You are on page 1of 58

SES BİLGİSİ

DİL BİLGİSİNİN BÖLÜMLERİ

Bir dili, seslerinden kelime gruplarına ve cümlelerine varıncaya kadar


bütün yönleriyle inceleyen, bunların kurallarını belirleyen bilim dalına dil
bilgisi veya gramer denmektedir.
Dil bilgisinin bölümlerinden;
Ses bilgisi (fonetik): Dilin seslerini, bunlar arasındaki ilgileri, ses olaylarını,
Yapı bilgisi (morfoloji): Kelime ve kelime çeşitlerinin köklerini, eklerini,
bunların yapısını ve görevini,
DİL BİLGİSİNİN BÖLÜMLERİ

Cümle bilgisi (sentaks): Kelimelerin birbirleriyle olan ilgilerini ve cümleleri,


Anlam bilgisi (semantik): Kelime ve kelime gruplarının anlamlarını, dildeki
anlam olaylarını,
Köken bilgisi (etimoloji): Kelimelerin kaynağını, hangi dilden alındığını
inceler.
SES BİLGİSİ

Ses bilgisi (fonetik); bir dilin seslerini, boğumlanma


noktalarını, boğumlanma özellikleri vb. bakımından
inceleyen dil bilimi koludur.

Ses
Bir dil bilgisi terimi olarak ses; dilin parçalanamayan en
küçük birimidir, temel taşıdır.
Seslerin oluşumu

Konuşma sesi, akciğerlerden itilen havanın nefes borusu, gırtlak, ağız


boşluğu ve burundan geçerek dışarı çıkarken çıkış yolu üzerindeki organların
(hançere, boğaz, ses telleri, küçük dil, geniz, damak, dil, dişler, burun kanalı,
dudaklar) birbirine yaklaşıp uzaklaşması, daralıp açılması, yatık veya dik
şekiller alması sonucunda oluşur.
Seslerin oluşumu

Her dilin kendine özgü sesleri vardır. Çocukken, dillenme


devresinde işitilen sesler yavaş yavaş taklit edilmeye başlanır ve
hançere buna göre olgunlaşır. Bu dönem geçtikten sonra sesleri
şekillendirmek güçleşir. Dilsiz veya lal dediğimiz kişilerin
konuşamama problemi işitme engelli olmalarından
kaynaklanmaktadır. Bunlar, duyamadıkları için sesleri taklit
yoluyla biçimlendirme becerisi gösteremezler.
Ses-harf ilgisi ve alfabe

Sesin yazıdaki işareti, harftir. Türkçede ses ile harf arasında


birebir ilgi vardır. Bir ses yazıda bir harfle gösterilirken, bir
harfin okunuşunda da bir ses çıkarılır. Yani a, b, c, d gibi sesler
yazıda birer harfle gösterilir. Almanca’daki ş sesinin, yazıda sch
harfleriyle gösterilmesi gibi bir durum Türkçede yoktur.
Ses-harf ilgisi ve alfabe

Bir dile ait seslerin yazıdaki işaretleri olan harflerinin belli


bir sıraya konmuş bütünü alfabe adını alır.
α (alfa), β (beta)  alfabe
‫ ا‬elif), ‫( ب‬ba)  elifba
abc  abece
Milletlerin öğretim ve yayın hayatında kullandıkları ve resmen
kabul ettikleri yazı sistemi resmî alfabe adını alır.
Ses-harf ilgisi ve alfabe

Dil uzmanları, dilin bütün seslerini göstermek için resmî


alfabede bulunmayan ilave işaretleri de içine alan
zenginleştirilmiş alfabe kullanırlar. Bu alfabeye ilmî alfabe, çeviri
yazı alfabesi veya transkripsiyon alfabesi denir.
İlmî yazıların bazılarında ise transkripsiyon yerine
transliterasyon kullanılır. Transliterasyon, yabancı yazıların
okunuşları dikkate alınmadan harf harf aktarılması, harf çevirisi
demektir.
Ses-harf ilgisi ve alfabe

‫صادق‬-> ṣādıḳ transkripsiyon


sadk -> transliterasyon
TÜRKÇEDE SESLER VE SINIFLANDIRILMASI

1 Kasım 1928’de kabul edilen resmî alfabede Türkiye Türkçesinin


sesleri 29 harfle (a, b, c, ç, d, e, f, g, ğ, h, i, ı, j, k, l, m, n, o, ö, p, r, s, ş,
t, u, ü, v, y, z) gösterilmektedir. Ancak Arapçadan, Farsçadan ve batı
dillerinden Türkçeye girerek Türkçeleşen kelimelerdeki sesler de bu
sayıya eklendiğinde Türkiye Türkçesinde kullanılan seslerin sayısı 40’a
yaklaşmaktadır.
ÜNLÜLER

Oluşumları sırasında herhangi bir takıntıya uğramayan, sedalarını


sadece ses tellerinin titreşiminden alan seslerdir. a, e, ı, i o, ö, u, ü
Türkçedeki ünlülerdir.

Düz Yuvarlak
Geniş Dar Geniş Dar
Art (kalın) A I O U
Ön (ince) E İ Ö Ü
ÜNSÜZLER

Oluşumları sırasında ses yolunda (ses telleri, küçük dil, dil,


damak, dişler ve dudaklarda) bir engelle karşılaşan, takıntıya
uğrayan seslerdir. Oluşum noktalarının çokluğu sebebiyle bütün
dillerde ünsüzlerin sayısı ünlülerden fazladır. Türkçede de alfabede
gösterilen 29 sesten 21’i ünsüzdür. (b, c, ç, d, f, g, ğ, h, j, k, l, m, n,
p, r, s, ş, t, v, y, z)
ÜNSÜZLER

Ünsüzler, takıntılı sesler olduğu için tek başlarına söylenemezler, tek


başlarına hece ve kelime olamazlar. Dillerdeki ünsüz sesler, tek
başlarına söylenemediği için önüne veya arkasına bir ünlü getirilerek
telaffuz edilirler: ef, el, es, en; ce, de, fe, ge gibi. N harfini en, m harfini
em, h harfini aş, şeklinde okumak yanlıştır. Türkçe kısaltmaları okurken
buna dikkat etmek gerekir. Türkçe olmadığı için BBC kısaltması bi bi si;
CNN kısaltması si en en şeklinde okunabilir ama Türkiye kısaltmasını
(TR) ti ar; televizyon kısaltmasını (TV) ti vi şeklinde söylemek yanlıştır.
ÜNSÜZLER

Süreksiz Sürekli

Tonsuz (sert, sedasız) p ç t k f h s ş

Tonlu (yumuşak, sedalı) b c d g v ğ z j lmnry


ÜNSÜZLER

Ünsüzler, ses yolundaki oluşum yerlerine göre önden


arkaya doğru şöyle sınıflandırılır:

a) Dudak ünsüzleri : b, m, p
b) Diş-dudak ünsüzleri : f, v
c) Diş ünsüzleri : d, n, t, s, z
ç) Damak-diş ünsüzleri : c, ç, j, ş
d) Ön damak ünsüzleri : g, k, ĺ, l, r, y
e) Arka damak ünsüzleri : ġ, ğ, ḳ, ñ, ḫ
f) Gırtlak ünsüzü :h
TÜRKÇENİN SES ÖZELLİKLERİ VE SES
BİLGİSİYLE İLGİLİ KURALLARI

Çocuk dilinden yazı diline geçen ve genellikle dilin ses özelliklerine


uymayan kelimeler, ünlemler, doğa seslerini taklitten ortaya çıkan kelimeler
bir kenara bırakılırsa, Türkçenin aslî kelimeleri (sebebi ses olaylarıyla
açıklanabilecek çok az istisna dışında) ses özelliklerine uyar. Çok sağlam bir
ses yapısı olan Türkçe, başka dillerden kelime alırken bunları mümkün
olduğunca kendi ses yapısına uydurarak (çihârşenbih > çarşamba, câmeşuy >
çamaşır, tennur > tandır, scala > iskele, cihâz > çeyiz, savon > sabun
örneklerinde olduğu gibi) Türkçeleştirmiştir.
TÜRKÇENİN SES ÖZELLİKLERİ

1. Türkçeyi diğer dillerden ayıran özelliklerin başında ses


uyumları gelir. Türkçede dört çeşit ses uyumu vardır:
a) Büyük ünlü uyumu (Kalınlık-incelik, artlık önlük uyumu)

Kelimedeki ünlülerin, artlık-önlük (kalınlık-incelik) bakımından


gösterdiği uyumdur.
anlayışınızdan, soyunuz; sevgisiyle, güzelliğinizden.

İstisnalar: elma < alma, anne < ana, dahi <takı, hani < kanı,
hangi < kangı, inanmak < ınanmak, kardeş < karındaş, şişman <
şışman.
-daş, -ken, -ki, -layın /-leyin, -mtırak, -yor ekleri : dindaş, azken,
çokken, yoldaki, onunki, akşamleyin, sabahleyin, yeşilimtırak,
biliyor.
b) Küçük ünlü uyumu (Düzlük-yuvarlaklık uyumu)

Türkçe kelimelerdeki ünlülerin düzlük-yuvarlaklık bakımından


gösterdiği uyumdur.
Düzlük uyumu: Kelimenin ilk hecesindeki düz ünlüyü (a, ı / e, i) sonraki
hecede düz ünlü takip eder: açık, sıcak; sevgi, ince.
a → a, ı e → e, i ı → ı, a i → i, e
Yuvarlaklık uyumu: Kelimenin ilk hecesindeki yuvarlak ünlüleri (o, u / ö,
ü) sonraki hecede dar yuvarlak (u / ü) veya düz geniş ünlülü heceler (a / e)
takip eder: oduncular, unutulmayanlar, gözlerin, gülümse.
o → u, a ö → ü, e u → u, a ü → ü, e
b) Küçük ünlü uyumu (Düzlük-yuvarlaklık uyumu)

Özellikle dudak ve diş-dudak ünsüzleri (b, m, p, f, v) avuç,


çamur, karpuz, kavun, kavurma, yağmur gibi örneklerde de
görüldüğü gibi yuvarlaklaşmaya sebep olurlar. Anadolu
ağızlarında bu gibi kelimeler düzlük - yuvarlaklık uyumuna da
uydurulur: avıç, çamır, karpız, kavın, kavırma, yağmır.
b) Küçük ünlü uyumu (Düzlük-yuvarlaklık uyumu)

Uyarı
Türkçe kelimelerde a, ı düz ünlülerinden sonra e, i düz ünlüleri; o, u yuvarlak
ünlülerinden sonra ö, ü yuvarlak ünlüleri gelemez. “Anne, elma gibi kelimeler
kalınlık-incelik uyumuna uymaz ama düzlük-yuvarlaklık uyumuna uyar.”
açıklaması yanlıştır.
Ünlü uyumlarında bir ünlü, kendinden bir önceki ünlüye uymaktadır. Mesela,
sormadı kelimesinde o’dan sonra a’nın gelmesi yuvarlaklık uyumuyla; a’dan
sonra ı’nın gelmesi düzlük uyumuyla ilgilidir.
Birleşik kelimelerde ünlü uyumları aranmaz: delikanlı, gecekondu, Bakırköy,
demirbaş, hanımeli, yelkovan.
c) Ünsüz uyumu

Türkçedeki ünsüzlerden tonsuz (sedasız) ünsüzlerle bunların karşılıkları


olan tonlu (sedalı) ünsüzlerle ilgili bir uyumdur. Buna göre Türkçe kelimelerde
tonsuz ünsüzler, tonsuz ünsüzlerle; tonlu ünsüzler, tonlu ünsüzlerle (b, c, d, g,
ğ, j, l, m, n, r, v, y, z) yan yana gelebilir. Yani tonsuz ünsüzlerle (ç, f, h, k, p, s,
ş, t) bunların karşılıkları olan tonlu ünsüzler (c, v, ğ, g, b, z, j, d) Türkçe
kelimelerde yan yana gelmez. Buna ünsüz benzeşmesi de denir. Örnek: aş-çı,
at-kı, iş-çi, taş-tan, Türk-çe.
ç) Ünlü-ünsüz uyumu

Türkçe kelimelerde (ġ, ğ, k, l) ünsüzlerinin art ünlülerle (a, ı, o,


u); (g, k, l) ünsüzlerinin ön ünlülerle (e, i, ö, ü) aynı hecede
bulunmasından ortaya çıkan bir uyumdur. Yani, a, ı, o, u ünlüleri g,
k, l ünsüzleriyle; e, i, ö, ü ünlüleri ġ, k, l ünsüzleriyle aynı hecede
bulunmazlar. Bozgun, kuzgun, kapı, kırağı, tatlı; görüntü, gezi,
güneşlik kelimelerinin söylenişine dikkat edilirse g, ğ, k, l
seslerinin buradaki örneklerde aynı sesler olmadığı sezilebilir.
TÜRKÇENİN SES ÖZELLİKLERİ

2. Türkçede o, ö ünlüleri (-yor eki dışında) sadece ilk hecede bulunur. İlk
hece dışında o, ö sesleri olan kelimeler yabancı asıllıdır: balkon, biyografi,
fizyoloji, konsol, konsültasyon, monitör, otomobil, profesör, traktör.

3. Türkçede uzun ünlü yoktur. İçinde uzun ünlü bulunan kelimeler yabancı
asıllıdır: câhil, mâvi, millî, nâhoş, perîşân, şâir, târîh, vazîfe.
Bazı ses olaylarıyla ortaya çıkan â < ağa, âbi < ağabey, pekî < pek iyi, ile
vârolmak, yârın kelimeleri istisnadır.
TÜRKÇENİN SES ÖZELLİKLERİ

4. İnce a ve ince l sesleri yoktur: harften, hakikate, saati,


sıhhatli, şefkâtini; alkollü, hâlâ, hayal, normalde, plan.
Örneklere dikkat edilirse kelimelere getirilen eklerin ünlü
uyumuna uymadığı görülür.

5. Arapçadaki ayın ( ‫ ) ع‬ve hemze ( ‫ ) ء‬sesleri, Türkçede


olmadığı için bunlar söylenmez, düşürülür.
TÜRKÇENİN SES ÖZELLİKLERİ

6.Dilimizde iki ünlü yan yana gelmediği için ünlüyle biten


kelimeler, ünlüyle başlayan ekler aldığı zaman araya y koruyucu
ünsüzü girer: iki - y - e, soru - y - u, bekle - y - en, söyle - y - ecek.
Yan yana iki ünlünün bulunduğu kelimeler alınmadır: aile, ait,
duayen, fail, fiil, muamele, şair, şiir, reis vb. gibi.

7. Türkçe bir hecede ancak bir ünlü bulunur. Aynı hecede iki
ünlünün bulunduğu kelimeler alınmadır: kau-çuk, kua-för, koo-
peratif, sua-re.
TÜRKÇENİN SES ÖZELLİKLERİ

8. Kelime kökünde ikiz ünsüz (şedde) yan yana bulunmaz: dikkat, himmet,
şedde, bakkal, dükkân, millet, teşekkür.
Anne (<ana), belli, bellemek, elli (<elig) kelimeleri istisnadır.

9. Kelime kökünde ikiden fazla ünsüz yan yana gelmez: Elektrik, kontrol,
quartz, sfenks, strateji, thyssen... gibi kelimeler batı kaynaklı dillerden
alınmadır. Türkçe, sertlik gibi örneklerde yan yana gelen üç ünsüzden ikisinin
kelime köküne, üçüncüsünün eke ait olduğuna dikkat ediniz.
TÜRKÇENİN SES ÖZELLİKLERİ

10. Türkçe heceler ve kelimeler iki ünsüzle başlamaz: blok, bravo, grup,
klasik, kral, kontrat, spor, statü, stop, plaj, program, tren... gibi kelimeler,
alınmadır.

11. Türkçede kelime başında c, ğ, l, m, n, ñ, r, z sesleri bulunmaz. Çocuk dili


kelimeleriyle (cici, mama, meme, ninni...) nine ve ne ile ne’den yapılan kelimeler
(nasıl (<ne asıl), ne, neden, nere, nereden, nereye, nice, niçin, nine, nitelik
kelimeleri istisna oluşturur.
Alınma kelimelere örnekler: cam, can, cehennem, laf, limonata, lira, makine,
marul, metal, naylon, nohut, numara, reçel, romantik, rol, vakum, vaziyet, vazo,
zaman, zarar, zeytin, zor.
TÜRKÇENİN SES ÖZELLİKLERİ

12. Türkçe kelimelerin sonunda b, c, d, g ünsüzleri bulunmaz. Alıntı


kelimelerdeki bu sesler sert karşılıkları olan p, ç, t, k ünsüzlerine çevrilir:
Ahenk (< âheng), fert (< ferd), ihraç (< ihrâc), kitap (< kitâb), kalp (<kalb),
levent (< levend).
Kelimenin ünlüyle başlayan bir ek alması hâlinde sert ünsüzler yumuşayarak
eski şekline döner: ihtiyâc > ihtiyaç > ihtiyacı; mektûb > mektup > mektuba,
reng > renk > rengi gibi.
Ad, sac, od, öd gibi kelimeler istisnadır.
TÜRKÇENİN SES ÖZELLİKLERİ

13. Türkçede f, h, j, v sesleri bulunmaz: Fal, film, filiz, fizik; hakikat,


hamur, havlu, jeton, jüri, pijama, plaj; vicdan, vida gibi kelimeler alınmadır.
Yabancı dillerden alınan kelimelerde görülen j sesi halk ağzında c olarak
söylenir. Türkçe kelimelerdeki v sesi, ya b’den, ya g/ğ’dan değişmiştir ya da
vur- örneğinde olduğu gibi türemiştir: öfke (<öbke), yufka (< yubka); dahi
(< takı), han (< kan), hatun (< katun), hani (< kanı); ev (< eb), var- (<
bar-), ver- (< bir-) döv- (< döğ-) vur- (<ur-), ev (< eb).
TÜRKÇENİN SES ÖZELLİKLERİ

14. Hece ve kelime sonunda, aşağıdaki ünsüz çiftleri dışında ünsüz


grupları bulunmaz:
-lç, -lk, -lp, -lt : ölç; ilk, kalk; alp, kulp; alt, bunalt, salt.
-nç, -nk, -nt : genç, gülünç, sevinç; denk; ant, kunt.
-rç, -rk, -rp, -rs, -rt: sürç, burç; bark, görk, Türk; sarp, serp; sars, pars, ters;
art, kart, kurt, ört, yırt, yurt, yoğurt.
-st : ast, üst.
TÜRKÇENİN SES ÖZELLİKLERİ

Aşk, arş, çift, disk, felç, film, fötr, harf, lüks, misk, modernizm, popülizm, risk,
şevk, tolerans... gibi kelimeler, Türkçenin bu ses özelliğine uymayan alınma
kelimelerdendir.
Arapçadan ve batı dillerinden alınan kelimelerden bu ses özelliğine uymayanlar,
araya bir ünlü getirilmek suretiyle Türkçeye uydurulmuştur. Bunlara ünlüyle
başlayan bir ek veya kelime gelirse türetilen bu ünlüler düşer: akıl (< akl) - aklı,
fikir (<fikr) - fikre, ömür (<ömr) - ömrü, seyir (<seyr) - seyret-, şükür (< şükr) –
şükret-; filim (< film) - filme, lüküs (< lüks) - lüksü.
TÜRKÇENİN SES ÖZELLİKLERİ

15. I ünlüsü Türkçeye özgüdür. Batı dillerinin pek çoğunda, Arapçada ve


Farsçada ı yoktur: Çıkış, ılık, sıcak, yıldırım, yıldız gibi kelimeler Türkçedir.

16. Tabiat taklidi kelimeler için ses özellikleri açısından herhangi bir
sınırlama yoktur. Bunlar hangi sesle başlarsa başlasın, içinde hangi ses
bulunursa bulunsun Türkçe kabul edilir: dank, fıs fıs, fingirti, fiskos, fokurtu,
hışırtı, hoppala, horultu, lak lak, lıkır lıkır, melemek, miyavlamak, oh, öf, püf,
püfür püfür, rap rap, şırıl şırıl, vıdı vıdı, vızır vızır, zırıl zırıl, zonklamak.

17. Çocuk dili kelimelerinde de ses özellikleri aranmaz: baba, bibi, cici,
dede, lala, kaka, nene, mama, meme...
TÜRKÇENİN SES ÖZELLİKLERİ

Vilayet : 1. Ünlü uyumu yok.


2. v sesi var.

Monitör : 1. Başta m sesi var.


2. Ünlü uyumu yok.
3. İlk heceden sonra ö sesi gelmiştir.
TÜRKÇENİN SES ÖZELLİKLERİ

Heyecan: 1. h sesi var.


2. Ünlü uyumu yok.

Dikkât : 1. Kelime kökünde ikiz ünsüz var.


2. Ünlü uyumu yok.
3. İnce a var.

Müracaat : 1. Ünlü uyumu yok.


2. Başta m sesi var.
3. İki ünlü yan yana gelmiştir.
TÜRKÇENİN SES ÖZELLİKLERİ

Faks : 1. f sesi var.


2. Kelime sonunda -ks ünsüz grubu var.

Teşekkür : 1. Düzlük-yuvarlaklık uyumu yok.


2. İkiz ünsüz var.

Transfer : 1. Ünlü uyumu yok.


2. Kelime başında iki ünsüz yan yana gelmiştir.
3. Kelime kökünde ikiden fazla ünsüz yan yana gelmiştir.
4. f sesi var.
TÜRKİYE TÜRKÇESİNDEKİ SES OLAYLARI

Kelimelerde zamana ve sahaya bağlı olarak sürekli


değişmelerin, gelişmelerin olması dilin canlılığının bir
göstergesidir. Dil durağan değil, dinamik bir yapıya sahiptir.
Dilin söz varlığını oluşturan kelimelerdeki sesler, heceleri ve
kelimeleri oluştururken tarihî süreç içerisinde düşerler, yer
değiştirirler, türerler, başka seslere benzerler. İşte bütün bunlar,
ses olayları başlığı altında incelenir. Dilde ses olayları, çeşitli
sebeplerden kaynaklanır.
Ses olaylarının sebepleri

a) Dilin ses özellikleri: Türkçede kelime sonunda b, c, d, g sesleri olmadığı


için Arapça kitâb kelimesi Türkçeye kitap şeklinde geçmiştir. Uzun ünlü
olmadığı için de â ünlüsü kısalarak normal a’ya dönüşmüştür.

b) Başka seslerin etkisi: Bazı sesler, yanlarındaki diğer seslere etki ederek
onları kendilerine benzetirler, değiştirirler. Mesela, anbar kelimesindeki b sesi,
yanındaki n’ye etki ederek onu, kendisi gibi dudak ünsüzü olan (m) yapmıştır.
Böylece kelime, ambar şekline dönüşmüştür.
Yaşıl kelimesinin yeşil’e dönüşmesinin sebebi, y ve ş seslerinin inceltici
etkisidir.
Ses olaylarının sebepleri

c) Vurgu: Türkçede orta hece vurgusu genellikle zayıf olduğu için bu hecedeki
ünlüler bazen daralır bazen de düşerler: Tasarıla> tasarla, besileme> besleme,
yalınız > yalnız vb. gibi.

ç) Zayıf sesler: ğ, h, ı, l, n, r, y, z sesleri zayıf sesler olduğu için bazı ses


olaylarına sebep olurlar: ağabey > âbi, hastahane > hastane, pek iyi > peki, bir
daha> bi daha, soğan> soan, uğur> uur, ınanmak > inanmak.

d) Söyleyiş güçlüğü ve kakofoni: Bazı seslerin yan yana gelmesi söyleyiş


güçlüğüne veya kakofoniye sebep olur.
büyükcek > büyücek, küçükçük > küçücük, ufakcık > ufacık.

Ses olaylarının sebebini, dildeki en az emek yasasına bağlamak mümkündür.


SES OLAYLARI
1. Ses türemeleri a) Ünlü türemesi

Genellikle alınma kelimelerde görülen bu ses olayına Türkçe


kelimelerde de rastlamak mümkündür. Ünlü türemesi kelimenin
başında, ortasında veya sonunda olabilir: station > istasyon,
scala > iskele, limon > ilimon, Recep>İrecep; tren > tiren, kral
> kıral, spor > sipor; akl > akıl, ömr > ömür; bircik > biricik,
giderken > giderkene.
b) Ünsüz türemesi

İki şekilde görülür. Birincisinde, ünlüyle biten kelimeye ünlüyle


başlayan bir ek getirileceği zaman bu iki ünlü arasında yardımcı bir
ünsüz ( y, n) türer: bilgi-y-e, Ali-y-i, sevdi - y - di; bu-n-u, şu-n-u,
evi-n-e.

İkincisi, -daha çok, ağızlarda- ünlüyle başlayan kelimelerin


başında y, h ünsüzlerinin türemesi şeklinde görülür: avlu>havlu,
ayva>hayva, elbet>helbet, ücra>hücra; ıldız>yıldız, ırak>yırak,
inmek>yinmek.
2. Ünsüz ikizleşmesi

Kelime içinde bir ünsüzün iki defa söylenerek ikizleşmesi


olayıdır. Ağızlarda daha çok görülür: yeddi, sekkiz, dokkuz, eşşek;
bilemedim> bilemmedim, sakız>sakkız.

Ünsüz ikizleşmesi, ünsüz türemesinin özel bir türü olarak da


değerlendirilebilir.
3. Ses düşmeleri

Kelimedeki bir veya birkaç sesin, dilin ses özelliklerinden kaynaklanan


sebeplerle düşmesi olayıdır.

a) Ön ses düşmesi: ısı+cak > sıcak.

b) Orta hece ünlüsünün düşmesi


Orta hecenin vurgusuz olması sebebiyle, özellikle ğ, r, y, z zayıf ünsüzlerinin
yanındaki ünlünün düşmesi olayıdır: ağızı > ağzı, boyunum> boynum,
buradan > burdan, buyuruk > buyruk, dirilik > dirlik, gazete > gazte, kıvırım
> kıvrım, oğulu > oğlu, satılık > satlık, yalınız > yalnız, yanılış > yanlış.
3. Ses düşmeleri

c) Ünsüz düşmesi
Seslerin birleşmesi sırasında söyleyiş güçlüğü veya zayıf sesler (g, h, n, l, r, y, z)
sebebiyle bir ünsüzün düşmesi olayıdır: ufak+rak > ufarak; kağan > kaan, soğan
> soan, soğuk > souk, uğur > uur; yapurgak > yaprak; çift > çif, bir daha> bi
daha, geliyor > geliyo.

ç) Hece düşmesi
Peş peşe gelen ve sesleri birbirine benzeyen hecelerden birinin düşmesidir: alıyor
(<ala yorır), başlayım (<başlayayım), budur (<bu durur), pazartesi (<pazar
ertesi), söyleyim (<söyleyeyim).
3. Ses düşmeleri

d) Tekleşme
Aynı cinsten ve yan yana bulunan iki ünsüzden birinin dilin ses özelliğine uyarak
düşmesidir: Edebiyyat > edebiyat, hammâl > hamal, kemmiyyet > kemiyet,
medeniyyet >medeniyet.

e) Ünlü birleşmesi
İlki ünlüyle biten, ikincisi ünlüyle başlayan ve her zaman birlikte kullanılan
birleşik kelimelerde, peş peşe gelen ünlülerin kaynaşarak bir ünlü hâline
gelmesiyle ortaya çıkan ses olayıdır: bulamaç (<bulama+aş), cumartesi
(<cuma+ertesi), Delorman (<Deli orman), kahvaltı (<kahve+altı), nasıl
(<ne+asıl) niçin (<ne+için).
3. Ses düşmeleri

f) Hece kaynaşması

ğ, h, y zayıf ünsüzleri bazen iki ünlü arasında eriyerek kaybolur, kalan


iki ünlü kaynaşarak tek ünlü olur. Dolayısıyla bir hece eksilmiş olur: âbi (<
ağabey), ayol (< ay oğul), eczâne (< eczahane), eyvallah (< eyi vallah),
pastane (< pastahane), peki (< pek iyi).
4. Yer değiştirme (göçüşme)

Kelimedeki iki ünsüzün yer değiştirmesi şeklinde ortaya çıkan ve


ağızlarda çok görülen bir ses olayıdır: gibi-bigi, cereyan-ceyran, çömlek-
çölmek, ekşi-eşki, gömlek-gölmek, ileri-ireli, kibrit-kirbit, kirpi-kipri, kirpik-
kiprik, köprü-körpü, lanet-nalet, memleket-melmeket, Meryem-Meyrem,
ödünç-öndüç, öğrenmek-örğenmek, sarımsak-samırsak, toprak-torpak,
yalvarmak-yavralmak, yüksek-yüsgek.

Bu örneklerde birinci şekiller doğru, ikinciler yanlıştır.


5. Benzeşme (asimilasyon)

a) İlerleyici benzeşme
Önceki ünsüzün, sonraki ünsüzü kendine benzettiği benzeşmedir: anlamak >
annamak, bunlar> bunnar, karanlık > karannık, nişanlı > nişannı, samanlık >
samannık, yazsınlar > yazsınnar.

b) Gerileyici benzeşme
Sonraki ünsüzün, önceki ünsüzü kendine benzetmesi olayıdır: aramazsan >
aramassan, birlikte > billikte, gözsüz > gössüz, kalmazsa > kalmassa, tarla >
talla, terli > telli, türlü> tüllü.

c) Oluşum noktası benzeşmesi


Kelime içinde yan yana bulunan ünsüzlerden birinin diğerini kendi oluşum
noktasına çekmesi olayıdır: Anbar, onbaşı, çarşanba, penbe.
6. Ses değişmeleri

a) Orta hece ünlüsünün değişmesi

Orta hecenin vurgusuzluğu ve y sesinin zayıflığı sebebiyle


orta hecedeki geniş ünlünün daralması olayıdır: başlıyor
(<başla-yor), diyor (<de-yor), gülmüyor (<gülme-yor), yiyor
(<ye-yor).
6. Ses değişmeleri

b) Sedalılaşma (yumuşama)

Kelime sonunda iki ünlü arasında kalan p, ç, t, k sedasız


seslerinin sedalılaşarak b, c, d ve g’ye dönmesidir: çorap+ı >
çorabı, genç+i > genci, kanat+ı > kanadı, konak+a > konağa.

Anlamı değişecek kelimelerde yumuşama olmaz: atı, haçı,


saça, suçu, otu.
6. Ses değişmeleri

c) Aykırılaşma
Birbirine benzeyen veya aynı olan iki ünsüzden birinin başkalaşmasıdır: ahçı
(<aşçı); aktar (<attâr), muşamba (<muşamma).

Bunların dışında da ses değişiklikleri vardır: inmek - enmek, demek –dimek,


yemek - yimek (e - i); börek - bürek, büyük – böyük, güzel - gözel (ö - ü); kuş -
guş, koyun - goyun (k - g); parmak - barmak, pastırma - basdırma (p - b); ben -
men, binmek - minmek, boncuk - muncuk (b - m); ögmek - öğmek - övmek, dögmek
- döğmek - dövmek, (g-v); kogmak-koğmak-kovmak (ğ-v); tag>dağ.
Uyarılar

1. Ses olaylarından sadece söyleyişte kalanlarla yazı diline geçenler arasındaki


farklara dikkat ediniz: ombaşı - onbaşı, İstambul - İstanbul, gelcekler - gelecekler,
barmak - parmak, bilmeyor - bilmiyor vb.

2. Ses özellikleri ve ses olaylarının kelimelerin yazımıyla doğrudan ilgili yönlerine


bilhassa dikkat edilmelidir: trend - tirend, spor - sipor, uğur - uur, biçki - biçgi, içki - işgi,
gazete - gaste / gazte, memleket - melmeket, sütçü - südcü, işçi - içci, çift - çif, gibi
örneklerde önce yazılanlar doğru, sonrakiler yanlıştır.

3. babası, altışar gibi örneklerdeki s, ş ünsüzleri koruyucu ünsüz (yardımcı ses)


değildir.
TÜRKÇEDE HECE YAPISI VE HECE ÇEŞİTLERİ

Hece, ses organlarının aynı doğrultudaki hareketiyle ve bir çırpıda çıkarılan


ses veya sesler topluluğudur.

Türkçede hecenin temelini oluşturan sesler ünlülerdir. Heceler de kelimelerin


ses yapısını oluştururlar. Ünlüler tek başlarına hece özelliği gösterdikleri hâlde
ünsüzler yanlarına ünlü almadan bir ses bütünlüğü, bir hece oluşturamazlar.
Türkçede hece çeşitleri

Türkçe bir hecede en fazla dört ses bulunabilir. Türkçede heceyi oluşturan
seslerin sayısına ve bu seslerin hecedeki yerine göre altı çeşit hece vardır:
(Aşağıdaki kısaltmalarda Ü ünlü, sesli yerine; S ünsüz, sessiz yerine
kullanılmıştır.)
1. Bir ünlüden oluşan heceler ( Ü): e - rik, a-rı, u - yan.
2. Bir ünlü, bir ünsüzden oluşan heceler (Ü+S): el - ma, or – du
3. Bir ünlü, iki ünsüzden oluşan heceler (Ü+S+S): ilk, üst, art,
4. Bir ünsüz, bir ünlüden oluşan heceler (S+Ü): el - ma, ar - ka – daş
5. Bir ünsüz, bir ünlü, bir ünsüzden oluşan heceler (S+Ü+S): bil-dik, yal - nız - lık
6. Bir ünsüz, bir ünlü, iki ünsüzden oluşan heceler (S+Ü+S+S): Türk, kurt, sarp,
se-vinç-ten.
Bunlardan ilk üçü kelimenin sadece ilk hecesi olabilir. Diğerleri kelimenin
başında, ortasında veya sonunda bulunabilir.
SÖZÜN ÖZÜ

Harf, sesin yazıdaki işaretidir. Resmî alfabede dildeki seslerin hepsi


gösterilmez.
Ünsüzler, Türkçenin ses özelliklerine uygun olarak be, ce, de, fe, he, le, me,
ne... biçiminde söylenmelidir.
Q, x, w harfleri Türkçede olmadığı için Türkçe kelimelerde kullanılmamalıdır.
Büyük ünlü uyumuna uymayan bir kelimenin küçük ünlü uyumuna uyması
mümkün değildir.
Türkçede bulunmayan seslerin kelimedeki yerine dikkat ediniz: “Türkçede m
sesi bulunmaz.” ifadesi yanlıştır. Türkçede m sesi vardır. Ancak, m sesi kelime
başında bulunmaz.
SÖZÜN ÖZÜ

Ses olaylarından yazıda gösterilmeyenlere özellikle dikkat edilmelidir:


Yalınız > yalnız kelimesindeki orta hece ünlüsünün düşmesi yazıda gösterilir ama
yanlız şeklindeki yer değiştirme hem söyleyiş hem yazı için yanlıştır.
Ses olaylarından yazım ile ilgili olanlara özellikle dikkat edilmelidir: bekleyor >
bekliyor, bunnar - bunlar, sınıfda - sınıfta, bi defa - bir defa, sekkiz – sekiz.
Türkçenin hece yapısı ve hece çeşitleri iyi bilinmeli, kelimeler hecelerine
yanlış yerlerden bölünmemelidir.
Yanlış vurgunun anlamı değiştirebileceği unutulmamalıdır.
Aşağıdaki program adlarından hangileri Türkçedir?

Alternatif, Siyaset Vitrini, Perde Arkası, Klipler, Talk Show, Turnike, Sporaktif, Rota, High Life,
Politika Kulvarı, Elele Forum, Spor Turu, Meridyen, Magazin Forever, Spor Suare, Ekomagazin,
Finans Hattı, Riziko, Telebulmaca, Elektrolig, Ekonomi Vizyon, Show, Klip saati, Diyalog, Haber
Kritik, Melodili Dakikalar, Damlalar, Galeri, Frekans, Durum Kritik, Klinik, Stil, Platin, Maske, Mega
Turnike, Günaydın Türkiye, Polikritik, Mozaik, Ambulans, Diyalog Platformu, Belgesel, Maraton,
Eurocops, Müzik Mozaik, Klastext, Medyatör, Megaresponse, Mega Hafıza, Haber Yorum, Haber Hattı,
Ateş Hattı, Sabah Keyfi, Nane Limon Kabuğu, Gece Gündüz Festival, Sözün Doğrusu, Kalite, Soru
Cevap, Pasaport Özel, Otomagazin, Otoloji, Klas Magazin, Gün Ortası, Sinyal, Cafe Magazin,
Metrekare, Rock Market, Editör, Telekritik, Spor Stüdyosu, Parametre, Ajans, Direksiyon, Futbolig,
Müzik Koridoru, Yeni Gün, İn-net, Teknomarket, Televole, Panorama.

You might also like