Professional Documents
Culture Documents
Çözüm Süreci Sonrası Dersim'de Orman Yangınları Ve Çatışma Ilişkisi
Çözüm Süreci Sonrası Dersim'de Orman Yangınları Ve Çatışma Ilişkisi
Nisan 2019’da, yürütmekte olduğum Marie yor: “Bak bu karşıdaki ağaçları hep geçen seneler-
Skłodowska-Curie Bireysel Araştırma Proje- de yaktılar, karşıya kulekolu diktiler. Etrafındaki
si “Fighting Insurgency Ruining Environment” ağaçları yakıyorlar ki hem kulekol yapsınlar hem
(FIRE) kapsamında Dersim’e gittim. Amacım uy- de yanlarına kimse yaklaşamasın, güvende olsun-
du görüntüleri ile yandığını tespit ettiğimiz bazı lar. Ben burada evimde adım atsam görüyorlar.
bölgeleri yerinde görmekti. Bu kapsamda, Der- Evimin azıcık ötesine gitsem ya da bana misafir
sim’de yandığını tespit ettiğimiz bazı alanları in- gelse, telefon açıyorlar. Şimdi biz buradayız ya bi-
celerken gittiğimiz yerlerden birisi Erzincan yo- zi de gözlüyorlar, az ileriye gitsek ararlar gitme di-
lunda bir mevki oldu. Pülümür Suyu’nun kıyısın- ye.” Yukarıda ekim yaptığı araziye çıktığında bile
da tanıştığımız orta yaşın sonlarına yaklaşmış er- karakoldan telefon geliyormuş. Vadinin karşı ya-
kek, anlatmaya başladı: “Dersim’de orman yangın- macında bir köy yolu da uzanmakta. Askerler çok
ları yeni değil. Abdülhamit’ten beri aynı şey olu- uzun süre o yolu da kapatmışlar; o köyün insan-
yor. Devlet, “Burada teröristler var, onlara operas- ları bir nevi mahsur kalmışlar. Durduğumuz yer-
yon yapıyoruz” diyor. Ama amaçları buraları bo- den bakınca kalekolun çevresinin özellikle yakıl-
şaltmak, insanları göndermek. 93-94’te de aynı- mış olduğunu anlamak mümkün.
sını yaptılar.” Sonra, araçla bu kişinin evine git- Pülümür Suyu kıyısında konuşurken bana
tik. Ana yoldan eve, bir aracın ancak geçebildiği “Abdülhamit’ten beri aynı şey oluyor” diyen ki-
bir toprak yoldan çıkılıyor. Vadinin yamacındaki şi, muhtemelen o dönemden tesadüfen bahsetmi-
basit köy evinin hemen yakınında bir ahır ve ya- yordu. 1880’li yıllarda Dersim’i baştan başa dola-
macın üst kısımlarında ekim yapılan arazileri var. şan Ermeni seyyah Antranik’in seyahatnamesin-
Vadinin karşı yamacında yanmış ağaçları net ola- de 1887-88 yıllarına dair şu ifadeler karşımıza çı-
rak görmekteyiz. Karşı yamacın en üst noktaların- kıyor:
dan birinde kulekol1 var. Anlatmaya devam edi- Üs Bölgeleri Yapımlarına İlişkin İHD Komisyon Raporu”na
göre bu dönemde “Dersim’de 5’i kale, 16’sı mobil karakol ve
(*) Bu makalenin farklı taslaklarını okuyarak yorum ve önerile- 31 tanesi de askeri kule olmak üzere toplamda 52 askeri üs-
rini benimle paylaşan Ömer Turan ve Beyza Üstün’e teşekkür sün 22’sinin yapımına başlandı.” İHD raporunda ayrıca Der-
ederim. sim’de var olan karakolların daha stratejik tepelere taşındığı-
1 Toplu Konut İdaresi Başkanlığı TOKİ tarafından üretilen ya- nı, bu karakollar için ormanların seyreltildiğini de belirtili-
pılara kalekol ve kulekol denmektedir. İnsan Hakları Derne-
ği’nin (İHD) Eylül 2013 tarihli “Yeni Karakol (Kalekol) ve
yor. https://www.ihd.org.tr/yeni-karakol-kalekol-ve-us-bolgele-
ri-yapimlarina-iliskin-ihd-komisyon-raporu/ 109
... sultana, Dersim’in korku salan heybetli dağlar 1938 yılı sonrasında bir süre devam eden ses-
ve ormanlarla kaplı bir doğaya sahip, tarifi imkân- sizlik 1960’ların sonlarından itibaren yavaş ya-
sız bir konumu olduğunu; ormanlardaki her bir vaş kırıldı ve Dersimliler Türkiye’de gitgide güç-
ağaç ve dalın Osmanlı ordusuna karşı bir adım bi-
lenen sol hareketler içinde önemli pozisyonlarda
le geri atmadan savaşan bir asker olduğunu; o or-
yer aldılar. Dersim’in hafızası, kimliği, dili, inan-
manlar var oldukça Dersim’in yenilmez kalacağı-
nı anlattılar. cı bu dönemden itibaren birbirinden farklı şekil-
Sultan bu sefer Dersim’in ormanlarını yakma- lerde yeniden tartışıldı, tanımlandı.4 1970’lerden
ya, tüm o yüce dağları çıplaklaştırmaya karar ver- itibaren Türkiye Komünist Partisi Marksist/Le-
di. Amacına ulaşmak için Batum’dan Dersim’e, ninist (TKP/ML) gibi sol örgütler ve bunların si-
Trabzon üzerinden büyük miktarda petrol getirt- lahlı ayakları (TİKKO) Dersim’de varlık göster-
ti. Her şey hazır olduktan sonra, Kuzuçan ve Çar- diler. 1990’ların başından itibaren PKK de Der-
sancak’tan başlayarak petrolü ormana serpip ateşe
sim’de varlık göstermeye başladı ve böylelikle
verdiklerinde, herkesi şaşkına çeviren bir şey ol-
Dersim hem örgütler ile devlet hem de sol örgüt-
du; bu sefer de doğa Osmanlılara karşı çıktı. Hava
bulutlandı, dağlar karardı, ardından korkunç bir ler arasında çatışmaların yaşandığı bir bölge olma
sağanak, dolu ve yağmur, şiddetli rüzgarla birlik- konumuna yeniden geldi. Aynı dönemde devle-
te Osmanlıların girişimini boşa çıkardı. Bu şaşırtı- tin PKK’ye karşı yürüttüğü savaş stratejisi değişir-
cı olay karşısında Osmanlılar takdiri ilâhinin De- ken, Dersimlilerin “İkinci 38” olarak tanımladığı
simliler’den yana olduğu kanısına vardılar. 1993-94 yıllarında Dersim’in insanları ve doğası
Sultan istemese de yumuşadı, dağlı Dersimlile- yeniden kırıma uğradı. Bu dönemde yakılan bölge
re karşı düzenli olarak yürütülen bu acımasız sa-
ve köylerde ilerleyen yıllarda da yangınlar meyda-
vaşlardan vazgeçmeye ve mümkünse gönüllerini
na geldi, ister çatışma dönemi olsun ister ateşkes
alıp onları kazanmaya karar verdi; zira devleti için
bu çok önemliydi.2 dönemi, Dersim’in belirli bölgelerinde hemen her
yıl aynı dönemlerde orman yangınları gerçekleşti.
Abdülhamid döneminde Dersim’de bulunan An- Bu makalede amacım; 2015 yılının yazında res-
tranik’in anlatımı ile geçtiğimiz yıl Pülümür Suyu men sona eren Çözüm Süreci sonrasında Der-
kenarında tanıştığım kişinin anlattıkları bir sürek- sim’de yeniden “alevlenen” çatışma ve orman yan-
liliğe işaret etmekte. Geç Osmanlı döneminde varı- gınlarını uydu verileri ve raporlar üzerinden göz-
lan “takdir-i ilahi Dersimlilerden yana” yargısı son- ler önüne sermek, bir yandan da bu toplum ve do-
raki döneminde varlığını sürdürememiş olacak ki, ğa tahribatının etkilerinin medyada nasıl yer aldığı-
arka arkaya yazılan raporlar ve yapılan seferler ve nı ya da ana akım medyada üstünün nasıl kapatıl-
en nihayet 1937-38 yıllarındaki askeri operasyon- dığını göstermek. Bu çerçevede makalenin ilk bö-
lar ile Dersim terteleyi (altüst oluşu), yani soykırı- lümünde 1993-94 döneminde Dersim’de yaşanan
mı yaşadı. Resmi sayılara göre yaklaşık 14.000 si- toplum ve doğa tahribatına değineceğim. İkinci bö-
vilin öldürüldüğü, yaklaşık 13.000 sivilin de zorla lümde Çözüm Süreci sonrasında artan çatışma ve
yerinden edildiği bu dönemde çekirdek aileler par-
Studies, sayı 20, 2015; Zeynep Türkyılmaz. “Maternal Coloni-
çalandı, küçük çocuklar ailelerinden kopartılarak
alism and Turkish Woman’s Burden in Dersim: Educating the
zorla evlatlık verildi ya da yatılı bölge okullarında “Mountain Flowers” of Dersim.” Journal of Women’s History,
Türkleştirme politikaları ile asimile edildi.3 cilt 28, sayı 3, 2016, s. 162-186; Özlem Göner, Turkish Natio-
nal Identity and Its Outsiders: Memories of State Violence in Der-
2 Antranik, Dersim: Seyahatname, Aras Yayıncılık, 2012, s. 170. sim, Taylor & Francis, 2017; Bir Askerin Günlüğünden Dersim
3 1938’e dair bazı kaynaklar için bkz. İsmail Beşikçi, Tunceli 1938, (yayına hazırlayan) Mahsuni Gül, FAM Yayınları, 2019.
Kanunu (1935) ve Dersim Jenosidi, Belge Yayınları, 1990; Şük- 4 Bu tartışmalara hakkında bkz. Pınar Dinç, “Euro-Who? Com-
rü Aslan, “Genel nüfus sayımı verilerine göre Dersim’de ‘ka- petition over the definition of Dersim’s collective identity in
yıp nüfus’: 1927-1955”, Herkesin Bildiği Sır: Dersim içinde, Turkey’s diasporas”, Turkish Studies, çevrimiçi olarak 17
(der.) Şükrü Aslan, İletişim Yayınları, 2010; Bülent Bilmez, Ocak 2020’de yayınlanmış açık erişim makale, https://www.
Gülay Kayacan, Şükrü Aslan, Toplumsal Bellek, Kuşaklarara- tandfonline.com/doi/full/10.1080/14683849.2019.1708738;
sı Aktarım ve Algı: Dersim ‘38’i Hatırlamak, Tarih Vakfı, 2011; Ülker Sözen, “Culture, Politics and Contested Identity
Annika Törne, “‘On the Grounds Where They Will Walk in a among the “Kurdish” Alevis of Dersim: The Case of the Mun-
gının görüldüğü 2009 yılı hariç) çatışmaların sıfır- cık ilçeleriyle Tunceli merkezde bulunan Aliboğa-
landığı 2013 ve 2014 yıllarında kaydedilmiş olma- zı, Munzur Vadisi, Karşılar, Geyiksuyu, Bali, Ku-
sı. Buna göre, çatışmaların 2009’daki sayının üze- tu Deresi ve Ambar sayılabilir.
rinde gözlendiği 2010-12 yılları arasında yangın Elbette kullanılan uydu görüntüleri bölgedeki
sayıları da artış gösterirken çözüm sürecinin de- yangın-çatışma ilişkisini anlamakta tek başına ye-
vam ettiği 2013-14 yıllarında bölgede çıkan yan- terli değil. MODIS, belirli bir alandan daha az yer
gın sayısında azalma görülmekte. Çözüm süre- kaplayan yangınları saptayamadığı gibi, çatışma
ci boyunca Dersimde çıkan 7 yangını, çatışma dı- veri tabanları da her zaman tüm çatışmaları kap-
şı nedenlerle çıkmış yangınlar olarak düşünebili- samayabilir. Tekrar vurgulamak gerekirse uydu
riz. Çözüm sürecinin çöktüğü 2015 yılından itiba-
verileri yangınların kimin tarafından başlatıldı-
ren ise bölgedeki yangın sayısında belirgin bir artış
gözlenmekte. 2015 yılı sonrası orman yangını sa-
yıları önceki çatışma dönemi (2010-12) ile kıyas-
landığında en az iki katlık bir artış görülmekte.22
Bu makalede detaylarına girmeyecek olmakla
birlikte23 iki değişkenli yerel ilişki endeksi (Biva-
riate Local Moran’s Index) ile yangın ve çatışma-
lara dair uydu verileri harita üzerinde incelendi-
ğinde, özellikle yukarıda değindiğim özel güven-
lik bölgeleriyle bazı haberlerde, bölgede yaşayan-
ların aktarımında ve raporlarda da sözü geçen be-
lirli alanlarda yangın ve çatışmaların yoğunlaştı-
Şekil 3. Siyah noktalar yangın, diğer işaretler çatışma alanlarını
ğı görülüyor. Bu bölgeler arasında Hozat ve Ova- gösteriyor.
114 https://www.mezopotamyaekoloji.org/wp-content/uplo-
ads/2017/05/Orman-Yang%C4%B1nlar%C4%B1-Raporu.pdf
ru”, Ağustos 2015, s. 2. Ayrıca bkz. “CHP Heyeti’nden Der-
sim Raporu”, BirGün, 16 Ağustos 2015.
gelen orman yangınlarının yüzde doksanının özel tepelik yerlere inşa edilen kulekolların etrafında-
güvenlik bölgeleri, yani yasaklı bölge ilan edilen ki ağaçların da bilinçli olarak askerler tarafından
yerlerde çıktığının altı çizilmekte.27 yakıldığını aktarmakta. Bunun da ötesinde konuş-
Yayınlanan raporların tümünde göze çarpan bir tuğum doğa aktivistleri Dersim’deki doğa tahriba-
diğer konu da Dersim’deki ormanlar ve doğal ya- tının Türkiye’nin batısındaki ya da Karadeniz böl-
şamın korunması gerektiği. CHP raporunda Der- gesindeki kadar önemsenmediğini, büyük çevre
sim’deki doğal yaşamın yalnız bölge için değil, hareketlerinin bile söz konusu Dersim olduğun-
tüm Türkiye için önemine dikkat çekerken, DAM da sessiz kaldığını ve kendilerine destek verme-
raporunda var olan yasalar üzerinden devletin ve diklerini anlatmakta. Sonuç olarak hem Dersimli-
kurumlarının ormanları koruma zorunluluğu ha- ler hem de Dersim’deki çevreciler kendilerinin ül-
tırlatılmakta, “Talebimiz dünya mirası olan doğa- kenin neresinde olursa olsun doğa tahribatına kar-
mıza ve ormanlarımıza daha fazla zarar vermeden şı dayanışma gösterdiğini, ancak söz konusu Der-
bu ayrımcı ve ötekileştirici faaliyetlerden bir an sim’in doğası olduğunda her seferinde yalnız bıra-
önce dönülmesidir” ifadesine yer verilmekte. Yi- kıldıklarını hissettiklerini dile getirmekteler.
ne HDP raporunda Cenevre Sözleşmesi’ne atıfla
Günlük Gazetelerin Yazdıkları
“çatışma ve savaş anlarında bile” yaşamın ve do-
ve Yazmadıkları
ğanın korunması gerekliliğinin altı çizilmekte.
Hem HDP hem de DTK raporlarında dikkat çe- Yukarıda bahsettiğim yalnız bırakılmışlık hissi-
ken bir diğer iddia, “Kürt coğrafyasında ormanla- nin gerçeklikten çok uzak olmadığını Dersim’de-
rı tutuşturanlar”ın bunu bilinçli olarak yaptıkları ki orman yangınlarına dair günlük gazetelerde yer
ve bu tahribatın ormanlarla sınırlı kalmayıp böl- alan haberlere dair bir analizle de anlamak müm-
gedeki derelerin, yaylaların, toprakların da halkın kün. Bu bağlamda 2015-2018 yıllarının Ağustos
elinden bir savaş stratejisi kapsamında alındığı id- aylarında yayınlanan BirGün, Cumhuriyet, Evren-
diası.28 Keza DTK raporunda Dersim’de devam sel, Hürriyet, Özgür Gündem, Sabah, Sözcü, Yeni
eden karakol projelerine değinilmekte, halkın bu Yaşam31 gazetelerinin Dersim’de orman yangınla-
karakolların hem yapım aşamasında hem de fa- rı hakkında yaptıkları haberleri inceledim. Bu ga-
aliyet gösterirken “bölgenin coğrafyasına ve ya- zeteler ve Dersim orman yangınları hakkında yap-
şantısına zarar vermek ve halkı baskı altında tut- tıkları haberlerin karşılaştırmalı sayısı aşağıdaki
mak amacıyla keyfi olarak yapıldığı” yorumlarına şekilde gösterilmekte.
yer verilmekte.29 Bunun dışında bölgede orman-
lık alanlarda son dönemde artan tırtılların da ka-
rakollar ve askeri helikopterler tarafından bilinçli
olarak bölgeye bırakıldığı iddiası da paylaşılmış.30
Bölgede olduğum dönemde sohbet etme imkânı
bulduğum Dersimliler’den askeri helikopterlerin
“yangın bombası” attığı, çatışma olduğu gerekçe-
siyle ormanları bilinçli olarak yaktığı, meşe ağaçla-
rının yoğun olduğu bölgelerde en fazla iki senede
bir yangın çıkartarak bu bölgelerin yeniden yeşer-
mesinin önüne geçtiği yönünde anlatılar duydum. Şekil 5. İncelenen günlük gazetelerde Tunceli/Dersim orman
1993-94’te yakılan bölgelerle 2015 sonrası yanan yangınlarına ilişkin haber yıl ve sayıları.
116 likten kurtuldu. Munzur’da plaj açıldı, gondol se- Kayy%C4%B1m%20Raporu.pdf. Bu sayının geçtiğimiz sekiz
ay içinde daha da arttığını not etmek gerekir.
yalnızlık hissini anlamaya yardımcı olabilir. Zira gütü propagandası” yaptığı gerekçesiyle kapatıl-
bu sayfa tamamen doğa haberlerine ayrıldığı hal- dı, gazete çalışanları yargılanırken bir kısmı hapis
de Dersim’deki doğa tahribatının sayfada kendine cezalarına çarptırıldı. Evrensel gazetesi de günü-
yer bulamadığı görülmekte. müzde hâlâ benzer bir baskı ve yıldırma politika-
Özgür Gündem, Yeni Yaşam ve Evrensel gazete- sıyla karşı karşıya. Bu üç gazetenin de yayın yap-
lerinin ise Dersim’deki orman yangınlarıyla ilgili tıkları süre boyunca düzenli olarak hem Dersim
hem çok kapsamlı hem de çok sayıda haber yap- hem de çeşitli Kürt illerinde çıkan orman yangın-
tığını görmekteyiz. Haber başlıklarında en az iki larıyla ilgili kapsamlı haberler yayınladığını söyle-
kere geçen kelimelerden oluşturulan kelime bu- mek mümkün. Özgür Gündem’in iki yıllık sustu-
lutu (Şekil 7) “Dersim”, “yangın”, “orman” keli- rulma sürecine rağmen Özgür Gündem, Evrensel
melerinin dışında “bombardıman”, “sessiz”, “dev- ve Yeni Yaşam gazetelerinin Dersim’deki orman
let”, “müdahale”, “yakılıyor”, “yeniden” gibi çar- yangınlarına ilişkin haber sayısı 59, yani Cumhu-
pıcı kelimelerin de sıklıkla kullanıldığını göster- riyet ve BirGün gazetelerinde yer alan haber sayı-
mekte. sının dört; Sabah, Sözcü ve Hürriyet gazetelerin-
de yer alan haber sayısının otuz katı fazla. Der-
sim’deki orman yangınlarının seneler içinde ga-
zetelerde artan yer alışıyla konu hakkında Twit-
ter’da yapılan paylaşımlar33 arasındaki benzerliği
Şekil 8 ve 9’da görmek mümkün. Burada 2016 yı-
lındaki düşüşün özellikle 15 Temmuz’la bağlantı-
lı olduğunu, o dönemde yayın yapan gazetelerin
ağırlıklı olarak 15 Temmuz’la ilgili haberler yap-
tığını, hatta PKK ile ilgili haberlerin bile bu dö-
nemde gözle görülür oranda azaldığı söylenebi-
lir. Benzer bir tablo Dersim’deki orman yangınla-
rı hakkında kullanıcıların Twitter paylaşımlarına
bakıldığında da görülüyor. 2016 yılının ağustos
ayında Dersim’deki orman yangınlarına dair pay-
Şekil 7. 2015-18 yıllarının Ağustos ayları boyunca Özgür Gündem,
Yeni Yaşam ve Evrensel gazetelerinde yer alan Dersim’de orman laşım yapılmazken 2017 ve 2018 yıllarında payla-
yangını haber başlıklarından oluşturulan kelime bulutu. şımlar yeniden artıyor.
Özgür Gündem, Yeni Yaşam ve Evrensel gazete-
Özgür Gündem, Yeni Yaşam ve Evrensel gaze- lerinde Dersim’deki orman yangınlarına dair ya-
telerinde yer alan haberlerde devletin fail olu- pılan haberlerde bölgede çıkan yangınların siste-
şu, Dersim‘de doğa tahribatının ve insansızlaştır- matik oluşu ve bunun yalnız doğa ve yaşam ala-
ma politikalarının sürekliliği ve bir savaş stratejisi nı tahribatı değil, aynı zamanda bir inanç yıkı-
olarak kullanıldığı, ormanlara sahip çıkılması ge- mı olduğu vurgusu da yer almakta. Bu haberler-
rektiği ve çıkan yangınlara devletin müdahale et- de özellikle Dersim’de kutsal kabul edilen dağ ke-
mediği gibi halkın müdahale etmesine de izin ver-
mediğine vurgu yapılmakta. Yine bu gazetelerde 33 1 Haziran 2015 - 1 Ocak 2019 arasında paylaşılmış #Der-
sıklıkla karşımıza çıkan Baro açıklama ve başvu- simYanıyor, #DersimYakılıyor, #DersimeSesVer, #Dersime-
ruları, sivil toplum kuruluşlarınca yapılan açıkla- SesOl, #DersimeSuOl, #DersimeBirDamlaSuOl ve #Tunceli-
Yanıyor gibi hashtag’ler Twitter’ın kullanıcılara açık veri ta-
ma ve protestolar, HDP vekillerinin bölgede ince- banından Python programlama diliyle ve GetOldTweets3 pa-
leme yapmasının engellenmesi haberleri diğer ga- ketiyle hem İngilizce hem Türkçe karakterleri kapsayacak
şekilde aratılarak yaklaşık 15.000 paylaşım toplanmış, Excel
zetelerde yer almamakta.
dosyasında analizi yapılmıştır. Paylaşılan tabloda görülmese
Unutulmamalı ki 2016 ve 2017 yıllarında Öz- de aratılan hashtag’lerle yapılan paylaşımların neredeyse ta-
gür Gündem gazetesi yoğun baskı gördü, “terör ör- mamının 2015, 2017 ve 2018 yıllarının Ağustos ayında yapıl-
dığı söylenebilir. 117
Şekil 8. İncelenen gazetelerdeki toplam haber sayıları.