You are on page 1of 4

ALİCE HAYVANLAR DİYARINDA

Bir varmış Bir yokmuş,Alice sıcak bir Temmuz ayında odasında kitabını okumaya
başlamış.Babası işten gelmek üzereymiş ve geldiğinde birlikte sinemaya gidecekleri için Alice çok
heyecanlıymış.Alice henüz kitabından birkaç sayfa okumuşken penceresinden yan komşusu Dudley’in
sesini duymuş.Alice olan bitene bakmak için merakla pencereye yaklaşmış.

Duddley ve ailesi Alice’in evinin bitişiğindeki evde oturuyorlarmış.Alice penceresinden baktığında


bu evin bahçesini görebiliyormuş.Alice pencereden baktığında Duddley ve ailesi’nin kahvaltılarını
yeni bitirdiğini görmüş.Alice hiç beklemediği bir sahneyle karşılaşmış.Siyah,büyük bir köpek bir köpek
bahçede Dudley tarafından sıkıştırılmış ve Duddley elindeki uzun,çirkin tahtayla onu korkutmaya
çalışıyormuş.Duddley’in annnesi ve babası da ordaymış ve her şeyi görmüş olmalarına rağmen hiçbir
şey yapmamışlar.Alice bir anda ne yapacağını bilemeden aşağıya koşmuş.Bahçeye çıktığında
Duddley’in ailesi orada değilmiş.Duddley ise kahkahalar atarak köpeği korkutmaya
çalışıyormuş.Zavallı köpek bir bir çıkış yolu bulamadan bir bebek ağlamasına benzeyen sesler
çıkarıyormuş.

ALİCE:Ne yapıyorsun sen?! Rahat bırak onu!

DUDDLEY:Sana ne!Karışma bana!

ALİCE:Bırak dedim!(Köpeğe)Gel yanıma,gel güzelim,gel hadi buraya!

DUDLEY:Benim artık o! Ne istersem yaparım karışma!

Siyah köpek Alice’e doğru bakarak gözleriyle yardım istemiş.Alice Duddley’in yanına koşmuş ve onu
tüm gücüyle çalılara doğru itmiş.Köpek uzaklaşma fırsatı bulduğu anda Duddley son bir hamleyle
eline geçirdiği taşı fırlatmış ve köpek bir anda arkasına dönmüş.Alice bir an onun gitmekten
vazgeçtiğini ve hatta Duddley’e kötü kötü baktığını hissetmiş.Alice sanki köpeğin aklından geçenleri
okuyabiliyormuş gibi hissediyormuş.Sonraki birkaç saniyede Alice henüz ne olduğunu anlamadan
ortalık toza bulanmış ve göz gözü görmüyormuş.Köpek havlamaya başlamış.Alice gözünü açtığında
köpeğin Duddley’i ormana doğru kovaladığını görmüş ve peşlerinden koşmaya başlamış.

Uzun bir kovalamacadan sonra Alice’in ara sıra kelebekleri izlemek için gittiği çınar ağacına
gelmişleridi.Bu yaşlı ağaç Alice’e her zaman iyi hissetirmişti.Duddley nefes nefese kalmıştı ve yüzü bir
domates gibi kıpkırmızı olmuştu.Alice ve Duddley göz göze gelmişlerdi ve sonra bir anda Duddley yok
olmuştu.! Alice yaşadıklarına anlam verememişti.Alice Duddley’i görebilmek için çınar ağacına doğru
yaklaşmaya başlamıştı.Alice Çınar ağacına yaklaştığında üzeri çalılıklarla kapanmış bir delikten ışıklar
yükseldiğini fark etmişti.Bu kocaman deliği daha önce görmemiş olması Alice’İn kafasını
karıştırmıştı.Alice delikten içeri baktığı zaman köpekle gözleri kesişmişti.Siyah köpek gözlerini Alice
dikmişti.

KÖPEK:Gelmek ister misin? Aşağıda eğlence çıkacak.Bu arada beni kurtardığın için çok teşekkür
ederim.

ALİCE:Sen..?Nasıl?Delirdim mi ben?
KÖPEK:Yoo.İyisin bence.Zaten üzülme,dünyadaki en iyi insanlar genelde delidir.Gidiyorum
ben.Gelecek misin?

Alice’in başı dönmeye başlamıştı.Yaşadığı şeylere inanamamıştı.Alice’in gözleri karıncalanmaya


başlamıştı ve bayılacağını hisseti.Bir anda koşmaktan yorgun düşmüş bedenini yere doğru bırakmıştı
ve Alice delikten aşağıya doğru yavaş yavaş süzülmüştü.

Alice gözünü açtığında ucu görünmeyen sonsuz bir büyülü ormanın içinde bulmuştu kendisini.Orman
alice’i tuhaf bir şekilde güvende de hissetirmişti.Bütün ormanı sis kaplamıştı.Ormandaki ağaçların
boyları devasa şekilde büyükmüş.Alice daha önce hiç böyle bir şey görmemişti.Alice merakla elini
renkli renkli mantarların ve yaprakların arasında gezdirmeye başlamıştı.Ağaçların dalları sanki sihirli
gibiymiş ve her taraf parıltı doluymuş.Alice’in kulağı bir anda sakin bir ses tonu ile dolmuş.

KEDİ:Zamanın Yavaşladığını hissediyor musun?

ALİCE:Burası neresi?Ben rüyadamıyım?

KEDİ:Aklını kaçırmış da olabilirsin.Ama şu büyülü ormana bak.Burada herkes mutlu.Ve burada


özgürlük var.

ALİCE:Anlamıyorum,ne için geldiğimi unutmuş gibiyim

KEDİ:Görevini unutma Alice

Alice kafasını çevirdiğinde parlak bir duvarla karşılaşmıştı.Duvara dikkatlice baktığında duvarın
üstüne çakılmış tasmaları görmüştü.Alice iyice korkmaya başlamıştı.Tam o sırada ağaç gövdelerinin
oluşturduğu evi fark edip yavaşca eve girmişti.Alice içeri girdiği andan itibaren çok iyi hissetmişti bu
evde.Evin sıcaklığı Alice’e çok özgür hissetirmişti.Bu ev kendi evinin sıcaklığını hatırlatmıştı.Salonun
ortasında upuzun bir masa varmış ve masanın üstünde rengarenk kekler varmış.Alice bu rengarenk
kekleri miğdesinden geçirmeyi o kadar çok istiyormuş ki ağzı sulanmış.Etrafına bakıp masaya
yaklaşmış ve yeşil kekin hepsini hızlıca ağzına atmış.Bir anda her şeyin sesi daha yoğun gelmeye
başlamış.Kek o kadar lezzetliymiş ki Alice diğer renkli keklerden hangisini yiyeceğine karar
verememiş.Hızlıca kırmızı dilimden bir parça ıssırık almış ve bu sefer kokuları daha yoğun bir şekilde
almaya başlamış.Alice kekleri yedikçe vakit kaybedip Duddley’i bir anlık unutmuş ve elindeki keki
bırakıp bir anda dışarı doğru koşmaya başlamış.

Tam o sırada bir duvar daha görmüş ve üzerinde yazılar varmış.Alice duvara neler yazıldığını merak
etmiş ve duvara daha çok yaklaşmış.Duvarda madde madde yazılar varmış

‘Hepimiz eşitiz,hepimiz özgürüz’

‘Deney yapmıyoruz,Can almıyoruz’

‘Hepimizin duyguları vardır’

‘Bütün duvar bu yazılarla kaplıymış.Bir anda Duddley’in çığlığını duymuş ve sesi çok yakından
geliyormuş.Alice sese doğru koşmaya başlamış ve Duddley’İn bir ağacın tepesine çıktığını
görmüş.Duddley düşmek üzereymiş ve çok yüksekte olduğu için kurtulma olasılığının olmadığını
hesaplamaya çalışıyormuş.Duddley iyice çaresiz hissetmeye başlamış.

DUDDLEY:Alice lütfen yardım et düşmek istemiyorum.

Alice ne yapacağını bilemez ve hızlı bir şekilde karar verip ağaca tırmanmaya başlamıştı.Tam o sırada
dal kırılma sesi gelir ve Duddley çığlık atarak yere hızlı bir şekilde düşmeyi beklerken köpek bir anda
koşup Duddleye kucak açar ve Duddleyin düşmesini yavaşlatmıştı.Duddley korkuyla gözünü açar ve
vücudunu kontrol edip rahatça bir nefes alıp ayağa kalkmıştı.Duddley yaşadıklarına
inanamamıştı.Gözleri dolu bir şekilde köpeğe sarılmıştı.Duddley köepeğe daha önce yaptığı
zorbalıklar için özür dilemişti.Köpek Alice ve Duddley’İ gitmeden akşam yemeğine davet
etmişti.Ormanın ortasında Alice ,Duddley,köpek,tavşan,kedi,maymun hepberaber keyifli bir akşam
geçirmişler.Alice ve Duddley bir anda gözlerini açıp rüyadan uyanmışlardır.Alice Ve Duddley
birbirlerine koşup bahçenin ortasında kocaman sarılmışlar.Alice ve Duddley yeni rüyalar görecekler
mi diye çok merak ediyorlarmış ve sık sık Alice’in gittiği çınar ağacının altında oyunlar oynuyorlamış.

You might also like