You are on page 1of 2

KADOŞ ŞÖVALYESİ ORTAK ÇALIŞMASI

KONU: Bir Kadoş Şövalyesi’ne; “kelamın Sırrı” ne ifade eder?

ÖZET ÇALIŞMA:
Kelam, genel olarak “Söz” anlamına gelmektedir.
Tek tanrılı dinlerde kelam kelimesine ve kelam yorumlarına çok rastlanır.
Müslümanlıkta “tanrı sözü”nü, Hıristiyanlıkta “tanrının yaratma gücünü” ve
Musevilerde ise “ tanrının yaratma gücünü” ifade etmektedir.
Kelam ilmi ve çalışması eski Mısır ve Yunan medeniyetlerinden bu yana gelir ve tarihi
çok eskidir.
Tanrı’nın evreni kelam’ıyla yarattığı ortak noktasında birleşen üç tek tanrılı dinde konu
daha çok ezoterik olarak algılanmaktadır.

Ortak çalışma konusu olan Kadoş Şövalyelerinde ise, din ve Tanrı’ya ulaşma
düşünceleri, 1114 yılında Kudüs’te yerleşmelerinden sonra başlar. “Süleyman Mabedi
ve İsa’nın Fakir Askerleri” isimli tarikatı kurarlar. Görevleri, Kudüs’e haç ziyaretine gelen
hacılara yardımcı olmak, onları korumak, Süleyman Mabedini yeniden inşa etmek
şeklindeydi. Ancak, Kudüs’ün güvenliği için kuvvetli bir askeri güce ve inanç sahibi
tarikat üyelerine sahip olmaları gerekiyordu.

Şövalyeler, Filistin’de yerleşik ve yakın komşuları olan Müslümanlardan İsmaili


Mezhebini incelediler. Kurdukları tarikata yeni bir yön verdiler. Askeri, idari ve manevi
bakımdan güçlü bir tarikat oluşturdular.
Ezoterik yapısı olan Yohanna İncil’ini seçtiler. Yohanna İncil’inde, başlangıçta şöyle der:
“Ve kelam Allahın nezdinde idi ve Allah kelam idi. Her şey onunla oldu ve olmuş
olanlardan hiçbir şey onsuz olmadı. Hayat onda idi ve hayat insanların ruhu idi. Ve
kelam beden olup, inayet ve hakikatle dolu olarak aramızda sâkin oldu, biz de onun
izzeti olarak gördük”.

İnançlı bir Hıristiyan oldukları imajını çevrelerine gösterdiler. Hıristiyanlığın yanı sıra,
İsmaili Mezhebinin, Hermetizm, Pisagorculuk, Mitraizm ve Yeni Platonculuğun da
ezoterik ve sırla dolu bilgilerini öğrendiler. Sembollerle çalışmak ve sırlarını üyelerin
dışında kimseye öğretmemek amaçları oldu. Birbirlerini tanımak için gizli işaretler ve
parolalar kullandılar.
İsa’nın çarmıha gerildikten sonra öldüğüne, yani onun bir fani olduğuna inanıyorlardı.
Onlara göre göğe yükselen şey, İsa’nın ruhuydu. Yani, Tanrı ile birleşen İlahi Kelam’dı.

1
Güçlü örgüt yapısı ve muazzam bir servetle tüm Avrupa ve Ortadoğu’da şövalyelerin
gözde insanlar olmalarını sağladılar. Kendi isimleri ile anılan katedraller, şatolar inşa
ettiler, tarikatın şubelerini tüm Avrupa’ya yaydılar.
Evren ve Tanrı’nın birliğine inandılar.
Buna göre;
 Tanrısal Nur’un bir parçası olan ruhun, hiçbir zaman ölmeyeceğini,
 Yegâne amacın ayrıldığı ana kaynağa, yani Tanrı’ya dönüleceğini, bunun ise
tekâmül ile gerçekleşeceğini,
 Evren’in, Tanrı ile özdeş olduğunu,
 Tanrı’dan başka varoluş bulunmadığı için, iyilik ve kötülük kavramlarının da
Tanrı’nın ifadeleri olduğunu,
 Evrenin tümünün sevgi üzerine kurulduğunu,
 İyi insanın ruhunun kâmil insana dönüşebileceğini ve Tanrı ile bütünleşebilir
olduğunu belirttiler.
200 Yıla yakın etkin bir tarikat olarak faaliyet gösterdiler. Daha sonraları etkinlikleri
azaldı. Birçok ülkede tarikat şubeleri kapatıldı. İskoçya’da örgütlenmelerine izin verildi.

Kadoş Şövalyelerinin disiplinli çalışmaları, inançları ve amaçları ile Eski ve Kabul Edilmiş
Skoç Riti arasında önemli benzerlikler ve bağlar vardır. Şöyle ki:
1- EKSR, 1762 tarihinde kuruluşundan beri, Evrenin Ulu Mimarı sembolü ile yüce ve
yaratıcı güce inanır.
2- Gerçeği aramak için hiçbir sınır tanımaz. Düşünce hürriyetine herkesin erişmesi için,
herkesin hoşgörülü olmasını ister.
3- Irk, millet ve din ayırımı gözetmeksizin, Tanrı’ya inanan herkesin üye olabileceğini
kabul eder. Herkesin din, mezhep ve inancına saygılı olmak şartı ile hür ve iyi
bilenen kimseleri kabul eder. Bilgisizliğin her türü ile savaşır.
4- Her ülkede bağımsız olarak kurulabilen EKSR, disiplinli bir örgüt yapısı ile dikkati
çeker.
Sonuç olarak; Bir Kadoş Şövalyesi, kelamın sırrını kendinde aramalıdır. Kâmil insan
olduğu gün kelamın sırrına ermiş olur.

14.03.2011
Emin İZGİ

Kaynakça:
1- EZOTERİK-BATINİ DOKTRİNLER TARİHİ- Cihangir GENER, 2007 Yurt
Kitap Yayını. Ankara
2- MASONLUK ve/veya POZİTİF DÜŞÜNMENİN SOYAĞACI-Asım AKİN,
2004-2. Baskı.

You might also like