You are on page 1of 17

Astral seyahat

Yeni Baslayanlar İçin Astral Seyahat


ASTRAL SEYAHAT NEDİR
Bedenimizi belirli bir süre terk ederek çeşitli yerlere düşünce hızı ile
gidip, gittiğimiz yerlerde meydana gelen olayları izleyebilmemiz
mümkündür. Şuurumuzun bedenimizin dışına yansıması yada diğer bir
tanımla, şuurluk alanımızın genişleyerek beden dışına taşma olayına Astral
Seyahat veya Suur Projeksiyonu adı verilir.
Bu yansıma fiziki evrenin her hangi bir noktasına olabildiği gibi, fiziki
evrenin ötesindeki ortamlara da olabilmektedir. Diğer duylar dışı
algılamalarımızda olduğu gibi aslında hepimizde bu yetenek vardır. Fakat
hepimiz bu yeteneğimizi kullanamayız.
Astral Seyahat Herkes Tarafından Yapılabilir mi?Özel metotlarla bu
yeteneğimizden yararlanabilmemiz mümkündür. Ancak bıkmadan,
usanmadan, büyük bir sabırla üstünde çalışılması gerekebilir. İlk
denemelerinde bu tecrübeyi yaşayabilenler olmuşsa da, genellikle uzun süre
üstünde çalışılması gerekebilir. Bu çalışmada başarı elde edip edememeniz
tamamen size bağlıdır. Özellikle deney öncesi sağlamanız gereken şartları
tam anlamıyla yerine getirebilirseniz, başarısızlığa uğrama şansınız oldukça
azalacaktır.
Özel çalışmalarla gerçekleştirilebilmekte olan Astral Seyahat, hiç bir çalışma
yapmadan bazen kendiliğinden de yaşanabilir. Dünya üzerinde birçok
insanın başından böyle bir tecrübe geçmiştir.
Kendiliğinden meydana gelen olaylarda genellikle bu ayrışma uyku sırasında
gerçekleşir. Uyumakta olduğu bir sırada kendini bedeninin dışında hatta
bedenini yukardan seyrederken bulan insanların sayısı bir hayli fazladır. Bu
tür bir olayla karşılaşan bazı kişiler, bu konuda yeterli bilgiye sahip değilse,
kendinde psikolojik dengesizliklerin başladığı endişesine kapılarak, bu
olaydan hiç kimseye söz etmeme yolunu seçmektedir. Oysaki bu, herhangi bir
rahatsızlık belirtisi değil, parapsişik bir yeteneğimizin kendiliğinden ortaya
çıkmasıyla meydana gelen bir tecrübedir.
Astral Seyahat Sırasında Yaşananlar!
Astral Seyahat sırasında bedenin değişik yerlerinde seğirmeler, kulakta
çınlamalar ve tam ayrışma anında ise, çatırdama yada buna benzer bir takım
sesler duyulabilir.gayet dogaldır..
Astral Seyahat Tehlikelimidir
Astral seyahet tehlikeli degildir.En azindan simdiye kadar böyle bir
durumun yasandigina dair bir bilgi yoktur.Obe esnasinda bedeniniz güven
içerisinde yatakta yatiyor oldugu için hiç olmadiginiz kadar
güvendesinizdir.Beden disinda iken gümüs kordon olarak adlandirilan bir ip
ile yataktaki bedeninize baglisinizdir.Ölüm hali gümüs kordonun kopmasi
halidir,eger gümüs kordon koparsa bir daha bedeninize dönemezsiniz.Bu
kordonun kopmasi ancak ve ancak normal ölümlerle ,trafik kazasi hastalik
vs gibi durumlarda meydana gelir.Astral seyahet esnasinda gümüs kordonun
kopmasi ve tekrar bedene dönememek gibi bir durum sözkonusu degildir.
Tam aksine beden disina çikabilmek o kadar da kolay degildir.Yani ilk
denemenizde ya geri dönemezsem diye korkmayin.Siz bu tip gereksiz
korkulari düsünmek yerine nasil yaparda daha fazla disarida kalabilirimin
yöntemlerini arayin.Geri dönmek bir anda oluveriyor önemli olan çikmak ve
bazilarinin yaptigi gibi disarida uzun süre kalabilmektir.Astral seyahetin
en önemli tehliklesi günlük islerinizi bir tarafa birakip hele bir astral
yolculuk yapayim ondan sonra her sey farkli olacak ,dünyaya farkli bir
açidan bakacagim diye düsünmektir.Bu tip düsüncede olan insanlar yillarca
denemelerine ragmen hem beden disina çikamadiklari gibi yapmalari
gereken islerini de ihmal ederler.Bu durum ise gümüs kordonun dahada
gerginlesmesine neden olur.Sonuçta vakitlerini bosa geçirir hiç bir sey elde
edemezler.Dogru bildigi gibi yasayan , kimseden çekinmeyeden
düsüncelerini açikça söyleyebilen insanlar daha mutlu ve saglikli
olduklari için astral seyahet apmaya daha müsaittirler.Bunun tam tersi
durumda olan korkulari yüzünden kendini engelleyen ,elestirilme korkusu
ile bildiklerini pratige dökemeyen insansanlar için astral seyahet yapmak
imkansiz olmasada oldukça zordur.Bu nedenle önce aksayan sorunlarin
giderilmesi daha sonra astral seyahat girisimlerinde bulunulmasi akla daha
yatkindir.

Astral Dünya Kademeleri


DÜNYAMIZ
İçinde bulundugumuz saat ve tarih dilimidir. Düşünce hızıyla hareket
edildiğinden bir yerden bir yere gitmek saniyeler alır. Bu tip astral
ayrılmalarda yaşanan olaylar ve görülen şahıslar gerçektende o anda
yaşanmakta olan şeylerdir. Örneğin uzaktaki bir yakınınızı düşündüğünüzde
bir anda kendinizi onun yanında bulabilirsiniz. Eğer yanına gittiğiniz insanın
psisik güçleri ilerlemişse, geldiğinizi anlayabilir.Astral ayrılma ile
bulunduğumuz zaman diliminde gezebildiğimiz ve her şey düşünce hızına
bağlı olduğundan, daha fazla yükseklere çıkıp gezegenler arası astral seyahat
yapmak olasıdır. Fakat bunu yapabilmek için bedenimizi astral bedene
bağlayan kordonu gevşetebilmek gereklidir. Bunu yapabilmek için ise
astral deneyimlerimizin oldukça fazla olması gereklidir.

DÜŞLER BÖLGESİ
İlkel dinlerden günümüze kadar gelmiş tüm dinlerde de varliği kabul
edilen, insanın yalnızca rüyalarında gidip gezebileceği bir düşler dünyası
vardır. Bazı inanışa göre cinler bu bölgede yaşamaktadır. İnsanın
korkularıyla yada düşünceleriyle yüzyüze kalabileceği tek yerdir. Herşey
düşünce hızına dayalı olduğundan, korktuğunuz herhangi bir şey aklınıza
geldiği anda onu karşınızda bulabilirsiniz. Ama korkacak bir şey yok çünkü
aklımıza gelipte vücut bulan herşeyi o anda yok olduğunu düşünerek ondan
kurtulabiliriz. Bu dünyanın bir değişik özelliği ise kendinizi
olduğunuzdan çok daha farklı olarak görebilmenizdir. Farklı bir insan,
hatta farklı bir yaratık…Günlük hayatta tasarladığınız ve hayata
geçirmeye çalıştığınız her düşünceyi orada kontrol edebilirsiniz. Bir nevi
düşüncelerinizin bedenlendiği bir yerdir.

PARALEL EVRENLER BÖLGESI


Zaman içinde yolculuk yapılabilen tek yerdir. Kim bilir belki de
yaptığımızı zannettiğimiz fakat düşler dünyasından öteye geçemediğimiz bir
yer de olabilir. Paralel evrenler bölgesinde gördüğümüz yerler
bulunduğumuz dünya ile çok benzerlik gösterir hatta rüyalarımızda görüpte
(evimizi gördüm ama daha farklıydı) dediğimiz bazı görüntüler, rüya
sırasında paralel evrenler bölgesinde gördüğümüz yerlerdir. Bu bölgede
kendimizinkine benzettiğimiz farklı insanların hayatlarını inceleme
fırsatımız vardır. Kendi hipnoz deneyimlerime dayanarak söyleyebilirim ki
hipnoz ile yapılan astral ayrılmalarda gidilen yer, içinde bulunduğumuz
dünya değil paralel evrenler bölgesi olma ihtimali yüksektir.
Fiziki Beden Terkedilebilir
Kendimizi o kadar çok fiziki bedenimizle bir görmeye alışmışızdır ki, onu
geçici bir süre de olsa terk etmek fikri bile bazılarımıza garip duygular
verebilir… İnsanı sadece fizik bedenden ibaret görenler ya da ısrarla böyle
görmek isteyenler için bu yeteneğin olması büyük bir talihsizliktir!… Çünkü
bu yeteneğimiz bizim sadece fiziksel bir yapıya sahip olmadığımızın en büyük
kanıtlarından biridir.
Çok eski çağlardan günümüze kadar hemen tüm toplumlarda Astral Seyahat
yapabilen kişiler çıkmıştır.
Günümüzde yapılan laboratuvar deneyleri ise, bizlere son derece ilginç ve
adeta elle tutulur bazı sonuçlar vermiştir. Ölmekte olan hastalar tartılmış,
terlemenin getirdiği kayıplar göz önüne alınmış ve kaydedilmiştir. Ölüme
doğru, saatte 28 gramlık toplam hafifleme izlenmiştir. Ölüm gerçekleştiğinde
ise, bir anda beden 21 gram hafiflemiştir. Ayrıca birçok ölüm anı
fotoğraflarında, bedenlerin üzerinde bulutumsu görüntüler belirmiş hatta
bunların bir kısmı fotoğraflarla da belgelenmiştir… Demek ki, vücuttan dışarı
çıkan bir şey vardır. O şey gerek ölüm, gerek normal uyku, gerekse astral
ayrılma anlarında fizik bedeni terketmektedir.

Benliğin ve bedenin birbirinden ayrılması; bazen uykuda, bir baygınlık ya da


ağır bir hastalık anında da ortaya çıkabilmektedir. Böyle bir olayla karşılaşan
birçok kişi bedenini yukarıdan seyredebilmektedir. Bazıları kendilerini bir
bulut olarak tarif etmişlerdir. Bu da bedenden dışarı çıkan birşeylerin
olduğunun en büyük kanıtlardından biridir. Bir kısmı da bedenlerine
göbekbağına benzer ışıltılı bir bağla bağlı olduklarını anlatmışlardır. Ayrılma
olayını yaşayan kişi genellikle çok mutludur ve hafiflemiştir. Duvar, kapı gibi
bütün katı engellerden rahatça geçebilir. Bazı olaylarda astral seyahat
yapanların, ölmüş yakınlarıyla karşılaştıkları da görülmüştür. Fiziki hiçbir
eşyaya veya yakında bulunan bir başka kişiye temas edilememektedir.

Olayın başında ve sonunda hissedilen temel duygular, bir boşluğa doğru


düşüş ve felç olma hissidir. Bu iki duyguyu herkes yaşamıştır. Özellikle
uykuya geçiş anlarında bir boşluğa düşüş duygusu ve arkasından gelen müthiş
bir korku hepimiz için tanıdıktır. Hatta bazen hareket etmek isteriz ama bir
türlü edemeyiz, sanki elimiz ayağımız bağlanmıştır…. Bir güç bizi
engellemektedir… Yani bedenimiz benliğimizi dinlememektedir. Bunun
sebebi astral bedenimizin fizik bedenimizle olan irtibatının o anda zayıflamış
olmasıdır. Halk arasında genellikle bu tür hareketsiz kalma durumlarına kara
basan geldi insanı etkisiz bıraktı gibi yorumlar yapılmaktaysa da, bu olayların
kara basanlarla falan hiç bir ilgisi ve alakası yoktur.
Astral Beden ve Aura
Potansiyel enerjisinin ancak % 10’luk bir kısmıyla varlık bu dünyada
yaşarken, şuurunun da tamamım değil sadece % 10’luk daraltılmış kısmım
kullanabilir. Dolayısıyla sahip olduğu pekçok ruhsal yeteneklerini bu dünya
yaşamında kullanamama durumuyla karşı karşıya kalır. Bütün bunların
sonucu olarak, kendisini sadece bedenden ibaret bir varlık olarak görme
yanılgısı içine dahi düşebilir. Oysa ki ben dediği bilinci asıl ruhunun sonsuz
imkanlarından sadece ama sadece çok küçük bir kısmıdır…
Şuurun toplandığı birden fazla merkez vardır ki bunlardan bir tanesi, çok eski
devirlerden beri astral beden ya da esiri beden olarak isimlendirilmiştir.

Belirli sinir merkezlerine bağlı bulunan, bir nevi seyyal enerjetik maddeler
toplamıdır da diyebiliriz bu astral bedene…

Bu enerjetik bedenin fiziki bedenle irtibatından doğan bir ışınım vardır.


Mavimsi gri renkteki bir dumana benzer görüntüsü olan bu ışınımı, bazı
medyomik hassasiyete sahip insanlar görebilmektedir. Bu ışınım hareketi;
fiziki bedenin her yerinde, çeşitli renklerde kendini gösterir. Biyomanyetik bu
enerji alanına hepimizin bildiği gibi Parapsikoloji’de „Aura“ ismi verilir.
Anlayışımızı kolaylaştırmak için fiziki bedeni bal peteklerine benzetecek
olursak, söz konusu enerjetik astral bedenin bu petekleri dolduran bir akışkan
olduğunu söyleyebiliriz…

Belirli bir şekli olmayan bu maddeler topluluğu, varlığın düşünceleriyle


istenilen bir görünüme sokulabilir. Hayalet gördüğünü iddia eden insanların
gördükleri şey aslında işte bu astral bedenin çeşitli şekillere bürünmüş
halidir… Yani hayalet denilen şey ruhun görüntüsü değil, ruhsal enerjinin
şekillendirdiği astral bedendir.

Dünyanın birçok ülkesinde bu konuyla ilgili çalışmalar, 1960’lı yılların


sonlarına doğru önemli sonuçların alınmasına yol açmıştır. Hatta ruhsal bir
enerjinin varlığım kabul etmeyen ve materyalizmin kalesi olan eski
Demirperde Ülkeleri’nde bile…

Örneğin; 1968 yılında Çekoslavak ve Bulgar bilimadamları dünya


kamuoyuna ortak bir açıklama yaparak; bitkiler ve hayvanlar da dahil olmak
üzere, tüm canlı varlıkların sadece atom ve moleküllerden meydana gelen
fiziki bir bedenlerinin olmadığını, fiziki bedenin eşi olan bir enerji bedenin de
mevcut olduğunu keşfettiklerini ilan etmişler ve bu bedene de „biyolojik
plazma bedeni“ adını vermişlerdi…
Astral Bedenin Fizik Bedenle Olan İrtibatı
Fiziki ve astral bedenler oluşumlanndaki maddeler açısından birbirlerinden
çok farklı olup, fiziki beden fiziki plana, astral beden de astral aleme aittirler.
Şuur kütlesi, fiziki bedende toplandığı zaman, sadece fiziki alemi fark
edebilmekte, astral alemi algılayamamaktadır. Şuur kütlesi astral bedende
toplandığı zaman ise sadece astral alemi farkedebilmekte, fiziki alemi
algılayamamaktadır. Öyle görünmetedir ki, belirli şartların oluştuğu özel
durumlarda, bu iki halin arasında, iki planın da kısmen algılanabildikleri
diğer haller de mevcuttur.
Bu hallerin yaşanmasına en önemli etken hepimizde bulunan fakat hepimizde
su üstüne çıkmayan Durugörü, Telepati, Astral Seyahat, Psikometri ve
benzeri Duyular Dışı Algılamaları’mızdır.
İşte Astral Seyahat da özellikle ruhsal dünyanın gizemli kapılarını aralamada
önemli işlevlerde bulunmuştur. Örneğin ruh ve beden ilişkisinin nasıl
gerçekleştiğine dair önemli ipuçlarının yakalanmasına sebebiyet vermiştir.

Kendiliğinden ya da belirli metodlarla astral seyahati gerçekleştirmiş olanlar,


astral bedenin fiziki bedene bir kordon ile bağlı olduğunu farketmişlerdir.. Bu
olağanüstü tecrübeyle karşılaşanlar kordonu genellikle şu şekilde tarif
etmişlerdir:
„Elastiki bir ip, elastiki bir kablo, bir ışık sütunu, gümüş
renginde bir ışık, duman gibi kordon, esrarengiz bir tesir akımı
vs..“
Genellikle bu kordona Parapsikoloji’de „gümüş kordon“ denir. Astral
Seyehat sırasında ne kadar uzaklara gidilirse gidilsin bu kordonun kopması
mümkün değildir. Bu kordon geniş bir frekans aralığında korkunç bir hızla
dönen ve titreşen moleküller kütlesidir.

Fiziki bedenden dublenin ayrışması esnasında; bu ayrışmanın niteliğine bağlı


olmak üzere, şuurumuz ya bu duble vasıtasıyla sadece fiziki sahalara
nakledilir ya da şuurumuz yavaş yavaş astral sahalara doğru kaymaya başlar.
——————–
Astral Seyahat Tekniklerine Giriş
Pratik Astral Seyehat tekniklerine geçmeden önce deney öncesi sağlanması
gereken çok önemli şartlar vardır. Ve hemen belirtelim ki, bu şartlar yerine
getirilmeden, Astral Seyahat yapılabilmesi mümkün değildir. Deney öncesi
sağlamanız gereken şartları yerine getirebilirseniz; çalışmanızda elde
edeceğiniz başarıya %60 yaklaştınız demektir.
İlk olarak uygun bir yer seçimiyle çalışmaya kendinizi hazırlayın. Herkes
yattıktan sonra odanızda bu çalışmayı yapabilirsiniz. Üzerinizde sizi rahatsız
etmeyecek, sizi sıkmayacak bir elbise olmasına dikkat edin. Odanız ne çok
soğuk, ne de çok sıcak olmamalıdır.

Evdeki diğer insanları, özel bir çalışma yapacağınızı ve sizi kesinlikle


rahatsız etmemeleri konusunda uyarın. Bedeninizden ayrıldığınızda, herhangi
bir kimsenin yanınıza gelmesi sizin bedeninize ani dönmenize sebebiyet
verebilir. Bu konuda dikkatli olun.

Eğer herhangi bir sebepten dolayı, ani geri dönüş yaparsanız, yatıp uyumak
yapılacak en iyi şey olacaktır. Böylelikle astral bedeniniz uyku esnasında
kendiliğinden ayrışıp tekrar fizik bedene geri döneceği için, az Önceki ani
girişin olumsuz etkisi kendiliğinden kaybolacaktır.

NİYETİNİZ
Bu çalışmalara başlamadan önce, konunun ciddiyetini fark etmek çok
önemlidir. Niyetinizi önceden belirleyin…
Bu tür bir deneyi gerçekleştirmek istemenizin sebebi olarak; diğer insanlara
hava atmak, diğer insanlara karşın üstünlük sağlamak gibi düşüncelerinizin
şuuraltınızda olup olmadığını çok iyi tespit edin… Eğer böyle bir düşünceye
sahipseniz bu çalışmaya hiç başlamamanız sizin açınızdan daha yararlı
olacaktır. Çünkü bu tür negatif düşünceler negatif tesirleri üzerinize çeker ve
başarınızı olumsuz yönde etkiler.

Ayrıca bu tür negatif enerjiler arzu edilmeyen sonuçlarla karşılaşılmasına


sebebiyet verebilir. Bu çalışmaya sizi yönlendiren etken bu tür bir isteğin
sonucuysa, Astral Seyahat deneyinde başarı elde etseniz bile, bedeninizden
ayrıldıktan sonra serbest hale gelen şuuraltınıza negatif enerjilerin birikmesi
sonucuyla karşılaşabilirsiniz. Bu da sizin psikolojik ve fizyolojik dengenizi
olumsuz yönde etkileyecektir.

DENEY HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİNİZ ,


Her şeyden önce arzu edilen başarıya ulaşabileceğinizden emin olmalısınız.
Başarıya olan inancınız ve konsantrasyonunuz sizi başarıya hızla
yaklaştıracaktır. Buna karşı her türlü tereddütleriniz sizi başarıdan
uzaklaştıracaktır. Bu çalışmada başarı elde edemeyeceğinizi düşündüğünüz
müddetçe, Astral Seyahat yapabilmeniz mümkün değildir. Çünkü Astral
Seyahat tamamıyla düşüncelerinizin konsantrasyonuyla yapılabilecek bir
çalışmadır… Ve kesinlikle unutmayınız ki, bedeninizi terk ettiğiniz andan
itibaren bütün hareketlerinizi düşüncelerinizle yönlendireceksiniz.
Düşünceleriniz, bu çalışmanızın başlangıcından sonuna kadar çok önemli bir
fonksiyon görecektir
Her alanda olduğu gibi, bu alanda da; itimatsızlık, şüphe, korku endişe gibi
duygular her türlü isteklerinizin gerçekleşmesine engel olurlar. Buna karşılık
olumlu, yapıcı düşünceleriniz sizin en büyük yardımcınız olacaktır.

Unutmayın! İstediğinizi yapabileceğinize kuvvetle inandığınız andan itibaren


başarıya çok yaklaşmış olacaksınız. Aslında bu durum, Duyular Dışı
Algılamalarımız’la ilgili bundan sonraki yapacağımız her alandaki
çalışmalarımızda önemli bir yer işgal eder… Ancak Astral Seyahafda bu bir
kat daha fazladır….

İÇ HUZURUNUZ
Bu deneyi gerçekleştireceğiniz gününüzün, sakin ve huzur içinde geçirilmiş
bir gün olmasına dikkat etmelisiniz. O gün birisiyle aranızda sizi
sinirlendirecek şekilde bir münakaşa olduysa, aynı günün akşamında deneye
girişmekte fayda yoktur. Bu sinirlilik hali konsantrasyonunuzun bozulmasına
sebebiyet verebileceği için başarınızı engelleyecektir… Bu yüzden deneyci,
deney günü huzur içinde olmalıdır. Hareketlerine çok dikkat etmeli ve
huzurunu bozabilecek olaylardan uzak durmalıdır.
Konsantrasyonunuzu bozacak, düşüncelerinizin belli bir noktaya
odaklamanıza engel olacak, zihninizin dağılmasına sebebiyet verecek her
türlü iç sıkıntılarınızdan uzak bir zihin haliyle bu çalışmaya başlamalısınız.
Bu da gerçek anlamda bir iç huzuruyla yakalayabileceğiniz bir haldir… Hiç
değilse çalışmaya başlamadan birkaç saat önce tüm sorunlardan arının…
Streslerden kurtularak istenen hale kendinizi sokabilmek için „Gevşeme
Egzersizlerinden yararlanabilirsiniz…

KORKULARINIZ
Deneyci korku hissini mutlaka yenmek zorundadır. Bu çalışmalarda sizlere en
büyük engel: Korkularmızdır…
Korkularınızı yenemediğiniz müddetçe bu çalışmada başarı elde etmenize
imkan yoktur. Çünkü korku hissi derhal bedeninize geri dönmenize sebebiyet
verir. Heyecanlanmanıza ve korkmanıza bu çalışmalarda hiç bir gerek
yoktur. Ancak korkmanıza gerek yoktur demekle, korkunun ya da heyecanın
ortadan kaldırılmasının mümkün olamadığını da biliyoruz. Korkunuzun ya da
heyecanınızın yenilebilmesi bu konulardaki teorik ve pratik bilgilerinizin
artmasıyla mümkün olabilecektir.
Korkunun temelinde; bilgisizlik vardır… Bu nedenle korkumuzu
yenebilmeniz için yapılacak tek şey; bu konuyla ilgili bilginizi artırmaktır…
Böylelikle korkulacak yegane şeyin korkunun kendisinden başka bir şey
olmadığını gerçek anlamda farkedebileceksiniz. Bunu gerçek anlamda
farketmeden korkularınızı, endişelerinizi ve heyecanlarınızı yenebilmeniz
mümkün değildir.

BEDENİ ŞARTLAR
Bedeninizin Pozisyonu
Bedeninizin çok rahat bir şekilde olması gerekmektedir. Burada bedenin en
rahat pozisyonu uzanma halidir. Bedenin rahat olması, dikkatin dağılmaması,
sakinlik devresine kolayca erişebilmeniz bakımından önemlidir. Bu yüzden,
fiziki bedeniniz en rahat olacak şekilde uzanınız. Bacaklarınızı çapraz
yaparak kanın damarlardaki dolanımına engel olmayınız. Aksi takdirde
tecrübenizin bitiminde rahatsızlık hissi duyabilirsiniz. Ellerinizi vücudunuzun
yanına koyunuz. Başınızın altında da bir yastık olmalıdır.

Beslenme ve Sağlık Durumunuz


Çalışma saatinden hemen önce hiç bir şey yemeyiniz. Normalin üzerinde
yemek yemek tecrübelerinizdeki başarınıza engel teşkil eder. Aç kalma
çoğunlukla dublenin serbest kalmasına yardım eden bir unsurdur. Sebze ve
meyve türü yiyeceklerle o gün beslenmiş olmanız, çalışmanızda size yardımcı
olacak unsurlardandır. Aşırı olmamak kaydıyla sıvı alınan gıdalar faydalıdır.
Mütevazı bir yemekten 3-4 saat sonra denemeye başlanabilir.
Bu çalışmaya başlamadan önce kesinlikle anestezik ilaçlar, alkol ve her türlü
uyuşturucu ya da uyarıcı maddeler alınmamalıdır. Bedeninizin sağlıklı olması
çok önemlidir. Eğer vücudunuzun herhangi bir yerinde ağrı, sızı varsa,
düşüncelerinizi konsantre edemezsiniz. Kalbinizle ilgili herhangi bir
rahatsızlığınız varsa, kesinlikle bu çalışmayı yapmayınız.

Pratik Astral Seyahat Teknikleri


1. Vücudunuzu rahatsiz eden ve hissettiginiz tüm aksesuarlari çikartin. (saat,
yüzük, kolye)
2. Göz kapaklariniza direkt isik gelmeyecek sekilde odayi karartin.
3. Basiniz kuzeye gelecek sekilde kuzey-güney aksisine göre sirt üstü yatin.
4. Tüm elbiselerinizi çikartin, fakat vücut isinizi normal seviyede tutacak
sekilde ayarlayin.
5. Nerede ve hangi zamanda olursa olsun mutlaka rahatsiz edilmeyeceginizi
bildiginiz bir yerde olun.
6. Rahatlama durumuna geçin.
7. Nefesinizi yarim açik dudaklarinizdan alip verin.
KLASiK YÖNTEM : Rahatlama ve Uçma istegi 1. Ayaginizdan alniniza
kadar vücudunuzu nokta olarak düsün ve zihinsen gücünüzle bedeninizin 1
metre yukarida olduguna odaklanin.
2. Astral bedeninizin alin kismini vücudunuzun ayak hizasina gelecek sekilde
ileriye gittigine odaklanin.
3. Ayaklariniz sabit bir noktada kalacak ve yüzünüz 90 derece dik gelecek
sekilde yukari ve ileri dogru kalktiginizi ve ayaklarinizin üzerinde
dogruldugunuzu düsünün ve buna odaklanin.

TERS DÜŞÜNME: Beyin Aldatmacasi 1. Hazirlik bölümündeki asamalarin


tümü gerçeklestirilir.
2. Kuzeye dogru yatis pozisyonunuzu, güneye dogru yatmis gibi düsünerek
beyninizi aldatmaya çalisin.
3. Beyniniz devamli kuzeye dogru oldugunuzu ispatlamaya çalisacaktir.
Beyninizi inandirdiginiz anda titresimlerle birlikte yükselmeyi gerçeklestirin
4. Yükselmede zorluk çekiliyorsa her nefes verisinizde biraz daha hafifleyip
yükseldiginize odaklanin.
5. Yükselmenin diger yolu ise yukarida asili bir ipi çektiginizi düsünmektir.
6. Eger titresimler halen olusmamissa ipi her çektiginizde belli bir rahatlama
ve titresimler meydana gelecektir.
7. Ugrasilar sirasinda birden fazla teknigi kullanmaktansa her adima tam
konsantre olmak akla baska seyleri getirmeyeceginden mutlak basariya
kolayca gitmenizi saglayacaktir.
8. Ayrilma tam olarak gerçeklestiginde görüntüler ve ugultular baslayacaktir.
(herkes için ayni olmayabilir)
9. Artik yapmaniz gereken tek sey düsüncelerinize hakimiyet ve uçus
provalaridir.

KENDiLiĞiNDEN VE ŞOK ETKi iLE : Yan Etkenler ve Beyin Gücü


Bayilma, agir hastalik, agir uyku hali, ani soklar ve trafik kazasi gibi etkiler
sonucunda istem disi olan astral ayrilmalardir. Kisiler genelde bu durumlarda
bir anda kendilerini beden disinda bulurlar fakat durumun farkina varamadan
bedenlerine geri dönerler. Normal uyku halinde de bu ayrilma yasanmasi
sonucunda rüyalar görülür. Uyku sirasinda düsme, uçma gibi etkiler istem
disi yapilan astral seyahatlerin belirtisidir.
BiLGiSAYAR YAZILIMLARI : Yardimci Etkenler
Brain wave generator adli program beyin dalgalarinizi yavaslatarak
gevsemenizi saglayip ve gerekli beyin dalga konumuna getirerek
denemelerinizde size yardimci olur.Program 1.2MB olup buradan
indirebilirsiniz.Ayrintili bilgiyi programi çalistirdiktan sonra görebilirsiniz..
GRUP ASTRAL SEYAHAT : ileri Teknikler ve Grup Çalismalari Her ne
kadar gerçekligi tartisilsada bazi gruplarin aynalara bakarak tam konsantre
yoluyla grup olarak astral seyahate çiktiklari öne sürülmektedir. Okudugum
bir yazida dört kisinin bunu yaptigini ve gördüklerini ortak olarak
anlattiklarina bir kez rastlamama ragmen çok fazla üstünde durulmamistir.
Fakat astral seyahat beyinin bir oyunu degilse, grup astral ayrilma tartisilmaz
bir gerçekliktir.
HiPNOZ YOLUYLA : Etki Altinda Kalmak Hipnoz kisa bir tabir ile, denegin
hipnozitörün etkisiyle bazi asamalardan geçirilerek etki altina alinmasi ve
belirli sinirlar ve çerçeveler içerisinde eskiye dönüs yada bilinç altini ortaya
çikartmaktir. Kisiye gerçek hayatinda yapmayacagi bir eylemi hipnoz
sirasinda yaptiramayacagimiz gibi, tek tarafli hipnoz ile astral seyahati de
gerçeklestiremeyiz. Bunu yapabilmenin tek sarti, her iki tarafinda bu konuda
bilinçli ve istekli olmasidir. Eger bu kosullar saglanirsa astral ayrilmanin en
kolay yöntemi bilinçli hipnozitörler tarafindan hipnoz ile yapilabilir. Fakat
hipnoz sirasinda bilinç alti ortaya çikacagindan sonucun gerçekten astral
ayrilmami yoksa beyinin bir oyunumu oldugu kesinlik kazanmaz.
BiLiMSEL iNCELEME : Robert MONROE Robert A. Monroe, kitle
haberlesmesi üzerine çalisan bir is adami, kendisi, gazete ve derilere
makaleler yazmis; televizyon ve elektronik alanlarinda da çalismalari var. Bu
alanlarda çalismalar yapan iki sirketi yönetiyor, ailesiyle birlikte, Virginia `
da, Blue Ridge de yasamakta.
MONROE 1958 yilinda ilk Astral Seyahatini bilinçsiz olarak gerçeklestirmis,
daha sonra arastirmalar yaparak bu konu ile ilgili deneyimlerini bir kitapta
anlatmis, ayrica Amerika da Monroe enstitüsü adi altinda astral seyahatla
ilgili arastirmalar yapan bir merkez kurmustur.
1958 yilinda geçirdigi ilk astral seyahat deneyiminden bu yana, MONROE,
binden fazla beden disi yolculuk yapmistir. Fiziksel bedenden ayrilabilen
ikinci bir bedene, bu konularla ugrasanlar astral beden diyorlar. Bu beden
duvarlardan, kati maddelerden kolaylikla geçebilmekte, ancak elektrik
alanlari tarafindan bir ölçüde durdurulmaktadir. Düsünülen, istenilen sekli
alabilmektedir. Bazi yetenekli kisiler, bu bedeni görebilmektedirler. Beden
disi yolculuklar hakkinda ayrintili bilgi edinmek ilk kez Monroe`nun
arastirmalari sayesinde mümkün olmustur.
SU ALTI YÖNTEMi : Eger yeterli konsantre haline girmenize ragmen
bedeninize sikisip kalmis ve Astral çikis yasamakta zorlaniyorsaniz, kendinizi
su altinda düsünün, yavas yavas nefesiniz azaliyor ve mutlaka yukari
çikmaniz gerek, ayaginiza dolanan yosunlaridan kurtulabilmek için
çabaliyorsunuz, bir yandan azalan nefesiniz ve yukari çikma isteginiz sizi
birden vücudunuzdan disari dogru firlamaniza sebep olacaktir.

Astral Seyahat Teknikleri-2


1-Rejim
Öncelikle rejim konusuna değinirsek sanırım yanlış yapmış olmayız. Yalnız
Astral Seyahat değil okült çalışmalarda da olduğu gibi yenilmesi ve
yenilmemesi gereken bazı yiyecekler vardır. (Altın Şafak Hermetik
Cemiyetinin kurucularından) S.L. MacGregor-Mathers ve eşi sıkı
vejetaryendiler. Bundan da anlaşılacağı gibi hayvansal besinlerden özellikle
kırmızı etten uzaklaşmakta fayda vardır.
Hani bir söz var “Ne yersen o olursun”. Burada kastedilen konunun duygusal
yönü tabii ki. Yani uyumlu bir enerji yaymamız için hayvani besin
tüketilmemeli. Bunun yanında üstat Majisyen Eliphas Levi’nin bazı
uyarılarına göre kızartmalar, bol yağlı ve hazmı zor yiyecekler, fındık, fıstık
vb… çerezler yenilmemeli. Un, şeker ve tuz tüketimini en aza indirmelidir.
Hala piyasada bulunan Astral Seyahat Teknikleri isimli kitapta ise her gün
bol miktarda havuç ve en az bir adet çiğ yumurta tüketilmesi gerektiği ve bol
bol sıvı alınmasının faydalı olacağı belirtiliyor. Çalışma başlamadan en az 4
saat önce ve çalışma bitinceye kadar, hiçbir yiyecek yenmemeli sıvı içecekler
ise minimum düzeyde alınmalıdır. Öncesinde oruçta faydalı olabilir.
2-Sabır ve Azim
Sabır konusunda kimse bir şey söylememişse de ben birkaç şey söylemek
istiyorum. Her türlü okült faaliyetlerde olduğu gibi Astral Seyahat
çalışmalarında da sabır, azim ve soğuk kanlılık çok önem arz etmektedir.
Eğer çalışmalar her gün yapılmıyorsa ya da en az haftada 3-4 defa
yapılmıyorsa sonuç gecikebilir. Çalışma yapılırken sabır ve azimle her ayrıntı
üzerinde yeteri kadar durularak yapılmalıdır. 2-3 ay deneyip bırakanlar
genellikle çoğunluğa uyup başaramayanlardan olurlar. Devamlı
uygulandığında yaklaşık 5-6 ayda başarılabilir (başarı sizin ciddiyetinize ve
azminize bağlıdır.)
3-Zamanlama
Genellikle günün ilk saatleri önerilse de bu zamanda yapamayanlar için sabah
uyandıktan sonra veya birkaç saatlik uykudan sonra denemek uygun zamanlar
arasındadır. Hiç birini yapamıyorsanız gece yatarken ya da istediğiniz her
hangi bir zamanda yapılabilir. Bu arada unutmamak gerekir ki çalışmayı
yaptığınız gün cinsel herhangi bir faaliyet çıkış şansınızı azaltır. Belki bir
kadeh şarap yararlı olabilir (konsantrasyon açısından). Ama aşırı alkol
sakıncalıdır. Zamanlama konusunda uygun gezegen saatleri de mevcuttur.
Bunları vermemin sebebi bu saatlerde sert gezegen etkilerinden korunmuş
olacağınızdır (tabii verilen ritüellerle beraber yapıldıkları taktirde) yani daha
güvenli saatlerdir. günlerin gezegenlerine ait ilk saatler ayrıca güneş, ay,
venüs ve merkür gün ve saatleri merkür diyorum çünkü merkür iletişimler
yolculuklarla ilgili bir gezegendir. Bir de gezegen tütsülerini kullanmanızı
öneririm.
4-Dua
Çalışma öncesi kendinize telkin verebileceğiniz gibi çalışmaya başladığınız
anda: “Bu gece/gün Astral Seyahat yapmak istiyorum, yüksek
benliğim/koruyucu meleğim bana lütfen yardim et” vb. tarzda dua
edilmesinde fayda vardır.
5-Yer
Bu iş için eğer okült çalışmalar yapabileceğiniz bir oda varsa çok iyi Eğer
böyle bir imkanınız yoksa kendiniz rahat hissettiğiniz ve rahatsız
edilmeyeceğiniz (en az 1-2 saat) bir yer olabilir
loş bir ortamda olması bir adet mum – tercihe göre değişebilir
6-1. Nefes tekniği;
-Rahat bir kıyafet giyin, eğer sizi rahatsız eden bir şey varsa kalkıp onu
halledin. Daha sonra rahat edebileceğiniz yatak veya yere uzanın (sırtınız
yere paralel olacak şekilde), başınızın altına, başınızla sırtınızın açısını
bozmayacak bir yastık kullanabilirsiniz. (kare nefes tekniği üzerinde tefekkür
ediniz) 3-4 defa derin nefes alın (nefesinizi karın bölgesine alıp bırakın,
göğsünüzü şişirmeyin). Tüm nefesinizi boşaltın. Bu şekilde içinizden, birden
dörde kadar sayın.
-Nefes alırken birden dörde kadar sayın.
-Nefesinizi tutun, birden dörde kadar sayın.
-Nefesinizi bırakırken birden dörde kadar sayın.
Bu şekilde nefesiniz rayına oturasıya kadar bu konumu koruyun.
2. Nefes tekniği
Burnunuza konsantre olun nefes alırken burnun ucundaki soğukluğa verirken
sıcaklığa konsantre olun nefes alıp verdiğinizde içinizden bir, tekrar nefes
alın verirken iki… şeklinde on’a kadar sayın ve tekrar bir’den ona kadar sayın
şaşırdığınızda, aklınız karıştığında hep bir’den başlayın bu sırada aklınıza
gelen tüm düşünceleri atıp sadece burnunuzun ucundaki sıcak-soğuk havayı
hissedin bu şekilde bir süre sonra her tarafınızın uyuştuğunu göreceksiniz.
devam edin ta ki sadece nefesinizin sesi kalana dek. O zaman tekniklerden
birini deneyin.
3. Nefes tekniği
Nefes alırken 8’e kadar sayın nefesinizi tutun 16 ya kadar sayın bırakırken
4’e kadar sayın bu sayede pranayı ciğerlerde daha fazla tutmuş oluyoruz.
Hazır olunca tekniğe geçin.
7- Gevşeme
Astral Seyahati açıklarken vücudu uyutup bilinci kandırarak uyanık kalmak
şeklinde bir yorum yapmıştık buna ek olarak vücudun daha kolay uyku hali
alabilmesi için kasların gevşetilmesi gerekmektedir. Astral Bedenin bazı
kaslar tarafından tutulduğu kasların gevşetilmesiyle Astral Bedenin serbest
kalacağı fakat bu kasları tam olarak gevşetmek için sürekli çalışmak
gerekiyor. Astral Seyahat sırasında vücudun bir başkası tarafından rahatsız
edilmemesi gerektiğini bunun ölüm riski bile taşıdığı yazılıydı bazı
kaynaklarda. Astral Seyahat Teknikleri ismindeki kitapta kasları gevşetme
tekniği var (isteyen bu kitaptan yararlanabilir).
– Ayak tabanı, parmaklar ve bileğinize kadar olan kısmı nefes alıp
tuttuğunuzda gücünüzün yettiği kadar sıkın birden dörde kadar içinizden
sayın ve gevşetin, nefesinizi bırakırken dörde kadar sayın sonra içinizde hava
yokken dörde kadar sayın bunu 3 defa tekrarlayın sonra da ayak
parmaklarınızı ters istikamete doğru aynı işlemi tekrarlayın.
– Ve sırasıyla ayak bileğinizden diz kapağınıza kadar olan kısmı
– Diz kapağınızdan (baldır dahil) kalçaya kadar olan kısmı
– Sonra diğer bacak için aynısı
– Kalçalar
– Karın boşluğu
– Sırtınız (köprü şekliyle)
– Göğüsler
– Sağ el parmakları bileğe kadar sonra da ters istikamete doğru
– Bilekten dirseğe kadar
– Dirsekten omuzlara kadar
– Sonrada diğer kol için aynısı
– Omuzlar ve trapez kasları
– Boyun kasları (kafayı göğse doğru eğerek)
– Çene kasları (çeneni göğse eğerek)
– Surat kasları (gözlerini sıkıca kapayarak daha sonra kaslarını gererek)
Her kası kasıp gevşetirken 3 er defa tekrarlamalısınız. Bu işlemler bittikten
sonra 2-3 defa derin nefes alarak nefesi rahatlatmalısınız.
8. Korunma ve İmgeleme
Astral Seyahat yapan insanların çoğu bu tür bir deneyimi daha önce
yaşamadığı için ilk çıkışta, yaşadıklarından dolayı korkarlar. Kendinizi bir
anda farklı bir gezegende hissedin nasıl tedirgin olursanız işte böyle bir
duygu ki bazıları bunu bile hayal edemez. İste bu gibi korku ve tedirginlik
durumlarında Astral Beden korunma mekanizması olarak tekrar Fizik Bedene
geri döner. Bir arkadaşım ilk Astral çıkışında önce kendini görüp şaşırmış
daha sonra da korkması sonucu ağlamaya başladığını anlattı. Çünkü öldüğünü
sanmış. Birde çeşitli Astral varlıkların saldırma ihtimali düşünüldüğünde
korunmanın yeni çıkan insanların uygulaması gerektiğini düşünüyorum. Ve
size vereceğim uygulamayla kendinize bir nevi zırh oluşturursunuz. Sırt üstü
yere uzanın rahat bir hal alın. Avuç içleri yere doğru olmalı. Nefes kontrolü
ile önce sadece gözünüzün önüne gelen anlamsız şekilleri izleyin. 5-10
dakika boyunca yorum yapmadan, görüntülerin arkasından bile gidebilirsiniz.
Sonra iradenizle boşluğu yakalayıncaya kadar uğraşın. Hiçbir renk, hiçbir ses
olmamalı ve hiç bir ışık olmamalı sadece karanlık olmalı. Bu arada kendinizi
kristalden yapılmış, saydam olarak hayal edin. Boşlukta nokta şeklinde bir
ışık hayal edin gittikçe büyüyen bir ışık topu şeklinde, yaklaşık olarak birkaç
metre kala ışık topunun durduğunu ve kaynadığını hayal edin. Başınızdan
başlayarak tüm vücudunuzu kapladığını ve etrafınıza ışık yaydığınızı
aura’nızda beyaz ışıktan bir kalkan oluşturduğunuzu hayal edin. Bu arada
boşlukta hayal ettiğiniz size gelen ışık topunun sadece beyaz ışık olduğunu
hayal etmelisiniz, eğer başka bir renk olursa çalışmayı bırakıp daha sonra
tekrar denemelisiniz. Işık vücudunuza girmeye başladığı anda serin suların
başınızdan aşağı doğru yayıldığını hissetmeye çalışınız. (Bu çalışmayı eğer
KDPR ve OSR’ini yapmadıysanız yapınız yaptıysanız gerek kalmaz.)
9- Rüya Günlüğü
Görmüş olduğunuz rüyaları yatağınızın yanında hazır bulunan rüya günlüğü
olarak kullandığınız deftere uyanır uyanmaz rüyayı teze taze yazmalısınız.
Eğer daha sonraya bırakırsanız unutabilirsiniz. Bunun amacı; Rüyalar Astral
Boyutta gerçekleşir, buradan edineceğiniz bilgiler bilinç altından gelen
bilgilerdir. bu yüzden çabuk unutulur. Yani rüyaları kaydederek bir süre sonra
bilinç altınızla bağlantı kurabilirsiniz ve rüyada olduğunuzun farkına
varabilirsiniz. bu sırada lusid rüya aşamasındasınızdır ve buradan bilinçli
Astral Seyahat’e geçiş yapabilirsiniz. Bunun için bir teknik geliştirmiştim
bunu sizlerle paylaşacağım; Örneğin: Rüyanızda bir ormanda yürüyorsunuz
sonra ileride ne var acaba diye merak ediyorsunuz ve birden uçmaya
başlıyorsunuz sonrada uyanıyorsunuz. Eğer rüyada fiziksel ortamda olmaması
gereken şeyleri farklı(zıt) renklerle yazarak yada etrafına daire çizerek
kaydederseniz bir süre sonra rüyadayken fiziksel ortama aykırı şeyler
olduğunda başlangıçta şaşırıp sonra da rüyada olduğunuzun farkına
varabilirsiniz. bu sayede rüyanız lücid rüya olur ve burada yapacağınız şey
fiziksel bedenin yanına gitmeyi istemek olacak. Bunu yaptığınızda büyük bir
ihtimalle ya vücudunuzun üzerinde salınıyor yada vücudunuzun önünde yada
yanında ayakta fiziksel bedeninize bakıyor olarak bulacaksınız kendinizi.
bundan sonrası düşüncelerinize kalmış. ama ben yinede ilk 3-5 çıkışta
evinizin dışına çıkmanızı tavsiye etmem zaten bunun nedenini
anlayacaksınız. Astral ortama alışasıya kadar ve düşüncelerinize hakim
olasıya kadar evinizi dolaşın ailenizi seyredin vb…
10- Çıkış Belirtileri
İyi bir konsantrasyon, nefes tekniği ve hayal gücüyle bir süre sonra
vücudunuzdaki tüm kaslarınızın ve hücrelerinizin uyuştuğunu onları
hissedemediğinizi göreceksiniz. (sakın orada olup olmadıklarını hissetmek
için dikkatinizi farklı yönlerinize kaydırmayın tüm uğraşınız boşa gidebilir)
kulakta uğuldama, tüm vücutta karıncalaşma, baş dönmesi yada vücudun
spiral bir şekilde dönmeye başlaması çıkış belirtileri arasında sayılabilir.
Tabii burada fiziksel vücut değil Astral Beden dönüyor olacaktır. hafifleme
hissi oluştuğunda nefes sisteminizi bozmadan nefesinizi tutun ve hayalinize
(uyguladığınız teknik) devam edin, eğer çıkış başarılı olmadıysa (nefesinizi
fazla uzun tutmayın) tekrar yani belirtiler bekleyin ve aynı işlemi tekrarlayın.
bu sayede çıkış rahat olacaktır.
11- Çıkış Deneyleri
Buraya kadar genelde herkes bu uygulamaları aşağı yukarı yapar. Bundan
sonrası kişiye göre değişir. Bu kısımda birkaç örnek vereceğim. Hangisini
istersiniz onu kullanın bundan sonrası size kalmış.
Teknik – 1
Genellikle çoğu insan kendi kendine telkin yöntemini kullanır. Bir nevi Lusid
Rüya yöntemi de denebilir. “Yemek yanıyor kalkıp ocağı söndürmeliyim,
tuvalete gitmeliyim, evde hırsız var kalkmalıyım” tarzında telkinleri sik sik
kendine verir ve sonuçta bu emre fizik beden gevşemeden dolayı cevap
veremez ve Astral Beden bu emirlere yanıt vermek için harekete geçer.
Teknik – 2
İmgeleme yöntemleri de vardır.
a- Gökyüzünden bir ipin 3. gözünüze doğru asili olduğunu elinizi uzatınca
tutabileceğiniz bir uzaklıkta hayal etmelisiniz. Ve Astral Ellerinizle o ip
sayesinde yukarı tırmandığınızı hayal edin.
b- Kendinizi vücudunuzun içinde hapsolmuş olarak (karanlık bir hücre gibi)
hayal edin. İçerdesiniz ve sadece 3. gözünüzün olduğu yerde bir ışık ve çıkış
var. Bir merdiven sayesinde buradan çıktığınızı hayal edin. Hayal
edilemiyorsa bile öyle olduğunu varsayarak hayal etmeye çalışın.
c- Kendinizi bir hücrede hayal edin. Tek çıkış var ve içeriye serin bir su
dolmakta. İçerisi suyla yavaş yavaş dolmakta, sırt üstü suya kendinizi
bıraktığınızı hayal edin. Ve bu şekilde yükselerek çıkışa ulaşıp çıktığınızı
imgeleyin.
d- Kendinizi ayakta durur vaziyette imgeleyin ve tüm ayrıntıları görmeye
çalışın. Tam olarak başardığınızda bilincinizin bu
imgelediğiniz size aktığını hayal edin. Bunu başarabilirseniz çıkış yapmış
olursunuz.
e- Bir de vücudunuzdaki kaslardan birinin kasılı kalmışta Astral Bedeninizi
tutuyor hayal edin ve bu kasın gevşemesiyle Astral Bedeninizin boşlukta
aşağıya doğru düştüğünü imgeleyin.
f- Aleister Crowley’in öğrencilerine öğrettiği teknikte; Odanızdaki duvarda
bir kapı oluşturun ve bu kapının üzerinde sizin için anlamlı bir simge hayal
edin (mottonuz da olabilir.) ve kendinizi o kapıdan dışarı çıkarken hayal edin.
Crowley’e göre kapıdan geçebilirseniz çıkış yapmışsınızdır.
g- GD’a göre ise Çalışma öncesi bir boy aynasında kendinize dikkatlice
bakmalı ve hayalinizde kendi formunuzu ince ayrıntılarına kadar hayal
edebilmelisiniz ki çıkış başarılı olsun.
ğ- Kemal beyin söylediği bir diğer teknik ise ki ben denedim; yere uzanın
ayak parmak uçlarından yavaş yavaş yukarıya doğru yaşam enerjinizi (beyaz
ışık) çekin ta ki 3. gözünüze kadar hissederek çıkın zaten buraya geldiğinizde
vücudunuz neredeyse tamamen uyuşmuş oluyor. ve 3. gözünüze ulaştığınızda
yaşam enerjinizle birleştiğinizi ve 3. gözünüzden dışarıya çıktığınızı
imgeleyin.
Daha bir sürü teknik verilebilir. Astral çıkışı başaranlara yeni dünyalarında
iyi şanslar diliyorum. Bunun anlamı çok büyük, Astral ortamda çok fazla
okült bilgi edinilebilir. İlk zamanlar Astral ortamda kontrol çok zordur ama
zamanla Astral Bedeni kontrol edip rahat hareket etme imkanı bulabilirsiniz
tabi bunu tecrübe belirler. Bir de bir çok kişinin Astral Seyahat denemelerinin
boşa gitmesinin sebebi bir uygun zamanda yapmamaları iki çalışmalara
yeterince devam etmemeleri üç ki en önemlisi olarak düşündüğüm üç boyutlu
imgelemeyi başarmaları. Bir çok üstat da hayal gücü üzerinde boşuna
durmamışlardır herhalde.
——————–
ayrıca astral seyahate engel olarak sigara ve alkolun baslıca nedenler
oldugunu birkac yazıda farkettim… yani en onemli madde saglıklı olmak

You might also like