Professional Documents
Culture Documents
Editör
Şenol Erdoğan
İ 6
Eva Csaki’nin kıymetli kayıtlarından oluşan bu derleme
hem cönklerden, hem birebir ağızlardan hem de canlı
[alan-saha çalışmalarındaki] kayıtlarından oluşuyor. İki
genel başlık olan “halk şarkıları” ve “dini şarkılar” altında:
hıdrellez şarkıları, maniler, tekerlemeler, yağmur duaları,
ninniler, ağıtlar, gelin uğurlamaları, düğün şarkıları, türkü,
deyişler, semahlar, nefesler, nevruziyeler, mersiyeler
isimlendirmeleri ile sergileniyor. Eva Csaki hem bölge yani
tüm TRAK coğrafyasının diline, ağzına dokunmadığı gibi,
yazılı ya da sözlü aktarıların hiç birinde birey şivelerine de
dokunmayarak -onları koruyarak, texte geçiyor. Biz de en
ince noktasına kadar tıpa tıp onun aktarılarına sadık
kaldık. Trak kültürü ve kadim coğrafyası hakkında
duyulabilecek merakları okur ile Google arasındaki ilişki
düzeyine bırakarak iyi seyirler diliyoruz.
-Şenol Erdoğan - S. Barlas Çelik
HALK ŞARKILARI
Alayla, palayla,
Tahta kalayla, hoy, hoy,
Tahta kalayla,
Ne istersin, ne istersin
Sen bizim alaydan, hoy, hoy,
Sen bizim alaydan?
Alayla, palayla,
Tahta kalayla, oy, hoy,
Tahta kalayla.
Ne istersin, ne istersin
Sen bizim alaydan, oy, hoy,
Sen bizim alaydan?
Güzeli gördüm, dilberi gördüm,
Onu isterim, oy, hoy,
Onu isterim.
Usludur, yavaştır,
Koçsuz varamaz, oy, hoy,
Koçsuz varamaz.
Alayla, palayla,
Tahta kalayla, oy, hoy,
Tahta kalayla.
Allıdır, usludur,
Koçsuz varamaz, oy, hoy,
Koçsuz varamaz.
Kardeşimden, kardeşimden
Mektup gelmiş, mektup gelmiş,
Sıladan geçemez, oy, hoy,
Sıladan geçemez.
Kardeşimden, kardeşimden
Mektup gelmiş, mektup gelmiş,
Yarden geçemez, oy, hoy,
Yarden geçemez.
№ 5. Hıdırellez şarkısı. Huriye Engin (1943
Topçular), Kırklareli
Ağamdan, kardeşimden
Mektup gelmiş,
Yarden geçemez, oy, hoy,
Yarden geçemez.
Ağamdan, kardeşimden
Mektup gelmiş,
Yarden geçemez, oy, hoy,
Yarden geçemez.
Alayla, palayla,
Tahta kalayla, oy, hoy,
Tahta kalayla.
Ne istersin, ne istersin
Sen bizim alaydan oy, hoy,
Sen bizim alaydan?
O, güzeli gördüm,
O, dilberi gördüm,
Onu isterim, oy, hoy,
Onu isterim.
Kardeşimden, kardeşimden
Mektup gelmiş,
Yarden geçemez hoy, hoy,
Yarden geçemez.
Kardeşimden, kardeşimden
Mektup gelmiş,
Yarden geçemez hoy, hoy,
Yarden geçemez.
Dilediğini bilemedim,
Aradığını ben seçerim,
Hey, dilber, hey.
Aç kapını, aç kapını,
Bezirgan geçecek.
Açamam kapımı,
Geride kalan keyleri başlı,
Sirkeli saclı senin olsun.
№ 10. Mâni. Firdevs Tiryaki (1939 Tatlıpınar),
Kılavuzlu
Ev üstünde boyunduruk,
Bara bara boğuduk.
Kapı arkasında yarmalak,
Çocuklar kapıyı tırmalar.
№ 16. Tekerleme. Orhan Bulut (1944 Kılavuzlu),
Çorlu
Ay dede!
Evin nerde?
İnce belde,
Tavuk getir,
Yağa betir,
Bala batır,
Sen gelmezsen,
Bana getir,
Ay dede!
Bahçelerde enginar,
Her bir yarinden civan,
Ben o yari sevmişim,
Sol yanağında beni var.
Ol anacığım ol,
Bizi kime bıraktın?
Bize kim bakacak?
Bize kim ekmek verecek?
…aman Haydar,
Mektebe gidersin.
Mektep değil, ek arın Haydar,
Yine beni üzersin.
E-e-e,
Uyusun da büyüsün, ninni,
Tıpış-tıpış yürüsün,
Ninni, e-e-e.
Ah anacığım, anacığım!
Anacığım, soylarıma, köklerime,
Anacığım, sorup danışsaydın da,
Anacığım, beni o zaman ellere kataydın,
№ 47. Bak. № 46
Kara[n]fil ekemedim,
Suyunu dökemedim,
Bayram geldi be yarim,
Elini öpemedim.
Elini öpemedim,
Bir toka yapamadım,
Kara[n]fil oylum, oylum,
Gel benim selvi boylum!
…mendil salla
Mendilin ucuna sakız para yolla!
Entaresi ak gibi,
Gelir geçer ok gibi.
Hiç bu yana bakmıyor,
Sevgilisi yok gibi.
Eyvallah, Şahım, eyvallah,
Adı güzel, kendi Şah.
İn dereye, dereye,
Kuru fındık bulursun.
Eğil bir yol, öpeyim,
Sonra da pişman olursun.
Ah benim kunduralım,
Nasıl ayrı duralım.
Şu ayrılık aşkına
Gel, bir çare bulalım
24
№ 70. Halk şarkısı. Fatma Yıldız (1938
Ahmetler), Kırklareli2
5
[Hem] gardaş olsun,
İneğim götlü olsun,
Buzacığım etli olsun,
Sallayan gardeşimin ömürleri uzun olsun!
Ayağımda terlikler,
Beyaza eşerler,
*Yarim sana gideceğim,
Hazır mı gelinlikler.
Tatlıpınar koyumuz,
Zemzem akar suyumuz.
Sevip sevip ayrılmak,
Yoktur öyle [h]uyumuz.
26
Haydi Bismillah!
Çiğdem sarı, ben sarı,
Dağlara saldım yari.
Dağlar kurban olayım,
Tez gönder [beri] yari.
Karanfil oylum oylum,
Gördün mu selvi boylum?
Selvi boylum gelince,
Şen olur benim gönlüm.
İn dereye, dereye,
Söyle, yarim nereye,
Karagöz, Eminem.
İn dereye, göreyim,
Eline gül vereyim,
Karagöz Eminem.
Dalgacıysın sevdiğim,
Nasıl gönül vereyim
Karagöz Eminem?
Su geliyor enginden,
Ayırmayın dengimden.
Dünya güzeli olsa,
Ayrılmam sevdiğimden.
Manıcı başımısın?
Cebrail taşımısın?
Sana bir mendil versem
Cebinde taşır mısın?
Asmanın yaprakları
Tel olur yaprakları.
Gurbette olanların
Çınlasın kulakları.
Ne boncuğunu isterim,
Ne boyumu gösterim.
Dargını barıştıran
Yar, yar aman, aman.
Dertlere karıyorum,
Günleri saya saya.
Bahçelerde kundura,
Gel, yarim dura dura.
Havadaki bulutlar,
Hepsi yağmur buludu.
Ben gelin olmayınca,
Kesme benden umudu.
Karanfilim taburda,
Çok işler var saburda.
Ölürsek biz ölelim,
Çift koysunlar tabuda.
Bahçelerde ıh derim,
Hasta oldum yatırım.
Doktor hekim istemem,
Sevdiğimi getirin.
Çobanlıkta çürüdü
Kızdan kıymetli yarim,
Karagöz Eminem.
Al olacak olacak,
Su testime dolacak,
Mâni sana olacak.
Kaşların karasına,
Gül koydum arasına.
Beni melhem yapsınlar,
Yarimin yarasına.
Tarlada çamur,
Teknede hamur,
Ver, Allahım bol bol yağmur!
E-e-e,
Dağlara vardım, dağlar uyur,
Evimize geldim, yavrum uyur,
İn dereye, dereye,
İnemediklerine.
Ne olsa söyliyorlar
Çekemediklerini, sürmeli yar.
Bahçenin kapısını,
Bir vuruşta acarım.
Anneme duyurmuşlar,
Duyursunlar kaçarım, sürmeli yar.
Ay nazara, nazara,
Gel, gidelim pazara.
Ver, Allah’ım bir bulut da,
Yar olan köye düşem.
Ayvalı ayvalı,
Ayva yas oldum yare.
Ne belalı başım var,
Güzeller aldı yari.
Ayvanın dilimleri,
Masanın kilimleri
Ne güzel baş bağlıyor,
Beyci koy gelinleri.
Şu Hıdrellez geliyor o,
Cuma akşamı geliyor o.
Cuma akşamı gelen eller,
Benim yemenimi alan eller,
Vuralım mı kınasını?
Varın sorun anasına.
Varın sorun kınasını,
Vuralım mı anasına?
Ahmetler’dir koyumuz,
Şeker gibi soyumuz,
Sevip, sevip ayrılmak,
Yoktur öyle huyumuz,
Gitti yar uzaklara, gitti gelemez,
Benden başka seven yar kimse sevemez.
Elimde elektirik,
Karanlıkta çakarsın.
Benim olmadığım yerde
Ahretine bakarsın.
Yuvası da kamışlar,
Kamışı vıdamışlar,
Düğün gelir, yarimi
Oduna yollamışlar.
Evreşe yolları dar, dar,
Bana bakma, benim yarim var.
Bahçelerde kalmışım,
Kapına dayanmışım.
İster al, ister alma,
Alnına yazılmışım.
Şit mori yarelelli yar yine, yininoy
Entaresi ak gibi,
Gelir geçer ok gibi.
Hiç bu yana bakmıyor
Sevgilisi yok gibi,
Şit mori yarelelli yar, nin, non.
Ne boynumu gösterim,
Ne fistanı isterim.
Ben ağabeyime söylerim,
Ben o kızı isterim.
…koydum tasa,
Doldurdum basa basa,
Aydın odalar, odalar, odalar,
Yaşasın delikanlılar.
Oy koladı, oy koladi
Mendilimi uçurdum,
Kavak yapraklarına,
Ben yarimi düşürdüm,
Sevda yataklarına.
İstanbul’a giderken,
Sıra sıra direkler,
Beni eller alıyor,
Sende nasıl yürek var.
Karakolda aynalar,
Kız kolunda damgalar,
Gözlerinden bellidir.
Sende kara sevda var.
Üşüdüm, üşüdüm,
Ah, benim canım, üşüdüm.
Kurkunu giy, kurkunu giy,
Ah, benim canım, kurkunu giy.
Duyarlar duyarlar,
Ah benim canım duyarlar.
Kim duyar kim duyar,
Ah benim canım kim duyar?
Polisler polisler,
Ah benim canım polisler.
Ne’aparlar, ne’aparlar,
Ah benim canım ne’aparlar?
Asarlar, asarlar,
Ah, benim canım asarlar.
Kaşların karasına,
Gül koydum arasına.
Benim meylem dediler,
Sinenin yarasına.
Kimselere varmadım
Sevgilim alsın diye.
Alaydan ayrılalım,
Yaylada sarılalım,
Yar ikimiz de bir boy,
Yar nasıl ayrılalım?
Alayda ayrılırlar,
Sarayda savrulurlar,
Gel, üzülme sevdiğim,
Bir zaman kavuşurlar.
Bahçelerde eğrelti,
Oynarlar iki elti.
İkisi de bir boyda,
Bilinmiyor kıymeti.
Şist moru yereleli, yenenene nenenom,
Yar yine yenenene, yenenene nenenom.
[… kurusam] seni,
Suda çürütmem seni,
Senelerce görmezsem,
Gene unutmam seni.
Edirne’nin camileri,
Doksan dokuz penceresi,
Kalkın uykudan uyanın,
Yandı pilav tenceresi.
№ 269. Halk şarkısı. Lütfiye Güneş (1959),
Ahmetler
Ağlatmayın annesini,
Anne ben bu gece misafirim,
Baba ben bu gece misafirim.
Kartalım, kartalım,
Nerelerde yatalım,
Bir eski de kurkum var,
Sarılalım, yatalım.
Geldi babam Hu, Hu,
Reis babam Hu, Hu.
Portakalı soyamadım,
Başucuma koyamadım,
Ben bu dertten kurtulup ta,
Genç yaşıma doyamadım.
Penceresi siperde,
Perdenin ucu yerde,
Ne kız oldum, ne gelin,
Neden düştüm bu derde.
Evleri kayalıkta,
Yar gördüm aralıkta,
Hemen yar mı sevilir,
Böyle kalabalıkta.
Karşıdan gelenlere,
Gaz koydum fenerlere,
Annem beni verecek,
Askerden gelenlere.
İstanbul’a giderken,
Sol tarat a hastane,
Yarden gelen mektubu,
Eğlendirme postane.
Uyusun da büyüsün,
Tıpış-tıpış yürüsün,
Nenni, benim yavruma, nenni,
Uyusun da büyüsün, nenni.
Tekirdağ minaresi de
Yandandır eklemesi,
Takdık nişan yüzüğü de
Kolaydır beklemesi.
Tekirdağ’ın yolları da
Tümenliktir tümenlik,
Malkaralı yarime de
Allah vermiş güzellik.
Ne uyursun, ne uyursun,
Bu uykuyla ne bulursun?
Al abdestini, kıl namazını,
Cennet alayı bulursun.
№ 385. Halk şarkısı. Emrullah Yılmazgüç (1938
Bulgaristan), Zeytinburnu
Kızılcıkdere50
Kızılcıklar oldu mu,
Selelere doldu mu?
Gönderdiğim çoraplar
Ayağına oldu mu?
Mendili eline, mendil verdim geline,
Kaşların çatık-matık,
Söyletme beni artık, ey.
Öyle bir yar sevdim ki,
Yavan ekmeğe katık.
Ey, güller, aldı yarimi eller, ey.
İn dereye, dereye,
Kuru fındık bulursun, ey.
Eğil bir yol öpeyim,
Sonra pişman olursun, ey, hey.
Kulağındaki küpeler,
Altın değil menteşe, hey,
Hanginize gideyim,
Ben de şaştım bu işe.
Parmağımdaki yüzük
Yarim gümüş halkam, oy.
Candan mı seviyorsun,
Kolumdaki bilezik,
Ne uyduruk ne nazik, oy.
Bizim koyun kızları,
Şehir yere münasip, oy.
Altınları takındım,
Çıktım yola bakındım, oy.
Yarim gelecek diye,
Düşmanlardan sakındım, oy.
Devletliağaç minaresi
Yetmiş iki basamak,
…elfelejtette] im yarim
Senden ayrı yaşamak.
Kaynanamın kafası
Kovan sepeti gibi
Oğlu beni seviyor,
Arının balı gibi.
Entaresi vişneden,
Şimdi geldim çeşmeden,
Alıcaksan al yarim,
Yataklara düşmeden.
Ankara’dan indirdiler,
Kanlı gömlek giydirdiler.
Malum olsun garip anam,
Bir oğlunu öldürdüler.
№ 501. Halk şarkısı. Havva Hari (1945),
Devletliağaç
Mendilimin yeşili,
Ben kaybettim eşimi,
Ben eşimi bulursam,
Allah bilir işimi.
Şu dağlar olmasaydı,
Çiçeği solmasaydı,
Benim Allahım emri,
Ayrılık olmasaydı.
E-e-e,
Ninni, ninni, kınalı bebek,
Yarın büyüyecek, olacak adam,
E-e-e.
Şu dünyanın ötesine,
Vardım diyen yalan söyler.
Baştan başa sefasını,
Sürdüm diyen yalan söyler.
Ark kazarlar argın argın,
Felek çevirmekte çarkın,
Bu dünyada mal ve mülküm
Vardır diyen yalan söyler.
Kuru ağaçta olur gazal,
Kendi okur kendi yazar,
Ahdi bütün, hüsnü güzel,
Vardır diyen yalan söyler.
Avcılar avlarlar kazı,
Hakk’a ederler niyazı.
Şunda beş vakit namazı,
Varılırsa da gelinmez,
Rehbersiz hiç yol bulunmaz,
Buldum diyen yalan söyler.
№ 74. Nefes. Mürvet Engin (1958 Deveçatağı),
Kılavuzlu747
5
Bir gece seyrim içinde
Ben dedem Ali’yi gördüm.
Eğildim, niyaz eyledim.
Ben dedem Ali’yi gördüm.
Üç çerağ yanar şişede,
Aslanlar gizli meşede,
Yedi iklim dört köşede.
Kamberi durur sağında,
Salınır cennet bağında,
Ali Musa Tur dağında.
Cennet kapısında duran,
Kilidin mührünü kıran,
Yediden kılıcın vuran.
Kızıl güller deste, deste,
Bergüzar yolladım dosta,
Üç dolu mihmandan iste.
Yüce dağlar coşkun, coşkun,
Kul Himmet aşkına düşkün,
Cümle meleklerden üstün.
№ 78. Nefes. Hasan Hüseyin Aslan (1945
Tatlıpınar), Kırklareli
Geldik türbene, Gül Babam,
Güllerini koklamaya,
Senin gül yüzlü makamını,
Doya-doya koklamaya.
Gül Baba’mın makamına,
Cümle alem gelir ona,
Duaları derler ona,
Yardım eyle, Gül Babacığım.
Hasan Hüseyin zikir eyle,
Canların muhabbet iyle.
Gül Babamın demiyle,
Coştu mest eyledi canlar.
Eşrefoğlu al haberi,
Bahçe biziz, gül bizdedir,
Biz de Mevla’nın kuluyuz,
Yetmiş iki dil bizdedir.
Erlik midir eri yormak,
Irak yoldan haber sormak?
Cennetteki on iki ırmak,
Coşkun akan sel bizdedir.
Adam vardır cismi semiz,
Abdest alır olmaz temiz.
Hakk’ı dahleylemek nemiz,
Bilcümle vebal bizdedir.
Arı vardır uçar gider,
Teni tenden seçer gider,
Can bizden kaçıp gider,
Arı biziz bal bizdedir.
Kimi sofu kimi hacı,
Cümlemiz O’na duacı,
Resuli Ekrem’in tacı,
Aba hırka şal bizdedir.
Biz erenler gerçeğiyiz,
Has bahçenin gülleriyiz/çiçeğiyiz,
Hacı Bektaş köçeğiyiz,
Edep erkan yol bizdedir.
Hu, kuldur Hasan Dedem kuldur,
Manayı söyleten dildir,
Elif Hakk’a doğru yoldur,
Cim ararsan Dal bizdedir.
Erenlerin sohbeti,
Ele gelesi değil,
İkrariyle gelenler,
Mahrum kalası değil.
La ilahe illallah,
Muhammed resulullah.
Çok şükür elhamdülillah,
Sırr Ali el Mürteza,
Çok şükür elhamdülillah,
Gün Muhammed ay Ali.
İkrar gerek bir ere,
Göz açıp didar göre,
Sarraf gerek cevhere,
Nadan bilesi değil.
Bir pınarın başına,
Bir testiyi koysalar,
Kırk yıl orada dursa,
Kendi dolası değil.
Ümmi Sinan yol ayan,
Bellidir belli beyan,
Dervişlik yolu heman,
Tacda hırkada değil.
Erkaniyle zindeyim,
Zahitlere bendeyim,
Boynu bağlı bendeyim.
Hayderiyem, Hayderi.
Erkaniyle yürürüm,
Yol ehlinin kuluyum,
Ben de bir erin oğluyum.
Erkanında zindeyim,
Zahitlere handeyim.
Hayderiyem Hayderi.
Boynu bağlı bendeyim.
Erkaniylen doluyum,
Yol ehlinin kuluyum.
Mürşüdümden dönmezem.
Rehberimle mürşüdüm,
Bu güzeldir her günüm.
Dahi dedim demedim.
Çarşılarda dolanırım,
Ben hakım Haktan gelirim,
On iki imamı bilirim,
Dileklerin dili benim.
Erenlerin cemine.
Sefa geldik, hoş bulduk.
Kırkların sürdüğü deme.
Üçler ile görüştük,
Yedilere kavuştuk,
Neslimize eriştik.
Neslimiz Ali baba,
Yoluna canlar feda.
Bu güzel muhabbete.
Ey muhibbi hanedan
Cümlemiz burda bir can.
Biz bu haneye mihman.
Devriş Hasan’ın karı,
Muhabbettir her varı
Görmek için canları.
Erenlerin cemine.
Sefa geldik, hoş bulduk,
Kırkların sürdüğü deme.
Yedilere karıştık,
Üçler ile görüştük,
Neslimize eriştik.
Neslimiz Ali baba,
Yoluna canlar feda,
Bu muhabbet bu sefa.
Hey, muhibbi hanedan,
Cümlemiz burda bir can,
Biz bu haneye mihman.
Muhabbettir her varı
Derviş Yunus’un kanı,
Görmek için didarı.
№ 395. Nefes. Hasan Hüseyin Aslan (1935
Tatlıpınar), Kırklareli
Erenlerin cemine
Sefa geldik, hoş bulduk.
Kırkların sürdüğü deme
Sefa geldik, hoş bulduk.
Ey muhibbi hanedan,
Cümlemiz burda bir can
Biz bu haneye mihman,
Sefa geldik, hoş bulduk.
Devriş Hasan’ın karı,
Muhabbettir ek arı,
Görmek için canları
Sefa geldik, hoş bulduk.
77
Yine imam nesli zuhura geldi,
Biri Elmalı’da, Bursa’da kaldı,
En küçük kardeşi Urum’u aldı.
Gel sana methedeyim Kızıl Deli’yi,
Dillerde söylenen Şahım Ali’yi.
Ali’lerin Ali’sisin,
Velilerin Velisisin,
Üç kimsenin biri sensin,
Nur-u Muhammed’len Ali.
Hey, Dost
Düldül ile Zülfikar’ın sahibi,
Hem dahi bil yari,
Kamber’dir Ali, Hü, Hü, Şahım Hu!
Hey, Dost
Ruz-i mahşer-i mumunun ihsanına,
Hani bil saki kevserdir Ali,
Hü, Hü, Şahım Hü!
Kerbela’nın gazileri
Yazılmıştır yazıları.
Fatma Ananın kuzuları.
Gel, nazlı imam Şah Hüseyin, Hü.
İmam Hüseyin attan düştü,
Yezitler başına düştü.
Düldül’ü Kabe’ye kaçtı.
İmam Hüseyin’in beşik taşı,
Kuran söyler kesik başı,
Fatma Ana’nın en küçük oğlu.
İmam Hüseyin’in can yoldaşı.
Yatır Kerbela içinde
Gömleği al kan içinde
Siyah saçı nur içinde.
Ali söyledi bu sözü,
Yaş dolmuştu iki gözü
Alim söyledi bu sözü,
Yaşla doldu iki gözü
Fatma Ananın sevgili/en küçük oğlu.
Pir/Şah Sultan’ım hey, gidi Yezide,
Bir içim su verin bize,
Kanımı helal etmem size!