Professional Documents
Culture Documents
Ernest Hemingway - Silahlara Veda PDF
Ernest Hemingway - Silahlara Veda PDF
BRNC BLM
O yln yaz sonlarnda bir ky evinde kalyorduk. Irmakla ovann arasnda
dalara bakan bir kyd. Gneten kurumu beyaz akl talar vard rman
yatanda. Grl grl akan su duru ve masmaviydi. Evin yanndan taburlar
geerdi; askerlerin havaya kaldrdklar toz aalarn yapraklarn un gibi
beyaz yapard. O yl yapraklar erken dklmt. Yoldan geen askerleri ve
rzgrn dkt yapraklar seyrederdik. Yapraklar saymazsak askerler getikten
sonra yol plak bir duruma dnrd.
Ova rn ynnden olduka zengindi; ortalk yemi baheleriyle kaplyd. Ama
ovann ardndaki dalar plakt ve toprak rengindeydi. Arada srada dalarda
arpmalar oluyordu; geceleri ise top atelerinin parltlarn gryorduk.
Karanlkta imek gibi akarlard. Ama geceler serindi, frtna kopaca da
yoktu.
Arasra karanlkta pencerelerin altnda top arabalaryla geen askerleri
duyardk. Youn bir gidigeli vard geceleri. Heybeleri cephaneyle dolu
katrlarn, insan tayan kamyonlarn sonu gelmezdi; stleri yelken beziyle
rtl kamyonlar ise daha yava giderdi. Ayrca byk toplar vard; traktrlere
taklm bir durumda, zellikle gndzleri grrdk bunlar. Uzun namlular
yeil dal ve yapraklarla kaplanm bu top arabalarnn zerleri asmalarla
kaplyd. Kuzeyde, vadinin tesinde bir kestane ormannn arkasndan rman bu
yakasnda bir da grrdk. O dada kimi zaman arpmalar olurdu ama pek baar
elde edilemezdi. Sonbahar gelince yamurlar balar, aalarn yapraklar
dklrd. Dallar rlplak
^alnca aalarn gvdeleri yamur sularndan kararrd. Sonbaharla birlikte
balarn da verimi dt, asmalar kurudu. Irman zerinde sis, dan zerinde
ise bulutlar vard. Geen kamyonlar amur sratyor; askerlerin pelerinleri
kirleniyordu. Artk tfekleri de slanmt. Pelerinlerinin altnda,
palaskalarnn nne tutturulmu 6,5'luk iki fiek kutusu vard. Askerlerin
karnlarndaki ikinlik, alt aylk gebe kadn havas veriyordu onlara.
Hzla geen kk gri renkli otomobiller de vard; genellikle nde ofrn
yannda bir subay, arkada ise yine grevli subaylar bulunuyordu. Kamyonlardan
daha ok amur sratrd bu arabalar.
Arkada oturan iki generalin arasndaki ufak tefek subayn yz pek gzkmezdi;
yalnz kasketini ve srtn grebilirdiniz. Belki de bu Kral idi. Udine'de
oturan Kral ileri denetlemek zere her gn bu yoldan geerdi; nedense iler de
hep kt giderdi.
Kn balangcnda srekli yamurlarla birlikte kolera da bagsterdi. Yedi bin
askerin lmnden sonra salgn glkle nlenebildi.
KNC BLM
V
Ertesi yl birok zaferkazanld. Vadinin arkasndaki da kestane orman ve
yama da ele geirildi; gneydeki ovann tesindeki yaylada da zaferler
kazanld. Aus-tos'ta rman kar yakasna geerek Gorizia'da bir eve
yerletik. Bu evin duvarlarla evrili bahesinde bir adrvan vard, evin yann
ise mor sarmaklar kaplamt.
imdi arpmalar bizden bir mil kadar tedeki dalarda balamt. Kaldmz
evin bulunduu kasaba ok gzeldi. Irmak yanmzdan akyordu; kasaba kolayca ele
geirilmiti ama dalar bir trl alnamyordu. Avusturyallarn sava bitince
yeniden kasabaya dnmek fikrinde olmalarna seviniyordum. Aslnda gsteriten
baka bir ey deildi bu yakp ykma. Halk eskisi gibi yaayp gidiyordu; kenar
mahallelerde hastaneler, kahveler ve top
arabalar vard. Ayrca, biri erler, br subaylar iin iki genelev de
bulunuyordu.
Yazn sonunda serin gecelerle birlikte kasabann arkasndaki dada balayan
sava, demiryolu kprsnn mermilerle yamulmu demirleri, km tnel,
aalar... Kzlar da vard kasabada. Sonra kei sakall Kral'n arabasyla
geii, bombardmandan yklm bir evin duvar. Carso kesiminde savan iyi
gitmesi geirdiimiz sonbahar daha deiik bir biime dntryordu. Sava da
deimiti artk.
Kasabann arkasndaki mee orman yok olmutu. Yazn buraya geldiimizde ortalk
yemyeildi. Oysa imdi devrilmi aa ktkleri ve altst olmu topraktan baka
bir ey yok. Sonbaharn bitimine doru bir zamanlar mee ormannn bulunduu
yere gittiimde dan zerine doru bir bulutun geldiini grdm. ok hzl
geliyordu; gne donuk bir sarla brnd, her ey karard, gkyz kapand ve
kar yamaya balad. Rzgrn uuturduu kar tanecikleri ksa bir zamanda
toplarn zerini beyaz bir rtyle sarp sarmalad.
Kasabaya inince subaylara ait genelevlere giderek, oradan karn yan
seyrettim. Bir arkadamla birlikte Asti ikimizi yudumlayarak lapa lapa yaan
kara baktka, o ylki k mevsiminin de bitmekte olduuna karar verdik. Irman
kar yakasndaki dalar ele gemediine gre btn i gelecek yla kalyordu.
Arkadam darda yryen birliin papazn grd. Papaz karlar zerine
sramasn diye byk bir zen gstererek yryordu. Yavaa pencereyi ald;
papaz ban evirip bize bakt. Hafife glmsedi. Arkadam eliyle onu
yanmza ard. Papaz ban hayr der gibilerden sallad ve yoluna devam
etti. O akam yemekte makarna vard, iimizden kimileri henz makarna yemesini
bilmiyorlard. Arasra galonluk araptan yudumluyor-duk. Kan krmzs gzel bir
arapt. Yemekten sonra yzba papazla akalamaya balad.
Gen papazn yz hemen kzarverdi. Geri bizden pek bir fark yoktu.
niformasnn sol gsnde krmz
kadifeden bir ha vard, o kadar. Yzba sanki ben an-layaym diye bozuk bir
talyanca ile konuuyordu.
nce papaza sonra bana bakarak: Papaz bugn kzlarla, dedi. Papaz nce
glmsedi sonra ban iki yana sallad. Nedense bu yzba papaza taklmadan
edemezdi.
Doru deil mi? diye sordu yzba. Bugn seni genelevde kzlarla grdm.
Papaz; Yalan! diye bard.
Bu taklmadan teki subaylar da pek honut gibiydiler. Yzba bu kez bana doru
dnerek, bardam ikiyle doldurduktan sonra:
Canm bizim papaz hi kzlarla olur mu? dedi. Papaz her gece bire kar be.
Masadakilerin hepsi kahkahay bast. Artk papaz da bu akaya almt.
Papa sava Avusturyallarn kazanmasn istiyor, dedi binba. nk Papa
Franz Joseph'i seviyor. Eee ne de olsa para o taraftan geliyor. Ben aslnda
dinsizim.
Kara Domuz'u okudunuz mu? diye sordu temen. sterseniz size o kitaptan bir
tane bulaym. nk benim inanlarm da o kitap deitirdi.
Aalk ve ahlak bozucu bir kitaptr, dedi papaz. Aslnda siz de pek
beenmediniz ama laf olsun diye konuuyorsunuz.
Temen: Kim demi? ok deerli bir kitap, dedi. Papazlar anlatyor.
Bana dnerek: ok seveceinizi sanyorum, dedi. Papaza bakarak glmsedim.
Sakn okumayn, dedi.
Temen: Size bir tane bulabilirim, dedi.
Dnen btn insanlar dinsizdir, dedi binba. Ama ben Farmasonlara da
inanmyorum.
Ben Farmasonlardan yanaym, dedi Temen. Soylu bir rgt. eri o srada
birisi girince darda yaan kar grdm. Kar balaynca ate kesilir artk,
dedim.
Kesilir tabii, dedi Binba. zin alp bir yerlere git-sene. rnein Roma'ya,
Napoli'ye, Sicilya'ya...
Amalfi'ye gitsin, dedi Temen. Eve bir kart yazarm. Seni kendi ocuklar
gibi karlarlar.
Palermo'ya gitmeli.
En iyisi Capri'ye gitsin.
Papaz ise: Abruzzi'ye gitsin daha iyi, dedi. Cap-racotta'ta bizimkileri de
ziyaret eder.
Abruzzi buradan daha m iyi sanki? Orada daha fazla kar var. Kylleri de
grmek istemez o. Biraz da kltr ve uygarlk merkezlerini grr.
Gzel kzlarla tanr. Napoli'deki zel yerlerin adreslerini vereyim. Kzlar
analaryla birlikte, anlarsn ya... Ha Hah Hah!..
Papaza bakarak: Papaz her gece bire kar be, diye bard. Herkes gld
yine.
zin alp, bir an nce gitmeye bak, dedi Binba.
Temen: Ben de seninle gelip, ilgin yerleri gstermek isterdim, dedi.
Dnte bir de gramafon getir. .
Gzel opera plaklar da getir.
Caruso'nun pln getir.
Caruso'yu getirme. Anrmaktan baka bir ey yapmyor.
Sen de anrmasn bir renebilseydin ya...
Baksana anryor ya.
Abruzzi'ye gitmeni isterdim, dedi papaz. tekiler hl baryorlard.
Avclk iin ideal bir yer. nsanlar da iyidir. Geri biraz hava souk ve
kurudur ama bizim evde kalabilirsin. Babam nl bir avcdr.
Haydi, dedi Binba, Kapanmadan geneleve gidelim.
yi geceler, dedim Papaz'a,
yi geceler, diye karlk verdi.
NC BLM
Cepheye dndmzde hl o kasabadaydk. Baharn geliiyle ayrlarda top
arabalar grebiliyorduk. Asmalar yejl filizler vermi, tarlalar
bereketlenmiti. Yol boyundaki aalarn yeil yapraklar denizden gelen
esintinin etkisiyle sallanyordu. Gzlerimi kasabaya diktim, toprak rengi
dalarn yamalarndaki yeillikler tepenin zerindeki eski ato ve arkasnda
aalar... imdi kasabada daha ok top vard, bu arada yeni hastaneler de
kurulmutu. Bazen sokaklarda ngiliz kadnlara da rastlayabilirdiniz. O
sralarda kimi evlere de bomba atlmt.
Ilk bir bahar gn aalkl yoldan yryordum. Duvarlara vuran gneten yol
snmt. Eski evimiz braktm gibiydi. Kap akt, darda gnelenen bir
asker vard. Yan kapda ise bir cankurtaran arabas bekliyordu.. eriye hastane
kokusu sinmiti. Her ey braktm gibiydi, ama imdi bahard.
Byk odann kapsndan ieri baknca Binba'y grdm, masa banda
oturuyordu, ieri girdiimin farknda deildi. Ben de sessizce odadan kp
kendi odama girmeye karar verdim. Temen Rinaldi ile paylatm oda avluya
bakyordu. Pencere akt, yatam dzeltilmi, battaniyeleri rtlmt.
Eyalarm duvara aslyd. Gaz maskesi ince uzun bir tenekenin iindeydi, elik
mifer her zamanki iviye aslyd. Yatan ayak ucunda yass antam vard.
Klk izmelerim de antann zerinde duruyordu. Avusturya yaps avc tfeim
ise -mavilemi sekiz ke namlulu, yanaa iyi uyan koyu cevizden gzel
dipikli- iki yatan zerine aslmt. Tfeimin drbn antann iindeydi.
Temen Rinaldi uyuyordu. Ayak sesimi iitince uyand ve,
Giaou! dedi. Elenebildin mi bari?
Beni kucaklayarak yanaklarmdan pt. Sonra, Kirlisin, ykanman gerek, dedi.
Nereye gittin? Neler yaptn? Hemen anlat bana.
10 ' '
.
Her yere gittim. Milano, Floransa, Roma, Napoli, Villa San Giovanni, Messina,
Taormina...
Yava kuzum, tren tarifesi gibi konuuyorsun. Heyecanl servenler geti mi
bandan?
Evet.
Nerede?
Milano, Floransa, Roma, Napoli...
Neyse en gzelini anlat.
Milano'daki...
Onunla Cenova'da m tantn? Sabaha kadar birlikte mi kaldn?
Elbette birlikte kaldk.
Asl buradaki kadnlar grecektin. Cepheye hi gitmemi kadnlar.
Olabilir.
Demek bana inanmyorsun? Pekala, gider grrz. Kasabada ekici ngiliz kzlar
var. Ben de Barkley adnda gzel bir kzla tantm. Ksa zamanda da onu
sevdiimi anladm. stersen seni tantraym.
Ykanmam gerek. Sonra da geldiimi birlie resmen bildirmeliyim. Bugnlerde pek
i yok galiba?
Sen gittikten sonra souktan, sarlktan, belsouk-luundan baka bir ey
olmad. Her hafta bir askerin yaralandn iitiyoruz. nmzdeki hafta
arpma yeniden balayacakm, yle diyorlar. Sava bittikten sonra Miss
Barkley ile evlenmeyi dnyorum. Sen ne dersin?
Evlenmen iyi olur, dedim leene su doldururken.
En iyisi biraz uyuyaym. Miss Barkley ile karlatmda canl ve gzel
gzkeyim.
Leendeki souk suyla ykanrken Rinaldi ise gzlerini kapatm yatyordu.
Yakkl bir genti Rinaldi. Bir ara gzlerini aarak:
Paran var m? diye sordu.
Var.
Elli liret dn verebilir misin?
Elimi kuruladktan sonra, duvara asl ceketimden czdanm kardm, Rinaldi'ye
istedii paray verdim. Ri-
11
naidi yataktan kalkmadan paray alp, pantalonun cebine koydu. Glmseyerek:
Miss Barkley beni zengin sanyor, dedi. Sen olmasaydn kzlarla kacak
paray ben nereden bulurdum?
Yacl brak.
O gece yemekte papazla birlikteydim. Abruzzi'ye gitmediimi syleyince enikonu
zld ve alndn da belirtti. Babasna benim geleceimi yazm. Onlarda
hazrlk yapmlar. Aslnda ben de zldm, ama neden oraya gitmediimi
anlamyordum. Sonunda papaz ikna edebildim. ok arap imitim arkasndan da
kahve; sarho kafayla kendimi zmlemeye altm. Papaza Abruzzi'ye gitmek
istediim talde gidemeyiimin nedeni olarak havann soukluunu ne srdm.
Karlarn arasnda tavan izleri bulunan, kylleri apkalarn karp size Lord
diyen bir yere gitmek istememitim ama dumanl kahvelere gitmitim. Dnyann
zerimde dnd birok geceler geirmitim. Karanlkta dnya insana zaten masal
gelir, geceleri hi bir eye aldrmazsnz; sabahleyin ise kayglarnz yok
olup, gitmitir. Bazen her ey ok gzeldir, sevgi doludur. Sokaa ktnzda
bir gn daha balar ve arkasndan bir gece daha. Geceyle gndz arasndaki fark
anlatmaya altm. Gece iyidir ama gndz de temizdir. Anlatamayacam
galiba...
Ama insan yaadysa bilir bunlar. Papaz neden Abruzzi'ye gitmek istemediimi
anlamamt. imdilik hisse-tiklerimin farknda deildi. Bu arada yemekteydik.
Yemek bitince tartma balad.' Biz susunca Yzba Papaz mutlu deil, dedi.
nk onunla arkadalk edecek kz bulamad.
Papaz:
Mutluyum, dedi.
Papaz'n mutlu, olduunu sanmyorum, dedi Yzba. Aslnda o da
Avusturyallarn kazanmasn istiyor.
tekiler dinHyordu. Papaz ban sallad:
Hayr, dedi.
Papaz saldrmamz istemiyor, yle deil mi?
12
Onu demek istemedim. Savata olduumuz srece saldrmamz doaldr.
SaldrmalyzISaldracaz!
Papaz ban sallad.
Rahat brakn adam, dedi Binba. Kimseye zarar dokunmuyor.
Yzba: Yok canm, zaten bir ey yapamaz ki, dedi.
Sonra hepimiz kalkarak, sofradan ayrldk.
DRDNC BLM
Sabahleyin yandaki baheden gelen batarya sesiyle uyandm; pencereden ieri
gn vuruyordu, yataktan frladm, pencereye gittim, dar baktm. akll
yol slakt, otlar ise iden nemlenmiti. ki kez ate etti batarya, ikisinde
de pencereler sarsld, pijamamn n uutu. Toplar gremiyordum ama,
stmzden ate ettiklerine emindim. stmzde olmalar can skcyd ama,
bereket versin daha byk deildi. Baheye bakarken hareket eden bir kamyon
grdm yolda. Giyinip, aaya indim, mutfakta bir kahve iip garaja gittim.
Uzun sundurmann altna on araba dizilmiti. Kt burunlu, kocaman cankurtaran
arabalaryd bunlar, kuruni renkteydiler; Avlunun teki ucunda teknisyenler
alyordu. tane daha cankurtaran ise dalarda bakm servi-sindeydi.
Makinistlerden birine, Bu bataryay topa tutuyorlar m hi? diye sordum.
Hayr, Signor Tenente. Bataryay kk tepe koruyor.
ler nasl?
Fena deil. Bu makinede i yok ama tekiler alyor. ini brakp,
glmsedi. zinde miydiniz?
Evet.
Ellerini nlne silip, alayla glmsedi: yi vakit
13
geirebildiniz mi bari? tekiler de byk altndan glm-syordu.
Elbette dedim. Bu makinenin nesi var?
Klstr bir ey. Her gn bir yeri bozuluyor.
Yeni gmlek ister.
ileriyle ba baa braktm onlar; araba pek zavall grnyordu. Motor
alm, paralar yere dklmt. Sundurmann altna giderek, makineleri
incelemeye baladm. Kimisi toz iindeydi birka da yeni ykanmt; pek temiz
saylmazlard. Lastiklere iyice baktm, kesik var m, ezik var m diye. Hepsi
alabilir grnyordu. Anlald kadaryla benim orada bulunup bulunmamam
hibir eyi deitirmiyordu. Arabalarn durumu, yarallar hasta bakm
merkezinden alma, ktlarn hastanelere datlma ilerinin hep bana bal
olduunu sanyordum. Benim orada bulunup bulunmamamn hibir eyi deitirmedii
aka ortadayd.
Yedek para bulmakta zorluk ektiniz mi? diye sordum makinist avua.
Hayr, Signor Tenente. .
Benzin istasyonu nerede imdi?
Eski yerinde.
Gzel, dedim.
Eve dndm, yemek masasnda bir fincan kahve daha itim, iindeki st tozundan
kahve soluk kuruni renkte ve olduka tatlyd. Darda gzel bir bahar sabah
vard. nsan burnunda bir kuruluk duydu mu o gnn scak olacan anlar. Ogn
dalardaki bakm merkezlerini dolatm, kasabaya leden sonra ge saatte
dndm.
Galiba ben yokken iler daha iyi gidiyordu. Yeniden saldrya geeceklerini
iittim. Bizim tmen rman yuka-rsndaki bir yere saldracakm; binba
atma srasnda cankurtaran arabalaryla grevli olacam syledi. Birlik,
rman dar boazndan geerek yamaca yaylac akm. Arabalar ise rtl olarak
rmaa yakn bir yerde kalacakm. Saklanacamz yeri piyadeler seecekmi ama,
gerisi bize kalyordu. nsanda, yalancktan askerlik
14
yapyormu gibi bir izlenim uyandran eylerden biri de buydu ite.
Her tarafm kirlendii iin yukarya odama ykanmak iin ktm. Rinaldi yatakta
Victor Hugo'nun ngilizce gramer kitabn inceliyordu. Ayaklarna siyah
izmeleri geirmiti, salar briyantinliydi.
Muhteem bir ey, dedi beni grnce. Miss Barkley'i grmeye gidiyorum, sen de
gelsene.
Gelemem.
Hadi gel, hi olmazsa onun zerinde iyi bir etki yaratmama yardmc olursun.
Olur. Ykandktan sonra gideriz.
ap up ykanver yeter.
Yzm elimi ykayp, salarm taradm.
Kapdan karken, Bir dakika, dedi. Biraz iki. ielim. Bavulunu ap bir
ie kard.
Strega ise istemem dedim.
Deil Grappa.
Oldu.
Bardaklar doldurduktan sonra iaret parmaklarmz uzatarak kadehleri
tokuturduk. Grappa gerekten ok sertti.
Bir tane daha ister misin?
Tabii, dedim.
kinci kadehi de devirdik; Rinaldi ieyi ald yere koydu sonra aaya indik.
O scakta kasabada yrmek kolay deildi ama, nerdeyse gne batacakt. Hava da
olduka gzeldi. Savatan nce Almanlar'n yaptrd villa ngiliz hastanesi
olarak kullanlyordu. Miss Barkley bahedeydi, yannda bir baka hemire daha
vard. A-alarn arasnda beyaz nlklerini grnce onlara doru yrdk.
Rinaldi selam verdi, ben de selamladm ama pek resmi deildi selamm.
Naslsnz? dedi Miss Barkley. talyan deilsiniz galiba?
Hayr, deilim.
Orduda saylmam. Yarallara bakyorum.
Olsun, yine de garip. Neden bu ie girdiniz?
15
Bilmem, dedim. Zaten her eyin bir nedeni yoktur ki...
Yok mudur? Ama her eyin bir nedeni olduunu sylerler.
Bravo.
Hep byle mi konuacaz?
Yoo, dedim.
Oldu yleyse.
Bu baston ne? diye sordum. Miss Barkley'in boyu olduka uzundu. stnde
hemire nlne benzer bir giysi vard. Sarnd, teni bronzlamt, gzlen
griydi. Bana kalrsa ok gzeldi. Oyuncak kamya benzeyen, mein sarl bir
baston vard elinde.
Geen yl len bir delikanlnn bastonu.
zr dilerim.
ok iyi bir insand. Benimle evlenecekti; Some'daki arpmada ld.
Korkun bir arpmayd.
Yoksa siz de orada mydnz?
Hayr.
arpmay bana sonra anlattlar, dedi. Ve bu kk bastonu annesi yollad.
Eyalarnn arasndan km.
Ne kadar nianl kaldnz?
Sekiz yl. Birlikte bydk.
Neden evlenmediniz?
Bilmem, dedi. Aptallk ettim. Onunla evlenebilirdim ama belki de daha kt
sonular doabilirdi.
Anlyorum.
Hi kimseyi sevdiniz mi?
Hayr, dedim.
Bir sraya oturduk. Ona bakarak:
Ne gzel salarnz var, dedim.
Beendiniz demek.
ok.
Nianlm lnce az kalsn salarm kknden kesecektim.
Sahi mi?
16
Onun iin bir zveride bulunmak istiyordum, isteseydi kendimi bile onun iin
adayabilirdim. Ama savaa gitmek istedi.
ikimiz de birka saniye konumadk.
O zaman hibir eyden haberim yoktu. Onun iin kt olur sandm. Belki
dayanamaz diyordum ama, ld ite. Her ey bitti.
Sanmam.
Evet, dedi. Her ey bitti.
teki hemireyle konuan Rinaldi'ye baktk.
Arkadanzn ad ne?
Ferguson. Helen Ferguson. Arkadanz doktor, deil mi?
Evet, ok iyi bir insandr.
Bu gzel ite. nk cephenin yaknlarnda iyi bir doktora pek rastlanmaz.
Cepheye yaknz, deil mi?
Olduka.
Garip bir cephe, dedi. Ama gzel bir yer. Yeniden saldrya geecekler mi
dersiniz?
Sanrm.
yleyse bize de i der. Burada isizlikten can-mzsklyor.
.Uzun zamandan beri mi hemirelik yapyorsunuz?
1915'in sonundan beri. Bu ie onunla birlikte baladm. Anmsyorum da; sama
bir dnce vard kafamda: belki bulunduum hastaneye gelir diyordum. Bir kl
yarasyla; ba sarglar iinde. Ya da omuzundan yaralanm olarak. ok airane
bir ey.
Buras zaten airane bir cephe dedim.
Evet, dedi. Fransa'nn ne durumda olduunu kfmse bilmiyor. Bilselerdi byle
olmazd. Aslnda nianlm klla yaralanmad, parampara etmiler.
Sesimi karmadm.
Hep byle mi srecek dersiniz?
Hayr.
Peki nasl?
Silhlara Veda / F. 2
17
Bir yerden patlama verecek elbet.
O patlamay biz Fransa'da vereceiz. Sava Som-me'daki gibi srerse bizde de
patlama olabilir.
Burada olmaz, dedim.
Emin misiniz?
Evet, geen yaz bal gibi de direnebildiler.
Hi sanmyorum. dedi.
Miss Ferguson ile konuan Rinaldi'nin yanna gittik.
Rinaldi, ingilizce olarak Miss Ferguson'a italya'y seviyor musun? diye
soruyordu.
Olduka.
Rinaldi ban sallayarak, Anlamad ben, dedi.
Bastante bene (olduka), diyerek italyancaya evirdim. Yine ban sallad:
Kt. Demek ingiltere'yi hl seviyorsunuz?
Pek sevmem. nk ben bir para iskoyal saylrm.
Rinaldi aknlkla bana bakyordu.
talyanca, skoyalym, dedim. Onun iin sko-ya'y ingiltere'den ok
seviyor.
yi ama skoya, ingiltere saylmaz m?
Szlerini ngilizceye evirdim.
Miss Ferguson Franszca, Fas encore (henz deil) dedi.
Yok canm?
Elbette. ngilizleri pek sevmeyiz biz.
O baka. Hem skoyalym. i bytmeyelim.
Bir sre sonra iyi geceler deyip ayrldk. Eve dnerken Rinaldi, Miss Barkley
benden ok senden holand, dedi. Her ey apak ortada. Ama o iskoyal kz
da ok tatl.
Olabilir, dedim. Demek kz sevdin?
Hayr, dedi Rinaldi.
18
BENC foC" C'
Ertesi gn leden sonra Miss Barkley'i grmevt gittim yine. Bahede yoktu;
villann yan kapsna, cankurtaran arabalarnn yanat blme geldim, ieride
bahemireyi grdm. Miss Barkley'in grevde olduunu
syledi.
Biliyorsunuz ki savatayz.
Bildiimi syledim.
Sanrm talyan ordusundaki Amerikal sizsiniz? diye sordu.
Evet, madam.
Neden bizim orduya katlmadnz?
Bilmem, dedim. imdi sizin orduya katlabilir miyim?
Artk ok ge. Syleyin bakaym: Neden italyan or-dusunakatldnz?
talya'daydm, dedim, Zaten italyanca da biliyordum.
Ah, dedi. Ben de reniyorum. ok tatl bir dil.
nsan iki hafta da renebilirmi diyorlar.
Yoo, iki haftada renemem ben. Aylardr alyorum. Bakn, isterseniz saat
yediden sonra gelip Miss Barkley'i grebilirsiniz. Ama beraberinizde talyanlar
getirmeyin.
italyanlara pek merakl deilim. stelik niformalarn da pek sevmem.
yi akamlar, dedim.
Arivederci, Tenente (Tekrar grmek zere, temen.)
A rivederla (Hoa kaln), diye selam verip yanndan ayrldm. Yabanclar
italyanlar gibi selamlamak pek kolay bir ey deildi. nk bu ii en gzel
ekilde yalnz italyanlar yerine getirebiliyorlar.
Scak bir gn geirmitik. Irman yukarlarna Pla-va'daki kpr bana kadar
uzanmtm. Saldr oradan balayacakt. Bir yl nce kar kyda bir trl
ilerleyeme-
19
mistik; nk geitten dubalar stne kurulmu kprye bir tek yol iniyordu. O
yol da bir mil boyunca makineli tfek ve top atei altndayd. stelik bir
saldr durumunda . geit verebilecek genilikte de deildi. Avusturyallar
mezbahaya evirirlerdi orasn, italyanlar kar kyya geip yaylmlar,
Avusturyallarn elindeki rmak yakasndan bir buuk mil kadar toprak
almlard. Kt bir yerdi, Avusturyallarn italyanlara brakmamas gerekirdi.
Kanmca, karlkl bir hogryd bu, nk Avusturyallar da rman alt
bana doru bir kprban hl ellerinde tutuyorlard. Avusturyallarn
siperleri yamata, italyan cephe hatlarndan topu topu birka metre yukardayd.
Eskiden orada ufak bir kasaba varm, imdi batan baa ta ve toprakt. Kala
kala kk bir tren istasyonunun ykntlar kalmt geriye. Bir de ne
onarlabilen ne de kullanlabilen ykk bir kpr...
Dar yoldan rmaa doru indim, arabay tepenin altndaki bakm merkezine
braktm, dubalar stne kurulmu kprden getim-da bu kprye siper oluyordu.
Siperler boyunca yryp yamac ve yerle bir olmu.kasabay dolatm. Herkes
snaklarndayd. Topulardan yardm istemek ya da telefon telleri kesilince
iaret vermek iin dizi dizi havai fiekleri hazr bekliyordu.
Ban bana doru sallad. Miferi dmt, aln ise kanyordu. Salarnda ve
yarada tozlar vard.
Grdn m, Temenim? diye seslendi. Sonunda beni almaya geldiler.
Villaya dndmzde saat beti. Arabalar ykadmz yerde elimi yzm
ykadm. Sonra zerimde pantolon ve atletle ak pencerenin nne oturup,
raporumu yazdm. Birka gne kadar saldr balarsa arabalarla birlikte Plava'ya
gidecektim. Epeydir Amerika'ya mektup yazmamtm. imdi yazmam gerektii halde
yazamyordum. Yazacak bir ey bulamyordum nk.
Ordunun Zona di Guerra (Sava Blgesi) isimli kartpostallarndan iki tane aldm.
Ben iyiyim den baka her eyi yazdm. Bu kartpostallarn Amerika'daki dostlara
ilgin geleceini sanyorum. nk garip ve anlalmaz eylerdi. Geri buras da
garip ve anlalmaz bir sava blgesiydi ama Avusturyallarn sava
blgelerinden daha iyiydi. Avusturya ordusu bir eit Napoleon'a zafer armaan
etmek iin yaratlmt sanki. Keke bizim de bir Napoleon'umuz olsayd. Onun
yerine koca gbek il Generale Cardone ile sska, kei sakall Vittorio Emmanue-
le'miz vard. Sa tarafta ise belki byk bir komutan olamayacak kadar yakkl
Aosta Dk bulunuyordu. Kral filan deildi ama bir kral kadar gsteriliydi. O
da nc orduya komuta ediyordu.
Biz ikinci ordudaydk. Milano'da onlardan iki topu tanmtm. ok canayakn
insanlard. Nefis bir gece geirmitik, utanga adamlard.
u anda ingilizlerle olmay ok isterdim, iler o zaman daha kolaylard. Belki
bir serseri kurunla lebilirdim. Bu yaral tama iinde lm yoktu. Hayr
bazen lm bile vard. nk cankurtaranlarn ofrleri de lyordu. Ama
biliyordum ben lmeyeceimi. Hayr, bu savata lmeyecektim. Benimle ilgisi
yoktu bu savan. Ama yine de savan bitmesi iin dua ediyordum. Belki bu yaz
sona erer belki de Avusturyallar bir fiyasko verirlerdi. Garip bir savat bu.
Herkes Franszlarn tkendii-
31
ni sylyordu. Rinaldi Fransz birliklerinin Paris'e doru
ilerlediikansndayd.
Savan olmad bir Avusturya'ya gitmek istiyordum. Kara Ormanlar'da Hartz
Dalar'nda olmay ok isterdim. Aslnda Hartz Dalan'nn bile nerede olduunu
doru drst bilmiyordum. Sava olmasayd imdi ispanya'da olabilirdim.
Gne nerdeyse batmak zereydi. Gidip, Catherine Barkley'i grecektim. Onunla
birlikte Milano'da olmak isterdim. Ne ho olurdu Cova'da yemek yemek, sonra
serin akamlarda Via Banzoni'de tur atmak ve Catherine Barkley ile bir otele
gitmek.
Belki o da isterdi bunu. Belki de len sevgilisi yerine koyard beni; kapdan
girerdik; kapc apkasn karrd; ben anahtar isterken o da asansrn
nnde durup beni beklerdi; sonra asansre binerdik; nedense asansrler de pek
yava kar. Koridoru geer, anahtarla kapy aardm; telefonu alr, buz dolu
bir kova iinde bir ie capri bianco gndermelerini sylerdim. Biraz sonra
garson kapy vururdu; Kapnn dna brakmalarn sylerdim. nk plak
olurduk. Hem hava da pek scakt.
Pencere ak olurdu, damlarn stnde sereler uard; hava kararnca pencereye
gider, evlere aalara dokunurcasna geen yarasalar grrdk. Btn gece scak
havada capri bianco'yu yudumlardk. Ve btn gece seviirdik. Yemei abuk
yiyip, Catherine Barkley'i grmeye gidecektim.
Yemekte hem gevezelik edip hem de araplarmz iiyorduk. Papazla, Bapiskopos
ireland hakknda konutum. Anlalan bapiskopos pek soylu bir adamca-zm;
urad hakszl biliyormu gibi davrandm. Meselenin bu kadar gzel bir
aklamasn dinledikten sonra bunlardan habersiz olmak gerekten papaza kar
saygszca bir davran olurdu.
Gzel bir ad vard Bapiskoposun; Minnesotalym, ikisi birleince gzel ad
kyor ortaya; Minnesotal reland, Wisconsin'li reland, Miiganl reland.
32
Evet, peder, doru rahip efendi, haklsnz papaz efendi.
Papaz iyiydi ama biraz aptalcayd. Subaylarsa iyi insanlar deildi. Fakat
aptaldlar. Kral iyi adamd ama budalayd. arap ktyd ama tatsz deildi.
Dilerinizin minesini skp dalanza yaptryordu.
Sonra papaz kodese tktlar, diyordu Rocca. izerinde yzde lk
tahvillerden bulmular. Tabii Fransa'da. Burada olsa dnyada yakalayamazlar. Bu
tahviller konusunda hibir ey bilmediini belirtmi. Bezires'de bu olaylar
olurken ben de oradaydm. Gazeteleri okuyunca papaz grmek zere hapishaneye
gittim. Tahvilleri alann papaz olduunu hemen anladm.
Sylediklerine inanmyorum, dedi Rinaldi.
nanmak zorunda deilsin dedi Rocca. Btn bunlar bizim papaz rensin diye
anlatyorum. Papazlar bu tr olaylar daha iyi yorumlar.
Papaz glmseyerek: Anlat, seni dinliyorum, dedi.
Tahvillerin bir blmn hesaba katmadlar ama yzde lk tahvillerin hepsi
papazn stnde kmt. Her neyse, hapishaneye gittim. Ltfen, buray can
kulayla dinleyin: Hcresinin nnde durdum; sanki gnah kartacakrn gibi
Kutsayn beni, rahip efendi dedim. nk gnah ilediniz.
Peki o ne dedi? diye sordu papaz.
Rocca bu soruya aldrmadan yapt espriyi aklamaya koyuldu:
Pf noktasn kavradnz, deil mi?
Papazn fikrine gre pf noktasn kavraynca bu espri ok yerindeymi.
Biraz daha arap alnca duun altna tutulan ngiliz askerlerinin yksn
anlattm. Arkasndan binba on bir ekoslovakla bir Macar onbann bandan
geenleri anlatt.
arap kadehini tazeleyince bu kez de onluu bulan Jokeyin esprisini anlattm.
Binba dedi ki bu tr bir tal-
Silhlara Veda / F. 3
33
yan yks de varm, geceleri gzne uyku girmeyen desin yaants...
Bu sz zerine papaz kalkp gitti; ben de sabahn beinde, lodos eserken
Marsilya'ya gelen satcy anlattm. O ara Binba ikiye dayankl olduumu
renmi olacak ki bana taklmaya balad.
Yalan, dedim.
Yalan deil, dedi.
Baks'n zerine yemin etmemi istediler. Sylediimin doru olup olmadn
bylelikle anlayacaklard.
Olmaz, dedim. Baks'n zerine yemin olmaz.
Olur, dedi.
Bassi Fillipo Vincenza ile kadeh kadeh arap ie-cekmiim.
Bassi Byle bir yarma olamaz, dedi. Zaten benim itiimin iki kat kadar
imi ite bu kuyruklu yalan, dedim. Baks denilen arap tanrsn ben
tanmam. Filipo Vincenza Bassi akamdan beri azna bir tek damla arap
koymamtr.
Ayn laf o da bana syleyince dayanamadm:
arap tanrsn brak da oturup yarrcasna iki ielim, dedim.
Binba bardaklarmza krmz arab doldurdu. arap ancak yarlanmt ki
artk iemeyeceimi anladm. Nereye gideceimi birden anmsamtm nk.
Yar Bassi kazand, dedim. O benden daha dayankl. Artk gitmek
zorundaym.
Evet, gitmesi gerekiyor, dedi Rinaldi. Randevusu var.
Gitmem gerekiyor.
Bir baka gece, dedi Bassi. Ne zaman istersen o zaman gel.
Omuzuma vurdu. Masada mumlar yanyordu. Subaylarn hepsi neeliydiler.
yi akamlar, dedim.
Rinaldi arkamdan geldi. Yolda durduk.
Oraya sarho gitmesen daha iyi olur, dedi.
34
-il!
'l
di.
Sarho deilim, Rinin. nan ki sarho deilim.
Biraz kahve inesen iyi edersin.
Samalama.
Bir dakika evlt, hemen sana kahve getiririm,
Biraz sonra bir avu kahveyle geri dnd.
ine unlar. Tanr yardmcn olsun.
Baks yardmcm olsun, dedim.
stersen seninle geleyim.
Bir eyim yok artk.
ingiliz villasnn nne gelince iyi geceler dedi Rinal-
lyi geceler. Rinaldi, sen de benimle gelsene.
Ban iki yana sallayarak: Olmaz, dedi. Ben daha sade elencelerden
holanrm.
Kahve iin teekkrler.
Bir ey deil, evlat.
Yoldan aa inmeye baladm. Kenardaki selvilerin karaltlar keskin ve pek
belirliydi. Arkamdan baknca Ri* naldi'yi grdm. Bana bakyordu. El salladm.
Villann bekleme odasnda oturup Catherine Bark-ley'in aa inmesini beklemeye
baladm. Koridordan biri bana doru geliyordu. Ayaa kalktm; Catherine
deilmi, Miss Ferguson'mu.
Selm, dedi. Catherine bu akam sizi gremeyecei iin ok zgn.
Hasta m yoksa?
Pek hasta deil ama...
zldm syler misiniz?
Tabii.
Yarn onu grmeye geleyim mi?
Olur.
Teekkr ederim, dedim. yi geceler.
Kapdan knca bir yalnzlk, bir boluk duydum iimde. Catherine ile grmek
iin biraz daha steleye-bilirdim. Sarhotum. Nerdeyse buraya gelmeyi bile
unutacaktm. Ama onu gremeyince bir yalnzlk ve boluk duydum iimde.
;
35
SEKZNC BOLUM
Ertesi gn leden sonra duyduk ki, o gece rman yukarsnda saldrya
geilecekmi, biz de oraya drt araba gtrecekmiiz.
Kimsenin bir ey bildii yoktu ama herkes bilgilik taslyor, stratejik bilgiyle
konuuyordu. Ben ilk arabadaydm; ngiliz hastanesinin nnden geerken ofre
Dur, dedim. teki arabalar da durdular.
Aa indim:
Siz gidin dedim ofrlere. Cormons'a giden yolun kavana kadar size
yetierhezsek orada bizi bekleyin.
Bahe yolunu hzla geip, bekleme odasna gittim. Miss Barkley'i grmek
istediimi bildirdim.
Grevde.
Bir saniye grebilir miyim?
Bir emireri gnderdiler. Catherine, onunla birlikte geldi.
Hatrn sormak iin uradm. Grevde olduunu sylediler. Ben de bir saniye
olsun seni greyim dedim.
yiyim, dedi. Dn gne arpt sanrm.
Gitmek zorundaym.
Bir dakika, kapnn dna kadar geleyim.
Dar knca iyisin ya? diye sordum.
iyiyim, gzelim. Bu gece geliyor musun?
Hayr, Plava'ya elenceye gidiyorum.
Elence mi?
nemli deil, canm.
Dnecek misin?
Evet, yarn.
Boynundan bir ey zyordu. Avucuma koydu.
Saint Antoin ha dedi. Yarn gece gel.
Katolik misin?
Deilim ama Saint Antoin hann uur getireceine inanrm.
Senin hatrn iin takarm. Hoa kal.
Hayr, dedi. Hoa kal, deme.
36
Olur, dedim.
Arkama baktm, merdivende duruyordu. El sallad, elimle pck yolladm. Bir
daha el sallad. Yolun soluna geldiimde hasta arabasna bindim, yola koyulduk.
Saint Antoin ha byk beyaz madeni bir kutu iin-, deydi. Kutuyu ap, ha
avucuma aldm. ofr:
. Saint Antoin mi? diye sordu. Evet.
.
Bende de var.
Sol eliyle direksiyonu tutarken sa eliyle de gmleinin altndan bir ha
kard. Grdnz m?
Ha kutusuna yerletirdim, altn zincirini ise katlayarak mendil cebime koydum.
Takmyor musunuz?
Hayr.
Taksanz daha iyi olur.
Peki, dedim.
Altn zinciri ap boynuma taktm. Saint Antoin niformann stnden sarkyordu,
ceketimin yakasn atm, ha gmleimin altndan sallandrdm.
Yolda madeni kutunun gsme deiini duyuyordum. Sonra unuttum onu.
Yaralandktan sonra da bir daha bulamadm. Herhalde bakm merkezinden biri alm
olacak.
Kpry hzla getik, biraz sonra yolun aalarnda nmzdeki arabalarn
tozunu grdk.
Yol kvrld; o araba kck grnyordu. Tekerleklerden toz kalkyor,
aalarn arasna dalyordu.
Onlara yetiip, ne getik, tepelere trmanan bir yola saptk. lk araba siz
olursanz, kafile halinde gitmek hi de fena bir ey deildir. Arkama yaslanp
evreye gz gezdirmeye koyuldum.
Irman bu yakasndaki yamalarn eteklerindeydik. Kuzeydeki yksek dalarn
karl tepelerini gryorduk.
Arkaya baktm, arabalarn de yolu trmanyordu.
37
Aralarn toz bulutlar kaplamt. Upuzun sralanm katr kafilesini getik;
srcleri yanlarndangidiyordu krmz kepleri vard. talyan avc
(Bersaglieri) mfrezeleriydi bunlar.
Katr kafilesinin nnde bombo uzanyordu yol; tepelerin arasndan trmandk,
sonra uzun bir tepenin srtndan bir rmak yatana indik.
Yolun iki yannda da aajar vard; sadaki aalarn arasndan rma grdk.
Hzla akyordu. Irmak sd; kumlar, akllar uzanyordu yatanda; su darack
bir boazdan akyor, kimi yerde de akll yatan zerine cila gibi
yaylyordu.
Kyya yakn yerlerde derin glckler grdm, sular gk gibi masmaviydi.
Kemerli ta kprler grdm rmakta, oralarda tekerlek izleri yoldan
ayrlyordu. Tatan yaplm iftlik evlerinin gneye bakan duvarlarnn nnde
budanm armut aalar bulunan iftlik evlerini getik. Tarlalarda da alak ta
duvarlar vard.
Vadide epeyce gittikten sonra yana sapp tepeleri yeniden trmanmaya baladk.
Yol dimdik kyordu. Kestane korularnn arasndan kyor, kemeri dnyor,
ileri gidiyordu; sonunda dorua ulatk.
Aaya baknca, uzaklarda, korular arasndan rma, iki orduyu ayran, stnde
gnein batt rma grebiliyordum.
Uurumlarn kenarlar boyunca uzanan tal askeri yofda ilerledik; kuzeydeki o
iki sradalara baktm; kar izgisine dek yemyeil grnen ve sonra gnete
beyaz-laveren gzel dalara...
Yol uurum boyunca ykselirken nc bir srada daha grdm. Daha yksek karl
dalar; kire gibi bembeyaz yol krklklar, garip dzlkler. Sonra, btn
bunlarn arkasnda uzaklarda daha baka dalar da vard ama pek grnmyorlard.
Avusturya dalaryd bunlar, bizim dalara hi benzemiyordu, ileride yol saa
doru kvrlyordu. Aa baktm: Yol aalarn arasndan iniyordu. Bu yolda
tabur ta-
38
Peki anlamnda ban sallad, ilk yol azndan sola sapt. O byk caddede
dkkn arad Catherine.
urada bir tane var, dedi.
Arabacy durdurdum. Catherine indi, karya geti, dkkna girdi. Arabada
arkama yaslanp onu beklemeye koyuldum. Islak caddenin ve azndan burnundan
buharlar fkran atn kokusu geliyordu burnuma.
Catherine elinde bir paketle geldi, ieriye girdi, yeniden yola koyulduk.
Ate pahasyd sevgilim, ama ok cici bir gecelik.
Otelin nne gelince Catherine'e:
Sen arabada bekle, ben imdi gelirim, dedim.
Otelden ieri girdim, mdrle konutum. Bo oda okmu. Darya ktm,
arabacya parasn dedim. Catherine'le ieri girdik.
Parlak dmeli kk ocuk paketi ald. Mdr eilerek bizi asansre buyur etti.
Ortalk krmz kadifeler ve parlak sar pirinler iindeydi.
Bayla bayan yemeklerini odada m yemek isterler acaba?
Evet. Listeyi gnderiverin, dedim.
zel bir ey ister miydiniz? Av eti ya da sufle?..
Asansr her katta grlt kartarak nc kata kt. Son bir grltyle
durdu.
Av eti olarak ne var?
Sln ya da bldrcn gndertebilirim.
Bldrcn, dedim.
Koridorda yrdk. Hal eskimiti. Bir sr kap vard. Mdr durdu, kaplardan
birini at.
Buyrun. Gzel bir odadr.
niformal kk komi paketi sandalyenin zerine brakt. Mdr perdeleri at.
Dars sisli, dedi.
Oda krmz kadifeyle denmiti. Bir sr ayna, iki koltuk, bir de ipekli bir
rt serili kocaman bir yatak vard. Banyoya bir kap alyordu.
Yemeinizi gnderirim, dedi mdr.
127
Eilip selm verdi, odadan kt.
Pencereye gidip, darya baktm. Kaln kadife perdeleri kaplayan kordonu
ektim.
Catherine yataa oturmu, kesme camdan yaplm avizeye bakyordu. apkasn
kartmt, salar n altnda parlyordu. Aynalarn birinde kendini grd,
elini salarna gtrd. U aynada daha grdm onu. Neeli deildi. Pelerinini
yataa brakmt.
Ne var, sevgilim?
Kendimi hi orospu gibi grmemitim daha nce, dedi.
Pencereye gittim, perdeyi aralayp darya baktm, iin buna varaca hi
aklma gelmemiti.
Sen orospu deilsin ki!
Biliyorum sevgilim, ama insann kendini orospu gibi grmesi gzel bir ey
deil.
Sesi kuru ve tekdzeydi.
Bulabildiimiz en gzel otel bu, dedim.
Pencereden dar baktm. Alann karsnda, istasyonun klar grnyordu.
Sokaktan arabalar geiyordu, parktaki aalar grdm. Otelin klar
kaldrmda parlyordu. Allah kahretsin diye dndm. Kavgann sras m imdi.
N'olursun gel buraya, dedi Catherine.
Sesindeki tekdzelik iyice silinmiti. Gel n'olursun, iyi bir kz oldum
yine.
Yataa doru baktm, glmsyordu.
Yataa yanna gittim, onu ptm.
Sen benim iyi kzmsn, dedim.
Elbette seninim, dedi.
Yemek yedikten sonra ve daha sonra da mutlu hissettik kendimizi. ok gemeden bu
oda kendi evimizmi gibi gelmeye balad bize. Hastanedeki odam nasl evimiz
olmusa bu oda da anszn evimiz oluvermiti.
Yemek yerken Catherine benim ceketimi omuzlarna ald. Karnmz ok ackmt,
yemekler de ok iyiydi. Bir ie capri itik, bir ie de St. Estephe itik.
ounu ben itim, ama Catherine de iti, neesi yerine geldi.
128
Gnah bambaka bir ey, iedi. Gnah ileyenler daha ince beenili oluyor.
Krmz kadifeler nefis; aynalar desen, ok arpc.
Sevimli bir kzsn sen.
Sabahleyin byle bir odada uyanmak nasl olur, bilmem. Ama gzel bir oda.
Bir bardak St. Estephe daha koydum.
Gerekten gnah olacak bir ey yapabilseydik, dedi Catherine. Yaptmz ey
yle temiz, o kadar masumca bir ey ki gnah ilediimize ve yanl bir ey
yaptmza aklm yatmyor bir trl.
ok tatl bir kzsn.
Yalnz karnm ackr. Korkun ackrm.
Olduundan baka trl grnmek istemeyen ok tatl bir kzsn, dedim.
Evet. Olduu gibi grnmek isteyen bir kzm ama bunu senden baka kimse
anlamad.
Seninle ilk karlatmda, yle bir d kurmutum: Birlikte Cavour Oteli'ne
gitmiiz, orada btn bir leden sonra sevimiiz...
Kstahlk derler ama bu yaptna! Buras Cavour deil, yle deil mi?
Deil. Cavour'a gitsek bizi kabul etmezlerdi.
Gnn birinde ederler, ite ayrldmz, bir nokta daha, sevgilim: Ben hibir
d filan kurmadm.
Hi mi kurmadn?
Birazck.
Ah, ne tatl kzsn!
Bir bardak arap daha koydum.
Ben olduu gibi grnen bir kzmdr.
nceleri seni yanl anlamm, delinin biri sanmtm seni.
Evet azck deliydim. Ama yle anlalmaz bir delilik deildi bu. Seni hi
artmadm, deil mi sevgilim?
u arap harika bir ey, dedim. nsana tm kt eyleri unutturuyor.
Silhlara Veda/ F. 9
129
Gzel ey, dedi Catherine. Ama babamda korkun bir damla hastalna yol
at.
Baban var m senin?
< Var, dedi Catherine. Onunla hi tanmak zorunda kalmayacaksn, nk onda
damla hastal var. Senin baban yok mu?
Yok, dedim. vey babam var.
Holanacak mym ondan acaba?
Hi tanmak zorunda kalmayacaksn onunla.
Catherine:
Ne gzel eleniyoruz, dedi. Artk hibir ey umurumda deil. Seninle evliyim,
mutluluktan uuyorum.
Garson geldi, tabaklar kaldrd, ikimiz de suskunla-mtk, ylece duruyorduk.
Yamurun tprts geliyordu kulamza. Aada, caddede bir araba korna ald.
Hep duyarm arkamdan zaman denen kanatl arabann hzla yaklatn.
Catherine:
Bilirim ben bu iiri, dedi. Man/elin. Ama, bir erkekle yaamaya bir trl
yanamayan bir kza ait bir iirdir o.
Her eyi aka konumak gerei duydum birden:
Nerede douracaksn ocuu?
Bilmem. Bulabileceim en gzel yerde.
Nasl dzene koyacaksn?
Elimden geldiince iyi bir biimde. zlme sen sevgilim. Sava bitinceye dek
bizim daha ok ocuumuz olur.
Gitme zaman geliyor.-
Biliyorum, istersen geldi diyebilirsin."
Hayr.
Bo ver yleyse, sevgilim. imdiye dek iyiydin, ama imdi zlyorsun.
zlmeyeceim. Ne zaman mektup yazacaksn?
Her gn, dedi. Mektuplar okuyorlar m?
Okuyorlar arr.a iyi ingilizce bilmedikleri iin bir ey anlamazlar.
130
iyi o zaman, ben de anialmaz bir ingilizceyle ya-
zarm.
dim.
Ama fazla etrefilli yazaym deme sakn. Yava yava toparlansak iyi olur,
dedim. Olur, sevgilim. u gzel evimizden ayrlmak bana zor geliyor. de-
Al benden de o kadar. Ama gitmek zorundayz. Gidelim ama evimize
yerleeli ok az olmutu. Yerleiriz.
Sen savatan dnp geldiinde, ben sana gzel bir ev hazrlam olacam.
Belki de hemen dnp gelirim.
Belki ayandan birazck yaralanrsn.
Ya da kulak mememden.
Yo, ben senin kulaklarn byle kalsn istiyorum.
Ayaklarm istemiyor musun?
Ayaklarn daha nce de yaralanm.
Haydi sevgilim, gidelim artk.
Olur, sen nce k.
YIRMDRDNC BLM
Asansre bineceimize merdivenlerden indik. Mer-divenlerdeki hallar eskimiti.
Gelen yemein parasn demitim. Garson kapnn yanndaki sandalyede
oturuyordu. Ayaa kalkp selam verdi. Yan odaya getik, hesab ona dedim.
Arkada olduumuzdan hesab pein almamt mdr; ama hesab demeden ekip
gitmeyeyim diye garsonu kapya dikmekten de geri kalmamt. Sanrm daha nce
az yanm olmalyd, ahbaplarndan bile. Savata insann sryle ei dostu
oluyordu.
Garsona bir araba bulmasn syledim. Elimden Cat-
131
herine'nin paketini alp emsiyesini aarak sokaa kt. Camn arkasndan
yamurun altnda karya geiine baktk. Yan odada durarak camdan dar
bakmaya baladk.
Naslsn, Cat?
Uyku bastrd.
imde bir boluk, bir alk var benim.
Sende yiyecek bir ey var m?
antamda var.
Arabann geldiini grdm. Durdu. At, yamur yznden ban yere emiti.
Garson arabadan indi, emsiyesini ap otele geldi. Onu kapda karladk.
emsiyesinin altnda slak kaldrmdan arabaya kadar yrdk.
Garson:
Paketiniz ieride, dedi.
Biz arabaya binip de bahiini verinceye dek emsiyeyle bekledi.
Saolun, yolunuz ak olsun, dedi.
Arabac dizginlere asld, at yola koyuldu. Garson emsiyesinin altnda otele
dnd.
Caddeden aa indik, sola dndk, sonra saa saparak istasyona geldik. In
altnda, yamurdan korunmaya alan iki jandarma dikiliyordu. apkalar kta
prl prld. Yamur istasyondan gelen n iinde dupduru, billur gibiydi.
Yaan yamur altnda istasyondan, omuzlarn kaldrarak bir hamal geldi.
Saol, tatacak teberim yok, dedim.
Snd kemeraltna dnd yine.
Catherine'e dndm. Arabann kr yzne glge dryordu.
Vedalaalm artk.
Seninle gelemez miyim?
Hayr. Gle gle, Cat.
Hastaneye ekmesini syler misin?
Olur.
Arabacya adresi verdim. Olur anlamnda ban sallad.
132. .
Ferguson, hkrarak:
Alamyorum ki, dedi. Alamyorum. Bana ne belalar sarldn gryorum
da...
Bana bakt:
Nefret ediyorum senden! dedi. Ne olursa olsun Catherine senden nefret etmemi
nleyemez. Seni pis, sinsi Amerikan talyan!
Gzleri ve burnu alamaktan kpkrmz kesilmiti.
Catherine bana glmsedi.
Kollarn benim boynuma dolanmken glmseme u herife!
Samalyorsun, Fergy.
Ferguson:
Biliyorum, diye hkrd. Siz bana bakmayn. Ne dediimi ne yaptm
bilmiyorum. Samalyorum. Farkndaym. Ama ikinizin de mutlu olmanz
istiyorum.
Mutluyuz biz, dedi Catherine. ok hosun, Fergy
Ferguson yine mzldanmaya balad:
Byle mutlu olman istemiyorum. Ne diye evlenmiyorsunuz? Baka bir karn yok
deil mi senin?
Yok, dedim.
Catherine gld.
Ferguson:
Hi de gln deil, dedi, Byle ba bal olan dnya kadar herif var.
Catherine:
Evleniriz, Fergy, dedi. Senin gnln olsun diye evleniriz.
Benim gnlm olsun diye deil! Sen istemelisin, can atmalsn evlenmeye.
Bamz kayacak zamanmz yoktu.
Evet. Bilmez miyim hi! ocuk yapacak zamannz vard ama!
Yeniden alamaya balayacan sandm ama, ney-
217
se ki alamad, onun yerine yine o acmasz havaya brnd:
Artk bu gece onunla gidersin, deil mi?
Evet, dedi Catherine, beni isterse.
Ya ben ne olacam?
Korkuyor musun yoksa burada yalnz kalmaktan?
Evte, korkuyorum.
yleyse seninle kalrm.
Hayr. Onunla git. Hemen git. eytan grsn ikinizin de yzn.
Yemeimizi bitirsek iyi olur.
Hayr. Hemen ekip gidin.
Fergy, samalyorsun ama.
Hemen k git diyorum sana. kiniz de basn gidin!
Yr hadi gidelim bari, dedim.
Fergy kabak tad vermeye balamt artk.
Gitmeye can atyorsunuz zaten. Beni yemein banda byle dmdzlak brakp
gitmeye can atyorsunuz! Ben de talya gllerini greceim gnleri iple eker
dururdum. Ama burnumdan geldi. Ah! Ah!
Hkrmaya balad. Sonra Catherine'e bakt, boulacak gibiydi.
Yemein sonuna dek kalrz, dedi Catherine. Kalmam o kadar istiyorsan seni
yalnz brakmam. Tek bana brakmam seni, Fergy.
Hayr hayr. Gitmeni istiyorum. Gitmenizi istiyorum.
Gzlerini sildi:
Abuk subuk laflar ediyorum. Kusuruma bakmayn, ltfen.
Masaya bakan kz btn bu alayp szlamalara pek zlmt. kinci yemei
getirip de ortaln yatm olduunu grnce derin bir oh ekti.
O gece otelde, odamzdaydk... Darda bo, uzun bir koridor; kapnn dnda
ayakkablarmz, odann demesi zerinde kaln bir hal, pencerelerde
tprdayan yamur; oda aydnlk, ho, nee dolu; sonra k sndrl-
218
yor, rahat bir yatak, yumuack araflar... couyor insan. Evimize dnmz
gibi bir duyguya kaplyoruz. Yalnz deiliz artk. Geceyars uyanp da
birbirimizi yan-bamzda bulmamz, onun ya da benim bir yere gitmediimizi
anlamamz... Bunlarn dnda her ey gerek dyd, dt.
Yorulunca uykuya dalyorduk. Birimiz uyandnda brn uyandryordu, yalnz
brakmyorduk birbirimizi bylece. Bir erkek ou zaman yalnz kalmak ister, kz
da yalnz kalmak ister. Birbirlerini seviyorlarsa bu duygu karlkl
kskanla yol aar. Ama szcn tam anlamyla bu tr duygulara hi kaplmadk
biz. Birlikteyken yalnz hissediyorduk kendimizi. Bakalarna kar yalnzdk.
lk kez geliyordu bama byle bir ey. Nice kzla birlikte olmu ve kendimi
yalnz hissetmitim. nsann kendini yapayalnz hissettii bir durumdu bu. Oysa
biz ikimiz birlikteyken aslayalnz deildik ve hibir eyden korkmu-yorduk.
Gecenin gndze benzemediini bilirim. Her ey bambakadr, gece olan eyler
gndz aklanamaz. O eyler gndz yok olur nk. Ve gece, yalnz kimseler
iin korkuntur, geceyle birlikte yalnzlklar balar nk. Oysa Catherine'le
birlikteyken gece ile gndz arasnda bir bakalk yoktu, dahas gece ok iyi
bir zaman paras olup kyordu onun yannda.
Eer insanlar dnyaya bylesine bir yreklilik getire-biliyorsa, dnya eitip
yola getirmek iin ldrmek zorunda kalr onlar, ldrr de. Dnya herkesin
kolunu kanadn krar. Daha sonralar, kolu kanad krlan kimseler, krk
yanlaryla daha da gl olmasn bilirler. Ama dnya,, kolunu kanadn
kramadklarn ldrverir. ok iyileri, ok anlayllar ve ok yrekli
olanlar hi bakmadan ldrr. Bunlardan hibiri deilseniz, hi kukunuz
olmasn sizi de ldrecektir. Ama imdilik acelesi yoktur, zaman deildir
henz.
Bugnm gibi anmsyorum sabahleyin uyanmz. Catherine uyuyordu. Gnein
klar pencereden ieri szlyordu. Yamur durmutu. Yataktan kalktm, pen-
219
cereye gittim. Aadaki bahe plak ama alabildiine derli toplu ve
bakmlyd. aklta deli yollar, aalar, gl kysndaki ta duvar, ardnda
dalar ykselen gnlk gnelik gl... Pencerenin nnde durmu, dar
bakyordum. Arkam dnp baktm: Catherine uyanm, beni. seyrediyordu.
Naslsn, sevgilim? dedi. Ne gzel bir gn deil mi?
Sen naslsn?
ok iyi. Nefis bir gece geirdik.
Kahvalt ister misin? ,
stiyordu. Ben de istiyordum. Pencereden szlen kasm gneinin klar
altnda, kucama koyduum tepsiden birlikte yaptk kahvaltmz.
Gazete istemiyor musun? Hastanedeyken gazetesiz yapamazdn.
Hayr, dedim, gazete mazete istemiyorum artk.
Haberleri bile okumay istemeyecek kadar kt m gitti sava?
Savaa ilikin hibir ey okumak istemiyorum.
Senin yannda olmak, bandan geenleri birlikte yaamak isterdim.
Kafam toplaynca anlatrm sana.
yi ama seni byle niformasz grrlerse tutukla-mazlarm?
Bakarsn kuruna bile dizerler. . yleyse burada kalmayalm. kp gidelim
bu lkeden.
Ben de yle diyordum.
Gitmeliyiz. Anlamsz rastlantlara bel balamamalsn sevgilim. Anlatsana bana,
Mestre'den Milano'ya nasl geldin?
Trenle. O zaman subay niformam vard srtmda.
Tehlikede deil miydin o srada?
Pek saylmaz. Eski bir yol kd vard elimde. Mestre'deyken stndeki tarihi
dzelttim.
Burada her an tutuklanabilirsin sevgilim. Dayana-
220 .
mam buna. Samalk olur bu. Seni tutuklayp gtrrler-se ben ne olurum sonra?
yisi mi dnmeyelim. Dne dne yoruldum.
Tutuklamaya gelirlerse ne yapacaksn?
Kurun yamuruna tutarm onlar.
Ne kadar lgnsn gryorsun ya? Buradan ayrlncaya dek otelden dar adm
attrmayacam sana.
Nereye gideceiz ki?
N/olur umutsuz olma sevgilim. Nereye istersen oraya gideriz. Ama yeter ki bir
an nce gidebileceimiz bir yer bul ne olur.
svire bu gln tesinde kalyor. Oraya gidebiliriz.
ok gzel olur.
Darda gkyz bulutlanyor, gl kararyordu.
Byle sulular gibi uzun sre kaak yaamak zorunda kalmak istemem, dedim.
yle syleme sevgilim. Sulular gibi yaadn unun urasnda daha ne kadar
oldu ki. Hem biz asla sulu yaam srmeyeceiz. ok mutlu bir mr sreceiz.
Kendimi sulu buluyorum. Ordudan katm.
Ltfen byle sama konuma sevgilim. Ordudan kamak denmez ki buna. Hem ordu
dediin de talyan ordusu.
Gldm.
ok tatl bir kzsn. Gel yatalm hadi. Yatak iyi geliyor bana.
Az sonra Catherine:
imdi kendini sulu bulmuyorsun, deil mi? diye sordu.
Hayr, dedim. Seninle birlikteyken bulmuyorum.
yle lgn bir ocuksun ki, dedi. Ama ben sana gz kulak olmasn bilirim.
Sabahlar kendimi hi de rahatsz hissetmiyorum, ne iyi deil mi sevgilim?
221
Harikulade.
Esiz bir karn var da sen farknda deilsin. Ama umurumda deil...
Tutuklayamayacaklar bir yere gtreceim seni, gl gibi yaayp gideceiz
orada.
Hemen gidelim oraya.
Gidelim sevgilim. stediin zaman istediin yere gitmeye hazrm.
Hibir ey dnmeyelim artk.
Peki canm.
OTUZBENC BLM
Catherine, gl boyunca yryerek kk otele, Fer-guson'u grmeye gitti; ben de
barda oturup gazeteleri okudum. ki salonunda rahat deri koltuklar vard,
bunlardan birine oturdum, barmen gelinceye dek gazetelere gz gezdirdim. Ordu
Tagliamento'da tutunamam, Pia-ve'ye doru geri ekiliyordu. Piave'yi
anmsyordum. Cepheye giden demiryolu San Dona yaknlarnda Piave'-den geerdi.
Derin ve darack bir boazd buras. Aalara doru sivrisineklerin cirit
att bataklklar ve kanallar bulunuyordu. Bir iki de villa vard. Bir
keresinde, sava ncesinde, Cortina D'Ampezzo'ya giderken bu yamalarda
saatlerce taban tepmitim. Yukardan bakldnda kayalarn glgeledii s
glckler ve dzlklerle, grl grl akan bir alabalk deresini andrrd.
Irman tesinde yol Cadore'ye sapard. Tepede bulunan ordunun buradan aa
nasl ineceini merak ediyordum.
Barmen ieri girdi.
Kont Greffi sizi soruyordu, dedi.
Kim?
Kont Greffi. Hani ilk geliinizde burada yal bir
adam vard ya, o ite.
O burada m?
Evet. Yeeniyle birlikteler. Burada olduunuzu sy- ledim. Sizinle bilardo
oynamak istiyormu.
222
imdi nerede?
Yrye kt.
Nasl, iyi mi bari?
Eskisinden daha din. Dn akam yemekten nce kadeh ampanya kokteyli
yuvarlad.
Bilardoda nasl?
ok usta. Beni yendi. Sizin burada bulunduunuzu syleyince pek sevindi. Burada
bilardo oynayacak kimse bulamyor.
Doksan drt yandayd Kont Greffi. Metternich'in adayd. Ak sal, beyaz
bykl, babacan bir ihtiyarck-t. Avusturya ve talya'da diplomatik grevlerde
bulunmutu. Onun doum gn partileri Milano'da byk bir toplumsal olay
saylrd. Bu gidile yz yana dek yaayacaa benzerdi. Doksan drt yllk
yana gre pek ustaca, rahat ve kvrak bir bilardo oynay vard. Yine byle
bir mevsim sonu Stresa'da bulunduum srada, onunla bilardo oynam, bir yandan
da ampanya imitik. Hem iip hem bilardo oynamak pek elenceli gelmiti bana.
Bana on be say avans vermesine karn yz sayyla oyunu kazanmt.
Burada olduunu daha nce neden sylemedin?
Unuttum.
Baka kimler var?
Tandnz kimse yok. Zaten topu topu alt kii var.
Yapacak bir iin var m imdi?
Yok.
Hadi yleyse bala kalm.
Yalnzca bir saatliine gelebilirim.
Oldu. Oltalar getir bakalm.
Barmen srtna bir ceket geirdi. ktk. Aa indik, bir kaya bindik. Ben
kreklere aslrken barmen kayn aynalna oturdu; ucunda arlk bulunan
kabaral oltay gl alabal yakalamak zere suya sald. Ky boyunca
gidiyorduk. Barmen oltay elinde tuttuyor, arasra ekip brakyordu. Glden
bakldnda ssz bir kenti andryordu Stresa. Sra sra uzanan plak
aalar, byk oteller
223
ve kapal villalar gze arpyordu. sola Bella'ya doru kreklere asldm,
duvarlara yaklatm, burada sular birdenbire derinleiyordu. Su iindeki duvarn
krlarak inii grlebiliyordu. Sonra yukarlara, balk adasna yneldim.
Gne imdi bir bulut kmesinin ardnda kalmt; su karanlk, przsz ve ok
souktu. Balklar yukar doru geldike durgun su yzeyinde halkalar
beliriyrdu. Ne var ki oltaya balk malk vurmad hi.
Balk adasna, sandallarn ekili olduu ve balklarn alarn yamadklar
yere yanatm.
Bir eyler ielim mi?
ielim.
Kay ta iskeleye ektim, barmen oltay ekti, topladktan sonra kayn iine
brakt, makaray da bir kyya takt. Dar atladm, kay baladm. Kk
bir kahveye girdik, plak tahta masann bana oturduk. Vermut syledik.
Kreklere aslmaktan yoruldunuz mu?
Hayr.
Dnerken ben ekerim, dedi. ,
Oltay siz tutun, bakarsnz ksmetimiz alverir.
Oldu.
Sylesenize, nasl gidiyor u sava?
Berbat.
Beni askere alacaklarn sanmam. Kont Greffi gibi yalym ben.
Belki de alrlar.
Gelecek yl aracaklarm bizim kuray. Ama ben gitmeyeceim.
Gitmeyip de ne yapacaksn?
Alp bam gideceim bu lkeden. Savaa gitmem. lk askerliimde
Habeistan'da, Nix'de savatm. Siz niin katldnz savaa?
Bilmiyorum. Aptallk etmiim ite.
Bir vermut daha iin.
Peki.
Dnte krekleri barmen ekti. Stresa'nn arkasndan gln st ucuna doru
ilerledik, sonra ky boyunu iz-
224
leyerek aa indik. Gergin olta benim elimdeydi, uzaktaki ssz kumsala ve
kasm aynn durgun sularna bakarken, makarann bir adardamar gibi zonk zonk
yaparak dnn duyuyordum. Barmen geni aralarla alakrek gidiyordu. Kayn
her ne atlnda olta sarslyordu. Bir ara titredi, gerildi, hemen ektim.
Alabaln canl arln duyuyordum. Derken olta geveyiverdi, boald.
Karmtm bal.
Byk bir ey miydi?
Koskocaman hem de.
Bir gn tek bama bala kmtm, oltay dilerimin arasna kstrmtm.
Derken balk bir vuru vurdu ki, az kalsn tm dilerim nme dklecekti.
En iyisi bacana balayacaksn, dedim. Hem baln vurduunu duyarsn hem de
dilerinden olmazsn.
Elimi suya daldrdm. Buz gibiydi. Otelin karsna gelmitik nerdeyse.
ba etsem iyi olur, dedi barmen. Saat on birde orada bulunmalym. L'heure
du cocktail. (*)
Peki.
Oltay ektim. ki ucu entikli bir ubua sardm. Barmen kay ta duvardaki
kk bir iskeleye aborda etti. Zincirini takarak kilitledi.
stediiniz zaman anahtar size veririm, dedi.
Saol.
Otele gittik, iki salonuna girdik. Sabah sabah daha fazla iki imek istemedim,
odama ktm. Hizmeti kadn oday daha yeni derleyip toparlamt. Catherine
henz gelmemiti. Yataa uzandm, hibir ey dnmemeye altm.
Catherine gelince ortalk yine gllk glistanlk grnmeye balad gzme.
Dediine gre Ferguson aadayd. le yemeine gelmimi.
Catherine:
Kzmayacan biliyordum, dedi.
Ya ne demezsin, dedim.
(*) Kokteyl saati. Silhlara Veda / F. 15
225
Nen var sevgilim?
Bilmiyorum.
Ben biliyorum. Yapacak bir eyin yok. Bir ben varm yannda, ben de brakp
gittim.
Doru.
Kusura bakma, sevgilim. Biliyorum, insann byle birdenbire isiz gsz
kalmas korkun bir ey.
Oldum olas yaamm dopdolu geerdi benim, dedim. Oysa imdi sen de yanmda
olmaynca dnyada hibir eyim kalmyor.
Ama hep seninle olacam. Topu topu iki saatliine gitmitim. Yapabilecein
hibir ey yok mu?
Barmenle balk avna ktk.
Elendin mi bari?
Eh ite.
Ben burada yokken beni dnme.
Cephedeyken yle yapmtm zaten. Ama o zaman yaplacak iler vard.
Catherine:
Othello'nun yaplacak ii kalmaynca, diye alay etti.
Otello zenciydi, dedim. Hem sonra kskan filan deilim ben. yle m ki
sana, baka hibir ey yok benim iin.
Uslu bir ocuk ol, Ferguson'a iyi davran emi?
Bana svp saymad srece Ferguson'a iyi dav-ranmmdrhep.
N'olur nazik ol ona kar. Dnsene, bizim ne ok eyimiz var, oysa onun
hibir eyi yok.
Hi sanmam ki bizde olan eyleri istesin.
Akll bir ocuksun ama yine de bilmediin ok ey var.
yi davranacam ona kar.
Biliyorum bunu. ok eker eysin.
Yemekten sonra ok kalmaz, deil mi?
Yo. Onu atlatmasn bilirim ben.
Sonra kar yine buraya geliriz.
Elbette. Baka ne yapmak niyetindeyim sanyorsun?
226
Ferguson'ula yemek yemek zere aa indik. Ferguson otelin ve yemek salonunun
grkemli grnne baylmt. ki ie beyaz capri arabyla gzel bir le
yemei yedik. Derken Kont Greffi girdi yemek salonuna, kibarca selamlad bizi.
Benim bykannemi andran yeeni de yanndayd. Catherine ile Ferguson'a Kont
Gref-fi'den sz ettim. Ferguson'un pek ilgisini ekti bu konu. Otel olduka
byk, geni ve botu. Ama yemeklerin tadna diyecek yoktu, arab ise nefisti.
arap hepimizi ne-elendirmiti. Catherine'in kendini daha neeli hissetmesine
gerek yoktu. Zaten ok mutluydu. Ferguson zevkten drt ke olmutu nerdeyse.
Benim de keyfim yerindeydi dorusu. Yemekten sonra Ferguson oteline dnd, yemek
sonrasnda azck yatp uzanmak gibi bir alkanl olduunu syledi.
leden sonra kap alnd.
Kim o?
Kont Greffi kendisiyle bilardo oynayp oynamayacanz renmek istiyor da...
Saatime baktm. karp yastn altna koymutum.
Catherine:
Gitmesen olmaz m, sevgilim? diye fsldad.
Sanrm, gitsem daha iyi olur, dedim.
Saat drd eyrek geiyordu. Yksek sesle:
Kont Greffi'ye syle, saat bete bilardo salonunda olacam, dedim.
Bee eyrek kala Catherine'i perek hoa kal dedim. Giyinmek zere banyo
dairesine girdim. Kravatm balarken sivil giysiler iindeki grnm pek
acaip buluyordum. Unutmayaym da birka orapla bir iki gmlek alaym dedim
kendi kendime.
ok kalacak msn? diye sordu Catherine.
Yataktayken pek sevimli bir grn vard.
Sa fram uzatr msn?
Salarn tarayna baktm. Ban yan tutuyor, tm salar hep o yana
dklyordu. Dars karanlkt, yatan baucundaki lamba salarn, boynunu
ve omuzlarn aydnlatyordu. Yanna gidip ptm onu, fray tutan elini
227
yakaladm, ba yasta gmld yeniden. Boynuna ve omuzlarna pckler
yadrdm. Onu ylesine seviyordum ki elim ayam kesiliyordu.
Gitmek gelmiyor iimden.
Gitmeni ben de istemiyorum.
Gitmem yleyse.
Yo yo, git. Biraz kalr, yine geri gelirsin.
Yemei burada yeriz.
abuk git ve hemen dn.
Kont Greffi'yi bilardo salonunda buldum. Beni beklerken el altrmalar
yapyordu. Bilardo masasna dklen n altnda bir deri bir kemik
grnyordu. Az tedeki iskambil masasnn stnde gm bir buz kovas vard;
buzlarn iinde iki ampanya iesinin boyunlaryla mantarlar grlyordu.
Masaya yneldim. Kont Greffi doruldu ve bana doru yrd. Elini uzatt:
Sizi burada grmek ne byk bir zevk, dedi. Ltfedip benimle bilardo oynamaya
gelmeniz byk nezaket.
Asl sizin beni armanz byk.nezaket.
iyiletiniz mi? Isonoza'da yaralanmsnz, yle sylediler. Umarm
iyisinizdir?
yiyim. Siz naslsnz?
Oh, ben oldum bittim iyiyimdir. Yalnz, yalanyorum. Yallk yava yava
kendini gstermeye balad artk.
nanmam.
Evet yle. Bu belirtilerden birini syleyeyim mi? rnein italyanca konumak
daha kolayma geliyor imdi. Kendimi skyorum ama bir para yorulunca bir de
bakyorum ki talyanca konumak daha kolayma geliyor. te o zaman anlyorum
yalandm.
talyanca konuabiliriz. Aslnda ben de yorgunum.
Yo, yorgun olduunuz zaman ngilizce konumak size daha kolay gelecektir.
Amerikanca.
Evet, Amerikanca. Ltfen Amerikanca konuun. ok ho bir dil.
228
Amerikal yz grdm yok hemen hemen.
Onlar zlyor olmalsnz. Yurttalarn zlyor insan, en ok da lkesinin
kadnlarn... Bamdan gemitir, iyi bilirim. Oynayacak myz? Yoksa ok mu
yorgunsunuz?
Pek o kadar yorgun saylmam. aka olsun diye syledim. Ne kadar avans
veriyorsunuz bana?
Grmeyeli epey oynadnz m bari,
Yo, hi oynamadm.
ok iyi oynuyorsunuz. Yze on, ne dersiniz?
Koltuklarm kabartyorsunuz.
On be?
Bu iyi ama ne olursa olsun yeneceksiniz beni.
Bir eyine mi oynayalm? Siz hep bir eyine oynamak isterdiniz.
Bence iyi olur.
Hay hay. Aktan on sekiz say veriyorum size. Her say bir frank.
Kont ok ustaca oynuyordu bilardoyu. Avansla birlikte ben elli drtteyken o elli
say yapmt. Kont Greffi duvardaki zile basarak barmeni ard.
ienin birini an, ltfen, dedi.
Sonra bana dnd:
Birer kadeh yuvarlayalm bakalm.
arap buz gibiydi, gzeldi.
talyanca konualm m? Kusura bakmazsanz tabii? imdi benim en byk kusurum
bu.
Bir yandan oynuyor, bir yandan da arabmz yudumlayarak italyanca
konuuyorduk. Pek az konuuyorduk ama. Kendimizi oyuna vermitik. Kont Greffi
yznc sayy yapt. Aktan onca saym olmasna karn ben topu topu doksan
drt say yapabilmitim. Glmseyerek omuzuma pat pat vurdu.
imdi br ieyi de devirelim. Siz bana savatan sz edersiniz.
Oturmam bekledi.
Baka bir konuda konusak daha iyi, dedim.
Savatan sz etmek istemiyor musunuz? Hay hay. Peki, neler okuyorsunuz?
229
Hi, dedim. Korkarm hobe edilecek bir arkada deilim.
Hi bile deil. Ama kitap okumalydnz.
Sava dneminde neler yazld ki?
Barbusse adl bir Franszn Le Feu's (*) var. Sonra, Mr. Britling sees through
it var. .(**)
Mr. Britling'in bir ey grd filan yok.
Ne?
Her eyi gremez diyorum. Bu kitaplar hastanede vard.
Okudunuz demek? Okudum ama die dokunur bir ey deil.
Bence Mr. Britling orta snf ngiliz halknn ruhunu iyi yanstyor.
Ruha aklm ermez pek.
Zavall delikanl. Ruhun ne olduunu hibirimiz bilmiyoruz zaten, inancnz var
m bari?
Geceleri.
Kont Greffi glmsedi, bardan parmaklar arasnda dndrd.
Yam bam aldka daha dindar olacam sanyordum ama olmadm ite, dedi.
ok yazk.
ldkten sonra yaamak ister miydiniz? diye sordum.
O anda dank etti kafama: lmden sz amakla aptallk edip am devirmitim. Ne
var ki Kont Greffi aldr etmedi buna.
Sreceim yaantya bal, dedi. Gzel eydir bu dnyada yaamak. Sonsuza dek
yaamak isterdim.
Glmsedi:
Neredeyse o kadar yaadm desem yeridir hani.
Rahat deri koltuklara gmlm, oturuyorduk. Buz kovasnn iinde ampanya
ieleri, bardaklarmz da ikimizin arasndaki masada duruyordu.
Eer siz de benim yaadm kadar yaayacak olursanz birok ey size de garip
gelir.
1
(*) Ate
(**) H. G. Wells'in yapt.
230
Hi gstermiyorsunuz aslnda.
Yalanan bedendir. Kimi zaman parmam bir tebeir paras gibi krlverecek
diye dm kopuyor. Ama ruh, o ne yalanyor ne de uslanyor.
Akllsnz.
Yo yo, yallar akll olur derler ya bakmayn siz, kocaman bir yalandr o.
Yalanmakla akllanmaz insan. Olsa olsa ayaklarn daha denk alp nlemi elden
brakmazlar, o kadar.
Belki de aklllk dediimiz eyin ta kendisidir bu.
Hi de ekici yan olmayan bir aklllk bu. En ok neye deer verirsiniz?
Sevdiim insana.
Ben de ayn grteyim. Ama aklllk deildir bu. Yaama deer verir misiniz?
Evet.
Ben de. Ondan gayr hibir eyim yok nk. Doum gn partilerim de yle.
Gld:
Sanrm siz benden daha akllsnz. Doum,gn partileri vermiyorsunuz.
araplarmz itik.
Sava konusunda ne dnyorsunuz? diye sordum.
Aptalln daniskas.
Kim kazanacak?
talya.
Neden?
Daha gen bir ulus da ondan.
Sava gen uluslar m kazanr hep?
Bir sre iin kazanabilirler.
Sonra ne olurlar?
Sonra onlar da yal bir ulus olup karlar.
Birde akll olmadnz sylyorsunuz.
Bu aklllk deildir, sevgili delikanl. Alayn ta kendisidir.
Bana pek akllca geldi.
Pek deil... in br yanndan da rnekler verebi-
231
lirim size. Ama feria bir ey deil. ampanyay bitirdik mi?
Hemen hemen.
Biraz daha ielim mi? Sonra gidip giyinmeliyim.
Artk imesek daha iyi olur.
mek istemediinizden emin misiniz?
Evet.
Ayaa kalkt:
Dilerim ok talihli, ok mutlu, ok ama ok salkl olursunuz.
Teekkrler. Ben de sonsuz mrler dilerim.
Teekkr ederim. Yaadm kadar yaadm. Eer bir gn dindar biri olup
karsanz ve ben de lmsem, dua edin benim iin. Birok e dosttan bunu
yapmalarn istiyorum hep. Kendim dindar olurum diyordum ya olmad gitti ite.
Bana yle geliyordu ki bunu sylerken ac ac g-lmsemiti, ama yine de pek
emin deilim. ylesine yal, yz ylesine buruuktu ki glerken tm
krklklar birbirine karyor, izgilerin anlam belirsizlei-yordu.
Dindar oluveririm bakarsnz, dedim. Her neyse, o zaman sizin iin dua
ederim.
Her zaman dindar olmay ummuumdur. Bizim ai-ledekiler hep dindar kiiler
olarak ldler. Ben olamyorum nedense.
Daha ok erken.
Belki de ok ge. Belki de dinsel duygularm krelttim.
Byle duygulara yalnz geceleyin kaplrm.
yleyse ksnz siz. Unutmayn ki bu da dinsel bir duygudur.
yle mi dersiniz?
Hi kukunuz olmasn.
Masaya doru bir adm att:
Bilardo oynamakla gsterdiiniz incelikten tr teekkr ederim.
Bu benim iin byk bir zevkti.
Yukar birlikte kalm.
232
OTUZALTINCI BLM
O gece frtna patlak verdi, yamurun pencere camlarn kamlayn iiterek
uyandm. Ak pencereden yamur sular doluyordu ieri. Derken biri kapy
ald. Catherine'i uyandrmamak iin usul usul gidip kapy atm. Barmen
duruyordu karmda. Srtna bir pards geirmiti, srlsklam apkasn eline
almt.
Konuabilir miyiz, Tenente?
Ne oldu?
ok nemli bir sorun kt da...
Ortala yle bir gz gezdirdim. Oda karanlkt. Pencereden ieri szan sular
demeyi slatmt.
eri gel, dedim.
Koluna girerek barmeni banyo dairesine gtrdm. Kapy kilitleyip yaktm.
Kvetin kysna ilitim.
Ne var, Emilio? Ban derde mi girdi yoksa? diye sordum.
Hayr, Tenente, ba dertte olan ben deil sizsiniz.
Bak sen!
Sabahleyin sizi tutuklayacaklar.
yle mi?
Size sylemeye geldim. Kente inmitim, kahvede konuurlarken kulama alnd.
Anlyorum.
Islak pardess ve elindeki apkayla orackta ylece durmu, hibir ey
sylemiyordu.
Ne diye tutuklayacaklarm beni?
Savaa ilikin bir eyden tr.
Neymi biliyor musun?
Hayr. Yalnz, burada daha nce subay olarak bulunduunuzu ve imdi sivil
klkla gezdiinizi biliyorlar. u geri ekilme olayndan sonra nlerine geleni
tutukluyor-lar.
Bir an dnp tandm.
Ne zaman gelirler beni tutuklamaya?
Sabahleyin. Ama saatini bilmiyorum.
Ne yapaym dersin?
233
apkasn lavaboya brakt, ylesine slakt ki yere pr pr su damlyordu.
Korkacak bir eyiniz yoksa tutuklanmak mesele deildir. Ama ne de olsa kt bir
eydir. Hele hele byle bir zamanda...
Tutuklanmak istemiyorum.
svire'ye gidin yleyse.
Nasl?
Benim sandalla.
yi ama frtna var, dedim.
Frtna geer. Hava bozuk ama bo verin.
Peki ne zaman gidebiliriz?
Hemen imdi. Bakarsnz sabahn krnde kp geliverirler.
Bavullarmz ne olacak?
Toplayn. Bayana da syleyin hazrlansn. Bavullara ben bakarm.
Nerede olacaksn sen?
Burada beklerim. Koridorda kimsenin gzne arpmak istemem.
Kapy atm, arkamdan kapadm, yatak odasna getim. Catherine uyanmt.
Ne oldu, sevgilim?
Bir ey yok, Cat, dedim, hemen imdi hazrlanp sandalla svire'ye gitmek
ister miydin?
Sen ister misin?
Hayr, dedim. Aslnda yeniden yataa girmek isterdim.
Ne var n'olmu kuzum?
Barmen sabahleyin beni tutuklayacaklarn sylyor.
Deli mi bu adam?
Hayr.
yleyse elini abuk tut sevgilim. Bir an nce giyinip yola kalm.
Yatan kysna oturdu:
Barmen banyoda m imdi?
Ykanmayaym yleyse. Ltfen arkan dn sevgilim, imdi giyinirim.
234
Geceliini karrken bembeyaz srtn grdm. Sonra bam baka yana evirdim,
yle istemiti nk. Karn bymeye balamt. Grmemi istemiyordu. Yamurun
pencerelerdeki tprtsna kulak vererek giyindim. antama koyacak pek fazla
teberim yoktu.
Sana gerekiyorsa antam bo yer var, Cat, dedim.
Her eyimi topladm saylr, dedi. Kusura bakma sevgilim ok aptalm, ama u
barmen ne diye banyoda pinekliyor yle?
Hit... Bavullarmz alp gtrmek iin bekliyor.
ok iyi bir insan desene.
Eski bir dosttur, dedim. Bir ara ona pipo ttn gnderecek olmutum da...
Ak pencereden gecenin karanlna bir gz attm. Gl gremiyordum. Karanlk
ve yamurdan baka bir ey grnmyordu. Rzgr imdi biraz daha hafiflemiti.
Ben hazrm, sevgilim, dedi Catherine.
Peki.
Banyonun kpsna gittim:
antalar tamam, Emilio, diye seslendim.
Barmen iki antay da ald.
Yardmnz iin ok teekkr ederiz, dedi Catherine.
Bir ey deil, hamfendi, dedi barmen. Kendi bam belaya sokmadan size seve
seve yardmc olurum.
Bana dnd:
Dinleyin, dedi, ben antalar alp arka merdivenden indiririm, kaya
yerletiririm. Siz de sanki gezintiye kyormusunuz gibi yapar oraya
gelirsiniz.
Bu gece de tam gezintiye klacak bir hava var ya, dedi Catherine.
Gerekten de berbat bir hava.
yi ki emsiyem var, dedi Catherine.
Koridoru geip hal deli merdivenlerden indik. Kapc merdivenin alt bandaki
masada oturuyordu. Bizi grnce afallar gibi oldu.
Dar m kyorsunuz, efendim?
235
Evet, dedim. Frtnada gl seyredeceiz.
Byle emsiyesiz mi efendim?
Evet, dedim. Bu pards su geirmez.
Pardsme yle bir bakt, gz tutmamt hi.
yisi mi.ben size bir emsiye getireyim, efendim, dedi.
Gitti, bycek bir emsiyeyle geri dnd.
Biraz byk ama efendim, dedi.
On liretlik bir banknot uzattm.
Ah, pek cmertsiniz efendim. ok teekkr ederim, dedi.
Kapy at, dar, yamura ktk. Kapc Catherh ne'e glmsedi, o da ona
glmsedi.
Frtnal havada fazla kalmayn, dedi kapc, srlsklam olursunuz.
Otelin ikinci kapcsyd, ngilizcenin kafasn gzn yararak konuuyordu.
Hemen dneriz, dedim.
Dev emsiyenin altnda yoldan aa yrdk, karanlk, slak bahelerden geip
yola ktk. Rzgr sahilden gle doru esiyordu. Yamurla kark souk bir
kasm rzgryd bu. Dalara kar yamt belli ki. Rhtm boyundaki iskelelere
zincirle balanm sandallar getik. Barmenin sandalnn bulunduu yere geldik.
Ta rhtm yalayan sular kapkara grnyordu. Barmen aalarn arasndan kt.
Bavullarnz kaykta, dedi.
Kayn parasn vereyim, dedim.
Ne kadar paranz var ki?
ok saylmaz.
Paray sonra yollasanz da olur. Zarar yok.
Ne kadar?
Ne kadar isterseniz o kadar gnderin.
Syle de ona gre.
svire'ye kazasz belasz geebilirseniz be yz frank gnderin.
Kurtulduunuzda ar gelmez bu para size.
Peki.
236
Bunlarda sandvi.
Bir paket uzatt.
Bulup buluturabildiim bu kadar. Hepsi bu pakette. Bu da bir ie konyak, u
da bir ie arap.
Verdiklerini kendi antama koydum.
Bunlarn parasn vereyim bari.
Peki, elli liret verin bakalm.
Verdim.
Konyak nefisdir, dedi, ekinmeden verebilirsiniz hanmnza. Bayan sandala
binse iyi olur.
Ta rhtmn yannda inip kalkan kay tuttu, ben de Catherine'in binmesine
yardm ettim. Arka tarafa oturdu, pejerinine sarnd.
Nereye gideceinizi biliyor musunuz?
Gln yukar tarafna.
Ne kadar gideceinizi de biliyor musunuz?
Luino'yu geeceim.
Luino'yu, Cannero'yu, Cannobio'yu, Tranzano'yu geeceksiniz. Ne zaman ki
Brissago'ya geldiniz, anlayn ki svire'desiniz. Monte Tamara'y da
geeceksiniz.
Saat ka? diye sordu Catherine.
Daha on bir, dedim.
Durmadan krek ekerseniz sabahn yedisinde oradasnz.
O kadar uzak m?
Otuz be kilometre.
Nasl gideceiz? Bu yamurda pusula gerek.
Hayr. sola Bella'ya doru krek ekin. Sonra isola Madre'nin arkasndan
rzgr dorultusunu tutturun. Rzgr sizi Pallanza'ya gtrecektir. Iklarn
grrsnz. Ondan sonra da ky boyunca ilerlersiniz.
Ya rzgrn yn deiirse?
Deimez, dedi Barmen. Bu rzgr gn eser byle. Neden derseniz, dorudan
doruya Mattarone'-den geliyor. Su boaltmak iin teneke var.
Brak da kayn parasn imdi deyeyim.
Hayr, imdi olmaz. Ne karsa bahtma arlk. O-
237
raya salcakla varrsanz istediiniz paray gnderirsiniz.
yle olsun.
Boulacanz sanmam.
Bak bu iyi ite.
Glden uykar doru rzgr arkanza alarak gidin.
Kaya atladm.
Otel parasn brakm mydnz?
Braktm. Odamda, bir zarfn iinde.
Peki. Bol ans, Tenente.
Sana da. ok, ok teekkr ederiz.
Boulursanz bu teekkrler boa gider ama.
Catherine sordu:
Ne diyor?
Yolunuz ak olsun diyor.
Size de bol ans, dedi Catherine. ok'teekkr ederiz.
Hazrmsnz?
Evet.
Barmen eilerek sandal itti. Krekleri suya birka kez daldrp kardm. Sonra
elimle bir veda iareti yaptm. Ona el sallayarak aktan aa veda ediim
barmenin cann skmt ya kendisi de el sallamaktan geri durmad. Otelin
klarna baktm. Kreklere sarldm, klar gzden silininceye dek dosdoru
ilerledim. Gl rpntlyd, rzgr arkamza alm gidiyorduk.
OTUZYEDNC BLM
Yzmz hep rzgra vererek ala krek gidiyorduk karanlkta. Yamur dinmiti,
arada srada tek tk damlacklar halinde serpitiriyordu. Ortalk kapkaranlkt.
Rzgr souktu. Arkada oturan Catherine'i grebiliyordum ama kreklerin suya
dalan ularn gremiyordum. Krekler uzundu, kaymalarn nleyecek skarmoz
kaylar yoktu. Durmadan ekiyordum, kalkp ne doru eili-
238
yor, suyu buluyor, krekleri daldryor, elverdiince dzgn ekmeye
alyordum. Krekleri dzlemeye kalkmyordum, nk rzgr bizden yanayd.
Avularmn kabaracan biliyordum, elimden geldiince geciktirmeye bakyordum
bunu. Kayk hafifti, kolayca kayp gidiyordu. Karanlk sularda krek ekmeyi
srdrdm. Gz gz grmyordu, yine de Pallanza'nn karsna geldiimizi
sanyordum.
Pallanza'y gremedik. Rzgr gln yukarsna doru esiyordu. Pallanza'y
arkada brakan burnu karanlkta gemi olmalydk, klarn grememitik
nk. Ta uzakta, kyya yakn bir yerde bir iki k arpt gzmze, anlalan
ntra'yd buras. Uzun sre ne k grdk ne kara. Karanlk dalgalar zerinde
kayarcasna habire krek ektim. Kimi zaman bir dalga gelip de kay kaldrnca
krekleri suya doru drst daldramyordum. Su epey alkalantlyd, yine de
kreklere aslmaktan geri durmadm. Birden yanbamzda ykselen sivri bir
kayayla burun buruna geldik. Kyya ok yaklamtk. Dalgalar kayaya arpyor,
kpre aldaya yukar trmanyor, sonra gerisin geri dyorlard. Sa kree
var gcmle asldm, sol krekle sular tersine iterek yeniden gln ana
ktm. Kayalk burun gzden silinmiti artk, imdi yine glden yukar doru
ilerliyorduk.
Gl ayoruz, dedim Catherine'e.
Hani Pallanza'y grecektik? dedi.
Gremedik ite.
Sen naslsn sevgliim?
ok iyi.
Biraz da ben ekebilirim krekleri.
Yo yo, iyiyim ben.
Catherine: Zavall Ferguson, dedi, sabahleyin otele gelecek, bir de bakacak
ki ekip gitmiiz.
Onu dert edindiim yok benim, dedim. imdi aklm fikrim gn madan ve
gmrk muhafzlarna grnmeden kapa svire sularna atabilmekte.
Daha ok var m?
Otuz kilometre filan uzakta.
Btn gece krek ektim. Ellerim imi ve acmaya
239
balamt, krekleri zor tutuyordum. Birka kez az kalsn karaya bindiriyorduk.
Glde yolumuzu armaktan ve bo yere zaman yitirmekten korktuum iin kyy
ok yakndan izliyordum. Kimi zaman sahile ylesine yaklayorduk ki aa
dizilerini ve ardnda dalarn ykseldii ky yollarn grebiliyordum. Yamur
kesildi, rzgr bulutlar silip sprd, ay dodu. Arkama dnp baktmda uzun,
karanlk Castagnola Burnu'nu, gln bembeyaz kpkl sularn ve doruklar karla
kapl dalarn ardnda ldayan ay grdm. Sonra bulutlar ayn nn yeniden
kapatt. Dalar ve gl gzden silindi. Ama ortalk imdi daha aydnlkt,
kylar grebiliyorduk. Ak seik gryordum; Pallanza yolunda belki gmrk
kolcular vardr diye yine aktan gitmeye baladm, bizi grebilirlerdi nk.
Ay yeniden belirince da yamalarndaki, ky boylarndaki beyaz kkleri, bir
yan aalkl beyaz yolu grdk. Durmadan krek ektim.
Gl geniledi. Kar yakada, kydaki dalarn eteklerinde bir iki k arpt
gzme, Luino olmalyd. Kar kydaki dalarn arasnda kama biimi bir yark
grnce olsa olsa Luino'dur buras dedim. Eer gerekten yleyse azbuz yol
almadk demekti. Krekleri ieri aldm, srtst uzandm. Kreklere aslmaktan
ok ama pek ok yorulmutum. Kollarm kopmutu, srtm ve omuzlarm aryor,
ellerim acyordu.
emsiyeyi tutaym, dedi Catherine. Rzgrda yelken am gibi srkleniriz.
Dmen kullanabilir misin?
Sanrm kullanabilirim.
yleyse u krei al, koltuk altna sktrp kayn yannda ylece tut. Ben
de emsiyeyi tutarm.
Arkaya getim, krei nasl tutacan gsterdim ona. Sonra kapcnn verdii
kocaman emsiyeyi aldm, yzm sandaln burnuna doru dnp oturdum, emsiyeyi
atm. Kvrk sapn kayn oturulacak yerine takarak emsiyenin iki yanndan
skca tuttum. Rzgr emsiyenin iine doldu. Sandaln ileri atldn
hissettim. Daha sk sarldm emsiyeye. Sandal ok gibi gidiyordu.
Gzel gidiyoruz, dedi Catherine.
240
emsiyenin tellerinden baka bir ey grdm yoktu. Geriliyor, ekiliyordu, ona
taklm gidiyorduk. A-yaklarm sk skya doladm, emsiyeye asldm. Derken
birdenbire ters dnd. Kopan elik tellerden biri alnma arpt. Rzgrn
etkisiyle bklen tepesini yakalamaya altm, ama bsbtn ters evrilip ii
dna kt. Daha demin gergin bir emsiye tutarken, imdi yrtlarak ters yz
olmu, telleri frlam bir sap kalmt elimde. Ata bi-nercesine oturup
kalmtm emsiyenin sap stnde. Kvrk sap oturak tahtasnn altndan
kardm, krk emsiyeyi ba tarafa koydum. Krei almak zere Catherine-'e
dndm. Glyordu. Elimi tuttu, kkr kkr glmeye devam etti. Krei aldm.
Ne oluyorsun?
emsiyeyi tutarken yle gln bir halin vard ki.
nanrm.
Kzma sevgilim. nan ki ok glnt. emsiyeyi kucaklamken alt metre
geniliinde grnyordun. stelik yle ateli ateli sarma dola olmutun
ki...
Glmekten krlyordu.
Krek ekeyim.
Dinlen biraz, bir ey i... Nefis bir gece, epey de yol aldk.
Sandaln dalgalara kaplmasna engel olmalym.
Ben iecek bir ey veririm sana. Sonra da biraz dinlen sevgilim.
Krekleri yukar kaldrdm, onlar yelken gibi kullanyordum imdi. Catherine
antay ayordu. Konyak iesini uzatt. Mantarn akmn ucuyla kardm,
uzun bir yudum aldm. Tad ho ve yakcyd. ime bir scaklk yayld.
Isnm, neem yerine gelmiti.
Gzel konyakm, dedim.
Ay yine bulutlarn ardnda kalmt ama kyy grebiliyordum. Taa ilerde, gle
doru uzanm kayalk bir bu-runolmalyd.
myorsun ya, Cat?
Yo, ok iyiyim. Yalnz, otura otura her yanm kaskat kesildi.
Silhlara Veda / F. 16
241
Tenekeyle su boalt biraz. Ayaklarn uzatabilirsin o zaman.
Yine krek ekmeye koyuldum. Iskarmozlarn gcrtsn, arkadaki suyun
boaltlmas srasnda teneke kutunun kard tkrty dinliyordum.
u tenekeyi verir misin bana? dedim. Su imek istiyorum.
ok kirli ama.
Olsun varsn. alkalarm.
Catherine'in kutuyu kayn dnda alkaladn duydum. Sonra suyla doldurarak
bana uzatt. Konyak su-satmt beni. Su buz gibiydi, dilerimi szlatmt.
Kyya doru gz gezdirdim. Uzun, kayalk burna biraz daha yaklamtk.
lerdeki koyda klar vard.
Kutuyu geri verirken:
Teekkr ederim, dedim.
Bir ey deil, dedi Catherine. Daha var istersen.
Bir eyler yemek ister misn?
Hayr. Birazdan ackrm. tahmz o zamana saklayalm.
Peki.
lerde burun gibi grnen ey uzun bir kayayd. Yanndan dolanmak iin epey
aldm. Gl imdi epey daralmt. Ay domutu yine. Eer Guardie di Finanza
(*) ortalfgzluyorsa, bizim kay glde kara bir leke gibi grrlerdi.
Naslsn, Cat? diye sordum.
yiyim. Nerdeyiz?
Sanrm topu topu sekiz mil kadar yolumuz kald.
Az buz deil, epey krek ekeceksin demek. Zavall sevgilim. lmedin mi daha?
Hayr. Bir eyim yok. Biraz ellerim acyor, o kadar.
Glden yukar doru uzandk. Sa yakadaki dalarn arasnda bir girinti vard.
Kara burada dzleiyor, s bir sahil oluturuyordu. Olsa olsa Cannobio olmal
buras dedim. ok aktan gemeye altm, nk bu blgede her an bir
guardia'y\a burun buruna gelme tehlikesi vard.
(*) Gmrk Muhafzlar.
242
br yakada, taa telerde bir yerde, tepesi kubbeye benzeyen bir da
grnyordu. Yorulmutum. Geri pek yle fazla bir yol saylmazd ama krek
ekmekten kollarm kopmutu, bu yzden oradaki uzaklk iyice byyor-du gzmde.
svire sularna girmeden nce bu da gemem ve en azndan be mil daha yol
almam gerektiini biliyordum. Ay batmak zereydi artk. Ama batmadan nce n
yine bulutlarla kapland, ortalk karard. Gln hayli aklarnda kalmaya
alyordum. Bir sre daha krek ektikten sonra durup dinlendim, krekleri
havaya kaldrp bekledim.
Brak da biraz ben ekeyim, dedi Catherine. . Olmaz yle ey, krek ekmek
dokunur sana.
Sama. Tam tersine yarar dokunur. Kaslarmn kazk kesilmesine engel olur.
Doru yapmyorsun, Cat.
Hi bile deil. Yorulmamak kouluyla krek ekmek gebe bir kadna bire birdir.
yi ya. Yava yava ek bakalm. Ben arkaya gee-. yim, sen buraya gel.
Kpeteye tutun da yle gel.
Sandaln arkasna oturdum, ceketimi giyip yakalarn kaldrdm. Catherine'in
krek ekiini izlemeye baladm. ok iyi ekiyordu. Ama krekler ona gre ok
uzun olduundan zorlanyordu. antay atm, bir iki sandvi attrp biraz da
konyak itim. imdi her ey daha gzel grnyordu gzme. Bir iki yudum daha
aldm konyaktan.
Yorulduun zaman syle emi? dedim. , Az sonra da ekledim:
Dikkat et de krek karnna arpmasn.
Catherine krek ekerken:
Eer arparsa, dedi, yaam... daha da kolaylar.
Bir yudum daha itim:
Naslsn? yiyim.
Brakmak isteyince syle.
Olur.
243
Yeniden konyak itim, sonra kpeteye tutuna tutuna ne getim.
Yo brak, bal gibi de ekebiliyorum ite.
Sen ge arkaya. Yeterince dinlendim ben.
Konyan etkisiyle bir sre kolayca ve hi zorlanmadan krek ektim. Sonra
kollarm tutmaz oldu, ok gemeden de konyan zerine bylesine sk krek
ektiim iin dilim damam kurudu, safram kabard. Krekleri geliigzel bir o
yana bir bu yana savurup duruyordum.
Bana biraz su verebilir misin? dedim.
stediin su olsun, dedi Catherine.
Gn madan yamur serpitirmeye balad. Rzgr kesilmi olmalyd ya da gln
girintisi boyunca uzanan dalar siper olduu iin rzgr hissetmiyorduk. Gnn
domak zere olduunu grnce kreklere daha gl asldm. Nerede olduumuzu
bilmiyor, bir an nce svire sularna girmek istiyordum. Gn maya
baladnda karaya ok yakndk. Kayalk kyy ve aalar grebiliyordum.
O da nesi? dedi Catherine.
Krekleri tutup kulak kabarttm. Glden bir motor patrts geliyordu. Kyya
yanatm, sessizse durup bekledim. Motor patrts daha da yaklamt imdi.
Sonra hemen arkamzda, yamur altnda giden motoru grdm. K tarafnda drt
tane guardia di finanza duruyordu; al-pinitipi apkalarn kalarna ykmlar,
kaputlarnn yakalarn kaldrmlard. Karabinalar omuzlarna aslyd. Sabah
sabah, hepsi de uykulu grnyordu. apkalar ndaki ve kaputlarnn
yakalarndaki sar iaretleri grebiliyordum. Motor patr patr sesler kararak
uzaklat. Yamurun altnda gzden silindi.
Yine gle doru aldm. Hedefe bu kadar yaklamken yoldaki bir nbetinin
hevesimizi kursamzda brakmasn istemiyordum. Sahili gzden karmakszn
yamur altnda krk be dakika kadar krek ektim. Derken, yine bir motor
patrts iittik. Ses gln yukarsnda yitip gidene dek ylece bekledik.
Sanrm svire'deyiz, Cat, dedim.
Gerekten mi?
244
svire askerlerini grmeden doru drst bileme-
yiz.
Ya da svire bahriyelilerini.
svire bahriyelilerinin akaya gelir yanlar yoktur. Demin sesini iittiimiz
motor svire bahriyesine aitti belki de.
svire'deysek oturup yle bigzel kahvalt edelim. Nefis francalalar,
tereyalar ve reelleri yardr.
Ortalk iyiden iyiye aydnlanmt artk, inceden inceye yamur iseliyordu.
Rzgr ilerde, gln yukarlarna doru esmeye devam ediyordu. Ta telerde
doruklar karla kapl dalar grebiliyorduk. svire'de olduumuza aklm
yatmt artk. Kydaki aalarn ardnda birok ev vard. Sahilin st
kesiminde, tatan yaplma evleriyle bir ky gze arpyordu. Yamalarda birka
villayla bir de kilise vard. Ky boyunca anlamaya altm. Grnrde muhafz
filan yoktu. Yol az ilerde gle ok yaklayordu. Derken, yol stndeki bir
kahveden kan bir asker arpt gzme. Haki bir niforma geirmiti srtna,
banda da Almanlarnkine benzeyen bir mifer vard. Salkl bir grnm olan
yznde kk, di frasn andran byklar vard. Bize bakyordu.
El salla una, dedim Catherines.
Catherine el sallad. Asker skla skla glmsedi, o da el sallad. Kreklere
gevek gevek aslyordum artk. Ky rhtmnn nnden geiyorduk.
Snr epeyce gemi olmalyz, dedim.
Emin olmalyz, sevgilim. Bizi gerisin geri yollamalarn istemezsin herhalde.
Snr oktan geride kald. Bana kalrsa buras bir gmrk kasabas. Hi kukum
yok, Brissago buras.
talyanlar yok mudur burada? Gmrk kasabalarnda her iki taraftan da
grevliler bulunur.
Sava dnemlerinde deil ama. Hi sanmyorum ki talyanlarn snrdan
gemelerine gz yumsunlar.
irin bir kasabayd. Rhtmda sryle balk teknesi vard. Tahtalarn zerine
balk alar serilmiti. Durmakszn attran kasm yamuruna karn tertemiz,
neeli bir grnm vard.
245
Karaya kp kahvalt edelim mi?
Peki.
Sol krei kuvvetle ekerek yaklamaya baladm. Rhtma yaklanca yan dndm,
krekleri ieri aldm, demir halkay yakaladm. Islak tan stne atladm.
svire'deydim. Kay baladktan sonra elimi Catherine'e, aa doru uzattm.
Gel, Cat. u anda iim iime smyor.
antalar ne olacak?
Brak sandalda kalsn.
Catherine de kt rhtma. kimiz de svire'deydik artk.
Ne ho lke, dedi Catherine.
Mkemmel, yle deil mi?
Hadi gidip kahvalt edelim.
Esiz bir lke deil mi? Yere bastka ayakkablarm bile bayram ediyor.
Bacaklarm yle uyutu ki bastm yeri farketmiyor bile. Dorusu ya olaanst
gzel bir lkeye benziyor. Anlyorsun deil mi sevgilim, buradayz artk, o
kanl yerden uzaklatk? v
Evet, anlyorum. Gerekten anlyorum. imdiye dek hibir eyi bylesine
anlamamtm.
u evlere bak! Ya u alan, ne kadar irin deil mi? talya'da hi byle bir
yamur yad olmamtr. Neeli bir yamur bu.
te en sonunda buradayz sevgilim. Farkndasn deil mi burada olduumuzun?
Kahveye girdik, temiz tahta bir masann bana oturduk, Sevincimizden uacaktk
nerdeyse. nlkl, temiz grnl bir kadn geldi, ne istediimizi sordu.
Catherine:
Francala, reel ve kahve, dedi.
Kusura bakmayn, sava zaman francala kmyor,
Ekmek olsun yleyse.
Ekmei kzartabilirim size.
Peki.
Yada yumurta da istiyorum.
246
Ka yumurta kraym, efendim?
.
Drt olsun, sevgilim.
Drt olsun.
Kadn gitti. Catherine'i ptm, elini tuttum. Baktk, sonra kahveye gz
gezdirdik.
Sevgilim, sevgilim! Ne gzel deil mi?
Hem de nasl! dedim.
Francala olmazsa olmasn, aldr etmiyorum, dedi Catherine. Btn gece
francalay dndm durdum ama imdi umurumda bile deil artk. Olsun varsn, ne
yapalm.
ok gemeden tutuklayacaklar bizi galiba.
Aldrma sevgilim. nce kahvalt edelim. Kahvaltdan sonra tutuklanmak pek o
kadar cann skmaz insann. Hem sonra ne yapacaklar ki? Bizler kendi halinde
ngiliz veiAmerikan yurttalaryz.
Pasaportun var deil mi?
Olmaz olur mu... Of, byle eylerden konumayalm artk. Mutlu olmaya bakalm.
Bundan daha ok mutlu olamam, dedim.
Tyl kuyruunu havaya kaldrm tombul bir tekir kedi yerinden kalkp masamza
geldi, bacama sokuldu, mrl mrl mrldanarak srtnmeye balad. Eilip
okadm. Catherine son derece mutlu bir tavrla glmsedi.
te kahve geliyor, dedi.
Kahvaltdan sonra tutukladlar bizi. Kasabada biraz dolatktan sonra antalar
almak iin rhtma gitmitik. Kayn banda bir asker bizi bekliyordu.
Sizin mi bu kayk?
Evet.
Nereden geldiniz?
Gln yukarsndan.
yleyse beni izleyin.
antalar ne olacak peki?
Yannza alabilirsiniz.
antalar ben aldm. Catherine benim yanbamda
247
yryordu. Asker ardmz sra geliyordu. Eski bir gmrk binasna geldik.
Karakolda elimsiz, ama asker tavrl bir temen sorguya ekti bizi.
Hangi ulustansnz?
Amerikan ve ingiliz.
Pasaportlarnz greyim.
Benimkini verdim. Catherine de kendininkini antasndan kard.
Temen pasaportlar inceden inceye gzden geirdi.-
Niin svire'ye kaykla girdiniz?
Sporcuyum ben, dedim, krek ekmek en sevdiim spordur. Frsat bulduka krek
ekerim.
Niin geldiniz?
K sporlar iin. Turistiz biz, k sporlar yapalm -dedik de...
K sporu yapacak bir yer deil ki buras?
Biliyoruz. K sporu yaplabilecek bir yere gitmek jstiyoruz.
italya'da ne yapyordunuz?
Ben mimarlk renimi gryordum. Kuzenim de gzel sanatlara alyordu.
Niye ayrldnz oradan?
K sporu yapmak istiyoruz. Sava srdke mimarlk renimi grlmyor.
Burada biraz bekleyin ltfen, dedi temen.
Pasaportlarmz alp baka bir odaya gitti.
Dorusu ya, mrsn sevgilim, dedi Catherine. Ayn azla konumaya bak hep:
K sporu yapmak istiyorsun.
Sanat konusunda bir eyler biliyor musun?
Rubens, dedi Catherine.
iriyar, iko, dedim.
Titian, dedi Catherine.
Titian saldr, dedim. Ya Mantegna'ya ne dersin?
Zor sorular sorma yle, dedi Catherine, ama onu da biliyorum, izgiler ok
serttir.
Hem de nasl, dedim, ok keskindir.
Gryorsun ya sana nasl karlk ediyorum, dedi
248
Catherine. Senin u gmrklerinle sanat konusunda rahat rahat ene
alabilirim.
te geliyor, dedim.
nce yapl temen elinde bizim pasaportlarla birlikte dnd.
Sizi Locarno'ya gndermek zorundaym, dedi. Bir arabaya binebilirsiniz,
sizinle birlikte bir de asker gelecek.
Peki, dedim. Ya kayk ne olacak?
Kaya elkonulmutur. Bu antalarda ne var?
ki antay da altst etti, ancak eyrei dolu olan konyak iesini kard.
Benimle ier miydiniz? diye sordum.
Hayr, saolun, dedi.
yle bir doruldu:
Ne kadar paranz var?
iki bin be yz liret.
Yeterli bulduunu belirtircesine bir tavr taknd.
Kuzeninizde ne kadar var?
Catherine'nin paras da bin iki yz liretten biraz fazlayd. Bu duruma
sevinmiti temen. Eskisi gibi tepeden bakmyordu bize artk.
K sporu yapmaya gidecekseniz Wengen tarn aradnz yerdir, dedi. Babamn
gzel bir oteli vardr Wengen'de. Her zaman aktr.
Bakn bu ok iyi ite, dedim. Ad nedir?
Durun bir kda yazaym.
Pek kibar bir tavrla kd uzatt bana.
Asker sizi Locarno'ya gtrr. Yalnz pasaportlarnz onda kalacak. zgnm ama
byle olmas gerek. Lo-camo'a vize ya da oturma izni vereceklerinden eminim.
Pasaportlar askere verdi; valizleri elimize alarak bir arabaya binmek zere
kasabann iine doru yrdk. Temen, Hey! diye seslendi askere. Alman
lehesiyle bir eyler tembih etti. Asker tfeini omzuna ast, elimdeki
valizleri yklendi.
Harika bir lke buras, dedim Catherine'e.
Nasl da pratik insanlar.
Teekkr ederiz, dedim.
249
Temen:
Grevimiz, dedi elini sallayarak.
Askerin eliinde kasabaya doru yrdk.
Bir arabaya binip Locamo'ya doru yola ktk; asker n tarafa, ofrn yanna
oturmutu. Locarno'da da zorluk ekmedik hi. Bizi sorguya ektiler ama pek
nazik davrandlar. nk hem pasaportumuz vard hem de paramz. Anlattm
yknn tek szcne bile inandklarn sanmyordum ve sama buluyordum bunu.
Mahkemede gibiydik sanki. Mantkl bir aklamada bulunmaya kalkmak akntya
krek ekmekten baka bir ey deildi. Bir ey tutturup sonuna dek
diretecektiniz. Pasaportlarmz vard ite, stelik harcayacak paramz da vard.
Bu nedenle geici vize verdiler. Bu vize her an geri alnabilirdi. Nereye
gidersek polise bildirmek zorundaydk.
Nereye istersek gidebilir miydik? Evet... Nereye gitmek istiyorduk?..
Nereye gitmek istiyorsun, Cat?
Montr'ye.
ok gzel yerdir, dedi memur. Sanrm seveceksiniz oray.
Buras da, Locarno da ok gzel bir yerdir, dedi baka bir memur. Buradan
holanacanza eminim. ok irin bir yerdir Locarno.
Biz k sporu yaplan bir yere gidelim diyoruz.
Montr'de k sporu yoktur ki.
Kim demi onu, dedi br memur, Ben Montr'-lym. Montr Oberland Bernois
yresinde buz gibi k sporu yaplr ite. Bunu bilmezlikten gelmen ayp
dorusu.
Bilmezlikten geldiim filan yok. Ben yalnzca, Montr'de k sporu yoktur
dedim.
Bence ok su gtrr bu, dedi teki memur. Ben bu noktada kukuluyum
dorusu.
Sen ne dersen de, yle diyorsam yledir.
Sen yle bil. Ben az m Luge kaydm Montr sokaklarnda. Hem de yle bir kez
filan deil, saysz kez! Luge kaymak da bir k sporudur.
teki memur bana dnd:
250
Sizce Luge kaymak k sporu mudur beyfendi? Dedim ya, burada Locarno'da
rahatnza diyecek olmaz. Havas salnza bire birdir. Bu evreyi ok ilgin
bulacaksnz. Eminim ki holanacaksnz.
Beyfendi Montr'ye gitmek istediini syledi sana.
Luge dediiniz ey nedir? diye sordum.
teki memura gn dodu. Pek sevinmiti:
Grdn m bak, adn bile iitmemi daha!
Luge, dedi beriki, Toboggan demektir.
kinci memur ban sallayarak:
Kusura bakma ama arada dalar kadar fark olduunu sylemek zorundaym, dedi.
Toboggan dediin Luge'den ok deiiktir. Toboggan Kanada'da yaplan uzun dz
tahtalardr. Luge ise iine bindiimiz u kzaklar gibidir. Bir eyi
anlatacaksan doru drst anlat bari.
Biz Toboggan yapamaz myz, dedim.
Elbette yaparsnz, dedi birinci memur. Bal gibi de yapabilirsiniz. En gzel
Kanada tobogganlar Montr'de satlr. Toboggan satn alacaksanz Och
Kardeler'e gideceksiniz. zel olarak ithal ederler.
kinci memur bize dnd:
Toboggan kaymak iin zel pist gerekir. Montr sokaklarnda toboggan
kayamazsnz. Locarno'da nerede kalacaksnz?
Bilmiyorum, dedim. Brissago'dan daha demin geldik. Araba darda bekliyor.
Motr'ye gidin, piman olmazsnz, dedi birinci memur. Havasna diyecek
yoktur, ok gzeldir. K sporu iin uzaklara gitmek zorunda da kalmazsnz.
Eer gerekten k sporu yapalm diyorsanz, dedi ikinci memur, Engadine'ye
ya da Mrren'e gitmeniz gerek. K sporu yapmak iin Montr'nn salk
verilmesine gnlm raz olmaz dorusu.
Montr'y savunan memur arkadana dik dik bakt:
Montr'nn hemen azck yukarsndaki Les Avants'da her trl k sporu
yaplr.
Baylar, dedim, bizim gitmemiz gerekiyor. Kuzenim ok yorgun. Montr'ye uzanp
yle bir deneriz bakalm.
251
Birinci memur elimi skarak:
Kutlarm sizi, dedi.
Locarno'dan ayrldnza piman olacaksnz, dedi ikinci memur, her neyse,
Montr'de polise haber yermeyi unutmayn.
Birinci memur gvence verdi:
Polisle aranzda hibir tatsz durum olmayacaktr. Tm Montr halk dost ve iyi
insanlardr.
kinize de ok teekkr ederiz, dedim. lginize teekkrler.
Eilip selam vere vere kapya dek uurladlar bizi. Yalnz Locarno'nun
savunuculuunu yapan memur biraz souka davranyordu. Merdivenlerden indik,
arabaya bindik.
Hey tanrm hey, dedi Catherine. Amma da lafa tuttular, daha nce kurtulamaz
mydk enelerinden?
Memurlardan birinin salk verdii otelin adn syledim arabacya. Arabac
dizginleri ekti.
Askeri unuttun, dedi Catherine.
Asker arabann yannda duruyordu. Ona on liret verdim:
Henz svire paras yok yanmzda, dedim.
Teekkr etti, selam verip uzaklat. Araba otele doru yola kt.
Montr de nerden esti aklna? diye sordum Cat-herine'e. Sahi gitmek istiyor
musun oraya?
Aklma ilk gelen yer oras oldu, dedi. Fena yer deildir. Dalarda bir yer
bulabiliriz.
Uykun geldi mi?
imdiden uyukluyorum.
Gzel bir uyku ekeriz. Zavall Cat, kt bir gece geirdin.
ok iyi elendim, dedi Catherine. Hele sen o emsiyeyle yelken amaya
altn zaman...
svire'deyiz, dnebiliyor musun?
Hayr. Uyanp da bunun bir d olduunu greceim diye korkuyorum.
Ben de.
Btn bunlar gerek, yle deil mi sevgilim? imdi
252
seni uurlamak iin Milano'da stazione'ye (*) gitmiyorum, deil mi?
Kimbilir.
Byle syleme. Bu szlerin korkutuyor beni. Belki de oraya gidiyoruz.
yle bitkinim ki hibir ey bilmiyorum, dedim.
Bakaym ellerine.
Uzattm. kisi de kabarm, su toplamt. ok yorgundum. Bam kazan gibiydi.
Heyecanm yatmt. A-raba yol boyunca ilerliyordu.
Zavall eller! dedi Catherine.
Dokunma, dedim. Hay allah, nereye gidiyoruz yahu byle? Nereye gidiyoruz,
arabac?
Arabac at durdurdu.
Metropol Oteli'ne. Oraya gitmek istememi miydiniz?
Evet, dedim, iler yolunda, Cat.
Elbette yolunda olacak, sevgilim. zme kendini. imdi gzelce bir uyku ekeriz,
yarna hibir eyciin kalmaz.
ok bitkinim, dedim. Bugn olup bitenler tpk bir operakomik gibiydi...
Sanrm karnm da ackt. ,
Yorgunsun sevgilim. Ama dzeleceksin.
Araba otelin nnde durdu. Biri bavullarmz almaya geldi.
yiyim, dedim.
Arabadan inmi, otele doru yryorduk.
yileeceini biliyorum. ok yorgunsun, ne zamandr uyku girmedi gzne.
Neyse artk, geldik ya ona bak.
Evet, gerekten geldik.
antalarmz tayan ocuun ardsra otele girdik.
OTUZSEKNCl BLM
O sonbahar kar ok ge yad. Dan yamacndaki amlklar arasnda kahverengi
ahap bir evde oturuyor-
(*) stasyon.
253
duk. Geceleri yle dondurucu bir souk oluyordu ki komi-dinin zerindeki iki
testideki suyun yzeyi incecik bir buz tabakasyla kaplanyordu. Bayan Guttingen
her sabah erkenden gelip pencereleri kapar, yksek ini sobay yakard. am
odunu atrdar, kvlcmlar saar, derken soba grl grl yanmaya balard.
Odaya ikinci giriinde kocaman odunlarla bir testi de scak su getirirdi Bayan
Guttingen. Oda snnca kahvalty hazrlard. Yatakta oturup kahvalt ederken
gle ve Fransa yakasndaki dalara bakardk. Dalarn doruklarnda karlar vard,
gln rengi ise elik mavisine alyordu.
Darda, da evinin nnden tepeye doru kan bir yol vard. zerinde dondan
iyice kaskat kesilmi tekerlek izleri ve tmsekler bulunan bu yol, ormann
iinden geerek ta yukarlara kar, tepeyi dolanr, otlaklara, vadinin tesine,
iinde kk iftlik evleriyle ambarlarn bulunduu ayrla kadar uzanrd.
Vadi derindi, dibinde sularn gle dken bir dere vard. Vadiden doru rzgr
estii zaman derenin kayalardaki altsn iitir-diniz.
Kimi zaman yolu brakr, am ormanndan geen bir patikaya sapardk. Ormann
zemini yumuackt; don, yolu sertletirdii gibi buray sertletirmemiti.
Aslnda yolun sertliine aldrdmz yoktu. nk ayakkablarmzn
tabanlarnda ve kelerinde iviler vard. kelerimizdeki iviler donmu
tekerlek izlerine geiyordu. ivili pabularla yrmek ok rahatt, stelik bu
yry insan canlandryordu da... Ama en ho olan orman yryleriydi.
Dan yamac oturduumuz evin nnden gl kysndaki ovaya doru dimdik
iniyordu. Gneli havalarda sundurmada oturur, yamatan aa doru kvrla
kvrla inen yolu, setlerle ayrlm balar, k geirmek zere lm bulunan
zm ktklerini seyrederdik. Balarn daha altnda, gl kys boyunca uzanan
dar ovadaki kentin evleri grnrd. zerinde topu topu iki aa olan bir ada
vard glde. Bir balk teknesinin ifte yelkenine benzerdi bu aalar. Gln
kar yakasndaki dalar dikti. Gln ta tesinde iki da sras arasnda
254
dmdz Rhone Ovas uzanyordu. Vadinin yukarsnda, vadinin dalarla kesitii
blmde Dent du Midi vard. Yksek mi yksek, karl bir dad bu. Vadiye ta
tepeden bakyordu, ama uzakta kaldndan glge yapmyordu.
Gneli havalarda yemeimizi evin nndeki sundurmada yiyiyorduk. Baka
zamanlarda ise, st kattaki kk odamzda yerdik. Duvarlar plak tahtalarla
kapl, kesinde ise kocaman bir sobas olan kutu gibi bir odayd bu. Kentten
kitaplar, dergiler ve Hoyle'nin son saysn alm, iki kiiyle oynanan bir sr
iskambil oyunu renmitik. Sobal kk oda, oturma odamzd, ki rahat
koltukla kitaplar ve dergiler iin bir de masamz vard; yemeimizi yedikten
sonra iskambil oyununu bu yemek masasnda oynardk.
Bay ve Bayan Guttingen alt katta oturuyorlard; kimi akamlar konumalarn
iitirdik, birlikte ok mutluydular. Bay Guttingen eskiden bir otelde ef
garsonmu. Bayan Guttingen de ayn otelde hizmetilik yapyormu. Para
biriktirip bu evi satn almlar. Bir oullar varm, efgar-son olmak iin
renim gryormu. Zrih'te bir odel-deymi. Alt katta Guttingen'lerin arap ve
bira sat yaptklar bir salon vard. Kimi akamlar, darda arabalarn
durduunu, adamlarn arap imek iin basamaklar kp ieri girilerini
iitirdik.
Oturma odamzn dnda bir odun sand vard; buradan aldm odunlarla atei
beslerdim. Geceleri pek yle ge saatlere dek oturmazdk. Byk yatak odasna
geip, karanlkta yatardk. Ben soyununca pencereleri aardm. Gecenin
karanln, donuk yldzlar, pencerenin hemen altndaki am aalarn
grrdm. Sonra da abucak yataa atardm kendimi. Pencerenin dndaki gece
karanln seyrederek souk ve tertemiz havada yatmak ok hotu. MhI ml
uyurduk. Gece uyanacak olsam, bilirdim ki bir tek nedenden tr uyanmtm;
Catherine'i uyandrmaya alarak kuty yast kabartp, kaln yorgann
scakl altnda yeniden uykuya dalardm.
255
Sava ok uzaklarda kalm gibiydi. Gazetelerden okuduum kadaryla dalarda
hl arpmalar oluyordu, nk kar bastrmamt hl.
Kimi zaman dadan aa yrye yrye Montr'ye inerdik. Dadan aa inen bir
keiyolu vard. Ama pek dik bir yoldu bu. Bu yzden ou zaman asl yoldan
gitmeyi yelerdik. Tarlalar arasndaki o geni ve buzlu yoldan gider, balarn
ta duvarlar arasndan, yol boyundaki ky evleri arasndan geerdik. ky
vard: Cernex, Fontanivant ve adn imdi unuttuum bir baka ky daha... Sonra
yol boyunda, yamataki bir kntnn stne kurulmu, tatan yaplma eski bir
atonun nnden geerdik. atonun yannda zm balar vard. Her asma fidan
yere srnmesin diye srklara balanmt. Asma ktkleri kurumu, kararmt.
Toprak tavmdayd, kar bekliyordu. Aada gl hal gibiydi, elik rengindeydi.
Yol, atonun evresinden dolanarak dik bir eimle alalr, sonra saa dnerek
dosdoru Montr'ye uzanrd.
Montr'de kimseyi tanmyorduk. Gl kysnda dolar, kuular, martlar,
yanlarna yaklanca uuveren, suya bakarak lk la baran
krlanglar seyrederdik. Gln aklarnda sr sr karabataklar vard; kk
kk, kapkaraydlar, yzerken suda iz brakrlard. Kente girince maaza
vitrinlerine baka baka anacad-dede yrrdk. Birok byk otel vard ama
kapalyd; maazalarn ou akt. Dkkn sahipleri bizi grnce pek memnun
olurlard. Catherine'nin salarn yaptrd gzel bir berber dkkn vard;
dkkan ileten kadn en akrak biriydi, Montr'de bir onu tanyorduk.
Catherine berberdeyken ben birahaneye gidip siyah Mnih biras ier, gazeteleri
okurdum. Corriere della Sera ve Paris'ten gelen ngiliz, Amerikan gazeteleriydi
bunlar. Dmanla haberlemenin nne gemek iin olsa gerek, tm duyurular
yasaklanmt. Gazetelerdeki haberler hi de ia deildi. 'Her yerde, her
ey kt gidiyordu. Gidip bir keye oturdum. nmde kocaman bir bardak siyah
bira vard. Yal ktlara sarl rekleri karp yemeye ko-
256
yuldum. reklerin tuzlu oluu birann tadn arttryordu. Bir yandan da
gazetelerdeki felket haberlerini okuyordum.
Catherine'nin geleceini sanyordum ya gelmedi. Bunun zerine gazeteleri masada
braktm, birann parasn dedim, Catherine'e bakmak zere sokaa ktm. Hava
souk ve kapalyd, tam k havas. Ta duvarlarn bile souk bir grn
vard. Catherine hl berberdeydi. Kadn san kvryordu. Kk bir blmeye
oturup seyretmeye koyuldum, iim bir ho oluyordu onu seyrederken. Benimle
konutu. Sesim heyecandan atal atal kyordu. Sa maas alp kapandka
ho tkrtlar karyordu. Catherine'i aynadan birden grebiliyordum.
Blmenin ii de pek hotu, scackt. Derken, Catherine'nin salarn yukar
toplad berber kadn. Catherine aynaya bakt, sann tesini berisini dzeltti,
firketeleri karp takt, sonra ayaa kalkt:
Kusura bakma, beklettim seni, dedi.
Berber kadn glmsedi:
Msy beendi ama. Deil mi, Msy?
Evet, dedim.
Dar ktk, caddeden yukar doru yrmeye baladk. Hava souktu, k havas
vard. Rzgr esiyordu.
Ah sevgilim, yle seviyorum ki seni, dedim.
Catherine:
Ne gzel eleniyoruz, deil mi? dedi. dur bak ne yapalm, bir yere girelim,
ay yerine bira ielim. Minik Catherine'e ok iyi gelir. Bymesini nler.
Minik Catherine ha1 dedim. Brak u haspay!
Ama hep uslu duruyor, dedi Catherine. Gere biraz zyor ya o kadar olur
artk. Doktor birann bana iyi geleceini syledi, bebei fazla bytmezmi.
Eer ufak tefek bir olan dourursan, bakarsn jokey olur.
Bu ocuk doarsa o zaman gerekten evlenmemiz gerekir diyorum.
Bir birahaneye, kedeki masaya oturmutuk. D-
Silhlara Veda / F. 17
257
arda hava kararyordu. Aslnda daha erkendi, ama hava kapalyd ite, erkenden
akam oluyordu.
Gel imdi evlenelim, dedim.
Yo, dedi Catherine, imdi evlenmek pek garip olur. Karnm burnumda. Bu
durumda milletin karsna kp da evlenemem.
Keke daha nce evlenseydik.
Bence de yle. Ama ne zaman evlenebilirdik ki, sevgilim?
Bilmiyorum.
imdi bildiim bir tek ey var benim: Byle kocaman bir gbekle dnyada
evlenemem ben.
Canm o kadar da kocaman deil.
Amma yaptn! Berber kadn, ilk ocuunuz mu diye sordu. Yalan syledim, ikisi
olan ikisi kz drt ocuumuz daha var dedim.
Peki ne zaman evleneceiz?
Yeniden inceldikten sonra sen ne zaman istersen, yle gzel bir dn yapalm.
Herkes birbirlerine ne kadar yakyorlar desin bizim iin.
zlmyor musun?
Niin zlecekmiim, sevgilim? Milano'da kendimi bir fahie gibi hissettiim
zaman kt olmutum, ama bu da topu topu yedi dakika srd. stelik byle bir
duyguya kaplmamda odann deniinin de byk pay vard. yi karlk edemiyor
muyum sana?
Esiz bir kadnsn sen.
yleyse zme tatl cann, sevgilim. Yeniden incelir inceimez evlenirim
seninle.
Peki yleyse.
Bir bira daha isem mi acaba? Doktor kalalarmn bir hayli dar olduunu, minik
Catherine'i ne denli ufak tutmaya alrsam o denli iyi olacan syledi.
Baka ne dedi?
Kayglanmtm.
Hi. Tansiyonum ok iyiymi, sevgilim. Normal buldu tansiyonumu.
258
Kalalarnn darl konusunda ne dedi?
Hi. Hibir ey. Ski yapma dedi.
Doru sylemi.
Daha nce hi ski yapmamsam, bundan sonra balamak iin ge kaldm
syledi. Dmeden kaymamda bir saknca yokmu.
Pek akac bir adamm.
Gerekten de ok ho biri. Doum iin ona gideriz.
Evlenmemizin gerekli olup olmadn sordun mu ona?
Hayr. Drt yldr evliyiz dedim. Bak sevgilim, seninle evlenince Amerikal
saylacam. Amerikan yasalarna , gre ocuumuz meru saylr.
Nerden rendin bunu?
Ktphanedeki New York Dnya Yll'ndan.
Harikulade bir kzsn sen.
Amerikal olmak houma gidecek. Amerika'ya gideriz, deil mi sevgilim? Can
atyorum' Niagara alayanlarn grmek iin.
Bitanem benim.
Grmek istediim bir ey daha var ama adn karamyorum imdi.
Hayvan iftliklerini mi?
Hayr. Aklma gelmiyor.
Wollworth binas?
Hayr.
Grand Canyon?
Hayr ama oray da grmek isterim bak.
Neresi acaba?
Golden Gate! Grmek istediim yer oras ite. Ner-dedir bu Golden Gate?
an Fransisko'da.
yleyse oraya gidelim, ^an Fransisko'yu da oldum bittim grmek isterdim zaten.
Olur canm. Oraya da gideriz.
Hadi imdi gel de daa kalm. kalm m? M.O.B.'ye yetiebilir miyiz?
259
Bei birka dakika gee bir tren var.
Ona bineriz yleyse. '
Olur. Dur da nce bir bira daha ieyim.
Dar kp cadde boyunca yrdk, istasyonun merdivenlerini trmanrken
havann souduunu hissettim. Rhone Ovas'ndan doru buz gibi bir rzgr
esiyordu. Dkknlarn vitrinleri l td. st sokaa kan dik bir merdiveni
trmandk, oradan da istasyona alan bir merdiven daha ktk. Elektrikli tren
orada duruyordu, tm klarn yakmt. Kalk zamann gsteren bir saat
vard. Baktm; bei on geiyordu. Biz trene binerken kondktrle makinistin
istasyondaki arapdan ktklarn grdm. Oturduk, pencereleri atk, Tren
elektrikle stlyordu. erde boucu bir hava vard, ak pencereden tertemiz
bir hava doldu ieri.
Yoruldun mu, Cat? diye sordum.,
Yo. Kendimi ok iyi hissediyorum.
Yolumuz uzun saylmaz.
Tren yolculuunu ok severim, dedi. Beni dnme sen sevgilim. ok iyiyim
ben.
Kar, Noel'e gn kala yad ancak. Bir sabah uyanp baktk ki kar yam. Soba
grl grl yanarken yattmz yerden karn yan seyrettik. Bayan Guttingen
kahvalt tepsisini gtrd. Sobaya biraz daha odun att. Korkun bir tipi vard.
Bayan Guttingen'in dediine gre kar geceya.rsryamaya balamt. Pencereye
gidip dar bir gz attm, ama yolun karsn bile gremedim. iddetli
rzgrda karlar savrulup duruyordu. Gidip yataa girdim yine. Yattmz yerde
konumaya baladk.
Kayak yapmak isterdim, dedi Catherine. Kaya-mamak ok kt.
ki kiilik bir kzak bulup yoldan aa kayabiliriz, dedim. Senin iin
arabaya binmek gibi bir ey bu, zarar dokunmaz hi.
Yerler sert deil midir?
Bakp anlarz.
260
nallah sert deildir.
Biraz sonra karda yrye karz.
le yemeinden nce kalm ki itahmz alsn, dedi Catherine.
Ben hep am zaten.
Ben de.
Dar, karlarn arasna ktk. Ama yle bir rzgr esiyordu ki fazla uzaa
gidemedik. Ben nden gittim, istasyona doru iz atm. Oraya geldiimizde daha
fazla yol alamayacamz anladk. Rzgr karla kararak yle bir esiyordu ki
nmz zor gryorduk, istasyonun yanndaki kk hana girdik. Birbirimizin
stndeki karlar sprdk. Sonra bir masaya oturup vermut itik.
Garson:
Korkun bir tipi, dedi.
Evet.
Bu yl gecikti kar ya.
yle.
Bir ikolata yiyebilir miyim? diye sordu Catherine. Yoksa le yemei ok mu
yakn? abucack karnm ackveriyor.
Yemene bak, dedim.
Fndkl ikolata istiyorum, dedi Catherine.
Garson kz:
ok nefisdir, dedi. Ben de en ok fndklsna baylrm.
Ben bir vermut daha ieceim, dedim.
Geri dnmek zere dar ktmzda ayaklarmzn karda brakt izlerin
kapanm olduunu grdk. Deliklerin bulunduu yerde imdi belli belirsiz
girintiler vard. Kar tanecikleri yzmze arpyor, nmz g bela
grebiliyorduk. stmz bamz iyice sprdkten sonra le yemei iin ieri
girdik. Yemei Bay Guttingen getirdi.
Yarn kayak balar, dedi. Kayak yapmasn bilir misiniz, Bay Henry?
Hayr ama renmek isterim.
261
Kolayca renirsiniz. Olum Noel nedeniyle buraya geliyor. O retir size.
Gzel. Ne zaman geliyor?
Yarn gece.
Yemekten sonra sobal kk odada oturup pencereden karn yan seyrederken,
Catherine:
Tek bana bir yerlere gitmek, erkeklerle birlikte olmak, kayak yapmak istemez
misin sevgilim? dedi.
Yo. Niye isteyeyim?
Kimi zaman benden baka insanlar da grmek istersin diye dnyorum da...
Sen istiyor musun bakalarn grmeyi?
Hayr.
Ben de yle.
Biliyorum. Ama sen baka ben baka. Benim ocuum olacak, bu yzden de birtakm
eyleri yapmam ister istemez kstlanyor. Ama yine de yaammdan honudum.
imdi aptallk ettiimi, ok konutuumu biliyorum. Benden bkmayasm diye gidip
biraz gezip tozman gerektiini dnyorum.
Gitmemi mi istiyorsun?
Yo. Kalman istiyorum. v
Ben de kalacam zaten.
Buraya gel, dedi Catherine. Bandaki u ilie bir bakaym. Kocaman bir
i.
Parmaklaryla basmdaki ilii yoklad.
Sakal brakmaya ne dersin, sevgilim?
Brakmam ister miydim?
Deiiklik olur... Seni sakall grmek istiyorum.
Peki yleyse. Brakyorum. u dakikadan balayarak sakal brakm bulunuyorum.
yi fikir. Hi deilse yapacak bir i kt bana.
Yapacak iin yok diye zlyor musun?
Hayr. Houma gidiyor. Gl gibi yaayp gidiyorum ite. Ya sen?
Gzel bir yaantm var. Ama imdi karnm yle byd ki beni beenmeyeceinden
korkuyorum.
262
Ah, Cat! Senin iin nasl, deli oluyorum bilemezsin.
Bu halimle mi?
Ne halde olursan ol seviyorun seni. Mutlu bir yaantmz var. Sence iyi bir
yaantmz yok mu yani?
Benim amdan oras yle de, sen pek o kadar rahat deilmisin gibi geliyor
bana.
Bal gibi de rahatm. Geri arasra cepheyi ve tandm dostlar dnmyor
deilim, ama o kadar da kayglandm filan yok. Hibir eyi takmyorum kafama,
yle uzun uzadya dnmyorum.
Kimleri merak ediyorsun?
Rinaldi'yi, papaz, daha bir sr e dostu. Ama pek kafa patlattm yok.
Sava dnmek istemiyorum. Benim iin sava bitti artk.
imdi ne dnyorsun peki?
Hibir ey. Yo yo, dnyorsun ite. Hadi syle bana.
Rinaldi frengiye gerekten yakaland m diye dnyordum.
Hepsi bu kadar m?
Evet.
Frengiye yakalanm mdr acaba?
Bilmiyorum.
yi ki sende yok byle bir hastalk. Hi buna benzer bir hastalk kapm miydin
daha nce? ' Belsoukluu olmutum.
Bunu iitmek bile istemiyor insan. Peki ok ac ektin mi, sevgilim?
ok.
Keke ben de olsaydm.
Azndan yel alsn!
Ben de olmak isterdim. Sana benzemek isterdim. Dp kalktn kzlarla kalmak,
sonra da karna geip onlarla alay etmek isterdim.
Aman ne iyi!
Belsoukluuna tutulman hi de iyi deil ama.
263
Biliyorum. Onu brak da kar nasl yayor ona bak imdi.
Ben sana bakmak istiyorum. Salarn niye uzatmyorsun, sevgilim?
Nasl yani?
Biraz daha uzat.
Yeterince uzun zaten.
Yo, azck daha uzat. Ben de benimkileri biraz keserim. kimizinki bir olur.
Yalnz, birimiz sarn, birimiz esmer...
Salarn kesmene dnyada gz yumamam.
Ne ho olurdu ama. Beni skyor bu salar. Geceleri yatakta bama dert
oluyor.
Ben baylyorum ama.
Ksa olunca holanmaz msn?
Holanmasna holanrm da bylesi daha ok houma gidiyor.
Ksa da ho olurdu belki. Birbirimize benzerdik o zaman. Ah sevgilim, ylesine
tutuldum ki sana, sen olaym istiyorum.
ylesin zaten. Biz ikimiz, tek bir insanz.
Biliyorum. Geceleri tek vcuduz.
Geceler harika.
Birbirimize karmamz, kaynamamz istiyorum. Gitmeni istemiyorum. Laf olsun
diye sylemitim demin. Ama istersen git. abuk dn yalnz.'Senden ayr olduum
zamanlar yaamyormuum gibi geliyor bana, sevgilim.
Hi ayrlmayacam senden, dedim, sensiz yaamn tad tuzu yok benim iin.
Senden ayn kaldm m yaamyorum sanki.
Yaaman istiyorum. Mutlu bir yaamn olsun istiyorum. Ama o yaam birlikte
yaayacaz, deil mi?
imdi syle bakalm, sakalm keseyim mi uzataym m?
Uzatmaya bak. ok ho olacak. Ylbana kadar uzar belki.
264
Satran oynamaya var msn?
Yokum. Ama seninle oynamaya varm bak.
Hayr. imdi satran oynayalm.
Ama sonra birbirimizle oynayacak myz?
Evet.
Oldu yleyse.
Satran tahtasn kardm, talar dizdim. Darda hl lapa lapa kar
yayordu.
. Geceleyin bir ara uyandm. Baktm, Catherine uyank. Ay pencereye
vuruyor, penceredeki parmaklklarn glgesi yatan zerine dyordu.
Uyank msn sevgilim?
Evet. Sen uyuyamadn m?
Uyannca ne dndm biliyor musun, seninle ilk tantmzda nasl da deli
doluydum, anmsyorsun deil mi?
Birazck deli doluydun.
Oysa imdi hi de yle deilim. Harikuladeyim imdi. Sen harikulade szcn
yle tatl sylersin ki! Harikulade de bakaym.
Harikulade.
Ah, ne tatlsn!.. Deli dolu deilim artk. imdi ok, ok, ok mutluyum.
Hadi uyu artk, dedim.
Peki. Hadi ikimiz de ayn anda uyuyalm.
Peki.
Ama hi de kararlatrdmz gibi olmad. Uzun sre gzme uyku girmedi, bir
alay ey dndm durdum. Catherine'in uyuyuunu, ay yla aydnlanan yzn
seyrettim. Sonra ben de uyuyakalmm.
OTUZDOKUZUNCU BLM
Ocak aynn ortalarna doru sakalm uzamt. K da srp gidiyordu; gndzler
gneli ve serin, geceler ise alabildiine souktu. Zaman zaman yine yollarda
gezintiye kabiliyorduk. Karlar, saman ve odun tayan k-
265
zaklarla, dadan aa ekilen ktklerle baslm, dmdz olmutu. Neredeyse
Montr'ye kadar her yer karla kaplyd. Gln te yakasndaki dalar bembeyazd.
R-hone Ovas da karlar altnda kalmt.
Dan tesindeki Bains d'Alliez'e doru uzun yrylere kyorduk. Catherine
ayaklarna alt kabaral potinlerini giyiyor, pelerinine brnyor, eline de
sivri elik ulu bir baston alyordu. Pelerin giyince gebelii gze batmyordu
pek. yle ok hzl yrmyorduk. Yorulduu zaman duruyor, yol kysndaki ktk
ynlarnn stne oturup dinleniyorduk.
Bains d'Alliez'de aalarn arasnda bir han vard, oduncular buraya urayp
iki ierlerdi. Biz de bu hana giriyor, sobann banda snyor, iine baharat
ve limon konulmu scak krmz arap iiyorduk. Gluhwein diyorlard bu araba.
nsan stmak ve neelendirmeye bire birdi.
Han karanlk ve dumanlyd. Buradan dar ktmzda souk ve temiz hava
insann iine iliyordu, soluk alrken burnumuzun direi szlyordu. Dnp hana
baktmzda, hann pencerelerinden k szdn, oduncularn atlarnn
snmak iin darda eindiklerini, balarn saa sola salladklarn
gryorduk. Azlarnn stndeki kllar buz tutmutu, her soluk alp
verilerinde burunlarndan ty gibi incecik buhar bulutlar fkryordu. Eve
doru yukar karken yolun bir blm dmdz ve kaygand. Bir sre sonra, odun
ykl atlardan dklen er p yznden yolun rengi deiir, turuncu bir renk
alrd. Derken yine tertemiz karlarla kapl olarak koruluk boyunca uzanrd.
Akamlar eve dnerken burada iki kez tilkilere rastlamtk.
Gzel, ipirin bir lkeydi buras. Dar kp dolamaktan byk bir mutluluk
duyuyorduk.
Catherine:
Sakaln ok gzel oldu, dedi. Tpk oduncularn sakal gibi. u, kulaklarna
kck altn kpeler takm adam grdn, deil mi?
266
Dakeisi avcs, dedim. Bu avclarn dediklerine gre kpe taknca ok daha
iyi iitirlermi.
Sahi mi? inanlacak ey deil dorusu. Bana kalrsa dakeisi avcs
olduklarn gstermek iin takyorlar-dr. Dakeisi var mym buralarda?
Evet, Dent de Jaman'n arkalarnda.
Tilkileri grmemiz ne iyi oldu.
Tilkiler uyurken, vcutlarn scak tutmak iin kuyruklarna sarnrlarm.
Ne hotur kimbilir.
Tilkilerinki gibi bir kuyruum olmasn ister dururdum. Tilki gibi
kuyruklarmz olsayd amma da matrak olurdu deil mi?
Ama giyinirken akla karay seerdin sonra.
Giysileri ona gre diktirirdik. Ya da giyim kuamn nemli olmad yerlerde
otururduk.
imdi de kimsenin kimseye aldr etmedii bir lkede yaamyor muyuz zaten? Ne
iyi deil mi kimseyi grmeyiimiz? Hi kimseyle grmek istemiyorsun deil mi
sevgilim?
stemiyorum.
Azck oturalm urada ha? Biraz yoruldum da...
Yan yana oturduk ktklerin stne. Yol ta ilerde ormandan aa kvrlyordu.
Aramza girmeyecek deil mi? u kk velet yani?
Hayr. Gz yummayz buna.
Para durumumuz nasl?
Paramz bol. Son eki de bozdular.
svire'de bulunduunu renince ailen bir eyler yapmaya kalkmaz m acaba?
Bakarsn arrlar filan. Bir iki satr bir ey yazaym bari.
Daha yazmadn m?
Yo. ek gnderin dedim, o kadar.
yi ki senin ailenden biri deilim ben.
Olmazsa bir tel ekerim.
267
Seninkileri zlemez misin hi?
zlerim. Severdim de, ama yle ok hrgr kt ki aramzda, artk sevgi mevgi
hak getire.
Onlar seveceimi sanrm. Hi kukusuz ok seveceim.
Her neyse, brakalm onlardan z etmeyi. Yoksa onlar dnp meraklanmaya
balamam iten bile deil.
Ksa bir sessizlikten sonra:
Dinlendinse gidelim artk, dedim.
Dinlendim.
Aa doru yine yola koyulduk. Hava kararmt artk. Kar ayakkablarmzn
altnda gcr gcr ediyordu. Gece kuru, souk ve dupduruydu.
Baylyorum u sakalna, dedi Catherine. Ne de gzel oldu ama. Sert ve
yabanl bir grnm var ama yle yumuack, yle ho ki!..
Sakall oiuumu daha m ok beeniyorsun?
Sanrm yle. Biliyor musun sevgilim, minik Catherine douncaya dek salarm
kesmeyeceim. Pek iriyar, pek hantal grnyorum imdi. Ama o cimcime doduktan
sonra yine ipince olurum, o zaman salarm.keserim. Yepyeni bir kz olurum
senin iin. Gider birlikte kestiririz, ya da en iyisi ben kendim gider
kestiririm, srpriz yaparm sana.
Sesimi karmadm.
Kar kmazsn buna, deil mi?
Hayr, kmam. Bakarsn daha ho olur belki de.
Ah! yle tatl eysin ki! Belki de yle gzel, yle incecik olurum ki, yeni
batan abay yakarsn bana.
yi vatla, dedim, yeterince yanp tutuuyorum senin iin zaten. Niyetin ne?
Beni yakp kl etmek mi?
Evet. Yakp kl etmek istiyorum seni.
yi, dedim. Benim de istediim o.
268
KIRKINCI BLM
Mutlu bir yaantmz vard. Oca, ubat geirdik; k gzel gidiyordu; bizse
ok mutluyduk. Rzgr lk lk esmeye balaynca buzlar zlp karlar erimeye
yz tutmu, ortal bahar havas sarmt. Ama hemen ardndan hep kuru souk
bagstermi, kara k geri dnmt... Martta havalar yumuar gibi oldu. Gece
yamur yamaya balad. Ta ertesi sabaha dek akr akr yad, karlar amurla
kart. Dalarn etekleri sevimsiz bir grne brnd. Gln ve vadinin st
bulutlarla kapland. Dalarn doruklarna yamur yayordu. Catherine ayana
kaln botlarn, ben de Bay Guttingen'in lastik izmelerini giydim; emsiye
altnda, amurlu buzlarla dolu yollar ykayan yamur sular arasndan yryerek
istasyona gittik; le yemeinden nce birer vermut imek zere birahaneye
uradk. Yamurun akrts geliyordu dardan.
kp kente insek mi ha?
Sen ne dersin? diye sordu Catherine.
K bittiyse, yamur da hep byle dur durak bilmeden yaacaksa, burann tad
tuzu kalmad artk demektir. Minik Catherine'nin doumuna ne kadar var?
Hemen hemen bir ay. Belki de biraz daha fazla.
nip Montr'de kalrz.
Niye Lozan'a gitmiyoruz? Hastane orada.
Olur elbet. Yalnz, ben orann ok byk bir kent olduunu dnmtm de...
Daha byk bir kentte de yine byle ba baa yaayabiliriz bal gibi. Lozan ok
irin bir yer.
Ne zaman gidelim?
Ne zaman olursa. Sen ne zaman istersen, sevgilim. Eer sen buradan ayrlmak
istemiyorsan ben de kalalm derim.
Bakalm artk, havaya gre ayarlarz...
Yamur gn srd. stasyonun stndeki dan yamalarnda bulunan karlar
imdi tmyle eriyip gitmi-
269
ti. Cvk amurdan geilmez hale gelmiti yol. Dar klamayacak kadar slak
ve amurluydu her yer. nc gnn sabah kente gitmeye karar verdik.
Guttingen:
Hay hay, nasl isterseniz, Bay Henry, dedi. nceden haber vermenize gerek
yok. Zaten ben de havalar bozduu iin fazla kalacanz sanmyordum.
Hanmn doumu nedeniyle hastaneye yakn bir yerde kalmak zorundayz da,
dedim.
Bay Guttingen:
Anlyorum, dedi. lerde bir gn sizin ufaklkla birlikte gelip kaln emi?
Geliriz elbet, dedim. Odanz olursa tabii.
lkbaharda havalar dzelince gelebilirsiniz. Gnnz gn edersiniz. ocukla
dady imdi kapal olan o odaya veririz, siz de madamla birlikte gle bakan
eski odanza yerleirsiniz.
Geleceimiz zaman size bildiririz, dedim.
teberilerimizi topladm. le yemeinden sonra kalkan trene yetimek zere
istasyona gittik. Karkoca Guttingenler de bizimle birlikte istasyona geldiler.
Bay Guttingen eyalarmz amurlu yoldan aa bir kzakla indirmiti. Yamurun
altnda, istasyonda durup bize el salladlar.
ok iyi insanlard, dedi Catherine.
Bize byk iyilikleri dokundu.
Montr'den Lozan'a giden trene binmitik. Onca zamandr yaadmz yerlere
bakyorduk pencereden, ama koyu bulutlarla kapl yamalar gremedik bir trl
Tren Vevey'de durdu, sonra yine yola koyuldu. Gl kys boyunca gidiyorduk,
gln br yakasnda slak, kapkara tarlalar, plak ormanlar, slak evler
vard.
Lozan'a geldik. Orta snf bir otele, yerletik. Sokaklardan geerken de, otelin
araba kapsna girdiimiz srada da, durmadan yamur yamt. Yakasnda
pirinten nianlar tayan otel kapcs, asansr, yere serili hallar,
musluklar prl prl parlayan bembeyaz lavabolar,
270
pirin karyola, byk ve rahat yatak odas, Guttingenlerin evinden sonra pek
lks geliyordu bize. Odann pencereleri, demirparmaklkl bir duvarla evrili
slak bir baheye bakyordu. Sokak yokutu, yolun yukarsnda bahesi ve duvar
tpk bizimkine benzeyen bir baka otel daha vard. Bahedeki havuza dklen
yamura baktm.
Catherine tm lambalar yakt, bavullar amaya koyuldu. Ben viski-soda
getirttim, yataa uzandm, istasyondan aldm gazetelere gz gezdirmeye
baladm. 1918 Martyd. Almanlar Fransa'ya saldrya gemilerdi. Viski-sodam
iip gazeteleri okurken Catherine de eyalar yerletiriyor, odann iinde oraya
buraya gidip geliyordu.
Ne almam gerek, biliyor musun sevgilim?
Ne?
Bebek amarlar. Yumurta kapya geldii halde hl bebek teberisi almam
kadnlar parmakla gsterilecek kadar azdr.
Alrsn.
Biliyorum. Yarn ilk iim o olsun: Neler gerekir, renirim.
Bilmem gerekir. Hemire deil misin? Ama hastanede yatan askerlerin pek az
ocuk douruyordu.
Benim ocuum oldu ya ite. Yast tuttuu gibi frlatt. Viski-soda
devrildi. Syleyeyim de yenisini getirsinler, dedi. zr dilerim, dktm.
Pek kalmamt zaten. Hadi yataa gel. Yo olmaz. Urap, bu oday bir eye
benzetmem gerek.
Neye benzeteceksin?
Kendi yuvamz gibi olmal.
yleyse mttefiklerin bayraklarn aver.
Ayy, sus!
Bir daha syle.
Sus.
271
yle korka ekine sylyorsun ki, dedim, sanki kimseyi incitmek
istemiyormusun gibi...
Elbette istemiyorum ya.
stemiyorsan yataa gelirsin.
Peki, dedi.
Gelip yatan stne oturdu:
Biliyorum sevgilim, senin iin pek iac deilim. Kocaman bir un uvalndan
farkm yok.
Yo, hi bile deil. Gnden gne daha da gzellei-yorsun.
Evlendiin kz giderek hantallat.
Yo, hantallamad. ok gzelsin, tatlsn.
Ama yine inceleceim, sevgilim.
imdi de incesin.
Dpedz sarhosun sen.
Azck viski-soda itim.
Bir tane daha geliyor, dedi. Sonra da yemeimizi buraya getirmelerini
syleyeyim mi?
iyi olur.
Hem dar da kmayz deil mi? Geceyi hep burada geiririz.
Ve oynarz, dedim.
Ben de biraz arap ieyim, dedi Catherine. Dokunmaz. Belki de bizim u eski
beyaz Capri arabndan bulabiliriz.
Sanrm bulabiliriz, dedim. Bu cins bir otelde talyan arab bulunur.
Garson kapy tklatt. Viski bardana buz koymutu, tepside bir de kk soda
iesi vard.
Teekkr ederim, dedim. uraya brakn. Ltfen iki kiilik yemek getirir
misiniz, ha bir de iki ie beyaz Gapri arab, buzlu olsun.
Yemeinize orbayla m balamak isterdiniz?
orba ister misin, Cat?
Ltfen.
O zaman siz bir kiilik orba getirin.
Garson:
272
Teekkr ederim, efendim, dedi ve kt. Kapy kapatt.
Yine gazetelerdeki sava haberlerine dndm. Soday viskinin iindeki buzun
stne yava yava boalttm. Viskiye buz koymamalarn tembih etmem gerekirdi.
Buzu ayr getirseydiler daha iyi olacakt. nk o zaman bardakta ne kadar viski
olduu anlalr, soday koyunca viskinin sertlii bir anda yumuamazd. En
iyisi bir ie viski almak ve onlardan yalnzca soda ile buz istemekti. yi
viski ok ho eydi. Yaamn tatl yanlarndan biriydi iyi viski.
Ne dnyorsun yle, sevgilim?
Viskiye ilikin bir eyler ite...
Viskinin nesini dnyordun ki?
Hi ite, ok ho bir ey de... . Catherine yzn ekitti:
Peki yleyse, dedi.
O otelde hafta kaldk. Fena yer deildi. Yemek salonu ounlukla tenha
oluyordu, akam yemeklerini sk sk odamzda yiyorduk. Kimi zaman kentte
gezintiye kyorduk. Trenle Ouchy'ye iniyor, gl kysnda dolayorduk. Hava
iyiden iyiye snm, ilkbahar kendini belli etmiti. Yeniden dalara dnmeye
can atyorduk. Ama ilkbahar havas ancak birka gn srd, sonra yine k
sonunun o sert souklar balad.
Catherine bebee gerekli olan amarlar kentten ald. Ben de kemerlerin ordaki
bir jimnastikhaneye gidip boks almaya baladm. Catherine ge vakte kadar
yatt iin genellikle sabahlar gidiyordum. Bu yalanc ilkbahar gnlerinde
boks almasndan sonra du almak, bahar havas esen sokaklarda yrmek, bir
kahvede oturarak gelip geenleri seyretmek ya da gazete okuyup bir vermut imek
ok ho oluyordu. Daha sonra otele dnyor, Catherine ile le yemei yiyordum.
Jimnastikhanedeki boks retmeni bykl bir adamd, titiz ve dediim dedik
biriydi. Jimnastikhane iyi bir yerdi; havadar ve aydnlkt. Canla bala
alyordum. p atlyor, glge boksu yapyor, ak pencereden ieri szlen
Silhtara Veda / F. 18
273
gne nn altna yatarak karn egzersizleri yapyordum. Boks alrken
kimi zaman antrenr korkutuyordum. nceleri boy aynasnn nnde glge boksu
yapmak g geliyordu bana, nk sakall bir adamn boks yaptn grnce eni
konu yadrgyordum. Ama sonralar elenceli bulmaya baladm. Aslnda boksa
balar balamaz sakalm kesmek istemitim ya Catherine kesmemden yana deildi.
Kimi zaman Catherine ile birlikte arabayla krlara gezintiye kyorduk. Gzel
havalarda araba gezintisine kmann tadna doyum olmuyordu. Byle gezintiye
ktmz gnlerde yemek yiyebileceimiz iki yer kefetmitik. Catherine fazla
yol yrmeye gelemiyordu artk. Kr yollarnda onunla araba gezintisine kmak
ok houma gidiyordu. Gzel havalarda gnmz gn ediyorduk. Doumun yakn
olduunu biliyorduk. Bu yzden ikimiz de birtakm duygulara kaplmtk: sanki
bizi acele ettiren bir ey vard, birlikte geireceimiz btn dakikalardan
yararlanmaya bakmalydk.
KIRKBRNC BLM
Bir sabah saat sularnda Catherine'in yatakta kvrandn duyarak uyandm:
N'oldu, Cat?
Sanclanyorum, sevgilim.
Sanclar dzenli mi geliyor?
Yo, pek dzenli saylmaz.
Eer sk ve dzenli gelmeye balarsa hemen hastaneye gideriz.
Gzlerimden uyku akyordu. Hemen uyuyup gitmiim. Az sonra yine uyandm.
Catherine:
Doktora bir telefon etsen iyi olur, dedi. Sanclar sklat.
Telefona gittim, doktoru buldum.
274
Sanclar ne kadar arayla geliyor? diye sordu dok-
tor.
Sanclar ne kadar arayla geliyor, Cat?
Sanrm on be dakikada bir...
yleyse hemen hastaneye gitmeniz gerek, dedi doktor. Ben de giyinip imdi
gelirim oraya.
Telefonu kapadm. Sonra yine atm, istasyonun yanndaki garajdan bir araba
gndermelerini isteyecektim. Uzun sre telefona kan olmad. En sonunda birini
buldum, adam hemen bir araba yollayacana sz verdi. Catherine giyiniyordu.
Hastanede kendisine ve bebee gerekli olacak teberileri antaya yerletirdi.
Dar ktk, 'asansrn ziline bastm. Ama gelen melen olmad. Bunun zerine
aa indim. Aada gece bekisinden baka kimsecikler yoktu. Asansr kendim
kardm yukar. Catherine'in antasn asansre koydum, o da bindi, a-a
indik.
Gece bekisi kapy at, dar ktk, merdiven basamaklarnn yanndaki
talara oturduk, taksiyi beklemeye koyulduk. Gkyz prl prrid, yldzlar
kmt.
Catherine ok heyecanlyd:
Sanclarn balamasna yle seviniyorum ki sorma, dedi. Biraz sonra her ey
sona erecek.
yi ve yrekli bir kzsn sen.
Hi korkmuyorum. Yalnz u taksi bir gelseydi...
Yolun st bandan doru arabann homurtusunu iittik, klarn grdk. Otelin
giri yerine sapt. Catherine'in binmesine yardm ettim. ofr antay ne,
kendi yanna ald.
Hastaneye, dedim.
Giri yolundan ktk, yokuu trmanmaya baladk.
Hastaneye gelince antay aldm, ieri girdik. Masann banda bir kadn
oturuyordu. Catherine'nin adn, yan, adresini, akrabalarn, dinini, bir
deftere kaydetti. Catherine dini olmadn syledi. Kadn bu szcn karsna
bir izgi ekti. Adn da Catherine Henry diye yazdrd.
Odanza karaym sizi, dedi kadn.
275
Asansre bindik, st kata ktk. Kadn asansr durdurdu. Dar ktk. O nde
biz arkada koridor boyunca ilerledik. Catherine koluma smsk yapmt.
te bu oda, dedi kadn. Ltfen soyunup yataa girin. u da geceliiniz.
Benim kendi geceliim var ama, dedi Catherine.
Kadn:
Bunu giyseniz daha doru olur, dedi.
Dar ktm, koridordaki sandalyeye oturdum.
Kadn, kapnn azndan:
Artk girebilirsiniz, dedi.
Catherine srtnda kaba kumatan yaplm kareli bir gecelikle kk bir yatakta
yatyordu. Beni grnce glmsedi.
imdi daha dzgn geliyor sanclar, dedi.
Kadn Catherine'in nabzn tutmutu, elindeki saate bakarak sanclarn ne kadar
zamanda bir geldiini anlamaya alyordu.
Catherine:
ite iddetli bir sanc geliyor, dedi.
Sancnn ne denli iddetli olduunu yzne baknca anladm. Catherine'nin yz
burutu.
Kadna sordum:
Doktor nerede?
Aada uyuyor. Gerektiinde gelecek, dedi. Benim imdi madama bir ilem
uygulamam gerekiyor. Ltfen yine dar kar msnz?
Koridora ktm. ki tane penceresi ve boydan boya upuzun kapal kaplar olan
bir koridordu bu. Ortala hastane kokusu sinmiti. Sandalyeye oturdum,
gzlerimi yere dikip Catherine iin dua etmeye koyuldum.
Hemire:
Girebilirsiniz, dedi.
eri girdim.
Catherine:
Merhaba, sevgilim, dedi.
Naslsn?
276
Sanclar sklat artk.
Yz yine kasld. Sonra glmsedi:
Bu seferki ok iddetliydi, dedi. Elinizi yine srtma koyar msnz
hemire?
yi geliyorsa, hayhay, dedi hemire.
Hadi sen git, sevgilim, dedi Catherine, dar k da bir eyler ye.
Hemirenin dediine gre epey srebi-lirmi.
lk doumda sanclar uzun srer genellikle, dedi hemire.
Catherine:
N'olursun git de bir eyler ye, dedi. Ben iyiyim, gerekten iyiyim.
Biraz daha kalaym, dedim.
Sanclar dzenli aralarla sryordu. Derken hafifledi. Catherine ok
heyecanlyd. Sanclar sklanca iyi olduunu sylyordu. Seyrekletii
zamanlar ise d krklna urayp utanyordu.
Hadi sen git, sevgilim, dedi. Sen yanmdayken kendimi kasyorum.
Yz yine burutu:
te. Bu seferki iyiydi. Sana iyi bir e olmak ve bu ocuu ortal velveleye
vermeden dourmak.istiyorum. N'olur git. Kahvalt et, sevgilim. Sonra yine gel.
Yokluunu hissetmem. Hemire ok iyi bakyor bana.
Kahvalt iin bol bol zamannz var, dedi hemire.
Peki yleyse, gideyim... Hoa kal sevgilim.
Gle gle, dedi Catherine. Benim iin de gzel bir kahvalt et emi?
Hemireye sordum:
Nerede kahvalt edebilirim?
Aadaki meydanda bir kahve var, dedi Aktr imdi.
Darda hava aydnlanmak zereydi. Bo sokak boyunca kahveye doru yrdm.
Penceresinde k vard. eri girdim, inko kapl tezghn nnde durdum. Yal
bir adam, bir bardak beyaz arapla bir rek getirdi
277
nme. rek bayatt. araba batra batra yedim. stne de bir fincan kahve
itim.
Yal adam:
Bu saatte ne iiniz var buralarda? diye sordu.
Karm hastanede, doum iin...
Ya! Bol ans yleyse...
Bir bardak daha arap verir misiniz bana?
ieyi dik tutarak boaltt iin bardaktan taan arap inko tezghn stne
yayld. O barda da itim. Parasn dedim ve dar ktm. Darda yol
boyunca p tenekeleri dizilmiti, pnn gelmesini bekliyorlard. Bir kpek
tenekelerden birine burnunu sokmu koklu-yordu.
Ne aryorsun ha? dedim.
p tenekesinin iine baktm, yiyebilecei bir ey varsa alp verecektim.
Tenekenin stnde kahve telvesinden, tozdan ve solmu ieklerden baka bir ey
yoktu.
Hibir ey yok, kpek, dedim.
Kpek kar kaldrma doru kotu.
Hastaneye gelince merdivenlerden yukar ktm. Cathertne'nin kald kata
geldim. Koridordan getim, o-dasna geldim. Kapy tklattm. Ses soluk kmad
hi. Kapy atm. Oda botu. Catherine'in antas sandalyenin stnde
duruyordu, gecelii de duvardaki iviye aslmt. Dar ktm, yetkili birini
bulmak zere koridor boyunca yrdm. Bir hemireyle karlatm.
Bayan Henry nerede acaba? diye sordum.
Az nce doum odasna bir hanm gtrdler.
Doum odas nerede?
Gstereyim.
Koridorun br ucuna gtrd beni. Oda kaps aralkt. Catherine'i gryordum;
bir masada yatyordu, stne bir araf rtlyd. Masann bir yannda hemire,
br yannda doktor duruyordu. Yanlarnda birka tp gze arpyordu. Doktor
lastik bir boruyla bu tplere bal bir maske tutuyordu elinde.
278
Hemire:
Bir gmlek vereyim de siz de girin ieri, dedi. yle buyrun ltfen.
Srtma beyaz bir gmlek geirdi, arkadan engelli ineyle tutturdu.
imdi girebilirsiniz, dedi.
Odaya girdim.
Catherine bitkin bir sesle:
Merhaba, sevgilim, diye fsldad. Hl olduum yerde sayyorum.
Doktor:
Siz Bay Henry'siniz, deil mi? diye sordu.
Evet. Durum nasl, doktor?
yi, dedi doktor. Buraya geldik, sanclara kar gaz vermek daha kolay olar
diye.
imdi verin, dedi Catherine.
Doktor lastik maskeyi Catherine'in yzne koydu, bir dmeyi evirdi.
Catherine'e baktm: derin derin, hzl hzl soluk alyordu. Derken itti
maskeyi. Doktor dmeyi kapad.
Bu seferki o kadar iddetli deildi. Demin ok iddetli gelmiti. Ama doktor
uyuturdu beni, yle deil mi doktor?
Sesi bir garip kyordu. Doktor derken sesi daha yksek perdeden kyordu.
Doktor glmsedi.
Catherine:
Yine gaz verin, dedi.
Lastik maskeyi elleriyle yzne bastrarak hzl hzl soluk ald. Bir ara
inlediini iittim. Sonra maskeyi ekti, glmsedi.
Bu seferki korkuntu, dedi. Korkuntu... zlme sevgilim. Hadi git sen... Git
de yine kahvalt et.
Kalacam, dedim.
Hastaneye sabahn ne doru gelmitik. leye doru Catherine hl doum
odasndayd. Sanclar yine
279
hafiflemiti. Catherine ok bitkin grnmesine karn neesini yitirmemiti.
Yzme gzme bulatrdm, sevgilim, dedi. ok zgnm. Oysaki kolayca
doururum diyordum, ite... yine geliyor...
Elini maskeye uzatt, alp takt. Doktor dmeyi evirdi, Catherine'in yzne
bakt. Az sonra bu sanc da gemiti.
Catherine:
Pek iddetli deildi, dedi.
Glmsedi:
Baylyorum bu gaza. Harikulade bir ey.
Evimize de alrz bir tane, dedim.
Catherine, birdenbire:
ite yine balad! dedi.
Doktor dmeyi dndrd, saatine bakt.
imdi ne kadarda bir geliyor? diye sordum,
Aa yukar dakika ba.
Yemee gitmeyecek misiniz?
Birazdan yerim, dedi.
Catherine:
Bir eyler yemelisiniz, doktor, dedi. Byle uzun srd iin zr dilerim.
Gaz kocam veremez mi?
sterseniz elbette, dedi doktor. Dmeyi iki numaraya evireceksiniz.
Anladm, dedim.
Aygtn ayar dmesi stnde numaralar belirten bir gsterge vard.
imdi yine istiyorum, dedi Catherine.
Maskeyi smsk kapatt yzne. Dmeyi evirip iki numaraya getirdim. Catherine
maskeyi braknca yeniden kapadm. Doktorun bana yapacak bir i vermesi iyi
olmutu dorusu.
Bunu sen mi yaptn, sevgilim? diye sordu Catherine.
Bileimi okad.
280
Elbette.
ok ekersin, dedi.
Gazn etkisiyle biraz sarho olmutu.
Doktor:
Yemeimi bitiik odada, tepside yiyeceim, dedi. stediiniz an
artabilirsiniz beni.
Dakikalar birbiri ardndan akp gidiyordu. Bulunduum yerden doktorun yemek
yiyiini izliyordum. Sonra uzanp sigara itiini grdm. Catherine gittike
bitkirtle-iyordu.
Ne dersin, bu ocuu dourabilecek miyim? diye sordu.
Elbette douracaksn.
Elimden geleni yapyorum. Iknp itiyorum aa, ama yine yukar kayyor...
te yine balyor... Maskeyi ver bana.
Saat ikide le yemeine ktm. Kahvede bir iki kii vard. nlerinde kahve,
kirsch ve marc bardaklar vard. Bir masaya oturdum. Garsona sordum:
Yemek yiyebilir miyim?
Yemek zaman geti.
Bu saatte attrabilecek hibir ey yok mu?
Lahana yiyebilirsiniz.
Lahanayla bira ver yleyse.
Ufak m byk m?
Ufak olsun, beyazndan...
Garson zerinde bir dilim salam bulunan bir tabak lahana ile scak araba
batrlm sosis getirdi. Yemeimi yedim, biray itim. ok ackmtm. br
masalarda oturanlara baktm. Masalardan birinde iskambil oynuyorlard. Yanmdaki
masada ise iki kii vard, sigara iip ene alyorlard. Kahvenin ii dumanla
doluydu. Sabahleyin kahvalt ettiim inko kapl tezghn nnde imdi kii
vard: Yal adam, yksek bir taburede oturarak masalara datlan teberiyi
kayda geiren siyah entarili tombul bir kadn ve bir de nlkl bir delikanl...
Merak edi-
281
yordum: Bu kadnn ka ocuu vard acaba ve onlar nasl dourmutu?
Yemeimi bitirince hastaneye dndm. Cadde tertemizdi imdi. tede beride p
tenekeleri de yoktu. Gkyz bulutluydu ama gne bulutlarn arasndan
syrlmaya alyordu.
Asansrle yukar ktm, Catherine'in odasna yrdm. Beyaz nlm orada
brakmtm. nl giydim, ensemden ineyle tutturdum. Aynaya baktm, sakall
bir doktor bozuntusundan farkszdm. Koridora ktm, doum odasna gittim. Kap
kapalyd, birka kez tklattm. Ses gelmeyince tokma evirip ieri girdim.
Doktor, Catherine'in yannda oturuyordu. Hemire ise odann te yannda bir
eylerle urayordu.
Doktor:
Hah ite, dedi, kocanz geldi.
Catherine garip bir sesle:
Ah sevgilim, dedi. Benim doktorum dnyann en harikulade doktoru. Dnyann en
gzel yklerini anlatt bana. Sancm gelir gelmez de p diye kesiveriyor.
Harika... Harikasnz doktor.
Sarhosun sen, dedim.
Biliyorum, dedi. Ama yzme vurma bunu...
Sonra birden: Verin, verin! dedi.
Maskeyi kapt. Ksa ve derin soluklar almaya balad. Soluk solua kalmt.
Solurken aleti takrdatyordu. Sonra derin bir oh ekti. Doktor sol elini
uzatt, maskeyi ekti.
Catherine:
ok iddetli bir sancyd, dedi.
Sesi pek ama pek garip kyordu:
lmem artk sevgilim. l noktay atm artk. Sevinmedin mi buna?
O noktaya gitme bir daha. ,
Gitmem. Ama korkmuyorum artk. lmeyeceim, sevgilim.
Doktor:
282
yle bir aptallk yapmak yok, dedi. lp de kocanz yalnz brakacak
deilsiniz.
Ah, hayr! lmeyeceim. lmem. lmek ok anlamsz... te yine geliyor. Verin
unu.
Doktor, az sonra:
Bir sre iin dar ^n, Bay Henry, dedi. Karnz bir daha gzden
geireyim.
Catherine:
Durumuma yle bir bakacak, dedi. Sonra yine gelebilirsin sevgilim. Deil mi
doktor?
Elbette, dedi Doktor. Ben haber veririm.
Dar ktm. Koridor boyunca yrdm. Doumdan sonra Catherine'in getirilecei
odaya girdim. Orackta bir sandalyeye ilitim. Ortala yle bir baktm. le
yemeine ktm zaman aldm gazete cebimdeydi. Ap okumaya baladm.
Darda hava kararmak zereydi. Okuyabilmek iin kalkp lambay yaktm. Az
sonra okumay braktm, sndrdm. Darda karanln kn izlemeye
baladm. Merak ediyordum, doktor niye haber yollamyordu acaba? Yanlarnda
olmaym belki de daha iyiydi. Bir an iin de uzakta kalmam istiyorlard.
Saatime baktm. On dakikaya kadar haber yollamazsa gidecektim.
Zavall, zavall sevgili Cat... Birlikte yatmann dl buydu demek. Tuzan
sonu buydu ite. Birbirini sevenlerin bana gelen ey buydu ite. Bereket
versin gaz vard. Uyuturucu ilalar yokken nasl oluyordu bu iler acaba?
Sanclar balamayagrsn, dile kolay... Gebelik dnemi iyi gemiti
Catherine'in. Hastalk mastalk ekmemiti. u son zamanlara dek hibir
rahatszl olmamt. Ama ite en sonunda o da kskvrak yakalanmt.
Kanlmaz bir eydi bu, yle ha deyince kurtulunmazd. Allah kahretsin!.. Elli
kez evlenseydik, durum yine de deimeyecekti.
Ya lrse n'olacak? lmeyecek. Gnmzde ocuk doururken kimse lmyor artk...
Kocalar byle avutur ite kendilerini... yi ama ya lrse? lmeyecek... Azck
283
zorluk ekiyor, o kadar... lk doum zaten hep uzun ve ok sancl olur. Zorluk
ekiyor yalnzca... Daha sonra ne denli zorlu anlar yaadmz anlatacaz
birbirimize. Yok canm pek o kadar da kt deildi diyecek Catherine. Peki ama
ya lrse ne olacak? lemez. Evet ama ya lrse?.. lemez diyorum sana. Aptallk
etme. Alt taraf azck zorluk ekiyor. Doa ac ektiriyor ona. Ne de olsa ilk
doumu, azck skntl geecek elbette. Evet ama ya lrse? lemez, lecek ne
var? lmesi iin bir neden mi var yani? Doacak bir ocuk var ortada...
Milano'da geirdiimiz o gzel gecelerin rn... Ac verecek, ama doacak,
bakar bytrsn, seversin... yi ama ya Catherine lrse? lmeyecek. Ama ya
lrse? lmez. Hibir eyi yok. Ama ya lrse? lmeyecek. Ne yaparm lrse? Ya
lrse? Ne olur lrse? Ya lrse?
eri doktor girdi.
Nasl gidiyor, doktor?
yi gitmiyor pek, dedi.
Ne demek istiyorsunuz?
Ne diyorsam onu... Muayene ettim...
Uzun uzadya anlatt muayenenin sonucunu.
Epey bekledim durdum. Ama olacak gibi deil.
Ne yapalm dersiniz?
Yaplacak iki ey var: Ya forsepsle alrz, ki bu hem yrtlmaya yol aabilir
hem de ocuk iin tehlikeli olabilir, ya da sezaryene bavururuz.
Sezaryenin tehlikesi nedir?
(Ya lrse?)
Olaan bir doumdan daha tehlikeli deildir.
Siz yapabilir misiniz?
Evet. Gerekli ara gereci hazrlamak ve yardmc olacak kimseleri bulabilmem
iin bir saat ister. Belki biraz daha az...
Siz hangi yola bavuralm dersiniz?
Ben sezaryen yapalm derim. Benim karm olsayd sezaryen yapardm.
284
Sonradan ne gibi etkileri olur?
Hibir etkisi olmaz. Yalnzca izi kalr.
Mikrop kapma filan?..
Forsepsle yaplan doumdan fazla deil.
Peki, oluruna brakr da hi dokunmazsanz n'o-lur?
Eninde sonunda bir ey yapmak gerekecek. Bayan Henry daha imdiden epeyce
bitkin dt. Ameliyata ne denli erken balarsak o denli iyi olur.
Bir an nce balayn yleyse, dedim.
Gidip talimat vereyim.
Doum odasna gittim. Hemire Catherine'in yanndayd. Catherine yatt masann
zerindeki rtnn altnda kocaman grnyordu, yz bitkin ve solgundu.
Ameliyat yapabileceini syledin mi doktora? diye sordu.
Evet.
Ne iyi... Bir saate kadar her ey sona erecek. Bittim tkendim sevgilim.
Dklyorum. Ltfen verin unu. lemiyor. Ah, ie yaramyor!
Derin soluk al.
Alyorum. Ah, ie yaramyor artk! Yaramyor!
Deitirin u tb, dedim hemireye.
Yeni bu tp.
Aptaln biriyim ben, sevgilim, dedi Catherine. Ama ie yaramyor artk.
Alamaya balad:
Ah! Bu bebein domasn yle istiyordum ki! Kimseye sknt vermeden olup
bitiversin istiyordum. Mahvoldum. Bittim artk... ie yaramyor. Ah sevgilim,
ie yaramyor artk... u sanclar kesilsin, lsem bile umurumda deil. Ah
sevgilim, n'olur dindir u sanclar. te yine geliyor. Ah, ah, ah!..
Maskenin altnda hkra hkra soluk alyordu.
ie yaramyor. Yaramyor. Yaramyor. Sen bana bakma sevgilim. Yalvarrm
alama. Kusuruma bakma. Ben mahvoldum artk. Bitanem benim! yle seviyorum ki
seni. yi bir kz olacam yine. yi olacam artk. Bir ey veremezler mi bana?
Bir ey verebilseler...
285
i
Bir de ben altraym bakalm unu. Sonuna dek dndreyim.
imdi ver.
Dmeyi sonuna dek evirdim. Catherine derin derin soluk alrken maskenin
zerindeki ellerinin gevediini farkettim. Gaz kesip maskeyi kaldrdm. Bir
dten uyanrcasna yava yava kendine geldi.
ok iyi geldi, sevgilim. Ah, yle iyi davranyorsun ki bana!
Dayanmaya al, nk her zaman yineleyemem bunu. Sen ldrebilir...
Dayanamyorum artk, sevgilim. Bittim tkendim. Sanclar yedi bitirdi beni.
Anlyorum artk.
Ayn ey herkesin bana geliyor.
Ama korkun bir ey. Ta insan yiyip bitirinceye dek sryor, bitmek bilmiyor.
Bir saate kalmadan her ey bitecek.
Ne gzel, deil mi? lmeyeceim, deil mi sevgilim?
Elbette lmeyeceksin, inan bana.
lmek istemiyorum nk. lp de seni yapayalnz brakmak istemiyorum. Ama yle
bitkinim ki lecek-miim gibi geliyor bana.
Samalama. Herkese yle gelir.
Kimi zaman lp lp dinliyorum.
lmeyeceksin. lmezsin.
yle ya, niye lecekmiim ki?
lmene izin veremem.
abuk ver unu! Maskeyi ver abuk.
Sanc geince sayklar gibi mrldand:
lmeyeceim. lme pabu brakmayacam...
lmeyeceksin dedim ya.
Benimle kalacak msn?
Ameliyat seyredemem.
Yo, burada, yanmda bulun, yeter.
Elbette. Hep yannda olacam.
yle iyisin ki... te yine... Ver unu... Biraz daha ver... Yaran yok!
286
Dmeyi e, sonra drde evirdim. Doktorun gelmesini iple ekiyordum, ikinin
stndeki numaralara kmak korkutuyordu beni.
En sonunda yeni bir doktor girdi ieri. Yannda iki hemire vard. Catherine'i
tekerlekli bir sedyeye yatrp koridora kardlar. Sedye koridordan aa doru
hzla gidiyordu. Derken asansre koydular. Sedyeye yer amak iin herkes
asansrn duvarlarna yapt. Asansr ykseldi. Kap ald. Dar ktk.
Lastik tekerlekler koridordan aa, ameliyat odasna doru kayd. Bir balk ye
maske takm olan Doktor'u ilk bakta tanyamadm. erde bir baka doktor ile
birka tane de hemire vard. Catherine:
Bana bir ey vermeliler, dedi. Bir ey vermeliler. Ah, n'olur doktor, ie
yarayacak bir ey verin bana!
Doktorlardan biri Catherine'in yzne bir maske koydu. Ameliyathanenin
seyircilere ait amfisine baktm kapnn aralndan. Hemirelerden biri:
br kapdan girip orada oturabilirsiniz, dedi.
Bir parmakln arkasnda l l aydnlatlm beyaz ameliyat masasna
tepeden bakan sralar vard... Cathe-rine'e baktm. Maske yzndeydi. imdi
yatmt. Sedyeyi ileri srdler. Dndm ve koridora ktm. ki hemire
amfinin kapsna doru hzl hzl yryordu. Biri:
Sezaryen, diyordu. Sezaryen yapacaklarm.
br gld:
Tam zamannda geldik. Talihimiz varm, deil mi?
Kapdan ieri girdiler. Derken bir hemire daha grnd. O da acele ediyordu.
uradan girin hadi, dedi. .
Darda bekleyeceim.
Hemire aceleyle ieri girdi. Koridorda bir aa bir yukar mekik dokumaya
baladm. eri girmeye korkuyordum. Pencereden dar baktm. Ortalk
karanlkt, ama dar vuran kta yamur yadn grebiliyordum. Koridorun
br ucunda bir odaya girdim, cameknl bir
287
dolabn iinde birtakm ieler vard, ielerin zerindeki etiketlere baktm.
Sonra yine dar kp, bombo koridorda durdum. Gzm dikmi, ameliyathanenin
kapsna bakyordum. Bir doktor kt dar, arkasndan da bir hemire. Derisi
yeni yzlm tavana benzer bir ey tutuyordu elinde. Hzl hzl yryerek bir
kapdan ieri girdiler. Ben de doktorun girdii kapya yneldim. Yeni domu bir
bebee uygulanmas gereken ilemleri yaparken buldum onlar. Doktor bebei
havaya kaldrp bana gsterdi. Ayaklarndan tutuyordu. Pat pat tokatlad.
yi mi?
Nur topu gibi. Hemen hemen be kilo!
Bebee kar hibir ey duymuyordum. Benimle hibir ilgisi yoktu sanki. Babalk
duygusu filan da uyanma-mt iimde.
Hemire sordu.
Olunuzla gsnz kabarmyor mu?
Bebei ykyorlard. Sonra bir eye sardlar. Ufack esmer yzn ve esmer
ellerini grdm. Ama ne kmldyor ne de alyordu. Doktor bebee yine bir
eyler yapmaya balad. Bir gariplik kmt doktorun stne.
Gsm kabarmyor, dedim. Az kalsn ldryordu annesini.
Yavrucan ne suu var ki? Olan m olsun istiyordunuz?
Hayr, dedim.
Doktor bebekle urayordu hl. Ayaklarndan tutup kaldrd. Tokatlad. Daha
fazla durup bakmadm. Koridora ktm. Ameliyathaneye gidip Catherine'i
grebilirdim artk. Amfinin aasndaki kapdan girdim, biraz yrdm. Orada
oturmakta olan hemireler yanlarna gelmem iin el ettiler. Hayr anlamna
bam salladm. Bulunduum yerden yeterince grebiliyordum.
Catherine lm gibi geldi bana. l gibi grnyordu. Grebildiim kadaryla
kuruni bir renge brnmt yz. Aada, klarn altnda duran doktor,
byk, kocaman, yayvanlam yaray dikiyordu.
288
Yz maskeli bir baka doktor da uyuturucu veriyordu. Maskeli iki hemire
gerekli ara gereci uzatyordu. Bir engizisyon tablosundan farkszd
grdklerim.
Onlara bakarken, ameliyat batan sona izleyebileceimi biliyor ama iyi ki
izlememiim diye dnyordum. Keserlerken bakabileceimi hi sanmyordum. Ama
yarann, sanki ustaca biz kullanan bir kundurac tarafndan ilmiklerle
dikiliini, abuk hareketlerle kapatlp kabark bir knt haline getiriliini
izledim. Yara kapannca yeniden koridora ktm, koridoru arnlamaya baladm.
Az sonra Doktor dar kt.
Durumu nasl?
yi. zlediniz mi?
Yorgun grnyordu.
Dikii izledim... Yara pek uzun grnyordu.
yle mi dersiniz?
Evet. iz sonradan silinir mi acaba?
Hmmm, elbette.
Az sonra tekerlekli sedyeyi dar kardlar, koridor boyunca hzla srp
asansre doru gtrdler. Sedyenin yansra yrdm. Catherine inliyordu.
Ayaya indirip, yatana yatrdlar. Yatan ayak ucundaki bir sandalyeye
ilitim. Odada bir hemire vard. Ayaa kalkp yatan yannda dikildim. Oda
karanlkt.
Catherine elini uzatt: Selam, sevgilim, dedi.
Sesi pek zayf ve yorgundu.
Selam, bitanem.
Nasl bir ey u bebek?
Hit... Konumayn, dedi hemire.
Bir olan. Boylu boslu, tombul, esmer...
yi mi?
Evet, dedim. Nurtopu gibi.
Hemirenin beni garip baklarla szmesi gzmden kamad.
Catherine:
Korkun bitkin dtm, dedi. Her yerim szrm szm szlyor. Sen iyi misin,
sevgilim?
Silhlara Veda / F. 19
289
ok iyiyim. Konuma artk.
ok iyi davrandn bana. Ah sevgilim, neler ektim neler!.. Bebek neye
benziyor?
Derisi yzlm tavana. Surat da koca herifler gibi bumburuuk...
Dar kmanz gerek, dedi hemire. Bayan Henry konumamal.
Darda bekleyeceim, dedim.
Git de bir eyler ye.
Yo, darda duracam.
Catherine'i ptm. Solgundu, bitkin dmt.
Sordum hemireye:
Sizinle grebilir miyim?
Benimle birlikte dar geldi. Koridor boyunca biraz yrdm.
Bebee ne oldu? diye sordum.
Bilmiyor muydunuz?
.Yoo.
Canl deildi.
l m dodu?
Soluk aldramadlar. Boyununa kordon mu ne dolanm.
ld ha?
Evet. Yazk oldu. ok da gzel, kocaman bir oland. Ben siz biliyorsunuz
sanyordum.
Bilmiyordum, dedim. Bayann yanna dnseniz iyi olur.
Yanndaki tahtaya hemire raporlarnn tutturulduu bir masann nndeki
sandalyeye oturdum; pencereden dar baktm. Karanlktan ve pencereden vuran
kta yap duran yamurdan baka bir ey grnmyordu.
Demek byle. Bebek lmt. Demek bunun iin ylesine yorgun grnyordu doktor,
iyi ama odada o ilemlere niye bavurmulard yleyse? Belki de kendine gelir de
soluk almaya balar diye olsa gerek. Ben dinsizdim, ama bebei vaftiz ettirmek
gerektiini biliyordum. Ya hi soluk almamsa? Almamt ite. Hi canl olma-
290
mt. Yalnzca Catherine'in karnndayken yaamt. radayken tekme attn
sk sk duymutum. Ama bir haftadr hi duymamtm. Belki de bir haftadr
yaamyordu. Zavall bebecik! Keke ben boulaydm onun yerine. Ama yo, byle
bir ey dilemeye hakkm yoktu. u lmler sona erseydi. imdi de Catherine
lecekti. Yaptnz i buydu ite dnyada! lyordunuz... lmn ne olduunu
bilmiyordunuz. renmeye zamannz olmuyordu ki. Sizi yaama atarken dnya
kurallarn sylyorlard, ama pundunu bulur bulmaz ldryorlard. Ya Aymo'ya
olduu gibi durup dururken ldryordunuz, ya da Rinal-di'ye olduu gibi
banza frengi musallat ediyorlard. Ama n'olursa olsun eninde sonunda
ldrlyordunuz. Kanlmaz bir eydi bu. Erge ldrlyordunuz.
Bir gn kampta atein zerine bir ktk paras koymutum. stnde karncalar
fink atyordu. Odun tutuunca karncalar kpr kpr kaynamaya baladlar. lk
nce atein bulunduu uca gittiler. Sonra gerisin geri dnp br uca katlar.
Odunun ucuna ylp kaldlar, kaacak bir yer yoktu artk. Atein iine dmeye
baladlar. Kimileri kurtuldu ama vcutlar yanm, yamyass olmutu, nereye
gittiklerini bilmeden teye beriye srndler. Ama birou atee doru gitti,
sonra dnp yine br uca geldi, serin olan bu ksmda toplanp st ste
yldlar, sonunda atee yuvarlandlar.
Anmsyorum, o zaman unlar dnmtm: Dnyann sonu gelmiti ve bir
kurtarc rol oynamann gzelliini tadabilirdim. Odunu atein zerinden
kaldrp karncalarn kurtulabilecei bir yere atabilirdim. Ama yapmadm.
Yalnzca ktn stne bir maraba su dktm. Bu ii de maraba boalsn da
iine viski koyabileyim diye yapmtm. Bu bir maraba su kzgn ktn
stndeki karnclaar halamaktn baka bir ie yaramad sanrm.
imdiyse koridorda oturmu, Catherine'in salk durumuna ilikin bir haber
vermelerini bekliyordum. Hemire dar kmad. Az sonra kalktm, kapya
gittim, usul-
291
ca ap ieri baktm. nce hibir ey gremedim, nk koridordaki parlak a
oranla odann ii epeyce karanlkt. Gzlerim alnca grdm: Hemire yatan
yanba-nda oturuyordu; Catherine'in bana bir yastk,dayalyd, arafn
altnda yamyass yatyordu.
Hemire parman dudaklarna gtrd, ayaa kalkt ve kapya geldi.
Nasl? diye sordum.
yi, dedi. Siz gidin yemeinizi yiyin, sonra yine gelin.
Koridoru getim, sonra merdivenlerden indim. Hastanenin kapsndan ktm,
karanlk sokak boyunca yamur altnda yryerek kahveye gittim, ierisi
aydnlkt, masalar kalabalkt. Oturacak bir yer gremedim. Bir garson geldi
yanma. Islak pardsmle apkam ald; bir yandan bira iip bir yandan da akam
gazetesini okuyan yal bir adamn karsnda yer gsterdi. Oturdum. Plat du
jour (gnn yemei) nedir diye sordum garsona.
Yahni vard ama bitti...
Ne yiyebilirim?
Salaml yumurta, peynirli yumurta ya da lahana.
Lahanay daha bugn lende yedim, dedim.
Doru, dedi. yle ya. len lahana yemitiniz.
Salar tepeden seyrelmeye balam orta yal bir adamd. Yanlardaki salarn
ak olan tepeye doru taram, smsk yaptrmt. Temiz bir yz vard.
Ne istersiniz? Salaml yumurta m peynirli mi?
Salaml yumurta, dedim, birada.
Ufak beyaz deil mi?
Evet, dedim.
Anmsadm, dedi. leyin de ufak beyaz imitiniz.
Salaml yumurtay yedim, biray itim. Salaml yumurta yuvarlak bir anan
iindeydi. Salamlar altta, yumurtalar stte. ok scakt. lk lokmada azm
yannca biradan bir frt ektim. ok atm, bir tabak salaml yumurta daha
smarladm. Birka bardak bira daha itim. Hibir
292
ey dnmyordum, karmdaki adamn gazetesine arada bir gz atyordum yalnzca
ingiliz cephesinin yanlndan sz ediyordu. Adam gazetesinin arka sayfasn
okuduumu anlaynca gazeteyi katlad. Garsondan gazete isteyeyim dedim ama
kendimi hibir eye verecek durumda deildim.
Kahvenin ii scak, havas ktyd. Masalarda oturanlarn ou birbirini
tanyordu. Birou iskambil oyun-yordu. Garsonlar masalara bardan habire iki
tayp duruyorlard. eri iki adam girdi ama oturacak yer bulamadlar. Benim
bulunduum masann yannda ayakta durdular. Bir bira daha syledim. Kalkacak
durumda deildim henz. Hastaneye dnmek iin erken saylrd. Kafam hibir
eye takmaya, serinkanl olmaya alyordum. Adamlar hl ayakta
dikiliyorlard, hi kimse yerinden kalkmad ifn sonunda ekip gitmek zorunda
kaldlar.
"Bir bira daha itim. Masann stnde imdi bir yn tabak ve bardak
birikmiti. Karmdaki adam gzlklerini karp klfna koymu, gazetesini
katlam, cebine koymutu. imdi kadeh elinde, evresine gz gezdiriyordu.
Artk dnmem gerektiine karar verdim birden. Garsonu arp hesab dedikten
sonra pardsm ve apkam giydim, dar ktm. Yamur altnda hastaneye kadar
yrdm.
Yukarda hemireye rastladm, koridordan aa doru geliyordu. Ben de imdi
telefon edip otelinizden sizi aradm, dedi. Yreim czz etti.
N'oldu?
Bayan Henry'da kanama oldu da...
eri girebilir miyim?
Hayr, imdilik giremezsiniz. Doktor yannda.
Tehlikeli mi?
ok tehlikeli.
Odaya girdi, kapya kapad. Koridordaki sandalyeye oturdum. im allak bullakt.
Dnmyordum. Dnemiyordum. Biliyordum, lecekti. lmesin diye dua ettim.
293
Onu ldrme... Ah tanrm, n'olur ldrme onu. zin verme lmesine. ldrmezsen
senin iin her eyi yaparm... N-'olur, n'olur, n'olur lmesin. ldrme onu
sevgili tanrm. N'olur, n'olur, yalvarrm ldrme onu. Tanrm, onu ldrme...
Senin iin her eyi yaparm, elverir ki ldrme onu. Bebei aldn, hi deilse
onu ldrme. Bebei aldn, olsun varsn, ama onu ldrme. N'olur, n'olur sevgili
tanrm, ldrme onu...
Hemire kapy at. Eliyle gel diye iaret etti. Arkasndan odaya girdim. eri
girdim ama Catherine bana bakmad. Yatan yanna gittim. Doktor yatan br
yannda duruyordu. Catherine bana yle bir bakt ve glmsedi. Yatan zerine
kapandm, alamaya baladm. Catherine belli belirsiz bir sesle:
Zavall sevgilim, dedi.
ok solgun grnyordu.
ok iyisin, Cat, dedim. Yaknda iyileeceksin.
leceim, dedi. *
Bir an duralad; ekledi sonra:
Nefret ediyorum lmekten.
Elini tuttum.
Dokunma bana, dedi.
Elini braktm. Glmsedi:
Zavall sevgilim. stediin kadar dokunabilirsin bana.
yileeceksin Cat. yileeceini biliyorum.
Ne olur ne olmaz, bir ey olursa diye sana mektup yazmak istedim ama yazmadm.
Gelip seni grmesi iin papaz ya da daha baka birini bulmam ister misin?
Yalnzca seni grmek istiyorum, dedi.
Bir an sonra ekledi:
Korkmuyorum. Ama, nefret ediyorum lmden.
ok konumamalsnz, dedi Doktor.
Peki, dedi Catherine.
Bir ey istiyor musun benden, Cat? istediin bir ey varsa getireyim?
"294
Glmsedi: Yok, dedi. Bir an sonra ekledi: Bizim yaptklarmz baka bir
kzla yapmayacaksn, ayn szleri sylemeyeceksin, deil mi? Asla.
Ama baka kzlarla ilgilenmeni isterim bak.
Ben istemiyorum.
Doktor:
ok konuuyorsunuz, dedi. Konumamalsnz. Bay Henry dar kmal. Sonra
yine gelir. lecek deilsiniz. Samalamay brakn.
Catherine:
Peki, dedi. Geceleri gelir seninle kalrm.
G bela konuuyordu.
Ltfen odadan kn, dedi Doktor.
Catherine bana gz krpt. Yz kl gibiydi.
Darda bekliyorum, dedim.
Catherine:
zlme sevgilim, dedi. Hi korkmuyorum. Kt bir oyundan baka bir ey deil
bu. Sevgili, yiit kzm benim. Darda bekledim. Epeyce bekledim. Derken,
hem-,..ire kapya geldi, bana doru sokuldu:
Korkarm Bayan Henry ok hasta, dedi. Hayr ama, kendinde deil. Birbiri
ardndan kanama oluyordu anlalan. Kanamalar durduramyorlard bir trl.
eri girdim. lnceye dek yanbanda bekledim Catherine'in. Kendine gelemedi
bir daha, ok gemeden de ld... Koridorda doktorla konutum. Benim
yapabileceim bir ey var m bu gece? Hayr. Yaplacak hibir ey yok.
Otelinize gtre-yim mi sizi?
Hayr, saol. Biraz daha kalacam burada Ne desem bo, biliyorum ama,
size... Evet, dedim. Ne desek bo...
yi geceler, dedi. sterseniz gtreyim otelinize?..
295
Hayr, saol.
Yaplabilecek tek ey oydu, dedi. Ameliyat unu
gsterdi ki...
Kapatn bu konuyu, dedim, konumak istemiyorum...
Otelinize brakmak isterdim sizi.
Hayr, saol.
Koridordan aa yrd. Odann kapsna gittim.
Artk giremezsiniz ieri, dedi hemirelerden biri.
Bal gibi de girerim, dedim.
Henz giremezsiniz.
Bas git karmdan, dedim. O da defolsun!
Onlar dar kardm, kapy kapattm, sndrdm; ama anladm ki yarar
yoktu artk. Bir heykelle vedalamak gibi bir eydi bu. Az sonra ktm odadan.
Hastaneden ayrldm, yamurun altnda otele doru yrdm.
SON
296
ERNEST
HEMINGWAY
SLAHLARA VEDA
YAYINLARI
Hemingway, I. Dnya Sava yllarnda italyan ordusu saflarnda arpt. O
gnlerdeki ve Trk-Yunan savandaki izlenimlerinden yararlanarak birbuuk ay
kadar ksa bir zamanda SLAHLARA VEDA'y yazd. zerinde yaklak alt ay kadar
alt. Roman, hakl olarak ksa zamanda byk bir n kazand.
Savan insanlar zerindeki yozlatrc etkisi, ordunun zl, umut ve
umutsuzluk, ac ve sevin, hibir yaptta bylesine yaln bir sarschkla
anlatlmamtr.