You are on page 1of 89

10.

GÜÇ SİSTEMLERİNDE AŞIRI GERİLİMLER

Kaynak-8’den alınmıştır.
Yararlanılan kaynaklar:

1- Dielektrik Kayıpları ve Kapasite Ölçme, YGT Bölüm 7, Ders notları, Cabbar Veysel Baysal.

2-Yüksek gerilim tekniği,cilt-2, Prof.Dr. Muzaffer Özkaya, Birsen yayınevi.

3-High Voltage Engineering: Fundamentals, E. Kuffel, W.S. Zaengl, J. Kuffel, Newnes.

4- Yüksek gerilim tekniği ders notu, Yrd.Doç.Dr. A. Serdar Yılmaz, KSÜ Elk.-Elektronik Müh. Böl.

5- Yüksek Gerilim elemanları, Prof.Dr. Özcan Kalenderli

6- High Voltage Engineering, Marcel Istrate, Mircea Guşă, Dragoş Machidon.

7- High-voltage engineering, E. Gaxiola, CERN, Geneva, Switzerland.

8- Aşırı Gerilimler, Oluşumları, Etkileri Ve Aşırı Gerilimlere Karşı Koruma, Hasbi İsmailoğlu,
Kocaeli Üni.

9- Yıldırım Boşalması ve Yıldırımdan Korunma, Özcan Kalenderli, İTÜ

10- Koşalay, İ., Enerji Sistemlerinde Anahtarlama Geçici Olaylarının İncelenmesi, İstanbul Üni,
Fen Bilimleri Enstitüsü, Y. Lisans tezi, 1995.

11- Yaprakdal, F., Kalenderli, Ö., Arıkan, O., Yüksek Gerilim Sistemlerinde Yıldırım Darbe Aşırı
Gerilim Analizi, 4th International Symposium on Innovative Technologies in Engineering and
Science 3-5 November 2016 (ISITES2016 Alanya/Antalya – Turkey.
GEÇEN HAFTA ANLATILAN
DİELEKTRİK KAYIPLARLA İLGİLİ
ÖRNEK ÇÖZÜM

Kaynak-1’den alınmıştır.
10. GÜÇ SİSTEMLERİNDE AŞIRI GERİLİMLER
10.1. Giriş
Günümüzde, elektrik enerjisinin kaliteli ve sürekli olması büyük önem taşımaktadır.
Enerji sürekliliğini bozan etkenlerin başında yalıtımın bozulması ve bunun
sonucunda ortaya çıkan kısa devreler sayılabilir. Yalıtım bozulmaları ise önemli
ölçüde aşırı gerilimlerden kaynaklanır.
Güç sistemlerinde ortaya çıkan aşırı gerilimler, gerilim yükselmeleri, açma-kapama
(anahtarlama, manevra-switching) aşırı gerilimleri ve atmosferik etkilerden
kaynaklanan aşırı gerilimler biçiminde üç gruba ayrılabilirler:
Gerilim yükselmeleri, genel olarak işletme sırasında ortaya çıkan toprak arızaları,
yük atmaları, rezonans ve ferro-rezonans gibi olaylardan kaynaklanır.

İç aşırı gerilimler, devre açma-kapama, toprak ve faz kısa devreleri gibi olaylar
sonucu oluşan aşırı gerilimlerdir.

Dış aşırı gerilimler ise atmosferik etkilerden kaynaklanan ve sisteme doğrudan


yıldırım düşmesi ile ya da yıldırımın, sistem dışında bir noktaya düşmesi sonucu, etki
ile ortaya çıkan gerilimlerdir.
Yüksek gerilim sistemlerinde yer alan cihazların boyut ve tasarımları, genel olarak gerilim
yükselmelerine dayanacak biçimde yapılmaktadır.

İç aşırı gerilimler, daha çok yüksek gerilim sistemlerinde etkili olarak problem çıkarmakta; dış
aşırı gerilimler ise tüm gerilim düzeylerindeki sistemler üzerinde etkili olmaktadırlar.

Sistemin herhangi bir noktasında ortaya çıkan aşırı gerilimler, iletim sisteminde yürüyen
dalgalar biçiminde, ışık hızı düzeyindeki hızlarla (hava hatlarında, ∼300 m/µs; kablolarda,
∼150 m/µs) yayılmakta ve iletim ve dağıtım sistemindeki süreksizlik noktalarında yansıma
kırılmalara uğramaktadırlar.

Aşırı gerilimler, çoğu zaman yüksek enerji düzeylerine sahip olmasalar da, cihaz yalıtımlarını
bozarak iletken yol oluşturabilmekte ve sistem kısa devrelerine yol açabilmektedirler.

Sonuçta da, enerji kesintilerinin ortaya çıkması yanında sistemde ve işletme araçlarında önemli
hasarlara yol açabilmektedirler.
Bu bakımdan, iç aşırı gerilimlere karşı, yüksek gerilim sistemlerinin; dış aşırı gerilimlere karşı ise
tüm enerji sistemlerinin korunması gerekmektedir.
10.2. Aşırı Gerilimler

Aşırı gerilimlerin genlikleri, şebekenin yapısına ve ortaya çıkmalarına yol açan olaylara
bağlı olarak, normal işletme geriliminin birkaç katına kadar çıkabilmektedirler.

Aşırı gerilimlerin ortak özellikleri, yalnızca ortaya çıktıkları bölümlerde değil; tüm sistem
üzerinde yürüyen dalgalar biçiminde, ışık hızı düzeyindeki hızlarla yayılarak, sistemde yer
alan tüm aygıtların yalıtımlarının zorlanmasına yol açabilmeleridir.

Yürüyen dalga biçiminde yayılan aşırı gerilimlerin genlikleri, sistemin yapısına bağlı olarak,
yansıma ve kırılmalarla, örneğin bir hattın sonunda, kimi zaman iki katına
çıkabilmektedirler.
10.2.1. Gerilim yükselmeleri
Gerilim yükselmelerine ilişkin karakteristik büyüklükler, bu gerilimlerin genlikleri ve etki
süreleridir.

Genel olarak işletme sırasında ortaya çıkan olaylardan kaynaklanırlar. Örneğin;


- Jeneratör yükünün kalkması,
- Jeneratörün kapasitif yüklenmesi,
- Bir hava hattın yükünün kalkması (Ferranti Olayı),
- Kapasitif devrenin açılması,
- Toprak arızası
- Rezonans - ferrorezonans nedeniyle
oluşurlar.

Çoğunlukla şebeke frekanslı olan gerilim yükselmelerinin etki süreleri, şebekenin yapısına
bağlı olarak, birkaç saniyeden birkaç saate kadar değişkenlik gösterebilir.

Tipik bir gerilim yükselmesinin zamana bağlı değişimi, işletme gerilim (Şekil 10.1.a) ile
karşılaştırmalı biçimde şematik olarak, Şekil 10.1.b’de gösterilmiştir.
10.2.1.1 Gerilim Yükselmesine Neden Olan Olaylar
a) Generatör Yükünün Kalkması
Devrede olan bir generatörün yükünün herhangi bir arıza nedeniyle ani olarak ortadan
kalkması durumunda kesicinin açması ile, generatör iç gerilim düşümü sıfır olur ve yük
akımının oluşturduğu endüvi reaksiyonu da ortadan kalkar.

Bu durumda ikaz regülatörü devreye girerek gerilimi ayarlayıncaya kadar, ani bir gerilim
yükselmesi oluşur. Bilindiği gibi, sürekli hal çalışmada generatörün uçlarındaki U gerilimi ile E
e.m.k arasında
Sürekli çalışmada boyuna gerilim düşümü,

Alternatör yükünün kalkması ile akım sıfır olacağından, gerilim düşümü de sıfır olur.

Alternatörler genelde omik ve endüktif yüklendiklerinden E>U’dur ve gerilim düşümü


sıfıra eşit olunca; ikazın sabit kalması şartı ile gerilim, ΔU kadar büyüyerek U=E olur.

Diğer taraftan, ani yük kalkması halinde, devir ayar regülatörü devreye girinceye kadar,
tribün devir sayısının artması halinde generatör gerilimi yükselir. Devir sayısının artması
ile ikaz dinamoları ile donatılmış alternatörlerde ikaz dinamo gerilimi de yükseldiğinden,
generatörün uyarması artış gösterir.

Hatırlanacağı üzere , bir generatörde endüklenen e.m.k, dönme sayısı ve uyarma ile
orantılı olarak değişir.

E=k.φ.n (10.4)
E=k.φ.n
Buhar santrallerinde yükün kalkması ile devir sayısı ayar regülatörü çok kısa zamanda
devreye girerek dönme sayısını ayarladığından, turbo alternatörlerde devir sayısının artması
ile gerilim yükselme riski büyük değildir.

Ancak hidroelektrik santrallerinde, türbine su sağlayan tesislerin (boruların) mekanik


bakımdan aşırı zorlanmasını önlemek için devie sayısı ayarının çok hızlı yapılması mümkün
değildir. Bu nedenle, türbin tipine bağlı olarak devir sayılarında %50’lere varan bir oranda
artış söz konusu olur. Bunun sonucunda ise, gerilim ve frekansta, aynı oranda bir artış ortaya
çıkar.

Şayet yüksüz kalan bu generatör bir de kapasitif yüklenirse ( yüksüz ve uzun bir YG havai
hattına bağlı ise), endüvi reaksiyonu, ikaz alanını destekleyeceğinden, gerilimin bir miktar
daha yükselmesi olayı ortaya çıkar. Bu türden bir gerilim yükselmesi, kapasitif yükün
büyüklüğüne bağlıdır. Şekil 10.2.b‘de saf kapasitif yüklü bir generatörde gerilim yükselmesi,
basitleştirilmiş fazör diyagramında gösterilmiştir.
E: e.m.k (uyarma sabit kabul edildiğinden
E=sabittir)
U: Sargı ucundaki gerilim
Saf kapasitif yük için Saf endüktif yük için I: Yük akımı (IL endüktif, IC kapasitif)
Şekil 10.2 Reaktif akım ile yüklenen bir generatörün
basit fazör diyagramları
Bu şekil, Kaynak-2’den alınmıştır.
b) Boşta çalışan hattın sonunda gerilim yükselmesi (Ferranti olayı)
Orta ve uzun havai hatların boşta ya da çok küçük yükle yüklü olarak çalışmaları durumunda
hat kapasitesinden dolayı, hattın sonundaki gerilim, hat başı gerilimine göre bir hayli
yükselir. Bu olaya, «Ferranti olayı» denir

Burada gerilim yükselmesine yol açan şey, hat başından hat sonuna doğru hat boyunca akan
kapasitif akımdır.

Bu akımın hattın endüktif reaktansı üzerinde meydana getirdiği gerilim düşümü, hat başı
gerilimi doğrultusunda olduğundan, bununla toplanır. Şekil 10.3’de orta uzunluktaki hattın
basitleştirilmiş eşdeğer şeması ile buna ait fazör diyagramı verilmiştir.
a) Hattın eşdeğer şeması b) Fazör diyagramı
U1: Hat başı gerilimi
U2: Hat sonu gerilimi
Ic: Kapasitif hat akımı
Xh: Hattın reaktansı
C: Hattın kapasitesi
Şekil 10.3 Boşta çalışan hattın sonunda gerilim yükselmesi
Bu şekil, Kaynak-2’den alınmıştır.

NOT: Hattın omik direnci ihmal (R=0 ohm alınmış)


Yük atması, kompanze edilmemiş uzun hatlarda Ferranti etkisi ile uzak istasyonda, işletme
geriliminin 1-2 katına kadar gerilim yükselmelerine yol açar.

Ferranti etkisi, hat uzunluğuna bağlı olarak etkisi artan düzeyde olmak üzere, paralel hat
kapasitesi üzerinden geçen akımın, kaynak ve hat endüktansları üzerinde oluşturduğu
gerilimlerden kaynaklanan gerilim yükselmesinden başka bir şey değildir.
c) Kapasitif Devrenin Açılması
Yıldız noktası topraklanmış veya yalıtılmış üç fazlı kondansatör bataryası devresinin açılması
durumları ele alınacak olursa;

i) Yıldız noktası topraklanmış bir kondansatör bataryası devresinin açılması durumu:

Bu durumda devre açılırken akım sıfıra eşit olduğundan, kondansatör tam olarak dolmuştur.
(şekil 10.4).

Şekil 10.4. a) Üç kutuplu bağlama şeması b) Devrenin R fazına ait bir kutuplu
eşdeğer şeması

Bu şekil, Kaynak-2’den alınmıştır.


Devrenin R fazına ait bir
Üç kutuplu bağlama şeması kutuplu eşdeğer şeması

Güç anahtarına ait akım ve gerilimlerin


zamana göre değişimi
Kaynak-10’dan alınmıştır.
Anahtar kontakları ayrıldığı için kondansatör
tarafı kontak gerilimi

değerinde sabit kalmasına rağmen, şebeke


tarafı kontak gerilimi sinüs biçiminde değişmeye
devam eder. Dolayısı ile anahtarın bir kutbuna
ait kontakları arasındaki gerilim ,

(10.1)

dir.
Bu gerilim, akım kesildikten yarım periyot (10ms) sonra max değerine ulaşarak faz
gerilimi tepe değerinin iki katıdır. Yani;

(10.2)
Şekil (c)’de, bu kondansa-tör
bataryası devresinin açılması
sırasında akım ve gerilimin
zamana göre değişimi
gösterilmiştir.

Burada t1’de, R fazına ait


anahtarın kontağı açılmaya
başlamış; t2’de, bu fazdan geçen
akım sıfıra eşit olmuş ve t3’de
de, anahtarın bu fazına ait
kontakları arasındaki gerilim, faz
gerilimi tepe değerinin iki katına
yükselmiştir.
ii) Kondansatör bataryasının yıldız noktası topraklanmamış durumu:
Anahtarın R kutbunun açılması düşünüldüğünde, kondansatör bataryasının yıldız
noktası, faz gerilimi kadar kayar (Şekil 10.5). Bu sırada, R kutbuna ait kontaklar arasında
oluşan en büyük gerilim, faz gerilimi tepe değerinin üç katıdır.
(10.3)

Fakat gerçekte gerilim bu değere gelmeden S ve T


fazlarındaki akımlar kesilirler.

Akım ve gerilimlerin zamana göre değişimlerine


bakıldığında, iR=0 olduktan yaklaşık 5ms sonra iS
ve iT akımları da sıfır olur. Bu durumda S ve T
fazlarına ait gerilimleri;

alırlar. Onun için anahtarın R kutbunun kontakları


Şekil 10.5 Yıldız noktası yalıtılmış kondansatör bataryasının arasındaki en büyük gerilim
R kontağının açılması
(10.4)
Bu şekil, Kaynak-2’den alınmıştır.
Üç kutuplu bağlama şeması Güç anahtarına ait
akım ve gerilim
eğrileri
Unutulmamalıdır ki, yüksüz çalışan hatlar da birer kondansatör gibi
davranırlar. Güç anahtarları, bu şekil olan hatları, tekrar tutuşma olmadan
devre dışı ederlerse, geçici olay ve anahtarlama (manevra) aşırı gerilimleri
meydana gelmez.

Tersi durumda büyük aşırı gerilimler meydana gelebilirler. Onun için kapasitif
devreleri açmakta kullanılacak güç anahtarlarının seçiminde dikkatli olunmalı,
açma işlemi sırasında kontak aralıklarının hızla temizlenip izole olabilecek ve
arkın yeniden tutuşmasına imkân vermeyecek tipte olmasına itina
gösterilmelidir.
d)Toprak teması veya kısa devresi arızaları

YG şebekelerinde faz-toprak yalıtım hataları olur ya da kısa devre arızaları meydana


gelirse, sağlam fazlarda şebeke frekansında geçici bir gerilim yükselişi görülebilir. Bu
gerilimdeki yükselme, şebeke yıldız noktasının topraklı olup olmamasına göre değişkenlik
arz eder.

Yıldız noktası yalıtılmış veya söndürme bobini üzerinden topraklanmış şebekelerde


olacak bir toprak temasında, topraklama katsayısı m=1 olur; yani arıza noktasında sağlam
fazların toprağa karşı gerilimleri, faz arası gerilim değerine kadar yükselebilir. Bu artış, faz
gerilimine oranla %73 fazla demektir. Bu olay şebekede uzunca bir zaman (birkaç saat)
sürebilir.
Topraklama katsayısı:
m=Ut/Ui (10.5)
Ut : Toprak arıza noktasında sağlam fazın faz geriliminin etkin değeri
Ui : Toprak arıza noktasında arıza öncesi işletme geriliminin etkin değeri

R faz-toprak bir kısa devre arızası


durumunda, sağlam olan S ve T
fazlarına ait gerilimler simetrili
bileşenler yöntemi ile hesaplanabilir.
Bu şekil, Kaynak-2’den alınmıştır.

Yıldız noktası düşük değerli bir direnç üzerinden topraklanan şebekelerde toprak kısa
devresi halinde, m=0,75-0,98 arasında olur ki, bu da, arıza noktasında sağlam fazların
toprağa karşı gerilimlerinde faz gerilimi cinsinden %30 ila %70 oranında bir artış
demektir. Bu durumda, arızanın en fazla birkaç saniye sürmesine izin verilir.
Şekil 10.6 Yıldız noktasının toprakla bağlantısına göre şebeke türleri
Bilindiği üzere simetrili bileşen sisteminde doğru, ters ve sıfır empedans bileşenleri Z1,
Z2 ve Zo bulunmaktadır.
Bu tür arızlarda sağlam fazların (VS ve VT) gerilim değerleri, yıldız noktasının topraklı
olup olmaması dikkate alınarak Zo/Zı oranı ve bunların açılarının farklarına (ϕ1-ϕ2) göre
değerler almaktadır.
Örneğin;
Yıldız noktası doğrudan topraklı olan bir şebekede Z0=0 olduğu için;
VS =VT= (½).Un
olmaktadır.
Yıldız noktası yalıtılmış olması durumunda, yani Z0= Sonsuz olması durumu için;
VS =VT= Un (fazlararası gerilime eşit)
olur.
(ϕ1-ϕ2)>120o, Zo/Zı =1 ila 4 arası durum için; rezonansa benzer bir artış sözkonusu olup
teorik olarak VS ve VT değerleri sonsuza (ϕ1-ϕ2=180o, Zo/Zı =2 olması durumunda)
gitmektedirler.

Toprak temaslı iki fazlı arızalarda da, yukarıdaki duruma benzer olarak sağlam fazda
gerilim artışları olmaktadır.
Bir faz-toprak arızasında ( R faz+toprak):
Yıldız noktası direk topraklanmış şebekelerde, yani Z0=0 için her iki S ve T fazlarının
gerilimleri 0,5.Un değerini alırlar.

Z0=sonsuz için, yani yıldız noktasının yalıtılmış olması halinde, bütün eğriler Un faz gerilimine
doğru yaklaşırlar. Bu durumda S ve T fazlarının gerilimleri faz arası gerilim değerini alırlar.

İki faz-toprak arızasında ( S-T faz+toprak):

Toprak temaslı iki fazlı kısa devrelerde de yine yukarıda açıklandığı gibi arızasız faz
geriliminde bir artış olur.

Burada Z0=0 için UR/Un=0 ve Z0=Sonsuz için UR=[(3)1/2/2].Un olur. Şu halde yıldız noktası
yalıtılmış bir şebekede toprak temaslı iki fazlı bir kısa devrede sağlam fazın gerilimi, anma
geriliminin %86,6’sı kadar olur.
Anma gerilimi Un >=220 kV olan şebekeler, m<=0,8 olacak şekilde etkin bir biçimde
topraklanırlar. Çünkü yalıtım masrafları çok yüksektir. Gerçi bu durumda da, toprak kısa
devre arızalarında arıza akımları çok yüksek olur fakat, aşırı gerilimlerin sınırlandırılmış
olması nedeniyle sonuç daha ekonomik olur.
Bu amaçla şebeke Z0 empedansının çok küçük olması için gerekli önlemler alınır.
Örneğin, trafoların yıldız noktaları etkin biçimde topraklanırlar.
Un<220 kV olan şebekelerde ise izolasyon masrafları artık çok önemli olmadığından
220 kV’dan düşük anma gerilimli şebekelerde yıldız noktası ya yalıtılır veya bir Peterson
bobini üzerinden topraklanır.
İki faz arızasında:

Generatör uçlarında meydana gelen böyle bir kısa devrede arızasız olan fazın gerilimi kısa
devrenin başlangıç anında büyük değerlere çıkar. Bu gerilimin alabileceği en büyük etkin
değer,
(10.6)

dir.
Burada;

U0 : Boşta çalışma geriliminin efikas değeri olup, genel olarak U0=U alınır.
Xq”: Generatörün enine subtransiyet (başlangıç ) reaktansı
Xd” : Generatörün boyuna subtransiyent reaktansıdır.
Xq”/ Xd” oranı generatörün yapılışına göre (Kutupları saçtan yapılmış, kutupları masif,
amortisman sargısı var/yok durumlarına göre) 0,9 ila 3 arasında değiştiğinden

Bu oranlara bağlı olarak da Umax, anma geriliminin 0,8. Un ila 5.Un değerleri arasında
olabilmektedir.

Bu arada Umax, 3., 5.,7. ve 9. harmonikleri bünyesinde barındığından, özellikle büyük


Xq”/ Xd” oranlarında bu harmonikler de şiddetli olmaktadır.

Eğer iki fazlı kısa devre olayında açık kalan faza, kablo veya boşta çalışan havai hat
bağlı ise, bu fazın kapasitif yüklenmesi nedeniyle rezonans olayı meydana gelerek
gerilimin çok daha büyük değerlere çıkması mümkün olabilmektedir.

Bu istenmeyen durum özellikle hidroelektrik santraller için oldukça önem taşır.


Çünkü bu santraller uzun havai hatlarla tüketim bölgelerine bağlanmaktadırlar. Aynı
olumsuz durum, az yüklü kablo şebekeleri için de geçerlidir.
e) Rezonans ve ferrorezonans olaylarından kaynaklanan gerilim
yükselmeleri

Genel olarak, iletim hatları, kablolar gibi büyük kapasiteli ve transformatör,


şönt reaktör gibi doğrusal olmayan mıknatıslanma karakteristiklerine sahip
büyük endüktanslı elemanların enerjilendirilmeleri veya ani yük değişimleri
sırasında oluşurlar. Hattın enerjilendirilmesi rezonans olayını
tetiklediğinden, faz geriliminin 1.5 katına kadar gerilim yükselmeleri ortaya
çıkabilmektedir.
10.2.2. Dış Aşırı Gerilimler

Dış aşırı gerilimler, atmosferik etkilerle ortaya çıkan gerilimlerdir. Yıldırımın, doğrudan faz
iletkenlerine veya şalt tesislerine düşmesi sonucu oluşurlar. Yıldırımın, sisteme ait bir direğe
ya da varsa koruma iletkenine düşmesi sonucu endüklenme ile veya direkten faz
iletkenlerine geri atlama olması gibi etkenlerle oluşabilirler. Bunların yanında, yıldırımın,
sistem dışında bir noktaya düşmesi ile elektromagnetik etki ya da tesirle elektriklenme
sonucunda da ortaya çıkabilirler.

Dış aşırı gerilimler, doğrudan doğruya yıldırım düşmesiyle yada tesirle elektriklenme
suretiyle meydana gelirler. Şayet yıldırım, faz hattına, direğe veya koruma (toprak) hattına
düşerse oluşan aşırı gerilimlere «direkt yıldırım düşmesiyle meydana gelen aşırı
gerilimler» denir. Elektrik yükü ile yüklü bulutlar, havai hatta «tesirle elektriklenme»
suretiyle bir yük dalgası getirdikten sonra, yüklü bulutların etkisi ile oluşan yıldırımın
yüksek gerilim hattının dışında herhangi bir yere düşmesiyle iletim hattındaki yük dalgası
serbest kalarak hattın her iki tarafına doğru hareket etmesi sonucu oluşan aşırı gerilimlere
de «tesirle elektriklenme suretiyle meydana gelen aşırı gerilimler» denir.
10.2.2.1. Yıldırım deşarjı
Kaynak-9’dan alınmıştır.
Bu şekil, Kaynak-2’den alınmıştır.

Kaynak-9’dan alınmıştır.
Kaynak-9’dan alınmıştır.
Kaynak-9’dan alınmıştır.
Kaynak-9’dan alınmıştır.
Kaynak-9’dan alınmıştır.
Kaynak-9’dan alınmıştır.
Kaynak-9’dan alınmıştır.
Yıldırım akımları

Yıldırım akımı, değeri sıfırdan tepe değerine kadar hızla yükselen ve daha yavaş bir
seyirle tekrar sıfır değerine düşen darbe karakterine sahip bir akımdır. Kutbiyeti pozitif veya
negatif olabilir (% 70 ilâ % 90 negatiftir).

Yıldırım akımı

(10.7)

denklemiyle verilebilir. Şekil 10.7’de


i(t) eğrisi gösterilmiştir.

Şekil 10.7. Yıldırım akımı i ( t ) eğrisi (T: Yarı değer süresi)

Kaynak-2’den alınmıştır.
Kaynak-9’dan alınmıştır.
Kaynak-9’dan alınmıştır.
Yıldırım akımlarının yarı değer süreleri 30 ilâ 100 μs arasında değişir. T = 50μs kabul edilecek
olursa, yıldırım akımının en büyük değeri Im ile yıldırımın elektrik yükü arasında

(10.8)

ifadesi yazılabilir. Diylim ki, Im=20 kA olsun. Bu değere sahip bir yıldırımın elektrik yükü
Q=50.10-6.20.103= 1C olur.

İsviçre, Amerika, Almanya ve İngiltere gibi ülkelerde, birçok araştırmacı tarafından yapılan
ölçmeler sonunda bir bölgeye düşen yıldırım akımlarının tepe değerlerinin olasılık eğrileri
çıkarılmıştır (Şekil 10.8).
Bu eğrilere göre, yıldırım akımları birkaç kA
ile 200 kA arasında oldukça geniş sınırlar
içinde değişmekle birlikte en çok görülen
yıldırım akımları 10 kA'in altındadır.

Bu eğriler yardımıyle bir yere düşen


yıldırım akımı ve yükünün değerinin kaç kA
veya kaç C olacağının ihtimali kolayca tespit
edilebilir.

Örneğin Almanya'da çıkarılan eğriye göre


(Şekil 10.8’de 3 eğrisi) bir yere düşen
yıldırımın;
- 20 kA veya daha büyük olması ihtimali
takriben % 55;
- 100 kA veya daha büyük olması ihtimali
%3
- 10 kA veya daha büyük olması ihtimali Şekil 10.8. Yıldırım akımlarının birikmeli ihtimali eğrisi
ise % 85 dir.

Kaynak-2’den alınmıştır.
Yıldırımların yaklaşık olarak
dörtte biri toprağa düşmektedir.

Bulut ile toprak arasındaki


yıldırım boşalmaları, buluttan
toprağa doğru ya da topraktan
buluta doğru olmaktadır ve
pozitif ya da negatif kutupludur.

İletim hatlarına düşen


yıldırımlar aşağı yönlüdür ve bu
buluttan toprağa doğru olan
yıldırım boşalmalarının %90’ı
negatif kutupludur.

Kaynak-11’den alınmıştır.
Kaynak-9’dan alınmıştır.
10.2.2.2. Direkt yıldırım düşmesiyle meydana gelen aşırı gerilimler

1) Y ı l d ı r ı m ı n f a z h a t t ı n a d ü ş m e s i h a l i
Yıldırımın bir faz hattına düşmesi halinde, düşme noktasından itibaren her iki yönde
ilerleyen birer yürüyen dalga meydana gelir. Dalgaların şekli yıldırım boşalmasındaki akım
şekline benzer, yani yıldırım akımı

şeklinde olurlar.
Şekil 10.9. Yıldırımın faz hattına düşmesi hali

Kaynak-2’den alınmıştır.
Burada;
- Z, faz hattının karakteristik empedansını,
- Uo da, Z.Io/2 değerini
gösterirler.

Örneğin karakteristik empedansı Z=300 ohm olan bir faz hattına düşen yıldırımın tepe
değeri Im = 20 kA ise, faz hattında meydana gelen aşırı gerilimin tepe değeri,

Kaynak-2’den alınmıştır.
Um=3000 kV, tepe değeri bu kadar büyük olan bir yürüyen gerilim dalgası, ilk direkte
izolatör zinciri üzerinden bir atlama meydana getirir. Direğin topraklama direnci Rd ile
gösterilirse, direkte meydana gelen gerilim (Şekil 10.9)

bağıntıları ile hesaplanabilir .

Kaynak-2’den alınmıştır.
2. Y ı l d ı r ı m ı n d i r e ğ e düşmesi h a l i
Yıldırımın direğe düşmesi halinde de aşırı gerilimler oluşmakla birlikte bunların etkisi
yıldırımın faz hattına düşmesi kadar tehlikeli olmayıp şayet direkler iyi topraklanmışsa
zararlı etkileri giderilebilir.

bağıntıları yazılabilir.
Direkte oluşan gerilim,

olur.
Rd : Direğin topraklama direnci,
Zo : Koruma hattı karakteristik empedansı
Şekil 10.10 Yıldırımın direğe düşmesi hali
Kaynak-2’den alınmıştır.
Oysa aynı koruma hattı empedansı ve yıldırım akımı için Rd=50 ohm alınırsa, Ud gerilimi
Sonuçlardan da görüleceği üzere, U d değerlerine,
daha doğrusu R d değerlerine dikkat edilmelidir.
Çünkü R d ve dolayısıyla U d büyük olacak olursa,
direkten faz hattına doğru izolatör üzerinden bir
«geri atlama» meydana gelerekek YG şebekesinin
arızalanmasına neden olabilir.

Kaynak-2’den alınmıştır.
3) Y ı l d ı r ı m ı n koruma h a t t ı n a düşmesi h a l i
Bu olayda da aşırı gerilimler meydana gelebilir. Eğer direk topraklamaları düzgün ve
uygun değerde yapılmamışsa, yıldırımın direğe düşmesinde olduğu gibi burada da geri
atlama sözkonusu olur.
Şekil 10.11’den

bağıntıları yazılabilir.
Direkte meydana gelen aşırı
gerilimin ani ve tepe değerleri

Şekil 10.11 Yıldırımın koruma hattına düşmesi hali


Kaynak-2’den alınmıştır.
Zo = 400 ohm, Im=20 kA ve Rd=100 ohm sayısal değerler için Ud gerilimi

değerini alır.

Şayet bu gerilim değeri, izolatörün darbe atlama geriliminden yüksek ise geri atlama
oluşarak YG şebekesinin arızalanmasına yol açar.

Kaynak-2’den alınmıştır.
10.2.2.3. Tesirle elektriklenme suretiyle meydana gelen aşırı gerilimler

Bilindiği üzere elektrik alanı içine bir iletken cisim konulduğunda, bu iletken cismin içinde
elektrik alan (E=0) oluncaya kadar devam eden bir elektron hareketi olur. Sonuçta, iletken
cismin yüzeyinin bir tarafında pozitif, diğer tarafında ise negatif elektrik yükleri toplanır.

Elektrik alan içine konulmadan önce hiç bir


elektrik yükü taşımayan bu iletken cismin
yükleri toplamı sıfır idi.

İletken cisme gelen kuvvet çizgilerinin sayısı,


bundan giden, kuvvet çizgilerinin sayısına
eşittir.

Şekil 10.12. Düzgün elektrik alanı içinde Bu olaya «tesirle elektriklenme» denir.
iletken bir cismin tesirle elektriklenmesi
Kaynak-2’den alınmıştır.
Tesirle elektriklenmiş bir cismin üzerinde bulunan farklı kutbiyetli yüklerden
birini toprağa akıtarak iletken cismi yüklemek mümkündür. Şekil 10.13’de, bu yüklü
yapma durumu şematize edilmiştir.

a b c d e

Şekil 10.13. Bir transformatör yakınındaki iletken bir cismin (küre) tesirle elektriklenmesi (şematik)
Kaynak-2’den alınmıştır.
Kaynak-2’den alınmıştır.

Bu tesirle elektriklenme olayını, daima, YG tesislerinde dikkate


almak gerekir.

Böyle bir olay, havai hat yakınlarına yıldırım düşmesi sonucu


yürüyen gerilim dalgalarının meydana gelmesine yol açar.
Elektrik yüklü bir bulutun elektrik alanı içinde bulunan bir yüksek gerilim hattı tesirle
yüklenir ve hat üzerinde bir «yük dalgası» meydana gelir. Şekil 10.19’da negatif yüklü bir
yıldırım bulutunun altında bulunan bir yüksek gerilim hattında negatif yüklerin hattın
izolasyon direnci üzerinden toprağa aktıktan sonraki durumu, yani pozitif yük dalgası
gösterilmiştir.

Kaynak-2’den alınmıştır.
Elektrik yüklü bulut ile toprak arasında bir deşarj gerçekleştiğinde, havai hat, üzerindeki
bu yükü korur. Bu durumda havai hat ile toprak arasında bir gerilim oluşur. Havai hat
üzerindeki yük dalgası (elektrik yükü 2q ve gerilimi 2U olan), bulut ile yer arasındaki deşarj
olayı sonrası, yani bulut yükünün ortadan kalkması ile serbest kalarak hattın her iki
yönünde yayılan birer «yürüyen gerilim dalgası» meydana gelir (Şekil 10.15).

Kaynak-2’den alınmıştır.

You might also like