You are on page 1of 242

kutuphaneci

ku
tu
py
ld
z

Kapak Dzeni : A. AR AD
Kapak Basks : Galeri Basmevi
Dizgi ve Bask : Osmanbey Matbaas
TURHAN GRKAN
ku
tu

ATATRK'N UAININ
py

GiZLi DEFTER
ld
z

Atatrk'n oniki yl hizmetini gren


Cemal (elebi) Granda'nn htralar

FER YAYINLARI
STANBUL 1 9 7 1
ku
tu
py
ld
z

Bu kitaptaki htralar 4 Mart 1959 dan


31 Mays 1959 a kadar ehir Gazetesinde
Turhan Grkan imzasyla yaynlanmtr.
ku
tu
py
ld
z

CEMAL GRANDA'NIN EL YAZISI



z
ld
py
tu
ku
ku

NSZ
tu
py

Objenin, kendinden uzaklatka kldn,


yaklatka bydn grrz. Madde ile manann
ayrnts bu grntdedir. Madde, kendinden uzak-lald
ld

zaman kld halde, mana; kendinden uzaklaldkca


bymektedir.
Byk olarak tanmladmz adamlar, madde ve
manann bu perspektifine dikkate deer bir rnek
z

vermektedirler.
Atatrk'n lmnden bu yana birbiri arkasna

sralanan yllar gerisinde gittike bymesi , onun mana


planndaki gerek deerini iaretlemektedir. Mana
plnnda bu yeri alm olmayanlar, madde plnnda
kalacaklar iin, onlar hergn bir para daha geriye iten
zaman iinde, byyemeyecekler, klecekler hatta
unutulacaklar, yok olacaklardr.
Byk adam, ne filozof Nietche'nin byk adam
tarifi, ne Shopenhaur'n byklk kompleksi erevesinde
mtela etmek istiyoruz. Byk adam iin bizim
yapacamz tanmlama, yakndan herkes gibi, uzaktan
kendi gibi olan kii eklinde olacaktr.
Byk adam konusu, zamanmza kadar d-
nrlerin tartmalarnn sebebi olmutur. Byk
8

adam vardr veya yoktur. Lkin byk iler, toplumu


etkilemi nemli fikirler vardr ve ortadadr. Atatrkte
adnn yanna, byk sfat konmasa yapt iler byk
olarak ortada kalacak nadir kiilerdendir.
Byk adamlara, bytelerle bakan eletirici-lerle,
onlar drbnn ters taraf ile izleyen mklpesentler hep
yanlacaklardr. nk, byk adamlar yakndan herkes
ku

gibi olaan, ama yaptklaryle uzaktan bakalarna


benzemeyecek kadar dikkat ekici kiilerdir. Onlar nce
insanlndan soyarak kltenlerle, insanst yaparak
tu

kutsiletirenler gereki deildirler.


Atatrk'e oniki yl gece, gndz, gnn yirmi-drt
saatnda hizmet etmi Cemal Granda'nn bu anlar, onu
py

insan szlnn anlam iinde, pek gzel


canlandrmaktadr. Onun hakknda yazlm btn
anlardan bu kitabn deiik olmas nedeni budur.
ld

Bu kitapta, fotoraflardaki Atatrk', nutuk-lardaki


Atatrk', bayramlardaki, merasimlerdeki A-tatrk' deil,
Trkiye Cumhuriyeti nfusuna kaytl, Vatanda Mustafa
Kemal'i gryoruz. dnyasndaki byk yalnzl,
z

hassasiyeti, takn duy-gular, davranlar, sitemleri,


neesi ve zntle-riyle, insanlk realitesinin herkes gibi

onda da yansmasn bulmaktayz. Gerekte de Atatrk'n


bykln ssleyen, onun aramzdan biri olmasdr.
Sayn Cemal Granda'ya, bize Atatrk' bylesine
yakndan seyrettirme frsat verdii iin teekkr ederiz.
Bununla anlyoruzki, imdi o bizden bakas deil, daha
ok bizden biridir.
TURGUT FETH
ku
tu
py

BALARKEN
ld

Atatrk iin ok ey yazld. statistikiler ii


z

saylara dktler. 3000 kitap, 10.000 lerce makale,


bir o kadar da htrat yazld, dediler. in ilgin

yn, bu yaptlarn 493 gibi gibi nemli bir


blmnn Almanya'da, 367'sinin Fransa'da,
141'inin ngiltere'de, 510' unun da baka lkelerde
yaynlanm olmasdr. Bu saylar, 25. lm
yldnmnden sonra yaynlanan kitaplarn
dndadr ve UNES-CO'nun kard kitaplarla
toplam daha da kabarmaktadr.
En byk yazarndan, en kne kadar
yerli ve yabanc binlerce kalem, Atatrk' anlatmak
iin sanki yara girdiler. Hepsi ayr bir ynden,
cukluu da iinde olarak asker, ihtillci, devlt ada
10 ATATRK'N UAININ

m, devrimci, slahat Atatrk' anlattlar. Yalnz


lm zerine yazlanlar bile koskoca bir kitaplk
doldurur.
Ama O'nun zel yaantsna pek az yer verildi
denebilir. Oysa yeni bir Trkiye yaratan bu byk
ku

adam anlatmak, yeni yetien kuaklara duyurabil-


mek iin O'nun nasl yaadn, zelliklerini de en
ince noktalarna kadar bilmek gerekiyordu.
tu

Ata'nn yaknlar, arkadalar, zaferi beraber


kazand, Cumhuriyeti beraber kurduu, Devleti
py

beraber ynettii kimseler de zaman zaman O'na


ilikin anlarn yaynladlar. zel yaantsn -de-
rinliine inebildikleri oranda- anlatmaa altlar.
ld

Ama bunlarn ou eksik, birbirini btnlemekten


uzak, belirli yol izlemeyen para para anlardan
ileri gidemedi.
z

Geen yllar Atatrk'n yaantsn filme ala-


cak olan yabanc filmciler, setikleri yzlerce kitap


arasnda O'nun zel yaantsna ilikin bireyler
aramlar, ancak byle bir bilgiyle senaryolarna
gerek bir hava verebileceklerini ve Byk
Kahraman'a yarak bir kordely, ancak bu ekilde
evireceklerini sylemilerdi. Fakat ne vazk ki,
onlarn ellerine verebileceimiz istedikleri yeterlikte
derli toplu bir yapt yoktu.
Atatrk' daha iyi tanyabilmek, anlyabilmek
iin O'nu btn ynleriyle rendikten baka, zel
11 ATATRK'N UAININ

yaantsn da bilmek gerektir: Atatrk nasl bir in-


sand? Her gelip geici insan gibi 24 saatini nasl
doldurur, ne yer, ne ierdi? Nasl alr, ne zaman
uyur, hangi arkadalarn stn tutar, sakin ve
sinirli zamanlarnda ne yapar, kimlerle geziye
kard?
ku

akalar, fkesi, sitemleri, kukusu, sevgisi,


nefreti nasl olurdu? Hangi kitaplar okur, hangi
tu

mzii dinler, hangi renkleri, mevsimleri sever,


hangi ikiyi kullanrd?
py

Evlilik yllar ok ksa sren Atatrk'n kadn-


lar karsnda tutumu neydi? Ata'nn hayatna gir-
mi kadnlar var myd?
ld

Cumhuriyetin ilk yllarndan lmne kadar


Atatrk'n deindii insanlar, Ata'y ziyaret eden
z

yabanc devlet adamlar ve hkmdarlarla yaplan


grmelerin kitaplara gememi en gizli ynleri,

Atatrk'n gezileri, Atatrk'n manev evltlar,


Atatrk'e ilikin bilinmiyen fkralar ve bir ok sakl
kalm gerekler...
Bunlar eksiksiz, hi bir etki altnda kalmadan
yazabilmek iin gece ve gndz her an Atatrk'n
yannda bulunmak, yataktan kndan, yataa
giriine dek bir glge gibi peinden gitmi olmak ge-
rektir.
te Atatrk'n tam oniki yl emrinde alm,
hizmetini grm, o dnemin btn gereklerini O'-
12 ATATRK'N UAININ

nun sofrasnda, O'nun azndan dinlemi; Ata'nn


stanbul'a geldii 1927 ylndan, lmne dek ya-
nndan ayrlmam, sofrasn kurup kaldrm, yal-
nzlk anlarnda derdine ortak olmu, bir adamn
kelimesine kadar not edilen tarihe geecek anlar...
Atatrk'n grevine ilk girdii n, O'na ilikin
ku

anlar not ederek saklamak, ileride Trk tarihi ya-


zacak tarihilerin eline bir belge vermek istedii
halde, Saraya vester (hizmeti) olarak alnan
tu

Alman kadn Havuzdame'nin tuttuu notlar


yznden kovulduunu grnce ayn akbete
py

uramamak iin anlarn herkes uyuduktan sonra


gizli metodu ile yazan Atatrk'n en ok sevdii ve
kendisine en yakn tuttuu adam...
ld

Bu kitapta merakla okuyacanz anlar, yzde


yz doru olup, basit bir sofracnn gr asndan
z

kaleme alnmtr. imdi sz tam oniki yl


hizmetini grm Atatrk'n elebi si Cemal

Granda'ya brakyoruz.
TURHAN GRKAN
GZL DEFTER l3

ku

SARAYA ARILDIM
1927 YILININ gneli bir Temmuz gnyd... O
tu

zaman imdiki ehir Hatlar letmesi


1927 YILININ gneli bir Temmuz gnyd...
O zaman imdiki ehir Hatlar letmesi olan
py

Seyrsefain daresi'nde alyordum. Henz on-yedi yanda,


ince, zayf, ii hayat ateiyle dolu bir gentim. Bu idareye tam
yl nce, henz ocuk denecek yata, ksa pantolonlu, tysz bir
ld

rak olarak girmitim.


O zamanlar ok alkandm. Kendimi ie verdim mi, bam
zor kaldrrdm. Bu hl mirlerimin de dikkatini ekmi olacak ki,
z

ok gemeden armaann grmekte gecikmedim. Bir gn


mdiriyetten arp:
Seni Saraya gndereceiz, hazr ol; dediler. Heyecandan

az daha yreim azma gelecekti...


nce pek iyi anlyamamtm ama, bir ka dakika sonra
Atatrk'n hizmetine gireceimi sezinlemitim. Heyecanm
bundan ileri geliyordu. stendiimi hemen arkadalarma atm.
Kimisi:
ok sert adam...
Kimisi:
Gece hizmeti ok zor...
Diye maneviyatm bozuyor, beni caydrmaa alyor, sonra
da:
Sen bilirsin, yine istersen git...
14 ATATRK'N UAININ

Diyorlard. O gece uykum kat. Kendi kendime:


Haydi Cemal, diyordum. Gster kendini... Talih kuu
insann bana bir kere konarm. Bu herkese nasip olmaz. Senin
ansn varm ki, byle byk bir adamn hizmetine arldn.
Aptallk etme, bunlar seni kskandklar iin byle konuuyorlar...
Diyordum.
Ertesi gn sevinten kabma samyordum. Ayn zamanda
ku

iimi de heyecanla dolu byk bir korku kaplamt. O'nun


karsnda ilk anda bir pot krarsam, diye dnyordum. Ne
yapardm o zaman?
Gnlerden 5 Temmuzdu. O gn yeni grevime balyacaktm.
tu

Bana gzel bir smoking almlard. Bunaltc scan etkisiyle


smokingin iinde buram buram ter dkyordum. Fakat bu kyafet
iinde o kadar ktm ki...
py

O zaman kamara mirimiz olan, daha sonra da Devlet


Denizyollar Bamfettiliinde bulunan Muzaffer Beyle rhtmda
bekleyen ankaya motoruna bindik. Gzlerimi kapyor,
ld

Atatrk'n yannda geireceim gnlerin hayalini kuruyor, sonra


birden Muzaffer Beyin sesiyle daldm hayal leminden
uyanyordum. Muzaffer Bey:
z

ocuum, imdi seni Saraya gtryorum. O-rada ok


dikkatli olman lzm. Diyerek t veriyordu.
Can kula ile Muzaffer Beyi dinliyor grnmeme ramen,

aklm ok daha baka yerlerde idi. Yine onun tleriyle irkilerek


kurduum hayal evreninden aa iniyordum.
Orada her ne grrsen, duyarsan, grdn
grmemezlikten, iittiini iitmemezlikten geleceksin. Senin iin
ok iyi olur...
Motorumuz Boaz'n mavi sularn yararak Dol-
mabahe Saray'na yanat. Rhtma ayak bastmz zaman
heyecanm son haddini bulmutu. Hayatta ok artc olaylarla
karlatm. Atatrk'n hizmetinde tam oniki yl eitli olgularla
karkarya geldim. Fakat hi birinde O'nunla ilk karlatm ve
bana ilk seslenii anlarn unutamadm.
GZL DEFTER 15

Seyrsefain daresi'nden benimle birlikte Saraya Rknettin ve


Vus'at adnda iki arkada daha istemilerdi. Fakat onlar
Atatrk'n hizmetisi olamad, Sarayda kaldlar.
Ne tuhaf!. Hayatmda hi saray, hatta mze bile gezmemi
olan ben, doma byme bir sarayl gibi etrafma bakmadan
almla dimdik yryordum. Muzaffer Bey nde, ben arkada, o
zaman zel kalem mdr olan Hasan Rza Soyak'n karsna
ktk.
Soyak adm, yam sorup, Salihli'li olduumu rendikten
sonra zile bast, basofrac brahim (Gven) Efendiyi ard. Beni
teslim alan basofrac da koridorlarda yrrken ayn sorular
soruyor, nereli, kim olduumu, bundan nce nerelerde altm
ku

reniyordu.
Bylece Saray'n Harem ksmna, imdiki adyla Husus
Daireye geldik,
tu
py
ld
z

16 ATATRK'N UAININ

ku

AINIZ PERDELER
tu

CUMHURYET devrinde stanbul'a ilk defa gelen


py

Atatrk'le ilk karlamamz


burada oldu. Vaktiyle Son Halife Abdlmecit Efendi nin yemek
salonu olan bu daire gayet gzel denmiti. Btn mobilya lke
ld

idi. Hereke kumandan ar, iekli perdeler yerlere kadar


iniyordu. Ortada ok gzel sslenmi bir sofra vard. Dimdik
ayakta duran Atatrk:
Anz perdeleri!.. Diye seslendi.
z

Atatrk'n azndan duyduum ilk ses ite budur.


Hemen kotum ve perdeleri atm. Salon aydnlandktan

sonra Atatrk sofraya oturdu. Yannda ma-nev evltlar Rkiye ve


Zehra Hanmlarla kzkardei Makbule Hanm ve Umum Ktip
Tevfik Bey vard.
O gn byk bir dikkatle Atatrk'n nasl yemek yediine
baktm iin yemek listesi olduu gibi aklmdadr. lk yemek gzel
bir ordr, ikinci yemek p-reli tavuk, nc kukonmaz, meyva
olarak ananas kompostosu bulunuyordu.
lk gn Atatrk'n btn hareketlerini dikkatle izledim.
Yemekten sonra nce Harem Dairesi'nin stne km, sonra
btn Saray dolam, akam st de Stl yatyla Boaz'da
gezinti yapmt.
Gezintiden sonra sofra fasl balyor ve ok ge
saatlere kadar sryordu. kili olan akam yemeklerinde
ku

yakn arkadalar, kabine yeleri de hazr bulunuyor, bir


ok memleket meseleleri burada halledili-yordu. Sofrasna
tu

belirli mesleklerdeki eski dostlar ve silh arkadalarndan


baka, bilim, sanat, ticaret, endstri kiilerini topluca
ard olurdu. Bu hal, 1938 yl Haziranna kadar yani
py

hastal kendisine deiik bir yaay zorunlu klncaya


kadar srp gitti.
Saraya, daha dorusu Atatrk'n hizmetine gireli
onbe gn olduu halde Atatrk, o gne kadar bir kere bile
ld

dnp yzme bakmam, kim olduumu da sormak


gereini duymamt. nceleri nemsemediim bu hal,
yava yava bana koymaa balamt. imi ta-rifsiz bir
z

znt kaplamt. Tam onbe gn O'na bir dilsiz gibi


hizmet etmitim.

zntm gittike artyordu. Kendi kendime: Sabret


Cemal, elbet bir gn konuacak, seni tanyacak diyordum.
Ayrca iimde bir korku da belirmiti: Ya, diyordum,
benimle konumadan buradaki iimden
uzaklatrlrsam? yleya, belki hizmetim beenil-
miyebilir, hoa gitmezdi...
Bu hal arkadalarmn da dikkatini ekmi olacak ki,
alayl alayl:
Cemal, ne adn, ne de nereden geldiini henz
sormad. Seni tanmak bile istemiyor... Diye takldklar
bile oluyordu.
Onlara ne cevap vereceimi bilemiyor, fakat gayet
tabii grnmee alarak:
18 ATATRK'N UAININ

ku

Elbet bir gn olur, adam yerine korlar,


sorarlar. Diyordum.
tu
py
ld
z

GZL DEFTER 19

19 ATATRK'N UAININ

ADIMI DETRYOR
ku

BR AKAM saat 20 sularnda Sarayn


tu

Marmara'ya bakan balkonunda yirmi ka-


dar tannm konuk yemek yiyordu. Arkamda duran Atatrk:
py

Efendi, efendi... Diye bana seslendi. Dndm. Hi


unutmam, elimde kristal rak srahisi vard.
Buyrun efendim... Bir emriniz mi var Paam?.. Diye cevap
verdim.
ld

Cumhuriyet rejiminin kurulmasna ramen herkes Atatrk'e


Paam diye seslenirdi. Beylik, paalk kalkt halde bu Paa lk
Atatrk iin kalkmad. lnceye kadar srd.
z

O akam ilk kez konutuum Atatrk'le aramzda unlar


geti:
Senin ismin nedir?

Cemal!..
Sonu yok mu bunun?
Var, Cemalettin...
Bunun zerine Atatrk birden bana doru ilerli-yerek:
Haaa... dedi. simler Kemalettin olur, fakat Cemalettin
olmaz. Sen yine Cemal kal! Dinin Ce-
dular?
Aradan yarm saat gemiti. Yemek devam ediyordu.
Sevinten kabma samyordum. Evet, Atatrk en sonunda
benimle konumutu. Hem de uzun uzun... Ertesi gn benimle
alay eden arkadalara anlatacam eyleri kafamda tasarlyor,
onlardan hn karacam dnyordum.
Fakat Atatrk, bu Cemal adna tutulmu olacak ki yeniden
seslendi:
Bu Cemalettin ismini kim koydu sana? Artk adamakll
korkmaa balamtm;
Babam, diye cevap verdim.
yle ise baban ne adamm senin. Diye serte kt.
Bunun zerine:
Ben babam tanmyorum. Deyince yz daha da
ku

sertleti:
Babam tanmyorum ne demek? Sen babasz m
dodun? Baban yok mu senin?..
tu

Ben dokuz aylkken babam lm.


Atatrk zldm yzmden okumu olacak ki, birden
sesini yumuatt:
py

Anan tanyorsun ya yeter!.. Dedi. Ve biraz durduktan


sonra ekledi: Ben de babam tanmyorum ya...
O gece yemek sabahn beine kadar devam etmi-ti. okluk
ld

geceler byle olur, meclisin horozlar terken dald grlrd.


Bu yzden Atatrk te sabah saat beten nce yatana giremezdi.
Saat onbirden sonra hava serinledii iin misafirler birer ikier
z

balkondan ieri girmee baladlar. Masann zerinde boalm


Dimitropolo ieleri duruyordu. O devrin en nl raks olan
Dimitripolo'dan Atatrk her gece yarm kilo ierdi. Mezesi de

sadece tuzlu leblebiydi. Ara sra da Fava denilen zeytinyal,


limonlu bakla ezmesini istedii olurdu. En sevdii yemekler
arasn-da kuru fasulye ile pilv gelirdi.
Atatrk tekrar beni ard. Yemek istiyecek sa-nyordum.
Fakat O'nun akl hep benim ismimde deil miymi.
Ulan, bu ismi sen mi koydun, baban m? Diye bar bar
barmaa balad.
ok korkmaa balamtm. Benim korktuumu grnce
daha fazla baryordu. Artk elim ayam titremee balamt.
Ayakta duracak halim yoktu. Belki daha fazla kzar da koulurum,
diye gznden uzaklamaa karar verdim. Saat e doru sofray
brakarak yatmaa gittim.
GZL DEFTER 21

O gece sabaha dek gzm uyku tutmad. Yattm yerde


dua ediyordum. Kbusla kark korkulu ryalar grdm. Yava
yava geldiime piman bile olmaa balamtm. Bu isim de
bama i ayordu galiba... Nereden bulmulard bu Cemali de,
bana takmlard ?
Ertesi gn de ayn korku ve heyecan iinde geti. Adeta akam
olmasn istemiyordum. Tek avuntum, Atatrk'n geceki olay
ku

unutmu olmasyd. Akam yemeini hazrlam bekliyordum.


Saat yediye doru Atatrk, arkasnda Afet nan, Zehra Ha- nm,
Bayaver Rsuhi Bey, Umum Ktip Tevfik Bey olduu halde,
salona girdi. Bayaver aa inerek br misafirleri de sofraya
tu

getirdi. Sofraya oturmadan nce Atatrk misafirlere Arapa:


Faddal!.. Dedi ve herkes masadaki yerlerini ald. Bu sz,
py

ok keyifli olduu zamanlar sk sk duyduumu hatrlyorum.


Sofrada ilk sz bana idi:
Cemal, seni dn akam sert szlerle ok hrpalamtm.
Fakat Cemaller daima byk adamlar olur.
ld

Sen de byk adam olacaksn.


Sonra tarihteki nlleri sralamaa balad:
Sen Cemal Paa'y tanr msn ? ehzade Ce-malettin
z

Efendi'yi, Konya elebisi Cemalettin'i tanr msn?


simlerini iittim, diye cevap verdim,

Bu kadar da yetiir. Dedi.


Yemek srp gidiyordu. Hava yumuad halde bir gn nce
iimi kaplyan korkuyu zerimden atamamtm. Her an yine o
bahse dneceinden dm kopuyordu. Saat gece yarsn
geiyordu. Birden admla bana seslendiini duydum ve yanna
kotum.
Cemal, senin bu ismini deitirelim olmaz m? Sen
kendine gre bir isim bul bakalm...
armtm. Daha cevap vermee vakit kalma-
dan:
Ben sana buldum isim, dedi. Senin ismin elebi olsun...
GZL DEFTER 21

Atatrk'n ok sonralar yine bir mecliste Biz sevdiimiz


insanlara elebi deriz dediini duymu umdur.
O anda btn korkum bir bulut gibi dalver-miti.
Yzmdeki memnunluu grnce kabul ettiimi anlad. Zaten
kabul etmemek iin hi bir sebep te yoktu. Fakat bir kere de
iznimi almadan edemedi:
Gzel mi? Diye sordu.
ku

ok gzel efendim. Dedim.


Bunun zerine sofradaki konuklara dnerek: Bu ocuun ismi
bundan sonra elebi'dir. Diye herkese tantt.
tu

O anda Atatrk'n bu kadar nem verdii bir adam olmann


gururu iindeydim. Koltuklarm kabarmt. O gn Saray'da kim
py

varsa herkese ve btn


misafirlere beni yeni gelmi nemli bir kiiymi gibi tantyor:
Bu zat bilir misiniz, elebi'dir... Diyordu.
ld

Bylece Atatrk'n serzenilerinden, hatta barmalarndan


kurtuluyor, stelik O'nun sevdii, arrken zevk duyduu bir
isme de sahip oluyordum. Bylece adm 20 Temmuz 1927 den
itibaren elebi olarak kald. Arkadalar da hl byle arrlar.
z

GZL DEFTER 23

ku

NE YER, NE ERD
tu
py

ATATRK sabahlar kalkmazd. Geceleri ok ge, oklukla afak


skerken yatt iin gndz saat onbir, onikiye doru kalkar, zile-
basard. Hemen bir fincan kahveyle o gnk gazeteleri gtrrdm.
ld

Gayet ince ketenden yaplm bir entariyle uyuduu iin, uyannca


da bir sre bu kyafette kalr, divana bada kurarak kahvesini
ierdi. ok yakn arkadalarndan ve Umum Ktipten bakas ieri
giremezdi. Bazan da ezlonga uzanr, uzun uzun gazeteleri okurdu.
z

Bu okuma bir buuk saat kadar srerdi.


Sonra banyosunu yapard. Temizlik konusunda ok titizdi. Yaz

ve k ayrmaz, muhakkak her gn banyo yapar, her gn amar


deitirirdi. Giyimine kar titizlik gsterir, tral katiyen gezmezdi.
Kn pencereleri atrr, souk havay cierlerine doldururdu.
Banyodan ktktan sonra souk ayranla bir dilim francala yer,
bazan ayrann yerine bir kse yourt alrd. ok zaman bu, hem
kahvalt, hem de le yemei yerine geerdi. Binde bir arl bir mi-
safir olacak ki, ayp olmasn diye yemek yesin... Bazan stl
kahveyle ay istedii de olurdu. kindi kah
24 ATATRK'N UAININ

valts yapmaz, onun yerine bir bardak ekmeksiz ayran ierdi.

Akam yemeklerini ise kesinlikle arkadalariyle yemek


alkanlndayd. ankaya ve Dolmabahe Sa-ray'ndaki akam
yemeklerinde ondan aa dmiyen bir davetli topluluu her
zaman hazr bulunurdu. Memleket meselelerinin grld bu
toplantlarda herkesin dncesini renmek isterdi. Fakat yine
ku

de kendi bildiinden amazd. Meclise bir istek mi getirecek,


bunu yaknlaryla tartmaktan zevk duyard.

Atatrk'n sofrada yeni ve heyecanl konular da ortaya att


tu

olurdu. Bazan herkesi artan bu konulardan alaca olumlu


cevaplar da, olumsuz cevaplar da ok houna giderdi. Herkesi
py

konuturur, dncelerini renir, son sz her zaman kendisi


sylerdi. Bu ite yanldn hi hatrlamyorum.

Sofra konumalarnda konuyu hep kendisi aar, bakalarna


ld

konu ortaya atmasna meydan vermez, sorduu sorularn


karlklarn byk bir dikkatle dinlerdi. Bakalarnn yapt
prensiplere deil, ancak kendi prensiplerine uyard. Doruluuna
z

inand dnceyi sonuna kadar savunurdu. Hareketli ve heye-


canl yaatsnn tek zevkinin, akam sofralar olduunu
syliyebilirim. Akademik tartmalarn yerini saatler ilerleyince

htralar alr, gemiten szedilir, tarihsel olaylar sralanr, bazan


da ho hikyeler anlatlrd.

Sofras sanki, arkadalar ve dostlar ile tartma ve elence


yerini birletiren bir kpr grevi gryordu. Bu gecelerin hi
birine doyum olmadn ve her birinin iinde bir tarih yaprann
yaadm zamanla anladm.
GZL DEFTER 25

Sofrasnda ann her eit insanna yer veriyor-du. Hepsi ayr


dzeydeki bu insanlarla tartrken san-ki yurdun sesini duyard
Gvendiklerinin ve sevdiklerinin eletirilerine sabrla katlanmasn bilirdi.
ku

akay ok severdi. Kendisi de ara sra akalar yapard. Eski


arkadalarndan Nuri Conker, Salih Bozok sk sk aka yaparlar ve sofray
enlendirirlerdi. Sinirli zamanlarnda bunlarm bir nktesi ya da hikyesi
tu

Atatrk'n bir anda fkesini datmaa yeterdi. Ama Atatrk her zaman
neeliydi. Sinirlendii zamanlar ok azdr. O zaman da arka arkaya sigara
ve kahve ierdi. En g anlarda bile soukkanlln, neesini
py

saklamasn bilir ya da yle grnrd. ok konukseverdi, sofradakilerin


ayr ayr gnllerini alp hatrlarn sormadan yapamazd.
Ak konuanlar sever ve yannda her eyin konuulmasn isterdi.
ld

Bu yzden sk sk ileri geri konuanlara da rastlanrd. Atatrk'n


sofrasndan kimler gememitir ki... Mahalle arkadalar, silh arka-
dalar, devrim arkadalar, politikaclar, edipler, airler, mzisiyenler,
bilim adamlar, i adamlar, yabanc devlet bakanlar, krallar...
z

ten ve yurt gezilerinden artan btn mr sofrada gemitir


denilebilir. Fakat buras hi bir zaman bir iki ve cmb bayalna

inmemi, bir sohbet ve tartma meclisi olarak kalmtr. Elencenin yan


sra en etin devlet ilerinin karara baland bir meclis... Politikann,
aktalitenin de ziyafet sofras!
Resm grmelerinde son derece titiz ve trenci olan Atatrk'n
zel hayatndaki samimiyeti, dnyada pek az devlet adamna nasip
olmutur denilebilir.
Danmaya bazan o kadar byk deer verirdi ki, aklndan geen
meseleler hakknda ok zaman hi olmadk insanlarn fikrini bile ald
grlrd. So-
26 ATATRK'N UAININ

nunda yine kendi fikrini uygulyacan bildii halde hi kimsenin hor grlmesine
katlanamazd. Bu yzden hi olmadk kimselerden bir eyler rendiini de
saklamaz, ak ak anlatrd. Bu alkanln hayatnn sonuna kadar deitirmedi.
Her gece itii halde Atatrk'n bir kere bile iki yznden kendinden
getiini, taknlklar yaptn grmedim, duymadm. Aksini iddia edenler varsa,
bunlarn yaptklar dpedz dedikodudan baka bir ey deildir. lmnden sonra
ku

ekememezlik ve kskanlklarndan Atatrk'n sofrasn sarholuk, ayyalk ve


zevke dknlkle ktlemek istiyen-ler oldu ama, bu abalar ne kadar bounadr.
Onun yaants btn kusurlaryla meydandayd. Gizlenecek bir yn yoktu ki...
tu

Halkn sofras idi.


py
ld
z

GZL DEFTER 27

ku

EVRESNDEK ASALAKLAR
tu
py

ATATRK'N sofracs olduum iin ok temiz giyiniyordum.


Elbisem her zaman tl, beyaz gmleim kolal, iskarpinlerim
rugand. Davetlilerden bir ou klm kskanr ve giyimimi
ld

benzetmee yeltenirlerdi. O zaman bir ok bakan ve Milletvekili


bile papyonlarn bana balatrlard. Cumhuriyet yeni
kurulmutu. Bunlar kyafet devrimini henz
z

benimsiyememilerdi. Fakat ksa zamanda yaadklar ortama


uymasn biliyor, en centilmen diplomattan daha centilmen
kesiliyorlard.

Bunlarn bzlar -okuma yazma bile bilmedikleri halde-


evlerine ok byk kitaplklar yaptrmlard. rnein Atatrk, bir
atlas ya da kitap arad zaman, kitaplktan biz gider, bunlar
karrdk. Atatrk'e onlar kendileri bulmu gibi gtrp
verirlerdi. lerinde ok zekileri de vard. Atatrk herhangi bir emir
verse, onlar bunu istedikleri ekle sokar, kendilerine o iten pay
karrlard. Oysa bu ileri zavall memurlarla uaklar grr,
hazra onlar konar, her yerde parsay onlar toplard. Her zaman
gezilere onlar gider, hepsi birer silhr kesilirlerdi.
Fakat bunlar Atatrk'n hi gznden kamaz, onlar
inceden inceye alaya alr, bazan karlk vere
28 ATATRK'N UAININ

miyecekleri bir soru yamuruna tutar, karsnda nasl ecel terleri


dktklerini hazla seyrederdi. Dalkavuklara, lf ebelii yapanlara
ok kzard. ok gemeden bir punduna getirerek, yaptklarnn
acsn onlardan karmasn bilirdi.
Hrpalayaca, yahut alaya alaca kimseleri sk sk imtihana
ekiine tanklk etmiimdir. Atatrk'n artc sorular ve
mantk oyunlar karsnda bunlarn dklleri grlecek eydi.
Zaten O'nun sorularna tam cevap verecek adam az bulunurdu.
Bunlar bilimsel adan cevaplandrlacak sorulardan deildi. Hepsi
birer zek oyununa dayanyordu. Kimse altndan kalkamazd.
ku
tu
py
ld
z

GZL DEFTER 29

ku
tu

SELANK'TEN NE IKAR
py

ATATRK uysal bir insan deildi. Hatta hain olduu dahi


sylenebilir. Byle olduu halde ok terbiyeli, ok olgun, ok
ld

merhametli, ok hogrl bir insand. Temiz kalpliydi, alak g-


nllyd. Gsteriten, uzakt. Vazife banda lubalilie yer
vermez, fakat zel yaantsnda sevdiklerinin nazn ekerdi.
Dostlarna, arkadalarna vefalyd. Zaten Atatrk'n en byk
z

stn hallerinden biri de kin ve garaz gibi insan duygularn


zerine kabilmi olmasdr. Balamyaca su yok gibiydi. Bir

ok hatalar grd halde, grmemezlikten gelirdi. Kin tutmaz,


abuk affederdi. Kimleri, ne zaman affedeceini de ok iyi bilirdi.
Hrs ok abuk geerdi.

Bir gn ankaya'da eski kkte Selnikli berber Mehmet ve


berber Rdvan'la antrede oturmu konuuyorduk. Berberlerin ikisi
de Atatrk'n hemehrisi olduklarndan kendilerini imtiyazl
sayarlar, yksekten konuurlard. Bu ekilde -aka da olsa-
bbrlenerek dolamalarna, kendilerine poz vermelerine ok
tutulur, fakat yine de renk vermemee alrdm. Fakat btn
dikkatime ramen aramzda yine de tartmalar eksik olmazd.
30 ATATRK'N UAININ

O gn yine onlar zayf tarafm bulmular, bana akadan


taklyor:
Biz Selnikliler olmasaydk, siz kurtulamazdnz...
Diyorlar, ben de cevap olarak:
ku

Biz kendi kendimizi kurtardk. Selanik'lilere ihtiyacmz


yok. Hem Selanik'ten ksa ksa Yahudi kar... Diyordum.
O srada merdivenleri yava yava inen Atatrk'
tu

grmemitik Konumalarmza istemiyerek kulak misafiri olmu ki,


o akam sofrada bir Selnik'li olan Nuri Conker'e damdan der
gibi sordu:
py

Nuri Bey, Selanik'ten ne kar?


O anda beynimin karncalandn duyar gibi oldum. Demek
korktuum sonunda bama gelmi, Atatrk antrede
ld

konutuklarmzn hepsini duymutu.

Nuri Conker, Atatrk'n nazn ektii, kaprislerine katland


eski bir ocukluk arkada olduu iin, aklna eseni sylemekten
z

ekinmeyen biriydi. Elde ettii ar imtiyazlar yznden ciddi ciddi


Sen ekil de, biraz da biz Cumhurbakanl yapalm diyecek

kadar ileri gittii zamanlarda bile Atatrk glp geer, ii akaya


board. Fakat bu seferkinin akaya gelir yan yoktu.
Nuri Conker, sanki btn konutuklarmz biliyormu ta,
beni korumak kararn vermiesine:
Bol Yahudi kar Paam... Demesin mi?
Bunun zerine Atatrk, yznde alayl bir glmsemeyle
daha nce kulana alnm dedikodularn tmne karlk verdi:
Benim iin de bz kimseler -Selanik'te doduumdan-
Yahudi olduumu sylemek istiyorlar. unu
GZL DEFTER 31

unutmamak lzmdr ki, Napoleon da Korsika'l bir talyan'd. Ama


Fransz olarak ld ve tarihe Fransz olarak geti. nsanlarn iinde
bulunduklar cemiyete almalar lzmdr.
O gnk kadar utandm ve Atatrk'n karsn-da kldm
oniki yllk hizmetim sresince hi hatrlamyorum. Belki de mrm
boyunca benim iin en byk utanta bu olmutur. O gnden sonra Se-
lanik kelimesini bir daha azma almadm.
ku
tu
py
ld
z

32
ATATRK'N UAININ

GZM GRYOR, AYAIM DA


ku

YERNDE
tu

ATATRK uzun sre Ankara'da kalm, ve yazn stanbul'a


gelmesi gecikmiti. Bu gecikme bir ok dedikodulara yol am,
hatta halk arasnda hasta olduu, fel geldii, gzlerinin grme-
py

dii, ayann tutmad gibi sylentiler ortaya k-mt. Sonunda


stanbul'a geldik. 10 Austos 1929 gecesiydi. Stl yatyla
Boaz'da bir gezinti yapmay emretti. Hareket ettik...
ld

Benim iimde bir merak belirmiti. Ne kadar iki itiini


anlamak istiyordum. Stl yatnda kurulan sofrann bandan
hi ayrlmadm. nce bira imek istemiti:
z

Bira var m? Diye seslendi.


Var Paam... Dedim ve hemen bira getirdim. Bir, bir
daha, bir daha derken nc ie bitti.

O srada Bykdere'ye gelmi bulunuyorduk. Doruca


milletvekili Erzurum Umum Mfettii Tahsin zer'in yalsna
gittik. Yattaki sofrann ikinci yars hemen burada kuruldu.
Sofrada on kadar misafir bulunuyordu. ki fasl gece yarsna
kadar devam etti. Biz yalda sofraba sefasnda iken Atatrk'n
Bykdere'ye geldiini duyan ve yat iskelede gren halk, yalnn

33
nnde toplanm:
GZL DEFTER
Gazi'yi isteriz, Gazi'yi isteriz... diye barmaa
balamt.
Atatrk grlty duyunca, ev sahibi Tahsin-zer'e sordu:
Nedir bu? Ne istiyorlar?...
Paam sizi balkonda grmek, alklamak istiyorlar...
Bunun zerine Atatrk yavaa yerinden kalkt. Balkona
doru yrd. Kapda grnnce lgnca bir alktr balad. Gece
yarsndan sonra sokaklara, dklen halk grmek ve lgnca
alklanmak Atatrk' ok duygulandrmt. Kalabala dedi ki:
Sevgili vatandalarm. Benim iin zahmet ediyorsunuz.
Mahcup oluyorum. Beni grmek, behemahal. yzm grmek
deildir. Benim fikirlerimi, duygularm anlyorsanz ve
hissediyorsanz bu kfidir. Benim iin huzurunuzu bozmayn,
ku

gidip yatn. Hepinizi yarn iiniz bekliyor.


Fakat halk evin nnden ayrlmak istemiyor:
Yaa, varol, biz senin iin yayoruz... Diye baryordu.
tu

Bunun zerine Atatrk:


Arkadalar, iinizde bz stanbullular bana nzul inmi,
eli aya tutmuyor, lmesi mmkndr, diye bz szler
py

karmlar... (Bu srada halk comu Kahrolsun dmanlarmz


diye baryordu.) Gryorsunuz ya, karnzdaym, shhatim
yerinde. Elim de tutuyor, (ayam balkon demirine vurarak)
ld

ayam da yerinde, gzm de gryor. Hi kimse merak etmesin.


Siz bu akam karmda milletin timsali, glgesi-siniz. Size
hitap ederken btn millete sesimi iittireceimi biliyorum.
ittiniz, sizin iin saln, mrn
z

F. 3
vazifeye hasreden adam sahnededir. Sizin iin ala-cak, sizin

iin yaayacaktr. Benim kuvvetim, size olan muhabbetim ve sizin


bana olan muhabbetinizde. Bu millet, bu memleket dnyann en
makbul bir mev-cudiyeti olacaktr. Bu milleti, dier milletlerin
fevkin-de grmeden lmiyeceim...
Diyerek halkn dalmasn rica etti. Bunun ze-rine o
baran, aran kalabalk kuzu gibi dald, evlerine gitti.
Atatrk te balkondan ieri girdi.
Atatrk o gece ok neeliydi. Boaz dn Marmara'da
ikinci bir gezinti daha yapld. Sabaha kadar iildi. Hepsini
hesaplamtm. ie bira ve yarm kilo Dimitrikopolo ( kadeh
te fazlas vard).
34 ATATRK'N UAININ

te btn milletin ve benim de merak ettiim iki miktar bu


kadard. Atatrk iki olarak bira ve rakdan baka ampanyay da
severdi. br ikileri ender ierdi. Yalnz bir gece Kzm zalp'in
evinde tam yirmisekiz kadeh kokteyl itiini hatrlarm. Bu-nun
ad Napoleon Kokteyli idi. Bir miktar cin, bir miktar vermut, bir
miktar da seribrandi likr ile yaplmtr. Bunlarn dnda alt
ikiyi deitirmemitir.
Her gece ien Atatrk gndzleri alkol kullan-maz, yalnz ok
scak gnlerde bir iki bardaktan faz la olmamak zere bira isterdi.
Bu yzden kimse Atatrk'e gndzleri iki imek iin israr etmez,
en koyu alkanlar bile akamn olmasn iple ekerdi. Sabaha
ku

kadar iki fasl pek enderdi. Bykdere gezisi o ender gecelerden


birine rastlam ve halkn gsterisi karsnda coan Atatrk, iki
fasln farknda olmyarak sabaha kadar srdrmt.
tu
py
ld
z

GZL DEFTER 35

MISIR'LI MUGANNYE
ku
tu

O ZAMANLAR basit bir kasaba olan Anka-rann


skc havasna arkadalarn alt-
rabilmek iin uzun bir sre bakentten ayrlamyan Atatrk
py

devrimleri yerletirmee baladktan sonra yaz mevsimlerini


stanbul'da geirmee balamt. drt ay srekli olarak kalr,
yatla Marmara ve Bo-az'da geziler yapard. Bu gezilerde Sakarya,
ld

ankaya ve stanbul motorlaryla, Erturul yatn kullanrdk.


ehirdeki gezintilerinin yerlerini mrnn son yllarnda
deniz banyolar almaa balamtr. Selanik gibi bir ky ehrinde
domu olduu halde, o zamanki softalk yznden Atatrk
z

denize hi girmemiti. Yzmeyi, kendi eseri olan Florya'da rendi


ve halkn arasnda yzd. Zaten halk arasnda, kalabalk iinde

yaamak isteinde olduu iin stanbul'u bu ie daha elverili


bulur ve Ankara'dan ok stanbul'u severdi.
stanbul'da bulunduumuz bir yaz mzeleri dolat, eski
yaptlar inceledi. Topkap Saray'nda ne var, ne yok hepsini birer
birer gzden geirdi. Topkap Saray Mzesi'nin kurulmas da
Atatrk'n isteiyle olmutur. Mecidiyekk'n gezerken, Mill
Ei-
36 ATATRK'N UAININ

tim Bakanl'nn emriyle Topkap Saray'nda toplanan, fakat ne


hikmetse halkn gznden saklanan Hkmdarlarn portrelerini
grm ve bunlarn sergilenmesi emrini vermiti. Atatrk ayrca
halkn ieri alnmasn da istemi, o srada Glhane Park'nda
bulunan bir ok kimseler, evresini kuatm olarak Saraya
alnmt.
Atatrk, daha sonra Hrkai Saadet Dairesi'ni
gezdi. Her biri birer hazine deerindeki eyalar sandklardan
kartp teker teker gzden geirdi. Sonra tekrar bunlarn
sandklara yerletirilmesine gzclk etti. lerinde Emanat-
Mukaddese'nin de bulunduu
ku

seksen bin paray akn bu tarih ve sanat hazinesinin ok iyi


saklanmas ve en ksa zamanda halka almas iin emir verdi.
Trkiye'nin en byk servetinin tarihi olduunu bir daha
hatrlatt.
tu

Tarih yaptlarna kar byk bir sayg duyduu belliydi.


Tarihe, zellikle Trk tarihine byk deer verir, tarih yaptlarnn
iyi saklanmasn, bozulup, yklmamasn her zaman tekrarlard.
py

Okuldayken O'nun en sevdii dersin tarih olduunu bir ka defa


azndan iitmitim. Nisan 1931 de al yaplan Trk Tarih
Kurumu'nu bu amala kurdurmutu.
ld

Sarayburnu Park'nn yeni ald gnlerdeydi. 9 Austos


1928 gecesi Cumhuriyet Halk Partisi burada bir elence
dzenlemi ve Atatrk' de armt. stanbul motoruyla
z

Dolmabahe'den Sarayburnu'na gittik. Rhtma yanatmz


zaman gecenin karanl iinde bir kadn sesi n n tyordu.
Atatrk'n geldiini gren halk kadnl erkekli comu,

gsteri yapyordu. Atatrk tam bir halk adamyd. Halkn iinden


km ve halkn mal olmutu. Bu yzden dndklerini hep
halkn nnde syler
GZL DEFTER 37

Yanlm varsa halk dzeltsin derdi. Her zaman milletin ferdi olmakla
vnr, Yaplan eylerin erefi millete aittir, her eyi millet yapt derdi.
Gittii her yere nee gtren bir insan olduu iin hemen halkla har
neir oluverdi.
Parkn bir kesinde bir caz, sahnede Arapa ar-klar syliyen
Mnre-tl Mehdiye takm vard. Msrl muganniye Cemal'yi ilk kez
orada, Park Gazino-sunda gryorduk. Kadnn sesi gerekten gzeldi.
Allah iin ses...
Atatrk hi konumadan byk bir dikkatle din-ledi. ark bitince
kadn yanmza ard. Bat mziini de renmesini tledikten sonra:
Bu sesle seni btn dnya dinler. O zaman ite hretini tam
yaparsn... Dedi. Kadn da teekkr ederek ayrld.
O zaman Atatrk'n, bu szleri Arap arkcsna niye sylediini
anlyamadm. Biz her alanda byk bir devrim yapm, Arap
dnyasndan ayrlp Batya ynelmitik. Acaba Atatrk, Dou dnyasnn
kltr ve sanat alannda bizi izlemesini mi hatrlatmak istemiti? Yoksa...
Atatrk Trk musikisini sevdii halde, mzik devrimimizin ancak bat
mziini benimsemek ve uygulamakla gerekleeceine inanyordu. Evet,
yoksa bunu dnerek mi Msr'l hanendeye yol gstermek istemiti?
Bunu daha sonralar anladm.
Atatrk, dil konusunda olduu gibi, mzik alannda da kendi beeni
ku

ve alkanlklarn inemi, Alaturka mzii sevdii ve sofrasndan hi


eksik etmedii halde, bat mziine inanm, bat uygarlnn (mziinin
gelecek kuaklarn mzii olduunu syleyerek Devlet Konservatuvar'nn
tu

temellerini attrmtr. zel hayatnda alaturkalktan kurtulamyan


38 ATATRK'N UAININ
py

Atatrk, bir ara Radyoyu yalnz alafranga mzie ayrtacak kadar


ileri gitmi ve kulana kadar gelen yaknmalar zerine de,
alaturka klarna, devrim yapan kuaklarn yoksunluk ve
ld

fedakrlklara katlanmak zorunda olduklarn hatrlatmt. Mzik


kltr ok kuvvetli olan ve bz geceler sevdii arklar kaidesine
uygun ekilde syliyen Atatrk'n mzik devrimini de halka zorla
kabul ettirii, o gece Saraybur-nu Park'ndaki konumasndan belli
z

deil miydi?
Arap arkc masadan ayrldktan sonra Atatrk ayaa

kalkarak kadehini halka doru kaldrp:


Arkadalar, hanmlar, beyler... u grdnz iki
ampanyadr. Bunu vaktiyle Padiahlar, mevere-ghnda, kafes
arkasnda gizil ierlerdi. Bizse, hepimiz urada, toplu olarak alenen
iiyoruz... Dedi.
Atatrk'n bir halk adam olduunu, bundan daha gzel
hangi olay anlatr. Halkn iinden kan byk adam halkla
beraber kadeh kaldryordu.
Hepinizin erefine iiyorum!. Der demez btn gazino bir
anda kart. Topluluk ayaa frlam:
Yaa Paam... Sa ol Paam... Allah seni bamzdan eksik
etmesin... Barlaryla kadehlerini kaldryor, Atatrk'e doru
sallyorlard. Bu manzara onu ok ilendirmiti.
O gece ok daha nemli bir ey oldu.
Atatrk birden bire kararlar verirdi. Yine yle olmu, coan
halka saysz devrimlerinden birini daha mjdeliyordu. 1927
ylnda ne pahasna olursa olsun yapmaa karar verdii ve 1928
k aylarn da hazr-lklariyle geirdii ltin harflerinin alnn
iln edii ite o geceye rastlar. leri bir milet olabilmemiz iin yeni
harflerin kullanlmas gerektiini halka anlatan Atatrk yle
diyordu:
Bir milletin yzde onu, yzde yirmisi okuma yazma bilir de,
yzde seksen, doksan bilmezse ayptr. Bu millet utanmaldr. Ama
Trk Milleti, utanmak iin yaratlm bir millet deildir. ftihar
etmek iin yaratlm, anl, erefli bir millettir. Tarihi batan baa
iftiharla dolu bir millettir.
Okuma yazma bilmiyenlerin okluu, onun hatas deildir.
Hata, Trk'n seciyesini anlamyarak, kafasn bir takm zincirlerle
ku

saranlardadr. Artk gemiin bu hatalarn kknden temizlemek


zaman gelmitir. Hatalar dzelteceiz. Bu hususta btn
vatandalarn almasn isterim. En nihayet bir iki yl iinde
tu

btn Trk halk yeni harfleri renmelidir, renecektir. Milletin,


kafasiyle olduu gibi, yazsiyle de medeniyet leminin yannda
olduunu gsterecektir.
py

Bunu duyan halk, O'nu kucaklamak, barna basmak iin


birbirini inemee balad. Grlmemi cokunluk srasnda
alayanlar da vard. Atatrk saat gecenin ikisi olup, btn gazino
boalncaya kadar oradan ayrlmad. Herkes ekildikten sonra
ld

Byk-ada'ya yollandk. Anadolu Yat Kulb'nn arls olduu


halde, halkn elencesini seen Atatrk'n p-rl prl klarn
altnda frakl smokingli erkeklerle, tuvaletli kadnlar grnce
z

surat asld:
Sarayburnu'nda yaptmz burada yapamazdk. Dedi.

Bylece ltin harfleri kabul edildi. Hem de halkn iinde ve


onun oyu alnarak... Atatrk baretmen oldu. Anadolu'yu
boydan boya dolat. Gezilerinde halk snav yapt ve dersler verdi.
Halk okullar ald, bir buuk milyon cahil insan okuyup yazma
rendi. Atatrk, harf devrimi iin be yllk bir pln hazrlayp
getirenlere km, Bu i ya ayda olur, ya hi olmaz demiti.
Olaylar O'nun hakl olduunu bir kez daha gsterdi.
GZL DEFTER 39

ku

BEN MTHAN EDYOR


tu

YEN harflerin alnd gnlerdeydi. Ata-trk ok dnceli


grnyordu. zerine, byk bir ie giriecei zamanlardaki dalgn
hali kmt. Stl yatyla Boaz'da bir gezinti yapacaktk.
py

Hareket ettik.

Bu gezide o zaman Babakan olan smet nn de vard. Sekiz


kiilik kadar bir misafir topluluu da arl bulunuyordu.
ld

Yat, Kurueme nlerine geldii zaman Atatrk, yine dalgn ve


dnceli haliyle oturduu yerden ayaa kalkt. O srada ben
z

hizmet gryordum. Parmayla gel eklinde bir iaret yaparak:

Sen okumak yazmak bilir misin? Diye sordu.


Eski harflerle okur yazarm.


Yeni harfleri biliyor musun?
Biliyorum, fakat birletiremiyorum.

yleyse seni imtihan edelim...


te o zaman arp kalmtm. Hayatta en ok korktuum
ey, imtihan, sonunda bama gelmiti. Hem de nasl ve kim
tarafndan?.. Ufack bir not krmam, zaten son gnlerde dnceli
grdm Ata
40 ATATRK'N UAININ

trk' bir anda kzdrmaa ve bartmaa yetebilirdi. Benim, o bir


iki saniye iinde geirdiim korkuyu hi farketmiyerek smet
nn'ye dnd ve yle sordu:
Ne dersin Paam?
smet nn bayla onaylyarak:
Derhal imtihan edelim... Dedi. Sonra bana bir kt
alarak gelmemi emretti.
Bir yandan salondan kamaraya kouyor, bir yandan da
ku

nallah ben dnnceye kadar imtihan, yeni yazy falan


unuturlar da, baka eylere dalarlar diye dnyordum. Fakat
hi te umduum gibi olmad. Tekrar salona girdiimde btn
tu

baklar zerimde duydum. Bata Atatrk olarak bu kadar sekin


kiinin nnde imtihan vermek... Olur i deil!
Atatrk'n ba hep ayn dnceye saplanm gi-biydi.
py

Bunun ne olduunu biraz sonra zebilecektim. Hep o dalgn


haliyle ba nne eik:
Yaz bakalm Bira souktur dedi.
ld

Ben de aynen, imdi olduu gibi, nasl yazlrsa okunduu


gibi yazdm. Oysa eski harflerle Souktur diye yazlr. imdi ise
ayn sylendii gibi yazlyor. Ben Souktur diye yazmtm.
Sen renememisin!... Diyerek br sofrac
z

arkadalardan Selhattin'i ard. O arkadan stnde de ayn


bendeki korkuya benzer bir korku vard. Benim nasl yazdm,

bama geleni de grd in ayn hataya dmiyeceini


sanyordum. Her halde daha baka bir ey yazacakt.
Nitekim Souktur yazd. Ona da ayn hakaret:
Sen de yle... renememisiniz...
Bir anda ikimizin de korkusu dalmt. Atatrk'n bu
szlerden sonra artk bize bagrmyaca-m anlamtk. Her zaman
byle olur, hakaretin do-
zu biraz fazla kanca, barma fasl da balamadan biterdi.
O gn bu konuda her hangi bir karara varamad. Yalnz bir
ara benim yazm kr Kaya'nn savunduunu duydum:
GZL DEFTER 41

Paam, elebi'nin yazd dorudur, diyor, Atatrk te


gzn krparak gayet memnun:
Biz biliriz... Diye ii kapatyordu.
Gezinti Kksu Saray'nda sona erdi. Atatrk'n harf
devrimi zerinde ok kafa yorduunu, ka gecesinin uykusuz
getiini ok iyi hatrlarm.
ku
tu
py
ld
z

44 ATATRK'N UAININ

GZL DEFTER 43

HAVUZDAK IPLAK KADINLAR


ku

ATATRK'N stanbul'daki gezileri iin nceden hazrlanm bir program


yoktu. ok abuk kararlar verir, aklna estii zaman, istedii yere giderdi.
Bir gn le yemeinden sonra yine birden bire motor istedi. Yannda her
tu

zaman gezilerinde bulunan Kl Ali, Recep Zht, Cevat Abbas, Salih


Bozok, Nuri Conker vard. Motorla Boaz'a doru hareket edildi.
O gn ben Saray'da nbeti olarak kalmtm. Her gn bir arkada
py

nbeti kalr, akam sofrasn hazrlard. Bayaverin emrini bekler, sofra


ka kiilik olacaksa ona gre dzenlerdi.
Gece saat yirmi ikiye kadar bekledim. Hi bir emir gelmedi. O akam
ld

Bykada Yat Kulb'ne gi-deceklerini sanyordum. Derken bir telefon.


Beylerbeyi Saray'na yirmi kiilik bir yemek sofras gnderin
deniliyordu. Hazrlmz yaptk, Beylerbeyi Saray'nn yolunu tuttuk.
Tabii aba Bolulu Mehmet Usta beraberimizdeydi. Konuklar merakla
z

beklemee baladk.
Sabaha kar saat e doru Stl yat grnd. Beylerbeyi

Saray'nn rhtmna yanat. Gelenleri karlamak zere kapnn nne


ktmda ne greyim?.. Atatrk'n iki kolunda ok k, ok gzel iki
hanmefendi. Gerekten o gne kadar Atatrk'n yannda gzel kadn
grmediimizi sylersem hakszlk etmemi olurum. Oniki yl iinde
bunlar grdm kadnlarn en gzelleriydi.
Hep beraber ieriye girip, hazrlanm olan sofraya oturdular.
Yemekler yendi, ikiler iildi. Konuuldu, glnd. Misafirler sabah saat
bee doru motorlarla ayrldlar.
Baka bir gn Beylerbeyi Saray'nda yine byle bir toplant oldu.
Meclis olduka kalabalkt. Ses ve saz sanatlar, mzisiyenler de
konuklar arasndayd. Meclis Bakan Kzm zalp, Mill Eitim Bakan
Vasf nar bata geliyorlard.
ili sosyetesinden toplanm on kadn toplantya eit katyordu.
Geri gen, gzel denemez, fakat olgun kadnlard. ok pahal ve k
giyinmiler, boyanmlard. Kadn konusunda biraz kskan olan Atatrk,
kadnlarn trnaklarnn bile boyanmasn ho kr-lamazd. Boyal kadn
grd m, boyalarn sildirir, ykanmalarn ister, Olduu gibi
grnn... derdi.
Bunlara da ayn eyi yapt. Kadnlar boyalarn sildikten sonra
soyundular. Scak bir Austos gecesiydi. Beylerbeyi Saray'nn beyaz
mermerleri zerinde yryerek salonun ortasndaki gz kamatran ha-
vuza girdiler. Atatrk kadnlarn yryne dikkatle bakyordu. Bu
elence saatlerce srd.
ku

Bir yanda Cumhurbakanl Orkestras, bir yanda alaturka


mzik... Badar m, badamaz m, onu bilmem ama, o gece ayn at
altndaydlar. Her zaman gelen sazendeler arasnda Deniz Kz Eftelya,
tu

Safiye Ayl, Nubar Tekyay, Selhattin Pnar, Hafz Yaar bulunuyordu.


Yaz sresince her akam bu toplantlar yapld. Sofrada misafirlerin
says ise yirmiden hi aa dmedi...
py

GZL DEFTER 45
ld
z

KSNE KARIANLAR

ATATRK'N iki imesine kar olanla-rn banda Umum Ktip Hikmet


Bayur geliyordu. Bayur -herhalde Atatrk' hepimizden ok sevdiinden
olacak- O'nu ikisinden caydrmak iin trl bahaneler bulur, fakat hi
birini baaramazd. Aralarnda sk sk tartmalara tank olurdum.
Hemen her sabah tekrarlanan bu tartmalardan Bayur'un yenilgiye
uradn zlerek grrdm.
Bayur, erken saatlerde Atatrk'e gelir, o gnk ajans bltenlerini
getirir ve kendisinden direktif alrd. Ata'nn yorgun halini gren Bayur
dayanamaz:
44 ATATRK'N UAININ

Paam yine renginiz yerinde deil, ok yorgun ve bitkinsiniz. u


ikiyi bu kadar ok imeseniz daha iyi olur. Derdi.
Bu karmaya Atatrk'n can sklr ama, hi belli etmemee
alarak:
A Hikmet Bey, ben raky imdi deil, daha Harbiye talebesiyken
ierdim. Bugne kadar da hi. zararn grmedim. Diye karlk verirdi.
Bayur bunun da altnda kalmazd:
Muhterem Paam, bugn belki zararn grmediinizi sanrsnz,
fakat yarn greceksiniz. Siz bu memlekete lzmsnz. Kendinize
acmyorsanz bari bu millete acyn. Bu millet sizin varlnzla kaim...
ku

Atatrk bu szleri hep glmsiyerek karlard. Fakat bir gn


canna tak demi olacak ki, Hikmet Bayur yine ikiyi ktleyen
konferansna balad srada birden bire:
Hikmet Bey, seni Kabil'e sefir yapalm. Git, oralar gr; hatta icap
tu

ederse Hindistan'a kadar git Oralar hakknda bilgi edin... Oku, tetebbu et
ve ilim getir. Bize bu yolda faydal ol... Dedi.
py

Bu suretle Hikmet Bayur'un Kabil Bykeliliine atanma emri


verilmi oluyordu. Bayur birka gn sonra ayrlarak Kabil'e gitti. Bana
yle geliyor ki, bu atanma, Bayur'un yurda hizmet kaygusu, yalansz
olarak Atatrk'e iki imemesi d ve imesine engel olma
ld

hareketinden ileri geliyordu. O Hikmet Bayur ki, sevgisini, saygsn hi


eksik etmedii Byk Adama me Paam szn ilk syleyebilmek
cesaretini gstermi, fakat bunu ok sevdii Atatrk'n yanndan
z

uzaklatrlma cezasiyle demiti. Nitekim Hikmet Bayur hakl km,


Atatrk te so-nunda ikinin fenaln anlam, fakat i iten gemiti.

GZL DEFTER 47
UYKUSUZLUK REKORU

ATATRK iin ikiyi brakamaz diyen-ler, acaba bir gn gelip


aldanacaklarn hi dnmler midir? O'na ikiyi braktrmak
is-tiyenler, o zaman kimbilir nasl armlardr. Evet, bu kadar
iki kullanan ve ondan ayrlamaz grnen adam, ay hi rak
imeden de durabiliyor...
ku

Byk Nutkunu yazarken ben bunun tan oldum.


Akamlar yine sofra kuruluyor, herkes karsnda yiyor, iiyor;
fakat O, azna bir damla bile iki koymuyordu. Hatt yemek
yerken herkesin iiini glmsemeyle seyredii hl gzmn
tu

nndedir. Oysa ben, ikiye alkn insanlarn bir gn bile ime-


den duramyacaklarn sanrdm. Atatrk'n tam ay kendi
isteiyle ikiye boykotuna benimle birlikte btn evresindekiler
py

de ap kalmlard. Bu da O'nun grev akn ve sorumluluunu,


alkanlklarnn ve beenilerinin de stnde tuttuunun en gzel
rneklerinden biridir.
ld

Byk Nutkunu hazrlarken, hi iki imedii gibi, krksekiz


saat hi gzn krpmadan yaz dikte ettiriini de hatrlarm. yle
ki, yaz yazmaktan yorulan deiiyor, fakat O, binlerce belge
z

arasndan ayrd notlaryla byk eserini tamamlamak iin uy-


kusunu bile vermekten ekinmiyordu. Byle zamanlarda,
yazdklarn sofrada arkadalarna okutur, sonra yine eski kkn

alma odasna geer, kh oturarak, kh ayakta almalarn


srdrrd. Nutuk, almann, insan gcnn nasl stne
kn gsterdii iin, ayr bir nem de tamaktadr.
Atatrk'n hi uyumadan gn durabildiini de, grm
ve inanamamtm. Cephede deildik, sava ta yoktu.
Uykusuzluu gerektirecek nemli bir olayla da kar karya
bulunmuyorduk. Fakat O, bir ie, ama ciddi bir ie balad m
onun sonunun geldiini grmeden asla rahat edemezdi.
Tarihle urat sralard. Atatrk ierde alyor, ben
kapda oturmu bekliyordum. Saat sabahn begine geliyordu.
Uykuyu datmak iin elime bir kitap almtm. Ad zmir'in
gali idi. ok merakl olan bu kitaba kendimi kaptrdm halde,
btn uram boa gitmi, afak skerken dayanamam, yor-
gunluun etkisiyle uyuya kalmm.
Bu srada Atatrk zile basm, fakat ben koltukta derin bir
uykuya daldm iin uyanamamm. Zille uyandramaynca,
kendisi armak zorunda kalm. Bir de baktm ki, kapy
aralam:
elebi, elebi!.. Diye sesleniyor. Hemen
yerimden frladm:
Paam... Emriniz... Diyebildim.
Ama bendeki korkuyu varn siz hesap edin. Baracak,
parlyacak diye dm kopuyordu. Ellerimi nme kavuturmu,
bekliyordum. Fakat nedense kzmad. Gayet sakin yzme
bakarak:
Bana bir kahve getiriniz. Dedi.
ku

Hemen kotum. Orta ekerli bir kahve yapp getirdim. Daha


kahveyi imeden:
Senin tahammln kalmam, haydi git yat!
Arkadalarn gelsin... Dedi.
tu

Syliyecek hi bir ey kalmamt. Sadece keke-liyerek:


- Paam uyumadm. Kitap okurken iim gemi... Diyebildim.
py

Gidip arkadalar kaldrdm. Hizmeti devrettim ve yatmya


gittim.
Akam nbet sras yine bana gelmiti, nc gecedirki,
Atatrk gzn krpmyordu. Yz hafif szlm gibi geldi bana.
ld

Sofra kuruldu. Bu, onalt kiilik bir sofrayd. Misafirler gelerek


yerlerini aldlar. Sabahki uyku olayn unutmutum bile... Tam
iki fasl balad zaman misafirlere dnerek:
z

Bu ocuk dn gece sabaha kadar beni bekledi, Dedi.


Birden koltuklarm kabard, nme baktm. Misafirler bana

biraz da kskanlkla bakarken Atatrk:


yle ama, sabaha kar uyumu. Demez mi? Sonra
Senin uykusuzlua tahammln yok diye
alay etmee balad. Canm ok sklmt. Misafirler de hep birden
glmee baladklarndan utan iinde kvranyordum. imden
kendi kendime nasl da kzyordum. Saat sabahn beine kadar
uyuma da, ondan sonra uyu...
Bu olay bana ders oldu. Atatrk'n o tarihten sonra gn
sren byk bir uykusuzluk geirdiini hatrlamyorum. Fakat
ge saatlere kadar kald vakitler de btn dikkatimi kullanarak
uykuyu aklma bile getirmemee almmdr. O bir ka
dakikalk Uyku, bende unutulmaz bir an brakt. Byk adama
hizmetin zor olduunu bir kez daha anlam oldum.

F. 4

z
ld
py
tu
ku
48 ATATRK'N UAININ

SOFRAYI TERKEDYOR
ku

RET Galip ile Atatrk arasnda ge-en olduka ilgin bir


tu

tartma vardr ki, bir oklar tarafndan yanl bilinmektedir.


Sofrada geen bu tartmay Yakup Kadri Karaosmanolu da bir
py

yazsnda yazm, sonunu da bilenler tamamlasn demiti.


Bilenlerden biri olarak stadn bu makalesini tamamlamaa
alacam.
Atatrk asla kin tutmazd. Bir kimseye ne kadar kzarsa
ld

kzsn bir zaman sonra onu affeder, olanlar unuturdu. Bu yzden


evresindekilerden bir oklar zaman zaman gzden der, sonra
yeniden affedilir, eski yerlerini alrlard. te Dr. Reit Galip te
z

gzden dp, sonra itibara kavuanlardand.


Dolmabahe Saray'nn Harem Ksmnda (Husus Daire) akam
sofrasn henz kurmutum. Mevsimlerden yazd. Misafirler birer

ikier geldiler. Yemek sresince herkes, her konuda konutu.


Gece yarsna kadar sren toplant sonunda Reit Galip'in ayaa
kalktn grdm. O zamann Mill Eitim Bakan Esat Hoca'y
kastederek:
Yal insanlara vekillik yaptrmamal. Memlekete fayda
yerine zarar getiriyor. Dedi.
Bunun zerine Atatrk:
Memlekette Maarif Vekili yok mu?
GZL DEFTER 5l

Var ya... Esat Hoca mkemmeldir. Deyince Reit Galip hayr


anlamnda ban sall-
yarak:
ok iyi ama, ok ta ihtiyar. Artk ondan gemitir. Bu
memleketin Maarif Vekili o adam deildir. Dedi.
Bunun zerine Atatrk'le Reit Galip arasnda u tartma geti:
ku

Yahu nasl olur? Bu adam beni okutmutur, nasl Maarif Vekili


olamazm.
Deil seni okutmak, senin Allahn okutsa yine bu adam Maarif
tu

Vekili olamaz.
O devirde dalkavuklarn yannda byle meden ce-aret sahibi,
szn saknmaz cinsten kimseler de vard. Fakat bu derece ileri gidecei,
py

bir Hkmet yesi hakknda bu derece sert konuaca kimsenin


aklndan bile gemezdi. Atatrk tarifsiz ekilde kzmt. Fakat
duygularn belli etmeden, ok sakin u emri verdi:
ld

Ltfen sofray terkediniz!


Buras sizin deil, milletin sofrasdr. Geri biz saraydayz ama,
hocanz Hace-i Sultan deildir. Cum-huriyette serbesttir... Diye
balaynca Atatrk yavaa yerinden kalkt. Kucandaki peeteyi masaya
z

braktktan sonra:
yleyse msaade ederseniz ben terkedeyim. dedi ve salondan

kp gitti.
Hemen arkasndan kotum. Doru Harem ksmn-daki yatak odasna
girmiti. Ben de arkasndan gir-dim. Her zaman olduu gibi kaplar
kilitledim. Ata-trk soyunana kadar bir kelime konumad. Sinirleri
henz yatmamt. Cumhurbakan olduktan sonra belki de hi kimse
O'nunla byle konumamt.
elebi Efendi, desene ki, ylan koynumuzda bytyormuuz.
Dedi.
Cevap vermiyerek yavaa kapy ap dar ktm. Oradaki grevim
bitmiti.
Yemek salonuna dnnce bir de ne greyim. Reit Galip rak
kadehini hrsndan dilerinin arasna alm kemiriyor. Ba ucunda da
Recep Zht ve Kl Ali duruyorlar. Reit Galip ban kaldrp beni g-
rnce:
elebi, bana bir kadeh rak ver, diye bard.
Efendim, kilerci uyumu. Diye atlatmaa altm.
Demek bana verecek bir kadeh rakn bile kalmad desene... Diye
ac ac sylendi.
Ne yalan syliyeyim, bu olaydan ok zldm. nk Reit Galip'i
gerekten ok seviyordum. Aralarnn almasna gnlm raz deildi.
Fazla iip te daha kt bir olaya meydan verilmemesini istemi, bu
ku

yzden de rak yok demitim. Rahmetliye bir kadeh raky esirgeyiim


iimde eziklik olarak kald.
Ertesi gn Reit Galip, Atatrk'e ve stanbul'a kserek Ankara'nn
tu

yolunu tuttu. Hatt cebinde on liras bile olmad iin tren parasn
Umum Ktip Tevfik Beyden bor aldn hatrlarm.
Aradan bir ay gemiti. Biz yine stanbul'daydk. Yemek salonuna
py

gelen Atatrk bir ara bana:


elebi efendi, imdi Ankara'da Reit Galip Bey bir konferans
verecek, onu dinliyelim. Dedi.
ld

Daha aknlm gemeden koup radyoyu a-tm. Reit Galip'in


Trkoca salonunda verdii konferans sessizce dinledi. Radyoyu
kapattktan sonra, gzlerinde bir sevin prlts yanp snd:
z

Kendisini affettirdi. Dedi.


Onbe gn kadar sonra da biz Ankara'ya gittik. Ertesi akam Reit
Galip'i sofraya arlm grdm. Sanki aralarnda hi bir ey gememi

gibi hareket ediyorlard. Bir ka gn sonra da Anadolu Ajans, Reit


Galip'in Mill Eitim Bakan olduunu haber veriyordu.
O gece sofra olduka kalabalkt. Reit Galip'in zerinden sevin
akyordu. Toplantnn en kvaml annda Atatrk kapda duran
askerlerden ikisini ard ve gretirmee balad. ounluk byle yapar,
gezilerinde olsun, kkte olsun, yiit mehmetik-lerden bir kan yanna
ararak gretirir, Trk gcnn nelere yettiini gzleriyle grmek
isterdi. Hatt yannda bulunan ok sevdiklerini, bu mehmet-iklerle -
istemeseler bile- gree tututurur, onlarn hrpalann hazla seyrederdi.
Bir ka keresinde meh-metikleri kendisiyle gree de davet etmi, fakat
hi biri Senin srtn yedi dvel yere getiremedi, biz mi getireceiz diye
gree yanamamlard.
Gre ok tatlyd. Hepimiz byk bir dikkat ve merakla sonunun
nasl geleceini bekliyorduk. Reit Galip'in ise merak son haddini
bulduu bir sra, Atatrk askerlere iaret ederek yeni bakan alt okka
yapmalarn emretti.
Hepimiz armtk. Bakan da yle. Daha aknlmz gemeden o
babayani iki asker, Reit Ga-lip'i karga tulumba kucaklayverdiler.
Havaya kalkan bakan, nce bir iki rpnmay denedi; fakat ne haddine...
Dev gibi muhafzlarn birer elik peneyi andran elleri arasnda
kprdamak ne mmkn...
ku

Mecliste bulunanlarda heyecan son haddini bulmutu. Sonunun ne


olacan merak ediyorlar, adeta nefes bile almaktan korkuyorlard.
Atatrk ise soukkanl ve tabii grnyordu.
tu

Askerler, Reit Galip'i iki sefer havaya kaldrdlar. Tam yere


vuracaklar srada Atatrk'n bir iaretiyle vurmaktan vazgeiyorlar,
tekrar var hzlaryla havaya sallyorlard.
py

Birka kez tekrarlanan bu ho oyundan sonra (biz ocukluumuzda


ok oynardk) Atatrk sofrada-kilere dnd. Glerek:
Biz istersek byle de hareket edebiliriz. Dedi.
Acaba Atatrk, bu oyunla, vaktiyle kendisine hakaret eden Reit
ld

Galip'e centilmence bir ders mi vermek istemiti? Ama ben, bunun aka
erevesini hi bir zaman amadn sanyorum. Atatrk, Reit Galip'i
sevmeseydi, o olaydan sonra onu ne bakan yapard, ne de alt okka
z

ettirirdi.
Reit Galip'in Mill Eitim Bakan oluundan birka ay getikten

sonra stanbul niversitesi'nde nklp Tarihi iin bir krs gerekmiti.


O gn sofrada, devrimlerimizin tarihesini yapacak kiinin kim olabilecei
grlyordu. Atatrk, hararetle bu grevin kendisine dmesi gerektii
tezini savunuyor:
Bu ii ancak ben yapabilirim. Geri inklb beraber yaptk,
fakat bu krsy ben igal edebilirim, yoksa bu maarif vekilinin ii deil.
Olmazsa benim namma kzm Afet yapar. Diyordu.
Reit Galip ise itiraz basyor:
Paam, her eyi siz yaparsanz, biz ne i greceiz. Diyordu.
Fakat Atatrk'te dediim dedikti:
Ya ben, ya Afet Hanm. Diyor da, baka bir ey sylemiyordu.
Reit Galip buna da cevab yetitiriyor:
Paam, Afet Hanm kznzsa, bizler de olu-nuzuz. Aramzda
fark var m ki. Bu ii Maarif Ve-kinin yapmas lzmdr. Biz de olunuz
olarak bu
ku
tu
py
ld
z

GZL DEFTER 55

vazifenin kendimize verilmesini istiyoruz. Diye syleniyordu.


Bu i sonulanmadan, ayn gnler iinde bir baka olaya daha
dokunmak isterim. Bir ka gn sonra sofrada, Kl Ali, Recep Zht,
Ata'nn etrafn evirmiler, urdan burdan konuuyorlard. Bir ara Recep
Zht, Atatrk'e:
Paam, dedi. Reit Galip'e biri demi ki: Hitler bugn konuacak.
Bunun zerine Reit Galip te u cevab vermi: Bizim Hitler her gn
konuur.
Atatrk bu lfa kzmak yle dursun, kahkahalarla glmt.
Aradan gnler geti. Reit Galip hl nklp Tarihi krss iin
alyor, Atatrk' uygun bir zamanda kandrabilir miyim, diye
dnyordu. Tam o srada Mill Eitim Bakanlndan da affedildi. Yeri-
ne Hikmet Bayur geldi.
ku

Bakanlktan ayrlmas Reit Galip'e uurlu gelmemiti. Bir gn


Moda'da denize dm, zatrrieye yakalanm. ki ay kadar tedavi oldu.
Garip rastlant, Hikmet Bayur, nklp Krssnde ilk konferansn
tu

verdii gn, Reit Galip te hayata gzlerini yummutu.


py
ld
z

56 ATATRK'N UAININ

ku

KONTES AKINA EVRDM


tu

ATATRK doru sze baylr, dobra dob-ra konuanlar severdi.


Kibirli deildi, gururluydu. Hizmetkr olmamza ramen bizlerle,
py

neferleriyle arkadaa konuur, sorular sorar, aka-lar,


dertlerimizle ayr ayr ilgilenir, her frsatta bize konuma
zgrl tanrd, elebi, ne dersin bu ie?
ld

Diye sk sk benim fikrimi aldn hatrlarm. O'nun bu


huyunu bildiim iin, sorduu her eye hi ekinmeden, ucu zlfi
yre de dokunsa, cesaretle cevap vermee gayret ederdim. Bunun
dln de, lnceye kadar hizmetinde kalmak suretiyle grdm.
z

Atatrk beni, her eyi aka konutuum, yalancla ve


dalkavuklua kamadm iin tutmu olmal.

Bir gn yurdumuza Fransa'dan konuk bir madam geldi.


Adn hatrlyamadm bu madam Kontes diye aryorlard.
Yal, temiz giyimli, asil grnl bir kadnd.
Atatrk Dolmabahe Saray'n, madama kendisi
gezdiriyordu. Gezintide Fethi Okyar, Kzm zalp ta vard.
Arkalarndan, zerimde smoking olduu halde ben de
yryordum.
Saray'n kabul salonunda Napoleon'a ilikin tane masa
vardr. Bunlarn zerlerinde bir takm re-
GZL DEFTER 57

simler, Napoleon'un Damdonrleri, annesi ve kzkar-deinin adlar


yazlyd, Bo zamanlarmda saray gezmee knca her zaman bu
masalara bakar, stndeki yazlar okumaa dalardm. Okuya okuya
farknda ol-myarak ezberlemiim. Oraya gelince frsat karmadm.
Hemen atldm. Napoleon'un aile kiilerinin adlarn sralamaa baladm.
Kontes armt. Hem Napoleon slalesini bir hizmetkrn ezbere
bilmesinden, hem de koskoca bir devlet bakannn karsnda,
hizmetkrnn ortaya atlarak serbeste konumasndan...
Kontes Atatrk'e dnerek:
ku

Sizin iin diktatr diyorlar. Oysa bu adamlar, sizden hi


ekinmeden, korkmadan konuabiliyorlar...
Atatrk u karl verdi:
Benim iin diktatr diyorlar. Evet, ben diktatrm ama, kalpleri
tu

kazanarak diktatr oldum. Bun-lar benim verdiim emirleri yaparlar.


Benden ne diye korksunlar?...
py

Bir gn sonra...
zinli olduum iin o gece sofrada hizmet edememitim. Atatrk,
efimiz brahim'e beni sormu, izinli olduumu sylemi. Bunun zerine
Fethi Ok-yar'a dnerek:
ld

Napoleon'un annesini, kzkardeini ne sen bilirsin, ne de ben.


Bizim elebi zeki ocuktur. Hele bugn ok houma gitti. Trklerin
hizmetkrlar bile Napoleon'un familyas ile alkal... Beni diktatr tanyan
z

insanlardan bir tanesi bu vaziyeti grm oldu. Onun iin memnunum.


Demi.
Ertesi gn bunu brahim'in azndan duyduum zaman kabma

samyordum.
58 ATATRK'N UAININ

SERVETLERNZ VERNZ
ku
tu

1930-1931 YILLARINDA yurdumuzda byk bir ekonomik bunalm


bagstermiti. rn fiatlar dyor, Devlet btesindeki ak
geniledike geniliyordu. Genel bir ulusal ekonomi seferberlii
py

olmadka bu hal dzelemezdi. Her gn bir yada birka tccarn


ifls ettii duyuluyordu. Huzur-suzluk son haddini bulmutu. Bu
durumu gren btn milletvekilleri, Atatrk'ten bu hastala bir
ld

are bulmasn istediler. Hatta Nuri Conker:


Paam, vaziyet ktdr. Byle giderse, memleket
mahvolur. Diyordu.
O gn sofrada bulunan Yunus Nadi ve Hikmet Bayur:
z

Paam, bu ie ancak siz are bulabilirsiniz... Deyince


Atatrk u cevab verdi:

Ben askerim. Vazifem olan eyleri bilirim. Gerisine


karmam. Bu memlekette Yksek Ticaretten mezun dnya kadar
gen yetiiyor. Bunlarn arasndan sein bir tanesini, ktisat Vekili
yapn...
Fakat Hikmet Bayur'un dedii dedikti:
Paam, bizim hi bir ie sizin kadar aklmz ermiyor.
Onun iin her eyi siz yaparsnz. Buna da siz are bulacaksnz.
Dedi.
Atatrk bir iki saniye dndkten sonra Nuri Conker'e
dnerek:
GZL DEFTER 59

Bu millet ok abuk kurtulur ama, usuln bilmek


lzm. sterseniz sizi misl alalm. Siz Selanik'ten Trkiye'ye
gelirken Ankara'ya ne getirdiniz? Tabii hi bir ey. imdi neniz
var? Yzbin liralk bir apartman, Ktahya'da ikiyzbin liralk bir
kiremit fabrikanz. Hepiniz btn mallarnz millete verirseniz, bu
dva kendiliinden halledilmi olur. te sana kurtulu yolu...
Sonra Yunus Nadi ile Hikmet Bayur'a dnerek:
Ne buyrulur? Diye sordu. Daha onlarn verecei cevab
beklemeden ekledi:
Ben askerdim. Allahn inayeti, milletin yardm ve
almasiyle bugne ulaabildik. Memleket ve millet artk
kurtulmutur. Ben bir ey yapmadm ki... Benim vazifem ekilip
bir yana oturmak olmaldr. Reisicumhurluu bile zerime
ku

almamam lzmd. Ne are ki, hi istemediim halde bu vazife her


yl benim zerimde kalyor. Benim kalmam bu millet iin belki
zararl olur. Dedi.
tu

Bir yl kadar sonra 9 Eyll 1932 de Bankas Genel


Mdr olan Cell Bayar ankaya Kkne arld. Atatrk
Bayar'a:
py

Seni ktisat Vekili yapyoruz. Deyince Bayar:


Paam, beni af buyurun. Ben yalnz Bankasnda
kalmak istiyorum. Bu i bile bana fazla geli-yor. Diyerek sefer
ld

de yaplan istei geri evirince Atatrk:


Hem Bankas Mdrln yapacaksn, hem de
ktisat Vekilliini. Dedi. Bayar bu istee uymak zorunda kald.
z

Bunu duyunca ok sevindik. Sevincimiz daha ok u


bakmdan ileri geliyordu. Bayar eli ak, bol bahi verirdi.
Hatrmz sorar, yaknlk gsterirdi.

58 ATATRK'N UAININ

ALLI BRAHM'LE ARKADAI


ku

ATATRK Cumhurbakan olduu halde tam bir halk adamyd.


tu

Halkn iinden km olan bu byk insan, kalabalk iinde yaa-


maktan, halkn iinde dolamaktan, halkn gittii yerlerde
oturmaktan byk bir haz duyard. Halkn elendiini grmekten
py

holanr, o elencenin iine kendini de sokard.


Beyolu'nda Trkuvazn yannda Eden adnda bir lokanta
vard. Bir gn de oraya gitmitik. Saat gecenin onbiri. Garsonlar
ld

etrafmzda frdolay dnyorlar, Atatrk' honut etmee


alyorlard.
Atatrk'n oturduu masann biraz ilerisinde iki arkada
z

oturmular, rak iiyorlard. Kendi lemlerine dalmlar, bizim


varlmzdan habersiz grnyorlard. Atatrk, bana seslenerek:
Hemen git, beyleri ar! Dedi.

Masalarna gidip kendilerine emri bildirdim. Onlar da derhal


toparlanp bizim masaya geldiler. Bunlardan biri tannm ressam
all brahim, yanndaki de Hsamettin adnda bir arkadayd.
Atatrk, biraz sonra ikisine de u soruyu sordu:
Siz raky niin iersiniz?
all brahim'in arkada Hsamettin:
Bendeniz raky herkes gibi midemi doldur-
GZL DEFTER 61

mak iin deil, kafam ldrmek iin ierim. Diye cevap verdi.
Atatrk bu hazr cevaplktan ok holanmt:
Bravo... Diye bu yabanc misafiri kutlad. Daha sonra misafire
hangi partiden olduunu
sormu, Hsamettin de hi ekinmeden Serbest Fr-ka'dan olduunu
sylemiti. Atatrk bundan da memnun oldu. kinci bir defa da:
Bravo!.. Dedikten sonra all'ya dnerek:
all brahim, all brahim... Avrupa'dan bir ok ressamlar,
heykeltralar geliyor, benim resimlerimi, bstlerimi, heykellerimi yapyor.
Siz nerdesiniz? allara m gmldnz de, hi grnmyorsunuz? Bu
kadar tannm bir ressam olmanza ramen sizin hi sesiniz kmyor.
Onlarsa binlerce liray alp memleketlerine gidiyorlar.
Deyince all brahim glmsiyerek u cevab verdi:
ku

Paam, Paam... Fndkl Saraynda (Akademi) benim yaptm


bir portreniz vardr. Anlalan bunu duymamsnz. Gidip onu grn.
Atatrk siz deilsiniz, asl odur...
tu

Atatrk bu cevaptan da ok memnun kalmt. O gece sabaha kadar


sofrada sanat sohbetleri yapld. all brahim'den Trk resmi ve sanat
hakknda uzun boylu bilgi ald. Bunlar dikkatle dinledi. Sa-natnn
py

korunmas ve sanatn gelimesi iin Devle-tin yardmc olacana sz


verdi. Atatrk'n bu konuyla bu kadar ilgileneceini hi aklma
getirmemi-tim. Saat sabahn drdne gelmiti. Toplant sona erdi ve
ld

saraya dndk.
all brahim'e ilikin bir an daha: kinci Dnya Sava'ndan sonra

62
z

gazetecilie balayan Ordu'dan emekli hsan Boran, Bkre Atae


ATATRK'N UAININ

militerlii srasnda bir sanatlar topluluuyla Bkre'e gelen


all brahim'le bir grme yapmt. Sohbet srasnda
Ataemiliter, all brahim'e:
stad, htra olarak ltfedip bir ey izer mi. siniz? Diye
sormu, all brahim de kendine zg konuma diliyle:
Ne gibi bir ey?
Mesel Atatrk' hayalinizden izebilir misiniz?
Ben O'nu kalbime resmetmiim...
Ve sihirli kalem darbeleriyle, birka saniye iinde Atatrk'n
esiz bir portresini izmitir. Bu resim imdi hsan Borann ei
Adviye Boran'da bulunmaktadr.

ku
tu
py
ld
z

GZL DEFTER 63

KAYSER'DEK SR SAHB

ATATRK sk sk halk ve memleketi gr-medike rahat edemez,


bu yzden anszn gezilere kard. Balolara, elencelere, davetlere
ku

de gidii anszn olur, okullara haber vermeden baskn yapar,


derslere katlrd. Bu yzden birok kimse gafil avlanr, hazrlksz
olduklarndan akna dnerlerdi.
Yurt gezilerinde de ounlukla byle olurdu. nceden
tu

hazrlanm bir gezi program yoktu. Gece sofrada, ertesi gn


falanca yere gidilmesi istenir, sabah olur olmaz da hareket edilirdi.
py

ok zaman gidilen yerin ilgilileri bizi yzleri tral, yahut dzgn


olmyan kyafetlerle karlamaa dara dar yetitikleri iin Atatrk,
bunlarn tellaryla inceden inceye alay ederdi.
1931 ylndaydk. Yine byle anszn klm yurt gezilerinden
ld

birinde bulunuyorduk. Trenimiz Kayseri istasyonundan kalkmak


zereydi. Bir de baktm, oban kyafetli bir adam, kalabal
yararak bulundu-umuz vagona yaklamaa alyor.
z

Bir olay getiini anlamtm. Vagonun kapsn araladm.


Beni kapda gren oban kyafetli adam:

Atatrk' grmek istiyorum, nerededir? Dedi.


Yaverlerden izin almadan Atatrk gremez-siniz. Diye
cevap verdim.
Adam srar ediyor, ben brakmyordum. Aramzdaki tartma
gittike kzyordu. Adam da inat m, inat...
Biz byle ekie duralm, Atatrk bizim konumalarmz
bulunduu vagonun penceresinden duymu. Ban uzatarak:
elebi, ne istiyor bu adam? Diye sordu.
Efendimizi grmek istiyor, Paam. Dedim.
Al gel efendiyi yleyse...
Adam nme dt, ben arkada, beraberce vagondan ieri
girdik.
62 ATATRK'N UAININ

Benim oban sandm adam meer davar sahi-biymi.


Balad Atatrk'e serencamn anlatmaa:
Beyz koyunu ile davar varm. Bunlar satmaa Ankara'ya
gtrrken baytar yolunu kesmi. Kayseri'de hastalk var,
hayvanlar gtremezsin. demi. Bunun zerine adamcaz
baytara yalvarmaa balm:
Efendim, Kayserinin her yerinde mi hastalk var? Her
yerinde olmaz ya... Bu ehrin garb var, ark var. Hi olmazsa
ku

buralardan bana bir yol versinler. Hastalk olmyan bir yoldan


geireyim. Demi.
Ama bir trl bu hayvanlara yol verilmemi. Davar sahibi,
tu

hayvanlariyle eli brnde kalm. Ne yapsn, neylesin, derdini


kime asn. Validen umudunu kesince, birden Atatrk'n
py

Kayseri'ye geldiini duymu.


Varp gideyim, Ata'ya derdimi ileteyim. Belki O'nun
sayesinde feraha karm. Diye dnm. Hayvanlar otlaa
brakt gibi soluk solua istasyona yetimi.
ld

Davar sahibini byk bir dikkatle dinliyen Ata-trk, trenin


hareketini geciktirdi. Vali ile baytar artt. kisi de zaten
istasyonda bulunuyorlard. kisine birden dnerek:
z

Bu arkadan srsne neden mni oldunuz? Diye


sordu.

Baytar kekelemee balad. Ne cevap vereceini armt:



ey efendim, bu mntakada hastalk var da, ondan
msaade etmedik. Deyince bu defa da Valiye dnd:
Siz ne dersiniz Vali Bey? Diye sordu. Vali ezile bzle:
Efendim, doktor hakldr. Deyince Atatrk kzdn belli
ederek:
Demek bu sr sahibi burada hayvanlariyle beraber
lsn. Siz de seyirci kaln... Sizin maksadnz malm, anlald.
Dedi. Sonra daha fazla fkelenerek :
u kyl kadar da olamadnz. Bu adamn arka, garba
akl eriyor da, sizin neye ermiyor a mbarek adamlar ? Dedi.
63 ATATRK'N UAININ

Vali ile baytarda afak atmt. nlerine bakyorlard. Hemen


sr sahibine dnerek:
Baba, imdi srn topla. ehrin tam gbeinden
Ankarann yolunu tut. Eer sana mni olmak isterlerse, hi
ekinmeden bana telgraf ek. Ben senin olduun yere yetiirim.
Dedi.
Adam teekkr edip, Atatrk'n ellerine sarldktan sonra
yanmzdan ayrld. Atatrk tekrar Valiye dnerek u soruyu
ku

sordu:
Nedir bu hal. Bu sama hali grmediniz mi?
Paam farketmedik...
tu

Tabii sen farketmezsin, o farketmez. Memleketin serveti


de bylece harcanr gider.
Vali ile baytarn nlerine bakarak yle bir gidileri vard ki...
py

66 ATATRK'N UAININ
ld
z

HASTA OBANI ZYARET

OKUMA. kitaplarna kadar geen Srt-ma Mustafa ile Atatrk'n


karlamas ok enterasandr:
1930 ylnda Atatrk, bir gn atla Yalova dalarnda gezintiye
kar. Yolun zerinde bir srtmaca rastlar:
Bu yol kar m? Diye sorar.
oban, eliyle yolu gsterir. Atatrk, yoluna gidecek yerde
atn durdurur. obanla aralarnda u konuma geer:
Adn ne senin?
Mustafa...
Bu koyunlar kimin?
Aann...
Peki sen ka paraya alyorsun?..
ku

liraya.
Sana daha fazla para versem, benim iftlii-me gelir
misin?
tu

Aa raz olursa gelirim. Aann rzasn aln da ondan


sonra...
Senin anan, baban yok mu?
py

Yalnz anam var.


Bakalm raz olur mu?
ld
z

GZL DEFTER 67

Onun da rzasn alrsanz raz olur. O zaman ben de alr, ona


bakarm.
Atatrk bu srada cebinden bir sigara karp obana uzatr. oban
onbir-oniki yalarndadr. Sigaray almaz.
Sigara imiyor musun?
Daha srlamadm (almadm).
Bunun zerine Atatrk cebinden bir 10 lira karp vermek ister.
oban bunu da almaz. Bu gzel hali gren Atatrk, paray almas iin
srar eder. oban:
Alrm ama, bir artla, der. Sen de benim vereceim cevizleri
ku

alrsan paran alrm.


Atatrk, obann cebinden karp, kendisine u-zatt cevizleri alr,
paray verir...
tu

bu kadarla kapansa iyi... Ertesi gn Srtma Mustafa, jandarma


tarafndan apar topar, daha ne olduunu anlamaa vakit bulamadan
Yalova Atatrk Kkne getirilir. oban daha Atatrk'n kim olduunu
py

bilmemektedir.
Srtma Mustafa'y ite ben, ilk kez o gn, orada tanmtm.
Salonda bir ok misafir vard. oban, elinde sopas olduu halde
ld

oturuyor, bana geleceinden habersiz rkek baklarla evresine bak-


nyordu.
Konutuun adam kimdi? Diye sordum. oban:
Bilmem... Diye karlk verdi.
z

Bunun zerine ocua bulunduumuz yeri anlatarak, elimden


geldii kadar tte bulundum:

Dikkatli ol ve hi ekinme... Dedim. Seni okutur, adam olursun.


Bu grdn Atatrk'tr.
ocuk artk kke getirili nedenini renmi bulunuyordu.
Yznde memnunluk hali belirmiti.
Derken Atatrk salona girdi. Srtma Mustafa'y tepeden trnaa
szdkten sonra surat asld. Misafirlere dnerek:
ocua kim olduumu sylemiler. Baksana nasl konumas,
tavr deiti... Dedi.
Bunu duyar duymaz benim sylediim meydana kacak diye
korkudan hemen oradan svtm.
Srtma Mustafann kke getirildikten sonra stmadan dolay
karnnn davul gibi i olduu grld ve ili ocuk Hastanesine
gnderilip tedavi altna alnd.
Yalova'dan stanbul'a dnmtk. Bir gece yars Atatrk'n aklna
geldi, oban Mustafa'y sordu. Yatyor! dedik. Gidip grelim dedi. Saat
gecenin ikisinden sonra kalkp ili ocuk Hastanesi'ne gittik.
Geliimiz bir lemdi. Btn ocuklar uykudan uyandlar. Atatrk,
oban Mustafa ile beraber, yatan br ocuklarn da shhatini sordu.
Kaldmz sre iinde ocuklarn hi biri uyumad.
Atatrk, oban Mustafa'nn yanndan ayrlmak istemiyordu. Onunla
zel olarak konutu. Hatrn sordu. Sabaha kar hastaneden ayrldk.
Ertesi akam sofrada konu, yine bu oban Mustafa zerindeydi.
ku

Herkes onun iin bir ey sylyordu. Lehinde ya da aleyhinde... Bz


misafirler:
Paam, bu ocua bouna emek vereceksin?
tu

Niin?
Efendim, oban hi okur mu? Adam olur mu? Bu samalar
py

byk bir dikkatle dinliyen Atatrk:


Yahu, ne uzaa gidiyorsunuz. Ben de bir zamanlar tarlada
kargalar bekledim. Daymn iftliinde onun koyunlarn gttm. Beni
biraz zeki gren daym:
ld

Bu ocuu okutmal... Dedi. Bundan sonra beni asker mektebe


yazdrdlar. Ben de okudum, grdnz mevkie geldim. obanlar
okumaz diye bir nazariye yoktur. Bu ocuk ta okur. Belki byk bir adam
z

da olur. Onu da zaman gsterir... Dedi.


oban Mustafa Kuleli'de iken stanbul'a her geliimizde saraya gelir,
Atatrk'le grr ve mbayaa memuru yzba emeklisi Rza Kse'den

ayln, yani harln alr, baz defa yemekte alkonulurdu.


Yllar geti ve zamanla bu ocuun okuyup adam olduunu grdk.
oban Mustafa binbala kadar ykselmi ve emekli olmutur. imdi
Yalova'da oturmaktadr.
GZL DEFTER 71

ku

AYAKLARINA KAPANAN KADIN


tu

ATATRK, her yaz dinlenmek iin Yalo-va'ya gelir ve burada


py

ay kadar kalrd. Yalova'nn insana huzur veren havasna, sessizli-


ine kt adeta. Burada tabiatla babaa kalmaktan, byk bir
haz duyduunu, ferahladn her halinden belli ediyordu.
ld

Yine bir yaz, Yalova Kaplcalarndayz. Yaz aylar kendine


zg bir tembellikle scak ve ar geip gitmede... Gnlerden bir
gn, anszn kkn kapsnda bir kadn belirdi. Bu srada
z

Atatrk, kkn merdivenlerinden inmekteydi. Kadn birden


kendini yere atp, Atatrk'n ayaklarna kapand, pmek istedi.
Fakat Atatrk buna hemen engel oldu, Estafurullah diye geri

geri ekildi.
nce mahcup olmu gibi bir tavr taknmt. Fakat az sonra
kzdn anladm. Sert bir ekilde:
Ne istiyorsun? Diye sordu.
ocuum var, mektebe vermek istiyorum...
Peki, siz ne i yaparsnz?
Kadn ezile bzle, adeta utanrcasna:
retmenim... Diyebildi.
Atatrk'n can adamakll sklmaa balam-t. Bir
retmen, Yeni nesli sizler yetitireceksiniz,
68 ATATRK'N UAININ

yeni nesil sizin eseriniz olacak dedii bir retmen gelsin, onun
ayaklarna kapansn... Olur ey deil!
Siz byle yaparsanz, sizin yetitirdiiniz talebeler ne
yapar? Byle bir hareket fani insanlara yaplr m? Haydi istediin
neyse abuk syle. Yalnz unu iyi bil ki, kim olursa olsun, elini
ayan pmek hi te doru deildir.
Kadn retmenin istei, iki ocuunu yatl okula vermek,
okutmakt. Atatrk emir verdi. ocuklar hemen yatl okula
yolladlar.
Kadncaz o an ne yapacan, nasl teekkr edeceini
bilemiyordu. Ayrlrken gzleri yalarla dolu Allah uzun mrler
ku

versin diyebildi.
Yalova'da o gn ayaklarna kapanan retmen olay
Atatrk'n ok cann skm ve neesini kaybettirmitir. O, her
tu

zaman kadna toplum iinde gereken nemin verilmesini


istemitir. Bat kadn ile Trk kadn arasndaki fark kaldrmak
en byk amacyd. Trk kadn btn aalk duygulardan
py

kurtarlmalyd. mrnn sonuna kadar da bunu savunmutur.


ld
z

GZL DEFTER 71

ku

CUMHURBAKANI SALONUNDAK
ATLAR
tu
py

OK kuvvetli bir iradeye sahip olan Atatrk'n


duygu yan da ok zengindi. Son
derece merhametliydi. Zayflara acr ve yardma koard.
ld

Hayvanlar ok severdi. Kurban kestirmezdi. At ve kpek en


sevdii hayvanlar arasndayd iftlik hayvanlarndan ruam
hastalna yakalanan bir tay ldreceklerini duyduu zaman
ocuk gibi alam ve ellerine lstik eldiven giyerek birka kez
z

okamadan ldrmelerine izin vermemiti.


Bir gece sofrada otururlarken Atatrk, yaverlerden birini

ard ve u emri verdi:


ki gn nce bizim atlarn biri dourmutu. Alp onlar
buraya getiriniz...
Hayvanlarn getirilmesinin istendii yer anka ya, emri veren
de bir Cumhurbakan idi.
Yaverler ve misafirler duraksadlar. Sofradakile-rin aknl
henz gemeden yine Atatrk'n sesiy-le irkildik:
Sevelim, grelim, okyalm...
Kke, hem de eref salonuna hi hayvan girer miydi? Fakat
emir emirdi ite... Yeni doan tay ve annesi Yldz, hemen Kke
getirildi. Ama hayvanlar
bir trl salonda yryemiyorlar, cill yerlerde ayaklar
kayyordu.
Hemen yerimden frladm. Aklma bir are gel-miti. Yerlere
serili seccadeleri topladm. Tay ve annesinin geecei yere serdim.
Hayvanlar rahata salona girdiler. Fakat unu da syliyeyim ki,
hayvanlar salona ok yakyorlard.
Atatrk bir sre salona alnan hayvanlarn yannda kald.
Eliyle ikisine de eker yedirdi, ayr ayr sevdi, okad. Bundan
sonra hayvanlar salonu terket-tiler. Herkes memnundu. Kimin
aklna salona hayvan sokmak gelir. Belki de bir atla yavrusunun
Cumhurbakan salonuna girii, yeryznde ilk kez olmutur.
ku
tu
py
ld
z

GZL DEFTER 71

74
ATATRK'N UAININ

KPE FOKS'UN LDRL

ATATRK'n en sevdii hayvann at ol- duunu biliyorum. Fakat


ku

kpei de ok severdi. Bu vefakr iki hayvana ayr ayr sevgi bes-


ler, onlara ok acrd.
Birinci Dnya Sava srasnda Alp adnda ok sevdii iri bir
tu

kpei varm. Atatrk'n kapsnda nbet bekler, hi kimseyi


ieriye brakmazm. Kurtulu Sava srasnda Yunanllardan
alnm beyaz -sar kark bir av kpei vard. Alber adndaki bu
py

kpei ok severdi. lmne de uzun boylu zlmt.


Atatrk'n bunlardan baka Foks adnda bir kpei daha
vard. Yalova'da Hasan Efendiden 50 liraya satn almt. O zaman
ld

da 50 lira olduka nemli bir parayd. Foks uzun sre kkte


kald. Bir Cumhurbakan kpei olarak hayatta kendi cinsle-rinin
hi birine ksmet olmayan rahat ve mutlu bir yaant srd.
Atatrk, Foks'un yaantsyla yakndan ilgilenirdi. Bir gn
z

Ankara'da, Kkn bahesinde dolarken, kpeinin hareketlerini


dikkatle izliyordu. Foks'un tembellii mi zerindeydi, neydi? Bir

keye ekilmi, bo gzlerle sahibine bakyordu. Atatrk hayvana


uzun uzun baktktan sonra, bana dnd:
Bu hayvan a... Dedi.
Yemeini az nce yedi. Diye karlk verdim.
Yese byle olur mu?
Bir tencere pilv elimle verdim. Hem yle bir pilv ki,
fukarann evinde drt kii doyar.
Hi sesini karmad nce... karmad ama, aklna Foks
gelmi olacak ki, yemekten sonra sz yine ona getirdi:
Bu kpek iftleti mi? Diye sordu. Anlalan Foks'un
keyifsiz halini, bu kez de cinsel durumuna yoruyordu.
Konya'da iki ay nce iftlemiti... Dedim:
O orada kald. Ben burada bir ey oldu mu, diye
soruyorum.
Henz olmad Paam...
O zaman Atatrk yle konutu:
Hayvanlar muayyen zamanlarda iftleirler. Onlarn hi
deilse bir zaman var. Onlar kadar olamyoruz...
Atatrk'n bu szlerine iin iin ne kadar gl-mmdr.
ku

Bir ka yl Atatrkn yannda kalan Foks, hrn bir kpekti.


Misafirlerden bir ounu srdktan baka bir gn de Atatrk'n
elini srm. Hem de olduka derin bir yara am. O gn elini
tu

sarl grnce hepimiz meraklanmtk. Bunun zerine kpei


Kkten uzaklatrdlar, iftlie gtrdler. Yaknlarndan bir ka
kii Sahibini sran kpekten hayr gelmez diye ldrlmesi iin
py

Atatrk'e srar ettiler. zin verdi mi, vermedi mi bilmiyorum ama,


Foks o gnlerde ldrld. Baytarlar Atatrk'e yaranmak iin
zenle kpein derisini yzmler. ini samanla doldurup, gz
ld

yerlerine cam gz takmlar.


Bir camekn iine oturtmular. Tabii bunlardan Atatrk'n haberi
yok.
z

Bir gn gezinti srasnda iftlie de urad zaman,


cameknda Foks'u grnce duraklar. i acyla burkulur. zgn
bir halde:

Sevdiim bir mahlku byle grmek istemem, kaldrn


onu. Der.
Atatrk'n, elini sran kpekten sevdiim diye bahsetmesi,
oradakileri artr. Bunu yzlerinden okuyan Ata unlar syler:
Her srana kzlmaz. Foks fenalk yapmak iin
srmamtr.
Ertesi gn Foks'un doldurulmu derisi camekn -dan
kaldrlm ve bahenin bir kesine gmlmt.
Attan ve kpekten baka Atatrk kular da ok severdi.
Kuu Nuri Ustann bakt bir ok gvercinleri ve gvercinlii
vard. Onlarn uularn hazla gzlerdi. Bir gezisinde kendisine
armaan edilen b-drcnlar yememi, bahede kafeste
GZL DEFTER 73

saklanmasn istemiti. Fakat ne yazk ki, Atatrk'n yemee kya-


mad kular, bir ka gn sonra bir kedi tarafndan yenmi.
Kafeste sadece tyleri bulundu.
ku
tu

GZL DEFTER 77
py
ld

UBUKABAD AMLIINDA
z

BR gece sofrada otururken Atatrk yine birden bire bir gezi istedi.
Bu da nceden kararlatrlmam, hazrlksz, srprizli gezilerden
biriydi. Daha sofra fasl bitmeden misafirlere dnerek:
Hazr msnz? Seyahate kyoruz... Deyince herkes
ard. Sonra:
Hazrz... Diye cevap verdiler.
Otomobillere hazrlanma emri verildi. Ankara yaknlarnda
ubukabad denilen amlk, gzel bir yayla vardr. Tabi manzaras
ok gzel olan bu yaylann yolu olduka tehlikelidir. Darack yolun
alt, gz karartan uurumlarla kapldr. yle bir yol ki, otomobil
geer ama, en kk bir dikkatsizlikte hemen uuruma uabilir.
ileri Bakan tarafndan hemen haber gnderilip yollar
temizletildi. Arabalar yola koyuldu. Uu-rumlu araziye gelince
sarsla sarsla ilerlemee baladk. ofrler btn dikkatlerini,
nlerinde uzanan darack bozuk eride vermilerdi. Titrek farlarn
yetiemedii simsiyah, lm saan bir uurum bir yanmzda;
br yanmzda sivri, granit tepeciklerle ykselen bir da paras.
Ben vaziyeti grnce yokuun banda otomobilden indim.
Darack yoldan uurumu seyretmee baladm. Bulunduum
arabada oturan Nuri Conker ile Hac Mehmet Beye, yolun buradan
ilerisinin daha tehlikeli olduunu syledim. nk gndz bir ka
kez bu tehlikeli yolu gemitim. Nuri Conker:
Yani ne yapalm elebi, lmden mi korkuyorsun? Dedi.
ku

Herkes bann aresine baksn. Ben iniyorum, sonra


yayladan dnte beni alrsnz. Diye karlk verdim.
Fakat milletvekilleri otomobilden inmediler. Benim aa
indiimi gren Kl Ali ve smail Hakk Teke, kzarak yle
tu

dediler:
Niin indin otomobilden, niye korktun? Bizim canmz yok
py

mu? Atatrk'n can yok mu?


Sizin de cannz var ama, hepinizin kafasnda birer ie
Dimitrokopolo var. Bende ise hi bir ey yok. Onun iin ben
inmede, siz inmemede haklyz.
ld

Sabaha kar saat drde doru ubukabad'a vardk. Bir ka


adr kurulmutu. Hepimiz adrlara girerek yorgunluktan ve
uykusuzluktan battaniyelerin stne kvrlverdik.
z

Ertesi gn Atatrk uyandktan sonra hareket emrini verdi.


Gece getiimiz yoldan dnerken Atatrk'n aknln bir
grmeliydiniz:

Yahu dn gece biz buradan m getik? Diyor, aknl


iyiden iyiye artyordu.
nce bana kzanlar, gece getikleri srat kprsn andran
yolu gzleriyle grnce hak verdiler.
BEKR AVU'UN HZMET

BEKR avu Atatrk'e ok hizmet etmi bir askerdi. Cumhuriyet


devrinde de u-zun sre Atatrk'n yannda kald. ok sevdii hiz-
metkrlarndan biriydi. Birinci Dnya Savanda, anakkale'de
yannda bulunmu, Mtareke yllar iersinde o da her asker gibi
terhis olmu, baba oca ankr'ya dnm. Aradan uzun bir
zaman getii halde Bekir avu annesinin yanndan ayrlmaz. Bir
gn Gazi Mustafa Kemal Paa'nn Ankara'ya getiini duyan annesi
hemen oluna:
Haydi ocuum, eyalarn topla. Senin kumandann
Ankara'ya gitti. Orada asker topluyormu, ordu kuracakm.
Senin de orda olman lzm. Derhal hazrlan ki, yarn sabah yola
kasn...
Bekir avu bu ie pek istekli deildir. Barut kokusu, ate ve
arapnel yamuru, yoksunluk onu yl-drmtr.
Anne, daha ka gn oldu askerden geleli... Deyince
annesi:
ku

Eer gitmek istemezsen stm sana hell etmem.


Derhal gideceksin, anladn m? Der. Annesinin bu szn emir
sayan Bekir avu:
Derhal anneciim... Diyerek ertesi sabah Ankara'nn
tu

yolunu tutar.
O zaman tren falan yok... Da tepe demez, an-
py
ld
z

80 ATATRK'N UAININ

kr-Ankara arasn yaya olarak alr. Atatrk'n otur. duu


ankaya'daki o zamanki adyla Papazn kkne gelir.
Atatrk, eski askerini grnce:
Bekir avu, nasl oldu da sen buraya geldin? Diye
sorar.
Paam, sizin Ankara'ya geldiinizi duyunca hemen
heybemi omuzlayp kotum.
Fakat Atatrk, Bekir avuu ok yakndan tanmaktadr:
Sen kendiliinden gelmemisindir. Seni annen
gndermitir. Yoksa sana kalsa zor gelirdin...
ku

Atatrk, Bekir avuun bu szlerden gcendiini anlaynca


yle konumu:
ok iyi etmisin de gelmisin... Aferin sana... Atatrk
bundan sonra Bekir avuun gzlerinden
tu

per. Geldiinden dolay hem teekkr eder, hem de Birinci


Dnya Sava'nda olduu gibi avu olarak yannda kalmasn
py

ister.
Fakat bu sefer malubiyet yok ha... Ona gre, Der. Ertesi
gn Eskiehir'e hareket ederler. Orada karargh kurarlar. Bir
zaman burada kalrlar.
ld

Yunanllar Eskiehir'e yaklamaktadrlar. Bu srada ters bir


rastlant, Sakarya'da cepheyi tefti ederken, yanndakilerden birisi
Atatrk'n sigarasn yakmak iin kibrit akar. Bundan hayvan
z

rker ve Atatrk attan derek kaburga kemikleri krlr. lk te-


davisi yapldktan sonra rntgeni alnsn diye Ankara'ya dner.
Krlan kaburga kemiklerinden birinin ucu, cierini zedeledii iin

Atatrk ok ac duymakta, nefes bile almakta glk ekmektedir.


Krk kemik plasterle tutturulduktan sonra biraz rahata kavuan
Atatrk, doktorlarn dinlenme dnde bulunmasn hie
sayarak hemen otomobiline atlar ve cepheye koup Sakarya
savan ynetir. Orduya sonuncu taarruz emrini verdii gn
Atatrk'n krk kaburgalar da iyi olmutur.
Atatrk'n hizmetinde bulunduum ilk gnlerde kkte
grevli bulunan Bekir avu bu olay hem anlatr, hem gzleri
yaarrd. Ben de bu hikyeleri ona tekrarlattrmaktan haz duyar.
Haydi anlat! diye srar ederdim. avu ta dayanamaz, balard
anlatmaa... Atatrk'le lgili bilmediim birok eyleri Bekir
avutan renmiimdir.
GZL DEFTER 77

Atatrk hasta olduu zaman nasl bakardn avu?


Hi unutmam elebi... Atatrk attan dtkten sonra
ok hastalanmt. Yatakta yatyordu. Oysa her sabah banyo
yapmadan duramazd. Fakat bu banyoyu bildiklerimizden sanma.
O zaman du falan ne arar? Bir kova souk suyu bandan aa
dkerdim. te banyo dediim budur.
Ama attan dp kaburgalar atlad iin artk su
dknemiyordu. Sabunlu su ve sngerle vcudunu ovardm.
Gnlerce Atatrk' bu ekilde banyo yaptrdm.
Bir de keinin boynundan kardm bir ngran ucuna ip
balyarak sofaya uzatmtm. ngran altnda oturur, nbet
beklerdim. Hasta, olduu halde bir ezlonga uzanr, nnde bir
ku

Sakarya haritas, hep onunla urar dururdu. Bir ey istiyecei


zaman da ipi eker, beni arrd.
Derken Yunan kuvvetleri ar basmaa baladlar. Biz de
Eskiehir'i brakmak zorunda kaldk. Atatrk'n nceleri
tu

dncesi, Ankara'y da brakp daha ierlere gitmek ve dman


tam yok etmekti. Fakat sonra bu dncesini deitirdi.
py

Ankara'y terke-dersem Trk milletinin maneviyat bozulmaz


m? diye dnyordu. Bu yzden Ankara'y sonuna kadar
boaltmadk.
Bekir avu bir kez cotu mu, azn kapyamaz-sn. Bir sor,
ld

on cevap al ondan.

Atatrk Cumhurbakan olduktan sonra bir deiiklik


z

oldu mu O'nda? Diye sordum.

Tabii!. Dedi. Eskiden kavhalt zeytin peynirdi. imdi ise


ince kahvalt istiyor. (Kavun, gl reeli ve beyaz peynir) Eski halini


galiba unuttu.

Atatrk, ok zaman gece sofradan misafirler ay-rldktan


sonra Bekir avu'u arr ve u kahvalty isterdi:

Peynirli sulu omlet, bir dilim kavun ve gl reeli...

Bekir avu, Atatrk'n istedii en iyi omleti yapmakla n


salmt. Zaten kendisi Ltife Hanm tarafndan gayet iyi
yetitirilmiti. Btn elbiselerini, gmleklerini o hazrlar,
papyonlarn -kaba olduu halde- ok iyi balard.

Bekir avu'un ayrl da hayli ilgin olmutur:


avu bir gn Tepeba Gazinosu'nda ikisini imektedir.
lerdeki masada iki arkada kavgaya tutumular. Kavgaclardan
biri Galatasarayl boksrlerden. avu bunlar ayrmak istiyor.
Dinletemeyince de fors (!) koyuyor:

Sen benim kim olduumu biliyor musun? Bana Bekir!..


derler. Deyince boksr bunu Avrupa'dan gelen futbolcu Bekir
sanarak hemen elini skyor ve yanaklarn pyor.
GZL DEFTER 83

Bu olay o devrin ileri Bakan kr Kaya ile Bayaver Rsuhi


Bey, Atatrk'e bildirip ikyette bulunuyorlar. Bundan sonra Bekir avu
ku

polislikten komser olarak emekliye ayrtlp, yanna da bir miktar para


verilerek kyne gnderiliyor. avu sonradan kemik veremine
yakalanm. Onbe yl kadar nce ankr'nn Dikenli kynde ldn
rendik.
tu
py
ld
z

AR VE EDPLER
ku

ARASINDA
tu

ATATRK, sanat sever, sanaty sayar, ann air ve ediplerine


ok deer verirdi. Her zaman onlar sofrasna oturtur, dncele-
py

rini renmek ister, kendi dncelerini ortaya koyard. Onlarn


kollarna girdiini, arkadaa konutuunu, yaknlarndan hi
ayrt etmediini ok kere grm-mdr.
Atatrk devrimlerini yazlar ve yaptlaryla savunan Yakup
ld

Kadri Karaosmanolu, Ruen Eref naydn, Falih Rfk Atay gibi


nller, ankayadaki eski kkn hemen her akam davetlileri
arasndayd-lar. br misafirler ise her akam deiirdi. Edebi
z

sohbetler sabaha dek srerdi. Baz edipler de Ata'y, yurdun aydn


takmyla tantrmak iin can atarlard. Bu yzden sofrasnda,
tannm ya da tannmam bir ok yeni yz her zaman

grebilirdik.
1934 ylnn bir sonbahar akamyd. ankaya'daki yemek
salonundaki her zamanki sofray hazrlyordum. Bu yirmi kiilik
kadar bir sofrayd. Misafirler arasnda ok gen birisi dikkatimi
ekti. Sordum. Behet Kemal alar dediler.
O gece zamann Bkre Bykelisi Hamdullah Suphi
Tanrver ile air Yahya Kemal Beyatl da davetliler arasndayd.
Btn konuklar tandm halde Yahya Kemal ile Behet Kemal'i
tanmyordum. Yalnz adlarn iitmitim. Bir de Yahya Kemal'in
bir iki iiri ezberimdeydi. Ona kar uzaktan bir hayranlm vard.
Bu iki air de bizim sofraya ilk kez geliyorlard. Zaten Yahya
80 ATATRK'N UAININ

Kemal, Hamdullah Suphi ile Romanya'dan yeni gelmi


bulunuyordu.
ku

O akam sofra air ve ediplerle doluydu. Yahya Kemal


Beyatl, Hamdullah Suphi Tanrver, Behet Kemal alar'dan
tu

baka Yakup Kadri Karaosmanolu, Ruen Eref naydn, Fazl


Ahmet Ayka gibi edebiyat dnyasnn kalburst kiileri de
gelmi bulunuyorlard. br konuklar, her zaman bulunan Tevfik
py

Rt Aras, kr Kaya gibi devlet adamlaryd.


Yemek balad. Atatrk'n keyifli gecelerinden biriydi. lk
soruyu Behet Kemal'e sordu:
ld

Yahya Kemal'i tanyor musunuz?


Gen air henz bir lise rencisiydi. Trkocanda (Ankara
Halkevi) oynanan Faruk Nafiz amlbel'in oban piyesinde rol
ald iin oradan grp tanm ve getirtmiti. Atatrk'n sorusu
z

onu biraz heyecanlandrmt :


Paam, eserlerini okudum... imdi ilk defa gryorum.

Atatrk o zaman Yahya Kemal'i, Behet Kemal'la tantrd:


Yahya Kemal, memleketimizin tannm airlerindendir.
Senin de bunun gibi ykselmeni istiyorum. Sizin gibi genlerin
ykselmesine Yahya Kemal yardm etsin. Dedikten sonra Yahya
Kemal'e dnerek:
Nasl Beyefendi, yardmnz esirgememenizi rica ederim...
Emredersiniz Paam...
Bunun zerine Atatrk Behet Kemal alar'a dnerek:

u sofraya bak ve bir iir yaz. Dedi.


Behet Kemal derhal cebinden portfyn ve kalemini
kard. Hi dnmeden bu smarlama iiri bir ka dakika iinde
ku

bitirdi ve okudu.
Atatrk iiri can kulayla dinledi. ok houna gitmiti. O
kadar sevindi ki, yerinden doruldu. Behet Kemal'i alnndan pt.
tu

Bir lise rencisi iin bu ne eriilmez bir onurdu... Atatrk onu


sofrasna arsn, ilk soruyu ona sorsun, sofras iin iir
yazdrsn, beensin ve kalkp alnndan psn...
py

Behet Kemal, bu p de bir anda iirletiriver-di.


Hatrmda kaldna gre bu msra yleydi:
Alnmdan pen Atam. Bu pmeyi cehennemler silemez.
ld

Atatrk bundan sonra evresine dnerek:

Bu genci ngiltere'ye gnderelim. Orada ngiliz edipleriyle


z

tansn ve iyi bir air olarak memlekete dnsn...

Bundan sonra Hamdullah Suphi Tanrver'in, stanbul'un


igali yllarna ilikin bir konumas balad. Aklmda kaldna


gre yleydi :
stanbul'un, igal edildii gn... Hamdullah Suphi,
Kanlca'daki evinden irket-i Hayriye'nin Boazii vapurlarndan
birine biniyor. Kprye varnca bir de ne grsn? ngilizler,
Franszlar, Amerikallar... Btn igal devletlerinin askerleri...
Kprstnden Sultanahmet'e doru ilerliyor. Kanlnar'a
arkasn day-yarak narn yardm etmesini bekliyor. Oradan Aya-
sofya'ya gidiyor. Fakat Bizans'a ait bu yapt, onun
sesini duyar m sanyorsunuz? Daha ileriye doru, Si-nan'n
Sleymaniye Camiine doru yryor. Kubbesine sesleniyor: Bizi
hals'a gtrecek yol ve adamn nerede olduunu soruyor.
G Z L DEFTER 87

Kubbeden gelen ses: Korkma, sizi arktan bir Trk yiiti


kurtaracak diyor. Hamdullah Suphi de kalp rahatl iinde evine
dnyor.
Bu konuma Atatrk' ok honut etmiti. Meclis, o gece
sabaha kar saat bee kadar srd. Dalrken bile herkes,
konumann etkisi altnda kalm, gzya dkyordu. Bana
gelince, hem alyor, hem rak sunuyordum...
ku
tu
py
ld
z

GZL DEFTER 83

NANCILII
ku

ATATRK eski ve tecrbeli bir askerdi O'-nun iyi bir nianc


olduunu duymutum. Hatta bir gn Dolmabahe Saray'nn
bahesinde yaknlarna nian alma hakknda bilgi verdiini
tu

hatrlarm.
Bir gece sofradan yeni kalklmt. Sz nian, at zerineydi.
Davetlilerden kr Kaya, bir ara bayla tavana doru iaret
py

ederek:
Elektrik ampullerine nian almak zordur. Hedefe isabet
olmaz... eklinde bir ey syledi.
ld

Atatrk, hemen kapdaki nbetiyi artt:


u grdn ampul vurabilir misin? Dedi. Asker hi
dnmeden:
Emret Paam...
z

Diyerek hemen silhn ekti ve duvarda asl bulunan


aplikteki ampul teker teker tam isabetle vurdu.

Atatrk, konuklara dnerek:


Grdnz ya Trk askeri byle vurur...
Dedikten sonra tabancasn ekerek tavandaki avizenin
ampullerini balad teker teker tam isabet vurmaa.
Eski kk ahap olduundan tavan delik deik oldu. Bu
kadarla kalsa yine iyi. Yukardaki yatak odasnn gardrobunda ne
kadar gmlek, don, fanila varsa delik deik olmu. Bereket yatak
odasnda o anda kimse yoktu.
YALNIZLII
84 ATATRK'N UAININ

BR sonbahar gecesi... ankaya Kk'nde akam sofrasndalar.


Hava biraz scak olduundan Atatrk sofray dar kurmam
ku

emretti. Onlar sofradayken, ikinci bir sofray da baheye hazr-


ladm.
Sofra hazr Paam...
Deyince nce Atatrk ayaa kalkt. Sonra birer birer btn
tu

misafirler kalktlar. Gramofonda Zeybek havas alyordu. Meclisin


en keyifli zamanyd. Bu bulunmaz ahengi bozmamak iin
gramofonu kucakladm gibi onlarn nne dtm. Misafirler,
py

kucamda tadm gramofonun ahengine kendilerini kaptrm-


lar, oynyarak ilerliyorlard.
Bylece bahedeki sofraya vardk. Herkes yerle-rini aldlar.
ld

Yediler, itiler, alg alp elendiler. Gldler, oynadlar...


Atatrk'n sofrada uzun sre itikten sonra hora tepip dans
ettii, Zeybek oynad grlrd. En sevdii mzik paralar
z

arasnda Rumeli trklerinden sonra Zeybek havalar gelirdi. O'nu


neelendirmek iin arkadalar ve davetliler de, kendisinin pek
sevdii Zeybek oyunlarn oynarlard.

Gzel bir ay vard. Sabaha kar herkese bir mahzunluk


kt. Sesler, alglar yava yava kesildi. Hava adamakll
serinlemiti. Herkes balad mee...
Misafirler ellerini perek ayrldlar. Afet Hanm:
Paam, souk balad, gidelim... Dedi.
Fakat Atatrk, bu insan iliklerine dek rperten serin
havadan ayrlmak istemiyordu. Bunun zerine kzkardei ile
Sabiha Gken, Afet nan, Rukiye, Ne-bile, Zehra Hanmlar hep
beraber izin isteyerek ayrldlar. Btn gecelerini uykusuz geiren
Atatrk shhatine pek dkn deildi. Yerinden bile kprdamad.
GZL DEFTER 85

Orada benden baka kimse kalmad. Bir de yaverlerden Cell


Bey vard. Atatrk yecekti. ok zlyordum. Fakat vazifem
ku

yznden orasn brakamazdm.


Gramofonda gzel valsler alyor, ben hl rak veriyordum.
Bir an geldi:
Rak istemez... Yeter! Dedi.
tu

Artk yalnz gramofon dinliyor ve dnyordu. Biraz nce


burasn neeye boan misafirler, yiyip imiler, birer ikier
balarn alp ekilip gitmilerdi. Hepsinin evinde bir bekleyeni
py

vard. oluu, ocuu, ei, anas, babas...


Atatrk ise sadece dnceleriyle babaayd. Koca kkte
yapayalnzd. Bu hal bana ok dokundu. Yalnzl ylesine hzn
ld

vericiydi ki... Bir gece ken-disini odasna karacak bir adam bile
olmadndan ac ac yaknm, ne kadar bedbaht olduunu
anlatmak istemiti.
z

Sabah olmutu. Atatrk hl enesini, yumruuna dayam,


olduu yerdeydi. Yava yava dorulduunu, ar admlarla kke
doru ilerlediini grdm. Ben de arkasndan ar ar yatak

odasna kadar yrdm. Sessizce odaya girdi. Bir anahtarn


dndn iittikten sonra geri dndm. Sofray topladktan
sonra yatmaa gittim. Atatrk belki yapayalnzd ama, btn
benlii Trk milletiyle doluydu. Btn milletin de kalbinde
yatyordu. Aile mutluluunu, milletinin sevgisiyle deimiti.
CERLERMDEN HASTALANDIM

ATATRK her gece ok ge, sabaha kar yatt iin ben de ayni
saatlerde yatmak zorundaydm. Saraydaki br sofraclardan
benim bu zor mevkiimle yerini hemen deiecek olanlar oktu. Fa-
kat Atatrk'e olan sonsuz bam, sevgim, saygm, bu skntl
hayata beni kuvvetli balarla balamt. O'nun yanndan
86 ATATRK'N UAININ

ayrlmamak iin izinli gnlerimi bile feda etmekten ekinmez,


kkte kalr, sofrasn hazrlar, hizmetini eksik etmezdim.
Birka yl sonra bu sevginin mkfatn (!) grmekte
gecikmedim. Cierlerimden hastaydm. Doktorlar artk
ku

alamyacam sylediler. Sanatoryuma yatmam istediler. Deniz


havas almam gerekiyormu. Bu yzden 1936'da hava deiimi
iin Erturul yatna verildim Atatrk, hem aylm, hem
tu

elbiselerimi Ankara'dan gndertiyordu. Hibir skntm yoktu.


Rahattm. Ankara'nn sert havasndan da kurtulmutum. stelik
memleketimde, aile ocamdaydm. Yalnz beni O'ndan ayr
py

kalmam zyordu. Hava deiiminden sonra yeniden Ankara'ya


dndm.
Hastalm gememiti. Doktorlar gece almam menettiler.
ld

Baka yapacak are yoktu. Kendimi halsiz hissetmesem, her eye


ramen doktorlar dinlemiyecek, yine almaa devam edecektim.
Ayrlk gelip atmt. Bu seferki byk ayrla benziyordu.
z

aresiz boynumu bkp, ayrlmadan nce Atatrk'e veda etmek


zere yanna ktm. Gzlerimdeki yalar zor tutuyordum.
Boazma bir hkrk taklp kalmt. Konuamyordum. Atatrk

halimi grnce zld. Sonra teselli etmek istercesine:


Korkma elebi Efendi... Bizim Sabiha ve Ruhiye de ayni
ekildeydiler. Doktorlar onlara da cierleriniz hasta dediler, hava
deiimi yaptrdlar. Ama, hibir ey kmad. Sende birey yoktur.
stanbul'da kendini adamakll doktorlara gster. cabederse seni is-
vire'ye de gndeririz.
Paam, doktorlar benim almam menediyor-lar.
Benimse iim gece sofraya hizmet etmektir. O sofraya hizmet
edemedikten sonra neye yarar ki, Dnya...
Deyince o hassas adam bir an duraklad. Ayrlmdan O'nun
da zntl olduu belliydi. yle ya, o gne kadar on yl geceli
gndzl hizmetini grmtm. Dertli zamanlarnda, yalnzlk
GZL DEFTER 87

anlarnda beni karsna alp dertlemi, gittii her yere


beraberinde gtrmt. O bir Cumhurbakan, ben bir hizmetkr
da olsak, nihayet birbirimize snm, almtk. Elini omuzuma
vurarak:
ku

Gene o sofraya hizmet edersin, byle kalmaz...


Hizmet ederim ama, bundan sonra yapacam hizmet
snt gibi olur.
tu

Birka zaman byle olsun... Ne kar bundan?


Syleyecek baka bir ey kalmamt.Elini perek
yanndan ayrldm, stanbul'a geldim. Tam iki ay kalk-
py

mamacasna yatakta yattm. On yl Atatrk'n hizmetinde gece


sabahlara dek almamn sonucu ite byle olmutu.
Bir sre sonra Atatrk stanbul'a gelmi, ben de biraz
ld

iyiletiim iin tekrar yanna dnmtm. Fakat artk salk


durumum, geceleri almama elverili deildi. Benim deil,
Atatrk'n de shhatinin eskisi gibi olmadn zlerek grdm.
GZL DEFTER 93
z

ZSOY OPERASI NASIL YAZILDI?

ATATRK, Trk-ran dostluunun geli- mesine byk nem verirdi.


Bunu, ran ah'nn Trkiye'ye yapt ziyaret srasnda daha iyi anladm.
ahn gelecei kesinletii sralarda, Trklerle ranllarn soy ve kltr
ku

bakmndan karde olduunu, srf bir mezhep savamas yznden


ayrldklarn belirleyen bir piyes yazlp, bunun opera olarak oynanmasn
istedi.
tu

Ankara'da btn mzisiyenler seferber edildi. zmir'e gitmekte olan


bestekr Ahmet Adnan Saygun trenden indirilip Ankara'ya getirildi. te
zsoy Operas byle meydana geldi. Hem de ne geli... Yirmi gnde
py

yazlp, bestelenip, oynanmas artiyle...


ld
z

94 ATATRK'N UAININ

ku

RAN AHI'YLA SOFRADA


tu
py

RAN ah Trkiye'yi ziyaret edecek... Bu haber duyulur duyulmaz


ah erefine hepimize yeil fraklar yaptrdlar. Kadife yakal, sar
dmeli, o zamann modas olan fraklar... ah Ankara'ya gelmeden
ld

iki akam nce Atatrk, Tevfik Rt Aras'a sordu:


ah hazretleri iki vesaire kullanyor mu acaba?
Malmatnz var m?
z

Zannedersem akamlar iki kadeh konyak iermi...


ah, nce Trabzon'a gelmi, Yavuz zrhlsyla Samsun'a

gemi. Atatrk'n 1919'da vatan kurtarmak iin Samsun'da ayak


bast iskeleye denen ha- llar zerinde yryerek trene binip
Ankara'ya gelmiti. Atatrk, ah istasyonda karlad. O sahneyi
hi fi unutamam... Kalabaln arasndan parmaklarmn ucuna
basarak grmtm. ah trenden iner inmez ptler. ah,
Ankara Palas oteline braktktan sonra kke dndk. Akam saat
be sularnda ah hazretleri kke geldi. Resm kabul yapld.
Musiki Muallim Mektebi talebeleri daha nce kke gelip, yerlerini
almlard. nce ran Mill Mar alnd. Bunu bizim stikll Mar
izledi.
GZL DEFTER 90

Tren biter bitmez brahim'le ben ah'a sunulmak zere


elimizde vermut, likr, konyak tepsisi olduu halde salondan ieri
girdik. brahim tepsiyi tutuyordu. Tepsiden bir kadeh konyak alp,
ah'a doru gtrmee hazrlanrken, misafirlerin iki imediini
daha nce renmi olan Atatrk, bana eliyle Dur iareti yapt.
Tam yzgeri etmee" hazrlanyordum ki, ah bu vaziyeti grd ve
ku

eliyle beni ard. Yzme bakarak elini uzatt, kadehi ald.


Arkasndan bir kadeh, bir, bir daha... Derken erefe diye diye ka-
dehleri yuvarlad.
Atatrk, mrnde hi iki imeyen ah'n kadehleri dikiine
tu

hayretle bakyordu. ah, Trkiye'de grd byk


konukseverlikten mi, yoksa ilk ikinin rehavetinden mi nedir,
py

gayet memnundu. Atatrk te, ah itii iin memnun... Darda


talebeler Yurdum tan yerini at lkmn marn sylyorlard.
Saat ona doru yemek salonuna inildi. Herkes sofradaki
yerine oturdu. Atatrk tam sofrann ortasn-dayd. Sanda ah
ld

vard. Serviste ilk yemek orba, av eti, sebze ve arapt. ah,


hayatnda ilk kez olarak burada arap ta iti. Ondan sonra
nutkunu yazl olarak okudu. Yemek ok samim bir hava iinde
z

gemiti. Yalnz sofrada hi kadn misafir yoktu. Daha yemek sona


ermeden ah', rahatsz olduunu dnerek Ankara Palas'a
uurladk. Ertesi sabah Prof. Afet nan:

Nasl, gzel oldu mu? Diye sordu.


nc yemekten sonra paydos oldu... Deyince Afet
Hanm:
Ne demek bu? Diye tekrar sordu.
Ben de akamki vaziyeti bandan sonuna kadar anlattm.
Kahkahalarla gld...
96 ATATRK'N UAININ

ku

K ASLAN BR POSTA SIMAZ


tu

RAN ah'nn geliinin ertesi gn beni stanbul'a gnderdiler.


py

Grevim Saray hazrlamakt. Atatrk ah'la beraber Balkesir,


Uak, zmir ve anakkale'ye gittikten sonra stanbul'a geldi.
Misafirler beklene dursun, Saray mensuplarn bir dncedir
ld

almt: Acaba iki devlet adam da Dolma-bahe'de mi oturacaklar,


yoksa Atatrk Beylerbeyi'ne mi gidecek?
stanbul Valisi Muhittin stnda ile Saraylar Mdr Sezai
Selek babaa vermiler, gryor, fakat bir zm yolu
z

bulamyorlard.
Bunda dnecek ne var? ki aslan bir posta smaz,

dedim. ah misafirdir, Dolmabahe'de oturur, Atatrk te


Beylerbeyi'nde... Deyince:
Aferin elebi... Dediler. Benim dediimi yaptlar.
ah'n gnln ho etmek iin Atatrk'n yatt oda
verilmiti. Fakat ah, karyolada yatmay sevmedii iin
hizmetkrna kendi yer yatan getirtti. Bu yatak, hallaca attrld,
yere yayld. zerine de bir cibinlik kondu. Fakat ah' bir trl
uyku tutmuyordu. Halk, ah erefine denizde donanma enlikleri
yapyor, motor grltleri ve hava fiekler, uyumasna engel
oluyordu.
GZL DEFTER 92

ah'n hizmetkr Mahmut Han yanma gelerek:


Bu sesin kesilmesi iin ne yapalm Cemal Han? Diye
sorunca, Yaver Cevdet Bey'e telefon ederek durumu anlattm.
Hemen donanmaya bir motor gnderildi. Btn elektrikler
sndrld. Fakat elencelerin ard arkas kesilecee
benzemiyordu. ah'n yatt odann nnde stop eden bir araba
vapurunun iinde halk davul, zurna alarak lgnca eleniyordu.
ku

ah ok fazla yorgundu ve dinlenmee ihtiyac vard. ah'n


hizmetkr tekrar yanma gelerek:
Bunlar da durduramaz msnz? Dedii zaman:
tu

Biz bu elenceyi Atatrk'e bile yapmadk. ah Hazretleri


iin yaplyor. Bu halkn elencesidir, sev-gisidir. Buna engel
olamayz...
py

Ve gece saat yirmidrde kadar halk davulunu, zurnasn


ald. lgnca elendi. Sonunda da vapur, demir alarak gitti...
Ben, ah'n bu sevgi gsterisine engel olmak istiyeceini hi
ld

sanmyordum. Nitekim, ertesi gn, bunun hizmetkrnn bir


igzarl olduunu anladm.
ahn amarlarnn ykanmas iin hizmeti kadna verdik.
z

ah, geleneklere sadk bir insand. rnein giydii don uzun


paalyd. ah erefine en kusursuz bir sofra hazrlamay zerime

almtm. Saraya Tokatlyan'dan yemekler getirtip, Pera Palas'tan


bfe dzenlettirmitik. Fakat ah, bunlarn hibirine ilgi
gstermedi. Yatak odasnda yemeini yedi. Bu ar, zenli sofrada
sadece yaverler ve misafirler arland.
ah'a gstermek iin bir de film getirmilerdi. Fakat bunu
bile grmek istemedi. stanbul'da kald gnler, akamlar saat
dokuzda yatmak alkanln deitirmedi.
93 ATATRK'N UAININ

ku

BANA CEMAL HAN DEYNZ


tu
py

RAN ah'nn maiyetini stanbul'da gez- dirmek grevi bana


verilmiti, nce ran paras Riyal', Trk parasyla deitirdim.
Sonra mi-safirleri alp dolatrmaa baladm. Misafirler, stan-
ld

bul'daki ranllar grmek istediler. Onlar aldm gibi ayclarn


yanna gtrdm. ayclar, ok yaknlk gsterdiler. Taze ay
demleyip st ste konuklara sun-dular. Yanlarndan ok samim
z

bir ekilde ayrldk, ranl konuklar:


Bizim buradaki halk ok fakir, baksana ayclk yapyor...
Deyince bu defa da onlar bu beenmedikleri fakir ayclarn

yanndan alp, zengin halclarn yanna gtrdm. Bunlar da


zbez ranlyd. Fakat memleketlerinden kalkp, buraya kadar
gelmi olan yurtta-larnn yzlerine dnp bakmadlar bile...
Konuk ranllar Tnel'e gtrdm. ok ksa bul-dular.
Mzeleri gezdikten sonra otomobille Emirgn'a gittik. ay ikram
ettim semaverle. Orada nargile ien leri grdler:
Bu nedir? Diye sordular.
Onlara bunun bir eit sigara olduunu ve bizim memlekette
tiryakilerinin ok bulunduunu syledim.
GZL DEFTER 99

Biz bunlar imeyiz... ampanya, finkonyak iiyoruz.


Dediler. Ben de:
Biz nargile iiyoruz. Tmbekisi de sfahan'dan geliyor.
Deyince sardlar.
ah'n geliinin ikinci gn Atatrk, Beylerbeyinde
sofraclara kzm. elebiyi getirtin. demi. Emri alr almaz Tevfik
Rt Aras'la beraber motora binip, Beylerbeyi Saray'na gittik.
Sarayda Sabiha Gken:
ah ne yapyor? Diye sordu.
Ben de ah'n rahatnn ok yerinde olduunu syledikten
sonra:
ku

Yalnz artk beni Efendi diye armayn. Ben Han


oldum. Btn ranllar beni Han diye aryor. Siz de yle yapn.
Dedim.
tu

Bunu hemen Atatrk'e yetitirmiler. Beni art-


t:
elebi, duyduuma gre Han olmusun. ah hazretleri
py

yine konyak iiyor mu?


Bir ie ampanya fin konyak veriyorum. Acaba hepsini
mi, yoksa yarsn m iiyor, bilmiyorum.
ld

ah, ilk ikiyi bizde iti ama, maiyetindekilerden. hibiri


perhizi bozmadlar. Ne kadar uratmsa. azlarna bir katre iki
dedirtemedim. Yalnz Nuri Conker bir ara Atatrk'e, azndan u
szleri kard:
z

Efendim, hizmetkrlar dolu ieleri htra olarak


saklyorlar...

Atatrk bu szlere kahkahalarla glmt.


95 ATATRK'N UAININ

ku

AH'IN SVRE'YLE KONUMASI


tu

DOLMABAHE Saray'nda yine bir akam yemei srasndayd.


Atatrk misafirlerini neelendirmek iin urayor, fakat ah
py

btn misafirlerin itii sofrada iki imemekte direniyor, mazur


grlmesini istiyordu. ah'n dalgnl ve dnceli hali
Atatrk'n gznden kamam olacak ki bir eye zlp
ld

zlmediini sordu. ah ta hibir znts olmadn, hayatnn


en gzel dakikalarn yaadn, yalnz svire'de renimini
yapmakta olan ve oktandr gremedii olu aklna geldii iin
bir ara daldn syledi.
z

Bunun zerine Atatrk yaverine iaret etti. Birka dakika


sonra svire ile telefon hatt balanm ve ah, Atatrk'n bu

inceliine hayran kalmt. Olu Rza Pehlevi ile yapt grme


srasnda telefon santralndaki kzlar, ah'n sesini duyabilmek
iin araya girdiklerinden, bir trl konuma yaplamyordu.
Sonunda Yaver Cevdet Bey emir verdi de, santraldaki kzlar
aradan ktlar. ah t oluyla konuabildi.
Telefon konumas srasnda yannda bulunuyor-dum.
Oluna okulunu, derslerini, bir eye ihtiyac olup olmadn
sordu. Seyahatinin iyi getiini syledi. Oluyla gren ah'n
masaya dnd zaman ze-
96 ATATRK'N UAININ

GZL DEFTER 101

rindeki dalgn halin kaybolduunu ve neelendiini grdk. nce


imek istemedii kadeh elindeydi ve erefe kalkyordu.
Ertesi akam Beylerbeyi Saray'nda ok ar bir yemek
verildi. Gzel sesli hafzlar, ah'a unutulmaz bir gece yaattlar.
yle sanyorum ki, ah, Trkiye'de kald sre iinde en ok
Beylerbeyi Saray'ndaki elenceden memnun kalmtr.
Yurdumuzdan ayrlmadan nce ah'a, Pendik ve Yakack'a
kadar otomobille bir gezinti yaptrld. ah, Marmara'ya bakan
sayfiye semtlerine hayran kalmt. Atatrk'e buralarn ok gzel
olduunu ve ayrlmak istemediini syledi. Atatrk:
ku

Ufak ufak kyler... Diye cevap verince ah:

Bunun neresi ky, hepsi birer byk ehir haline gelmi,


tu

dedi.
py
ld
z

AFGAN KRALININ GEL
ku
tu

ATATRK siyas dostluklara byk nem verirdi. Bu yzden


yurdumuza gelen yabanc devlet byklerinin arlanmas iin
hibir eyden kanlmamasn isterdi. 1928 ylnda eski Afganis-
py

tan Kral Amanullah Han'n geliinden nce de gnlerce Afgan


tarih ve corafyasn incelemi, o zamanki Umumi Ktip Hikmet
Bayur'u da bu konuda bir ett hazrlamakla grevlendirmiti.
ld

teden beri detiydi. Yabanc bir devlet adam m gelecek? Hemen


o lkenin tarihi, corafyas, sosyal hayat hakknda bilgi toplar,
onlarn bile bilmiyecei eyleri renir, misafirlerini akna
evirir, hayran brakrd.
z

Amanullah Han, Ankara'ya geliinde ei grlmemi bir


gsteriyle karlanmt. ok aaal bir de tren yaplmt. Her

taraf donanm, yer yerinden oynuyor. Pek az devlet adamna


yaplan bu iten gelen sevgi gsterisi karsnda Amanullah Han
ok duygulanmt.
Aradan alt ay gemi, Amanullah Han Krallktan dm,
ei Sreyya'y da yanna alarak tekrar yurdumuza gelmiti. Fakat
deerbilir Atatrk, Kral yine ayni yerde, Gazi stasyonu'nda
karlam, otomobiline bindirerek Ankara Palas Oteline misafir
etmiti.
98 ATATRK'N UAININ

GZL DEFTER 103

O gece Amanullah Han erefine kkte yirmidrt kiilik bir yemek


verildi. Kk, eski ankaya Kkyd. Grmeler uzadka uzad. Ho
beten sonra nihayet Atatrk, Kral'a sordu:

Nasl oldu sizin bu iiniz? Sizi drdler ve memleketinizi


terketmek zorunda kaldnz...

Amanullah Han'n znt iinde anlattna gre, kendisi


Trkiye'deyken Pee Saki adndaki amcazadesi, bir takm dedikodular
karm. Afgan Kral memleketine dnd zaman bir de bakyor ki,
amcazadesi iktidar ele geirmi. Onun evresi Kral' tehditle
ku

Afganistan'dan kmaa zorluyor. Zaten ok nazik olan Kral,


savamadan kanarak bir uakla memleketinden ayrlp talya'ya
gidiyor.
tu
py
ld
z

ku

ALAYAN KRALDAN
NASIL KATIK?
tu

AFGAN Kral, hem alyor, hem de Ata- trk'e bakarak


py

zntsn aa vuruyordu. Vaziyet ok nazikti. Bu yasl havay


datmak gerekti. ok zeki ve kurnaz olan Atatrk, bu alamakl
durumu nlemek iin olmal, hemen bir gezi ortaya att. Kraln bu
kadar gz yal olduunu bilseydi, hi sorar myd?..
ld

Yarn biz yurtta bir inceleme seyahatine kyoruz. Dedi.


Amanullah Han, geziye katlmak ricasnda bulundu. Fakat
Atatrk:
z

Memnuniyetle... Fakat bizim Anadolu'da yollarmz ok


bozuktur. Zatliniz rahatsz olursunuz. Dedi.
Fakat Kral israr ediyor, her eye katlanmaa raz olduunu

sylyordu. Atatrk' raz edemiyece-ini anladktan sonra:


Her trl skntya dayanrm... Deyince, Ata-trk:
Bizim memlekette her yere tren yoktur. Birok
yerlerimize otomobil bile ilemez. Dalara ya eek, ya da katrlarla
seyahat etmek mecburiyeti vardr Hayvan stnde hasta
olursunuz. Dedi.
Artk Kralda israr edecek hal kalmamt. Sofra
GZL DEFTER 105

ge vakte kadar srd. Saat e doru Kral ve misafirler ayrlmak


zere kalktlar. Kral, Atatrk'le perek vedalat.
Ertesi gn gerekten byle bir gezi oldu. Fakat bizim o gne
kadar haberimiz yoktu. Her zaman seyahat olaca belli olmazd.
Ama byle gece yars seyahat kararn hatrlamyorum.
Ertesi sabah herkes eyasn alp istasyona gitmiti. Kkte
bir ben, bir Afet Hanmdan bakas kalmamt. Atatrk'e
yemeini verirken yle bir soruyla karlatm:
elebi Efendi... Dn akam sofrada Krala kar aykr bir
hal oldu mu? Yanl bir ey yapmadk ya? Dedi.
Bu soruyu bana niye sorduunu bir trl anlya-madm.
ku

Karlk olarak:
ok gzeldi Paam... Dedim.
Sonra nereden aklma geldi bilmem, durduk yerde bir soru
tu

da ben O'na sordum:


Paam, Kral'n alamas benim ok gcme gitti ve ok
py

zldm. Byk adamlarn dmesi ok zor oluyor, deil mi?


Ksa bir duraklamadan sonra Atatrk, bu szlere yle
karlk verdi:
ld

Krallar yle olur...


Bu cmlenin anlamn ok sonra, dne dne anladm.
Bugn daha iyi anlyorum ya... Fakat o zaman bu gereksiz soruyu
neden sorduuma sonradan piman oldum ve zldm. Benim
z

neme gerekti...
Bu konumadan sonra kkten en son biz ktk. Trene

binip Konya'nn yolunu tuttuk. Afgan Kral A-manullah Han da


ayni gn stanbul'a hareket etti. Orada birka gn kald.
106 ATATRK'N UAININ

VENZELOS'UN GEL
ku

YUNANSTAN Babakan Venizelos'un s-tanbul'a gelii olduka


enteresan oldu. Daha birka yl nce Trkiye'yi almak, Ankara'y
tu

kendi lkesine katmak isteyen bu adama, Tanr, Ankara'ya gelmeyi


nasip etmiti. Fakat yenildikten sonra, askerleri denize
dkldkten sonra, misafir olarak, ac duyarak. ..
py

Venizelos'un geldii gn Atatrk kendisini eski kkte kabul


etti. Bu ziyaret dolaysiyle arkadalary-le herhangi bir fikir
yrttn hatrlamyorum. Yalnz sabah giyinirken berber
ld

Mehmet'e takld:
Mehmet, bugn Venizelos'un ayana gideceiz.
Kendisiyle greceiz. Buna ne dersin?
z

Atatrk, berberiyle sk sk akalard. Mehmet bir an


dndkten sonra:

Paam, ben sizin yerinizde olsam ne gider, ne de


grrm. nk o millet bizim Selnik'imizi (berber
Selnik'liydi), topramz, yerimizi ald. Bu yetmiyormu gibi bir de
Ankara'mz almaa kalkt. Btn bunlardan sonra siz onlarla dost
gibi konuacaksnz. Ben olsam yapamam.
Atatrk, berberinin safa szlerini dinlerken hi kzmad.
Hatt onun samimiyetinden memnun bile kal-
d.
GZL DEFTER 107

Bu memleket iyidir. Bu yzden dost olmaa, dost grnmee


mecburuz. Hem bunu yapmazsak, tarih bizi affetmez.
Atatrk, ite ilk Trk-Yunan dostluunun temellerini o gn atmt.
Venizelos'la kkteki grme iki saat kadar devam etti. Ertesi gn Gazi
Orman iftlii'nde misafir erefine otuz kiilik bir yemek verildi. Yemek
ok samim bir hava iinde geti. Yunan Babakan, Atina'dan gelirken
bir sandk arap hediye getirmiti. Atatrk te misafir Ankara'dan
ayrlrken bir kafes iinde beyaz renkli ok gzel bir Ankara kedisi
hediye etti.
Yunanistan Babakan Venizelos'un ziyaretini, bir sre sonra
devrin Babakan smet nn, Atina'ya giderek geri evirmitir.
ku
tu
py
ld
z

GZL DEFTER 109

ku

YUGOSLAV KRALININ GEL


tu

l933 ylnda Yugoslav Kral Aleksandr bir torpidoyla stanbul'a


gelmiti. Kral geldii gn Dolmabahe Saray'nda Atatrk' ziyaret
py

etti. Atatrk, Sarayn nl salonlarndan biri olan Somaki


salonunda Kral kabul etti. Grmede o zaman Dileri Bakan
olan Tevfik Rt Aras'la Umum Ktip Hasan Rza Soyak ta
bulunuyordu.
ld

Krala nce bir alaturka kahve sundum. Biraz sonra da


limonata ve biskvi getirdim. Kral ok memnun kalmt.
Teekkr ederek ayrld, torpidosuna dnd.
z

Yarm saat sonra Atatrk, Sakarya motoruyla torpidoya


giderek Kraln ziyaretine karlkta bulundu. Biz de torpidoya
beraber gitmitik. Onlar yarm saat kadar kamarada

grrlerken, biz de darda bekliyorduk. erde Atatrk'e


ampanya ikram ettiler. Bizlere de darda birer kadeh ampanya,
biskvi, likrl ikolata ve havyarl kanapeler verdiler. Atatrk
grmeden memnun olarak kt. Tekrar motora binerek Saraya
dndk. O gece Sarayda krk kiilik kadar bir ziyafet verildi.
Kraln ziyaretine byk nem verildiinden midir nedir, Tokatlyan
Oteli'nden garsonlar ve yemekler gelmiti. Yenildi, iildi. Bilinen
nutuklar ekildi. Hatrlarm ok ho bir geceydi. Herkesin yzn
104 ATATRK'N UAININ

den nee akyordu. Saat ikiye doru Kral bir motora binerek
Saraydan ayrld.
Misafir gittikten sonra arkadalar Atatrk'e:

Kral' nasl buldunuz? Diye sordular.

ok nazik, ok zeki bir adam. Memleketi iin alm,


alyor. Makl grl... Kendisini ok beendim. Diye
honutluunu gsterdi.
Yugoslav Kral bir sre sonra Fransa'ya gittii srada
Marsilya limannda suikastlar tarafndan ldrlmtr.
ku
tu
py
ld
z

GZL DEFTER 109

ku

KONYA'DA BR OLAY
tu
py

KONYA'da ilk akammz... Recep Zht, mebuslar


tella geldiler:
Aman Paam, ok fena... Dediler.
Fena olan neymi? Onlar yine
ld

ayni heyecanla:
Gidi ok fena, ok berbat Paam...
z

Fena olan nedir?


Burada Komnizm alm, yrm. Btn lise talebeleri
ve balarndaki retmenleri batan baa komnist olmu. Eitim

de o yolda. Bu hal ne olacak?


Atatrk glerek:
Canm, Padiahl istemiyorlar ya... in teki taraf
dzelir. Bunun korkulacak nesi var? Diye onlar yattrmaa
alt.
Konya'da bir iki gn kalp incelemelerde bulunduktan sonra
Adana'ya, oradan Gaziantep'e uradk. Daha sonra da Yalova'ya
geldik.
Bu arada, bir sre Trkiye'den ayrlan Amanullah Han,
tekrar stanbul'a gelmi ve Atatrk' ziyaret etmek istemiti. O
gn Dolmabahe Saray'nda yaplacak bulumada hazr
106 ATATRK'N UAININ

ku

bulunmak iin torpidoyla Yalova'dan, hareket edip stanbul'a


geldik. Bu grme iki saat
tu
py
ld
z

GZL DEFTER 107

kadar srd. Misafir Amanullah Han, kalmas iin ayrlan yere


gitti. Biz de tekrar Yalova'ya dndk. Bu Yalova'dan stanbul'a
gidi geli srasnda ilgin bir olay da oldu. stanbul'a gelirken,
krk mil srat yapyorduk. Bu sratin yapt dalgalarla Ada
kylarnda bulunan baz sandallar paralanmlard. Bunu Ata-
trk'e duyurdular:
Biz randevuya yetimek iin sratli geldik. Onlarn ne
kabahati var. Derhal aratp buldurun. Tazminat vermek suretiyle
zararlarn karlayn. Bizim yzmzden zarara uramasnlar...
Emrini verdi.
ku
tu
py
ld
z

112 ATATRK'N UAININ

ku

MUHSN ERTURUL'LA SOFRADA


tu

BR gn Reit Galip yanna Muhsin Er-turul'u alarak ankaya'ya


py

gelmiti. Sofrada henz herhangi bir konuda konuma almadan


Atatrk, Muhsin Erturul'a dnerek:
Faruk Nafiz amlbel'in yazd Akn piyesini nasl
ld

buldunuz? Diye sordu.


O sralarda devrimi yayacak ve yerletirecek ulusal eserlere
iddetle ihtiya vard. Devrimci yazarlar, edebiyatlar kollarn
z

svamlar, gece gndz urayor, modern Trkiye'nin


devrimlerini destanlatrma-a alyorlard. te Faruk Nafiz'in
Trk tarihini konuturan Akn piyesi de Kahraman piyesi gibi

Atatrk'n emriyle yazlm, Ankara Trkoca binasnda, brahim


Necmi Dilmen, Halil Vedat Fratl ve Mnir Hayri Egeli'nin
gzetiminde smetpaa Kz Enstits ve Gazi Eitim Enstits
rencilerine oynatt-rlmt. Sahne eserleriyle ilgilenen Atatrk,
uluslarn kendi tarihlerine nemli yerler ayrmalar gerektiini
syler ve ok kkl bir gemie sahip olan Trk tarihinin
destanlatrlmasn isterdi. Behet Kemal a-lar'n oban
piyesi de, bu amala yazlmtr. te Mill Temsil Akademisi
Kanunu'nun karln ve Devlet Tiyatrosu'nun kuruluu bu
grn rndr,
GZL DEFTER 109

Atatrk, Akn piyesinin Ankara'daki temsilini grm, ve pek


beenmiti. Muhsin Erturul ise henz gr-memiti. Kendisine
senaryosu verildi. Atatrk Muhsin Erturul'dan unu istedi:
Biz bu piyesi sizin sahneye koymanz ve sizin sahnenizde
oynanmasn istiyoruz.
Eseri henz tetkik etmedim, ama, ba sayfalarna yle
bir gz gezdirdim.
yleyse hemen bu eserde yazl olan msralar-dan en g
ku

konuulan, bize sahnedeymi gibi ltfediniz...


Muhsin Erturul'un zerinde bir sklganlk m vard, neydi:
Paam, nasl balklar sudan knca yaya-mazsa, biz de
sahneden baka yerde ne konuabilir, ne yayabiliriz...
tu

Diye karlk verdi. Bu sze Reit Galip de katlyor, szlerini


onaylar gibi ban sallyordu. Muhsin Erturul, Reit Galip'ten de
py

kuvvet alnca:
Bendeniz hi bir sosyetede konumu insan deilim.
Btn konumalarm sahnededir. Evimden tiyatroya, tiyatrodan
evime gidiyorum.
ld

Yemek boyunca sahnede en g sylenen en zor kelime


zerinde duruldu. Saat gece yarsn oktan gemiti. Herkesin
gznden uyku akyordu. Sonunda Muhsin Erturul, sahnede en
z

zor sylenen cmlenin grtlaktan konumak olduunu syledi ve


buna rnek olarak ta piyeste geen Alaklar kelimesini gsterdi.
Bu kelime, bouk bir sesle sylenmiti. Atatrk:

Oturunuz!... Dedi.
Muhsin Erturul oturdu. Artk sofra paydos ol-mutu.
Giderlerken Atatrk, Muhsin Erturul'a d-nerek:
Sen bu eserde muvaffak olamyacaksn... Dedi. Muhsin
Erturul glmseyerek:
Muvaffak olmaa alrm Paam... Diye ellerini pt ve
ayrldlar.
Misafirler gittikten sonra Atatrk, salondan yatak odasna
karken brahim'le bana dnd. Anlalan konuulan konunun
hal etkisi altndayd:
Bu eseri size versem daha iyi yaparsnz. Bu adam, bu ii
yapamaz... Dedi.
112 ATATRK'N UAININ

Paam, bu adam bu ii yapar, diye cevap verdim. Hem


bu millet Muhsin Erturul'u sever...
Deyince bana kzarak serte:
Maskaraln sever... Dedi ve daha fazla bir ey
konumadan yatmaa kt.
Atatrk yatmaa ktktan sonra arkadam brahim bana
dnerek:
Cemal, iin mi yok, ister muvaffak olsun, ister olamasn,
sana ne... Diye sylenmee balad. Ama ben o dncede
ku

deildim ve ok gemeden hakl olduumu anladm.


tu
py
ld
z

GZL DEFTER 115

ku

GZNDEN YA GETREN PYES


tu

MUHSN Erturul olaynn zerinden ay gemiti... Bir


k mevsimi Ankara'dan stanbul'a gelmitik. ehir Tiyatrosu'nda
py

Faruk Nafiz amlbel'in Akn piyesi temsil ediliyordu. Tiyatronun


eref locasnda Atatrk'n arkasnda idim. stemi rolnde Muhsin
Erturul oynuyordu.
ld

Ktlk var ehirde, isyan bagstermek zere. Btn halk


Kurultay kuralm, Kraln huzurunda diye konuuyordu.
Orada Kraln ok gzel bir seslenii vard:
Tanr su vermezse, Hakan ne yapsn buna?
z

Deyince Atatrk'n gzlerinin yaardn grdm. Gerekten


ok gzel bir temsildi. Heyecandan rperdiimi hatrlarm.

Atatrk, temsilin bandan sonuna kadar serapa his, byk bir


haz ve ulusal gururu ayaa kalkm bir halde oyunu seyretti.
Temsilden sonra Atatrk, Muhsin Erturul ve arkadan
locaya artp kutlad. Muhsin Erturul'un yzn bir mutluluk
halesinin evirdiini farkettim. ok heyecanlyd. Atatrk'n
Muvaffak olamyacak-sn dedii bir piyesten yznn akyla
kmt. Nasl sevinmesin ?
Atatrk, Erturul ve arkadalarn kutlarken bir an arkasna
dnp benim yzme bakt. Bu baklarda hakl ktm
dorulayan bir davran sezer gibi oldum.
ARTSTLER ARASINDA
112 ATATRK'N UAININ

ku

1928 YILINDA Ankara'da Trk Oca binas alyordu. Hamdullah


Suphi Tanrver, Trk Ocaklar dvas uruna hereyini vermiti.
Dvann gerekletiini grmekle en byk mutluluu tadyordu.
tu

Trk Oca sahnesinde oynanacak ilk piyes iin stanbul'dan


Darlbedayi (ehir Tiyatrosu) getirtilmiti. Aynaroz Kads'n
py

temsil ettiler. Byk bir alk topladlar. Atatrk, piyes bittikten


sonra Darlbedayi artistlerini Marmara Kk'ne davet etti. Ar-
tistler kadnl, erkekli byk bir kalabalk halinde geldiler. O
akamki toplantda Atatrk kadehini artistlere doru kaldrarak:
ld

Hepiniz gnn birinde birer mebus, mstear, vekil,


bavekil hatt reisicumhur olabilirsiniz. Fakat ben bir artist
z

olamam. nk bu Allah vergisidir. Ne tesadfle, ne de yllarca


dirsek rtlerek sanatkr olunamaz. Bu, Allah'n ender
kullarna verdii bir nimettir. te aramzdaki fark bundan

ibarettir... Dedi.
Trk Oca'nda ikinci temsili vermek iin Co-medie
Franaise artistleri Trk'ye'ye gelmilerdi. Bunlarn arasnda o
devrin en byk sanats olan Marie Belle de bulunuyordu.
Atatrk, misafirlerin gs-
GZL DEFTER 117

terilerini seyretti. Piyes bittikten sonra tam kapdan kaca zaman


artistlerin hepsi makyajl halleriyle kapya hcum edip, Atatrk' grmek
istediler. Atatrk, bunlara kapda yaknlk gsterdi. Ellerini skt,
hatrlarn sordu, kutlad. Fakat bir ziyafete armad.
Trk sanatlarn temsilden sonra yemee davet ettii halde,
yabanc sanatlar armay uzun zaman bende bir soru olarak kald.
Dne dne ancak u kanaata varabildim: Atatrk, Trk sanats-
nn adalarndan kat kat stn olduuna inanan bir insand. Trk'n
her ite olduu gibi sanat alannda daima en nde gitmesini isterdi. Bu
ayrm da, ite bu dnceden ileri gelmi olabilir.
ku
tu
py
ld
z

118 ATATRK'N UAININ

ku

KURBAALI ZL
tu

YNE stanbul'dayz. Dolmabahe Sara-y'nda byk


py

hazrlklar gze arpyor. Fransz Meclis Bakan M. .Herriot,


yurdumuzu ziyaret etmektedir. Misafir gelmeden nce Atatrk
bana dnerek:
ld

elebi, dikkatli bulun... Fransz Meclis Reisi gelecek...


Diye tembihte bulundu.
Oysa imdiye kadar byle bir ey sylememiti. Demek
gelenler ok nemli kiilerdi. Hizmetimiz de gelenlere gre
z

deimeliydi.
Tabi... Emredersiniz... Diye cevaplandrdm. Akam saat

onaltya doru M. Herriot, Saraydan


ieri giriyordu. Ben de ok k bir msy gelecek diye kendime
olduka eki dzen vermi, smokingimi aynann karsnda birka
kere dzeltmitim. Heyecandan elim, ayam tutmaz bir halde
beklerken, babayani tavrl bir adam kagelmesin mi? M. Herriot,
sandm gibi ok nemli bir devlet adamyd. ok saylp, deer
veriliyordu.
Misafirlere kahve emredildi. Kahveleri getirdik, iildi.
Konumalar ok samim bir hava iinde geiyordu. Atatrk'n
nnde kurbaa eklinde bir zil vard. Bu zili alarak beni ard.
Byk apta bir misafir geldii zaman beni armak iin ok
zaman bu zili kullanrd.
GZL DEFTER 119

Hemen kotum. Kendisinin yazd Byk Nutuk ve


dokmanlar istedi. Bunlar Fransz Devlet Bakanna hediye
edecekti. O zaman Husus Kalem Mdr olan Hasan Rza
Soyak'a gidip, Atatrk'n Nutkunu istediini syledim. Derhal
Nutuk bulundu, fakat dokmanlar yoktu. Atatrk'e durumu
anlattm.
Zarar yok, Nutuk var ya kfi... Dedi. Derken bir zil daha
alnd. Bu seferki kurbaal
zilin sesi deildi. M. Herriot benden Franszca bir ekerli kahve
daha istiyor:
ku

Sansrl kahve... Diyordu.


Anlalan Trk kahvesinin tad houna gitmi olacakt.
Emredersiniz... Diye cevap verdim. Ve hemen ekerli
tu

kahveyi yine zene bezene piirerek misafire gtrdm. Sansrl


kahve diye her halde tek ekerli kahveyi kasdetmi olacakt.
Mersi... Diye karlkta bulundu. Dndm, gidiyordum ki,
py

tekrar zile basarak beni ard. Aada antasnn olduunu ve


alp gelmemi rica etti. antay getirdim. Tekrardan teekkr etti.
Bu babayani klkl devlet adam zerimde ok ho bir etki brak-
ld

mt.
Misafir devlet adam Sarayda birbuuk saat kadar kald.
Grmelerden ok memnun olarak ayrld. Memleketine gidince
duyduumuza gre Atatrk' ok vm. Bu arada biz
z

hizmetkrlara da bir ilgi k-ecii ayrmay unutmam:


nndeki kurbaa eklindeki zili alyor. Hemen ok zeki bir

hizmetkr geliyor. Derhal verilen emirleri harfi harfine yerine geti-


riyor demi...
116 ATATRK'N UAININ

ku
tu
py

IRAK KRALI FAYSALIN GEL


ld

IRAK Kral I. Faysal'n Ankara'ya geliin-de yine


z

hareketli gnler geirmitik.


gn kadar yurdumuzda konuk kalan Kral, Atatrk tarafndan

ilgiyle karlanmt.

Kral erefine Marmara Kknde bir ziyafet ve-rildi. Bu


ziyafette Meclis Bakan Kzm zalp, Babakan smet nn,
Umum Ktip Tevfik Bey, Bayaver, Bakanlar hazr bulunuyorlard.
Ziyafet ok samimi bir hava iinde geti. Yemekten sonra, Kral,
Gazi Orman iftlii'nde gezdirildi. gnlk resm ziyaretten sonra
Kral, trenle stanbul'a hareket etti. Irak Kral, hi te Iran ah'na
benzemiyordu. Akamlar birka kadeh viski yada kokteyl imeyi
unutmuyordu. zel hayat ok sakindi. Kendi halinde grn-
yordu. Kibar tavrlyd. Boazna dkn deildi. rnein Afgan
Kral gibi pilv merak yoktu.
GZL DEFTER 117

ku

JAPON VELAHDINA
tu

VERLEN DERS
py

JAPON Veliahd Ankara'ya geldii gn kendisini


garda karlamak iin Dileri
ld

Bakan Tevfik Rt Aras, Cumhurbakanl Umumi Ktibi


Tevfik Bey, Bayaver Rsuhi Bey ve asker, mlk erkn istasyona
gitmilerdi.
z

Japon Veliahd trenden inince yalnz Mareal Fevzi


akmak'la Dileri Bakan Tevfik Rt Aras'n ellerini skm,
brlerine pek ilgi gstermemi. Bu hal Tevfik ve Rsuhi Beylerin

ok cann skm. ankaya Kk'ne geldikleri zaman Atatrk,


Bayaveri ve Tevfik Bey'i holde karlad. Tevfik Bey'e:
Japon Veliahd'n nasl buldunuz?
Diye sorunca Tevfik Bey birden boand. stasyonda
uradklar muameleyi aynen anlatt:
Paam, Veliahd bizi adam yerine koyup, ellerimizi bile
skmad. Dedi.
Bunun zerine Atatrk:
ok marur olmasnlar. Gurur iyi bir ey deildir. Diye
hem kanaatini belirtti, hem de ileri grllnn bir rneini
daha verdi. Nitekim aradan yllar getikten sonra o gururlu, kibirli
veliahdn koskoca
118 ATATRK'N UAININ

Japon mparatorluu, Mttefikleri yok edecei dncesiyle


savaa girmi, fakat sonunda byk bir yenilgiye uramt.
Veliahdn geliinden bir saat sonra Marmara K-k'nde bir
le yemei verildi. Veliahd'a Gazi Orman iftlii gezdirildi.
Atatrk, Veliahd'a ok nazik davranyordu. Bu hali beni epeyce
zmt. yle ya, kendisini karlamaa giden ilgili devlet
ku

adamlarmz hie sayarak ellerini bile skmak inceliini


gstermeyen bir insana, ister Veliahd olsun bu iltifatlar niyeydi?
Hl bu nezakete bir anlam veremiyordum.
tu

Atatrk, Japon Veliahdnn kabalna iyiden iyiye ierlemiti.


yle ya, Dnyann br ucundan kalk, dost bir memlekete gel de,
py

seni karlyanlarn elini skma... Bu kabala incelikle cevap


vermek ve onu utandrmak gerekti. Bu yzden Atatrk, Veliahd'a
ok nzik davranyor, iltifat ediyordu. Hatt ziyafet sofrasnn
zenle hazrlanmasyla kendi uramt.
ld

Yemek arasnda Atatrk, Japon tarihinden sz amt.


Veliahd'a eitli sorular soruyor, daha onun cevap vermesine
meydan brakmadan sorusunun karln yine kendisi vererek
z

Veliahd' hayretten hayrete dryordu. Atatrk, tarihte nl


Japon savalarn sralyor, Japon mitolojisinden sz ediyor, bir

Japon kadar Japonya'nn corafyasndan rnekler veriyordu.


Veliahd adamakll armt.

Oysa Japonlar zeki olurlar derler. Bizim misafirin az ak,


Atatrk'n ezbere okuduu Japon airlerinin iirlerini dinliyordu.
yle sanyorum ki, Veliahd kendi memleketine ve milletine dair bir
ok eyleri, o gece yabanc bir memlekette, o memleketin devlet
bakannn azndan renmiti.
GZL DEFTER 123

Japon Veliahdn artan olay yle olmutu: Atatrk herkesi


kendine hayran brakmasn bilen insand. Japon Veliahdnn geliinden
birka gn nce Japonya'ya ait bir hayli kitap kartrm, bilgi edin-
miti. Veliahd'a bunlar sylemei dnrken, istasyondaki o can skc
olay meydana gelmi. Atatrk te Japon misafirimize yukarda anlattmz
ekilde ilgi gsterip memleketine ait birok soru sormu ve cevabn yine
kendisi vererek, ona hakettii dersi incelikle anlatmt.
ku
tu
py
ld
z

120 ATATRK'N UAININ

EMR ABDULLAH'IN
YATLA GEZS
ku

1937 YILINDA rdn Emiri Abdullah, yurdumuzu ziyaret


tu

ediyordu. Emir nce Ankara'ya gelmi, sonra da Atatrk'le birlikte


zel trenle stanbul'a hareket etmilerdi.
Emir'i karlamak iin stanbul'da byk bir hazrlk gze
py

arpyordu. Taklar kurulmu, caddeler rdn ve Trk


bayraklaryla donatlmt. Erturul yat hazrlanm, Haydarpaa
rhtmnda bekliyordu.
ld

ki byk devlet adam Haydarpaa Garnda parlak bir


trenle karland. Vali Muhittin stnda karlama
hazrlklaryla kendisi uramt. Bu tr karlamalarda allm
z

her ey yerine getirilmiti.


Emir Abdullah, Erturul yatyla Dolmabahe rhtmna kt.
Dolmabahe Saraynda zel dairede misafir edildi. Daha sonra da

Florya Kk'ne gidildi. O srada Erturul yatna bir emir geldi:


Florya kkne gidiniz... Deniliyordu. Yatta gerekli hazrlklar
bitirdikten sonra Florya Kk'ne gittik. Emir Abdullah yata
mihmandar, yaveri ile geldi. Yalova'ya doru yola ktk. Emir'in
yatla yaplan bu Marmara gezisi ok houna gitmiti. Uzun zaman
yatn denizde brakt kpkten izlere
dald. Yapayalnz yemeini yedikten sonra biraz yatmak zere
kamaraya indi. Bana da:
Ada nne gelince beni kaldrn... Diye emir verdi.
Yat Ada nlerine gelmiti. Emir'i uyandrmak zere
kamaraya inince bir de ne grelim? Emir hazretleri soyunmadan
GZL DEFTER 125

yatm. Ayanda reye pantolon, banda keyfiyesini karm.


Krl sakall Emir, aslnda ok gzel bir yze sahipti. Fakat onu
gzel ve heybetli gsteren bandaki keyfiyesi imi. Onu karnca,
sasz ba cascavlak meydana km.
Bir sre onu bu haliyle seyrettim. Uyandrp uyan-drmamak
arasnda ksa bir duraklama geirdikten sonra emrini yerine
ku

getirdim. Emir keyfiyesini bana koyduktan sonra Adalar


seyretmek zere gverteye kt.
Saat onalt sralarnda Yalova'ya geldik. Btn Yalova Emir'i
tu

karlamaa kt. Bata ehir bandosu olduu halde ellerinde


bayraklar sallyan renciler ve kalabalk bir halk topluluu,
byk enliklerde bulundu. Alklar arasnda otomobiline bindi ve
py

banyolarn bulunduu yere hareket ettik.


Burada Atatrk'n kendisine ait kknde misa-fir edildi.
Emir erefine bir gn nce saz ve musiki heyeti olarak Florya
ld

Kk'ne gnderilen Mnir Nu-rettin idaresindeki keman Reat


Erer, Refik ve Fahi-re Fersan. Vecihe Daryal, Cevdet Kozanolu ve
iki hanende. Emir'in istei zerine Yalova'ya getirtilmiti. Emir,
z

mzik faslndan o kadar memnun kalmt ki, rdn'e dndkten


sonra Atatrk'e yazd mektuplarda Trk musikisi hakkndaki
beenilerini bildirmeden yapamamtr.

Emir erefine Yalova'da verilen alaturka mzik


ziyafeti ok gzel oldu. Gerekten esiz bir gece yaadk. Saz ve
arklar gece yarsna kadar srp gitti. Trk mziinin ahengine
kendini kaptrarak huu iin-de mzik dinleyen rdn Emiri, o
gece Mnir Nurettin Seluk'a bir hayli iltifatta bulunmutu.
Gece yarsndan sonra mzik faslna son verildi. Meclis de
dald. Herkes yatak odalarna ekildi. Misafirler sabah ge
kalkar diye dnmtm. Fakat Emir hazretlerinin sabah
karanl kalktn grnce ardm. Sabah namazn, Yalova'nn
zmrt gibi grnd balkonda klmt. Namaz bittikten sonra
eliyle iaret ederek beni arm, zevkin sabah namaznda
olduunu sylemiti.
122 ATATRK'N UAININ

Emir hazretlerine gzel bir kahvalt hazrladm. Yemekten


sonra otomobile binerek Baltac ve Millet iftliklerini gezdi. Bu
Yalova gezisi yle sanyorum ki, Emr'in ok houna gitmiti.
Tekrar Erturul Yatna binerek stanbul'a dndk. O geceyi
Dolmabahe Sa-ray'nda geiren Emir, bir gn sonra
memleketimizden ayrlarak rdn'e dnd,
ku
tu
py
ld
z

GZL DEFTER 123

ku

NGLTERE KRALI NAHLN


tu

YATINDA
py

NGLTERE KRALI 8. Edward'n yurdu-muza gelii 1936 ylna


rastlar. Kral, Nah-lin yatyla stanbul'a gelmiti. Ziyaret, zel
ld

nitelikte olduu iin Windsor Dk unvann tayordu. Byle


olduu halde kendisine ok byk karlama treni yaplmtr.
Atatrk, konuk Kral Tophane rhtmnda karlad.
z

Tepeba'ndaki ngiliz Saray'na kadar kendi oto-mob'liyle


gtrd. Yolda halk tarafndan grlmemi gsteriler yapld.

Trkiye Cumhurbakan ile Anafar-talarda dize getirdii ngiliz


devletinin alnyazsn elinde tutan hkmdarnn yanyana
otomobilde grn, ayr bir anlam, ayr bir nem tayordu.
Atatrk, byk misafiri saat onalt sularnda Dolmabahe
Saray'nn Somaki salonunda kabul etti. Grme srasnda ngiliz
Bykelisi, Dileri Bakan Tevfik Rt Aras ta hazr
bulunmutu. O akam Dolmabahe'de verilen akam ziyafeti ok
parlak olmu, Atatrk'n, ngiliz Saray'nda verilen ziyafetleri
yakndan bilen birisine hazrlatt sofra. Kral sanki bylemi,
Atatrk'n zeksna ve inceliine hayran kalmt, yle ki, bir
punduna getirip Kral, kendisini ngiltere'de sandn bile
sylemiti.
124 ATATRK'N UAININ

Yemek srasnda ho mu, yoksa naho demek mi lzm


kestiremiyeceim bir olay geti. Garsonlardan biri fazla
heyecanland iin mi nedir, elindeki byk porselen tabakla yere
yuvarland. Sofradakilerin utan iinde nlerine baktklar anda
Atatrk, sanki hibir ey olmam gibi Kral'a doru eilerek Bu
millete her eyi rettim, fakat uakl retemedim diye hem
meseleyi kapatt, hem de ortal neeye bodu.
Yurdumuzda gn kalan ngiltere Kral, birok gezintiler
yapm, misafirler onuruna bir de deniz gezisi dzenlenmiti.
Konuk Hkmdardan Moda'da dzenlenen bir deniz yarn
grmesi rica edilmi, sporsever ngilizler de bu istei seve seve
ku

kabul etmilerdi.
Ertesi gn Kral ve maiyeti Nahlin yatyla Moda yar alanna
geldi. Biz de Atatrk'n bulunduu Er-turul yatyla ayni yere
tu

vardk. Az sonra Kral ve evresi bizim yata gelecekleri iin hepimiz


heyecanlydk.
Erturul yatnda o zamann Babakan Celal Ba-yar, smet
py

nn, Fethi Okyar bulunuyordu. Biz demir attktan sonra


uzaktan Kraln motoru grnd. Motordan ngiliz Kral 8. Edward
ve Madam Sipmson ktlar. Arkalarndan da ngiliz Bykelisi ile
ld

iki madam daha geliyordu.


z

GZL DEFTER 125

MADAM SMPSON'A
SUNDUU KAHVE
ku

NGLTERE KRALI 8. Edward ve br misafirler


Erturul yatndayken kendilerine
Trk kahvesi verildi. Servis, usulen misafirden deil, ev sahibinden
tu

balyordu. Bu yzden nce iki kahve getirdim. Atatrk'n yzne


baktm. Byle zamanlarda O'ndan mimikle emir almay alkanlk
haline getirmitim. Bann deil, gznn en kk bir
py

hareketiyle de ne demek istediini hemen anlar, ona gre hareket


ederdim.
Atatrk hemen gzyle Kral iaret etti. Gtrp kahveyi
ld

Krala sundum. kinci kahveyi de Atatrk'e gtrdm. Fakat


nedense kahveyi imedi. Ayaa kalkarak Madam Simpson'a kendi
eliyle sundu. Atatrk, kadnlara kar her zaman nazik ve
z

sayglyd. Toplum iinde kadnn rolnn nemini, frsat bulduka


savunurdu. Kahveyi misafire verdikten sonra da bana dnerek:
Bana da bir sade kahve getir... diye emir buyurdu.

te Atatrk'n eliyle kahve sunduu kadnn Madam


Simpson olduunu o zaman rendim. Kral da madamla ok fazla
ilgileniyordu. Fakat nedense ok dnceliydi. Pek keyifli olan
Atatrk'n neesine iste-miyerek katlr gibi bir hali vard. Onu
neelendirmek ve kederini datmak iin Atatrk btn zeksn
kullanyordu denebilir.
Madam Simpson, bir ara elindeki drbnle yerinden kalknca, Kral
da bayla Atatrk'ten izin isteyerek yerinden kalkp, madamn
arkasndan gitti. Bu ayrl biraz uzaynca, Atatrk fslt halinde:
Kraln madama kar zaaf olduunu gryorum.
Korkarm ki, tahtn bu kadn yznden kaybedecek... Dedi.
GZL DEFTER 126

Nitekim zaman, ngiltere tahtnn akbetini daha nceden


gren Atatrk' hakl karacak, ksa bir sre sonra yirminci
yzyln en byk aklarndan biri ortaya km olacakt. Dillere
destan olan bu macera, ngiliz Kral 8. Edward'n taht ve tacndan
ku

ekilme-siyle mutlu bir sonuca eriecek, Madam Simpson, Wind-


sor Dk'nn ei olacakt.
O gn yattaki grme ok samimi bir hava iinde gemi,
tu

Kral, Atatrk'n gnderdii iki sandk sigara iin teekkr ederek:


imi ok gzel... Almaktan korkuyorum. ngiltere'ye
gittikten sonra bunlardan bir miktar dahi gndermenizi rica
py

edeceim... Demi,
Atatrk ise:
Emredersiniz... Diye karlkta bulunmutu. Kral da
ld

Atatrk'e iki sandk viski gndermiti.


Atatrk, bu viskilerden ok holandn, ierken daima onu
hatrlyacan sylyordu.
Moda'da yelken yarlar balamt. Kral, ok sevdii bu
z

deniz sporunu zevkle seyretti. Oradan Florya'ya doru hareket


ettik. Marmara kylar boyunca stanbul cami siluetlerinden Kral

bir trl gzlerini ayramyordu. Konuulan konu da minare,


Ayasofya zerinde geiyordu. Onlar Florya'ya brakp dndk.
Kral erefine sonra Florya'da bir kokteyl parti verildi. Deniz
kkne ve plajn kumuna hayran kalan Kral, ilerde birka zaman
kalmak iin geleceine sz vererek stanbul'dan ayrld.

ROMANYA KRALI KAROL'N


GEL

ROMANYA Kral Karol, 1933 ylnda, ngiltere Kral 8. Edwardn


stanbul'a geldii Nahlin yatyla yurdumuza gelmiti. Yat ngiltere'
GZL DEFTER 127

ku

deki bir konttan kiralamt. Kral yurdumuzu resmen ziyaret


etmiyor, ngiltere'ye yapt yar resmi bir geziden dnerken
uruyordu. Yat yine Dolmabahe nlerinde demirlemiti.
tu

Kral, Atatrk' ziyaret isteinde bulunmu Kabul


buyururlar m? d'ye haber gndermiti. Atatrk te rahatsz
py

olduunu ileri srerek Mukabil ziyaretten af ederlerse


buyursunlar demiti.
Atatrk, Kral srekli olarak istirahatte bulunduu Savarona
yatnda kabul etti. Rahatsz olduu halde, hastaln Krala belli
ld

etmemek iin btn dikkatini kullanyordu.


Kralla Cumhurbakan, Savarona'nn skelesinde
karlatlar. Yatak odasnn yanndaki kabul salonuna kadar
z

beraberce ve grerek geldiler.


Romen Kralnn Savarona yatnda Atatrk'le grmesi

srasnda yanlarnda Dr. Neet mer de bulunuyordu. Atatrk,


hastal nedeniyle doktorun srekli olarak kontrol altnda
tutuluyor, yemeklerde perhiz
128 ATATRK'N UAININ

yapmasna elden gelen btn dikkat gsteriliyordu, iki imesi


kesin olarak yasak edilmiti.
Atatrk'n Romen Kral Karol'u arlad sofraya bu yzden
-ier korkusuyla- iki konmam, eitli maden sular sralanmt.
Misafire protokol gerei hi deilse bir kadeh iki sunmak
gerekiyordu. Fakat Kral ierken, ev sahibinin imemesi tuhaf
kaacakt. Onu saymamak gibi bir eydi.
ku

Atatrk, durumu Neet mer'e anca, doktor olanca


kuvvetiyle buna kar koydu. Protokol gerei bir devlet
hkmdarna iki sunmamann ne kadar ayp kaacan Neet
mer ok iyi biliyordu. Fakat ne var ki, Atatrk'n sal, ondan
tu

ok daha nemliydi. Hastal artmasn da varsn Romen


hkmdarnn hatr kalsnd.
py

Fakat Atatrk olaanst kandrma kuvvetiyle doktoru


abucak raz etti. Aralarnda ksa sren pazarlk sonunda una
karar verildi: Sofraya iki konacak, fakat Atatrk, kendi
kadehinden ancak bir parmak iecekti. Doktor bunu bizlere de
ld

bildirdi. Kadehlere ikiyi koyarken Atatrk'nkine bir parmaktan


fazla karmyacaktk.
Sofraya eitli ikiler gelmiti. Atatrk'n kadehini
z

doldurmaa hazrlanrken parman yanlamasna doru deil de,


dikine doru tutarak bize doru dnd. Neet mer'in ve

hepimizin hayret dolu baklar arasnda:

Doktor, bir parmak ieceksin, dememi miydin? Diye


sordu.
Romen Kralyla grme iki saat kadar srd. Atatrk, konu
Balkan Antandna getii in hastaln unutmu, konutuka
konuuyor, bu hal de onu
halsiz dryordu. Atatrk'n jestleri, mimikleri, sesinin tonu
karsnda Kral, bylenmi gibiydi. Tercmann szlerinden ok
Atatrk'n jestlerine ve sesinin ahengine dald belli oluyordu.
Sonunda grme bitti. Atatrk, hastalna ramen, yine zinde
GZL DEFTER 129

bir halde Kral Savarona'nn iskelesine kadar getirip, uurlad. Bu


srada Atatrk'n gayret sarfettiini grdm.
Sonradan anlattklarna gre Kral Karol, hayatnn son
gnlerini yaayan bir byk insan karsnda ok byk
zntye kaplm ve yatn merdivenlerini inerken: Sizin iin
bilmem ama, bizim iin daha iki yl yaamas lzm demi.
ku
tu
py
ld
z

130 ATATRK'N UAININ

LK TRK FLMN NASIL GRD?


ku

O ZAMANLAR ylda ancak birka tane Trk filmi


evrilir ve bunlar haftalarca
tu

sinemalarn afilerinde kalrd. zinli bir gnmde sinemaya


gitmitim. Trk filmciliinin yeni yeni parlamaa balad
gnlerdi. Muhsin Erturul'un stanbul Sokaklar filmi
py

oynuyordu. Akam dnte Atatrk'le karlatm.


Nereye gittin? Diye sordu. Sinemaya
gittiimi syledim.
ld

Gzel miydi?
Fevkalde... Diye cevap verdim.
Atatrk emir verdi. Hazrlk yapld. Ve o gece stanbul
z

Sokaklar filmine gitti. Saat yirmi sralarnda dnd zaman:


elebi Efendi, iyi vakit geirdik. Dedi.

Atatrk ilk Trk filmini ite byle benim tavsiyem zerine


grm ve houna gitmiti. steseydi o filmi Kke getirtir,
oturduu yerden seyredebilirdi. Ama Atatrk bir halk ocuuydu.
Halkn iinde yaamaktan holanyor, onun gittii yerlere gitmek
iin vesileler aryordu. Sinemaya gidi te sadece bir vesileden
baka bir ey deildi. Sinemada halkla beraber film grmek, onun
daha ok houna gitmiti.
GZL DEFTER 130
ku
tu
py
ld

FENERBAHE'YE BAII
z

FENERBAHE Kulb iin Atatrk'ten uygun bir ba


istemiler. O da beyz li-
ra bata bulunmutu. Atatrk, Fenerbahe'ye zel bir ilgi beslerdi.
Reit Galip hemen haberini getirdi:

elebi... elebi... Gazi, Fenerbahe'ye beyz lira teberruda


bulundu. Diye mjdeyi verdi

O zamann beyz lirasnn bugnn bebin lirasna karlk


olduunu sylemee bilmem lzum var m?
SAMSUN'A NN IKMI?
PROFESR Afet Hanm, bir gn tarih der. sinde bir renciyi derse
kaldryor. Konu Mill Mcadele Tarihidir ve Atatrk'n kurtulu hare-
ketine balamak zere Samsun'a ayak basna ilikin blmdr.
ocua soruyorlar: Atatrk Samsun'a niye kt? Herkes Vatan
kurtarmak, bizi hrriyete kavuturmak gibi bir eyler beklerken, ocuk
ne desin:
ku

Menfaati icab... Eer Samsun'a kmam, olsayd, O'nu


ldreceklerdi...
Afet nan'n tepesinden sanki kaynar su boanm. ocuu
azarlamakla kalmam, bir de sfr numara vermi. Fakat ocuk inand
tu

dnceden dnecek cinsten deil. zr bile dilememi...


Afet nan o kadar sinirlenmi ki, tarif edemem. Yanaklar kzarm.
py

Hiddetle salonda dolar buldum. Biraz sonra Atatrk geldi. Onu bu


halde grnce bir olayn getiini anlad ve sordu. Afet nan da o gn
tarih dersinde geen olay Atatrk'e anlatt. Anlatrken hrsndan
trnaklarn koparyordu.
ld

Atatrk glmseyerek btn sylenenleri dinledikten sonra:


Hakl ocuk... Dedi. Sen ona sfr deil, tam numara
vermeliydin.
z

Bu da Atatrk'n tenkitler karsnda ne kadar hogr sahibi


olduunu gstermektedir.
RUSLARLA BR ELENCE GECES

CUMHURYETN Onuncu Yldnm ge-cesiydi. O gece aramzda ki


Moskova'l misafir de bulunuyordu. Voroilof ve Budyni... Bir ara
Rusya'nn en yksek mevkiinde Sovyet Yksek ras Presidium
Bakan olarak grev yapan Mareal Voroilof ve arkada, o zaman Rus
Ordusunda generaldiler ve smet nn ile Recep Peker'in Moskova'ya
yaptklar geziye karlk veriyorlard.
Onuncu Yl geit trenini izleyen konuklar, o akam
Cumhurbakanl kknde verilen akam yemeinde hazr
bulundular. Sofra ellidrt kiilikti. Budyni, Atatrk'n solunda,
Voroilof sanda yer almlard.
Voroilof ve Budyni'nin zerlerinde zenle dikilmi askeri
niformalar vard. Yemek masas Viyanal nl odun ustasna
(Hosmaister) smarlanmt. Masalar birbirine eklenince Gazi'nin ba
harfi (G) harfi kyordu.
Yemek byk bir nee iinde sryordu. Voroilof, her
konumasnn banda:
ku

Recep Peker yapar... Recep Peker bilir... Diye sze balyordu.


Recep Peker, o zaman Cumhuriyet Halk Frkas Umum Ktibi idi.
Rusya'da her ii Frka Umum Ktibi (Stalin) yapt iin, bizde de
Umum Ktibin
tu
py
ld
z

138 ATATRK'N UAININ

yaptn sanyor ve Recep Peker'e zel bir ilgi gsteriyordu.


Kimse iin farknda deildi. Atatrk hemen durumu anlad
ve Stalin tarz bir idarenin bizde de varm duygusunu misafirlerin
zerinden kaldrmak iin toplanty datmak lzumunu duydu.
Ata'nn bir iareti zerine yemek sona ermi olan toplant
datld. Hep beraber kalklp Halkevi balosuna gidildi.
ahane bir baloydu bu... Bir sre ayakta sohbet edildi,
dansa kalkld. Atatrk te misafirlere uyup dans etti. Ata'nn en
sevdii dans, Valsti.
ku

Halkevinden Orduevi'ne gidildi. Asl elence buradayd.


Gelenler asker olduuna gre askerce bir elence daha yakk
almt. Orduevinde btn ordu zabitan, generaller de hazr
tu

bulunuyordu.
Saat sularnda elencelerin en hararetli olduu sra
py

Atatrk emretti. Btn subaylar Voroilof ve Budyni'yi elleri


zerine alp salonda gezdirmee baladlar. Mzik Mavi Tuna
valsiydi. Rus generalleri alklar arasnda omuzlarda
tanyorlard.
ld

Derken bizim zabitan coarak Atatrk' de eller zerinde


tamak istedi, Atatrk, glmseyerek eliyle smet nn'y
gsterdi. Bir saniye iinde nn, omuzlara alnarak havada
z

gezdirilmee baland. Omuzlara alnan kiinin dolamas,


mzik bitene kadar srd.
Elencelerden sonra btn generaller Atatrk'n evresinde

toplandlar. Misafirler O'ndan baz eyler renmek


niyetindeydiler. Zaten gelilerinin asl nedeni de, bu amaca
dayanyordu. Fakat Atatrk, bu ustaca dzenlenmi oyuna
dmedi. Voroilof a:
Biz asker insanlarz. Siyasete aklmz ermez. Siyaseti
siviller konusun... Diye kestirip att.
Sovyet generalleri onuruna verilen o geceki ziyafette,
Orduevi'ndeki elenceler srasnda bir ara konuklar arasnda
bulunan General zzettin allar'n gerdannn Recep Peker
tarafndan gdkland, Atatrk'n gznden kamad. Recep
Peker bir ara salonda dolam ve masasnda oturan zzettin
138 ATATRK'N UAININ

allar'n gerdann gdklamak istemiti. Recep Pekerin rtbesi


ise yzbayd.
Atatrk'n bu duruma ok can sklm olacak ki, ertesi
gn smet nn'y ararak:
Recep Pekerin dn akam yaptn grdnz m? Bir
yzba efendisi olan Recep Peker, nasl olur da bir Paa'nn
yzn okuyor. Diyerek nn'den bu ii nlemesini ve Recep
Bey'in istifa etmesini emretti.
te Recep Pekerin istifasna sebep, bu hareketidir.
ku

Cumhuriyet Halk Partisi, bu tarihten sonra Frka Ktibi


Umumiliinden alnarak Babakanla balanmtr.
SAM PAA'NIN ENN SS
tu

YIL 1931. Dolmabahe Saray'nda ok parlak bir dn


py

oluyor, generallerden birinin kz evleniyordu. Yurdun btn


tannm kiileri dne arlydlar. Her yanda k elbiseli gzel
hanmlar, gen kzlar, yakkl erkekler gze arpyordu.
Trkiye'nin Berlin Bykelisi olan Kemalettin Sami Paa ve ei
ld

de konuklar arasndayd.
Eli ve ei dikkati ekecek kadar k giyinmilerdi.
Kemalettin Sami Paa'nn ei Arap dnyasnda tannm bir
z

prensesti. Ne kadar mcevheri varsa hepsini takmt denebilir.


Yrdke prl prl yanp snen mcevherlerle herkesin

baklarn zerinde topluyordu. Sanki klardan yapl bir


stunu andryordu.
Prensesin bu ar ss, ok gemeden Atatrk'n de
dikkatini ekti. Cannn skldn anlamakta gecikmedim. Btn
neesi bir anda uup gitmiti. Dans biter bitmez Kemalettin Sami
Paa'y yanna ard. Ayakta u ekilde konutu:
Ltfen etrafnza bir bakn. Ne kadar gzel varsa hepsi
tabii... Hi bu kadar elmaslsna rastlyor musunuz? Sizin
hanmefendi bujular iinde. Kendi irkinliini kapamak iin
kuyumcu dkknna benzemi.
Kemalettin Sami Paa, eiyle beraber salonda daha ok
kalamad. Hemen Saray'dan ayrld. Einin bu kadar
138 ATATRK'N UAININ

sslenmesine ve ho olmayan bu durumu yaratmasna o da ok


zlm ve piman olmutu.
ok k giyinen Atatrk, ssten, gsteriten tiksinir, byle
eylerden uzak dururdu. Tam bir salon adam olduu halde,
tabiilikten hi bir zaman ayrlmaz, grnd gibi olmay ye
tutard.
ku
tu
py
ld
z

GZL DEFTER 141

ku

SAKARYA KPRSNDE
tu
py

BR gece saat iki sularndayd. Sakarya Kprsnn zerinden


trenle geerken, ben ve trende alan Rza adndaki arkadala
Atatrk'n yemek yemesini bekliyorduk. Trenin tekerleklerinin
ld

kard tik taklardan baka hibir ses duyulmuyordu. kimizin


de gznden uyku akyordu. Uzakta, siyah, simsiyah bir gece
bolukta uzanyor, ara sra bir aacn glgesi, bir saniyenin onda
z

biri kadar bir zaman iin penceremize dp kayboluyordu. Ata-


trk, yemekten ban kaldrp bize:

Nereden geiyoruz? Diye sordu.

Paam, Sakarya Kprsnn stnden... Diye karlk


verdim.
Peki...Diye kesti att.
Konumann daha uzayacan sanyordum. Yanlmamm.
Aradan ksa bir sre geince Atatrk, yamn ka olduunu sordu.
Yirmi olduunu syledim. Ban sallad. Sonra trende alan
arkadaa da yan sordu. Onun ya da yirmi deil miymi?
Atatrk, yalarmz renince:

Siz ocuksunuz. Yunanllarn burasn igal ettiini


bilmezsiniz...
138 ATATRK'N UAININ

Deyince ikimiz de bir azdan:

Paam biliriz. Siz olmasaydnz Yunanllar buradan kim


karacakt? Siz kurtardnz. Siz yaptnz... Diye baladk
konumaa.

Biz geri iimizden geldii gibi ok samimi bir ekilde


konuuyorduk. Fakat yaptmz, dalkavukluktan baka bir ey
deildi. Atatrk'n de dalkavuklua ne kadar kzdn ok
yakndan biliyorduk. Fakat bizim samimiyetimize inand iin
szlerimize kzmad. Ve u olaanst karl verdi:
ku

Ben hi bir eyi kurtarm deilim. Yalnz bu topra


Yunan kumandanlarndan daha iyi tanyordum. Onun iin onlar
malp oldular.
tu
py
ld
z

GZL DEFTER 143

ku
tu
py

YAKINLARINA VERD DERS


ld

ATATRK'n her geceki sofralarndan bi- ri... Sofrada Cevat


Abbas, Recep Zht, Kl Ali, Recep Peker, Tahsin zer gibi yakn
z

arkadalar, sofrasnn gedikli konuklar bulunuyordu.


Cevat Abbas, hanm tarafndan Atatrk'e ikyet edilmi

olacak ki, bir sre onu szdkten sonra sofra-dakilere u dersi


verdi.
Cebinden sigara tabakasn kard. inden iki sigara seti.
Bir tanesini kendi yakt. Bir tanesini de Cevat Abbas'a attktan
sonra unlar syledi:

Bir zamanlar gen bir subaydnz. Hanmlarnz da gen


kzlard. Seviip evlendiniz. O zaman fakirdiniz. imdi hem
zenginsiniz, hem de mebussunuz. O zaman gzel olan aileleriniz
imdi size irkin ve kart geliyor. Aklnz banza alnz ve o
kadnlara kt muamele etmeyiniz.
GT MEKTUBU GETR
GZL DEFTER 143

ku
tu
py
ld

ATATRK'n yannda altm oniki yl iinde


bamdan ok ilgin olaylar ge-
mitir. Fakat onlardan hibiri, adma gelen bir mektup nedeniyle
z

tarafndan sorguya ekilmem kadar beni heyecanlandrmam,


korkutmamtr. Hl hatrladka bir rperti geiririm.

Ata'nn manev evld Nebile Hanmn Dara-faka Lisesi


orta ksm altnc snfnda okuyan Muvaffak Reslan adnda bir
kardei vard. ocuk bir gn Saraya ablasn grmee geldi.
Akam yemeini ablasnn yannda beraberce yediler. Yemekten
sonra ocuk benden gizlice bir bira istedi. Buzluktan biray alarak
getirdim. Ablasndan gizli olarak biray iti, teekkr etti. Bir gn
sonra ocuk okula, biz de Ankara'ya gittik. Bir sre geince ocuk
bana bir mektup gndermi. Mektubu Atatrk armal bir kda
yazp, Atatrk armal bir zarfa koymu. Posta idaresi bu mektubu
bana gndermeyip, Husus Kalem Mdr Hasan Rza Soyak'a
ulatrm. Benim tabi bunlarn hi birinden haberim yok. Hasan
Rza Soyak mektubu doruca Atatrk'e gtrr. Zarf belli
GZL DEFTER 143

ku
tu
py

etmeden ap, iin-dekileri Atatrk'e okur. Sonra zenle kapatarak


masann zerine koyar. O srada odaya giren arkadam
ld
z

GZL DEFTER 142

sofrac Tahsin Efendi, benim adma yazlm mektubu grnce


alr, fakat Atatrk armasn zarfn stnde grnce vermez,
saklar. Mektup, masann stnden yok olunca tab herkes benim
aldm sanr.
O akam sofrada hi bir eyden haberim olmad halde
mektubu benim aldm sanan Atatrk, konuklarn nnde bana
dnerek:
ku

elebi Efendi, dn gece seni ryamda grdm. Benim


armamla sana bir mektup gelmi. Bu mektup nerede?
Deyince birden ardm. Kafam yordum. Nereden gelebilirdi
ki...
tu

Fakat Atatrk'n syledii, alt taraf rya idi.


nce nem vermedim. Mektubu Atatrk te koymu
py

olabilirdi.
Bana mektup gelmemitir efendim... Hem tuhaf deil mi?
Bendeniz de sizi dn gece ryada grdm... Deyince.
Nasl grdn? Diye sordu.
ld

Sizin elbisenizi bana giydiriyorlard. Ben de giymedim.


Bir kpek gelip, stmdeki elbiseyi yrtt. Dedim.
Yaa... Dedi. Sonra yeniden:
z

Git mektubu getir... Diye tutturdu.


Mektuptan haberim olmadna Atatrk' bir trl
inandramyordum. Sonunda sofradaki konuklar, ie kartlar:

ocuum, git odana. Bavuluna bakver. Deyin-


ce:
Efendim, yok byle bir ey... Diyebildim. Heyecan ve
zntden bitkin bir hale gelmitim.
Ne sylesem, ne yapsam karmdakileri inandramya-cam
anlamtm. Atatrk, bocaladm grnce:
F. 10
ar bana Hasan Rza Beyi... Dedi.
Hemen yaverlie telefon edildi. Hasan Rza So-yakn Sovyet
Bykeliliinde kordiplomatie verilen ziyafette olduunu
sylediler. Ben de Ata'ya durumu anlattm.
GZL DEFTER 143

Rus Sefaretine telefon edilsin. Hemen gelsin.. Dedi.


Telefon edildi ve biraz sonra Hasan Rza Soyak geldi. Beni ve
sofraclar dar kardlar. Misafirler ierde kald. Birka dakika
sonra da Hasan Rza Soyak salondan ayrld. Hemen arkasndan
koup:
Kuzum mektup kimden? Diye sordum. Serte bir dille:
Nebile Hanmn kardei Muvaffak Reslan'dan. Deyince
ku

rahatladm. Salona girdiim zaman Atatrk bana:


elebi Efendi. Sen namuslu bir ocuksun, biliyorum.
Dedi.
tu

Paam, sizin ryanz hakikat. Fakat bana mektup falan


gelmedi. Diye ilk ifademde israr ettim.
Ertesi gn sabahleyin Hasan Rza Soyak'n ofr Necmi
py

Efendi, daha ben yataktayken mektubu getirdi. O gn le


yemeinde mektubu Atatrk'e verdim. Mektupta selmdan baka
ey yok gibiydi. Anneanneye selm, Afet Hanma selm, Rukiye
ld

Hanma selm... Fakat yine de Atatrk:


Mektubu ver Hasan Rza Beye. Tahkikat yaptrsn. Dedi.
Ben de mektubu Hasan Rza Soyak'a verdim. Sonra okulda
z

ocuu sorguya ektiklerini rendim. Ben de bylece temize


ktm ...
GZL DEFTER 147

148 ATATRK'N UAININ

ku

YA HAZRETLERNN DERGHI
tu

ATATRK Harbiye'de renciyken hafta tatillerinde Beykoz'da Ya


py

Efendi Derg-h'nn eyhine konuk gider, eyh te O'na ve beraber gelen


br genlere okulu brakmamalarn, okuyup byk adam olmalarn
tlermi. Atatrk bunu hi unutmam. Boaz'dan her geiimizde
ban Beykoz'un stndeki Dergha doru evirerek eski anlar tazeler
ld

ve bize:

Eer bize eyh Hazretleri okuma ak verme-seydi, halimiz nice


olurdu? Der dururdu.
z

ku
tu

ERTURUL YATINI BATIRIRIM


py

ATATRK stanbul'da bulunduu sralar Boaz'da ve Marmara'da


yatla gezmee baylr, yorgunluunu ancak bu ekilde karrd.
Bir yaz gn akam st yine Boaz'a doru bir gezi
ld

dzenlettirmiti. Atatrk nemli bir eye kzm olacak ki, yanna


girdiimde:
Erturul yatn batrrm... Diye serte konuuyordu.
z

O srada Kavak'larn nne gelmitik. Akntnn etkisiyle yat


balad beik gibi sallanmaa. Herkes:

Paam, hava fena, dnelim... Diyor. Atatrk:


Hayr olmaz, Boaz'dan kalm. Diye diretiyordu.
Boaz'dan karak Zonguldak'a gidilmesi isteniyordu.
Tam o srada yatn gvertesinde Seyrsefain daresinin
Mdr Sadullah Bey'e rastladm:
Beyim, hava ok kt. Bu artlar altnda gidemeyiz...
Deyince bana gld:
Biz Ata'ya syledik, kzd. Sen syle. Dedi. Bir an
durakladm. Atatrk, dedii dedik bir
adamd. Bir eye karar verdi mi, onun zerinde diretmek botu.
Fakat bir huyu da vard ki, akla yatkn
148 ATATRK'N UAININ

149
GZL DEFTER

dilekleri yerine getirmekten ekinmezdi. Cesaretimi toplayp


hemen salonun kaps nne geldim. Atatrk'e damdan der
gibi:
Paam, ilerki burundan dnelim mi ? Deyince:
Peki dnelim... Dedi.
Dorusu bu kadar kolaylkla Atatrk' raz edebileceimi
aklma getirmemitim bile. Onun iin birden bire arp kaldm.
Bir yandan da seviniyordum. Hemen merdivenin dibinde
heyecanla benden cevap bekleyen Sadullah Bey'in yanna kotum:
Paa Hazretleri ilerki burundan dnmemizi emretti...
Deyince Sadullah Bey'in sevinten gzleri yaard. Bana dl
olarak bir maa ikramiye verilmesi iin kamara mdr Muzaffer
Bey'e emir verdi. O zaman alm olduum aylk yirmiyedi lirayd.
ku

mrmde aldm tek dl de ite bu paradr.


tu
py
ld
z

GZL DEFTER 147

ku

ANKARA LSES'NDE
tu
py

BR gn ankaya Kknden otomobile binip yola koyulduk.


Gideceimiz yer bilinmiyordu. ounluk yle olur, yola ktktan
sonra karar verilirdi. Atatrk ofr Remzi Efendiye:
ld

Ankara Lisesi'ne... Diye seslendi.


Bastne Paam. Diye cevap verip Atatrk Lisesine
gittik.
z

Atatrk, eitli snflara girdi. Dersleri izledi. Sralarda


rencilerle yanyana oturdu. retmenlerin ders anlatlarn
yakndan grd. Kitaplar kartrd. Tahtaya kaldrlan rencilere

balad eitli sorular sormaa.


ocuklarn hepsi heyecan iindeydiler. Bir pot krmamaa
alyorlard. yle ya iki snav birden vermek kolay deildi.
Atatrk'n sorularn cevaplandrmak ta balbana bir snav
gibiydi.
Atatrk, ocuklarn kendi aplarnda verdikleri cevaplardan
ok memnundu. Tam okuldan kacamz srada gen bir
retmen:
Paam, sizden bir ricam var... Diye yaklat. Atatrk:
Peki anlatnz... Deyince unlar syledi:
Burada pek ok zengin ve vekil ocuklar var. le
zaman bunlar hususi otomobilleri gelip
148 ATATRK'N UAININ

alyor, yemee gtryor. Yahut ta sefertaslar iin-de gayet gzel


eit eit yemekler geliyor. Bunlar br ocuklarn yannda
yiyorlar. Oysa br ocuklarn yiyecek ekmekleri bile yok. Bu
durumdan biz hocalar pek ok zlyoruz. Ama elimizden hibir
gey gelmiyor.
ok kritik bir konuydu bu. Atatrk'n yz dnceli bir
hal ald. Ne diyeceini O da armt. Bir an dndkten sonra:
Bunlar zamanla dzelir. imdi memleket fakirdir... Diye
cevap verdi.
ku
tu
py
ld
z

GZL DEFTER 149

ku

AMERKALI GAZETEC
tu

ANKARA PALAS Oteli salonlar sk sk byk balolara sahne olur


ve bunlarn bazlarnda eref konuu olarak Atatrk te arl bu-
py

lunurdu. Bir gece yine byle byk balolardan biri veriliyordu.


Kzlay eliyle dzenlenen baloda Atatrk dans ederken, elinde viski
kadehiyle dolaan uzun boylu bir adama yaklat. Duruundan bir
yabanc olduu anlalyordu.
ld

Atatrk, yannda bulunan Tevfik Rt Aras'a:


Bu msy kimdir? Diye sordu. Tevfik Rt Aras ta:
Paam, Amerikan gazetecisidir... Deyince tantrlmasn
z

istedi. Tantrldlar. Atatrk'le yabanc gazeteci arasnda


Franszca olarak u konuma geti:
nce konuk Amerikalya:

Hangi rktansnz? Diye sordu.


Amerikalym... Cevabn alnca da:
Hayr siz Amerikal deil Trksnz. Diye karlkta
bulundu.
Amerikal nce armt. Aralarnda bir anlamazlk
olduunu sanarak yine ilk sznde diretince Atatrk:
Kristof Kolomb'tan elli yl evvel Trkler Ame-ka'y
kefetmiler. Diye balad anlatmaa. Amerikal can kulaiyle
dinliyordu.
GZL DEFTER 150

Atatrk, buna rnek olarak mzelerimizde ceylan derisinden


yaplm haritalarn bulunduunu, Amerika'ya giderken rastlanan
Kayk Adalarnn Trke olduunu, Trkede kaya sandal da
dendiini, Kanarya Adalarnn adnn (Kanari) olarak yazldn,
Ka-nari'nin bizim Trkede Kanarya olduunu anlattktan sonra
Amerikalya:
Siz Amerikallar Orta Asya'dan hicret ettiniz. Olsanz
olsanz Trk olabilirsiniz. Diye szlerini bitirdi.
Amerikal Atatrk' gittike artan bir heyecan ve aknlkla
dinliyordu. Bunca yllk meslek hayatnda lkesi hakknda bu
ku

denli ilgin bilgileri olan kimseye hi rastlamamt. Atatrk'n


ekiciliinden kendini bir trl kurtaramyor, daha ok
konumas iin trl bahaneler buluyordu. Grme saatlerce
tu

srd. Bir ara Amerikal gazetecinin, evresindekilere:


Hayatmda tandm en harikulade adamla imdi kar
karyaym... Dediini hatrlyorum.
py

Amerikal gazeteci Atatrk'n ilgisini grdkten sonra birka


gnlne geldii Trkiye'deki kaln uzatt. Gnlerce
mzelerimizde incelemeler yapt, alt, notlar ald. Amerika'ya
gidince de:
ld

Biz Amerikallar Trkten baka bir ey deiliz... Diye


yazlar yazm. Bizim Trk gazeteleri de Amerikalnn yazlarn
evirmilerdi.
z

151 ATATRK'N UAININ

ku
tu

SON HALFE'NN
GZYALARI
py
ld

CUMHURYET'N kuruluundan sonra Halifelik te kaldrlm,


son Halife Abdlmecit bin-i Abdlaziz Efendi yurttan kovulmutu.
1924 yl Mart aynda Abdlmecit Efendi'yi bir gece birdenbire
z

yurttan ayrlmaa zorlamlar, onun iki gn hazrlk yapmak iin


istedii izni bile, Byk Mil-let Meclisi'nden kan kanunu
kendisine gsterip, dakika tehiri mucibi idamdr gerekesiyle

kendisine vermemilerdi.
Abdlmecit Efendi'yi orlu istasyonuna kadar otomobille
gtren ofr Mustafa, o olay sonradan bana anlatmt. Ben
burada yazlarla ilgisi bulunduundan anlatmadan
geemiyeceim:
Abdlmecit Efendi, emri zntyle dinledikten sonra mill
iradeye boyun eerek drt kars, bir odal, ocuklar Drrvar
ve mer Faruk'la perdeleri inik ayr kapal otomobile bindirilip
orlu'ya gtrlyor. Her hangi bir olayn kmamas iin de
Sirkeci'den trene bindirilmiyor. Yolda Abdlmecit Efendi ofrne:
Mustafa, sen de benimle gelir misin? Diye soruyor.
156 ATATRK'N UAININ

155
GZL DEFTER

Mustafa, efendisinin gidiinden ok zntldr. Fakat onu


krmak ta istemiyor. yle ya, birbirlerini bir daha hi
gremiyecekler.

Gelmek ok isterdim ama, burada dodum, oluk


ocuum burada. Bunlardan ayrlamam... Diye karlk veriyor.

Mecit Efendi bu szlerden ok duygulanmtr. -zntsn


belli etmemee alyor ama bo:

Ah, ne olurdu, beni de bu vatann bir kesin-de


gzaltnda braksalard... Diyebiliyor. O anda Mecit Efendi'nin
gzlerinden bir dizi yan szldn gryor.
ku

Aradan ok zaman getii halde ofr Mustafa, hibir zaman


bu konumay aklndan karamadn sylemektedir.

Halife Trkiye'den ayrldktan sonra svire snrnda byk


tu

glklerle karlam. Drt kars olduu iin orann


kanunlarna gre ieri sokulmak istenmemi. Ancak devlet
bakannn zel izniyle svire'ye girebilmitir.
py
ld
z

ku
tu

MASRAFINI CEBNDEN
py

DERD
ld

1930 YILINDAYDIK. Byk Millet Meclisi yaz


tatiline girmiti. Her yaz olduu gi-
z

bi bu yl da tatili stanbul ya da Bursa'da geirecektik.


Programda nce Bursa yer almt. Derince'de Erturul
yatyla Mudanya'ya gidilecek, oradan otomobillerle Bursa'ya

geilecekti. Ben ayr olarak Bilecik Karakynden otomobille


Bursa'ya gidip, bu tarihi yeil ehrin sayfiyesi olan ekirge'de
Bursallarn Atatrk'e armaan ettii kkn hazrlanmas iin
alacaktm.
Byle gezilerde ankaya Kknden klmadan nce son
akamlar sofraya hep paalar arlr, eitli yurt meseleleri
grlrd.
Bursa'ya hareketimizden nce de son gece yine paalar
arlyd. Bata Mareal Fevzi akmak olduu halde yksek
rtbeli btn subaylar toplanmlard. Gece saat 24'e doru sofra
dald. Konuklar birer ikier gittiler. Ertesi gn de yola ktk.
156 ATATRK'N UAININ

GZL DEFTER 157

nce otomobiller klavuz trene konmu, daha sonra polis ve


muhafz ktas bindirilmiti. Tren Derin-ce'ye varnca otomobiller
Erturul yatyla Mudanya'ya gelen Atatrk' karlayp Bursa'ya
gtrmek iin harekete geirildi.
O srada ben Bursa'da Vali ve Belediye Bakanyla Kkn yatak ve
sofra takmlarn hazrlyor, hasrlar temizletiyordum.
Burada sras gelmiken unu da syliyeyim ki, Atatrk hibir
yerde Belediyelerin konuu olmam, her yerde masraf cebinden
demitir. Yalnz 1927 ylnda stanbul'a ilk geliinde stanbul
Belediyesi'nin konuu olarak kaldn hatrlarm. br yllar stanbul'a
geliinde masraf hep kendi demitir. Hi bir otelcinin, gazinocunun
etkisinde kalmamtr. Onlar her ne kadar para almak istemezlerse de
Atatrk:
ku

Bir daha gelmem sonra... Diyerek parasn der ve bayavere


sorard;
Gazinocu parasn ald m?
Verildi cevabn almadan da gazinodan kmazd.
tu
py
ld
z

158
ATATRK'N UAININ

OTOMOBLLER
BURSA'da bir hafta kaldktan sonra otomobillerle Yalova'ya gittik.
Otomobiller deyince sanmayn yzlerce otomobil vard. Sadece se-
kiz tane. Biri ak yazlk, biri kapal iki Lincoln, Buick, bir Benz
Mercedes...
kinci Cumhurbakan zamannda bu say onsekize kmtr.
Oysa smet nn, Rusya'ya yapt geziden dnd zaman,
Sovyet ynetiminin etkisinde kalarak Bakanlarn altndan
arabalarn aldrmak istemiti. Tevfik Rt Aras'la kr Kaya
Kke gelerek A-tatrk'e durumu anlattlar. Atatrk:
Benim otomobilleri de kaldryor mu? Deyince:
Hayr Paam, sizinkilere dokunmuyor. Cevabn ald.
ku

Bunun zerine:
Yahu, byle ey olur mu? Bir vekilin altndan otomobil
alnr m? Bu ne biim i... Diye sylendi. kr Kaya:
Biz de kabul etmeyiz... Dedi.
tu

O sralar smet nn, bir yl kadar resmi arabaya binmedi.


Kendi hususi otomobiliyle Meclis'e ve Babakanla gidip geldiydi
py
ld
z

GZL DEFTER 159

ELBSELERM YAKIN

YALOVA'DA uzun sre kaldk. Akamlar A-tatrk'n sofras yine


konuklarla dolup tayor, birok yurt sorunlar bu sofrada
ku

grlyordu. Bir akam yerli mal kullanlmas stne bir


konuma oldu. Herkes dncesini sylyor, yurtta yerli
endstrinin gelimesi iin byk bir kampanya almas, herkesin
tu

yerli mal yemesi, yerli mal giyinmesi isteniyordu. Yerli Mal


Haftas'nn aklan da bugnlere rastlar.
Atatrk, herkesin ne srd dnceleri, her zamanki
py

dikkatiyle dinledikten sonra:


Bundan sonra nder olarak benim de yerli mal
kullanmam lzm. Gardroptaki elbiselerimi getirin. Kkn
nnde yakn...
ld

Emrini verdi. Herkeste bir sessizlik.... O en, grltl sofra


sanki bir anda mezar sessizliine brnmt. Herkes birbirinin
yzne bakyordu. Sessizlii lk nce konuklar arasnda bulunan
z

Ulus Gazetesi bayazar Falih Rfk Atay bozmaa cesaret edebildi:


Paam, bu elbiseleri yakmayn, birer tanesini bizlere

verin. Biz de htra olarak saklayalm... Deyince Atatrk hafife,


glmsedi:
Peki, dedi.
Orada hazr bulunan herkese birer kat elbise verildi.
Bunlarn artk o elbiseleri htra olarak m sakladklarn, yoksa
giyerek mi eskittiklerini bilemem.
Bir gn sonra Beyolu'nun tannm terzilerinden Arman
Yalova'ya getirildi. Atatrk, Kktekilerin gzleri nnde yerli
kumatan elbisesini kestirdi ve diktirdi. O olaydan sonra Atatrk,
elbiselerini hep yerli kumatan olarak Arman'a diktirmitir. Bir
daha da svire'den kuma gelmedi.

HZIM'I NASIL
GRETRD?
160 ATATRK'N UAININ

ku
tu

HAZIM Atatrk'n en sevdii aktrd. Ankara'dan stanbul'a


geldii zamanlar Hzm sofrasnda grmek ister ve temsil sonras
otomobilini gndererek bu byk sanaty Saray'a getirtir,
py

karlkl sanat sohbetleri yapard. Nee, espri havas iinde geen


toplant srasnda eitli konular zerinde grlr, tartlrd.
Yine bir gece, ge saatlerde Hazm, Atatrk'n sofrasndayd.
Konu spora gelmiti. Atatrk, sanatya yle sordu:
ld

Hazm, hi spor yaptn m mrnde? Hazm, Atatrk'n


grei sevdiini ve oban
Mehmet'i de koruduunu bildiinden :
z

Genliimde biraz gre yaptm Paam... Diye atmasiyon


bir karlk verdi.
Aradan be - alt saat gemi, spor konusu unutulmutu. Bu

arada Atatrk'n, yaverinin kulana eilerek bir eyler syledii


gzden kamad. Yaver hemen uzaklat ve daha be dakika bile
gemeden yannda Muhafz Alayndan seme yar beline kadar
plak leventendam on pehlivan erle beraber grnd.
Herkes aknlk iinde ne olacan merakla bekliyordu. Az
nce sylediklerini unutan Hazm, bana
GZL DEFTER 161

geleceklerden habersiz, gelenlere biraz da aknlkla bakyordu.


Atatrk keyifli keyifli :
Kuzum Hazm, unlarla gre te, marifetini grelim...
Demez mi?
Hzm'da bir anda afak atmt. Hemen kendini toparlayp,
iin iinden syrlmaa alt:
ku

Aman Paam, ben genliimde gretim... Grei falan


oktan unuttum. Bunlar benim pestilimi karrlar...
Ama Atatrk kararlyd. lle de Hzm' gre-tirecekti.
tu

Glmseyerek :
Sen neenle kalpleri, tua getirmi adamsn. Bunlar senin
karnda dayanr m?
py

Deyince gzleri yaaran Hazm, Atatrk' Kramayacan


anlyarak aresiz ceketini kard. Kollarn svayarak pehlivanlarn
yanna sokulup yavaa :
ld

Bak, ben pehlivan falan deilim. Bizim imdi vazifemiz


Paa'y elendirmek... Siz kendinizi bo brakn. Ben sizi tutacam.
Diye onlarn saflklarndan yararlanp, masann nne kadar
z

getirdi. Bata duran pehlivann bir anlk dalgnlndan


yararlanarak, hemen el - ense yere drmee alnca Atatrk:
Bravo!.. Yaa Hazm.. Diye bard. Salon kahkahadan

krlyordu.
Sabaha kar sofra dalrken Hazm evresindekilere :..
Meer Paa'nn nnde gremek ne kadar zormu.
Kuyruk sokumuma kadar terledim... Diyordu.

F. 11
ADALI AYE HANIM
159 ATATRK'N UAININ

ANKAYA Kknde yine bir akam ziyafeti...


stanbul sosyetesinin tannm
kiilerinden Adal Aye Hanm ve ei Asaf bey de konuklar
arasnda bulunuyordu. Saat gecenin ikisine yaklamt. Pistteki
iftler azald bir sra Atatrk, Aye Hanm dansa kaldrd.
ku

Hatrmda kaldna gre bir vals alyordu.


Aye Hanmn ei Asaf Beyin bir ara elinde tabancayla ayaa
kalkmak istedii grld. Meden Kanun oktan alnmt.
Trkiye, ada uygarlk dzeyine ykselmek iin dev admlarla
tu

ilerliyordu. Batnn btn yeniliklerini benimsiyorduk. Danstan


tabii bir ey var myd? stelik Adal Aye Hanm ve ei de
py

sosyeteden gelmeydiler.
Asaf Beyin tabancasnn Atatrk' hedef tutacan hi
sanmyorum. Onun olsa olsa sarholuun etkisiyle bu tabancay
ekmi olduu dnlebilir. Fakat daha ayaa kalkmadan
ld

yannda bulunan Sinop milletvekili Recep Zht'nn onu bir


yumrukta yere sermesi bir oldu.
Recep Zht, Asaf Beyin elindeki kk tabanca y bana
z

verdi. Ben de sofra daldktan sonra baya-ver Celal Beye


gtrdm.
Atatrk'n btn bunlardan haberi yoktu. Dansn

bitirdikten sonra konuklarn yanna oturmutu. Durumu ancak


ertesi gn akam sofrasnda Atatrk'e anlattlar. Kzacan
sanyorduk. Glerek:
Yahu ne var bunda ekinecek. Adamcaz keyfe gelmi,
cam tabanca atmak istemi... Diye cevap verdi.
GZL DEFTER
163

ku
tu

RFAT HOCA'NIN BAII


py

MLL Mcadele'ye katlm Atatrk'n ya-


ld

knlarndan birinin azndan dinlemitim:


19 Mays 1919. Atatrk Kurtulu Sava'na balamak zere
Samsun'a ayak basmtr. Bir yandan i ve d dmanlarla
z

savarken, bir yandan da hastalklarla uramaktadr.


Bbreklerinden hasta olan Atatrk, Bafra yaknlarnda
Ilca'da ve Havza'da tedavi altna alnmtr. Sivas ve Erzurum

Kongrelerinden sonra Ankara'ya dnyor. Bu srada Ali Fuat


Cebesoy, bz yardmlarda bulunmutur. Vahidettin'in kendisine
vermi olduu yolluklarn da sonu gelmiti. Elde avuta be para
kalmamt.
Nereden para bulunaca dnlrken Diyanet leri
Bakan Rifat Hoca kageliyor. Hemen cebinden bin lira karyor
ve Atatrk'e :
Paam, imdi sizin paraya ihtiyacnz vardr. Bugnlk
bu kadar temin edebildim. Kusura bakma-yn... Diye paray
uzatyor.
Bu paray hi unutmam... Der ve Rifat Ho-ca'dan sras
geldike nerek szederdi.
KARABEKR'E SNRLENYOR
164 ATATRK'N UAININ

ku
tu

BR gn Ankara'da Gazi Orman iftlii'-ndeki Marmara Kknde


py

sofrac Saip'le oturmu, konuuyorduk. Can skntsndan


konudan ko nuya atlyorduk. Kap aralkt. Salonda Atatrk, Cevat
Abbas'la derin bir konumaya dalmt. Onlar kendi lemlerinde,
ld

biz kendi lemimizdeydik. Saatler ilerliyor, zamann nasl getii


anlalmyordu.
Saip her frsatta Atatrk' sevdiini, O'nun iin her eyi gze
z

alabileceini ileri sryor, bense ona :

Sen Gazi'yi pilavyla hoaf iin seviyorsun Bense kafasna,


dncelerine, baard ilere hayranm... Diye taklyor, sonra


yle ekliyordum : Savata yararlk gsteren bir sr paay
sevmiyorsun da yalnz Ata'y seviyorsun. Bu doru mu?
Arkadam aksini ileri sryor, bense onun dalna basmak
iin adamakll sesimi ykseltiyor, sonra kzna ks ks glerek
bakyordum.

Biz byle tartmaya dalm ekie duralm, Atatrk sesimizi


duymu, zile bast, bizi ard. eri girdim:
GZL DEFTER 165

erde kahvehane mi kurdunuz? Nedir bu grlt... Diye


kt.
Hi sesimi karmadan bam nme eip biraz bekledim. O
tekrar konumasna dalnca da sessizce dar szldm.
Atatrk, konumamz duyup ta beni ard zaman hi
durmadan Karabekir Paa'y yordum. Bilmem ama,
ocukluumda rendiim bir arknn etkisiyle bu askere kalben
balanmtm. arknn, daha dorusu marn msralarnn
tekrar, aklmda kaldna gre yleydi:
ku

elik gibi kollu, Tuntan bilekli - Trk hi y lar m, Trk hi


ylar m?
tu

Aradan yllar getii halde bu ark hi aklmdan kmamt.


Aklma geldike mrldanmadan yapamazdm.
O akam ankaya Kk'ne dndmzde Atatrk bana :
py

Sen benim Byk Nutkumu okudun mu? Dedi.


Okumadm efendim. Diye karlk verdim. Sonra tekrar
sordu :
ld

Ktphanenin neresinde biliyor musun?


Biliyorum, bir prlanta mahfaza iinde olacak.
yleyse al getir...
z

Hemen yukar kotum. Ktphaneye girerek etajerin camn


srp, Nutku mahfazasndan kardm, a-aya indirdim. imde
ne yalan syliyeyim, bir korku vard

O srada sofrada bulunan Ruen Eref naydn'a Nutku


verdim. Ruen Eref, Nutkun sayfalarn evirdi, evirdi, Kzm
Karabektr'e ilikin blme gelin-
ce durdu. Atatrk'n yzne bakt. Ben yukar gidince, o gnk
olay konutuklarn anlamtm. Sonu ne olacak, altndan ne
kacak diye merakla bekliyordum,

Atatrk, Ruen Eref naydn'a dnerek :


Oku... Dedi. Sonra bana bakt:
Sen de dinle... Diye ekledi.
166 ATATRK'N UAININ

Ruen Eref naydn'n okuduu blmleri byk bir


dikkatle dinliyordum. Atatrk te ayn ilgiyle dinliyor, sanki o
gnleri yeniden yaar gibi oluyordu. Gzleri deimeyen bir
noktaya saplanmt. Okuma ii bittikten sonra bu konu zerinde
Atatrk'le Ruen Eref naydn arasnda bir konuma balad.
Can kulayla dinlediim konuma, Atatrk'n Kurtulu Sava'na
balaynn hikayesiydi.
ku

Atatrk, son Padiah Vahidettin tarafndan Saraya


arlmt. Kabul srasnda Vahidettin ilk olarak ona u soruyu
sormutu :
tu

u grdnz dman gemilerini buradan nasl


karabilirsiniz?
py

O grdnz zrhllar karada yrmez.


Peki bu ii nasl yapabilirsiniz?
Emredersiniz.
ld

Ne yaparsanz yapn, fakat bunlar buradan kovun...


Ve kendisine u grevi veriyor :
Yannza alabileceiniz maiyetinizi alnz. Samsun'a
hareket ediniz. Yarn Bandrma vapuru hareketinize hazrdr. ark
z

vilyetleri asker mfettii olarak yola kn. Allah yardmcnz


olsun...

Padiah Atatrk'n elini skyor. O da Saraydan ayrlyor.


rk Bandrma teknesi Karadeniz'in azgn dalgalar
arasnda yol alrken igal kuvvetleri ii haber alm, fakat ok ge
kalmtr. ngiliz zrhllar Bandrma vapuruna yetiemeden
Atatrk Samsun'a ayak basmtr.
Konumann burasna gelince Atatrk bana dnd. Anlalan
o gn Karabekir hakknda Saip'le yaptm konumay
unutmamt :
Onun yerine Samsun'a kp, askeri elbiselerimi yrtp,
niformam attktan sonra Karabekir Paa benim taynm
kesmitir. Mill Mcadele'ye olan hizmetlerini de bu zaviyeden
incelemek lzmdr...
166 ATATRK'N UAININ

Aradan yllar gemiti. O srada gazetelerde Karabekir


Paa'nn anlar yaynlanyordu. Karabekir bu yazlarnda yapt
hizmetleri sralyor Her eyi ben yaptm. Ben olmasaydm Trk
milleti kurtulamazd... gibisinden szler ediyordu. Atatrk'e de az
bir pay brakyordu.
O sralar biz stanbul'da, Dolmabahe Saraynday-dk.
Atatrk, gazetelerdeki bu yazlara biraz sinirlenmi olacak ki,
ku

birden unlar syledi :


Bu ekilde iddiada bulunan adamlar akl doktorlarna
gndermek lzm... Eer bu memleketi bir Karabekir'le bir Mustafa
tu

Kemal kurtardysa ok ya-zk... Oturup alamak lzm!


py
ld
z

168 ATATRK'N UAININ

ku

SAVARONA YATININ
tu

HKAYES
py

ATATRK sk sk deniz yoluyla da yurt gezilerine kt iin drt


ba mamur bir yata ihtiya vard. Eski devirden kalma Erturul
yat, bir gn sert bir havada Karadeniz'de batma tehlikesi geirdii
ld

iin kullanlmas sakncal bulunuyordu. Atatrk denizi ok


seviyordu, deniz akyd. Son zamanlarda salk durumu onun
denizden uzaklamasnn doru olmadn da ortaya
z

koyduundan, btn bunlar gznnde bulunduran Hkmet,


O'na ulusun bir armaan olarak Amerikal milyoner bir kadndan

ok ucuza bulduu Savarona yatn almt.


Yatn ngiltere'den aln srasnda ben de bulunduum iin
ksaca Savarona'nn hikyesini buraya koymak yerinde olacaktr :
1938 Martnda Londra'ya saat uzaklkta Sav-santin
limanna gittik. Burada Savarona'ya byk bir trenle Trk
bayra ekildi. Bayrak ekme treninde ngiliz bahriyesinden
amiral ve komutanlar, ehrin i-leri gelenlerinden birok kimse
vard. Londra Bykelimiz Fethi Okyar ile elilik ileri gelenleri
hazr bulunmutu.
Geminin alnmasnda Cumhurbakanl Umumi
GZL DEFTER 169

Ktibi Hasan Rza Soyak, Ulatrma Bakanl Mstear Sadullah


Gney, Nakliyat efi Burhanettin, mhendis Naci Ark ile komisyoner
olarak Avrupa'da bulunan Zeki adl bir kii ve Bal Mahmut vard.

Limanda bir ay kadar kaldk. Yatn d ksm beyaza boyand.


ersinde yaplacak deiiklikler iin ngilizler ok para istediklerinden
ku

ngiltere'den ayrlp Hamburg limanna gittik. Zaten yat Hamburg'ta


Blonios tezghlarnda yapld iin Almanlar deiiklik konusunda hi
zorluk ekmemilerdi.
tu

Savarona yatn 1931 ylnda Amerikal bir kadn yaptrmt. Misis


Katveller, Alman tezghlarna tam be milyon dolar saymt. Yatla
py

altm gn Dnyay dolatktan sonra Misis Katveller Amerika'ya va-


tanna dnd. Fakat Amerika Hkmeti, be milyon dolar gmrk
vergisi isteyince ters yz edip tekrar Avrupa'nn yolunu tuttu.
ld

Bu srada Katveller kocasn kaybetmi ve hayatta yapayalnz


kalmt. Yattan hevesini ald ve A-merika'ya da sokamyacan
anlad iin satla kard.
z

Yata ilk defa o zamanki Alman Babakan Yardmcs Von Papen


istekli olmutu. Fakat bizim komisyoncular akgz davranp, kadna bu

yat Atatrk'e satmak istediklerini sylediler. Amerikallarn Atatrk'e


sevgileri fazla olduundan yat bir milyon ikiyz bin dolara sattlar. Bu
suretle Hitler'in istedii yat ona ksmet olmad.

Savarona'nn sat ilemi bittikten sonra 1 Haziranda stanbul'a


geldik. Florya nlerinde bizi polis
ve gmrk motorlar karlad. Dolmabahe Saray nlerine geldiimiz
sra Atatrk bir motorla yata geldi.

Atatrk' tam ikibuuk ay grmemitim. Heyecanla ve zlemle


merdivenleri kmasn bekliyordum. Hemen yanna kotum. Fakat daha
ilk bakta hasta olduunu sezdim. Yz solmu, incelmi, karn
imiti. Atatrk'e kaygyla ve dikkatle baktm gren Kl Ali :
Neden bu kadar dikkatli baktn elebi? Merak etme bir ey yok.
Diye benim hayretimi yattrmak istedi. Ama beni kandramad.

Yata hemen yerleildi. Gerekli eyalar tand. A-tatrk, yatn


mobilyasn, Amerikan zevkini ok beenmiti. nk yatn sahibi, ince
zevkliydi. Yatn i-indeki eyalarn bir ksm, Fransa'daki mzelerden
asl gibi taklit olunarak yaptrlmt. Birok keleri tarihi eyalarla
bezenmiti.
ku

Plnlarn grd zaman yat ok beenen Atatrk, ne yazk ki,


ona kavutuunda lme yaklam ar bir hastayd. Savarona'nn
safasn sremi-yeceini o da anlam ve zlerek Bu tekne yoksa
tu

benim mezarm m olacak? diye hazin hazin sormutu.

Atatrk onbe gn kadar yatta kald. Kk gezintiler yapt. Deniz


py

havas yaram, yz biraz dzelmee yztutmutu.


ld
z

GZL DEFTER 168

ku
tu

K KADIN GAZETEC
py

1933 YILINDA Park Otel'de orta yal, fakat ok


gzel iki kadn Atatrk'n dik-
ld

katini ekti. Mavi gzl, sarn bu kadnlar bir keye ekilmiler,


sessiz sedasz oturuyorlard. Hususi Kalem Mdr Sreyya Beye
:
Kimdir bu kadnlar? Diye sordu.
z

Sreyya Bey, Metrdotel Karabet Efendiye kadnlarn kim


olduklarn sordu ve Amerikan gazetecileri olduklarn renerek

Atatrk'e bildirdi. Bunu duyan Atatrk :


Acaba masamza davet etsek gelmezler mi? Dedi.
Metrdotel Amerikallarn yanna giderek Atatrk'n arsn
bildirdi. Kadnlar memnuniyetle diye hemen yerlerinden kalkp
Atatrk'n yanma geldiler.
O gece ge vakte kadar Atatrk, konuk gazetecilerle ilgilendi.
Gezdikleri yerleri sordu, alma programlarn dinledi.
Tercmanl Sreyya Bey yapyordu. Atatrk, daha sonra
konuklara unu sordu :
Siz Trkiye'de nereleri grdnz? Gazeteciler u karl
verdiler :
stanbul'u grdk, mzeleri gezdik, tarih yerleri
dolagtk...
172
ATATRK'N UAININ

Trkiye yalnz stanbul deildir. Sizi onbe gn


memleketimde misafir etmek istiyorum. Bu zaman iinde
istediiniz yerleri grmekte serbestsiniz, bylece Trkiye'yi daha
yakndan tanmak frsatn elde etmi olursunuz. Kabul eder
misiniz?
ku

Teekkr ederiz. Memnuniyetle kabul ediyoruz. Bunun


zerine Sreyya Bey konuku olarak A-
merikal gazetecilerin yanna veriliyor. zmir, Efes, Antalya, Belks
tu

ykntlarn dolatktan sonra Ankara'ya gidiyorlar. Birka gn de


orada kaldktan sonra stanbul'a dnyorlar.
Amerikal gazeteciler stanbul'a dnlerinde Dolmabahe
py

Saray'nda yeniden Atatrk tarafndan kabul edilip, yemee


alkondular. Sofra gece saat yir-midrde kadar srd. Konuklar
gezdikleri yerleri anlattlar. Atatrk byk bir dikkatle bunlar
ld

dinledi. Eksik edindikleri bilgileri tamamlad.


Bir gn sonra konuklar, bir manevraya gtrldler. Asker
manevralar hayranlkla seyrettiler. Bir a-ra, manevra alanna
balanan bir telefon hattyla Amerikan Bakonsolosuyla da bir
z

grme yaptlar.
Birka gn sonra Amerikal gazeteciler memleketlerine

dndler. Bu iki kadn, yz altm be gazeteye birden gittikleri


yerden yaz yazarlarm. Trkiye izlenimleri gnlerce Amerikan
basnnda yer ald. Bunlar bizim gazetelerden de bazdan evirip
yaynladlar.
Amerikal gazeteciler yazlarnda Atatrk'ten hayranlkla
szetmekte, ok nazik ve centilmen bir devlet bakan olduunu
sylemekte, Dolmabahe Saray'nn iekler iindeki gzelliini
mekteydiler. A-tatrk'n, konuklarn bulunduu sofraya
smoking giyerek geldiini yazyorlard. Oysa Atatrk'n o gece dz
bir lcivert elbise vard zerinde.
GZL DEFTER 131
ku

TAYYARE PYANGOSU
tu

BR akam sofrada iki zerine konuulu-yordu.


py

Kadehler havaya kalktka eitli


grler ortaya atlyor, iki yapan yerli fabrikalarn kurulmas
dncesi savunuluyordu. nce bir bira fabrikasnn kurulmas
tartlmaa baland. Bira fabrikas yaplsn, gzel... Ama gerekli
ld

yatrm nereden bulacaz ?


Atatrk, sermaye konusunda ileri srlen istekleri
glmseyerek dinliyordu. Sonunda hi birini gz tutmam
z

olacak ki, son umut olarak bir Tayyare Piyangosu bileti (!)
alnmasna karar verildi. Yaverler, sofraclar, ahlar onar liralk
bilet aldlar. Btn biletlerin parasn da Atatrk verdi:

Kimin ansna karsa, bununla bira fabrikas kuracaz.


Dedi.
O gece otuz - krk kadar bilet alnmt. Birka gn sonra
piyango ekildi. Fakat - Atatrk'n ald da iinde - biletlerin hi
birine bir ey kmad. Yalnz benim biletime amorti kmt.
Atatrk, yine bir gece sofrada biletlerin ne olduunu sordu. Sonu-
cu rendikten sonra da :
En ansl adam elebi'ymi, dedi. Bu yarta hepinizi geride
brakt...
SZ SENYRSNZ
ANKAYA Kk'nde ara sra da poker partisi olur
ve Atatrk oyun sonunda
171 ATATRK'N UAININ

ok zaman kazanrd. Bir akam yine Kkte yeil uha masann


evresinde on - onbe kii kadar toplanmlar, poker oynuyorlar.
Derken para bitiyor. O zamanlar zerlerinde kurt resmi olan yeil
bir liralklar vard. Meclis dalrken, bakanlar, milletvekil-leri
Atatrk'n elini pyor, kp gidiyorlard. Atatrk elindeki
paralar, antrede kanlara kendi eliyle datt. Ama para
ku

bitmemiti. Kalan demeti bana uzatarak:


Kalanlar say... Dedi.
Hemen saydm:
tu

Oniki efendim...
Paralar bize verecek sanmtm. Orada brahimle ikimiz
kalmtk. Fakat yle yapmad :
py

Ver... Diye geri ald. Sonra brahim'e uzatt. Ona da:


Say!.. Diye emir verdi. O srada brahim sevinmi,
paralar ona vereceini sanmt. Paralar saydktan sonra:
ld

Oniki efendim... Dedi.


Paralar ekip ondan da geri almasn m?.. Sonra bize
dnerek :
Ben bu paralar size verebilirim, ama vermem. Onlar
z

birer liraya aldlar. Hepsi vekil, mebus. htiya iindeler. Fakat


sizin durumunuz iyi onlardan. Siz senyrsnz. Gazi'nin

sofrasnda yeyip iiyorsunuz. Ne aile geindiriyorsunuz, ne de


masrafnz var... Dedi.
Atatrk yatmaa gittikten sonra brahim'e dnp:
Meer biz senyrmz de haberimiz yokmu. Keki
senyr olmasaydk da, o paralar bizde kalsayd.. Diye takldm.
RESCUMHURLUK YAPAMAZSIN

NUR Conker, Atatrk'n nazn ektii,


akalarna katland bir ocukluk ar-
kadayd. Onun ar giden hareketlerine kzmaz, patavatszca
krd potlar hogrr, en koyu tenkitlerine bile katlanrd. Nuri
Conker Atatrk'e taklr, kzd zaman damarna basar. O da
172 ATATRK'N UAININ

punduna getirip, bu ocukluk arkadana yapmadn brakmaz,


adeta onu deli ederdi. Nuri Conker arada bir:
Paam, ekilsen de, o koltukta biraz biz o-tursak... Diye
taklrd. Bir akam yemei srasnda sofrann en neeli annda
Atatrk, yine bu ekilde a-kalaan Nuri Conker'e dnp:
Sen Reisicumhur olabilir misin? Diye sordu.
ku

Olurum... Hem senden daha iyi idare ederim..


yleyse prova edelim... Ge otur bakalm koltua. imdi
sen Reisicumhursun. Syle bakalm nce ne yapacaksn?..
tu

Nuri Conker hi istifini bozmadan keyifle Atatrk'n


koltuuna oturdu. evresini yle bir tepeden bakla szdkten
sonra bana dnp :
py

Hayvanlar, yemek getirin. Dedi. Herkesin yznde bir


glmseme. Atatrk te glyor. Bana dnp :
elebi Efendi... Ben byle mi sylyorum? Diye sordu.
ld

Hayr... Diye cevap versem bu biraz da dalkavukluk


olacakt. Kendimi topladm. Frsat bu frsat deyip, hemen ta
gediine yerletirdim:
Aa yukar byle oluyor Paam... Bunun zerine
z

Atatrk, Nuri Conker'e dnp :


Anlald... Sen Reisicumhurluk yapamyacak-sn... Dur

ben yine yerime geleyim... Dedi.


176 ATATRK'N UAININ

ku
tu

KAFESE GRD
py

ATATRK'N btn istei zgr olmak, halkn arasnda onlar gibi


yaamakt. Cumhurbakan olduktan sonra hep byle bir yaamn
zlemini ekmiti... Resm kiilerin arasnda aristokrat
ld

sofrasndan skldn, bz kereler kendi azndan


duymuumdur. Halkn iinde yle bir koltuk meyhanesinde,
dileince iebilmek, onun iin ne vazgeilmez bir tutkuydu.
z

Bir gn yine Atatrk, halkn yaad gibi yaayamamaktan


ac ac yaknyor :

yle Karaky'deki meyhanelerde oturup, halkn arasnda


imek, sonra aklna esince bastonunu a-lp Avrupa'ya gitmek ne
iyi olurdu. Bktm bu resm hayattan, trenli ekilde
yaamaktan...
Diye hr olma isteini ortaya koyuyor ve yle ekliyordu :
Tokatlyan'da oturuyorsun. Bir sr insan et-rafn
evirmi... Ne raky, ne suyu rahat iebilir-sin...
Salih Bozok, Ata'nn bu iten yaknmalarn bayla
onayladktan sonra yle karlk verdi :
Paam, herkese hrriyet verdiniz, kendiniz ka-fese
girdiniz...

BEN OY VERMEE
YOLLUYOR
176 ATATRK'N UAININ

ku
tu

SERBEST Frka'nn kurulduu yld. Se- im ncesi


py

Atatrk, halkn nabzn yok-


lamak iin karsna kan herkese hangi partiyi tuttuunu
soruyor, alaca karl deerlendirerek, yurdun politik
ld

tansiyonunu lmee alyor, halkn e-ilimini anlyordu. 1930


yl iindeydik. Atatrk ye-mekteydi. Sofrac Ali Bebek'e :
Hangi frkadansn? Diye sordu. Sofrac
hi ekinmeden:
z

Serbest Frka'danm... Dedi. Bu karlk Atatrk'n ok


houna gitmiti :

Pekl... Bravo!.. Dedi. Sonra basofrac bra-him'e de ayni


soru :
Ya sen hangi frkadansn?
brahim, ne olur, ne olmaz diye politik bir kar-lk vermei
uygun grm olacak ki:
Okkal kim byk verirse, ondan yanaym... Derken o
srada ieri ben giriyordum. Hemen ba-
na seslendi:
Sen Serbest Frka'dansn...
Deilim...
F. 13
178 ATATRK'N UAININ

Atatrk bana defa Serbest Frka'dansn demi, ben de


defa Deilim karln vermitim. Bu kez :
Halk Frkas'ndan... Dedi.
Ondan da deilim..

Bunun cevab u oldu :

Hayvan anlamaz ki...

Ertesi gn seim vard. Yeniden beni ardn duydum:


ku

Sen Halk Frkas'ndansn. Yarn git, reyini Halk


Frkas'na at!...
tu

Peki... Diye karlk verdim. Ama ertesi gn gidip te


oyumu kullanmadm. Ne iim vard...
py

Atatrk'n, Cumhuriyet Halk Partisi'ne oy vermem


yolundaki emrini tam krkbe yl sonra yerine getirdim. Belediye
seimlerinde Yalova srtlarndaki evimin nne elektrik getiren
ld

Halk Partili Belediye Bakanna gidip oy verdim. Nur veriyor


evimin yanna, bir oy verilmez mi hi?..
PROFESR DELSNZ
z

ANKAYA'DAK Kkte bir akam sofrasnda Hukuk


Fakltesi profesr Sadri Maksud


de konuk olarak bulunuyordu. eitli konular zerinde
grldkten sonra sz sras Denizyollarna geldi. Trk Dil
Kurumu'nun deyimleri zerinde duruluyordu. Adnn Denizcilik
Bankas m, yoksa Deniz Bank m olarak kalmas tartld. Sadri
Maksudi Deniz Bank'n gramer kurallarna aykr olduunu
savunuyor ve bu dncesinden bir adm bile geri gitmiyordu. O
konu orada kapand. Aradan bir iki saat kadar gemiti. Atatrk
bir ara, bir eye sinirlenmi o-lacak ki, Sadri Maksud'ye dnp :
Siz profesr deilsiniz... Dedi.
Bu beklenmedik sesleni, herkesi artm, profesr de can
evinden vurmutu. Hepimiz put gibi yerimizde dona kalmtk.
178 ATATRK'N UAININ

Bir an sren aknlndan kurtulan Sadr Mak-sud'nin


kendini toparlyarak Atatrk'e u karl verdii grld :
Ha, ben profesrm.. Hem de Trkiye'de deil....
svire'de de bana krs vermiler. Olmazsa gider orada dersimi
veririm. imdi ben kalkp burada Siz kumandan deilsiniz
dersem ne olur?.. Kumandanlnz elinizden alnr m? Ama
kumandanlara krs vermediler daha...
Sadri Maksud'nin elinde arap kadehiyle syledii bu szlere
Atatrk karlk vermedi. Az sonra da sofra dald. Bir sre sonra
ku

da Sadri Maksud'nin milletvekilliinden ayrldn duyduk.


tu
py
ld
z

GZL DEFTER 181

ku
tu

BRBRMZDEN AYRILMAYALIM
py
ld

ATATRK, yannda alan bizlerle sk sk ilgilenir,


uak olduumuza bakmadan
sofrada, konuklarn arasnda yapt akalarn, taklmalarn
dnda yalnz grd zamanlar da bir eksiimiz, isteimiz olup
z

olmad srarla sorard.

Saolun Paam, hi bir eksiimiz yok... Karln alnca


da dnceli bir halde uzaklard.

1928 ylnda stanbul'dan Ankara'ya ilk gidiimde bir gn


Atatrk :

elebi efendi, yerinden memnun musun? Diye sordu.

Kkte ofrler, mstahdem iin ayrlm yerler vard. -


drt kii bir arada yatard. Biz de basof-rac brahim, ki Ali'ler ve
ben drdmz ayni yerde kalyorduk. Pek rahat ta saylmazdk.
Byle olduu halde :

ok memnunum Paam. Diye karlk verdim.

Atatrk, bu szlerimi duymam, gibi konumasna yle


devam etti :
178 ATATRK'N UAININ

Burada belki rahat deilsiniz. Ben de rahat deilim...


Ama her ey zamanla dzelir...

Ben yeniden:

Rahatm Paam... Dedim. Bunun zerine A-tatrk :

Ka para alyorsun? Diye sordu.


Elli lira...
ku

Yarn yz lira alrsn. Ama zaman gelecek, ben


Reisicumhurluktan ekileceim. O zaman belki bu paray
alamyacaksn. Belki be lira alacaksn. O zaman da birbirimizi
tu

brakmyalm...

Bu szler, Atatrk'n hizmetkrlarna bile ne kadar bal


olduunu ve onlardan ayr kalmak istemediini ak seik
py

gsteriyordu.
ld
z

GZL DEFTER 181

ku
tu

KMSE ONUN KADAR


GZEL ALLAH DYEMEZ
py

DN konusunda Atatrk'n tam anlamiyle lik


ld

olduu sylenebilir. Kimsenin inan-


cna karmaz, dindar kiilere sayg gsterir, yobazlara, softalara
ok kzar, din kavramnn smrlmesine izin vermezdi. Allah ve
z

Peygamber konular, A-tatrk'n yannda tartma konusu


yaplamazd. O'nun iin dindar bir adam denemez. Bir gece
sofrada Peygamber zerine bir konu almt. Atatrk'n dindar

olmadn bilenler, O'na yaranmak iin Peygamber'i kltr


ekilde konumalar yapyorlard. Atatrk, bu konumalardan
skldn belli etti. Elini masaya indirerek :
Bu bahsi kapatn... Peygamber'leri kltmek isterseniz
kendiniz klrsnz... Dedi.
Atatrk Harbiye'de okurken, abdestsiz olarak toptan namaza
giderlermi. Ordu'ya katldktan sonra da cepheden cepheye
komaktan namaz klmaa vakit bulamam. Anlattklarna gre
II. Abdlhamit'e gen subaylar el pmee gelirmi. Padiah el
vermez, bir paavra sallar, gelenler onu perlermi. Bir gn hu-
zura gen bir subay km. Paavra falan pmemi. Bir selm
akp, soldan gemi. Padiah :
Kim bu adam? Diye sormu.
GZL DEFTER 183

Mustafa Kemal... Demiler.


Srn bu adam...
Abdlhamid O'nu srnce bir Cuma namaza gider. Hem de
alayla. Sultan Hamid'in Yldz Sarayna gidii gibi...

Cumhuriyet'in ilnndan sonra din ve devlet ilerini


birbirinden ayrnca rahat bir nefes almt. Liklii
evresindekilere de alama baarmt. Benim, yannda
bulunduum sre iinde hi namaz klmad. Oru ta tutmad.
Ramazanlarda iki ier, fakat Kadir gecesi azna katresini
ku

koymazd. Kadir geceleri sofra bile kurdurmazd. Saygs bykt.


Bazan Mevlt dinledii de olurdu. Mira blmnde Gklere kt
Mustafa denince gzleri yaarrd. O zaman hemen kolonya
tu

gtrrdk. nan samimiydi. Bence Allah'a i-nanyordu.

yle Allah derdi ki yalnz kalnca, O'nun gibi kimse


py

diyemez. Herkes ekilip yapayalnz kalnca gkyzne bakar,


kendi kendine Allah derdi. Byle gzel Allah diyen adam
yoktur.
ld
z

184 ATATRK'N UAININ

ku

RUS MLL MAINDA


tu

ANKARA'DA Trk-Rus mill ma oyna-nyor. Mill Takm kalecisi


Hsamettin gelen utleri geri eviriyor. Santrfor Vahap, Rus ka-
lesine golleri sralyor, nce 20 dk. Sonra 21 olduk. Man
py

bitimine on dakika kala, ne olduysa oldu, Ruslar iki gol atp 22


oldular. Yenilince ok zldm.
Yl 1928. O zaman stadyom falan yok. Muhafz Alaynn
ld

sahasnda oynanyor. Kke dndm. Rengim atm. Atatrk'le


karlatm.
Ne o elebi Efendi? Diye sordu.
Yenildik...
z

Nasl yenildik?...
Anlattm. Can kulayla dinledi. Atatrk maa gitmez ama

yakndan ilgilenir, futbol karlamalarn gazetelerden izlerdi,


stanbul'daki malarla da Bak, mata yine hdise km diye
ilgisini belirttiini hatrlarm. Rus mayla da fazla ilgilenmi,
durmadan:
Neden yenildik? Diye soruyordu.
Bizimkiler onlarn ayarna gelememi; te ondan... Diye
karlk verdim.
O da benim kadar zld. Tam kazanmken, son dakikada
yenil... Olur i deil... Atatrk bir sre dndkten sonra:
Galibiyetten malubiyete gemek ok zoruma gitti... Dedi.
YUNAN MAINDAN SONRA
186 ATATRK'N UAININ

ku

ZNL olarak stanbul'a gelmitim. O s-rada


tu

Yunanllarn Apollo takm gelmi,


Fenerbahe ile malar var. Fenerbahe ma 1O kazanyor. Sa
py

ak Fikret kaleye giren topu karmak isterken, bu yenilie


ierleyen kaleci, bir yumruk atyor. Bunun zerine sahaya atlayan
bir subay da kaleciyi dvyor.
Daha stadyom yok. Baraka gibi eski Taksim Klas'nda
ld

oynanyor. Olayl ma iki gn sonra yenilendi. Yunanllar 2-0


yendik. ok heyecanl bir mat Allah iin. Bizim ocuklar ok
gzel oynadlar. Saa Leblebi Mehmet topu ortalyor, santrfor
z

Necdet sol vurup, topu Yunan kalesine sokuyor, soldan Rebii


ortalyor, top Yunan alarnda. Bylece ma 2 0 bitiyor.
Ankara'ya dndmde arkadalarla oturmu, ma yksek

sesle tartrken, Atatrk sesimizi duymu. Yanmza gelip bana:


Ma hdiseli gemi, yle mi? Diye sordu.
Ballandra ballandra anlattm. Mill hislerim ayaa kalkm
subayn Yunan kalecisini nasl dvdn anlatyordum.
GZL DEFTER 183

Subay kimbilir ne yaptlar? Dedi.


Hapsetmiler... Diye karlk verdim.
Yerini deitirmilerdir... Dedi.

Atatrk'n yannda serbeste konutuumuz ve O'nun da


bizimle sk sk akalat iin marmtk. O'nun keyifli halini
grnce hereyi olduu gibi sylerdik. O da bundan holanrd. O
gn de bir cokunluuma gelmi olmal ki:

Yunanllar yle perian oldu ki, ka para eder senin


Sakarya Harbin... Dedim.

Atatrk, geri bir ey demedi ama, sonra sylediime,


ku

syleyeceime bin piman oldum. nsan kendini byle unutuyor


bazan.
tu
py
ld
z

186 ATATRK'N UAININ

ku

LSYEN HANIMI P
tu
py

TARH Kurumu ve Dil Kurumu toplantlarnda


Atatrk, Abdlhak Hamid'i ayaa
kalkarak stad diye selmlayp yer verir, kendisine zel bir ilgi
ld

gsterirdi. Marmara Kk'nde bir de yer vermiti. Ankara'ya


geldiinde orada otururdu. Sonradan da milletvekili olmutu.
Hmid'in lmnde de air-i zam'n asker merasimle
kaldrlmas iin emir verdirmi, byk airin cenazesi de top
z

arabasyla kaldrlmtr.
Yalova'da Byk Otel'de bir balo veriliyordu. O an

gazetecilerinden zzet Melih ve ei de konuklar arasndayd.


Atatrk, bu hanmla bir sre dans edip konutuktan sonra bfeye
doru gitti. Abdlhak Hamid ve ei Lsyen Hanm da oradayd.
Lsyen Hanm dansa kaldrd. Dans bitince yerine oturturken de
yanana bir pck kondurdu.
Bir sre sonra Ankara'daki bir davette Atatrk yine air-i
zam'la karlam ve Lsyen Hanm dansa kaldrmt. Onlar
pistte dnerlerken Abdlhak Hamid, Kl Ali'ye dnp yle dedi:
Onlar gentir, brak elensinler. Sen bana An-tep'i nasl
kurtardn, onu anlat...
KAFA LS
185 ATATRK'N UAININ

ku
tu

APKA Devriminden sonra fes bir kenara atlm, herkes apka


py

giymee balamt... apkayla beraber, bunu giyecek olanlarn


kafa lleri de ortaya kmt. 1930 ylnda Ankara'dayz, o
zamann Mill Eitim Bakan olan Dr. Reit Galip, elindeki bir
makineyle herkesin kafatasn lyor. Dolikosefal mi, Brakisefal
ld

mi? Yani biz hizmetkrlarn konumalarna gre hayvan m, yoksa


insan m? Hatrmda kaldna gre 7779 gelen kafalar doli-
kosefal, 81 den ileri olanlar da Fordman Brakisefal...
z

Atatrk'n ba lld ve 81 geldi. Odadakiler sraya


girmiler, balarnn llmesini bekliyorlar. Atatrk Reit Galip'e:
elebi'ninkini l... Dedi.

brlerinden nce bam lld. 81 kt. Sevinmee


balamtm ki Atatrk:
Olmaz!. O hayvan kafasdr. Bir yanllk olmasn... Dedi.
Nerdeyse alyacaktm. Alndm anlaynca glmee balad.
Tekrar dalma basarak:
Baksana elebi'nin kafasna... O melon kafa-nn
benimkiyle ilgisi var m? Dedi.
GZL DEFTER 186

BEN DE SZN GB
NSANIM

MODA koyundayz... Scak bir yaz akam. Byk


ku

bir kalabalk evremizi sar-


m. Halk, Atatrk' yakndan grebilmek iin toplanm,
birbirinin stne kyor. Sakarya motorunu ard:
Rak, arap ne varsa hepsini halka dat... Bana. da bir
tu

ie brak. Dedi.
Ben de ne kadar iki varsa, orada bulunan herkese datt'm.
py

Yarm bardak kadar rak kald. O srada futbolcu Fazl gelmiti.


Kalann da ona verdim. ok sevindi:
Gazi bize rak verdi... Yaasn be... Diye barmaa
balad.
ld

Kalabaln emberi gittike daralyordu. Atatrk halka


dnp:
Alaturka m, alafranga m istersiniz? Diye sordu. Deniz
z

kz Eftalya gelene kadar mzik alacakt. Herkes ayr bir ey


istedi. Bar, ar grla gidiyor. O zaman Atatrk, karsnda
coan, sevgi gsterisi yapan halka doru kadehini kaldrarak yle

konutu:
Vatandalarm... Buna rak derler. Vaktiyle padiahlar
gizli ierlerdi. Ben ak iiyorum. Siz de benimle beraber
iiyorsunuz. Karlkl iiyoruz. Hepimiz eitiz. Benim iin rak
ier, unu bunu yapar diyorlar. Ben bunlarn hepsini yaparm...
Hepsi dorudur. Neticede unutmayn ki, ben de sizin gibi insanm.
Sizinkinden bir fazla deildir yaptklarm..
MARFETM GB EVLENMZ

BR gn sofrada kadnlar zerine gr-meler yaplyor, kadn


konusunda ortaya atlan dnceleri Atatrk dikkatle dinliyordu.
GZL DEFTER 187

Bir erkein beraber yaad bir kadndan ayrldktan sonra onun


iin yakksz szler sylemesinin Atatrk aleyhindeydi ve israrla
bu dnceyi savunuyordu.
Atatrk'n evlilii ksa srm ve Ltife Hanmdan
ayrldktan sonra bile, yeri geldii zaman ondan saygyla sz
ku

etmei alkanlk haline getirmiti.


Bizim Ltife Hanm kralie gibidir. Lisan bilir, sefir
arlar, sosyetik misafirleri nasl kabul edeceini bilir, kltrl,
aydn kadndr... eklindeki c szleri ok kiinin kulandan
tu

gitmemitir.
Bir gn Atatrk'e Armstrong'un kitabn getirdiler. Kitab
okuyunca kalarnn atldn grdm. Okuduu sayfa, O'nun
py

zel hayatyla ilgili blmd.


Bu ngiliz benim evime giremez... Husus hayatma nfuz
edemez. Bizim Ltife Hanm Avrupa'da tahsil etmitir. Ona
ld

bunlar olsa olsa o yazdrmtr. ngiliz, husus hayatm bilir ama


bir yere kadar bilir. Dedi.
Daha sonralar evlenme konusu aldnda Atatrk'n yle
z

konutuunu hatrlarm:
Biz de bir zamanlar marifetmi gibi evlenmitik.
Merasimlerle evlenmeyi bir marifet sanmtk...

Atatrk'n Ltife Hanmdan ayrl, 1926 da Meden


Kanunun kna da yol amtr. Eskiden boanma ok kolayd.
Bo ol, dedi mi, kar koca ay-rlverirdi...
KYLNN EE
GZEL bir sonbahar gn Etimesut iftliine gitmitik. Atatrk
otomobilden inip, biraz yrmek istedi. Biz de arkasndan gidiyor-
duk. O srada kar patikadan eeiyle bir kyl belirdi.
Atatrk'n kpei Foks, yabancy grr grmez havlayarak
zerine saldrd. Hayvan tutmak istedimse de baaramadm.
GZL DEFTER 188

Bir anda ne olduunu anlyamayan kyl, elin-deki sopay


olanca hzyla Foks'a doru sallad. Bereket sopa hayvana
gelmedi. Hemen kylnn yanna kotum:
Sen ldrdn m be adam?.. Diye ktm. u sopa
frlattn kpek yok mu?... Kimin biliyor musun ?...
ku

Kyl dikleerek sordu:


Ne olmu sanki?
O kpek Gazi'nin kpei...
Bunu duyunca kylnn korkudan oradan svacan
tu

sanmtm. stifini bile bozmad. Sonra u beklenmedik karl


verdi:
py

O Gazi'nin kpeiyse, bu da benim eeim... Gazi bir


kpek daha bulur ama, ben bir eek daha alamam...
O srada, geenlerden habersiz, yry yapan Atatrk,
uzaktan kylyle tarttmz duymu:
ld

Ne oluyor orda? Diye seslendi.


Eein kendisine ait olduunu sylyor bu kyl...
Dedim. Yanna gelince de olay bandan sonuna dek anlattm.
z

Atatrk, sylediklerimi dikkatle dinledi. Kzacan sanmtm.


Ban sallyarak:
Kyl doru sylemi... Dedi. Gerekten de yle. Bir

daha nerden eek bulacak?...


192 ATATRK'N UAININ

ku

SLNDRL OBAN
tu
py

AMERKAN Bykelisi, Atatrk'le bera- ber iftlikte... Fox


Movitan, Atatrk'n filmi ekilecek. iftlikte koyun, kuzu, kei...
Srnn arasnda silindir apkal, ceketatayl iki adam... Biri
ld

devrin Cumhurbakan, br Amerikan Bykelisi... oban


onlar grnce korkudan srsn brakm, ortadan
kaybolmu...
z

Bylece film ekiliyor... Atatrk'le, Amerikan elisinin


srnn arasndaki hareketleri filmde yer alyor.
Bir sre sonra ankaya Kk'nde filmi Atatrk'e

gsterdiler. Biz de arka tarafta ne oynyacak diye merakla


bekliyorduk. Iklar snd, film balad. Bir de ne grelim? Koca
srnn ortasnda iki silindir apkal adam, yryor; eriliyor,
doruluyor... ylesine garibime gitti ki... Herkes, Atark'n ne
diyeceini merakla bekliyor. Iklar yandktan sonra Atatrk:
Aman bu filmi gstermeyin... Emrini verdi. Ben ne
yapmsam Sefir de aynini yapm. Srnn iinde apkal
obanlara benzemiiz. Kimse grmesin. Biz burda grdk yeter...
Dedi
RUM KADINIYLA KAVUNCU
192 ATATRK'N UAININ

ku

BR yaz akam Bykada'ya gitmitik. 1936


tu

ylyd. skelede Atatrk' byk


bir kalabalk karlad. ten gelen sevgi gsterileri yapt. Splandit
py

Oteli'ne gidilecekti. Vapur iskelesine bir otomobil yanatrmlar.


Ata'nn binmesi iin... Oysa Adalarda tekerlekli, motorlu aralarla
gezilmesi yasak... Atatrk, otomobili grnce yle sordu:
Adada otomobille dolamak yasak deil mi? Sorusunun
ld

karln daha beklemeden:


Kaldrn bu otomobili... Dedi. Sonra iki dizi halinde
sralanp kendisine yol aan kalabaln arasndan yryerek otele
z

geldi. Herkes yolda Atatrk'e iek atyor, kalabal yaranlar eilip


elini pyorlard.
Otelin alt kat terasnda ok gzel bir sofra hazrlanmt.

Fakat Atatrk, halkn cokunluunu grnce bu sofraya pek iltifat


etmedi. Bir servis masas zerindeki rakyla leblebiden alp, elleri
arkasnda bir aa bir yukar dolamaa balad.
F. 13
194 ATATRK'N UAININ

Balkonun n epeevre insanla doluydu. Her eit insan


Atalarn grmek iin toplanm, birbirleri-nin balar zerinden
bakmaa alyorlard. Atatrk merdivenlere doru yrynce
kalabalk arasnda yeni bir kaynama oldu. Yukar srayp
yeniden baladlar el pmee... Gzyaartc bir manzarayd bu...
Kalabaln arasnda siyah dekolte bir elbise giymi, uzan
boylu, dolgun vcutlu ok gzel bir Rum kadn, oradaki herkes
gibi Atatrk'n de dikkatini ekti. Kadnn yannda kocas, ya da
ku

yakn olduunu sandm bir erkek vard. Atatrk kadn yanna


ard. ki iip imediini sordu. Hayr cevabn alnca onu
dansa kaldrd. O srada yukar salonda orkestra alyordu.
tu

O devirde srtlarndaki kfelerle mahalle aralarnda dolaan


seyyar kavuncular vard. Uzun boylu, babayani klkl, krl sakal
gbeine kadar inen byle bir kavuncu da srtndaki kfeyle
py

kalabaln arasna sokulmu, Atatrk' grmee alyordu.


Rum kadnyla dansn bitiren Atatrk, birden gzne arpan
sakall kavuncuyu eliyle iaret ederek yanna ard. Kavuncu, bir
ld

Cumhurbakan tarafndan arlacan aklnn ucundan bile


geirmedii iin yerinden kprdamad. Acaba kimi aryor?
gibisinden sana soluna baknd. Yanndaki bir iki gen Ben mi,
ben mi? diye ortaya frladlar. Atatrk, bayla hayr iareti
z

yaptktan sonra parmayla yeniden kavuncuyu iaret etti.


Kavuncu bir anda kendini pistin ortasnda bulu-verdi. Ne

olduunu anlyamadan evresine akn akn baknyordu.


Atatrk, kavuncunun srtndaki k-feyi karttrd. Sonra Rum
kadnna, kavuncuyla dans etmesini syledi. Kadn ok gzel dans
biliyor, pistte dndke kvrak hareketleriyle gz kamatryordu.
Pejmrde kyafetli kavuncuysa hayatnda hi dans etmemiti. Bu
iki ayr toplum katnn insannn birbirine sarlarak dansedileri
grlecek eydi... Dans bittikten sonra Atatrk, ellerini rparak;
Bravo, bravo... Dedi. ok gzel dans oldu. Sonra Rum
kadnyla gelen erkee beraber dans etmelerini syledi. Bu kez
onlar dansa baladlar. Orkestra hi durmadan alyor, toplanan
halk alk tutuyordu.
GZL DEFTER 195

Atatrk, Bykada'daki o elence akamnda zengin bir Rum


kadnyla yoksul bir kavuncuyu dans ettirmekle acaba neyi
anlatmak istemiti? mtiyazsz, snfsz bir kitle olduumuzu
gstermeyi mi? Yoksa o zengin kadna Ben istersem seni bir Cum-
hurbakanyla da, bir kfeciyle de dans ettirmesini bilirim demee
mi getirmiti. Bunu bir trl zemedim.
ku
tu
py
ld
z

193 ATATRK'N UAININ

TRK TYATROSU TE
ODUR
ku

BR Irak heyeti yurdumuza gelmi, ekonomik ve kltrel


grmelerde bulunuyordu. Ankara'da yaplan toplantlarda
Atatrk, iki lke arasndaki kltr ilikilerinin gelitirilmesini
tu

istiyor Irak'la Trkiye karde memleketlerdir. Yllarca bir arada


yaamtr. Behemahal mnasebetlerimizi art-tralm diyordu.
py

Toplantnn sonunda Atatrk, orada bulunan Mill Eitim


Bakanna:
Badat'a Trk Tiyatrosu'nu gnderelim... Diye emir verdi.
Bakan bir an ne diyeceini ard. Devlet Tiyatrosu henz
ld

kurulmamt. Yabanc bir lkeye yollanacak bir sahne gcmz


yoktu. Gidip orada mahcup olmak vard. Yava bir sesle :
Hangi tiyatroyu gndereceiz Paam?.. Diye sordu.
z

Ankara'da bir Halkevi var m?


Evet var...
Orda bir temsil oynanyor mu?

Oynanyor...
te Trk Tiyatrosu odur. Badat'a onu gnderiniz...
Bu konumadan ksa bir sre sonra Rait Rza Topluluu
Badat'a gitmi ve orada temsiller vermitir.
GZL DEFTER 197

ELENG NEREYE
KOYARSANIZ KOYUN
18 MART anakkale Zaferinin yldnm nedeniyle Gelibolu
Yarmadasndaki ehitliklerin bulunduu yerde dzenlenen anma
trenine Atatrk te arl bulunuyordu. Trene, anakkale'de
dven ve onbinlerce kurban veren devletlerin temsilcileri de
gelmilerdi. Ortalk elenkten geilmiyordu. Fransz ve ngiliz
mehul asker antlarna e-lenkler konulmu, ulusal, marlar
ku

alnm, fakat henz bir Trk ant olmadndan Mehmetik


elenginin konaca yer konusunda bir duraksama olmutu.
anakkale Savalar srasnda dmana atlan mermilerden
meydana getirilmi piramit eklinde bir de Trk ant vard ki,
tu

zamanla bozulmu, kalntlar da kaybolmutu. Atatrk'n o


zamanlar bu anta elenk koyarken ekilmi bir fotoraf da Harbi
Umum Mecmuas'nn kapanda yaynlanmt.
py

O gnk trende elengi koyacak bir yer bulamaynca hemen


Atatrk'e kotular:
Paam, bizim elengi nereye koyalm? Diye sordular.
ld

Tarihin en korkun mdafaa ve hcumunun getii alanda, o


gnleri yaar gibi dalgn ufka bakan Anafartalar Kumandan,
kendisinden cevap bekleyen Vali, komutan ve beraberindekilere
z

dnp:
Trk kanyla sulanm bu topraklarn her kesi, bir Trk
abidesidir. elengi nereye isterseniz oraya koyun, farketmez...

Dedi.

ATATRK'N UAININ

VYANA'DAN GELEN KOLTUK

VYANA'LI odun uzman Horsmayster'in yapt mobilyalar


Viyana'dan Ankara'ya gelmi, ankaya'da yeni yaplan kke
konmutu. Hepsi birbirinden gzel eylerdi. Pembe Kkte o kadar
gzel duruyorlard ki... Ne yazk ki, Viyana'-nn havasyla
Ankara'nn havas birbirine uymad iin gelen mobilyalar
bozulmu. Kuru hava, geme mobilyalarn ek yerlerini am.
Masalar kulanlama-d. Testereyle pimlerini kestilerse de sonunda
bir ie yaramad grld.
ku

Viyana'dan gelen eyalar arasnda Atatrk'n oturmas iin


zenle yapld belli olan bir de koltuk vard. Bu byk koltuu
kapya koyduk. Atatrk uyuyordu. Uyannca ona srpriz
yapacaktk.
tu

Atatrk'n uyumasn frsat bilip hemen koltua kuruldum.


Ne gzel, ne rahat koltuktu yle... Sanki kemiklerim dinlendi.
Kalkmak bile istemiyordum.
py

Atatrk uyannca koup, yeni koltuunun geldiini syledim.


Gelip koltua oturdu. Ama oturmasyla kalkmas bir oldu. Yzn
ekiterek:
ld

Hi rahat deil... Dedi.


Paam, biraz nce tecrbe etmek iin oturmutum. Bana
rahat gibi geldi. Dedim.
z

Bizim eski koltuklar daha rahatt. Ne vard bunu uzak


yerlerden getirtecek... Dedi. Koltuu kaldrdk. Bir daha da
oturmad.

196 ATATRK'N UAININ

ku

BERBER RIDVAN'I KOVUU


tu

BERBER Rdvan, Atatrk' her gn tra etmi


adamdr. Atatrk, Selnikli olan
Rdvan' ok sever, her zaman taklr, akalar, o da Ata'y
py

neelendirmek iin trl bahaneler bulur, sabunlu fray azna


sokarak aklabanlk yapard. Kahvede bilardo oynuyordum ki,
Rdvan geldi:
ld

Hadi kalk, beraberce berber Hami'nin evine gideceiz...


Dedi.
Ben tanmadm adamn evine gitmem...
z

Ne kar? Hem orda iki de var. Bol bol ieriz.


ki de imem...
Rdvan'la gidersin, gitmem diye uzun uzun ekitik. Ama

sonunda da kalktk gittik...


Evde Fahrettin Paa'nn yaveri de varm. Kendisini
tanmyorum. ki fasl balad. Herkes sarho. Bir ben
imiyorum... Yani o meclisin tek ayk adamym. Gramofonda pilk
alyor. Atatrk yle, kr Kaya byle oynar diye taklit yaplyor.
Derken berber Mehmet geldi. Selm sabahtan sonra:
Vasfiye'yi sana yapaym m? Diye bir soru att ortaya...
Vasfiye, Atatrk'n kz diye anlan lk'nn annesiydi.
Duldu ve Kkte Atatrk'n hikmetine bakyordu. Bu da nerden
kt gibisinden;
Bakasn bulamadn m yni? Diye sordum.
Senin evlenmen lzm. Paa'ya da sylerim. Hadi bu ie
he de...
Bizim konumay duyan berber Rdvan:
GZL DEFTER 197

Bu babal bana yap... Ben alrm... Dedi.


Berber Mehmet'in dediine gre kadn beni paral biliyor,
derli toplu buluyormu. O gnk konuma, Vasfiye'nin kulana
ku

gitmi. Sylentiye gre Vasfiye, Rdvan'n kendisine talip olduunu


duyunca atlatmak iin bir frsatn bulup Sizin taklidinizi yapt
diye Atatrk'e sylyor.
Bir sabah Kkten kmaa hazrlanan Atatrk, ok sinirli bir
tu

halde ayakkablarn balayan Rdvan'n bana ekecekle vurarak:


Defol git buradan... Dedi.
py

Rdvan ne olduunu anlyamad. Az dili tutuldu. Biz de ta


gibi donup kaldk. Kovuluunun nedenini renemeden Rdvan
eyalarn toplad. Kendisini istasyona kadar ben gtrdm.
Akam trenine bindirdim:
ld

stanbul'da kimsen var m? Diye sordum.


Annem var Cemal...
nalah
z

orada istikbalin iyi olur, kazancn artar, anana


da bakarsn. Dedim.
O gece Atatrk sofraya inmemi, yemeini ktphanede tek

bana yemiti. Akam iftlikten Kke dnnce Rsuhi Beye


sormu:
Rdvan gitti mi?
Gitti Paam...
Kim geirdi?
Samim arkadadr, elebi geirdi.
Bunu rendi ya, tam yemeini nne koyuyordum ki, ayni
sorular bu kez bana da sormaa balad:
Rdvan gitti mi?
Gitti efendim... Kendisini trene bindirirken teselli ettim.
ok zgnd. Orada daha ok para kazanrsn, dedim...
Cezasn eksin... Bunu haketmiti. Geenlerde iki
ierken benim taklidimi yapm...
198 ATATRK'N UAININ

Paam, o yemekte ben de vardm. Birok kimsenin taklidi


yapld. Ama sizinkini yapmak kimin haddine?.. Rdvan sadece
sizin glnz benzetmee alt... Hem bu olayn zerinden
ku

alt ay geti... imdiye kadar neredeydi o adamlar?... Bir ey deil,


Rdvan'n bakt bir de anac var...
yle deyince gzlerini kapad... zld belliydi. Rdvan
Ankara'da olsa demek ki geri alacakt.
tu

Bir yl sonra stanbul'a geldiimizde Salih Beye sylettik.


Rdvan' yeniden ie almas iin... Atatrk'ten bu konuda izin alm
py

olacak ki, hemen bana:


Paa affetti... Git Rdvan' bul... Dedi.
Araba tutup Rdvan' berber dkknlarnda aradm,
bulamadm. Saraya dndmde bir de baktm ki Rdvan orada.
ld

Atatrk, bayla Rdvan' iaret ederek yle dedi:


elebi Efendi, Rdvan darda ok kazanm ama, yine de
bizi tercih etti...
z

Bir yl nce sylediklerimi unutmamt. Rdvan lnceye


kadar Atatrk'n hizmetinde alt...

GZL DEFTER 199

ku

ANKAYA'DA eski Kkn misafir salonunda


cameknl bir bfe vard. Her
zaman kilitli tutulan bfenin iinde Padiahlara ait madalya ve
nianlar bulunuyordu. Vitrin camnn zerinde aprazlama asl,
tu

kabzalar, prlantal, iki kl dururdu. Bir sabah baktm ki


Atatrk, bu vitrin camnn nnde durmu, inceden inceye
py

bakyor. Beni grnce seslendi:


elebi Efendi... Bu kllarn zerindeki prlantalar
karlm.
Hayretle bfeye yaklatm... Atatrk'n dedikleri doruydu.
ld

Gerekten de kllarn zerindeki prlantalar alnmt.


Ne oldu prlantalar?... Diye sordu. Bilmiyorum
efendim... Dedim.
z

Dedim ama, iim hi te rahat deildi. Orda bizden baka


kimse yoktu. Kim alacak? alsa alsa hiz-metkrlar alard...
Bir yandan da kafam altryor, elmaslar kimin aldn

zmee urayordum. Btn tandklarm gzmn nnden bir


erit gibi geip gidiyordu.
ki hafta kadar nce bizde alan aml Hseyin adl bir
ocuun kllara dikkatle baktn grmtm. Hseyin, stelik
kumara da dknd. Kumar oynar kazanrd. Bir seferinde
kumardan altn kordon getirmiti.
phelerimi syledim. Yaverlerde ayni eyi dnmler.
Soruturma balad. aml Hseyin sk bir ekilde sorguya
ekildi. Bir sre sonra da Kkten ayrld. Lekeli olarak gitti...
Birka ay sonrayd. Karacaolan Caddesinde Hseyin'e
rastladm. Ayakst konutuk. O gn izinli olduumu renince:
Bize gidelim... Dedi.
200 ATATRK'N UAININ

ku

Eski arkada... Hayr m diyeceksin?... Kalktk gittik. Yemek


kard. Bu arada evlenmi. Karsyla tantrd. Ho be ettik.
Akam ayrlp kke dndm.
Atatrk'n yannda alanlar, yani bizler dar ktmzda
tu

nereye gidiyoruz, kimlerle gryoruz, takip edildiimizi


biliyordum. O gn Hseyin'lere gittiim haberi verilmi olacak ki,
py

sofrada Atatrk birden bire bana:


Sen Hseyin'i gryor musun? Diye sordu.
Evet... Dedim. Evine gittim.
Konu, konu ekinme...
ld

ekinmiyorum efendim...
Nasl rastladm, evine nasl gittiimi bandan sonuna dek
anlattm. Bunun zerine:
z

Onun bu ite kabahati yok. Bir oyuna gelmi. Kllarn


stndeki prlantalar bizim kzlardan biri alm, Hseyin'e verip
sattrm. Hseyin'le grmende bir mahzur yok.

Altndan ne kacak diye bekliyordum. Rahat bir nefes aldm.


O srada yanmzda bulunan Cevat Abbas:
elebi, madem ki, o seni evine ard. Sen de onu
Marmara Kkne davet et, arla... Deyince ardm:
Aman efendim... Buras benim evim deil ki... Hem
Hseyin gelse bile elin nikhl kars gelir mi? Dedim...
EDVAR BYANGO ORKESTRASI
1929 YILINDA Ankara'ya Arjantin'den bir mzik
topluluu gelmiti. Edvar Biyango
Orkestras adn tayan bu toplulukta iki erkek, bir kz vard.
Scak kanl, cana yakn insanlard. ikolata rengi kz ark
sylyor, ocuklarsa keman ve gitar alyorlard.
GZL DEFTER 201

ku

Bir gece Edvar Biyango Orkestras Marmara Kk'ne


gelmi, Atatrk'n nnde bir konser veriyordu. Birok gzel
melodiler alnd. O srada Vasf nar, Ltin Amerikal
mzisiyenlere:
tu

Bizim stikll Mar'mz alabilir misiniz? Diye sordu.


Deneyelim... Dediler.
py

Keman alan gen, kez dinledikten sonra stikll Mar'n


balad kemanyla almaa... Hem ne al... Herkes dikkat
kesilmi, kemann kard sihirli nameleri dinliyor. stikll
Mar'n hi te kemandan dinlememitim.. Ne de gzel oluyormu.
ld

Gzm Atatrk'teydi. O'nun da ok houna gittiini uzaktan


hareketlerinden seziyordum.
Arjantin tangolar o zaman pek modayd. Karmzda ise bir
z

Arjantin Orkestras vard. Tangolarn biri bitiyor, br


balyordu. Cokunluk son haddine varmt. imdi ad hatrmda
kalmad. ok ahenkli bir tangoyu dinleyen Atatrk:

ok gzel, ok gzel... Dedi. Bir daha alsnlar syle...


Hemen koup Atatrk'n emrini ilettim. Yeni batan
baladlar almaa... Ne gzel, ne esiz gnlerdi onlar... Bir daha
geri gelir mi hi?... Ne gezer?...
NSANLAR AHTADIR

TRAKYA gezilerinden birinde Atatrk, Krklareli'ndeki bir


ilkokula uram, snflar geziyordu. rencilerden birinin
nndeki kitapta aka kalkm at resimleri vard. Atatrk, o-
cuun nnde durduktan sonra yle bir soru sordu:
Bunlar nedir?
aha kalkm atlardr...
202 ATATRK'N UAININ

ku
tu

Atlar aha kalkar, peki gzel, insanlar da kalkar m ?


Gz pek bir ocuktu bu... Atatrk' yle bir szd. Sonra
py

hi rkmeden u umulmadk karl verdi:


Zaten insanlar ahtadr, kalkmaz... ocuun bu zekice
cevab Atatrk'n ok houna gitmiti. Glmseyerek:
ld

- Aferin!... Dedikten sonra, kimin ocuu olduunu sordu.


ocuk:
Meyhanecinin... Deyince Atatrk daha ok keyiflendi:
Tevekkeli meyhaneci ocuu byle zeki olur... Dedi.
z

MASAJ YAPTIRIYOR

ATATRK, vcut yaps olarak muntazam bir insand. Boyu 1,76,


kilosu 76 dyd. Baklar kendisini ok daha heybetli gsterirdi.
ok zaman sabaha kar yatt ve uykusunu tam olarak
alamad halde, zindeliinden hibir ey yitirmezdi. Hayatnn son
zamanlarnda hastal nedeniyle otuz kilo zayflam ve krkalt
kiloya kadar dmt.
Suya kar dknd. Her gn banyo alr ve sabahlar masaj
yaptrrd. Masaj berber Mehmet ve Rdvan, Vasfiye ve lfet
hanmlar yaparlard. stanbul'a geldii zamanlar, sabah
banyosundan sonra ok tannm bir masr olan Arap ahver
masajn yapard.
Her sabah sakal tra olurdu. Bz geceler baloya gitmesi
gerektii zaman akamlar da ikinci kez tra olduu olurdu.
GZL DEFTER 203

ku
tu

ok temiz adamd. Her gn amar elbise deitirirdi. Bizi


sakall grrse kzard. Bu yzden giyimimize dikkat eder, her gn
py

centilmenler gibi tra olurduk.


ld
z

204 ATATRK'N UAININ

Cumhuriyetten sonra byklarn kesmi ve bir daha byk


brakmamt. By sevmediini bz konumalar arasnda
duymutum. Fakat byk brakan yaknlarna bir ey demezdi.
En ok lcivert izgili elbisesini severdi. Bu elbise eskidii
halde atmyor, rdrp yine giyiyordu. Gmleklerinin hepsi beyaz
renkteydi. ls bilindii iin svire'de yaplr ve hazr gelirdi.
Elbiselerini stanbul'a gelince Beyolu'ndaki terzi Arman'a dikti-
rirdi. Prova sevmez ve yaptrmazd. Bir kez l alnd m, btn
elbiseler o lye gre dikilir ve yollanrd.
BZM VLLAMIZ YOK
ku

CUMHURBAKANLII Umumi Ktibi, milletvekili


Ruen Eref naydn, Ata-
trk'n sofrasndan hi eksik olmazd. Bir gn lm konusu
alm. Atatrk, Ruen Eref naydn'a:
tu

Yahu, Allah muhafaza, bir gn bana bir ey olursa bu


ocuklarn hali ne olur? Diye bizi iaret ederek sormu. Ruen
py

Eref te yle demi:


Paam biz varz ya?...
Bugn Napoleon'un uaklarnn torunlarnn bile Paris'te
Seine nehri kysnda villalar, kkleri var. Varlk iinde
ld

yzyorlar. Btn meziyetleri de, Napo-leon'a hizmet eden


uaklarn torunlarnn torunu olular...
Atatrk, sanki bizim geleceimizi okumu gibi o soruyu
z

sormu. Bize deil villa; su bile vermediler. Yalova


Kaplcalarndaki mbayaa memurluundan se-kizyz lirayla
emekliye ayrldm. Grdm, servet bundan ibaret. Oda yllarca

verdiim emein, al-mamn karl...


Atatrk'n lmnden sonra vasiyetnamesi akland
zaman bir ikinci vasiyetnamenin daha bulunduu, bunda Ata'nn
ok sevdii hizmetkr, berber, odac gibi zel hayatnda beraber
olduu kiilere ilikin maddeler bulunduu, fakat sonradan bu
vasiyetnamenin yok edildii yolunda sylentiler kmt.
Arkadalar aratrmlar, fakat bu sylentileri dorulayan bir ize
rastlyamamlard. Oysa Atatrk, bizlerle eitli zamanlarda
yapt konumalarda geleceimizin garanti altna alnaca
yolunda szler etmiti.. Hepimizin kafasnda o kayp (!)
vasiyetname hl bir soru olarak kalmtr.
GZL DEFTER 205

ku

YANINDA ALIANLAR
tu

EMRNDE alarak Atatrk'e hizmet edenleri u


py

ekilde snflandrmak yerin-


de olacaktr:
Bayaver Rsuhi Bey, ikinci yaver Sami Bey, -nc yaver
ld

Celal ner. Yine ikinci yaverlerden Nait, kr, Cevdet Beyler...


Umum Ktip Tevfik Bey, Hasan Rza Soyak, zel Kalem
Mdr Sabit Bey, zel Kalem Mdr yardmcs ve memurlar..
z

Ktphane memuru Nuri.


Basofrac brahim Gven, Cemal Granda, Hseyin, Ali
Bebek, Ahmet, Nuri...

Odaclar Ekrem, Suat, iki Tahsin'ler, Hseyin, Mustafa.


Baofr Abdullah, ofrler Sait (ld), iki Rem-zi'ler, Niyazi.
Doktor Kemal, Celal Tahsin, Necmi, Baki Reis.
Berberler: Mehmet ve Rdvan.
br hizmetkrlar: Bekir avu, Arap Nesip Efendi
(Kapcba) Sofrac Recep'in olu kk Recep.
Kadn hizmetiler: Famdambr lfet Hanm (nce zayf, nahif
Ankara'l bir kadnd). lk'nn annesi Selnikli Vasfiye Hanm,
Yugovlav gmeni Fatma Hanm (t, amar ileri yapard.)
F. 14.
RVET VERDM DUYUNCA
GZL DEFTER 206

ku

DIARDA Atatrk'n yannda altm ok


zaman saklar, kimliimi belli etme-
tu

mee alrdm. Trende, vapurda, yrenlik edip te kim olduumu


soran karsa, ticarethanelerde altm sylerdim. nk
Atatrk adn duyanlar, benimle serbeste konumaa
py

ekiniyorlar, ortalkta resmi bir hava esmee balyordu. Bir gn


enitemle Ankara'dan stanbul'a izinli olarak Beikta'ta bir ev al-
maa gidiyordum. Trende kibar giyimli bir adam, nereden nereye
ld

gittiimi, kim olduumu sordu. Nakliye ii yaptm syledim.


nanmayan gzlerle bana bakt. Sonra:
yle ama ben sizi Gazi iftliinde Atatrk'n arkasnda
z

grdm... Dedi.
Evet, bz kereler iftlie giderdim.
Hayr, her zaman O'nun arkasndasnz... Mecbur oldum

sonunda:
Gazi'nin hizmetkrym... Demee... stanbul'a gelince
Beikta'taki evle ilgili tapu
iini yaptrmak iin Tapu Dairesinde be lira istedi-
ler. Mecbur oldum vermee. Oysa, Atatrk'n hizme-
tinde olduumu syleseydim, bunu alamazlard ya...
Ankara'ya gelince bir konuma srasnda bunu Rd-
van'a anlattm. O da sabah tranda Atatrk'e anlat-
m...
GZL DEFTER 207

Akam sofrasnda Atatrk, Maliye Bakanna damdan der


gibi yle sordu:
elebiden rvet almlar. Ne biim i?... Bakan bir anda
ne diyeceini arm:
Bir yanllk olacak Paam... Diye kapatmaa almt.
Atatrk durumu benden renmek istedi. Hepsini bir bir
anlattm. Trendeki konumay da nakletmeyi unutmadm.
Bunun zerine Atatrk, u ansn anlatt: Bir gn ttihatlar
ku

zamannda Selanik'ten Fransa'ya kayor. Bindii vapurda yabanc


bir kadnla karlayor. Kadn, Atatrk'e soruyor:
Ne i yaparsnz?
tu

Gazeteciyim...
Hangi gazetede alyorsunuz...
Bir gazete ad uyduruveriyor o anda. Kadn inan-myan
py

gzlerle szyor Ata'y:


Sende sivil harekt yok, askersin...
Neden?
ld

Elbisenin altnda pandufla. Bu sivil adam ii deil,


askersin...
Bunun zerine Atatrk kadn kamaraya gtryor, asker
elbiselerini gsteriyor.
z

Atatrk bu ansn anlattktan sonra bana seslendi:


elebi Efendi, senin de sivil olmadn anlamlar, dedi.

Nasl Fransz kadn benim sivil olmadm anlad gibi...


208 ATATRKN UAININ

ku
tu
py

KAFANI TARHE YORMA


ld

TRK Tarih Kurumu'nun almalaryla Atatrk yakndan


z

ilgileniyor, her frsatta Trk Tarihi'nin en geni ekilde yazlmas


iin evresine telkinde bulunuyordu. Bo zamanlarnda Ata-
trk'n elinde tarihle ilgili kitaplarn dmediini hatrlarm.

Bir gn yine Atatrk, tarihle ilgili kaln bir kitap okuyordu.


ylesine dalmt ki, evresini grecek hali yoktu. Bir sr yurt
meselesi dururken devlet bakannn kendini tarihe vermesi, Vasf
nar'n biraz cann skm olacak ki, Atatrk'e yle dediini
duydum:
Paam!... Tarihle urap kafan yorma... 19 Mays'ta
kitap okuyarak m Samsun'a ktn?
Atatrk, Vasf nar'n bu ok samimi yaknmasna
glmseyerek yle karlk verdi:
Ben ocukken fakirdim. ki kuru elime geince bunun
bir kuruunu kitaba verirdim. Eer byle olmasayd, bu
yaptklarmn hi birini yapamazdm...
FELH YERNDE KALSIN
GZL DEFTER 209

ku
tu

YEPYEN bir Trkiye kurulmutu. Bir yandan savan yaralar


py

sarlyor, bir yandan devrimler birbirini kovalyordu. apka devri-


mi, harf devrimi derken, dilin sadeletirilmesi ve yabanc
szcklerin Trk dilinden arnmas iine sra gelmiti. Bu arada
Ezan'n da Trke okunmas -zerinde duruluyordu. Bu devrim de
ld

baarlmt sonunda. Artk mezzinler minarede Allah- Ekber


yerine Tanr Uludur diye sesleniyorlard.
Ezann Trke okunmasnn kararlatrl sra-snda din
z

adamlaryla, hafzlarla eitli grmeler yaplm, onlarn da


dnceleri alnmt.
Ezan'daki btn Arapa szckler atld halde Felha bir

karlk bulunamamt... Haydi felh-n nasl deitirilecei


tartlyor, fakat kimse bunun karln bulamyordu. Felah
kurtulu anlamna geliyordu. Haydi kurtulu dense, bu deyim
ok garip kaacak, dinin kudsallyla da badamayacakt.
Kurtulu denince akla hemen stanbul'da Rumlarn ounlukta
bulunduu eski Tatavla semti geliyordu.
Son are olarak Atatrk'e bavurdular. Bu konu-da ileri
srlen dnceleri teker teker dinleyen Atatrk te Felha bir
karlk bulunmam olacak ki:
Bu da Felah kalsn... Diye bu ii sonuca balad.
MADAM VERA

BEYOLU'NDAK Eden Lokantasna gitmitik.


Papazlarn toplants vard.
210 ATATRKN UAININ

ku
tu

Yirmidrt kiilik bir masada birbirlerine ziyafet ekiyorlard.


Mal sahibi Madam Vera gzel bir kadnd. Aslen Beyaz
Rus'tu. ok titiz ve dzenli bir servisi vard. Atatrk, yemek
py

srasnda Madam Vera'y masaya a-rtt:


Lokantanz ok gzel... Diye vc bir ka sz ettikten
sonra: Bir eye ihtiyacnz var m. Size yardmc olabir miyiz?
ld

Diye sordu.
Madam Vera, ummad anda bana konan bu devlet
kuundan son derece keyiflenmi, ellerini ou-turarak:
Evet var Paam... Diye sknt iinde bulun-duklarn, bir
z

miktar krediye ihtiyalar olduunu syledi. Bunun zerine


Atatrk:

Ne kadar? Diye sordu.


10 bin lira kadar...
Bankas'na syleyelim. Mmknse bir aresine
baksnlar... Dedikten sonra Bayaver Rsuhi Be-ye bu konuda
talimat verdi.
Ertesi gn Eden Lokantas'nn durumu inceden inceye
tetkik ettirildi. Baktlar ki bor iinde... Bir sre oyaladlar...
Bu olayn tanklarndan Dr. Reit Galip, kredi iine ok
ierlemiti:
Biz bu kadar tarih yazp alyoruz... Be para bile
aldmz yok. Rus karsna para veriliyor... Diye balad
sylenmee... Oysa para falan verilmi deildi.
DONDURMA YED
GZL DEFTER 211

ku
tu

ATATRK'n Kz adn alan Kk l-k, Ata'nn husus


py

hayatnda nemli bir yer tutar. Atatrk Albmnde lk ile


ekilmi eitli resimlerine rastlanr. ocuu olmyan Atatrk iin
lk, balbana bir sevgi kayna olmutur.
lk'nn annesi Selnikli Vasfiye Hanm Atatrk'n annesi
ld

Zbeyde Hanm tarafndan bytlm. Ankara'ya gelmi.


Atatrk'n izniyle de Gazi Orman iftlii stasyon Memuru ile
evlenmi. Bu evlilikten bir kz ocuklar oluyor. Atatrk bu
z

ocuun adnn lk konmasan istiyor. ocuk bydke Ata-


trk te onunla daha ok ilgilenmee balyor. Tatillerinden bir
ounda lk'nn de yannda bulunmasn istiyor. Bylece halk

tarafndan lk'ye Atatrk'n Kz ad taklyor.


lk, Atatrk'e hayatta nazn en ok geiren insanlardan
biriydi. Bir ok kimsenin Ata'ya korkudan sylemee cesaret
edemedii eyleri o, hi ekinmeden byk bir samimiyetle
sylemesini bilirdi. Atatrk te lk'ye kzmaz, onun btn
sylediklerini byk bir dikkatle dinlerdi. lk'nn O'na
Atatrk-m diye incecik sesiyle seslenii hi gzmn nn-
den gitmez.
216 ATATRKN UAININ

Atatrk'n son yaz mevsimiydi. Bir gece Savarona yatnda


lk dondurma yiyordu. Scak bir geceydi. Zaten perhiz olan
Atatrk dondurmay grnce can ekti ve kamarot Rza'ya hemen
bir dondurma getirmesini emretti.

Kamarot Rza hi kimseye sormadan Atatrk'e gidip bir


dondurma getirdi. Byk bir itahla dondurmay yiyen Atatrk:

ok houma gitti. Bir tane daha getir...

Emrini verdi. kinci dondurma da geldi. Onu da yedi. Bir


ku

ncsn istedi.

Atatrk'n ii yanyordu. dondurma, hararetini


sndrmee yetmemiti! Arkasndan bir bardak da suutulmu su
tu

iti.

Derken gece yarsna doru yatta ilk kriz geldi. Orada hazr
py

bulunan Dr. Neet mer rdelp derhal u-yandrld. Neet mer


Ata'nn husus doktoruydu. lk tedaviyi yapt. Fakat vaziyeti
tehlikeli gryordu.
ld

Dnya apnda bir adamn tedavisinde bu dakikadan sonra


artk sorumluluk alamyacan syledi ve Avrupa'dan hemen bir
mtehasss doktor arlma-sn istedi.
z

GZL DEFTER 213

BUZ SANDIKLARINI
ATTIRIYOR
ku

ATATRK'n husus doktoru Neet mer rdelp


Avrupadan doktor getirtilmesini
tu

istedikten sonra dnyaca tannm Fransz doktoru Fsenjan


arld. lk konsltasyon yapldkton sonra Dr. Fsenjan u
py

tlerde bulundu:
Yatak odasnda dolaabilir. Darya kmak yasaktr.
Merdiven inip binmiyecektir. Hava tertibat kfi gelmedii iin
duvarlara buz sandklar konulacak.
ld

Ve daha buna benzer bir ok yasaklar koyduktan sonra


Fransz doktoru Savarona'dan ayrld, ehre indi. O gider gitmez
de Atatrk beni ard:
z

elebi Efendi, bu sandklardaki buzlarn faydas var m?


Diye sordu. Buz sandklarnn yanna giderek baktm. Ne
faydas olabilirdi ki:

Hi faydas yok. Paam... Diye cevap


verdim.
Doktor gitti mi? Diye yava bir sesle
sordu.
Evet Paam, imdi motora bindi.
yleyse hemen buz kutularn karn. Buz kutular
buralar kirletmesin...
Hemen buz kutularn duvarlardan kardm. A-tatrk'n
Fransz doktorunun yasaklarna ierledii muhakkakt. Fakat
onun yannda itiraz etmek istemedii anlalyordu. Sadece buz
kutularn kartmakla kalmad. Kendini biraz serbest hissedince
hemen yata hareket emrini verdirtti.
Savarona Marmara'ya doru yol ald. Ertesi gn arky'e
vardk. ok gzel bir yaz gnyd. Ata'nn can yukar kmak
GZL DEFTER 214

istiyordu. Byle havada hrriyet a- bir insan iin kamarada


kapal kalmak ne demekti? Fakat doktorlar ona dar kmasn
ku

kesin olarak yasaklamlard. Byle olduu halde.


elebi Efendi, ezlongu gverteye kar...
Emrini verdi, ister istemez emrini yerine getirdim. Bir
tu

taraftan da zlyordum Ya hastal gemezse, artarsa diye kayg


iindeydim.
Atatrk gverteye kt. ezlongta bir sre u-zandktan sonra
py

tekrar aaya indi. Ak hava onu fazlasyle yormutu. O geceyi


arky'de geirdik. A-tatrk'n erefine gece halk sahilde bir fener
alay dzenlemiti. Fakat Atatrk'n dar kmadn grnce
ld

zldler. Ne are ki, hastann ayakta duracak hali yoktu. Bunu


halka duyurmamak gerekti. Millet Ata'snn hastaln biliyordu.
Fakat bu derece ar bir hal ald saklanyordu.
O gn yatla Marmara'da dolatk. Bu sre iinde Atatrk kh
z

kamarasnda dinlendi, kh yasak kararn dinlemiyerek gverteye


kt. Ertesi gn Dolmabahe nlerine demirledik.

Tam 56 gn yatta istirahat ettikten sonra bir gece Atatrk'


koltua oturttular. Koltuk bata Kl Ali, Muhafz Alay
Kumandan smail Hakk Teke, Polis memuru Faik elen,
Bayaver Cell ner, bir de kapdaki nbeti askerin elleri
zerinde Savarona yatndan alnarak ar ar merdivenlerden
indirildi. stanbul motoruna bindirilerek Dolmabahe Sarayna
gt-rld.
Bu gidi Atatrk'n son gidii oldu. Bir daha Savaronaya
dnmek ksmet olmad.
GZL DEFTER 215

ku
tu
py
ld

MAREAL AKMAK'LA
YATTA
z

ATATRK daha Savarona yatnda hastay- ken Ankara'dan o


zaman Babakan bulunan Cell Bayar ile Genelkurmay Bakan
olan Mareal Fevzi akmak ta sk sk stanbula gelir ve Atatrk'
ziyaret ederlerdi.
Atatrk Mareal akmak'n ziyaretine ok nem verir ve hi
kimseye gstermedii saygy ona gsterirdi. ankaya davetlerinde
bile yleydi, Marealin bulunduu ziyafetlerde masaya iki
konmaz. Atatrk de o gece yemekte iki perhizi yapar ya da bir iki
kadeh ier, sofra en ge gece saat 11 de datlr, sabahlara kadar
devam eden lenlere veda edilirdi.
Mareal Fevzi akmak, Savarona yatna gelecei zaman
Atatrk hasta olduu halde yatn iskelesine kar, bir iki saat
sren toplantlardan sonra yine iskeleye kadar getirip motora
bindirirdi.
216 ATATRKN UAININ

Ata'nn hastal srasnda eski Babakan ve Atatrk'n


Kurtulu Sava arkada smet nn'nn geldiini hi grmedim.
Aradan gnler getike bu merak adamakll iimi kemirmee
balad. Acaba aralarnda bir dargnlk m vard? Sonunda dayana-
madm. Bir gn Bayaver Cell Beye sordum:
smet Paa Atatrk' ok severdi. Niin gelip grmyor?
Cemal, bir ka defa gelmek iin telefon etti. Atatrke
haber verdik. smet Paa gelip sizi ziyaret etmek istiyor, dedik.
ku

Ankara'dan ayrlmasn. diye cevap verdi. Biz de smet nnye


Atatrk'n szlerini aynen tekrarladk. Bunun tepkisinin ne
olduunu bilmiyorum...
Artk bu karn imesi tehlikeli bir hal yarattndan su alma
tu

yoluna gitmekten baka are gremi-yorlard. Fakat doktorlar su


alma ilemini elden geldii kadar geciktirmek kararnda
py

grnyorlard. Atatrk te durumun ciddiliinin farkndayd.


Hatta bir gn doktorlara:
Su almak ameliyesi tehlikeli midir, ac verir mi? diye
sormutu. Fakat doktorlar onu kayglandrmamak iin ok basit
ld

olduunu, hatta bu ii kendileri deil, asistanlarna yaptrdklarn


sylyorlard. Aslnda bu, doktorlarn sakladklarndan da tehlikeli
bir eydi. Barsaklardan biri de delinebilirdi.
z

GZL DEFTER 217

ku
tu

VASYETNAMESN EMRLE
py

YAZDIRDI
ld

HASTALIK gittike ilerliyor, karn gittike


z

iiyordu. Atatrk evresindekilere ne-


eli grnmek istedii halde ac iinde kvrand belli oluyordu.
Yorgunluk ve halsizlik yzn inceltmi, onu bitkin bir hale

getirmiti. Karnnn su toplamas yznden artk yatakta dik


oturamaz hale gelmiti. Bu yzden arkasna yastklar
koyuyorlard.
Sonunda Atatrk btn dayanklln kaybetmee balad.
Artk acya dayanamaz hale gelmiti... Doktorlara:
Karnmdaki suyu bir an evvel aln... Diye emir verdi.
Fakat hi birinde buna cesaret yoktu. Daha bir sre suyun
alnmamasn uygun gryorlard.
Atatrk'n suyun alnmas iin diretmesi, tam da Fransz
doktorunun ikinci geliine rastlad, Doktor, Atatrk' daha iyi
bulacan umut ettiini sylemiti. Fakat gelir gelmez d
krklna urad. Bunun zerine Atatrk'e bakan Trk
doktorlariyle
218 ATATRKN UAININ

Fransz doktoru arasnda uzun sren bir grme oldu ve


Atatrk'n karnndan suyun alnmasna karar verildi. Yoksa
acsn hafifletecek baka hi bir are kalmamt ve bunu
yapmaa zorunluydular. Yoksa hastalk daha ktye doru
ku

gitmee balamt.
Atatrk, karnndan ilk kez su alnmasndan bir sre nce
vasiyetnamesini hazrlam ve kendi eliyle notere vermiti. nk
yava yava leceini artk O da anlamt.
tu

Karnnn gittike imesi, idrarnn kesilmesi, Avrupa'lardan


getirilen doktorlarn hastalnn karsnda elleri kollar bal
py

kalmas, O'na lmn kanlmaz bir ey olduunu anlatmt.


Hastalnn Siroz olduunu biliyordu,
Vasiyetnamesinin hazrlanmas iin Umum Ktip Hasan
Rza Soyak'n yardmn istediini duymutuk. Bir gn Soyak'
ld

ard. Mal olarak nesi varsa bir listesini karmasn istedi.


Umum Ktip buna hi lzum olmadn, kendilerine yaplacak
operasyonun basit ve tehlikesiz bir ey olduunu, bundan
z

kayglanacak hi bir ey bulunmadn sylyorsa da


dinletemiyordu...

Bunu behemahal yapalm... Diyorsa. Emir emirdi.


Hem daha fazla srar etmesi, zaten hasta olan Atatrk'
zebilirdi.
Umum Ktip brosuna giderek kaytlardan istedii listeyi
karyor. Bu liste esas tutularak Kocaeli Milletvekili Selhattin
Yarg ile bir vasiyetname hazrlanyor.
Atatrk vasiyetnamesinde btn mal ve mlkn yine
millete brakmaktayd. ahs servetinden, ok yaknlarna,
sevdiklerine aylk balanyordu.
Vasiyetnamede yaadklar srece kzkardei Makbule
Atadan'a ayda 1000, Prof. Afet nan'a 800, tayyareci Sabiha
Gken'e 600, lk'ye 200, Rkiye ve Nebile'ye de 100 er lira
brakyordu. Ayrca Sabiha Gken'e bir ev alabilecek para
verilecek, Makbule Atadan'n da ankaya'da oturduu ev lnceye
GZL DEFTER 219

kadar emrinde kalacakt. Bunlardan baka smet nn'nn


ocuklarna yksek retimlerini bitirinceye kadar gereken
yardmn yaplmasna ilikin bir madde de vard.
Umum Ktip Hasa Rza Soyak, Atatrk'n emrettii gn
Altnc Noter smail Kunter'i Ata'nn yatmakta olduu st kattaki
denize bakan odaya gtryor. Atatrk onlar pijamas ve
robdambr srtnda, tra olmu vaziyette karlyor. Sigara ve
kahveler iildikten sonra bir sre undan bundan ko-nuuluyor;
fakat hastalndan hi szedilmiyor. Sonunda Umum Ktip'le
ku

Noter, gitmek zere ayaa kalkp izin istedikleri zaman, masann


zerinden ald kapal bir zarf Notere doru uzatarak:
Bu benim vasiyetnamemdir. cabettii zaman aarsnz.
tu

Diyordu. Hasan Rza Soyak sonradan bunlar anlatrken gzlerinin


yalarla dolduunu farket-mitim.
py
ld
z

220 ATATRK'N UAININ

ku
tu
py

ARTIK DUA EDYORDUK


ld

BTN memleket Atatrk'n hastalyla ilgiliydi.


z

Herkes sabah gazetesini an-


ca iyi bir haber alr umuduyla heyecanlanyor, fakat bekledii
mjdeyi gremiyordu. Milletten hastaln gidii sakland iin

henz iin tehlikeli hali memlekete yaylmamt. Avrupadan


doktorlar gelmiti, elbette ki bu hastala da bir are bulacaklar,
Atatrk' eski salna kavuturacaklard. Halk bu ekilde
avutuluyordu.
Oysa biz iin iindeydik. Her saat deil, hatta her dakika
kulamza bir baka haber alnd iin gece uykularmzda bile
Atatrk'ten baka ey dnemez olmutuk. Yarabbi, ne buhranl
gnler geiriyorduk. Her gece O'nun yaamas iin Allaha dua
ediyordum. ok zaman yastm gzyandan srsklam
slanyordu. Gnler geiyor, fakat beklenen iyi haber bir trl
gelmiyordu.
Atatrk'n karnndan ilk olarak bir tenekeye yakn su
alndktan sonra O'nun birden kt, ok
GZL DEFTER 221

zayf dt haberi geldi. Byle olduu halde ii-mizde yine bir


umut belirmiti. Sudan kurtuldu, belki dzelir diye dnyor,
birbirimizle hastalk hakknda fikir yrtyorduk.
Su alndktan sonra Atatrk biraz sakinlemi diye duyduk.
Fakat gece inlemeleri kesilmedi denilince, yreim azma gelir
ku

gibi oldu.
O sralar ben, Savarona yatyla Bebek'e gittim. Yat neden
Dolmabahe nlerinden kaldrp Bebek'e gndermilerdi
bilmiyordum. Fakat hemen her gn Saraya geliyor,
tu

arkadalarmdan Ata'nn salk durumu hakknda bir eyler


renmee alyordum. Yattaki personel de gzleri yolda, akam
py

benim dnmemi sabrszlkla bekliyor, beni gvertede karlyor,


fakat azm amadm grnce, bir deiiklik olmadn
anlyarak susuyorlard.
ld
z

F. 15
222 ATATRKN UAININ

ku
tu

OK ACI EKYORDU
py
ld

ATATRK hasta yatt son gnlerinde ge- rek Savarona


yatndayken, gerekse Dol-mabahe Saray'nda gecelik kyafeti olan
entariyle dolar ve uzanrd. Fransz doktorunu sevmeyiine kar,
hi bir zaman baucundan ayrlmayan Doktor akir Ahmet ve
z

Ziya Naki'ye kar derin bir sevgi besliyordu. Trk doktorlarna


daha ok gvendii her halinden belli oluyordu.

Koltukla Savarona'dan Dolmabahe'ye tandktan sonra


Atatrk, daha nce neden Saray'a gelmediine zlr bir hal
taknmt. nk yattaki cehen-nemi andrr scaktan burada
eser yoktu. Saray'n odalar daha serinceydi. Hem burada buz
sandklar gerekmiyordu.
Atatrk'n karn gnden gne iiyordu. Bu yzden nefes
almakta glk ektiini gryorduk. Bizi artk pek yanna
brakmyorlard. Pek nemli bir grev iin doktorlarn istedii bir
eyi gtrmek zere kapsna gidiyor, ou zaman da ieri
girmeden dnyorduk. Ancak kapnn aralndan ne grebilirsek
o kadar... Ata'nn hastal hepimizin kolunu kanadn krm,
Saray derin bir lm sessizliine brnmt.
SON BAYRAMI
GZL DEFTER 223

ku
tu
py

ATATRK'N durumu arlayor ve ya- plan iyiletirme


almalar sonusuz kalyordu. Gnden gne bir mum gibi
ld

eridiini gryorduk. Bir ara Atatrk'n Ankara'ya gitmek iin


israr ettii, Orada yapacak ok mhim ilerim var. Beni derhal
Ankara'ya gtrn, diye emir verdii sylentileri kt. Hepimizi
z

bir heyecan dalgas kaplad. Gider mi gider... Diye dnyorduk.


Giderse ne olur? Trenin sarsntsndan daha ok kuvvetten der
mi, yoksa daha byk bir felket gelir mi? Gitmezse kurtulur mu?

Diye aramzda tartmalara balamtk. Btn gnmz bu tr


konumalar alyordu. Sonunda doktorlarn elbirliiyle verdikleri
karar her eye stn oldu. Atatrk, Saraydan hi bir yere
karlmayacak, gerektii kadar Ankara yolculuu konusunda
oyalanacakt.
Hastalk ilerledike kayglar da artmaa balad. Belki yararl
olur umuduyla Avusturya ve Almanya'dan birer tannm profesr
getirtildi. Fakat sonu deimedi. Bunlar da ayni hastal
buldular ve ayni tedaviyi uygulamaa baladlar.
224 ATATRKN UAININ

Bebek'le Dolmabahe arasnda nasl gidip geldiimi imdi


dndke o gnleri yaar gibi oluyorum. Heyecandan bitkin bir
hale gelmitim o gnler... Bazan korkudan, kt, ac haberin
korkusundan Saray'a gidemediim zamanlar da telefonla
Dolmahe'-nin santraln bulup rkek rkek santral memuru Ke-
mal Bey'e Deiiklik var m? diye soruyordum. Ondan Hayr
cevabn alnca iime su serpiliyor, hemen yattaki arkadalarmn
yanna koup ok kr daha yayor diyordum. Ondan sonra
hep birden nallah kurtulur diye balyorduk duaya.
ku

Bylece 1938 ylnn Cumhuriyet Bayram gelip att. Halka


bir ey duyurmamak ve ehirde yas havas estirmemek iin
enliklerin eskiden olduu gibi yaplmas uygun grld. Yine
taklar kuruldu, parlak bir geit treni yapld, gece fener alaylar
tu

dzenlendi. Hatta Kuleli'liler Sarayn nne vapurla gelip gsteri


yaptlar. Gece sabaha kadar havayi fieklerle enlikler srp gitti.
py

Biz Cumhuriyet Bayram'nn onbeinci yl enliklerine


candan katlamadk. imiz kan alyordu. Hep Byk Ata'y
dnyorduk. Kimbilir O, enlikleri gremedii iin ne kadar
zlmtr. Sevgili milletinin arasna katlamad iin kendi
ld

kendini yemitir.
z

GZL DEFTER 225

ku
tu
py

SON DAKKALARI
ld

CUMHURYET Bayram'nn ertesi gn Atatrk'n ateinin birden


z

bire ykseldiini duyduk. imizi derin bir znt kaplad. Kim-


senin azn bak amyordu. Derken, bir haber daha geldi:
Atatrk komaya girdi... Btn Saray ileri gelenlerini, ine stnde

uykusuz tutan bu ilk koma, krksekiz saat srd. Komadan sonra


birka kelime konutuunu rendik. Artk sakinleti, deniyordu.
Hepimizi bir ferahlk kaplamt. Baya umutlan-mtk. Tehlikeyi
atlatt diye dnyorduk.
Atatrk, atlatt tehlikenin farkndayd. evresindekilere:
Bana ne oldu? diye sormu ve Derin bir uyku uyudunuz
karlna pek inanmamt. Fakat inanmadn beli etmek
istemiyor grnmt.
Birinci komadan sonra artk doktorlar Atatrk'n bandan
ayrlmaz olmular diye duyduk. Dr. Neet mer her zaman
baucunda, brleri de ikier ikier nbetteymiler. Birinci
komadan kurtuluun verdii sevin uzun srmedi. Atatrk'n
karnndaki su yine oalmaa balad. Yatakta oturamaz;
uzanamaz oldu. ektii ac arttka artt. Fakat ylesine daya
226 ATATRK'N UAININ

nklyd ki, herkesi bu hali akna eviriyordu. Her sabah


gazeteleri bandan sonuna kadar okumas eski halini
hatrlatyordu.
Atatrk artk nefes almakta da glk ekiyordu. Bu yzden
yeniden karnndan su alnmasnda israr etmee balad. Doktorlar
nce buna kar k-tlarsa da, sonunda oybirliiyle suyun
alnmas konusunda birletiler. kinci su da alnd. Fakat bu ope-
rasyon, Ata'y iyiden iyiye halsiz brakmaa yetmiti. Sonunda 8
Kasm gn kay ettikten sonra ikinci komaya girdiini duyduk.
ku

Atatrk'n berberi Mehmet, birden bire fenalatn ve kay


etmee baladn haber verince, Hasan Rza Soyak, Kl Ali,
Neet mer ve Abravaya, A-tatrk'n baucuna komular.
tu

Atatrk onlara Saat ka? diye sormu...


9 Kasm' dalgn bir halde geiren Atatrk, dakikadan
dakikaya snmee balam. Gelen haberlere gre artk umut
py

kalmamt. Doktorlarda da umut yoktu. Gzyalarmz


tutamyorduk. Artk hayat bize zindan gibi grnmee balamt.
O geceyi uykusuz geirdim. Yine de dua etmekten kendimi alam-
ld

yordum.
z

GZL DEFTER 227

ku
tu

SALH BOZYK
KENDN VURUYOR
py

ATATRK'E oniki yllk hizmetim bir film gibi gzlerimin nnden


ld

geti. Boazma bir ey tkanmt. Kbus iinde, srsklam terle-


mitim. Sabah g ettim. afakla beraber biraz dalar gibi
olmutum.
Uykusuz gecenin sabahnda vcudum ezilmi gibi
z

yatamdan ktm. Biraz sonra Saray'a gider, vaziyeti renirim


diye dnyordum.

Yatta ilerimi bitirirken Bebek Polis Karakolunun bayrann


yava yava yarya doru indiini grdm. Btn vcudum sanki
karncalanyordu. Bir anda iddetli bir rperti sard her yanm...
O anda ac gerei anlamtm. Demek ki, Atatrk
yaamyordu artk. O mavi gzler bir daha par-lamamak zere
snmt. Bir an duygusuz, ta gibi kaskat kaldm. Ne
alyabiliyor, ne de bir ses karabiliyordum. Bir sre iim
rperme dolu yle durak-sadm. Neden sonra kendimi toparlayp
aaya kotum. Arkadalarma: lm... Diyebildim.
O anda yatta bir feryat figandr balad. Hi kimse
gzyalarn tutamyordu. Benim de o ilk duygusuz, ta gibi halim
gemi, yanaklarmdan yalar szlmee balamt.
228 ATATRK'N UAININ

Kendimi toparladktan sonra rhtma ktm. Hemen telefona


sarlarak Saray'n santral memuru Kemal Beyi aradm. Hl
inanamyor, inanmak istemiyordum. Sesimi duyunca tand.
Sadece Doru diyebildi. Baka bir ey sylemedi.
Hemen bir taksi evirip Dolmabahe'nin yolunu tuttum.
Ryadaym gibi gidiyordum. Beynim zonk-luyordu. Saray'a nasl
vardm bilemem. Oras grlecek eydi. Her yan derin bir
ku

sessizlie brnmt. Boalmt denebilir. Hi kimse


kalmamt. Hemen oradakilere:
Ne oldu, ne var? Diye sordum.
tu

Aldm cevap sessizlikten baka bir ey deildi. Bu arada


Atatrk'n bz ok yaknlarnn durumlarn salamlatrmak iin
Ankara'ya koutuklarn renince zntm bir kat daha artt.
py

Fakat bunlara kar Atatrk'e ballm hayatyla deyen kimseler


de vard. O'nun lmne dayanamayp acdan kendi tabancayla
vuran Bilecik milletvekili Salih Bozyk kanlar iinde bir kede
ld

yatyordu.
Bu manzaray grnce biraz daha fenalatm. Salih Bozyk
o anda lmemi, ama ald yaralarn etkisiyle bir yl sonra hayata
gzlerini kapamt. Atatrk'e bu denli akla bal bir insann daha
z

olabileceini sanmyorum. Salih Bey gsterdii fedakrlkla,


hayatm boyunca gzmn nnden gitmiyecek kiilerdendir.

GZL DEFTER 229

ku
tu

YZNDEK TLBENT
KALDIRIP BAKTIM
py
ld

ATATRK Dolmabahe Saray'nda Ha-rem Ksmnda, her zaman


yatt odada yatyordu. Artk bu odaya bakamyor,
fenalayordum. Yaldzl mobilyalar, zeri yaldzla ssl mavi
tavan bir lm rengine brnmt. Atatrk bu odada sonsuz
z

uykusunu uyuyordu. Geni bir yatakta, tek yastkta yatyordu.


Hayattayken glkurusu rengini severdi. Yine yle bir renk iinde

sonsuz uykusuna dalmt.


Saray'da Rza adl bir sofrac arkadam daha vard. Onunla
beraber yavaa odadan ieri szlmtk. enesi balanm
vaziyette hareketsiz duruyordu. ki gen subay ayak ucunda nbet
bekliyorlard. Atatrk ldkten bir saat kadar sonra stanbul'daki
Ordu Mfettii, Ankara'dan verilen emirle cenaze treni iin
hazrlklara geirilmi, niformal subaylar tarafndan baucunda
nbet tutulmaa balanmt.
te lmne bir trl inanamadm o byk insan, o
koskoca tarih biraz ilerde enesi balanm ekilde yatyordu. Her
gelip geici insan gibi o da gmt. Fakat O, dnya durduka
yaayacak ender insanlardan biriydi.
Bir trl ldne inanamadm. A bakalm yzn.
Dedim.
234 ATATRKN UAININ

Yzndeki tlbenti atrdm. Gzyalarm iime aktarak


yzne, bir daha sadece resimlerinde greceim yzne uzun
uzun baktm. Yz hafif siyaht, morarm gibiydi.
Hakikaten imdi inandm... Dedim.
O gn nasl geirdiimi bilmiyorum. Kendime sahip
ku

deildim. Saraydan bir trl ayrlamyordum. O anda yattaki


grevi kim dnr.
Saray'da o gne kadar grlmemi bambaka bir alma
vard. Abanoz aacndan bir tabut yaplmt. Bunun iini
tu

kurunluyorlard.
Akam st sofrac brahim'le Selmlk ksmnda oturup
py

dertleirken smail Hakk Teke (Paa) geldi. brahim'le bana


dnerek:
Son vazifemizi de yaptk. Ykand, kefenlendi. Dedi.
Sonra nbet sras geldi, diyerek niformalarn giyip nbete gitti.
ld

Giderken arkasndan yle dedim:


Beyler, Paalar, imdi hepiniz geldiniz. Atatrk'
bekliyorsunuz. Yllarca onu iki cahil sofracnn eline braktnz da
z

imdi mi geldiniz?
Cenaze treninin btn ayrntlarn biliyorsu-nuz. Cenaze,

Sarayburnu'ndan Zafer Torpidosu'yla Yavuz'a alnp, zmit'e doru


yol alrken, onu izleyen yabanc donanmann gerisinde Savarona
yatyla biz de bulunuyorduk. Donanmay Adalara kadar izledik.
nce cenaze treni programna biz alnmamtk. Fakat
Savarona'nn o dnemde svarisi bulunan Sait Kaptan, yat
protokole sokabilmek iin Saray'a gitmi ve ekie ekie istediini
yaptrmt. Onun:
Byk adamlar lmnde at ile yat takip etmelidir...
Szn hi unutmyacam.
GZL DEFTER 231

ku

LDKTEN SONRA
tu
py

ATATRK ldkten sonra Cumhurba-kan olan smet nn,


Savarona yatn hi grmemi. Grmei istemi. Yat nebolu'ya
ardlar. Biz de Savarona ile nebolu'ya gittik.
ld

Orada yle rhtm falan yok. Kydan uzakta demirledik.


smet nn motorla yata geldi. Her tarafn gezdi ve beendi. Ksa
bir yolculuk yapp inebolu'dan Zonguldak'a gittik. nn orada
z

yattan inerek trenle Ankara'ya hareket etti.


Aradan yla yakn bir zaman gemitir. Yl 1941, Haziran
22... Atatrk'n lmnden sonra ben yine Demiryollar letmesi

kadrosunda Savarona yatnda grevliydim. Artk eski imtiyazl


durumum kalmamt. Yani Trkiye Cumhurbakannn
hizmetkr deildim.
O zamann Babakan olan Refik Saydamla, Dileri Bakan
kr Saraolu stanbul'a gelmiler. smet nn'yle beraber
Savarona yatna binmiler. Gelibolu'ya doru bir gezi yapyorlard.
Gvertede smet nn ile Refik Saydam babaa vermiler ko-
nuuyorlard. Konu, kinci Dnya Sava ve Trkiye'nin nazik
durumuydu. O zaman ok zor durumda bulunuyorduk. Derken
salondan gverteye Saraolu kt. Cumhurbakanyla
Babakan byle babaa dnr vaziyette grnce i
Yahu ne var bunda dnecek? Tarafsz olduumuzu iln
ettik, anlattk. Buna ramen atarsa atar, harp yaparz. atmazsa
zaten mesele yok...
232 ATATRK'N UAININ

Bu grmeden sonra anakkale Boazna doru hareket


ettik. Refik Saydam ve kr Saraolu stanbul'da kaldlar.
O zaman drt bir yanmz atele sarlmt. kinci Dnya
ku

Sava btn hzyla sryordu. Almanlar, Stalingrad ve Moskova


kaplarna dayanmlard. Her an bamzda tehlike anlar
alyordu. Her sabah gzlerimizi, kendimizi atein iinde
bulabileceimiz bir gne ayorduk. Hepimizin sinirleri bozulmutu.
tu

Gelibolu'da bir ok general ve yksek rtbeli genelkurmay


subay yata geldiler. Gvertede yine memleketin durumu ve sava
py

gc konuuluyordu. nn herkesin dncelerini dinliyor ve not


alyordu. Biz de hizmeti dzenli yapmaa, bir pot krmamaa
alyorduk. Konuklar en iyi ekilde arlamak istiyorduk.
nn, gen bir kurmay subayna yle sordu:
ld

Almanlarla harp edersek muvaffak olur muyuz?


Subay dnmeden u cevab verdi:
Paam, bizi Almanlar Trakya'da yenerler, fakat
z

Anadolu'da balarna bel oluruz...


Bunun zerine smet nn Yaaa diyerek balad kendi
anlatmaa:

imdi Almanlar saatte seksen kilometre ilerliyorlar. Bu


durum karsnda Ruslar bir buuk ayda malp olurlar. Bu bizim
iin de byk kazan olur. Kafkaslar alrz. Trkiye'nin nfusu da
otuz sekiz milyon olur. (O zaman nfusumuz sadece onsekiz
milyondu). Ayni zamanda Baku petrollerine de kavuuruz.
nn sevin iindeydi. Kabna samyor, adeta gelecekteki
Trkiye'yi yaar gibi oluyordu. Bu srada yannda bulunan Amiral
kr Okan'a dnerek:
Rus donanmas ne olur? Deyince:
Paam, Beykoz nlerinde demirler. Gemilerin kamalarn
alr, harbin sonunu bekleriz... Cevabn ald.
Bu grme srasnda yatta bulunan Fahrettin Paa,
nn'ye:
GZL DEFTER 233

Paam ran harbe girer mi? Diye bir soru sormu ve u


karl almt:
ran'a harp yok...
Bunlar duyunca, ileride belki azmdan lf karrm diye
korktum. Daha fazla konuulacaklar duymamak iin kamarama
ekildim. Ne olur, ne ol -maz... Fakat aksilikler korktuka zerime
geliyordu.
Baktm smet nn'nn yirmi yllk hizmetkr Osman
Efendi, kamaramn kapsn aralam:
ku

Cemal, imdi Hitler Radyoda Ruslarn bir buuk ayda


yklacan syledi... Deyince ben de:
Yklrsa yklsn, bize ne?.. Dedim.
tu

Biraz sonra yine ayni arkada geldi:


Gbels Radyoda Ruslarn birbuuk ayda yklacan
syledi... Deyince ben de gayet safiyane:
py

Ulan aptalln lemi yok. Bu i birbuuk ayda olmaz...


Bizim bu konumalarmz meer kamarot Faruk not eder
dururmu. Farknda bile deildim.
ld
z

234 ATATRKN UAININ

ku
tu

YATAK ARAFLARI
py

SAVARONA yat ertesi gn eski Meclis Bakan


ld

Abdlhalik Renda ile ocuk-


larn almak iin Bandrma'nn yolunu tuttu. Bandrmaya gelmeden
bir saat nce Bayan Mevhibe nn beni ard:
z

Renda'nn kamarasnn yatak araflarn deitirin...


Dedi.
Hanmefendi, araflar pis mi buldunuz? Deyince:

Hayr, fakat deitirin, bizim araflardan olsun... Diye


karlk verdi.
Bizim araflar dedii, yine benim Lazzari Fran-ko'dan
yaptrdm patiska araflard.
Peki emredersiniz... Deyip emir verdim ve araflar
deiti...
Kamarama geldiim zaman Dr. Fazl Beyle arkba Hseyin
ve ikinici ark Muhittin zege vard.
Ne o Cemal, cann sklm senin? Deyince kendimi
toparladm:
Bir ey yok... Diye cevap verdim. Fakat onlar israr
ediyorlard:
GZL DEFTER 235

Evet cann sklm senin, nen var syle?.. Deyince ben


de:
araflar beenmediler. Sanki babalarnn evinde byle
gzel araf grmler gibi. Keten araflar ne kadar da gzeldi
ku

grseniz... Diye cevap verdim. Bunun zerine:


Aldrma geer... Dediler.
Bu konuma srasnda ben farknda deilim. Kamarot Faruk
yine oradaym. Benim bu ikinci konumam da ganimet bilmi.
tu

Hemen jurnal etmi.


Aradan onbe gn getikten sonra stanbul Polis Mdr
py

Selahattin Bey'le iki sivil polis memuru ve Denizyollar Umum


Mdr Kemal Baybora iki motorla gelip, kamaram aradlar.
Allahtan beni btn polis tanyordu:
Sen bir kitap okuyormusun, o kitap nerede? Dediler.
ld

Beni gtrmeleri iin bir bahane lzmd. Bu bahane de,


okuduum bir Rus eseri... Onunla suland-racaklard.
Evet, dedim. Kitap benim deil, daha da okumadm.
z

Gne salonunun rafnda duruyor.


Polisler hemen oraya kotular. Raftan kitab indirdiler.

Baktlar ki, Maksim Gorki'nin Ayaktakm adl ehir


Tiyatrosu'nda oynanan piyesi. Derken bizi yaka paa alp, Emniyet
Mdrlne gtrdler.
Birinci ube'nin st kattaki misafirhanesinde gayet gzel bir
loca. Allahtan ki yatakl. Polisler bana:
Tek yataklda m yatmak istersin, yoksa ift yataklda
m? Diye sordular. Ben de:
Tabii tek yataklda diye karlk verdim.
Allah raz olsun o devrin polislerinden. Yoksa halim yamand.
Tam gn gayet nazik muamele grdm. nc gn sorgular
tekrar balad. Fakat bu kez soru sahipleri Emniyet Mdr, Vali,
ileri Bakam, Skynetim Komutam gibi nemli kiilerdi. Bu
idare adamlaryla aramda yle bir konuma geti:
236 ATATRKN UAININ

Senin tahsilin ne kadar?


Altnc snfa kadar.
Nerelisin?
zmir'liyim. Salihli'de dodum.
Baban nereli?
ku

O da oral...
Derken damdan dercesine u soruyu sordular:
Senin Ruslardan tandn filn var m?
tu

Trklerden dahi yok. Ben ylarca Atatrk'n hizmetinde


kaldm. Tandm kimseler ya sofrac, ya ofr, ya da milletvekili,
bakan gibi kimseler. Yabanc milletten kimseleri tanmam. Bizler
py

daima takipte olduumuz iin kendi arkadalarmdan bakasyla


ilgilenmedim.
Beni sorguya ekenlere:
ld

Serbest miyim? Diye sordum. ileri Bakan Faik


ztrak, Polis Mdrne:
Bu adam niin getirdiniz? Diye sordu. Sonra beni
z

serbest braktlar.
Benimle beraber gelen sekiz arkada ta serbest brakld.

Fakat hepsi Bakanlk emrine alnmt. Bu vaziyet tam krk gn


srd. Bir gn smet nn'nn stanbul'a geldiini duyunca
Umum Ktip Kemal Ge-dele'e telefon ettim:
Bir adamn ifadesiyle sekiz-on aileyi nasl s-
rndrrsnz? Diye sordum.
Ben yapmyorum, kanun yapyor... Dedi.
Hangi kanunla tevkif ettiniz, hangi kanunla serbest
braktnz? Polis beni arad, tarad, ne buldu? Benim ihtiyacm
yoktur, fakat br arkadalarm oluk ocuk sahibidir. Hi
olmazsa onlarn ilerini veriniz. Dedim.
Pekl, onlarn ilerini veririz... Dedi. Arkadalar ilerine
alnd, ama Savarona'ya deil,
GZL DEFTER 237

baka gemilere. Bana gelince, tam sekiz yl polisin gz hapsinde


kaldm. Beikta'taki evimi sattm. zmir'e gittim. Orada da gz
hapsi devam etti. Baktm, olacak gibi deil. Kalktm Ankara'ya
gittim. ankaya'da Kemal Gdele'le grtm. Kendisinden bu
ku

vaziyetin dzeltilmesini ve tekrar Denizyollarna dnmemi istedim.


Neyse bu isteim kabul edildi. Yeniden gemilere kumanyac olarak
alndm.
tu

Bu anlatm olduum notlar konuk olarak kaldm Emniyet


Mdrl'ndeki dosyamda bulunmaktadr.
py

S O N
ld
z

F 16
238 ATATRKN UAININ

NDEKLER
ku

nsz ............................................................................ 7
Balarken .......................................................................... 9
tu

Saraya arldm .......................................................... 13


Anz Perdeleri ..................................... ...................... 16
Adm deitiriyor .............................................................. 18
py

Ne yer, ne ierdi ... ............................................................. 23


evresindeki asalaklar ................................................... 27
Selanik'ten ne kar ..................................................... 29
ld

Gzm gryor, ayam da yerinde .................................... 32


Msrl Muganniye ........................................... ............ 35
Beni imtihan ediyor ........................................................... 40
Havuzdaki plak kadnlar ............................................. 43
z

kisine karanlar ......................................................... 45


Uykusuzluk rekoru ......................................................... 47

Sofray terkediyor .......................................................... 50


Kontes"i akna evirdim .................................................. 56
Servetlerinizi veriniz ..................................................... 58
all brahim'le arkada .................................................... 60
Kayseri'deki sr sahibi..................................................... 63
Hasta oban ziyareti ..................................................... 66
Ayaklarna kapanan kadn ............................................. 70
Cumhurbakan salonundaki atlar ........................... ... 72
Kpei Foks'un ldrl ............................................. 74
ubukabad amlnda .................................................. 77
Bekir avu'un hizmeti ............................ ...................... 79
air ve edipler arasnda .............................................. 84
Niancl .......................................................... ............ 88
Yalnzl ...................................................................... 89
Cierlerimden hastalandm ............................................ 91
zsoy operas nasl yazld ........................ .................... 93
ran ah'yla sofrada ..................................................... 94
ki arslan bir posta smaz .............................................. 98
Bana Cemal Han deyiniz .................................................... 98
ah'n svire'yle konumas ........................................... 100
ku

Afgan Kralnn gelii ...................................................... 102


Alayan Kraldan nasl katk ........................................ 104
Venizelos'un gelii ......................................................... 106
tu

Yugoslav Kralnn gelii ...................................................... 108


Konya'da bir olay ............................................................ 110
Muhsin Erturul'la sofrada .. ........................................ 112
py

Gznden ya getiren piyes ............................................... 115


Artistler arasnda ......................................................... 116
Kurbaal zil ........................................................ ... 118
ld

Irak Kral Faysal'n gelii ................................................. 120


Japon Veliahdna verilen ders ....................................... 121
Emir Abdullah'n yatla gezisi ........................... ............ 124
ngiltere Kral Nahlin yatnda ..................................... ... 127
z

Madam Simpson'a sunduu kahve ................................ 129


Romanya Kral Karol'un gelii ......................................... 131

lk Trk filmini nasl grd ............................................. 134


Fenerbahe'ye ba .................................................... 135
Samsun'a niin km .................................................... 136
Ruslarla bir elence gecesi ...................................... ... 137
Sami Paa'nn einin ss ................................................. 140
Sakarya kprsnde .................................................. 141
Yaknlarna verdii ders .................................................... 143
Git mektubu getir .......................................................... 144
Ya Hazretlerinin Dergh ............................................. 147
Erturul yatn batrrm ..................... ........................... 148
Ankara Lisesi'nde ... ................................................... 150
Amerikal gazeteci ........................................................... 152

- 239
Son Halife'nin gzyalar ............................................ 154
Masrafn cebinden derdi ............................................. 156
Otomobilleri ....................................................... 158
Elbiselerimi yakn ........................................................... 159
Hzm' nasl gretirdi .............................................. ... 160
Adal Aye Hanm ................... ................................... 162
Rifat Hoca'nn ba ..................................................... 163
Karabekir'e sinirleniyor ............................................. 164
Savarona Yatnn hikyesi ................................................. 168
ki kadn gazeteci ........................................................... 172
ku

Tayyare piyangosu ............................................................. 173


Siz Senyrsnz ....................................... .. .... 174
Reisicumhurluk yapamazsn ....................................... 175
tu

Kafese girdi ................................................ ................... 175


Beni oy vermee yolluyor .............................................. 177
Profesr deilsiniz .................................................... 179
py

Birbirimizden ayrlmyalm ... .......................................... 180


Kimse O'nun kadar gzel Allah diyemez ... .. 182
Rus mill manda .................. ... ............. ............ 181
ld

Yunan mandan sonra .......................................... ... 185


Lsyen Hanm' p ................................................... 187
Kafa ls ...................................................................... 188
Ben de sizin gibi insanm .............................................. . 189
z

Marifetmi gibi evlenmiiz ............................................... 190


Kylnn eei ... ......................................................... 191

Silindirli oban ........................ ... ................................ 192


Rum kadnyla kavuncu .................................................. 193
Trk Tiyatrosu ite odur ................................................. 198
elengi nereye koyarsanz koyun ................................. 197
Viyana'dan gelen koltuk ... ............................................... 198
Berber Rdvan' kovuu ................................................... 199
alnan Prlantalar ............................................................ 202
Edvard Biyango Orkestras .................................. 204
nsanlar ahtadr ........................................................ 205
Masaj yaptryor ................................... .................... 206
Bizim villamz yok ... .............................. .................... 208
Yannda alanlar .......................................... ............ 209

240
Rvet verdiimi duyunca ............................................. 210
Kafan tarihe yorma ........................................................... 212
Felah yerinde kalsn .................................................. 213
Madam Vera ................................................................ 214
dondurma yedi .......................................................... 215
Buz sandklarn attryor .............................................. 217
Mareal akmakla yatta ............................. ...................... 219
Vasiyetnamesini emirle yazdrd ......................................... 221
Artk dua ediyorduk ..................................................... 224
ok ac ekiyordu ........................................................... 225
ku

Son Bayram ................................................................ 227


Son dakikalar ................................................ ............... 229
Salih Bozyk kendini vuruyor ....................................... 231
tu

Yzndeki tlbenti kaldrp baktm ... ........................... 233


ldkten sonra .................. ........................................... 235
Yatak araflar ................................................. 238
py
ld
z

- 241

You might also like