You are on page 1of 2

HAFIZ AHMED PASA

r dan Bağdat beylerbeyi olarak tayin edi- İranlılar'ın eline geçmesine engel olmak
HAFIZ AHMED PAŞA
len Süleyman Paşa'yı şehre sakınayınca için Bekir Subaşı'nın tayin emrini yazdı ve
(ö. 1041/1632)
Hafız Ahmed Paşa Bağdat üzerine gön- kendisinden her türlü tehlikeye karşı Bağ ­
Osmanlı sadrazamı. derildi. Çeşitli eyaletlerin askerlerinden dat' ı korumasını istedi. Bekir Subaşı'nın
L _j
oluşan orduya serdar olan Ahmed Paşa, cevabi teşekkür mektubunu aldıktan son-
Muhtemelen 971 (1564) yılında doğ­ Süleyman Paşa'yı Bağdat'a vali yapabil- ra şehrin gereği gibi savunulacağına ka-
du. rilibeli bir müezzinin oğludur. Baba- mek amacıyla bu şehre yürümenin uy- naat getirerek Musul'a hareket etti. Da-
sının mesleğine izafetle Müezzinzade di- gun olmayacağını belirtip Bağdat'ın ge- ha sonra Bekir Subaşı'nın Bağdat'ı İran
ye de anılır. Küçükyaşlarda hıfzını tamam- çici olarak Bekir Subaşı'ya verilmesini kuwetlerine karşı iyi bir şekilde müdafaa
ladı. On beş yaşında iken istanbul'a gitti hükümete arzettiyse de bunun kabul ettiğini öğrendi ve Musul'dan ona erzak
ve 1. Ahmed zamanında sesinin güzelliği edilmemesi ve ikinci bir fermanın gelme- göndermekle kalmayıp Musul Beylerbe-
farkedilerek Enderun'a alındı. Şair tabia- si üzerine Musul'a doğru yola çıktı. 1622 yi Kör Hüseyin Paşa'yı Bağdat'a yardım
tı sayesinde kısa sürede burada padişah yazını emrine verilen kuwetlerin bura- için yolladı. Fakat Hüseyin Paşa Karçıgay
musahipliğine kadar yükseldi. zz Şewal da toplanmasını sağlamak için Musul'- Han'ın tuzağına düşerek hayatını kaybet-
1016'da (9 Şubat 1608) doğancı başılıktan da geçirdi. Bu arada mevcut kuwetinin ti. Onun öldürüldüğünü öğrenen Hafız Ah-
kaptan-ı deryalığa getirildi. 1O1T de ( 1608- yeterli olmadığını ileri sürerek bu sefer- med Paşa, Bekir Subaşı'nın ısrarlı yardım
1609) İskenderiye'den Mısır irsaliyesini den vazgeçilmesi yolunda bir teşebbüste taleplerini karşılamak için yeterli kuwete
getirirken bir kısım gemileri Venedikli- daha bulundu. Kapı Kethüdası Cafer Ağa'­ sahip olmadığından iki ay Mardin'de kala-
ler'in eline geçti. Mısır dönüşü Tersane-i nın gönderdiğ i mektuplardan, hakkında rak Sadrazam Kemankeş Ali Paşa'dan ge-
Amire'de donanma işleriyle uğraştı; an- Bekir Subaşı'dan rüşvet aldığı için Bağ­ lecek cevabı bekledi. Ancak İstanbul'dan
cak Şubat 1609'da görevden alındı, yeri- dat üzerine yürümediği şeklinde dediko- herhangi bir cevap gelmediği gibi Bekir
ne Kayserili Halil Paşa getirildi. Aynı yılın dular dalaştığını öğrenince Bağdat'a yü- Subaşı'nın oğlu Derviş Mehmed'in ihaneti
nisanında Şam beylerbeyiliğine tayin edil- rüyüşünü sürdürdü; fakat gönderdiği ön- yüzünden Bağdat'ın iranlılar'ın eline düş­
di. Şam'a giderken önce Akşehir'deki, ar- cü kuwetler, Bekir Su başı'nın yolladığı Os- tüğü haberini aldı. Ayrıca Bağdat'ın düş­
dından da Külek Kalesi'ndeki eşkıyayı da- man Kethüda kuwetleri karşısında ba- mesinden sonra serbest kalan İran kuv-
ğıttı ve 14 Temmuz 1609'da Şam'a girdi. şarılı olamadı. Hafız Ahmed Paşa bunun vetleri karşısında Hafız Ahmed Paşa za-
Bu görevi esnasında Havran civarındaki üzerine hızla yetişip savaşa müdahale yıf duruma düştü; Kerkük ve Musul şa ­
eşkıyayı sindirdi. 161 Oyılında İran seferi- ederek karşı tarafa büyük zayiat verdir- hın kumandanlarından Kasım Han tara-
ne çıkan Veziriazam Kuyucu Murad Pa- di. Bu başarısından sonra Bağdat'ı Kuş­ fından zaptedildi. Ahmed Paşa bunun üze-
şa'nın yanında yer aldı ve ordu ile birlikte lar Kalesi tarafından muhasara etmek için rine Diyarbekir'i tahkim etmek için Dağ­
Tebriz'e kadar gitti. Fakat kış mevsimi- Dicle'yi geçip imammusa mevkiinde yer kapısı ile Rumkapısı arasındaki hisarı üç
nin yaklaşması üzerine tekrar Şam'a dön- aldı. Bekir Su başı ise şehrin abluka altına ay içinde tamamlattı. Kış ayları esnasın ­
dü. Daha sonra aldığı takviye kuwetlerle alındığını görünce bir yandan İran Safevi da sadrazamdan aldığı emri yerine geti-
Ma'noğlu Fahreddin üzerine yürüdüyse de Hükümdan Şah Abbas'tan yardım ister- rerek kumandanlarından Küçük Ahmed
Deyrülkamer'i ele geçiremedi; ancak Dür- ken öte yandan da Hafız Ahmed Paşa'ya Ağa vasıtasıyla Musul'u Kasım Han'dan
zi topluluklarının önemli bir kısmını itaat başvurarak Bağdat valiliğinin kendisine ve- geri almayı başardı .
altına almayı başardı. 1618'de Erzurum rilmesi ricasını tekrarladı. Bunun üzerine Abaza Paşa üzerine yaptığı başarılı ha-
beylerbeyiliğine getirilmesi Dürziler' e kar-
Ahmed Paşa. Şah Abbas tarafından gön- rekattan sonra Tokat'ta dinlenıneye çe-
şı giriştiği harekatın yarım kalmasına se-
derilen Hemedan Valisi Safi Kulı Han'ın kilen yeni Sadrazam Çerkez Mehmed Pa-
bep oldu. Bağdat'a yaklaştığını haber alınca şehrin şa 28 Ocak 162S'te ansızın vefat edince
ll. Osman zamanında vezirlikle Diyar- Hafız Ahmed Paşa sadrazamlığa getiril-
bekir beylerbeyiliğine tayin edilen Hafız di. Bu tayinde yeniçeri ağası Hüsrev Ağa
Ahmed Paşa 1622 yılı içinde padişah ta- ile Defterdar Baki Paşa'nın büyük rolleri
rafından istanbul'a çağrıldı. Maltepe'ye olmuştu . Ardından Bağdat seraskerliğiy­
geldiğinde istanbul'da ll. Osman'a karşı H iıfız Ahmed Paşa'nın vakıf mührü le görevlendirilen Hafız Ahmed Paşa ka-
büyük bir ayaklanma başlamıştı. Olayın rargahını Çermik sahrasına kurdu. Bura-
failierinden Sadrazam Kara Davud Paşa'­ da bir yandan kuwetlerinin toplanması­
nın kendisini istanbul'a sakmaması üze- nı beklerken bir yandan da erzak tedari-
rine Diyarbekir'e dönen Hafız Ahmed Pa- kiyle meşgul oluyordu. Bu sırada Gürcü
şa'nın,ll. Osman'ın intikamını almak için hakimi Magrav'dan gelen bir mektupta
Erzurum Valisi Abaza Paşa ile gizlice ha- kendisinin Gürcistan'a gelmesi halinde
berleştiği, yakın adamlarından olup o sı­ Karabağ, Gence ve Şirvan'ın itaat edece-
rada Diyarbekir defterdarlığında bulunan ği bildiriliyordu. Ancak Ahmed Paşa. Bağ­
tarihçi Peçuylu İbrahim'den öğrenilmek­ dat seferiyle görevlendirildiğini göz önün-
te, ancak Abaza Paşa'nın hedefini doğ­ de tutarak Gürcistan'a Batum Beylerbe-
rudan Osmanlı hükümetine yöneltınesi yi ömer Paşa kumandasında bir miktar
üzerine onu yalnız bıraktığı anlaşılmak­ yeniçeri göndermekle yetindi.
tadır (Tarih, ıı. 39 1 vd.). Hafız Ahmed Paşa,bir süre Çermik sah-
Bekir Subaşı. Bağdat beylerbeyiliği ken- rasında kaldıktan
sonra eylül başlarında
disine verilmediği için, hükümet tarafın - oradan hareketle önce Musul'a, ardın-

84
HAFIZ AHMED PAŞA CAM ii ve KÜ LLiYESi

dan Kerkük'e vardı (1625). Burada yapı­ tan'la evlendi. Rütbesi önce ikinci vezir- edilen Zeynüddin'i imtihan ettikten son-
lan istişarede topların azlığını hesaba ka- liğe. ardından üçüncü vezirliğe düşürül­ ra Şam Medresesi'ne tayini kendisinin
tarak önce Deme ve Derteng boğazlarını düyse de 29 Reblülewel 1041 (25 Ekim bu ilimdeki bilgisinin en büyük delilidir.
tutup daha sonra Bağdat üzerine gitme- 1631) tarihinde Hüsrev Paşa'nın yerine BİBLİYOGRAFYA :
yi teklif ettiyse de bu fikri kabul görme- ikinci defa sadrazamlığa getirildi. Ancak BA, MD, nr. 78, s. 247, 527, 836; nr. 79, s.
di. Bunun üzerine 13 Kasım 162S'te Bağ ­ bu defaki sadareti çok kısa sürdü. Zira 402; Topçular Katibi Abdülkadir Efendi, Tarih,
dat'ı kuşattı. Hafız Ahmed Paşa askeri ce- sadaret kaymakamı Topa! Recep Paşa. Süleymaniye Ktp., Esad Efendi, nr. 2151, vr.
saretlendirmek için bizzat siperlere giri- askerin Hüsrev Paşa'ya olan sevgisini is- 149', 157', 173•, 236', 239'; Peçuylu İbrahim,
Tarih, II, 391 vd. , 419 vd.; Feridun Bey, Münşefıt,
yor ve atılan lağımları denetliyordu. Ku- tismar ederek yeniçerilerin Atmeydanı'n­
II, 173 vd.; Mustafa Safi, Zübdetü't-tevarih, Be-
şatmanın yetmiş ikinci günü patlatılan da toplanmasını ve Hfıfız Ahmed Paşa'­ yazıt Devlet Ktp., Veliyyüddin Efendi, nr. 2429,
bir lağımın açtığı gedikten askerler Bağ ­ nın kendilerine teslim edilmesini isteme- vr. 96•-•; Azmizade Mustafa Haleti, Münşeat, iü
dat'a girdilerse de müdafıler tarafından lerini sağlamıştı. Ahmed Paşa bunun üze- Ktp., TY, nr. 1916, vr. 17', 24', 63'; İskender
Bey Münşi, Tani], lll, 701 vd., 727 vd.;Atai, Zey l-i
kısa sürede püskürtüldüler. Öte yandan rine padişahın huzuruna çıkmak istemiş
Şekaik, s. 768, 769; Nefi. Divan, Bulak 1252,
Şah Abbas'ın kuwetleri Şat Suyu'ndan fakat zorbaların hücumuna uğrayarak ya- s. 92-1 00; Hasanbeyzade Ahmed, Tarih, Süley-
Osmanlı ordusuna getirilmekte olan er- ralanmıştı. Yaralı olarak huzura çıkıp sa- maniye Ktp., Esad Efendi, nr. 2136, tür. yer.;
zakın yolunu kesince Osmanlı birlikleri çok daret mührünü IV. Murad'a teslim eden Riyazi, Riyfızü 'ş-şuara, İÜ Ktp ., TY, nr. 761, vr.
zor duruma düştü. Kuşatma yine de de- Hafız Ahmed Paşa padişahtan izin alarak 44 '; Muhibbi, lju lfışatü '1-eşer, ı, 380-385; Ka-
tib Çelebi, Fezlelce, s. 40-42, 68 vd.; a.mlf.,
vam etti: ancak şahın ordusunun 7 Hazi- Üsküdar'a geçmek istedi ve Yalı Köşkü'n­
Tuhfetü '1-lcibii.r, s. 101; Solakzade, Tarih , s.
ran'da yaptığı hücumda Osmanlı kuwet- de bir kayığa bindi. Fakat eski sadraza- 740 vd.; Sarı Abdullah Efendi, Düstarü'L- i nşa,
leri büyük kayıplara uğradı. Buna rağmen mının hayatının tehlikede olduğunu an- İÜ Ktp, TY, nr. 311 O, vr. 274'-277'; Karaçelebi-
Hafız Ahmed Paşa muhasarayı kaldırma­ layan IV. Murad onu geri çağırttı. Bir sü- zade Abdülaziz Efendi, Ravzatü 'l-ebrar, Bulak
dı . Hatta bazı tavizlerle Bağdat'ı ele ge- re Babüssaade'de padişahla konuşan Ha- 1248, s. 512, 527-530, 549-550, 558, 561-
565; Rycaut. The History of Turkish Empire,
çirmek üzere iken askerleri yiyecekleri kal- fız Ahmed Paşa askerin yatışmayacağı,
London 1680, s. 9 vd., 33; Evliya Çelebi, Seya-
madığını bahane ederek onu kuşatmayı hatta sonunda işin IV. Murad'ın tahttan hatname, IV, 352, 361, 400 vd .; Naima, Tarih,
kaldırmaya mecbur ettiler. Sonucun böyle indirilmesine kadar gidebileceği endişe ­ II, 23, 120 vd., 271 vd., 392-394; lll , 83 vd.;
olmasında Hafız Ahmed Paşa'nın. maiye- siyle askerin ortasına atıldı ve dövüşe dö- Nazmizade Murtaza Efendi, Gülşen-i Hule{a, İs­
tindeki kimselerin fikirlerine gereğinden vüşe öldü ( 19 Receb 1041 / 1O Şubat 1632); tanbul 1143, vr. 70'-71'; Hadikatü '1-uüzera, s.
73 vd.; Be liğ, Tezkire, İÜ Ktp., TY, nr. 1182, vr.
fazla önem vermesinin ve sıcaklar yüzün- vasiyeti üzerine Üsküdar'da Karacaahmet
15'; Şeyhi, Vekayiu'l-fuza la, s. 67, 72, 112;
den askerlerin büyük bir kısmının hum- Mezarlığı'na defnedildi. Şehrizade Mehmed Said, Zübdetü '1-ahbfır, İÜ
maya yakalanmasının da etkisi olmuştur. İlk sadrazamlığı on bir ay, ikincisi üç Ktp., TY, nr. 2548 , vr. 306'; Ramizpaşazade
Mehmed İzzet, Harita-i Kapudanan-ı Derya,
Hfıfız Ahmed Paşa. Bağdat'tan ayrıl­ buçuk ay kadar süren Hafız Ahmed Pa-
İstanbul 1261 , s. 39-40; Hammer (Ata Bey), Vlll,
dıktan sonra Şah Abbas'ın hücumunu ba- şa, hazırcevap , cesur ve fedakar bir kişi­ 50, 213; IX, 138-140; Hayrullah Efendi. Tarih,
şarıyla püskürtüp önce Musul'a, oradan liğe sahipti. Ancak onun devlet idaresin- İstan bul 1289, XVII, tür. yer.; Flügel, Handschrif-
da Diyarbekir'e gitti ve kışı Halep'te ge- de yeteri kadar dirayetli olmadığı anlaşıl­ ten, ı, 60; Hidayet, Ravzatü'ş-şafa, IV, tür.yer.;
çirdi. O sırada IV. Murad'dan gelen bir maktadır. Aynı zamanda iyi bir münşi ve Ata Bey, Tarih, II, 56 vd.; C. Huart. Histoire de
Baghdad dans les temps modernes, Paris 1901,
hatt-ı hümayunda, gayretlerinin takdir hanende olan Ahmed Paşa Hfıfız mahla-
s. 52 vd.; Sicill-i Osmani, II, 98; H. Lammens,
edildiği belirtildikten sonra kendisinden sıyla şiirler yazmıştır. Şiirlerinin toplan- La Syrie, Beyrut 1921 , II, 76 vd. ; Danişmend,
gelecek yıl Bağdat üzerine yapılacak se- dığı divanın bir nüshası Millet Kütüpha- Kronoloji, lll, 351, 352, 504, 505; Uzunçarş ı h,
fer için hazırlıklara başlaması isteniyor- nesi'ndedir (Manzum, nr. 799). Hfıfız Ah- Osmanlı Tarih i, 111/1, s. 153 vd.; 111/2, s. 380-

du. Fakat birkaç ay sonra 12 Reblülewel med Paşa'nın özellikle Bağdat Seferi es- 382, 384; N. Barozzi- G. Berchet, "Le Rel azio-
ni degli stati Europei lette al Senato dagli am-
1036'da ( 1 Aralık 1626) görevinden alın­ nasında yazdığı "Şikayetname"si ünlü-
basciatori Veneziani ne! secolo decimosetti-
dı. Bunun üzerine İstanbul'a gelen Ah- dür. Şam beylerbeyiliği sırasında. aruz il- mo, ser. 5", Turchia, Ven ica 1866-72, 1, 146;
med Paşa padişahın kız kardeşi Ayşe Sul- m inde ikinci bir Halil b. Ahmed kabul II, 36-39; Orhan F. Köprülü. " Hafız Ahmed Pa-
şa", İA, V/1, s. 71-77; V. J . Parry. "l:lafJ..?: AJ:ı­
med PaMı,a " , Ef2 (ing.), lll, 58-59.

Iii ÜRHAN F. KöPRÜLÜ

r -,
HAFIZ AHMED PAŞA CAMii
ve KÜLLİYESİ
İstanbul'da
XVI. yüzyıl sonunda yapılmış

L külliye. _j

Fatih'te, semte adını veren caminin


batısında eski Karaman mahallesinde bu-
Hafız Ahmed
Paşa camii'nin lunmaktadır. Cami, medrese, darülkur-
eski bir fotoğrafı ra, sebil, çeşme ve türbeden ibaret olan
(Semavi külliye, 1930'dan sonra belediyenin yap-
Eyi ce
fotograf tığı düzenlernede Şeyh Resmi mahallesi-
arşivi) ne dahil edilen Hafızpaşa, Başhoca. Baş-

85

You might also like