You are on page 1of 1

insan tek gecede kaybedebilirmiş herşeyini.

bir gece düşünün,etrafınızda yangınlar,enkazlar,kefensiz cansız bedenler,siren sesleri,soğuktan


titreyen ayağında çorap dahi olmayan minicik çocuklar,binlerce yardım çığlığı ve yardım
edemeyen siz. Etrafınızda bişeyler oluyor aileniz yanınız da değil ve kocaman bir ateşin başında
hiç tanımadığınız insanların yakınlarının vefatının haberi geliyor ve herkesin gözünden bir damla
daha yaş akıyor.Size çaresizliğin tanımını yapamam ama
anlatabilirim.Annem ,babam ,ablam,dedem,nenem diye uzayan bir liste beliriyor aklınızda
içinizde bir soru aceba öldüler mi?

acımasızca geçip giden zamandan geriye kalan sadece anılar oldu.güzel anılar biriktirdik .
ağladığımız kadar güldük biz birbirimize sarılarak var olduk.sevmenin,sevilmenin,yaşamanın
değerini çok daha iyi anladık.hayat karşınıza beklenmedik şeyler çıkarabilir ama önemli olan bu
şeylere sizin nasıl tepki verdiğinizdir.

Hayat bir yelkenliye benzer ,rüzgar hep sizin leyhinize esmeyebilir,mesele rüzgar aleyhinize
estiği zaman kürekleri elinize alabilmektir.işte yaşam o zaman başlar .eğer umutsuzluğa kapılıp
rüzgara sırt çevirirseniz başladığınız yere dönersiniz.umudunuzu kaybetmeyin.
herşey kaderde yazılıysa neden dilek dilemeliyiz diye düşünmeyin belki bazı sayfalarda "dilediği
gibi olsun" yazılmıştır. ben 18.yaş günümden şunu diledim:mutlu olmak.

insanın hayatında birçok hedefi ve hayali olmalı ama hayatının merkezine şunu koymalı
"mutluluk" çünkü mutsuz bir yaşam,ölümden farksızdır.

You might also like