Professional Documents
Culture Documents
TÜRKÇE
FASİKÜL
FASİKÜL-9 3
ANLATIM BOZUKLUĞU
Fiilde Çatı
SİVAS
MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ
CEVAPLAR 22
ANLATIM BOZUKLUĞU
TÜRKÇE
SİVAS MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ
UĞU
9u ANLATIM BOZUKL
Kon
”Etmek, eylemek, olmak, yapmak” yardımcı eylemlerinin gereksiz yere kullanılması sık yapılan yanlışlardandır.
NOT
Bu yardımcı eylemlerin yaptığı işi başka bir ek yapabiliyorsa yardımcı eylem kullanmamıza gerek yoktur.
Örnek: Örnek:
Sizi işten çıkarıyorum Halı sahadaki maç- “Hasta olacağımı” yerine
“Hesap etsin” sözü yerine
almanız gereken parayı tan sonra hasta ola- “hastalanacağımı” sözcüğü
“hesaplasın” sözü getirilmeli.
muhasebe hesap etsin. cağımı anlamıştım. getirilmeli.
''Oyuncu, ağlamasını beceremediği gibi bizi de suçlu çıkarıyordu.” cümlesinde “ağlamasını” ifadesi yerine “ağlamayı”
kelimesi kullanılmalıdır. Çünkü “s” kaynaştırma ekinden sonra gelen “–i” iyelik eki gereksiz bir aitlik bildirmektedir.
4
SİVAS MİLLİ EĞİTİM MÜDÜR TÜRKÇE
LÜĞÜ
ANLATIM BOZU
KLUĞU 9
Konu
2. Tezhip sanatının inceliklerini anlatma yolunda temel eser olarak aldığımız bu kitabı meraklısına satabiliriz.
4. Başarımızın temelinde çıkardığımız yayınları düzenli olarak aksatmadan abonelerimize göndermemiz var.
5. Dış ülkelerden ithal ettiğimiz bazı ürünlerin kanserojen etki taşıdığını unutmayalım.
6. Daha önce veto edilen metni hiç değiştirmeden aynen getirdiler meclise.
7. Felaketin yaşandığı bölgede insanlar, sudan karaya vuran balıklar gibi şaşkındı.
11. Televizyonda program yapan şu iki kardeşten en küçüğüyle lise yıllarım geçti.
12. Karşısındakinin duygu ve düşüncelerini öğrenmek amacıyla ona uygun sözler söyler sürekli zarf atardı.
15. Felaketin yaşandığı Pakistan’a karşılıksız bağışta bulunan herkese saygılarımı sunuyorum.
16. Nedendir bilmem, peşimizdeki adam sürekli bizi takip edip izliyordu.
17. Borçlarını ödemediği için mecburen kefil olarak borçları ben ödemek zorunda kaldım.
18. Bu ülke için çalışan insanların bir an bile dinlenmeye, istirahat etmeye hakları yoktur.
19. Bu küçücük evde, onca sıkıntının içinde, hiçbir şeye isyan etmeden eşiyle birlikte yaşlanıp gitmişti.
20. Cinnet geçiren adam elindeki benzini sağa sola rastgele dökmeye başladı.
21. Uçak kulakları sağır edebilecek bir ses çıkararak yukarı yükseldi.
23. Üniversite sınavına girmeden önce konuları bir daha gözden geçirdi.
24. İkinci kattaki balkonun içinde oturanları rahatsız etmeden yol çalışmalarına devam edelim.
CEVAPLAR
1. Süre- karşılıklı 10. Teşekkür ve şükranlarımı 18.Dinlenmek-İstirahat
2. Olarak 11. En 19. Birlikte
3. Sebep 12. Deyim açıklamasıyla 20. Rastgele
4. Düzenli olarak-aksatmadan verilmiştir. 21. Yukarı
5. İthal 13. Araştırma yapmayı 22. Bari-Hiç olmazsa
6. Değiştirmeden, aynen 14. Birçok görüş 23. Önce
7. Sudan 15. Karşılıksız 24. İçinde
8. Sürpriz 16. Takip edip 25. Saygı-hürmet
9. Nüfus bakımından 17. Mecburen
5
TÜRKÇE
SİVAS MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ
UKLARI
9u ANLATIM BOZUKL
Kon
“neden olmak, sebep olmak, yol açmak, yüzünden vb. gibi kelimeler olumsuz; “sağlamak,
NOT sayesinde, borçlanmak vb.” gibi kelimeler olumlu yargılar için kullanılır.
BİRBİRİNE
KARIŞTIRILAN
BAZI SÖZCÜKLER
VE ONLARIN
ANLAMLARI
Ayrım:
Bir kimse Özgün:
Anlamak: Bir şeyin veya nesnenin bir Yalnız kendine has
ne olduğunu neye işaret başkasıyla karıştırılmamasını bir nitelik taşıyan, orijinal,
ettiğini kavrama hali sağlayan ayrılık, benzer şeyleri ibdai
Algılamak: Bir olayı veya birbirinden ayıran özellik, Özel: Sadece bir kişiye, bir şeye
başkalık, fark ait olan
bir nesnenin varlığını duyu
organlarıyla kavramak, idrak Ayrıntı:Detay, teferruat Özgü: Birine, bir şeye ait olan
etmek Ayrıcalık: Başkalarından (-e hal eki ile kullanılır)
ayrı ve üstün tutulma Özge: Başka
durumu, imtiyaz
Basın:
Gazete, dergi
gibi belirli zamanlarda Çekingen:
çıkan yazılı yayınların bütünü Ürkek, sıkılgan
Basım: Gazete dergi gibi
yayınları basma işi Çekimser: Oy vermekten,
eğilim göstermekten veya
Yayın: Basılıp satışa çıkarılan bir şey yapmaktan kaçınan,
kitap, gazete vb., neşriyat kararsız, taraf olmayan
Yayım:
Yayma, dağıtma
işi
6
SİVAS MİLLİ EĞİTİM MÜDÜR TÜRKÇE
LÜĞÜ ANLATIM BOZU
KLUKLARI 9
Konu
Dek:
Bir işin,
Deyiş: bir durumun sona
erdiği zaman veya yer, Dikmek:
Deme, söyleme işi kadar, değin
Yetiştirmek için bir bitkiyi top-
Deyim: Denli:
"Kadar" anlamında üstünlük rağa yerleştirmek (fide dikilir)
Genellikle gerçek anlamından derecesini belirten bir söz
az çok ayrı, kendine özgü bir Ekmek:
Beri: Bir bitkiyi toprağa tohum ola-
anlam taşıyan kalıplaşmış söz edat -den bu yana (süreklilik
gösterir) rak gömmek.
öbeği
İtibaren: -den başlayarak
(başlangıç anlamı
vardır)
İkilem:
Dokumak:
İstenmeyen iki durum
Tezgâhta ipliği, çözgü ve atkı arasında kalma hali.
durumunda kullanarak kumaş
yapmak İkilik:
Örmek: Görüş veya düşüncede ikiye
Elde iplik, yün, tel, saz vb.ni bölünmüş olma durumu, an-
laşmazlık
birbirine dolayarak işlemek
Etkin:
Hareketli, işleyen,
Son: İddia etmek: çalışan, faal, aktif, dinamik
Yapılmış, olmuş olan, ilk karşıtı Bir görüş ileri sürmek Etken:
Etki eden şey, faktör
Sonuç: Savunmak:
Doğruluğundan emin olunan bir Etki:
Bir olayın doğurduğu başka bir Bir kimse veya nesnenin başka
olay veya durum, netice bilginin arkasında durmak.
bir kişi veya şey üzerindeki
gücü, tesir
Karşılık:
Fiyat: Bir davranışın
Alım veya satımda bir şeyin karşı tarafta uyandırdığı,
para karşılığındaki gerektirdiği başka davranış,
değeri, eder, paha mukabele
Ücret: Karşın:
Bir şeyin gerekenin veya
İş gücünün karşılığı olan para
mantığın tersine olarak yapıl-
veya mal, dığını anlatan
iş karşılığında verilen bir söz, rağmen
NOT
Öğrenim: 1-Sözcüklerin
Kapsamak: Herhangi bir meslek, gerçek anlamı
İçine almak, sınırları içine sanat veya iş için gerekli dışında (mecaz anlamı ile)
almak, şamil olmak bilgi, beceri ve alışkanlıkların kullanılması anlatım bozukluğu
elde edilmesi amacıyla yapılan sayılmaz.
Kaplamak: çalışma, tahsil (Süreçtir) 2- Kimi anlatım bozukluğunu
Her yanını örtmek, birden çok şekilde düzeltmek
istila etmek Öğretim: mümkündür. Bunun içindir ki kimi
Belli bir amaca göre gereken cümlelerde anlatım bozukluğu
bilgileri verme işi farklı nedenlere
bağlanabilir.
7
TÜRKÇE
SİVAS MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ
UKLARI
9u ANLATIM BOZUKL
Kon
Aşağıdaki cümlelerde kelimenin yanlış anlama gelecek şekilde kullanılmasından doğan anlatım bozuklukları
yapılmıştır. Anlatım bozukluklarının hangi kelimeden kaynaklandığını bulunuz.
12. Yaramaz çocuk, eline aldığı toplu iğneyi babasının eline birkaç kez sapladı.
16. Eserlerin restore edilmesi halkımızın onlara ilgi göstermesine yol açtı.
17. Bu son model arabanın sana ait olma oranı oldukça düşük.
18. Öğrenci sayısının kalabalık olması istenilen eğitimin verilememesine neden oldu.
19. Konuyla hiç alakası olmadığı halde herkesin tiyatroyu sevdiğini savundu.
20. İş kazası geçirerek komaya giren adamın sağlık durumu iyileşme yolunda ilerliyor.
CEVAPLAR
1. Ücret yerine fiyat 8. Etkin değil etken 15. Çarptırıyor-çarpıtıyor
2. Öğretim yerine öğrenim 9.Borçluyuz-neden oldu 16. Yol açtı yerine sağladı
3. Çalıp yerine alıp 11.Yetki yerine görevi 17. Oran yerine ihtimal
4. Ayrım yerine fark 12. Sapladı yerine batırdı 18. Kalabalık yerine fazla
5. Yılında yerine tarihinde 13. Resim yerine fotoğraf 19.Savundu yerine iddia etti
6. Karşılık yerine karşın 14. Şansımız yerine riskimiz 20. İyeleşmeye-düzelmeye
7. Sağlıyor-neden oluyor
8
SİVAS MİLLİ EĞİTİM MÜDÜR TÜRKÇE
LÜĞÜ ANLATIM BOZU
KLUKLARI 9
Konu
Aşağıdaki cümlelerde kelimenin yanlış yerde kullanılmasından doğan anlatım bozuklukları yapılmıştır. Anlatım
bozukluklarının hangi kelimeden kaynaklandığını bulunuz.
9
TÜRKÇE
SİVAS MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ
UKLARI
9u ANLATIM BOZUKL
Kon
9. Şenlikler için hemen hemen tam on bin kişi şehir dışından stada geldi.
5 MANTIK YANLIŞLARI
Cümledeki olayların önem sırasına konulması gerekir. Olayların bu sıralamaya göre verilmediği ve mantıksal
tutarlılığın sağlanmadığı cümlelerde anlatım bozukluğu vardır.
Aşağıdaki cümlelerde mantık yanlışlarından doğan anlatım bozuklukları yapılmıştır. Mantık yanlışlarını bulunuz.
1. Olay çıkarmak bir yana dursun, bugüne kadar karakola bile hiç düşmedi o.
6. Atatürk, 1919 yılında ülkenin içinde bulunduğu sıkıntılı durumdan kurtulabilmesi için gerekli çalışmaları resmen başlattı.
CEVAPLAR
1. Karakola düşmek bir yana 3. Önlem alınmazsa bu hastalık 5. Kötü yönetime tahammül
dursun bugüne kadar hiç olay felce hatta ölüme sebep edemeyen halk, kralı devirdi.
bile çıkarmadı o. olabilir. (Krallıkta seçim olmaz)
2. Kendini ayakta tutmak şöyle 4. Sivasspor 1-0’lık yenilgiden
dursun çocuklarına bile 2-1 öne geçti. 6. Mustafa Kemal 1919 yılında
bakamaz ülkenin içinde bulunduğu
sıkıntılı durumdan
kurtulabilmesi için gerekli
çalışmaları resmen başlattı.
10
SİVAS MİLLİ EĞİTİM MÜDÜR TÜRKÇE
LÜĞÜ ANLATIM BOZU
KLUKLARI 9
Konu
Aşağıdaki cümlelerde virgül eksikliğinden doğan anlatım bozuklukları yapılmıştır. Anlatım bozukluğunun
giderilebilmesi için virgülün getirilmesi gereken yerleri tespit ediniz.
CEVAPLAR
1. Usta, sanatçıya bu öyküyü güzel bir
1. Usta sanatçıya bu öyküyü güzel bir filme çevirebilirsin diyordu. filme çevirebilirsin diyordu.
2. Küçük eve doğru gidiyordu. 2. Küçük, eve doğru gidiyordu.
3. O öğretmene çok güveniyordu. 3. O, öğretmene çok güveniyordu.
4. Yaşlı öğretmene elinden geldiği kadar ilgi gösterdi. 4. Yaşlı, öğretmene elinden geldiği
kadar ilgi gösterdi.
5. Başarılı tiyatrocu Şafak Sezer’i çok beğendiğini söyledi.
5. Başarılı tiyatrocu, Şafak Sezer'i çok
beğendiğini söyledi.
A B C D
Deyimin
yanlış Deyimin Eş
anlamda aynı cümle anlamlı Deyimlerin
kullanılması içerisinde deyimlerin kalıbının
anlatım bozukluğu açıklamasıyla aynı cümlede bozulması da
sebebidir. verilmesi anlatım kullanılması anlatım anlatım bozukluğu
bozukluğu sebebidir. bozukluğu sebebidir. sebebidir.
Her gördüğüne burnunu
soktuğu için çarşıdan bir Dükkanın içi oldukça •Kazanı kapalı kaynayan
şey alamadı. (Yanlış) •Babanızın emeklerini
kalabalıktı, Dükkan adeta gerçek yüzünü bizlerden ziyan ederseniz
• Her gördüğüne burun ana baba günüydü. saklayan biriymiş,
mahşerde iki elim
kıvırdığı için çarşıdan bir anlayamadık.
şey alamadı. (Doğru) Cümlesinde ''ana baba paçanızdadır.
günü olmak'' deyimi Cümlesinde
“Burnunu sokmak” açıklamasıyla yani “kazanı kapalı Cümlesinde
deyimi, kendisini kalabalık olma özelliğiyle kaynamak” ve ''paçanızdadır.'' kelimesi
ilgilendirmeyen işlere verilmiştir. Bu yüzden yerine ''yakanızdadır''
karışmak anlamındadır. “yüzünü saklamak”
Cümledeki anlama anlatım bozukluğu söz deyimleri eş anlamlıdır. kelimesi getirilmelidir.
uygun kullanılmamıştır. konusudur. Deyimler eş anlamlı
Bu deyimin yerine olduğundan bir
“burun kıvırmak” tanesinin kullanılması
deyimi kullanılmalıdır. yeterlidir.
Çünkü cümlede
“beğenmemek”
anlamı ifade edilmek
istenmiştir.
11
TÜRKÇE
SİVAS MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ
UKLARI
9u ANLATIM BOZUKL
Kon
1. Konferansta anlatılan konu dikkatimizi çektiğinden hepimiz kulak kabartıp konuşmacıyı dinledik.
2. Bu kitap, yayın evimizin, onuncu ölüm yıl dönümünde, ünlü şaire; onun yüce anısına, armağanıdır.
3. Bundan böyle daha fazla erken kalkmalısın.
4. Bu büyük apartmanlar birbirine yaklaşık yapılmıştı.
5. Önümüzdeki haftanın programlarından bazılarını sizlere hatırlatmaya çalıştık sayın seyirciler.
6. Bu sonuca ulaşacağını belki de biliyor olmalılar.
7. Hemen getireceğini söyleyerek aldığı makası geri iade etmemiş.
8. Batı ve güney bölgeleri yağmurlu geçerken öte yandan doğu ve kuzey bölgeleri soğuk olacak.
9. Onunla ilk kez bir arkadaş toplantısında tanıştık.
10. Kendisine söylenen bu sözü duyar duymaz oturduğu yerden ayağa kalktı ve kürsüye yöneldi.
11. Buralara ayda yılda bir seyrek olarak gelirdi.
12. İşte bu yüzden dolayı sizleri buraya toplamış bulunuyorum.
13. Bu iş yerinde aşağı yukarı üç dört yıldan beri çalışıyorum.
14. Bu konuda gençleri azımsamak doğru değildir.
15. Beğenmediği sözcüğü ya da cümleyi çizip yerine etkili sözler uyduruyordu.
16. Yazar 1942’li yıllarda yeni şiirimizin başta gelen adlarındandı.
17. Yaptıklarını kendi ağzıyla itiraf etti.
18. Takımlardan biri, ötekinin bitmek bilmeyen karşılıklı saldırılarına daha fazla dayanamadı.
19. Burada tiyatro salonundan internet kafeye kadar birçok etkinlik bulunuyordu.
20. Yemeğini erken yemesi gerektiği halde hasta bu yasağa uymuyor.
AÇIKLAMALI CEVAPLAR
1. ''Kulak kabartmak'' deyimi cümleye uymamaktadır, anlamı karşılamaktadır. Bu sebepten gereksiz
burada eylem bilinçli bir şekilde yapıldığından kelime kullanımı söz konusudur.
''kulak kesilmek'' deyimi kullanılmalıdır. 12. Sebep bildiren ''–den, -dan'' ekiyle “sebep, neden,
2. Bu kitap, yayın evimizin, ölümünün onuncu dolayı ve ötürü” sözcüklerinin kullanılmasına gerek
yıl dönümünde, ünlü şaire; onun yüce anısına, yoktur. ''Dolayı'' sözcüğü atılmalıdır.
armağanıdır. 13. “Aşağı yukarı” ve “üç dört yıldan beri” ifadeleri aynı
3. ''Fazla'' sözcüğü gereksizdir. anlamı karşıladığından gereksiz sözcük kullanımı
4. ''Yaklaşık'' sözcüğü yanlış anlamda kullanılmıştır söz konusudur.
''yakın'' sözcüğü kullanılmalı. 14. “Azımsamak” sözcüğü herhangi bir şeyi az
5. Gelecek haftanın programı hatırlatılamaz, atırlamak bulmak anlamını karşılamaktadır ve yanlış
eyleminin gerçekleşebilmesi için yaşanmış bir olay anlamda kullanılmıştır. “ Küçümsemek” sözcüğü
olmalıdır. kullanılmalıdır.
6. ''Belki'' ve ''olmalı'' kelimelerinin ikisinde de tahmin 15. “Uydurmak” kelimesi yanlış anlamda kullanılmıştır.
anlamı olduğundan gereksiz kelime kullanımı söz Burada eylem bilinçli bir şekilde meydana geldiği
konusudur. Belki sözcüğü atılmalıdır. için “uydurmak” yerine “kullanıyordu” sözcüğü
7. ''İade etmek'' zaten ''geri vermek'' anlamını getirilmelidir.
karşıladığından geri sözcüğü gereksizdir. 16. 1942 belirli bir yıldır. Bu sebepten 1942 yılında ya da
8. –ken zarf fiil ekiyle öte yandan söz gurubunun 1940’lı yıllarda şeklinde kullanılabilir.
kullanılmasına gerek yoktur. “Öte yandan” söz 17. ''İtiraf etmek'' kendi kendimize yaptığımız bir iş
grubu atıldığında anlatım bozukluğu düzelir. olduğundan “kendi” sözcüğü gereksizdir. Ama
9. Herhangi biriyle tanışmak bir defa gerçekleşen bir pekiştirme amacıyla kullanılan ''kendi'' sözcüğü
eylem olduğundan “ilk” sözcüğü gereksizdir. anlatım bozukluğu doğurmaz.
10. “Kalktı” kelimesiyle birlikte “oturduğu yerden 18. “Saldırı” zaten “karşılıklı” olduğu için “karşılıklı”
ayağa” söz grubunun kullanılmasına gerek yoktur. sözcüğü gereksizdir.
“Oturduğu yerden ayağa” ifadesi atılmalıdır. Çünkü 19. Tiyatro salonu ve internet kafe etkinlik değil
bu cümleden hareketle bir insanın konuşma yapmak “etkinlik alanıdır”. Söz yanlış anlamda kullanılmış-
için kalkması zaten oturduğunu gösterir ve yine tır.
konuşma yapacak birinin kürsüye yönelmesi için 20. Sözcük yanlış anlamda kullanılmıştır. Yemeğini
ayakta durması gerektiğinden “ayak” sözcüğü de erken yemek bir yasak değil “kuraldır”.
gereksizdir.
11. “Ayda yılda bir” ve “seyrek olarak” ifadeleri aynı
12
SİVAS MİLLİ EĞİTİM MÜDÜR TÜRKÇE
LÜĞÜ ANLATIM BOZU
KLUKLARI 9
Konu
1 ÖZNE EKSİKLİĞİ
Ortak kullanılan özne, cümlelerden birine uymazsa anlatımı bozar.
Bu tür kanalların kalitesi gittikçe düştü, artık izlenmez oldu.
Birinci cümlenin öznesi “Bu tür kanalların kalitesi”dir. İkinci cümlede ise “izlenmez olan ne?”sorusunun karşılığı
yani bariz bir özne yoktur. Bu da demek oluyor ki ikinci cümlenin öznesi olmadığından ikinci cümle, birinci cümle-
nin öznesini ortak kullanmaktadır. Ama “Bu tür kanalların kalitesi” öznesi iki cümleye birden uymadığı için ikinci
cümlede özne eksikliği vardır.
2 YÜKLEM EKSİKLİĞİ
Ortak yüklemin cümlelerden birine uymaması anlatım bozukluğu sebebidir.
“Biz dostlarımızı, o işini kaybetti.”
Bu cümlede “kaybetti” yüklemi iki cümle için ortak kullanılmıştır. Oysa “kaybetmek” yüklemi sadece ikinci cümle
için kullanılabilir, ilk cümle bu yüklemi ortak kullanamaz. Bu sebepten ilk cümleye yeni bir yüklem eklenmelidir. “Biz
dostlarımızı kaybettik, o işini kaybetti.”
CEVAPLAR
Aşağıdaki cümlelerde yüklem eksikliğinden kaynaklanan anlatım 1. Tatilin bütün cefasını ben çekiyorum,
bozuklukları yapılmıştır. Anlatım bozukluklarını gerekli yüklemi sefasını o sürüyor.
kullanarak düzeltiniz. 2. Denizi andıran bu nehri onlar feribotla
1. Tatilin bütün cefasını ben, sefasını o sürüyor. geçti, biz de sandallarla geçtik.
3. Müdürün gidişiyle boşalan makama
2. Denizi andıran bu nehri onlar feribotla, biz de sandallarla iki ay siz vekalet edeceksiniz, üç ay da
geçtik. Ahmet Bey vekalet edecek.
3. Müdürün gidişiyle boşalan makama iki ay siz, üç ay da Ahmet 4. İşler böyle kötüye giderse sen itibarını
Bey vekâlet edecek. kaybedeceksin, ben de sermayemi
kaybedeceğim.
4. İşler böyle kötüye giderse sen itibarını, ben de sermayemi
5. O yıllarda erkek kardeşim
kaybedeceğim. sekiz yaşlarındaydı, ben on iki
5. O yıllarda erkek kardeşim sekiz, ben on iki yaşlarındaydım. yaşlarındaydım.
6. Ev arkadaşım azimli ancak sabırlı değildi. 6. Ev arkadaşım azimliydi ancak sabırlı
değildi.
7. İş yerini açma konusunda siz mi eşinizi, eşiniz mi sizi ikna etti? 7. İşyerini açma konusunda siz mi eşinizi
ikna ettiniz, eşiniz mi sizi ikna etti?
13
TÜRKÇE
SİVAS MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ
UKLARI
9u ANLATIM BOZUKL
Kon
3 NESNE EKSİKLİĞİ
Sıralı ve bağlı cümlelerde gerekli olan nesnenin kullanılmaması anlatım bozukluğu sebebidir.
“Çevresindeki insanlara güvenmiyor, yalancılıkla suçluyordu.” cümlesinde anlatım bozukluğu vardır. Çünkü
“Çevresindeki insanlara güvenmiyor.” ifadesi doğru iken “Çevresindeki insanlara yalancılıkla suçluyor.” ifadesi
yanlıştır. Onun için cümle “Çevresindeki insanlara güvenmiyor, onları yalancılıkla suçluyor.” şeklinde düzeltilmelidir.
14
SİVAS MİLLİ EĞİTİM MÜDÜR TÜRKÇE
LÜĞÜ ANLATIM BOZU
KLUKLARI 9
Konu
1. Çiçekler ne güzel koktular. 2.Hayvanlar sağa sola koşuşuyorlar. NOT: İnsan dışındaki varlık-
ların çoğulu özne durumun-
Yıldızlar gökyüzünde dans ediyorlar. (ediyor) dayken yüklem daima tekil
olmalıdır ama cümlede ki-
Yukarıdaki cümlede özne insan haricindeki bir şeyin çoğulu durumundadır şileştirme sanatı yapılmışsa
(yıldızlar). “Dans etmek” yüklemi ise insanlara ait bir durumdur. Ama dikkat
edilirse bu cümlede yıldızlar kişileştirilmiştir. Diğer bir ifadeyle insana ait bir yüklem tekil de olabilir çoğul
özellik yıldızlara aktarılmıştır. Bu sebepten yüklem tekil de olabilir çoğul da. da.
NOT:
Birçoğu, hepsi, çoğu, hiçbiri,
7. Herkes can kulağıyla seni dinlediler. (yanlış)
Herkes can kulağıyla seni dinledi. (doğru) bazıları... gibi çoğul anlam
taşıyan belgisiz zamirler özne
8. Hiçbiri dersin dışında bir şeyle ilgilenmiyorlar. (yanlış)
Hiçbiri dersin dışında bir şeyle ilgilenmiyor. (doğru) olarak kullanıldıysa yüklem tekil
olmalıdır.
NOT:
9- Hiç kimse sesini çıkarmıyor, bu büyüleyici müziği dinliyordu. (yanlış)
Herkes, hepsi Hiç kimse sesini çıkarmıyor, herkes bu büyüleyici müziği dinliyordu. (dogru)
kelimeleri özneyse
yüklem olumlu;
kimse, hiçbiri, hiç 10-Bayram günü herkes sokaklarda geziyor, içeri girmiyordu. (yanlış)
kimse kelimeleri Bayram günü herkes sokaklarda geziyor, (kimse) içeri girmiyordu. (doğru)
özneyse yüklem 11- Sınıftakilerin hiçbiri dersi dinlemiyor, başka şeylerle ilgileniyordu. (yanlış)
olumsuz olur. Sınıftakilerin hiçbiri dersi dinlemiyor, hepsi başka şeylerle ilgileniyordu. (doğru)
15
TÜRKÇE
SİVAS MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ
UKLARI
9u ANLATIM BOZUKL
Kon
6 TAMLAMA YANLIŞLARI
1-Tamlayan (ilgi) ekinin (-ın, -in, -un, -ün) eksik kullanılması anlatımı bozar.
İlgi Eki (Tamlayan): Eklendiği isimleri kendinden sonraki sözcüklere bağlayan ''–ın-in-un-ün'' ekidir. İsim
tamlamalarının tamlayan kısmında bulunur.
2- Tamlanan (iyelik) ekinin (-ı, -i, -u, -ü) eksik kullanılması anlatımı bozar.
İyelik Eki (Tamlanan): Eklendiği ismin bir kişi ya da nesneye ait olduğunu gösteren eklerdir. Bu ekler aitlik
ilgisini kendinden önceki bir sözcüğe ya da söz öbeğine bağlayarak bildirir. Kısaca şu şekilde ifade edebiliriz:
Bir kelime önüne Benim, senin, onun, bizim, sizin, onların zamirlerinden herhangi birini alıyorsa kelimenin
aldığı ek iyelik ekidir.
NOT: Öğenin, tamlayanın ya da tamlananın ortak kullanılabildiği durumlarda anlatım bozukluğu olmaz.
“Bu ülkenin gençleri milli ve manevi değerlere sahip çıkmalıdır. ”
Bu cümlede görüldüğü gibi “milli ve manevi” tamlayanları değerler tamlananına bağlandığından
ve bu tamlananı ortak kullanabildiğinden cümlede anlatım bozukluğu yoktur.
16
SİVAS MİLLİ EĞİTİM MÜDÜR TÜRKÇE
LÜĞÜ ANLATIM BOZU
KLUKLARI 9
Konu
NOT: Sıralı-bağlı, bileşik cümlelerde bir öge farklı söyleyişlerle yineleniyorsa öge fazlalığı vardır, bu durum anlatım
bozukluğudur.
Dershanede buluştular ancak orada çok gürültü olduğu için çalışamadılar.
Birinci cümlede “dershanede” kelimesi yer tamlayıcısı durumundadır. İki cümle de bu tümleci ortak kullanabildiği
için ikinci cümlede “orada” yer tamlayıcısının tekrar kullanılması hatadır. Ögenin eksik kullanılması gibi fazla
kullanılması da anlatım bozukluğu sebebidir.
Öge fazlalığı anlamı etkilemez ancak cümlede akıcılığı ve yalınlığı engeller. Öge fazlalığı sınavlarda genellikle
“Hangi sözcük çıkarıldığında cümlede anlam daralması olmaz?” biçiminde sorulmaktadır.
8 EK EYLEM EKSİKLİĞİ
Dilimizde “idi, imiş, ise” sözcüklerine ek eylem denir. Ek eylemin gerektiği yerde kullanılmaması anlatım
bozukluğuna yol açar.
O yıllarda ben on yaşında, annem ise otuz dört yaşındaydı.
(Virgülden önce “idim” ekeylemi getirilerek anlatım bozukluğu giderilebilir.)
9 ÇATI UYUMSUZLUĞU
Bileşik cümlelerde fiilimsi ile yüklemin kişi bakımından uyuşmaması, birinin etken diğerinin edilgen olması
anlatımı bozar.
Sabah erkenden yola çıkılıp güneş tepeye ulaştığında köye vardık. (çıkıp)
17
TÜRKÇE
SİVAS MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ
8u YAZI TÜRLERİ
Kon
1. Bir cümlede kesinlik ve olasılık anlamı taşıyan ke- 5. Gereksiz kelime veya ek kullanımı
limelerin veya eklerin birlikte kullanılması anlatım Yanlış yerde kelime kullanımı
bozukluğuna yol açar. Mantık/Sıralama yanlışlığı
Aşağıdakilerden hangisinde bu bilgiyi örnekle- Yukarıda anlama dayalı anlatım bozukluklarından
yen anlatım bozukluğu yapılmamıştır? bazılarının nedenleri verilmiştir.
A) Eminim gönderdiğim paketi almış olmalısın. Aşağıdakilerden hangisi yukarıda verilen anla-
B) Bu sözleri kesin Kadir söylemiş olsa gerek. tım bozukluğu nedenlerinden herhangi birinin
C) Onun bu sınavı kazanabileceğini pek sanmıyo- örneği değildir?
rum.
A) Mehmet Fuat Köprülü ile ilk kez Ankara’da Türk
D) Her birinin muhakkak bir arkadaşı olabilir.
Dili ve Kültürü etkinlikleri sırasında tanıştık ve
iletişimimizi uzun yıllar koparmadık.
B) Herkes tarafından sevilen ve sayılan sanatçı 70
yıllık yaşantısında hiç kimseden olumsuz bir söz
2. Aşağıdakilerden hangisinde deyimin yanlış kul- duymamıştı.
lanılmasından kaynaklanan bir anlatım bozuklu-
C) Şehrin ekonomik gelişimine önem veren Vali
ğu vardır? birkaç gün içinde yapımı tamamlanan fabrikayı
A) Senin için bütün zorlukları gözden çıkardım. hizmete açacak.
B) Doktor çocuğu tepeden tırnağa muayene etti. D) İnsanları kırmak şöyle dursun onlarla hiçbir za-
C) Yaptığı bütün hatalara göz yumman bence çok man dövüşmezdi bile.
yanlış.
D) Babasının eve doğru geldiğini görünce etekleri 6. Kanada’da gerçekleştirilen ve spor tarihinin saygın
tutuştu. organizasyonları arasında yer alan Dünya Kupa-
SİVAS MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ
18
SİVAS MİLLİ EĞİTİM MÜDÜR TÜRKÇE
LÜĞÜ
YAZI TÜRLERİ
8
Konu
1. Bir cümlede etken ve edilgen çatılı fiiller bir arada 5. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bo-
kullanılamaz. Bu durum anlatım bozukluğuna sebep zukluğu yoktur?
olur.
Aşağıdakilerden hangisinde bu kurala uyma- A) Kaptanın aklında tek soru vardı: ‘’Karaya yakla-
maktan kaynaklanan bir anlatım bozukluğu ya- şıyor muyuz, uzaklaşıyor muyuz?’’
pılmıştır? B) Korkunç bir patlama sesinin duyulmasıyla yirmi
bir kişi hemen dışarı koştular.
A) Anlatılanların hepsine kulak vermişse de hiçbir C) TBMM’de geçen ay kabul edilen yasadan özel
şey anlaşılmamış. ve kamu kuruluşları yararlanabilecek.
B) Yapılan bu faaliyetler sonucunda şehrimiz tanı- D) ‘’Evin arka bahçesindeki zararlı otlar yolunarak
tıldı. bir noktada toparlanmalı.’’ dedi annem.
C) Bekleme salonundaki yaşlı ve ihtiyar adam fe-
nalık geçirdi.
D) Bir kenara çekilmiş, arkadaşının kulağına bir
şeyler fısıldıyordu.
2. “ Yaramaz ninesinin yanına oturarak ağlamaya baş- 6. Aşağıdakilerden hangisinde öge eksikliğinden
ladı.” cümlesindeki anlatım bozukluğunun ben- kaynaklanan anlatım bozukluğu yoktur?
zeri aşağıdaki cümlelerin hangisinde vardır? A) Satışlar bu hafta da artmazsa ben fabrikamdan,
A) En korktuğu taşıt aracı uçaklar olmuştu. sen de işinden olursun.
B) Babaannem çok güzel patik dokurdu. B) Evden çıkar çıkmaz arkadaşını aradı ve her za-
SİVAS MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ
C) Artık bundan sonra konuşmalarına dikkat et. man gittikleri yerde buluştu.
D) Genç çobanla aniden tartışmaya başladı. C) Müdürün odası yeniden düzenlendi, ziyaretçileri
kabul etmeye başladı.
D) Tahta evin önüne yığılmıştı, misafirler gördükle-
3. Cümle içerisinde tamlama kuran kelimeler içerisin- rini anlamlandırmakta zorlanıyordu.
deki tamlayan ve tamlanan eklerinin birbiriyle uyum-
lu ve eksiksiz şekilde kullanılması gerekmektedir.
Aksi takdirde eklerin yanlış kullanımı veya ek eksik-
liğinden kaynaklanan anlatım bozukluğu meydana
gelir.
Aşağıdakilerden hangisinde bu açıklamaya uy-
gun bir anlatım bozukluğu vardır? 7. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde yer tamlayı-
A) Hayat hikayesini ve gelecek planlarını dinleyin- cısı eksikliğinden kaynaklanan bir anlatım bo-
ce herkes ona güvendi, karşı çıkmadı. zukluğu vardır?
B) Sorun, çevremizdekilerin bizi bu konuda iyi ay-
dınlatmamış olduğundan kaynaklanıyor. A) Ben çocuklarıma inanır ve çok severim.
C) Bu sefer şeytanın ayağını kıracağız ve hasret B) Annesi kızına sıkı sıkı sarıldı ve kucakladı.
kaldığımız galibiyet sevincini yaşayacağız. C) Bize her bayram gelir fakat komşulara gitmezdi.
D) Nitelikli çocuk edebiyatı kitaplarında ortak duy- D) İtilaf devletleri ülkeyi kuşattı ama giremedi.
gu olarak merhamet ve acımayı görürüz.
19
TÜRKÇE
SİVAS MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ
UKLARI
9u ANLATIM BOZUKL
Kon
1. ''Murat Öğretmen, öğrencilere bir saat ders anlattı 5. Şehir içi ve dışı araç kullanımlarında trafik kuralları-
ama kimse anlamadı.'' cümlesindeki anlatım bo- na dikkat edilirse kaza yapma olasılığınız düşer. Do-
zukluğunun sebebi nedir? layısıyla bu dikkatinizle kendinize ve sevdiklerinize
güvenli bir ortam sağlarsınız.
A) Gereksiz sözcük kullanımı
B) Yer tamlayıcısı eksikliği Bu cümledeki anlatım bozukluğu aşağıdakiler-
C) Nesne eksikliği den hangisiyle giderilebilir?
D) Tamlama hatası
A) ‘’Şehir içi ve dışı ‘’ ifadesi ‘’ şehir içi ve şehir dışı’’
şeklinde yazılmalıdır.
B) ‘’Olasılığınız’’ kelimesi yerine ‘’ihtimaliniz’’ keli-
mesi getirilmelidir.
2. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde herhangi bir C) ‘’Kendinize ve sevdiklerinize’’ yerine onlara ke
anlatım bozukluğu yapılmamıştır? limesi getirilmelidir.
D) ‘’Dikkat edilirse’’ ifadesi yerine ‘’dikkat ederse-
A) Yıllar sonra lise arkadaşını görmüş ve yemek niz’’ ifade getirilmelidir.
yemişlerdi.
B) Öğretmenlerin sevgisini kazanmak için değer
vermelisiniz.
C) Kuşlar, kediler, köpekler içgüdüleriyle hareket
ederler.
D) Annesini çok severdi, her fırsatta ona hediyeler
alırdı. 6. “Pandemi döneminde kitap okumaya az ya da hiç
vakit ayırmayanlar kimlerdi?”
Bu cümledeki anlatım bozukluğunun sebebi ne-
dir?
3. Bir cümlede bulunan fiilimsinin hem olumlusunun
A) Yüklem eksikliği
hem olumsuzun kullanılması gerekirken sadece bi-
B) Yer tamlayıcısı eksikliği
rinin kullanılması anlatım bozukluğuna neden olur.
C) Zarf tümleci eksikliği
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu durumdan D) Fiilimsi eksikliği
kaynaklı bir anlatım bozukluğu vardır?
A) Seni soran çocuk kısa boylu ama kilolu değildi.
B) Ali de sen de doğru zamanda doğru yerde olma-
yı beceremiyorsun.
C) Beni hiçbir zaman ciddiye almadılar, ben de on-
ları.
D) Bütün bu anlatılanların gereksiz ve doğru olma- 7. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde dolaylı tümleç
dığını düşünüyorum. eksikliğinden kaynaklanan bir anlatım bozuklu-
ğu vardır?
20
SİVAS MİLLİ EĞİTİM TÜRKÇE
A) Ailemi her zamanMÜ DÜRLÜĞÜ
sevdim ve her konuda güvendim. ANLATIM BOZU
KLUKLARI 9
B) Enes Bey’i çok severim, çok iyi anlaşırız. Konu
3.
Cümle Anlatım Bozukluğu
I Yüksek sesle bağırıyor, etraftaki herkesi rahatsız ediyordu. Gereksiz sözcük kullanımı
III Çocukların çoğu son dönemlerde duygusal ve kişilik sorunları yaşıyor. Tamlama yanlışlığı
IV Bu işle ilgili mutlaka doğru kararı verecek, eminim. Anlamca çelişen sözlerin kul-
lanılması
Bu tabloda numaralanmış cümlelerden hangisinde yer alan anlatım bozukluğunun nedeni yanlış verilmiştir?
A)I B) II
Bu tabloda numaralanmış cümlelerden hangisindeC)
yerIII D) IV
alan anlatım bozukluğunun nedeni yanlış
verilmiştir?
4. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde anlatım bozuk- 6. I. Bazı akşamlar dayımlar bize, bazı akşamlar ise
luğu yoktur? biz onlara gideriz.
II. Pazar günü komşularının düğününde kuru pasta
A) Aşırı televizyon izlemek insana bir şey katmaz,
ve meyve suyu içtiler.
aptallaştırır.
III. Az kalsın çocuk yangın merdiveninden aşağı dü-
B) Bu yaşa gelmiş, karşısındaki kişiyi dinlemesini
bilmiyor. şecekti neredeyse.
IV. Zil çalınca arkadaşlarım kendi sınıflarına, biz
C) Arkadaşlarımı uzun zamandır görmedim, soh-
bet etmeyi özledim. kendi sınıfımıza gittik.
D) Söylediklerimi aklından çıkarma lütfen, arada bir Numaralı cümlelerden hangisinde farklı türde bir
hatırla. anlatım bozukluğu yapılmıştır?
A)I B) II C) III D) IV
CEVAPLAR
1- C A C C
2- A D D C
3- A B D D
4- A B A D
5- B D D C
6- B D D C
7- C D A B
8- A B
22