You are on page 1of 91

Dikkat: Bu e-Kitab grnt ayarnz %100 e ayarlayarak okumanz tavsiye edilir .

Sunu
Hologram tekniinin izah, "evren" ismiyle tanmlamaya altmz snrsz
ve sonsuz tek varlk, yani "BTN'e" ait tm bilginin hologramik bir biimde her
zerrede mevcut olduunu anlamamz kolaylatrmtr. Buna gre, evrenin
holografik yapsnda, bizim gzlemlediimiz evrenimizde, olmu veya olacak diye
bildiimiz her olay, her oluum, zaten bilgi olarak ykldr...
Ahmed Bki
Bilincinizle, evren arasndaki dinamik ilikiyi kefetme yolculuuna
hazr msnz?..

HOLOGRAFK BAKI
Ahmed Bki

www.yorumsuz.net.tc
tarafndan derlenerek size e-kitap olarak sunulmutur. Kaynak: http://ahmedbaki.com
Basm: Austos 2006

Zamansz-Sonsuz Boyutun kapsn amak iin . . Kozmik Bilin iin . .


Olanlarn TESNE gitmek iin . . Olanlarn ardndaki F R E L E R zmek iin . .

Yayn Listemiz >>> Sayfa 85

- yorumsuz

bildiri -

nsanla gerekleri anlattna inandmz dnrlerin,


yazarlarn, aydnlanmlarn ilimsel retimlerini
sizlerle paylamaktan baka bir arzumuz yoktur.

Biz bir baka insan deiim-dnme uratamayz.


Bizim yapabileceimiz tek ey;
deiim-dnmn meydana gelebilecei,
hogr ve sevginin girebilecei bir alan, bir boluk yaratmaktr.
Dileimiz size yararl olabilmek...
Evreni (alglayamadklarmz dahil) yneten ve
farkl adlarla iaret edilen Yce Gcn,
bu arzumuzu yerine getirmemiz iin, nmz ak etmesini diliyoruz;

Eer bu duann gereklemesi, bizler ve tm yaam adna en iyisi olacaksa...

www.yorumsuz.net.tc

HOLOGRAFK BAKI
Ahmed Bki
Sayfa

Sayfa

5 - GR

38 - HOLOGRAMDA SEYAHAT

8 - HOLOGRAFK EVREN VE ZAMAN

42 - ASTROLOJ: Yeni Millennium'un Popler Bilimi

11 - EVRENSEL BTNLK VE BZ

52 - CHIRON'UN GETRD YENLKLER

16 - EVREN VE KOZMK ZAMAN (Evrendeki Yerimiz - I)

60 - UZAYLILARIN YZ

20 - NSAN VE KOZMK BLN (Evrendeki Yerimiz - II)

78 - EK: Dnyann Kaderini Kayp Gezegen iron Mu


Belirliyor?

24 - MODERN FZK VE TASAVVUFUN BULUMASI


31 - KUANTUM FZNE GRE "BU DNYA BR HAYAL"

85 -

Yayn Listemiz

www.yorumsuz.net.tc

HOLOGRAFK BAKI
Giri
Evren ve insann anlalmasnda, grnen veya varsaylandan ok daha farkl bir
gereklik olgusunun farkna varlm olmas, bilimsel gelimelere tarihinin en muhteem
ufkunu amtr. Henz geni kitleler tarafndan bilinmese dahi, bilimin amzda ortaya
koyduu bu yeni model, dnen insan yepyeni anlaylarn eiine getirmitir ve
insanlk boyutunda nemli gelimelere nclk edecektir.
Modern bilimin bulgular, imdiye kadar bakn genelde birbirinden ayr ve bamsz
varlklar kabulne gre gelitirmi olan insan bilincini, artk bu alkanln terkederek
birlik ve btnlk anlayna doru bir srama yapmaya yneltmektedir. Bu
gelimelerin en heyecan verici yan ise, zellikle Fizik, Nrofizyoloji, Genetik gibi evreni ve
insan inceleyen bilim dallarnn at yeni ufuklarda Tasavvuf ze erenlerinin izlerinin
farkedilmeye balanmasdr...
Klasik Fizikte uzun yllar maddenin yap tann atomlar olduu retilegelmiken, bugn
artk Modern Bilim de, tpk yzyllardr Tasavvufun vurgulad ekilde aklamaktadr ki,
maddenin esas yap ta bilintir. Atomalt dzeydeki titreim ve zerreciklerden itibaren
hereyi meydana getiren, evrensel bilintir ve bilinci iin iine katmadan evrenden
bahsedemeyiz. Dolaysyla, insan ve evren ayn btnn tezahrleridir ve zde birdir.
Bu temel gereklik yansra, grdmz tm bu varln holografik dzenlenmi bir yap
olduuna ve insan beyninin holografik esaslara gre altna dair bulgular, birok

6
bilinmezin aklamasnn kolay hale gelmesini salamtr. Bu sayede, gemite mecazlar
ve benzetmelerle farkettirilmeye allan srlar, hakikatler yansra Allahn teklii, kadere
iman, lmtesi yaam gibi dinin temel gereklerinin aklanmas ve eitli balantlarn
kurulmas da kolaylamtr.
Holografik olarak dzenlenmi bir evreni, holografik esaslara uygun ekilde alan
beyinlerimizle algladmza gre, o halde, doru deerlendirmelere ulaabilmek iin
yapmamz gereken eyin de, yaama bakmz, yani dnce ve deerlendirme
sistemimizi de bu holografik esasa uygun ekilde yeniden yaplandrmamz olduu
kendiliinden ortaya kmaktadr.
Holografik baka eriebilmek, Raslullah aleyhisselm tarafndan bize bildirilmi olan,
bata ALLAHa ve KADERe olmak zere iman edilmesi gereken konularn hikmetine
erebilme yolunda nemli bir anahtardr. Bununla birlikte, ALLAHa ve KADERe imanl bak
ile yaam deerlendirebilmek, insan, holistik bak yoluyla evrenin gereini anlamaya
erdiren en byk hazinedir.
Aslnda biraz derin dnrsek, Allahn her an her yerde mevcudiyetini, kudreti ve ilmiyle
hereyi kapsadn, her birimin sadece Onun takdirini yaamakta olduunu, hibir yerde O
nun dilediinden baka bireyin yerine gelmediini, her ite bir hayr olduunu ve bunlar gibi
olgular kabul ederken, hep otomatikman holografik gereklii mahedeye ynelmekte
olduumuzu; te yandan, holografik btnln sonularn kavradka da, Dinde
nerilen sevgi, paylama, dostluk, cmertlik, kr, hizmet, huzur ve bar gibi birlik
btnle ynelten erdemlerin anlam ve deerini kavrama imknna ulamakta
olduumuzu grebiliriz.

7
Evrenin holografik esasa gre varolduu gerei, ayn zamanda, evrende eitli isimlerle
iaret edilen tm kuvvelerin insann varlnda boyutlar olarak yerald eklindeki
Tasavvuf retisinin farkl bir ekilde dile geliidir.
Grld zere, modern bilimin bu alanlardaki tespitlerini iyi deerlendirebilirsek,
gemite benzetme ve mecazlar yoluyla aklanmaya allm olan gerekleri ok farkl
ynleriyle anlayabilmemiz ve kavramamz mmkn olacaktr.
Bu kitabmz, ounluu 1990l yllarda birka dergide yaynlanan ve tm eserlerimizi
dnyann her yerinden okuyucularmzla karlksz paylatmz Tasavvuf & Bilim
balkl web sitemizde (www.ahmedbaki.com) yer alan, yukardaki aklamalara temel
tekil eden dncelerimizi kaleme aldmz yazlardan olumaktadr. Bu yazlarda,
Tasavvuf ze erenlerinin Hazreti Raslullah aleyhisselmn retisi nda yzyllardr
aklamakta olduu, evrenin ve iindeki hereyin Allah ilminden, yani evrensel
uurdan meydana gelmi olduunu ve bu uurun, varln znde, her zerrede mevcut
olduunu, ada bilimlerin ortaya koyduu tespitler beraberinde farkl bir gzle
deerlendirme imkn bulacaksnz.
Kendimizde de mevcut olan bu evrensel uur boyutunun ve onun zelliklerinin ne kadar
bilincindeyiz? Takibeden sayfalarda bu sorunun cevabn hep birlikte arayalm!..

HOLOGRAFK EVREN VE ZAMAN

Zaman, asla bizlerin dnd gibi birey deildir. nk bizim "zaman'mz", bizlerin,
yani insann alglama kapasitesinden doan bir ekilde anlalmaktadr. Zaman, insann,
evreni alglad be duyusunun eseri olan bir biimde zihinlerimizde ekillenir.
Grerekte ise, snr, sonu olmayan "evrensel tek bir an" mevcuttur ve bu "tek an",
deerlendiricinin alglama kapasitesinden doan bir biimde "zaman" eklinde alglanr.

9
Hologram tekniinin izah, "evren" ismiyle tanmlamaya altmz snrsz ve sonsuz tek
varlk, yani "BTN'e" ait tm bilginin hologramik bir biimde her zerrede mevcut
olduunu anlamamz kolaylatrmtr. Buna gre, evrenin holografik yapsnda, bizim
gzlemlediimiz evrenimizde, olmu veya olacak diye bildiimiz her olay, her oluum, bilgi
olarak ykldr. Ve yine, evren ii olan her bir varlk, bu "holografik dzenlenmi bilgi'yi
" kendi alglama kapasitesi lsnde deerlendirir. nk "evrensel tmel bilgi'nin" bir
snr ve dolaysyla bir merkezi olmamas dolaysyla, alglamann olutuu, ortaya kt
her noktada, alglaycya "btne ait tm bilgi" aktr. Ancak, alglayc, kendi alglama
kapasitesince bu bilgiyi deerlendirebilir. Yani, alglanan bilgi, tamamen alglaycnn
alglama kapasitesinin bir eseridir. Zaten, alglaycnn kendisi de oradaki bilginin zden
aa kndan baka birey deildir.
"Evrensel tek an'da" evrene ait tm oluumlarn bilgi olarak mevcut olmasndan dolay, o
boyutta herey olmu-bitmi hkmndedir. Yani, evrenimizde ortaya kacak herey "
evrensel tek an'n" kapsamnda olup, bitmitir. Ancak, snrl alglama kapasitesine sahip
birimler, "btne ait bu tm bilgi'nin" ancak kendi kapasiteleri elverdii lsn
deerlendirebilirler. O halde bizler, hologramik dzenlenmi evrenin sadece iinde
bulunduumuz kesitine (boyutuna) ait bir bilgiyi alglamaktayz ki bu da iinde
bulunduumuz "bizim evrenimiz'dir". Alglamakta olduumuz tm bu bilgi, -snrsz bir
yapdan alnan kesitsel veriler-, yani "bizim evrenimiz", kendi kapasitemizden doan
bir biimde duyularmz nne serilmektedir. Bylece de holografik evreni kapsayan "tek
kozmik an'", kendi kapasitemizden doan bir biimde, yllarla, aylarla, gnlerle vs. ifade
edilen bir biimde ekillendirmekteyiz. Eer holografik evreni bir baka kesitinden alglyor
olursak (farkl bir kapasiteyle), "u anda iinde bulunduumuz zaman" o boyuta gre
belki birka saniyelik bir deer ifade edecektir. nk, "bizim zamanmz", holografik
evrenin sadece belirli bir kesitidir ki bu kesit belki de "kozmik tek an'a" nisbetle

10
okyanusta bir damla bile deildir. yleyse, "kozmik tek an'" ne ekillendiriyor isek, o
boyuta ve alglama kapasitesine gre bir " zaman deerlendirii" iinde oluruz. Baka bir
haldeki "zaman" alglaymz, imdikiyle hi mi hi badamayacaktr...
Nitekim, "bizim evrenimizin balangc" diye kabul edilen big-bang anndan imdiye dek
geen zaman kapsayan "kozmik yl'a" nisbetle bir insan mr 10 saliselik bir anlam ifade
etmektedir. Eer bilin boyutunda, bizde bir st boyuta srama gerekleirse, yani o
boyutun bilgileriyle rezonansa girebilirsek veya bir dier ifadeyle o boyutun bilgileri bizde
aa karsa, iinde bulunduumuz "kendi evrenimiz boyutu", bir rya misali deere
sahip olacaktr. Ac, tatl gnlerle, yllarla geen bir mrn tamam sanki uykuda yaanm
bir rya gibi hatrlanacaktr...
O halde, bizlerin olageldiini gzlemledii herey, snrsz evrenin holografik yapsnda
mevcut bilginin kesitsel rnekleridir. Ve bizler, "tmel bilgi'nin" bizde aa kan
boyutunu "yaadmz zaman" olarak kabul ediyor, buna gre de geriye kalann
deerlendiriyoruz.
"Kozmik tek an'a" gre ise HEREY, KENDNDE, hologramik dzenlenmi BLG'den
ibarettir, yani tm zamanlar yaanmtr. nk herey, O'nun bilgisinde mevcuttur.
Bizler dahi, O'nun bilgisinden olumu, yeralan birimsel grntlerden baka birey
deiliz!.. Fakat, ayn zamanda sahip olduumuz bilin ynyle "tmel bilgi" snrsz bir
biimde bize aktr. Bilin boyutunda bizde oluacak derinliine bir srama ile, z
varlmz, "evrensel z'de" mevcut tmel bilgiye vakf olabilir. Yani, "BTN", kendi
bilgisini bizde seyretmekte olur ki bu, u anda da byledir ve gerek budur! nk, o
boyutta "tek bir an" ve "tek bir varlk" szkonusudur. Holografik evren ise, tm bunlar
kendi bilincinde oluturan "Bilgi Sahibi'nin", dier bir ynyle "Snrsz An'n" sahip

11
olduu ve kendinde ortaya kan zelliklerinin grnr olmasndan baka birey deildir...
Acaba, mistiklerin "btn alemlerin asl hayaldir, nk herey ALLAH'n ilminde
olmu-bitmitir" eklindeki ifadeleriyle kasdettikleri Bilgi'nin "hologramik dzenlenmi
evrenleri", yani "varln gerei ve z" mdr!.. Ve acaba,"tayyi mekan" ve "tayyi
zaman" olaylar, bu "hologramik bilgi'nin" deiik boyutlarna bilin sramalaryla
gerekletirilen mekan ve zaman seyahatleri midir?..
Eer insanlk, "Evrensel Bilinci" tanmak suretiyle gn geldiinde kendindeki "z
deerlere" eriebilirse, belki de bu "holografik bilgi evreni'nde" deiik zaman ve
mekan boyutlarna bilin sramalaryla
seyahatler
gerekletirebilecek
gce
eriecektir!.. Btn bu anlatlanlar gibi, her sorunun cevab da gerekte evrensel
hologramik bilgide mevcuttur; ancak, gerei, tabii ki bize "ZAMAN" GSTERECEKTR...

EVRENSEL BTNLK VE BZ
Evren ve onun yaam, asla bizlerin varsayd gibi bir oluum deildir. nk bizim
gzlemlediimiz "evrenimiz", sadece insann alglama aralarnn duyarl olduu snrlar
ierisinde kalan kk bir kesitdir.
Asl itibariyle ise, balangc ve sonu olmayan, grnen ve grnmeyen diye ayrlmam,
her ynyle snrsz "bir btnlk" szkonusudur. Gzmzle tesbit ettiimiz saysz
nesnelerden olumu dnya ise, bu temel btnln, alglama aralarmz olan be
duyumuza karlk gelen kesitsel bir grntsdr.

12
Duyu aralarmzn duyarllk snrlarndan dolay, yaammz, evrenin znde ileyen bu
btnsel sisteme gre deil, genelde gzmzn verilerine gre srdrrz. Ve biz bu
yaam sistemini olduu gibi deil, artlandmz ve olmasna altmz bir ekilde
deerlendiririz.
Eritiimiz yaam standartlarna ramen, insanln hala kavga, kin ve nefret gibi ilkellik
ve cehaletin eseri olan davranlardan ve bunlarn karl olan "mutsuzluktan"
kurtulamam olmasnn nedenlerinden en nemlisi, evrenin asln, kendini ve sahip
olduu orijinal zelliklerini yeterince tanyamam ve benimseyememi olmasdr.
Oysa, sonuna yaklatmz bu yzylda, zellikle de 70li yllardan sonra, evrenin ve
insann gereinin anlalmas konularnda ylesine artc bilimsel bulgular kefedildi ki,
bunlarn yaama geirilmesi iin, kendimize ve dnyaya bakmzda tmel bir dnsel
reformu benimsememizin gereklilii ortaya kt. Hereyden te, bu sonular, ada ve
dnen insann, artk d dnya yerine, yaamn tamamen kendi dnsel dnyasna
dnerek deerlendirmesi gerektiini ortaya kard...
k bakta grnd gibi bu sonu, d dnyann ihmal edilmesi anlamna gelmiyor. Tam
aksine, d dnyayla aramzda var kabul ettiimiz ayrln, dahas sen ve ben, o ve biz
ayrmnn ortadan kaldrlmas, i ve dn btnlnn kavranlmasnn gereklilii
anlamna geliyor.
Quantum fiziinin son bulgularna gre, evreni, u anki alageldiimiz bak amza gre
deerlendiriimiz tamamen bir yanlgdan ibaret. Yaam onun znde ileyen sistemden
habersizce deerlendiriyoruz. nk, evreni yalnzca birbirinden ayr "paralarn"
oluturduu bir yap eklinde gzlemliyoruz ve herey hakknda bu gzlemimize gre

13
yargya varyoruz. Aslnda dncemizin bu grmzle bloke olmas, yaamn gerek
yzn farkedemeyiimiz anlamna gelmektedir. Orijinal evren, gzmzn yanld gibi
birbirinden ayr paralardan olumu bir ktle deildir.
Eer evreni quantum dzeyinde gzlemleyebilecek aracmz olsa veya onu atomalt
dzey zellikleriyle idrak edebilsek, canl ve cansz ayrmnn olmad boluksuz ve
snrsz bir yaam okyanusuyla karlarz. Bu yaam bir btndr ve her eyi kapsar.
Bizim duyularmzla algladmz veya alglayamadmz herey, bu "Snrsz Btn'den"
meydana gelmitir.
Evrensel Btn, ayr ayr paralara blmek ve bu paralara "BTN'den" ayrym gibi
isimler takmak, tamamiyle grme aralarmzn alg kapasitesinden domaktadr. Bu
nesneler dnyas, gzlemcinin, yani bizlerin alg biiminin bir rndr ve GRESEL'dir.
nk, alg araclarmzn kapasitesi deitike, algladmz nesnelerin biimleri ve
zellikleri de deimektedir. Oysa, quantum dzeyinden bakldnda evrende hibir ey
asla bir dier eyden ayr veya kopuk deildir. Quantum dzeyinde evrendeki herey bir
kuman dokular gibi birbiriyle ilintilidir.
Biraz daha ileri gidersek: Grnrdeki ayrlklara ramen, varolan herey, bir baka eyin
uzants, hatta aynsdr. Dolaysyla ister grnen ayrlklar olsun, ister grnmeyen
btnlk olsun, gerekte evrende TMEL TEK'ten baka hibirey yoktur. O TMEL TEK,
asla paralara ayrlmamtr ve de paralardan meydana gelmemi bir BTNdr.
Ksacas, evrende birbirinden bamsz iki ayr ey yoktur, sadece orijin TEK vardr. Sen
ve ben, veya siz ve biz ayrm, quantum dzeyinde geerliliini yitirmektedir. Bu evren,
sadece onu oluturan TEKin yaamnn eseridir.

14
Bunu yle bir rnekle alglamaya alabiliriz: Elinizdeki bu sayfaya bakn! Sonra elinize,
sonra oturduunuz koltua ve bulunduunuz mekann duvarna! Asl itibariyle, her bir
eye verilmi ben, sen, bu, u, o gibi ayr ayr isimleri ortadan kaldrdnzda, geriye tek
bir ey kalr. Dikkat edin! "Herbiri ayn eyden meydana gelmitir," deil; tmmz ayn
eyiz. Tek birey. simlendirme dnda, aslen blnmemi ve paralara ayrlmam.
Paralardan meydana gelmemi. ylesine snrsz bir btn ki, sizinle ben ayn olduumuz
gibi, usuz bucaksz gkyznde gece gz krpan yldzlar dahi ayn...
Ne var ki, insanolu gnmz biliminin vard bu gerei farketmekten ve yaamaktan
hala ok uzak!
Paralardan olumam bir BTNn, paralar(!) gibi grnen nesneler ise gerekte
sadece ve sadece gzlemciye GRE yledir. Ve yine her nesnede gzlenen zellik,
BTN'e ait zelliklerin gzlenmesinden baka birey deildir. Nesneler arasndaki
farkllklar ise, bu zelliklerin farkl bileimler eklinde gzlenmesi demektir.
Yani, evrende ayr ayr paralarn gzlenmesi ve yine her birimin kendine has zelliklerinin
olmas da anlamsz deildir. Ancak btn bunlar bir algdan, tabir yerindeyse gzlemci
bilincin varsaymndan ibarettir ve gzleyene, yani size GRE'dir.
O halde, her an farknda olmamz gereken bir gerek var ki, o da, var kabul ettiimiz
hereyin sadece bizim alglama eklimizden doan "gresel eyler" olduu ve hereyin
aslnn Teke dayand.
Aslnda, insanln yaad problemlerin altnda da bu gerein farknda olamaymz
yatar. Yaanan her mutsuzluun altnda, evrenin temelindeki btnl, nesneler ile

15
olaylar arasndaki dinamik balanty olduu gibi gremeyiimiz, bilemeyiimiz ve kabul
edemeyiimiz yatar. Byle olunca, karlatmz olaylar, bizimle btn olan tmel
sistemin orijinal ileyiine deil, kafamzda yarattmz gresel sebeplere balarz. Bilim
dnyas iin de, kendi yaammz iin de, toplumsal yaam iin de bu byledir.
rnein, vcudumuzun bir organnda bir rahatszlk tehis ettiimizde, onun
vcudumuzun btnne ait bir sorun olduunun farknda deilizdir. Dnyann bir ksmna
mdahale ettiimizde, aslnda tmne ettiimiz mdahalenin farknda deilizdir...
Dnyann bir yerindeki zulme sessiz kalarak, dier blgelerdeki bar koruyabileceimizi
ve tm insanln zarar grmeyeceini sanrz. Bunlardan daha nemlisi, karmzdakine
yaptmz, aslnda tmden dolay kendimize yaptmzn bilincinde deiliz...
Oysa, evren ve onun yaam boluksuz bir btn olduu iin, yaplan hibir fiilin neticesi
kaybolmaz ve sistemde mutlaka yerini bulur ve ortaya kar. Yaptnz her eyle, elde
edeceiniz karl oluturursunuz. Deerli fiziki David Joseph Bohm'un dedii gibi,
dnyay ayr ayr paralar eklinde kabul ederek verdiimiz uralar sadece ie yaramaz
sonular vermekle kalmyor, ayn zamanda kendi neslimizi imha etmemize de sebep oluyor.
Zaten her sorun ve her mutsuzluk, sen ve ben kavgasndan, biz ve o ayrmndan
kaynaklanmyor mu?..
yle ise, gereki olmak istiyorsak ve bilimin, insanln mutluluuna katkda bulunmasn
amalyorsak, bu bulgular nda kendi dnce sistemimize dnmeliyiz. Hereyden
nce, evreni ve kendimizi alglay biimimizdeki yanlgdan kurtulmalyz. Dnyay ayr,
ayr paralardan ibaret olarak kabul edip te bu yanlg zerine fikirler retmek yerine,
btnl ve birlii idrak etmeye gayret edip, bunu grmemize engel olan nyarg ve
artlanmalarmz ortadan kaldrmalyz. Bunun iin nce TEKi anlamak ve TEKin yaam

16
sistemini renmek zorundayz. Ancak bylece, beynimizi, duyularmzn veri kapasitesiyle
bloke etmekten kurtarp, daha st dzeyde deerlendirebilme imkanna ulaabileceiz.
Sonuta bu, dnyay bireysel deer yarglarmz yerine, evrensel sistemin gereine gre
deerlendirebilmemizi
kolaylatracaktr.
TEKi bilemediimiz
srece,
yanlgdan
kurtulamayz ve bunu baaramadmz srece de, tarih tekerrrden ibaret olmaya
devam edecektir...
Aslnda insanln ulamas gereken bu erdem, tarih boyunca deiik tarzlarda, zamann
artlarna gre aklanmaya allmtr. ada bilimsel bulgularla, dinsel retilerin ve
mistiklerin mesajlarnn benzer ieriklerinin ve paralelliklerinin kefedilmesi bunu
dorulamaktadr. Bunun farkedilmi olmasndan dolaydr ki, bilimin gznde dini ve mistik
retiler artk yeni bir anlam kazanmtr. Bakn, Bugn Fiziki Bohmun, atomalt dnyay
inceleyerek ulat sonucu ve ifade ettii gerei, byk mutasavvf Yunus Emre'miz u
drtlyle nasl vurguluyor:
"Sen sana ne sanrsan,
Ayrya da onu san,
Drt kitabn manas
Budur, eer var ise..."

EVREN VE KOZMK ZAMAN (Evrendeki Yerimiz - I)


Bir gece banz kaldrp ta hi gkyzne baktnz m? Usuz bucaksz karanlkta kprdayan
milyonlarca yldz ve onlarla aramzdaki mesafeleri dnmeye altnzda, ne kadar byk
bir sszlkta yapayalnz olduumuz hissi mutlaka iinizi kaplamtr...

17
zerinde yaadmz u koca gezegen Dnyann bykln bir hayal etmeye aln!
Sonra da, Dnyadan 1 milyon 303 bin kez daha byk, uydusu zerinde yaadmz
yldzmz Gnei: Hani u bamzn zerinde bir ate topu gibi parlayan yldz! Bu
bykl hissetmeye kimsenin hayal gc yetmeyecektir. Onun iin de Gnei buradan
seyrettiimiz byklnde dlemeye devam etmeyi seeriz...
Acaba, zerinde yaayan biz sakinlerinin gznde bu kadar heybetli olan u gezegenin
ve evresinde dnp durduu Gnein, Evrende yeri ne?
Hemen unu syleyeyim: Evreni bir yana brakn, iinde bulunduumuz Samanyolu
galaksisinin bir baka kesinden bakldnda, ne bizler, ne dnyamz, ne de Gne ismi
anlr bir ey bile deil!..
nsann dnyadan gzlemleyebildii, yani bizlerin gkyznde grebildiimiz yldzlarn
says yaklak 80 bin civarnda hesabedilmi! inde yeraldmz Samanyolu Galaksisinde
bulunan yldzlarn says ise, son bilimsel bulgulara gre yaklak 400 milyar civarnda...
400 milyar, insann algs iin sadece bir rakam olmaktan ibaret; nk hi bir idrak,
bunun ne anlama geldiini kapsayabilecek gte deildir... Ve bu 400 milyar akl almaz
byklkteki yldzlarn arasnda, yzlerle, binlerle k yl olarak llen mesafeler var...
Gneten dnyaya k 8 dakikada ulayor. Galaksi ierisindeki Gnelerin birbiri
arasndaki uzakl katetmesi ise yzlerce, hatta binlerce yl alyor. Peki bu Galaksi
ierisinde Gne sistemimiz ne kadar bir yer tutuyor dersiniz? Kozmolog Profesor Carl
Sagan'n ifadesine gre, bulunduunuz mekanda, havada uuan bir toz tanesi kadar
birey!... Bu toz tanesi iinde, gezegenler, bunlardan birisi Dnya ve onun zerinde
yaayan bizler!...

18
bu kadarla bitmiyor: Dahas var! Bu bahsettiimiz byklk sadece Samanyoluna ait;
ve bu Galaksi ise, Evrende mevcut, milyonlarca galaksi ierisinde belki varl bile
farkedilmeyen yalnzca bir gkada! Biz imdilik bu kadarn bir yana brakalm, yine
dnelim Galaksimiz Samanyoluna!
Bizim Gneimiz ve onunla birlikte evresinde yeralan komu yldzlar, yaplan
hesaplamalara gre bu galaksi merkezinin etrafnda, varolduklarndan beri ancak 8 tur
tamamlayabilmiler. Gnein bu merkez evresindeki bir kez dnn, onun bir yl
olarak kabul edersek, bu takvime gre Gne henz 8. yan doldurmak zeredir...
Her birimsel yapnn kendi alglama kapasitesine gre bir zaman ve ona karlk gelen bir
takvimi hesap edilir. Dnya zerinde yaayan insanlarn bir gn veya bir yl ile, Jpiter
zerinde varsayacamz bir birimin gn veya yl birbirinden tamamen farkldr. Dnya
takviminde bir insan 60-70 yl mr geirdiinde, Jpiter takvimine gre ancak 5 yl gibi
bir yaam srm olur. nk Jpiter, Gne avresinde bir turunu 12-14 dnya ylnda
tamamlar...
Tm bu deien lmlerin yansra, kozmolojide kabul edilen bir KOZMK TAKVM
szkonusudur. Bu Kozmik Takvime gre, Evrenin varolduu kabul edilen Big-Bang
anndan yaadmz u ana kadar geen 15 milyar dnya yl, bir "Kozmik Yl" demektir.
Dolaysyla, biz bu "Kozmik Yln, Aralk aynn son gnnn son saatlerini" yaamaktayz.
Yani eer dnyay deerlendiren deil de, Evreni gzlemleyebilen bir algyla bakabiliyor
olsak, Evrenin varoluundan u ana kadar geen, seyrine daldmz 15 milyar yllk sre,
bize "bir kozmik yl" ifade edecektir...

19
Peki bu "kozmik yl" ierisinde, "gne," "dnya" ve "insan" ne zamandan beri var?..
Hepsi de pek yal saylmaz. Gnein "kozmik takvime" gre ya, henz 4 ay kadar. Yani
"kozmik yln" Eyll aynn balarnda varolmu. nsan ise Aralk aynn son gnnn son
saatinde: nk insann Dnya zerinde varolmasndan buyana getii kabul edilen 5
milyon yllk sre, "kozmik takvime" gre 3 saat kadar birey...
Ya yaadmz u gnler, bir insan mr, "kozmik takvimde" ne ifade ediyor dersiniz?..
Nerdeyse bir hi! Bir nefes veriinizde "Hu" deyiinizin alaca sreden fazla bir ey
deil!.. Belki 10 veya 15 salise! Kozmik takvimde 1 saniye ifade edebilmesi iin ise
dnyada asrlar gemesi gerekiyor.
Evet, ite dnyadaki tm yaamnz, evrensel zaman birimi kabul edilen, kozmik yla gre,
bir nefeste "Hu" deyiiniz kadar bir sre! Bu sre ierisinde doumunuz, ocukluk, genlik
yllarnz, ac, tatl gnleriniz, einiz, dostunuz, sevgileriniz, nefretleriniz, salk, hastalk
zamanlarnz, dnyadaki tm anlarnz, varnz, younuz hereyiniz ve nihayet dnyay
terkediiniz, hepsi oldu ve bitti!... Hepsini bir "Hu!" da yaadnz ve tamamladnz...
Belki inanlr gibi deil ancak, bir insann dnya yaamnn "evrensel gerekler" karsnda
gerek yeri ite bu!.. Tamamen artlanmalarmz ve bireysel drtlerimiz yznden kr
krne sarldmz, urunda canlara kylan, gnmzde olduu gibi kan ve gzyann
durmak bilmedii dnya ve onun "geici deerleri" evrende en fazla bu kadar bir yer ve
zaman tutuyor? Belki bu bilimsel bulgular nda dnmeye hi vakit ayrmadk!..
Ne var ki yine de, henz "alkanlklar ve toplumsal artlanmalardan" kamam,
"dnyasal deerlerin" bile boyutlarn kavrayamaz bireylerken, dilimizden drmeyiz
"EVRENSEL" kelimesini... Oysa, nerede, bilimsel gereki dncenin "evrensel deerleri",

20
nerede sadece adna "evrensel" denen geici dnyasal deerler!.. Ne gzel sylemi
byklerimiz, "En byk erdem haddini bilmektir," diye! Tpk bilimsel dncenin iaret
ettii gibi!
Eer bu noktay idrak ile yaamay baarabilirsek, o zaman "yaam" bize yeni ufuklar
aacaktr: Ve o zaman sormaya balayacaz: Peki, tm bu gerekleri kavrayabilen
"insann," gerek yaam ve gerek deerleri bu kadarla m kalyor?.. Elbette tm bunlar
kavrayp, yaayabilen bilin, bu kadarla kaytl kalamaz...
yleyse, elimizden geliyorsa, evrende bilin olarak yerimizi anlamaya alalm...

NSAN VE KOZMK BLN (Evrendeki Yerimiz - II)


nsann evrendeki yeri ve varlnn anlam ne?
Fiziksel bedenimiz itibariyle deerlendirdiimizde, evrendeki saysz galaksi ierisinde
yeralan, bir galaksi ierisindeki, milyarlarca yldzdan sadece biri olan Gnein evresinde
dnp duran gezegenlerden, biri zerinde yaayan canl varlk; insan. Aslnda ok
uzaklara gitmeye gerek yok! Evren, galaksiler veya yldzlarn bykl bir yana,
yalnzca gezegenimiz dnya zerinde bir insann yerine baknca, bir bedendeki bir hcre
gibi bile deil, belki bir atom nisbetinde! Varn, yleyse, gnein yannda bir insann yerini
siz dnn, sonra da dnebiliyorsanz, Samanyolu galaksisinin yanndaki yerini...
Bir insann dnya zerindeki yaam sresini ele alnca ise, evrenin yaam sresi
ierisinde, bir saniye kadar dahi bir deer tutmuyor. Tm bu verileri bir nceki yazmzda

21
genie incelemitik.... Ve unu sormutuk: nsann varoluunun gerek manas nedir?..
Fiziksel bedeni itibariyle, daha gne sistemi ierisinde bir "hi" olan insan, biliyoruz ki,
ylesine zelliklere sahip ki, kendisinde ylesine bir BLN, bir irade gc, bir alg
mevcut ki; bu onu, fizik bedenin tesinde, yaad evreyi, dnyay, hatta dier
gezegenleri, dier gne sistemlerini, kavrayabilecek dzeye ulatryor. Bu kavray,
yani bilin, insann fizik bedeninin snrlaryla kaytl olmayp, beden boyutunun ok
telerine, galaksilere, evrene ulaabiliyor... Buradan ortaya kan gerek u ki, insan diye
isimlendirdiimiz varlk, sadece fizik bedenle kaytl, fizik bedenden ibaret bir varlk deil!
O halde, gelin, bu kez de, insann bilin ynyle yerini ve varlnn anlamn farketmeye
alalm ve bu yndeki bilimsel verilere bir gz atalm...
Bilinci itibariyle insann, Evrendeki yeri ne? nsan bilinciyle, evreni meydana getiren
bilincin balant noktas var m, varsa ne ekilde?
Fizik bedenin yer ve zaman olarak evrende bir snr dnlebilir. Oysa, bilin iin ne
mekansal, ne de zamansal bir snr tanyamyoruz. Yani, bilin, fizik evrenle kaytl bir yap
deil! Bu demek ki, bilince gre evren, yani bilincin kendi evreni, gzn evreniyle, gzle
algladmz maddelerden olumu yapyla snrl deil. O halde nce, evrenin gerek
yaps hakknda dnmemiz gerekiyor. Nedir, evren, gerekte?
Hemen hatrlayalm. Aslnda bizim, evren diye isimlendirdiimiz nesnelerden ibaret olan
u iinde olduumuz yap, sadece 5 duyumuzun duyarllk kapasitesine gre
alglayabildiimiz bir kesittir. Tm bu nesneler ve tm bu dnyamz, duyularmzn snrlar
ierisinde kalan kesitsel yapdr. Duyularmzn duyarllk snrlar dnda kalan yapdan ise
habersiziz. rnein gzn alglayabildii, gzn duyarllk snrlar ierisinde kalan

22
dalgaboylar, gerekte varolan saysz dalgaboylar ierisinde ok ok kk bir kesittir.
yle ki, gzn tesbit edebildii ve u anda grmekte olduumuz nesneler, aslnda,
evrende varolan saysz dalgaboylar, saysz imajlar ierisinde, lde bir kum tanesi misali
kadardr. (Gzmz, u anki yerine ultraviyole nlarn alglayabilen bir duyarllk
kapasitesine sahip olsayd, dnyay resimdeki grntsyle alglyor olacaktk.)
Oysa, 5 duyu verilerinden yola kmak suretiyle, bilimsel veriler nda evrenin gerek
yapsn dncemizle kefetmeye baladmzda, gryoruz ki evren, gerekte iinde
boluu olmayan tmel bir enerji ktlesi. Orijinal yapda ylesine bir btnsellik var ki,
gznze gre, sizinle, u anda elinizdeki bu sayfalar (veya ekran) arasnda bir boluk
var gibi grnse de, gerekte byle bir boluk yok! nk bu sayfalar da, ekran da, sizin
bedeniniz de, aradaki hava da, srf atomlardan olumaktadr ve atomsal dzeyde
birbirleri arasnda bir snr, bir ayrlk yoktur...
Eer daha da ileri giderek evrenin atomalt yapsn dnmeye alrsak,
karlaacamz sonu, blnp, paralanmas szkonusu olmayan, salt bir enerji ktlesi
olacaktr...
Be duyu evrenimizde algladmz kesitsel imajlardan yola karak grdk ki, evrenin
orijinal yaps btnsel bir enerji ktlesidir. O halde dnelim: Varolan herey, bu
evrensel enerjiden olutuuna gre, iinde yaadmz kesitte de gzlenen dzen, bu
evrensel enerji boyutunda yrrlkte olan bir dzendir. Yani, bu evrensel enerji de, ayn
zamanda, varolan dzeni yrten evrensel bilin orjinlidir...
Evrenimizde varolan herey, her an, her zerresinde Evrensel Bilincin hkmlerinin
yrrlkte olduu, enerjiden olumutur...

23
nsan bilincine gelince... Evren tmel bir enerji yap olduuna gre ve evrende hkm
yrmekte olan Tek bir bilin varolduuna gre, hibir insann, hatta hibir nesnenin
orijinal bilinci, bu evrensel bilinten ayr deildir. Dolaysyla insandaki bilin, orjini
itibariyle Evrensel Bilinle ayn zden meydana gelmitir ve dahi O'dur.
Kendini tanmak gayesiyle varolmu insana alan ufuk burasdr: Bilincini madde evrenin
bamllklarndan soyut bir ekilde tanyabilmek ve bylece kendini, zaman ve mekanla
kaytl olmayan evrensel bilin boyutunun deerleriyle bilmek. nk, evreni meydana
getiren O'na giden yegane yol, insann kendi znden gemektedir...
Demek ki insan, evrendeki saysz yldzlardan biri evresinde dnen bir ktlenin zerinde
yaayan, bedenden ibaret madde yapl bir varlk deil; gerekte, Evreni meydana getiren
BLN ve G'n varlyla olumu, tm evrensel srlar kendinde bulabilecek
kapasitede varolmu bir bilin yapdr. Evren, bir galaksi veya bir insan bilinci ayn
orjinlidir.
Madde boyutundaki yaamn terkedilmesiyle, kanlmaz bir biimde insan, kendisini bu
orijinal bilin boyutunun deerleriyle bulacaktr. Ancak bu boyutu ne ekilde
deerlendirebilecei, dnya yaamndayken kendini tanyabilmesi ve hazrlayabilmesi
lsnde olabilecektir.
Bilin, eer kendi evreninin deerlerini ortaya koyabilirse, snrszlkta her an yeni bir
zelliini gzlemleyerek kendi sonsuzluunu yaayabilecektir. nsan iin en byk felaket
ise, be duyu verileriyle bloke olmu bir bilinle, kendisini aynada grd bir bedenden
ibaret sanarak dnya yaamnn sona ermesidir...

24
Sonsuzluu yaamak zere varken, toplumsal artlanmalar ve bedensel bamllklardan
kurtulamam bir bilinle, yaamn sonlulua mahkum olmas ne acdr. Eer ifade etmek
istediimiz deer, zaman ve mekana bal olarak deiim gstermiyorsa, onun EVRENSEL
oluundan szedebiliriz. Aksi halde, artlanma ve bamllklar blokajndan kurtulamam,
bilin boyutunun snrsz deerleriyle yaamaktan uzak bir haldeyken, bireysel, geici
dnya deerleri iin "sonsuz," veya "evrensel" gibi tanmlamalar kullanmakla, sadece
kuru bir lakrd etmi oluruz...

MODERN FZK VE TASAVVUFUN BULUMASI


Tasavvuf eserlerine gz atm olanlarmz bilirler: Deiik alemlerden, farkl evrenlerden
ve o boyutlarn farkl fizik yasalarndan szedilir. Bunlar, ou zaman bizim altmz ve
artlandmz fiziksel yasalardan ok, ok farkldr. Onun iin de kimimiz bunlar sadece
inan meselesi kabul etmi, kimimiz ise bu aklamalarn srlarn aratrp, onlar
kefetmeye almtr. Gnmzde ise, artk konu bir inan sorunu olmann tesinde,
aklanabilir bir bilimsel gereklie dnmtr.
nce, yaklak 7 yzyl nce yazlm, El-briz isimli eserden buraya rnek olarak aldm,
u paragraf okuyalm:
Bir gn henz fetih yaplmadan nce bir yere uradm. Yolumun zerinde ancak gemiyle
geilebilecek lde bir deniz beliriverdi. yice baktm ona. Yeryzndeki denizlerden biri idi.
Zatmda bu denizin zerinde yrme azmi (phesiz dilei) ve cezmi (kesin kararll) dodu,
boulmayacam hakknda iimde kesin bir bilgi meydana geldi. Bir ey dokunamayacan da

25
ayn kesinlik iinde dndm. Derken ayam bu kesin bilgi havas iinde suyun zerine
koydum. Batmadm. Azmim ve cezmim artt. Yrmeye devam ettim, neticede br sahile
ulatm...
Baka bir defa ise yine o denize uradm, ama bendeki eski azim ve cezim yoktu. Yrmekte
phe ettim. Bir ara denemek iin ayam bastm, derhal suyun dibine indi, hemen ekip
kardm. Anladm ki bu durumda suyun zerinde yaya yrmem mmkn deildir. Yani buna
g getiremeyeceim... "
Asrlar nce yazlm bir Tasavvuf eserinde yeralan bu satrlara yakn gemie kadar bir
anlam vermek ok zordu. Onun iin de kolayca gzard edilebilirdi. Oysa imdi Quantum
Fiziinin bulgular nda artk bunlarn ne masal, ne de bilim-kurgu hikayeler olmad
anlalyor!..
Sonuna yaklatmz bu yzyln banda Einstein'in aklad izafiyet kuram ile "madde"
hakkndaki klasik gr tamamen alt st olmu ve 70'lerden sonra iyice yaygnlaan
Quantum Kuramyla da "maddenin varlnn kabul" bilim dnyasnda geerliliini
tamamen yitirmitir. Maddenin varlnn, ancak onu alglayan gzlemci iin geerli bir
varsaymdan ibaret olduu kantlanmtr.
Sufilerin ifade ettiklerine gre, evrenin gerek yz, gzn artland gibi, maddelerden
olumu, cansz bir dnya deildir. Gerekte evren, hereyin canl olduu bilinli bir
yapdr. Ve Evrenin gerek yznn tecrbe edilii, insann alg biimini alt st eden,
muazzam, ani bir yaaytr. Yer ve gk algs baka bir hale dnmekte, eya
hakkndaki tm deerler geerliliini yitirmekte ve keskinleen bir grle, tmel bir can
ve bilincin, her an, her yerde kendini ifade ediine ahit olunmaktadr...

26
Yzyllar boyunca, klasik fizikte, madde, onu meydana getiren yap talarnn bileimi
olarak kabul edilmitir. Yani, daha kk paracklarn biraraya gelerek, grdmz,
dokunduumuz nesneleri meydana getirdii varsaylmtr.
1900'l yllarn ilk eyreinde, Einstein tarafndan, grdmz nesnelerin, onlar
meydana getiren enerjinin birer younlamas olduunun aklanmas yerleik klasik
varsaym ilk kez yerinden sarst. nk, grdmz nesnelerin, gerekte "maddi
ktleler" olarak var olmad anlalmaya balanmt. zafiyet kuram, ktlelerin daha
kk ktlelerden meydana gelmediini, sadece enerjinin bir beliri biimi olduunu
ortaya koyuyordu. Bu durumda, Einstein, bir nesnenin ktlesinin belirli bir enerjiye
edeer olmas sonucunu ortaya karmt. Bunu, E=mxc 2 ile formle etti. Bir ktlenin
belirli bir enerjiye edeer olmas, o ktlenin, zannedildii gibi duraan bir nesne
olmad gereinin de spatyd. O halde aslnda maddeler deil, onlar meydana getiren
evrensel bir enerjinin varl szkonusuydu. Enerji ktlesinin madde diye gzlenmesi,
sadece bizim alg biimimizin bir rnyd...
imdi sra, maddeyi meydana karan bu enerji yapnn incelenmesine ve onun aslnn
akla kavuturulmasna gelmiti.
Evrende gzlemlediimiz ve madde adn verdiimiz nesneleri, atomalt dzeyde
inceleyen fizikiler, iinde bulunduumuz u evrene atomalt dzeyden bakldnda,
hereyin karlkl bir ilikiler dokusu olarak gzlendiini ortaya kard. Hatta, o boyutta
gzlenen evren, iinde boluun olmad, her noktasnn birbiriyle ilintili olduu, snrsz
ve btnsel tek bir enerji yap olarak gzlenmektedir. Bu tek ve homojen btnsel yap,
paralardan meydana gelmi deildir. Bizim u anda grdmz nesnelerin veya boluk
diye algladmz alanlarn, atomalt dzeyde birbirinden hibir farkll yoktur. Aralarnda

27
onlar ayran, farkl klan bir snr szkonusu deildir. Artk o dzeyde ayr ayr birimsel
yaplarn, paralarn varl tkendiinden, ayr ayr paralara blnemeyen, paralardan
meydana gelmemi, Tmel ve snrsz bir BTNLN szsahibi olduu kantlanmtr.
Klasik inanta "madde" diye isimlendirilen "yaplar", Quantum Fiziinde, atomalt
boyutlarna inildiinde, tamamen karmak bir ilikiler dokusuna dnmektedir.
Gzlediimiz Evrendeki hibir nesnenin, atomalt boyutta kesin bir ekli yoktur. Hibir ey
o boyutta belirli bir snr ve kesinlik kazanm deildir, ancak herey 'olabilir'
grnmektedir. Yani, madde diye kabul ettiimiz "ayr ayr eylerin" atomalt dzeyde ne
ismi, ne de bir iareti henz hi yoktur. Oysa bu gerein gzlemlendii evren, ite u
anda iinde bulunduumuz evrenin ta kendisidir. Burada insan bedeniyle, bir duvar veya
bir su birikimi arsnda bir snr, bir ayrlk gzlense bile, atomalt dzeyde byle bir ayrm
kaybolmaktadr.
Bu tesbitlerden sonra, fizikileri dndren yeni bir soru ortaya kyordu. O halde, nasl
oluyor da insan, gerekte snrsz bir BTN olan TEK'i, ayr, ayr paralar eklinde
gzlemliyor? Evet, nasl oluyor da TEK'i, okluk grntsnde yayoruz?..
te bu sorunun cevabn QUANTUM TEORS akla kavuturdu...
Quantum fizii, yzyllardr devam edegelen inana gre, maddeyi oluturduu kabul
edilen paracklarn, "temel yap talar" olmadklarn, hatta bu paracklarn "temel" olma
zelliine dahi sahip olmadklarn tesbit etti... Nasl m?..
yle ki: Atom fiziinde, maddenin derinliine inildiinde gzlemlenen nihai parack
dnyas, daha alt, daha mikro dzeyde baka paracklara ayrtrlamaz duruma

28
gelmitir. tamamen insan dncesine kalmtr. Bahsedilen atomalt eler ou
zaman soyut varlklar gibidirler, hatta birounun ktlesi yoktur; nesnel deil, tamamen
kuramsal ve dnsel varlklardr...
nk, atomalt dzeyde herey homojen tek bir BTN olarak var olduundan dolay,
sz edilen paracklarn, BTN'den ayr olarak, kendi balarna hi bir anlam yoktur.
Bunun sebebi, o dzeyde parack diye bireyin gzlemlenmemesidir. Hi bir anlama
sahip olmadklarndan, aslnda o haldeyken, "parack" olarak henz bir varlklar da
yoktur! Bu dzeyde herey, sadece "olaslk dalgalarndan" ibaret gibi grnr... Peki,
okluk grnts ve paracklar ne zaman var olmaktadr?.. te iin, zerinde durulmas
gereken en ilgi ekici yan burasdr...
Bu paracklar, ancak gzlemci tarafndan, lmler arasndaki ilikinin bir sonucu olarak
KAVRANINCA bir ZELLK kazanmaktadrlar. Ne zaman ki yaplan gzlemler arasnda bir
karlatrma szkonusu olur, o zaman her bir zellik belirmeye balar. Her zellik,
gzlemcinin kavramasyla bir anlam kazanmakta ve buradan sonra da o zelliin
atfedildii paracn varlndan sz edilmektedir...
Dolaysyla, nesnelerin, gzlemcinin dnceleriyle, gzlenen yap arasndaki karlkl
ilikinin bir rn olduu anlalmtr. Bu durumda ortaya kan bir gerek udur:
Gzlemcinin kendisi de bu gzlem zincirinin bir gesidir ve ondan ayr deildir. Eer
gzlemcinin KAVRAYII olmasa, gzlenen yapnn bir ANLAMI olamayacak ve paracn
varlndan da sz edilemeyecektir. Her bir nesnenin yaps ve zellikleri, gzlemcinin
kavray biiminin rndr.
te 2000'li yllarn eiinde, Atom fiziinin ortaya kard net gerek udur: in iine

29
insan koymadan bu evrenden bahsetmemiz asla mmkn deildir. Fizik evren, ancak
insann kavrayyla birlikte var kabul edilmektedir. Her bir nesnenin var olmas, bir zellik
ve anlam tamas, bilin tarafndan KAVRANMASINA baldr. Gzlenen bu evren ve onun
fiziksel yasalar, bilincin kavramasyla anlam kazanmakta ve bylece de "var" kabul
edilmektedir. Akas, hereyi ve kendinizi ne olarak kavryorsanz, u anda ylesiniz. Ve
bu da tamamen size gre yle!
Evrenin meydana geliinde, "temel yap talarnn" varl sz konusu olmad iin, iinde
yaadmz evren, nesneler ve fiziksel yasalar, tamamen gzlemi yapan bilince GRE'dir.
Herey tamamen dnsel bir kavraytan ibarettir. "Maddenin" varln belirleyen esas
faktr, gzlemcinin alg kapasitesi ve kavray biimidir. Baka bir ifadeyle, bulgularn ne
ekilde olaca, yani nesnelerin varl ve onlarn zelikleri, olayn dnda olmayan,
onunla birlikte olan, insann kavray biiminin rndr. Gzlemci NASIL kavrarsa ve
ne anlam verirse, evren, onun yasalar, nesneler ve zellikleri YLE grnmektedir.
Bu bulgular nda dndmzde, u an iinde bulunduumuz fiziksel yasalarn,
bilincimizin kavray biiminin KARILII olduu anlalmaktadr. Yani, iinde
bulunduumuz ortam ve onun yasalar, aslnda bilincimizde ortaya kan anlamlarn
bir sonucudur... Fizik nesnelerin zelliklerini ve evrensel yasalar tayin eden bir
BLN ile bakmakta, Onun ile grmekte, Onun ile dokunmakta, ksacas Onun ile
varolmaktayz. Gzlemci ve alg aralar neyi tesbit edebilecek dzeydeyse, sonu
olarak o tecrbe edilmektedir.
Evrende grdmz tm bu fiziksel nesnelerin meydana knda, bizim dnsel
tesbitlerimiz, yani bilincin varsaym szsahibidir. Biz NASIL bakarsak, evren bize YLE
grnr ve u anda yle grnmektedir. Tasavvufi ifadesiyle, biz ne isek, dnyamz da

30
ona gre olmaktadr. Ve iinde bulunduumuz bu evreni, bu fiziksel nesneleri, tamamen
bizim alglama ve kavray biimimizden dolay bu ekilde gzlemlemekteyiz.
O halde, bunlar kavrayan bilincin VARSAYIMI deitike, yani evrenin atomalt boyutlarna
inildike, veya stmadde boyutlarna kldka, maddenin kabulnden doan fiziksel
yasalar geerliliini yitirecektir ve yitirmektedir.
Fiziksel yasalarla kaytlanmam bir "varsaym duvarn" veya "dnsel duvarn" iinden
geilebilecek, "dnsel suyun" zerinde yrnebilecektir. Ancak tabi bunlar baarann,
kendi zbilinci yannda, maddeden ibaret bireysel varlnn da bir varsaymdan fazla
birey ifade etmemesi halinde... Atomalt boyutta snrl yaps olmayan bir duvarn
tesine dnsel bir bedenin geememesi, tamamen bilincin bir varsaym ve insann yle
artlanmasdir. Fizik dnyaya ait artlanmalar kaybolduka, bilincin evrensel deerleri
ortaya kacak; phesiz bir dilek ve kesin kararllk, kendiliinden ortamn bulacak ve her
dilenen gerekleecektir...
Evet... Artk bilimin nda inkar edilecek hibir yan kalmamtr ki, Sufilerin eserlerinde
rastladmz, "yle bir aleme ve zamana gittim, yle yle ilerle karlatm", gibi,
nceleri kabul etmekte glk ekilen ifadeleri, kendimizde mevcut Evrensel Bilincin ve
gizli kalm glerin mjdeleridir...

31

KUANTUM FZNE GRE "BU DNYA BR HAYAL"


Be duyumuz snrlarnda algladmz dnya, elle tutulur, gzle grlr kat bir madde
ktlesi!.. Ancak acaba, be duyu snrlarnn dnda, baka duyularla bakabilseydik nasl
bir dnyada yayor olacaktk? Gzlemleyen bilincimiz ayn kaldnda, tam u anda
bulunduumuz yerden, algladmz dnya ne tr bir ortam olacakt ve o dnyada --eer
hala varsa--, bizim kendi yerimiz ne olacakt? Belki bambaka kavramlarla dolu imdikine
hi benzemeyen bir boyutta olacaktk, diyenleriniz olabilir. u anda ve burada... Peki,
tm bu kesitsel grntlerin tesinde dnyann asl ve gerei ne?

32
Aslnda, eskilerin, yalan m, gerek mi, yoksa rya m olduunu bir trl zemedii garip
bir dnyada yayoruz. O kadar garip ki, kiminin umursamaya demez sayp adeta
sefasn srd ile, kimine adeta meydan okuyan; kiminin de onunla mcadele ettii,
adeta boutuu, hep ayn dnya. Oysa, bilimin ve bilimsel dnen insann
gznde herey artk ok farkl!..
Bir yanda bizim gibi toplumlar ve aydnlar, sadece gemile megul olup, sorunlar bulup,
onlar bugn tartmakla,
szmona,
adalama
yolunda
adm
attklaryla
avunadursunlar; gemi yerine gelecein inas grevini stlenmi, 'evrensel insann'
gerisinde kalmamaya alan bilim evreleri, yepyeni dev bulgularn heyecanyla kabna
smaz hale gelmitir. Siz istediiniz kadar algladnz bu yaamla, dnyayla
mcadelenize devam edin, dnen insan, kendi varolu gayesini, yaamn ve evrenin
gereini nerdeyse zm olmann verdii rahatlkla, adeta sizin ve dnyann halini
baka bir boyuttan gizli bir tebessmle seyre dalm durumda. Bu ifadenin zerinde
duralm ltfen: Hala be duyusuyla alglad dnyayla mcadele eden, veya bu
alglad yaamn NE olduunu, ASLINI aratran, gren ve ona gre seyre dalan
gnmzn farkl insan.
Medya araclyla haberdar edildiimiz dnyada olup-bitenler bir yana, birazck okuyan
ve aratran kimsenin gznden kamayan gncel bir konu var: Birok bilim dal, zellikle
Astrofizik, Kuantum Fizii, Gen Mhendislii gibi popler bilim dallar, geldii noktada
artk, insann iinde olduu evrensel sistemi, insan dncesinin Yaratc Dnce ile
olan balantsn ve dahi 'Tanr' diye bilinen kavramn ne olduunu zmekle megul.
Piyasada hibir yeni fizik veya genetik kitab yoktur ki Tanrnn ve insann bilincinden
bahsediyor olmasn, hatta tamamen konusu bunlar olmasn. Astrofiziki Stephen
Hawking'in dedii gibi, insanlk kendi gereini aklayan Tek Tmel Kuram buluncaya

33
kadar bilimin iine girdii bu hzl araynn sonu gelmeyecek...
A.B.D.'nde grtm gen mhendisinden iittiim ve beni en ok artan bir ifade u
oldu: Artk bulgularmz srekli olarak, beklentilerimiz dorultusunda gereklemekte!
Dahas, diiyordu, artc olan o ki, gen mhendisliinde yle bir yerdeyiz ki, imdi
bulgularmz, beklentilerimiz belirliyor! Saysz diyebileceimiz ihtimaller ieren bir
sarmalda, hangi muhtemel genetik dizilimin etken olmasndan pheleniyorsak, karmza
mutlaka o dizilim kveriyor. Bilincimiz neyi kefetmek zere bizi harekete geiriyorsa,
sonunda o eyi kefediyoruz. Bu ifadelerin anlam uydu: Dncemiz, bulgularmz
belirleyici olduundan; sorumuz, bilginin yars anlamna geliyor. Buradan u sonuca
varyordu: Bu demek ki, deney, deneyin sonucu ve bilincimiz aslnda ayn btnn
birbiriyle ilintili elemanlar gibi, birbirinden ayr deiller ve molekler dzeyde dahi bu
zlmemi balantnn eserleri gzlemlenebilmektedir.
Gen mhendislii konu olurken, biz henz tp bebekleri hatrlyoruz. Klonning gibi deiik
tarihlerde ayn bebein kopyelerini dnyaya getirme almalarn bilenler ise biraz daha
ilgili olanlarmz. Oysa, gen mhendislii aratrmalarn yakndan takip edenler, yukardaki
dncelerle ve hatta dnyann bir organizma olduu, dahas her organizmann kendinde
gizli programn ortaya koyduu, su diye bireyin omad, gibi dncelerle bambaka
gereklerle iie gelmi durumdalar...
Paralel ekilde, Atom Fiziinde de, gzlemci, deneyin bir paras kabul edilir. Durum
daha da aktr. Atom fizii alannda, dnyada gzlediimiz birimsel yaplarn, kendi
balarna, yani Evrensel Btnden ayr olarak hibir anlama sahip olmadklar ortaya
kmtr. Kuantum fizii, iinde yaadmz dnyay, gzmzn yanld gibi,
birbirinden kopuk, ayr ayr bireysel elemanlara ayramayacamz gstermitir.

34
Fiziksel olarak madde diye grdmz nesnelerin derinliklerine inildike, karmza kan,
dnyadaki btn nesneler arasnda varolan karlkl bir ilikiler dokusudur. Yani evrenin
esasnda her zerresi birbiriyle ilintilidir, hibir ey, hibir zaman tmden bamsz
hareket edemez.
Burada dikkatlerden kamamas gereken en nemli nokta udur: Tesbit edilen bu
ilikilerin en nemli eleman, gzlemcinin kendisidir. nk gzlemcinin kendisi de olayn
bir parasdr ve bu Evrensel Btnden ayr, ya da bamsz deildir. Ben ve evren
ayrm, hatta madde ve mana ayrm atom alt dzeye inildiinde,
kaybolmaktadr, geersiz kalmaktadr... Atom fizii, iin iine insan bilincini katmadan
evren hakknda konuamayacamz, ak ve net bir biimde ortaya koymutur. nk
tm evren, her zerresine kadar ayn btnln ve tekliin ifadeleridir. Biz ise bu
btnl alglayamadmzdan, gzmzn darack kapasitesi dolaysyla madde, ve
maddelerinin hepsini birden de evren diye kabul ediyoruz. Oysa, gzn yanlsad gibi
insann dnda, saysz paralarn birlemesinden oluan bir evren olmayp; sadece
sonsuz ve tek bir Btn vardr. Yani, Modern fizik, evrensel dzeni, birbirine bal
olan, ayr ayr paralara blnemeyen, paralara ayrlmas szkonusu olmayan bir
btnlk olarak grmektedir. Ayrca bu btnlk ile onu gzlemleyen ve aratran bilin
arasnda da bir birliktelik vardr, ayrlk yoktur.
te bu anlay erevesinde, 'zaman ve uzayn' kafamzdaki klasik anlamlar geerliliini
yitirmitir. Doru zannettiimiz, Evrenin birbirinden bamsz nesnelerden olutuu
gr ve klasik sebep-sonu ilikisi gibi kavramlar geerliliklerini tamamen
yitirmilerdir. Artk evren, fiziksel ve dnsel ilkilerin birbirini karlkl olarak
etkiledii byk bir sistem a olarak alglanmaya balanmtr ve bu ilikiler,
yalnzca, tek Btnle olan balant aracl ile aklanmaya allmaktadr.

35
Fizikiler, doal fenomenler olarak kabul ettiimiz btn alglarn, aslnda insan
dncesinin rnleri olduklarn ortaya karmlardr. Bu rnler de gerekliin
kendisinden ok, gerekliin kavranlmasna yarayan kesitsel imajlar anlamna
gelmektedir. Buna gre yaadmz, istisnasz tm olaylar ve oluumlar, evrendeki
herey, kesinlikle birbirleriyle ilintilidirler. Ve yaamn gereini anlayabilmek iin de
nce 'Tm' anlamamz gerekmektedir. Zira, gerekte varolan ve yaayan O Tektir.
Bu bulgular sonucunda, Yeni Fizik, insann bilincinin dnda, evrenin tesinde, mekansal
veya boyutsal bir tanr fikrini reddetmektedir. 'Tanr' ismiyle farkettirilmek istenen,
insanlarn kafasndaki imaj deil, esasnda, sadece ve sadece kendisi varolan, insan
bilncini de kapsayan, insan bilincinin birliktelik arzettii snrsz Tek'tir. Dinsel ve Mistik
kaynaklarda bildirilen Onun Tek oluu, kendisinin snrszl ve yalnzl dolaysyladr.
nk varolan Btn, paralara ayrlamayan snrszdr ve kendi dnda baka hibir ey
olmayan Tektir...
Tm bu bilimsel veriler nda, evrenin ve insann klasik alglan biimi bir reforma
hazrlanmaktadr. Bu, belki ok yaknda kendimizi ierisinde bulacamz dnsel bir
reform olacaktr. Bu grdmz madde ve ayr ayr nesneler, esasnda pratik adan
yarar salayan birer var kabul editen ibarettir. Kuantum kuram gznde, serbest ve
ayr fiziksel varlklar kavram, yalnzca bir idealletirmeden, yani dnsel olarak var kabul
etmekten baka birey deildir. Bu demektir ki fiziksel olarak var kabul ettiimiz
herey, esasnda dnsel olarak var kabul ediimizden ibarettir. Gzmz
dolaysyla yanlsadmz maddi, nesnel bir dnyada deil, gerekte dnsel bir
evrende yayoruz. Bu dnsel evren kendi sistemine gre, kendi yaamn kesintisiz
olarak srmektedir.

36
Ancak bizler, kendimizi bu z dnsel deerlerle tanyamamaktan tr, orijinal sistemi
ve kendimizdeki evrensel dnceyi srekli olarak alglayamamaktayz. Bu da beynimizin
nesnelerden oluan grntsel dnyayla bloke olmasna sebep olmaktadr. Bunun
sonucunda, aslnda bir anlamda hayal olan, eskilerin ifadesiyle yalan bir dnyada,
kendimizi artladmz, baladmz bireysel isteklerimize gre yayor, onlar
gerekleince mutlu, gereklemeyeince zntl oluyoruz...
Oysa, insann bilinciyle birliktelik arzeden Evrensel Btn kesintisiz bir ekilde kendi
zelliklerini, kendinde yaamaktadr. Tamamen bizim artlanma ve beklentilerimizden
bamsz biimde. Ve eer biz, alg kapasitemizi bilgimizle ve beyin gelitirme teknikleri ile
geniletebilirsek ve dnyaya, artlandmz nesneler birikimi olarak deil, gerek
dnsel deerleriyle bakabilirsek, o zaman gerei grme imkanna eriebileceiz. Bu
da kendimizdeki evrensel bilin boyutunun deerleriyle gresel olmayan bir yaam
getirecektir.
Acaba Hawking'in arad, anlalmas gereken Birleik Kuram, bu 'Tek' ve 'Tekin
gzyle bak' myd? Buna 'evet!' demek olas. Varln gereini kavramann yegane
yolu, 'bedenden ibaret bir birim olduumuz inancyla bak' terk edip, zmz ve
bilincimizin asl olan Tek'in gzyle bakma erdemine ulaabilmektir. Bunun tek yolu da
nce Tek'i ve Onun dzenini bilebilmektir. Doay ve olaylar altmz klasik biimde
deerlendiriimiz, tamamen bir yanlgdr. Bunun iin, evremizde ve doada olup-bitene,
dnyaya, artlanlm klasik gzle, madde yapl bir birey olduumuz zannyla bakmak
yerine, her eyin yerli yerince olduu ve grenle grlenin ayrl olmad tek bir
bilinle bakabilmek gerekir. Bunu da ancak kendi dncemizde yaamamz gereken
bir reformla gerekletirebiliriz. O an, dnyamz, bir baka dnyaya dnecektir ki asl olan
orijinal yap da odur...

37
Evet, uzanda kaldmz son bilimsel bulgular ve ada dnce bunlar sylyor.
Aslnda mistik dnce de yzyllardr ayn gerekleri vurguluyor. Dememi mi bir Hac
Bayram Veli:
'Bayram Z bildi / Bileni O'nda buldu / Bulan O Kendi oldu / Sen seni bil, sen seni!..'
Bizim aydnmz, kitapln dolduran 'Mezhebler ve Sorunlar', 'Bakan Nereye Kouyor',
'Nasl Giyinmeliyim', 'Bastrlm Kadnmz', 'Ekonomik Darboazmz' gibi eletiri ve tarih
kitaplaryla vnedursun, nesnel sorunlarndan biraz olsun dncesini soyutlayabilmi
topluluklarn kitaplarnda , 'Evrenin Gerei', 'Tanrnn Aklndan Geenler', 'nsan
Beyninin Bilinmeyen Gleri', 'Evrensel Srlar', 'Atom Fizii ve Tanr', 'Holografik Evren' gibi
kitaplar satta ilk sralar almakta. Dnen insan bu bulgular nda hereyden nce
kendini anlamaya almakla ve geleceini imdiden kavrayabilmekle megul. Siz
isterseniz, 'bu kadar ekonomik, siyasi sorunumuz varken bunlar zmeyi bir yana brakp
ta atom fiziinin bulgularna gre yaamaya almakla m mrmz geirelim, bu
skntlar nasl zlecek?' diye kar kn. Size sadece, "Haklsn dostum, senin varolu
gayen de bu olmal," diyor ve ekliyor, "Ancak unutma, btn bunlarla uratn
sylerken beyin kapasitenin sadece maximum %7'si gibi bir ksmn kullanyorsun.
Dahasn, dnyann asln kavramak iin, biraz da geriye kalann kullanmaya alsan!
Kendini sadece fizik dnyayla kaytlamay biraz asan! Unutma, hereye ramen, senin
kendin kadar kymetli bir hazinen yoktur ve kendinden bakas iin de var deilsin..." Ve
hatta bizim Trkmenolu Yunusumuzun bir drtlyle bulunduu
boyuttan
glmsemesine devam ediyor::
Mal sahibi, mlk sahibi / Hani bunun ilk sahibi / Mal da yalan, mlkte yalan / Var,
biraz da sen oyalan...

38

HOLOGRAMDA SEYAHAT
ada bilimsel keiflerle, mistik Sufi retilerinin en nemli ortak uyars udur: nsan,
zne dnerek, kendini, z bilincinin deerleriyle tanyamad srece, evrendeki yegne
sermayesi olan "dnya yaamn", fizik dnyann artlarna baml olarak yanlglar
ierisinde tketir gider...
nsanln
byk bir
ounluu,
dnyay
ve
yaam
sadece
be
duyuyla
alglayabildiimizden ibaret zannedip, sadece buras iin hereyi elde etmekle
megulgen, bakn bilim dnyasnda neler oluyor ve bunlar Tasavvuf eserlerinde nasl
karlk buluyorlar:
"lnce Yaam" isimli eserinde nl bilimci Kenneth Ring, Ph.D. unlar yazyor:
"Eer bilinciniz, fiziksel bedeninizin snrlarna bamllktan kurtulabilirse, holografik dnyaya
girip, o boyutu tecrbe edebilirsiniz. Bedeninize ve bedensel alglama aralarna baml
kaldnz srece, holografik alem ve boyut gerei sizin iin sadece entellektel bir konu gibi
kalr. Oysa, eer bedeninizden ayrlabilirseniz, o boyutu direkt tecrbe edebilirsiniz. Bu
tecrbeden dolaydr ki, mistikler, grdkleri eyler hakknda bu kadar kesin ve inandrc
konumaktadrlar. Ama oray tecrbe edemeyenler ne phelerini zerlerinden atabiliyorlar,
ne de, yaam anlaylarnda bir deiime ihtiya hissediyorlar."
Evrenin, esasta dev bir hologram olduu gereinden hareketle, zaman ve mekann
duyularmza izafeten belirdiini biliyoruz. Yani fizik dnyann nasl grnd ve bu
dnyada geen zamann hangi biriminde olduunuz, fiziksel duyularnzn alglamasnn bir

39
rn...
Meknn varlndan phe etmeyecek derecede ona ylesine baml halde dnr
olmu ve artlanmz ki, mekann olmad bir boyutun ve alemin nasl birey olduunu
hayal bile edemiyoruz. Oysa, bilin olarak, mekana bal olmadmz gibi, zamana bal
olmadmz da kantlayan veriler var:
Bunun en gl gstergesi, OBE (Out of Body Experience) denen, bireysel bilincin fizik
bedenden ayrlp farkl alanlara seyahat ettiinin gzlendii "beden d yaam
tecrbeleridir." Dnyann her yerinde ve tarihin her dneminde insan bilincinin beden
dna kabildii eitli ekillerde srekli anlatlmtr. Jack London'dan, Goethe'ye kadar
birok tannm kii dahi kendi balarndan geen OBE lerinden eserlerinde
bahsetmilerdir. Eer kk bir aratrma yaparsanz, Amerikan yerlilerinden, Msrllara,
Yunanlara, Hindulara, Mslmanlara kadar her topluluk tarafndan da bu gerein bilinmi
olduunu kolayca kefedersiniz...
Batl olmayan 44 lkede bu konuda yaplan bir aratrma sonucu, 41 lke insannn,
beden d yaam tecrbelerine normal olarak inandn ortaya karmtr. Yine dnyann
488 topluluu arasnda 437'sinin beden d tecrbelere dayal benzer gelenekleri, anma
trenleri ve kutlamalar olduu ortaya kmtr...
Deiik niversitelerde, renciler zerinde saysz anketler yaplm ve rnein
Sauthompton Universitesinde ankete katlan 115 renciden 19'unun; Avustralya New
England niversitesinde 177 renciden 36'snn bandan beden d yaam tecrbesi
getii belirlenmitir. Yaplan anket sonularnn ortalamas alndnda, kabaca, bu yazy
okuyan her be kiiden birinin er veya ge, birgn bir yerde, yaarken fizik beden dna

40
kma tecrbesi yaam olduu veya bunu yaayaca ortaya kyor. Bu oran 10 kiide 1
bile olsa, aslnda sanldndan ok yaygn bir gerekle i ie olduumuz anlalyor...
Tipik bir OBE, herhangi bir anda kendiliinden yaanabilecei gibi, ska, "yakaza" denen,
uyku ve uyanklk aras, uykuya geme srasnda veya uyurken, zikir yapma srasnda,
hastalk ve anastezi sralarnda, ayrca iddetli bir travma veya kaza geirildiinde
grlyor. Kaza geiren baz kimselerin, koma halinde olmalarna ramen, sonradan
olup-biteni anlatmalarnn sebebi bu tecrbedir. NDE (Near Death Experience) olarak
bilinen ve zellikle iddetli kaza veya krizler esnasnda ve sonrasnda bandan geen bu
tr "lmtesi yaam tecrbesini" anlatan kiilerin yaynlanm yzlerce kitab u anda
piyasada mevcuttur. Bunlarn bir ksm Trkeeye de evrilmitir.
Yksek ruh gcne sahip tasavvuf ehli zevat, beden d yaam boyutuna geilerini,
iradi olarak kontrol altna alabilirler. Bu tr tecrbelerde, kii eskisinden daha gl bir
"farknda olu" haliyle, kendisinin aniden bedenden ayr bir yerde olduunu grr. Kapal
bir yerdeyse, genellikle tavana yakn bir konumda, aadaki bedenini seyretmeye
balar. Uuyor veya havada yzer bir haldedir. ounlukla ilk anda bir ferahlk ve
geveme hissi hakimdir. Bundan sonrasnda kiiden kiiye deien ok farkl eyler
olabilir. Burada tecrbe biimlerinde kiinin kendine bak, yetime ekli, bilgi birikimi ve
kendi gereini tanma dzeyi nem tar. Zamansz ve mekansz bir ekilde, bilin,
holografik zellikler tayan bir bedenle, istenen yerde annda kendini bulabilir. Tpk
GHOST (Hayalet) ve benzeri bir ok filmde seyrettiimiz gibi mekan kaytlarndan
bamsz hale gelir, fiziksel duvarlardan veya kaplardan geebilir. Zamann fiziksel
boyutuna tabi olmad iin, dnsel olan bir algya geer; istei olutuu anda, kendini,
dnd yerde ve halde bulur. Bilin kendini fizik bedenin kaytllklarndan bamsz bir
halde, beynin rn olan ok ince titreimlerle yaplanm hologramik bir bedenle bulur.

41
OBE tecrbelerinden elde edilen verilere gre, fizik bedenle yaamn son bulmasyla
birlikte girilen boyut, u an bilim dnyasnn megul olduu hologram tekniiyle tesbit
edilen zelliklerin yaand boyuttur. Yani, evrenin holgramik boyutu. Ancak bu boyut,
kendi yapsna uygun hologramik bir bedenle tecrbe edilebilmektedir. te OBE veya
NDE denen lm tesi tecrbeleri yaayan kiiler, Din'de "ruh" ismiyle tanmlanan,
bugnn lisanyla "nsal hologramik beden" diyebileceimiz bir bedenle bu evrensel
hologramda seyahat etmektedirler. Bugn onlarca dile evrilerek okunan, Muhyiddin Ibn
Arabi, brahim Hakk Erzurum, Mevlna Celaleddin, Abdulkadir Geylani gibi birok
Tasavvuf ehlinin eserlerinde bahsettikleri "ge ykselme, baka bir alemi ziyaret
etme" veya "tayyi mekan, tayyi zaman" gibi dnyann zaman ve mekan kaytllklarna
baml olmayan seyahat tecrbeleri, bugnn bilimsel verileri nda baktmzda,
"evrenin holografik boyutunda" yaanan bilin tecrbeleri ve bilin seyahatleridir.
lm tesinde yaamn devam edebileceine ihtimal vermeyen birok kii, bandan
geen bu tr beklenmedik bir tecrbe sonrasnda, lm diye bir sonun sadece fizik beden
iin geerli olduunu farketmi ve ok farkl bir yaam tarz srmeye gemilerdir. "Mavi
Ty" ve "Mart" gibi tannm eserlerin yazar "Richard Bach" ve benzer eserler veren
birok kiinin, Tasavvuf ehlinin yaama bakndaki farkllk, balarndan geen bu
tecrbelerinden kaynaklanmtr. Bu ekilde tecrbelere dayal olarak yazlm yzlerce
kaynak kitap bulmak mmkndr...
Ve dnyann neresinde olursanz olun, hangi zamanda yayor olursanz olun, her insan
iin kanlmaz olan bir gerek kyor ortaya: lmn tecrbe edilmesiyle birlikte
"holografik evren" boyutunda, "hologramik bir bedenle," dnsel bir yaamn
balangc... Bununla beraber; kendisini bekleyen bu sonsuz gelecee ilgisiz,
aratrmayan, fizik dnyayla kaytlanmaktan kurtulamam insanlarn ounluu...

42

ASTROLOJ: Yeni Millennium'un Popler Bilimi

nsan dncesinin eseri olan her bilginin deeri olduunu kabul ederek, inkar bir yana
brakp, bu gnn bilimsel verileriyle bize ulaan bilgilerin esrarn zme yrekliliini
gstrebildiimizde, saysz bulgular ve deerlere eriebilmekteyiz.
Binlerce yl ncesinden beri mistik dnrlerin ve bilginlerin eserlerinde deindii,
gnmzn ise zellikle gelimi lkelerinde popler hale gelen, onlarca niversitede
renimi yaplan konusu BURLAR LM veya gncel ismiyle ASTROLOJ neyi
anlatmaktadr? Birok devlet bakanndan, borsa tccarna kadar, tanan hemen
herkesin, itibar etmekten kanamad, hatta baz lkelerde aylk raporlar halinde
yaynlanmaya balayan bu isabetli verilerin temelindeki bilimsel gerekler neler olabilir?..
nsanlarn btn davranlarn dzenleyen beyin yaplar ile, gezegen konumlarnn nasl
bir balants olabilir?..
Bu ksa yazmzda astrolojinin srlarna deinmeye alacaz. Bu konuyla ilgili olarak
hem Evrensel Bilinci tanmak suretiyle madde tesi srlara eren mistik dncenin

43
aklamalarna, hem de be duyu verilerine dayal bir sistemle yaam sistemini
aklamaya alan bilimsel bulgulara yer vereceiz. Artk ok ska gzlemlendii zere,
gnmz bilimsel bulgular, mistik dnr ve ze erenlerin Evrensel Bilnci anlamak
suretiyle getirdii aklamalara paralellik gstermekte ve onlarn deifre edilmesine k
tutmaktadr. Konum itibariyle, Dou ve Bat ilimlerinin kaynat bir corafyada
bulunmamz, byle bir incelemeyi yapmamz kolaylatryor...
Yaklak 400 MLYAR yldzn oluturduu kabul edilen Samanyolu galaksisi ierisinde orta
byklkte bir gnein uydularndan biri olan Dnya zerinde yaayan canl
organizmadr, bizim grdmz insanolu. Bylesi usuz bucaksz bir galaksiyi bir futbol
sahasna uyarlarsak, galaksiye nisbetle gne sistemimiz, havada uuan bir kvlcm
parlts gibidir. Ve o kvlcm ierisinde Gnein evresinde kendi yrngelerinde dnp
duran gezegenler. Bunlardan birisi de uydusu ayla birlikte dnya ve zerinde bizler...
Galaksi ierisindeki bizim gneimiz gibi, yzlerce, binlerce ve bazen milyonlarca yldzn
meydana getirdii her bir yldz kmesine BUR ad verilir. Samanyolu galaksisi ierisinde
tesbit edilmi, sistemimizi evreleyen, bu tr, yze yakn sayda deiik isimlerle tannan
yldz kmesi veya takm yldz vardr.
Gnmzden 8 yzyl nce Astroloji konusunda verdii eserler ile slam alemi yansra
Bat dnyasnda da yakndan tannan ve birok eseri bilimsel incelemelere konu olmu,
byk mutasavvf Muhyiddin bn Arabi, Fthat- Mekkiye isimli eserinde Dnyada
oluan hereyin burlarn tesiriyle meydana geldiini yle ifade ediyor:
unu da bil ki Hak Taala, daha evvelce anlattmz Krsi (Samanyolu) ierisinde effaf,
dairevi bir cisim yaratmtr. Bunu da 12 eit paraya ayrm ve bu paralara BURLAR adn

44
vermitir. Bu burlar, toprak, su, hava, ate gibi unsurlardan olup, tpk dnya ehlinin
unsurlarna benzerler. Hakk Taala her bir burta cennet ehlinden bir melei orada iskan ettirir.
te bu burlardan, cennetlerde oluacak eyler meydana getirilir.. Deiim ve karkllarn
tm bu burlarn deimesiyle ve kurulan dzenin bozulmasyla olur. Gerek olarak
alemimizin ncln bu 12 burta bulunan 12 melike yapmaktadr. Bylelikle bu 12 bur,
lemlerimizin gerek olarak imamln yapmaktadr...

Astroloji Neyi Anlatmaktadr?


Gnmzde astroloji, akademik anlamda, tamamiyle kiilerin doum anndaki gezegen
konumlaryla, karakteristik zellikleri arasndaki balanty, istatistiki sonulara gre
aklayan bir aratrma sahasdr.
Astrolojinin klasik teorisi ise udur: Kozmos ve insanolu, orjinini ayn zden alan
yaratln ifadeleri olduuna gre, her ikisi de benzer biimde hareket ederler ve bylece,
insann yeryzndeki eylemleri, gklerdekinin bir yansmas olur... Bir ka gn ve gece
eer gkyzne bakarsanz, bir ka gk cisminin yer deitirdiini ve hareket halinde
olduunu tesbit edersiniz. Bunlarn banda her gn doup, batan Gne ve Ay gelir.
Onlarn yansra da be kk yldz gibi grnen Merkr, Vens, Mars, Jpiter ve Satrn
gezegenleri hareket halindedirler. yleyse hareket eden bunlar olduuna gre, insann
eylemleriyle balantl olan da en bata bunlar olmaldr. Gne, Ay ve her bir gezegen
yrngesinde dolarken, sistemimizi evreleyen, 12 eit paraya ayrlm kabul edilen
ge karlk gelen sabit takmyldzlarn, yani 12 BURCUN sahasndan geer ve bunlarn
kiminde temsil ettikleri enerji glenirken, kiminde ise zayf dzeye der. te Gnein
ve bu gezegenlerin sizin doum annzdaki konumu, yani bulunduklar burlardan aldklar
enerji, sizin programnz oluturur ve sizin aln yaznz, Gkyznn o anki yansmasnn

45
bir ifadesidir. Bylece, gezegenler her bir burcu gezdike, siz de doum annda oluan
programnza gre gelen enerjiyi deiik ekillerde deerlendirir ve davranlar ortaya
koyarsnz...
Her gezegen kozmik enerjiyi farkl formlarda yanstr ve bunun iin herbiri, organizmay
motive eden belirli bir dalgaboyu bileimi, yani belirli drtler, huylar ve ihtiyalar gibi
karakter unsurlarn temsil eder. Bunlarn en gl olan Gnein doum gnnzde
yerald bur, sizin z burcunuzdur. Bylece siz, rnein bir Olak veya Kova burcu
insan olursunuz. Gnein bu burtan ald enerji gl bir biimde karakterinizde ortaya
kacaktr. Benzer ekilde, doum annzda Doudan ykselen bur ta Ykselen burcunuz
olacak ve da yansyan yeteneklerinizde gzlemlenecektir. Dier gezegenlerin konumu
da benzer ekilde kiisel karakterinizde etkin olacaktr.

Beynin Anne Karnnda Programlan


Biliyoruz ki insan varlndaki tm oluumlar, onun kiilik zellikleri beynin eseri olarak
ortaya kar. Biyokimyadan, psikolojiye kadar insann yapsn ve alma sistemini
inceleyen birok bilim dal ortaya koymutur ki insan dediimiz organizmann alma
biimi, tamamen fiziksel, biyolojik ve kimyasal kurallara dayanr. Alglama aralarnn
duyarl olduu etkenler, onu deiik trlerde eylemlere geirir. Bu eylemlerin ne ekilde
olacan belirleyen, BEYN ve onun programdr.
nsan beynini meydana getiren ve nron diye isimndirilen 120 milyar hcre her beyinde
farkl bir dizilim oluturur. Her beyinde farkl olan bu dizilim modeli, yani beyindeki
biyoelektrik kanallarnn dizilimi, beyin alar, bireyin kiiliini izer. te bu dizilim ve
balant modeli, beynin program diye ifade edilir.

46
Beyin ilk temel programlamaya ana rahminde iken maruz kalr ve anatomik gelimesini
doumdan hemen sonra tamamlar. Nronlar ile onlarn kol ve uzantlar olan aksonlarn
birbirleriyle balantlar, doumdan nce her beyinde farkl bir biim alr. Bu model,
doumla birlikte kesinleir ve bireyin mr boyunca hibir deiiklie uramaz. Ayrca,
hibir beyin hcresi de yenilenmez.
te her birimizin yeteneklerini beyindeki bu biyoelektrik kanallarnn oluturduu balant
modelleri belirler. Her bireyin dnce, anlay biiminden, acizlik, beceriklilik, zeka gibi
tm yeteneklerine kadar hereyin temeli, ana rahmindeyken, normal artlarda bir daha
deimemek zere belirlenmitir. Tm yaam sresince, her birimiz, bu beyin
programmzn eseri olan bir biimde ve kapasitede dnr, hisseder, renir, sever,
kzar, alr, ksacas yaammz srdrrz.
Gemite yazlan tasavvuf eserlerinde, bireyin aln yazsnn tesbit olunmas diye ifade
olunan olayla, tibbi aratrmalardan elde edilen beynin programlan olay son derece
enteresan bir paralelik gstermektedir. Aslnda, Sufi kaynaklarnda, her kiinin aln yazs
FELEKlere (gezegen yrngelerine) bal olarak ve KADER kavramyla ifade
edilmektedir. Yine bizim enerji kelimesiyle tanmladmz ey, kudret kelimesiyle ifade
edilmektedir.
Bu konunun ok geni bir biimde ele alnd, byk mutasavvf brahim Hakk Erzurumi
nin, birok dile evrilerek incelenen, 300 yl nce kaleme alnm Marifetname isimli
eserinden u paragrafa deinelim:
Allahu Taalann kudreti ile, gezegenlerin ve burlarn maddi yaplarda eit eit tesirleri
daimi olduundan, btn halkn ekil, hal, ahlak ve tavr henz ana rahminde nutfe iken rast

47
gelen baht ve talileri tesirlerinden meydana gelmitir.
Hazreti Resulullah yle buyurmutur: Saadet ehli o kimsedir ki ana rahminde saadet ehli
olmutur; bahtsz olan da o kimsedir ki ana rahminde bahtsz olmutur. Halkn btn ekil,
sfat ve mizalar, feleki vaziyetler gereince rahimlerde ayr, ayr olunca, eceli msemmalar
da mizalarna gre orada farkl tayin olunmutur...
Bu aklamalarla Erzurumi, insanlarn fiziki yaplarndan, kiiliklerine kadar tm zelliklerini
belirleyen tesirlerin, enerji (kudret) sayesinde gezegenlerin konumlarna gre burlardan
(takm yldzlardan) geldiini ve tm bu zelliklerin anne karnnda iken programlandn
ifade ediyor.

Beyin ekirdei ve DNA moleklleri


Dier taraftan bilimsel bulgular nda yine biliyoruz ki, insann fiziki yapsn ve karakter
zelliklerini belirleyen tm bilgi, onun genetik yapsnda, yani DNA molekllerini oluturan
bazlarn dizili biiminde gizlidir. Ayn ekilde, beynin sahip olaca program tr
balant modelleri hakkndaki bilgi de, beyni meydana getirmek zere seilen, yani
beyin ekirdeini oluturan hcrelerde yeralan DNA molekllerinde gizlidir. Esasen,
bireyin ne tr bir yapya sahip olaca, embriyodaki hangi hcrelerin hangi dokunun
olumasnda temel tekil edeceinin tesbiti, anne karnnda ceninin dtan gelen tesirleri
deerlendirebilecek safhaya eritii, drdnc ayn sonuna rastlar. Bu gnde sonulanan
bir bakalamla, eitli hcreler hedeflerini bularak, dier komu hcrelerden
farkllamaya balarlar ve deiik grevler alrlar. te oluan bireyin yalamndaki en
nemli an burasdr. Zira gelimenin tm, bu bakalaan hcrelerin etkinliklerinin artmas
ile olur. Beyin ekirdei, yani beyni meydana getirecek yap ilk kez bu gnde tesbit

48
olunmutur ve beyin dahil sinir sisteminin tm bedende en yksek dzeyde
kalplamasn bu temel oluturur. Bu gnde belirlenen beyin ekirdeinde yeralan DNA
molekllerinin yapsnda ne tr karakteristik bilgiler yer alyorsa, dnyaya gelen birey tm
yaam sresince bu bilgilerin ortaya karaca beyin alarna sahip olacaktr. Doumdan
hemen sonra son eklini alp, kalplaacak beyin, bu ekilde yeteneklere ve zelliklere
sahip olacaktr. Bu gnden sonra artk yazgs tmyle kararlatrlmtr.

DNA molekllerinin iie olduu kozmik nm


Canllarda, doal olarak genetik dizilimi etkileyebilen ve deitirebilen yegane enerji
kayna kozmik nlardr. Canl evriminde meydana gelen mutasyonlarn byk bir
ksmnn kozmik nlar tarafndan gerekletirildii tesbit edilmitir. nk, her an dnya
atmosferini bombardman altnda tutan kozmik nm ve atmosferden geerek yeryzne
ulaan zellikle sekonder kozmik nlar ok yksek enerjiye sahiptirler. Eer saniyenin
binde biri kadar bir srede, bir nm bir DNA moleklne arpar ve paralarsa, DNA
dizinini meydana getiren iki kolonun tad bilgi kaybolabilir veya kopan para bir baka
biimde farkl bir yere eklenerek yeni bir gen yapsnn meydana kmasna sebep olabilir.
Hatta, byle bir deiim yalnzca bazlarn diziliinde bir yer deitirme ile de olabilir; bir
gen yepyeni bir zellik kazanarak ortaya kabilir. O kadar ki, rnein gz renginden
sorumlu bir gen, yepyeni bir zellik kazanarak mavi gz genine dnebilir.
Yeryzndeki organizmalarn genetik
byle bir deiimle ne kadar iie
olacaktr: Gneten gelen ultraviyole
birinin derisinde yzbinlerce hcrenin

yapsn belirleyen DNA dizinlerinde meydana gelen


olduumuzu farkedebilmek iin u rnek yeterli
nlar altnda bir ka saatlik gne banyosu yapan
DNA yaps deiiklie urar...

49
Varn buna gre, beynin oluumu srasnda ve yaam boyunca maruz kald kozmik
nlarn etkilerini siz dnn. stelik, aslnda esas etkileim bizim gzlemleme imkanmz
dnda, atomalt, quantum alt boyutlarda gereklemektedir.
Dnya zerindeki organizmalar iin bu nmlarn en
gelen kozmik nmn younluu dolaysyla gndz
yetenei ve hassasiyeti geceye gre zayflar. Radyo
rahatlkla dinlenen ksa daga istasyonlar gndzleri
oaltabiliriz...

gl kayna gnetir. Gneten


saatlerinde beynin konsantrasyon
dalgalar bloke olur, rnein gece
dinlenemez. Bunun gibi rnekleri

Gneten gelen n yamuru gibi, evrendeki eitli takm yldzlardan (burlardan) dahi
her an yeryzne ulaan kozmik nlar, bizlerin yaplarndan ok ok ksa srelerde
gemekte ve etkilerini oluturmaktadrlar. Hcre faaliyetlerini dzenleyen DNA dizinleri bir
yandan hcre biyokimyas ile biyoelektrik etkileim ierisinde iken, dier yandan atomalt
boyutun canllar olan kozmik nlar ile etkileim ierisindedir...

Burlarn etkileri
Astrolojide, bireyin karakteristik yaps zerinde n srada etkin olan 3 enerji kayna,
burlar, Gne ve sitemimizdeki gezegenler ile, yeryzne ulaan kozmik nmn balca
3 kayna enteresan bir paralellik ierisindedir: Bunlar, 1. Uzak yldzlardan, 2. Gneten,
3. Gezegenleri evreleyen manyetik alanlarda tutulmu gne rzgarndan kaynaklanan
kozmik nm.
Doumla birikte anatomik yaps tamamlanan beynin programn belirleyen ve bireyin

50
karakteristik zelliklerini izen DNA dizinleri, youn bir ekilde kozmik nlardan
etkilenmektedir. Her birey doumdan nce oluan bu beyin programna gre aksiyon ve
reaksiyon biimlerine sahip olmaktadr. Beyin programmzn oluumu srasnda ald bu
enerjinin eseri olan bir biimde belirli huylara, mizaca, duygu, dnce ve davran
ekillerine sahip oluruz. Yani bir bakma, doum anmzdaki gkyznn haritas, beyin
haritamzn bir ifadesi olur.
Belki de onun iin yaadmz aln yazmz kabul ederken, beklenmedik durumlar
felein zerine atarz veya felein arkndan geeriz veya zaman olur felekten gn
alarz. Bugnn ifadesiyle, kozmik enerjinin ynlendirdii bir biimde, beyin
programmzn gereini yle veya byle ortaya koyarz...
Dnyamz, gne evresindeki yrngesinde dolarken, dnem dnem belli yapdaki
kozmik enerjiye gl veya zayf olarak maruz kalmas sebebiyle de yln belirli aylarnda
dnyaya gelen insanlar, astrolojide bahsedilen belirli karakteristik zelliklere sahip
olurlar. Yani ayn burcun mensubu olurlar.
Ebeveynlerden aktarlan genetik farkllklar ve yeryzne ulaan bu nmn temelde
benzer zellikler tamasna ramen ne kadar anlk geilerle farkl bileimler halinde
olduunu hesaba katarsak, her bireyin kendine has zelliklerinin olmasnn sebebini
anlayabiliriz.
zellikle gne ve ayn insanlar zerindeki bu tr etkilerinin yansra, yeryzndeki birok
organizmada, rnein gmen kular ve srngenlerin beyinlerinde bir tr kozmik n
alcs grevini yapan bezlerin yerald, hormonal dzenlerini kozmik enerjinin ynettii,
hatta bunlara gre ynlerini ve yumurtlama dnemlerini tayin ettikleri, tesbit edilmi ve

51
zerinde almalar yaplan konulardr.
Einsteinin madde ile enerji arasndaki balanty ortaya karmas, evrendeki her eyin
zde snrsz bir enerjiden meydana gelmi olduunu ve varolan her nesnenin enerji
boyutunda birbiriyle ilintili ve balantl olduunu anlayabilmemizi kolaylatrmtr. Gne
sistemimiz ve dnya olduu gibi, gezegenimiz zerindeki tm oluumlar da sonsuza dek
enerji boyutunda bu tek KOZMK SSTEME tabidir. Herbir eyin oluumunu belirleyen
sistem, onlarn takibedecei yolu ve varaca nihai noktay da belirleyendir.
Peki, bedensel olarak kozmik bir robot durumunda olan insann varl bu kadarla snrl
m? Bunun cevabn, bilim ve mistik dnce ortak bir ekilde veriyor: Bizler, be duyu
kapasitemizden doan bir ekilde algladmz saysz galaksilerdeki,
saysz
gezegenlerden biri zerinde yaayan madde bedenden ibaret birimler deil, tm
evrensel yapy meydana getiren, zde bir, yaratc dnceyi (kozmik bilinci) kendi
kapasitesi lsnde ortaya karan ve alglayabilen bilin titreimleriyiz...
yle grlyor ki, yzyllardan beri ze erenlerin ilmi olmu Astroloji, bilimsel temelinin ve
gerek neminin daha da netlemesiyle, nmzdeki yllarda, belki de 21. yzylda sosyal
yaamda nemli bir yer alacak ve o zaman insanlar, birbirlerini daha rahatlkla olduklar
gibi kabul edebilecek, birbirlerine daha hogrl bakabileceklerdir.
Tabi btn bu anlamlar beyin programlarnda varsa!..

52

CHIRON'UN GETRD YENLKLER


Bundan nce son kez 1945 ve 1895 yllarnda dnyaya yaklaan onuncu gezegen
Chiron, 1996da yeniden en yakn konuma geliyor, Gnlk hayatmza yn veren
birok kefin, yeniliin ve kuruluun 50., 100. ve 150. yldnmn anacaz...
Bir nceki Asroloji balkl yazmzda, yeryzndeki yaamn
galaksimizdeki
takmyldzlardan gelen kozmik nlardan ne ekilde etkilendiini ve dnyadaki canl
evriminin kaynann bu kozmik nlarn sebep olduu genetik deiim olduunu
grmtk.
Gezegenler ve burlarn, insann beyin programnn ekillenmesinde ve toplumsal
deiimlerde ne dzeyde etkili olduunu grmek iin, zellikle A.B.D.nde onlarca
fakltede, ounluunu sosyolog ve psikologlarn oluturduu bilim adamlarnca istatistiki
aratrmalar yaplmakta ve astrolojiyi dorulayan ilgin sonular elde edilmektedir. Bu
yazmzda, gezegen konumlarnn, zellikle Chironun konumunun, bilimsel gelimeler ve
toplumsal olaylarla ne derece balantl olduunu gsteren birka ilgin bulguya
deineceiz.
Gne sistemimizdeki gezegenlerin yeryzyle ilikilerini, yakn dnya tarihiyle birlikte
incelediimizde, artc biimde paralellik gsteren sonular ortaya ktn gryoruz.
Satrnden daha uzak olan rans, Chiron, Neptn ve Pltonun son iki yzylda
gerekleen keifleri, dnya zerinde nemli olaylara ve dnemlere isabet etmitir. Her
bir dnemde yeryznde ok youn olarak yaanan eilimlerin ve beraberinde gelen
kltrel yaamdaki deiimin, kefi gerekleen gezegenin enerjisiyle balantl olduuna

53
inanlm ve az sonra greceimiz gibi, bu olaylar gerekten de her bir gezegene bal
olarak tarih ierisinde ritmik bir ekilde tekrar etmilerdir...
Asl zerinde duracamz ilgin gelimeler Chiron ile ilgili olmasna ramen, nce, varl
son iki yzylda kefedilen dier gezegene gz atalm.
Tarihe baktmzda, 1930lu yllardan sonra, tm dnyada hzl bir deiim srecine
girilmi olduunu gryoruz. Aslnda o yllarda insanlk, toplu olarak byk bir korku ve
tehdit altndayd: Bu tehdit DEM idi! Deiim, her zaman bir nceki halin sona ermesi
anlamna gelir. Tabi, hi bir deiim kolay gelmez. nk, kendimizi gvende hissetmek
iin, gemie, bilinene, rahata balanrz ve onlardan kopmaktan korkarz, kopmamak iin
elimizden gelen abay gsterir ve deiime kar direniriz. Ancak ne varki, biz dirensek
te, deiim gelmeye devam eder. Evrenin kurallar, belli bir sre sonra deiimi,
kendiliinden gerekli hale getirir.
Plto, gne evresindeki yrngesinde bir turunu 248 dnya ylnda tamamlar. Pltonun
tesbit edildii 1930lu yllara baktmzda, ounluu Amerika ve Almanyada olan
bilimadamlarnn, atomu paralama almalarn balattn gryoruz. ldrc
nkleer ve kimyasal teknoloji aratrmalar bu tarihlerde balatlmtr. Ayn yllarda I.
Dnya savann kahramanlar, Hitler, Mussolini, Stalin gibi liderler, bu deiim srecine
damgalarn vurmulardr. Tm dnyada bireysel, toplumsal, dinsel eilimleri deitiren bu
enerji, varl bu tarihlerde ortaya kan Pltoya atfedilmitir. Plto, yrngesinin dnyaya
en yakn olduu ve dnyaya gre en hzl hareket ettii sahadan, 1978-2001 yllar
arasndaki srete gemektedir.
Gne sisteminde yeni bir gezegen bulunduunda, astrologlar ve sosyologlar, bu kefin

54
beraberinde kltrel yapda, bu gezegenin ynettii kabul edilen enerjinin ynlendirdii
nemli eilimlerin art gsterdiini gzlemlemilerdir.
rans iin de enteresan ekilde bir parallelik gzlenmitir... Daha ok bilimsel ve
dnsel reformlara, zgrlklerin elde edilmesine iaret eden bu gezegenin bulunduu
1781 yl, Amerikan ve Fransz devriminin gerekletii yllarn tam ortasna rast
gelmektedir. ransle beraber, ayn tarihte teknolojinin nemli kayna elektrik
bulunmutur. Binlerce yldr deimeden gelen kltrel yaam, ite bu yllardan sonra,
teknolojinin de girmesiyle srekli ivme kazanr bir ekilde deimeye balamtr.
Toplumlar ve bireyler, o tarihten sonra artk bir daha asla ayn olmamtr.
Yksek sezgi, ilham ve mistik eilimlerle ilikili olduu kabul edilen Neptn gezegeni,
kendi tabiatna ok uygun bir ekilde, hesaplama yntemiyle tesbit edilmitir. Neptn,
dier gezegenler gibi ilk nce fiziksel olarak gzlenmemitir. Gzleminden nce,
matematik hesaplarla yrngesi ve konumu tesbit edilmi, ardndan teleskop, tesbit
edilen noktaya evrilince, gerekten de hesap edilenden 1 derece farkla orada olduu
grlmtr. ngiliz, Fransz ve Alman astronomlar tarafndan matematiksel hesaplar
sonucu yaplan bu keif, 23 Eyll 1846 tarihine rastlar...
Btn bunlara ilaveten, ok daha yeni ve ilgin bulgular var. 1977 ylnda, Satrn ile
rans arasnda yeralan yrngesinde dolaan yeni bir gk cismi, CHIRON tesbit edildi
ve ilk kez teleskopla gzlendi. (Chiron, 1978'de gzlenen Pltonun uydusu aron ile
kartrlmamaldr!)
Chiron gne evresindeki eliptik yrngesini 50-51 dnya ylnda tamamlar. Bu yaklak
yarm asrlk turunu tamamlarken, belirli bir dnemde dnyaya ve gnee yaklar, ksa

55
bir sre byle gider, ve daha sonra uzaklaarak seyrine devam eder. Gezegenin Gnee
en yakn olduu konum Perihelion diye isimlendirilir.
Chironun dnyaya en yakn olduu konum, dnyadan hareketinin en hzl gzlendii
dnemdir. Chiron, yaklak 2 ylda tamamlanan bu hzl geii srasnda, 14 ubat 1996da
gnee en yakn noktadan, 31 Mart 1 Nisana balayan gece ise dnyaya en yakn
noktadan geecektir. Hali hazrda, bu olay Terazi burcunun ilk derecelerinde meydana
gelmektedir.
imdi, Chironun dnyaya yaklamyla birlikte, tarihte neler gzlendiine gelelim. Yaplan
hesaplamalara gre, Chironun bundan evvelki en yakn iki perihelion dnemi 1895 ve
1945 yllarna rast gelmitir. 1945 senesinin insanlk tarihindeki nemi herkese
bilinmektedir. Hiroima ve Nagazaki ye atom bombas bu ylda atlmtr ve hem de bu
olay Chironun dnya ile perihelionuna isabet eden Austos ay ierisinde vuku
bulmutur! Bu oluumu hazrlayan atomun paralanmas bu tarihten iki yl nce
gereklemitir. nsanlk tarihindeki en geni birleme olan Birlemi Milletler Tekilat
nn kuruluu da yine ayn yla isabet etmitir.
Bundan bir nceki perihelion dneminde ise, yani 1895 senesinde ise, yine insanlk
tarihini etkileyen atomalt dzeyle ilgili keifler yeralr. Roentgen tarafndan X-nlarnn
kefi ve Chiropractic denen, sinir sistemine bal alternatif tbbi yntemin kefi bu yla
rastlar.
Enteresan bir ekilde bu her iki kefin mucidi de tam 50 yl nce, yani bir nceki Chironun
yakn geii olan 1845 ylnda dnyaya gelmilerdir. 1845 beraberinde ise, bu kez
yukarda bahsettiimiz Neptn gezegeninin kefedildiini gryoruz.

56
artc bir baka nokta, atomun paralanmas, x-nlar ve chiropractic bulgularnn her
nn de, nsal boyutla, ayrca insann yaps ve yaamyla balantl olmasdr.
Chironun yaklam, gamma radyasyonuyla, hem x-nlaryla ve hem de atom bombasyla,
nkleer radyasyonla ilgili oluumlar beraberinde getirmitir.
1945 ve 1895 ylnda Chiron perihelionlar
kalmyor.te bunlara birka rnek:

ile

gelen

icad

ve

yenilikler

bunlarla

Bugn dnyann hala birok yerinde ila denince akla ilk gelen her derde deva Aspirin
1897 ylnda Felix Hoffman tarfndan yapld.
Aspirin gibi tm dnyaya yaylan Coca Cola ilk kez 1896'da retildi...
Sinema 1895 ylnda bulundu.
Dnyann ilk bilgisayar 1945 ylnda Amerika Birleik Devletlerinde yapld ve bu ilk
bilgisayar, ancak bugnk bir hesap makinas fonksiyonunu grebilen ve bir oday
dolduracak byklkte sistemden oluuyordu
Norris Bradbury
gerekletirdi.

1944

ylnda

kurduu

ekiple

1945

ylnda

ilk

atom

bombasn

Demek ki nmzdeki yllarda, uzayla, astroloji, genetik gibi bilim dallaryla ilgili ve tpta
yeni bulular bekleyebiliriz. Internet zerinden grtm birok Amerikal astrolog
1996 ylnda AIDS hastalnn tedavisinin bulunmasn mit etmektedirler.

57
Burada bir noktay vurgulamakta fayda var. Hibir yenilik veya kefin nemi bulunduu ilk
yllarda anlalamaz. Ancak zaman ierisinde onun nemi kavrandndan, bu bulgularn
deeri de yllar sonra farkedilir.
Chironun varl 1945 ylnda henz bilinmedii iin, bu tarihte bir gzlem kayd
olmamtr. Ancak, 1996 da Chiron tekrar en yakn konumuna geldiinde, onu dnyadan
seyredebileceiz.
Chironun perihelion dneminde ardarda gerekleen bu yenilikler ayn zamanda, fiziin,
dnyay ve evreni atomalt boyutta anlayabilmesi iin nemli temel ta olmular ve
bundan sonraki gelimelere kap amlardr.
Peki Chironun bulunduu tarihten buyana ayn paralelde bulular ve yeniliklere rastlyor
muyuz? Evet! Evreni ve insan anlamamza en son katklarda bulunan Kuantum fizii,
Hologram teknii ve onun verileri, Chironun tesbit edildii 1977 ylndan beri arln
hissettirmeye balam; yine ayn yllar sonras insanlar eskiden hurafe diyerek bir kenara
ittikleri gizemli kalm madde tesi gerekleri aratrp, orijinal ekliyle kavrama dnemine
girmilerdir. 1945 ylnda atom paralanrken, Chironun bulunduu 1977 ylnda bu kez
atomalt parack olan Quantlarn kefini gryoruz. zellikle hologram konusunda, OBE
denen beden d yaam tecrbeleri ve NDE denen lmtesi yaam tecrbeleri farkl
toplumlarda birok kiinin karlat olaylar haline gelmi ve lmn tamamen bir boyut
deiimi olduu konusunda onlarca kitap yazlmtr. lkemizde ok azmzn haberdar
olduu bu konularda, nde gelen Batl fizikilerin ve dier bilim adamlarnn eserleri birbiri
ardna yaynlanmaktadr. Gnmzde bulgularndan en ok sz edilen iki bilimadam olan,
Einsteinin asistan nl Fiziki David Bohm ve Radford niversitesi Beyin Merkezi
Bakan Nrofizyolog Karl Pribram, insan bilincinin, bedenin lmnden sonra,

58
hologramik bir bedenle yaamna devam edeceini, bilimsel bulgular paralelinde,
eserlerinde aklamlardr. Internet vastasyla elimize ulaan ok taze bilgilere gre, u
gnlerde ABDnde bilim evrelerinin heyecanla takip ettii yeni bir alma var: Kolunu
kaybeden iki denek zerinde yaplan almalarda zamanla phantom limb sensation
denilen, kaybedilen kolun varln hissetme eklinde bir durum ortaya cikt ve beynin bu
kolla ilgili uyarlar ald kantlanmtr. zellikle hastalarn yz ve omuzuna
dokunuldugunda, gzleri kapal halde iken "imdi olmayan kolumun ba parmama
dokunuluyor eklinde reaksiyonlar verdii bildirilmektedir. Phantom limb sensation denen
kayp organ ruhsal olarak hissetme durumu, aratrmay yapan Dr. Ramachandiran,
insann fizik bedeni beraberinde, beyinle irtibatl hologramik bir nsal bedeni olduu
sonucuna gtrmektedir. Eer bu bulgular Nrofizyolog Karl Pribramn bulgularyla
birlikte aklanrsa, nmzdeki yllarda, insann, fizik bedeni yansra, hologramik nsal
bir bedeninin varolduunun ve fizik bedenin ardndan yaamna onunla devam
edeceinin kantlanmas, bu gelimeleri takip edenler iin pek te artc olmayacaktr. Bu
bulgu, ayn zamanda OBE ve NDE denen tecrbelerin ne anlama geldiini de aka
ortaya koymaktadr.
Evet, nce Neptnn hesaplama yoluyla kefi, ardndan x-nlar ve gamma radyasyonu,
ardndan atomun paralanmas, nkleer radyasyon ve imdi 1996da insann hologramik
nsal bedeninin kefi... Tm yenilikler ve icadlar, bilimle, insan yaamyla ve atomalt,
hatta nsal yapyla, projeksiyonla ilgilidir. Ve insan iin lmn olmadnn kantlanmas,
tarih ierisindeki en byk yenilik olacaktr.
Aslnda, Chironun kefedildii tarihten beri, insanlk bilincinde adeta grnmeyen bir
yenilenme yaanmaktadr. zellikle din, inan, gerein tanmlanmas ve yaanmas
konusunda, artlanmalara dayal anlayn nemini yitirmesi ve yerini yeni gncel bir

59
anlaya brakmas dikkatimizi ekiyor. Son 20 yldan nce bir kitapda ne alternatif tp,
ne tanryla, dinle, ne astrolojiyle, ne meditasyonla ilgili bilimsel bir eser bulamazken,
bugn Hindistandan Amerikaya kadar dnyann her yerinde yzlercesine rastlamanz
mmkn.
Bilimi ve toplumsal yaam ynlendiren bu bulgularn benzer ierikte olmasn ve Chironla
beraber gelmesini, ardarda tekrarlanan rastlantlar olarak kabul etmek makul
olmayacaktr. Chironun yaklamasyla, belki, yakn gelecekte, gezegenlerden ve
burlardan gelen kozmik nmn, insan genetiini etkiledii ve beyni programlad,
dolaysyla yeryzndeki yaamda sz sahibi olduu somut biimde ortaya konacaktr.
Unutmayalm ki bir zamanlara kadar x-nlarnn ne varlndan ve ne de genler
zerindeki etkilerinden haberdar deildik. Bunlardan te belki, Einsteinden beri bilim
dnyasnn, nl astrofiziki Steven Hawkings in arad, hereyin zn aklayan
Unified Theory (Teklik Kuram) tm dnyada akla kavuacaktr.
yle grnyorki, 1996 ve
aklanmasn da getirecektir

mteakip

yllar,

beraberinde

ok

nemli

(TEMPO Dergisi Aralk saysnda konu ile ilgili haber ve Ahmed Bki ile Rportaj
sonunda; Ekde yer almaktadr)

yeniliklerin

e-Kitabn en

60

UZAYLILARIN YZ
Baz Bat lkelerinde yaplan incelemelerde, UFO denen varlklarn sanld gibi objeler
olmayp, hologramik nsal bir fenomen olduklar yolunda kesin tesbitler elde edilmitir.
lk kez 1940'l yllarda degiik yrelerdeki insanlarn havada uuuyormu gibi ne olduu
anlalamayan, kl nesnelere benzer baz grntler alglamalar zerine, konuya ilgi
duyan kiiler, bunlarn gerekten ciddiye alnacak kadar enteresan zellikler tadklar
kanaatine varmilar Hatta, bunlarn daha gelimi dnya d medeniyetlerden gelen ve
zekice kullanlan aralar olmas ihtimali zerinde durulmu... Ancak bu varlklarn ve hatta
iinden kt kabul edilen varlklarn grldyle ilgili haberler yaygnlatka ve deiik
veriler biraraya getirildiinde, bunlarn gerekte dnyamza dardan gelen uzay aralar
falan olmadklar aka ortaya kmtr.
Dnya d varlklar olma ihtimalinin bulunmadna iaret eden basit baz kantlar
unlardr:
Birincisi, bunlarla ilgili kimi evrelerce rapor edilmi veya halk arasnda kalm binlerce,
hatta milyonlarca, belki de milyarlarca gzlem szkonusudur. O kadar haddinden fazla
gzlemlenmilerdir ki, evrendeki baka bir gezegenden dnya zerine gerekten bu
kadar sk sayda ziyaret olmas dnlemez, mmkn deildir.
kincisi, kendilerini uzayl olarak tantan bu varlklar baka bir gezegenden gelen birinden
beklenebilecek ekilde deillerdir, byle bir zellikleri yoktur ve astrofizikilerin
bulgularna paralel zellikler tamazlar. Birou fiziksel olarak insana benzer ekilde

61
grlyor. Ancak, fiziksel varlklar olmalar halinde, dnyann atmosferini meydana getiren
ve dnyadaki canllarn soluduu havayla bir sorunlar yok ve atmosferin kimyasal bileimi
onlar iin bir engel tekil etmiyor, ama bunun yannda, rnein dnyadaki saysz canl
trnden etkilenme veya mikroorganizmalarla enfekte olmak gibi bir endieleri yok!
Dahas, dnyann yerekimi ve kimyas onlar iin sorun deil, gnein elektromanyetik
emisyonu umurlarnda bile deil, hatta yzlerinde insanlara benzer ifadeler tadklar
syleniyor Garip birey de, hangi lkede veya toplulukta kime grnyorlarsa, onun
dilini konuuyorlar. Btn bunlar gsteriyor ki bunlarn uzak bir yerden gelen fiziksel
varlklar olmalar szkonusu deildir!
Bir baka kant, yaptklar ilerin ve davran biimlerinin uzaklardan gelip dnyay ziyaret
eden "yabanclara" ait olabilecek trden davranlar olmamasdr.. rnein, dnyadaki
insanlar ile iletiim kurmak amacyla dorudan gelip ciddi, drst ve resmi bir temasa
girmiyorlar. Beyaz Sarayn bahesine inmektense, sama sapan bir ekilde tarlasnda
dolaan iftilere gzkyorlar, parkta oynayan ocuklar veya araba kullanan srcler
tarafndan grlyorlar. Uu srasnda pilotlar karlarna aniden ktklarn sylyor,
onlar takip etmeye balyorlar, endielendiriyorlar, ancak saldrmyorlar. Zaman zaman
sadece kalabalklar onlar grsn diye gkte yzlercesi bir anda cirit atarcasna
dolamaya balyorlar, fakat hi bir grme yoluna gitmiyorlar. Ve de eer kimseyle
gryorlarsa, davranlarnn, sylediklerinin hi bir mantksal aklamas yok. 50 yldan
uzun bir sreden beri bu sama sapan davran biimleri byle devam edegidiyor...
Hepsinden daha enterasan UFO denen varlklarn, zannedildigi gibi tanmlayamayan
uan "Obje" olmalar szkonusu deildir, davran biimleri fiziksel nesneler gibi deildir.
Dnya ile dier yldzlar arasnda k yllaryla llen mesafeleri hesaba katn! stelik,
eer teknolojik yetenei bu kadar ilerlemi bir medeniyetten geliyorlarsa ve k yllaryla

62
llen bylesine akl almaz yldzlar aras mesafeleri katedebilecek teknoloji gcne
sahiplerse, neden dnya yzne bilemediimiz bir teknolojiyi veya "nesneyi" bu gne
kadar brakabilmi deiller? Neden ilk grnmeye baladklar 1940'lardan buyana
dnyadaki bu kadar gelimeye ramen bu konuda herhangi bir sonu ortaya km
deil? Bunlarla karlaanlar sadece garip bir olayn kurban olmakla kalyorlar ve
kazanlar sadece kafalarnn kark bir ekilde braklmas oluyor...
Fiziksel objeler olmadklarna bir iaret te, izlenebildiklerinde, akl almaz bir sratle
ilerlerken ylesine ani 90 dercelik keskin dnler yaptklar syleniyor ki, fiziksel bir
nesne byle bir manevrayla kesinlikle parampara olmas gerekir. Dahas var:
Byklkleri deiebiliyor, birden bire gzden kayboluyorlar, yok olup gidiyorlar, hi
yoktan ortaya kyorlar veya renk deitiriyorlar ve hatta durmadan ekil deitiriyorlar.
Ksacas yaptklar hareketler, fiziksel bir nesneden beklenen eyler deil, daha ok
nsal bir grnm...
Astrofiziki Dr. Jacques Vallea, bir kitabnda bunlarn gzlemlerinin "holografik
projeksiyonlar" anmsattn bildiriyor. UFO grdn syleyen kimselerle yapt
grmelerde, bunlarn fiziksel olmayan ve nsal hologramik zellikleri daha da dikkatini
ekmi. fadesine gre, dier yldz sistemlerinden gelmekten ok, aslnda uzayl
sandmz yaratklar bizim dnyamzla ayn ancak insann bulunduu fizik boyutun
dnda "farkl bir boyutta yaayan varlklar." Ayrca, bunlara rastladn syleyen kiilerin
bu tecrbeleri ou kez rya gibi hissetmeleri, hayal mi gerek mi grdklerinde tereddt
etmeleri onlarn nsal ve hologramik yapl olduklarnn bir baka kantdr.
Bu tesbitlerle beraber, onlarn bugne dek mantkl bir icraatnn olmamas ve sama
trde davranlaryla bir sonuca gitmeden srekli insanlar ayn tr eylerle oyalamalar

63
zerinde durulmas gereken bir konudur. rnein, bugne kadar uzayl olduunu bildiren
byle bir yaratkla yapld sylenen en uzun grme srasnda, herey yabanc bir
varlkla temasa uygun ekilde sanlrken, geminin komutan olduunu iddia eden bu birey
bir anda Nazi niformas ierisinde grlmtr. Yabanc bir medeniyetten olsa, byle bir
eyin ne anlam vardr? Hatta, bazlar komik anlamsz arklar sylerken ve grenlerin
zerine patates gibi garip nesneler frlatrken grlmlerdir. Bu da bir uzay gemisinden
beklenen birey olmaktan ok uzaktr. Hatta kimisi bilinen birisinin tipine girebilmekte, o
kii olduunu idddia edebilmekte veya bir ku eklinde veya garip dev bir bcek eklinde
grnmektedir...
UFO grdgn syleyen insanlardan toplad bilgilerle aratrmalar yapan Carl Jung,
1960 l yllarda, bunlar nceleri uan tabaklar olarak nitelendirmi ve herhalde "bir tr
modern mit" ile kar karyayz demitir. 1969 da yazd eserinde bunlarn dnamzda
ancak baka bir boyutun yaayanlar olduu aka ortaya kmtr. Szkonusu eserinde,
uzayl farzedilen yaratklarn yeni bir fenomen olmaktan ok, "yeni bir ekle brnm
eski bir fenomen olduklarn," eitli geleneklerde rastlanan veya kltrel, dinsel
inanlarda da yeralan ve hi te yeni olmayan, insanlk tarihi kadar eski, aramzda dolaan
varlklar olduunu ortaya kard. Avrupa lkelerinde Ortaadan beri "elves and gnomes"
olarak bilinen "periler ve gulyabaniler," veya Amerikan yerlilerinin efsanelerinde bahsedilen
"hayaletlerle" ayn zellikleri tamaktadrlar. Seltik efsanelerinde veya Norse tanrlar
olarak anlatlan veya grnmez eytanlar diye geen hep ayn varlklardr. Deien tek
ey, sadece grndkleri zamana ve kltre uygun yeni bir ekle girmi olmalardr.
Bunlar ok eskilerden beri bizimle dnya zerinde ancak "farkl bir boyutta" yaayan ve
Anadolunun kltrne ve efsanelerine de girmi olan, cin, peri gibi eitli ekillerde
bahsedilen, iinde bulunduumuz yaam sistemini aklayan kitabmz Kuran'da "cin"
ismiyle bildirilen varlklardr.

64
Gnmzde "uzayl" denen "cinlerin" varl ok eski veya ok yeni birey deildir.
Yzyllardan beri deiik tarzlarda, zellikle dinsel grntlerle, dini inan ve trenler
klf altnda insanlar megul etmeye devam etmektedirler. Bugn inden, Japonyaya,
Afrika lkelerine, Amerikan yerlilerine kadar hemen her kltrde deiik isimler altnda
bunlardan kaynaklanan trenler, festivaller, toplu veya bireysel seanslar devam
etmektedir. Yzyllardr, yaptklar i hep ayndr.
1972 ylnda Trkiye'de yazlm, uzayllar konusunda tek kaynak kitap olan
RUH-NSAN-CN isimli eserinde Aratrmac-Yazar Ahmed Hulsi, cinlerin, insanlarla
ayn dnyay paylaan, ancak farkl bir boyutta yaayan, "nsal yapl", dini tabiriyle
"dumansz ate" yapl varlklar olduunu aklamtr.
Evet, farkl bir boyuta ve alglamaya sahip olduklarndan, ayrca, zaman ve mekan
kavramlar insannkinden ok farkl olduundan, onlarn mant ve zekas insan iin
faydasz samalklardan fazla birey ifade etmemektedir.
Cinlerin tm davranlar ve faaliyetleri hologram prensibine gre varolan nsal yapl
olularyla aklanabilmektedir.
Hali hazrda, cinler veya imdiki tanmlaryla uzayl denen varlklar, algladmz dnyada
farkl bir boyutsal katmann yaayanlardr. Bunun iin, insanlarn tam anlamyla kavramas
gtr. Dini terminolojide de eytanlk zelliine sahip cinlerin farkl bir katmanda veya
eski ifadesiyle "alemde" yaadklar vurgulanr. nk evren, gerekte saysz
katmanlardan meydana gelmi quantum orjinli bir yapdr ki, alglama aralarmz
dolaysyla u anda bizim iinde bulunduumuz katman bunlardan sadece birisidir

65
te amanlarn veya Avrupallarn efsanelerinde dragon kafal yzen gemiler olarak
grnen cinler, imdiki komputer nesline de uzay gemileri olarak grnmekte veya
kendilerini uzayl olarak tantarak kendilerine aldanan insanlara kurtarc tanrlar olarak
aldatc fikirler empoze etmekteler. Dini retilerde, cinlerin eytanlk zelliklerinden
dolay saf insanlar kolaylkla kandrarak inanlarndan saptrabilecekleri vurgulanmtr.
Gerekten de dikkatle incelenirse grlecektir ki, uzayl diye kendini tantan cinler, nce
insanlara ok farkl bir maceraya girdikleri izlenimini vermekte, ancak ardndan, evliya,
aziz, ermi, peygamber gibi suretlere girerek srekli olarak kendilerine inanan insanlarn
inanlarn ynlendirmeye almakta ve onlar uuk, bo hayallerle oyalamaktadrlar...
Orijinal dini retilerden uzak olmalar ve aratrmadan yoksun yaamalar sebebiyle,
binlerce saf insan, gnmzde bu cin kaynakl bilgileri uzayl ve ermiler ile maceralar
zannederek, yaamlarn bo hayallerle harcamaktadrlar
Aslnda bunca yldan beri uzayllar var m yok mu, diye aratranlarn zerinde durmas
gereken ey, onlarn var olup olmadklar deil, kanaatimce, ne ekilde var olduklar, ne
tr bir amaca hizmet ettikleri ve insanlar zerinde ne tr tesir braktklar olmaldr...
UZAYLILARIN YZ -II
Hangi eitim ve kltr dzeyinde olursanz olun, kendinizi ne tr artlanmalarla bloke
etmi olursanz olun, kimsenin inkar edemeyecei bir gerek vardr ki, o da insanlarn
byk ounluunun kabul ettii ve deiik isimler ile and, insann yansra dnyamzda
mevcut olup, her an alglanamayan bir takm varlklar mevcuttur.
"Cin" kelimesini duyduumuzda genelde birok kii "hadi canm!", "olur mu yle ey!" gibi
szlerle hemen inkar ediverirdi. Oysa, tesbitlerimiz gsterdi ki, kendilerini "uzayllar" veya

66
"uan daireler" olarak tantan varlklar aslnda dnyann birok yerinde ok eskiden beri
gzlenen "cinlerden" bakas deildir.
Bir nceki yazmzda, kendilerini UFO veya "uzayl" diye tantan varlklarn zannedildii gibi
yeni bir fenomen olmadn, "yeni bir ekle brnm eski bir fenomen olduklarn" bu
konuyla ilgili eserler vermi Batl aratrmaclarn azndan aklamtk. Ve yine,
Ortaada yazlm eserlerde yeralan "elves and gnomes" denen "cinler ve perilerle"
veya Anadoluda yazlm kaynaklarda geen "cinler, hayaletlerle" veya amanlarn,
Avrupallarn efsanelerinde geen "dragon kafal yzen gemiler olarak grnen cinlerle"
ayn zellikleri tadklarn belirtmi ve deien tek eyin, sadece grndkleri zamana
ve kltre uygun yeni bir ekle girmi olmalar konusunu aklamtk. Eskiden hayalet,
peri gibi eitli grntlerle insanlar oyalayan cinler, imdiki komputer nesline de uzay
gemileri olarak grnmekte ve kendilerini uzayl olarak tantmaktadrlar. Oysa, mantki ve
bilimsel gerekler ortaya koyuyor ki, ne evrenin baka bir yerinden gelmeleri
szkonusudur, ne uzay gemilerine sahip olmalar, ne de insanla yeni bir teknoloji
sunmalar! Sadece, dnyamzda bizlerle beraber, iice, ancak farkl bir boyutsal katmanda
yaayan nsal yapl varlklarn insanlk tarihinden beri eitli ortam ve zamanlarda
grlmesi ve inanan saf insanlar hkmleri altna almalardr, olay.
imdi incelememize kaldmz yerden devam edelim
nce birka nemli noktay vurgulamalyz.
Birincisi, kendilerini "uzayllar" veya "UFOlar" diye tantan varlklar gerekte
isimlendirildikleri gibi "fiziksel nesneler" deillerdir. Yani UFO (Unidentified Flying
Objects) ismindeki gibi "Tannmayan Uan OBJELER" deillerdir. nk fiziksel nesne

67
zellikleri tamyorlar. Grenlerin anlattklarna gre, byklkleri deiebiliyor, birden
bire gzden kayboluyorlar, yok olup gidiyorlar, hi yoktan ortaya kyorlar veya renk
deitiriyorlar ve hatta durmadan ekil deitiriyorlar. Ksacas yaptklar hareketler,
fiziksel bir nesneden beklenen eyler deil, daha ok holografik projeksiyonlar
andryorlar. Ayrca, yarm yzyldan beri bu son ekilleriyle gzlemlenmelerine ramen,
yeryznde olmayan herhangi bir nesne veya teknolojiyi dnyaya brakabilmi deiller.
kincisi, elimizde onlardan ulam fiziksel bir veri olmadna gre, bu konunun bilim
adam veya uzman szkonusu olamaz. Ufolog, Uan Daire Uzman gibi ibareler, sadece
bu konuya ilgi duyan, heyecanl insanlarn kendi yaktrmalardr. Ayrca, bunlarla
karlaan insanlarnn gzlemlerinin rapor edildii ok sayda dosya dnda, uzayl diye
tannan bu varlklardan edinilmi ne bir nesne, ne bir fiziksel veri, ne de bunlarn
incelendii bir laboratuvar dnyann hibir yerinde mevcut deildir.
Gnmzde "Uzayl" diye tannan, gemiteki adyla "cinlerin" yapsn anlayabilmek iin,
nce evrenimizin yapsn bilmek zorundayz
Daha nceki yazlarmzdan hatrlanaca zere, evren, gerekte saysz katmanlardan
meydana gelmi quantum orjinli bir yapdr ki, alglama aralarmz dolaysyla u anda
bizim iinde bulunduumuz katman bunlardan sadece birisidir. Bizim duyu aralarmzla
tesbit edebildiimiz nsal katmann yani fiziksel evrenimiz olarak tesbit ettiimiz dalga
boylarnn dnda saysz dalgaboylar, saysz makro veya mikro yapl titreimler ve
bunlarn oluturduu saysz katmanlar mevcuttur. Her bir katman kendi alglaycsna
gre bir yaam ortamdr ve her katmann kendi yaayanlar vardr. Bizim yaadmz
evrenimiz bunlardan sadece birisidir.

68
Ayn gerek, gemite mistik eserlerde, insann be duyusu vastasyla alglad "bu
alemin" dnda, daha baka saysz "alemler" olduu ve her bir alemin de kendi
yaayanlar olduu eklinde aklanmtr.
kemizin Dou ve Bat arasnda kpr tekil eden konumu dolaysyla, Doulu bilginlerin
dini, mistik kaynaklarn ve Bat dnyasnn fiziksel aratrmalara dayal bulgularn
birarada bulma imkanna sahibiz. Bu imkan bizi, belki dnyann baka bir yerinde mmkn
olmayan keiflere gtrmektedir. te bu satrlarla, bylesi bir gerei bilimsel bir
dergiden ilk kez dnyaya duyuruyoruz. Yaklak yarm yzyldan beri eitli evrelerde
gzlenen ve zellikle Bat dnyasn megul eden, ne olduu aratrlan "uzayllar,"
dier tabiriyle UFO diye bilinen varlklar, yzyllardan beri zellikle Douda bilinen
"cinlerin" kendilerini amz insannn eilimlerine gre yeni bir ekilde
sunmalarndan baka birey deildir...
Tabi olduumuz evrensel sistemi aklayan kitabmz Kur'an, cinlerin yaplarn tanmlarken
"semum" ve "maaric" kelimelerini vurgular. Gzeneklerden geebilen, zehirleyici etkiye
sahip ve dumansz ate anlamlarna gelen bu kelimelerin bugnk karln "nsal,
dalga titreim" veya "radyasyon" eklinde anlayabiliriz.
"Cinler" veya "uzayl" diye bilinen varlklar, tpk "x-Ray" veya "Gamma nlar"
gibi, benzer bir nsal dalga titreimden olumu, insann plak gzle alglama
kapasitesinin dnda kalan, farkl bir boyutsal katmann yaayanlardr.
nsanlarla iletiimleri, beyne gnderdikleri bu trden titreimler vastasyla
olmaktadr. Bu tr titreimlere hassas olan beyinler, benzer bir etki aldklarnda, o etkiye
karlk gelen bir varl gzlemlemekte veya o varlktan kendi ilerine baz bilgilerin

69
domakta olduunu kabul etmektedirler...
Kendilerini "uzayl" diye tantan "cinlerin" ne tr bir amaca hizmet ettikleri konusuna
gelince...
Bu konuda eserler veren Batl aratrmaclarn bulgular lkemizde yazlm,
"RUH-NSAN-CN" isimli eserini kaynak aldmz Aratrmac-Yazar Ahmed Hulsi'nin
"uzayllar" konusundaki aklamalarn desteklemektedir. Amerikal iki havac subay
N.Pachew ve T. Blann, sadece gerein ortaya kmas iin yazdklarn belirttikleri ve
yakn zamanda yaynlanan eserlerinde, dnya d yaratklar olarak grnen
varlklarn, aslnda, insanlar aldatmakta olan ve inanlarn zayflatmaya alan
eskiden beri eytan diye isimlendirilen varlklar olduunu belirtmektedirler.
Gerekten dini kaynaklarda da eytanlk zelliinin son derece zekice davranabilen
cinlere ait olduu ifade edilir. Kur'an'da "eytan diye tanmlanan varln, cin olduu
aka belirtilmitir."
Uzayllarla iletiimde olduunu bildiren kiilerin yaynladklar eserler tetkik edildiinde
grlmektedir ki, "cinler" yerleik inanlar zayflatmak iin kendilerini insanln yeni
ve gerek kurtarcs yerine koymaktadrlar. En byk arzular ise insanlar hkmleri
altna almaktr. letiime gemek iin genellikle insanlarn dinsel eilimlerine gre
davranmakta ve inan biimlerini etkilemektedirler. Bunun iin inanan kimselere
kendilerini gemite yaam byk zatlarn ruhlar olarak tantmakta, onlarn adna "Altn
a Bilgi Kitaplar" yazdrmakta, reenkarnasyon vaadlerine inandrmakta, Yce ruh, Ana
Rab, Ik boyutu gibi kavramlarla gkteki, baka bir galaksideki bir tanrdan mesaj
getirdiklerini iddia etmekte, kendilerinin insanln kurtarcs olduklarn empoze
ederek sper eytanlk rnekleri vermektedirler. Akas, slam'n bildirdii "ALLAH"

70
kavramndan habersiz olan saf insanlar gklerde oturan bir tanr ile balantda
olduklarna ikna edip, insanlar dini konularda bilgilendirme grevini stlendiklerine
inandrmaya almaktadrlar. Grnen o ki, kurtulua ermek, yabanclarla kozmik
organizasyona geebilmek, uzaya almak gibi olmadk hayallerle insanlar pelerinden
srklemekten baka hi bir kabiliyetleri olmayan bu varlklara, orijinal dini bilgilerden
yoksun, aratrmadan yoksun birok saf kimse herkesten farkl olduklar ve olaanst
bir maceraya girdikleri edasyla kolaylkla kanmakta ve onlardan yardm bekleyerek
yaamlarn tketmektedirler. eytann, yani cinlerin yzyllardan beri yaptklar yegane i
bundan ibarettir: Saf, bilgisiz, aratrmadan yoksun insanlar, "ALLAH" ismiyle bildirilen
varl anlamaktan uzak tutmak iin egolarn okayarak oyalamak ve hatta her birinin bir
tanr olduu hayaliyle saf insanlar kandrp kendilerine balamak; bylece fizik bedenle
sona erecek yaamn ardndan geilecek ruh boyutu yaamda onlara stnlk elde
edebilmek...
ster "uzayl" ister "UFO" veya baka birey densin, "cinlerin" etkisinde kalm beyinlerin,
ortaya koyduu davranlarnda en gze arpan zellikleri unlardr:

1.

Mantksal btnlkten yoksun olmalar, ifadelerinin srekli birbiriyle elimesi,

2.

Byklk duygusunun ar gelimi olmas,


peygamber, yahut bir tanr kabul etmesi,

3.

Kendini kontrol mekanizmasnn ok zayf olmas, kolayca balanma ve tabi olma,

hatta

bireyin

kendini bir veli,

71

4.

Srekli tekrarlarn mevcut bulunmas.

Bir eyin cin kaynakl olup-olmadn anlamann ve cinlerden korunmann en etkili duas
Kuran'da verilen u ayetlerdir (Gnde bunlarn 40 ile 100 kez zikredilmesi, tm cin
kaynakl sorunlara kar, beynin rettii dalgalarla kiinin evresinde nsal bir korunma
alan oluturur):
"Rabbi enniy messeniyye eytanu bi nusbin ve azab. Rabbi euzu bike min hemezati
eyatiyni ve euzu bike rabbi en yahdurun. Ve hfzan min klli eytanin marid. "
(Sad:41, Muminun:100)
Kozmik Mikro Dalgalar ve Mikrodalga Frnlar
Ruhun mikro dalga yapl ve hologramik zellikli olmas konusunda baz yanl
anlamalar akla kavuturmak iin, bilime bakp, u noktalar genel hatlaryla
hatrlayalm:
Lisan konusuyla ilgili olanlarmz bilirler: Kullandmz szcklerin birer yaplan biimi
vardr. Birok szck belirli bir kkten gelir. Yine birok szck de iki farkl szcn
birlemesinden meydana gelir. ki szcn biraraya getirilmesi ve birletirilerek
kullanlmas ile yeni bir anlam tayan szck ortaya kar. Bu iki szcn ayr
yazlmasyla anlalan mn, birarada yazlmasyla olumu tek szckten anlalan
mndan farkldr. Zaten bu farkllk olmasa, yeni bir szcn retilmesi ihtiyac
olmazd. Bunlar her dilin yapsnda yer alr.

72
rnein, "Bilgisayar" szcn ele alalm. Aslnda bu szck 2 ayr kk szckten
olumutur. Bilgi ve sayar. "Bilgi" ve "sayar" szcklerini birbirinden bamsz olarak
birok farkl yerde kullanabiliriz. "Bilgisayar" ise kullandmz bir sistemin addr.
"Bykekmece," stanbul'un bilinen bir ilesidir. "Kkekmece" de yle. Ama size
"nemli evraklarn byk ekmecenin iinde olduu" sylendiinde, siz "koca ileyi"
anlamazsnz. nnzdeki ekmecelerden daha byk olann anlarsnz.
Ltince kkten gelen ve birok lisana girmi "makro" szc "kaba-byk" anlamna
gelir. Zdd olan "mikro" szc ise "mini-daha kk" anlamnadr.*
"Mikroskop" bildiimiz aratr. "Mikro" Skop (Scope) ise "kk-minicik alan veya gr
sahas" anlamna gelir. Siz mikroskopla baktnz yerde mikro bir alan, kk bir sahay
gzlemlersiniz.
Evrende varolan hereyin yaps "dalgalar" eklinde ortaya kan enerjiden meydana
gelmitir. Varolan her nesnenin yaps temelde bu dalgalardan meydana gelir. Ardarda
gelen 2 dalga tepesi arasndaki mesafeye "dalgaboyu" denir. Dalgalar arasndaki k
sresi (period) ne kadar ksa olursa, "dalgaboylar" da o kadar ksa olur. ok sklkla
retilen ve birbirlerini yakndan takip eden dalgalara, frekans yksek denir. Frekans
ykseldike, dalgalar minikleir. Kilometrelerce uzunluktaki dalga boylarndan,
milimetrenin, Angstrom'un milyonda biri byklnde dalga boylarna kadar saysz
dalga boylarndan bahsedilir.
plak gzle alglayamadmz dalgaboylarnn varl ilk tesbit edildiinde bunlara, "ok
mini - daha ierde - ok daha ince yapl" anlamna "mikro" dalgalar denmitir. Ancak,

73
aratrmalar arttka, bu ince yapl denen kk dalga boylarndan, daha ince olanlarna,
yani "mikro" olanlarna rastlanmtr. rnein, bunlarn bir ksmna "enfraruj" (kzltesi)
nlar, tbiri kullanlmtr. Bu arada, yenileri tesbit edildike tm dalgaboylar ierisinde,
ilk tesbit edilen kesit "mikrodalga" adyla anlmtr ve belirli dalgaboylarn ifade etmitir.
Dolaysyla, tm bu dalgalar gerekte "mikro" dalgalar olduklar halde, sadece belirli bir
kesite iaretle, "mikrodalga" tabiri kullanlmtr. Fizikte "mikrodalga" diye isimlendirilen
kesit, yalnzca, 1 metre ile 1 milimetre arasndaki dalgaboylarn, yani "infrared
(kzltesi)" ile "ksa radyo" dalgalar arasndaki yksek frekansl elekrtomanyetik
dalgalar ieren kesiti tanmlar. 1.000 ile 30.000 arasnda titreimi olan elektromanyetik
dalgalardr. Oysa bu kesitle beraber daha iteki tm dalgalar, tabii ki "mikro" dalgalardr.
Evren geekte saysz "makro" ve "mikro" dalgalar ierir. "Mikro" dalgalar ierisinde
sadece bir kesitin ad ise "mikrodalga" olarak kalm ve kabul grmtr. "Enfraruj" gibi.
Enfraruj, "kzltesi" anlamna gelir. Ancak doal olarak, bu noktadan itibaren, bunun
altndaki tm dalga boylar da aslnda kzln tesinde kalr...
Mikro denen dalgalar, ok-ok ince yapl dalgalardr. Frekanslar yksektir. Sklkla
ardarda geldiklerinden, titreimler arasndaki mesafeler, dier dalgaboylarna gre ok
ksadr. plak gzle tesbit edilemeyecek kadar "mikro" boyutta dalgalar mevcuttur.
Bizim kullandmz "mikro" szcnn Arapa karl ise "Ltif" szcdr. "nce,
varl en ince boyutta olan, hereyin znde yeralan" anlamna gelir, "Ltif" szc.
Baz Bat dillerinde bu szce karlk "subtile" szc kullanlmaktadr ki bu da "sbtil"
diye lisanmza girmitir ve "tesbit edilemeyecek kadar kk". Anlamna gelir. Bir szlk
veya ansiklopedi kartrdmzda da, "mikro'nun" teknik anlamda kullanlan, kendi

74
bana bir szck olduunu ve bahsettiimiz anlama karlk geldiini grrz.
"Ruhun," kaba madde formunda deil, "Ltif" yapda olduu Tasavvuf eserlerinde ska
geer. Yani "ruh" diye tanmlanan yap, ltif, baka bir szckle, "mikro" yapldr; kaba
(macro) madde gibi deildir. ltiftir, daha incedir ve daha itedir. "Allah'n kudreti,"
evrenimizde "enerji" biiminde ortaya kt ve var grdmz her ey de neticede bu
"evrensel enerjiden" meydana geldii iin, hereyin yaps belirli bir dalgaboyunda enerji
ierir. "Ruhu," biz u anki fiziksel alg aralarmzla direkt tesbit edemediimiz iin, ruh, "
ltif," yani "mikro" yapldr, mikro dalga yapldr, denmitir.... Tabi herkes, bilgisi ve
niyeti dzeyinde, bununla kasdedilmek istenenin, "1 milimetreden, 1 metreye kadar olan
mikrodalga kesiti" olmadn farkeder ve gereini deerlendirir...
Doal olarak biz, "mikro" dalga yapl olmakla, "mikrodalga" kesitinde kalmay birbirine
kartrmayz ve rnein, yolumuz zerinde grnen "kaba" tatan bahsedildiinde,
yolun "Kabata'a" gittiinden bahsedildiini sanmayz...
Ruhun hologramik oluuna gelince... Bu konunun yerlemesi iin henz zamana ihtiya
olduu phesiz. nk, 5 duyu tesini anlama almalar ierisinde verilen rnekleri, 5
duyu snrlarnda yorumlayp deerlendirmenin nasl olmas gerektiini dahi henz
anlam deiliz. Evvel bilmeliyiz ki bir eyin "hologram" olmas ayr eydir, "
hologramik," yani hologramn zellikleriyle varolmas ayr!..
Hologram derken, genellikle hologram plakas zerine kaydedilmi resimleri anlarz. Bu, bir
tekniin addr. "Hologramik" ise "hologram zellikleri tayan" anlamnadr. Yani
birey iin "hologramik" dendiinde, 5 duyuyla bildiimiz hologram nesnenin zelliklerini
anmsatan, benzer zellikli bireyden bahsedildiini anlamamz gerekir. Ruhun

75
hologramik (veya hologramsal) diye aklanmas, ruhun zelliklerini anlamak isterseniz,
bildiiniz hologramn zelliklerini deerlendirin, anlamnadr. Yoksa, bilim kurgu
filmlerde seyrettiiniz hologram adamdan bahsedilmiyor burada...
Nasl ki bir hologramn her zerresinde btne ait tm bilgi mevcutsa, nasl ki hologram
iinde nereye isterseniz oraya, o ynden bakabilirseniz, ayn ekilde hologramik zellikler
tayan ruh boyutundaki yaamda da, zaman ve mekn kaytllklar olmadan dnsel bir
seyir olduu vurgulanmaktadr.
nk, mahadelerinden ve ruhtan bahseden irfan ehli (rifler), ruhun her noktasnn
gz gibi grdn, dnd yeri annda grdn ve engel tanmadan her
nesneden geebildii gibi zelliklerini bildirmilerdir. Siz isterseniz bu aklamalar
kullanarak tekrar edin, isterseniz amz bilimsel anlayna yer verir bir slpla, ruh
"hologramik" zellikler tar deyin, neticede ayn eyi trif etmi olursunuz.
Her dnce ancak kendi dzeyinde deer bulur. Onun iin herkesin ayn dncede
olmasn veya her dnceyi ayn dzeyde deerlendirmesini beklemeyiz...
nsanlarn ok, ok az bir ksm yeniliklere abuk ayak uydurabilirken, nemli bir ksm,
evresinin onayn aldktan sonra, ok byk bir ksm da o yenilik tamamen yerleip,
faydal oluu kantlandktan sonra ayak uydurabilirler. Simetrik ekilde, ok ok az bir
ksm yenilikleri hi kabul etmezken, nemli bir ksm evrenin ve artlarn mecbur
brakmasyla, ok byk bir ksm da kendilerine zararsz olduunu bizzat grdkten
sonra kabul edebilirler.
Kendimizi

merkezde

grmek

yznden,

gerei

bilip

deerlendirmenin

de,

kendi

76
evremize ve itibar ettiimiz otoritelere has bir zellik olduunu sanrz. Yetitii dar
evreyi benimsemi kimselerin, yeniliklere yaklamada referans noktalar kendi
etraflardr. Oysa, bilgi ve bilin dzeyini artrmada ve yeni eyler kefetmede snr
tanmayanlar, gerein anlalmas konusunda tm insanla ve bilime ak olurlar ve her
bilgiyi deerlendirmeye bakarlar...
Aslnda, evremize ok yeni gibi grnen bu aklamalarn kabulnde zorlanmak, amz
bilim dnyasndan kopuk yaadmzn bir ifadesidir. nk "holografik evren" veya
"paralel evrenler" gibi konular artk tartma konusu olmaktan km, kefedilmesi
gereken inceleme sahalarna dnmtr.
Gerekte evrenin sadece bizim grdmz haliyle kaytl olmadn, iie boyutlar
olduunu aklad "Paralel Evrenler" isimli eserinde Kaliforniya Universitesi
Fizikilerinden Fred Alan Wolf, bu gerei u ifadesiyle vurguluyor: "unu belirtmeliyim
ki paralel evrenler dncesi yeni deildir, Quantum fiziini ilk kez 1957 ylnda vurmutur... "
Onlarca yldr yazlmakta olan bu tr eserlerde, yeni keifler iin yarlan bilimden
haberdar olmamamz, gnein veya dnyann ikizlerinden bahsedilmesine arp
kalmamz sonucunu dourur.
Belki bir tasavvuf eserinde yazlanlar kafamza uymayabilir, inkra kalkabiliriz; ancak,
ayn noktay Stanford niversitesinden Karl Pribram'n, Londra niversitesinden David
Bohm'un veya Michael Talbot'un, Deepak Chopra'nn da tesbit edip, bunu insanlara
aklamak iin kitaplar yazdna ahit olursanz, biraz durup dnmeniz yerinde olur.
Zira, bilimsel yaynlar takip edenlerimizin veya internetteki web sayfalarnda gezinti
yapanlarmz, nice insann kendi tecrbelerinden esinlenerek deiik lkelerden ayn
gerekleri anlattklarna dikkat etmilerdir: Hazreti Raslullah'n aklamalarndan

77
haberdar olmayan ancak balarndan geen OBE ve NDE denen beden d veya lme
yakn yaam tecrbeleri vesilesi ile lm tesi yaamn varln ciddiye alp aratran
birok kii de bugn eserlerinde aynen "hologramlike body of frequencies" yani "
hologramik nsal beden" tabirini kullanmakta, fizik bedenin lm sonrasnda
insanlarn byle bir bedenle "hologramda seyahat edecekleri" ve bu bedenin de insan
beyninin eseri olduu sonucuna varmaktadrlar.
Ne var ki, kimi insanlar, "dini" anlamaya ada bilimler nda yaklamak isteseler dahi,
aslnda ilk dini bilgilere altklar ve yetitirildikleri dar evrenin anlay biiminin belirledii
snrlardan kolay kolay kamadklarndan, sonuta, renmenin getirdii "tanrlarna
inansz" kalacaklar korkusuyla, baa dnmeye meyleder ve salam duvarlarla
evrelenmi kalelerinde kendilerini emniyette hissederler. Evrende kesintisiz bir sistemin
ilediini ve herkesin bir olu gayesi olduunu bilen ise, hibir eyi yersiz grmez, ilmi
elverdiince olan anlamaya ve seyretmeye alr, hakikati her gzden, dolaysyla bir
gzden grmeyi diler...
Allah hepimize ilmiyle, hakikati grmeyi ve elimizdekilerin kymetini bilmeyi nasip etsin.
Kaynaka :
Evrenin Ksa Tarihi - A Short Story of the Universe, Joseph Silk, TBTAK Popler Bilim Kitaplar
46, eviri Murat Alev, 2. Basm Haziran 1997, Kozmik Mikrodalga Fon Inm (3. Blm)

78

EK:
Dnyann Kaderini Kayp Gezegen iron Mu
Belirliyor?
Haftalk TEMPO Dergisi'nde Yaynlanan Haber - Rportaj
(Tarih: 13 Aralk 1995 - Say:50)
nsanln kaderini; kayp gezegen ya da onuncu gezegen diye nitelenen iron mu belirliyor?
Plton dinsel deerler evi Yaya girdi; Urans yenilikler, reformlar, bilinlenme ve deha evi
Kovaya girmek zere. Bakalm bamza neler gelecek? Aratrmac yazar Ahmed Baki tm bu
gelimeleri Tempo iin yorumlad.
nsanlarn hem kar konulmaz cazibesine kapld hem de ince kadar yabanc gelen
karmak bir konu. Burcumuzun yaammza etkileriyle muhabbet boyutunda da olsa
ilgilenmeden yapamyoruz. Bir yanda Baak, Aslan, Kova gibi hemencecik arm yapan
szckler, dier yanda Vens, Mars ve Jpiterin kavuum haline girmesi gibi
zmlenmesi g formllere benzeyen cmleler Astroloji kimi iin bir elence kimi iin
yaamn temeli.
Her ne kadar bizde bilimsel temelleri pek bilinmese de, niversitelerinde krsler aan
Batda astrolojinin gerekleri ne kadar yanstt, yaplan istatistiklerle ortaya konuyor.
Her gezegenin her bur sahasndan geerken ne tr etkiler yapt, o srada dnyaya
gelen beyinlerin ne tr bir programa sahip olduu istatistiki verilerle saptanyor.

79
rnein Merkr gezegeni her bir burcun sahasndan geerken doanlar inceleniyor ve
ortak ynleri ortaya karlyor. Astrologlar Merkrn zekayla ilgili olduunu ne sryor
ve Merkrn Baak burcundan geii srasnda yaplm bir istatistiin sonucunu
veriyorlar: Merkr Baaktayken doanlarda renme yetenei ok gl oluyor,
kavrama, detaylar abucak grme, keskin zekaya sahip olma zellii ortaya kyor. Tam
kar burta, yani balkta ise, Merkrn abukluk ve keskin kavrama yetenei flulayor.
Gezegenler her bir burcun sahasn 20 gn ile 24 yl arasnda deien srelerde kat
ediyorlar. Urans, Neptn ve Pluton gezegenlerinin ise farkl bir zellii var: Burlarn
sahalarndan getikleri srada bireyler arasnda deil ama jenerasyonlar arasnda
farkllklar meydana getirdikleri saptanm. Dolaysyla; 46 kua, 68 kua gibi yeni
dalgalar suyzne kyor ve tarih bylece ekillleniyor. Bilmem 68 kuan ya da 46
ruhunu hi bu gzle incelemi miydiniz?
Gne sistemimizdeki gezegenlerin yeryz ile ilikileri insanlk tarihi ile birlikte
deerlendirildiinde ise gerekten artc paralellikler ortaya kyor 1996da bizi
nelerin beklediine gelmeden evvel, aratrmac-yazar Ahmed Bakinin zerinde durduu
bu paralelliklere bir gz atalm.

Kt Enerji ve Hitler
Plton un yayd enerjinin dnyay etkilemeye balad 30lu yllarda insanlk byk bir
deiim dnemindeydi ve korku iindeydi!.. Bilim adamlar tam da o yllarda atomu
paralama almalarna balamt. kinci Dnya sava patlak vermi; Hitler, Mussolini,
Stalin gibi liderler dnyann deiim srecine damgalarn basmt. Tm dnyada bireysel,
toplumsal ve dinsel eilimleri deitiren bu enerji; varl bu tarihlerde ortaya kan

80
Plton gezegenine atfediliyor.
Urans e gelince Astrolojide, bilimsel ve dnsel yenilikleri, reformlar, zgrlklerin
elde edilmesini ifade ettii kabul edilen bu gezegen 1781 ylnda dnyaya enerji yaymaya
balad kefedilmi. Bu tarih de Amerikan ve Fransz devriminin gerekletii yllarn tam
ortasna rastgelmekte. 1781 ylnda insanln byk bulularndan elektriin icat edildii
ve binlerce yldr kendini olduu gibi koruyan kltrel yaamdaki hzl deiikliklerde de,
Urans n parma olduu syleniyor.
Yksek sezgi, ilham ve mistik eilimleri ynettii kabul edilen Neptnn kefi de
doasna uygun bir ekilde gereklemi. Fizksel olarak gzlenmesini salayan
hesaplamalarn ynetimi de sezgisel olmu.
Ve gelelim kayp gezegen irona. ironun ilk gzlenme tarihi, 1977. Gne evresindeki
turunu 50-51 dnya ylnda tamamlayan iron, belirli bir dnemde, ksa sre iin dnyaya
ve gnee yaklayor. ironun dnyaya en yakn olduu konum, 1996da Terazi
burcunda meydana gelecek.
ironun bu hareketinin dnyaya neler getirecei konusuna gemeden nce, evvelki
geilerinde nelere yola atna bakmal ironun dnyaya en yakn olduu bundan
nceki tarih 1945. nsanlk tarihindeki nemi malum: Hiroima ve Nagasaki ye atom
bombas bu yl atlm ve insanln en geni katlmn bnyesinde barndran Birlemi
Milletler tekilat ayn yl kurulmu.
1945ten bir nceki dnem ise, X nlarnn Roantgen tarafndan kefedildii sinir
sistemine bal alternatif tbbi yntemin, chiropracticin kefedildii 1895 yl. Bir baka

81
ilgin nokta da bu iki kefin mucitlerinin ironun dnyaya yakn getii bir nceki
dnemde; yani 1845de dnyaya gelmi olmalar.
1895 yl ayn zamanda Uransn Gne evresindeki turunu tamamlad yl. Yani
Urans Gne evresindeki 84 yllk turunu tamamlad, ilk kez gzlemlendii ve
elektriin bulunduu sradaki konumuna geldiinde ve iron dnyaya en yakn
konumdayken, X nlar bulunmu.

Deiim Balad!
Getiimiz 11 Kasmda Plton Yay burcuna girdi. Bu manevi ve dinsel konularda daha
ok deiime ve daha ok savaa iaret ediyor diyor Ahmed Baki ve devam ediyor:
nmzdeki yllarda farkl inan biimlerinin bir arada yaad ABDyi, Avrupay, Bamsz
Devletler Topluluunu ve Arap dnyasn yakndan takip etmek gerek. u ana kadar
gelien olaylara baktmzda enteresan gelimeler gryoruz zaten. Katoliklerde
boanma yoktur. rlandada halk oylamasyla boanma hakk verildi. Bir ka hafta nce
Hrriyet yazd. Vatikan ilk kez Hz. Muhammede Kurann vahiy yoluyla indiini kabul etti.
Bu aklama Kuran Kerimin Hristiyan dnyasnca kabul, bylelikle Hz. Muhammedin
otomatikman kabul demek. Yani nmzdeki yllarda dinsel ayrmlarn ortadan kalkmas
beklenebilir. nsanlarn dini kavray biimlerinde byk bir deime, birleme meydana
gelebilir. Bunun sebebi ise Pltonun ykc olmas; yani bir hali bitirip bir yenisini
balatmas. Buna destek olabilecek bir baka veri de 12 Ocak 1996da Uransn
dehann, yksek akln, reformun, yeniliklere kap aan, bilin sramalarna kap aan,
Kova burcuna giriyor olmas. Ve dini anlay biimlerinde yenilenme ncesi yani doum
sancs ncesi beklene; daha fazla kan, daha fazla gzya .

82
Din ile gnlk yaam arasndaki ayrln ortadan kalkacan yani dinin artk yaamdan
izole edilmi bir kurum olarak kalmayacan vurgulayan aratrmac-yazar Ahmed Baki,
Tpk 20. Yzyln bilimi gibi, dinin de insann kendi gereini ve evrenin asln anlamasna
ynelik bir reti olduu anlalacak diyor. Ve iimizi ok daha fazla karartacak dier
muhtemel gelimeleri ekliyor :
"nmzdeki yllar bamszlk ve zgrlk getirecek. Yani insanlar bunun iin
sokakalara dklecek. Ve doal felaketler artacak. Depremler, yanarda patlamalar
nk Ay, Urans ile Satrnn karlkl alarnn meydana getirdii konum bunu
gerektiriyor. Bu alar depremleri ynlendirdiinden Urans o fizik yapda meydana
gelecek taknlklara vesile olacak ve 1996da ortaya kacak yeni keifler sonraki
yllarda Evrenin z yapsnn anlalmasna yardmc olacak. Yani 96da insanl byk
keifler de bekliyor ve bunlar 1945 doumlular yapacak. Bize den de herhalde
nmzdeki yllar beklemek ve astrolojinin bir bilim mi yoksa elence mi olduunu
yaayarak tespit etmek.
TASAVVUF VE ASTROLOJ
Aratrmac-yazar Ahmed Baki Tasavvuf ve Burlar konulu kitabnn son hazrlklarn
yapyor bugnlerde. Popler Bilim, Bilim ve Teknik ve Ultra gibi bilim dergilerine eviri ve
makaleleri yaynlanan Ahmed Baki zellikle, kuantum fizii ve hologram tekniiyle ilgili
bilimsel bulgulara felsefi aklamalar getiriyor.
Tasavvuf eserlerinde grdm ki, insann aln yazs denen olay, yldzlarn konumuna
bal olarak anlatlyor. Bu konuda Trkiyede bilinen iki eser var. Birincisi 12. Yzylda
yaam Muhyiddin bn Arabinin Ftuhat- Mekkiyesi, ikincisi 1700l yllarda brahim

83
Hakk Erzuruminin Marifetnamesi. Bunlar aratrdmda her iki eserin de 30dan fazla
dnya diline evrilip zerinde aratrma yapldn grdm.
bn Arabi, dnyada oluan her eyin burlarn tesiriyle meydana geldiini sylerken,
Erzurumi insanlarn fiziki yaplarndan kiiliklerine kadar tm zelliklerinin gezegenlerin
konumlarna gre burlardan geldiini ve tm bu zelliklerin anne karnnda
programlandn ne sryor.
Beyin konusunu incelediimizde gerekten beynin programnn son halini anne karnndan
karken aldn gryoruz. Beyindeki hcreler doumdan sonra hibir zaman
yenilenmiyor. Doum an itibaryle alnn kalplamas gibi kalyor ve mr boyu o hcreler
kullanlyor. Beyindeki btn faaliyetler nronlar arasndaki biyoenerjik faaliyet. Bu da
herkesin beyninde farkl. Eer siz doumunuz itibariyle krmz renkten holanacak bir
beyin
programna
sahipseniz
krmz
renkten
holanyorsunuz. Bir travmaya
uramadysanz herkesin anlay biimi, dnce yaps, hatta karakter zellikleri
tamamen beyin programnn eseri olarak ortaya kyor. Yine benim tespit ettiim bir olay
var. Erzurumi, insan beyninin anne karnnda drdnc ayn sonunda dardan gelen
tesirleri deerlendirmeye baladn sylyor. Bugn baz bilim adamlar da insan
beyninin hcrelerinin belirlenmeye balad zamann drdnc ayn sonu olduunu ve
bilinmez bir ekilde o gnlerde bir bakalam meydana geldiini sylyorlar. Artk
doacak olan bireyin yazgs tamamen kararlatrlmtr diyorlar.
Peki beyin program nasl oluuyor? Burada da genetik konusuna bakmamz lazm. Her
beynin program, o beyni meydana getiren hcrelerin genetiinde gizlidir. Genetik olarak
hangi zellikleri tayorsa kii, o zelliklerin ortaya kard bir beyin yapsna sahip
oluyor. Yldzlarla ve gezegen konumlaryla insan karakterinin balants bu noktada

84
meydana geliyor. nk bilimsel olarak tespit edilmi bir olay var; yeryzndeki btn
evrimlerin kayna uzayn derinliklerinden gelen kozmik nlar. Buna genetikte mutasyon
deniliyor. Yani gende tekrar eski haline dnmemek zere meydana gelen deiiklik.
Ve tm bilimsel veriler, tasavvuf eserlerinin gerek bilgiler ierdiini ortaya karyor. O
gn aln yazs denilen ifade, bugn beyin program dediimiz eyin ayns. Astrolojinin
dinde yeri olamdn savunanlar, tede bir Tanr inancna sahipler. Bu algladmz
evrenin tesinde, bu evreni yneten bir Tanr dncesi var. Oysa Kuran incelediimizde
veya tasavvuf eserlerine baktmzda, Allah ismiyle tantlan ve aklanan varlk
zannedildii gibi btn bu evrenin tesinde uzay yneten yukarda bir varlk deil.
Allah ismini Kurandaki manasyla kavradmz zaman ortaya kan gerek u: Astroloji,
Tasavvuf eserlerinde incelediimiz gibi sistemin nasl ilediini aklayan bir
mekanizmadr.
(Haber: Figen Akit)

Yayn Listemiz >>> Sayfa 85

85

Yayn Listemiz
Aadaki e-Kitap ve programlar sizin iin hazrlanmtr.
www.yorumsuz.net.tc adresinden
cretsiz indirebilirsiniz !.

www.yorumsuz.net.tc

nirah -Hakiki Mutluluun slm Forml


Alt Beyin in Deifresi / Bireyin Alt Beyinsel Eitimi
Dua ve Zikir -2Fhi M-Fh -2Dua ve Zikir -1Fhi M-Fh -1Cinlerin Deifresi
Gizli Glen -2Ondan aretler
lmden Sonra Yaam
Tam 12 den Vuran Szler

86
Dmann Kardein Deildir
Yeni Keifler -3Altn Tavsiyeler -2Altn Tavsiyeler -1Tayy-i Mekn (Mekan Deitirme)
Hayat Aac (Kundalini)
Etkili Szler 5 / Mesnevi Bahesi
Metafizik Kaynaklara gre 3. Dnya Sava
bret
Beyin Frtnas -Online Sohbetler
Enneagram /Materyalist mistisizm akm
Benim Adm CENN -2Benim Adm CENN -1Mehurlarn Ryalar- Kaplar Aralayan ifre
Orta Dnya nn gali
Muhyiddin-i Arabi-Risalelerden Alntlar
Ortadou - Vaat Edilmi Topraklar
Kuantum Dncede slami Motifler
Terr Tekeli A.B.D.
nsan ve Din -2-

87
nsan ve Din -1Amerika nn Matrukas
Ak Penceresinden Asr- Saadet
Dnyay Yneten gizli rgtler
Okunas, ok nemli Konular
Cuma Notlar -2Avrupa Birliine NEDEN HAYIR !
Kuranla Kucaklamak
Psikolojik Harekt
B SIRRINA ERMEK
Gerein retisi/TASAVVUF
Oruun Srlar
Trkiye ya Byk Trkiye olacak ya da Yok Olacak !
Yeni Keifler -2stihbarat
Bilin tesi Boyut RYALAR
Parapsikoloji ve Parapsikolojik Harp
Kyamet Halleri
CFR ve Yeni Dnya Dzeni
Yorumsuz Seyir

88
Yeni Byk Oyun / Yeni Souk Sava
nternette Tp Haberleri -1Yeni Keifler -1lm Terapisi
lmeden evvel lmek
Cemil Meri Ansna
Vatikan n Gizli yz
z Brakanlar
Sonsuz Boyuta Almak Zikir
Bilinmeyen Vatikan II
Cuma Notlar I
Bilinmeyen Vatikan I
Tapnak valyeleri - Gizli Dnya Devleti
Gnn Yorumu
Allah Bilmek
Tsunami Altndaki gerekler -H. A. A. R. P
Sorgulayan Beyinlerin Kendine Sorular
Allah indinde DN 2. Blm
Avrupa Birliinin Trkiye Politikalar
Allah indinde DN 1. Blm

89
Mirat l rfan (rfan Aynas)
G. O. P ya da HALILAR MI?
AVRUPA BRL VE CHRISTENDOME KAVRAMI
MARDUK ya da KAOS
[Astroloji-Program] Astro Ykselen
GZli Glen 1
Depresyon
Psikospritel Kriz
[Astroloji-Program] Yldzlar Altnda
Aynadaki Evren
Dini Anlamada Reform
Tao cu Uygulamann Temelleri (Kltr Serisi-1)
En Byk Sr- lluminati eytani Bilinci
MARDUK Yakn Gelecek mi?
Metafizik Mucizeler ya da Yanlglar
Kuran- Kerim Meali (Microsoft Reader formatnda)
Hz. brahim in Miras Hz. Musann Asas ve KUNDALN
Dik Bahene Solaym!
Uzayllar
Dnen Beyinlere Hi Okunmam Yazlar II

90
Sonsuzluu kucaklam akn sembol Hallac- Mansur
Din, Maneviyat, Psikoloji, Psikiatri
bn Arabi ile ilgili aratrma Servenim
Evrenin Srlar
Etkili Szler III
Beynimizi Kim Kullanyor ?
Yorumsuz Katalog (Gncellendi)
Zamanszlk (timelessness)
Hangi Evreni Alglamaktayz?
Gnl Uyandrma
Kyametin Deifresi
Yorumsuz Katalog
ada Bakla Allah
Ta taki G... Mutluluunuz iin...
Etkili Szler II
ada Bakla Cennet, Cehennem
Rya Yorumu
Kader Gerei
Evrensel Srlar
Ryann Dndaki Rya

91
[Astroloji-Program] Canopus
Dnen Beyinlere Hi Okunmam Yazlar
Holografik Beyin ve Evren
Mesajlar I
Uzayllarn yz
Tanr yok Allah var
Reenkarnasyon Aldatmacas
Astroloji-Yeni Millennium un Popler Bilimi
[Astroloji-Program] Planetium
Modern Bilim ZKR i Kefetti
Etkili Szler I
Yldzlarn Altnda
ada Bakla Din
[Astroloji-Program] PopHR

www.yorumsuz.net.tc

You might also like