Professional Documents
Culture Documents
Chris Riddell - Ottoline Ve Sarı Kedi Cs
Chris Riddell - Ottoline Ve Sarı Kedi Cs
63\JZJJ!�R. .
J}!.L1'1J'/r;>.JJJ<l
{(;;(lJ.tEYVEN
,
&f,.L,}1.J3fJ�'}! Gf\
CHRIS R!DDELL +
�
3. o� c;azemüu her paze
�çlı:iyor.
4. H� �, , �//,,;,;;,
/adwuUt. � ;I;l
;:;daK �
/tirP;Y t:MU 11a.r.
Ojla jad<Yt. �uıda da ----;?
·�� �
ODVLV
lnudardait Wf;Y f:MU 11a.r.
ll
Ch:f'iS
RIDDELL
O-t-toli11e
ve
Scırı Kedi
TÜRKiYE$BANKASI
KOltor Yayınları
Birinci
Bölüın
O ttoline, Karabiberlik Binası'nın yirmi
KVÇVK V( l\IYtVOVl
ı...cıµuıc.nı
NOlV(Ç'TEKI
Sil IATAKllKTIR.
OTTOLINE'IN NOT
DffTERİ. CÖRDVGü
!EYLERİ VE AKILLICA
PLANLARINI 8V NOT
., DEFTERİNE KARALAR.
0
Ottoline'ın annesi ve babası ilginç şeyler toplamak
H(R. 1ÜR.D€N
(J 4İZ€MLİ
NHN€
c
&ı
bÜıftlf
ÇAl>ltır/tı Stı
Sıç.tai/>10. yeri
Ottoline'a gösteriyordu.
!OKAK LAMSA!ININ Dl�ECINDEN ALINAN İl.AN
"BLrfıM �eğt
is�t sö�Le�cttğt�e �Q��t vertr
R.u�ert Po�-'Po� Tü� lü- Kı.<.� rn�
sevgtlt s�Vıtbt o�ı.<. vo� özLectt
'BÜ�Ü� öctül
iL.rn.şiM: -gQ�Q� urettQ
L.lo�a, l)QLre 11112
sLvri. KMLt, 3. CC-ldck -g..ş.
. . . . .
. . .. .
.
-
- -
. .. . .
-
.
- . . .... - .. .
. · .
. .. . .
- .... : : .. .· ....
.
.
.
.. ..
. . . -
. .
.
·
.
.
.
.
.
.
·.: �::.::
. .
. ·
. .
·.: :
. .
.
.
. , ·
.·
.
. .
.
.....
��')}l'ı.. .
.
. . - . .. . · .
' . .
gösterdi.
"Bilemy
i orum," dedi, "saçlarını taramama izin
verir misin?"
Bay Munroe'nun saçlarını tararken Ottoline
AKILLICA
SIR PLAN
DVlVNVR!<-EN
ottOLINE.J!T(
80Ylf ÇORVNVR
FIFI FIHTA
WIUON lANLI OLTO KOMİK·SVRAT
MVTLV·KVLAK VIX·HILBVRC ili
MCMVRTACH
O akşam Ottoline ve Bay Munroe akşam yemeği
Marison'un
Banyo
Malzemeleri Gülen
EJderha
1 000
CUif( KAT
U.M>.
.. fl�KHi
c�
GÜCüNDE AMPUL
DEGİŞTİRME ŞİRKErt
O-
------ --
.
Bany Munroe bir tas yulaf lapası yiyor ve koca bir
fincan sıcak çikolata içiyordu Bunlar onun yediği
tek yemekti.
OtTOllN!'IN A NN!!İ
hoşlanıyordu ...
Ve ikincisi, parmak uçlarının üzerinde dikilerek
bodrum katının tavanındaki boruları dinlemeyi
seviyordu. Ottoline diğer dairelerdeki ilginç
konuşmaları bu şekilde gayet iyi duyabiliyordu.
Bay Munroe'nun bunu onaylamayacağını bildiği
için bunu ona söylemiyordu.
ANNE!
ÇORAPLARIMI
GÖRDÜN MÜ?
ANNE! ANNE!
Ikiııci
Böltrıu
JAY
>-AVı.JlO(').M.J
ILGIL(NMCDl(I
wm
lA'lfALAllNI
lOl(IT'IW
\((l(ATMA
IW!AWIAlfı.1
AlljKANLl(I
;:::�l===�;:--1
MVlJAllı.llW
VAl .
liWIWO(W
OIWMA
All!KANLl�I
VAl.
B
ay Munroe Beidermeyer koltuğunda
oturarak gazete okuyordu. Bay Munroe
çoğunlukla uyku tutmadtğında veya Norveç'teki
bataklıkla ilgili kötü bir rüya gördüğünde genelde
gazete okurdu. Gazetenin seyahat köşesindeki
tropik adalar ve güneşli kumsallarla ilgili tatil
haberlerini okumaktan hoşlanırdı.
Gazetenin bazı sayfaları Ottoline'ın dikkatini çekti.
�
Ottoline makas koleksiyonundan pembe bir
Balinese makası aldı ve dikkatli bir
şekilde not defterine koymak
için birkaç haber kupürü
kesti. Bay Munroe bunu
fark etmedi. Neredeyse hiç
bir öyküyü
okumaya kendini
kaptırmıştı.
OTTOLIN('IN NOT
DHTERININ 8V SAYFASINI <;ORMEK STIYORSANIZ.,
LVTHN lAYFAYI ÇEVİRİN.
l.N:.W/.N:.rnll OODJ'UW�W SİVRİ KULE'DEKİ
lIDllOO/.N:.�ll @®WWOOWOOIID/.N:.
SOYGUN POLİSİ
�oon rnnrn n�w©w w®m
ŞAŞIRTTI
Polis muhabirimizin haberi
SHHIPSIZ
*
Bana
EUCIL
HHYUHnSEUERLER araştır
�
Her türden
kaliteli fino köpeği
temin edilir.
')l
O akşam Smith & Smith teknisyen DirLOMA!I
İ{T( ıv
leri yastıkları kabarttıktan ve perde
leri çektikten sonra Ottoline
yatağından çıktı ve Özel Kıyafetler
Gardırobu' na gitti. Ottoline Kılık
Değiştirme Ustası'ydı ve ustalığını ®
KVRNAzı.ır AiAIUÜ�
kanıtlayacak bir diploması vardı, b'?I&.'.Cet.'
Ottolintt 8rown ',,,
diplomasını Kurnazlık Akademisi
olan Sen-Kim-Sin'den almıştı.
----- -- .
.......
Ottoline hazırlandığında Bay Munroe'nun
kapısını çaldı. Kapı açıldığında,
"Saçlarının fırçalanması gerek," dedi "ama
şimdi bunun için zamanımız yok. İşte, bunu
üzerine giy." Bay Munroe'ya büyük, eski
püskü bir yağmurluk uzattı.
Bay Munroe da buna
karşılık Ottoline'a bir
şemsiye verdi.
Şehre doğru yola çıknlar.
--- -----
----.
Kısa süre sonra...
... ana yoldan ayrıldılar.
Ottoline not defterini inceledi.
Kapıdaki tabelayı okudu.
1 FİNOKÖPEGİ
AJANSI
1
ıi ili
ı
I RANDEVUSU O LM.AYAN
'1 1
�·. CTREMEZ
/ J 11
G
a
telefonda konuşuyordu.
"Çok üzgünüm madam, ama bu şirket politi
kamız," diyordu papağan. "Bizim temin ettiğimiz
bir fino köpeğini kaybettiyseniz, size başka bir
köpek vermek için güvenemeyiz, öyle değil mi?
Hoşça kalın." Papağan ahizeyi kapattı.
Bunun hemen arkasından sarı bir kedi odaya
girdi.
"İyi akşamlar, çocuklar," diye mırıldadı. "İyi bir
hafta mıydı?"
Poker oyuncuları kuyruklarını salladılar.
"Mükemmel," diye mınldadı Sarı Kedi. "Bayan
Neugerbauer'den sıyrıldın demek, anlıyorum,
McMurtagh," dedi ve küçük Lancashire
teriyerinin hafifçe başına vurdu. "Haklısın, patron,"
diye hırladı köpek. "Şu parfümlü banyodan sonra
salondan tabanları yağladım ve koşmaya devam
ettim."
"İyi iş çıkardın," dedi Sarı Kedi. "Şimdi, çocuk
lar, iş zamanı. Elinizde neler var gösterin bakalım."
Poker oyuncuları ellerindeki oyun kartlarını
masaya bıraktılar, kalemlerini aldılar ve bir
şeyler yazmaya başladılar.
"Onları bana ver, Clive ! " dedi San Kedi.
Papağan kanatlarını çırparak gagasıyla karala
ma kağıtları aldı ve bunları San Kedi'ye getirdi.
"Mükemmel," diye mırladı San Kedi.
Aç,f
Pencere
.2��0 /
Paly<}Ç-ontln /,,,
Müeevherler
- <,,,:.f
'1"'Y a.sı Bina.sı
/ h
Penangese fino köpeği ağzında çiğnediği kağıdı
düşürdü. "Bu sabah parkta koşuyordum. Bayan
Lloyd bana bir sopa fırlattı ve hala sopayı ona
getirmemi bekliyor. Ama geri dönmeyeceğim!"
Sarı Kedi gülümsedi . "Bu bilgi
doğruysa, benim kürklü dostum,"
diye mırıldandı, "geri dönmek
zorunda kalmayacaksın!"
• •
Uçüucü
Bölüm
E
r tesi sabah Ottoline her zamankinden daha
geç uyandı. Moğol sabahlığını giyindi ve
uzun uzun esnedi, ayaklarını sürüyerek koridorda
yürüdü.
Paspasın üzerinde bir kartpostal vardı.
.-------,
.ssvc:;iLi
o,
.
Ottoline şemsıye,Yl
. ait oldugu yere koıydu ve
v
@�fi{
KARTPO!TALLAllN All<.A
TARAFLARINDAKI ILHILEll
OKVMAK İ!TIYOR!AN!l_
LVrHN !AYFAYI ÇEVİRİN.
sev�it..i o, tı.<l'
çc� fC!Zl.ı:I ııı..<
R.Laıi� �...a
�t�ı K,e.-A
ııı::ıı.s� eö � ve rıı�ııt.
i.glo �� swı
esl:ıl......o tv\. �ı.s �
otı:ıb��"'
l-'4tfe"' b� , st...i.
""'4t... ı .ı
�tw-ııı::ı� 14 ı::ııı
stv\.ı::ıorv.-· nlıl.1'11
" �,.. ı::ıııe....ıı O. �yoWVv
M14""' ot'""'4"'
bl-lYlll::I� ��k1�""
bcı�tı:ıci�, "&111::1
st\/�t...i. ��
sıı....,....ı.1::1 orv.
�- ıs.ııbıı"'
243. "D��yt
eo...cier\.ı::ıot'. "� ���s..:_
dll st\/ei.Ltri..l �r-�b�bey\,'
AıM'.t"'·
Not: y.A.ri<.l::l�l.t
r\."' S�t'llS�...ıill 3. c�c:*ı:A.e
"' bııbıı
........,
ıs.111::1 Ml-l""'oe'""'4
l4.- e�ı::ııii.gt...cie"'
ı::ı11e-14r\.'4e
e��"'oL.
sevc.iL..i o,
-- :
OtlOLINE HER GVN !AÇ
!EKLiNi DEGlftlRMEKHN
HO!LANIRDI. !ALI GVNLERI
GENELLiKLE !AÇLARINI
ÖRER VE FiYONK
TAl<.ARDI.
IAY >-AVN�Ol'NVN
SAÇ !lK.LI ASLA
DlGll>-AllJ>I
BÜYÜK ŞEHİR SORUŞTURMACISI
•
HIRSIZ KEDi •
YiNE
VURDU
Polis muhabirimizin haberi
. . . .
.
. . . .
. . ·
· . . ." . �. .
.
.l
ı
i1
\
- �
--
Öğle yemeğinde . ..
. . . çok az konuştular.
1 11
f
f;�
Bay Munroe büyük eski püskü bir yağmurluk
giyinmiş, siyah camL gözlükler takmış,
Heligoland İmparatoru'nun şapkasını kafasına
geçirmiş ve boynuna aşırı uzun bir atkı sarmıştı.
Ottoline çamaşırlarını denetliyordu.
"Şimdi olmaz," dedi.
Ottoline,"Şimdi olmaz," dedi.
Herkes gittiğinde, Ottoline arka kapıyı kapattı ve
arkasını döndü.
"Ş'ımd'ı, Bay Munroe," dedı,' "
ne var ?
... "
Bay Munroe
Karabiberlik
Binası'nm çatısına
çıkan yangın
merdiveninden yukarı tır
mandı. Ara sıra durdu ve
pencerelerden dışarısını dinledi.
�
/�. Bay Munroe diğer dairelerden gelen
ilginç konuşmaları dinlemekten hoşlanırdı.
Onaylamayacağını bildiği için bunu Ottoline'a
söylememişti.
V( SAYAN
rA!Hl}.JAK''N
'MA'{>-.,fVNV
�ffii���j=y' D!NIZ.( DOCRV KAÇTI.
ANN(!ANN(!
CRI lİ!ÖRNMV
SVl.AMIYORVM.
ANN(!
Bay Munroe Karabiberlik Binası'nın çatısında
ayakta durdu ve uzun bir süre düşündü.
( 1
'
ı, ( 1
. . . ..··�·· ..
::
. . .
·. . .
Ama ne yaparlarsa yapsınlar, Ottoline'ın
annesi ve babası; Bay Munroe kızlarının yanında
olduğu sürece Ottoline'ın her zaman güvende
olacağından emindiler.
111
ıl·lı,.
hı
tAY t-.ıVWlO(
OTIOLINE NOl
oımtKLC oc yoCVN
OEFHRİNE İl M-MJ !O\.MJOA
NOlLAR OllOU'NC'l'N !AÇLAllNI
ALl\/OROV TAlAlK(N NA!ll
OINLC'NOİ(i'NI ÇOK iYi
Jill\tOlOV.
'61t1o/ Ş�11nı11 II
'//eliyJOJJ !flıffJtafotli
Norveç &ıtr):lıf 'l.öfiJ.
5eceteSi
'
"Bakın kedi içeri ne aldı," dedi Sarı Kedi.
"Çocuklar, Bimby Şişeburun II. Heligoland
İmparatoruyla tanışın. "
Poker oyuncuları oyunu bırakıp kafalarını
kaldırdılar.
"Ona Merakh ismini verebiliriz," dedi Sarı
Kedi. "Meraklı, çeteyle tanış."
...
Çete üyeleri kuyruklarını salladılar ve masada
Meraklı için yer açtılar.
�
�
Hemen sonra telefon çaldı. Sarı Kedi şaşırarak
havaya sıçradı ve Clive ciyaklayarak uyandı.
"Orada tüneyip durma ! " diye hsladı Sarı Kedi.
"Telefona bak ! "
Clive ahizeyi kaldırdı.
"Fino Köpeği Ajansı, size nasıl
yardımcı olabilirim? " dedi.
"Bir fino mu? Elbette, madam.
Çok mükemmel bir seçkimiz var.
Size bir randevu vereyim mi
acaba . . . bu sabah mı? . . . Evet,
sanırım sizin için zamanı ayarlayabiliriz . . . Ne
zaman?. . . . ş·undi m .ı?. Pek'ı, sanırım. . . B'ır dakika
bana izin verebilirseniz . . . "
Tam o sırada kapı çalındı.
"Her şeyi kendimi
yapmak zorunda
mıyım?" dedi
Sarı Kedi ve sessizce
merdivenlerden
yukan çıktı.
Yedinci
Böltrru
S �
ar Kedi kapıyı �çtı. Oldukça iri k ıyım
.
bır hanımefendı kapının önündekı mer
divenlerde duruyordu.
"Yardımcı olabilir miyim ? " dedi Sarı Kedi.
"Bayan Ursula Jansen-Smith," dedi iri kıyım
hanım görkemli bir şekilde. "Ben inanılmaz
derecede zengin, ama yalnız yaşlı bir hanımım
ve eve yanımda bir fınoyla birlikte dönmeyi arzu
ediyorum. Randevumu hemen şimdi almıştım."
Clive telefonu kapattı.
"Lütfen içeri girin, Bayan Jansen-Smith," diye
mırladı San Kedi.
"Bana Ursula diyebilirsin, " dedi hanımefendi.
--
"Gösteri zamanı!" dedi Sarı Kedi.
Fino köpekleri duvarın önünde tek sıra oldular.
Fino köpeği isimlerinin yazdığı kartları ellerinde
tutuyorlardı.
----- --
'
---
Bayan Jansen-Smith yavaşça sıranın önüne doğru
yürüdü ve finoların hepsine dikkatlice baktı.
"Şapkanızın ne kadar enfes olduğunu size
söyleyebilir miyim,Bayan Jansen-Smith ? " diye
mırladı Sarı Kedi. Pençelerini ovuşturuyordu.
"Aksesuarlarınız ne kadar sade ve çekici."
))
-
�
ROSERT KREPTEN
ARTAKAIJ.}.J SİR PARÇAYI
TA IYOR.
Sonra Ottoline, Bay Munroe'nun saçlarını
taradı . . .
Çok
düşünceliydi ...
<
[ if(E iLAN J
�
KAYIP
KACITIA NE OLOVCVNV
�ÖRMEK İfrİYORIANll.
LVtHN !AYFAYI ÇfVİlİN
Çete toplandı.
"Tamam,elinde ne var bana göster bakalım,"
dedi San Kedi.
Meraklı elindeki kağıt parçasını uzattı.
2i./3. J>a;re, Karab;ber/;f:
B;naSı
Burada
;13;rç
/;;r yey
YOK!
Peneere
§�1
I'\
.şemsiyeler �ı- ar j
---•
koleksiyonl
�/>tar�
\cJEJJ
ban/.:? L
yatak-+
X Miicevherle
.. f;' do/apia
P..ı:::=ne=e=re::ı----�L.-:.J
r
___
..._ e
KÖPEK Kili
San Kedi uzun bir süre çizime baktı. Odadan
çıkarken "Mükemmel iş, Meraklı," diye mırladı.
"Mükemmel."
"Hoş geldin," diye hırladı Hırlayan
McMu rtagh. " Kendini şanslı hissediyor musun?"
Meraklı başını salladı ve diğer finolarla birlikte
masaya oturdu. Saldırgan Hilburg oyun kartlarını
dağıttı.
"Sahibinin elinden kurtulman çok zamanını
almadı," dedi Sivridiş Rupe. "Bazı hanımefendiler
gerçekten çok dikkatsiz oluyorlar."
Meraklı tekrar başını sallayarak onayladı ve
masaya bir kart attı.
"Söylentiler doğru mu?" dedi Saldırgan
Hilburg, Rupe'a. "Bayan Lloyd'un yanına geri
dönmeyi düşünüyor musun?"
"Geri dönersem ne olur?" diye yanıtladı Rupe.
"Bazen bir köpek günün geri kalanını sessiz bir
kucakta oturarak geçirmek ister. Böyle hızlı bir
hayat için artık çok yaşlıyım."
" Bayan Amstrong'u özlüyorum," dedi Yavru
Sundance burnunu çekerek.
Meraklı elindeki son kartı masaya attı.
"Ful ! " diye ciyakladı papağan Clive. "Sen
kazandın ! "
Dokuztnıctr
Böluın
o
akşam, fino köpekleri sepetlerinde
uyurlarken Sarı Kedi merdivenleri
parmak uçlarında çıktı ve
kapıdan
dışarı
süzüldü.
il
.,.
Yatak ôdası
- P/Mı -
d
Aniden bir lamba yandı. İrkilip sıçrayan
Sarı Kedi miyavlayarak fırladı ve
koşmaya başladı.
ı
--
c
ve inanılmaz büyüklükteki bir ayı tertemiz
yatağın içinden dışan fırladı.
"Bayan Jansen-Smith ! " diye acı acı miyav
ladı San Kedi.
Ayı, San Kedi'ye kocaman bir ayı kucaklamasıyla
sarıldı. "Kahretsin !" diye tısladı San Kedi.
"Merhaba," dedi Ottoline. "Bu işten yakayı kur
taracağını gerçekten düşünmüyordun, öyle değil
m .ı ?. "
"Bunu nasıl yaptın, söyler misin?" diye sordu
Sarı Kedi.
"Basit, dostlarımın yardımıyla," dedi Ottoline,
"ve zeki bir planla. "
sve olö""üş
�
r ·n_
·,ı
tJ o Lu ""ol tt tJ ız. t;cı bet ""
t!:!lW.;yf;lll ve be"" s e ""ı. g ö Y�e R, l.ç,l.""
YAYLACIK MATBAACILIK
Litros yolu Fatıh Sanayi Sitesi No: 1lf197·203 Topkapı lstanbul
(0212) 612 58 60 · Sertifika No: 11931