Professional Documents
Culture Documents
com
___________________________________________________________________
Sihir Nedir?
Türü ve şekli ne olursa olsun, sihir kurbanın aklını ve kalbini kontrol altına alma
girişiminden ibarettir. Sihir sayesinde şeytan kişiyi kontrol altına alma imkanına sahip
olarak, sihirle hedeflenen şeyleri ya tamamen ya da kısmen gerçekleştirmeyi başarır.
Sihirden kimi zaman öldürmek hedeflenir, kimi zaman bildiklerini unutturmak,
kimi zaman duyguları yönlendirmek. Sihrin kimisi hastalık meydana getirir kimisi
eziyet. Sihirle ortaya çıkan sonuçlar o kadar çeşitlidir ki, bunları sınıflandırmakta
zorluk çekeriz. Sihrin yapılış yöntemleri de aynı şekilde çeşitlidir ve bunları da
sınıflandırmak mümkün değildir. Öyle ki her toplumun kendine has sihir ayinleri
vardır. Bu işlemde müşterek olan tek bir nokta varsa, o da şeytana ibadet ve Allah‟a
ortak koşmadır. Bunun yanı sıra şeytan büyücüden, büyük haramları, özellikle de
zinayı işlemesini ister. Çünkü bu kalpten imanı tamamen kaldırır. Şeytan kalbinden
hayır bütünüyle kalkmadıkça büyücünün isteğini yerine getirmez.
1
Bu yazı uzun seneler tedavi işiyle uğraşmış tecrübeli bir rukyecinin internet üzerinde
yayınlanmış yazılarından derlenip özetlenmiştir.
1
Sihir‟den Korunma Ve Rukye İle Tedavi
___________________________________________________________________
2
www.beyyine.com
___________________________________________________________________
3
Sihir‟den Korunma Ve Rukye İle Tedavi
___________________________________________________________________
Herhangi bir korku, üzüntü, öfke ya da sevinç nedeniyle olur. Bu gibi durumlar
şeytanın gücünü artırarak kişiye hakim olmasını sağlar. Sonuçta hastanın onun
verdiği eziyetleri bastırıp ona hakim olabilmesi için zamana ihtiyacı olur.
Ruh Tarafından Olan Etki:
Kişinin kendi ruhundan daha güçlü bir ruhun etkisiyle olur. Nitekim, ruhların
birbirleri üzerinde şaşırtıcı etkileri vardır. İyi olan ruh bir diğeri üzerinde iyi etki
oluştururken kötü olan ruh kötü etki oluşturur. Kötü etki genellikle nazar edenden ve
sihir yapandan gelir. Fakat etkilerin tümü şeytanların yardımıyla gerçekleşir.
4
www.beyyine.com
___________________________________________________________________
kişinin içinde mevcut olan iyilik ve salahtan dolayı böyledir. Bunun karşısında ise
şeytana ait pis ruh yer alır.
Ruh bedenin her bölümüne sirayet eder. Ona karışmış olan şeytan ruhu ise
aynen onun gibi bedenin her bölümüne sirayet edebilir. Bundan dolayı şeytanın
bedenin çeşitli bölümlerini sahibinin kullandığı gibi kullandığına tanık oluruz. Bu
yüzden de hasta beklenmedik hareketlerde bulunur.
Kimi zaman şeytan ağlar ve hasta kişi kendisi ağlıyormuş gibi hisseder. Bazen
sebepsiz yere korkar, halbuki asıl korkan şeytandır. Bazen kendisini ölecekmiş gibi
hisseder, ama aslında bunu hisseden yine şeytandır.
Bu gibi duygular hisseden kimse kaza ve kader konusunda bir şeyler
okuduğunda sıkıntı duyar ve delirecekmiş gibi hisseder. Ama buna önem vermeyip
her gün azar azar bu konuda okumaya devam etmelidir. Ta ki ruhu güçlensin, şifa
bulsun ve şeytanın gücü kırılsın. Zira bunun ilacı kaza ve kadere imandır.
Şu ayet bu durumdaki kişilere son derece etkilidir:
“De ki: Bize Allah‟ın yazdığından başka bir şey dokunmaz. Bizim mevlamız odur,
mü‟minler Allah‟a tevekkül etsinler.” (et-Tevbe: 51)
Tedavi iki yolla gerçekleşir:
1- Ruhun ve bedenin tedavisi.
2- Etkinin ortadan kaldırılması.
1- Ruhun ve Bedenin Tedavisi:
Ruhun tedavisinin pek çok aşaması vardır. Hastanın, ruhunun selamette
olduğuna emin oluncaya dek kendisini tedavi etmesi gerekir. Ruhi her hastalığın, bu
hastalığın zıddı bir ruhi ve hissi tedavisi mutlaka vardır.
Hastalık durumunda, şeytanın ruhu insanınkinden güçlü olur ve insanın bedeni
bazen şeytanın ruhunun beden üzerinde etkin hale gelmesine dayanamaz. İşte bu
yüzden tedavi yapan kimselerin (rukye okuyanların) rukye esnasında şeytanın etkin
hale gelmesini (konuşmasını vs.) istememeleri gerekir. Zira bu durumda tansiyon
yükselir ve beden çok zayıf düşer. Bundan, şeytanın her istediği zaman etkin
olabileceği anlaşılmamalıdır. Bunda asıl olan hastanın ruhunun güçlü olup
olmamasıdır. Tedaviye başladıktan sonra şeytan zayıflayacağı için zamanla etkin
olacak gücü bulamayacaktır. Örneğin insan sanki hapşıracakmış gibi kendisini
sıkarsa şeytan etkinleşemez ve geri çekilir. Şeytanın etkinleşmesine engel olmak
isteyen şah damarları üzerine okuyup üflemeli ya da muavvizeteyni (Nas ve Felak
sureleri) okurken iki şah damarı üzerine beş saniyeyi geçmemek kaydıyla baskı
uygulamalıdır.
Bedende tedavi kan damarları ve sinirler üzerinde döner. Kalp hizasında öndeki
ve arkadaki damarlarla sırt ve baştaki sinirler yoluyla onu yakalayabilirsin!
5
Sihir‟den Korunma Ve Rukye İle Tedavi
___________________________________________________________________
Şeytan herhangi bir taraftan kendisini uzatarak bir şeye dokunabilir, onu hareket
ettirebilir, tıklayabilir yahut ses çıkarabilir. Ama o bunları yalnızca insanın dalgın
olduğu zamanlarda yahut uyku uyanıklık arasında yapar. Çoğu hasta buna tanık
olmuştur. Onlardan bazıları yakınında bir şeyin hareket ettiğini görür veya bir ses
duyar ama örneğin Bakara suresini ve tüm sığınma dualarını okuduğu halde bunun
nasıl olduğuna bir anlam veremez. Halbuki o bunları yapmıştır ama abdesti
bozulduktan sonra tekrar almayı unutmuştur!
Önemli:
Hasta eğer çok etkili bir sihre maruz kalmışsa ya da kendisi zayıfsa şeytan güç
kazanır ve hasta gerekli zikirleri ve korunmaları uyguladığı halde onun üzerinde çok
etkili olabilir. Böyle bir durumda kusur bu zikirlerde ve korunmalarda değil hastanın
kendisindedir. Zira zikirler ve Kur‟an onları destekleyen bir ruhi güçle, sıdkla ve
Allah‟a muhlis bir yönelişle birlikte etkili olur.
Rukye esnasında hastanın vücudunun belli bölgelerinde görülen titremeler cinin
o bölgeye geldiğini gösterir. Buralar cinin genellikle uyku esnasında dışarı uzandığı
bölgelerdir. Buralardaki sinirler zayıf ve gergin olduğu için hasta buraların hafifçe
titrediğini hisseder. Bu yüzden hastanın buraları ve özellikle de vücudunun uç
bölgelerini yağlaması gerekir.
6
www.beyyine.com
___________________________________________________________________
7
Sihir‟den Korunma Ve Rukye İle Tedavi
___________________________________________________________________
alması gerekir. Bazen de kişi büyü maddesini alır ve fark etmeden vücudundan tekrar
atar. Vücuttan atılan büyü dışkıda görülür yahut normal kokunun dışında çok kötü bir
kokuyla kendini belli eder. Büyü vücuttan bir kerede de çıkabilir, azar azar birkaç
kerede de çıkabilir.
Bazen cin büyü olduğu iddiasını ortaya atar fakat buna itibar edilmemelidir. Kişi
büyünün varlığı ile yokluğunu ayırt etmede dikkatli olmalıdır.
Eğer Allah bir kişiye büyü isabet etmesini takdir etmişse, cin bunu itiraf etmez
aksine inkar eder. Bu durumu anlamak tedavi edenin anlayışına ve bilgisine kalmıştır.
Bazı durumlar sihir gibi görünür fakat işin aslı –içerideki cin istesin istemesin-
zamanla ortaya çıkar.
Büyü ilk yapıldığında, etkilenen kişi bayılabilir. Bazıları yedikleri ya da içtikleri
şeyden dolayı karınlarında madeni bir şey varmış gibi ağırlık hissederler. Büyü bazen
vücut sıvazlanarak yapılır. Sıvazlanan bölge genellikle baş ve saçlar olur. Büyü
kulağa okunduğunda ya da koklandığında burundan ve kulaklardan kurt çıkabilir ve
bu durum büyü bozulana kadar devam eder. Büyü eğer kolon bölgesindeyse aynı
kurtlar burada oluşur ve rukye ile bazı bitkiler dışında bir ilaç buna fayda etmez.
Cinler ışıktan korkarlar ve çıkmak için karanlık olmasını isterler.
Işık cine acı verir ve o buna dayanamaz. Özellikle de televizyon ve bilgisayar
ekranı gibi güçlü ışık yayan şeylere hasta yoğunlaşmakta güçlük çeker. Ancak bu gibi
şeyler tedavi maksadıyla kullanılmaz. Zira bunların zararları faydalarından çoktur.
Cin vücuttaki açıkları kullanır. Bunlar gözler, kulaklar, burun gibi açıklık bulunan
organlarla eller ve ayaklar gibi uç noktalardır.
Kendisinde büyü bulunan kişinin vücuduna yapılan baskı ve masaj yararlıdır.
Bedeninde sihir olan kişiye masaj yapılması çok yararlıdır. Rukye ile tedavi gören
ve kendisi de okuyan kişi çabuk sonuç alır ve bazen masaj esnasında sihir vücuttan
çıkar. Sihirin çıkma alametlerinden biri bulantı ve kusmadır. Ancak hastadan kusması
istenmemeli ve kendi haline bırakılarak masajla birlikte kusması beklenmelidir.
Karında hareket hissetme ve ishal de büyünün hareket ettiğini gösterir.
Ancak burada bir noktaya dikkat etmek gerekir:
Bazen cin herhangi birinin elini üzerine koymasından dolayı rahatsızlık duyar ve
hasta bundan dolayı bulantı hissedebilir. Bulantı ve kusma onun bedenden
çıkmasının yakın olduğunu gösterir.
Karının üzerine veya vücudun bir başka yerine el konulduğunda hissedilen
daralma çoğunlukla insan büyülenmiş olduğunda bu bölgenin büyünün toplandığı yer
olmasındandır. Bazen bu bölgede cildin altında sertlik hissedilir. Bir başkası buraya
elini koyduğunda hasta dayanamaz ve mide bulantısı duymaya başlar. Aynı şekilde
cinin uzandığı bölgelere dokunulduğunda da hasta rahatsız olur, korku hisseder,
ağlar veya titrer. Eğer ağlamanın kaynağı mide tarafıysa ve sebepsiz bir ağlamaysa,
bu şeytandandır. Hastaların ağlamalarının çoğu kendileriyle ilgili değildir. Daha önce
de belirtildiği gibi cin kişinin ruhuyla iç içe geçer, karışır. Bu karışmanın dozu kişiden
kişiye değiştiği gibi tedavi esnasında da farklılık gösterir. Hastanın kendisinde iki ayrı
şahsın varlığını hissetmesi cinin güçlü hastanın zayıf olduğunu gösterir. Tedaviyle
birlikte bu his ve cin tarafından olan bu hakimiyet zayıflar.
8
www.beyyine.com
___________________________________________________________________
Tedavide öncelikli olan bazı şeyler vardır ki, her hastanın bunları etraflıca bilmesi
gerekir. Tedavinin başlangıcı başarılı olmayabilir ve başlangıçta istenmeyen durumlar
ortaya çıkabilir. Aşağıda bu noktaya değinilecek inşallah.
Kıraatta Niyet
Okuma esnasında niyet değişir değişmez karîn bunu anlar ve örneğin niyet
yakma niyeti olursa yanıyormuş izlenimi verir. Niyet hapsetmek olursa hapsolmuş
izlenimi verir ve hareket edemediğini söyler. Niyet görmesini engellemek olursa, bana
ne yaptınız göremiyorum! der. Niyet öldürmek olursa gizlenir ve ne ses verir ne de
hareket eder. Eğer bıçak getirir ve seni keseceğim derseniz kan çıkıyormuş gibi
sesler duyabilirsiniz ve size kesildiğini söyler…
Eğer tedavi eden kişi ondan kendisine sihrin yerini söylemesini ya da
açıklamasını isterse onunla oynamaya başlar.
Cin övülmekten hoşlanan tedaviciyi sever. O rukye yapanın ve hastanın kalbinde
doğacak kendini beğenme duyguları karşılığında zelil görünmeye hazırdır.
Tüm bunlar cinin insanlarla, rukye yapanlarla ve hastalarla oynamasından
ibarettir. Tedavicinin sergileyeceği en isabetli tavır susmak, cinle hiç konuşmamak ve
faydalı olan şeye önem vermek olacaktır. Böyle davranan kimse Allah‟ın yardımıyla
cine galip gelecektir. Cin rukye yapan karşısında aciz düşünce hastayı kullanır ve
onu bu kişiden uzaklaştırmaya çalışır. Kısacası, gerek tedavi eden gerekse hasta,
niyetlerinin cinden gizli kalmayacağını anladıklarında başka yolları terk ederek gerçek
anlamda faydalı olana yönelebilir ve vakitlerini boşa harcamazlar. Bu yol cini köşeye
sıkıştırır ve sonunda teslim olmaktan başka çare bulamaz.
Şeytan insanın tüm yaşamına ortaktır. O hiçbir anı kaçırmaz. Bu, içinde hiçbir
mübalağa olmaya bir gerçektir.
Şeytanın asıl çalışma alanı kalptir. O bunun dışına yani diğer organlara sadece
hastalık, zayıflık, gaflet gibi bazı durumlarda yönelir. Eğer şeytan kalbi etkilemeyi
başaramasaydı insan hayal bile edemeyeceği şekilde rahatlık, huzur ve mutluluk
içinde olurdu. Şeytan yorulmadan ve usanmadan gece gündüz çalışır. Eğer insanın
9
Sihir‟den Korunma Ve Rukye İle Tedavi
___________________________________________________________________
içinde onu ifsat edecek bir şey bulamazsa, onu hüzün yoluyla, korkutucu rüyalar
yoluyla ve vesveseler yoluyla rahatsız eder.
Karîn her ne kadar insan bedenine yerleşmiş ve onu hiçbir şekilde terk etmiyor
olsa da, Allah subhanehu ve Teala bedenin sahipliğini insana vermiştir. Bedenin
sorumluluğu ve kontrolü insana aittir. Buna ek olarak Allah insana bir başkasının
kendi bedenini işgal etmesine engel olacak güçlü vesileler de vermiştir. Eğer bunu
bozacak bir durum oluşursa, bunu kalbi ya da ruhî hastalıklar diye adlandırmaktayız.
10
www.beyyine.com
___________________________________________________________________
11
Sihir‟den Korunma Ve Rukye İle Tedavi
___________________________________________________________________
}ا َو َو الِمًا َوا َو ْل ُه ُها َّا21{}ا َّت ِم ُه ا َو وا اَّ َوٌ ْل َولُه ُهك ْل ا َو ْل ًاا َو ُها ا ُّ ْلي َوت ُه َووا20{ ِمٌوا
لذِميا َو َوط َو ِمًا َو إِملَو ْلٌهِما َوق َولا َوٌ ا َوق ْل ِم ا َّت ِم ُه ا ْلل ُه ْل َو َو
َّ ًا ِّ ُه ًا ُه ِّ
}اإِم ًاإِمذ ال ِمًا23{ض ٍّ ا ات ْلغ ِموا َو ً َو َو َو ت ُهي ْل ا َو ٌْلئ ا َو َوا ُهٌ قِمذ ِمواُه َّ }ا َو َو َّت ُهِمذا ِموا ُه ِم ِماه آلِم َويةاإِموا ُهٌ ِم ْل ِموا ل َّحْل َو وا ِم ُه22{ُهت ْل َو ُه َووا
ًا
و } { ِمٌا َولا ْل ُه ِملا ْلل َو َّ َوةا َوق َولا َوٌ الَوٌْلنَو ا َوق ْل ِمًاٌ واا ا لًا ًا ا ًا وا نا ِم َو ِّ ُهك ْل ا َو ْل َو ُه ِما
}اإِم ِّ ًاآ َو ُه24{ٌوا ل ُّ ِم ٍل ض َو ٍلا َو
ل ك ٌو
Altı çizilerek vurgulanan ayete kadar her ayet tekrar tekrar okunur. Bu ayete
gelinince üzerine yoğunlaşıp uzunca tekrar edildiğinde cin iyice daralır.
نا ْلاَو ْل ُه ا َو ِموْل ا َو ُه ِم ِمي ْل ا َو ِم َّ ا َو ا َوٌ ْل َو ُه َوا
{36و لذِميا َو َو َو ا ْلاَو ْل َو َواا ُهك َّ َوي ا ِم َّ ا ُهت ِم ُه
ُه َوْلح َووا َّا
Bu ayet de çokça tekrarlanır.
}ا38{ كا َوت ْلق ِمٌ ُه ا ْلل َو ِم ٌ ِم ا ْلل َو ِمٌ ِم ا
ل َوا َوذلِم َو َو آ َوٌ ٌةةالَّ ُهي ْل ا ل َّ ْلٌلُها َو ْل َو ُه ا ِم ْل هُها ل َّ َوي َوا َوإِم َوذ ا ُها ا ْل
}ا َو ل َّ ْل ُه ا َوت ْل ِم يالِم ُه ْل َوت َوق ٍّ ا َّا37{ُّظ ِم ُه َووا
كا ْلل َوق َو َو ا َو َو ا ل َّ ْلٌلُها َو ِم ُها ل َّ َوي ِم ا َو ُهكلٌّا ِمًا }ا َو ا ل َّ ْل ُها َوٌ َو غِمًالَو َوي ا َووا ُهت ْل ِم َو39{ اح َّتىا َو َو ا َوك ْلل ُه ْل ُه ِموا ْلل َوق ِمٌ ِم ا َو ْلل َوق َو َو ا َوق َّ ْل َو هُه َو َو ِم َول َو
{40} و َو َوكٍل ا َوٌ ْل َو حُه َوا
}الَو ُهي ْل ا ِمٌ َوي ا َو ِمك َوي ٌةةا َو لَو ُهي ا56{}ا ُها ْل ا َو َو ْل َو ُه ُهي ْل ا ِمًاظِم َو ٍللا َو َوىا ْلااَو َو ئِمكِما ُه َّتكِمؤُه َووا55{ل َو ِمك ُهي َووا إِموَّ ا َو ْل َوح َو
اا ْلل َو َّ ةِما ْلل َوٌ ْل َو ا ِمًا ُه ُهغ ٍلا
ًا
{ } َو َو ٌة ا َوق ْل ا ِموا َّ اٍّ ا َّ حِمٌ ٍل ا57{َّ ا َوٌ َّ ُه َووا
12
www.beyyine.com
___________________________________________________________________
}ا ْلل َوٌ ْل َو ا َو ْلاتِم ُها َو َوىا َو ْل َو ِما ِمي ْل ا َو ُهت َوك ِّ ُه َو ا َو ْلٌ ِمٌ ِمي ْل ا َو َوت ْل َوي ُه ا64{ } ْل َو ْل َوا ا ْلل َوٌ ْل َو ا ِم َو ا ُهك ُهت ْل ا َوت ْلك ُه ُه َووا63{َوا ِمذهِما َو َوي َّ ُه ا لَّتِمًا ُهك ُهت ْل ا ُهت َو ُه َووا
َو ْل ُه ُه ُهي ْلا ِم َو ا َوك ُه ا َوٌ ْلك ِم ُه َوا
.و
}ا77{ ْل َو وُه ا َو َّ َو َو ْلق َو هُها ِموا ُّ ْلط َوةٍلا َوإِم َوذ ا ُها َو ا َو ِم ٌ ٌة ا ُّ ِمٌوٌة ا }ا َو َو لَو ْل ا َوٌ َو ا ْل ِم76{وا كا َوق ْل لُه ُهي ْل اإِم َّ ا َو ْل َو ُه ا َو ُهٌ ِم ُّ َووا َو َو ا ُهٌ ْل ِم ُه َوا
َو َو ا َوٌحْل ُه َو
لا َو ْل ٍل ا َو ِمٌ ٌة ا َو َو َو
}اقُهلْلاٌُهحْل ِمٌٌ َوي ا لَّذِميا َو َوا ا َّ َولا َو َّ ٍلا َو ُها َوا ِم ُهك ِّا78{ِمً َو ِمٌ ٌة ا ِمظ َو ا َو ا َوا ا لَو َو ا َو َو ًاا َو َو ِم َوًا َو ْل َوقهُها َوق َولا َو وْل اٌُهحْل ِمًٌا ْلل َو ض َو َوا
َو َو
َو َو َو ْل َو َو َو َّ َو َو
}ا َو ل ْلٌ َوا لذِميا ا ل َّ َو َو نِما َو ا ْل َو ا ِمق ِم ٍل ا َو ىا80{ ض ِم ا ا إِمذ ا ت ا ِّ هُهات قِم َووا ُه ُه ْل ُه َو َو َو ًا َو ْل َو ْل َّ ُه
}ا لذِميا َو َو َولالك ا َوِّوا ل َو ِما ا َو79{ َو َّ
و لَّذِميا ِم َوٌ ِم هِما }ا َو ُه َوْلح َوا82{ }اإِم َّ َوا ا َو ْل ُه هُه إِم َوذ ا َو َو َو ا َو ٌْلئ ًاا َووْل ا َوٌقُه َولالَوهُها ُهكوْل ا َو َوٌ ُهك وُه ا81{َووْل ا َوٌ ْل ُه َوا ِم ْل َو ُهي ا َو َوىا َو ُها َو ا ْلل َو َّ ُه ا ْلل َو ِمٌ ُه ا
{83} و نا ُهكلِّا َو ًْل ٍلا َو إِملَو ْلٌهِما ُهت ْل َو ُه َوا َو َو ُهك ُه
13
Sihir‟den Korunma Ve Rukye İle Tedavi
___________________________________________________________________
Hastanın İyileşmesi Herhangi Bir Nefsi Arzu ya da Şüphe Gibi Bir Sebeple
Gecikir mi?
Ben bunu iyileşmenin engellerinden sayıyorum. Ama böyle olan kişiyle
diğerlerinin karışmaması için bunu biraz açalım:
Sağlam insanın kalbi selimdir ve kalbinde kendisini günaha sürükleyecek bir şey
bulunmaz. Aklına gelen şeyler havatırdan (gelip geçen düşünceler) ibarettir ve kalıcı
değildirler. Kalbinden geçenler devam etmez ve zikirle ya da istiğfarla geçer gider.
Kalbi hasta insan ise gününü bu hastalıklara rehin olarak ve kalbi bunlara bağlı
olarak geçirir. Aklından ve kalbinden geçenler kalıcıdır. Namazı ve okuması ondan bu
gibi şeyleri neredeyse hiç def edemez. O hastalığını tedavide neredeyse hiçbir fayda
elde edemez. Sanır ki, şeytanı çok güçlü de ona bir etkisi olamıyor. Ya da sihri o
kadar kuvvetli ki, onu yalnızca başka bir büyücü çözebilir. Kalbi zikirden uzak,
şehvetler ve şüphelerle dolu ve başka bir kaygısı yok!
Bu kimse tedaviden neredeyse hiçbir yarar göremez. Doktor doktor gezer ama
bir fayda bulamaz. Şifanın Allah‟tan olduğunu dili söyler ama kalbi buna inanmaz.
Kalbi Allah‟tan başkalarına bağlıdır. Kur‟an‟ın şifa olduğunu söyler ama kendisine
Kuran okuması söylendiğinde birkaç dakika okuyup bırakır. Ardından ne olduğuna ve
nasıl olduğuna bakmaksızın başka vesileler arar. Hiç kimse onu doğruya yöneltemez.
Şifa büyücülerin elinde demez ama büyüleri onların Kuran‟dan daha iyi
çözeceğine inancı vardır ve tabi ki bu inancı açığa vurmaz.
Kalbin harabı ile cin çarpması, sihir ve nazar arasında bağlantı var mıdır?
Kalbin harabı aslında ruhi hastalığın kaynağıdır. Kalp harabı olmasa bunların
etkisi güçlü olmaz.
Bu hastalıklara salihler tutulmazlar mı?
14