EN

İYİ
YENİ
PRATİK
ÇALIŞMA SİSTEMİ

YÖKDİL SOSYAL
GRAMER FASİKÜLLERİ
NACİ DÜZ AHMET TAŞPINAR

FASİKÜL - 1
YÖKDİL SOSYAL
GRAMER FASİKÜLLERİ
Yazarlar
Naci DÜZ - Ahmet TAŞPINAR
Yayın Koordinatörü
Eda GÜL
ISBN
978-605-2775-73-8
Dizgi Tasarım
Benim Hocam Dizgi Birimi
Kapak Tasarım
Ediz EHLİZ

Yayın ve Dağıtım

Ostim / Yenimahalle / ANKARA Öneri ve Düşüncelerinizi Bizimle Paylaşın

Öneri ve Düşüncelerinizi Bizimle Paylaşın

Moda Dil Akademisi Eğitim ve
Yayıncılık Hiz. Tic. Ltd. Şti.
0(312) 385 59 50 Basım Yeri
0 (312) 417 69 10
www.benimhocam.com Özbaran Ofset Matbaacılık
0 (850) 305 66 32
bilgi@benimhocam.com 0 (312) 394 45 60
www.modadil.com
Ostim OSB Mah. Turan Çiğdem 0 (312) 394 27 42
Cad. No: 36/2 e.gul@modadil.com
Saray Mahallesi
Ostim, Yenimahalle / ANKARA Karanfil Sokak, No:32, Gıdacılar Caddesi No: 8
Kızılay, Çankaya / ANKARA Kahramankazan / ANKARA
BENİM HOCAM'ı Takip Et!
MODADİL'i Takip Et! Matbaa Sertifika No
13264

Bu kitabın her hakkı saklıdır. Bu kitabın basım-yayın satış hakları Benim Hocam Yayınları’na aittir. Hangi amaçla
olursa olsun yayıncı kuruluşun izni olmadan kitabın tümü ya da bölümleri, kapak tasarımı, mekanik, elektronik, manyetik,
fotokopi ya da başka yöntemlerle basılması ve çoğaltılması yasaktır.
 Naci DÜZ - Ahmet TAŞPINAR

QUANTIFIERS - MİKTAR İFADELERİ

 İsimleri nicelik / miktar bakımından nitelemek için kullanılan miktar ifadeleri devamına sayılabilen çoğul ya da tekil
bir isim ya da sayılamayan isim alır. Bazıları ise devamına hem sayılabilen hem de sayılamayan isim alabilir. Miktar
ifadelerinin bazıları miktar ifadesi + isim yerine kullanılıp cümlede zamir olup cümlenin öznesini ya da nesnesini
oluşturur.

 Miktar ifadelerinin sorulduğu bir soruda dikkat edilmesi gereken en önemli noktalardan biri isimdir. Bu yüzden
ismin sayılamayan mı, sayılabilen ise tekil mi yoksa çoğul mu olduğunu bilmek gerekir. Sayılabilen isimler iki gruba
ayrılır: Düzenli ve Düzensiz İsimler. Düzenli isimler çoğul yapılırken –s takısı alır. Planet – planets; box – boxes; city
– cities; wolf – wolves vb. Çok sık kullanılan düzensiz isimleri hatırlayalım.

1
DÜZENSİZ İSİMLER DÜZENSİZ İSİMLER

Fasikül
TEKİL ÇOĞUL TEKİL ÇOĞUL

man men species species

woman women sheep sheep

foot feet fungus fungi / funguses

tooth teeth stimulus stimuli

mouse mice bacterium bacteria

person people criterion criteria

child children curriculum curricula

goose geese medium media

fish fish phenomenon phenomena

deer deer datum data

 Furniture, money, bread gibi bir grubu anlatan isimler sayılamayan isim olarak düşünülür, ancak bu grupları
oluşturan isimler çoğul yapılabilir.

æ furniture Ý furnitures
æ chair Ý chairs
æ table Ý tables

æ money Ý moneys
æ Lira Ý Liras
æ Dollar Ý Dollars

 Bir grubu temsil edebilen bir isim ya da sıfatın önünde “the” kullanılırsa, o isim çoğul olmuş olur.

æ The police ... (polisler)

æ The young ... (gençler)
æ The English ... (İngilizler)

3
 Quantifiers

MİKTAR İFADELERİNİN KULLANIMI

Kural 1: Kendisinden sonra sadece sayılamayan isim alan miktar ifadeleri
Kural 2: Kendisinden sonra sadece sayılabilen isim alan miktar ifadeleri
Kural 3: Kendisinden sonra hem sayılabilen hem de sayılamayan isim alan miktar ifadeleri

Kural 1: Kendisinden sonra sadece sayılamayan isim alan miktar ifadeleri

Kendisinden sonra sadece sayılamayan isim alan miktar ifadelerini kısaca inceleyelim.

...QUANTITY OF / ... AMOUNT OF / ...DEAL OF

1
Fasikül

MİKTAR İFADESİ ALDIĞI İSİM TÜRÜ ANLAMI

a (great, good, little, small, etc.) quantity

amount
deal
of sayılamayan isim ...miktarda
(large, little, great, small, etc.) quantities
amounts
deals

æ A great amount of energy is needed to mass produce the new items.

Yeni ürünleri seri biçimde üretmek için çok miktarda enerjiye ihtiyaç vardır.

æ Large amounts of energy is needed to mass produce the new items.

Yeni ürünleri seri biçimde üretmek için çok miktarda enerjiye ihtiyaç vardır.

quantity
3 A great / good amount of coffee...: Çok miktarda kahve / Çok kahve
deal

quantities
3 Great / Good / Large amounts of coffee...: Çok miktarda kahve / Çok kahve
deals

quantity
3 A little / small amount of coffee...: Az miktarda kahve / Az kahve
deal

quantities
3 Little / Small amounts of coffee...: Az miktarda kahve / Az kahve
deals

UNUTMA!
İçinde “amount”, “deal”, “quantity” olan miktar ifadeleri devamına öncelikle sayılamayan isim alır.
...amount
...deal of + sayılamayan isim
...quantity

4
 Naci DÜZ - Ahmet TAŞPINAR

UNUTMA!
İçinde “amount” / “deal” / “quantity” olan miktar ifadeleri kendileri de “amounts” / “deals” / “quantities”
şeklinde çoğul yapıldıklarında devamına çoğul isim alabilirler. Ancak bu miktar ifadelerinde öncelik
sayılamayan isimlere verilmelidir.

MUCH / A LITTLE / LITTLE

1
YAPI ALDIĞI İSİM TÜRÜ ANLAMI

Fasikül
much çok

a little biraz / az ( + )
sayılamayan isim
az miktarda (–)
little yok denecek kadar az (–)
neredeyse hiç (–)

æ We didn’t provide the candidates with much information.

Biz adaylara çok bilgi vermedik.

æ We provided the candidates with a little information.

Biz adaylara biraz bilgi verdik.

æ We provided the candidates with little information.

Biz adaylara az (yok denecek kadar az) bilgi verdik. / Biz adaylara neredeyse hiç bilgi vermedik.

 “Much”, “a little” ve “little” ifadeleri 4 farklı kullanıma sahiptir.

1. Bu yapılar kendisinden sonra direkt bir isim alabilir.

Much (Much sugar)

A little + noun (A little sugar)
Little (Little sugar)

2. Bu yapılar kendisinden sonra alacağı ismi “of” ile alacaksa “of” ile isim arasına “the, my, this, these” gibi
bir belirteç almalıdır.

Much (Much of the sugar)

A little + of + the / your / this + noun (A little of the sugar)
Little (Little of the sugar)

3. Bu yapılar kendisinden sonra bir nesne zamiri alacaksa “of” ile almalıdır.

Much
A little + of + it / this / that
Little

5
 Quantifiers
4. Bu yapılar cümlede daha öncesinde bahsedilen bir isme gönderme yaparken “zamir” olarak kullanılıp
cümlenin “öznesi” ya da “nesnesi” olabilir.

æ All big cities suffer from air pollution and much results from burning of the fossil fuels.
Bütün büyük şehirler hava kirliliğinden muzdariptir ve çoğu, fosil yakıtların yakılmasından kaynaklanmaktadır.

æ We have to finish all the work at the weekend, and today is Sunday, but we have done little so far.
Bütün işi hafta sonu bitirmemiz gerekiyor, ve bugün Pazar, ama şu ana kadar neredeyse hiç yapmadık.

Kural 2: Bazı miktar ifadeleri kendisinden sonra sadece sayılabilen isim alır.
1
Fasikül

...NUMBER OF / ... MANY / ...FEW

MİKTAR İFADESİ ALDIĞI İSİM TÜRÜ ANLAMI

a number
çok sayıda
a (small, good, large etc.) number of çoğul isim
... sayıda
(large, great, small etc.) numbers

a score bir grup ...

of çoğul isim
scores çok sayıda

a good many

a good few birçok

çoğul isim
a great many çok (sayıda)

quite a few

æ A large number of buildings were damaged in the fire.

æ Large numbers of buildings were damaged in the fire.
Çok sayıda bina yangında zarar gördü.

æ A good many buildings were damaged in the fire.

æ A good few buildings were damaged in the fire.
æ Scores of buildings were damaged in the fire.
Çok (sayıda) bina yangında zarar gördü.

3 A little / small number of toys...: Az sayıda oyuncak / Az oyuncak

UNUTMA!
İçinde “number” / “many” / “few” / “score” olan miktar ifadeleri devamına her zaman ÇOĞUL isim alır.

...number ...many
of + çoğul isim + çoğul isim
...score ...few

6
 Quantifiers

QUANTIFIERS
VOCAB & PREPTEST-1
TEST

Miktar ifadesi sorularını çözerken:

* Aynı gruptaki yapıları ele.
* Boşluğun devamındaki ismin “tekil / çoğul / sayılamayan” durumuna göre eleme yap.
* Boşluğun devamında isim yoksa zamir olabilen miktar ifadelerine git.
1. ‑‑‑‑ people who drink alcohol get more energetic 5. It has been shown by many studies that
and stimulated but ‑‑‑‑ is only because alcohol reprogrammed stem cells work as well as ‑‑‑‑
affects those parts of the brain that control from embryos.
judgement.
1

A) that B) another
Fasikül

A) Many / this
C) this D) every
B) Most / their
E) those
C) A good number / that
D) A few / them
E) Both / it

6. Magazines especially sports ones always have

much more interesting interviews than ‑‑‑‑ of
2. Experts have concluded that the quality of newspapers.
education in a village could go beyond ‑‑‑‑ in a
big city. A) that B) these
MODADİL

A) those B) which C) which D) those

C) these D) every E) much
E) that

3. There are more than seven pairs of socks of ‑‑‑‑ 7. The guest children can be taken to the region by
waiting for washing in the laundry basket in the train or bus, but ‑‑‑‑ way, it will take over half an
bathroom. hour.

A) you B) itself A) both B) another

C) yours D) her C) none D) either

E) themselves E) the other

8. The fall of large block of Soviet states created

4. What’s said in nearly all parts of the world is that ‑‑‑‑ problems and ‑‑‑‑ of the solutions that were
the salary of a teacher mustn’t be less than ‑‑‑‑ used to solve these problems still affect the
of a doctor. world today.
A) those B) that A) much / several
C) which D) these B) lots of / both
E) whose C) a number of / none
D) a lot of / no
E) many / some

26
 Naci DÜZ - Ahmet TAŞPINAR
9. Today there are ‑‑‑‑ reasons as to why the legal 13. After doing ‑‑‑‑ valuable research, we ended
age for alcohol consumption should not be up finding out that many young people in high
increased. schools are indeed risk takers when it comes to
love affairs.
A) much B) none
A) both B) none
C) many D) others
C) neither D) these
E) few
E) some

1
Fasikül
10. I took train to the town where the conference
was held, and on the train strangers sat on ‑‑‑‑ 14. Advertisers use a combination of marketing
sides of me. techniques to draw the attention of the
consumer, however, ‑‑‑‑ of the techniques used
A) some B) both are either illegal, unethical, or both.
C) other D) any A) a lot B) some
E) neither C) no D) both
E) much
MODADİL

11. ‑‑‑‑ states have allowed marijuana consumption

for medicinal purposes, while ‑‑‑‑ have 15. Today ---- researchers investigate what causes
completely outlawed the drug. an adolescent to drink.

A) Both / either B) Many / no A) a great number of B) a litte

C) A little / much D) Some / others C) a good amount of D) a small deal of

E) Few / all E) none

12. ‑‑‑‑ historians argue that beer predates bread as

a staple of human consumption. 16. There is no culture in the history of mankind that
did not ever use ‑‑‑‑ kinds of chemical or natural
A) Scores of drugs.
B) Much A) little B) whole
C) A great amount of C) any D) both
D) The number of E) none
E) The other

27
 Quantifiers

READING - TRANSLATION & VOCABULARY

READING PASSAGE
There is an urgent need to ensure full respect for the rule of law and human rights in Ukraine in order to guarantee
the enjoyment of human rights for all, including minorities, while also contributing to de-escalate tensions in
eastern Ukraine and Crimea. In doing so, it is proposed that immediate recommendations on overcoming human
rights challenges be implemented as a matter of priority. However, human rights violations that are among the
root causes of the protests and continue to negatively impact on the situation must also be addressed in the long-
term. It is important that the Government demonstrates commitment and pursues a public and inclusive debate on
necessary legal and policy reforms, and where possible, takes concrete steps towards the implementation of some
of the long-term recommendations.
1
Fasikül

TRANSLATION & VOCABULARY

Aynı zamanda Doğu Ukrayna ve Kırım’daki gerilimleri azaltmaya katkıda bulunurken azınlıklar da dâhil olmak
üzere herkesin insan haklarından istifade etmesini garanti etmek için Ukrayna’daki hukukun üstünlüğü ve insan
haklarına mutlak saygıyı temin etmeye acil bir ihtiyaç bulunmaktadır. Böyle yaparak, insan hakları zorluklarının
üstesinden gelmede ivedi tavsiyelerin öncelikli bir mesele olarak uygulanması önerilmektedir. Ancak protestoların
temel sebepleri arasında olan ve durumu olumsuz bir şekilde etkilemeye devam eden insan hakları ihlalleri
de uzun vadede irdelenmelidir. Hükümetin özveri göstermesi gerekli yasal ve siyasi reformlar üzerinde bir kamu
ve kapsayıcı müzakere gerçekleştirmeye çalışması ve mümkün olan yerlerde uzun vadeli tekliflerin bir kısmının
uygulanması yönünde somut adımlar atması önemlidir.

Kelime Anlamı Eş anlamlısı

immediate, instant, imperative, compelling, vital,
urgent acil, ivedi, acele, önemli
important, necessary
need ihtiyaç, gereksinim necessity, requirement, call, demand
garanti etmek, sağlamak,
ensure
korumak, temin etmek insure, guarantee, assure, make sure / certain, secure
respect saygı, hürmet regard, admiration, esteem, appreciation
hukukun üstünlüğü, hukukun
rule of law superiority of law, reign of law, supremacy of law
egemenliği
human rights insan hakları civil liberties, civil rights
garanti etmek, güvence altına
guarantee guaranty, warranty, assure, ensure, undertake
almak, temin etmek
istifade etmek, bir hakkın
exploit, take advantage of, use, utilization, benefit, make
enjoyment kullanılması, bir haktan
use of
yararlanma
minority azınlık minor
katkıda bulunmak, yardım add to, aid, assist, help, support, have a hand in, play a
contribute
etmek, payı olmak part / role in
de-escalate azal(t)mak, hızını düşürmek weaken, step down, decrease, decline, reduce
tension gerilim, tansiyon, gerginlik stress, tenseness, tightness, strain
propose önermek, teklif etmek offer, suggest, advise, put forward, recommend
immediate ivedi, acil instantaneous, instant
advice, guidance, encouragement, suggestion, proposal,
recommendation tavsiye, öğüt, teklif, öneri
offer
üstesinden gelme, ele alma,
overcome come over, get over, handle, deal with, cope with
başetme
challenge zorluk, sorun problem, issue

28
 Naci DÜZ - Ahmet TAŞPINAR

Kelime Anlamı Eş anlamlısı

uygulamak, tamamlamak,
implement carry out, execute, accomplish, perform, achieve, fulfil
yerine getirmek (plan vb.)
priority öncelik, kıdemlilik, üstünlük precedency, primacy, urgency, immediacy
violation ihlal, saygısızlık etme infringement, breach, disobedience
olayın temelindeki sebep,
root cause main reason
ana neden
continue devam etmek, sürmek carry on, go on, proceed, keep up / on / at, persist (in)
negatively olumsuz bir şekilde in a negative way / manner
impact etkilemek, pekiştirmek affect, influence, impact

1
irdelemek, hitap etmek,

Fasikül
address değinmek, (sorunların) üzerine scrutinize, probe, study
eğilmek
uzun vadeli, uzun dönem,
long-term long-run, semi permanent
uzun süreli
important önemli, mühim significant, of import, critical, vital, urgent, weighty
commitment özveri, bağlılık, taahhüt self abnegation, self sacrifice, devotion, dedication
gerçekleştirmeye çalışmak,
aspire to, go after, aim for, work for / toward(s), try / strive
pursue peşini bırakmamak, izlemek,
aramak, yürütmek for, search for, follow

comprehensive, all-encompassing, broad, extensive,

inclusive kapsayıcı, içine alan
umbrella
discussion, dispute, controversy, contention,
debate müzakere, tartışma, görüşme
argumentation
legal yasal, kanuni, hukuksal lawful, licit, legitimate
adım atmak, girişimde
take step attempt, have a go
bulunmak
concrete somut, sağlam, belirli actual, literal, realistic, valid, specific, clear-cut, tangible
uygulama, tamamlama,
implementation execution, carrying out
yürütme

Aşağıdaki kelimelerin eş / yakın anlamlısını bulunuz.

1. contribute

A) handle B) support C) attempt D) affect E) proceed

2. legal

A) illicit B) tangible C) concrete D) legitimate E) literal

3. debate

A) dispute B) execution C) devotion D) violation E) disobedience

4. implement

A) affect B) overcome C) carry on D) cope with E) execute

5. priority

A) proposal B) challenge C) primacy D) execution E) offer

29
 Quantifiers

VOCAB & PREP TEST

1. Oil extraction in the Gulf of Guinea since the 6. It has been criticised by many journalists that
mid-1950s has led to the ‑‑‑‑ devastation of government ‑‑‑‑ to cope with health problems are
traditional environments and livelihoods, and not satisfactory.
agricultural neglect.
A) initiatives B) rivals
A) convinced B) distinguished
C) opponents D) adventures
C) widespread D) constructive
E) corruptions
E) reasonable
1
Fasikül

7. Thieves stole 18 priceless artefacts from

2. Although the importance of river and fishery the museum, ‑‑‑‑ two gilded statues of King
management is known well, the funding for their Tutankhamun, during the political unrest.
sustainability is ‑‑‑‑.
A) leading B) including
A) apparent B) precise
C) combining D) regarding
C) limited D) primitive
E) pertaining
E) sophisticated

8. “Social science” is commonly used as an

3. Although a lot of people think products with umbrella term to ‑‑‑‑ to a plurality of fields
high prices are always the best, higher prices do outside of the natural.
MODADİL

not ‑‑‑‑ mean better quality.

A) distinguish B) refer
A) particularly B) necessarily
C) contribute D) admit
C) specifically D) ultimately
E) warn
E) vainly

9. In order to take a step towards perpetual

4. An eighteen-year-old boy played ‑‑‑‑ in the game peace, representatives of Israel, Egypt and the
last night, and thereby was chosen the best Palestinians ‑‑‑‑ a new cease-fire proposal.
player of the week.
A) looked up to B) refrained from
A) dreadfully B) profitably
C) cancelled out D) worked on
C) ordinarily D) magnificently
E) put up with
E) abundantly

5. Novel ‑‑‑‑ in HD video technology have 10. Spreading your credit-card debt over several
contributed to a far higher quality of picture on cards is a temporary solution, but you should ‑‑‑‑
TV. getting those balances paid off.
A) solutions B) prices A) concentrate on B) let down
C) images D) movies C) keep away D) hand down
E) innovations E) give in

30
 Naci DÜZ - Ahmet TAŞPINAR
11. The European Commission approved the rescue 14. Early Byzantine emperors filled their city ---- the
plan put forward by Austria and instructed the treasures of the ancient world, especially ---- 4th
country to present a restructuring plan to enable and 6th centuries.
it to judge whether the aid measures are ‑‑‑‑ EU
laws. A) with / between

A) at odds with B) in / behind

B) at war with C) for / to

C) in accord with D) off / around

D) at the height of E) out of / at

E) in proportion to

1
Fasikül
15. A number of cafes are happy to provide free
12. Monitoring ‑‑‑‑ GPS improves the cost- birthday cake on condition that you let them
effectiveness and efficiency of maintenance know ‑‑‑‑ advance that you will be bringing a
work in the army. group ‑‑‑‑ a party.
A) with the intention of A) for / on B) at / in
B) in revenge for C) of / to D) in / for
C) on the edge of E) to / with
D) with the aid of
E) in favour of
MODADİL

13. ‑‑‑‑ the leadership of the federal government, the 16. The personal interests ‑‑‑‑ any executive are
regional governments in north and south should never allowed to prevail ‑‑‑‑ the interests of the
follow an independent policy ‑‑‑‑ the limits. company.

A) With / off A) for / in B) of / over

B) Across / over C) by / at D) with / on

C) Through / during E) into / across

D) Upon / into
E) Under / within

ANSWER KEY

QUANTIFIERS TEST 1
1. A 2. E 3. C 4. B 5. E 6. D 7. D 8. E 9. C 10. B 11. D 12. A 13. E 14. B 15. A 16. C

READING PASSAGE
1. B 2. D 3. A 4. E 5. C

VOCAB & PREP TEST

1. C 2. C 3. B 4. D 5. E 6. A 7. B 8. B 9. D 10. A 11. C 12. D 13. E 14. A 15. D 16. B

31
Dil Eğitiminde Moda
EN
İYİ
YENİ
PRATİK
ÇALIŞMA SİSTEMİ

YÖKDİL SOSYAL
GRAMER FASİKÜLLERİ
NACİ DÜZ AHMET TAŞPINAR

FASİKÜL - 2
YÖKDİL SOSYAL
GRAMER FASİKÜLLERİ
Yazarlar
Naci DÜZ - Ahmet TAŞPINAR
Yayın Koordinatörü
Eda GÜL
ISBN
978-605-2775-73-8
Dizgi Tasarım
Benim Hocam Dizgi Birimi
Kapak Tasarım
Ediz EHLİZ

Yayın ve Dağıtım

Ostim / Yenimahalle / ANKARA Öneri ve Düşüncelerinizi Bizimle Paylaşın

Öneri ve Düşüncelerinizi Bizimle Paylaşın

Moda Dil Akademisi Eğitim ve
Yayıncılık Hiz. Tic. Ltd. Şti.
0(312) 385 59 50 Basım Yeri
0 (312) 417 69 10
www.benimhocam.com Özbaran Ofset Matbaacılık
0 (850) 305 66 32
bilgi@benimhocam.com 0 (312) 394 45 60
www.modadil.com
Ostim OSB Mah. Turan Çiğdem 0 (312) 394 27 42
Cad. No: 36/2 e.gul@modadil.com
Saray Mahallesi
Ostim, Yenimahalle / ANKARA Karanfil Sokak, No:32, Gıdacılar Caddesi No: 8
Kızılay, Çankaya / ANKARA Kahramankazan / ANKARA
BENİM HOCAM'ı Takip Et!
MODADİL'i Takip Et! Matbaa Sertifika No
13264

Bu kitabın her hakkı saklıdır. Bu kitabın basım-yayın satış hakları Benim Hocam Yayınları’na aittir. Hangi amaçla
olursa olsun yayıncı kuruluşun izni olmadan kitabın tümü ya da bölümleri, kapak tasarımı, mekanik, elektronik, manyetik,
fotokopi ya da başka yöntemlerle basılması ve çoğaltılması yasaktır.
 Naci DÜZ - Ahmet TAŞPINAR

QUANTIFIERS
VOCAB & PREPTEST-2
TEST

Miktar ifadesi sorularını çözerken:

* Aynı gruptaki yapıları ele.
* Boşluğun devamındaki ismin “tekil / çoğul / sayılamayan” durumuna göre eleme yap.
* Boşluğun devamında isim yoksa zamir olabilen miktar ifadelerine git.
1. People in almost ‑‑‑‑ age and ethnic group have 5. ‑‑‑‑ people are leaving more and more of their
been weaning themselves off ‑‑‑‑ drinks with digital property defenceless at home or at work.
sugar.
A) Scores of B) Much

2
A) every / a number of
C) None D) Neither

Fasikül
B) none / plenty of
E) A good deal of
C) each / any
D) either / many
E) any / both

6. The first female candidate failed her driving test

that day because she didn’t keep ‑‑‑‑ hands on
2. Hunger is a system that allows your body to the steering wheel.
detect when you need to eat ‑‑‑‑.
A) many B) most
A) nothing B) something
C) both D) none
MODADİL

C) that D) nowhere
E) neither
E) those

3. No matter where they live, people are now more

careful about their health, and in ‑‑‑‑ cases, they
are, for example, substituting soda for healthier 7. Many of the victims of the last verdicts say that
choices. though they are such people who are ready to
give their life for their country, authorities have
A) others B) much of taken ‑‑‑‑ single right they have.
C) few D) a lot A) each B) all
E) most C) none D) every
E) either

4. When it comes to the correlation between health

and water, what is important is ‑‑‑‑ water you
consume each day.
8. Last month, share prices recovered quite ‑‑‑‑,
A) the amount of which has made the shareholders take a deep
B) either breath after months of recession.
C) the number of A) little B) a lot
D) a great few C) plenty of D) other
E) both E) a great number

3
 Present Tenses
9. By around the middle of this century, one in ‑‑‑‑ 13. ‑‑‑‑ of us knows what the outcome of the battle
three Chinese is forecast to be over 60, with between the coordinator and us will be.
a shrinking proportion of working adults to
support them. A) Both B) None

A) each B) many C) All D) Every

C) the other D) every E) No

E) either
2
Fasikül

14. The notion of “printing” human organs and

10. According to an international comprehensive tissue is still new, so ‑‑‑‑ knows the long-term
survey, ‑‑‑‑ married couples want to have two effects of printed organs.
children.
A) no one B) anywhere
A) others B) a little
C) anybody D) something
C) a great amount D) most
E) everyone
E) both
MODADİL

15. There are ‑‑‑‑ simple ways to relieve your cold;

for example, when affected, get ‑‑‑‑ a bowl of hot
water and inhale the passing steam.
11. ‑‑‑‑ companies have dealt with perceived
problems with their brand name by replacing
them with brand new words. A) scores of / them
A) Many B) None B) many / yourself
C) Both D) Others C) several / herself
E) The number of D) a good deal of / him
E) some / your

16. The committee has decided to keep the results

12. ‑‑‑‑ educators, teaching actively, can spot of the survey to ‑‑‑‑, fearing a bad and harsh
regular changes in students’ behaviours in ‑‑‑‑ public reaction to ‑‑‑‑.
school hallways.
A) their / its
A) Most / its B) Some / them
B) it / themselves
C) That / it D) Theirs / theirs
C) them / their
E) All / their
D) itself / them
E) themselves / it

4
 Naci DÜZ - Ahmet TAŞPINAR

PRESENT TENSES

Present Tenses

Present Simple (V1)

Present Progressive (am / is / are Ving)
Present Perfect (have / has V3)
Present Perfect Progressive (have / has been Ving)
Simple Future (will V0)
Be going to (am / is / are going to V0)
Future Progressive (will be Ving)

2
Future Perfect (will have V3)

Fasikül
Future Perfect Progressive (will have been Ving)

PRESENT SIMPLE (V1)

 Present Simple (V1) sınavda en çok sorulan zamanlardan birisidir.

NE ZAMAN ¨V1¨ IŞARETLEMELİYIM?

Kural 1: Genel doğrular / bilimsel gerçeklerde kullanılır.

Kural 2: Sürekli aynı olan (değişmeyen) durumlar veya olaylarda kullanılır.
Kural 3: Tekrarlanan olaylar / eylemler ve alışkanlıklarda kullanılır.
Kural 4: Kitap ve film gibi eserlerde geçen olayların anlatımında (öykülemede) kullanılır.

Kural 1: Genel doğrular / bilimsel gerçeklerde

æ Ankara is the capital city of Turkey.

Ankara Türkiye’nin başkentidir.

æ The sun rises in the east and sets in the west.

Güneş doğudan doğar ve batıdan batar.

UNUTMA!
İster tense sorusu olsun ister cümle tamamlama veya paragraf tamamlama sorusu gibi başka bir soru
tipi olsun, eğer cümle genel bir doğruyu ya da bilimsel bir gerçeği işaret ediyorsa öncesi ve sonrası
past olsa dahi ¨V1¨ olan seçeneği tercih edin.

æ The key speaker of the conference on health issues said that about 60% of the human adult body is water.
past V1
(Bilimsel Gerçek)

Sağlık konularıyla ilgili konferansın ana konuşmacısı, yetişkin insan vücudunun yaklaşık %60’ının su olduğunu
söyledi.

5
 Present Tenses

ÖRNEK ÇIKMIŞ SORU

North Korea still ‑‑‑‑ a vast police state that ‑‑‑‑ a network of concentration camps spanning the whole
country.
A) was maintaining / has included
B) had maintained / would include
C) is maintaining / had included
D) maintains / includes
E) maintained / will include

Soruda “tense” bilgisi test edilmektedir. Soruda doğru yanıt için en önemli ipucu soru kökünde bulunan
ve “hala” anlamına gelen “still” kelimesidir. Bu ifade present yapılar için önemli bir ipucudur. Bu nedenle
seçeneklerde past yapılar içeren dizilimler elenmelidir. Bu anlamda seçenekler analiz edildiğinde A, B ve E
2

seçeneklerinin ilk kısımları past olduğu için elenmelidir. C seçeneğindeki “is… / had V3” dizilimi, cümlede
Fasikül

%100 present ve %100 “had V3” gerektiren bir sınırlama olmadığı sürece “had V3” yapısı present bir yapı
ile dizilim oluşturmaz mantığı ile kolayca elenebilir. Ayrıca soru kökündeki cümle “Kuzey Kore hala bütün
ülkeyi kapsayan bir toplama kampı ağı içeren büyük bir polis devletidir.” anlamı ile genel bir ifadedir
ve herhangi bir zaman ifadesi içermeyen genel ifadelerde öncelikle “V1” yapısı tercih edilmelidir bilgisine
dayanarak da soruyu kolayca çözmek mümkündür. Bu nedenle doğru yanıt D seçeneğidir.

ÖRNEK ÇIKMIŞ SORU

Although constipation usually ‑‑‑‑ lifestyle habits, in some cases it may be a side effect of medication
or may reflect a medical problem such as tumours that ‑‑‑‑ the passage of waste.
A) had reflected / obstruct
B) has reflected / obstructed
C) reflected / had obstructed
D) will reflect / have obstructed
E) reflects / are obstructing

Bu soruda “tense” bilgisi test edilmektedir. Çözüm için en önemli ipucu ilk boşluktan hemen önce verilen
“usually” zarfı ile cümlenin içinde geçip present anlam taşıyan “may be” ve “may reflect” ifadeleridir. Bu
iki ifadeden cümlenin present olduğu anlaşılır. Ayrıca birinci dizilimdeki “Kabızlık genellikle yaşam tarzı
alışkanlıklarını yasıtmasına rağmen…” şeklinde genel bir ifadedir ve herhangi bir zaman ifadesi içermeyen
genel ifadelerde öncelikle “V1” yapısı tercih eidlmelidir bilgisine dayanarak seçenekleri incelersek sadece E
seçeneğinin ilk kısmında “reflects” şeklinde “V1” yapısı olduğunu görmekteyiz. Bu seçeneğin ikinci kısmında
da yine present bir yapı olan “are obstructing” ifadesi verilmiş ve bütünlük sağlanmıştır. Buna göre doğru
yanıt iki tarafı da present olan E seçeneğidir.

ÖRNEK ÇIKMIŞ SORU

Usually the result of smoking, emphysema ‑‑‑‑ when the air sacs at the ends of a person’s air
passages (the bronchioles) ‑‑‑‑.
A) had occurred / were gradually being destroyed
B) occurred / have been gradually destroyed
C) has been occurring / had gradually been destroyed
D) occurs / are gradually destroyed
E) was to occur / would gradually be destroyed

Soruda “tense” bilgisi test edilmektedir. Çözüm için en önemli ipucu ilk boşluktan sonra verilen “when”
zaman bağlacıdır. Zaman bağlaçları %100 tense uyumu gerektirir bilgisine dayanarak zaman uyumu
olmayan B ve C seçenekleri elenir. Her ne kadar ikisi de past yapı olsa da “was - were Ving / had V3” dizilimi
kaçınmamız gereken bir dizilimi olduğundan A seçeneği de elenir. Zaman bağlacından sonraki yan cümlede
“will / would / shall / be going to” yapıları kullanılmaz bilgisine dayanarak ikinci boşluğa “would…”
gelmeyeceği için E seçeneği de elenir. Geriye tense uyumu olup zaman bağlacı kuralına uygun dizilim olan tek
seçenek olarak D seçeneği kalmaktadır. Ayrıca genel ifadeler ve bilimsel gerçekler “V1” (present simple)
ile anlatılır bilgisiyle yine “V1” olan tek seçenek olarak D seçeneğinde kalmak mümkündür. Buna göre, geriye
kalan tek seçenek olan ve her iki tarafında da “V1” yapıları içeren D seçeneği doğru yanıtı oluşturmaktadır.

6
 Naci DÜZ - Ahmet TAŞPINAR
Kural 2: Sürekli aynı olan (değişmeyen) durumlar veya olaylar anlatılırken “V1” kullanılır.

æ Alan works in a bank in New Jersey.

Alan, New Jersey’de bir bankada çalışıyor.

æ Susan lives in a small town in the north of the country.

Susan ülkenin kuzeyinde küçük bir kasabada yaşıyor.

Kural 3: Zaman kısıtlaması olmayan ve tekrarlanan olaylar / eylemler ve alışkanlıklar “V1” ile anlatılır.

æ She drives to İstanbul twice a week.

2
Haftada iki kez arabayla İstanbul’a gider.

Fasikül
æ Children in the village usually visit a zoo at the end of the year.
Köydeki çocuklar genellikle yıl sonunda bir hayvanat bahçesini ziyaret ederler.

ÖRNEK ÇIKMIŞ SORU

Wisconsin ---- the US dairy capital, and each year the village of Little Chute ---- the Great Wisconsin
Cheese Festival.
A) has been / would host
B) is / hosts
C) was / shall host
D) can be / had hosted
E) will be / used to host

Soruda “tense” bilgisi test edilmektedir ve soru kökündeki cümlede genel bir ifadeden bahsedilmektedir.
Soru kökünde genel olarak “Wisconsin, ABD’nin mandıra başkentidir ve her yıl Little Chute köyü Büyük
Wisconsin Peynir Festivali’ne ev sahipliği yapar.”anlamı mevcuttur ve herhangi bir tense kısıtlaması mevcut
değildir. Böyle bir ifade için past yapılar kullanılmayacağından C, D ve E seçenekleri elenir. A seçeneğindeki
has been yapısı ise present bir yapıdır ancak genel ifadelerde kullanılmaz. Ayrıca A seçeneğinin ikinci
dizilimindeki “would” yapısı present olarak kullanıldığında unreal (gerçek dışı) anlam vermektedir. Cümlede
de unreal bir yapı ya da anlam söz konusu olmadığı için bu seçenek de elenir. B seçeneğinin her iki dizilimi de
genel ifadeler için kullanılan “V1” yapısı içermektedir. Bu nedenle doğru yanıt B seçeneğidir.

7
 Present Tenses
Kural 4: Kitap ve film gibi eserlerde geçen olayların anlatımında (öykülemede) “V1” kullanılır.

æ …The father finds the diamonds, saves his daughter and stops the bad guys…
… Baba elmasları bulur, kızını kurtarır ve kötü adamları durdurur…

ZAMAN BAĞLAÇLARI (when, before, after, until, once, whenever, if vb.) KULLANIMI

Before
After
Until
2

Once + present simple (V1), present …

Fasikül

As soon as (yan cümlecik) (ana cümlecik)

Whenever
If
…

æ When they see something unusual in the street, they immediately call the police.
æ They immediately call the police when they see something unusual in the street.
Sokakta olağandışı bir şey gördükleri zaman hemen polisi ararlar.

æ Mom prepares the table for dinner before we arrive at home.

æ Before we arrive at home, mom prepares the table for dinner.
Annem, biz eve gelmeden masayı akşam yemeği için hazırlar.

 Zaman bağlacı ana cümlecik ile yan cümlecik arasında %100 tense (zaman) uyumu gerektirir.

æ When they see something unusual in the street, they immediately call the police.
æ They will call the police when they see something unusual in the street.
æ When they see something unusual in the street, they are going to call the police.

 Bu üç cümledeki dizilim doğru bir dizilimdir, çünkü cümlelerde hem tense uyumu mevcut hem de dizilim zaman
bağlacı kuralına uygundur.

UNUTMA!
“Zaman bağlaçları” ve “If Clause” ana cümlecik ile yan cümlecik arasında %100 tense uyumu
gerektirir. Ancak sadece tense (zaman) uyumunun olması yeterli değildir, dizilimin de “zaman
bağlacı” ve “If Clause” kurallarına uygun olması gerekir.

æ When they see something unusual in the street, they called the police.
æ If you ate too much fatty food, you get fat.

 Bu cümlelerde yan cümleciklerin fiilleri ile ana cümleciklerin fiilleri arasında tense uyumu bulunmamaktadır ve bu
dizilim zaman bağlacı ve if clause kurallarına uygun değildir. Bu yüzden bu dizilimler YANLIŞTIR.

æ When they see something unusual in the street, they have called the police.
æ When they see something unusual in the street, they have been calling the police.
æ If you eat too much fatty food, you have got fat.
æ If you eat too much fatty food, you have been getting fat.

8
 Naci DÜZ - Ahmet TAŞPINAR
 Bu dört cümle, ana cümlecik ve yan cümlecik fiilleri arasında tense uyumu olmasına rağmen, dizilim zaman bağlacı
kuralına uygun olmadığından YANLIŞTIR, çünkü zaman bağlacının ve “if” bağlacının ana cümleciğinin fiili “have /
has V3” ya da “have / has been Ving” şeklinde çekimlenemez.

æ When they will see something unusual in the street, they call the police.
æ When they are going to see something unusual in the street, they call the police.
æ When they shall see something unusual in the street, they call the police.
æ When they would see something unusual in the street, they called the police.
æ If you will eat too much fatty food, you get fat.

 Bu cümleler, ana cümlecik ve yan cümlecik fiilleri arasında tense uyumu olmasına rağmen dizilim, zaman bağlacı
veya “if” kurallarına uygun olmadığından YANLIŞTIR, çünkü zaman bağlacının ve “if” bağalcının yan cümleciğinin

2
fiili “will, would, shall” veya “be going to” şeklinde çekimlenemez. Eğer “will, would, shall” veya “be going to” zaman

Fasikül
bağlacının veya “if” bağlacının bağladığı cümlelerde kullanılacaksa ana cümlecikte bulunmalıdır.

UNUTMA!
Zaman bağlacı ve If Clause olan sorularda, yan cümlecik ve ana cümleciğe gelmeyen yapıların
bulunduğu seçenekler öncelikle elenmelidir.

Yan cümlecik , ana cümlecik

When
Before
After
will
Until
would have / has V3
Once +
shall have / has been Ving
As soon as
be going to
Whenever
If
…

ÖRNEK ÇIKMIŞ SORU

When I ‑‑‑‑ one book I usually go straight on to the next but, with this one, I ‑‑‑‑ time to think it over.
A) finish / would have needed
B) had finished / would need
C) have finished / needed
D) will finish / need
E) was finishing / had needed

Soruda “tense” bilgisi test edilmektedir. Cümle “when” zaman bağlacı ile başlamaktadır ve ana cümlede
“I usually go” ifadesi şeklinde present çekimleme mevcuttur. Öncelikle zaman bağlaçları tense uyumu
gerektirir bilgisine dayanarak birinci boşluğa present bir çekimleme gerekmektedir. Buna göre birinci dizilimi
past olan B ve E seçenekleri elenebilir. Ayrıca zaman bağlaçlarının bağlı olduğu yan cümlecikte “will / would
/ shall / be going to” yapıları kullanılmaz bilgisine dayanarak “will finish” olan D seçeneği de elenir. A
seçeneğinin ikinci dizilimindeki unreal past olan would have V3 dizilimi de soru kökünde geçmişteki gerçek
durumun tersini işaret edecek herhangi bir ipucu bulunmadığından elenebilir. Geriye kalan tek seçenek olan
C seçeneğinde ilk kısımda “when I have finished…” yapısı “bir kitabı bitirince” anlamı vermektedir; ikinci
kısımda ise “ancak bunda düşünmek için zamana ihtiyacım oldu” anlamını vermek için “V2” kullanılmıştır;
C seçeneğinde de aslında bir uyumsuzluk mevcuttur; ancak cümlede mevcut olan zıtlık bağlacı (but)
nedeniyle uyum aranmayabilir. Bu nedenle doğru yanıt C seçeneğidir.

9
 Present Tenses

UNUTMA!
“When” yapısı herhangi bir zaman ifadesinden sonra geliyorsa (19th century / 1903 / 2070 +
when…) zaman bağlacı yapmaz adjective clause (sıfat cümleciği) yapar. Bu yüzden nitelediği zaman
ifadesi hangi zamanda ise devamındaki cümleciğin fiili o zamanda çekimlenir ve böyle bir cümlede
zaman bağlacı kuralı uygulanmaz.
…1920 when + V2
…2080 when + will….
2
Fasikül

ÖRNEK ÇIKMIŞ SORU

Imhotep, god of medicine, ‑‑‑‑ as a mythological figure in the minds of many scholars until the end of
the 19th century, when it ‑‑‑‑ that he was a real historical personage.
A) existed / was established
B) has existed / has been established
C) had existed / was being established
D) will exist / will have been established
E) exists / had been established

Soruda “tense” bilgisi test edilmektedir ve “V2” çekimlemesi gerektiren geçmişte nokta zaman (pointed
time in the past) dediğimiz “19. yy’nin sonuna kadar” anlamı taşıyan “until the end of the 19th century”
zaman ifadesi mevcuttur. Seçenekler bu bilgi ile analiz edildiğinde sadece A seçeneğinde fiil “existed”
şeklinde “V2” olarak çekimlenmiştir. Ayrıca, ikinci boşluk ise “when” ile yapılmış ve öncesindeki “the end of
the 19th century” zaman ifadesini niteleyen bir adjective clause (sıfat cümleciği) içinde verilmiştir. (When
yapısı 1920 when… / 2050 when … / tomorrow when… şeklinde herhangi bir zaman ifadesinden sonra
geliyorsa sıfat cümleciği yapar ve when yapısından sonra gelen cümleciğin fiili when yapısının nitelediği
zaman ifadesine göre çekimlenir. Başka bir deyişle, bu şekilde kullanılan “when” zaman bağlacı değildir.) Bu
cümlede “when” yapısı geçmiş bir zamanı nitelediği için ikinci boşlukta da “V2” tercih edilmelidir. Seçenekler
bu bilgilere göre incelendiğinde ilk boşluğunda “existed” ve ikinci boşlukta ise “was established” şeklinde
“V2” yapılarının verildiği A seçeneği doğru yanıtı verdiği görülmektedir.

10
 Naci DÜZ - Ahmet TAŞPINAR

ÖRNEK ÇIKMIŞ SORU

Underwater archaeology is generally considered to ‑‑‑‑ its first major encouragement during the winter
of 1853-54, when a particularly low water level in a Swiss lake ‑‑‑‑ bare enormous quantities of wooden
posts, pottery and other artifacts.
A) be receiving / has laid
B) be received / would lay
C) have been received / had laid
D) receive / could have laid
E) have received / laid

Soruda “tense” ve “aktif-pasif” bilgisi ölçülmektedir. Soru kökünde doğru yanıt için en önemli ipucu “when”

2
yapısı ile oluşturulmuş olan ve öncesindeki “the winter of 1853-54” zaman ifadesini niteleyen sıfat cümleciği

Fasikül
(adjective clause) kısmıdır. “When” yapısının öncesinde nitelediği zaman ifadesi ne ise “when” yapısından
sonra gelen sıfat cümleciğinin fiili o zaman ifadesine göre çekimlenir. Bu soruda da “when” yapısının
nitelediği zaman ifadesi “the winter of 1853-54” şeklinde V2 çekimlemesi gerektiren “geçmişte nokta
zaman” dediğimiz “pointed time in the past” zaman ifadesi olduğundan “when” yapısından sonra gelen
sıfat cümleciğinin fiilinin V2 şeklinde çekimlenmesi gerekir. Bu bilgiye göre seçenekler analiz edildiğinde
sadece E seçeneğinin ikinci tarafında “laid” şeklinde V2 çekimlemesi mevcuttur. Soruyu bu şekilde kolayca
çözmek mümkündür. E seçeneğinin ilk tarafında verilen “have received” yapısı ise present perfect yapısı
değildir. Bu yapı boşluktan önceki “to” yapısı ile beraber kullanılan ve “eylemin daha önce yapıldığını /
farklı zamanlı bir ifade olduğunu” işaret eden “to have V3” yapısıdır. Bu yapı öncesindeki “is considered”
şeklindeki pasif yapısından dolayı kullanılmıştır. Pasif yapılardan sonra gelen fiil genellikle bu şekilde “to
V0 / to be V3 / to have V3 / to have been V3” şeklinde getirilir. Bu cümlede ana fiil “is considered” şeklinde
present ve “receive” eyleminin geleceği boşluğun olduğu cümlede ise “the winter of 1853-54” şeklinde
“receive” eylemini ana eylem olan “is considered” ifadesinin öncesine götürdüğünden farklı zamanlı dizilim
olan “to have V3” diziliminin gelmesi gerektiği görülmektedir. Ayrıca ilk dizilimde verilen “receive” fiilinin
devamında “its first encouragement” şeklinde nesnesi olduğu için aktif çekimlenmesi gerekir. Bundan
dolayı ilk taraflarında pasif yapılar içeren B ve C seçenekleri öncelikle elenir. Böylece birinci dizilimde “have
V3” şeklinde farklı zamanlı bir çekimleme olan ve ikinci tarafında “V2” çekimlemesi olan tek seçenek olarak E
seçeneği doğru yanıtı oluşturmaktadır.

ÖRNEK ÇIKMIŞ SORU

From the year 1665, when Robert Hooke ‑‑‑‑ cells, until the middle of the twentieth century, biologists
‑‑‑‑ only light microscopes for viewing cells.
A) used to discover / could have had
B) had discovered / would have
C) discovered / had
D) has discovered / have had
E) could discover / have

Soruda “tense” bilgisi test edilmektedir ve birinci boşluk “when” ile yapılmış ve öncesindeki “From the
year 1665” zaman ifadesini niteleyen bir adjective clause (sıfat cümleciği) oluşturmaktadır. (When yapısı
1920 when… / 2050 when … / tomorrow when… şeklinde herhangi bir zaman ifadesinden sonra geliyorsa
sıfat cümleciği yapar ve “when” yapısından sonra gelen cümleciğin fiili “when” yapısının nitelediği zaman
ifadesine göre çekimlenir. Başka bir deyişle bu şekilde kullanılan “when” asla zaman bağlacı olamaz.)
Bu cümlede “when” yapısı geçmiş bir zamanı nitelediği için birinci boşlukta “V2” tercih edilmelidir. Buna
göre seçenekler incelendiğinde sadece C seçeneğinin birinci diziliminde “discovered” şekinde “V2” olduğu
görülmektedir. C seçeneğinin ikinci diziliminde ise fiil “had” şeklinde yine “V2” olarak çekimlenmiştir ve soru
kökünde ikinci boşluğun öncesinde “V2” çekimlemesi gerektiren geçmişte nokta zaman (pointed time in the
past) dediğimiz “20. yy’nin ortalarına kadar” anlamı taşıyan “until the middle of the twentieth century”
zaman ifadesi de mevcuttur. Böylece her iki boşluk için de “V2” yapılarının verildiği C seçeneği doğru yanıttır.

11
 Present Tenses

PRESENT
VOCAB &TENSES
PREP TEST-1
TEST

Tense sorularını çözerken, varsa:

* İpucu zaman ifadesini ara.
* Zaman bağlacını bul.
* Zaman bağlacı kurallarını uygula.
* Aralarında uçurum olan seçenekleri ele.
1. To date, researchers ‑‑‑‑ hundreds of gene 5. Recently, researchers ‑‑‑‑ computer models
variations that ‑‑‑‑ more frequently in children that ‑‑‑‑ statistical learning and comparing their
2

with attention deficit hyperactivity disorder performance to how children learn a language.
Fasikül

(ADHD).
A) have been creating / use
A) have identified / occur
B) are creating / will have used
B) identify / have occurred
C) will create / have been using
C) are identifying / will be occurring
D) create / will use
D) have been identifying / will occur
E) will have created / have used
E) will have identified / are occurring

6. Even if you have an identical twin, there ‑‑‑‑ a

50 per cent chance that you ‑‑‑‑ significantly
2. The first explanation of ‘nature’ and ‘nurture’ different personalities.
‑‑‑‑ back to the works of Richard Mulcaster, a
sixteenth-century educational reformer. A) will be / have had
MODADİL

B) has been / will have had

A) traces
C) will have been / have
B) has traced
D) is going to be / are having
C) has been tracing
E) is / will have
D) will trace
E) is tracing
7. Over the last century, rationalism and
empiricism ‑‑‑‑ central issues in the human
sciences, and, like philosophers, scientists ‑‑‑‑
3. Today, there ‑‑‑‑ people who ‑‑‑‑ many human undecided between the two poles.
traits are strongly determined by our genes.
A) are becoming / will have been
A) will be / have thought
B) become / are going to be
B) have been / have been thinking
C) have become / have been
C) are going to be / are thinking
D) will become / will be
D) will have been / are going to think
E) will have become / are
E) are / think

8. Attention deficit hyperactivity disorder ‑‑‑‑ in

behaviours that affect almost every aspect of a
4. We ‑‑‑‑ colours because there ‑‑‑‑ photosensitive person’s life leading to impaired functioning that
cells in the retinae called cones. commonly ‑‑‑‑ into adulthood.
A) see / are A) will result / has been persisting
B) have seen / will have been B) results / persists
C) will see / are going to be C) has resulted / has persisted
D) are going to see / will be D) will have resulted / is persisting
E) will have seen / have been E) is resulting / is going to persist

34
 Naci DÜZ - Ahmet TAŞPINAR
9. It is implied in some research that babies ‑‑‑‑ like 13. Each month, the leading developmental
little scientists, who already ‑‑‑‑ a lot about how psychology journals ‑‑‑‑ with new studies that
the world is organized. ‑‑‑‑ to establish what infants know by measuring
how they look.
A) are / know
A) have been filled / will have tried
B) will be / are knowing
B) will be filled / will have been trying
C) have been / will know
C) are being filled / are trying
D) will have been / have known
D) are going to be filled / have been trying
E) are going to be / will be knowing
E) are filled / try

2
Fasikül
10. A recent study ‑‑‑‑ that teenage boys and girls 14. A recent analysis of multiple brain scanning
‑‑‑‑ comparable interest in, and aptitude for, studies ‑‑‑‑ that both male and female brains ‑‑‑‑
science. to be equally asymmetrical.

A) has shown / are going to have A) has suggested / will have seem

B) is showing / will have had B) is suggesting / are going to seem

C) shows / have C) suggests / seem

D) will show / are having D) will suggest / have seemed

E) has been showing / have had E) will have suggested / are seeming
MODADİL

15. With the rise of the information age, some

researchers ‑‑‑‑ that individualism ‑‑‑‑ the norm
11. In our own society, technological changes ‑‑‑‑ around the globe soon.
women to compete with men economically in the
last decade. A) have guessed / has become
A) are going to allow B) have been guessing / will be becoming
B) allow C) are guessing / becomes
C) will have allowed D) will guess / is becoming
D) are allowing E) guess / will become
E) have allowed

12. If a stimulus in the environment ‑‑‑‑ a pattern 16. It ‑‑‑‑ a special kind of scientific imagination to
of neural activation, the connections between study the mind of pre-verbal infants, and so far
neurons ‑‑‑‑ stronger. we ‑‑‑‑ a massive amount from the scientists
who are creative enough to carry out this work.
A) causes / will get
A) takes / have learned
B) is causing / have been getting
B) has been taking / will have learned
C) is going to cause / get
C) will take / are learning
D) will cause / have got
D) is taking / will have been learning
E) has caused / are getting
E) will have taken / learn

35
 Present Tenses

READING - TRANSLATION & VOCABULARY

READING PASSAGE
Slow slicing, or death by a thousand cuts, was a capital punishment in 900 A.D. in China for those who committed
brutal crimes, such as murder. In present day America, the use of lethal injection is one of many forms of capital
punishment used to end the life of an offender. It appears that people, throughout the centuries, have looked for
a suitable way to punish a criminal. These punishments have a sole purpose, and that is to take the life of an
offender. Taking the life of a wrong doer does not erase the crime, nor does it help reform the criminal. The purpose of
a punishment is to reform one’s moral standards. Generally one fails to realize that physical abuse is not the only way
to punish someone; however, Dostoevsky, for instance, knew another alternative that would help reform one’s moral
standards. His novel Crime and Punishment demonstrates that an effective form of punishment does not have to be
physically torturing, but rather can be mentally torturing an offender. The protagonist of Crime and Punishment,
2

Rodion Romanovich Raskolnikov, is a student turned a killer. As Crime and Punishment gradually progresses, the
Fasikül

reader can see how the protagonist’s morally improves as he is mentally tortured by his guilt. Dostoevsky’s portrayal
of crime and punishment is unexpected. One would expect the criminal to be jailed for his acts as soon as he is
discovered, but such a result is not the case for Crime and Punishment. The crime occurs during the beginning of the
novel while the punishment follows hundreds of pages later.

TRANSLATION & VOCABULARY

Yavaşça parçalama veya bin parçaya bölerek öldürme milattan sonra 900’de Çin’de adam öldürme gibi acımasız
suç işleyenler için bir idam cezasıydı. Günümüzde Amerika’da, öldürücü iğne kullanımı bir suçlunun hayatına
son vermek için kullanılan birçok idam cezası yönteminden birisidir. Görünüyor ki insanlar, yüzyıllardır, bir suçluyu
cezalandırmak için uygun bir yol aramaktadırlar. Bu cezaların tek bir amacı vardır ve o da suçlunun canını almaktır.
Yanlış yapanın canını almak suçu temizlemez, suçluyu da ıslah etmeye yardımcı olmaz. Bir cezanın amacı kişinin
ahlaki standartlarını düzeltmektir. Genel olarak, fiziksel şiddetin kişiyi cezalandırmanın tek yolu olmadığı anlaşılmaz;
ancak, Dostoyevski, örneğin, kişinin ahlaki standartlarını düzeltmeye yardımcı olacak başka bir alternatif biliyordu.
Romanı, Suç ve Ceza, etkili bir ceza şeklinin fiziksel işkence şeklinde olmak zorunda değil, bundan ziyade suçluya
zihinsel olarak işkence şeklinde olabileceğini göstermektedir. Suç ve Ceza’nın kahramanı, Rodion Romanovich
Raskolnikov, bir katile dönüşen bir öğrencidir. Suç ve Ceza aşama aşama ilerledikçe, okuyucu kahramanın, suçuyla
zihinsel olarak cezalandırılırken, ahlaki olarak nasıl düzeldiğini görebiliyor. Dostoyevski’nin suç ve ceza tasviri sıra
dışıdır. Suçlunun, bulunur bulunmaz yaptıkları için hapsedilmesi beklenir, fakat bu tür bir sonuç Suç ve Ceza için
geçerli değildir. Suç romanın başlarında ortaya çıkmakta oysa ceza yüzlerce sayfa sonra ortaya çıkmaktadır.

Kelime Anlamı Eş anlamlısı

slice dilimleme, kesme, parçalama piece, layer
capital punishment idam cezası execution, executing, death penalty
commit a crime suç işlemek commit an offense, break the law, perpetrate
brutal acımasız inhuman, barbarous, cruel, savage, pitiless, harsh,
vicious
such as gibi like, including
murder cinayet, adam öldürme homicide, execution, slaughter
lethal öldürücü deadly, fatal, mortal
offender suçlu criminal, wrong doer, lawbreaker, outlaw, culprit
look for aramak, araştırmak seek, search (for)
suitable uygun appropriate, proper, favourable, convenient
punish cezalandırmak penalize, discipline, come down on
criminal suçlu lawbreaker, outlaw, culprit, offender, wrongdoer
sole tek only, singular, unique, solitary
purpose amaç, gaye intention, aim, goal, objective, target
reform düzeltmek, geliştirmek, ıslah improve, correct, rectify, change, modify, alter
etmek
realize farkına varmak recognize, notice

36
 Naci DÜZ - Ahmet TAŞPINAR

Kelime Anlamı Eş anlamlısı

physical abuse fiziksel şiddet physical coercion, physical violence
however ancak, yine de notwithstanding, nevertheless, nonetheless, all the
same, still, though, even so
for instance örneğin, mesela for example, to illustrate
novel roman fiction, narrative
effective etkili, verimli effectual, efficacious, productive, competent,
operative, efficient
torturing işkence torturous, torturesome
mentally zihinsel intellectually, cognitively

2
protagonist kahraman hero, champion, leading character

Fasikül
killer katil murderer, slayer, assassin
gradually yavaş yavaş, giderek, aşama slowly, bit by bit, step by step, drop by drop, piece by
aşama piece
progress ilerlemek, gelişmek; devam advance, move / go (forwards / onwards), proceed
etmek
improve gelişmek, düzelmek, amend, enhance, fix up, reform, repair, correct, rectify
iyileştirmek
guilt suç guiltiness, criminality, offence, crime
portrayal tasvir, betimleme depicting, depiction, portraying
unexpected beklenmedik, sıra dışı abrupt, sudden
jail hapsetmek, tutuklamak imprison, incarcerate, lock up, detain, confine, put
behind bars
as soon as -r mez, -r maz once, the moment, immediately
such bu tür, böyle
result sonuç consequence, outcome, effect
occur ortaya çıkmak happen, take place, arise, come about, appear
while -iken, oysa whereas
follow takip etmek, izlemek; sonra go / come after, pursue, dog, succeed
gelmek / olmak

Aşağıdaki kelimelerin eş / yakın anlamlısını bulunuz.

1. result

A) outcome B) guilt C) fiction D) slice E) offence

2. punish

A) occur B) follow C) penalize D) recognize E) imprison

3. purpose

A) narrative B) improvement C) objective D) effect E) assumption

4. follow

A) succeed B) occur C) progress D) amend E) recognize

5. look for

A) proceed B) enhance C) incarcerate D) seek E) dog

37
 Present Tenses

VOCAB & PREP TEST

1. Asthma is one of the most ‑‑‑‑ chronic diseases 6. The increasing use of frozen bakery products is
of childhood, affecting an estimated 1 in 4 urban driven by the ‑‑‑‑ for maximum convenience from
children in the developed world. bakery product retailers and industrials.

A) regular B) formal A) incalculability B) unreliability

C) negligible D) commercial C) lack D) dependence
E) common E) demand
2

2. For the past hundred years, innovation within 7. Steroid hormones ‑‑‑‑ many physiological
Fasikül

the automotive sector has created safer, cleaner, processes in vertebrates, nematodes, and
and more affordable vehicles, and progress has arthropods through binding to nuclear
been ‑‑‑‑. receptors.

A) coincidental B) sentimental A) remain B) regulate

C) incremental D) environmental C) maintain D) sustain
E) experimental E) suffer

8. Scientists believe that the body of 20-year-old

3. Only 54 formal bankruptcies of large companies girl, one of up to 40 million victims of cancer,
have been recorded ‑‑‑‑ this year, of which 48 may be well enough ‑‑‑‑ to yield cells that will
were in the U.S., affecting rated debt worth reveal the nature of the disease.
MODADİL

$150.5 billion.
A) captured B) preserved
A) fairly B) irregularly C) declared D) gained
C) roughly D) hardly E) prevented
E) globally

9. African slaves were first brought to Argentina in

the 1770s to either serve as domestic servants
in Argentine homes or to ‑‑‑‑ hard labour on the
4. Violence between young men, particularly haciendas.
resulting from the emergence of a so called ‘gun
and knife culture’, is ‑‑‑‑ subject to extensive A) get away B) look up
media coverage in the UK.
C) look forward to D) carry out
A) currently B) merely
E) get round
C) solely D) subsequently
E) beneficially

10. There are encouraging signs that Lebanon is

‑‑‑‑ a state-controlled economy towards a free
market.
5. A bill legalizing marijuana for recreational
purposes in Vermont has a strong possibility of A) putting up with
‑‑‑‑.
B) looking down on
A) passing B) buying
C) moving away from
C) selling D) going
D) keeping up with
E) dealing
E) standing up for

38

11. In the US, if someone ships you something ‑‑‑‑
mistake, you can consider it a gift and keep
it, and based on federal law you are ‑‑‑‑ no
obligation to return it, nor can they attempt to
bill you for it.
Naci DÜZ - Ahmet TAŞPINAR
14. A 2,500-year-old statue thought to be ‑‑‑‑ the
Greek god Apollo is missing after being found
by a fisherman ‑‑‑‑ the coast of Gaza in 2013.
A) of / off B) with / on

A) over / on B) by / under C) in / by D) for / of

C) out of / off D) for / in E) over / along

E) with / up to

2
12. Tunisians hope that the peaceful political

Fasikül
transition ‑‑‑‑ the last few months provides 15. A federal court reversed a trial court decision
an opportunity to turn things around ‑‑‑‑ a that would have barred the government ‑‑‑‑
continuing its post-9/11 data collection program
tumultuous four years.
implemented ‑‑‑‑ the National Security Agency.
A) over / after B) to / for
A) by / to B) for / at
C) of / as D) during / with
C) without / during D) from / by
E) within / into
E) over / about

13. A new study about the Colorado River Basin

provides the most comprehensive look ‑‑‑‑
date at how growing water needs combined 16. Knights were more often than not ---- noble birth
MODADİL

‑‑‑‑ uncertain but possibly deteriorating future and their journey to become a knight began right
hydrologic conditions could stress the system in ‑‑‑‑ stepping out of the cradle.
the coming 50 years.
A) at / after B) out / by
A) after / for B) at / as C) of / from D) by / without
C) off / in D) for / within E) in / onto
E) to / with

ANSWER KEY
QUANTIFIERS TEST-2
1. A 2. B 3. E 4. A 5. A 6. C 7. D 8. B 9. D 10. D 11. A 12. E 13. B 14. A 15. B 16. D

PRESENT TENSES TEST-1

1. A 2. A 3. E 4. A 5. A 6. E 7. C 8. B 9. A 10. C 11. E 12. A 13. E 14. C 15. E 16. A

READING PASSAGE
1. A 2. C 3. C 4. A 5. D

VOCAB & PREP TEST

1. E 2. C 3. E 4. A 5. A 6. E 7. B 8. B 9. D 10. C 11. B 12. A 13. E 14. A 15. D 16. C

39
Dil Eğitiminde Moda