Professional Documents
Culture Documents
www.aydinyayinlari.com.tr
info@aydinyayinlari.com.tr
*****
İSTİKLÂL MARŞI
Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak; Bastığın yerleri toprak diyerek geçme, tanı:
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak. Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.
O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak; Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:
O benimdir, o benim milletimindir ancak. Verme, dünyaları alsan da bu cennet vatanı.
Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilâl! Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?
Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu şiddet, bu celâl? Şüheda fışkıracak toprağı sıksan, şüheda!
Cânı, cânânı, bütün varımı alsın da Huda,
Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helâl.
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.
Hakkıdır Hakk’a tapan milletimin istiklâl.
Ey Türk gençliği! Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.
Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu
hazineden mahrum etmek isteyecek dâhilî ve hâricî bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklâl ve cumhuriyeti müdafaa mec-
buriyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin! Bu imkân
ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada
emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün
tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten
daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dâhilinde iktidara sahip olanlar gaet ve dalâlet ve hattâ hıyanet
içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlîlerin siyasî emelleriyle tevhit edebilirler. Mil-
let, fakr u zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.
Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, Türk istiklâl ve cumhuriyetini kurtarmaktır.
Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.
Sevgili Genç,
Sen sandığından çok daha azlasısın! Geleceğin mimarı, bir bütünün parçasısın. Bireysel olarak kendini ne kadar
geliştirirsen geleceğe en büyük, en güzel katkıyı sağlamış olacaksın. Bu yolda ilk hedein; kendini iade edebilen,
iletişim kurabilen, bilgi ve teknolojiyi hedeferi doğrultusunda kullanabilen bir birey olmak olmalı. Bütün bunları
yaparken insana, düşünceye, ahlakî değerlere ve kültürel mirasa saygılı olmalı ve bu değerleri yaşatmalısın. Bütün
bu beceri ve değerlere sahip olabilmek için yapacağın yegane şey aldığın eğitim ve öğrenimi doğru şekillendirebil-
mek. Bu yolda yazarlarımızın çok boyutlu düşünüp planlayarak hazırladıkları bu kitabın eğitim – öğrenim hayatına
sağlayacağı en küçük katkı bile bizi son derece mutlu edecektir.
Değerli Öğretmenler,
Geleceğimizin teminatı gençlerin yukarıda belirttiğimiz nitelikte bireyler olarak yetişmeleri kuşkusuz önce ai-
lelerinin sonra da sizlerin katkılarıyla gerçekleşecek. Bu kutsal görevde başarınızın sırrı başta insanî değerleriniz
olmak üzere yöntem ve teknikleriniz olacaktır. Bu büyük sorumluluğu gerçekleştirme yolunda elinizdeki bu kaynak
belki çok küçük bir etken olacak ancak küçük adımların büyük yeniliklerin habercisi olduğu düşüncesiyle AYDIN
Yayınları olarak AYDIN Nesiller yetiştirme yolunda daima yanınızda olacağımızı bilmenizi isteriz.
Felsefeyle Düşünme.................................................................................................... 19
Siyaset Felsefesi.......................................................................................................... 81
FELSEFEYE GİRİŞ
TEST 1 Felsefeyi Tanıma 1
1. Aynı soruyu iki filozofun birbirin- 4. Felsefe öğretmeninin öğrencilerine yönelttiği, “ Bir
den çok farklı şekilde yorumlaması toplumda felsefi düşüncenin gelişmesi için gerekli
normaldir. Fakat aynı filozofun bir
görüşünde çelişkili cevaplara yer
şartlar nelerdir?” sorusuna öğrenciler şu şekilde ce-
vermesi normal karşılanmayacaktır. vap vermişlerdir:
Düşüncelerinde çelişkiye düşmüş
bir kişinin ortaya koyduğu fikirler fel-
sefi nitelik taşımayacaktır.
Refah düzeyinin gelişmiş ol-
ması
Bu durum felsefi düşüncenin hangi temel özelli-
Ada
ğini vurgulamaktadır?
Elif
• Toplumdaki herkesin fikirlerini özgürce ifade et-
mesinin gerekliliğini anlatır. Mitsel düşüncenin güçlü ve ge-
Verilenlerin, aşağıdaki sorulardan hangisinin lişmiş olması
cevabı olduğu söylenebilir? Ayşe Naz
A) Felsefi bilginin doğruluğu kanıtlanabilir mi? Buna göre, öğretmenin sorusunu cevaplayan
B) Felsefi bilgi birikimsel olarak ilerler mi? öğrencilerden hangisinin cevabı hatalıdır?
C) Daha rahat ve konforlu bir yaşam mümkün mü? A) Ada B) Ayşe Naz C) Yiğit
D) Evreni bir bütün olarak açıklayabilir miyiz? D) Burak E) Elif
E) Felsefeye neden ihtiyaç duyarız?
3. İlk filozoflar dış dünyaya baktıklarında öncelikle bir 5. Bilgi üretme ve ürettiği bilgiyi aktarabilme yetisi ile
çokluk gözlemlemişlerdir. Bu nedenle ilk filozoflar diğer varlıklardan ayrılan insan, aynı zamanda bu
doğa filozofları olarak adlandırılmışlardır. Onlar özelliği üzerinde düşünme niteliğine sahiptir. Bilgi-
madde dünyasında, nesnenin en son bölünemeye- nin değeri, nelerin bilgi nesnesi olabileceği, gerçek
cek bileşkesini araştırıyorlardı. bilgi ile bilgi sanılanı neyin ayıracağını bilen yine
Bu parçaya göre felsefenin ilk ortaya çıkan alt insandır.
dalı aşağıdakilerden hangisidir? Bu parçada felsefenin hangi alt dalı vurgulan-
9
Felsefeyi Tanıma
6. Eski felsefenin çıkışı, mitolojinin toplumsal bilincin 9. Bilgelik vardır, çünkü insan soyu için yaşamsal
üzerinde hâlâ egemen olduğu, sınıflı toplumun olu- önem taşıyan yanıtlanması gereken büyük sorular
şum dönemiyle çakışmaktadır. Gerçekten, ilk filo- vardır; bu sorular insanların zihninde biçimlenir ve
zoflar, geleneksel mitolojik dünya görüşüyle çatış- yanıtlanmadan bırakılamaz. Yanıtlar hazır ve tam
maya girdikleri için filozof idiler. bir çözüm sağlamasa bile, her zaman daha geliş-
miş soruların doğru olarak ortaya konulmasına ve
Bu durum felsefenin aşağıdaki özelliklerinden
böylece de, er geç ortaya çıkması kaçınılmaz olan
hangisiyle açıklanabilir?
çözüme yardım ederler.
A) Eleştirellik B) Evrensellik
Bu parçada;
C) Refleksiflik D) Temellendirilebilirlik
I. felsefede soruların yanıtlardan daha önemli ol-
E) Bütünsellik ması,
II. soruların yeni sorulara temel oluşturması,
III. felsefede aynı konuda çok sayıda farklı fikirle-
rin birikmesi
durumlarından hangileri dile getirilmiştir?
7. Fransız maddecilerinin öğretisine göre, felsefi bil- A) Yalnız I B) I ve II C) Yalnız II
gelik soğukkanlı bir düşünüş ve olup bitenin değer-
D) I, II ve III E) Yalnız III
lendirilmesinden ibaret olmamalıdır. Çağrısı militan
olmalı; geçmişe, tiranlığa, bilgisizliğe ve tembelliğe
kölecesine tapınmayı açığa vurmalı, hakikati, in-
AYDIN YAYINLARI
Bu parçada Stiner, felsefe alt dallarından hangi- B) Bilgeliği bir sevme biçimi olarak görmekle
sinin temel kavramlarını sorgulamaktadır? C) Bilgiye sahip olduğuna inanmakla
A) Etik B) Estetik C) Ontoloji D) Bilmeyi laik bir insan etkinliği kabul etmekle
10
TEST 1
2 Felsefeyi Tanıma 2
1. Felsefe özel bir bilgi alanıdır. Onu başlıca bilgi alan- 4. Felsefe, sahici yanıtlar vermeden önce, yanlış ya-
larından ayıran nitelikler, sorduğu sorular ve yanıt- nıtların onu inandırmamasının nedenlerini açıklığa
larını verme şeklidir. Din gibi dogmaya yaslanmaz, kavuşturmalıdır. Düşünüp tartıştıktan sonra bilmek
bilim gibi kesinlik iddiası taşımaz, teknik gibi kolay- başka bir şeydir, hiç kimsenin düşünmeye zorlan-
laştırmanın peşinden koşmaz, sanat gibi güzellik mamak için tartışmaya açmadığı bir bilgiyi benim-
ideali aramaz. Yine de sıralanan tüm bilgilerle ortak semek başka bir şeydir. Bilgiye ulaşmadan önce
yanları vardır. felsefe yapmak, başkalarının yanlışlarını yinele-
Aşağıda verilen bilgi alanlarına ait niteliklerden mekten kendini korumaktır.
hangisi felsefenin de paylaştığı bir nitelik değildir? Parçada felsefenin;
A) I ve II B) I, II ve III C) I, IV ve V
2. Düşünmek onaylamaktan çok karşı çıkmayı düşün- D) II, III ve IV E) III, IV ve V
dürür bize. Gerçek anlamda düşünebilen insan ha-
yır demeyi alışkanlık edinmiş insan değildir ama ge-
rektiğinde kesin bir biçimde hayır diyebilen insandır.
AYDIN YAYINLARI
A) Öznellik B) Evrensellik
C) Eleştirellik D) Kavramsallık
E) Kümülatiflik
5. Avutucu peri öykülerinin desteği olmaksızın yaşa-
mak istiyorsak felsefeye ihtiyacımız var. Felsefenin
3. B. Russell şöyle diyor: sorduğu soruları unutmamız ya da onlara, üzerinde
kuşku duyulmayan karşılıklar bulduğumuz yolunda
Bütün kesin bilgi bilime, kesin bilgiyi kendimizi kandırmamız iyi olmaz. Ortada bir kesin-
aşan dogmalar tanrıbilime ilişkindir.
lik olmaksızın, çekinmelerle felce uğramaksızın na-
Fakat tanrıbilimle bilim arasında her
iki bilimin de saldırısına açık bir tam- sıl yaşayacağımızı öğretmek, çağımızda kendisiyle
pon bölge bulunmaktadır. İşte bu uğraşanlara, felsefenin yapacağı belki de en belli
tampon bölge felsefedir.
başlıca yardımdır.
Buna göre, felsefenin kişi yaşamında etkili olur-
Buna göre; ken aşağıdakilerden hangisini mümkün kılacağı
I. refleksiflik, söylenemez?
II. özü sorgulama,
A) Gerçeklerle yüzleşmeyi sağlama
III. bütünsellik
B) Temele alınan ilkeleri her yönüyle sorgulama
verilenlerden hangileri, din ve bilimde olmayıp,
C) Dogmatik kabullerden uzak tutma
yalnızca felsefede bulunan özelliklerdir?
D) Belli doktirinlere ön kabulle bağlanma
A) Yalnız I B) I, II ve III C) Yalnız II
E) Nasıl yaşanabileceği konusunda seçenek sunma
D) II ve III E) Yalnız III
11
Felsefeyi Tanıma
6. Filozoflar zorunlu olarak köktenci insanlardır. Her 8. "Phedon, tek başına yaşayan dalgın, şaşkın halli
konuda temel nedenlere inmek ve her sorunu bütün bir adamdır. Hep başkalarının söyledikleriyle yeti-
boyutlarıyla ele almak köktencinin vazgeçilmez tu- nir. Onların düşüncesine uyar. Oturması istendiği
tumudur. Çünkü kökler gövdeyi koşullar ve açıklar, zaman sandalyenin ucuna ilişir..."
köke inmek eksiksiz kavramanın baş koşuludur. La Bruyere parçada bahsettiği kişide, felsefenin
Parçada söz edilen "köke inme" benzetmesini özelliklerinden hangisinin olmamasına dikkat
aşağıdaki felsefi niteliklerden hangisi karşılar? çekmiştir?
C) Felsefi düşünce sistemli ve tutarlı bir düşüncedir. A) Felsefe tutarlı bir etkinliktir.
D) Felsefede sürekli bir soruşturma olduğu için ol- B) Bilimdeki gelişmeler felsefeyi etkiler.
12
TEST 1
3 Felsefeyi Tanıma 3
1. Thales'in öğrencisi Anaximandros'a göre yer, Tha- 3. Her gün nedenler üzerinde konuşu-
les'in düşündüğü gibi düz tepsi biçiminde değildir; ruz ama neden nedir? Sayılar kulla-
o, bir silindir, bir yuvarlak, bir sütun olarak durur. nırız ama sayı nedir? Adaletten söz
ederiz ama adalet nedir? Zamanda
Gök de yerin etrafında döner. Yer, önce denizle önce ve sonradan söz ederiz, iyi
kaplı idi, yeryüzünde ilk meydana gelen canlılar da, ama zaman nedir? Bu soruların so-
suda yaşayan, balık gibi yaratıklardı. Bu iki filozof rulması felsefi anlamda önem taşır.
arasındaki karşıtlık felsefe için sorun değildi, çünkü
bunlar onu zenginleştiriyordu. Dersine bu sözlerle başlayan öğretmenin açık-
Bu parça aşağıdakilerden hangisini destekler lamasının nedeni aşağıdakilerden hangisidir?
niteliktedir? A) Kavramların çözümlenmesiyle karışıklığın ön-
A) Felsefede önemli olan önceki görüşlerin izinde lenebilmesi
gitmektir. B) Öznel görüşlerin ortaya çıkmasının engellen-
B) Felsefe birikerek ilerleyen bir süreçtir. mesi
C) Ortaya atılmış karşıt görüşler felsefeyi besle- C) Dogmatik bir tavır içine girilmesi
mektedir. D) Fayda amacı güderek sorgulama yapılması
D) Felsefe önceki görüşlerin olduğu gibi ele alın- E) Geçmişin daha iyi anlaşılabilmesi
masına dayanır.
E) Felsefe insanların kabullerinden yola çıkar. 4. Şüphenin ve sorgulamanın riskinden, zaman za-
man kaygıya yol açabilen yapısından kaçan in-
sanlar, çoğu zaman alışkanlıklara bel bağlarlar.
AYDIN YAYINLARI
da, “Nedir?” sorusunun aşağıdakilerden hangi- Mevlana'nın bu sözü ile felsefe arasında aşağı-
sine yönelmiş olduğu sonucuna ulaşırız? daki ilişkilerden hangisi kurulabilir?
13
Felsefeyi Tanıma
6. Romalı filozof Cicero, Sokrates'le ilgili şöyle söylemiş- 9. Felsefi düşünen, her şeye sorgulayarak felsefi bir
tir: "O, felsefeyi gökyüzünden dünyaya indirip şehirler- tutumla yaklaşan insan, bu anlamda, hayatı ıskala-
de barındırdı. Felsefeyi evlere sokup insanları hayat ve mayan insandır; o, hayatın yüzey tabakasının öte-
töreler, iyilik ve kötülük üzerine düşünmeye zorladı." sine nüfuz edebilen bir kişidir.
Cicero bu görüşleriyle aşağıdakilerden hangisi- Paragrafta "yüzey tabakasının ötesine nüfuz edebil-
ni vurgulamaktadır? mek" ile vurgulanan aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sokrates, akademik nitelikteki sorunlardan çok A) Özü sorgulama
insan yaşamı ile ilgilendi.
B) Olanı inceleme
B) Sokrates kimseye bir şey öğretmek peşinde olmadı.
C) Varsayımsal yaklaşma
C) Sokrates inandığı doğruyu kendi hayatının
D) Kesinlik içermeme
önüne koydu.
E) Yüzeysel yaklaşma
D) Sokrates insanların ne kadar az bildiğini söyle-
yecek cesaretteydi.
E) Sokrates bilgimizin temelini bulmanın önemli
bir şey olduğunu düşünüyordu. 10.
Üç tür aristokrasi vardır; birincisi
yaş ve kıdem, ikincisi servet, üçün-
7. "Bence, varsayım yoluyla dünya cüsü akıl ve bilgidir. Bunlardan en
görüşümüzü genişletmek felsefenin değerlisi ve şereflisi üçüncüsüdür.
sağladığı yararlardan biridir. Aynı
ölçüde önemli olan bir başka yararı
AYDIN YAYINLARI
14
TEST 1
4 Felsefeyi Tanıma 4
E) İsteyen herkesin öğrenebileceği bir etkinliktir. hususu olduğunu ve dolayısıyla, bizim öncelikle ve
büyük ölçüde ahlaki problemleri ele almaya ihtiyaç
duyduğumuzu öne sürmüştü.
Buna göre, felsefede öncelikle ele alınması ge-
reken alan aşağıdakilerden hangisidir?
2. Felsefede önemli olan şey, arayış ve araştırma
sürecidir, bununla birlikte bu süreç, nereden çıkıp A) Ontoloji B) Etik
nereye vardığımıza ilişkin sağlam bir bilgi ile takip C) Epistemoloji D) Metafizik
edilmelidir. Başka bir deyişle, kabullerimiz ve inanç-
E) Estetik
larımız sürekli bir sorgulamaya tabi tutulduğu için
"sonuçlar"ın özel bir statüsü yoktur. Onlar, daha
sonraki araştırmalara giden yolda, bir yapı iskelesi
5. Felsefenin basit bir yöntemi vardır. Araştırmak ve
olmaktan öteye gidemezler.
kurgulamak. Filozofun araştırma laboratuvarı kendi
Bu durumda felsefi eylemle ilgili olarak aşağıda- zihnidir; filozofun başlangıç verisi zihnindeki soru-
kilerden hangisi söylenemez? lar, söylenmiş ya da yazılmış sözcüklerle sonunda
A) Ulaşılan her çözüm yeni bir sorunun çıkış nok- berraklaşmış öznel gerçekliklerdir.
tasını oluşturur. Buna göre;
B) Kullanılan akıl yürütmenin dayandığı temeller I. düşünme,
belirleyicidir. II. soru sorma,
C) Önyargılar ve önkabuller elde edilecek sonucu
III. kişisel sonuç oluşturma
etkilerler.
eylemlerinden, hangileri felsefede yer alır?
D) Amaç kabul edilebilir bir sonuç üretebilmektir.
A) Yalnız I B) I ve II C) Yalnız II
E) Sorgulamalarda önemli olan cevabın yeni soru-
lara yol açmasıdır. D) II ve III E) I, II ve III
15
Felsefeyi Tanıma
6. Felsefe yapmak, "nedir"li sorular sormak demektir. 9. Her filozof, çoklukla öncekilerin mirasına bağlı kal-
Ele alınan kavram, durum veya olgu derinlemesine masına karşın, felsefesinde kendine özgü felsefi
tanımlanmalı, doğası ve onu o yapan nitelik açığa yöntemi de özenle işler.
çıkarılmalıdır. Bu parçada felsefenin aşağıdaki özelliklerinden
Bu açıklama, felsefenin aşağıdaki niteliklerin- hangisinden söz edilmektedir?
den hangisine yönelik olarak yapılmıştır?
A) Eleştirellik B) Evrensellik
A) Çözücü ve kurucu olma
C) Öznellik D) Refleksiflik
B) Refleksif davranma
E) Kavramsallık
C) Özü sorgulama
D) Tümeli ele alma
E) Varsayımsal sonuç üretme
16
TEST 1
5 Felsefeyi Tanıma 5
1. Felsefi düşünce deneye dayalı bir düşünce değildir; 4. Felsefenin temel niteliklerini birbirinden ayırmakta
onun daha ziyade kavramsal olduğu söylenebilir. zorlanan Yunus Emre, öğretmeninin önerisi üzeri-
O, kavramlardan ve dünya hakkında kazanılmış bil- ne, en çok karıştırdığı kavramlara ilişkin bir tablo
gilerden hareketle oluşturulan soyut bir düşüncedir. oluşturmaya karar verir ve tabloyu hazırlar.
Bu yüzden felsefi düşüncede ispat ya da kanıtlama
söz konusu olamaz. Felsefede söz konusu olan şey No Kavram Anlamı
daha ziyade haklı kılma veya gerekçelendirmedir.
Düşüncenin kendi üzeri-
Buna göre, felsefeci öne sürdüğü düşünce ya da te-
I. Refleksiflik ne dönerek, yeni bir sor-
zi başka birtakım düşünce ya da önermelere daya-
gulamaya konu olması
narak gerekçelendirir; tezinin dayanaklarını ortaya
Aynı sorulara verilen
koyar.
farklı cevapların belli bir
Bu paragrafta felsefede hangi kavramın öne- II. Kümülatiflik birikim oluşturması ve
minden bahsedilmiştir? ilerlemek yerine küme-
lenmesi
A) Tutarlılık B) Kümülatiflik
Bireyin kendi varoluşu-
C) Temellendirilebilirlik D) Sistemlilik
III. Özü sorgulama nu sorgulayarak, kim ol-
E) Evrensellik duğunu araştırması
Felsefenin tüm insanlığı
2. Filozof ya da felsefeciyi karakterize eden en önemli ilgilendiren sorunlarla
özellik, onun "bilgeliği arayan" kişi olmasıdır. Felse- IV. Evrensellik ilgilenmesinin yanında,
feci, "bilgeliğin dostu" olduğunu ifade eden biridir. cevapları herkesin kulla-
AYDIN YAYINLARI
17
Felsefeyi Tanıma
6. Felsefe tarihinin gösterdiği gibi, hemen hemen tüm 9. İlk Çağ'ın ünlü filozoflarından biri olan Platon'a, Ati-
filozoflar kendi öğretilerinin felsefenin değişmeyen nalılar soru sormuşlar. Birinci soru, "İnsanoğlunun
özünün bir anlatımı olduğuna inanmışlardır. sizi en çok şaşırtan iki davranışı nedir?" şeklindey-
Bu durum felsefenin aşağıdaki özelliklerinden miş. Platon tek tek sıralamış: "Çocukluktan sıkılır-
lar ve büyümek için acele ederler. Ne var ki sonra
hangisiyle ilgilidir?
çocukluklarını özlerler. Para kazanmak için sağlık-
A) Kişisellik B) Evrensellik larını yitirirler. Ama sağlıklarını geri almak için de
C) Mantıksallık D) Tutarlılık para öderler. Yarınlarından endişe ederken bugünü
E) Kavramsallık unuturlar. Sonuçta, ne bugünü ne de yarını yaşar-
lar. Lakin hiç yaşamamış gibi ölürler..."
Platon'un soruya verdiği cevaptan yola çıkarak
felsefe etkinliği için aşağıdakilerden hangisi
söylenebilir?
7. "Dostum dostum güzel dostum A) Felsefe olanı olduğu gibi ele alır.
Bu ne yaman çizgidir bu B) Felsefe normatif (kural koyucu) bir etkinliktir.
Bu ne çıldırtan denge C) Felsefenin anlamı çağdan çağa değişebilmektedir.
Yaprak döker bir yanımız D) Felsefe hayata dair bir bilgelik arayışıdır ve ya-
Bir yanımız bahar bahçe." şamdan kopuk değildir.
Verilen şiirde bahsedilen "denge" durumu felse- E) Felsefe, hayatın getirilerini ve sorgulamadan
fede hangi kavramla adlandırılabilir? kabul etmektir.
10.
AYDIN YAYINLARI
A) Diyalektik B) Refleksif
Felsefe öğrenilmez, sadece fel-
C) Kümülatif D) Öznel
sefe yapmak öğrenilebilir.
E) Sorgulayıcı
Kant
Jaspers
18
TEST 1 Felsefeyle Düşünme 6
1. Gündelik dil çoğu kez doğru ve gerçek kelimeleri- 3. Spinoza şöyle diyor:
ni birbirine karıştırır. Aslında onlar arasında özen- "Doğrunun işareti bizzat ken-
le ayrım yapmak daha uygun olur. Bu nesne (şu disidir. Doğru bir fikre sahip
bardak, şu sandalye), bir varlık, "gerçek" diye nite- olan, aynı zamanda doğru bir
lendirilir. Bu bardak gerçektir, başka deyişle vardır. fikre sahip olduğunu bilir ve
Bu sandalye gerçektir. Buna karşılık "Bu bardak bilgisinin doğruluğundan şüp-
doğrudur, bu sandalye doğrudur (veya yanlıştır)" he edemez. Doğru bir fikirden
demenin hiçbir anlamı yoktur. Örneğin, "Bu bardak daha açık ve daha kesin hangi doğruluk ölçütümüz
vardır, bu sandalye ahşaptır." yargısı, doğru bir yar- olabilir? Nasıl ışık hem kendini, hem de kendisiyle
gıdır veya yanlış bir yargıdır. "Doğruluk" veya "yan- birlikte karanlıkları gösterirse, doğrunun ölçütü de
lışlık" o hâlde, bir nesneyi değil, benim yargımın kendisidir ve o aynı zamanda yanlışın da ölçütüdür."
değerini nitelendirir.
Spinoza'nın kullandığı bu doğruluk ölçütü "apaçık-
Buna göre, doğruluk ve gerçeklik için, lık" olarak adlandırılır.
I. Doğruluk, yargıyla ilgili bir değerdir. Buna göre, aşağıdakilerden hangisinde apaçık
II. Gerçeklik özne zihninden bağımsızdır. bir doğruluk söz konusu değildir?
III. Varlık değil, varlığa ilişkin yargılar, doğruluk A) İnsan olduğum için düşünüyorum.
değeri alır.
B) Aynı şeye eşit olan iki şey birbirine de eşittir.
saptamalarından hangileri yapılabilir?
C) Bütün papağanlar konuştuğuna göre bu papa-
A) Yalnız I B) I ve II C) II ve III ğan da konuşur.
D) I, II ve III E) I ve III D) Hava tahmini doğru çıktı, gerçekten kar yağıyor.
AYDIN YAYINLARI
19
Felsefeyle Düşünme
5. Akıl yürütme, bir şeyin doğruluğunu başka bir veya 8. Dünyada hiç insan kalmasa, örneğin büyük bir nük-
daha fazla şeye dayanarak ileri sürmedir. Bir başka leer patlama insanlığı yok etse; dünyadaki diğer
deyişle, birbiriyle ilgili önermeler arasında bağ kur- varlıklar var olmayı sürdürecektir. Bunun anlamı,
maktır. "gerçek" var olmaya devam ederken, "doğru"nun
Buna göre, aşağıdakilerden hangisi akıl yürüt- insanla birlikte yok olacağıdır.
me türlerini niteleyen bir kavram değildir?
Bu durum "doğru"nun aşağıdaki niteliklerinden
A) Çıkarım B) Analoji hangisiyle ilgilidir?
C) Tümevarım D) Tümdengelim
A) Gerçekle bağlantısıyla
E) Çelişiklik
B) Düşünen zihne gereksinimiyle
C) Nesnenin bir özelliği olmasıyla
D) Dış dünyaya yönelikliğiyle
E) Zihinden bağımsızlığıyla
6.
Felsefe bilgilerimizin bütününü içeren
şeyi bilmek ister. Yalnızca otantik 9. Bütün insanlar ölümlüdür.
bilgileri değil, maskeli bilgisizlikleri bile!
Çünkü felsefe her zaman öncelikle Kant insandır.
bilim insanlarının olduğu gibi, açık
seçik diye kabul ettikleri şeyleri sorgular. O hâlde Kant filozoftur.
Verilen akıl yürütme geçersizdir. Bunun gerek-
AYDIN YAYINLARI
çekerseniz elde ettiğiniz resim, nesnesine "sadık" Bu bakış açısı yanlışla ilgili olarak aşağıdaki-
olmakla birlikte "yalancı"dır, çünkü size mutlak ola- lerden hangisini kabul etmez?
rak hareketsiz bir nesnenin izlenimini verecektir.
A) Doğrunun tersidir.
Bu parçada aşağıdaki doğruluk ölçütlerinden
B) Bireysel etkiden kaynaklanabilir.
hangisine yönelik bir eleştiri yapılmaktadır?
C) İnanca dayalı olması muhtemeldir.
A) Tutarlılık B) Uzlaşım
C) Uygunluk D) Apaçıklık D) Ön kabullerce şekillenir.
20
TEST 1
2 Felsefeyle Düşünme 7
1. Halil Cibran "Ruhumuz çoğu zaman bir savaş alanı- 4. Bir felsefe sorusu, bir "Nedir?" sorusudur. Bu
dır. Mantığımız ve sağduyumuz tutku ve arzularımı- nedir'de şaşmayla karışık bir araştırma dileği açığa
za karşı savaş verir." demiştir. çıkar. "Nedir?", doğrudan doğruya anlama yapışık-
Benjamin Franklin ise "Tutkunuzla hareket edecek- tır. "Nedir", "- - - - anlamı nedir?" ile aynı şeydir.
seniz, bırakın dizginleri mantığınız tutsun." demiştir. Bütün felsefe sorularını bu kalıba dökebiliriz. Örne-
Bu ifadelerden yola çıkarak mantıkla tutkular ğin, "iyi nedir?" sorusunu soran, kendisine bir fel-
arasındaki çekişmede felsefenin bireye aşağı- sefe sorusu sormuşsa, aslında "iyi sözünün anlamı
dakilerden hangisini kazandırdığı söylenebilir? nedir?" sorusunu sormuştur.
A) Duygularını serbest bırakma Buna göre, bir felsefe sorusunun amacı nedir?
21
Felsefeyle Düşünme
6. Tümdengelim tipi akıl yürütmeyi sınıfta açıklayan 8. "Günlük yaşayışımızda soruların çoğu eylemlerle
ve örnekleyen öğretmen, öğrencilerinden birer tüm- ilgilidir; pratiğin içine gömülmüştür. Sorandaki belli
dengelim örneği vermelerini ister. Verilen cevaplar- bir gereksinmenin, eylemlerden ayrılmayan bir ek-
dan bazıları şöyledir. sikliğin dile getirilmesidir. Bu eksiklik ya bir yaptırma
ile giderilir ya da yapmada belirmiştir. Günlük soru-
Annemim tüm yemekleri çok lar pratik yönelmelerimizin önemli bir kurucusudur."
lezzetli olduğundan, bu akşam
Aşağıdakilerden hangisi parçada açıklanan
yiyeceğimiz yemek de lezzetli
olacaktır. tarzda bir soru değildir?
Ada
A) Öğrenmelerimi nasıl daha verimli hâle getirebi-
Can Yücel’in bütün şiir kitaplarını
çok beğeniyorum, babamın hedi- lirim?
ye ettiği yeni kitabını da beğene- B) Nasıl daha çok arkadaş edinebilirim?
Uygar ceğimden eminim. C) Toplumsal saygınlığımı yükseltebilmemin yolu
Edip Cansever de Turgut Uyar da ikin- nedir?
ci yeni şairidir. Turgut Uyar’ın şiirlerini D) Niçin ahlaklı davranmalı, iyi eylemlere yönel-
sevdiğime göre, Edip Cansever’in şiir-
meliyim?
lerini de seveceğim demektir.
Eda
E) Ekonomik ihtiyaçlarımı karşılamanın kolay yolu
Ezber gerektirmeyen bütün ders- var mıdır?
leri çalışmaktan hoşlanıyorum,
felsefe ezber gerektirmediğinden
felsefe çalışmayı seviyorum.
Burak
AYDIN YAYINLARI
22
TEST 1
3 Felsefeyle Düşünme 8
1. Analoji tipi akıl yürütmenin mantıksal biçimi şudur; 4. "Acaba filozofun yanıtları soruları mıdır?" diye sorar
A ve B, R bakımından benzerdirler. Nermi Uygur. Bu sorunun, kelimenin düz anlamıy-
la –bir felsefe sorusu olması bir yana, sorudan ha-
A aynı zamanda F özelliğine sahiptir.
berdar olanın zihnini, felsefede soru-yanıt bağının
O hâlde B de F özelliğine sahiptir.
derinliğini kavramasına neden olur. Soru yanıtı ça-
Buna göre, analojik düşünmede zihnin yola çıkı- ğırır, yanıt soru tarafından biçimlendirilir. Zihin; so-
şında aşağıdakilerden hangisi vardır? rudan yanıta, yanıttan soruya geçiş yaparak derin
A) Önermeler arası benzerlik bir düşünme macerasını icra eder.
A) Dünyayı konu alan tutarlı yargılar, bilimsel akıl- tatmin edici bir şekilde uyuştuğunda, doğru bilgiyi
sallığı tanımlar. oluşturacağını iddia eden doğruluk ölçütüne tutarlı-
B) Dünya, güzel fikirleri cisimleştirir. lık denir.
C) Hegel, akılsal olanla akıllıca olanı birbirine ka- Buna göre, tutarlılık ölçütünün bilgide aradığı
rıştırmaktadır. nitelik aşağıdakilerden hangisidir?
Buna göre felsefenin dile bakışı ile ilgili verilen Buna göre, bir argümanda aşağıdakilerden han-
I. düşüncenin görünümü, gisine gerek yoktur?
23
Felsefeyle Düşünme
7. Her şey değişir, bununla birlikte değişikliklere rağ- 9. Doğruluk kuramlarıyla, mantıksal akıl yürütme bi-
men bir şeyi aynı şey diye adlandırırız. Biri masayı çimleri arasında paralellikler vardır.
çizerse, o hala aynı masadır. Bir kimse onu kırmızı- Buna göre;
ya boyarsa, biz yine de ona aynı masa deriz. Renk
I. Uygunluk – tümevarım
değişmiştir ama masa aynıdır. Eğer birisi onun ayak-
larını keser atarsa o artık ayakları olmayan bir masa- II. Tutarlılık – tümdengelim
dır, deriz. Ama eğer masayı parçalara ayırıp ateşte III. Apaçıklık – analoji
yakarsak artık ona hiç masa diyemeyiz. O artık bir eşleşmelerinden hangileri yanlıştır?
masa şeklini taşımaz ve bir masa işlevi görmez.
A) Yalnız I B) I ve II C) Yalnız II
Bu örnek aşağıdaki yargılardan hangisini temel-
lendirir? D) II ve III E) Yalnız III
24
TEST 1
4 Felsefeyle Düşünme 9
1. Kız istemeye giden damat adayı kendisini tanıtır: 4. – Akıl, gerçeğin bilgisini edinebilir.
-"Aylık gelirim 20 bin lira, beş tane evim var, iki üni- – Evrensel hakikatler vardır.
versite bitirdim. Ayrıca herkes tarafından sevilen
– Soyut, kavramsal ve tümel bilgi mümkündür.
birisiyim." der. Gelin tarafı, damat adayına kötü bir
alışkanlığı olup olmadığını sorar. Bu görüşleri savunan bir filozof aşağıdaki hangi
yargıyı söylerse tutarlı olur?
Bunun üzerine damat adayı şu cevabı verir: -"Tek
kusurum var, yalan söylerim:" A) Gerçeği hiç kimse bilemez.
Bu olayda, damat adayının sözlerinde aşağıda- B) Tartışmalara yol açtığı için bilgi faydasızdır.
kilerden hangisini göz ardı ettiği söylenebilir? C) Bir bilginin doğru olduğunu tespit edecek bir öl-
çütümüz yoktur.
A) Gerçek B) Argüman C) Tutarlılık D) Mantığımızı ve ilkelerini uygun kullandığımızda
D) Analoji E) Görüş doğruyu bilmek mümkün olacaktır.
E) Nesneler, bilgilerimizin ölçütü olamaz. Nesne-
lere fiziksel olarak hangi açılardan baktığımız
anları nasıl göreceğimizi belirler.
2. Herakleitos'un temel . . . . .I. . . . . si:
1. Varlığı, karşıtların birliği oluşturur.
2. Değişmeyen tek şey değişmenin kendisidir.
3. Ateş, varlığı oluşturan arkhedir yani en temel un-
surdur.
AYDIN YAYINLARI
25
Felsefeyle Düşünme
6. Birbirine benzeyen iki olaydan biri hakkında verilen 9. Düşüncenin temelini oluşturan kavramların dildeki
yargının diğeri hakkında da verilmesine Analoji denir. veya iletme düzlemindeki karşılığı sözcüklerdir. İle-
Örneğin; tişimde hemen her zaman kavramları dışa vuran,
dış dünyadaki şeylerin yerini tutan sözcükleri kul-
Erzurum yüksek bir kenttir ve kışları soğuk geçer.
lanırız. Düşüncelerimizin açıklığı, onları ifade etme
tarzımızla veya kullandığımız sözcüklerle yakından
.......................................
ilişkilidir. Uygun sözcükleri seçmemişsek, sözcükle-
ri doğru bir biçimde değil de bulanık veya belirsiz bir
O hâlde Kars'ta da kışlar soğuk geçer.
şekilde kullanıyorsak, düşüncelerimizi aktaramayız,
Verilen akıl yürütmede eksik olan öncül aşağı- amacımızı anlatamayız.
dakilerden hangisidir?
Bu durumda, aşağıdaki yargılardan hangisi
A) Erzurum'da kışlar soğuk geçer. doğrudur?
B) Kars ve Erzurum'da kışlar soğuk geçer.
A) Felsefi sorunları konuşurken tek bir iletişim yo-
C) Kars da yüksek bir kenttir.
lu vardır.
D) Erzurum yüksek bir kenttir.
B) Bir argümanı analiz ederken, dil kullanım açı-
E) Erzurum ve Kars yüksek kentlerdir. sından da değerlendirilir.
C) Dili doğru kullanmakla düşünceyi doğru aktar-
7. Verilen önerme veya önermelerden zihnin zorunlu mak arasında ilişki vardır.
sonuç çıkarma işlemine - - - - denir. D) Argümanı analiz ederken düşüncenin daya-
Tümdengelim (dedüksiyon), tümevarım (endüksi- nakları ön plana çıkartılmalıdır.
AYDIN YAYINLARI
yon), analoji (benzeşim) olmak üzere üçe ayrılır. E) Düşüncenin temelinde dilin analiz edilmesi ya-
Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden tar.
hangisi getirilmelidir?
Buna göre, aşağıdaki sorulardan hangisi felsefi Buna göre, bir argümanı değerlendirme süre-
soru niteliğinde değildir? cinde aşağıdaki hangi soru sorulmamalıdır?
26
TEST 1
5 Felsefeyle Düşünme 10
1
1. Var olan şeylerin anlam kazan- 4. Platon'un temel ---- leri.
masını mümkün kılan şey, insanın 1. Hakikat tektir ve değişmez.
düşünmesidir. Düşünme ise ancak
2. İki evren vardır; değişen ve değişmeyen.
kavramlar aracılığıyla hayata geçiri-
2
lebilir. Düşüncelerimiz ancak onları Platon'un felsefi ---- leri.
başkalarına açtığımız zaman ge- Doğada sonsuza dek değişmeden aynı kalan mad-
lişme imkânı kazanabilir. Düşünce,
deler yoktur. Şu gördüğümüz evren bir yanılsama-
kavramlar aracılığıyla gerçekleşiyor
dır; değişmeyen idealar evrenin bir gölgesidir. Mut-
ve dil yoluyla başkalarına iletiliyor-
sa, kavramların dış dünya ile dil ara-
lak ve değişmez olan fiziksel nesneler değildir.
sındaki aracılar olduğu söylenebilir. Parçada verilen boş bırakılan yerlere sırasıy-
la gelmesi gereken kavramlar aşağıdakilerden
hangisidir?
Derse bu şekilde başlayan öğretmen, aşağıda-
ki konulardan hangisine giriş yapmayı amaçla- A) önerme - argüman
maktadır? B) önerme - görüş
A) Felsefi soruların özellikleri C) görüş - argüman
2. Tekil olandan, özel olandan genel olana giden, tek tek lar değildir.
olgulardan genel önermelere varan yöntem; burada
– Geçmişte meydana gelen olaylar hakkındaki
ve şimdi gözlenilmiş olanlardan belli bir türün bütün
sorular, felsefi sorular değildir.
durumları için geçerli olan yasaya gidişi ifade eder.
– Sıradan algılara dair ifadeler, felsefi soru değildir.
Tanımı verilen akıl yürütme yöntemi, aşağıdakiler-
Buna göre, aşağıdaki sorulardan hangisi felsefi
den hangisidir?
soru niteliği taşımaz?
A) Tümevarım B) Tümdengelim
A) Hayatın anlamı nedir?
C) Analoji D) Tutarlılık B) İnsan eylemlerinde özgür müdür?
E) Doğruluk C) Bir milyon yıl önce yeryüzünde kimler yaşadı?
D) Tüm insanların iyi dediği bir davranış var mıdır?
E) Evrenin bir başlangıcı var mıdır?
3. Felsefe; varlık, bilgi, gerçek, adalet, güzellik, doğru-
luk, akıl ve dil konularında genel ve temel sorunlarla
ilgilenen düşünsel bir etkinliktir. Din adamı, bilim in-
sanı ve sanatçı da düşünmektedir, filozof da. Fakat
filozofun düşünme biçimi diğerlerinkinden farklıdır. 6. Doğruyu zihindeki tasarımın yine zihinde ki bir baş-
ka tasarımla uyuşması olarak tanımlayan filozof-
Buna göre, aşağıdaki sorulardan hangisi bir fi-
lar vardır. Yani iki bilgi arasındaki uyuşmadan söz
lozofun soracağı soru değildir?
ederler.
A) Devlet nasıl yönetilmelidir? İki bilgi arasındaki uyuşma aşağıdaki hangi kav-
B) Tanrıyı bilebilir miyiz? ramla ifade edilebilir?
C) Kaç türlü varlık vardır? A) Tümdengelim B) Gerçeklik
D) Herkesin güzel dediği bir nesne olabilir mi? C) Önerme D) Tutarlılık
E) Gökyüzü neden mavi görünür?
E) Çelişiklik
27
Felsefeyle Düşünme
7. Akılcı bir perspektif içinde doğruyu bir yargılar siste- 10. Gerçek, söylenen şeyin, iddianın konusu olan şey-
minin çelişmemesi olarak tanımlayabiliriz. dir ve dış dünyada, nesnel dünyada bulunur. Örne-
Örneğin; ğin "güneş", "havanın sıcaklığı", "yağmur yağması"
bir doğru değildir, bir gerçektir. Ama güneşin var ol-
Bütün insanlar ölümlüdür. duğuna, havanın sıcak olduğuna, dışarıda yağmur
yağdığına ilişkin sözümüz, ifademiz "doğru"dur.
Sokrates bir insandır.
Buna göre, aşağıdaki ifadelerden hangisi "doğ-
O hâlde Sokrates ölümlüdür. ru" kapsamında yer alır?
28
2. BÖLÜM
FELSEFENİN
TEMEL KONULARI VE
PROBLEMLERİ
TEST 1 Varlık Felsefesi 11
1. Bahçede bir ağaç 3. Atom kuramının gerisinde bulunan temel fikir, farklı
var. Neden buna elementlerin aynı malzemeden yani nötron, proton,
inanıyorum? Bu- elektron ve benzerlerinden meydana gelmiş oldu-
nun apaçık cevabı ğudur. O hâlde elementler arasındaki farklılıklar
bahçede bir ağaç mutlak değildir, onlar atom altı parçacıkların sayı ve
gördüğüm için bu- düzenlemelerine ilişkin kavramlarla açıklanabilirler.
na inandığımdır. Dolayısıyla evrenin temel malzemesi maddedir.
Başka bir ifadeyle, benim bazı duyumlarım vardır Buna göre;
ve bu olaydan hareketle bu duyumlara sahip ol- I. Varlık öncesiz ve sonrasız idealardır.
mama neden olan belli türden maddi bir nesnenin II. Varlık sürekli bir oluş hâlidir.
var olduğu sonucunu çıkarırım. Peki, bu çıkarsa- III. Varlık somut olanla sınırlıdır.
manın doğru olduğunu nasıl ileri sürebilirim? Bu-
yargılarından hangileri doğrudur?
nun apaçık cevabı, bahçeye gitmem ve ellerimi
A) Yalnız I B) I ve II C) I, II ve III
ağacın üzerine koymam olacaktır. Onun katılığını
hissetmem, gördüğüm şeyin bir sanrı, bir serap D) Yalnız II E) Yalnız III
veya hologram olmadığını ispat edecektir.
A) Fenomenalizm B) İdealizm
2. Varlık yer kaplamalı hem de düşünebilmelidir. Ruh
C) Materyalizm D) Monizm
düşünebilmekte ancak yer kaplayamamaktadır.
Madde de yer kaplayabilmesine karşın düşüneme- E) Plüralizm
mektedir. Bu durumda varlığın varlığa gelebilmesi,
birbirine indirgenemeyen bu iki unsurun; ruh ve 5. ● Evren zihinsel midir yoksa maddi mi?
maddenin bir aradalığıyla mümkün olmaktadır. ● Evreni oluşturan ana nitelik nedir?
Bu açıklama; ● Etrafımızda gördüğümüz nesneler gerçek midir?
I. Varlık zihinsel bir tasarım mıdır? ● Evrenin ana ilkesi tek midir yoksa çok mudur?
II. Varlık ne olarak vardır? Verilen sorular felsefenin aşağıdaki alt alanla-
III. Ana maddenin niceliği nedir? rından hangisine aittir?
31
Varlık Felsefesi
6. İçinde yaşadığım dünyaya ilişkin bilincim ve renk- 8. Varlığın ne olduğu, onun madde cinsinden mi yok-
ler, sesler, acılar ve zevkler hakkındaki deneyimim, sa tin veya düşünce cinsinden mi olduğu, felsefenin
bir başka boyuta aitmiş gibi görünmektedir. Onlar sürekli sorduğu sorulardan biri olmuştur. Örneğin ilk
öznel veya zihinsel şeylerdir. Ben onlara sahibim, filozof olan Thales varlığın esas kaynağını madde-
Bu şeylerin fiziksel dünyada karşılıkları olabilir ve- Parçada varlık felsefesinin problemlerinden
ya onlar fiziksel dünyadaki bazı şeylerin sonuçları hangisine vurgu yapılmıştır?
olabilirler. Ama bu onları fiziksel şeyler yapmaz. A) Varlığın niceliği nedir?
Bu parça, aşağıdakilerden hangisini vurgula- B) Varlığın mahiyeti nedir?
maktadır? C) Varlık sonsuz mudur?
A) Bilincin verilerinin kaynağı zihinseldir. D) Varlık var mıdır?
B) Zihinsel yaşantılar duyumlardan kaynaklanır. E) Metafizik mümkün müdür?
C) Dış dünyayla ilgili veriler varlığın maddesel ol-
duğunu kanıtlar.
D) Tüm evren son çözümlemede maddesel bir 9. Parmenides'in tersine Herakleitos, çeşitlilik ve de-
ğişmemeyi aldatıcı bir şey olarak görme eğiliminde
yapı taşır.
değildir. Tersine, onların bir varlıktan ziyade bir sü-
E) Varlık, zihin ve bedenin birlikteliğiyle ortaya çıkar.
reç olarak tasarladığı gerçekliğin özüne ait şeyler
olduklarını kabul eder. Gerçekliliği sürekli, aralıksız
7. Elea'lı Parmenides en son değişmelerin bir tür düzenlilik ve devamlılık içer-
AYDIN YAYINLARI
gerçekliği herhangi bir özel mesi bakımından ateşe benzetir. Sürekli değişme
maddeye özdeş kılmaktan böylece temel bir değişmezliği barındırır.
kaçınmıştır. Ancak o bu ger-
Bu görüşü adlandıran kavram aşağıdakilerden
çekliğin ana doğasını anla-
hangisidir?
manın tek yolunun duyu algı-
sından çok akılla A) Maddecilik B) Oluşçuluk
düşünmekten geçtiğini ileri C) Düşüncecilik D) İkicilik
sürmüştür. Bu tür bir düşüncenin ise gerçekliğin E) Varoluşçuluk
özü itibariyle bir, hareketsiz, bölünemez, değişme
hâlinde olmayan, mükemmel bir şey olduğunu or-
taya koyacağını ileri sürmüştür.
10. Renkler kokular ve tatların gerçekte algıladığımız
nesnelerde olmadığını kabul edelim. Ama başka
Bu durum, aşağıdaki felsefi düşünce sistemle-
bazı özellikler şüphesiz onlardadır. Örneğin bir
rinden hangisine kaynaklık etmiş olabilir?
masanın üzerinde iki elma görür ve dokunursam,
A) Varlığı madde temelinde açıklayan materyalizm. gerçekten orada iki elma vardır ve onlar gerçekten
B) Varlığın ruh ve maddenin bileşimi olduğunu yuvarlaktır. Burada gerçekliği belirleyen nesnenin
32
TEST 1
2 Varlık Felsefesi 12
A) Materyalizm B) Fenomenoloji
4.
C) Oluşçuluk D) İdealizm
J.P. Sartre'a göre insan, kendi ken-
E) Düalizm disinin tasarısından başka bir şey
değildir, o ancak kendini gerçekleş-
tirdiği ölçüde var olur, o hâlde insan,
AYDIN YAYINLARI
A) Asıl varlıkların öncesiz ve sonrasız idealar ol- 5. Hobbes'a göre cisim, düşünceden bağımsız olarak
duğunu savunan Platon'un idealizmine uzayın bir parçasını dolduran varlık, yani eni, boyu,
B) Evrenin sürekli bir akış hâli olduğunu savunan derinliği olan şeydir. Dünya cisimseldir, yani cisim-
Herakleitos'un oluşçuluğuna dir ve cismin boyutlarına, yani en, boy ve derinliğe
sahiptir. Dolayısıyla evrenin her parçası cisimdir ve
C) Gerçeğin, görünenin ardında saklı olan öz'ler
cisim olmayan şey, evrenin bir parçası değildir.
olduğuna inanan Husserl'in fenomenolojisine
Buna göre, Hobbes'un aşağıdaki varlık felsefesi
D) Var olmanın algılanmak demek olduğunu iddia
görüşlerinden hangisini savunduğu söylenebilir?
eden Berkeley'in öznel idealizmine
E) Var olan her şeyin maddi olduğuna ve madde- A) İdealizm B) Dualizm
nin yansıması olan cisimlerin gerçek olduğunu C) Materyalizm D) Öznel idealizm
savunan Hobbes'un materyalizme E) Fenomenalizm
33
Varlık Felsefesi
6. Berkeley özneyi bir çeşit idealar, yani düşünceler 9. Aristoteles sağduyuya da uygun düşen bir tavırla,
toplamı olarak tanımlamaktadır. Ona göre düşün- algıyı doğuran nesnelerin algıdan bağımsız olma-
celer veya tasarımlar öznededir; yalnızca onun bi- ları gerektiğini söylemektedir. Ona göre varlık, algı-
linç içerikleri olarak vardır. dan ibaret olmayıp tersine var olduğu için algısı var-
Buna göre, Berkeley'in varlık görüşünün aşağı- dır. O hâlde algılarımız, algılarımızın konusu olan
ve algıdan ayrı, ondan bağımsız nesnel, gerçek bir
dakilerden hangisi olduğu söylenebilir?
dünyaya işaret ederler.
A) Nesnel idealizm
Aristoteles'in varlık hakkındaki bu görüşleri
B) Mutlak idealizm aşağıdakilerden hangisini çürütür niteliktedir?
C) Öznel idealizm A) Berkeley'in "Var olmak algılanmış olmaktır."
D) Diyalektik idealizm sözünü
E) Diyalektik materyalizm B) Herakleitos'un varlık oluştur görüşünü
C) Demokritos'un varlık maddedir görüşünü
7. Filozof görüşünü anlatmak için şöyle bir örnek verir: D) Husserl'ın varlık fenomendir görüşünü
Parmağa, yani uzamı olan, yer kaplayan ama düşü-
E) Descartes'in varlık hem madde hem ruhtur gö-
nemeyen maddeye batırılan bir iğnenin etkisini ruh,
rüşünü
yani uzamsız varlık duymaktadır. Öte yandan ruhta
meydana gelen bir olay, örneğin koku da bedenin 10.Varlık felsefesinde yer alan görüşe göre yaşam ol-
bir organının, örneğin yüzün sararmasına, kalbin dukça karmaşık fiziksel ve kimyasal süreçlerden
hızla atmasına yol açabilir. Maddenin ana niteliği başka hiçbir şey değildir. "Zihin" ve "düşünme" ise
AYDIN YAYINLARI
yer kaplamak, ruhun ana niteliği ise düşünmektir. beynin bir faaliyetinden ibarettir. İndirgemeci olan
Parçada görüşleri verilen filozof ve varlık görü- bu görüş varlığı veya dünyayı kendi içinde kapalı
bir sistem olarak tasarlar; hatta onu bir makineye
şü aşağıdakilerden hangisinde verilmiştir?
benzetir.
A) Thales - monizm
Parçada;
B) Descartes - düalizm I. idealizm,
C) Marx - materyalizm II. materyalizm,
D) Husserl - fenomenalizm III. nihilizm
E) Aristoteles - idealizm akımlarından hangilerinden bahsedilmektedir?
34
TEST 1
3 Varlık Felsefesi 13
1. Hobbes, çağdaş nedensellik teorisini ilk ortaya 4. ● Fiili dünyada bir varoluşa sahip olan varlıklar,
atanlardan birisidir. O, dünyada meydana gelen her zihinden bağımsız olarak vardırlar. Yani her ko-
şeyin, birbirlerine çarpan bilardo toplarının meyda- şul altında vardırlar. Örneğin önümdeki kağıt,
na getirdiği sonuçlara benzer bir şekilde meydana kalem, silgi onları düşünen olsun ya da olmasın
geldiği, kısaca evrenin bir makine gibi işlediği görü- vardırlar.
şünü savunur. Asıl nedenin erek olduğu, evrende ● Düşüncede var olan varlıklar ne zaman ne de
şeylerin birtakım erekleri meydana getirmek üzere mekan içinde fiilen var olurlar. Örneğin Kafda-
iş gördükleri görüşünü kesinlikle reddeder. ğı, deniz kızı, Anka Kuşu düşsel varlıklardır.
Hobbes'un reddettiği görüşün savunucusu olan
Tanımları verilen varlık felsefesi kavramları aşa-
filozof aşağıdakilerden hangisidir?
ğıdakilerden hangisidir?
A) Platon B) Aristoteles C) Hegel A) İdealizm - Materyalizm
D) Marx E) Berkeley B) Gerçek varlık - İdeal varlık
C) Özsel - İlineksel
D) Töz - Öz
2. E) Diyalektik - Düalizm
I. II. III.
Monizm Düalizm ............
Varlığın niceliği ile ilgili derste kullanmak üzere 5. Bilimin ve felsefenin varlığı ele alış tarzlarında fark-
hazırlanan hatırlatma kartları arasında, III nolu lılıklar vardır. Örneğin bilim, varlığın her durumda
AYDIN YAYINLARI
kartın bilgileri unutulmuştur. Buna göre III nu- var olduğunu kabul ederken, felsefe varlığın var
maralı kartta aşağıdaki kavramlardan hangisi olup olmadığını sorgular.
yer almalıdır? Aşağıdakilerden hangisinde bilimin ve felsefe-
A) Plüralizm nin varlığa yaklaşımı ortaktır?
B) Materyalizm A) İkisi de varlığı anlamaya çalışır.
C) İdealizm B) İkisi de varlığa olgusal yaklaşır.
D) Fenomenalizm C) İkisi de varlığa bütünsel yaklaşır.
E) Varoluşçuluk D) İkisi de varlığa deneysel yaklaşır.
E) İkisi de varlığa ilişkin temellendirme yapar.
35
Varlık Felsefesi
7. Bir Yunan filozofu şöyle demiştir veya dediği rivayet 10. J.P. Sartre'a göre var olmak kendini varlaştırmaktır.
edilmiştir: Bir nehirden iki kez geçemezsin, çünkü Bu durum insana kendi özünü yaratabilme olanağı
nehirdeki suyun damlaları, sen nehri bugün geç- dışında sınırsız bir özgürlük de tanır. Sartre'a göre
tiğinde dün geçtiğin zaman orada olan damlalarla "var oluş özden önce gelir."
aynı değildir. Aşağıda varlık felsefesi görüşlerinden hangisi
Parçada sözü edilen filozofun varlık anlayışı Sartre'a aittir?
aşağıdakilerden hangisi olabilir?
A) İdealizm B) Materyalizm
A) Varlık ideadır.
C) Düalizm D) Varoluşçuluk
B) Varlık maddedir.
E) Nihilizm
C) Varlık oluştur.
D) Varlık hem madde hem ruhtur.
E) Varlık yoktur.
8. Kant, "İnsan aklı, bilgisinin belli bir türünde özel bir 11. Farabi'ye göre, felsefe aracılığıyla var olanları kav-
kaderle karşı karşıyadır. İnsan aklı bu bilgisinde rayabiliriz; çünkü felsefe "var olanların bilimi"dir.
öyle sorular tarafından rahatsız edilmektedir ki, akıl Farabi'ye göre Zorunlu Varlık, varlığı olmazsa ol-
onları ne yadsıyabiliyor ne de yanıtlayabiliyor." de- maz ebedi olarak var olan, bütün varlıkları var kılan
mektedir. varlıktır. Mümkün varlık ise zorunlu varlıktan taşma
AYDIN YAYINLARI
D) Nedensellik E) Zorunluluk
9.
Descartes "töz"
sözcüğünden "var
olmak için kendi-
sinden başka bir
12. "Bu yıldızlı gökler
şeye ihtiyacı olmayan
şeyi" anlamaktadır. Ona göre sadece Ne zaman başladı dönmeye
madde ve ruh tözdürler ve birbirine indirgenemez- Kimse bilmez
ler. Ne ruh maddenin, ne de madde ruhun herhan-
Kimse bilmez."
gi bir özelliğine sahiptir.
Ömer Hayyam'ın dizelerinde aşağıdaki hangi
36
TEST 1
4 Varlık Felsefesi 14
D) Aristoteles E) Farabi
Verilen görüş ve savunucusu aşağıdakilerden
hangisidir?
2. Whitehead'a göre "varlık ya da gerçeklik bir süreç- A) Materyalizm - Demokritos
tir. Evren, birbirleriyle sıkı ilişki içinde olan ve bir-
B) İdealizm - Platon
birine bağlı olaylardan oluşur. Her olay, başka bir
C) Düalizm - Descartes
olayla ilişki ve bağlantı içindedir. Evren, canlı bir
organizma gibidir, olayların akışından oluşan ezeli D) Materyalizm - Hobbes
ve ebedi bir süreçtir." E) İdealizm - Hegel
AYDIN YAYINLARI
A) Varlık ideadır.
B) Varlık oluştur.
C) Varlık maddedir.
D) Varlık fenomendir. 5. Asıl varlık, gerçek varlıktır. Yani, başka her
E) Varlık hem madde hem ruhtur. şeyin varoluşu bakımından kendisine bağlı
I. olduğu, fakat kendisinin varoluşu bakımından
3. İlk sebeplerin ve nesnelerin ilkelerinin bilgisidir. Bu başka bir şeye ihtiyaç duymadığı şeydir.
yüzden o, bilimin ele almadığı kimi konuları incele-
yen, onları açıklamaya çalışan bir bilgi dalıdır.
Bir şeyi her ne ise o şey yapan şeydir. Bir şeyin
Tanrı ve Tanrı'nın varlığının kanıtlanması, dünyanın II.
tanımlayıcı özelliğidir.
varlığı, ruh ve ruhun ölümsüzlüğü gibi konuları inceler.
Kant bu alanla ilgili "insan aklı, bilgisinin belli bir tü-
ründe özel bir kaderle karşı karşıyadır. İnsan aklı bu Tanımları verilen kavramlar sırasıyla aşağıdaki-
bilgisinde öyle sorular tarafından rahatsız edilmek- lerden hangisidir?
tedir ki, akıl onları ne yadsıyabiliyor, ne de yanıtla-
I II
yabiliyor." demektedir.
A) Töz Ruh
Parçada sözü edilen alan aşağıdakilerden han-
B) Öz Gerçeklik
gisidir?
C) Görünüş Öz
A) Ontoloji B) Metafizik C) Etik D) Töz Öz
37
Varlık Felsefesi
6. Filozofa göre "yalnızca bilen özne ve onun bilinç 9. Filozofa göre "Tek ve gerçek bir evren vardır. O da
içerikleri vardır. Var olmak algılanmaya bağlıdır. duyularımızın bize gösterdiği bu evrendir. O hâlde
İdealar yani düşünce ve tasarımlar öznededir. Öz- evreni anlamak için duyularımız ile yola çıkmalıyız.
ne bir çeşit idealar, yani düşünceler toplamıdır." Ama bu yeterli değildir. Gerçek ve kesin bilgiye
Verilen görüş ve savunucusu aşağıdakilerden ulaşmak için akıl işin içine girmelidir. Çünkü gerçek
bilgi formların bilgisidir ve bu bilgiye ancak akılla
hangisinde gösterilmiştir?
ulaşılabilir. Madde bir imkandır, potansiyeldir. Form
A) Platon - İdealar kuramı ise bu imkanın açığa çıkmasıdır.
B) Descartes - Düalizm
Parçada görüşleri verilen filozof aşağıdakiler-
C) Berkeley - Öznel idealizm den hangisidir?
D) Hegel - Nesnel idealizm
A) Locke B) Descartes C) Platon
E) Husserl - Fenomenalizm
D) Aristoteles E) Kant
7.
Varlıkların bölünebilen en küçük
parçası atomdur. Atomlar boşlukta
hareket ederken birleşerek cisim-
10. ..........................'e göre evrende şaşmaz bir düzen
leri meydana getirir."
bulunur. Hatta bu düzen zihnin bir eseridir. Madde
kendi başına düzen kazanamaz. Bu görüşün savu-
Evrenin her parçası cisimdir. Ruh nucusu, alfabenin harflerini kendi hallerine bırakıp
AYDIN YAYINLARI
da ince bir cisimdir. Devlet ise yap- onların kendi kendilerine anlamlı sözcükler üretip
ma bir cisimdir. üretemeyeceklerine bir bakın der. Harflerin yan ya-
na gelmeleri anlamlı sözcüklerin ortaya çıkması için
yeterli değildir, bunun için düşünen ve anlayan bir
zihne ihtiyaç duyar.
Görüşleri verilen filozoflar aşağıdakilerden han- Parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden
gisinde sırasıyla gösterilmiştir? hangisi getirilmelidir?
Spinoza bu görüşleriyle aşağıdaki filozoflardan Parçada yer alan bakış açısı aşağıdakilerden
hangisini eleştirmiştir? hangisi olabilir?
E) Marx E) Metafizik
38
TEST 1
5 Varlık Felsefesi 15
1. Demokritos'a göre evrendeki her nesne boş uzayda 4. La Mettrie, asıl var olanın, tözün, madde olduğunu
dağılmış olan atomların bir birleşiminden başka bir maddenin hiçbir zaman için herhangi bir form ve
şey değildir. Taşlar ve masalar gibi cansız nesnelerin hareketten yoksun olmadığını, hayat ve düşünce
yanında canlı şeyler, hatta insan zihni de atomlardan de içinde olmak üzere bütün formları bizzat ken-
meydana gelmiştir. O hâlde duygu, zihin, ruh gibi disinde bir imkan olarak içerdiğini, hayvanlarla in-
maddi nitelikte olmadığı düşünülen şeyler de aslında sanların aslında aynı yapıda olduğunu, dolayısı ile
maddidirler; atomların birleşimlerine indirgenebilirler. insanda bedenden ayrı bir ruh kabul etmeye gerek
Buna göre Demokritos, aşağıdakilerden hangi- olmadığını savunmuştur.
büyük sorunu, bireysel varoluştur. Herkes tek ve canlı varlıkla, sosyoloji toplumsal varlıkla uğraşır.
yalnızdır. İnsanın bunun bilincinde olarak yaşaması Ama bütün bu varlıkların hangi anlamda var oldukla-
bireysel varoluştur. Buna göre ahlaki bir varlık olan rı, onların ortak belirlenimleri ile ilgili soru sormazlar.
insanın, karar vermesi en önemli insani etkinliğidir. Buna göre bilimin varlığa yaklaşımıyla ilgili han-
Bu parçada varoluşçu felsefenin varlıkla ilgili gisi söylenebilir?
çalışmalarında, aşağıdakilerden hangisini öne A) Seçicidir. B) Bütünseldir.
çıkardığı vurgulanmaktadır? C) Sorgulayıcıdır. D) Rasyoneldir.
E) İnsan varoluşu 6. Varlığı, var olarak kabul eden görüştür. İnsan bilin-
cinden bağımsız olarak varlığın mevcut olduğunu
3. Onlar ezeli, ebedi, hareketsiz, değişmez şeylerdir.
iddia eder.
En önemli özellikleri ise tümel ve madde-dışı olma-
Bu görüşe göre, biz varlığı ya doğrudan duyuları-
larıdır. Platon'a göre onlar, görünüşler dünyasının
mızla algılarız ve algıladığımız evren bizim kavra-
gelip-geçiciliğine rağmen değişmeden kalandır. Ör-
neğin bu dünyada doğan, büyüyen, ölen birbirinden dığımız gibidir ya da zihnin imkanları aracılığıyla
39
Varlık Felsefesi
7. "Varlık var mıdır?", "İnsan özgür müdür?", "Varlık, 10. Var denilen hiçbir şeyin gerçek varlığı olmayabilir.
maddi midir yoksa ruhsal mıdır?" gibi sorulara ke- "Hiçbir şey" derken, ister somut olsun isterse soyut,
sin ve net bir cevap vermek zordur, üstelik bunları ister zihnimde olsun isterse dış dünyada ya da başka
tartışmak anlamsızdır. Çünkü dünyanın bir gerçek- bir var oluş tarzında, varolanların tümü kastediliyor;
liğinin olup olmaması, insan hayatında önemli bir Tanrı, evren, ruh, etik, yaşam, irade, bilgi vs. üzerine
fark yaratmaz. Önemli olan insanın evrende diğer konuşabildiğimiz her şey.
varlıklarla birlikte bulunuyor olmasıdır. Bizi hayatta Sıraladığımız her şey birer
tutan deneyimlerimiz, alışkanlıklarımız ve pratikleri- yanılsama olabilir. Eğer
mizdir. Bugün yararı olmayan bir şeyin yarın etkisi öyleyse hiçbir şeyin ken-
olabilir. Bu yüzden düşünceleri ve nesneleri, elimi- dinde bir değeri yoktur.
zin altında bulundurmalıyız.
Bu parçada görüşleri verilen ontolojik yaklaşım Parçada aşağıdakilerden hangisi temellendiril-
40
TEST 1
6 Bilgi Felsefesi 16
1. Bilginin yalnızca duyularımız veya gözlemlerimizle 4. Genel - geçer, zorunlu ve kesin bilgi doğuştan gelir.
elde edildiğini düşünen ve aklın duyular ve göz- Bu bilgiler ancak akılla elde edilir. Duyusal bilgiler
lemlerden ibaret olduğunu öne süren bir filozof için insan için yanıltıcı ve görelidir. Asıl bilginin ise de-
bilginin alanı, ancak duyular veya algılarımızla kav- ğişmeyen varlıklar dünyasından elde edilir.
rayabileceğimiz alanla sınırlıdır. Başka bir deyişle Parçadaki bilgi felsefesi görüşü aşağıdakiler-
duyusal olmayan bir şeyin bilgisi mümkün değildir.
den hangisidir?
Parçadaki açıklama bilgi felsefesinin aşağıdaki
A) Empirizm B) Kritisizm C) Pozitivizm
sorunlarından hangisinin kapsamı içinde yer
alır? D) Rasyonalizm E) Fenomenoloji
A) Bilginin imkânı
B) Bilginin sınırı
C) Bilginin kaynağı 5. Protagoras "insan her şeyin ölçüsüdür" diyerek,
D) Bilginin değeri doğruluğun insanlara göre değiştiğini ileri sürmüş-
E) Bilginin ölçütü tür. Üşüyen insan için rüzgârın soğuk, üşümeyen
için soğuk olmadığını belirterek, herkes için geçerli
mutlak bir bilginin olamayacağını savunmuştur.
Buna göre,
2. Felsefi anlamda bu görüş gündelik, teknik-olmayan I. dogmatizm,
anlamından farklı olarak "öznel nedenlerden hare- II. rölativizm,
ketle diğerlerinin bilgi diye kabul ettiği şeylerin ge-
AYDIN YAYINLARI
III. rasyonalizm
çerliliğinden ve kesinliğinden şüphe duyan" kişinin
temsil ettiği akıma verilen addır. görüşlerinden hangileri paragrafta anlatılmakta-
dır?
Bu parçada bahsedilen akım aşağıdakilerden
hangisidir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III
C) Rasyonalizm D) Septisizm
E) Empirizm
sonuçlarının pratik sınamalarına tabi tutuldukları Buna göre, Locke aşağıdakilerden hangisine
için, doğruluk insan düşüncesi ve eylemi tarafından karşı çıkmaktadır?
şekillendirilmektedir. "Doğruluk sadece başarılır."
A) Bilginin duyumlardan geldiğine
iddiası sık sık gündeme gelir.
B) Yaşamadan bilmenin olanaksızlığına
Parçada anlatılan doğruluk ölçütü aşağıdakiler-
C) Doğuştan bilgilerin varlığına
den hangisidir?
D) Akıl ve deneyin bilgiyi oluşturduğuna
A) Uzlaşım B) Yararlılık C) Uygunluk
E) Zihinde deneyden gelmeyen hiçbir şeyin olma-
D) Tutarlılık E) Apaçıklık dığına
41
Bilgi Felsefesi
7. Bir insan bir görüşün doğru olduğunu söylediğinde, 10. Yunan felsefesinin başlangıcında doğa filozofları
bu, onun tarafından savunulduğu ölçüde bu görü- diye adlandırılan filozoflar, yalnızca doğa ile evre-
şün onun çıkarlarının toplamıyla uyuştuğu anlamı- nin yapısı ile ilgilenmişler; bilgiyi konu edinmemiş-
na gelir. Doğru, pratik işlevi olandır. lerdir. Doğa filozoflarının bu tavırlarına naif realizim
Bu açıklamada bilginin doğruluk ölçütlerinden adı verilir. Bu anlayış, insanların duyuları ile dış
dünyayı bilebileceğine saf bir biçimde inanma ve
hangisine değinilmiştir?
öte yandan bilgi konusunu problem olarak görme-
A) Tutarlılık B) Uygunluk C) Yarar me; bu konuda kayıtsız kalmadır.
D) Apaçıklık E) Uzlaşım Bu paragrafa göre, doğa filozoflarının asıl ilgi-
lendiği problem aşağıdakilerden hangisidir?
8. Gazali, içinde bulunduğu şüphe krizinden Tanrı'nın A) İnsan bilgisinin sınırları var mıdır?
ruhuna attığını söylediği bir ışıkla çıktığını söyler- B) Doğru bilgi mümkün müdür?
ken ne duyusal ne akılsal olmayan bir bilgi kayna-
C) Bilginin kaynağı nedir?
ğına işaret etmekteydi. İnsanda duyular ve akıldan
D) Nesneler karşısında tavrımız ne olmalıdır?
farklı ve onlardan üstün olan ve insanın bilmek iste-
diği bir şeyi doğrudan doğruya, aracısız bir kavrayı- E) Evrenin ana maddesi nedir?
şıyla bilebileceğini iddia etmekteydi.
Parçada, anlatılan görüş aşağıdakilerden hangi-
sidir?
A) Entüisyonizm
AYDIN YAYINLARI
B) Rasyonalizm
C) Empirizm
D) Analitik Felsefe
E) Rasyonalizm
42
TEST 1
7 Bilgi Felsefesi 17
1. Tractatus adlı eserinde dünyanın "olgular toplamı" 4. Kavramlarımızdan ilki zihinle, zihinde bulunan veya
olduğunu ifade eder. Temel problemin dilin, gerçek- zihnin ürettiği bir şeyle, teknik bir deyişle "önerme"
liğin (dünyanın) yapısını açıklayıp açıklamayacağı ile ilgilidir. Bir önerme doğru veya yanlış olabilir.
sorunu olduğunu düşünür. Ona göre, dilin mantık- Buna karşılık ikinci kavramımız, var olma veya ol-
sal yapısını çözümlersek, gerçekliğin yapısını da mama, önermenin konusu olan şeyle, özneye göre
çözümlemiş oluruz. "dıştan" olan şeyle ilgilidir.
Paragrafta görüşleri verilen filozof aşağıdakiler- Bu parçada, aşağıdaki hangi iki kavramın açık-
den hangisidir? laması verilmiştir?
2.
Bir kapının kilitli olup olmadığını an-
lamanın en emin yolu onu itmektedir.
Emile Zola
5. Karneades, Sokrates'in "Eğer tek bir şey biliyor-
AYDIN YAYINLARI
felsefesinin "Bilginin doğduğu kaynak nedir?" soru- Bu durum, aşağıdaki görüşlerden hangisinin
suna da bir yanıttır. doğru kabul edilmesine neden olur?
43
Bilgi Felsefesi
7. Epiküros, "Mühür, bal mumuna nasıl tıpatıp kendi 10. Duyumlanabilir nesneler sürekli değişmektedir. Doğ-
izini bırakırsa eşya da bizde belli izler bırakır." de- ru ve güvenilir bilgilerin oluştuğundan emin olmak
miştir. için duyulardan daha fazla güvenebileceğimiz bir
Epiküros bu sözleriyle bilginin kaynağında aşa- kaynak gerekmektedir. Bize bu güveni sağlayan şey
ğıdakilerden hangisinin varlığını kabul etmekte- düşünce, akıl, sezgi, deney, fayda vb. unsurlardır.
C) Entüisyonizm D) Empirizm
E) Kritisizm
9.
44
TEST 1
8 Bilgi Felsefesi 18
1. Bilginin insan zihninde doğuştan yer aldığını savu- 3. "Dünya düzdür. Bunu herkes biliyor!" Böyle bir
nan bir filozof, bu görüşünün tutarlılık içinde, man- önerme 1450'li yıllardan önce kurulmuş olsaydı,
tıksal gerekçelerini ortaya koymalıdır. "Benim ka- herkes bu önermenin doğru olduğunu söylerdi.
naatim öyle olduğunu bildiriyor" şeklinde kestirme Çünkü Dünya, o zamanlar yaşayan bütün insanlara
cevaplarla görüşünü savunamaz. göre düzdü. Bugün bizler, Dünya'nın düz değil, yu-
Bu parçada bilgi kuramının aşağıdaki kavramla- varlak olduğuna inanıyoruz. Bu, büyük bir çoğunlu-
ğun kabulü. Şimdi kalkıp biri "Dünya düzdür" derse,
rından hangisi açıklanmıştır?
insanlar onun şaka yaptığını düşünür.
A) Doğruluk B) Gerçeklik
Parçada aşağıdaki doğruluk ölçütlerinden han-
C) Temellendirme D) Hakikat gisi örneklendirilmiştir?
E) Gerçek A) Tutarlılık B) Fayda C) Apaçıklık
2. Rasyonalizm ve empirizm akımlarının işlendiği der- 4. Pyrrhon varlığın kendisinin bilinemeyeceğini öne
sin sonunda öğretmen, öğrencilerinden iki akımla sürdü. O, varlığın temelinde maddenin mi, yoksa ru-
ilgili öğrendiklerini dikkate alarak, akıllarında kalan- hun mu olduğunu bilemeyeceğmizi söyledi. "Ne ya-
larla ilgili birer cümlelik açıklama yapmalarını ister pacağı" sorusuna; "görünüşlerle yetinmemiz gerekti-
ve öğrenciler aşağıdaki cevapları verirler: ği" yanıtını verdi. Buna göre "Bal tatlıdır." demek ye-
rine, "Bal bana tatlı görünüyor." demeliyiz. Pyrrhon,
Her ikisi de insanın doğru bilgi-
insana bilme ve öğrenme çabasından vazgeçmesini,
ye ulaşabileceğini kabul eder.
AYDIN YAYINLARI
Buna göre, hangi öğrencinin yaptığı açıklama hangisi ile ifade edilir?
45
Bilgi Felsefesi
6. "Sadece deneyim sayesinde bir şeyler öğrenebiliriz, 9. Filozof, her şeyden şüphe etmenin mümkün olduğu
bir olayı hiçbir zaman akıl yoluyla kavrayamayız." ancak şüphe eden insanın, şüphe ettiği anda, şüp-
"Deneyim okulların en gelişmişidir; o okuldan buda- he ettiğinden şüphe etmesinin mümkün olmadığı
sonucuna varır. Şüphe etmek bir tür düşünmektir.
lalar bile bir şey öğrenir."
O hâlde şüphe eden insan şüphe ettiği anda dü-
Böyle düşünen birisi, bilgilerinin oluşumunda
şünmektedir. Düşünmek ise var olmayı gerektirir.
aşağıdakilerden hangisini bir kaynak olarak Çünkü şüphe etmek için, şüphe eden bir varlığın
görmez? olması zorunludur.
7.
Felsefenin yolumuzu bulmamızı 10. Teoriler, karşılaştığımız problemleri çözmek için
sağlayan en önemli araç olduğunu teklif ettiğimiz araçlardır. Onların doğru olup olma-
gözler önüne sermek üzere, Witt-
dıklarını ancak pratikte işe yarayıp yaramadıklarını
genstein, meşhur benzetmelerinden
birinde, insanın bu dünyadaki duru- görmek suretiyle anlayabiliriz. Örneğin, Salk Polio
munu bir şişe içindeki sineğin duru- aşısının "doğru" olduğunu pratikte çocuk felcini ön-
muna benzetmiştir. Wittgenstein'a lemede etkisi olduğunu göstermek suretiyle anlaya-
göre, şişenin içine sıkışmış olan sinek, şişeden dışarı
biliriz.
çıkmak ister, fakat bunu nasıl başarabileceğini bilmez.
Felsefenin asıl görevi, sineğe şişeden nasıl çıkacağını Buna göre;
AYDIN YAYINLARI
46
TEST 1
9 Bilgi Felsefesi 19
1. Görüşü herhangi bir biçimde engellenmediği tak- 4. Kant'ın, dünya hakkındaki deneyimizin bazı bakım-
tirde insan ışığı görür. İnsanlar görsel bir dene- lardan zihnimiz tarafından biçimlendirilmiş olduğu-
yim diye adlandırabileceğimiz bir şeye sahiptirler. nu ileri sürmüştür. Bu bizim bir miktar a'priori bilgiye
İşitmenin, tatmanın, koklamanın, dokunmanın ve sahip olmamıza imkân verir ve bu açıdan akılcılar
"hissetme"nin nasıl bir şey olduğunu bildiğimiz gibi, haklıydılar. Ancak o aynı zamanda bu a'priori bil-
bu tür deneyimlerin nasıl şeyler olduğunu da hepi- ginin her zaman kendisi hakkında deney sahibi ol-
miz biliriz. Her zaman bu tür deneyimlerimiz vardır. duğumuz uzaysal-zamansal dünyaya ilişkin olduğu,
Bu durum aşağıdakilerden hangisini temellendirir? hiçbir zaman onun ötesine geçemediği üzerinde ıs-
rar etmiştir. Bu bakımdan da deneyciler haklıydılar.
A) İnsan, kendisini çevreleyen şeylerin bilincindedir.
Buna göre Kant'ın aşağıdaki hangi iki görüşü
B) İnsan varlığının anlamı duyumsabildikleriyle
uzlaştırmayı hedeflediği söylenebilir?
şekillenir.
A) Entüisyonizm - Kritisizm
C) İnsan, kendini zihninde tasarımlayan varlıktır.
B) Fenomenoloji - Rasyonalizm
D) İnsanın tüm bilgisi sezgileriyle sınırlıdır. C) Empirizm - Entüisyonizm
E) İnsan evreni zihinsel olarak şekillendirir. D) Rasyonalizm - Empirizm
E) Fenomenoloji - Kritisizm
söylendiğinde doğru, başka bazıları lış olduğunu gösterir. Eğer o bir bilgi değilse, o za-
tarafından söylendiğinde yanlıştır. Bu-
rada konuşan kişi, önermenin kendisi-
man bu iddiayı ileri sürme hakkım yoktur. Çünkü ne
ne göreli olarak doğru veya yanlış benim kendimin ne de bir başkasının ona inanması
olduğu bakış açısını oluş- için bir neden vardır.
Amerikalı Çinli turur.
Parçada çelişkisi vurgulanan felsefe akımı aşa-
Bu açıklama aşağıdaki iddiaların hangisini des-
ğıdakilerden hangisidir?
tekler?
A) Rasyonalizm B) Septisizm
A) Bilginin geldiği kaynak akıldır.
C) Empirizm D) Relativizm
B) Tüm bilgilerimiz duyumsal izlenimlere dayanır.
E) Entüisyonizm
C) Bilgi, deney verilerinin akılla işlenilmesiyle oluşur.
D) Bilginin kaynağında sezgi gücümüz yer alır.
6. Descartes belki de o "düşünüyorum" veya "varım"
E) Bilgilerimizin doğruluğu göreli nitelik taşır. dediğinde sadece ileri sürdüğü anda ileri süren kişi-
ye doğrulukları dolaysız olarak apaçık olan iddialar
3. • Bir önermenin doğruluğu veya yanlışlığı (çoğun- ileri sürmektedir. Bu görüşü benimsersek onların
lukla kavramsal şema veya kuramsal çerçeve doğrulukları için kanıt, zorunlu değildir.
diye adlandırılan) belli bir görüş açısına bağlıdır.
Parçaya göre kanıtın zorunlu olmaması,
• Hiçbir görüş açısının diğerlerinden üstün oldu-
I. apaçık olma,
ğu ispat edilemez.
II. deneye dayanma,
Bu iddiaları benimsersek, aşağıdaki bilgi anlayış-
III. akıl ve deneyin ortak ürünü olma.
larından hangisine bağlı olduğumuz düşünülür?
nedenlerinden hangileriyle ilgilidir?
A) Akılcılık B) Şüphecilik C) Deneycilik
A) Yalnız I B) I ve II C) I, II ve III
D) Görececilik E) Sezgicilik D) Yalnız II E) II ve III
47
Bilgi Felsefesi
Söz konusu çaba aşağıdakilerden hangisiyle III. insanların gerçekliği değil, algılamanın verisini
adlandırılır? bilgi kabul ettiği
A) Epistemik şüphe yargılarından hangileri temellendirilmiştir?
B) Görececilik
C) Metodik şüphe A) Yalnız I B) I ve II C) I ve III
48
TEST 110 Bilgi Felsefesi 20
1. Felsefede zihnin bildiği dünyayı nasıl şekillendirdiği 3. Yunan dünyasında Septikler denilen grup aşırı
üzerine olan tartışma, insan bilgisinin sınırları üze- şüpheci bir tavır geliştirmişlerdir. Bu kişilerin en
rine tartışmayı beraberinde getirmiştir. bilineni Pyrrhon, Arkesilaos, Karneades ve Sextus
Empiricus'tur. Bunlara göre genel olarak bilgi müm-
kün değildir. "Tek bildiğim, hiçbir şey bilmediğim-
● İnsan bilgisinin sınırları var mıdır?
dir." diyen Sokrates'e karşı, Karneades daha da
● Eğer sınırları varsa onlar nelerdir ileri giderek "hiçbir şey bilmediğimi de kesin olarak
ve onları belirleyen nedir? bilemem." demiştir. Bu Septiklerin "yargıda bulun-
mama" tutumlarını açıklayan bir yargıdır.
sağlamıştır. D) Us E) Erek
A) Epistemoloji B) Metafizik
C) Ontoloji D) Etik 4. Bilginin yalnızca duyularımız veya gözlemlerimizle
E) Estetik elde edildiğini düşünen ve aklın duyular ve gözlem-
lerden ibaret olduğunu öne süren bir filozof için bil-
AYDIN YAYINLARI
George Hegel
5. • İnsanların bazı yapısal farklılıkları vardır.
• Farklı koşullar özneyi farklı şekilde etkiler.
Bu örneklerde bilgi felsefesinin, aşağıdaki soru- • Nesnelerin yeri ve uzaklığı, duyumu olumsuz
larından hangisi yanıtlanmıştır? bir biçimde etkiler.
A) Bilginin sınırları nelerdir? Bu kanıtlamalar aşağıdaki hangi görüşün temel-
B) Bilginin kaynağı nedir? lendirilmesine yardımcı olur?
C) Doğru bilgi mümkün müdür? A) Dogmatizm B) Rasyonalizm
D) Bilginin değeri nedir? C) Septisizm D) Pozitivizm
E) Bilginin doğruluk ölçütü nedir? E) Agnostisizm
49
Bilgi Felsefesi
6. Gündelik deneyimlerimiz bize başlıca bilgi kaynak- 9. J. Locke'a göre bir kimsenin damağını hiç etkile-
larımız olan duyularımızın yanıldığını göstermiştir. memiş bir tadın ya da hiç koklamadığı bir kokunun
Yine insanlık tarihi hakkındaki bilgimiz geçmişte düşüncesine sahip olması beklenemez. Bu neden-
insanların bizim bugün apaçık yanlış olduğunu ka- le de doğuştan kör olanların renkleri, sağırların da
bul ettiğimiz birçok şeyi yanılmaz doğrular olarak seslere ait düşünceleri yoktur.
kabul ettiklerini görmemize imkan sunmuştur. Aynı Locke bu görüşlerinde aşağıdaki kavramlardan
şekilde bilim tarihi insanların geçmişte doğru olarak hangisini bilginin kaynağına yerleştirmektedir?
kabul ettiği birçok "bilimsel" görüşün bugün artık
A) Akıl B) Deney
doğru kabul edilmediklerini göstermiştir.
C) Sezgi D) Yarar
Bu parçada vurgulanan düşünce aşağıdakiler-
den hangisidir? E) Zihin
50
TEST 111 Bilim Felsefesi 21
saların uygulanma koşullarını sağlayan yöntem ve Derse bu şekilde giriş yapan Oytun Öğretmen'in,
tekniklerden oluşur. Bilim insanının dış dünyaya ba- o günkü konu başlığı aşağıdakilerden hangisi
kışını belirleyen bir kuramdır. Bu kavramı Thomas olabilir?
Kuhn geliştirmiştir.
A) Yeni Çağ'da Bilim ve Felsefe
Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden
B) Bilimin Felsefenin Konusu Olması
hangisi getirilmelidir?
C) Yanlışlamacı Bilim Görüşü
A) Hipotez B) Kanun C) Paradigma
D) Eski Çağ'larda Bilim ve Felsefe
D) Teori E) Yanlışlanabilirlik E) Bilim Türleri Ayrımı
51
Bilim Felsefesi
6. Bilim insanı doğa üzerine araştırma yaparken bir 9. - - - - ölçütüne, pozitivist bilim anlayışına Popper karşı
şeyleri doğru kabul eder veya varsayar. Varlığı pe- çıkmıştır. Popper, bilimsel yöntemin temelini oluştu-
şinen kabul eder ve sorgulamaz. Oysa bilim felse- ran tümevarımın temellendirilmesine eleştirel yaklaş-
fesi, bilimin veya bilim adamının kendisine sorma- mıştır. Ona göre tümevarım temellendirilemez çünkü
dığı soruları sorar. O, bilim insanının tartışmadığı tümevarımdaki öncüller sadece geçmiş ve şimdiyi
bilimsel bilginin özellikleri üzerinde durur, bilimsel kapsar; oysa sonuç önermesi tümel bir önerme ol-
yöntemin ne ve nasıl olması gerektiğini sorgular. duğu için geleceği de kapsar. Örneğin tümevarımsal
Nedenselliğin ne olduğunu araştırır. olarak "Tüm kediler sarmandır" dediğimizde gelecek-
Parçada üzerinde durulan konu aşağıdakilerden te gözlemleyeceğimiz kedilerin de sarman olacağını
hangisidir? söylüyoruz. Halbuki biz, geleceği henüz yaşamadık.
Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden
A) Bilimin Felsefesinin Konusu
hangisi getirilmelidir?
B) Klasik Bilim Görüşü
A) Yanlışlanabilirlik B) Tümdengelim
C) Bilimin Değeri
C) Akıl yürütme D) Doğrulanabilirlik
D) Yaşam ve Bilim
E) Etkinlik
E) Bilim ve Bilim Felsefesi Farkı
lefonlarına bağımlı bir şekilde yaşamaya başlıyor. le desteklenip yeni olayları açıklamaya devam
Parçada aşağıdaki konulardan hangisiyle ilgili ediyorsa, yasaya dönüşür.
bir açıklama yapılmıştır? Parçada aşağıdaki kavramlardan hangisinden
A) Yaşam ve Bilim B) Bilimsel Yöntem bahsedilmiştir?
C) Felsefe ve Bilim D) Bilim Türleri A) Tümdengelim B) Tümevarım
E) Bilimin Değeri C) Analoji D) Bilimsel yöntem
E) Yanlışlanabilirlik
Verilen yargılar bilim felsefesinin aşağıdaki ko- sının verilen düşünceleri, aşağıdakilerden han-
nularından hangisini açıklamaktadır? gisi ile ilişkilidir?
A) Doğrulamacı yaklaşımın özellikleri A) Bilimin değeri
B) Yanlışlamacı bilim görüşü B) Bilim ve etik
C) Etkinlik olarak bilim C) Etkinlik olarak bilim
D) Bilimsel yöntemin aşamaları D) Bilimsel yöntemin aşamaları
E) Bilimden kaynaklandığına inanılan problemler E) Ürün olarak bilim
52
TEST 112 Bilim Felsefesi 22
1. Bilimin, neredeyse sonsuz sayıdaki olguların hepsin- 4. Fizik bilimi suya batırılan bir cismin, özgül ağırlığına
den birden yararlanması söz konusu değildir. Bu ne- göre suyun üzerinde mi yüzeceğini yoksa onun içi-
denle bilim dalı, araştırma amacına uygun bir eleme ne mi batacağını, suya batırılmadan önce söyleye-
yapar. Hipotezler ve kuramlar böylelikle oluşur. Ör- bilmektedir. Yine bilim insanları güneş tutulmasını
neğin matematik sayılarla; biyoloji, canlılarla ilgilenir. gerçekleşmeden önce haber verebilmektedir.
Bu parçada bilimin aşağıdaki özelliklerinden Parçada, bilimin aşağıdaki hangi özelliğiyle ilgili
hangisini vurgulanmıştır? örnekler verilmiştir?
A) Olgusallık B) Objektiflik A) Öndeyide bulunma B) Evrensellik
C) Evrensellik D) Seçicilik C) Nesnellik D) Dinamiklik
E) Mantıksallık E) Birikimli ilerleme
• Bilimin, bir gün bütün problemleri çözeceği Parçada bilimsel bilginin aşağıdaki özelliklerin-
yanlıştır. den hangisi vurgulanmıştır?
AYDIN YAYINLARI
53
Bilim Felsefesi
• Harezmi, sayı sistemine "0" anlayışını getir- 11. • Bilim, bilim insanlarının duygu, düşünce ve
miştir. inançlarından sıyrılmış, tümüyle akla ve man-
güneş merkezli sistemi geliştirmişlerdir. • Bilim birikimli olarak ilerler, gerilemez. Fark edi-
len yanlışlar terk edilir yeni doğrular keşfedilir,
• Darwin, evrim teorisini geliştirmiştir.
zamanla bütün sorunlar çözülür.
Görüşlerinden örnekler verilen bilim anlayışı
Verilenler aşağıdakilerden hangisi ile ilgilidir? aşağıdakilerden hangisidir?
A) Bilim felsefesinin konusu A) Klasik bilim anlayışı
B) Bilimsel yöntemin aşamaları B) Etkinlik olarak bilim anlayışı
C) Bilimin tarih içindeki gelişimi C) Süreç olarak bilim
D) Bilime farklı yaklaşımlar D) Modern bilim
E) Bilime ait temel nitelikler E) Yanlışlamacı bilim
54
TEST 113 Bilim Felsefesi 23
1. Yere 3. Bilim de, diğer bilgi alanları gibi kendine özgü termi-
düşen bir elmayı nolojiye sahiptir.
görmesi Newton'un zihninde
Aşağıdakilerden hangisi bilime ait bir kavram
kendisini evrensel çekim ku-
ramına götürecek olan bir dizi değildir?
düşünceyi başlatmış olabilir A) Nesnellik B) Nedensellik
veya olmayabilir. Ancak eğer
C) Evrensellik D) Refleksiflik
münferit bir olay olmuş olsaydı,
düşen elmanın bir anlamı olma-
E) Tutarlılık
yabilirdi. Başka herkes gibi New-
ton da havadan ağır cisimlerin
bir yere dayanmadıkları taktirde
yere düşeceğine inanmaktaydı.
Bu inanca sayısız gözleme da-
yanan bir genelleme yapmak
suretiyle ulaşmıştı.
4. En fazla tanınan eseri olan Bilimsel Devrimlerin
Yapısı'nda Kuhn, yeni paradigmanın benimsenme-
sini, bir insanın bir deseni bir ördeği temsil eden bir
Bu durum bizi aşağıdaki genellemelerden han-
şey olarak görmeyi bırakıp onu bir tavşanın resmi
gisine ulaştırır?
olarak görmeye geçtiğinde söz konusu olan yapısal
A) Bilimsel çalışma belirli varsayımların sınanma-
değişikliğe benzetmektedir.
sından ibarettir.
Buna göre paradigmanın benimsenmesi
B) Bilimsel çalışmanın sonunda geleceğe yönelik
I. bakış açısını değiştirme,
öndeyi amaçlanır.
II. yeni bir kuram geliştirme,
AYDIN YAYINLARI
55
Bilim Felsefesi
6. Bilim insanlarının hangi verileri toplayacakları ve 9. Bilim, dünyayı bir açıklama isteği, görünüşlerin he-
hangi deneyleri yapacakları konusunda seçici ol- sabını veren bir kavramlar sistemi olarak ortaya
dukları gibi, hangi varsayımları savunacakları ko- çıkmaktadır. Ve bu açıklama çabasında, a priori
nusunda bazı ayıklama ilkelerinin olması gerekir. (deney öncesi) aklın, varsayımlar ortaya atan zihnin
Ayrıca bu ilkelerin hangileri olduğunu tam olarak gözüpekliği bir biçimde kendini göstermektedir.
belirtmek güç olmakla birlikte, hangi varsayımların Parçada bilimin aşağıdaki niteliklerinden hangi-
ileri sürüleceğini belirleme konusunda belli düşün- si vurgulanmaktadır?
me yolları kullanmaları gerekir. A) Kuramsaldan olgusala ulaşma çabası
Parçada bilime ait özelliklerden hangisine deği- B) Elde edilen sonuçların tüm insanlığı ilgilendir-
nilmemiştir? mesi
A) Seçicilik B) Yöntemlilik C) Olanın bilgisinin ortaya konması
C) Olgusallık D) Evrensellik D) Kişisellikten arındırılmış, tarafsız bilgiyi amaç-
E) Deneysellik laması
E) Varlığın tikel analizine yönelmesi
56
TEST 114 Bilim Felsefesi 24
1. Bilim felsefecilerinin ana amaçlarından biri, bilimsel 3. Pek çok bilim felsefecisine göre, gözlenemeyen ve
yöntemi, yani bilim insanlarının, sonuçlarına ulaşma denenemeyen yargıların bilimde yeri yoktur.
ve onları haklı çıkarma tarzlarını analiz etmek ol- Buna göre, aşağıdakilerden hangisi bilimin kap-
muştur. Ayrıca bilimin başarısından birinci derecede
samında yer alan bir konu başlığı olur?
sorumlu olan eğer bilimin metodolojisiyse; bilimsel
metodolojinin açıklanması bize bilimle bilim-olmaya- A) Hiçliğin anlamı B) İdeanın neliği
nı ayırma konusunda bir temel sağlayacaktır. Başka C) Enerjinin niteliği D) Yaşamın anlamı
deyişle bir açıklama "Bilim nedir?", "Bilim-dışı veya
E) Tanrı'nın varlığı
sahte-bilimsel olana karşıt olarak bir faaliyeti bilim-
sel kılan şey nedir?" tarzında daha genel soruları
4. Doğa hakkındaki doğruları keşfetmek için labora-
cevaplandırmamıza yardımcı olmalıdır.
tuvarlarımız var ama matematik laboratuvarlarımız
Buna göre, aşağıdakilerden hangisi bilim felse- yok, ihtiyacımız da yok. 3x12=36 ettiğini keşfetmek
fesinin kapsamı içinde yer almaz? için deney tüpleri ve Bunsen brülörlerine gereksi-
A) Bilimsel çalışmanın yöntemi nimimiz yoktur; mantıkta yaptığımız gibi, tümden-
gelimsel olarak onları çözmenin yollarını biliyoruz.
B) Bilimsel olanın olmayandan ayrımı
Yapmak zorunda olduğumuz şey; dünyanın dışına
C) Bilgiyi bilimsel kılan ölçütün neliği
çıkıp, aklın içine girmektir.
D) Bilimsel çalışmanın nasıl yapılacağı
Parça, aşağıdaki yargılardan hangisini temel-
E) Bilginin geldiği kaynağın ne olduğu lendirmektedir?
değil.
B) Matematik deneysel olmadığından, bir bilim
2. "Bütün kuğular beyazdır." önermesinde olduğu gibi
değildir.
doğa hakkında basit bir genellemeyi bile doğrulaya-
mam. Beyaz bir kuğu gördüğüm her an, önermeyi C) Matematik olgusal dünyayı konu edindiğinden
leyebilirim, ama bütün kuğuları göremediğim için D) Matematiğin doğruları, deneyin doğrularından
önermeyi asla doğrulayamam. Ancak beyaz olma- daha değerlidir.
yan bir kuğuya rastlarsam, o gerçekten bir kuğu ise E) Matematik dış dünyanın tümdengelimsel açık-
ve halüsinasyon veya rüya görmüyorsam, o zaman lamasını verir.
ben kesinlikle önermeyi çürütürüm. "Bütün kuğular
beyazdır" önermesi, iddiayı doğrulamak için bir dizi 5. Elektrik akımının magnetik iğnenin sapmasına ne-
sonsuz gözlemi gerektirecek, fakat onu yanlış çı- den olduğunu söylemek, her ne zaman bir elektrik
karmak için de tek bir örnek yeterli olacaktır. akımı olursa iğnenin devamlı bir sapmaya uğradığı
anlamına gelir. Devamlı teriminin ilave edilmesi ne-
Buna göre;
densel yasayı, kazara bir oluştan ayırır.
I. Kanunun sadece bir kez hata yapması kanunu
çürütür. Bu durumun nedeni;
II. Önermelerin bilimsel geçerlilikleri doğrulanabil- I. aynı nedenlerin aynı sonuçları doğurması,
melerine bağlıdır. II. nedensel yasaların anlık olaylarla ortaya çık-
III. Bilimsel önermelerin doğru oldukları gösterile- ması,
mez ancak yanlış oldukları gösterilebilir. III. nedenselliğin deneyden bağımsız olması
57
Bilim Felsefesi
masını yapar.
sa varsayım yanlışlanmış olur ve bu varsayımın
E) Bilimsel kuramlar varsayımlara ihtiyaç duymazlar.
yanlışlanması dolaylı olarak cıvanın havadaki bir
şeyle birleştiğine ilişkin varsayımın ek bir destekle-
nişini ifade eder.
7. 19. yüzyılın sonunda fizikçilerin kendisiyle çalıştık-
ları hakim kuramsal model, tüm evrene nüfuz eden Parçada geçen "Popper'ci usül" ifadesi aşağıda-
ve ışık dalgalarının içinde yolculuk ettikleri bir orta- kilerden hangisiyle açıklanabilir?
mı sağlayan gözle görünmez bir madde kavramını A) Varsayımı sınayarak kontrol etme
ortaya atmıştı. Test edilmesi gereken varsayım buy-
B) Varsayımı önceki varsayımlarla karşılaştırma
du. Bu varsayımdan çıkarılan bir sonuç, dünyanın
C) Varsayımı nesnel gözlemlere dayandırma
kendisine doğru gittiği bir kaynakta bulunan ışığın
hızının, dünyanın uzay içindeki hareketine dik bir D) Varsayımı yanlışlamaya çalışarak geçerliliğini
açıda bulunan bir kaynaktan çıkan ışığın hızından kontrol etme
farklı olacağıydı. 1887'deki ünlü Michelson-Morley E) Varsayıma elde edilen sonuçlar doğrultusunda
deneyi bunu sınamak için yapılmış ancak arada bir yeni iddialar ekleme
fark olmadığı görülmüştür. Neticede bundan çıkarı-
lan sonuç, söz konusu varsayımın yanlış olduğu ve
yeni bir varsayıma ihtiyaç duyulduğu olmuştur. 10. Bir bilimsel çalışmadan genellikle beklenen şey,
Bu durum bilimle ilgili olarak aşağıdakilerden üzerinde herkesin birleşeceği yargıları konu alan
hangisinin göstergesidir? sonuçlar elde etmesidir.
A) Yanlışlanan kuramların terk edildiği Bu yargı, bilimin aşağıdaki niteliklerinden han-
B) Bilimin birikimli olarak ilerlediği gisinden söz etmektedir?
C) Varsayımların çoğunlukla yanlışlandığı
A) Eleştirellik B) Genellik C) Akılcılık
D) Bilimde önemli olanın varsayımlar olduğu
E) Bilimsel kuramların asla yasaya dönüşmediği D) Sistemlilik E) Nesnellik
58
TEST 115 Bilim Felsefesi 25
59
Bilim Felsefesi
5. Mühendisler bir yapının çökmeden önce ne kadar 8. "Bilim ilerledikçe bilimsel olgu kaba olgudan, yani
büyük bir basınca dayanabileceğini tam olarak ön- sıradan algı tarafından algılandığı şekilde olgudan
ceden söyleyebilirler. Kimyacılar kimyevi madde- uzaklaşır."
lerin belli bir oranda karıştırılmasının sonuçlarını Bu durumun açıklaması;
büyük bir kesinlikle tasvir edebilirler. I. bilimin olguları kanıtlayabilmesi,
Örneklenen bu durumu ifade eden kavram aşa- II. bilimin olguları açıklayarak, sistemli hale getirmesi,
ğıdakilerden hangisidir? III. bilimin olgular arasında bağ kurması,
A) Olgusal B) Varsayımsal IV. bilimin olguları genelleyebilmesi,
A) I, II ve III B) I ve II C) I ve III
ne dikkat çekmektedir?
Bu şekilde düşünen biri, bilimin aşağıdaki ko-
A) Olgusallık B) Genellenebilirlik nularından hangisini tartışmaktadır?
C) Nedensellik D) Kuramsallık A) Amacı B) Değeri C) Yöntemi
E) Evrensellik D) Doğruluğu E) İmkânı
60
TEST 116 Ahlak Felsefesi 26
1. Sınavda kopya çekilmesi olayına hem Kant hem 3. Ahlak felsefesi konusunu ertesi gün sınıfta anlata-
de faydacılar karşı çıkardı. Farz edelim ki öğret- cak olan Buğra Öğretmen, derste kullanmak üzere
men kopya çektiğini gördü ve sana "0" notunu ver- kavram kartları hazırlar:
di. Eğer bunu yaygınlaştırırsan, sınav olmanın bir
anlamı olmaz. Bunlar faydacıların kopyaya karşı I. II.
İnsa
çıkma nedenidir. Kant ise "Eğer kimse kopya çek- nı
leml n kendi Bir
ey
erini ey-
mediyse bile, kopya çekmek hala yanlıştır." der. sapl , bi rini in eyl
aşm r iç he- ns
on
em
le
değe a sonuc üst
len ucun -
Buna göre, Kant'ın kopya çekmeye karşı çıkışı r
mek lendirm
u me u
aniz e sid
mas ir.
hangi açıdan faydacılardan farklıdır? ıdır.
B) En çok kişinin mutluluğunu hedeflemeyi III. Toplumun genel kabulleri, niteliğine bakmaksı-
zın evrensel bir yasa olarak kabul edilebilirler.
C) Mutluluğun olanaksızlığını kabul etmeyi
yargılarından hangileri parçadan çıkarılamaz?
D) Mutluluğu ikincil hedef olarak görmeyi
E) En yüksek seviyede mutluluğu kendisi için iste- A) Yalnız I B) I ve II C) Yalnız II
meyi D) Yalnız III E) II ve III
61
Ahlak Felsefesi
5. Stoacılar, sizi memnun eden en iyi yaşamın, istek- 8. Sokrates'in ahlak felsefesini oluş-
lerinizi ve arzularınızı bastırmaktan geçtiğini söyler- turan üç ana kavram vardır: Bilgi,
ler. Sahip olmadığın hiçbir şeyi arzu etmezsen ve erdem ve mutluluk. Her biri diğeri-
insanlarla mesafeni iyi ayarlasan asla hayal kırıklı- nin koşulunu oluşturan bu kavram-
ğına uğramazsın ve incinmezsin, derler. Stoacıların lar, Sokrates için, bireylere ahlaki
insanlara önerisi, isteklerini küçük tutmalarıdır. Bu Sokrates eylemlerinde yol gösterecek nes-
şekilde arzuları asla isteklerini aşmaz.
nel ölçütler olarak kabul edilmelidir. Sokrates,
Buna göre, Stoacıların önerileri arasında aşağı- davranışların değişebileceğini ama değerlerin de-
dakilerden hangisi yoktur? ğişmeyeceğini düşünür.
A) Elindekiyle yetinmek
B) Arzularını sınırlamak Buna göre, aşağıdakilerden hangisi Sokrates'in
ahlak felsefesi için söylendiğinde doğru olmaz?
C) İnsanlarla sınırlı ilişki kurmak
A) Bilgi, erdemin ön koşuludur.
D) İsteklerini kontrol altında tutmak
B) Erdem, mutluluğu getirir.
E) Güdülerine boyun eğmek
C) Kötülük cehaletten kaynaklanır.
6. Bir otobanda araba kullanırken kurallara uymam D) Eylemin yöneldiği amaç genel-geçerdir.
gerekir. Diğer araçları geçmek dışında kendi şeri- E) Evrenselleştirilmiş ahlaki ilkeler yoktur.
dimden gitmeliyim. Geceleri sürerken farlarım açık
olmalıdır. Bazı bölgelerde hız sınırına uymalıyım,
kırmızıda geçmemeliyim, işaretlere uymalıyım.
Çünkü kurallara uymak benim güvenliğim için men-
faatimedir. Yaşamın yolu boyunca yolculuk yapar-
AYDIN YAYINLARI
62
TEST 117 Ahlak Felsefesi 27
1. Aşağıda verilmiş olan, ahlaki eylemin amacı ve 3. "Kölelik adaletsizdir." cümlesi "Çim yeşildir." gibi bir
bu amacı belirlemiş olan filozof eşleştirmelerin- cümleyle aynı gramatikal biçime sahip olabilir. An-
den hangisi yanlıştır? cak bu bizi yanıltmamalıdır. "Çim yeşildir.", şeylerin
dünyada nasıl olduklarını tasvir eder. "Kölelik ada-
Ahlaki eylemin amacı Filozof
letsizdir" ise böyle değildir. Derinden bakılırsa o,
A) İyi ideası Platon
"Yaşasın Cumhuriyet" veya "Kahrolsun etoburluk!"
B) Sezgi Bergson
gibi cümlelere benzer.
C) Haz Spinoza
Buna göre ahlaki yargılar için yapılan;
D) Kişi çıkarı Hobbes
I. Özneldir.
E) Ödev Kant
II. Değer yargılarıdır.
III. Doğruluk değerleri yoktur.
saptamalardan hangileri doğrudur?
A) Yalnız I B) I ve II C) Yalnız II
2. Kant'a göre koşullu buyruk, insana bir amaca eriş- D) II ve III E) Yalnız III
mek için yapması gereken şeyin ne olduğunu söy-
ler. Koşulsuz buyruk ise ulaşılacak herhangi bir
amaç olmaksızın doğru olanın ne olduğunu bildirir.
Bu açıklamayı yapan Ece Öğretmen, öğrencilerin-
den " koşulsuz buyruk" olarak nitelenebilecek ör-
AYDIN YAYINLARI
Esra
4. Nietzsche, Böyle Buyurdu Zerdüşt'te, Zerdüşt'e
Ne olursa olsun yalan söyleme. şöyle dedirtir: "Kendi omuzuna tırman; başka türlü
nasıl yükselebilirsin ki..." Bu eğretilemeyi izleyebili-
Ada
riz: Felsefe kendi omuzuna tırmanma işidir. Sırasıy-
Arkadaşların olsun istiyorsan, insan-
la gidelim. Kendi omuzuna tırmanma; yani kendine,
lara cana yakın davran.
kendinde olan bir şey olarak ulaşmaya çalışma;
Derin ulaşınca da onu aşma-ötesine geçme.
Buna göre;
Saygı görmek için dürüst olmalısın.
I. Nietzsche için yaşamak, kendini aşmaktır.
Seda II. Her insanın sorumluluğu kendini olduğundan
Başarılı olmanın koşulu çok çalış- daha üst konuma yükseltmektir.
maktır.
III. Kendini tanımak ve bilmek, iyi bir yaşam için
Yusuf yeterlidir.
Buna göre öğretmenin sorusunu doğru yanıtla- yargılarından hangileri Nietzsche için doğru de-
yan öğrenci aşağıdakilerden hangisidir? ğildir?
63
Ahlak Felsefesi
5. İnsan hakları fikri çok yakın biçimde Kant'ın görüşüy- 7. Eğer belirlenimcilik doğruysa, bütün diğer olaylar
le ilgilidir. Hakkım olduğunu iddia ettiğimde, tıpkı bir gibi insani kararlar ve eylemler de daha önceki ne-
yerleşimcinin belirli bir toprak parçası için hak iddia denlerin zorunlu sonuçları olmak durumundadırlar.
etmesi gibi, ben de "ahlaki alan" talep edebilirim. Ya- Ancak çoğumuz hiç olmazsa bazen eylemlerimiz-
şam hakkım varsa, bu diğerlerinin buna dokunma- den sorumlu olduğumuza inanırız. Bazı eylemle-
yacağı anlamına gelir. Benim rızam olmadan beni rimizi övüp bazılarını kınadığımız gibi yaptığımız
öldüremez, hakaret edemez ve zarar veremez. Eğer şeylerden ötürü kendimizi över veya kınarız. Ken-
bu hakkım varsa, diğer insanlara düşen buna saygı dimizi eylemlerimizden sorumlu görmemiz demek,
duymaktır. Tabii ki onların da hakları vardır. Bu da onların bizim kontrolümüz altında olmaları, başka
benim diğerlerine saygı duymam anlamına gelir. türlü davranmamızın mümkün olması ve bir eylem
Bu durum Kant'ın aşağıdaki görüşlerinden han- biçimini diğerine tercih ederken özgür bir seçimde
bulunduğumuzu düşünmemiz demektir. Ancak be-
gisiyle ilişkili değildir?
lirlenimcilik bu tür bir özgürlüğün imkanını reddeder
A) Öyle davran ki, eyleminin temelindeki ilke, tüm gibi görünmektedir.
insanlar için geçerli olan evrensel yasa olsun.
Parçada aşağıdaki hangi iki görüş arasındaki
B) İnsanlığı, kendinde ve başkalarında, bir araç
çatışma dile getirilmektedir?
değil de her zaman bir amaç olarak görecek
şekilde davran. A) Determinizm - Fatalizm
Aşağıdaki tutumlardan hangisi parçada anlatı- ha iyi olduğu konusunda fazla tartışma yok gibi gö-
rünmektedir.
lanlara ters düşer?
Buna göre,
A) Kültür farklılıklarına hoşgörüyle yaklaşma I. Ahlaki yargılar özneldir.
B) Farklı inançlara saygıyla yaklaşma II. Ahlaki yargılar görelidir.
C) İyi ve kötünün değişmezliği savunma III. Ahlaki yargılar nesneldir.
64
TEST 118 Ahlak Felsefesi 28
1. A'nın B'yi belirlediğini söylemek hem A'nın B'nin ne- 3. "Varoluşun özden önce geldiği" düşüncesinin ifade
deni olduğunu hem de A'nın B'yi zorunlu kıldığını ettiği şey; bir kaya, bir ağaç veya bir köpeğin sahip
(Yani A bize verildiğinde B'nin onu takip etmesinin olduğu gibi ne yapacağımızı belirleyen değişmez
zorunlu olduğunu) söylemek demektir. Her olayın, bir doğaya sahip olmamızın yanında, insan elinden
bu olayı doğuran nedenler zincirinin, sonsuza kadar çıkmış nesnelerde söz konusu olduğu gibi yerine
geçmişe geri giden bir zincirin zorunlu bir sonucu getirmenin görevimiz olduğu belli bir amaçla da
olduğunu savunur. Daha genel bir biçimde ortaya varlığa gelmiş olmadığımızdır. Bunun tersine, biz
koyarsak, bu görüşe göre, evrenin herhangi bir an- hangi eylemlerde bulunacağımızı, hangi değerleri
daki durumu, bu andan doğrudan doğruya önce ge- benimseyeceğimizi, hangi hayat tarzını kabul ede-
len andaki durumu göz önüne alınırsa, başka türlü ceğimizi ve hangi amaçların peşinden koşacağımı-
olamazdı. zı kendimiz seçmek zorundayız.
Bu durumu insan eylemleri açısından yorumla- Buna göre;
dığımızda aşağıdaki sonuçlardan hangisine ula- I. eylemlerinde özgür olması,
II. kendini tasarlayıp inşa etmesi,
şılır?
III. doğuştan getirilen niteliklerce belirlenmesi
A) İnsan tüm eylemlerinin sonuçlarını üstlendiğin- durumlarından hangileri insan için kabul edile-
den özgür bir varlıktır.
bilir niteliktedir?
B) İnsan eylemlerini sınırlayan unsurları kendi de-
A) Yalnız I B) I ve II C) Yalnız II
netiminde tutar.
D) I, II ve III E) I ve III
C) İnsan eylemleri doğaüstü bir gücün belirlediği
yargıya bağlıdır.
AYDIN YAYINLARI
4. Gece
2. Yunanlıların kabul ettiklerine göre yazgı, Patrok- vakti yolda arabanız
los'un Hektor tarafından öldürülmesine, Hektor'un ile giderken, bir kaza görüyorsu-
Akhilleus tarafından öldürülmesine, Akhilleus'un da nuz. Bir adam, arabasıyla direğe çarp-
mış. Etrafta kimseler yok. Arabanın içindeki
kendi payına Paris tarafından öldürülmesine karar
adam yaralı ve kan kaybediyor. Vicdanınız sizi
vermişti ve bu olaylar dizisini tanrılar bile değişti- yaralının yardımına koşmaya çağırıyor. Ama bir yan-
remezlerdi. Bu öğreti, insanların üzerlerinde fazla dan da "Yardım edersem, bir sürü zahmete gireceğim,
kontrolleri olmadığını hissettikleri doğal ve doğa üstüm başım kirlenecek, polisleri bekleyip ifade verece-
üstü güçler karşısındaki çaresizlik duygularını ifade ğim. Bütün gecem mahvolacak." diyorsunuz. Sonra da
sanki hiçbir şey olmamış gibi, arabanızın gazına basıp
etmektedir.
olay yerinden uzaklaşıyorsunuz.
Buna göre,
I. determinizm,
II. fatalizm,
III. otodeterminizm
kavramlarından hangileri parçadaki kabulü kar-
şılar? Bu örnek durum ahlak felsefesinde hangi görüş
ile ifade edilir?
A) Yalnız I B) I ve II C) Yalnız II
A) Hazcılık B) Egoizm C) Anarşizm
D) I, II ve III E) II ve III D) Nihilizm E) Utilitarizm
65
Ahlak Felsefesi
5. Aristoteles'e göre erdemli olmak mümkündür. Bu 7. Hobbes, bütün ahlaki kural, yasa ve yükümlülükleri
ancak akıl yoluyla iki aşırı ucun ortasında yer alanı insanda var olan temel eğilimden çıkartır: Bu eğilim,
seçmekle olur. Korkaklıkla, atılganlık arasında ce- kendi varlığını koruma ve çıkarını sağlama eğilimidir.
saret durur. T. Hobbes'un bu görüşleri aşağıdakilerden han-
Buna göre, Aristoteles için erdem, aşağıdakiler- gisiyle adlandırılır?
den hangisiyle mümkündür? A) Rasyonalizm (Akılcılık)
A) Cömertlik B) Bilgelik C) Erdem B) Hedonizm (Hazcılık)
C) Nihilizm (Hiççilik)
D) Ölçülülük E) Mutluluk
D) Egoizm (Bencillik)
E) Existansiyalizm (Varoluşçuluk)
II. Kant, insanın belirlenimler karşısında kendi dıramayacağı sarsılmaz bir kanıt olarak ele alır.
özgürlük alanını genişletmek veya daraltmak Buna göre, aşağıdakilerden hangisi Sartre'ın te-
konusunda belirleyici konumda olduğunu id- mel varsayımıdır?
dia ettiği için, ……II..tir. A) İnsan özgür olduğu için özgürdür.
III.Sartre, özgürlüğe mahkum olduğunu iddia B) İnsan sorumlu olduğu için özgürdür.
ettiği insanın, kendi eylemlerini hiçbir dış C) İnsan kendini geliştirebildiği için özgürdür.
belirlenim olmaksızın kendisinin belirlediğini D) İnsan özgürlüğü kazanabildiği için özgürdür.
savunduğundan … III……tir. E) İnsan sınırları zorlayabildiği için özgürdür.
66
TEST 119 Ahlak Felsefesi 29
1. Romalı bilgin Epiktetos'un şu şekilde öğütleri vardır: 3. Epiküros'a göre insanın tek amacı mutluluğa ulaş-
maktır. Bu yüzden acıdan kaçmak ve hazza yönel-
mek gerekir. Doğa insanı haz ve acı gibi iki efen-
dinin kölesi yaptığına göre, mutluluğa ancak bu
• Ne fakirlikten, efendilerle iyi geçinerek ulaşabiliriz.
ne sürgünden, ne
Buna göre, Epiküros aşağıdaki akımlardan han-
zindandan ne de
gisinin içinde kabul edilir?
ölümden korkmalı.
Fakat onursuzluk- A) Hedonizm B) Egoizm C) Anarşizm
tan korkmalı.
D) Nihilizm E) Faydacılık
• Bunu aklından hiç çıkarma! Hayatta hep bir
ziyafetteymişsin gibi hareket etmelisin. Yemek
sana kadar geldi mi, elini kibarca uzatarak bir
4. Varsayalım ki, dersten çıktık, okulun önünde ger-
çekten yoksul olan biri dileniyor. Siz de yoksulun
parça al! Tabağı önünden kaldırıyorlar mı, alı-
kendisine değil de arkadaşlarınız arasındaki pres-
koymaya çalışma! Yemek henüz önüne gelmedi
tijinize meraklı birisisiniz. "Aman ne iyi, ne erdemli
mi, istemeye kalkma, sıranı bekle! Çocuklarına,
çocuk!" desinler diye can atıyorsunuz. Eliniz cebini-
mevki, ikbal ve servete karşıda öyle hareket et!
ze gidiyor ve harçlığınızın önemli bir kısmını yoksu-
İşte o zaman tanrıların sofrasına bile layık olur-
la göstere göstere veriyorsunuz.
sun.
Ortada ahlaki olarak iyi olan bir eylem var gibi görü-
Buna göre, Epiktetos'un insanlara aşağıdakiler- nüyor ama gerçekten öyle mi?
den hangisini öğütlediği düşünülebilir? Yukarıda anlatılan örnek olayı Kant eleştirseydi
AYDIN YAYINLARI
2. Pek çok filozof için özgürlük, herhangi bir neden 5. Pek çok düşünür ahlaki eylemde esas önemli ola-
tarafından belirlenmemişlik değildir. Tersine o bir nın sonuç olduğunu öne sürer. Bu düşünürlere gö-
belirlenmedir. Ancak bize yabancı olan, dıştan olan re, niyetlerin iyi olması sonuçların da iyi olmasını
bir neden tarafından değil, bizim kendimiz tarafın-
sağlamaya yetmez. Hatta iyi niyet kötü sonuçlara
dan belirlenmemizdir. Kısaca özgürlük, bir kendini
dahi yol açabilir. Böyle düşünenler için "cehenneme
belirleme, self-determinasyondur. Yani kişi kendi
giden yollar iyi niyet taşlarıyla örülüdür."
yasasını kendisi koymalıdır.
Parçada ahlaki eylemin sonuç boyutuna yapılan
Buna göre Spinoza'nın ahlak anlayışı aşağıda-
vurgu aşağıdaki filozoflardan hangisine yönelik
kilerden hangisine yakın durur?
eleştiri taşır?
A) Determinizm B) İndeterminizm
C) Otodeterminizm D) Fatalizm A) Kant B) Spinoza C) Platon
67
Ahlak Felsefesi
Epikuros
68
TEST 210 Ahlak Felsefesi 30
1. Evrensel ahlak yasasının varlığını kabul etmeyen 3. En yüksek iyinin ne olduğu, "insanın amacının mut-
filozoflar, ahlaki eylemi sonucuyla değerlendirirler. luluk mu yoksa erdemli ve ahlaki bir hayat mı oldu-
Hemen hepsi, bütün insanlar için geçerli olacak bir ğu" sorusuna düşünce tarihi boyunca farklı yanıtlar
ahlak yasasını reddettikleri için, ahlaki değerlerin verilmiştir. Örneğin İlk Çağ'da insanın ahlaki haya-
özneye bağlı olduğunu öne sürerler. Bu yüzden, tının nihai amacının mutluluk olduğu öne sürülmüş-
söz konusu etik anlayışları bireyci ve rölativist gö- tür.
rüşlerdir. Aşağıdaki yargılardan hangisi parçadaki açıkla-
Buna göre, aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? mayı doğrulayan bir örnek değildir?
A) Hedonizm evrensel ahlak yasasını reddeden A) Sokrates'e göre mutluluğa bilgi ve erdemle ula-
bir görüştür. şılır.
B) Egoizm insanın, bencil duygularından dolayı B) Aristippos'a göre en yüksek iyi hazdır, bunu ya-
evrensel ahlak yasasını reddeder. kalayan mutlu olur.
C) Anarşizm bireyi en yüksek değer gördüğünden C) Zenon'a göre mutluluk ölçülü olmak ve tutkular-
evrensel ahlak yasasını reddeder. dan uzaklaşmaktır.
D) Nietzsche egemen ahlaka karşı çıktığı için ev- D) Mill'e göre mutluluk fayda ile gelir.
rensel ahlak yasasını reddeder. E) Kant'a göre iyiyi isteme ödevdir.
E) Platon'da idealar insan eylemlerini yargılayan
ölçütler olduğu için evrensel ahlak yasasını
reddeder.
AYDIN YAYINLARI
4.
Ahlak bireysel, yerel veya kültürel-
dir, etik ise geneldir. Örneğin tıp
etiğinden söz ederiz ama tıp ahla-
kından söz etmek pek doğru ol-
2. Kimi düşünürler ahlaki eylemlerin gerçekleştiği du- maz. Bunun yerine belli bir hekimin
rumların farklı olmasına vurguda bulunurlar. Yani ahlakından söz edilir. Tıp etiği, tıp mesleğinin gö-
hiçbir durum bir diğerine benzemez. Bu da tüm du- zetmeye çalışması gereken genel ilkelerle ilgilidir;
rumlar için geçerli olacak evrensel ilkeleri imkânsız bir dokturun ahlakı ise onun kişisel davranışlarıy-
hâle getirir. Örneğin "insan hayatına zarar verme- la ilgilidir.
me" veya "insan hayatına saygı gösterme" kuralı,
bütün ahlak sistemlerinde vardır ama faydacılara Düşüncelerini bu şekilde dile getiren bir kişi,
göre bu ilkenin ihlal edilebileceği durumlar da var- aşağıdakilerden hangisini savunmaktadır?
dır.
A) Etik insan davranışlarıyla ilgili kurallar koyar.
Parçada aşağıdaki sorulardan hangisine yöne-
B) Etik ve ahlak toplumdan topluma değişen yar-
lik bir açıklama yapılmıştır?
gılarla ilgilenir.
A) İnsan eylemlerinde özgür müdür?
C) Etik evrenseldir, ahlak ise bireyseldir.
B) Erdemli hayat nasıl mümkündür?
D) Ahlakta kuşaktan kuşağa aktarılan kurallar sis-
C) Ahlaki yargıların özelliği nedir? temi etikten farklıdır.
D) Evrensel ahlak yasası var mıdır? E) Etik, ilgili toplumdaki insanların eylemlerini be-
E) Ahlak ve etik arasındaki farklar nelerdir? lirleyen kurallar sistemiyle ilgilenir.
69
Ahlak Felsefesi
5. İyinin, iyilerin ve iyiliğin insandan bağımsız nesnel 7. Filozofa göre "insan herhangi bir varlık tarafından
bir var oluşa sahip olduklarını kabul ettiğimiz za- bir amacı, bir işlevi yerine getirmek üzere, belirli
man bile, göreli olduklarını kabul etmemiz gerekir. bir öze sahip olarak varlığa getirilmemiştir. İnsanın
Buradaki görelilik, iyinin var oluşunun insana bağlı diğer varlıklardan farklı olarak; özü ve varoluşu ay-
olması, insana göre olması anlamına gelmez. İyinin rıdır. İnsan özgür tek varlıktır. Kendi özünü belirle-
bu anlamda göreli olması demek, onun esas karşıtı me gücü ve imkânına sahiptir. Ne olmak istiyorsa
kötüyle birlikte anlamlı olması demektir. Yani dün- o olabilmek, kendini gerçekleştirmek özgürlüğüne
yada kötüler ve kötülükler olmasaydı, ahlaki seçim sahiptir."
de olmazdı; iyiyi hayata geçirmeye yönelmiş ahlaki Görüşleri açıklanan filozof ve görüşün bağlı ol-
eylem de olmazdı. Hatta ahlak diye bir şeyden de duğu akım aşağıdakilerden hangisidir?
söz edemezdik.
A) Nietzsche - Nihilizm
Parçadan aşağıdaki yargılardan hangisine ula-
B) Hobbes - Egoizm
şılamaz?
C) Aristippos - Hedonizm
A) Ahlaki eylem, iyiyi hayata geçirmeye yönelmiş
D) Sartre - Existansiyalizm
olan eylemdir.
E) Mill - Utilitarizm
B) İyi ve kötünün anlamı ancak birlikte oldukların-
da ortaya çıkar.
C) Kötülükler olmasaydı, ahlaki seçimin de anlamı
kalmazdı.
D) İyi ve kötü arasındaki ayrımdan habersiz olsay-
dık, belli bir eylem tarzını seçen insanlar olurduk.
AYDIN YAYINLARI
Paragrafta hangi filozofun "iyi niyet" kavramına parçada verilen özgürlük görüşleri aşağıdakiler-
eleştiri getirilmiştir? den hangisinde gösterilmiştir?
70
TEST 211 Din Felsefesi 31
1. Din felsefesi, dini konu edinirken tarafsız akılcı, 4. Aziz Augustine: İnancın inandıklarını anlayabil-
eleştirel, kapsamlı bir bakış sergilerken; tutarlı çiz- mek için akıl gereklidir; inanç aklın anlayabileceği
gisini korumaya özen gösterir. şeylere inanmaktır.
Buna göre, aşağıdakilerden hangisi, din felsefe- İbn Rüşd: Felsefeyle din aynı yolun yolcusudur.
si için doğru olmayan bir saptamadır? Felsefe dinin ikiz hemşerisidir ya da onlar birbirlerini
tabiatları gereği seven iki arkadaş gibidir.
A) Dini konu edinirken yansız bir tutum sergiler.
B) Amacı, insanların inançlarını sağlam bir temele Düşünceleri verilen filozofların; din ile felsefe
dayandırmaktır. ve aklı yakın görmelerinin nedeni aşağıdakiler-
Derste bu açıklamayı yapan Melek Öğretmen, 5. Bazı filozofların din tanımları şöyledir:
teolojinin din felsefesinden farklı olarak aşağı- William James: Bireylerin tanrısal diye kabul et-
dakilerden hangisini yaptığını vurgulamıştır? tikleri herhangi bir şeyle ilişkileri bakımından sahip
C) Tanrı-evren ilişkisini konu edinme Royce: Din var olan şeylerin doğasına ilişkin inanç-
D) Açıklamalarında belli bir dine bağlı olma la pekiştirilen bir ahlak kuralları sistemine derin
bağlılıktır.
E) Tanrı'nın doğasını ve özünü inceleme
Oman: Din, tapınmaya değer ve tapınma talep
3. Din felsefesi, işlevi dinsel inançları, açık fikirli ve ta- eden gerçekliğin hakkının tanınmasıdır.
rafsız bir ruhla incelemek olan felsefedir. Verilen bu tanımlar;
Verilen tanım, din felsefesinin konusuna yakla- I. dinin farklı noktalardan tanımlanabileceği,
şım biçimiyle ilgili olarak aşağıdakilerden han- II. dinin bireysel ve toplum kaynaklı tanımlarının
gisine vurgu yapmıştır? olabileceği,
71
Din Felsefesi
6. Alman filozofu Hegel'e göre, din, insan ile "mutlak" 8. Yahudilik, Hristiyanlık veya İslâm geleneği içinde
arasındaki ilişkinin gerçeği simgesel biçimde dile yetişmiş insanların dinin tek, kişisel bir Tanrı'ya
getiren anlatımıdır. Hegel'in bu yorumu Feuerbach inancı içermesi gerektiği yönünde bir varsayıma
tarafından eleştirildi. Feuerbach'a göre din, insan sahip oldukları görülür. Ancak diğer dinsel gelenek-
özlemlerinin manevi dünyadaki izdüşümü; insanın lerle küçük bir tanışıklık bu tasvire uymayan dinle-
kendi kendine yabancılaşması; insan gerçekliğinin rin de olduğunu gösterir. Bazı dinler çok tanrıcıdır.
hayal konusu dinsel dünya ile gerçek dünya biçi- Budizm ve Taoculuk gibi başka bazıları akıl, duygu
minde ikiye bölünmesidir. Dinin özü, insanın özü- veya kişiliğe sahip bir tanrısal varlığı ileri sürmezler.
nün yansımasıdır. Bu durum, dinlerle ilgili olarak aşağıdakilerden
Bu parçadan; hangisine ulaşmamıza neden olur?
I. Hegel'in idealist bir din algısı olduğu, A) Din tüm insan topluluklarında rastlanan bir ol-
II. Feuerbach'ın dini insan doğası ile açıkladığı, gudur.
III. iki filozofun görüşlerinin birbiriyle tutarlı olduğu B) Dinin amacı insanlara iç huzuru vermektir.
yargılarından hangilerine ulaşılabilir? C) Dinlerin nasıl algılandığı ve Tanrı tanımlamala-
rı farklılık gösterir.
A) Yalnız I B) I ve II C) Yalnız II
D) Dinlerin çoğu geleneksel inançlardan yola çıka-
D) I, II ve III E) II ve III rak oluşturulmuştur.
E) Dinler, insanların sosyolojik ve psikolojik ihti-
yaçlarına cevap verirler.
AYDIN YAYINLARI
72
TEST 212 Din Felsefesi 32
1. İnsanların (ve diğer hayvanların) gerçekten acı çek- 3. Eğer Tanrı'yı düşünüyorsak ve onu var olmayan
tikleri, tartışılmaz bir olgudur; görmezden gelinmesi bir şey olarak düşünüyorsak, o zaman gerçekte
veya inkâr edilmesi mümkün olmayan bir veridir. Tanrı'yı düşünmüyoruzdur. Eğer Tanrı'yı doğru şe-
Eğer Tanrı her şeyi bilen bir varlık ise bunu bilme- kilde düşünürsek, zorunlu olarak var olan bir şeyi,
si gerekir. Eğer her şeye gücü yeten ise arzu ettiği varlığı düşünmüş oluruz. O hâlde Tanrı, sadece
takdirde bunu önleyebilmesi gerekir. Eğer iyilikse- zihinlerimizde bir kavram olarak var olamaz. Onun
ver ve ahlaki bakımdan mükemmel ise bunu önle- aynı zamanda gerçekte de var olması zorunludur.
meyi istemesi gerekir. Sevilen varlığın acısını -bazı Bu parçada kanıtlanmaya çalışılan şey aşağıda-
durumlarda gerçekten ölümcül, tahamül edilmez
kilerden hangisidir?
acısını- azaltmayı arzu etmeyen sevgi, tuhaf bir
sevgidir. Hiçbir ayrım yapmaksızın böyle bir mut- A) Evrenin mükemmelliği
suzluk ve eziyeti kusursuz bir eşitlik içinde dağıtan B) Evrenin yaratılmışlığı
adalet, tuhaf bir adalettir. C) Tanrı'nın varlığı
Bu temellendirme; D) Tanrı'nın gücü
I. kötülük problemi, E) Evrendeki ereksellik
II. Tanrı'nın yokluğu,
III. evrenin yaradılışı
kavramlarından hangileriyle ilgilidir?
A) Yalnız I B) I ve II C) Yalnız II
2.
● Dünya vardır. 4. Mevlana şöyle seslenmiş insana:
● Var olan her şeyin bir nedeni vardır.
● Nedenler eserlerinden önce gelirler.
i ol,
● Neden ve eser zinciri zaman bakımından akars u gib
v e y a rd ım etmede
sonsuza kadar geriye gidemez. Cömertlik
gibi ol,
● Bundan dolayı kendisi bir "eser" olmayan m e rh a m ette güne ş
Şefkat ve
ce gib i ol,
"ilk neden"in olması zorunludur.
s u ru n u ö rtmede ge
ın ku
● Her şeyin bir nedeni olduğuna göre, bu ilk ne- Başkaların
ölü gibi ol,
asabiyette
denin kendi kendisinin nedeni olması gerekir. Hiddet v e k gibi ol,
Bu kendi kendisinin nedeni olan ilk neden, k g ö n ü llü lü kte topra
● alç a
Tevazu ve
Tanrı'dır. gibi ol,
lükte deniz
Hoş g örülü n gibi ol.
● O hâlde Tanrı vardır.
n y a d a göründü ğü
n gibi görü
Ya old uğu
Verilen Tanrı kanıtlamasının çıkış noktası aşağı-
dakilerden hangisidir?
73
Din Felsefesi
5. Dünya aşkın bir varlık tarafından yaratılmamıştır; 8. Taocular nihai gerçekliğin, varlığın temelinin, var
bir iç birlikten, kendisinin gelişmiş hali anlamına ge- olan her şeyi hatta zıtlar veya çelişkiler olduğunu
leceği bir ilkeden de çıkmamıştır. O bir ereğe, ken- düşündüğümüz şeyleri meydana getiren ve içinde
disinin sonu ve gelişmiş hali olarak önceden konul- bulunduran tek bir basit değişmeyen, kişilikdışı,
muş bir hedefe doğru ilerlemez. Maddenin herhangi dinamik ilke olarak tasarlamaktadırlar. Hristiyanlar
bir yaratıcı neden veya yaratıcı nedene benzer bir genel olarak Tanrı'yı son derece kişisel kavram-
şey tarafından açıklanmaya ihtiyacı yoktur. larla, bazı bakımlardan bize benzeyen düşünce ve
Parçadaki açıklama, aşağıdaki kavramlardan duyguya sahip olan ancak herhangi bir sınırlamaya
hangisiyle adlandırılır? veya eksikliğe sahip olmaması bakımından bizden
farklı olan bir varlık olarak düşünmektedirler.
A) Agnostisizm B) Ateizm C) Deizm
Bu durumun;
D) Teizm E) Panteizm
I. farklı tanrı anlayışlarının varlığı,
II. tüm toplumların bir tanrısının olduğu,
III. dinlerin Tanrı'ya farklı nitelikler atfettiği
saptamalarından hangilerini kanıtlamaktadır?
6. "Eğer her şey Tanrı ise Tanrı hiçbir şey değildir." A) Yalnız I B) I ve II C) I, II ve III
yargısı aşağıdaki Tanrı inanışlarından hangisi-
D) I ve III E) II ve III
ne yönelik bir eleştiri içermektedir?
D) Panteizm E) Ateizm
da ve üstündedir.) O, var olan her şeyin kaynağı,
mantıksal doğruların, doğa yasalarının ilkesi, ahlak
değerlerinin en yüksek kaynağı ve güvencesidir. Bu
ilke, genel olarak, bir kişi, mükemmel, her şeye gü-
7. MÖ VI. yüzyılda Kolophon'lu Ksenofanes şöyle de- cü yeten ve çok iyi varlık olarak tasarlanır.
miştir:
Parçada verilen Tanrı tasarımı, aşağıdakilerden
Etiyopyalılar tanrılarını siyah ve basık burunlu
hangisine aittir?
tasvir etmekte, Trakyalılar kendi tanrılarının ma-
vi gözlü ve kızıl saçlı olduğunu söylemektedirler. A) Deizm B) Panenteizm C) Panteizm
Eğer öküzlerin, atların ve arslanların elleri olsaydı D) Teizm E) Agnostisizm
ve eğer onlar elleriyle insanlar gibi resim yapıp
sanat eserleri meydana getirebilselerdi; atlar tan-
10. Panteizm, Tanrı ile evreni içiçe geçmiş bir biçimde
rıları at şeklinde, inekler ineklere benzer görü-
algılayan görüştür. Buna göre, Tanrı tüm evrene
nümde çizerlerdi.
yayılmış durumdadır.
Buna göre Tanrı için;
Buna göre Tanrı'nın;
I. evrenin dışında,
I. kişiselleştirilmesi,
II. öncesiz ve sonrasız,
II. yüceltilmesi,
III. evrenle özdeş,
III. mükemmelleştirilmesi
IV. evreni yaratan,
durumlarından parçada vurgulananlar hangile-
V. evrenden bağımsız
ridir?
yargılarından hangisi doğru olur?
A) Yalnız I B) I ve II C) I, II ve III
D) Yalnız II E) Yalnız III A) I B) II C) III D) IV E) V
74
TEST 213 Din Felsefesi 33
1. Hinduizmin tanrıbilimcileri bedenin ölümünden ne 3. Her din, kendi içinde bir Tanrı'ya dayanan inanç sis-
kadar sonra ruhun bir başka bedende canlanaca- temi olarak ortaya çıkar. Buna göre her din Tanrı
ğı sorununu tartışabilirler. Yahudi tanrıbilimcileri, tarafından ifade edilen belli doğrulardan oluşur. O
Tevrat'taki bir keçi yavrusunu annesinin sütünde dine mensup olan insanlar, bu doğruları sorgulama-
pişirmeyle ilgili yasağın anlam ve gerekçelerini tar- dan benimserler. Din felsefesi işte bu temelden yola
tışabilirler. çıkarak, birtakım sorularla dini anlamlandırmaya ve
Parçada, tanrıbilimin (teoloji), din felsefesinden temellendirmeye çalışır.
farkı aşağıdakilerden hangisinde belirtilmiştir? Buna göre, aşağıdaki sorulardan hangisi din fel-
sefesinin alanına girmez?
A) Dinsel eylemi konu edinme
B) Dinin temel ilkelerini sorgulama A) Tanrı var mıdır, varlığı kanıtlanabilir mi?
D) Soruşturmalarını belli bir inanç dairesi içinde C) Tanrı ile evren arasında nasıl bir ilişki vardır?
sürdürme D) Ruh ölümsüz müdür?
E) Dinsel iddiayı, kesin doğru olarak kabul etmeme E) Vahiy mümkün müdür?
AYDIN YAYINLARI
• Tanrı'nın varlığı kanıtlanabilir veya çürütü- 4. I. O, varlığın nedeni, değerin ve anlamın kaynağı-
lebilir mi? dır. Ezeli ve ebedidir, doğadan daha kudretlidir.
• Dinsel inanç akılsal mıdır, yoksa akıl dışı II. Tanrı'nın doğal olayların akışına müdahale et-
mıdır? mesi anlamına gelir. Bu kavram, insan aklının
ölçülerini aşan, doğa yasalarının dışına çıkan,
• Tanrı'nın varlığı veya var olmayışı bizim ha- dini inanca dayanan bir oluştur.
yatlarımız açısından ne fark eder?
III. Peygamberlere gelen ilahi ilham anlamına ge-
lir. Tanrı böylece, insanlara iletmek istediklerini
Buna göre, bu sorulara yanıt ararken;
ve beklentilerini peygamberler aracılığıyla ak-
I. dinin temel ilkelerini eleştirisiz kabul etme, tarmış olur.
II. dinsel iddiaların akılsal soruşturmanın alışage- Tanımlanan kavramlar aşağıdakilerden hangi-
len yöntemlerini kullanarak değerlendirme, sinde doğru sıralanmıştır?
III. dinin öncüllerinin içerdiklerini kuramsal olarak
I II III
işleme
A) Peygamber Vahiy İman
tavırlarından hangileri din felsefesine uygun de-
B) Tanrı Mucize Vahiy
ğildir?
C) Mucize Vahiy İman
A) Yalnız I B) I ve II C) I ve III D) İman İnanç Vahiy
75
Din Felsefesi
5. Teoloji, ilgili dinin kutsal kitabına, peygamberlerin 8. - - - - kanıt, diğer Tanrı kanıtlarından gözleme da-
bildirdiği mesajlara ve din âlimlerinin yorumlarına yanmamak bakımından farklılık gösterir. Kanıt, di-
dayanır. Bu nedenle ne kadar semavi din varsa ğer kanıtlar gibi dünyadan hareket ederek Tanrı'ya
o kadar ayrı ve farklı teoloji vardır. Teoloji, dinin gitmez; doğrudan doğruya Tanrı kavramından yola
yargılarını hiçbir şekilde sorgulamaz. Din felsefesi çıkar. Tanrı'nın var olduğu sonucu, mükemmel bir
ise şu ya da bu dini ele almaz; genel olarak dini ve varlık olarak Tanrı kavramından türetilir. Bu neden-
dinin temel kavram ve problemlerini ele alır. İman le kanıta, gözlemden bağımsız olmak anlamında,
karşısında akla öncelik verir; dinin temel inançlarını a priori (deneyimden bağımsız) kanıt adı da verilir.
mantıksal yolla analiz eder ve sorgular. Yani mükemmel varlık olarak Tanrı zorunlulukla var
Parçada aşağıdaki konulardan hangisiyle ilgili olur.
yapar. Fransız düşünürü Pascal'a göre, insan Var olan her şeyin maddi nitelikte ol-
Tanrı'nın var olup olmadığını kesin olarak bilemi- duğu iddiası
yorsa, onun iyi bir kumarbaz gibi hareket etmesi
Ayşe
gerekir; bu yüzden O, Tanrı'nın var oluşu konusun-
Tanrı’nın varlığına ve yokluğuna iliş-
dai kaybı olabildiğince az tutarak, mümkün olan en
kin argümanların yetersizliği
büyük kazancı elde etmeye çalışmalıdır. Pascal'a
göre bu, Tanrı'nın var olduğuna inanmakla müm- Yetkin
kün olur. Var olan her şeyin bir yaratıcısı olma-
sı gerektiği kri
Parçada boş bırakılan yere aşağıdaki kavram-
lardan hangisi getirilmelidir? Özgün
76
TEST 214 Din Felsefesi 34
1. Pek çok filozof tarafından öne sürelen bu kanıt, 4. Aydınlanma Çağı'nda ortaya çıkmış olan bir Tanrı
en eski Tanrı kanıtlarından biridir. Kanıt, Tanrı'nın anlayışında alışılmış Tanrı algısının dışına çıkıl-
var oluşunu, evrenin var olduğu olgusundan ve mıştır. On yedi ve on sekizinci yüzyıllarda görülen
nedensellik ilkesinden hareketle ispatlamaya çalı- bu inanç, "akıl dini"ni ifade eder. O, Tanrı'nın ev-
şır. Dünyanın var olduğu gözleminden yola çıkar; reni yarattıktan sonra, ona müdahale etmediğini;
dünyanın var oluşunu açıklamak için bir nedene sorumluluğu tamamen insanlara bıraktığını söyler.
gider. Bu yüzden ona aynı zamanda "ilk neden Buna göre, dinin gerekli olduğunu kabul eder fakat
kanıtı"da denilir. Bir şey, sadece kendisini doğuran özellikle Hristiyanlığın dogmatik yönlerine karşı çı-
bir nedenle açıklanabilir; doğa veya dünyada ancak kar. Bu Tanrı kavrayışı Locke ve Voltaire gibi düşü-
kendisinden önce gelen "doğaüstü bir varlık"la, yani nürler tarafından savunulmuştur.
Tanrı'yla açıklanabilir. Parçada bahsedilen Tanrı görüşü aşağıdakiler-
Parçada aşağıdaki Tanrı kanıtlamalarından han- den hangisidir?
gisine yer verilmiştir?
A) Panteizm B) Teizm C) Deizm
A) Kozmolojik kanıt B) Teleolojik kanıt
D) Ateizm E) Agnostisizm
C) Ontolojik kanıt D) Ahlak kanıtı
E) Kötülük problemi
77
Din Felsefesi
6.nyada kötülükler vardır. İnsan, insana inançlarından, 9. I. Felsefe, dini temellendirirken dine akılcı yak-
fikirlerinden dolayı işkence etmektedir. İnsan, insanı
laşmak zorundadır
öldürmektedir. Bir de fiziksel kötülükler ya da doğal
felaketler vardır. Eğer bir Tanrı varsa mutlak iyi ve II. Felsefe, dini temellendirme çabasında eleşti-
güçlü ise neden bu kötülüklere izin veriyor? rel bir tavır takınmak durumundadır.
Bu soru, aşağıdakilerden hangisi tarafından so-
III. Felsefe, dini temellendirirken, konuya geniş
rulmuştur?
kapsamlı ve kuşatıcı bakışla yaklaşmalıdır.
A) Tanrı'nın olmadığını savunanlar
IV. Din felsefesi nesnel olmak zorunda değildir. Ta-
B) Tanrı'nın varlığını kabul edenler
raf tutabilir ya da öznel görüşünü savunabilir.
C) Tanrı kanıtlaması yapanlar
Verilen yargılardan hangileri yanlıştır?
D) Tanrı-evren ilişkisini açıklayanlar
E) Mucizelerin varlığını savunanlar A) Yalnız I B) I ve II C) Yalnız III
D) Yalnız IV E) III ve IV
E) Tanrı-evren ilişkisi
78
TEST 215 Din Felsefesi 35
1. • Tanrı, evreni yaratmış ve evreni yönetmek- 4. • Duyu organları ve aklın yeterli kanıtlara
tedir. Yalnızca tek bir tanrı vardır. İslamiyet, sahip olmadığı durumlarda, hislerimize da-
Hristiyanlık, Yahudilik tek tanrılı dinlerdir. yanarak ulaştığımız kabul veya reddetme
durumudur.
• Aynı anda birden çok doğaüstü gücü içeren
dinler söz konusudur. • Kutsal metinleri ve peygamberlerin sözle-
rini doğru kabul etme, tasdik etmedir. Bağ-
lanmak, güvenmek, bir şeyden emin olmak,
Din felsefesi dersinde tahtaya yansıtılan bu bil- sevmek anlamını da içerir.
gileri ifade eden kavramlar aşağıdakilerden han-
gisinde verilmiştir? Tanımlanan din felsefesi kavramları, aşağıdaki-
A) Politeizm - Düalizm lerden hangisinde verilmiştir?
B) Monoteizm - Teizm A) İman - İbadet B) İnanç - Kutsal
C) Politeizm - Deizm
C) Vahiy - Yüce D) Yüce - Kutsal
D) Monoteizm - Politeizm
E) İman - İnanç
E) Teizm - Deizm
5. Batı tanrıcılığındaki geleneksel görüşe göre Tan-
2. D. Hume "Bir varlığı ne kanıtlayabiliriz ne de ispatlaya- rı, Kutsal Kitap'da dinsel öğretilerin ve doğruların
biliriz." diyordu. Yine Pascal ve Kant'a göre de ne ta- tümünü açığa vurmuştur. Bu genel görüş içinde,
nım ne de kanıt Tanrı'yı kanıtlar. Ama yine de Tanrı'ya bazı kişiler, Kutsal Kitap'taki her cümleyi kelimesi
inanmanın önüne geçilemez. Onlar "Eğer kanıt olsay- kelimesine Tanrı'nın ilham ettiğini, bu nedenle her
AYDIN YAYINLARI
dı, imana gerek olur muydu?" sorusunu sorarlar. Üs- cümlenin düz anlamda, kelimesi kelimesine doğru
telik bu filozoflar, ispatlanabilen bir varlık, "Tanrı olur olduğunu kabul ederler. Diğerleri, Kutsal Kitap'taki
muydu?" sorusunu da sormadan edemezler. öykü ve betimlemelerin yeniden yorumlanması ve
Bu parça aşağıdaki din felsefesi sorularından simgesel hakikat olarak kabul edilmesi gerektiğinde
hangisine bir cevap niteliğindedir? ısrar ederler.
D) Bir varlık olarak insanın ruhsal ve zihinsel duru- A) Tanrı'nın varlığı B) Vahyin imkânı
mu nasıldır?
C) Evrenin yaradılışı D) Mucizenin imkânı
E) Ölümden sonra hayat var mıdır?
E) Vahyin niteliği
3. I. Varlığı bir bütün olarak ele alır. 6. - - - -, genel bir kavram olarak Tanrı, din, inanç,
iman, vahiy, ruhun ölümsüzlüğü, evrenin yaratılışı
II. Şüphe ve eleştiri kabul etmez.
gibi kavramları veya temel önermeleri inceler. İn-
III. Her şeyi açıklamayı amaçlar. celeme yaparken rasyonel, eleştirel, çözümleyici ve
tutarlılık arama gibi tutumlar takınır.
IV. Bilme aktlarını kullanır.
Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden
hangisi getirilmelidir?
Verilen yargılardan hangileri dinsel ve felsefi
bilginin ortak özellikleri arasındadır? A) Teoloji B) Din felsefesi
79
Din Felsefesi
7. - - - - kanıta göre evren, yalnızca bir rastlantısal 10. David E. Jenkis şöyle diyor:
olaylar bütünü değildir. Evren ya da doğal dünya,
Her şey aslında bir veri sorunudur. Peki bilim-
düzenli bir varlık alanı meydana getirir. Kanıta göre
sel veriyi ne tür şeylerin oluşturduğunu biliyoruz
bu dev doğa düzeni, söz konusu ahenk ve düzeni
ve onların var olduğundan kuşku duyma eğilimin-
kendi kendisine kazanmış olamaz. Evrendeki dü-
de değiliz. Bilimsel olmayan "şeyler" için neler ve-
zenin sorumlusunun bir saat imalatçısından veya
ri oluşturabilir? Tanrı'yla ilgili tartışma, gerçekte,
bir mühendisten çok daha zeki ve kudretli olması
bilim adamının meşgul olduğu şeyin şüphe gö-
gerekir. İşte bu varlık, Tanrı'dır.
türmez verilmişliği ile ne olduğu belli olmayan bir
Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden
şeyin karşı karşıya gelmesidir.
hangisi getirilmelidir?
A) Kozmolojik B) Ontolojik C) Teleolojik
Jenkins'in sorusu, aşağıdaki çıkış noktaların-
D) Epistemolojik E) Ahlaki
dan hangisinden beslenmektedir?
III. Tanrı kabulü bir takım zihinsel muhakemelerin A) Bir eyleme biçimi olma
sonucu onaylama gerektirir. B) Ahlaki boyut taşıma
yargılarından hangileri doğrudur? C) İnanç temelinde sistemleşme
A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) Doğa üstü bir güce tapınma
D) I ve III E) I ve II E) Evrenin yapısını açıklama
80
TEST 216 Siyaset Felsefesi 36
1. Daire şeklinde bir atle- 3. Gerçek toplumlar eşitsizlik modellerini içlerinde ba-
tizm pistini düşünelim. rındırırlar. Farklı aileler, bölgeler, etnik gruplar vb.
Başlama yerleri her at- bireysel çabalardan bağımsız olarak çok farklı ya-
lete adil, yani eşit şans şama şanslarını miras olarak alırlar. Yetersiz konut,
verecek şekilde düzen-
okul ve sağlık hizmetine sahip bölgeler bireylere
lenmiştir. Bu yerler dış tarafa doğru gittikçe başla-
daha iyi koşullara sahip olan bölgelere oranla da-
ma noktalarının daha ileriye alındığı, böylece iç
kulvarlarda yarışan atletlerin haksız bir avantajla- ha az özgürlük sağlarlar. Bireyler kendi akılsız veya
rının olamayacağı bir biçimde düzenlenmiştir. Bu, şanssız kararlarının sonuçları kadar yanlış toplum-
bütün atletlerin yarışa eşit olarak başlayacakları sal grup içinde doğmanın da acısını çekerler.
anlamına gelir. Ancak herkesin kazanacağı anla-
Parçada özgürlüğün toplumunun tüm kesim-
mına gelmez. Devletin, özellikle de sosyal devle-
tin görevi de yarışmanın eşit olmayan sonuçlarını lerinde aynı oranda olmayışı, aşağıdakilerden
yumuşatmak için müdahalede bulunmaktır ancak hangisine bağlanmıştır?
yarışmayı tümüyle ortadan kaldırmak değil.
A) Siyasal kararlara katılım miktarına
A) Fırsat eşitliği B) Ekonomik refah E) Bireyin kendi çabasıyla içinde yer aldığı grupla-
rın niteliğine
C) Siyasal özgürlük D) Ekonomik eşitlik
E) Yasal düzenleme
AYDIN YAYINLARI
81
Siyaset Felsefesi
6. Tam özgürlük ideali hiçbir engel olmaksızın in- 8. "İçinde yaşamayı istediğim bir toplum bireysel öz-
sanın istediği bir şeyi yapma serbestliğidir. Ancak gürlüğe değer vermek zorundadır, ancak bunu
"yapmak istediğimiz her şey" söylemi adam öldür- toplumsal sorumluluk ve adaleti dışlama pahasına
me, ırza geçme, işkence etme dahil her şeyi içine yapmamalıdır. Adalet, hakkaniyettir, herkesin ha-
alabileceğinden, bu, insanlar tarafından oluşturu- yatını istediği şekilde yaşaması için eşit fırsatlar ve
başarısız olanların içine düştükleri derin çukurlar-
lan bir toplum için gerçekçi bir temel olamaz. Çün-
dan tekrar yukarıya çıkabilmeleri için bir imkândır."
kü en güçlü olanlar özgürlüklerini, geri kalanların
zararına gerçekleştirmeye yöneleceklerdir. Parçada tarif edilen, ideal toplum düzeni olma
iddiası taşıyan, siyasal sistem aşağıdakilerden
hangisidir?
Buna göre "özgürlük" aşağıdakilerden hangisiyle
tanımlanır? A) Sosyalizm B) Liberalizm
sayımsal bir doğa durumunda hayatın nasıl olaca- dukları şeyleri ellerinde tutmalarıdır. Buna karşılık,
ğını tasarlar. Görüşü, bu koşullarda hayatın "yalnız, başka bireyler bu tür şeylerin bazısını veya tümünü
yoksul, kötü, kaba ve kısa" olacağıdır. İnsanlar bu elde etmede başarısız olabilirler. Şüphesiz insan
doğal durumdan kurtulmak için bir sözleşme üze- başarısında şansın rolü vardır, ancak onun sonuç-
rinde anlaşırlar. Bireyler, özgürlüklerinin bir kısmın- larını düzeltmek devletin görevi değildir.
dan vazgeçmeyi kabul ederek; onu, görevi herkesin Parçada liberalizme yöneltilen eleştirinin teme-
sözleşmeye uymasını, yani yasaya riayet etmesini line yerleştirilen kavram aşağıdakilerden hangi-
sağlamak olan bir "yönetici"ye devrederler. Bu şe- sidir?
kilde istikrar, barış ve refah sağlanmış olur. Böylece
başka insanların açgözlüğünün ve saldırganlığının A) Adalet B) Eşitlik C) Özgürlük
kurbanı olma tehlikesiyle karşılaşmayacaklarının D) Devlet E) Rekâbet
bilgisine sahip olarak uyruklar çeşitli amaçları pe-
şinde koşmakta özgür olurlar.
10. Toplumun nasıl örgütlenmesi gerektiği problemin-
Buna göre; den daha önemli az sayıda problem vardır. Bu
I. Devlet doğal düzenin devamında kendiliğinden problem kimin yönetmesi gerektiği, kuvvetle otori-
oluşmuştur. te arası ilişkiler, yasanın doğası ve amacı ve daha
II. Doğal durumun tehlikesinden kurtulmak iste- birçokları gibi ciddi olarak ele alınması gereken bir
yen insanlar uzlaşarak devleti kurmuştur. problemdir.
III. Birey özgürlük arzusundan vazgeçmesi devle- Söz konusu problemler, felsefenin aşağıdaki
tin zorlamasının sonucudur. alanlarından hangisinin konusunu oluşturur?
yargılarından hangileri doğrudur? A) Bilim felsefesi B) Varlık felsefesi
A) Yalnız I B) I ve II C) Yalnız II C) Siyaset felsefesi D) Bilgi felsefesi
D) II ve III E) Yalnız III E) Ahlak felsefesi
82
TEST 217 Siyaset Felsefesi 37
1. Bu tür bir toplum özellikle eğer 4. Proudhon'a göre, yalnızca bir toplumsal düzen de-
tedbirsiz, hasta, yok- ğil, düzenleyici, kural koyucu bir iktidar veya kurum
sul veya basit olarak olmamalıdır. Sadece hükümet değil, her türlü otori-
şansızsanız yaşanması ter örgüt, ekonomik, politik veya toplumsal hiyerarşi
oldukça zor bir yer ola- yıkıcıdır, bunlara karşı çıkılmalıdır. Asıl olması ge-
bilir. Ciddi olarak hasta reken düzen, devletin ve hiyerarşinin olmadığı bir
ve beş parasız olduğu- düzendir.
nuz takdirde eğer aileniz veya dostlarınız yardım Açıklaması yapılan siyaset felsefesi görüşü
edemezlerse veya yardım etmek istemezlerse, aşağıdakilerden hangisidir?
hayır kurumlarına başvurmak zorundasınızdır
çünkü devlet ve toplum size yardım etmek zo- A) Nihilizm B) Anarşizm C) Liberalizm
runda değildir. Öte yandan birey eğer isterse D) Sofizm E) Hedonizm
ekonomik olarak durumunu iyileştirme çabala-
rında hiç kimse tarafından engellenemez.
83
Siyaset Felsefesi
7. Platon'a göre ideal bir toplum, insan bedeni gibi üç 10. - - - -, herkese hak ettiğinin verilmesidir. Bi-
bölümden oluşur: Baş, göğüs ve mide. Mide zana- reysel düzeyde, bireylerin adil davranışlarını
atkarlar, işçiler ve köylüleri; göğüs, koruyucuları ve ifade eder. Toplumsal düzeyde ise toplumsal
askerleri, baş ise yöneticileri temsil eder. İyi bir dev- kurumların işleyişlerinde görülen haksızlıkla-
let yönetimi, yalnızca mantıklı ve bilge filozofların rı ifade eder.
yönetimidir. Bu nedenle "filozof kral, kralda filozof
- - - -, bir iktidarın yönetilenler tarafından
olmalıdır."
kabul görmesini sağlayan temel unsura uy-
Parçada özetlenen ütopya aşağıdakilerden han- gunluktur. Tanımda geçen temel unsurlar bir
gisidir? ilke, kurum, yasa veya kişi olabilir. Örneğin
Osmanlı İmparatorluğu'nda iktidar, Osmanlı
A) Erdemli Şehir B) Cesur Yeni Dünya hanedanına aitti. Ancak bu aileden olanlar,
C) Güneş Ülkesi D) Ütopya imparator olabiliyorlardı.
E) Devlet
Verilen parçalarda boş bırakılan yerlere, aşağı-
dakilerden hangisi getirilmelidir?
ve hak ilkesine göre düzenlenmelidir. Yasalar uygu- güçle yönetilmesidir. Hobbes'a göre ise bireysel
lanırken bireyler arasında hiçbir ayrım yapılmadan, gücün toplamını egemenliği elinde bulunduranların
eşit yaklaşılmalıdır. Devlet, bireyler arasında eşitliği kendi iradesine göre kullanma yetkisidir.
sağlamak için sosyal yardımlar yapmalı ve bireyle- - - - -, sözcük anlamıyla, kullanma ve isteme yetki-
rin sosyal güvenliklerini sağlamalıdır. sine sahip olmaktır. Terim anlamı ise bir insana ya
Açıklaması yapılan siyasi görüş, aşağıdakiler- da gruba; gelenek, yasa, kral, tanrı gibi bir otorite
den hangisidir? tarafından tanınan belli şekilde hareket etme özgür-
lüğü, yetkisi ve imkânıdır.
A) Liberalizm B) Sosyal hukuk devleti
Tanımlanan siyaset felsefesi kavramları aşağı-
C) Sosyalizm D) Nihilizm dakilerden hangisinde doğru verilmiştir?
E) Anarşizm
A) Özgürlük - Hak B) Egemenlik - Hak
C) Hak - Özgürlük D) Özgürlük - Adalet
9. Filozofa göre devlet, insanların yaptığı bir cisim- E) Yasa - Adalet
dir. Birey ise doğal olarak bencildir. Bu bencillik,
onu başkaları için tehlikeli bir varlık haline getirir. 12. Filozof, Hobbes'tan farklı olarak, insanların doğar-
Çünkü "insan insanın kurdudur." İnsanlar "doğa ken iyi olduklarını ancak toplum içinde bozulma
durumu"ndan akıllarını kullanarak özgür iradeyle yaşadıklarını söyler. Ona göre doğa durumundaki
bir üst güce ihtiyaç olduğu konusunda uzlaşırlar. insan "soylu bir vahşi" konumundadır. En bilinen
İşte böylece devlet ortaya çıkmış olur. önermesi, "insanlar, özgür doğarlar ama her yerde
zincire vurulmuşlardır." olmuştur.
Devletin oluşumuna ilişkin görüşleri açıklanan
düşünür, aşağıdakilerden hangisidir? Parçada görüşleri açıklanan düşünür, aşağıda-
kilerden hangisidir?
A) Hobbes B) Rousseau C) Aquinas
A) Platon B) Aristoteles C) Marx
D) Aristoteles E) Platon D) Locke E) Rousseau
84
TEST 218 Siyaset Felsefesi 38
1. Marx, üretim araçlarına sahip olan burjuva sınıfı 4. • Özgürlüğü temel alan yaklaşım, bireysel
ile sadece emeğini satabilen işçi sınıfının var oldu- çıkarlarla toplumsal çıkarların çatışmayaca-
ğunu söyler. Buna göre, kapitalistin zenginleşmesi ğını savunur.
ancak işçinin yoksullaşması pahasına olur. Böyle
bir durum ise insanın yabancılaşmasına yol açmak-
tadır. Bundan dolayı ideal düzeni gerçekleştirecek • Eşitliği temel alan
temel ilke eşitlik olmalıdır. yaklaşım, gelir dağı-
Parçaya göre, Marx'ın ideal düzeni oluşturaca- lımındaki eşitsizliği
E) Hukuk devleti
Verilen görüşlerin ortak noktası aşağıdakiler-
den hangisidir?
85
Siyaset Felsefesi
6. Devlet, anayasa ve diğer yasalarca güvence aldığı 8. Negatif özgürlük, dış müdahalelere karşı özgür
hak ve özgürlüklerin sınırını belirlemek durumuna olmaktır. Pozitif özgürlük ise genellikle bir takım
gelmiştir. Bu hak ve özgürlüklere "bireyin temel amaçlara ulaşma özgürlüğü olarak nitelenir. Bire-
hakları" adı verilir. Bireyin temel hakları üç katego- yin potansiyelini gerçeğe dönüştürmesini, özerklik
ride düşünülebilir: ve kendine hakimlik durumuna erişmesini sağlayan
bir güç olarak değerlendirilir. Daha geniş bir siyasal
I. Kişisel haklar açıdan, bu pozitif anlamdaki özgürlük, kendini ger-
çekleştirme yolunda ilerlemeyi engelleyecek kültürel
II. Sosyal ve ekonomik haklar
ve toplumsal baskılardan kurtuluş olarak görülür.
III. Siyasal haklar Buna göre, aşağıdakilerden hangisi bireylere po-
zitif özgürlük tanıyan bir siyasi düzen tavrıdır?
Buna göre aşağıdakilerden hangisi diğerlerin- A) Birey eylemlerini yasayla düzenleme
den farklı bir haktır?
B) Bireyleri toplumsal sınıflarına göre düşünme
A) Özel mülkiyet edinme C) Bireylere dışarıdan müdahale etmeme
B) Eğitim hizmetlerinden yararlanma D) Bireyler arası ilişkileri düzenleme
C) Sosyal güvenliğe sahip olma E) Bireylerin kendilerini geliştirebilecekleri ortamı
D) Seçme ve seçilme hazırlama
E) Sağlık hizmetlerinden yararlanma
9. İnsan toplumlarının dinamikleri inanılmaz karma-
şıktır ama genel olarak adil toplumların adil olma-
yanlardan daha istikrarlı ve daha uzun ömürlü oldu-
AYDIN YAYINLARI
7.
İyi durumdakileri daha ğunu varsayabiliriz. Bir toplumun üyeleri, toplumu
iyi duruma getiren ama bir arada tutan kurallara uymanın ve toplumun ku-
kötü durumdakilerin du- rumlarını yaşatmanın adil olduğuna inanmalıdır.
rumunu değiştirmeyen Buna göre;
ekonomik düzenlemeler I. özgürlük,
adil sayılamaz. Diğerle-
II. adalet,
rinden doğuştan daha yetenekli olan insanların
III. eşitlik
sosyal ve ekonomik avantaja sahip oldukları bir
düzen ancak en kötü durumdakiler için de bir ilkelerinden hangileri toplumsal düzenin teme-
gelişme sağlıyorsa mümkün olmalıdır. linde yer almalıdır?
A) Yalnız I B) I ve II C) Yalnız II
Bir TV programında bu şekilde konuşan politi- D) II ve III E) Yalnız III
kacı, aşağıdakilerden hangisini temellendirmek
istemektedir? 10. - - - - temele olan yaklaşım, ideal düzenin olabile-
A) Tüm insanları memnun edecek bir düzen söz ceğine inanan liberalizm olarak bilinir. Liberalizme
konusu olamaz. göre eyleme serbestliği olmadan eşitliğin de bir
anlamı yoktur. Liberalizmde, bu serbestlik, insanın
B) Eşitsizlik ancak her bireye kazanç sağlıyorsa
davranışlarına kısıtlama getirilmemesi anlamında-
adildir.
dır. Eyleme serbestliğini tamamlayan şey ise özel
C) İdeal düzen insanların ekonomik özgürlükleriy- mülkiyet ve serbest pazar düzenidir.
le olanaklıdır.
Parçadaki boşluğa gelmesi gereken kavram
D) Gelir eşitliği olmaksızın istenen bir düzen kuru- aşağıdakilerden hangisidir?
lamaz.
A) Eşitliği B) Adaleti C) Özgürlüğü
E) Düzen, insan doğasına aykırı ve yapay bir ör
D) Sorumluluğu E) İyimserliği
gütlenmedir.
86
TEST 219 Siyaset Felsefesi 39
E) Kapitalist devlet
AYDIN YAYINLARI
87
Siyaset Felsefesi
5. "İnsanlar hepsini birden korku altında tutacak ortak 8. Bu kavram var olmayan ancak düşüncede kurulan
bir güç olmadan yaşadıkları zaman, savaş denilen ideal bir toplum düzenini ifade eder. Bazı düşünür-
durumda olurlar ve bu savaş herkesin herkese kar- ler uygulamadaki toplum düzeninin yetersiz oldu-
şı savaşıdır. Böyle bir ortamda çalışmaya yer yoktur ğunu düşündükleri için ideal düzen arayışlarına gir-
çünkü meyvesi belli değildir ve dolayısıyla toprağın mişlerdir. Örneğin Platon, hocası Sokrates'i haksız
işlenmesine de yer yoktur; denizcilik de olmaz, bü- bir biçimde idam eden düzeni eleştirir ve yeni bir
yük güç gerektiren ulaşım ve taşıma işleri de olmaz, ideal düzen kurar.
ferah binalar da olmaz. Hepsinden kötüsü, sürekli Bu parçada aşağıdaki kavramlardan hangisine
bir korku ve vahşice öldürülme tehlikesi olur. İnsan
ilişkin bir açıklama yapılmıştır?
hayatı yalnız, yoksul, çirkin, hayvani ve kısa olur."
A) Karmaşa B) Ütopya C) Düzen
Bu parçada;
I. İdeal bir toplum düzeni kurulabilir mi? D) Özgürlük E) Adalet
Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden Buna göre, öğretmenin sorusunu doğru cevap-
hangisi getirilmelidir? layan öğrenci aşağıdakilerden hangisidir?
88
TEST 310 Siyaset Felsefesi 40
1. I. Bir toplumda yaşayan insanların çıkarlarını 3. J. J. Rousseau'ya göre her zaman herkesin iradesi
korumak amacıyla örgütlenmeleri sonucu olu- olamayacağından çoğunluğun iradesini almak doğ-
rudur. Önemli olan ortak çıkarlardır. İnsanlar daha
şan toplumsal birimlerin toplamıdır.
önce çoğunluğun iradesine uyacaklarına oybirliğiy-
II. İktidarın kullanımının bir hakka ya da yasaya le karar vermişlerdir.
uygun oluşunu ifade eder. Buna göre, J. J. Rousseau, aşağıdaki kavram-
dından tekrar yapmak isteyen Eren, farklı filozofla- ken açısından yaklaşır.
rın görüşleriyle ilgili hatırlama kartları hazırlamaya
Tanımları ve farkları verilen kavramlar aşağıda-
başlar. Ertesi gün okula gittiğinde, hazırladığı kart-
lardan birine filozofun adını yazmayı unuttuğunu kilerden hangisinde doğru sıralanmıştır?
89
Siyaset Felsefesi
6. Evrene ve gerçekliğin varlığına ilişkin görüşünü, si- 9. Distopya veya Türkçeleştirilmiş adıyla karşı
yasette de sürdüren, diğer toplumsal kurumlar gibi ütopya, geleceğin olumsuz bir tasviri olarak ta-
siyasetin de boş ve anlamsız olduğunu savunan nımlanabilir. 20. yüzyıla dek yazılmış gelecek
felsefi akımdır. Söz konusu anlamsızlık, her türlü tasarımları; özlenen, istenen, içinde yaşanıl-
siyasi oluşuma kayıtsızlığı gerektirir. masından hoşnutluk duyulacak toplum yapıları
Parçada bahsedilen siyaset felsefesi görüşü kurgularken, yani ütopyalar üretirken; 20. yüzyıl,
aşağıdakilerden hangisidir? ütopyasını kaybetmiş zihinleri karşı ütopyalara
yöneltti. 1921 yılında Zamyatin Biz'i, 1948 yı-
A) Existansiyalizm B) Nihilizm
lında Orwell 1984'ü, yine aynı yıl Huxley Cesur
C) Septisizm D) Anarşizm Yeni Dünya'yı kaleme aldı. Bu metinler, basit
nüştüren eserdir.
birbirinden ayrıldığı söylenebilir. Modern devlet, bü-
saptamalardan hangileri doğrudur?
tün inançlar karşısında eşit mesafede olur.
A) Yalnız I B) I ve II C) II ve III
Paragraftan yola çıkarak aşağıdaki kavramlar-
dan hangisine ulaşılabilir? D) I ve III E) I, II ve III
90
TEST 311 Estetik ve Sanat Felsefesi 41
1. Sanat felsefesinde en önemli konu, sanatçının 4. Sanat ve sanatçının direk bilgi ver-
yaratıcı kişiliğidir, eserini nasıl yarattığıdır. Büyük mek gibi bir amacı yoktur. Sanatçı-
ressamların doğaya bakarak yaptıkları tabloları- nın kendine göre yarattığı bir ger-
çeklik vardır. Sanatçı kendisine özgü
nı doğadaki nesnelerle karşılaştırırsak, aralarında
üslubuyla ifadesini oluşturur.
hemen hiçbir yakınlık göremeyiz. Çünkü gerçek
ressam doğayı gözleriyle değil, görüşünü yöneten
kendine özgü duygulanışı, anıları, düşleri, özlemleri
ve kültürü ile görmektedir. Bunlar sanatçıdan sanat- Bu saptamayı yapan öğretmen, öğrencilerinin,
çıya değiştiği için, sanatçıların üslupları da değişir. aşağıdaki sonuçlardan hangisine ulaşmalarını
Parçada aşağıdaki sanat kuramlarından hangisi amaçlamıştır?
ön plana çıkarılmıştır?
A) Duygusal zeka ve bedensel yetenek gerektirir.
A) Biçimci kuram B) Duyu organlarına hitap eder.
B) Dışavurumcu kuram C) Sanatçının özgün kişiliğinden doğar.
C) Yansıtmacı kuram D) Zamanın yok ediciliğine direnir.
D) İşlevci kuram E) Tek tip üretim değildir; zanaat ve teknolojiden
E) Kurumsalcı kuram ayrıdır.
91
Estetik ve Sanat Felsefesi
men öğrencilerine bir soru sorar ve aldığı yanıtlar ğı nesneleri taklit eder. Resim, görünüşün taklidini
aşağıdaki gibidir: yapmaktır.
Buna göre, Platon için sanat aşağıdakilerden
Sanatçının özgün kişiliğinden
hangisidir?
doğar.
A) Oyun B) Yaratma C) Taklit
D) Form E) Dışavurum
Üretildiği kültürün dışındaki in-
sanları da etkiler.
92
TEST 312 Estetik ve Sanat Felsefesi 42
1. J. Dewey'e göre; sanat hayattır, bilinçli olarak de- 3. Sanatın doğası üzerine bir tartışmada, sanatı, sanat
ğiştirilen deneydir. Sanatsal yaratım; kişiliği, bilgiyi, müzelerinde sergilenen her şey olarak tanımladığı-
yaşantıları ve hayal gücünü ortaya koyan sanatçı nızı varsayalım. O zaman ben, bu görüşünüze göre
ile bu etkinliği uyaran çevrenin birleşmesinin bir so- bir müze müdürünün bir kahveden bir sandalyeyi
nucudur. Yani, sanatsal yaratım sırasında sanatçı, alıp müzede bir sergi yerine koyması durumunda,
çevreden aldıklarını değiştirerek yine çevreye sunar. o zamana kadar önemsiz bir işlevsel nesne olan bu
Buna göre; sandalyenin birdenbire bir sanat eseri olma niteliği
kazanacağına işaret ederim.
I. Sanatçı çevrede gördüklerini aynen yansıtır.
Parçadaki itirazın;
II. Çevre sanatçıyı besler, sanatçı çevreyi eserin-
I. yaratma görüşü,
de biçimlendirir.
II. formalist görüş,
III. Sanatsal yaratımda sanatçının dünyaya bakışı III. kurumsalcı görüş
sergilenir. yöneldiği görüşler hangileridir?
yargılarından hangileri doğrudur?
A) Yalnız I B) I ve II C) Yalnız II
A) Yalnız I B) I ve II C) Yalnız II D) II ve III E) Yalnız III
D) II ve III E) Yalnız III
93
Estetik ve Sanat Felsefesi
6. Henri Delocroix şöyle diyor: 8. Ülkemize ----'nün en yaygın gözlendiği sanat alanı
edebiyattır. Ülkemiz edebiyatının Yaşar Kemal, Fa-
kir Baykurt, Orhan Kemal, Zülfü Livaneli gibi büyük
Sanatçıların insanların kendilerinin ani sezgileri- kalemlerinin eserlerinde bu bakış açısının; yani top-
ne, sözüm ona esinlenmelerine inanmalarında çı- lumun sorunlarına ışık tutma, insanları aydınlatarak
karları vardır. Gerçekte ise Nietzsche'nin söylediği geliştirme kaygısının izlerini görmek mümkündür.
gibi iyi sanatçının hayal gücü, sürekli olarak iyi, sı- Parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden
radan, kötü şeyler üretir. Ancak onun son derece- hangisi getirilmelidir?
de keskinleşmiş olan yargı gücü bunlar arasında A) Yansıtma görüş
seçim yapar, onların bazısını dışarı atar, bazısını B) İşlevselci sanat görüş
birleştirir. C) Dışavurumcu görüş
D) Oyun görüş
Parçada sanatsal yaratımın başarısı aşağıdaki- E) Biçimci sanat görüş
94
TEST 313 Estetik ve Sanat Felsefesi 43
1. Güzel resimler veya güzel heykellerin var olmasın- 3. • Monet'in Su Zambakları ve Kavak Ağaçları
dan önce insanlar bir çiçeğin, bir hayvanın, bir yü- tablolarının çekiciliğinin bir kısmının kayna-
zün, bir güneş batışının güzelliğine duyarlı olmuş- ğı, onların gerçekte meydana gelen bir şeyi
lardır. temsil etmeleridir. Sanatçı doğal olarak orta-
Bu durumu insan doğası açısından yorumladı- ya çıkan ışık, şekil ve renk et-
kilerini bir şekilde yakalamış
ğımızda;
olduğu için beğenilir.
I. Güzel ve çirkin duygusu, sanatsal etkinlikten
önce gelir.
George Elliot'un Middlemarch
II. Güzele eğilim, sanatın ortaya çıkmasıyla baş-
adlı romanı 1830'ların İngilte-
lamıştır.
re'sindeki taşra hayatının çok
III. Güzelle ilişki doğadaki varlıklarla birlikte başla- başarılı bir tasviri olduğu izleni-
mıştır. mini uyandırır.
yargılarından hangileri doğrudur?
2. Estetik bir tepki, araya bir mesafe koyma ve 4. Estetik yargılar başkalarına bir şey iletmek bakımın-
tarafsızlık, kayıtsızlık tepkisidir. Filmde bir gan- dan mantıksal yargılar gibidirler ancak onların ilettik-
gaster gördüğümde kaçmam. Gerçek bir deneyim leri şey özeldir. Onlar konuşan kişinin belli bir tür de-
yaşıyormuşum gibi davranmam. Önümde bulu- neyime sahip olduğunu ifade ederler. Estetik bir yar-
nan şey neyse onu onun kendisi için seyrederim. gıda ben Miles Davis'i dinleyip "bu güzel" dediğimde
bu sözümle müziğin beni etkilediğini ve sizinde be-
Bir tehdit veya bir fırsatı temsil eden bir şey ola-
nim gibi ondan etkilenmeniz gerektiğini kastederim.
rak seyretmem. Ona estetik bir olay olarak tepki
Sizin de benzer bir şekilde etkilenmeniz gerektiğini
gösteririm.
düşünmemin nedeni; (1) müziğin güzel olmasıdır; (2)
bunun önemli olmasıdır. Eğer bunu düşünmemiş ol-
Aşağıdakilerden hangisinde, parçada ifade edi- sam sadece müziği dinleyip susabilirim. Siz müzikle
len dışında bir tepki söz konusudur? ilgili olarak "o, çirkin" derseniz, sizin haksız olduğu-
nuzu düşünürüm çünkü burada müziğin sahip olduğu
A) Ingar Bergman filmlerini etkileyici bulduğu için
bazı özelliklerden söz etmekteyizdir.
izleme
Düşüncesini bu şekilde açıklayan biri için;
B) Nazım Hikmet şiirlerini, siyasi görüşlerini yan-
I. Estetik yargılar nesneldir.
sıttığı için okuma
II. Güzellik öznede olan değil, nesneye ait bir
C) Dostoyevski romanlarını, kurgusundan keyif al-
özelliktir.
dığı için takip etme
III. Kişisel deneyimlerin nesnelliğinden söz edilemez.
D) Pink Floyd şarkılarını dinlemeyi sevdiği için al-
yargılarından doğru olanlar hangisinde verilmiştir?
bümlerini bulundurma
E) Shakespeare sonelerinin melodik ritmini güzel A) Yalnız I B) I ve II C) Yalnız II
bulduğu için okuma D) I, II ve III E) Yalnız III
95
Estetik ve Sanat Felsefesi
5. Bir romanda hayali karakterlerin dünyası genel ola- 7. Yakın zamanda yitir-
rak daha önceden bildiğimiz dünyaya benzer. Şüp- diğimiz Amerikalı bilim
hesiz bir roman daha önceden bilmediğimiz bir sürü kurgu yazarı Ursula
olgusal bilgiyi içinde bulundurabilir. Örneğin Moby K. Le Guin, onlarca
Dick 19. yüzyılda balina avlama teknikleri hakkında kurgu romana imza atmıştır.
ayrıntılı bilgi verir. Ama bu bilgi edebi olmayan bir Yapıtlarında farklı gezegenlerde yaşayan canlı-
eserden de elde edilebilir. Çoğunlukla romanlar, ha- ların yaşam biçimleri, kültürleri, dilleri, insanlar
yali dramanın dekoru olarak daha önceden bildiği- arası ilişkileri son derece etkileyici bir biçimde
miz şeyle uyuşan bir dünya sunmaya doğru giderler. verilmektedir. Bazı gezegenlerde yaşayan türler
için yeryüzünün hiçbir yerinde kullanılmamış dil
Bu durum;
geliştirdiği bile olur. Kurgu toplumun yapısı, dili,
I. Bir sanat eserinde gerçekliğe ilişkin yanların tabakalaşma sistemleri, yeme-içme alışkanlık-
bulunması, onun yaratıcılığını zedelemez. ları, cinsiyet ayrımları tamamen yazarın özgün
II. Sanat eserinde doğruluk ve özgünlük içiçe ve- zihninin üretimleridir.
rilmiş olabilir.
Parçada anlatılanlar, sanatın aşağıdaki özellik-
III. Sanat eseri belirli form ve ölçülere uygunluk
gösterdiği oranda dikkate değer kabul edilir. lerinden hangisini örneklemektedir?
A) Evrensellik B) Kalıcılık C) Ölçülülük
yargılarından hangilerini dışarıda bırakır?
D) Estetiklik E) Yaratıcılık
A) Yalnız I B) I ve II C) Yalnız II
96
TEST 314 Estetik ve Sanat Felsefesi 44
1. Resimlerin gerçeğin kopyaları oldukları görüşüne 3. Müziği güzel kılan, salt biçimsel ögelerin birleşimi-
bakalım. Eğer doğru kopyalar meydana getirmek dir. Biçimin, yani ses, perde, tempo gibi ögelerin
sanatçının amacı ise en başarılı örneklerin seyirci- şekiller veya yapılar olarak birbirleriyle ilişki içine
de gerçeklik hayali yaratan örnekler olacağını var- girme tarzlarının kavranması, dinleyicinin anlayışını
sayabiliriz. Bu tür resimler vardır. Onların bir örneği ve bir müzik parçasını değerlendirişini derinleştirir.
İngiltere'de Derbyshire'da Chatsworth House'dadır. Biçim üzerinde -sanat eserinin bazı özelliklerinin
Bu resimde sanatçı duvara asılı duran bir kemanın birbirleriyle çeşitli tatmin edici biçimlerde ilişkiye
resmini yapmıştır. O aynı pozisyonda duvarda asılı girmeleri üzerinde- bu vurgu, şüphesiz sadece mü-
bulunan bir kemana o kadar benzemektedir ki, se- zikle sınırlı değildir. Resim, dans, heykeltraşlık, şiir
yirci basit olarak kopyanın şeyin kendisi olduğunu hatta roman bile bu açıdan değerlendirilebilir.
düşünmektedir. Bu tür resimler için kullanılan terim Bu parçada belirtilen fikirler, aşağıdaki sanat
gözaldatmasıdır. Onlar şüphesiz çok kabiliyetli bir
görüşlerinden hangisiyle paralellik göstermek-
biçimde yapılmışlardır, ancak onların Batı sanatı-
tedir?
nın en iyi örnekleri olduğunu söylemek ister miyiz?
Muhtemelen hayır! A) Yansıtma görüşü B) Biçimci görüş
E) Biçimci görüş
AYDIN YAYINLARI
97
Estetik ve Sanat Felsefesi
5. Estetik yargıların değişken olmalarının nedeni on- 8. Sanatçı vermiş olduğu ürünlerde esinlendiği nesne-
ların olgusal değil, değerlendirici olmalarıdır. Ol- leri oldukları gibi algılayıp yansıtmaya çalışmaz. Tam
gusal yargılar nesnel olarak doğru veya yanlıştır- tersine onlardan, algıladıklarından çok daha fazla
lar. Evrende akıllı hayat ya vardır veya yoktur. Bu hissettiklerini de sanat eserine katarak yorumlar.
konuda doğruyu hiçbir zaman keşfedemesek bile, Parçada aşağıdaki sanat görüşlerinden hangisi
neyin delil veya kanıt olarak göz önüne alınacağını
vurgulanmıştır?
söyleyebiliriz. Estetik yargılarla ilgili olarak aynı şey
söylenemez. A) Yansıtma olarak sanat
E) Nesneldirler
98
TEST 315 Estetik ve Sanat Felsefesi 45
A) Yansıtma görüşü - Platon 5. Güzellik değeri ve onun bize verdiği duygular gerek
doğada, gerekse sanat eserlerinde mevcuttur. Bir
B) Dışavurum görüşü - Croce
kuşun ötüşü, güneşin batışı, doğal bir mağara bizde
C) Oyun görüşü - Schiller
hoş duygular meydana getirirken bir heykel, müzik
D) Biçimci sanat - Kant eseri, şiir de bizde hoş duygular uyandırmaktadır.
E) Mimetik sanat - Aristoteles
.................. sanat eserleri ile ilgili olarak ortaya
çıkan kavramların analizi ve problemlerin çözü-
mü ile meşgul olur.
3. Kant'a göre, estetik yargılar da bilimsel yargılar
kadar zorunlu ve genel geçerdir. Karşımızdaki tab-
.................. ise hem doğadaki hem de sanat
lonun güzel olduğu söylenirken bu yargıya ortak
eserindeki güzel ile ilgilenir.
duyguya dayanılarak ulaşılmıştır. Çünkü güzelin
beğenisi çıkarsız ve özgün bir hazdır.
Buna göre, Kant'ın görüşlerinin temelinde aşa- Parçada boş bırakılan yerlere, sırasıyla getiril-
ğıdaki hangi yargı yer almaktadır? mesi gereken kavramlar aşağıdakilerden hangi-
sinde verilmiştir?
A) Estetik duygu görecelidir.
A) Estetik - Sanat felsefesi
B) Beğeniler kişiden kişiye değişebilir.
B) Sanat felsefesi - Estetik
C) Estetik duygular, evrensel yargılardan bağım-
sızdır. C) Estetik - Etik
99
Estetik ve Sanat Felsefesi
6. Gerek doğada hazır bulduğumuz, gerek bizim ken- 9. Susan Langer ve Ernst Cassirer, sanatı, insan duy-
dimizin meydana getirdiğimiz birtakım nesneler var- gularının yapısını simgeleştiren biçimlerin yaratıl-
dır ki bu nesnelerin farklı bir duygu veya heyacan ması olarak tanımlamışlardır.
yarattığı söylenebilir. Böylece, felsefede bize hoş Tanımda geçen "simgeleştirme" aşağıdakilerden
veya haz verici diye adlandırdığımız bir heyecan
hangisi olabilir?
veya duygu veren şeylerin incelenmesi ile ilgili di-
sipline ---- adı verilir. A) Arınma B) Açık hale getirme
D) din E) ontoloji
10. Neyin iyi neyin kötü olduğunu bildiğine inanan biri,
7. Güzellik değerinin taşıyıcısı olan şeylere felsefi çok doğal olarak, sanatçının yapıtını kendi ahlâk
I
dilde ---- denir. Bu değeri algılayan, ona hoş anlayışı ışığında yargılar. Sanatın görevi, en yüce
bir heyecan diye adlandırdığımız tepkiyi gösteren ahlaksal ve dinsel hakikatleri iletmektir, der Tols-
II
varlığa yine felsefe dilinde ---- adı verilir. Özne, toy. Baskıcı rejimlerde resmi olarak konmuş olan
nesne hakkında onun güzel veya hoş olduğunu değerlerden sapan sanat anlayışları mahkum edilir
III
söylerse buna ---- denir. ve eğer mümkünse bastırılır. Platon'un Devlet'inde,
Buna göre, parçadaki boş bırakılan yerlere sı- iç barış ve siyasal istikrar adına sanatların sansür
edilmesinin gerekli olduğuna inanılır.
rasıyla gelmesi gereken kavramlar aşağıdakiler-
AYDIN YAYINLARI
100
3. BÖLÜM
FELSEFE TARİHİ
İlk Çağ Felsefesi
TEST 1 (MÖ 6. yy - MS 2. yy)
46
1. Varlığın ilk nedenini ele alan doğa filozoflarından; 3. Felsefe Antik dünyada doğanın değişimi ve insanın
Thales için bu neden, su siyasal niteliğine ilişkin görüşleri yansıtır. Orta Çağ
Anaximenes için hava, boyunca Tanrı'ya ve dinsel yaşama ağırlık verir.
Demokritos için atom, Rönesans'tan günümüze kadar ise "bilim" dediği-
Empedokles için hava, su, toprak ve ateştir. miz doğayı anlama ve doğa güçlerini denetim altına
alma eylemine öncelik verir.
Bu kabulleriyle adı geçen filozoflar aşağıdaki
düşünce gruplarından hangisinin içinde yer Bu parçada savunulan görüş aşağıdakilerden
alırlar? hangisidir?
C) Varlık hem madde hem de ruhtur. B) Felsefi düşünce bilimsel düşüncenin etkisi al-
tındadır.
D) Varlık sürekli akış hâlindedir.
C) Her dönemde felsefe, o döneme özgü yaşantı
E) Varlık fenomendir.
biçiminin niteliğini taşır.
D) Felsefe, özgür ve eleştirici tutumu ile her dö-
nemde insanı yüceltmiştir.
E) Felsefe, din düşüncesinin aşılmasıyla ortaya
çıkmıştır.
AYDIN YAYINLARI
103
İlk Çağ Felsefesi (MÖ 6. yy - MS 2. yy)
5. Çin ve Hint felsefesinin çoğunlukla, gerçek felse- 7. İnsanlar önceleri mitolojik bir yaklaşımla varolanı
feye özgü temel bir özellik olarak karşımıza çıkan kavramaya çalıştılar. Mitolojiden sonra evreni ve
argümantatif (tartışmalı) yapıdan birçok durumda dünyayı anlamakta insana dinsel açıklamalar yar-
yoksun kaldığını öne sürülür. Böyle bir argümantatif dımcı oldu. Fakat insanlar ne dinsel ne de mistik
yapıyı hayata geçiren Yunan filozoflar, oluşturduk- öğretilerle yetindi. Yani insan, kendi akıl ve düşün-
ları metafizik üzerinden, bilim ve felsefenin algısal cesiyle var olan her şeyi sorgulayarak felsefeyi or-
görünüşlerin ötesine geçerek dünyayı ve varlığı an- taya çıkardı.
lamlı kılma yönünde rasyonel bir faaliyet olduğunu Bu açıklamaya göre felsefeyi ortaya çıkaran et-
göstererek, aslında bir anlamda felsefe yapmanın
ken aşağıdakilerden hangisidir?
standardını belirlediler. Yunanlar, nihayet felsefeyi
kuşaktan kuşağa aktarılan bir sözler ya da hikmet- A) Mitolojinin yeterli bulunması
ler bütünü olmaktan çıkararak, yazılı bir gelenek B) Akla ve mantığa dayanılması
üzerinden ifade etmenin ve yazı üzerinden diyalek- C) İlgi duyulan konuların çeşitlenmesi
tik bir tarzda tartışmanın ortamı haline getirdiler.
D) Bilimsel düşüncenin şekillenmesi
Buna göre; E) Yaşamın kolaylaştırılmasına ihtiyaç duyulması
I. anlam arayışının aracı olarak aklı temele alma,
II. farklı fikirlerin çatıştığı bir tartışma geleneği ya-
ratma,
III. özlü sözlerden ve hikmet arzusundan kaynak-
lanma
AYDIN YAYINLARI
104
İlk Çağ Felsefesi
TEST 1
2 (MÖ 6. yy - MS 2. yy)
47
1. I. Nesneler, biz nasıl görüyorsak öyledir. 3. İlk Çağ şüpheci filozoflarına göre insan, her türlü
II. İnsan her şeyin ölçüsüdür. yargıdan kaçınmalıdır.
III. Ne kadar insan varsa, o kadar dünya vardır. İlk Çağ şüpheci filozoflarını bu sonuca götüren
Sofistlere göre genel-geçer doğru olmadığına, B) İnsanın doğa olaylarına karşı zayıf olması
bilinç ve özne dış dünyaya değil, bir bakıma dış C) Olaylar arasında zincirleme bir nedensellik iliş-
dünya insan bilincine bağlı olduğuna göre yu- kisinin olması
karıdaki görüşlerden hangisinin sofistlerce be- D) Doğru bilginin zihinde doğuştan hazır olması
nimsenmesi beklenmez? E) İnsanın ancak nesnelerin görünüşünü bilebil-
mesi
A) I B) II C) III D) IV E) V
III. Tek tek olgular arasındaki ilişkiyi, nedensel bir III. özgür düşünmeyi ve ifadeyi mümkün kılan de-
bağa dönüştürme becerisi felsefeyi ortaya çı- mokratik yapı
karmıştır. etkenlerinden parçada sözü edilmeyenler han-
yargılarından hangileri doğrudur? gileridir?
105
İlk Çağ Felsefesi (MÖ 6. yy - MS 2. yy)
5. İlk Çağ'ın ilk filozofları arasında yer alan Demoktritos'a 7. O gün Milet Okulu’nun üç tane öğrencisi aralarında
göre evrene zorunluluk egemendir ve tüm varlık mad- tartışmaktadırlar:
di olan atomların mekanik bir şekilde birleşmesinden
oluşmuştur. K: Bakın, evrende neyi
düşünürseniz düşü-
Buna göre, Demokritos'un öğretisi için aşağıda-
nün içinde su vardır.
kilerden hangisine ulaşılamaz?
O her şekle girebi-
A) Varlık anlayışı materyalisttir. liyor bazen buhar
B) Evrenin oluşumunda rastlantılara yer vermez. oluyor bazen buz; alın size
çokluktaki birlik!
C) Ona, göre evreni düzenleyen ayrı bir güç yok-
L: Tamam da kafanı bir kaldır ve gökyüzüne
tur.
bak, sınırsız ve belirsiz bir evrendeyiz. Bu
D) Atomların zihinden bağımsız olarak var olduk-
yüzden su ve hatta fiziksel bir madde bile
larını iddia eder.
olamaz her şeyin nedeni.
E) Her şeyin temelinde bulunan evrensel ilke dü-
M: Hem haklısınız ikiniz de hem de haksız. Bak
şünen zihindir görüşünü savunur. L, bastığım yer evrenin kendisi, demek ki o
kadar da belirsiz değil; ama bak K, neredey-
se sınırsız bir gök… O halde gelin somut ve
sınırsız bir arkhe belirleyelim. Örneğin nefe-
sim beni ayakta tutuyor değil mi, öyleyse…
Diyaloğa göre
AYDIN YAYINLARI
I. K, Thales olabilir.
II. L’nin arkhesi ateştir.
III. M sözünü, “Evren’i de ayakta tutan havadır.”
şeklinde bitirebilir.
6. verilen maddelerden hangisi doğrudur?
a
oretumu’n
Atatürk Arb A) Yalnız II B) I ve II C) I ve III
, içeriye g ir -
gelen Selin k
ra ilk olara D) Yalnız I E) II ve III
dikten son
rını çık r
a rı
ayakkabıla
a o
Ancak hav
ğ a b a s mak ister.
ra bir and la
a -
çünkü top r a yakları ve
k i y a n a
kadar sıca
ktır rır ve
uyunu çıka
ş e . Ç a n tasından s nı
net okur a te eriye kala
n a d ö k e r sonra g
önce ayak
ları havayı
ri n b ir n e fes alarak
içer. De vgiye bıra
k-
kana kana e ti yerini se
8. Sokrates'ten önceki filozoflar, felsefelerini doğa ve
nc e k i n e fr
çeker az ö t bu be! doğadaki olaylar arasındaki ilişkiler üzerine kur-
ş ö y le d e r: İşte haya
mıştır ve muşlarken; Sokrates, insanın kim ve ne olduğu
üzerine odaklanmış, düşünceyi bu konuya yönelt-
Selin’in bu yaşadıkları aşağıdaki hangi İlk Çağ miştir.
filozofunu haklı çıkartır? Bu durumda Sokrates'in felsefi sisteminin odak
noktası aşağıdakilerden hangisidir?
A) Thales B) Anaksimandros
106
İlk Çağ Felsefesi
TEST 1
3 (MÖ 6. yy - MS 2. yy)
48
1. MÖ 6. yüzyılda başlayıp ünlü Roma İmparatoru 3. Sofist Protagoras'a göre önemli olan karşımızdakini
Justinlanus'un Yunan felsefesini temsil eden son ikna etmek ve yönetmektir. Bu nedenle insan iyi dü-
okul olan Atina Okulu'nu kapattığı MS 529 yılına şünmeli bu düşüncelerini de güzel bir şekilde ifade
kadar uzanan İlk Çağ felsefesi veya Antik felsefe, etmelidir. Düşüncesini, öğrenmek isteyen insanlara
Helenik felsefe ve Helenistik felsefe olarak ikiye ay- güzel ve etkili konuşma dersleri vererek yaşama
rılır. Bunlardan Antik felsefenin ilk 300 yıllık döne- aktarmıştır.
mine karşılık gelen Helenik felsefe, onun en yoğun, Buna göre;
en güçlü, en parlak dönemine karşılık gelir. Görece I. matematik,
çok daha uzun yaklaşık 700 yıllık bir tarihi olan He- II. müzik,
lenistik felsefeyle kıyaslandığında hemen hemen
III. geometri,
bütünüyle ona karşıt özellikler sergiler.
IV. hitabet,
Parçadan yola çıkarak, sözü edilen dönemle il- V. spor
gili, aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?
Protagoras'ın ders verdiği alan aşağıdakilerden
A) Antik felsefe, yaklaşık bin yıllık bir süreci kap- hangisidir?
sar.
A) I B) II C) III D) IV E) V
B) Helenik felsefe kısa ve yoğun bir felsefi döne-
min adıdır.
C) Helenistik felsefe yapı olarak Helenik felsefeyle
paralellik gösterir.
D) Yunan felsefesinin son okulu Atina Okulu'dur.
AYDIN YAYINLARI
B) Dağınık bilgiyi belli bir sisteme akılcı biçimde II. İnsan her şeyin ölçüsüdür.
bağlayarak III. Öğrenme, doğuştan var olan bilginin hatırlan-
C) Kültürel etkileşimde bulunup bu etkileşimi sü- masıdır.
rekli kılarak Yukarıdaki ifadelerden hangisi Einstein’ın göre-
D) Elde ettikleri bilgiyi yaşamı düzenlemede kulla- lilik tanımına uygundur?
narak
A) I ve III B) II ve III C) I ve III
E) Doğu'nun bilimsel düşüncesinin sonuçlarını
D) Yalnız II E) Yalnız I
pratiğe aktararak
107
İlk Çağ Felsefesi (MÖ 6. yy - MS 2. yy)
5. Helenik felsefenin doğal siyasi dekoru kent –devle- 7. Thales'te felsefe bakımından esas önem taşıyan
tidir, Helenik Dönem'in filozofu kent devletinde mut- husus, onun "Neyin gerçekten var olduğu" sorusu
lu bir hayata erişme idealinin belirlediği etiko–politik üzerinde düşünmüş olmasından kaynaklanır. Bu
sorulara cevap vermeye çalışır. Oysa Helenistik çerçeve içinde, doğada var olan şeylerin tüketici bir
Dönem'in siyasi dekorunda imparatorluk vardır, bu listesini yapmayı amaçlamayıp, kalıcı bir gerçeklik
dönemde filozof imparatorluk düzeninin sınırlarını bulmaya çalışan Thales, görünüş-gerçeklik, çokluk-
büyüttüğü dünyada yalnızlaşan ve yabancılaşan birlik ayrımı yaparak varlığa önce gelip sonra giden,
insanın ağır problemlerine çözüm getirmeye çalışır. sürekli değişme halindeki şeylerin ya da fenomenle-
Bu durum, felsefi dönemlerin temel sorunlarının rin gerçek olamayacağı sonucuna varmıştı. Başka
belirlenmesinde aşağıdakilerden hangisinin et- bir deyişle, "neyin gerçekten var olduğu" sorusunu
kili olduğunun göstergesidir? yanıtlamanın yegane yolu, onun gözünde birlik ile
çokluk ya da görünüş ile gerçeklik arasındaki ilişkiyi
A) Ekonomik yapı B) Kentleşme
doyurucu bir biçimde ifade edebilmekten geçti.
C) Siyasi düzen D) Kültürel etkileşim
Buna göre, Thales'in felsefesi için aşağıdakiler-
E) Boş zaman den hangisi söylenemez?
108
İlk Çağ Felsefesi
TEST 1
4 (MÖ 6. yy - MS 2. yy)
49
1. İlk filozof olarak kabul edilen Thales ve onun ardıl- 3. İlk Çağ'ın büyük düşünürlerinden biri de Sokrates'tir.
larının temel çıkış noktaları şuydu; "Gözle görünür Ona göre öğretmen öğrencisine yeni bir şey öğre-
dünyanın akli ve anlaşılır bir düzeni gizlediği, doğal temez. Ancak onda var olan bilgileri ve düşünceleri
dünyanın nedenlerinin yine bu dünyanın sınırları akıl yoluyla açığa çıkarır.
içinde aranması gerektiği ve başka bir kaynaktan Sokrates'in bu açıklamasının temelinde aşağı-
yardım görmeyen, özerk insan aklının bu arayışta dakilerden hangisi vardır?
kendisinden yararlanılabilecek yegane araç oldu-
A) İnsan zihni boş bir levhadır.
ğu". Bu fikri hemen hepsi savundular.
B) Bilgi, algılayan kişiye göredir.
Parçada sözü edilen filozofların çıkış noktasın- C) İnsan ancak görünüşü bilebilir.
da, aşağıdakilerden hangisi yer almaz? D) Akıl kullanıldığı sürece gelişir.
A) Doğanın doğayla açıklanması E) Zihinde doğuştan bilgiler vardır.
2. İlk Çağ'ın ilk düşünürü sayılan Thales, kendisine A) Uygulamaya dönük bilgi üretme
sunulan açıklamayla yetinmeyip, varlıkların, şey- B) Yaşamı kolaylaştırma amacı taşıma
lerin niçin oldukları gibi olmaları gerektiğini anla- C) Bilmek için bilmeyi amaçlama
maya ve açıklamaya çalışmıştır. Demek ki felsefe, D) Bilgiye pratik amaçla yaklaşma
felsefi düşünüş öncesindeki insanın yaptığı gibi,
E) Doğruyu elde etme amacıyla yola çıkmama
görmek ya da inanmakla ilgili bir konu değildir. Fel-
sefe, merak etmekle, düşünmekle, kısacası akıl ile
ilgili bir konudur. Felsefe, gözle görülen varlıkların
5. Tarihin tanıdığı ilk ve büyük felsefe sistemlerinin ku-
meydana getirdiği çokluğun gerisinde gizli olan bir-
rucuları Platon ve Aristoteles'tir. Onların felsefeleri
liği, kaosun gizlediği düzeni görebilmekle, algısal
de bütünüyle teorik bir etkinlik, dünyayı, hayatı ve
görünüşlerin arkasındaki gerçekliği araştırmakla
toplumu algısal görünüşlerinin ötesine geçerek an-
ilgili entelektüel bir faaliyettir.
lamlı kılma ve açıklama çabası şeklinde ortaya çıkar.
Buna göre, ilk filozof Thales'te;
Parçaya göre, felsefe sistemi kurma çabası
I. açıklanmışın ötesine bakma, aşağıdakilerden hangisini içine almaz?
II. merak duygusuyla bilmek isteme, A) Yaşamı anlarken görünenin ötesine bakma
III. gördüklerini önce inanç sonra bilgi nesnesine B) Pratik görünümden yola çıkarak teorik bir kav-
dönüştürme, rayışa ulaşma
IV. anlama ve açıklamada aklı temel alma, C) Felsefenin konusunu bir bütün olarak algılama
V. kaosun ardındaki düzeni anlamaya yönelme D) İnsan yaşamında yer alan görünümleri anlamlı
kılma amacı taşıma
rastlanmayan tavır aşağıdakilerden hangisidir?
E) Görünüşlerin ötesinde olan biteni neden-so-
A) I B) II C) III D) IV E) V nuç ilişkileriyle açıklama
109
İlk Çağ Felsefesi (MÖ 6. yy - MS 2. yy)
6. İlk Çağ'daki sistematik felsefenin önemli temsilci- 8. Sorsam size “İyi nedir?” diye eminim çoğunuzun
si Aristoteles'e göre varlık, algıdan ibaret olmayıp bir fikri vardır. Sonra bir daha sorsam “Bu fikirleri
tersine var olduğu için algısı vardır. Bu nedenle al- kaçınız geçirdi hayata, kaçınız uyguladı?” diye az
önceki çoğunluğu yakalayamamaktan korkarım.
gılarımız, algılarımızın konusu olan ve algıdan ayrı,
Ancak siz de hak verirsiniz ki insanız ve eyleyen
ondan bağımsız, nesnel bir dünyaya işaret ederler.
varlıklarız, salt düşünce ile de sağlıklı ve mutlu bir
Aristoteles'in varlık hakkındaki bu görüşüne felse-
sosyal yaşam kuramayız. Eyleme geçmeliyiz ki
fede gerçekçilik (realizm) denir. kendimizdeki aşırılıkları ve eksiklikleri belirleyelim
Bu durumda realist düşünceyi benimseyen bir böylece altın ortayı fark edelim ve erdemli bir ya-
filozofun düşüncelerinin temeline aşağıdaki şam sürebilelim.
kabullerden hangisini koyması gerekir? Bu parçadan hareketle, aşağıdakilerden hangi-
sine ulaşılamaz?
A) Nesneler görünüşlerin arkasındaki özleriyle in-
celenmelidir. A) Altın orta, insanın ölçülü olmasıdır.
B) Sözcükler gerçeği aktarmada yetersiz kaldığı B) İnsanın sadece bilgisi mutlu olması için yeterlidir.
9.
Doğuştan kör olan Eda,
bir gün annesine kırmı-
7. Felsefenin MÖ 6. yüzyılda Yunan dünyasında orta-
zının neye benzediğini
ya çıktığı kabulü yaygın bir görüştür. Bu fikir genel-
sorar. Anne, kendi-
likle "Mitos'tan Logos'a geçiş" ifadesi ile dile getirilir.
sini böyle bir soruya
Aşağıdakilerden hangisi "Mitos'tan Logos'a ge- hazırlamıştır, şöyle
çiş" ifadesinin açıklamasıdır? der: Canım kızım nasıl
ki sen kırmızının nasıl bir şey olduğunu
A) Efsaneye dayalı tekil açıklamadan akla dayalı
bilmiyorsun ben de senden farklı değilim çünkü
genel açıklamaya geçilmesi sana bunu anlatamam. Bu arada gözleri gören
B) Mitolojik düşüncenin yerini dinsel dogmatik iki kişi bile kırmızı konusunda hemfikir olmazlar
düşünceye bırakması inan çünkü tek bilgi kaynağımız duyumlardır
ama onlar da bizi aldatır.
C) Yaygın inanışların zaman içinde kültürel de-
ğerler olarak yerleşmesi
Eda’nın annesi kızına cevap verebilmek için
D) Doğal olayların, doğaüstü kabullerle açıklan-
aşağıdaki hangi filozofu okumuş olabilir?
masının tercih edilmesi
A) Gorgias B) Sokrates
E) Pratik amaç taşıyan, uygulamaya dönük bilgi-
nin talep edilmesi C) Platon D) Parmenides
E) Aristoteles
110
İlk Çağ Felsefesi
TEST 1
5 (MÖ 6. yy - MS 2. yy)
50
1. Platon'un varlık ve bilgi teorisi İlk Çağ'ın ilk büyük 4. Platon'un devletinin yönetici sınıfı aklı temsil eder.
sistemidir. Platon görüşünü temellendirirken şöyle Bu sınıf kendilerinde akıl unsurunun bütün saflı-
bir örnek verir: "Şu daire, kalemin hareketiyle do- ğıyla ağır bastığı bir bilgelik içermek zorundadır.
ğuyor ve silgimin silmesiyle yok oluyor. Ama daire Platon, devleti yönetecek olanların onunla en fazla
kavramı sonsuzca kalıyor." ilgilenen, devlet için en çok kaygı duyan, kendi iyili-
Platon'a ait bu sözler, aşağıdakilerden hangisini ğini devletin iyiliği ve esenliği ile özdeşleştirmiş, bü-
tünün refah ve mutluluğunu her şeyden üstün tutan
vurgulamaya yöneliktir?
kimseler olmasının büyük önem taşıdığını belirtir.
A) Gerçek varlığın nesnede kendini gösterdiğini
Buna göre;
B) Varlıkların yapısının kavranamaz olduğunu
I. filozof - kral olma,
C) Asıl varlığın düşünsel olan olduğu
II. toplumun refahını ön plana alma,
D) Var olmanın algılanmış olmak olduğunu
III. toplumsal düzenlemede aklı temsil etme
E) Varlığın sürekli değişim içinde olduğunu
niteliklerinden, Platon için yönetim sınıfında bu-
lunması gereken nitelikler aşağıdakilerden han-
gisinde gösterilmiştir?
111
İlk Çağ Felsefesi (MÖ 6. yy - MS 2. yy)
D) Yalnız II E) Yalnız I
112
İlk Çağ Felsefesi
TEST 1
6 (MÖ 6. yy - MS 2. yy)
51
1. Stoacılar için en önemli erdem bilgeliktir. Bilgelik ise 3. Sokrates, öyle sanılır ki, biraz da bedenin insanın
insanın kendisini doğanın ayrılmaz bir parçası ola- hayatının verili kısmı olduğunu, dolayısıyla bedene
rak görmesiyle ve doğanın seyrine ayak uydurma- abartılı bir özen göstermenin gerekli olmadığını, in-
sıyla elde edilir. İnsan kendisini dünyanın gidişin- sanın tüm çabasını ruhu ve dolayısıyla ahlaki ka-
den sıyırıp ayıramadığına göre, yapılacak en iyi iş rakterini geliştirmek için çaba sarf etmesi gerektiğini
dünyanın gidişatını olduğu gibi benimsemektir, olup göstermek amacıyla yaz kış ince bir entari ve çıplak
biten her şeyi, tam bir tevekkülle zorunlu ve yararlı ayakla dolaşmıştır.
kabul etmektir. Bu durum, Sokrates'le ilgili, aşağıdakilerden
Parçadan yola çıkarak Stoacılığın bilgelik ve er- hangisinin göstergesi değildir?
dem anlayışı için aşağıdakilerden hangisi söyle-
A) Düşüncelerini eylemleriyle de gösterdiğinin
nemez?
B) Ruhun beslenip geliştirilmesini önemli bulduğunun
A) Erdemin bilgelikle, bilgeliğin de elinde olmaya-
C) Ahlaki eylemin amacı olarak bedensel hazzı
nı istememekle mümkün olacağını savunur.
belirlediğinin
B) Doğanın seyrine uyum sağlamanın erdeme gö-
D) Ahlaki gelişimi mümkün kılmanın yolları üzeri-
türen en doğru yol olduğunu iddia eder.
ne düşündüğünün
C) Yaşamın doğasını anlamak ve kabul etmek
E) Felsefesi ile yaşamı arasında tutarsızlık bulun-
önemli görülür.
madığının
D) Doğa yasasını aşan hazların peşinden gitme-
nin bilgece olduğuna inanılır.
E) İnsanın doğanın üstünde bir varlık olmadığını,
AYDIN YAYINLARI
113
İlk Çağ Felsefesi (MÖ 6. yy - MS 2. yy)
5. Pythagoras'un en önemli keşiflerinden biri sayılar 7. Felsefe dersinde Platon konusunda filozofun mağa-
arasındaki ilişkiler, oranlar ve orantılardır. Bu, mü- ra alegorisine dair video izleyen öğrencilerden biri
zikteki araştırmalarının, özellikle de notalar arasın- söz alır ve şöyle der: Öğretmenim aslında bizim şu
da hoş sesler çıkaran ilişkinin pekiştirdiği bir buluş- anki durumumuz da Platon’un benzetmesine ben-
tur. Söylenceye göre bu fikir Pythagoras'un aklına zemiyor mu?
ilk kez iki demirciyi çalışırken dinlediğinde gelmiş.
Birinin örsünün diğerininkinin yarısı kadar ve çekiç-
le örse vurduklarında çıkardıkları seslerin tam tamı-
na bir oktav (sekiz nota) aralığında olduğunu fark
etmiş. Bu doğru olabilir, ancak Pythagoras eşsesli
aralıklarının oranlarını büyük olasılıkla kopuk teller-
le deney yaparak belirlemiştir. Keşfettiği şeyse bu
aralıkların uyumlu olduğu çünkü aralarındaki ilişki-
nin basit ve kesin bir matematiksel oranı olduğudur.
Bizim şimdi armonik dizi olarak bildiğimiz bu dizi,
Pythagoras için onun soyut matematikte bulduğu Platon’un benzetmesi göz önüne alındığında
matematiksel zarafetin doğada da bulunduğuna aşağıdaki hangi seçenekte öğrencinin mahkum-
dair bir teyit oluşturmuştur. lar, ateş ve duvardaki gölgeleri benzeştirdiği
Pythagoras'ın bu gözlemi ve gözleminin sonu- varlıklar sırasıyla doğru olarak verilmiştir?
cunda ulaştığı sonuç aşağıdakilerden hangisiy- Duvardaki
Mahkumlar Ateş
le ilgilidir? gölgeler
AYDIN YAYINLARI
114
İlk Çağ Felsefesi
TEST 1
7 (MÖ 6. yy - MS 2. yy)
52
1. Sokrates, insan anlayışında insanın bir ruh ve bir 3. • Klasik Dönem filozoflarından Platon'a göre,
bedenden meydana geldiğini öne sürdü. Bunlardan mutlak güzellik; varlığın özü, aynı zamanda
insanı belirleyen şeyin ruh olduğu inancından hare- doğruluğudur.
ketle, etik anlayışında öncelikle insanları "ruhlarına • Helenistik Dönem filozoflarından Plotinos'a gö-
özen göstermeye" çağırdı. Bu açıdan bakıldığında, re ise her varlık Tanrı'nın bir sudûru, ışımasıdır.
onun etiği ya da felsefesi, Atinalıları mevcut yaşam Böyle ışıma güzellik olduğu kadar doğruluktur.
biçimleri ve var olan değerlerden uzaklaştırıp, ye-
Görüşleri verilen düşünürlerin, güzellik anlayış-
ni ve gerçek değerlerin cisimleştiği doğru bir hayat
larına temel aldıkları yargı aşağıdakilerden han-
tarzına yöneltmeye çalışma yönünde bir teşebbüs
gisidir?
olarak anlaşılabilir.
A) Güzellik duyumlanamaz hissedilir.
Bu açıdan bakıldığında, Sokrates'in felsefeye
aşağıdakilerden hangisini eklediği söylenebilir? B) Felsefenin temel problemi güzellik ile doğruluk
ilişkisidir.
A) Değerlerin tanımlanması ve tartışılması
C) Güzellik ve doğruluk bir ve aynıdır.
B) Yaşamı anlamak için varlığın incelenmesi
D) Güzellik içermeyen doğruluk anlamsızdır.
C) Bilginin pratik yaşamda karşılık bulmasının
E) Sanatçı güzellikten çok doğruluğu amaç edin-
amaçlanması
melidir.
D) İnsan eylemlerinin amacının sorgulanması
E) Var olan değerlerin sağlamlaştırılarak yerleşti- 4. "Yukarı çıkan yolla aşağı inen yol, bir ve aynıdır."
rilmesi cümlesi İlk Çağ felsefesinin önemli isimlerinden
birinin görüşünü temellendirmek için kullandığı bir
yargıdır.
AYDIN YAYINLARI
115
İlk Çağ Felsefesi (MÖ 6. yy - MS 2. yy)
6. İlk Çağ'da Çin uygarlığının bir ürünü olarak ortaya çı- 8. Helenistik Dönem felsefe okullarından biri de Septik
kan görüşlerden biri de Taoizmdir. Taoizme göre bü- okuldur. Septisizm, dışımızdaki şeylerin bizim açı-
tün nesneler, ruhlar ve doğada "yer alan diğer" var- mızdan en küçük bir farklılık yaratmaması gerek-
lıklar iki temel güce sahiptirler. "Yang ve ying". Yang tiğini; neyin iyi, neyin kötü olduğu konusunda belli
etken ve erkeksi bir güç, olumlu, yapıcı ve yaratıcı bir görüşe sahip olmamanın, sıkıntı ve güçlüklerden
bir kaynaktır. Ying ise olumsuz, edilgen, kabul edici, kurtulmanın en önemli yollarından biri olduğunu
etkilenen ve dişil bir güçtür. İnsan bu karşıt görüşle- öne sürmüştür. Çünkü Septik felsefeye göre, şey-
rin çatışması ve çelişkilerin merkezinde bulunur. ler arasında ayrım yapmak, bazılarını iyi, bazılarını
Buna göre, Taoizm için insan kavramı aşağıda- kötü olarak sınıflamak nesnelleştirmekten, insanın
kilerden hangisi ile açıklanır? kendi kendisi için bir takım engeller yaratmasından
başka bir şey değildir.
A) İnsan doğası gereği bencil bir varlıktır.
Septiklerin bu düşüncelerine temel olan görüş
B) İnsan, ikili bir doğaya sahiptir.
aşağıdakilerden hangisidir?
C) İnsan, geliştikçe acıları artan bir varlıktır.
A) Gerçeğin ve yaşamın mutlak bilgisi elde edile-
D) Şehvet, egemenlik isteği ve bencillik insanın
mez.
mutluluk kaynağıdır.
B) İnsan etik alanda neyin iyi olduğunu anlayabil-
E) İnsanın en büyük düşmanı yine kendisidir.
mek için akla başvurmalıdır.
C) Şeyler arasında nesnel ayrım yapabilmek için
bilimsel yaklaşım gereklidir.
7. Büyük bir kaza geçir-
D) Bilginin deneyime dayalı olması, iyinin ayırt
dikten sonra uzunca
AYDIN YAYINLARI
116
İlk Çağ Felsefesi
TEST 1
8 (MÖ 6. yy - MS 2. yy)
53
1. Beni seversiniz bili- 3. "Meydana yapılan Perikles heykeline ilişkin tam bir
rim ve evet yaşat- açıklamanın, Aristoteles'e göre, onun kendisinden
mak istersiniz anıla- yapılmış olduğu bronza işaret ederek maddi nedeni
rımı sağ olun. Fakat ortaya koymakla kalmayıp, Perikles'i temsil ettiğini
olsa olsa bir tutsa- söyleyerek, onun ne olduğunu söyleyen tanımı or-
ğım ben, maddi be- taya koymak suretiyle formel nedenini de vermesi
denim bir mezar ba- gerekir. Üçüncü olarak, fail nedene, yani şekilsiz
na ve utanırım bun- bronz kütlesinden heykeli ortaya çıkartacak sürecin
dan dostlar. Yanlış anlamayın, düşmem gerektiği başlatıcısı olan heykeltraşa ihtiyaç vardır. Niha-
için düştüğümü bilirim Tanrısal ruhtan, bu yüzden
yet, final nedenin heykelin yapılmasıyla gözetilen
yok sinirim hiç kimseye. Siz de anlayın beni ve yap-
amacı ortaya koyması gerekir. Söz gelimi onunla
mayınız heykellerimi, resmimi; ben elimi çektim
Perikles'in tanıtılmasının amaçlandığı söylenebilir."
dünya zevklerinden, sadece düşünürüm kendisin-
den taştığım Tanrı’yı ve bilirim bir gün döneceğim Bu örnek, Aristoteles'in aşağıdakilerden hangi-
ona. İşte o gün salt ruhum kavuşacak huzura. sine yönelik yanıtıdır?
Parçadaki düşünceleri savunan biri için aşağı- A) Bir olayın veya varlığın neden meydana geldiği
dakilerden hangisi yanlıştır?
B) Evrenin nasıl ve kim tarafından başlatıldığı
A) Maddeyi madde yapan şeyin Tanrı olduğunu C) Evrenin belirli bir amacı olup olmadığı
düşünür.
D) Birey eylemlerinin yöneldiği amacın ne olduğu
B) İdealist bir görüştedir.
E) Olaylar arasındaki neden-sonuç ilişkisinin ne
C) Tanrısal taşmada bir aşama olduğunun farkın- olduğu
AYDIN YAYINLARI
dadır.
D) Tanrı’nın taştığında eksildiğini düşünmektedir.
E) Bedenden kurtulmak dünyadaki en önemli
amacıdır.
II. Platon, felsefenin tüm alanlarında fikirlerini III. Sokrates'in erdemi bilgiyle olanaklı görüp an-
oluştururken tek bir çıkış noktası kullanmıştır. cak cahil insanın kötülüğe eğilim duyacağını
iddia etmesi
III. Platon'un varlık kuramı iki ayrı evren fikrinin te-
mellendirilmesine dayanır. durumlarından hangilerinin parça ile ilişkisi
117
İlk Çağ Felsefesi (MÖ 6. yy - MS 2. yy)
5. İlk Çağ felsefesinde Parmenides, Herakleitos'un 7. Helenistik felsefenin önemli okullarından olan Stoa-
evreni "oluş" ile açıklayan, yaşamı ve evreni sürekli cılık için bu dünyada meydana gelen her şey karşı
akan bir ırmak gibi algılayan devinim düşüncesine konulmaz bir biçimde önceden tayin edilmiştir ve
şiddetle karşı çıkmış olan bir düşünürdür. Ona göre aynı zamanda akla uygun ve iyidir.
hiçbir şey yoktan var, vardan da yok olamaz. Yani Buna göre, aşağıdakilerden hangisinin Stoacılık
hiçbir şey kendisinden başka bir şey olamaz. için erdemli bir davranış olduğu söylenemez?
Bu durumda Parmenides'in aşağıdaki düşünce-
A) Olanı olduğu gibi kabul etmek
lerden hangisine katılması beklenmez?
B) Duygularını ve tutkularını yenmek
A) Her varlık kendi kendisiyle özdeştir.
C) Doğanın bir parçası gibi yaşamak
B) Evrende sürekli bir akış söz konusudur.
D) Dış etkilere kayıtsız kalmayı öğrenmek
C) Evrenin oluş halinde olduğu düşüncesi yanılgıdır.
E) İstek ve arzuları için mücadele etmek
D) Evren dinamik değil, statik bir yapı gösterir.
E) Her varlığın kendisinden geldiği bir öz vardır.
almak için bir dik ne de inkâr etmek yerine, tasdik etmek olanağı
sınav yapar bulunmadığını söylemeliyiz.
ve tek soru sorar: Bu durumda, bireyin aşağıdaki tavırlardan han-
Varlık nedir? 1. öğrenci varlığın hep gisini göstermesi gerekir?
oluş hâlinde olduğunu ve bu yüzden aslında olma-
A) Akla dayanma
yan olarak tanımlanamayacağını belirtirken 2. öğ-
renci ise varlığın hiçbir zaman değişmeden kalan B) Duyularına güvenme
olduğunu söyler. Bunun üzerine Platon özellikle 1. C) Sezgisel davranma
öğrenciye birkaç soru daha sorar ve iki öğrenciyi D) Yargıda bulunmama
de Akademi’ye alır.
E) Doğruyu hatırlamaya çalışma
Buna göre, aşağıdakilerden hangisi Platon'un
her iki öğrenciyi de Akademi'ye kabul etmesini
açıklar?
9. "Yaşam dişi ile erkekten gelir; otun yok olması, ko-
A) Platon’un 1. öğrenciye başka sorular da sor- yunun yaşamasını sağlar; yorulmadan dinlenmeni
ması görüşünü onayladığı içindir. yararı anlaşılamaz."
B) Öğrencilerin ortaya koydukları varlık anlayışla- Herakleitos'un bu evren tasarımı, bu yargıdan
rı birbirlerine benzerdir. yola çıkarak aşağıdaki sonuçlardan hangisine
C) İki öğrencinin de Akademi’ye kabul edilmesinin ulaşmamıza neden olur?
sebebi Platon’un varlık anlayışında birbirlerini A) Madde olmadan düşünce var olmayacaktır.
tamamlamalarıdır.
B) Diyalektik süreç düşünsel bir dönüşümdür.
D) 2. öğrencinin varlık anlayışı duyu verileri ile uy-
C) Her şey zıtların çatışmasının bir sonucudur.
gundur.
D) Evrendeki çatışma yalnızca bir görüntüdür.
E) 1. öğrenciye göre varlık, Platon’un ideaları ile
E) Her değişim bir birikimin sonucudur.
uygun bir niteliğe sahiptir.
118
İlk Çağ Felsefesi
TEST 1
9 (MÖ 6. yy - MS 2. yy)
54
1. Mantık'ın Aristoteles tarafından bulunuşu bir tesa- 3. Aristoteles, kurucusu olduğu mantığı özerk ve ba-
düf değildir. İlk kez o, rasyonel düşüncenin sistema- ğımsız bir disiplinden ziyade, bir araç veya felsefi
tik kurallarını bütünsel bir biçimde açıkladı. Ancak, ve bilimsel düşünceye bir hazırlık olarak kabul etti.
Aristoteles'in kendisi bir deha olarak kabul edilse de Buna göre o, burada önce terimleri sonra terimlerin
bu onun başardığı şeyin mucize olarak yorumlan- birbirleriyle birleşiminden meydana gelen önerme-
masına izin vermez; çünkü o, evreni özünde biline- leri ve esas olarak da belli önermelerin birbirleriyle
bilir, anlaşılabilir ve güzel bir varlık, estetik bir varlık ilişkilerinin sonucu olan çıkarımları ele aldı. Bir yan-
olarak gören anlayışın doğurduğu doğal ve olanaklı dan da kanıtlama formlarıyla meşgul olup, doğallık-
bir sonuçtur yalnızca. la hangi şeylerin var olduğunu ve onların neden ol-
Bu parçada Aristoteles'in mantığı buluşunun dukları gibi olduklarını ortaya koymada kullanılacak
bir mucize olarak yorumlanamayacağı değer- dil üzerinde yoğunlaştı.
lendirmesi aşağıdakilerden hangisiyle gerekçe- Buna göre;
lendirilmiştir? I. Aristoteles'in bilgi felsefesi mantık ilkeleri üzeri-
A) Evreni anlama ve açıklamada akla dayanma- ne inşa edilmiştir.
nın yeterli görülmesi II. Mantık, önermeleri sınıflama ve birbirleriyle iliş-
B) Bilme etkinliğinin kendi başına bir değer olarak kilerini belirlemede kullanılmıştır.
algılanması III. Mantık, bilgi yanında varlıksal formları açık
C) Bilginin teknikten farklı bir alan olarak değer- edecek bir dil olarak kabul edilmiştir.
lendirilmesi saptamalarından hangileri doğrudur?
D) Yeni bir soru sormanın, bir soruyu cevaplamak- A) Yalnız I B) I, II ve III C) I ve III
tan daha değerli olarak nitelenmesi
D) Yalnız II E) II ve III
AYDIN YAYINLARI
119
İlk Çağ Felsefesi (MÖ 6. yy - MS 2. yy)
temeline aldıkları kavram aşağıdakilerden han- mere göre form stoaya göre maddedir.
gisidir? Akif: İkisinin de sabit bir özü yoktur ve sütun da
stoa da form kazanmış maddelerdir.
A) Düşünce B) Ebedi dönüş C) Diyalektik
Sınav sonucuna göre aşağıdakilerden hangisi
D) Oluş E) Madde doğrudur?
120
İlk Çağ Felsefesi
TEST 110 (MÖ 6. yy - MS 2. yy)
55
1. Aristoteles’in ontolojisi madde-form ilişkisi kavram- 3. Sokrates, MÖ 5. yüzyıl Atina’sında sadece kendi çı-
ları çevresinde şekillenir. Ona göre, nesneler yal- karlarını ve mutluluklarını düşünen, başkalarına ve
nızca fiziksel bir maddeden değil, aynı zamanda toplumlarına karşı görev ve sorumluluklarını unut-
aldığı formdan oluşmaktadır. Bir varlığı o varlık ya- muş insanların yarattığı ahlaki bir kriz tespit etmişti.
pan şey, yapıldığı madde değil, aynı zamanda bu Bir filozof olarak kendisinin Atinalılara gönderilmiş
maddenin parçalarının düzenlenişidir. Bu durum, saf bir “ at sineği “ olduğuna inanıyordu. Görevini bu
evrendeki her şeyin belli bir amaca göre hareket yüzden insanları sorgulamak ve eleştirmek olarak
ettiği anlamına gelir. algıladı. İnsanlara erdemin ve ahlaklılığın ne oldu-
Buna göre; ğunu göstermek yerine, onları kendilerini ve düşün-
celerini sorgulamaya yöneltti.
I. Evrende bir amaçlılığın bulunduğunu iddia
eder. Bu durum, Sokrates’in felsefe tarihinde aşağı-
dakilerden hangisinin gündeme gelmesine ne-
II. Maddenin varlığa dönüşme potansiyeli taşıdı-
ğını düşünür. den olduğunun göstergesidir?
2. Çocuğunu
yatağına yatıran anne tam
odadan çıkacakken oğlunun ağladığını
fark eder ve ışığı açarak çocuğun yanına oturur
ve ne olduğunu sorar. Çocuk annesine bir gün onun,
babasının ve de kendisinin öleceğini ve bundan korktuğunu
söyler. Çocuğun bu korkusunun yakın süre içinde ailede üst
4. Doğa felsefesinin ardından gelen dönem, İnsan
üste geçekleşen ölümlerle ilgili olduğunu fark eden anne ona
sarılır ve ölümün insanlar için doğal bir şey olduğunu çocuğuna felsefesi olarak adlandırılır. Bu dönemde felsefe
anlatmaya çalışır. sahnesindeki etkili isimler arasında Sokrates ve
Sofistler yer alır. Sahnenin her iki oyuncusu da
bilgiyle ilgilenirler. Sokrates bilgiyi akıl ekseninden
ele alır. Sofistler, insanın bilgisini ele alırken, aklın
analizini Sokrates’le öğrencilerine bırakıp, kendile-
rini duyusal bilgiyle sınırlamışlardır. Onlar, rasyonel
Buna göre
bilgi üzerinde değil fakat empirik bilgi ve deneyimin
I. Çocuk, ölümlülüğü insana yüklerken önce duyu
verileri üzerinde durmuş ve gerçekliği bu bakış açı-
verilerini sonra ise aklı kullanmıştır.
sıyla yargılamışlardır. Varlığın nesnel ve genel ge-
II. Çocuğun ağlamasının asıl sebebi bütün insan- çer bilgisine erişmenin imkânsız olduğunu, bilgi söz
ların ölümlü olduğunun farkına varmasıdır. konusu olduğunda sadece kuşku duyan bir zihne
III. Anne, ölümün insanlar için normal ve hatta on- sahip olunabileceğini öne sürmüşlerdir.
ları insan yapan bir şey olduğunu anlatarak ço- Bu parçadan yola çıkarak İnsan felsefesinin
cuğun korkusunu yenmeye çalışmıştır.
aşağıdakilerden hangisini felsefenin kapsamına
Verilenlerden hangileri doğrudur? aldığı söylenebilir?
121
İlk Çağ Felsefesi (MÖ 6. yy - MS 2. yy)
Aziz Nesin’in bu şiirini okuyan Epiküros felsefe- Aşağıdaki felsefi okullardan hangisinin insan
sini benimsemiş bir kişi, aşağıdakilerden hangi- üzerine düşüncesi Hz. Muhammed ile benzer
sine itiraz eder? niteliktedir?
122
TEST 1 Orta Çağ Hristiyan Felsefesi 56
saptamalarından hangileri doğru değildir? C) Birinci okulun eğitimi Aristoteles etkisi altındadır.
AYDIN YAYINLARI
123
Orta Çağ Hristiyan Felsefesi
5. Orta Çağ düşüncesinde Tanrı, doğal hukukun oldu- 8. Orta Çağ felsefesinin merkezinde Tanrı vardır. Bu
ğu kadar yönetme hak ve yetkisinin de kaynağın- nedenle Tanrı merkezli bir felsefedir.
da bulunur. Kral ya da padişahlar yönetme hak ve Bu durumda aşağıdaki konulardan hangisi Orta
yetkisini Tanrı'dan alıp, bu yetkiyi onun adına kulla-
Çağ felsefesinin ilgi alanı içinde yer almaz?
nırken, erdemli ve adil bir toplum inşa etme amacı
güderler ve yalnızca O'na hesap verme ihtiyacı du- A) Tanrı ve Tanrı'nın varoluşu problemi
yarlar. B) İman ya da otorite ve akıl ilişkisi problemi
D) Toplum E) Adalet
9.
lunduğu yerde, Orta Çağ felsefesinin merkezinde Neden
- - - - vardır. ararsınız ki onu dışarı-
da, neden sorarsınız var mı diye?
Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden Tanrı, hemen aklınızda! Düşünsenize onu
hangisi getirilmelidir? yani en yetkin olanı… Zor değil mi? Çünkü etra-
fımızda yok en yetkin olan ve tasarlayamayız böyle
A) Arkhe B) Ahlak C) Ödev bir şey; ama hemen zihnimize dönüyoruz ve görüyo-
ruz ki en yetkin olan orada, Tanrı yanı başımızda. En
D) Erdem E) Tanrı başından, doğuştan beri oradaydı ve sadece düşünme-
mizi istedi, onu kavramak için düşünmemizi…
7. Tek tanrılı dinlerin ortaya çıkışı, başka her şey bir
yana, Orta Çağ felsefesinde felsefenin merkezine
teolojik konu ya da problemlerin geçtiği anlamına
gelir. Nitekim Orta Çağ felsefesinin farklı gelenekle-
ri arasında temel konular olarak Tanrı'nın varoluşu
ve doğasıyla, yaratılışın anlamıyla, insan varlıkları- Bu parçadan hareketle, aşağıdakilerden hangisi-
nın doğası ve amacıyla ilgili tartışmaların merkezin-
ne ulaşılabilir?
de olması anlamında tam bir konu ortaklığı vardır.
A) Kozmolojik Tanrı kanıtlaması yapılmıştır.
Buna göre, aşağıdakilerden hangisi Orta Çağ fel-
B) Tanrı’nın yokluğu duyu deneyimleri ile kanıtla-
sefesinin temel tartışma konularından değildir?
nabilir.
A) Tanrı'nın varlığı
C) Tanrı kavramı, tümevarımsal bir düşünmenin
B) Ana madde sorunu sonucudur.
C) Evrenin yaratılışı D) Sadece mantıksal bir çıkarım ile Tanrı’nın var-
D) Vahyin imkânı lığı kanıtlanmaya çalışılmıştır.
E) Tanrı-evren ilişkisi E) Aristoteles etkisinde bir Tanrı kanıtlamasıdır.
124
TEST 2 Orta Çağ Hristiyan Felsefesi 57
1. Hristiyan felsefesinin ilk bölümü, Patristik Felsefe- 3. Orta Çağ felsefesi doğası itibarıyla yazılı kelam ve-
dir. Patristik, Kilise Babaları anlamına gelen Latin- ya metinle kurulan özel bir ilişkiye sahiptir. Musevi-
ce "patres" sözcüğünden gelir. Burada "babalar", lik, Hristiyanlık ve İslamiyet, Tanrı tarafından vahyo-
Kilise'nin veya Hristiyanların otantik öğretilerini for- lunmuş kitap formundaki vahye dayalı dinlerdir. İlahi
müle edip, kağıda döken din adamlarını veya alim- olana itaat, vahyolunmuş kelama ilişkin olarak dik-
leri ifade eder. Rahiplerden meydana gelen söz katli bir incelemeyi gerektiriyordu. Bu yüzden yazılı
konusu hoca ya da alimler, Hristiyan düşüncesinin metinin otoritesine yapılan güçlü bir vurgu, bütün bir
kurucu babaları olarak geçer. Orta Çağ düşüncesinde belirleyici oldu. Filozoflar, fi-
kirlerini ya da argümanlarını metnin otoritesiyle tam
Buna göre;
bir tutarlılık içinde oluşturmaya özen gösterdiler.
I. Hristiyan felsefesinin sonradan üzerine inşa
Buna göre;
edileceği zemini oluşturma,
I. kutsal metinlerle tutarlılık,
II. Hristiyan felsefesinin dogmalarını formüle etme,
II. dogmatik kabulle fikir üretme,
III. Hristiyan felsefesini geniş coğrafyalara yayma
III. vahyedilenin sınırları içinde kalma
işlevlerinden, hangileri Patristik felsefeye aittir?
durumlarından Orta Çağ düşüncesi için geçerli
A) Yalnız I B) I ve II C) Yalnız II olanlar hangileridir?
2. Orta Çağ düşüncesinin bilginin muhafaza edilme- baisini okur. Okuduğu rubai şudur:
si ve aktarılmasına özel bir önem vermiş olduğu Biz gerçekten bir kukla sahnesindeyiz
söylenebilir. Bunu, sözgelimi Müslümanların daha
Kuklacı felek usta, kuklalar da biz
İslamiyetin 2. yüzyılında İlk Çağ'a ait tüm bilgileri,
bütün bilimsel ve felsefi eserleri Arapçaya aktarma- Oyuna çıkıyoruz birer, ikişer
yı başarmış olmaları olgusunda görebiliriz. Klasik Bitti mi oyun, sandıktayız hepimiz.
mirası alıp, onu mükemmel bir biçimde korumaktan
başka, bir çok alanda katkılar yapan Müslümanlar,
söz konusu hazinenin Batı'ya geçişine de aracılık
etmişlerdir. Bilginin organizasyonunu da liberal sa-
natların genel çerçevesi içinde gerçekleştiren Hris-
tiyan dünyası da, bilimsel ve ilahi bilginin aktarılma-
sının en önemli aracı olarak üniversiteyi inşa etme
başarısı göstermiştir.
Buna göre Orta Çağ düşüncesi için; Augustinus, rubaisini okuduktan sonra Ömer
I. Antik Yunan eserlerinin korunup saklanması, Hayyam’a
II. bilgiyi koruyup aktarma konusuna önem veril- I.“Tanrı, insana irade vermiştir.” der ve itiraz eder.
mesi, II.“İnsan kaderini bilmediği için özgürdür.” der ve
III. Orta Çağ'da yalnızca İslam felsefesinde bilgi itiraz eder.
üretilmesi III.“İnsanın kukla olması onu kötülükten muaf tu-
tar.” der ve katılır.
yapılan saptamalardan hangileri doğru değil-
dir? Verilen maddelerden hangisi yanlıştır?
125
Orta Çağ Hristiyan Felsefesi
5. Bir kafede karşılaşan iki adam konuşmaya başlar. 7. Augustinus, dünyanın düzeni, birliği, yasalılığı,
rasyonalite ve ahengiyle dünya içindeki varlıkların
K: İyi misiniz? çeşiltilik ve güzelliğin insanı âlemin yaratıcısı olan
L: Bilmiyorum ki iyilik ne demek? Tanrı'ya götürebileceğini kabul eder. Bununla bir-
likte Tanrı'nın kendisini en mükemmel bir biçimde
K: İşte azizim bak etrafına, insanlarda görecek-
doğada değil de, insan ruhunda gösterdiğini düşün-
sin iyiliği!
düğü için, O'na doğadan hareketle değil de, insan-
L: Nasıl yani, mesela şu adamda mı iyilik ya da dan ve onun iç dünyasından hareketle gitmenin çok
karşısındaki kadında mı? daha değerli olduğuna inanır. Zira insanın doğada
K: Hem evet hem hayır Tanrı'yı görebilmesi için, önce "ona uygun bir şekil-
dostum. İyilik, insanda de bakması", yani onda Tanrı'yı araması, Tanrı'yı
bir özdür hemen göre- bulabileceğine inanarak veya bulma ihtiyacı duya-
mezsin ancak ne kadar rak üzerinde düşünmesi gerekir.
fazla insan tanırsan o Bu parçada Augustinus'un aşağıdakilerden
kadar iyi anlarsın.
hangisini yapmayı amaçladığı anlatılmaktadır?
Bu parçadan Orta Çağ felsefesi ile ilgili aşağıda- mişti. O, işte bundan dolayıdır ki, "inanabilmek için,
kilerden hangisine ulaşılamaz? anla; anlayabilmek için iman et!" demekteydi.
Buna göre;
A) Temel problem inanç-akıl ilişkisinin kurulmasıdır.
I. Felsefe inancı temellendirmenin aracıdır.
B) Felsefeye karşı çıkışın kendisi felsefe yapmayı
gerektirmiştir. II. Anlama araçtır, esas olan inançtır.
C) İnancın akılla temellendirilebilmesi felsefenin III. Felsefe inandıklarını sorgulamaktır.
araçlaşmasına neden olmuştur. yargılarından, Aziz Augustinus için doğru olan-
D) Dinsel hakikatlerin akılsal zemine yerleştirilme- lar hangileridir?
si amaçlanmıştır.
A) I ve II B) Yalnız I C) Yalnız II
E) Felsefenin inanca üstünlüğünü kurma çabası
gösterilmiştir. D) Yalnız III E) II ve III
126
TEST 3 Orta Çağ Hristiyan Felsefesi 58
1. Hristiyan teolojisi iki unsurdan oluşur Orta Çağ'ın 3. Kötülüğün pozitif bir şey olarak değil de ancak
başlangıncında: Dogmatik teoloji ve apolojetik. ve ancak mevcut olması gereken bir iyi ya da iyi-
Dogmatik teoloji, öncelikle ya da temelde Katolik nin yokluğu olarak açıklanabileceğini ileri süren
inancını zaten benimsemiş olanlara hitap ettiği için Augustinus'a göre, kötülüğü bu dünyaya sokan, in-
inancı var sayar. Oysa apolojetik, Hristiyan inancını sandır.
benimsememiş veya ona karşı çıkmakta olanlara Buna göre;
hitap ettiği için, en azından teoride inanca sevk et-
I. Evrendeki kötülükten Tanrı'yı sorumlu tutmak
meyi amaçlar. Başka bir deyişle, dogmatik teoloji
anlamsızdır.
ancak apolojetiğin bittiği yerde başlar. Öte yandan,
dogmatik teoloji felsefi ve ilahi otoritenin ortaya koy- II. Kötülüğün ve düzenin bozulmasının sorumlusu
bir disiplinken, apolojetik temel ya da pozitif bir ta- III. Tanrı iyiliğin yanında kötülüğü de vermiştir.
rihsel disiplindir. yargılarından Augustinus için kabul edilebilir
Bu parçadan yola çıkarak aşağıdakilerden han- olanlar hangileridir?
gisine ulaşılamaz?
A) I, II ve III B) I ve II C) II ve III
A) Dogmatik teolojinin amacı inancı güçlendir-
D) I ve III E) Yalnız III
mektir.
B) Apolojistlerin amacı Hristiyan inancını savun-
maktadır.
C) Dogmatik teoloji Hristiyanlığa inananların sayı-
sını artırmayı amaçlar.
AYDIN YAYINLARI
B) Doktirinlerini benimsediği tarihsel bir birikim ol- I. "İnanmak için, anlamaya çalışıyorum."
duğuna inanmaktır. II. "Anlamak için, inanıyorum."
C) Hristiyan düşüncesinden üstün gördüğü dü- III. "İnanıyorum o halde varım."
şünsel bir yapı olduğunu düşünmektedir. yargılarından Anselmus için doğru olanlar han-
D) Yunan düşüncesini Hristiyanlığa aktarmanın gileridir?
yolunu aramaktadır.
A) Yalnız I B) I ve II C) Yalnız II
E) Yunan filozoflarının felsefi sistemlerini beğen-
memektedir. D) II ve III E) Yalnız III
127
Orta Çağ Hristiyan Felsefesi
E) Anselmus – Kavramcılık
6. Skolastik felsefede din ile felsefe, vahiy ile akıl ara-
sında çok daha yakın bir ilişki söz konusu olmuştur.
Buna göre ilk başta dine rakip, hatta vahyin düşma-
nı bir şey olarak, sonradan da vahye dayalı haki-
kati anlamanın yolu, söz konusu teolojik hakikatin
kapsamını genişletmenin bir aracı olarak görülmüş
olan felsefe, Skolastik dönemle birlikte, aklın ken-
dine ait konuları olan bir disiplin olarak değerlen- 8. Skolastisizmin, özünde Hristiyan teolojisinin yön-
dirilmeye başlanmıştır. O, bundan dolayı, Patristik temsel ve felsefi açıdan, rasyonel ve tutarlı bir
felsefeden çok daha belirgin olarak Hristiyanlığı an- bütün olarak ortaya konmasını ve serimlenmesini
lamaya çalışan bir felsefe olarak gelişmiştir. (açımlanması, sergilenmesini) amaçlayan bir hare-
Bu parçadan yola çıkarak, Skolastik felsefe için ket olduğu söylenebilir.
128
TEST 4 Orta Çağ Hristiyan Felsefesi 59
1. Evrim bir gerçekliktir, diyorsunuz ve belki de hak- 3. Orta Çağ felsefesinde genel olarak hakim olan tu-
lısınız, bilmiyorum. Ancak benim inancım insanın tum kavram realizmidir. Değişen bireylerin gerçek
birden ve çamurdan yaratıldığını söylüyor. Bel- olmadığı, gerçekten var olanın yalnızca tümeller
ki de bilimsel deneylere ve de açıklamalara çok olduğu görüşüyle kavram realizmi, bütün dinlerin
ters ama ben inanıyorum ve bu inancımın hiçbir
içinde yaşadığımız bu dünyanın gelip geçici oldu-
şekilde değişmeyeceğini düşünüyorum, kusura
ğu, asıl gerçekliğin aşkın bir öte dünya veya ahiret
bakmayın ben böyleyim.
olduğu inancını güçlendirir. Yine aynı görüş, Orta
Çağ felsefesinin konu alanını tanımlar ve dikkatle-
ri aşkın bir gerçek alanına yöneltirken, söz gelimi
Kilise'nin dini ve kurumsal otoritesini pekiştirmeye
yarar.
Buna göre;
Orta Çağ’da akıl-inanç ilişkisi düşünüldüğünde
I. kavramların değişmez ve temel yapısı,
parçadaki görüşü savunan biri için aşağıdaki-
II. aslolanın tümeller olduğu fikri,
lerden hangisi doğrudur?
III. düşünülür olanın duyumsanabilir olana ontolo-
A) “Anlamak için inanıyorum.” görüşündedir. jik üstünlüğü
B) Eleştirel bakışı savunur. kavrayışlarından Orta Çağ'a hâkim olanlar han-
C) “İnanmak için biliyorum.” görüşündedir. gileridir?
D) Uzlaştırmacı bakışı savunur.
A) I ve II B) I ve III C) II ve III
E) “Akıl almaz olduğu için inanıyorum.” görüşün-
AYDIN YAYINLARI
129
Orta Çağ Hristiyan Felsefesi
5. İlk Çağ felsefesinin merkezinde doğa ve insan, mo- 8. Ockhamlı William'a göre, imanın dogmalarının çe-
dern felsefenin merkezinde ise bilgi ve insan var- lişik oldukları gösterildiği veya onları çelişik olduk-
ken, Orta Çağ felsefesinin merkezinde Tanrı vardır. larının doğruluğu kanıtlandığı zaman, yapılması
Başka bir deyişle, Orta Çağ felsefesi Tanrı merkezli gereken şey, imandan uzaklaşmak değil, akıldışı
bir felsefedir. olduğunu düşünsek dahi, imana sıkı sıkıya sarıl-
maktır. Çünkü teoloji alanında temel ve en yüksek
Buna göre;
olan iman olup, burada akla yer yoktur.
I. teosantrik,
Buna göre
II. etnosantrik,
I. Dogmaların çelişik olması, onların iman açısın-
III. epistemolojik, dan değerini azaltmaz.
IV. ontolojik, II. Akla dayalı bir teoloji olanaklıdır.
V. estetik III. Aslolan imandır, imanı zedeleyecek akılsal fi-
kavramlarından, Orta Çağ felsefesini niteleyen kirler yok sayılabilir.
aşağıdakilerden hangisinde gösterilmiştir? yargılarından Ockhamlı için doğru olanlar han-
gileridir?
A) I B) II C) III D) IV E) V
A) Yalnız I B) I ve II C) Yalnız II
D) I ve III E) II ve III
7. Orta Çağ felsefesinde bir varlık hiyerarşisi göze B) Tanrı’ya iman için akla gerek olmadığını savu-
nan bir görüştür.
çarpar. Bu varlık hiyerarşisi, varlıkları hiyerarşideki
yerlerine göre sınıflar ve onlara varlık ve ahlak ba- C) Tanrı'ya insani nitelikler yüklerken, insan olma-
kımından belli bir değer yükler. nın düşünmek, düşünmenin de Tanrı'yı anla-
mak demek olduğunu iddia eden görüştür.
Parçada sözü edilen hiyerarşinin en tepesinde
D) Aklın bir sınırı olduğunu ve inancın ondan üs-
aşağıdakilerden hangisi vardır?
tün olduğunu savunan bir görüştür.
A) Ruh B) İnsan C) Varlık E) Tanrı’ya inanıyorum ama bu dünyayı felsefe ile
D) Tanrı E) Doğa anlıyorum diyen bir görüştür.
130
TEST 5 Orta Çağ Hristiyan Felsefesi 60
1. Augustinus'a göre, insanın aşk duygusunun dört 3. Orta Çağ'ın başlarında Aristoteles'in ancak mantık
ayrı nesnesi vardır. Bunlardan ilki madde ve fiziki alanındaki eserleri Latinceye çevrilmişti. Sonradan
istekler, ikincisi başka insanlar, üçüncüsü kendisi İslam dünyasından yapılan çeviriler yoluyla Aristo-
ve dördüncüsü Tanrı'dır. Bu varlıklardan her biri, teles külliyatı tamamlandı. Skolastik düşünürler işte
insanın ihtiyaçlarının belli bir bölümünü karşılar ve bu külliyat yoluyla Aristoteles'ten çıkarabilecekleri
ona belli bir doyum ve mutluluk sağlar. Söz konu- bütün bilgiyi derlemeye ve bunu ilerletmeye ça-
su dört varlık da aşkın meşru nesneleri olup insan lıştılar. Burada ikinci önemli kaynağı Aristoteles'in
da aşık olmaya mecbur olduğuna göre, Tanrı tara- eserleri üzerine Müslüman filozoflar tarafından ya-
fından yaratılmış doğal düzeni bozan ve bu arada zılmış olan yorumlar meydana getirmiştir. Bu bağ-
ahlaki kötülükleri yaratan şey, insanın bu nesneleri lamda özellikle İbn Sinâ ve İbn Rüşd'ün Aristoteles
birbirlerinin yerine ikame etmeye kalkışmasıdır. yorumlarından çok fazla yararlanıldığı hemen he-
Bu parçaya dayanarak Augustinus'un aşağıdaki men herkes tarafından kabul edilir.
yargılardan hangisini benimseyeceği söylenebilir? Buna göre, Orta Çağ Hristiyan felsefesinin bes-
lendiği kaynaklar arasında aşağıdakilerden han-
A) İnsan aşkının en önemli nesnesi diğer insanlardır.
gisi yoktur?
B) Ahlaki iyilik sevginin madde ve fiziksel nesne-
lerde yoğunlaşmasıyla oluşur. A) Müslüman filozofların Aristoteles yorumları
131
Orta Çağ Hristiyan Felsefesi
C) Tanrısal uyum D) Tahammül II. Enstitüde “İnanmak için biliyorum.” görüşü ha-
kimdir.
E) Aşırılık
III. Enstitü bilimin yol göstermesi ile Tanrı inancın-
dan vazgeçebilir.
Verilenlerden hangileri yanlıştır?
D) II ve III E) I ve III
132
TEST 6 Orta Çağ İslam Felsefesi 61
1. İslam felsefesi, Hristiyan felsefesi gibi pagan fel- 3. Kur'an'ın realitesi, Orta Çağ İslam dünyasında fel-
sefeye karşı olumsuz bir tavır takınmamıştır. Ak- sefeyle uğraşan hemen hemen herkesin temel ilgisi
sine Antik Yunan kültürüne, çok erken bir tarihten olmuştu. Vahye dayalı bu kutsal kitap, Kelamcılar
itibaren pozitif ve alımlayıcı bir tutum göstermiştir. da dahil olmak üzere, Müslüman düşünür ve filozof-
Hristiyan düşüncesinin sapkınlık olarak gördüğü ları sadece varlığın kaynağı ve doğası konusunda
bu düşünceden uzak durması, aksi tavır gösteren değil, hukuk, politika ve ahlak bağlamında tek ve en
İslam felsefesinin gelişmesinde oldukça etkili bir önemli bilgi kaynağı olarak kabul edildiği bir felsefe
rol oynamıştır. Bu durum İslam'da felsefenin yet- türüne götürdü. Kur'an, felsefe yapmak için gerekli
kinleşmesinden çok sonra Hristiyan felsefesinin, ufku göstermeye ek olarak, felsefe için kaçınılmaz
gecikmeli olarak, Yunan düşüncesiyle tanışmasını olan kavramsal, önermesel, ilkesel, ereksel ve yön-
zorunlu kılmıştır. temsel alt yapıyı da oluşturmuştur.
Parçadan yola çıkarak, aşağıdakilerden hangisi- Bu durum;
ne ulaşılamaz? I. İslam felsefesine, felsefe yapmak için gereken
temeli Kur'an sağlamıştır.
A) Hristiyan düşüncesi, başlangıçta, Antik Yunan
II. Kur'an, felsefenin alanında yer alan her konu
mirasına sırt çevirmiştir.
için bir çıkış noktasıdır.
B) Pagan kültürünün düşünsel değerleri İslam dü-
III. İslam dünyasının felsefesi, bir bilgi kaynağı ola-
şüncesinin gelişmesini sağlamıştır.
rak Kur'an'ı belirlemiştir.
C) Erken Dönem Hristiyanlarına göre pagan dü-
IV. Kur'an, insan hayatıyla ilgili tüm bilgiyi verdiği
şüncesi sapkınlık içerir.
için felsefeyi gereksiz kılmıştır.
D) İslam düşüncesinin yetkinleşmesi, Antik Yunan V. İslam felsefesinin ufku Kur'an'la çizilmiş ve be-
AYDIN YAYINLARI
133
Orta Çağ İslam Felsefesi
● İslam dünyasının felsefe yapmak için gereksi- B) Tanrı'ya varmanın yolu sevgidir.
nim duyduğu kavramsal yapının oluşturulması C) Tanrı'nın özünü yalnızca insan sezebilir.
için ilk katkıları yapmıştır. D) Gelip geçici zevkler insanın Tanrı'ya varmasını
Hakkında bazı bilgi verilen ilk İslam düşünürü engeller.
aşağıdakilerden hangisidir? E) Her şey göreli olduğu için Tanrı'yı anlamak
mümkün değildir.
A) Farabi B) Kindî C) Gazali
134
TEST 7 Orta Çağ İslam Felsefesi 62
1. İslam felsefesi ile ilgilenen Ö. M. Alper, "İslam Felse- 3. İslam felsefesi, Batı'nın Patristik felsefenin ardın-
fesine Giriş" adlı eserinde şöyle diyor: dan ağır bir "karanlık çağ"a girdiği sırada, kültür
"... Pek çok konuda dinle ilişkili olan ve kesişen fel- tarihinde özellikle bilginin sadece korunmasına de-
ğil, zenginleşmesine önemli katkılarda bulunmuş
sefi eserlerin dini bir toplumda karşılık bulabilmesi
bir düşünce geleneğini ifade eder. 7 ile 15. yüzyıl
için, orada mutlaka belirli bir bilimsel ve felsefi dü-
arasında İslam uygarlığında geliştirilen bu felsefe,
zeyin önceden yakalanmış olması gerekir. Bundan
sadece Antik felsefe ile 12. yüzyıl sonrası Skolastik
dolayıdır ki, önceki bilimsel ve felsefi eserlerin İslam
Hristiyan felsefesi veya modern felsefe arasında bir
dünyasına çeviriler yoluyla aktarılması, ancak İslam
köprü görevi gören bir felsefe olarak sınırlı kalmış
felsefesinin belirli bir olgunluğa erişmesiyle anlamlı değildir. O, buna ek olarak, felsefi düşünceye de
olmuştur. Bu yüzden tercüme faaliyetini İslam dünya- önemli katkılarda bulunmuştur.
sında zaten var olan felsefi ve entelektüel tartışmala-
Bu durum, İslam felsefesi için aşağıdaki yargıla-
rın bir uzantısı ve bu yönde gerçekleştirilen araştırma
rın hangisine ulaşmamızı sağlar?
süreçlerinin bir parçası olarak algılamak gerekir."
A) Evrensel kültür içinde önemli bir yere sahiptir.
Buna göre;
B) Antik felsefeden sonraki tek felsefedir.
I. Yunan kaynaklı felsefi eserlerinin çevirisinin İs-
lam düşüncesine doğrudan bir katkısı yoktur. C) Hristiyan felsefesine oranla daha rasyoneldir.
II. İslam dünyasının bilimsel ve felsefi altyapısı ol- D) Bilginin korunması ve saklanması tek işlevidir.
madan Yunancadan çevirilen eserlerin önemli E) Orta Çağın karanlığından payına düşeni almıştır.
bir etkisi olamazdı.
III. Yunan eserlerinin çevirileri, zaten var olan fel-
AYDIN YAYINLARI
135
Orta Çağ İslam Felsefesi
5. Başta İbn Sinâ, Farâbi ve İbn Rüşd olmak üzere, 7. • İslam'ın dogmatik ve akla aykırı taraflarının
neredeyse tüm Müslüman filozoflar kendi İslami Hristiyanlıktan daha az olmasının Müslüman
kültür çevrelerinde karşı karşıya kaldıkları felsefi düşünürlerin iman ile akıl arasında yaptıkları
problemlere bir çözüm getirmek için, ihtiyaç duy- sentezin daha başarılı olmasından kaynaklan-
dukları kavramsal araçları, muhtemel çözümlere dığı düşünülür.
yönelik ana ilkeleri ve temel argümanları, yoğun bir
• Orta Çağ'ın teosantirik görüşünden Röne-
çeviri faaliyetinin kendilerine tanışma imkânı sağla-
sans'ın natüralist bakış açısına geçişe yaptı-
dığı Yunan felsefesinden almışlardır.
ğı katkı açısından, Ockhamlı William'ın İslam
Buna göre, İslam ve Yunan felsefesi ilişkisi için,
dünyasında bir karşılığı yoktur.
aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Yunan felsefesinin temel tartışmaları, İslam dü-
• İslam'daki mistik ve tasavvufi felsefenin kar-
şüncesine kaynaklık etmiştir.
şılığına Hristiyan düşüncesinde rastlanmaz.
B) İslam felsefesi gereksindiği kavramsal yapıyı
Nasıl ki Ockhamlı William'ın İslam dünyasında
Yunan felsefesinde bulmuştur.
bir karşılığı yoksa, İbn Arabi ve Gazâli'nin de
C) İslam düşüncesi, Yunan düşüncesinin temel
Batı'da karşılığı yoktur.
iddialarını çürütme amacı taşmıştır.
D) Yunan felsefesinin argümansal yapısı İslam Verilen bilgiler, aşağıdakilerden hangisini gös-
felsefesinin argümanlarına kaynaklık etmiştir.
termeyi amaçlamaktadır?
E) İslam kültürünün felsefi sorunlarının çözüm
arayışı, kendisine Yunan felsefesinde bir cevap A) Hristiyan ve İslam düşüncesi arasındaki farkı
tün olduğunu
C) Orta Çağ düşüncesinin tümüyle dinsel bir felse-
fe olduğunu
6. Neo, Matrix ile tanışmadan hemen önce kendi ça- D) İslam felsefesinin mistik ve tasavvufi unsurlar-
pında yaşayan biridir. Sonrasında ise önce duyu- dan oluştuğunu
larının sonra ise aklının kendisini yanılttığını fark
E) Hristiyan felsefesinin temellendirmelerinin man-
eder ancak bundan oldukça korkar. Kahin ile görüş-
tıksızlık içerdiğini
tükten sonra ise bir oranda rahatlar ve çünkü Neo
doğuştan “O” olduğunu öğrenir ve asıl hakikat ile
yüzleşeceği günün gelmesi için “O” olduğuna daha
çok inanması gerektiğinin farkına varır.
Aşağıdaki ifadelerden hangisi Neo’nun yaşadık-
8. Yunan bilimi ve felsefesinin İslam dünyasına akta-
larına benzer bir durumu ifade etmektedir?
rılmasında, bir zihniyet dönüşümünün etkisi olmuş-
A) Tanrı’nın kaynağı vahiydir ancak akıl vahyin tur. Abbasî sultanlarının Emevi hanedanına göre
ayrılmaz bir parçasıdır. çok daha akılcı davranmaları ve Helenistik düşün-
B) Sadece yaratılıştan gelen güçler yetmez, kaza- cenin aktarılmasını desteklemeleri rol oynamıştır.
nılmış güçler de gereklidir. Abbasi hanedanı bütün bir çeviri sürecini sadece
zihniyet olarak değil, kurumsal ve mali olarak da
C) Tanrı’yı keşfetmek ondan gelecek olan nurdan
desteklemiştir.
beklenmelidir.
Bu parçada, Yunan eserlerinin çevirilmesinde et-
D) İnsan, maddi olduğu kadar manevi varlığı ile de
sınırlıdır. kili olan etmenlerden hangisi vurgulanmaktadır?
136
TEST 8 Orta Çağ İslam Felsefesi 63
1. Orta Çağ İslam felsefesinin önemli isimlerinden 4. Orta Çağ Meşşai felsefesinin büyük isimlerinden
olan Gazalî bilimle ilgili olarak şöyle demektedir: biri olan Farabi'ye göre, ilk varlık, ezeli, ebedi, mad-
"Bir olayın şimdi böyle olması onun ileride de aynı desiz ve şekilsizdir.
olmasını zorunlu kılmaz." Farabi'nin bu düşüncesi aşağıdaki iddialardan
Bu sözleriyle, düşünürün aşağıdaki bilim ilkele- hangisini desteklemektedir?
rinden hangisini çürütmeyi amaçladığı söylene-
A) Gerçekten var olan madde ve onun değişimle-
bilir?
ridir.
A) Nesnellik B) Evrensellik B) Hep kendiyle aynı olanı değişmeyen varlık
atomlardan oluşur.
C) Olgusallık D) Değişebilirlik
C) Düşünmek, algılamak, duyumlamak ile makine
E) Nedensellik
olmak arasında bir aykırılık yoktur.
D) Düşünce, organik maddenin hareket yeteneği,
uzam gibi bir özelliğidir.
E) Varlık, soyut ve gerçekte var olan bir idedir.
137
Orta Çağ İslam Felsefesi
6. Farabi, devlet başkanı cahil birisi olursa, toplum 9. Hani insan gitmek ister bazen
"Medinet-ül Cahile", yani bağnaz ve dar görüşlü,
Geride bırakmak ister ne varsa
bilge bir kişi olursa "Medinet-ül Fazıla" yani yet-
kin olur derken aşağıdakilerden hangisine dik- Adım da atar bunun için
kat çekmek istemektedir? Ve fakat hep bir engel çıkar karşısına
A) Devlet yöneticilerinin üstün özellikler taşıması Ya da kendi engel yaratır kim bilir
gerektiğine İşte aynı böyle Tanrı yolunda da
B) Devletin tüm yurttaşlarına eşit uzaklıkta olması …
gerektiğine
C) Devletin temel görevinin bireyleri erdemli kıl-
mak olduğuna İbn Sina’nın Hay bin Yakzan’daki düşünceleri
D) Devletin niteliklerini yöneticilerin niteliklerinin göz önüne alındığında şiirin son mısrası aşağı-
belirlediğine dakilerden hangisi olamaz?
E) İnsanın ancak bir devleti içinde yetkinleşebile- A) Yarım yolculuklar yapar durur ta ki ölüme…
ceğine
B) Sıyrılamaz bedenindeki eksikliklerden.
C) Gün gelir bedeniyle birlikte bağımsızlaşır za-
7. Farabi'ye göre, Tanrı yaratmaz. Çünkü Tanrı mü- mandan.
kemmeldir; değişmez olan bir varlıktır. Tanrı'nın D) Yaratılmış olan yanına ekler kazandıklarını ve
yaratması ise, O'nun eylemde bulunması, yani de- yaklaşır ona.
ğişmesi anlamına gelir. Var olanlar Tanrı tarafından
AYDIN YAYINLARI
A) Yaratıcısı B) Kaynağı
C) Yapıcısı D) Başlatıcısı
E) Hareket ettiricisi
10. Bir adam kölesine birini öldürmesini emreder. Kö-
le, efendisinin emrini yerine getirir; ancak cinayeti
8. Yapılacak olan bir sınıf başkanlığı seçiminde 5 tane
saklayamaz ve her şeyi polise itiraf eder. Bu itiraf
aday vardır. Adayların özellikleri şöyledir:
sonucu köle ve adam mahkeme önüne çıkarılır.
✔ 1. aday çok güzel konuşur; ancak hafızası bi- Mahkeme heyetini ise Farabi, Eş’ari ve Cebriye
raz zayıftır. kelamcısı Safhan oluşturur. Heyet, öncelikle kendi
✔ 2. aday çok zekidir; ancak obezdir. arasında irade özgürlüğü problemini tartışır ve bu
✔ 3. aday asla yalan söylemez; ancak bir şeyleri tartışma bağlamında ortada suçun olup olmadığına
zor öğrenir. dair bir oylamaya yaparlar.
Farabi’nin yöneticide aradığı şartlar düşünül- A) Sanıklar oy birliği ile suçlu bulunmuştur.
düğünde hangi adayın seçimde başarılı olması B) Sanıklar oy birliği ile suçsuz bulunmuştur.
gerekir? C) Sanıklar oy çokluğu ile suçlu bulunmuştur.
A) 1. Aday B) 2. Aday C) 3. Aday D) Sanıklar oy çokluğu ile suçsuz bulunmuştur.
138
TEST 9 Orta Çağ İslam Felsefesi 64
1. • Hristiyan dünyasında Avicenna adıyla tanınan 3. Râzî, İslam doğalcılığının en önemli ismi sayılır.
büyük İslam düşünürüdür. Onun büyük önemi, doğalcılığıyla İslam felsefesinin
• Kendi dönemine kadar gelen zengin birikimi üzerinde yükseldiği entelektüel zemini genişletme-
yeni baştan işleyerek büyük bir külliyat hâline sinden, aklı vahyin önüne geçirmesinden, böylelikle
getirmiştir. de daha rasyonalist bir felsefeye çıkacak yolu sonu-
na kadar açmasından meydana gelir. Râzî kurduğu
• Aristoteles felsefesinin İslam dünyasındaki en
ezeli ilke teorisi üzerinden din ve peygamberliği ge-
büyük yorumcularındandır.
reksiz gören bir anlayışın savunuculuğunu da yap-
• Tıp alanındaki çalışmaları, tüm dünyanın dik-
mıştır.
katini çekmiştir.
Buna göre;
Bazı özellikleri verilen İslam düşünürü ve bilim
I. olguculuk,
insanı, aşağıdakilerden hangisidir?
II. akılcılık,
A) Farabi B) İbn Rüşd
III. deizm,
C) Gazali D) İbn Sina
IV. sezgicilik
E) Kindî
Râzî, verilen akımlardan hangilerine dahil edile-
bilir?
A) İnsandan yola çıkarak topluma, toplumdan in- 4. Meşşai felsefenin ilk isimlerinden biri olan Kindî, du-
sana ulaşır. yulan ile düşünme veya akıl arasında epistemolojik
bir boşluk bulunduğunu, insanın sadece tümellerin
B) İnsan ve devlet iç içeliği söz konusudur. İnsa-
entelektüel bilgisine sahip olabileceğini ve nihayet,
nın devleti, devletin insanı belirleyeceğine ina-
tikellerin entelektüel bir bilgisinin olamayacağını,
nır.
hakiki bilginin sadece tümellerin bilgisi olduğunu
C) Filozofun aklının, toplumun yönlendirilmesinde öne sürmektedir.
belirleyici olacağını düşünür.
Buna göre, Kindî'nin bilgiye bakışının aşağıda-
D) İnsan ve siyasete ilişkin görüşleri, Platon'un
kilerden hangisi olduğu söylenebilir?
görüşleriyle benzerlik gösterir.
E) Toplumun ve insanın yönlendirilmesinde "İlk A) Akılcı B) Sezgici C) Duyumcu
Neden" kavramına gerek olmadığını düşünür. D) Deneyci E) Olgucu
139
Orta Çağ İslam Felsefesi
5. İslam filozofları arasında Sokrates'ten en çok et- 7. Bir uçak kazası sonucu adada mahsur kalan kişiler
kilenen filozof Kindî'dir. Sokratik anlayışa uygun meslekleri ne ise onu sürdürmeye devam ederler.
olarak, insanın bir beden ve bir ruhtan meydana Bir süre sonra aralarında kurallar oluşmaya başlar
geldiğini, bunlardan gerçekten var olanın ruh ol- ve o kuralları denetleyecek biri gerekir. Bu biri de
duğunu öne sürer. O, insanın başına gelen bütün kendiliğinden bu işe soyunur ve böylece basit de
mutsuzlukların bedene ya da cisme bağlanmaktan, olsa toplumsal hayat doğası gereği devlet denilen
sözde iyi olduğunu düşündüklerini maddi şeylere aşamaya ulaşır. Ancak devlet bir süre sonra orta-
bağlanmaktan kaynaklandığını öne sürer. Çünkü dan kalkar, bu süreyi belirleyen şey yöneticinin ada
bu maddi iyilere bağlanmak insanın içsel dengesi- halkına olan tavrı ile ilgili olur. Eğer kuralları menfa-
ati için kullanırsa yönetici halk devleti ortadan kal-
ne, gerçek özerkliğine zarar verirken, onu yoldan
dırır; fakat devletin varlık alanı yok olmaz ve başka
çıkarıp, acı ve üzüntüye sevk eder.
bir yönetici ile başka bir şekil alır.
Buna göre;
Buna göre
I. İnsan bedenin değil, ruhun hazzına yönelmelidir.
I.Devlet yapay bir kurumdur.
II. Mutsuzlukların temelinde, insanın nesneyi ge-
II.Halka zulüm devletin ömrünü kısaltır.
reksiz yere arzulaması yatmaktadır.
III.Yıkılan her devletin yerine yenisi kurulur.
III. İnsan ruh ve bedenin arzularını dengeleyerek
Verilen yargılardan hangileri yanlıştır?
yaşamalıdır.
A) II ve III B) I ve II C) Yalnız I
yargılarından hangileri doğrudur?
D) I ve III E) Yalnız III
A) Yalnız I B) I ve II C) Yalnız II
140
TEST 10 Orta Çağ İslam Felsefesi 65
1. Orta Çağ İslam felsefesinde hemen her filozofu il- 3. İbn Sinâ felsefe ve özellikle metafizik alanında
gilendirmiş olan konulardan biri de akıl ile din ara- çok güçlü izler bırakmıştır. Felsefesinde Orta Çağ
sındaki ilişkinin ortaya konmasıdır. Bu konu ile ilgili düşüncesinin en geniş kapsamlı ve en derinlikli
olarak dört tavır söz konusudur: sistemlerinden birini ortaya koyan İbn Sina'nın ilk
I. Dogmatik bakış; aklın insanı imana götürmeye- büyük başarısı Aristoteles felsefesiyle Platonik fel-
ceğini, sefenin kusursuz bir sentezini oluşturmuş olması-
dır. Onun felsefesinin önemli bir kısmı, Antik Yunan
II. Eleştirel bakış; dinin rasyonel olduğu ve bu ne-
düşüncesinden gelen malzemeden oluşur. Bu mal-
denle akılla anlaşılabileceğini,
zemeyi, İslam dünyasına özgü konu ve problemleri
III. Uzlaştırıcı bakış; aklın imanı, imanın da aklı ta-
temele alacak şekilde, kendi kavrayışıyle şekillendi-
mamladığını,
ren İbn Sina, sentetik yaklaşımıyla seçkinleşirken,
IV. Faydacı bakış, aklın imanı hurafeye düşmek- kuşatıcı bir sistem inşasıyla öne çıkar. Buna göre,
ten korumada yararlı olacağını savunur. o, bütün beşeri sınırlılıklara rağmen, doğru bilgiye
Buna göre, aşağıdakilerden hangisi eleştirel ba- erişebilir olduğunu düşünüp, kendisine açık bütün
kışı içinde düşünülebilecek bir filozof değildir? kaynaklardan yararlanma yoluna gitmiştir.
Bu parçadan yola çıkarak İbn Sina'nın düşünsel
A) İbn Sina B) İbn Bacce
özellikleri için aşağıdakilerden hangisi söylene-
C) Gazali D) Razi
mez?
E) Farabi
A) Yunan düşüncesi ile İslam'ın felsefi sorunlarını
sentezlemiştir.
B) Bilgi edinebileceği hiçbir kaynağı dışlamamıştır.
AYDIN YAYINLARI
II. Varlıklar nasıl sıralanmalıdır? Buna göre, İbn Rüşd'ün felsefe ve din söz konu-
III. Tanrı'nın varlığını nasıl bilebiliriz? su olduğunda tavrının aşağıdakilerden hangisi
olduğu söylenebilir?
sorularından, Farabi'nin metafiziğinde yer alan-
lar hangileridir? A) Eleştirel B) Sorgulayıcı
141
Orta Çağ İslam Felsefesi
5. İbn Sinâ'nın bakış açısından imkânsız olan hiçbir 7. İnsan unutur bazen evrene neden geldiğini. Dalar
şekilde var olmayandır. Mümkün olmak ise bir şe- arzuya, ihtirasa ve ötekilerle çekişmeye girerek bir
yin özünün, onu var olmaktan alıkoyacak hiçbir iç- girdabın içinde savrulur durur. Çünkü o da küçük
sel çelişki ve onun varoluşunu zorunlu kılacak hiçbir ama yoğun bir evrendir. Ancak aklı rehber edinse
şey içermemesi anlamına gelir. Dolayısıyla müm- insan, Tanrı’dan gelen nakli bilginin farkına varsa
kün olan ya var olabilendir ya da var olmayandır. görecektir ki olağanüstü bir düzene sahip evrenin
İbn Sinâ, Tanrı dışındaki bütün varlıklarda, onların yaratılış amacı bir girdabın içinde yok olmak ola-
özleriyle varoluşları, içerikleriyle varlıkları arasında maz; çünkü insan aslında var olanları var edenin
bir ayrım bulunduğunu öne sürer. Bu varlıklarda, peşinden gider doğumdan ölüme.
özün dışsal ya da zihinsel olması varoluş düşünce- Bu parçadan hareketle, aşağıdakilerden hangi-
sini içermez.
sine ulaşılamaz?
Filozofun bu düşüncesi aşağıdakilerden hangi-
A) Tanrı, aklı insana bir yol gösterici olarak ver-
siyle tamamlanır?
miştir.
A) Varoluş özün tamamlayıcı bir özelliği değildir. B) İnsanın akıl sahibi olmasının sebebi Tanrı’yı
B) Mümkün tek varlık Tanrı'dır. fark edebilmesidir.
C) Mümkün olmak; olmak kadar olmamayı da içerir. C) İnsan aklını kullanırsa asıl bilginin nakli bilgi ol-
D) Varoluş özden önce gelir. duğunu anlar.
E) Tanrı imkânsız olan varlıktır. D) Akıl, nakli bilginin söylediği her şeyi sorgulaya-
rak değerlendirir.
E) Akıl, Tanrı’nın insana verdiği amacı anlamada
AYDIN YAYINLARI
bir araçtır.
142
TEST 1 Rönesans ve 17. yy Felsefesi 66
1. Rönesans'ın insancı eğilimleri her şeyden önce 3. Rönesans, yaşamın dinsellikten başka bir yüzü
sanatta, özellikle edebiyatta anlatımını buldu. Bir ya da yüzleri olabileceğini ortaya koydu. İnsan sa-
başka deyişle, insancılık felsefi derinliğine sanat- natın, felsefenin konusu olabilirdi ya da olmalıydı.
sal üretimler içinde kavuştu. Felsefenin dinbilime İnsanın salt inanan bir varlık olma algısının dışına
bağımlı olduğu uzun yüzyıllardan sonra etkin bir taşınmasının mihenk taşı Rönesans'tı.
felsefi araştırmanın birdenbire ortaya çıkması bek- Bu parçaya göre Rönesans aşağıdakilerden
lenemezdi. Daha önce de belirlediğimiz gibi, bu
hangisidir?
dönemin yaratıcı aydınları eski çağ yapıtları araş-
tırmasından giderek yeniden insan değerlerine ve A) Sanatın yükselişi
dünya değerlerine yöneldiler. Artık bireyselliğin B) İnsanın felsefeyle ilgilenişi
öne çıktığı dönemler başlıyordu. Çoktandır değeri C) Dinin hayata egemen oluşu
unutulmuş ya da görmezden gelinmiş bir dünyada
D) İnancın çok yönlülüğü
insan başlıca değer olmaya doğru gidiyordu.
E) İnsan algısının laikleşmesi
Buna göre;
I. yalnızca felsefede değil, sanat dalları ve edebi-
yatta da dönüşümün başladığı,
II. insan ve evren kavrayışında yenileşmenin gö-
rüldüğü,
III. insanı değerlendirmede yine insan kavramının
kendisinden yola çıkıldığı
AYDIN YAYINLARI
143
Rönesans ve 17. yy Felsefesi
5. Rönesans'ın ortaya koyduğu insancı düşünce özel- 7. • 13. yy.da Ay’a bakan bir bilgin oradaki şimdi
likle Fransız, İngiliz ve İspanyol edebiyatlarında bizim krater dediğimiz lekeleri merak ettiğin-
en yetkin anlatımlarını kazanmıştır. Fransa'da Ra- de Aristoteles’in tümdengelime dayanarak
belais ve Montaigne, İngiltere'de Sheaskespeare, yazdığı Metazik kitabına başvurur ve onla-
İspanya'da Cervantes insancı edebiyatın en ünlü rın sabit bulutlar kümesi olduğunu öğrenir.
adlarıdır. Rönesans'ta edebiyat bir sanat etkinliği
• 16. yy.da Ay’a yine merakla bakan bir bilgin
olduğu kadar bir felsefe etkinliğidir. Rönesans dö-
ise hiçbir kitaba başvurmaz ve elinden geldi-
neminin edebiyat adamları gerçek anlamda seçkin
ğince fazla deney yaparak tümevarımsal bir
kişilerdir, her biri derin kültür adamıdır, bunlar yal-
şekilde Aristoteles’in bulut dediği kraterlerin
nızca sanatçı değil aynı zamanda düşünürlerdir.
ne olduğunu anlamaya çalışır.
Dizgisel felsefeleri ya da gerçek anlamda felsefeleri
bir yüzyıl içinde oluşturacak koşullar bu edebiyatta Bu iki örneğe göre Rönesans için öne sürülen
içkindir. I. Akıl yürütme yöntemi değişmiştir.
Buna göre; II. Otoritelere bağlılık artmıştır.
I. Rönesans'ta felsefe değil, sanat vardır. III. Çağdaş bilimsel yöntem gelişmektedir.
II. Rönesans'ın itici gücü felsefe değil, sanat ol- yargılardan hangileri yanlıştır?
muştur.
A) Yalnız III B) Yalnız II C) I ve III
III. Sanatta, özellikle Rönesans edebiyatında fel-
sefi bir derinlik vardır. D) I ve II E) II ve III
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
144
TEST 2 Rönesans ve 17. yy Felsefesi 67
1. Rönesans'ın kurucu filozofu sayılan Petrarca'ya 3. Rönesans felsefesi, tarihsel olarak 1400 ile 1600
göre aşk ile utanma duygusu arasında, insan ya- yılları arasındaki dönemde ortaya çıkan felsefi dü-
şamının kalitesi açısından, önemli bir fark vardır. şünce ve akımları içine alan tarihsel döneme ve-
Aşk insanı iter, ona hem bir atılım gücü hem de bir rilen addır. Avrupa uygarlığının Orta Çağ ile Yeni
aldırmazlık ve tasasızlık verir. Oysa utanma duy- Çağ felsefesi arasında bir tür köprü görevi üstlen-
gusu insanı tutar, onun dizginlerini çekip her şeye miş olan felsefi dönemidir. Pek çok felsefe tarih-
karşı dikkatli kılar. Aşkın getirdiği çılgınlık, her şe- çisine göre Rönesans, felsefi anlamda bir geçiş
yin ilk ve yaratıcı ilkesi olan Tanrı'nın unutulmasın- dönemidir. Bu geçiş dönemi içinde hem eskiyi hem
da ortaya çıkar. Mutluluk hedefi ise bu unutmayı de yeniyi barındırır.
kaldıramaz. Bu yüzden insan bir takım tutkulardan Buna göre Rönesans için yapılan;
bağımsız olabileceği bir yaşam kurmalıdır.
I. Hem Orta Çağ'dan izler taşır, hem de yeni ba-
Bu parçadan yola çıkarak, aşağıdaki yargılar- kış açıları içerir.
dan hangisinin Petrarca için doğru olacağı söy-
II. Bir yönüyle dinsel, bir yönüyle dünyevidir.
lenebilir?
III. Orta Çağ felsefesinin tümden reddiyle ortaya
A) Mutlu bir yaşam, utanma duygusunun yönetti- çıkmıştır.
ği, tutkulardan arınmış yaşamdır.
saptamalardan hangileri doğrudur?
B) Aşk, insanı canlı bir yaşam atılımıyla harekete
A) Yalnız I B) I ve II C) Yalnız II
geçiren ve mutlu eden bir duygudur.
D) II ve III E) Yalnız III
C) Utanma duygusu ve aşk Tanrısal nitelikleri yü-
AYDIN YAYINLARI
145
Rönesans ve 17. yy Felsefesi
5. Montaigne, Rönesans felsefesinin en ünlü ve ta- 7. Rönesans döneminde, Machiavelli ve Bodin gi-
nınmış simasıdır. Yunan Septisizmini temele alan bi düşünürler aracılığıyla devletin niteliğine ilişkin
bir sorgulama tekniği geliştirmiş ve bunu en bilinen olarak da bir anlayış değişiminin ortaya çıktığı söy-
eseri olan - - - -'deki anlatım ve temellendirmelerin- lenebilir. Bir basamak gerideki Orta Çağ'ın devleti
de kullanmıştır. olan teoraktik devlet zayıflarken, dinden bağımsız-
Parçada boş bırakılan yere, aşağıdakilerden laşmayı temel alan modern devlet anlayışı belirle-
hangisi getirilmelidir? meye başlamıştır.
Bu durum Rönesans siyaset felsefesinin aşa-
A) Deliliğe Övgü
ğıdakilerden hangisine bir eğilim gösterdiğini
B) Prens
ifade eder?
C) Denemeler
A) Sosyal devlet B) Laik devlet
D) Kanunların Ruhu
C) Liberal devlet D) Hukuk devleti
E) Saf Aklın Eleştirisi
E) Sosyalist devlet
146
TEST 3 Rönesans ve 17. yy Felsefesi 68
1. Rönesans düşüncesi insan aklının, inancın ve otori- 3. Rönesans insanı, kendini arayan ve yaşamı üzeri-
tenin ötesine geçerek kendine yeniden dönüşün ve ne düşünen insandır. Onun vatanı bütün dünyadır.
bağımsızlaşmanın önemli bir aşamasıdır. İnsan aklıyla her şeyi bilebilir ve çözebilir. Artık bin
Bu durumda Rönesans döneminde yapılan fel- yıllık Orta Çağ karanlığından çıkılmaktadır. Ancak
sefe için aşağıdakilerden hangisi söylenemez? eskinin içinden çıkan yeni, asla süt gibi aydınlık bir
şafağa doğmaz. O hep önce karanlığı, alacakaran-
A) Dinsel inanç ve otorite zayıflamıştır.
lığa çevirir, sonra aşama aşama aydınlanır. Aydın-
B) Akıl ve deneyin önemi artmıştır. lığın karanlıkla mücadelesi ise, her zaman zor, acılı
C) Doğaya ve insana yeni bir bakış belirmiştir. ve uzun bir tarihsel döneme yayılır.
D) Bilimsel gelişmeye temel oluşturmuştur. Bu parçadan yola çıkarak Rönesans felsefesiyle il-
E) Dogmatik tavrı zenginleştirmiştir. gili olarak aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?
147
Rönesans ve 17. yy Felsefesi
5. Rönesans felsefesi genel olarak, felsefe tarihçileri 7. Rönesans Dönemi'nin hemen öncesinde ger-
tarafından bir geçiş dönemi olarak nitelendirilir. Bu çekleşen;
felsefenin bir geçiş dönemi felsefesi olmasının en te- ● Teleskop benzeri aletlerin icadı,
mel nedeni, onun hem Orta Çağ felsefesiyle sürek-
● Yunan matematiği ve Platon'un matematiğine
lilik arz etmesi hem de felsefede bir "yeniden doğu-
önem verilmeye başlanması,
şu" temsil etmesidir. Orta Çağ felsefesiyle süreklilik
● Kâğıdın 15. yüzyılda Batı uygarlığına girişine
göstermesinin nedeni, Aristotelesçiliğin Rönesans
paralel olarak matbaanın bulunması gibi
felsefesine, antikiteden miras kalan diğer düşünce
akımlarıyla birlikte hakim olmasından kaynaklanır. gelişmeler, aşağıdakilerden hangisine zemin
hazırlamış olabilir?
Buna göre Rönesans için öne sürülen;
I. Bir yanıyla, bir devam felsefesidir. A) Felsefenin laikleşmesine
II. Eskinin yanında, yeni bir düşünceyi filizlendir- B) Eğitim sisteminin değişmesine
me mücadelesidir. C) Teknolojinin doğaya egemen olmasına
III. Antik Çağ düşüncesine yeniden dönüşü içerir. D) Tek geçerli bilimin matematik kabul edilmesine
IV. Aristotelesçi bakış açısı, Orta Çağ'ın etkisiyle E) Bilimsel düşüncenin gelişmesine
hâkimdir.
V. Din kaynaklı felsefe tamamen ortadan kalkmıştır. 8.
yargılardan doğru olmayan aşağıdakilerden s5
Birbirine kü
hangisidir? eşi
tane kard
k is-
barıştırma
türlü
teyen baba
A) I B) II C) III D) IV E) V
AYDIN YAYINLARI
rılı ola-
fakat başa
er r insan-
yollar den e ş bile olsala
6. Rönesans hümanistlerinden Ficinus, gündelik haya- eder ki k a rd dar
maz. Fark ncil ve gad
tın çok çeşitli deneyimleri içinde yolunu kaybeden ve a rş ı s o n derece be
lar, birbirle
rine k nı da ra-
v
u y ü z d e n hepsine ay
sürekli bir şaşkınlıkla tatminsizlik haline düşen zih- dirler. B racı haklı
kılar.”
olabilmekte V e “Araç, a
la r.
nin, dış dünyaya sırt çevirip kendi ruhsal varlığı üze-
namayaca
ğın ı a n r başka bir
u ğ u ile ib adete gide
rinde yoğunlaşması gerektiğini iddia eder. Kaldı ki, dar ço c ven-
diyerek, din ce önce gü
insan bunu yapabilme gücüne sahiptir. İnsan kendi- y h a n e ye… Böyle
m e birinde ha
de n -
çocuğu ile ş a m hepsini bir
ir a k nce
sini yabancı etkilerden arındıracak bir güce sahiptir: nır ve b irlerini görü
lerini kaza t eder. Birb
Ruh. Ruh, kendisine çok da uzak ve cisimsel olma- d a ve ler
bersiz yem
e ğ e an kard ş e
u rd a n m a ya başlay
yan dünyayı keşfederek yüksek bir bilgiye erişebilir. hom
şaşıran ve zını yumar
gözünü…
is e a ç a r a ğ
Buna göre; karşısında
I. Maddi-gündelik yaşam, insanı insanca olandan
uzaklaştırır.
Bu örnek olayla ilgili olarak, aşağıdaki sonuç-
II. Ruh, çok daha yetkin bir düzeye erişebilme ye-
lardan hangisine varılamaz?
tisine sahiptir.
A) Baba, bütün kardeşleri önce kendisine bağla-
III. Gündelik hayatın gerekliliklerine sırt çevirerek,
mıştır.
manevi yaşamını besleyen kişi yetkin bilgiye
erişebilir. B) Baba, çocukları üzerindeki mutlak gücünün
farkına varmıştır.
saptamalarından hangileri Ficinus'un görüşleriyle
C) Baba, gerektiğinde gerektiği gibi davranmıştır.
tutarlıdır?
D) Baba için amaca giden her yol mubahtır.
A) I ve II B) I, II ve III C) II ve III
E) Baba, çocuklarının da güç sahibi olduğunu on-
D) I ve III E) Yalnız III lara hissettirmiştir.
148
TEST 4 Rönesans ve 17. yy Felsefesi 69
1. Dünya, Bruno'ya göre ayrı şeylerden ve faktörler- 3. - - - -, toplumun Platon'un Devlet'ini akla getiren, hü-
den meydana gelmekle birlikte, son çözümlemede manist düzenlenişiyle ortaya çıktığı "Güneş Ülkesi"
bir ve sonsuzdur. Dünya sonsuz sayıda monaddan adlı ütopyasında belli olduğu üzere, siyaset felse-
meydana gelir. Giardano Bruno monadları üç dü- fesinde Papa'nın manevi, İspanya monarşisinin de
zeyde ele alır. Buna göre matematiksel monadlar maddi ve dünyevi liderliği altında gerçekleştirmesini
birimlerdir, fiziksel monadlar bölünemez ve bir an- umut ettiği evrensel bir hiyerarşinin savunuculuğu-
lamda canlı olan atomlardır; monadlar metafiziksel nu yapmıştır.
düzeyde ise ölümsüz ruhlara karşılık gelir. Tüm Parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden
bunların üstünde ise Natura Naturans (Tanrı) vardır. hangisi getirilmelidir?
149
Rönesans ve 17. yy Felsefesi
5. Montaigne, Rönesans ruhuna bütünüyle uygun 7. 15. yüzyılın ortalarında yaşanan Protestan refor-
olarak "doğa" düşüncesi ya da kavrayışına özel masyonu da Rönesans'ın gelişiminde önemli bir rol
önem vermiştir. Doğa onun gözünde tüm insanlara oynamıştır. Protestanların kutsal kitabın, Latince
temelde değişmez olan belirli bir karakter verir. Bu değil de ulusal dillerde okunması gerektiği üzerin-
yüzden ahlak eğitiminin doğanın bu armağanının deki ısrarı sadece ulusal dillerin gelişimine değil,
özgünlüğünü ve kendiliğindenliğini uyandıracak ve okur-yazarlığın gelişimiyle de bilginin geniş kitlelere
koruyacak şekilde olması gerekir. yayılmasında azımsanmayacak derecede katkıda
bulunmuştur.
Buna göre;
Bu durumun felsefe üzerindeki etkisi aşağıdaki-
I. İnsan doğası ile doğa arasında kendiliğinden
lerden hangisi olabilir?
bir benzerlik vardır.
A) Kutsal kitabın bireylerce olunması dinle ilgili al-
II. Ahlaki eğitim, insanın doğayla benzeşmesi
gıyı bireyselleştirmiştir.
üzerine kurulmalıdır.
B) Rönesans'ta ortaya çıkan düşüncelerin geniş
III. İnsan karakterini şekillendiren doğadır.
kitlelere ulaşmasını sağlamıştır.
yargılarından hangileri Montaigne tarafından
C) İnanç-düşünce ayrımının daha etkili bir şekilde
kabul edilir? yapılmasına neden olmuştur.
A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) Latince bilmeyen kişilerin dini anlamaları müm-
kün hâle gelmiştir.
D) I ve II E) I, II ve III
E) Filozofların farklı felsefi metinlere ulaşabilmeleri
mümkün olmuştur.
AYDIN YAYINLARI
150
TEST 5 Rönesans ve 17. yy Felsefesi 70
1. Gelişen bilimin etkisiyle, 17. yüzyılda, öncelikle 3. Modern bilimin Rönesans dönemindeki doğuşunun
Batı'nın genel dünya görüşünde ve özellikle de bilgi modern felsefe üzerinde yoğun bir etkisi oldu. Bi-
anlayışında büyük bir değişiklik gerçekleşir. Bilim limsel yöntemin iki boyutunun, yani sırasıyla göz-
artık ilerlemenin tek ve en büyük motoru, modernli- lem-tümevarım yönüyle tümdengelim-matematik
ğin özüdür. Bununla birlikte, bilime modern zaman- yönlerinin 17. yüzyıl felsefesini baştan aşağı şekil-
larda, bizatihi kendisi için değil pratik değer, sağla- lendirdiği söylenebilir.
dığı yarar için değer verilmiştir. Buna göre, bilgi ar- Bu parçadan,
tık İlk Çağ'da olduğu gibi, salt anlamak veya merakı
I. bilim-felsefe ilişkisi,
tatmin etmek için değildir. Bilgi sağladığı yarar için
istenir. II. bilimsel yöntemin yapısı,
III. Rönesans biliminin felsefeye etkisi
Bu durum, felsefenin bilgiye bakışıyla ilgili, aşağı-
dakilerden hangisinin değiştiğinin göstergesidir? durumlarından hangilerine ulaşılabilir?
4. Kopernik’in haklılı-
ğını savunduğu için
1600 yılında yakıla-
rak idam edilen Bru-
no şöyle der, “Ne
2. Rönesans biliminin modern felsefeyi, yol açtığı
gördüğüm hakikati
mekanik dünya görüşü noktasında etkilediği düşü-
gizlemekten hoşlanırım ne de bunu açıkça ifade et-
nülür. Rönesans döneminin bilim hareketi sonraki
mekten korkarım. Aydınlık ve karanlık arasında-
modern felsefe üzerinde, özellikle yıktığı klasik teo-
ki, bilim ve cehalet arasındaki savaşa her yerde
lojik dünya görüşünün yerine mekanik bir dünya gö-
katıldım. Bundan dolayı her yerde zorlukla karşılaş-
rüşünü koyması bakımından çok etkili olmuş ve bu
tım ve cehaletin babaları olan resmî akademisyen-
anlayış 17. yüzyıl felsefesine de yansımıştır.
lerin yanı sıra kalın kafalı çoğunluğun öfkesinde
Bu durumu özetleyen yargı aşağıdakilerden
hedef olarak yaşadım.” Aradan yıllar geçer Galilei,
hangisidir? Kopernik’i doğrular ve Francis Bacon ile de yepyeni
A) Rönesans mekanizmi 17. yüzyıl felsefesi için bir bilim anlayışı kurulur.
model olmuştur. Akademisyenleri Orta Çağ’da cehaletin babası
B) Bilimdeki gelişmeler daima felsefeye de yansır. haline gelmesine sebep olan “otoriteye uyma”yı
C) Klasik teolojinin yıkılması, yeni bir teolojiyi ge- Francis Bacon aşağıdaki hangi kavram ile ifade
rekli kılmıştır. etmiştir?
D) Mekanizm, idealist bir varlık anlayışına neden A) Tümevarım B) İdol
olmuştur.
C) Deney ve gözlem D) Tümdengelim
E) Modern felsefenin temeli klasik teolojide atıl-
mıştır. E) Diyalektik
151
Rönesans ve 17. yy Felsefesi
152
TEST 6 Rönesans ve 17. yy Felsefesi 71
1. 17. yüzyılla birlikte başlayan, dini dünya görüşünü 3. 17. yüzyıldan itibaren başlayan "Modern Felsefe"
bir şekilde gerileten veya çok büyük ölçüde ortadan insanı, özgür ve yaratıcı bir özne olarak değerlen-
kaldıran modern düşünüşte, hemen hemen bütün dirir. İnsan doğduğu andan itibaren özellikle dene-
felsefelerin hareket noktaları, özellikle Descartes'ın yim ve eğitim tarafından şekillendirilen, mutlak bir
cogito'sunda çok açıklıkla ortaya çıktığı üzere, in- özgürlüğe ve devredilemez haklara sahip bağımsız
sandır, Batılı öznedir. Felsefi düşünüşün temeli, da- bir varlıktır. Dünya da, Tanrı tarafından yaratılıp yö-
yanağı olan bu özneyi modern dünyada çözülmek netilen statik bir varlık alanı olarak değil, bütünüyle
üzere bekleyen acil problemler vardır. Bunlardan insani olan, insan tarafından şekillendirilecek bir
birincisi, bilgiyi kendisinde veya zihninde temel- oluş süreci olarak değerlendirilir.
lendirmektir. İkincisi, varlığı, bilimin ve kendisinin Buna göre;
taleplerine göre yeni baştan anlayıp inşa etmektir.
I. değerli,
Üçüncü olarak modern ekonomik koşullara uygun
bir biçimde kendisinin doğal ya da manevi boyutuy- II. özgür,
153
Rönesans ve 17. yy Felsefesi
5. 17. yüzyılın bütün büyük filozoflarına göre, hakikat 7. • Gerçeği arayanın yaşamında bir kez tüm
dini otorite veya kutsal metinler tarafından aktarılan nesnelerden gücü yettiği ölçüde kuşku duy-
bir şey değildir. Hakikat akla dayalı özgür ve taraf- ması gerekir.
sız bir araştırma ile keşfedilen bir şeydir.
Bu durumda 17. yüzyıl felsefesi için aşağıdaki- • Bu nedenle kendilerinden kuşku duyulan
tüm nesnelere yanlış gözüyle bakmak da ya-
lerden hangisi söylenemez?
rarlı olur.
A) Olguları olgularla açıklamayı amaçlamıştır.
B) İnsanın aklını kullanarak doğru bilgiye ulaşabi- • Bu kuşkuyu hiçbir zaman işlerimizi yön-
leceğini temele alır. lendirmede kullanmamalıyız. Çünkü (…)
doğruya yakın kanılara göre hareket etme
C) Düşünürlerin bakışlarını doğaüstü olaylara çe-
zorunda olduğumuz açıktır.
virmiştir.
Descartes kendisini “Düşünüyorum öyleyse varım.”
D) Gerçeğin özgür ve tarafsız bir araştırma ile
sonucuna götürecek akıl yürütmesine bu serimle-
keşfedilebileceğini ilke edinmiştir.
me ile başlar.
E) İlerlemenin temel gücü olarak bilimi görmüştür. Aşağıdakilerden hangisi parçadan çıkartıla-
maz?
k et-
ek onu yo
e n o lmak dem de
Doğaya e g e m i günümüz
ild ir . Ne yazık k
mek deme
k d e ğ men o ak
lm
e k te . B ir şeye ege
böyle düşü
nü lm ek ya da
o n u ta m amen bilm
demek as
lınd a ektir. Siz
e y e ç a lı şmak dem
en azında
n bilm y hak-
iz k i h e rh angi bir şe
dersin o ka-
de takdir e k kriniz o
lursa ona
r ç o lü
kında ne k a d a da siz güç
i
n o la b ili rs iniz ve bu lm a k
o
dar egeme n doğaya eg
emen 8. Thomas Hobbes'a göre, insan ve hayvanlarda da-
d a
yapar. Bu
b a k ım n parç r a la
v e g ö z le m ile onda hil olmak üzere her şey yalnız ve yalnız maddesel
aslında de
ne y ektir.
l te o ri le re gitmek dem parçalardan oluşmaktaydı. İnsan aklı ya da ruhu da
gen e
toplayarak beyindeki küçük parçaların hareketi sayesinde vardı.
Bu durumda Hobbes'un varlık anlayışını özetle-
Bu parça Francis Bacon açısından düşünüldü- yen yargı aşağıdakilerden hangisidir?
ğünde
A) Evrendeki her şey değişim hâlindedir.
I. Bilgi, güçtür.
B) Varlık fiziki gerçeklikten başka bir şey değildir.
II. Bilgiye ulaşmanın en güvenilir yolu tümevarım-
dır. C) Düşünme ve yer kaplama varlığı oluşturan iki
ayrı unsurdur.
III. Bilimsel yöntem yalnızca inancın bir aracıdır.
D) Varlığın temelinde maddi olmayan ideal varlık-
verilen yargılardan hangileri doğrudur?
lar vardır.
A) Yalnız II B) I ve II C) Yalnız III
E) Varlığı kavramak süjenin yönelimiyle özü kav-
D) I ve III E) Yalnız I ramaktan geçer.
154
TEST 7 Rönesans ve 17. yy Felsefesi 72
1. Spinoza'ya göre, felsefe, diğer disiplinler arasında 3. Bacon, doğa felsefesini ikiye ayırır; fizik ve metafi-
herhangi bir disiplin veya özel bilimleri tamamla- zik. Bu iki bilimin konu alanını, o, Aristoteles'in dört
yan yararlı bir disiplin değildir. Felsefe, aslında tüm neden kuramı yoluyla açıklar. Buna göre, fizik mad-
diğer disiplinlerin kendisine tabi olduğu tek tam ve di ve fail nedenleri, metafizik ise formel ve ereksel
temel bilgi türüdür. Onun gözünde felsefe, bilgeliğin nedenleri konu alır. Metafizik, fizikten daha genel
peşinden koşma ve doğru hayat tarzına ilişkin bilgi ve soyut olup, bir doğa tarihi temeline dayanan fizik
arama faaliyetidir. Felsefenin amacı ve kapsamıyla üzerinde yükselir.
ilgili, tıpkı Platon gibi hayli iddialı ve geniş kapsamlı Buna göre,
görüş sergileyen Spinoza, teori-pratik ilişkisiyle il-
I. Doğa felsefesinin temeline Aristoteles'in açık-
gili olarak da, tıpkı Sokrates gibi, entelektüalist bir
lamalarını almıştır.
tavırla bizim gerçek nedenleri ve doğru felsefeyi bil-
II. Soyutu ve somutu birlikte ele alan bir doğa fel-
diğimiz zaman, nasıl yaşamamız gerektiğini bilece-
sefesi vardır.
ğimizi öne sürmüştür.
III. Fiziğin bulgularının, metafiziği de belirleyeceği-
Buna göre,
ni düşünür.
I. Felsefenin temel bilgi alanı olduğuna inanır.
saptamalarından hangileri Bacon'un doğa fel-
II. Felsefede teorinin pratiği doğurması gerektiğini
sefesi açısından doğrudur?
savunur.
A) I ve II B) I, II ve III C) II ve III
III. Gerçek nedeni saptama ve doğru felsefeyi ge-
liştirme temel hedefidir. D) I ve III E) Yalnız I
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
D) I, II ve III E) II ve III
155
Rönesans ve 17. yy Felsefesi
5. 17. yüzyılın genel düşünme biçimine aykırı filozof- 7. İnsan eylemlerini yöneten, insan davranışına yol
lardan biri Pascal'dır. Pascal, doğanın sekülarizas- gösteren ilkeleri arayan, ahlaklılığın nereye dayan-
yonu ve mekanizasyonuna karşı çıkmıştır. Tanrısız, dırılacağını araştıran Locke, bunu, Bacon'un mo-
manevi boyutları olmayan bir evren tasavvuruna da dern bilgi anlayışını devam ettirdiği için, bilgiyi sor-
muhalefet eden Pascal, "modern insan" anlayışına gulayarak yapar. Ona göre de bilgi güçtür ve bilmek
da muhalefet etmiştir. Nitekim o, hakikatin sadece eylemektir. İnsan bilgisinin sınırlarını belirleyerek,
gösterilebilen ve ispatlanabilen tarafını gördüğü ve onun neyi bilip neyi bilemeyeceğini ve böylelikle de
Tanrı'nın yalnızca matematikçi olmadığını anlama- nasıl ve hangi ve hangi ilkelere uygun olarak ey-
dığı için Descartes'ı eleştirir. leyebileceğini göstermek isteyen Locke, ahlaklılığı
Bu parçaya dayanarak, Pascal için aşağıdaki bilgiye dayandırmak, etiko-politik alanı akılda te-
yorumlardan hangisi yapılabilir? mellendirmek ihtiyacı duyar.
Bu parçaya göre, Locke'un felsefi sisteminin te-
A) Bilmenin egemen olmak anlamına geldiği fikri-
meline aşağıdaki felsefe alanlarından hangisini
ne katılır.
aldığı söylenebilir?
B) Kendisinden şüphe duyulamayacak apaçık bil-
giyi arar. A) Epistemoloji B) Ontoloji C) Etik
C) Evren tasavvurunun ve bilginin yalnızca somu- D) Estetik E) Metafizik
ta indirgenmesine karşı çıkar.
D) Modern insanın yaratılmasının koşullarını arar. 8. Spinoza da Yahudi bir
E) Mekanik bir evren tasarımıyla ontoloji geliştirir. ailede doğar, Einstein
da. Belki de araların-
daki çağ farkından ötü-
AYDIN YAYINLARI
156
TEST 8 Rönesans ve 17. yy Felsefesi 73
157
Rönesans ve 17. yy Felsefesi
5. 17. yüzyıl filozoflarından Spinoza'ya göre, doğadaki 7. "Düşünüyorum, öyleyse varım." önermesi, Descar-
her şey ya düşünce ya da maddedir. Günlük yaşan- tes'ın uzun ve dolambaçlı bir şüphe yolunun sonun-
tımızda karşılaştığımız bir takım olgular, örneğin bir da varmış olduğu kesin; artık sarsılamaz doğrudur.
çiçek ya da Turgut Uyar'ın bir şiiri, düşünce ya da Bu parçaya göre, Descartes doğru arayışına aşa-
maddenin değişik kipleridir. Kip, töz, tanrı ya da do-
ğıdakilerden hangisini ölçüt olarak koymuştur?
ğanın belli bir andaki durumudur. Bir çiçek madde
yükleminin bir kipidir ve çiçekle ilgili bir şiir düşünce A) Apaçıklık B) Uygunluk C) Yararlılık
yükleminin bir kipidir. Ancak bunların ikiside tek bir D) Uzlaşım E) Tutarlılık
tözün ifadesidir.
Bu durumda Spinoza için varlık, aşağıdakiler-
den hangisidir?
6. Descartes'in doğruluğuna kesin gözüyle bakılan her zar, bu önsözün bir kıs-
veriden kuşku duyma eylemine dayandırdığı yönte- mı şöyledir: "Deneysel
mi, aslında bir ipe tırmanmadan önce ipin kendisini felsefeyi (deneysel fi-
taşıyıp taşımayacağını anlamak için birkaç kez hızla zik) elinde bulunduranlar tüm şeylerin nedenlerini
çeken birinin tavrına benzetilebilir. Belki de ip olma- olanaklı en yalın ilkelerden türetirler; ama sonra
sı gerektiği gibi sağlam bir noktaya bağlıydı, belki de (geçmişteki bilim insanlarının aksine) fenomenler
herkes sağlamlığına güvenebileceğimizi söylüyordu tarafından kanıtlanmamış hiçbir şeyi ilke olarak ka-
bize ama söz konusu olan bizim yaşamımızdı, filo- bul etmezler. Hiçbir ön kabul kurmazlar ve hiçbir ön
zof tırmanmadan önce bütün önlemleri almak isti- kabulü gerçeklikleri tartışılabilir sorularak olarak ol-
yordu. Bu yöntem onu, doğruluğundan kuşku duya- manın dışında felsefeye (fiziğe) dahil etmezler. (…)
mayacağı kesinlikte bilgiye ulaştıracaktı. Seçilen kimi fenomenleri çözümleyerek doğanın
kuvvetlerini incelerler."
Söz konusu yöntem için aşağıdakilerden hangi-
si söylenemez? Bu parçadan aşağıdaki saptamalardan hangisine
ulaşılabilir?
A) Kuşkuyu doğru bilgiye ulaşmanın bir metodu
olarak kullanır. A) Newton varlığın ne olduğu sorusuna yoğunlaş-
kaçınmayı gerektiren bir yöntemdir. C) Newton metafiziği bir açıklama biçimi olarak
rak; eldeki her veriyi eleştiri süzgecinden geçir- E) Newton bilimsel yöntemi bakımından dogma-
meye dayanır. tiktir.
158
TEST 9 Rönesans ve 17. yy Felsefesi 74
1. Hobbes'un sözünü ettiği yeni doğa, hareketin Gali- 3. 17. yüzyıldan itibaren, değer dünyasının ancak in-
leo tarafından keşfedilen fizik yasalarına göre ger- sandan hareketle ortaya konulup tanımlanabilece-
çekleştiği kendi içlerinde hiç bir amaç taşımayan ci- ğine inanan modern etik düşünürü için etik değerler
simlerin dışardan bir engelle karşılaşmadıkça, sınır- ile kuralların bizzat insanın kendi doğasından türe-
sızca hareket hâlinde olduğu mekanik bir doğadır. tilmesi gerekir. Nitekim modern etiği belirleyen en
Başka bir deyişle o, büyüsü bozulmuş, yaradılıştan önemli şeyin, ahlaklılık düşüncesiyle moral değer-
gelen değer biçici bütün anlamlardan arındırılmış; lerin ve ahlaki hayat tarzının insanın dışındaki nes-
doğal olanın moral açıdan kayıtsız, hatta düşman- nel bir kaynaktan türetilmesi gerektiği geleneksel
ca olduğu, doğuştan hiçbir şeyin bir başkasından kabulünün terk edilmesi olduğu söylenebilir. Mo-
üstün olmadığı bir doğa olmak durumundaydı. dern değer krizini ve ahlak bunalımını yaratan şey,
Buna göre; bu kabulün tamamen hümanist bir çerçeve içinde
terk edilmesine ek olarak, moral çerçevenin insan
I. aklın yapısından kaynaklanan bir nedensellik
doğasının kendi öz kaynaklarından hareketle inşa
anlayışı,
edilmesi olmuştur.
II. madde temelli mekanik evren görüşü,
Buna göre, modern etik anlayışının insana atfet-
III. yaradılış kaynaklı evren tasarımı
tikleri arasında aşağıdakilerden hangisi yoktur?
fikirlerinden hangileri Hobbes'un görüşleriyle
A) Kendi değerlerini üretme
uyumludur?
B) Ahlakı kendinden yola çıkarak şekillendirme
A) I ve II B) I ve III C) Yalnız I
C) Geleneksel değerin dışına çıkma
D) II ve III E) Yalnız III D) Hümanist temelde etik üretme
AYDIN YAYINLARI
Buna göre, Bacon'un aşağıdaki yargılardan II. Doğayı bilme yoluyla insan ona egemen olabilir.
hangisine öne süreceği düşünülebilir? III. İnsanın var olmak için akıl dışında bir şeye ihti-
yacı yoktur.
A) Doğanın bilgisi doğuştandır.
B) Bilgi sezginin ürünüdür. saptamalarından hangileri parçadan çıkarıla-
maz?
C) Bilmek egemen olmaktır.
D) İnsan bilgisi hatırlamanın sonucudur. A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III
159
Rönesans ve 17. yy Felsefesi
12 Eylül 1980
askeri darbesinden
sonra Kenan Evren devlet otoritesi-
ni sağlamak adına yönetime el koyduklarını anla-
tan bir konuşma yapar. Bu konuşmanın bir parça-
sı şöyledir: Hepinizin bildiği gibi; anarşi, terör ve
bölücülük, her gün 20 civarında vatandaşımızın
hayatını söndürmektedir. Aynı dini ve milli değer-
leri paylaşan Türk Vatandaşları siyasi çıkarlar uğ-
6. 17. yüzyılın siyaset felsefesine bakıldığında, insanı runa, çeşitli suni ayrılıklar yaratılmak suretiyle
merkeze alan, insanın iradesine vurgu yapan öğ- muhtelif kamplara bölünmüş ve birbirlerinin kanla-
retiler olarak karşımıza çıktığı görülür. Bu öğretiler, rını çekinmeden akıtacak kadar gözleri döndürü-
toplumu da doğal bir yapı olarak değil, kurulmuş, lerek, adeta birbirlerine düşman edilmişlerdir.
insan tarafından yaratılmış bir yapı şeklinde değer-
lendirirler. Buna göre
Buna göre, söz konusu siyaset felsefeleri top- I. Devletin amacı bireysel güvenliktir.
lumu ve devleti aşağıdakilerden hangisi olarak II. Devlet olmadıkça herkes herkesle savaş halin-
değerlendirirler? dedir.
B) İnsandan bağımsız bir oluşum Verilen maddelerden hangisi darbeyi haklı kıl-
C) Doğal sürecin sonucu mak için ortaya konmuş bir düşünce olamaz?
160
TEST 10 Rönesans ve 17. yy Felsefesi 75
1. 17. yüzyılın ilk akıla gelen isimlerinden biri Thomas 3. 17. yüzyıl düşünürlerinden Gassendi'ye göre Aris-
Hobbes'tur. Kendisinin 17. yüzyıl materyalizmini te- toteles, çağı içinde, felsefeye getirdiği sorunlar açı-
mellendiren kişi olduğu düşünülür. Tanrı'nın varlığı sından da bu sorunlara öngördüğü çözümler açı-
ve Hristiyanlık konusundaki düşüncelerini açıklar- sından da önemli bir yer tutar. Ancak önceki cümle-
ken şunları söylediği görülür: de kullanılan "çağı içinde" sözünün altı çizilmelidir.
"Biz Hristiyanlar meleklerin varlığını, iyi ve kötü ruh- Onun eğile büküle uzun yıllar boyunca felsefede
etkin kılınmak istenmesi düşünce adına bir gerile-
ların varlığını kabul ediyoruz. İnsan ruhunun bir öz
medir, bu tutum felsefi düşünceyi geriye çekmiş,
olduğunu, meleklerin ruhları gibi ölümsüz olduğunu
dondurmuş ve sakatlamıştır.
kabul ediyoruz. Ama biz bunun böyle olup olmadı-
ğını bilemeyiz, onun doğal apaçıklığına sahip ola- Bu parçada, Aristoteles'in görüşlerinin "eğilip
161
Rönesans ve 17. yy Felsefesi
162
TEST 1 18. yy Aydınlanma Felsefesi 76
1. Aydınlanma düşünürlerine göre, aklı normal işle- 3. 17. yüzyılın herbiri kendi içinde bütünlük taşıyan,
yişinden alıkoyan, onun bütün insan varlıklarında böylece tam tamına kapalı bir sistem oluşturan fel-
benzer ya da aynı fonksiyonları yerine getirmesini sefeleri, bir başka deyişle evren ve insanla ilgili tüm
önleyen birtakım faktörler vardır ve bu olumsuz fak- sorunlara bir bütünsellik içinde yanıt arayan ve her-
törlerin en başında kurumsal ve kültürel çevre ge- biri ilk nedenlere kadar inmek ve son açıklamalara
lir. Aydınlanma düşünürleri aklın bu bozuluşundan ulaşmak isteyen felsefeleri 18. yüzyılın eşiğinde
Kilise'yi, devleti, batıl itikatları, bilgisizlik, sefalet ve hızla etkinliklerini yitirdiler. Bunun yerine çok basit,
önyargıyı sorumlu tutarlar. İnsanlara boş inançlar çok yüzeysel ve yalın felsefeler ortaya çıktı. İlk ba-
aşılayan, onların ceplerini ve gönüllerini ipotek altı- kışta bu yeni felsefelerin, gerçek felsefi dayanak-
na alan, dolayısıyla maneviyatlarından çok hırsları, lardan, en başta da bütünsellikten ve köktencilikten
bencillikleri, bağnazlıklarıyla papazlar ve dolayısıy- yoksun kaldığı düşünülebilir.
la Roma Katolik Kilisesi, onların gözünde en zararlı Bu parçadan yola çıkılarak, aşağıdakilerden
etkiyi meydana getirmiştir. hangisine ulaşılamaz?
Buna göre;
A) 17. ve 18. yüzyıl felsefeleri arasında sistematik
I. aklın özgürleştirilmesi, açıdan fark vardır.
II. bilginin laikleşmesi, B) 17. yüzyıl felsefesi sistem kurma yoluna gitmiş-
III. dinsel kontrolün arttırılması ken, 18. yüzyıl felsefesinde sistemcilik görülmez.
durumlarından, hangileri , Aydınlama düşünür- C) 18. yüzyıl feslefesi sistematik olmadığından
leri tarafından kabul edilmez? daha yalın niteliktedir.
163
18. yy Aydınlanma Felsefesi
5. 18. yüzyıl düşünürlerinden Berkeley 18. yüzyılın 7. Bütün bir Orta Çağ boyunca Hristiyan dünya tasav-
daha çok din dışı düzeyde gelişen felsefeleri ve in- vuru ile feodal Avrupa'nın sosyo-politik yapıları ara-
sanlığın 16. yüzyıldan sonra başlayan tanrıtanımaz sında, esas itibariyle Tanrı, papa ve kraldan mey-
eğilimleri karşısında dini savunan bir felsefe geliştir- dana gelen geleneksel otoriteler etrafından yoğun-
mek istemiştir. Bu felsefenin çağın eğilimlerine ters laşan bir yapı kurulmuştu. 18. yüzyıla gelindiğinde
düşmesini umursamayarak ruhçulukla deneyciliği, bu yapı bozulmaya başladı. Çünkü Hristiyanlığın
maddecilikle idealizmi, birbiriyle bağdaşması ola- rasyonel düşünen insanın gözündeki akıldışılıkla-
naksız bir çok şeyi birbiriyle kaynaştırmayı dene- rıyla kuralları ve politikanın zorbalık ve adaletsizlik-
miştir. Amacı her şeyden önce materyalist düşün- leri, modern zihniyet açısından kendisine başkaldı-
cenin gelişimine köktenci bir tutumla engel olmaktır. rılacak bir oluşuma dönüşmüştü.
Maddenin olmadığı bir ortamda maddecilik de ola- Bu parçadan;
maz diye düşünmektedir.
I. Orta Çağ siyasi ortamının Aydınlanmada de-
Buna göre; ğişmeye başlaması,
I. Karşıtlık içeren görüşleri sentezlemek istemiştir. II. eski otoritelerin, Aydınlanma dönemi insanların
II. Çağın genel düşüncesine aykırı bir felsefi du- gözünde sarsılmaya başlamış olması,
ruş geliştirmiştir. III. Aydınlamanın düşünsel zeminde politik ve din-
III. Görüşleri, evreni ve oluşumu somuta indirge- sel bir karşı duruşu içermesi
yen bir nitelik gösterir. durumlarından hangilerine ulaşılır?
saptamalarından hangileri Berkeley için söylen-
A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III
diğinde doğru olmaz?
D) I, II ve III E) I ve II
AYDIN YAYINLARI
D) I ve II E) II ve III
164
TEST 2 18. yy Aydınlanma Felsefesi 77
1. Aydınlanma, kamusal alanın inanç, bâtıllık veya din 3. Fransız Aydınlanması'nın önemli isimlerinden biri
tarafından değil de, akıl tarafından yönetilmesi ve de Denis Diderot'tur. Diderot, ünlü "Ansiklopedi"nin
yönlendirilmesi arzusunu, aklın toplumu değiştirme iki editöründen biriydi. O da bütün Aydınlanma dü-
ve bireyi gelenek ve keyfi otoritenin baskısından şünürleri gibi iyimserdi, bu yüzden uygarlığın ilerle-
kurtarma gücüyle beslenen inancı ifade eder. Din mesi ile insanlığın ahlaki gelişimi arasında yakın bir
ya da gelenek yerine bilim eliyle geçerli kılınan ve bağ kuran, dini ve dini dogmaları ilerlemenin önün-
meşrulaştırılan bir dünya görüşünü ve nihayet, Ba- deki en önemli engeller olarak gören bir felsefe ge-
tı Avrupa'nın büyük düşünürlerinin bütün bu talep, liştirdi. Bağımsız araştırmaya, hür düşünceye engel
özlem ve bakış açılarına cevap veren entelektüel olan, insanın doğal haklarını ihlal eden otoritelerle
hareket ya da felsefesini ifade eder. geleneklere savaş açtı.
Bu parçada aşağıdaki sorulardan hangisinin ya- Parçada yola çıkarak Diderot ile ilgili aşağıdaki
nıtı yoktur? sonuçlardan hangisine ulaşılamaz?
A) Aydınlanma hareketinin düşünme yönteminin A) Felsefesinde teori ile pratiği bir araya getirmiştir.
temelindeki kavram nedir? B) Dinsel dogmaların akılla temellendirilişini sa-
B) Aydınlanma felsefesinin geleneksel değerlere vunmuştur.
bakışı nasıldır? C) Etiğin, uygarlığın gelişimi ile iligli olduğuna
C) Aydınlanma felsefesinin ulaşmayı hedeflediği inanmıştır.
amaç nedir? D) Teolojik baskıyı reddetmiş ve bu baskıyla mü-
D) Aydınlanmanın meşrulaştırmayı amaçladığı cadele etmiştir.
dünya görüşü nedir? E) Özgür düşünme ve araştırma ortamının uygar-
AYDIN YAYINLARI
4.
Edmund heyecanla uyanır
ve hemen komodinin üze-
2. Aydınlanmanın, Ada empirizmi ayağında yer alan rinde duran kâğıt kalemini
filozoflardan biri de Berkeley'dir. Berkeley'e göre, alarak hatırladığı kadarıyla
herhangi bir şeyin var olması, o şeyin onu algıla- rüyasını not ederek şöyle yazar:
yan bireyin algı alanı içinde yer almasına bağlıdır. Rüyamda Tanrı ile konuşuyordum; ancak bu bir
Ona göre bir nesne bilinçten bağımsız olarak var veda konuşması idi. Artık iyiyi, doğruyu, mutlulu-
olamaz. Bu yüzden evren bireyin sahip olduğu ta- ğu onsuz anlamaya çalışacağımı söyledim ona ve
sarımların toplamından ibarettir. dedim ki ben senin değil doğanın bir parçasıyım.
Bu parçaya göre, Berkeley'in varlık konusunda- Yazdıklarını bitirdikten sonra defterini yerine ko-
ki yaklaşımını veren yargı aşağıdakilerden han- yarken başucunda duran kitabı gören genç adam,
gördüğü rüyanın bu kitapta okudukları ile paralel
gisidir?
olduğunu düşünür.
A) Varlık görünüşlerin ötesindeki özdür.
Parçada bahsedilen kitabın yazarı aşağıdakiler-
B) Varlık düşünce - madde bileşimidir.
den hangisi olamaz?
C) Var olmak temelde bir yanılsamadır.
D) Var olmak algılanmaktır. A) Kant B) Clemens C) Locke
165
18. yy Aydınlanma Felsefesi
5. - - - -'a göre, insanın ereği sadece mutluluk olsay- 7. Kant'a göre, deney bilgiye yönelişi başlatan güçtür,
dı, doğanın ona başka canlılardan ayrı olarak bir bir çıkış noktasıdır. Duyularımızı uyaran dış dün-
de akıl vermesi gerekmezdi. Doğal güdüler insanı ya olmasa kendimizde ya da kendiliğinden bilgiye
mutluluğa ulaştırmaya yeterdi. İnsana bir de akıl ve- ulaşmamız olası değildir. Ancak tüm bilgilerimizin
rildiğine göre herhalde mutluluktan başka bir erek deneyle başlaması onların deneyden geldiği anla-
düşünülmüş olmalıdır. Bu erek ödevdir. Ödev, aklın mına gelmez. Deneyin verdiği malzemenin işlen-
eylemlerinde emrini yerine getirmektir. mesi biçimlendirilip bilgiye dönüştürülmesinde akıl
Parçada boş bırakılan yere, aşağıdakilerden büyük rol oynar.
C) Kritisizm D) Pozitivizm
E) Pragmatizm
III. Yaşlı adam birçok soyluya göre mutlu bir ya- C) Felsefi açıklamaların öznel bir nitelik taşıdığı-
şam sürmektedir. nın
166
TEST 3 18. yy Aydınlanma Felsefesi 78
1. Aydınlanma, felsefenin özgürce hareket etmesini 3. Kant'a göre herhangi bir davranışın ahlaki olarak
ve bu içkin hareketle gerçekliğin temel yapısını do- iyi sayılabilmesi için ahlak kurallarına uygun olma-
ğal ve tinsel varlığın formunu keşfetmek ister. Fel- sı yeterli değildir. O davranışın, hiçbir çıkar veya
sefe, bu yoruma göre, doğa biliminin, hukukunun amaç gözetmeksizin, salt iyi olduğu için bilinçli ola-
ve yönetimin ilkelerinin üstünde veya yanıbaşında rak seçilmiş ve gerçekleştirilmiş olması gerekir.
konumlanmış özel bir bilgi alanı değildir. O, daha
Aşağıdaki davranışlardan hangisi Kant'ın bu
çok içinde bu türden ilkelerin formüle edildikleri, ge-
görüşüne uygundur?
liştirildikleri ve temellendirildikleri her şeyi kuşatan
ortamdır. A) Öğrencilerin kopya çekmenin kötü olduğunu
bildiği için kopya çekmemesi
Bu parçadan hareketle, Aydınlanma Dönemi'nde
felsefenin rolünün aşağıdakilerden hangisi ol- B) Bireyin başkaları ona iyi insan desin diye güç-
duğu söylenebilir? süzlere yardım etmesi
C) Bir kişinin yakalanmaktan korktuğu için hırsızlık
A) İnsan yaşamındaki teori ve pratiğin atmosferi
yapmaması
B) Tüm bilimleri bünyesinde toplayan bir yapı
D) Çocuğun ailesinden dayak yememek için doğ-
C) Toplumda uygulanacak hukukun temeli
ruyu söylemesi
D) Doğa bilimlerinin yol göstericisi
E) Bireyin başkalarından kötülük görmemek için
E) Kavramların özünün sorgulandığı düşünce faa- başkalarına kötülük yapması
liyeti
AYDIN YAYINLARI
167
18. yy Aydınlanma Felsefesi
5. Locke, nasıl ki bilgi teorisinde önce doğuştancılığı 7. Aydınlanmanın kurucu düşünürü Locke'a göre, do-
reddettiyse, siyaset felsefesinde de çoğu zaman ğuştan gelebilecek hiçbir bilgi ve önerme yoktur. Bi-
monarşiyi temellendirmek için kullanılmış olan ilahi lincimiz başlangıçta düz bir kağıt, "boş bir levha"dır.
yönetme hakkı teorisini reddederek işe başlar. Poli- Buna göre;
tik iktidarın, ilahi yönetme hakkıyla değil de, sadece
I. Tüm bilgilerimiz gözlem ve deneyden gelir.
ve sadece bireyden hareketle ve ancak halkın rıza-
sı yoluyla temellendirilebileceğini düşünen, Locke, II. Tüm tasavvurlarımızın kaynağı duyumlardır.
doğallıkla toplum sözleşmesinden ve dolayısıyla, III. Öznede bulunan her şeyin temeli deneydir.
politik otoritenin tesisinden önceki doğa durumun- IV. Tanrı düşüncesi, insan düşüncesinin derinlikle-
dan yola çıkar. O, doğa halini, deneyimciliğiyle ta- rinde gizli olarak yer alır.
mamen tutarlı bir biçimde tarihsel bir olgu olarak ele V. Tüm bilişsel ve psikolojik süreçler, doğrudan
alır. duyum süreçleridir.
Buna göre; yargılarından, Locke tarafından onaylanmaya-
I. toplum sözleşmesi, cak olanı aşağıdakilerden hangisidir?
II. genel irade,
A) I B) II C) III D) IV E) V
III. devletin yapaylığı,
IV. ilahi yönetme hakkının reddi,
V. devletin doğallığı
8. nra
kavramlarından Locke'un reddettiği aşağıdaki- Bir ay so
se-
lerden hangisinde gösterilmiştir? yapılacak
d ay
AYDIN YAYINLARI
çimlere a
rin
A) I B) II C) III D) IV E) V olan partile
tek
başkanları
şma
tek konu
a n ın da-
i başk
r. V e sıra … Part ür
yapmakta d ır la rumda g ö z
e r b a ş k a n : Doğal du rl ü ğ ü
dır, şöyle d da özgü
v le t d urumunda
olan insan
ın d e m de ti vle
lı d ır . A ma bu duru
6. Aydınlanma düşünürü Kant, saf aklın eleştirel çö- birinci şart
olm a un işletil-
m a z . Ç ü nkü hukuk
ortadan k
aldır doğuş-
zümlemesini yaparak, anlama yetisinin nasıl nesnel r insanlar
. H er ne kada e-
ve geçerli doğru bilgi ortaya koyduğunu açıklarken, mesi g e re k ir zara verm
r
d e k im s e nin kimseye n k işi
metafiziğin hangi alanlarda yapılması gerektiğini söy- tan iyiyse rar gö re
a h h ü t e d ilemez. Za o z a-
yeceği ta e işte
leyerek, bilgiyi, bilimin önermeleriyle sınırlamıştır.
lm a y a kalkarsa is
bunun öcü
n ü a im iste i-d iğ
Bu durumda Kant, aşağıdakilerden hangisini a k v e ri r. Halbuki biz
man kaos
pa tl zgürlük ile
b ild iğ ince fazla ö
araştırmıştır? miz insanla
rın o la rumdaki
ir ile ri n e doğal du
k bir b oyları-
A) İnsan zihninin neyi, nasıl ve nereye kadar bile- donatılara b ilm e k . Bunun için
yaşa ta
bileceğini eşitliklerini
rt i’y e!
nız … Pa
B) Toplumda yaşanan karışıklıkların nasıl önlene-
bileceğini
Parçaya göre aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
C) Dildeki çok anlamlılığın yarattığı sorunların na-
sıl çözülebileceğini A) Partinin ismi “Liberal Parti” olabilir.
D) Evrendeki oluşum ve değişimin nasıl kavrana- B) Devlet sözleşme ile meydana gelmiştir.
E) Zihindeki hazır bilginin nasıl ortaya çıkarılabile- D) İnsan doğal olarak özgür ve eşittir.
ceğini E) Meşru yönetimin kaynağı mutlak monarşidir.
168
TEST 4 18. yy Aydınlanma Felsefesi 79
1. Bir kısım felsefe tarihçisine göre, Hume ve Kant, 3. Aydınlanma düşünürü Kant, insanın inancına bıra-
kısmen de Rousseau dışta bırakılacak olursa, as- kılması gerektiğini söylemekten daha da ileri gide-
lında hiçbiri üst düzey filozof olmayan Aydınlanma rek, insanın ölümsüz bir ruhu olduğunu, Tanrı'nın
düşünürleri, Avrupa kültürünün Orta Çağ'ın karanlık var olduğunu ve insanın özgür bir iradesi olduğunu
yüzyılları boyunca sergilediği, "barbarlık" ve "kaba- varsaymanın insan ahlakı için gerekli olduğunu id-
lığın" cehalet ve bağnazlıktan kaynaklandığını ve dia eder.
Haçlı Seferlerinin, enginizisyon ve mezhep savaş- Parçaya göre, Kant aşağıdaki fikirlerden hangi-
larının bireylerin ahlaki gelişimlerini geciktirdiğini ve
sini savunmaktadır?
politik toplulukları tahrip edip bozduklarını düşünü-
yorlardı. Bu yüzden, Aydınlanmayı belirleyen felse- A) Özgürlüğün temel şartı ahlaktır.
fenin olduğu kadar, Aydınlanmayı şekillendiren tüm B) Tanrı'nın varlığı fikri ahlak için önem taşır.
projelerin yılmaz savunucusu oldular. C) Kişinin davranışlarından sorumlu tutulması için
Buna göre; özgürlük gerekir.
I. Aydınlanma bir felsefe hareketi olmanın yanı D) İnsan ahlakı için Tanrı düşüncesi yeterlidir.
sıra, toplumsal bir dönüşüm projesidir. E) Tanrı'nın var olduğunu kabul etmek inançla
II. Aydınlanma Dönemi'nde felsefe adına ciddiye gerçekleşir.
alınır gelişmeler olmamıştır.
III. Aydınlanma Dönemi'nin düşünürleri yalnızca
4. Propaganda filminin başın-
Hume, Kant ve Rousseau'dur.
da Hisli Hisar halkının mut-
yargılarından hangileri doğrudur? lu, mesut yaşayışını görü-
AYDIN YAYINLARI
169
18. yy Aydınlanma Felsefesi
5. Fransız Aydınlanmasının düşünürleri, devlet için 7. Montesquieu'ya göre, her yönetim biçiminin yasa-
olabilecek yegâne meşruiyetin yurttaşlarının iyiliği ların yakınından ilişkili olduğu bir doğası ve ilkesi
ve mutluluğu için çalışmak olduğuna inanıyorlardı. vardır. Bir yönetimin doğasını onu kimin ve nasıl yö-
İnsanların da akli olmaları ve akılcı davranmaları nettiğini bilmemiz halinde bilebileceğimizi söyleyen
gerektiğini savunan bu düşünürler, tek tek insanla- düşünüre göre, bir yönetimin doğası onun formunu,
rın akıllarını kullandıkları taktirde, kendileri için iyi hukuki-politik yapısını ifade eder. O, iktidarın kimde
olanı bulup ona erişmenin yollarını kolaylıkla keşfe- olduğu ve bu iktidarı nasıl kullandığı ölçütünden ha-
debileceklerini, bu yüzden insanlara hayatlarını ken- reketle cumhuriyet monarşi ve despotizm benzeri
di bilgi, akıl ve deneyimlerine dayanarak düzenleme farklı yönetim biçimleri olduğunu savunur. Belli bir
imkânının sağlanması gerektiğini öne sürdüler.
yönetim şeklinin var olabilmesi, varlığını sürdürebil-
Buna göre; mesi için yönetilenlerin ona boyun eğmeleri gerekir.
I. Birey-devlet ilişkisinin sınırını çizmişlerdir. Bu parçadan yola çıkarak, Montesquieu'nun
II. Bireylerin kendi yaşamlarını kurgulayabilecek- aşağıdaki hangi iki kavramı söz konusu ettiği
lerine inanmışlardır. söylenebilir?
III. Birey-devlet ilişkilenmesinde, bireye tanınacak
A) Bürokrasi - Hukuk
hakları devletin iyiliği temelinde belirlemişlerdir.
B) İktidar - Meşruiyet
yorumlarından, hangilerine parçadan ulaşıla-
maz? C) Egemenlik - Sivil toplum
D) Ödev - Hak
A) I ve II B) Yalnız I C) II ve III
E) Devlet - Birey
D) Yalnız III E) I, II ve III
AYDIN YAYINLARI
8.
170
TEST 5 18. yy Aydınlanma Felsefesi 80
1. Aydınlanma filozofu Hume, neden ve sonuçlarla 3. Felsefe tarihçileri Aydınlanma'nın sonu olarak
ilgili bütün akıl yürütmelerimizin sadece alışkanlık Kant'ın 1804 yılındaki ölümünü gösterirler. 19. yüz-
olduğunu iddia etmiştir. Ona göre; eğer ateşin yak- yılla birlikte, felsefede daha önce rastlanmamış
tığına, suyun serinlettiğine inanıyorsak, buna bizi fikirsel bir çeşitlilik başlar. Bu yüzyılda felsefede
inandıran, deneyimlerimizden doğan alışkanlıkla- fethedilecek veya keşfedilecek yeni alanlar ortaya
rımızdır. Bu alışkanlıklar bizi başka türlü düşünme çıkar. Bunlardan biri de zihin ya da diğer adıyla bi-
zahmetinden kurtardığı için kolayca benimsenir. lincin alanıdır.
Buna göre; Bu durum aşağıdakilerden hangisinin gösterge-
I. Deneyimlerimizden kaynaklanan alışkanlıklar sidir?
neden-sonuç ilişkisinin temelidir.
A) Düşünmenin kendisinin konu edildiğinin
II. Neden-sonuç ilişkisi aklın yapısından kaynak-
lanır. B) Bilginin temeline aklın yerleştirildiğinin
III. Nedensellik ilkesi bizi yanılgıya da düşürebilir. C) Akıldışı alanın da felsefeye girdiğinin
IV. Nedensellik ilkesi, olayların peşpeşe gelişinin D) Bilgi birikiminin artmaya başladığının
bir sonucudur. E) Akıl tarafından biçimlendirilen bir evren algısı-
V. Olgular arasında kurulan neden-sonuç ilişkisi- nın varlığının
nin temelinde duyumlar vardır.
yargılarından Hume'un reddedeceği aşağıdaki-
lerden hangisinde gösterilmiştir?
4. Aklını kullanmalı ve yaşamını sürdürmelisin! Başına
onlarca şey geldi biliyorum; işsiz kaldın, eşin evi
A) I B) II C) III D) IV E) V terk etti, daha
AYDIN YAYINLARI
171
18. yy Aydınlanma Felsefesi
6. J. J. Rousseau ünlü eseri Émile'de, bir çocuğun, in- D) İnsan faydasına olsa bile acıdan kaçmalıdır.
sanda var olan yetkinleşebilirlik ilkesi temeli üzerin- E) İnsanın aklı onu daima hazza yönlendirir.
de nasıl yetiştirilebileceğini ele alır. Uygun ve doğru
bir toplum sözleşmesinin ancak ahlaken olgunlaş- 8.
Merhaba ben tekliğim.
mış bireylerle yapılabileceği, genel iradenin ancak
Merhaba ben de tek bir elmayım.
eğitimli yurttaşlardan oluşan bir toplumda tam ola-
Nereden biliyorsun ki tek bir elma
rak hayata geçirilebileceğine dikkat çeker.
olduğunu?
Bu parçadan yola çıkarak, Rousseau'nun felse- Senden ötürü biliyorum.
fesi için aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? Nasıl olur, ben de senden ötürü tekliğimin farkın
dayım?
A) Eğitim felsefesi ile siyaset felsefesi arasında
yakın bir ilişki vardır.
B) Devletin toplumsal sözleşmenin değil, doğru Parçadaki diyaloğu en iyi ifade eden söz aşağı-
eğitimin ürünü olduğunu iddia eder. dakilerden hangisidir?
C) Siyasetin ancak yetkinleşmiş bireylerin oluştur- A) İnsan zihni doğuştan tabula rasa’dır.
duğu bir toplumda geçerli olduğunu savunur.
B) Düşünüyorum öyleyse varım.
D) Yaşama katılabilir bireyler yetiştirmenin toplum C) Algısız kavramlar boş, kavramsız algılar kördür.
sözleşmesi gerektirmediğine inanır.
D) Bilgi, güçtür.
E) Eğitimin genel iradenin belirlediği yönde olması
E) Hiç kimse bilerek kötülük yapmaz.
gerektiğini vurgular.
172
TEST 6 19. yy Felsefesi 81
1. 19. yüzyılın hemen başları, 18. yüzyılın aklına karşı 3. Aydınlanmanın en büyük filozoflarından biri olarak
olumsuz bir tepkiyi ifade eden romantik harekete gösterilen Kant şöyle diyor:
tanık olur. Köyden kente göçü hızlandıran, toplum "Deneyim bize bir şeyin şöyle şöyle olduğunu öğ-
içinde daha önce görülmemiş bir sefalete yol açar- retir fakat onun olduğundan başka türlü olamaya-
ken, farklı toplum felsefelerini gündeme getiren En- cağını öğretmez. O hâlde, her şeyden önce, düşü-
düstri Devrimi yüzyılın ortalarında olgunlaşır. 1848 nüldüğünde zorunlu diye düşünülen bir önermeye
yılında Paris'te yaşanan büyük devrim, Avrupalının sahipsek eğer, o a'priori bir yargıdır."
bilincine "burjuva" ve "proleterya" kavramlarını so- Bu durum;
kar. Biyoloji biliminde ise Darwin'in evrim kuramıyla I. Zihnin zorunlu sonuç çıkarma yetisi deney ön-
birlikte, 19. yüzyıl bu kez bir entelektüel devrime ta- cesidir.
nık olur.
II. Deneyim bir nesnenin nasıl olduğunu söyler
Bu parça, aşağıdakilerden hangisine ilişkin bir ancak neden öyle olduğunu söyleyecek olan
açıklama içermektedir? zihindir.
A) 19. yüzyıl siyasetinin niteliği III. Zihnin zorunlu sonuç çıkarma yetisi yoktur, de-
neyimsiz zihin boş kalır.
B) 19. yüzyıl bilimindeki gelişmeler
yargılarından hangilerini Kant için yanlış kılar?
C) 19. yüzyıl felsefesini etkileyen koşullar
D) 19. yüzyıl ekonomik yapısı A) Yalnız I B) I ve II C) Yalnız II
173
19. yy Felsefesi
5. 19. yüzyıla önce Alman idealizmi damgasını vurdu. 7. Bir dede ile torunu bah-
Fichte, Schelling ve Hegel gibi Alman idealistlerinin çeye tohum ekmekle
bizzat teoloji eğitimi almış olmaları, Alman idealiz- uğraşmaktadırlar.
minin dinle yakın temas halinde şekillenmesine ne-
den oldu. Bu durum, Alman idealizmi eliyle felsefe-
nin metafiziksel ruhunu yeniden canlandırdı.
Bu parçaya göre, 19. yüzyıl Alman idealizminin
felsefeye getirdikleri arasında aşağıdakilerden Dede: Bak evladım bu çekirdek görünürde sade-
174
TEST 7 19. yy Felsefesi 82
1. 19. yüzyıl yararcılarından Bentham'a göre, haz ve 3. Sadece insanların değil kültürlerin de tek yanlı
acılar kendi aralarında bir sıra düzenine sokulabilir- olabileceğini söyleyen Kierkegaard'a göre, ken-
ler. Buna göre, bireyin mutlak hareketsizlik ve kayıt- disinden beklenen işlevi yerine getiremediği gibi,
sızlık haliyle kıyaslandığında, en küçük duyarlılık ya entelektüel, estetik, ahlaki ve dini alanların bireyde
da mutluluk halleri olarak düşünülen haz birimleri sağlıklı bir biçimde bir araya gelmesine engel olmak
hesaba katıldığı zaman, bütün hazların aynı değer- suretiyle, bilimin her şeye tahakküm etmesine izin
de olmadığı ortaya çıkar. Yani hazların herbirinin veren modern kültürdeki tek yanlılığa yol açan şey
ölçülebilir olan farklı boyutları ve yönleri olmalıdır. yanlış felsefe olmuştur.
Bunu göz önüne aldığımızda tüm ahlaki problemler Buna göre, Kierkegaard için aşağıdakilerden
çözülebilir hale gelir. Yapılması gereken, belli bir
hangisi yanlış bir felsefeyi temsil etmektedir?
hazzın diğerlerinden daha değerli olup olmadığını
görmek amacıyla ölçümlenmesidir. A) Sezgicilik B) Olguculuk
175
19. yy Felsefesi
176
TEST 8 19. yy Felsefesi 83
1. Ona göre, var olmak belirli bir türden bir birey, ça- 3. Hegel'in devlete bakış açısı, çağının diğer düşünür-
balayan, alternatifleri hesaba katan, seçimde bulu- lerinden farklıdır. O, devletin aynı bir kişilik gibi, aklı,
nan, karar veren bir fert olmayı gerektirir. 19. yüzyıl- iradesi ve görüşleri olduğunu, adeta süper bir var-
da varoluşçu felsefenin kurucu olarak işaret edilen lık olduğunu düşünür. Ona göre sıradan insanlar,
filozof, varoluşçu anlamda gerçekten var olan biri ahlaksal durumlarını ancak devletle ilişkileri içinde
olarak, "kendini bil" diyen Sokrates'i işaret eder. Var kazanırlar ve böylece devletin kapsadığı organik
oluşun sürekli bir oluş ve zamansallık olduğunu sa- birliğin parçaları olurlar. Haklara sahip tam özgür
vunan düşünür, varoluşun, tutkunun sıcaklığında bireyler olmak, ancak devletle mümkündür. Bireyin
verilmiş kararların, yapılmış seçimlerin ürünü oldu- devletten ayrı bir anlamı ve değeri yoktur; kimliğini
ğuna inanır. ve gerçekliğini ancak devlet aracılığıyla bulabilir.
Parçada hakkında bilgi verilen, 19. yüzyıl düşü- Buna göre;
nürü aşağıdakilerden hangisidir?
I. Bireyleşmek ancak bir devlet yapılanması için-
A) Sartre B) Comte C) Kierkegaard
de olanaklıdır.
D) Mill E) Nietzsche
II. Düzenli bir devlet bireysel özgürleşmenin ga-
rantisidir.
III. Devlet üst sınıfların çıkarlarını korumak üzere
örgütlenmiştir.
A) Yalnız I B) I ve II C) Yalnız II
D) II ve III E) Yalnız III
AYDIN YAYINLARI
2. Üniversitedeki
“Hegel ve Marx”
dersinden çıkan
Aslı liseden beri
sosyalist düşüncede olan bir
4. 19. yüzyıl bir yanıyla pozitivizmin çağı olmuştur. Po-
kadındır. Ve bu derste hocasının, “Marx, orijinal
zitivizmin kurucu filozofu A. Comte, insan düşünce-
bir fikir ortaya koymamıştır olsa olsa Hegel’i ters çe-
sinin evrimini göz önüne serdiği "3 Hal Yasası" ile
virmiştir.” sözüne bayağı bir içerler. Sonrasında dog-
tanınır. Comte'a göre toplumlar tarih içinde üç bü-
matik olmaması gerektiğini düşünerek hem derse
yük düşünsel dönüşümden geçtiler. Teolojik dönem
daha fazla ilgi gösterir hem de Hegel okumaları yap-
adını verdiği ilk dönemde insanlar olayları "tanrı" ile
maya başlar. Fark eder ki gerçekten Marx, baş aşağı
açıklarken, ikinci dönem olan metafizik dönemde
duran Hegel’in düşüncesini ayakları üzerine çevir-
gizli güçlerle, üçüncü ve son dönem olan pozitif du-
miştir.
rumda ise olayları yine olaylarla açıklamaktadır.
Parçaya göre
Buna göre Comte, toplumların evriminde aşağı-
I.Diyalektik
dakilerden hangisini ölçü almaktadır?
II.Varlığı tinden başlatmak.
A) Üretim ilişkilerinin dönüşümünü
III.Sosyalizm
B) İnsanların biyolojik yapılarının değişimini
Verilenlerden hangisi Marx ile Hegel’de ortaktır?
C) Toplumsal tabakalaşmadaki farklılaşmayı
A) I ve III B) II ve III C) Yalnız I D) İnsanların düşünme biçimlerinin değişmesini
D) Yalnız III E) Yalnız II E) Ekonomik sistemlerdeki farklılaşmayı
177
19. yy Felsefesi
5. 19. yüzyıl irrasyonalizminin temsilcilerinden olan 7. Nietzsche'ye göre bilişsel yapımız duygusal yapı-
Nietzsche'nin felsefesinin çıkış noktasında; insan- mızdan ayrılamaz. Bizde logos ve eros iç içe geç-
ların kendileriyle, dünyayla ve neyin gerçekten bir miş durumdadır. Bu yüzden bilişsel ilgilerimiz duy-
değere sahip olduğuyla iligli geleneksel düşün- gusal ilgilerden bağımsız olamaz. Perspektifimizin
me tarzlarının tatmin edilciliğini yitirmesi vardır. temel niteliği, dünyayla ilgili bilgimizin bağlamsal
Ona göre, Batı kültürünün açıklayıcı, yorumlayıcı karakteriyle ilgilidir. Bilgi insani ilgilere, çıkarlara,
ve değer biçici temelleri aşınmıştır. Nietzsche'nin ilişkilere, yani hayatın olumsal yönlerine bağlı ola-
"Tanrı'nın ölümü" ifadesiyle gönderme yaptığı şey, rak değişebilir. Hakiki bir varlık dünyası olmadığına
nihilizmin düşünceye hâkim olma tehlikesidir. Ona göre, insanın bir parçası olduğu bu hayatın kişisel
göre, bütün yanılsamalarla baş edebilecek ve haya- ilgilere bağlı olarak çok farklı şekillerde değerlendi-
tı olumlayabilecek bir alternatife ihtiyaç vardır. rilebileceği ortadadır. Yani Nietzsche'ye göre bilgi
Buna göre yoktur, ---- vardır.
Parçadaki boşluk, aşağıdakilerden hangisiyle
I. Yaşamı yeniden değerli ve anlamlı kılacak bir
doldurulmalıdır?
değerlendirme sistemi gereklidir
A) gerçek B) algı C) doğru
II. Dünyayı açıklama ve değerlendirmede, hali ha-
D) soru E) yorum
zırda var olan, ölçütler işlemez hale gelmiştir.
III. Tanrı'nın ölümü, yeni bir Tanrı ihtiyacını ortaya
çıkarmıştır.
yargılarından hangileri Nietzsche için doğru-
dur?
AYDIN YAYINLARI
178
TEST 9 19. yy Felsefesi 84
1. 19. yüzyıl Alman idealizminin üç temel öncülü vardı: 3. Hegel'e göre felsefi düşünme, herhangi bir şey üze-
rinde düşünme olmayıp nesnelerin özünü anlama
Felsefenin ilk ve en temel verisi; birey, ben-
I. etkinliğidir. Felsefi düşünmede tez, antitez ve sen-
lik ve onun özbilincidir.
tezden oluşan diyalektik, hem düşünmenin hem de
Dünya bir bütün olarak tinsel yapıdadır;
bütün varlığın -doğa dahil- gelişme biçimidir.
II. onun bir tür kozmik benlik olarak anlaşılma-
Bu durumda Hegel'e göre düşünme aşağıdaki-
sı gerekir.
lerden hangisiyle gerçekleşir?
Gerek benlikte ve gerekse dünyada, ger-
III. çekten önem arz eden şey, iradi ve ahlaki A) Genel bilgilerden akıl yürütme yoluyla özel bil-
öğretidir. gilerin elde edilmesiyle
Buna göre, Alman idealizmi için aşağıdakiler- B) İki özel durum arasındaki benzerlikten yeni bir
sonuca ulaşılmasıyla
den hangisi söylenemez?
C) Olguların yerinde gözlenip analiz edilmesiyle
A) Zihnin yapısı, işleyişi ve bireyin kendilik algısı
D) Karşıtların içinden geçip, karşıtların uzlaştırıl-
ile ilgilenmiştir.
masıyla
B) Dünyanın algılanıp, yorumlanmasında temele
E) Olguların yer ve zamandan soyutlanıp yalnızca
soyut kavramları almıştır.
akıl yoluyla kavranmasıyla
C) Felsefenin yol haritasını çizerken, çıkış nokta-
sına insanı ve zihnini koymuştur.
D) Yaşamı belirleyenin bilinç değil, aksine bilinci
belirleyenin yaşam oldğuna inanmıştır. 4. İnsan insanı kollamalı tabii ki, haklısınız. Fakat
AYDIN YAYINLARI
E) Soyut olanı temele alan bir ahlak öğretisi geliş- sorarım size, beni kim koruyacak? Güçlüler hala
179
19. yy Felsefesi
C) Marx – Varoluşçuluk
D) Kierkegaard – Diyalektik idealizm
6. Bir Anzak askeri olan
Harrie, Çanakkale cep- E) Hegel – Varoluşçuluk
hesinde dalgın dalgın
düşünmekte idi. Çok
değil bir kuşak önce
ailesi köyde yaşar,
tarımla uğraşırmış.
Annesinden dinlediği kadarıyla basit ve
sakin bir hayatları varmış. Harrie ise gözünü çarpık
kentleşmenin belirginleştiği şehrin bir gecekondu
mahallesinde açar. Babası artık bir fabrikada çalışı-
yor ve eskiye oranla daha iyi kazanıyordur ancak o
sakin hayatlarının yerini daha karmaşık bir hayat
8. 19. yüzyıl felsefesinde öne çıkan isimlerden bi-
almıştır. Bunun yanında Harrie, dünyada ve dolayı-
ri de idealizmiyle ünlü Hegel'dir. Hegel, "Akılsal
sıyla ailesinde yaşanan gelişmelerden ötürü şu an
olan gerçektir, gerçek olan da akılsaldır." derken
evinden binlerce kilometre uzakta cephede olduğu-
aşağıdakilerden hangisini felsefesinin temeline
nun farkındadır. Ancak ne için savaştığını bir bakı-
koymaktadır?
ma kendisi de anlamamaktadır.
Aşağıdakilerden hangisi parçada anlatılan du- A) Gerçek bilinemez.
rumun doğrudan bir nedenidir? B) Yararlı olan gerçektir.
A) Rönesans B) Reform C) Varlık ile akıl aynıdır.
C) Fransız Devrimi D) Sanayi Devrimi D) Varlığın yalnızca ilişkileri bilinebilir.
E) Hümanizm E) Varlık anca duyumlarla bilinebilir.
180
TEST 10 19. yy Felsefesi 85
1. 19. yüzyıl romantizmi, Aydınlanmanın modernizmi- 3. 19. yüzyıl pozitivizminin temsilcisi Comte'a göre, in-
ne karşı şüpheci tavrıyla öne çıkan felsefedir. Ro- sanlık teolojik, metafizik ve pozitif diye adlandırılan
mantikler, Batı'nın ilerlemesine, Batı uygarlığının üç düşünce döneminden geçmiştir. Yaşanılan dö-
üstünlüğüne ve rasyonel insanın başarısına duyu- nem pozitif dönemdir. Bu dönemde felsefe de pozi-
lan inancı radikal bir tutumla sorgulamaya başla- tiftir. Pozitif felsefenin konusu; bilimlerin yöntemleri
mışlardır. Romantikler, Aydınlanmanın tersine do- ve ilkeleri üzerine düşünceler geliştirerek, bir bilim
ğayı fethedilip sömürülecek bir alan olarak görmez. teorisi ya da mantığı kurmaktır.
Onların doğaya baktıklarında gördükleri şey anlam Bu durumda pozitivizm için aşağıdakilerden
ve güzellikle ruh kazanan bir gerçeklik alanıdır. Ay-
hangisi söylendiğinde yanlış olur?
dınlanmanın bakışısında insan akılsal bir varlıkken,
romantikler için insan, duygusal derinliğe sahip bir A) Felsefenin evreni açıklarken bilimsel verilere
varlıktır. dayanması gerektiğini iddia eder.
B) Metafizik problemleri felsefenin değişmez
Buna göre;
porblemleri haline getirir.
I. insanın ve doğanın salt akla indirgenmesi,
C) Pozitif bilginin, tarihsel evrim sonucu ortaya
II. doğaya pragmatik amaçlarla yaklaşılarak,
çıktığını kabul eder.
onun üzerinde egemenlik kurulmak istenmesi,
D) Felsefeyi bilimle sınırladığı için, felsefenin ala-
III. insanın düşsele yatkın yanının ve yaratıcı an-
nını daraltır.
lam arayışının yok sayılması
E) Olayların incelenmesinde gözlem ve deneye
durumlarından hangileri romantizmin aydınla-
öncelik verir.
maya tepkisinin nedenidir?
AYDIN YAYINLARI
A) I ve II B) Yalnız I C) I, II ve III
4. Bir televizyoncu
programına çıkar-
tacağı iki filozofun
tartışmalarının yük-
2. 19. yüzyılın aykırı filozoflarından Nietzsche "Felse- sek reyting getire-
fe Nedir?" sorusuna, "Felsefe, yüksek dağda, buz ceğini düşünür ve bu bakımdan en fazla tartış-
içinde gönüllü yaşamaktır." diye cevap veriyor. ma yaşayacak ve hiçbir şekilde ortak noktası
olmayacak iki filozof aramaya başlar ve kısa
Nietzsche'nin bu cevabından hareketle onun
süre sonra programa çıkacak isimlere karar ve-
bakış açısından felsefenin aşağıdakilerden han-
rir. Gerçekten de o akşamki program bütün se-
gisi olduğu söylenebilir?
nenin rekorunu kırmış ve stüdyoda da tabiri ca-
A) Herkesin her an farkına varmadan yaptığı bir izse düşünsel anlamda bir pozitivist, idealist
etkinliktir. tartışma sonucu kan gövdeyi götürmüştür.
B) Ancak çok zeki ve yetenekli insanların yer ala-
Programa çıkan filozof ikilisi aşağıdakilerden
bileceği bir çalışmadır.
hangisi olabilir?
C) Yaşamdan ve toplumdan kopuk kuramsal bir
A) Marx – Comte
alandır.
B) Hegel – Marx
D) Her şeyden şüphe etmeyi gerektirenler düşün-
C) Comte – Hegel
sel faaliyettir.
D) Kierkegaard – Marx
E) Zorluklara göğüs germeyi gönüllü isteyenlerin
yer alacağı bir alandır. E) J. S. Mill - Kierkegaard
181
19. yy Felsefesi
5. Bizler Tanrı’nın kırık hayalleri 7. 19. yüzyıl felsefesini oluşturan kavramlardan biri de
Devr-i dünyanın kader yorgunları "tepki" dir. Özellikle Aydınlanmanın akılcılığı, bilim-
Bağlı gözlerin çözülmüyor düğümleri ciliği veya tek yanlılığına karşı tepki niteliği taşıyan
A) I ve III B) I ve II C) II ve III
182
TEST 1 20. yy Felsefesi 86
1. Bilim dünyayı kullanılabilecek parçalara ayırır. 3. Tüm varoluşçu filozoflar bireyden bireye ilişkileri
Bergson ise şeylerin özelliklerinin soyut olduğunu dramatik ilişkiler olarak görürler. İlişkinin çeşidi öz-
iddia eder; gerçek olan, daima dünyada biricik olan- nel ilişki olunca elbette böyledir bu. Öznelliğin kolay
dır. O halde dünyaya ilişkin hakikate ulaşmamızın kolay anlaşılamayan ancak sanatta yetkin anlatım-
yolu yok mudur? Bu tür bir hakikate sezgi ile ula- lara ulaşan öznel bir dili vardır. Böylesi bir ilişkide
şırız. Sezgi kendinde şey ile birleşir ve onu kendi bizi nesnele çıkarabilecek yollar bulanık ve düşsel-
biricikliği içinde, içerinden kavrar. Ne tür şeylerin bu dir, tehlikelerle doludur. Bir kere ben'i mutlaklaştır-
sezginin nesneleri olabileceği açık değildir ama ben dınız mı, ona özel özellikler yüklediniz mi, onu kendi
kesinlikle bu nesnelerden biriyim. Sezgiyle kendi- içine hapsettiniz mi bir daha onu başkasına kolay
min, yani ruhumun ve varoluşumun doğasını kavra- kolay ulaştıramazsınız.
ma yeteneği kazanırım. Parçada varoluşculuğa yöneltilen eleştiriler ara-
Buna göre, ile Bergson'u 20. yüzyıl felsefesinde sında, aşağıdakilerden hangisi yoktur?
etkin olan aşağıdaki görüşlerden hangisinin içi-
A) Birey'i ve ben'i temel alma
ne yerleştirebiliriz?
B) Kişiler arası ilişkileri dramatikleştirme
A) Varoluşçu felsefe
C) Öznelden yola çıkıp nesnel sonuçlara ulaşabilme
B) Çağdaş metafizikçiler
D) İnsan benliğini mutlaklaştırma
C) Analitik felsefe
E) İnsanı benliğine kapayıp, dış dünya ile ilişkisini
D) Ütopyacılar kesme
E) Eleştirel felsefe
AYDIN YAYINLARI
183
20. yy Felsefesi
184
TEST 2 20. yy Felsefesi 87
1. Günümüz filozoflarından Chomsky dille ilgilenmiş 3. Felsefenin 20. yüzyıldaki gelişim seyrini izleye-
ve "Nasıl oluyor da bu denli karmaşık bir dili küçük bilmek, onun başka çağlardaki gelişimini takip
bir çocuk öğreniyor?" diye sormuştur. Ona göre kü- edebilmekle kıyaslandığında, alabildiğine zor ve
çük bir çocuğa ilksavlı kümeler kuramı öğretilemez. zahmetli bir iş olarak karşımıza çıkar. Bunun da en
Ama ilksavlı kümeler kuramından çok daha karma- önemli nedeni, bütün çağların en uzunu olan 20.
şık bir yapısı olan İngilizceyi küçük bir çocuk öğ- yüzyılda çınar sayısının hiç olmadığı kadar çok
renebiliyor. Chomsky buna dayanarak, çocukların hatta ormanı veya ana akımları görmeyi imkansız-
dilin yapısını zaten bildiklerini, dili öğrenmediklerini, laştıracak ölçüde fazla olmasıdır. Artık belleklerin
dile programlanmış olarak doğduklarını ileri sürer. bir parçası haline gelmeye başlayan 20. yüzyılın,
Ona göre çocuk doğduğu zaman evrensel dilbilgisi- ilk üç çeyreğini bir tarafa bıraksak bile, sadece son
ni tam olarak bilir, dille karşılaşınca da bu bilgi ha- çeyreğinde, çağ ile neredeyse özdeşleşmiş pek
rekete geçer. çok filozof vardır.
Bu durumda Chomsky için dil aşağıdakilerden Buna göre, 20. yüzyıl felsefesinin karakterini
hangisidir? ortaya çıkarmanın güçlüğü aşağıdakilerden
hangisi olabilir?
A) Arkhe B) Oluş
C) A'posteriori D) Kurgusal A) Çağın karmaşık sosyo-ekonomik yapısı
185
20. yy Felsefesi
5. Dersi geçmesi için 5 soruluk sınavda en az 70 7. Diğer varoluşçularda olduğu gibi Sartre'da da in-
alması gereken bir öğrenci 20 puanlık 4 soruyu san dünyaya bırakılmış bir varlıktır. Onun dünya
yapar ve sınav biter. Arkadaşlarıyla sınavı konu- karşısında duyacağı ilk duygu bulantı olacaktır.
şurken bir soruya verdiği cevapta “nazar” kavra- Bulantı adlı eserinde şu sözlerle karşılaşırız: "Bu-
mını kullandığından söz ettiğinde ortam birden lantı bende değil, ben onu burada duvarın, kayış-
sessizleşir çünkü dersin hocası sıkı bir Carnap ların üstünde tüm çevremde duyuyorum." Kaynak
ve analitik felsefe taraftarıdır. Bunun üzerine
tümüyle varoluştadır; varoluşun kendisinden, var-
apar topar hocasının odasına giden öğrenci dü-
lıkla yüzyüze olmaktan gelir bulantı, gelir ve sarar
şük not almamak için bir bakıma yalan söyler.
bizi, öyle ki "ellerimizde bir çeşit bulantı" duyarız,
dönüştürür.
A) Çözümsüz sorunları gündeminden çıkarmak ele alan felsefelere verilen genel addır.
C) Dilsel ifadeleri açıklığa kavuşturup, aydınlat- III. Pragmatizm bilgi, bilim, etik, sanat, din gibi pek
186
TEST 3 20. yy Felsefesi 88
1. Nietzsche bilimle tam, saygın anlamda bir hakikat 3. En basit deneyimi ele alalım, diyor Husserl: Gece
üretileceğini düşünmedi. Bilginin tümü gibi bilim de yarısıdır ve bulutların arasından çıkan bir ay görü-
kendisini önyargılı bakış açısından kurtaramaz. Bi- rüm. Ama gördüğüm bu şey gerçekten var mıdır?
Ve gece yarısı tam olarak ne demektir? Bilim bize
lim olgulara dayanmalıdır ama "olgular" yoktur, sa-
ayın gökyüzünde tam olarak ne zaman ve nerede
dece yorumlar vardır, der Nietzsche. Ve bize cen-
ortaya çıkacağını söyleyebilir; aynı zamanda, za-
netin boş ve Tanrı'nın orada olmadığını söyleyecek manın akışını da büyük bir kesinlikle ölçebilir. Ama
bir bilime ihtiyacımız yoktur. Husserl'e göre, dünyayı doğru anlamamızı sağla-
Buna göre, Nietzsche felsefesi için yapılan; yamaz çünkü tahmin ettiği ve ölçtüğü şeylerin ger-
çekten ne olduklarıyla ilgilenmez. Bilim birçok şeyi
I. olgusal bilginin olanaklı olmadığını,
araştırır ama bilişsel eylemin kendisini araştırmaz.
II. her tür bilginin yorum temelli oluştuğunu,
Husserl'ın bu çıkışının, 20. yüzyıl felsefesinde
III. bilimde nesnelliğin olanaksızlığını, meydana gelen gelişmelerden hangisine yöne-
IV. Tanrı'nın olmadığını bilmek için olgusal kanıtın lik olduğu söylenebilir?
187
20. yy Felsefesi
I. İnsan kötüyü eledikçe, iyi, git gide daha sağlam Parçadaki düşünceleri savunan biri için
temellere dayanacaktır. I.Yeni ontolojinin yöntemi bilgiyi kategorize etme-
II. Kötünün farkına varan insan ona bir şans daha lidir.
vermelidir. II.Varlığın doğasının yattığı yer bilgi alanıdır.
III. İnsan bulduğu iyiden şüphe etmemelidir. III.Bilgi ile uğraşan kişi uğraştığı alanı tanımalıdır.
yargılarından hangileri yanlıştır? yargılarından hangileri doğrudur?
188
TEST 4 20. yy Felsefesi 89
1. 20. yüzyılda Max Scheler ve Nicolai Hartmann, 3. Popper'a göre tümevarım yoluyla doğrulama, bi-
Kant'ın biçimsel etiğine karşı araç değerler kavra- limselliğin ölçütü olamaz. Bir önermeyi, bir kuramı
mını koymuşlardır. Araç değerler (maddi değerler), doğrulamaya giriştiğimizde istediğimiz kadar doğ-
insanlar için şu ya da bu açıdan önem taşıyan nes- rulayıcı örnek bulabiliriz. Ancak milyonlarca doğru-
nelerle ya da nesne durumlarıyla ilgilidir. En yük- layıcı örnek tümel bir önermeyi doğrulamaya yet-
sek araç değerlerden bazıları bağlılık, esenlik gibi mez. Örneğin, milyonlarca beyaz kuğu gözlesek,
değerlerdir. Daha üst basamakta, insana düşünsel, "Bütün kuğular beyazdır." gibi tümel bir önermeyi
sanatsal ya da benzeri doyum getiren değerler bu- doğrulamış olmayız. Oysa tek bir yanlışlayıcı örnek,
lunur. Araç değerler kişiden kişiye değişir, görelidir. örneğin gözlenen tek bir kara kuğu, bu önermeyi
Ahlaki değer ise herhangi bir gerçekliği bulunma- yanlışmaya yeter.
yan, gerçekleştirilmesi gereken ancak kişilerce Buna göre;
gerçekleştirildiğinde içerik kazanan şeydir. Ahlaki
I. Tümevarım bilimsellik açısından sorunlu bir
değerlerde köklerini araç değerlerde bulurlar.
yöntemdir.
Buna göre;
II. Bilimselliğin ölçütü, doğrulanabilirlik koşulları-
I. Araç değerler, ahlaki değerlere kaynaklık ederler. nın oluşturmasıdır.
II. Araç değerler koşulsuz buyrukların temelini III. Bazı durumlarda doğrulanabilirlik ölçütü bilim-
oluştururlar. sel olanı veremezken, yanlışlanabilirlik bilimsel
III. Araç değerlerin önem dereceleri görelidir. olmayanı ayıklamayı sağlar.
yargılarından hangileri doğru değildir? yargılarından hangileri Popper için doğru değil-
dir?
A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III
D) I ve II E) II ve III A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III
AYDIN YAYINLARI
D) I ve II E) II ve III
2. Seçimlerini dikkatli yapmalı 4. Gilbert Ryle, filozofun işini bir gramercinin ve bir ha-
Seçim yapmak zorunda olan insan ritacının işine benzetiyordu. Zihin Kuram'ının tasla-
Çünkü onu o yapandır seçimler ğını çıkarırken şu tespitte bulunmuştu: "Çoğu insan
Bununla kalsa iyi yine kavramları kullanarak mantıklı şeyler söyleyebilir
Her seçimi kendisiyle beraber ama kavramlar hakkında mantıklı şeyler söyleye-
Başkasını da belirler aslında mez." Kavramları nasıl kullanacaklarını bilirler ama
Severse eşler birbirlerini içten mesela onların kullanımını yöneten mantıklı düzenlemeleri
Sever çocukları da başka birisini içten ifade edemezler.
Buna göre, Ryle için felsefenin görevi aşağıda-
kilerden hangisidir?
Parçaya göre aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
D) İnsan var olmadan önce bir öze sahiptir. D) Kavramların tarihçesini ortaya koymak
189
20. yy Felsefesi
5. 20. yüzyılın en büyük dehası sayılan kişi Einstein'dır. 7. Modern felsefe, temelde kendisinin ve düşünce-
Her ne kadar keşifleri atomun yıkıcı gücünü orta- lerinin varoluşunun kesinliğinden hareket eden ve
ya çıkarmış olsa da Einstein bir pasifistti. Bilimsel bununla dış dünyanın var olduğu sonucuna ulaşan
düşüncesinin altında Kantçı geleneğe derin ahlaki Descartes ile başlar. Bu, Berkeley ve Kant'la geli-
bir bağlılık yatıyordu. Bilimi iyi ya da kötü amaçlar şen ve her şeyin benin ortaya çıkışı olduğunu düşü-
için "güçlü bir araç" olarak görüyor, onu öldürmek nen Fichte ile devam eden gelişim sürecinin sadece
için de kullanılabilecek faydalı bir araç olan bıçağa ilk aşamasıdır. Bu deliliktir ve felsefe o dönemden
benzetiyordu. Einstein'ın düşünceleri, eşit ölçüde bu yana, bu aşırılıktan günlük hayatın sağduyusu-
içgüdü ve zekadan meydana gelmiştir. "Benim pa- nun dünyasına kaçmaya çabalamaktadır.
sifistliğim içgüdüsel bir histir, bu his beni ele geçi-
Russell'a ait bu sözler, modernizme yönelik ola-
riyor çünkü insanın öldürülmesi tiksindirici bir şey.
Tutumum entelektüel kuramlardan değil, zalimliğin rak aşağıdaki eleştirilerden hangisini içermek-
ve nefretin her türlüsüne karşı duyduğum derin an- tedir?
tipatiden kaynaklanıyor." A) Egoist bir ahlak anlayışının gelişmesine neden
Buna göre, Einstein için; olma
I. bilimin değeri konusunda ahlakçı bir tutumu be- B) Gündelik yaşamı karşılamayan soyut bir felse-
nimsediği, feye dönüşme
II. insani sezilerinin onu pasifist yaptığına inandığı, C) Düşünce ile varoluş arasındaki bağı görmeme
III. bilimin insanları öldürmeye yönelik silahlar D) Düşünce üretiminde aşırıya kaçma
üretmede kullanılmasını reddettiği
E) Felsefeyi Descartes, Berkeley, Kant üçgeninde
yorumlarından hangileri yapılabilir?
sıkıştırma
AYDIN YAYINLARI
A) Yalnız I B) I, II ve III C) I ve II
D) Yalnız III E) II ve III
190
TEST 5 20. yy Felsefesi 90
1. 20. yüzyılda insanın ne olduğu konusunda bir dü- 3. 20. yüzyıl felsefesinde, çağdaş metafizikçi filozof-
şünce kargaşası ortaya çıkmıştı. Her alan (metafi- lardan sayılan Bergson'un düşüncesinde gerçeği
zik, teoloji, biyoloji vb.) insanın ne olduğu sorusunu kavrama yolu sezgidir. Sezgiyle yalnızca kendi do-
aydınlatmaya çalışırken, bunu kendi bakış açıların- ğamızı kavramakla kalmayız. Mesela, diğer insan-
dan yaptılar. Bu görüşlerin hepsini bir araya getirip larla yaşadığımız deneyimlerde de onu kullanırız.
bir insan kuramı ortaya koymak olanaksızdı. Bu Bergson'a göre, diğer insanların iç yüzünü sezgisel
düşünce kargaşasının yalnızca kuramsal bir sorun bir deneyimle kavrayabiliriz. Sezginin işlevine en
olmakla kalmayıp yakın bir gelecekte tüm ahlaksal mükemmel örnekse Tanrı'yla kurulan mistik ilişki-
ve kültürel yaşamımız için bir tehlike olması kaçı- dir; bu çok nadir olsa da kültür tarihinde son derece
önemli, belki de yaşamsal bir şeydir.
nılmazdı. 20. yüzyılda bu tehlikenin bilincine varıp
dikkati çeken düşünür Max Scheler oldu ve şöyle Buna göre, Bergson'la ilgili yapılan;
dedi: "İnsanla ilgilenen bilimlerin sayısı sürekli art- I. çağına hâkim olan bilimsel yaklaşımın dışında
mış olmasına karşın, bu bilimler insanın ne olduğu- yer aldığı,
nu aydınlatmaktan çok karartmışlardır." II. hakikatin olgusal olmayıp, soyut bir kavrayışı
Buna göre, 20. yüzyıl felsefi antropolojisinin te- gerektirdiğine inandığı,
mel amacı aşağıdakilerden hangisidir? III. gerçeğin görünür olanla sınırlı olduğunu iddia
ettiği
A) İnsanı, içinde yer aldığı toplum açısından anla-
mak saptamalardan hangileri doğru değildir?
B) Biyolojik bir varlık olan insanı açıklamak A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III
la çıkmak
D) İnsanı davranış ve kültür temelinde çözümle-
mek
E) İlişkide olduğu tüm unsurlarla tutarlı kapsamlı
bir insan görüşü oluşturmak 4. 20. yüzyıl, felsefenin daha önce sistematik olarak
konusu içine almadığı, yalnızca belki biraz değindi-
ği, konuları içine alarak alanının genişlediği dönem-
dir. Bu dönemde pek çok yeni felsefe alanı ortaya
çıkmıştır.
Buna göre;
2. "İnsan nedir?" sorusu altında bir araya getirilen
sorular tarih boyunca felsefenin farklı disiplinlerin- I. İnsanların, böylesine şaşılacak sonuçlar doğu-
ce ele alınmıştır. Eski Çağ'dan beri siyasetle ve ran sesler çıkarmasını ve işaretler yapmasını
etikle uğraşan filozoflar kaçınılmaz olarak insanla, olanaklı kılan özellikleri nedir?
insanın ne olduğuyla ilgilenmişlerdir. Ancak insan II. Kurgu metinler insanın yaşamla ilişkisini etkile-
felsefesinin ayrı bir disiplin haline gelmesi 20. yüz- me ve belirlemede ne kadar etkilidir? Bir kurgu-
yılda olmuştur. İnsan hakkında görüşleri felsefenin yu edebiyat yapan nedir?
kendisi kadar eskilere dayansa da, insan felsefesi III. İnsanların ideal veya mükemmel bir siyasal dü-
geçmişi çok uzun olmayan yeni bir felsefe dalıdır. zen kurabilmeleri ve bu düzene süreklilik ka-
Parçada sözü edilen yeni felsefe dalı aşağıdaki- zandırabilmeleri olanaklı mıdır?
lerden hangisidir? sorularından hangileri 20. yüzyıl felsefesinde
sistemleşmiş yeni bir alana aittir?
A) Din felsefesi B) Tarih felsefesi
191
20. yy Felsefesi
5. Bergson'a göre evrende akıp geçen şeyler bilinçte 7. Basel Üniversitesi’nde açık bir kapının önünden
akıp geçen şeylere benzer. Ona göre evrende her geçen Profesör Jaspers, içerideki “insanın neliğine”
şeyi yaşamla, "canlı atılım"la açıklamak gerekir. An- dair tartışmaya kulak misafiri olur ve çaktırmadan
cak her yerde yaşam olmadığı, evrenin büyük bö- kapının yanında dinlemeye başlar.
lümünün cansız olduğu doğru değil mi? Bergson'a K: İnsan bir makinedir arkadaşlar, topyekün mad-
göre doğru değil. Ona göre yaşam yalnızca bizim dedir, düşünsel süreçler ikincildir.
şu küçük dünyamıza özgü olamaz. Başka benzer
L: Hiç sanmıyorum çünkü maddi olandan düşünsel
gezegenlerde de yaşam olmalıdır. Bergson her
olan türemez, bu yüzden önce tinsel olan olmalıdır,
şeyden önce bize yaşamı herhangi bir fiziksel-kim-
insan tinsel bir varlıktır.
yasal etkinliğe indirgeyemeyeceğimizi bildirir.
M: Ne kadar da kolay
Buna göre Bergson için;
söylüyorsunuz bunları,
I. Evren tasarımında oluşçudur. yaptığınız bir tane de-
II. Yaşamın canlı bir atılımı olduğunu savunur. ney olmadan hem de…
III. Yaşamın maddeye indirgenmesine karşıdır. İnsanın ne olduğunu öğreneceksek onu parçalara
ayırmalıyız ve araştırmamızı buna göre yapmalıyız.
yapılan saptamalardan hangileri doğrudur?
Varoluşçu Jaspers dayanamaz ve tartışmaya katıl-
A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III
mak için içeri girer…
D) I, II ve III E) I ve II
Aşağıdakilerden hangisi Jaspers’in vereceği
cevap olabilir?
192
TEST 6 20. yy Felsefesi 91
1. Felsefi düşüncelerini özellikle siyaset ve ekonomi 3. Husserl'ın yerleşmiş fikirler olmadan ilerlemeyi
üzerinde yoğunlaştıran 20. yüzyıl düşünürü Herbert esas alan fenomenolojik yönteminden etkilenen
Marcuse şöyle diyor: ve yorum bilgisini kural koyucu olmaktan ziyade
"Ekonomik bağımsızlık demek ekonomiden; eko- tanımlayıcı bir girişim olarak gören Gadamer, yine
nominin güçleri ve ilişkilenmelerinden; var oluşun de önyargılarımızı tamamen ortadan kaldıramaya-
karşılaştığı gündelik mücadelelerden; hayat gaile- cağımızı, tarihimizden dolayı, her zaman bir miktar
sinden bağımsız olmak anlamına gelmemeli. Siyasi önyargı taşıyacağımızı iddia eder.
özgürlük, bireylerin üzerinde hiçbir etkisi olmadığı Buna göre, Gadamer'in Husserl'den farklı ola-
siyasetten özgürleşmesi anlamına gelmeli. Benzer rak, aşağıdakilerden hangisini mümkün görme-
şekilde entelektüel özgürlük şu anda kitle iletişim diği söylenebilir?
araçları ve beyin yıkama teknikleri tarafından zapt
A) Fenomenolojik yöntemin başarısını
edilmiş bireysel düşüncenin, artık onun yaratıcıları-
nın yenilenmesi anlamına gelmeli. Bu önermelerin B) Bireyin önkabul ve yargılarından bağımsızlaş-
kulağa gerçek dışı gelmesi onların ütopik niteliğin- masını
den değil, gerçekleşmesine engel olan odakların C) Kavramların net tanımlarının yapılabilirliğini
gücünün göstergesidir." D) Ön yargılarla kurulmuş tarih biliminin yok sayıl-
Buna göre, Herbert Marcuse için; masını
I. Ekonomik özgürlük, ekonomik ortamın nitelik- E) Yorum bilgisinin olgusal nitelik kazanmasını
lerinin dışında yer almak değildir.
II. Siyasi özgürlük, siyasetin dışında yer almak
değildir.
AYDIN YAYINLARI
Hakkında bilgi verilen filozof, aşağıdakilerden iddialarından Kuhn için doğru olanlar aşağıda-
hangisidir? kilerden hangisinde verilmiştir?
193
20. yy Felsefesi
5. J.P. Sartre'a göre, biz insan doğasını veya özünü 7. Husserl'in açtığı fenomenoloji yolundan gidenlerin
kendinde varlığı veya insan tarafından imal edilmiş en başında Heidegger gelir. Heidegger fenomeno-
bir nesneyi açıkladığımız tarzda açıklayamayız. lojik şüphe sonucunda erişilen deneyimde, bizim
Her ne ise o olan, olduğundan başka bir şey olama- kendimizi hatalı önkabul ve yanlış ön yargılardan
yan kendinde varlık olarak insan eliyle üretilmiş bir kurtardığımızı ve varlığın bize kendisini ancak bun-
ekmek bıçağını düşünelim. Bir ekmek bıçağı daha dan sonra açımladığını söyler. Bu nedenle fenome-
üretilmeden önce belli bir doğaya sahiptir; yani ön- nolojinin konusu Husserl'de, bireysel, saf bilincin
ceden tasarlanandır. Oysa insanda durum farklıdır. varlığı da dahil olmak üzere, tek tek varlıklar iken,
Ona göre insan doğası ya da özü önceden belirlen- Heidegger'de varlığın kendisidir.
memiştir. Parçaya göre aşağıdakilerden hangisi doğru-
Parçaya göre, insan aşağıdakilerden hangisine dur?
sahip değildir?
A) Heidegger'in fenomenolojisi "varlık fenomeno-
A) Özünü yaratma olanağına lojisi" şeklinde tanımlanabilir.
B) Verilmiş bir doğaya B) Heidegger ve Husserl konu ve öz bakımından
C) Eylem özgürlüğüne fenomenolojiye aynı şekilde yaklaşmışlardır.
Buna göre, Kierkegaard'ın savunduğu akım C) Doğuştan gelen bilgiyi vurgulayan rasyona-
aşağıdakilerden hangisidir? lizmden yanadır.
D) Varlığın gerisinde kalan "öz"lerin bilgisine
A) Varoluşçuluk B) Fenomenoloji
odaklanan fenomenolojiyi savunur.
C) Mantıksal pozitivizm D) Faydacılık
E) Dil problemleriyle ilgilenen analitik felsefenin
E) Nihilizm temsilciliğini yapmıştır.
194
TEST 7 20. yy Felsefesi 92
2. J.P. Sartre'a göre kendinde varlık kategorisi, nes- 4. T. Kuhn "Bilimsel Devrimlerin Yapısı" adlı eserinde
neler dünyası ile bu dünyanın çok çeşitli unsurlarını bilimde sürekli ilerlemenin kabul edilemeyeceğini
meydana getiren nesneleri tanımlayan bir katego- savunur. Bilim tarihi önceki görüşü devam ettirme-
ridir. Ona göre her ne ise o olan kendinde varlığın yip, farklı bir tarz oluşturanlarla doludur. Ona gö-
karşısında, bilincin varlığını ifade eden kendisi için re normal bilim döneminde özgür ve objektif bilim
varlık bulunur. azınlıktadır yani geri plana itilmiştir ve radikal fikirler
Parçaya göre Sartre, kendinde ve kendi-için var- bertaraf edilmiştir. Ona göre belirli bir alanda çalı-
lık ayrımının temelinde aşağıdakilerden hangisi şan bilim adamlarının paylaştığı ortak değerler ve
vardır? anlayışlar dizisi vardır.
195
20. yy Felsefesi
5. Popper'a göre, doğrulanabilirlik ilkesi bilimi, bilim ol- 7. Nietzsche, özellikle metafiziksel hakikati reddeder-
mayandan ayıramıyorsa onun yerine başka bir ilke ken, her türden tözsel varlık anlayışını da karşı çı-
getirilmelidir. Ona göre binlerce hatta yüzbinlerce kar. Nietzsche, metafiziği oluş dünyasının dışında
örnek bir hipotez ya da kuramı doğrulamaya yet- kalan ikinci bir dünyaya, hakiki bir dünyanın varolu-
mezken, tek bir aykırı örnek onu yanlışlamaya ye- şuna beslenen inanç olarak tanımlar. Ona göre ikin-
terlidir. Ona göre tümevarım yoluyla oluşturulmuş ci bir dünyaya ait olan fikir rüyalardan elde edilen
bir hipotezin lehine ne kadar çok gözlem yapılmış bir durumdur. Yani oluş dünyasıyla baş edebilmek
olursa olsun, bundan sonra ilk örneğin onu yanlış- için kalıcı, tözsel varlıkların varoluşunu öne süren
laması mümkündür. metafizikçi filozoflar yanılgı içerisindedir.
Parçadan Popper'ın bilim felsefesine ilişkin Parçaya göre Nietzsche aşağıdakilerden hangi-
aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? sinin varlığını yadsımaktadır?
196
TEST 8 20. yy Felsefesi 46
1. Sartre'a göre Tanrı olmadığına göre, yaptığım seçi- 3. 20. yüzyılın önemli düşünürlerinden Croce'ye gö-
mi haklı gösterecek tanrısal değerler, tanrısal buy- re, her tarih çağdaş tarihtir. Tarih, kitaplarda ya da
ruklar da yoktur. Yalnız ve özürsüz kalmışızdır: "İn- belgelerde bulunmaz, tarihçi bu bilgileri eleştirip yo-
san özgür olmaya mahkumdur". İnsanın yeryüzün- rumladığı ve böylece içerilerine girip soruşturduğu
de kendisine yol gösterecek, önceden verilmiş bir zihin durumlarını kendi için yeniden canlandırdığı
işaret bulması olanaksızdır. Genel-geçer bir ahlâk sırada, şimdiki bir ilgi ve uğraşı olarak onun kafa-
yoktur. İnsanlara söylenecek tek şey şudur: "Öz- sında var olur. Tarihin konusu geçmiş olarak geç-
gürsünüz; onun için kendiniz seçin, yolunuzu ken- miş değil, elimizde kanıtı olan geçmiştir. Tarihin
diniz bulun! Hiçbir genel ahlak size ne yapacağınızı belgeyle ilişkisi onun yaşamla ilişkisi demektir.
söyleyemez. Buna ancak siz karar vereceksiniz." Parçadan yola çıkarak Croce'nin tarih felsefe-
Buna göre, Sartre ile ilgili yapılan; sini özetleyen yargının aşağıdakilerden hangisi
I. Tanrı'nın olmadığına inandığı için ateisttir. olduğu düşünülebilir?
II. İnsanın ahlaki eylemde bulunurken özgür oldu- A) Tarihte yaşam ile düşünce arasında çözülmez
ğunu savunduğu için indeterministtir. bir bağ vardır.
III. Evrensel bir ahlak yasasının mümkün olama- B) Tarih, kitaplara ve belgelere dayalı bir bilgi ala-
yacağına inanır. nıdır.
IV. İnsanın verilmiş bir öz taşıdığını iddia eder. C) Tarih geçmiş yaşantının tutarlı bir resmini verir.
V. Özgür olmanın insan için bir zorunluluk olduğu- D) Tarih, geçmiş yaşantının arasında kurulmuş bir
nu savunur. köprüdür.
saptamalardan doğru olmayan aşağıdakilerden E) Tarihin amacı geçmişten yola çıkarak geleceğe
AYDIN YAYINLARI
A) I B) II C) III D) IV E) V
197
20. yy Felsefesi
5. Kierkegaard'a göre aklı, toplumu vb. ön plana çı- 7. 20. yüzyılı bütün çağlardan ayıran karakteristik
kartan bir felsefe kişiselliği, kişisellik ilkesi olan va- özellikleri vardır. Örneğin filozof ve filozofları bira-
roluşu, insanın varoluşunu meydana getiren ögeleri raya getiren okul sayısı çok fazladır. Ayrıca bu filo-
dikkate almaz. Ona göre hümanizmin hakim olduğu zofların düşüncelerine vücut veren sosyal ve politik
bir bilim ve ideoloji çağında, her şeyin soyut ve nes- koşullar çok çeşitlidir ve farklıdır. 20. yüzyıl büyük
nel terimlerle anlatıldığı bir dönemde, insan kendi dünya savaşlarıyla, komünist, faşist ve totaliter
özüne yabancılaşmıştır, kendini unutmuştur. Bu devletlerin doğuşu ve yıkılışıyla, nükleer silahlar,
nedenle Kierkegaard, Aydınlanmanın nesnelliğine, küreselleşmeyle, teknolojinin gelişimiyle kendisini
bilgi ve akılcılık anlayışına karşı çıkmıştır ve öznel gösterir. Ayrıca yeni felsefeler de ortaya çıkmıştır.
hakikatin önemini vurgulamıştır. Örneğin dil felsefesi, çevre felsefesi, toplumsal cin-
Parçadan Kierkegaard felsefesiyle ilgili olarak siyet felsefesi, matematiksel mantık, bilim felsefesi
gibi felsefeler başlamış, felsefe üniversite kürsüleri
hangisine ulaşılamaz?
aracılığıyla profesyonelleşmiştir.
A) Rasyonalistleri her şeyi akla indirgeyip açıkla-
Buna göre;
dıkları için eleştirir.
I. var olan değerlerin yeni değerlerle değiştirilmesi,
B) Ona göre, aklı ön plana çıkartan felsefeler in-
san varoluşunu dikkate almazlar. II. yeni bir insan yaratmayı mümkün kılacak yeni
değerler oluşturulması,
C) Varoluşçu felsefeyi başlatan kişidir.
III. ahlakın insan doğasına aykırı ve gereksiz ola-
D) Hegel gibi inanç ve aklı uzlaştırmaya çalışır.
rak nitelendirilmesi
E) Felsefenin genele değil öznel olana ve öznel
durumlarından Nietzsche'ye uygun olmayanlar
olana yönelmesi gerektiğinin savunur.
AYDIN YAYINLARI
D) I ve II E) II ve III
D) I ve II E) II ve III E) Çözücülük
198
TEST 9 20. yy Felsefesi 46
1. Dewey'e göre empirizm de rasyonalizm de bilmeyi 3. 20. yüzyılın en etkili görüşlerinden biri analitik fel-
statik varlıklar olarak özne ile nesne arasındaki iliş- sefe olmuştur. Felsefenin esas itibariyle analitik bir
kiyi bazen nesneden hareketle pasif, bazen de öz- etkinlik olduğu kabulüyle öne çıkan analitik felsefe
neden hareketle kurucu bir şekilde kavrarlar. Fakat bir geleneğe dönüşmüştür. Bu geleneği karakterize
bilmeyle yapmayı her durumda birbirinden ayırırlar. eden üç temel görüş ya da tutum ve analitik felsefe-
Araçsallık düşünmenin problemi çözme işiyle meş- nin bu görüşlere bağlı olarak ortaya çıkan üç farklı
gul olur. Düşünme bu yüzden çıkar gözetmeyen bir versiyonu bulunmaktadır.
hakikat arayışı olmadığı gibi doğruluk da şeylerin Buna göre;
statik ve ezeli-ebedi bir niteliği değildir. Düşünme
I. pozitivizm,
insanın çevresiyle sağlıklı ve ahenkli bir ilişki kur-
masına, onun çevresine uyarlanıp çevresini dönüş- II. neopozitivizm,
Buna göre, Kıta felsefesinin aşağıdakilerden Parçada adı geçen filozofların aşağıdaki akım-
hangisine karşı olduğu söylenemez? lardan hangisine dahil olması beklenir?
199
20. yy Felsefesi
5. "Cellatlarına saygı gösterdikleri zaman kurban- 7. Son büyük felsefe sistemlerinin 19. yüzyılda kaldı-
lardan tiksiniyorum" diyen filozof, 20. yüzyılın en ğı dikkate alınırsa, 20. yüzyılda filozofların, sistem
bilinen isimlerindendir. İnsanın insan olmak adına inşa etme gayreti içine girmekten ziyade, felsefenin
sonuna kadar direndiği bir dünya özler. Bu direniş münferit alanlarında özgün ve eleştirel düşünceler
onun özgürlüğünü gerçekleştirmesinin bir koşulu- geliştirdikleri ve felsefeyi, söz konusu uzmanlaşma
dur. Özgür olmak direnmektir bir bakıma. Çünkü eğilimlerine paralel olarak geliştirdikleri söylenebilir.
filozofa göre, "verilmiş" özgürlük yoktur ve insanın Buna göre, aşağıdakilerden hangisi 20. yüzyılda
insan olması ancak insanlarla ilişkide olmasıyla ola-
ortaya çıkan münferit alanlardan değildir?
sıdır. Verilmiş bir özgürlük olmadığı gibi verilmiş bir
öz de yoktur insanda. İnsan kendini özgürleştirirken A) Ahlak felsefesi
bir yandan da kendi özünü biçimlendirir. B) Dil felsefesi
D) Heidegger E) Nietzsche
AYDIN YAYINLARI
200
TEST 10 20. yy Felsefesi 46
1. 20. yüzyılın filozoflarından Martin Heidegger, "Me- 3. Dil felsefesi 20. yüzyılda sistemleşmiş bir felsefe
tafizik Nedir?" adlı yazısında, "Niye hep varolan alanıdır. Frege ve Russell'ın yüzyılın başlarında
var da, hiç yok?" diye sorar. Heidegger için varo- matematiğin temellerini ve matematiksel bilginin
lan, varlık bir bütündür. Bu bütünün bir yanı "hiçlik", doğasını araştırırken yaptıkları çalışmalar bu felse-
öteki yanı "varlık"tır; bunlar birbirinden ayrılamaz. fenin sistemli bir alan olarak ortaya çıkmasına ne-
Ama bilim onları birbirinden ayırır ve hiçliği tanımak, den olmuştur. Frege ve Russell'ın çalışmalarının,
görmek istemez. Felsefe ise varlığı bir bütün olarak felsefenin dili konu edinen ayrı bir alanı olarak dil
ele almalı, onun hiçlikle birlikte ortaya çıktığını gös- felsefesinin doğuşu ise farklı bir isimle gerçekleş-
termelidir. mesine neden olmuştur.
Buna göre, Heidegger bilimin varlığı anlama ko- Aşağıdakilerden hangisi, dil felsefesinin kuru-
nusundaki yetersizliğini aşağıdakilerden hangi- cusu olarak anılan bir filozoftur?
sine bağlamaktadır?
A) Comte B) Wittgenstein
A) Bilimin nedenselliğe yönelmesine
C) Nietzsche D) Sartre
B) Bilimin varlığı parçalara ayırmasına
E) Heidegger
C) Bilimin nesnellik iddiasına
D) Bilimin tutarlılığı gözetmesine
E) Bilimin yöntemlerine ilişkin şüpheye
AYDIN YAYINLARI
201
20. yy Felsefesi
5. Varoluşsal düşünme, bireyin kişisel seçimlerle kar- 7. Bu dönemde Kant'ın gerçekliğin bilgisiyle ilgili gö-
şı karşıya olduğunun bilincinde olmasıdır. Düşün- rüşlerine ve yalnızca akla dayanan metafiziğine bir
menin, tümeller veya genel kavramlar üzerinden eleştiri getirilmiştir. Bu nedenle deneycilik etkili ol-
gerçekleştirilmek yerine kişisel durum üzerinde muştur. Felsefenin araştırmaları ve konusu mantık
odaklaşması gereğine vurgu yapılmıştır. Varoluş ve bilim kuramı ile sınırlanmalıdır. Bu dönemde din,
düşüncesini savunan filozoflara göre, varoluş etkin ahlak, sanat, toplu gibi kültür alanları temellendiril-
olmayan şeyler için kullanılamaz. Terim sadece ha- meye çalışılmıştır. Bu yüzyılda ilgi insanın varlığı
yatın sorumluluğunu üstlenmiş karar alan, tercihte üzerine çevrilmiştir. Çağdaş felsefe insanın gerçek
bulunan insanlar için kullanılabilir. varlığına kendinden önce gelen felsefelerden daha
Buna göre, varoluşçu felsefenin merkezine aldı- çok yaklaşmıştır.
202
TEST 11 Türkiye'de Felsefe 93
li olmaya başlaması
E) Karşıt kültürdür.
durumlarından hangileri Osmanlı'da felsefenin
gelişmesine katkıda bulunmuştur?
A) Yalnız I B) I ve II C) II ve III
D) Yalnız II E) I, II ve III
2. Ölümlü insan nasıl bilebilir ki ölümsüzü? Bu müm- 4. 1927 yılında kurulan Türk Felsefe Cemiyeti hem
kün olsaydı insan da ölümsüz olmaz mıydı? Ne profesyonel bir etkinlik olarak felsefenin bir mes-
yazık ki hiçbirimiz hiçbir şey bilmiyoruz aslında, lek, felsefi yayınların ve tartışmaların kurumlaşarak
kısıtlı aklımız ve mantığımızla bu deryada bir yel- yapılması yoluyla kültürün vazgeçilmez bir parça-
kenlideyiz. Ama pusulamız var, felsefe; hedefimiz
sı haline gelmesine ve hem de çağdaşlaşmasının
de ölümsüz olan. İnanın dostlar, kısaldıkça hedefe
teorisinin veya felsefenin aydınlar eliyle biraz daha
olan mesafe, bilemesek de sezeceğiz onu çünkü
geniş bir kitleye yayılmasına hizmet eder.
buna zorundayız, ona karşı sorumluyuz ve ancak
buna özgürlük diyebiliriz. Parçada anlatılan cemiyetin, Türkiye'de felsefe
adına aşağıdakilerden hangisine hizmet ettiği
Parçaya göre aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
söylenebilir?
A) İnsan, sonsuz varlığı bilemez.
A) Felsefeyi tanımlama
B) Akıl ve mantık ile insan Tanrı’yı düşünebilir sa-
dece. B) Felsefi akımları kurma
203
Türkiye'de Felsefe
Parçaya göre aşağıdakilerden hangisi doğrudur? A) Türk düşünce geleneğinde İslamiyet öncesi
dönem
A) Bilginin kaynağı olarak sezgiyi önermektedir.
B) Yunan tarzı felsefenin Türkiye'deki temsilcileri
B) Metafiziği bilimlerin üstünde bir uğraş olarak
C) Başlangıçta felsefenin gelişmemesinin neden-
görmektedir.
leri
C) Yazarı Nusret Hızır olabilir. D) İkinci Meşrutiyet Dönemi'nde felsefi akımlar
D) Yalnızca analitik yöntemi önermektedir. E) Cumhuriyet'in kurucu felsefesini yansıtan bazı
E) Yalnızca diyalektik yöntemi önermektedir. felsefeciler
204
TEST 12 Türkiye'de Felsefe 94
1. 1933 tarihinde İstanbul Üniversitesinde bağımsız 3. Türkiye'de felsefenin kurumlaşmasında, en önemli ro-
bir felsefe bölümü kurulur ve felsefe alanında mo- lü son çözümlemede Üniversite'nin oynadığını belirt-
dern anlamda bir eğitim ve araştırma faaliyeti bura- mek kaçınılmaz bir zorunluluktur. Bu görevi Türkiye'de
da sürdürülmeye başlanır. Bölümün öğretim üyele- felsefenin kurumsallaşmasının başlangıcında, nere-
rinin üç ayrı kaynaktan geldiği söylenebilir: deyse yalnız başına İstabul Üniversitesi yerine getir-
I. Eski Üniversiteden, yani Darülfünundan kadro- miştir. Çünkü, İstanbul Üniversitesi felsefenin kurum-
ya alınan hocalar. sallaşması sürecinde, deyim yerindeyse bir motor
görevi yapmış, başta 1939 yılında kurulacak olan An-
II. Avrupa'ya tahsile gönderilen ve Avrupa Üni-
kara Üniversitesi olmak üzere, bir çok cumhuriyet üni-
versitelerindeki öğrenimlerini veya ihtisaslarını
versitesinin felsefe araştırmacı ihtiyacını karşılamıştır.
başarıyla tamamladıktan sonra geriye dönen
Buradan yetişen pek çok felsefeci daha sonra farklı
Türkler.
üniversitelere geçmiş, buralarda çoğunluk yeni felsefe
III. Yabancı profesörler
bölümlerinin kurulması görevini üstlenmiştir.
Bu durum aşağıdakilerden hangisinin gösterge-
Buna göre;
sidir?
I. Türkiye'de felsefenin kurumsallaşmasının mer-
A) Türkiye'de felsefenin kurumsallaşması zor ko- kezi üniversiteler olmuştur.
şullar altında gerçekleşmiştir.
II. İlk felsefi çalışmalar İstanbul Üniversitesinde
B) Felsefe Türkiye'ye İstanbul Üniversitesinin ku- gerçekleşmiş, ülke üniversiteleri bu kaynaktan
ruluşuyla gelmiştir. beslenmiştir.
C) Ülkede felsefenin bir eğitim alanına dönüşme- III. Felsefenin kurumsallaşmasında yabancı kay-
sinde çok yönlü kaynak kullanımı söz konusu nakların çevirileri rol oynamıştır.
olmuştur.
AYDIN YAYINLARI
205
Türkiye'de Felsefe
D) Yalnız I E) I, II ve III
6. Küçüklüğünden
beri insanın öz- 8. İnsanın en büyük mağlubiyetlerinden biri haz der-
gürlüğü üzerine yasında neredeyse boğularak kendisinden kaçma-
düşünen genç sıdır ama kendini bulması için de önce ötekilerde
Deniz, bu konu- hayal kırıklığı yaşamalıdır. İnsan kolay kolay yok ol-
da babasıyla hep ters mayı isteyecek bir varlık değildir bu bakımdan mev-
düşer. Babası, özgürlüğün doğrudan in- zubahis hayal kırıklıkları çoğaldıkça kendine dönüş
sana ait olmadığını ve insanın yapıp etmelerindeki hareketi de hızlanacaktır ve bir noktada tamamen
değerlere bağlılığı ile ortaya çıktığını ya da hiç çık- ötekilerden vazgeçecek ve onlara isyan edecektir.
madığını savunurken Deniz, özgürlüğün insana ait Burada ise kendisiyle hiç baş başa kalmayan insa-
ve seçimlerden kaynaklanan bir şey olduğunu dü- nı, kollayacak olan felsefedir. Felsefe, bu hareketi
şünür. Babası, Deniz’in bu düşüncesini onaylama- canlı tutarak insanın kendisindeki amacı yani son-
dığı gibi kızını ileride insanlara dair yaşayabileceği suz olana ulaşma hedefini sürekli kılar ve ona irade
hayal kırıklıklarından korumak ister; çünkü ona gö- sahibi olduğunu hatırlatır.
re bazı insanlar özgürlüğün farkına hiç varmıyorlar Bu parçadan hareketle, aşağıdakilerden hangisi-
bile. ne ulaşılabilir?
Parçaya göre A) Haz, insanın hareketinin ana kaynağıdır.
I.Baba için özgürlük bir mahkumiyettir. B) İnsan, özgürlüğünün farkına vardığı an Tanrı
II.Deniz, özgürlüğün bir olanak olduğunu düşünür. yoluna girer.
C) Felsefe insanı Tanrı yolundan saptıran bir et-
III.Özgürlük, babaya göre her insana açıktır.
kinliktir.
yargılarından hangileri doğrudur?
D) İnsan kendisine döndüğünde hareketini kay-
A) I ve II B) II ve III C) Yalnız I betmeye başlar.
D) I ve III E) Yalnız III E) İsyan, insanı Tanrı’dan uzaklaştıran bir tutumdur.
206
FELSEFE TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
Determinizm: 1. Nedensellik ilkesi, doğada neden sonuç
A-B
ilişkisinin varlığını kabul eder. 2. İnsan ahlaki eylemlerinde
Aristokrat: Soylu, seçkin, asil. özgür değildir.
Aristokrasi: Soylu sınıfın yönetimi. Diktatörlük: Egemenliği bir kişi ya da grubun zorla elde
Arkhe: Ana madde / öge / ilke. Var olan her şeyin ken- tutması.
disinden doğduğu ilk neden. (Arche sorunu, felsefenin Dikotomi: İkiye bölme. (Zenon paradokslarından biri)
başlangıcında doğa lozoarı arasındaki tartışmadır.)
Dinamik: Devingen, hareketli.
Aşkın: Transendental. Bir şeye göre üstün olan, onda
Diyalektik Materyalizm: Düşüncenin maddeden, bil-
içerilmeyen ve ondan ayrı olan.
ginin gerçeklikten kaynaklandığını yani maddesel ger-
Ateizm: Tanrı'nın varlığını reddeden görüş. (Sartre, Ni- çekliğin hakikat olduğunu ve bu gerçekliğin diyalektik
etzche) bir şekilde varolduğunu savunan ontolojik görüş. (Marx,
Ateşperestlik: Ateşe tapınma. Engels)
Budizm: Buda (MÖ 563–483) tarafından kurulan; re- Diyalektik: 1. Herakleitos'a göre diyalektik, evrende ve
enkarnasyon, Nirvana, meditasyon gibi inanç unsurları insan zihnindeki zıtlıkların savaşımını ve bunun ardın-
barındıran Uzak Doğu dini. daki birliği ifade eder. 2. Hegel'e göre diyalektik, gerçek
varlığın (Geist) kendini tez/anti-tez/sentez biçiminde
Burjuvazi: Kentsoyluluk. Sosyal statüsünü eğitiminden
açımlamasıdır.
ya da zenginliğinden alan kentli sınıf.
Dogma: Ayet, dini hüküm.
Bürokrasi: Bir toplumda tabandan tavana daralarak ör-
gütlenmiş idari işleyiş sistemi ve kurallar bütünü. Dogmatizm: Mutlak doğru bilgi mümkündür görüşü.
Form: Biçim, suret, öz, bir varlığın zihinsel tasarımı. Kaos: Düzensizlik, karmaşa, fevza.
Formel: 1. Biçimsel, 2. Resmî. Kapitalizm: Özel mülkiyetin üretim araçlarını elinde tut-
tuğu, serbest piyasa ekonomisine dayanan sosyo-eko-
M-N
nomik sistem.
Manifesto: Bildiri. Bir düşüncenin amaçlarını açıklayan
Kartezyen Felsefe: Düalizm, ikicilik.
bildiri.
Kast Sistemi: Hinduizmde toplumdaki sınıarı keskin
Mantık: Doğru düşünmenin bilimi, yolu ve yöntemi.
biçimde ayıran tabakalaşma sistemi.
Marksizm: Diyalektik materyalizmi ve bilimsel sosyaliz-
Katarsis: Arınma. (Aristoteles'e göre sanatın insana
mi kapsayan Marx ve Engel'in düşüncesi.
etkisi.)
Materyal: 1. Maddesel. 2. Araç-gereç; belge, doküman.
Kategori: 1. Düşünce ve kavramların genel veya temel
formu. 2. Yüklem. Materyalizm: Varlığın özünün made olduğunu savunan
felsefe. (Demokritos, Marx)
Kategorik İmperatif: Koşulsuz buyruk. Kant felsefesin-
de ahlaki ölçüt. Mayötik: Doğurtma, anımsatma. (Sokrates'in bilgiyi
açığa çıkarma yöntemi.)
Kıyas: 1. Aristoteles mantığında tümdengelimsel akıl
yürütme. 2. İslam teolojisinde temel kaynaklardan sonra Medeniyet: Uygarlık.
Komünizm: Özel mülkiyeti reddeden, ortak mülkiyeti ve Mekanik Materyalizm: Varlığın özü maddedir ve mad-
eşitliği temel alan ideoloji. de statiktir. Evren atomik ve mekaniktir. (Demokritos)
konfederasyon: Federasyona göre biraz daha ılımlı bir Meşru: Bir şeyin kurala uygun olması.
bağımlılık içinde ortak politika ve yönetim izleyip diğer
Meşruiyet: Bir şeyin kurallılığı.
alanlarda ise bölgesel yönetimlerinde serbest bulunduk-
ları devletler topluluğu. Meta: Mal, ticaret malı.
Konseptüalizm: Kavramcılık. Nesnelerin kendi başına Metazik: Fizikötesi, doğaötesi. İnsanın duyu, deney,
var olduğunu, kavramların ise nesnelerden soyutlana- gözlem, deneyim alanını aşan her şey; zamanda ve
Laiklik: Dinin ve siyasetin yönetim düzeyinde ayrışması. Monat: Leibniz’in felsefesinde artık bölünemez olan
tözler.
Liberalizm: Serbest piyasa ekonomisi.
Monoteizm: Tek Tanrıcılık. Bir Tanrı’nın varlığını kabul
Literatür: Edebiyat.
eden anlayış.
Logos: Akıl.
Moralite: Ahlak.
Nelik: 1. Bir şeyi o şey yapan öz. 2. Mantıkta bir şeyin Paradoks: Mantıkça hem geçerli hem geçersiz olan,
zihindeki varlığı. mantıksal çatışkı.
Nihilizm: Hiççilik. Varlığın olmadığını savunan felsefe. Postülat: Koyut. Varsayılmış olan.
(Gorgias).
Pozitif: 1. Olumlu. 2. Olgusal.
Nitelik: Bir şeyi diğer şeylerden ayıran özellik.
Pozitivizm: Olguculuk. Metaziği reddeden, varlığın
Nominalizm: Adcılık. Tümel kavramların yalnızca nes- olgulardan oluştuğunu, bilginin ise pozitif bilim yöntemi
nelerin adları olduğunu söyleyen görüş. ile (deney ve gözlem) elde edileceğini savunan felsefe.
(Comte)
Normatif: Kural koyucu.
Pragmatizm: Faydacılık. Doğruluğu ve gerçekliği, so-
Nous: Akıl.
nuçlara, faydaya göre değerlendiren felsefe. (James,
O- Ö Devey)
Olgusal: Pozitif. İnsanın duyu, deney, gözlem, deneyim Rasyonalizm: Akılcılık, usçuluk. Bilginin kaynağının
alanına giren her şey. akıl olduğunu savunan felsefe. (Sokrates, Platon, Des-
Oligarşi: Siyasal gücün bir grubun elinde bulunduğu cartes, Leibniz, Spinoza, Farabi, İbn Sina, İbn Rüşd)
Ontoloji: Varlıkbilim, varlık felsefesi. Varlığın olanağını Realizm: Gerçekçilik. Özneden bağımsız dış gerçeklik
ve neliğini tartışan felsefe dalı. vardır.
Otorite: Gücü elinde tutan yapı, yetke, sulta, velayet. Retorik: Belagat, güzel konuşma, ikna, hitabet sanatı.
Önerme: Yargı bildiren, doğru veya yanlış değer alabi- Ritüel: Dini tören, ayin, ibadet.
len ifade.
Relativite: Görelilik.
Özdeşlik ilkesi: Bir şey ancak kendisidir.
Relativizm: Görecelilik. Bilginin mümkün olduğunu an-
P-R cak doğruluğun relatif olduğunu savunan felsefe. (Pro-
tagoras)
Pan-enteizm: İslam tasavvufundaki vahdet-i vücud teo-
risi. Tanrı evreni yaratmış, yönetmektedir ve her varlıkta S-
tecelli eder. Evrene hem aşkın hem içkindir.
Sağduyu: Doğru, akla uygun yargılar verme yeteneği,
Panteizm: Tüm tanrıcılık. Tanrı ve evren özdeştir. (Spi-
aklıselim, hissiselim.
noza)
Sekülarizm: Dünya yaşamına yönelmeyi, dini olanla
Paradigma: Olağan bilim. Kuhn'un bir dönemin bilim
dünyevi olanın ayrışmasını savunan düşünce.
anlayışını ifade etmek için kullandığı kavram.
Sembolik Mantık: Mantıkçı pozitivistlerin Aristoteles'in Tiranlık: Bir kişinin zorba yönetimi.
söze dayalı klasik mantığını, anlam karmaşalarından
Titan: Yunan mitolojisinde ilk kuşak. Tanrıların atası
arındırmak için matematikselleştirmesi ile oluşan sim-
olan 12 varlık.
gesel mantık dizgesi.
Toplum Sözleşmesi: Aydınlanma lozoarının, toplu-
Sensüalizm: Duyumculuk. Bilginin yalnızca duyularla
mun ve devletin açığa çıkmasını sağladığını düşündük-
elde edildiğini savuan felsefe.
leri; bir egemene (devlete) hakların devri olarak görülen
Sentez: Birleşim, birleştirme. toplumsal mukavele.
Sentetik Önerme: Empirik, olgusal içerikli önerme. Ör- Totaliter: Baskıcı, otoriter.
nek: "Yağmur yağıyor."
Totemizm: Bazı kabilelerde görülen; klanın kendisin-
Septisizm: Kuşkuculuk, şüphecilik. Bilginin olanaksız den türediğine inanılan hayvan veya bitkiye tapınma.
olduğunu savunan felsefe. (Timon, Phyron)
Totoloji: Her yorumlamada "doğru" değer alan önerme.
Sezgi: Apaçık, içten, doğrudan kavrayış.
Töz: Varolmak için başka bir şeye ihtiyaç duymayan
Sezgicilik: Entüisyonizm. varlık.
Skolastik: Batı Orta Çağ okullarında öğretilen, din Tutarlılık: Birbirini değilleyen önermelerin, yani çelişki-
esaslı düşünceye ve o döneme verilen ad. nin olmaması.
Sost: Dogmatizme karşı ilk tepkiyi gösteren ve göreli Tümdengelim: Genelden genele ve genelden özele
bilgi anlayışı savunan retorik ustası düşünürlerin genel yapılan akıl yürütme.
adı.
Tümevarım: Özelden genele yapılan akıl yürütme.
Sosyalizm: Ortak mülkiyeti ve eşitliği temel alan eko-
nomi modeli. U-Ü
Spekülatif: Tartışmalı, üzerinde konuşulan. Us: akıl.
Subjektif: Öznel. Üçüncü hâlin imkansızlığı: Bir şey iki değerli mantıkta
ya doğru ya yanlıştır; 3. seçenek yoktur.
T
Ütopya: İdeal toplum ve devlet tasarımı.
Taoizm: Gerçeklikte var olanlar sadece çelişkilerdir,
karşıtlıklardır. Gerçeklik yanılsamadır. Esas düzenin ve V
dengenin dünyası Tao’dur. (Lao Tseu)
Vicdan: İnsanın, iyi ve kötü değerleri birbirinden ayırt
Teizm: Tanrı evrenden bağımsızdır. Evreni yoktan ya- etme bilinci.
ratmış ve yönetmektedir.
Y
Teokrasi: Dine dayalı yönetim.
Yeter-sebep ilkesi: Her şeyin var olmak için yeterli bir
Teoloji: İlahiyat, Din bilimi. sebebi olmak zorundadır.
Teori: Kuram. Yin-yang: Çin geleneğinde iki asli doğurucu ilke olarak
Teorik: Kuramsal. varlıkların özünde yer alan pasif ve aktif kozmik güçler.
Terminoloji: Bir alanın terimleri toplamı. Yoga: Hint felsefesinde ruhsal yaşama ve bedene ege-
men olmayı amaçlayan edim.
Tin: Ruh.
CEVAP
ANAHTARI
208
CEVAP ANAHTARI
1. BÖLÜM
1. ÜNİTE - FELSEFEYİ TANIMA
TEST – 1 D E C B D A D A B C
TEST – 2 D C B E D B E B A C
TEST – 3 C B A C C A C E A B A
TEST – 4 D C C B E C E E C D A
TEST – 5 C B E C A A A C D A
TEST – 1 D C D A E B C B A A
TEST – 2 C D D A A D A D E
TEST – 3 A D E D C E A B E E
TEST – 4 C B A D D C E E C E
TEST – 5 E A E B C D A C C C C B
2. BÖLÜM
FELSEFENİN TEMEL KONULARI VE PROBLEMLERİ
209
TEST – 11 C B C B D A A D D D A
TEST – 12 D A C A E C B C E D A
TEST – 13 C E D A A D B B A C A
TEST – 14 E C C A A E A C D E
TEST – 15 B C B C D A D B B B
TEST – 16 C B B D E A A E B
TEST – 17 C A B D D C D E
TEST – 18 D C B B D A D A D
TEST – 19 A A A C A C B B D
TEST – 20 E D E E E A D C
TEST – 21 C D A E B B A C D
TEST – 22 B E C C B D A C D C
TEST – 23 D A B B D D D E A
TEST – 24 A D A C C A B E D D B
TEST – 25 D C E E E B C C E A D
TEST – 26 A B C C B D C D B C
TEST – 27 A E B B D B E B A C B E
TEST – 28 C A A A B D B E C C
TEST – 29 D E E C D A C B A
TEST – 30 D D C B D B A A E C
TEST – 31 B B A C B D B A E C B
TEST – 32 D A E A E E C B D A
TEST – 33 D B B B E A E C C
TEST – 34 D A B E D A B B D B
TEST – 35 A C E D B B A D B A B
3. BÖLÜM
MÖ 6. YY – MS. 2. YY FELSEFESİ
1. 2. 3. 4. 5. 6. 7. 8. 9. 10. 11. 12.
TEST – 1 A A C B C B B D
TEST – 2 E B E E E C C E
TEST – 3 C B D D C D C B
TEST – 4 E C E C E E A B A
TEST – 5 C B B E D E B B D
TEST – 6 D D C D A C C D
210
TEST – 7 A B C C D B A A B
TEST – 8 D A A E B C E D C
TEST – 9 A D B C D B E C A
TEST – 10 E E A E B D E C
MS 2. YY – MS 15. YY FELSEFESİ
TEST – 1 E C C A C E B E D
TEST – 2 B E C E C E E A
TEST – 3 C A A A D D C D
TEST – 4 E B E D A D D D C
TEST – 5 D D C D E A B A
TEST – 6 E E D E A B A D
TEST – 7 C C A A C C A B
TEST – 8 E D B E B D B E C C
TEST – 9 D E B A B E C E
TEST – 10 C B D D C D D C
TEST – 1 A C E D D B B C
TEST – 2 A D B D C E B C
TEST – 3 E D E C E B E E
TEST – 4 C C B A E B B D
TEST – 5 B A D B E D D B
TEST – 6 B D D C C B B B
TEST – 7 D B B E C A A D
TEST – 8 D C C D E C A D
TEST – 9 A C E C B A E C
TEST – 10 C D B A C E B E
211
4. ÜNİTE - 18. YY - 19. YY FELSEFESİ
TEST – 1 E B D D C E D E
TEST – 2 E D B B C A C D
TEST – 3 B D A A E A D E
TEST – 4 D A B B D E B A
TEST – 5 B A A C D C C C
TEST – 6 C E E D D D D C
TEST – 7 C D B C A B A E
TEST – 8 C C B D D A E E
TEST – 9 D A D C D D D C
TEST – 10 C E B C E E C B
TEST – 1 B A C C C A D C
TEST – 2 E B B A E C D B
TEST – 3 E C B C D C A A
TEST – 4 B D B C B E B A
TEST – 5 E C C B D D E B
TEST – 6 C A B A B A A A
TEST – 7 E A A C E A B A
TEST – 8 D C A A D C E C
TEST – 9 D D C B A B A D
TEST – 10 B B B A E A E A
TEST – 11 E E E E B C D E
TEST – 12 C C D D B E B B
212