Professional Documents
Culture Documents
Ön bilgi:
İlk kez Birleşmiş Milletler’n 1959’da yayımladığı Uluslar arası Çocuk Hakları Bildirgesi ile
uluslar arası düzeyde gündeme gelen çocuk hakları, 1979’un Dünya Çocuk Yılı ilan
edilmesiyle hemen her ülkede sıcak bir tartışma konusu yarattı. Dünyamızda hala
milyonlarca çocuk eğitim olanaklarından yararlanamıyor, ağır çalışma koşullarında
sömürülüyor, aile içinde hırpalanıyor, çeşitli hastalıklardan küçük yaşta yaşamını yitiriyor
ya da savaşlarda ölüyor. Birleşmiş Milletler’in 20 Kasım 1989’da oybirliğiyle kabul ettiği
Uluslararası Çocuk Hakları Anlaşması 18 yaşından küçük herkesin sahip olduğu hakları ve
devletlerin çocuklara karşı yerine getirmesi gereken görevleri saptadı. Anlaşmanın
yürürlüğe girebilmesi için en az 20 devletin imzası gerekiyor. 20 imzanın
tamamlanmasından sonra uluslar arası hukukun temel ilkeleri arasına girecek olan bu
anlaşmadan her çocuk yararlanabilecek.
*27/01/1999 İSTANBUL - İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi'ne üye bir grup,
Çocuk Hakları Bildirgesi'nin Türkiye'de yürürlüğe girmesinin 4. yıldönümü dolayısıyla
İstiklal Caddesi'nde çocuklara sözleşme metnini dağıttı.
Beyoğlu'ndaki İHD İstanbul Şubesi önünde bir açıklama yapan Yönetim Kurulu Üyesi
Melek Üçbinli, çocuğun belli hak ve özgürlüklerden yararlanması amacıyla 20 Kasım 1959
tarihinde Birleşmiş Milletler tarafından ilan edilen Çocuk Hakları Bildirgesi'nin,
Türkiye'de 1990 yılında 17, 29 ve 30'uncu maddelerine çekince konularak imzalandığını
belirtti.
Bugün çocukların, sağlıksız yaşam koşulları, güvensiz bir gelecek, eğitimde kalitesizlik ve
eşitsizlik üzerine kurulu bir ortamda yaşadıklarını öne süren Üçbinli, bu koşulların
düzeltilmesi için sözleşmenin çekincesiz bir şekilde kabul edilmesini istedi.
Çocuk Vakfı Başkanı Mustafa Ruhi Şirin, vakıf bünyesinde açılacak okulla ilgili olarak
yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye'de ve dünyada yüzmilyonlarca çocuğun haklarının ihlal
edildiği bir yüzyılın sonunda, çocuğa ve çocukluğa bakışın yeniden ele alınması gerektiğine
inandıklarını belirtti.
İnsanın çocukluk dönemi hakları, Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin açılımı ve yorumu, çocuk
hakları gündemi ve "Benim haklarım nerede?"olmak üzere 4 dönemden oluşacak eğitimin
ilk 3 dönemi yetişkinlere, 4'üncü dönemi ise hem çocuklara hem de yetişkinlere yönelik
bir program olacak.
40 uzman öğretim üyesi ve 50 katılımcıyla gerçekleşecek eğitim, konferans, tartışmalı
toplantı, açıkoturum, interaktif toplantı ve grup çalışmaları şeklinde düzenlenecek. Öte
yandan, okul bünyesinde Çocuk Hakları Kütüphanesi ve Çocuk Bilgi Merkezi kurulması
planlanıyor.
*18/10/1999 BERLİN - 18 yaşından küçük askerlerin durumlarının tartışıldığı ve 250 sivil
toplum örgütü ile hükümet kuruluşunun temsilcisinin biraraya geldiği uluslararası
konferans, Almanya'nın başkenti Berlin'de başladı.
"Çocuk Askerlerin Kullanılmasına Karşı Koalisyon" adlı sivil toplum örgütünün girişimiyle
yapılan konferansta, hükümetlere, 1989 yılında varılan Birleşmiş Milletler (BM) Çocuk
Hakları Konvansiyonu'na ek bir protokol hazırlanması ve asgari askere alınma ile savaşa
katılma yaşının 15'den 18'e çıkarılmasını kabul etmeleri yönünde baskı yapılması
hedefleniyor.
Konferansın açılışında dağıtılan bir raporda, sadece 3. dünya ülkelerinde çocuk askerlerin
kullanılmadığına işaret edilerek, özellikle İngiltere, Kosova Kurtuluş Ordusu (UÇK) ile
PKK suçlandı.
Saflarında yüzde 10'u kız olmak üzere 3 bin çocuk bulundurduğu belirtilen raporda, PKK
ayrıca, Almanya, İsveç ve Fransa'daki Kürt kökenli çocukları toplayarak, çocuk
askerlerden oluşan bir alay kurmakla suçlandı.
Uluslararası yürüyüş grubu, saat 03.00’de Ağrı Gürbulak Sınır Kapısı’ndan Türkiye’ye
girdi. Dün akşam saatlerinde gelmesi beklenen grubun gecikmesi nedeniyle karşılama
töreni gerçekleştirilemedi.
Çocuk Vakfı'nın hazırladığı raporda, dünya nüfusunun 15 Ekim 1999 itibariyle 6 milyar
sınırını aştığı, dünya çocuk nüfusunun ise 2 milyar 700 milyon olduğu belirtildi. Dünyada
dakikada 247 bebeğin doğduğu, 99 kişinin öldüğü ifade edilen raporda, her yıl 15 milyon
çocuğun anne olduğu, 15-18 yaş arası doğum oranlarında son 5 yılda artış gözlendiği
kaydedildi.
Çocuk ölüm oranlarının çok olduğu ve bunun artması durumunda 2000'li yıllarda 175
milyon çocuğun 5 yaşına varmadan öleceği vurgulanan raporda, 8 bini ishalden omak
üzere, her gün ölen çocuk sayısının 35 bin olduğu bildirildi. Raporda, 800 milyon çocuğun
yeterli ve sağlıklı bir şekilde beslenemediği, açlıktan dakikada 15 çocuğun öldüğü ve 400
bin çocuğun da temiz su içemediği ifade edildi.
Raporda, 5-14 yaş grubunda 272 milyon çocuğun çalıştırıldığı belirtilerek, 100 çocuktan
24'ünün okuma-yazma bilmediği ve 130 milyon çocuğun okul çağında olmasına rağmen
eğitimden hiç yararlanamadığı ifade edildi.
Türkiye'de 0-18 yaş arası çocuk nüfusunun 28 milyon olduğu vurgulanan raporda, her yıl 1
milyon 358 bin bebeğin dünyaya geldiği ve bebek ölüm hızının binde 41 olduğu belirtildi.
Raporda, Türkiye'de 725 bin çocuğun eğitim ve öğretim imkanından yararlanamadığı ve
100 çocuktan 21'inin okuma-yazma bilmediği bildirildi.
Çocuk Vakfı Başkanı Mustafa Ruhi Şirin, çocuklar için biraraya gelmek en öncelikli
görevimiz olmadığı sürece çocuk sorunlarının çözülemeyeceğini ifade ederek, "Her doğan
çocuk gözlerini güzel bir dünyaya açmadıkça, bu görevimizi yerine getirmiş olmayız" dedi.
--------------------------------------------------------------------------------------------------
-