You are on page 1of 13

1

GÜVENLİ OKUL NEDİR? 8. Çatışma Riskinden Uzak Olma:


Terör ve çatışma ortamı 21. yüzyılda insanlığın
karşılaştığı problemler arasında yer almaktadır.
Dönmez (2001), okulun temel unsurları olan
9. Doğal Afetlerden Uzak Olma:
öğrenci, öğretmen ve diğer personelin kendilerini Güvenli okul iklimini olumsuz yönde etkiyen diğer bir
fiziksel, psikolojik ve duygusal açıdan özgür ve güvenli risk de doğal afetlerdir.
hissettikleri okulları güvenli olarak tarif etmektedir. 10. Sorumluluk Duygusunu Geliştirme:
Çelik (2005: 88 aktaran Karakütük, Özbal ve Okul müdürü, öğretmen, öğrenci, çalışan ve diğer
Sağlam, 2017: 1215) ise güvenli okulu “… öğrencilerin paydaşların güvenli okul için sorumluluk almaları
güvenli bir eğitim ortamında sosyal becerilerini gerekmektedir.
sergiledikleri, öfkelerini kontrol edebildikleri, 11. İhtiyacı Olan Öğrencilerin İhtiyaçlarını
sorunlarına çözüm bulabildikleri ve herkesin birbirine Giderme:
saygılı davrandığı bir ortam …” şeklinde ifade Aileleri tarafından temel ihtiyaçları karşılanamayan
etmektedir. öğrencilerin bulunduğu bir eğitim kurumunda güvenli
Dönmez ve Özer (2009, s. 7) okul güvenliğini okul ikliminin tesis edilebilmesi zordur.
şöyle tanımlamaktadır: “Öğrenci ve okul personelinin 12. Eşit Muamele:
okul içinden ya da çevreden kaynaklanan suç, şiddet, Öğrencilere eşit muamele edilmemesi, güvenli okul
saldırganlık, zorbalık, hırsızlık, vandalizm, alkol, sigara iklimini zedeleyen diğer bir problemdir.
13. Akademik Başarıya Odaklanma:
ve uyuşturucu madde kullanımı, cinsel ve ırksal taciz
Akademik başarısı yüksek olan okullarda güvenli okul
gibi istenmeyen davranışlara karşı korunmaları ve
iklimini tehdit eden problemler daha az yaşanmaktadır.
okulda bir kriz ortamı yaratabilecek olağanüstü 14. Veliler ve Toplumla İyi İlişkiler İçinde Olma:
hâllerde … can güvenliklerinin en üst düzeyde Güvenli okulun göstergelerinden biri de okulun yönetim
sağlanmasıdır.’’ kadrosunun ve öğretmenlerinin veliler ve toplumla iyi
Güvenli okulların bazı özellikleri şöyle ilişkiler kurmasıdır.
sıralanabilir: 15. İfade Özgürlüğünü Destekleme:
1. Etkili Okul Yöneticiliği ve Liderliği: Güvenli okulların bir özelliği de öğrencilerin kendilerini
Güvenli okulların inşası için okul idaresinin ve rahatça ifade edebilmeleridir. Özgür düşünebilen ve
öğretmenlerinin etkili liderlik sergilemeleri fikirlerini beyan eden öğrencilerin akademik
gerekmektedir. başarılarının daha yüksek olduğu bilinmektedir.
2. Okulu Oluşturan Mekânların Kontrolü: 16. Güvenlik Problemlerini Açıkça Tartışma:
Okulların güvenli olabilmesi için okulun bütün Güvenli okullarda okulun güvenlikle ilgili problemleri
mekânlarına hâkim olunması gerekmektedir. okul paydaşlarıyla açıkça tartışılır ve çözümler üretilir.
3. Güven Hissi: 17. İletişim:
Güven hissi güvenli okulun en temel göstergelerinden Sağlıklı öğrenmelerin meydana geldiği okulların temel
biridir. Okullarda sağlıklı öğrenmelerin meydana göstergelerden biri okulu oluşturan paydaşlar arasındaki
gelebilmesi için öğrenciler sınıf içindeki ve dışındaki açık ve kesintisiz iletişimdir.
bütün süreçlerde güven içinde olmalıdırlar. 18. Empati Kültürünü Geliştirme:
4. Saygı: Güvenli okulların bir diğer özelliği okuldaki empati
Güvenli okulların temel göstergelerinden biri de kültürüdür.
okullardaki karşılıklı saygı kültürüdür. 19. Güvenliği Tehdit Eden Davranışları
5. Samimiyet: Ödüllendirmeme ve Görmezlikten Gelmeme:
Okulun paydaşları arasındaki samimiyet, okul Okul iklimini tehdit edebilecek davranışların ortaya
güvenliğinin temel göstergelerinden biridir. çıkması durumunda okul idaresi, öğretmen ve çalışanlar
6. Fiziksel Zarar, Gözdağı, Zorbalık ve Tacizin uygunsuz davranışları görmezlikten gelmemelidir.
Bulunmaması: 20. Kolluk Güçleriyle İş Birliği:
Güvenli okullar fiziksel zarar, gözdağı, zorbalık ve Güvenli okul denilince sadece okul içinin güvenli
tacizin bulunmadığı yerlerdir. Okullarda bu tür olması yeterli değildir. Okul çevresinin de güvenli
problemlerin olmaması için gerekli önlemler olması gerekmektedir.
alınmalıdır. 21. Her Türlü Bağımlılıkla Mücadele:
7. Alay, Nefret Dili ve Sosyal Dışlanmadan Uzak Madde, teknoloji, oyun ve internet vb. bağımlılık türleri
Olma: öğrencilerin kendilerine zarar verebilmelerinin yanında
Alay, nefret dili ve sosyal dışlanma okulların güvensiz şiddet, zorbalık, vandalizm vb. olumsuz davranışlar
hâle gelmesindeki sebepler arasındadır. sergilemelerine neden olmaktadır.

2
22. Göçmen Çocukların Problemlerini Yönetebilme: Siber Mağduriyet: Kişinin dijital teknolojiler aracılığıyla
Göçmen öğrencilere sahip okul idareleri, öğretmenler kendine zarar veren saldırgan tutumlara maruz kalması
ve diğer çalışanlar bu öğrencilerden kaynaklanan ve bunun da kişide mağduriyet oluşturması durumudur.
problemlerin nasıl yönetilebileceği konusunda deneyim
sahibi olmalıdırlar. Siber zorbalığın önlenmesi:
23. Krize Hazırlık ve Krize Müdahale Planlarına Topcu-Uzer ve Tanrıkulu (2017) ülkemizde konu ile ilgili
Sahip Olma: yapılan çalışmaları incelemişler ve bu çalışmaların grup
Okul idaresi, öğretmenler ve diğer çalışanlar okul
rehberliği şeklinde ve dijital teknolojilerin yer almadığı
ortamında ortaya çıkabilecek her türlü kriz ve probleme
önleyici programlar olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
karşı hazırlıklı olmalı ve müdahale planları
geliştirmelidirler. Bu çerçevede, olası kriz ve risklere
karşı zaman zaman tatbikatlar yapmakta fayda vardır. Neler yapılabilir?
➢ Çocuklarınızın mutlaka şifre kullanmalarını ve bu
şifreleri kimseyle paylaşmamalarını sağlayın.
SİBER ZORBALIK VE SİBER MAĞDURİYET ➢ Çocuğunuzun sosyal medya hesaplarında gizlilik
ayarlarını uygulayın.
Zorbalık: Zorbalık, yaşça daha büyük ya da ➢ Siber zorbalar karşıdan duygusal bir yanıt isterler.
fiziksel olarak güçlü olan çocukların kendilerinden daha Çocuğunuza bu tür bir durumda asla karşıdakine yanıt
güçsüz olan çocukları sürekli olarak hırpalaması, eziyet vermemesini söyleyin.
etmesi ve rahatsız etmesidir. ➢ Siber zorbalık yapanları ilgili makamlara bildirin.
Zorbalığın Ayırt Edici Özellikleri: ➢ Çocuklarla rahat bir iletişim iklimi oluşturun.
➢ Siber zorbalığın ne olduğunu onlara anlatın.
➢ Zorbalık bilinçli ve istençli olarak yapılan ve kurbana ➢ Çocukların çevrim içi aktivitelerini (oyun vb.)
fiziksel, zihinsel, sosyal ya da psikolojik olarak zarar gözlemleyin.
verme amacı güden söz ve eylemlerdir? ➢ Uygulamalar ve çevrim içi platformlar hakkında bilgi
➢ Zorbalık bir kereye mahsus değildir. Çeşitli zaman sahibi olun. Öğretmenlerin de bu konuda özellikle
aralıklarında tekrarlanıyor olması gerekir. ailelere ve çocuklara yönelik bilgilendirme yapmaları
➢ Zorbalar eylemlerini bireysel veya grupla çok önemli. Tabii bu konuda önceden kendilerinin de
yapabilecekleri gibi, kurbanlar da bu eylemlerden bilgi sahibi olması gerekli.
bireysel ya da grup olarak zarar görebilirler. ➢ Öğrenci, öğretmen ve ailelere yönelik zorbalık ve
➢ Zorbaca davranışa maruz kalan kurbanın kendini siber zorbalık seminerleri düzenleyin.
koruyamayacak ve savunamayacak fiziksel veya ➢ Okul ve aile arasındaki iş birliği ve iletişimi artırın.
zihinsel nitelikte olması gerekir. ➢ Zorbalığı ve siber zorbalığı önlemeye ve azaltmaya
➢ Zorbaca davranışlar sergileyen bireylerin genellikle yönelik olarak öğrencilerin çatışma çözme, problem
bu eylemler sonunda kendilerine çıkar sağladıkları çözme, iletişim becerileri, duygu düzenleme becerileri
görülür. vb. özelliklerini artırıcı etkinler ve grup çalışmaları,
➢ Zorbalar, kurban veya kurbanlarının acı çekmesinden, psikolojik danışmanlar/rehber öğretmenler tarafından
küçük düşmesinden zevk alırlar. yapılabilir.
➢ Zorbalar ve kurbanlar ile sergilenen zorbaca
davranışlar dikkate alınmalıdır. BAĞIMLILIK VE TEKNOLOJİ BAĞIMLILIĞI
Siber Zorbalık: Bireylerin mobil telefonlar ve internet
Bağımlılık Nedir?
aracılığıyla bilgi ve iletişim teknolojilerini kullanarak
Bağımlılık herhangi bir maddenin zarar veren
diğer bireylere rahatsızlık vermesi ve taciz etmesi
sonuçlarına rağmen sürekli ve aşırı kullanımı sonucu
olarak tanımlanır.
ortaya çıkan bir rahatsızlıktır.
Siber Zorbalık Nedenleri:
Bağımlılığın biyolojik, sosyal ve davranışsal
Bunlar genellikle intikam alma ya da cezalandırma
boyutları vardır ve yeniden tekrar eden bir rahatsızlıktır.
arzusu, popüler olma arzusu, aile içinde yaşanan
Bağımlılığı fiziksel ve ruhsal bağımlılık olarak
sorunlar, düşük öz güven ya da gerçek dünyada elde
sınıflanabilir.
edilemeyen başarıyı sanal dünyada yakalama arzusu
Fiziksel bağımlılık, maddenin varlığına karşı duyulan
şeklindedir. Aynı zamanda siber zorbalık yaptığı,
fizyolojik bir istektir.
mağduriyet yaşattığı kişi ile ilgili olarak yaşamış olduğu
Ruhsal bağımlılık; kişinin duygusal ya da kişilik yapısı
kıskançlıklar kişinin bu davranışı göstermesine neden
gereği, gereksinimlerini tatmin etme ya da giderme
olabiliyor.
amacıyla o maddeye düşkünlüğü biçiminde
tanımlanabilir.
3
DSM-V’ye (Psikolojik Tanı Kriterleri Kitabı) göre
bağımlılık kavramının 3 temel özelliği vardır. Bunlar İnternet Bağımlılığının Sonuçları
maddeye ulaşmak için engellenemez arzu ve istek,
tolerans adı verilen kullanımın giderek artması ve Bu tür rahatsızlığa sahip kişilerde bedensel, sosyal ve
yoksunluktur. psikolojik sonuçlar ortaya çıktığı görülebiliyor:
Madde bağımlısı kişilerin hastaneler bünyesinde
kurulan Alkol ve Uyuşturucu Madde Bağımlıları Tedavi ➢ Bedensel sonuçlar: Bazıları beslenmeyi o kadar
ve Araştırma Merkezlerinden (AMATEM) destek alması ihmal ederler ki ciddi bir şekilde zayıflarlar. Ancak
gerekir. büyük bir kısmı aşırı kiloludur. Sırt ağrıları, baş
ağrıları, göz şikâyetleri aşırı internet kullanımının
Teknoloji Bağımlılığı ve İnternet Bağımlılığı diğer sonuçlarıdır. Vücut hijyeni de sık sık ihmal
edilen bir konu hâline gelir.
Teknoloji ve internetin bilinçli olmayan, ➢ Sosyal Sonuçlar: Teknoloji bağımlılığı genellikle
kontrolsüz bir şekilde kullanımına bağlı olarak ortaya gerçek dünyaya ait ilişkilerin azalması, hobi ve ilgi
çıkan, davranışsal bağımlılıklar; oyun oynama alanlarının ihmal edilmesiyle başlar. Kişi giderek
bozukluğu, kumar oynama bozukluğu sosyal medyanın yalnızlaşır ve sonunda çevresinden tümüyle
ve akıllı telefonun aşırı kullanımı gibi bağımlılık yapıcı alt yalıtılmış hâle gelir.
davranışlarla kendini gösteren bağımlılık türü teknoloji ➢ Psikolojik sonuçlar: Kendisine güvenmeyen
bağımlılığı olarak tanımlanır. kendisinden şüphe eden bir kişiliğe sahiptirler.
Başkalarıyla temas kurmada yaşanan kendine
İnternet Bağımlılığı Nedenleri güvensizlik zamanla giderek büyüyen bir
İnternet bağımlılığının nedenlerine bakıldığında korkaklığa dönüşür. Sık sık ortaya çıkan başka bir
sosyalleşme gereksinimi önemli bir neden olarak olgu da depresyondur. Ayrıca değersizlik ve
görülebilir. Kişilerin gerçek kimliklerini saklayarak çaresizlik duyguları da bu kişilerde baskındır.
kendilerini olduklarından farklı bir şekilde göstermeleri,
tanınmamanın verdiği rahatlıkla düşüncelerini açıkça
Chibbaro, Ricks ve Lanier (2019) dijital bağımlılıkların
paylaşabilmeleri, yüz yüze iletişim yerine internet
önlenmesinde okul psikolojik danışmanlarına/rehber
iletişimini daha kolay bulmaları sosyalleşme ihtiyacını
öğretmenlere yönelik bir model önermişlerdir. Buna
karşıladığından bireyler internete yönelmektedirler.
göre model aşağıdaki gibidir:
İnternet Bağımlılığı Belirtileri
a) Profesyonel gelişim: İkinci basamakta okul
danışmanların konu ile ilgili yeni eğilimleri takip
Davranışsal belirtiler, fiziksel ve zihinsel belirtiler ve
etmeleri ve profesyonel olarak kendilerini bu alanda
sosyal belirtiler olmak üzere üç belirtimiz var. geliştirmeleri yer almaktadır.
➢ Davranışlar belirtiler: İnternette geçen sürenin giderek b) Tüm okul çapında eğitim: Okul psikolojik
artması, amaçlandığından daha uzun süreli internet danışmanları dijital bağımlılıklarla ilgili tüm okul
kullanma, kullanımla ilgili yalan söyleme, internetle personelini bilgilendirmeli, çeşitli eğitimler
ilgili aşırı zihinsel uğraş, interneti diğer problemlerden düzenlemelidir.
kaçmak için kullanma, internet kullanımının sebep c) Aile ve toplum eğitimi: Aile ve topluma yönelik
olduğu psikolojik, sosyal, fiziksel ve mesleki atölye çalışmaları, seminer ve eğitimler bu modelin
problemlere rağmen kullanmada ısrar etme. dördüncü basamağını oluşturmaktadır.
➢ Fiziksel ve zihinsel belirtiler: İnternet kullanımının d) Öğrenci değerlendirmesi: Öğrencilerin birçok test
azalmasıyla birlikte anksiyete, internetle ilgili obsesif ve çeşitli araçlarla internet bağımlılığı açısından
değerlendirilmesini içerir.
düşünceler ve hayallerde artış, internet kullanımını
e) Önleyici çalışmalar: Grup danışmanlığı, bireysel
kontrol etmek veya azaltmak için süregelen bir istek ve
danışma, sınıf rehberliği gibi etkinliklerle öğrencilere
arzunun olmaması; durgunluk, uykusuzluk, panik atak ve yönelik dijital bağımlılıkta önleyici çalışmalar
kızgınlık hâllerindeki artış; kan basıncı ve kalp dolaşım yapmayı içerir.
sistemi bozuklukları, stres, konsantrasyon eksikliği; baş, f) Kaynaklar: Okul psikolojik danışmanları aileler ve
mide ve kas ağrıları ile görme zayıflıkları. topluma yönelik çeşitli kaynaklar hazırlayabilirler ya
➢ Sosyal belirtiler: Önemli sosyal, mesleki ve serbest da var olan kaynakları onlarla paylaşabilirler.
zaman faaliyetlerinin internet kullanımı yüzünden
bırakılması, iş yerinde veya okulda azalan üretkenlikle
birlikte yüksek gerilim ve rekabet ortamı oluşması.
4
İnternet bağımlılığını önlemede okullara ve Bununla birlikte öğretmenlerin öğrenciler ve diğer
öğretmenlere düşen bazı görevler: paydaşlar arasında kuracağı iletişim süreçlerinde
benimseyeceği kimi stratejiler güvenli eğitim iletişimi
• Okullarda özellikle ilkokul seviyesinde önleyici sağlamak için başlangıç adımını sağlayacaktır. Bu
programlar uygulanabilir. stratejilerden bazılarını şunlardır:
• Öğretmenler öğrencilerinin kişilik özelliklerine
odaklanmalılar. • Duruma uygun iletişim tonunu belirlemek
• Öğretmenlerin, öğrencilerin diğer akranları ile • Okulun iletişim planlarını bilmek ve bu planların
ilişkilerini incelemeleri gerekir. gerektirdiği sorumluluklar kapsamında hareket etmek
• Özellikle öğrenci yalnız ve içine kapanık ise sosyal • Problemler ortaya çıkmadan önce iletişim
medyada daha fazla vakit geçirebilir. Öğretmen kanallarının oluşturulması ve bunların açık tutulması
öğrencilerini yaratıcı ve keşfedici grup faaliyetlerine • İletişim etkinliğine pozitif olarak başlamak
sevk etmelidir. Öğrenciler internette ne kadar az vakit • Aktif dinleme edimini uygulamak ve iletişim
geçirirlerse bağımlılık geliştirmeleri o kadar azalır. sırasında karşıdaki kişi ile etkileşime girmek
• Öğrencilere internetin pozitif ve negatif etkileri ile • Uzlaşılan noktaları vurgulamak ve ödün vermeye rıza
ilgili atölye çalışmaları düzenlenebilir. Seminer ve gösterebilmek
atölye çalışmaları ailelere yönelik de tasarlanabilir. • Gizliliğe saygı göstermek
• Benlik saygısı düşük çocukların internet aktivitelerine • Dedikodudan kaçınmak
daha fazla dâhil oldukları görülmektedir. • Pozitif bir noktaya vurgu yaparak iletişimi
sonlandırmak
GÜVENLİ OKUL VE İLETİŞİM
Güvenli eğitim iletişimi, güvenli eğitime okulun
Güvenli Eğitim İletişimi fiziki ortamının dışındaki süreç ve kişileri de dâhil
etmeyi gerektirmektedir. Bunun en önemli
bileşenlerinden biri olan ebeveynlerle olan iletişim de
Güvenli okulun sadece fiziksel tedbirler ve okullarda
öğrenciler ile olan iletişim kadar önemli ve tamamlayıcı
kolluk mevcudiyeti ile sağlanamayacağı düşüncesi son
bir niteliğe sahiptir. UNICEF, eğitim güvenliği
yıllarda yaygınlık kazanan bir yaklaşım hâlini almıştır.
konusunda farklı tehditler karşısında ebeveynler ile
Buna bağlı olarak 2019 yılında Millî Eğitim Bakanlığı
kurulacak iletişim türlerinde doğru tonun bulunmasına
ve İçişleri Bakanlığının ortaklaşa yürüttüğü Eğitim ve
özel bir vurgu yapmaktadır. Bu doğrultuda ebeveynleri
Güvenlik Projesinde “güvenli eğitim iletişimi”
dinlemek; sıcak ve pozitif bir tonu tüm iletişim
kavramı geliştirilmiştir. Güvenli eğitim iletişimi,
mecralarında sürdürmek; sıkça iletişime geçmek,
zorunlu öğrenim çağındaki bireylerin eğitim
iletişimin gizliliğini ve ana hedefin öğrencinin çıkarları
hayatlarında karşılaşabilecekleri güvenlik sorunları ile
olduğunu vurgulayarak bir güven hissi geliştirmek;
ilgili tüm paydaşlar arasında gerçekleşen iletişimsel
ailelerin farklı arka planları ve inanışları olduğunu göz
süreç ve becerileri kapsamaktadır. Güvenli eğitim
önünde bulundurarak tek bir yaklaşımın her iletişim
iletişiminin sağlandığı bir ortamda herhangi bir sorunla
faaliyeti için uygun olmayabileceğinin farkında olmak;
karşılaşan çocuğun;
ebeveynleri değerli hissettirmek stratejileri genel bir yol
➢ Öncelikle kendisinin veya bir başkasının bir
haritası sağlayacaktır (UNICEF, 2020).
güvenlik sorunu veya eğitim süreçleri içerisinde
yardım almasını gerektiren herhangi bir sorun ile
karşılaştığını kavrayabilmesi, YABANCILARIN EĞİTİMİ VE EĞİTİM
➢ Sorunu; ailesi, öğretmenleri veya yetkili diğer kurum GÜVENLİĞİ
personelleri ile doğru ve etkili biçimde
paylaşabilmesi, Türkiye’deki yabancı kişi sayısı Eylül 2021 itibarıyla 5.4
➢ Paylaşımı sonunda bir yardım alacağına dair
milyon kadardır. Geçici koruma altındaki Suriyelilerin
beklentiye sahip olabilmesi,
sayısı 3 milyon 710 bin, ikamet izniyle bulunanların
➢ Kurduğu bu iletişim sonunda olumsuz bir sonuç (ifşa
sayısı 1 milyon 220 bin kişi olurken uluslararası koruma
edilme, hor görülme, dikkate alınmama, alay
başvuru sahibi kişilerin sayısı ise 350 bin olmuştur.
edilme, dışlanma vb.) ile karşılaşmayacağına dair bir
güvene sahip olabilmesi beklenmektedir

Güvenli eğitim iletişimi çocuk odaklı bir kavram olmakla


birlikte sadece çocuklarla kurulan iletişimi değil aynı
zamanda tüm paydaşların birbirleri arasında kuracakları
iletişimin güvenli olmasını gerektirmektedir.

5
GÜVENLİ OKUL KAPSAMINDA Hofstede’nin bu düşüncesinden yola çıkarak göçmen
SOSYAL UYUM – ENTEGRASYON bireylerin Türkiye’ye gelmeden önce içinde büyümüş
oldukları kültürel özelliklerin göz önünde
Sosyal uyum, bireylerin ev sahibi toplumla ilişki kurmak bulundurulması onların sosyal entegrasyonunu
için geçirdiği değişimler olarak tanımlanmaktadır. hızlandırılabilecektir.
Bireyin kendi kültürü perspektifinden ev sahibi ülkenin Sosyal entegrasyon ile aidiyet hissi kazandırılması
kültürel davranışlarını, değerlerini ve inançlarını yabancı uyruklu öğrencilerde mutluluk, sevinç, bağlılık
anlama ve birleştirme süreçlerini içermektedir. ve sakinlik gibi olumlu duygulara yol açabilmektedir.
Asimilasyon ise bireyin sahip olduğu kimliğini bırakıp
yalnızca yeni toplumun kültürel değerleriyle yaşamına Kimlik Oluşumu ve Altın Üçgen
devam etmesi olarak ifade edilebilir.
Altın Üçgen olarak nitelenen; aile-okul ve sosyal çevre
Yabancı Öğrencilerin Uyum ve Entegrasyonuna üçlüsü arasındaki sağlıklı iletişimin eğitim süresince
Engel Olan En Önemli Sebepler: gerçekleşmesi gerekmektedir.
• Dil Sorunu Kişiliğin büyük oranda aile eğitimiyle şekillendiği
• Sosyal bilgilerin eksikliği düşünüldüğünde aile içi iletişim, bireyin sağlıklı bir
• Psikolojik, sosyal ve fiziksel okul güvenliği sorunu kimlik kazanmasına, etkili ve pozitif iletişim kurmayı
• Okulu Terk Etme öğrenmesine ve hem sağlıklı kişiliğiyle hem de iletişim
• Yönetici ve Öğretmenlere Oryantasyon Eğitimi becerisiyle, dünyadaki toplam “insani değerin’’ olumlu
• Meslek Eğitimi
yönde değişimine katkı sağlayacaktır. Yabancı uyruklu
• Kültürel Ayrımcılık ve Asimilasyon Endişesi
ailelerin eğitimi destekleyen örnek davranışlarının
• Maddi Yetersizlikler
eksikliği, çocuklarının eğitimdeki başarısını oldukça
• Çocuk İşçiliği
olumsuz bir şekilde etkileyecektir. Ailelerin eğitime
Kültürel uyum; psikolojik uyum ve sosyokültürel uyum yeterli desteği verebilmesi için de öncelikle eğitim
olarak ikiye ayırmak söz konusu olabilir: Psikolojik kurumlarında, okullarda çocuklarının birçok açıdan
uyum, stres ve başa çıkma durumlarıyla ilgili iyi oluş ve güvende olduklarına inanması gerekmektedir.
memnuniyet ile ilgilidir. Sosyokültürel uyum ise güncel Kimlik oluşumunda aile faktörünün yanında eğitim
yaşamdaki sosyal beceriler ve öğrenme üzerine ve sosyal çevre önem taşımaktadır. Bir aile içinde
dayalıdır. Kültürel uyum, yabancı uyruklu öğrencilerin yaşadıkları toplumun kültürünü çocuğuna aktarır.
ev sahibi ülkelerin kültürlerini öğrenmelerine, Ebeveynler kültürü çocuğuna yaşayarak örnek vererek
algılamalarına ve anlamalarına yardımcı olan zengin öğretirler. Kimliğin oluşumundaki önemli üçüncü faktör
uygulama ile deneyim süreçlerini ve sonuçlarını ise çocuğun yakın çevresidir. Çocuğun sokakta, okulda
içermektedir. birlikte olduğu yaşıtları kimlik oluşumunda çok
önemlidir.
Sosyal Uyum Sürecinde Kültürün Önemi ve Güvenli Altın Üçgen” dışında çocuğun kimliğinin
Okul oluşumunda son yıllarda gittikçe önemi artan yeni
Hofstede, kültürü “bir insan grubunun üyelerini faktör ise sanal dünyadır. Çocuğun internet aracılığıyla
diğerinden ayıran zihnin kolektif olarak erişim sağladığı sanal pencere, hiçbir engele
programlanması” şeklinde tanımlamaktadır. Bu takılmaksızın çocuğun kimlik oluşumunu
anlamda kültür, değerler sistemlerini içerir ve değerler etkileyebilecek güçtedir.
kültürün yapı taşları arasındadır. Hofstede’ye göre
bireyler içinde yaşadıkları kültürün değerleriyle Yabancı Uyruklu Çocukların Eğitim ve Okul
kodlanırlar. Güvenliğine İlişkin Yapılan Çalışmalar ve Eğitim
Kültürel Boyutlar Kuramı’ndan hareket ederek Politikaları
beşerî sorunların çözümlenmesi ancak ön yargının
kalkması ve empati oluşturmakla mümkün Yabancı uyruklu çocukların eğitim ve okul güvenliğine
olabileceğinden, eğitimcileri kültürlerarası iletişim ilişkin yurt dışında yapılan çalışmalar “yaş” faktörünün
alanında donanımlı kılarak okullarda sığınmacı gençlerin okullara hızlı ve kolay adapte olunmasında
çocuklara nasıl davranılması gerektiği ile öğrenciler kilit bir rol oynadığı sonucuna ulaşmışlardır.
arasındaki etkileşim ve ebeveynlerle gerçekleştirilen Araştırmacılar, bir çocuk ne kadar küçükse geçiş
etkileşimin güvence altına alınması gerektiği yapmasının onun için o kadar kolay olduğunu
söylenebilir. belirtmişlerdir.

6
Diğer çalışmada kardeşlere bakmanın ve ev işlerini 1. Oyun oynama isteğini kontrol altına alamaması,
yürütmenin çocuklar üzerinde büyük stres yarattığı 2. Oyun oynamanın diğer tüm aktivitelerden daha
ifade edilmektedir. önemli ve öncelikli olduğu duygusuna sahip olması,
Bir başka çalışmada yeni toplumda "kabul edilmiş 3. Oyun oynama isteğinin, ders çalışmalarını
ve iyi entegre edilmiş hissetmek için arkadaş edinmenin aksatmasına, sosyal ilişkilerin zayıflamasına ve tüm
son derece önemli olduğu" bulgusuna ulaşılmıştır. faaliyetlerden uzaklaşmasına rağmen, artarak devam
Bir diğer çalışmada, sosyal bağlamların örneğin; etmesidir.
ırksal ve etnik farklılıkların algılanması, dil bilimsel
Diğer yandan Amerika Psikoloji Derneği (APA) bir
sosyalleşme açısından farklılıklar ve akran desteği,
bireye oyun bağımlısı teşhisi konulması için dokuz
göçmen gençleri nasıl etkilediği araştırılmıştır.
ölçütten en az beşinin bir yıl içinde göstermesi
Yabancıların eğitimde karşılaştıkları en önemli
gerektiğini belirtmiştir.
sorunlardan biri Türkçe yetersizliği ve aidiyet
bilincinden yoksun olmalarıdır. Topluma
Bunlar;
entegrasyonunun önündeki en büyük engellerden biri
1. Oyun oynamanın her şeyden önce gelmesi,
dildir. Dildeki noksanlık; eğitim problemlerine, yeni 2. Oyun oynamadığı zaman gergin ve asabi davranışlar
topluma uyum sağlamada ve istihdam konusunda göstermesi,
zorluklara neden olmaktadır. 3. Oyuna daha fazla zaman ayırma eğilimi içinde
Türkiye’deki yabancılarda “aidiyet bilinci”nin olması,
oluşmamasının nedeni, bireyin kendini yeterli düzeyde 4. Daha önce sevdiği ve katıldığı aktivitelerle
toplumun bir üyesi olarak görmemesinden ilgilenmemeye başlaması ve aktivitelerden
kaynaklanmaktadır. Kendini toplumun bir üyesi olarak uzaklaşması,
görmemesinin nedeni ise bireyin toplumla olan 5. Oyunda harcadığı zamana ilişkin aileye yanlış bilgi
bağlarının, (aidiyet) duygularının zayıf olmasından vermesi,
kaynaklanmaktadır. 6. Akademik çalışmalarına daha az zaman ayırmaya
başlaması,
OYUN BAĞIMLILIĞI 7. Oyun oynamayı, kaygı, suçluluk gibi olumsuz
duygulardan kaçış olarak görmesi,
Geleneksel mahalle arası oyunlarda çocuklar akşam 8. Oyun oynama sıklığını, zamanını ve süresini kontrol
olunca evlerine gitmek zorundadır, yemek zamanı oyun edememesi,
bırakılır veya bir oyun oynamak için takım 9. Psikolojik problemler yaşamaya başlamasına rağmen
oluşturulurken belli bir katılımcı aranır. Günümüz video oyun oynamayı azaltma veya kısıtlama eğilimi
oyunlarında bir genç tek başına bilgisayar ve interneti göstermemesidir.
kullanarak zaman açısından 7/24 kesintisiz oyun
oynama imkânına sahiptir. Oyunlara bağlanma süreci ve bağımlılığın oluşma
aşamaları şunlardır:
1. Oyun Bağımlılığını Tanımlama
1. Başlama isteği: Oyun, oynamaya yeni başlayan
bireylerin meraklarını uyandırarak oyunun içine alma
2021 yılında dünya genelinde oyun endüstrisinin ve oyunun bir parçası olma,
ekonomik hacmi 180 milyar dolardır. 2. İlginin artması: Oyuna başlayan bireylerin günlük
2,5 milyar insanın oyun oynadığı tahmin yaşamlarında ve davranışlarında farklılaşmaların
edilmektedir. başlaması. Örneğin, harcama alışkanlıklarında ve
Erkekler kızlardan iki kat daha fazla oyun zamanı kullanma davranışlarında farklılaşmaların
oynamaktadırlar. olması,
3. Düşüncelerinde oyunun öncelikli bir yere sahip
Oyun bağımlılığı, uzun süreli çok fazla oyun olması: Oyunun bireyin yaşamının merkezine
oynama değil bireylerin günlük yaşamlarının önemli bir yerleşmesi sonucu daha önce zevk aldığı etkinliklerden
kısmında yer alarak gündelik yaşamlarında sorumlu uzaklaşmaya başlaması,
olduğu görev ve sorumlulukları aksatarak bireyin yaşam 4. Oyun bağımlılığının oluşması: Bireyin zamanının
kalitesini olumsuz etkilemesidir. büyük bir kısmını ve enerjisini oyuna ayırarak sorumlu
olduğu görevlerini aksatması veya ihmal etmeye
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) 2018 yılında gençlerin
başlaması.
sanal oyun bağımlılığını davranış bozukluğu olarak
tanımlayarak belirtilerini göstermede üç ölçüt
belirlemiştir. Bireylerin;
7
Oyun Bağımlılığının Etkileri Şiddet İçin Risk faktörleri

Oyun Bağımlılığı bireyleri ekonomik, sosyal, bedensel Okullarda şiddeti önlemenin en önemli ve ilk
(sağlık) ve duygusal olarak olumsuz etkilemektedir. basamaklarından biri risk faktörlerini belirlemeye
Hatta oyun bağımlılığı diğer bağımlılıklara ve yönelik çalışmalardır.
istenmeyen alışkanlıklara da neden olmasından dolayı
bireyin yaşamında önemli risklere ve travmalara yol Risk faktörlerinin beş önemli yönü bulunmaktadır.
açmaktadır.
➢ İlk olarak risk faktörleri eklemeli olma eğilimindedir-
Oyun Bağımlılığını Önleyici tedbirler ne kadar fazla risk faktörü varsa şiddet riski o kadar
yüksek olur.
1. Oyun oynama süresi sınırlandırılmalıdır. ➢ İkinci olarak risk faktörleri, birey, aile, akran grubu,
2. Oyun oynama etkinliğini alışkanlık ve rutin davranışa okul ve mahalle seviyeleri dâhil olmak üzere birden
dönüştürecek sıklıkla yapmamaya dikkat edilmelidir. fazla düzeyde ortaya çıkmaktadır.
3. Geceleri oynanan oyunlardan hemen sonra yatmak ➢ Üçüncüsü, farklı risk faktörleri yaşamın farklı
yerine oynama ve yatma zamanı arasında belli bir süre
noktalarına ilişkindir; aile düzeyindeki faktörler
bırakılmalıdır.
küçük çocuklar için daha büyük bir rol oynar ve
4. Tatile giderken veya seyahat esnasında oyun
konsollarını mümkünse yanına almama, telefon ve akran grubu ve mahalle faktörleri daha büyük
bilgisayarlardaki oyunlara az takılmaya dikkat çocuklar için daha büyük bir rol oynar.
edilmelidir. ➢ Dördüncüsü, bazı risk faktörleri, belirli şiddet içeren
5. Oyuna harcanan zamanın farkında olunmalıdır. davranış türlerine özgüdür (Örneğin, cinsel şiddet
6. Oyun bağımlılığının başladığına işaret eden belirtiler için risk faktörleri, siber zorbalık için olanlardan
fark edildiğinde oyun oynama zamanı bilinçli bir şekilde oldukça farklı olabilir.
azaltılmalı veya uzmanlardan destek alma yolları ➢ Son olarak risk faktörlerine maruz kalmanın
aranmalıdır. derecesinin sonuçlar üzerinde önemli etkisi
7. Spor ve fiziksel etkinliklere katılmayı veya yapmayı bulunmaktadır (Örneğin, aşırı ve kronik çocuk
teşvik edilmeli veya desteklenmelidir. istismarının etkisi ara sıra yaşanan ihmale göre daha
8. Çocuklarla konuşarak onların neden oyun oynamak düşüktür.
istedikleri ve hangi oyunlardan zevk aldıkları hakkında
bilgi edinilmelidir. Şiddet için Kuramsal Açıklamalar
9. Çocukları oyundan uzaklaştırmak için aile içi ortak
etkinlikler düzenlenmelidir. Şiddetin türleri ve özellikleri ise aşağıdaki verilmiştir.
10. Oyun oynayan çocuğa oyundan ayrılması için belli
bir süre tanınmalıdır.
• Doğrudan şiddet; zarar vermek amacı taşıyan bir
GÜVENLİ OKUL: OKULLARDA SOSYAL kişiyle doğrudan karşı karşıya gelme davranışlarıdır.
DUYGUSAL ÖĞRENME BECERİLERİNİN Dövmek, tehdit etmek, hakaret etmek, itmek doğrudan
şiddete girer.
DESTEKLENMESİ • Dolaylı/ilişkisel şiddet; sosyal ret, sosyal dışlama,
dedikodu yapmak gibi davranışları içerir.
Güvenli Okul: Okullarda Sosyal Duygusal Öğrenme
Becerilerinin Desteklenmesi İşlevleri açısından şiddet:

Okulda şiddet, okul içinde veya çevresinde Tepkisel şiddet, kışkırtmaya cevap niteliğinde
başkalarına zarar vermeyi amaçlayan bir dizi kasıtlı olan savunmacı davranışlardır. Başkalarının
davranışı tanımlamaktadır. Zorbalık, siber zorbalık, davranışlarına düşmanca bir biçimde hamlede bulunma
kavga, silah kullanımı ve cinsel taciz ve istismar dâhil eğiliminde olan şiddetin bu türü; kendini kontrol etme
olmak üzere birçok sorun okul şiddeti olarak ve dürtüsellik ile ilişkilidir. Ayrıca tepkisel şiddet,
görülmektedir. Bir başka ifadeyle, okulda şiddet bir sosyal ilişkilerle baş etme sorunlarıyla da ilişkilidir.
okulun eğitim misyonunu veya okulun saygı iklimini Planlı şiddette ise fayda beklentisi vardır. Kasıtlı
ihlal eden her türlü davranışlardır. bir biçimde yapılır ve dış pekiştireçler ile kontrol
edilmektedir. Planlı şiddet; yüksek düzeyde liderlik ve
sosyal yeterlik becerileriyle ilişkilidir. Aynı zamanda suç
içeren ve antisosyal davranışlarla da ilişkilidir.
8
Şiddetin Ruh Sağlığı İçin Sonuçları önemlilerinden birinin sosyal duygusal öğrenme (SDÖ)
olduğu görülmektedir. Okul temelli SDÖ programları,
Spesifik olarak bu çalışmada, zorbalık davranışı “çocuğun bütünsel gelişimi” ile ilgilenen eğitime daha
göstermek, yaklaşık 6 yıl sonra şiddeti yaklaşık üçte iki bütünsel bir yaklaşım olarak görülmektedir. SDÖ,
oranında artırdığı ve zorbalık mağduriyeti, şiddeti çocuklara öz-farkındalık, öz-yönetim, sosyal farkındalık,
yaklaşık üçte bir oranında artırdığı görülmüştür. Bir kişiler arası ilişkileri yönetme ve sorumlu karar verme
başka ifadeyle yaşamın erken dönemlerinde şiddet gibi becerileri öğretmektedir.
uygulayanların ve şiddet mağdurlarının sonraki yıllarda
şiddet davranışlarında artma eğilimi görülmektedir. Sosyal Duygusal Öğrenme (SDÖ) ve Güvenli Okul
Şiddet davranışı gösteren çocukların yetişkinlik İklimi
zamanlarında suç ve şiddete meyilli olma, riskli SDÖ, çocukların yaşam zorluklarıyla daha etkin bir
davranışlar gösterme, madde kullanımı gibi olumsuz şekilde başa çıkmalarına ve hem öğrenmelerinde hem
anlamda yaşantılar geçirme ihtimalleri yüksek de sosyal çevrelerinde başarılı olmalarına yardımcı olan
olmaktadır. bir dizi temel sosyal ve duygusal becerinin sistematik
Ülkemizde yapılan çalışmalarda öğrenciler gelişimine odaklanmaktadır. SDÖ çocukların ve
arasındaki bir şiddet türü olarak zorbalık yetişkinlerin duygularını tanımak ve yönetmek,
davranışlarının dağılımı şu şekilde olmaktadır: yüzde sorumlu kararlar vermek ve zorlu sosyal durumları
30 oranında lakap takma, yüzde 24 oranında söylenti yapıcı bir şekilde ele almak, başkalarını önemsemek ve
yayma, yüzde 17 oranında göz ardı etme, gruba ilgi göstermek, olumlu ilişkiler kurmak için ihtiyaç
katılmasına izin vermeme ve gruptan atma, yüzde 14 duydukları bilgi, tutum ve becerileri edindikleri süreçler
oranında vurma veya itme davranışı. 6. sınıftan 10. olarak tanımlanmaktadır. SDÖ için, beş temel sosyal ve
sınıfa devam eden öğrencilerin yüzde 20 oranında duygusal beceri kategorisi belirlenmiştir.
fiziksel, yüzde 50 oranında sözel, yüzde 13'ünün ise
siber zorbalığa maruz kaldıkları görülmektedir. Bir
şiddet türü olarak zorbalığa maruz kalmış çocukların
ruhsal açıdan incelendiği ülkemizdeki araştırmalar, bu
çocukların düşük özsaygı, stres, depresyon, kaygı,
intihar eğilimi, travma sonrası stres bozukluğu, okul
korkusu, okuldan kaçma, öfke ve şiddet eğiliminde artış
gibi olumsuz sonuçlar yaşadıklarını göstermektedir.
Okullarda şiddetin azalması ve güvenli okul
ortamının sağlanmasına yönelik okul temelli önleme
programlarının önemi son yıllarda daha çok Sosyal duygusal öğrenmenin boyutları
vurgulanmaya başlanmıştır. Bunlar arasında, okul Öz-farkındalık: Kişinin duygularını, ilgi alanlarını,
temelli olarak uygulanan Sosyal Duygusal Öğrenme değerlerini ve güçlü yanlarını/yeteneklerini doğru bir
(SDÖ) Programı önemli bir yer tutmaktadır. şekilde değerlendirme ve sağlam temellere dayanan bir
öz güven duygusunu sürdürme becerisi.
Şiddeti Önleme ve Güvenli Okul Öz-yönetim: Stresle başa çıkmak, dürtüleri kontrol
etmek ve engellerin üstesinden gelmek için sebat etmek
Şiddeti önleme programları genel anlamda için kişinin duygularını düzenleme kapasitesi; kişisel ve
öğrencilerin duygusal ve sosyal becerilerini akademik hedefler belirlemek ve daha sonra bu
desteklemeye odaklanmaktadır. Bu tür programlar hedeflere ulaşma yolunda ilerleme becerisi; duyguları
genellikle yapılandırılmış ve müfredatın içine yedirilmiş yapıcı bir şekilde ifade etme becerisi.
ve sınıf temellidir. Bu programlar, öğretmen-öğrenci Sosyal farkındalık: Başkalarının bakış açısını almak ve
bağını ve okul ortamında akranlarla sağlıklı etkileşimi onlarla empati kurma becerisi; bireysel ve grup
benzerliklerini ve farklılıklarını tanıma ve takdir etme
güçlendirmeyi de içermektedir. Duygusal ve sosyal
becerisi; toplumsal davranış standartlarını anlama ve
beceri eğitiminin kritik bileşenleri arasında duygusal
uyma becerisi; aile, okul ve toplum kaynaklarını tanıma
okuryazarlık, öz kontrol, sosyal yeterlilik, olumlu akran ve kullanma becerisi.
ilişkileri ve kişiler arası problem çözme yer almaktadır. İlişki becerileri: İşbirliğine dayalı sağlıklı ilişkiler
Bu becerilerin kazanılması açısından bakıldığında okul kurma ve sürdürme becerisi; uygunsuz sosyal baskıya
temelli önleme programları önleyici ve gelişimsel direnme becerisi, kişiler arası çatışmayı önleme,
uygulamaları içermektedir. Güvenli okullar için olumlu yönetme ve çözme becerisi; gerektiğinde yardım isteme
sonuçlar sağlayan okul temelli programların en becerisi.

9
Sorumlu karar verme: Etik standartlar, güvenlik İkinci aşama, tarafların barışyapıcılık desteği almaya
endişeleri, uygun davranış standartları, başkalarına karar vermeleridir. Kavga sonlandığında ve taraflar
saygı ve çeşitli eylemlerin olası sonuçları dikkate sakinleştiğinde barışyapıcılık oturumları başlatılabilir.
alınarak karar alabilme becerisi; karar verme Barışyapıcılık oturumlarına katılıp katılmamaya dair son
becerilerini akademik ve sosyal durumlara uygulama karar taraflara aittir. Barışyapıcılık görüşmeleri,
becerisi; kişinin okulunun ve toplumun refahına katkıda barışyapıcılar için düzenlenen özel bir odada
bulunma becerisi. gerçekleştirilir. Bu oda, sadece barışyapıcılık
Bu beceriler, çocukların kızgın olduklarında
uygulamalarının gerçekleştirilmesi için
kendilerini sakinleştirmelerine, arkadaşlıklar hazırlanmaktadır. Taraflar görüşmelerini eşkenar
başlatmalarına, ilişki çatışmalarını saygılı bir şekilde üçgen bir masada oturarak gerçekleştirmektedirler.
çözmelerine ve etik ve güvenli seçimler yapmalarına Eşkenar üçgen masa hem tarafların hem de
olanak tanımaktadır. Bu temel SDÖ becerileri, barışyapıcının eşitliğini temsil etmektedir.
öğrencilerin şiddetle ve zorbalıkla başa çıkmak için Üçüncü aşama, müzakere basamaklarının
ihtiyaç duyduğu temel yeterliliklerdir. kolaylaştırılmasıdır. Barışyapıcı, tarafların müzakere
basamaklarını kullanarak sorunlarını çözmelerinde
ŞİDDETİN ÖNLENMESİ: OKULLARDA kolaylaştırıcı bir rol üstlenir.
BARIŞYAPICILIK/ARABULUCULUK Dördüncü aşama, anlaşmanın imzalanmasıdır.
UYGULAMALARI Görüşme sürecinin sonunda taraflar anlaşmaya
vardıklarında barışyapıcı, barışyapıcılık formunu
doldurur ve imzalamaları için taraflara sunar.
Okullarda öğrenci-öğrenci anlaşmazlıklarının yapıcı-
Barışyapıcılık formunun imzalanmasıyla taraflar
barışçıl çözümünü sağlamak için kullanılabilecek
verdikleri sözlere uyacaklarını yazılı bir metinle
yöntemlerden biri “Barışyapıcılık/Arabuluculuk
onaylamış olurlar.
Uygulamaları”dır.
Ayrıca, taraflar formu imzaladıktan sonra,
Alanyazında, barışyapıcılık/arabuluculuk
barışyapıcılar imzalanan bu anlaşma formunu
programlarının iki temel amacı olduğu ileri
Rehberlik Servisi içerisinde kilitli bir dolap içerisinde
sürülmektedir. Birinci amaç, öğrencilerin okullarda
tutulan “Barışyapıcılık Görüşmeleri Kayıt Dosyası”na
güvenliğinin sağlanması; ikinci amaç ise öğrencilerin
koyarlar. Böyle bir yöntem izlenmesinin sebebi, taraflar
yapıcı-barışçıl anlaşmazlık çözüm becerilerinin
ve barışyapıcılar tarafından doldurulan formun
kullanıldığı bir ortamda sosyalleşmelerini ve
gizliliğinin ve güvenliğinin sağlanmasıdır.
gelişmelerini sağlamaktır.
Barışyapıcılık/arabuluculuk, sorun yaşayan iki ya da
Uygulayıcılar İçin Adım Adım İşlem Basamakları
daha fazla kişinin üçüncü bir nötr kişinin yardımıyla
sorunu çözmek amacıyla bir araya geldikleri bir süreci
1. ADIM: Okul Yöneticilerini Bilgilendirmek, Onları İkna
içermektedir. Okullarda barışyapıcı olarak eğitilen
Etmek, Onların Desteğini Almak ve Güvenini Kazanmak
öğrenciler, üçüncü bir nötr kişi olarak tarafların yapıcı-
2. ADIM: Çevre Kurum ve Kuruluşlarla İş Birliğinin
barışçıl bir çözüme ulaşmaları amacıyla taraflar için
Sağlanması
müzakere basamaklarını kolaylaştırmaktadırlar.
3. ADIM: Her Bir Öğretmenin Desteğinin Kazanılması
Barışyapıcılar, tarafların yaşadığı sorunu çözmeye
4. ADIM: Kullanılacak Eğitim Programının Belirlenmesi,
çalışmamaktadırlar. Bunun yerine, onlar tarafların
Revize Edilmesi ya da Geliştirilmesi
sorunlarını çözmelerinde sadece süreci
5. ADIM: Uygulayıcıların Maddi İhtiyaçların Nasıl
kolaylaştırmaktadırlar. Barışyapıcının, taraflar üzerinde
Giderileceği Konusunda Okul Yöneticileriyle
bir gücü ya da otoritesi bulunmamaktadır. Barışyapıcı
Görüşmeleri ve Bütçe Planlamaları Yapmaları
ve taraflar arasındaki ilişki eşitliğe dayanmaktadır.
6. ADIM: Barışyapıcı Öğrencilerin Seçimi ve Eğitimlerin
Barışyapıcılık, tarafların sorunlarını çözüme
Ne Zaman Gerçekleştirileceğinin Belirlenmesi
kavuşturmak için gönüllü olarak bir araya geldikleri
7. ADIM: Eğitim Programının Uygulanmasının Ardından
ancak çözüm noktasında kontrolü ellerinde tuttukları
Bu Eğitime Katılan Öğrenciler İçin Geniş Katılımlı Bir
bir süreçtir. Barışyapıcılık, dört aşamadan oluşan bir
Rozet Takma Töreni Düzenlenmesi
süreçtir;
8. ADIM: Okulda Arabuluculuk Uygulamaları
Başlatılmadan Önce Tüm Şubelerde Tanıtım Yapılması
Birinci aşama, kavganın sonlanması ve tarafların
9. ADIM: Barışyapıcılık Sürecinin Yürütülmesi
sakinleşmesidir. Yapıcı müzakerelerin
10. ADIM: Projenin Etkililiğinin Değerlendirilmesi
gerçekleşebilmesi için öncelikle kavganın sonlanması
ve tarafların sakinleşmesi gerekmektedir.
10
ZOR KİŞİLİKLERLE İLETİŞİM kalmış bireylerdir. Bu kişiler de içinde bulundukları
kurum için bir artı değer yaratamazlar.
Zor İnsanın Tanımı ve Davranışları proaktif insan ise en sağlıklı davranış ve sorun çözme
Aynı ortamda bulunulduğunda kişide öfke, yöntemine sahiptir. Proaktif kişi hem sorgular hem
huzursuzluk, korku, endişe, sıkıntı gibi duygular çözüm önerir. Diğer bir ifade ile içinde bulunduğu
yaşatan; dinleme, anlama, anlaşma ve uzlaşma durumu ya da sorunu sorgulamakla kalmaz sorgu ve
konusunda bilgi ve beceri eksikliğinden kaynaklanan eleştirisinin sonuna bir çözüm önerisi ekler. Yapıcı,
sıkıntıların ortaya çıkmasına sebep olan insanlar için uzlaşmacı ve amaca yöneliktir.
kullanılan bir kavramdır. Zor insan patolojik çerçevede
ele alınmasa da hem kendileri hem de yakın çevresi için Sorunlar karşısındaki duruşlarına göre:
yaşama sevinci ve yaşam enerjisini azaltan, bireysel ve
kurumsal verimliliğe, motivasyona zarar veren 1. Sağlıklı insan, 2. Normal insan, 3. Sağlıksız insan.
etkilerinden dolayı son yıllarda inceleme konusu hâline
gelmiştir.
Sağlıklı insan sorunların farkındadır. Sorunu çözmek
Zor Kişilik Nasıl Ortaya Çıkar ve Gelişir için gözlenebilir çabalar sergiler. Bu çabaları amaca
Ağaç yaşken eğilir atasözü durumu ifade etmektedir. yönelik, uzlaşmacı ve yapıcıdır. En bilinen ifade ile
Çocuk ailesi ile kurduğu ilişki çerçevesinde iletişim amacı “Üzüm yemektir.” Sorunların çözümünde her iki
tarafın ya da tarafların da kazanabileceği veya en az
kurma temellerini alır. Ve gelecekte de bu şekilde tüm
kayıpla uzlaşabilecekleri sonuca odaklanır. “Haklısın-
insanlara bu davranışları yansıtır. Ailesinden olumlu
tutum ve davranış kazananlar ilerde de çevresi ile haksızsın” tartışmasına girmez. “Köpek balığı” taktiği
iletişim kurarken olumlu tutum ve davranışlar içinde denilen “Haklı olmak için güçlü olmak yeterlidir.”
olurlar. Ya da tam tersi. anlayışını benimsemez. Ya da “Ne şiş yansın ne kebap!”
şeklinde özetlenebilecek “oyuncak ayı” yöntemini
kullanmaz.
Zor İnsan Tanımına Giren Kişilerin Kategorileri
Normal insan da sorunların farkındadır. Ancak o
sorunları çözmek için bir çaba harcamaz, sorunlarla
Zor kişilikleri çeşitli kriterlere göre gruplamak
birlikte yaşamayı seçer. “Benim adım hıdır, bildiğim
mümkündür. budur.”, “Böyle gelmiş, böyle gider.”, “Bir benim
kurumsal yapı içinde değerlendirildiklerinde üç grup çabamla ne olacak?”, “Herkes böyle yapmıyor mu?”…
insanla karşılaşırız. Bunlar: şeklinde kendine göre mantığa bürünün ve sorunları
“halının altına süpürür”. Normal olmayı sağlıklı
1. İnaktif, 2. Reaktif 3. Proaktif tutumdan ayıran da bu anlayıştır.
Sağlıksız insanlar ise en belirleyici özelliği iki defans
İnaktif kişiliğin en belirleyici özelliği aşırı uyum (savunma) mekanizmasını sıklıkla kullanmalarıdır.
davranışı sergilemeleridir. “Evet efendim!” olarak da Bunlar “neden bulma” ve “yansıtma”dır. Bu gruba giren
isimlendirilen bu davranış ve iletişim tarzını sergileyen insanlar bir sorunla karşılaştıklarında başka insanları
kişiler kendi görüş ve düşüncelerini ortaya koyamazlar. veya başka durumları suçlamayı alışkanlık hâline
Özellikle otorite olarak gördükleri kişilerin her türlü getirmişlerdir. Parmakları her zaman birilerini ve bir
düşünce, görüş ve önerilerine derhal ve sorgusuz şeyleri gösterir. Tahmin edilebileceği gibi bu insanların
katılırlar. “Yatan mutlular” olarak da tanımlanan bu en önemli eksikliği “Ben sorumluyum.” diyememeleri,
kişiler kendi yaşamlarına veya kurumsal işleyişe olumlu başka bir ifade ile sorumluluk alamamalarıdır. Evde bir
bir katkıda bulunmazlar. sorun varsa eşi, çalıştığı kurumda bir sorun varsa
yöneticiler suçludur. Bu neden bulma “kader kurbanı”
Reaktif kişiliğin en önemli özelliği ise hemen her görüş, olmaya kadar uzanır. Bu durum; ayağı takılıp düşen bir
çocuğu teselli etmek için halının ya da zeminin
düşünce veya öneriye spontane karşı çıkmaları,
dövüldüğü; masaya başını çarptığında ahşabın
muhalefet etmeleridir. Ortaya atılan görüş ve öneriyi
cezalandırıldığı bir çocuk yetiştirme anlayışının doğal
sorgulamazlar, üzerinde düşünmezler ve sadece karşı bir sonucu olarak görülebilir.
çıkarlar. Karşı çıktıkları veya muhalefet ettikleri duruma
ilişkin bir öneri veya karşı görüş bildirmezler. “Karşı
çıkmak için karşı çıkma” bir yaşam biçimi olarak
yerleşmiştir. Üç-altı yaş çocuğunda gözlenen ve o yaş
grubu için normal hatta sağlıklı kabul edilebilecek
“inatçılık” davranışını aşamamış ve o gelişim düzeyinin
sorun çözme ve varlığını kanıtlama yöntemine takılı
11
Zor İnsanlarla Birlikte Yaşamak ve Çalışmak ele alalım.” – “Şu anda kendini iyi hissetmediğinin
Konusunda Yöntem ve Öneriler farkındayım. Daha sonra konuşalım.”
Kendinden emin erteleme: Zor kişinize göstereceğiniz
Her türlü insan karşısında “model davranış tepkiyi sizin daha sakin ve kafanızın daha duru olduğu
sergilemek” yapılabilecek en doğru davranıştır. Bu bir zamana bırakmak. Örneğin: “Şu anda bu konuyu
gerçekten hareketle bir insanın geliştirebileceği en konuşmaya hazır değilim.” – “İlginç bir fikir; bana
değerli beceri “iletişim becerisi”dir. Bir insanın yaşam düşünmem için izin vermeni istiyorum.”
doyumu, mutluluğu ve verimliliği iletişim becerisi ile Sislendirme: Karşınızdaki kişinin isteğini ve
doğru orantılıdır. Zor insanlarla birlikte yaşamak ve görüşlerini kendi sözlerinizle kısaca özetlemek(böylece
çalışmak konusunda da en temel öneri budur. Zor onu dinlediğinizi ve anladığınızı göstermiş olursunuz)
kişilikler karşısında sergilenmesi gereken iletişim ve kendi düşündüğünüz şekilde tutum almak. (Bu
becerisini kısaca özetlemek gerekirse şunlar yöntem kırık plak cümlesi yönteminin biraz daha
söylenebilir: hafifletilmiş şeklidir. Örneğin: “Bu konunun sizin için
çok önemli olduğunu anlıyorum. Maalesef şimdi işe
Verilmesi gereken mesaj; gitmek zorundayım.” – “Şikâyetlerini dinledim ve
➢ Dolaysız, bunları daha sonra görüşmek istiyorum.” – “İşaret
➢ Hemen, ettiğin olumsuzlukları anlıyorum; artık olumlu
➢ Açık bir şekilde, noktalara bakmamız gerektiğini düşünüyorum.”
➢ Dürüstlükle ve
➢ Karşıdakini incitmeden iletilmelidir. Zor kişilikler karşısında takınılması gereken tutum ve
sergilenmesi gereken davranışlara aşağıda kısaca
Zor insanlarla iletişimi büyük ölçüde imkânsız değinilecektir:
kılan veya sorunu daha da ağırlaştıran tutumlar ise
şöyle özetlenebilir: 1. Saldırgan Kişilikler:
➢ Aynen karşılık verme, Biraz boşalmalarına izin verin. Kibar davranmaya
➢ Problemi ele almak yerine savunmaya geçme, kalkışmayın. Adlarıyla hitap etmek gibi bir yöntemle
➢ Söylenenlerin ne anlama geldiğini dikkate almama, dikkatlerini çekin. Oturtmaya çalışın (Oturan kişi daha
➢ Ürkme ve şaşırma, az saldırgan olur.). Göz teması kurun. Düşündüklerinizi
➢ Tepkisiz kalma (öfkeden dili tutulma) etkili ve kendinizden emin bir biçimde ifade edin.
➢ O anda bir şey düşünememe Söylediklerini tartışmayın, sözlerini kesmeyin. Dostça
davranmaya hazır olun.
Zor kişiliklerle araya mesafe koymada
uygulayabileceğiniz yöntemler şöyle özetlenebilir: 2. Sürekli Yakınanlar:
Kendinizi sorumluymuş gibi hissetseniz de sabrınız
taşsa da dinleyin. Söylediklerini başka sözcüklerle ve
Kırık plak: Dikkatle düşünüp kendinize bir “kırık kısa cümlelerle kendisine tekrarlayarak esas söylemek
plak” cümlesi hazırlayın. Zor kişinize kendisini istediklerini saptamaya çalışın. Görüşlerini o an makul
duyduğunuzu belirtip bu kırık plak cümlesini üst üste bulsanız bile, sakın söylediklerini onaylamayın ya da
tekrarlayın. Örneğin: “Söylediklerini duydum ve bugün kendisinden özür dilemeyin. “Suçlama-savunma-karşı
konuşacak durumda değilim.” – “Şimdi işe gitmem suçlama” kısır döngüsüne düşmeyin. Yorum yapmadan
gerekiyor.” – “ Kızgın görünüyorsun ve ben şimdi olguları belirtin. Özgül, açık uçlu sorularla kendisini
tartışmak istemiyorum.” sorunu çözmeye yönlendirin. Hiçbiri işe yaramazsa
Konunun içeriğini bırakıp ilişkiyi tanımlama: Zor “Peki, sen ne öneriyorsun?” diye sorun.
kişiniz alışılmış davranışları sergilemeye başladığında
söylediklerine aldırmayıp yaptığına işaret etmek. 3. Suskun Tepkisizler:
Örneğin: “Konuşmayı bu şekilde sürdürürsek nerede Suskunluğun, tepkisizliğin ne anlama geldiğini
gideceğimize karar veremeyeceğiz.” – “Eski sorunları yorumlamaya kalkışmayın. Suskunu konuşturmaya
bir kenara bırakırsak işi daha iyi planlayabiliriz.” çalışın. Açık uçlu sorular sorun. Yanıtı sabırla bekleyin.
“Birbirimize bağırıp çağırdığımız sürece sorunu Sessizliği kendi konuşmalarınızla doldurmaya
çözemeyiz.” çalışmayın. Olaylarla veya durumla ilgili kendi
Ortam değişinceye kadar konuşmaya ara verme: yorumunuzu yapın. Tekrar açık uçlu sorular sorun. Eğer
Karşıdaki kişinin öfkesinin, dırdırının ya da suskununuz konuşmaya başlarsa yorum yapmadan
suskunluğunun nedenini tümüyle göz ardı edip dinlemeye gayret edin. Suskununuz tepkisiz kalmayı
konuşmayı ertelemek. Örneğin: “Gördüğüm kadarıyla sürdürüyorsa görüşmeyi kesin ve tekrar görüşmek üzere
şu anda çok öfkelisin. En iyisi bu konuyu öğleden sonra bir zaman belirtin.

12
4. Kötümserler:
Kendinize ve ekibinizi koruyun; kötümserliklerini size
de bulaştırabilirler. Geçmişte benzer durumların nasıl
başarıyla aşıldığını iyimser ama gerçekçi bir dille
anlatın. Değişik seçenekler üzerinde görüşüyorsanız ilk
önce en kötü durumda ne olabilir, bunu siz gündeme
getirin. Kötümserin söylediklerini gelecekte aşılması
gerekebilecek sorunlar olarak görün. Ne yapacağınızı
kaçamaklar yapmadan doğrudan ifade ederek kendi
başınıza davranmaya da hazır olun. Her şeyi ince
eleyip sık dokuyanlara bir kere de kendilerini hazır
hissetmeden harekete geçmeyi önerin.

5. Çokbilmişler
Bu kişiler dayanılmaz bir mantık silsilesi ve bilgilerine
olan güvenleriyle, sizi aptal, beceriksiz konumuna
düşüren ve savunmaya zorlayan insanlardır. Bu
kişilere iletişim kurmak için önceden düşüncelerinizi
sıraya koymanız ve birlikte ele alacağınız konuyla
ilgili hazırlıklar yapmanız gerekiyor. Söylediklerini
kabul etmek istemiyorsanız en etkin yöntem soru
tekniklerini kullanmaktır. Yapılacak işlerin gözden
geçirilmesini sağlamak için ek bilgi vermesini
sağlayacak sorulardan yararlanın. Çokbilmişlerin
arasında uzman olmadıkları hâlde uzmanmış gibi
konuşan, yarı-bilgili hâllerinin kısmen farkında olan ve
aldıkları yarım yamalak bilgileri aceleyle olayın
bütünüymüş gibi sunanlar da vardır. Bunlar karşısında
da doğru olguları sanki başka bir seçenekmiş gibi
mümkün olduğu kadar tasvir edin.

13

You might also like