You are on page 1of 133

MMAR PARALAKS

M M AR PARALAKS
M M AR PA RA LA KS

Snf Savann Spandrelleri


ve Dier Fenomeni

SLAVO J Z IZ E K

eviren: Bahadr Turan

e n c o r e

stan b u l
ngilizce Orijinali
Architectural Paralax Slavoj Zizek

Trke eviri Encore


Birinci Basm Haziran 2011
Bu evirinin yayn haklar Encore Yaynlarna
aittir.

ENCORE
stasyon Caddesi, Hseyin Paa Sokak
No: 13/2 Kzltoprak 34724 stanbul
kitap@encoreistanbul.com

ISBN 978-605-87689-0-1

K ap ak R e sm i: O liv ie r R ic h o n
K ap ak T a sarm : M e h m e t znur
B ask: S e n a O fset
Litros Yolu 2. M atbaaclar Sitesi
B Blok 6. K at N o. 4N B 7-9-11
T opkap 3 4010 stanbul Tel: 212.613 03 21
Bilinmeyen Bilinenler

Seri in nsz

Zizekin felsefe, politika, film ve dier popler sanat


zerine ayrntl Lacanc analizleri ilk kitab deolojinin
Yce Nesnesinde balayarak tm kitaplarna yaylr.
Judith Butler Slavoj iin Lacan ve Hegel tartmak
adeta nefes alm aktr der. zgn bir ara olarak
grd Lacanc psikanalizi kullanarak farkl alanlara
m dahaleleri sylenenleri tekrar etm ekten ya da
eletirmekten, hatta yeni bir eyler bile sylemekten
te farkl bir boyutla ilikilenir ve bu da bizi zaman
zaman rahatsz eder. Zaman zaman ise sylediklerinin
tam da kendi dncelerimiz olduunu dnr ve
dorudan birer Zizeki olur karz. te bu tuzak
dnyada Zizek takipilerinin saysn durmakszn artr
sa da izek! adl filmde kendisi en byk endiem
nemsiz biri olmak deil kabul grmektir der.
Zizekin Encore iin setii felsefi/politik metinler
den oluan T in Kemiktir ve popler kltr metinleri
ni kapsayan Bilinmeyen Bilinenler serisi ite bu fark
l boyuta, kabul grmemi inanlarm zn h atta
toplumsal deerlerimizin temelini oluturan ama yine
de grmezlikten geldiimiz, farknda olmadmz alan
lara odaklanyor. Hegelin T in Kemiktir formlnde
ki kafatas kemii Zizeke gre znedeki temsillenemez
bir imkanszl, bir bou iaret eder. Bilinmeyen bili
nenler de Freudcu bilindna, Lacanc terimlerle
sylenirse kendini bilmeyen bilgiye ilikindir.
Bu metnin ok daha ksa ngilizce versiyonu ilk
olarak 2009 N isan aynda Lacan.com sitesinde yaym
land. Zizek kitabn Bilinmeyen Bilinenler serisi iin
hazrlad bu versiyonunu bize Haziran 2009da yol
lad. Serinin bir sonraki kitab deolojinin A ile M iti
Mine Yldrmn evirisiyle 2011 gznde kacak.

M ehm et znur
MiMARi PARALAKS

Snf Savann Spandrelleri


ve Dier Fenomeni
Paralaksn yaygn tanm udur: Gzlem yaplan
konumdaki bir deiikliin yaratt yeni bir gr hat
tndan kaynaklanan, bir nesnenin bariz yer deitirme
si (bir arkaplan karsnda konumundaki kayma). Tabii
buna eklenmesi gereken felsefi kaydrma ise gzlemle
nen farkn sadece znel olmaddr, nk orada
bir nesne vardr, bu ayn nesne iki farkl yerden ya da
bak asndan grlyordur.1 Daha ok, Hegelin ileri
srebilecei gibi, zne ve nesne kendiliinden dola-
ymlanmtr, bylelikle znenin bak asndaki bir
epistemolojik kayma daim a nesnenin kendisindeki
bir ontolojik kaymay yanstr, ite bu anlamda, anti-
nomik bir duru ierisinde terimin tam da K antda kul
lanld haliyle karlaldnda, bir taraf dierine
indirgeme (ya da indirgemekten de ziyade kartlklar
bir tr diyalektik senteze sokma) abalarndan vazge
ilmelidir; yaplmas gereken ey, tam tersine, olas
konumlarn tmn, altta yatan belli bir kmaza ya da
antagonizmaya cevapm gibi, bu kmazdan kurtulma
abalar olarak kavram aktr... ve bu da bizi grnd
kadaryla ara sra paralaks kavramn somut olarak-
dorudan sahneleyen postmodern mimariye getirmek
tedir zaten. Liebeskind veya Gehryi dnelim: O nla
rn ortaya koyduu almalar sklkla iki tezat yaplan
drma ilkesini umutsuzca (ya da nee iinde) ayn bina
da bir araya getirme abas olarak gzkr (Liebes-
kinde yatay/dikey ve eik kpler; Gehryde ise -b eton
dan, oluklu sacdan, cam dan- m odem eklerin olduu
geleneksel evler), sanki iki ilke bir hegemonya mca
delesi iindedir.
Jameson, Gehry zerine yazd o ufuk ac yazsn
da onun muhtelif evlere ynelik taslaklarn, gelenek
(eski, ssl aa yaplar) ile yabanclam modemiteyi
(oluklu sac, beton ve cam) dolaymlama giriimi olarak
okur. Sonu, yzergezer bir binadr; tuhaf bir birle
imdir; eski bir evdir, ama kanserli bir kntym gibi
m odem beton-metal bir parann eklenmesiyle elde
edilen eski bir ev. Santa M onicada (1977-78) kendi
evini yenilemesi Gehrynin ilk dnm noktasyd,
cra bir yerden tek katl mtevaz bir ev ald, evin
etrafn oluklu metal ve zincir baklal tabakalarla sard,
dn batan baa cam yaplarla kaplad. Sonu, art
c ekiller ve yzeylerin, meknlar ve grnlerin ii
ne yerletirilmi sradan bir evdi.2 Gelenekten arta
kalanlar (eski evin odalar, bir modem a mzesinde
gemie ait bir ryann izleri gibi muhafaza edilmi
odalar) ile Am erikan plerinden kan temel malze
melerden meydana getirilen yeni ambalajlar arasnda
ki bu diyalektik iinde yar-topik bir etki grr
Jam eson.3 Eski evin muhafaza edilen mekn ile amba
lajn yaratt ara mekn arasndaki etkileim yeni bir
mekn oluturur; ileri dzey teknolojik ve bilimsel
baar ile yoksulluk ve israf arasndaki bir mekn, gn-

G e h rin in S a n ta M o n ic a Evi
mz Am erikan kapitalizmi hakknda dnmek iin
temel deerde olan bir soruyu ortaya karan^ bir
mekn. Bu, benim Marksist kafam iin, mimari proje
lerin en nihayetinde toplumsal-siyasal soruna verilmi
cevaplar olduunun apak bir iaretidir.
Peki, (artk neredeyse ksmen demode olmu) post-
modernizm terimini kullanmak iin hakl m km
olduk imdi? 68 sonrasnn kapitalizmi zgl bir iktisa
di, toplumsal ve kltrel btnlk yaratt lde, bu
btnln kendisi postmodemizm adn hakl ka
rr. Her ne kadar postmodemizm hakl olarak yeni bir
ideoloji biimi gibi eletiriliyor olsa da, yine de kabul
etm ek gerektir ki, Postmodem Durumunda Jean-
Francois Lyotard bu terimi belli baz yeni sanatsal
eilimlerden (zellikle yaz ve mimariden) yeni bir
tarihsel dnemin adlandrlmasna terfi ettirdiinde,
bu hareketinin otantik bir adlandrma taraf yok deildi:
Postmodemizm tarihsel deneyimin eitliliine fiilen
yeni bir anlalabilirlik dzeni getiren taze bir Ana-
Gsteren ilevi grd.
Peki, daha yakndan bakldnda, 68le birlikte
gelen kayma nelerden olumaktadr? Boltanski ve
Chiapellonun The New Spirit of Capitalismi bunu zel
likle Fransa zerinden ayrntl bir ekilde inceler.5
Weberci bir tarzda, kapitalizmin birbirini takip eden
zihniyetinden bahseder kitap: bunlardan ilkini kapi'
talizmin giriimci zihniyeti oluturur, 1930larn Byk
Buhranna dein srmtr bu; kincisi, gayesini
giriimciden deil byk irketlerin maal yneticile
rinden almtr. 1970lerden gnmze uzanan srete
ise kapitalist zihniyete dair yeni bir figr belirir:
Kapitalizm, retim srecinin o hiyerarik Fordist yap
larn brakarak, iyerinde iletiim ana dayal,
alann inisiyatifi ve otonomisi zerinden yryen bir
organizasyon modeli gelitirmitir. Hiyerarik-merkezi-
yeti emirler zinciri yerine, mteri memnuniyeti odak
l, ii takmlar ve projeler halinde rgtleyen kalabalk
bir katlmc topluluktan oluan iletiim alar, liderle
rinin vizyonu sayesinde alanlarn genel bir seferber
liini buluruz. Kapitalizm eitliki bir proje olarak
dntrlerek merulatrlyordur bylelikle: Oto-
devinimli hayal gc ve insann kendi iinden gelerek
kendini rgtlem esi zerinde durarak, kapitalizm
iilerin kendini ynetmesi gibi olduka Solcu bir bela
gata dahi el koyup bunu antikapitalist bir slogandan
kapitalist bir slogana evirmitir.
Tketim dzeyinde, bu yeni zihniyet szde kltrel
kapitalizme yneliktir: Metalar ncelikle salad
faydadan dolay ya da tad stat-simgeleri iin satn
almayz; saladklar deneyime varmak iin satn alrz,
onlar hayatmz zevkli ve anlaml klmak iin tketi
riz. Bu l, olsa olsa u Lacanc Gerek, Simgesel ve
mgesel lsn artrr: dorudan fayda Gereki
(iyi ve salkl yiyecek, arabann kalitesi, vb.), stat
Sim geseli (statm gstersin diye belli bir arabay
satn alrm - Torstein Veblen teorisi), zevkli ve
anlaml deneyim ise mgeseli. Tketim hayat devam
ettirmelidir, tketirken geirilen zaman kaliteli bir
zaman olmaldr - yabanclamann, toplumun dayat
t taklit modellerin, komusuyla ak atamyor olma
korkusunun zaman deil hakiki Kendimin otantik
tatmininin, hissi yaam oyununun, ekolojiden tutun da
yardmseverlie kadar bakalarna ihtimam gsterme
nin zaman olmaldr. te emsal niteliinde bir klt
rel kapitalizm rnei: Kendi tantmyla Starbucksn
Ethos W ater program:

E th o s W a te r sosy al bir m isyonu o la n bir m ark a h em


b t n d n y ad ak i o c u k la ra yardm ederek, h e m de
dnyann Su Krizine dikkat ekerek
temiz su aln. Her bir ie Ethos su
aldnzda, 2010 yl iinde en az
10 milyon ABD dolar toplama
amacmz erevesinde, Ethos Wa-
ter 0,05 ABD dolar (Kanadada
0,10 Kanada dolar) destekte bulu
nacak. Starbucks Vakf kanalyla
Afrika, Asya ve Latin Amerikadaki
insani su programlarn destekliyor
Ethos Water. Bugne kadar Ethos
Watern yapt balar 6,2 milyon
dolar at. Bu programlar tahminen
420,000 insann gvenilir suya,
salk hizmetine ve hijyen eitimi
ne ulamasna nayak olacak.^

6 8 in m irasn, yani yabancla


m tketim in eletirisini, tketim dzeyinde ite byle
btnletirm itir kapitalizm : O tan tik deneyim nem
tar. O rgan ik gdalar bu sebeple satn alm yor muyuz?
K im o yars rk ve pahal organik elm alarn daha
salkl olduuna inanr sahiden de? Sebep u ki onlar
satn alm akla, yalnzca bir rn satn alp tketm i
olmuyoruz - ayn zam anda anlam l bir ey yapm olu
yoruz, kaygmz ve dnyaya dair farkndalmz gs
termi oluyoruz, byk bir kolektif projeye dahil olmu
oluyoruz... (Bu yeni zihniyetin en son bilimsel ifade
si, yeni bir disiplinin, mutluluk almalarnn dou
udur - iyi gzel de, manevi deer kazanm bir hedo
nizmin yaand u amzda, hayatn amac dorudan
mutluluk olarak tanmlanrken, nasl oluyor da anksi-
yete ve depresyon patlak veriyor? Kendi kendisini
sabote eden mutluluk ve hazzn, Freudun verdii mesa
j her zamankinden daha gncel klan gizemidir bu.)
Aynen bu dzeyi mimaride ve ehircilikte de bul
muyor muyuz? Eer bir bina dikilecekse, ncelikle
kiinin uymak zorunda olduu fizik yasalarnn, yerine
getirmek zorunda olduu somut ilevlerin, bir binann
karlamas gereken ihtiyalarn gereklii, vb. sz ko
nusudur (insanlar onun iinde yaayabilmeli veya
alabilmelidir, ok pahalya mal olmamaldr) -
btn bir pragmatik-faydac donat yani. Daha sonra,
simgesel dzey sz konusudur: Bir binadan cisimletire-
rek tamasnn beklendii u (ideolojik) anlamlar. Son
olarak da bir imgesel mekn sz konusudur: Bir binada
ikamet edeceklerin deneyimi - bir binada yaamak
nasl bir histir? Postmodemizmin belirleyici nitelikle
rinden birinin, bu her bir dzeyin otonomlatrlmas
olduu ileri srlebilir: lev biimden ayr dnlr,
vb. Simgesel ilevin ar bast u bir mimari rnek
alnrsa ayet, bu, bir buuk milyon nfusuyla A vru
pann en yoksul lkesi olan Kom nist A rnavut
luktur: lkeyi yabanc bir istiladan korumay kafasna
takm lider (Enver H oca), kmbete benzeyen on binin
zerinde kk beton snak (ounlukla birim bana
yaklak alt yard) ina edilmesini emreder; da bayr
demeden btn lkeyi mantar gibi sarar bu snaklar.
Akas gerek (askeri bir savunma arac olarak deeri
yoktu onlarn) veya imgesel (o talimlerin insana haz
veren deneyimiyle, bunlar tekrar zihinsel bir etkinlik
te kullanmak iin ina edilmedi bunlar elbette) deil
dir bunlarn rol; lkenin kendisini, neye mal olursa
olsun savunma kararllnn bir gstergesi olarak hiz
met etmek gibi tamamen simgesel bir manta ynelik
tir.?
Srdrlebilirlii ifa etmekten korkmamal insan;
hibir eyin atlmad, ie kapal bir dnme daya
nan ideolojik bir mit olarak, gelimi lke evrecileri
nin byk mantrasdr bu - srdrlebilirlik, fiilen,
Kuzey Korenin kurucu lideri Kim Il-sungun, tam ola
rak karlamasa da kendi yayla kavrulmann/kendi
kendine yetmenin gc eklinde evrilebilecek u
(kt bir ekilde) mehur juche fikrinin kendi versiyo
numuzdan ibarettir.8 Sorun u ki doa asla srdrle
bilir deildir, byk ve dizginlenemez bir atk retme
srecidir; bu atktan orada doal ilevleri dnda fay
dalanlr bazen, kendiliinden yerel bir ekilde ortaya
kan rgtlenmelerde (petrol -doann devasa bir
atn- enerji kayna olarak kullanan insanlar gibi)
kullanlr o atk. Daha yakndan baklnca, srdrle
bilirliin daima kendi dengesini daha geni evreler
pahasna zorlayan snrl bir srece gnderme yapt
tespit edilebilir. Ekolojik olarak bir aydnlanm a
yaam zengin yneticinin, yeil bir vadinin ormana
ve gle yakn bir yerinde yer alan, gne enerjisine
sahip, atn gbre olarak kullanld, pencereleri gn
n karlayan, vb. o mehur evini dnn - byle
bir evin maliyeti (sadece parasal maliyeti deil, ayn
zamanda evreye maliyeti) byk bir ounluk iin
onu satn alnmas imknsz hale getirir. Sam im i bir
evreci iin en ideal doal ortam milyonlarn birlikte
yaad byk ehirlerdir: Her ne kadar byle bir ehir
fazlasyla atk ve kirlilik yaratsa da, onun kii bana
yaratt kirlilik krsal bir blgede yaayan m odem bir
ailenin yaratt kirlilikten ok daha dktr - u
yneticimiz ofisinden evine nasl gidiyor dersiniz?
Evinin etrafndaki imleri kirletmemek iin bir heli
kopterle m uhtem elen...
Mimarinin bu dzeyine -gerek, simgesel, imge
sel- bir drdncy eklemek gerek: Sanal mimari. Se-
cond Life , kiinin bakalarnn da iinde yer ald bir
sanal mekndan bir blm satn alarak kendini simge
leyen dijital imgeye bir kimlik oluturduu, sonra bir ev
ina ettii, i yapt, bakalaryla etkileim halinde
olduu, vb. sanal cemaatlerin meknn genileten -
boyutlu sanal dnyadr - in bile kendi versiyonuyla
bunun iinde yer alyor. Warcraft gibi birden ok oyun
cunun yer ald internet oyunlaryla kyaslarsak, temel
fark Second Lifeda nceden konmu kurallarn ve
grevlerin olmamasndadr, kii kendi kimliini kendi
oluturur. (Bu, ahlaki ve yasal sorunlara yol aar elbet
te; zaten sanal sbyanclk rnekleriyle de karlal
yordu.) Bu fenomen gitgide muazzam bir hal almakta -
baz tahminlere gre iki yl iinde, internet kullancla
rnn (bir milyar akn insan demek oluyor bu)
% 75inden fazlas, bir Second Life evreninde de ikamet
edecek.^ roni u ki, bu topluluun kendi paras, yani
Mimari Paralaks

Linden Dolar vardr, bu para gerek dolarn


deerine gre bir sabit kura sahiptir. Demek oluyor ki
bu evren iinde, kii (kiiyi simgeleyen dijital imge)
alveri yapmak zorundadr - elbise, yiyecek, araba, ev
gibi eyler almas gerekir; nk byk bir ounluu-
muz bunlar programlayamaz. Peki kim satacak bunla-
r? Bu ii yapabilecek olan dier oyuncular. Bakalarn
simgeleyen dijital imgeler iin gmlekler ve ceketler
satan Second Life moda tasarmcs vardr: Gerek
hayatta yeteri kadar kazanmamaktadr, dolaysyla elbi-
selerin tasarmn yapp tasarlad nesneleri dijital
ortama aktarmak iin ucuz bir programc tutarak Se-
cond Lifea geer. Kazand gerek para, gerek hayat-
ta kazandndan kat fazladr, dahas kanl canl
alanlar ve somut malzeme gibi dertlerin hibiri yok
tur -tasarm dijital ortama aktarld m bir kez, o nok
tadan sonra binlerce sat yapmak demek bir sr
kopya karmak demek olacaktr yalnzca, ve bunun
hibir maliyeti de yoktur-, Second Lifen salt ihtilaf
sz kapitalizme dair bir mekn sunduu iin vlyor
olmasna amamak gerek.
1908 tarihli m odem ist manifestosu Omament and
Crimeda (Ssleme ve Su) A dolf Loos biim, ilevi
izler aksiyomundan sslemenin arndrlmas gereksi
nimini karr: Kltrn geliimi, yararl nesnelerden
ssn arndrlmasyla kol kola gider. Ssler ahlaka
aykr ve soysuzdu Loos iin, dolaysyla ssn yok
edilmesi modern toplumu dzenlemek iin bir gereksi
nimdi. N e tuhaftr ki verdii rneklerden biri Papual-
nn dvme yaptrmasdr - Loos, Papualnn, modern
insann ahlaki ve medeni koullarn yanstan taya
evrimleme bakmndan ulaamam olduunu dn
yordu, yleki kendine dvme yaptrrsa ayet bu
modern insana ya bir sulu ya da bir soysuz gzyle
baklr... Buraya eklenmesi gereken ilk ey, gndelik
yaammzda, zellikle salt faydaya ynelik masum gibi
grnen bir gnderimde, ideolojinin i banda olduu
dur - faydann simgesel evrende dnmsel bir kav
ram olarak iledii unutulmamaldr, yani faydann ifa
desini daima anlam olarak ierir bu kavram (szgelimi,
byk bir ehirde yaayp arazi arabas olan biri akllca
ve gereki bir hayat srmez sadece; daha ziyade,
akllca ve gereki bir tutumun simgesi altnda
hayatn devam ettirdiini gstermek iin bylesi bir
arabaya sahip olur). Salt hakiki bir ilev ile kullansz
m addesel zenginliin kaba grnm arasndaki
Mimari Paralaks

mimari olarak doru kartlk, altn bir musluk ile


yan bandaki alelade bir su pompasnn kartldr:
Hayati bir ihtiyac karlayan alelade bir nesne, zengin
liin lsz bir grnmne kar... Hal byle olsa da,
bu rneklerde, John Bergerin Picassonun Baars ve
Baarszhnda iaret ettii o tuzaa dmemek iin
daima dikkatli olmak gerek; orada Picassonun mavi
dnem ine alayl bir ekilde dikkat eker Berger,
nk bu dnemde ackl bir ekilde yoksullarla ilgile
nilir ve zenginler arasnda her zaman en beenilen d
nem olmutur. Daha yakndan baknca, ok daha
karmak ve mulak bir arka plann bu kartl ar
belirledii hemen fark edilecektir. Gerek gecekondu
mahallelerini (mesela, Latin-Amerikal favelalar) bili
yor olmak, oluklu sac ve aa paras artklaryla yapl
m olsa dahi derme atma olan gecekondu binalarnn
genelde (tabii ki gerek olmayan) altn musluklara
varana kadar sama sapan ar ki dekorasyonlarla
dolu olduunu fark etmeye yardm edemeyecektir.
Yoksul insanlardr altn musluklar dleyen, oysa zen
gin insanlar ev aletlerinin basit ilevselliini tahayyl
etmeyi sever - basit ufak tefek bir su pompas Bili
G atesin yoksul Afrikallara yardm etme biimini ifade
eder, oysa gerekten yoksul Afrikallar muhtemelen o
pompay ki dekorasyonlarla sslerlerdi. Bu, Yeksin
yllar Rusyasnn bir gzlemcisinin yorumuna, sradan
kadnlarn seks iilerinin cezbedici (yaygn kanya
gre) kyafetleri iinde (ar bir krmz rujla, iporta
mal mcevherlerle, vb.) grnmeyi sevdiklerine ili
kin yorumuna benziyor; ama aslnda gerek seks iile
ri basit pahal gri dpiyesler giyerek farklarn ortaya
koymay tercih ederler.
Loosun tersine, Robert Venturi bir binann halka
anlam yaymasnn nemi zerinde duruyordu, ki bina
nn ilevsel-olmayan elerini gerektiren bir eydir bu
- Mies van der Rohenin az olan zldr dsturunu
esprili bir ekilde az olan can skcdra evirdi o.
Buraya eklenmesi gereken ey, bu m odem ist ilevselci
azla-yetinm enin daim a dnmsel olduu, ayn
zamanda anlam yayddr: Yksek modemizme ait bir
binann ilevsellii, bu binadan yaylan mesajdan
ibarettir. Bu, o binann dorudan ilevsel olduu anla
mna gelmez basite, kendini ilevsel olarak ifade eder o
bina, ve ironi u ki ilevselliin bu ekilde ifade edilii
onun etkin durumdaki ilevsellii pahasna olabilmek
tedir: Gereksiz sslemelerden kurtulmak isteyip sadece
Mimari Paralaks

ilevlerini yerine getirmek isteyen m odem ist binalar,


bildirdikleri ilevleri tam olarak yerine getirmeden
sonlanr - bu binalarda yaayan insanlar kendilerini ra
hatsz ve tedirgin hissederler. Bir binann insann gz
ne batacak ekilde ilevsel olmayan eleridir gerekte
oray ilevsel, yani yaanabilir klan.
Yksek klasik modernizmde, bir binadan herkesi
kuatan drt drtlk bir Koda riayet etmesi bekleni
yorsa, postmodemizmde ise bir kod eitliliine varm
oluruz. Bu eitlilik, anlamlarn (mulaklnn) eit
lilii de olabilir -C harles Jencksin tabiriyle ima edi
len metafor (Sydney operas ieklenmenin bir m ah
sul mdr, yoksa kaplumbaa iftlemesi m idir?)-,

Sidney O pera Binas


gsterilerden tutun alverie ve kafeteryalara kadar
ilevlerin eitlii de olabilir (O slo da bulunan ve gen
nesle hitap etm esi iin S n 0 h etta tarafndan tasarlan-
m o lan D evlet O pera Binas, parlak bir hayalet u a
n izgilerini taklit ederek cool grnm eye alr;
stelik at, bir yzme platform u gibi, fiyorda ve bk
lm lere doru eilir).
S k sk dile getirildii zere, postm odernizm in m im a
rinin serbestletirilmesine -kreselletirilm i bir pasti
iinde her eyin m m kn ve m bah olduu radikal
tarih selcilie- karlk geldii sylenebilir. Bo paro
d i gibi iler pasti: Btn bir gem iin ebedi bir
im din in ezam anll iinde eitlendii radikal bir
tarihselcilik. Pastiin doru ileyii som ut bir analizle

O slo D evlet O pera Binas


belirlenm elidir - u bir rnek alaym : Gnm z M o s
Mimari Paralaks

kov asnda, yeni zenginler iin, Stalin ist yeni-G otik


B a ro k un d b iim in e (L o m o n o so v n iv e rsite si,
V aro v adaki K ltr Evi, vb) fevkalade bir ekilde b en
zetilen zel iki yeni bin a vardr. Bu benzetm e ne an la
m a geliyor? Bu binalar dpedz R usyann gnmzde
ald h iper-kapitalist durum ile Sovyet kalntlarn
birletirm ektedir - gelgelelim bu birletirm enin (ya da
d ah a gnmze yakn bir kuram sal dille sylersek,
eklem lenm enin) tam tarzn [modality] analiz etm ek
h ay a ti n em tam ak tad r. B irbirin e k en etlen m i
durum daki h alkn z-algs, nee iindeki bir kaytsz
ln z-algsdr: R usyan n Sovyet kalntlar da
vurulup etkisiz bir pastie indirgenm ektedir. D em ek ki,

Lom onosov M oskova D evlet niversitesi


postm odern ironik Stalinizm , form ln kendi pastiine
dnerek dnm sel bir ekilde tekrarland Sosyalist
G e re k ilik in son dnem i olarak dnlm elidir.
T o talite r m otiflerin bu kullanm n, postm odern bir
ironi rnei, totaliter trajedinin kom ik bir tekrar
olarak okumalyz.
D em ek ki, yeni-Stalin ist postm odernizm in snfsal
zem ini , tm byk D avalar km seyip yalnzca para
ve baar kaygs tayarak kendisini ideolojik olarak
kaytsz, apolitik gren yeni vahi k apitalist elitten
ibarettir. Bu yeni burjuvazinin sahip olduu k en d ili'
inden ideoloji , paradoksal
bir ekilde, on larn u kaba
gerek tutkusunun (zevk,
p ara, g ) k art olarak,
(kabalkta aa kalr yan
olm ayan ) bir pan-estetizm
olarak grnr olur: T m
id eo lo jile r e ittir ve ayn
derecede sam adr; estetik
h eyecan a tuz biber olm ak
iin yararldr on lar ancak,
dolaysyla d ah a sorunlu bir
Varova Kltr Evi
hal aldka daha ok heyecan retirler. Yeni-Stalinist
Mimari Paralaks

mimari -m gibi yapmak iin -m gibi yapar; bu mimari


(ve bu mimarinin ahalisi) kendilerinin sadece bir oyun
oynadn dnr; nitekim farknda olmadklar ey,
onlarn bu oyunbaz tavrndan bamsz olarak oyunun
bir ciddileme potansiyeline sahip olduudur. Onlarn
o oyunbaz kaytszl iktidarn acmasz uygulamala
rnn gerekliini gizler: Estetik bir gsteri olarak sah
neye koyduklar ey, sradan insan ynlarna ynelik
bir gereklikten ibarettir. Onlarn ideoloji karsndaki
kaytszl, geerli ideolojiyle birlikte onlarn su
ortakl biiminin ta kendisini oluturur.
Bu kaytszlk, paralaksn postmodemizm iinde nasl
ak bir ekilde ikrar edilip sergilendiine -h atta bu
ekilde ntrletirildiine- ahitlik eder: Farkl bak
alar arasndaki antagonistik gerilim, bak alarnn
o kaytsz okluu iinde sfrlanr. Bu nedenledir ki
eliki tahrip edici olan kenarn kaybeder: Kresel
lemi bir hogr ortamnda, tutarsz bak alar sinik
bir ekilde bir arada var olur - sinizm, tutarszla kar,
Ee ne olmu yani? tepkisidir. Acmaszca doal kay
naklar smrrsn ve yeil nedenler iin bata bulu
nursun - ee ne olmu yani... Kimi zaman, eyin ken
disi onun kendi maskesi olarak hizmet edebilir - top-
lumsal antagonizmalar gizlemenin en etkili yolu onla
r apak sergilemektir.
Ancak, ok hzl ve ok ileri gitmi olabilirim, bir
adm geri gelip temel meseleyi ele alaym: Bir ideolojik
yap (buna mimari yaplar da dahildir) toplumsal anta-
gonizmann stesinden nasl gelir? Fredric Jameson,
artk kklemi byk eseri The Political Unconsciousta,
Claude-Levi Straussun Brazilyal Caduveo Kzlde-
rililerinin o esiz yz sslemelerine dair yorumunun
gayet anlalr bir ideolojik-eletirel okumasn ortaya
koyar:10 simetrik olup, bununla birlikte eik bir eksen
boyunca uzanan bir tasarm kullanr onlar, /.../
elikili iki dalite biimine dayanan ve nesnenin ken
disinin ideal ekseni /insan yz/ ile bunun temsil ettii
figrn ideal ekseni arasndaki ikincil bir kartlk
yoluyla salanan bir uzlamayla sona eren karmak bir
durum . Jam esonm yorumu: Zaten salt biimsel
dzeyde olmakla, bu grsel metin bir eliki olarak, bu
metnin bu elikiye ynelik olarak nerdii ilgin
ekilde ereti olan ve asimetrik zlme yoluyla, kav-
ranm olur.11 (Bu arada, caddelerin ve sokaklarn
simetrik tasarmnn Broadwayin eik ekseniyle kesil
dii M an h attan haritas gibi gelm iyor m u bu size de? Ya
Mimari Paralaks

da, m im ari dzlemde, dikey ve eri hatlar arasndaki


gerilim zerinden tipik bir Liesbeskind binas gibi?)
Levi-Strauss bir sonraki nem li adm da bir antagoniz-
m ann bu hayali biim sel zm n, (bir dnm e
olarak deil, bir) sim gesel edim , C ad u veo toplum unun
tem el toplum sal dengesizliinin-asim etrisinin-antago-
nizm asnn yer deitirm esi-yerinden km as olarak
yorumlar: C ad u v eo hiyerarik bir toplum dur, ve o n la
rn oluum h alin deki hiyerarisi, k at anlam da bir siya
sal g olm asa bile h ak i
m iyet ilikilerinin ok
tan ortaya kt bir yer
dir en azndan: kadnla-
rn ikinci snf insan k o
num unda olm as, gen
lerin yallara tabi kln
m as, kaltsal bir aristok
rasinin genilem esi. G e l
g e ld im , bu rtk iktidar
yaps, kom u G u an a ve
Bororo arasnda, to p
lum sal snf kated ecek
Caduveo
ekilde paralara blnerek gizlenir, dahas bu parala
rn dardan kz alp vermesi hiyerarik olmayan, asl
na baklrsa eitliki bir ekilde iliyormu gibi grn
mektedir; grnr haldeki bir eitsizlik ve eliki olarak
Caduveo hayatnda apak mevcuttur bu durum. Buna
karlk, Guana ve Bororonun toplumsal kurumlan ise
gerek hiyerarinin ve eitsizliin, paralarn karlkl
ilikisi yoluyla gizlendii ve dolaysyla snf asimetrisi
n in ... paralarn simetrisiyle dengelendii bir grn
alan salar.12
Bizim derdimiz de bu deil mi? Burjuva toplumlarn-
da, demokratik devletin kuram larnn srdrd
biimsel-yasal eitlik ile iktisadi sistemin dayatt snf
farkllklar arasnda blnm durumdayzdr bizler.
nsan haklarna Siyaseten Doru saygy gsterme, vb.
ile artan eitsizlikler, etraf evrilmi gvenlikli yaam
alanlar, dlamalar, vb. arasndaki gerilimi yayoruz.
Ancak, bu, iliki basite aldatc grn ile gerek ara
sndaki ilikidir anlamna gelmez: Liberal eitilikle
ilgili olarak, evrensel yasal biimin ideolojik grn
ile bunu fiilen srdren zel karlar arasndaki bolua
ynelik o eski Marksist hassasiyeti gstermek yeterli
deildir - zira Solda da siyaseten doru eletirmenler
arasnda epey yaygndr bu. Claude Lefort13 gibi, J a o
Mimari Paralaks

ques Ranciere14 gibi kuramclarn, biimin kesinlikle


bir biimden ibaret olmad, toplumsal yaamn
maddeselliine iz brakan bir dinamii, kendi dinam i
ini ierdiini ileri srdkleri kar-argmanlar tam a
myla geerlidir. Her eye ramen, burjuvalarn biim
sel zgrl, sendikalardan feminizme kadar, topye-
kn maddesel politik taleplerin ve uygulamalarn
srecini harekete geirmektedir. Ranciere, hakl ola
rak, insan haklar ve politik zgrlk sylemi olan
biimsel demokrasi ile smr ve basknn iktisadi ger
eklii arasnda bir boluk bulunduuna dair Marksist
anlayn mulakl zerinde durur. Eit-zgr olmann
grn ile iktisadi ve kltrel farkllklarn top
lumsal gereklii arasndaki bu boluk, standart semp-
tomatik bir yoldan yorumlanabilir; yani evrensel hak
larn, eitliin, zgrlk ve demokrasinin biimi, bu
biimin sahip olduu somut toplumsal ieriin -sm
r ve snf hakimiyeti evreni- tam da gerekli, fakat gz
boyayc bir ifadesidir. Bu boluk, egalibertenin (eit-
zgr olm a) grnnn tam da bir grnten
ibaret olmad, kendi gcne sahip olduu ok daha
ykc anlamdaki bir gerilim iinde de yorumlanabilir.
Bu g, fiili toplumsal-iktisadi ilikilerin yeniden-
eklemlenmesi srecini bu ilikilerin ilerlemeci bir
ekilde politiklem esi sayesinde harekete geirme
imkn verir o bolua: Kadnlarn da oy kullanmas
gerekmez mi? alm a koullarnn da kamusal politik
bir mesele olmas gerekmez mi? Bunun gibi eyler. Eski
bir Levi-Strausscu terim olan simgesel etkinlik kulla
nlabilir burada: Egalibertenin grn simgesel bir
kurgudur, bu kurgu bu haliyle kendi fiili etkinliine
sahiptir.
Ayns mimari iin de harfiyen geerlidir: Bir bina
demokratik bir akl cisimletirdiinde bu grn
asla bir grnten ibaret olmaz - kendi gerekliine
sahiptir, bireylerin gerek hayatnda birbirleriyle
ilikilenme biimine damgasn vurur. Caduveoyla
alakal sorun, onlarn bu grnten yoksun olmasdr
(tpk gnmzn demokratik olmayan devletleri gibi)
- kendi elikilerini zecek ya da bu ama iin usta
ca tasarlanm kurumlarn yardmyla rtbas edecek
kadar ansl deildi onlar. / .../ nk bu zm
kavramsallatrmaya ya da ona dorudan yaknlk his
setmeye muktedir deillerdi, onu hayal etmeye, imge
selin iinde yanstmaya baladlar. Yz sslemeleri
gereklikte sahip olabilecei kurumlara tutkulu bir
ekilde simgesel bir ifade verme aray iinde olan bir
toplumun fantazi retimidir, onun nn kesen kar
ve batl inan deildir.15 Analizin incelikli dokusuna
bakn - Jam esonm kendisi de onun sonucunu zetle
diinde sanki bir boyutu karyor: Caduveo yz sanat
simgesel bir edim yaratr, kendi erevesinde alamaz
olan gerek toplumsal elikiler onun vastasyla este
tik alan iinde tamamyla biimsel bir zm bulur,16
ve bu anlamda estetik edimin kendisi ideolojiktir,
hatta estetik yahut anlatsal biim retimi, zlemez
toplumsal elikilere hayali veya biimsel zmler
bulma ileviyle birlikte, kendi bana bir ideolojik edim
olarak grnr olacaktr. ^
Gelgelelim, Levi-Strauss burada ak ve yakn bir
okumay hak ediyor: Bu, basite ve dorudan, Caduveo
yz sslemeleri gerek elikilerin hayali bir zmn
ifade ediyor demek deildir: Daha ziyade, onlarn tam
da toplumsal-kurumsal dzenin iine kaydedilmi
doru drst ileyen bir grn un eksikliini ta
mamlad anlamna gelir. Bir baka deyile, gerek
eitlie duyulan bir arzudan bahsetmiyor, uygun bir
grne duyulan arzudan bahsediyoruzdur. (A yn ey
Niemeyerin Brezilya plan iin de, yani toplumsal
antagonizmalarn gerekliine deil, doru-ileyen bir
grnle bunlarn zerini rtecek ideoloj ik-eitliki
mekanizmann eksikliini tamamlayan toplumsal anta-
gonizmalarn zmne dair bu hayal rn rya iin
de geerli deil mi?) Jam eson ite bu nedenle politik
bilindndan sz etmekte yerden ge kadar hakl
dr: Mimariyle ilgili biimsel bir oyunda kodlanm bir
mesaj vardr, ve bir binann bildirdii o mesaj resm
ideolojiye dair bastrlann geri dn olarak ilev
grr. W ittgensteinn vecizesini hatrlayn: Hakknda
dorudan konuamadmz ey, etkinlik biimimiz
yoluyla gsterilebilir. Resmi ideolojinin, hakknda ak
seik konuamad ey bir binann dilsiz iaretleri
yoluyla gsterilebilir.
deolojinin bu bilind ileyiini aklamak iin,
Mart 2003te A B D de vuku bulan ilgin bir felsefi
tartmay anmsataym. Donald Rumsfeld bilinen ile
bilinmeyen arasndaki ilikiye dair biraz amatrce fel
sefe yapmaya almt: Bilinen bilinenler vardr.
Bunlar bizim bildiimizi bildiimiz eylerdir. Bilinen
bilinm eyenler vardr. Bunlar bizim bilmediimizi
bildiimiz eylerdir. Fakat bir de, bilinmeyen bilinme
yenler vardr. Bunlar bizim bilmediimizden haberdar
olmadmz eylerdir. Onun eklemeyi unuttuu, ok
nemli bir drdnc terimdi: Bilinmeyen bilinenler ,
bildiimizi bilmediimiz eyler - bu tam da Freudcu
bilinddr ite, Lacann dedii gibi kendini bilme
yen bilgidir. Eer Rumsfeld Irakla yzlemekteki
temel tehlikenin bilinmeyen bilinmeyenler -Sad -
damdan gelen, ne olabileceini tahmin bile edemedi
imiz tehditler- olduunu dnyorsa, ona vermemiz
gereken cevap, temel tehlikenin, tersine bilinmeyen
bilinenler, yani zerimize yaptndan dahi bihaber
olduumuz, inkar edilen inanlar ve varsaymlar oldu
udur. Anlam alarn tasarlanmas noktasnda i ban
da olan ite bu bilinmeyen bilinenlerdir.
Bu dzeydeki bilinmeyen bilinenler , kilit neme
sahip bir mesaj dile getirmekle kalmaz - ayn zaman
da, bunu ideolojik yapnn apak ieriine ramen
yapabilmektedir, bu ierikten daha fazlasn dile getir
meye, onun bastrlan hakikatini vazetmeye bariz bir
ekilde hazrdr. X Dosyalarndan bir vecize alntlaya
lm: Hakikat orada darda. Maddesel bir dsalla
bu ekilde odaklanma, fantazinin ideolojik bir yapnn
ikin antagonizmalaryla nasl ilikilendiine dair ana
lizi gayet gzel bir ekilde dorular. C asa del Fascionun
(Faist partinin yerel merkezi) birbirine zt iki mimari
tasarm -yani, 1928 senesinden Adolfo Coppedenin
neo-Imperial pastii ve 1934-36 senelerinden Giu-
seppe Teragninin hayli m odem ist saydam cam evi-,
bunlarn basite yan yana konmas, modern-ncesi
organiki korporatizme bir dn ve hzl modernle
menin hizmetindeki toplumsal glerin o hi duyulma
m seferberliini savunan Faist ideolojik projenin o
ikin elikisini ifa etmiyor mu?
Einsteinn Tanr zar oyunu oynamazna kar
en doru cevab vermi olan Niels Bohr (T anrya ne
yaplmas gerektiini syleme ), ideolojide inancn
fetiist inkarnn nasl ilediine dair harikulade bir
rnek de vermitir ayn zamanda: Kapsnda bir at nal
grp aran ziyareti bunun ans getirdiiyle ilgili
batl inanca inanmadn syler, Bohr aniden geri
ekilir: Ben de ona inanmyorum; onu oraya koydum,
nk inanmasan bile onun ans getirdii sylendi
ban a! Mimari, bu inkar edilen inanlarla i iedir ite:
Bu inanlar bir rnn dsal biimi zerinden cisim-
letirir, dolaysyla her iki eye de sahip olur, gizli
mstehcen inanlarmzn keyfini, kendimizi bu inan
lara aka balam akszn kartabiliriz.
Mimari Paralaks

Bu bizi beklenm edik bir son uca getirir: B inalarn ses


siz dilinde cisim leen fantazinin, fiili toplum sal ilikile
rin ih anetine urayan adalet, zgrlk ve eitlik top
yasn dile getirebilm esi dem ek deildir bu sadece; bu
fantazi ayn zam anda ak seik bir hiyerari ve snf
farklarna ynelik bir eitsizlik zlemini dile getirebilir.
Jam eson, topyac drtlerin m ulaklna rnek o la
rak, m im ari zerine odaklan an bir film olan Stan ley
K u brickin Cinnetini alr. H epim izin bildii zere
(Ste p h en K in gin rom anndan uyarlanan) film , kn
kapal olan geni m od em bir da otelinde geer, otelde
orann bakm yla ilgilenen bir aile yaam aktadr. (Bu
basit durum olsa olsa zengin arm lar akla getirir:

Cinnet filminin ekildii Tim berline Lodge


Japonyada metro kalabalnda ezilip hl kendini
bakalarndan uzakta hissedebiliyorken, Cinnette terk
edilmi geni bir ev dahi bireyleri kendilerini skm
hisseden ve agresiflik iinde kpren tek bir aile iin
yeterince geni deildir.) Byk otel, akas gemiin
ruhlarnn urak yeri haline geldii lanetli bir binadr -
hangi ruhlardr bunlar? Jam esonm filmi rahatsz edici
bulduu yer ite burasdr:

C em aatte olm a drts, kolektiviteye duyulan zlem,


bakasna duyulan haset, baarlm kolektiviteler; b ast
rlm olann geri dnnn yaratt gle ortaya kar;
bence Cinnet en nihayetinde tam am en buna dair bir
filmdir. K olektif ilikiler fantazisinin, dlanm olarak
bile olsa kendisini balayabilecei bu bilinebilir cem a
at ! nerede aram al? Ev ile i arasnda mekik dokuyanla
rn bir cem aatinde ya d a motel zinciri kadar okuluslu ve
standartlam olan otelin ynetim brokrasisinde deil
tabii ki. R om an, gem ii bir sesler Babili ve otelin
tarihinde yer alan tarihsel sakinlerin her kuandan
kp gelen l yaam larn belirsiz bir patlam as olarak
sahnelerken, Kubrick'in filmi, gitgide btnleen iaret
leri oaltarak tek bir dnem i ne karr ve yaltr: sm o
kinler, st ak arabalar, cep ieleri, ortadan ayrlm
dmdz salar. /.../ N ihayetinde bu yirmiler kuadr, ve
kahram ann akln alan ve onu ele geiren de yirmiler
dir. G erek bir A m erikan aylak snfnn agresif ve gs
terili bir kam usal var oluu srdrd; bir A m erikan
Mimari Paralaks

ynetici snfn kendisine ynelik bir snf-bilinci olan


ve kendisini savunm ak durumunda bulunm ayan bir imge
oluturduu ve bu snfn sululuk duymadan, aka ve
silindir apka, h atta am panya barda am blemleriyle
silah lanarak toplum sahnesinde dier snflarn gz
nnde bunun nceliklerinin tadn kard son and
yirm iler. Cinnet'deki n ostalji, kolektiviteye duyulan
zlem, sn f bilincinin ak bir ekilde ortada olduu bu
son dnem e dair takntnn zgl bir biim ini alr: U ak
ve vale motifi bile, Jack N ich olson m salt tuhaf bir i
iin yzsz organizasyoncular tarafndan kiraland
sah te okuluslu atm osferde yeri olm ayan bitik durum da
ki bir toplum sal hiyerariye duyulan arzuyu ifade eder.
A k a, bastrlm olan n bir intikam ile geri dn
d r bu: Srad an m em nuniyete ve ah laka ykselten
kutlam aya hi de yz verm eyen bir U topyac itki ki ifa
desini aslnda tam bir snopluk ve sn f bilincinde bulur,
biz naife buna bir tehdit oluturduunu sansak da.*

Ve ayn ey, gerekli deiikliklerin yaplmas artyla,


Stalinist neo-Gotik mimari iin de geerli deil midir?
Resm eitliki-zgrletirici Sosyalist ideolojiye dair
bastrlm olann geri dnun, hiyerariye ve top
lumsal ayrmlara duyulan tuhaf arzuyu harekete geir
mez mi o? Mimaride harekete geirilen topya, yeni
den ele geirilen hiyerarik dzenin muhafazakar bir
topyas da olabilir. 30larn Sovyetler Birliindeki
ok katl dz bir ofis binasnn tepesine idealize edilmi
Yeni Insan ya da bir ifti temsil eden dev heykeller
koyan byk kamu binalar projelerini anmsayn:
Birka yllk bir zaman zarfnda ofis binasn (yani,
yaayan insanlarn mevcut i yerlerini) daha da dz
hale getirme eilimi aka ayrt edilebilir duruma
geldi; bylelikle gitgide yaamdan-daha-byk olan
heykel iin bir kaideden ibaret duruma geldi oras -
mimari tasarmn bu dsal, maddi zellii, gerek,
yaayan insanlar birer alete indirgeyen, onlar ayakla
rnn altnda parampara eden bir ideolojik canavar
olan bu gelecein Yeni nsannn hayaleti iin birer
kaide yaparak kurban eden Stalinist ideolojinin haki-
katini grnr klmyor mu? Paradoks u ki 30larn
Sovyetler Birliinde, Sosyalist Yeni nsan vizyonunun,
yaayan kanl canl insanlar ayaklarnn altnda ezen
bir ideolojik canavar olduunu uluorta syleyen biri
nnda tutuklanrd - halbuki bu durumun mimari
tasarm yoluyla belirtilmesine izin veriliyor, hatta bu
destekleniyordu... ite yine, hakikat orada darda.
Bu durum, ideolojinin, gndelik yaamn varsaylan
ideoloji-tesi katmanna szmas deildir basite: deo
lojinin dsal maddilik iindeki bu cisimlemesi, ideo
lojinin aleni formlasyonunda ortaya konulamayacak
isel antagonizmalar grnr klar sanki bir ideolojik
yap eer normal bir biimde ileyecekse, bir tr sap
knlk buyruuna uymak ve kendi isel antagonizma-
larn maddi varoluunun dsallna eklemlemek zo
rundadr. (Eitlik ve adaletten sz eden) aleni Stalinist
ideolojik metinlerde gizlenen toplumsal bask ve hiye
rari bylelikle da vurulur, aka ortaya konulmuyor-
sa bile sahnelenir. (Ayn ey New Yorktaki merkez
posta binas gibi,
R oosevelt dnem i
nin antsal kamu
binalar iin de ge
erli deil mi? New
York niversitesinin
aa M anhattanda-
ki merkez binas kukusuz M oskovadaki Lomonosov
niversitesine benzer...)
Cinnetin mimari arka plan bu nedenle nemlidir -
patlak veren cinai delilik, tek kalm aile ile oturdukla
r dev boyutlu bo bina arasndaki gerilimle (ya da
kyaslanamazlkla) aklanabilir yalnzca. Bu anlam-
da, Alfred Hitchcockun bayapt Sapk bir mimari
antagonizmann sahnelenmesi olarak da okunabilir:
Norm an, iki ev arasnda, m odem yatay motel ile anne-
sinin G otik dikey evi arasnda blnm, asla kendine
ait bir yer bulamadan, ikisi arasnda srgit kouturmaz
m? Filmin sonunun unheimiich* nitelii, anne ile tam
bir zdeleme halinde olan N orm ann, nihayetinde
heimm, evini bulmu olduu anlamna gelir. Sapk gibi
m odem ist yaptlarda bu blnme yine de grnr
haldedir, halbuki bugnn postm odem mimarisinin
ana hedefi onu gizlemektir. Kk kasabalarda veran-
dal kk aile evlerine dnerek yerel topluluun scak
havasn yeniden yaratan Yeni ehircilii anmsa
mak yeterli - bu, mimariyle hi ilgisi olmayan ve ta
mamen ge kapitalizmin dinamikleriyle ilikili olan
gerek bir toplumsal amaza imgesel bir zm (her
ne kadar gerek , evlerin bilfiil yaps dahilinde
maddilemi olsa da) getirmesi, en saf haline varm
ideoloji olarak bir mimarlk vakasdr. Ayn antagoniz-
mann daha mulak bir vakas da Gehrynin yaptdr:

*unheimlich Almanca bir eve ait olma ve zel, gizli olma anlamna gelen
heimlich kelimesinin olumsuz hali (.n).
Antagonizmann iki kutbundan birini, yani eski tip
Mimari Paralaks

aile evini ya da modernist bir beton ve cam binay


temel olarak alr ve sonra bunu bir tr kbist anamor-
fik arptmaya (kvrml duvar ve pencere keleri, vb.)
tabi tutar ya da eski aile evini modernist bir ekle
birletirir. Benim son hipotezim u: Eski anne evi ile
dz m odem moteli yeni bir melez yap iinde birletire
cek olan Gehry tarafndan ina edilseydi eer Bates
Motel, Norm ann kurbanlarn ldrmesine hi gerek
kalmazd; nk onu iki yer arasnda kouturmaya zor
layan dayanlmaz gerilimden kurtulmu olurdu - iki u
arasnda nc bir dolaym yeri edinmi olurdu.
(Ayn ey, kzn 20 yldan fazla sre hapis tutan ve
ondan ocuk sahibi olan Avusturyal canavar Josef
Fritzl iin de geerli deil midir? Fritzl evinin mimari
dzenlemesi -yeraltndaki penceresiz kapal btncl
tahakkmle ve snrsz jouissance meknyla (dz anla
myla ve libidinal anlamyla) desteklenen normal kat
ve st katlar- mstehcen ilksel babann gizli alan ile
birlikte yeniden ikiye katlanan normal aile meknn
cisimletirmiyor mu?)
Caduveo yz sslemelerine dair Levi-Strausscu ana
lizi mimariye uygulaymz, bizzat Levi-Straussun
Great Lakes kabilelerinden biri olan W innebagoda
binalarn meknsal yerleimi hakknda harika bir ksa
denemesi olan kili Organizasyonlar var mdr? da
ayn tip analizi ehircilie ve mimariye uygulamasyla
daha da salam bir hale getirilebilir. Kabile, yukardan
olanlar ve aadan olanlar diye iki altgruba (para
lara ) ayrlr; birinden bir kt parasna ya da kumun
zerine yaad yerin yerleim plann (evlerin mekn
sal yerleimi) karmasn istediimizde, o kiinin bal
olduu altgruba gre hayli fakl iki cevap alrz. kisi de
yerleim yerini bir daire eklinde alglar; fakat bir alt-
grup iin bu dairenin gbeinde evlerin yer ald
baka bir daire vardr, bylelikle elimizde ayn merkeze
sahip iki daire bulunmaktadr; oysa dier altgrup iin
daire, net bir ara blmeyle ikiye ayrlmtr. Bir dier
deyile, ilk altgrubun yesi (buna muhafazakar-korpo-
ratist diyelim) yerleim yerinin plann, merkezi tap
nan evresinde az veya ok simetrik bir ekilde
yerlemi evlerden oluan bir halka biiminde alglar
ken teki altgrubun mensubu (devrimci-antagonist )
kendi evini, grnmez bir snrla birbirinden ayrlm
iki bamsz ev bei gibi alglam aktadr...19 Levi-
Straussun asl nem verdii nokta, bu rnek zerinden
kltrel grecelilie, toplumsal mekn algsnn gz
Mimari Paralaks

lemcinin dahil olduu gruba dayand u kltrel


grecelilie tav olmamamz gerektiidir: Birbirine
greceli olan iki algya ayrlmann ta kendisi, bir
deimeze st kapal bir gnderimi ima eder - bu gn
derim, binalarn nesnel, edimsel11 yaps deildir,
yerleim yeri sakinlerinin simgeselletiremedii, hesa
bn veremedii, iselletiremedii, itiraf edemedii bir
travmatik ekirdek, kkl bir antagonizmadr, toplum
sal ilikilerde cemaati dengeleyerek cemaatin ahenkli
bir btn haline gelmesinin nne geen bir dengesiz
liktir. Yerleim plannn iki algs, bu travmatik anta-
gonizmann stesinden gelmek ve dengeli bir simgesel
yapy zorla kabul ettirerek onun yaralarna merhem
olmak iin birbirini dlayp duran abalardan baka bir
anlam ifade etmez. eylerin, cinsiyet farkllklar a
sndan yerlerini aynen koruduunu eklemeye gerek var
m: Erillik ve diillik, Levi-Strausscu yerleim yerinde
ki evlerin o iki grn gibidir? Bizim gelimi evre
nimizi de ayn mantn kuatt yanlsamasn berta
raf etmek iin, siyasal alanmzn Sol ve Sa eklinde
ayrlyor olmasn hatrlamak yeter de artar bile: Bir
Solcu ile Sac, tpk Levi-Strausscu yerleim yerinin
kart altgruplarmn o mensuplar gibi davranrlar; siya
sal alann farkl blgelerinde yer almakla kalmaz bun
lar; her biri ayn siyasal alann dzenini farkl ekilde
alglar - bir Solcu, haliyle kkl bir antagonizmanm
yard bir alan olarak; bir Sac ise, yabanc igalciler
tarafndan dzeni bozulan bir Cem aatin organik birlii
olarak.
Gelgelelim, Levi-Staruss burada can alc bir nokta
nn daha zerinde durur: Mademki ayn yerleim yerin
de yaayan iki altgrup her eye ramen bir ve ayn kabi
leyi meydana getiriyor, o zaman bu aynlk simgesel
olarak bir ekilde kaydedilmi olmaldr - kabilenin
btn simgesel eklemlenmesi, onun tm toplumsal
kurumlan ntr deilse ayet, nasl oluyor da kkl ve
kurucu bir antagonist yark yoluyla ar belirleniyor?
Levi-Straussun yaratc bir ekilde sfr-kurum diye
adlandrd eyle, yani u mehur rrumanm bir nevi
kurumsal muadiliyle yapar bunu; mana, belli bir anlam
tamayan bo bir gsterenden ibarettir, nk yoklu
una kar sadece anlamn kendisinin varln gsterir:
Pozitif, belirli bir ilevi olmayan zgl bir kurumdur bu
- sahip olduu tek ilev, kendi yokluuna, toplumsal-
ncesi kaosa kar, bir toplumsal kurum olarak varln
ve gerekliini iaret etmenin salt negatif ilevidir.
Mimari Paralaks

Kabilenin tm yelerinin kendilerini bu ekilde ayn


kabilenin yesi olarak deneyimlemesini salayan ey
bylesi bir sfr-kuruma yaplan gndermeden ibarettir.
yleyse, bu sfr-kurum, en saf haldeki ideoloji, yani
toplumsal antagonizmann yok edildii, toplumun tm
bireylerinin kendilerini tanyabildii, ntr, herkesi
kapsayan bir mekn salamann ideolojik ilevinin
dorudan beden bulmas anlamna gelmez mi? Hatta
hegemonya mcadelesi, tam olarak bu sfr-kurumun
nasl ar belirleneceinin, baz zel anlamlarla boya
nacann mcadelesi demek deil midir? Som ut bir
rnek verelim: Modern ulus kavram, dorudan aileye
ya da geleneksel simgesel kalplara dayanan toplumsal
balarn zlmesiyle birlikte -yani toplumsal kurum
lar, modernleme hamlesiyle birlikte doallatrlm
gelenee daha az dayanp da daha ok u szleme
meselesi zerinden deneyimlendiinde- ortaya kan
byle bir sfr-kurum deil de nedir?20 Burada zel
nem arz eden ey, ulusal kimliin, en azndan asgari
bir doallkla, kan ve toprak zerinde ina edilmi
bir aidiyet olarak deneyimleniyor olmasdr, hatta bu
itibarla gerek toplumsal kurumlara (devlet, m eslek...)
ynelik yapay aidiyete kardr ulusal kimlik:
M odem-ncesi kurumlar, doallatrlm simgesel
yaplar olarak (sorgulanamaz nitelikteki geleneklere
dayanan kurumlar olarak) iliyordu, ne zaman ki
kurumlar toplumsal yapnt olarak dnlmeye ba-
land, onlar iin ntr, ortak bir zemin vazifesi grecek
bir doallatrlm sfr'kurum ihtiyac patlak verdi.
Benim varsaymm, sahip olduu abideler tartmal
olan gnmz m im arisinin byk gsteri sanat
komplekslerinin, kendilerini bu tr mimari sfr-ku-
rumlar olarak ne srmeye altklar ynnde.
Bunlarn kart anlamlar (elence ile yksek sanat,
dnyevi ile kutsal, elit ile popler) birbirlerini karlk
l olarak iptal eder; sonu, anlam-olmayanla kartlaan
anlam n kendisinin varlndan ibarettir bylece:
Bunlarn anlam, anlama sahip olmaktr, anlamsz gn-
lk varoluumuzun ak iinde anlam adalar olmalar-
dr. Bunlarn yaplarnn paralaks doasna dair ksa bir
gr edinebilmek iin Jam esonn Rem Koolhaasm
Fransa Ktphanesine ilikin betimlemesiyle balaya
ym. Ktphaneye ev sahiplii yapan bu devasa kutu,

d kabua ya da ekle ynelik geleneksel anlaylar tam


da onun o iri kyml zerinden, / .. ./ biim sel algdan
Mimari Paralaks

tam am en kurtulm ak iin biim in alelade doas zerin-


den azarlar. Bu biim -olm ayanm [nonform] zellikle
olumsuzlad ey, / . . . / katlklarn kran ve sadece ieri
de yatan farkl gerekliklere estetik bir biim de karlk
gelm e yolunda ilevlerini srdren i alan ve onun d
h atlar ile duvarlar arasndaki zsel olarak davurumcu
ilikiye dair m odem ist, Corbuscu kavram sallatrm alarn
en grkem li olandr.21

Bylelikle, bir bin an n ierisi (bin ann farkl etkinlik


ler iin odalar ve m eknlar halin de blnm esi) ile
dars arasndaki bu davurumcu karlkllk, kkensel
kyaslanam azla doru kayar: levler, odalar, i alan,
i m eknlar, bir dolu yzer gezer organ gibi, kendi

F ra n sa K t p h an esi
devasa kaplar iinde asl durur .22 eri ile dar ara
sn d ak i bu b iim sel k aym alar (P aristek i F ran sa
K t p h an esinde enform asyon m lkiyeti diyalektii
yoluyla, kiisel olarak sah iplenilen bir kam u m ekn
gibi Zeebruggedeki S e a T icaret M erkezinde ise daha
klasik bir atk yoluyla) sivil toplum sonras zel m l
kiyet paradokslarn yeniden cisim letirir .23
D ar ile ieri arasndaki (ikisi arasndaki sreklilie
ynelik bir talebe dayanan) kyaslanam azlk zerine
yaplan bu vurgu yine de bir eletiri olarak anlalm a
maldr. Dar ile ieri arasndaki kyaslanam azlk tran
san dan tal bir a prioridir - en tem el fenom enolojik
deneyim im izde, p en cered en grdm z gereklik
m inim al dzeyde daim a hayalidir, iinde bulundu-

S e a T icaret M erkezi
umuz kapal mekn kadar btnyle gerek deildir.
Mimari Paralaks

Hal byle olunca araba kullanrken ya da bir evin pen


ceresinden bakarken dardaki gereklik tuhaf bir
ekilde gereklikten km olarak alglanr; biri pence
reyi atnda dsal gerekliin dorudan etkisi her
zaman minimal bir sarsntya neden olur, onun yakn
l arpar bizi. Bir evin kapal meknna girdiimiz
anda genellikle aknlk duymamz da bu nedenledir:
erideki hacim dardaki ereveden daha geni gibi
dir; ev, iindeyken dardan grldnden daha
genitir sanki.
Kuzey Koreyi Gneyden ayran askersizletirilmi
blgenin gney yakasnda Gney Koreliler esiz bir
ziyaret alan ina ettiler: On tarafnda Kuzeye bakan,
ekran benzeri geni bir penceresi bulunan bir tiyatro
binas. nsanlarn yerlerine oturarak pencereden baka
rak izledikleri gsteri gerekliin kendisidir (ya da daha
ziyade bir tr gerein ldr): Duvarlarla kuatl
m, orak askersiz blge, vb., ve tede, Kuzey Korenin
anlk grnts. A deta bu kurmacaya uyum salamak
iin, bu tiyatronun nne gzel atlar olan tamamen
sahte rnek bir ky ina etti Kuzey Kore; akamlar
evlerin hepsinde klar ayn anda yanyor, insanlara
gzel kyafetler veriliyor ve her akam yrye km a-
ya zorlanyor insanlar... orak bir blge, fantazm atik bir
konum a sahip oluyor, yalnzca erevelenm i olm akla
bir gsteri halin e getiriliyor. Benzer bir ey, Tazm an-
yadaki (Terroir Pty L td in tasarlad) halkevinde,
ilevsel alan n labirent yolun bitim indeki m ee aac
n n karsnda oluturulduu Pepperm int Krfezinde
de olm ad m? G en i bir salonda, btn bir duvar k ap
layan ve zigzagl yapsyla belli belirsiz bir biim de
a a cn ekline uyan p en cered en b ak n ca b in an n
dnda otlar stnde ykselen byk eski aac gr
yoruz. Pencereden grdmz (aa, arka plandaki
otlar ve su) gz alc bir doa m anzaras sahnesi - fakat
on u bin an n iinden, bir ereve iinden grdmz
unutulm am aldr. yleyse iki dar arasnda, yani

P ep p erm in t K rfezi H alkevi B in a s


dorudan dar (darda otlarn zerindeyken do
rudan grlen aa) ile ieri-dar (ieriden grlen
dar) arasnda ayrm yapmak zorundayz, ikisi ayn ey
deil: ikinci durumda, dar, basite ieriyi ieren kap
sayc birlik deildir, ama ieri e zamanl olarak
dary kapatmtr (ya da denilebilir ki doay kltr
kapatm tr). yleyse Kuzey Kore ycedir, Gney
Koredeki gvenli noktadan bakldnda; ya da tersi
ne, bir vaka olarak demokrasi yce grnr otoriter ya
da totaliter rejimden bakldnda. (Ayrca sahte bir
ieri de olabilir. Karlsruhedeki ZKM evinde ana tuva
let giriinin karsnda, siyah beyaz ekranndan srekli
bo bir klozeti olan kk bir tuvaletin iinin gsteril
dii bir televizyon vardr, ilk rahatlama anndan sonra
(ok kr tuvalet bo, hi bekleyemeyecektim...) fark
ettim ki ben ieri girdiim andan itibaren artk tuvalet
bo olmayacakt, bylece dk yaparken gzkecek
tim... ancak o andan sonra arpt yzme gn gibi orta
da olan hakikat: Bizim grdmz, tuvaletin o anki
ierisi deil, elbette nceden kaydedilmi bir kaset!
Bu karlkl tecavzler, eri ve Darnn asla mek
nn btnn kaplamadklarna iaret eder: Dar ve
eri blnmesinde yiten bir nc meknn fazlal
bulunur her zaman. nsann bulunduu yerlerde, inkar
edilen bir ara m ekn vardr: Hepimiz onun var
olduunu biliriz, ama varln gerek anlamyla kabul
etmeyiz - yadsnm ve (ounlukla) sylenemez olarak
kalr bu mekn. Bu grnmez meknn temel ierii
dkdr (kanalizasyon), ayrca kompleks elektrik a,
dijital balantlar, vb. - tm bunlar duvarlar ve katlar
arasndaki dar meknlarda bulunur. Elbette dklarn
evden nasl ktn iyi biliriz, fakat onunla olan dola
ymz fenomenolojik ilikimiz daha kkldr: Bok,
bizim gr alanmzn ve dnyamzn dndaki bir l
ler dnyas iinde yok olup gitmektedir sanki. (Bu
nedenle en tatsz deneyimlerimizden biri bokun klozet
deliinden geri gelmesidir - yaayan lnn geri
dn gibi bir eydir bu...) Burada szn ettiim ey,
bir baka kiinin bedeni ile nasl iliki kurduumuzu
andrmaktadr: Onun terlediini, dksn yaptn ve
iediini, vb. gayet iyi biliriz, fakat bu bilgiyi gndelik
ilikilerimiz srasnda yaltrz - bu zellikler, yakn
nzdakilere dair olan imgenin bir paras deildir. Bu
mekna yaslanrz, ama onu yadsrz - duvarlar arasn
daki bu karanlk mekn, bilim-kurguda, korku filmle
rinde, tekno-gerilim filmlerinde korkun tehdidin

en
(casus makinelerden tutun da canavarlara ya da hasta
lk bulatran hamam bcei ve fare gibi hayvanlara
kadar) pusuya yatt mekndr. Ayrca, bilim-kurgu
mimarisinde, odann binann plannda yer almayan
(ve hi phesiz rktc eyler barndran...) gizemli
asma kat temasn da anmsayn.
Francis Ford C o p p olann Konuma film indeki
dedektif, su mahali olan otel odasn, tpk Lila ve
Sam in Marionun motel odasnda yaptklarna benzer
bir Hitchcockcu bakla, yatak odasndan banyoya
geip orada klozet ve du yeri zerine odaklanarak
inceler. Bakmz (hibir su izinin bulunmad, her
eyin temiz olduu) du yerinden kendine eken bir
Hitchcockcu nesne haline getirilen klozete gei, dile
getirilemez bir korkunun n belirtisini sunarak bizi
etkilemesiyle nem arz ediyordur burada (zerinde
Marionun harcad parann hesabnn yazl olduu,
dolaysyla M arionun orada bulunduunun kant olan
kat parasnn klozetin iinden ktn ve bu kloze
tin iini gsterme izni alabilmek iin H itchcockun
sansrle mcadele ettiini anmsayn). Du yeriyle
ilikili olarak Sapka bir dizi ak gnderme (hzlca
perdeyi ekmek, klozet deliini incelemek) yaptktan
son ra d edektif (gya tem izlenm i) klozete odaklanr,
sifonu eker, ve o an leke, klozetin kenarndan taan
kan ve dier su alam etleri sanki yoktan var olm u gibi
beliriverir. (Ekran bulandran krmz lekesi ile) Hrsz
Kz zerinden Sapkn bir tr yeniden okum as olan bu
sah n e H itch cockcu evrenin an a unsurlarn barndrr:
Bir baka abisal boyuta alan bir delik ilevi grerek
belirsiz bir tehdidi cisim letiren H itch cockcu nesneye
haizdir o (bu sahnede tuvaletin sifonunu ekm ek,
bilirri'kurgu rom anlarnda btn evrenin yok olm asna
neden olan yanl dmeye basm ak gibi deil m idir?);
zneyi e zam anl olarak eken ve iten bu nesnenin,
incelenen dekorun baka karlk verdii n okta olduu

Konuma, Francis Ford Coppola

co
sylenebilir (kahramana bir biimde klozetten bakl
myor mudur?), ve nihayet Coppola gizemin nihai yeri
olarak tuvalete ilikin alternatif senaryoya hayat verir.
Bir sahnenin bu mini-yeniden yapmn bunca etkili
klan ey, Sapk1ta ileyen yasa Coppolann askya
almasdr: Tehdit patlamay gerekletirir, Sapk'ta hava
da kalan tehlikeyi, klozetten fkran kaotik kanl kit
leyi kamera gsterir. (N orm ann, kurbanlarnn beden
leriyle birlikte arabalar gmd, ki buna arabalarn
zerine sifonu ektii de denilebilir bir ekilde, evin
arkasndaki u bataklk, bir tr dev dk amuru havu
zu deil midir? - M arionun arabasnn batakla
gmlmedii o birka saniyelik arada, adamn yznde
beliren kaygl ifadeye sahne olan o mehur an, su izle
rimizin tuvaletin iinde yutulmam oluunun dour
duu kaygy fiilen ortaya koyar. Bylece, Sapkm
Marionun arabasnn batakln iinden karld
son sahnesi, klozetin iinden kann yeniden beliriinin
bir tr Hitchcockcu karldr - kestirmeden syler
sek, bu bataklk, ontoloji-ncesi ller diyarna giri
noktalarnn oluturduu dizinin bir dier noktasdr.)
Ontoloji-ncesi Yeralt Dnyasna ynelik ayn gn
derme, Ykseklik Korkusunun final sahnesinde de
ilemiyor mu? Dijital-ncesi zamanlarda, yeniyetmelik
yllarmdayken Ykseklik Korkusunun kt bir kopyas-
n izlediimi anmsyorum - filmin son saniyeleri eksik
ti, dolaysyla mutlu bir sonla bitiyor gibi gelmiti film.
Scottie, Judyyle uzlayor, onu affediyor ve e olarak
kabul ediyor, ikisi tutkulu bir biimde birbirine sarl
yor... Demek istediim u ki, bu son, grnd kadar
yapay deil: Muhteem A nnenin aadaki merdiven
lerden aniden beliriinin bir tr negatif deux ex machi-
na [i gren ey] olarak, anlat mant iinde iyice
temellendirilmemi, mutlu sonun nn kesen ani bir
mdahale olarak iledii gerek sonda var asl bu
durum. Rahibe nereden kyor? Scottienin iekide
M adeleinei gizlice gzetledii yerin ta kendisi olan o
ontoloji-ncesi glgeler alanndan. Bu ontoloji-ncesi
alana yaplan gnderme sayesinde, asla ekilmemi
olan en zl Hitchcockcu sahneye yaklam oluruz -
tam da onun yaptnn dorudan doruya temel matri
sini oluturduu iin, bunun gerekten filme ekilmesi
kaba, tatsz bir etki doururdu phesiz. Truffautnun
U sta ile syleilerinde kaydettii gibi, H itchcockun
Gizli Tekilatn iine yerletirmek istedii sahne
y leydi:
Bir Ford otom obil fabrikasnda, Cary G ran t ile fabrika
Mimari Paralaks

iilerinden biri, m ontaj band boyunca yrrlerken ara


larnda uzun bir diyalog gesin istedim. A rkalarnda bir
araba para para m ontajlanyor. N ihayetinde grdkleri
araba, som unlu c v atalarla toplan m , benzini ya
konulm u, bitm itir, ban ttan alnm aya hazrdr. ki adam
birbirine bakar ve harika, deil m i! der. Derken araba
n n kapsn aarlar ve ieriden bir ceset d v e r ir .^

Nereden kar, nereden der bu ceset? Bir kez daha


sylersek, Scottienin iekideki M adeleinei gzetli
yor olduu o boluktan - ya da Konuma*d'a kann kp
geldii o boluktan. (Kald ki, bu uzun sahnede gr
dmz eyin, retim srecinin ilksel birlii olduunu
da aklda tutmak gerek - yoktan gelip gizemli bir
biimde ortaya den ceset, retim sreci ierisinde
yoktan treyen art-deerin kusursuz bir karl
deil midir yleyse? Sam a sapan bir ekilde aa
olann (bokun yok olduu u te) metafizik Yce dze
yine doru bu oke edici ykselii Hitchcock sanatnn
gizemlerinden biridir belki de. Yce, en genel gndelik
deneyimimizin bir paras olmaz m bazen? Basit bir ii
becermek (mesela uzun merdiven basamaklarndan
yukar kmak) zereyken beklenmedik bir yorgunluk
zerimize ktnde, ulamak istediimiz hedef (en
stteki basamak), sanki bir ey bu ii baarmamz son
suza dek nlyormucasna almaz bir engel yznden
bizden kopup gitmi ve bylelikle asla eriemeye
ceimiz bir metafizik N esneye dnm olur aniden...
Ve sifonu ekmemizle dklarn yutulup yok olduu
blge, iinde fiilen eylerin yok olduu ilksel, ontoloji-
ncesi K aosu n korkun-yce O tesinin metaforlarn-
dan biridir. Kafadan biliyoruzdur dklara ne olduu
nu, ama imgesel gizem yine de srer - bok, gnlk
gerekliimize uymayan bir fazlalk olarak kalr; hatta
Lacan, ne zaman ki hayvann dks onun iin bir
sorun haline gelirse, ne zaman ki onu rahatsz eden bir
fazlalk haline gelirse, ite o zaman hayvandan insana
gei yaparz iddiasnda haklyd. Konumanm o sah
nesindeki Gerek, klozet delii iinden yeniden ortaya
kan korkun-iren madde deil ncelikle deliin
kendisidir, baka bir ontolojik dzene geii salayan o
boluktur. Cinayet artklar
nn yeniden ortaya kmadan
nceki haliyle bo klozet ile
M aleviin Beyaz Zemin ze
rine Siyah Karesi arasndaki
benzerlik nemlidir bu nokta
Beyaz Zemin da: Klozetin iine yukardan
zerine Siyah Kare
bak, ayn m inim alist grsel emay, yani klozetin
Mimari Paralaks

beyaz yzeyi ile erevelenen siyah (ya da en azndan,


dah a koyu) bir su karesini yeniden retm iyor mu?
T ekrar edeyim , biz elbette yok olan dklarn lam
kan allarnda bir yerlerde bulunduunu bilm iyor deiliz
- burada gerek olan , gerekliim izin m eknn
bken , bylece dklar gndelik gerekliim ize ait
olm ayan altern atif bir boyut iinde yok olm u olarak
alglam am z/hayal etm em izi salayan topolojik delik
ya da burulmadr.
M im ari ne yapabilir burada? O laslklardan biri, bu
dlanm m ekn evcilletirilm i bir biim iine yeni
den d ah il etm ektir. 509
m etre yksekliiyle, T a y
van daki T aip ei 101 Kulesi
yeryznn en yksek b i
nasdr; T ay v an d a sklkla
kasrga m eydan a geldii
iin , k u v v etli rzgarlara
maruz kalan binann sallan
m asn kontrol altn a alm ak
gibi bir sorun sz konusuy
du. zm ok orijinaldi:
Taipei 101
Yan titreimleri azaltmak amacyla 92. kattan 87. kata
kadar uzanan 606 tonluk dev bir elik top aslmtr;
top, kk deliklerden ya eken, bylece titreimi
bastran pistonlara balanr. Bu zm bilhassa ilgin
klan ey, bunun bir konstrksiyon gizi olarak saklan
mam olmasdr: Binann asl ekici zellii olarak
kamuya sergilenir. Yani top 92. ve 87. katlar arasnda
ki merkez ak blgede yer alrken, pencerelere yakn
olan d alan harika bir restoran yeri olarak kullanl
maktadr: Masann bir tarafnda, camdan baklnca
ehir panaromas grlebilirken, dier tarafta, dev
topun hafif hafif salland grlebilmektedir. Bu
effaflk elbette bir szde-effaflktr, tpk yemein gz
lerimizin nnde hazrland (meyvelerin suyu sklr,
etler ve sebzeler kzartlr...) byk gda spermarketle
rindeki masalarda olduu gibi.
Bu yaklam genelletirilmeli: Psikanalizin en temel
dersi dsal gereklik olarak deneyimlediimiz eyin
snrlarnn her zaman belli bir fantazmatik ereveyle
belirlenmi olduudur; bir travmatik ok ok youn
olduunda bu ereve parampara olur ve bir gereklik
yitimi yaarz. Bu ar younluk zevkle olduu kadar
acyla da ilgilidir: Cinsel zevk ar olduu zaman
gerekliin hatlarn belirsizletirir; rktc bir
Mimari Paralaks

ikence sahnesi grdmzde gereklik duyumumuz


paralanr - dpedz insanlk-d bir mekna girmek-
teyizdir. G illes Deleuze, insan-sonras olu iinde,
insanlk koordinatlarndan syrlm /.../ insandan
nce (ya da sonra) var olan bir algy25 tatbik etmeyi
nasl renmemiz gerektiine dair olan motifi sklkla
eitler: Nietzscheci aynnn geri dnn btny
le yklenenler insan ncesi bir dnyann ltl
kaosu26 vizyonunu srdrmeye yetecek gce sahip
olur. Deleuze burada kendinde (olduklar halleriyle)
eylere dorudan eriimden sz ederek aka Kantn
diline bavuruyor olsa da, asl meselesi, tam olarak
fenomenler ve kendinde-eyler arasndaki, fenomenal
dzey ile numenal dzey arasndaki kartl, numen
leri bizim eriimimizden sonsuza dek kaan akn eyler
olarak alan Kant ileyiten karlp alnmas gerek
tiidir. Deleuzen kendinde eyler diyerek gnderme
yapt ey bir bakm a bizim ortak fenom enal
gerekliimizden bile daha fenomenaldir. mknsz feno
mendir o, simgesel-olarak-kurulmu gerekliimizden
dlanan fenomendir. Dolaysyla bizi numenlerden
ayran boluk ncelikle epistemolojik deil, pratik-etik
ve libidinal bir boluktur: Fenomenlerin ardnda ya da
altnda hakiki gereklik yoktur, numenler fazla
gl, fazla youn/yein [intens(iv)e] olan fenomenal
eylerdir, nk alg aygtmz kurulu gereklie ayarl
durumdadr - epistemolojik baarszlk libidinal ter
rn ikincil bir etkisidir; bir dier deyile buradaki m an
tk, K antn Yapabilirsin, nk yapmalsn! mant
nn tersyz edilmi halidir: (Numenleri bilmeyi) yapa
mazsn, nk yapmamalsn! rktc bir ikenceye
tank olmaya zorlanan birini dnn: Grd eyin
canavarca oluu, olay ortak gerekliimizin koordinat
larn datp paralayabilecek olan numenal imknsz-
gerein bir deneyimi haline dntrecektir. (Youn
cinsel etkinlie tank olmada da ayn durum sz konu
dur.) Bu anlamda, Muselmanlar'm gnlk yaamlarna,
nasl saygnlktan yoksun brakldna ve onlara kt
davranldna dair bir toplama kampnda ekilmi
sahneler gsteren filmler bulsaydk ayet, yasaklanan
ok fazla grm olurduk, grlmemi olarak kalmas
gerekene ait bir yasak blgeye girmi olurduk. Ksa sre
sonra leceini bilen ve bu anlamda yaayan-ller
haline gelen insanlarn son anlarna tank olmay da
bunca dayanlmaz klan ey de budur ayrca - yine, kiz
Kulelerin ykntlar arasnda, arpm a sonucunda
mucizevi bir ekilde bozulmadan kalm ve Kulelerden
birine arpmadan dakikalar nce uan iinde olanlar
arasnda nelerin getiini gsteren bir video kayd
bulduumuzu dnn. Bu rneklerin tmnde, eyleri
su gtrmez bir biimde kendinde halleriyle, insanlk
koordinatlarnn, insani gerekliimizin dnda gr
m olurduk - dnyay insanlk-d gzlerle grm
olurduk. (Belki de A B D yetkililerinin elinde byle
kaytlar bulunuyordur ve anlalabilir nedenlerle bun-
lar gizli tutuyorlardr.) Eer tesadfen, Auschwitzde
Yahudilerin katledilmelerinin gerek srecini gsteren
bir takm belgesel kaytlar elime geseydi, annda yok
ederdim onlar diyen Claude Lanzmannn bu mehur
cmlesini de yine bu arka plan karsnda bir yere koy
malyz - ham Gereki resmetme yasa olarak Yahudi
putkrclnn en saf haliyle karlayoruzdur burada.
yleyse psikanalizin temel dersi, dnyamzn asla
bir olmaddr: Gereklik, Hepsi-olmayandr; yani
gereklik olarak deneyimlediimiz ey, her zaman iin
karmak dlamalara dayanr. Primo Levi, Ausch-
vvitzden nceki yaamyla sonraki sivil yaamn ayn
toplumsal gerekliin paralar olarak deneyimlemenin
onun asndan mmkn olmadn syler. Kamptay
ken, yaam srdrmenin tek yolu, kampn gerekliini
tek gereklik olarak kabul etmek ve nceki sivil yaam
bulank bir d, pek gerek olmayan bir ey olarak
dnmekti. (Bununla simetrik bir vaziyette, kamptan
ktktan sonra kamp yaam gerekten olmu olama
yacak bir ey olarak deneyimlenerek annda gereklik
ten kopar.) A cnas yaamlarmz byle srdryoruz
ite: Dayanlmaz gelen ksmlar gereklikten kopara
rak.
Demek oluyor ki benzerlik ve Gerek diyalektii,
gnlk yaamlarmzn sanallamasnn, gitgide daha
fazla yapay olarak kurulmu bir evrende yayor olma
deneyiminin, Geree geri dn e, bir gerek ger
eklie dayanan salam bir zemini yeniden bulmaya
ynelik kar koyulmaz bir istee yol ayor olmas gibi
bir ilksel olguya indirgenemez. Geri dnen Gerek, bir
(baka) benzerlik statsne sahiptir: Tam da gerek
olduu iin, yani travmatk/ar karakteri nedeniyle, kendi
gerekliimiz (olarak deneyimlediimiz eyin) iine dahil
edemeyiz onu, ve bylece kabus gibi bir beliri olarak dene-
yimlemek zorunda kalrz W T C nin [Dnya Ticaret
Merkezi] knn byleyici imgesi de budur ite: bir
imge, bir benzerlik, bir efekt; bunlar ayn zamanda
eyin kendisini de sunar. Burada Gerein efekti,
60larda Roland Barthesn leffet du reel dedii eyle
ayn deildir: Daha ziyade bunun tam tersidir, leffet de
lirreel'dir. Yani, metnin kendi kurmaca rnn bize
gerek olarak kabul ettirdii u Barthesc effet du reel'e
kart olarak, Gerekin kendisi, srdrlebilmesi adna,
kabusvri bir gerekd hayal olarak alglanmak zorun
dadr burada. Kurmacann gereklikle kartrlmamas
gerektiini zikrederiz ounlukla - gerekliin sy
lemsel bir rn, yanl bir biimde tzsel bir zerk
kendilik olarak algladmz simgesel bir kurmaca
olduunu ne sren u postmodem sany anmsayn.
Bu noktada psikanalizin bize rettii ey bunun tersi
dir: Gereklik kurmacayla kartrlmamaldr kurmaca
olarak deneyimlediimiz eyin iinde, yalnzca kurma-
calatrma yoluyla srdrebildiimiz Gerekin o sert
ekirdei ayrt edilebilmelidir. Ksacas gerekliin
hangi ksmnn fantazi yoluyla ilevini at ayrt edi
lebilmelidir, bu ksm bylelikle her ne kadar gerek
liin paras olsa da bir kurmaca kipi iinde alglanacak
tr. Gereklik (olarak beliren eyin) kurmaca olduu
nun ortaya karlmasndan daha g olan ey, gerek
gerekliin iinde kurmacann payn grebilmektir.
yleyse, W T C patlam alarnn bizim yanlsamal
Kremizi parampara eden Gerein istilas olduunu
ne sren o standart okumaya kaplmamak gerek:
Bilakis, W T C nin knden nce nc Dnya
korkularn, toplumsal gerekliimizin fiili bir paras
olmayan bir ey olarak, (T V ) ekran(n)daki hayali bir
beliri halinde (bizim iin) var olan bir ey olarak alg
layarak yayorduk kendi gerekliimizde - 11 Eyllde
yaanan ey, ekrandaki bu fantazmatik beliriin gerek
liimizin iine girmesinden baka bir ey deildir. G er
eklik, imgemizin iine girmi deildir: mge, gerekli
imizin (yani, gereklik olarak deneyimlediimiz eyi
belirleyen simgesel koordinatlarn) iine girmi ve onu
parampara etmitir.
Postmodem mimariye geri dnersek, yleyse binay
saran, belli belirsiz bir ekilde anlaml olan biim -k i
bu, btn binann bir hayvana (kaplumbaa, ku,
bcek...) benzemesi gibi genelde ilkel mimetik sembo
lizmdir- kendi iinin bir davurumu deildir, sadece
bu dolgunun zerine empoze edilmitir. Biim ve ilev
arasndaki ba kopmutur, ikisi arasnda herhangi bir
nedensellik ilikisi bulunmaz, yani biim ilevi izlemez
artk, ilev biim i belirlem ez, sonu genelletirilm i bir
estetizasyondan ibarettir. Bu estetizasyon, tem el zel-
lii deri ile yap arasndaki boluk olan gsteri-sanatla-
r m eknnda doruk noktasn a ular. Bu boluun
tem el m im ari versiyon lar nelerdir? D avurum cu-
olm ayan sfr-dzeyi, K o o lh aasn yukarda sz edilen
Fransa K tphanesi gibi baz binalarn da ortaya konur:
Binan n d cephesi ntr bir d evasa kutudan ibarettir,
i alannda, d evasa haznelerine asl duran bir sr
yzer gezer organ gibi ok sayda ilevsel m ekn
barndrr. (G ri dikdrtgen kutular iine yerletirilen
birok alveri m erkezinde de vardr ayn durum.)
L iebeskindin baz projeleri (rnein, srail, G am at-
G a n daki B ar-Ilan n iv ersitesin d e bulunan W oh l

Bar-Ilan n iv ersitesi W o h l M erkezi


Merkezi) koruyucu deri ile iyap arasndaki boluu
derinin kendisinin iinde yanstr: Ayn d biim,
d duvarlarn dz dikey/yatay hatlar ile diagonal hat
lar arasndaki ztla dayanarak oaltlr. Sonuta
melez bir etki ortaya kar, sanki bina iki (ya da daha
ok) kpn bir younlamas gibidir - sanki ayn
biim ilkesi (bir kp kutu) farkl eksenler zerinde
uygulanmtr.
Sradaki adm, d haznenin minimal estetizasyonu-
dur: O artk yalnzca ntr bir kutu deil, ierideki
mcevheri koruyan yuvarlak bir kabuktur. Biimsel
adan dar ile ieri arasndaki kontrast, genellikle
derinin yuvarlakl ile i yapnn dz hatlar arasnda
ki kontrastr - yuvarlak bir d cephe (yumurta gibi
kubbe) ieride yer alan kutu gibi dikey-yatay binalar
sarar, angaydaki Oriental Sanat Merkezinin dev ay
fincan larn d a ya da yine ayn mimarn (Paul Andreu)
elinden kan dev metal-cam kaplamal, gsteri binala
rnn bir yumurta kabuuyla korunduu Pekindeki in
Ulusal Byk Tiyatrosunda olduu gibi. O rta A vru
pann her yerinde satlan en popler ikolata rnle
rinden biri olan Kinder Surprise, ikolatadan yaplm
ve canl renkli katlara sarlm bo bir yumurta
kabuun dan ibarettir; yum urtann kadn karp
Mimari Paralaks

ik o latad an oluan kabuu krdnzda, iinden kk


bir plastik oyuncak (ya da oyunca oluturacak olan
kk paralar) kar - gerekten de in U lusal Byk
T iyatrosunun dev bir Kinder Surprise yum urtas olduu
iddia edilebilir. M cevheri korum aya ynelik bu man-
tk, S t. Petersburgdaki yeni M arinski Tiyatrosu proje
sinde dorua ular: ilevsel, kutuya benzeyen; siyah
m erm er iindeki (yaygn bir 18.yy saraydr bu) tiyatro
binas, desteksiz dzensiz bir parlak yapyla, bir lamel-
la" ile koza gibi rlmtr.
D erin in estetizasyonu, ilevsel ieriyi saran d
kabuun yalnzca bir kabuk deil bal bana anlam l

in U lu s a l B y k T iy atrosu
bir heykel olduu, heykelvari Gehry binalar denilen
eyde doruk noktasna varr (derisi, kvrml bir al
minyum tahtakurusu-hamam bcei biiminden olu
an Bard Collegedaki Gsteri Sanatlar Merkezi; pen-
ceresiz, kvrml metalik biimleriyle Los A ngelesdaki
W alt Disney Konser Salonu; veyahut ehrin beton
ynnn gbeinde titreimli bir kamusal mekn
yaratmak anlamna gelen Bilboa etkisini dourmaya
alan C hicago M illenium Parktaki Jay Pritzker
Kk). Derisi, bir yarm ayn (ya da oran) kanadn
dan yakalad dev saldrgan bir deniz kuu gibi gz
ken Santa Cruzdaki Tenerife O ditoryum undan da sz
edilmeli ayrca burada.
Deri ile ierik arasndaki bu boluk zerine baka bir
eitleme daha sz konusu - binann yzey-derisinin,
otlarla kapl bir tepenin dalgalanmalaryla, vb. birlikte
evredeki arazinin dorudan bir devam olarak ina
edildii, u arazi binalar denilen yerler (Yzklerin
Eferdisinde hobitlerin yaad yerleri anmsayn).
(F oreign Office Architectsin tasarlad) Yokohama
Uluslararas Lim an bu arazi binalarnn bir rneidir:
ats ak bir plaza olarak ilev gren, yakndaki par
kn yzeyinin devamnda yer alan ak bir kamusal
m ekn: Bizzat tasarm c-
larn kendi yaptlarn b e
tim ledii gibi binay bir
nesne olarak ya d a bir
destee dayanan bir figr
o larak gelitirm ekten se,
ehir zem ininin bir uzan
ts olarak retilm itir bu
p roje . D em ek ki Y oko
h am a L im an , bir bakm a
bin an n ierisin in tam a
m nn deri/d cephe (ye
il ya da ahap yzey) ile
toprak gvde arasnda yer alan, bu ikisi arasndaki
dzletirilmi blgede skm bir atlak m ekna indir
gendii u bir rnek olarak grlebilir. Bu binalarn
gerek etkisi, am alan an doallatrm ann (doal
evreye kusursuz dal) tam tersi olm aktadr, h i de
artc deildir bu: Bylelikle bizzat doann gerek
lii bozulur, yani doal otluk yzey, sanki karm ak
bir dzenei gizleyen yapay bir deriym i gibi grnr.
V e son olarak, dar ile ieri arasndaki iliki tam
tersine de evrileb ilir; L o n d rad ak i rm eye yz
tutm u eski ve terk edilm i bir m etruk ta abidenin
T a te M o d e m

(elektrik san trali) d cephe olarak korunduu, i duvar


ve katlarn h epsinin btnyle yeniden ina edildii
ve m odernletirildii T ate M odern rneinde olduu
gibi. (A yn ey, Peeblestaki
(B irleik K rallk ) E astgate
T iyatrosu ve S a n a t Merkezi
iin de geerlidir: H izm et
d olan eski byk kilisenin
yalnzca V iktoryan G o tik n
cephesi korunurken, arkada
ki an a gvde m od em cam bir
stil zerinden yeniden ina
edilm itir.)
E astgate T iyatro ve S a n a t M erkezi
ehircilik ile mimari arasndaki ilikinin ta kendisi
Mimari Paralaks

ite bu ekilde tarihselletirilmi olur: kisi arasndaki


farkn gitgide bulanklatrld postmodemizmle bir
likte deimektedir bu iliki; postm odem binalar kendi
kendilerinin ehir meknlar olarak ilev grme eili
mindedir (alveri merkezlerinin iinde bulunan park
lar, kendi kendini ieren kapsl-dnyalar gibidir mese
la).27 Hal byle olunca, zel ile kamusal arasndaki
diyalektik gerilimi potansiyel olarak askya alacak
lde zelletirilmi olur kamusal mekn. Bir alveri
merkezi binas, dardan dz bir gri duvarla ya da yal
nzca dary yanstp ieride olan bitene dair bir gr
ya da ipucu salamayan o koyu cam panellerle ayrlm
bir i dnyay barndran bir kutudan ibarettir.
Byle meknlar zerindeki ideolojik-politik yatrm,
onlar kavga iindeki (yalnzca politik deil) bir ehirde
ina edildiinde daha da ak hale gelir. 28 Ekim
2008de srail Yksek Mahkemesi, Sim on W iesenthal
Merkezinin Kudsn ortasnda bulunan tartmal bir
blgede uzun sredir planlad u nsan Onuru Mer
kezi - Hogr Mzesinin inaatn yapabilmesi y
nnde bir karar verdi. Bir genel mze, bir ocuk mze
si, bir tiyatro, konferans merkezi, ktphane, galeri ve
amfiler, kafeterya ve benzeri yerlerden oluan bu byk
kompleksi Frank Gehry (baka kim olacakt) tasarlaya
cak. Mzenin kabul edilen misyonu, Yahudi cemaati-
nin farkl kesimleri ve her inantan insanlar arasnda
nezaketin ve saygnn gelitirilmesidir - (Yksek Mah-
kemenin atlad) tek engel, mze alannn 1948e
kadar Kudsteki en nemli Mslman mezarl olarak
faaliyet gstermi olmasdr (Mslman cemaati, mze
inaatnn iddiaya gre 12. ve 13. yzyllardaki Hal
Seferleri srasnda lm Mslmanlarn kemiklerinin
bulunduu mezarla kar saygszlk yaratt gereke
siyle Yksek Mahkemeye bavurmutur).28 Bu karanlk
nokta, bu ok-dinli projenin gizli hakikatini fevkalade
biimde cisimletirir: Buras hogry ven, herkese
ak... ama toprak altnda yatan hogrszlk kurban-

nsan Onuru Merkezi - Hogr Mzesi


larn grmezden gelen srail kopolasnn [coupola] ko
ruduu bir yerdir - sanki gerek hogrnn meknn
yaratmak iin bir para hogrszlk gerekiyordur.
Ve sanki bu yetmezmi gibi, sanki ne anlam a
geldiini daha ak klmak iin bir jesti yinelemek
gerekirmi gibi, daha da byk baka bir benzer proje
Kudste srmektedir: srail, sessiz sedasz, Kudsn
bakent konumunu glendirme abasnn bir paras
olarak, duvarlarla kuatlm kutsal havza diye anlan
Eski ehirin hemen dnda bulunan en nemli dinsel
ve ulusal miras alanlarnn bazlarnn bulunduu
blgede 100 milyon dolar deerinde uzun vadeli bir
geliim projesi yrtyor.29 Baz ksm lar, ayn
zamanda Filistin topraklarn Dou Kudsteki Yahudi
yerleimi iin satn alan zel bir gruba taeron olarak
verilen bu plan, neredeyse hibir kamusal ya da uluslar
aras denetlemeye girmedi. Plann bir paras olarak
plkler ve orak alanlar temizlenmi ve yemyeil
bahelere ve parklara dntrlm, imdiden ziyaret
ilere almtr; ziyaretiler Yahudi tarihinin nemli
noktalarn gsteren yeni tehir ve iaretlerin arasnda
yeni yry parkurunda dolaabiliyor ve muhteem
manzaralar seyredebiliyorlardr - hatta, bu duruma
uygun olarak, arazinin yeniden gelitirilmesi iin gere
ken meknn yaratlmas amacyla birok ruhsatsz
Filistin evi yklmak durumundadr. Kutsal havza
byk tektanrl dine ait mabetlere ve hl sakl olan
hzinelere eve sahiplii yapan sonsuz karmak bir
manzaradr; dolaysyla resmi argman burann
gelitirilmesinin herkesin -Yahudiler, Mslmanlar ve
Hristiyanlar- yararna olaca ynndedir, nk res
torasyon ile birlikte, uzun zamandr grmezden gelin
mi istisnai bir kresel kar alan daha fazla sayda
ziyaretiyi ekecektir. Yine de, Peace Nou>dan Hagit
Ofrann sylediine gre, plann amac blge zerin
de Yahudi tahakkmn belirleyecek olan ideolojik bir
turist park yaratmaktr. T el A viv niversitesinden
Raphael Greenberg konuyu daha ak seik bir ekilde
ortaya koyuyor: Davutun ehrinin kutsall yeni
yeni retilmektedir, ve bu kutsallk tarihin, milliyeti
liin ve yar-dinsel haccn ham bir amalgamdr. /.../
gemi, bu gnn insanlarn haklarndan ve yerlerin
den mahrum etmek amacyla kullanlmaktadr. Bir
baka byk Dinsel Mekn, srailin aleni tahakkm
ve koruyucu kopolas altndaki kamusal bir inanlar-
aras mekn...
Gsteri-sanatlar meknlarnn merkez semiyotik
gizemi, bu tekrarlanmann gizemidir: N eden bir ev
iinde bir ev, neden muhafaza kab baka bir eyin iin
de muhafaza edilmek zorundadr? Tutarszln ve
arln bu (bazen manyaka) ortaya konuu, bir
semptom (bu kemekein iinde kodlanm bir mesaj)
ilevi olarak bangr bangr barmyor mu? Ya bu tek
rarlanma, kiisel olarak kontrol ediliyor olan kamusal
meknn; sanatn dnyevi elenceye almas gereken
kutsal meknnn elikisini ortaya koyuyorsa? (Bir)
binay/binalar saran d cepheye ynelik yakn bir
analiz de bizi ayn sonuca gtrr. Alejandro Zaera
Polonun mimari d cephe kavram zerine sren yap
t, ierinin isel organizasyonu yerine, dar ile ieri
arasndaki snra odaklanr: D cepheyi, bir binann
ini Dndan ayran zar olarak tanmlar.30 Bu haliyle
d cephe (bir bina hacminin dtan grnm), d
alan ile i alan arasndaki blnmeyi cisimletiren
ve bylece otomatik olarak politik bir ykle yklenen
en eski ve en ilkel mimari edir. Ayrntl inceleme
sinde, drt tipolojik biimi n plana eker Zaera Polo:
dz yatay, dz dikey, dikey ve kresel/kbik; her bir
tipin, belli toplumsal ve politik etkilere balanabilecek
temsiller ve ilevlere uygun olmasn salayan bir dizi
zellii bulunur. Yine de bu ayrntl ayrmlardan daha
ilgin olan ey, Zaera Polonun d cephe kavramn,
G illes Deleuzen ve Peter Sloterdijkin yaptlarna
dayanan ge-kapitalist dinamiklere dair belirli bir fikir
zemininde ele almasdr.
Zaera Polonun k noktasna insann neo-kapita-
list Deleuzeclk diyesi geliyor (alay etmek gibi bir
niyetim yok burada). Deleuze ve Guattari -m olekler
ile molar arasndaki, retim ile temsil arasndaki, fark
ile zdelik arasndaki, gebe oulluk ile hiyerarik
dzen arasndaki, vb. kartlk iinde- bir kutupta re
tici gcn, dierinde glgeli temsilin bulunduu belli
bir kavramsal a ortaya koydular: oulluk reticidir
ve bu haliyle temsil tiyatrosunda arptlm bir biim
de yanstlr. Olduka basitletirerek sylersek sorun
undan ibarettir: Bu a kapitalizmle nasl ilikilenir? ki
kart cevap vardr. Deleuze ve G uattarininki Marksist
bir cevaptr: Her ne kadar kapitalizm bir yersizyurtsuz-
lama, oulluun reticiliini serbest klma gc olsa
da, bu reticilik, yeni bir yeniden-yerliyurtlulatr-
mann, btn bir sreci sona erdiren kapitalist kr
erevesinin snrlar iinde engellenmi olarak kalr;
oulluun gebe reticilii yalnzca Komnizmde
Mimari Paralaks

btnyle serbest kalacaktr. Buna kar verilen cevap


sa, 68 sonras kapitalizminin yeni zihniyetini savu
nanlarn cevabdr: Marksizmin kendisidir toplumsal
yaam dzenleyen niter bir fail olarak Parti-Devletin
btnletirici-temsiliyeti mantna skm kalm
olan; ve stelik bugn gebe molekler reticiliin
tek etkili gc de kapitalizmdir... Paradoksal olacak
ama unu kabul etmek gerek; ikinci cevaptaki doruluk
pay daha fazladr: Her ne kadar Deleuze ve Guattari,
kapitalist ereveyi btnyle serbest kalm retici
liin nndeki bir engel olarak kavrarken hakl olsalar
da, bu engelin, (Lacanc objet a gibi) ereveledii
eyin pozitif bir koulu olduunu, bu nedenle onu orta
dan kaldrdmzda, paradoksal olarak, onun engelli
yor olduu reticiliin kendisini de yitireceimizi gr
mezden gelerek bu noktada Mancn dt yanla
dmlerdir. Zaera Polo kendi Deleuzecln kapi
talist tarafa kaydetmekle hakllam olur bylece:

K ay n aklarn , b ecerilerin ve em ir yaplarn n dei


tokuunu ve akn tarihsel olarak dzenleyen iki tem el
siyasal yap biim i vardr zaman ve uzay iinde: piyasalar
ile brokrasiler. Bunlar mim arlarn kendi faaliyetlerini
kurmaya alabilecekleri iki alandr. Kresel ekon o
mide, daha ksa srede daha fazla sayda faili kendi sre
ci iine katabilen bir organizasyon m ekanizmas olarak
baskn hale gelm itir piyasa. B rokrasiler, duraan
koullarda uzun zaman dilimleri boyunca ileyen hiye
rarik btnlklere dayanan ve kresel bir ekonom inin
gerektirdii deiim hzn ve karm aklk dzeyini ok
g srdrebilen iktidar organizasyonlardr. Brokrasi
lerde failler ve onlarn ilikileri zam ana sabitlenm iken,
piyasalar karm ak ve srekli deien bir failler ve faktr
ler dzeni yoluyla iktidar dzenleyen organizasyonlardr.
D evam l genileyen alanlar btnletirm eye daha uygun
olan siyasal organizasyon biim i olarak piyasa, gerek
lem ek iin merkez bir iktidarn varlna gerek duyan
etkili siyasal aralar olarak ideolojinin ve topyann
yenilgisinin ardndaki gl bir etkendir. Piyasa, siyasal
karlarn gnmzdeki oaln ve m ikro-politikann
douunu eklem lem ek iin m uhtem elen daha uygun bir
ortam dr. /.../ Piyasa ek o n o m isin in n eden olduu
sefaletlere bir are ve rnek, nem li, h atta topyac bir
m im arinin yeniden inas iin bir gereke olacak olan
devlet-gdm l, ideolojik adan aydnlanm bir toplu
m a geri dn um an ideoloji savunucular, brokrasinin
neden olduu sefaletleri anm sasalar ve dokularnn sert
lem esini nlem ek iin olanakl kurumsal m dahaleleri
devasa piyasa m akinesi yoluyla nasl kanalize edilebile
ceini dnseler iyi ederler.
Sonu olarak, btn bu piyasa-kart ideolojik topya-
Mimari Paralaks

clk terk edilmeli ve kresel piyasann ada mimari


politikann ncelikli arac olduu olgusu tamamyla
desteklenmelidir - kresel kapitalizm sistemi iinde i
grlebilir. N asl m? Kresellemenin temel zellii,
yersizyurtsuzlama kuvvetlerinin imdiye dein hi
iitilmemi olan bir serbestiye kavumasndan baka bir
ey deildir - uzun zaman once Marx tarafndan
Komnist Parti Manifestosunun mehur bir pasajnda
anlatlan bir sretir bu: Tm sabit, donmu ilikiler,
beraberlerinde getirdikleri eski ve saygdeer nyarglar
ve grler ile birlikte zlyorlar, btn yeni-
olumu olanlar kemikleemeden eskiyorlar.
Yerlemi olan ne varsa eriyip gidiyor, kutsal olan ne
varsa lanetleniyor...31 Fakat bu, her eyin yava yava
toplumsal bir bala dnyor olduu anlamna gelmez:
Yersizyurtsuzlamann kendisi artk o eski sabit hiyerar
ik duvarlar deil de d cephelerin, kabarcklarn,
akkan gerekliin haznelerinin okluu demek olan
yeni tarz snrlama ihtiyac dourmaktadr:

K resellem e, asl o larak ak y n etm e kapasitesi


tarafndan belirlenen bir m eknsal tipolojiler dizisini
krkledi. M im arlar bu snrsz m ekn, yani akkan
larn m eknm kullanm aya kalktlar; akn, m eknsal
srekliliin ve kaotik bir ekilde akan bir m agm a olarak
dnyann im gesini sunuyor olm ann nnde bir engel
olan d cepheye son verdiler. G elgelelim kabarcklar ve
Enform asyon T ek n olojisi, ktisadi kpkler, akkan bir
gerekliin hazneleri biim inde yeni bir resim ortaya
kyor.

Peter Sloterdijk ve onun o muazzam Spheres lemesi


iin iine burada girer ite: Kresel a iin taraclk
denilebilecek eyi ilk ortaya atan Sloterdijkti, ve mo-
dem -ncesi kapsaycla dn savunmakla alakas
yoktu bunun: Dnya kpkl bir mekn olarak farkl
boyut ve nicelikteki kabarcklarla, balonlarla doludur.
Bu kapsll toplum ve onun kresel taraclk, kresel
snma politikalar, hatta toplumsal uterus gibi feno
menleri, binann d cephesinin hem teknoloji ve ikti
sadn hem de siyasal, toplumsal ve psikolojik ehemmi
yetini yeniden deerlendirmeyi zorunlu klan yeni bir
paradigmay ifade eder .
O halde, bir yaltm ve baklk arac olarak d
cepheye duyulan halihazrdaki itahm politik imas
nedir? Zaera Polo bir binann iyapsmn, tamamen
verimliliin gerekleri, vd. yoluyla belirlendiinin gayet
Mimari Paralaks

iyi farkndadr; ortaya att iddia, d cephenin -ilev


sel olan ieriden bamsz olduu durumda-, kendi
mesajn beraberinde getirerek, potansiyel bir zgrlk,
estetik otonomi alan olarak ilev grebiliyor olduu-
dur:

M im ari projenin birok unsuru artk teslim atn verim li


liini salayan faillerin (m isal proje yneticileri, uzman
m tahitler) kontrolnde olsa da, m terinin artan yz
szl m im ara binann arayzn yaratm a izni verm ek
tedir. O n un yenilenen nem ine bir biim verecek bir
teorik ereveyi dile getirm ekte disiplinin yetersiz k al
m asna ramen, d cephe mimari gcn son mecras
h alin e gelm itir. D cep h en in oklu e k len ti ve
karm aklklarna hitap edebilen bir politik eletiriyi
harekete geirm ek, mimariyi yalnzca mteri karlar
nn, belli bir politik ideoloji ya da topik im genin tem
silleri olarak deil; ayn zam anda o m imari proje etrafn
da toplanan eitli karlar bir araya getirerek onlara
arac olan fazlasyla gerek, somut ve etkili bir siyasi fail
lik erevelem em ize olanak salar.

ktidarn yeniden dalmna ynelik yeni abalar,


Sistem i ykma amacyla tek bir fail olarak hareket
etme eilimindeki u eski radikal politikalarn tersine
yerel mdahalelerin alt-siyasal dzeyinde i grr:

M im ari pratiklerin erevesini izmek iin nceden


tanm lanm ve her eye bir aklam a getiren politik
ideolojilere ya da topik kaynaklara bavurm ak yerine,
disiplini alt-siyasal dzeyde harekete geirm ek iin m i
mari stratejiler ile siyasal etkiler arasndaki olas balan
tlarn bir haritasn karm ak am acndayz. nm zde
duran soru, belli bir m im arinin -m im ari politikann
d aha nceki biim lerinde olduu g ib i- sa, sol ya da belli
bir siyasi partiyle ittifak yapp yapm ad sorusu deildir;
d aha ziyade m imari stratejilerin iktidarn dalm nda ne
gibi etkileri tetikleyebildii sorusudur. / .../ Farkl siyasi
niteliklerin (m esela, efektler) ve alanlarn (m esela, gn
delik hayat) ortaya klarn haber veren yeni siyasi
eylem biim leri artm aktadr.
G n cel siyaset, iinde olduumuz ve birlikte var olduu
muz politik evremizi kelim enin tam anlam yla yeniden
tanm layan gl m ateryal ortam larn, yapay evrelerin,
yapay organizasyonlarn, aitliklerin ve mterek yaam
larn oluturduu yeni bir dalgaya yol verm ektedir.
Ynetim organlar da, ticari organizasyonlar da, arala
rndaki b alan tlar younlatrdklar ok katm an l
ynetim lere geiyorlar. / . . ./N ite k im , iktidara kar mey
dan okum alar an cak seici olabilir; hatta, bamsz ve e
zamanl olarak ileyen oklu disiplinlerce politik i bl
Mimari Paralaks

m ne h itap edilebilm ektedir. / . . . / T e k il bir siyasi


direniin, kurum sallam iktidarn m evcut biim lerine
m eydan okum aya artk gc yetmez.

G elgeldim , d cephe, salad (greceli) estetik ve


politik otonomi (ve apak ortada olan evre ilevinin)
dnda, bir gvenlik arac olarak da hizmet etmektedir,
Zaera Polo da bunu kabul etmek zorunda kalmtr:
Kre eklindeki d cephelerin tasarm, son zamanlar
da, hem evresel bir ara ve gvenlik arac olarak, hem
de sim gesel tem silin yeri olarak yzey yapm na
younlamtr. Buradaki gvenlik vazifesi, ieriyi
darnn tehlikelerinden koruyan geleneksel binalarn
duvarlarnn grd vazifeyle ayn deildir: C an alc
fark, d cephenin zellemi bir kamusal alan muhafa
za etmesinde yatar: Mlkiyet snrlarnn geirgen bir
tanm, kamusal alann gitgide zel faillerce ina edilip idare
edildii bir ada zel alan ile kamusal alan arasndaki
akkan ilikiyi adeta daha etkili bir ekilde dzenle
mektedir. (talik bana ait.) Bu durumda, u vazifeye
geri dnm oluyoruz; Deleuzec akkan yersizyurtsuz-
lama iirinden kamusal alann (zel) kapanmn nasl
canlandrp koruyabiliriz? Geleneksel mimari, ieriyi
dardan ayrp evreleme abasn ifade ediyorsa
ayet, bugn yapyor olduu ey, ounlukla darnn
kendisini kapatp evrelemekten baka bir ey deildir.
Korunmu/gzetilmi darnn yaratlmas ve onun
vahi dardan ayrlmas buna bir rnektir. Bir
(grup) binay izole eden d cephe, mterek olann
kapatlmasnn kentsel'mimari bir versiyonudur dola
ysyla: Bir evin sadece ii deil, d da gvenlik em
berine alnarak iklimlendirilir - yalnzca s ve hava
niteliini gzetmek iin deil, ayn zamanda toksik
znelerin istenmeyen varlyla da ilgilidir bu durum:

Sloterd ijk in iklimlendirme politikas kentsel alann


genileyen sektrlerinin gelitirm e ve bakm iin zel
faillere verilm esi srecini ifade eder: bahvanlar, etkin
lik idarecileri ve zel gvenlik acentalar bu atm osfer
tasarm nn paralardr. K oolh aasm p alan, korunak
l bir evre salanarak, polisin grevlerinin zel gvenlik
servislerine teslim edilm esine hazrlkl olduumuz varsa
ylarak, ehrin gittike genileyen blgelerinin tem izlen
mesi fenom eninin farkl bir ifadesidir.

Bu eilim yakn zamanda Norm an Foster tarafndan


duyurulan M oskovadaki u Kristal A da projesiyle
Mimari Paralaks

(en azndan imdilik) en u noktasna ulamtr - 2,5


milyon metre karesi tek bir d cephede bulunan, dn
yann bu en byk binas Pentagon binasnn yaklak
be kat byklndedir. Proje, srdrlebilirliin bir
rnei olarak anlatlr, doal hava akn ve gneten
alnan verimi artrmak iin tasarlanan tek bir d
cephe, altndaki ehrin gitgide daha byk alanlarn
yutarak binalarn evre performansn gelitirmeye
muktedirdir. Resm ilerlemeci ideoloji ve siyaset
(Byk Britanyadaki Yeni ii mesela) bu gibi projele
ri zlmekte olan ehir merkezlerinin yeniden can
landrlm asnn modeli olarak karlamaktan yanadr

Kristal Ada
yana olmasna ama, Zaera Polo, bu, Yeni tinin iddia
ettii gibi sahiden de kent merkezlerinin tekrar canlan
drlmas m, yoksa ehir merkezlerinin, klimas ve zel
gvenliiyle gelen bir tr yabanc organizasyon tarafn
dan ele geirilmesi mi? sorusunu sormakta hi de hak
sz deildir. Bu bizi mezkur binalarn zmeye alt
toplumsal kartlklara getirir. Bir yandan, gsteri-
sanatlar meknlarn ina etmek, mimarlarn kutsal
ksesi olarak grlm ektedir: Sokan dokusuna
uygun olmas gereken ofis, ev ve sivil mimari gibi al
lagelmi bina tiplerinden farkl olarak gsteri-sanatlar
mekn, cretkar ve allmn dnda olmay, gze
arpyor olmay kaldrabilir.32 Gelgelelim, yaratc
zgrle ynelik bu alann etkisi, binann ok amal
l talebiyle yok edilir - alan idarecileri, yeterli hare
keti salamalar iin yaplan performanslara bel bala
yamazlar; talepleri gitgide artan seyirciler iin bina bir
deneyim ve mekn hissi yaratmak zorundadr. te
bu elle tutulmayan eylerle, gsteriler, evden izlenebi
len elenceler karsnda gerekten galip gelir. Fuaye
ve bar servisi, hatta ulam kolaylklarna kadar ziyare
tin her yn dnlmelidir.33 N e var ki, bu talep
finansal olmaktan ibaret deildir, derinlemesine bir
ekilde ideolojiktir de - bir kltrel gerilim i yanstr:
Mimari Paralaks

Kam u kaynaklarnn bu gibi elit binalara harcanm as


algs, bu projelerin daim a A il topuu olmu, onlar drt
bir yandan gelen saldrya maruz brakm tr; ve bu,
gnmzn daha effaf ve siyaseten dorucu toplum un'
da, ada gsteri m eknlarnn tasarm n etkilem i
olan birok eyden ziyade bir ie alm a sorunudur. Bu
nedenle gsteri-sanatlar m eknlar yirmi birinci yzyl
iin tekrar tanm lanm ak zorunda kalmtr. Yeni nesil
binalar, sadece merkezi blmlere ulam n bilet m ecbu
riyetiyle sn rlan d kam usal alan n paras olm ak
zorundadr. Bu meknlar, daha geni kesim lerden ziya
retiler eken tesisin iinde ve etrafnda kam usal etk in
likler i e r ir.^

Elitizm tehdidini bu aralksz yok etme abas, gste-


ri-sanatlar binalarnn baa kmak durumunda kald
bir dizi kartla iaret eder: kamusal/zel, ak/kapal,
elit/popler... - snf mcadelesi motifine ynelik olan
tm eitlemeler (ki bunun toplumumuzda artk olm a
d sylenmektedir bize). Bu kartlklar alan, gsteri-
sanatlar binalarnn zm getirdii soruna biim ver
mektedir. Ancak, snf referansnn nasl ilediine dair
net olmak gerek. Kltrel yaam biimleri olarak
kodland haliyle sn f arm, apak ortada olan
politik armn etrafndan dolaabilir - N ixon n
malubiyetinden sorumlu tutulan, 1959da ekilmi u
mehur televizyon tartmasnda, Solcu Kennedy st
snfn soylusu olarak alglanrken, Sac N ixon n
nasl da onun alt snftan muhalefeti gibi grndn
anmsayn. Ayn tersyz olma durumu, liberal-Solcu
fem inistler ile muhafazakar poplistler arasndaki
kartln, st-orta snf feministler ve okkltrcler
ile alt snf tarallar arasndaki kartlk olarak alglan-
masnda bugn de srp gitmektedir. Sa kanat pop
lizmi bitmek tkenmek bilmeden kartlarn ileri srer:
Cinsiyet bakmdan ve rk bakmndan aznlklara yne
lik Siyaseten Doru itina, alelade iilerin gerek dert
lerinden habersiz olan insanlar tarafndan reklam
yaplan st-orta snf bir meseleden ibarettir. Bu pop
list evrende, alkan alt-snf insanlar, vatanseverler,
etnik olarak hom ojen olanlar ve dindarlar; krtaj,
ekolojiyi, salkl beslenmeyi, feminizmi, vd. savunan
st snflarn karsnda yer alr.
Peki, snf mcadelesinin bu Sa-poplist versiyonu
(Kennedynin Sol, N ixon n S ada durduu gerei)
basit bir aldatm aca mdr, yoksa basn aklamalarnda
Mimari Paralaks

kendisini N ixon n ilerici-liberal rakibi olarak sunan


Kennedy, hayat tarzndan gelen unsurlarn ortaya
koyduu gibi st snf soylusu muydu gerekten ?
Gerek ok daha karmaktr: Sa-poplist alt snf
savunuculuu, Sol liberalizmin snrn gstermektedir.
Sac poplizmin kktenci kininden dehete den
Liberaller, onlardan kendi mesajlarn tersyz olmu
(doru) biimi iinde geri alyorlar: A lt orta snf kk
tencilii, bu ilerici liberaller korkuluu, liberal aklk
ta yanl olan eyin semptomudur.
Claude Levi-Strauss bariz bir ekilde cinsel olanlar
dndaki- tm ryalarn gizli bir cinsel anlam
olduunu iddia eden bir yerli Amerikan kabilesinden
bahseder: Tam da burada baka bir gizli anlam aranma
ldr ite. Ayn durum snf antagonizmas iin de
geerlidir: Snfsal olmayan her mesele (ekolojik, femi
nist, rk ...) snf antagonizm asna bavurularak
anlam landrlabilir; sn f antagonizm asna yaplan
dorudan bavuru ise bunun dndadr, zira bu, (do
ru antagonizmann ister istemez arptlm bir yerin
den kaydrlmas olduu iin) baka bir antagonizmaya
bavurmay gerektirecektir. Buchanan, okkltrc-
le ve feminizme olan kartln, onun rkln
snf terimleriyle kodladnda, vb., N ixon st sn f
olarak alglanan Kennedyye kar alt sn f gibi alg
landnda, vb. durumlarda snfa yaplan dorudan
gndermeler, bahis konusu mesele (feminizm, rk
lk ...) ile snf antagonizmas arasndaki doru ilikiyi
gizleyen arpk bir ekran gibi iler. Tm bunlar
-H egelin dilinde- snf mcadelesinin dier toplumsal
mcadeleler arasndan bir mcadele olarak kendi ar
ptlm/yerinden kaydrlm biiminde kendisiyle bir
kartlk iindeki bir belirlenim de (gegensaetzliche
Bestimmung) karlamas anlam na gelir. Hatta, yine
ayn ekilde mimarideki elitizm-kart poplizm de
kendi kartnn, yani snf farklarnn grn kipin
den ibarettir.
yleyse, nasl oluyor da gsteri-sanatlar meknlar
nn elitizm-kart mimarisi bu koordinatlara uyuyor?
Bu mimarinin elitist mnhasrln ama abas baar
sz olur, nk bu mimari st-snf liberal akln
paradokslarn yeniden retir - onun yanll, yani
am acna ulam a noktasndaki baarszl, bizim
hogr gsteren liberal kapitalizmimizin yanll ve
snrlardr. Bu binalarn fiili politik bilind mesaj
demokratik ayrcalktr: ok amal, dpedz eitliki bir
mekn yaratrlar bunlar, fakat bu mekna eriim gizlice
filtrelenm itir ve zel olann kontrol altndadr.
Siyasetin diliyle sylersek, gsteri'sanatlar meknlar
olaanst durumda (istisna durumunda) sivil normallii
canlandrmaya alr: Kozalanm, korunmu ve filtre-
lenmi ak bir mekn yaratrlar. (Bu mantk baz
Latin-Amerika lkelerindeki alveri merkezlerinde
u noktaya, makineli tfeklerle silahlanm gvenlik
elemanlar tarafndan salanan bir korumaya kadar
gtrlmektedir). Onlarn aklklar, yemeklerin ve
meyve sularnn mterinin gz nnde hazrland
baz bfe ve alveri merkezlerindeki u yalandan ser
gilenen retim sreci kadar sahtedir.
Bu haliyle gsteri-sanatlar meknlar, ar-p alanla-
rf -yani, ehir alannn tm ar kokulu artklarY-
dlayan topik meknlardr. Deleuzen trettii bir
terimi kullanmak gerekirse, ada byk bir ehir
ayrtrc katlm [disjunctive inclusion] alandr: Bu
ehir kendi ideal-egosunun bir paras olmayan, yani
ideal imgesinden ayrks olan meknlar iermek zorun-
dadr. Varolar (Latin Amerikadaki favelalar ) byle
alanlarn (yegane olmasa da) paradigmasn oluturur.
Onlar, kuralszlatrma ile kaotik karmlarn, eldeki
materyalle yaplan mimari tamirciliin lyaptakln/
mekndr. (Byk banliy varolarnn, vahi bir este
tie sahip bir mimari fenomen olarak ayrntl bir ekil
de incelenmesi gerekten ilgin olurdu). Bu iki u
-gsteri sanatlar meknlaryla rneklendirilen ve
bunun dnda fark edilme ve gzlemlenme ans olm a
yan zbilinli mimari ile ar-p alann kendisini
kendiliinden dzenlemesi- arasnda sradan mima
rinin geni ama oklukla grnmeyen alan bulunur -
apartman bloklarndan tutun da garajlara ve alveri
merkezlerine kadar, yalnzca ilevsel olma ans olup
gazetelerde veya mimarlk dergilerinde fark edilme
ans olmayan binlerce isimsiz bina. Mimarinin bu
tarznn toplumumuzun u byk tabakasna nasl
karlk geldiini kefetmek pek zor olmasa gerek: ida
reciler, hukukular, gsteri dnyas alanlar, dier en
st seviyedeki nemsiz iiler, sradan ii snf(ndan
geriye kalan alan lar), dlanm lar (varolarda
yaayanlar).
G steri-sanat m eknlar istisnalar olarak iler:
Anlamsz var oluumuzun iindeki yapay anlam ada
cklar; ehirlerimizin olaan gerekliklerinden dar
frlayan topik evreleme alanlar. Bunlar, bu halde,
kartlklar birletirir: Sektiler Kiliseler gibi kutsal ve
dnyevidirler - ve bir ziyaretinin onlarla ilikilenme
yolu, ilahi bir sayg ile korku ve dnyevi tketimin bir
karmdr. Onlar grkemli yce zellikleriyle huu
duygusu uyandrr, ne var ki bu duygunun nesnesi yine
de mulaktr: Bunlar Yksek S an atn tapnaklar
mdr, yoksa arkalarnda kapitalist irketler mi vardr?
Hal Foster,

/G ehryin/ m im arisinin m stesnal, dem okratik olm ak


tan ziyade dlayc grnm ektedir. S iv il katlm l
forum lardan ok, onun kltr merkezleri gz alc eyi-
rin, turistik huunun alanlardr. / .. ./ Bugn birok kl
tr merkezinin m ant da budur, spor tesisleri ve
elence parklarnn yan sra ehrin ticari olarak c an
lanm asna destek verm ek iin tasarlanm tr bu merkez
ler - alveri iin, gsteri izlemek ve dinlenm ek iin
gvenli hale getirilm ilerdir.-^

yorumunda haklyd. Bu bizi gsteri-sanatlar meknla


rnn elitizm-kartlnda var olan u yanla getirir:
Onlarn gizli bir ekilde elitist olmas deildir bu yanl,
tam da onlarn elitizm-kart olmasndadr, bu elitizm
kartlnn elitizm ile yksek sanat iten ie ideolo
jik olarak eletirmesindedir. Geni kitleler iin belki
Schoenberg ya da W eberne ulamak bazen belki zor
olsa da yksek sanatta elitist bir taraf yoktur -yksek
sanat, tanm gerei evrensel-zgrletiricidir ve potan
siyel olarak hepimize hitap eder. New Yorktaki eski
Met gibi elitist yerlerde opera seyretmek iin st
snflar buluuyorlard, onlarn toplumsal durular sah
nede gsterilen eserle bariz bir eliki iindeydi - bu
zengin kalabaln ve Mozartn ayn mekna ait olm a
larn grmek bir rezalettir. M etin erken dnemlerine
ait mehur bir hikaye vardr: Operann byk patron
larndan olan yksek sosyeteden bir kadn bir oyunun
ilk sahnesine yarm saat kadar ge gelir. Kk drb
nyle dier kadnlarn kyafetlerini incelemek istedii
iin oyunun birka dakikalna durdurulmasn, kla
rn almasn ister (tabii bu istei hemen yerine getiri
lir). Eer Mozart birilerine ait olacaksa, bu birisi, son
parasyla operay izlemeye gelen st koltuklardaki
fakirden bakas deildir. Yksek sanatn ayrcalkl ta
pnan daha eriilebilir klmaktan ziyade, onun etra
fndaki pahal kafeler, vb. bizzat dlayc ve elitist-
dir. W alter Benjam inin Paristeki G am ier opera bina
s iin syledii eyi hatrlayn: Operann asl odak
noktas gsteri salonu deil yksek sosyete hanmlar
Mimari Paralaks

nn arz endam ettii, beyefendilerinse keyif sigaras


itii u geni, dairesel merdiveni olan alandr - bu
toplumsal yaamdr opera hayatnn asl merkezi,
onun gerekten ilgili olduu ey. Lacann teorisinin
terimleriyle, sahnedeki oyun insanlarn gelm esini
salayan keyiften ibaretse eer, gsteriden nce ve ara
larda sren toplumsal oyun ise plus'de'jouiri, oray gidi
yor olmaya deecek bir yer yapan art-keyfi salayan
n-oyundur. (Bu mant onun absrd snrna gtrr
sek, asansrlerin bizi en ste kard, yalnzca devasa
dairesel merdivenden ibaret olan bir bina tahayyl
edebiliriz. Bylelikle asl amaca giden yolda genelde
basit bir ara olan ey en temel ama haline gelmi olur
- kii merdivenlerden aa yavaa inmek iin byle
bir binaya gider... New Yorktaki Guggenheim Mzesi,
sanatsal sergileri, uzun bir yry fiilen daha da
keyifli hale getiren dekorasyonlara indirgediinden
bu tahayyln olduka yaknnda m durmaktadr aca-
ba?3?) Ayn durum bugn gsteri-sanat meknlar iin
de geerlidir onlarn demokratik elitizm-kartlnn
hakikati, kabuun koruyucu duvarnn koza gibi sa
rlmasdr. te bu ilave koruyucu kabuun ta kendisi,
bu binalarn yaratt Yce etkisinden sorumludur.
Jam eson

Los A n gelestaki Bonaventura O te linin Jo h n Portm an


tarafndan tasarlanan geni avlusunu m im ari Ycenin
yeni bir tr sem ptom u olarak ald: nsann algsn bozan
bir eit hiper-m ekn. Jam eson bu m eknsal delirmeyi
ge kapitalist evreni anlam ak, zihinsel olarak haritalan-
drm ak noktasnda genel bir yetersizliin tekil bir duru
mu olarak kabul eder. N e tuhaftr ki, Jam eson n post-
m odem kltre bir eletiri olarak sunduu eyi, (Frank
G ehry bata olm ak zere) bir ok m im ar numune olarak
sahiplenir: zneyi yenm ek ilevi olan abartl m eknla
rn yaratlm as; irketin (ki am zn K ilisesini ifade
eder bu) anna adanm bir neo-Barok Yce. Bu m im ar
lar adeta ge kapitalizm in kltrel m antn a kar o la
rak deil de onun belirgin zelliklerine uygun bir ekilde
tasarm larn yapm lardr.3

Ksacas Jameson gibi sarih bir eletirmen bile burada


fazlasyla naif kalyor: Kltr eletirmeninin zorlu ana
lizlerle ayrt ettii ey, onun eletirisinin nesnesi iinde
ve nesnesi tarafndan ak olarak kabul edilir. Yine de,
burada baka bir soru daha ortaya kar: yi gzel de,
insan algmz niin bozulmamak zorunda? Bu bozulma
her gn iinde olduumuz u ideolojik uyuklamadan
Mimari Paralaks

bizi uyandracak bir yol deil mi? Basit ama ok etkili


bir ikilemle kar karyayzdr burada: Eer yabanc-
lam-metalam bir toplum iinde yayorsak mimari
ne yapmaldr? Bizi rahatsz hissettirerek, oke edip kor
kutarak yabanclamann farkna varmamz salamal
ya da gerei silikletiren tatl yaamn arpk bir ben
zerini temin etmeli. N ikos Salingaros iin doaya ve
sradan insanlarn ihtiyalarna uyum salamak yerine
resmi ve eletirel-ideolojik kayglar takip etmek, kt
mimarinin tanmn oluturur, bylesi bir mimari
insanlar rahatsz eder ya da hastalandrr. Salinga-
rosun hedefi binalar kullanan insanlarn somut dene
yimleri pahasna da olsa anlam vurgulayan postmo-
dem yldz mimarlard. Bernard Tschum iyi ele alalm
- mimari biim ile yapnn iinde yaplan etkinlikler
arasndaki ilikinin sabit olmad kabulnden hare
ketle toplumsal-eletirel bir sonuca varr Tschumi: Bu
boluk, eletirel zayflatma iin alan aar. Mimarinin
rol, hl var olan bir sosyal yapnn ifadesi deildir,
onun ilevi bu yapy sorgulamann ve gzden geirme
nin bir arac olmaktan ibarettir. Salingarosun kar
argmanysa yle olabilir: Yabanclam ve antago-
nitik bir toplumda yayorsunuz gibi eletirel-ideolojik
bir mesaj dayatmak iin sradan insanlar binalarnda
rahatsz ve hatta hasta m etmeliyiz? Koolhaas, hor
grerek mimarinin kktenci ahlakl dedii eyi
reddetmekte, ve dorudan eletirel olan her mimari
pratikten phe duymakta haksz deildi - ancak, sy
lemek istediimiz ey, mimarinin bir ekilde eletirel
olmas gerektii deil, onun toplumsal ve ideolojik anta-
gonizmalar yanstmamasnn ve onlarla ilikiye girme
mesinin mmkn olmaddr: Saflamaya, sadece este
tik ve/veya ilevsel olmaya altka, bu antagonizma-
lar daha fazla retecektir o.
Bu kmazdan kurtulmann bir yolu var m? Kolay
bir yolu muhakkak yok. lk aama odak noktasn yldz
mimarlarn gsteri sanatlar meknlar gibi (fark edil-
mekten baka bir ans olmayan) o devasa simgesel
projelerinden kafay kaldrp her yere yaylarak, insan
larn byk bir ounluunun vaktinin neredeyse
tamamn geirdii ad san bilinmeyen binalara kay
drmaktan geecektir elbette: Burada gerek bir dev
rim, bu ad san bilinmeyen projelerin tasarlanp
hayat verilme noktasnda bir eyleri deitirmek olur
du. (Ayn ekilde sinema kuramclar da, sinemada ger
ek bir devrimin, Hitchcockun mehur vin ekimle
Mimari Paralaks

rindeki gibi eksantrik olma amal ekimlerde veya


kamera hareketlerinde deil iki karakterin gndelik bir
konum asnn ekim inin dnmnde aranm as
gerektiini ileri srdler.) Lacaton & Vassal kilisinin
Fransadaki alm alar gibi, bu ynde baz ilgin
giriimler yok deildir; bu ikilinin amac bir binann
metre kare ba fiyatn yarya indirip scakl dzenle
mek ve nfusun ulam iin ok daha az enerji gerek
tiren antik dnemin o kalabalk Avrupasnn yerlei
mindeki younlua dnmektir (N antesda yaptklar
mimarlk okulu binasna bir gz atn, dk maliyetli
ama ok amal -okul, yerel mzik merkezi, halkn top
lantlar iin m ekn- bir binadr bu; ne var ki rnek
gsteri-sanatlar meknlarnn u mehur okamal-

mm

8
Umm
3 i . ' i- .
i - V- j *<fsi4

Nantes Mimarlk Okulu


lndan tamamyla farkl bir ekilde okamaldr).
Gelgelelim, gsteri sanatlar meknlar bile beklen
medik yeni imknlar amaktadr. Deri ile yap arasn
daki boluk -beklenmedik bir ara m ekn- iddiasyla
ortaya kan yeni bir ilgin fenomen vardr. Uzun
zaman nce m odem resimde buna benzer bir ey
yaanmt - m odem ist resmin, onun erevesiyle ilgi
li olan minimal tanmlarndan biridir bu. Resmin gz
mzn nndeki erevesi, onun gerek erevesi
deildir, grnmeyen bir ereve daha vardr, resmin
yapsn ima eden bir ereve, bizim resim algmz er
eveleyen bir ereve; ve bu iki ereve, tanm gerei
asla kesimez - onlar ayran grnmez bir boluk var
dr. Resmin esas ierii, onun grnen ksmnda anla
tlmaz, ama iki erevenin bu yerinden oynatlmasna
[dis-location], onlar ayran bolua yerlemitir [loca-
te]. ki-ereve-arasndaki boyut M alevite (onun
Beyaz Zemin zerine Siyah Karesi, iki ereve ara
sndaki mesafenin ortaya koyduu minimal bir im deil
de nedir?), Edward Hopperda (onun ofis binalarndaki
ya da geceleyin lokantalardaki o yapayalnz figrlerini
hatrlayn, resmin erevesinin sanki bir dier pencere
erevesiyle tekrarlanmas gerekiyormucasna gr
nrler - veyahut karsnn ak pencereye yakn, gne
Mimari Paralaks

nlarna maruz kald u portrelerindeki fiilen gr


mekte olduumuz eye ilikin olarak boyanm ieriin
kendisinin birbirine zt arln, adeta counter'shotu
olmayan bir shot, btn bir resmin sadece bir parasn
gryoruzdur) ya da M unchm M adonnasmda kendi
ni belli eder - lk'dan sperm damlalar ve fetsvari
figr iki ereve arasna skmtr.
Kimi gsteri-sanatlar meknlarnda, szgelimi ayn
nc m eknn oluturulduu Philadelphiadaki
Kimmel enter for the Performing Artsda benzer eyleri
bulmuyor muyuz? Bunun iki salonu, devasa bir atnn
kaplad cam bir kasa iindeki iki mcevher gibidir:
Btn yapnn zerindeki kemer, arpc bir yap ii-

K im m el S a n a t M erkezi
yap d deneyimi yaratan, kvrm eklindeki camdan
ve elikten olumu devasa byklkteki o kubbeli
atdan ibarettir.39 Kubbenin altnda, localarn stn
de, ieri ile dar arasndaki bu mekna yerlemi olan,
yeilliklerle kapl teraslar vardr. stelik, darda
muhafazal bir kaldrm eki yaparak, ehir ile dar ara
sndaki belirginlii bulandrarak40 her iki tarafta ak
giriler bulunmaktadr. Bu ierideki ak mekn, yani
ieride yer alan dar, kullanma aktr, kafelerle,
serbest kukla gsterileriyle, vb. doludur. Bu anlattkla
rmz Singapurdaki Esplanade National Performing Art
enter iin de geerlidir: Binalarn zerinde, yuvarlak
dev bir balmkine benzeyen metal-camdan bir deri;
tamamen koullara bal olan kapal evre ile gitgide

Esplanade Sanat Merkezi


deien d evre arasndaki iklimi lmanlatracak bir
tampon blge ya da bio-klimaktik evre vardr.'*1
Birok insan iin bu binann gerek bys, tiyatro
ile onun evresini saran duvar arasnda kalan mekn-
lar iindeki yerlerin dramatik anlamndan ibarettir.
Bu kamuya ait yerlerin kvrml hatlara sahip olan
ekilleri, iki ayr tasarm srecinin yan rnleridir -
akustik ve lojistik-gdml gsteri alanlar ile klimak-
tik ve yap-gdml d cephe.42 Hem ieriye ve
darya ynelik heyecan verici seyir alanlar, hem de
gezmek ya da dinlenmek iin gizli keler sunan bu
mekn, potansiyel bir topyac mekn deil mi?
Deri ile bir binann ii arasndaki ara meknn isim
lerinden biri pochedir (cepin Franszcas). Poche,
fiziksel meknn taslan kartarak geometrisine dair
daha iyi bir fikir elde etmek iin, tamamen listelenmi
materyellere sahip olan bir binann planlarna ve hari
talarna gnderme yapar ncelikle; daha genelde ise,
bir binaya ait kapsaml bir taslakta grmezden gelinen
tekinsiz meknlarn tmne birden gnderme ya
par.43 Ancak, bu terimin Badioucu eksiltme terimi
tarafndan belirlenen ok daha spesifik bir anlam var
dr: Eksiltme bir mekn yaratmak iin duvarlar
kalnlatrma. Bu mekn, geni bir duvarn kazlma
syla yaplr, iine salon ve localar alr. Poche, bir
binann iinde esiz devinimlerin yaratlmasna imkan
verir. Yalnzca bir yapnn zemin plannn ekillendiril
mesinde, zeminin ve atnn tasarmnda deil, ayn
zamanda grsel olarak haz veren bir devinimin akn
yaratmak amacyla bir yapy yatay olarak blme imka
nn da salamaktadr o (mesela, yapnn iine k
salamak, kaln aty keserek n szaca atlaklara
izin vermek olabilirdi). Benim u at pat Hegelcemle
sylersek, poche, kalnlatrlm d cephenin kendisi
iinde yer alan u ana ksm-d cephe diyalektiini
yanstr. Bu nedenledir ki, poche, poche haline getiril
mi duvarlarn o enlice bir kalnla sahipmi gibi gr
nen, fakat aslnda boluktan ibaret olan sanal pocheye
de evrilebilir. Eer poche", salonun ve localarn ger
ek bir kaln duvara kazlmasna karlk geliyorsa,
grsel poche" de bu duvarlarn ekil verdii mekn
kaln bir duvar kaplyor (ya da bu mekn kaln bir du
vara kaznyor) yanlsamasn yaratan (normal kalnlk
taki) duvarlarn meknsal dzenlemesine karlk gelir.
Bu noktada, Stephen Jay ve Richard Lewontin tara
fndan ortaya atlan44 eksaptasyon* kavramn nere
ceim ben. Eksaptasyonun iki tr vardr: (1) nce
Mimari Paralaks

doal seilim yoluyla ortaya kan ve sonrasnda bir


dier ilev iin seilmi uyarlamalar (seili uyarlama
lar); (2) doal seilim zerinden bir uyarlama olarak
deil de daha ok uyarlanabilir srelerin yan etkileri
olarak ortaya kan ve biyolojik bir ilev iin seilmi
olan zellikler (seili spandreller). G ouldun en sevdii
rnek, alt enedeki iki kemiin farkllaan byklk
orannn tesadfi bir sonucundan ibaret olan insan
enesidir. Dileri tayan alt ene kemii, ene
kemiinin kendisinden ok daha yava uzar, bylelikle
ene darya doru knt yapar. Maymunu andran
atalarmzda, ene kemii daha yava bym dolay
syla ene gelimemitir.
Burada dikkatimizi ekmesi gereken ey, Gould ve
Lewontinin kendi iinde gerekleecek dorudan bir
faydaya ynelik uyarlamalar gibi deil, tasarmda al
nan dier kararn gerekli yan rnleri olarak ortaya
kan biimlerin ve meknlarn snfn karlamak
iin, (Venedikteki San Marco tonozlarn rnek ola-

Exapcadon. Evrim almalarnda, baka amalara uyum salama sre


cinde ortaya kan bir yapnn, daha sonra daha baka bir ite kullanl
maya balamasdr (.n.).
rak kullanarak) mimariye ait olan spandrel terimini
dn almasdr. Mimarideki prototip spandrel, yuvar-
lak bir kemerle kaplanm bir aralk, dikdrtgen bir du
varn iinden getiinde st tarafta braklan gen
mekndr. Bunu geniletelim; o zaman bir spandrel,
dier mimari kararlarn bir sonucu olarak kanlmaz
bir ekilde artakalan meknn herhangi bir geometrik
konfigrasyonu olur. Dolaysyla, zemin ile merdiven
lerin ilk basama arasndaki mekna veyahut pencere
lerin yatay pervazlar ile pencerelerin oluturduu sra
nn zemin zerinde hemen st tarafta bulunan taban
arasndaki yatay diziye de spandrel ad verilir. Bunu
genelletirirsek, bir sprandel zorunlu olarak ve nceden
kestirilebilir bir ekilde belli yollarla ekillenen, ama
ak ak bu yoldan tasarmlanmayan, daha ziyade

San Marco kilisesi spandrelleri


alnan bir baka mimari kararn kanlmaz bir yan
Mimari Paralaks

sonucu olarak ortaya kan herhangi bir mekndan


ibaret olur (yuvarlak bir kemerle bir duvar delmek,
zeminden belli ykseklikte bir merdiven ina etmek,
yan yana dizilen pencerelerle ok katl bir bina ina
etmek). Bir kprnn ayaklar arasndaki meknlar
daha sonra evsiz insanlar tarafndan uyumak iin kulla-
nlabilir, bu meknlar byle bir barnak yaratmak iin
tasarmlanmam olmasna ramen. Ve kilise spandrel-
lerinin, ans eseri, drt evanjelistin portresinden
oluan dekorasyonlar iin bir yer haline gelmesinde
olduu gibi, anatomik spandreller de ilk nce seilme
mi kullanmlar iin seilmi olabilirler.
Hitchcockun filmlerinde ayn grsel yahut dier
motifi buluruz; tekinsiz bir zorlama zerinden kendisini
dayatp o filmden bu filme kendisini tekrar eder, fakat
tamamyla farkl anlatsal balamlarda srar eder bu
motif. En bilineni, melankolik intihar d alttonla-
r olan, Freudun Niederkommenlassen /birini/dme-
ye/brakma,45 dedii motiftir - birisi elleriyle baka
birinin ellerine umutsuzca tutunur: Safcotrde Nazi
kundaks zgrlk Heykelinin mealesinden u iyi
Amerikan kahramann eline tutunur; Arka Pencerenin
final karlam asnda, ktrm durumdaki Jam es
Stewart pencereden aaya sarkm, onu takip eden
kiinin elini yakalamaya alr, bu kii yardm edecei
yerde onun dmesine alr; ok Bilen Adamda (yeni
yapm, 1955), gneli bir Casablanca pazarnda, bir
Arap gibi giyinmi ve lmekte olan o Batl ajan, elle
rini susuz bir Am erikan turistine (James Stewart)
doru aar, onu aaya eker; sonunda maskesi dm
hrsz Cary G rantn ellerine yapacaktr Bir Hrsz
Yakcdamakta; Ykseklik Korkusunun hemen banda,
at saana yapp kalm olan Jam es Stewart, elleri
ni ona uzatm polisin ellerini aresizce tutmaya aba
lar; Eva M arie-Saint uurumun kenarnda Cary
G ran tn eline yapmtr (hem en ardndan Gizli
Tekilatm sonunda, yatakl vagonun puetinde, kad
nn adamn eline sarlmasna geilir). Daha yakndan
bakarsak Hitchcock filmlerinin bu tr motiflerle dolu
olduunu fark ederiz. phede ve Gizli Tekilatta,
uurumun kenarnda duran bir araba motifi bulunur -
her iki filmde de ayn aktrn (Cary G rant) olduu bir
sahne vardr, araba srmektedir ve tehlikeli bir ekilde
bir uuruma ilerlemektedir; her ne kadar filmler arasn
da nereden baklsa bir yirmi senelik zaman zarf bulun
sa da sahne ayn ekilde ekilmitir, aktrn tek kiilik
Mimari Paralaks

bir ekimi sz konusudur, uuruma bir bak frlatyor


dun (H itchcockun son filmi Aile Ctyununda, tepeden
aa hzla giden arabann o uzun sekansnda bu m otif
krlr, nk onun paralar kt adam tarafndan kur-
calanmtr.) Zeki, anlayl fakat cinsel cazibesi olm a
yan, gzlkl ok ey bilen kadn" motifi vardr, ve
-m an id ar bir ek ild e- H itch cockun kendi kz
Patriciaya benzer, hatta onun tarafndan canlandrl-
mtr bu rol: Trendeki Yabanclar'da Ruth Rom ann kz
kardei, Ykseklik Korkusunda Barbara del Geddes,
Sapkta Patricia Hitchcock, hatta ldren Hatralarda
cinsel uyanndan nce bizzat Ingrid Bergman. ilk
olarak Kapri Yldz'nda, son olarak da Sapkta grnen
mumyalanm kafatas motifi sz konusudur - her
ikisinde de kafatas en son karlamada gen kadn
(Ingrid Bergman, Vera Miles) ok korkutur. Geni
merdivenli G otik ev motifi vardr, kahraman merdi
venleri kar, odada hibir ey bulamaz, ncesinde ilk
katn penceresinde bir kadn sileti grmesine ramen:
Ykseklik Korkusunda Scottie tarafndan pencerede
bir glge olarak grlen ve anlalmaz ekilde evden
kaybolan M adeleinenin gizemli epizodudur bu;
Sapkca ise annenin penceredeki glgesidir - beden bir
kez daha hibir yerde bulunmakszn belirir ve kaybo
lur, bolua dner. Dahas, bu epizodun Ykseklik
Korkusunda aklanmadan braklmas, onu bir tr
futur anterieur iinde, oktan Sapk iaret eden bir ey
gibi okumamz da cazip hale getirecektir: Evin resepsi-
yonisti olan yal kadn, Norman Bates ile annesinin
kimliklerinin tuhaf bir tr younlamas deil midir; bir
dier deyile, resepsiyonist (N orm an), ki ayn zamanda
yal kadndr (anne), onlarn kimlikleriyle ilgili ipucu
nu bylelikle nceden vermiyor mu? Saf/ctaki byk
bir gizemdir bu. Ykseklik Korkusu olabildiince zel bir
ilgi alan zerinedir; bizi kendi abisal derinliine eken
helezona ait olan ayn sinthom orada kendini tekrar
eder ve eitli seviyelerde nlar: evvela, kredi sekan
snda gzn kapatlmasyla ortaya kan soyut bir bii
min salt biimsel bir motifi olarak; sonra, Carlotta
Valdesin kendi portresinde salarnn buklesi olarak,
ki M adeleinenin sa kesiminde tekrar etmitir bu; da
ha sonra da, kilise kulesi m erdivenlerinin abisal
dngs olarak; ve son olarak, khne otel odasnda
birbirlerini tutkuyla kucaklayan Scottie ve Judy-
M adeleinenin etrafndaki 360 derecelik ekimde, bu
ekim esnasnda arka plan, Juan Batista Misyonunun
Mimari Paralaks

duraanlna, derken otel odasna dner. Belki de bu


son ekim, ykseklik korkusunun zamansal boyutuna
alacak kapnn anahtarn sunuyordur - gemi ile
imdinin durmadan tekrar eden ayn dngsel hareke-
tin iki tarafnda younlat iine-kapanm vaziyette
ki zamansal dng, ite yzeylerin bu farkl farkl
titreimidir zgl younluu, filmin dokusunun derin-
liini meydana getiren.
Burada elimizde farkl anlam balamlar boyunca
ayn kalan bir dizi (grsel, biimsel, maddesel) m otif
bulunuyor. Kendini devam ettiren bu jestleri ya da
motifleri nasl okumalyz? Derin bir anlama sahip olan
Jungcu arketipler olarak onlara muamele etmenin cazi
besine kar diren gsterilmelidir - W agnerde l
kiinin yaayanlara tehdidini ifade eden u kalkan el;
yahut, tinsel k ile kurtulu arasndaki gerilimi ifade
eden, birinin bir bakasnn eline sarlm as... Anlam a
direnen ve anlatsal simgesel yaplar iinde temellen
meyen balantlar kuran maddesel iaretler dzeyin
den bahsediyoruzdur burada: T am da simgesel-ncesi
titreim ler-aras durum iinde ilikilenir bunlar.
Gsteren deildirler, Hitchcockcu lekeler de deildir
ler; on ya da yirmi yl kadar nce sinematik yaz, ecritu-
re, denilen eyin unsurlardr onlar. Ders verdii son
yllarda, semptom ile sinthom arasnda bir ayrm
yapmt Jacques Lacan: Baz bastrlm anlamlarn
ifrelenmesi demek olan semptomun aksine, sinthom
belli bir anlama sahip deildir -kendini tekrar eden bir
patem iinde, an keyfin, jouissancen temel bir matri
sine ekil verir o -, sinthomlar anlama sahip olmamala
rna ramen, jouissense /keyif-anlamna gelen/ yayar
lar. Yaratc mimaride de benzer bir eyler olup bitmi
yor mu? Spandreller, mimari eks-aptasyon iin mekn
am yor mu? Ve bu sre, kilisenin ya da tren
durann bir sanat galerisiyle, vb. eks-apt edebilecei
binalara doru gitmiyor mu?
O halde -a n a eksenimize dnecek olursak- gsteri-
sanatlar meknlarnda, deri ile yap arasndaki balan
tszln at ara mekn, u kat aras boluunu,
eksaptasyona ak ve ilevsel olarak da bo olan
meknlar ifade etmez mi? Mcadele burada bellidir -
onlar kimin stleneceinin mcadelesidir. Demek
ki, bu ara meknlar topik hayaller iin uygun bir
yerdir - onlar bize mimarn o muazzam politik-etik
sorumluluunu hatrlatr: Tasarmda ise, tehlike altn
Mimari Paralaks

da olan grndnden ok daha fazlasdr. W illiam


Butler Yeatin u mehur dizelerini hatrlayn:

H ayallerim i ayaklarnn altna serdim,


U sul usul yr, hayallerim in zerinde yryorsun nk.

Bu dizeler mimariye de gnderme yapar; en nihayetin


de benim mimariye uyarm udur: Planlarnz yapt
nzda yumuak admlar atn, nk sizin binalarnzda
yaayp onlara bakacak insanlarn ryalar zerinde
yryorsunuz.
1 Bkz. K ojin Karatani, Transcritique. O n K an t and M arx,
Cam bridge (M a): M IT Pres, 2003. [Trkesi: Transkritik.
K ant ve M arx zerine, ev. Erkal n al, M etis Yaynlan,
2008.]

^ H al Foster, W hy ali the hoopla? , The London Revieu of


Books, 23 A ustos 2001.

^ Fredric Jam eson, Post-Modemism, or, the Cultural Logic of


Late Capitalism, Durham: Duke U niversity Press, s.276.

4 Jam eson, a.g.y.

Bu pasajn ayrntl bir izahn Luc B oltanski ve Eve


C h iapellonun The New Spirit of Capitalisminde bulabilir-
siniz, Londra: V erso Books, 2005.

6 http://www.starbucks.com/retail/ethoswater.asp adresinden
alnmtr.

7 smail Kadere, ksa rom an Pyramid'de (Londra: H arvill


Press, 1996 [Piramit, ev. A ykut D erm an , D oan
Kitaplk, 1999]), sim gesel bir ilevi gerek bir ilevle des
tekler. R om an Pharaoh C h e o p sun ailesinde kendinden
n cek iler gibi bir p iram it yaptrm ak istem ediin i
danm anlarna aklam asyla balar. Bu fikir karsnda
etekleri tutuan danm anlar, piram it ina etm enin onun
otoritesini korum as iin hayati bir nem e sahip olduunu
ifade ederler: Refah, birka nesil nce M sr halkn daha
da bamszlatrm, h atta h alk Pharaohun otoritesinden
ph e duym aya ve bu otoriteye diren gsterm eye
balam tr. C h eops refah bozma gerekliliini fark eder
etmez, danm anlar refah kknden ksm ak iin farkl
seenekleri incelem eye koyulurlar: M sr kom ularyla
byk bir savaa sokm ak seenei; yapay yollarla muazzam
bir doal ykm a sebebiyet vermek (N il N eh rin in olaan
akyla oynayarak bu yolla tarm baltalam ak gibi), fakat
bunlarn ok tehlikeli olduu dnlerek reddedilir (eer
M sr sava kaybederse, Pharaoh ve onun o elit tayfas
belki iktidar kaybedebilir; doal bir ykm ise iktidardaki-
lerin durumu kontrol etm ekteki acizliini ortaya karabi
lir ve kaos yaratabilir). Son uta, inas lkenin kaynakla
rna bir akkanlk kazandrarak zenginlii M srn dna
tayacak devasa bir piram it ina etm e fikrine dner
danm anlar - h alkn enerjisini em m ek herkesi hizada
tutacaktr. Sivil polisin, sabotajlar kefetm ekle ve Stalin
tarz tutuklam alarla megul olm as ve Pharaohun gizli ser
visinin ak itiraflar, infazlar dzenlemeleri derken lkede
yirmi yl boyunca olaanst hal yaanr. R om an Pha-
raoh un bilgece ve dhice anlaynn sonraki tarihler
boyunca nasl defalarca uygulanm olduunu - e n son,
yaratc bir ekilde byk piram idin yerini ayn vazifeyi
gren binlerce snan ald A rnavautlukt a - aklaya
rak son lan r...
Juche'nin an a h tar b ileen leri siyasette bam szlk
(ch aju ), iktisadi olarak kendi kendini ayakta tutm a
(ch arip), ulusal savunm ada meru m dafadr (chaw i).
lk olarak 1955te bu aklkta ifade edilen juche, 1972de
Kuzey K oren in yeniden dzenlenen anayasasnda resm
devlet ideolojisi olarak M arksizm-Leninizmin yerine geti
- juche ideolojisi, M arksizmle taban tabana zt bir biim de
K orelilerin kan bana sahip ulusal bir cem aat olduunu,
Kore ulus-devletinin ilelebet var olacan ve Korelilerin
daim a K orede yaayacan ve Korece konuacan ne
sryordu. Klasik Marksizm yazlarnn Kuzey Korede sra
dan okur iin ounlukla yasakl olm asna am am ak
gerek; Kuzey Kore destekisi kk Partei der A rbeit
D eu tsch lan d sn ( A lm an y a Em ek P artisin in ) lideri
M ich ael K oth un da sonralar neo-Nazi grlerine doru
kaym asna am am al.

9 Newsu>ee/cteki A lte m ate U niverse haberine baknz, 30


Tem m uz 2007, s. 3645.

^ Bkz. C lau de Levi-Strauss, Tristes Tropujues, N ew York:


A th en eum 1971, s. 176.

H Fredric Jam eson , The Policical Unconscious (1981); yeni


edisyon Londra: Routledge 2002, s. 63.

^ Jam eson , a.g.y., s. 63-64-

^ Bkz. C laude Lefort, The Political Forms of Modem Society:


Bureaucracy, Democracy, Totalitarianism , Cam bridge: M T
Press, 1986.

17d
14 Bkz. Jacq u e s R an ciere, Hatred of Democracy, L on dra:
V erso Books 2007.

1-* Levi-Staruss, a.g.y., s. 179-80.

Jam eson, a.g.y., s. 64.

1^ A .g.y., s. 64.

1 Fredric Jam eson, H istoricism in Shining" u adresten


eriilebir: http://www.visual-memory.co.uk/amk/doc/0098.html

19 C lau de Levi-Strauss, D o D ual O rganizations Exist? ,


Structural Anthropology iinde, N ew York: B asic Books
1963, s. 131-63; izimler 133.-144- sayfalarda.

2^ Bkz. R astko M ocnik, Das Sub ject, der unterstellt wilt zu


glau b en und die N a tio n als ein e N u ll-In stitu tio n ,
( nan A tfedilen zne ve Tarafsz bir Kurum O larak
U lu s ) Denk-Prozesse nach Althusser iinde, H . Boke
(haz.), Hamburg: A rgum ent Verlag, 1994.

21 Fredric Jam eson, The Seeds of Time, N ew York: C olum bia


U niversity Press 1994, s. 135.

22 Jam eson, a.g.y., s. 136.

23 Jam eson, a.g.y., s. 135.

2^ Francois Truffaut, Hitchcock, N ew York: Sim on and


Schuster 1985, s. 257.
9c
G illes Deleuze, Cinema 1: The Movement-lmage, M innea-
polis: M innesota U niversity Press 1986, s. 122.

2^ Deleuze, a.g.y., s. 81.


ehircilik'm im ari-tasarm lem esini, m im arinin (ehirci
liin alan olan) d m ekn ile (dzenlenm esi, tasarm n ya
da i dekorasyonun alan n a giren) i m ekn arasndaki
ayrm izgisini izen bir dolaym layan olarak i grd
Evrensel, T ik el ve T ek ilden oluan bir H egelci lem e
olarak tasavvur etm e eilim i gsterecektir kii burada.

Bkz. T o m Tugend, Israel Suprem e C ourt O K s M useum o f


Toleran ce Jerusalem Project , The Observer, 29 Ekim 2008.

29 Bkz. Ethan Bronner ve Isabel Kershner, Parks Fortify


Israels C laim to Jerusalem , Ne w York Times, 9 Mays
2009.

A lejandro Zaera Polo, T h e Politics o f the Envelope. A


Political C ritique o f M aterialism , ArchiNed, 17. say, s.
76-105.

Kari M arx ve Frederick Engels, Komnist Parti Manifes


tosu; Kom nist Parti M anifestosu ve Kom nizm in ilkeleri
iinde, Muzaffer Erdost (ev.), S o l Yaynlar, drdnc
bask (1 9 9 8 ), s. 120.

3^ M ic h ae l H am m on d, Performing Architecture. Opera


Houses, Theatres and Concert Halis for the Twenty-First
Century, Londra ve N ew York: M errell 2006, s. 2 4-25.

33 H am m ond, a.g.y., s. 25.

3^ A .g.y., s. 26.

35 R em K oolhaas tarafndan tretilen bir terim bu - onun


Jun kspace yaptna baknz; Rem K oolh aas / O M A iin
de, Content, Koeln: T asch en 2004, s. 166-167.

H al Foster, W hay ali the hoopla? .

Yeri gelm iken syleyeyim, kayak yapmay da ayn sebep


ten tr ap talca buluyorum: A ada kalm ak ve m esela
gzel bir kitap okum ak varken, b alan g nok tasna
ulam ak iin bir tepenin en st n oktasna neden kaym?

H al Foster, T h e A B C s o f C ontem porary D esign , Octo-


ber 100 (B ah ar 2002), s. 191.

H am m ond, a.g.y., s. 42.

A.g.y., s. 42.

41 A .g.y, 65-67.

42 A.g.y., 67.

4 ^Bkz. A n th o n y V idler, The Architectural Uncanny,


C am bridge: M IT Press, 1994.

44 Bkz. Steph en Jay G ou ld ve R ichard Lew ontin, T h e Span-


drels o f S a n M arco and the Panglossian Paradigm: A
C ritiq u e o f A d ap tatio n ist Program m e , (1 9 7 9 ), The
Richness of Life : The Essettial Stephen Jay Gould iinde tek
rar baslm tr, N ew York, W .W . N orton, 2007.

45 Bkz. Sigm und Freud, T h e Psychogenesis o f a C ase o f Ho-


m osexuality In an W om an , The Pelican Freud Lbrary, 9.
cilt: C ase H istories II, Harmondsvvorth: Penguin Books, s.
389, 1979.
UMBR(a) Dergisi Trkede

Badiou zel Says (Ekim 2011)

L
b \ ya# ^

BLNENLER
5

... ara m eknlar topik hayaller iin uygun bir yerdir,


onlar bize m im arinin o muazzam politik-etk sorum luluunu
h a trlatr: T asarm da, grndnden ok daha fazlas
bahis konusudur. VV'illiam Butler Yeat in u m ehur dize
lerini hatrlayn:

H a y a lle r im i a y a k l a r n n a lt n a s er d im ,
U s u l u s u l yr , h a y a lle r im in z erin de y r yor sun n k .

Bu dizeler mimariye de gnderme yapar; en nihayetinde


benim mim ariye uyarm udur: Planlarnz yaptnzda
yumuak adm lar atn , nk sizin bin alarnzda yaayp
onlara bakacak insan larn h ayalleri zerinde yryorsunuz.

B L N M E Y E N B L N E N L E R k k d e v k it a p l a r s e r i s i n i n d i e r
2izek ki ta p la r : (l)D avid Lynch, (2)Kieslowski, ( 3 )M at ri x,
(4 ) H it c h c o c k .

SLAVOJ l2EK, L Y U B L Y A N A N V E R S T E S F E L S E F E B L M

You might also like