800) ve Malmesbury'li William'in Gesla Regum Anglorum (yaklasik 1125) adli
eserinde rastlanmistir. Arthur, edebiyatta ilk olarak, Monmouth'lu Geoffrey'in MS 1136'da Latince yazilmis Historia Regum Britanniae (Britanya Krallari Tarihi) kitabinda onemli bir yer tutar. Bu destan Aynu geleneginin hala canli oldugu bir donemde, bir Ingiliz misyoner olan John Batchelor tarafindan, 1880-1888 yillari arasinda kaydedilmistir. Destan ilk olarak, hem Aynu hem Ingiliz dilinde, Transactions of the Asiatic Society of Japan'in (Asyatik Japon Toplumu Hakkinda Bilgiler) bir bolumu Kartala verdigi sozden onlara soz etmedi. Uc tanri Asgard'a donduklerinde Loki, Idun'a yaklasarak soyle dedi: "Ormanda cok guzel altin elmalar buldum. Seninkiler kadar guzel gorunuyorlar. Karsilastirmak icin kendi elmalarini da alip benimle gel. Bulduklarimi seninkilere eklemek isteyeceksin." Insan deneyimlerinin simgesi olduklari icin, cesitli bilim adamlarinin bakis acilarina bagli olarak, soylencelerin cok cesitli bicimlerde cozumlenmeleri mumkundur. Yillar once pek cok uzman, soylenceleri dis cevrenin simgeleri olarak gorurdu. Soylenceleri yaratanlarin dogayi gozlemledikleri ve insan davranislarini goturdu. Gunes Tanricasi bu kadar cesitli yiyecegi gorunce cok memnun oldu. "Beni cok sevindirdin" dedi elciye. "Insanlar bu yiyecekleri yiyip yasayabilecekler." Amaterasu cesitli tahillardan ve baklagillerden tohum topladi ve kuru Hanimimin odasinin duvarini bes parcaya ayirdi. Bizi yakalayip bu yabani, ormanlik yere getirdi. Zavalli yavrum on bes yasindaydi. Ben onun ebesiydim ve dogdugu gunden beri ona ben bakmistim. Canavarin kollarinda dehset icinde oldu! Yasam isigim titreyip sonene kadar onlari seyrettim!" gemi insa eder, yasamasi icin gerekli olanlari gemiye yukler, hayatta kalir: Tufandan sonra sag salim bir dag eteginde karaya cikar. Insan irki devam eder. Tufan, ister olumlulerin yanlis davranislarina tanrisal bir ceza ister gecici bir tanrisal kapris olsun, tanrinin ya da ilgili tanrilarin yarattilar ve Anne Papa'nin ustundekilere darbeler yagdirdilar. Tavhiri siddetli darbeler indiren ruzgarlar, yagmur bosaltan ruzgarlar, sulusepken bosaltan ruzgarlar gonderdi. Sonunda hortum biciminde annesinin diyarina geldi. Ormanlarini devirerek Tane'yi sasirtti ve guclu agaclari topraga devrilmis, ise sayin" dedi onlara. "Manding ve Vagadu kralliklari cok eskilerden beri dost olmustur. Hatta bir zamanlar hepimiz sizin guzel dilinizi konusurduk. Bugun Mande dilini konusabilen cok az kisi kaldi ama cogu hala anlayabilir." Kral, sozleri kadar iyiydi. Sogolon Kedju ve cocuklarina kral ailesinin bir degistirmeye mi niyetlisin? Istersen onu kurtar, ama bil ki hicbirimiz sana katilmiyoruz" dedi. Hektor ve Akhilleus dorduncu kez sicak ve soguk kaynaklara yaklasirlarken Zeus altin terazisini kaldirdi ve iki kefesine de olumu koydu: Birine ayagi tez Ilk kusak oldugunde, Zeus ikinci kusak olumluleri yaratti. Bunlar Gumus Irki'ydilar. Altin Irktan cok daha az erdemliydiler. Vucutlari gecen zamanla olgunlassa da, Gumus Irk ruhca cocuk kaldi. Yuz yil boyunca her cocuk, oteki insanlarin dostluklarindan da, ogretiminden de uzak, evde annesiyle birlikte kaldi. Thor'un Cekicinin Calinisi: Sunus Thor'un Cekicinin Calinisinin ilk yazili kaydi "Thrym'in Sarkisi" olarak anildigi Eski Erfrfu'dadir. MS 900'lerden kalma en eski Kuzey siirlerinden biridir. Yazinsal calisma olarak kisa Kuzey soylencelerinin en iyisidir. insanlarin da babasiydi. Tahil-veren dunyada yasamis olan ilk olumluler kusagi Altin Irk olarak biliniyordu. Bu olumlulerin gonulleri de, isleri de safti. Hem kendileri gibi insanlara hem de olumsuz tanrilara saygi gosterdiler. Bunun karsiliginda olumsuzler de onlari sevdiler. Cunku birbirlerine durust davrandilar. anlayislarini, davranislarini can alici savas anlarinda inceler. Bu aristokratlar savasin yabancisi degildirler. Aksine, aileleri, caglarina hukmeden savasci kulturde onemli bir gorev almalari icin cabalar. Cunku bu, Yunan asaletinin uyelerinden bekledigi, istedigi seydir. Gercekten de pek cok soylu, evde arkadaslariyla yan yana "Artik asagidaki sularda yasayabiliriz" diye bagirdi Izanami. "Kalacak topragimiz oldu." Boylece Izanagi ve Izanami goklerden ayrildilar ve denizin ortasinda yarattiklari adada yasamaya basladilar. Orada buyuk bir saray insa ettiler ve