You are on page 1of 2

ASTROV - (Harita taslaklarıyla girer.)- Mehaba! (Yelena Andreyevna'nzn elini sıkar.

) Sanırım benim sanat


yeteneğimi görmek istediniz diil mi?

YELENA - Çalışmalarınızı göstereceğinize dün söz vermiştiniz bana ... Bunun için zamanınız var mı?

ASTROV- Memnuniyetle. (Haritayı oyun masasının üzerine yayar, kenarlarını raptiyelerle tutturur.) Siz
nerede doğmuştunuz?

YELENA - (Astrov'a yardım ederken.)- Petersburg'da.

ASTROV- Peki nerede eğitim aldınız ?

YELENA - Konservatuvarda.

ASTROV- Bunun herhangi bir şekilde sizin ilginizi çekeceğinden oldukça endişe ediyorum

YELENA - Neden olmasın ? Kırsal hakkında çok fazla bilgiye sahip olmadığımı düşünmeniz konusunda
haklısınız, fakat iyi bir okuyucuyumdur.

ASTROV-Buraya bakın. Bu harita bu bölgenin elli yıl önceki halinin haritasıdır. Yeşil renk ormanları ifade
etmektedir. Bölgenin yarısı ormanlarla kaplıdır. Yeşil rengin üzerinde görmüş olduğunuz kırmızılıklar ise
geyikler, yaban ördekleri ve diğer bütün vahşi yaşama ait canlılardır. Üçüncü bölüme baktığınızda bölgenin
buğunkü halini nasıl yorumladığımı göreceksiniz. Yeşil var ama tek tük. Ve vahsi hayata dair hiç bir şey yok.

(Duraksar)

Ormanları, Fabrikalara veya Okullara yol yapmak için katlettiklerini söyleseler yine bir nebze olsa bu
durumu kabul edebilirdim. Fakat işte durum ortada , sefil insanların yaşadığı, hastalık yayan bir sürü
çamurlu, berbat arazi.

ASTROV- Sanki bana azda olsa bunlardan herhangi birine ilgin varmış gibi görünmüyor.

YELENA - Hayır. Çok fazla anladığım söylenemez.

ASTROV- Çok iyi anlamaya gerek yok zaten. Ben ilgilendiğin her şeyin bu kadar olduğunu sanmıyorum.

YELENA - Dikkat eksikliğim için beni affet lütfen. Aklım başka yerde. Dürüst olmam gerekirse sana bir şey
sormak istiyorum ama nasıl bağlıyacağımı bilmiyorum. (Duraksar)

Senin tanıdığın biri hakkında bir soru. Arkadaşların birbirine tamamen açık olmaları gerektiği gibi
konuşalım ve sonrasında bu konuşmayı unutalım gitsin. Ne dersin?

ASTROV- (şaşkın bir şekilde) Anlaştık

YELENA - Sorum, üvey kızım Sonya hakkında. Onun hakkında ne düşünüyorsun, ondan hoşlanıyormusun?

ASTROV- (Geçiştirme) Ruhuna hayran olabilirim.

YELENA - Bir kadın olarak hoşlanıyar musunuz ondan?

ASTROV- (Duraksar) Hayır.

YELENA (Astrov'un elini tutar.) - Sevmiyorsunuz onu, gözlerinizden anlıyorum bunu .Buraya bir daha
gelmekten vazgeçmen gerektiğini bilmelisin.

YELENA - Öf, ne tatsız bir konuşmaydı! Sırtımda binlerce kilo yük varmış gibi heyecanlıydım. Tanrıya şükür
ki, bitti... Unutalım, bunları hiç konuşmamışız gibi unutabilir ve ilerleyebiliriz. Sen Zeki bir adamsın, eminim
neden bunu yapmak zorunda olduğunu anlarsın.

(DURAKSAR) Kan beynime sıçramış gibi hissediyorum.


ASTROV- Bir iki ay öncesine kadar bana onun duygularından bahsetmiş olsaydın onu bir kadın olarak
düşünebilirdim… Eğer benim yüzümden kalbi yaralanırsa ona yardım etmenin benden başka yolu yoktur…
Ama neden bana onu sormak zorunda oldugunu söyler misin? (bir süre bakar) Ooo şimdi anladım!

YELENA - Neden bahsediyorsun?

ASTROV (Gülerek.) – Neden bahsettiğimi gayet iyi biliyorsun. Elbette, Sonya aşık olabilir, ama sen bunu
neden soruyorsunki? Neden bu kadar şaşırmış gibi görünüyosun? Buraya hergün neden geldiğimi
biliyosun, benim üzerimde bıraktığın etkinin de gayet farkındasın, Sen ’Sevimli Yırtıcı bir kuşsun’.

YELENA (Şaşırmış.)- Sevimli yırtıcı bir kuş mu? Sen neden bahsediyorsun?!

ASTROV- Sen harika birisin… ve ben senin kurbanınım. O halde, sen kazandın, bana sahip olabilirsin.

( Çarmıha gerilmiş isa gibi kolarını iki yana açar ve başını öne eğer)

Teslim oluyorum, beni tüketmene hazırım.

YELENA - Sen delirdin mi?!

ASTROV (Dişlerini göstererek güler.)- Utangaçsınız ...

YELENA – Zannetiğin gibi kurnaz ya da zalim biri değilim. (Gitmek ister. Androv engel olur )

ASTROV- Buradan gideceğim ve bir daha geri dönmeyeceğim. Sadece bana söyle ki…

( Ellerini tutar ve onları izleyen biri varmı diye etrafa bir göz atar)

Nerede buluşmamız gerekiyor? Acele et, belki biri bizi yakalayabilir, lütfen bana nerede buluşmamız
gerektiğini söyle. ( Şehvetli bir şekilde fısıldayarak)

Saçların harika kokuyor. Küçücük bir öpücük, lütfen seni öpmeme izin ver.

YELENA -Sana yalvarıyorum ...

ASTROV - (Yelena Andreyevna'nın konuşmasına engel olur.)

Bana yalvarmana gerek yok, zaten seninim. Çok güzelsin.

Ve senin bu güzel ve narin ellerin ellerini öpmeye ihtiyacım var. (Yelena'nın ellerini öper.)

YELENA - Kes şunu artık, kes lütfen ... gidin ... (Ellerini çeker.)

ASTROV- Bunun kaçınılmaz olduğunu sen de biliyorsun birlikte olmamız gerekiyor.

( Vanya dayı elinde bir buket çiçekle gelip kapının hemen eşiğinde duruncaya kadar onun elini öper. Ne
Yelena ne de Astrov onu görmezler)

YELENA - (Vanya’yı görmez.)- Yapma. Bunu kesinlikle yapmamalıyız… (Başını Astrov'un göğsüne yaslar.)

ASTROV – Saat 2 de fıdanlıkta buluşalım. Bana geleceğine dair söz ve lütfen.

YELENA ANDREYEVNA - (Vanya’yı görür.) – Gitmeme izin ver! (Kendini hızlıcaAstrov’dan geriye doğru
ittirip uzaklaşır Pencereye doğru gider.)

(Kendi kendine mırıldanır)

Bu çok kötü oldu.

You might also like