You are on page 1of 33

İbrahim Hoca *Arapça Dersleri - ibotea@gmail.com / facebook.com/enkolayarapca / twitter.

com/EArapca]

Türkçe – Arapça Ortak Kelimeler Listesi


‫جدول الكلمات التي تستعمل مشتركة بين العربية و التركية‬
(Tespit edilen ortak kelime sayısı 6500 adet civarındadır. Bu listede en çok bilinenleri yer almaktadır.)

‫ في هذا الجدول توجد الكلمات المفضلة التركية‬.‫ كلمة مشتركة بين العربية و التركية تقريبا‬6500 ‫ثبتت‬

Türkçe Arapça Arapça’daki Anlamı

Abes
‫َعبث‬ Boş, oyalanma

Acaba
‫َعجبًا‬ Ne kadar şaşırtıcı

Acayip
‫َعجائِب‬ Harika, enteresan

Acil ِ ‫َع‬
‫اجل‬ Geçici, acil

Aciz ِ ‫َع‬
‫اجز‬ Çaresiz, güçsüz

Adab
‫آداب‬ Kibarlıklar, görgüler

Adale
‫َعضلة‬ Adale, kas

Adalet
‫َعدالة‬ Eşit davranma, doğruluk

Adet
‫َعدد‬ Sayı, rakam

Âdet
‫َعادة‬ Huy, alışkanlık, gelenek

Adi
‫َعادي‬ Sıradan, olağan

Adil ِ
‫عادل‬ Eşit davranan, hak gözeten

Adliye
‫َعدلية‬ Adalet, hukuk

Afiyet
‫َعافية‬ Sıhhat, sağlık, zindelik
Ahlak
‫أَ ْخالق‬ Huylar, yapılar, mizaçlar

Ahval
‫أحوال‬ Haller, durumlar

Aile
‫َعائِلة‬ Aile

Ait
‫عائِد‬ Geriye dönen, ....e ait

Akıl
‫َعقل‬ Akıl, idrak

Akibet
‫َعاقِبَة‬ Son, sonuç, netice

Akide
‫َعقيدة‬ İnanç, ideoloji, öğreti

Akis
‫َعكس‬ Ters, zıt, yansıma

Akit
‫َعقد‬ Anlaşma, sözleşme, şartname

Akraba
‫أق ِرباء‬ Yakınlar, hısımlar

Akran
‫أقران‬ Dostlar, denkler

Akrep
‫َعقرب‬ Akrep, igne, saç lülesi

Alaka
‫َعالقَة‬ Tutulma, bağlanma, ilişik

Alamet
‫المة‬
َ ‫َع‬
İşaret, amblem, belirti

Alet
‫آلة‬ Araç, aygıt, cihaz

Ameliyat
‫َعمليّة‬ Görev, eylem, üretim, operasyon

Amil
‫َع ِامل‬ İşçi, etken, yapan

Amin
‫آمين‬ Öyle olsun, kabul olsun

Âmir ِ
‫آمر‬ Emir veren

Amma
‫ّأما‬ Fakat, bununla beraber
Araba
‫َعربة‬ Hızlı akan, vagon

Arazi
‫أراضي‬ Yerler

Arz
‫َعرض‬ Sunma, sergileme

Asabi
‫َعصبي‬ Sinirli, sinirsel

Asalet
‫أصالة‬
َ
Soyluluk, orjinallik, sağlamlık

Ashab
‫أصحاب‬ Dostlar, taraftarlar

Asıl
‫َصل‬
ْ‫أ‬
Asıl, temel

Asır
‫َعصر‬ Çağ, devir, ikindi

Asi
‫َعاصي‬ Direnen

Asil
‫أصيل‬ Özgün, sağlam, köklü

Aşk
‫َعشق‬ Aşk, sevda

Ayet
‫آية‬ işaret

Ayıp
‫َعيب‬ Kusur, hata, defo

Azap
‫َعذاب‬ Acı, eziyet

Azim
‫َعزم‬ Kararlılık, istek

Aziz
‫َعزيز‬ Saygın, soylu, nadir

Baki
‫بَاقي‬ Kalan, devam eden

Bakkal
‫بَ َّقال‬ Bakkal, manav

Baliğ
‫بَالِغ‬ Erişkin, önemli

Bariz
‫بَا ِرز‬ Çıkıntılı, kabarık
Basit
‫بَسيط‬ Kolay, sade, önemsiz

Batıl ِ
‫باطل‬ Asılsız, geçersiz

Belde
‫بَلدة‬ Şehir, belde, ilçe

Beraat
‫بَراءَة‬ Suçsuzluk, dürüstlük, belge

Bereket
‫بَركة‬ Birikme, bereket

Beyan
‫بَيان‬ Açıklama, rapor

Bezelye
‫بَزاليا‬ Bezelye

Bina
‫بِناء‬ Yapı, bina

Buhar
‫بُخار‬ Buhar, duman

Burc
‫بُرج‬ Kule, hisar, burc

ِ‫ج‬
‫اهل‬ َ
Cahil Bilmeyen, cahil

Caiz
‫جائِز‬ Mümkün, kanuna uygun

Cami
‫َج ِامع‬ Toplayan

Cani
‫َجاني‬ Suçlu

Casus
‫اسوس‬ ُ ‫َج‬
Yoklayan, casus

‫اذب‬ ِ‫ج‬
َ
Cazip Çekici, alımlı

Cebren
‫َج ًبرا‬ Zorla, zor kullanarak

Cehennem
‫َجهنّم‬ Cehennem, çukur

Ceket
‫َجاكيت‬ Ceket

Celal
‫َجالل‬ Ululuk, görkem
Cellat
‫َجالَّد‬ Deri tüccarı

Cennet
‫َجنَّة‬ Bahçe

Cesaret
‫َجسارة‬ Arsızlık, cesaret

Ceset
‫سد‬
َ ‫َج‬
Beden, vücut

Cesur
‫سور‬
ُ ‫َج‬
Arsız, cesur

Cevap
‫َجواب‬ Cevap

Ceza
‫َجزاء‬ Karşılık

Cihat
‫ِجهاد‬ Yoğun çaba

Cihaz
‫ِجهاز‬ Aygıt, mekanizma

Cilt
‫ِجلد‬ Deri

Cisim
‫ِجسم‬ Madde, cisim, şekil

Civar
‫ِجوار‬ Komşuluk, yakınlık

Cuma
‫ُجمعة‬ Cuma (toplanma) günü

Cumhuriyet
‫جمهورية‬ Topluluğa ait, cumhuriyet

Cümle
‫ُجملة‬ Topam, bütün, cümle

Cüsse
‫ُجثة‬ Vücut, kadavra

Cüz
‫ُجزء‬ Parça, bölüm, eleman

Çanta
‫َجنطة‬ Çanta

Çorap
‫َجورب‬ Çorap

Dahi
‫َداهي‬ Kurnaz, akıllı
Dahil ِ ‫َد‬
‫اخل‬ Kapsamında, ...içinde

Daima
‫َدائِما‬ Hep, daima

Daire
‫َدائِرة‬ Çember, kapsam

Dakika
‫َدقِيقة‬ Dakika, detay

Darbe
‫ضربة‬
َ
Darbe, atış, vuruş

Defter
‫َدفتر‬ Defter, ajanda, broşür

Dehşet
‫شة‬
َ ‫َده‬ Şaşkınlık, hayret

Delil
‫َدليل‬ Gösterge, kanıt

Derece
‫َد َر َجة‬ Basamak, oran, merdiven

Ders
‫َدرس‬ Ders, bölüm, çalışma

Deva
‫َدواء‬ İlaç

Devam
‫َدوام‬ Devam, kararlılık, sebat

Devlet
‫َدولة‬ Devlet, memleket, eyalet

Diyar
‫ِديار‬ Evler, bölgeler, yurtlar

Dolap
‫ُدوالب‬ Dolap, tekerlek

Dua
‫ُد َعاء‬ Çağrı

Dükkan
‫ُدكان‬ Dükkan

Dünya
‫ُدنيا‬ Daha alçak, daha önemsiz

Düstur
‫دستور‬ Anayasa, tüzük

Ebedi
‫أبَدي‬ Sonsuz
Ebeveyn
‫أبَوين‬ Ana-baba

Ebleh
‫أَبله‬ Saf, beyinsiz

Ecdat
‫أج َداد‬
ْ
Dedeler, atalar

‫أجل‬
Tayin edilmiş zaman, mühlet,
َ
Ecel
kabul, evet

Efdal
‫أفضل‬ Daha iyi

Efkar
‫أفكار‬ Fikirler, düşünceler

Ehil
‫أهل‬ ... taraftarı, ...e layık

Ekber
‫أَ ْكبَر‬ Daha büyük, en büyük

Elem
‫ألم‬ Acı, ağrı, sancı

Elveda
‫ْوداع‬
َ ‫اَل‬
Uğurlar ola, selametle, elveda

Emel
‫أمل‬ Umut

Emin
‫أمين‬ Güvenli, güvenilir

Emir
‫أمر‬ Güç, yetki, iş

Enfes
‫أن َفس‬ Daha değerli, en değerli

Esas
‫أساس‬
َ
Temel, baz, kaide

Eser
‫أثر‬ İz, yapıt

Esnaf
‫َصنَاف‬
ْ‫أ‬
Sınıflar, çeşitler

Eşkal
‫أ ْشكال‬ Şekiller, çeşitler

Eşya
‫أ ْشياء‬ Şeyler

Evham
‫أوهام‬ Kuruntular, zanlar
Evrak
‫أوراق‬ Yapraklar, kağıtlar

Evsaf
‫أوصاف‬ Nitelikler

Evvel
‫ّأول‬ İlk, birinci

Ezan
‫آذان‬ Bildiri, duyuru

Ezeli
‫أزلي‬ Sonsuz

Faaliyet
‫فَعالية‬ Etkinlik

Facia ِ َ‫ف‬
‫اج َعة‬ Perişan eden, acı veren

Fahiş
‫احش‬ ِ َ‫ف‬ Aşırı, saçma

Fakir
‫فَقير‬ Yoksul

Fark
‫فَرق‬ Ayırım, fark

Fasih
‫فَصيح‬ Açık, anlaşılır ifade

Fatih
‫فَاتِح‬ Açan, başlayan

Fatura
‫ورة‬
َ ُ‫فات‬
Fatura

Fayda
‫فَائِدة‬ Yarar, çıkar

Felç
‫فَلج‬ Felç

Felek
‫فَ لَك‬ Yörünge

Felsefe
‫لسفة‬
َ َ‫ف‬
Felsefe

Ferah
‫فَ َرح‬ Neşe, mutluluk

‫اسة‬ ِ
َ ‫فر‬
Feraset Ön görü, sağ duyu

Fert
‫فَرد‬ Birey, tek, yalnız
Fesat
‫فَساد‬ Bozulma, çürüme

Fetih
‫ح‬
‫فَت‬ Açma

Fevkalade
‫فوق العادة‬ Olağan olanın üstünde, alışılmamış

Feza
‫فَضاء‬ Boşluk, uzay

Fırsat
‫فرصة‬
َ
imkan

Fiilen
ً‫فِعال‬ Hakikaten, uygulamalı

Fikir
‫فِكر‬ Düşünce, görüş

Fil
‫فِيل‬ Fil

Filozof
‫فيلسوف‬
ُ
Felsefeci, filozof

Firar
‫فِرار‬ Kaçma, tüyme

Fitne
‫فِتنة‬ Sınav, çekicilik, hile

Gaib
‫غَائب‬ Görünmeyen, gizli

Galip
‫غَالِب‬ Çoğunluğu, kazanan

Garaz
‫غَرض‬ Hedef, amaç

Garip
‫غَريب‬ Tuhaf, anlaşılması zor

Gaye
‫غاية‬ Limit, varılacak yer

Gazap
‫ضب‬ َ َ‫غ‬
Kızma, sinirlenme

Gıpta
‫ِغبطَة‬ İmrenme

Gurur
‫غُرور‬ Kibir, aldatıcı

Haber
‫َخبَر‬ Bilgi
Hac
‫َحج‬ Hac

Hacet
‫َحاجات‬ Gereksinim, zorunluluk

Hacim
‫َحجم‬ Hacim

Hadis
‫َحديث‬ Konuşma, röportaj

Hafız
‫َحافِظ‬ Koruyucu

Hafıza
‫َحافِظة‬ Hafıza, koruyucu, bellek

Hain
‫َخائِن‬ İhanet eden, vefasız

Hak
‫َحق‬ Gerçek, doğruluk

Hakaret
‫َحقارة‬ Küçümseme, bayağılık

Hakem
‫حكم‬ Hüküm veren, bilir kişi

Hakikat
‫َحقيقة‬ Gerçek

Hakim
‫َحاكم‬ Yönetici, otoriter, hakim

Hakir
‫َحقير‬ Düşük, adi, hor görülen

Hal
‫َحال‬ Hal, işler, durum

Halvet
‫َخلوة‬ Yalnızlık, kendini soyutlama

Hareket
‫َحركة‬ Davranış, ayaklanma

َ ‫َخا ِرق‬
‫العادة‬
Harikulade Sıra dışı, olağan dışı

Haris
‫َحريص‬ Hırslı, aşırı istekli

Harita
‫َخريطة‬ Harita

Harp
‫َحرب‬ Savaş, dövüş
Hasan
‫سن‬
َ ‫َح‬
Güzel, iyi

Haset
‫سد‬
َ ‫َح‬
Kıskançlık, çekememe

Hasım
‫َخصم‬ Rakip, karşı taraf

Haşere
‫شرة‬
َ ‫َح‬ Böcek

Hat
‫َخط‬ Çizgi, el yazısı

Hata
‫َخطأ‬ Yanlış, hata

Hattat
‫َخطَاط‬ El yazısı sanatçısı, hattat

Hava
‫َهواء‬ Hava, atmosfer

Hayvan
‫َحيوان‬ Diri olan, hayvan

Hazım
‫َهضم‬ Sindirim, katlanma

Hazine
‫َخزينة‬ Biriktirme yeri, kasa, hazine

Hedef
‫َه َدف‬ Hedef, gaye, amaç

Hediye
‫َهدية‬ Hediye

Hesap
‫ِحساب‬ Hesap, fatura

Heybet
‫َه ْيبَة‬ Saygı ile karışık korku

Heyet
‫َهيئَة‬ Kadro, grup, biçim

Heykel
‫َهيكل‬ Heykel, iskelet, biçim

Hibe
‫ِهبة‬ Hediye, hibe

Hicret
‫ِهجرة‬ Ayrılma, göç

Hikaye
‫ِحكاية‬ Hikaye, öykü
Hilal
‫ِهالل‬ Hilal

His
‫ِحس‬ Algı, duygu

Hizmet
‫ِخدمة‬ Hizmet, görev, iş

Hukuk
‫ُحقوق‬ Gerçek, doğruluk

Hurafe
‫ُخرافة‬ Boş inanç

Huzur
‫ُحضور‬ Bulunma, var olma, katılma

Hücum
‫ُهجوم‬ Akın, saldırı

Hüküm
‫ُح ْكم‬ Görüş, hüküm, karar

Hürriyet
‫ُحرية‬ Özgürlük, serbestlik

Hüviyet
‫ُهوية‬ Kimlik, öz

Hüzün
‫ُحزن‬ Üzüntü, hüzün

Ispanak
‫سبانخ‬ Ispanak

‫صرار‬ ِ
ْ‫ا‬
Israr Israr, diretme

َ ‫ِع‬
‫بادة‬
ibadet Kulluk, tapınma

ibret
‫ِعبرة‬ İbret, öğüt, önem

iddia
‫اِدِّعاء‬ İddia, talep, sav

ifade
‫إفادة‬
َ
İfade etmek

iffet
‫ِع ّفة‬ Kaçınma, namus

iftira
‫اِفتراء‬ Uydurma, yalan

ihbar
‫إخبار‬ Bildirme
ihtilaf
‫اِختِالف‬ Çeşitlilik, değişim, anlaşmazlık

ihtimal
‫إحتِ َمال‬ Katlanma, olasılık

ihya
‫إحياء‬ Canlandırma, düzenleme

ikna
‫إقْ نَاع‬ İkna, razı etme

ikrar
‫إقرار‬ Onama, kabul, itiraf

ilim
‫ِعلم‬ Bilgi, ilim, öğrenme

iman
‫إيمان‬
َ
Bir şeyden emin olmak

imkan
‫إمكان‬ Yapabilirlik, kudret

imla
‫ْإمالء‬ Doldurma, yazdırma, dikte

inat
‫ِعناد‬ İnat, direnç

infial
‫اِ ِنف َعال‬ Gerilim, tedirginlik

inkar
‫اِنكار‬ Reddetme, yadırgama

inşallah
‫إ ْن َشاء اهلل‬ Eğer Allah dilerse

intihar
‫اِنْتِحار‬ İntihar etmek, batırılmak

intizar
‫اِنتظار‬ Bekleme, bekleyiş

ishal
‫إسهال‬ İshal

islah
‫إصالح‬ Düzeltme, yenileme, tamir

istiğfar
‫اِستِغفار‬ Affını isteme,istiğfar

istihkak
‫إستِ ْحقاق‬
ْ
Hak ediş

istiklal
‫اِ ْستِقالل‬ Bağımsızlık
istisna
‫اِستثناء‬ İstisna, hariç olma

itiraf
‫إعتراف‬ İtiraf, kabullenme, tanıma

ittifak
‫اِتِّ َفاق‬ Anlaşma, sözleşme

Kabile
‫قَبيلة‬ Oymak, aşiret

Kabiliyet
‫قَابليّة‬ Yetenek

Kabir
‫قَبر‬ Mezar

Kabul
‫قَ بُول‬ Onay, izin verme

Kader
‫قَ َدر‬ Alın yazısı, miktar

Kafes
‫قَ َفص‬ Kafes, sepet

Kafile
‫قَافِلة‬ Kafile, kervan, konvoy

Kâfir
‫َكافِر‬ Örten, inançsız

Kahkaha
‫قَه َقهة‬ Kahkaha

Kahve
‫هوة‬
َ َ‫ق‬
Kahve

Kaide ِ َ‫ق‬
‫اعدة‬ Ayakta tutan, kural, payanda, esas

Kâinat
‫كائِنات‬ Var olanlar, varlıklar

Kalem
‫قَ لَم‬ Kalem

Kalp
‫قَلب‬ Kalp, merkez, öz

Kamil
‫َك ِامل‬ Tam, yetkin, olgun

Kanaat
‫ناعة‬
َ َ‫ق‬
Yetinme

Kanun
‫قَانُون‬ Kanun, yasa, ilke
Karar
‫قَرار‬ Yerleşme, sabitlik

Kasap
‫قَصاب‬ Kasap

Kasıt
‫قَصد‬ Amaç, hedef

Katil
‫قَاتِل‬ Öldüren

Kefalet
‫َكفالَة‬ Teminat, garanti

Kefil
‫َك ِفيل‬ Sorumlu, veli, garantör

Kelime
‫َكلِ َمة‬ Kelime, söz

Kıble
‫قِبلة‬ Kıble

Kırtasiye
‫قِرطاسيّة‬ Kırtasiye

‫سما‬ ِ
ً ‫ق‬
Kısmen Bir bölümü

‫يمة‬ ِ
َ‫ق‬
Kıymet Değer, fiyat

Kibir
‫كِبر‬ Büyüklük

Kibrit
‫كِبريت‬ Kükürt, kibrit

Kimya
‫كِيمياء‬ Kimya, simya

Kitap
‫كِتاب‬ Yazılı şey,yazı, kitap

Kubbe
‫قُبّة‬ Kubbe

Kudret
‫قُدرة‬ Güç

Kumar
‫قُمار‬ Kumar

Kumaş
‫قُماش‬ Kumaş, çöp, atık

Kur'an
‫قُرآن‬ Çok okunan, Kur’an
Kurban
‫قُربان‬ Yaklaştıran, kurban

Kusur
‫قُصور‬ Yetersizlik, eksiklik

Kuvvet
‫قُ ّوة‬ Kuvvet, güç

Kübra
‫ُك ْب َرى‬ Daha büyük, en büyük

Küfür
‫ُك ْفر‬ Örtmek, küfür

Lazım
‫ال ِزم‬ Ayrılmaz, zorunlu

Levha
‫وحة‬
ً َ‫ل‬
Plaka, tabaka,pano

Lezzet
‫ل ّذة‬ Lezzet, tat

Limon
‫ليمون‬ Limon

Lisan
‫لِسان‬ Dil

Lokma
‫لُقمة‬ Küçük parça

Lüzum
‫لُزوم‬ Zorunluluk, gereksinim

Maalesef
‫األسف‬
َ ‫مع‬
Ne yazık, üzüntü ile birlikte

Maden
‫َمع َدن‬ Filiz, kaynak, mineral

Madeni
‫َمعدني‬ Maden ile ilgili

Mağara
‫ُمغَارة‬ Mağara

Mağdur
‫َمغدور‬ Aykırı davranılan

Mağlup
‫َمغلوب‬ Yenik, yenilmiş

Mahal
‫َم َحل‬ Yer, konum,sebep

Mahalle
‫َم َحلّة‬ Yer, konum, mahalle
Maharet
‫ارة‬
َ ‫َم َه‬
Ustalık, yetenek

ِ‫م‬
‫اهر‬ َ
Mahir Usta, yetenekli

Mahkum
‫َم ْح ُكوم‬ Hükümlü, cezaya çarptırılmış

Makale
‫َمقالة‬ Makale, fikir yazısı

Makam
‫َمقام‬ Yer, durum

Makul
‫َمع ُقول‬ İnanılır, akla uygun

Mal
‫َمال‬ Mal, para, sermaye

Malik
‫َمالِك‬ Hakim, sahip

Malum
‫َمعلوم‬ Bilinen

Malûmat
‫َمعلومات‬ Bilgi

Mânâ
‫َمعنى‬ Anlam

Mani
‫َمانِع‬ Engel, durduran

Manzara
‫َمنظَرة‬ Bakılan yer, görüntü, manzara

Masraf
‫صرف‬
َ ‫َم‬
Harcama, banka

Matbaa
‫َمطبَعة‬ Baskı yapılan yer, baskı makinesi

Matbu
‫َمطبُوع‬ Basılı, basılmış

Mazeret
‫َمع َذ َرة‬ Özür

Mazur
‫َمعذور‬ Özrü kabul gören, özürlü

Meblağ
‫َمبلَغ‬ Miktar, sınır

Mecbur
‫َمجبُور‬ Zorunlu
Meclis
‫َمجلِس‬ Oturulan yer

Mecra
‫َمجرى‬ Akıntı, sel, hat, akım

Meçhul
‫جهول‬
ُ ‫َم‬
Bilinmeyen

Medeni
‫َم َدني‬ Şehirli, kentli

Mederese
‫درسة‬
َ ‫َم‬
Okul, ders görülen yer

Mefruşat
‫َمفروشات‬ Ev eşyası, mobilya

Mekân
‫َمكان‬ Yer, konum

Memnun
‫َممنُون‬ Minnettar, takatsiz

Memur
‫مأمور‬
ُ
Görevli, emir kulu

Merci
‫مرجع‬ Sığınılacak yer, başvuru yeri

Merhaba
‫رحبا‬
َ ‫َم‬
Merhaba

Merhale
‫رحلة‬
َ ‫َم‬
Rota, yolculuk, aşama, etap

Merhamet
‫رح َمة‬
َ ‫َم‬
Şefkat, merhamet

Merkez
‫َمرَكز‬ Sağlam yer, merkez

Mesafe
‫َمسافَة‬ Uzaklık

‫سجد‬ِ ‫م‬
َ
Mescit Secde edilen yer

Mesela
‫َمثال‬ Örneğin

Mesele
‫َمسألة‬ Soru, sorun, olay

Mesken
‫َمس َكن‬ Kalınan yer, konut

Mesul
‫َمسؤول‬ Sorumlu, yetkili
Mesuliyet
‫َمسؤولية‬ Sorumluluk

Meşhur
‫مشهور‬ Tanınan,meşhur

Meşrubat
‫شروبات‬
ُ ‫َم‬
İçecekler

Metanet
‫َمتانَة‬ Sağlamlık

Metruk
‫َمتروك‬ Terk edilen

Mevcut
‫َموجود‬ Var olan, bulunan

Mevki
‫َموقع‬ Yer, durum

ِ ‫م‬
‫وسم‬ َ
Mevsim Sezon, dönem, bayram

Mevzu
‫َموضوع‬ Konu, sorun

Meydan
‫َميدان‬ Alan, saha, sektör

Millet
‫ِملَّة‬ Topluluk, cemaat

Mimar
‫ِمعمار‬ İmar eden, mimar, yapı ustası

‫نارة‬ ِ
َ ‫م‬
Minare Minare, fener kulesi

Miras
‫ميِراث‬ Miras

Misafir
‫ُمسافِر‬ Yolcu, ziyaretçi

Misal
‫ِمثال‬ Eş, denk, benzer

Misk
‫ِمسك‬ Temiz koku

Mizah
‫ِمزاح‬ Şaka, mizah

Muamele
‫عاملة‬
َ ‫ُم‬
Davranış, tavır, işlem

Muğlâk
‫ُمغلق‬ Kapalı, kilitli, anlaşılmaz
Muhabbet
‫ُم َحبّة‬ Aşk, sevgi, dostluk

Muhakeme
‫ُمحا َكمة‬ Yargılama

Muhasebe
‫اسبة‬
َ ‫ُم َح‬
Hesaplama

Muhtaç
‫ُمحتاج‬ Muhtaç, yoksul

Muhtelif
‫ُم ْختلف‬ Farklı, türlü

Muhtemel
‫ُمحتَمل‬ Olası, olanaklı

Muhterem
‫ُمحترم‬ Şerefli, saygın

Muhteşem
‫شم‬
َ ‫ُمحت‬ Utangaç, çekingen

Mukavele
‫قاولة‬
َ ‫ُم‬
Diyalog, sözleşme, anlaşma

Mutlak
‫ُمطلق‬ Serbest, salt, sınırsız

Muvazzaf
‫ُموظَف‬ Görevli, vazifeli

Muz
‫َموز‬ Muz

Mübalağa
‫ُمبالَغة‬ Abartı

Mübarek
‫بارك‬
َ ‫ُم‬
Bereketli, kutlu

Mücadele
‫جادلة‬
َ ‫ُم‬
Tartışma, münazara

Müddet
‫ُم ّدة‬ Süre, süreç

Müdür
‫ُمدير‬ Müdür, yönetici

Müessese
‫ؤسسة‬
ّ ‫ُم‬
Tesis, işletme

Müfettiş
‫ُمفتِّش‬ Denetleyici

Mühendis
‫ُمهندس‬ Mühendis, teknisyen
Mükâfat
‫ُمكافئة‬ Karşılık, bedel

Mülteci
‫ُملتَجي‬ Sığınmacı

Mümessil
‫ُم َّمثل‬ Temsilci, oyuncu, aktör

ِ‫م‬
‫ؤمن‬ ُ
Mümin İnanan

Mümkün
‫ُم ْمكن‬ Mümkün

Münakaşa
‫ُمناقشة‬ Tartışma, itiraz, panel

Müneccim
‫نجم‬
ّ ‫ُم‬
Astrolog

Müracaat
‫اج َعة‬
َ ‫ُمر‬
İnceleme, başvuru

Müsabaka
‫ُمسابَقة‬ Yarışma, rekabet

Müslim
‫ُمسلِم‬ Müslüman, teslim olan

Müsrif
‫ُمس ِرف‬ Tutumsuz, sarf eden

Müstakbel
‫ُمستقبل‬ Ön, gelecek

Müsteşar
‫ُمستشار‬ Danışman

‫سو ّدة‬ ِ
َ ‫م‬
Müsvedde Karalama, taslak

Müşterek
‫ُمشترك‬ Ortak, abone

Müteahhit
‫ُمتَ َع ّهد‬ Söz veren, üstlenen

Mütehassıs
‫تخصص‬
ِّ ‫ُم‬ Uzman

‫رجم‬ِ َ‫مت‬
ُ
Mütercim Çevirmen

Müzayede
‫ُمزايَدة‬ Açık arttırma

Nadir
‫ادر‬ِ َ‫ن‬ Çok kıymetli, tuhaf
Nağme
‫غمة‬
َ َ‫ن‬
Ezgi, ton, şarkı

Nakden
‫نَق ًدا‬ Peşin olarak

Nakil
‫نَقل‬ Aktarma, taşıma

Nakit
‫نَقد‬ Eleştiri, para, nakit

Nakliyat
‫نَقليات‬ Nakliyat, nakliye araçları

Nasihat
‫صيحة‬
َ َ‫ن‬
Öğüt, tavsiye

Nazaran
‫ظرا‬
ً َ‫ن‬
...e göre

Nedamet
‫دامة‬
َ َ‫ن‬
pişmanlık

Nefis
‫نَِفيس‬ Değerli

Nefs
‫نَ ْفس‬ Can, öz, kendi

Netice
‫نَتيجة‬ Sonuç, ürün

Nevi
‫نَوع‬ Cins, tür, çeşit

Nikâh
‫نِكاح‬ Nikah, evlilik

Niyet
‫نِيّة‬ Amaç, eğilim

Nizam
‫نِظام‬ Düzen, sistem

Noksan
‫قصان‬
َ ُ‫ن‬
Eksik, kusur

Nokta
‫نُقطة‬ Nokta, benek, parça

Nüsha
‫نُسخة‬ Kopya, örnek

Pantolon
‫بَنطلون‬ Pantolon

َ ِ‫ب‬
‫يج َامة‬
Pijama Pijama
Rab
‫َرب‬ Eğiten, rab, sahip

Radyo
‫َراديو‬ Radyo

Rağbet
‫َرغبَة‬ Talep, eğilim

Rahat
‫احة‬
َ ‫َر‬
Rahat, eğlence, konfor

Rahmet
‫َرحمة‬ Acıma, şefkat

Rakam
‫َرقَم‬ Sayı, rakam, numara

Rasul
‫َر ُسول‬ Gönderilen, elçi

Rayiç
‫َرائِج‬ Yaygın, canlı

Razı
‫َراضي‬ Memnun

Rehin
‫َر ْهن‬ Rehin, güvence, ipotek

Reis
‫َرئيس‬ Lider, yönetici

Resim
‫َرسم‬ Resim, şekil, iz

Resmi
‫َرسمي‬ Devlete ait, resmi

Ressam
‫َر َّسام‬ Ressam (işi resim çizmek olan)

Rezalet
‫َر َذالَة‬ Alçaklık, adilik

Rıza
‫ِرضاء‬ Memnuniyet

Rica
‫َرجاء‬ Beklenti, ümit

Riya
‫ِرياء‬ Sahtecilik

Ruh
‫ُروح‬ Ruh, can

Ruhsat
‫خصة‬
َ ‫ُر‬
İzin, yetki, lisans
Rutubet
‫ُرطُوبَة‬ Nem, ıslaklık

Rüşvet
‫شوة‬َ ‫ُر‬
Rüşvet

Rütbe
‫ُرتبة‬ Seviye, sınıf

Rüya
‫ُرؤيا‬ Görüntü, rüya, düş

Saat
‫َساعة‬ Saat, süre

Sabah
‫صباح‬
َ
Sabah

Sabıka
‫َسابقة‬ Önce gelen, öncelik

Sabır
‫صبر‬
َ
Tahammül, sabır

Sabit
‫ثابِت‬ Sağlam, sıkı, oturmuş

Sabun
‫صابون‬
َ
Sabun

Sadakat
‫ص َداقَة‬
َ
Arkadaşlık, dostluk

Sadık
‫صادق‬
َ
Doğru, gerçek, içten

Saha
‫احة‬
َ ‫َس‬
Meydan, alan

‫احل‬ِ‫س‬
َ
Sahil Sahil, plaj

‫احب‬ِ‫ص‬
َ
Sahip Arkadaş, dost, taraftar

Sakin
‫َساكِن‬ Oturan, ikamet eden

Salim
‫َسالم‬ Güvende, emniyette

Sanat
‫ص َنعة‬
َ
Üretim, imal, meslek, yetenek

Saniye
‫ثانية‬ Saniye, ikinci

Sarraf
‫ص ّراف‬
َ
Dovizci, sarraf, para bozan
Satır
‫َسطر‬ Satır, sıra, dizi

Sebat
‫ثَبات‬ Kararlılık, sağlamlık

Sebep
‫َسبب‬ Neden, gerekçe, etmen

Seccade
‫َسجادة‬ Seccade, namazlık örtü

Secde
‫َسجدة‬ Secde, yere kapanma

Sefalet
‫َسفالة‬ Aşağı olma, düşkünlük

Sefer
‫َسفرة‬ Yolculuk, sefer, gezinti

Sefih
‫َسفيه‬ Çirkef, arsız

Sefir
‫َسفير‬ Aracı, elçi

Selam
‫َسالم‬ Barış, güven

Sema
‫َسماء‬ Gök, gökyüzü

Semere
‫ثَ َمرة‬ Randıman, semere

Senet
‫َسنَد‬ Destek, dayanak, arkalık

Serap
‫َسراب‬ Hayal, aldanış

Servet
‫ثَروة‬ Zenginlik, servet

‫ياحة‬ ِ
َ ‫س‬
Seyahat Yolculuk, turizm, gezi

Sıfat ِ
‫ص َفة‬ Nitelik, özellik

Sıhhat
‫ص ّحة‬ ِ Doğruluk, geçerlilik

Sınıf
‫صنف‬ ِ Sınıf, cins, çeşit

Sır
‫ِسر‬ Sır, öz, gizem
Sicil
‫ِسجل‬ Sicil, kayıt, liste

Sihir
‫ِسحر‬ Sihir, büyü, efsun

Silah
‫ِسالح‬ Silah, askeri kuvvetler

Silsile ِ ‫ِس‬
‫لسلة‬ Zincir, dizi, seri

‫ياسة‬ ِ
َ ‫س‬
Siyaset Yönetim, politika

Siyasi
‫ِسياسي‬ Siyasetle ilgili, yönetimsel

Sohbet
‫صحبة‬
ُ
Arkadaşlık, dostluk

Sulh
‫صلح‬
ُ
Anlaşma, uzlaşı

Sultan
‫ُسلطان‬ Güç, hüküm, otorite

Sur
‫ُسور‬ Duvar, çit

Sükût
‫ُس ُكوت‬ Sessizlik, suskunluk

Sünnet
‫َسنَة‬ Adet, gelenek, töre

Sürat
‫ُسرعة‬ Hız, çabukluk

Şahit ِ ‫َش‬
‫اهد‬ Şahit, tanık, gören, bulunan

Şair ِ ‫َش‬
‫اعر‬ Hisseden, şair

Şarap
‫َشراب‬ İçecek, meyve suyu

Şark
‫َشرق‬ Doğu, şark

Şart
‫َشرط‬ Yarık, şerit, koşul

Şehadet
‫َشهادة‬ Tanıklık, sertifika, diploma

Şekil
‫َش ْكل‬ Şekil, cins, çeşit
Şemsiye
‫َشمسيّة‬ Güneşlik, perde

Şeref
‫َش َرف‬ Şeref, onur, haysiyet

Şevk
‫َشوق‬ Özleyiş

Şeytan
‫َشيطان‬ Şeytan

Şiddet
‫ِش ّدة‬ Güç, zorluk

Şifa
‫ِشفاء‬ İyileşme, ilaç

Şirket
‫َش ِركة‬ Ortaklık, firma

Şurup
‫ُشروب‬ İçecek

Şüphe
‫ُشبهة‬ Benzerlik, şüphe, zan

Taahhüt
‫تعهد‬
ّ
Söz, vaat

Taarruz
‫تعرض‬
ّ
Karşı hareket, karşı koyma

Taassup
‫عصب‬
ّ َ‫ت‬
Tutuculuk, bağnazlık, fanatizm

Tabi
‫تَابِع‬ İzleyen, bağımlı, ikincil

Tabiat
‫بيعة‬
َ َ‫ط‬
Doğa, yapı, mizaç

Tabii
‫طَبيعي‬ Doğal, normal, olağan

Tabip
‫طَبيب‬ Doktor, hekim

Tabut
‫طَابوت‬ Tabut

Taç
‫تَاج‬ Taç

Tahlil
‫تَحليل‬ Çözümleme, analiz

Takdim
‫تَقديم‬ Tanıtma, sunum
Takdir
‫تَقدير‬ Tahmin yürütme, zannetme

Takip
‫تَعقيب‬ Kovuşturma, eleştiri

Takiyye
‫تَقيّة‬ Sakınma

Taklit
‫تَقليد‬ Öykünme, imitasyon, taklit

Taksim
‫تَقسيم‬ Bölme, ayırma, paylaştırma

Takvim
‫تَقويم‬ Paha biçme, kronoloji

Tanzim
‫تَنظيم‬ Düzenleme, ayarlama

Tapu
‫طَابو‬ Tapu

Tasvir
‫تَصوير‬ Resim yapma, fotoğraf çekme

Tayin
‫تَعيين‬ Belirleme, atama, tahsis etme

Taziye
‫تَعزية‬ Teselli, baş sağlığı

Tebessüm
‫سم‬
ُّ َ‫تَب‬ Gülümseme, gülücük

Tebeşir
‫طَباشير‬ Tebeşir

Tebliğ
‫تَبليغ‬ Duyuru, bildiri, ihbarname

Tebrik
‫تَبريك‬ Tebrik, iyi dilek

Tedavi
‫تَداوي‬ Tedavi görmek

Tedbir
‫تَدبير‬ Önlem, düzenleme

Tekamül
‫تَ َك ُامل‬ Olgunlaşma, entegrasyon

Tekbir
‫تَكبير‬ Büyükleme

Teklif
‫تَكليف‬ Masraf, harcama
Telafi
‫تَالفي‬ Düzeltmek, çözümlemek

Telefon
‫تَلفون‬ Telefon

Televizyon
‫تَلفزيون‬ Televizyon

Tenzilat
‫تَنزيالت‬ İndirimler

Terbiye
‫تَربية‬ Eğitim, yetiştirme

Tereddüt
‫تَر ّدد‬ Çekinme, duraksama

Terk
‫تَرك‬ Terk

Tesadüf
‫صادف‬
ُ َ‫ت‬
Rastgelmek

Tesettür
‫تَستُّر‬ Gizlenme, kamuflaj

Teslim
‫تَسليم‬ Teslim, teslimat

Tespit
‫تَثبيت‬ Sabit tutma

Teşekkür ُّ َ‫ت‬
‫شكر‬ Teşekkür

Teşhir
‫تَشهير‬ Tanıtma, ilan etme

Teşvik
‫تَشويق‬ Gayrete getirme

Tılsım ِ ‫ِط‬
‫لسم‬ Sihirli sözler

Ticaret
‫تِ َجارة‬ Ticaret, alışveriş

Ticari
‫تِجاري‬ Ticaretle ilgili

Tufan
‫طُوفان‬ Sel, su baskını

Tuvalet
‫تُواليت‬ Tuvalet

Tüccar
‫تُ ّجار‬ Ticaretle uğraşanlar
Ud
‫عُود‬ Ud, sopa, değnek, dal

Umumi
‫عُمومي‬ Genel, kamuya ait

Unsur
‫نصر‬
ُ ُ‫ع‬
Soy, ırk, köken, element

Vaat
‫َو َعد‬ Söz

Vaaz
‫َوعظ‬ İbret, uyarı, öğüt

Vakıa
‫َواقِعة‬ Olay, çarpışma, gerçek

Vakıf
‫َوقِف‬ Vakıf

Vakit
‫َوقت‬ Vakit, süre, zaman

Varis
‫َوا ِرث‬ Miras kalan, varis

Vasat
‫وسط‬ Orta

Vasıta
‫واسطة‬ Aracı, araç

Vasiyet ِ‫و‬
‫صيَة‬ َ
Tavsiyet, dilek, talimat

Vatan
‫َوطَن‬ Yurt, memleket, vatan

Vazife
‫َوظيفة‬ Tayin, ücret, iş, görev, ev ödevi

Veda
‫َو َداع‬ Yolcu etme, uğurlama

‫َوفاء‬
Vefa Sözü tutma, borç ödeme, telafi,
bağlılık

Vehim
‫َو ْهم‬ Kuruntu, zan

Velayet
‫َواليَة‬ Dostluk, koruma

ِ ‫والح‬
‫اصل‬ َ
Velhasıl Sonuç, meydana gelen

Vuku
‫ُوقُوع‬ Düşme, devrilme, meydana gelme
Yakut
‫ياقُوت‬ Yakut

Yani
‫يَعني‬ Kastediyor, yani

Yeis
‫يأس‬ Umutsuzluk

Yemin
‫يَمين‬ Sağ, sağ el, yemin

Yetim
‫يَتيم‬ Yetim, biricik

Zafer
‫ظََفر‬ Zafer, galibiyet

Zahir ِ َ‫ظ‬
‫اهر‬ Açık, görünen

Zalim
‫ظَالِم‬ Karartan, haksız, günahkar

Zaman
‫َزمان‬ Zaman, vakit, süre

Zan
‫ظَن‬ Şüphe, kanaat, varsayım

Zarf
‫ظَرف‬ Kap, zarf, koşul, şart

Zarif
‫ظَريف‬ Alımlı, ince, minyon

Zaruri
‫ضروري‬
َ
Zorunlu, mecburi

Zayıf
‫ضعيف‬
َ
Zayıf, dayanıksız

Zeka
‫ذَكاء‬ Zeka, akıllılık

Zekat
‫َزكاة‬ Arılık, temize çıkarma

Zeki
‫ذَكي‬ Zeki, akıllı, kafalı

Zenci
‫َزنجي‬ Siyahi

Zerre
‫َذ ّرة‬ Atom, parçacık, zerre

Zevk
‫ذَ ْوق‬ Tat, lezzet, zevk, anlayış
Zeytin
‫َزيتُون‬ Zeytin

Zihin
‫ِذهن‬ Zihin

Zikir
‫ِذكر‬ Hatırlama, anma

Zina
‫ِزنا‬ Kısıtlanmış ilişki

َ ‫ِزر‬
‫اعة‬
Ziraat Ekicilik, tarım, çift sürme,
yetiştirme

Ziyade
‫ِزيادة‬ Artma, artış, zam

Ziyafet ِ
‫ضيافَة‬
Ağırlama, misafir etme, konuk
severlik, ikram

Ziynet
‫ِزينَة‬ Süs, ziynet, giysi

Zulüm
‫ظُلم‬ Karanlık, baskı, haksızlık

Züccaciye
‫ُزجاجية‬ Cam ile ilgili

Zümrüt
‫ُزْم ُرد‬ Zümrüt

Zürafa
‫ُزرافة‬ Zürafa

İbrahim Hoca *Arapça Dersleri - ibotea@gmail.com / facebook.com/enkolayarapca / twitter.com/EArapca]


Sıfırdan Arapça Dersleri
AÖF İlahiyat Arapça Dersleri
Pratik Günlük Arapça Dersleri
‫دروس اللغة التركية للعرب‬
İbrahim Hoca *Arapça Dersleri - ibotea@gmail.com / facebook.com/enkolayarapca / twitter.com/EArapca]

You might also like