Professional Documents
Culture Documents
Tusdata - Küçük Stajlar Vaka Kampı Soruları-Tusdata (2017)
Tusdata - Küçük Stajlar Vaka Kampı Soruları-Tusdata (2017)
ARI
TUS,.DATA A. Ş.
©
Bu eserin tüm yayım hakları TUSDATA A. Ş.'ye aittir. Bu eser 5846 sayılı yasa uyarınca kısmen ya da
tamamen basılamaz, mikrofilme çekilemez, dolaylı dahi olsa kullanılamaz; teksir, fotokopi veya başka bir
teknikle çoğaltılamaz; bilgisayarlarda, dizgi makinalarında işlenebilecek bir ortama aktarılamaz.
Uyarı: Bu kitapta yer alan tüm bilgi ve dökümanlar profesyonel amaçlarla ve yararlı olabilmek gayesiyle
hazırlanmıştır. Her ne kadar gerek güncellenmesi gerek her türlü hazırlığı aşamasında son derece itina ve
dikkat gösterilmekte ise de, yer alan bilgilerin, çeşitli nedenlerle mutlak doğruluğu ve güncelliği nedeniyle
yayıncı, editör ve yazarlar olarak hiçbir hukuki sorumluluk kabul edilmez.
Yıl: 4 Sayı: 1
TUSDATA Eğitim danışmanlık sağlık ve bilgisayar hizmetleri sanayi ticaret
anonim şirketi Atatürk Bulvarı Na: 131/7 ANKARA Tel: 0312. 418 44 68
Sahibi ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü: Sami SELÇUKBİRİCİK
Yönelim Yeri : Atatürk Bulvarı Na: 131/7 ANKARA
Yayın Türü : Yerel Süreli
ISSN : 2147-2297
Baskı-Cilt : Klas Ofset - (0212) 430 80 67
Yıllık yayınlanır. Yazıların içeriğinden yazarlar sorumludur.
Kısmen ya da tamamen kopyalanamaz. Yerel Süreli Yayındır.
UYARI
Tıbbi ve Medikal bilgiler sürekli değişmekte ve yenilenmektedir. Standart güvenlik uygulamaları dikkate
alınmalı, yeni araştırmalar ve klinik tecrübeler ışığında tanı, tedavilerde ve ilaç uygulamalarındaki değişikliklerin
gerekli olabileceği bilinmelidir.
Bu kitap; hekimlerin sınavlara hazırlanmasında yardımcı olmak amacıyla hazırlanmış ve basılmıştır. Bu kitaptaki
bilgilerle hasta tedavisi planlamak ve uygulamak sağlıklı ve en doğru yol olmayacaktır.
Okuyuculara tanı ve tedavi ile ilgili güncel gelişmeleri takip etmelerini ayrıca tedavi süreci için ilaçlar hakkında
üretici firma tarafından sağlanan ilaca ait en son ürün bilgilerini, dozaj ve uygulama şekillerini ve kontrendikasyoniarı
kontrol etmeleri tavsiye edilir.
Her hasta için en iyi tedavi şeklini ve en doğru ilaçları ve dozlarını belirlemek uygulamayı yapan hekimin
sorumluluğundadır. Yayıncı ve editörler bu yayından dolayı meydana gelebilecek hastaya ve ekipmanlara ait
herhangi bir zarar veya hasardan sorumlu değildir.
2
1. Kırk beş yaşında, kadın hasta. 1-2 aydır sağ alın ve göz bölgesinde şiddetli
baş ağrısı yakınması ile başvuruyor. Ağrı şimşekvari karakterde, 30-40 saniye
süreli, günde defalarca yineleyen, ağrı atakları arasında iyi olduğunu belirten
hasta, ağrılar esnasında o gözünün kızarıp yaşardığını, burnunun aktığını,
alnının terlediğini söylüyor.
Nörolojik bakısı normal olan hastada en olası tanı aşağıdakilerden
hagisidir?
A) Küme baş ağrısı B)SUNCT
C) Paroksismal hemikrania D) Trigeminal nevralji
E) Migren
İlk 3 seçenek birbirine çok benzeyen baş ağrıları. .. Farklarına dikkat
edelim
Küme Baş Ağrısı: Erkek, tek taraflı, gözde kızarma ve göz yaşarması var.
SUNCT: Short Unilateral Nevraljiform Conjuktival Tearing,
Paroksismal hemikrania: Kadın, küme benzeri, tipik olarak indometazine
cevap
Trigeminal nevralji: Şimşekvari, diş fırçalama ile tetiklenebilen, tedavide
karbamazepin
Migren: Kadın, bulantı, kusma, fotofobi, sonofobi, Sumatriptan en uygun ilaç
Doğru cevap: B
Hemikranya kontinua:
0 Unilateral, otonom bulgu ve migrenöz bulguların eklendiği, şiddetlenmelerle
giden devamlı bir baş ağrısıdır.
0 Otonom bulgular diğer trigeminotonomik sefaljilere göre geride planda
olduğundan bu grupta ele alınmamıştır.
Doğru cevap: E
3
KÜÇÜK STAJLAR YAKA SORULAR!
1
PARKİNSON-PLUS SENDROMLAR!
1. Multisistem atrofi (MSA):
- Ekstrapramidal, serebellar ve otonomik bulguların eşlik etmesi
a. Olivopontoserebellar atrofi (MSA-C): serebellar ve pons
bulguları
b. Striatonigral dejenerasyon (MSA-P): Tipik olarak dopamine cevap
yok, başın öne eğilmesi var.
c. Shy-drager sendromu: Otonomik bulgular belirgin (hipotansiyon),
2. Progressif supranükleer paralizi:
- Subkortikol tip demans, erken denge bozukluğu, bulber tutulum, bakış
paralizisine bağlı diplopi ve simetrik rijidite görülebilir.
3. Kortikobazal dejenerasyon:
- Asimetrik ekstremite bulguları (tipik olarak apraksi, myoklonus) ve
ektrapiramidal bulgular
4. Lewy cisimcikli demans: ekstrapiramidal bulgualr ve vizüel
halüsinasyonlarla karakterizedir.
5. Guam'ın Parkinson-demans-amiyotrofik lateral skleroz komleksi:
Doğru cevap: C
4
KÜÇÜK STAJLAR VAKA SORUi.ARi
Anterior
serebral
arter
Unkal herniasyon
Doğru cevap: E
6. Kırk iki yaşında bir ev hanımı son birkaç yıldan beri giderek ilerleyen, sağ
elinde daha fazla olmak üzere her iki elinde gece uykudan uyandıran ağrı
ve uyuşma yakınması ile başvuruyor. Ellerini ovuşturup sallamakla ağrı ve
uyuşmanın kısmen azaldığını ifade ediyor.
Bu olgunun nörolojik muayenesinde pozitif bulunma olasılığı olan
işaret hangisidir?
A) Froment işareti B) Tine! işareti
C) Hoffman işareti D) Myerson işareti
E) Lhermitte işareti
Froment işareti: Ulnar sinir tuzaklanması
Hoffman işareti: Spinal kord yaralanması.
Tinel ve phalen: Median sinir tuzaklanması
Myerson işareti: Parkinson, glabellaya vurmakla bradikinezi
Doğru cevap: B
6
KÜÇÜK S'FA.ltAR \/AKA SORUtARI
9. Yetmiş üç yaşındaki bir kadın hasta, kardiyak arrest sonrası yarım saat
süreyle hipotansif kalıyor. Dört gün süren bilinç bozukluğunun ardından
yapılan nörolojik değerlendirmede, hastanın spontan olarak sadece sesler
çıkarabildiği, anlamasının basit emirlere bile bozuk olduğu, buna karşılık
kendisine söylenenleri kusursuz olarak tekrar edebildiği gözleniyor.
Bu hastadaki lisan bozukluğu aşağıdakilerden hangisiyle
uyumludur?
A) Global afazi B) Kondüksiyon afazisi
C) Transkortikal mikst afazi D) Transkortikal motor afazi
E) Transkortikal sensoriyel afazi
Tablodaki bütün afazi/er daha önce TUS'ta soruldu. Soruda en önemli bilgi
TEKRARLAMANIN KORUNMUŞ olmasıdır. ..
Transkortikal
Akıcı değil iyi Korunmuş
motor
Transkortikal Bozulmuş
Akıcı Korunmuş
sensoryal (Wernicke gibi)
Doğru cevap: C
10. Sağ gözde ani gelişen görme kaybıyla başvuran 55 yaşında kadın hastanın
fundus muayenesinde; sağ gözde optik disk ödemi ve görme alanında ise
aynı gözde altitüdinal alan defekti saptanıyor.
Bu olguda en olası tanı hangisidir?
A) Retrobulber nevrit
B) Retina! ven tıkanması
C) Retinal arter tıkanması
D) Anterior iskemik optik nöropati
E) Toksik-metabolik optik nöropati
En çok dikkat edilmesi gereken "altitüdinal alan defekti" bilgisidir.
��
"'
"'
:J
Doğru cevap: D
11. Elli yedi yaşında bayan hasta, sabah erken saatlerdeki iş toplantısında
ani baş dönmesi, bulantı ve kusmaların olması nedeniyle acil servise
getirilmiştir. Muayenede, dizartri, disfaji, yüzünün sol, vücudunun sağ
tarafında ağrı duyusu kaybı, sol kol ve bacakta ataksi saptanan bu
hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sağ parietal infarkt
B) Sol serebellar infarkt
C) Sol mezensefalik infarkt
D) Sol lateral medullar infarkt
E) Sağ temporoparietal infarkt
Wal/anberg sendromu, bir çok kliniği içerdiğinden TUS'ta sık sorulur.
Wallenberg sendromu
8
KÜÇÜK STAJI..AR VAKA SORUL.ARI
12. Bir önceki (11 numaralı) sorudaki hastada beyin sapında hangi yapı
etkilenmez?
A) Nukleus ambigius
B) Kortikospinal yol
C) Lateral spinotalamik yol
D) İnferior serebellar pedinkül
E) 5. kraniyal sinirin desendan nükleusu
Doğnı cevap: B
13. Bir önceki (11 numaralı) sorudaki hastada beyin sapında hangi yapı
etkilenmez?
A) Nukleus ambigius
B) Nervus hypoglossus
C) Lateral spinotalamik yol
D) İnferior serebellar pedinkül
E) 5. kraniyal sinirin desendan nükleusu
Doğnı cevap: B
14. Bir haftadır sağ gözünde şiddetli ağrı ile birlikte göz kapağında düşme,
çift görme yakınması ile başvuran 23 yaşında erkek hastanın nörolojik
muayenesinde; sağ gözde pitoz ve dışa bakış kısıtlılığı, diplopisi mevcuttu.
Kraniyal MR'da sinüs kavernosusda orbitaya yayılım gösteren lezyon
mevcuttu. Yapılan sistemik incelemeler, BOS incelemeleri, enfeksiyona ait
incelemeler, serolojik incelemeler normal bulundu.
Bu olguda en olası tanı nedir?
A) Sinüs trombozu
B) Temporal arterit
C) Gradenigo sendromu
D) Tolosa-Hunt sendromu
E) Wegener granülomatozu
Bu soruda en çok ayırıcı tanıda kavernöz sinüs trombüsüne dikkat etmek
gerekir.
9
KÜÇÜK STA:ILAR YAKA SORLILARI •
1
TOLOSA-HUNT SENDROMU
• Kavernöz sinüsün idiopatik inflamasyonu olup ağrılı oftalmopleji ile
gider
• Kavernöz sinüsteki ve sinüse k om ş u tüm k ra nia l sinirler
etkilenebilir
• Kavernöz sinüs trombozunda etkilenen sinüste kontrast madde tutulumu
beklenmez çünkü o sinüse kan akımı durmuştur ayrıca hastada ateş
tariflenmiyor.
• İnternükleer oftalmopleji, medial longitüdinal fasikül tutulumuna bağlı
horizontal bakış koordinasyonun bozulduğu (3 ve 6. Kranial sinirler) bir
kliniktir daha çok multipl sklerozda gözlenir.
• MS ve myastenia graveste kavernöz sinüs tutulumu beklenmez.
Doğru cevap: D
15. Boyunda palpe edilen ağrısız kitlesi olan orta yaşlı bir erkek hastanın nörolojik
muayenesinde ipsilateral Horner Sendromu, 9 ve 1 O. kranyal sinir felci, uzun
süredir uyku apnesi atakları vardır. Boyundaki muayenesinde kitlenin vertikal
planda hareketsiz, horizontal planda hareketli olduğu tespit ediliyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Lenfoma
B) Anevrizma
C) Tükürük bezi tümörü
D) Karotid cisim tümörü
E) Glomus jugulare tümörü
GLOMUS TÜMÖRLERİ
• Embriyolojik dönemde paraganglia hücreleri sempatik gangliyonların
içine göç ederler.
• Paragangliomalar ekstra-adrenal paraganlia hücrelerinden kaynaklanan
nörendokrin tümörlerdir.
• Bazen fonksiyonel olup noradrenalin ve dopamin salgılayabilirler.
10
KW§iWK STAJLAR \/AKA SC>RUIEARI
1
J
f!İ"', ------------------------------------------
'l
1
'j
�l
:-ı
Doğru cevap: D
17. otuz iki yaşında erkek hastanın 3 haftadır olan sürekli baş ağrısı yakınması,
son hafta içinde birkaç kere kusma ve 2 gündür çift görme yakınmaları
vardır. Y ılda birkaç kez oral aft öyküsü olan hastanın nörolojik muayenesinde
bilateral papil ödemi, bilateral dışa bakışı kısıtlılığı saptanmıştır.
Bu hastada en olası tanı nedir?
A) Multipl skleroz
B) Yer kaplayan lezyon
C) Subaraknoid kanama
D) Serebral iskemik inme
E) Serebral venöz tromboz
Yer kaplayan lezyon ile oral aftların bir ilişkisi yoktur. Behçet hastalığındaki
tromboflebitleri bilerek bu soruyu yapabiliriz.
n
, KÜÇÜK STAJLAR VAKA SORULAR!
SEREBRALVENÖZTROMBOZ
• Post-partum dönem ve oral kontraseptif kullanımı ile ilişkili
• Kadınlarda sık
• En sık tutulan sinüs superior sagital sinüsdür.
• Sistemik hastalıklar
o Hematolojik hastalıklar
o Kansere bağlı gelişen paraneoplastik durumlar
o Behçet hastalığı
o Sistemik lupus eritematozus
• Pratik olarak akılda tutulması gereken,
o Kafa içi basınç artışı semptom ve bulgularının
o Serebral venlerin de hastalık sürecine katıldığı durumlarda foka! nörolojik
olayların (epileptik nöbet, nörolojik defısit) eklendiğidir.
Tanı:
• Serebral ven trombozundan şüphelenildiğinde BT acil koşullarda
başvurulan ilk tanı yöntemidir.
• Bu amaçla noninvazif ve dural sinusları daha yüksek duyarlılıkla
gösterebilen kranyal manyetik rezonans görüntülemeye (MRG) ve
manyetik rezonans venografiye başvurulur.
• Günümüzde SVT'nin "altın standart" tanı yöntemi anjiyografi değildir.
Doğru cevap: E
Doğru cevap: D
19. Kırk yedi yaşındaki hastanın sekiz yıldır geceleri yatağa uzandığında baldır
kaslarında karıncalanma, keçelenme hisleri oluyormuş. Hasta ayağa kalkıp
dolaşınca rahatlıyormuş. Uzun süreli otobüs yolculuklarında da ayaklarını
ileri uzatıp sık sık hareket ettirmek istiyormuş.
Bu hastanın yakınmaları ile uyumlu olabilecek laboratuvar bulgusu
aşağıdaki seçeneklerden hangisidir?
A) Hipotiroidi B) Hipokalsemi
C) Hiponatremi D) Kolesterol yüksekliği
E) Düşük ferritin düzeyi
Huzursuz bacak sendromu toplumda sık görülen bir hastalık...
• Yattıktan kısa bir süre sonra alt ekstremitelerde uyuşma, yanma, batma,
iğnelenme gibi garip hisler oluşmasıdır.
• Hasta kalkıp yürüyünce geçici olarak düzelen şikayetler
• Demir eksikliği ve düşük ferritin düzeyi ile ilişkili
• Üremik nöropati ve folat eksikliği
• Tedavide L-dopa, benzodiazepinler, kodein
Doğru cevap: E
12
�-....................................._.. _.....___ ________
....,...,................,............. ...... ___......______ __ ____
KÜÇÜK STAJI..AR VAKA SORUI..ARI
.....,..,.. ....., ....,._....,.
w!i
i�
20. Otuz iki yaşında kadın hasta 2 yıl önce 1 hafta sürüp düzelen sağ gözde
görme azlığı atağı ve yeni gelişmiş denge bozukluğu ile başvurmuştur.
"qj
Kraniyal MR'da kontrast tutan demiyelinizan plaklar saptanmıştır.
Bu hastada iyi prognoz ile uyumlu olabilecek faktör hangisidir?
A) Serebellar bulgular B) Sfinkter kusuru
C) Hastanın yaşının >30 olması D) İlk atağın optik nevrit şeklinde olması
E) Motor bulgular
Mu/tipi sklerozda sınavda sorulmamış en önemli konu...
Doğru cevap: D
Doğru cevap: D
22. Multipl skleroz için erken evrede iyi prognoz anlamı taşıyan klinik özellik
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Motor bulgular B) Sensoryal bulgular
C) Serebellar bulgular D) Primer progresyon
E) İlk bir yılda 2 atak
Doğru cevap: B
13
4- Okülosefalik refleks olmamalıdır.
5- Okülovestibüler refleks olmamalıdır
6- Kornea refleksi olmamalıdır.
7- Öğürme refleksi olmamalıdır.
8- Öksürük refleksi olmamalıdır.
9- Apne testi sonucu pozitif olmalıdır.
*** En önemli kriter spontan solunumun olmamasıdır.
Doğru cevap: B
Narkolepsi:
26. Bir hastada aynı tarafta koku almada azalma, optik atrofi ve karşı tarafta
papilödem şikayeti ile geliyor.
Bu klinik sendromu oluşturan lezyon hangisidir?
A) Optik gliom B) Glioblastom
C) Medulloblastom D) Enestezioblastom
E) Frontal lop menenjiyomu
Bu sendrom TUS'ta bilgi olarak sorulmuştu. Bu soruda tipik vaka olarak
sorulmuş...
Foster-Kennedy sendromu:
14
-
KÜIÜK STAJLAR VAKA SQRULARI
'ı,;-................................................__,...................................,.._...,...............__,.......__________________......,_
Cord
Conus ..
medularis ,. ..
Cauda
equina
Doğru cevap: C
28. Altmış yaşında bir kadın hastada ekstraaksiyel, komşu kemikte hiperosteoz
oluşturan, kontrast madde ile yoğun ve homojen boyanan, içinde amorf
kalsifıkasyon görülen kitle saptanmıştır.
Bu hastadaki tümör en büyük olasılıkla aşağıdakilerden hangisidir?
A) Menenjiyom B) Hipofızer makroadenom
C) Epidermoid D) Oligodendrogliom
E) Nörinom
Anahtar bilgi "KOMŞU KEMİKTE HİPEROSTEOZ" olması
MENENJİYOM
0 Araknoid granülasyondan çıkan ve yavaş büyüyen benign yapıda
tümörlerdir.
0 Venöz sinüslerin etrafından çıkarlar ve en sık parasagittal yerleşirler.
0 Bazen multipl olabilirler (tip 2 nörofibromatozis).
0 Hemen üstündeki kemikteki hiperostoz yapar ve kemiğin tarafında şişlik
olur.
15
KÜÇÜK STAJLAR VAKA SORULAR!
Menenjiyom
Doğru cevap: A
16
KÜÇÜK STAJI.AR VAKA SORUi.ARi
Doğru cevap: A
32. Otuz yedi yaşındaki erkek hasta koreiform hareketler, kognitif bozukluk ve
kişilik değişiklikleri şikayetleriyle geliyor. Genetik incelemede GAG tekrarında
artış saptanıyor.
Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Alzheimer hastalığı B) Parkinson sendromu
C) Huntington koresi D) Tardiv diskinezi
E) Pick hastalığı
Trinükleotid tekrarları ve kore olması soruyu kolaylaştırıyor
Huntington koresi
0 40-50 yaşlarda başlar.
0 Otozomal dominant, trinükleotid tekrarlar (GAG) vardır.
0 Başlangıç bulgusu koredir.
0 Kore ve psikiyatrik semptomlardan sonra demans gelişir.
0 Geç dönemde afazi, apraksi, agnozi, global kognitif disfonksiyon görülür.
Doğru cevap: C
33. Genç erkek hasta araç içi trafik kazası sonrasında kafa travması geçiriyor.
Yumuşak doku penceresindeki aksiyal kontrastsız kranyum BT görüntüsü
aşağıda verilmiştir.
EPİDURAL HEMATOM
0 Kranyum ile dura arasında kan birikmesidir.
0 Yakaların %90'ında kırık vardır.
0 Genellikle orta meningeal arter, kırık kemik kenarlarından (diploe
mesafesinden) kanama olur.
0 Genellikle temporal kemik kırıklarında görülürler.
0 Epidural herrıatom, en acil intraserebral kanama çeşididir.
17
Travmadan sonra şuurun açık olduğu kısa bir dönemden sonra şuur kaybı
gelişir.(Lusid interval )
0 Epilepsi, kafa içi basınç artma sendromu bulguları (kusma, bradikardi, baş
ağrısı) görülebilir.
0 Hızlı şekilde drene edilmez ise intraserebral herniasyon gelişir.
0 Burr-Hole açılır, hematom boşaltılır ve kanayan damar bağlanır.
SUBDURAL HEMATOM
0 Dura ile araknoid arasındaki köprü venlerin yırtılması sonucu oluşan
kanamadır.
0 Ayrıca, serebral kontüzyon ve intraserebral hematom sonunda da
gelişebilir.
0 Alkoliklerde, ilaç alışkanlığı olanlarda, nadiren hipertansiyonlu kişilerde de
görülebilir.
0 Genellikle venöz kanama olur.
0 En çok temporal, parietal ve frontal bölgede görülür.
0 Kafa travmalarından sonra en sık olarak ortaya çıkan kitle etkisi yapan
lezyonlardır.
0 Eğer şuur açıksa çok şiddetli baş ağrısı vardır.
0 Fokal nörolojik defisitler olabilir.
0 Kusma, epilepsi, çocuklarda subfebril ateş, huzursuzluk ve meninks
irritasyon bulguları olabilir.
0 Tedavisi cerrahi yaklaşımdır.
Doğru cevap: B
34. Yetmiş iki yaşında bayan hasta, başın sol tarafında belirgin künt ağrıdan
şikayetçi olarak polikliniğe başvuruyor. Son birkaç aydır kilo kaybı da
var. Yapılan laboratuvar incelemelerinde hafif anemi, yüksek eritrosit
sedimantasyon hızı dışında özellik yok. Malignansi için yapılan ileri
incelemeleri negatif.
Bu olgu için en olası tanı nedir?
A) Trigeminal nevralji
B) Atipik yüz ağrısı
C) Temporal arterit
D) Post herpetik nevralji
E) Küme baş ağrısı
Yaş lı hasta baş ağrısı, sedim yüksekliği bize temporal arteriti
düşündürmelidir.
18
DEV HÜCRELi ARTERİT (TEMPORAL ARTERİT)
• Genellikle 50 yaş üzerinde ve kadınlarda iki kez daha sıktır.
• Eksternal karotid arter sistemi, özellikle temporal arter tutulur
• Sıklıkla polimiyaljia romatika ile birliktedir.
• Temporal bölgede ağrı.
• Çene hareketleri ile ağrı ortaya çıkar. --- çene klaudikasyosu---
• Tedavisiz % 50 hastada oftalmik arter tutulumuna bağlı geçiçi körlükler
oluşabilir.
• Tanı etkilenmiş arterden biyopsi alınarak konulur.
• Tipik olarak etkilenen arter kalın, non-pulsatil, dilate ve hassastır.
• ESR artmıştır (100 mm/h).
• Başlangıç tedavisi steroiddir. Tedavi başlangıcı ile ESR normale gelir, baş
ağrısı azalır.
• Ancak körlük genellikle kalıcıdır ve düzelmez.
• 70 Yaş üzerinde en önemli optik nevrit nedeni temporal arterittir.
Doğru cevap: C
36. Otuz iki yaşında kadın avukat, ayda 2-3 kere olan, gözde parlak ışık görmeyi
takiben iki taraflı, zonklayıcı ve şiddetli baş ağrısı tarifliyor. Eşlik eden
bulantı, kusma ve fotofobi var. Ağrı sırasında duruşmadan çıkmak zorunda
kalıyor.
Bu hastada uygulanması gereken en etkin tedavi aşağıdakilerden,
hangisidir?
A) Aspirin B) Naproksen
C) İbuprofen D) Sumatriptan
E) Diklofenak
Önce tanıyı koymamız sonrada tedaviyi planlamamız gereken bir soru...
Genç bayan hasta, vizüel aura, bulantı - kusma, fotofobi ve günlük hayatından
alıkoyma migren için tipik. En sık gözüken aura scintilasyon skotomudur ancak
aurasız migrenin daha sık görüldüğü unutulmamalıdır. Migrende intravenöz,
subkutan, nazal uygulamaların oral uygulamaya üstünlükleri vardır. Özellikle
acil durumlarda subkütan tedavi gerekir.
19
�
1
i2
�·������.
½7>J> ,s_,.'/:C::" j.J� ;--:-�>;.·:ı ---·c;-0 SbY?Z,:C>E:✓ �-��föf:;:<----7r .v:sgey�<�tiN dftr@""'#Jr- F- >_,·>--;:;� ,--f-- 1��<1br:r;:r:77:jy·--,.,-_--·j·,,,
► ✓/y/,. 2
KÜÇÜK STAJLAR VAl<.A SORULAR!
Doğru cevap: D
SUBFALKSİAN HERNİASYON
• Parietal loptaki lezyonlar, falx serebri altından beyni karşı tarafa iter.
• Singulat gyrus karşıya geçer
• Anterior serebral arter bası altında kalır.
• Sonuçta, alt ekstremitede daha belirgin kontralateral hemiparazi
hemipleji meydana gelir.
Doğru cevap: E
20
KÜÇÜK STA.JI.AR VAKA SORUi.ARi
38. Altmış yedi yaşında erkek hasta son zamanlarda gelişen baş ağrısı,
unutkanlık, kişilik değişikliği ve etrafa saldırgan davranışları nedeniyle
hastaneye getiriliyor. Hikayesinden 25 gün önce merdivenden düştüğü ve
başını çarptığı öğreniliyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Alzheimer Hastalığı
B) Epidural hematom
C) Kronik subdural hematom
D) Subaraknoid kanama
E) Pick demansı
Travma hikayesi olmazsa demans düşünülebilirdi...
Kronik subdural hematom: Genellikle infant dönemde ve yaşlılarda, alkoliklerde
görülür. Genellikle küçük bir travmadan haftalar, hatta aylar sonra görülebilir.
Hematomu çevrelemek üzere durameterden bir membran gelişir. Bu yapıya
neomembran (yeni membran) denilir. Bu hastalarda unutkanlık, demans, kişilik
değişiklikleri, bilinç düzeyinde dalgalanma, KİBAS bulgu ve belirtileri, kitle etkisi
artınca hemiparezi, bazende hemipleji olur.
Subaraknoid kanama: Serebral anevrizmalar% 75 en sık nedendir. A-V
malformasyonlar, kanama diatezi, tümörler de SAK'a neden olabilir. Çocuklarda
en sık neden Arterio-Venöz malformasyonlardır. Ani başlayan şiddetli baş ağrısı
oluşturur. Geçiçi bilinç kaybı ve epileptik nöbet baş ağrısını izleyebilir. 3-12
saat içinde meningeal irritasyon bulguları (ense sertliği, kerning, brudzinski
işaretleri) gelişir.
Epidural hematom: Kranyum ile dura arasında kan birikmesidir. Yakaların
%90'ında lineer kırık vardır. Genellikle orta meningeal arterden kanama olur.
Kliniğinde travmadan sonra şuurun açık olduğu kısa bir dönemden sonra ilerleyici
şuur kaybı gelişir.(Lusid interval). Epilepsi, kafa içi basınç artma sendromu
bulguları (kusma, bradikardi, baş ağrısı ... ) görülebilir.
Doğru cevap: C
39. Yirmi sekiz yaşında bayan hasta gün içerisinde artan çift görme ve göz
kapağında düşüklük şikayeti ile başvuruyor. Şikayetlerin dinlenince geçtiği
ama sonrasında tekrarladığı öğreniliyor.
Bu hastada tanıyı kesinleştirmek için aşağıdaki tanı yöntemlerinden
hangisi kullanılmaz?
A) Kas biyopsisi
B) Elektromiyografi
C) Asetilkolin reseptör antikorları
D) Edrofonyum
E) Sinir-Aksiyon potansiyelleri
Myastenia gravis bir kas hastalığı değildir. Otoimmun bir hastalıktır. ..
Tanıda antikolinesteraz ilaçlardan yararlanılır. Edrofonyum klorid (Tensilon)
enjekte edilir. Gözle görülür iyileşme (pitozda düzelme) varsa test pozitiftir.
Bunun dışında repetatif sinir stimulasyonları, asetilkolin antikorları, EMG tanıda
kullanılır.
Doğru cevap: A
21
41. On sekiz yaşındaki bayan hasta 6 aydır devam eden başın arka kısmında
zonklayıcı baş ağrısı şikayeti ile nöroloji polikliniğine geliyor. Hikayesinden
ağrıya, sol gözünde geçici görme kaybının ve denge bozukluğunun eşlik
ettiği anlaşılıyor.
Yukarıdaki hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Auralı migren B) Klasik migren
C) Baziller migren D) Oftalmoplejik migren
E) Retinal migren
Orta derece zorlukta bir vaka sorusu E şıkkına dikkat !
En sık görülen migren tipi genel (aurasız) migrendir. Klasik dediğimiz auralı
migrende ağrı öncesi duyusal halüsinasyonlar gözlenir bunlardan da en sık
gözleneni sintilasyon skotomudur. Oftalmoplejik migrende 3, 4, 6. kranial sinirler
etkilenir, midriazis, diplopi ve pitozis mevcuttur. Retinal migrende görme kaybı
gözlenir ancak vestibüler fonksiyonlar normaldir. Yukarıda baziller tip migren
tanımlanmıştır.
Baziler migren
• En sık ergenlik çağındaki kızlarda olur
• Tam körlük ve buna eşlik eden;
Vertigo, ataksi, dizartri, tinnitus ve perioral parestezi ile başlar.
• 30 dakika süren zonklayıcı oksipital baş ağrısıdır.
Doğru cevap: C
42. Acil servise ense sertliği, şiddetli baş ağrısı ve bulantı kusma ile getirilen hasta
sözlü uyaranlara anlamsız seslerle cevap veriyor, gözlerini sesli uyaranla
açan hasta ağrılı uyarana üst ekstremitede fleksiyon alt ekstremitede ise
ekstansiyon hareketi ile cevap veriyor.
Yukarıdaki hastanın Glasgow koma skoru kaçtır?
A) 3 8)5 C)8 D)10 E)11
Her TUS'ta beklediğimiz bir konu komadaki hastaya yaklaşım ve
22
G/asgow koma skoru.
Fleksör
Spontan 4 Dezoryante 4 4
toplanma
Normal motor
a 6
cevap
2+3+3=8
Doğnı cevap: C
43. Travma sonrası şuur kaybı gelişen hastanın sağ gözünde pupiller dilatasyon
izleniyor. Sağ gözde ışık refleksi izlenmeyen hastada sol tarafta babinsky
(+) izleniyor.
Yukarıdaki klinik tabloyu aşağıdakilerden hangisi en iyi açıklar?
A) Aksiyel herniasyon B) Sol subfalksiyan herniasyon
C) Sağ subfalksiyan herniasyon D) Sağ unkal herniasyon
E) Sol unkal herniasyon
Tipik bir unkal herniasyon sorusu
Temporal lobun unkusu hernie olunca ipsilateral 3. Kranial sinire bası yapara
yani midriazis ile herniasyon aynı yöndedir. Beyin sapın olna bası nedeniyle 1.
Motor nöron bulguları kontralateral vücüt yarısında beklenir.
Subfalksiyan heriasyonda anterior serebral arter bulguları izlenir.
SUBFALKSİAN HERNİASYON
Parietal loptaki lezyonlar, falks serebri altından beyni karşı tarafa iter.
• Singulat gyrus karşıya geçer
• Anterior serebral arter bası altında kalır.
23
'[
I=�==
fL«Ltt7Mt ;::-·; /�S\:::-wg+�&tn°t&7z<;;s"'��:>0 ·.0?<Zi'>-<·�=-✓:r::�ı- '.<•-;:-i•<'ef1bti� -· ·:·0 J�j &· --- 1ftt1·*- #t*";;v>tt&ev · ı/Yy,ç·lv§CCY&' ft�1� f1t47?2L-
< 0
1
KÜÇÜK STAJLAR YAKA SORULAR!
1
TONSİLLER HERNİASYON
• Serebellar tonsillerin foramen magnumdan fıtıklaşması ile olur.
• Beyin sapı basısı yaparlar.
• Ani şuur kaybı, ani solunum kaybı, ani intermittant opistetanus olur.
• Ense sertliği, öğürme ve öksürük reflekslerinin kaybı görülür, 2. Kranial
sinir basıya uğrar.
• En sık serebellar tümörlerde olur.
TRANSTENTORİAL HERNiASYON
• Lateralde yerleşmiş bir supratentorial kitle, tentorium açıklığından uncus
ve hipokampusu itebilir.
• Aksial (santral) ve unca! herniasyon olarak ikiye ayrılır.
24
�-------------------------------------------
45. Yetmiş yaşında bir erkek hasta, 4 gün içinde yavaşça ilerleyerek yerleşen
simetrik bir kuadriparezi nedeniyle getiriliyor. Duyu muayenesi normal olan
hastanın refleksleri alınamıyor ve iki yanlı fasiyal parezisi olduğu saptanıyor.
Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Guillain-Barre sendromu B) Servikal medulla basısı
C) Pons hematomu D) Atlanto axial subluksasyon
E) Baziller arter trombozu
47. Altmış beş yaşında bir erkek hastanın 9 aydır bacaklarında güçsüzlük vardır.
2 aydır da kollarında güçsüzlük gelişmiştir. Yakın zamanda yutma sorunu
ile birlikte sesi kalınlaşmış ve kilo kaybetmiştir. Yapılan kas biyopsisinde
denervasyon atrofisi saptanmıştır. Hastada duyu bozukluğu yoktur.
Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Amiyotrofik lateral skleroz B) Guillain-Barre sendromu
C) Devic hastalığı D) Sağ paryetal meningiom
E) Multipl skleroz
Hastanın bulgularının progressif ve motor bulgular olduğuna dikkat
edelim...
48. Elli dört yaşında bir kadın hasta epizodik baş ağrısı yakınmasıyla başvuruyor.
Hasta 6 aydır sağ kulağının içine yayılan ani yanıcı, şiddetli ve 1-2 dakika
süren, gün içinde tekrarlayan, konuşurken veya yemek yerken başlayabilen
ağrıları olduğunu belirtiyor.
Nörolojik muayene ve magnetik rezonans incelemeleri normal bulunan
hastanın tedavisinde ilk tercih edilmesi gereken ilaç aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Valproik asit B) Karbamazepin
C) Naproksen sodyum D) Amitriptilin
E) Gabapentin
26
Ağrının tetiklenebilir olmasına dikkat edelim...
-_! 49. Otuz beş yaşında bir kadın hasta yeni başlayan çok şiddetli baş ağrıları
: nedeniyle başvuruyor. Hastada analjeziklere cevap vermeyen, bulantı,
bazen kusma ve kulak çınlamasının eşlik ettiği, ayağa kalkınca şiddetlenen,
yatmakla hafifleyen bilateral baş ağrısı vardır.
Aşağıdakilerden hangisi bu hastanın şikayetleri ile uyumludur?
A) 6. kraniyal sinir felci
B) Beyin omurilik sıvısı açılış basıncı 250 mmH20
C) Görüntülemede incelmiş ventriküller
D) Difüzyon magnetik rezonans görüntülemede yaygın intensite artışı
E) Beyin omurilik sıvısı basıncının ölçülemeyecek kadar düşük olması
27
KÜÇÜK STAJLAR VAKA SORULAR!
Doğru cevap: D
53. Konjenital ve edinse! servikal kanal darlığı olan bir kişide hiperekstansiyon tipi
bir travmayı takiben üst ekstremitelerde hakim tetraparezi saptanmıştır.
Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Anterior kord sendromu B) Posterior kord sendromu
C) Santral kord sendromu D) Brown-Sequard sendromu
E) Tam kat kesi
Medul/a spinalis'in yaralanmaları soru yapmaya çok müsati bir konu
olduğundan hakim olmak lazım...
28
KÜÇÜK STAJLAR VAKA SORUl.ARI
Mononöropati multiplekste:
• Aynı hastalık süreci, periferik sinirleri farklı zamanlarda yerleşen multip
odaklar şeklinde etkiler.
• En tipik örneği PAN ve Churg-Strauss allerjik granülomatozisidir.
• Vaso Nervorumları etkileyen hastalıklarda görülür.
29
57. Yirmi altı yaşında erkek hasta, 3 hafta önce günler içinde yerleşen her iki
gözde bulanık görme ve 1 hafta sonra gelişen bacaklarda güçsüzlük, idrar
tutamama yakınması ile başvuruyor. Kraniyal MR incelemesi normal olan
hastanın torakal MR incelemesinde 3 vertebra segmenti boyunca uzanan
T2 hiperintens, kontrast tutan ve medulla spinaliste şişmeye neden olan
lezyon görünüyor.
Bu olguda en olası tanı nedir?
A) Behçet hastalıgı B) Multipl skleroz
C) Santral pontin myelinozis D) ADEM
't ,_ '
f E) Nöromiyelitis optika
Mu/tipi skleroz seçeneğine dikkat etmek lazım...
58. Otuz yaşında bir kadın hasta; ani başlangıçlı şiddetli baş ağrısı, bulantı
ve kusma şikayeti ile başvuruyor. Bunun hayatında yaşadığı en şiddetli
baş ağrısı olduğunu ifade ediyor. Ağrı başlangıcından 6 saat sonra
yapılan muayenesi ve çekilen beyin BT'si normal olan hastaya öncelikli
olarak aşağıdakilerden hangisini yapmak en uygundur?
A) Lomber ponksiyon
B) Beyin MR görüntüleme
C) Konvansiyonel anjiyografi ?
D) Agrı kesici yapıp cevabını beKıemeK
E) Bir gün sonra beyin BT kontrolü
Subaraknoid kanamada tanı yöntemlerinin sırası sorulmuş...
Tanı yöntemleri sırasıyla...
Bilgisayarlı tomografi
30
59. Bilinç bozukluklarında görülen en iyi ve en kötü prognozlu solunum
tipleri hangi seçenekte doğru olarak verilmiştir?
1. Cheyne-Stokes solunumu
2. Santral nörojenik hiperventilasyon
3. Apnöstik solunum
4. Küme solunumu
5. Ataksik solunum
A)1,2 B)1, 5 C)2, 3 D)2,4 E) 3, 5
Doğru cevap: B
Doğru cevap: B
31
-ı
1
�
:7
,,
- ---·:--:·��-- y -,:--'<;::<::o'{i4=--*�;::d?:Z5t/.
:�:.-
■- -
··rS.•.:f·:\,7;-,-=·-.:::,,,__,J:.>::"::.··-·< ·- S:.. v'..·
----- "" -- ----- --------,��---- ----- - -.. ------ ı"
·
"-✓ -✓"•::.ti• ?f::. --✓•- '•;p
--- . ·
«½<+,,·�;c
-
,,,Jı r ·• ·•,.;"s/--tttrt--<��ı1
J ::.,;;�1v,'<;s
· ·-
, ,,�-�• .,.,.,ş_-. - - =· -�,s. □-. · ·
· ,-, ·- 0n·
[�::;.-�yt�" ·
·Jırt
-�-'" · �:::· ✓----��: ···"-'i:-/4">'.:::«:<-�-----
:>· ]'
KÜÇÜK STAJLAR VAKA SORULAR!
o
, ,:::;:::=�i
Levator palpebrae superior muscle
Superior tarsal muscle
(Müller's muscle)�
�
r pupillae ;(
\t /
V'()
th muscle
,�•P_._,,�n'4w,,, ,\
�1
·······«
7 .;rf! 7
�\.,¾
\
.
Doğru cevap: E
62. Son bir kaç ayda belirgin, giderek artan, tüm başı ilgilendiren ve künt bir baş
ağrısı ile gelen 7 aylık hamile 30 yaşındaki kadın hastada 2 yanlı papil ödemi
ve sağ gözde dışa bakış kısıtlılığı saptanmıştır. Rutin hematolojik incelemeler
normal bulunmuştur. Beyin MRG ile intrakraniyal bir kitle saptanmamıştır.
Bu hastada en yüksek olasılıklı ön tanı ve istenmesi gereken tetkik
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Hipertansif ensefalopati- EEG
B) Psödotümör serebri-lomber ponksiyon
C) Kavernöz sinus trombozu-MR venografi
D) Servikal arteriyel disseksiyon-servikal MRG
E) HELLP sendromu-PTZ, aPTT, Fibrinojen
Tipik bir psödotümör serebri vakası...
32
KÜÇÜK STAJLAR VAKA SORULAR!
K::-----------------.....................................................................""""""""'"""""""""'"'"'.....____.....,.....,_.....,.,,.......,............,...,.._
l
ı�
f-:�
�] Psödotümör serebride bilinmesi gerekenler:
• lntrakranial yer kaplayan lezyon OLMADAN kafa içi basıncının
yükselmesidir.
• Hemen daima diffüz baş ağrısı başlangıç semptomudur.
• En sık idiopatik olarak gelişir.
• Tanıda: BT-MR ve LP'de BOS basıncının 200 mmH20 üstünde olması
Kesinleşmiş nedenler:
• Obezite
• Yakın zamanda ciddi kilo alımı { -
<.J
• Erişkin kadın hasta
• Sistemik hipertansiyon
Tedavi:
• Obez hastalarda diyet işe yarar.
• Diüretikler asetazolamid başta olmak üzere kullanılabilir.
• Steroidler akut görme kaybında verilir. Uzun süreli kullanımı yoktur.
• Tekrarlayan LP denenebilir.
• Ventriküloperitoneal ve lumboperitoneal şant ameliyatı
Doğru cevap: B
63. Optik nörit öyküsü olan bir hasta gözündeki görme probleminin ateşli olduğu
dönemlerde kötüleştiğini ifade ediyor.
Bu durumun en olası klinik açıklaması nedir?
A) İskemiye bağlıdır
B) Hastanın yakınmaları psikosomatiktir
C) Hasta rekürren optik nörit epizodları geçirmektedir
D) Ateş ve görme kaybındaki alevlenme rastlantısaldır
E) Ateş, var olan demyelinizan hasarın alevlenmesine neden olmaktadır
Mu/tipi skleroz düşündüren bulgular farklı bir şekilde TUS'ta sorulmuştu...
33
.
l<WÇÜK STA.11.AR VAl<A SORUi.ARi
,.
64. Nörolojik muayenesinde aşağı vuran (Down beat) nistagmusu saptanan
bir olguda lezyon nerededir?
A) Serebellum B) 6.kranial sinir
C) 3.korom�m D) Foramen magnum
E) Foramen rotundum
Nistagmuslar lezyonun yerleşim yeri konusunda fikir verirler......
Pandüler nistagmuslar: erken çocukluk yaşlarında başlayan ambliyopilerde,
albinizmde ve uzun yıllar maden ocaklarında karanlıkta çalışan işçilerde
görülür.
Nörolojik hastalıklar: nistagmus yavaş ve hızlı fazları olan SIÇRAYICI
nistagmustur.
Sıçrayıcı nistagmuslarda hareket horizontal, vertikal veya rotatuar plandadır.
a. Horizontal nistagmus: Bütün vestibüler ve santral lezyonlarda görülür.
t:"' b. Vertikal nistagmus:
Yukarı vuruşlu: Foramen magnum çevresi lezyon
Aşağı vuruşlu: Barbitürat, fenotiyazin, dilantin intoksikasyonu, serebellar
hastalık
� c. Rotatuar nistagmus: Genellikle labirent lezyonlarının akut döneminde
görülür.
Optokinetik veya optikokinetik nistagmus: Nistagmus, normal insanların
bazı uyaranlara karşı verdiği fizyolojik bir cevap olarak ortaya çıkabilir. Hızla
giden trendeki insanın manzarayı izlerken ortaya çıkan nistagmus bunun bir
örneğidir.
Doğru cevap: A
34
KÜ�ÜK STAJt.AR VAK.A S0RtJt.ARI
Klinik olarak çok güzel bir soru.... Şant migrasyonu seçeneğine dikkat... /4'S
Kataterlerin en sık tıknama sebebi koroid pleksusun katerin içine girmesidir.
Şantlar 3 farklı seviyede tıkanır;
+--- 1. Proksimal tıkanıklıklar: ventrikuler uç tıkanması % 62 ile en sık sebeptir
2. Yalv seviyesinde tınaklık
3. Distal seviyede tıkanıklık: en sık sebebi çocuklarda büyümeye distal ucun
periton kavitesi dışına çıkmasıdır.
Doğru cevap: A
36
KÜIÜK STAJI..AR VAr<.A SORl.JI..ARI
l
71. Sigara ve akciğer kanseri ilişkisinin incelendiği bir araştırmada, 30 yaş ve
üzerindeki 10 000 kişinin sigara alışkanlıkları şöyle bulunuyor:
Hiç sigara içmeyen 5000 kişi (1. Grup)
Günde 1-10 adet içen 2000 kişi (il. Grup)
Günde 11-20 adet içen 2000 kişi (111. Grup)
Günde 21 ve daha fazla içen 1000 kişi (iV. Grup) u
1O yıllık süre içinde, 1. grupta 1O kişi, il. grupta 15 kişi, 111. grupta 20 kişi ( \
ve iV. grupta da 15 kişi olmak üzere toplam 60 kişi akciğer kanserine
yakalanmış veya bu hastalıktan ölmüştür.
Bu araştırmanın türü aşağıdakilerden hangisidir? (Nisan 2010)
A) Kesitsel B) Vaka-kontrol
C) Kohort D) Tanımlayıcı
E) Prospektif randomize
Çalışmaya başlarken hangi veriyi bildiğimiz önemli... ,
KOHORT ARAŞTIRMASI
• Etken sayısı (+) ➔ Hasta sayısı (+)
• Toplumda sık görülen, latent dönemi kısa olan hastalıkların
etiyolojilerinin araştırılmasında en uygun yöntemdir.
• lnsidans, rölatif risk, atfedilen risk, Korunabilirlik hızı
Doğru cevap: C
��I
''
/ .-ı
. i
37
1
LA
.
KÜÇÜK STAJLAR \/AKA SORULAR!
74. Bir şehirde aşağıdaki istatistiki veriler varsa perinatal ölüm hızı
aşağıdakilerden hangisidir?
Anne ölümü :5
Canlı doğan yenidoğan sayısı : 120
Ölü doğan bebek sayısı : 1O
0-7 gün arası ölen bebek sayısı : 8
0-28 gün arası ölen bebek sayısı : 12
A) 10 / 120 x 1000 B) 10 / 130 X 1000
C) 18 / 120 X 1000 D) 18 / 130 x 1000
E) 20 / 130 X 1000
Perinatal dönem gebeliğin 28. Haftasından doğumdan sonraki 7. güne
kadar ki dönemdir.
10+8
=
10+120
Doğru cevap: D
38
KÜÇÜK STAJI..AR VAr<m. SORUL.ARI
75. Koroner kalp hastalığı risk faktörlerini araştırmak amacıyla bir bölgede son
3 ayda miyokard enfarktüsü geçiren 376 ve sağlıklı 330 kişiye sigara içip
içmedikleri soruluyor. Enfarktüs geçirenlerin 176'sı, geçirmeyenlerin 110'u
sigara içiyor.
Bu araştırmanın türü aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kesitsel arştırma B) Yaka-kontrol araştırmalar
C) Epidemiyolojik araştırma D) Kohort araşırması
E) Deneysel araştırmalar
Hasta sayısından etken sayısını araştırdığımız araştıma vaka kontrol
araştırmasıdır.
Doğru cevap: B
76. Bir önceki sorudaki verilere göre �ini rölatif risk kaçtır?
A) 1,76 B) 2,3 C) 3,2 D) 0,4 E) 1,45
Tahmini rölatif riski nasıl hesaplayacağımızı bilmemiz gerekli...
77. Yıl ortası nüfusu 100 000, canlı doğum sayısı yılda 1000 olan bir yerleşim
yerinde aynı yılki bebek ölümleriyle ilgili bilgiler şöyledir.
0-7 günlükken ölen bebek sayısı : 12
8-28 günlükken ölen bebek sayısı :8 (
.
29-365 günlükken ölen bebek sayısı : 14 "? "
. ,
1 _.,..._
.
.
Bu bilgilere göre, bu yerleşim yerindeki postneonatal bebek ölüm hızı . __
kaçtır? :'.'7',
A) 12/1000 B) 20/1000
C) 34/1000 D) 14/1000
-------
E) 22/1000
39
KÜÇÜK STAJLAR VAKA·SORULARI
Doğru cevap: D
Doğru cevap: E
Atfedilen risk
Korunabilirlik hızı:
Etken(+) insidans
Doğru cevap: A
40
KÜÇÜK STAJLAR VAJ<.A SORULAR!
Temel koruma: Sosyal hayatın devamı için oıan yasa ve kuraııar... Eroin yasağı
gibi
Doğru cevap: B
82. Meme kanseri ile ilgili olarak yürütülen bir çalışmada, fizik muayenede kitle
saptanan kadınlara önce ince iğne aspirasyon biyopsisi, ardından cerrahi
biyopsi uygulanmış ve aşağıdaki tablo elde edilmiştir.
Cerrahi Biyopsi
Q) Ô 'üi
C: >,·- Pozitif Negatif Toplam
,oı ın ın
�-5..ı
·- (IJ
.E � ı:o
o. Pozitif
Negatif
14
1
8
91
22
92
Toplam 15 99 114
İnce iğne a spirasyon biyopsisinin duyarlılığı aşağıdakilerden
hangisidir?
8 14
A) ---x100 B) x100
91+8 14+1
14 91
C) ---x100 D) x100
14+8 91+1
91
E) x100
91+8
l
:ı Tarama testleri TUS'ta defalarca soruldu.. tekrar sorulacaktır. ..
-1 Doğru cevap: B
41
.
KÜ!;ÜK STAJlAR VAKA SORULAR!
1
83.1000 kişilik bir grupta yapılan diabetes mellitus taraması sonucunda test,
120 kişiyi diyabetik olarak değerlendirmiştir. Gerçekleme testi sonuçlarına
göre ise 1000 kişiden 100 üne diyabet tanısı konmuştur. Tarama testinin
diyabetik bulduğu 120 kişinin 80 i gerçekleme muayenesinde diyabetik
olarak saptanmıştır.
Bu bilgilere göre, tarama testinin duyarlılığı aşağıdakilerin hangisine
eşittir? (Nisan 2008)
80 80
A) B)
100 120
80 100
C) D)
1000 900
100
E)
1000
Doğru cevap: A
ÖRNEKLEME YÖNTEMLERİ
Basit Rastgele Örnekleme: Evrendeki bireyler yaş, eğitim durumu, gelir durumu
gibi özelliklerine göre homojen dağılmışsa, evrende belirli özelliklere göre
kümeleşme yoksa, bu yöntemle örnek seçilebilir. En sık kullanılan örnekleme
yöntemidir.
42
Sistematik Rastgele Örnekleme: Burada da evrenin homojen yapıda olması
ve elde birey/birimlerin listesi olması gerekir ve belirlenen sayıda kişi bu listeden
eşit aralıklarla seçilmektedir.
Tabakalı Örnekleme: Eğer araştırmanın uygulanacağı evren homojen
yapıda değilse veya bazı özelliklere göre evrenin daha ağırlıklı temsil edilmesi
isteniyorsa tabakalı örnekleme yöntemine başvurulur.
Küme Örneklemesi: İlk olarak evren belirli özelliğe göre oluşmuş kümelere ayrılır.
Kümeler genellikle coğrafi bölgelere veya yerleşim yerine göre (kasaba, köy, okul,
fabrika vb. kurumlar) tanımlanır. İkinci aşamada ise yine önceden belirlenmiş
büyüklüğe ulaşacak biçimde kümeler rastgele yöntemle seçilir.
Doğru cevap: A
• \ A
Ana Ölüm Hızı: Bir toplumda ana sağlığı düzeyini en iyi yansıtan ölçüttür.
Lohusalık dönemi doğumdan sonraki ilk 6 haftadır. Şöyle hesaplanır:
Bir yılda gebelik doğum ve lohusalık döneminde
meydana gelen kadın ölüm sayısı
Ana ölüm hızı: x1000
Bir yıldaki canlı doğum sayısı
Doğru cevap: E
87. Bir bölgenin yıl ortası nüfusu 10.0O0'dir. Bu bölgede 60 koroner kalp hastası
tespit edilmiş ve 1 yıl içinde bu bölgede 150 ölüm gerçekleşmiş. Bunların 40
tanesi kalp hastalığından ölmüştür.
l 1 L __
Bu bölgedeki kalp hastalığının fatalite hızını hesaplayınız?
A) '!_9110000 B) 60/10000
C) 40/60 D) 40/150.
��
E) 150/10000
TUS sıkça karıştırılan şeyleri sormayı sever...
• Fatalite hızı
- X hastalığından ölenler/ X hastalığına yakalananlar
• Mortalite hızı
- X hastalığından ölenler/ yıl ortası nüfüs
Doğru cevap: C
43
KÜÇÜK STAJLAR VAKA SORULAR!
88. Toplumda seyrek görülen ve latent dönemi uzun olan bir hastalığın risk
faktörlerini incelemek için en uygun araştırma türü aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Vaka-kontrol B) Kohort C) Kesitsel D) Müdahale E) Tanımlayıcı
44
KÜÇÜK STAJI..AR VAKA SORl:.II..ARI
'°';"1"�:jt,j�;;;;:--;:"'77 = lııı�n:��rıinııılri/<J
=( Pa,�TI\e!rf�c�_)
Doğru cevap: C
93. Uyku bozukluğu olan 98 kişi eşit sayıda iki gruba ayrılıyor ve farklı iki
tedavi yöntemi uygulanıyor. Tedavi sonrası günlük ortalama uyku süreleri
belirleniyor.
Bu çalışmada tedavi yöntemleri arasında anlamlı fark olup olmadığı
aşağıdaki önemlilik testlerinden hangisiyle belirlenir?
A) Ki-kare analizi B) Varyans analizi
C) Kruskal-Wallis testi D) Bağımsız gruplarda t testi
E) Wilcoxon işaretli sıralar testi
45
Grupların karşılaştırılması daha önce TUS'ta 2 kez soruldu...
,..,,,
·•"ıt.. (� a9S�i�ı) ··-+
Ortalamaların karş1laştırılmasında kullanılan testler
Doğru cevap: D
94. Migren hastalığı üzerine yapılan bir araştırmada 120 migren hastasına
selektif serotonin reuptake inhibitörü (SSRI) verildikten 3 ay sonra ağrı sıklık
ve şiddetinde artış olup olmadığı sorgulanıyor. Sonuçta hastaların %36'sı
ağrı şiddetinde azalma bildiriyor.
Bu çalışmada SSRl'ın migren üzerine etkisini değerlendirmek için hangi
istatistiki test kullanılmalıdır? r 1
A) Ki-Kare testi 1
B) İki bağımlı ortalama farkının önemlik testi
C) Mc-Nemar testi
D) Wilcoxon işaretli sıra testi
E)ANOVA
Sevilmeyen bir konu Ki-kare ve benzer testler. ..
McNemar testi
- Demir eksikliği anemisi açısından 100 hasta yeni bir demir ilacının etkinliğini
araştırmak için tedaviden önce tedaviden 3 ay sonra demir eksikliği anemisi
olup, olmaması açısından karşılaştılıyor.
46
KÜÇÜK STAJILAR VAKA SORUILARI
95. Bir mahallede yapılan 0-4 yaş arası çocuk ağırlıklarını belirlemeye
yönelik çalışmada 2 çocuk 8 kg, 3 çocuk 11 kg, 4 çocuk 13 kg, 2 çocuk
15 kg olarak tartılıyor. Bu çalışmadaki ortalama, median
- değer ve tepe
değeri sırasıyla aşağıdakilerden hangisidir? l
96. Belirli bir bölgede bir hastalık sürekli yüksek oranlarda gözleniyor ise
aşağıdakilerden hangisi bu durumu tanımlar?
A) lnsidans B) Epidemi
C) Prevalans D) Pandemi
E) Endemi
Tanım soruları Halk sağlığı branşının vazgeçilmezlerindendir.
İnsidans: Yeni vaka sayısı/duyarlı birey sayısı
Prevalans: eski+yeni vaka sayısı/duyarlı popülasyon
Epidemi: Bir bölgede bir hastalığın normalden fazla gözlenmesi
Endemi: Bir hastalığın belirli bölgede sürekli yüksek oranlarda gözlenmesidir
(endemik guatr gibi)
Pandemi: Bir hastalığın dünya çapında salgın yapmasıdır.
Doğru cevap: E
97. Terminal dönemde bir kanser hastasına narkotik analjezikler ile ağrı
palyasyonu sağlanması ne tür bir korumadır?
A) Primordial koruma B) Primer koruma
C) Sekonder koruma D) Tersiye! koruma
E) Dördüncü! koruma
Daha önce primer ve sekonder koruma metotları soruldu sıra tersiye/ ve
dördüncü/de
47
KÜÇÜK STA..11.AR VAKA SORUi.ARi
Dördüncü koruma:
• İnsanca ölüm hakkı sağlamaktır
98.10.000 nüfuslu bir kasabada 1985 yılında 100 kişi ölmüştür. Aynı yerde kanser
tanısı mevcut olan 25 kişiden 5'i kanser nedeniyle ölmüştür.
Buna göre bu kasabada kanserin mortali hızı yüzde kaçtır?
A) 1 B) 0,05 C)20 0)30 E)2
Sorudaki amaç kaba ölüm hızı, mortalite hızı ve fatalite hızlarını
karıştırtmak
Mortalite hızı: %0,05, fatalite hızı: %20, kaba ölüm hızı: %1 dir.
Doğru cevap: B
48
99. Bağışıklık bırakmayan hastalıkların durumunu değerlendirmede
kullanılan sağlık ölçütü aşağıdakilerden hangisidir?
A) Morbidite hızı B) Fatalite hızı
C) Atak hızı D) Epizod hızı
E) İnfeksiyon hızı
Primer ve sekonder atak hız larını daha önce TUS ta sordular s ıra
bunda...
Atak Hızları: insidansın bulaşıcı hastalıklar alanında kullanılan şeklidir.
- Primer atak hızı: ilk vakadan sonraki en uzun kuluçka süresindeki vaka
sayısı/ duyarlı kişi sayısı
- Sekonder atak hızı: en uzun ikinci kuluçka süresi / duyarlı kişi sayısı
Epizod Hızı: Bağışıklık bırakmayan tekrarlayan bulaşıcı hastalıkların boyutunu
ölçmek için kullanılan bir ölçüttür.
Doğru cevap: D
100.Diabetes mellitus teşhisi için kullanılan yeni bir glikoprotein molekülü 180'i
diabetli olduğu bilinen 1000 kişi üzerinde test edilmiştir. Yeni teste göre toplam
330 kişiye diyabet tanısı koyulmuş olup ancak bunlardan sadece 120'si daha
önce diyabetli olduğu bilinen kişiler arasında yer almaktadır.
Yukarıda testin negatif prediktif değeri yüzde kaçtır?
A) 120/180 B) 610/820
C) 120/330 D) 610/670
E) 210/60
İlk başta zor gibi görünüyor, bu sorularda eğer tabloyu çizebilirsek soru
bizimdir.
Negatif prediktif değer; yeni teste göre sağlıklı olan gerçek sağlıklı kişilerin, yeni
testin sağlıklı dediklerine oranlanarak bulunur.
Duyarlılık: 120/180
Özgüllük: 610/820
Yalancı pozitif kişi sayısı: 210
Yalancı negatif kişi sayısı: 60
Pozitif prediktif değer: 120/330
Negatif prediktif değer: 610/670
Doğruluk oranı: 120+610/1000
Doğru cevap: D
49
101.Yedi yaşında çocuk bir üst solunum enfeksiyonunu takiben bir aydır devam
eden işitme kaybı nedeni ile getiriliyor.
Bu hastada aşağıdakilerden hangisi en olası tanıdır?
A) Akut süpüratif otitis media B) Akustik nörinom
C) Vestibüler nörit D) Efüzyonlu otitis media
E) Dış kulak yolundaki buşon
Çocuklarda işitme azlığının en sık nedeni efüzyonlu otitis media iken
erişkinlerde işitme azlığının en sık nedeni dış kulak yolu buşonudur.
Sekretuar (efüzyonlu=seröz) otitis media orta kulakta ateş, ağrı gibi
enfeksiyon bulguları olmaksızın sıvı toplanmasıdır. Klinik esas semptom
işitme azlığıdır. Bazen ara ara olan ağrı ve tinnitus da bulunabilir.
Akut süpüratif otitis media orta kulak mukozasının infektif enflamasyonu olup
temel semptomu işitme azlığından ziyade ateş, ağrı ve komplikasyonlarıdır.
Akustik nörinom en sık görülen serebellopontin köşe tümörü olup ileri yaşta
ortaya çıkıp en sık semptomu tinnitus ve ilerleyici işitme kaybıdır.
Vestibüler nörit vestibüler sinir inflamasyonudur ve şiddetli baş dönmesi eşlik
eder.
Doğru cevap: D
102.Sol kulağında işitme kaybı şikayeti ile gelen hastaya diapozon ile yapılan
muayenede Weber testi sağa lateralize bulunmuştur.
Bu hastanın sol kulağındaki işitme kaybının nedeni aşağıdakilerden
hangisi olabilir?
A) Akut otitis media B) Glomus jugulaıe
C) Erken dönem otoskleroz D) Seröz otitis media
E) Koklear aplazi
Daha önce TUS'ta benzer bir soru sorulmuştu....
İŞİTMENİN DEĞERLENDİRİLMESi
1) Weber testi
Titreşen diapozon verteks (alın veya dişler) üzerine koyulur. Normal kulak orta
hatta duyar. Tek taraflı sinirsel kayıpta titreşim sağlam tarafta duyulur (sağlam
tarafa lateralize olur). İletim tipi kayıpta ise hasta kulağa lateralize olur. Amacı
sinirsel ve iletim tipi kaybı birbirinden ayırmaktır.
2) Rinne testi
Hava yolu ile kemik yolu karşılaştırır. Normal kulakta rinne pozitiftir. Diapozon
mastoit üzerindeki titreşimi bittiğinde kulağa tutulunca ses duyulmaya devam
eder. İletim tipi kayıpta rinne (-) olur.
3) Schwabach testi
Hastanın kemik yolu ile hekimin kemik yolu karşılaştırılır. Normal veya uzamış
Schwabach testi denir.
Doğru cevap: E
50
103.0tuz sekiz yaşındaki erkek hasta gündüz uyuklama, iş performansında
düşüklük, enerjik olamama şikayetleri ile başvuryor. Eşinden alınan öyküye
göre yatarken eskisine göre çok daha fazla horladığını öğreniliyor. Yapılan
incelemerde vücut-kitle indeksi 35 kg/m2, boyun çevresi 45 cm olarak tespit
ediliyor.
Yukarıda tarif edilen hastada en iyi tedavi yöntemi aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Kilo vermek B) CPAP
C) Uvulektomi D) Septoplasti
E) Tonsillektomi
En iyi tedaviyi sorduğuna dikkat edelim...
Diğer seçenekler hastanın ihitiyacına göre OSAS'ta tedavide seçilebilir. Ancak
tüm hastalarda CPAP tedavisi işe yarar ve altın standart tedavidir.
RiNOSİNÜZİT KOMPLİKASYONLAR!
0 Sinüzit komplikasyonları 3 kategoride incelenir.
1. Orbital komplikasyonlar
2. intrakranial komplikasyonlar
3. Kemik komplikasyonlar
ORBİTAL KOMPLİKASYONLAR
0 Ethmoid sinüzit en sık sebebidir.
5 alt gruba ayrılır:
a) Preseptal selülit: En sık sebebi komplikasyondur. Göz kapağında ödem
kızarıklıkla karakterizedir. Göz hareketleri bozulmaz, görme keskinliği
etkilenmez.
b) Orbital selülit: Proptozis, kemozis, azalmış göz hareketleri, ağrılı göz
hareketleri ve diplopi ile karakterizedir. Görme keskinliği normaldir.
c) Subperiosteal abse: Periost ve lamina papyrecea arasındaki
absedir.
KÜ<;ıÜK STAJLAR \!AKA SORUL.ARI
Doğru cevap: B
52
OTOSKLEROZ
Otik kapsülün (İç kulak ve labirenti saran sert kemik doku) primer hastalığıdır
ve patolojik olarak spongiöz kemik oluşumu vardır. En sık oval pencerede
yerleşir. Nadiren yuvarlak pencere ve kohleada da görülebilir.
Klinik oval pencerede yerleşenler başlangıçta iletim tipi işitme kaybı ilerleyen
dönemlerde sensoryal işitme kaybına neden olur.
Parakuzi: Gürültülü ortamda daha iyi duyma olur. Bütün iletim tipi kalıplarda
görülür.
Tanı:
Doğru cevap: A
109.İki buçuk yaşında akut otitis media tanısı alan hasta için aşağıdakilerden
hangisini önermezsiniz?
A) Antibiyoterapi B) Analjezik tedavisi
C) Parasentez D) Mastoidektomi
Tedavide:
-Antibiyoterapi
-Antihistaminikler
- Nazal ve sistemik dekonjestanlar
-Antienflamatuvar, analjezik ve anipiretikler (ateş düşürücüler )
- Parasentez
Doğru cevap: D
(' '
110.Aşağıdakilerden hangisi nazofarenks karsinomu ile en a�lişkilidir?
A) Epstein Barr virüsü B) Kulaklarda tıkanıklık
C) İşitme kaybı D) Cerrahi tedavi
E) Epistaksis
TUS sorusunun modifiye hali. Nazofarenks kanserleri hakkında bilgimizi
sınayan bir soru.
NAZOFAR ENGEALTÜMÖRLER
• Etyolojide EBV sorumlu
• Nazofarenkste en sık skuamöz hücreli karsinom (differansiye-nonkeratinize-
indifferansiye)
• En sık semptom boyunda kitledir.
• En sık tutulan kranial sinir N. Abducens
• Kısa sürede lenfatik metastaz servikal lenf bezlerine yayılım
54
KÜÇÜK STAJI..AR VA� S0Rl:JI..ARI
• Erişkin hastada tek taraflı seröz otitis mediada nazofarenks kanserleri akla
gelmelidir.
• Burun kanamasına neden olabilirler
• 6 . kranial sinir tutulumuna bağl diplopi olabilir.
• Tedavide öncelikle RT + KT, cerrahi yapılmaz.
Doğru cevap: D
2. İn trakranial .komplikasyonlar
a. Ekstradural abse/granulasyon (kr. otitin en sık intrakranial komplikasyonu)
b. Sigmoid sinüs trombusu
c. Beyin absesi
d. Otitik hidrosefali
e. Menenjit ( akut otitin en sık intrakranial komplikasyonu)
f. Subdural abse
Doğru cevap: A
L___
A) Çocuklarda iletim tipi işitme kaybının en sık nedenidir.
B) Çocuklarda ateş, boğaz ağrısı, kulak ağrısı ilk bulgulardır.
C) Yetişkin hastalarda nazofarenks kitlesi akılda tutulmalıdır.
D) Tedavide antibiyoterapi denenir.
E) Kemikçik zincirde erozyon yapabilir.
Efüzyonlu otitis media'nın semptomlarından başlayıp komplikasyonlarına
kadar uzanan bilgi sorusu.
--,
55
KÜgÜK STAJI..J.\R VAKA SORUI..J.\RI
• Sekretuar(efüzyonlu=seröz)otitis media
Orta kulakta ateş, ağrı gibi enfeksiyon bulguları olmaksızın sıvı
toplanması
Orta kulak mukozası metaplaziye uğrayarak goblet hücre sayı ve salgısı
artışı
• En sık 3-8 yaşta
• Allerji, viral-bakteriel enfeksiyonlar ve östaki disfonksiyonu sorumlu
• En sık semptom iletim tipi işitme kaybı
• Derin boyun enfeksiyonu olmaz **TUS**
Tedavi: **TUS**
• Antibiyotik • Mukolitik
• Dekonjestan • Adenoidektomi
• Antihistaminik • Ventilasyon tüpü zarın anterior inferioruna
• Antienflamatuar takılır.
• Timpanoplasti yapılmaz **TUS**
Doğru cevap: B
113.Yirmi sekiz yaşında bayan hasta, baş dönmesi şikayeti ile başvuruyor. Hasta
özellikle, baş hareketleri ile beraber kısa süreli baş dönmesi ve bulantı
kusmadan şikayetçi olduğunu ifade ediyor. Nörolojik muayenesinde özellik
bulunmayan hastanın, bilateral timpanik membranl�r,-,olarak tespit ediliyor.
Spontan nistagmusu saptanmıyor. Odyometrik incelemeleri normal sınırlar
içinde tespit edilen hastada Dix-Hallpike testi sol tarafta(+) bulunuyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Vestibüler nörit
B) Benign paroksismal pozisyonel vertigo
C) Meniere hastalığı
D) Vertabrobaziler yetersizlik
E) Akut serebrovasküler oklüzyon
Baş dönmesi kliniği önemlidir. Vaka ayırımı yapabilmek gerekir. ..
Vestibüler nöritte spontan nistagmus, kısa değil saatler süren şiddetli baş
dönmeleri vardır.
Meniere'de ek olarak işitme kaybı, kulakta dolgunluk, çınlama gibi şikayetler
�u� c��-·-
Nörolojik hastalıkların ise sadece baş dönmesi ile klinik vermesine pek
rastlanılmaz, muhakkak etkilenen bölgeye bağlı nörolojik defisit ( elde,ayakta
uyuşma, konuşmada zorlanma,bilinç kaybı vs ..) eşlik eder.
56
BENiNG POZİSYONEL PAROKSİSMAL VERTİGO
Birçok vakada etiyolojisi bilinmez. (kafa travmaları, ani baş hareketleri)
• Patofizyolojisinde:
• Kanalolitiazis: Utrikulden kopan otokonyalar endolenf içinde en sık
POSTERİOR SEMİSİRKÜLER KANAL içinde toplanır.
• Baş hareketleri ile ortaya çıkan 10-20 sn'de sonlanan baş dönmeleri
vardır.
• En sık posterior semisirkuler kanal BPPV görülür.
• Tanı: Provakasyon testleri (Dix-Hallpike manevrası, modifiye barany testi,
simon vb.)
Latent periyodu (2-3 sn) olan nistagmus
Horizontal rotatuvar nistagmus
1 dakikadan az süren (yorulan) nistagmus
Test tekrarladıkça nistagmus azalır.
• Tedavi: repozisyon manevraları (epley manevrası).
Doğru cevap: B
115.Akut otitis media tanısı alan üç buçuk yaşındaki çocukları için endişeli olan
anne-baba bu hastalığın nedenini öğrenmek istiyor.
En doğru açıklamanız aşağıdakilerden hangisi olabilir?
A) Adenoid hipertrofisi
B) Palatin tonsil hipertrofisi
C) Sık üst solunum yolu enfeksiyonu geçirme öyküsü
D) Gelişimini tamamlamamış tuba östaki
E) Nazal septum deviasyonu
Akut otitis media'nm fizyopatolojisi soruluyor...
57
KÜÇÜK STAJLAR VAK.A SORULAR!
İlk üç yaşta her üç çocuktan ikisi en az bir kez AOM geçirir. AOM en sık
6-13 aylarda görülür. Orta kulak mukozası ve mastoid hücrelerin infektif
inflamasyonudur. AOM için risk aktörleri:
• Erkek olmak
• Biberonla beslenme
• Erken AOM geçirme
• Sosyoekonomik düzey
• Pasif sigara içimi
• Aile hikayesi
• Evde viral enfeksiyon geçiren kişi varlığı
Etyolojide östaki tüpü immatürasyonu en önemli nedendir.
İlk 7 yaşa kadar çocuklardaki östaki tüpü;
Daha kısa, daha yataydır.
Fonksiyonel daha az matürdür.
Yoğun goblet hücre içeriği mevcuttur.
ÜSYE sonrası asendan yolla geçiş sıktır. En sık etken S. pneumoniae'dir.
İkinci en sık H. influenzae iken üçüncü sırada M. catarrhalis yer alır. 5 yaş altı
çocuklarda H. influenzae sıklığı artmıştır.
Doğru cevap: D
116.Sol dış kulak yolunda kızarıklık, şişlik ve ısı artışı tarif eden 37 yaşındaki
erkek hastada yüksek ateş var. Bu hastada yukarıdaki kliniğe sebep
olması en muhtemel ajan patojen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Pseudomonas aeruginosa B) Streptococcus pneumoniae
C) Staphylococcus aureus D) Moraxella catarrhalis
E) Haemophilus influenzae
Eksternal otit yaz mevsimlerinde KBB'nin en sık hasta grubunu
oluşturur. ..
58
117.Sol kulakta işitme kaybı ve ağrı tarifleyen 32 yaşıdaki erkek hastanın yapılan
fizik muayenesinde ateşi 38,5 °C olarak ölçülüyor, sol kulak zarı hiperemik ve
bombe olarak değerlendiriliyor. Antibiyotik ve dekonjestan başlanan hastanın
ilerleyen günlerde sol nazolabial olukta silinme ve yüzün sol yarısında kuvvet
kaybı gelişiyor.
Yukarıdaki hastada en uygun tedavi yaklaşımı aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Timpanoplasti B) Miringotomi
C) Kulak damlası D) Adenoidektomi
E) Mastoidektomi
Güzel bir vaka sorusu....
Anatomik olarak fasial sinir timpanik memran ile yakın komşuluk gösterir ve
timpanik segmenti bu bölgenin püy ile dolması sonucu etkilenir hastada fasial
paralizi gelişmiş bu nedenle absenin boşatılması için miringotomi yapılmalıdır
ve tedaviye antibiyotik ile devam edilmelidir.
Doğru cevap: B
118.Tek taraflı otalji ve periferik fasiyal paralizi ile başvuran hastanın yapılan fizik
muayenesinde ipsilateral kulak kepçesinde veziküler lezyonlar izleniyor.
Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? (2011 Eylül)
A) Beli paralizisi B) Guillain-Barre sendromu
C) Erizipel D) Büllöz mirinjit
E) Ramsay-Hunt sendromu
Kliniğinde;
119.0tuz iki yaşında genç erkek geçirdiği trafik kazası sonrası temporal kemikte
transvers kırık tespit ediliyor.
Aşağıdakilerden hangisi bu hastada daha nadir görülür?
A) Spontan nistagmus ile beraber vertigo B) Sensörinöral işitme kaybı
C) Fasiyal paralizt D) Hemotimpanium
E) Dış kulak yolunda kanama
Transver kırıklar kötüdür mantığını unutmayalım....
59
longitudinal kırıklar Transver kırıklar
%80 %20
Lateral travma Oksipital veya frontal travma
Minör travma Şiddetli travma
Kemikçik hasarı sık Otik kapsül kırığı sık
İletim kayıp sık Sinirsel kayıp sık
Vertigo nadir Bertigo sık
Dış kulakta kanama Orta kulakta kanama
Faysal paralizi nadir Fasyalk paralizi sık
BOS kaçağı nasir BOS kaçağı sık
Hemotimpanium nasir Hemotimpanium sık
Doğru cevap: E
Doğru cevap: D
r 1 .� •
·)
Sakkül: Vertikal hareketler
Utrikül: Horizontal plandaki hareketler
Cupula: Semisirküler kanalların sonundadır. Rotasyon hareketlerini algılar
Doğru cevap: A
60
123.Aşağıdakilerden hangisinde kokleada ossifikasyona yol açan bir
hastalıkdır?
A) Aminoglikozid kullanımı B) Büllöz mirinjit
C) Menenjit D) Presbiakuzi
E) Süper semisirkuler kanal dehissansı
Menenjit geç dönem komplikasyonu soru/muş....
• Menenjit hastalarında kokleada ossifikasyon geç dönemde başlar ve
yavaşça ilerler
• Buna bağlı hasta işitmesini yavaş yavaş kaybeder
• Eğer bu durumda tanı geçirkirse hasta işitmesini çok büyük oranda
kaybeder
• En kritik bilgi bu durumda hasta koklear implant şansınıda kaybeder.
• Çünkü koklear implantda elektrod kokleanın içine gönderilmektedir.
• Eğer ossifikasyn gerçekleşirse bu mümkün olmayacaktır.
Doğru cevap: C
Rhinitis medikamentosa:
• Kullandığımız ilaçlara bağlı görlen rinitleri.
• Antihipertansif ilaçlar ve özellikle topikal dekonjestan etkili (otrivin) burun
spraylerine bağlı gelişir.
Doğru cevap: D
125.Altmış yaşında erkek hasta 20 yıldır sol kulağında iltihaplı kulak akıntısı
şikayeti ile başvuyor. Sol kulak kanalına baskı uygulandığında hastada baş
dönmesi ve nistagmus ortaya çıkıyor.
Bu hastanın tanısında aşağıdakilerden hangisini düşünülmeldir?
A) Yuvarlak pencereyi etkiyen otit B) Kulak zarı perfore
C) Akut mastoidit D) Epidural abse
E) Lateral semisirkuler kanalda erozyon
Hastada yapılan muayene yöntemi FİSTULA testidir.....
• Bu testin pozitif olması perilenfatik fistülü gösterir.
• Ancak seçeneklerde perilenfatik fistül yok
• Bu durumda vestibülü etkileyen bir kemik defekt araştırmak gerekir.
• Kronik otiti olan hastalarda kolesteatom en sık lateral semisirküler kanalı
erozyona uğratır.
• Böylece dış kulak yoluna uygulana basınç direkt vstibule geçerek nistagmus
ve baş dönmesine yolaçar.
• Diğer seçeneklerde vestibul bütünlüğünü bozan hastalık yoktur.
Doğru cevap:E
61
KÜÇÜK STAJLAR VAKA SORUi.ARi
Fasyal para/izi ile gelen hastada ayırıcı tanı çok önemlidir ...
Bells paralizi: En sık fasyal paralizi, idiopatik, HSV ile ilişkilendirilebilir
Moebius sendromu: Konjenital olarak 6-7 CN sinir çekirdeklerini bilateral
olmaması, .
ff
Melkersson-Rosenthal sendromu: Tekrarlayan fasyal paralizi, asimetrik yüz
ödemi
Ramsey hunt sendromu:. Kulak zonası, ağrılı veziküller
Guillain-Barre sendromu: Bilateral fasyal paralizinin en sık sebebi
Progresif fasyal paralizi: Fasyal sinirden kaynaklı veya sinire bası yapan bir
tümör
Transvers temporal kırık: Hemotimpanium
Longitudinal travmatik kırık: Dış kulak younda kanama
Doğru cevap: C
Doğru cevap: E
LÖKOKORİ
• Tanım: Pupilladan beyaz ışık reflesi alınmasıdır (Beyaz pupil)
62
KÜÇÜK STAJLAR VAK.A SORULAR!
Nedenleri:
j "
✓ Retinoblastom
✓ Konjenital katarakt
✓ Primer hiperplastik persistan vitreus (PHPV)
✓ Retinopati of prematurite (ROP)
✓ Retina! displazi
✓ Coats hastalığı
✓ Metastazlar
i ✓ Diktioma
1
"1 ✓ Konjenital toksoplazmozis
1
1
i ✓ Nematod endoftalmiti
ı
� • 3 y aşından küçüklerde öncelikle retinoblastom ve PHPV
düşünülmelidir.
• Oksijen tedavisi, prematurelik ve düşük doğum ağırlığı hikayesi
varsa ROP düşünülür.
!
Doğru cevap: E
Retinis pigmentosa:
* En sık görülen retina fotoreseptör distrofisidir.
* Retina damarları çevresinde siyah renkli pigment (melanin) birikimleri olur.
* Görme alanında periferik görme bozulur, annüler skotomlar ve tüp görme
vardır. �:
130.Altmış sekiz yaşında erkek hasta ani ağrısız görme kaybı şikayeti ile
başvuruyor. Biyomikroskobik muayenede midriyatik pupil, fundoskopik
muayenede ise retinada Japon bayrağı görüntüsü saptanıyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Retrobulber nörit B) İntrakranial basınç artışı
C) Diyabetik retinopati D) Santral retina! arter tıkanıklığı
E) Santral retina veni trombozu
Ani görme kayıpları TUS'ta sık sorulur. ...
?
, <E::-- C) Atopik konjunktivi!_
,,
D) Fliktenli konjunktivit
E) Vernal konjunktivit
64
KÜÇÜK STAJLAR VAl<.A SORUL.ARI
GLOKOM
• Normal intraoküler başına oplanasyon tonometrisi ile 15.4 ± 2.5 mmHg,
• Schiotz tonometresi ile 16.1 ± 2.8 mmHg civarında bulunur.
• Göz içi basınç yaşla artma eğilimi göstermektedir ve kadınlarda biraz daha
yüksek bulunmaktadır.
• Hümor aköz, intraoküler basıncın oluşmasında ve regulasyonunda önemlidir.
• Hümor akoz silyer cismin pars plikatasına ait silyer processden
salgılanmakta. Serum benzeri olmasına rağmen protein miktarı daha azdır.
• Arka kamara ön kamara pupil açıklığı ile girer aradan trabeküler ağa,
schlemm kanalı yoluyla gözü terk eder.
PRİMER GLOKOM
• En sık rastlanan primer glokomdur
• Bilateral retinal ven tıkanıklığı, DM retina dekolmanı, Fuch's hastalığı,
retinitis pigmentozada daha sık görülür.
Sinsi başlangıçlı orta yaş hastalığı
• Her iki cinste de eşit
Baş ağrısı, görme bulanıklığı ve kırma kusurunda değişiklikler ilk bulgulardır
• Aile hikayesi önemlidir (15 kat daha fazla)
• Göz içi basınç 22 mmHg'nin üzerindedir
• Parasantral skotomlar mevcuttur
• Glokomun ileri evrelerinde, küçük merkezi görme alanı ve temporal adacık
dışında tüm görme alanı bozulmuştur. (santral görme alanı en son bozlur)
• Optik çukurda artış bulunmaktadır (ekskovasyon)
Tedavide:
• Karbonik anhidraz inhibitörleri
• Beta blokerler (timolol asetat)
• Plikorpin
• Adrenalin (PMG'de)
• Mannitol
• Pg F2 alfa analogları (latanoprost) kullanılır.
Doğru cevap: C
134.Travma veya göz içi operasyon sonrası ortaya çıkan sempatik oftalmide
görülen tipik lezyon aşağıdakilerden hangisidir?
A) Heterokromik iridosiklit :c i B) Dalen-Fuchs nodülleri
'
C) Koeppe nodülleri �) Busacca nodülleri
ı � Fakantijenik üveit
Bir bilgi sorusu....
65
KÜÇÜK STA.11.AR VAKA SORUi.ARi
SEMPATİK OFTALMİ
• Yaralanma veya göz içi cerrahi sonrası (4-8 hf.) ortaya çıkan bilateral
granulamatöz panüveittir.
• Sempatik oftalmiye neden olan göze sempatizan göz, diğerine ise
sempatize göz denir.
• Profılakside sempatizan göz henüz sempatik oftalmi gelişmeden enükle
edilirse diğer göz kurtarılmış olur.
• Sempatizan gözde travmadan sonra
* İndosiklitin devam eder
* Siliyer enjeksiyon (konjesyon) bulunur
* Lakrimasyon, ağrı vardır
• İris ödemi, optik nöropati (papillit), sarı-beyaz nodüller (Dalen-Fuchs
nodülleri) görülebilir.
• Kontrol altına alınmazsa göz, fitisis bulbi ile kaybedilir.
• Tedavide yüksek doz topikal kortikosteroid ve periokuler steroid enjeksiyonu
yapılır.
Koeppe nodülleri, Busacca nodülleri iridosiklitte; Fakantijenik üveit lens
kapsülünün geçirgenliğinin bozulmasıyla, antijenik lens proteinlerin lens dışına
çıkması ile oluşmaktadır.
Doğru cevap: B
Nörotropik keratit
• Korneal anestezi **TUS** nedeniyle, refleks mekanizması bozulmuştur.
• Kornea kuruması ile tetiklenen refleks göz kapaklarının kapanması
mekanizması ortadan kalktığı için kornea sürekli travmaya maruz kalır ve
bu durum keratit oluşumuna yol açar.
Lagoftalmik keratit
• Gözün açık kalmasına bağlı, göz kuruluğu ve sekonder enfeksiyonlar gelişir.
• Özellikle 7. kranial sinir felçlerinde kapakların korneayı tam olarak
örtememesinden kaynaklanır.
Doğru cevap: D
66
KÜ�ÜK STA.IISAR \/AKA SQRUISARI
136.Sol gözde kızarıklık, parlak cisimlere bakamama, bulanık görme şikayeti ile
gelen 20 yaşındaki hastanın biyomikroskopik muayenesinde ön kamarada 1
hücre, kornea endoteli üzerinde presipitatlar izleniyor. Göz basıncı 18mm
Hg ölçülüyor.
Aşağıdakilerden hangisi bu hasta için doğru değildir?
A) En sık sebebi enfeksiyonlar olup tedavi antibiyotiktir.
B) Pupil kenarında biriken presipitatlara koeppe nodülleri denir
C) Tedavi lokal steroidli damla ve midriatikl
..
�
D) Hastanın takibi sırasında glokom gözlenebilir ,
E) Tedavi edilmezse sekonder katarakt gelişebilir
- ,., '�
- ldiopatik %30
-Otoimmün
• Juvenil romatoid artrit
Ankilozan spondilit (
Reiter sendromu
Ülseratif kolit
• Crohn hastalığı
Psöriazis
-İnfeksiyonlar
• Sifiliz
• Tbc
HSV
• Onchocerciazis
Viruslar (CMV, HSV, EBV, HIV)
• Bakteriler (Tbc, brusella, borellia, nokardia, mikrobakteriler)
• Funguslar (kandida, histoplazma, kriptokok, aspergillus)
• Parazitler (toxoplazma, toxocara)
- Malignensiler (maskeleyici sendromlar)
Retinoblastom
• Lösemi, lenfoma
• Malign melanom
-Diğer
Travmatik üveit
Retina dekolmanı
Fuch's hastalığı
Gut hastalığı
-Otoimmün .;ı __,_ ...ii. _j j
• Behçet hastalığı
V.K. Harada sendromu
Sempatik oftalmi
Poliarteritis nodosa
- Bilinmeyen
• Sarkoidoz
67
KÜQÜK STAJLAR VAKA SORUi.ARi
FAKANTİJENİK UVEIT
• Lens kapsülünün geçirgenliğinin bozulmasıyla, antijenik lens proteinlerin
lens dışına çıkması ile oluşmaktadır.
FUCHS SENDROMU
• Heterokromik iridosiklit şeklindedir.
• Tek taraflı, iriste pigmentasyon azalması, keratik presipiteler ve katarakt görülür.
Üveitlerde tedavi
• İlk seçenek topikal streoidlerdir.
• Sikloplejikler ve midriyatikler arka şinesiyi önlemek için kullanılır ""TUS"".
• Pilokarpin, myozis yaparak sineşi ihtimalini artırdığı için kontraendikedir.
Doğru cevap: A
137.Altı aydır süren boğaz akıntısı, balgamlı öksürük ve baş ağrısı tarif eden 13
yaşındaki erkek hasta acil servise 38.5°C ateş, sol göz kapağında şişlik ve
kızarıklık şikayeti ile getiriliyor. Yapılan fizik muayenesinde göz hareketleri
normal olarak tespit ediliyor. Konjunktival hiperemi saptanmıyor ve görme
keskinliği normal bulunuyor.
Yukarıda klinik bilgileri verilen hastada en olası tanı aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Kavernöz sinüs trombofılebiti B) Orbital sellülit
C) Preseptal sellülit D) Hordeolum
E) Şalazyon
Sinüzit ile ilişkilendirilmiş güzel bir vaka sorusu...
Hastada kronik sinüzit bulguları tarif ediliyor. Etmoidal sinüzitin komplikasyonu
olarak orbital sellülittir gelişebilir ancak bizim hastamızda göz hareketleri serbest
ve konjunktival hiperemi yok buda orbital septumun sağlam olduğunu yani
enfeksiyonun daha orbital alana yayılmamış olduğunu gösteriyor bu yüzden
doğru. Doğru cevap: C şıkkı.
Kavernöz sinüs trombozunda bacaklı ateş ve ateş sonrası titreme olur ayrıca
3, 4, 5 ve 6. Kranial sinirler tutulacağı için oflalmopleji beklerdik.
Şalazyon meibomeus bezinin kronik lipogranülomudur.
Hordeolum kirpiklerin stafilokoksik enfeksiyonudur.
Doğru cevap: C
68
KÜÇÜK STAJILAR VAKA SORUILARI
2- Eğrilik hipermetropisi:
• Kornea planada kornea eğriliği ve kırıcılığı azalır ve görüntü retina
arkasına düşer.
3- Kırıcılık hipermetropisi:
• Katarakt ameliyatından sonra göz içi lensi yerleştirilmez ise hasta afak
ve +1O diyoptri hipermetrop olur.
4- Gelip geçici hipermetropi:
• Diyabetes mellitus'taki hipoglisemik dönemde görülür.
Doğru cevap: B
Retina dekolmanı:
1. En sık sebebi:% 40 dan fazlası myoplardır V V
142.Tek taraflı şiddetli ağrı, göz kızarması, görme azalması olan hastada
' 1
ayırıcı tanıda aşağıdakilerden hangisi düşünülmez?
t . A) Akut glokom
B) Keratit
C) Ön üveit
D) Travmatik endoftalmi
E) Retina dekolmanı
Kırm ızı göz k lasik b i lgi olarak ö n segm ent inflamasyonunu
tariflemektedir.
Retina dekolmanı bir arka segment patolojisidir ve ağrılı kırmızı göz klasik olarak
beklenen bir bulgu değildir.
Kırmızı göz nedenleri şöyle sıralanabilir:
- Konjonktivit
- Yabancı cisim/travma
- Göz yaşı ve kapak problemleri
- Oveit
- Keratit
- Akut glokom krizi
- Endoftalmi
Doğru cevap: E
70
143.İki aylık bebek sol kalçada hareket kısıtlılığı ile hastaneye getiriliyor. Yapılan
fizik muayenesinde sol kalçada abduksiyon kısıtlılığı, pili asimetrisi ve piston
arazı saptanıyor.
Bu aşamada tanı için aşağıdakilerden hangisi ilk olarak yapılmalıdır?
A) Direkt grafi B) Kalça USG
C) Floroskopi D) Artroskopi
E) MRI
Yaşa dikkat!
Klinik bulgular ve muayenesi ile hastada doğuştan kalça çıkığı olduğu düşünülüyor.
Bu aşamada hastanın yaşı önemli çünkü femur başı 6-7 .aylarda ossifiye olmaya
başladığından tanı için X-Ray bu dönemde bilgi veremez.
Doğru cevap: B
71
KÜÇÜK STAJLAR VAKA SORULAR!
C) Yürüyen Çocukta:
1- Pelvis öne çıkıktır ve lumbal lordoz artmıştır.
2- Osteoartrite 2 ° ağrı ve hareket kısıtlılığı
3- Trendelenburg arazı çıkık taraf üzerinde duran hastada, kalça sağlam
tarafa düşer, omurga çıkık tarafa eğilir.
* Doğumdan itibaren kalçalarda abdüksiyon kısıtlılığı sürekli
devam eder.
Doğru cevap: C
72
KÜÇÜK STA.11..AR VAKA SORUL.ARI
.----
Kondroblastom; Proksimal humerus, distal fermur ve tibia alt ucu EPIFIZINE
yerleşir. Radyolojik olarak en sık tüberküloz ile karışır.
.
Epifize yerleşen diğer tümörler Dev hücreli tümör ve Enkondroma
Diafize yerleşen tümörler; Ewing sarkomu, Lenfoma, osteoid osteoma.
Doğru cevap: A
Kondroblastom
• Proksimal humerus, distal fermur ve tibia alt ucu EPİFİZİNE yerleşir.
• Radyolojik olarak en sık tüberküloz ile karışır.
Osteomiyelit kliniği ise Ewing sarkomu kliniği ile karışır.
Doğru cevap: B
Doğru cevap: D
151.Her iki diz çevresinde ve elde şişlik, şekil bozukluğu ve deride hemanjiyom ile
uyumlu lezyonları olan 21 yaşında bir erkek hastada, çekilen direkt grafide,
falankslarda ve tibia proksimal epifiz bölgesinde kalsifikasyon odakları içeren
medüller yerleşimli tümör görülüyor.
Bu hasta için aşağıdakilerden hangisi en olası tanıdır?
A) Multipl enkondromatozis B) Multipl herediter ekzostozis
C) Ollier sendromu D) Mafucci sendromu
E) Soliter kondroma
Hemanjiyoma dikkat edelim....
Enkondrom
• Uzun kemiklerin medüller kanalında, falanks ve metakarpallerde görülür.
• Epifizden köken alır. %1-2 malign transformasyon oluşabilir.
Tek ekstremitede çok sayıda olması OLLİER HASTALIĞI (enkondromatozis).
• Genelde asemptomatik olup, falanks ve metakarpallere yerleştiğinden şişlik
yapar.
• Hemanjiyomlarla birlikte olursa Mafucci sendromu denir.
Doğru cevap: D
. - -½
152.Tuberositas tibia'nın önünde şişlik, hassasiyet ve diz çökme, atlama
gibi hareketlerde ağrısı olan adölesan çağındaki bir erkek çocukta
öncelikle aşağıdakilerden hangisi düşünülmelidir?
A) Freiberg hastalığı B) Gonalji
C) Perhtes hastalığı D) Osgood-Schla!!:-er
E) Sever Hastalığı
Benzer soruları beklemek lazım...
Osgood-Schlatter tuberositas tibianın aseptik nekrozudur. Etyolojide travma
sık görülen bir etkendir. Çocuklarda daha çok görülür. Tuberositas tibia'da
inflamasyon belirtileri vermeyen ağrı, duyarlılık ve yumuşak doku şişliği vardır.
Aktivite quadricepste kuvvetli bir kontraksiyona neden olur. Bu da tuberositas
tibia üzerinde zorlanmayı artırır. (Merdiven çıkma, koşma vs.)
Femur başının idiopatik osteonekrozu: Koksa plana, Legg Calve -perthes
T überositaz Tibianın avasküler nekrozu:Osgood-Schlatter hastalığı
Tarsal naviküler kemiğin osteonekrozu: Köhler hastalığı
Kalkeneus posterior bölümünün osteonekrozu: Sever hastalığı
İkinci metatars başının osteonekrozu: Freiberg hastalığı
Vertebral osteonekroz: Scheuermann hastalığı
Os lunatum'un avasküler nekrozu: Kienböck hastalığı
Doğru cevap: D
74
153.Volkmann iskemik kontraktürünün en önemli bulgusu aşağıdakilerden
hangisidir? (Eylül 2007)
A) Radial nabız yokluğu B) Kaslarda ödem
C). Ağrı D) Eritem
E) Skar dokusu
En önemli bulgusu sorulduğuna dikkat edelim...
İlk bulgusu sorulsaydı: kas iskemisine bağlı oluşan ağrı demek gerekirdi.
Volkmanın iskemik kontraktürü daha çok küçük stajlarda anlatılmaktadır.
Dahiliye de daha çok diabet komplikasyonları arasında geçmektedir. En önemli
bulgusu radial nabız yokluğudur. Diğer bulgularda görülebilir.
Doğru cevap: A
Uzun kemik epifizleri, özellikle femur alt ucu, radius distali ve tibia üst ucunda
yerleşir. Tutulan bölgede şişlik ve ağrı vardır. Hastada patolojik kırıklar gelişebilir.
Radyolojik olarak sabun köpüğü gibi litik lezyonlar vardır. En sık diz bölgesine
yerleşir (femur distali, tibia proksimali}.
Doğru cevap: C
ı,.J 1'
75
KÜÇÜK STAJLAR VAKA SORULAR!
Contiguous
contamination
Doğru cevap: C
76
Scheuermann Kifozu:
• Juvenil ve adolesan dönemde görülen bir omurga deformitesidir. Aynı
yaşlarda görülen postural kifozdan rijit olması ile ayrılır.
• Etyolojik olarak bir çok teori ileri sürülmüş olsa da en çok kabul gören,
vertebra cisimlerine ait büyüme plaklarının avasküler nekrozudur.
• Sonuç olarak birbirine komşu üç vertebra cisminde kamalaşma olur ve tipik
deformite oluşmuş olur.
Postural kifozu olan bireyleri uyardığınız zaman kendiliğinden kifozunu düzeltip
daha dik durabilir. Oysa Schuermann kifozu yani yapısal kifozu olan hastalara
dik durmasını söylediğinizde istese de kifozunu düzeltemeyebilir
Konjenital skolyoz: Doğumda varolan kemik yapı anormalliklerine bağlı skolyoz.
Bu anormallikler vertebral oluşumun ve/veya bölünmenin başarısızlığı olarak
sınıflandırılırlar.
Adölesan skolyoz: Pubertenin başlangıcından sonra ama iskelet gelişimi
tamamlanmadan önce oluşan, omurganın yana doğru eğrilmesi
Doğru cevap: D
Sınıflandırma
1. Kompresyon kırıkları:
• Torakolomber vertebra kırıklarının yaklaşık %48'i bu tip kırıklardır.
• Omurgada hiperfleksiyon zorlanması sonucunda ortaya çıkar.
2. Burst (Patlama) kırıklar:
• Vertebra kırıklarının yaklaşık %14'ü bu tiptir.
• Burada vertebra cismine gelen aksiyel yüklenme kırığın nedenidir.
• Sonuç olarak cismin tümünü ilgilendiren çok parçalı kırık ortaya çıkar.
Ti
l... •c-we i �·- ,�...., " •7F> ·, rnnn 1f' 'V •"'SP9i§=11ıt1tm ' "if '""Y'i ff+ - => .... ,,...,.
KÜÇÜK STAJLAR VAKA SORULAR!
Doğru cevap: C
Doğru cevap: D
Doğru cevap: A
78
KÜ�ÜK STAJLAR VAKA SORULAR!
�d:=J
"
':İ'", ------------------------------------------------
"
il
-=J 163.Kompartman send romu görülme sık lığı en fazla olan kırık
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Femur boyun kırığı B) Trokanterik kırık
C) Femur başı kırığı D) Tibia cisim kırığı
E) Trokanter minor kırığı
Kompartman sendromu en sık hangi kompartmanda görülür şeklinde
okunacak bir soru...
Anterior kompartman: Tibia, fibula ve interosseoz membran ile sınırlanır.
-Ayağın ekstensör kasları, anterior tibial arter, derin peroneal siniri içerir.
Kompartman sendromu en sık anterior bacak kompartmanında görülür.
Doğru cevap: D
164.Yirmi sekiz yaşında kadın hasta el bileği iç yan yüzünde mor, kaşıntılı ciltten
kabarık lezyon ile başvuruyor.
Ağız içinde de lezyonları saptanan hastada en olası tanı aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Büllöz pemfigoid B) Pemfigus vulgaris
C) Mikozis fungoides D) Liken planus
E) Dermatitis herpetiformis
Eski bir TUS sorusu... Hastalığın tüm özellikleri verilmiş, burada liken
planusun 5P'sini hatırlarsak soruyu çözeriz... Poligonal, Purple (mor),
Pruritik (kaşıntılı), Plane (düz), Papül
Premalign olabileceğine dikkat edelim...
Liken planus:
79
KÜ�ÜK STAJLAR VAl<!A SORl.JLARI
165.Otuz yedi yaşında kadın hastanın gövdesinde oblik yerleşimli "yakalık tarzı
skuamla" karakterize döküntüler saptanıyor.
Bu hastada aşağıdakilerden hangisi en olası tanıdır?
A) Psöriazis B) Pitriazis rosea
C) Liken planus D) Pemfigus vulgaris
E) Dermatitis herpetiformis
Özel isim ya da tipik lezyonların hangi hastalıklarda görüldüğü daima soru
potansiyeli taşır...
Pitriazis rosea:
• Genellikle kendini sınırlayan asemptomatik papuloskuamoz bir
hastalıktır.
• Kadınlarda ve gençlerde, nedeni bilinmeyen, halsizlik baş ağrısı gibi
prodromal belirtileri izleyen özellikle gövdede olmak üzere , kol ve
bacaklarda Herald madalyon plak başlar.
• Tipik lezyonu 1-2 cm çapında etrafı skuamla kaplı (yakalık tarzı skuam)
oval şekilli çam ağacı benzeri yerleşim.ı;3 /j?
• Lezyonlar 4-12 haftada spontan gerileme gösterir.
Psöriazis; iyi tanımlanmış gümüş renkli, iyi sınırlı, geniş yapışık eritematöz
plaklarla karakterize non infeksiyöz, inflamatuvar ve hiperproliferatif bir
papuloskuamöz deri hastalığıdır.
Liken planus; Tepeleri düz, tipik leylak ve pembe renkte kaşıntılı papüllerden
oluşan döküntülerle karakterizedir. Tipik lezyonu leylak ve pembe renkte tepeleri
düz ve polygonal papül şeklinde olup, yüzeyde sıklıkla ağ şeklinde bir beyazlık
vardır (wickham striaları =çizgileri). Mukozalar genellikle tutulur.
Pemfigus Vulgaris; otoimmün kökenli, kronik, büllü bir hastalıktır. Pemfigusta,
çok sık ağız mukozasını tutar, intersellüler ara maddeye karşı gelişmiş
otoantikorlar vardır. Akantoliz, Nikolsky ve Tzanck testi pozitiftir.
Dermatitis herpetiformis; sırt, kalça ve dirseklerde, eritemli zeminde simetrik
olarak yerleşmiş papüller, büller ile kendini gösteren kaşıntılı, kronik bir hastalıktır.
Daha çok 20-50 yaş arasında başlar, çocuklarda da görülebilir.
Doğru cevap: B
1 00
��rmatitis herpetiformis için aşağıdakilerden hangisi doğru
/ �eğildir?
A) 20-50 yaş arasında başlar.
B) Kronik kaşıntılı papüller ve büllerle karakterizedir.
C) Tedavisinde steroide çok iyi yanıt alınır.
D) Nikolsky negatiftir.
E) Gluten enteropatisi eşlik edebilir.
Dermatolojide steroid verilmeyen tek hastalık....
80
çoğunda gluten duyarlılığına bağlı, çölyak hastalığı görülebilir. Dermatitis
herpetiformis, subepidermal bir vezikül/bül. Dermal papillaların uçlarında lgA
birikimi saptanır. Tedavisinde en çok kullanılan ilaç dapsondur. Ömür boyu
glutensiz diyet verilir. İyodun hastalığı şiddetlendirmesi nedeniyle iyotlu tuzlar,
deniz balıkları, iyot içeren ilaçlar yasaklanır.
Doğru cevap: C
168.Yirmi sekiz yaşında bayan hastada bilateral kaşıntılı simetrik mor renkli
papüller mevcut. Oral mukozada da "kafes"i andıran çizgilenmeler tespit
ediliyor.
Bu hastada aşağıdakilerden hangisi en olası tanıdır?
A) Psöriazis B) Pemfigus vulgaris
C) Eritema multiforme D) Pitriazis rosea
E) Liken planus
Ağız içinde lezyonlardan bahsedildiğinde ilk akla gelecek hastalık Liken
planusdur...
81
-
Liken planus:
• Psöriazis ve pitriazis rosea genellikle kaşıntılı değildir. Psöriaziste mukoza
tutulumu olmazken pitriazis roseada nadiren olabilir
• Pemfigus vulgaris kaşıntılı değildir. Mukoza tutulumu hemen her hastada
vardır. İntraepidermal büllerle karakterizedir.
• Eritema multiforme müköz membranlar, el içi, ayak tabanı, kol ve bacakların
dış yüzlerinde simetrik yerleşen kaşıntılı papüloveziküler, keskin sınırlı
eritemli plaklar (iris lezyonu) ile karakterizedir.
• Deri ve müköz membranların akut veya kronik kaşıntılı inflamatuvar
hastalığıdır.
• HIV, Hepatit enfeksiyonları ve otoimmün hastalıklarla (ülseratif kolit,
diabetus mellitus, myastinea gravis, primer bilier siroz) birlikteliği sıktır.
• Elementer lezyonu üzeri düz, poligona!, mor renkli, parlak, aşırı kaşıntılı
papüldür.
• Genelde bilateral simetrik, fleksör yüzlerdedir.
• En sık el ve ayak bileklerinde görülür.
• Liken planusta Koebner (+}'dir. Üzerinde Wickman stria vardır.
Doğru cevap: E
PEMFİGUS:
Doğru cevap: C
82
170.Aşağıdakilerden hangisi atopik dermatitin majör bulgularından
değildir?
A) lgE yüksekliği
B) Bulguların sürekli veya tekrarlayan niteliği
C) Yüzde görülmesi tipiktir
D) Kaşıntı
E) Kendi ve ailesinde atopi hikayesi
Atopik dermatit dermatolojinin olmazsa olmazı...
Majör Kriterler
- Kaşıntı
- Ailede atopi öyküsü
- Tipik morfoloji ve dağılım
- lnfantlarda yüz, ekstensor bölge tutulumu
- Eişkinlerde fleksör bölgede likenifikasyon
- Kronik yineleyen dermatit
Minör Kriterler
- Kserozis - lnfraorbital Dennie Morgan çizgisi
- Kutanöz infeksiyonlara duyarlılık - Periorbital koyulaşma
- El ve ayakların nonspesifik dermatiti - Keratokonus
- lktiyozis - Anterior subkapsüler katarakt
- Palmar hiperlinearite - Yineleyen konjunktivit
- Keratozis pilaris - Fasiyal eritem ve solgunluk
- Serum lgE düzeyinde yükselme - Perifolliküler tutulum
- Piteiasis alba - Besin hipersensitivitesi
- Meme başı ekzeması - Beyaz dermografizm
- Erken başlangıç yaşı - Lipit çözücü ve yün intoleransı
- Keilitis - Çevresel veya emosyonel faktörlerin
- Deri testlerinde pozitif erken tip alerji hastalığın gidişinin etkilenmesi
yanıtı
Doğru cevap: A
Doğru cevap: E
Doğru cevap: C
83
KÜ�ÜK STA.Jl.:J.\R 'VAKA SORUl.:J.\RI
173Yırmi yedi yaşında erkek hasta, gövdesinin üst bölgesinde lekelenme şikayeti ile
başvuruyor. Yapılan muayenede açık kahverengi oval farklı boyutlarda kaşıntısız
lezyonlar saptanıyor. Bistüri ile lezyonlar hafifçe kazındığında kepeksi döküntüler
elde ediliyor. Woods lambasında sarı-yeşil renk değişimi gözleniyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Vitiligo B)Albinizm
C) Melazma D) Ptyriasis versicolor
E) Ptyriasis alba
Wood lambasındaki renk önemli...
Wood lambasında kırmızı renk eritrazmayı hatırlatır.
Ptyriasis versicolor
84
Kaposi sarkomunun alt grupları soruldu.....
Kaposi sarkomu:
• Damar endotelinden köken alan, daha çok akral bölgelerde yerleşen, kırmızı
nodüller, plaklar şeklinde malign vasküler tümörlerdir.
• AIDS'te en sık görülen tümörlerdir.
• GIS, kalp ve lenf nodlarına yerleşim gösterebilir.
• Lenfoma ve lösemi gelişme riski fazladır.
• HHV tip 8 ile ilişkilidir. **TUSX2**
Doğru cevap: C
--
178.Uygunsuz topikal steroid kullanımına bağlı olarak gelişen dermatofit
enfeksiyonu aşağıdakilerden hangisidir?
/
A) Tinea kruris B) Tinet:inkognit()�-
C) Tinea korporis D) Tineamrr�
E) Tinea versicolor
Tinea enfeksiyonlarından her zaman çok soru sorulur...
Tinea korporis: Vücut ve ekstremitelerin tinea enfekesiyonudur.
Tinea kruris: Kasık tineası olarak bilinir. Çoğunlukla genç erkekleri etkiler.
Tinea pedis
Tinea manum
Tinea kapitis: Çocuklarda daha yaygın görülür. Saç tellerinde kırılma ve saç
dökülmesine yol açar.
T. schoenleininin yaptığı başka bir tinea kapitis formuda endotriksi tutar ve skar
bırakarak iyileşir. Buna tavus denilir.
Tinea unguium: Tırnak ve tırnak yatağının mantar enfeksiyonudur. Onikolizise
neden olur bu sebepten tırnak psöriazisinden ayırt edilmelidir.
Tinea inkognito: Uygunsuz topikal steroid kullanımına bağlı olarak steroid
uygulanan yerde gelişen mantardır.
T. barbea: Sakal bölgesinin mantarı
T.versicolor: Etken Malassezia furfurdur (pitrosporum orbiculare). Normal deri
florasında yeralır. En sık yerleşim yeri gövdedir. Talaş belirtirisi (+)'tir. Bulaşmaz.
Wood ışığında hipopigmente sarı-yeşil floresan verir.
Doğru cevap: B
Ektima:
Beta hemolitik streptokoklar tarafından oluşturulan, genelde bacaklara yerleşen
vezikül, bül ve ülserasyonla giden bir lezyondur.
86
�wıwı SıFAUmR ��� SJDRWmRJ
"
"" ;,;,
y
- -
� "'
"
Erizipel (Yılancık)
Beta hemolitik streptokokların deri ve deri altı dokusunun bir enfeksiyonu olup
genelde yüzde görülür. Ağrı, yüksek ateş, titreme şikayetleri vardır. Sınırları
keskin ve deriden kabarık lezyondur.
Sellülit:
Timoma
Retroperitoneal
sarkom
Castleman
hastalığı / Waldenström
/
/Diğerleri
Doğrıı cevap: E
181.Etiyolojide daha çok viral infeksiyonların yer aldığı hedef tahtası şeklinde
deri lezyonları ile karakterize deri hastalığı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Toksik epidermal nekrolizis B) Pityriasis rosea
C) Eritema infeksiyozum D) Eritema multiforme
E) Stevens-Johnson sendromu
Kolay bir bilgi sorusu.
Eritema multiforme: Etiyolojide vira! infeksiyonların oynadığı hedef lezyonlarının
tanı koydurucu olduğu büllöz deri hastalığıdır.
Eritema infeksiyozum (5. hastalık): Parvovirüs B 19'un sebep olduğu vira!
döküntülü bir hastalıktır.
Yanaklarda tokatlanmış gibi eritem ve perioral solukluk karakteristiktir.
Stevena Johnson sendromu ve toksik epidermal nekrolizis: Etiyolojilerinde
daha çok ilaç kullanım öyküsü vardır. Vira! infeksiyonlar ile daha az ilişkilidir.
Pityriasis rosea: Papülloskuamöz bir deri hastalığıdır.
Doğru cevap: D
81
KÜÇÜK STAJL.AR VAKA SORUL.ARI
V
ı::.__-
._� '-
182.
1. Pemfıgus vulgaris
il. Toksik epidermal nekroliz
111. Sistemik lupus eritematozus
iV. Stafilokokkal haşlanmış deri sendromu
V. Porfiria kutanea tarda
Yukarıdaki hastalıklardan hangilerinde Nikolsky belirtisi pozitiftir?
A) 1, il ve iV B) 1, 111 ve V
C) 1, iV ve V D) il, 111 ve iV
E) il, iV ve V
Nikolsky denildiğinde ilk olarak akla Pemfigus Vulgaris gelir...
Nikolsky fenomeni günümüzde üç şekilde gösterilebilir.
1- Gergin bir sağlam bülün tavanına bastırılırsa bülün çevreye doğru
genişlediği görülür.
2- Lezyona yakın bir normal deri alanına parmakla kaydırma şeklinde bir
basınç uygulanırsa, epidermisin üst kısmı kayarak içinde sıvı bulunmayan
pörsümüş görünümde bül oluşur.
3- Açılmış bir bülün tavanına ait artıklardan tutulup çekilirse derinin şeftali
kabuğu gibi soyulduğu gözlenir
Johnson Sendromu
- Stafılokoksık Haşlanmış Deri Sendromu (SSSS)
Generalize ve Lokalize
- Bülloz impetigo
- Epidermolizis Bülloza (Junctional ve Distrofik tip)
Doğru cevap: A
88
KWIWK SlFAill:.1.\R NlA� SE>RllJL.1.\RI
' 2'
Doğru cevap: E
185.Bazal hücreli karsinomda tedavisi zor ve nüks oranı yüksek olan tipi
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Nodülülseratif ,<' B) Pigmente
C) Sklerozan (morfea) D) Yüzeyel yayılan tip
E) Fibroepitelyoma
Morfea tipi cilt altına ilerlediğinden dolayı sınırları tam görmek zordur.
Bundan dolayı nüksler olabilir...
1. Nodülo-ülseratif tip BHK: En sık görülen tiptir. nodülün ortası ülserleşerek
yara açılır (ulkus rodens) ve kanamalar yapabilmektedir. Tam gelişmiş şek
linde ortada bir ülser, çevrede sert, parlak kabartılar ve net bir sınır vardır.
89
2. Mikronodüler BHK, nodüler tipin bir minyatürü şeklinde çok sayıda küçük
yuvarlak nodüller olarak görülürler.
3. Pigmentli tip BHK: Tümör içinde ve çevresinde bol miktarda melanin
bulunması bu siyah görünüme neden olur.
4. Morfea benzer BHK (Sikatris yapan veya fibrosing) BHK: genellikle
sert, bronz veya sarı renkte, atrofik lastiksi bir yama şeklinde görülür.
Sınırları hemen her zaman klinik olarak görüldüğünden daha geniştir. Saf
formlarında, lezyonlar yüzeyel olarak laterallere ilerleme eğilimindedir ve
dermise çok az penetrasyon gösterirler.
5. Yüzeyel tip BHK: Muayenede, egzematöz dermatite benzeyebilirler.
6. Fibroepitelyoma: Genellikle sırtta yerleşen, çok sayıda olabilen, sertçe,
sıklıkla saplı, fibromlara benzer oluşumlardır. Diğer tiplere göre daha nadir
görülür.
�
Doğru cevap: C
f\
186.Üç yaşında bebekte "bal rengi" k�ı, çevrelerinde aynı şekilde
satellit lezyonlar saptanmıştır. 5 gün içinde hızla yayıldığı ifade edilen
bu tabloda öncelikle aşağıdakilerden hangisini düşünürsünüz?
-
A) Stafilokoksik haşlanmış deri sendromu B) Herpes zoster
C) İmpetigo contagiosa D) Büllöz impetigo
,
·-' E) Tine corporis
İmpetigo contagiosa'nın diğer adı non-bulloz impetigodur...
Tipik olarak çocuklarda bir viral enfeksiyonu takiben (su çiçeği) ortaya çıkarlar.
Etken S. aureus'dur. Bal sarısı kabuklanma tipik özelliğidir.
Doğru cevap:C
90
KWIWK SlfAUL:AR �AKA SC!JRWL:ARI
"-' 0 ;; A
Tedavi:
Hafif ilaç erüpsiyonlarının büyük çoğunluğu, neden olan ilaç kesildikten sonra
hızla düzelir. İlaç kesildikten sonra semptomatik tedavi yapılır:
91
A. Topikal tedavi:
1. Yaş pansuman
2. Topikal kortikosteroidler
3. Topikal antihistaminikler
B. Sistemik tedavi:
1. Sistemik antihistaminikler
2. Sistemik kortikosteroidler
Doğru cevap: D
Doğru cevap: B
'
Koebner pozitif olan hastalıklar:
- Karsinomlar
- Darier Hastalığı
� - Eritema Multiforme
- Hailey-Hailey Hastalığı
- Kaposi Sarkomu
- Lösemi
� Liken Planus, Liken Sklerozis, Liken Nitidus
- Nekrobiyosis Lipoidika Diyabetikorum
92
- Perforan Kollagenaz ve Follikülit
f5 - Psoriazis
- Vaskulit
� Vitiligo
- Ksantomlar
Doğru cevap: B
İlaçlar:
o Sülfonamidler
o Oral kontraseptifler
o Penisilin
o Salisilatlar
o Klorotiazidler
o Fenitoin
o Hepatit B aşısı
o isotretinoin
Doğru cevap: D
93
194.Epispadiasa en sık eşlik eden üriner anomali aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Ekstrofia vezika B) Çift toplayıcı sistem
C) Ambiqus genitale D) inmemiş testis
E) Atnalı böbrek
Kolay bir soru!!!
195.Elli beş yaşındaki bir erkek hastada, mesane tümörüne yapılan TUR sonrası
patoloji örneğinde lamina propria'da tutulum yapan yüksek grade tümör
saptanmış ancak spesimende kas dokusuna rastlanmamıştır.
Bu hasta için en uygun yaklaşım aşağıdakilerden hangisidir?
A) 6 hafta intravezikal BCG tedavisi
B) 8 hafta intravezikal MMC tedavisi
C) Sistoskopik takip
D) İkinci TUR yapılması
E) Bir yıla varan idame tedaviyle birlikte intravezikal MMC tedavisi
Mesane Ca'da kas invazyonu evrelemede en önemli bulgudur.
Doğru cevap: D
94
'
KWIWK Sıfl,\ı.Jl.?AR �A� S<iJRWI.JARI
Sırasıyla:
1. Böbrek
2. Epididim
3. Prostat
Doğru cevap: D
Ksantogranülomatöz Piyelonefrit
0 Ksantogranülomatöz piyelonefrit böbreğin bir kronik bakteriyel
enfeksiyonudur.
0 Etkilenen böbrek hemen her zaman hidronefrotik ve obstrüktiftir.
0 Karakteristik olarak köpüksü lipid yüklü histiyositler (ksantoma hücreleri)
mevcut olup berrak hücreli böbrek karsinomuyla karışabilir.
Belirtiler ve Bulgular
0 Ksantogranülomatöz piyelonefrit hastaları sıklıkla böğür ağrısı, ateş, titreme
ve sürekli bakteriüri ile doktora başvururlar.
0 Hastaların %35'inde ürolityazis öyküsü mevcuttur. E coli ve Proteus sıklıkla
idrarda kültürü yapılan türlerdir.
Doğru cevap: B
96
203.Transüretral cerrahi sonrası gelişen TUR sendromu ve en sık
komplikasyonu aşağıdakilerden hangisinde birlikte doğru verilmiştir?
A) Metobolik asidoz- retrograd ejakulasyon
B) Metanbolik alkoloz- impotans
C) Hipernatremi- inkontinans
D) Hiponatremi - retrograd ejakülasyon
E) Hiperkloremi - inkontinans
İki bilgi aynı soruda sorulmuş.....
91
KÜÇÜK STAJLAR MAKA SORUi.ARi
206.Son iki haftadır evden dışarı çıkmayan 36 yaşındaki erkek hasta kendini
öldürmesi gerektiğini, ancak bu şekide eşini tekrar görebileceğini söyleyen
sesler duyduğunu ifade ediyor. Nörolojik muayenesinde bilinç açık, oryante
koopere görünümde, öz bakımı normal olarak tespit ediliyor ve demans
izlenmiyor.
Yukarıdaki hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Paranoid şizofreni B) Şizofreniform bozukluk
C) Psikotik depresyon D) Kısa psikotik bozukluk
E) Postravmatik stres bozukluğu
Psikozların alt gruplarını ayırmayı amaçlayan güzel bir soru
Hastada travmatik bir olay sonrası duysal halisünasyonlar gelişiyor. Anhedoni
tanımlanmadığı için psikotik depresyon olamaz. Posttravmatik stres bozukluğunda
flashback'ler ile travmatik olay tekrar tekrar yaşanır ancak gerçek hayat ile
olan bağ kopmamıştır halüsinasyon beklenmez. Paranoid şizofreni demek
için semptomların en az 6 aydır sürmesi gerekirdi. Şizofreniform bozuklukta
semptomların en az 1 ay olmalı ancak 6 aydan kısa sürmelidir.
PSİKOTIK HASTAUKLAR
1. ŞİZOFRENi
2. ŞİZOFRENİFORM BOZUKLUK
• En az 1 ay , ancak 6 aydan kısa süren şizofreni
3. ŞİZOAFEKTİF BOZUKLUK
4. SANRILI BOZUKLUK
• Önde gelen semptomun hezeyan olduğu psikiyatrik bozukluk
5. KISA PSİKOTİK BOZUKLUK
• En az 1 gün ancak 1 aydan kısa süren psikotik bozukluk.
6. PAYLAŞILMIŞ PSİKOTİK BOZUKLUK
• Hastanın psikotik semptomlarının uzun süreli başka bir psikotik
bozukluğu olan kişi ile ilişkisinden sonra gelişmesi
7. GENEL TIBBİ DURUMA BAĞLI PSİKOTİK BOZUKLUK
• Sağ parietal lob lezyonları
• Temporal lob epilepsisi ➔ koku halüsinasyonları
8. MADDE KULLANIMININ YOL AÇTIĞI PSİKOTİK BOZUKLUK
• Deliryum sırasındakiler DEĞİL
Doğru cevap: D
98
.
KÜ�ÜK STAJI..AR VAKA SOR\.JLARI
w�
l--i1
l.'
;--7- • Bipolar il bozukluk: Major depresyon + hipomanik epizodlar.
• Hızlı döngülü bipolar bozukluk: Yılda 4'ten fazla epizod olmasıdır.
• Siklotimik bozukluk: Hafif depresyon+ hipomanik epizodlar birbirini izler.
Bipolar ll'nin hafif formu diye de bilinir.
Doğru cevap: E
209.Bir yıldır uykusuzluk, taşikardi, ağız kuruluğu ve her an bir şey olacak
hissi ile belirgin kaygı hisseden hasta için en olası tanı aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Obsesif kompulsif bozukluk
B) Panik�
C) Hipokondriazis
D) Yaygın anksiyete bozukluğu
E) Somatizasyon bozukluğu
99
�nksiy;ete bozuklukları
Anksiyete bozukluklarında genel olarak GABA azalmış, seratonin ve nörepinefrin düzeyi
artmıştır. Anatomik olarak locus ceruleus, raphe nükleusu ve temporal-frontal serebral
kortekste problem vardır.
- Kadınlarda sıktır.
- Genel semptomlar: Titreme, sırt-baş ağrısı, solunum zorluğu, hiperventilasyon, otonomik
hiperaktivite (taşikardi, terleme, flushing, diyare, kserostomi) yutkunma güçlü (globus
histerikus)dur.
1) Panik bozukluğu: Spontan panik ataklarıyla karakterizedir. Agarofobili olabilir. % 50
hastada mitral valv prolapsusu vardır. Sodyum laktat atakları provoke eder. Kalıtım
oldukça önemlidir. Nöbetler genelde haftada 2 kez gelir ve 30 dak. sürer. Kişinin savunma
mekanizması regresyondur. Tedavide en etkili ajan imipramindir. Bilişsel ve sistemik
desensitizasyon yapılabilir.
2) Obsesif.Kompulsif bozukluk: Önlenemeyen düşünce (obsesyon) ve bu düşünceyi
azaltmak için yapılan zihinsel veya bedensel hareketlerle (kompulsiyon) karakterizedir.
EEG anormallikleri vardır. En sık kontrolcü ve temizlik düşkünü tipleri görülür. Kişinin
savunma mekanizması yapıp bozma, yalıtma ve karşıt tepki kurmadır. En etkili tedavi
klomipramindir ancak dozu depresyon için kullanılan dozdan daha yüksektir.
3) Özgül fobi: Bir nesne (köpek) veya durumdan (yükseklik) mantık dışı korku ve kaçınma
ile karakterizedir. Anksiyete korkulan şeyle karşılaşınca olur. Agorofobi (açık alanlarda
bulunmaktan korkma) ve klostrofobi (kapalı alandan korkma) tipik örnekleridir. Savunma
mekanizmaları yer değiştirme ve yansıtmadır.
4) Sosyal fobi: Sosyal durumlardan mantık dışı korku ve kaçınma ile karakterizedir.
Fobide en etkili tedavi sistemik desensitizasyondur. ilaçlardan en etkili olanlar MAO
inhibitörleri ve propranaloldur.
5) Yaygın anksiyete bozukluğu: Her zaman bir şey olacak korkusu vardır. En az bir ay
süreli kronik yaygın anksiyete vardır. Sempatik parasempatik semptomlar ve insomnia
vardır. Tedavide benzodiazepinler kullanılır.
6) Posttravmatik stress bozukluğu: Şiddetli psikolojik veya fiziksel travmadan sonra
gelişir. Olay düşüncelerle tekrar tekrar yaşanır. En az semptomlar bir ay sürmelidir.
Daha az sürerse akut stress bozukluğudur. içine kapanma görülebilir. Savunma
mekanizmaları regresyon, bastırma, yadsıma ve yapıp bozmadır. Tedavide psikoterapi
ve antidepresanlar kullanılır.
Doğru cevap: D
C- A) Şizolipal B) Borderline
C) Şizoid D) Antisosyal
E) Paranoid
Kişilik bozukluk/arından soru beklenebilir. ..
Kişilik bozukluğu
Bağımlı Çaresizim Bağlanma
Çekingen lncinebilirim Kaçınma
Pasif-agresif Üzerime çıkılabilir Direnç
Paranoid İnsanlar olası düşmanlar Dikkatli olma
Narsisistik Ben özelim Önemini abartma
Histrionik Etkilemeliyim Rol yapma
Obsesif-kompulsif Hata yapmamalıyım Mükemmelcilik
Anti- sosyal Kandırılabilecek insanlar vardır Saldırı
Şizoid Benim bir dünyam olmalı Toplumdan uzaklaşma
Doğru cevap: E
100
211.Majör depresif dönem tanısı koymak için aşağıdaki klinik belirtilerden
hangisi mutlaka bulunmalıdır?
A) Uykusuzluk B) İlgi-istek kaybı
C) irritabilite D) Benlik değerinde azalma
E) Cinsel istekte azalma
Doğru cevap: B
,,
212.Elli yaşındaki erkek hastanın öyküsünden; megalomanik düşünceler,
psikomotor aktivite artışı ve uyku ihtiyacında azalma belirtileri ile .daha
önce üç kez hastaneye yatırıldığı öğreniliyor. Bu hastalık dönemleri dışında
ve psikomotor aktivitesi normalken iki kere 1 - 2 ay devam eden paranoid
sanrıları ve işitsel halüsinasyonları olduğu belirleniyor.
Bu hastaiçin en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Psikotik özellikli duygudurum bozukluğu
B) Bipolarduygudurum bozuklqğu
C) Şizofreni
D) Sanrısal bozukluk
E) Şizoafektif bozukluk ·---d � r .,.ı
r -
101
.
t • ' • •
.
•
.
. KÜ�ÜK STAJLAR VAif#. SORULAR!
- .
ELEKTROKONVÜLSİF TEDAVİ
Kullanım Alanları
1. Depresyon
0 EKT'nin birincil endikasyonu majör depresyondur.
2. Mani
0 EKT, manik atakların tedavisinde lityum kadar, hatta daha fazla etkilidir.
3. Şirofreni
0 EKT, kronik şizofrenide etkisizdir.
4. Katatoni
5. Malign Nöroleptik Sendrom (MNS)
6. Diğer Nöro-Psikiyatrik Bozukluklar
0 *** EKT. distimik bozuklukta. disosiyatif bozukluklarda. hipokondriasisde.
konversiyon bozukluklarında. madde kullanım bozukluklarında ve kisilik
bozukluklarında etkili değildir.
7. Deliryum
8. Parkinson Hastalığı
0 EKT dopaminerjik etkinliği ve antiparkinson ilaçların kan-beyin bariyerini
geçişini artırması nedeniyle Parkinson hastalığında yararlı olabilir.
9. Epilepsi
0 EKT uygulanan hastalarda epilepsi eşiğinin ortalama % 80 oranında
yükselmesi, EKT'nin güçlü bir antikonvülsan olduğunu gösterir.
Doğru cevap: C
214.Kırk altı yaşındaki erkek hasta, 1 gün önce başlayan huzursuzluk, dikkat ve
konsantrasyon bozukluğu, zaman ile yer yöneliminde dalgalanan bozulmalar
ve bedeni üstünde dolaşan böcekler görme yakınmaları ile acile getiriliyor.
Öyküsünden, yaklaşık 20 yıldır alkol kullandığı ve 5 gün önce karaciğer
enzimlerinin yüksek bulunması nedeni ile alkolü kestiği öğreniliyor.
Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Hepatik ensefalopati B) Şizofreni
C) Deliryum tremens D) Panik atak
E) Bipolar bozukluk
Daha önce TUS'ta tanım olarak sorulmuş bir soru.......
Deliryum tremens:
0 Alkol kesilmesi sonucu oluşan deliryumdur. **TUS**
0 Klordiazepoksit, lorazepam, antipsikotikler, bol sıvı ve karbonhidratsız
diyet verilir. **TUS**
Doğru cevap: C
102
. KÜiÜK STAJI..AR \IAKJ,.\ SORl.Jl..ARI . . . ·
KONVERSİYON BOZUKLUĞU
• Sinir sistemi anatomisi ve patofızyolojisine uymayan tarzda bedensel
işlevlerde bozulma vardır.
• Tipik olarak bir stresörün ardından ortaya çıkar.
• Tipik görünümü bayılmalar, kasılmalar (pseudo-nöbet), paraliziler,
paresteziler, körlük gibi yakınmalardır.
• Yakınmalar düzmece değildir.
• Hastada ciddi bir uzuv işlev kaybına karşın buna uygun anksiyete/depresyon
görülmez.
• Bu kayıtsızlığa la belle indifference (GÜZEL ALDIRMAZLIK) denir.
Doğnı cevap: E
103
KÜgÜK STAJLAR MAKA SORUI..ARI
r Bonzai:
- . ,--v ---- __,,, ,,, • Asıl olarak sentetik kannabinoid (fenazepam) olarak bilinir.
• İçine oganofosfat vb diğer maddeler karıştırılabilir.
Ekstazi: MDMA (metilen dioksi metamfetamin) adı verilen bir amfetamin
türevidir.
Uçucu maddeler: (bali, tiner ..vb.): Demiyelinizasyona yol açarlar. Ofori,
koordinasyon bozukluğu, baş dönmesi, işitsel ve görsel halusinosyonlar.
Doğru cevap: A
NEVROZLAR
A) Anksiyete Bozuklukları:
1. Panik anksiyete
2. Obsesif kompulsif bozukluk
3. Özgül fobi
4. Sosyal fobi
5. Yaygın anksiyete bozukluğu
6. Post-travmatik stres bozukluğu
7. Akut stres bozukluğu
B) Somatoform Bozukluklar:
1. Somatizasyon bozukluğu
2. Konversiyon
3. Hipokondriyazis
4. Vücut dizmorfık bozukluğu
5. Ayrışmamış somatoform bozukluk
6. Ağrı bozukluğu (Psikojenik ağrı sendromu)
Doğru cevap: D
104
· KÜ�ÜK STAJLAR VAKA SORWLARI
ı l"""'"""'"""""""""""""--------------------------------------------
221.Aşağıdakilerden hangisi şizofrenide pozitif (eklenme) bulgularından
birisidir?
t 'l'
•
A) Obsesyon B) Anksiete
C) Duygusal küntlük D) Sanrı
E) Mutsuzluk
Şizofreninin en sık sorulan konusu pozitif ve negatif belirtilerdir...
Pozitif semptomlar:
j
Dezorganizasyon (düşünce, affekt, davranış)
Sanrı (delüzyon) -
Varsanı (halüsinasyon) ',./ -.J
• Negatif semptomlar:
v • ✓
105
KÜÇÜK STA.Jl.AR VAl<.A SORUi.ARi
224.Travma sonrası tibia kırığı olan ve alçı tedavisi sonrası aynı ekstremitesinde
ağrı, ödem, kuru cilt, aşırı terleme gelişen hastanın çekilen direkt grafisinde
diffüz osteopeni (benekli osteoporoz) saptanmıştır.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kozalji B) Nöropatik artropati
C) Kompartman sendromu D) Arteryel emboli
E) Osteokondroz
Daha önce TUS'ta refleks sempatik distrofi ve kozalji olarak sorulan
kompleks bölgesel ağrı sendromunu bilmeliyiz....
106
l<Ü�ÜK S'FAJl.:AR VAl<A SC>RUl.:ARI
C "~
Tanı:
107
KÜÇÜK STAJI..AR VAKA SORUI..ARI
227.Altı ay önce sol hemiparezi nedeniyle tedavi gören erkek hastada son
2 aydır sol el ve kolda yanıcı ağrı ortaya çıkmıştır. Hasta, sol ön kol
ve eli kaplayan ağrı yanı sıra hafif uyaranlarla anormal ağrılı duyumlar
hissetmektedir. Kolda şişme ve terleme artışı dışında bulgu saptanmamış
olup; ısı, dokunma, pozisyon, vibrasyon duyuları ile kas gücü, derin tenden
refleksleri normaldir.
Patolojik refleks saptanmayan hastada en olası tanı nedir?
A) C 7 radikülopati B) Segmental amiyotrofi
C) Servikal syringomiyeli D) Posterior interosseöz nöropati
E) Kompleks bölgesel ağrı sendromu
Daha önce TUS'ta refleks sempatik distrofi ve kozalji olarak sorulan
kompleks bölgesel ağrı sendromunu tımeliyiz.... \
·
Doğru cevap: E ,-/
Doğru cevap: B
108
1- FİBROMİYALJİ
• Hastaların % 80-90 ı kadınlardır.
• Kronik yaygın ağrı ve muayenede hassas noktalar ile karakterize
• Karakteristik bulguları
o Yorgunluk
o Uyku bozukluğu
o Katılık
o Parestezi
o Baş ağrısı
o irratabl bağırsak hastalığı
o Raynaud benzeri bulgular
o Depresyon
o Anksiete
• Laboratuvar incelemesi normaldir
• Sağ ve sol olmak üzere 18 hassas noktanın 11 'inde 4 kg şiddetinde bastırma
ile
" Ağrı oluşması tanı koydurur
• Majör depresyon ve irratabl bağırsak sendromu ile ilişkili
• Tedavide trisiklik antidepresanlar ana ilaçtır.
• İkinci seçenek ilaçlar SSRl'lardır. \;''' ' " '
Doğru cevap: B
230.B ir önceki soru da (229. soru da) hasta için en uygun te davi
aşağı dakilerden hangisi dir?
A) Nonsteroidal antiinflamatuvar ilaçlar B) Sulfasalazin
C) Düşük doz kortikosteroidler D) T risiklik antidepresanlar
E) Klorokin
Doğru cevap: D
109
KÜIÜK S'l'�tAR VAK:A SC>Rl..ltARI
" .
Doğru cevap: B
Doğru cevap: A
Doğru cevap: B
FONOFOREZ
0 Topikal olarak uygulana ilaçların ciltten geçişini kolaylaştırmak için
ultrasonun geçişinin kullanıldığı bir yöntemdir. Kortikostreroidler en sık
kullanılan fonoforez ajanlarıdır
İYONTOFOREZ
0 Kesintisiz doğru akım kullanılarak fizyolojik olarak aktif iyonların deri ve
mukoz membranlardan vücuda girmesidir.
0 Elektrik yüklü elektrodun aynı yüke sahip iyonu itmesi esasına dayanır.
Fizik tedavide iyontoforez ilaçların yumuşak dokuya doğrudan geçişi için
kullanılır
Doğru cevap: D
110
KÜiÜK STAJLAR VAl<:A SQRI.JLARI
Doğrıı cevap: B
239.Spinal kord yaralanması (T6) olan bir hastada, dolum sistometrisi yapılırken
terleme, şiddetli baş ağrısı ve yüzünde "flushing" oluşuyor.
Bu hastada görülebilecek ek bulgular aşağıdakilerin hangisinde birlikte
verilmiştir?
A) Taşikardi ve hipertansiyon B) Taşikardi ve hipotans_iyon
/l
C) Bradikardi ve hipertansiyon D) Bradikardi ve hipotansiyon
E) Atrial fıbrilasyon ve hipotansiyon
Sunulan vaka bir "otonom disref/eksi" vakasıdır...
Otonom disrefleksi
--
• Yaralanma seviyesi T 6 üzerinde olan hastalarda görülür.
• Yaralanmadan birkaç ay sonra ortaya çıkar
• Kan basıncında yükselme
• Bradikardi
• Şiddetli baş ağrısı
Lezyon üst seviyesinde terleme
Piloereksiyon
Lezyon üst seviyesinde kızarma
Görmede bulanıklaşma
Nazal konjesyon
Doğrıı cevap: C
111
KÜ�ÜK STAJLAR VAK.A. SOR\.JLARI
Adheziv kapsülit,
• Ağrı ile başlayan ve giderek omuz ekleminin bütün yönlere olan aktif ve
pasif hareketlerinde kısıtlılığa yol açan bir sendromdur.
• Yumuşak doku kontraktürüne bağlı olarak hareket kısıtlılığı gelişir.
• Omuz periartriti, donuk omuz, skapulohumeral periartrit, Duplay periartriti
olarak da isimlendirilmiştir .
• Primer adheziv kapsülit bir neden olmaksızın idiyopatik olarak eklem
hareket kısıtlılığı ile ortaya çıkar.
• Sekonder olarak ise bazı predispozan faktörleri takiben veya bazı
hastalıklarla birlikte oluşur.
• Rotator kaf yırtıkları, omuz travmaları, yumuşak doku travmaları, uzamış
immobilizasyon gibi nedenlerin yanısıra, diyabetes mellitus, hipertiroidi,
akciğer hastalıkları, myokard infartüsü, servikal omurga lezyonları,
serebrovasküler atak gibi hastalıklarda görülebilir (6, 21, 22).
• Diyabetik hastalarda adheziv kapsülit insidansı %10-20 oranında. insüline
bağımlı diyabetik hastalarda ise %36 oranında bildirilmektedir
Doğru cevap: B
a. Ultrason
i. Terapötik ultrason yüksek frekanslı ses enerjisi yolu ile dokuda termal
etki üretmede kullanılır. Derin dokularda (kemik ve kas ara yüzeyleri) 46
dereceyi bulan sıcaklıklara ultrasonla kolayca ulaşılır.
112
ii. Ultrasonun etkileri termal ve termal olmayan etkiler olarak ikiye ayrılır.
Termal etkiler: Akustik enerji moleküler titreşime sebep olarak ısı açığa
çıkarır.
Termal olmayan etkiler ise kavitasyon oluşumdur; ses etki alanında gaz
kabarcıklarının oluşumudur.
Doğru cevap: A
243.Elli sekiz yaşında bir erkek hasta bel ağrısı ve sağ bacakta beş aydır devam
eden ağrı yakınmasıyla başvuruyor. Hasta, ağrısının yürümekle arttığını,
100-150 m sonra şiddetli ağrı nedeniyle yürüyemediğini, öne eğilmekle
-c
ağrısının hafiflediğini belirtiyor.
Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir"ı'
A) Spinal stenoz B) Disk hernisi
C) Lomber spondiloz D) Vaskülit
E) Tıkayıcı arter hastalığı
Spinal stenozun tipik bulgusu "yürümekle artan ağrı" ve fleksiyonda ağrının
azalmasıdır...
Spinal stenoz; spinal kanalın, lateral resesin ya da nöral foramenin kemik ya da
yumusak doku basısına baglı daralmıs olması seklinde tanımlanır.
Konjenital stenoz: akondroplazi ya da diger cüceliklerle birlikte görülür.
Pediküller kısa olup, spinal kanal dardır.
Kanal genisliginin normal boyutları, mid-sagital çapın 11.5 mm olması ya da
kanal alanının 1 .45 cm2'den büyük olması seklinde tanımlanır. Kanal çapının
10-13 mm arasında olması rölatif spinal stenoz, 10 mm'den az olması ise belirgin
(absolute) spinal stenoz olarak kabul edilir.
• En çok L3-L4 ve L4-L5 seviyesi etkilenir.
• Bel agrısı ve sertlik baslangıç sikayetleri olup zamanla belirginlesir ve
günlük yasam kalitesini etkiler.
Spinal stenozun klasik bulgusu olan nörojenik klaudikasyon alt ekstremitede
özellikle baldırda ağrı, uyuşma ve karıncalanma ile karakterizedir.
Hastalar tipik olarak lomber fleksiyonda rahatlar, ekstansiyonda yakınmaları
artar. Bu artıs, lomber ekstansiyon ile kanalın daralmasına bağlıdır.
• Nörojenik klaudikasyonu olan hastalar genellikle lomber fleksiyonun
arttığı, yokuş yukarı yürüme, alışveris arabası ya da bisiklet kullanma gibi
aktiviteleri daha rahat tolere ederler.
Doğru cevap: A
113
. -
KÜIÜK STl'Aal.iAR �AKA SC>RUl.iARI
114
246.Aşağıdakilerden hangisi ateşli silah ile intiharda bazen izlenen ölümden
sonra erken dönemde gelişen değişikliktir?
A) Sıcak sertliği B) Soğuk sertliği
C) Spazm kadaverik D) Pigulistik pozisyon
E) Ölü katılığı
115
KÜÇÜK STA.JLAR VAl<.A SORULAR!
Otoliz:
• Ölümden sonra hücre, doku ve bazı organlarda bulunan litik enzimlerin
etkisiyle hücrelerin karbonhidrat, protein ve yağlarında parçalanmalar
meydana gelerek normal biyokimyasal ve morfolojik yapıları bozulur.
• Sürrenaller. pankreas ve mide duvarı otolitik değişikliklerin en hızlı geliştiği
organ ve dokular olarak bilinmektedir
Doğru cevap: B
Su Tazyiki Etkisi:
Eğer mermi çekirdeğinin kinetik enerjisi çok yüksekse ve kafa, kalp, dolu mide
veya dolu mesane gibi içi sıvı dolu kapalı organlara isabet ederse: enerji sıvılar
tarafından bir anda her yöne iletilir ve tazyikin etkisi ile parçalanma meydana
gelir. Bu olaya "su tazyiki"adı verilir.
Doğru cevap: B
116
250.Tabanca ile vurularak ölen bir kişinin otopsisinde cildinde Hofmann
maden çukuru ismi verilen karakteristik bulgu saptanmıştır. Atış
mesafesi için hangisi söylenebilir?
A) Cilde tam temas, bitişik atış
B) Tam temas olmayan bitişik atış (O ile 2-3 cm arası mesafe)
C) Yakın mesafe atış
D) Uzak mesafe atış
E) 5 metreden uzak atış
Ateşli silah yaralanmalarında mesafeyi tahmin etmek önemlidir....
Mesafelerine göre atışlar 3 grupta incelenmektedir.
1. Bitişik atış: Silah namlusunun vücuda dayanmasıyla yapılan atışlardır.
Bitişik atışta, atış sonrası oluşan karakteristik lezyon Hofmann
' maden çukuru ismi verilen, namlunun vücuda değdiği yerin altında
deri altına gaz birikmesi sonucu oluşan bir lezyondur. Deri üstünde
namlunun izi, vurma halkası ve giriş deliği bulunur. İntihar orijinli olgular en sık
rastlanan olaylardır. 0-2 santimetre arasında oluşan bitişiğe yakın atışlarda vurma
halkası ve deri yüzeyinde barut artığı ve de yaranın içinde lezyonlar bulunur.
2. Yakın atış: 2 santimetreden yaklaşık 15 santimetreye kadar olan mesafelerdeki
atışlardır. Bu atışların tespitinde deri üstündeki lezyonlar önem taşır. Giriş
deliği, onun çevresinde vurma halkası bulunur. Bunun da etrafında atış
yapılan namludan çıkan, patlamamış barut artığı ve islerden oluşan yanık
alanı bulunur. Bunlara bakarak yaklaşık bir mesafe tespiti yapılır.
3. Uzak atış: Özellikle tüfek ve uzun namlulu silahlarla yapılan atışlarda
görülür. bu atışlarda vücutta sadece giriş deliği, vurma halkası bulunur.
deri üstünde başka bulguya rastlanmaz.
Doğru cevap: A
ASiNiN SINIFLANDIRMASI
117
3) YÜZÜN RENGİNE GÖRE:
a) Beyaz ası: Yüzün renginin soluk-beyaz olduğu ası.
b) Mor ası: Yüzün renginin koyu morumsu renkte olduğu ası.
Tipik asıda, boyundaki damarların iki taraflı olarak tamamen kapanması sonucu
yüzün rengi soluk olmasına karşın, atipik asıda boyundaki damarların iki taraflı
olarak tamamen kapanmaması nedeniyle arteryel dolaşım sürerken venöz dolaşımın
durması ve böylelikle venöz staza bağlı olarak yüzkoyu morumsu renktedir.
Beyaz ası, ölümün vagal inhibisyona bağlı olarak aniden meydana geldiği ve klasik
asfiksi bulgularının oluşması için yeterli sürenin geçmediği olgular için geçerlidir.
Doğru cevap: E
252.Ateşli silah yaralanmalarında bitişik atış sırasında namlunun ucu deri ile
temas halinse ise gazların girişi ile vücut yüzeyi balon gibi şişer. Bu durum
cilt yüzeyini namluya doğru iter. Deri silahın namlu ucunun izi kalır.
Bu bulguya hangisi isim verilir?
A) Traje B) Silinti Halkası
C) Vurma Halkası D) Stampa izi
E) Maden çukuru
Ateşli silah yaralanmalarındaki bulgular önemlidir...
Kontüzyon halkası veya vurma izi halkası: .Mermi vücuda girerken ısı ve
sürtünmenin etkisiyle ciltte bir sıyrık oluşturur. Bu sıyrık bölgesi koyu kahverengi
esmer bir renk alır. Kontüzyon halkası giriş deliğinin hemen etrafındadır.
Pıhtılaşmış kan lekelerini kontüzyon halkasıyla karıştırmamak gerekir. Kontüzyon
halkası silmekle kaybolmaz.
Silinti şeridi halkası: Kontüzyon halkası ile giriş deliği arasında milimetre ile ifade
edilebilecek kadar dar bir alanda, mermi üzerindeki yağ, pas ve kirin bulaşmasıyla
bir zon daha oluşur.
Stampa izi Namlunun cilde sıkıca bastırıldığı bitişik atışlarda ciltaltına giren
gazların dokularda yaptığı genişleme ile cilt, namlu ağzına doğru itilir. Böylece
giriş deliğinin etrafında namlu ağzının şekline uyar tarzda bir iz oluşabilir.
Ekimoz: Giriş deliğinin etrafındaki ve altındaki miyoglobin ve hemoglobinler
tarafından karbonmonoksidin absorbe edilmesiyle, giriş deliği etrafında hiperemik
bir areola görülebilir. Giriş deliği ile temas halindeki kan damarlarının harabiyeti
neticesinde nadir de olsa giriş deliği etrafında ekimoz oluşabilir. Eğer varsa
ekimoz genellikle asimetriktir.
Namlunun cilde sıkıca bastırıldığı bitişik atışlarda namludan çıkan sıcak gazlar,
barut artıkları ve duman ciltaltına girer. Bu nedenle genellikle ciltte yanma, islenme
ve tatuaj görülmez. Ancak namlunun cilde sıkı bastırılmadığı durumlarda ve namlu
ile cilt arasında birkaç santimetre bulunan bitişiğe yakın atışlarda, namlunun geri
tepmesi sırasında bu is ve gazların bir kısmı ciltten etrafa yayılıp hemen giriş
deliği etrafında az miktarda da olsa yanık ve islenme yapabilirler.
Cilde bitişik olarak yapılan atışlarda ciltaltına giren sıcak gazların yumuşak dokuyu
etrafa itmesiyle ciltaltında bir boşluk oluşur. Bu boşluğa "Maden Boşluğu" ismi
verilir. Maden boşluğunda yanmış ve yanmamış barut artıkları bulunur. Ayrıca
alevin meydana getirdiği yanık ve duman isinin boyamasıyla ciltaltındaki doku
ve kaslar siyah, lime lime görünümdedir.
Birkaç santimetreye kadar olan mesafelerden yapılan atışlarda genellikle kıllarda
kavrulma şeklinde yanık görülür. Eğer kıllarda böyle bir yanık olmazsa; keratinin
alev etkisiyle eriyip tekrardan küçük bir damlacık şeklinde katılaşması sonucu
kıllarda bir araya toplanma görülebilir.
118
.
· .
·
------------------------------------------------
KW�WK ST��R \l�Kl,\ S(l)RW�RI - · . . _
�""
'
Doğru cevap: A
119
KÜÇÜK STAJLAR VAKA SORUi.ARi
TORAKS BT ENDİKASYONLARI
120