You are on page 1of 7

TÜRKÇE EDAT-BAĞLAÇ-ÜNLEMİN CÜMLEDEKİ İŞLEVİ

ÖZET

EDAT
Tek başlarına anlamları olmayan, başka kelimelerle bir araya gelerek yeni anlam ilgileri kuran,
kullandıkları sözcüklere cümlede anlam ve görev kazandıran kelimelere edat denir.

“ile”

“ile” edatı cümlede; alet, araç, neden, zaman, birliktelik ilgisi kurar. Verilen örnekleri beraber
inceleyelim:

Örnek:

Ankara’ya otobüs ile gidiyorlar. (Araç ilgisi)

Babam, alışverişe kardeşimle gitti. (Beraberlik)

Onun şakaları ile keyfimiz kaçtı. (Neden)

Kışla birlikte kayak merkezleri doldu taştı. (Zaman)

UYARI
“ile” kelimelerle birleşerek “-le, -la” şeklinde de yazılabilir.

Örnek:

Babam, alışverişe kardeşimle gitti.

Onunla beraberken vakit nasıl geçiyor anlamıyorum.

“gibi”

Yalın hâldeki kelimelerle birlikte kullanılır. Cümleye; benzetme, eşitlik anlamı katar.

Örnek:

Kardeşim de benim gibi uzun boylu. (Eşitlik)

Gördüğümde yaprak gibi titriyordu. (Benzerlik)

1/7
TÜRKÇE EDAT-BAĞLAÇ-ÜNLEMİN CÜMLEDEKİ İŞLEVİ

ÖZET

“için”

Cümleye neden-sonuç, özgülük, amaç-sonuç anlamları katar.

Örnek:

Biraz dinlenmek için bize geldi. (Amaç-Sonuç)

Bu kadar üzüldüğü için sağlığından oldu. (Neden-Sonuç)

Senin için bu kadar hazırlık yapıldı. (Özgülük)

“göre”

Cümleye görelik, karşılaştırma, uygunluk gibi anlamlar katar.

Örnek:

Bu elbise hiç bana göre değil. (Uygunluk)

Babam eskiye göre daha zayıf. (Karşılaştırma)

“karşı”

Cümleye yönelme anlamı katar.

Örnek:

Şu an tek istediğim şey denize karşı oturup dinlenmek.

“üzere”

Cümleye amaç, koşul, zamanda yakınlık anlamları katar.

Örnek:

Aralarını düzeltmek üzere gidiyorum. (Amaç-Sonuç)

Hırkamı yarın geri vermek üzere ödünç alabilirsin. (Koşul)

“kadar”

Cümleye karşılaştırma, benzerlik, eşitlik, yaklaşıklık, ölçü anlamları katar.

Örnek:

Sen de onlar kadar çalıştın. (Eşitlik)

Üç kilometre kadar yürüdük. (Ölçü)

Bir gül kadar güzel kokuyorsun. (Benzerlik)

2/7
TÜRKÇE EDAT-BAĞLAÇ-ÜNLEMİN CÜMLEDEKİ İŞLEVİ

ÖZET

BAĞLAÇ
Tek başına anlamı olmayan, anlamca birbirleriyle ilgili cümleleri veya cümledeki görevdeş söz
ve söz öbeklerini bağlamaya yarayan kelimelere bağlaç denir.

“ve”

Cümleleri, anlam ve görev bakımından benzer sözcükleri birbirine bağlar.

Örnek:

Ablamı ve kardeşlerimi çok özledim.

Hafta sonu kendime kalem ve defter aldım.

Yatağımdan kalktım ve mutfağa geçtim.

“ile”

“ile” edatı aynı görevdeki kelimeleri bağlar. “ve” edatı ile benzer kullanımları olmasına rağmen,
cümleleri bağlamaz.

Örnek:

Hafta sonu kendime kalem ile defter aldım.

Bu metinde görme ile dokunma duyularından yararlanılmış.

UYARI

“ile” cümlede hem edat hem de bağlaç görevinde kullanılabilir. Bir cümlede kullanılan
“ile” sözcüğü yerine “ve” getirebiliyorsak bağlaç, getiremiyorsak edat görevinde
kullanılıyordur.

Örnek:

Sıra arkadaşımla hiç iyi anlaşamıyorum.

(“ve” getirilemiyor dolayısıyla burada kullanılan “ile” sözcüğü edattır.)

Ali ile Mehmet bugün beraber yemeğe çıktılar.

(Bu cümlede “ile” yerine “ve” getirerek cümleyi “Ali ve Mehmet bugün beraber yemeğe
çıktılar.” şeklinde de kurabiliriz. Bu yüzden burada kullanılan “ile” bağlaç görevindedir.)

3/7
TÜRKÇE EDAT-BAĞLAÇ-ÜNLEMİN CÜMLEDEKİ İŞLEVİ

ÖZET

“veya, ya da, yahut”

Eş değerlik bağlaçlarıdır.

Örnek:

Beni veya Ayşe’yi götürmeli.

Kitap okumak ya da film izlemek istiyorum.

“ya … ya, hem … hem, gerek … gerek, ne … ne, kâh … kâh”

Karşılaştırma bağlaçlarıdır.

Örnek:

Ya buraya gel ya eve git, soğukta bekleme.

Hem seni görmek istiyor hem vakit ayırmıyor.

Kâh gülerek kâh ağlayarak bu işi tamamladık.

“ama, fakat, lakin, yalnız, ancak, ne var ki, oysa, oysaki, hâlbuki”

Karşıtlık bağlaçlarıdır.

Örnek:

Seni gördüm ancak selam veremedim.

Soruları hazırla ama çözümlerini yazma.

Sinirlenmesine anlam veremedim oysa sabah ne kadar keyifliydi.

Buraya gelmeyi çok istiyor hâlbuki onun için iyi olmayacak.

4/7
TÜRKÇE EDAT-BAĞLAÇ-ÜNLEMİN CÜMLEDEKİ İŞLEVİ

ÖZET

UYARI
“ “ancak”, “yalnız” gibi sözcükler cümlede hem bağlaç hem de edat görevinde
kullanılabilirler. Bunları ayırt etmek için:

Cümlede “yalnız, ancak” sözcükleri “sadece” anlamında kullanıldıysa edat, “ama, fakat”
anlamında kullanıldıysa bağlaçtır.

Örnek:

Buraya yalnız seni görmek için geldim. (Edat)


(Buraya sadece seni görmek için geldim.)

Erken uyumuştum yalnız sabah uyanamadım. (Bağlaç)


(Erken uyumuştum ama sabah uyanamadım.)

Bu şekerler ancak bana yeter. (Edat)


(Bu yiyecekler sadece bana yeter.)

Geziye gittim ancak eğlenemedim. (Bağlaç)


(Geziye gittim fakat eğlenemedim.)

“çünkü, madem(ki), zira, yoksa”

Gerekçe bağlaçlarıdır.

Örnek:

Ders çalışıyorum çünkü bu sınavdan yüksek not almak istiyorum.

Madem paran yok, bu kadar çok masraf yapma.

Hafızam çok kuvvetli yoksa bu işi yapamazdım.

5/7
TÜRKÇE EDAT-BAĞLAÇ-ÜNLEMİN CÜMLEDEKİ İŞLEVİ

ÖZET

“kısacası, demek ki, açıkçası, öyleyse, yani, o hâlde”

Özetleme bağlaçlarıdır.

Örnek:

Açıkçası kardeşinin üstüne gitmesini anlayamıyorum.

Kimsenin yüzüne bakmadı demek ki gerçekten kırılmış.

Onu hiç görmedim yani buraya gelmedi.

“bile, hem de, dahi, üstelik, hatta, ayrıca”

Pekiştirme bağlaçlarıdır.

Örnek:

Çalışırken su bile içmiyor.

Dersini hiç dinlemiyordu üstelik telefonla oynuyordu.

Yoğunluktan bu hafta kardeşimi dahi göremedim.

“de”

Her zaman kendinden önceki kelimeden ayrı yazılır. Kelimenin son hecesine kalınlık-incelik
bakımından uyar.

Örnek:

İkimiz de telefon alacağız.

Artık ödevlerini yapsa da önemi yok.

Gelsen de beni göremezsin.

“ki”

Kendinden önceki ve sonraki kelimelerden ayrı yazılır. Anlam bakımından birbiriyle ilgili
cümleleri ve kelimeleri birbirine bağlar.

Örnek:

O kadar yorgunum ki bugün gelemeyeceğim.

Bir baktım ki koltukta uyuyakalmış.

Kendine güven ki başarılı olabilesin.

6/7
TÜRKÇE EDAT-BAĞLAÇ-ÜNLEMİN CÜMLEDEKİ İŞLEVİ

ÖZET

ÜNLEM
Aniden ortaya çıkan duyguların etkisiyle ağızdan bir çırpıda çıkan, bu duyguları daha etkili
anlatmaya yarayan sözcüklere ünlem denir.

Örnek:

Eyvah, otobüsü kaçırdık!

Hey! Nereye gidiyorsun?

Oh, sonunda varabildik!

7/7

You might also like