You are on page 1of 256

E V R E VE D N

ii

iii

EVRE BAKANLII YAYINLARI

EVRE VE DN
Do. Dr. brahim ZDEMR

ANKARA - 1997

iv

1997 Bu kitabn tm yayn haklar yazarna aittir. Ksmen de olsa fotokopi ve film gibi yntemlerle oaltlamaz

brahim ZDEMR, 1960 ylnda slahiyede dodu. Lisansn Ankara niversitesi, lahiyat Fakltesinde tamamlad (1985). Yksek Lisans ve Doktorasn ise Orta Dou Teknik niversitesi, Felsefe Blmnde tamamlad (1989-1996). Doktora tezinin konusu: The Ethical Dimension of Human Attitude Towards Nature (nsan Doa likisinin Ahlaki Boyutu). Yaynlanm kitaplarnn yannda, yerli ve yabanc dergilerde yaynlanm makaleleri de bulunmaktadr. Halen A.. lahiyat Fakltesinde almalarna devam etmektedir.

E-Mail: iozdemir@yahoo.com

vi

evre Bakanl Yaynlar, 1997.

Tashih ve Redaksiyon: Bask: Gke Ofset

Mustafa PARILDI

steme Adresi: evre Bakanl, Eitim ve Yayn Daire Bakanl Eskiehir yolu, 8. Km. Tel: (0 312) 285 72 82 285 52 82 ANKARA

vii

NDEKLER
T A K D M ....................................................................................................... X N S Z ...................................................................................................... X BRNC BLM ..............................................................................................3 I. GR ...............................................................................................................3 I. 1. MEGA LMLER YZYILI .............................................................................3 I.2. EVRE ETM ............................................................................................23 KNC BLM ..............................................................................................31 EVRE SORUNLARI .....................................................................................31 I. BALICA EVRE SORUNLARI .........................................................................31 I.1. Hava Kirlilii ...........................................................................................32 I.2. Sularn Kirlenmesi ..................................................................................34 I.3. Toprak Kirlenmesi ve Erozyon .................................................................36 I.4. Ormanlarn Yok Olmas ...........................................................................41 I.5. Asit Yamurlar ........................................................................................42 I.6. Dier nemli evre Sorunlar .................................................................44 II. DNYAMIZA NE OLDU? NEDEN BU HALE GELDK? .....................................54 NC BLM .......................................................................................73 EVRE VE DN .............................................................................................73 I.1. EVRE BLNCNN GELMNDE DNN NEM...........................................73 I.2. KIZILDERLLER VE EVRE ...........................................................................79 I.3. BUDZM VE EVRE .......................................................................................89

viii

I.4. HNDUZM VE EVRE ...................................................................................91 I.5. YAHUD-HIRSTYAN GELENEK ....................................................................93 I.5.1Yahudilik ve evre ..................................................................................94 I.5.2. Hristiyanlk ve evre.............................................................................96 DRDNC BLM ...............................................................................103 SLAM VE EVRE .....................................................................................103 I.1. EVRE-AHLAK LKS ..............................................................................104 I.2. EVRENN SLM AIDAN TEMELLENDRLMES ......................................120 I.3. SLM EVRE AHLAKINA DORU .............................................................128 I.4. SLM EVRE AHLAKININ UYGULANMASI ................................................139 I.4.1.Temizlik ................................................................................................139 I.4.2.Temiz Havaya Verilen nem...............................................................145 I.4.3. Sularn Temizlii ve Korunmas ..........................................................149 I.4.4. Aa ve Orman Sevgisi .......................................................................156
I.3.4.1 Kuranda Aa ....................................................................................................... 160 I.3.4.2. Hadis-i eriflerde Aa .......................................................................................... 162 I.3.4.3. Snette Orman Tekili ve Korunmas .................................................................... 167

I.5. HAYVANLARA EFKAT ...............................................................................170 I.5.1. Kuranda Hayvanlar ..........................................................................176 I.5.2. Hadis-i eriflerde Hayvanlara ve Hayvan Haklarna verilen nem:179

I.5.3. Tarihimizde Hayvan Sevgisi ................................................................183 SLAM EVRE DEKLARASYONU: * .......................................................196 SLAM VE EVRE AHLAKI ............ERROR! BOOKMARK NOT DEFINED. NSANIN SORUMLULUU ........................................................................197

ix

EVRE AHLAKI ...........................................................................................198 EVRE SZLX ...................................................................................203 BBLYOGRAFYA........................................................................................215

TAKDM
Yeni bir yzyla girmemize bin gnden az bir sre kald. Btn insanlarda umudun yannda umutsuzluun da hakim olduu grlyor. Zira modern insan bir deil, birden fazla sorunla kar karya. Dnyann bir ok blgesinde savalar, soykrmlar, alk, tabii felaketler vs. nedenlerle insanlar mutlu deil. Bu nedenle yeni yzyla da umut yerine umutsuzlukla giriyoruz. Buna ramen tm bu sorunlarn ierisinde evre sorunlarnn neminin daha byk olduu grlmektedir. Zira evre sorunlar artk sadece bir kirlilik sorunu olmaktan oktan km stelik dnyann geleceini tehdit eden bir sorun haline gelmitir. Gerek dnyamzn geleceini ve gerekse gelecek nesillerimizi yakndan ilgilendirdiinden tm insanlar evreye ilgi duymaya balad. Yaptmz birok eyde her kesimin desteini grrken, yapmamz gereken konularda da ciddi destek ve yardmlarn grmemizin bundan baka bir aklamas olamaz. Artk herkes, temiz bir dnyada yaamak istedii gibi, gelecek nesillere de temiz bir dnya brakmak istiyor. Son yllarda evreye gsterilen youn ilginin temel nedeni de budur. Bu ilgi ve kamuoyu basksyla evre konusunda gnlsz olan devletler bile 1992de yaplan Rio Dnya evre Zirvesine katlmak zorunda kalmlardr. evre konusunda ciddi ve olumlu admlar atacaklarn tm dnyaya deklare etmilerdir. Tm bu almalar Gndem 21in belirledii hedefler ve amalar dorultusunda gerekletirilmektedir. evre bilincinin gelitirilmesi, evreyi sahiplenme ve koruma bilincinin glendirilmesi iin bavurulan bir dier kaynan ise dinler olduu grlmektedir. zellikle de semavi dinlerin insan-evre ilikisine verdii nem yeniden gndeme gelmitir. Modern insan tekrar dine ynelmekte ve dini

xi anlamak istemektedir. Yaad tm tecrbeler insann dinsiz yaayamayacan bugn daha iyi gstermitir. Konuyla ilgili olarak dnyann nde gelen evre kurulular ve niversiteleri byk toplantlar dzenlemilerdir. Bu toplantlarda ortaya kan grlerin halka mal olmas ve geni kesimlere ulamas iin de bu toplantlarda ortaya kan grler kitap olarak yaynlanmtr. Bunun en somut rnei dnyann en byk evre kurulularndan birisi olan World Wild Fund (Dnya Yaban Hayat Vakf)nn dzenlendii toplantdr. Tm byk dinlerin davet edildii bu toplantda, dinlerin evreyle ilgili grleri derinlemesine incelenmitir. Daha sonra da bu toplantda sunulan tebliler kitap olarak yaynlanmtr: slam ve evre, Yahudilik ve evre, Hristiyanlk ve evre, Budizm ve evre bu kitaplarn en nemlileridir. Bizde, dinlerin ve zellikle de slam dininin evre konusundaki grlerini bir araya getiren bu kitab yaynlayarak, evre konusundaki literatre bir katkda bulunmak istiyoruz. En byk hedefimiz ise, sade bir dille yazlan bu kitap ile lkemiz insannn evreye kar duyarlln glendirmektir. Bylece evre korumann sadece resmi kurum ve kiilerin grevi deil, tm insanlarn ve bireylerin grevi olduu anlalacaktr. Biliyoruz ki, evreyi korumann ayn zamanda dini bir grev ve sorumluluk olduunu anlayan insanmz bu konuya daha ok ilgi ve hassasiyet gsterecektir. evre konusundaki politikalara daha ok destek verecei gibi, evre konusundaki tm olumsuzluklarla ve yanllarla da azim ve kararllkla mcadele edecektir. Biz de greve geldiimiz gnden bu yana geceli-gndzl evre sorunlarn zmeye alyoruz. evreyi koruma, gelecek nesillere daha temiz ve salkl bir evre brakma iini bir ibadet olarak telakki ediyoruz. Tm bu almalarmzn temelinde, evrenin biz insanlara Allah tarafndan emanet edildii ve bizim de evreden sorumlu olduumuz anlay yatmaktadr. Tm bu yapp etmelerimizde, sadece insanlara ve semenlere deil, gelecek nesillere ve Yce Yaratcya da hesap vereceimiz bilinciyle hareket ediyoruz. Bu konuda birikimi olan herkesle gryoruz. Aralk 1997 tarihinde topladmz III. evre urasnda u ana kadar ki en byk katlm gerekletirdik. lkemizde evreye gnl veren herkesi bir

xii araya getirdik. Amacmz gelecek nesillere daha gzel bir dnya, daha gzel bir Trkiye brakmak. evre urasnda beni en ok duygulandran bir hatra ise bir evre dostunun u szleriydi: Sayn Bakanm, Dnya grlerimiz ve politik tercihlerimiz farkl. Bunu kabul ediyorum. Ancak evre konusunda yaptklarnzdan, zellikle de tm evrecilere gsterdiiniz ilgi ve destekten dolay da sizi kutlamak istediimi tm evrecilerin huzurunda ifade etmek istiyorum. evreden ve evrecilerden aldmz bu destekle 1997 yln evre Yl olarak ilan ettik. Gnll kltr kurulularyla el ele vererek elimizden geleni yapmaya alyoruz. Bu balamda kitaplar, bror ve afiler bastrarak tm kesimlerin dikkatini evreye ekmek istiyoruz. evre konusunda herkesin bir eyler yapabileceini ve yapmas gerektiine inanyoruz. evre sorunlarnn global olduu bilindiine gre, bu konuda dnya evrecilerine bir katk olarak, evre konusunda hazrlanm bir kitab da ngilizce olarak yaynladk. Bakanlk olarak bu tr almalarmz hem lke apnda, hem dnya apnda devam edecektir. Bu kitabn lkemizdeki evre bilincinin gelimesinde ve glendirilmesinde olumlu katklar yapacana inanyorum. Hz. Peygamberin (sav) u szleri bizlere hem grevimizi hem de hi bir zaman umutsuzlua kaplmamamzn gerektiini gstermektedir: Elinizde bir aa fidan varsa, kyamet kopmaya balasa bile, eer onu dikecek kadar vaktiniz varsa, mutlaka dikin. Bu kitaba emei geenleri kutlarken, tm okuyucular daha temiz bir dnya ve daha temiz bir gelecek iin hizmete aryorum. evreyi anlama, sevme ve koruma sadece bir grev deil, ayn zamanda bir ibadettir.

M. Ziyattin TOKAR evre Bakan

xiii

NSZ
evre sorunlar hepimizi ilgilendiren bir gerek olduu halde, ne yazk ki herkes ayn bilin ve duyarlkla hareket etmiyor. Bunun bir nedeni de ou insann evre sorununu bir teknik sorun olarak grmesi; dier bir ksmnn ise bunun resmi makamlarn ve kiilerin grevi olduunu dnmesidir. Halbuki evrecilerin dedii gibi tek bir dnyamz var. Bu dnyamz her gn sadece daha ok kirlenmiyor. Ayn zamanda doal kaynaklarmz hzla tkeniyor. Hayvan trleri yok oluyor. Yaptklarmzdan ve ettiklerimizden dolay dnyamzn doal dengesi bozuluyor. Dnyann bir yannda kuraklk ve alk, dier yannda ise seller ve tabii felaketler insanlar perian ve mutsuz ediyor. Btn bu gelimeler insanln gzn am ve herkes evreye sahip kmaya balamtr. lkemizdeki evreyle ilgili sivil toplum rgtlerinin says bunun bir gstergesidir. Bununla beraber evre bilincini toplumun her kesime yaymak ve glendirmek gerekmektedir. Daha nce yaynlanan evre Sorunlar ve slam adl kitabmz esas almakla beraber, bu kitaba yeni blmler eklenmi; baz blmler ise tamamen gzden geirilerek yeniden yazlmtr. Baz ksmlar ise karlmtr. Bu kitabn hedef kitlesi evreye ilgi duyan veya duymayan herkestir. Bununla beraber daha ileri aratrma ve okumalar iin gerekli referanslara gndermeler yaplmaktadr. Genelde dinlerin ve zelde ise slam dininin insanevreyle ilgili grlerini ortaya koymaya almaktadr. Konunun daha iyi anlalmas iin birinci blmde konuya genel bir giri yaplm ve yeni bir yzyla girerken dnyann kar karya bulunduu sorunlar ve zellikle de evre sorunun konumu zerinde durulmutur.

xiv kinci blmde balca evre sorunlar zerinde durulmutur. Dnyamzn neden bu duruma geldii sorusuna cevap aranmtr. nc blmde ise, dinin evreye yapaca katknn zende durulmu ve belli bal dinlerin evreyle ilgili grleri verilmeye allmtr. Drdnc ve son blmde nce ahlak-evre ilikisine deinilmi, daha sonra da slamn evreyle ilgili grlerine ye verilmitir. Konu hem teorik, hem de pratik ynden ele alnarak; Kuran ve Hz. Peygamberin hayatndaki evreyle ilgili rneklere yer verilmitir. Ayrca tarih ve kltrmzdeki evre koruma ve hayvanlara iyi davranmayla ilgili rneklere de bolca yer verilmitir. Buradaki temel ama, kendi kltrel kod ve referanslarmza dayanmayan bir evre bilincinin gereki ve kkl olamayaca anlaydr. Kitabn daha rahat okunmasn salamak ve baz arpc olgular, evreyle ilgili nemli metinleri ereve iinde sunduk. Umarm okuyucu da bunu takdir eder. Bununla beraber kitabn okuyucunun ve zellikle de evrecilerin eletiri, teklif ve katklaryla gelecekte daha iyi olacana inanyorum. Bu nedenle deerli evreci dostlarmn eletiri ve katklarn bekliyorum. Bu kitabn hazrlanmas aamasnda bir ok deerli dostlarmn katk ve emei oldu. zellikle byle bir kitabn hazrlanmas ve yaynlamas hususunda gerekli ilgiyi gsteren evre Bakan Sayn Ziyattin TOKARa; hadislerle ilgili yardmlarndan dolay Dr. Mehmet GRMEZ ve Dr. Bnyamin ERULa; kitab okuyarak deerli nerilerde bulunan Mustafa PARILDIya teekkrlerimi arz etmek isterim.

22 Mays 1997, Ankara

brahim ZDEMR

evre ve Din

evre ve Din

BRNC BLM GR

Giri

evre ve Din

BRNC BLM I. GR
I. 1. Mega lmler Yzyl nsanlk 20. yzyla byk umut ve beklentilerle girmiti. Bilim ve teknoloji dev admlarla ilerliyordu. Her yerden bolluk ve refah fkryordu. Modernitenin gc ve etkisiyle bir taraftan geleneksel otoriter devletler, hanedanlklar tarihe karrken, dier yandan dini, geleneksel ve manevi olan her ey de deerini yitiriyordu. Yeni yzyl bilim ve teknolojinin; baka bir ifadeyle insani deerlerin damgasn tayacakt. Bu yeni anlayn ve materyalist (her tr manevi ve geleneksel deeri ret eden anlamnda) dnya grnn sonular hi de beklendii gibi olmad. Asrmz byk savalara, soykrmlarna ve dnyann daha nce ahit olmad boyutta totaliter ve diktatr ynetimlere ahit oldu. Allahn karsnda diz kmek veya secdeye gitmekten kurtarlan insanlk (!) kendini tanrlatran ve mutlaklatran hemcinsleri nnde diz kmeye ve mutlak itaate zorland. Buna direnenler eitli yaftalarla dlanarak; hapis, ikence, srgn ve nihayette yok edildiler. Bu nedenle evreyle ilgili bir kitaba balarken, yzylmzn en byk sorununun sadece evre olmad, aksine evre sorunlarnn bu modern anlayn sebep olduu sorunlardan sadece birisi ve belki de en nemlisi olduunu vurgulamak gerekir. Zbigniew Brzezinskinin 20. Yzyl mega lmler yzyl olarak adlandrmas bu balamda ok anlamldr. Sadece hanedanlklarn, geleneklerin, manevi ve moral deerlerin, aile kurumunun, farkllklarn lm deil; hayvanlarn ve bir btn olarak evrenin de lm demektir. Pulitzer dl sahibi Amerikal nl yazar Barbara Tuchman 21. yzylda yaayan bir tarihi olsaydnz ve 20.yzyl tanmlamanz istenseydi nasl tanmlardnz sorusuna hi tereddt etmeden: Bozulma, kirlenme, rme ve paralanmalar yzyl. diye cevap verir.

Giri

Evet 21. Yzyla girmeye yl gibi ok ksa bir zaman kald. Aslnda bazlarna gre 9 Kasm 1989'da 20. yzyl sona erdi ve fiilen 21.yzyla girmi bulunuyoruz. Buna gre, Berlin Duvar'nn yklmas, sadece Souk Savan deil, 28 Haziran 1914'de Aridk Francis Ferdinand'n suikast neticesinde hayatn kaybetmesiyle balayan global atma dneminin de bittiini ilan ediyordu.1 Ancak insanln yeni bir yzyla byk umutlar yerine byk endieler ve sorunlarla girdii/girmekte olduu grlmektedir. Dnyann birok kesinde hl savalar btn ykclyla srmekte olduu grlmektedir. Bata ocuk ve kadnlar olmak zere insanlar lmekte ve ldrlmektedir. Bunlara ek olarak yetersiz beslenme ve alktan lenlerin says da azmsanacak gibi deil. Btn bunlara ek olarak, sadece doay deil, tm insanln geleceini tehdit eden evre sorunlar karmza kmaktadr: Yok olan ormanlar, lleen dnya, nesli tkenen hayvanlar, her gn daha ok incelmeye devam eden ozon tabakas ve buna bal olarak kanser trlerinin ve bu hastala yakalananlarn saysndaki art... Bu ve benzeri bir ok sorunla yeni bir yzyln eiindeyiz. Daha iyi bir yzyla hazrlanrken, ncelikle iinde yaadmz yzyln iyi bir deerlendirmesini yapmak ve adeta hesaplamak zorundayz. Aslnda bu o kadar kolay ve masumane bir i deil. Kltr Tarihisi Irwin Thomsona gre gnmz insannn en tipik zelliklerinden birisi, soru sormaktan korkmasdr. Karlatmz sorunlarla ve bunlarn kaynaklaryla ilgili doru sorular sormaktan korkuyoruz. Kendimizi, modern kavramlarmz, kurumlarmz, artlarmz ve eksilerimizi sorgulamaktan ekiniyoruz. Peki doru sorular sormaktan ekinir ve korkarsak, doru ve gerek cevaplar nasl bulacaz? Herbert Marcuseun Tek Boyutlu nsan olarak tanmlad ada insan, yaad dnyann/dnyalarn dier boyutlarn aratrmaktan ve grmekten korkuyor. Halbuki kar karya bulunduumuz sorun ve ya sorunlar inkar edilemeyecek ve saklanamayacak kadar byk. stelik evre sorunlar olarak bizi her taraftan kuatm. Thomsonun ifadesiyle, Evlerimiz, tabii ve toplumsal evremiz kltrmzn ve sahip olduumuz deerlerin doru bir
1

Robeter L.Bartley, Bat Kendisine Gvenmelidir, The Wall Street Editr, Trkiye Gnl, Gz 1993, s.24, s.68-70

evre ve Din

aynasysa, modern kltr ve deer yarglarmzda bir sakatlk ve bozukluk olduu kesin gzkmektedir. Asl sorun doru sorular sormak ve daha sonra da doru cevap/cevaplar bulmaya almaktr. Kendimizle, evremizle, sahip olduumuz tm modern kurum ve kavramlarmzla ilgili doru sorular sormak zorundayz. Nobel dl sahibi Avusturalyal Prof. Charles Birchin belirttii gibi dnyay kurtarmak iin, nce fikirler deimeli. Bununla beraber her gn doru sorular soran, sormaya alan; sadece kendini deil, sahip olduu tm modern deer ve kurumlar, imdiye kadar ihmal/reddettii geleneksel ve manevi deerleri yeniden sorgulayan ve bylece hayatn anlamlandrmaya alan insanlar da yok deil. Bu sorularn youn olarak sorulmaya baland ve eitli alternatif cevaplarn sunulduu dneme postmodernizm deniyor. Postmodernizme yneltilen eletiriler bir yana brakrsak, sadece modern insann doru ve farkl sorular sormasna, bylece bir hogr ve oulculuk anlayna katkda bulunduu iin postmodernizmin vlmesi gerekir. Bu giri blmnde bu sorunlarn bir ksmna ve sebeplerine dikkat ekmenin yararl olacan dnyoruz. ncelikle iinde yaadmz ve ok dramatik olaylara ahit olan 20. yzyla bakmak ve eletirel olarak deerlendirmek durumundayz. Bu yzyl ken imparatorluklara, tekrar tekrar deien rejimlere, igallere, ihtilallere, milyonlarn ldrlmesine, dalan ailelere, glere ve daha bunlar gibi nice felaketlere ahit oldu. Savatan olumsuz olarak etkilenerek; yuvalarn, yurtlarn, zgrlklerini ve her eylerini yitiren insanlarn says milyonlarla ifade ediliyor. Konuyla ilgili olarak yaynlanan bir kitap 20. Yzylda yaanan deheti btn boyutlaryla gsteriyor. ABD eski bakanlarndan Jimmy Cartern Ulusal Gvenlik Danman Zbigniew Brzezinski Kontrolden km Dnya adl son kitabnda 20. yzyldaki lmlerin bilanosunu karyor. Buna gre son be ylna girdiimiz yzylda len insan says, insanlk tarihinde imdiye kadar yaanan btn savalar, toplumsal karklklar ve dini kaynakl katliamlarda lenlerin toplamndan daha yksek: Tam 175 milyon sndrlm hayat.

Giri

MEGA LMLER YZYILI Zigniew Brezezinsky 20. Yzyl mega lmler yzyl olarak adlandrr. Sebebe ise basit: nk bu yzylda savalarda len, katledilen, ikence ve sefalet eken insan says tm insanlk tarihinde ilenenlerden daha ok. te baz rakamlar: Hitlerin insan. tek bana sebep olduu cinayetler: 17 milyon

Stalinin katlettii/ettirdii insan says: 25 milyon. Maonun sebep olduu cinayetler: 29 milyon insan. Ayrca milliyetilik ve ideoloji adna ldrlen insan says: 33 milyon. (Bunlarn byk ounluu 18-30 ya arasndaki gen insanlar. I. Dnya savanda 8.5 milyon, II. Dnya savanda ise yaklak 19 milyon gen asker hayatn kaybetti. Kastl soykrmlarn dnda kalan ve savan normal ak iinde len sivil says ise I. Dnya savanda 13 milyon; II. Dnya savanda da 20 milyon civarnda ocuk, kadn ve yal... kinci Dnya savandan nceki in-Japon savanda len insan says: 20 milyon. Dier atmalarda len insan says: 6 milyon. Bu savalar arasnda Meksika savalar, spanya i sava, HindistanPakistan sava, Kore sava, Vietnam sava, ran-Irak sava saylabilir. Kaynak: Zbigniew Brezezinsky, Kontrolden km Dnya, 2.bask, Trkiye Bankas Kltr Yaynlar, 1996, s. 6-16. Bu rakamlar tahmini olup kesin rakamlarn bunlarn zerinde olduu ileri srlmektedir.

Brzezinski kitabnda 20. yzyl insannn ok arpc bir paradoksuna da deiniyor. Bilim ve zellikle de tp alannda yaanan gelimelerin bir yandan

evre ve Din

insan mrn uzatmaya altna tank oluyoruz. Dier yandan bilimsel gelimelerin ahlaki seviyeye yansmam olmas nedeniyle politika, bu yzyln en byk d krkl olarak karmza kyor. Tm beklentilerin aksine 20. yzyl insanolunun grd en kanl ve nefret dolu yzyl olarak grlmektedir. Katliam eylemi sistemleiyor ve iren bir politika olarak dnya sahnesindeki yerini alyor. Dnyann her yannda insan haklar ve bar iin mitingler dzenleniyor. Btn olumlu gelimelere ramen; bar, kardelik, insan haklar, hogr en ok konuulan ve zlenen konular/kavramlar olarak gndemdeki yerini korumaya devam ediyor. Bu sava ve katliamlarn en byk nedenlerinin banda ise, tarihin en byk siyasi mcadelelerinin bu yzyl iinde meydana gelmesidir. Sonuta, amzn en byk iki zulm ortaya kyor: Bu zulmlerden birincisi iki adet uzun, kanl ve son derece ykc gemi dnya sava ve bunlarla balantl olan ve l saylarnn on binlerle ifade edildii 30 civarnda yerel ve i sava. kincisi ise, zorlayc ve dayatmac topyalar diye tanmlayabileceimiz diktatrlkler. Baka bir ifadeyle Tanrnn inkar edildii bir zaman ve zeminde kendilerini ve ideolojilerini tanrlatran dikta rejimleri. Byle yapmakla insanlardan kendilerine mutlak itaati ve boyun emeyi talep ederek, her trl oulculuk, farkllk, din ve vicdan hrriyetini ortadan kaldrmlardr. Faustvari ideal ve topyalarn gerekletirmek iin, her tr zulm, bask, ikence ve insan onurunun ayaklar altna alnmtr. Bu diktatrlerin en byk zellii ise, topik ideolojilerini gerekletirmek iin katletme, yok etme, srgn ve ikence bata olmak zere her yolu ve yntemi denemeyi meru kabul etmeleridir. Byle bir ortamda tam bir yabanclamayla yz yze geliyoruz. kence ve adam ldrmenin sistemletii bu ortamda insan hak ve hrriyetlerinin, insanlk onurunun sz bile edilemedii grlmtr. nsanlara mutlak itaat ve boyun emeyi emreden, insana en kk bir dnce ve fikir zgrl tanmayan, kendileri gibi dnmeyenleri dman olarak grp yok edilmesi gerektiine inanan byle bir ortamda evre ve evreninin korunmasnn yeri elbette ki yoktur.

Giri

Tanr krallk -Yeni Stil


Son asr boyunca mutlak g gizli oy kullanma suretiyle eski Grek oy kullanma siteminin yeniden ikame edilmesi ve bu hakkn btn yetikin nfusa kademe kademe tevzi edilmesi sonucu, ksmen de olsa kontrol altna alnd. Tek partili totaliteryen ynelimler dzmece de olsa demokratik seimlere gitmeyi zorunlu grdler. 1918den sonra Rusya, Trkiye, talya, Almanya ve indeki yeni diktatrlklerle birlikte bir zamanlar feshedilmi Tanr-krallk klt yeniden diriltildi ve yeni kitle kontrol teknolojileriyle daha da etkili klnd. Terr ve elektronik by sonucu lider bir Tanr suretine brnd: Fhrerprinzip ya da Kiilik Klt. Lewis Mumford. Makine Efsanesi. ev: Frat Oru, (stanbul: nsan Yaynlar, 1996). 643.

Bununla beraber, iin asl dikkat ekici ve dndrc olan yn, savalarn, soykrmlarn, etnik temizlemenin hala devam etmesidir. Gnmzde Kara Afrikada yaanan durum, tm ada dnyann yzn karartacak niteliktedir. Bu yle bir lekedir ki, bundan rahatsz olan bir ok insaf sahibi batl bile duruma isyan etmekte ve baty iki yzllkle itham etmektedir. Bir yandan amzn iletim devrimiyle vnrken, dier yandan da odalarmzdan insanlarn aln, etnik temizlie tabi tutulmalarn ve ldrlmelerini; rk, dil, din ve fikir ayrlklarndan dolay hala insanlarn bata ikence olmak zere lmle dahi kar karya gelmelerini aresizce izlemek zorunda kalyoruz. Son zamanlarda glenmeye balayan sivil toplum rgtlerinin temelinde de, bu aresizlie san vermek ve bir eyler yapmak/yapabilmek esprisinin olduunu dnyorum. Bir eyler, kkte olsa bir eyler yapmak. Kendimiz iin, ocuklarmz iin, insanlk onurunun ayaklar altnda inenmemesi iin. evremiz ve geleceimiz iin bir eyler yapmak.

evre ve Din

BATININ NSANLIA HANET


Son yllarda Ruanda, Bosna ve eenistanda, imdi de Dou Zairede insanlk ayplarnn ilenmesi, bat basnnda bir kez daha bu katliamlarn nne kimin geecei sorusunu gndeme getirdi. Bunlardan Frankfurter Allgemeinein yazar Rupert Neudeckin bir yazsn sunuyoruz. Bir skandal, Avrupa lkelerinin nsanlk iin mdahale diye haykrmasyla balar. Ancak nsanla hyanet maalesef bu skandalin sonu olur. Nitekim 6 Nisan 1994te Ruandada 1 milyon insann vahice ldrlmesinden aslnda Bat, 6 Nisan da Ruandadaki Birlemi Milletler Bar Gc UNIMAR ile dnya kamuoyuna aka istifasn sunmutur. Bu gn Avrupa lkeleri, inanlmaz bir zamanlama ile katliamlarn balamasna dakikalar kala bar gcndeki askerlerine geri ekilme emri vermiti. Hatta UNIMARn komutan General Dallaire, 2700 mavi bereli ile katliam engelleyebileceine inanyordu. Gerekte ise yangndan kamlard. Bir tek inko tabutu grmekten korkuyorlard. Nihayet deerli beyaz derililerin gvenlii iin Bar Gc, yangn blgesinden uzaklatrld. Kigalideki Belika birlii yaknlarnda ABD yardm rgt USAID adna alan bir Zaireli doktor ise derisinin rengi yznden tahliye srasnda unutulmutu. Siyah olmas sebebiyle tehlike altnda olan az saydaki deerli insanlar arasnda yer alamad. Tahliye srasnda Nderadaki bir klinie gelen bir otobs, klinikten Belikal misyoneri kararak kat. Buna karlk otobste fazlasyla yer olduu halde, klinikte tedavi edilen yzlerce kadn ve ocuk unutuldu. Avrupann ikinci hainlii: 11 Temmuz 1995 ylnda Birlemi Milletler tarafndan gvenlikli blge ilan edilen Srebrenicada tarihin en byk hyaneti yaand. Bu gn gvenlikli blge ile ilan edilmesine ramen, burasn korumakla grevli Birlemi Milletlere bal mavi bereli Hollanda askerleri katliamn geliyorum dedii saatlerde ortadan kaybolarak 8000 sivil Mslman Bonakn dalarda ldrlmesine neden olmutur. Amerikal adli tp uzmanlar aradan bir yl gemesine ramen hl toprak kazarak ceset karyor. Avrupann nc hainlii 2 Kasm 1996da Ruanda askerleri Gomadan 110 bar gnllsnn grlmeden karlmasn salad.

10

Giri

Bylece 1945 ylndan sonra en byk yardm operasyonu yaanm oldu. Peki bu mide bulandrc oyunlara ne gerek var? Mltecilere ayrlan kamplarn bilerek snra yakn kurulduunu, blgede askeri birliklerin bulunduunu ve hatta askeri yetkililerin Katliam gereksiz yere yapld. Ancak sona ermedi. Yeryzndeki son Tutsi ldrlnceye kadar katliam durmaz dedii bilinmiyor muydu? Peki imdi? Evet, konferanslar, zel gndemler Birlemi Milletler, Avrupa Birlii... Fransa blgede operasyona hazr bir birlii oluturmu bile Operation Turquosi No. II. Buna karlk halen yz binlerce insan her an ldrlmenin kaygsyla yayor. O halde bir an nce ABD ve Avrupa lkeleri devreye girerek bir operasyonu finanse etmelidir. En makul zm ise blgede etkili lkeler olarak kabul edilen Hutu yanls Ugandann ortak oluturaca bir Bar Gcnn blgeye gnderilmesi. Aksi takdirde Avrupa, insanlk hyanetine bir hainlik daha ekleyecektir. Yeni afak, 14 Kasm 1996, ev: Fikret engel.

Almanyada bir grup bilim adamnn yapt bir aratrma u anda dnyann 41 yerinde savalarn devam ettiini ortaya koymutur. Hamburg niversitesi Sava Sebeplerini Aratrma Grubu Bakan Prof. Dr. Klaus Jrgen Gantzel, II. Dnya Savandan sonra meydana gelen sava saysnn 187ye ulatn belirterek, sadece 1994 yl iinde dnyann 41 lkesinde sava yaandn sylemi ve bu savalarda 6.5 milyondan fazla insann ldn ifade etmitir.2 Btn bunlarla beraber ve bazen de bu savalarn da etkisiyle ortaya kan evre sorunlar veya evre bunalm dnya gndeminin bir numaral konusu olarak zm beklemektedir. Baka bir ifade ile, iinde bulunduumuz zaman diliminde insann vahet, zulm ve gaddarlndan; a gzll ve hrsndan sadece insanlar deil, tm doa ve doadaki btn canllar da nasibini alm bulunmaktadr. Byle gittii takdirde, kyametin kopmasna gerek kalmadan insanlk topyekn bir intihara kendiliinden teebbs etmi olacaktr. Bu, maalesef sradan bir iddia olmayp, iinde bulunduumuz durumun ifadesidir. BMin kurduu Dnya evre ve Kalknma Komisyonunun

29 Ocak 1995 tarihli gazeteler.

evre ve Din

11

hazrlad ve Ortak Geleceimiz adyla yaynlanan raporda bu gerek yle ifade edilmektedir:
Bu yzyl boyunca, beer dnya ile onu tayan gezegen arasndaki ilikiler kkl bir deiiklik geirmitir. Yzyl balad sralarda, insanlarn saysnda da, teknolojide de gezegenin sistemlerini nemli lde deitirecek g var olmakla kalmamakta, ayn zamanda, atmosferde, toprakta sularda, bitki ve hayvanlar arasnda ve bunlarn hepsinin birbiriyle ilikilerinde bir takm nemli, istenmeyen deiiklikler yer almaya balam bulunmaktadr. Deiikliin hz, bilimsel disiplinlerin ve bugn sahip olduumuz yeteneklerin, deerlendirilip yol gsterebilme hzn amaktadr. Bu hz, siyasal ve ekonomik kurulular daha farkl, daha paralara ayrlm bir dnyann artlar dorultusunda ortaya ktnda uyum salama ve ba edebilme asndan eksik kalmaktadr. Bu kayglar siyasal gndeme sokma yollar arayan pek ok kii, kayg iindedir.3

Yakn zamana kadar bir sper gcn en st kademesinde bulunmu olan Mihail Gorbaovun syledikleri de sorunun boyutlarn gstermesi bakmndan nemlidir. lkesindeki birok evre sorununa, daha dorusu faciasna bizzat ahit olan ve bunun verdii strapla imdilerde evreci olan Gorbaov dnyann iinde bulunduu durumu yle tanmlyor: Hzl bir trenle uuruma doru yol alyoruz. Zamannda uyanmaz ve gerekli tedbirleri almazsak hepimizi toplu bir felaket beklemektedir.4 Aslnda byle bir felakete doru gittiimizi daha ncede dile getirenler olmutu. Ancak, gerek evre sorunlar ve gerekse dier sorunlar bu kadar hissedilir boyutlara ulamadndan, bu endieler duyulmam veya duymazlktan gelinmiti. Alain Hervede bu duyulmayan seslerden biri. Daha 1970li yllarda Nouvel Observateur Dergisindeki Dnyann Son midi balkl yazsnda yle diyordu:

3 4

Komisyon, Ortak Geleceimiz.Trkiye evre Sorunlar Vakf Yayn. s. 449-450. Time, 6 Eyll 1993, s.45.

12

Giri

Garip felaketler bekliyor bizi, garip nk kendi eserimiz. Fani olduumuzu, ac ektiimizi ve birbirimize ktlk yaptmz biliyorduk. Yeni bir ey daha rendik imdi: Soyumuzun kendi kendini yok ettiini. nsanlar yzlerce asrdan beri dnyada yayor. Ne var ki, bir asrdan beri o kadar vndkleri ve kendilerine ait bir imtiyaz saydklar ilerleme ve kalknma adna, hayatlarn destekleyen evreyi ve hayatn kendisini, grlmemi bir hzla tahrip ediyorlar: Tam bir intihar. Dnya tehlikede. Onu bu tehlikeye srkleyen sebeplerin banda, sanayilemi Bat medeniyetinin gelimesi yer alyor. Buna beyaz tehlike deniyor. Kirlenen deniz, ksrlan toprak, zehirlenen hava, atlayan itima nesi, ezilen kabile medeniyetleri. Bu arada bahtiyar nedeler sylemektedir: gayri saf mill hasla artyormu, enerji tketimi artyormu,, nfus artyormu.... Bu yl kan kitaplarn yirmi kadar ayn bal tayor: dnyann sonu. Elli ylda hayat, geen bin yldakilerden daha ok deiti. Gn getike her eyin hz daha da artacak. Bir kurtulu yolu bulmak iin topu topu on ylmz kald. Felaketin eiindeyiz, ama yeni bir dnyann eiinde de olabiliriz.5

Bilindii gibi, evre sorunlar youn olarak II. Dnya Savan takip eden yllarda hissedilmeye baland. Bu sava, sadece milyonlarca insann lm, yaralanmas; bir o kadar ailenin paralanmas ve tam bir sefalete uramasna neden olmakla kalmam; ayn zamanda medeniyetin ve gelimiliin sembol olana ehirlerin, sanayi kurulularnn ve doal evrenin tahrip edilmesinde de ok byk bir etken olmutur. En deerli ve kutsal varlk olan insan varlna sayg duyulmayan; ideolojik saplantlarla insanlarn kitleler halinde yok edildii bir ortamda, doal evrenin korunmasn beklemek fazla iyimserlik olur. Bugn evre duyarl insanlarn ayn zamanda bar ve zgrlk taraftar olmalar, savan, iddetin ve ikencenin her trlsn ret etmelerinin temelinde byle bir tecrbe yatmaktadr. Olaya byle btncl bir anlayla

Alain Herve, Dnyann Son midi,Nouvel Observateur, Haziran-Temmuz, 1972. (Bilgi ve Hikmet, Gz 1993/4 s.117den naklen.)

evre ve Din

13

baklmad ve btn bunlarn arkasndaki temel nedenlere inilmedii takdirde btn yaplanlarn fantezi olarak kalmas kanlmazdr. evre sorunlarnn younlamasyla, bunlarn nedenleri zerinde duranlarn da oald grlmektedir. 1960l yllarda bu sorunlarn arpk kentleme ve zellikle de ar sanayilemenin bir sonucu olarak algland grlmektedir. zellikle baz byk sanayii kurulularnn krlarn maksimize etmek iin evreyi kirlemekteydiler. Bunlarn protesto edilmesi ve ayrca hkmetlerin de baz ciddi tedbirler almasyla bu sorunlarn zlecei sanlmaktayd. Bunun bir sonucu olarak bu yllardaki evre hareketlerinin temel niteliini bu tr protesto eylemlerinin oluturduu grlmektedir. Bir bakma 1970li yllar bir uyan ve sorunlar fark edi yllar oldu. Bu almann dier blmlerinde de sk sk zikredilecei gibi, birok sorunun farkna varlmas ve yeni zm ve bak alarnn ve alternatiflerin aranmasna da bu yllarda balanmtr. Halbuki yzylmzn banda hi kimse byle bir tabloyu tahmin etmemiti. Bunun bir sebebi, bilim ve teknolojiye olan byk ve sarslmaz iman olabilir. Bilim ve teknolojinin her derde deva olaca ve btn sorunlarn stesinden geleceine inanlmaktayd. nsanln bilim, teknoloji ve daha ok maddi g ile btn sorunlarn stesinden gelecei; bylece her tr hastaln tedavi edilecei, fukaralk ve yoksulluun ortadan kalkaca, doal felaketlerin nlenecei, insanlarn daha mutlu ve mreffeh olacaklar sanlyordu. Evet, insanlar eskisine gre daha iyi bir durumdalar. Ama bunun onlar mutlu edip etmedii ise ak bir soru olarak karmzda durmaktadr. Ancak dnyadaki tahl retiminin iki katna kmasna ramen, yine de aln ve alktan lmlerin n alnamamtr. FAO (Dnya Gda Tekilat)un 1990 tarihli raporlar tahl retimindeki artn nfus artndan yzde elli daha fazla olduunu ortaya koyuyor. Buna ramen tahln adaletsiz datm yer krede yaayan nfusun bete birinin srekli olarak gereinden az beslenmesine yol at grlmektedir. 1990 verilerine gre, 5 milyar insandan 1 milyar bu durumda. srekli alk ekiyor. Ylda 24 milyon bebek normalin altnda bir arlkta doarken, 5 yann altnda 204 milyon ocuk ar yetersiz beslenme belirtileri gsteriyor.

14

Giri

Her yl ou ocuk 13 milyon kii alktan lyor. Bu, gnde alktan 35 bin insann lmesi anlamna geliyor.6 Aslnda 21. Yzyla hazrlanrken dnyann iinde bulunduu bu durum birok duyarl insann uykularn karmaktadr. Bunlardan birisi de Nobel edebiyat dll nl yazar Aleksander Soljenistindir. Yazar 21. Yzylla ilgili dncelerini belirtirken, 20. Yzyln ok zl ve ac bir eletirisini de yapmaktadr. Dnyann nasl kurtulabileceiyle ilgili olarak nl International Herald Tribunede yazd bir yazda yle diyor:
Yzyllar hatta bin yllarn arasndaki simgesel snra (2001 ylna) yaklamaktayz. Bu kavakla aramzda sekiz yldan az bir sre var. Bu dnemeci hangimiz bir umut cokusuyla karlamak istemez ki? Pek oklar 20. Yzyl akln egemen olaca bir yzyl olarak karlad; getirecei yamyams deheti kimse dnemedi. Anlalan yalnzca Dostoyevski, totaliterliin geliini nceden grebildi. 20. Yzyl, insanlar arasnda ahlakn ykseliine tank olmad. Grlmemi katliamlar yapld.; kltr alald; insan ruhu ke geti. (19. yylda bu sonucu hazrlayan ok ey yaplmt.) Her yerde birinci snf silahlarn parldad bir ortamda, 21. Yzyln bize daha iyi davranmasn beklemek iin her hangi bir neden var m? Bir de evresel ykm var. Ve kresel nfus patlamas. Ve devasa nc Dnya sorunu. nsanln bete drdn oluturuyor ve yaknda altda beini oluturacak; bylelikle 21. yzyln en nemli unsuru olacak. Yoksulluk ve sefalete boulmu bir halde, gelimi lkelerin karsna giderek byyen bir talepler listesiyle kacak. htiyalarmz snrlandrann zaman geldi. Fedakarlk ve feragat gstermekte glk ekiyoruz; nk siyasal, kamusal

Donella ve Dennis Meadows, Bymenin Snrlar,derleyen Adem Ayakta. Cumhuriyet, 6 Austos 1993.

evre ve Din
ve zel hayatlarmzda kendimizi tutma, gemleme denilen altn anahtar oktan okyanusun dibine drdk. Ne var ki, zgrlne kavuan kiinin ataca en birinci ve en akll adm budur. zgrl kazanmann en emin yolu da budur. D olaylarn bizi buna mecbur etmesini, hatta bizi alt etmesini bekleyemeyiz. Yeryznde doal evreye ynelik tartlmaz ve ok yakn tehdit karsnda toplanan dnya halklar evre konferansnda; dnyann mevcut kaynaklarnn yaklak yarsn tketen ve evre kirlenmesinin yarsndan sorumlu olan dev bir lke, bugnk karlar nedeniyle makul bir uluslararas antlamann getirecei kstlamalarn daraltlmasnda (sanki o bu dnyada yaamyormu gibi) direnebiliyor. Bunun zerinde teki balca lkeler de, bu kstlamalar bile yerine getirmekten kanyor. Bylece ekonomik yar iinde, kendi kendimizi zehirliyoruz. Oysa arzu ve taleplerimizi snrlandrmay; karlarmz ahlaki llere tabi klmay renemezsek, insanlk darmadan olacak ve insan doasnn en kt ynleri, dilerini gsterecek ..... Kendi kendimizi snrlamann hayati nemi, iinde bulunduumuz yzylda olanca zorlayclyla insanln karsna dikilmi bulunuyor.7

15

te byle bir tabloyla yeni bir yzyla girmeye hazrlanyoruz. yi bir tablo olmadn ifade etmeye gerek bile yok. Ancak gelecek asndan bizi mitlendiren, her gn daha ok insann bu tablonun farkna varmas ve bir eyler yapmaya almasdr. nanyoruz ki, bu abalar oald ve g birlii ettii gn birok ey de baarlm olacaktr. Byle olmakla beraber, artan evre sorunlaryla beraber, evre bilinci de artmaktadr. Bunun somut bir sonucu ise 113 lkenin temsilcileri ilk kez 1972de Stockholmda BM Dnya evre Zirvesinde bir araya gelerek evre

Sabah, 11 Aralk 1993, s.24. (Vurgular eklenmitir.)

16

Giri

sorunlarn ayrntl bir ekilde grm olmalardr. Stockholm evre Konferansnn evre bilincinin gelimesi ve zellikle de devletlerin evre mevzuatlarnn olumas ve gelimesine mspet katklar olmutur. Bu Konferansn baz somut sonular ise; 5 Hazirann Dnya evre Gn olarak kabul, BM evre Program (UNEP)nn kurulmas, evreyle ilgili hukuki dayanaklarn tespit ve gelitirilmesi srecinin hzlandrlmas olmutur Stockholm evre Zirvesini, 1975te uygulanmaya konan Uluslararas evre Eitimi Program (Belgrad Konferansnn sonucu olarak) izlemitir. 1977de Tifliste yaplan Konferans ile de evre eitiminin temel hedef ve amalar belirlenmi ve ye lkelere tavsiye edilmitir. 1987 ylnda ise Moskovada evre ve Eitimi Kongresi (UNESCO-UNEP) gerekletirilmitir. Bylece bir yandan Birlemi Milletlerin, dier yandan da gnll evrecilerin ve evre kurulularnn abalar sonucu evre bilinci bugnk seviyesine ulam bulunmaktadr. Bu bilincin en somut ve nemli gstergesi ise, her lkede dorudan evre sorunlaryla ilgilenen ve gerekli nlemleri (gnll evreci kurulularyla da ibirlii yaparak) alan mstakil evre Bakanlklarnn kurulmu olmasdr. 1972de Stockholmda yaplan evre Konferansna sadece 10 lkeden evre Bakan yada edeerde bir kuruluun katldn hatrlarsak, bugn 100 den fazla lkede mstakil evre Bakanlklarnn kurulmu olmas sevindiricidir. lkemizdeki evreyle ilgili gelimeler uluslararas gelimelere paralel olarak gelimi, sonuta 21 Austos 1991 tarihinde evre Bakanl kurulmutur. Bununla beraber bu gelimelerin en nemli yann ise, evre konusunun ilk defa anayasal bir temele oturtulmas olmutur. Bilindii gibi 1982 Anayasasnn 56. maddesi. Herkes, salkl ve dengeli bir evrede yaama hakkna sahiptir diyerek, evre hakkn sosyal ve ekonomik hak ve dev olarak nitelendirmektedir. EVRE HAKKI Herkes, salkl ve dengeli bir evrede yaama hakkna sahiptir. evreyi gelitirmek, evre saln korumak ve evre

evre ve Din kirlenmesini nlemek Devletin ve vatandalarn devidir. T.C. 1982 Anayasas, 56. Madde.

17

Bununla beraber, gnll evreci gruplarn ve Birlemi Milletlerin imdiye kadar gerekletirmi olduklar en kapsaml ve nemli organizasyon ise 3-14 Haziran tarihlerinde Brezilyann Rio de Janerio kentinde gerekletirilen ve bundan dolay Rio Zirvesi olarak da anlan Dnya evre Konferansdr. Rio Zirvesine 178 lkeden birok delege ve diplomatn yan sra hkmet ve devlet bakanlar da itirak ederek, tartmalara katlmlardr. Bu zirvede evre asndan ok nemli baz protokoller imzalanm ve Gndem 21le acil olarak nelerin yaplmas gerektii dnya kamuoyuna deklare edilmitir. Bylece 21. Yzyla girerken daha temiz ve daha salkl bir evre iin dnya liderlerince sz verildii grlmektedir.

GNDEM 21
5 Haziran 1992 ylnda Rio de Janerioda, 179 lkenin devlet bakan ve yetkililerinin, BM Kurulularnn Delegelerinin, Uluslararas ve Gnll Kurulularnn temsilcilerinin katld ve 20. yzyln ahit olduu en byk toplantlardan birisi yapld. Konu: Tm dnyay tehdit eden evre sorunlar ve bunlarn nasl zleceiydi. Bunun bir anlam da bu sorunlarn varl ve zmnn artk tm lkeleri ilgilendirdiiydi. Ayrca mevcut ekonomik yaplanmalarn artk daha fazla devam etmeyecei/edemeyeceinin her kes tarafndan grlmesiydi. Asl sorun ise, bunu nasl deitireceimizdi. Daha dorusu lkeler/bireyler fedakarlk yapmaya, hayat tarzlarn deitirmeye, daha az tketmeye, israf etmemeye, atmaya deil, ibirliine hazrlar myd? Yoksa yine zengin ve gl lkeler/bireyler dnyann doal kaynaklarn tketmeye, smrmeye ve kirletmeye, devam edecek; gelimekte olan lkeler ise bu kirlilii temizlemeye ortak edilecekler miydi? Dahas Kuzeyin sanayilemi lkeleri evre sorunlarn bahane ederek Gneyin gelimekte olan lkelerinin gelime ve kalknmalarna engel mi olacaklard? Sorular oaltlabilir. Ancak ortada inkar edilemeyen bir gerek var: evre sorunlar tm dnyay tehdit etmeye devam ediyor. Bunun iin de acil baz nlemler gerekiyor. te bunlarn en

18

Giri

nemlileri Gndem 21 olarak tm katlmc lkelere sunulmu. Gndemin temel felsefesi, btn lkelerin daha gvenli ve srdrlebilir bir kalknma iin neler yapmas gerektiini belirlemek. Daha sonrada bunlarn gereklemesi iin sadece merkezi hkmetleri deil, gnll kurulular da hareket geirmek. Bylece sivil inisiyatifi devreye sokmak. Gndem 21 drt ana balk ve krk alt balktan oluuyor. Bir fikir vermesi asnda balklar ve alt balklar aaya alyoruz: GNDEM 21, DRT BLM VE KIRK ALT BALIKTAN OLUMAKTADIR: 1-Gndem 21e Giri. Birinci Blm: Sosyal ve Ekonomik Boyutlar 2-Uluslararas birlii. 3-Yoksullukla Mcadele. 4-Tketim Alkanlklarn Deitirme. 5-Nfus ve Srdrlebilirlik. 6-nsan Saln Koruma ve Gelitirme. 7-Srdrlebilir nsan Yerleimleri. 8-Srdrlebilir Kalknma in Karar Verme. kinci Blm: Kaynaklarn Korunmas ve Ynetimi

9- Atmosferin Korunmas. 10- Srdrlebilir Arazi Ynetimi. 11- Ormanszlama ile Mcadele. 12- Dalarn Srdrlebilir Ynetimi. 13- Srdrlebilir Tarm ve Krsal Kalknma. 14- Biyolojik eitliliin Korunmas. 15- Biyoteknoloji Ynetimi. 16- Okyanuslarn Korunmas ve Ynetimi. 17- Tatl Sularn Korunmas ve Ynetimi. 18- Zehirli Kimyasallarn Gvenli Kullanlmas. 19- Zararl Atklarn Ynetimi. 20- p, Kat Atk ve Kanalizasyon Ynetimi. 21- Radyoaktif Atklarn Ynetimi.

evre ve Din

19

nc Blm: nemli Gruplarn Roln Glendirme

22- nemli Gruplarn Roln Glendirme Konusuna Giri. 23- Srdrlebilir Kalknmada Kadn. 24- Yerli Halkn Roln Glendirme. 25- Gnll Kurulularla birlii. 26- Yerel Ynetimler. 27- iler ve Sendikalar. 28- ve Sanayi. 29- Bilim Adamlar ve Teknokratlar. 30- iftilerin Roln Glendirme.
Drdnc Blm: Uygulama Yollar

33- Srdrlebilir Kalknmann Finansman. 34- Teknoloji Transferi. 35- Srdrlebilir Kalknma in Bilim. 36- Eitim, Yerletirme ve Kamuoyu Aydnlatma. 37- Srdrlebilir Kalknma iin Kapasite Gelitirme. 38- Srdrlebilir Kalknmann Organizasyonu. 39- Uluslararas Hukuk. 40- Karar Vermeye Ik Tutacak Bilgi.

Rio Zirvesinin dikkate deer en nemli sonularndan birisi de politika reten mekanizmalarn ilk defa ve ciddi anlamda bilim adamlar ve evrecilerden gelen arlara kulak vermeleridir. Gorbaovun tesbitiyle: imdiye kadar btn liderler ncelikle gndelik politikalar, kaynaklarn azl vs. gibi gnbirlik konularla ilgileniyorlard. Bununla beraber Rio Zirvesine geldiler. Bunun anlam, evre ile olan ilikilerimizde bir dnm noktasna geldiimizi politikaclar da anlamaya balad. 8 Politikac ve dnya

Time, 6 Eyll 1993.

20

Giri

liderlerinin kulak verdii/vermek zorunda kald bu gerekler nelerdi? Bilim adamlarnn ve evrecilerin endielerinin gerek sebepleri nelerdi? Kasm 1992de ilerinde Nobel dl kazanm 100 bilim adamnn bulunduu 1500 bilim adam dzenledikleri bir konferansta, eer byle gider ve hibir ciddi tedbir alnmazsa yakn bir gelecekte biosferin onarlamaz ekilde tahrip olacan btn dnyaya ilan etmilerdir.9 SAKLANAMAYAN GEREKLER
1952de Londrada ehir iinde havadaki kkrt dioksit ve kmr tozu younluundan 3000 kii solunum yolu yetmezlii sebebiyle lmt. Bu gerek gznne alnnca, hergn kirlenen ve hava kirlilik oranlar artan ehirlerimiz en byk endie kayna olmaya devam etmektedirler. 1987 ylnda Hindistann Bhopal kentinde bir kimya tesisinde havaya karan metilizosiyanot gaz 4000 kiinin lmne, 300 bin kiinin de zehirlenmesine yol at. Son 25 ylda Afrikann tahl retimi %28 azald. 1900 ylndan bu yana Etiyopyadaki ormanlarn %90 tkenmitir. Bunun sonucu olarak, her yl 1 milyar toz-toprak yok oluyor. lkemizde ise her yl 500 milyon ton verimli topra erozyon ve dier nedenlerle yok olmaktadr. ABDde ise her yl 5 milyar ton toprak yok oluyor. Yine her yl atlabilir ocuk bezi iin 1 milyon aa kesiliyor. Sadece Pazar gnleri yaynlanan gazetelerin katlar 500 bin aacn kesimine edeerdedir Dnyadaki endstri kurulular her yl 2 milyar kg zerinde pestisit retmekte; bu da dnyada nfus bana yarm kilodan fazla bir retim demektir. stelik nc dnya lkelerinde her dakikada bir kii eitli pestisit zehirlenmelerinden lmektedir. Bir litre benzin 3 milyon litre ime suyunu kirletebilmektedir. Bu miktarda benzinin otomobilde kullanlmas sonucunda ise 9 kg

a.g.e. s.45

evre ve Din
karbondioksit ortaya kar. Bir litre kullanlm motor ya 800 bin litre ime suyunu zehirleyebilmektedir. Akdenize ylda 650 bin ton petrol trevleri, 120 bin ton mineral ya, 60 bin ton deterjan, 100 bin ton civa, 38 bin ton kurun, 21 ton inko, 320 bin ton fosfor ve 800 bin ton azot aktldn ve bunlarn sonucu olarak Akdenizin yava yava lmektedir. Krfez sava sonras Basra Krfezine dklen 8-10 milyon varil petroln krfezdeki canllar zerindeki etkilerinin giderilmesi 180 yl srecektir. Dnyadaki akarsularn %10u kirli ve okyanuslara her yl 6,5 milyon ton p dklyor. 20-30 yl nce Marmara Denizinde 125 tr balk yaarken, bugn bu saynn 10lara kadar dt grlmektedir. 10 yl nce Afrikada 1.5 milyon fil olduunu, ancak fildii ticareti yapanlarn, fildii elde etmek amacyla bu filleri vahice avlamaya baladn ve bugn sadece geriye 750 bin fil kalmtr. Son yzylda yaklak 30 bin bitki trnn hemen hemen hepsinin yok olduunu; 2000 ylna kadar dnya zerinde yaayan trlerin %15-20sinin lp kaybolaca tahmin edilmektedir. Yine gezegenimizdeki hayvan ve bitki trlerinden gnde 3 canl trnn nesli tkendii, on yl sonras iin yaplan tahminlerde ise, saatte 3 canl trn tkenecei; 2000 ylna vardmzda, dnyadaki trlerin %20sinin tamamen yok olaca ileri srlmektedir. Saatte 3000 dnm, dakikada ise 50 dnm orman eitli ekillerde yok edilmektedir. Tropikal ormanlarn % 80inin 2000 ylnda ortadan kalkm olacan, bu ormanlarla beraber 750 eit aa, 1500 eit iekli bitki, 125 tr memeli hayvan, 400 eit ku, 100 eit srngen, 60 eit su hayvan 150 eit kelebek ve saysz bcek trnn de ortadan kalkm olacan, dahas bylesine tahrip edilen tropikal ormanlardaki 1400 eit bitkinin kanser iin gerekli ila hammaddesinin %70ini salamaktadr. Dnyadaki kirlenmenin %50si son 33 ylda yani 1960tan sonra meydana gelmitir.

21

22

Giri

Gezegenimizin koruyucu kalkan Ozon tabakasndaki incelme ve yrtlmalar sonucu ultraviyole nlarn yeryzne szmalarnda art olacandan, evreye ve bu evrede yaayanlara phesiz byk zarar verecektir. Bu zararlar arasnda, deri kanserlerinden krle kadar eitli ciddi rahatszlklar saylabilir. Ayrca iklim deiikliklerinin olumasna ve dolaysyla tarm rnlerinin azalmasna sebep olaca hesaplanmaktadr. Bu ve benzeri verilerin ve zellikle bilinlenen kamuoyu basksnn dnya liderleri zerinde etkili olduu dnlmektedir. Zira gz ard edilmeyen veya edilemeyen bir gerekte, dnyadaki kirlenmenin %50sinin son 33 ylda (1960tan sonra) meydana geldiidir. Yani M.. ile 1960 arasnda yaplan kirlenme, 1960 ile 1995 arasnda meydana gelen kirlenmeye denktir. Grld gibi dnyann hzla uuruma doru gittiini ileri sren bilim adamlar aka yapmyorlar. Sadece grmezden ve duymazlkdan gelinen ve gelinmek istenen bir soruna dikkat ekiyorlar. Son zamanlarda btn dnyada grlmekte olan evre bilinci bu abalarn sonucudur. Ancak yaplmas gereken daha ok ey bulunmaktadr.

DNYANIN

FERYADI

Allah, Kainatn en mmtaz akll varlklar olarak sizi yaratt. Beni de sonsuz servet kaynaklar ve hayat ien en uygun artlarmla emrinize verdi. imdiye kadar yzlerce kuak insan geldi ve gt. Bu ada yaayan birka kuak insan hari, hepsinden memnun oldum. Allah hepsinden raz olsun. Onlar zerimde titrediler, beni kirletmediler, beni tketen hareketlerde bulunmadlar. Ya siz ve sizden nce yaayan szm ona uygar geinen insanlar! Maalesef sizler iin ayn eyi syleyemem. inde bulunduumuz ada yaayan ve yaamakta olanlar beni durmadan tketiyorsunuz, kirletiyorsunuz, harap ediyorsunuz. Refahnz, konforunuzu sratli yaaynz salamak iin yaptnz faaliyette sorumsuzca hareket edip geleceimizi dnmyorsunuz. Ozonumu azaltan eitli faaliyetlerinizden dolay gney kutbumda alan Kara delik aklnz banza getirmee yetmedi mi? Ya kontrol dna kan baz nkleer santrallarn yzlerce kilometreye kadar yaylabilen ve lm saan nlar! Onlar da m sizi uyarmaa yetmedi.

evre ve Din

23

Ey insanlar! Burnuma lm kokusu geliyor. Hem benim iin ve hem de sizinle beraber barndrdm her cins bitki ve hayvan iin yalvaryorum. Bu feryadma kulak veriniz. Bundan byle dikkatli olun. Hepimizin geleceini dnn. Yiyin, iin , gezin, tozun, elenin, ilerleyin, rahatnz salayn, sratinizi arttrn velhasl ne yaparsanz yapn, ama bu arada beni de dnn, koruyun, kirletmeyin, tketmeyin, sevin. Beni dikkate alarak birazck olsun ek emek ve masraftan kanmayn ki, size ve gelecek nesillere, bitkilere ve hayvanlara gzel, tatl, uygun vatan olma vasflarn koruyabileyim Dr. Baki Erdem. amz ve evre Kirlilii, (Ankara: 1991), arka kapaktan.

Dnyann feryadn duyma ve bu arsna cevap vermede hepimize grevler dmektedir. Btn bu ve benzeri sorunlarla mcadele etme, zm yollar bulma ve gelecek nesillere daha gzel, salkl ve yaanabilir bir evre brakma grevi sadece evre Bakanlklarnn deil, tm insanlarn grevi olmaldr. evre Bakanlnn temel politikas ise: evrenin en iyi ekilde korunmas ve gelitirilebilmesi iin, vatandalara her trl bilgiyi salamak; eitim programlar dzenlemek ve sivil toplum rgtleriyle ibirlii yapmak olmaldr. Ancak unu hemen belirtelim ki, evrenini korunmas ve gelitirilmesi iin ciddi ve kapsaml bir evre eitimine ihtiya vardr. Bu eitim, rgn ve yaygn eitimi beraberce kapsamal ve tm ya gruplarna hitap etmelidir.

I.2. evre Eitimi


evre eitiminin tarihi olduka yenidir. Daha dorusu evre sorunlarnn ortaya kmasnn bir sonucu olarak evre eititmi gndeme girmitir. Zira her eyde olduu gibi, bu konuda da insanlarn eitilmesi gerektii, evre sorunlarnn daha ortaya kmadan zm iin bunun art olduunun anlalmasnn tarihi olduka yenidir. Peki evre eitimi ne anlama gelmektedir? evre eitimini tanmlayan bilim adamlar onu insann biyofiziksel ve sosyal evresiyle ilgili deerlerin, tutumlarn ve kavramlarn tannmas ve

24

Giri

ayrdedilmesi olarak tanmlamaktadrlar.10 evre eititminin amac ise dnyann kar karya bulunduu (evresel) sorunlardan haberdar olan, bu sorunlarn nasl zleceini bilen ve buna gnll olan vatanda yettirme olarak ifade edilmektedir.11 Grld gibi evre eitiminini tanm ve amalar bir ok varsaym kabul etmektedir. Bunlarn balcas ise, modern insannn evre konusunda eitime/eitilmeye muhta olduudur. Bu varsaym modern insann kendisi ve evresiyle ilgili sahip olduu bilgi ve deerlerini yeniden tanmlanmasn da beraberinde getirmektedir. Btn bunlar gz nne alndnda evre eitimininin tarihi en iyimser bir tavrla 1970li yllardan tesine gidememektedir. lkemizde bunun ders olarak yerini almasnn tarihi ise daha da yenidir. EKOPSKOLOJ: TABATA YEN VE FARKLI BR GZLE BAKMAK
Keltik ormanlarnn din adamlarndan Amerikann byk Kzldereli kabilelerine kadar, insanlarn byk ksm tarih boyunca tabiat anann kanunlarna gre yaamaya altlar. Byle yaamakla bar, hikmeti ve huzuru balacaklarna inanyorlard. Onlar kendilerini tabiatn efendisi olarak deil, bir paras olarak gryorlard. Maalesef, bu yzyl daha nce tarihin ahit olmad byklkte bir tabiat smrsne ahit oldu. Bunun sonular bir yanda evre sorunlar, dier yandan da bunun sebep olduu yaygn bireysel psikolojik rahatszlklard. Yeni bir bilim dal olan Ekopsikolojinin kururcularndan Dr. Michael J. Cohene gre tabiatn kirlenmesi, tahrip edilmesi ve bireylerin tabiata yabanclamasyla yaygn olarak karlalan psikolojik rahatszlklar arasnda dorudan bir iliki bulunmaktadr. Bunun tek aresi de, tabiatla yeniden barmak; tabiat yeniden tanmak ve onunla uyum ve bar iinde yaamasn enmektir. Ksacas tabiata yeniden balanmaktr. Bunun en

10

Bkz. Prof.Dr. Musa Doan, 21.Yzyla Girerken Trkiyede evre Eitimi, evre ve nsan, Mart 1997, s.24.,. Doan, a.g.e.

11

evre ve Din

25

kestirme yolu ise evimizdeki, bahemizdeki ve evremizdeki her canlyla diyaloga gemek ve onlar yeniden kefetmektir. Bir baka evreciye gre de modern dnyay tehdit eden tm problem ve krizlerin nedeni sanayi ve sanayi sonras toplumun tabiat hesaba katmayan ve ona sayg da duymayan, baka bir ifadeyle tabiata ve dolaysyla kendi zne yabanclam arr tketim tarzlardr. Bugn yaplmas gereken tabiat ve dolaysyla kendimizi yeniden tanmak ve tabiatla barmaktr. Dr. Cohenin bu anlay bir ok bilim adamnca desteklenmekte ve gittike gelimektedir. Pulitzer dl sahibi ve Harvard niversitesinden sosyobiyolojist Dr. Edward O. Wilson da, insanlarn ftraten ve biyolojik olarak kendi dlarndaki tabiat ve dier varlklarla temas halinde olmaya muhta olduklarn vurgulamaktadr. Bunlara ilaveten bir ok bilim adam da estetik, entellektel ve kognotif ve hatta manevi ve ruhi olarak tatmin olmann anahtarnn tabiatla daha salkl bir iletiim kurmada olduunu belirtmektedirler. Bilim adamlar konuyla ilgili olarak Internetin sunduu imkanlaradan da yararlanarak, eitim programlar, kurs ve seminerleri dzenlenmekte ve gelitirmektedirler. Bylece dnyann neresinden olursa olsun evre ve evre ahlakyla ilgili deiik grlerirn ortaya kmas tevik edilmektedir Konuyla ilgilenenler ve daha ok bilgi isteyenler iin Ekopsikoterapistlerirn Internet adresini veriyoruz: http://www.pacificrim.net/nature/intro.html

Bununla beraber, evre eitimini sadece okullara konulan evre Dersleriyle snrlamak doru deildir. Bu eitimin hedefi toplumun btn kesimlerine ulamak ve evre bilincini yaygnlatrmak olmaldr. Bundan beklenen temel ama ise, gnlk hayatmzdan balayarak, yani hava, su, enerji, gda, atklar vs. gibi konularda evreci bir bilinle hareket etmek ve eski alkanlklarmzdan kurtulmaktr. Ekolojik dengenin ne olduunu kavramak ve bu dengeyi koruyacak yeni davran ve yntemleri kltrel zenginliimiz erevesinde gelitirmektir. Baka bir ifadeyle, tarih ve kltrmzdeki evreyle ilgili deerleri yeni ve ada bir anlayla yorumlamak greviyle kar karya bulunmaktayz. Konuyla ilgili dier kltr ve medeniyetlerdeki zenginliklerden de yararlanmak tabiidir. Byle temel bir

26

Giri

bilgilenme ve bilinlenme olmadan, sadece baz kanun ve ynetmeliklerle evrenin korunabileceini sanmak yanltr. Btn bunlardan dolay evre eitiminin ok nem kazand grlmektedir. Daha nemlisi bu eitimin toplumun btn katmanlarna ulatrlmasdr. Okullarmzda ders olarak okutulan evre dersinde u noktalar vurgulanabilir: 1. evre eitiminin temeli, doa ve insan sevgisini alamak olmaldr. Doa ile insan arasndaki ilikiyi vurgulayarak, insann da doann bir paras olduu, doaya verilecek bir zararn insann kendisine dnecei anlatlmaldr. Unutulmamaldr ki evre sorunlarnn ortaya kmasndaki en byk nedenlerden birisi insan-doa ilikisindeki bozukluktur. Daha dorusu bu ilikinin doann zararna olarak gelimesidir. Doa ve insan sevgisini ilerken tarih ve kltrmzdeki zengin rneklerden yararlanlmal ve konu dini motiflerle desteklenmelidir. Yunus Emrenin Yaratlan sev yaratandan tr vecizesi bunun iin gzel bir rnek tekil etmektedir. 2. evreyi, sosyal, fiziksel ve biyolojik evre eleriyle bir btn olarak anlatmak. Daha ncede iaret edildii gibi; evrenin ve ekosistemin bir btn olduu; belli bir dzen ve lye sahip olduu; bu dzen ve lnn ihlal edilmesi ve bozulmasyla da evre sorunlarnn ortaya kt bir gerek olduundan bu konudaki eitimin de btncl olmas ve ekosistemi de bir btn olarak kavramay amalamas gerekmektedir. 3. Kiinin salkl bir evrede yaamasnn bir hak olduu kadar, byle bir evrenin oluturulmas, korunmas ve srdrlmesinin de ayn zamanda bir grev olduu benimsetilmelidir. Bylece insan hak ve hrriyetlerinin kazand yeni anlam ve boyut da vurgulanm olur. Bilindii gibi daha nceleri insan hak ve hrriyetlerinden bahsedilirken sadece u anda yaayan insanlarn haklar ve bunlarn ihlal edilmesi sz konusuydu. Bu haklara yaplan saldr ve tecavzlere kar nlem alnrd. Ancak evre sorunlar bu anlaya yeni bir boyut kazandrd. Zira u anda

evre ve Din yaptmz baz hareket ve davranlar mevcut insanlara zarar vermese de, gelecek nesillere zarar verebilecei ve onlarn iinde yaayacaklar doal evreyi yok edebilecei kabul edilmektedir. Bylece gelecek nesillerin salkl bir evrede yaama haklar ellerinden alnmaktadr. Bunun bir sonucu olarak da, insan haklar sadece u anda yaayan insanlar deil, gelecek nesilleri ve kuaklar da iine alacak ekilde genelletirilmi ve bununla ilgili yasal dzenlemeler de birok lkede yaplm ve yaplmaya da devam edilmektedir.12 4. Etrafmzdaki doal dnya btn zenginlii ve eitlilii ile tantlmaldr. Bu amala da evredeki doal alanlara geziler yaplarak, doal hayatn daha yakndan tannmas salanmaldr. 5. Yakn evreyi tantmak. Bu amala ev, snf, okul, okulun bahesi, okula gelip giderken renciler tarafndan kullanlan yollar rnek olarak verilebilir. Bylece yakn evremizin bizim faaliyetlerimiz sonucunda nasl etkilendii, daha dikkatli ve bilinli olduumuz; ayrca bakalarn da uyardmz takdirde yakn evremizde ne gibi deiikliklerin olabileceini rencilere gstermek. 6. Salkl bir evre ile insan sal arasndaki iliki vurgulanarak, temiz bir evrenin insan salnn hemen hemen temel artlarndan biri olduu ve bu nedenle korunmas gerektiinin benimsetilmesi. 7. nsanlarn gnlk yaaylar ve davranlar sonucu ortaya kan evre kirliliinin neler olduunu rneklerle anlatmak. Bylece gerek birey olarak rencilerin ve gerekse dier insanlarn bu davranlarnda ne gibi deiiklikler yaptklar takdirde bu olumsuz sonularn ortadan kalkaca veya en azndan asgariye indirileceini bylece gstermek. Bu balamda unutulmamas

27

12

Bkz: Kemal Balar, Uluslararas evre Hukukunda Gelecek Nesillerin Durumu, Ekoloji, yl 2, say 5, s.38.

28

Giri

gereken bir nokta udur: Bugn btn dnyada evre korumayla ilgilenen gruplarn vurguladklar ve sk sk ifade ettikleri Yaaymz, hayat tarzmz, davran ve alkanlklarmz yeniden sorgulamak ve bunlar zerinde yeniden dnme ve bylece hatal davranlarmz deitirme gereidir. Ancak byle bir deerlendirme ve fikri abadan sonra yanl davranlarmz daha iyi grlecek ve evremiz iin daha salkl olan davranlar gelitirilebilecektir. 8. evrenin korunmas ve mevcut kirliliin ortadan kaldrlmasnda her eyi devletten ve bakasndan beklemenin yeterli olmad ve uygun da olmad aklanmaldr. Bylece kiisel evre bilincinin gelimesinin evre korumadaki nemi vurgulanarak, evrenin korunmasnda pasif deil, aktif bir insan modelinin yetimesini temin etmek. Bunun pratikteki nemini gstermek iin gerek lkemizde ve gerekse dnyadaki gnll evre kurulularnn ve evrecilerin faaliyetleri ve elde ettikleri baarlardan rnekler verilmelidir. Grld gibi, etkin ve kapsaml bir evre bilinci ve evre koruma iin eitimin yeri tartlamayacak kadar byk ve ayn zamanda nemlidir.

KNC BLM EVRE SORUNLARI

evre ve Din

31

KNC BLM EVRE SORUNLARI


I. Balca evre Sorunlar
evre sorunlarna gemeden nce evre kavramnn anlam zerinde durmak yerinde olacaktr. Her ne kadar bu konuda birok tanm yaplmsa da, konunun gittike daha da karmak bir hal arzeden yapsndan dolay kapsaml ve tam bit tanm verilememitir. rnein Webster szlnde evre bir organizmann yaama ve gelimesini etkileyen tm d artlar ve faktrler toplam olarak tanmlanmaktadr. Bu, daha ok biyolojik bir tanm olup, evrenin kltrel, sosyal ve dier ilgili boyutlarn kapsamamaktadr. Ancak insan sosyal bir varlktr. Sadece doal evrede deil, ayn zamanda toplumsal, tarihsel ve kltrel bir evrede dnyaya geldii gibi, yine byle bir evrede geliimini tamamlamaktadr. Doal evreyle olan ilikilerini de ounlukla bu iinde yetitii sosyal ve kltrel evre belirlemektedir. Bu balamda evre derken:
insann zel ve sosyal evresinde istenmeyen olumsuz etkileri anlyoruz. Bunlar ise, insann evresi, evi, arabas, soluduu hava, itii su, iinde yaad kenttir. Sosyal evre ise, toplumun btn fertleri tarafndan paylalan denizler, gller, nehirler, yollar, dalar ve havadan olumaktadr.13

Bundan hareketle evrenin ok deiik ve kapsaml tanmlar yaplmtr. Bununla beraber, bu almada evre derken, genellikle kasdettiimiz anlam, insann iinde yaad fiziki ve tabii dnyas ve bu dnyada onunla beraber yaayan canl cansz tm varlklardr. Bununla da

13

Do. Dr. Nazif Grdoan, nsan ve evre (nsanla Hizmet Vakf Yay., stanbul, 1992) iinde. s.52

evre Sorunlar

32

insann btn bu varlklarla olan ilikileri sonucunda ortaya kan sorunlar vurgulamak istiyoruz. Bunun nedeni de, Ekolojinin (evrebilim) bize rettii gibi, insann davran ve eylemlerinden sadece canl doa deil, cansz doa da etkilenmekte, ve ekosistem bir btn olduundan bu cansz doadaki etkiler geri dnp hem dier canllar ve hem de insann kendi varln tehdit etmektedir. Bunun en arpc rnei ise Ozon tabakasnn incelmesi, asit yamurlar ve bunlarn neden olduu evre sorunlardr. evreyle ilgili literatrde oka zikredilen dier bir kavram da ekolojidir. Ekoloji, hayvan ile bitkilerin birbiriyle ve iinde yaadklar evreyle ilikilerinin bilimi demek olan kologieden tretilmitir. Bu bilim dalnn kurucusu ve ilk defa bu szc kullanan bilimadam Alman Zoolog Prof. E. Haeckel (1834-1919)dr. Yunancada ev demek olan oykhos ile bilim anlamna gelen logos szcklerini birletirerek, evbilim szlk anlamndan bu terimi meydana getirmitir. evreyle ilgili yaplan dier tanmlarn genellikle Haeckelin yapt bu tanmdan hareketle yapld anlalmaktadr. imdi evre sorunlar olarak anlan ve ekosistemdeki belli bal bozulmalar, kirlenmeler, kimyasal atklar, doal kaynaklarn yok olmas ve canl tr eitlerinin tkenmesi, ksaca ekolojik dengelerin ve sistemlerin bozulmas eklinde ortaya kan olumsuzluklarn balcalar zerinde durulacaktr. evre sorunlarnn karmak yaps ve birbiriyle olan ilikileri gz nne alndnda, burada hepsini ayr ayr ele almann mmkn olamayaca aktr. Aslnda byle bir detay bu almann amalarn da amaktadr.

I.1. Hava Kirlilii


Bilindii gibi, yeryznn etraf hava ile evrilidir. Bu hava tabakasnn kalnl 150 kilometre civarndadr. Yeryznden uzaklatka hava tabakasnn younluu azalr. Hava tabakasnn yalnz 5 kilometre kadar canllarn yaamasna elverilidir. nsanlarn faaliyetleri sonucu meydana gelen retim ve tketim faaliyetleri srasnda ortaya kan atklarla hava tabakas kirlenerek, yeryzndeki canl hayatn tehdit eder bir konuma gelir. Yeryzndeki canl

evre ve Din

33

hayatn srmesi iin vazgeilmez bir yere ve neme sahip olan hava tm hayat etkileyecek biimde endstriyel artklarla deiik yollardan kirlenmektedir. te bundan dolay insanlar tarafndan atmosfere kartrlan yabanc maddelerle hava bileiminin bozulmasna hava kirlilii denmektedir. Dnya Salk rgt ise hava kirliliini yle tanmlyor: Hava kirlilii, canllarn saln olumsuz ynden etkileyen veya maddi zararlar meydana getiren havadaki yabanc maddelerin, normalin zerindeki younluudur.14 Havann iinde bata nitrojen ve oksijen olmak zere birok gaz bulunmaktadr. Hava kirliliine yol aan unsurlar ya dorudan fabrika bacalarndan ve egzoz gazlarndan havaya karyor yada havadaki dier gazlarla birleerek, havann kirlenmesine yol ayorlar. Hava kirlilii toz, duman ve gazlarn havada younlamas biiminde ortaya kar. Bunlarn tabiattaki canl hayat etkiler seviyeye ykselmesi de, hava kirliliini dourur. Sanayi iletmelerinin kard baca gazlar havadaki oksijen ve su buhar ile birleerek, bir dizi kimyasal reaksiyonlar sonucu asit yamurlarna dnr. Asit yamurlar topran yava yava asitlenmesine yol aarak, aalarn ve bitkilerin topraktan beslenmesine engel olur. Asit yamurlar ayrca eitli yollardan sulya kararak, sulardaki canllarn hayatn da etkiler. Havadaki karbon tozlar, kat paracklar, karbonmonoksit, kkrt dioksit, doymam hidrokarbonlar, aldehitler ve dier kanserojen maddeler insanlarda solunum yollar hastalklar, nefes darl ve akcier kanseri gibi deiik hastalklara yol aarlar.15 Sanayileme ile byk hz kazanan hava kirlenmesi zellikle byk kentlerin evresinde younlamaktadr. nk byk kentler ve onlarn evresinde younlaan retim ve tketim faaliyetleriyle artklar hzla

14

Prof.Dr. Necmettin epel. Doa evre Ekoloji ve nsanln Ekolojik Sorunlar (stanbul: 1992). s.195 Konuyla ilgili ayrntl bilgi iin bkz.: Prof. Dr. Yaar Badatl,evre ve nfeksiyon Hastalklar, nsan ve evre iinde , s. 325.

15

evre Sorunlar

34

oalyor. Ayrca egzoz gazlar, trafik tkanklklar ve grlt de hayatn kalitesini hzla drmektedir. Havann gaz halinde ve srekli hareket iinde olmas rzgarlarla kirlenmeyi yeryz lsnde yaygnlatryor. Bu balamda en ok zarar ise ormanlara veriyor. Avrupa ormanlarnn drtte hava kirlilii ve asit yamurlar yznden harap olmu durumda. Hava kirliliinin bu ormanlara verdii zarar ylda 30 milyar dolar gibi korkun bir rakama ulayor. Eski Sovyetler Birliini oluturan lkelerin ve Dou Avrupann ormanlar da hava kirliliinin ve ar kesimin tehdidi altnda bulunmaktadr. Hava, kirlilii suya ve topraa da yayma asndan nemli bir konuma sahip. Asit yamurlaryla byk kentlerde hava ile birlikte su ve toprak da youn biimde kirleniyor. Byk kentlerde alt yap yatrmlarnn hazr olmas, deniz, hava ve kara yolu ulamnn kolayl yatrmlarn byk kentlerin evresinde younlamasna yol ayor. gc ve pazar asndan ok uygun olan byk kentler, retim ve tketim faaliyetlerinin en youn olduu yrelerdir. Bu younluk, hava kirlenmesini byk kentlerde ileri boyutlara ulamasna neden olmaktadr.16 lkemizde hava kirliliinin en ok stanbul, Bursa, Denizli gibi kentlerde ortaya kmas rastlant deildir.

I.2. Sularn Kirlenmesi


Hava gibi su da hayatn srmesinde vazgeilmez bir yere ve neme sahiptir. Dnyann yaklak olarak, drtte sularla kapldr. Dnyadaki sularn yalnzca %3 tatl su, geri kalan ise tuzludur. Tatl sularn byk bir ksm da da doruklarnda kar yada kutuplarda buz halindedir. Sularn kullanlmaz hale gelmesi, hayatn kaynann kurumas, canl hayatn yok olmasdr. Peki, su kirlenmesi ne demektir? Su kaynaklarnn kullanlmasn bozacak veya zarar verecek derecede niteliini drecek biimde suyun ierisinde organik, inorganik, radyoaktif ve biyolojik herhangi bir maddenin bulunmasna su kaynaklarnn kirlenmesi denilmektedir.

evre ve Din

35

Bilimsel adan su kirlilii ise, u ekilde aklanmaktadr: Su ierisine karan artk maddelerdeki organik maddeler baz bakterilerin yardmyla mineralizasyona urar ve zararsz bir duruma dntrlr. Buna Kendi kendini temizleme olay da denmektedir. Kendi kendini temizleme olaynn olabilmesi iin baz bakteri guruplarnn ve fazla miktarda znm oksijenin bulunmas gerekir. Akarsulara, gllere ve denizlere boaltlan organik ve toksik maddelerin olduka fazla olmas halinde, sudaki znm oksijen son derece azalmakta, bunun sonucu bakteriler lmektedir. Bylece kendi kendini temizleme olay tamamlanamamakta ve su kaynaklar kirlenmektedir. Baka bir ifade ile, sanayi artklarnn ve kanalizasyon sularnn deniz gl ve nehirlere karmas sularn zelliklerini, kalitesini byk lde yok etmektedir. Suyun kalitesi, rengi ve kokusun sulardaki canl hayat etkiledii grlmektedir. Bunun sonucu olarak da sularda yaayan canllarn tr ve says hergn giderek azalyor. nk bir litre petroln, bir milyon litre suyu iilmez hale getirdii bilimsel olarak hesaplanmtr.17 Eskiden kaynak veya nehir sular her birka kilometrede kendi kendini temizleyerek kirlilik sorunu tabii bir ekilde zyordu. Bugn ise nehirler kaynandan denize dkld koylara gidinceye kadar srekli kirlenmekte ve kendi kendine doal olarak temizlenmesi mmkn olamamaktadr. Her yl 450 km3 atk su akarsulara karmaktadr. Bu nedenle en azndan 6000 km3 suyun kirliliinin giderilerek tekrar kullanlabilir hale getirilmesine ihtiya duyulmaktadr. Bunun sonucu olarak, evre sorunlar, sanayileme politikasnda retim ve tketim srecini yeniden gzden geirerek, atklar azaltma gereini dnya lsnde gndeme getirdi. Endstride deiik sektrlerde retim yaparken, byk lde su kullanlmaktadr. Susuz ne tarmsal retim ne de endstriyel retim gerekleir. Bu yzden, sanayii iletmeleri genellikle denizlerin ve gllerin evresinde younlar.

16 17

a.g.e., 47. a.g.e., 49.

evre Sorunlar

36

Sanayi iletmeleri retim teknolojisinin bir gerei olduu kadar, retimdeki maliyetleri de minimuma indirebilmek iin, su kaynaklarna ve kentlere yakn yerlerde kuruluyor. Fabrikalarn kurulu yeri seimine etki eden ok sayda unsur varsa da en nemli olanlar hammadde kaynaklar ile pazara olan yaknlktr. te yandan, kat ve kimyasal madde retimi de petrol gibi sanayilerin gl yada deniz kenarnda kurulmas, retim maliyetlerini byk lde drmektedir. Ancak sanayi iletmelerinin denizlerin ve gllerin yaknnda kurulmasnn bir sonucu olarak denizler ve gller hzla kirlenmekte, ayrca bu sularda yaayan canl says da hzla azalmaktadr. zmir, zmit ve Gemlik krfezleri artk canllarn yaamas iin elverili deil. Bursa, stanbul ve zmit evresinde tarmsal retim durma noktasna geldi. Bunlar lkemizdeki evre kirlenmesinin boyutlarn gsterme bakmndan nemli rneklerdir. evre kirlenmesinin kayna ister baca gazlar, isterse tketim sonras atklar olsun, sonuta retim ve tketim deerleri artsa bile, hayatn kalitesi hzla dyor.18 Dnyadaki mevcut su miktar yaklak 1400 km3tr. Bu ne azalr, ne de oalr. Ayrca teorik olarak, dnya tatl su kaynaklar bugnk nfusunun ok daha fazlasnn ihtiyalarn karlayacak gtedir. Ancak birbirinden farkl olarak sularn dalm, yalar, nfus younluu, arazi seviyesi ve son olarakta su kirlenmeleri sonucu birok lkede su ktlna neden olmaktadr. Sularn temiz tutulmas ve tutumlu kullanlmas en byk zm olarak grlmektedir.19

I.3. Toprak Kirlenmesi ve Erozyon


Hava ve su gibi gezegenimizdeki hayatn bir dier kayna ise topraktr. Toprak deyip gememek lazm. Benim sadk yarim kara topraktrdiyen Ak Veysele kulak verip, topraa daha yakndan bakmak gerekmektedir. Gryoruz ki, bir gram topran iinde milyonlarca canl kaynyor. Hepsinin ayr ayr

18 19

a.g.e., 48. Bkz. Hayat in Su, BM FAO Yayn (Tarm ve Kyileri Bakanl: Ankara, 1994), s.5.

evre ve Din

37

vazife ve fonksiyonlar var. Toprak altndaki solucanlar, kstebekler, bcekler, ylanlar ve bakteriler.... Hepsi ekosistemin dengesinin devam iin adeta birer grevli. Topran canllnn devamn bu canllar salyor. Toprak bundan dolay bereketli ve verimli oluyor. Bununla beraber, dnyadaki topraklarn yalnz onda birinde tarmsal retim yapmak mmkndr. Ayrca yeryzndeki topraklar endstriyel retimle artrmak mmkn deildir. Karalarn nemli bir ksm ller ve buzullarla kapldr. Bu yzden, tarmsal retime uygun topraklar ok snrldr. Toprak kirliliiyle, evrenin bir bileeni olan topran, insanlar tarafndan zmleme kapasitesinin zerindeki miktarlarda, eitli bileikler ve toksik maddeler ile yklenmesi sonucunda anormal fonksiyonlar gstermesini anlyoruz.20 Toprak bitki rtsnn beslendii kaynaklarn ana deposudur. Topran st tabakas insanlarla birlikte dier canllarn da beslenmesinde temel kaynaktr. Dnyann st derisi olarakta anlan, topran st tabakasnn nemi sanldndan byktr. Toprak kaymas ve erozyonla yokolan santim topran yeniden olumas yzyllar srebilir. zellikle erozyon sonucu lkemizin ok verimli topraklar yok olmaktadr. lkemizin topraklarn tehdit eden erozyon felaketi, iinde bulunduumuz son yzylda artarak devam ediyor. Erozyon sonucu her yl yaklak 500 milyon ton verimli topramz akarsularla ve rzgarlarla denizlere veya baka lke snrlarna tanyor. Bu rakamn bykln kamuoyuna daha arpc bir ekilde ifade edebilmek iin bilim adamlar, her yl erozyonla yitirilen topran, Kbrs adas byklnde ve 20 cm. kalnlnda bir kitle oluturduunu vurguluyorlar. stelik erozyonun, topran verimliliini salayan, mikroorganizmalarn barndran, besin maddesi salayan ok deerli hayati ksmn tadn dnrsek, nmzdeki yllarda lkemizi ne kadar ciddi bir beslenme sorununun beklediini tahmin etmek zor olmasa gerek. Yok olan topran geri kazanm ise -imdilik mmkn grlmemektedir.

20

Burcu Taatar,Toprak, evre ve Biz, (evre Bakanl: Ankara, 1993) iinde s 170

evre Sorunlar

38

Yapabileceimiz en nemli eyler erozyonla mcadele; yeil alanlara, bitikilere, aa ve ormanlara sahip kmaktr. Konunun dnya leindeki grnmnn de pek farkl olmad grlmektedir. zellikle son bir ka ylda topran kt kullanm o kadar ciddi boyutlara ulat ki, dnya tarm topraklarnn bete biri retkenlii yok olacak kadar, st tabasn kaybetmitir. BM Gda ve Tarm rgtnn 1980 tarihli bir raporu her yl retimin tam da dnyann artan nfusunu doyurmak iin ikiye katlanmas gerektii bir zamanda- 13-17 milyon acres* aras ekilebilir topran artk tarmda kullanlamaz hale geldiini bildiriyor . Bu, her yl 50 trilyon acresn yok olmasna yolaan terk sreciyle birleiyor ve sorunun boyutlar daha anlalr bir hal alyor. 21 Gerekli koruma tedbirleri alnmazsa, Asya, Afrika ve btn Amerikann gelimekte olan lkelerinde yamurla beslenen toplam ekili alann uzun vadede toprak erozyonu ve bozulma sebebiyle 544 milyon hektar kadar azalaca, yine BM Gda Tarm Tekilat (FAO)nn bir almasnda ifade edilmitir. zellikle erozyonun neden olduu toprak kaybn vurgulamak gerekmektedir. Erozyon, topran suyu tutabilme yeteneini azaltr, besleyiciliini tketir, kklerin tutunabilecei derinlii de ksaltr. Toprak verimi der. Erozyona uram st toprak nehirlere, gllere, rezervuarlara tanr, limanlara su yollarna amur yar, su depolama kapasitesini azaltr, sel olaylarn sklatrr.22 Bitkiler ve hayvanlar birbirini topran st tabakasna dayanarak besler. Bitkiler hayvanlarn yaamas iin gerekli oksijen ve su buharn salar. Ayrca bitkiler, insanlarla birlikte tm canllarn ihtiyac olan gne enerjisini toplar.

1 acres 40 46,86m2dir Jonathor Porritt. Yeil Politika. ev. Alev Trker, Ayrnt yay. s. 39-40. Ortak Geleceimiz, s. 174.

21 22

evre ve Din

39

BTKLER VE BZ
Japon elektronik mhendisi ve sibernetiki Dr. Ken Hashitomo bitkilerden yaynlanan dalgalardan modle edilmi sesler elde etmeye almt. Bitkileri ok seven ei ile birlikte yaptklar almalar sonunda kaktsten gelen sesleri saptayarak ona karlk vermeyi baarmlard. Hashimotolar, kaktse yirmiye kadar toplama yapmasn da retmilerdi. kiyle ikinin ka ettii sorulunca gelen cevap grafie dntrldnde, belirgin ve birbirine bal drt tepe oluturan seslerle karlk veriyordu bitki... Bir biyoloji bilgini olan Lyall Watson, bitkilerin yaynladklar dalgalar sibernetik ynden incelemeye alm ve bitkilerin gnderdikleri sembolleri bir amplifikatrden ykselterek elektronik makineye iletmeyi baarabilmiti. Bitkiler kendilerine zarar veren, daln kopartan ieini ezen kiiyi tanyor ve o kii yanlarna yaklanca ilettikleri dalgalar, elektronik makinede kolayca anlalyordu. Lyall Watson, bu durumu saptaynca kendi deyimi ile Bitkilerle Katil Kim? oyunu oynamaya balamt. eitli laboratuarlarda ve yerlerde bu oyunu oynuyor ve iee zarar veren kiileri o kiiler iein yanna yaklatklar anda, makinede beliren sembollerden kolayca bulunuyordu. Ancak bir gn ok ilgin bir durumla karlamt. Florida da iki siklamen iei zerinde deney yapmak iin alt kiiyi armt. Bu siklamenlerden biri komptre bal idi. Bu alt kiinin belirli aralklarla ieklerin bulunduu odaya girmelerini, ilerinden birinin, makineye bal olmayan siklamene zarar vermesini daln koparmasn, ancak kendisinin bu kimin yaptn bulacan sylemiti. Bu alt kii istenileni yapmlard. lerinden biri de makineye bal olmayan iee zarar vermiti. Watson o iein yannda bulunan ve makineye bal olan iekten gelen bilgilerle kimin zarar verdiini bulmaya alt. Alt kii sora ile ieklerin yann yaklamaya balamlard. Makineye bal olan iekten, iki kii iin makineden ac sinyalleri alnmt. Watson bu kiilere ikisinin de hasar yaptn syleyince, o kiilerden biri hasar yapm olduunu kabul etmi ancak dieri iee hi bir ey yapmadn ileri srmt. Oysa makine o kii iee yaklatnda ac ac

evre Sorunlar

40

sinyaller gsteriyordu. Watson bu durum karsnda o kiiye kim olduunu ve nereden geldiini sormutu. O kii de gayet sakin bir biimde Ben bahvanm imdi im bimekten geldim karln vermiti. Makineye bal olan iek, sanki Bu adam profosyonel katildir. Slalemizi kesti! derecesine sinyal gndermiti. Dr. Toygar AKMAN, Tarihi Geliimi inde Sibernetik, Bilgi Toplumu ve Eitimimiz Sempozyumu, zel Fazilet Eitim Kurumlar, stanbul, 1995, s.21.

Yeryzndeki her canl hayatn srdrebilmek iin, baka canllara dayanr. nsanlar da varlklarn srdrebilmek iin dier canllara muhtatr. Bu yzden, insanln varlnn devam edebilmesi iin, nce havaya ve suya, sonrada topraa ihtiya vardr. Modern varsaymlarmzn tersine, insan tabiatn sahibi ve efendisi deil, mtavazi bir yesidir. Dahas topraa ar miktarda verilen kimyasal gbreler ve dier endstriyel atklar, toprak ile birlikte sularn doal yapsn bozmaktadr. Dier yandan ise, sanayi kurulularnn ok geni alanlara yaylmas yznden tarma elverili topraklarn hzla azald grlmektedir. Ormanlar, ayrlar ve sulak topraklar endstriyel retimin atklaryla faydalanlamaz hale gelmektedir. retimin, dolaysyla tketimin her yl belirli oranda artrlmas; doal kaynaklar olumsuz ynde etkiliyor. Aalar kesiliyor, ormanlar azalyor. ayrlar ar otlanmayla verimsizleiyor. Erozyon topran en nemli tabakasn alp gtryor. Bunun sonucu, bitkilerle birlikte hayvanlar da yok olmakla yz yze geliyor. evreci Lester Brownun u uyars unutulmamaldr:
Ekilebilir topraklar yalnz tarmn deil, uygarln kendisinin de temelidir. Toprak kayb uygarln karlat en ciddi tehlikedir. Petrol rezervlerinin tkenmesi halinde de uygarlk hayatta kalabilir, fakat topran st tabakasnn kaybyla ayakta kalamaz.23

23

Yeil Politika, s. 40.

evre ve Din

41

I.4. Ormanlarn Yok Olmas


nsanlar, - drt bin yl kadar nce tarma baladklarnda yeryznde yaklak 6 milyar hektar ormanlk arazi vard. Bugnse, 1.5 milyar balta girmemi orman olmak zere geriye sadece drt milyar hektar kalmtr. Ormanlarn yok oluu sryor. Bugne dek ormanlarn yars 1950 ile 1990 yllar arasnda kesildi. ABDde (Alaska dnda) ormanlk alanlarn te biri ve balta girmemi ormanlarn tm yok edildi. Avrupada zaten balta girmemi orman kalmamtr. Kalan ormanlarsa aslnda orman deil, bakml plantasyonlardr. in, eskiden sahip olduu ormanlarn ancak drtte birini elinde tutuyor artk. Ormanlarn gitgide azalmasndan, sadece kereste ve katlk odun retiminin decei gibi bir sonu karmak yanl. Ormanlar ticari ltlere vurulamayacak kadar deerli kaynaklar: Toprak oluturur, klim dengesizliklerini yumuatr, Yal frtnalara set ekerek su taknlarn ve selleri nler, Kuraklk tehlikesine engel olur.

iddetli yamurlarn topra andrmasn, topran sklamasn, kumsallarn amurlamamasn salamakla kalmazlar, btn canllarn yaklak yarsn bnyelerinde barndrrlar. Ormanlar dev boyutlarda bir karbonmonoksit ktlesi oluturarak atmosferdeki karbonmonoksitle dengeyi salar ve sera etkisini nlerler. Peki, insanlar bu kadar nemli bir kaynaa nasl davranyor? FAO, 1980 ylnda, ylda 11.4 milyon hektar ormann yok edildiini aklamt. 1985te bu rakam 20 milyon hektara ulat. 1990 ylnda, sadece Brezilyada politika deiikliklerinden sonra, orman kayb yaklak 17 milyon hektar oldu. Ormanlar, ksa vadeli kazanlar uruna yok ediliyor. Ancak ok byk para ve abayla tekrar yerine konulabiliyor. rnein, kk bir orta Amerika lkesi olan Kostarikada, devlet, geni meralar yaratp sr eti dsatmn artrmak amacyla ormanlar katletti. Bir sre sonra, alan toprak otlak olarak

evre Sorunlar

42

ie yaramaz duruma geldi ve bozkrlat. Eimli yerlerde yalarla birlikte toprak kaymalar oldu, caddeler ve kyler toprak altnda kald. amurlar barajlar, enerji santrallarn doldurdu ve daha nce nefis kumsallarn olduu sahilleri batakla evirdi. Balklk da adamakll zarara uramt. Kostarikallar sr eti dsatmndan iyi para vurmak isterken, ok byk zararlara uram ve dsatmdan gelen parann ok daha fazlasn, kalan ormanlarn korumak iin harcamak zorunda kalmt. Ormanlar yokeden baka faktrlerde var. Dsatm arttrmak ve d bor demek zorunda olan hkmetler, byk toprak sahipleri, iftiler, hayvan yetitiricileri, yakacak odun veya ekecek tarla peindeki tek tek insanlar bu suun dier ortaklar. 1990 yl saymna gre yeryznde 800 milyon hektar el dememi orman (tropik cangllar, yamur ormanlar) kald. Bunun 330 milyon hektar Brezilyada. Brezilya ayn yl bu ormanlar yzde 2.1lik blmn, yani 17 milyon hektarn yok etti. 17 milyon hektarlk kaybn genel olduunu ve her yl devam edeceini dnelim: 47 yl sonra yeryznde gerek anlamda orman kalmayacak. Ama, yllk yzde 2.3 orannda bir nfus artn gz nnde tutarsak, bu kez 2020 ylnda cangllarn tmnn dnyadan silinecei sonucuna varrz.24

I.5. Asit Yamurlar


Dedelerimiz yamura rahmet derdi. Yamur, zellkle de Nisan yamuru bolluk ve bereket anlamna gelirdi. Yamur damlalar, kk bir imenden, dev boyutlu aalara kadar tm canllarn yaam kaynayd. imdiyse, bulutlarda yamurun getirdii canllktan ok lm saan zehir var. Gerekten de, zamanmzda, gkten den her ya, verimli ovalar lletiriyor; ormanlar ve meyve aalarn ldryor; insan sal iin tehlike yaratyor ve topran yapsn deeitiriyor. Niin byle oldu? Bolluu ktla, varl yoklua, sal hastala eviren rahmet neler oldu da afet haline dnt? Murgu-Gktata ve Mula-Yataanda nasl oldu da, binlerce orman aac yangn olmadan kavrulup ld? Bu alanlardaki talarn rengi bile

24

Bkz. Meadows, s.2

evre ve Din

43

niin kor gibi kpkrmz oldu? Ormanlar niin ayakta lmekteler? A.B.D.de ve zellikle Orta Avrupada ormanlarn yarsna yakn nasl hasta doal varlklar haline geldi?

HASTA AALAR
Birlemi Milletlerin yaynlad bir raporda Avrupadaki ormanlarda byk apta yaprak kayb olduu ve aalarn gittike hastalkl hale geldii akland. Hava kirliliinin snrla tesi etkileriyle aalara verdii zararlarn deerlendirildii bu rapor, Cenevrede bu konuda yaplan bir toplantda sunuldu. 28 lkeyi kapsayan bu raporu gre, en fazla hastalkl aalar ngilterede bulunuyor. %25den fazla yaprak kayb gzlenen aalara arzal deniyor ve tip aalarn ngilteredeki oran 1990da %20.8 iken 1991de %22.2ye ykselmi bulunuyor. Yani ylda hastalklarn oran %6.7 artm bulunuyor. Kta Avrupasnda hastalkl aalarn oran daha az olmakla birlikte, art daha fazla bulunda.1990da %15.1 olan hasta aa oran 1991da %18.4e kt. Art oran %22 oldu. Avrupa Topluluu iin bu oranlar srasyla %19.4 ve %17.6 iken, ngilterede daha yksek bulundu %24.4 ve %18.5. Aalar en az zarar grm olan lkeler: Avusturya, Fransa, Romanya, spanya ve Yugoslavya. En ok etkilenenleler: ngiltere, Bulgaristan, ekoslavakya, Danimarka, Estonya, Almanya, Litvanya, Lksemburg, Polonya, Portekiz ve Rusya. Yaprak kaybna sebep olarak iklim deiiklikleri, bcekler, mantarla, yangnlar ve hava kirlilii gsterilmektedir.

Btn bunlarn en nemli sebeplerinden birisi sanayi ve teknolojilerimizin bir sonucu olan asit yamurlar. Peki ama, bu asit ya denen olay nedir? Niin imdi ar doa tahribine neden olmaktadr? Uzmanlarn bildirdiklerine gre bunun kayna sanayi kurululardr. zellikle termik santrallarn bacalarndan kan dumanlarn iinde bol miktarda kkrtdioksit ve azot oksit gibi gazlar bulunmaktadr. Bunlar atmosferdeki nem ile birleince yakc asitlere ( slfirik asit, nitrik asit vb.) dnmekte ve kar,

evre Sorunlar

44

yamur, sis yalaryla yeryzne ulamaktadr. te bunlara asit yamuru deniliyor. Asit yamurlar, gller ve nehirler gibi sular dnyasna dtnde bunlarn asitlik derecesini arttrr. Balklar sudaki asitlik deiimine ok duyarl olduklar iin byle sularda yaayamazlar. Gerekten de, Baltk lkelerindeki gller ngilteredeki ar sanayi blgelerinden kaynaklanan asit yamurlar asitlemi ve bu gllerde birok balk tr ortadan kalkmtr. Asit yamurlar hayvanlar ve bitkiler gibi canl varlklara zarar vermekle kalmaz, tanmaz kltr varlklarn da olumsuz ynde etkiler. rnein, kent ii ya da kent dndaki tarihi binalar, ak hava mzeleri, binlerce yllk antik kentlere ait yaplar veya Nemrut danda olduu gibi ta antlar asit yamurlaryla ypranmakta ve dalmaktadr. Asit yamurlar bitki toplumlarnn, rnein geni ormanlarn toprak st ksmlarnda yakc zararlar oluturduu gibi, topraklarn yapsn da bozmakta, toprak iindeki bitki kklerinin hastalanmasna ve topraa can veren mikroorganizmalarn lmesine neden olmaktadrlar.25

I.6. Dier nemli evre Sorunlar


evre sorunlar elbetteki yukarda anlatlanlardan ibaret deil. ok eitli , birbirine baml ve karmak sorunlarla kar karyayz. Bunlardan nemli grdmz dier baz sorunlara da ksaca deinmek gerekir. Kimyasal atklar: Gnlk hayatmzda oka karlatmz evre sorunlarnn birou kullandmz baz kimyasal rnlerden kaynaklanmaktadr. Zira bilim ve teknolojinin sadece faydaclk anlay ile gelimesi ekolojik sistemi tahrib etmekte, evreye de srekli ekilde yeni kimyasal maddeler salamaktadr. Farmakolojik maddeler, boyalar, antiseptikler, pestisitler... gibi kimyasal maddelerin ar retimi sonucu bugn artk kimyasal bir kaos yaanmaktadr. retimi yaplan kimyasal bileik saysnn 65 milyon eiti bulduunu daha nce de vurgulanmt. Pek ok

25

Bkz. Prof. Dr. N.epel, Doa,evre Ekoloji ve nsanln Ekolojik Sorunlar (stanbul:1992) s.41-42

evre ve Din

45

kimyasal madde, tehlikesinden habersiz olarak evlerimize; iyerimize, gdalarmza ve vcudumuza girmekte; evreye ve canllara etkileri aratrlmakszn kt etkilerini srdrmektedir. Endstri ve kozmetik sanayiinde geni apta kullanlan florokarbon gaz atmosferin koruyucu ozon tabakasn zayflatmaktadr. Asbest liflerin uzun sre kullanm alanlarda kanser oluumuna neden olmutur. Zararsz zannedilmi olan analjezik ilalarn fazla kullanm sonucu bunlarn bbrek yetmezliine yol atklar grlmtr. Gemite thalidomide adl ilacn kullanlmas kolsuz, bacaksz bebeklerin domasna neden olmatur. Tarmda ok fazla tabi ve sun gbre kullanm zemin sularnn kimyasal kirlenmesine neden olmaktadr. Ksacas, evremizde ne kadar ok kimyasal madde varsa salmz o lde tehlikeye girmektedir. zellikle atk sularn nehirlere, gllere ve denizlere boaltlmas ok dramatik evre sorunlarna neden olmaktadr. zmit ve zmir Krfezleri ile, yakn zamanlarda Sakarya nehrinde yaanan kirlenmeler bunun en canl rnekleri olarak zikredilebilir. Endstriyel atk sularn ierisinde bulundurduklar toksit maddeler, sudaki canl yaamn ksa srede tkenmesine yol amakta ve ekosistemi fel etmektedir. Ayrca ime sularna da karmalaryla nemli salk sorunlarna yol atna yukarda iaret etmitik. Ar gbreleme ve kimyasal atklarn sebep olduu evre sorunlarn en tipik rneklerinden birisi hi phesiz zbekistanda Aral Glnde yaanan faciadr. lkemizde evre sorunlaryla ilgili lmcl Miras adl bir fotoraf sergisi aan Bertan Tuncel konuyla ilgili gzlemlerini yle anlatyor: Aral Glnn 30 yl bilinsizce kullanlmasndan tr insanlar, zbekistanda byk aclar ekmektedirler. Bugn Aralda yaam yok. Karakalpakyada tuz lleri byk bir hzla ilerlemekte. Kimyasal gbre at olan klorit ve slfatlar tayan rzgarlar, halk kyleri terketmeye zorluyor. Bu topraklarda son 15 ylda 50 milyon ton gbre ve 1 milyon tonu akn kimyasal koruma maddesi daha ok pamuk retmek iin kullanld. Zehirler, nce hamile kadnlar ve bebeklerini

evre Sorunlar

46

etkiliyor. zbekistanda byk oranda anne ve bebek lm yaanmakta. Kanszlk eken hamile kadnlar, genetik ve zeka zrl ocuklar douruyor.26 Dier bir evre sorunu ise arpk ehirlemedir. Bugn dnya nfusunun %50den fazlas ehirlerde yaamaktadr. Bu nfusun byk bir ksm genel olarak alt yap hizmetlerinin olmad kalabalk ve salksz kenar gecekondu semtlerinde yaamaktadr. Tabii evrenin ortadan kalkt; ar kalabalk ve grltl ehir hayat beden ve ruh saln byk lde etkilemektedir. Kompleks ve salksz hayat artlarna bal olarak alkolizm, il tutsakl, uyuturucu alkanl, psikolojik bozukluklar, intiharlar, cinayetler, kazalar, enfeksiyon hastalklar artmaktadr. Trafik olay; grlt, hava kirlilii, stres, yorgunluk... gibi etkileriyle balbana ehirlemenin nde gelen bir sorununu oluturmaktadr. Prof. Dr. Rasim Adasal modern hayat durumlarna ve koullarna bal bu bozkluklar toplum hastalklar ve ada medeniyet hastalklar olarak isimlendirmektedir.27 Dahas trafik kazalaryla her yl milyonlarca kii yaralanp, sakatlanmakta ve, 300 bin kadar kii de bu kazalarada lmektedir.28 Dier bir kirlilik tr de grlt kirliliidir. Grlt ruh sal, sinir sistemi ve iitme duyusu zerinde olumsuz etkiler oluturmaktadr. Ar grltde konsantrasyon ve dikkat yetenei azalmakta, reaksiyon kapasitesi zayflamaktadr.Vejetatif sinir sisteminin etkilenmesiyle yorgunluk, uyku bozukluklar, ba arlar ve dolam sistemi bozukluklar ortaya kmaktadr. Uzun sre grltye maruz kalanlarda geici, zamanla da kalc sarlklar olumaktadr.

26 27

Yeni afak, 13 Mart 1995. Prof. Dr. Rasim Adasal, Medikal Psikoloji, 3. Bask (stanbul: Minnetolu Yaynlar, 1977), s. 166. Sadece lkemizle ilgili bir rnek vermek gerekirse: Emniyet Genel Mdrlnden verilen bilgilere gre 1994 yl iinde yaklak 220 bin trafik kazas meydana geldi. Kazalarda 7 bin kii hayatn kaybetti.105 bin kii de yaraland.ehirii yollarda 176 bin kaza meydana geldi. Bu kazalarda 3 bin kii ld, 65 bin kii yaraland. Zaman, 30 Aralk 1994.

28

evre ve Din

47

Sanayilemi lkelerde yeryz kaynaklarnn kontrolsuz harcanmas sonucu ozon tabakasnn tahribi, asit yamurlar, sera tesiri, hava, kara ve denizlerin kirlenmesi, ormanlarn ve tarm alanlarnn azalmas hayat alann giderek daraltmaktadr. Ozon tabakasnn incelmesinin balca tehlikesi cilt kanserlerinin artmasdr. Sera etkisinin temel nedeni ise petrol ve kmr gibi fosil yaktlarn kullanmdr. Bu durumunun zamanla oluturabilecegi muhtemel neticeler arasnda atmosfer ssnn artmas, buzullarn erimesiyle deniz seviyelerinin ykselmesi, karalarn azalmas, kuraklk ve dolaysyla gda ktl tehlikesi saylabilir. Ayrca, inaat materyali, sentetik malzemeler ieren mefruat ve eitli tketim rnlerinin (boya kalemleri, inceltiler, cila, vernik...) ierdikleri bileikler ev ii havasn kirleterek salk asndan zararlar oluturabilmektedir. Asbest ve kurun ieren boyalar bilhassa salk asndan tehlikeli olmaktadr. Plastik maddeler ve bunlarn imalinde kullanlan yardmc maddelerin birou toksit ve tahri edicidir. Baz plastik maddeler hayvan deneylerinde kanserojen etki gstermektedirler. Bu maddeler plastik ambalaj ve kaplardan gda maddelerine nfuz edebilmektedirler. Dahas, plastik maddelerin tam olmayan yanmalar srasnda CO, CO2, formaldehit, NO2, amonyak, hidrosiyanik asit... gibi olduka toksit ve tahri edici maddeler oluabilmekte ve tm bunlar temiz ve salkl br evreyi tehdit etmektedir. Yine bilindii gibi, gdalarn tabiilii gnmzde olduka azalmtr. Sosyal hayattaki deimeler byk lde beslenme ve gda hazrlama alkanlklarn etkilemitir. Beslenme tarzlarndaki degiikliklerle baz kanser eitleri ve asrmzn nde gelen hastalklarndan olan kalp-damar sistemi hastalklar arasnda ilikiler bulunmaktadr. Gemi zamanlardaki basit ve kk boyutlarda hazrlanan gdalar yerini kitlesel boyutlarda ve uzun sre saklanan gdalara brakmaya balamtr. Gda teknolojisi ve kalite konrol toplum sal asndan ok byk nem kazanmtr. Kitlesel gdalarn retim ve muhafazasnda kk hatalar byk kitlelerin saln tehlikeye atabilmektedir. Gdalarn mikrobik kirlenmesi nedeniyle oluan ishaller her yl

evre Sorunlar

48

4 milyon kadar kk ocuun lmne neden olmaktadr. Gdalarla enfeksiyon etkenleri ve parazitlerin olumas yannda, bunlarn ierebildikleri toksit kimyasal bileikler, ar metaller, mikrop zehirleri, tarm ilalar, antibiyotikler, hormonlar, biyolojik zehirler, gda katk maddeleri, farmakolojik etkili maddeler, radyoatkif atklar, deterjan ve plastik atk maddeleri... nemli salk problemleri oluturabilmektedir. Hayvanlarda kullanlan antibiyotikler stler aracl ile insanlara geerek alerji olaylarna, diren geliimine ve baz ani bebek lmlerine yol aabilmektedir. Hayvan besiciliinde 1950li yllardan beri kullanlan anabolik hormonlar kanserojen zellikler gsterebilmektedir. Bunlara bal hormonal bozukluklar bilhassa st ocuklarnda nem tamaktadr. Hormonlu et ve stlerden hazrlanan bebek mamalar bunlar iin nemli bir tehlike kaynadr. AT lkelerinde ve Trkiyede her trl hormon kullanm yasak olmasna ramen, bunlarn kontrolsuz ekilde kullandklar bilinen bir gerektir. Besicilikte semizletici olarak kullanlabilen dier bir madde ise titreosatik bileiklerdir. Bu maddeler adalelerde su miktarn ykselterek kilo art yapmaktadr. Yasak olmasna ramen kullanlabilen bu maddeler bilhassa bebeklerde tiroid fonksiyonlarnda bozukluklar oluturabilmektedir. 1940l yllardan beri vektr ve zararllarla mcadelede geni apta kullanlan istektisitler bir ok problemi de beraberinde getirmilerdir. Bunlar arasnda evre kirlilii, ekolojik dengenin bozulmas, insan hayvan ve bitkiler zerinde toksit etkiler saylabilir. Bunlara kar sratle diren gelimesi sonucu zararl bcekler etkilenmedii halde, denge dier canllarn ve vektrlerin lehine bozulabilmektedir. Bu durum zellikle tarm alannda fazla miktarda kullanlan ilalardan kaynaklanmaktadr. nsektisitler balkln, arcln yok olmasna, bitkilerde ve meyve aalarnda dllenmeyi salayan bceklerin, yararl kularn lmesine, ayrca topran mikroflorasnn etkilenmesi sonucu biyolojik evrimin azalmasna neden olabilmektedir. Klorlu hidrokarbonlar gibi tabiatta ykma uramayan insektisit kalntlar vcudun yal dokularnda birikmekte, anne style yksek miktarlarda bebee geebilmektedir. nsektisit kalntlar toprak, su ve

evre ve Din

49

gdalar kirletmekte, hayvan yemleri vastasyla hayvani gdalara (st, et, balk, yumurta...) gemektedirler. Bu ilalarn bir ok toksit etkisi yannda korsinojenik etkileri de bulunmaktadr. Gelimekte olan lkelerde bunlarn geliigzel kullanm sonucu her yl ortalama 1 milyon kii zehirlenmekte 5.000-20.000 kii de hayatn kaybetmektedir. Bu lkelerde halkn toksit tehlikeler konusunda bilinsiz olmas nedeniyle tarm iileri, gebe kandnlar ve ocuklar bata olmak zere belirli gruplar bu ilalarn masum kurbanlar olmaktadrlar. Gelimi lkelerde bu ilalarn kullanm olduka snrlanm olup, bazlarna ancak snrl izin verilmektedir. htiyatan ok fazla retilmi olan bu maddelerin tahribi ise imalinden daha zor ve pahalya malolmaktadr. Ne yazk ki gelimekte olan lkelerde bunlarn geliigzel kullanm adeta tevik edilmektedir. Gdalarla ilgili salk problemleri arasnda aflatoksinlerin zel bir yeri vardr. Aspergillus flavus adl kf mantarnn oluturduu ve ilk olarak 1960 ylnda tanmlanm olan bu zehirler karacier kanseri oluturan en etkili maddelerden biridir. Gdalardaki aflatoksin miktar arttka kanser orannda da paralel bir art grlmektedir. Gdalarla gnlk aflatoksin almnn 10 nanogram olduu Kenyada karacier kanseri oran yzbinde bir iken, gnlk almn 200 nanogram olduu Mozambikte bu oran yzbinde 25i bulmaktadr. eitli gdalarda, tahl ve tahl rnlerinde oluabilen (bilhassa rutubetli ortamlarda) aflatoksinler yemlerle hayvanlarn stlerine gemektedir. Son derece dayankl olan bu bileikler peynir, tereya, st tozu gibi maddelerde uzun sre bozulmadan kalabilmektedir. Plasenta ve anne st ile de ocua geebilen aflatoksinler kan, sinir sistemi, karacier, bbrek bozukluklar, byme gerilii, hormonal deiiklikler oluturabilmektedirler. Atom enerjisinin yararlar yannda sala zararlarnn da iyi deerlendirilmesi gereklidir. Nkleer silahlara ilaveten gnmzde nkleer reaktrler ve radyoizotoplarn tp, endstri gibi alanlarda kullanlmasyla da insanlar radyasyona maruz kalmaktadrlar. evremizdeki radyasyonun insanlara ulamasnda gdalarn pay olduka byktr. Bitkilerde radyasyon %50-80 orannda yzey

evre Sorunlar

50

kontaminasyonu eklinde olmaktadr. Ykama ve besin hazrlama ilemlerinde radyoaktif maddelerin byk bir ksm uzaklamaktadr. Buna karlk radyasyonlu imenlerle beslenen hayvanlarn stlerinde bunlar yksek seviyelere ulaabilmektedir. Radyoaktif maddeler arasnda bilhassa stronsyum 90 yarlanma mrnn uzun olmas sebebiyle ciddi bir sorun olmaktadr. Total diyetle alnan radyasyonun %30-60 kadar stle ilgili olabilmektedir. Yarlanma mr ksa olan iyot 131 gibi radyoaktif kirlenmeye kar baz basit ve etkili nlemler alnabilmektedir. Bunlar arasnda st ineklerine taze yem yerine 20 gnden fazla bekletilmi yem vermek, kk ocuk, gebe ve emzikli kadnlar iin st tozu kullanmak, st bekletilebilecek rnlere evirmek saylabilir. Yksek yerlerde yaama halinde kozmik radyasyon dozu artmaktadr. Transatlantik bir jet uuu srasnda alnan radyasyonun bir nkleer reatrn kumanda odasnda bir yl alan kiinin ald radyasyona denk olduu bildirilmektedir. Kanser yapc radyoaktif bir gaz olan radon ev ii havasnda bulunabilen nemli bir radyasyon kaynadr. Bunun 2 nemli kayna inaat materyali ve evlerin altndaki topraktr. nsanlarn yol at radyasyon kaynaklar arasnda global olarak insan kitlelerini en fazla etkileyeni tbbi tehis ilemlerine bal olan radyasyondur. evre deiikliklerine bal olarak kanser orannda gittike art olmaktadr. Endstri artklar bir ok kanserin oluumundan sorumlu tutulmaktadr. 60 yl kadar nce ilk defa kanser oluturan saf bir madde olan antrazen sentez edilmiti. Bu gibi bileiklerin says gnmzde oktan bini getii bilinmektedirr. Gne nlar, beslenme zellikleri, sigara, hava kirlilii gibi faktrlerin de kanser oluumunda byk rol bulunduu unutulmamaldr. Hava kirlilii nedeniyle ehirlerde kanser oran 3-4 kat daha fazladr. Sigara, erken kanserlerin %25-35 inden sorumlu tutulmaktadr. Asbest tozlarna maruz kalmayla birlikte sigara kullanm halinde kanser tehlikesinin 80 kat artt tespit edilmitir. Sigara ve alkol birlikte olduunda zellikle kanser tehlikesi artmaktadr. Kanserden korunmada bugn iin en etkili tavsiyeler

evre ve Din

51

ll beslenme, sigara ve alkolden saknma, yanl ila kullanmama eklinde zetlenebilir. Sigara 16. Yzyl ortalarndan beri insanla musallat olan son derece nemli bir evre kirlilii faktrdr. Zarar ne yazk ki ok ge anlalm olup yaplan mcadeleler istenilen baary gsterememektedir. Dumannda bulunan 1000 akn madde arasnda nikotin, kanserojen maddeler, tahri edici maddeler, karbonmonoksit gibi sala ok zararl bileikler bulunmaktadr. Genel olarak sigara, dumanna maruz kalan hemen herkesi etkileyen bir kitle zehiridir. Sigara duman solunum yolunun tabii direnci salayan faktrlerini ilemez hale getirmektedir. Son derece toksit bir madde olan kadmiyum sigara ien kadnlarn stlerinde 2 kat fazla miktarda bulunmaktadr. Sigarann etrafa yaylan yan dumannda nemli kanserojen maddelerden olan bezipiren 2-6 kat, nitrozamin ise 10-40 kat ana dumandan daha fazla bulunmaktadr. Sigara her yl 2 milyon kiinin lmne neden olmaktadr.29

BR SGARA TRYAKSNN TRAFLARI


oka duyuyorum. Sigara salk iin byk tehlike. Ama nafile Aldr etmiyor, bir sigara derken bir paket binlerce paket ve bu dumana karan bir mr. Ben 25 yl boyunca bu tatl zehiri itim ve sonunda, nce parmaklarm sonra da kolumu kaybettim. Bu da benim ve ailemin dnyasn ykt. Darya kamyorum. Yzm yok ki... Kolunu savata deil de bir sigara dumanyla m kaybettin! deyip, glecekler diye utanyorum.
Aman genler! Vcudumuzun her paras bize, ailemize ve vatanmza lazmdr. Siz siz, olun, benim gibi kolunuzu bacanz sigaraya kaptrmayn. nce zevk verse de sonuta kapkara bir hsran saryor. Siz genler en gazel eylere layksnz, irkinlik ve ktlklere deil. Mutlu yarnlar dileiyle...

29

nsan ve evre , s. 307-312.

evre Sorunlar

52

Orhan Gezici, sigara maduru. Ekoloji evre Dergisi, Yl: 5, Say: 18.

evreyi ok ynl tahrip eden dier bir faktr de savalardr. zellikle nkleer, kimyasal ve biyolojik silahlar canl ve cansz btn evreyi uzun dnemli bozabilmektedir. Sadece Bosna-Hersekteki savan ocuk, kadn, yal-gen demeden, insanlarla beraber topyekn evreyi nasl yok ettiini biliyoruz. Lewis Mumfordun ifadesiyle izdiham, evresel kirlilik ve insani ahalkszlamannn herkesin gndelik hayatna girdii bir zamanda; 30 insanlarn ve evrenin korunmas iin barn hakim olduu bir ortam salama ve korumann nemi aktr.

BOSNA RAPORU
BM Kzlha Tekilatnn Bosna-Hersek facias ile ilgili son raporuna gre balangcndan sonuna kadar: Bosnada 285 bin 360 kii Srplar tarafndan ldrld. Bu rakamn 78 bin kurban Hrvat. Srp askerleri tarafndan vurulan ocuklarn miktar ise 28 bin 371. Saldr ve tecavze urayan kadnlarn says ise 38 bin 739. Bu kadnlardan ve gen kzlardan 5 bin 281i intihar etti. Srplar zorla igal ettikten sonra boattklar 9 bin 471 evi terk ettikleri srada atee verdiler. Srp askerlerinin dedikleri maynlardan 682si ocuk olmak zere lenlerin says 2 bin 851. Bunlardan 715i 0-9-10 ya arasnda ocuk. evre sorunlar ve kirlrlii bu saylanlardan ibaret olmad aktr. Bu nedenle her gn yeni kirlilik kavramlar literatre girmekteir: Siyasi kirlenme, dilin kirlenmesi, ahlaki kirlenme vs. nsanlar sadece temiz bir ecreyi

30

Lewis Mumford, Makine Efsanesi, ev: Frat Oru, (stanbul: nsan Yaynlar, 1996) s. 599

evre ve Din

53

zlemiyorlar. Temiz bir evreyle beraber, temiz bir ahlak, temiz bir dil ve temiz bir siyaset... Baka bir ifadeyle hem insanlarla ve hem de doayla olan ilkilerimizde temizin ve temizliin nitelendirdii yeni bir ilikiler an istiyor. Tm bunlardan tr bir evre ahlaknn gelitirilmesi ve sorumluluk uurunun yerletirilmesi bir ihtiya olarak karmza kmaktadr. Bu yeni anlaya gre, insann yalnz kendine kar deil; ayn zamanda dier canllara, cansz varlklara ve hatta gelecek nesillere kar da sorumlulukalr ve grevleri bulunmaktadr. nsan kendini tabiatn yamacs deil onu muhafaza ve gelitirmekle grevli bir emaneti kabul etmelidir. Soljenistinin dedii gibi: htiyalarmz snrlandrmann zaman geldi. Fedakarlk ve feragat gstermekte glk ekiyoruz; nk siyasal, kamusal ve zel hayatlarmzda kendimizi tutma, gemleme denilen altn anahtar oktan okyanusun dibine drdk. Ne var ki, zgrlne kavuan kiinin ataca en birinci ve en akll adm budur. zgrl kazanmann en emin yolu da budur. D olaylarn bizi buna mecbur etmesini, hatta bizi alt etmesini bekleyemeyiz. Bununla beraber unutulmamas gereken nemli bir nokta ise, toplumun ve evrenin salkl olmas iin insanlarn gda, su, mesken, ulam ve i gibi temel ihtiyalarnn ekonomik ekilde halledilmesi gerekir. Ne yazk ki gnmz dnyas ok zengin kk bir grupla, fakir olan byk bir kitleye ayrlm haldedir. Yaama ve ayakta kalma mcadelesi veren insanlardan evre bilinci beklemek ar bir iyimserlik olur. Gnnmz dnyasna bakldnda, bencil ve karlarn n planda tutan menfaat ve materyalist zihniyetin, insanlarn problemlerine ve dertlerine areler bulmaktan ok bunlardan yararlanmay tercih ettii grlmektedir. eitli uyuturucu madde kaakl ve ticaretini yapanlarn, sadece daha ok para kazanmak iin bakalarnn hayatlarn bile bile yok etmeleri bunun tipik bir rneidir. Bundan dolay, sadece evre sorunlarn amada deil, tm sorunlarn stesinden gelmede diyarl, diergam ve manevi deerlere nem veren bir anlaya ihtiya bulunmaktadr. Schumacherin u tesbitleri hem sorunlarn belirlenmesi ve hem de alternatif zmlere yapt gndermeler asnadan dikkat ekmektedir:
Yaama sanat her zaman iin kt bir eyden iyi bir ey karmaktr. Ancak bizi toplumun duygusuz lm ve btn

evre Sorunlar

54

medeni ilikilerin yok olmasndan baka hibir eyin beklemedii cehennemi blgelere hakikaten inmi olduumuzu bilirsek, bir geri dn, bir metanoia iin gerekli olan cesaret ve tahayyl toplayabiliriz. Bu bizi dnyay yeni bir gzle grmeye gtrr, modern insann srekli olarak szn ettii ve her zaman yapmada baarsz kald eylerin hakikaten yaplabildii bir yer. Yeryznn cmertlii btn insanl doyurmamza imkan verir; Yeryzn salkl bir mekan olarak muhafaza etmek iin yeterli ekoloji(evrebilim) bilgisine sahibiz; Yeryznde, herkesin yeterli barnaa sahip olabilecei kadar alan ve yeterli maddeler mevcuttur; hi kimsenin sefalet iinde yaamasn gerektirmeyecek lde yeterli ihtiya maddeleri stoklarn retmede olduka ustayzdr. Her ey bir yana, iktisadi problemin zaten zlm bir yaknsayan problem olduunu greceiz: yeterli miktar nasl temin edeceimizi biliyoruz ve bu i iin herhangi bir iddetli, gayri insani, saldrgan teknolojiye ihtiyacmz yok. ktisadi problem diye bir ey yoktur ve bir anlamda hibir zaman olmamtr. Ama ortada manevi (ahlaki) bir problem var ve manevi problemler yaknsak deillerdir, gelecek nesillerin aba harcamadan yaamalarna yarayacak biimde zlme imkanlar yoktur; hayr, kavranmas ve almas gereken raksak problemlerdir onlar.31

II. Dnyamza Ne Oldu? Neden Bu Hale Geldik?


Dnyamzn ve sadece dnyamzn deil gelecek nesillerin de kar karya bulunduu evre sorunlarnn bir ksmn zetlemeye altk. Bu sorunlarn, k nedenlerini ve bunlarn stesinden gelmenin yollarn bulamaz veya bulmay baaramazsak, kendi sonumuzu kendimiz hazrlam olacaz. Nasreddin Hocann hikmetli zdeyiiyle bindiimiz dal kasmi olacaz. Peki biz ve dnyamza ne oldu? Ne oldu da byle bir duruma geldik? Halbuki dnyamzn uzaydan grn ne kadar harika ve olaan st...
31

Schumacher, Aklkarklar in Klavuz, s.169.

evre ve Din

55

Masmavi denizler, koyu lacivert okyanuslar, bembeyaz kutup blgeleri, buzullar, ller, yeil ormanlar, rmaklar ve kme kme bulutlar... Hayatn olduu tek gezegen. evrecilerin en anlaml sloganlarndan olan tek bir dnya var slogn bunu ok gzel ifade ediyor. Kocaman bir gezegen. Saniyede 30km bir hzla gne etrafnda yol alyoruz. Gnler, haftalar, mevsimler geip gidiyor. Ancak gezegenimizin gne etrafndaki seyahati bitip tkenmiyor. Her sabah gne baka bir ufukta yeniden douyor, Yeni mitler ve yeni heyecanlarla. Akam ise yine kayboluyor. Hergn yeni insanlar douyor. Hergn kimi insanlar lyor. Ayn kanun dier canllar iin de geerli. Her gn yeryznde, denizlerde ve karalarda yzbinlerce belki milyonlarca canl yaratlyor ve ldrlyor. Bu byk yapm ve ykm hadisesine ramen yeryznde binlerce senedir devam eden hassas dengenin devam edip gittiini gryoruz. Mesela baz balklar vardr ki, bir defasnda 7-8 milyon yumurta yumurtlasa ve onlar da balk olsa ne olacakt? ok uzun olmayan bir zamanda deniz ve gller balklarla dolacak, ou ryecek ve etrafa pis gazlar yayacakt. Yeryznn bir dier zellii de gerek denizlerde gerekse karada olsun, devaml olarak bitkiler ve hayvanlar ld halde herhangi bir pislik veya atn grlmemesidir. Her baharda milyonlarca bitki adeta yeniden yaratlyor. Bu bitkilerin yapraklar sonbaharda tamamen dklyor. Binlerce yldr bu yaratma ve ldrme hadisesi cereyan etmesine ramen yeryznde bir ylma olmuyor. Bu kadar ok miktarda canlnn lmesine karlk, yeryznde bir pislik, kirlilik grlmyor. Zahiren bir tarafta grlse bile abucak temizleniyor. Yeryznde insan elinin demedii yerler, insann bulat yerlere nispetle daha temizdir, daha bulakszdr. nk hayvanlar evrenin iyi bir temizleyicisidirler. Akbabalardan rnek verecek olursak; bu tr, kilometrelerce uzaktaki bir hayvan leinin bulunduunu hissetmekte, o blgeye giderek hem karnn doyurmakta hem de yeryzn pisliklerden temizlemektedir. Karnca gibi ufak tefek hayvancklar da ufak tefek paralar, krntlar yemekte ve bu temizleme hadisesine katlmaktadrlar. Mesela, nereye bir atk gda maddesi bulamsa hemen orada sinekler peyda olurlar. Bu sinekler, sz konusu atk maddeleri yiyerek karnlarn doyurduklar gibi o blgeyi de temizlemi olurlar.

evre Sorunlar

56

Yeryzndeki bu temizleme hadisesinde nemli yeri olan ve plak gzle gremediimiz bir dier canl tr de bakterilerdir. Toprakta bulunan bakteriler, ancak mikroskopla grlebilen mantarlar ve hayvan atklarn paralarlar. Gbreleri, pisliklerini daha kk paralara blerler. Baz bakteriler insan ve hayvan pisliklerini bitkilerin kklerinin emebilecei ve istifade edebilecei hale getirmekte vasta olurlar. Bu yeni teekkl eden paralar da bitki kkleri tarafndan alnan bu gbreler, hayvan ve bitki artklar o pisliklerin adeta temizlenmesine vesile olurlar. Pislikler ve gbreler aalar vastasyla tertemiz yaprak, iek ve meyvelere intikal etmi olurlar. Bu hadiseler biyolojide azot devri daimi ve karbondioksit devri daimi olarak adlandrmaktadr ve bu devr-i daimlerde elementler hi zayi edilmeden bir ekilden dierine deitirilmektedir. Burada son derece zenle planlanm ve zerrece israfa yer verilmeyen bir denge gze arpar. Bitkilerin en nemli rollerinden biri de havann zararl gazlardan bilhassa CO2 (karbandioksit )ten temizlenmesindeki yararllklardr. Bilindii gibi bitkiler, havadaki CO2yi kullanarak, gne ndan istifade ile, fotosentez dediimiz kimyasal olayn neticesinde havaya bol miktarda oksijen vermektedir. Yani bitkiler yeryzndeki temizleme hadisesinde nemli bir rol oynamaktadrlar. Yeryznn, karalarda ve denizlerde vazifeli bu canllardan baka, bulutlar ve hava dahi bu temizleme vazifesinde paylarna deni yapmaktadr. Genellikle yamur yamadan nce rzgar eser. Bu rzgar yeryzne konmu olan toz toprak sprntlerini kaldrr ve temizler. Ardndan yaan yamur, toz topra yattrr. Yeryzn ve gkyzn temizler. Yamurun ardndan aan gne, g bize prl prl gsterir. Bu rnekleri arttrmak mmkndr. imdi yeryznde, insan vcudunda ve hatta insann hcreleri ierisinde meydana gelen, yani en geni daireden en dar daireye kadar meydana gelen bu temizleme hadisesini neye havale edebiliriz.? Bu ite vazifeli olan canllarn yaptklar aktr. Yani bir akbaba, yeryzn temizleyelim diye leleri yemez. Rzgar ve bulut dahi, yeryzn temizleyelim diye esmez veya yamur da rol oynamaz. Yani yaptklar ileri dnerek yapmadklar aktr. Bu onlara kainata biilen rolle, mevcut dengeyi koruma

evre ve Din ve srdrmede bizzat varolularyla fiillerle aklanabilecek bir olgudur.32

57 birlikte onlara yklenen gayr-i iradi

Dnyadaki tm bu gzelliklere ve harikulade dengeye ramen, bu dengeninin bizzat insan eliyle tehdit edildii grlmrktrdir. Tm bu veriler insanolunun kendisi, iinde yaad toplum ve evreyle bar ve huzur iinde yaamay beceremedini gstermektedir. Tarihte meydana gelmi ve gnmzde de meydana gelmeye devam eden savalar, soykrmlar, zulm ve adaletsizlikler bunun en ak gstergesidir. nsanolu neyi paylamaya alyor veya neyi paylaamyor? Dnyay m? Dnyada herkese yetecek kadar yiyecek, giyecek, iecek ve enerji var. Ancak, bunu kullanmasn bilmediimiz ortada. Dnyann bir tarafnda zenginlik ve refah (Kuzeyde bulunan sanayilemi lkeler), dier yanda ise alk, sefalet ve hastalklar (gelimekte olan veya gelimemi Gney lkeleri)... evre sorunlar da bu adaletsizlik ve eitsizliklerin bir sonucu deil mi? Bunu giderecek bir yol, bir yntem bulunmad veya bulunamad takdirde, 21. asr birok insan iin bir ncekinden hi te farkl olmayacaktr. Evet her gn yeni Firavunlara, Neronlara ahit olduumuz gibi, onlarn lmlerine de ahit oluyoruz. Zira asl olan gzellik, bar ve huzur... Gzellikler, bar ve huzur sonunda hakim olacak... Zira tm temiz kalpler, hr vicdanlar ve insanlk onu istiyor ve onu zlyor. ocuklar o mitle doup, o mitle yayorlar. airler en gzel iirlerini, bestekarlar ise en iyi bestelerini bar, mutluluk ve kardelik iin oluturuyorlar. Dnyamza ne olduuna gelince... Btn bunlarn kendiliinden olmad bir gerek. nsanlar en eski tarihlerden bu yana tabiatla iie yayorlar. Geimlerini ve varlklarn tabiat kullanmaya ve onun baz glklerinin stesinden gelmeye borlular. Ancak bu yaay ve varolma mcadelesi hibir zaman tabiata kar bir dmanla dnmemi. Kimi zaman

32

Bkz. Prof.Dr. Alparslan ZYAZICI, Dnyada Denge, evre ve nsan, yl:5, say:16, s.40.

evre Sorunlar

58

tabiattan korkmu insan. Ona inanm, ibadet etmi ve ona snm. lkel baz kavimlerde olduu gibi. Kimi zaman ise tabiat yaratcsnn bir eseri olarak grm. ster antik ister ada olsun, modern olmayan insana gre kainatn temel maddesinin kutsal bir taraf vardr. Kozmos insanla konuur; kozmosta olup biten her eyin bir manas vardr. Bunlar kozmik alann hem perdeledii hem de ifa ettii daha yksek bir dzeyde bir gerekliin sembollerdir. Kozmosun derin yaps, insan iin manevi bir haber tar, bu yzden dinin kendisi ile ayn kaynaktan gelen bir ayettir.33 Dindar insan iin tabiat hibir zaman sadece tabii deildir; her zaman dini bir deere sahiptir. Bunu anlamak kolaydr, nk kozmos, kutsal bir yaratlmtr; tanrlarn elinden kt iin kutsallkla ykldr.34 lkel olarak netelendirilen ve ancak yeni yeni anlamaya baladmz Kzlderili inancna gre tabiat kutsal smbol ve anlamlarla yklyd:
On yandayken, topraa ve rmaklara yukardaki gkyzne ve etrafmdaki hayvanlara baktmda, bunlarn bir byk g tarafndan yaratlmi olduunu fark etmem ok zor olmad. Bu gc anlamaya o kadar hevesliydim ki, aalara ve allara sordum. iekler sanki beni izliyor gibiydi, ben de onlara "Sizi kim yaratt?" diye sormak istiyordum. Yosun tutmu talara baktm; bazlar insana benziyordu ama bana cevap veremediler. Sonra, bir rya grdm. Ryamda, bu kk yuvarlak talardan biri bana grnd ve bana her eyin yaratcsnn Wakan tanka olduunu, ona sayg gstermek iin onun doadaki eserlerine sayg gstermek. gerektiini anlatt.35

Bundan dolay inanan insan, tabiattaki her eyi kendine karde hissetmi. Ayn yaratcnn eseri olma uuruyla kardee ve bar iinde yaam tabiatla. Gelitirdii bilim ve teknoloji ile de tabiat ve yaratcsn

33

Seyyid Hseyin Nasr, nsan ve Tabiat. evri: Nabi Avc, aret Yaynlar, 2.bask, stanbul, 1988, s. 18. M. Eliade, The Sacred and the Prfane, The Nature of Religion, New York, 1959, s. 179. (Nasr, a.g.e.den naklen, s. 46) T.C. McLuhan, Yeryzne Dokun, Kzlderili Gzyle Kzlderili Benlii (Ankara: mge Kitapevi, 1994), s. 25

34

35

evre ve Din

59

daha iyi anlamay hedeflemitir. Kendini akn varlk karsnda sorumlu grp, hareketlerini ve davranlarn snrlandrmaya almtr. Ancak 17. Yzyldan itibaren yeni bir dnemin baladn grmekteyiz. Modern a da denilen bu zaman diliminin kendine has zellikleri var phesiz. Bu zellikleriyle kendinden nceki zamanlardan ve dnce sistemlerinden ayrlyor. Modern an bu nemli zelliklerini, konumuz olan evre sorunlar erevesinde, noktada toplamak istiyoruz: Birincisi, bilim anlaynda meydana gelen radikal deim ve devrimdir. Bylece daha nceki bilim anlay tamamen terkedilmi, yeni bir bilim anlay ve felsefesi balamtr. Bu nedenle modern bilim ve modern felsefe de bu dnemle balatlr. Bu bilim anlaynn kurucusu ve metodolojisini ilk ifade eden Fransic Bacon bu nedenle modern bilimin babas olarak kabul edilir. Daha nceki bilim anlaynn aksine, Bacon bilimin temel gayesinin; tabiat, tabiat kanunlarn ve srlarn anlamak ve daha sonra tabiata hakim olmak iin bu bilgiyi kullanmak olarak ifade etmitir. Bilim, tefekkr, hakikat anlama, bu alemin gerek sahibini ve yaratcsn bulma ve entellektel bir aba olmaktan karak, yeni bir misyon yklenmitir: Tabiat fethetmek ve tabiata hkmetmek. Bu fetih ve hkmetmeninn amac tabiatn anlamn-eer byle bir anlam varsa- anlam deildir. Sadece insanolunun g ve servetini arttrmaktr. nsanlarn (daha dorusu batl insann) refahn artrmaktr. Bu bilim anlayn eletirenlerin ounluu bu grn ve bilim anlaynn tabiatn ve ekolojik dengenin bozulmasnda dorudan olmasa da dolayl olarak sorumlu olduu noktasnda hemfikirdir.36 Tabiat, smrlmesi gereken sonsuz bir kaynak olarak gren bu anlay, ksa bir sre sonra sadece tabiat deil, birok kta ve milletleri de smrmeye ve doal kaynaklarn yamalamaya balamtr. Ancak gnmzde bu bilim anlay iddetle eletirilmekte, daha insanca ve sadece insana deil tabiata ve tabiattaki hereye nem veren bir bilim

36

Konuyla ilgili literatr iin bkz.: C. Donting, A Green History of the World, Penguin Books, London, 1991 (zellikle 8.ve 9. blmler); J. Black, The Dominion of Man, Edinburg, 1970; J. Passmore, Mans Responsibility for Nature, New York, 1974; Weiss, The Domination of Nature, 1972 (zellikle 3. blm, s.45-71).

evre Sorunlar

60

anlayna ihtiya olduu ifade edilmektedir. Bylece bilim insana deil, insan ve insani olan bilime yn vermi olacaktr. Hatta bilimi ve insan aan akn bir varln bu snrlandrmaya yapmas gerekmektii ileri srlmektedir. imdilerde bu snrlandrmay evrebilim vastasyla ve eko sistemdeki dengeyi esas alarak yeniden tanmlamak isteyenlere de rastlanmaktadr. kinci nemli gelime ise modern felsefe ile balamaktadr. Bilindii gibi modern felsefenin babas denince Descartes hatra gelmektedir. Descartes yorummcularndan birinin ifade ettii gibi Debcartes Dnya ve insan ve insann dnyadaki mukadderat mnasebetiyle o ana kadar grlmemi bir tarzda tasarlamay ve kavramay getirdi.37Bylce bat insannn zihniyetinde ve insan-tabiat anlaynda kkl bir deiim meydana gelmi olur. Bu da dalizm denilen ruh-beden ikiciliidir. Buna gre ruhsal olan maddi deil, maddi olan ise ruhsal deildir. Ruh ve madde birbirinden tamamen farkl varlk kategorileridir. Bu anlay bat insan iin yeni bir zihinsel ereve salamtr. Bylece batl insan kendini tanmlarken yeni parametrelere sahip olmutur. Zira Descartesle beraber insan merkezli bir anlay gelimitir. nsann dndaki tm tabiat ruhsuz ve maddi olarak kabul edilmitir. Hayvanlar da buna dahildir. Hayvanlarn can ve ruhu olmayp, sadece birer otomatik makinedirler.Yani bunlar ac duymaz ve duygusuz varlklardar. nsanlarn yararlanmalar iin vardrlar. Yine Descartesin yorumcusunun ifadesiyle: ... hayvanlar da dahil, dnyadaki baka eyler, ancak uzaml cevher yani madde olduklarndan, sadece eylerdir, kendiliinde bir varlklar vardr. Baka bir eyleri yoktur. Bylece Tanr onlar kaytsz ve artsz sahip olunmak ve kullanlmak iin yaratmtr, denilebilir.38 Bylece modern zamanlarada doadaki dier canllara kar giriilen merhametsiz ve acmasz katliamlarn nedenleri ve kkenleri hakknda baz ip ularn grm bulunuyoruz.

37

Laberthonniere, Descartes zerine Tetkikler, eviren: Mehmet Karasan, Kltr Bakanl, 2.Bask, Ankara, 1977. s 179

evre ve Din

61

nc anlay ise, Newtoncu mekanik alem anlaydr. Bunun kkenlerini Descarteste de bulmak mmkn. Ancak bilimsel olarak, mekanii aklayan ve bylece tam 200 yldan fazla tm bilimsel aratrmalar ve tm zihinleri etkileyen bir paradigma oluturan Newtondur. Bunun konumuzla ilgili yn, alemin ayr ayr paralardan olutuu ve bu paralarn btn oluturduuyla ilgili anlaydr. Bu paradigmaya gre dnya tpk bir makine gibidir. Daha sonralar makine metaforu bu mekanist dnya grnn sembolu haline gelmitir.39 Bu nedenle, bu anlay eletirenler makineyi ve sebep olduu hereyi toptan elitirmilerdir. Bu eletirilerden F. Shuonunki gerekten ilgintir:
Batnn toplumsal ve siyasal anlamda byk ktl makinelemedir; nk bugn dnyann bana bela olan byk ktlkleri douran, dorudan doruya makinedir. Makinenin belirgin zellii, genel anlamda, demirin, atein ve grnmez glerin kullanlmasdr. Makinenin bilgece kullanlmasndan, insan ruhunun hizmetine koulmasndan dem vurmak tam bir aldatmacadr. nsanlar kleletirmek, tepeden trnaa sindirmek, onlarda, hayvani zelliklerin ve kollektif seviyenin stnde insani zellik brakmamak, makinelemenin znde vardr. Makinenin sultas, demirin sultas, en meum ifadesini makinede buldu. Makineyi yaratan insan, sonunda onun yarat olup kt.40

Geri Newtonun gzde modeli mekanik saatti. Alem mkemmel dizayn edilmi bir saat gibiydi. Bir paras bozulunca onu deitirmek yeterliydi. Ancak, alemin bir makinadan daha fazla birey olduu, alemdeki bir bozukluk ve deimenin sistemin tmn etkileyebilecei, aksaklklara neden olabilecei daha sonralar anlald. Atom ve atomalt alemle ilgili almalar,

38 39

a.g.e., s. 184 Mekanik dnya gr ve makine metaforu iin klasiklemi bir kaynak iin bkz. Lewis Mumford, Makine Efsanesi, ev: Frat Oru, (stanbul: nsan Yaynlar, 1996) ve E.J., Dijksterhuis, The Mechanization of the World Picture, (London: Oxford University Press, 1961). F. Shuon, Spiritual Perspectives and Human Facts,(tans.D.M.Matheson), Londra, 1953, s.21. (Nasr, a.g.e.den naklen, s. 46.)

40

evre Sorunlar

62

zellikle evre Bilimdeki yeni gelimeler alemin bir btn olduu ve btnn tm paralarnn birbiriyle ilikili ve balantl olduunu ortaya koydu. Alemde, yukarda da iaret edildii gibi, ok hassas bir denge srmekteydi. Yani alem mekanik deil, aksine organik bir btnlkt.41 Bu dengenin bozulmas, tm sistemi ve hatta tm dnyay etkiliyordu. te evre sorunlar dediimiz de bundan baka bir ey deildi. nsann sorumsuz ve snrsz tketim ve savurganlnn sonucunda ekolojik dengeler deimi ve dnya yaanlmaz bir duruma gelmiti. Bunlar sylerken Bacon, Descartes ve Newtonu sulamak ve evre sorunlaryla ilgili tm sorumluluu onlara yklemek niyetinde deiliz. Zira bu hakszlk olur. Biliyoruz ki, her dnr de samimi Hristiyan ve Allaha inanan insanlard. Ancak bunlarn ortaya koyduklar bilim, bilimin amac, insan ve alemin ne olduklaryla ilgili temel fikirler zamanla deiik ekillerde yorumlanarak gelitirilmitir. Bu nedenle bu anlayn batl insann entellektel dncesinde ve zihniyetinde meydana getirdii deimeyi vurgulamak istiyoruz. ada insann yaad bu zihinsel deiimin gnmzde kar karya bulunduumuz ve zmeye altmz sorunlarla yakndan ilikisi bulunduuna inanyoruz. Bu temel dnceler anlalmadan, tartlmadan ve eletirilmeden ne evre sorunlarn nede dnyann urasnda veya burasnda cereyan etmekte olan dier sorunlar ve toplumsal olaylar anlamak mmkn deildir. Dahas bu eletirileri sadece bizler yapmyoruz. Bugn evre sorunlarnn nedenlerini ve fikri kklerini aratran ve yine kkl zmler zerinde dnenlerin ou ayn noktada buluuyorlar. evre bilincinin nclerinde E.F. Schumacher, mehur ve imdilerde klasiklemi Kk Gzeldir isimli kitabnda bu noktaya yle iaret eder:
ada insan bilimsel ve teknik gcnn gelimesinden duyduu coku iinde doay kirleten bir retim sistemi ve

41

Newtonn mekanik alem anlaynn yetersizliine dikkat eken ve organik bir alem anlay gelitirmeye alanlarn banda A.N. Whitehead gelmektedir. Bkz.: I.Leclerc, A.N. Whitehead: His Philosophy, Process in Context, ed., E.W. Gazo,NewYork, 1988, iinde, s. 45.

evre ve Din
insan sakat brakan bir toplum tr kurmutur. Servet durmadan artabilse, hereyin yoluna girebilecei sanlmaktadr. Parann hereye gc yeter saylmakta; adalet, uyumluluk, gzellik ve hatta salk gibi madde d deerleri gerekten satn alamasa bile, gerekliliklerini ortadan kaldrabilecei ya da bu deerlerin kaybnn karln verebilecei dnlmektedir. Bylece retimin gelitirilmesi ve servet birikimi ada dnyann en yce amalar haline gelmi bulunmaktadr. Onlara kyasla tm teki amalar, her ne kadar laf edilse bile, ikincil planda kalmtr. Birincil amalarn dorulanmasna gerek yoktur; tm ikincil amalar ise sonuta birincil amalara eriilmesine hizmet ettikleri oranda kendilerini dorulayabilmek durumundadr. Bu maddeciliin felsefesidir ve bugn olaylarn meydan okumakta olduu felsefe - yada metafizik- de budur.42

63

Son zamanlarda ada insann tabiatla olan ilikisi zerinde younlaan bilim adamlarnn says artmaktadr. Zira gnmzdeki sorunlarn birou bu balamda tartlmaktadr. Konuyla ilgili baz bilim adamlar u tesbitleri yapmaktadrlar:
nsann tabiat zerindeki hakimiyetinden doan tehlikeler, tekrarlanmay gerektirmeyecek kadar ak... ada insan iin, tabiatn hibir kutsal taraf kalmamtr, ama ancak kk bir aznlk, bu sreci mantki olarak sonularna kadar gtrebilmektedir.* stelik, tabiat, ulalmas mmkn son noktasna kadar kullanlacak ve istismar edilecek bir ey gibi grlmektedir. ada insan, tabiat, kendisinden yararland, ama kendisine kar ayrca sorumlu da olduu bir e gibi deil bir fahie gibi grmektedir: Kendisine kar hi bir ykmllk ve sorumluluk duygusu beslenmeyen bir fahie... Zorluk urada: Bir fahie gibi kullanlan tabiatn durumu, gnden

42

E.F. Schumacher, Kk Gzeldir, Cep Kitaplar A.., stanbul, 1989 kinci Bask s. 219.

Nasrn kitabnn 1968de yaynlandna dikkat edilmelidir. Yoksa gnmzde insantabiat ilikilerinin sonularn anlayan ve bunu eletirel olarak ele alan insanlarn says azmsanmayacak kadar oktur.

evre Sorunlar

64

gne, daha fazla gnl eelendirmeyi imkansz klmaktadr. Aslnda ok kiinin onun durumundan kayg duymaya balamasnn nedeni de budur. Nfus patlamasnn, nefes alacak bir boluk kalmamasnn, kent yaamndaki phtlama ve tkankln, her trden tabii kaynaklarn tkeniinin, tabii gzelliklerin tahrip ediliinin, evrenin makine ve rnleri tarafndan yaanmaz hale hale getiriliinin, akl hastalklarndaki olaanst artn ve almas imkansz binbir trl baka zorluun nedeni, kesinlikle, tabiatn boyunduruk altna alnmasdr. 43

ada ve nl Japon dnr keda ise aynu geree yle iaret etmektedir: ada bilimsel uygarln znde insan ve doann iki zt ge olduu ve insann kar iin doann fethedilmesi gerektii gr yatar. Bu fethin yaplmasnda bilimsel yntem en byk ara olmutur.44 nl tarihi ve dnr Arnold Toynbee, Descartesci metafiziin bat insan iin oluturduu zihinsel parametrelerin tabiat iin getirdii sonulara yle iaret etmitir: Doal dnyay fethetme giriimiyle insanolu doann sabit, temel dzenini bozmutur. nsann eylemleriyle zarar grm ve yok olma izgisine getirilmi olan doa imdi insana isyan etmektedir.45 Daha sonra insann doal evresini bozmada bu kadar ileri gitmesinin nedenlerinden birisini Toynbee yle ifade ediyor: Gnmz insan, doay kendisinin insan olarak canl olduu anlamda canl grmyor; yani doay insandan zl ekilde farkl dnyor. Doal alemin hayat insannkinden farkl olmakla birlikte bu iki hayatn birbiriyle karlkl ilikili olduu ve her ikisinin de daha byk bir hayat gesinin ve sabit bir dzenin parasn oluturduklar gereini gzden karmtr.46 Bylece, insanolu, Tanrnn mlknde emanete ihanet

43 44 45 46

Nasr, a.g.e., s.14-15. keda.s. 42. a.g.e. s.43. a.g.e. s. 43.

evre ve Din

65

itmitir. Sahip olduu bilimsel bilgiyi Rabbin rzasna uygun olarak kullanaca yerde, tabiat istismar etmede kullanmtr.47 Bununla beraber, insanlarn dnce yapsnda meydana gelen bu kkl deiimleri tanmak ve hemen deitirmek pek kolay deildir. Zira hl ayn dnsel yapnn ierisinde bulunuyoruz. Bu sistemin eitim kurumlarnda yetimi bulunuyoruz. Ancak, bunu anlamak ve amak zorunda olduumuz da bir gerek. Batl insannn szkonusu zihinsel yapsn ve sanayilemenin kkl etkisini dier bir tarihi, Donald Werster, yle anlatyor:
Kapitalistler, yeryzndeki teknik gleri ve servetleriyle herkese adil, yararl ve retken bir yaam vaat etmilerdi. Yntemleri ok basitti: Herkesi tek tek, btn geleneksel balarndan koparyorlard. Bu balar ister insanlar kendileri, ister doa yaratm olsun hi farketmiyordu. nsanlar, artk srekli olarak nasl para kazanacaklarna kafa yormalydlar. Btn evrelerini, lkeyi, doal kaynaklar ve kendi iglerini, pazarda kar getirecek meta olarak grmek zorundaydlar. Hibir snrlamaya ve dzenlemeye aldrmadan mal retme, satma ve satnalma hakkn istemeliydiler. nsanlarn hrs ve itah giderek kabaryor, pazarlar gitgide byyordu. Doa ve insan arasndaki ba tmyle mekaniklemiti.48

te yukarda bugnk modern dnya grmzn ve bunun sonucu olan evre sorunlarnn ta Descartesa kadar giden insan ve tabiatla ilgili baz temel fikirlere dayandn sylememizin nedeni budur. keda, Werster ve Toynbee ayn geree iaret eden dnrlerin sadece bir ka olarak anlabilir. Hatta keda daha da ileri giderek : ada bilimsel-teknolojik uygarlk insan hrsnn dizginlerini hemen hemen tamamen salvermitir- gerekte kendisi serbest braklm maddi hrsn rndr- ve hepimiz bu olguyu aklkla anlayp yargmz bu anlaya dayandrmadka, doal evremizin bozulmasn

47 48

a.g.e., 47. Donald Werster, The End of the Earth (Cambridge Universitiy Press, 1988) s.11.

evre Sorunlar

66

durdurmay ve insanolunun 49 baaramayacaz.

olas

yok

oluunu

engellemeyi

Modern zihniyetin tipik bir rnei ise, ada dnya gryle yetimi ve doal dnyay tkenmez ve bedava bir hammadde olarak gren mhendislik anlaydr. Teknoloji ile gz kamam bir uzmann, lm ile yzyze gelmedike evre sorunlarna ilgi duymas olduka zor. Teknokrat ya da brokrat olsun, bilim ve teknoloji nce bu kategoride yer alan uzmanlarn gzlerini kamatryor. zellikle mhendisler az sayda parametreler ile dndkleri iin, rettikleri endstriyel rnlerin sosyal, evresel ve ruhsal etkilerini hesaba katmaya hi yanamyorlar. nsanlarn eline her gn yeni endstriyel rnler vererek onlar daha mutlu klacaklarna inanyorlar. Ayrca mhendisler srekli somut, elle tutulabilir nesnelerle uratklarndan, soyut ve etik parametreler onlarn kararlarnda nemli bir yer tutmuyor.50 Hatta bu entellektl ve zihni tutumun bir sonucu olarak birok evre sorununun temel nedenlerinin banda gelen ar sanayileme veya evre dman sanayii kurulularnn planlanmas ve iletilmesinde grev alan teknik eleman ve uzmanlar aldklar kararlarn bir iki yl sonra toplum, evre ve bireyler zerinde dourabilecei etkileri tartmaya bile yanamyorlar. Bu iddiann doruluunun en gzel isbat ise Marmara Denizi, zmir ve zmit krfezleri ve yine lkemizin en gzel baz nehirlerinin bugn iinde bulunduklar durumlardr. Etraflarndaki endstriyel kurulularn gerek kurulu aamasnda ve gerekse iletme aamasnda, evreye ve bireylere verecei olumsuz etkilerin hesaplanmad ve hatta buna ihtiya bile duyulmad sylenebilir. Sanayi devriminin evre sorunlarnn ortaya kmasndaki rolne Dnya evre ve Kalknma Komisyonu raporunda da yle atfta bulunmaktadr: nl Sanayi Devriminin dikkate deer baarlar bugn ciddi eletirilere hedef olmakta, bunun da asl nedeni, o sra evrenin hi de

49 50

keda. s. 42. Ersin Grdoan. Kltr ve Sanayileme, (z Yaynclk, 2.Bask, stanbul: 1991) s. 76.

evre ve Din

67

dnlmemi olmasna dayanmaktadr. Gkyz ylesine geni ve ylesine mavi ki, hi birey onun rengini deitiremez; nehirlerimiz ylesine byk, suyu yle bol ki, insan faaliyetleri nekadar ok olursa olsun kalitesini bozamaz; aalar ve ormanlar yle bol ki, onlar asla bitiremeyiz, denmitir. Naslsa yine byrler inanc yer almtr.51 Eer, gerekli mevzuat dzenlemeleri, yasal nlemler ve gnll evrecilerin yrttkleri bilinli kampanyalar olmazsa bu kurulularn faaliyetlerine aynen devam edeceine phe yok. Aslnda bu, sadece o kuruluularn bir sorunu da deil; modern dnya grmzden tutun da, dnya ve dnyadaki dier varlklara kar tavr ve sorumluluklarmza temel tekil eden birok grn etkisi bulunmaktadr. Ancak gelinen noktada btn bunlarn ele alnarak kkl olarak elitirilip, daha salkl bir endstrileme veya srdrlebilir kalknma modeli gelitirme zorunluu bulunmaktadr. Meadowslarn da vurgulad gibi: Bugne dek sarslmaz gibi grnen ilke ve lleri deitirmek durumundayz. Bugnk baz olumsuz davranlarn ne kadar kkl ve temel fikirlere dayandn gstermeye altk. Btn bu olumsuzluklarn belli bir dnya grnden nasl kaynaklanabileceini vurguladk. Aksi takdirde kendi kltrmzde ve yine baz dier kltrlerde bulunan evre dostu anlaylar anlamak mmkn deildir. Bizim kltrmzde gmen kular iin bile vakflar kurulup, yardmc olunurken, modern insann acmaszlnn kkeninde ise doal varlklar sadece kar amal grme ve onlara kar herhangi bir sorumluluk hissetmeme anlay bulunmaktadr. Bir nceki anlayla birleince dnyadaki btn hayvanlar, canl cansz hereye hkmetme, sahip olma ve smrmeden. evre sorunlarnn bir sonucu olarak bugn birok batl bilim adam, zellikle de evreci kendilerini ve kltrlerini eletirmektedirler. Dahas bat kltrnn dnyadaki baskn roln de eletirmektedirler. rnein, Japon dnr keda kendi lkesindeki geleneksel evre dostu anlayn zamanla Bat uygarlnn etkisiyle nasl deitiini znt ile yle belirtir: .... ada

51

Ortak Geleceimiz, s. 62.

evre Sorunlar

68

dnemden nce Japonyada doa gzelliklerinin alar boyunca korunabilmi olmasnn da kantlad gibi uzun sre etkili kalmalardr. Fakat son birka onyldr Japonlar hedef olarak ileri Batl lkelere ayak uydurmay semiler ve geleneksel dini, doaya kar geleneksel tavrlar ve hatta insanlar arasndaki geleneksel treleri brakmlardr. Ksaca maddi hrs yolunda delice bir yara atlmlardr. 52 Son zamanlarda moda olan Postmodernizm akm da, modernizmin tm bu olumsuzluklarn elitirme ve kritik etmekten baka birey deildir. Bylece imdiye kadar tm alternatif grler, gelenekler ve dinlerle diyalog ve onlardan yararlanma iin daha salkl bir ortamn olutuu grlmektedir. Ayrca evre sorunlarnn ortaya kmasnda modern dnya gr, sanayi devrimi ve maddi hrsmzn etkili olduunu ileri srdk. Bunu sylerken, alternatif gr ve geleneklerin olmadn sylemek istemiyoruz. Ancak yukarda zet olarak vermeye altmz gr 200 yldan fazladr batda hakimiyetini srdrmektedir. Batnn bir blmnde kapitalist, dier bir blmnde ise yakn zamanlara kadar komnist ve sosyalist ideolojiler olarak ayn felsefi ve dnsel fikirler hakim olmutur. Zira evre sorunlar asndan baktmzda, gerek Bat Avrupa ve gerekse Dou Avrupa ve Rusyadaki durumun ok benzer olduu grlr. Bunun nedenlerinden birisi, her iki ideolojinin de beslendii ve yasland temel felsefi arkaplann ayn olmasdr. Hatta devlet gc daha baskn olduundan ve kamuoyu tepkisi de olmadndan dou blokundaki evre sorunlarnn boyutu daha byk olmutur. Maalesef bu gr, nc dnya olarak adlandrlan ve gelimekte olan lkelerde de, ekonomik nedenler ileri srlerek uygulanmaktadr. Dahas, batdaki evre bilinci gelimekte olan lkelerde olmadndan, evre bakmnada batda kurulmasna msaade edilmeyen birak sanayii kuruluunun 3. dnya lkelerine kayd grlmektedir. lgin ve dndrc olan ise, i ve istihdam imkan yaratt lde, hem yneticilerin ve hem de halkn imdilik bu ilemden memnun olduklardr. Ancak evre sorunlarnn ortaya kmasyla beraber, bu tr kurululara kar tepkiler de artmaktadr.

52

keda, a.g.e, .42.

evre ve Din

69

lkemizde yakn zamanlarda cereyan eden baz tecrbeler de bunu dorulamtr. Burada yaplmas gereken, kendi lkemizin nceliklerini belirleyip, gerekli evre artlarn aratrmak ve gelecek nesillere ve tabiata zarar asgariye indiren teknolojileri gelitirmektir. lkemizin sahip olduu doal gzellikleri ve kaynaklar koruma; rasyonel bir ekilde kullanmada gerekli duyarll gstermektir.

70

NC BLM EVRE ve DN

71

72

Bir baheye benzeyen arzn, sanatnn sergisi, yaratklarnn toplanma yeri, kudretinin aynas, hikmetinin medar, rahmetinin iekdanl, Cennetinin tarlas, mahlukatnn gei yeri, mevcudatnn mecras, masnuatnn lei yapan Allah, btn noksan sfatlardan beridir. Ssl canllar, nakl kular, meyveli aalar, iekli bitkiler ilminin mucizeleri, sanatnn harikalar, cmertliinin hediyeleri, ltfunun mjdecileridir. Meyvelerin zinetinden, ieklerin tebessm, seher meltemlerinde kularn tmesi, ieklerin yapraklar zerine yamurlarn ahenkle dmesi, annelerin kk yavrulara kar efkat beslemeleri bir Vedudun, cin ve insanlara ruhani ve canllara, meleklere ve cinlere kendisini tanttrmas, bir Rahmann merhametini sergilemesi, bir Mennann efkatini gstermesidir.53

53

Abdulaziz Hatip, Risale-i Nurdan Dualar, (stanbul: Genlik Yaynlar 1993), s. 170171..

73

NC BLM EVRE ve DN
I.1. evre Bilincinin Geliiminde Dinin nemi
Bu kitabn temel amalarndan birisi, yukarda aklanan erevede, daha salkl bir evre bilinci ve evre korumas iin Diyanet leri Bakanlnn sahip olduu imkan ve aralardan yararlanmaktr. Bunun iin ncelikle din grevlileri olmak zere halkmz evre konusunda aydnlatmak ve ihtiya duyacaklar teknik ve dini bilgileri bir el kitab erevesinde salamaktr. Bylece bata din grevlileri olmak zere kamuoyunun evre sorunlaryla ilgili perspektiflerini geniletmek ve ayrca konuyla ilgili dini malzemeyi sunarak, evre ve evre korumayla ilgili vaaz ve hutbe hazrlanmasnda din grevlilerine gerekli malzemeyi salama, bylece onlara yardmc olmak hedeflenmektedir. Baka bir ifade ile, lkemizin her kesine uzanan ve halkn her kesimiyle iie olan Diyanet leri Bakanl personelinin evre konusunda daha aktif hale getirilmesi ve evre bilincinin oluturulmasnda katklarnn salanmasdr. Dnyann yaamakta olduu evre bunalmn ayrntl bir ekilde ortaya koyan Meadowslar bu bunalmn alabilmesi iin u noktalarn altn dikkatle izmektedirler: Her tr sistem dnmnn anahtar bilgidir. Bununla sadece daha ayrntl istatistikler (kapsaml bilgi bankalar gibi) kastedilmiyor. Yeni bilgi yollar, yeni yeni bilgi ierikleri ve yeni kurallar, yeni amalar ve yeni bir bak as sz konusudur.54

54

Meadows, a.g.e.(vurgu eklenmitir.)

74 evre sorunlar ve bunlarn zm sz konusu olduunda unutulmamas gereken bir olgu da din ve kltr konusudur. Zira insanlar belli bir kltr ve belli bir dini atmosfer ierisinde dnyaya gelmektedir. Bu kiilerin kendileri, dier insanlar ve gerekse dnya ve doayla ilgili deer yarglarn dinleri ve kltrleri oluturmaktadr. Tarih bize gsteriyorki insanlarn dinlerini ve kltrlerini hesaba katmayan eitim ve kalknma programlar hedefine ulaamamakta ve insanlar adeta kendilerine dayatlan bu programlara direnmektedirler. Bunu hesaba katmayan baz dayatmac, totaliter ve baskc rejimlerin yklna hepimiz ahit olduk. Sosyolojik, antropolojik ve psikolojik aratrmalarla da desteklenen bu gerei gz nnde bulunduran BM tekilat, evre korumada her milletin kendi dini ve kltrel zenginliklerinden yararlanmasn tavsiye etmitir. Hedef ve ama; dnyay ve ekosistemi korumak, daha salkl bir gelecek olduuna gre bu hususta dinlerin yapaca katk elbette byktr. Bu erevede, dnyann en byk evre rgtlerinden birisi olan World Wide Fund for Nature (Doa in Dnya Fonu) 1986 ylnda yapt bir toplantda dnyann en byk dinlerinin (slmiyet, Hristiyanlk, Yahudilik, Hinduizm ve Budizm) temsilcilerini bir araya getirerek evre sorunlarna zm bulmada dinlerin katksn ve nemini tartmlardr.55 Yine konunun dini boyutunu vurgulayan dier nemli bir olayda ubat 1990 ylnda Moskovada meydana gelen; Astronom Carl Sagan ve tannm 22 bilim adamnn Global evreyi korumada kendilerine katlmak ve yardm etmek iin dnyann tannm dini liderlerine yaptklar yardm arlardr. 56 Bu bilim adamlar dini liderlerle buluma yeri olarak da, beklenilenin tersine, Moskovay tercih ettiler. Bilindii gibi Moskova 70 yldr dinsizlii resmen kabul eden ve her tl dini faaliyeti yasaklayp bask altna alan totaliter bir rejimin bakentliini yapyordu. Bu ary yapan bilim adamlarnn

55

WWF bu tartmalar bir seri olarak yaynlam bulunmaktadr:Islam and Ecology, ed., Fazlun Khalid-Joanne OBrien, New York, 1992. Dierlerinin adlar ise: Buddhism and Ecology, ed. M.Batchelor- K. Brown; Christianity and Ecology, ed.,E. Breuilly-M. Palmer; Hinduism and Ecology, R. Prime; Judaism and Ecology, A. Rose. Nature, vol. 343,1 Feb., 1990.

56

75 vurguladklar gerek uydu: evre koruma ve doal gzellikleri muhafazada kesinlikle dinin nemli bir yeri vardr. Pozitivizm ve bilimin insanln btn dertlerine are bulaca ve btn sorunlarn zecei, bylece dine ve her trl manevi deerlere modern dnyada yer olmadn ileri sren anlayn artk savunulamayaca anlalm bulunmaktadr. Hatta bugnk sorunlarn bir ounun bu anlayn rn olduu baz bilim adamlarnca srarla ileri srlmektedir. Ancak bu gerein dnyann nde gelen bilim adamlarnca bu balamda altnn izilerek ifade edilmesi ilgin olduu kadar nemlidir. Zira modern bilim tarihinde ilk defa bir sorunun zm iin bilim adamlarnn, dinden ve dini liderlerden yardm istediklerine ahit olunmaktadr. Aslnda dnyamzn gelecei ve evre sorunlarnn arz ettii tehdidin boyutlar dnldnde byle bir ar iin ge bile kalnd sylenebilir. evre sorunlarnn stesinden gelmede dinin oynayaca role ngiliz tarihi ve dnr A. Toynbee: nsanolunu maddi hrsn ilham ettii teknolojinin sonularndan korumak iin btn dinlerin ve felsefelerin taraftarlar arasnda dnya apnda bir ibirliine ihtiyacmz olduunu sanyorum. diyerek iaret etmitir:57 Toynbee bu grlerini ileri srerken, zellikle bat dnyasnda yaygn olan ve tm ada toplumlar da salgn bir hastalk gibi saran bir olgudan hareket etmektedir: ada insann maddi hrs tutkusu ve egoist tutumu... Kendi kar ve zevki iin her eyi gze almas. Toynbee bunu yle ifade ediyor:
Bugn kirlenmenin insanolunun geleceine bir tehdit oluturduu ve maddesel hrs snrlandrlmadka ortadan kaldrlamayacan kabul etmi bulunuyoruz. Fakat bu are yeterince gl bir zendirici deildir. Maddi hrsa kaplan insanlar dar grl bir tavrla benden sonra tufan demektedirler. Hrslarn snrlamay baaramazlarsa ocuklarn yok olmaya mahkum edeceklerini bilebilirler. ocuklarn sevebilirler, yalnz bu sevgi ocuklarnn geleceini gvence altna almak iin varlklarnn bir ksmn feda etmeye

57

Arnolda Toynbee- Daisaku keda.Yaam Sein, eviri:Umut Ark, Ankara niversitesi Basmevi, 1992 s.46.

76
yetmeyebilir. Kanmca dinsel bir inan biiminde bu hedefe balanmadka (din kelimesini en geni anlamnda kullanarak) ileri lkelerin ada kuaklarn, kendi pahalarna (ekosistem) iin hemen fedakarlk yapmaya yneltmek mmkn 58 olmayacaktr.

evre sorunlar olsun, gezegenin ve insanln kar karya bulunduu dier sorunlar zmede olsun, yeni yntemlere, yeni dnme biimlerine muhta olduumuza daha ncede iaret etmitik. Her tr manevi deeri dlayan; geleneksel, ahlaki ve dini deeri yok farzeden ve dlayan bir anlayla bu sorunlarn stesinden gelinemeyecei bugn her zamankinden daha net olarak anlalm bulunulmaktadr. Konuyla ilgili olarak Dnya evre ve Kalknma Komisyonuna grlerini aklayan eski SSCB, Komnist Dergisi Ba editre T.T Frolov unlar itiraf etmitir:
Global sorunlarn zmnde baaryla ilerlemek iin yeni dnce yntemleri gelitirmek, yeni ahlk ve deer lleri oluturmak ve kukusuz yeni davran tarzlar benimsemek zorundayz. Yalnzca (insann) maddesel, bilimsel ve teknik yann gelitirmekle kalmayp, daha nemlisi insan psikolojisinde yeni deerlerin ve insani beklentilerin olumasn salamalyz, nk bilgelik ve insaniyet, insanln temelini oluturan ebed gereklerdir. Yani sosyal, ahlki, bilimsel ve ekolojik kavramlara ihtiyacmz var.59

Frolovun iaret ettii bu boluu bugn din doldurmaya balamtr. Btn dnyada gzlemlenen dine yeniden dn ve dini deerlerin ykseliinin nedeni de budur. Ayn geree Chicago niversitesinden Martin Marty yle iaret etmektedir:Mantk, bilim ve ilerleme dncesi gelitike tanrlarn, arkalarnda zgr ve mutlu insanlar brakarak ortadan yok olaca syleniyordu. Ancak bilimin snrlar, olumlu-olumsuz ynleri artk biliniyor. Dolaysyla, teknolojik tbba, yaptklar iin her zaman kran borluyuz, ama ona tapamayz, nk birok konuda yetersiz kalr.

58 59

a.g.e. s.45. Ortak Geleceimiz, s. 67.

77 Konunun dini boyutunu vurgulayan ve yeni bak alarna ihtiyacmz olduuna iaret eden dier bir evreci ise Rudolf Bahrodur. Alman yeillerinin nc isimlerinde olan Bahroya gre sadece teknolojik ve kanuni yntemlerle evrenin korunmas ve kurtarlmasnn zaman gemitir. Yaplacak tek ey: Hz. sa, Hz. Muhammed ve Budann yapt gibi zihinsel bir devrim yapmaktr. nsanlarn tabiat ve tabiattaki tm varlklara kar olan ilikilerini yeniden tanmlamaktr. nsanla doa arasnda daha dengeli ve salkl bir iliki ekli gelitirmektir. Btn bu gerekler gz nne alnnca gerek okullarda okutulmakta olan evre derslerinin ilenmesinde ve gerekse bunun bir sonucu olarak evreyi koruma ve gelecek nesillere daha salkl bir evre brakmada slm dininin konuyla ilgili prensiplerinin bilinmesinin nemi aktr. Ayrca konunun dini boyutunu vurgulamakla, hem sanayici, iadam , ynetici ve dier ilgilileri, hem de halkmz daha duyarl hareket etmeye armak istiyoruz. Her tr ticari ve endstriyel faaliyetlerin amac sadece kr olmamal. Bu faaliyetin bata insanlar olmak zere, btn ekosisteme getirdii zarar ve tahribat, mevzuat ve dzenlemelerin yaptrm gcnn yannda, kii yaptklarnn vicdan muhasebesini yaparak bu tahribat en aza indirilebilir. Norveli derin ekoloji hareketinin kurucularndan Prof. Arne Naes te bu geree iaret ederek; Hristiyan ve Mslmanlarn ncil ve Kurann insana ykledii sorumluluu ekolojik bir bak asyla yeniden yorumlayp vurgulamalarn belirterek evre korumada dinin oynayaca role iaret etmitir.60 Schumacher de toplumsal sorunlarn zmnde dinin rolnn inkar edilemeyeceini ifade eder. inde yaadmz ve postmodern durum/zaman olarak tanmlanan balamda sadece dinini deil tm metafizik ve manevi deerlerin tekrar ilgi ve aratrma konusu olduu grlmektedir. Her tr metafizik ve manevi olguyu bilimsel olmadndan ret eden pozitivist ve modernist anlaylardan sonra, postmodern insan kendini, dini ve her tr

60

Arne Naes, Ecology, Community and Lifestyle, (Cambridge: Cambridge Press, 1992) s. 185.

78 manevi gelenei yeniden tanmaya ve tanmlamaya alyor. Artk bilimsel bilgi tek bana deil. Bilim, dier tm insani bilme ve anlama biimleriyle eit bir konumda. Son zamanlarda kadim medeniyet ve kltrlerin, zellikle de semavi dinlerin ve mahalli kltrlerin ilgi noktas olmasnn nedenlerinden birisi budur. nsanlar her gn artan bir ilgiyle hayatn, varln ve varoluun anlamn aratrmaya yneldikleri grlmektedir. Bu balamda semavi dinlerin tekrar byk bir ilgi ve aratrma oda olduu da ayrca dikkat ekmektedir.61 Schumacher modern insann dinlere olan bu ilgisini yle aklamaktadr:
Kilisesiz yaamak mmkn olabilir belki; ama dinsiz, yani btn zevk ve acs, heyecan ve memnunluu, incelik ve kabal, vs. ile olaan hayat dzeyinin fevkindeki Yksek Dzeylerle temas kurmann ve onlara doru gelimenin sistemli almas iinde olmakszn yaamak mmkn deildir. Modern dnyann dinsiz yaama deneyimi baarszlkla sonuland ve bir kez bunu anladk m modernlik-sonras grevlerimizin gerekte neler olduunu anlarz. Anlaml bir biimde, ok sayda (ve deien yalarda!) gen insan doru yne bakyorlar. Yaknsayan problemlerin bugne kadarkilerden daha baarl zmlerinin gerek hayatn asl maddesi olan raksayan problemlerle baa kmay, onlarla penelemeyi renmede hibir ie yaramadn-hata engel tekil ettiini-derinden hissediyorlar.62

61

Giles Kepel bu gerei arpc bir ekilde ortaya koymakta ve konuyla ilgili ilgin rnekler vermektedir: Din Dnyay Yeniden Kefediyor: Tanrnn ntikam, letiim Yaynlar, stanbul, 1992. ada insann dine ynelmesi bata sosyologlar olmak zere birok aratrmacnn da dikkatini ekmitir. Son zamanlarda konuyla ilgili birok aratrmalar yaplm ve kitaplar yaynlanmtr. Bkz.: brahim zdemir, "Postmodern Balamda Bilim ve Din likisi", Kpr Dergisi, No:53, K 1996, s. 14; Bryan Turner, Oryantalizm, Postmodernizm ve Din", ev. Yasin Aktay, Tezkire, say: 9-10, Bahar 1996, s.69; Mona Abaza & Georg Stauth, "Batl Akl, Oryantalizm, slamc Fundamentalizm: Bir Eletiri", ev. Abdullah Topuolu, Tezkire, say: 9-10, Bahar 1996, s. 89; ve orda zikredilen konuyla ilgili dier kaynaklar. Ahmed A., Postmodernizm and Islam, Routledge, London, 1992. Schumacher, Aklkarklar in Klavuz, s. 169.

62

79 Bu balamda, slam, Yahudilik, Hristiyanlk ve Budizm byk dinlerin konumuz olan evreyle ilgili prensip ve grlerinin nemi aktr. rnein inanl ve duyarl Mslman birey, sadece insanlara deil, btn mahlukata yaptklarndan sorumlu olduunu ve bunlardan dolay bir gn hesaba ekileceini hibir zaman unutamaz. Kurann u ayeti bu konuda tm Mslmanlar uyarmaktadr: Kim zerre kadar iyilik yapmsa onu grr. Kim de zerre kadar ktlk yapmsa onu grr.63 Unutulmamaldr ki, evre btn insanl ilgilendiren global bir sorundur. nsanlar bu sorunu iyice tandklar ve gerekli bilgiye sahip olduklarnda zm iin harekete geebilirler. Ancak, btn bilgilere ramen menfaat, bencil, hazc ve kendinden bakasn dnmeyen insanlar motive etmek, Tonbeeynin de iaret ettii gibi, mmkn olmayacaktr. Bu balamda dinlerin mntesipleri zerinde gerekli motivasyonu salayaca ne srlmektedir. Bundan dolay byk dini geleneklerin evre ve insanla ilgili temel grlerine ksa da olsa deinmek gerekmektedir. Kadim geleneklerin evreyle ilgili gr ve tutumlarna rnek olarak Kzlderililerin dnya gr vurgulanacaktr. Daha sonra srasyla Budizm, Hinduizm, Yahudi ve Hristiyan gelenekleri incelenecektir. slam dini ise mstakil bir blm olarak ele alnacaktr.

I.2. Kzlderililer ve evre


evre sorunlarnn ortaya kmasyla gndeme gelen bir konuda kadim gelenek ve kltrlerin tekrar aratrma konusu olmasdr. Daha nceleri, zellikle de batl insan tarafndan nemsenmeyen ve yok edilmeye allan kltr ve medeniyetler yenilerde tekrar kefedilmeye baland. Bylece evre sorunlarnn sadece kirlenen dnyamz, yok olan doal kaynaklarmz ve nesli tkenen trlerle snrl kalmad, yok olamaya yz tutmu kltr ve medeniyetlerle; modern zamanlarda nenmeyen semavi dinleri yeniden kefetmeye balad. Bu nedenle evrecilik veya evreci bak sadece kirlilik

63

99/Zilzal: 7-8.

80 sorununu oktan am ve bir felsefe biimi ve yeni bak as haline gelmitir. Zaten son zamanlarda evreyle ilgili literatre bakldnda evre ahlak, evre felsefesi, evre kozmolojisi vb. adlarda bir ok yeni eserin piyasaya kt grlr.64 Bunun en somut gstergelerinde birisi bir zamanlar yok edilmeye allan Kzlderili kltrnn ve mitolojisinin yeniden kefedilmesidir. Kzlderili Reisi Seattlein zamann Amerikan Bakannn yazd mektup tm dnyada elden ele dolamakta ve ilgiyle okunmaktadr. Kzlderili kltryle ilgili bir ok aratrmalar yaplmakta ve yaynlanmaktadr. Halbuki bir zamanlar Kzlderililerin anlalmas bir yana, slah edilmesi/batllatrlmas ve yok edilmesi gereken ilkel bir kavim olarak grlmekteydi. Batl insan hi bir zaman Kzlderiliyi anlamaya almamt. Bir Kzlderili bundan hakl olarak yle ikayet eder:
Kanunlar olamayan insanlardk biz. Ama her eyin yaratcs ve yneticisi olan Yce Ruh'la iyi geiniyorduk. Siz beyazlar, bizim vahi olduumuzu sandnz. Bizim dualarmz anlamadnz. Anlamaya almadnz. Biz gnee, aya., ya da rzgra vgler dzerken, siz bizim putlara taptmz sylediniz. Hi anlamadan; yalnzca bizim tapnma eklimiz sizinkinden farkl diye, bizi kayp ruhlar diye nitelediniz. Biz, Yce Ruh'un eserlerini her eyde grrdk: gnete; ayda, alarda, rzgrda ve dalarda. Bazen bunlar araclyla ona yaklardk. Bu ok mu ktyd? Bence biz yce varla, bize putperest diyen beyazlarn oundan daha gl bir imanla, gerek bir inanla balyz.... Doaya ve doann yneticisine yakn yaayan Kzlderililer, karanlkta deildir. Aalarn konutuunu bilir miydiniz? Evet konuurlar. Birbirleriyle konuurlar; kulak verirseniz, sizinle de konuacaklardr. Asl sorun, beyazlarn dinlememesidir. Kzlderilileri dinlemeyi hibir zaman renemediler; bu

64

lkemizde de benzeri yaynlara rastlanmaktadr.: Hasan nder, evre Felsefesi: Ethik ve Metafizik Grler, (Ankara: Doruk yaynlar, 1976). Konusunda yaynlanan ilk Trke kitap, konuyla ilgili tartmalara nemli katk ve teklifler sunmaktadr.

81
yzden doadaki baka sesleri dinleyeceklerini de hi sanmyorum. Oysa ben, aalardan ok ey rendim: bazen hava, bazen hayvanlar; bazen de Yce Ruh hakknda.65

Modern insan tabiat ve evreyi yeni bir gzle anlamaya alrken, baka bir ifadeyle tm doann faydac ve materyalist bir bak asndan daha baka bir anlam olup olmadn aratrrken bu kadim kltrlerden ie balamaktadr. Yukardaki ifadelerde de grld gibi Kzlderililerin tabiatla ok farkl bir ilikileri bulunmaktayd. Onlar kendilerini tabiatn bir paras ve tabiat da sembol ve anlamlar ykl bir ekilde alglamaktaydlar. imdi Kzlderililerin doaya ve doadaki her eyi nasl grdklerini baz alntlarla iaret etmek yerinde olacaktr. Bylece Kzlderili kltrnn iinde yaadklar evreyi nasl tasavvur ettikleri de ortaya km olacaktr. ABD hkmeti tarafnda belli merkezlerde yaamaya mecbur edilen Sauk ve Foxlarn Reisi Kara Atmaca eski gnlerini yle anlatyor:
Biz her zaman bolluk iindeydik; ocuklarmz hibir zaman alktan alamad; halkmz hibir eye muhta olmad. Kaya Irma'nn hzla akan sular bize bol miktarda balk veriyordu. ok verimli olan toprak, bizi asla msr; fasulye ve kabaktan yoksun brakmyordu. Kymz, yz yldan uzun bir sredir burada kuruluydu ve btn bu zaman boyunca, Mississippi Vadisi tartmasz bize, aitti. Kymzdeki insanlar ok salklyd ve bu topraklar zerinde: bu kadar iyi artlara sahip olan baka bir blge ya da bizim av alanlarmzdan iyi olan baka bir yer daha yoktu. Eer o gnlerde kasabaya bir kahin gelmi olsayd ve imdi bamzdan geen bu olaylar yaayacamz syleseydi, halkmzdan hi kimse ona inanmazd.66

Yine bir Sioux Kzlderilisi olan Cesur Bufaloda ocukluundaki tabiat kavrayn yle anmsamaktadr:

65

T.C. McLuhan, Yeryzne Dokun, Kzlderili Gzyle Kzlderili Benlii (Ankara: mge Kitapevi, 1994). s. 33-34. T.C. McLuhan, Yeryzne Dokun, Kzlderili Gzyle Kzlderili Benlii (Ankara: mge Kitapevi, 1994), s.9.

66

82
On yandayken, topraa ve rmaklara yukardaki gkyzne ve etrafmdaki hayvanlara baktmda, bunlarn bir byk g tarafndan yaratlm olduunu fark etmem ok zor olmad. Bu gc anlamaya o kadar hevesliydim ki, aalara ve allara sordum. iekler sanki beni izliyor gibiydi, ben de onlara "Sizi kim yaratt?" diye sormak istiyordum. Yosun tutmu talara baktm; bazlar insana benziyordu ama bana cevap veremediler. Sonra, bir rya grdm. Ryamda, bu kk yuvarlak talardan biri bana grnd ve bana her eyin yaratcsnn Wakan tanka [Sioux dilinde her eyin kayna olan stn varlk iin kullanlan terim] olduunu, ona sayg gstermek iin onun doadaki eserlerine sayg gstermek. gerektiini anlatt. Ta, Wakan tanka'y aramamla, doast bir yardma deer olduumu gsterdiimi syledi bana: Eer hasta bir insan tedavi ediyorsam, onun yardmn isteyebileceimi, doann tm glerini tedavide bana yardm edeceini syledi.67

Yine dier bir Kzlderilinin ocukluk anlar ise yle:


ocukluumdan beri yapraklar, aalar ve otlar incelerim, imdiye kadar birbirinin ayns olan iki taneye hi rastlamadm. Genel olarak bir benzerlikleri olabilir ama inceleyince, baz kk farklar olduu grlr. Bitkiler, farkl ailelerdendir... Bu, hayvanlar iin de geerlidir; insanlar iin de... Her biri iin yaamaya uygun olan bir yer mutlaka vardr. Bitkilerin tohumlar, en iyi byyebilecekleri yere ulamak iin rzgarda srklenir, gne ve nemin onlar iin en uygun olduu yerde kk salar ve byr.68

Bir Stoney Kzl derilisi olarak yaamnn ilk yllarn Alberta eyaletindeki Morley'de geiren, ancak daha sonra beyaz bir misyoner olan, John McDougall tarafndan evlat edinilen Yryen Bufalo veya asl ad ile Tatanga Mani beyazlarn okullarnda eitim grd ama yine de "doay tanmaya almaktan" hi vazgemedi. Yallnda, hkmetten Kzlderili halknn

67 68

McLuhan, a.g.e., s. 25. McLuhan, a.g.e., s. 25.

83 temsilcisi olarak bir dnya turu yapma teklifi ald. 87 yanda, ngiltere'de, Londra'da yapt bir konumada yle dedi:
Biliyorsunuz, dalar her zaman ta binalardan daha gzeldir. ehirde yaamak, yapay bir varolutur. Orada birok insan, ayaklarnn altnda gerek topra hemen hemen hi hissedemiyor, saksdakiler dnda bitkilerin byyn gremiyor ya da caddelerin klarndan, geceleyin yldzlarla sslenen byleyici; gkyzn grebilecek kadar uzaklaamyor. nsanlar, Yce Ruh'un yaratt sahnelerden uzakta yaadnda, onun kanunlarn da kolayca unutuyorlar.69

Santee Dakota doktoru ve yazar Ohiyesa halknn ibadet ekli hakknda ilgin bilgiler veriyor. Aadaki szlerden de grlecei gibi, Kzlderilinin ibadet ile doadaki dzen arasnda sk bir iliki bulunmaktadr. Baka bir ifade ile, anlamlar ve sembollerle dolu grd tabiatla uyum iinde yaamay ve bir i btnl yakalamaya alt grlmektedir. Onlara gre btn tabiattaki eserleriyle kendini bize tantmak isteyen Yce Ruhtur. Bu akn ve doast gce inandndan Beyazlarn onlar putperest ve ilkel olarak grmesini kabullenemez:
Kzlderililinin yaamnda kanlmaz bir grev vard -dua etme -grnmeyen ve sonsuz olan, her gn anma. Gnlk ibadetleri, onun iin gnlk besininden daha nemliydi. Gn doarken kalkar, makosenlerini giyer ve suyun kenarna giderdi. Burada, avu avu ald berrak souk suyla yzn ykar ya da tamamen suya dalard. Banyodan sonra, yava yava aarmakta olan gne ve adeta ufukta dans etmekte olan gnee kar dimdik durarak, sze dklmeyen duasn sunard: Ei ya da arkada, bu ibadette ona yol gsterebilir ya da onu takip edebilirdi ama asla ona elik edemezdi. Her ruh, sabah, gneini; yeni taze topra ve Derin Sessizlii tek bana karlamalyd! Gnlk av srasnda, Kzlderili avc ne zaman dikkat ekecek kadar gzel ya da grkemli bir manzarayla karlasa - dan

69

McLuhan, a.g.e., s. 33-34.

84
zerinde, gk- kuann parlak kemeri ile birlikte duran siyah bir frtna bulutu, yeil bir vadinin ortasndaki beyaz elale, kpkrmz gnbatmyla boyanm olan usuz bucaksz ova ibadet etmek zere bir an iin dururdu: Yedi gnn bir tanesini kutsal gn olarak ayrmaya gerek duymazd nk onun iin btn gnler, Tanr'nn gnleriydi.70

BYK RES SEATTLEDEN MEKTUP*


Washingtondaki Byk Reis, topraklarmz satn almak istediini bildirdi. Teklifinizi dneceiz. nk satmazsak, beyaz adamn belki de silahla gelip topramz alacan biliyoruz. Ancak, gkyz nasl alnr ya da satlr? Ya topran scakl? Bunu biz dnemeyiz bile. Havann tazeliine, suyun prltsna biz sahip deiliz ki, siz satn alasnz. Toran her paras bizim iin kutsaldr. Parldayan her bir am inesi, her kumlu ky, karanlk ormanlardaki sis, aasz ke, vzldayan bcek. Aacn iinde ykselen zsu bizim hatralarmz tar iinde.

70 *

T.C. McLuhan, s..50. Seattle yllar nce yaam bir Kzlderili reisin adyd. Bugn ise ABDde bir byk kentin ad. O da yirminci yzyln her byk ehri gibi beton ynlaryla rl, trafii skk, grltl, kirli bir kent. Oysa, ok deil daha yz elli yl nce ocuklarn bahardaki yaprak hrtlarn ninni yapt, ekirge vzltlaryla kurbaa vakvaklarn dinleyerek byd bir gzel yerdi Seattle. O zamanlar bir byk kent deildi. Byk Reis Seattlen liderliinde yaayan bir Kzlderili kabilesinin topra, yeni doan bir bebein anasnn kalb atlarn sevdii gibi sevmi insanlarn lkesiydi nk. 1855te, zamann ABD Bakan Franklin Pierce. Seattlee yazd bir mektupla, bu topraklar satn almak istediini bildirir. Reis Seattle ise, bu mektuba, ayn yl iinde,Washingtondaki Byk Reise diye balayan uzunca bir mektupla karlk verir. evre korumacln ancak yllar iinde, dnya harap olduktan sonra anlayan insanlara kendisini bir vahi diye tantan Byk Reisin verdii bu cevap evrecilerin ok ilgisini eken bir dkmn olarak bilinmektedir.

85

Biz topran bir parasyz ve o da bizim bir paramzdr. Kokulu iekler bizim kz kardelerimiz. Geyikler, at, byk kartal da erkek kardelerimiz... Yksek kayalklar, yumuak ayrlar, midillinin ve insann vcut harareti, hep ayn aileye aittir. Teklifinizi dneceiz. Ama bu kolay olmayacak. Derelerimizde ve nehirlerimizde akan su yalnzca su deil, atalarmzn kandr. Denizin berrak suyundaki her kmlt, benim halkmn hayatndan olaylar, anlar anlatmal size. Suyun hlts dedelerimin sesidir. Nehirler kardeimizdir; susuzluumuzu giderirler, kanolarmz tarlar, ocuklarmz birbirine yaknlatrrlar. Eer topraklarmz satarsak, bunu hep hatrlayn ve ocuklarnza da anlatn: Nehirler bizim de -ve sizin dekardeimizdir. Onlara dier kardeleriniz gibi davranmalsnz. Beyaz adamn bunu anlayamayacan biliyoruz. Onun iin bir toprak parasnn dierinden fark yoktur. nk o bir yabancdr; gece gelir ve istedii topraa ve kardei olan ge koyun ve parltl inciler gibi, satlacak eya muamelesi yapar. Bilemiyorum, hayatmz sizinkinde ylesine farkl ki... Sizin ehirlerinizin manzaras, Kzlderilinin gzn actyor. Belki de biz vahiyiz, ondan anlamyoruz. Beyazlarn ehirlerinde sessizlik yok. Baharda hrdayan yapraklar ve vzldayan bcekleri dinleyecek hibir yer yok oralarda. Oralardaki grlt sanki kulaklarmza hakaret ediyor. Meleyen kei yavrularnn sesini ya da geceleyin gl kenarnda baran kurbaalar duyamadktan sonra yaamann nesi var ki? Ben bir Kzlderiliyim, bunu anlamyorum. Kzlderili, bir gln stnde rzgarn ark sylemesini sever, le yamurlar ile ykanan o rzgarn kokusunu da... Hele amlarn o sert kokusu... Hava Kzlderili iin ok deerlidir. nk her ey onu soluyor; hayvan, aa, insan, her ey... Beyaz adam soluduu havann farknda deil sanki gnlerdir etrafnda dolaan pis kokuyu hissetmeyen bir ceset gibi... Size topramz sattmzda, rzgarn, ayr ieklerinin ho kokusunu tayan ok zel ve kutsal deerlerini bilmelisiniz.

86

Topramz satma teklifinizi dneceiz. Kabule karar verirsek de tek artmz var: Beyaz adam, topran hayvanlarna kendi kardei gibi davranacaktr. Ben bir vahiyim, baka trlsn anlamam. Beyaz adamn geen bir trenden ate edip ldrd ve sonra da brakt kokumu binlerce srn cesedini grdm. Anlamyorum, nasl oluyor da, o duman karan demir at, bizim ancak hayatmz davam ettirebilmek iin ldrdmz srlardan daha nemli oluyor... Hayvanlar olmazsa,insanlar nedir ki? Tm hayvanlar yok olsayd, insan, ruhunun o byk yalnzl iinde lp giderdi. Hayvanlara ne olursa, hemen sonra insanlara da ayns olur. nk herey birbirine baldr, topraa ne olursa, topran dourduklarna da ayns olur. Toprak, anamzdr. nsan topraa tkrrse, kendi suratna tkrm olur. Toprak insana ait deil; bunu iyi biliyoruz. Kan nasl bir aileyi birletirirse, her ey de yer yzende birbirine ylesine baldr. Hayatn dokusunu insan yaratmad. O, dokunun iinde yalnzca bir iplikiktir. Siz o dokuya ne yaparsanz, aynsn kendinize yapm olursunuz. Topramz satma teklifinizi dneceiz. Ama halkm soruyor: Beyaz adam ne istiyor? nsan gkyzn ya da topran scakln satn alabilir mi? Ya da antilobun hzn? Biz bunlar size nasl satabiliriz? Ve siz bunlar nasl satn alabilirsiniz? Kzlderili, bir kat parasn imzalayp beyaz adam verdi diye, topra istediinizi yapabilir misiniz? Havann tazelii ve suyun prlts bize ait olmadna gre, banlar bizden nasl satn alabilirsiniz? Biz vahiyiz. imdilik gl olan beyaz adam, kendisini ilah sanyor, topran kendisine ait olduunu dnyor. (Bundan sonra) bir kenarda bar iinde yaayacaz. Geri kalan gnlerimizi nerede geireceimiz neli deil. Zaten ok gnmzde kalmad. Bir ka saat, bir ka k ... Bir zamanlar bu topraklarda yaam olan byk kabileden hi bir ocuk domayacak. Bir zamanlar sizin gibi mit dolu olup da ormanda kk gruplar halinde dolaan o insanlardan, halknn mezarnda alamak iin kimse kalmayacak.

87

Ama neden kabilemin k iin zleyim? Kabile insanlardan meydan gelir; baka bir eyden deil, nsanlar, denizin dalgalar gibi, gelir giderler. Beyaz adam bile bu hkme kar kamaz. Belki de biz gerekten kardeizdir. Greceiz. Bildiim bir ey var ve beyaz adam da anlayacak onu bir gn: Bizim lahmzla sizinki ayn. Bizim topramza sahip kmay dndnz gibi ona da sahip olduunuzu dnyorsunuz belki, ama bunu yapamazsnz. O, beyazlarn olduu kadar, Kzlderililerin de, btn insanlarn ilahdr. Bu toprak onun iin deerlidir. Topra yaralamak, onun yarattklarna kar kmak demektir. Beyazlar da bir gn yok olacaklar. Belki dier kabilelerden de nce. Bir gece kendi pnzde boulacaksnz. Btn srlar ldrlp, btn yaban atlar ehliletirildiinde, ormann gizli keleri insann korkusu ile arlatnda, nerede olacak kular? Kartal nerede? Yok... O zaman ava ve hzl midilliye Yaa ok yaa demenin anlam ne ola ki? Topramz size satarsak bizim sevdiimiz gibi sevin onu. Bizim zendiimiz gibi zenin, ve btn gcnzle, ruhunuzla, yreinizle, onu ocuklarnz iin koruyun ve Allahn bizi, hepimizi sevdii gibi sevin onu .Yeni doan bebein,anasnn kalb atlarn sevdii gibi. nk bir ey biliyoruz: Bizim Allahmz da, sizin Allahnz da birdir. Bu hkme beyaz adam bile kar kamaz. Kim bilir, belki yine de kardeizdir sizinle. Greceiz.

88

NASIL VAZGEERM GKYZNDEN


Byk Reisin mektubunu verdiim deerli airirmiz ve dostum Mehmed KARA, bu mektuptan ald ilhamla bu iiri bana gnderdi. Bu iiri tm evreciler ithaf eden aziz dostuma kranlarm sunuyorum:

Kesik ke sik dlerin Ardnda kalrsa dalar Nasl yaarm bilmem Glgeli yanlarma Dokunup durmazsa rzgar Serin bahelerin Nasl yaarm Geride kalrsa bir gn Parldayan am ineleri Karanlk ormanlardaki sis Kularn kard ses Gzel kokulu iekler Iltl yamur damlalar Ve senin hayat dolu gzlerin Ey dnya gazelimin redifi Nasl vazgeerim gk yznden Ya scaklndan topran Havann tazeliinden Prltsndan suyun

89

Sert kayalarla Yumuak ayrlardan Nasl vazgeerim kzarrsa mrmn batsndaki Dalarn srt. Mehmet KARA 22. 06. 1995

I.3. Budizm ve evre


nsan evre ilikisi sz konusu olduunda insann sahip olduu dnya grnn (Weltanschauung) bu ilikideki etkisi inkar edilemez. Bunu tm din ve kltrlerde grmek mmkndr. Son zamanlarda bir ok evrecinin ve akademisyenin evre-din ilikisine dikkat ekmelerinin altnda yatan nedenlerden birisi de bu ilikidir. Genelde dou din ve felsefelerinin insantabiat ilikisiyle ilgili grleri batl insann dikkatini ekmemiti. Daha dorusu geerli ve baskn tek medeniyet olarak kendi medeniyetini gren Batl insan, dier medeniyetlere ilgisiz kalm ve hatta onlarn yok olup gitmesine seyirci kalmt. Bunun ne kadar byk bir hata ve kayp olduunu ise yeni yeni fark ediyoruz. Tpk evrenin ve doal hayatn kymetini evre sorunlar ortaya ktktan sonra anladmz gibi; eski kltrlerin, medeniyetlerin ve zellikle de byk dinlerin nemini de yeniden kefediyoruz. nl ada Budist dnr kedeya gre, Budizmde insan-doa ilikisinin temeli dalist bir kartlk olmayp, karlkl bamllk oluturmaktadr. Bunu Esho Funi kavramyla aklayan keda yle demektedir:
Sho, bamsz yaam esi demek olan Shohoe bu hayatn dayanan salayan evre demek olan eho yerine kullanlmtr. nsan hayat evresini hem etkiledii hem de ona baml olduu iin bu ikisi -Esho - ayrlmaz- Funi. nsan ve evresi iki ayr ve zt e olarak grlrse, ne birini ne dierini doru perspektif iinde kavramak mmkn olmaz. evre sabit

90
ve deimez kalmak yerine destek olduu hayata gre deiir. Yalnz insan ve rnein ku iin gerekli olan evre farkl olmakla kalmaz, insanlarn bireysel zelliklerine gre de evreleri deiir. Bu anlamda znel beden ile evre blnmez bir btndr. Budist dnce bu kavram daha da ilerleterek zne ve evre arasndaki birliin temelini kozmik hayat gcnde bulur.71

kedaya gre, Japon halknn atalarndan miras aldklar "insan ve evre arasndaki uyum" inanc tabiatla daha dengeli bir hayat srmelerinde en belirleyici etkendi. Japon dnre gre "bu ltler kendiliinden evre kirlenmesini nleyecek bir gce sahip olmulardr." S.41. Bunun en gzel ve arpc gstergesi ise "ada dnemden nce Japonya'da doa gzelliklerinin alar boyunca korunabilmi olmasdr." Ancak Japonyada evre sorunlarndan nasibini almtr. kedaya gre bunun en nemli ve temel nedenlerinden birisi "son bir ka on yldr s.42. Grld gibi nl dnre gre tm modern dnyay etkileyen bat medeniyeti ve bu medeniyetin temel deerleri Japon hayat tarzn ve zellikle de insan-doa ilikisini derinden etkilemitir. Bugn Japonyada grlen evre sorularnn temel nedenlerinden birisinin bu modern anlay olduu bilinmektedir. Bunun bir sonucu olarak Japonlar tekrar geleneksel ve kltrel deerlerine sahip kmaya balamlardr. Bunun bir nedenini Mahavirann u szlerinde bulmak mmkndr:
Her kim yer yzn, hava, su, ate ve bitkileri ihmal eder veya dikkate almazsa kendi z varln dikkate almam olur. Zira insan doann dnda deil, bilakis onunu bir parasdr.72

Budizm ve Doa Deklarasyonundan

71
72

Yaam Sein, s.41.


Environmetal Policy and Law, 17/2 (1987).

91

evrenin ve doal hayatn tahribi tamamen tabiattaki zengin canl trlerini hesaba katmayan ve onlara kar sayg duymayan cahilliin, a gzlln ve saygszln bir sonucudur. Eer yaadmz dnyada bar realize edemezsek ve evreyi tahrip ediimiz bugnk hzla devam ederse, ocuklarmza ve gelecek nesillere l bir dnya brakacamzda phe yoktur. Bugn uluslararas topluluk bir ok krizle yz yzedir. Byk insan topluluklarnn alk ve sefaletle yz yze kalmas ve yeryzndeki canl trlerinin yok olmas, bilim ve teknolojideki gelimeleri glgelemese bile, onlar kadar bir gerektir. Uzayn fethine paralel olarak insann cahilliinin ve gdk anlaynn bir sonucu olarak gller, nehirler, denizler ve okyanuslar kirlenmektedir. Gelecek nesillerin hayvanlarn gerek habitatlaryla ilgili bir ey bilmeme tehlikesiyle kar karyayz. Muhtemelen gelecek nesiller bugn yok olma tehlikesiyle kar karya olduklarn bildiimiz ormanlar ve baz hayvan trleri hakknda hi bir ey bilmeyecekler. Bizler bu byk tehlikenin farknda olan bir nesiliz. Bundan dolay da bir eyler yapmak iin ok ge olmadan harekete geme, somut admlar atma durum ve sorumluluundayz.

Dalai Lama Environmental Policiy and Law, 17/2 (1987), s.87.

I.4. Hinduizm ve evre


evre konusunda zellikle batllarn dikkatini eken bir dier kadim din ise Hinuizmdir. Tpkt Kzlderililere olan ilgi gibi, son zamanlarda sadece evrece amalarla Hit dinlerine byk bir ilgi olduu grlmrktedir. Bu ar ilginini bir nedeni, modern zamanlarda kendini tabiatn dnda ve stnde tamlayan; tabiat ve iindekikileri sadece hammmadde olarak gren anlayn, hereyi canl ve kutsal gren doe kltrlerine olao bir eilimi olmaldr. Fakat

92 ortada bir fiili durum var: Modrn insan tabiatn kutsalln ve derin boyutunu tekrar kefetymek istiyor. Tabiat anlamak ve onun bir paras oldunu dnmekle, sadece evre sorunlarn deil, ayn zamanda bir ok psikolojik ve nevrotik sorunlarn da zebileceini dnyor. Kadim manevi geleneklerin en byk zellikler, insana etrafndaki tabii aleme koparlamaz ruhi ve manevi balarla bal ve bu tabiatn bir paras olarak grmeleridir. Bu anlyn en yaygn olduu gelenek ayn zamanada dnyann da en eski geleneklerinden biri olan Hinduizmin ayr edici zelliklerindendir. Hind ini metinlerinden olan e Hindu geleneinini kaynaklar olan kahin ve dnrlerin biraraya getirdii ilahilerden oluan Vedalar, canl ve cansz tm mahlukat ayn manevi gc tarafndan kuatld bir dnya grn yanstmaktadr. Bunun bir sonucu olarak Hinduizm, kendisisn evrimin eitli safhalaryla gsteren ve her eyi kuatan ilahi hakimiyete inanr. nsanolu u anda vrim pramidinin en tepesinde olsa da, tabiatn ve onunu ok yzl/boyutlu hayat ekillerinden ayr grlemez. Tepe de olma ana ayrcalkl bir konum ve meruiyyet de vermez.Atharra Vedas ekolojik ve evreci deerlerle kokan muhteem bir ilahiyi iermektedir. Bu ilahiden baz alntlar:
inde tahl ve msr tarlalarnn yeerdii; nefes alan ve hareket eden hereyi barndran; denizin, rman ve dier sularn yatt yeryz! En gzel rnlerini bize ver. Yeryz, anneciim, gkyzndekilerle uyum iinde beni gvenli kl. Ey hikmet sahibi! Beni efkat ve bollukla kucakla.73

Sadece Vedalar deil daha sonraki kutsal metinlerden olan Upanitler ve Puranalarda da Hinduizmin tabiata bak as ifade edilmitir ve tabiata hrmet ve saygy vurgulamaktadr. Tabiatn byk glerinini- yeryz, gkler, hava, su ve ate- bitkileri ve aalar da ieren eitli canl trlerin hrpsi tabiatn muazzm ritmiyle birbirine balanmtr. Kutsal olan tabiatn dnda

73

Hindu Deklarasyonu, Environmental Policiy and Law, 17/2 (1987), s.89.

93 deil, iindedir. Tm tabii fenomenlerle kendini ifade etmekte ve gtermektedir. Mundaka Upanitinde ilahi olan yle tanmlanmaktadr:.
Ate onunu ba, ay ve gne gzleri; uzay ise kulaklar, sesi ise Vedada ilaham edilmitir. Rzgar nefesi, btn kainat ise onun kalbidir; yeryz ise onun oturduu taburesidir. Gerekten o hereyin iindeki ruhtur.74

Hint kltnde tabiata verilen bu nem evre bunalmyla yeni bir ivme kazand grlmektedir. Dnyadaki bir ok insan bu kltt anlamaya almaktadr. Bunlarn banda da batl aratrmaclarn geldii grlmektedir. Burad hakl olarak fazla mistizme kaan anlaylar tenkit eden yazatrlar da bulaunmaktadr. Grnen o ki, tm bu tartma ve aratrmalar sonucu insanrvre ilikisine ait daka sall bir anlay ortaya kacaktr. evre sorunlarr geldii nokta, sadece tabiat ve trleri deil, yok olmaya yz tutmu tm gelenekler, kltrleri, medeniyetleri de yeniden tanmay beraberinde getirmektedir.

I.5. Yahudi-Hristiyan Gelenek


evre sorunlarr youn olarak grld 1960l ylarda, bu sorurnun tarihi ve felsefesi kkleriyle ilgili temel aratrmalrnda baladna daha nce iaret etmitik. Bu konuda yazlan ilk makele Lynn Whiten The Historical Roots of Our Ecological Crisis,(evre Bunalmmzn Tarihi Kkler) adl yazsdr.75 Whiten idialar batda byk tartmalara neden oldu. Zira onun temel arguman evre bunalmnn temel nedenei Yahudi-Hristayan geleneinden kaynaklanmaktayd. Zira bu gelenek tarihin grd en byk insan merkezci (antropocentric) geleneiydi. Bu temel tezini ise Tevrat ve ncilin yaratl blmndeki u ayetler dayandrr: Allah dedi: Suretimizde, benzeyiimize gre

74
75

a.g.e, s.89.
Bkz: Lynn White, The Historical Roots of Our Ecological Crisis, in Man and The Environment, (eds.) Wes Jackson and Kansas Wesleyan, (Dubuque, Iowa: WM. C. Brown Company Publishers, 1971), p. 27.

94 insan yapalm; ve denizin balklarna ve gklerin kularna, srlara ve btn yeryzne ve yerde srnen her eye hakim olsun.76 White gre modern insann tabiat fethedilmesi ve tabaata hkmedilmesi gereken bir nesne olarak bakmasnn temelinde bu anlay yatmaktadr. Yahudi-Hristyanlk gelenein evre sorunlarrn ortaya kndaki roln vurgulayan dier iki dnr ise Toynbee ve kedadr. Ancak her iki dnr bu sorunlarn stesinden gelmek iin yine dine mracaat etmmemiz gerektiini ileri sryorlar. Ancak bu ikinci kez dine ba vurulurken, evreci ve btncl bir yaklam gerekmektedir. kedaya gre bilim adamlar dahil btn insanlarn doaya yaklamlarn, varlklarnn en derin noktasndan itibaren kkl olarak deitirmekle mmkn olabilir.77 Ona gre bilimsel-teknolojik uygrlkla iten bir devrime ancak dinini nclk edebilecektir: Din nce dncede bir devrim getirecektir. Sonra bu devrimi geiren insanlar evrelerine bilimsel-teknolojiyi uygulayacaklardr.78 Whiten bu tezi byk bir tartma balatt. Sonuta bu konuyla ilgili bir literatr bile olutu.79 Sonuta ise Yahudi ve Hristiyan dinlerinin dnrleri u noktaya vardlar: Whiten temel tezi ilk bakta dou grnse bile, zayf bir temele dayanmaktadr. Zira White tezini desteklemek iin semeci bir tavrla hareket etmi ve belli ayetleri kullanmtr. Halbuki kutsal kitaplar bir btndr ve bu nedenle de btncl bir bak asyla deerlendirilmelidirler. Bununla ilgili Yahudi ve Hristiyan alimlerin grlerini ksa da olsa vermek istiyoruz.

I.5.1Yahudilik ve evre
Yahudilere gre evrenini konumu ve deeri konusunda Dnya Musevi Kongresi Bakan Yardmcs Rabbi Arthur Hertzbergun grleri ayn zamanda zmnen Whiten argumanna de cevap veriyor. "Kim mahlukata kar
76 77 78

Kitab- Mukaddes, Tekvin, I:26. Yaam Sein, s.50. a.g.e., s.50

79

Kaynaka ksmnma bkz.

95 merhametliyse, babamz brahim'in neslindendir" (Bezoh 32b) alntsyla yazsna balayan Hertzberg yle devam ediyor:
Tevratn bize anlatt gibi, Tanr alemi yaratt zaman, onu bir dzen dahilinde yaratt. Gne, ay, yldzlar, bitkiler, hayvanlar ve nihai olarak da insanlar hepsi belli bir dzen ve amala; kainattaki konumlarna uygun olarak yaratld. Birbiri zerine tecavz etmiyorlard."Tanr insan ald ve ona bakmas ve korumas iin cennete koydu.(Tekvin, 2:19) Kabala retisinde, Adem'in ad vermesinden dolay, onlarn ne olduklarn tanmlamada ilahi yardm grd ileri srlr. Adem isim verdii bu mahlukatla uyum iinde yaamaya yemin etti. Bylece zamannn ta balangcnda, insanolu Tanrnn huzurunda mahlukata kar olan sorumluluunu kabul etmitir.80

Hertzberga gre hepimiz hayata kar sorumluyuz ve her yerde onu korumamz gerekir:
Hepimiz bu nazenin ve harika dnyada yolcuyuz. Dnya gemisini korumak iin ayn safta ve ele ele tutualm. evrenin ve ona bal olarak hayatn tahrip edilmesi; hayatn zenginliini hesaba katmayan cahilliimizin, a gzllmzn bir sonucudur. Eer bar bu dnyada hakim olmazsa, dnyann ve evrenin tahribi bu hzla devam ederse, gelecek nesiller l bir dnyay miras olarak alacaklarndan kimsenin phesi olmasn. Atalarmz bizlere doal kaynaklar zengin ve ihtiyalarmz karlayabilecek bir dnyay miras braktlar. Bu bir gerektir. Eskiden de kadar tketilirse tketilsin doal kaynaklarn snrsz olduu ve tkenmeyeceine inanlrd. Ancak bugn bu kaynaklarn tkenebilir olduunu hepimiz biliyoruz. Eskiden bu gerek bilinmediinden, cahilliin neden olduu doal kaynaklarn smrsn anlamak g deildi. Ancak imdi tehlikeli faktrlerin farkndayz. Kendi sorumluluklarmz ve

80

Yahudi Deklarasyonu, Environmetal Policy and Law, 17/2 (1987) s. 89.

96
deerlerimize olan ballmz sorgulamalyz. Gelecek nesillere nasl bir dnya braktmz iyice dnmeliyiz. Bu neslin bir yol ayrmnda olduu aktr. 81

I.5.2. Hristiyanlk ve evre


Hristiyan alimler de evre konusunda kendilerine yneltilen eletirilere ciddi cevaplar vermilerdir. evre bunalmndan Hrstayanln sorumlu tutulamayacan ileri srmektedirler. ayet tarihte bir sorumlu aranyorsa bunun Hrstyanln o adaki yorumu ve alglan biimiyle alakal olabilecei ileri srmektedirler. Zira Hristiyan geleneine bakldnda evreci grlere ve yorumlara da raslanmaktadr. Bunun em tipik rnei ise, evre azizi ilan edilen Aisili Fransisiin yorumudur. Konuyla ilgili olrak Peder Lanfranco Serrininin grleri yledir:
Tanrya (God) yarattklar iin hamd etmek, grnen ve grnmeyen tm mahlukatn Yaratcs olduunu itiraf ve kullarna ihsan ettii sonsuz nimetler iin ona teekkr etmek demektir. Tanr varolan her eyi hr iradesi ve szyle yoktan var etmitir. Tanr her eyin iyi olmasn, gerekten iyi olmasn istemitir. Lzumsuz hibir ey yaratmad gibi, lzumlu hibir eyi de ihmal etmemitir. Bylece, birbiriyle arpan ve atan kainatn elementleri arasnda bile bir denge ve ahenk bulunmaktadr. Yaratc, kainattaki tm bu karlkl etkilemeler ve deimelerle kendi gzelliini ve mkemmelliini gstermek istemektedir. Bununla beraber, sadece erkek ve kadn Tanrnn suretinde yaratlmtr. Tanrnn hakimiyetini ve iyiliini gstermek iin yaratlan grnen her eyin hakimiyeti de insanoluna emanet edilmitir. Psalmn insann erefiyle ilgili ifadelerinin tam yeridir: Kilise Babalar insana yklenen bu mucizevi ikili vatandalk ve sorumluluu iyi anlamlard. Aziz Gregory Nazianzerinin

81

Environmetal Policy and Law, 17/2 (1987), s.90.

97
szleriyle: "Tanr insan dnyaya ikinci bir alem ama kk bir alem (microcosmos) olarak gnderdi. Muhteem ve gzel tabiata peresti eden farkl bir melek olan insan, yeryzndeki her eyin kralyd. Fakat ge bamlyd. Bir taraftan semavi, dier taraftan ise dnyeviydi. Fani, fakat lmszd. Hem grnr, hem de grnmeyen aleme ait olup; byklk ve kkln ortasndayd." Elbette ki insann bu dalist vatandalndan kaynaklanan sorumluluundan dolay, insann sz konusu bu hakimiyeti; Tanrnn azametini gstermek iin yaratt tabiat ktye kullanma, bozma, israf ve tahrip etme ruhsatn ona vermez. Bu hakimiyet btn mevcudatla beraber yaamadan ibaret olan bir kahyalktan veya vekilharlktan (stewardship) baka bir ey olamaz. Bir taraftan insann konumu, yani Tanrnn vekili olama durumu, ie karrken, dier taraftan da, onun hem kendi nefsi ve hem de tm kainatla uyum iinde yaamas; Tanrnn insan ve mahlukat zerindeki hususi ve tam hakimiyetini gstermesi gerekmektedir. nsan, kendisini yok etme riskine ramen, kaosu veya dzensizlii terci etmemeli, daha kts Tanrnn bereketli hazinlerini tahrip etmemelidir. ncil, Asisili Aziz Fransisin ahsnda insann tabiatla olan birlikteliinin emsalsiz rneini gstermitir. Tanr kendi iradesini mahlukat vastasyla gsterdiinden, Aziz Fransis btn mahlukata boyun eiyor, onlar dikkatle inceliyor ve tabiatn esrarl sesine kulak kabartyordu. Btn mahlukat Tanrnn ltfnun ve hakimiyetinin tezahr olduundan, onlara kardelerim-baclarm diye hitap ediyordu.82

Grld gibi Yahudi-Hristyan geleneinini evre bunalmnn ortaya kmasndaki etkisiyle ilgili trtmalar yeni bir boyut kazanmatr. Bumnunu bir sonucu olaraj hem geleneksel Hrstiyanlk anlay yeniden yorumlanm ve hem de btncl ve evreci bir bak asyla ncil yeniden

82

Hristiyan Deklarasyon, Environmetal Policy and Law, 17/2 (1987), s.88.

98 yorumlanmtr. Sonuta tabiatn ve evrenini kutsal botutu vurgulanarak, korunmas gerekti anlayna varlmtr.

Yaratan Tanr ile Bar, Yaratlanlarn Tm lie Bar [Papa


John Paul IInin 1 Ocak 1990 Dnya Bar gn kutlamalar dolaysyla yaynlad mesajda evre bunalmna nemli yer vermitir. Bu mesajdan baz alntlar:]
evrenin yaygn tahribi ile kar karya kalan insan, yeryznn nimetlerini, gemite olduu gibi kullanmaya devam edemeyeceini her yerde anlamaya balamaktadr. Genelde halk ve ayn zamanda politikaclar bu problemden endie duymakta ve deiik disiplinlerden uzmanlar bunun nedenlerini incelemektedirler. lave olarak, yeni bir EKOLOJK FARKINA VARMA belirlemeye balamaktadr ki, bu somut programlar ve ahsi teebbsler istikametinde gelitirilmeye cesaretlendirilmektedir. Ekolojik problemin altndaki ahlaki hususlarn varlnn en derin ve ciddi kant HAYATA KARI SAYGI YOKLUU DUR. Bu birok evresel kirlenme vakasnda aikar olarak grnmektedir. lahiyat, felsefe ve ilim, btnle haiz, kendi dahilili dinamik dengesi olan bir kozmosdan, ahenkli bir evrenden bahseder. Bu nizama sayg duyulmaldr. Yeryz nihayette mterek bir mirastr ve onun meyvalar, herkesin hakkdr. Gnmzde ekolojik bozulmann dramatik tehdidi bize ferd ve kolektif a gzlk ve bencilliin yaratltaki nizama zt olduunu retmektedir. Ekolojik kriz, bilhassa gelimekte olan milletler ile endstrilemi olan milletler arasnda yeni bir dayanma iin acil bir ahlaki ihtiyac ortaya karmtr. Devletler sorumluluu, giderek artan oranlarda paylamak zorundadrlar. Bu sorumluluk, bar iinde ve salkl bir tabii ve sosyal evrenin

99
gerekletirilmesi ynndedir. lk nce endstrilemi devletlerin kendi hudutlar dahilinde tatbik etmedikleri srece, yeni endstrilemi devletlerden, kstlayc evresel artlar kendi domakta olan endstrilerine tatbik etmeleri beklenemez . Ayn zamanda sanayileme srecindeki memleketler gemite bakalarnca yaplm hatalar tekrar etme bakmndan ahlaki ynden serbest deillerdir. Bu memleketler endstri kirleticileri, radikal ormanszlatrma veya yenilenemez kaynaklarn snrsz istismar edilmesi yoluyla evreyi uluorta tahrip etmeyi srdrmektedirler. Bu sebeple, zehirli artklarn elden karlmas ve zararsz hale getirilmesi iin bir zm bulunmasna acil ihtiya vardr. Uygun bir ekolojik denge, tm dnyada mevcut fakirliin yapsal formlarna hitap etmedii taktirde kurulamayacaktr. Krsal fakirlik ve yaanacak yerlerin adil olmayan dalm, birok lkede iftilii geim yolu yapm ve topran tkenmesine yol amtr. Fakirlerin yoksulluklarndan kurtulmalar iin bir yol bulunmaldr. Bu, yaplarn cesur reformunu ve ayn zamanda insanlarn ve milletlerin birbiriyle olan mnasebetlerinde yeni yollar gerekli klar. Bizi tehdit eden dier bir tehlike SAVA tr. Maalesef , teden beri modern ilimler evreyi dmanca amalar iin deitirme yeteneine sahip bulunmaktadr. Kimyasal, bakteriyolojik ve biyolojik sava yasaklayan milletleraras aratrmalara ramen, laboratuar aratrmalar tabiatn dengesini deitirme gcnde yeni silahlar gelitirmeye devam etmektedirler. Bugn global bir lekte savan herhangi bir ekli hesap edilmesi mmkn olmayan ekolojik bir tahribe neden olacaktr. Mahalli veya blgesel savalar dahi, ne kadar snrl olurlarsa olsunlar sadece insan hayatn ve sosyal yaplar tahrip etmekle kalmamakta fakat ayn zamanda yaanan blgeyi yok ederek, mahsul ve bitkileri mahvetmekte, topra ve suyu zehirlemektedir. Savatan sa kalanlar ok zor evresel artlarda yeni bir hayata zorlanmakta ve bu durum ar sosyal huzursuzluk ortamlar yaratmaktadr. YARATILIAN ESTETK DEER KMSENEMEZ. ncil, tekrar ve tekrar yaratlanlarn iyilii ve gzelliinden bahseder. ehirler ne kadar gzel olsalarda, yine de insanlarn kendi evrelerine zen gstermeleri motive edilmelidir.

100

Bugn, ekolojik kriz herkesin sorumluluu olarak kabul edilmektedir. Bunun bir ok ekli, fertlere, halklara, devletlere ve milletleraras cemaate ait vazifelerin ve mecburiyetlerin tesis edilmesi hedefine matuf toplu abalara olan ihtiyac sergiler, Bu sadece hakiki barn ina edilmesi ile el ele gitmekle kalmaz fakat ayn zamanda szkonusu abalar somuz olarak pekitirir ve teyit eder. Ekolojik kriz, tplumda barn aranmas manasnda ele alnrsa, evrende sayg duyulmas gereken bir nizamn mevcut olduu, serbest seme yetenine sahip insann gelecek nesillerin mutluluu iin bu nizamn koruma bakmndan ar bir sorumluluk altnda bulunduu konular nem kazanr. Ekolojik krizin ahlaki bir konu olduunu tekrar etmeyi isteri. Herhangi bir belirli dini inantan olmayan fakat umumun iyiliine ynelik sorumluluk duygusuna sahip erkek ve kadnlar, salkl bir evrenin tesisi iin katkda bulunma zorunluluklarnn farkndadrlar. Tanrya yaratan olarak inanan ve bylece dnyada birlik ve nizamn varln kabul eden erkek ve kadnlar, bu problemin muhatab olduklarn hissetmek zorundadrlar. zellikle, Hiristiyanlar yaratln kapsamndaki sorumluluklar ve tabiat ile Yaradana ka olan grevlerinin imanlarnn esas bir paras olduunun idarki iindedirler. Bunun sonucu olarak kendi nlerinde alan Hiristiyan birliinin ve dinleraras kooperasyonun geni bir sahas bulunduunun bilincindedirler. 1979ta Aziz Francisi ekolojiye katkda bulunanlardan ilahi patronu olarak ilan etmitim. Aziz Franis, Hristiyanlara, yaratln btnlne olan derin ve hakiki saygnn bir rneini verir. Benim midim, Aziz Francis den alnan ilhamn, Yce Tanrnn yaratt btn iyi ve gzel eyler ile kardelik duygusunu daima canl tutmak iin, bizlere yardmc olaca ynndedir. Kendisi insanlk ailesinde mevcut olan byk ve yksek kardeliin nda, yaratlanlar zenle korumaya ve sayg gstermeye olan ciddi sorumluluu bize hatrlatacaktr.

101

DRDNC BLM SLAM ve EVRE

102

103

DRDNC BLM SLAM ve EVRE


nsanolu maddi hrsn ilham ettii teknolojinin sonularndan korumak iin btn dinlerin ve felsefelerin taraftarlar arasnda dnya apnda bir ibirliine ihtiyacmz olduunu sanyorum. A. Toynbee, Yaam Sein, s.46.

nsan, sosyal bir varlk olduundan, iinde doduu ve yaad kltrden etkilenmesi tabiidir. Bireyin kimlii de bu kltrel deerlere gre ekillendii gibi, dnyay ve olaylar da bu bak asyla deerlendirir. nsanlarla olduu gibi, tm tabiat alemi ve bu alemdeki dier canllarla ilgili tavr ve davranlarn da bu kltrel deer yarglarna gre ekillendirir. Buna kltrel szge veya gzlk de denilmektedir. Yani insanlar btn olaylar ve olgular bu szgeten geirerek deerlendirmektedirler. Bu nedenle, evre sorunlarnn tarihi ve felsefi boyutu aratrldnda ilgin sonular ortaya kmtr. Bunlarn en nemlilerinden biri, bugn evre sorunlar olarak ortaya kan olumsuzluklarn aslnda modern insann sorunlar olduunun anlalmasdr. nsanlar yeryzndeki ilk gnlerinden bu yana evreyle alveri halinde olmu; yaamak ve hayatta kalabilmek iin evreden yararlanmlardr. Ancak, modern zamanlara kadar hibir dnemde bu alveri tabii seyrinden dar kmam, topyekn dnyann ve insanln varln tehdit edecek boyutlara ulamamtr. nsann modern zamanlardaki tabiat fethetme ve hkmetme anlay, snrsz ve sorumsuz bir ekilde tabiat ve tabii kaynaklar smrmesine dnmtr. Modern anlayn en belirgin zelliklerinden birisi ise tabiat nesnelletirmesi ve her trl deerden soyutlamasdr. Buna yukarda ksaca deinmitik. Btn vahiy geleneklerinde kutsal bir boyutu olan, Allahn bir mahluku olarak sayg duyulan ve belli bir lyle ondan istifade edilen tabiat,

104 sadece kr amal ve gelecek nesiller de dnlmeden ve mnhasran u andaki insanlarn refah iin adeta talan edilmitir. Bu yaam tarznn gelecek nesiller iin getirdii sonular ise gzard edilmitir. evre sorunlarnn ortaya kmasyla, insanlar btn bunlar daha ak ve net olarak grebilmilerdir. Bundan dolay, daha nceki ahlak ve hukuk sistemlerinde gelecek nesillerin hukuku sz konusu deilken, imdi gelecek nesillere kar ahlaki bir sorumluluumuzn olup olmadnn yannda, gelecek nesillerin hukukunun nasl salanabileceinin tartmalar yaplmaktadr. Bu erevede insan haklar bile yeniden tanmlanmaktadr. Btn bunlar yaplrken insanln yaad tecrbelerden yararlanlmaktadr. Bir yandan insanln yaad iki yz yllk sre eletirel olarak incelenirken, dier yandan insanln sahip olduu vahiy gelenekleri yeniden kefedilmektedir. nsanln kar karya bulunduu ada sorunlarn almasnda dinlerin yardmc olabileceine inanlmaktadr. Gnmzn nde gelen bir ok dnr ve bilim adam bu sorunlarn almasndan dinin yardmc olabileceini ileri srmlerdir. Bu nemli noktay yukarda ilgili blmde ncelemitik. Burada ise, slam dinin evreye ve zellikle de insan-evre ilikisiyle ilgili bak asn ele alacaz. Ancak konunun dayha iyi anlalabilmesi iin evre-ahlak ilikisinin ncelikle irdelenmesi yararl olacaktr. I.1. evre-Ahlak likisi83 evre-ahlak ilikisi ve bu balamda ifade edilen evre ahlak yeni bir konu olup, ahlak felsefesinin bir alt dal olarak ele alnmaktadr. Dnya apndaki evre sorunlarnn ortaya kmas ve insann bunlarn stesinden gelme abalar erevesinde ortaya kt sylenebilir. Bu bakmdan, kendisinden nce ortaya kan tb ahlak, i ahlak vb. pratik ahlak kuramlarna benzemekle beraber, konuyla ilgili tartmalarn tarihi olduka yenidir. Felsefecilerin konuyla ilgilenmesi ve evre-ahlak ilikisiyle ilgili tartmalara katlmalar; konuyu felsefi ve eletirel olarak ele almalar ise daha da yenidir. mer Naci Soykann tesbitiyle felsefe ve felsefeciler evre
83

evre Ahlak ilikisine felsefi bir zemin ve arkaplan oluturmas asndan eklenmitir: brahim zdemir, evre -Ahlak likisi, Felsefe Dnyas, say: 14, K 1994, s.49.

105 sorunlaryla ilgilenmekte gecikmitir.84Her zaman bilimin nnde giden felsefe, her nedense bu sefer onun arkasnda kalmtr. Bunda biraz da baskn bilim anlay ve teknolojiye olan sarslmaz inancn da rol olduunu dnyorum. Zira evre sorunlarnn ilk ortaya k II. Dnya savandan sonraya rastlar. Ancak ilk evreci hareketler 60l yllarda balamakla beraber, esas younluk ve byk gsteriler 70li yllarda ortaya kt. Ancak btn bu evreci hareketlerin ve protestolarn niteliine bakldnda olayn ahlaki boyutundan ok, teknoloji ve ar sanayileme sorunu olarak ele alnd grlr. Bu nedenle alnacak baz yasal ve teknolojik nlemlerin veya daha az teknolojilerin uygulanmasyla sorunun zlecei sanlyordu.85 evreci hareketlerin ayn dnemde siyasallamasnn ve glenmelerinin de yine bununla ilgisi olduunu syleyebiliriz. Ancak 80li yllarda evre sorunlar olarak adlandrlan ve sadece doal dengeyi deil, gerekli nlemler alnmad takdirde bata insann bizzat kendi hayat olmak zere, tm yaam tehdit ettii ileri srlen ekosistemdeki baz sorunlarn daha derin boyutlar zerinde durulmaya baland. Yeni bir ahlak felsefesi gelitirmeye alan filozoflara gre evre sorunlarnn kaynan evreye ynelik davranlarmz ynlendiren, evrene, insana, insann evrendeki yerine, yaamn anlamna ilikin temel felsefi inanlarmz oluturuyordu.86 Bylece ilk defa insan-doa ilikileri, insann doaya kar tutum ve davranlarnn ahlaki boyutu vurgulanmaya baland. nsan-doa ilikilerinin boyutlar anlalmadan, bu boyutun mevcut sorunlarn ortaya
84 85

mer Naci Soykan. Trkiyeden Felsefe Manzaralar, YKY, stanbul,1993. s. 151. Bkz. Jim OBrien, Environmantalism as a Mass Movement: Historical Notes, Radical America, 1983, no:2. Hasan nder. evre Ahlak Anlaylar ve evre Eitiminde Perspektifler. (II. evre urasna sunulan bildiri. 28 ubat-3 Mart 1994, stanbul), s.1; evre sorunlarnn ortaya kyla dorudan ilgili grlen ve Schumacher tarafndan evre kart grler olarak ileri srlen fikirler unlardr: Evrim, mcadele, doal seleksiyon ve uygun olann yaamas, tarihin materyalist yorumunu temel alan Marxist gr; bilinaltn ok abartan ve nemseyen Freudiyen vurgu; btn mutlaklar, normlar ve standartlar reddeden grecilik; doru bilginin sadece fizik bilimlerin yntemiyle mmkn olduunu ileri sren bilim felsefesi. David Pepper. The Roots of Modern Environmentalism (London,1984), s. 4-6.

86

106 kmasndaki etkileri tartlmadan ortaya atlacak zmlerin pek tutarl ve yararl olamyaca aktr. Hatta daha ok bilim ve daha ok teknolojilerin ekonomik olarak da ek ykler getirdii ileri srlerek, zaten snrl kaynaklar olan dnyamzn gelecei asndan konuyla ilgili ahlaki boyutun vurgulanmasnn daha pratik ve makul olduu grlmektedir. Schumacherin konuyla ilgili u tesbitleri ayn zamanda ahlaki boyuta da iaret ettii iin nemlidir:
evre kirlenmesine kar savamak, doann yaratklarn korumak, yeni enerji kaynaklar bulmak ve bar iinde yaamay salayacak daha iyi ileyen anlamalara varmak amacyla, daha ok kaynak seferber etmekle ada dnyann ykc glerini denetim altna alabileceimizi sanyorsak, hakikatlerden kayoruz demektir. Geri servet, eitim, bilimsel aratrma ve daha birok kaynak uygarla gereklidir; ama bugn en ok gerekli olan bu aralarn hizmet edecei amalarn yeniden bir gzden geirilmesi ve deitirilmesidir.87

Baka bir ifade ile, insann sahip olduu dnya gr ve deer yarglarnn evresiyle olan ilikilerinde temel belirleyici olduunu 88 vurgularsak, bu grler aratrlmadan, tartlmadan ve eletirilmeden insanlarn gr ve tavrlarn deitirmenin mmkn olmad sylenebilir.

87

E.F. Schumacher. Kk Gzeldir (stanbul, 1989), s.220. Bunu daha iyi anlayabilmek iin evreyle ilgili ilk nlemlerin alnd ve sorunun teknoljik ve yasal nlemlerle zeleceinin ileri srlmesinden yirmi yl sonra dnyann durumuyla ilgili u rakamlara bakmak yeterlidir: Yaklak 120 milyon hektarlk ormanlk alan yokolmutur. Binlerce bitki ve hayvan tr tkenmitir. Hergn yaklak 140 bitki ve hayvan tr yok olmya devam ediyor. Dnya nfusunun 1.6 milyar insan ilave edilmitir. Dnyann her yerinde tatl su balklar hzla azalmaktadr. Yaklak 480 milyar ton verimli toprak erezyon ve dier nedenlerle kaybedilmitir. Lester R. Brown. State of the World 1992. New York, Norton:New York, 1992. s. 3-26. Clire Donting. A Green History of The World, Penguin Books, London,1991. s.141160; Kiinin sahip olduu dnya grnn onun evreyle ilgili hareketlerini nasl etkilediiyle ilgili olarak bkz: Clive Seligman. Environmental Ethics, Journal of Social Issues,vol. 45, no. 1. 1989. s. 169-184.

88

107 evre sorunlarnn sadece teknolojik nlemler ve yasal dzenlemelerle zlemeyeceinin anlalmas zerine, sorunun ahlaki boyutunun nemi her kesimce kabul edilmeye balanmtr. Konuyla ilgili yaynlanan bir raporda ortada ahlaki seim yapma sorunu vardr; ne kadar hesap yaplrsa yaplsn, tek bana yantlar bulmaya yetmez... Dnyann drt bir yanndaki gen insanlarn allagelmi deerlerin geerliliini sormakta olmalar sanayi uygarlndan duyulan yaygn rahatszln bir belirtisidir demektedir.89 Bunun dier bir rnei ise, BMin nerisiyle hazrlanan Ortak Geleceimiz adl kitabn banda komisyon bakan Gro Harlem Brundlandn btncl yeni bir ahlak iin insanla arda bulunmasdr.90 Bu ve benzeri arlarla evre sorunlarnn ahlaki boyutu tartlmaya balanmtr. Aslnda daha nceleri Leopold ve Schweitzer doaya kar daha saygl yeni ahlak anlaylar ileri srmelerine ramen, gereken ilgiyi grememilerdi. Ancak evre sorunlaryla beraber doayla ilgili tutum ve davranlarmz, bunlar motive eden dnya grmz ve temel deer yarglarmzla olan ilikisi kabul edilmeye baland. Bunun sonucu olarak hem bilimsel modern dnya gr, hem de geleneksel grler tartlmaya ve eletirilmeye baland. evre ahlak tartmalarnn hem pozitivist bilim anlaynn eletirildii ve eski itibarn yitirdii, hem de post-modern durum denen, dier kltr ve geleneklere daha hogrl baktn iddia eden bir zamana rastlamas rastlant veya tesadf deildir. evre-ahlak ilikisiyle ilgili literatrn byk ounluunun son onlu yllarda91 olmasnn nedeninin de bu balamda dnlmesi gerekir.

89 90

E.F. Schumacher. Kk Gzeldir (stanbul, 1989), s. 220 Ed. J. Ronald Engel ve Joan Gibb Engel. Ethics of Environment and Development. Global Challenge, International Response. London, 1990. s. 1. evre sorunlarn felsefi bir balamda ele alarak tartan ve eitli alternatif gr ve dncelere yer vererek tamamen evre ahlakyla ilgili konulara kendini adayan Environmental Ethics (evre Ahlak) dergisi 1979dana bu yana ngilizce olarak yaynlanmaya devam etmektedir. Ayrca konuyu btn boyutlaryla ele alarak, geleneksel din ve kltrleri bu balamda inceleyen ve onlarn insan-doa ilikileriyle ilgili grlerini ne karan birok aratrma yaplmtr. 12. dipnottaki kaynaklara baknz.

91

108 Ksaca, evre sorunlarnn dnya apnda bir bunalm haline gelmesi ve insanln gelecei iin bir tehdit oluturmas zerine, sorunun tm boyutlar vurgulanmaya balanmtr. Bu balamda insan-doa ilikilerinin meruiyyet zemini ve tarihi boyutu; insan-doa ilikilerinin arkasndaki dnya gr/grleri tartlmaya balanmtr. Geleneksel ahlak kuramlarnda evre gereken ilgiyi grmezken veya ahlaki bakmdan ntr bir durumda iken, yeni ahlak tartmalarnda evre ahlak ahlak felsefesinin bir alt dal olarak yerini almaya balamtr. Ancak ncelikle evre -ahlak kavramlaryla ilgili bir iki noktaya iaret etmek, daha sonrada evre ahlakyla neyin anlaldn vurgulamak istiyoruz. Gerek evre ve gerekse evre ahlak tartmalarnn henz yeni olduu ifade edilmiti. Her yeni alan iin olduu gibi bu alanda da bir kavram kargaasnn olmas normaldir. Konuyla ilgili tartma ve aratrmalar arttka, haliyle bu kavramlarda yerine oturacaktr. Bununla beraber evre ve evre ahlakyla neyin anlaldna iaret etmek yararl olacaktr. evre derken, daha ok, ekoloji biliminin de etkisiyle sadece doal ve fiziki evre anlalmaktadr. Bu tanm doru olmakla beraber, bir felsefe rencisi iin en azndan eksiktir. Zira insanlk tarihine bakldnda, insann etkiledii ve etkilendii, deitirdii ve kendisinin de durumunda deime meydana geldii evre(ler) sadece doal evreyle snrlandrlamayacak kadar eitlilik gstermektedir. Bundan dolay evre kelimesi bugn ok geni bir yelpazede kullanlmaktadr. Bunda evre sorunlarnn sergiledii karmak yap ve bu sorunlarn olumasnda birden fazla ve yine karmak nedenlerin olmasnn etkisi olabilir. Bundan hareketle Ahmet nam, evre kavramnn daha iyi anlalmasnn, insan-toplum ve insan doa ilikilerinin daha btncl bir kavray iin art olduunu vurgulayarak 4095 eit evreden bahsetmektedir.92Ayrca insanln kar karya bulunduu bozulma ve bunalmn sadece doal evreyle snrlandrlmasnn doru olmadn da vurgulamaktadr. Buna gre insann dier evreleriyle de sorunlar, hem de

92

Ahmet nam. evrelenmi Bir evrede nsan Olma Sava, Teori, Mart 1993, s.45.

109 ok ciddi sorunlar bulunmaktadr. Bununla beraber, burada namn d ve i evre diye kavramlatrd ayrm zerinde ksaca durmak istiyoruz. Buna gre d evre: * * * * evre ise: Dnme-dnce evresi, Bilgi evresi, Duygu evresi, Anlam evresi Sanat evresinden olumaktadr. Ayrca bu iki evre arasnda kpr grevi gren; Teknik-teknolojik evre, Ahlak, ve tarih evreleri bulunmaktadr. nam, evre sorunlar yalnzca doal evre sorunu deil derken, aslnda evre bunalmnn derinlerdeki kklerine iaret ederek soruyor:
Doal evrenin kirlenmesi, toplumsal ve politik evremizin yanl ilemesinden, anlam evresinin yozlamasndan deil mi? (....) Byk evreyi oluturan kk evreler teker teker yozlam, bunlar arasndaki ilikide uyum yok. evre sorunu bu ite.

Toplumsal evre, Politik evre, Ekonomik evre Doal evreden olumaktadr.

te, ahlakn evreyle ilgili tartmalara girmesi ve evre ahlaknn yeni bir dal olarak ortaya kmas insan-doa arasndaki uyumu yeniden kurmaktan baka bir ey deildir. lkemizde evre konusuna felsefi bir adan eilen ve aslnda felsefecilerin konuyu ihmal ettiklerini ifade eden dier bir filozofumuz ise

110 mer Naci Soykandr. Soykan da evrenin sadece ekolojinin bize tanmlad ekliyle alglanmasn eksik bulur. Bu balamda kullanlan ekosophie(evre bilgelii) kavram yerine kosmosophie (evren ya da dnya bilgelii) kavramn teklif eder.93 Soykana gre ekoloji terimini ilk defa kullanan Haeckel bunu evbilimi anlamnda ve daha ok hayvan ve bitkilerin birbiriyle ve iinde yaadklar evreyle olan ilikilerini anlatmak iin kullanmtr. Soykann bu kavrama itiraz, onun hayvan ve insanla ilgili yapt temel bir kavramlatrmadan kaynaklanmaktadr. Ona gre, hayvan evresine uyum salayan bir varlk iken, insan evresini deitirerek, onu kendisine uydurur. Ancak insann evreyi kendisine -kendi dnya grne(vurgu benim) uydurmas bugnk evre sorunlarna neden olmutur. nsan hayvan arasndaki fark vurguladktan ve bylece bu farkn pek vurgulanmadn da ima ettikten sonra Soykan yle der: nsan dnda hibir canl doal dengeleri bozamaz.94 Grld gibi evre sorunlar sz konusu olduunda bunu sadece doal ve fiziki evreyle snrlandrmak, sorunlarn gerek tam olarak anlalmas ve kavranmas ve gerekse sorunun insani boyutunun vurgulanmas asnda eksik olacaktr. Byle olmakla beraber, evre sorunlar sz konusu olduunda, ilk elden doal ve fiziki evre anlalmaktadr. Ayrca evre ahlaknn temel sorunlarnn banda insann kendi dndaki varlklara kar olan sorumluluklar geldiinden, bu almada biz de evre derken, ncelikle insann iinde yaad, etkiledii ve etkilendii doal evreyi vurguluyoruz. Bununla beraber konunun karmak yapsnn da unutulmamas gerektiini ifade etmek istiyoruz.

93

Soykan, s. 151-152. Ekosophie, ekoloji deyiminden tretilmitir. Ekoloji, hayvan ile bitkilerin birbiriyle ve iinde yaadklar evreyle ilikilerinin bilimi demek olan kologienin kurucusu ve ilk defa bu szc kullanan ise Alman zoolojiprofesr E. Haeckel (1834-1919)dr. Yunancada ev demek olan oykhos ile bilim anlamna gelen logos szcklerini birletirerek, evbilim szlk anlamnda bu deyimi meydana getirdi. Ecology, ecophilosophy ve ecosophy kavramlar zellikle derin evreci kesimlerde ok kullanlmaktadr. Bu kavramlar iin zellikle bu akmn ilk filozoflarndan olan Arne Naessin Ecology, Community and Lifestyls. Cambridge, 1992. s.35-39 kitabna baklabilir. a.g.e. s.152.

94

111 evre ahlak kavramyla ilgili olarak zerinde ittifak edilmi bir tanm yoktur. Ancak evre sorunlar erevesinde insan-doa ilikilerini ahlaki bir balamda aklama giriimiyle beraber ortaya atlm bir ok tanm vardr. Hepsinin ortak nitelii ise, evre-insan ilikilerinin imdiye kadar pek ne kmayan veya doa aleyhine ortaya kan ahlaki ynnn vurgulanmas; insann doal evreye ve dier varlklara kar ahlaki sorumluluk duygusuyla yaklamasdr. Aslnda sorunla ilgili glklerin temelinde, geleneksel ahlak kuramlarnda insan dndaki varlklarn ahlaki bir nesne olarak ele alnmamas yatmaktadr.95 Ahlakn geliimine baktmzda bunu aka grmek mmkndr. Zira geleneksel ahlak kuramlarnda temel sorun : 1. insan- insan, 2. insan- toplum ilikileridir. Bu ilikilerin insann mutluluunu (egoist) veya toplumun mutluluunu (faydac) salayacak ekilde temellendirildii grlmektedir.96 Bunun istisnas ise deontolojik ahlak kuramlardr. Bu kuramlarda insann doa ve doadaki varlklara kar sorumluluundan bahsedilmemekte veya herhangi bir sorumluluu olmad, doay ve doadaki varlklar istedii gibi kullanabilecei ve mutluluunu arttrmak iin bunlardan yararlanabilecei vurgulanmaktadr.

95

Baz eski geleneklerde, beeri ve semavi dinlerde evreyle ilgili, insana ahlaki sorumluluk ykleyen ve insan sorumlu tutan grler vardr. Ancak bizim buradaki vurgumuz bat felsefe tarihi erevesinde olduundan o konulara girmiyoruz. Konuyla ilgili u kaynaklarabaklabilir: Ed. J. Ronald Engel ve Joan Gibb Engel. Ethics of Environment and Development. Global Challenge, International Response. London, 1990.( Kitap evre sorunlar ve bunlarn ahlaki boyutuyla ilgili genel bir giriten sonra eitli din, kltr ve milletin evreyle ilgili grlerini kapsayan makaleleri kapsamaktadr. Konuyla ilgili hemen hemen tm grlere yer veren kitap, evreyle ilgilenenler iin zengin bir kaynaktr.) Ayrca B. Callicott ve Roger T. Ames. Nature in Asian Traditions of Thought. New York, 1989. (Bu kitap Dou geleneklerine ve felsefelerine, evre sorunlar ve evre felsefesi asnadan eilen ilk kitap olarak grlebilir. Ancak kitap sadece uzakdou gelenek, din ve felsefelerini kapsamaktadr.)

112 Bu adan ahlakn bir bilim olarak ilk defa ortaya kt kabul edilen antik Yunana bakldnda durum yledir: Aristoya gre hayvanlarn deeri, sadece insann menfaatlerine hizmet etmektir.97Aristonun bu tanm ok nemlidir. Zira onun insan ve hayvanlarn moral statsyle ilgili bu grleri kendisinden ncekilerle ayn dorultuda olduu gibi, kendinden sonraki dnemler iin de belirleyici ve ok etkili olmutur. Aristocu bilim iki bin yl kadar bilim dnyasnda etkili olmutur. Onun siyasi etkileri de hakeza. rnein, Aristonun daha aadaki insanlarn, sttekilere hizmet etmeyle (klelik) ilgili fikirlerini bugn kabul etmezken, insanlar dndaki varlklara kar fikirlerini hl paylamaya devam ediyoruz.98 Stoaclar bile, dier fikirlerinde Plato ve Aristoya muhalefet ederken, hayvanlarn ahlaki alann dnda braklmasnda onlardan daha kararl grnmektediler.99Klasik Yunanda hayvanlara kar daha merhametli davranan ve onlar ahlaki alann iine alan iki dnr Epikr ve Plutachtr. Bunlara gre hayvanlar bizim gibi akl sahibi olmasalar da, kendilerine ait bir dnyalar vardr. Bu nedenle sadece bizim karmz ve kullanmamz iin yaratlmamlardr. zellikle Plutach hi et yemez ve hayvanlara kar da ok iyi davranrd.100 Ancak bat dnyasnda hl hakim olan anlay bilindii gibi Platon ve Aristo izgisinin grleridir. Epikrc ekoln grleri ancak 19. yzylda tekrar taraftar bulurken, insan en stn varlk olarak gren ve ahlaki olan ona mnhasr klan, insan dnda kalan her eyin sadece insann kar iin olduu, baka bir deeri olmadn ileri sren gr klasik adan sonrada bat dnce geleneinde hakim tek gr olmutur. Hristiyanlk, insann Tanrnn bizzat kendi imgesinden yaratldn vurgulayarak, ahlakn temel hedefinin insan olduunu, baka bir ey olmad grn iyice
96 97 98

Kia Nielsen, Problems of Ethics, Encyclopedia of Philosophy. Aristotoles, Politics, 1254b. Lawrence E. Johnson. A Morally Deep World. An Essay on Moral Significance and Environmental Ethics . Cambridge, 1991. s.14-15. a.g.e. s.15. a.g.e. s.16.

99

100

113 pekitirmitir.101 Ksaca gerek klasik Yunan ve gerekse Hristiyan anlaynn temel varsaym insan doa ilikisinin, insann doaya hakim olmas ve onu kendine boyun edirmesidir.102 Geleneksel ahlakn bu nitelii bugn btn evre filozoflar tarafndan vurgulanmakta ve eletirilmektedir. Ancak buna ilk defa dikkat eken, ahlakn gelimeci niteliini vurgulayarak artk yeni bir adm atarak insan- doa arasndaki ilikileri de ahlaki bir boyuta oturtmann gerektiini ilk syleyenlerden biri Aldo Leopolddur. Leopolda gre ahlakn geliimi u sray takip etmitir: 1. Ahlak ncelikle insanlar arasndaki ilikileri konu edinmitir. 2. Daha sonra ise, insan ve toplum arasndaki ilikileri temellendirmi. 3. Son adm ise, Leopoldn land ethic dedii, topra, havay, suyu, bitkileri ve hayvanlar ahlakn snrlar iine almasdr. Yani insandoa ilikilerini yeni bir ahlaki temele oturtmaktr103 Bylece ahlakn insan-doa ilikilerinde, doann fethedilmesi ve ele geirilmesiyle ilgili salad merulatrma, yerini doa ve doadaki her eyle beraber yaama ve onlarn yaamna sayg gibi yeni bir ahlaki gre brakmaktadr. Aslnda geleneksel ahlak kuramlarnn temel niteliklerine baktmzda Leopoldun eletirilerinde haksz olmad grlr. Geleneksel ahlakn zellikleri yle zetlenebilir:

101 102

a.g.e. s.16; Clire Donting. A Green History of The World, s.141-160. Bu varsaymdan hareket eden Lynn White, evre bunalmnn asl sorumlusunun Yahudi-Hristiyan dini gelenei olduunu ileri srm ve bu gryle bat dnyasnda byk tartmalara neden olmutu. Bkz. L. White. Historical Roots Of Our Environmental Crisis, Science, 155(1967):1203-1207. Whitein grlerinin tartlmas ve kart tezler iin bkz. John Passmore.Mans Responsibity of Nature (London:Ducmworth,1974); Ayrca H. Paul Santmire. Historical Dimension of the American Crisis, Western Man and Environmental Ethics ,ed. I.G. Barbour, London,1973 iinde, s. 66-92; John Black. The Dominion of Nature, (Edinburgh, 1970). zellikle 2. ve 3. blmler, s. 19-44. John Passmore, s. 57

103

114 nsan dndaki varlklarla ilgili eylemlerimiz, ahlaki bakmdan bir neme sahip deildir( bu eylemlerimizden dolay sorumlu tutulamayz). Ahlaki bakmdan nemli olan dorudan insann-insanla veya bizzat insann kendisiyle ilgili eylemleriyle ilgilidir. Bundan dolay tm geleneksel ahlak teorileri insan-merkezlidir (antropocentric). Doayla ilikilerinde sadece insan ve onun temel durumu esas olarak alnmakta ve techneyi yeniden ekillendiren zne olarak ele alnmamaktadr. yi ve ktyle ilgili eylemler sadece eyleme yakn alanla ilgili olup, gelecek durumlarla ilgili deildir. Eylemin amalar zaman ve mekanla snrlandrlmaktadr. Eylemin etki alan dar ve kk, zaman ise grlebilen zaman dilimi ve ulalan ama olmakta, sorumluluk alan da dardr.104 Btn bunlarn bir sonucu olarak ahlak imdi ve burada olan durumlar iin ve insan-merkezli olarak anlalmtr. Grld gibi, insan dndaki varlklar ve gelecek nesillere kar sorumlu olup olmad (eylemlerimizin u anda olmasa bile ekosistemi tahrip edici etkileri ) gibi konular geleneksel ahlak kuramlar iin bir sorun oluturmamaktadr. Geleneksel ahlak kuramlarnn birbiriyle baml u ortak noktalar ierdikleri unutulmamaldr: 1. nsann kendi doas ve eylerin doas tarafndan belirlenen durumu bir seferde ve her zaman iin ayn kalacak biimde verilmitir; 2. Bu temel zerinde insan iin iyi olan belirlenebilir; 3. nsan eylemlerinin snrnn ve bunun sonucunda meydana gelen sorumluluunun dar bir ereve ile snrlandrlmas.105

104 105

Joan, s.45. a.g.e., s.1.

115 Ancak bu varsaymlar, eylemlerimiz sz konusu olduunda, daha ncede iaret edildii gibi, eylemlerimizin doasn ve ierdii sonular yanstmamaktadr. Jonasn ifadesiyle:
belli glerimizin gelimesiyle, insan eyleminin doas da deimitir. Ahlak insan eylemiyle ilgilendiinden, insan eylemlerinin doasndaki bu gelime, ahlakta da bir deimeyi gerekli klar.106

Btn yukarda iaret edilen hususlardan dolay, insan eylemlerinin deien doasn da gz nne alan yeni bir ahlak anlayna ihtiya olduu sylenmektedir. Bu ahlakn temel nitelii olarak da, artk insan dndaki tm varlklara kar insann daha duyarl davranmas ve onlar istedii gibi kullanamamas, doal dengeyi bozacak her trl eylemden ahlaki bir duyarllkla vazgemesi olarak vurgulanmtr. Bununla beraber, eer evre ahlakndan bahsedilecekse107, bunun klasik ahlaktan fark ne olacaktr? Btn bu ve benzeri sorular evre ahlak tartmalarnn odak noktasn oluturuyor. Bununla beraber evre ahlaknn tam bir tanm da yaplamamaktadr. Ancak bu konuda iki gr zerinde duracaz: Birincisi, zellikle Frenkane tarafndan savunulan grtr. Buna gre, yeni bir evre ahlak icad etmeye gerek yoktur. Geleneksel ahlak anlaylarmz gzden geirir ve onlarn gerektirdii ekilde yaammz dzenlersek, evre koruma iin yeni bir ahlak icad etmeye gerek kalmayacaktr. Ahlaki grlerimizi yeniden dnr ve toplum iin en byk

106 107

a.g.e, s.1 Mevcut evre sorunlarn ele alacak yeni moral ve metafizik ilkelerin oluturulmasn akademik ve felesefi bir ortamda dile getiren ilk yazarlardan birisi Richard Routleydir. Routley bu grlerini 15. Dnya Felsefe Kongresinde sunduu Yeni bir evre ahlakna ihtiya var m? isimli tebliinden savunmutur. Bkz. Proceedings of the Fifteenth World Congress of Philosophy, vol.1(1973), s. 95100.

116 fayday (gelecek nesilleri de dnerek) hedeflersek, insann dndaki varlklara kar daha korumac bir tavr gelitirebiliriz.108 Bununla beraber, birok yazar insan -merkezci olmayan yeni bir evre ahlakndan bahsetmekte ve bunun temel niteliklerini de yle sralamakatadrlar: 1. evre ahlak insann dnda da varlklar olduunu ve bunlarn insan iin salad kar ve menfaatler szkonusu olmadan, sadece ekosistemde birer varlk olduklar iin ahlaki bakmdan nemli olduklarn kabul etmelidir. 2. Bu kabul etme bilinli varlklarn yannda baz bilinci olmayan varlklarn da ahlaki bakmdan nemli olduklarn iermelidir.109 Ancak B. Callicottun evre ahlakyla ilgili ileri srdkleri ise yle: 1. nsan-merkezci olmayan bir deer kuram gelitirmelidir. 2. Yabancl ve evcil organizma ve trler iin, insanlar szkonusu olmadan zsel deer (intrinsic value) salamaldr. 3. Kavramsal olarak modern evrimci ve ekolojik biyoloji ile uyum iinde olmaldr. 4. Yine u andaki ekosistem, onu meydana getiren paralar, onu tamamlayan trler iin zsel deer salamaldr.110 evre ahlaklarnn vurguladklarndan anlald gibi, evre ahlakn temellendirmede esas rol evrebilim oynamaktadr. Tabii bu da beraberinde birok sorunu getirmektedir. Burada bunun zerinde durmaktan ziyade, baka bir noktaya dikkat ekmek daha yararl olacaktr. Bu da, evre ahlakn evre

108

Willam K. Frankena, Ethics and Environment, K.E. Goodpaster ve K.M.Sayrenn editrln yaptklar Ethics and the Problems of the 21st Century, (Notre Dame, IN:Univ. of Notre Dame,1977.) iinde. s. 13 Tom Regan. The Nature and possibilty of an Environmental Ethics . Environmental Ethics 3:20, Spring 1981. Biard Callicatt. Non-Anthropocentric Value Theory and Environmental Ethics , Americam Philosophical Quarterly, vol.21. no.4. October 1984. s. 304.

109

110

117 bilimi zerine bina etmekten ok, insan eylemlerinin deien niteliklerine bakmak ve ahlaki sorumluluu bu adan yeniden tanmlamaktr. Ancak bu eylemlerin gerek boyutu ve etkilerini anlamada evrebilim yine de bize yardmc olabilir. Eylemlerimize baktmzda bu hem geleneksel ahlak anlayn anlamamz ve hem de onu tamamlayan veya gelitiren alternatif kuramlar gelitirmemizde bize yardmc olabilir.111 Jonas, daha ncede iaret edildii gibi, geleneksel ahlak retilerinin insann, belli bir zaman ve mekan iinde meydana gelen ve snrlar belirlenebilen eylemlerini esas olarak aldklarn, iyi ve kty buna gre tanmladklarn ifade eder. Zira insan eylemleri, doalar gerei, ne dier canl trlerini yok etmek, ne de doal dengenin dzenini toptan tehdit gibi sonular iermiyordu. Nitelii ve gc gerei byle bir potansiyeli de yoktu. Ancak zamanla, deien bilim anlay (Bacon), gelien mekanik yeni dnya gr (Descartes ve Newton), ilerlemeci uygarlk anlay (aydnlanma) ve insann elinde bir g olarak biriken kmlatif bilgi ve teknolojiyle birleince, insann eylemleri klasik snrlarn ykarak, ok byk boyutlar kazanmtr. evre sorunlar olarak karmza kan sorunlarn ounun bu gcn yle veya byle kullanlmas ve doadaki snrlarn almasndan baka birey deildir. nsan (sanayilemi ve gelimi lkelerin insan dense daha doru olur) sahip olduu bilgi ve teknolojik gle tm ekosistemdeki dengeleri deitirebilecek bir gce erimitir. te bu balamda insann eylemlerinin snrn ve sorumluklarn yeniden belirlemek, iyiyi ve kty yeniden tanmlamak gerekmektedir. Modern insan eylemleriyle ve setii yaam biimiyle u zaman diliminde bulunan insanlara bir zarar vermese de, gelecek nesiller iin ayns sz konusu olmamaktadr. u andaki yaam tarzmzn bir sonucu olarak doal dengenin gittike bozulmas ve canl trlerin yok olmas bunu aka gstermektedir.

111

Buna ilk defa dikkat eken ve vurgulayan Hans Jonas olmutur: The Imperative of Responsibity: In Search of an Ethic for the Technological Age, (Chicago:University of Chicago Press, 1984), s.1-10.

118 yle ise, insann eylemlerinin ahlaki boyutlar zerinde yeniden dnmek, iyi ve kty ona gre yeniden belirlemek gerekmektedir. Bylece insan, eylemlerinin sonularnn sorumluluunu duyacak, doal dengeye, doadaki dier canllara ve gelecek nesillere kar daha sorumlu bir tavr taknacaktr. Ahlak felsefesinin yapaca katk ise, eylemlerimizin ahlaki boyutlarn yeniden tartarak ve eletirerek kendimiz iin daha iyi kararlar vermeyi salamas olarak grlebilir. Schumacherin dedii gibi, dnyamz, ekosistemi ve gelecek nesilleri tehdit eden evre sorunlar karsnda duyarl ve gerekten ne yapabilirim? diye soran birisine kendi iimize bir eki dzen vermeye alarak112cevabyla evre ahlak yardmc olabilir. Bylece, kendi dmzdaki varlklara ve tm aleme kar daha salkl ve dengeli bir yaam tarz gelitirebiliriz. Dnyann gelecei de byle bir ahlak gelitirip gelitiremeyeceimize bal grnmektedir. Ahlak alannda yaanan bu gelimeye ve ahlakiliin snrn geniletilmesiyle ilgili taleplerin bir benzeri de insan haklaryla ilgili tartmalarda grlmektedir. nsan haklaryla ilgili bu deiimle ilgili tartmalara baktmzda 15-20 yllk bir mazisinin olduu grlmektedir. 1970li yllarda evre sorunlarnn global dzeyde destek grmesi, 1972de Stockholm Dnya evre Zirvesi ve etkileri yansmasn hukuk alannda da gstermekte gecikmedi. Bunun bir sonucu olarak uluslararas evre hukuku tartmalar gndeme geldi. Bu yeni hukuku geleneksel uluslararas hukuktan ayran temel fark ise, hukuk iin hareket noktas olarak kabul ettikleri temel sjelerinin farkl olmasdr. Klasik hukuk anlay imdiki ve mevcut neslin yeleri arasndaki ilikileri esas alrken, uluslararas evre hukuku insanolu kavramn hareket noktas olarak ele almaktadr. (Tpk biraz nce tartlan ahlakta olduu gibi.) Bylece hukuk sjesi olarak karmza kan insanlk kavram, gemi, imdiki ve gelecek nesilleri iine alan bir nitelik113 arz etmektedir. Gelecek nesillere daha salkl bir evre brakma veya onlarn da

112 113

Schumacher. Kk Gzeldir (stanbul, 1989), s. 222 Kemal Balar, Uluslararas evre Hukukunda Gelecek Nesillerin Durumu, Ekoloji,1992, yl:2, say:5, s.38.

119 salkl bir evrede yaama hakk ancak byle bir hareket noktasndan sonra sz konusu olabilmitir. Gelecek nesillerin hukuku ve haklar ancak evre sorunlarnn gelecek nesiller zerindeki etkisi anlaldktan sonra gndeme gelmitir. Bu yeni anlay, evre sorunlarnn bilincimizi ve perspektifimizi geniletmekte ve bize yeni bak alar salamadaki sonularndan sadece hukuk alanndaki bir rnei olarak kabul edilebilir. Klasik hukuk anlaylarnda gelecek nesillerin hakk sz konusu olmad gibi, konuya yer bile verilmemitir. Konuyla ilgili temel hukuk felsefelerinin grlerini ise yle zetlemek mmkndr. Faydac (utilitarian) felsefeye baktmzda olmas gereken; bizim gelecek nesillere sahip olduumuz fayda seviyesinde bir eyler borlu olduumuzdur. 114 Ancak gelecek nesillerin kimlerden oluacan ve saylarn bilmediimizden, Bentham, Passmore ve Sidgwick gibi faydac dnrler, bizimle hibir balants olmayan gelecek nesillerin sahip olabilecekleri menfaatleri tamamen red etmilerdir115(4) Bunun temel nedeni gelecek nesillerin imdiki nesillerin mutluluunu artrma ynnde herhangi bir etkilerinin olmayacak olmasdr. Lockeun ve onun ve ada temsilcisi Nozickin kazanm teorilerine bir gz attmzda 116, karmza kan sonu udur. Eer herhangi birisi (veya bir devlet) belli bir toprak parasn geerli bir yoldan kazanm ise, bu mlkiyet hakk o kiiye o ey zerinde tketme ve tahrip etme yetkilerini vermektedir. Barry, zellikle ksa dnemli menfaatler iin, aalar, hayvanlar ve topran kirletilip tahrip edilmesini, Locke ve Nozick, liberal mlkiyetin hakknn doal bir uzants olduuna inananlarca gerekletirildiini ifade

114

Streeten, P., What We Owe the Future?, (1986), 12 Resource Policy 4-16, 11. (K.Balar, ag.e. den naklen.) Carr, I.M., Saving the Environment- Does Utilitarianism Provide a Justification? (1992) 12 Legal Studies 92-102, Lock, J., Two Treatise of Government, N.Y., Mentor, 1965, ch.V.

115

116

120 etmektedir.117 Bunun sonucu olarak, imdiki neslin evreyi tamamen tahrip etmesi halinde gelecek nesillerin bizleri adaletsizlikle sulamalar sz konusu olmamaktadr. Burada problemin kayna olan nokta , szlemede taraf olmayan gelecek nesillerin elinde pazarlk gcnn olmamasdr.118 Rousseaunun szlemeci doktrininde de gelecek nesiller iin bir ahlki sorumluluk topluluk iindeki bireylerin birbirlerine kar devlerinden kaynaklandndan, yeleri henz domam nesillerden oluan bir toplum iinde, bu nedenle, ahlki sorumluluk ve adalet kavramlarndan bahsetmek imkanszdr.119 Ayn ekilde. Thomas Hobbesin gelecek nesiller iin ahlki ve hukuki bir sorumluluk tamadn ifade etmek gerekir. Hobbese gre, bakalar tarafndan zarar grmemek iin bizim de bakalarna zarar vermemiz gerekir. Eer bu ahlki deer, hukukun sosyal temeli olarak kabul edilirse, gelecek nesiller iin herhangi bir sorumluluumuz olmakszn evreyi tahrip etmemiz, adaletsiz bir davran saylmamas gerekir.

I.2. evrenin slmi Adan Temellendirilmesi


slmi adan evrenin nasl temellendirildiini, insan-evre ilikilerinin nasl dzenlendii konusu bu blmn ele alaca en nemli konudur. slmi Dnya Gr perspektifinden evreye ve evre sorunlarna nasl bakld; bu dorultuda slmi deerlerin bu sorunlarn zmnde yapaca katklar ifade edilmeye allacaktr. Bylece hem daha nceki Mslmanlarn evreyle ilgili gr ve davranlarn daha iyi anlama, hem de kendimize ait bir evre anlay gelitirmenin mmkn olabilecei dnlmektedir. slmn evre konusuna yapaca katknn daha iyi anlalabilmesi iin u sorunun yeniden sorulmas gerekir: evre sorunu ahlaki bir sorun mudur, yoksa bilimsel ve teknolojik bir sorun mudur? Zira soruna bu adan

117

Barry, B., Justice Between Generations, in Hackers Law, Morality and Society, Oxford, 1977, 272. Barry, 273.

118

121 baklmas, ona farkl bir boyut kazandracaktr. Yukarda bunu tartp, sorunun ahlak ve hukukla olan ilikilerini ortaya koymaya altk. Ancak bunun bilimsel ve teknolojik boyutlarnn da olduu bir gerektir. Ama bunlar sadece sorunun bilimsel ve teknolojik boyutlardr. ayet bu konuyu daha derinlemesine inceler ve asl sorunu tekil eden, iin ahlaki olan ynn ele alacak olursak karmza yle bir durum kmaktadr: Toplumumuzda evre kirlilii ve evrenin korunmas bir grev olarak algland halde, bu grevin pek yerine getirilmedii grlmektedir. Kylarn kirletilmemesi ve yamalanmamasn yazl ve grsel basnda rahatlkla savunan bir kii bu sylediklerinin aksini yaparak bir eliki sergileyebilmektedir. Sanayii atklarnn evreye zarar vermeyecek ekilde imha edilmesini isteyen bir sanayici, pekala kendi fabrikalarnn sebep olduu evre kirliliini grmemezlikten gelebilmektedir. En basit ekliyle sokaklarn kirletilmemesinin gereine inanan bir ok vatandamz plerini sokaklara rast gele atabilmektedir. Bylece, sorunun ilk bakta grnd kadar basit olmad anlalmaktadr. nk sorun artk bir evre sorunu olmaktan km, bir ahlak sorununa dnmtr. Bu durum sadece lkemizde deil, dnyann baka lkelerinde de byledir. nsanlar kiisel menfaatleri uruna, -kendi nesillerinin ve doal kaynaklarn yok olmas pahasna- bile bile evreyi kirletmeye ve tabiat tahrip etmeye devam etmektedir. Ahlaken bu davrann yanl olduunu sezdii ; akl ile de bu durumun ne kendi ahs ne de insanlk iin bir gelecek vad etmediini bildii halde insanolunun evre sorunlarna ilgisizlii devam etmektedir. te burada slmn bir din olarak toplumsal sorunlara genellikle hukuki ynn de vurgulayarak- ahlaki sorunlar olarak bakmasnn sebeb-i hikmeti ortaya kmaktadr. Dolaysyla bu sorunlara getirdii zmler de ahlaki zmler olarak karmza kmaktadr. Bu da bizim konuya ahlaki adan bakmamz ve slmn ahlak anlayn ana hatlaryla ortaya koymamz gerektirmektedir. Eer bu adan evre sorunlarna baklmazsa,

119

Rousseau, J:J., A Discource on the Origin of Inequality in Soccial Contract and Discources, N.Y., E.P. Dutton, 1950. (K. Balar, a.g.e.den naklen.)

122 slmn evreye bak as bir anlam kazanmayacak ve sonuta uygulamaya ynelik tm almalar da, en azndan, baarszlkla sonulanacaktr. O halde, nce slm evre anlaynn dayand temeller olarak slmn ahlak grn ana hatlaryla ele almak gerekmektedir. 120 slmi adan ahlak, temelde insan vicdanyla ilgilidir. Bu grmzle ilgili olarak bir ok Kuran ayeti delil olarak gsterilebilir: Dini yalanlayan grdn mu? te o, yetimi itip kakar; yoksulu doyurmaya tevik etmez.121 nsan benliine ve onu ekillendirene ; ona iyilii ve ktl sezdirene andolsun ki, benliini arndran kurtulur; onu kirletip rten zarara urar.122 Kitab sa tarafndan verilen: Aln kitabm okuyun dorusu ben hesabmla karlaacam zaten biliyordum der. 123 Bundan anlalyor ki Kurana gre ahlak ilkelerinin z, yaant hali olarak insan duygu ve hislerinin temelinde yatmaktadr. nk vicdan son tahlilde bir duygu olarak karmza kmaktadr. Bu yzden Kuran insan benliinin tahlilini yapmakta ve insan bu konuda dnmeye sevk etmektedir:
Eer eytandan gelen kt bir dnce seni drtecek olursa hemen Allaha sn. nk O, iiten ve bilendir.124 (Ey Muhammed!) Biz senden nce hi bir resul ve nebi gndermedik ki, o bir temennide bulunduunda eytan onun dileine ille de (beeri arzular) katmaya kalkmasn. Ne var ki Allah, eytann kataca eyi iptal eder. Sonra Allah kendi

120

Konunun bu boyutuna dikkatimi eken ve gerekli tavsiyelerde bulunan deerli hocam Prof.Dr. Alparslan AIKGENe kran borluyum. 107/Maun, 1-3. 91/ems, 7-10. 70/Meari, 19-20 ayrca bkz. 90/Beled, 4-17. 41/Fussilet, 36.

121 122 123 124

123
ayetlerini (lafz ve mana bakmndan) salam olarak yerletirir. Allah hakkyla bilendir. Hkm ve hikmet sahibidir.125 Biz emaneti, gklere, yere ve dalara teklif ettik de onlar bunu yklenmekten ekindiler, (sorumluluundan korktular)onu insan yklendi. Dorusu o ok zalim, ok cahildir126

Ancak burada kendi benliini bilenin, ahlakl olacan ve dolaysyla sonuta slmn istedii bir kii olacan ileri srmek istemiyoruz. Zira genelde yaygn olan grn aksine, Kuran , kendini bilenin Rabbini de bileceini deil , tam tersine Rabbini bilenin kendini bileceini belirtmektedir: Allah unutup ta, Allahn da onlara kendilerini unutturduu kimselerden olmaynz. 127 Dikkat edilirse, burada Allah tanmadklar iin, kendi benliklerini de tanmayan (veya unutturulan, yani bir bakma tanttrlmayan) kimselerden bahsedilmektedir. Bu da slmn, ahlak dini bir temele dayandrmak istediini aka gstermektedir. 128 O halde, slmi adan ahlak ilkeleri, akl ile karlan kurallar deil de yaratltan insann benliine yerletirilmi olan ncel (a priori) sezgilerdir: nsan benliine ve onu ekillendirene; ona iyilii ve ktl Sezdirene andolsun ki, benliini arndran kurtulur; onu kirletip rten zarara urar 129. Dikkat edilirse burada insan benliinin Allah tarafndan ekillendirildii ve ahlaki duygularn, sezgi (ayette elhemeha kelimesi ile ifade edilmektedir) ile bizzat yine insan benliine yerletirildii (a priori olarak) belirtilmektedir. O halde slmi adan ahlak kurallarnn kayna, ne tecrbedir, ne de akldr. nk bunlar, bizzat insan ftratnn ncel zellikleridir. Ancak bu, ahlak ilkelerinin, ne tecrbe ve ne de akl ile

125 126

22/Hac, 52. 3/Ahzab, 72. Ayrca bkz.: 70/Meari, 19-21;4/Nisa, 128; 59/Hair, 9; 64/Teabun, 16; 17/sra, 11 ve 100; 21/Embiya, 37; 75/ Kyamet,20-21; 2/Bakara, 110 ve 223; 10/Yunus, 9-12;7/Araf, 200. 59/Har, 19. Konuyla ilgili daha geni bilgi ve tartmalar iin bkz: Dr. Recep Kl, Ahlakn Dini Temeli, TDV, Ankara 1992. 91/ems, 7-10.

127 128

129

124 temellendirilemiyecei anlamna gelmez. Zira insan akl, bunlar idrak edecek ve anlayacak bir kabiliyette yaratlmtr; insan tecrbesi de bunlarn doruluunu ortaya koyabilecek niteliktedir. Bu aklamalar nda diyebiliriz ki, slmn ahlak anlay, insan ftrat, insan tecrbesi ve insan akl ls ierisinde temellendirilmektedir. nsan ftrat, ahlaki duygulara kaynaklk yapmakta; insan tecrbesi, bunlarn uygulanabilir olduklarn ve insanlk iin yararl ve gerekli olduklarn gstermekte; akl ise, bunlar mantki adan sistemletirerek bir ahlak anlay eklinde onlar, anlalabilir bir duruma sokmaktadr. Ancak her anlay, bir takm gizli varsaymlar dizisinden oluan belli bir dnya grne dayanmaktadr. Ahlak anlay iin bu iddia, daha ok geerlidir. nk ahlak ilkelerinin toplumda etkin olabilmeleri iin, sadece temellendirilmeleri yeterli olmayp, ayrca slmn Dnya Gr erevesinde fertlere verilmesi gerekir. Bu durumda slm ahlaknn, slm Dnya Grn zaten varsaydn belirtmek zorundayz. Onun iin bu ahlak anlaynn, slm Dnya Grnden koparlmas onun yok edilmesi anlamna gelir. O halde slm Dnya Gr erevesinde fertlere eitimle verilen bir ahlak anlay, hem akli, hem de tecrbi olarak bir ilerlik kazanr. Ahlaki bir sorun olarak tanmladnz evre sorunu da ahlaki adan zmlenmi olur. Bylece toplumun tm fertlerine verilen ahlaki duyarllkla teknik balamdaki evre sorunlar da daha kolay zlebilir. Zira sorunlar zen bizzat insandr; aksi halde ne bilim ve ne de teknoloji bu sorunlar mahiyetleri icab tek balarna zemezler. slm Dnya Grnn temelinin u noktadan olutuu sylenebilir: Birincisi, Allah, veya Tevhid inanc; kincisi, Peygamberlik veya Nbvvet; ncs ise, Ahiret ve hesaba ekilme inanc. te bu sebeple, Mslman birey evreye bak asn bu temel noktadan hareketle oluturulan bir ahlaki zemine oturtmak zorundadr. slmi evre anlaynn temeli, btn mahlukatn (canl-cansz) Allah tarafndan yaratld esasna dayanr. Buna insan da dahildir. Grld gibi, slmi anlayta insan-tabiat iki ayr ve birbirine yabanc unsur deil, ayn Yaratc tarafndan yaratlm birer mahlukturlar. Bunu u ayet aka ifade etmektedir: Yerde yryen hayvanlar ve kanatlaryla uan kular da ancak

125 sizin gibi birer toplulukturlar (mmet). 130 nsanla tabiat arasndaki farkllk ise sadece derece farklldr. Bu farkllk insana tabiat ve tabiattaki mahlukat istedii gibi kullanmasn deil, aksine belli bir sorumluluk duygusuyla ve israf etmeden kullanmasn gerektirir. Allah Kuran Kerimde : phesiz, Biz her eyi bir lye gre yaratmzdr 131 buyurduu gz nne alnrsa, bu lye dikkat etme ve onu bozmama grevinin insana dt grlmektedir. Ekoloji Biliminin bize gsterdii de, kainatn ok hassas eko sitemlere ve dengelere sahip olduu; bu nedenle de insann tm yapp etmelerinde bu ekolojik sistemleri dikkate almas gerektiidir. Modern insann ancak evre sorunlarnn ortaya kmas ve Ekoloji Biliminin yardmyla farkna vard ve imdilerde hepimizin korumaya alt bu dengeye, (Kurani balamda mizan) Kuran dikkatlerimizi zellikle ekmektedir. Allahn eseri olan bu dengenin korunmasnda grev, Allahn ahsen-i takvim olarak (en gzel ekilde) yaratt ve kendisine vekil (halife) kld insana aittir. Buna gre, hibir Mslman kainatn dengesini bozamaz ve bozulmasna seyirci de kalamaz. Zira bu tabii denge ayn zamanda Cenab- Hakkn gzel isimlerini de yanstan bir ayna gibidir. Baka bir ifade ile, slm Dnya Grnde, insan varlnn tm sahasn kapsayan ve onun iinde yaad kendine has evre yaklam ve anlayn dzenleyen birok deer-merkezli kavram vardr. Doann yaratlnn teleolojik, nizaml ve maksatl olduu belirlendikten sonra artk slmda doal evrenin dier vasflaryla ilgili olarak merhum smail R. Farukiden u alnty yapmak yerindedir.:
(Metafizik bir dzlemde) tabiat, her eyin bir amaca yneldii ve bu suretle de her eyin iyiliine ve dengesine katkda bulunduu bir gayeler alemidir... Allah Kuranda, Biz her eye ona uygun bir l verdik132 diye buyurmaktadr. Bu, ada tabiat kirlenmesinin endie verici bir tehlikeye maruz
130 131 132

6/Enam:38. 54/Kamer: 49. Bkz. 13/Rad: 8.

126
kalan modern insan bilincine soktuu ekolojik dengedir. (Ahlaki bir dzlemde) slm, tabiatn, insann Allahn ihsanna merref olabilecei ve bylelikle ahlaki olarak deerli olduunun ispatlanabilecei ve iinde byyp geliebilecei bir alan, bir tiyatro olarak yaratldn retir. Evvela, tabiat insann deil, Allahn mlkdr. kincisi, tabiat nizam onda (belli kurallar dahilinde) istedii deiiklikleri yapabilen insann emrindedir. Tabiat uysal bir mahiyette yaratlmtr. ncs, insann tabiattan yararlanmasnda ve onu kullanmasnda ahlaki davranma zorunluluu vardr. Drdncs, slm, insandan, tabii bilimleri ve tabiatn genel dzen ve gzelliini oluturan kanunlar aratrmasn ve onlar anlamasn ister.133

Bu zl ifadeler, slmn insan-tabiat ilikisiyle ilgili grn ok gzel ifade etmektedir. Ancak konunun neminden dolay daha ayrntl olarak ele alnmas gerekmektedir. Bu balamda, evre ve evre korumayla ilgili slmi temel hukuk ve ahlak gerekeleri kapsaml bir ekilde ele alan Mawil Y. zzeddinin grlerine de yer vermek yerinde olacaktr:134 Bu yazar da evrenin korunmasnn slami bir grev olduuyla ilgili argumann yle temellendirmektedir: Birincisi, evre Allahn eseridir. Onu korumak, Allahn bir yeti olarak, onun deerini muhafaza etmektir. evrenin insanla olan faydalarnn onu korumak iin yegane sebep olduunu sanmak evreyi yanl kullanmaya veya tahribe gtrebilir. kincisi, tabiattaki btn varlklar yaratcsn devaml tesbih halinde bulunur. nsanlar bu tesbihin eklini veya niteliini

133

Ziyaddin Serdar, Hilal Doarken, eviri: . Yaln, (stanbul: nsan Yaynlar, 1994) ss. 213-249. Mawil Y. zzi Deen (Samarrai), Islamic Environmental Ethics, Ethics of Environment and Development, eds. J.Ronald Engel ve J.G. Engel (Londra, 1990) (Bu ksm hazrlarken byk lde adgeen makalenin brahim Mara-sra Gngr tarafndan yaplan ve Yeni Derginin K 1995, Say:5-6.da yaynlanan evirisinden yararlandm.)

134

127 anlamayabilirler. Fakat Kurann tanmlad bu gerek, evreyi korumak iin ilave bir sebeptir:
Yedi gk, dnya ve bunlarda bulunan her ey Allah tesbih eder. Onu vg ile tesbih etmeyen hi bir ey yoktur, Ne var ki siz, onlarn tesbihini anlayamazsnz, O, ok halm (merhametli) ve balaycdr.135

ncs, tabiatn btn kanunlar Allah tarafndan konulmu kanunlardr ve varln mutlak devamll kavramna dayaldr. Allah snnetinde bazen deiiklik yapsa da, meydana gelen her ey Onun tabii kanunlarna gre meydana gelir ve insanlar da bunu Yaratcnn iradesi olarak kabul etmelidir. Allahn kanunlarn bozma teebbsleri nlenmelidir. Kurann da ifade ettii gibi:
Grmedin mi ki, gklerde olanlar ve yerde olanlar; gne, ay, yldzlar, dalar, aalar, hayvanlar ve insanlarn birou Allaha secde ediyor.136

Drdncs, Kurann Yeryznde yryen hayvanlar ve iki kanadyla uan kularn hepsi ancak sizin gibi mmetlerdir. 137 ayetine dayanarak, insanln bu dnyada yaayan tek mmet olmad ve insanlarn devaml olarak dier mmetlere stn olmadn beyan etmesi bu dier yaratklarn ( mmetlerin) da bizim gibi varlklar olduu, saygya ve korumaya deer olduklar anlamna gelir. Bu anlayn en somut rnei ise, Hz. Peygamberin (SAV) yaayan btn varlklar hrmete ve yumuak davrana ayan olarak telakki etmesidir.

135 136 137

17/sra: 44; ayrca 57/Hadid, 1;62/Cuma, 1. 22/Hac: 18. 6/Enam: 38.

128 Beincisi, slm evre Ahlak btn insan ilikilerinin adalet ve ihsan (kavramlar) zerine kurulu olduu anlayna dayaldr: Muhakkak ki, Allah adaleti ve ihsan emreder. 138 Altncs, Allahn yaratt bu kainatn dengesi ayn ekilde muhafaza edilmelidir. nk Onun katnda her ey l iledir. 139 Yine, Hi bir ey yoktur ki, Onun hazineleri bizim yanmzda olmasn, ama biz onu bilinen bir miktar ile indiririz. 140 Yedincisi; evre sadece bugnk neslin hizmetinde deildir. O, daha ziyade, Allahn gemi, imdiki ve gelecek btn alara ltfudur. Bu gerek, Bakara suresinin 29. ayetinin manasndan anlalabilir: O, yerde ne varsa hepsini sizin iin yaratt. Burada kullanlan sizin iin tabiri zaman ve mekan olarak snrlandrlmakszn btn insanlara iaret etmektedir. Son olarak, dier hibir yaratk evreyi koruma grevini icra edebilecek kudrette deildir. Allah dier hi bir yaratn kabul edemeyecei kadar ar ve ezici bir grev olan halifelik vazifesini insanlara emanet etmitir:
Biz emaneti gklere, yere ve dalara teklif ettik, fakat onlar bunu yklenmekten ekindiler ve korktular. Onu insan yklendi.141

I.3. slm evre Ahlakna Doru slm dininin evreyle ilgili ahlaki esaslarn ve baz rnek uygulamalarn ele almadan nce, slm ahlakyla ilgili baz temel noktalar hatrlatmakta fayda grmekteyiz. Mawil zzeddin de, slamn evreyle ilgili tutumunu ve bak asn ele alrken, slam ahlaknn temel niteliklerini ve bunlarn dayand ilkelerden hareketle balamaktadr. Ona gre slm ahlk birini insan tabiat, dierini ise din ve hukk temeller olmak zere iki

138 139 140 141

16/Nahl: 90. 13/Rad: 8. 15/Hicr : 21. 33/Ahzab: 72.

129 prensip zerine kurulmutur. Birinci prensip, yani tabi insiyak (ftrat), insan ruhuna Allah tarafndan yaratl esnasnda verilmitir. 142Tabi insiyaka sahip olan alelade bir fert, en azndan belli bir lde, sadece iyi ile ktnn arasn deil, ayn zamanda bunlarla ntr olan yani ne iyi ne de kt olan (belli bir nitelii olmayan) eylerin arasn da ayrdedebilir. Bununla birlikte, ahlaki vicdan yeterli ahs bir rehber deildir. Hayatn karmaklndan dolay tek bana ahlk vicdan her problem karsnda doru davran belirleyemez. 143 Dahas bir kii bolukta yaayamaz, bilakis iyi ile kty ayrdetme kabiliyetini bozabilecek d tesirlerden etkilenir. D tesirler adetleri, ahs ilgileri ve kiinin evresiyle ilgili genel kavramlar ihtiva eder. slm ahlknn zerine kurulu olduu ikinci prensibe gelince sz konusu din ve hukuki temellerin Allahn elileri tarafndan ortaya konulmu olmasdr. Bu eliler zel bir tabiata sahiptirler. Allahtan vahiy aldklar iin dier fertleri etkileyebilecek d tesirlerden saknabiliyorlard. slmn hukk talimatlar, vicdan itaata zorlamas bakmndan, olumsuz deildir. Aksine, hukk talimatlar vicdann doru olarak onaylad ve tasdik ettii bir tarzda vahyedilmitir. Bylece hukukun kendisi insan vicdannn bir paras olur; bununla da uygulanmasn ve baarsn garanti eder. Mawil zzeddine gre, dardan ithal edilen, yabanc hukuk (Mslmanlar zerinde) etkili olamaz. nk, bu hukukun Mslmanlar kanun ynden balamas mmkn olabilirken, ahlk olarak balayc olmas beklenemez. Mslmanlar zekatlarn isteyerek verirler. nk, onlar eer bunu yapmaktan geri kalrlarsa hem kanuni hem de ahlk ynden sorumlu

142 143

91/ems: 7-8 Mehmet Akif merhum, bu geree u beytiyle iaret etmitir:

Ne irfandr veren ahlaka ykseklik, ne vicdandr. Fazilet hissi insanlarda Allah korkusundandr. Yreklerden ekilmi farzedilsin havf Yezdann Ne irfann kalr tesiri katiyyen, ne vicdann. Safahat, nklap ve Aka 5.Kitap s.307.

130 olacaklarn bilirler. denmesi gereken eyi dememenin kanuni neticelerinden saknmann yolunu bulmak onlar ahlk neticelerden de sakndrmaya yardm edecektir. Mslmanlar bunun uurundadrlar. Her ne kadar bir Mslman avc, nesli tkenmekte olan filleri vurabilir ve kanuni meyyidelerden saknabilirse de, sadece evreyi korumak iin slm prensiplere dayal bir genelge ilan edilmise o kii her an gzetleyici olan lh Muhafzdan (Allahtan) kaamayacan bilir. Hz. Sleyman ve ordusu karncalarn yuvasn bozmak zereyken, bir karnca gelen afetle ilgili olarak meydandaki karncalar uyard. Hz. Sleyman bunu duyduunda Allahn kendisinden yapmasn istedii iyi ve hayrl eyi yapmas konusunda kendisine bilgi (hikmet) vermesi iin dua etti. Grld gibi, Hz. Sleyman apak bir ekilde bir evre sorunuyla kar karyayd ve ahlki bir karara ihtiya duydu. Kendisine yol gstermesi iin Allaha yalvard:
Karnca vadisine geldikleri zaman bir karnca: Ey karncalar! dedi, yuvalarnza girin ki Sleyman ve ordular, farknda olmayarak sizi ezmesinler. (Sleyman) onun szne glmseyerek dedi ki: -Rabbim bana ve anama - babama ltfettiin nimete kretmemi, senin beenecein iyi ve hayrl bir i yapmam gnlme ilham eyle ve rahmetinle beni iyi kullarnn arasna kat.144

slmda ahlk; drstlk ve doruluk gibi her bir faziletin bir dierinden soyutland farkl faziletlerin bir karmna dayal deildir. Aksine slmda fazilet bir btnn, yani btn insan hareketlerini kontrol etmeye ve onlara rehberlik etmeye hizmet eden hayat tarznn bir parasdr. Doruluk, aynen hayat korumak, evreyi muhafaza etmek ve Allahn emrettii snrlar ierisinde gelimesini salamak gibi bir ahlki deerdir. Hz. Peygamberin temel misyonunu u ekilde ifade etmesi bu balamda dikkat ekicidir: Ben gzel ahlak tamamlamak (kemale erdirmek) zere gnderildim. Ayrca Hz. Peygamberin hanm Hz. Ayeye onun ahlk sorulduunda yle cevap vermitir: Onun ahlk Kurandr. Kuran-

144

27/Neml : 18-19.

131 Kerime btncl bir gzle bakldnda farkl, dank ve parac tarzdaki ahlk deerleri ihtiva etmedii grlr. Daha ziyade kll (kuatc) bir hayat tarzn ihtiva eden emirleri iine alr. Bu nedenle, Kuranda siyasi, sosyal ve ekonomik prensipler; yeryznn imar ve muhafaza edilmesiyle ilgili talimatlarla yanyana bulunmaktadr. slmn ahlk deerleri, ne Aristonun iddia ettii deerler gibi insan aklna; ne Durkheimin dnd gibi, toplumun ferde empoze ettii eylere; ne de, Marksistlerin iddia ettii gibi, belli bir snfn menfaatlerine dayaldr. Btn bunlar, deerlerin hal ve artlardan etkilendiini iddia ederler. slmda ahlk deerler zaman ve mekana gre deitirilmesi imkansz tam doru bir lye dayal olarak bulunur. 145 slmn deerleri, hem fertlerin hem de tabii evrenin varlklarn srdrebilmeleri (ayakta durabilmeleri) iin olmazsa olmaz artlardr. Grld gibi, slm inancnda ferdin evreyle olan ilikisi belirli ahlki kurallar tarafndan dzenlenmektedir. Bunlar, Allahn insanlar yeryznde yaratmas ve onlara burada ykledii rolle ortaya kar. Kintmz btn paralaryla beraber Allah tarafndan yaratlmtr. nsan varl Onun ll ve dengeli yaratmasnn zel bir ksmdr. Bununla birlikte insanlarn grevi sadece evreden faydalanmak, yararlanmak ve (onu) kullanmak deildir. nsanlardan evreyi gelitirmeleri de beklenmektedir. Hz. Peygamber (SAV) yle buyurmulardr: Btn yaratlmlar Allaha muhtatr ve onlar arasnda en iyi olan Allahn yardmna muhta olanlara faydal olandr.146 Hz. Peygamber kendisinin aalar, hayvanlar ve btn tabiat varlklarndan sorumlu olduunu ifade etmi ve bu konuda yle buyurmutur: Allahn sizi cezalandrmamasnn yegane sebebi; u yalanm ihtiyarlar, st emen bebekler ve iftliinizde otlayan hayvanlardr.
147

145 146

Mawil Y. zzi Deen, a.g.e. 290. smail ibn Muhammed el- Acln, Keful-Haf ve Muzll-lbs, yaynlayan: A. Kall (Suriye- am: Messesetr Risle, 1983),1:458. A.g.e., 1:213.

147

132 Grld gibi slama gre, insanla evresi arasndaki iliki, insann evreyi hkm altna alma ve ondan yararlanmaya ilaveten birok zellikleri de ihtiva eder. Burada asl olan yapc olma ve gelitirmedir. Bununla beraber evreyle olan ilikimiz, ayn zamanda, onun gzellikleriyle ilgili derin dnceyi, tefekkr ve estetik bir zevki de iine almaldr. bn Abbasn, yeillik ve akarsuya devaml bakmaktan zevk aldn rivayet ettii Hz. Peygamberin (SAV), en mkemmel Mslman ve her konuda bizlere rehber olduu unutulmamaldr . Ayrca Kuran- Kerimde yeryz ile ilgili ayetler okunduu zaman yeryznn, aslnda, insanlar iin bir huzur ve dinleme yeri olduuna dair kuvvetli iaretler buluruz:
Yoksa yeryzn oturmaya elverili klan, aralarndan rmaklar karan, orada sabit dalar yaratan ve iki deniz arasna bir perde koyan kimdir? Allah ile beraber baka bir tanr m var? Hayr, onlarn ou bilmiyorlar.148

Yeryz, karlkl iliki kavram iin de nemlidir. nsanlar yeryznn iki unsurundan yaratlmtr: Toprak ve Su.
Allah sizi yerden bir bitki olarak bitirmitir. Sonra yine oraya geri evirecek ve tekrar karacaktr. Allah size yeri bir sergi 149 yapt ki, onda (alan) geni geni yollarda gidesiniz.

Yeryz (arz) kelimesi bu ksa ayette iki defa zikredilir ve Kuranda bu kelime, neminin basit bir ls olarak , toplam 485 defa geer ve yeryz insanln hizmetine sunulmu olarak tarif edilir: O, size yeri boyun eer yapt. Haydi onun omuzlarnda yryn ve Allahn rzkndan yiyin150 Yeryz ayn zamanda bir toplanma yeri olarak tarif edilir: Yeryzn (arz) hem diriler hem ller iin bir toplanma yeri yapmadk m? 151 Daha da nemlisi yeryz, slm tarafndan bir temizlenme ve Allaha ibadet yeri

148 149 150 151

27/Neml : 61. 71/Nuh: 17-20. 67/Mlk: 15. 77/Mrselt: 25 - 26.

133 olarak telakki edilmitir. Hz. Peygamber (SAV) yle buyurmutur: Yeryz bana (ve Mslmanlara) bir ibadet yeri (mescid) ve temizleyici klnmtr. Bu, su bulunmadnda, topran, ibadetten nce bir kimsenin temizlenmesi (teyemmm) iin kullanabilecei anlamna gelir. 152 bn mer, Hz. Peygamberin yle dediini rivayet ediyor: Allah gzeldir ve gzel olan her eyi sever. O, cmerttir, cmertlii sever ve temizdir, temizlii sever. Bu byle olunca, slmn Yeryzn korumak iin btn insanlar birbirini uyarmal, eklindeki evreyle ilgili tavr artc deildir. Yeryz tahrip edilirken insanlar geriye ekilmemelidir. Sizi yerden ina eden ve orada yaatan Odur.153 Konuyla ilgili Hz. Peygamberden vereceimiz rnekler bunu daha ak ekilde ortaya koyacaktr. slm tabii evreden faydalanlmasna izin verir, ama bu faydalanma gereksiz (keyf) kullanm icap ettirmez. sraf ve savurganlk Allah tarafndan yasaklanmtr. Ey Adem oullar her mescide gidiinizde ssl, gzel elbiselerinizi zerinize aln, yiyin iin, fakat israf etmeyin. nk Allah israf edenleri sevmez.154 Bu Kuran ayetindeki yemek ve imek hayat devam ettirmemiz (iin gerekli olan) kaynaklardan yararlanmaya iaret etmektedir. Byle bir yararlanma kontrolsz deildir. Kendilerinden istifadenin srekli bir ekilde olmas iin hayat meydana getiren unsurlar korunmaldr. Hatta daha da tesi, bu koruma dierkam bir tarzda olmaldr. Yani sadece insanlarn faydalar gzetilerek gerekletirilmemelidir. Hz. Peygamber (SAV) yle buyurmutur: Hi lmeyecekmi gibi dnya iin, yarn lecekmi gibi ahiret iin al. 155 Bylece Mslman, dnya nimetlerinden yararlanrken snrsz ve sorumsuz bir tketim anlayyla hareket edemez. Aksine o, btn hareketlerini ve tketim biimlerini slmn iktisat ilkesine dayandrmak

152 153 154 155

Buhr, I, 86. 11/Hd: 61. 7/Araf: 31. Ahmed bnl-Hseyin el- Beyhaki, Snenl- Beyhaki el- Kbra, (Haydarabad, Hindistan:tz.), III, 19.

134 zorundadr. Dnyadaki kaynaklarn snrl olduunun her gn daha iyi anlald; srdrlebilir kalknma ve ekonomi modellerinin tartld bir ortamda, Kurann u emirleri dikkat ekicidir:
Bir de akrabaya, yolcuya hakkn ver. Gereksiz yere da sap savurma. Zira byle sap savuranlar eytann dostlardr. eytan ise Rabbine kar ok nankrdr.156 (Rahmann geek kullar), harcadklarnda ne israf ne de cimrilik ederler; ikisi ortasnda orta bir yol tutarlar.157

Gnlk yeme-imelerde israf ve savurganlktan kanma alkanln kazandrmak iin Kuran yle emreder: Yiyin, iin. Ancak israf etmeyin. nk Allah israf edenleri sevmez. 158 Tutumlu olma ve elindekileri sapsavurmadan kullanma Allahn sevgisinin ls olduu sk sk vurgulanmaktadr. PE GDEN EKMEKLER! stanbul Frnclar Dernei Bakannn verdii bilgilere gre; Trkiye genelinde bir gnde retilen 91 milyon ekmein yaklak 12 milyonu pe atlmaktadr. Sadece stanbulda gnlk ekmek israf 700 bini bulmaktadr. pe atlan ekmein lke ekonomisine bir gnlk maliyeti 35 milyar, yllk maliyeti ise 1 trilyon 280 milyon liraya ulamaktadr. Yeni Asya, 6 Aralk. 1993. Yediimiz nimetleri Allahn bizlere lutfu olarak grp, ona sayg gstermek zorunda olduumuz grlmektedir. Aksi takdirde, bu nimetleri istediimiz gibi kullanabileceimiz kendi malmz olarak grdmzde, israf ve savurganln nne gemek mmkn olmayacaktr. Kazand mallardan bakasna kar hibir sorumluluk duymayan bir kiiden tutumlu olmasn beklemek, dierkam olmasn istemek fazla iyimserlik olacaktr. Bu
156 157 158

17/sra:26-27. 25/Furkan:67. 7/Araf: 31.

135 nedenle evre asndan ok nemli olan bilinli tketici olmak, kullandmz her eyi belli bir lyle sap-savurmadan kullanmak ok nemlidir. Dnyamzn snrl kaynaklar da bunu gerektirmektedir.slmda hukuk ve ahlk ortak bir dnya grnn birbirine bal iki unsurunu tekil eder. evre ve onun korunmas dikkate alndnda, bu slm davran, en azndan, btn slm dnyasnda bir (evre) stratejisinin formle edilmesi iin temel bir nve oluturabilir. Gelien dnyann pek ok yerinde yaayan Mslmanlar mahalli gelenek ve greneklerde farkllaabilirler, fakat inanta ve hayat tarzlarnda dikkate deer bir ekilde birleirler. Ksacas slm, Alemlerin Rabb olan Allaha teslim olmaktr. Yeryz ve btn yaayanlar, Allah tarafndan yaratlm olup Onun hakimiyeti altndadr. Btn Mslmanlar gnde be vakit ibadetlerine alemlerin Rabb olan Allaha hamd olsun 159 diyerek ayn kelimelerle balarlar. Kurann bu balang ayetleri sadece en ok tekrarlanan deil, ayn zamanda Mslmanlar tarafndan her yerde en ok sevilen ve hrmet edilen kelimelerdir. bn Kesir bir ok Kuran mfessir gibi alemler-alemn kelimesinin havada, karada, ve denizde yaayan mahlkatn farkl trleri anlamna geldiine iaret eder. Mslmanlar da, kendilerini ve btn dier alemleri yaratan Yaratcya teslim olurlar. Mawil zzeddine gre, Mslmanlar ayn zamanda, yaratcnn varlnn ve birliinin ayetlerine de teslim olduklarn zikreder. Bu ikinci mana alemler (kelimesi) ayetler (iaret, delil) ayn kkten geldii iin ortaya kar; byle olunca alemler Yaratcnn ayetleri olmaktadr. 160 ada Bir Dnrn Gzyle Tabiat imdi rzgarlara bak: Sair hakimane, kerimane faydalarnn ve vazifelerinin ehadetiyle, gayet mhim ve kesretli vazifelere kouyorlar. Demek o dalgalanmak, bir Sani-i Hkim tarafndan bir tavziftir, bir tasriftir, bir kullanmaktr. Dalgalanmalar ise,

159 160

1/Fatiha: 1 M.A. el- Sabur, Muhtasaru Tefsiri bn Kesir (Beyrut: Darl- Kuranl-Kerim, 1981),1:21.(M.Y.zzeddinden naklen)

136 emr-i Rabbaninin almaktr. abuk yerine getirilmesine sratle

imdi bak emelere, aylara, rmaklara: Yerden, dalardan kaynamalar, tesadf deildi. nk onlara terettp eden, sr rahmet olan faydalarn ve semerelerin ahadetiyle ve dalarda bir mizan- hacetle iddiharlarnn ifadesiyle ve bir mizan- hikmetle gnderilmelerinin delaletiyle gsteriliyor ki, bir Rabbi Hakimin teshiriyle ve iddiharyladr. Ve kaynamalar ise, Onun emrine heyecanla imtisal etmeleridir. imdi yerdeki btn talarn ve cevherlerin ve madenlerin envana bak: Bunlarn tezyinatlar ve menfaatli hsiyetleri bir Sni-i Hakmin tezyiniyle, tertibiyle, tedbiriyle, tasviriyle olduunun, onlara mteallik hakimane faydalar ve meslih-i hayatiye ve levazmat- insaniye ve hct- hayvaniyeye muvafk bir tarzda ihzarlar gsteriyor. imdi ieklere, meyvelere bak: Bunlarn glmsemeleri ve tadlar ve gzellikleri ve naklar ve koku vermeleri bir Sani-i Kermin, bir Mnim-i Rahmin sofrasnda birer tarife, birer davetname hkmnde olarak, muhtelif renk ve koku ve tadlarla her neve ayr ayr tarife ve davetname olarak verilmitir. imdi kulara bak: Onlarn sylemeleri ve cvldamalar bir Sani-i Hakimin intak ve syletmesi olduuna delil-i kati ise, hayret verir bir tarzda birbirine o seslerle mdavele-i hissiyat ve ifade-i maksat etmeleridir. imdi bulutlara bak: Yamurun pltlar manasz bir ses olmadna ve imek ve gk grlemesi bo bir grlt olmadna kati delil .... imdi ge bak: Gk iinde hadsiz ecramdan yalnz kamere dikkat et. Ounun hareketi bir Kadir-i Hakimin emriyle olduu....

137

Bedizzaman Said Nursi, Risale-i Nur Klliyat, (stanbul:Yeni Asya yaynlar, 1996) s.307-308. Bu yzden bir Mslman, gnmzde evre olarak biline gelen bu alemlerle ok zel bir ilikiye sahiptir. Gerekten, varolan ve ayn Yaratc tarafndan yaratlan bu lemlerin her biri, mkemmel yaratma sisteminin birleik ve birbirine bal bir parasdr. Aralarnda uyumazlk bulunmamal; btnn farkl paralar olarak uyum ierisinden olmaldr. Onlarn bir arada varolmalar kendisine, yapy tamamlayan ve btnleyen her ayrntnn eklendii mimar bir ahesere benzetilebilir. Bu suretle, btn yaratlmlar Yaratcnn hikmetine ve mkemmelliine dellet etme vazifesi grr. Ancak, gnmzde baz Mslmanlarn yukarda zikredilen maddeci fikirlerin etkisiyle veya bysyle kendi gelenek ve dnya grne zt olarak; evreyi, ekolojik dengeleri bozan proje ve teknolojilere sahip ktklar ve hatta bu tr projelerde yer aldklar grlmektedir. ddialarn da Kurandaki teshir kavramyla, yani insann yeryznde Allahn halifesi ve her eyin de onun emrine verildii iddiasna dayandrmaktadrlar. Ancak bu kavramlar Kurann ve slmn temel retileri erevesinden deil de, parac ve eklektik bir ekilde temellendirdikleri grlmektedir. slm Dnya Gr, Allahn yaratt ve kendi varlnn ayetleri olarak bildirdii ekolojik dengeleri, tabiattaki nizam, intizam ve dzeni yok eden, bozan tahrip eden bir halifelik anlayn onaylamaz. Zira halife demek, vekil demektir. Bunun anlam ise, insann Allahn yeryznden sorumlu tuttuu, yeryznn sorumluluk ve korunmasn ona brakt tek varlktr. Bu vekil, bu alemi belli bir dzen, denge ve ahenkle yaratan Zatn emanetine ihanet edemez. Bu dzeni ve ahengi bozduu ve tahrip ettii anda artk o kt bir vekil olarak anlacaktr.

Kuran ve Kainat
Nobel Sahibi Pakistanl Fiziki Prof. Abdsselam, Kurann kainata bak asnn Mslman bir ilim adam zerindeki etkisini yle aklyor:

138

Bir ilim adam olarak, Kuran benimle kozmolojiden, fizikten, biyolojiden ve tptan alnan misallerle, tabiat kanunlar zerindeki ilahi yansmalarn (inikas), btn insanla hitap eden deliller olduuna dikkat ekerek konuuyor. Develerin nasl yaratldn, gklerin nasl ykseltildiini, dalarn nasl dikildiini, arzn nasl yayldn, gece ve gndzn birbiri ardnca geiini nazarlara sunan ayetlerden rnekler vererek: Bunlar her okuyuumuzda tabiat ve Kurann irtibatn, btnln grrz. limler Allahn yarattklarnn ifadesidir. Bu balamda, bilim adamlar iin mahlukatla Allah arasnda ba kurmann ok kolay olduunu syleyen nl fiziki, ilmin de Allahn sanatn anlamamza yardmc olduu iin nemli olduunu dnyor ve yle diyor: Kuran ahsen benim ilimde her zaman hissetmi olduum ezeli hikmetten sz ediyor. ahsen bana gre, fiziin bugn sessiz kald, belki yarn da sessiz kalaca problemler hakkndaki benim kendi inancm slamn zamanlar st manevi mesajyla ifade edilmitir.

Prof. Abdsselam, dealler ve Gerekler, ev. Senai DemirciMesut Toplayc, (stanbul: Yeni Asya Yaynlar, 1987).

Bu gerek, Mslmanlarn tabiattan ve tabii kaynaklardan yararlanmamalar, fakir ve gsz kalmalar ve batnn smrgesi olmalar anlamna gelmiyor. Sadece Mslmanlarn aynen daha nce olduu gibi, kendilerine has bir bilim ve medeniyet anlay gelitirmeleri gerektiiyle ilgili sorumluluklarn hatrlatyor. Bu medeniyet tm aleme nizam vermeyi kendine ama edinmitir. Bu anlayta Dicle kenarndaki bir kuzunun hayatndan Medinedeki devlet bakan kendini sorumlu hissetmitir. slamn gmen kulara, yal ve hasta hayvanlara bakmay insan ve Mslman olmann gerei

139 olarak grd unutulmamaldr. Btn bu sorunlarn stesinden gelmeyi kiilerin insafna brakmayacak ekilde de vakf kurumlar oluturmay tevik etmitir. imdi evreyle ilgili baz slmi uygulamalar, dier bir ifadeyle, yukarda aklamaya altmz slm Dnya Grnn evreyle ilgili ynnn gnlk hayattaki tezahrleri zerinde durulacaktr.

I.4. slm evre Ahlaknn Uygulanmas


I.4.1.Temizlik slm dini, temizlii imann artlarndan sayar. Bylece iman etmeyle temiz olma arasnda dorudan bir iliki kurar. Bundan dolay temizlik btn tarih boyunca Mslmanlarn en arpc zellii olmutur. Mslman lkeleri ziyaret eden ilk Avrupal seyyahlarn en ok dikkatini eken konulardan birisi, Mslmanlarn temizlie verdikleri ar nem olmutur. Bunun nedeni ise slmn iki temel kayna olan Kuran ve Snnetin temizlie ok nem vermesi ve temizlii slmn temel prensiplerinden saymasndandr. Konuyla ilgili olarak Hz. Peygamberin bir hadis-i erifi yledir: Temizlik imann yarsdr.161 slmn daha ilk gnlerinde Hz. Peygamberin Allahtan ald ilk ayetlerde yle buyurulmaktadr:
Ey brnp sarnan (Reslm)! Kalk ve insanlar uyar. Sadece Rabbini byk tan. Elbiselerini tertemiz tut. Kt eyleri terk et.162

Bu ayetlerde aka ifade edildii gibi Allah, Peygamberlik sfatn kazanm ve ilahi vahye erimi Hz. Peygamberden ncelikle elbisesini temizlemesini istiyor. Dikkat edilirse elbiseni temiz tut emri, Hz. Peygamberin temizlie devam etmesini veya bunu devaml bir alkanlk haline getirmesini istedii gibi, biz Mslmanlar iin temizliin ne kadar nemli olduunu da vurgulamaktadr. Hz. Peygamberin yukarda zikrettiimiz

161 162

Mslim, Taharet:1. 74/Mdessir: 1-5.

140 Temizlik imann yarsdr deerlendirilmelidir. hadis-i erifi bu temel espiri iinde

Bu anlayn slam kltrndeki en ak ve kalc rneini Hz. Peymaberin hadislerini bir araya getiren ve slam kltrnn en muteber kaynaklarnn banda gelen Ktub-u Sittede grmek mmkndr. Bu kitaplara baktmz zaman temizlik ile ilgili blmlerin bu kitaplarn ilk blmlerini tekil ettii grlr. Bu, bir dinin ve medeniyetin temizlie verdii nemin en bariz dellillerinden birisidir. Sz konusu Ktub- Sittenin ilk blmlerinin konusu yledir: Buhari: 1. Vahyin balangc. 2. man, 3. slam, 4. Abdest.(Taharet) Mslim: Ebu Davud: Tirmizi: Nesai: bn Mace: 1. man, 2. Taharet (Temizlik). 1. Taharet, 2. Namaz. 1. Taharet, 2. Namaz. 1. Taharet, 2. Sular. 1.Taharet, 2. Namaz.

Malik (Muvatta) 1. Namaz vakitleri, 2. Taharet. Ayrca Hz. Peygamberin slmiyeti insanlara ders verme ve ilahi mesaj teblile geen 23 yllk risalet dneminde de temizlikle ilgili eitli ayetler nazil olmu ve temizlik Allah sevgisinin bir ls olarak kabul edilmitir.163 Allaha kul olmann, Onun huzurunda durmann ilk artnn temizlik olduu zellikle vurgulanmtr. Gnde be defa eda edilen namazn ilk art bilindii gibi temizliktir. Belli organlar ykandktan ve iyice temizlendikten sonra Allahn dergahna durulmaktadr. Kuran bunu yle ifade ediyor:
Ey insanlar! Namaz klmay dilediinizde yzlerinizi, dirseklere kadar ellerinizi ykaynz. Balarnz mesh edip, topuklara

163

2/Bakara:222; 9/Tevbe: 108.

141
kadar ayaklarn ykaynz. Cnp iseniz iyice ykanp temizleniniz... 164

Grld gibi slmn temeli, dinin direi ve Mminin mirac olan namazn temel art temizlikle balamaktadr. Bu nedenle Mslman, gnde en az be defa el, yz, az, burun, kulak, boyun, ba ve ayak gibi pislik ve mikroplarla her an temasta bulunan yerleri ykamamz ve temiz tutmamz emretmektedir. stelik namaz klnacak mekann ve giyilen elbisenin de temiz olmas gerekmektedir. slmdaki temizlik anlaynn bir dier boyutu da Cenab- Hakkn Esmal- Hsnasndan birisi olan Kuddus isminde ortaya kar. mam Gazali Kuddus ismini yle ifade ediyor: Allah, duygularn alglad her vasftan mnezzehtir. Ayp ve kusurdan tenzihi dahi ona nisbet etmek edebe aykr saylr. Allah kullarn kemal zannettii vasflardan da mnezzehtir. 165Bununla beraber, Kuddus ismiyle tabiattaki temizlik ve dnm (recycling) arasnda ilgi kurarak, slmdaki temizlik anlayn farkl bir ekilde temellendiren grlere de rastlanmaktadr. Gnmz slm alimlerinden Bedizzaman Said Nursi, Kuddus isminin yorumunda kainattaki temizlie dikkat ekmekte ve yeryznn, bulutlarn, yamurun, sinein, kargalarn, kurtlarn, solucanlarn, karncalarn, bceklerin, insan vcudundaki al ve ak yuvarlarn hepsinin Kuddus isminin cilvesine mazhar olarak hareket ettiklerini ve temizlik grevlerini yerine getirdiklerini anlatmaktadr. Onun sadeletirdiimiz u ifadelerinde bunu grmek mmkndr:
Bu kainat ve yeryz, daima ileyen bir byk fabrika ve her vakit dolar boalr bir han, bir misafirhanedir. Halbuki byle ilek fabrikalar, hanlar ve misafirhaneler; pislik, atklar, enkazlar ve sprntlerle ok kirleniyorlar, bulak oluyorlar ve pis kokulu maddeler her tarafda birikiyorlar. Eer pek ok dikkatle baklmazsa ve tanzif edilmezse ve sprlp temizlenmezse, iinde durulmaz; insan onda boulur. Halbuki, bu Kainat fabrikas ve dnya misafirhanesi o derece pak, temiz

164 165

5/Maide:6 Gazali,Ebu Hamid, el-Maksadul-Esna fi erhil-Esmail-lahil-Hsna, s.117.

142
ve naziftir ve o kadar kirsiz, bulaksz ve pis kokudan uzaktr ki, bir lzumsuz ey, bir menfaatsiz madde ve tesadfi bir kir bulunmaz, zahiri bulunsa da, abucak bir istihale (temizleme) makinesine atlr ve temizlenir. Demek ki bu fabrikaya bakan Zat, ok iyi bakyor. Ve bu fabrikann yle tanzifi bir sahibi var ki, o koca fabrikay ve o byk saray kk bir oda gibi sprtr, temizler, tanzim ve tanzif eder. te bu sebeble bu byk fabrikann bykl nisbetinde mzehrefat ve enkazndan kalma kirli maddeleri, sprntleri bulunmuyor. Belki bykl nisbetinde, temizliine ve nezafetine dikkat ediliyor. Bir insan, bir ayda ykanmazsa o kk odasn sprmezse ok kirlenir, pislenir. Demek bu saray- alemdeki paklk , safilik , nuranilik, temizlik ; mtemadiyen hikmetli bir tanziften, bir dikkatli tathirden ileri geliyor. Ve eer o daimi tathir, temizleme ve sprmek ve dikkat ile bakmak olmasayd, bir senede btn hayvanlarn yzbinlerce tr arzn yznde boulacaklard.166

166

Bedizzaman Said Nursi, Lemalar, 30. Lema, 1.Nkte, s. 298-9.

Said Nursinin Risale-i Nur Klliyat bir btn olarak ele alndnda, onun Kuran ve kainat birbiriyle tarif ettii ve aklamaya alt grlr. Bu balamda, Kuran iin kainat kitabndaki ayetlerin mfessiri, yaratl kitabnda mevcut ayetleri (iaretleri, belgeleri) okuyan ezeli bir tercman ve kainat Kurann en yksek bir mfessir gibi ifadeler kullanrken; kainat da ilahi bir kitap, cismani (maddi) bir Kuran ve Kuran- kebir olarak tanmlar. Bunun en iyi ekilde rneklendii risalelerden birisi hi phesiz Ayetl-Kbradr. Bu risalede kainattan yaratcsn soran bir seyyahn mahedeleri anlatlr. lgin olan, seyahatin gkyznden balayarak, atmosfere, yamura ve bulutlara, havaya, yeryzne, aalara, ieklere, meyvelere, bitkilere, hayvanlara; rmak ve denizlere urayarak varlk alemlerinde dolatktan sonra insana gelmesi ve bu arada peygamberler, vahiy, Hz. Muhammed (asm), Kuran ve kainat silsilesinin takip edilmesidir. Bu seyahat sonucunda kainattaki varlklara bakarak Allah bulan insan, Ona inanarak vahye ulamakta ve vahiy gzyle tekrar kainata ynelmektedir. Bylece eserden Messire doru balayan bu ezeli hikmet aray ve yolculuu Messirden tekrar Onun eserlerine ynelmektedir. Bkz. Bedizzaman Said Nursi, Ayetl Kbra, ve Kazm Gleyz, Kuran Kainat Okuyor, Kpr, say: 112, 1987. Ayetul-Kbrayla ilgili ilgin bir deerlendirmeyi Durham niversitesinden Dr. Colin Turner yapmaktadr. Bkz: Kpr, Yaz, 1994.

143 Hz. Peygamber de, slmda ok nemli bir yeri olduunu grdmz temizlikle ilgili olarak bizlere bizzat rnek tekil etmektedir. Btn hayatnda temizliin her trlsne ok dikkat ettii grlmektedir. rnein, camiye ve misafirlie giderken,toplum huzuruna karken temiz ve gzel elbise giyinmeye; gzel koku srnmeye;soan, sarmsak gibi bakasn rahatsz edebilecek eyleri yememeye son derece dikkat ederdi. Sonu olarak, O (SAV), Kuran ahlaknn canl bir misali ve tipik bir sembol olduundan, Kurann temizlik anlaynn da en canl misaliydi. Kuran yle diyor:
Ey Ademoullar! Her mescide gidiinizde gzel ve temiz elbiselerinizi giyinerek gidiniz. Yiyiniz, iiniz; fakat israf etmeyiniz. nk Allah israf edenleri sevmez.167

Bundan hareketle Mslmanlar arasnda beden, elbise, mekan ve gda temizliine ok nem verilmitir. Zira bu prensiplere riayet etmeyenlerin ibadetlerinin boa gidecei bizzat Hz. Peygamber tarafndan belirtilmitir. Ayrca temizlik, Allah sevgisinin ls olduu gibi, ibadetlerin de artdr. Bylece slm dinin kiinin hem maddi ve hem de manevi temizliini hedefledii grlmektedir. Bu nedenle, bir Mslmann temizlii ihmal etmesini anlamak mmkn deildir. Kuran, slmn bu anlayn yaaylaryla gsteren, maddi-manevi temizlie nem veren Kuba Mslmanlarn yle vmtr:
Orada (gnahlardan ve pisliklerden) temizlenmeyi seven adamlar vardr. Allah da ok temizlenenleri sever.168

Hz. Peygamberin hayat Mslmann temizlik anlay iin en iyi rnek olduunu belirtmitik. Onun ald ilk vahiylerden birisinin, yukarda ifade edildii gibi, Elbiseni tertemiz tut169olduu da unutulmamaldr. Temizlikle ilgili dier tavsiyelerini ve bize k tutan davranlarn yle zetlemek mmkndr:

167 168 169

7/Araf:31. 9/Tevbe:108. 74/Mddssir: 4.

144 Kim Mslmanlarn gelip getii yerden onlar rahatsz eden bir eyi kaldrp atarsa Allah ona sevap yazar. Allah kime sevap yazarsa o sayede onu cennete koyar.170 Avlularnz ve meydanlarnz temiz tutun.171 Hz. Peygamber Laneti gerektiren iki hareketten saknn. buyurmulardr. O iki ey nedir. diye sorulduunda ise: nsanlarn gelip getii yollara ve glgelendikleri yerlere abdest bozmaktr. diye cevap vermilerdir.172 Yine Hz. Peygamber, halkn kulland genel yerlere p dktrmemitir. Cuma namazndan sonra trnaklarn kesince Enes (ra)den iine trnaklarn gmmek iin bir para amur istemi, amur parasn yola atmayp bir duvar kovuuna koymasn emretmitir. Yine bu konuyla ilgili olarak yle buyurmulardr: Allah pak ve temizdir, paklk ve temizlii sever; kerim ve cmerttir, kerem ve cmertlii sever. yle ise, avlularnz ve bo sahalarnz temiz tutun. Yahudilere de benzemeyin. Onlar plerini evlerde toplarlar.173 Mslmanlarn temizlie verdii bu nem batl aratrclarn dikkatinden kamamtr. Mslman beldeleri ziyaret eden seyyahlarn konuyla ilgili mahadeleri ilgintir. Bunlardan bazlarn zikretmek istiyoruz Mslmanlarn temizlie verdii yakndan gzlemleyen M. dOhsonun ifadeleri yle:.
Dnyann btn milletleri iinde temizlie slm camiasndaki Osmanl Trkleriyle ranllar kadar riyet eden tek bir millet yoktur. (....). te bundan dolay btn vcutlarn ykayabilmek zere bir ok hamamlar yapmak mecburiyetinde kalmlardr. Trkiyenin belli- bal ehirlerinin hepsinde pek

170 171 172 173

Buhari, Tecrid-i Sarih, Hadis no:223. Acluni, Kefl-Hafa, 1/224. Muslim, I, 93. Tirmizi, Edep, no: 2779, 41. C.5, s.111-112; bn Kayyim, et-Tbbun-Nebevi, s.216.

145
ok hamamlar vardr ve hatt bunlarn bir oklar Roma mparatorlarnn eski lcalarndan hi de aa deildir.174 Vcud ve elbise temizlii erkek ve kadn Mslmanlar iin zarur bir fazilettir. Bu vecbe Hazret-i Peygamber tarafndan byk bir ehemmiyetle tavsiye olunmutur. Haftada, yhut on be gnde veyhut hi olmazsa krk gnde bir kere btn vcudu ykamak lzmdr. Bu vazifenin ifsnda kusur edenler bedeni taharet ve nezafet ahkamna riyet etmemi olurlar. Trnaklarla kllar da sk sk kesmek lzmdr. (...) Tabiat kanunlarn takviye eden din ile ahkm- dniyye tatbikatnn Mslmanlara vcut temizlii hususunda byk bir titizlik telkin ettiine hkmetmek yanl olmaz. te bundan dolay kadn olsun, erkek olsun, btn Mslman- Trklerin gerek kendi zevklerini tatmin etmek, gerek eratn tahret ve nezfet ahkmna riyet etmi olmak iin hemen her gn ykanmak ve gusletmek hususunda gsterdikleri takayyd ve itin misli grlmemi derecedir. Bununla beraber daha sk elbise amar deitirdikleri ve yakalk ve kolluk taklmayan elbiselerini terden muhfaza edecek paralar ilve ettikleri takdirde temizlie daha iyi riyet etmi olacaklarn da teslim etmek lzmdr. Bu noksan telfi etmek istiyen zenginler elbiselerini fazla eskitmemeye dikkat ederler; dierleri de ykanmas mmkn olan kumalardan elbise yaptrrlar.175

I.4.2.Temiz Havaya Verilen nem


Yukarda hava kirliliinin ortaya kan ilk evre sorunlarndan biri olduu ve nasl meydana geldiine deinilmiti. Bunun temel sebeplerinden birisi olarak da, insanlarn kendi evrelerine ve etraflarn saran havann ne kadar nemli olduu ve korunmas gerektiinin farkna ok ge varmalar

174

Grelot, Relation nouvelle dun voyage de costantinople, Paris 1680 s. 232 (Garb Menbalarna Gre Eski Trk Seciyye ve Ahlak, Danimend, s.116 naklen) M. DOhson, Tableau General de Empire Othoman, Paris, 1791,s.276-77; Danimend.s.121-122. Ayrca slamn kiisel temizlie verdii nem iin bkz.:brahim nal, evre, slam ve nsan, Genlik Yaynlar, stanbul, 1994, s. 29.

175

146 olduunu belirtmitik. Daha dorusu, havann nemi ancak kirletildikten sonra anlald. Havann, eko sistemdeki nemi btn boyutlaryla takdir edilmediinden, sanayileme srecinde bu dengenin korunmas dnlmedi. Halbuki Kuran, Mslmanlar bu konuda asrlar ncesinden uyarm ve havann nemine dikkat ekmitir. Bylece Mslmanlar btn yaaylarnda ve teknolojik gelimelerinde bu tabii dengeyi korumak ve onu gzetmek zorundadrlar. Zira Allahn yaratt ekolojik denge de bunu bizden istemektedir. Allahn yarat bu harika dengeye baktmz zaman unu gryoruz: nsanlar ve hayvanlar oksijen teneffs edip, darya karbondioksit vererek ta ilk gnlerden bu yana tabiat kirletmektedirler. Bu sre aynen devam etseydi, yaamn bir noktadan sonra tkenmesi ve devam etmemesi gerekirdi. Ancak, ilahi hikmet ve kudret bunun nlemini en gzel ekilde alarak dengeyi salamtr. nsan ve hayvanlarn darya verdikleri karbondioksit gazn yeil, yani klorofilli bitkiler almakta, bunu gne enerjisi vastasyla su ile birletirerek glikoz meydana getirmekte ve bununla da kendi beslenmesini salamaktadr. Bilindii gibi bu olaya fotosentez denmektedir. Bylece canllarn darya verdikleri karbondioksiti alp, darya oksijen vererek dengenin devamn salamaktadrlar. Zaten hava kirlilii denilen olay, bu doal dengenin temizleme ve geri dndrme, geri kazanma kapasitesinin almasndan baka bir ey deildir. nsanlarn sanayi ve endstrileme neticesinde, bir yandan darya verilen karbondioksit miktar ok artm, dier yandan da bunu dntren yeil alanlar, zellikle de ormanlar yok edilmitir. Sonu, hepimizin ikayeti olduu hava kirlilii ve insan iin sebep olduu dramatik sonulardr. Allah, yeryznn huzur ve skununun insan eliyle bozulacan, bunun acsn ise yine insann bizzat kendisinin tadacan Kuranda bizlere bildirmektedir:

147
nsanlarn bizzat kendi iledikleri yznden karada ve denizde dzen bozuldu. Allah, belki pimanlk duyup dnerler diye, yaptklarnn bir ksmnn cezasn onlara dnyada tattracak.176

Grld gibi, tabii dengeyi bozacak ve insanlk iin ac sonular douracak hareketler konusunda Kuran bizleri uyarmaktadr. Yaptklarmzn ac sonularn grmeden nce iyice aratrma yapmamz, faaliyetlerimizin sonularn hem kendimiz ve hem de ekolojik denge asndan ok iyi hesaplamamz istenmektedir. Kuran dnyadaki ekolojik dengeyi srarla vurgulayarak ve bunu Allahn ilim, irade ve kudretinin bir eseri olduunu aklayarak, bizlerden bu dengeyi korumamz istemektedir. rnein Kuran- Kerim, rzgarlarn, yer ile gk arasnda ilahi emre hazr bekleyen bulutlarn evrilip evrilmesinde, bir taraftan dier bir tarafa esmesi ve bir halden dier bir hale deitirilip dndrlmesinde dnen bir topluluk iin Allahn varlna ve birliine deliller olduuna iaret etmekle, gezegenimiz olan dnyada salkl yaamamz salayan etkenlerden birinin de rzgar olduunu aka bildirilmektedir.177 Bunun gibi konuya dikkatimizi eken daha birok ayetler vardr. Ayrca baz ayetlerde hava, gaz ve zehirli dumanlar ile rzgara dikkatimiz ekilmi ve bunlardan ibret ve dersler karmamz istenmitir.178 Ayrca rzgar ve rzgarn getirdii bulutlardan gnderilen yamurun eitli hikmetlerine slm alimleri eserlerinde temas etmilerdir. slmi Dnya Grnn kainatta cereyan eden temizlik anlayn, ada bir slm aliminin sadeletirerek verdiimiz u ilgin ifadelerinde ak ve net bir ekilde gzlemlemek mmkndr:
Gklerde tahribe ve lme mazhar olan krelerin ve gezegenlerin, belki yldzlarn enkazlar bamz ve dier hayvanlarn balarn, belki dnyamzn ban kracaklard. Dalar byklndeki talar bamza yadracaklard. Bizi bu dnyamzdan karacaklard. Halbuki, eskiden beri o yukar alemlerdeki tahrib ve tamirden, ibret olsun diye yalnz bir ka

176 177 178

30/Rum: 41. Bkz. 41/Fussilet:16; 54/Kamer: 19; 59/Hakka:6. Bkz. 44/Duhan:10-11; 55/Rahman:35; 30/Rum:46-48; 25/Furkan:48; 7/Araf:57.

148
semavi ta (meteor) dm ise de, hi kimsenin ban krmam. Hem zeminin yznde her sene lm ve hayatn deimeleri ve dmeleri yznden yzbinlerce hayvan trnn cenazeleri ve ikiyzbin bitki trnn enkazlar karalar ve denizleri ylesine kirleteceklerdi ki; uur sahibi insan, o yzleri deil sevmek, ak olmak; belki yle irkinlikten nefret edip lme ve yoklua kaacaklard. Bir ku kolayca kanatlarn ve bir katib rahata sahifelerini temizledii gibi, bu uzay boluunda bir ku gibi gezinen dnyamzn kanatlar ve bu kitab- kainatn sahifeleri de ylece temizleniyor, gzelleiyor ki, Ahiretin sonsuz gzelliini grmeyen ve imanla dnmeyen insanlar, dnyann bu temizliine, bu gzelliine ak olurlar, peresti ederler. Demek bu saray- alem ve bu kudsi fabrikadan gelen emirleri, deil yalnz denizlerin et yiyen temizleyicileri ve karalarn kartallar, belki kurtlar ve karncalar gibi cenazeleri toplayan shhiye memurlar dahi dinliyorlar. Belkide kudsi temizlik emirlerini, bedende cereyan eden kandaki al yuvarlar ve ak yuvarlar dahi dinleyip, bedenin hcrelerinde temizlik yaptklar gibi, nefes dahi o kan tasfiye eder, temizler. Ve o emri; gz kapaklar, gzleri temizlemek; sinekler, kanatlarn sprmek iin dinledikleri gibi, koca hava ve bulut dahi dinler. Hava; zeminin sathna, yzne konan toz toprak sprntlerini fler ve temizler. Bulut sngeri zemin bahesine su serper, tozu ve topra yattrr. Sonra gkyzn ok zaman kirletmemek iin, abucak sprntlerini toplayp muntazam bir dzenle ekilir ve gizlenir. Gn gzel yzn ve gzn, silinmi ve sprlm, parl parl gsterir.Ve o temizlik emirlerini; yldzlar, unsurlar, madenler, bitkiler dinledikleri gibi, btn zerreler (atomlar, molekller) dahi dinliyorlar ki, hayretengiz deiim frtnalar iinde o zerreler temizlie dikkat ediyorlar. Bir yerde lzumsuz toplanmyor; kalabalk etmiyorlar. Kirli ve pis olsalar dahi abuk temizleniyorlar; En temiz ve en nazif ve en parlak ve en pak vaziyetleri; en gzel, en saf, en latif suretleri almak iin, bir hikmetli el tarafndan sevk olunuyorlar. te bu tek fiil, yani bir tek hakikat olan temizlik; sm-i kuddus gibi bir sm-i Azamdan, kainatn daire-i azamnda grnen muhteem bir cilvedir ki, dorudun doruya Rabbani varl ve lahi

149
vahdaniyeti Esma-i Hsnasiyle beraber, Gne gibi, geni ve drbn gibi olan gzlere gsteriyor.179

Grld gibi, temizlik kainatta ok esasl bir kanun olup, kainattaki her ey Allahn Kudds isminden hareketle, zerlerine den temizlik grevini yapmaktadrlar. Her an, her saniye teneffs ettii havann deerini bilmeyen insanolu, salkl byme, salkl dnme ve gelecek nesillere daha salkl ve temiz bir dnya brakmann nemini ve sorumluluunu ok ge anlamtr. Ancak, btn olumsuzluklara ve dnya apndaki byk evre sorunlarna ramen hl bir mit kaps bulunmaktadr. Yukarda zikrettiimiz Rum suresinin 41. ayetinde geen .. belki pimanlk duyup dnerler diye, ... ifadesi bu gn gereklemi bulunmaktadr. Herkes evre sorunlarndan ikayeti ve insanlk yaptklarna pimandr. evreyle ilgili gnll kurulular ve kurumlar bunun somut bir ifadesi olarak grlebilir. Ancak bu dnme konusu ok ciddi olup, imdiye kadar ki btn tavr ve tutumlarmz, yaam tarzmz, tketim tarzmz, dier canllarla olan ilikilerimizi yeniden gzden geirmemizi ve deitirmemizi iermektedir. Aslnda ekolojik bak asnn da bizden istedii ayn eydir. Dnyamzn gelecei bu deiimi yapp yapamayacamzda dmlenmektedir.

I.4.3. Sularn Temizlii ve Korunmas


Ar sanayileme, ar nfus ve ar tketim gibi alkanlklarmz sonucu sularn nasl kirlendiine iaret etmitik. Bugn dnyann en nemli sorunlarndan birinin temiz su bulma sorunu olduunu herkes biliyor. Gelecekte ise, suyun bata petrol olmak zere birok kaynaktan daha nemli bir kaynak olaca sylenmektedir. Zira suyun kymetini de ancak masmavi denizleri kirlettikten, Marmaray ldrdkten zmir ve zmit krfezlerinde yaayan canl kalmadktan, tertemiz nehirlerimiz zehir akmaya baladktan sonra anladk. Sakarya nehrindeki ar kirlenme ve sanayii atklar sonucu len balklar ve yok olan ekolojik dengeyi hl unutamadk. Btn bunlar bencil ve kendi

179

B. Said Nursi, age., s.287-288.

150 menfaatndan baka bir ey dnmeyen, kr ve daha ok krdan baka bir ey dnmeyen anlaylarn bir sonucu. Halbuki Allah dikkatlerimizi ncelikle suya ekmi ve suyun hayatn temeli ve esas olduunu belirtmitir.
Bizim diri ve canl olan her eyi sudan yaratp meydana getirdiimizi grp anlamyorlar m?180

nsanlk suyun nemini bugn her zaman olduundan daha ok anlam bulunmaktadr. Ancak, belirttiimiz gibi, okyanuslar, denizleri, nehirleri kirletip, iindeki ekolojik dengeleri yok ettikten sonra. imdi btn yaptmz, zararn neresinden dnlrse krdr esprisi erevesinde bu sorunlar amak. Ancak bunu yaparken de konuyu dini ve ilahi boyuta oturtup, insanlara tm tutum ve davranlarnda daha duyarl olmada sorumluluklarn hatrlatmak gerekmektedir. Evet, mutluluk ve refahmzn kayna olan suyu hayatmz ve canmz gibi aziz bilip ylece kullanma durumundayz. Aksi halde yakn gelecekte dnyada birok lkenin imdilerde yaamaya balad gibi lkemiz de can damarmz olan su sknts ile kar karya gelecektir. Nitekim uzmanlar, gelecek otuz yl iinde tehdit edici bir su darlnn olacandan ve dnyann her yresinde yer atl sularnn dzeyinin deceinden sz etmektedirler. Buna sebep olarak ta insann doann dengesini bozmasn, buna kar su tketiminin durmadan artmasn ve israfn had sahaya varm olmasn rnek olarak gsteriyorlar. Allahn kullarna bahettii nimetlerin banda gelen suyun israfna sebep olan her trl davrantan kanmak her Mslmann en nemli grevlerinden birisidir. Zira Cenab- Hak, yukarda zikredilen ayet-i kerimede canl olan her eyi sudan yarattk, meydana kardk derken, ok ilgin ve anlaml bir ekilde suyun hayat iin, yaama iin temel art olduunu belirtmitir. Bununla ilgili olarak Kuranda baka ayetlerde bulunmaktadr.181

180 181

21/Enbiya: 30. Bkz. 24/Nur:45; 25/Furkan:54.

151 Hz. Peygamber (SAV) de suya ok nem vermi, abdest alrken bile gerekenden fazla su kullanlmasn mekruh sayarak yasaklamtr. Bylece, abdest gibi Allahn dergahna ve huzuruna kmak gibi bir ite bile fazla su kullanmaktan insanlar men etmitir. Konuyla ilgili olarak nakledilen bir hadis yledir:
Sad abdest alrken Hz. Peygamber(SAV) ka geldi. Onun ok su kullanarak abdest aldn grnce: Bu israf da ne? diye mdahale etti. Sadn: Abdestte israf olur mu? diye sormas zerine Resulullah (SAV) u aklamay yapt: Evet, akmakta olan bir nehir kenarnda olsanz da.182

Bu hadis-i erifi yorumlayan Hadis alimleri, konunun sadece abdest almada daha az su kullanmayla ilgili olmadn, slmn ok temel bir ilkesiyle ilgili olduunu vurgulamlardr. Bu erevede u noktalar zellikle vurgulamlardr: Hz. Peygamber ciddi ve nemli bir yasa beyan etmektedir. Yasak, kazanlmas iin emek ve zahmet gerektirmeyen, para harcanmayan yani srf bedava olan bir nesne sz konusu edilerek ifade edilmitir: Nehirde akan su. Ayrca israf edilen su, tabiata hibir eksiklik getirmiyor, kirlenme ilave etmiyor, ekolojik dengeyi de bozmuyor. Canllara da zarar vermiyor. Ayrca sz konusu olan i, yani abdest sradan bir i de deil. Namaz iin gerekli ve arttr. Aklanan tm bu artlara ramen, abdest srasnda nehir suyunun fazla kullanlmas kesin bir mekruh, Nebevi bir yasak olursa; bu artlara uymayan bir iteki israf ve savurganlk ne derece bir yasak olur? Yani ilenen bir israf;

182

Ahmed b. Hanbel, Msned, II, 22; bn Mace, Taharet: 48, no: 425, I. 147.

152 elde edilmesi zahmet, masraf veya en azndan gerektiren bir eyada olsa,

zaman kayb

tabiatta ve ekolojik dengede eksilme, kirlenme ve bozulmaya sebep olsa ve ekolojik dengeyi bozsa, canllara zarar verse, gelecek nesillerin salkl bir evrede yaama haklarna tecavz etse, manasz, keyfi ve sadece zevk iin yaplsa, esas maksada ters dse, o zaman durum ne olur?

Bilinli Tketici Ol !..


Dnyamzn mevcut olan su, petrol, doal gaz vb. kaynaklar hzla tkenmektedir. Lzumsuz enerji sarfiyat demek doal kaynaklarn tkenmesi demektir. Gne, rzgar vb. gibi tkenmeyen enerji kaynaklar ise henz yaygn olarak kullanlamamaktadr. Bu durumda bizlere enerji tasarrufu konusunda nemli grevler dmektedir; Enerji kaybn nlemek iin evlerinizin at, duvar, pencere ve kaplarnn izolasyonunu yaptrarak gerekli nlemleri alnz. Havalandrma yaparken pencerelerin tam olarak almasn salayn ve 10 dakikay gememesine dikkat ediniz. Isnn daha iyi yaylmasn salamak iin radyatrlerin nn eya koyarak kapatmaynz. Evinizin aydnlatlmasnda halojen lambalar ve normal ampuller yerine, florsan lambalar tercih etmekle enerji tasarrufuna katkda bulunmu olursunuz. Sadece oturduunuz odann n yank tutunuz. Ayrca apartman otomatlarn gnn aydnlk saatlerinde kullanmaynz. Apartman kaplarnz kapal tutarak hem s kaybn nlemi, hem de

153 gvenliinizi salam olursunuz. Buzdolab, amar, bulak makineleri, televizyon, video vb, cihazlarn satn alrken fiyatndan ok elektrik tketim miktarna dikkat ediniz. Televizyon ve video gibi cihazlarnz kapatma dmesinden ap kapatnz. Unutmaynz ki; uzaktan kumanda cihaz ile kapatlan standby sistemi ar miktarda elektrik tketimine neden olurken, bu durumdaki cihazlar rntgen nlar yaymakta ve elektromanyetik alanlar yaratarak salmz tehdit etmektedir.

Bunu yiyecek, giyecek ve dier tketim maddelerinde yaplan israf ve savurganlkla karlatrabilir ve gerekli dersleri karabiliriz. Tek bana alndnda, abdest konusunda suyun israf edilmesini yasaklayan bu hadisin gerek manas ve derinlii anlalamayabilir. Ancak bu yasan mhim gayelerinden birisi, her gn karlatmz eyalar, baka bir ifadeyle, bize Allah tarafndan emanet edilen tabiat ve iindeki canl cansz btn mahlukatla olan ilikilerimizde ll olmamz ve ilahi dengeyi bozacak davranlardan, her trl israf ve savurganlktan kanmamz bizlere gnde be kere hatrlatmasdr. Adeta bu ekolojik prensibi vicdanlarmza ve benliimize ilemektedir. Ksaca, gnde be kere alnan abdest, be kere tabiata sayg ve iktisad dersidir.183 sraf, bilindii gibi, bir nimeti gereinden fazla kullanmak ve telef etmektir. htiyatan fazla tketimdir. Nimetleri ve eyay hor kullanmaktr. Hz. Peygamber (SAV): Bencillik yapmakszn ve israf etmeksizin yiyiniz, iiniz giyiniz, iyilikte bulununuz. Zira Allah kulunun zerinde nimetin grmek ister. buyurmutur. Buhri, bn Abbasn yle dediini rivayet etmitir. Dilediini ye, dilediini giy, (ye,i) ancak iki huy seni yanltmasn: sraf ve kibir184

183 184

Ayrntl bilgi iin bkz: Canan. a.g.e. s.128-132. Buhari, Libas 1, VII.33.

154 Grld zere Kuran ve Snnet israf, savurganl, bencillii yasaklamtr. Mslmann zerine den, her konuda olduu gibi su tketimi konusunda da duyarl olmaktr. Mslman, bulunduu ortamda kendi bana tek olarak yaamadna gre bakalarn da dnmek zorundadr. u nemle bilinmelidir ki, boa aktlan damlalar milli gz yamzdr. Yine boa aktlan her damla milli servetimize verilen byk ziyandr.

HAYAT KAYNAIMIZ: SU
evrenin en nemli birleenlerinden olan su snrl bir kaynaktr. lkemizin ortalama yllk yamur miktar 640 mm civarnda olup, 250 ile 3000 mm arasnda deikenlik gsterir. Ancak lkemizin su kayna potansiyelinin zamana ve yere gre dalm btn alanlarn ihtiyalarnn karlanabilmesi iin byk yatrmlar yaplmasn gerektirmektedir. Yeralt sular da dahil olmak zere toplam yenilenilebilir su kaynaklar, yaklak 23.4 Milyar m3 dr.1990 ylnda su ihtiyacnn 53 Milyar m3 olduu tahmin edilmitir. Bu miktarn 2000 ylna kadar yaklak 74 Milyar m3 bulmas beklenmektedir. Dnyamz, su bunalm tehlikesiyle kar karyadr. nk su tketimi hzla artmaktadr (2000 ylnda iki katna kacaktr.) Bununla beraber su kaynaklarnn korunmasnda bizlere den kolay fakat nemli grevler vardr. Bir gn musluklarmzdan akacak tek bir damla suyun olmayaca bir durumla karlaabiliriz. O halde su israfn nlemek iin akan emeler mutlaka onarlmaldr. Unutmaynz ki; saniyede bir sefer damlayan bir eme ile bir saat iinde 0.7 litre, tuvaletteki kk bir sznt nedeniyle bir saat iinde 4 litre su bouna akm olur. Ak braklan bir musluktan dakikada 12-20 litre, di fralarken veya tra olurken 20 litre, bulak ykarken 120 litre su boa akmaktadr.

155 Oysa fray slatarak 2 litre, bir kap kullanarak tra olurken ise yaklak 3.5-4 litre, su kullanm olacaksnz. Evinizdeki musluklara takacanz dk-ak musluk havalandrcs ile %50 orannda daha ekonomik su kullanm mmkn olacak ve her ay gelen kabark su faturalarnzn da dmesini salayacaktr. Su filtresi kullanarak musluk suyundan faydalanabilirsiniz. Unutmaynz ki; ielenmi sular, musluk suyuna oranla 600 kat daha pahaldr. Tuvaletlerinizde gereinden fazla su sarfiyatn, rezarvuarlarnzdaki su seviyesini bir miktar drerek nleyebilirsiniz. Arabanz oto ykama tesislerinde ykatnz, eer byle bir imkannz yoksa, o zaman otomobilinizi kendiniz hortum ile ykamak yerine, kovaya su doldurarak ykaynz. Unutmaynz ki, oto ykama servislerinde bir araba iin yaklak 25-35 litre, , hortum ile ykayarak ise yaklak 500-550 litre, kova ile ykamada ise 50-55 litre civarnda su kullanlmaktadr. Allahn bizleri dnyada da, hirette de su gibi bir nimetten mahrum eylememesi iin, bu nimetin kadrini ok iyi bilmemiz gerekir. slmda en byk hayr, hizmetlerin en deerlisi ve en makbul suyu insanlarn hizmetine sunmaktr. Bir yudum iecek su temin etmek ok hayrl bir itir ve Allah katnda da ok faziletlidir. Allah seven Mmin hem cinsini de sevmeli, onu da dnmelidir. Ecdadmzn hayrat olarak yol boylarnda yolcular susuzluktan kurtarmak iin emeler yaptrdklarn biliyoruz. Ayn ekilde, bazlar da ehir ve kasabalarda sokaklardan gelip geenler iin sebiller tesis etmiler, isteyenlere su vermek ve su datmak zere aylkl memurlar bile grevlendirmilerdir Kuran ve Snnetin sularn temizliine verdii nem ve suyun hayatn temeli olduuyla ilgili vurgular Mslmanlara bir takm grev ve sorumluklar yklemektedir: Mevcut su kaynaklarnn en gzel ekilde korunmas; bu kaynaklar kirletecek ve suyun temizliini ve asliyetini bozacak her tr tutum ve eylemin engellenmesi. Ayrca bu sularn kullanm safhasnda kesinlikle

156 savurgan ve sorumsuz bir tutumun benimsenmemesi. Su ve su kaynaklarnn rasyonel ve dzenli bir ekilde kullanlmas.

I.4.4. Aa ve Orman Sevgisi


evre korumann ve evreciliin en nemli konularndan birisi de hi phesiz ormanlarn, aalarn ve her trl canl trnn korunmasdr. Bunda ormanlarn zel bir yeri bulunmaktadr. Bunun nedeni de, ormanlarn dnyadaki eko sistemin dzenli bir ekilde srebilmesindeki nemli rolnden ileri gelmektedir. Ormansz bir dnya, kaybedilmi bir dnyadr. Dnyadaki tm ormanlar bir kenara brakp, sadece tropikal veya dier adyla yamur ormanlarnn eko sistem iin nemine bir gz atalm: Tropikal ormanlarn kaplad alan, dnya yzeyinin yalnzca %7si. Ama yeryzndeki hayvan ve bitki trlerinin %80i bu blgelerde yayor. Bu trler arasnda kereste deeri olan aalar, tarm potansiyeli olan trler, en nemlisi ise henz varlndan bile haberdar olmadmz, tp ve eczaclkta kullanlabilecek bitki, hayvan ve mikroorganizmalar bulunmaktadr. (...) Bu ormanlar dnyann yamur dengesini de dzenliyor ve atmosfere oksijen salyor. Dolaysyla tm bunlarn dnya iklimi zerinde nemli etkisi vardr. Bir ekologun deyimiyle, tropik ormanlar dnya eko sisteminin akcieri grevini yapyor.185 Ayrca ormanlar: Aa ve tm yeil bitkiler kullandmz oksijenin kaynadr. Hava kirliliini yok eder, zehirli gaz ve tozlar tpk bir filtre gibi emerek, yok eder. Ancak ar sanayilemenin getirdii evre sorunlarnn belli bir snr amasndan sonra tabii evre bu fonksiyonunu yerine getirememektedir. En byk evre sorunlarndan biri olan erozyon, heyelan ve toprak kaymalarn nlemesi. Ormanlarmz Yanarken!!!

185

Mine Klalolu-Fikret Berkes. evre ve Ekoloji. Remzi Kitabevi, stanbul, 1990, s. 67.

157

Son yllarda artan orman yangnlar adeta milli felaketlere dnt. Ormanlarmz tehdit eden dier etmenler bir tarafa braklsa bile, sadece yangnlarn yok ettii ormanlarmza bakldnda, son 10 yl ierisinde 12 bin hektarlk ormanmz yok olduu grlecektir. lkemizin yaklak %28 olan ormanlk alan miktar neredeyse %20lere dm bulunmaktadr. Dnya kamuoyu ekolojik bir bilinle Tropikal ormanlar, Amazon ormanlarn ve sahip olduu biyolojik eitlilii korumaya alrken, biz kendi ormanlarmz -sahip olduu btn biyolojik eitlikle beraber- koruyamayacak myz? Gerekli dersleri bir an nce karp, ada ve etkili bir yntem bulamadmz takdirde, sahip olduu 10 bini akn bitki tryle Avrupada birinci olan lkemiz bu zenginliini kaybedecektir. evre Bakanl'nca dzenlenen II. evre urasnda hala hafzamzda silinmeyen bir an var. ura'nn yapld Otelin bir blm evreyle ilgi sergi ve tantmlara ayrlmt. Bu blm gezerken hemen hemen herkesi etkileyen T.E.M.A.( Trkiye Erozyonla Mcadele, Aalandrma ve Doal Varlklar Koruma Vakf)'nn sergisiydi. Daha girite byk bir panoda stiklal Marmzdan alnan u dizeler yer alyordu: Bastn yerleri "toprak!" diyerek geme, tan! Dn altndaki binlerce kefensiz yatan. Evet, atalarmz bu topraklar iin canlarn verdiinde, onlar saracak bir kefen bile bulunamamt. Bu aziz ve mukaddes topraklar aziz ehitlerimizi barna alarak, onlara hem kefen ve hem ebedi dinlenme yerleri olmutu. Bu nedenle bu topraklar kutsaldr. Bu topraklarda yetien otlar, aalar, allar sradan bitkiler olamaz. O aalar ve otlar aziz ehitlerimizin bedenlerinden fkrm ve onlara ayn zamanda serin bir glgelik olmulardr. Geliboluda yaanan son orman yangn bu dizelerin ne kadar iyi seildiini ve halkmzn gerekten de bu ormanlar baka yerdeki ormanlarla bir tutmadn gsterdi. Bu elim yangn batan sona kadar btn halkmz heyecan, dehet ve ibretle izlerken, bir grevli bu uurda can feda ederek, ehit oldu. Gerek yangn sndrmeye alanlar, gerek vali ve gerekse olay sonrasnda

158 blgeyi bizzat gezerek incelemelerde bulunan Cumhurbakan gzyalarn tutamamlardr. Sayn

Konuyla ilgili yaplacak almalara temel olabilecek baz noktalar yle zetlenebilir: Ormanlarmzn korunmas ve gelitirilmesiyle ilgili bir eitim programnn hazrlanmas, -Bu eitim programnn hedef kitlesinin iyi tesbit edilmesi, -Halkmzn Trkiye'nin orman kaynaklar ve bu kaynaklann lkemizin geleceiyle ilikisi konusunda daha ayrntl olarak bilgilendirilmesi, -zellikle orman kylleri olmak zere, halkn alternatif snma konularnda eitilmesi. Bilindii gibi halk karlat her trl sorunu zmede kendi kltrel birikimi erevesinde hareket eder. Anne-babasndan grd benzer eylerle sorunlarn zmeye alr. Halkmzn ounluu( orman blgelerinde yaayanlar bata olmak zere) ormanlar bitmeztkenmez, Allah vergisi kaynaklar olarak grr. Tek snma yolu olarak da ormanlar grmekte ve bunu da bildii gibi yapmaktadr. Bata gne enerjisi olmak zere, alternatif snma iin deiik imkanlarn mevcut olduu dnlrse, devletin bu konuda gerekli eitim ve destei salamas kanlmaz grnmektedir. -Ormanlarmzn bizim iin sahip olduu nemin sadece onun sahip olduu potansiyel zenginlikle ve ekonomimize yapt katkyla snrl olmad, ormanlarmzn ayn zamanda byk bir biyolojik zenginlii da barndrdnn vurgulanmas, -lkemizin Fauna ve Florasnn bir btn olduu ve bunlarn korunmasnn gerek lkemiz ve gerekse genel ekolojik denge iin ok nemli olduunun vurgulanmas, -Daha bilinli bir orman ynetimi politikasnn oluturulmas. lkemiz gibi gelimekte olan bir lke iin ok nemli olan ormanlarmzn "srdrlebilir kalknma" anlayla deerlendirilmesinin yollarnn bulunmas, v.s. Burada asl olan, bata ormana baml kesimler olmak zere, halkmzn ormanlar ve doal kaynaklarmzn korunmas, genel evre bilincinin gelimesinde katksn ve desteini

159 kazanmaktr. Ayn konuda baka lkelerde yaplar aratrmalarn ve aratrclarn tesbit ettikleri bir gerek udur: Halkn sahip olduu kltrel deerlerle evreye kar takndklar tutum ve davranlar arasnda dorudan bir iliki bulunmaktadr. Bununla ilgili olarak son zamanlarda grlen bir ok evreci hareket, moral deerlerin sosyal hareketleri uyandrma ve motive etme gcn aka gstermitir. Birka rnek verilecek olursa: Hindistandaki mehur Chipko(aac kurtar) hareketi, Filipinlerdeki Tibeli halknn Gney Cotahtodaki barajlar protestolar, Brezilyadaki ACANAW (hayat koru ve hemen imdi) hareketi, Avustralyadaki kuatlmas, Daintre River yamur ormanlarnn

Kenya Kadnlar Greenbelt(yeil kuak) harketi. Btn bu hareketler kltrel bir balamda olumu bir evre bilincine dayanmaktadrlar. Bu nedenle de halkn byk desteini kazandklar gibi, uluslararas kamuoyunun bile dikkatlerini ekmeyi baarmlardr. Son yllardaki yangn olaylarnn da gsterdii gibi konu Orman Bakanlnn tekeline braklamayacak kadar ciddidir. evre Bakanlnn Gnll evre kurulularyla olan dayanma ve yardmlamas gz nne alndnda konuya yapaca katknn ilk bakta grldnden fazla olduu grlecektir.

Bu nedenle, gelecek nesillere daha temiz ve daha yaanabilir bir dnya brakmak isteyen herkes, ncelikle kendi lkelerinin ormanlarn, daha sonra tropikal ormanlar koruma greviyle kar karyadr. evre sorunlar tm ekosistemi tehdit eden sorunlar olduklarndan, dnyann bir baka yerindeki sorundan bana ne deyip gemek doru deildir. Belki biz o sorundan dorudan etkilenmeyiz. Ama ya gelecek nesiller? Ya Allahn bizlere ykledii emanet anlay?

160 Bu konunun nemi slmn daha ilk gnlerinde anlalm ve byk nem verilmitir. Gerek Kuran ve gerekse Hz. Peygamberin hadis-i eriflerinde ve uygulamalarnda konuya byk nem verildiini grmekteyiz. Bu, sadece evre ve ormann korunmas deil, belki bir btn olarak btn alemin Allahn mahluku olmas dolaysyla korunmas gerektiiyle ilgilidir. Bu adan baknca, tabiattaki her ey ok nemli olmaktadr. Kk-byk, nemli-nemsiz fark ortadan kalkmakta, insann keyfi ve rasgele davranlar da bylece snrlanmaktadr.

I.3.4.1 Kuranda Aa
Kurana baktmzda aa kelimesin eitli ekillerde getii grlmektedir. Bir btn olarak ele alndnda, Kuranda dorudan aa dikiniz diye bir emir yoktur. Bununla beraber, aa, ba ve bahelerden o kadar ok ve akc bir slupla bahseder ki, her dikkatli Kuran okuyucusunda bir aa, ba ve bahe bilincinin olumamas mmkn deildir. Zira, Allah bu alemi yaratrken, onu aalar, ba ve baheler ile sslemi ve insann istifadesine sunmutur. Btncl bir anlayla konuya yaklaan bir Mslman, yukarda bahsettiimiz slmi Dnya Gr erevesinde aaca, yeile ve bahelere zel bir nem vermesi gerektii sonucuna ular. Tarihteki uygulamada ayn tarzda olmutur. Mslmanlarn eitli tarihlerde ve eitli ktalarda kurduklar medeniyetlerin ortak zellii aratrldnda, gelitirdikleri ehircilik (medine) ve mimari tarzlar incelendiinde hepsinde aaca, yeile ve bahelere zel bir nem verildii grlr. Hatta yeil renk slm medeniyetinin sembol haline gelmitir. Btn bunlarn arka plannda Kuran etkisini grmemek mmkn deildir. Bunun beraber, aa kelimesi Kuranda 26 defa geerken, ba ve bahe anlamndaki cennet kelimesi ise yaklak 146 defa gemektedir. Yine Kuranda baz aalarn ismen zikredildii grlmektedir. Bunlarn da daha ok gnlk hayatmzda oka kullandmz ve hayatmzn bir paras olan alar olmas gerekten ilgintir. Bu erevede, hurma kelimesi 13, hurmalk 7, zm 11, zeytin 7, nar 3, sidre (Arabistan kiraz) kelimesi ise 4 yerde gemektedir. Bunlardan baka, muz, incir gibi aalardan da bahsedilmektedir.

161 Grld gibi, Kuran eko sistemin ok nemli bir paras olan aa ve yeile dikkatlerimizi ekmekte ve bunlarn nemini zihinlerimize naketmektedir. Bu ayetlerden bazlarn zikretmek istiyoruz:
Sizden biriniz arzu eder mi ki, hurma ve zm aalaryla dolu, arasndan sular akan ve kendisi iin orda her eit meyveden (bir miktar) bulunan bir bahesi olsun da, bakma muhta oluk ocuu varken kendisine ihtiyarlk gelip atsn, baheye de iinde ate bulunan bir kasrga isabet ederek yakp kl etsin! (Elbette bunu kimse arzu etmez. ) te dnp anlayasnz diye Allah size yetlerini aklar.186 Bildiiniz eyleri size veren, size davarlar, oullar, balar, pnarlar ihsan eden (Allaha kar gelmek) den saknn. 187 Sadakiler, ne mutlu o sadakilere! Dzgn kiraz aac. Meyveleri salkm salkm dizili muz aalar, uzam glgeler, alayarak akan sular, tkenmeyen ve yasaklanmayan, saysz meyveler iindedirler.188 Takv sahiplerine vdolunan cennetin zellii (udur): Onun zemininden rmaklar akar. Yemileri ve glgesi sreklidir. te bu, (ktlklerden) saknanlarn (mutlu) sonudur. Kafirlerin sonu ise atetir.189 Size tohumlar, bitkiler, (aalar) sarma dola olmu balar baheler yetitirmek iin stste ylp skan bulutlardan arl arl akan sular indirdik.190 yle ki: Yamurlar yadrdk. Sonra topra gz gz yardk da oradan ekinler, zm balar, sebzeler, zeytin ve hurma

186 187 188 189 190

2/Bakara: 266. 26/uara:132-134. 56/Vaka: 27-33. 13/Rad :35. 78/Nebe:14-16.

162
aalar, iri ve sk aal baheler, meyveler ve ayrlar bitirdik. (Btn bunlar) sizi ve hayvanlarnz yararlandrmak iindir.191 (Allah) su sayesinde sizin iin ekinler, zeytinler, hurmalar, zmler ve dier meyvelerin hepsinden bitirir. te bunlarda dnen bir toplum iin byk bir ibret vardr.192

Grld gibi bu ayetler su, aa, toprak, ba ve bahelerden, bulutlardan bahsederek; tabiat oluturan btn unsurlar arasndaki ilahi dengeyi vurgulamakta, tm bunlardan ibret almamz istenmektedir. Halbuki dnyadaki bu ilahi dengeyi bizler ancak evrebilimin yardmyla daha yeni yeni takdir etmeye baladk ve bu ilahi dengeyi bozmayacak davranlar gelitirmeye alyoruz. Bununla beraber, Kurann daha ilk gnden itibaren dikkatlerimizi bu konuya ektii; bu dengeyi kefederek onu bozmadan ondan yararlanma ve istifade etmeyi tevik ettii grlmektedir. Buradan yle bir sonu ta karlabilir: nan bir insann btn bu dengeleri bozacak, canl trlerinin yok olmasna neden olacak, doaya zehir saacak teknoloji ve sanayii kurulularndan ziyade, doaya zarar vermeyen ve gnmzde temiz teknolojiler (soft technologies) olarak bilinen teknolojileri retmesi ve kullanmas gerekir. Kurann konuyla ilgili olarak oluturduu bu bak as ve ereve, Mslmanlara buna uygun davran kalplar ve retim-tketim biimleri gelitirmeleri sorumluluunu yklemektedir.

I.3.4.2. Hadis-i eriflerde Aa


Hz. Peygamber(SAV)in gerek uygulamalarnda ve gerekse eitli hadis-i eriflerinde aa dikmeye, mevcut aalar korumaya, ormanlar tekil etmeye ve yine mevcut ormanlar korumaya ok nem verdii grlmektedir. Hz. Aie (RA) Hz. Peygamberin ahlakn Kuran ahlak olarak tanmlamtr.193 Bu nedenle, slm evre ahlaknn ilk rnei ve uygulaycsnn Hz. Peygamber olduu grlmektedir. Bu noktada da o, Kurann her eyi kuatan ahlaki

191 192 193

80/Abese:25-32. 16/Nahl:11. Mslim, Msafirin 139, I. 513; Ahmed b. Hanbel, Msned, VI. 54, 91,111, 163, 188, 216.

163 retisini bizzat yaayarak ve uygulayarak temsil ediyordu. Yani, onun aalar, ormanlar ve ksaca evreyle ilgili uygulamalar emir ve tavsiyeleri tali ve sradan bir mesele deil, belki slmi Dnya Grnn ok nemli bir gstergesi ve ifadesi olarak deerlendirilmelidir. Mslmann tabiat ve tabiattaki btn varlklarla, ksaca kainatla bark ve dost olduunun onlarla kavgal olmadnn en gzel rnei, Hz. Peygamberin bizzat hayatdr. Mslmanlar olaya bu noktadan bakmaz, ona uygun evre bilinci ve politikalar gelitirmezse evre sorunlarnn stesinden gelme ansn imdiden yitirmi olurlar. Bu nedenle, Hz. Peygamberin konuyla ilgili tutumu ok iyi tesbit edilmeli ve her Mslman dier konularda olduu gibi bu konuda da Hz. Peygamberi kendine rehber edinmelidir. evre bilincini ve politikalarn gelitirirken onun uygulamalarn ilkelden rnekler olarak daima gz nne almaldr. Hz. Peygamberin (SAV), Alman evreci R. Bahronun bile dikkatini eken tabiatla ilgili tutum ve davrann Mslmanlar grmezlikten gelemezler. Hz. Peygamberi bu balamda tam olarak anlayan onu kendilerine rnek alan ilk kiiler onun etrafndaki arkadalar olmutur. Bunlarn da sorunu sadece bo zamanlarda uralacak sradan ve lks bir konu olarak deil, belki ok nemli ve slmi hayat tarzyla yakndan ilgili nemli bir konu olarak ok iyi kavram olduklar grlmektedir. rnein Hz Peygamberin en yakn arkada ve ayn zamanda ilk halife olan Ebu Bekir (RA) ordu komutanlarna verdii talimatnamede, sadece insanlara iyi davranmalarn deil; doal varlklara da iyi muamele etmelerini emretmitir. Mslman bir devlet bakannn dier dinlere mensup insanlara kar hogrsn ve evreyle ilgili anlayn da yansttndan bu dokman gerekten nemlidir. 21.Yzyla girerken hl en ok konuulan konularn banda insann yaama hakk, din ve vicdan zgrl, ikence vs. konularnn geldii grlmektedir. Kendisi gibi inanmayan ve dnmeyenlere, kendi rkndan olmayanlara hayat hakk tanmayanlarn insanla zdrap, hzn ve gzyandan baka bir ey veremedii grlmtr.194 Ayrca sk sk

194

Sadece 20. Yzylda byle bir tutum ve savalar nedeniyle lenlerin says iin giri blmne baknz.

164 hogrnn gndeme getirilmesi ve 1995 ylnn da Dnya Hogr Yl ilan edildii bir balamda bu tarihi belgenin nemi daha da artmaktadr. Bu nedenle, bu belgenin ok ynl ve geni bir perspektiften incelenmesi ve yorumlanmas gerektiine iaret etmek yerinde olacaktr. Bununla beraber, burada bu belgenin sadece evre asndan nemine dikkat ekmekle yetinilecektir. Hz. Ebu Bekir (RA) komutanlarna yle sesleniyor:
Davanza ihanet etmeyin. Savata bile insaftan ayrlmayn. ocuklar, yallar ve kadnlar ldrmeyin ve zulmetmeyin. Hurma ve dier meyve aalarn, koyun, kei ve dier hayvanlar yemenin dnda bir amala kesmeyin, telef etmeyin. Kiliselerde ibadete ekilenlere rastlarsanz onlar ibadetleriyle ba baa brakn. Size yiyecek, iecek ikram ederlerse Bismillah demeden yemeyin, imeyin. Kafalarn eytan yuvas haline getirenlerin (Bizans askerlerinin) balarn ise Bismillah klc ile uurun:195

Grld gibi, bir sava durumunda bile Mslmann evreye kar sorumluluklar vardr. Aalar, ba ve baheleri tahrip etmeme grevi bulunmaktadr. Gnmzde bile stratejik ve lojistik nedenlerle ormanlarn ve doann tahrip edildii dnlrse, bu alntnn gerisindeki dnya grnn boyutlar daha da belirginlemektedir. evre ve bu balamda aa dikimiyle ilgili dier ilgin bir rnei ise Hz. merde buluyoruz. Ammaretbn Huzeyme anlatyor:
mer b. Hattabn babamla yapt u konumay iittim. O, babama soruyordu: -Tarlana aa dikmekten seni alkoyan nedir? Babam: -Ben ok yalanm bir kimseyim, belki de yarn leceim, dedi. Hz. mer:

195

Bkz: Malik, Muvatta, Cihad 10-1,II.447-8; Mslim, Cihad 3, II. 1375. Ayrca Komisyon, Doutan Gnmze Byk slam Tarihi, a Yaynlar, stanbul, c.2, s.33-34.

165
Yemin ederim ki, sen aa dikeceksin, dedi. Hz. merin, babam gayrete getirmek iin, onunla birlikte elleriyle aa diktiini grdm.196

Grld gibi, yarn lebileceini ne sren bir ihtiyar aa dikmeye ikna etmek iin bizzat Hz. mer da ona yardmc olmaktadr. Bu ii yaparken Mslmanlarn devlet bakan sfatn da tamaktadr. Hz. merin burada Hz. Peygamberin u szlerini yerine getirdiini ve bunun farknda olmayan bir Mslman da bu konuda harekete geirdiini dnyoruz: Elinizde bir aa fidan varsa, kyamet kopmaya balasa bile, eer onu dikecek kadar vaktiniz varsa, mutlaka dikin. 197 Dier bir rnek ise Hz. Peygamberiin yine yakn arkada ve ayn zamanda damad Hz. Osmanla ilgili. Abdurrahman b. Abdullah anlatyor:
Hz. Osman(ge vakitlerde) aa dikmekte iken bir adam yanna gelmiti. Onu aa dikmekle megul grnce: -Ey Mminlerin Emiri! Bu vakitte de mi dikim? dedi. Hz. Osman ise ona u cevab verdi: -Bana uradn vakit beni, byle hayrl bir i yaparken yakalaman, bana, beni bozgunculardan biri gibi bo ve aylak bulmandan ok daha hayrl ve ok daha sevimlidir.198

Burada dikkat eken ok nemli bir konu, her rnekte de Hz. Peygamberin ok yakn bu arkadann evreyle ilgili bu davranlar yaparken sradan bir Mslman deil de, Mslmanlarn devlet bakan konumunda olmalardr. Bylece, sorumlu mevkilerde bulunanlarn, dier konularda olduu gibi evre bilinci ve evre korumada da bizzat halka rnek olmalar gerektii grlmektedir.

196 197

Suyuti, el-Camiul Kebr; Elbani, es- Sahiha, I.12. Kenzul-Ummal: 3/309. Buhari, el-Edebul-Mfred, s.168, no:479-480; Ahmed b. Hanbel, Msned, III.183-4, 191; el-Mnavi: Feyzul-Kadir: III, 30. a.g.e.,3:309.

198

166 imdi Hz. Peygamberin aa dikme ve aalar korumayla ilgili hadislerinden bir ksmn zikredecek olursak:
Elinizde bir aa fidan varsa, kyamet kopmaya balasa bile, eer onu dikecek kadar vaktiniz varsa, mutlaka dikin.199 Kim aa dikiminde bulunursa, onun iin aatan hasl olan rn miktarnca Allah sevap yazar.200 Her kim bo, kuru ve orak bir yeri ihya edecek olursa, bu amelinden dolay Allah tarafndan mkafatlandrlr. nsan ve hayvan ondan faydalandka oray ihya edene sadaka yazlr.201 Bir kimse bir aa dikse, o aa meyve verdike sevab ona yazlr.202 Mslmanlardan bir kimse bir aa dikerse, o aatan yenen mahsul mutlaka onun iin sadaka olur. Yine o aatan alnan meyve de o Mslman iin sadaka olur. Kularn yedii de sadakadr. Herkesin ondan yeyip eksilttii mahsul da onu diken Mslmanlara ait bir sadakadr.203 Kii kabirde bile olsa yedi eyden meydana gelen sevap devaml olarak kendisine ular: retilen ilim, halkn yararlanmas iin aktlan su, alan kuyu, dikilmi aa, yaplan mescid, okunmak zere balanan Kuran ve lmnden sonra kendisine dua edecek evlad.204

Mslmanlarn tarih boyunca Kurann ve Hz. Peygamberin(SAV) bu buyruklar dorultusunda aa dikmeye ve mevcut aalar korumaya ok nem verdikleri grlmektedir. Fatih Sultan Mehmedin Ormanlarmdan bir dal kesenin, ban keserim deyii mehurdur. Yine buna paralel olarak bir Batl

199 200 201 202 203 204

el-Mnavi: Feyzul-Kadir: 3/30. Ahmed b. Hanbel, Msned: 5/415. el-Mnavi: Feyzul-Kadir: 6/39; Heysemi, Mecmauz-Zevaid, IV. 67-8. a.g.e., 5/480. Buhari, Tecrid-i Sarih:VII. 122; Mslim, Musakat 2, no:7. Mnavi, 4/87.

167 seyyahn Osmanl toplumundaki bir gzlemi gerekten ilgi ekicidir. Olay stanbulda gemektedir. Fransz doktor A. Brayer anlatyor:
Bir gn bir Hristiyan hastamn bahesinde gezinirken ilesinin kalabalklam olduundan bahsederek evine bir dire daha ilve etmek istediini, fakat be alt aa ykmak icb ettii iin arzusunu yerine getirmesine mni olan mkil bir vaziyet iinde bulunduunu syledi ve szne yle devam etti: Bu aalarn mevcud olduunu Mslman komularmn hepsi biliyor ve hepsi her gn gryor. imdi bunlarn yerine ev yaptrdm grecek olurlarsa, neden dolay aalar ykmaya cret ettiimi gelip benden sorarlar ve beni tahkir ve terzil ederler(aalarlar). Onlar btl Mslman itikadlarnn himyesindedirler. Bununla beraber maksadmda muvaffak olmak iin elimde bir re yok deil; ama o mlm yol uzun bir yol: Diplerine civa koyarak ben bu aalar yava yava kurtulabilirim. Eer komularm gzle grlr bir sebep olmad halde birer birer mahv olup gittiklerini grecek olurlarsa, tabii benden phe ederler. Fakat ben de ite o tereddt iinde ucuz kurtulmu olurum. Mslman-Trklerin asrlardan beri glgelerinde dinlendikleri bu gzel tabiat mahsullerine kar besledikleri hrmet syesinde Trkiyede alt, sekiz ve hatt on ayak apnda narlar vardr: Bzan bunlar tzeliklerinde letfet ve hretini temin ettikleri evi havasz ve ziysz brakacak nisbetler almaktadr.205

Buna benzer daha bir ok rnek zikretmek mmknse de, bu kadarla yetiniyoruz.

I.3.4.3. Snette Orman Tekili ve Korunmas


Hz. Peygamberin (SAV) ormanlarla da ayrca yakndan ilgilendii ve ormanlara ok nem verdiini grmekteyiz. Onun bu konudaki tavr ve tutumu

205

Dr A. Brayer, Neuf annees a Constantinople, Paris 1836,c.1,s. 281-87; Danimend, 82

168 gerekten nemli ve bugn de evrecilere k tutacak mahiyettedir. Bizler, ormanlar tahrip ettikten ve eko sistemdeki yan etkilerini grdkten sonra nemini anladk. Ancak, Hz. Peygamberin konuya daha geni bir perspektiften bakarak, alar tesine k tutacak uygulamalar balattn grmekteyiz. Bunun en gzel rnei, Medine yaknlarnda bizzat kurduu ormandr. Daha sonralar el-Gabe (orman) olarak anlan bu alan Resulullahn ormanlara verdii nemin en bariz ve ak rnei olarak nmzde durmaktadr. Hz. Peygamberin bir yanda ilahi mesaj yayarken ve bunun nndeki engellerle mcadele ederken, dier yandan ormanlk alanlarn tekili, sularn temizlii, aalarn ve hayvanlarn korunmasyla ilgili tavsiye ve uygulamalar, modern evrecilik asndan her tr takdirin tesindedir.206 Bu adan baknca orman tesisiyle ilgili ayrmak mmkndr: faaliyetlerini iki ksma

1. Yakn Orman: Hz. Peygamber (SAV), Medine yaknlarnda bir koruluk ve orman tesisini emretmilerdir. Orman tesisi iin belirlenen alandan herhangi bir eyin kesilmesini ise yasaklamtr. Bu tr alanlar haram (yasak blge) olarak anlmakta ve birok Mslman evreci tarafndan modern milli park ve korumacln ilk rnei olarak kabul edilmektedir. Bu blgelerde ot yolmak, aa kesmek, hayvan avlamak, tek kelime ile her eit hususi istifade yasaktr. Buras koruma altndadr ve tahrip edilmemesi iin ciddi tedbirler alnacaktr. ehrin tabii gzelliine, havasnn tasfiye ve temizlenmesine, insanlarn dinlenmesine mahsustur.207 Hz. Peygamberin Medinedeki yakn alanla ilgili uygulamasn Ebu Derda yle rivayet etmektedir: Hz. Peygamber (SAV) Medinenin her cihetinden iki beridlik( yaklak 30km) bir alan koruluk (haram) blge ilan etti208

206 207 208

Dana geni bilgi iin bkz. Canan, s. 47-60. a.g.e., 61. Ebu Davud, Menasik:96.

169 Hz. Peygamber (SAV), bu yasan ciddiyet ve ehemmiyetini belirtmek iin, onu ihlal edenlere kar vicdani ve ameli olmak zere gayet sert meyyideler vazetmitir.Vicdani meyyideyi u hadis ok gzel ifade etmektedir:
Medine, Air ve Sevr dalar arasnda kalan ksmlaryla haramdr. Orada kim bir yasak ilerse veya ileyeni himaye ederse, Allahn, meleklerin ve btn insanlarn laneti onun zerine olsun. Allah, kyamet gnnde, onun ne tvbesini ve ne de fidyesini (ne farzlarn ne de nafilelerini) kabul eder.209

2. Uzak Orman: Hz. Peygamber, daha ncede iaret ettiimiz gibi, bizzat orman (gabe) tesisini emretmitir. rnein Hz. Peygamber ZuKadr gazvesinden dnerken, Zuraybut-Tavile geldii zaman Ensardan Harise Oullar: Ya Rasulullah! Buras bizim deve ve koyunlarmzn otladr, kadnlarmzn kaca yerlerdir dediler. Bu szleriyle onlar el-Gabe (orman)nin yerini kasdediyorlard. Bunun zerine Hz. Peygamber : Kim buradan bir aa kesecek olursa, onun karl olmak zere bir aa diksin buyurdular. Bu emir zerine aalar dikildi ve orman meydana getirildi. 210 Hz. Peygamberin (SAV) aa ve ormanlara verdii nem aktr. Bundan hareketle lkemizin orman kaynaklarn gelitirme ve korumada bu uygulamalar bize k tutabilir. zellikle, ormanlarn tahrip edilmemesinde, orman yangnlarnn nlenmesinde her tr teknik bilgi ve donanmn iin teknik boyutunu oluturursa; Hz. Peygamberin (SAV) konuyla ilgili tavsiye ve emirleri iinin ahlaki ve vicdani boyutunu oluturur. Bylece doal kaynaklarmzn ve ormanlarmzn korunmas ve gelitirilmesi grevinde ahlaken ve vicdanen daha duyarl insanlarn katks kazanlm olacaktr. Bunun yolunun da bu deerlerin eitim yoluyla halkmza benimsetilmesinden getiini nceki blmlerde ifade etmitik.

209 210

Bkz. Canan, 52. a.g.e. 59-60.

170 I.5. Hayvanlara efkat Ekolojik dengenin en nemli unsurlarndan birisi btn eitlilii ve canllyla hayvanlardr. Yeryzndeki binlerce eidiyle eko sistemin devamnn vazgeilmez unsuru olan hayvan ve hayvan trleri maalesef byk bir tehlikeyle , daha dorusu yok olmayla kar karyadr. Nesli tkenen hayvanlarn says ise hzla ykselmektedir. Hayvanlar ruhsuz ve otomatik bir makine olarak anlayan ve sadece ekonomik bir meta olarak ona yaklaan modern anlay, hayvanlar iin tam bir felaket olmutur. Yeryznn doal kaynaklar ve zenginlikleri gibi, hayvanlar da adeta yamalanm ve ticari gayelerle yok edilmilerdir. hl mevcud hayvan trleri de byk bir tehlikeyle kar karya olduunu biliyoruz. Bu noktadan hareketle baz bilim adamlar insan doann en vahi yarat ve acmasz varl olarak nitelendirmilerdir. Bu sulamann boyutlarn ve arln bilim adamlar da biliyor. Ancak onlarn bu kanaata ulamalarnn nedeni ellerindeki bilimsel veri ve kendi gzlemleridir. Hayvanlarn iinde bulunduklar tehlikenin boyutlarn daha iyi grebilmek iin sadece bir ka rnek verecek olursak: Son 100 ylda yaklak 30.000 bitki trnn hemen hemen hepsinin kaybolduu; 2000 ylna kadar dnya zerinde yaayan trlerin %15-20sinin lp kaybolabilecei bildirilmektedir. Gezegenimizdeki hayvan ve bitki trlerinden gnde 3 canl trn soyu tkenmektedir. On yl sonras iin yaplan tahminler saatte 3 canl trnn tkeneceini gsteriyor. 2000 ylna vardmzda, dnyadaki canl trlerin %20sinin tamamen yok olaca tahmin edilmektedir. Saatte 3000 dnm, dakikada 50 dnm orman insanlar tarafndan yerle bir edilerek yok ediliyor. Bu ormanlarla beraber iindeki canllarn da yok olduunu bilinmektedir. Tropikal ormanlarn % 80i 2000 ylnda ortadan kalkm olacak. Bu ormanlarn 260 hektar alanda 750 eit aa, 1500 eit iekli bitki, 125 tr memeli hayvan, 400 eit ku, 100 eit srngen, 60

171 eit su hayvan 150 eit kelebek ve saysz bcek tr de ortadan kalkm oluyor. Bylesine tahrip edilen tropikal ormanlardaki 1400 eit bitki kanser iin gerekli ila hammaddesinin %70ini salamaktadr. Ancak burada aklmza yle bir soru taklmaktadr. Doann en vahi yarat insandr derken, bu genel anlamda ve herkes iin mi geerli, yoksa by yargyla belli bir zaman ve mekanda yaayan insanlar m kast ediliyor? Zira bu yargy tm insanlk tarihini ve tm insan topluluklarn kapsayacak ekilde umumiletirmenin salkl olmad ve olamayaca aktr. nsanlk tarihi incelendii zaman bu tanmn daha ok 17. Yzyl bilimsel ve 19. Yzyl sanayi devrimlerini yapan; kendini her eyin merkezi ve doann efendisi ve tek hakimi olarak gren; doay kullanrken daha dorusu smrrken ve tahrip ederken en ufak bir sorumluluk duymayan modern insan iin geerli olduu grlr. Zira doay smren, doal dengeyi tahrip eden, tabiatn kutsalln yok eden adeta tabiatn rzna geen ve bugn ikayetisi olduumuz bir ok gr, felsefe ve kurumlar ilk ortaya atan bu modern insan tipidir.211 Postmodernistlerin,212 evrecilerin ve ekoloji dostlarnn knad, eletirdii,

211

Modern, ada ve modern insan tabirlerini kullanrken bununla fiziktesi olan ve gerekte her eyi idare eden, evrensel anlamda vahiyle renilen, deimez ilkelerle temas kesme, dini ve manevi her trl deer yargsn reddeden, insanmerkezli ve materyalist zihniyeti kastettiimizi belirtmek istiyoruz. Daha geni bilgi iin bkz. S.Hseyin Nasr, Modern Bilimsel Dnce zerine, Hayatnda slm nsan (Homo Islamicus)iinde.( MSAD, stanbul: 1994), s.15. ayrca bkz.: Schumacher, Aklkarklar in Bir Klavuz, 1.blm. Postmodernizm ve ilgili tartma ve literatr iin bkz.: Posmodernism versus Modernism, derleyen: Mehmet Kk, Vadi Yaynlar, 1992; mer Naci Soykan, Postmodern Tartmann Neresindeyiz?, Trkiyede Felsefe Manzaralar, Yap Kredi Yaynlar, stanbul, 1993, s.116-150; Ernst Wolf-Gazo, Postmodernizmin Aydnlanmay Eletirisi ev: efik Deniz, slami Aratrmalar, c.6, no:1, 1992, s.1-16; Mustafa Armaan, Postmodernlik ve Din Ya da kinci Seklarizasyon, Yeni Dergi, say:5-6, 1995, s.118-121; Ziyaddin Serdar, Total Recall: Postmodernist Dncede Yabanclar, tekiler ve Amenzi, ev: N. ztrk, Yeni Dergi, s.121-134. (Bu makale postmodernizm ve modernizmle ilgili yaynlanan son kitaplardan drdn ele alarak eletirel bir bakla deerlendirmektedir. Bu kitaplar: Richard Rorty, Contengency, Irony and Solidarity, Cambridge University Press, Cambridge, 1989; David Harvey, The Condintion of

212

172 mcadele ettii ve amaya alt btn bu sorunlarn nedeni olarak grlen anlay da tek yanl ve tek boyutlu olan bu anlaytr. Zira insanlk tarihi incelendii zaman insan-doa ilikisini daha salkl bir ekilde zmlemi insan ve topluluklar olduunu grmekteyiz. rnein bugn hayvan haklarn en ok gndeme getiren batnn fethetme, ele geirme ve smrme anlaynn bir sonucu olarak bizzat kendileri yok olma durumuna gelen Kzlderililerin hayvanlara ve tabiata kar davranlar gerekten ilgintir. Aslnda Kzlderililerin doayla olan iten ve kendilerini doann bir paras (efendisi deil) olarak gren anlaylar baka bir yazya konu olacak kadar uzun, ayn zamanda da nemlidir. 1855 ylnda zamann ABD Bakan Franklin Peirce, Kzlderililerin sahip olduklar topraklar satn almak iin Reislerine bir mektup yazar. Kzlderili Reisin Bakana yazd mektup , Kzlderililerin doa, doayla olan ilikileri ve bak alarn ok gzel zetledii gibi ayn zamanda ok da anlamldr. yle diyor Kzlderili Reisi:
Washingtondaki Byk Reis topraklarmz satn almak istediini bildirdi. Teklifinizi dneceiz. nk satmazsak, beyaz adamn belki de silahla gelip topramz alacan biliyoruz. (Ancak byk Reisin asl garibine giden ve anlamad topran satn alnmasdr. Mektubun can alc noktas da burasdr.) Gkyz nasl alnr ya da satlr?Ya topran scakl? Bunu biz dnemeyiz bile. Havann
Postmodernity, Basil Blackwell, Oxford, 1989; John R. Gibbons (ed.), Contemporory Politacal Culture: Politics in a Postmodern Age, Sage Publications, London; Andrew Ross, Universal Abondon? The Politics of Postmodernism, Edinburgh University Press, Edinburgh, 1989; Ziyaddin Serdar, Terminatr-1: Modernite, Postmodernizm ve teki, ev: Naim ztrk, Yeni Dergi, 7-8, 1995, s. 103-117. (Bu deneme drt yeni kitab, yani Anthony Giddens, The Consequences of Modernity Cambridge, Polity Press, 1990; Leszek Kolakowsky, Modernity and Endless Trial, Chicago, IL, University of Chicago Press, 1990; Francis Fukuyama, The End of History and The Last Man, Landon, Hamish Hamilton, 1992; Norman Denzin, Images of Postmodern Soceity, London, Sage Publications, 1991 inceleyerek modern ve postmodernle ilgil tartmalar bir mslman entellektelin gzyle ele alyor.

173
tazeliine, suyun prltsna biz sahip deiliz ki, siz satn alasnz. Topran her paras bizim iin kutsaldr. Parldayan her bir am inesi, her kumlu ky, karanlk ormanlardaki sis, aasz ke , vzldayan bcek , halkmzn dncesinde ve yaaynda kutsaldr. Biz topran bir parasyz ve oda bizim bir paramzdr. Kokulu iekler bizim kz kardelerimizdir; geyikler, at, byk kartal da erkek kardelerimiz... Yksek kayalklar, yumuak ayrlar, midillinin ve insann vcut harareti, hep ayn aileye aittir. Her ey birbirine baldr. Topraa ne olursa, topran dourduklarna da ayns olur. Toprak, anamzdr. nsan topraa tkrrse kendi suratna tkrm olur.

Kzlderililerin doaya bu yaklamn gz ard edip onlar da doann en vahi yarat tanmlamasna dahil etmek byk bir hakszlktr. Ayn ekilde, kendi kltrmz iyice incelendiinde insann doann en vahi yarat olduu iddiasnn atalarmz iin de pek geerli olmad grlecektir. Aksine atalarmzn bu konudaki tutum ve davranlar hem bizlere ve hem de btn evrecilere somut rnekler iermektedir. Tutarl ve salkl bir evre anlaynn olumas iin kltrmzn ierdii bu zenginliklerin iyi bilinmesi ve ocuklarmza da aktarlmas gerekmektedir Bunun farknda olan birok duyarl kii hayvanlarla ilgili dernekler kurmutur. Bunlarn hepsi takdire deer almalardr. Gmen kularla ve hayvanlara ilgili vakflar kurmu, hayvan hastaneleri tesis etmi bir kltrn miraslaryz. Bugn bizlerin de bu konuya eilmesi ve inancmzdan kaynaklanan efkat ve merhametle onlar korumamz gerekmektedir. Atalarmzn hayvanlara nem vermesinin temeline bakldnda, onlarn hayvanlar sevmesi, korumas ve onlar iin vakflar kurmasnn temelinde slm Dnya Grnn bulunduu grlr. Varln birliini (tevhid) vurgulayan slmi anlay, bu alemdeki her eyin Allah tarafndan ve belli bir hikmetle yaratldn vurgular. Buna gre alemdeki her ey (canlcansz) kendi lisanlaryla Allah tesbih etmektedir.

174
Yedi gkle yer ve onlarn iindekiler Onu tesbih eder.213 Gklerde ve yerde ne varsa, hereyin hakiki sahibi olan, hertrl noksandan mnezzeh bulunan, kudreti hereye galip olan ve hikmeti hereyi kuatan Allah tesbih eder.214

Bu hakikati ifade eden daha birok ayetler bulunmaktadr. Sevgi ve akla dopdolu olan Mevlana, Yunus Emre, Hac Bekta- Veli ve benzeri byk ahsiyetler Kurandan aldklar bu bak asn ve anlay kendi hayatlarnda ok gzel yanstmlardr. Mevlana Kurandan ald ilhamla bunu yle ifade etmitir:
Toprak, su, hava bize l grnseler de, Allah nezdinde canldrlar.215 Rzgar, toprak, su ve ate klelerdir. Benimle, seninle ldr. Hakla diridirler, ancak onun emrini tutarlar.216 Bu cansz olan bulut vaktinde yamur yadrmann gerekli olduunu ne bilir? Bu bitkiyi kabul edip, bir yerine on veren topra da gryorsun. Bunlar bir kimse yapyor. te sen asl Onu gr.217 Toprak bile ulu Tanrnn kendisine verdii her eyden, cemad (cansz) olmasna ramen, haberdardr. Eer yle olmasayd suyu nasl kabul ederdi ve her eye nasl st-annelik eder ve onu beslerdi.218 Dnya her nefeste yeniden yaratlmada, yenilenmektedir. Fakat biz dnyay ylece durur grdmzden, bu yenilenmeden haberdar deiliz.

213 214 215 216 217 218

sra:44. Cuma:1. M.M. erif, slm Dncesi Tarihi (nsan Yaynlar:stanbul, 1992) c.3, s. 49. Mevlana, Mesnevi, c.1, s.66, byt.835. Mevlana, Fihi Mafih, s. 61. a.g.e., s. 340.

175
Her an alem yenilenmekte, ve biz, grnte ayn kaldndan, onun yenilenmi olduunun farknda deiliz, bedende, benzerinin devamll olmasna ramen hayat, rmak gibi her zaman bir yenilie akmakta.219 Ey gn, do! Atomlar oynuyor, cezbeye kaplm ruhlar oynuyor. Kulana, dansnn onu nereye srklediini syleyeceim. Havada ve ldeki btn atomlarn bizim gibi divane olduklarn iyi bil.220 Bu deniz, can balklaryla dopdoludur. Sen grmyorsun ama etrafnda uuup duruyorlar. O balklar sana kendilerini arpmaktadrlar. Gzn ata apak gr. Balklar grmyorsan bile, bari kulan tesbihlerini duysun.221 Rzgar, toprak, su, ate, klelerdir. Benimle, seninle ldrler. Hakla diridirler, ancak Onun emrini tutarlar.222 Toprak bile Ulu tanrnn kendine verdii her eyden, cemad olmasna ramen, haberdardr. Eer byle olmasayd, suyu nasl kabul ederdi ve taneye nasl st annelik eder ve onu beslerdi?223

Yunus Emreye gre de her ey Onu zikretmekte ve anmaktadr:


ol cennetin rmaklar Akar Allah deyu deyu, km slm blblleri ter Allah deyu deyu.224

Rahman Baba ise:


Yeryz Ona ibadetle boyun edi,

219 220 221 222 223

Mehmet Bayraktar, Bilim ve Tasavvuf, (stanbul: Seha yaynlar, 1989, s.80. Bayraktar, a.g.e., s. 67. Mevlana , Mesnevi, c.III, s.305, beyit:3735. Mevlana, a.g.e., c.1, s.133, beyit: 1660. Mevlana, Fihi Mafih, s.340.

176
Gkyz ona tapnmak iin eildi, Her aa ve bitki Ona ruku etmede, Her ot ve yaprak Onu ven dil, Denizdeki her balk Ona hamdu sena eyler, Krlardaki, tarlalardaki her ku onu tebcil eder.225

Bu dnya grn oluturan temel etkenleri daha iyi grebilmek iin Kuran ve Snnetin hayvanlarla ilgi bak asn vurgulamak gerekmektedir. Aslnda, byk gnl insan, Hak ve hakkn gzel isimlerinin bir aynas olan doa a Yunus Emremizin Yaratlan Sev, Yaratandan tr deyii, atalarmzn kendi evrelerine ve bu evrede yaayan her trl canlya kar takndklar tutum ve tavrlarn ok zl olarak ifade etmektedir. Atalarmzn bu tutumunu gzlemleyen Fransz air Lamartine bunu yle ifade eder: Trkler de canl ve cansz mahlukatn hepsiyle iyi geinirler: Aalara, kulara, kpeklere, velhasl Allahn yaratt her eye hrmet ederler; bizim memleketlerde ba bo braklan veyahut eziyet edilen bu zavall hayvan cinslerinin hepsine efkat ve merhametlerini temil ederler.226Ayrca atalarmz hayvanlara kar olan sevgi ve merhametlerini de hayvan hastaneleri, ku evleri, ku hastaneleri ve eitli vakflar kurarak gstermilerdir.

I.5.1. Kuranda Hayvanlar


Kurana yle bir baktmzda, eko sistemin nemli yeleri olan hayvanlara verilen nem hemen fark edilir. Kurann baz surelerinin eitli hayvan adlarn tad grlmektedir: Bakara (nek) Suresi, Nahl (ar) Suresi, Ankebut (rmcek)Suresi, Neml (Karnca )Suresi. Ayrca, Kurann eitli yerlerinde, eitli hayvanlardan bahsedilmektedir. rnein Kpek 17, Maymun 16, Domuz 15, Ylan 14,

224 225

Yunus Emre. Divan, yay.A. Glpnarl (stanbul, 1943), s. 477. Rahman Baba, asl ad Abdurrahman olan ve 1709 ylnda vefat etmi bir mutasavvftr. Bkz.:Prof. Dr. Mehmet Bayraktar, slm ve Ekoloji, s.88. Lamartine: Age., C.II. s. 259.

226

177 Koyun13, Deve 12, kz ve nek 11, At 10 , Katr 9, Eek 8, Kurt 7, Ar (6) Karnca 5, rmcek 4, Sivrisinek, 3 ve Sinek ise 2 defa Kuranda isim olarak zikredilmitir. Kurann hayvanlarla ilgili dikkat ekici bir ifadesi de, hayvanlarn da mmet olduklarnn ifade edilmesidir. slmi gelenek ve literatrde zel ve nemli bir kavram olan mmetin hayvanlar iin de kullanlmas gerekten dikkat ekicidir:
Yeryznde yryen hibir hayvan ve iki kanadyla uan hi bir ku yoktur ki, onlar da sizin gibi birer mmet olmasnlar. Biz Kitabta hi bir eyi eksik brakmamzdr. Sonra onlar Rablerinin huzuruna toplanacaktr.227

Ayet, dikkatlerimizi hayvanlar alemine ekmekte, onlarn da insanlar gibi snf snf olduunu sylemekte; yryen veya srnen hayvanlardan her trn bir mmet, kularn bir mmet, insanlarn bir mmet olduuna iaret etmekte, insanlarn da yeryznde ki canllardan bir snf olduunu bildirmektedir. Bugn hayvanlarn yok edilmesi ve nesillerin tkenmesindeki en byk etkenin, hayvanlarn insana yararlar dnda bir deerleri olmad ve onlarn bir canl makinadan baka bir ey olmadklaryla ilgili faydac gr olduuna iaret etmitik. Ancak Kurani bak as onlara ok farkl bir konum vermekte ve hayvanlarn da tpk insanlar gibi bir mmet olduklar ve Allah tarafndan yaratldklarn aklamaktadr. Bylece hayvanlarn yaratlmasndaki tek sebep sadece insanlara saladklar fayda ile llemez. Onlar dnyadaki dengenin bir unsuru olarak yaratlmtr. Bu adan da insandan farkl bir varlk dzeyleri vardr. Hatta insanlar yok iken, hayvanlar vard. Bununla beraber, insan elbette ki hayvanlardan yararlanacaktr. Bu kadar saysz hayvanlar ve bunlarn tabi olduu kanunlar Allahn yaratmasndaki hikmet, hi phesiz insan hayatnn srekliliini ve gzelliini salamak, doay yaanabilir, sevilebilir ve ibret alnabilir bir yaam yeri klmaktr.

227

6/Enam: 38.

178 te Kuran, hayatn ve doann gzelliini salasnlar diye her trden hayvan ve canlnn yeryzne serpitirildiini ifade etmekte, onlardan kiminin karn zerinde srnerek, kiminin iki ayak, kiminin drt ayak stnde yrdn bildirmekte, bylece insanlarn en ok karlatklar hayvanlarn nemine iaret etmektedir.
Binmeniz ve ss iin atlar, katrlar ve merkepleri birer sr olarak yaratt ve daha sizin bilmediiniz nice hayvanlar yaratmaktadr.228

Bu ayet Allahn yaratmasnn srekli devam ettiini, her an yeni yeni canllarn yaratldn anlatmaktadr. Denizde ve karada irili ufakl nice hayvanlarn yaratld; haerelerin, tek hcreli mikroplarn nasl sratle redikleri hususunda insann dikkati ekilmektedir.
Hayvanlar da sizin iin yaratt; onlarda sizin snmanz salayan eyler ve daha nice yararlar vardr, hem onlardan kimini de yersiniz. Onlar allarna srp getirdiinizde ve otlaklara srp gtrdnzde, onlarda iinizi aan gzellik ve ekicilik vardr.229 Arlklarnz yle uzak ehirlere tarlar ki, onlar olmasa siz canlarnzn yars tkenmeden oraya varamazdnz. Dorusu Rabbiniz ok efkatli, ok merhametlidir.230

Bu ayetlerde Allah, hayvanlar sralarken insann ihtiyalarna cevap verici ynlerini gz nnde bulundurmakta, hayvanlarn derisinden, kllarndan, tylerinden, etinden , stnden ve benzeri verimlerinden insanlarn faydalandklarna dikkat ekmekte, ekonomik alanda nemli bir yer igal ettiklerini bildirmektedir. Ayrca yetlerde, hayvanlarn insana, doaya ve evreye gzellik sergileyen birer mutluluk sembol olduklar haber veriliyor. Yeryznde Cenab- Hakkn yaratc kudretinin en gzel ve en muazzam tezahrleri (grntleri) olduu ifade ediliyor.

228 229 230

16/Nahl: 8-9. 16/Nahl: 5-6. 16/Nahl: 7.

179 Kuran, ayrca hayvanlar yaratcnn sanatndaki mahareti ve stnl dile getiren bir baka sanat eseri olarak da takdim eder:
Kukusuz sizin iin hayvanlarda da byk bir ibret vardr. Zira size, onlarn karnlarndaki fk ile kan arasndan(gelen), ienlerin boazndan kolayca geen halis bir st iiriyoruz.231

Allahn kudreti ve hikmetiyle belli grevler ifa etmek zere insanlara hizmet iin verilen hayvanlarda phesiz alnacak pek ok ibretler vardr. nsanolu hayvanlar olmadan yaamn olamayacan, onlarsz hayatn ok clz, anlamsz ve beslenme bozukluklarna sebep olacan maalesef ok ge anlamtr.232 I.5.2. Hadis-i eriflerde Hayvanlara ve Hayvan Haklarna verilen nem: slmn hayvanlara verdii nemin ikinci kayna bizzat Hz. Peygamberin (SAV) konuyla ilgili uygulamalar ile Hadis-i erifleridir. Kurann konuya verdii neme paralel olarak, Hz. Peygamberin (SAV) de hayvanlarn korunmasna ve onlara merhamet ve efkat gsterilmesi konusuna ok nem verdii grlmektedir. Onun hayvanlara sayg gsterilmesi, korunmas, eziyet edilmemesi, aalanmamas konularnda gsterdii titizlik dikkat ekicidir. Gnmzde, Allahn en mkerrem yarat insana her trl ikence ve zulmler hl uygulanrken, Hz. Peygamberin (SAV) hayvanlara bile ikence ve zulm yaplmasn yasaklad grlmektedir. Bu erevede, Hz. Peygamber (SAV) Mslmanlara sadece insanlara deil, btn canllara kar merhametli olmalarn retmitir:
Merhametli olanlara Rahman (yani merhamet sahihi olan Allah) merhamet eder. Yerde olanlara merhametli olun ki, gkte olanlar da (melekler) size rahmet etsin.233

231 232

16/Nahl: 66. Daha geni bilgi iin bkz. Do. Dr. M. Kemal Atik, Kuran ve evre, (E.. Yaynlar:Kayseri, 1992), s. 94-103. Tirmizi, Birr 16.

233

180 Hadiste geen yerde olanlara ifadesindeki genellii gz nne alan slm alimleri buraya Mslman, kafir, kle, hayvan... gibi her eit canllarn dahil olduunu ifade etmilerdir.234 Hz. Peygamberin bu tavr ve emrinin tarih boyunca Mslmanlar zerinde ok etkili olduu grlmektedir. Hz. Peygamberden aldklar bu bak asyla hareket eden Mslmanlar herkese kar merhamet ve hogryle bakmlardr. Dmanlarna bile ikence etmemilerdir. Baka din ve inan sahipleri Mslmanlar arasnda huzur iinde yaamlardr. Bu merhamet, sevgi ve hogr medeniyetinden hayvanlarn da nasibini aldklar grlmektedir. Ayrca hayvanlara iyi davranmann insan cennete, kt davranmann ise, cehenneme girmesine sebep olabilecei de Hz. Peygamber (SAV)in hadislerinden anlyoruz. Ebu Hureyre'nin naklettii u hadis birinci k iin, yani hayvanlara iyi davranmann cennete girmeye sebep olacana, bir rnektir:
Yolda gitmekte olan birinin susuzluu artt. Hemen bir kuyuya inip suyundan iti. knca, susuzluktan dilini karp soluyan ve rutubetli toprak yalayan bir kpekle karlat. Adam kendi kendine, 'bu hayvan da benim gibi susam' deyip kuyuya indi. Mestine su doldurdu. Mestini azyla tutup kt, kpei sulad. Bundan dolay Allah bu kulunu d ve gnahlarn balad." Bunun zerine ashab, 'hayvanlar sulamakta bize de sevap var mdr?' diye sorduklarnda Raslullah yle cevap verdi:" Yaamakta olan her canly sulamakta sevap vardr."235

Hayvanlara kt davranmann sonucuyla ilgili olarak ise u rnek bulunmaktadr: Bir kadn, balayp yemek vermedii ve yer haerelerinden yelmesi iin serbest brakmad kedi yznden cehenneme girdi.236 Hayvanlarla ilgili Hadis-i erifler oktur. Bazlarn buraya alyoruz:

234 235 236

Canan, 104 . Tecrid, c.VII, s.223, H.No:1066. Buhari, Ezan 90, Musakat 9; Mslim, Birr 133; Ahmed b. Hanbel, Msned IV. 351.

181
Ey same! Ackan cier sahibi her hayvan hususunda dikkatli ol. Kyamet gn Allaha ikayet edilirsin237

Ebud-Derd, Hz. Peygamberinin Allah bu dilsizler (develer) hakknda hayrl olmanz tavsiye etmektedir, onlara gleri lsnde yk vurun.dediini, fazla ykten dolay kalkamayan bir deve grnce hatrlatmlardr.238 Eb Hureyre naklediyor:
Raslullah bir gn sabah namazn kldktan sonra, cemaate ynelerek: Adamn biri srn sryordu ki, bir ara srtna bindi ve vurmaya balad. Bunun zerine hayvancaz (lisan- haliyle): Biz bunun iin yaratlmadk dedi. buyurdu.239 Kim av peinde koarsa gfil olur.240 Ayrca sadece elenmek iin yaplan avclk yasaklanmtr:Birinin, oyalanmak iin ldrd ku, kyamet gn Allaha vararak yle ikayet eder: Ey Allahm! Falan kii vakit geirmek iin beni ldrd. Benden yararlanmak iin deil.241

Hayvan saanlarla ilgili olarak Hz. Peygamber yle buyurmutur: Trnaklarn kessinler, sam srasnda uzun trnaklarla hayvanlarn memelerini kanatmasnlar.242 Abdullah bni Amrdan naklen: Reslullah (SAV) bir keiyi samakta olan bir adama uramt, ona: Ey kii, sanca yavrusu iinde st brak, dedi.243 Haksz olarak bir sereyi ldrenden, Cenab- Hk kymet gnnde hesab soracaktr.244
237 238 239 240 241 242 243

Nes, Dahy: 42. bn Hacer el-Askalni: Metlibul-liye. Kveyt. 1973, 2 /156. Buhri: Enbiy. 52. Eb Davud: Sayd. 4. Nes: Say, 24; Tirmiz: Ften. 69. Nesai, bn Habban (Sibai, a.g.e.den naklen) Sindi: Hiye al ibni Mce. sayd. 12. Nureddin el-Heysemi: Age., 8/196.

182 Enes naklediyor: Bir yerde mola verince, hayvanlarmzn istirahatn salayncaya kadar ibadet etmezdik. 245 Ayrca Hz. Peygamber (SAV)in, kularn yuvalarnn bozulmamasn, yumurta ve yavrularnn alnmamasn da emretmitir.246 slam medeniyetinin zn ve hayvanlara bak asn ok iyi yanstan bir dier rnei ise Abdullah b. Mesud rivayet ediyor: Allahn Resulyle bir seferde idik. Yannda iki yavrusu bulunan sere biiminde bir kua rastladk. Yavrular yakalayverdik. Bunun zerine anneleri, feryat ederek kanatlarn rpmaya balad. Resulllah dnp de yaptmz grnce: Bunu yavrusundan kim ayrd? Yavrularn ona iade edin dedi. Biz de onlar serbest braktk. Yakmaya altmz bir ky grdnde: Bunu kim yakt? diye sordu. Ona Biz dedik. O da: Atele ancak atein Rabbi (yani Allah) azablandrmaldr. dedi247 Grld gibi, Hz. Peygamber, hayvanlarn ve kularn korunmasn, onlara eziyet edilmemesini, temizlik ve bakmlarnn yaplmasn, yaratllarna uygun ilerde kullanlmasn, fazla yk yklenmemesini, av yasa koyarak rast gele elence iin avlanlmamalarn emretmitir. Bu szleriyle ve davranlaryla O, ancak 21. asrn eiinde sz edilebilen hayvan haklarn o zamandan dile getirmitir. Hayvan haklaryla ilgili lkemizdeki en kapsaml kaynaklardan biri son zamanlarda yaynland. slamn hayvan haklaryla ilgili bak asn ve ilgili rneklere de geni veren kitap, slami bak asn k gzel zetliyor:
(slamda)nsana ikence edilmesi yasak olduu gibi, hibir canlya da eziyet edilemez, ikence edilemez. Horoz d, boa ve deve grei gibi insanlk delenceler slam ddr. Resul-i Ekrem hayvanlarn hangi hayvan olursa olsun, isterse yaban domuzu veya kobra yolan olsun, at hedefi yaplmasn

244 245 246 247

D 2/11. Eb Davd: Cihd. 48. Age., Ceniz, 1: Buhri: El-Edebl-Mfred. 139. Ebu Davud, Cihad 122, no:2675, III.125-6.

183
iddetle yasaklamtr:Canl olan hi bir eyi at hedefi klmayn! Hayvann yzne vurulamaz, iaret konmak iin yzne damga vurulamaz, dalama yaplmaz. Bu gibi insafszlklar, hayvanda da ruhi bozukluklara ve yzdeki iaretler kar cinsten hayvanlarn bu hayvana yaklamamsna sebep olabilir. Gerekten merhametli bir Mslman, hayvana da ev halkndan biri imi gibi sevgi ile muamele eder, hayvanda bileaalk duygusu domasna sebep olmaz... Hayvanlara da adalet gstermek zorundayz ve bir serecie bile yaplan zulnden sorumluyuz. Sonu olarak, Yaratcmz Allah, Rahman ve Rahimdir. lemlerin Rabbi olarak Allahn rahmeti sadece insanlar aleminde deil, btn kainatta, her alemde, bu arada hayvanlar aleminde de tecelli eder...248

Hz. Peygamberin hayvanlarla ilgili bu tutum ve davran tarih boyunca btn Mslmanlar iin uyulmas gereken bir rnek tekil etmitir. Bu nedenle ecdadmzn konuya ok nem verdii ve hayvanlarla ilgili ok titiz uygulamalar sergiledii grlmektedir. I.5.3. Tarihimizde Hayvan Sevgisi Yukarda da ifade edildii gibi, kltr tarihimiz incelendiinde, ecdadmzn tabiatla ve tabiattaki canllarla uyum iinde yaadklarn gryoruz. Bundan dolay da onlar doann en vahi yarat olarak nitelemenin hakszlk olduunu ifade etmitik. Zira Mslmanlar hukuk sistemlerinde de hayvan haklarna gerekli nemi vermi, konunun ahlaki ve vicdani boyutunu hukuki yaptrmlarla desteklemitir. Sibainin konuyla ilgili tespitleri yledir:
Mslman fakihler, bu esaslar mvacehesinde akla hayale gelmeyecek birok hkm ortaya koyarak hayvana iyi davranlmas gereini ispatlamlardr. Onlar, hayvann geiminin sahibine dtn ileri srerler. Bu kii nafakaya yanamasa o hayvan satmaya veya doyurmaya zorlanr. Yahutta kendiliinden geimini temin edebilecei bir yere gtrmelidir. Bu hal arelerinden birine imkan bulamayp

248

Prof.Dr. smet Sungurbey, Hayvan Haklar, ,Yay., 1993, stanbul, s.199-203.

184
sahibi olduu hayvan eti yenen cinsten ise, son are onu alktan kurtarmak iin kesmelidir. Baz fakihler de yle der: Kr bir kedi bir ahsn evine snmsa, kp gitme gcn bulmadka geimini salamak o ahsa der. Hayvana tayabildiinden fazla yk ykleyen kiiye tazminat detilir. Katr ve merkep gibi hayvanlarn tayacaklar yk belirlenmitir. Hayvann iledii cinayete de deinilmi ve onun bakasna yaptklarndan dolay cezaya arptrlamayaca; ihmalkarl grlen sahibinin cezalanaca sonucuna varlmtr249

Hayvan haklaryla ilgili dier ilgin bir hukuki uygulamay mer b. Abdulazizde gryoruz. mer b. Abdlaziz, gnderdii mektuplardan birinde valilere atn, bo yere koturulup (eziyete maruz brakl)masn nlemelerini hatrlatyordu. Atlara ar ar gemlerin taklmamasn ve altnda demir bulunan yularlarla eziyet ettirilmemelerini ilgililere yazyordu. Zamann asayi memurlar halkn hayvanlara normalin stnde yk yklemesine engel oluyor, vurma ve ikence yapmalarna kar kyorlard. Bu davranta bulunanlara ceza veriyorlard:
Grevli kii, kusur ileyenleri uyaryor; hayvanlara tayamyacaklar ykleri yklememelerini, iddetle vurmamalarn, srtlarnda ykleri olduu halde herkesin gidip geldii meydan ve pazarlarda bekletmemelerini hatrlatyordu. eriat, btn bu kt davranlar yasaklamtr. Ayrcd hayvan sahipleri, her trl yem ve bakm ilerinde kusur etmemeyi Allahn murakabesiyle pekitirmelidir. Onlardan salanacak faydann, doyurulmalar ve bakmlaryla orantl olduunu bilmeli, haklarn ksmamal, yedirmede cimri 250 davranmamaldr.

Osmanllarda da rfi hukuk eklinde hayvan haklarnn korunduuna ve ihll edenlere belirli cezalar tatbik edildiine dair bilgilere sahibiz. Hayvan haklar, genelde onlarn ftr yaplarna uygun ilerde altrlmalar,

249 250

Sibai, a.g.e., s. 117. a.g.e., s. 118.

185 kaldrabilecekleri kadar yk vurulmas, gerekli yiyeceklerinin zamannda

temini ve verilmesi, sopalanmamalar, hasta olduklar zaman tedavi ettirilmeleri gibi eitli konular kapsamaktadrlar. Zbta memurlar, bu haklar koruma ve uymayanlara ceza kesme yetkisine sahiptirler; isterlerse ihll edenleri kendileri uyarr. sterlerse onlar mahkemeye bile sevk ederlerdi.251 Konuyla ilgili olarak elimizde 12. Yzyl Mslman hukukularnda zz b. Abdisselama ait bir belge bulunmaktadr. slam Hukukuyla ilgili bir kitabnn bir alt bal aynen yledir: Hukuku'l-Behaim ve'l- hayvan alel insan (Hayvanlarn nsanlar zerindeki Haklar). Buna gre, insanlara yklenen sorumluluu u eklide tespit etmektedir:

1. Faydalanlamayacak kadar hasta ve yal olunca da, onun bakmn ve yiyeceini en gzel ekilde temin etmek. 2. ekemeyecei hi bir yk yklememek. 3. Gerek kendi cinsinden, gerekse baka cinsten, kendisine eziyet edecek hi bir hayvanla ayn yerde bulundurmamak. 4. Keserken onu incitmemek. Can tamamen kmadan, derisini yzmemek. Kemiklerini krmamak. 5. Yavrusunu gznn nnde kesmemek. 6. Al ve ahrlarn mmkn olduunca temiz tutmak. 7. iftleme dneminde, diisini ve erkeini yan yana getirmek. 8. Bo yere ve elence amacyla av yapmamak. Av esnasnda avn kemiini krmamak, yahut etini

251

slm evre Hukukuyla ilgili olarak bkz.: Prof. Dr. Servet Armaan, slam evre Hukukunun Genel Esaslar, nsan ve evre iinde.

186

haram klacak bulunmamak.252

herhangi

bir

davranta

Tm bu hukuki ve ahlaki deer yarglarnn bir sonucu olarak ecdadmzn hayvanlara gsterdii efkat ve sevgi gerekten dikkat ekicidir. Bunu en iyi gzlemleyen ve bazen de anlamakta zorlananlar, Mslman toplumlar ve beldeleri ziyaret eden baz Avrupal seyyahlar olmutur. Konuyla ilgili olarak merhum smail Hami Danimend Batl kaynaklar tarayarak kapsaml bilgiler vermektedir. Sz konusu seyyahlarn Mslmanlarn hayvanlar ve dier varlklarla ilgi tavr ve davranlaryla ilgili baz gzlemleri yledir:
Hayrat ve hasenat hayvanlara bile mildir. Hi kimse onlara eziyet etmeye kalkmaz. Eer bir ata, bir katra veya bir deveye, sahibi haddinden fazla yk tatacak olursa, zbta memurlar, onun gaddarlna mni olmak ve fazla yorulan hayvan dinlendirmeye mecbur etmek yetkisine sahiptirler. Her gn bu gibi rastlamak mmkndr. Her halde bunlar Trk milletine eref verecek eylerdir.253

Trklere dmanlyla tannan Fransz avukat Guer ise ayn konuyla ilgili olarak unlar sylemektedir :
... Trklerin bunlar (hayvanlar) himaye ve yiyeceklerini temin iin bilhassa tedvin ettikleri (dzenledikleri) kanunlar bile vardr. Onlarn nazarnda, bir sokak kpeine ekmek

252

(Kavaidu'l-Ahkam fi Mesalihi'l-Enam, c.1, s. 167, Daru'l- Ceyl, Beyrut, 1980.) Bu kitaptan beni haberdar eden ve metni beraber tercme ettiimiz deerli dostum Dr. Mehmet Grmezi kranla anyorum. d Ohsson (M.): Tableau General deEmpire Athoman, C.IV. Ksm 1.s. 307(smail Hami Danimend, Garb Menbalarna Gre Eski Trk Seciye ve Ahlak, stanbul Kitapevi, 1961, s.148den nakledilmitir. Bu ksmda Fanszca orjinal isimlerini verdiimiz eserlerdeki btn alntlar Danimendin adgeen eserinden alnmtr. Burada dikkat edilmesi gereken dier nemli bir nokta ise, Trk kelimesinin slamla e anlaml olarak kullanlmasdr.)

253

187
vermemek, zincire vurulmu talihsiz bir Hristiyan, ekmeksiz brakmaktan daha byk bir cinayettir.254

Benzer malumat, ngilterenin stanbul sefaretinde ktiplik grevi yapan Ricaut da vermektedir:
Trklerin hayvan haklarna ne kadar saygl olduklarn, onlarn beslenme ve korunmalarna ne kadar nem verdiklerini gsteren en nemli hususlardan birisi de, hayvanlar iin kurduklar zel vakflardr. 255 Fakir insanlar iin kurulan a evlerinde, insanlardan baka kedi ve kpek gibi hayvanlar da doyurulduu gibi, srf kedi ve kpek gibi hayvanlar iin zel vakflar da kurmak adetti. Trkiyenin baz ehirlerinde kediler iin yaplm binalarn olduunu, gdalar iin vakflar kurulduunu, kedilerin hizmeti iin vekil harlar ve uaklar tahsis edildiini sylersem, bu maskaralklara glmeyen Hristiyan kalmaz. 256

BR KED HKAYES Hikaye, Tophane rhtmnn merdivenlerinde balad. O devirde, stanbul, henz tamamen Trkt... Yani hemen hemen bugnk Fransa, yahut ngiltere gibi. Kruvazrmzn sandal rhtmdayd. inde gemiye dnmek zer olan subaydk. Tam rhtmdan ayrlmak zereyken nereden ktysa, bir tekir kedi peyda oluverdi. Sandalmza yaklat, krekleri koklamaya balad. Arkadalardan biri: -Hele bak, dedi bir Trk kedisi! Evet bizden korkmadna gre, hi phesiz bir Trk kedisiydi. Gerekten stanbulun kedileri ok bariz ekilde ikiye ayrlr.

254 255

Guer: Moeurs et Usaes des Turcs, Paris, 1846. CI. s. 369; Danimend, s. 148. Ricaut: Histoire de lEtat Present de lEmpire Ottomann, Franszca eviri Briot, Paris, 1670, s. 301; Danimend, a.g.e. Le Bruyn: Age., s. 358; Danimend,s. 142.

256

188 Mslman mahallelerinde yaayan Trk kedileri -bu mahallelerinde herkes hayvanlara kar daima iyi davranr- ve Rum yahut Ermeni kedileri; bunlar reaya mahallelerinde yaar; buralardaki Dou Hristiyanlar, Gregoryenler yahut Ortodokslar zayf olan her eye kar alakasna zalim davranrlar. Bu mahallelerde yaayan kediler, daha insan yz grr grmez selameti kamakla bulur.

Claude Farrre,Trklerin Manevi Gc, (stanbul: Tercman 1001 Temel Eser, ev: Orhan Bahaeddin,), s. 149-150.

Trk efkat hayvanlara bile amildir. Bunlar beslemek iin vakflar ve cretli adamlar vardr; bu adamlar sokak balarnda kpeklere ve kedilere et datrlar. Bu hayvanlar o sadakaya alm olduklarndan, datclarn seslerini o kadar iyi tanrlar ki, iitir iitmez hemen sokak bana mekte kusur etmezler.257

Hayvanlar iin kurulmu olan vakflar iki ksmdr. Birincisi, geici vakflardr. En yaygn olan hayvan vakflar bu trden olanlardr. Hayrsever kimseler, ya belirli bir miktar para ayrarak bunu kasap ve frnclara veya grevlendirecei herhangi bir kimseye vererek, her gn sahipsiz kediler ve kpeklere et ve ekmek dattrrd veya kendisi her gn et veya ekmek satn alarak onlar doyururdu.
Trkler, kedi, kpek ve benzeri ba bo hayvanlar iin de vakflar kurmulardr. Kasaplar her gn bu gibi hayvanlarn bir ksmn beslemekle sorumludurlar.258

257 258

Guer: Age.. C.I. s. 220; Danimende, a.g.e. Comte de Bonneval: Anecdotes Veinitiennes et Turques. Francfort, 1740,. C.I, s. 214; Danimend, 146.

189
Dier bir ksm Trkler de kpeklere nafaka temini iin vasiyetnamelerinde bir miktar para tahsis ederler veya kendileri saken frnclara ve kasaplara kpekler iin her hafta yahut her ay para verirler; bu gibi ileri yrten esnafn aldklar paray baka eylere sarf edeceklerinden katiyyen phe edilmemelidir. O trl sadakalarn datlmasn zerine alanlar, belirli saatlerde etrafna toplanan bir kpek srsne srayla et ve ekmek paralar atarken daima grlebilir.259

Trkler, sadece hayvanlarn bakm ve beslenmeleri iin vakflar kurmakla yetinmemilerdir. Hastalandklar zaman, tedavi ileriyle de uramlardr; bu maksatla hayvanlar iin zel hastaneler atklarna dnya tarihi ahit olmutur. nl Fransz yazar Montaigne bile bu hususa iaret etmeden edememitir. Trklerin hayvanlar iin bile vakf ve hastaneleri vardr.260 XVII. Yzylda Osmanl lkesini gezmi olan Fransz avukat Guer, amda hastalanan kedilerle kpeklerin tedavisine mahsus bir hastane varlndan bahsetmektedir.261 amdaki hayvan vakflaryla ilgili olarak Prof. Sibai ise u bilgileri vermektedir:
Eski Vakf geleneinde hasta hayvanlar tedavi ve otlatma yerleri mevcuttur. Yeil Mera (u anda amn ehir stad olarak kullanlan saha), alma gcn yitirdiinden sahiplerinin yem ve bakmn kaybeden aciz hayvanlarn otlanmas iin zamannda vakfedilmi bir yerdi. Bu hayvanlar lnceye kadar orada otlanrd. am Vakflar arasnda, kedilerin yiyip uyuyaca ve gezinecei yerler de vard. yle ki, her gn yiyeceklerini bulmakta hibir glk ekmeyen yzlerce kedi, burann demirba mesabesinde (durumunda) idi.
262

259

Corneille Le Bruyn: Voyages de Corneille Le Bruyn par Mascovie, en Perse et aux Indes Prientales, La Haye, l732. s. 358-359; Danimend, 145. Montaigne: Essais. C.II. 206; Danimend, a.g.e. Guer: Age., s. 220; Danimend, 106. Sibai, a.g.e., s.119.

260 261 262

190 Kltrmzde kularn ayr bir yeri ve nemi vardr. Kular sadece blbl sesi gibi gzel tc kular deil, bata gvercin olmak zere leylek, kumru, ve krlang gibi dier kulara kar da byk sevgi beslemilerdir. Bu sevgi , eitli ekillerde tezahr etmitir. Ku haklarn koruma, onlara yiyecek temini iin vakf kurma, tedavileri iin hastane yapma, baz trlerini evcilletirme ve kafeste saklama veya tam tersi olarak kafeslerden kurtarma gibi. Sevgilerinden dolay kular kafeslerden kurtarmalar ok olduu gibi, kafeste ku besleyenler de oktu. Evliya elebi, XVII. Yzyln ortalarnda stanbulda blbl satan dkkanlardan baka, 500 den fazla kafeslik tc ku satan dkkanlarn varolduunu sylemektedir. 263 Baka bir seyyahn konumuzla ilgili gzlemleri ise yle:
Trklerin iyilii yalnz insanlara mnhasr (snrl) olmayp, hayvanlara ve kulara bile mildir (kapsamaktadr). lerinden bazlar pazar kurulan yerlere muntazaman devam edip satn aldklar kular hemen uurarak zad ederler. Bunun sebebi, maher gnnde o kularn ruhlar Allahn huzuruna gelip insanlardan grm olduklar iyilie ehdet edecekleri 264 eklinde garip bir fikre sahip olmalardr.

Kafes kularn ve hayvanlarn satn alp serbest brakmak o kadar yaygn haldeydi ki, zellikle stanbulda fakir ocuklarn bunu bir harlk kazanma vastas yaptklarna dair bilgiler vardr. Dr. A. Brayer bu hususa yle iaret eder:
... Trkler bu kulara byk bir efkat gsterirler ve nar glgelerinde dinlendikleri zaman onlarn sadetiyle mahzz olurlar. Bu husustaki hassasiyetleri o kadar mehurdur ki, hristiyan ocuklar o hissi kendi menfaatlerine istismar bile ederler. Bu ocuklar ellerine kularla dolu kafesler alarak Mslman-Trkn nnden geerler. Trk, o zavall kular hrriyetlerinden mahrum grnce mteesir olur (ok zlrler); ocuklara yaklamalarn iaret eder ve satn alma

263 264

Evliya elebi: Seyahat-Name, C.I, ss. 585, 587. dOhssn: Age., C. IV. Ksm I, sh. 308-309; Danimend, 145.

191
teklifinde bulunur. Pazarlk abucak neticelenir. ocuklar kafesin kapsn aarlar ve mini mini esirlerini salvererek Allahn bir mahlkunu mutlu ettiine kaani olan (inanan) Mslman Trk sevindirirler. Ama ocuklarn kr yalnz ellerine geen bir ka paraya mnhasr (snrl) kalmaz; salverdikleri kular bilhassa yetitirilmi olduu iin, hemen sahiplerinin evlerine dnerler ve ayni ihtikra (sahtekarla) daha bir ok defalar let olurlar.265

Bylece Trklerin ku ve hayvanlar sevindirirken ayn zamanda fakir ocuklar da bu yolla sevindirdikleri grlmektedir. Trklerin ku ve hayvan sevgisiyle ilgili olarak eskiden yaptklar baka bir det daha vardr: Kular ile dier bcek ve hayvanlarn su ihtiyalarn gidermek iin, mezarlarn kenarna ta ve mermerlerden oyulmu suluklar yerletirirlerdi. Eer mezar mermer kaplysa bizzat mezarn ayak ucuna suluklar oyarlard. Bylece oralarda biriken yamur sularndan, veyahut ziyaret zamanlarnda hususan getirilip dklen sulardan ku ve dier hayvanlar su ihtiyalarn giderirlerdi.266 Trklerin ok eskiden beri bata gvercin, kumru, leylek ve krlang olmak zere dier kulara yem ve yiyecek temini iin geici ve daimi vakflar kurduu bilinmektedir. Bununla ilgili olarak mehur Fransz air Lamartine u gzlemlerini kaydetmektedir:
Trkler de canl ve cansz mahlukatn hepsiyle iyi geinirler: Aalara, kulara, kpeklere, velhasl Allahn yaratt her eye hrmet ederler; bizim memleketlerde ba bo braklan veyahut eziyet edilen bu zavall hayvan cinslerinin (trlerinin) hepsine efkat ve merhametlerini temil ederler. Btn sokaklarda mahalle kpekleri iin muayyen (belirli) aralklarla su kovalar sralanr; baz Trkler, mrleri boyunca besledikleri gvercinler iin, lrken vakflar kurarak,

265 266

Brayer (A.): Neuf Annees e Constantinople. Paris, 1836. C.I. s.339; Danimend, 151. Bayraktar, a.g.e., s. 112.

192

kendilerinden sonra da (bu hayvanlara) yem serpilmesini salarlar.267

Lamartinin bahsettii bu efkat ve merhamete btn Mslman toplumlarda rastlamak mmkndr. Bununla beraber bildiimiz en eski daimi ku vakflarna Anadolu Seluklular zamannda Sivasta rastlanmaktadr. slami kaynaklar Sivasta vakf ve hayr ilerinin ok geni ve yaygn olduun kaydetmektedirler. Bunun karakteristik bir rnei olarak Zekeriyya elKazvinnin kn ehirde kulara yem vermek iin daimi vakflar yaplm olduuna dair ifadelerini zikretmek yeterlidir. Kular iin dier Anadolu ehirlerinde de vakflarn bulunduunu yine kaynaklarmz kaydetmektedir.268

nsan Ne le Yaar
Anladm ki; Allah insanlarn birbirlerinden ayr ayr deil, tek vcud halinde yaamalarn istediinden, her birine kendi ihtiyalarn deil; her birine, hepsi iin gerekli olan eyleri ilham ediyor. Anladm ki, insanlar kendilerini dnerek yayor gibi grnseler de, hakikatte onlar yaatan tek ey sevgidir. Kim severse, Allaha yaklar; Allah da ona yaklar. nk O, sevgiyi yaratandr!. Tolstoy, nsan Ne le Yaar, (stanbul:ule Yay., 1993), s. 39. Ecdadmzn hayvanlara kar gsterdii bu efkat ve merhametin yabanc seyyahlarn dikkatini ektiini ve bazen de bu durumu anlamada zorlandklar grlmektedir. Ayn durum bugn de sz konusudur. Baz insanlarn hayvan sevgisi ar bulunmakta, insanlar a dururken hayvanlara zel itina gsterilmesi eletirilmektedir. nsann eref ve onuru dnldnde, nceliin a ve fakir insanlara verilmesi gerektii aktr. Ancak ecdadmzn durumuna daha yakndan bakldnda durumun farkl

267 268

Lamartine: Age., C.II. s. 259. Osman Turan, Seluklular Zamannda Sivas ehri, Dil ve Tarih Corafya Fakltesi Dergisi. C.IX. Say 4. Aralk 1951. s. 454.

193 olduu grlmektedir. rnein hayvanlar iin vakf ve hastanelerin yapld eski Sivasa tekrar dnersek u durumla karlayoruz: Sivas ekonomik ve medeni bakmdan olduka gelimitir. Her snf halk ve misafirler iin ayr ayr yerler vardr. Misafirler bu yerlerde kaldka her tr ihtiyalar salandktan sonra, yollandklar zaman kendilerine azklar dahi verilmektedir.269 Yani insanlarn her tr sorunu halledildikten ve ihtiyalar karlandktan sonra, hayvanlarn korunmas ve ihtiyalarnn karlanmas sz konusu olmaktadr. Bunun daha iyi anlalabilmesi iin vakflarn genelde ilgilendii alanlar hatrlamak faydal olacaktr. slam dnyasnn hemen her yerinde karmza kan vakflarn elini uzatmad bir alan yok gibidir. Dnyann her blgesinde ve her zaman grlebilen yoksullarn elem ve straplarn gidermek, yollar, kprler, emeler, su bentleri, okul, cami, hamam vs. gibi daha nice hizmetleri yerine getiren bu kurumlarn pek ok eidi bulunmaktadr. Balca vakf eitleri yle sralanabiler: Fakirlere, dullara, kszlere, borlulara para yardm eden vakflar, rencilere elbise ve yemek veren vakflar, Evlenecek gen kzlara eyiz temin etmeyle ilgilenen vakflar, Halka meyve ve sebze verilmesi; alamayacak derecede yalanan kayk ve hamallarn bakmyla ilgilenen vakflar; ehirlerdeki yol ve sokaklarn temiz tutulmas iin arkalarnda kl olduu halde, caddedeki tkrk ve balgam gibi insan tiksindiren eylerin zerini kapatmak gayesiyle dolaan grevlileri istihdam eden vakflar. Oyunca bulunmad iin arkadalar ile oynamayan ocuklara oyuncak alnmasyla ilgili vakflar. rnek olarak zikredersek:

269

a.g.e., 454.

194 Seluk Hanm, brakt vakf bahe ve tarlaya her yl muhtelif cinsten 100 meyve aacnn dikilmesini art komutur. Abdullah b. Hac brahim, Yeni Camide duran leylekler iin ylda 100 kuru yem paras vakfetmitir.270 Vakflarla ilgili blm bitirirken konuyla ilgili tarihi bir belgeyi zikretmek yerinde olacaktr. Aslnda bu belge, bugn birok yerlerde gzel bir tablo olarak duvarlarmz sslemekte; atalarmzn engin tecrbe, merhamet, sevgi ve hogrlerinin somut bir belgesi olarak karmzda durmaktadr. Fatih Sultan Mehmedin evre ve evre salyla ilgili nl vasiyetnamesinden bahsediyoruz. Gevher Nesibe Eitim Enstits evre Sal Blmden salanan vasiyetname aynen yledir.(Anlalmasn kolaylatrmak iin baz kelime ve terkiplerin anlamlar aada verilmitir.):
Ben ki stanbul Fatihi abd- aciz Fatih Sultan Mehmet, bizzatihi aln terimle kazanm olduum akelerimle satun aldm stanbulun Talk mevkiinde kin ve mallul-hudut olan 136 bap dkknm aadaki artlar muvacehesinde vakf sahih eylerim. yle ki: Bu gayr-i menkultmdan elde olunacak nemalarla stanbulun her sokana ikier kii tayin eyledim. Bunlar ki, ellerindeki bir kap ierisinde kire tozu ve kmr kl olduu halde gnn belirli saatlerinde bu sokaklar gezerler. Bu sokaklara tkrenlerin, tkrkleri zerine bu tozu dkeler ki, yevmiye 20er ake alsunlar; ayrca 10 cerrah, 10 tabip ve 3 de yara sarc tayin ve nasp eyledim. Bunlar ki, ayn belli gnlerinde stanbula kalar bilistisna her kapuyu vuralar ve o evde hasta olup olmadn soralar; var ise ifas, ya da mmkn ise fayb olalar. Deilse kendilerinden hi bir karlk beklemeksizin Darlacezeye kaldrlarak orada salh bulduralalar.

270

Do. Dr. Ziya Kazc, slam Messeseleri Tarihi, Kayhan Yaynlar, stanbul, 1991, s. 201.

195
Maazalllah herhangi bir gda maddesi bahran da vk olabilir. Byle bir hal karsnda brakm olduum 100 silh, ehli erbaba verile. Bunlar ki hayvanat- vahiyenin yumurtada veya yavruda olmad sralarda balkanlara kp avlanalar ki, zinhar hastalarmz gdasz brakmayalar. Ayrca klliyemde bina ve ina eylediim imarethanede ehit ve hednn harimleri ve Medine-i stanbul fukaras yemek yiyeler. Ancak yemek yemye veya almaya bizztihi kendleri gelmeyp yemekleri gnein lo bir karnlinda ve kimse grmeden kapal kaplar ierisinde evlerine gtrle.271

271

Abd-i aciz: Aciz kul; kain: bulunan; malumul-hudud: snrlar belli olan; nema: gelir; bilaistisna: stisnasz; Mazaallah: Allah korusun; salah: iyilemek; balkanlara: ormanlara, dalara; ifayab: ifa bulan; zinhar: sakn, kesinlikle; hedann harimleri: ehidlerin aileleri; Medine-i stanbul: stanbul ehri.

196

SLAM EVRE DEKLARASYONU: *


Dr. Abdullah mer NASIF ev: Dr. brahim ZDEMR slami dnya grn zn, btn kainatn Allah tarafndan yaratl gerei oluturur. Yeryznde sular aktan, gkleri (direksiz) tutan, yamurlar yadran, gece ve gndz arasndaki snr koruyan Allahtr. Kainat btn zenginlii ve canllyla Allahn, yani kainatn yaratcsnn eseri ve sanatdr. Bitkileri ve hayvanlar ift olarak yaratan ve onlarn oalmasn salayan da yine Allahtr. Allah daha sonra da insanolunu yaratt. nsan mstesna bir varlktr. Akl ve dnme gc verilen ve hatta yaratcsna bile kar gelebilecek mahiyette olan tek varlk insandr. Bu ynyle insan alay-i illiyin denilen meleklerden daha yksek bir makama kma veya esfel-i safilin denilen hayvanlardan daha aa bir mertebeye dme potansiyel ve kabiliyetine sahip tek varlktr. slam kelimesi ise teslim olma ve bar gibi ikili bir manaya sahiptir. nsann Allahn has ve mstesna bir mahluku olduunu ifade etmitik. te insan Allahn yaratt bir varlk olduundan, ancak Allaha tam olarak teslim olduunda, yani yaratcsna itaat ettiinde kendisini tam olarak anlayabilir. Yani Allahn iradesine tam olarak teslim olduumuzda gerek bar ve huzuru elde edebiliriz: Bireyler olarak kendi aramzda, insanla insan ve insanla doa arasnda gerek bar ancak byle bir teslimiyetle bulabiliriz. Allahn iradesine teslim ve ram olduumuzda u gerei aka idrak ederiz: Btn gcmz, yetenek ve kuvvelerimiz, becerilerimiz ve bilgilerimiz bizlere Allah tarafndan ihsan edilmitir. Bizler Onun kullaryz. Btn sahip olduklarmz ve elde

The World Wildlife Fundn Eyll 1986da talyada gerekletirdii toplantda alsmn evre Deklarasyonunu Dnya slam Birlii Tekilat genel sekreteri Dr. Abdullah mer Nasf sunmutur. Arabia dergisinin Ocak 1987 tarihli saysnda yaynlanan bu yazy bir belge olarak bu blme almay uygun grdk. Yahudi Deklarasyonu, Environmetal Policy and Law, 17/1 (1987) s. 47.

197 ettiklerimiz Onun rahmetinin eseri olduundan, Ona tam olarak ynelip, bize bahettiklerinden dolay Ona layk kr ve ibadeti yaptmz zaman tam olarak hrriyetimize kavumu oluruz. Hrriyetimiz, Allahn bize bahettii nimetlerine kar duyarl, bu nimetlerin farknda ve bunlardan sorumlu bir emanetisi olmamzla ortaya kar. Mslmanlar iin insanln yeryzndeki fonksiyon ve grevi Allahn halifesi veya emanetisi olmasdr. Bizler Allahn yeryzndeki emanetileri ve halifeleriyiz. Doann ve dnyann efendileri olmadmz gibi, dnya da dilediimiz gibi tasarruf yapacamz/yapabileceimiz bir malmz deildir. Doa, Allah tarafndan yaratlmtr ve Allahndr. Korunmas ve muhafazas ise bizlere emanet edilmitir. Allahn halifesi ve emanetisi olarak fonksiyonumuz ise bu emanete son derece dikkat etmek ve korumaktr. Halife ise (erkek/kadn) Allahn emanetini nasl kullandklar (iyi/kt) ve yaptklarndan dolay sorumludur.

nsann Sorumluluu
slam, bizlere Allah tarafndan yaratldmz ve hesap vermek iin tekrar ona dneceimizi retir. Bunun anlam: Btn yaptklarmzdan, yani iyi yaptklarmzdan da kt yaptklarmzdan da sorumlu olduumuzdur. Halife olan insan, Ahret gn emanete kar nasl davrand ve muamele ettiinden hesaba ekilecektir. Halifenin sorumluluunu bizlere bildiren slamdaki ahret kavramdr. slam ise ahreti iyi karlayabilmek iin bugn nasl yaamamz gerektiini bizlere gsteren bir rehber ve ahretle ilgili konular bizlere aklayan bir mesajdr. slamn z ve temelini ifade eden kavram Tevhid, yani Allahn birlii, kavramdr. Allahn birlii insanln ve tabiatn birliinde de kendini gstermektedir. Bu nedenle Allahn yeryzndeki halife ve emanetileri mahlukatn birliini, dnyann btnln, flora ve faunay, yaban hayatn ve doal evreyi korumada birinci dereceden sorumludurlar. Tabiattaki bu birlik, bir ihtiyac bir baka ihtiyaca kar karmakla, bir

198 eyin bir dier eye hakim olmasyla korunamaz. Ancak denge ve dzenle korunabilir. Bundan dolay Mslmanlar, slamn orta yol olduunu ve bizlerin de bu yolu nasl yrdmz, mahlukata kar nasl davrandmz, ayrca doada hakim olan denge ve ahengi korumak iin neler yaptmzdan sorumlu olduumuzu ifade ederler. Bylece birlik, emanet ve sorumluluk (yani tevhid, halifelik ve ahret) slamn temel kavramdr. Bu ilkeler ayn zamanda slmi evre ahlaknn da temel direkleridir. Bu kavramlar Kuran tarafndan retilen temel deerleri de meydana getirmektedir. te, Hz. Peygamberin yle demesine neden olan bu deer yarglardr: Her kim bir aa diker ve olgunlap meyve verinceye kadar ona iyi bakarsa ana sevap vardrve yine Eer bir Mslman bir aa veya bir tohum dikerse, onun meyvesinden yiyen her ey (insan olsun, hayvan olusun) insana sevap kazandrr. Yine Efendimiz dnya yeil ve gzeldir. Allah da sizleri kendisinin halifesi olarak bunlar korumanz artyla tayin etmitir. te evre bilinci bu tr deerlerin benimsendii, maddi ve manevi varlmzn bir paras olduu zaman ortaya kar. stelik bunlar gereklerden uzak ve te dnyaya ait dnceler olmayp; bilakis bizimle ve bu dnyayla ilgili olup bizleri u anda ve imdi ilgilendirmektedir. ayet bana ahret fikrinin imdi ve u anla nasl bir ilikisi olduunu sorarsanz, cevabm sizleri artabilir: Nkleer g ve biyoteknoloji. Her ikisi de burada ve halihazrdadr. Her ikisinin de fayda ve zararlar bulunmaktadr. Yine her ikisinin de insanlarn ve doann sal ve iyilii iin birtakm sonu ve etkileri vardr. Eer ben samimi ve itenlikle Allahn yeryzndeki halifesi ve emanetisi olmaya niyetli birisi isem, bunlar hakknda bir fikrim olmal, onlarla ilgili bir tercihte bulunabilmeliyim. Zira insanlarn bunlarla olan ilikilerinden dolay (bilim adam olarak) Ahrette sorumlu olacam.

evre Ahlak
slmn dnya gr ok sadedir. Btn prensip ve emirlerinde kavram ve deerlerine pragmatik ekiller vermeye alr. Gerekten de, Tevhid ve hilafet kavramlar dinde pratik emirler eklini almtr. Dinin,

199 haram alanlar ( doal kaynaklarn korunmas iin her tr gelimenin yasakland alanlar) ve hima (sadece yaban hayatnn ve ormanlarn korunmas amacyla tesis edilmi) gibi kurumlar slam evre hukukunun zn olutururlar. te klasik slam hukukusu zz bin Abdusselam 13.yzylda Hayvan haklaryla ilgili beyannameyi hazrlarken dinin bu ynlerinden yararlanmtr. Ayn ekilde, birok hukuku ve alim de su kaynaklarn koruma, ormanlar koruma, ar otlatma, ehirlerin bymesinin snrlanmas, kltrel deerlerin korunmas vs. ile ilgili birok hkmler gelitirmi ve ortaya koymulardr. Bundan dolay slam evre ahlak sadece metafizik fikirlere mnhasr olmayp, ayn zamanda bizlere pratik bir rehber olma zelliini de salar. Mslmanlar bu deerlerin zne dnmeye, kendilerini ve evreyi de bunlarn nda anlamaya muhtatrlar. Tevhid, emanet ve sorumluluk kavramlar Mslmann bireysel takva ve ibadetleriyle snrlandrlmamaldr. Bilakis hayatlarnn btn safhalarn kuatmaldr. slam hukuku sadece su ve cezalarla snrlandrlmayp, ayn zamanda evre hukukunun ncln de yapmaldr. Sk sk slmn bir hayat nizam olduunu syleriz. Bununla da ahlak anlaymzn hayatn btn cephelerini kuattn vurgulamak isteriz. Bununla beraber ounlukla hareketlerimiz sahip olduumuz deerlerin zdd olur. Sk sk bilim adamlar veya teknokratlar, ekonomistler veya siyasetiler olarak i yaparken slam evre ahlaknn bizlere bildirdiinin tersine hareket ederiz. Bu deerleri benliimize yerletirmeliyiz. Hareketlerimizi bu deerlere gre deerlendirmeliyiz. Bu deerler bize, evre asndan doru sorular sorma, muhtemel zmlerin en iyisin bulma , istediklerimizin evre asndan kar ve zararn tam olarak lme, Allahn bizlere ihsan ettii ahlak sistemi erevesinde dier mahlukatn haklarna tecavz etmeden neler yapabileceimizi grmemizi salar. ayet gerekten kendisini Allahn iradesine teslim etmi ve Mslman olduunun bilincinde olan bir bilim adam ve teknokrat, bir ekonomist ve siyaseti olarak ayn deerleri kullanrsak; gnmzn evreyi tahrip edici hakim dnceleri karsnda daha

200 efkatli, pratik ve salkl slmi bir alternatif ortaya koyacamza inanyorum.

201

202

203

EVRE SZLx Aa p dkme Alc Alc sular Amonyak Antimikrobiyal Artma Asbest Kirlili Atklarn rahatsz edici kokulara, su, toprak ve hava kirliliine yol aacak biimde ak alana dklmesi. Kirlilikten dolay belirli risklere maruz bulunan canl veya cansz nesne. lemden geirdikten sonra sv veya kat kirleticilerin iine boaltld su oluumlar. azalm olur. Endstriyel srelerde ve gbre retiminde kullanlan zehirli, tahir edici gaz. Mikrobiyal bymeyi nleyen kimyasal veya biyolojik maddeler. Atk su veya gazlarn kirleticilerden temizlenmesi ilemlerinin tm. imento sanayiinde ve otomobillerdeki fren balatalarnn anmasndan kaynaklanan emisyonlarn yolat asbest kaynakl hava kirlilii. Esas olarak sanayi tesislerinden, konutlarn istlmasndan ve otomobillerden kaynaklanan, slfr ve azot oksitleri ieren su buhar emisyonlarnn yol at asit kmesi. Temelde insan faaliyetlerinin sonucu olarak, dorudan doruya atmofere verilen yada atmosferde kimyasal tepkimeler sonucu oluan gaz ve partil maddelerin yol at kirlilik oran. Atmosferin alt tabakasnda yksekliin artmas ile oluan s dmesi oran. Nkleer tepkime srasnda serbest kalan enerji nkleer enerji

Asit Yamuru

Atmosfer kirlilii

Atmosferik sapma oran Atom Enerjisi

Bu ksa szlk, evre Bakanlnn katklaryla, Ferzan Bayramolu Yldrmin hazrlad evre Terimleri Szl, 1992, stanbul, adl kitab esas alnarak hazrlanmtr.

204

Atk Atk su Atk su ynetimi

evrede bakalamaya yol aacak miktarda evreye boaltlan, sv, kat, gaz yada radyoaktif istenmeyen her tr madde. Konutlarn pis su ve lam sularndan, endstriyel sv atklardan ve selsularndan kaynaklanan sv atk. nsan saln ve evreyi korumak amcyla, atk suyun izlenmesi, ilenmesi ve tasfiyesiyle ile ilgili sistemler gelitirilmesi ve uygulanmas. Yanabilen atklarn denetimli biimde yaklarrak zararsz bir kalnta haline getirilmesi ilemi. Atk hacmi bu yolla yzde 8090 azalm olur. Kirlilik dzeyini drmek iin uygulanan yntem. Ekonomik ve fiziksel gerileme gsteren blge. Yanmadan oluan, havaya braklnca zehirli hale gelen kirletici madde. Sanayi bacalarndan yaylan gazlar ve asl paracklar. Yanmadan sonra bacaklardan kan ve azot oksitleri,karbon oksitleri, su buhar, slfr oksitleri, paracklar ve birok kimyasal kirletici madde ieren duman

Atk Yakm

Azaltma Azgelimi Alan Azot Oksit Baca Atklar Baca Gaz

Baca gaz kkrtnn Bir ok yntem kullanlmaktadr. En yaygn gazlarn kireta zeltisiyle ile ykand ve oluan amurun ayrlarak baz giderilmesi durumlarda iindeki kkrt kazanmak zere yeniden ileme tabi tutulduu kireta/ alta srecidir. Bakteri Klorofilsiz, tek hcreli yada ipliksi mikroorganizma; bakteri havada,toprakta ve deniznde ayran maddede olutuu ve bozunma srecine yardmc olduu iin kirlilik kontrolu andan byk nem tar. Karlkl balant iindeki besin zincirleri dizisi. Her halkann bir ncekinden beslendii ve enerji salad, buna karlk bir sonrakine besin ve enerji aktard

Besin A Besin Zinciri

205

orgenizmalar zinciri. Biyolojik eitlilik Biyolojik Denge Biyolojik Potensiyel Biyom Biyosfer Boaltm Organizmalarn eitlerinin alan veya hacim birimi bana says; belki bir zamanda belli bir yerdeki trlerin bileimi. Hayvanlarla bitkiler , bitkilerle bitkiler ve hayvanlarla hayvanlar arasndaki denge. Bir organizmann varln srdrme ve reme yetenei. Belli bir doal ortam ve iklimdeki btn canl organizmalardan oluan karmak topluluk. Gezegenimizin ve atmosferinin blmlerini ieren alan. evreye braklan btn kirleticiler iin kullanlan terim. Gaz boaltmlar emisyon, sv boaltmlar ise sv atk(effluent) diye de adlandrlr. Btnselci paralarla btnler arasndaki organik yada ilevsel ilikisi iindeki paralarn btnledii tek bir sistem olarak gren yaklam. Doadaki fiziksel ve cansz kimyasal unsurlar. rnek:toprak, su, atmosfer. Aktifpasif vasf ve faaliyetlere sahip canl veya cansz nesneleri bir btn olarak ieren ve belli yer ve zamanda evrende varolan fiziksel ortamdr. Bu, ok deiik ekillerde varolabilir. rnein doal evre, kendi zel deiim sreci iinde Allahn yaratt evre eklidir; insan- yaps evre ise insan tarafndan belli bir ama iin ekillendirilmi evredir. Bir organizmann var olduu ortam yada koullar. Bu evre doal fiziksel geleri, ayrca organizmann etkiletii insan rn koullar ierir. Belirli bir arazinin topografik,hidrolojik, jeolojik ve kltrel zellikleri gibi evresel zelliklerinin incelenmesi. yaam kayna btn

Cansz evre evre

evre

evre Analizi

206

evre deerlendirmesi

Bir eylemin yada projenin evre bakmndan yararl olup olmadn ve evresel etki raporunun hazrlanmas gerekip gerikmediini belirlemek amacyla yaplan inceleme. rnlerde normal olarak bulunan zararl gelerden bazlrn tasfiye etmek amacyla tasarlanm yada deitirilmi rnleri ifade etmek iin kullanlan terim. Potansiyel olarak tehlikeli atk maddelerin evreye boaltlmasnn asgariye indirilmesi yada nlenmesi amacyla kaynaklarn ynetimi. evre mhendislii, evrenin korunmasn, kirliliin azaltlmasna vb. elverili teknoloji sistemlerinin tasarlanmasn ve evre srelerinin incelenmesini,ayrca belirili binalarn bu adan i tasarmlarnn gereklitirilmesini ierir.

evre Dostu

evre Koruma

evre Mnendislii

ED (evresel Deerlerdirmesi) lleme

Etki Yeni gelime ve projelerin evreye olabilecek srekli yada geici potansiyel etkilerenin, sosyal sonular ve alternatif zmleri de iine alacak biimde analizi ve deerlendirilmesi. Genellikle ar otlatma, yaygn ormanszlatrma yada aykr tarm ve sulama uygulamalar sonucunda topran l haline gelmesi sreci. Evlerden yada ticari amala gda hazrlanmas ve kullanlmasndan kaynaklanan hayvan, sebze ve meyve at; genelde tm atk rnler iin kullanlr. Besin zincirlerinde,zellikle tatl su ve deniz organizmalarnda youn olarak bulunabilen ve zararl etkilere yol aan zehirli metalik eleman. Okyanuslarn ve denizlerin akosistemleri; pellajik ve bentik blmler olarak ikiye ayrlr. Yaygn olarak kullanlan, yzey aktif temizleme maddesi. Baktenrileri ve organizmalar da yok eden deterjanlar su kirliliinin balca nedenlerinden biridir.

Cva

Deniz Ekosistemi Deterjanlar

207

Doal Kaynak Dnya gr Ekoloji Ekosfer

evrede doal olarak gerekleen su, have ve gaz gibi kaynaklar. Tarihsel hadiselerin seyri ve bir btn olarak dnyann anlam ile ilgili anlay, felsefi bir alem anlay. Organizmalarn birbirleriyle ve evreleriyle olan ilikileri inceleyen bilim dal. Yeryznn canllar ieren blm; biyosfer ve karlkl etkileimin sz konusu olduu atmosfer, hidrosfer ve litosfer kesiti. Birbirleri ile ve cansz ortamla iliki iinde olan kendi iinde yeterli bitki ve hayvan topluluu. Endstriyel ilemler sonucunda ortaya kan atk, zellikle sv atklar. Bu atklarn hava, toprak ve su zerinde olumsuz etkileri vardr. Endstriyel ilemlerden oluan atk su. Ham maddelerden, rnlerden yada imalatta kullanlan maddelerden kaynaklanr. Topra yamur sular ile veya rzgarlarla anmas ve tanmasdr. Daha ak bir ifadeyle, yamur tanelerinin plak topraa aptnda kopard paracklar beraberinde aalara tamas veya iddetli esen rzgarla plak arazilerdeki ince toprak tanelerinin srklenmesi olaydr. Erozyon toprak, su, bitki arasndaki tabii dengenin bozulmas sonucu ortaya kar. Orman ve meras tahri edilmi sahalarda erozyon topraklarn kanseri tabii afetlerin kaynadr. Kmr, petrol, doal gaz vb. gibi doal organik yaktlarn tm. Fosil yaktlarr tm. Fosil yaktlar bitki ve hayvan maddesinin milyonlarca yl boyunca toprak altnda ayrmasndan oluur. Kllorofil ieren bitkilerin atmosferdeki karbondioksitten ve sudan, gne n enerji kayna olarak kullanarak

Ekosistem Endstriyel Atk

Endstriyel Atk Su Erozyon

Fosil Yaktlar

Fotosentez

208 karbonhidrat oluturmas, serbest kalan oksijenin ise atmosfere braklmas sreci. Grlt Kirlilii insanlar zerinde olumsuz fizyolojik ve psikolojik etkiler yaratan, arzu edilmeyen sesler. Grlt kirliliinin balca kaynaklar arasnda uaklarn almas, yol trafii, inaat ve ar donamm bulunmaktadr. Gda maddelerine dayankllk, ekicilik, kvam, tat yada hazrlanma kolayl salamak iiin, hazrlanmalar yada ilenmeleri srasnda zellikle katlan maddeler. Toz gaz, sis koku, duman yada buhar gibi kirleticilerin insan, bitki ve hayvan yaamna yada maddi nesnelere zarar verecek, yada yaamdan, maddi nesnelerden rahata yararlanlmasna engel olacak miktar, younluk ve zamanda atmosferde bulunmas. Yeryznn okyanuslar, gller ve rmaklar gibi sudan oluan blm. Allahn ahsen-i takvim (en gzel ekilde) yaratt mahluk. Allaha ibadet etmekle grevli yeryzndeki Allahn halifesi. Yaratklar arasnda ykml olan varlk. Bireylerin ve insan topluluklarnn kendi evreleriyle olan ilikisini inceleyen ekoloji dal. Yeryznn, atmosfer, hidrosfer ve biyosfer dndaki kat, cansz blm. Belli elemanlarn radyoaktif ayrmasndan oluan, yeryznn i ss; bu s, potansiyel olarak byk ve aslnda ulalmam bir enerji kaynadr. Kat zellikleri tayan her trl atk madde. Gaz, kat yada sv haldeki kimyasal maddelerin etkisiyle havada, suda ve toprakta oluan kirlilik,

Gda katk Maddeleri

Hava kirlilii

Hidrosfer nsan

nsan Ekolojisi Jeosfer Jeotermal Enerji

Kat Atk Kimyasal Kirlilik

209

Kimyasal htiyac

Oksijen Bir su rneindeki organik ve oksitlenebilir inoganik bileikleri ykseltgemek iin gerekli oksijen miktarn len, suyun kalitesiyle ilgili bir gsterge. Kirliliin stesinden gelmenin bedelini kirleticinin karlamas gerektiini savunan ilke. Havay, suyu, topra yada evreni herhangi bir gesini kirleten madde. Arzu edilmeyen etkilere yol aan kat, sv yada gaz halindeki madde.Birincil kirleticiler grlt ve lam suyu gibi dorudan olumu kirleticileri ierir; ikincil kirleticiler ise kirlenmi ortamla tepkimeye giren birincil kirleticiler tarafndan retilir,r. ozon. evrenin insan,bitki ve hayvan yaam asndan tehlikeli yada potansiyel olarak tehlikeli olacak derecede kirlenmesi; bozulmayan yada dalmayan atk materyalin evreye braklmas. Aerosol pstrtclerde,soutmada,plastik kpkte ve endstriyel zclerde kullanlan, ozon tabakasnn tkenmesine yol aan ana faktr olduu ve sera etkisine katkda bulunduu dnlen son derece karal bileikler. Doal ve insanlarn oluurduu evre kaynaklarnn (madenler, su, ormanlar, balk yataklar, vahi yaam vb.) tkenme ve isarafa kar ve ayn zamanda gzelliinin bozulmamas amacyla korunmas, ynetime ve aklc kullanm. Genellikle yer yzeyinden yaklak seksen kilometre derinlie kadar uzanan yer kabuu katman. Bataklk topraklarda, lam sularnda ve ayrca kmr madenlerinde organik maddenin anaerobik koullarda ayrmasndan oluan, genellikle bataklk gaz olarak adlandrlan, doal, renksiz gaz, Atmosferde younluunun

Kirleten der lkesi Kirletici Kirletici

Kirlilik

Klorofluorokarbonlar

Koruma

Litosfer Metan

210 artmas sera etkisine katkda bulunur. Mikroorganizmalar Biyolojik ileme tabi tutma srelerinde aktif etki maddesi ilevi gren yada indirgeme faaliyetine katkda bulunan, sv atklarda bulunan mikroskopik bitkiler yada hayvanlar. zellikle elektrik retimi iin nkleer fizyon yada fzyon ile oluturulan enerji Nkleer enerji tesisleri,atk tasfiyesi ve kaza tehlikesi asndan kayg kaynadr. Aalarn ve allklarn ekilebilinir toprak kazanmak yada kereste elde etmek amacyla yokedilmesi. Oksijenden geen elekrik boaltm ve radyasyonla oluan, oksijenin tepkimeci, zehirle biimi. Solunan atmosferde tahri edici olabilir,stratosfer de ise mor tesi nlar szd in gereklidir. Zararl mortesi radyasyonu szen, ozon ieren st atmosfer katman.CFC trnden kimyasal maddelerin atmosfere braklmas sonucunda ozon tabakasnn zayflad, bunun ise ilt kanserinde arta yol aaca hesaplanmaktadr. Yeryznn 20-50 kilometre zerindeki ozon ieren atmofer katman (stratosferin bir blm). Tketilen besinleri vcut maddelerine dntrme yetenei; belli maddeleri zmleme yetenei. Zararl bitki ve hayvanlar yok etmekte kullanlan, insan rn kimyasal maddeler. Bcek ldrc, yaprak dkc ve kemirgen ldrc trden baz tarm ilalar insan faaliyetleri yada genel salk asndan tendit oluturabilir. Petroln tanmas yada karlmas srasnda byk lde dklme yada szma sonucunda ky sularnn ve ky blgelerinin petrolle kirlenmesi. Bu tr kirlenme ku lmlerine, deniz kabuklularnn kirlenmesine ve ky blgelerinin bozulmasna yol aar.

Nkleer Eneji

Ormanszlatrma Ozon

Ozon tabakas

Ozonosfer zmleme Kapasitesi Pestisitler

Petrol Kirlilii

211

Peyzaj Dzenlemesi

Bitki rtsn, dier doal yada insan yapm geleri dzenleyerek doal peyzaj insanlarn kullanmas amacyla bakalatrma sanat ve ii. Nkleer reaktr ilemlerinden yada topta aratrma, askeri ve sanai etkinlikler gibi kaynaklardan retilen atk. Elektromayetik dalgalar yada paracklar biimindeki enerji emisyonu (yaym) yada aktarm. Radyoaktif maddelerin yaydklar paracklarn ve nlarn yol at tehlike; byk dozlar hzl lme neden olur,buna karlk dk dzeyde radyasyona maruz kalnmas, kanser riskinde arta yol aar. Radyoaktif paracklarn yer yzeyine inmesi; yada radyoaktif paracklarn kendisi. Yapay olarak doldurulmu su oluumu; ayn zamanda herhangi bir eyin fazladan bulunan miktar. Havann dzgn bir hzla geebilecei kanal; hava akm modellerinin aratrlmasnda kullanlr. Bata karbon dioksit olmak zere baz atmosferik gazlar sera camnn etkisini andrr bir etkiye sahiptir; geirir ama sy ierde tutar ve s artna yol aar. Atmofer ile yer arasndaki s dengesi, sanayilemedeki ve fosil yaktlarn yanmasndaki arttan kaynaklanan atmosferik karbon dioksit artlarndan etkilenir; bu ise atmosferdeki ortalama sy ykseltir. Bu gelimenin, buzullarn erimesi ve okyanusun ykselmesi gibi geni kapsaml sonular douran iklin deilelerine yol amasndan korkulmaktadr. Kara (tatl su) ve deniz (okyanus) ile ilgili su ekosistemleri. Suyun yararl kullanmn etkileyecek miktarlarda kimyasal, fiziksel yada biyolojik maddelerin katlmasyla kalitesinin bozulmas. Su kirlenmesinin en yaygn kaynaklar; yetersiz

Radpoaktif Atk Radyasyon Radyasyon Tehlikesi

Radyoaktif serpinti Rezervuar Rgar Profili Sera Etkisi

Su Ekosistemi Su Kirlilii

212 evsel atk su artma tesisleri, endstriyel atklarn boaltlmas, yzeysel ak, madencilik faaliyetleri ve sulamadr. Sulak Alanlar Doymu toprak koullar gerektiren bitki rtsn yada su yaamn besleyecek yeterli yerst yada yeralt sularna sahip, turbalk ve bataklk gibi alanlar; birok balk ve su kuu tr iin yetime ortam salayan nemli vani yaam ortamlar. esitli nedenlerle snm suyun su kaynaklarna aktlmasyla, ortamn ssnn, iindeki canllar iin zararl sonular yaratacak dzeye gelmesi. Scak su kirliliinin olumsuz etkilerinden birisi, mavi-yeil suyosunlarnn oalmasna yardm ederek su ortamndaki trofikasyonu hzlandrmasdr. Gelecek kuaklara ynelik olarak tarihsel varlklarn saptanmas, deerlendirilmesi, korunmas, bakm, restorasyonu ve yeniden kurulmas. Btnyle yada nemli bir blm itibariyle tkenme tehlikesi altndaki fauna ve flora. Gereince ynetilmedii takdirde insan sal ve evre iin tehlike oluturan, hastala yada lme yol aabilen maddeler ieren atklar. zellikle hidrokarbonlar gibi tutuabilir atklar, asitler ve alkaliler gibi andrc atklar, kendiliinden tepkimeyi yatkn reaktif atklar, tarnm ilalar, arsenik bileikler, radyoaktif bileikler, kadmiyum bileikleri vb. Toprak paracklarnn havann etkisiyle deiip ufalanmas ve sonra da rzgar ve su tarafndan tanmas doal sreci. Erozyondan tr topran bozulmasn, topran denge kaybn yada bitkilerin ald besin maddelerin kaybn asgariye indirmek amacyla uygulanana toprak kullanm ynetimi. Trafiin younlamasyla artan ve aralardan kaynaklanan atmofer ve grlt kirliliinin oluturduu kirlilik btn.

Scak Su Kirlilii

Tarini Koruma

Tehdit Altndaki trler Tehlikeli Atklar

Toprak Erozyonu Toprak Korunmas

Trafik kirlilii

213

Tketici

retici organizmalar veya kendilerinden daha zayf tketicileri yiyerek enerji salayan canllar. Tketeciler birincil, ikincil ve ncl gibi snflara ayrlrlar. Birincil tketiciler reticileri yiyerek yaarlar. kincil tketiciler birincil tketicileri yerler vb. rnein ot yiyen bir geyik birincil tketicidir. Geyii yiyen aslan ise ikincil tketici olmaktadr. Yllk yan yksek olduu sk aalk ; baz yrelerde yokedilme tehdidi altnda bulunan, birok esiz aa trn ieren global bir bitki rts tipi. ) Kendini Doal biimde yenileyen yada insan mdahalesiyle yenilenebilen, aa, hava yada su gibi doal kaynaklar.

Yamur Orman

Yenilenebilir Kaynak Yenilenebilir kaynaklar

(Doal

Enerji Gne enerjisi, jeotermal enerji, su ererjisi, biokitle enerjisi, gelgit enerjisi ve retici nkleer enerji reaktrleri gibi kendiliinden yenilenebilir, kullanmakla eksilmeyen enerji kaynaklar. Snrl olarak bulunan mineral gibi doal , kural olarak cansz kaynak.

Yenilenemez Kaynak

214

215

BBLYOGRAFYA

Acln, Keful-Haf, Ahmed b. Hanbel, Msned Ahmed bnl-Hseyin el- Beyhaki, Snenl- Beyhaki el- Kbra, (Haydarabad, Hindistan:tz.) Arnolda Toynbee- Daisaku keda.Yaam Sein, eviri:Umut Ark, Ankara niversitesi Basmevi, 1992 Brayer (A.): Neuf Annees e Constantinople. Paris, 1836. CI. s.339. Buhari, Tecrid-i Sarih Burcu Taatar,Toprak, evre,(evre Bakanl:Ankara, 1993) evre ve nsan (nsanla Hizmet Vakf Yay., stanbul,1992) Comte de Bonneval: Anecdotes Veinitiennes et Turques. Francfort, 1740,. C.I, s. 214. Corneille Le Bruyn: Voyages de Corneille Le Bruyn par Mascovie, en Perse et aux Indes Prientales, La Haye, l732. s. 358-359. d Ohsson (M.): Tableau General deEmpire Athoman, Do. Dr. M. Kemal Atik, Kuran ve evre, (E.. Yaynlar:Kayseri, 1992), Do. Dr. brahim Canan,slm ve evde Sal( Cihan Yaynlar:stanbul, 1987) Donald Werster, The End of the Earth (Cambridge Universitiy Press, 1988 Donella ve Dennis Meadows, Bymenin Snrlar,derleyen Adem Ayakta. Cumhuriyet, 6 Austos 1993. Dr. Baki Erdem. amz ve evre Kirlilii,( Ankara, 1991) Eb Davud: Sayd. 4. Nes: Say, 24; Tirmiz: Ften. 69. el-Mnavi: Feyzul-Kadir

216 Ersin Grdoan. Kltr ve Sanayileme, (z Yaynclk, 2.Bask, stanbul: 1991) Evliya elebi: Seyahat-Name, Guer: Moeurs et Usaes des Turcs, Paris, 1846. CI. s. 369. Hayat in Su, BM FAO yayn(Tarm ve Kyileri Bakanl:Ankara, 1994 Jonathor Porritt. Yeil Politika. ev. Alev Trker, Ayrnt yay. Komisyon, Ortak Geleceimiz.Trkiye evre Sorunlar Vakf Yayn M.A. el- Sabur, Muhtasaru Tefsiri bn Kesir (Beyrut: Darl- Kuranl-Kerim, 1981), M.A. Nasf, et-Tac, (Beyrut, 1961) M.M. erif, slm Dncesi Tarihi (nsan yaynlar:stanbul, 1992) c.3, s. 49 Mevlana, Fihi Mafih, s.61 Mevlana, Mesnevi, c.1, s.66, byt.835. Mine Klalolu-Fikret Berkis. evre ve Ekoloji.( Remzi Kitabevi, stanbul, 1990) Montaigne: Essais Muhammed bn smail el-Buhr, Sahhul-Buhr (stanbul: Darut- Tbatil Amire, 1987 Prof. Dr. Mehmet BAYRAKTAR. slm ve Ekoloji,(TDV yaynlar: Ankara, 1992). Prof.Dr. Necmettin epel. Doa evre Ekoloji ve nsanln Ekolojik Sorunlar (stanbul: 1992). Ricaut: Histoire de lEtat Present de lEmpire Ottomann, Franszca eviri Briot, Paris, 1670, s. 301 Sindi: Hiye al ibni Mce. sayd. 12. Taberi: Trihul-Rusl vel-Mulk, M.J. Goeje neri, Letden. 1879. CI. s. 1850

217 Turan (O.) Seluklular zamannda Sivas ehri Dil ve Tarih Corafya Fakltesi Dergisi. C.IX. Say 4. Aralk 1951. s. 454 bn Hacer, Fethul-Bri, bn Kayyim, et-Tbbun-Nebev bn Hacer el-Askalni: Metlibul-tiye. Kveyt. 1973, 2 /156 smail ibn Muhammed el- Acln, Keful-Haf ve Muzll-lbs, edited by A. Kall( Suriye- am: Messesetr Risle,1983), Yunus Emre. Divan, yay.A. Glpnarl (stanbul, 1943), Hayatnda slm nsan (Homo Islamicus)iinde.( MSAD,stanbul: 1994), Ziyaddin Serdar,Hilal Doarken, nsan Yaynlar. eviri: . Yaln. stanbul1994

evre Bunalm ve Bat Medeniyeti: Lynn White TartmasBat Dnyasndaki evre ve dinle ilgili literatr Lynn Whiten makalesi etrafndaki tartmalarla ekillenmitir. lgili literatrn bir ksmn veriyoruz. lgilenenler iin Internet adresini de veriyoruz: http://divweb.harvard.edu/csvpl/ee/bib/enba-001.htm Ahlstrom, Sydney E. 1976 "Reflections on religion, nature, and the exploitative mentality, " Growth in America, (Westport, Conn :Greenwood Pr, 1976) Alpers, Kenneth P. 1976 "Toward an environmental ethic," Dialog, 15, (Wint, 1976), pp. 49-55. Attfield, Robin 1983 "Christian attitudes to nature," Journal of the History of Ideas, 44 No 3, (Jul, 1983), pp. 369-386. Barr, James 1974 "Man and nature the ecological controversy and the Old Testament [reprint, 1972]," Ecology and religion in history, (New York :Harper and Row, 1974).

218

Bennett, John B. 1977 "On responding to Lynn White: ecology and Christianity," Ohio Journal of Religious Studies, 5, (Apr, 1977), pp. 71-77. Berry, Thomas 1988 "The earth community: we must be clear about what happens when we destroy the living forms of this planet," Christian Social Action, 1, (Apr, 1988), pp. 11-13. Bishop, Steve 1991 "Green theology and deep ecology: New Age or new creation? [critique of L White, Jr]," Themelios, 16, (Apr, 1991), pp. 8-14. Brinkman, Martien E. 1988 "The Christian faith as environmental pollution?," Exchange, 17, (Dec, 1988), pp. 36-47. Callicott, J Baird 1990 "Genesis and John Muir [ecology, biblical interpretation, and J Muir's A thousand-mile walk to the Gulf]," ReVision, 12, (Wint, 1990), pp. 31-46. Callicott, J Baird 1991 "Genesis and John Muir," Covenant for a new creation, (Maryknoll, NY :Orbis Books, 1991). Carmody, John 1983 Ecology and religion : toward a new Christian theology of nature , (New York : Paulist Press, c1983). Cobb, John B, Jr 1992 "Biblical responsibility for the ecological crisis [L White, Jr, on Gen 1]," Second Opinion, 18, (Oct, 1992), pp. 11-21. Cohen, Jeremy 1985 "The Bible, man and nature in the history of western thought: a call for reassessment," Journal of Religion, 65, (Apr, 1985), pp. 155-172.

219

Eckberg, Douglas Lee; Blocker, T. Jean 1989 "Varieties of religious involvement and environmental concerns: testing the Lynn White thesis," The Journal for the Scientific Study of Religion, 28, 4, (Dec, 1989), pp. 509-517. Fisher, Loren R. 1970 "Man and nature in Old Testament traditions," IDOC Internazionale, 9, (Sep, 1970), pp. 16-39. Hall, Bert S. 1988 "Lynn White, Jr., 29 April 1907-30 March 1987. (obituary)," Isis, 79, 298, (Sept, 1988), pp. 478-481. Kanagy, Conrad L 1995 "Religion and Environmental Concern : Challenging the Dominant Assumptions [survey of religiosity and environmentalism fails...," Review of Religious Research, 37 (S 1995), p. 33-45, Khalil, Issa J. 1986 "The ecological crisis: an Eastern Christian perspective [repr fr St Vlad Sem Q 22 no 4 1978; il]," Epiphany, 6 No 3, (Spr, 1986), pp. 38-50. Kinsley, David R. 1995 Ecology and religion : ecological spirituality in cross-cultural perspective, (Englewood Cliffs, N.J. : Prentice Hall, c1995). Livingstone, David N. 1994 "The Historical Roots of Our Ecological Crisis : A Reassessment," Fides et Historia, 26 (Wint-Spr 1994), p. 38-55, Louis, Debbie 1973 "[The domination of nature, by W Leiss; review article]," Worldview, 16, (Jan, 1973), pp. 54-56. McCoy, Jerry D. 1985 "Towards a theology of nature," Encounter, 46, (Sum, 1985), pp.

220

213-228. Murray, Robert 1989 "The Bible on God's world and our place in it," Christian Jewish Relations, 22, (Sum, 1989), pp. 50-59. Rossi, Vincent 1987 "Christian ecology: a theocentric perspective," Epiphany, 8, (Fall, 1987), pp. 8-13. Ruether, Rosemary R. 1978 "Biblical vision of the ecological crisis," Christian Century, 95, (Nov, 1978), pp. 1129-1132. Santmire, H Paul 1985 "The liberation of nature: Lynn White's challenge anew," Christian Century, 102, (May, 1985), pp. 530-533. Santmire, H. Paul 1970 Brother Earth; nature, God, and ecology in time of crisis, (New York, T. Nelson [1970]). Santmire, H. Paul 1985 The travail of nature : the ambiguous ecological promise of Christian theology, (Philadelphia : Fortress Press, c1985). Sheldon, Joseph K. 1989 "Twenty-one years after "The historical roots of our ecologic crisis": how has the church responded? [literature review,...," Perspectives on Science and Christian Faith, 41, (Sep, 1989), pp. 152-158. Skolimowski, Henryk 1983 "Eco-ethics as the imperative of our times," Epiphany, 3 No 3, (Spr, 1983), pp. 26-34. Soneson, Jerome P 1994 "Doing Public Theology : John B Cobb, Jr's Reconstruction of the Concepts of "World" and "God" in the Context of the...,"

221

American Journal of Theology and Philosophy, 15 (May 1994), pp. 153-161. Spring, David, comp; Spring, Eileen, joint comp. 1974 Ecology and religion in history, (New York: Harper & Row, 1974). White, Lynn 1974 "The historical roots of our ecologic crisis [with discussion of St Francis; reprint, 1967]," Ecology and religion in history, (New York :Harper and Row, 1974), White, Lynn Jr. 1967 "The Historical Roots of Our Ecological Crisis," Science, Vol. 155. pp. 1203-1207 (10 March 1967). Whitney, Elspeth 1993 "Lynn White, ecotheology, and history," Environmental Ethics,15, 2, (Summer, 1993), pp. 151-169.

evre Teolojisiyle ilgili Kaynakas:


Abrecht, Paul. "Impact of Science and Technology on Society: New Directions in Ecumenical Social Ethics." Zygon, September 1977, pp. 185-98. ------, ed. Faith, Science, and the Future. Geneva: World Council of Churches, 1978. Adams, Carol J., ed. Ecofeminism and the Sacred. New York: Continuum, 1993. Ahlers, Julia. "Thinking Like a Mountain: toward a Sensible Land Ethic." Christian Century, 25 April 1990, pp. 433-34. Ajakaiye, D. Enilo and Jonathan King. "First World, Third World: Uses and Abuses of Science." Christianity and Crisis, 27 October 1980, pp. 298-303. Allerton, John. "About a Theology of Conservation." Faith and Freedom, Autumn 1985, pp. 114-26. Alpers, K. P. "Toward an Environmental Ethic." Dialog, Winter 1976, pp. 49-55. American Lutheran Church. The Land: Statements and Actions of the American Lutheran Church (1978-1982) Dealing with the Land and Those Who Tend It. Minneapolis: Augsburg, 1982. Anderson, Bernhard W. "Exodus Typology in Second Isaiah." Israel's Prophetic Heritage, ed. Bernhard W. Anderson and Walter Harrelson, New York: Harper, 1962, pp. 177-95.

222

------. "Human Dominion Over Nature." Biblical Studies in Contemporary Thought, ed. Miriam Ward. Somerville, Mass.: Greeno, Hadden and Co., 1975, pp. 27-45. ------. Creation in the Old Testament. Philadelphia: Fortress Press, 1984. Ashley, Benedict. "Dominion or Stewardship? Theological Reflections." Birth, Suffering and Death, ed. Kevin W. Wildes, et al. Boston: Kluwer Academic Publications, 1992, pp. 85-106. Asselin, D. T. "The Notion of Dominion in Genesis 1-3." Catholic Biblical Quarterly, July 1954, pp. 277-94. Attfield, Robin. "Christian Attitudes to Nature." Journal of the History of Ideas, JulySeptember 1983, pp. 369-86. Austin, Richard Cartwright. "Three Axioms for Land Use." Christian Century, 12 October 1977, pp. 910-11, 915. ------. "Toward Environmental Theology." Drew Gateway, Winter 1977, pp. 1-14.

------. Baptized into Wilderness. Atlanta: John Knox Press, 1987.

------. Hope for the Land: Nature in the Bible. Atlanta: John Knox Press, 1988.

------. Beauty of the Lord: Awakening the Senses. Atlanta: John Knox Press, 1988.

Baer, Richard A, Jr. "Land Misuse: A Theological Concern." Christian Century, 12 October 1966, pages 1239-41. ------. "Conservation: An Area for the Church's Concern." Christian Century, 8 January 1969, pp. 40-43. ------. "Ecology, Religion and the American Dream." American Ecclesiastical Review, September 1971, pp. 43-59. Bailey, L. H. The Holy Earth. New York: Macmillan, 1923. Balasuriya, Tissa. Planetary Theology. London: SCM Press, 1984. Ballard, Paul H. "Conservation in a Christian Context." Baptist Quarterly, January 1985, pp. 23-38. Barbour, Ian. "An Ecological Ethic." Christian Century, 7 October 1970, pp. 1180-84.

223

------, ed. Earth Might Be Fair: Reflections on Ethics, Religion and Ecology. Englewood Cliffs, N.J.: Prentice Hall, 1972. ------, ed. Western Man and Environmental Ethics: Attitudes toward Nature and Technology. Reading, Mass.: Addison-Wesley Publishing Co., 1973. ------. Technology, Environment and Human Values. New York: Praeger, 1980. ------. "Response to Panel on 'The Church and the Environmental Crisis.'" CTNS Bulletin, Autumn 1990, pp. 26-28. ------. Religion in an Age of Science: The Gifford Lectures 1989-1991, vol. 1. San Francisco: Harper and Row, 1990. ------. Ethics in an Age of Technology: The Gifford Lectures, vol. 2. San Francisco: Harper and Row, 1993. Barclay, Oliver R. "Animal Rights: a Critique." Science and Christian Belief, April 1992, pp. 49-61. Barnes, Michael, ed. An Ecology of the Spirit: Religious Reflection and Environmental Consciousness. Lanham, Md.: University Press of America, 1994. Barnette, Henlee H. The Church and the Ecological Crisis. Grand Rapids, Mich.: Wm. B. Eerdmans, 1972. Barr, James. "The Images of God in the Book of Genesis." Bulletin of the John Rylands University Library, Autumn 1968-69, pp. 11-28. ------. "Man and Nature: the Ecological Controversy and the Old Testament." Bulletin of the John Rylands University Library, Autumn 1972, pp. 9-32. Bauckham, Richard. "First Step to a Theology of Nature." Evangelical Quarterly, July 1986, pp. 229-44. Becker, William H. "Ecological Sin." Theology Today, July 1992, pp. 152-64. Beisner, E. Calvin. Prospects for Growth: a Biblical View of Population, Resources and the Future. Westchester, Ill.: Crossway Books, 1990. Benjamin, W. W. "A Challenge to the Eco-Doomsters." Christian Century, 21 March 1979, pp. 252-72.

Bennett, John B. "NatureGod's Body: A Whiteheadian Perspective." Philosophy Today, Fall 1974, pp. 248-54. ------. "A Context for the Land Ethic." Philosophy Today, Summer 1976, pp. 124-33. ------. "On Responding to Lynn White: Ecology and Christianity." Ohio Journal of Religious Studies, April 1977, pp. 71-77. Berry, Robert J. Ecology and Ethics. Downers Grove, Ill.: Inter-Varsity Press, 1972.

224

------. "Christianity and the Environment: Escapist Mysticism or Responsible Stewardship." Science and Christian Belief, April 1991, pp. 3-18. Berry, Thomas. "Wonderworld as Wasteworld: The Earth in Deficit." CrossCurrents, Winter 1985/86, pp. 408-22. ------. The Dream of the Earth. San Francisco: Sierra Club Books, 1988. ------, Thomas Clar, Stephen Dunn, and Anne Lonergan, eds. Befriending the Earth: A Theology of Reconciliation between Humans and the Earth. Mystic, CT: Twenty-Third Publications, 1991. Berry, Wendell. "The Gift of Good Land." The Gift of Good Land: Further Essays Cultural and Agricultural. San Francisco: North Point Press, 1981, pp. 267-81. ------. "Two Economies." Review and Expositor, Spring 1984, pp. 209-23. ------. "Christianity and the Survival of Creation." CrossCurrents, Summer 1993, pp. 149-63. Best, Bruce. "The A to Z of Everything." One World, April 1981, pp. 17-19. Bhagat, Shantilal. Creation in Crisis: Responding to God's Covenant. Elgin, Ill.: Brethren Press, 1990. Biggs, John. "Toward a Theology for the Environment." Baptist Quarterly, January 1991, pp. 33-42. Birch, Bruce C. "Energy Ethics Reaches the Church's Agenda." Christian Century, November 1978, pp. 1034-38. ------, and Larry Rasmussen. The Predicament of the Prosperous. Philadelphia: Westminster Press, 1978. Birch, Charles. Nature and God. Philadelphia: Westminster Press, 1965. ------. "Three Facts, Eight Fallacies and Three Axioms about Population and Environment." Ecumenical Review, January 1973, pp. 29-40.

------. "Creation, Technology and Human Survival: Called to Replenish the Earth." Ecumenical Review, January 1976, pp. 66-79. ------. "Nature, God and Humanity in Ecological Perspective." Christianity and Crisis, 29 October 1979, pp. 259-66. ------, and John B. Cobb, Jr. The Liberation of Life: From the Cell to the Community. Cambridge, England: Cambridge University Press, 1981; Denton, Tex.: Environmental Ethics Books, 1990. ------. "How Brave a New World?" Ecumenical Review, January 1985, pp. 152-60.

225

------. "The Scientific-Environmental Crisis: Where Do the Churches Stand?" Ecumenical Review, April 1988, pp. 185-93. ------, William Eakin, and Jay B. McDaniel, eds. Liberating Life: Contemporary Approaches to Ecological Theology. Maryknoll, N.Y.: Orbis Books, 1990. ------. On Purpose. Kensington, Australia: New South Wales University Press, 1990. Also published as A Purpose for Everything. Mystic, Conn.: Twenty-Third Publications, 1990. ------. Regaining Compassion for Humanity and Nature. Kensington, Australia: New South Wales University Press, 1993 (also published by Chalice Press). Birkenfeld, D. L. "Land: a Place Where Justice, Peace and Creation Meet." International Review of Mission, April 1989, pp. 155-61. Bishop, Steve and Christopher Droop. The Earth is the Lord's. Bristol, Great Britian: Regius Press, 1990. Black, John. The Dominion of Man: The Search for Ecological Responsibility. Edinburgh: University of Edinburgh Press, 1970. Blackburn, Joyce. The Earth is the Lord's? Waco, Tex.: Word Books, 1972. Blair, Ian. "Energy and Environment: The Ecological Debate." The Year 2000, ed. John R. W. Stott. Downers Grove, Ill.: InterVarsity Press, 1983, pp. 103-25. Blancy, Alain. "Economic Growth and the Quality of Life." Ecumenical Review, July 1976, pp. 296-307. Blewett, J. "The Greening of Catholic Social Thought." Pro Mundi Vita Studies, February 1990, pp. 27-35. Blidstein, G. J. "Man and Nature in the Sabbatical Year," Tradition, vol. 9, no. 4, 1966, pp. 48-55. Bluck, John. "The Great Debate." One World, September 1979, pp. 11-16.

Bockmuhl, K. Conservation and Lifestyle, trans. B. N. Kaye. Bramcote, Notts., Great Britian.: Grove Books, 1977. Bonifazi, Conrad. A Theology of Things: A Study of Man in His Physical Environment. Philadelphia: Lippincott, 1967. ------. The Soul of the World: An Account of the Inwardness of Things. Lanham, Md.: University Press of America, 1978. Booty, John. "Tradition, Traditions and the Present Global Crisis." No Easy Path, ed. Carter Heywood and Sue Phillips. Lanham, Md.: University Press of America, 1992, pp. 73-90.

226

Bordo, Jonathan. "Ecological Peril, Modern Technology, and the Postmodern Sublime." Shadow of Spirit, ed. Philippa Berry and Andrew Warwick. London: Routledge, 1991, pp. 132-46. Bouma-Prediger, Steve. "Why Should I Care for Creation? A Half Dozen or So Arguments." Perspectives: A Journal of Reformed Thought, May 1993, pp. 811. Bowman, Douglas C. Beyond the Modern Mind: The Spiritual and Ethical Challenge of the Environmental Crisis. New York: Pilgrim Press, 1990. Braaten, Carl E. "Toward an Ecological Theology." Chap. 8 in Christ and CounterChrist: Apocalyptic Themes in Theology and Culture. Philadelphia: Fortress Press, 1972. ------. "Caring for the Future: Where Ethics and Ecology Meet." Chap. 12 in Eschatology and Ethics. Minneapolis: Augsburg, 1974. Bradley, Ian. God is Green: Christianity and the Environment. London: Dalton, Longman and Todd, 1990. Bratton, Susan Power. "The Ecotheology of James Watt." Environmental Ethics, Fall 1983, pp. 225-36. ------. "Christian Ecotheology and the Old Testament." Environmental Ethics, Fall 1984, pp. 195-209. ------. "The Original Desert Solitaire: Early Christian Monasticism and Wilderness." Environmental Ethics, Spring 1988, pp. 31-55. ------. "Teaching Environmental Ethics from a Theological Perspective." Religious Education, Winter 1990, pp. 25-33. ------. Six Billion and More: Human Population Regulation and Christian Ethics. Louisville: Westminster/John Knox Press, 1992.

------. "Loving Nature: Eros or Agape." Environmental Ethics, Spring 1992, pp. 3-25. ------. Christianity, Wilderness, and Wildlife: the Original Desert Solitaire. Scranton, Pa.: Scranton University Press, 1993. ------. "Ecofeminism and the Problem of Divine Immanence/Transcendence in Christian Environmental

Budizm ve evre Ahlak ile lgili Kaynaklar Internet adresi: http://divweb.harvard.edu/csvpl/ee/bib/clba-005.htm

227

Alexandrin, Glen 1988 "Buddhist economics: demand and decision making," Eastern Buddhist, ns 21, (Aut, 1988), pp. 36-53. Anon. 1989 "God and profits. (Buddhist firms in Nova Scotia )," Maclean's, 102, 13, (March 27, 1989), pp. 34-35. Anon. 1991 "Tricycle: The Buddhist Review. (New Magazines) (Brief Article)," Folio: the Magazine for Magazine Management, 20, 10, (Oct 1, 1991), p. 59. Anon. 1992 "Ecological crisis [Christian and Buddhist responses]," Buddhist Christian Studies, 12, (Jan, 9-65), pp. 161-178. [ISSN 0882-0945]. Anon. 1992 "Buddhist ethics reexamined," Buddhist Christian Studies, 3, (Jan, 1992), pp. 7-60. Anon. 1993 "Buddhism and Social Action," Tricycle: The Buddhist Journal, 2 (Spr 1993), p. 42-73. Anon. 1993 "Dharma : How Green Can It Grow? Rethinking Environmentalism," Tricycle: The Buddhist Journal, 3 (Wint 1993), p. 39-65. Anon. 1996 "Respecting religious beliefs and protecting traditional culture.(protection and preservation of Tibet's religion, culture, and history)," Beijing Review, 39, 34, (August 19, 1996), pp. 2123. Badiner, Allan Hunt 1990 Dharma Gaia : a harvest of essays in Buddhism and ecology, (Berkeley, Calif. : Parallax Press, 1990). [xviii, 265 p. : ill. ; 23 cm.; ISBN: 0938077309; "Publication date: Earth Day 1990"--T.p. verso. Includes bibliographical references (p. 245-247).].

228

Bastow, David 1969 "Buddhist ethics," Religious Studies, 5, (Dec, 1969), pp. 195-206. Batchelor, Martine and Kerry Brown (eds) 1992 Buddhism and ecology, (London, England ; New York, NY, USA : Cassell, 1992). Chavis, Melody Ermachild 1997 Altars in the street : a neighborhood fights to survive, (New York : Bell Tower, 1997). Clark, Judith 1996 "Introduction to Zen practice.(presented at Buddhist Society Summer School, 1996)," Middle Way, 71, 3, (Nov, 1996), pp. 151-159. Clasquin, Michel 1992 "Contemporary Theravada and Zen Buddhist attitudes to human sexuality: an exercise in comparative ethics," Religion, 22, 1, (Jan, 1992), pp. 63-83. Curtin, Deane 1994 "Dogen, deep ecology, and the ecological self," Environmental Ethics, 16, 2, (Summer, 1994), pp. 195-213. Curtin, Deane 1996 "A state of mind like water: ecosophy T and the Buddhist traditions.(Arne Naess's Environmental Thought)," Inquiry (An Interdisciplinary Journal of Philosophy), 39, 2, (June, 1996), pp. 239-253. De Silva, Padmasiri 1991 "Environmental ethics a Buddhist perspective [bibliog]," Buddhist ethics and modern society, (Westport, Conn :Greenwood, 1991). De Silva, Padmasiri 1995 "Environmental Ethics in Buddhism," Religious Studies and Theology, 13-14 (D 1995), p. 55-65. Dresser, Marianne 1996 Buddhist women on the edge : contemporary perspectives from the western frontier, (Berkeley, Calif. : North Atlantic Books, 1996).

229

Fairclough, Gordon 1995 "Rich are the blessed. (Buddhist business in Thailand)," Far Eastern Economic Review, 158, 18, (May 4, 1995), pp. 54-56. Feuille, John 1996 "Buddhism from a Tibetan Buddhist perspective," Middle Way, 71, 3, (Nov, 1996), pp. 182-186. Florida, Robert E 1994 "Buddhist Ethics," Religious Humanism, 28 (Sum 1994), p. 107-114. Fujii, Masao 1991 "Buddhism and bioethics [bibliog]," Theological developments in bioethics, (Dordrecht, Netherlands :Kluwer, 1991) Galtung, Johan; Ikeda, Daisaku.; Gage, Richard L. 1995 Choose peace, (London ; East Haven, CT. : Pluto Press, 1995). Gibson, Todd 1993 "Buddhadharma and contemporary ethics. (response to David Stott, Religion, vol. 22:2, p. 171)," Religion, 23, 2, (April, 1993), pp. 183-185. Gungoren, Ilhan 1987 "A Buddhist view of creating a just society," The search for faith and justice in the twentieth century, (New York :Paragon House Pub, 1987). Hallisey, Charles; Hansen, Anne 1996 "Narrative, sub-ethics and the moral life: some evidence from Theravada Buddhism," The Journal of Religious Ethics, 24, 2, (Fall, 1996), pp. 305-327. Harris, Ian 1995 "Buddhist Environmental Ethics and Detraditionalization : The Case of EcoBuddhism," Religion, 25 (Jl 1995), p. 199-211.

Heisig, James W. 1993 "Sufficiency and satisfaction in Zen Buddhism: recovering an ancient symbolon. (Meditation and Prayer, part 2) (A Buddhist-Christian Dialogue)," Studies in Formative Spirituality, 14, 1, (Feb, 1993), pp. 57-74.

230

Hick, John 1991 "Religion as 'skilful means': a hint from Buddhism," International Journal for Philosophy of Religion, 30, 3, (Dec, 1991), pp. 141-158. Inada, Kenneth K. 1982 "The Buddhist perspective on human rights [reply, D J Clark]," Journal of Ecumenical Studies, 19, (Sum, 1982), pp. 66-76. Katz, Steven T. 1992 "Ethics and mysticism in Eastern mystical traditions. (Hinduism and Buddhism)," Religious Studies, 28, 2, (June, 1992), pp. 253-267. Keown, Damien 1995 "Christian Ethics in the Light of Buddhist Ethics [New Occasions Teach New Duties?, pt 14]," Expository Times, 106 (F 1995), p. 132-137. Keown, Damien 1996 "Karma, character, and consequentialism," The Journal of Religious Ethics, 24, 2, (Fall, 1996), pp. 329-350. Keyes, Charles F. 1990 "Buddhist practical morality in a changing agrarian world a case from northeastern Thailand," Ethics, wealth, and salvation, (Columbia, SC :Univ of South Carolina Pr, 1990). King, Sallie B 1995 "A Buddhist Perspective on a Global Ethic and Human Rights," Journal of Dharma, 20 (Ap-Je 1995), p. 122-136. Kraft, Kenneth 1994 "The greening of Buddhist practice. (environmentconsciousness in Buddhism)," Cross Currents, 44, 2, (Summer, 1994), pp. 163-179. Lai, Whalen W. 1991 "Tillich on death and suffering: a key to BuddhoChristian dialogue. (Paul Tillich)," Journal of Ecumenical Studies, 28, 4, (Fall, 1991), pp. 566-580. Lefebure, Leo D. 1996 "Divergence, convergence: Buddhist-Christian encounters.(includes related article on a meeting between Thomas Merton and the Dalai Lama, and on other meetings between

231

Buddhists and...," The Christian Century, 113, 29, (Oct 16, 1996), pp. 964-971. McDermott, James P. 1989 "Animals and humans in early Buddhism," Indo-Iranian Journal, 32, (Oct, 1989), pp. 269-280.

232

NDEX Allahn halifesi, 120 . Alman yeilleri, 76 . sraf ve savurganlk, 116 Allahn yaratt ekolojik denge, 128 Almanya, 9 17. Yzyl bilimsel devrimi, 156 19. Yzyl sanayi devrimi, 156 1982 Anayasas, 16 Anadolu Seluklular, 174 antibiyotikler, 48 Aristo, 96; 114 Arne Naes, 77 21. Yzyl, 4; 13; 16 Asbest, 44; 47 Asit yamurlar, 32; 43; 46 A. Brayer, 152 Abdullah b. Hac brahim, 176 Ahiret ve hesaba ekilme inanc, 108 ahlak, 88; 93; 97; 98; 101; 102; 107 evre ahlak, 88 ahlak sorunu, 104 ahlaki vicdan yeterli ahs bir rehber deildir, 112 Ahmet nam, 92 Alain Herve, 11 Aleksandr Soljenistin, 13 Alemlerin Rabb, 118 Allah sevgisi ve temizlik, 125 Ak Veysel, 35 av yasa, 166 aydnlanma, 101

Bacon, 59; 62; 101 Bahro, 76; 149 Bat medeniyeti, 11 Bedizzaman Said Nursi, 123 Belgrad Konferans, 15 Bentham, 103 Bertan Tuncel, 45 beyaz tehlike, 11 Bhopal, 19 BM evre Program, 15

233 BM Gda ve Tarm rgt, 36 Brayer, 173 Buda, 76 Bursa, 34 Byk Reis, 183

evre Dersleri, 25 evre eitimi, 23 evre kirlenmesi, 90 evre Konferans, 15 evre sorunlar, 29; 74; 87; 88; 89; 91; 102 evre ve retimi Kongresi, 15 evre Zirvesi Stockholm, Rio, Moskova, Tiflis, 15 evrebilim, 30

Callicot, 100 Carl Sagan, 73 Chicago niversitesi, 76

ada bir slm alimi, 129 arpk ehirleme, 45 evre evre sorunlar, 4; 10; 11; 14; 15; 16; 18; 21; 22; 25; 26; 27; 29; 30; 34; 44; 45; 48; 51; 53; 54; 55; 59; 62; 63; 65; 66; 67; 68; 72; 73; 74; 76; 77; 78; 87; 88; 89; 91; 92; 93; 94; 95; 97; 99; 100; 101; 102; 104; 105; 107; 108; 109; 110; 113; 117; 119; 127; 130; 131; 138; 146; 148; 149; 151; 158; 176; 192; 193; 195; 198 evre konferans, 14 evre ahlak, 91; 95; 99 evre Bakanl, 16; 22; 36; 201

dOhson, 126 deontolojik ahlak, 95 derin ekoloji, 77 Descartes, 60; 61; 62; 65; 101 Descartesci metafizii, 64 Dicle, 121 Dijksterhuis , 61 din grevlileri, 72 Diyanet leri Bakanl, 72 Doa in Dnya Fonu, 73 doann en vahi yarat, 155; 167 Donald Werster, 65 dnm (recycling), 123

234

Durkheim, 114 Dnya evre Gn, 15 Dnya evre Konferans, 16 Dnya evre Komisyonu, 75 ve Kalknma Kalknma

Fatih Sultan Mehmet, 176 Fatih Sultan Mehmed, 152 Faydac, 102 felsefe.See Felsefeciler Fildii ticareti, 20 fotosentez, 128 Franklin Peirce, 157 Frenkane, 99

Dnya evre ve Komisyonu, 10; 66 Dnya evre Zirvesi, 15

dnya gr, 68; 90; 91; 92; 101 Dnya Hogr Yl, 149 Dnya Salk rgt, 31 Dnyann Son midi, 11

gaz, zehirli dumanlar ve rzgar, 129 gelecek nesiller, 88 gelecek nesillerin hukuku, 88; 102

Ekoloji, 26; 30; 31; 44; 94; 102; 108; 138; 160; 193; 202 ekoloji bilimi.See evre Bilim ekosistem.See Ekoloji emanet anlay, 145 Epikr, 96 Erozyon, 36; 37; 39; 194 Eski Vakf gelenei, 172 Esmal- Hsna, 123 Evliya elebi, 172

Geleneksel ahlak, 92; 97; 98; 99 Gemlik, 34 Gevher Nesibe Eitim Enstits evre Sal Blm, 176 Gdalar, 47 Gorbaov, 11; 18 Guer, 169 grlt kirlilii, 46

Hac Bekta- Veli, 159 Hadis-i eriflerde Aa, 148 Haeckel, 30; 94 halife demek, 120

FAO, 13; 35; 37; 41; 202

235

halifelik, 111; 120 Hamburg niversitesi Sava Sebeblerini Aratrma Grubu, 10 hava kirlilii, 31; 32; 46; 51; 128; 190; 194 Havann, ekosistemdeki nemi, 127 hayvan haklar, 166 hayvanlar, 22; 96; 121; 157; 158; 161; 163; 164; 166; 168; 169; 171; 173; 175 Hayvanlara sayg, 164 hayvanlarn ve kularn korunmas, 166 Hitler, 5; 6 Hormonlu et ve stler, 48 Hristiyanlk, 73; 96 Hz. Aye, 113 Hz. Ebu Bekir ve evre bilnci, 150 Hz. sa, 76 Hz. Osman ve evre silinci, 151 Hz. mer ve evre, 150 Hz. Peygamber (SAV), 110; 114; 115; 116; 132; 135; 154; 164 Hz. Peygamber ve hayvan haklar, 166 Hz. Peygamber ve ormanclk, 154

Hz. Peygamber ve temizlik, 125 Hz. Peygamberin (SAV) aa ve ormanlara verdii nem, 155 Hz. Peygamberin ahlk, 113 Hz. Peygamberin hayvanlara ok nem vermesi, 164 Hz. Sleyman ve ordusu, 113

bn Abbas, 114 bn Kesir, 118 keda, 64; 65; 66; 67; 68; 74; 201 lh Muhafz, 113 mam Gazali, 123 nsan ftrat, 107 insan haklar, 102 insan-doa ilikileri, 92 International Herald Tribune, 13 slm (manas), 118 slm ahlknn zerine kurulu olduu din ve hukuki temeller, 112 slm evre Ahlak, 111 slm evre anlay, 105 slm Dnya Gr, 107 slm Dnya Gr, 107; 108; 120; 121

236 slm Dnya Grnn temelinin, 108 slam medeniyetinin z, 166 slmda ahlk, 113 slmda hukuk ve ahlk, 117 slmn ahlak anlay, 107 slmn ahlak anlaynn ana hatlar, 105 slmn hukk talimatlar, 112 slmn insan-tabiat ilgili gr, 109 slmi adan ahlak, 105 slmi adan ahlak ilkeleri, 106 slmi adan ahlak kurallarnn kayna, 107 slmi evre anlaynn temeli, 108 slmi Dnya Gr, 104; 129; 146 smail Hami Danimend, 169 smail R. Faruki, 109 israf, 108; 116; 117; 125; 132; 133; 134; 135 israf ve savurganlktan kanma, 117 stanbul, 34 i ahlak, 88 ilikisiyle Kapitalistler, 65 Karakalpakya, 45 Karnca vadisi, 113 Kimyasal atklar, 44 Kzlderili, 157; 158; 183; 184; 185 Kzlderili Reis Seattle, 157 Kzlderililerve doa, 158 Klasik hukuk, 102 Klasik hukuk anlay, 102 Klasik Yunan, 96 Komnist Dergisi, 75 Kuba Mslmanlar, 125 Kuddus, 123 Kudds, 130 Kuran, 105; 106; 108; 113; 116; 117; 118; 121; 123; 125; 128; 129; 135; 146; 147; 148; 152; 160; 162; 163; 201 Kuran dnyadaki ekolojik dengeyi srarla vurgular, 129 Japonya, 67 Jonas, 100 zmir, 34 zmit, 34

237 Kuran ve hayvanlar alemi, 161 Kuran ve Snnet, 137 Kuran ve Snnetin sularn temizliine verdii nem, 137 Kuranda Aa, 146 kltrel szge, gr 87.See Dnya Modern anlay, 88 Modern a, 59 modern insan, 87 Mula-Yataan, 42 Murgu-Gkta, 42 Mslmann evreye sorumluluklar, 150 kar

Lamartin, 174 Lamartine, 161; 174 Leopold, 91; 97 Lester Brown, 39 liberal mlkiyetin hakk, 103 Locke, 103 Londra, 19

Mslmanlarn temizlie verdii nem, 126 Mslmanlarn temizlie verdikleri ar nem, 121

Newton, 61; 62; 101 Nobel dl, 19 Nouvel Observateur Dergisi, 11 Nozick, 103

maddeciliin felsefesi, 63 Mao, 5; 6 Marmara Denizi, 66 Martin Marty, 76 Mawil zzeddin, 111 Mawil Y. zzeddin, 109 Meadows, 13; 42; 73; 201 Medine, 121 Mevlana ve evre, 159

Nbvvet, 108

Ormanlar, 40; 138 ORTAK GELECEMZ, 10 Osmanllar, 168 Ozon tabakas, 21; 46; 47

lmcl Miras, 45 mer b. Abdlaziz ve hayvan haklar, 168

238

mer Naci Soykan, 89; 94 zbekistan, 45

Shuon, 61 Sibai, 167; 172 Sidgwick, 103

Passmore, 60; 97; 103 Plutach, 96 Post-modernist, 157 Prof. Dr. Klaus Jrgen, 10

Sigara, 51 Sigara ve alkol, 51 Sivas, 174 Sivasta vakf ve hayr ileri, 174 Stalin, 5; 6

radyasyon, 50 Rahman Baba, 160 Rio de Janerio, 16 Rio Zirvesi, 16 Rousseau, 103

Stockholm, 15; 102 Stockholm evre Zirvesi, 15 Stockholm Dnya evre Zirvesi, 102 su kirlilii, 33 suyun hayatn temeli ve esas olduu, 131

Sakarya nehri, 131 Sakarya nehrinde kirlenmeler, 45 Sanayi devrimi, 66 Sanayii atklar, 104 savalar, 52 Schumacher, 55; 63; 77; 78; 89; 90; 91; 102; 157 Schweitzer, 91 Seluk Hanm, 176 Sera etkisi, 47 yaanan

suyun nemi, 131 Snette Orman Korunmas, 153 Tekili ve

T.T Frolov, 75 tabiat, 88.See Doa tabiat fethetme.See hkmetme Tabiat fethetmek, 60 tabii evreden faydalanma, 116 teleolojik, 108 tabita

239

temizlik, 121; 123; 124; 125; 129; 130; 166 Temizlik imann yarsdr, 122 Tevhid inanc, 108 Thomas Hobbes, 103 tb ahlak, 88 Tiflis, 15 Tonbeey, 78 Toprak kirlilii, 35 Toprak ve Su, 115 Toynbee, 64; 65; 74; 87; 201 Trafik kazalar, 46 Tropikal ormanlar, 20; 156 Tropikal ormanlar, 137

World Wide Fund for Nature, 73

Yunus Emre, 25; 159; 160

Zbigniew Brzezinski, 3; 5 Zekeriyya el- Kazvin, 174

Trklerin ku sevgisi, 173

Uluslararas evre Program, 15

Eitimi

nc Dnya, 14; 68

vakflar, 174; 175

Webster, 29

240

You might also like