Brown'dan aldm kiisel nerileri de burada kranla anmak isterim.)
sektr iin yaplan da iinde olmak zere, planlamann ou byk irketlere mi
braklmahdr? Bu fikre kar, byk irketlerin modas gemi ilemlerle uramak
zahmetine katlanmad, ve dalgalanma gsteren siyasal basklara baml olmadklar;
sistem zmlemede, aratrmalar annda teknie uygulamada daha gelimi olduklar; ve
ilerini srdrme hakkm korumak iin her birka ylda bir seim kampanyalarnda
savamak durumunda olmadklarndan daha nesnel insanlar tarafndan ynlendirildii
yolundadr. En nemlisi, ynetim ve sistem zmleme, imdi en gelimi etkinlik
biimlerinden biri olduundan, yalnzca zek asndan deil, insann selametini grme
asndan da en gelimi belleklere ekici gelmesi akla uygun grnmektedir. Bunlar ve
daha birok sav, son derece kandrc olmakla birlikte iki nemli nokta asndan inandrc
deildir: Her eyden, nce, irket, kr amacyla alr, ve kra olan ilgisi, ondokuzuncu
yzyl giriimcisinin kra olan ilgisine kyasla ok deiik olmakla birlikte, ou kez,
topluluun karlaryla atr. kinci olarak, zel irket, bir demokratik sistemde
hkmete ynelik denetim kadar snrl bir denetimden bile yoksundur. (E-er, irketi
pazarn, yani dolaysz olarak tketicinin denetlediini syleyerek bu noktaya kar
klyorsa tketicinin zevk ve isteklerinin byk lde irket tarafndan, kendi
karlarna yarayacak ekilde ynetildii, ynlendirildii olgusu yokumsanyor demektir.)
Ynetim birimlerinin aklna ve iyi niyetine inanmak, byk bir ounluun, insann gelimesi
hayrna deil de, kiisel olmayan teknik krllk hesaplarna gre planlar yapmayacan
gvence altna almaya yeterli deildir. Geleneksel bir zihinsel ileyie ya da gre sahip
yneticiler iyi niyetten yoksun olmalar nedeniyle deil, dg-cnden ve insansal yaam
tam anlamyla grme yetisinden yoksun olduklarndan, insanc planlama asndan bsbtn
tehlikelidirler. Hatta, onlarn kiisel drstl, uyguladklar planlama yntemleri
konusunda kuku duymaya daha da bak hale getirmektedir bu insanlar. Bu nedenlerle,
John Kenneth Galbraith ve dierlerinin dile getirdii iyimser gre katlmyorum. Ben,
irket planlamasnn
112
UMUT DEVRM
da hkmet tarafndan ve planlama ediminin znesi olan bamsz birimler tarafndan
denetlenmesini neriyorum.5
3. Enerjilerin Harekete Geirilmesi ve Serbest Braklmas
nceki blmlerde insan zerine sylenenlerden u sonu kmaktadr: nsann selameti
iin gerekli temel koullardan biri, kiinin btn zelliklerini ve yeteneklerini, retken bir
ekilde kullanmak, onlardan tam anlamyla yararlanmak anlamnda etkinlik gstermektir,
toplumumuzdaki en hastalkl zelliklerden biri de insan, kendi toplumunun meselelerine,
alt kurulua ve hatta, daha gizli olmakla birlikte kendi kiisel meselelerine etkin
olarak katlma frsatndan yoksun brakma eilimidir. Bu edilginletirme ksmen, btn
merkezilemi kurulularda uygulanan yabanclam brokratik yntemden
kaynaklanmaktadr.
NSANCI BROKRATK YNTEMLE YABANCILAMI
BROKRATK YNTEMN KARILATIRILMASI ou dier durumda olduu gibi
burada da insanlar, akl kartran sahte bir ikiye ayrma olgusuyla kar karya kalrlar.
Herhangi bir dzen ve denetimden yoksun anarik bir sistemle, hem ada sanayicilie
hem de hatta daha ok Sovyet sistemine zg olan brokrasi arasnda seme yapmak
durumunda olduklarm sanrlar. Ne var ki, tek seenek bu deildir, daha baka
seeneklerimiz de vardr. Burada szn etmek sitediim seenek, insanc brokratik ya
da insanc ynetim6 yntemiyle ilerimizi yrtmede uyguladmz yabanclam
brokratik yntem arasndaki seenektir.
5 Klasik sosyalizm, bu sorunun yalnzca, byk kurulularn toplumsallatrl-mas
(ulusallatnlmas) yoluyla zmleneceini sanyordu. Ama, byle bir adm atmann Birleik
Devletlerde siyasal olarak olanaksz olduu olgusu bir yana, soruna gerek bir zm
getirip getirmedii de tartlabilir. Sovyetler Birlii rneinin gsterdii zere, devlet
tarafndan atanm yneticiler karar vermede, zel irketlerin dikkate ald yeterlilik ve
maddi retim ltn temel alabilir. Asl nemli olan, planlamaya yn veren deerler ve
aadan gelen denetimin lsdr.
6 Bunu izleyen sayfalarda, insanc brokrasi yerine insanc ynetim terimini
kullanacam, nk brokrasi kendi bana zaten ou kez yabanclam bir dizgenin bir
belirleyicisi olarak alglanyor.
TEKNOLOJ TOPLUMUNUN NSANLAMASI
113
Bu yabanclam brokratik ilemin zellikleri birka ekilde dile getirilebilir. Her eyden
nce tek ynl bir sistemdir; buyruklar, neriler, planlama, piramidin tepesinden kar en
altna gnderilir. Bireyin giriimciliine yer yoktur. Kiiler, ister iyiliinin salanmas
gereken birer olgu olsunlar ister birer tbbi olgu, hangi alana girerlerse girsinler, bir kii
ile bir olgu arasndaki fark belirleyen bireysel zellikleri iermeyen bir bilgi-ilem
kartna delinebilen olgular dr.
Brokratik yntemimiz, bir bireyin gereksinmelerine, grlerine, taleplerine yant
vermemesi asndan sorumsuz bir yntemdir. Bu sorumsuzluk, brokrasinin bir nesnesi
haline gelen kiinin iinde bulunduu durumun zelliiyle yakndan ilikilidir. nsan, bir
olgu'ya yant veremez ama bir kii'ye yant verebilir. Brokratn sorumsuzluunun, uzun
zamandr brokrasinin bir zellii olan bir baka yn daha vardr. Brokrat, kendisini
brokratik makinann bir paras olarak hissettiinden, her eyden ok, sorumluluk almak
ister, yani, eletirilmesine neden olacak kararlar almamak ister. Kendi iinin kurallarnn
aka formle etmedii kararlar almaktan kanmaya alr ve eer kafasnda bir kuku
varsa, kendisine bavuran kiiyi, gene ayn eyi yapacak olan bir baka brokrata gnderir.
Bir brokratik dzene ii dm herkes, bir brokrattan bir dierine gnderilme ilemini
bilir; kii bazen de bir yn aba harcadktan sonra, ilk girdii kapya varr; kimse onu
gerek anlamda dinlemi deildir; yalnz, o brokratlara zg garip biimde, bazen
honutluk iinde, bazen sabrszca ama hemen hemen her zaman, brokratn aresizliinin,
sorumsuzluunun ve bavuran nesneye kar duyulan bir stnlk duygusunun yaratt
kark bir tavr iinde dinlemilerdir. Brokratik yntemimiz bireye, brokratik makinann
yardm olmakszn hibir giriimde bulunamayaca, hibir eyi dzenleyemeyecei
duygusu verir. Sonu olarak da, giriimcilii felce uratr ve derin bir gszlk duygusu
yaratr.
NSANCI YNETMN VE YNTEMLERNN YAPISI
nsanc ynetim ynteminin temel ilkesi, kurulularn byklne, merkezilemi
planlamaya ve elektronik beyinlemeye (cyberF.: 8
,
114
UMUT DEVRM
nation) karn, bu kurulularda grev alan bireyin, yneticiler, koullar ve makinalar
karsnda kendini kabul ettirmesi, haklarn aramas ve srete etkin rol olmayan gsz
bir parack olmaktan kmas ilkesidir. Bireyin enerjileri, yalnz ve yalnz iradesinin bu
ekilde onaylanmasyla serbest braklabilir, aklsal dengesi ancak byle korunabilir.
nsanc ynetimin bu ilkesi, u ekilde de dile getirilebilir: Yabanclam brokraside
btn iktidar yukardan aaya akarken, insanc ynetimde, ift tarafl bir yol vardr;
yukarda verilen kararm zneleri7 kendi iradelerine, kayg ve ilgilerine gre yant verir,
tepki gsterirler; verdikleri yant yalmzca tepedeki karar mercilerine ulamakla kalmaz,
karar verenleri, yanta yant vermek durumunda brakr. Karar verme olgusunun zneleri,
karar verenlere meydan okuma hakkna sahiptirler. Bu trden bir meydan okuma, her
eyden nce, u kural gerektirir: Brokrasinin (u ya da bu dzeyde) ilgili blmnn
konuyla ilgili sorulara yant vermesini ya da ileyiini aklamasn talep eden zneler
belli bir sayya ulamsa karar verenler, talebe yant verirler.
Bu noktada, imdiye dek yaplan nerilere okurun zihninde yle ok itiraz birikmi olmal
ki, bu blmde syleyeceklerim konusunda okurun dikkatini yitirmemek iin bu itirazlar
hemen imdi tartmalym. nce, kurulularn ynetimini ele alacam.
Her eyden nce znelerin etkin katlm biiminin, verimi yksek merkezilemi ynetim
ve planlamayla uyumazlk iinde olaca eklinde bir kar kma sz konusu olacaktr
sanrm. Eer, (a) yabanclam brokrasinin yrrlkteki ynteminin pato-jenik olduuna,
yani hastalk yaratacana inanmak iin zorlayc bir neden yoksa; (b) yalnzca denenmi ve
kantlanm yntemler dnlyor ve yaratc yeni zmlerden rklyorsa; (c) yeni
yntemlerin bulunabilmesi halinde bile, maksimal verim ilkesinden bir sre iin bile
vazgeilmemesi gerektii konusunda srar ediliyorsa, bu kar koyma hakl saylabilir. Ama
eer, bu kitapta sunulan kayglar uygun grlr ve brokratik yntemlerimizin
toplumumuzun
7 Burada, brokrasinin denetimine tbi olan kiilere zneler (subject: zne, teba, uyruk
- .Y.) diyeceim.
TEKNOLOJ TOPLUMUNUN NSANLAMASI
115
dizgesinin btnne getirdii byk tehlikeler kabul edilirse, bu itirazlar, ya da kar
koymalar, imdiki sistemimizin ileyiinden memnun olanlar iin olduu kadar zorlayc
deildir.
Daha da ak sylemek gerekirse, eer kii, glkleri grr ve bu glklerin alamaz
olabilir. Tp biliminin, tan, tedavi, reete vermek gibi birok ilevinin bilgisayarlar
tarafndan yerine getirilebilecei akla uygun gelmektedir. Ama sekin bir doktorun son
derece bireysellemi gzlemleme yetisinin, rnein nicelie dntrlmesi ve program
diline evrilmesi olanaksz bir yeti olan bir insann gz ya da yz anlatmn gzlemleme
yetisinin, bilgisayara braklabilecei kuku gtrr olsa gerektir. Tptaki esiz
A.g.y., ayn yerde.
TEKNOLOJ TOPLUMUNUN NSANLAMASI
119
baarlar, tmyle otomatiklemi bir sistemde yitip gidecektir.9 Ama bundan da te,
birey, makinalara boyun emeye ylesine ko-ullandrlacaktr ki, salna, etkin, sorumlu
bir ekilde zen gsterme yetisini yitirecektir. Bir fiziksel sorunu olduunda salk
servisi ne koacak, kendi z bedensel srelerini gzlemleme, deiikliklerin farkna
varma ve kendisi iin areler belli bir gda rejimi uygulamak ya da uygun beden
hareketleri yapmak gibi basit arale-ri bile dnme yetisini yitirecektir.
Eer insanolu, retim ve ynetim sisteminin ileyiinden sorumlu olma ykmllnden
yoksun braklrsa, tmyle aresizlik iinde, kendine gveni olmayan, makinaya ve onun
uzmanna baml bir varlk haline gelir; dinlenme zamanndan etkin olarak yararlanma
yetisinden yoksun olmakla kalmaz, sistemin przsz ileyiinde aksama olduunda, bir
felaketle kar karya kalr.
Bu konuda bir noktadan, hem de ok nemli bir noktadan daha sz etmeliyiz. Makinalar,
btn ileri, planlamay, btn rgtsel kararlar ve hatta salk sorunlarn stlense bile,
insanla insan arasnda bagsteren sorunlara are bulamazlar. Bu kiileraras ilikiler,
insansal yarg, yant, tepki, sorumluluk alanlarnda, makina insan ilevinin yerini alamaz.
Marcuse gibi, maddi adan tmyle doyuma ulam engelleyici olmayan elektronik
beyinlemi toplumda, Yunan ya da Shakespeare dramasmda ya da byk romanlarda dile
getirilenler trnden insan atklar olmayaca grn savunanlar var geri. Tmyle
yabanclam kiilerin insan varoluunun geleceini byle grmesini doal karlyorum ama
korkarm bu kiiler, gelecee degin olaslklardan ok kendi duygusal kstllklarn dile
getiriyorlar. Karlanmam maddesel gereksinimlerin bulunmamas halinde insanla insan
arasndaki sorunlarn, atklarn ve trajedilerin bulunmayaca varsaym, ocuka bir
dtr.
Byk kurulularn olduu gibi, bir btn olarak lkenin,
9 Tpk, bilgisayara yklenmi satran oyuncusunun ortalama bir satran oyuncusundan
daha iyi olduu, ama bir satran ustas kadar iyi olmad, ya da bir bilgisayarn Mozart ya
da Beethovenvari mzik bestelemeye programlanabilmesi, ama ortaya kan rnn bir
Mozart ya da Beethoven parasnn niteliklerine asla ulaa-may gibi.
120
UMUT DEVRM
eyaletlerin ve topluluklarn meselelerine etkin olarak katlmak, kendi aralarnda bilgi al
verii yapma, tartma ve karar verme srelerini gerekletirecek, konuma ya da oturum
gruplarnn oluturulmasn gerektirir. Bu gruplarn her trden merkezilemi kuruluta ve
siyasal karar verme srelerinde nasl bir yapya sahip olmas gerektiini tartmadan
nce, gelin szn ettiimiz konuma gruplarnn zelliklerine gz gezdirelim.
Her eyden nce, gruplara katlan kiilerin saylar, tartmann dolayszlm koruyacak ve
demagoglarn ustalkl konuma ya da arptma abalarnn etkin olmasna izin vermeyecek
ekilde snr-lanmaldr. Eer kiiler dzenli olarak toplanr ve birbirlerini tanrlarsa, kime
inanabileceklerini, ve kime gvenmeyeceklerini, kimin yapc, kimin ykc olduunu ve kendi
katlmlar sreci iinde de kendi z sorumluluk ve zgven duygularnn gelitiini
hissedeceklerdir.
kinci olarak, konunun temelini herkesin aa yukar ak ve doru bir ekilde anlamas
iin, her gruba nesnel ve uygun bilgi verilmelidir.
Verilen bilginin yerinde olmas sorunu, konu dna kmamz zorunlu klan pek ok glk
iermektedir. D ve i politikada ya da bir irketin ynetiminde ele aldmz konular,
yalnzca ok iyi eitim grm uzmanlarn anlayabilecei kadar karmak ve zel konular
deil mi? Eer byleyse, yurttan karar verme srecine geleneksel anlamda demokratik
olarak katlmasnn pek olanakl olmadn kabul etmek durumunda kalrz; ayrca, Millet
Meclisinin anayasal ilevinin geersiz ya da modas gemi olduunu da kabul etmek
zorunda oluruz. Bir senatr ya da millet vekili, gerekli olduu kabul edilen uzmanlam
bilgiye sahip deildir kukusuz. Bilgili ve eitimli yurttan kavrayamayaca kadar
karmak sorunlar anlamas beklenmediinden, bakan da ok iyi eitilmi uzmanlar
grubunun nerilerine bamldr. Ksacas, eer verilerin karmaklnn ve glnn
alamayaca varsaym doru olsayd, demokratik sre, uzmanlarn i banda olduu bir
ynetimi telafi eden ii bo bir kabuk olurdu. Ayn ey, irket ynetimi sreci iin de
geerli olacakt. st dzey yneticiler, zerinde karar vermek durumunTEKNOLOJ TOPLUMUNUN NSANLAMASI
121
da olduklar karmak teknik sorunlar anlayamayacak durumda olsalard, teknik
uzmanlarnn kararlarn kabul etmek zorunda kalacaklard.
Verilerin yalnzca iyi eitilmi uzmanlarn deerlendirebilecei lde karmak ve
kavranmas g hale geldii fikri, daha ok, doal bilimlerde uzmanlama lsnn,
yalnzca az sayda bilim adamnn meslekdamn kendi alanndaki almalarn tam
anlamyla anlayabilecei noktaya ulat olgusuyla beslenmektedir. Neyse ki, siyaset ve
irket ynetiminde karar verme srecinde gerekli olan verilerin ou, ayn lde g ya
da anlalmas uzmanlk gerektiren trden deil. Aslnda bilgisayarla alma, program
yapmada kullanlan ncllere gre deiik sonular gsterebilmesi ve deiik modeller
oluturmas bakmndan glkleri . zaltmaktadr. Amerika' nn, Sovyet blokuyla ilgili d
politikasn rnek olarak inceleyelim imdi. Burada yarglar, Sovyet blokunun plan ve
amalarnn zmlenmesine, amalarna ulamadaki esnekliine ve zellikle de onlarn
felaketleri nleme isteklerine baldr. Elbet ayn ey, Amerikan, in, Alman vd. d
politikalar iin de, Amerikan d politikasnn plan ve amalarnn, muhalif taraf tarafndan
nasl algland ya da alglanabilecei konusu iin de geerlidir. Temel olgularn, verilen
haberlerin tmn okuyarak bilgilenen herkese ak olduunu kabul ediyorum. (Geri,
yalnzca New York Times gibi birka gazete btn gerekli bilgiyi veriyor ve bunlar bile
bazen tarafl bir seme yapyorlar, ama bu ak kapatlabilir ve bu olgu tartmamzn
gidiini etkilemez.) Bilgilenmi, dnceli ve eletirici yurtta, olgular temeline dayanarak,
temel konularda bir fikir sahibi olmasna yetecek temel bilgiyi alabilir.
Gizli bilgilere ulamamamz nedeniyle, edindiimiz bilgilerin son derece yetersiz olduu
gr yaygndr. Kba kuatmas rneinde olduu gibi, gizli servisin salad verilerin
ou kez dpedz yanl olduu olgusunu saymazsak, bu grte olanlarn, gizli bilgilerin
nemini gzlerinde byttklerini syleyebiliriz bence. Baka lkelerin amalarn anlamak
iin gerekli olan bilginin byk bir blm, kiinin kendi duygularyla hareket etmemesi,
tarafl olmamas kouluyla, bu lkelerin yaplaryla tarihlerinin aklc bir -zmlemesiyle
elde edilebilir. Sovyetler Birlii, in, souk savan
122
UMUT DEVRM
TEKNOLOJ TOPLUMUNUN NSANLAMASI
123
kkenleri vd. konularnda en iyi zmlemelerden bazlar, gizli bilgileri ellerinin altnda
bulundurmayan bilim adamlarnn yaptlarnda bulunmaktadr. Aslnda, kii, verilerin
derinlemesine ve eletirel zmlemelerine ne kadar az gvenirse, ou kez bir
zmlemenin yerini pek tutamayacak gizli bilgiyi o kadar ok istemektedir. Bir sorun
olduunu yadsyor deilim; st dzeydeki karar mercilerine yeni roket alanlar, nkleer
patlamalar vb. konulardaki sorularn yantlarn veren gizli askeri haberalma rgt nemli
olabilir; ama gene de, eer kii dier lkenin amalar ve glkleri konusunda yeterli
bilgiye sahipse, bu trden bilgiler zellikle de onlarn deerlendirilmesi, zmlemenin
genelinde ikincil nem tar. Bu tartmada ortaya konulmak istenen, gizli haberalma
rgtnn ya da gizli bilgilerin nemsiz olduu olgusu deildir, ama elde bulunan verilerin
inceden inceye ve eletirel bir yaklamla zmlenmesi, somut bilgiler erevesinde bir
yargya varma temeli oluturmay olas klar. unu da eklemek gerekir ki, siyasal ve askeri
brokrasilerin inanmamz istedikleri kadar ok bilginin gizli tutulmasna gerekten
gereksinim olup olmad yant bekleyen bir sorudur. Her eyden nce, gizlilik
gereksinmesi brokrasinin dileklerine uygun dmektedir. eitli gvenlik
snflandrmalarna girmek eklinde kendini gsteren eitli dzeylerde bir hiyerarinin
desteklenmesine yardmc olmaktadr. lkel kabilelerden karmak bir brokrasiye dek her
grupta, gizleri elinde bulundurmak, gizlerin sahiplerini zel bir gizemle donattndan ve
dolaysyla onlar sradan insana stn kldndan, glerini de perinlemektedir. Ama
btn bu kayglar bir yana, karar verme rollerinin oynanabilmesi iin, baz gizli bilgilerin
salad stnlklerin (her iki taraf da, kar tarafn gizlerinden bazlarn bildiini
naslsa bilmektedir), yurttalara ve ok gizli gizlerin kendilerine ak olduu ok az
sayda ye dnda yasama ve yrtme kurullarnn btn yelerine gvensizlik gstermi
olmann douraca toplumsal etkilere deip demedii ciddi olarak sorgulanmaldr. Byle
bir inceleme, gizlilikle salanan askeri ve diplomatik stnlklerin, demokratik
sistemimizin kayplarndan daha kk olduu sonucunu ortaya koyabilir.
Bizi konumuzdan ayran bu konudan, yz yze tartan oturum
gruplarnda bilgilenme sorununa dnecek olursak, u sorular sormalyz: (a) Gerekli
bilgiler, ilgili olduklar gruplara nasl iletilebilir? (b) Eitim dizgemizde renciyi bir bilgi
tketicisi haline getirmek yerine onun eletirel dnme yetisini gelitirecek bir eitim
nasl salanabilir? Bu trden bilginin nasl iletilebilecei konusunun ayrntlarna inmek
yararl olmayacaktr. Yeterli kayg ve ilgi duyulursa, uygun yntemler gelitirmede byk
engeller yoktur.
Yzyze konuan btn bu gruplarn ilevlerini yerine getirmesi iin gerekli ikinci bir koul
da tartma'dr. Grubu oluturan kiiler arasnda bilginin giderek paylalmas sonucu,
tartma sert ve sloganc niteliini yitirecek ve insanlar arasnda ekime deil de bir
diyalog haline gelecektir. Geri, bu trden bir tartmaya katlmay beceremeyen
fanatikler, ahmak ya da az ok hasta insanlar olacaktr ama gene de, hi aba harcamadan,
bu gibi kiilerin kme iinde etkileyici hale gelmesini engelleyen bir atmosfer
yaratlabilecektir. Bir kme iinde bir diyalogun oluabilmesi iin, kmeyi oluturan her bir
yenin savunucu tavr ksmaya ve ak olmaya abalamas yannda, karsndaki kiinin
dncesini nasl dile getirdiini deil de neyi anlatmak istediini anlamaya almas
gereklidir. Her verimli diyalogda, katlanlardan her biri, karsndakini, kendisinde kuku
uyandran formlasyonlar savunmaya zorlamak yerine, dncelerini akla
kavuturmasna yardmc olmaldr. Diyalog her zaman iin dncelerin karlkl olarak
aklaa kavuturulmas ve kiinin dier kiiyi, ou kez kendisinden bile daha iyi anlamas
olgularn ierir.
Eer grup, karar verine hakkna sahip deilse ve eer bu kararlar grup yelerinin ait
olduu toplumsal sektrn gerek srecinde anlatm bulmazsa, bilgilenme ve tartma,
zaman iinde ksrlaa-cak ve gsz kalacaktr. Geri, insann harekete gemesi, edimde
bulunmas iin nce dnmesinin gerektii dorudur, ama insana harekete geme frsat
verilmediinde, dnme ilevinin zayflay? ca ve gcn yitirecei de dorudur.
Kurululardaki oturum gruplarndan ne gibi kararlar almalar bekleneceini tam tamna
sylemek olanakszdr. Bilgilenme ve tar-tma srecinin bir eitici etkisi olduu ve
bunlara katlanlar dei124
UMUT DEVRM
tirdii aktr. Dolaysyla, bu gruplarn balangta vard kararlar, yllarn deneyiminden
sonra verecekleri kararlara kyasla daha byk yanllar ierecektir. Bundan da, insanlar
dnmeyi, tartmay ve yarglara varmay renirlerken karar verme alannn da
geliecei sonucu kar. Balangta belki ancak kendi brokratlarndan, alnm baz
kararlar aklama, istenilen baz zel bilgileri alma, karar mercilerinin incelemesine
sunulacak tasarlar, kural ve yasalar hazrlama hakkn elde etme ile sanrlanm olabilir.
Bundan sonraki adm, varlan kararlarn grup iindeki yetkin kiiler tarafndan incelenmesi
hakkn elde etmek olabilir. Zaman iinde oturum gruplar yaplacak ilerle ilgili belli bal
ilkeler konusunda oy verme hakkna sahip olur, ilkelerinin yrtmeye konulmas ve
ayrntlar da temelde ynetim birimlerinin grevi olarak kalr. Oturum gruplarnn karar,
karar verme srelerini tamamyla btnletirecek, bylece znelerin denetleme ve yeni
giriimlerde bulunma ilkesine uygun bir merkezi planlama ilkesi uygulanm olacaktr. Karar
veroe srecinde tketiciler de temsil edilmelidir.
retim sanayilerinde ii sendikalarnn gelimesi, bu ynde bir adm simgelemektedir.
Son onyllardaki olaylar, ne yazk ki, bu rgtleri asl toplumsal amalarndan saptrmtr.
Bugn sendikalar, iilerin kuruluun isel koullarn bir lde denetlemesini olas
klmaktadr; ne var ki, hareket alanlar ou kez cretler, alma saatleri ve baz i
uygulamalar alanlar dna kmamaktadr. Dahas, hepsi de insanlktan uzaklam
brokratik izgilerde gelimilerdir ve btn yelerin kararlara katlmas ykmllklerini
yerine getirmek iin yeni batan rgtlenmeleri gerekmektedir.
Oturum gruplarnda tartlmas gereken temel sorunlar yle rnekleyebiliriz: Diyelim
bir fabrikada, gruba katlanlar zerinde karar verilmesi gereken temel sorunlar
tartrlar: retim biimi, retim tekniklerindeki deiiklikler, alma koullar, oturuma
katlanlarn kalacaklar yer sorunlar, iilerin ya da alanlarn denetlenmesi vd. Bu
sorunlarla ilgili olarak yaplmas olas eitli ilemler ortaya konulur ve bu seeneklerin her
birini destekleyen ya da uygun bulmayan savlar aklanr.
Sz konusu olan ister bir i kuruluu olsun ister eitim ya da
TEKNOLOJ TOPLUMUNUN NSANLAMASI
125
salk kuruluu, oturum gruplar btn iletmelerin birer paras haline getirilmelidir. Bir
kuruluun eitli blmlerinde birer oturum grubu oluturulmal ve bunlar, o blmn
sorunlaryla uramaldr. Tartmalarn btn bir kuruluu ilgilendirmesi halinde, btn
oturum gruplar kendi aralarnda tartrlar, sonunda oylama yaplarak tek bir karara
varlr. Bir kez daha sylemek gerekir ki, bu trden bir dzenlemenin ayrntlarna burada
inmek anlamszdr; nk ayrntlarn yerli yerine konulmas deneyim gerektiren bir
beceridir.
Her trden kuruluun ynetimine katlmak konusunda sylediklerimiz, siyasal yaam iin
de geerlidir. ada ulusal devletin byk ve karmak olmas nedeniyle, halk iradesini
dile getirme fikri, eitli partiler ve profesyonel politikaclar arasnda bir rekabete
dnm, yozlamtr; bu politikaclardan ou, seim zaman geldiinde, anketlerle elde
ettikleri bilgiler erevesinde oy almalarn salayacak eyleri sylyor, programlarn
buna gre dzenliyorlar; seildikten sonraysa, kendilerine oy verenlerin taleplerinin
yalnzca birini oluturduu eitli basklara gre hareket etmek durumunda kalyorlar;
ancak ok az sayda politikac sorunlara degin bilgileri, kayg ve inanlar dorultusunda
alyor.
Aslmda, eitimle, semenlerin siyasal gr arasnda arpc bir iliki vardr. En az
bilgilendirilmi semenler daha ok akld, fanatik zmlere kaymakta, eitimli olanlarsa
daha gereki ve aklc zmlere eilim gstermektedirler. Birok nedenden tr, genel
seimleri yalnzca eitimli kesimle snrlamak uygun ve kar yol olmadndan ve
demokratik toplum biimi, filozoflarn kral olaca yolunda umutlar sunmayan otoriter
ynetim biiminden stn olduundan, demokratik srecin uzun vadede gerekletirmesi
gereken tek ey kalyor: Semenlerin, tpk kendi sorunlarn zmlemekle ykml Ky
htiyar Heyeti yeleri gibi davranmalarm salamak zere, onlarn bilgilenebilecei, kendi
toplumlarnn sorunlaryla ilgilenebilecei ve kayg duyabilecei bir siyasal srele
demokrasiyi yirminci yzyln koullarna uyarlamak. letiim tekniklerindeki gelime, bu
srete ok yararl olabilir.
Ksacas, teknoloji toplumunda sonu verebilecek bir htiyar
126
UMUT DEVRM
Heyeti alma yntemi yle uygulanabilir: Ky Heyetleri saysnca binlerce gruptan
oluan bir Alt Meclis kurulur; bu meclis iyi bilgilendirilmi, siyasal edimlerin ilkelerini
tartacak ve bu konularda kararlar verecek durumda olacaktr, onlarn kararlar,
yrrlkte olan yasama, yrtme ve yarg glerinin ayrlmas ve karlkl olarak
birbirlerini denetlemesi ve snrlandrmas sistemlerinin kararlarnda yeni bir ge
oluturacaktr; bu htiyar Heyetlerinin verdii kararlar oylama iinde bilgisayar
tekniinden yararlanlabilir. Siyasal eitim arttka, bunlar ulusal dzeyde ve devlet
dzeyinde karar verme srelerine giderek artan lde katlrlar. Bu grup toplantlar
bilgilenme ve tartma temeline dayandklarndan kararlan temelde btn halkn oylaryla
alnm ya da genel anketler sonucu elde edilmi kararlardan farkl olacaktr.
Ancak bu deiikliklerin gereklemesinin olanakl olmas iin bile gerekli bir koul var:
Birleik Devletlerdeki iktidarn, Anayasann eitli alanlarda gcn uygulamakla sorumlu
tuttuu organlara geri verilmesi. Silah sanayii kompleksi, yasama ve yrtme kollarnn
birok ilevini devralma yolunda ilerleyerek bir tehlike oluturuyor. Senato, (Senato D
likiler Komitesi Bakan Senatr J. William Fulbright'n yrekli ve yaratc abalaryla
elden geldiince rayna oturtulan) d politikay etkilemedeki anayasal roln byk ltde
yitirdi; silahl kuvvetler, politikay biimlendirmede her zamankinden daha etkileyici
hale geldi. Savunma btemizin boyutlarn dnecek olursak, Savunma Bakanlnn (ve
hkmet sisteminin dier blmleri tarafndan etkin bir denetime tabi olmakszn alan
CIA'nn) giderek daha fazla bymesine amamak gerekir. Bu anlalabilir olmakla
birlikte, demokratik sistemimize byk bir tehlike, semenlerin iradelerini kabul ettirme
eilimlerini kesin bir dille anlatmasyla giderilebilecek bir tehlike oluturmaktadr.10
10 Bu msvetteyi dzeltirken, Koramiral Hyman Rickover'n Senato D ler Komitesinde
yapt konumay okudum; Koramiral, d lkelerde davran aratrmalaryla toplumsal
bilim aratrmalan yrtmek ve bunlar finanse etmekle d politika sorunlar yarattklar
gerekesiyle Savunma Bakanli'nn sivil brokrasisini suluyordu: Kaynaklarnn ok fazla
olmas nedeniyle bans dnemlerinde bile Federal hkmetin toplad vergilerin byk bir
blmn alan Savunma Bakanlnn, btn yrtme birimleri iinde en etkili bakanlk
olmas kanlmazdr. (New York Times, 19 Temmuz 1968.)
TEKNOLOJ TOPLUMUNUN NSANLAMASI
127
Siyasal ve ekonomik sorunlardan kltr sorunlarna dnecek olursak, bu alandaki
deiikliin' de ayn nitelii gstermesi gerekir: edilgin tketici kltrnden etkin,
katlmc bir kltre geilmelidir. Ayrntlara girmenin yeri buras deil, ama ou okur,
rnein bir gsteri sanatyla (gsteri sporlar gibi) kk tiyatro gruplarnda, dansta,
mzikte okuma ve dier biimlerde dile gelen etkin sanat arasndaki fark anlayacaktr.
Gsteri sanatlaryla etkin sanat arasndaki ayrm sorunu, retim alannda da sz
konusudur. niversiteye giden renci says lt alndnda ok etkileyici grnen
eitim sistemimiz, nitelik asndan pek yle etkileyici deildir. Eitimimiz genelde
yozlam, toplumsal gelimeyi salamada kullanlan bir alet haline gelmitir, ya da en iyi
olaslkla, bilgi, insan yaamnn yiyecek toplama sektrne uygulama kolayl salayan
bir alet olarak kullanlmaktadr. Fransz sisteminde olduu gibi yetkeci bir yntem
uygulanmasa da, yksek bilimlerde bile yabanclam ve ussal bir yaklam benimsenmitir.
niversite rencilerimizden en iyilerinin, uyarlmak ve ynlendirilmek yerine beslenmek
yoluyla eitilmeleri nedeniyle bkm olmalarna amamak gerekir. renciler, ou
durumda zihinsel doygunlua ulamyorlar ve bu hava iinde btn geleneksel yazlar,
deer ve fikirleri gz ard etme eilimi gsteriyorlar; neyse ki bu btn hepsi iin geerli
deildir. te yanda bu durumdan yaknmakla kalmak bounadr. Koullan deitirmek
gereklidir ve bu deiikliin gereklemesi iin, duygusal deneyimle dnce arasndaki
kopukluk giderilmeli, yerine yrekle akl bir araya getiren yeni bir yntem konulmaldr.
Bunun yolu, yaratclk kazandrmayan yz geleneksel byk eseri okumak deildir. Bu
ancak ve ancak, reten kiilerin canllktan yoksun olularn; bilginin brokratik vericisi
adm daha gereklidir. Burada gene okurdan aadaki nerileri kesin ama ve yntemler
olarak deil de, gereklemesi arzulanan olaslklara birer rnek olarak grmelerini
isteyeceim.
Sanayi sistemimiz bugne dek insann istedii her eyin ayrm (gzetmeksizin kabul
edilmesi ve toplumun, mmknse insann btn isteklerini karlamas ilkesine bal kald.
Bu ilkenin dnda kalan birka kural vard; rnein, bir insann diledii kadar iki imek
istei dikkate alnmakszn alkoll iki kullanmn kstlayan ya da hatta yasaklayan baz
yasalar, uyuturucu kullanmaya kar daha da ar yasalar, (zararllk derecesi hl
tartlan) marihuana gibi uyuturucular zerinde bulunduranlara verilen ar cezalar
bunlardan bazlar; ayrca pornografi denilen eyin satlmasn ve sergilenmesini de
kstlam bulunuyoruz. Yasalarmz, Gda ve Ecza Yasas uyarnca zararl yiyeceklerin
satlmasn da yasaklyor. Bu alanlarda eyalet ve devlet yasalaryla billurlaan bir gr
birlii var: nsana zarar veren istekler vardr ve kii bunlarn doyurulmas iin kvran-sa
bile bu istekler karlanmamaldr. Oysa pornografinin bir tehlike oluturduu tartma
gtrr, ayrca reklamlarmzdaki gizli ehvet, ar cinsel istek uyandrmada dolaysz
pornografiden hi de
F.:9
130
UMUT DEVRM
TEKNOLOJ TOPLUMUNUN NSANLAMASI
131
aa kalmamaktadr; bu olgular gndeme getirildiinde, znel isteklerin karlanmas
zgrlnn de snr olduu yolunda bir ilke ortaya konmaktadr. Aslnda bu kstlamalar
temelde iki ilkeye dayanmaktadr: bedensel salk kaygs ve Priten ahlkn kalntlar.
znel gereksinmeler sorununu ele almal ve bunlarn var olmalarnn, karlanmalarn
gerekli klan nedeni oluturup oluturmadklarn aratrmalyz artk; kkenlerini ya da
etkilerini sorgu sual etmeden btn gereksinmeleri karlama ilkesini, genel kabul gren
bu ilkeyi sorgulamalyz.
Yeterli zmler bulma abas iinde iki byk engelle karlayoruz. Birincisi, endstrinin
karlar. Endstrinin yaratcl, insanolunu edilgin deil de daha etkin duruma getirecek
rnleri akllarna getiremeyen ok sayda yabanclam insann almalaryla besleniyor.
Ayrca sanayi, reklam yoluyla gereksinmeler ve iddetli istekler^ zlemler
yaratabileceini biliyor; gereksinim yaratmak ve bunlar doyuracak rnleri satmak
yntemiyle, krm azaltma riskini ortadan kaldrabileceini biliyor.
kinci glk, nemi giderek artan belli bir zgrlk kavramnda yatmaktadr. Ondokuzcu
yzylda, en nemli zgrlk, mlk edinme ve onu kr getirebilecek herhangi bir biimde
kullanma zgrlyd. Kurulular ynetenler, ayn zamanda mal sahibi olduklarndan,
agzllk gdleri, bu sermaye kullanma ve yatrm yapma zgrln ne kard.
Yirminci yzyln ortalarnda grece olarak ok sayda kii byk servetlerin sahibi olmakla
birlikte Amerikallarn fazla bir mlk yoktur. Ortalama Amerikal bir ite almaktadr,
nakit, hisse senedi, tahvil ya da yaam sigortas eklindeki grece olarak kk
tasarruflarla yetinmektedir. Ona gre sermaye yatrm zgrl pek nemli deildir;
hisse senedi alabilecek durumda olanlar bile, bunu bir kumar olarak grmekte, mali
danmanlarn sraryla ya da dpedz ortaklk senetlerine gvendiklerinden bu ie girmi
bulunmaktadr. Gnmzde asl zgrlk duygusu, bir baka alanda, tketim alannda nem
kazanmtr. Standardn altnda yaayanlar dnda herkes, tketici zgrl'nn tadm
kartmaktadr.
Bunun sonucu olarak devletin ya da alt kuruluun ilerin-'
de nemsizlik dnda hibir etkisi olmayacak kadar gsz bir birey ortaya kar.
Onun bir patronu var, patronunun da patronu var, patronunun patronunun da bir patronu
var, bir paras olduu ynetim makinasnn programna bal olmayan ve de bir patronu
olmayan yalnzca birka birey var. Bir tketici olarak bireyin ne gc var peki?
Dzinelerce sigara, di macunu, sabun, koku giderici, radyo, televizyon markas var,
dzinelerce film ve televizyon program var. Var olu var. Hepsi de onun beenisini
kazanmaya alyor. Hepsi de onun zevki iin ortaya serilmi. lerinden birini seme
zgrl var kiinin, ama bu arada temelde hibirinin dierinden farkl olmadn
unutuyor. Beendii metay yeleme zgrl onda bir gllk duygusu yaratyor. nsan
olarak gsz olan kii bir alc ve tketici olarak gl hale geliveriyor. Tketimde
seme zgrln kstlayarak gllk duygusunu tehlikeye atar m insan? nsann byle
davranmas iin tek bir koul olsa gerektir: Toplumun btn havasnn deimesi ve kiiyi,
kendi bireysel ve toplumsal meselelerine ilgi duyar hale ve etkin duruma getirmesi. nsan
ancak byle bir durumda sahte bir zgrle ve s-permarkette bir kral olmaya
gereksinim duymayabilir.12
Snrsz tketim modelini sorgulama giriiminde bir glk daha karmza kmaktadr.
Zorlayc tketim, kaygy giderir, bir denge unsuru oluturur. Daha nce de belirttiim
gibi, bu trden tketim gereksinmesi, isel boluk duygusundan, umutsuzluktan, kafa
karkl ve gerilimden kaynaklanr. Tketim maddelerini a-lan birey, var olduunu
kendisine kantlam olur. Eer tketim azaltlrsa, byk lde kayg su yzne kar.
Kaygnn ortaya kmas olaslna kar direnme, tketimi ksma isteksizlii dourur.
Bu mekanizmann en iyi rnei, halkn sigara tketimine gsterdii tutumdur. Sala
zararl olduunu bilmelerine karn, byk bir ounluk sigara tketmeyi srdryor.
Bunun nedeni zevkten vaz gemektense erken lm tehlikesini gze almalar m? Sigara
ienlerin davranlarnn zmlenmesi, bunun byk lde bir
Beenisini kazanmaya alan birka aday arasnda seme yapabilecek semende de, ya
tapmn yaratabilme ya da yok etme gcn hisseden film yldz hayrannda da ayn
trden gllk duygusu vardr.
132
UMUT DEVRM
TEKNOLOJ TOPLUMUNUN NSANLAMASI
133
ussallatrma olduunu gstermektedir. Sigara tketimi gizlenmi kayg ve gerilimi
bastrr; insanlar, kayglaryla yz yze gelmektense salklarm tehlikeye atmay
yelerler. Bununla birlikte, yaam srecinin nitelii, imdikinden daha nemli hale
geldiinde, ou kii sigaray brakacak, ar tketimde bulunmayacaktr; bunu salt
bedensel salklar uruna yapmayacaklar, kayglandklarnda, daha retken yaamann
yollarn bulabilecekleri iin byle davranacaklardr. (Bu arada unu da belirtmek gerekir
ki, seks de iinde olmak zere zorlayc zevk kilimlerinin ou, zevk alma isteinden deil,
kaygdan kanmak isteinden doar.)
Tketimin snrlar sorununun deerlendirilmesi ok gtr; bunun nedeni, Birleik
Devletler gibi varsl bir toplumda bile, kesinlikle hakl isteklerin tmyle
karlanmamasdr. Bu, nfusun en az yzde krk iin geerlidir. Optimum tketim
dzeyine ulamadan tketimi ksmay nasl dnebiliriz? Bu sorunun yant verilirken iki
nokta dikkate alnmaldr: Birincisi, toplumun varsl blmnde zararl tketim noktasna
imdiden ulatmz olgusu, ikincisiyse tketimin durmadan artmasn salama amacnn,
optimal tketim dzeyine ulalmadan bile bir doymakbilmezlik duygusu yarattdr; bu
duyguya kaplan insanlar yalnzca hakl gereksinmelerinin karlanmasn istemekle
kalmamakta, isteklerinin ve doyumlarnn da durmadan artmas ynndeki dlerinin
gereklemesini beklemektedirler. Bir baka deyile, retim ve tketim erisinin snrsz
ykseltilmesi fikri, daha tketimin doruuna ulalmadan nce bile, bireyde edilginliin ve
hrsm gelimesine katkda bulunmaktadr.
Btn bu olgulara karn, toplumumuzun yaama hizmet eden bir topluma dnmesinin
tketimi deitirecei ve bu arada dolayl olarak iinde bulunduumuz sanayi toplumunun
retim modelini deitirecei grndeyim. Byle bir deiim brokratik buyruklarla
deil, yaam gelitiren ve yaam engelleyen gereksinmeler arasndaki ayrmn farkna
varacak ekilde eitilmi bir nfusun, incelemeleri, bilgilenmeleri, tartmalar ve karar
veren konumuna ulamalar sonucunda gerekleebilir.
Bu yolda atlacak ilk adm, bu iki gereksinim trnn birbirinden ayrlmasna yarayacak
incelemelerin yaplmasdr; bildiim kadaryla
bugne dek bu yolda ciddi bir alma yaplm deildir. Ruhbilimci, toplumbilimci,
iktisatlarla tketimde bulunan halkn temsilcilerinden oluan bir grup, insanolunun
gelimesine ve mutluluuna hizmet eden insanc gereksinmelerle, sanayinin ve krl
yatrmlarna bir k yolu bulmak zere yaplan propagandalarnn yaratt yapay
gereksinmeleri birbirinden ayrd edecek bir incelemeye giriebilir. Birok dier sorunda
olduu gibi burada da nemli olan bu iki gereksinim tipi ve ikisi ortasmdaki gereksinmeler
arasndaki farklar saptama gl deil, son derece nemli sorularn ortaya atlmasdr;
bunun iinse, toplumbilimcilerin, toplumumuzun przsz olduu sylenen ileyiiyle ya da
bu toplumun savunucular olarak kendilerinden beklenen ilevlerle uramak yerine insan
ele almalar gerekmektedir.
Burada mutluluk kavramyla ilgili olarak bir genel noktay belirtebiliriz. Mutluluk
teriminin uzun bir gemii vardr; bu kavramn Yunan hazchndan (hedonizminden)
gnmze dek geirdii deiiklikleri burada inceleyenleyiz; ancak, gnmzde ounun
mutluluk olarak yaad eyin, nitelii ne olursa olsun, isteklerinin tam anlamyla
doyurulmas anlamna geldiini sylemekle yetinebili-riz. Bu anlamda alglandnda,
mutluluk, Yunan felsefesinin bu duyguya ykledii nemli nitelikleri yitirmi oluyor;
bylece, mutluluun, tmyle nesnel gereksinmelerin doyurulmasyla varlan bir durum
olmad, insann varoluu ve gizilgleri erevesinde nesnel geerlilii olan
gereksinmelerin doyurulmasyla ulalan bir durum olduu tanmlamas geersiz kalyor.
yisi mi biz, mutluluu deil de, sevinci ve youn canll ele alalm. Yalnz akld bir
toplumda deil, en iyi toplumlarda bile duyarl kii, yaamn kanlmaz trajedilerinin
kendisini zmesini engelleyemez. Duyarl ve canl bir insan iin, sevin de, znt de
kanlmaz deneyimlerdir. imdiki anlamyla mutluluk, insan varoluunun doluluuna elik
eden bir koulu deil de, yzeysel bir doymuluk halini ifade etmektedir; mutlulukun,
sevincin yabanclam biimi olduu sylenebilir- '
Tketim ve retim modelinde bylesi bir deiiklik nasl gerekleir? Her eyden nce,
birok bireyin, bu tketim modelini de134
UMUT DEVRM
itirecek ekilde davranmas yerinde olur. Bu, baz gruplarda belli bir lde denendi.
Burada asl olan, dnyadan el etek ekmek ya da yoksullua gmlmek deil, yaam
yadsyan tketim yerine yaam onaylayan tketimi gerekletirmektir. Bu ayrm
yapabilmek iinse, yaamn ne olduunun, etkin olmann ne anlama geldiinin ve nelerin
harekete geirici, zendirici, uyarc etki yaptnn farkna varmak gereklidir; bunlarn
kartlarnn neler olduunu bilmek gereklidir. Bir giysi, bir sanat rn, bir ev, birinci ya
da ikinci kategoride olabilirler. Modaclarn ve halkla ilikiler grevlilerinin kr amalarnn
rn olan modaya uygun bir giysi, kiisel tercih ve zevke uygun, ekici ya da gzel bir
giysiden ok farkldr. Birka giysi reticisi, rnlerini, kendilerine zorla benimsetilmeye
allan deil de beendiini giymekten holanan kadnlara satmay yeleyebilirler. Ayn
ey, sanat rnleriyle estetik duygulara seslenen dier rnler iin de geerlidir. Eer
bunlar, birer stat simgesi ya da sermaye yatrm olmak ilevlerini yitirirlerse, gzeli
tanma ve seme duygusu yeni bir geliime urama frsat bulacaktr. Gereksiz olan, ya da
tembellik yaratmaktan baka ie yaramayan eyler dikkate alnmayacaktr. zel otomobil,
bir stat simgesi deil de yararl bir ulam arac haline geldiinde, tad anlam farkl
olacaktr. Artk insanlarn her iki ylda bir otomobil deitirmesine, yeni bir otomobil
almasna gerek kalmayacak, sanayi, retiminde ok byk deiiklikler yapmak zorunda
olacaktr. Ksa ve z sylemek gerekirse, bugne dek tketici, sanayinin beynini
ykamasna izin vermi, hatta onu bu ii yapmaya davet etmitir. Sanayiyi yzgeri etmek,
ve onu kendi istediklerini retmeye zorlamak, ya da istemedii eyleri reterek byk
zararlara uramasn salamak, yani onu denetlemek tketicinin elindedir, ve tketici bu
gcnn farkna varabilir. Sanayi egemenliine kar tketici devrimi henz
alanlarda fke ve tepki uyandrmamak iin, garanti edilmi yllk gelirin, kesinlikle
asgari cretten az olmas gerekir. Bu yllk gelirin alakgnll ama gene de yeterli bir
maddi tabam garanti etmesi iin, varolan cret dzeyinin byk lde ykseltilmesi
gerekir. Alakgnll ve yeterli bir maddi temel oluturmak iin, imdiki minimum yaam
standard dzeyinde bir asgari yaam standard saptamak uygun olabilir. Daha rahat bir
yaanty yeleyenler, daha yksek bir tketim dzeyine ulamakta zgrdr.
Baz iktisatlarn da gzlemledii zere, garanti edilmi yllk gelir, ekonomimizde nemli
bir dzenleyici ge ilevi grebilir. Talebin srekli artan bir verime ayak uydurabilmesini
salayacak, sanayi ekonomisinin bir zellii haline gelebilecek bir ileyi yntemi bulmak
gerekli, diye yazyor C.E. Ayres. alrken saladklar gelir ne olursa olsun, imdi
yetmi iki yan gemi herkese Sosyal Sigorta emekli ayl verilmesi gibi, topluluun
btn yelerine belli bir geliri garanti etmek, ekonominin giderek artan bir aresizlik
iinde gereksinim duyduu etkin talep akn salayacaktr.16
15 Bkz. Robert Theobald tarafndan derlenen The Guaranteed Annual Income (Garanti
Edilmi Yllk Ger); ayrca Milton Friedman'n, James Tobin'in ve Friedman tasarlarnn
ou esini ieren bir yasa tasars sunan Wisconsin Senatr Melvin Laird'in nerileri.
16 Robert Theobald tarafndan derlenen The Guaranteed Annual Income adl kitapta
(New York: Doubleday, and Co. Inc., 1967), C.E. Ayres'in Guaranteed Income: An
Institutionalist View balkl yazs, (s.170.)
TEKNOLOJ TOPLUMUNUN NSANLAMASI
139
Meno Lovenstein, garanti gelir ve geleneksel iktisat zerine yazd bir yazda yle diyor:
Bir iktisat, hatta geleneksel olam bile, seenekler mekanizmalarnn zmlemesini ou
kiiden daha iyi gzden geirebilmen ve bunun nemli, ancak ok snrl bir ara olduunu
grebilmelidir. Yeni ortaya atlan birok neri gibi garanti edilmi gelir kavram da
uygulamaya konulmadan nce, kuramsal alanda tartlmaldr.17
Garanti edilmi yllk gelir yntemini neren, insanolunun tembel.olduu ve al ya da
alk ek ilkesinin yokedilmesi halinde almak istemeyecei kar koymasna yant
vermeye hazr olmaldr. Aslnda bu varsaym yanltr. nsann etkin olmaya doutan
eilimli olduunu, tembelliinse, patolojik bir belirti olduunu gsteren pek ok kant
vardr. Zorunlu emek sisteminde iin ekicilii pek dikkate alnmamakta ve insan ksa bir
sre iin bile olsa ondan kama yollarm aramaktadr. Eer toplumsal dizge, bask ve alk
tehlikesinden arnm bir alma ykmll yaratacak ekilde tmyle deitirilirse,
yalnzca kk bir hasta insanlar aznl hibir ey yapmamay yeleyecektir. Belli bir
aznln, kendilerini manastr yaam gibi bir yalnzla gmmek istemeleri, yalnzca isel
gelimelerine, dnmeye ya da almaya, incelemelerde bulunmaya dalmalar olasdr.
Orta alar, manastr yaamm kaldrabil-diine gre, bizim bu zengin teknoloji
toplumumuz haydi haydi bu tr bir inzivaya olanak salar. Ama gene, birisinin zamann
gerekten de iyi kullandm kantlamasn gerekli klan brokratik yntemleri
koyduumuz anda, ilke, ilerliini yitirecektir.
Gelir garantisi ilkesinin, u anda kabul grmesi ok uzak bir olaslk olmakla birlikte,
nemli bir ilke oluturan deiik bir uygulamas olabilir. Burada, onurlu bir yaam
salayacak minimal gerekliliklerin, nakit olarak deil de, bedeva metalar ve deme
gerektirmeyen hizmetler eklinde elde edilmesi ilkesinden sz ediyorum. Bu ilkeyi ilkokul
eitimi iin kabul ettik, soluduumuz havaya da para vermiyoruz. Bu ilkeyi btn bir
yksek retime yayabilir, niversiteleri bedava yapabiliriz; her renciye burs vererek
bedava
Meno Lovenstein, a.g.y., Guaranteed Income and Traditional Economics,
s. 124.
140
UMUT DEVRM
renimden yararlanmasn salayabiliriz. Bu ilkeyi bir baka ynde, yani temel metalan
bedava datmak ynnde de gelitirebilir, rnein belki ekmei ve ulam parasz
sunabiliriz. Zaman iinde onurlu bir yaam iin gerekli minimum maddi tabam oluturmalar
lsnde btn metalar bedava datlabilir. Bu grlerin, yakn bir gelecekte
gereklemesi dnlemeyecek neriler sunmalar asndan hayalci olduklarm sylemeye
gerek yok. Ama ok daha gelimi bir toplumda, ekonomik ve psikolojik adan aklc
olduklar da bir gerek.
Bolluk iinde yaayan pek ok Amerikalnn, kendilerini sonsuz ve her geen gn biraz daha
akld olan, daha-daha ok tketme srecinden koparmaya balamalarn nermek, byle
bir nerinin gerektirecei tmyle ekonomik konularda da hi deilse ksaca gr
belirtmeyi gerekli klar. Soru, ok yaln bir anlatmla udur: Daha-daha yksek tketim
dzeylerinden yoksun bir ekonominin, glln ve yklmazln korumas teknik ve
ekonomik adan olanakl mdr?
u anda Amerikan toplumu bolluk iinde yaamamaktadr, nk nfusun en az yzde krk,
ve geri kalan yzde altmn da byk bir blm an tketim iinde deildir. Dolaysyla
u anda sorun, retim dzeyindeki bymenin kslmas deil, tketimin yeniden
ynlendirilmesidir. Ama gene de, yle bir soru ortaya atlmaldr: (Yoksul uluslara yardm
amacyla yaplan retim de iinde olmak zere) btn nfusa yetecek retim dzeyine
ulaldktan sonra, nfus art oranna kout bir retim art da hesaba katlarak retimin
hep ayn kalaca bir dnem olacak mdr; yoksa ekonomik nedenlerden tr, tketimde
de art anlamna gelecek bir ynteme, yam, bitmez tkenmez bir retim art srecine
bal kalmak m zorunlu olacaktr?
Uygulama asndan u anda ivedi olmamakla birlikte, iktisatlar ve planlamaclar bu
sorunu incelemeye balamaldrlar. nk, planlamamz, retimde durmayan art ynnde
yapld srece, dncelerimiz ve ekonomik uygulamalarmz bu erein etkisi altnda
olacaktr. Yllk retim art oranlar konusunda karar vermede bu nokta imdiden nem
kazanmtr. MaksimaJ ekonomik byme
TEKNOLOJ TOPLUMUNUN NSANLAMASI
141
oranna ulama amac, bir dogma olarak kabul edilmektedir; bunun nedeni kukusuz gerek
gereksinimlerin ivediliidir, ama ayrca, szmona dinsel bir ilke de bu nedeni
oluturmaktadr: bu ilkeye gre yaamn amac gelime dir, bu ama, retimde snrsz
ykselmeyi gerektirmekte ve cennetin sanayi versiyonunu oluturmaktadr.
On dokuzuncu yzylda yazan siyasal iktisatlarn, daha-daha ok retim eklinde kendini
gsteren ekonomik gelimeyi varlacak bir sonu deil, sona gtren bir ara olarak
grmeleri ilgintir. Doru drst bir maddi yaam standardna ulatktan sonra, retken
enerjilerin toplumun insansal gelimesi ynne evrilmesi beklenmiti. Onlar, daha ok
maddi ey retme amacnn yaam tmyle sona erdirecei fikrini akllarndan
geirmemilerdi. John Stuart Mill yle yazmt:
ou kez tek bana olmak anlamnda yalnzlk, dncede ya da kiilikte olgunlua ermenin
ve derinlemenin temel koullarndan biridir; doal gzelliin ve bykln, yceliin
eliinde yaanan bir yalnzlk, yalnzca birey iin yararl olmakla kalmayan, ancak yokluu
topluma zararl olan dnce ve esinlerin beiidir. Doann kendiliinden etkinliini
gerektiren eylerden yoksun, insanoluna yiyecek yetitirmeye elverili, her bir dnm
ekilip biilmi, ieklerle ya da ayrlarla kapl her alan srlm, yiyecek konusunda
kendisine rakip olaca gerekesiyle insann yararlanabilecei ekilde evcilletiril-memi
btn drt ayakl hayvanlarn ya da ku trnn yok edildii, her alln ya da fazlalk
aacn kknden skld ve gelitirilmi tarm adna ot diye sklp atlmayan tek bir
yaban ieinin ya da bitkisinin yeerdii bir kar topran kalmad bir dnyada derin
dncelere dalmak da doyurucu olmayacaktr. Eer dnya, servetin ve nfusun snrsz
art nedeniyle, daha iyi ya da daha mutlu deil de daha byk bir topluluu yaatmak
amacyla kknn kaznabilecei gzelliklerin byk bir blmn yitirecekse, gelecein
canllarnn selameti iin itenlikle dilerim ki, zorunluluk onlar durdurmadan ok nce belli
bir dzeyde kalmaya raz olsunlar.
Sermayenin ve nfusun belli bir dzeyde kalmasnn, insan geli-
142
UMUT DEVRM
meinin de belli bir dzeyde kalaca anlamn iermediini sylemeye gerek bile yoktur.
Kafalar artk yaam srdrme sanatyla uramay braktnda, her trden zihinsel
kltre, ahlaksal ve toplumsal gelimeye, Yaama Sanatn gelitirmeye her zamankinden
fazla yer verilebilecek ve yaama sanatn gelitime olasl da her zamankinden fazla
olacaktr.18
Yaam daha soylu ya da gerekten mutlu klma ynnde pek az yarar salayan ya da hi
yarar olmayan tketim konusunda Alfred Marshall unlar sylyor:
alma saatlerini azaltmak, birok durumda ulusal kazanc ve dk cretleri
azaltacaktr; ama gene de, ou kiinin daha az almas belki de daha iyi olacaktr; yeter
ki, ortaya kan maddi gelir kayb, yalnzca elverisiz tketim yntemleri uygulayan btn
snflarn elverisiz tketim yntemlerini terk etmesiyle karlansn ve insanlar bo
vakitlerini iyi kullanmasn rensinler.19
Bu yazarlar modas gemi, romantik vb. nitelemelerle geersiz klmak kolaydr. Ama
yabanclam insann dnmesi ve planlamas, salt son moda olmas, ya da teknolojimizin
programlama ilkelerine uymas nedeniyle daha iyi olamaz. Tersine, bugn iinde
bulunduumuz koullar planlamaya ok daha elverili olduundan, bu yzyln ilk yarsnda
salt ruh halimize uymad gerekesiyle kk grdmz fikirlere ve deerlere daha ok
nem verebiliriz.
imdi u kuramsal soru ortaya kyor: ada teknolojik yntemlere gre grece olarak
sabit bir ekonomik sistem yrtlebilir mi, ve yrtlebilirse, bunun koullan ve
douraca sonular nelerdir?
Burada yalnzca baz genel gzlemlere yer vereceim. Eer bugn, insan insanlktan
karan gereksiz tketimi kesersek, daha az retim, daha az i olana, daha az gelir ve
ekoniminin belli
18 J.S. Mill, Principles of Political Economy (Politik Ekonominin lkeleri) (Londra:
Longmans, Green and Co., 1929), s. 750-51.
19 Alfred Marshall, Principles of Economics, 8. basm (Londra: Macmillan, 1966), s.599.
TEKNOLOJ TOPLUMUNUN NSANLAMASI
143
sektrlerinde daha az kazan olgularyla kar karya kalacaz. Elbet bu yalap ap,
planlamasz falan yaplrsa, ekonomimizin tamam iin ve de belli insan gruplar iin byk
zorluklar douracaktr. Burada gerekli olan, artan bo vakitleri, planl bir sre iinde
btn i alanlarna yaymak, insanlar yeniden eitmek ve baz maddi kaynaklan yeni bir plan
uyarnca yeniden tasnif etmektir. Bunun iin zamana gereksinme vardr ve elbet, hibir
sanayi, tek bana ekonominin geni sektrlerini etkileyecek bir plan oluturamayacana
ve uygulayamacana gre, planlama zel deil de toplumsal dzeyde yaplacaktr. Yeterli
bir planlama yaplrsa, toplam gelir ve kazancn indirilmesi, almaz bir sorun olmayacaktr,
nk tketimi aa ekmekle gelir gereksinmesi de azalm olacaktr.
retim potansiyelinin artmas nedeniyle, sabit bir retim ve tketim dzeyini koruyarak
daha az alma ile ok daha yksek retim ve tketim yaparak srekli alma arasnda
bir seme yapmak durumuyla kar karya kaldk. Belki de biraz kskan bir yaklamla bu
ikisinin bir karmn setik. retim ve tketim artrld, ayn zamanda da alma saatleri
azaltld, ocuk ii hemen hemen kalmad. Bu tercih teknik gereklilik sonucu yaplm
deildir, toplumsal davranlarn deimesinin ve siyasal savamn sonucudur.
Bu nerilerin deeri ne olursa olsun, iktisatlarn, Duraan bir teknoloji toplumu olanakl
mdr? sorusuna yant olarak ortaya koyabilecekleri nerilere kyasla pek nemli deiller.
nemli olan uzmanlarn bu sorunu ele almasdr; bunun iinse sorulan sorunun nemli ve
uygun olduunu grmeleri gerekir. unu da unutmamaldr ki, asl glk, sorunun ekonomik
ve teknik ynlerinde deil de siyasal ve psikolojik ynlerinde ortaya kabilir. Alkanlklar
ve dnme biimleri kolay deimez, birok gl kar gruplar tketim deirmenini
dndrmek ve hzlandrmaktan yana olduklarndan, varolan modeli deitirme savam
uzun ve g olacaktr. Her zaman sylendii gibi, u anda en nemli ey, bir balang
oluturmaktr.
Bu konuyla ilgili olarak belirtmek istediim bir nokta daha var: Maddi tketime dkn
olan yalnz biz deiliz dier Batl uluslar, Sovyetler Birlii ve Dou Avrupa uluslar da
ayn ykc tu144
UMUT DEVRM
zaa dm grnyorlar. Ruslar bizi amar makinalarma, buz-dolaplanna boacaklarm
ne sryorlar. Aslnda onlara bir baka anlamda meydan okumal ve yanl bir yara
girmek yerine toplumsal gelimenin bu evresini amaya, otomobil ya da televizyon
alclarnn saylaryla llp tanmlanmayan gerek bir insan toplumu ina etmeye
armalyz onlar.
retimi zaman iinde duraan bir dzeye getirmek u anda kuramsal bir sorundur, ancak,
tketicilerin, yaayan birer canl olarak gereksinimlerini doyuracak ekilde tketimlerini
azaltmalar halinde ortaya kacak bir uygulama sorunu vardr. Eer bu gerekleirse,
imdiki ekonomik byme orannn korunmas iin, retimi belli gereksiz zel tketim
rnlerinden daha insancl toplumsal tketim rnlerine ynlendirmemiz gerekir.
Burada gereksinmeler aka bellidir ve birok ada zm-lemeci ve yazar tarafndan
dile getirilmitir. Yaplacak iler listesinin bir blmnde unlar olabilir: Ulusun yaama
alann yeniden ina etmek (milyonlarca yeni konut), kamu eitimi ve kamu sal
birimlerinin byk lde artrlmas ve gelitirilmesi, kent ii ve ehirleraras ulam
sistemlerinin gelitirilmesi, bykl kkl on binlerce elence birimi kurmak (parklar,
ocuk baheleri, yzme havuzlar vd.), insan varlnn bu boyutunu henz alglamam olan
milyonlarca insana, yz binlerce toplulua, tiyatro, mzik, dans, resim, sinema gibi
etkinlikleri getirerek kltrel yaamn gelimesi y- nnde bir balang oluturmak.
Btn bu abalar, byk insan kaynaklarnn fiziksel retimini ve gelimesini
gerektirmektedir. Bu tr tasarmlar, yoksul aznln sorunlarna seslenmeleri, ve ayn
zamanda yoksul olmayanlarn d-gcn ve enerjilerini seferber etmeleri asndan yarar
hemen grlecek etkinlikler ierir. Ayrca, tketimi ksmann yaratt sorunlar tmyle
ortadan kaldrmasa bile yumuatacaktr. Bu trden byk programlar stlenildiinde,
ulusal ekonomik ve toplumsal planlamalar gerekecektir elbet; nk insan ye madde
kaynaklarnn kullanlmasnda temel deiiklikler sz konusu olacaktr. Bu abalarn en
nemli sonucu, gerekten de hakiki bir insan toplumuna doru ilerlediimizi gstermek
olacaktr. Canl ve sorumlu bir toplum
TEKNOLOJ TOPLUMUNUN NSANLAMASI
145
yaratma ynnde atlacak bir dier byk adm da, bu programlarn her ynnde sz
konusu insan ve topluluklarn tasarmn gelimesinden ve uygulanmasndan sorumlu
tutulmalanyla atlm olacaktr. Ulusal dzeyde, uygun yasalarn karlmas ve yeterli
finansman gereklidir ama bu nemli asgari koul yerme getirildiinde maksimum halk
katlm ve eitli tasarmlarn yaplmas temel ilke olmaldr.
zel sektrden kamu sektrne geite, yksek gelire yksek vergi uygulanmasyla zel
harcamalar kstlanacak ve insan insanlktan uzaklatran ldrc zel tketimden
insanlar yaratc topluluk etkinliklerine yneltecek yeni kamu tketim biimlerine
geilecektir. Byle bir deiikliin, ekonomik sistemde ar hasarlar meydana getirmesini
nlemek iin zenli planlamalar gerektireceini sylemek bile fazla olur; bu konuda, silah
retiminden bar retimine geite karlatmz sorunla kar karya bulunuyoruz.
5. Ruhsal-Tinsel Yenilenme
Bu kitap boyunca, sistem adamnn, yalnzca fizyolojik varoluunu salayan maddi
gereksinmelerinin doyurulmas, te yanda zellikle insana zg olan gereksinim ve
yeteneklerin sevgi, sevecenlik, akl yrtme, sevin vd.nin doyurulmamas halinde,
ilevlerini gerektii gibi yerine getiremeyeceini tarttk.
Gerekten de, insan ayn zamanda bir hayvan olduundan, her eyden nce maddi
Dinlerin, somut, tarihsel srecin doasyla, belli bir toplumun, toplumsal ve kltrel
koullarnn anlatm olduu aktr. lkeleri bir araya getirmekle bir din kurulamaz. Bir
din olmayan Budizm bile, temelde hibir mitolojiye dayanmamasna ve usu ve gereki
dnceyle atan ncllere sahip olmamasna karn, Bat dnyasnda kabul
grememitir.21 Dinler genellikle olaanst zeki, az rastlanr, karizmatik kiilerce
kurulur. Geri, domadn varsaymak iin bir neden yoktur ama, byle bir kiilik, gnmz
ufkunda henz belirmemitir. Ama bu arada yeni bir Musa ya da yeni bir Buda
bekleyemeyiz; elimizde olanlarla yetinmek zorundayz; aslnda, belki de tarihin bu annda
yeni bir din liderin bulunmamas daha iyidir, nk bu lider de gereinden daha ksa
srede puta dntrlecek, ve insanlarn yreklerine ve zihinlerine szma frsat
bulamayacaktr.
21 nemli bir ekoslovak dnr olan Fiser, Budizm zerine yazd henz yaymlanmam
deerli kitabnda, Budizmin, tarihte, Marx'cihk dnda kitlelerin zihnine yerleen ve bir
felsefe sistemi olarak, Bat dnyasnda din olarak nitelenebilecek bir oluum gelitiren
tek felsefe olduunu vurgulamaktadr. Ama ayrca, Budizmin bir kopyasnn yaplmas ve
onu imdiki biimiyle sanayi toplumuna uyacak yeni bir din olarak sunulmasnn olanaksz
olduunu da sylemektedir. Dinsel olmayan bir dinin btn biimlerini gelitirmi
bulunan, bildiim en incelikli, anti-i-deolojik, usu ve ruhsal-tinsel sistem olan Zen Budizm
iin de ayn ey geerlidir. Zen Budizmin aydnlar, zellikle de genler arasnda byk ilgi
uyandrmas, Bat dnyasnda derin ilgi yaratabilecei umudunu dourmas bir rastlant
deildir. Bence Zen Budizmin fikirleri bu etkiyi yaratabilir, ancak, Batda bir dinin yerini
tutabilmesi iin yepyeni, ve beklenmedik dnmlerden gemesi gereklidir.
150
UMUT DEVRM
Bu durumda elimizde kala kala birka genel ilke ve deer mi kalm oluyor?
Sanmyorum. Sanayi toplumunun yapsnda bulunan, ancak lmcl bir brokrasiyle, yapay
tketimle ve zellikle yaratlm can skntsyla boulmu olan yapc gler, yeni bir
umtluluk duygusuyla, bu kitapta tartlan toplumsal ve kltrel dnmle harekete
geirilirse; eer birey zgvenini yeniden kazanrsa; ve eer insanlar kendiliinden oluan
gerek bir kme yaantsnda birbirleriyle iletiim kurabilirlerse, yeni ruhsal-tinsel
yaant biimleri ortaya kacak, geliecek ve zaman iinde bu yaantlar birletirilerek
toplumsal geerlilii olan tmel bir sistem oluturulacaktr. Daha nce tarttmz dier
noktalarn ounda olduu gibi burada da her ey bireyin tam anlamyla canl olma ve kendi
varoluu sorununun zmlerini, yantlar brokratlarn vermesini beklemeden arama
yrekliliini gstermesine baldr.
Hatta baz kuttren biimlerinin yaygn olarak ve anlaml bir ekilde kabul edilmesi bile
beklenebilir. Bu srecin balad, We Shall Overcome (Aacaz) gibi bir ezgi olmakla
kalmayp, yaayan birer kuttren haline gelen arklarda grlmektedir. Quaker
mezhebine bal olanlarn ayinlerinde yapt gibi herkesin bir sre sessiz kalmas eklinde
uygulanan bir kuttren, geni kitleler tarafndan benimsenebilir; her nemli toplantnn
balangcnda ya da bitiminde insanlara dnme ve bir konuda younlama olana sunan
be ya da on be dakikalk bir sessizlik ya da sayg duruu gelenek haline gelebilir.
Ayrca gvercin gibi, bir insan figrnn izgileri gibi simgeleri de bar ve insana sayg
simgeleri olarak benimsemi bulunuyoruz.
Kilise yaants dndaki yaantlarla ilgili dier ortak kuttren ve simgelerin gelitirilmesi
olasl konusunda daha ayrntl grler dile getirmenin anlam yok, nk bunlar ortam
hazr edildiinde doal olarak ortaya kacaklardr naslsa. Yalnz unu eklemek isterim ki,
sanat ve mzik alannda saysz yeni kuttrensel ve simgesel anlatmlar yaratma olasl
vardr.22
22 Albert Schweitzer Kolejleri, 1969 ylnda Sanatlar Araclyla Dini Yeniden
Canlandrmann Yollan konulu bir haftalk bir Konferanslar dizisi dzenlemiti.
TEKNOLOJ TOPLUMUNUN NSANLAMASI
151
derece karmak bir toplum, ayn lde uzman kiilerin, u anda sanayi makinasn
iletenlerin yerini almamas halinde ilevlerini yrtemez. Ne rencilerde ne de zenci
kitlelerde bu trden uzman kiilerin says fazla deildir. Dolaysyla, baarya ulam bir
devrim, onu bastracak devlet glerini bir kenara braksak bile, Birleik Devletlerin
sanayi makinasnn kmesine yol aacak ve kendi kendisini yenilgiye uratacaktr. Veblen,
The Engineers and the Price System (Mhendisler ve Fiat Sistemi) adl kitabnda, bu
noktaya krk be yl nce iaret etmiti. Amerika'da, kazanlm haklar geri alma
ynndeki bir hareketin geici olarak bile baarya ulamas iin, bu hareketin, lkedeki
retim sa154
UMUT DEVRM
nayiini btnyle devralacak ve onu ta batan kazanlm haklarn u anda izlenmesine
olanak verdii plandan daha yetkin bir plana uygun olarak ynetebilecek yeterlilikte bir
rgt tarafndan yrtlmesi gereklidir.1 Yazar, sabotaj ve gerilla savayla devrim
yapma konumalarnn srd gnmzde zellikle nem tayan u gzlemi de dile
getiriyor: Amerika'da ve Avrupa'daki iki sanayilemi blgede olduu gibi makina
sanayiinin belirleyici rol oynad durumlarda, topluluk ylesine kt kanaat geiniyor ki,
canll tmyle sanayi sisteminin gnlk almasna bal. Bu durumda, dengeli retim
srecinin bozulmas ve dengesiz hale getirilmesi kolaydr, buysa, kanlmaz olarak
topluluun byk blmleri iin ani glkler yaratr. Aslnda bu durum, yani sanayi
dzeninin kolayca bozulmas ve halkn glkler iinde kalmas, Amerika i Federasyonu
gibi partizan rgtlerin arayp da bulamad eydir. Byle bir durumda sabotaj yapmak
kolaylar, etkili olur ve derinlik kazanr. Ama sabotaj devrim deildir. yle olsayd. i
Federasyonunu, Dnya Sanayi ileri Birliini, ikago Konserve ilerini ve de ABD
Senatosunu devrimciler arasnda saymak gerekirdi.2
Ayrca unlar sylyor yazar: Herhangi bir devirme hareketinin etkili olmas ve kendi
ayaklan zerinde durmas iin, topluluun maddi selametinden sorumlu olan sanayi
sisteminin retkenliinin yeterli dzeyde tutulmas; ve rnlerle hizmetlerin topluluk
iinde ustaca datlmas salanm olmaldr. Aksi halde, varolan snai koullar altnda,
geici bir huzursuzluktan, zorluklarn daha da ar-lat geici bir sknt dneminden
baka bir ey elde edilemez. Snai sistemi iyiletirme yolunda geici bir baarszla
urandnda bile, bu baarszlk, gelimi sanayi lkelerindeki ynetimi devirme
hareketini anmda baarsz klacaktr. Bu noktada tarihten alacamz bir ders yoktur,
nk imdiki sanayi sisteminin ve bu sistemin zorunlu kld iice toplum yaantsnn ei,
gemite grlmemitir.3
YAPABLR MIYIZ?
155
1 Thorstein Veblen, The Engineers and the Price System (New York: Harcourt, Brace and
World, Inc., 1963), s. 97. 2A.g.y., s. 99. 3A.g.y., s. 100.
inde bulunduumuz 1968 ylnn sanayi toplumun teknik ynleriyle, 1917 ylndaki Rus
toplumunun, ya da hatta 1918'deki Alman toplumunun teknik nitelikleri arasndaki ayrm
dikkate almak gerekir. Bu toplumlar imdiki topluma kyasla ok daha az karmakt; ve
gerekten de, hkmet mekanizmasn da, sanayi mekanizmasn da devralma yeteneine
sahip zeki ve yetkin kiiler vard. Ama 1968 Amerika's, 1917 Rusya'sndan ok farkldr.
Burada gene iddet sorununa deinmi oluyoruz. iddet, ulus-lararasi ilikilerde
termonkleer silahlarn varl nedeniyle, devlet iindeyse yapsnn karmakl nedeniyle
mantkllm yitirmektedir; bununla birlikte, kk bir aznlk bile olsa birtakm gruplarn
iddeti bir zm olarak grmesi ok artc bir paradokstur. iddetin bu denli popler
olmas, ruhsal ve tinsel aresizliin ve boluun ve bunlarn sonucu olan yaamdan nefret
etme duygularnn bir anlatmdr. Bu poplerlik, insan, kendisinde doutan varolan ve
nerdeyse denetlenmesi olanaksz bir ykclk gdsyle iddete itilen bir varlk olarak
betimleyen yazlarla da desteklenmekte ve artrlmaktadr.
te yanda bir toplumu deitirmek iin, deiimi savunan kitaplar yaymlamak ya da
da ou kez kkl ve ekici fikirlerle dolu olduu olgusunu yadsyamayz. Ancak bugn,
statko'yn savunanlara yardmc olacak fikirler yoktur. Statko, serbest teebbs, birey
sorumluluu, yasa ve dzen, lkenin onuru vd. gibi bazlar gereklie dpedz zt den,
bazlarysa bulank ideolojilerden baka bir ey olmayan eski formlleri yineliyorlar.
Bugn, yeni fikir retenlerin hemen hemen tmyle statko'da temel bir deiiklikten
yana olan kiiler, bilim adamlar, sanatlar ve ileri grl i adamlaryla ileri grl
politikaclar arasndan kmas ilgintir. Yeni bir ynde ilerlenmesini isteyenlerin en byk
ans, kendilerinin ellerinde fikirlerin bulunmas, onlara kar olanlarnsa, insanlar
susturabilecek ama enerjilerini uyarma ve artrma gcnden yoksun ypranm ideolojileri
savunmalardr.
Peki ya kitle iletiim aralar? Yeni fikirlerin yaylmasna engel olacaklar m? Kitle iletiim
aralar kurulu dzeni destekledikleri iin, kkten bir deiimi ngren fikirlerin
yaymlanmasna engel olacaklar diye dnmek ii baraz fazla basitletirmek olur. letiim
aralar kurulu dzenin paralandr geri ama, alcya gereksinmeleri vardr, dolaysyla
basn, haberleri yaymlamak durumunda olduu gibi insanlar ekecek yeni fikirleri de
yaymlamak durumundadr, buna gereksinmesi vardr; ayrca yeni haber ve tartma
kaynaklarndan gelen rekabeti de dikkate almak zorundadr. Kitle iletiim aralarnn, yeni
fikirlerin yaylmasnda kesin engelleri oluturduunu sananlar, ok soyut ve kuramc bir
yaklam benimsiyor ve Birleik Devletler gibi bir lkede televizyon, radyo ve basn, i
dnyalarnn somut gerekliklerini hesaba katmyorlar demektir. Kitle iletiim aralarnn
tmyle devletin denetiminde olduu bir lke iin geerli olanlar, rnlerini satmak
gereksiniminde olan kitle iletiim aralar iin ayn lde geerli deildir.
160
UMUT DEVRM
YAPABLR MYZ?
161
Neyse ki, fikirlerin yaylmas, yalnz ve yalnz kitle iletiim aralarnn keyfine kalm
deildir. Karton kapakl kitap yaymlama yntemleri byk lde deimitir. Yaynclarn
pek ou, bazen salt fikri beendikleri iin, ou kez de kitap satma isteiyle btn
bir,okur kitlesi iinde kk bir aznl olutursa da yeterli sayda okur bulabilecek
fikirleri yaymlamaya hazrlar artk. Altm sentlik bir kitap, ekonomik adan bir dergi
kadar ok sayda kiiye ulaabilir ve dikkat ekmesi, metnin ilgin olmas kouluyla fikirleri
yaymada bir ara olabilir.
Byk lde kullanlm ama gene de yaygnlatnlabilecek bir dier fikir yayma yntemi
de, yaymlanmas ve belli sayda kiiye gnderilmesi grece olarak ucuz olan haber
bltenleri yntemidir. Baz radyo istasyonlar di, yeni ve ilerici fikirleri yaymada etkin
olduklarm gstermilerdir. Genelde, yeni teknik etmenler, yeni fikirlerin yaylmasn
kolaylatrmaktadrlar. eitli ucuz bask teknikleri gelimekte, pahal olmayan yerel
radyo istasyonlar kurulabilmektedir.
Fikirlerin gl olabilmesi iin, somut olarak ortaya km olmas gereklidir, bireyin ve de
gruplarn harekete gemesine yol amayan fikirler o da elbet zgn ve uygunsa en iyi
olaslkla bir kitabn paragraflarndan biri ya da bir dipnot olarak kalrlar. Kuru bir
ortamda korunan tohum gibidirler. Fikrin etkili olmas iin, topraa ekilmesi gerekir, ve
burada toprak, insanlardr, insan gruplardr.
Bu iin ideal olan, devletin ve kilisenin toplumsal ve dinsel fikirleri oluturmasdr. Ama bu
yalnzca ok snrl bir anlamda geerlidir. Bu rgtler, en iyi olaslkla, akladklar
fikirlerin enazn somutlatrrlar. te zellikle bu nedenden tr, savunduklar
deerlerin gelimesinde ve gerekletirilmesinde bireye yardm etme ilevini yerine
getirmezler. Bugn siyasal partiler, devletten daha zgl deer ve fikirleri dile
getiriyorlar ancak brokratik yaplar ve dn verme gereksinmeleri sonucu yurttaa
zihinsel ve ruhsal olarak rahat edebilecekleri, brokratik ilevleri yerine getirmek dnda
etkinlikte bulunabilecekleri bir ortam salamay baaramyorlar. Bu gr, siyasal partiler
iindeki etkinliklerin nemini yadsmak
olmayan bir rgtle bir at altnda toplanabilir. Ama her Klp kendi kendini ynetecek, bu
rgtn denetimi ya da ilere karmas hibir ekilde sz konusu olmayacaktr. Bu
zynetimin bir sonucu olarak Klpler kendi aralarnda birbirlerinden ok farkl olabilir; ve
herkes z ve program kendisine en yakn Klbe katlabilir. Bu klplerin oluturulmasna
gelince, en akla uygun yntem, kendiliinden oluma yntemi olsa gerek. Bir Klp
oluturmay ciddi olarak isteyen bir iki kii be on kiiyi daha toparlayarak bir ekirdek
oluturabilir, bu ekirdekten de 100-300 kiilik byk bir grup geliebilir.
Burada, bu Klplerin, rnein Demokrat Parti iindeki Tammany Hall rneinde olduu gibi
bir siyasal partinin bir yan kuruluu olabilecei ne srlebilir. Ancak bu iki nedenle yanl
bir yaklamdr. Birincisi ve aka ortada olan, varolan partilerin hibirinin Klplerin
felsefesini ve yaklamn temsil etmediidir. Her iki partide de (hatta nc bir partide
bile) partiyle ilikileri farkl olmakla birlikte Klplerin amalarn benimsemi yeler ve
yandalar olacaktr. Klplerin siyasal olarak birletirilmesi, bir baka partinin yanda olan
ya da siyasal partilere hibir ekilde katlmay dnmeyen pek ok kiiyi yitirmek
anlamna gelecektir:
YAPABLR MYZ?
167
kinci nedense, hareketin ve Klplerin yaplarndan kaynaklanmaktadr. Bunlarn ilevi
yalmzca siyasal etkinlii etkilemek deil, yeni bir yaklam yaratmak, insanlar
dntrmek, yeni fikirlerin birok insanda olumlu gelimelere yolatm gstererek,
halk, siyasal kavramlardan daha etkileyici bir ekilde etkilemektir. Yeni hareket,
insanlarn ve btn kltrmzn dnmesini amalayan bir kltrel hareket olmaldr;
toplumsal-ekonomik ve siyasal konularla ilglencek, ama ayrca kiiler aras ilikiler, sanat,
dil, yaam biimi ve deerler konularm da ele alacaktr. Klpler kltrel, sosyal ve kiisel
merkezler olacak dolaysyla siyasal bir klbn yapmak isteyeceklerinden ok daha byk
grevler yklenmi olacaktr; ayrca bunlar, siyasal klplerin yaratabileceinden ok daha
fazla ya da en azndan farkl bir ballk biimi yaratacaklardr.
Klpler temelde siyasal rgtlerden farkl olacaktr geri ama siyasete kar ilgisiz
olmayacaklardr. Tersine siyasal konular ciddi olarak tartacak, akla kavuturmaya
alacaklardr; aldatc sylevlerin altnda yatan gereklikleri ortaya karmaya ve asl
konulara dikkat ekmeye alacaklardr; yeleri ait olduklar siyasal gruplar etkilemeye
alacak, siyasete yeni bir z kazandrmaya aba harcayacaklardr.
Baz dinsel, siyasal gruplar ya da meslek gruplar gibi halen var olan gruplarda birka
Klbn ortaya kmas olasl da vardr; bu durumda ilk Klpler temelde bu tr gruplarn
yelerinden oluabilir, ya da bu yeler kendi rgtlerinin dndaki insanlarn ilgisini
kazanmaya alacak gruplarn ekirdeini oluturabilirler.
Ben, bu Klplerin bir kitle hareketinin temelini oluturabilecei kansndaym. Hareketin
amalarn gerekten benimseyen, onu gelitirmek isteyen ancak kendilerini kk bir grup
kadar tmden ve kkten bu harekete veremeyenler iin bir yuva oluturacaktr bu Klpler.
Bunun iin, daha iyi bir szck bulunmadndan Gruplar diye anlabilecek, daha kktenci
bir ekilde kendini vermi bir aznlk, baka bir yaam biimi ve farkl bir etkinlik
gereklidir.
Gruplarda gereklemesi dlenen grup etkinliklerini ya da
168
UMUT DEVRM
yeni yaam biimlerini betimleme giriimleri, kanlmaz olarak baarszlkla
sonulanacaktr. Bu bir bakma Klpler iin bile geerlidir; ama yem bir yaam biimini,
yeni bir bilinci, yeni bir dili Klplerden ok daha kktenci bir ekilde yaratmaya alacak
olan Gruplardan sz ederken, doru szckleri bulmak nerdeyse olanaksz; nk Gruptaki
yeni yaamn zellikleri de yepyeni ve u anda bize yabanc. Elbet, Gruplarn nasl
olmayacan sylemek daha kolay. Son yllarda, grup-terapi'den iliki gruplarna, eitli
hipi gruplarna dek pek ok grup etkinlii ortaya kmakta. Bizim szn ettiimiz,
dlediimiz Gruplar bunlardan ok farkl. Bunlarn yeleri yeni bir felsefeyi, bir yaam
saysnn yeterli olup olmadn bilmiyorum. Ama bir konuda hibir kukum yok: byle
Gruplar varlk kazanrsa, yurttalar zerindeki etkileri byk olacaktr; nk bunlar,
fanatik olmadan derin inanlar besleyen, duygusal olmadan sevebilen, hem gereki, hem
yaratc olabilen, yaam kk grmeden korkusuz olabilen, boyun emeden disiplinli
olabilen insanlarn sevinli ve gl olabileceini rnekleyecek, gstereceklerdir.
Tarihsel olarak, nemli hareketler, kk gruplar iinde domutur. Erken Hristiyanlar,
erken Quacker'leri ya da Masonlar rnek gstermenin nemi yoktur. Burada sylemek
istediim, bir fikri tm katkszlyla ve dnsz olarak temsil eden gruplarn tarihi
yeerttii, yaratt olgusudur. Eer bir fikir, kk bir grupta da olsa canllk
kazanmamsa ya da canlln yitirmise, gerekten de lm tehlikesiyle kar karyadr.
Gruplar, kendi kendilerini ynetecekler ama gene de Gruplar arasndaki haberlemeyi
kolaylatracak ve istenmesi halinde onlara almalarnda yardmc olacak serbest bir
ortak rgtle birbirlerine bal olacaklardr. deal olan, Gruplarn deiik ya, eitim ve
toplumsal snf ve elbette farkl rklardan kiilerden olumasdr.
Gruplarn, yelerin katlmak iin kabullenmek durumunda olduklar belli kavram
formllerini temel olarak almamas arttr. nemli olan yaant, yaklam, davran ve
amatr, belli bir kavray deil. Bu, Gruplarn, grlerin aka dile getirilmedii, kavram
zerinde tartlmad ortamlar oluturaca anlamna gelmez; sylemek istediimiz,
Gruplar birletiren eyin kavramsal bir slogan deil, yelerin davranlar ve edimleri
olmas gerektiidir. Grubun genel bir amac olacaktr elbet bunu daha nce hareketin
genel amac erevesinde dile getirmitik. Ama yntemler konusunda Gruplar
birbirlerinden ok farkl olabilirler. Yasalara uymay ve uymamay benimseyen iki Grup
dnelim. Her birey, yaklam kendisininkine en uygun Gruba katlabilecek ama gene de,
yasalara
YAPABLR MYZ?
171
uymak ve uymamak gibi birbirinden ok farkl kavramlar bnyesinde barmdran daha
byk bir hareketin iinde bulunabilecektir.
Amerikan Bilincinin Sesi, Klpler ve Gruplar arasndaki iliki sorununa gelince, resmi bir
brokratik ilikinin kurulmamasn neririm; yalnz, belki Klplerle Gruplar ortak bir bilgi
merkezinin ya da hem Klplere hem de Gruplara hizmet veren bir yayn organnn sunduu
kaynaktan yararlanabilir. Grup yelerinin, Gruptaki grevlerini yrtmenin yan sra ayrca
Klpler bnyesinde almay semesi de olanakl grnmektedir.
Burada izdiimiz hareket tasla, nasl balanaca konusunda bir neri denemesinden
baka bir ey deildir. Bu nerilerin tartlmas sreci iinde daha iyileri gelitirilebilir.
Aslnda, deneyimlerinden ok ey renebileceimiz eitli amalara hizmet eden gnll
ok sayda yerel grup vardr. renci derneklerinden ifti rgtlerine dek (Ulusal
iftiler Birlii gibi) halkn btn kesimlerinde, toplu etkinliklerde, bireysel giriimlerde
bulunmak ynnde giderek artan bir eilim grlmektedir. Ekonomik alanda ve de insn-sal
alanda baaryla alan pek ok tarm topluluu vardr, kentlerde yaayan eitli
topluluklar cardr. Aslnda bir ama etrafnda kendiliinden oluan gruplar, Amerikan
geleneine kk salm durumdadr. Bu hareketi oluturmada yardmc olacak rnek ve
verilerden yoksun deiliz.
Hareket, toplumun dntrlmesinde nemli bir etmen olarak ele alnmtr; bireyin,
hemen etkinlikte bulunmasn ve katlmn salayacak yolu bulmasna izin verecek, onun
Ne yapabilirim? sorusuna yant oluturacaktr. Bireyin, sreen soyutlanmhndan
syrlmasn, ortaya kmasn salayacaktr.
ada insann tehlikeli dneminin iinde bulunuyoruz. Pek fazla zamanmz yok. Eer imdi
ie koyulmazsak, i iten geebilir. Ama umut var nk insann kendisini yeniden
kantlayabilecei ve teknoloji toplumunu insancl topluma dntrebilecei yolunda
gerek bir olaslk var. Ykmll yerine getirmek bize kalm deil, ama ondan
kanmaya da hakkmz yok.6
6 Mischna, PirkeAboth.