You are on page 1of 34

Ana menü

Ara
 Hesap oluştur
 Oturum aç
Kişisel araçlar



İçindekiler
gizle


Giriş


Teşhis
Teşhis alt bölümünü aç/kapa

Sebepler
Sebepler alt bölümünü aç/kapa

Doğumdan önce ölüm
Doğumdan önce ölüm alt bölümünü aç/kapa

Biyolojik yaşlanma


Ömür uzatma
Ömür uzatma alt bölümünü aç/kapa

Konum


Psikoloji


Toplum ve kültür
Toplum ve kültür alt bölümünü aç/kapa

Bilinç


Biyolojide
Biyolojide alt bölümünü aç/kapa

Dini görüşler
Dini görüşler alt bölümünü aç/kapa

Dil


Ayrıca bakınız


Kaynakça


Konuyla ilgili yayınlar


Dış bağlantılar

Ölüm
162 dil

 Madde
 Tartışma
 Oku
 Değiştir
 Kaynağı değiştir
 Geçmişi gör

Araçlar


Vikipedi, özgür ansiklopedi

Bazen Ölüm olarak anılan figür için Ölüm (kişileştirme) sayfasına bakınız.
İnsan kafatası evrensel olarak ölümün sembolü olarak
kullanılır.

Ölüm, bir organizmayı ayakta tutan tüm biyolojik işlevlerin geri döndürülemez bir
şekilde sona ermesidir.[1] Beyni olan organizmalar için ölüm, beyinsapı da dahil olmak
üzere tüm beynin işlevinin geri döndürülemez bir şekilde sona ermesi olarak da
tanımlanabilir ve[2][3] beyin ölümü bazen ölümün yasal tanımı olarak kullanılır. [4] Eski bir
organizmanın kalıntıları normalde ölümden kısa bir süre sonra çürümeye başlar.
[5]
Ölüm, önünde sonunda tüm organizmalarda meydana gelen kaçınılmaz bir
süreçtir. Turritopsis dohrnii gibi bazı organizmalar biyolojik olarak ölümsüzdür. Ancak
yine de yaşlanma dışında başka nedenlerle de ölebilirler.[6]
Birinin ne zaman öldüğünü anlamak bir sorun olmuştur. Başlangıçta, nefes
alma ve kalp atışı durduğunda ölüm tanımı vardı.[7] Ancak, kalp
masajının yaygınlaşması artık bunun geri döndürülebilir olduğu anlamına geliyordu.
[8]
Beyin ölümü, farklı tanımlar arasında bölünen bir sonraki seçenekti. Bazı insanlar
tüm beyin fonksiyonlarının durması gerektiğine inanıyor. Bazıları ise beyin sapı hala
canlı olsa bile, kişilik ve kimliklerinin öldüğüne, dolayısıyla tamamen ölü olmaları
gerektiğine inanıyor.[9]
Ölüm genellikle tüm organizmalara uygulanır; hücreler veya dokular gibi bir
organizmanın bireysel bileşenlerinde görülen benzer süreç nekrozdur.[10] Virüs gibi bir
organizma olarak kabul edilmeyen bir şey fiziksel olarak yok edilebilir, ancak bir virüs
ilk etapta canlı olarak kabul edilmediğinden öldüğü söylenmez. [11] 21. yüzyılın başları
itibarıyla yılda 56 milyon insan ölmektedir. Bunun en yaygın nedeni kalbi etkileyen bir
hastalık olan kardiyovasküler hastalıklardır.[12]
Birçok kültür ve dinde ölümden sonra yaşam fikri vardır ve ayrıca kişinin yaşamındaki
iyi ve kötü eylemlerin yargılanması fikri de olabilir. Cenaze
töreni, kremasyon veya gökyüzüne gömme gibi bedeni onurlandırmak için farklı
gelenekler de olabilir.[13]
Ölüm, biyogerontologlar olarak bilinen bir grup bilim insanı tarafından, biyolojik
olarak ölümsüz organizmaların yaptığının aynısını yapmaya çalışarak ve benzer bir
yöntemi insanlara uygulayarak aktif bir şekilde tedavi edilmeye çalışılmaktadır.
[14]
Ancak, insanlar bunu kendilerine uygulayacak araçlara sahip olmadıkları için, bir
insan için maksimum yaşam süresine ulaşmak için kalori
azaltma, diyet ve egzersiz gibi başka yollar kullanmak zorundadırlar.[15]
2022 itibarıyla, toplam 109 milyar insan ölmüştür; bu da şimdiye kadar yaşamış tüm
insanların yaklaşık %93,8'ine tekabül etmektedir.

Teşhis[değiştir | kaynağı değiştir]

Dünya Sağlık Örgütünün 2012 yılında milyon kişi başına


düşen tahmini ölüm sayısı
1,054-4,598

4,599-5,516

5,517-6,289

6,290-6,835

6,836-7,916

7,917-8,728

8,729-9,404

9,405-10,433

10,434-12,233

12,234-17,141

Tanım sorunları[değiştir | kaynağı değiştir]


Ana madde: Yasal ölüm § Tıbbi bildirim

Ölüm kavramı, insanoğlunun bu olguyu anlamasının anahtarıdır. Bu kavrama ilişkin


birçok bilimsel yaklaşım ve çeşitli yorumlar bulunmaktadır. [16] Buna ek olarak, yaşamı
idame ettiren tedavinin ortaya çıkışı ve ölümün hem tıbbi hem de yasal açıdan
tanımlanmasına yönelik çok sayıda kriter, tek bir birleştirici tanımın oluşturulmasını
zorlaştırmıştır.[17]
Ölümü tanımlamak için yaşamı tanımlamak[değiştir | kaynağı değiştir]

Philippe de Champaigne'in 17. yüzyıla ait bu tablosunda


bir çiçek, bir kafatası ve bir kum saati yaşam, ölüm ve zamanı temsil ediyor
Ölümü tanımlarken karşılaşılan zorluklardan biri de onu yaşamdan ayırmaktır. Zaman
içinde bir nokta olarak ölüm, yaşamın sona erdiği anı ifade ediyor gibi görünmektedir.
Yaşam fonksiyonlarının sona ermesi genellikle organ sistemleri arasında eşzamanlı
olmadığından, ölümün ne zaman gerçekleştiğini belirlemek zordur. [18] Dolayısıyla
böyle bir belirleme, yaşam ve ölüm arasında kesin kavramsal sınırların çizilmesini
gerektirir. Bu da yaşamın nasıl tanımlanacağı konusunda çok az fikir birliği olması
nedeniyle zordur.
Yaşamı bilinç açısından tanımlamak mümkündür. Bilinç sona erdiğinde, bir
organizmanın öldüğü söylenebilir. Bu yaklaşımdaki kusurlardan biri, canlı olan ancak
muhtemelen bilinçli olmayan birçok organizmanın bulunmasıdır. [19] Bir başka sorun da
modern bilim insanları, psikologlar ve filozoflar tarafından bilincin pek çok farklı
tanımının yapılmasıdır.[20] Buna ek olarak, İbrahimi ve Dharmik gelenekler de dahil
olmak üzere birçok dini gelenek, ölümün bilincin sona ermesini gerektirmediğini (veya
gerektirmeyebileceğini) savunmaktadır. Bazı kültürlerde ölüm tek bir olaydan ziyade
bir süreçtir. Bir ruhsal durumdan diğerine yavaş bir geçiş anlamına gelir. [21]
Ölümle ilgili diğer tanımlar, organizmik işlevin sona ermesi ve kişiliğin geri
döndürülemez kaybını ifade eden insan ölümü karakterine odaklanmaktadır. Daha
spesifik olarak ölüm, yaşayan bir varlığın tüm işlevlerinin geri döndürülemez bir
şekilde sona ermesi durumunda gerçekleşir.[22] İnsan yaşamıyla ilgili olarak ölüm, bir
kişinin bir kişi olarak varlığını kaybettiği geri döndürülemez bir süreçtir. [22]
Kalp atışı ve nefes ile ölümün tanımı[değiştir | kaynağı değiştir]
Tarihsel olarak, bir insanın ölüm anını tam olarak tanımlama girişimleri öznel veya
kesin olmamıştır. Ölüm, kalp atışının (kalp durması) ve solunumun durması olarak
tanımlanmıştır,[7] ancak kalp masajı ve hızlı defibrilasyonun geliştirilmesi bu tanımı
yetersiz kılmıştır çünkü solunum ve kalp atışı bazen yeniden başlatılabilir. [8] Dolaşım
ve solunumun durduğu bu ölüm türü, ölümün dolaşım tanımı (ÖDT) olarak
bilinmektedir. ÖDT'nin savunucuları bu tanımın makul olduğuna inanmaktadırlar
çünkü dolaşım ve solunum fonksiyonlarını kalıcı olarak kaybetmiş bir kişi ölü olarak
kabul edilmelidir.[23] Bu tanımı eleştirenler ise bu fonksiyonların durması kalıcı olabilse
da durumun geri döndürülemez olduğu anlamına gelmediğini, çünkü kalp masajının
yeterince hızlı uygulanması halinde kişinin yeniden hayata döndürülebileceğini
belirtmektedirler.[23] Dolayısıyla, ÖDT'nin lehinde ve aleyhindeki argümanlar "kalıcı" ve
"geri döndürülemez" kelimelerinin tanımlanmasına indirgenmekte, bu da ölümün
tanımlanmasındaki güçlüğü daha da karmaşık hale getirmektedir. Ayrıca, geçmişte
ölümle nedensel olarak ilişkilendirilen olaylar artık her koşulda öldürmüyor; çalışan bir
kalp veya akciğer olmadan, yaşam destek cihazları, organ nakilleri ve yapay kalp
pillerinin bir kombinasyonu ile bazen yaşam sürdürülebiliyor.
Beyin ölümü[değiştir | kaynağı değiştir]
Günümüzde, ölüm anının tanımlanmasının gerekli olduğu durumlarda, doktorlar
ve adli tabipler bir kişinin öldüğünü tanımlamak için genellikle "beyin ölümü" veya
"biyolojik ölüm" kavramlarına başvurmaktadırlar; [24] insanlar beyinlerindeki elektriksel
aktivite sona erdiğinde ölü olarak kabul edilmektedirler. [25] Elektriksel aktivitenin sona
ermesinin bilincin sona erdiğini gösterdiği varsayılır.[26] Bilincin askıya alınması,
belirli uyku aşamalarında ve özellikle komada olduğu gibi geçici değil kalıcı olmalıdır.
[27]
Uyku durumunda, aradaki farkı anlamak için EEG kullanılır.[28]
"Beyin ölümü" kategorisi bazı akademisyenler tarafından sorunlu olarak
görülmektedir. Örneğin, Ulusal Sağlık Enstitüleri Biyoetik Bölümünde kıdemli bir
öğretim üyesi olan Dr. Franklin Miller şunları belirtmektedir: "1990'ların sonlarına
doğru... beyin ölümü ile insanın ölümü arasındaki denkleme, bu duruma sahip olduğu
doğru bir şekilde teşhis edilen ve önemli süreler boyunca mekanik ventilasyonda
tutulan hastaların sergilediği biyolojik işlevler dizisine ilişkin kanıtlara dayanarak
akademisyenler tarafından giderek daha fazla meydan okundu. Bu hastalar dolaşım
ve solunumu sürdürme, ısıyı kontrol etme, atıkları dışarı atma, yaraları iyileştirme,
enfeksiyonlarla mücadele etme ve en dramatik olanı da (hamile "beyin ölümü
gerçekleşmiş" kadınlar söz konusu olduğunda) fetüslere gebe kalma becerilerini
korumuşlardır."[29]

Fransız - 16/17. yüzyıl fildişi kolye ucu, Keşiş ve Ölüm,


ölümlülüğü ve ölümün kesinliğini hatırlatıyor (Walters Sanat Müzesi)

"Beyin ölümü" bazı akademisyenler tarafından sorunlu olarak görülse de bu, ölüm
tanımının yaşamı ölümden ayırmak için en makul tanım olduğuna inanan
savunucuları da vardır. Bu tanımın desteklenmesinin ardındaki mantık, beyin
ölümünün güvenilir ve tekrarlanabilir bir dizi kritere sahip olmasıdır. Ayrıca beyin,
kimliğimizi ya da insan olarak kim olduğumuzu belirlemede çok önemlidir. "Beyin
ölümü"nün bitkisel hayattaki ya da komadaki bir kişiyle bir tutulamayacağı, zira ilk
durumun iyileşmenin mümkün olmadığı bir durumu tanımladığı belirtilmelidir. [30]
EEG'ler sahte elektriksel uyarıları tespit edebilirken,
bazı ilaçlar, hipoglisemi, hipoksi veya hipotermi beyin aktivitesini geçici olarak
baskılayabilir veya hatta durdurabilir;[31] bu nedenle hastanelerin, tanımlanmış koşullar
altında geniş aralıklarla EEG'leri içeren beyin ölümünü belirleme protokolleri vardır. [32]
Neokortikal beyin ölümü[değiştir | kaynağı değiştir]
Bilinç için sadece beynin neokorteksinin gerekli olduğunu savunan kişiler bazen
ölümü tanımlarken sadece elektriksel aktivitenin dikkate alınması gerektiğini
savunmaktadırlar. Nihayetinde, ölüm kriteri, serebral korteksin ölümüyle kanıtlandığı
üzere, bilişsel işlevin kalıcı ve geri döndürülemez kaybı olabilir. Mevcut ve
öngörülebilir tıbbi teknoloji göz önüne alındığında, insan düşüncesi ve kişiliğinin geri
kazanılmasına dair tüm umutlar ortadan kalkmış olacaktır. [9] Tüm beyin kriterlerine
göre bile beyin ölümünün tespiti karmaşık olabilir.
Toplam beyin ölümü[değiştir | kaynağı değiştir]
Günümüzde çoğu yerde, ölümün daha muhafazakar bir tanımı - sadece neokorteksin
aksine tüm beyindeki elektriksel aktivitenin geri döndürülemez şekilde durması -
benimsenmiştir. Amerika Birleşik Devletleri'ndeki Tek Tip Ölüm Belirleme
Yasası buna bir örnektir.[33] Geçmişte, bu tüm beyin tanımının benimsenmesi, 1980
yılında Başkan'ın Tıp ve Biyomedikal ve Davranışsal Araştırmalarda Etik Sorunları
İnceleme Komisyonunun bir sonucuydu.[34] Komisyon, ölümün tanımlanmasına yönelik
bu yaklaşımın ülke çapında tek tip bir tanıma ulaşmak için yeterli olduğu sonucuna
varmıştır. Bu tanımı desteklemek için, ölümün tespiti için yasal standartların
yeknesaklığı, yapay yaşam desteği için ailenin mali kaynaklarının tüketilmesi ve
organ bağışına devam etmek için beyin ölümünün ölümle eşdeğer tutulmasının yasal
olarak tesis edilmesi gibi çok sayıda neden sunulmuştur. [35]

Postmortem değişikliklerin zaman çizelgesi (ölüm


aşamaları).

Beyin ölümünü destekleme ya da karşı çıkma meselesinin yanı sıra, bu kategorik


tanımın doğasında var olan bir başka sorun daha vardır: tıbbi uygulamadaki
değişkenlik. 1995 yılında Amerikan Nöroloji Akademisi (AAN) nörolojik ölüm teşhisi
için tıbbi standart haline gelen kriterleri oluşturmuştur. O dönemde, total beynin "geri
dönüşü olmayan durmasını" belirlemek için üç klinik özelliğin karşılanması
gerekiyordu: açık etiyolojili koma, solunumun durması ve beyin sapı reflekslerinin
olmaması.[36] Bu kriterler en son 2010 yılında tekrar güncellenmiştir, ancak hastaneler
ve tıbbi uzmanlıklar arasında önemli farklılıklar devam etmektedir. [36]
Bağışlar[değiştir | kaynağı değiştir]
Ölümün tanımlanması sorunu, özellikle ölü donör kuralıyla ilgili olduğu için zorunludur
ve bu kuralın şu yorumlarından biri olarak anlaşılabilir: organ tedarikine başlamadan
önce bir kişinin öldüğüne dair resmi bir beyan olmalıdır veya organ tedariki donörün
ölümüyle sonuçlanamaz. Ölümün tanımı ve ölü donör kuralı konusunda büyük
tartışmalar yaşanmıştır.[23] Kuralı savunanlar, kuralın organ bağışçılarını korumanın
yanı sıra organ tedarikine yönelik ahlaki ya da yasal itirazlara karşı meşru olduğuna
inanmaktadırlar. Eleştirmenler ise kuralın bağışçıların menfaatlerini gözetmediğine ve
organ bağışını etkili bir şekilde teşvik etmediğine inanmaktadırlar. [23]
İşaretler[değiştir | kaynağı değiştir]
Ana madde: Ölüm aşamaları

Ölüm belirtileri veya sıcakkanlı bir hayvanın artık hayatta olmadığına dair güçlü
belirtiler şunlardır:[37]

 Solunum durması (nefes almama)


 Kardiyak arrest (nabız yok)
 Beyin ölümü (nöronal aktivite yok)
Ölümden sonraki aşamalar şunlardır:[38]

 Pallor mortis, ölümden 15-120 dakika sonra ortaya çıkan solukluk


 Algor mortis, ölümün ardından vücut sıcaklığındaki azalma. Bu genellikle ortam
sıcaklığıyla eşleşene kadar sabit bir düşüştür
 Rigor mortis, cesedin uzuvları sertleşir (Latince rigor) ve hareket ettirilmesi
zorlaşır
 Livor mortis, kanın vücudun alt (bağımlı) kısmına yerleşmesi
 Kokuşma, ayrışmanın başlangıç belirtileri
 Ayrışma, güçlü ve hoş olmayan bir kokunun eşlik etmesi ile maddenin daha basit
formlara indirgenmesi.
 İskeletleşme, tüm yumuşak dokuların ayrıştığı ve geriye sadece iskeletin kaldığı
ayrışmanın sonu.
 Fosilleşme, çok uzun bir süre boyunca oluşan iskelet kalıntılarının doğal olarak
korunması
Yasal[değiştir | kaynağı değiştir]
Ayrıca bakınız: Yasal ölüm

Bir kişinin ölümü, yetki alanlarına göre değişebilen yasal sonuçlara sahiptir. Çoğu
ülke, beynin tüm fonksiyonlarının tamamen durmuş olması gereken tüm beyin ölümü
kriterlerini takip eder. Bununla birlikte, diğer yargı alanlarında, bazıları beyin
ölümünün beyin sapı versiyonunu takip eder. [36] Daha sonra, çoğu ülkede bir doktorun
ölüm beyanının sunulması üzerine ya bir doktor ya da idari bir ofis tarafından bir ölüm
belgesi düzenlenir.[39]
Yanlış teşhis[değiştir | kaynağı değiştir]
Ayrıca bakınız: Erken defin

Erken Defin, Antoine Wiertz'in diri diri gömülen bir adamı


resmettiği tablosu, 1854

İnsanların doktorlar tarafından ölü ilan edildikten sonra, bazen günler sonra
tabutlarında ya da mumyalama işlemleri başlamak üzereyken "hayata döndüklerine"
dair pek çok anekdot vardır. 18. yüzyılın ortalarından itibaren, halkın yanlışlıkla diri
diri gömülme korkusunda bir artış olmuş[40] ve ölüm belirtilerinin belirsizliği konusunda
çok fazla tartışma yaşanmıştır. Gömülmeden önce yaşam belirtilerini test etmek için
cesedin ağzına sirke ve biber dökmekten, ayaklarına ya da rektumuna kızgın demir
çubuklar sokmaya kadar çeşitli öneriler getirilmiştir. [41] 1895 yılında yazan doktor J.C.
Ouseley, İngiltere ve Galler'de her yıl 2.700 kadar kişinin erken gömüldüğünü iddia
etse de bazı tahminler bu sayının 800'e yakın olduğunu göstermektedir. [42]
Elektrik şoku vakalarında, bir saat veya daha uzun süre kardiyopulmoner
resüsitasyon (CPR), sersemlemiş sinirlerin iyileşmesini sağlayabilir ve görünüşte ölü
olan bir kişinin hayatta kalmasına izin verebilir. Buzlu su altında bilinçsiz halde
bulunan kişiler, acil servise ulaşana kadar yüzleri sürekli soğuk tutulursa hayatta
kalabilirler.[43] Metabolik aktivitenin ve oksijen ihtiyacının minimum düzeyde olduğu bu
"dalış tepkisi", memeli dalış refleksi olarak adlandırılan ve insanların deniz
memelileriyle paylaştığı bir tepkidir.[43]
Tıbbi teknolojiler ilerledikçe, ölümün ne zaman gerçekleştiğine dair fikirlerin,
görünürde ölümün gerçekleştiği daha uzun sürelerin ardından bir kişiyi yeniden
hayata döndürme becerisi ışığında yeniden değerlendirilmesi gerekebilir (kalp masajı
ve defibrilasyonun kalp atışının durmasının kesin bir ölüm göstergesi olarak yetersiz
olduğunu göstermesinde olduğu gibi). Elektriksel beyin aktivitesinin olmaması, bir
kişinin bilimsel olarak ölü kabul edilmesi için yeterli olmayabilir. Bu nedenle, bilgi
teorik ölüm kavramı, gerçek ölümün ne zaman gerçekleştiğini tanımlamak için daha
iyi bir araç olarak önerilmiştir, ancak bu kavramın kriyonik alanı dışında çok az pratik
uygulaması vardır.[44]

Sebepler[değiştir | kaynağı değiştir]


Ayrıca bakınız: Oranlarına göre ölüm nedenleri listesi ve Önlenebilir ölüm nedenleri

Gelişmekte olan ülkelerde insan ölümlerinin önde gelen nedeni bulaşıcı


hastalıklardır. Gelişmiş ülkelerde önde gelen nedenler ise ateroskleroz (kalp
hastalığı ve inme), kanser ve obezite ile yaşlanmaya bağlı diğer hastalıklardır. Son
derece geniş bir farkla, gelişmiş dünyadaki en büyük birleştirici ölüm
nedeni, yaşlanmayla ilişkili hastalıklar olarak bilinen çeşitli komplikasyonlara yol açan
biyolojik yaşlanmadır.[45] Bu koşullar homeostaz kaybına neden olarak kalp
durmasına yol açmakta, oksijen ve besin kaynağı kaybına neden olarak beyin ve
diğer dokularda geri dönüşü olmayan bozulmalara neden olmaktadır. Dünya
genelinde her gün ölen yaklaşık 150.000 kişinin yaklaşık üçte ikisi yaşa bağlı
nedenlerden ölmektedir.[45] Sanayileşmiş ülkelerde bu oran çok daha yüksek olup
%90'a yaklaşmaktadır.[45] Gelişen tıbbi imkanlar sayesinde ölüm, yönetilmesi gereken
bir durum haline gelmiştir.
Gelişmekte olan ülkelerde sağlık koşullarının yetersizliği ve modern tıp
teknolojisine erişimin olmaması, bulaşıcı hastalıklardan kaynaklanan ölümleri
gelişmiş ülkelere kıyasla daha yaygın hale getirmektedir. Bu hastalıklardan biri
olan tüberküloz, 2015 yılında 1,8 milyon insanın ölümüne neden olan bakteriyel bir
hastalıktır.[46] Sıtma, yılda yaklaşık 400-900 milyon ateş vakasına ve 1-3 milyon ölüme
neden olmaktadır.[47] Afrika'da AIDS nedeniyle ölenlerin sayısı 2025 yılına kadar 90-
100 milyona ulaşabilir.[48][49]
Birleşmiş Milletler Gıda Hakkı Özel Raportörü Jean Ziegler'e göre, 2000 - Mart 2008
döneminde yetersiz beslenmeden kaynaklanan ölümler 2006 yılında toplam ölüm
oranının %58'ini oluşturmuştur. Ziegler, dünya çapında yaklaşık 62 milyon insanın
tüm nedenlerden öldüğünü ve bu ölümlerin 36 milyondan fazlasının açlık ya da mikro
besin maddelerinin eksikliğine bağlı hastalıklardan kaynaklandığını belirtmektedir. [50]

1910 yılında sigara içen Amerikalı çocuklar. Tütün


kullanımı 20. yüzyılda tahminen 100 milyon kişinin ölümüne neden olmuştur. [51]

Dünya Sağlık Örgütü tarafından yayınlanan bir raporda, tütün kullanımının 20.
yüzyılda dünya çapında 100 milyon insanın ölümüne yol açtığı ve 21. yüzyılda dünya
çapında 1 milyar insanın ölümüne yol açabileceği uyarısında bulunuldu. [51]
Gelişmiş ülkelerde önde gelen birçok ölüm nedeni diyet ve fiziksel aktivite ile
ertelenebilir, ancak yaşla birlikte hızlanan hastalık insidansı hala insan ömrüne
sınırlar getirmektedir. Yaşlanmanın evrimsel nedeni en iyi ihtimalle yeni yeni
anlaşılmaya başlanmıştır. Yaşlanma sürecine doğrudan müdahalenin, başlıca ölüm
nedenlerine karşı en etkili müdahale olabileceği öne sürülmektedir. [52]
Hans Selye, birçok ölüm nedeni için spesifik olmayan birleşik bir yaklaşım
önermiştir. Stresin bir organizmanın uyum yeteneğini azalttığını göstermiş ve uyum
yeteneğini özel bir kaynak olan uyum enerjisi olarak tanımlamayı önermiştir. Bu
kaynak tükendiğinde hayvan ölür.[53] Selye, uyum yeteneğinin doğumda sunulan sınırlı
bir kaynak olduğunu varsaymıştır. Daha sonra Goldstone, adaptasyonun sermaye
rezervi olarak depolanabilen (bir sınıra kadar) adaptasyon enerjisinin üretimi veya
geliri kavramını önermiştir.[54] Son çalışmalarda, adaptasyon enerjisi adaptasyon
modelinde "baskın yol" üzerinde bir iç koordinat olarak kabul edilmektedir. Uyum
sağlama rezervi neredeyse tükendiğinde refah salınımlarının ortaya çıktığı
gösterilmiştir.[55]

Édouard Manet'nin Le Suicidé adlı tablosu, yakın zamanda


ateşli silahla intihar etmiş bir adamı tasvir eder

2012 yılında intihar, ABD'de insan yaralanmalarına bağlı ölümlerin önde gelen nedeni
olarak araba kazalarını geride bırakmış, onu zehirlenme, düşme ve cinayet izlemiştir.
[56]

Nükleer felaketlerden yapısal çökmelere kadar kazalar ve felaketler de can


almaktadır. Tüm zamanların en ölümcül olaylarından biri olan 1975 Banqiao Barajı
Faciası'nda ölü sayısının 240.000'e kadar çıktığı tahmin edilmektedir. [57] Ölü sayısının
yüksek olduğu diğer olaylar ise; bir barut fabrikasının 20.000 kişinin ölümüyle
sonuçlandığı Wanggongchang Patlaması,[58] 13.000 kişinin öldüğü Circus Maximus'un
duvarının çökmesi[59] ve 95 ila 4.000 kişinin öldüğü Çernobil Faciası'dır.[60][61]
Doğal afetler yılda yaklaşık 45.000 kişinin ölümüne yol açmaktadır, ancak bu sayı her
on yıl için milyonlar ile binler arasında değişebilmektedir. En ölümcül doğal afetlerden
bazıları, tahminler büyük ölçüde farklılık gösterse de, 4 milyon kişinin ölümüne neden
olan 1931 Çin seli,[62] Çin'de tahmini 2 milyon kişinin ölümüne neden olan 1887 Sarı
Nehir seli[63] ve Pakistan'da 500.000 kişinin ölümüne neden olan 1970 Bhola
Siklonu'dur.[64]
Hayvanlarda yırtıcılık yaygın bir ölüm nedeni olabilir. Çiftlik hayvanlarının yırtıcılar
nedeniyle ölüm oranı %6'dır. Bununla birlikte, daha genç hayvanlar yırtıcılığa karşı
daha hassastır. Örneğin, genç tilkilerin %50'si kuşlar, vaşaklar, kır kurtları ve diğer
tilkiler tarafından öldürülmektedir. Yellowstone Ulusal Parkı'ndaki genç ayı
yavrularının yetişkinliğe kadar diğer ayılar ve yırtıcılardan kurtulma şansı sadece
%40'tır.[65]
Otopsi[değiştir | kaynağı değiştir]

Rembrandt'ın Dr. Nicolaes Tulp'un Anatomi Dersi adlı


eserinde bir otopsi tasvir edilmiştir

Postmortem muayene veya obdüksiyon olarak da bilinen otopsi, bir kişinin ölüm
nedenini ve şeklini belirlemek ve mevcut olabilecek herhangi bir hastalığı veya
yaralanmayı değerlendirmek için bir insan cesedinin kapsamlı
bir incelemesinden oluşan tıbbi bir prosedürdür. Genellikle patolog adı verilen uzman
bir tıp doktoru tarafından gerçekleştirilir.[66]
Otopsiler ya hukuki ya da tıbbi amaçlarla yapılır. [66] Adli otopsi, ölüm nedeninin cezai
bir konu olabileceği durumlarda yapılırken, klinik veya akademik otopsi ölümün tıbbi
nedenini bulmak için yapılır ve bilinmeyen veya belirsiz ölüm vakalarında veya
araştırma amacıyla kullanılır.[67] Otopsiler, dış muayenenin yeterli olduğu ve cesedin
parçalara ayrılarak iç muayenenin yapıldığı durumlar olarak da sınıflandırılabilir.
[68]
Bazı durumlarda iç otopsi için en yakın akrabadan izin alınması gerekebilir.[69] İç
otopsi tamamlandıktan sonra ceset genellikle dikilerek yeniden bir araya getirilir. [38]
Her zaman tıbbi bir prosedür olmayan nekropsi, daha önce düzenlenmemiş bir ölüm
sonrası muayeneyi tanımlamak için kullanılan bir terimdi. Modern zamanlarda bu
terim daha çok hayvan cesetleri ile ilişkilendirilmektedir. [70]

Doğumdan önce ölüm[değiştir | kaynağı değiştir]


Doğumdan önce ölüm birkaç şekilde gerçekleşebilir: ölü doğum, fetüsün doğumdan
önce veya doğum sırasında ölmesi; düşük, embriyonun bağımsız olarak hayatta
kalamadan ölmesi; ve kürtaj, gebeliğin yapay olarak sonlandırılması. Ölü doğum ve
düşük çeşitli nedenlerle gerçekleşebilirken, kürtaj kasıtlı olarak gerçekleştirilir.
Ölü doğum[değiştir | kaynağı değiştir]
Ana madde: Ölü doğum

Ölü doğum, fetüsün doğumundan hemen önce veya sonra gerçekleşebilir.


Fetüsteki kusurlardan veya annede bulunan risk faktörlerinden kaynaklanabilir. Bu
faktörlerin azaltılması, riskler mevcut olduğunda sezaryenle doğum ve doğum
kusurlarının erken teşhisi ölü doğum oranını düşürmüştür. Bununla birlikte, Amerika
Birleşik Devletleri'ndeki doğumların %1'i ölü doğumla sonuçlanmaktadır. [71]
Düşük[değiştir | kaynağı değiştir]
Ana madde: Düşük

Düşük, Dünya Sağlık Örgütü tarafından "500 g veya daha az ağırlığa sahip bir
embriyo veya fetüsün annesinden atılması veya çıkarılması" olarak
tanımlanmaktadır. Düşük, gebelikte en sık görülen sorunlardan biridir ve tüm
klinik gebeliklerin yaklaşık %12-15'inde bildirilmektedir; ancak adet dönemindeki
gebelik kayıpları da dahil edildiğinde bu oran tüm gebeliklerin %17-22'sine kadar
çıkabilmektedir. Düşükle ilgili birçok risk faktörü
vardır; kafein, tütün, alkol, ilaç tüketimi, daha önce düşük yapmış olmak ve kürtaj
kullanımı düşük yapma olasılığını artırabilir. [72]
Kürtaj[değiştir | kaynağı değiştir]
Ana madde: Kürtaj

Kürtaj, tecavüz sonucu hamilelik, çocuk sahibi olmanın getirdiği mali


kısıtlamalar, ergen hamileliği ve önemli bir kişinin desteğinin olmaması gibi birçok
nedenden dolayı yapılabilir.[73] Kürtajın iki şekli vardır: tıbbi kürtaj ve klinik içi kürtaj
veya bazen cerrahi kürtaj olarak adlandırılır. Tıbbi kürtaj, son âdet tarihinden en fazla
11 hafta sonra gebeliği sonlandıracak bir hap almayı içerir ve klinik içi kürtaj, rahmi
boşaltmak için emme kullanılarak tıbbi bir prosedürü içerir; bu 12 haftadan sonra
mümkündür, ancak prosedürü uygulayacak bir ameliyat doktoru bulmak daha zor
olabilir.[74]

Biyolojik yaşlanma[değiştir | kaynağı değiştir]


Ana madde: Biyolojik yaşlanma

Sossusvlei'de ölü deve dikeni ağacı

Biyolojik yaşlanma, bir canlının tüm felaketlere rağmen hayatta kalabildiği ancak
sonunda yaşlılıkla ilgili nedenlerden dolayı öldüğü bir senaryoyu ifade eder. Tersine,
erken ölüm, yaşlılık gelmeden önce meydana gelen bir ölümü, örneğin bir insanın 75
yaşına ulaşmadan önce ölmesini ifade edebilir.[75] Hayvan ve bitki hücreleri normalde
doğal varoluşun tüm süresi boyunca çoğalır ve işlev görür, ancak yaşlanma süreci
hücresel aktivitenin bozulması ve düzenli işleyişin bozulmasından kaynaklanır.
Hücrelerin kademeli bozulma ve ölüm eğilimi, metabolik reaksiyonların ve canlılığın
devam etmesine rağmen hücrelerin doğal olarak istikrarlı ve uzun süreli yaşam
kapasitesi kaybına mahkum olduğu anlamına gelir. Örneğin Birleşik Krallık'ta her gün
meydana gelen ölümlerin onda dokuzu yaşlanmayla ilgilidir; dünya genelinde ise her
gün meydana gelen 150.000 ölümün üçte ikisinin nedeni yaşlanmadır. [76]
Biyolojik işlevlerine yönelik dış tehlikelerden kurtulan neredeyse tüm hayvanlar,
sonunda yaşam bilimlerinde "senesans" olarak bilinen biyolojik yaşlanma nedeniyle
ölür. Bazı organizmalar ihmal edilebilir bir yaşlanma yaşar, hatta biyolojik
ölümsüzlük sergiler. Bunlar arasında denizanası Turritopsis dohrnii,
[77]
hidra ve planarya sayılabilir. Doğal olmayan ölüm nedenleri
arasında intihar ve yırtıcılık yer alır. Tüm nedenler arasında, dünya çapında her gün
yaklaşık 150.000 kişi ölmektedir.[45] Bunların üçte ikisi doğrudan veya dolaylı olarak
yaşlanmaya bağlı olarak ölmektedir, ancak Amerika Birleşik Devletleri, Birleşik Krallık
ve Almanya gibi sanayileşmiş ülkelerde bu oran %90'a yaklaşmaktadır (yani, tüm
ölümlerin yaklaşık onda dokuzu yaşlanmayla ilgilidir). [45]
Fizyolojik ölüm artık bir olaydan ziyade bir süreç olarak görülüyor: bir zamanlar
ölümün göstergesi olarak kabul edilen koşullar artık tersine çevrilebilir. [78] Sürecin
neresinde yaşam ve ölüm arasında bir ayrım çizgisi çizileceği, hayati
belirtilerin varlığı ya da yokluğunun ötesindeki faktörlere bağlıdır. Genel olarak klinik
ölüm, yasal ölümün tespiti için ne gerekli ne de yeterlidir. Kalbi ve akciğerleri çalışan
ve beyin ölümü gerçekleştiği tespit edilen bir hasta, klinik ölüm gerçekleşmeden yasal
olarak ölü ilan edilebilir.[79]

Ömür uzatma[değiştir | kaynağı değiştir]


Ana madde: Yaşamın uzatılması

Ömrün uzatılması, yaşlanma karşıtı önlemlerle yaşlanma süreçlerinin yavaşlatılması


veya tersine çevrilmesi yoluyla özellikle insanlarda maksimum veya ortalama yaşam
süresinin artırılması anlamına gelmektedir. Yaşlanma dünya çapında en yaygın ölüm
nedeni olmasına rağmen, sosyal olarak çoğunlukla göz ardı edilmekte ve yine de
"gerekli" ve "kaçınılmaz" olarak görülmektedir, bu nedenle yaşlanma karşıtı tedavilere
yönelik araştırmalara çok az para harcanmaktadır, bu da yaşlanma yanlısı
trans olarak bilinen bir olgudur.[45]
Ortalama yaşam süresi, kazalara ve yaşa ya da kanser veya kardiyovasküler
hastalıklar gibi yaşam tarzıyla ilgili rahatsızlıklara karşı savunmasızlığa göre
belirlenir. Ortalama yaşam süresinin uzatılması iyi beslenme, egzersiz ve sigara gibi
tehlikelerden kaçınma ile sağlanabilir. Maksimum yaşam süresi de bir
türün genlerinde bulunan yaşlanma oranına göre belirlenir. Şu anda, maksimum
yaşam süresini uzatmanın yaygın olarak bilinen tek yöntemi kalori kısıtlamasıdır.
[15]
Teorik olarak, maksimum yaşam süresinin uzatılması, yaşlanma hasar oranının
azaltılması, hasarlı dokuların periyodik olarak değiştirilmesi veya bozulan hücre ve
dokuların moleküler onarımı veya gençleştirilmesi ile sağlanabilir.[80]
Amerika Birleşik Devletleri'nde yapılan bir anket, dindar ve dindar olmayanların,
kadın ve erkeklerin ve farklı ekonomik sınıflardan insanların yaşam süresinin
uzatılmasına benzer oranlarda destek verdiğini, Afrikalıların ve Hispaniklerin ise
beyazlara göre daha yüksek oranda destek verdiğini ortaya koymuştur. Ankete
katılanların yüzde otuz sekizi yaşlanma süreçlerinin tedavi edilmesini isteyeceklerini
belirtmiştir.[81]
Yaşam uzatma araştırmacıları, "biyomedikal gerontologlar" olarak bilinen
biyogerontologların bir alt sınıfıdır. Yaşlanmanın doğasını anlamaya çalışırlar ve
sağlığın iyileştirilmesi ve yaşamın her aşamasında gençliğin dinçliğinin korunması
için yaşlanma süreçlerini tersine çevirecek ya da en azından yavaşlatacak tedaviler
geliştirirler.[14] Yaşam uzatma bulgularından yararlanan ve bunları kendilerine
uygulamaya çalışanlara "yaşam uzatmacılar" veya "uzun yaşamcılar" denir. Şu anda
birincil yaşam uzatma stratejisi, geliştirildiğinde yaşlanmaya karşı tam bir tedaviden
faydalanmak için yeterince uzun yaşamak umuduyla mevcut yaşlanma karşıtı
yöntemleri uygulamaktır.[82]
Kriyonik[değiştir | kaynağı değiştir]
Ana madde: Kriyonik
Teknisyenler 1985'te bir cesedi kriyoprezervasyon için
hazırlıyorlar.

Kriyonik (Yunanca κρύος 'kryos-' 'buz gibi soğuk' anlamına gelir), gelecekte iyileşme
ve yeniden canlandırmanın mümkün olabileceği umuduyla, çağdaş tıp tarafından
sürdürülemeyen hayvanların ve insanların düşük sıcaklıkta korunmasıdır.[83][84]
İnsanların veya büyük hayvanların dondurulması mevcut teknoloji ile geri
döndürülemez. Kriyonik için belirtilen gerekçe, mevcut yasal veya tıbbi tanımlara göre
ölü olarak kabul edilen kişilerin, ölümün daha katı bilgi teorik tanımına göre mutlaka
ölü olmayabileceğidir.[44][85]
Bazı bilimsel literatürük içeriklerinin kriyoniğin uygulanabilirliğini desteklediği iddia
edilmektedir.[86] Tıp bilimi ve kriyobiyologlar genellikle kriyoniğe şüpheyle
yaklaşmaktadırlar.[87]

Konum[değiştir | kaynağı değiştir]

Finlandiya Cumhuriyeti'nin dördüncü


cumhurbaşkanı Kyösti Kallio (ortada), 19 Aralık 1940 tarihinde
Finlandiya'nın Helsinki kentindeki tren istasyonunda. Hugo Sundström tarafından çekilen bu
fotoğraftan birkaç saniye sonra Kallio, ölümcül bir kalp krizi geçirdi.
[88][89]

1930'larda Batı ülkelerindeki insanların çoğu kendi evlerinde, ailelerinin yanında, din
adamları, komşular ve ev ziyaretleri yapan doktorlar tarafından teselli edilerek
ölüyordu.[90] 20. yüzyılın ortalarına gelindiğinde Amerikalıların yarısı hastanede
ölüyordu.[91] 21'inci yüzyılın başında, gelişmiş ülkelerdeki insanların yalnızca %20 ila
25'i bir sağlık kurumu dışında ölmüştür.[91][92][93] Evde ölmekten profesyonel bir tıbbi
ortamda ölmeye doğru yaşanan değişim "Görünmez Ölüm" olarak adlandırılmıştır.
[91]
Bu değişim, ölümlerin çoğu artık ev dışında gerçekleşene kadar yıllar içinde
kademeli olarak gerçekleşmiştir.[94]

Psikoloji[değiştir | kaynağı değiştir]


Ayrıca bakınız: Ölüm kaygısı

Ölüm çalışmaları psikoloji içinde bir alandır.[95] Birçok insanda ölüm korkusu vardır.
Ölümleri hakkında konuşmak, düşünmek ya da plan yapmak onları rahatsız eder. Bu
korku, finansal planlama yapmayı, vasiyetname hazırlamayı ya da
bir hospis kuruluşundan yardım talep etmeyi ertelemelerine neden olabilir.
Ölümlülük belirginliği, ölümün kaçınılmaz olduğu bilincidir. Ancak benlik saygısı ve
kültür, bu etkinin neden olabileceği kaygıyı azaltmanın yollarıdır.[96] Bir kişinin kendi
ölümünün farkında olması, bir savunma mekanizması olarak kendi grubuna daha
derin bir bağla bağlanmasına neden olabilir. Bu da kişinin çok yargılayıcı olmasına
neden olabilir. Bir çalışmada, iki grup oluşturulmuş; bir gruptan ölümlülükleri üzerine
düşünmeleri istenmiş, diğerinden istenmemiş, daha sonra gruplara bir fahişe için bağ
kurmaları söylenmiştir. Ölüm üzerine düşünmeyen grubun ortalama 50 doları, ölümü
hatırlatılan grubun ise ortalama 455 doları vardı. [97]
Farklı insanlar ölüm fikrine farklı tepkiler verirler. Filozof Galen Strawson birçok
insanın arzuladığı ölümün anlık, acısız, deneyimlenmemiş bir yok oluş olduğunu
yazmaktadır.[98] Bu olası olmayan senaryoda kişi farkına varmadan ve korkmadan
ölmektedir. Kişi bir an yürüyor, yemek yiyor ya da uyuyor, bir an sonra ise ölmüş
oluyor. Strawson, bu tür bir ölümün kişinin elinden hiçbir şey almayacağını, çünkü
kişinin gelecekte meşru bir mülkiyet iddiasında bulunamayacağını düşünmektedir. [98][99]

Toplum ve kültür[değiştir | kaynağı değiştir]


Ana maddeler: Ölüm ve kültür ve İnsan kafatası sembolizmi

Naip dük Charles (daha sonra İsveç Kralı IX. Karl) Klaus

Fleming'in cesedine hakaret ederken. Albert Edelfelt, 1878


Ölü bedenler ya Guanajuato'daki bu örnekte olduğu gibi doğal yollarla ya da Antik Mısır'da
olduğu gibi kasıtlı olarak mumyalanabilir.

Toplumda, ölümün doğası ve insanlığın ölümlülüğünün farkında olması, binlerce


yıldır dünyanın dini geleneklerinin ve felsefi sorgulamaların bir konusu
olmuştur. Diriliş ya da öbür dünya inancı (İbrahimi
dinlerle bağlantılı), reenkarnasyon ya da yeniden doğuş (Hint dinleriyle bağlantılı) ya
da bilincin ebedi unutuluş (Seküler hümanizmle bağlantılı) olarak bilinen kalıcı olarak
varlığının sona erdiği inancı da buna dahildir. [100]
Ölümden sonra yapılan anma törenleri çeşitli yas, cenaze uygulamaları ve merhumu
onurlandırma törenlerini içerebilir.[101] Yaygın olarak ceset ya da beden olarak bilinen
bir kişinin fiziksel kalıntıları genellikle bütün olarak gömülür ya da yakılır, ancak
dünya kültürleri arasında çeşitli başka cenaze imha yöntemleri de vardır.
[13]
İngilizcede, ölmüş bir kişiye yöneltilen kutsamalar arasında rest in
peace (Türkçe, huzur içinde yat, orijinali Latince, requiescat in pace) veya onun baş
harflerinden oluşan RIP yer alır.
Ölüm pek çok gelenek ve organizasyonun merkezinde yer alır; ölümle ilgili gelenekler
dünyadaki her kültürün bir özelliğidir. Bunların çoğu ölülerin bakımının yanı
sıra ölümden sonraki yaşam ve ölümün başlamasıyla birlikte cesetlerin ortadan
kaldırılması etrafında döner. İnsan cesetlerinin imhası, genel olarak, önemli bir
zaman geçmeden önce başlar ve çoğu zaman gömme veya yakma gibi ritüelistik
törenler gerçekleşir. Bu tek bir uygulama değildir; örneğin Tibet'te ceset gökyüzüne
gömülür ve bir dağın tepesine bırakılır. Ölüme uygun şekilde hazırlanmak ve kişinin
ruhani kazanımlarını başka bir bedene aktarma (reenkarnasyon) becerisini üretme
teknikleri ve törenleri Tibet'te ayrıntılı olarak incelenen konulardır.
[102]
Mumyalama da çürüme hızını geciktirmek için bazı kültürlerde yaygındır. [103]
Kültürlerde ölümün bazı kısımları yasal temellidir; ölüm belgesinin alınması, ölen
kişinin mirasının paylaştırılması ve bazı ülkelerde miras vergisi gibi ölümün ne zaman
gerçekleştiğine dair yasalar vardır.[104]
İdam cezası aynı zamanda kültürel açıdan da bölücü bir unsurdur. Günümüzde idam
cezasının uygulandığı ülkelerin çoğunda idam cezası
kasıtlı cinayet, casusluk, vatana ihanet ya da askeri adaletin bir parçası olarak
uygulanmaktadır. Bazı ülkelerde zina ve sodomi gibi cinsel suçlar, dinden dönme gibi
dini suçlar da idam cezasına tabidir. Birçok tutucu ülkede uyuşturucu kaçakçılığı da
idamlık bir suçtur. Çin'de insan ticareti ve ciddi yolsuzluk vakaları da idam cezası ile
cezalandırılmaktadır. Dünyanın dört bir yanındaki ordularda, askeri
mahkemeler korkaklık, firar, itaatsizlik ve isyan gibi suçlar için idam cezaları vermiştir.
[105]

Savaşta ölüm ve intihar saldırısı kültürel bağlantılara da sahiptir ve "Vatan için ölmek
tatlı ve uygundur" anlamına gelen dulce et decorum est pro patria mori, Amerika
Birleşik Devletleri'nde olduğu gibi ölümle cezalandırılan isyan,[106] ölen askerlerin yas
tutan yakınları ve ölüm bildirimi gibi fikirler birçok kültürde yerleşiktir.[107] Son
zamanlarda Batı dünyasında, 11 Eylül saldırılarının ardından terörizmin artmasıyla
birlikte, ama aynı zamanda intihar bombalamaları, İkinci Dünya
Savaşı'ndaki kamikaze görevleri ve tarihteki bir dizi başka çatışmadaki intihar
görevleri ile daha da geriye gidildiğinde, intihar saldırısı ve şehitlik yoluyla bir amaç
uğruna ölümün önemli kültürel etkileri olmuştur. [108]
Genel olarak intihar ve özellikle ötenazi de kültürel tartışma konularıdır. Her iki eylem
de farklı kültürlerde çok farklı şekillerde anlaşılmaktadır. [109] Örneğin
Japonya'da seppuku ile onurlu bir yaşamı sonlandırmak arzu edilen bir ölüm olarak
kabul edilirken,[110] geleneksel Hristiyan ve İslam kültürlerine göre intihar
bir günah olarak görülmektedir.
Santa Muerte, Meksika geleneğinde ölümün
kişileştirilmesi [111]

Ölüm birçok kültürde Azrail, Hindu tanrısı Yama ve Zaman Baba gibi sembolik
temsillerle kişileştirilmiştir. Batıda Azrail ya da ona benzer figürler, batı kültürlerinde
ölümün en popüler tasviridir.[112]
Brezilya'da ölüm, mevcut aile üyeleri tarafından devlet tarafından yetkilendirilmiş bir
kayıt kurumu olan cartório'ya kaydedildiğinde resmi olarak geçerli sayılır. Resmi bir
ölüm kaydı yapılabilmesi için, ölen kişinin cartório'da resmi bir doğum kaydı yaptırmış
olması gerekmektedir. Kamu Sicil Kanunu, tüm Brezilya vatandaşlarına, aile
üyelerinin (genellikle çocukların) maddi imkanlarına bakılmaksızın ölüm kaydı
yaptırma hakkını garanti etse de Brezilya hükümeti ölüm kaydı yaptırmanın yükünü,
gizli masraflarını ve ücretlerini ortadan kaldırmamıştır. Yoksul birçok aile için ölüm
kaydı yaptırmanın dolaylı maliyetleri ve yükü, daha cazip, gayri resmi, yerel ve
kültürel bir defin işlemine yol açmakta, bu da ölüm oranlarının yanlışlığı tartışmasını
gündeme getirmektedir.[113]
Ölüm hakkında konuşmak ve ona tanıklık etmek çoğu kültürde zor bir konudur. Batı
toplumları resmi bir görevli ve buna bağlı ayinlerle ölülere en üst düzeyde maddi
saygı göstermeyi sevebilir.[103] Doğu toplumları (Hindistan gibi) ölümü bir oldu bitti
olarak kabul etmeye daha açık olabilir; ölü bedenin cenaze töreni açık havada
yakılarak sonlandırılır.[114]
Ölümün kökenleri[değiştir | kaynağı değiştir]
Ana madde: Ölümün kökeni

Ölümün kökeni, ölümün nasıl ortaya çıktığına dair bir tema ya da mittir. Ölüm
evrensel bir olay olduğu için dünya üzerindeki neredeyse tüm kültürlerde mevcuttur.
[115]
Bu da onu bir köken miti, doğal ya da sosyal dünyanın bir özelliğinin nasıl ortaya
çıktığını anlatan bir mit yapar.[116][117] Mitler ve kültürler arasında bazı benzerlikler
olabilir. Kuzey Amerika mitolojisinde, ölümsüz olmak isteyen bir adam ve ölmek
isteyen bir adam teması birçok yerli halkta görülebilir.[118] Hristiyanlıkta ölüm,
insanın iyilik ve kötülüğü bilme ağacından meyve yedikten
sonra düşüşünün sonucudur.[115] Yunan mitolojisinde Pandora'nın
kutusunun açılmasıyla ölüm dünyaya yayılır.[119]
Bilinç[değiştir | kaynağı değiştir]
Ana madde: Ölümden sonra bilinç

Kişinin bedeni öldüğünde bilincine ne olduğu sorusu büyük bir ilgi ve tartışma
konusudur. Ölümden sonra bilincin kalıcı olarak kaybolduğuna dair inanç
genellikle ebedi unutulma olarak adlandırılır. Fiziksel ölümden sonra bilinç
akışının korunduğu inancı ise öbür dünya terimiyle tanımlanır. Her ikisinin de
araştırmacının ölmesi gerekmeden doğrulanması olası değildir.
Ölüme yakın deneyimler, insanların bildiğimiz öbür dünyaya en yakın deneyimleridir.
Ölüme yakın deneyim (ÖYD) yaşayan bazı kişiler, öldükten sonraki yaşamı
gördüklerini bildirmektedirler. Işıktan bir varlık görmek ve onunla konuşmak, yaşamın
gözlerinin önünden geçmesi ve öbür dünyaya dair kültürel inançların doğrulanması,
ölü oldukları anlarda gerçekleşen temalardır. [120]

Biyolojide[değiştir | kaynağı değiştir]

Toprak solucanları toprakta yaşayan detritivorlardır.

Ölümden sonra, eski bir organizmanın kalıntıları biyojeokimyasal döngünün bir


parçası haline gelir ve bu sırada hayvanlar bir yırtıcı veya leş yiyici tarafından
tüketilebilir.[121] Organik materyal daha sonra detritivorlar, yani detritusu geri
dönüştüren organizmalar tarafından daha fazla ayrıştırılabilir, besin
zincirinde yeniden kullanılmak üzere çevreye geri gönderilebilir ve bu kimyasallar
sonunda tüketilebilir ve bir organizmanın hücrelerine asimile edilebilir. [122] Detritivorlara
örnek olarak solucanlar, woodlice ve kırkayaklar verilebilir.[123]
Mikroorganizmalar da hayati bir rol oynar ve ayrışan maddeyi daha basit moleküllere
ayırırken sıcaklığı yükseltir.[124] Tüm maddelerin tamamen ayrışması
gerekmez. Bataklık ekosistemlerinde geniş bir zaman diliminde oluşan bir fosil
yakıt olan kömür buna bir örnektir.[125]
Doğal seçilim[değiştir | kaynağı değiştir]
Ana madde: Yaşlanmanın evrimi

Çağdaş evrim teorisi, ölümü doğal seçilim sürecinin önemli bir parçası olarak
görmektedir. Çevrelerine daha az adapte olan organizmaların ölme olasılığının daha
yüksek olduğu, daha az yavru ürettikleri ve böylece gen havuzuna katkılarının
azaldığı düşünülmektedir. Böylece genleri eninde sonunda bir popülasyonun dışına
atılır, bu da en kötü ihtimalle neslin tükenmesine yol açar ve daha olumlu
olarak türleşme olarak adlandırılan süreci mümkün kılar. Üreme sıklığı, türlerin
hayatta kalmasını belirlemede eşit derecede önemli bir rol oynar: genç yaşta ölen
ancak çok sayıda yavru bırakan bir organizma, Darwinci kriterlere göre, sadece bir
tane bırakan uzun ömürlü bir organizmadan çok daha fazla uygunluk gösterir.[126][127]
Ölümün rekabette de bir rolü vardır; bir tür diğerine üstün gelirse popülasyon için
ölüm riski vardır. Özellikle de doğrudan kaynaklar için savaştıkları durumlarda. [128]
Soy tükenmesi[değiştir | kaynağı değiştir]
Ana maddeler: Rekabet (biyoloji) ve Doğal seçilim

Bir dodo, İngilizcede bir türün yok oluşu için kullanılan


bir sözcük haline gelen kuş. [129]

Ölüm, bir türün veya takson grubunun varlığının sona ermesi


ve biyoçeşitliliğin azalması olan yok olmada rol oynar; çünkü soy
tükenmesi genellikle o türün son bireyinin ölümü olarak kabul edilir (üreme ve
iyileşme kapasitesi bu noktadan önce kaybolmuş olsa da). Bir türün
potansiyel menzili çok geniş olabileceğinden, bu anı belirlemek zordur ve genellikle
geriye dönük olarak yapılır.[130]
Yaşlanma ve ölümlülüğün evrimi[değiştir | kaynağı değiştir]
Yaşlanmanın evrimine ilişkin araştırmalar, neden bu kadar çok canlının ve
hayvanların büyük çoğunluğunun yaşlandıkça zayıfladığını ve öldüğünü açıklamayı
amaçlamaktadır. Bununla birlikte, Hidra ve Turritopsis dohrnii denizanası gibi
araştırmaların biyolojik olarak ölümsüz olduğunu gösterdiği istisnalar da vardır. [131]
Bakteriler, öglenalar ve birçok amoebozoa gibi bazı protistler gibi sadece eşeysiz
üreme gösteren organizmalar ve Pandorina ve Chlamydomonas gibi volvosin algleri
gibi koloniyel olsun ya da olmasın eşeyli üreme gösteren tek hücreli organizmalar bir
dereceye kadar "ölümsüzdür", sadece yenmek ya da ölümcül bir kazayla karşılaşmak
gibi dış tehlikeler nedeniyle ölürler. Çok hücreli organizmalarda ve
ayrıca Weismannist gelişim gösteren çok çekirdekli siliyatlarda,[132] yani
ölümlü somatik (vücut) hücreler ile "ölümsüz" germ (üreme) hücreleri arasındaki
işbölümü ile ölüm, en azından somatik hat için yaşamın önemli bir parçası haline
gelir.[133]
Volvoks algleri, tamamen farklı iki hücre tipi arasında bu iş bölümünü sergileyen en
basit organizmalar arasındadır ve sonuç olarak, somatik hattın ölümünü yaşam
öyküsünün düzenli, genetik olarak düzenlenmiş bir parçası olarak içerir. [133][134]
Hayvanlarda keder[değiştir | kaynağı değiştir]
Hayvanlar bazen eşleri ya da "arkadaşları" için keder gösterirler. İki şempanze cinsel
ya da cinsel olmayan bir bağ kurduklarında ve içlerinden biri öldüğünde, hayatta
kalan şempanze keder belirtileri gösterecek, öfkeyle saçlarını yolacak ve ağlamaya
başlayacaktır; ceset kaldırılırsa direnecek, ceset gittiğinde sonunda sessizleşecek,
ancak cesedi tekrar gördüğünde şempanze şiddetli bir duruma geri dönecektir. [135]
Abiotik faktörlerin ölümü[değiştir | kaynağı değiştir]
Bazı cansız şeyler ölü olarak kabul edilebilir. Örneğin, bir yanardağ, piller, elektrikli
bileşenler ve yıldızlar, yıkım ya da işlevlerinin sona ermesi nedeniyle "ölebilen"
cansız şeylerdir.
Yer kabuğunda lav, kül ve gazların dışarı çıkmasına izin veren bir yarık olan volkanın
aktif, durgun ve sönmüş olmak üzere üç durumu vardır. Aktif bir yanardağ yakın
zamanda patlamıştır veya şu anda patlamaktadır; uykuda olan bir yanardağda,
önemli bir süre patlamamıştır, ancak tekrar patlayabilir; sönmüş bir yanardağda, lav
kaynağı kesilmiş olabilir ve bir daha asla patlaması beklenmez, bu nedenle
yanardağın öldüğü düşünülebilir.[136]
Bir batarya, şarjı tamamen bittikten sonra ölü olarak kabul edilebilir. Elektrikli
bileşenler de bu şekilde benzerdir, örneğin bileşenlerin üzerine su dökülmesinden
sonra tekrar kullanılamaması durumunda bileşen ölü olarak kabul edilebilir. [137]

Kepler'in Süpernovası, beyaz cüce olabilecek bir şeyin


ölümünden sonra.

Yıldızların da bir ömrü vardır ve bu nedenle ölebilirler. Yakıtı tükenmeye başladıktan


sonra yıldız genişlemeye başlar, bu yıldızın yaşlanmasına benzetilebilir. Tüm yakıtı
tükendikten sonra bir süpernovada patlayabilir,[138] bir kara deliğe çökebilir veya
bir nötron yıldızına dönüşebilir.[139]

Dini görüşler[değiştir | kaynağı değiştir]


Budizm[değiştir | kaynağı değiştir]
Ayrıca bakınız: Anussati § On hatıra

Budist doktrin ve uygulamasında ölüm önemli bir rol oynar. Ölümün


farkındalığı Prens Siddhartha'yı "ölümsüz olanı" bulmak ve
sonunda aydınlanmaya ulaşmak için çabalamaya motive etmiştir. Budist doktrinde
ölüm, insan olarak doğmuş olmanın değerini hatırlatan bir işlev görür. Bir insan
olarak yeniden doğmak kişinin aydınlanmaya erişebileceği tek durum olarak kabul
edilir. Bu nedenle ölüm, kişinin yaşamı hafife almaması gerektiğini hatırlatmaya
yardımcı olur. Budistler arasındaki yeniden doğuş inancı ölüm kaygısını mutlaka
ortadan kaldırmaz çünkü yeniden doğuş döngüsündeki tüm varoluş acılarla dolu
olarak kabul edilir ve birçok kez yeniden doğmak kişinin mutlaka ilerlediği anlamına
gelmez.[140]
Ölüm, Dört Yüce Gerçek ve bağımlı köken gibi birçok temel Budist ilkesinin bir
parçasıdır.[140]
Hristiyanlık[değiştir | kaynağı değiştir]
Ayrıca bakınız: Kutsal Kitap'ta Ruh, İkinci ölüm ve Evrensel diriliş § Hristiyanlık

Dante'nin Paradiso'sunda Dante, Beatrice ile birlikte en


yüksek göklere bakmaktadır.

Hristiyanlığın farklı inanç kollarına sahip farklı mezhepleri olsa da ölüm hakkındaki
kapsayıcı ideoloji öbür dünya bilgisinden doğar. Yani ölümden sonra birey
ölümlülükten ölümsüzlüğe doğru bir ayrılık yaşayacak; ruhu bedeni terk ederek ruhlar
alemine girecektir. Beden ve ruhun bu ayrılışının (ölüm)
ardından diriliş gerçekleşecektir.[141] İsa Mesih'in bedeninin üç gün boyunca mezarda
kaldıktan sonra geçirdiği dönüşümün aynısını temsil eden her insanın bedeni
dirilecek, ruh ve beden mükemmel bir biçimde yeniden bir araya gelecektir. Bu süreç
bireyin ruhunun ölüme dayanmasını ve ölümden sonra yaşama dönüşmesini sağlar.
[142]

Hinduizm[değiştir | kaynağı değiştir]


Ayrıca bakınız: Reenkarnasyon § Hinduizm’de ruh göçü, Naraka (Hinduizm) ve Yama
(Hinduizm)
Reenkarnasyon hakkındaki Hindu inançlarını tasvir eden
illüstrasyon

Hindu metinlerinde ölüm, bireysel ebedi ruhani jiva-atma'nın (ruh veya bilinçli benlik)
mevcut geçici maddi bedenden çıkması olarak tanımlanır. Ruh, beden artık bilinçli
benliği (yaşamı) sürdüremediğinde bu bedenden çıkar; bu durum zihinsel veya
fiziksel nedenlerden ya da daha doğru bir ifadeyle kişinin kama (maddi arzular)
doğrultusunda hareket edememesinden kaynaklanıyor olabilir. [143] Gebe kalma
sırasında ruh, kişinin karmasının (dharma'ya dayalı iyi/kötü maddi faaliyetler) kalan
erdem ve erdemsizliklerine ve ölüm anındaki zihin durumuna (izlenimler veya son
düşünceler) bağlı olarak uyumlu yeni bir bedene girer. [144]
Genellikle reenkarnasyon süreci kişinin önceki yaşamına dair tüm anılarını
unutmasına neden olur. Hiçbir şey gerçekten ölmediği ve geçici maddi beden hem bu
yaşamda hem de bir sonraki yaşamda sürekli değiştiği için, ölüm kişinin önceki
deneyimlerini unutması anlamına gelir. [145]
İslam[değiştir | kaynağı değiştir]
Ayrıca bakınız: İslam'ın ölüme bakış açısı

İslami görüşe göre ölüm, ruhun bedenden ayrılması ve ölümden sonraki hayatın
başlangıcıdır.[146] Ölümden sonraki hayat ya da ahiret, İslam'ın altı ana
inancından biridir.[147] Müslümanlar ölümü yaşamın sonu olarak görmek yerine,
yaşamın başka bir biçimde devamı olarak görürler. İslam'da şu anda yeryüzündeki
yaşam kısa, geçici bir yaşamdır ve her ruh için bir sınav dönemidir. Gerçek hayat,
tüm insanların iki gruba ayrılacağı kıyamet günü ile başlar.
Salih müminler cennete kabul edilecek, kâfirler ve zalimler ise cehennem ateşinde
cezalandırılacaktır.[148]
Müslümanlar ölümün tamamen doğal olduğuna ve Allah tarafından önceden
belirlendiğine inanırlar.[149] Bir insanın tam olarak ne zaman öleceğini yalnızca Allah
bilir. Kur'an ölümün kaçınılmaz olduğunu, insanlar ölümden ne kadar kaçmaya
çalışırsa çalışsın, ölümün herkese ulaşacağını vurgular. (K50:16) Dünya hayatı,
insanların kendilerini gelecek hayata hazırlamaları ve Allah'a inanmayı ya da
inanmamayı seçmeleri için tek şanstır ve ölüm bu öğrenme fırsatının sonudur. [150]
Yahudilik[değiştir | kaynağı değiştir]
Yahudilikte ölümden sonraki hayatla ilgili çeşitli inançlar vardır, ancak bunların hiçbiri
yaşamın ölüme tercih edilmesiyle çelişmez. Bunun nedeni kısmen ölümün herhangi
bir emri yerine getirme olasılığına son vermesidir. [151]

Dil[değiştir | kaynağı değiştir]


"Ölüm" sözcüğü Eski Türkçedeki öl- fiilinden +im son eki ile türemiştir. [152]
Ölüm kavramı ve semptomları ile kamuya açık forumlardaki tartışmalarda kullanılan
farklı incelik dereceleri, çok sayıda bilimsel, yasal ve sosyal olarak kabul edilebilir
terim veya örtmece yaratmıştır. Bir kişi öldüğünde, diğer sosyal olarak kabul görmüş,
dini olarak özel, argo ve saygısız terimlerin yanı sıra "vefat ettiği", "hayatını
kaybettiği" veya "süresinin dolduğu" da söylenir.
Ölmüş bir kişiye resmi bir atıf olarak, "merhum" kelimesi kullanılabilir.
Yaşamdan yoksun olan ölü kişi bir "ceset", "kadavra", "beden" veya tüm etler
gittiğinde bir "iskelet"tir. Genellikle insan olmayan ölü hayvanlar için "leş" terimi
kullanılmaktadır.

Ayrıca bakınız[değiştir | kaynağı değiştir]


 Ölüm içgüdüsü
 Ölüm sırası
 Eskatoloji
 Karōshi
 Parapsikoloji
 Tanatoloji

Kaynakça[değiştir | kaynağı değiştir]


1. ^ "death". Dictionary.com Unabridged. Random House. Erişim tarihi: 2021-02-27.
2. ^ DeGrazia, David (2021), "The Definition of Death", Zalta, Edward N. (Ed.), The Stanford
Encyclopedia of Philosophy (Summer 2021 bas.), Metaphysics Research Lab, Stanford
University, 23 Temmuz 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi, erişim tarihi: 23
Temmuz 2022
3. ^ Parent, Brendan; Turi, Angela (1 Aralık 2020). "Death's Troubled Relationship With the
Law". AMA Journal of Ethics. 22 (12): 1055-
1061. doi:10.1001/amajethics.2020.1055. ISSN 2376-6980. PMID 33419507. 23
Temmuz 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Temmuz 2022.
4. ^ "brain death". Dictionary.com Unabridged. Random House. Erişim tarihi: 2021-02-27.
5. ^ Hayman, Jarvis (2016). Human body decomposition. Marc Oxenham, Australian
National University. School of Archaeology and Anthropology. Amsterdam. ISBN 978-
0128037133. OCLC 945734521.
6. ^ Masamoto, Yui; Piraino, Stefano; Miglietta, Maria Pia (1 Aralık 2019). "Transcriptome
Characterization of Reverse Development in Turritopsis dohrnii (Hydrozoa,
Cnidaria)". G3: Genes, Genomes, Genetics. 9 (12): 4127-
4138. doi:10.1534/g3.119.400487. PMC 6893190 $2. PMID 31619459.
7. ^ a b United States. President's Commission for the Study of Ethical Problems in Medicine
and Biomedical and Behavioral Research (1981). Defining Death: A Report on the
Medical, Legal and Ethical Issues in the Determination of Death · Part 34. The
Commission. s. 63. 17 Ağustos 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17
Ağustos 2023.
8. ^ a b United States Department of the Army (1999). Leadership Education and Training
(LET 1). United States Department of the Army. s. 188. 17 Ağustos 2023 tarihinde
kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ağustos 2023.
9. ^ a b Zaner, Richard M. (2011). Death: Beyond Whole-Brain Criteria (1st bas.). Springer.
ss. 77, 125. ISBN 978-9401077200.
10. ^ Proskuryakov, Sergey Y.; Konoplyannikov, Anatoli G; Gabai, Vladimir L (1 Şubat
2003). "Necrosis: a specific form of programmed cell death?". Experimental Cell
Research. 283 (1): 1-16. doi:10.1016/S0014-4827(02)00027-7. PMID 12565815. 13 Mart
2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ağustos 2023 – Elsevier Science
Direct vasıtasıyla.
11. ^ Louten, Jennifer (2016). Essential Human Virology. Elsevier Science. s. 6. ISBN 978-
0128011713.
12. ^ Richtie, Hannah; Spooner, Fiona; Roser, Max (February 2018). "Causes of death". Our
World in Data. 20 Mayıs 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Şubat
2023.
13. ^ a b Newcomb, Tim (17 Ekim 2019). "7 Unique Burial Rituals Across the
World". Encyclopedia Brittanica. 1 Nisan 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim
tarihi: 16 Şubat 2023.
14. ^ a b Stambler, Ilia (1 Ekim 2017). "Recognizing Degenerative Aging as a Treatable
Medical Condition: Methodology and Policy". Aging and Disease. 8 (5): 583-
589. doi:10.14336/AD.2017.0130. PMC 5614323 $2. PMID 28966803.
15. ^ a b Fontana, Luigi; Partridge, Linda; Longo, Valter L. (16 Nisan 2010). "Extending Healthy
Life Span—From Yeast to Humans". Science. 328 (5976): 321-
326. Bibcode:2010Sci...328..321F. doi:10.1126/science.1172539. PMC 3607354 $2. PMI
D 20395504.
16. ^ Samir Hossain Mohammad; Gilbert Peter (2010). "Concepts of Death: A key to our
adjustment". Illness, Crisis and Loss. 18 (1).
17. ^ Veatch, Robert M.; Ross, Lainie F. (2016). Defining Death: The Case for
Choice. Georgetown University Press. ISBN 978-1626163560.
18. ^ Henig, Robin Marantz (April 2016). "Crossing Over: How Science Is Redefining Life and
Death". National Geographic. 1 Kasım 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim
tarihi: 23 Ekim 2017.
19. ^ Animal Ethics (2023). "What beings are not conscious". Animal Ethics. 8 Kasım 2014
tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Şubat 2023.
20. ^ Antony, Micheal V. (2001). "Is 'consciousness' ambiguous?". Journal of Consciousness
Studies. 8 (2): 19-44. 6 Mart 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17
Ağustos 2023 – PhilPapers vasıtasıyla.
21. ^ Metcalf, Peter; Huntington, Richard (1991). Celebrations of Death: The Anthropology of
Mortuary Ritual. New York: Cambridge Press.[sayfa belirt]
22. ^ a b DeGrazia, David (2017), "The Definition of Death", Zalta, Edward N. (Ed.), The
Stanford Encyclopedia of Philosophy (Spring 2017 bas.), Metaphysics Research Lab,
Stanford University, 18 Mart 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi, erişim tarihi: 19
Şubat 2019
23. ^ a b c d Bernat, James L. (2018). "Conceptual Issues in DCDD Donor Death
Determination". Hastings Center Report. 48 (S4): S26-
S28. doi:10.1002/hast.948. ISSN 1552-146X. PMID 30584853.
24. ^ Belkin, Gary Stuart (2014). Death Before Dying: History, Medicine, and Brain
Death. Oxford University Press. s. 220. ISBN 978-0199898176.
25. ^ New York State Department of Health (2011). "Guidelines for Determining Brain
Death". New York State. 24 Ocak 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15
Şubat 2023.
26. ^ National Health Service of the UK (8 Eylül 2022). "Overview: Brain death". National
Health Service. 12 Kasım 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Şubat
2023.
27. ^ Nitkin, Karen (11 Eylül 2017). "The Challenges of Defining and Diagnosing Brain
Death". Johns Hopkins Medicine. 10 Ekim 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim
tarihi: 15 Şubat 2023.
28. ^ Chernecky, Cynthia C.; Berger, Barbara J. (2013). Laboratory Tests and Diagnostic
Procedures (6th bas.). Saunders. ISBN 978-1455706945.
29. ^ Miller, F.G. (October 2009). "Death and organ donation: back to the future". Journal of
Medical Ethics. 35 (10): 616-620. doi:10.1136/jme.2009.030627. PMID 19793942.
30. ^ Magnus, David C.; Wilfond, Benjamin S.; Caplan, Arthur L. (6 Mart 2014). "Accepting
Brain Death". New England Journal of Medicine. 370 (10): 891-
894. doi:10.1056/NEJMp1400930. ISSN 0028-4793. PMID 24499177.
31. ^ Nicol, A. U.; Morton, A. J. (11 Haziran 2020). "Characteristic patterns of EEG oscillations
in sheep (Ovis aries) induced by ketamine may explain the psychotropic effects seen in
humans". Scientific Reports. 10 (1):
9440. Bibcode:2020NatSR..10.9440N. doi:10.1038/s41598-020-66023-8. PMC 728980
7 $2. PMID 32528071.
32. ^ New York Department of Health (5 Aralık 2011). "Guidelines for Determining Brain
Death". New York State. 24 Ocak 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15
Şubat 2023.
33. ^ National Conference of Commissioners on Uniform State Laws; American Bar
Association; American Medical Association (1981). Uniform Determination of Death
Act (PDF). 26 Mart 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 17 Ağustos
2023.
34. ^ Lewis, Ariane; Cahn-Fuller, Katherine; Caplan, Arthur (March 2017). "Shouldn't Dead Be
Dead?: The Search for a Uniform Definition of Death". The Journal of Law, Medicine &
Ethics. 45 (1): 112-128. doi:10.1177/1073110517703105. ISSN 1073-
1105. PMID 28661278.
35. ^ Sarbey, Ben (1 Aralık 2016). "Definitions of death: brain death and what matters in a
person". Journal of Law and the Biosciences. 3 (3): 743-
752. doi:10.1093/jlb/lsw054. PMC 5570697 $2. PMID 28852554.
36. ^ a b c Bernat, James L. (March 2013). "Controversies in defining and determining death in
critical care". Nature Reviews Neurology. 9 (3): 164-
173. doi:10.1038/nrneurol.2013.12. ISSN 1759-4766. PMID 23419370.
37. ^ Australian Department of Health and Aged Care (June 2021). "The physical process of
dying". Health Direct. 1 Mart 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15
Şubat 2023.
38. ^ a b Dolinak, David; Matshes, Evan; Lew, Emma O. (2005). Forensic Pathology: Principles
and Practice. Elsevier. s. 526. ISBN 978-0080470665.
39. ^ World Health Organization (1979). Medical Certification of Cause of Death: Instructions
for Physicians on Use of International Form of Medical Certificate of Cause of
Death. World Health Organization. ISBN 978-9241560627.
40. ^ Bondeson 2001, s. 77
41. ^ Bondeson 2001, ss. 56, 71.
42. ^ Bondeson 2001, s. 239
43. ^ a b Limmer, Dan; O'Keefe, Michael F.; Bergeron, J. David; Grant, Harvey; Murray, Bob;
Dickinson, Ed (21 Aralık 2006). Brady Emergency Care AHA (10th Updated bas.).
Prentice Hall. ISBN 978-0131593909.
44. ^ a b Merkle, Ralph. "Information-Theoretic Death". merkle.com. 9 Ağustos 2016 tarihinde
kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Haziran 2016. A person is dead according to the
information-theoretic criterion if the structures that encode memory and personality have
been so disrupted that it is no longer possible in principle to recover them. If inference of
the state of memory and personality are feasible in principle, and therefore restoration to
an appropriate functional state is likewise feasible in principle, then the person is not
dead.
45. ^ a b c d e f Aubrey D.N.J, de Grey (2007). "Life Span Extension Research and Public
Debate: Societal Considerations" (PDF). Studies in Ethics, Law, and Technology. 1 (1,
Article 5). CiteSeerX 10.1.1.395.745 $2. doi:10.2202/1941-6008.1011. 13 Ekim 2016
tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Mart 2009. roughly 150,000
deaths that occur each day across the globe
46. ^ "Tuberculosis Fact sheet N°104 – Global and regional incidence". WHO. March 2006.
30 Aralık 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Ekim 2006.
47. ^ Chris Thomas, Global Health/Health Infectious Diseases and Nutrition (2 Haziran
2009). "USAID's Malaria Programs". Usaid.gov. 26 Ocak 2004
tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Eylül 2016.
48. ^ "Aids could kill 90 million Africans, says UN". The Guardian. Londra. 4 Mart 2005. 29
Ağustos 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Mayıs 2010.
49. ^ Terry Leonard (4 Haziran 2006). "AIDS Toll May Reach 100 Million in Africa". The
Washington Post. 17 Aralık 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Aralık
2013.
50. ^ Jean Ziegler, L'Empire de la honte, Fayard, 2007 978-2253121152 p. 130.
51. ^ a b "WHO Report on the Global Tobacco Epidemic, 2008" (PDF). WHO. 2008. 8 Mart
2008 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Aralık 2013.
52. ^ Olshansky, S. Jay; Perry, Daniel; Miller, Richard A.; Butler, Robert N. (2006). "Longevity
dividend: What should we be doing to prepare for the unprecedented aging of
humanity?". The Scientist. 20: 28-36.
53. ^ Selye, H. (1938). Experimental evidence supporting the conception of "adaptation
energy", Am. J. Physiol. 123 (1938), 758–765.
54. ^ Goldstone B (1952). "The general practitioner and the general adaptation
syndrome". South African Medical Journal. 26 (6): 106-109. PMID 14913266.
55. ^ Gorban A. N.; Tyukina T. A.; Smirnova E.V.; Pokidysheva L. I. (2016). "Evolution of
adaptation mechanisms: adaptation energy, stress, and oscillating death". J. Theor.
Biol. 405 (21): 127-
139. arXiv:1512.03949 $2. Bibcode:2016JThBi.405..127G. doi:10.1016/j.jtbi.2015.12.017.
PMID 26801872. 3 Ekim 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9
Nisan 2016.
56. ^ Steven Reinberg (20 Eylül 2012). "Suicide now kills more Americans than car crashes:
study". Medical Express. 6 Ekim 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15
Ekim 2012.
57. ^ Mufson, Steven (22 Şubat 1995). "RIGHTS GROUP WARNS CHINA ON DAM
PROJECT". The Washington Post. 6 Mart 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim
tarihi: 17 Şubat 2023.
58. ^ Liang, Guojian; Deng, Lang (29 Nisan 2013). "Solving a Mystery of 400 Years-An
Explanation to the "explosion" in Downtown Beijing in the Year of 1626". AllBestEssays.
20 Şubat 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Şubat 2023.
59. ^ Humphrey, John H. (1986). Roman Circuses: Arenas for Chariot Racing. University of
California Press. ss. 80, 102, 126-129. ISBN 978-0520049215.
60. ^ Sovacool, Benjamin K. (May 2008). "The costs of failure: A preliminary assessment of
major energy accidents, 1907–2007". Energy Policy. 36 (5): 1802-
1820. doi:10.1016/j.enpol.2008.01.040. 17 Şubat 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi.
Erişim tarihi: 17 Ağustos 2023 – Elsevier Science Direct vasıtasıyla.
61. ^ Sovacool, Benjamin K. (August 2010). "A Critical Evaluation of Nuclear Power and
Renewable Electricity in Asia" (PDF). Journal of Contemporary Asia. 40 (3): 369-
400. doi:10.1080/00472331003798350. 6 Mart 2023 tarihinde
kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 17 Ağustos 2023 – Routledge vasıtasıyla.
62. ^ CBC Arts (30 Ağustos 2010). "The World's Worst Natural Disasters: Calamities of the
20th and 21st centuries". Canadian Broadcasting Corporation. 17 Eylül 2013
tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Şubat 2023.
63. ^ Means, Tiffany; Pappas, Stephanie (3 Mart 2022). "10 of the deadliest natural disasters
in history". LiveScience. 2 Temmuz 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi:
17 Şubat 2023.
64. ^ ""The 16 deadliest storms of the last century"". Business Insider India. 13 Eylül 2017. 7
Ocak 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Şubat 2023.
65. ^ Dohner, Janet Vorwald (2017). The encyclopedia of animal predators : learn about each
predator's traits and behaviors : identify the tracks and signs of more than 50 predators :
protect your livestock, poultry, and pets. North Adams, Massachusetts. ISBN 978-
1612127057. OCLC 970604110. 18 Ağustos 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi.
Erişim tarihi: 17 Ağustos 2023.
66. ^ a b Johns Hopkins Medical (19 Kasım 2019). "Autopsy". Johns Hopkins Medical. 26
Haziran 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Şubat 2023.
67. ^ Maryland Department of Health. "Forensic Autopsy". Maryland Department of Health. 4
Ekim 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Şubat 2023.
68. ^ Madea, Buckhard; Rothschild, Markus (1 Haziran 2010). "The Post Mortem External
Examination". Deutsches Ärzteblatt International (Almanca). 103 (33): 575-586; quiz
587-588. doi:10.3238/arztebl.2010.0575. PMC 2936051 $2. PMID 20830284. 6 Mart
2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ağustos 2023.
69. ^ Duke University School of Medicine. "Autopsy Pathology". Duke Department of
Pathology. 28 Haziran 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Şubat
2023.
70. ^ Fadden, Melissa; Peaslee, Jennifer (19 Mart 2019). "What's a Necropsy? The Science
Behind this Valuable Diagnostic Tool". Cornell University. 4 Haziran 2019
tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Şubat 2023.
71. ^ Goldenberg, Rl; Kirby, R; Culhane, Jf (1 Ağustos 2004). "Stillbirth: a review". The
Journal of Maternal-Fetal & Neonatal Medicine (İngilizce). 16 (2): 79-
94. doi:10.1080/jmf.16.2.79.94. ISSN 1476-7058.
72. ^ Garcı́a-Enguı́danos, A; Calle, M.E; Valero, J; Luna, S; Domı́nguez-Rojas, V (10 Mayıs
2002). "Risk factors in miscarriage: a review". European Journal of Obstetrics &
Gynecology and Reproductive Biology (İngilizce). 102 (2): 111-119. doi:10.1016/S0301-
2115(01)00613-3. PMID 11950476. 6 Mart 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim
tarihi: 17 Ağustos 2023.
73. ^ Finer, Lawrence B.; Frohwirth, Lori F.; Dauphinee, Lindsay A.; Singh, Sushella; Moore,
Ann M. (1 Eylül 2005). "Reasons U.S. Women Have Abortions: Quantitative and
Qualitative Perspectives". Perspectives on Sexual and Reproductive Health. 37 (5): 100-
118. doi:10.1363/3711005. 25 Temmuz 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim
tarihi: 17 Ağustos 2023 – Guttmacher Institute vasıtasıyla.
74. ^ Attia (21 Kasım 2019). "What are the different types of abortion?". Planned
Parenthood (İngilizce). 3 Mayıs 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21
Şubat 2023.
75. ^ "The top five causes of premature death | Havering
Directory". familyserviceshub.havering.gov.uk. 21 Eylül 2021
tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Ağustos 2023.
76. ^ Hayflick, Loeonard; Moody, Harry R. (2003). Has Anyone Ever Died of Old Age?.
Internation Longevity Center–USA. 6 Mart 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim
tarihi: 17 Ağustos 2023.
77. ^ "Turritopsis nutricula (Immortal jellyfish)". Jellyfishfacts.net. 13 Ekim 2016
tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Ocak 2014.
78. ^ Crippen, David. "Brain Failure and Brain Death". Scientific American Surgery, Critical
Care, April 2005. 24 Haziran 2006 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9
Ocak 2007.
79. ^ Burkle, Christopher M.; Sharp, Richard R.; Wijdicks, Eelco F. (14 Ekim 2014). "Why
brain death is considered death and why there should be no
confusion". Neurology. 83 (16): 1464-
1469. doi:10.1212/WNL.0000000000000883. PMC 4206160 $2. PMID 25217058.
80. ^ Blagosklonny, Mikhail V. (1 Aralık 2021). "No limit to maximal lifespan in humans: how
to beat a 122-year-old record". Oncoscience. 2021 (8): 110-
119. doi:10.18632/oncoscience.547. PMC 8636159 $2. PMID 34869788.
81. ^ "Living to 120 and Beyond: Americans' Views on Aging, Medical Advances and Radical
Life Extension". Pew Research Center. Pew Research Center's Religion & Public Life
Project. 6 Ağustos 2013. 18 Eylül 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19
Eylül 2016.
82. ^ Moshakis, Alex (23 Haziran 2019). "How to live forever: meet the extreme life-
extensionists". The Guardian. 23 Haziran 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim
tarihi: 16 Şubat 2023.
83. ^ McKie, Robin (13 Temmuz 2002). "Cold facts about cryonics". The Guardian. 8
Temmuz 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Aralık 2013. Cryonics,
which began in the Fifties, is the freezing – usually in liquid nitrogen – of human beings
who have been legally declared dead. The aim of this process is to keep such individuals
in a state of refrigerated limbo so that it may become possible in the future to resuscitate
them, cure them of the condition that killed them, and then restore them to functioning life
in an era when medical science has triumphed over the activities of the Banana Reaper
84. ^ "What is Cryonics?". Alcor Foundation. 3 Aralık 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi.
Erişim tarihi: 2 Aralık 2013. Cryonics is an effort to save lives by using temperatures so
cold that a person beyond help by today's medicine might be preserved for decades or
centuries until a future medical technology can restore that person to full health.
85. ^ Whetstine L, Streat S, Darwin M, Crippen D (2005). "Pro/con ethics debate: When is
dead really dead?". Critical Care. 9 (6): 538-
42. doi:10.1186/cc3894. PMC 1414041 $2. PMID 16356234.
86. ^ Ben Best (2008). "Scientific justification of cryonics practice". Rejuvenation
Research. 11 (2): 493-
503. doi:10.1089/rej.2008.0661. PMC 4733321 $2. PMID 18321197.
87. ^ Lovgren, Stefan (18 Mart 2005). "Corpses Frozen for Future Rebirth by Arizona
Company". National Geographic. 14 Temmuz 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi.
Erişim tarihi: 15 Mart 2014. Many cryobiologists, however, scoff at the idea...
88. ^ Aladár Paasonen (1974). Marsalkan tiedustelupäällikkönä ja hallituksen asiamiehenä
(Marshall's chief of intelligence and Government's official. In Finnish). Weilin, Göös,
Helsinki
89. ^ Kari Hokkanen. "Kallio, Kyösti (1873–1940) President of Finland". Biografiakeskus,
Suomalaisen Kirjallisuuden Seura. 22 Şubat 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi.
Erişim tarihi: 10 Ocak 2013.
90. ^ Ariès, Philippe (1974). Western attitudes toward death: from the Middle Ages to the
present. Baltimore: Johns Hopkins University Press. ss. 87-89. ISBN 978-0801817625.
91. ^ a b c Nuland, Sherwin B. (1994). How we die: Reflections on life's final chapter. New
York: A.A. Knopf. ss. 254-255. ISBN 978-0679414612.
92. ^ Ahmad, S.; O'Mahony, M.S. (December 2005). "Where older people die: a retrospective
population-based study". QJM. 98 (12): 865-
870. doi:10.1093/qjmed/hci138. PMID 16299059.
93. ^ Cassel CK, Demel B (September 2001). "Remembering death: public policy in the
USA". J R Soc Med. 94 (9): 433-
436. doi:10.1177/014107680109400905. PMC 1282180 $2. PMID 11535743.
94. ^ Ariès, P (1981). "Invisible Death". The Wilson Quarterly. 5 (1): 105-
115. JSTOR 40256048. PMID 11624731.
95. ^ Solomon, Sheldon; Piven, J.S. (9 Mayıs 2017) [first published 2014]. "Death and
Dying". Oxford Bibliographies Online. Oxford
University. doi:10.1093/obo/9780199828340-0144. 22 Haziran 2021 tarihinde
kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Ağustos 2021.
96. ^ Harmon-Jones, Eddie; Simon, Linda; Greenburg, Jeff; Pyszczynski, Tom; Solomon,
Sheldon; McGregor, Holly (1997). "Terror management theory and self-esteem: Evidence
that increased self-esteem reduced mortality salience effects". Journal of Personality and
Social Psychology. 72 (1): 24-36. doi:10.1037/0022-3514.72.1.24. PMID 9008372. 17
Şubat 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ağustos 2023 – APA
PsycNet vasıtasıyla.
97. ^ Pyszczynski, Thomas A. (2003). In the wake of 9/11 : the psychology of terror. Jeff
Greenberg, Sheldon Solomon. Washington, DC: American Psychological
Association. ISBN 1557989540. OCLC 49719188. 18 Ağustos 2023 tarihinde
kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ağustos 2023.
98. ^ a b Strawson, Galen (2018). Things that Bother Me: Death, Freedom, the Self,
Etc (İngilizce). New York Review of Books. ss. 72-73. ISBN 978-1681372204. 30
Temmuz 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Temmuz 2019.
99. ^ Strawson, Galen (2017). The Subject of Experience (İngilizce). Oxford University Press.
ss. 108-110. ISBN 978-0198777885. 31 Temmuz 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi.
Erişim tarihi: 2 Temmuz 2019.
100. ^ Heath, Pamela Rae; Klimo, Jon (2010). Handbook to the Afterlife. North Atlantic
Books. s. 18. ISBN 978-1556438691. 6 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi.
Erişim tarihi: 12 Nisan 2012.
101. ^ Williams, Victoria (2016). Celebrating Life Customs Around the World: From
Baby Showers to Funerals [3 Volumes]. ABC-CLIO. ISBN 978-1440836596.
102. ^ Mullin 1998[sayfa belirt]
103. ^ a b Brenner, Erich (18 Ocak 2014). "Human body preservation – old and new
techniques". Journal of Anatomy. 224 (3): 316-
344. doi:10.1111/joa.12160. PMC 3931544 $2. PMID 24438435.
104. ^ Dimond, Bridgit (2008). Legal Aspects of Death (6th bas.). Quay
Books. ISBN 978-1856423335.
105. ^ "Shot at Dawn, campaign for pardons for British and Commonwealth soldiers
executed in World War I". Shot at Dawn Pardons Campaign. 4 Ekim 2006
tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Temmuz 2006.
106. ^ United States Department of the Army (1982). Military Judges' Benchbook: Part
1. United States Department of the Army. 17 Ağustos 2023 tarihinde
kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ağustos 2023.
107. ^ Hassankhani, Hadi; Haririan, Hamidreza; Porter, Joanne E.; Heatson, Sondra (1
Mart 2018). "Cultural aspects of death notification following cardiopulmonary
resuscitation". Journal of Advanced Nursing. 74 (7): 1564-
1572. doi:10.1111/jan.13558. PMID 29495080. 16 Şubat 2023 tarihinde
kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ağustos 2023 – Wiley Online Library vasıtasıyla.
108. ^ Carducci, Bernardo J. (2009). The Psychology of Personality: Viewpoints,
Research, and Applications (2nd bas.). Wiley-Blackwell. ISBN 978-1405136358.
109. ^ Math, Suresh Bada; Chaturvedi, Santosh K. (December 2012). "Euthanasia:
Right to life vs right to die". Indian Journal of Medical Research. 136 (6): 899-
902. PMC 3612319 $2. PMID 23391785.
110. ^ Masataka, Kosaka (March 2005). "The Showa Era (1926–
1989)". Daedalus. 119 (3): 24-27. doi:10.1162/daed.2005.134.issue-2. ISSN 0011-
5266. JSTOR 20025315. 11 Nisan 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi:
17 Ağustos 2023 – JSTOR vasıtasıyla.
111. ^ Chesnut, R. Andrew (2018) [2012]. Devoted to Death: Santa Muerte, the
Skeleton Saint (Second bas.). New York: Oxford University Press.
s. 6. doi:10.1093/acprof:oso/9780199764662.001.0001. ISBN 978-0190633325. LCCN 2
011009177. 30 Kasım 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Aralık 2021.
112. ^ McKenna, Amy (17 Ağustos 2016). "Where Does the Concept of a "Grim
Reaper" Come From?". Brittanica. 18 Ağustos 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi.
Erişim tarihi: 16 Şubat 2023.
113. ^ Nations, Marilyn K.; Amaral, Mara Lucia (September 1999). "Flesh, Blood,
Souls, and Households: Cultural Validity in Mortality Inquiry". Medical Anthropology
Quarterly. 5 (3): 204-220. doi:10.1525/maq.1991.5.3.02a00020.
114. ^ Encyclopedia of Hinduism. Denise Cush, Catherine A. Robinson, Michael York.
Londra: Routledge. 2008. ISBN 978-0700712670. OCLC 62133001. 18 Ağustos 2023
tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ağustos 2023.
115. ^ a b Green, James W. (2008). Beyond the good death : the anthropology of
modern dying. Philadelphia: University of Pennsylvania Press. ISBN 978-
0812202076. OCLC 835765644. 18 Ağustos 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi.
Erişim tarihi: 17 Ağustos 2023.
116. ^ Sacred narrative, readings in the theory of myth. Alan Dundes. Berkeley:
University of California Press. 1984. ISBN 0520051564. OCLC 9944508.
117. ^ Patton, Laurie L.; Doniger, Wendy, (Ed.) (1996). Myth and method.
Charlottesville: University Press of Virginia. ISBN 0813916569. OCLC 34516050. 18
Ağustos 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ağustos 2023.
118. ^ Boas, Franz (October 1917). "The Origin of Death". The Journal of American
Folklore. 30 (118): 486-491. doi:10.2307/534498. JSTOR 534498. 6 Mart 2023 tarihinde
kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ağustos 2023 – JSTOR vasıtasıyla.
119. ^ Lang, Andrew (2007). Modern mythology. Middlesex: Echo Library. ISBN 978-
1406816723. OCLC 269027849. 18 Ağustos 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi.
Erişim tarihi: 17 Ağustos 2023.
120. ^ Greyson, Bruce; James, Debbie; Holden, Janice Miner (2009). The Handbook
of Near-Death Experiences: Thirty Years of Investigation. ABC-CLIO. ISBN 978-
0313358654.
121. ^ Falkowski, Paul G. (1 Ocak 2001), "Biogeochemical Cycles", Levin, Simon
Asher (Ed.), Encyclopedia of Biodiversity (İngilizce), New York: Elsevier, ss. 437-
453, doi:10.1016/b0-12-226865-2/00032-8, ISBN 978-0122268656, 9 Şubat 2023
tarihinde kaynağından arşivlendi, erişim tarihi: 23 Ağustos 2022
122. ^ Wetzel, Robert (2001). Limnology: Lake and River Ecosystems (3rd bas.).
Elsevierda. s. 700. ISBN 978-0127447605.
123. ^ Lindsey-Robbins, Josephine; Vázquez-Ortega, Angélica; McCluney, Kevin;
Pelini, Shannon (13 Aralık 2019). "Effects of Detritivores on Nutrient Dynamics and Corn
Biomass in Mesocosms". Insects. 10 (12):
453. doi:10.3390/insects10120453. PMC 6955738 $2. PMID 31847249.
124. ^ Rousk, Johannes; Bengston, Per (14 Mart 2014). "Microbial regulation of global
biogeochemical cycles". Frontiers in Microbiology. 5:
103. doi:10.3389/fmicb.2014.00103. PMC 3954078 $2. PMID 24672519.
125. ^ George, McGhee (2018). Carboniferous Giants and Mass Extinction: The Late
Paleozoic Ice Age World. Columbia University Press. ss. 98-102. ISBN 978-0231180979.
126. ^ Gregory, T. Ryan (June 2009). "Understanding Natural Selection: Essential
Concepts and Common Misconceptions". Evolution: Education and
Outreach (İngilizce). 2 (2): 156-175. doi:10.1007/s12052-009-0128-1. ISSN 1936-6434.
127. ^ Haldane, J. B. S. (December 1957). "The cost of natural selection". Journal of
Genetics. 55 (3): 511-524. doi:10.1007/BF02984069. 17 Ağustos 2023 tarihinde
kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ağustos 2023 – SpringerLink vasıtasıyla.
128. ^ Case, Ted J.; Gilpin, Micheal E. (1 Ağustos 1974). "Interference Competition
and Niche Theory". Proceedings of the National Academy of Sciences of the United
States of America. 71 (8): 3073-
3077. Bibcode:1974PNAS...71.3073C. doi:10.1073/pnas.71.8.3073. ISSN 0027-8424. P
MC 388623 $2. PMID 4528606.
129. ^ Diamond, Jared M. (1999). "Up to the Starting Line". Guns, Germs, and Steel:
The Fates of Human Societies (illustrated, reprint bas.). W.W. Norton. ss. 43-
44. ISBN 978-0393317558.
130. ^ Purvis, Andy; Jones, Kate E.; Mace, Georgina M. (10 Kasım
2000). "Extinction". BioEssays. 22 (12): 1123-1133. doi:10.1002/1521-
1878(200012)22:12<1123::AID-BIES10>3.0.CO;2-C. PMID 11084628. 16 Şubat 2023
tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ağustos 2023 – Wiley Online Library
vasıtasıyla.
131. ^ National Institute on Aging (2020). "The National Institute on Aging: Strategic
Directions for Research, 2020–2025". National Institute on Aging. 4 Haziran 2020
tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Şubat 2023.
132. ^ Beukeboom, L. & Perrin, N. (2014). The Evolution of Sex Determination. Online
Chapter 2: The diversity of sexual cycles 12 Kasım 2014 tarihinde Wayback
Machine sitesinde arşivlendi., p. 12. Oxford University Press.
133. ^ a b Gilbert, S.F. (2003). Developmental biology (7th bas.). Sunderland, Mass:
Sinauer Associates. ss. 34-35. ISBN 978-0878932580.
134. ^ Hallmann, A. (June 2011). "Evolution of reproductive development in the
volvocine algae". Sexual Plant Reproduction. 24 (2): 97-112. doi:10.1007/s00497-010-
0158-4. PMC 3098969 $2. PMID 21174128.
135. ^ Brown, Arthur E. (March 1879). "Grief in the Chimpanzee". The American
Naturalist. 13 (3): 173-175. doi:10.1086/272298. JSTOR 2448772. 6 Mart 2023 tarihinde
kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ağustos 2023 – JSTOR vasıtasıyla.
136. ^ "Volcanoes". education.nationalgeographic.org (İngilizce). 26 Mayıs 2022
tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Şubat 2023.
137. ^ Baylakoğlu, İlknur; Fortier, Aleksandra; Kyeong, San; Ambat, Rajan; Conseil-
Gudla, Helene; Azarian, Michael H.; Pecht, Michael G. (28 Ekim 2021). "The detrimental
effects of water on electronic devices". E-Prime – Advances in Electrical Engineering,
Electronics and Energy. 1 (10): 1016. doi:10.1016/j.prime.2021.100016. ISSN 2772-
6711. 21 Şubat 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ağustos 2023.
138. ^ Croswell, Ken (21 Ocak 2020). "A massive star dies without a bang, revealing
the sensitive nature of supernovae". Proceedings of the National Academy of
Sciences (İngilizce). 117 (3): 1240-1242. doi:10.1073/pnas.1920319116. ISSN 0027-
8424. PMC 6983415 $2. PMID 31964780.
139. ^ Heger, A.; Fryer, C. L.; Woosley, S. E.; Langer, N.; Hartmann, D. H. (July
2003). "How Massive Single Stars End Their Life". The Astrophysical
Journal (İngilizce). 591 (1): 288-
300. arXiv:astro-ph/0212469 $2. Bibcode:2003ApJ...591..288H. doi:10.1086/375341. ISS
N 0004-637X. 20 Temmuz 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17
Ağustos 2023.
140. ^ a b Blum, Mark L. (2004). "Death" (PDF). Buswell, Robert E. (Ed.). Encyclopedia
of Buddhism. 1. New York: Macmillan Reference, Thomson Gale. s. 203. ISBN 978-
0028657202. 29 Haziran 2018 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 15
Şubat 2018.
141. ^ "A Critical and Exegetical Commentary on the Second Epistle of St. Paul to the
Corinthians. Alfred Plummer". The Biblical World. 46 (3): 192. September
1915. doi:10.1086/475371. ISSN 0190-3578. 18 Ağustos 2023 tarihinde
kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ağustos 2023.
142. ^ "Resurrection – Resurrection of Christ". Sacramentum Mundi
Online. doi:10.1163/2468-483x_smuo_com_003831. 18 Ağustos 2023 tarihinde
kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Kasım 2021.
143. ^ The Hindu Kama Shastra Society (1925). The Kama Sutra of Vatsyayana.
University of Toronto Archives. ss. 8-11, 172.
144. ^ Yadav, Richa (24 Mart 2018). "Rebirth (Hinduism)". Hinduism and Tribal
Religions. Encyclopedia of Indian Religions: 1-4. doi:10.1007/978-94-024-1036-5_316-
1. ISBN 978-9402410365. 16 Şubat 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi:
17 Ağustos 2023 – Springer Live vasıtasıyla.
145. ^ Sharma, Arvind (March 1996). "THE ISSUE OF MEMORY AS A PRAMĀṆA
AND ITS IMPLICATION FOR THE CONFIRMATION OF REINCARNATION IN
HINDUISM". Journal of Indian Philosophy. Springer. 24 (1): 21-
36. doi:10.1007/BF00219274. JSTOR 23447913. 6 Mart 2023 tarihinde
kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ağustos 2023 – JSTOR vasıtasıyla.
146. ^ Smith, Jane Idleman; Haddad, Yvonne Yazbeck (12 Aralık 2002), "From Death
to Resurrection: Classical Islam", The Islamic Understanding of Death and Resurrection,
Oxford University PressNew York, ss. 31-
62, doi:10.1093/0195156498.003.0002, ISBN 0195156498, 18 Ağustos 2023 tarihinde
kaynağından arşivlendi, erişim tarihi: 6 Aralık 2022
147. ^ Puchalski, Christina M.; O’Donnell, Edward (July 2005). "Religious and spiritual
beliefs in end of life care: how major religions view death and dying". Techniques in
Regional Anesthesia and Pain Management. 9 (3): 114-
121. doi:10.1053/j.trap.2005.06.003. ISSN 1084-208X. 18 Ağustos 2023 tarihinde
kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ağustos 2023.
148. ^ The Qurʼan : an encyclopedia. Oliver Leaman. Londra: Routledge.
2006. ISBN 0203176448. OCLC 68963889. 23 Haziran 2020 tarihinde
kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ağustos 2023.
149. ^ Tayeb, Mohamad A.; Al-Zamel, Ersan; Fareed, Muhammed M.; Abouellail,
Hesham A. (May 2010). "A "good death": perspectives of Muslim patients and health care
providers". Annals of Saudi Medicine. 30 (3): 215-221. doi:10.4103/0256-
4947.62836. ISSN 0256-4947. PMC 2886872 $2. PMID 20427938. 18 Ağustos 2023
tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ağustos 2023.
150. ^ Campo, Juan Eduardo (2009). Encyclopedia of Islam. New York: Facts On
File. ISBN 978-0816054541. OCLC 191882169. 30 Mayıs 2020 tarihinde
kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ağustos 2023.
151. ^ Raphael, Simcha Paull (May 2021). Jewish Views of the Afterlife (PDF). 11
Haziran 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 17 Ağustos 2023.
152. ^ "Ölüm Kelime Kökeni, Kelimesinin Anlamı - Etimoloji". www.etimolojiturkce.com.
8 Eylül 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ağustos 2023.

Konuyla ilgili yayınlar[değiştir | kaynağı değiştir]


o Bondeson, Jan (2001). Buried Alive: the Terrifying History of our Most Primal Fear. W.W.
Norton & Company. ISBN 978-0393049060.
o Mullin, Glenn H. (2008). Living in the Face of Death: The Tibetan Tradition. Ithaca, New York:
Snow Lion Publications. ISBN 978-1559393102.

 Cochem, Martin of (1899). "On Death". The four last things: death, judgment,
hell, heaven. Benziger Brothers.
 Daughters of Charity of St. Vincent de Paul. (1856). "Considerations on
Death". St. Vincent's Manual. John Murphy & Co.
 Liguori, Alphonsus (1868). Preparation for Death. Rivingtons.
 Marques, Susana Moreira (2015). Now and At the Hour of Our Death (İngilizce).
Sanches, Julia tarafından çevrildi. And Other Stories. ISBN 978-1908276629.
 Massillon, Jean-Baptiste (1879). "On Death". Sermons by John-Baptist
Massillon. Thomas Tegg & Sons.
 Rosenberg, David (17 Ağustos 2014). "How One Photographer Overcame His
Fear of Death by Photographing It (Walter Schels' Life Before Death)". Slate. 5
Ekim 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ağustos 2023.
 Sachs, Jessica Snyder (2001). Corpse: Nature, Forensics, and the Struggle to
Pinpoint Time of Death (270 pages). Perseus Publishing. ISBN 978-
0738203362.
 Warraich, Haider (2017). Modern Death: How Medicine Changed the End of Life.
St. Martin's Press. ISBN 978-1250104588.
Dış bağlantılar[değiştir | kaynağı değiştir]
Vikipedi'nin kardeş projelerinden
Ölüm
hakkında daha fazla bilgi edinin

Vikisözlük'te tanımlar

Commons'ta dosyalar

Vikisöz'de alıntılar

 Curlie'de Ölüm (DMOZ tabanlı) (İngilizce)


 "Death". Stanford Encyclopedia of Philosophy. Metaphysics Research Lab,
Stanford University. 2016. 14 Mayıs 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi.
Erişim tarihi: 17 Ağustos 2023. (İngilizce)

Genişlet

İnsan gelişimi

Genişlet

Ölüm ve ilgili konular

 BNF: cb119325308 (data)

 GND: 4060294-1

 HDS: 027291

 LCCN: sh85036085
rite
 NARA: 10639416
ü
 NKC: ph116193

 NLI: 987007543363505171
 NLK tanımlayıcısı KSH1998008993 geçerli değil.
 TDVİA: olum
Kategori:

 Biyolojik yaşlanma
 Ölüm
 Sayfa en son 22.44, 1 Eylül 2023 tarihinde değiştirildi.
 Metin Creative Commons Atıf-BenzerPaylaşım Lisansı altındadır; ek koşullar uygulanabilir. Bu siteyi
kullanarak, Kullanım Şartlarını ve Gizlilik Politikasını kabul etmiş olursunuz.
Vikipedi® (ve Wikipedia®) kâr amacı gütmeyen kuruluş olan Wikimedia Foundation, Inc. tescilli
markasıdır.
 Gizlilik politikası

 Vikipedi hakkında

 Sorumluluk reddi

 Davranış Kuralları

 Mobil görünüm

 Geliştiriciler

 İstatistikler

 Çerez politikası

 Sınırlı içerik genişliğini değiştir

You might also like