You are on page 1of 1

MEKANLARI VE TÜRÜ İLE SOL AYAĞIM

İrlanda asıllı yazar Christy Brown’ın kendi hayat hikayesini yazdığı ve Sol Ayağım adını
verdiği otobiyografik romanı ilk kez 1954 yılında basılmıştır. Kitap, beyin felciyle savaşan
küçük bir çocuğun yaşadıklarını konu alır. Kitabın adının Sol Ayağım olmasının sebebi
çocuğun vücudunda kullanabildiği tek uzvu olmasıdır. Sol ayağı ile yazmaya başlaması
Christy ve ailesi için bir dönüm noktası olmuştur.
Bu roman, çoğunluğu ailenin evi olmak üzere birkaç ana mekânda geçer. Ailenin evinin en
çok kullanılan mekân olmasının sebebi Christy’nin kendi başına yürüyememesi ve bir yere
gidememesidir. Doğal olarak yaşamının çoğunu evde geçirmiştir. Evin onun için huzurlu bir
ortam olması ilk başta akla gelen fikir olsa da ev onun hapishanesi olmuştur. Yazar kitabın ilk
satırlarında evde kaç çocuk olduğundan bahseder. “Benden önce dokuz, benden sonra doğan
on iki çocuk vardı. Yani ben orta gruptakilerden biriydim. Toplam yirmi iki çocuğun on
yedisi yaşadı, dördü ve bebekken ölüp diğer on üçünü aileyi devam ettirmeleri için geride
bıraktı.” Bu kadar kalabalık ve gürültülü bir evin düşüncelerini dışa vurmayı sadece tek uzvu
ile yapabilen biri için bir hapishaneye dönüşmesi normaldir. Christy, kitabın bazı yerlerinde
kardeşleri ile dışarı çıkıp onlarla oyun oynadığı zamanlardan bahseder. Başkasının yardımıyla
da olsa evden çıkmak ve eğlenmek onun için iyi olmuştur ve bu dış mekanlar onun için iyi
anılar yaratmıştır. Kitabın 9. bölümünde Christy Lourdes isimli bir yere geziye gider. Bu gezi
onun kendi hayatından uzaklaşmasını sağlarken kendi gibi sakat birçok çocuğu görmesini
sağlamıştır. Yaşadığı küçük kasabada kendini tek ve yalnız görürken Lourdes’a gidince
dünyada ne kadar çok onun gibi çocuk olduğunu görmüştür. Gezi boyunca kendisini çok iyi
hissetmiştir. Kitabın sonlarında Christy’nin tedavi olmaya gittiği klinikler ise onun daha da
fazla sakat çocuk gördüğü bir yer olmuştur. Hem bu kadar fazla çocuğun olduğu bir ortam
onun evi gibi gürültülüyken, onun gibi çocuklara ev sahipliği yapan bu mekân onun kendini
daha iyi hissetmesini sağlamıştır.
Sol Ayağım, bir otobiyografik romandır ve Christy Brown’un kendi hayatını konu alır.
Kitabın sonlarında kitabın yazım aşamasından, Chrity’nin tedavisi için sol ayağını kullanması
yasak olduğundan nasıl küçük kardeşlerinden yardım alarak kitabı yazdığından bahsedilir.
Ancak kitabın son halini bir odaya çekilerek tek başına yazar ve önemli bir eser oluşturur.
Christy Brown, kendi hayatını konu aldığı için otobiyografik sayılan bu romanını mekanlar
ve ana karakter için yarattıkları anlamları kullanarak zenginleştirmiş ve ortaya çok duygusal
ve başarılı bir eser çıkarmıştır.

You might also like