Professional Documents
Culture Documents
Cumhuriyetimizin ilan edildiği 1923 yılıyla birlikte • Doğu-Batı çatışması, milli mücadele, toplumsal
“Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı” da başlamıştır. Bu sorunlar, ahlaki bozukluklar, köylü, kasabalı sorunları, işçi
dönemde birçok türde olduğu gibi hikayede de teknik sorunları, bireysel çıkmazlar, birey toplum çatışması,
olarak önemli bir ilerleme sağlanmıştır. Bu dönem Anadolu gibi konular bu dönemde sıkça işlenmiştir.
edebiyatında yıllara göre hikaye geleneğinde belirgin
değişimler gözlenir. Bu yıllarda roman yazarları aynı • Varoluşcu ve gerçeküstü hikayelerde yazılmaya
zamanda hikaye türünde de eserler vermiştir. başlanmıştır.
Bahaedddin Özkişi (Bir Çınar Vardı, Göç Zamanı) Yokuşa Akan Sular, Yoksulluk İçimizde, Ya tahammül Ya
Sefer, Bu Böyledir, Sır adlı eserleri ‘’Mustafa Kutlu
Beşlemesi’’ olarak Bilinir.
• Tarık Dursun K., Dursun Akçam, Necati Cumalı, √ Halkı aydınlatmak düşüncesiyle belirli bölgeler özellikle
İlhan Tarus, Bekir Yıldız, Kemal Bilbaşar, Sabahattin Ali, Fakir konu edilir.
Baykurt, Kemal Tahir, Yaşar Kemal, Orhan Kemal, Faik
√ Yurt gerçeklerini anlatmak, edebiyatçının sosyal bir
Baysal, Mehmet Seyda, Sadri Ertem, Samim Kocagöz, Talip
sorumluluğu olarak değerlendirilir.
Apaydın , Aziz Nesin, Muzaffer Buyrukçu, Orhan
Hançerlioğlu, gibi sanatçılar bu tarzda hikayeler yazmıştır. √ Anadolu coğrafyası, halkın sorunları, köy hayatı, köylülerin
sorunları ele alınır.
• Sabahattin Ali ve Sadri Ertem’in eserleriyle ortaya
çıkmıştır. Anadolu köy ve kasabalarının sorunlarını √ Büyük şehirlere göçün ortaya çıkardığı problemler ve
anlatmışlardır. 1930’ların sonunda Kemal Bilbaşar ve sosyalizm üzerinde durulur.
Samim Kocagöz gibi yazarlarla alanını genişletmiştir.
√ Gündemdeki sosyal olaylara ve toplumsal sorunlara
• 1950’den sonra köy enstitüsü çıkışlı yazarlarla yoğunlaşılır.
yaygınlaşan köy romanı bu dönemden sonra sosyalist
düşüncenin etkisiyle ideolojik bir yön kazanmıştır. Bu etki √ Konuşma dili kullanılır, kahramanları bölgesel ağızlarına
1960’lı ve 1970’li yıllarda da devam etmiştir. göre konuşturulur.
• Yazarlar köylerdeki toprak kavgaları, ağa-köylü, √ Kişiler iç ve dış yönleriyle tasvir edilir.
zengin-fakir, güçlü-güçsüz, öğretmen-imam çatışması,
√ Anlatımda yer yer aksaklık görülür.
köyden kente göç ve sonuçları, töreler karşısında çaresizlik,
deniz ve maden işçilerinin hayatları, üretenler ve sermaye √ Roman ve hikayelerde sağlam bir kurgu görülmez.
sahipleri, göç sorunu, hapishaneler ve darbeler, Anadolu
coğrafyası ve insanı, dar gelirlinin sorunları ve geçim √ Olaylar ve kişiler bir düşünceyi doğrulamak veya haklı
mücadelesi, büyük şehirlere göçün doğurduğu sonuçlar gibi göstermek üzere düzenlenir. (tezli oluşu)
konuları işlemişlerdir. Neden sonuç ilişkisiyle olaylara
bilimsel açıklamalar getirmişlerdir. Biçimden çok ne √ Sanat toplumdur içindir, anlayışı egemen olur.
anlatıldığı önemlidir.
√ Toplum sorunlarına çözüm önerileri sunulur.
• Yazarların bir bölümü Köy Enstitülerinde yetişmiş,
Maupassant hikaye tarzını benimseyen Sabahattin Ali,
tezli hikayelerle toplum sorunları çözme çabasına
hikayelerinde seri, düğüm, çözüm bölümlerini kullanır.
girişmişler, neden sonuç ilişkisinde olaylar bilimsel
Edebiyatımızda köy ve kasaba hikayecisi olarak kabul edilir.
açıklamalar getirirler. Belirli ölçülerde Atatürk’ün halkçılık
ilkesini benimsemişlerdir.
Kağnı, Ses, Sırça Köşk, Değirmen, Yeni Dünya yazarın Makedonya 1900, Dila Hanım, Yakup’un Koyunları, Aylı
hikayeleridir. Bıçak (Uzun Bir Gece adıyla-1991) Revizyonist, Kente İnen
Kaplanlar yazrın hikayeleridir.
Edebiyatımıza işçi sınıfını getiren özellikle Çukurova’daki Köy ve kent sorunlarını yer yer mizahi bir anlatımla
pamuk işçilerini anlatan Orhan Kemal; köyden kente göçen okuyucuya sunan Rıfat Ilgaz, Don Kişot İstanbul’da, Kesmeli
yoksul mutsuz insanları, toprak ağalarını, memurları, ezilen Bunları, Radarın Anahtarı, Saksağanın Kuyruğu, Nerde O
köylüleri, hapishanedekileri, işsizleri, sokaktaki adamın Eski Usturalar, Şevket Usta’nın Kedisi, Geçmişe Mazi,
sorunlarını, Adana ve İstanbul’un kenar mahallesindeki Garibin Horozu, Altın Eskicisi, Palavra, Tuh Sana, Hababam
insanların sorunlarını anlatır. Sınıfı Baskında, Hababam Sınıfı Uyanıyor, Rüşvetin
Alamancası, Çalış Osman Çiftlik Senin adlı hikayeleri
Ekmek Kavgası, 72. Koğuş, Önce Ekmek, Çamaşırcının Kızı, yazmıştır.
Grev, Kardeş Payı, Babil Kulesi, Arka Sokak, Küçğkler ve
Büyükler, Yağmur Yüklü Bulutlar, Mahalle Kavgası, Kırmızı
Küpeler, İnci’nin Maceraları, İki Damla Gözyaşı yazarın
Anadolu köylüsünü anlatan, yazıldığı dönemin toplumsal
hikayeleri; Baba Evi, Avare Yıllar, Murtaza, Bereketli
renklerini olaylarını anlatan Fakir Baykurt; Çilli, Efendilik
Topraklar Üzerinde, Hanımın Çiftliği, Gurbet Kuşları,
Savaşı, Karın Ağrısı, Cüce Muhammet, Anadolu Garajı, Gece
Arkadaş Islıkları romanlardır.
Vardiyası, İçerdeki Oğul, Can Parası, Barış Çöreği, Sınırdaki
Ölü, Onbinlerce Kağnı… adlı hikayelerin yazarıdır.
• Bunalım, bilinçaltı, bireyin yalnızlaşması ve • √ Çehov tarzı durum hikayelerine yakın eserler
yabancılaşma konularını üzerinde durmuşlardır. yazılmıştır.
• Psikoloji, psikiyatri, psikiyatri yöntemleri edebiyata • √ Eserlerde bireysel çözümlemeler önemli bir yer
girmiş, psikolojik tahliller yani ruh çözümlemeleri eserlerde tutar.
yer bulmuştur
• √ Dil ve anlatım bakımından seçkinci,
• Modern yaşamın bireyler üzerindeki psikolojik mükemmeliyetçi bir anlayış hakimdir.
etkisini irdelemiştir. Büyük kalabalıklara yalnız yaşayan
kahramanlar, iletişimsizlik, toplumsal çatışma, • √ Zaman, psikolojik problemler, hastalık, bireysel
yabancılaşma, yalnızlık ve bireyin bunalımları anlatılmıştır. bunalım, Doğu-Batı problemi, gerçeklerden kaçış, değer
Sanatlı bir dil kullanılmış estetiğe önem verilmiştir. yargıları gibi konular ele alınır.
• Estetiğe önem verilmiş, bilinç akışı ve iç monolog • √ Özellikle iç konuşma, bilinç akımı gibi teknikler
teknikleri kullanılmıştır. kullanılır.
Rüya ve gerçek arasındaki eşikteki insanı okuyucuya sunan Yedi Meşalecilerin hikayecisi olan Kenan Hulusi Koray;
A. Hamdi Tanpınar’da rüya alemi hayatın gerçekleri Cumhuriyet Dönemi’nde korku türünde örnekler veren ilk
karşısında insanın ruhsal çöküntülerinin bir sığınağı gibidir. hikayecidir. Bahar Hikayesi adlı eserinde korku ve esrar
temasını işler.
Ege Diplerinde, Ege Kıyılarından, Merhaba Akdeniz, Yaşasın Ayaşlı ve Kiracıları, Vassaf Bey, Miras yazarın romanları;
Deniz, Gülen Ada, Dalgıçlar, Parmak Damgası, Gençlik Otlakçı, Mendil Altında, Hava Parası, Temiz Sevgiler, Veysel
Denizlerinde, Çiçeklerin Düğünü adlı hikayeleri yazmıştır. Çavuş, Kelepir, Ev Ona Yakıştı, İhtiyar Çilingir, Bir Kucak
Çiçek, Bizim Nesibe, Gödeli Mehmet, Gönül Kaçanı Kovalar,
Sahan Külbastısı, Güllüce Bağları Yolunda yazarın
hikayeleridir.
Öykülerinde psikolojik tahliller ağır basan Sabahattin Kudret
Aksal’ın şiirsel bir anlatımı vardır. Gazoz Ağacı ve Yaralı
Hayvan yazarın hikayeleridir.
Modernizmi Esas Alan Eserler: • Sinemadan aldıkları geriye dönüş tekniğini
kullanırlar. Bu teknikler sayesinde okuyucu, hem karakterler
hakkında daha doğru bilgiler edinir hem de bugünün durup
geçmişin araya girmesiyle iç içe geçmiş zaman ve olaylardan
• Modernizmle birlikte gerçeklerin göründüğü gibi
oluşan bir hikaye okur.
olmadığı, yerleşik kurallara ve toplumun bayalığına isyan
düşüncesi ağırlık kazanmıştır. • Modernist romanlarda ve hikayelerde neden-sonuç
ilişkisi ortadan kalkmıştır. Roman ve hikayelerde, en baştan
• Gerçeklik karşısında kuşkucu ve tedirgin olan, iç
başlamak veya belirli bir sonla bitmek zorunda değildir.
dünyasına çekilen, yabancılaşan, toplumla çatışan karamsar,
Sıradan bir zaman akışı kullanılmaz, aynı zaman dilimi
bunalımlı zayıf insanı anlatmışlardır.
içinde, geriye dönüşlerle, geleneksel anlatımdan
• Yalnızlık, bunalım, huzursuzluk, toplumsal uzaklaşılmış, değişik zaman dilimleri anlatılmış, olay,
yabancılaşma anlatılır. Modern yaşamdaki bireyin bunalımı, karakter, çevre unsurları önemsizleştirilmiş, simge, imge,
toplumla çatışması yalnızlığı, huzursuzluğu topluma bakış açısı, ironi, çağrışım önem kazanmıştır.
yabancılaşması ele alını.
• Bilinç akışı,iç konuşma, geriye dönüş gibi anlatım
• Sıradan bir zaman akışı kullanılmaz. Kişiler aynı teknikleri kullanılmıştır.
zaman dilimi içinde değişik zamanlar arasında dolaşırlar.
• Modernizmi esas alan sanatçılar:
Kronolojik zamanda geriye dönüşlerle geleneksel anlatım ve
yapıdan uzaklaşılmış, klasik eserlerde temel alınan olay, • Sait Faik Abasıyanık, Oğuz Atay, Orhan Pamuk,
karakter, çevre unsurları önemsizleştirilmiş; geriye Haldun Taner, Yusuf Atılgan, Bilge Karasu, Nezihe Meriç,
dönüşlerle klasik anlatımdan uzaklaşılmış, olay, karakter ve Attila İlhan, Adalet Ağaoğlu, Ferit Edgü, Rasim Özdenören,
çevre unsurları önemsizleştirilmiş, imge, ironi, çağrışım Füruzan, Vüsat O. Bener, Pınar Kür, Latife Tekin, Nazlı Eray,
önem kazanmıştır. Bilinç akışı, iç konuşma, geriye dönüş gibi İnci Aral, Mustafa Miyasoğlu, Hulki Aktunç, Bilge Karasu,
tekniklerden faydalanılmıştır. Murathan Mungan Cemil Kavukçu, Ayfer Tunç, Buket
Uzuner, Tomris Uyar …
• Modernizm akımı bireyin özünü bulması Adalet Ağaoğlu, Tomris uyar, Füruzan gibi yazarlar yer yer
gerektiğini, hür olmanın son derece önemli olduğunu, toplumcu gerçekçi anlayışla da hikayeler yazmıştır.
kişinin geleceğini kendisinin verdiği kararların
oluşturduğunu ve bu yüzden bireyin kendini sorgulaması Modernizmi Esas alan eserlerin genel özellikleri:
gerektiğini savunur. Varoluşçuluk akımından etkilenmiştir.
• √ Geleneksel olanı günün anlayışına uydurma,
Franz Kafka, Albert Camus ve J.P.Sartre’ın
yerleşik ve alışılmış olanı yeni olana tabi kılma eğilimi vardır.
varoluşçuluğundan etkilenmişlerdir. Burjuva toplumuna
karşı isyancı yaklaşımı destekleyen varoluşçuluk, eserlerde • √ Geleneksel anlatım ve yapı reddedilir.
özellikle küçük burjuva aydınının ruhsal bunalımlarının
işlenmesine neden olmuştur. Modernist edebiyat bu • √ Yerleşik uzlaşımlara, modern toplumun vasatilik
yüzden bunalım edebiyatı olarak da isimlendirilmiştir. ve bayağılığına isyan vardır.
• Modernist yazarlar, kişilerin iç dünyalarını • √ İnsanın dışındaki toplumsal dünyayı yalın bir
romanlarına katmayı ve dün-bugün-yarından oluşan zaman biçimde yansıtmaktan kaçınılır.
zincirini kırmayı hedeflerler. Artık yolculukları dışa değil içe
• √ Bireyin bunalımları ve toplumla olan çatışmaları
yöneliktir. Karakterlerin anılarını ve bilgilerini, kafalarından
anlatılır.
nelerin geçtiğini, dillerinden dökülmeyip kalplerine
gömdüklerini okuyucuya aktarabilmek için bilinç akışı, iç • √ Çağrışıma çok yer verilir.
konuşma ve iç diyalog gibi teknikler kullanırlar.
• √ Anlatımda şiire has bir söyleyiş söz konusudur.
• √ Kişilerin toplum içindeki yer ve değerinden çok
psikolojik özellikleri öne çıkarılır.
Nezihe Meriç; Kadınların yalnızlıklarını, örf ve adetlerin,
• √ Diyalog ve hikaye etme yerine bilinç akışı tekniği alışkanlıkların rahatsız ettiği kadınları anlatır. Bozbulanık,
kullanılır. Topal Koşma, Menekşeli Bilinç, Dumanaltı, Bir Kara Derin
Kuyu, Yandırma yazarın öyküleridir.
Oğuz Atay, öykülerinde hayatın anlamsızlığı, yalnızlık, isyan, İstanbul Hikayecisi olarak tanınır. İstanbul’un kenar
intihar, iletişimsizlik, yabancılaşma, toplum be aydın mahallerinde, deniz kıyılarında, balıkçıların arasında, köprü
eleştirisini işler. Korkuyu Beklerken tek öykü kitabıdır. altında, tünelde dolaşan sanatçı burada karşılaştığı insanları
anlatır.
Tomris Uyar; hikaye yazarlığını meslek edinmiş, evlilik ve Sancı Sancı, Yalnızlıktan Devren Kiralık, Bana Sen Söyle
aile yapısı ile ilgili konuları anlatmıştır. Yürekte Bukağı ile romanları; Özgürlük Masalı, Çıkmazda, Kambur, Sisli, Necati
1980’de, Yaza Yolculuk ile 1987’de Sait Faik Hikaye Tosuner Sokağı, Bir Tutkunun Dile Getirilme Biçimi,
Armağanı’nı almıştır. 1980’e kadar sıradan insanların Yakamoz Avına Çıkmak, Dayım Balon Olmuş yazarın
yaşanan değerler karşısında bir seçim yapmaya zorlandıkları hikayeleridir.
koşulları ele alırken, 1980’den sonra gündelik yaşamın
kıstırılmışlığını postmodern eğilimlerle ortaya koymuştur.
İpek ve Bakır, Ödeşmeler, Dizboyu Papatyalar, Yaz Düşleri- Ferit Edgü; dil arayışları ve varoluşsal sorunlar etrafında
Düş Kışları, Gecegezen Kızlar, Rus Ruleti- Dön Geri Bak, gelişen simgesel, düşsel bir hikaye evreni oluşturmuştur.
Sekizinci Günah, Otuzların Kadını, Aramızdaki Şey, İki Yaka Yalınlığa, hiçbir fazlalığın bulunmadığı yapıya ulaşmayı
İki Uç, Güzel Yazı Defteri hikayeleri; Günlerin Tortusu, hedefleyen yazarın bu arayışı onu minimal öyküye, yani
Gündökümü, Yazılı Günler günlükleridir. küçürek öykü yazmaya götürmüştür. Bu öykü türünün
edebiyatımızdaki en önemli temsilcisidir. Çığlık öyküsünde iç
Haldun Taner; gücünü mizah, gözlem ve yergiden alan ses yöntemini kullanarak okurun kafasında birbirini
hikayelerinde; büyük kentlerde topluma uyum çağrıştıran kimi sorular uyandırmaya çalışır.
sağlayamayan kişilerin davranışlarını, düşünüş biçimlerinin
eksikliklerini, bilgisiz, kaba kimseleri, kişilerin yaratılıştan
gelen ruhsal bozukluklarını alaycı bir dille eleştirir. İyi bir
gözlemci ve güçlü bir belleğe sahip yazar; Batılılaşmanın Bir Gemide adlı öykü kitabıyla 1979 Sait Faik Hikaye
yanlış anlaşılmasının ürünü olan züppe tipin son örneğini Armağanı’nı almıştır.
vermiştir. 1953’te New York Herald Tribune gazetesi adına
Kaçkınlar, Bozgun, Av, Binbir Hece, Doğu Öyküleri, İşte
Yeni İstanbul gazetesinin açtığı yarışmada Şişhane’ye
Deniz Maria, Do Sesi, Avara Kasnak, Nijinski Öyküleri, Yaralı
Yağmur Yağıyordu hikayesiyle birinci olur.
Zaman, Leş (Toplu Öyküler) hikaye kitaplarıdır.
On İkiye Bir Var ile 1955 Sait Faik Hikaye Armağanı’nı;
Sersem Kocanın Kurnaz Karısı ile 1972 Türk Dil Kurumu
Tiyatro ödülünü almıştır. Demir Özlü; Varoluşçuluğun izlerini taşıyan öykülerinde
büyük kentin olanaklarından yararlanan bir kuşağın yaşam
Yaşasın Demokrasi, Tuş, Ayışığında Çalışkur, Konçinalar,
biçimini, kişisel sorunlarını, düşüncelerini anlatır.
Sancho’nun Sabah Yürüyüşü, Yalıda Sabah, Kızıl Saçlı
Amazon yazarın hikaye kitaplarıdır.
Leyla Erbil; söz dizimini bozan, sözcükleri değiştiren, yazım Bunaltı, Soluma, Boğuntulu Sokaklar, Aşk ve Poster,
kurallarını dilediğince kullanan dil tutumuyla farklı bir Stockhlom Öyküleri, İstanbul Büyüsü, Geçen Yaz Kentte
anlatım tarzı geliştirmiştir. Varoluşçu temalara bağlı kalmış, Kızlar öyküleridir.
bazı hikayelerinde akıl dışı inandırıcılığı tartışılır kişileri
anlatmıştır.
Hallaç, Gecede, Eski Sevgili yazarın hikayeleridir. Hüseyin Su; Tüneller, Gülşefdeli Yemeni, Ana Üşümesi,
Aşkın Halleri, Kırklar Cemi,
Orhan Duru; öykülerinde bunalım, bırakılmışlık, yalnızlık,
yabancılaşma, karamsarlık, fantastik durumlar ve mitololoji
gibi konuları işlemiştir.
Tarık Günersel; Bir Geçiş Toplumu, Bedenler İnanır mısınız?,
300 Yaş Konuşması
Sevim Burak; Yanık Saraylar, Afrika Dansı