dinlemistir. Horatio Hale'in 1888'de yayimlanan Huron Folkloru'nda bir bolum
olarak yer alir. Tuskarora kokenli onemli bir mitoloji derleyicisi olan J. N. B. Hewitt, Irokua yaratilis soylenceleri ustunde uzmanlasmistir ve Amerikan Etnoloji Dairesi adina, Mohavk, Seneka ve Onondaga versiyonlarini ayrintili bicimde derlemistir. yelesini yakaladi, cekti ve govdesini oturan Yunanlara dogru suruklemeye basladi. Paris, Menelaos'a sonsuz bir sayginlik birakarak bogulup gidecekti, ama Aphrodite Paris'in dustugu guc durumu gordu, migferinin kayisini kesti ve onu Menelaos'un elinden kurtardi. Menelaos Paris'in ardindan tunc mizragiyla firladi, ama onu altina almistir. Altin ticareti bu gucun temelini olusturur. Guneydeki madenlerden cikarilan altin, kuzeyde Fas'in Berberi Muslumanlari ve Cezayirliler tarafindan degerlendirilmistir. Wagadu, Gana'nin kozmopolit baskentidir. Sanatcilari, tuccarlari ve cocugunu tasimasaydim, kendimi Ganj Nehri'ne atardim." "Rama'ya su mesaji gotur" diye devam etti Sita. "Her zaman oldugu gibi dharmaya daima sadik kalacagim. Kosullar ne olursa olsun, kocama bir kadinin en derin bagliligiyla hizmet etmeye devam edecegim. Surgunu kabulleniyorum, ancak degerlendirmesini isterdim! Cesedini, gomulmeden, topragin ustunde biraktigimda kopeklerin ve akbabalarin ustune ususmesini isterdim. Ona yasamini sunarak, Peleus'un ayagi tez ogluna san kazanma firsati verme." Parlak migferli Hektor Akhilleus'un yaklasmasini seyrederken kendi Princeton, 1972. Frazer, Sir James George, The Golden Bough, The Roots of ReligIon andFolklore, Avenel / Crovvn, Nevv York, 1981, The Golden Bough, A Study in Comparative ReligIon, 2c, Macmillan, Londra, 1890 tipkibasimi. "Eger kardesin bu patikanin uzerinden uzanip asagidaki suyu iciyorsa, kendisini bugune kadar yeryuzunde yasamis en buyuk canavara donusturmus demektir" diye haykirdi Sigurd. "Fafnir'in buyuklugu senin icin kucuk bir sorun Sigurd" diye karsilik verdi ayagina, sol ayakkabisini sag ayagina giymeye calisti. Bu onun ofkesini daha da artirmisti. Sonunda ayakkabilarini giydi ve gosterisli bir sekilde cikip gitti. Yanina olgunlasan tohumlari, bereketli ruzgarlari ve tarlalarda, otlaklarda ve cayirlardaki kaynaklarim Colum'un Legends of Hawaii (Yale Univ. Press) ve Westervelt'in toplu eserleri Myths and Legends of Hawaii (Mutual). Beckwith'in Hawaiian Myhthology (Univ. of Hawaii Press) kitabi ek bilgi veren mukemmel bir kaynak. Hawaii Krali Majeste Kalakaua'nin The Legends and Myths of Hawaii (Mutual, Tanri'nin ona bagisladigi butun hazinesini comertce savascilarina dagitti, onlari altin yuzuklerle ve isildayan kolluklarla odullendirdi. Ancak insanlarin yasamlarini ve halkina ait topraklari vermedi, cunku bunlar yalnizca kendisine ait olmayip verilecek seyler de degildi. Salon'un ortasindan gecerek buyuyor ve cok sayidaki dallari binanin catisina golge yapiyordu. Kral Volsung'un cocuklari arasinda en soylu olanlar, en gencleri Sigmund ve Signy adli ikizlerdi. Kral Volsung kizi Signy'yi, Gothland kralina gelin vermis, "Ketzalkoatl" diye basladi Tezkatlipoka; "olgun meyveler, renkli cicekler ve Gunes isinlarinin parlakliginin butun yeryuzunu guzellestirdigini goruyorum. Yine de, tum bu guzellige karsin Dunya mutsuz! Sessizligi dolduracak tek bir guzel ses yok. Tek bir hayvan, kus ya da insan bile sarki soylemiyor! Sen bile yalnizca kilicimin actigi kanli yaralariyla ve kilicimin darbelerinden olmus olarak ters donmus buldu. Kilicimin ciplak yaniyla dokuz canavar oldurdum. Balina-yolundaki derin sulari gecen deniz yolcularini bir daha saldirilariyla rahatsiz edemediler." "Gece yapilan daha zor bir savas ya da deniz akintilarinda daha kotu "Eger kardesin bu patikanin uzerinden uzanip asagidaki suyu iciyorsa, kendisini bugune kadar yeryuzunde yasamis en buyuk canavara donusturmus demektir" diye haykirdi Sigurd. "Fafnir'in buyuklugu senin icin kucuk bir sorun Sigurd" diye karsilik verdi beni zarar gormekten koruyan onlardir." "Atalarim, beni oldurebilen tek sey bana dokunmadikca, kendi guclerinin benim olmasina karar verdiler. Yalnizca bir yasindaki beyaz horozun bacagindaki keskin mahmuz alinip saf altin ve gumus tozuyla doldurulursa ondan korkarim.