You are on page 1of 251

Elinizdeki almada biz, aile kurumunun modernist deerler ve bununla birlikte kk eskilere dayanan bir takm kabuller nedeniyle

yaad problemleri ele alrken; bu kurumun znde tevhidi bir yaps olduu inancndan hareket ediyoruz. Biz ailenin tevhidi/islami bir kurum olduuna inanyor; ada insann muzdarip olduu problemler gibi ailenin yaad problemlerin de tevhidi ilkelerin hayata geiriliiyle ancak zme kavuacam dnyoruz. Son yzylda aile kurumunun bana gelenler, varlyla kaim olduu tevhid inanc olmadan bu kurumun kolayca zleceini ortaya koymutur, 'ihtiyalara bulunan cevaplarn toplam', en ok kullanlan uygarlk tanmlarndan biridir. Bat uygarl maddeyi ve maddi ihtiyalar yceltirken, manevi ihtiyalarna cevap vermeyerek insanlar evsiz barksz brakan bir uygarlk olmutur. Seklerleen bat insan iin aile yuvasndan kopu, gayb alemine yabanclaan varln yeniden tanmlamakta zorluk ektii iin, manevi (deruni) bakmdan da evsiz, yuvasz kalla birlikte gerekleti. Sosyolog Peter L. Berger'in deyiiyle, modem toplumlarda dinin geirdii kriz yznden sosyal evsizlik sorunu 'metafiziksel' (bize gre 'gaybi') bir yapya brnerek, evrende evsizlik sorununa dnt.

Cihan Akta MODERNZMN

EVSZL VE ALENN GEREKLL


BEYAN YAYINLARI

ISBN 975-473-030-X

CHAN 1960 ylnda Erzincan'n Refahiye ilesinde AKTA dnyaya geldi. lkrenimini Refahiye de tamamladktan sonra, Beikdz retmen Lisesi'ni (1978) ve stanbul D.G.S.A Mimarlk Fakltesini (1982) bitirdi. Ksa bir sre mimar olarak alt. rencilik yllarndan balayarak Yeni Devir ve Milli Gazete'de yazlar yazd. Yeni Devir'de iki sene kadar ke yazarh yapt. Mavera, Giriim, Aylk Dergi, Bu Meydan, Kitap Dergisi, Kadn ve Aile, Yeryz ve daha birok dergide edebi ve fikri almalar yaynland. Son yllarda arlkl olarak kitap almalarna ynelen Akta, evli ve iki ocuk annesidir. Yazarn bugne kadar yaynlanm eserleri unlardr: Smr Odanda Kadn, Bir Yaynclk, 1984i Hz. Ftma, Beyan Yaynlar, 1984. Hz. Zeynep, Beyan Yaynlar, 1985. Veda Hutbesi,, Bir Yaynclk, 1986. Kadnn Serveni, Giriim Yaynlar, 1986. Pakistan Dosyas, Akabe, 1987. Sistem inde Kadn, Beyan Yaynlar, 1988. Tanzimat'tan Gnmze Klk Kyafet ve ktidar I ve II, Nehir Yaynlan, 1989,1990. Tesettr ve Toplum I Bartl rencilerin Toplumsal Kkeni zerine Bir nceleme, Nehir Yaynlan, 1991. htilal ocuu, (yk), Nehir Yaynlan, 1991.

Cihan Akta

Um ut M atbaac 517 13 18 lk stanbul -1992

MODERNZMN EVSZL

ve

ALENN GEREKLL

BEYAN YAYINLARI, 160 Ofset

NDEKLER

nsz, 7 Birinci Blm Aile ve toplum arasnda mslman kadn, 13 Toplumsallamann nitelii, 13 Yanl toplumsal rol kabulleri, 14 Kadnlarn toplumsallamas sorununun arkaplan, 16 toplumsal konum, 22 Fitne ve fesat sylemi, 25 Kadnlara ilikin uydurma hadisler ve kssaclk, 30 Kadnlarn okumasnn caiz grlmeyii, 35 "Isrc hkmdarlk" dnemleri, 38 islam devrimi'nin hatrlatt, 40 Fundamentalist ve modernist, 41 Kimse kimsenin gnahm yklenmez, 45 Vesayetin (ve velayetin) nitelii, 48 Kadnlarn yneticilii, 53 Mutlaka ev dnda faaliyette bulunmak, 56 Cihad sorumluluu anlaylar, 58 Nasl bir iblm, 67 Ev ilerinin hukuki durumu, 73 Peygamber (s.a.) ve ev ileri, 77 Ev kadnlndan rkmek, 78 Evlilikte kuralcln yetmezlii, 81 kinci Blm Agorafobi reten kabuller, 89 ada insann korkulara tutsakl, 89 Niin agorafobik kadnlar?, 91 Emily Dickinson'n agorafobisi, 99

Hazrlk: beyAjans 512 76 97

BEYAN YAYINLAEI
Alaykk Cd. No: 12 34410 Caalolu - istanbul Tel: 512 76 97 - 526 5010

Evde bulunuun belirsizlii, 102 Evlilik mahkumiyet olunca, 106 Darda bulunuun deeri, 113 Modernizmin haremi, 119 Ikadnlarnn agorafobisi, 125 letiimin sfr derecesi: otizm, 127 zgrln anlam ve deeri, 131 Cinsel kkenli saldrlar, 134 Puhusun kazand meruiyet, 138 Aile cinayetleri, 143 Agorafobi ve ekoloji, 146 Mslman kadnlar ve agorafobi, 150 Eve deil konuta ya da kafese dndrl, 156 nc Blm Modernizmin evsizlii ve tevhidi ailenin gereklilii, 159 Yeni ekirdek ailenin misyonu, 159 Tketen toplumun tketilen insan, 161 Kolektivizmden bireycilie, 167 Soyut insan sevgisi, 176 Az gelimilik kabulyle tketim, 182 Modern tketiciliin gsterii, 184 Amerikan tarz tketim zlemleri, 186 "slami" patentli tketim, 192 Mslman kadnn moda handikap, 198 Yallarn yalnzl, srgnl, 206 Amerikan tipi aile, 210 Yeni ekirdek ailenin, modernizasyon amaz, 215 Feminist nc Brogger'in aileye dn, 218 Tevhidi ailenin gereklilii, 220 Toplu konutlarn evsizlii, 229 Modern mimarinin kmaz, 236 Mekanda tevhidi ilkeler, 244

ONSOZ

Modern uygarln ykselii, aile kurumunu gerek klan deerleri tketerek gerekleti. k de bu deerlerin, dolaysyla aile kurumunun tkeniine bal olarak gerekleecek gibidir. Bugn btn dnyada aile kurumu, arlkl olarak birka yzyllk bir gemiin miras olan nemli problemlerle kar karya. Ve btn dnyada ailenin geirdii bunalm, karsnda zmsz kalnan birok probleme kaynaklk ediyor. Nitekim, 1960'larda bat toplumlarnda aile kurumunun lmekte olduundan sz edilirdi. inde yaadmz yllarda ise ailenin yaad bunalm srmekle birlikte, zorlu bir dn ba edilmez skntlaryla yz yze gelen bat lkeleri bu kurumunu glendirmek gerektiine inanma noktasna gelmilerdir. Ancak, boluu doldurulamayan aile kurumuna, modern deerlerin taycs olmak zere farkl bir mahiyet kazandrlmak istenmektedir. Halihazrda kapitalizmin ycelttii yeni ekirdek aile, dinin ve dini dlayan modern deerlerin gizli-ak ekitii nemli bir alan durumundadr. Aile kurumunu tketerek ykselen Bata uygarl, bu kuruma alternatif retemedi. Douda ve Bat'da aile 7

Evde bulunuun belirsizlii, 102 Evlilik mahkumiyet olunca, 106 Darda bulunuun deeri, 113 Modernizmin haremi, 119 Ikadnlarmn agorafobisi, 125 letiimin sfr derecesi: otizm, 127 zgrln anlam ve deeri, 131 Cinsel kkenli saldrlar, 134 Fuhuun kazand meruiyet, 138 Aile cinayetleri, 143 Agorafobi ve ekoloji, 146 Mslman kadnlar ve agorafobi, 150 Eve deil konuta ya da kafese dndrl, 156 nc Blm Modernizmin evsizlii ve tevhidi ailenin gereklilii, 159 Yeni ekirdek ailenin misyonu, 159 Tketen toplumun tketilen insan, 161 Kolektivizmden bireycilie, 167 Soyut insan sevgisi, 176 Az gelimilik kabulyle tketim, 182 Modern tketiciliin gsterii, 184 Amerikan tarz tketim zlemleri, 186 "slami" patentli tketim, 192 Mslman kadnn moda handikap, 198 Yallarn yalnzl, srgnl, 206 Amerikan tipi aile, 210 Yeni ekirdek ailenin, modernizasyon amaz, 215 Feminist nc Brogger'in aileye dn, 218 Tevhidi ailenin gereklilii, 220 Toplu konutlarn evsizlii, 229 Modern mimarinin kmaz, 236 Mekanda tevhidi ilkeler, 244

kurumunun yerini almak zere uygulamaya sokulan tasanlar, ideologlar ve protestocu genleri hayal krklna uratt. Toplum iinde erime zlemini temsil eden kolektivizm, topluma kar grevleri btnyle reddeden hastalkl bir bireycilikle sonuland. Her iki durumda da insan sevgisinden, insanla kar vazifelerden, insani deerlerden sz edildii grlr. Ancak, bu tr (topik) bir sevgi anlay suya sabuna dokunmayarak soyut bir zellik arz etmekte ve pratie dklme aamasnda bir trl sevgi duyamaz ve bulamaz insanlar ve yollarndan artlan insanlar, maddi ve manevi bakmlardan ortalkta kalmaktadrlar. Elinizdeki almada biz, aile kurumunun moder-nist deerler ve bununla birlikte kk eskilere dayanan bir takm kabuller nedeniyle yaad problemleri ele alrken; bu kurumun znde tevhidi bir yaps olduu inancndan hareket ediyoruz. Biz ailenin tevhidi/islami bir kurum olduuna inanyor; ada insann muzdarip olduu problemler gibi ailenin yaad problemlerin de tevhidi ilkelerin hayata geiriliiyle ancak zme kavuacan dnyoruz. Son yzylda aile kurumunun bana gelenler, varlyla kaim olduu tevhid inanc olmadan bu kurumun kolayca zleceini ortaya koymutur. 'htiyalara bulunan cevaplarn toplam', en ok kullanlan uygarlk tanmlarndan biridir. Bat uygarl maddeyi ve maddi ihtiyalar yceltirken, manevi ihtiyalarna cevap vermeyerek insanlar evsiz barksz brakan bir uygarlk olmutur. Seklerleen bat insan iin aile yuvasndan kopu, gayb alemine yabanclaan varln yeniden tanmlamakta zorluk ektii iin, manevi (deru-ni) bakmdan da evsiz, yuvasz kalla birlikte gerekleti. Sosyolog Peter L. Berger'in deyiiyle, modern topluft-larda dinin geirdii kriz yznden sosyal evsizlik sorunu 'metafiziksel' (bize gre 'gaybi') bir yapya brnerek,

evrende evsizlik sorununa dnt. Modernizmin yol at evsizlik hissi, 'kkszlk' hissinden de bamsz deil. Biz bu almada modernizmi, en genel ve yaygn anlamyla eskinin deerlerini iptal ederek yerine yeni deerleri yerletirme tutumu olarak ele alyoruz. Daha zelde bu deitirme, "eski'ye ait saylan dini deerlerin yerini "yeni ve ileri" saylan dnyevilikle snrl deerlerin almasn amalar. Kukusuz yuvaszlk hissini, yabanclamay duyurtan kltrel deime veya blnme, sekler rejimlerle ynetilen mslmanlar ve islam kltrn pek yakndan ilgilendirmektedir, islamiyet'te aile, bireyden evrensel mmete uzanan iliki dzeyleri arasnda en somut, temel ve blnemez tek sosyal iliki birimidir ve 'ekirdek' zellii tar. Bu yzden ailenin yaad bunalm, sekler ve modernlemeyi hedefleyen ortamlarda yaayan mslmanlar iin daha yaralayc sonular hazrlayabilir. Ekonomik gleri olsa bile, kltrel bamszla sahip olamayan mslmanlar, modernizasyonun yuvasz brakan etkilerini kentlerinde, evlerinde ve kiiliklerinde yaamaktan kurtulamyorlar. Yeniden mutlak dzene, bereketli ev ortamlarna kavumak; aile kurumuna kkenine uygun zellikleri yeniden kazandrmak; modern kentlerin deerleri izafiletiren, btnlk bak paralamaya kurulu arknda nasl mmkn olacak? Bize gre, tevhidi ailenin canlandrlmas srecinin gerekleri, bu soruya verilecek cevaplan da iinde barndrmaktadr. nsann anlamdan yoksun "evsiz!' bir varlk olarak maddi ve manevi bakmdan ortada (sokakta) kal,'modernizasyonun ve seklerizasyonun en yaralayc bedellerinden biridir. Bu sorunun zm, modernizmin kanlmaz olan sorgulanmasyla balamtr ve srmekte9

dir. Biz bu kitapta aile kurumunun kn getiren modernist kabullerin tahripkarln konumuz erevesinde gzden geirirken, tevhidi ailenin canlandrlmasnn ve yeniden tanmlanmasnn gerekelerine de deinmeye altk. Bunu yaparken, mslmanlarn modernist kabullerden etkilenmeyecek saf bir yaplanma gerekletirmelerinin nasl mmkn olacan (snrl olarak da olsa) tartmaktan da geri durmadk. Bylece ilk blmde, mslmanlarn evlilikleri ve aile dzenleri etrafndaki problemleri inceledik. Tevhidi bir kurum olan ailenin mslmanlarn varlk mcadelesinde merkezi bir neme sahip olduunu dnyoruz. Ancak, mslman aile pratikte ne denli tevhidi olabiliyor? Yaanlan gayri-islami ortamlar mslmanlarn evliliklerini ve aile yaplarn nasl etkiliyor? Mslman kadnn yeri evidir, denilir. Bu szn gerekliini irdelerken mslman kadnn kimliine ilikin bir takm yarg ve kabullerin mahiyetini gzden geirmemiz- kanlmaz oldu. Mslman kadnn eviyle ilikisinin bir tutukluluk, mahkumiyet demek olmadn; ev merkezli bir hayatn eve kapanmak, evle snrlanmak anlamna gelmeyeceini dnyoruz. Bununla birlikte retici ve gelitirici faaliyetin, toplumsallamann sadece 'dan-da' olabilecei, dar ortamlarnda salanabilecei grn de sorguluyoruz. Bunlara bal olarak, tevhidi aile kurumunun totaliter bir yaps olmad, bu kurumda mslman kadnn haklan ve devleriyle birlikte kocasnn varlnn potasnda eriyen biri olarak deil de, birey olarak sorumluluk sahibi bir taraf olarak yer ald dncesine; tevhidi ailede mevcut hiyerarinin, saltanat gelenein Vesayet' iddiasyla oluturulan hiyerari anlayna benzemedii grne; bunlarla irtibatl olarak evlilik ilikisinde mslman kadn yoksayan kimi geleneklerin gerekelerine ve karmlarna yer verdik. Ayn 10

erevede gen kuak mslmanlarn evlilik sorunlarna da eildik. kinci blmde, kukusuz aile kurumunun zayflamasnda byk pay olan bir konuyu; gemite kadn salt evde tanmlarken bugn onu evinden soutan eskilere uzanan bir gelenein iki yzn ele aldk. Batl kadn evinden soutan gelenek, onu darnn acmasz, yar ve ykc ortamnda mcadeleye zorlayarak zne yabanclatryor ve vehimlere bouyor. Amaszlk ve tutunduu deerlerdeki kargaa yznden darnn binbir seenek umulan alan daralyor, kararyor ve batl kadna kle gemiinin kafesini hatrlatan bir mengene haline geliyor. Biz, batl kadnlarda art gsteren bir araz olarak agorafobiyi, ancak satlmak zere ve aalanan bir hviyetle agoralarda bulunduklar, fitneye yol amamalar gerekesiyle evlere kapatldklar karanlk bir gemiin ardndan yanl bir zgrlk anlayna duar olmu ada batl kadnn doasnn bakaldrs olarak, sembolik bir anlamda ele aldk. Aile kurumunun geirdii bunalmla, insann sosyal ve gaybi evsizliinin birlikte zmlenecek sorunlar olduuna inanyoruz. Modernist kabullerle birlikte, gemite hayatn retken merkezi olan evin geirdii anlamsal deimenin ardndan scakln yitirerek nasl da salt 'mlk'e dntn ikinci ve nc blmlerde ele aldk. Salt tketici (ve tkenen) bir iliki birimi deil, insani deerleri ve duygulan reten zenginletirici bir kurum olarak tevhidi ailenin gereklemesinin gerekleri; nc blmde zerinde durduumuz ana konulardan biri oldu. Mslman toplumlarda ve "nc dn-ya"da gnmzde de rnekleri yaayan geleneksel geni aile, tevhidi ilkelerle ilikileri yeniden gzden geirildii ve bylelikle kusurlarndan arndrld takdirde, modern a st retken ve gelitirici aileyi yeniden ger11

ekletirecek ilkelere yakn durmaktadr. Bu kurum, insanseverlik gibi kulluun da somut olarak gelime ve gerekletirme ortam bulduu ve snand gerek, blnmez tek sosyal iliki birimidir. Bu yzden de aile kurumunu ayakta tutan tevhidi deerlerin canlandrlmasnn evsizliin bunalmlarn yaayan insanlk iin var- lksal bir nem tad grn tayoruz. Bu konularda sylenecek, yazlacak daha ok ey var mutlaka. Ancak, -vahiy ve vahiyden kaynaklananlarn dnda- szler ve yazlar ne kadar arpc olurlarsa olsunlar, drst bir yaant rneinin yerini tutamazlar. almamzn, btn olumsuz artlara ramen kendine ve bakalarna kar tevhidi duyarllkla hareket etmeyi srdren, inand gibi yaama gayreti iinde olan z sz bir muvahhidlerin paha biilmez varlk mcadelelerine bir katks olacan mid ediyoruz. Elbette yanllarmz, hatalarmz olabilir. Bunlarn da hogryle karlanmasn diliyoruz. aba bizden, takdir ise her eyin en dorusunu bilen yce Allah'tan. Cihan Akta 5 Ocak 1992

12

Birinci Blm ALE VE TOPLUM ARASINDA MSLMAN KADIN

Toplumsallamann Nitelii Bireyin bir takm roller yklenebilecei belirli bir toplumun ya da toplumsal grubun tarzlarn renme sreci, "toplumsallama" olarak adlandrlr. Btn bir hayat boyunca devam eden uzun bir sreyi kapsayan bu srete birey, toplumla ilikisi asndan etkin bir kiilik ortaya koymaktadr. Bir dier adan da toplumsallama, insann iinde yaad topluma bir eyler katabilmesi, sunabilmesi; ya da kendisini gelitirmek iin topluma alabilmesi ynnde srekli gelien bir harekettir. Yklendii veya ona yklenen toplumsal roln doasna ve yeteneklerine uygun olmay, bireyin kendisi ve iinde yaad toplum asndan olumsuz sonulara yol aacaktr. Ve yine, kendisi ve toplumu iin uygun (hayrl) , yeteneklerinin elverdii bireysel ve toplumsal rolleri yklenmesinin engellenii de bireye ve mensubu bulunduu topluma, savunduu dnya grne zulmedilmesi demek olacaktr. nsan iinde yaad toplumun kendisinden bekledii ilkeleri ve deer yarglarn benimsemeyebilir; bu deerleri eletirmeyi ve deitirmeyi, kendi inand deer yarglarn topluma anlatmay ve benimsetmeyi dileyebilir. Hatta, kimi zaman bu durum, mslmanlarn 13

doruyu bildirip yanltan sakndrma ve tebli devlerinde olduu gibi' "dilemeyi" aarak bir grev haline gelir. Bu durumda toplumsallama, bireyin inan ve nerilerini iinde yaad toplumun anlayabilecei uygun bir dille ifade edebilme srecini de kapsamaktadr. inde yaad toplumun (sistemin) deerlerine ters grnen bilgi ve eylemle toplumuna ynelen kiinin, dier insanlara nazaran daha donanml ve iradeli olmas gerektii bellidir. Szgelimi bir mslmann iinde yaad topluma slam dinini anlatmay dileyii, o toplumun ayrde-dici zelliklerini iyi bilmesine ihtiya duyar. Gayri islami veya islami, islamn bilindii veya bilinmedii toplumlarda nasl davranmak, nelere dikkat etmek gerekiyor; mslman olan bireyin z varlndan balayarak evrensel mmete doru genileyen yeniden "toplumsallama" abas, bu sorularn cevabna da ihtiya duyar. Yanl Toplumsal Rol Kabulleri Modernleme hedefi yolundaki lkemizde "kadnlarn toplumsallamas", onlarn zamanlarnn ounu ev dnda bir ite veya bir dernekte ya da popler gazetelerin "cemiyet haberleri'ne konu olan salon faaliyetlerinde geirmesi eklinde anlalmaktadr. Ev kadnlnn asalaklk, anneliin deersiz bir yatrm sayld bir dzenekte, bu anlay yerletirmeye alan youn bir propagandann sonucunda kadnlar "sosyal olmak", "sosyal kiilik kazanmak" adna, nereye ve niin gitmek zere olursa olsun, annelii artran ev ortamndan uzaklama abasna dmlerdir. Oysa, gemi alarda "toplumun hayrna" denilerek btnyle evlerine kapatlp toplum hayatndan tecrit edilmeleri gibi; "modern a" diye adlandrlan zamanmzda da "toplumun hayrna" denilip btnyle evlerinden kopmalar da, onlar ftratlarna yabanclatrarak veya ftratlanyla sava-14

maya sevkederek mutsuz klmtr. Gnmzde ilerici ve modern saylmann balca gereklerinden biri, kadn haklarna sayg duyduunu yksek sesle dile getirmek olmaktadr. Batl olmayan ama batllamaya alan lkelerde bu ynde daha ok grne nem veren abalara dlyor. Avrupa Topluluu'na ye olmaya olaanst nem veren Trkiye'de de insan haklan balamndaki dier problemlere olduu gibi kadn sorununa da Avrupa'ya, Bat'ya bu yolla kendini kantlama gayretinin belirledii biime nem veren tutumlar sz konusudur. Derin analizlerden ve incelikli programlardan yoksun bu yaklamn kadn-erkek eitliine nem verdiini kantlama gayreti, isabetsiz rol paylamlarn da yan-sra getiriyor. Bunun ilgin bir rnei, 'Avrupa'da Kadn Erkek Eitliine Doru' konusunun ilendii Avrupa Konseyi Dergisi'nde yer alan u ilanda izlenebilir: "Kaportac Leyla Hanm, bebek bakcs Ahmet Bey' diye bir seslenmeyle balayan ilan, yle sryor: "Niin olmasn? Kadn, erkek, hepimizi ilgilendiren bir konu bu. Avrupa Konseyi bu sessiz devrimi anlamanza, ona katlmanza, haklarnz daha iyi tanmanza yardmc olur. Avrupa'y yaratmann 1001 yolu var..." Aktr ki, bebeklerle zel ruhsal yaknl nedeniyle bebek bakcl iinin bir kadna; fiziksel yaps nedeniyle de kaportaclk iinin bir erkee uygun grlmesi daha isabetli olacaktr. Ancak, kadn-erkek eitliinde ne kadar yol alndn kantlama (ve bu vesileyle Avrupa'nn takdirini kazanmay umma) gayreti, bu tr biimsel eitlik iddialarn n plana karmaktadr. Bylece kaportac giysisini giydirmekle bir kadnn erkekle eit bir pozisyona oturtulduu ve bylece ona btn sorunlarndan kurtulduu bir yolun ald varsaylmaktadr. 15

Kadnlarn Toplumsallamas Sorununun Arkaplan Kadnlarn toplumsal konumlarna bal sorunlar, yaadmz yzyldaki tartlma boyutlaryla uzak bir gemie sahip deildir. Ancak, belki de bu tr sorunlar, kadnn insan saylmas balamndaki tartmalarla parelel zn bir tarihsel seyre sahip olmutur. Gara-udy'nin dedii gibi, alt bin yllk "ataerkil" toplum yaps, kadn boyutu ynnden ktrm braklm ve bu tarih boyunca toplumsal ilikilerde"erkek" deerler birinci plana konmuken, "kadn" deerleri ihmal edilmitir. Bu bakmdan, "g ve sava, arpma ve hakimiyet konularnda 'erkeke' deerleri birinci plana koymu olan toplumlarmzn genel problemi, toplumsal ilikilerin 'kadnlatnlmas' problemidir. reti itibaryla islamiyet'in kadn sorununa ilikin temel problemleri zd; ilerici ve devrimci abalarla kadna ilikin cahili kabulleri deitirerek insanln yarsn tekil eden kadn cinsini yeniden insanla kazandrd... gibi hususlar; bilinen, genellikle de kabul gren gereklerdir. Tahrif edilmi Yahudilik ve Hristiyanlk'ta ise kadn, cinsel zellikleri itibaryla sulanarak toplum dna srlen eksik, kusurlu ve insanl tartlr bir "mahluk" saylagelmitir. Az ok dnen, soru soran, hurafelere teslim olmay reddeden kadnlarn Engizisyon'un hmna urad ve "cadlk" gerekesiyle yakld Ortaa Batsnda kadnn konumu u ataszlerinde zetlenebilir: "Bir kadn evinden darya kez kmaldr: Vaftiz edildii, evlendii ve ld zaman."; veya, "Kadn, kedi ve baca evi hi terketmemeli-dir." (C. Perkins Glman, Kadn ve Ekonomi, Kaynak Yaynlar, sf. 35-36). 16

Antik a'da Yunanl filozoflardan Eflatun, kadnn ve erkein yeteneklerinin nicelik asndan farkl olmakla birlikte nitelik olarak birbirinin ayn olduu grn savunmutu. rencisi Aristo ise, her iki cinsin yeteneklerinin, doal hak ve devlerinin birbirinden farkl olduunu savunarak hocasnn bu alandaki dncelerini iddetle eletirmiti. Onlar izleyen filozoflar, Aristo'nun grlerini Eflatun'unkilere yelediler ve bu grleri daha u boyutlara tayarak "kadnn btnyle erkekten zayf ve geride' yaratld ve bu yaratl esaslarna gre tanmlanmas gerektiini savundular. Pavlus'dan itibaren bozulmaya balayan Hristiyanhn syleminde kadnn insani faaliyetleri dindarlk veya fesad nleme adna engelleniiyle birlikte, bat kltrnde kadnn salt cinsel obje sayld bir noktaya ulalmasna ve bu noktada feminist hareketlerin devreye girmesine amamak gerekir. Kadna ilikin ktmser yarglar bat kltrne o denli egemendir ki, bu yarglar "Hristiyanla lanet" okuyan Nietzsche de bile kilisenin mahkum edici syleminin gelitirilmi ekliyle devam eder. (tyinin ve Ktnn tesinde'de Nietzche, Avrupa'daki kadn hareketlerinden yola karak, unlan sylyor: "Kadn zerk olmak ister: Bu amala erkekleri, "kadnn kendisi" hakknda aydnlatmaya balar-bu Avrupa'nn genel irkinletirilmesindeki en kt gelimelerden biridir. Kadnlann bu kendilerini beceriksizce rlplak ortaya koyma abalan neyi aydnlatacak ki! Kadnn utanmak iin o kadar ok sebebi var ki: Kadnda o denli ok an titizlik, yzeysellik, akl hocal taslama sevdas, kck kendini birey sanmalar, kck dizginsizlikler, kck byklk tutkusu gizli ki -Davranlar ancak ocuklarla incelenebilir. imdiye dek temelde bulunanlann hepsi erkek korkusuyla en etkin biimde denetlenip bastrld. Vay u "kadndaki ebedi s17

kcha" -Ne oktur onda!- skcln ban alp gidebilmesine!..." diye sryor. Bkz., Ara Yaynlar, sf. 162). Ecce Homo'daki "Kadn erkekten llemez derecede daha ktdr; daha aklldr da. Bir eit yozlamadr kadnda iyilik... O 'ince' duygular var ya, tmnn mayasnda bir fizyolojik bozukluk vardr." eklinde uzayp giden ifadeleri de, kilisenin kadna ilikin yarglarm artrmaktadr. Nietzsche'nin "kadns" zellikleri kmseyii veya kmsedii zellikleri btn kadnlarn ortak zellii say, Bat kltrnn erkek egemen arka planna uygun dmektedir. Doaya ve "srden" saylan insanlara saldrgan, aalayan, buyurgan yaklam bu kltrde, "tanrlara kafa tutan, tannlaryla yana kalkan bat mitolojisinin ve hmanizmasnn "stn" insannda arketipini bulur. Gnmzde de dogmalardan, hurafelerden arnarak bilimsel olmakla vnen Bat'da, sevgiyi, manevi/ ruhsal olan nemsemeyen, varlk'a paral olarak bakan rasyonel dnce egemendir. Bilim alanndaki bu Descartesi egemenlik, gnmzdeki Bat'dan tm dnyaya yaylan insan ve eya sorunlarnn balca sebebi olma durumundadr. Rasyonel zihnin stnlne iman eden bu dnya gr, doaya ve kadna hkme-dici tutumunda Yahudi-Hristiyan geleneince desteklenip yreklendirildi. Denilebilir ki, ataerkil tarih boyunca doa ve kadn smrsnn elele gidii, bu gelenek tarafndan beslendi. Bat lkelerinde ise feminist hareketler, "erkek egemen" diye niteledikleri btn bir insanlk tarihi ile birlikte, yalnzca "erkee maledilmi, erkei kollayp gzetiyor" saydklar dinleri de sulayp reddetmektedirler. Kadnlara bak as itibaryla btn ilahi dinleri ayn kefeye koymak, feminist hareketlerin byk yanl-gsyd. Kadnlar ezen ve kiiliksizletiren batl yasalar

ilahi dinlerden kaynaklanyor deildi. Hareketin hakl k noktasna ramen, kadn sorununa ilikin taleplerin "ftrat" unsuru gznnde tutularak deil de erkein mevcut konumuyla eitlik dileine gre ekillenmesi de hatal oldu. Bylece ev, kadn her halkarda tutsak klan bir mekan saylarak; insan yetitiren bereketli bir ilk mektep olmaktan, "yuva" olmaktan kt. Bu ayn zamanda anneliin kmsenmesi, hatta reddedilmesi demekti. Bylece, bireysel ve toplumsal kiilik sahibi olmas hedefi, hamileliin, doum yapmann, emzirmenin reddi gibi tezahrlerinin bulunduu kadnn doasna yabanclamasn getiren muhtevasyla, zarar verici bir istikamette seyretmeye balad. (rnein, Shulamith Firestone tarafndan yazlan Cinselliin Diyalektii'nde kadn erkek eitlii talebi adna adeta kadn cinsinin yokedilmek istendii izlenimi verilmektedir.) tslam ise, kadn zerinde erkeklerin (gllerin) mutlak ve tartlmaz hiyerarik stnln krmakla kalmam; retisiyle onun zerk kiiliini teminat altna almtr, islam dini kadna insani haklarn iade etmi ve fakat bunu yaparken ona erkeklerle hasm deil, dost ve yardmc olunan bir konum sunmutur. slami kadn hareketi bu bakmdan, cinslerin yozlamasnn nlenmesini, cinsler arasnda bar ve asayii ngrmektedir. Murtaza Mutahhari'nin adlandmyla, islami kadn hareketi siyah, krmz veya mor deil, beyaz (ak) bir hareket saylmaldr. Beyaz kadn hareketi, erkekle kadn kendi cinsleriyle ve kar cinsle bartran, ftrata (yaratl zelliklerine ve amalarna) nem veren, bylece kadn haklarn kadnla erkein insan olarak eit ama farkl olduklar, gereinden yola karak ele alan bir temele sahDtir. 19

islami retide kadnn toplumsal kiiliini gelitirip koruma haklan teminat altna alnmtr. Kur'an- Kerim, hi bir cinsel aynm kayd koymadan, toplumsallama srecinin insan ftratna yerletirildiini ve yaratlnda zaten varolduunu bildirir. Hueurat Suresi'nin aadaki ayetleri bu bakmdan anlamldr: "Ey insanlar, biz sizi bir erkek ve bir diiden yarattk ve birbirinizi tanmanz iin sizi milletlere ve kabilelere ayrdk. Allah katnda en stn olannz, takvaca stn olannzdr." (Hueurat, 13). Bu ayet-i Kerime'de, insanlarn birbirleriyle canl ilikilerini tevik eden bir ileyi tlenmektedir. Renk, dil ve fiziksel zelliklerin farkll, bir aalama vesilesi deil; zenginlik vesilesidir. Farkllklar, insanlarn birbirlerini tanmalann tevik eder; kendinde olanla dierlerine katkda bulunmaya sevkeder. Bylece fiziksel farkllklar ve tanma eylemi, toplumsal hayat olumlu anlamda motive edebilir. Doruyu bildirip yanltan sakndrma devi, insann kendisinden olduu kadar toplumundan da sorumlu olduunu hatrlatr. Bu ilkede insann toplumsal sorumluluktan somutlarken; kadn olsun erkek olsun btn insanlara (mminlere) bulunduklar artlann elverdiince slam'a hizmet etmelerinin gerei duyurulur. Dini sevdirmek, gzelletirmek ve kolaylatrmak, teblici mminlerin dikkat etmesi gereken ilkelerdir. Mminlerin birbirlerini sevmesi ise, iman'la balantlandnlr: "Gerek iman etmedike cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmedike de gerek iman etmi olamazsnz." (Mslim). Resulullah' (S.A.)'in; "Hepiniz birer obansnz ve her biriniz srsnden sorumludur." szne muhatap olan mslman, toplumsal sorumluluu her zaman uyank olmas gereken insandr. Nitekim Resulullah, "in20

BHH^^BBHHBH

de gnahlarn ilendii ve bunlar deitirmeye gleri yettii halde deitirmeyen her bir toplumun toptan cezalandrlmas umulur." demitir. Toplumsal hayata verilen nem, Tirmizi nin yer verdii u hadis-i erifte de somutlamaktadr: "Halk arasna girip onlarla kaynaan ve onlarn ezasna sabreden mmin, halk ile dp kalkmayan ve cemiyetin teklif ettii vazifelerin arlna tahamml etmeyen mminden ecir ve sevap cihetiyle daha byk, daha kazanldr." inde bulunduumuz artlarda (renci, bekar, evli ve ocuklu olsa da, youn olarak ilgilenmesi gereken yata ocuklar olmayan) mslman kadnn toplumsal sorumluluklar stlenmesine, yeteneklerini gelitirmesine ve kariyer sahibi olmasna duyulan ihtiya artm durumdadr. Mslman kadnn ihmal ettii, bo brakt ve nem vermedii her kayda deer toplumsal sorumluluu bir bakas farkl hedefler iin ivedelikle sahiplenecektir. Toplumsallama olgusu, kiinin kendisini ve toplumunu eitmesiyle yakndan ilgilidir. Bu adan baklnca mslman iin hayat, mrnn sonuna kadar srecek bir mektep olmaktadr. Toplumsal sorumluluklara talip mslman kadnn ilk devi de, kendini yetitirmek olmaldr. slam' renme ve yaama gayreti yannda, gelitirdii ve toplumun hizmetine sunduu yetenekleri, gzel ahlak ve iyi insani ilikileri, alkanlyla da rnek bir kiilik olmaldr, tinde yaad topluma tebli yapabilmesi iin 6 toplumun zelliklerini olduu gibi iinde yaanlan zamann ve mekann zelliklerini de iyi bilmesi gerektii aktr. rnein toplumu etkisi altnda tutan ideolojileri tanmaldr veya toplumuna hangi slupla ynelmesi gerektiini kavramaldr. Her msl21

mann toplumsallamas an 0 geerli nln - s amakiin anlatmak seklini x 5 /, Srenmek-yarumluluklar slenmestef1*** ^^ *>SUreC1 musI geeriidir. ' ^ kadn- iin de Toplumsal Konum Kadnn toplumsal konumu insanlk tarihi boyunca belirgin durum ortaya koymutur: Baz dnem ve deerlendirmeler asndan kadn, sadece ev iinde ve evocuk-e geninde gerekli bir varlktr. Kimi dnemlerde ise, toplum iinde insani yetenekleriyle deil de cinsel zellii itibaryla n plana karlan, ahnelik zellii gzard edilerek salt cinselliiyle, (cinselliini sunabiliiy-le) kabul gren bir varlk saylmtr. nc durumda, toplumsallamay talep eden kadn cinsel kimliine (ftratna) yabanclamad ve cinsellii istismar edilemeyen bir kiilik konumu kazanmaktadr. Elbette btn insanlk tarihi boyunca kadnlarn ev hayatndan kopular, sadece sanayi devrimi sonrasnda kadn igcne gerek duyuluuyla gereklemedi. Kadnn ev hayat dnda uralar edinmesi, insanlk tarihi kadar eski bir gemie sahiptir. Ve baz insani tutumlar, btn "ilerleme" teorilerine ramen, tarihin her dneminde benzeri zellikler ortaya koymaktadr. Belki kimi ferfomenlerin ortaya k artlan ve gerekeleri, ve yalnz biimsel olarak deiiklik gstermektedir. Sanayi Devrimi'nin ve modernizmin vazettii sloganlardan yzyllarca nce de kadnlar ev hayat dnda alp meslek gelitirmeye sevkeden itmeler vard. Ancak, yaanlan zaman diliminin zelliklerine bal olarak, mevcut soru ve problemlerin, ilkelerin ve deerlendirmelerin nitelikleri farkllk gsterebilir. Bu durumda, kadn ev hayat dnda bulunmaya, evden uzaklamaya sevkeden

nedenler aratrlmaldr. Bylece grlr ki toplumsal konumdan ikisi kadn deersizletiren ve mutsuz eden sonular vermiken; "orta yol"un tutulduu konum, ona saygn bir insani hviyet kazandrmtr. te yandan, ilk yaklamda kadm neredeyse, ev ortamlarn tamamlayan bir eya telakki edilmitir. Bu durumda kadnn insani yetenekleri krelmekte, iradesi hilenmekte; bunlarla birlikte sorumlu bir kul olarak Allah yolunda arifane almalar yapabilme yollan bile tkanmaktadr. Bu konumda kadn kendi adna ve bakalar adna fikir yrtebilecek; ailenin problemleri iin istiare edilecek biri de deildir. Srekli evin iinde bulunduu ve evresi snrl olduundan, kendisine dardan her hangi bir etkinin eriemedii hesab edildiinden; evin erkei iin, aile iin deerli ve saygn telakki olunur. Ancak, ona atfedilen bu saygnlk ve deer, bilincinin dnda gelien bir eydir. Bu anlamda kadm elmas ve prlanta gibi mcevher cinsinden bir eya mesabesindedir. Kendi bana hareket edebilme ve katlm gcne sahip deildir. Toplumla ve dnyayla ilikilerinde (toplumsallama durumunda) nce babas, sonra kocas araclyla gelen bir dolayllkla evrilmitir. Diyebiliriz ki, ataerkil (eril) nitelikli uzun tarihi dnemler boyunca ve ok yakn zamanlara kadar kadnn varolu durumu, aa yukar bu vehede ekilenmitir. Kimi tarihi dnemlerde ise kadnn "topluma katlm" veya "zgr olmak" adna ftri zelliklerini yadsyarak anne ve e sorumluluklanndan uzaklat grlr. Nedenleri ve sonularyla gnmzde de izlendii zere bu durumda kadn genellikle, bireysel/toplumsal kiiliine kavuma adna, tpk eski yzyllann kle pazarlannda (agoralarda) veya saraylann haremlerinde izlendii gibi; podyumlarda, vitrinlerde ve reklam panolannda salt cinsel bir imajla ne karlarak, cinselliiyle "paza23

ra srlerek" kiiliksizletirilmitir. Bu, insan haklarndan ve kadn haklarndan olduka sz edilen bir dnemde ve moda, sanat, cinsel zgrlk gibi ssl klflarla gerekletirilen bir kiiliksizletirme srecidir. (Mutaharri, Hseyni Yiitlik, Kalem Yaynlar.sf. 267-274.) Bat toplumlarnda bugn en byk sorunun kadnn ak meta ve porno arac haline getirilmesi olduu, stanbul'da dzenlenen uluslararas bir seminerde konuan Finlandiyal sosyolog Sari Nare tarafndan teyid edilen bir gerektir. Nare, ayn konumasnda Hristiyan literatrn meta haline getirilen kadn kontrol altnda tuttuunu; islam'n ise rtnme emri ile kadn meta durumuna dmekten koruduunu belirtmiti. Gerekten, mslman toplumlarn geleneinde yzyllardan bu yana, islami ilkelerin (ahlak m) vicdanlarda yerettii kadaryla, btn zayflarla birlikte kadnlarn da zlm grmesini ve istismar edilmesini engelleyen veya snrlayan bir kabul arlk kazanmtr. Bylelikle, aa yukar miladi 1000. yla varncaya kadar, mslman toplumlarda kadnlar toplum hayatndan dlayan ve onlar Hristiyanlnkine benzer bir mahiyette tanmlayan cahili yaklam etkili olamamtr. Bununla birlikte, Avrupa'nn baz lkelerinde iz brakm olan kadnlarn insani varlna deer veren slam kltrnn, kadnlara hak talep eden hareketlere ivme kazandrd sylenebilir. Her ne kadar nyarglardan btnyle bamsz olamasa da, Andree Michel "Feminizm" adl kitabnda bu gr dile getirmi; Italya'daki feminist bir gelenein kltrel planda yaayabiliini bu lkedeki "kadnlara kendilerini kantlama olana tanyan" mslman kltrn etkisine balamtr. (Bkz, A. Michel, Feminizm, Kadn evresi Yaynlar, sf. 52, 64). Ancak, bu nemli miras konusunda pek az batl 24

aratrmac ve bilim adam nesnel ve hakinas olabilmektedir. slam Avrupa'da adb kitabnda slam kltrnn spanya ve Sicilya'dan doru yava yava kuzeye yaylarak Hristiyanlan cezbediinden rnekler veren Prof. Montgomary Watt, birok Avrupalnn bu kltrden neyi benimsemi ve neyi kabul etmise, bunlarn mslmanlara ait ve islami olduunun pek az farkna vardn kaydetmektedir. (slam Avrupa'da, Marmara niversitesi lahiyat Fakltesi Vakf Yaymlan,sf. 56-58). Avrupa'da kadn haklan hareketlerini de iine alan insan haklan alanndaki giriimlerin, islami retinin hayata geirilen ilkelerinden rnek ve ilham ald sylenilebilir. Bununla birlikte, neredeyse iinde bulunduumuz yzyln ikinci yansna kadar, mslmanlann tarihinde yalnzca slam'n ilk yayl dneminde kadnlar siyasi, askeri ve kltrel alardan toplumlannda etkin roller stlenebilmilerdir. Sonra bu roller giderek zayflamaya balam; kadnn sokaa kmasnn fitneyi davet, toplumu ifsad edecei; kadmlann "eytann a" olduklar eklindeki kanaatin yaylmasyla da giderek anlmaz olmutur. Bu kt kanaat ylesine dinden bilinmitir ki, gnmzde de mslmanlar arasnda kadnn toplum iindeki rol, islami harekete katlm etrafndaki tartma ve yaklamlar, Asr- Saadet'ten gnmze eitlenerek gelen "kadn ve fitne" arasnda irtibat kuran iddia ve kabullerden bamsz olamamaktadr. "Fitne ve Fesat* Sylemi inde yaanlan zamann fitne zaman olduu, bu yzden mslman kadnn evinden ok zaruri durumlar dnda kmamas gerektii gr, kadnn slam'a hizmetini, cihadn, insani etkinliklerini eviyle snrlandrr. Ancak, islami ve insani haklann; teblii, cihad, 25

ilim renme ve retme, doruyu bildirip yanltan sakndrma gibi hak ve sorumluluklarn, suistimal edilebilecei gerekesiyle ve snrsz bir zaman iin kaytsz artsz yrrlkten kaldrlmasn veya yasaklanmasn savunmak mmkn deildir. Mslman kadnn toplumsal faaliyetlerden uzaklatrlmas durumunda; onun bu alandaki yerini bakalar memnuniyetle igal edeceklerdir. Din adna, sosyal felaket ve zararlardan korunmas adna veya toplumun selah iin toplum hayatndan yaltlmas suretiyle salt eve ve ev ilerine uy^ gun bir kiilie brndrlmesi; giderek onu Kur'an'n muhatap ald sorumlu, akleden, dnen, duyarlklar krelmemi kul olmaktan uzaklatracaktr. Bu tr kstlamalarn, kiide hayata gerek anlamda ve dolaysz katlm imkanlarn yok edecei ve psikolojik rahatszlklara sebebiyet verecei de byk ihtimal dahilindedir. te yandan, toplumda fesad kmas muhtemelse, Kur'an buyruklar gz nnde tutularak bu konuda kadn kadar erkein de sorumlu tutulmas ve hassasiyet gstermesi beklenmelidir. Fesada yol amak elbette her iki kesim iin de haramdr. "Kadn eytann adr" eklinde, Hristiyan meczuplarnn sylemlerini, srailiyat hatrlatan ve mslmanlarn da benimseyip kullanagel-dikleri ifadelerin ne denli islami olduu, kurani ifadelere bavurarak anlalabilir. Szgelimi, yeryznde gezerek gemi kavimlerin braktklarndan ibret almas istenenler yalnzca Allah'n erkek kullan deillerdir. Ayrca Kur'an'da kadnn varl erkek iin, erkein varl da kadn iin bir "iyilik" ve "hayr" unsuru olarak nitelenmektedir. Kadnn toplumdaki konumunu ve hareket alann kstlama ynnde bir gereke olarak fitne, kadn evden ktnda, bata cinsel gnahlar olmak zere erkek ve 26

kadnn gnaha dmeleri ve dini hayatlarnn bozulmas ihtimali olarak tanmlanmaktadr. (Bkz. Hayrettin Karaman ile Sylei, Nida ilahiyat Dergisi, ubat-Mart 91 says). Fitneye yol aaca varsaylan kadn btn mrn drt duvar arasnda geirse bile, gnah ilemesi ihtimaline kar ruhbanla, inzivaya bavurma eilimlerini hatrlatan bu nlem, hele ki iletiimin, telekomnikasyonun gnmzde ulat boyutlar dnlnce, fitne sorununun zm iin asla yeterli olmayacaktr. (Gerekte gnmzde televizyon ve video, insanlar eve balayan ve kapatan; ancak, seyredilen programlarn genel niteliiyle, toplumdan koparlan kitleleri uyutma ve suskunlatrma, tepkisiz hale getirme, insanlan renksizletirerek muhalefetleri yoketme aralar halihe gelmilerdir.) Hem, insanlk tarihi incelendiinde kadnlarn ya btnyle toplumdan tecrit edildii veya istismara ve yozlamaya msait bir tarzda topluma "katld" durumlarda zellikle cinsel meneili fitnenin daha kolay ve msait yaylma zemini bulduu anlalmaktadr. Sultanlarn haremleri, derebeyilerin atolar ve ruhbanlarn manastrlar yzyllarca, dounun ve batnn btn entrika ykl yklerinde okunabilecei zere, drt duvar arasnda cinsel ahlakn ille de gvencede olamayacann ibret verici rnekleri olmulardr. (Homoseksellik ve lezbiyenlik gibi cinsel sapmalarn da kadn ve erkek ilikilerinin dengeli olmad artlarda yaygnlat bilinir.) Zaten tesettr de kadnn fitneye yol amadan topluma katlmasn salayan bir yol, bir slup deil midir? Ve tesettr ykmll, sadece kadnlar iin deil erkekler iin de vardr. Yalnz kadnlar deil erkekler de, toplum iinde veya tek bana, drt duvar arasnda ya da sokakta, insani faaliyetlerini srdrebilmek, Allah'a ve 27

insanla kar devlerini yerine getirebilmek, kendi kendine yeterlilie sahip olabilmek iin dikkatli hareket edebilmelidirler. Fitne ihtimaline kar yaptrmlar, bir insan cinsinin insanlk durumunu ezip geecek boyutlara uzatlmamaldr. Zaten Kur'an, insanlarn nefislerini dzelterek fitneden kanmalar iin lleri ve yaptrmlar belirlemitir. Kadnda islami rt, cinsel zelliine bal olarak toplum iine gereince kabiiinin ls olmutur. Ve zaten rtnn varl, kadnn toplum iindeki varlyla tanmn bulmaktadr. Bir baka ifadeyle, rt olgusu zaten znde toplumsal olanla ilgilidir. srailiyat kkenli olduundan kuku duyulamayacak kimi menkibelerde ne kadar rtl olursa olsun, "toplumun selameti ve kendisinin de hayrna olaca zere" kadnn sokaa kmaktan kamdrlmas; mmkn olduunca da en i odalara kapatlmas tlenir. Hicap ve iffet gibi erdemler kadn iin, varln mmkn olduunca kamufle edile, unutturula e anlaml tutulur. Ve yle olur ki, olaan ifadeli sesiyle namahremin duyabilecei bir ortamda meramn anlat bile, fitneye yol aaca endiesiyle haramdan saylr. (Bu konuda ilgin bir gncel rnek, benzeri bir yaklamla, gazetelerde yer alan kimi ilanlarda veya dn davetiyelerinde evlenecek kzn adnn belirtilmeyii veya yalnzca adnn ba harfinin yazldr.) Geri ok zaman kimi mslman kadnlar da, tarihsel ve toplumsal artlarn kendilerini mahkum kld geri planda bu edilgenletirilmi kadn kiiliini iffetli ve takval islam kadn olma adna hararetle savunmulardr. Kur'an'a ve Snnete riayet adna Nisa Suresi'nin 34. ayeti kerimesini, kadnlarn dayak yemekten holandklar, dayan kadn emsini sakinletirici bir etkisi bulunduu, kimi kadnlarn ancak dayak yemekle yola ge28

lecek tiynette olduu eklinde tefsir eden kadnlar az deildir. Kukusuz bu tr aklamalara sevkeden nedenlerden biri, slam'a teslim olma kabuldr; Allah'n emirlerine sorgulamadan teslim olmaya sevkeden iman dncesidir. Ne var ki, insann bak asn geniletmeyen ve idrakini gelitirmeyen bir iman anlay, sahibine ve mensub olduu topluma zarar verebilir. Bu kabulleri hazrlayan daha nemli bir nedenin kadnlardaki bilgi, bilin yetersizlii ve renip aratrma imkanlarnn ktl olduu da bir gerektir. Bu yzden cinslerinin kusurlu, fitne ve fesat memba olduunu zaman zaman takva adna savunan, bu balamdaki menkibelere dini bir vecdle teslim olan; bu yzden kadnlara tahsil grmeyi, islami ilkelere dikkat edilerek de olsa ev dnda almay ve hatta rzk iin para kazanmaya uramay, vatanda olarak seme ve seilmeyi uygun bulmayan; onlara kocalarna (yoksa babalarna) kaytsz artsz itaati vazeden kadnlar az deildir. (Bu konuda bir deerlendirme iin bkz. mit Akta, Kadnn Toplumsal Konumu, Bu Meydan Dergisi, Ocak-ubat 1991). Btn renme ve anlama imkanlarna ramen kadnlara ilikin aalayc ve cinsellikle snrlayc, youn bir cinsel kimlik ykleyici toplumsal ve kiisel tanmlamalarn gnmzde modernlik, adalk ve ilericilik adma da srdrld ve kadnlarn bireysel ve toplumsal rolleri iin belirleyici olduu dnlrse; modernizmin tahribatlarna kar bir savunma psikolojisi iindeyken darya olduu kadar kendi kendini tartmaya da kapal cemaatlerde bu kabullerin srdrlegelii daha bir anlalr hale gelmektedir. Hem, Prof. Hatemi'nin yerinde tesbitiyle, "Bir adama krk gn deli dersen deli olur" misali, nyarglarla artlanm yanl eitimin sonucu kadnlar bizzat 'iblise daha yakn olma' yalann benimseyip kabullenir ve cinsiyetlerini haksz yere sular, 29

cinsel zelliklerinden utanr hale gelebilirler." ((Bu konuda geni bilgi iin bkz. Prof. Dr. Hseyin Hatemi, Kadn blis Arac mdr/Kadnn k Yolu,-llahi Hikmette Kadn, sf. 160-166, aret Yaynlar). Kadnlara likin Uydurma "Hadisler" ve Kssaclk Daha Hz. Peygamber dneminde balayan hadis uydurma furyasndan kadmlar da byk lde nasiplerini almlardr. Hz. Peygamber'in (selam zerine olsun.) hassasiyeti nedeniyle salnda bir lde ihtiyatl srdrlen hadis uydurmacl, sonraki dnemlerde birok neden ve vesileyle artarak ve eitlenerek devam etmitir. Bu nedenler arasnda frka, mezhep ve kabilesini savunmak; milliyetilik duygusu, kiisel kar temini yannda; slam'a dmanlk kadar bu dine hizmet etme sans da rol oynamtr. Kadnlara ilikin uydurulan szlerin de ounlukla "kadnlar toplumun fitnesinden, toplumu da kadnlarn fitnesinden koruyup gzetme" gibi amalara matuf olular muhtemeldir. Ancak, sebebi her ne olursa olsun, hadis uydurmay normal karlayan kimselerin kapasitesi ve mantnca maslahat saylan ifadeler, kadnlar eksik ve kusurlu, fesada yol aacak ve erkekleri yoldan karmak iin eytana yardmc olan insan cinsi saydran; bu ynleriyle de islam'n evrensel ve ebedi mesajn bulandran, slam'a yaplan saldrlarda younlukla kullanlan dayanaklar olmulardr. Bu szlerden, dindarlk adna veya slam Dini'ni sulamak zere yaygnlkla kullanlan birka rnek, unlar: "Kadnlar Allah-u Teala geride brakt gibi siz de geride brakn." (Aliyy'l-Kari, Zayf Hadisleri renme Metodu, sf. 34).
30

"Kadnlara itaat, nedamettir." (A.g.e.s sf. 80). "Kadnlarn akllar, ehvetlerindedir." (A.g.e., sf. 82). "ileri gelen hanmlardan sakn." A.g.e., sf. 92'de, bu szn Peygamber (S.A.)'e ait olmad belirtilerek, Lokman'n oluna benzeri mealde yle syledii ""Olum, kadnlarn ktlerinden Allah'a sn, iyilerinden sakn; zira onlar iyilikten ziyade ktle giderler." Genellikle bu tr szler ilim sahiplerince eletirilmilerse de; bu eletiriler, zorlatran ve irkin ifadeli bu szleri alacak bir abuklukla ve teslimiyetle, hadis ilminin inceliklerine hi dikkat etmeden, benimseyen geni kitlelere ulaamamtr. rnein bn Hazm, "insann insana secde etmesi caiz olsayd, kadnlarn kocalarna secde etmelerini emrederdim." mealindeki hadisi, "ravisi erik b. Abdillah, mdellistir, mnker hadisleri zayf ravilerden alr, onlarn adn gizleyerek gvenilir ravilere nisbet eder" diyerek, cerhetmitir. bn Hazm, Hz. Aye'den nakledilen, "Kadn zerinde en fazla hakk olan kiinin kocas, erkek zerinde en fazla hakk olan kimsenin ise annesi olduuna dair hadisi reddederken de yle der: "Ebu Utbe, (hadisi rivayet eden ahs) mehuldr, onun kim olduu bilinmiyor. stelik Kur'an ve sahih hadis, byle bir hkm geersiz klmaktadr." (Bkz. bn Hazm'n Ktb-i Sitte'ye Bak, Do. Dr. Selman Baaran, islami Aratrmalar dergisi, sf. 19-20, c.2, s. 6, Ocak 1988). Anlam ve slubu itibaryla kuku uyandragelmi "hadis"lerden bazlar da unlar: "Kadnlara danmak lazm ve dediklerinin aksini yapmak lazm." (Gazali, Kimya-y Saadet, sf. 227). 31

"Eer kocann tepesinden ayana kadar btn bedeni irinler iinde kalp hanm o irinleri diliyle silerse, yine de ona kar teekkr etmek vazifesini eda etmi saylmaz." (Gazali, hya 2, sf. 164). "Cennete muttali oldum (baktm). Grdm ki, cennet ahalisinin en azn kadnlar tekil ederler. Bu durum karsnda sordum: -Kadnlar nerede? Cennet hazini bana u cevab verdi: Onlar iki krmz, yani altn ve boyal elbiseler cennetten megul etti." (hya 2, sf. 164'de bu "hadis"e, "Ahmet, zaif bir senedle Ebi mame'den" kaydyla yer verilmektedir). "Uursuzluk evde, kadnda ve ksraktadr." eklindeki, Ebu Hureyre'nin rivayet ettii mehur hadis'e ise, Hz. Aye duyduu zaman itiraz ederek unlar sylemitir: "Kur'an' Ebu'l- Kasm'a indirenin hakk iin, bu hadisi aktaran yalan sylemi. Rasul (S) ancak unu dedi: 'Cahiliye ehli yle derlerdi: 'Uursuzluk; binek, kadn ve evdedir." (Bkz. Mahmut Ebu Reyye, Muhammedi Snnetin Aydnlatlmas, sf. 225, Yneli Yaynlan.) Bu balamda bir hadis ve eletirisine ise, Msrl alim Muhammed Gazzali, 1989 yl balarnda yaynlanan ve byk ilgi gren "Fkhlar ve Hadisilerin Hz. Peygamber'in Snnetine Baklar" adl eserinde yer vermitir. Buhari'nin isnadyla rivayet ettii hadisin metni, yle: "Havva olmasayd hibir kadn kocasna ihanet etmezdi, tsrailoullar da olmasayd (bekleyen) et bozulmazd." Kitabnn tartld bir ak oturumda Gazzali, bu hadise ilikin olarak unlar sylyor: "Adem'e ihanet eden Havva, nasl ve kiminle ihanet etmitir? Bu sz tamamen Hristiyan akidesine benziyor. KaTsu'l Ahbar'm
32

syledii bu sz, Kur'an reddetmitir. Bilakis Kur'an', Adem'i cennetten karann Havva deil, eytan olduunu belirtmitir. (...) Havva'nn Adem'e ihaneti kesinlikle islami bir anlay deildir. Ahd-i Atik'ten kalma bir szdr. Etin bozulup bozulmamas ise, tamamen tabii bir kanundur. Bekletilen et bozulur. Bunun akla ve manta ters dt aikardr. Kabul mmkn deildir." (Bkz. Snnet zerine Bir Kitap ve Bir Ak Oturum, slami Aratrmalar Dergisi, sf. 100-118, c. 5, s. 2, Nisan 1991). Yaygn baz yanllklar da, slam'a yaplan saldrlar karsnda fevri ve derinliksiz, tutucu nitelikli tepkilerde ortaya kmakta; nyarglar nedeniyle de kolayca slam'a mal edilmektedir. rnein, yukarda deindiimiz ak oturumda yine Gazzali'nin belirttiine gre, Msr'da kimi komnist ve feminist kadnlar Neval elSaddavi'nin nclnde aile hukuku ile ilgili kanunlarn iskatm istediklerinde; bu istee kar kan biri, "kadnlar erkekleri dourmak iin yaratldlar" gibi bir gereke ne srmtr. Ayrca, Peygamber (S) dneminde grlmeyen kssaclk; islami ilimlerden, bilhassa hadis ve rivayet inceliklerinden habersiz cahil kassaslann kurup gelitirdii anlamda, kadnlara ilikin kltc ifadelerin dini bir vecdle yaylp benimsenmesinde nemli rol oynamtr. "Din'e kar din"in kurulduu bir srete, kssaclk zellikle Kur'an ve sahih snnet karsnda arpk duran konumlarn dorulatmak ve yasallatrmak isteyen egemen evrelerin iine gelerek tevik grmtr. Hasan Basri, kssacln bidat olduunu sylemi; bnu irin ise bu bidati Haricilerin ihdas ettiini kaydetmitir. Kssach Muaviye'nin ihdas ettii de kaydedilmektedir. Kssaclarla ilgili olarak da u zellikler saylr: Umumiyetle kssaclar, islami ilimlerden, bilhassa hadis
33

ve rivayet inceliklerinden haberi olmayan cahillerdir. Mbalaaclardr ve normal akim kabul edemeyecei lsz masallar anlatarak halk etraflarna toplamay baarmlardr. Halk tabakas, islam alimleriyle kssac-lar arasnda cereyan eden mcadelede genellikle kssa-' clarn tarafn tutmulardr. (Bkz. Mevzu Hadisler, M. Yaar Kandemir, Diyanet leri Bakanl Yaynlan, sf. 87-89). te, uydurma veya Peygamber (S)"in konumalarndan yanl aktarlan hadislerin yannda; mantk ve anlam itibaryla irkin ve zorlayc, Kur'an ahkamna ve sahih snnete aykr da olsa halk iinde dini bir hassasiyetle ve teslimiyetle kabul grerek yaptrm gcne sahip olan kssalar, kadna uursuzluk ve aalama atfeden anlaylar besleyip desteklemitir. Bu kssalarda genellikle kadnn zihinsel yetersizlii ve aklszl, iradesizlii ve gvenilmezlii, nankrl ve kadirbilmezlii, cinsel adan zaaf iinde ve dirensiz oluu, gsteri dknl yznden denetlenmesinin gereklilii, okuyup yazmasnn sakncalar gibi konularn; zaman zaman edebe aykr, mstehcenlie varan bir slupla ilendii grlmektedir. Bu tr kssa ve menkibelerin mslmanlar nezdinde yzyllardr muteber olan alimlerin/yazarlarn kitaplarnda kaytsz yer edileri ise ayr bir problem tekil etmektedir. Halk iinde kadnlar iin kullanlan ve giderek dini "bir kabulm gibi benimsenen, eitli kltrlerde benzerlerine rastlanabilecek szlerden birka da yle: "Erkein elinin kiri, kadnn yznn karas." "Kadnn srtndan tekmeyi, srtndan sopay eksik etmeyeceksin." "Kadnlar eytann tuzadr."
34

"Kadna yk olma, malna gz dikme. nk o iyilii bytr ve baa kakar, ihsan da inkar eder. hsan unutup eksii hatrlayan dost deil dmandr." (Marifetname, 154). Ve bir de air sz: "Kadnlar bizim iin eytan olarak yaratlmlardr. eytanlarn errinden ise Allah'a snrm." (Ag.e., sf. 165). Kadnlarn Okumasnn Caiz Grlmeyii slam'a yaplan saldrlarda, bu dinin kadnlarn okumasn uygun bulmad iddias sklkla kullanlr. Bunun iin de Hz. Aye'ye atfedilen u hadise sklkla bavurulur: "Kadnlar gze arpan mevkilere oturtmayn, yazy da retmeyin. Diki retin ve Sure-i Nur'u da iyi retin." (Ramuz El-Ehadis, C.2, sf. 480) Ne yazk ki, hadis alimlerinin mevzu olduunu beyan ettikleri ve Ktb-i Sitte dnda kalan baz hadis mecmualarnda yer verilen bu "hadis", kadnlarn yaz ve dolaysyla ilim renmelerine engel olmak iin yzyllarca muteber bir dayanak tekil edebilmitir. Kadnlara okuma yazma retilmesinin yanl olduu inanc; "onlarn yanl eyler okuyup yazabilecei, yaz vastasyla yabanclarla temas kurabilecei" gibi gerekelere dayandrlmtr. Sz konusu "hadis'i aklamaya alan El-Hakimu't-Tirmizi'ye gre, Peygamber (S.A.) bu yasa u sebeplerle koymutu: "Kadnlarn erkeklere bakacak ekilde yksek odalarda oturtulmasnda, onlann iffetlerini takviye (tahsin) mevcut deildir, tesettr de yoktur. Zira onlar nefislerine hakim olamayarak yukardan erkeklere bakarlar ve neticede bela ve fitne ortaya'kar. (...) Yaz retme de byledir. Fitneye sebep olabilir ve meylettii kimseye mektup yazabilir. Yazda, ha35

zr olan kimsenin gaib olan kimseye bakabilecei bir gz vardr. Bununla, lisann ifadeden aciz olduu bir tarzla insann iindeki ey ifade edilir. Bu ifade, lisann ifadesinden daha balidir. Aleyhisselam efendimiz, iffetlerini muhafaza, kalplerini tathir dncesiyle, kadnlar es-bab fitneden koparmakla iyi yapmtr." (Do. Dr. brahim Canan, Hz. Peygamberin Snnetinde Terbiye, TRDAV, sf. 358). Mehur Kabusname'de de, byd zaman Kur'an okumas, namaz klmas ve oru tutmann farzn ve snnetini renmesi iin kz ocuunun bir muallime verilmesi tlenmekte; ancak, "Veli (fakat) yazclk retmeye ta ki maksudunu kime dilerse kendi hattyla anlatmaya..." denilmektedir. Knalzade de benzeri ifadelere rastanmaktaduvCAg.e., sf. 559). Oysa ilim tahsil etmek iin yaz yazmay bilmenin kanlmaz olduu aikardr. lim renmenin ise, hem erkee hem kadna farz olduu bilinir. Kur'an- Kerim'e gre, bilenlerle bilmeyenler hi bir zaman bir tutulmazlar. Hz. Aye, Hz. Ftma, ilimle itigal eden hanmlard. Hz. Aye'nin, yazmalar iin grevlendirdii bir sekreteri olduu kaynaklarda kaydedilir. Bunlarla birlikte Resul- Ekrem'in kadnlara yaz retilmesini yasaklamad, sahih olduu belirtilen hadislerle dorulanmaktadr: Rivayete gre ifa Binti Abdullah' yle demitir: "Resulullah yanma girdi. Ben Hafsa'nn yannda bulunuyordum, bana yle buyurdu: 'Hafsa'ya yaz yazmay rettiin gibi nemle denilen hastaln efsununu da retmiyor musun?" (Snen-i Ebi Davud, c. 4; sf. 627). Ve Resul- Ekrem, ilim iin bir yola giren kimseye Allah'n cennet yolunu kolaylatracan buyurmutur. Dindarlk adna veya dindarl ne srerek kadnlara ilim yolunu kapatmak isteyenler ise, slam'a saldran ya-

n aydnlara ve msteriklere hizmet etme yolundan te gidememilerdir. rnein msterik Goldziher, yukarda andmz ve hadis alimlerinin mevzu olduunu beyan ettikleri hadisi, Lokman Hekim kssasn ve benzeri halk deyimlerini ne srerek islam tarihinde kadnlara yaz retme iine 'aralarnda ahlakszla yol aaca' gerekesiyle kstlama getirildiini, kadnlara yaz retilmemesi konusunda resmi dzeyde talimatlar yaynlandn savunmutur. Her ne kadar Goldziher bu gr ve tutumlarn islam'n temel retilerine uygun prensipler olamayacan ve zaten kadnlara yaz retilmesine kar yaygn olan grn am'n birok bilgin kadn tarafndan rtldn kaydetse de; bu konudaki incelemesinde "Kadnlarn ii ip eirmektir, bunun iin ilme gerek yoktur" ve 'Yaz retilen kadn zehirli ylan gibidir" tarzndaki halk arasnda yaygnlkla kullanldn belirttii deyilere itibar gstermekten geri durmamtn (Bkz. slam'da Eitim, Ignaz Goldziher, islami Aratrmalar, sf. 90-91, C.2, S. 7, Mays 1988). Kadnlar fitne ve fesat kayna telakki eden, onlara okuma ve benzeri haklar ok gren yukarda rneklerini verdiimiz szlerin nyargl bir yazar iin nasl kolay ve uygun malzeme tekil ettiinin somut ve ibret verici rneklerinden biri, ilhan Arsel'dir. eriat ve Kadn adl bilimsel olmaktan uzak. kitabnda yazar, her trl kitaptan rastgele derledii deyilere hi bir kayt koymadan dayanarak ve bazen de aklamakta yetersiz kald hadis ve Ayet-i Kerime'len keyfince yorumlamak suretiyle islam'n temel kaynaklarina ilikin gvenleri sarsmak gibi bir ama tayor grnmektedir, (ilhan Arsel, eriat ve Kadn, 1987, istanbul; Arsel'in kitabnn bir eletirisi iin de bkz. Ali Bula, "Peygamber'e Gre Kadn Uursuz mu?", Kitap Dergisi, Mays 89, say:27.) 37

'Isrc Sultanlk" Dnemleri slam'n insan ve dnya grn bulandran anlaylar byk ihtimalle, islami hilafetin saltanata dnmesi srecinde, zellikle hicretin altnc ve yedinci yzyllarnda; mmetin gerek maddi gerekse manevi alardan duar olduu zaaflarn geit vermesiyle daha msait bir kabul ve yaylma zemini buldu. Bu dnemlerde zgvenlerini yitiren mslman liderler ar tutuculua saplanarak veya baskya bavurarak konumlarm korumaya altlar ve itihat kaplarnn kapandn ilan ettiler. Vahiy ile akln birbirine yabanclatmld, dncenin eylemden ayrld, ynetimin Kur'an ve Snnet'e uygun olarak deil de devletin karlarna gre dzenlendii bir tarihi seyre girildi. evresi dalkavuklarla dolu msrif yneticilerle, ahlak ve davran bakmndan cahiliye dnemini hatrlatan bir aristokrasi olutu. Siyasi otoriteyi knayan kimseler ar basklara maraz kalrlarken, bazlar da baskdan kurtulmak iin gerein z yerine biimsel olan savunma veya soyut tartmalarla yetinme yoluna gittiler. Uzlamac dnr ve bilginler tarihi olaylarn arptlmasna ve gelecek kuaklara eksik, yanl aktarlmasna hizmet ettiler. Para yeniden en nemli g haline gelirken, maslahatlk ve hile-i eriy-ye uygulamalan ald yrd. Dnyaperestlik karsnda an ruhbanlk eilimleri ortaya kt. Bu arada, mmetin gerek deneyimleriyle, hedefleriyle ve ihtiyalanyla dirsek temasn kaybeden islam dncesi hukukta tutucu ve lafza bal, Kur'an tefsirinde ve dnya grnde tahminci (speculative), ahlak ve siyasette dnyaya deer vermez, tabii bilimlerde ise batini hal ald. Byle bir ortamda byk dnr, hukuku ve veliler, siyasi otorite ve eyleme ok aalk, tiksinilecek ve kanlacak bir eymi gibi tepeden ve uzaktan
38

baktlar. nce dnyaya kar direni, sonra da onu tamamen red, faziletin ilk art oldu. mmet, Hz. Peygamber (S)'in hayatnda yce rneini verdii kiisel deerlerle kamu deerleri arasndaki dengeyi kaybetmi hale geldi. (. Faruki, Bilginin slamiletirilmesi, Risale Yaynlan, sf. 58-59). Mslmanlarn ou bu ortamda, islami kavramlara ve tutumlara yabanclamlard. Szgelimi Ayet-i Kerimelerde ve hadislerde vlen tevekkl, zihinleri felce uratan bir acizlikle ve inziva vgsyle tefsir edilmi; bylece, ynlara dindarlk ve takva adna yoksulluk, tutsaklk ve klelik yollar almt. Miskinlik ve tembellik (dnya nimetini geri eviri tavr olarak) neredeyse erdem saylrken; sorgulama, sorma, tartma ruhu ar yaralar almt. Btn bunlar slam adna yaplyor; bu gidiat eletirenler ise yine islam adna egemen evreler tarafndan sulanarak, zamann en itici ve mahkum edici sfatlaryla damgalanyorlard. te byle bir ortamda, rfn belirledii kadaryla bile mslman kadnn durumu, slam'n Kur'an var olduka hi bir zaman btnyle gzard edilemeyecek deer ve ilkelerinin byk katks ve koruyuculuuyla, zamanda batl ve doulu kadnlarn ekonomik, politik ve sosyal durumlarndan daha kt deildi. Ancak, Kur'an'n bizatihi muhatap olduu mslman kadn, bu dinin kendisine nasl bir yer bitiini artk gven uyandrmayabilen araclklarla renmeye balamt. Kura-ni ruhla uyumayan, akmayan bir anlay; mslman kadn hurafelerin belirledii gibi yeniden cahiliye-nin karanlklarnda tanmlamak istiyordu. Tebaaya hilafet vesayeti adna yaklaan saltanat gelenei, aile iinde de erkein kadna vesayeti adna, dayatmac ve bu-yurgan bir hiyerari anlayn merulatrmt. Sonu olarak Hz. Peygamber'in (S) risaletiyle yeniden 'cahil ve 39

unutkan' insanla hatrlatlan kadnn insani hak ve devleri, bir kez daha "istismar ve fitne ihtimali" ne srlerek snrlandrlm; bylece kadnn Kur'an'la ilikisinin yokolmaya gittii; aile iinde kurani istiare anlay yerine erkein totaliter bir nitelik kazanan vesayetinin hakim olduu, buna bal olarak da elerin birbirlerine "dost, arkada ve yardmc" olacak yerde, erkek ve ka dm olarak "efendi-kul" sayldklar bir srece girilmiti. slam Devrimi'nin Hatrlatt Ancak, pekok adan bir "dnm noktas" saylabilecek yzylmz; smrgecilere ve igalcilere kar sava veren mslman halklarda izlendii zere, mslman kadnlarn yeniden dolaysz olarak tarih sahnesine kmalarna tank oldu. Yzyln balarnda Anadolu'da; sonralar Kuzey Afrika'da kadnlar, erkeklerle birlikte smrgeci ve igalci dmanlara kar verilen bamszlk ve direni savalarna katldlar. Bu arada yzyln ikinci yansnda btn dnyada islami hareketler, dnyaya egemen gler haline gelen kapitalist bat ve komnist dounun meydan okumalar karsnda mslmanlarn varlklaryla hesaplamaya girerek zkaynaklar-na ynelileriyle canland. slami hareketler pratik olarak despotluu, smrgecilii, yenilenen yntemlerle smrgecilii besleyen materyalist ideolojileri ve bu ideolojileri temel alan ekonomik, zihni sistemleri sorgulamaya baladlar. Bu arada, mevcut islami/geleneksel pek ok kabuln, temel islami kaynaklarn nda yeniden ele alnd grld. Bu srete, 1979'da gerekleen ran islam Devrimi, pek ok artc zellii yannda bir de kadn kitlelerinin nemli rol stlendii bir devrim zelliine sahip oldu. Kadn, slam Dini adna "fitne unsuru" veya "eyta40

nn oklarndan bir ok" sayma tutumunu ve yine slam Dini'ni kadn evlere ve erkeklere mahkum ettii kansna sahip herkesi artan bir slupla, devrimin ncs Ayetullah Humeyni, kadnlarn toplumdaki yerlerine ilikin olarak unlar sylemiti: "Kadnlar slam toplumunda zgrdrler ve niversitelere girmeleri, dairelerde almalar, Meclis'e girmeleri hi bir ekilde nlenemez. nlenmesi gereken ey ahlaki fesattr; bu hususta da hem erkek hem kadn ayn muameleye tabi tutulurlar. Fesat, her iki kesime de haramdr." ve "islam nizamnda kadn, erkein sahip olduu tahsil hakk, alma hakk, mlkiyet hakk gibi tm haklara sahiptir. Erkek hangi haklara sahipse kadn da onlara sahiptir. Ama, kimi iler vardr ki fesada srklemesi ihtimalinden dolay erkee haramdr. Ayn ekilde kimi iler de vardr ki fesada srkledii iin kadnlara haramdr. slam erkek ve kadnn insani yapsn muhafaza etmek ve kadnn oyuncak haline gelmemesini salamak istemitir. " (ran slam Cumhuriyeti Ankara Kltrevi'nin 1987 ubat'nda Kadnlar Gn iin yaynlad brorden). Kadnlarn islami rt ile sosyal faaliyetlere katlabileceklerini bildiren Ayetullah Humeyni, "Biz hareketimizi kadnlara emanet edilmi biliyoruz. Erkekler kadnlarla birlikte sokaklara dklyorlard. Kadnlar erkekleri tevik ediyorlard ve nsaflarda idiler. Kadn eytani gleri yenilgiye uratan byle sarslmaz bir kuvvettir." diye konuuyordu. (Szleriyle Hatt- imam, En die Yaynlar, sf. 105, Ankara 1991). Fundamentalist ve Modernist Ne var ki, batan sona bir mcadele olan u imtihan dnyasnda inancyla yaantsnn pratiini btnletirme abas iinde olan mslman kadnn "mcadeleci 41

ve direnii" tutumu, islami deerlerin savunusu adna "fundamentalizm" diye nitelendirilerek knanabiliyor da. Tesettrl rencilerin, kendilerine konulan yasaklar karsnda okuma taleplerini dile getirilerini "mcahidelik deil erirdik" olarak niteleyen lkemiz muhafazakar yazarlar bir yana; Seyyid Hseyin Nasr gibi, Bat'da slam'n ifade ediliinde sz sahibi ve kukusuz sahasnda takdir edilen bir entellektelin de mslman kadnlarn mcadeleci tutumlarn "fundamentalizm" eletirisi kapsamnda yerdii grlmektedir. Modern Dnya'da Geleneksel slam adl kitabnda Nasr, slam tarihi boyunca Fas'tan Malezya'ya kadar, slam'n nesnelerin tabiatlaryla tenasbn ngren, bylece kadnn asli tabiat ile uyum iinde kadnl ve byk bir gzellii simgeleyen bir kyafet eitlilii olutuunu; sonralar ise, kadnlar batl kyafete bryen modernist deiikliklerin geldiini kaydederek; gnmzde mslman kadnlarn giyim-kuamlarnda bagsteren deiikliklerden yle yaknmaktadr: "imdi ise, baz yerlerde kadnlarn balarna bir bez geirip, ellerine makinal tfek vererek, slam'n her zaman ngrd kadn ftratnn yansmas olan letafetini gzard eden "fundamentalist" veya selefi akm ortaya kmtr. Hangisinin Allah'n houna gidecei gerekten bir merak konusudur. Batl kyafetiyle evinde ibadet eden kadn m, yoksa slam'n zde kadnlkla zdeletirdii zerafet ve incelikten yoksun ve hatta namazn cemaatle kld zaman bile iinde kin atei yanan, Islamilii bana rtt bezde bulunan eli silahl devrimci kadn m?" (Modern Dnyada Geleneksel slam, sf. 27, nsan Yaynlar, 1989). Nasr'n, benliini ayakta tutan deerleri, ailesi ve
42

yurdu saldrya urayan mslman kadnlarn direnii tutumunu hakszca ve adeta batl bir azla 'fundamentalizm' olarak deerlendirii; slam' salt bir kltr nesnesi, en fazla ekilleri nem kazanan bir grenek olarak grme temayln hatrlatyor. ocuklarnn kemikleri siyonistlerce knlan Filistinli analarn, son on ylda saysz ehit veren iranl ve Afganl kadnlarn sava tccarlarna ve saldrganlara kin duymak yerine gl uzatmalar m beklenmeliydi? Savan ve muhacirliin getirdii mahrumiyet ortamlarnda -ki, bu ortam/arda nasl yaanld ve neler hissedildii herhalde iinde yaanlmadan kolayca kestirilemez-, hangi zerafet ve letafetten sz edilebilir? Bir bez parasyla da olsa, en olumsuz artlarda tesettre dikkat edilmesinin, "kutsal gelenek" adna ancak takdirle karlanmas beklenmelidir. Ayrca, bu yzden eletirilen kadnlarn, mslman toplumlardaki giyim-kuamlardaki modernist belirlemelerden en az etkilenenler olduklar da bir gerektir. Geleneksel bir tarz olarak deil de islami bir emir olarak tesettr benimseyileri ise, kukusuz, az ok bilin faktrn devreye sokaca iin, Allah' (C.C.) honut klacak bir gelime saylmaldr. amzda moda kanalyla kitlelerin tketim alkanlklarn yneten, yerel kltrleri zaman zaman pek az direnle karlaarak yok eden kapitalist emperyalizme, modernist yamaya en anlaml muhalefeti, 'bir bez parasyla da olsa, evresinde yle grd veya yakt iin deil, Allah'n emri bilip de bilinli olarak rtnen mslman hanmlar stlenmilerdir. Unutmamal ki, salt biime nem vermekle kalan gelenekselcilikle bu muhalefeti geni planda srdrmenin ve derinletirmenin, pek ok deerin yannda islami/geleneksel giyim tarzlarn korumann olduka gletii; bat kaynakl modann geni ymarca bir din gibi benimsendii bir
43

zamanda yaamaktayz. Modernizmin islami deerleri ve mslmanlarn direnlerini yok etme abalarna kar kabilecek ve otantik kltrel retimi yeniden elde edecek bir islami muhalefetin, mslman kadnlarn toplumsallamasna ve etkin roller stlenmelerine her zamankinden daha ok ihtiya var. Ve modernizm karsnda neredeyse soyutlaan bir gelenekilik-anlayyla deil, Kur'ani vahiyle, lahi reti ile durulabilir... lahi retiye uygunluklar lde geleneklerin de bu kar duruta nemli olduu, korunup gzetilmeleri gerektii yadsnamaz. slam kltr, blgeci ve dar grl deildir; deerlerin ynlendirmesine tabidir ve bu deerlerin evrensellii esastr. Perviz Manzur'un deyiiyle, kltrel otantiklik aray gelenekilie bir tapnma halini almamaldr; bu arada kltrel otantiklii yeniden elde etme abalan da gr fukaral yznden yok edilmemelidir. Kimlik mcadelesi veren mslmanlarn ve daha zelde mslman kadnlarn olumsuz anlamda "modernist" ve batl bir azla "fundanentalist" diye nitelenileri, kimi bakmlardan gemi zamanlarn "fitne ve fesad" balamndaki yaftalayc sulamalarn artr-. myor deil. slam'n ve mslmanlarn gncel meselelerine samimiyetle kafa yoran, islam aleminin kltrel, ekonomik ve siyasal bamszln talep eden, ksacas "siyasal bir tavr" iinde grnen mslmanlar bu tr mulak sulamalara yalnzca batllar ve batclar tara-findan deil, nicedir kimi mslmanlar tarafndan da ve genellikle "gelenek savunusu" adna maruz kalyorlar.. Ne yazk ki gelenek, modernizm ve zellikle yaygnlkla 'radikalizm! yerine kullanlan fundamentalizm kavramlarnn ieriklerini tartmak almamazn boyutlarn ayor. Ancak, kaynaklara dn esas alan radikal mslmanhn, Nasr tarafndan tanmland kadany44

la, islam' tek boyutlu, ekilci ve kat, estetikten yoksun bir perspektifte alglayan s bir anlay demek olan; batllar ve batclar tarafndan mslmanlarn banaz, dar grl ve fanatik olduklarn ifade etmek zere ve amal olarak kullanlan "fundamentalizm"le ayn niteliklere sahip olmad bellidir. (Nasr'in gelenekilik anlaynn kapsaml eletirisi iin bkz. Ali Bula, Gelenein Maniplasyonu/Din ve Modernizm, sf. 238-240, Endls Yaynlan.) Kadnlarn "fitne vesilesi olduklarn"n ne sren ve sonu olarak kadn cinsini edilginletiren sylem, islam retisi ile tezat tekil eden ve zaten bu dinin mahkum ettii bir mahiyete sahip bulunmaktadr. Mulak bir gelenek anlay ve din savunusu adna bu sylemi savunmak veya dorulamaya almak, ancak islam dmanlarnn iine yaramakta ve mslmanlara zarar vermektedir. Mslman kadnn toplumsallamas sorunu, mslmanlarn aklk kazanmas gereken eitli sorunlar iinde hl geni aklamalar bekleyen bir zellie sahiptir. Oysa, kadnl erkekli btn mslmanlarn aktivitelerine byk ihtiya duyulan bir zamanda yayoruz. Dnya ve insanlk islam'a; bilinli, samimi ve gayretli mslmanlara her zamankinden daha ok muhtatr. Mslman kadnlar islam'n onlar nasl tanmladn gvenilmeyen araclklardan bamsz olarak renme imkanlarna kavumulardr, islami kimliinin farknda olan mslman kadn Kutsal Oreti'nin diledii erevede topluma katmay/kazandrmay hedefleyer yaklamlar ne fitne ve fesada yol aan, ne de "modernist" etki ile aklanan tutumlar olarak kabul edilebilir. Kimse Kimsenin Gnahn Yklenmez lkemizdeki islami ynelimlerin ilmi ve siyasi alardan kadnlarn bnyelerinde yer alma gereklerini ve 45

imkanlarn yeterince aratrmadklar; kadna sadece erkein olas himayesi hatta yetkesi altnda srecek bir varlk hakk tannd; bu yzdendir ki evliliklerde ve cemaat ilikilerinde ideal islami pratiin gereklemedii, bu balamda byk zntlerin ve hayal krklklarnn yaand bir gerektir. Bu durumu bir gei dnemi kuann olaan problemlerinden saymak mmkndr. Teoriyi pratie dkme, teoriyle mevcut pratii uzlatrma skntlarn yaayan bir kuaktr bu. Mslman kadnn kiilii, evlilik iindeki konumu, toplumsal ilikileri gibi kimi hususlarn bu kuak tarafindan yeniden gzden geirilerek pratie aktarlmas szkonusudur. slami olanla geleneksel olan uzlatrma ya da ayrtrma abalan, modernlemeyi hedef alan lkemizde msl-manca yaama yolunda karlalan problemlerle kuatlarak, zaman zaman daha da iinden klmaz bir vaziyet almaktadr.. Kadna sadece erkeinin izin verdii ve imkan tan-d kadaryla dinini renme ve yaama pay tannmas, zellikle gnmzn kaynaklarla tanan, geleneksel eitim ve retim grmemi mslman gen kzlar iin kabulnde glk ekilen bir anlay olmaktadr. Gen kzlarn ve kadnlarn bilgi edinmede kaynaklara ynelme ve slam' bizatihi renmeleri srecinde, kadnlarla erkekler arasndaki iliki dengelerinin tartlp lahi retiye gre yeniden dzene konulmas beklentileri olumutur. Uzun yllar boyunca toplumumuzda mslmanlar arasnda 'takval ve ihlasl mslman kadn' olmann, insani ve islami tutumu, erkeine bir ibadet vec-diyle itaat tutumuyla edeer grld akla geldiinde ' daha bir anlalr olmaktadr. Oysa islami retide kadn veya erkek akl banda her insan, ilahi emirleri anlama ve yerine getirme hususunda mkelleftir. Kur'an- Kerim'de sorumluluklarn
46

ferdilii prensibi vurgulanmakta, ahirette kimsenin bakasnn gnahn yklenemeyecei, kazandnn tam karln grecei ifade edilmektedir. Nitekim, slam'n getirdii temel ve ilerici esaslardan birisi de sorumluluklarn ferdilii prensibidir. Kadn ve erkek, birlikte, Allah-u Teala karsnda birbirlerine devredemeyecekleri ykmllkler tamaktadrlar. nk; "Hakikaten insan iin kendi altndan bakas yoktur. Hakikaten alt ileride grlecek, sonra buna en kamil mkafat verilecektir." (Necm:40-41). Bir dier Ayet-i Kerime'de, "Kim salih ameller ilerse, kadn veya erkek m'min olsun, cennete girecek ve onlara zerrece zulmedilmeyecektir." diye buyrulmaktadr. (Nisa: 4/124). hzab 37'de ise, ilahi sorumluluklar balamnda kadn ve erkein ayn izgide deerlendirildii aka grlmektedir: "phesiz mslman erkekler ve mslman kadnlar, m'min erkekler ve m'min kadnlar, gnlden (Allah'a) itaat eden erkekler ve gnlden (Allah'a) itaat eden kadnlar, sadk olan erkekler ve sadk olan kadnlar, sabreden erkekler ve sabreden kadnlar, saygyla (Allah'tan) korkan erkekler ve saygyla (Allah'tan) korkan kadnlar, sadaka veren erkekler ve sadaka veren kadnlar, oru tutan erkekler ve oru tutan kadnlar, rzlarn koruyan erkekler ve rzlarn koruyan kadnlar, Allah' oka zikreden erkekler ve (Allah' oka) zikreden kadnlar, ite bunlar iin Allah bir balanma ve byk bir ecir hazrlamtr." (Ahzab:35) Ayet-i Kerime'de, Allah'n balamasna ve kullan iin hazrlad erire mazhar olmak iin kadnlarn da erkekler gibi gayret sarfetmeleri gerektii bildirilmektedir. Szgelimi, 'oka zikretmek", insann varlk zerine dncede alabildiine derinlemesini gerektirir. Ve bu, insann kiisel dnce (tefekkr) servenini srdrmesi, glendirmesi ve zenginletirmesi demektir. Bu yz47

den, erkekler gibi kadnlar da Allah'n 'emaneti ykledii sorumlu kullar olarak, salih amel ve ilim peinde koacaklardr. nk gerek bir sorumlulukta deerlerin idrak edilerek yerine getirilmesi esastr, bask veya artlandrlmayla deil. Baskyla yerine getirilen, sorumluluun duyurduu bir eylem deildir. Bunun gibi, boyunemek ve sessiz kalmak da her zaman gerek bir rzann gstergesi deildir. Kadnlarn en hayrl amelinin erkeinin rzasn kazanmak olduu sylenir. Ancak bu sylenirken genellikle, rzas kazanlacak olan erkein niteliklerine deinmek ve gerekte btn mminlerin karlkl olarak birbirlerinden raz olmas ideali gzard edilir.. Zaten bu konularn ilendii ou kitap ve makalelerde, "m'min kadnn vasflan", "kadnn kocasna kar devleri" gibi balklara rastlanmakta; ancak, "m'min bir erkein vasflan" ve "erkein hanmna kar vazifeleri" gibi balklar hemen hi bulunmamaktadr. Oysa, hak ve devler karlkldr ve bir yasaya (tze) tabidir. Nisa 84'de, "Size bir selam verildii zaman, ondan daha iyisiyle selam verin veya aynyla mukabele edin.. Allah her eyin hesabn gereiyle yapandr." diye buyruluyor. Demek ki aile iinde karlkl n-za ve iyi niyet esas alnmaldr. Ve, ileride ileyeceimiz zere, lfet, efkat ve merhamet gibi deerlere ihtiya duyan aile kurumunda bu nzann ikide bir yasalar, tzkler, hkmler ne srlerek temininde eitli problemler ortaya kacaktr. Bununla birlikte, teoriyle pratiin biraraya gelmesinin alabildiine zorlatnld ortamlarda yasalann hakemliine bavurmak kanlmaz hale gelmektedir. Vesayetin (Ve Velayetin) Nitelii Genellikle Kur'an'da kadn ve erkek arasnda yapp
48

edebilecekleri, yklenebilecekleri sorumluluklar bakmndan bir grev taksimine gidildii grlr. rnein denilir ki, "Erkeklerin kadnlar zerinde haklar olduu gibi, kadnlarn da erkekler zerinde haklar vardr. Fakat, erkeklerin kadnlar zerindeki haklar bir derece daha fazladr." (Bakara:228) Yine denilir ki, "Erkekler kadnlar zerinde yneticidir. nk Allah, baz kimseleri dierlerine stn klmtr ve erkekler kadnlara (kocalar karlarna) rzk temin etmekle sorumludurlar." (Nisa: 34). Ancak, daha sonraki ayet-i kerimeler, erkee verilen bu yneticilik grevinin ona kadn kendisine kle yapmak ve onu dilediince emrinde altrmak hakk vermediini aklar; bunun, btn ok kiili ilikilerde gereken bir bakanlk demek olduuna dikkatleri eker. Bu grev, surenin daha sonraki ayetlerinde geni olarak aklanan "emanet ve adalet" ilkelerine uymaya almakla ifa edilmi olur. "Hi phesiz Allah size, emanetleri ehline teslim etmenizi ve insanlar arasnda hkmettiiniz zaman adaletle hkmetmenizi emreder. Allah size ne gzel t veriyor. phesiz Allah iitir ve grr." (Nisa:58). Kur'an ve snnet, itaatin ancak marufa yaplaca konusunda mminleri uyarr. slam'n ruhuna aykr emir ve tutumlara itaatin fazilet saylmayaca ve kiiye yklenemeyecei bellidir. Adaletsiz bir yneticilie kaytsz artsz itaat, bu kt ve yanl tutumun devamna yol aaca iin de slam'n ruhuna aykrdr. Ynetici, konumunu haketmek iin adil ve takval olmaldr. Geni anlamda emanet, insana tevdi edilen ve onu asl sahibine veya ondan yararlanacak olan herkese ulatrmak zere kiiyi ykml tutan hakkn addr. Hkmlerde adil olmak ise, emanet ehli birey iin hakk 49

aramay, davranlarnda ve ilikilerinde heva ve hevesten uzak kalabilmeyi gerektirir, imam ve mmet arasndaki ilikide olduu gibi, ailede erkek ve kadn arasndaki ilikide de "bakanlk", bu ilkelere dikkat edilmesiyle onaylanr bir mahiyet kazanr. (Mahmut eltut, Kur'an'a Doru, sf. 81-88, Bir Yaynclk.) Saygdeer bir yneticinin danmaya, mavereye nem vereceinden kuku duyulamaz. Zaten danmak, Kur'an'da mminlerin niteliklerinden birisi olarak anlmaktadr:"CWar (yle mminlerdir) ki, Rabblerinin arsn kabul ederler. Namaz klarlar. leri aralarnda ura (danma) iledir. " (ura:38). ehid Seyyid Kutup, 'islam'da Sosyal Adalet' adl eserinde ailede erkein yneticilii zerine unlar yazmtr: "Burada erkein stnlnn nedeni, onun evin idaresi konusunda kabiliyetli, tecrbeli ve yatkn olmasdr. Erkein annelik gibi bir grevi olmad iin, toplum ileriyle -kadna oranla- daha uzun bir sre kar karya kalr, btn fikri kuvvetleriyle bunlar iin hazrlanr. Bu tr ykmllkler ise, kadnn daha uzun bir zamann alr. Dier taraftan annelik ykmll, kadnda duygu ve tepki hayatn gelitirir ve ondaki bu gelimeye karlk erkekte dnce ve dikkat gelimesi grlr. Eer erkein kadn zerine hakim olduu kabul edilirse, bu, onun byle bir greve daha istidatl ve yatkn olmasndan ileri gelir. stelik o, evinin geimini de salamakla ykmldr. Evin hakimi olmak ile mali ykmllklerin ise, ok sk bir ilgisi vardr. O halde hakimlik, grev karlnda olan bir haktr. Sonu itibaryla byle bir hak, gerekte, hem iki cins arasnda, hem de hayat erevesi ierisinde hak ve ykmllkler arasnda tam bir eitlik salamaktan baka bir anlama gelmemektedir. Ameli bir takm vazifelerin bulunmas szko-nusu olmayp, durum sadece insani snrlar erevesinde 50

kalyorsa; bu durumda kadnn gzetilmesi gereken haklar erkeinkinden daha fazladr. Bu ise, hakimlik hakkna e bir haktr." (slam'da Sosyal Adalet, sf. 84-85, Arslan Yaynlan, stanbul 1982). Bu hiyerari kabul, erkein kadna lsz bir tutumla; kiisel zaaflarnn ve problemlerinin yol at baske, zorba bir tavrla ynelme hakk bulunduu anlamna gelmemektedir. Hiyerari, nafaka ve himaye zaviyesinden ele alnmaldr; kanun nnde bir stnlk ve imtiyaz kant olarak deil. Bu srada, aile iinde alnacak kararlarda tpk imam ve mmet arasndaki hiyeraride imamn mmet tarafndan eletirilebiliine cevaz veren anlaya benzer ekilde, danma ve karlkl onay olmaldr. Ailede danmaya verilen nemle ilgili olarak, Kur'an'da yer alan u Ayet-i Kerime rnek verilir: "Ana baba aralarnda danarak ve anlaarak (ocuu) stten kesmek isterlerse, ikisine de sorumluluk yoktur." (Bakara,233.) Ailedeki ynetici konumu, erkeklerin fazilet ve insanlk asndan deil, tersine grev asndan kadnlardan daha stte olduklarn gsterir. nk onlar, para kazanarak elerini ve ocuklarm geindirmekle ykml tutulmulardr. Bu, hi yoktan vnme hakk veren tabii bir mahiyet stnl deil; (eni), etkinlik veya grev ynnden bir stnlktr. Bu etkinliin yokolma-s veya aile geindirme konusundaki sorumluluklarn ihmal ve. tembellikle, kastla grmezden gelinmesi veya inkar edilmesi durumunda erkein bu fonksiyonel stnlnn azalaca anlalabilir. "(Prof. Pazlur Rahman, Ana Konularyla Kur'an, sf. 227-228, Fecr Yaynevi, Ankara 1987). . '.",. Dini stnlk ise, ancak takva ve faziletle elde edilir. Elbette ki Hz. Hatice Ebu Leheb'den, Hz. Zeyneb de 51

Kfe Sarayndaki erkeklerin byk ounluundan daha stnd. Bu stnle kavumak bakmndan herkes; cins, snf ve rk fark gzetilmeksizin, eittir: "Er* kek veya kadn, her kim inanp iyi iler yaparsa, cennete girer." (Nisa:124, Nahl: 97, Mu min:40). Ayet-i Kerime'de, "M'min erkekler ve mmin kadnlar birbirlerinin velileridirler. Hepsi birden marufu emreder, mnkeri nehyederler." (Tevbe:71) diye bildirilmektedir. Burada, doruyu bildirip yanltan sakndrma gibi nemli bir toplumsal devde kadnla erkee eit sorumluluk yklenmektedir. M'min erkeklerin ve m'min kadnlarn birbirlerinin dostu ve yardmcs olarak nitelendirilileri de ok nemlidir. Bylece kar koca * arasndaki ilikinin kocann buyurganlma dayal ve kadndan kocasnn kiilii iinde eriyip yokomasn, ona kaytsz artsz itaat etmesini bekleyen totaliter bir yneticilik esasna dayal olmad anlalr olmaktadr. Nitekim, Hayrettin Karaman, 'slami Hareket ve Kadn" zerine kendisiyle yaplan bir syleide, kadnlarn Emr-i bi'l maruf ve nehy-i ani'l mnker ykmll zerine unlar sylemektedir: "Bu konuda Kur'an, kadna bizzat vazife yklemitir. imdi, kadn bu grevi nasl yapacaktr. Eer siz kadn eve hapsedip neyin maruf neyin mnker olduunu retmezseniz, kadn bunu bilemez. Diyelim ki rettiniz ve bildi. Fakat kendisine ok zaruri ihtiyalar dnda darya kmasna izin vermezseniz, tebli vazifesini kime yapacaktr? Sadece bu ayet (Tevbe:71) bile, kadnn okutulmas, hem de -islam' renmi bir kadnn- hem erkeklere hem de kadnlara tebli yapabileceine delildir. Bunun haricinde, Hz. Hasan' da sayarsak be halifenin uygulamalarnda buna rnekler vardr. Mesela; zaman zaman mescide gelerek haklarn savunmalarn,

Hz. Peygamber'den yeterince istifade edememeleri zerine kendilerine zel birgn tahsis edilmesini istemeleri ve Peygamberimizin de byle bir gn tahsis ederek o gnde yalnz onlara eitim ve retim verdiini, sosyal yardm toplandnda kadnlarn bulunduu yerde erkek sahabenin kadnlardan bu yardm toplarken, tasadduk olarak verecei kpelerini karan kadnlar bizzat grdn biliyoruz. Sonu olarak unu diyebilirim ki; kadn drt duvar arasnda tutan, onu eve hapseden hibir delil slam'da, ana kaynaklarda yoktur." (Nida-lahiyat Dergisi, ubat-Mart 1991). Kadnlarn Yneticilii Kadnlarn yneticilik pozisyonlarna getirilip getirilemeyecekleri sorusu, slam tarihi boyunca epeyce tartlm konulardan biridir. Bu tartlma durumu, slam'n prensip olarak kadnn kamu hizmetlerinde grevlendirilmesine, politikayla aktif olarak ilgilenmesine ve genel olarak da nemli toplumsal roller edinmesine olumlu bakan bir din olduunu gsterir. Dnemin artlar gznnde bulundurulunca, slam'n kadnlara ilikin olarak getirdii prensiplerin devrimci ve ilerici zellii daha bir anlam kazanmaktadr. Ve yine belki de bu yzden bu balamda baz prensipler zaman getike pratie olduka kstl olarak dntrlebilmi, eitli tartmalarn ve kanmlann kaosunda karmak bir mahiyet kazanabilmitir. Szgelimi kadnlarn liderlii konusu Ehli Snnetin akidevi mezhepleri olan Maturidilerle E'ariler arasnda bir ihtilaf konusu olarak tartlm ve bu vesileyle konuyla ilgili ilgin deerlendirmeler ortaya kmtr. Bu tartmalarda Matridiler erkek olmann pey53

gamberliin artlarndan olduunu ne srm ve tezlerini savunmak iin u Ayet-i Kerime'yi delil olarak gstermilerdir: "Ey Muhammed, senden nce, sadece kendilerine vahyettiimiz erkekleri (ve ricali) peygamber olarak gnderdik." (Nahl, 16/43; Yusuf 12/109; Enbiya, 21/7) Bu Ayet-i Kerime'nin peygamberlerin sadece erkeklerden gnderildiini gsterdiini ifade eden Maturidiler, buradan yola karak; kadnn halife, vali, emir, komutan ve kad olma hakk ve ehliyetine sahip olmadn, ancak mft olup fetva verebileceini sylemilerdir. Buna karlk E'ariler ise kadndan da peygamber olabileceini savunmu ve, "Biz Musa'nn annesine vahyettik ki..." (Taha, 20/38; Kasas, 28/7) diye balayan Ayet-i Kerimelerin, Hz. Musa'nn annesine vahyin geldiini aka gsterdiini ve bunun da peygamberlik alameti saylacan sylemilerdir. E'arilere gre ayrca kadn mft, mride ve veliye olabilmek; dini hkmleri talim ve teblie de mkellef bulunmaktadr. Emr bilma'ruf ve nehy ani'l-mnker onun da vazifesidir. O halde kadndan peygamber olabilir. Bylece E'ariler, Havva, Meryem, Asiye, Sara, Hacer, Musa'nn annesi (a.s.) gibi hanmlarn nebi olduklarn ifade etmilerdir. iki taraf arasnda bu tartma, karlkl delil gstermelerle srp gitmektedir. leri srlen deliller geliigzel ve indi mlahazalarla ortaya atlmamakta; ihtilafl konularda bazen E'arilerin Maturidi, bazen de Maturidi'lerin E'ari grlerini benimsedii de grlmektedir. (Bkz. Maturidi Kelam ve Taftazani stne Dnceler, Dr. Sleyman Uluda, Ehli Snnet Tetkikleri, Eksen Yaynclk, 1989, sf. 343-344). Kadnlarn yarg ve benzeri baz makamlara atanabileceklerini savunan Muhammed Gazzali ise, bu konuda unlar sylemektedir:
54

"Aslnda bu konuda, devlet bakanl (halifelik) dnda , kadnlarn her trl idari grev alabileceini syleyen bn-i Hazm'a tabi oldum. Bu meyanda, Hz. Peygamber'in Farslarla ilgili olarak; "Balarna bir kadn getiren topluluk helak olmutur" hadisini te'vil ettim ve dedim ki: O gnk Fars toplumu putperest bir toplumdu. Monarik ve mstebid bir sistemleri vard. Hz. Peygamber, bu devletin gnden gne ktn gryordu. Bu durumdan kurtulmak iin veraset yoluyla balarna tecrbeli bir asker getirmeleri gerekirken bir kadn kral setiler." "Sebe Melikesi Belkis'e gelince; Kur'an ondan sitayile szetmi, ancak, zayf ve clz olduu ya da kavmini iflah etmedii ile ilgili herhangi bir yorum yapmamtr. Bilakis, iyi bir istiare ile kavmini kurtulua sevkettiinden sz edilmitir." "Kadnlarn kadlk (hakimlik) yapabilecei hususu, sadece Taberi; devlet bakanl yapabilecei hususu ise hem Taberi hem de bn-i Hazm tarafndan benimsenmitir. " (Snnet zerine Bir Kitap ve Ak Oturum, slami Aratrmalar Dergisi, C.5, S.2, Nisan 1991) Btn bu ifadeler, islam tarihinde kadnn idareci olup olamayaca konusundaki tartmalarn olduka u noktalarda seyrettiini gstermektedir. yle ki, seilme hakk bir yana seme hakkn bile kadn iin uygun grmeyen ilim adamlar olmutur. 1952 ylnda Ezher Fetva Komisyonu, kadnn parlamento yesi olmaya ve parlamento yelerini semeye hakk olmadna dair bir fetva kartmtr. Bununla birlikte, birok E'ari alimi de kadnn peygamber olabileceini savunmutur. Yine, Prof. Muhammed Hamidullah, slam Aratrmalar Enstits'ndeki konferanslarnda, Sebe Melikesi Belkis'ten sitayile szeden Kur'en ayetlerine istinaden kadnn devlet reisi olabileceini ifade etmitir. Btn bu tartma55

lar, eitli phelere karlk islam tarihinde prensip olarak kadnlara kamu hizmetlerinin hi bir zaman kesinlikle yasaklanmadn ve fakat, eitli gerekelerle snrl tutulduunu gstermektedir. Haliyle burada, kadnlarn uygun ynetici pozisyonlanna getirilmelerini hazrlayacak bir eitim-retim grme imkanlar bulunup bulunmad da sorulabilir. Bu arada kamu hizmetleri stlenen kadnlara rastlanmtr. Bu yaklam, "emanetin ehline verilmesi" prensibine dikkat edilii ve bu grevlere atanan kimselerin greve uygunluu nisbe-tinde olumlu saylmaldr. Aksi takdirde, salt erkek veya kadn olu zelliiyle bir kimsenin nemli bir idari greve atan, kamuya zulm etmekten baka bir anlama gelmeyecektir. Mutlaka Ev Dnda Faaliyette Bulunmak Dnyada bir deerler bunalm yaanyor ve bu genel bunalm mslmanlarn problemleriyle etkileim halinde ilerliyor. Bu problemlerin gerek duyduu "islami" cevap hangi grnmde ortaya konursa konsun, z olarak sorumlu mslmanlarn asli gndemini tekil etmektedir. Kendi konumlarn tartan mslmanlar, yzyze bulunduklar ou problemin cihad etmekle zme kavuaca inancndalar. Mslman olarak Allah'n birliine inanmann yeterli olmad, bu yzden "din yalnz Allah'n oluncaya ve fitne yeryznden kalkncaya kadar" cihad etmenin her zamankinden daha ok gerekli grld bir zaman bu. Byk cihad, kk cihad; dar'ul islam'da ya da dar'ul harp'da cihad; erkein cihad, kadnn cihad... Bu.fitne fesat dnyasn (ve te dnya inancn yitiren insanln dnyasn olduu kadar ahiretini) kurtarna aacak yol, hangi dzlemde ele alnrsa alnsn, bir ekilde cihad ykmlln stlenmekten geiyor. 56

Ancak bu noktada, cihad ykmllnn her eyden nce mslmanlar tarafndan ne derece doru anlaldn konumak, daha da nem kazanyor. Ne de olsa Trkiye gibi lkelerde mcahit ve cihat gibi sfat ve kavramlar yllar yl eli atall, kazma dili, irkin grnml o mahut mrteci tipiyle birlikte anlagelmitir. Bu arada cihad etrafnda pek ok kavram unutturulmu; arptlmtr. Siyaseti dlayan bir islam anlayna ancak izin verilen bir ortamda, siyasetle ilgilenen bir islam'dan rken dindarlar yetimitir. Dinin rknlerini korumak adna dnyevi olan'dan uzaklam, iktidardan vazgemi gibi gzken; bu yzden de hem dini hem dnyay kapsayan islami kavramlaV inzivaya terkeden bir dindarlk anlay bile bu ortamda kendine zor geit bulmutur. Yine de, 1970'li yllarda iktidara talip olan, ada deerleri dntrmeyi hedefleyen bir islam daha bir kendine gvenli olarak yeniden tarih sahnesine ktnda, ulusal snrlarn soyutlamasna uram mslman halklarn samimi ve heyecanl ilgisiyle karlat, islami kavramlarn kkenine uygun olarak anlalmaya baland, pek ok adan youn yaanan bir srece girilmiti. ran slam Devrimi mslmanlarda kendine gven hissiyle birlikte zalim yneticilere kar cihad ruhunu uyandrd. slam' yoketmeye, en azndan arptmaya alan batllara ve batl deerlere kar uzlamaz tutumu, bu devrimin kendisiyle birlikte gndeme gelen islami kavratlarn uluslararas iktidarn btn aralar tarafndan mahkum edilmesini getirdi.' (Cihad, mcahit, kyam, taut, irk, mustazaf, mstekbir...) Ayn dnemde yaanan Afganistan direniiyle birlikte "mcahit" sfat, zellikle bu direniin anti-komnist tutanaklar nedeniyle, kapitalist lkelerde hogryle karlanabildi. Ne var ki, ykselii izlenen islami hareketten duyulan 57

kayglar, cihad olgusu etrafnda speklasyonlar younlatrd. slam'n hl byk ounlukla 'kl dini' olarak tantld, tannd Bat'nn slam'dan korkusu, terrizmle zdeletirilen cihad olgusundan duyulan korkuda somutlat. (Btn kanl zorbalklarn ve zellikle Hal Seferlerini bilinaltna kilitleyen Bat'nn kendi iinde oaltt bir korkuydu bu; vicdan azabyla ykl ve vehimlerle sonulanmas kanlmaz, klla ve giyotinle kaytl bir tarihsel tutanak nedeniyle.) Oysa, toprak ya da ganimet kazanmak iin deil, slam'n btn insanla gerek bir kurtulu yolu aabilmesi iin Hakk yolunda her seviyede bir aba olarak cihad, ancak slami retinin ibtnlnde anlalabilecek ve deer kazanacak bir olgudur. "Yeryznden bozgunculuu kaldrmas ve iyilii getirmesi" iin kyamete kadar mminlere farz klnan cihad, "mal ve canyla" Allah'n Dini'ne hizmet eden mslmann hayatn btnyle kuatr. Bu olguyu gerek klmak ille de elde silah dmanla atmak deildir. Mminler iin cihad, hayatn idamesi iin gerekli sorumluluklardan muaf klan bir meslek deildir. Dnemin ve ortamn artlarna bal olarak, cihad'm silahlan elbette ki deiir.. Bu olgu belirli dnemlere mnhasr deil; hayatn tesine doru uzanan bir adantr. Mevlana mn dedii gibi; "Hangi yanma baksan bir savatr bu dnya/Zerre zerre, tpk kfrle savaan din gibi." Cihad Sorumluluu Anlaylar Afganistan'n Sovyet Rusya tarafndan igal ediliinin ardndan, zellikle gen kuaktan Trkiyeli mslmanlar iin cihad sorumluluu, en ok tartlan konulardan biri oldu. Cihadn ne olup olmad, kimlerin ve hangi artlarda cihad etmesinin gerektii, nelerin cihad

kapsamna girdii gibi sorular nemliydi. Kimi genler igal altnda bulunan topraklarda dmanla fiilen cihad eden mslmanlara imrenerek, onlarn yerinde olma isteini ve onlar iin bir eyler yapamamann skntsn dile getirdiler. Kimileri iin de cihad, somut bir eyler yapamayn yerine ikame edilen bir tutanak oldu. Gayretsizlik veya baka nedenlerle hayatta uranlan baarszlklar; zaman zaman Allah yolunda cihad abas ve mcahitlik olarak nitelenen sz ve davranlarla telif edilmeye alld. Ancak, bu balamda tahsil yapmay terketmek ve bir meslek edinmekten kanmak gibi tezahrleri olan tutum ve faaliyetlerin ne derece cihad olduu tartma gtrebilirdi. Genlerin yannda baz aile sahibi erkekler iin de cihad, mangalda kl braklmayan uzun sohbetlerin hem konusu hem de gerekesiydi. Yaknnda bulunan ve somut problemleri zm bekleyen ei ve ocuuyla, akraba ve yakn evresiyle ilgili sorumluluklarn 'ben cihad ediyorum' diyerek ihmal eden, efradna mani ayarna cami mcahitler; bir yandan da uzaklardaki mazlum ve mustazaf mslmanlarn mcadeleleri iin kat eletirilerde bulunmaya, yeni formller retmeye baladlar. ekle emale byk nem veren bu yaklamda mcahit olmak adeta, sakal brakmak, alvar ve yakasz gmlek giyinmekten ibaret sayld. Elbette ki insann d grnm itibaryla da mslman olduunun anlalaca ekilde giyim- kuamn deitirip dzeltmesi; mslman grnme sahip olmann byk bedeller demeyi gerektirdii gnmzn tketimde 'modernleen' toplumlarnda, zellikle de gsterii batcln iktidarlar tarafndan desteklendii mslman toplumlarda, az ey deildir. Ancak, klk- kyafet zerinde hassasiyetle durulurken, bir mcahitin maddi ve manevi eylemini zerine bina edecei salam bir isla59

mi kiilik kazanmasnn gereklilii ayn nisbette nemsenmedi sanki. Mcahitlik niteliinin bir mu mini hayatnn btn alanlarnda izledii ve bu nitelii kazanmann klli bir insan /kul olma abasndan bamsz olmad da... Bylece Mevdudi'nin de slami Hareketin Dinamiklerinde defaetle belirttii zere; cihad'da, islami harekete katlmda, 'islami faaliyetler'de, zahiri teferruata son derece uymaya alan, ancak kalp ve kafa hali olarak takva sahibi bir mslmanda bulunmas beklenen hassalardan uzak duran kiilikler, toplumda islami hareketin ekicilii, cihad ve benzeri islami kavramlarn gerekleri ynnde yanl bir izlenim uyandrabildiler veya zaten bu ynde mevcut yanl izlenim uyandrma abalarna bilmeden ortam hazrladlar. irk, taut, kfr gibi islami kavramlar, 'cihad etme hevesiyle' rastgele ve alakalem kullanlarak, laik renim grm ve islami bilgisi olduka kt, medyann ynetmesine ak mslman kitlelerin zihinsel bocalamalarna katkda bulundular. Bir yntemden ve dayanaktan byk lde yoksun olarak, ezberlenmi birka ayet ve hadise dayanarak ve birka coku uyandran sloganla acilen bir eyler yapma, bir eyler deitirme istei ve sonu olarak bir ey yapamamaktan, kitlelere ulaamamaktan duyulan sknt; ekli emali ve grnrde hareketlilii n plana karan bir tarzda, mcahidlik ve mcahidelik sfatlarnn dar bir erevede tanmlanmasn getirdi. Mcahit olmak gibi mcahide olmakta da 'ekil' ncelik kazand. araf veya benzeri bir giysiyle rtnerek mmkn olduunca bir aya evden darda bulunmak; eitli konferans ve panellerin mdavimi olmak; ev ve el ilerini, ev kadnln ve zde islami nitelikli olar, slami reti'ye ters dmeyen geleneksel bireysel/toplumsal rollerin ve devleri reddetmek, mutlaka ev dnda faali60

yette bulunmak mcahide olmann gereklerinden anlalmaya baland. Kavramlarda ve rollerde gzlenen bu belirsizliin, zellikle gen mslmanlarn evliliklerinde problemlere yol at izlenmektedir. yle bir rnek anlatlmt: Cami yaptrma derneinde grevli mslman erkek, iinin adiliini ve islami adan nceliini ne srerek, eve barka uramaz olmutu. Oysa kars doum yapmak zereydi ve durumu tehlikeliydi. Sonu olarak doum sanclar balad zaman kocas bulunamad iin kadn komular tarafndan hastahaneye kaldrlm ve olduka riskli saatler yaamt. Bu arada, tebli ya da cihad amacyla ailesini ihmal edici tutumlarn artk sadece erkeklerde grlmedii sylenmektedir. Tebli faaliyetlerini nceledii iin evlenmeyen veya evlenmek istese de ancak 'kendini yetitirmeyi' ve tebli almalarn engellemeyecek bir evlilie yanaacaklarn bildiren gen kzlarn artt syleniyor. Einin rza gstermemesine karlk rastgele saatlerde tebli yapmak zere evinden kan ve bu konuda kocasna hesap (bilgi) vermesi gerekmediini dnen; evliliinde tebli almalarn hereyin stnde tutan gen hanmlardan knamayla szediliyor. Son yllarda bu tr rneklerin oald ileri srlyor. Ancak, her trl knamann zerinde, bu gen mslman hanmlar evlilik ilikisinde allagelmiin, beklenenin dnda davranmaya sevkeden amilleri konumak gerekir. Bu mslman hanmlan tebli yapmak, cihada katlmak zere vakitli vakitsiz evden kmaya iten baz nedenler olmaldr. Belli ki evde bulunmak eitli alardan mslman hanma itici geliyor. Ve belli ki eiyle ilikileri, her nedense dostluk ve danma temeline oturmuyor. Ve belki ev, erkee olduu gibi kadna da tek bana veya birlikte bulunmann cazip gelmedii bir mekan olarak 61

alglanyor. Daha somut olarak unlar sylenebilir: Gen mslmanlar byk bir hevesle 'islami' evlilik yapmak zere evleniyorlar. Ancak evlilikten sonra genellikle geleneksel roller devreye sokuluyor. Bu geleneksel roller kadn evde, erkei ise darda tanmlar. Kadnn evde nelerle urat, erkein darda nasl vakit geirdii nemli deildir. Erkek bo vaktini evde geiriyorsa, arkadalarnn alay etmelerinden ekinir. Mslman koca ise arkadalarnn onu cemaat d kalmakla, islami harekete katlmamakla, karsna ok vakit ayrmakla, ev ilerine yardmc olmakla sulamalarndan ekinebilir. Bylece ataerkil arlkl kimlii pek deimeyen, belki byle bir deiimin gerekmediine inanan erkek 'islami' faaliyetlerine darda devam ederken, kadn da nasl olduunu farketmeden daha nce eletirdii hemcinsleri gibi ieride ev ilerinin ksr dongasne taklp gider. Oysa, byk ihtimalle ev kadm olmak zere yetitirilmemitir. islam' sonradan; hareketli ve heyecanl bir ortamda renmitir. Kendisini daha zgrletireceine inand, "kitaplarda okuduu gibi, toplantlarda anlatld gibi" islami bir evlilik yapmay ummutur. Ancak, ok gemeden kitaplarda yazlar.', evlilikle pratiin dayatt evlilik arasndaki farkllklarla kuatlr. Uzlama, usanma, sinme, boverme, ylma gibi olumsuz tutumlarla sonu-lanabilen hayal krklklar yaayabilir. Bunlar yaarken, gemite ald eitim onu hep geriden izler. Bu, onu eve aran deil, evden uzaklamaya, kesinlikle ev dnda bir konumda tanmlanmaya tevik eden, artlandran bir eitimdir, islami deerlere gre ona yeniden toplumsallamasn (ve tanmlanmasn) salayacak ortam ve imkanlardan yoksundur. Bu yoksunluu hem ieride hem de darda ona her vesileyle hissettirilir. Kkeni itibaryla, bu yoksunluu karlayabilecek maddi ve manevi donanmlar pek net, belirli, tutarl, gvenilir ol-

mayabilir. Erkek ise toplumsal konum ve rol itibaryla pratikte daha az eliki ve glkle karlar. slam'a ynelmi olmas, ille de gemiteki yaantsn btnyle deitirmesini gerektirmez. Eski arkada toplantlar, bu kez 'islami' amal toplantlar olarak devam eder. stelik bu toplantlar, erkein evresinde 'islami faaliyeti' iin adeta tek l saylabilir. yle olur ki, kadn eve kapandka erkek evden (ve karsndan) uzaklar. Tatil gnlerinde hatta bazen geceleri bile, islami meselelerin konuulduu toplantlara koar. Ve, durumunu "slam iin altmdan, aileme vakit ayramyorum." diye aklayabilir. Bu toplantlarda ele alnan trde konulan kan koca giderek daha az konuur olurlar. nk hem birlikte konuabilecekleri zaman kstldr, hem de bu artlarda aralannda konuulacak konular snrlanmakta ve iletiim kopukluu yznden konumalara ekimeli, souk bir slup hakim olmaktadr. Bylece evlendikten sonra islami faaliyette bulunma, slam' renme ve tebli etme imkanlanna kavuacan mid eden, bu konuda btn evlilikler iin sz konusu nice tasanlan olan gen hanm hayal krklna urar. Elbette onun bu hayal knk-ln nasl yaad ve ifade ettii nemli. Buna bal olarak ve benzeri nedenlerle evlilik mslman koca iin de sknt veren bir yk halini alabilir. yi niyetli ve kiilii gelimi mslman bir erkek iin de evlilii, einin tutumu yznden engelleyici ve snrlayc bir kmaz sokak olup kabilir. phesiz yukanda anlattklanmz btn evliliklerde yaanan eyler deiller. Mslman bir kadn evinden ve einden uzaklatran birok neden olabilir. Acaba yukanda andmz gen hanm gecenin bir vaktinde tebli yapmak zere sokaa kn, bir yerlere gidiini nasl aklard, bilemiyoruz. Belki de, daha nce evlenen arka63

dalarnda izledii gibi evlendii iin pazifize olmak, eve kapanp kalmak, ev ilerinin karklnda kaybolup gitmek istemiyordu. Acaba ei kadna islami (ve insani) adan kendini yetitirme ans tanyor muydu? Birlikte almay ve yardmlamay denemiler miydi? Acaba birbirlerine gven vermiler miydi? Belki de ok grld zere erkek cihad eden 'teki 'mcahide baclar'm verken, kendi einin drt drtlk bir ev hanm olmasyla yetinmek istiyordu. Belki de henz kendi eini bir ey anlayacak ve anlatabilecek kapasitede grmeye yanamyordu. (Ne de ok soru var! Ve bu sorular, yle uzayp gidebilir: Bu insanlar evlenmeye karar verirlerken neler konumulard? Birbirlerinden neler beklediklerini anlatmamlar myd? slam'dan, mslm.anca bir hayat yaamaktan ne anladklarn sormamlar myd birbirlerine? Evlilik srecinde birbirlerine sevgi ve sayg duymamlar myd? Ortak bir hayat srdrmenin sorumluluklar zerine hi dnmemiler miydi? Evlilik onlar iin ne anlam ifade ediyordu? Birlikte dnme, tartma, alma; birlikte karar verme; danma, yardmlama; birbirlerini tamamlama abas gtmyorlar myd?) , Blmn banda, insanlar uygun olmayan rollere zorlayan toplumsallama anlayna yer vermi ve bugn "toplumsal" saydan kadnn, eviyle ilikilerini en aza indirgemi, mesaisini (vaktini) ev d uralara ayran biri olduundan sz etmitik. Evde bulunmaya duyulan korkunun nedenlerini ileride inceleyeceiz. Burada belirtmemiz gereken, modernleme yolundaki lkemizde iktidarn (batc aydnlarn, politikaclarn) toplumsallama olayna ilikin tanmlarnn, henz yeniden tanmlann skntlarn yaayan mslman kadnlar da etkilediidir. Bu mslman kadnlarn, batc/laik eitim ve re-

timden gemi ve egemen ideoloji tarafndan vazedildii kadaryla toplumsal, kariyer sahibi ve aydn kadn olmak, ekonomik zgrl bulunmak gibi hedefler dorultusunda yetitirilmi kimseler olduklarn unutmamak gerekiyor. Egemen ideoloji toplumsal olmak, toplumsal faaliyette bulunmak, toplumsallamak gibi olgular, evin dnda ve kadnn geleneksel saylan rollerinden olabildiince bamsz olabiliiyle salanabilir diye vazetmektedir. Bu olgularn islami retinin perspektifinde yeniden tanmlanmad artlarda; hatta bazen islami bir tanmlama srecinde bile, bir takm karklklar yaanmas kanlmaz olmaktadr. Laik eitim/renim grm bir mslmann, stste oklarla modernizasyona tabi tutulan bir toplumda saf bir islami yaant kurmaya almas ve bunun iin yine uygun bir islami yntem ve tutum ortaya koymas elbette ki kolay deildir. zellikle nceki kuaklara nazaran okumaya ve renmeye, bir eyler yapmaya daha hevesli ve gayretli genlerin, imkanlarn elverisizlii nedeniyle bu gibi konularda salt reaksiyoner tutumlarla yetinmek zorunda kaldklar, kalc ve istikrarl bir islami eitim programndan yoksun bulunduklar ve oyalayan, kafa kartran, adeta abur cubur diye tabir edilebilecek dzensizlikte bir kitap okuma servenine duar olduklar bir sre yaanmaktadr. Kitaplarda okunanlar hayata geirmenin yolu yordam, slubu, vakti zaman etrafndaki kimi sorularla; tart maclan ksr dngye sevkedici bir kargaalk olumutur. "Geleneksel" saylan adet ve alkanlklar, kabuller, radikal islam, devrimci ve evrensel islam adna bazen hi bir elemeye ve tahlile tabi tutulmadan reddedilirken; bunlarn yerine nelerin ve nasl konulaca genellikle pek bilinememektedir. Byk bir cokuya ve iyi niyete dayansa da, bu hareketlilikte modernizmin tahribatlarn karlayacak ve
65

Bat'nn byklenmesinin stesinden gelecek bir programn ve byle bir program hazrlayabilecek yntemin eksiklii kendisini hissettirmektedir. Elbette ki ideal mslman bir eyler yapmak iin en ideal artlarn gereklemesini beklemekle kalmayan, kendini deitirirken dnyay da deitirmeye uraan, dnyay deitirmeye alrken de kendini deitirmekten vazgemeyen, her durumda aknlk peinde olan bir kiiliktir. Ancak, bir aray ve tanmlan srecinde gelenek ve modernizm arasnda kendilerini yalnz braklm hisseden gen mslmanlar, mevcut tutumlarnda baz eksiklikler olduunu farketmekle birlikte; neyin ve niin eksik olduunu tespitte zorluk ekmektedirler. Bu yzden, ne yapmak istedikleri konusunda kendilerine yneltilen sorular, ayn cevaplarda dmlenmeye balamtr: nce kendini yetitirmek, kendi nefsinde olan deitirmek, slam' nce kendi nefsinde yaamak... Belki yerine gre hakl olan bu cevap, baka cevaplarn yerini tutmak zere kullanldnda, dier mslmanlarla birlikte alma ve kapsaml, ciddi bir program hazrlama, somut pratikler retme balamndaki sorumluluklar gzard ve iptal eden bir gereke haline olmaktadr. Bir bakma bu cevap, modern toplumun insanlan ynelttii anlamda bir bireycilik tutanana kimi mslmanlarn "slamiletirme" sreci iin geici bile olsa bir yntem, bir zm gzyle bakmalaryla da ilgili olabilir. Sonuta, onca zm bekleyen probleme karlk, kavramlardaki karkln byk katksyla zaten handikapl olan sosyal ilikilerde ve almalarda bir belirsizlik ve gvensizlik ortaya kmaktadr ki; 1980'li yllarda Trkiyeli mslmanlarn bu problemi, dnya mslmanlarnn gndemlerini izleme tutumunda yeterince aklk kazanmamt. 1990'h yllarn banda, gemi on yllk srede kendilerini eski yllara oranla daha net ola-

rak tanmlayabilecek bir aamaya gelmi olan Trkiyeli mslmanlarn belli bal problemlerinden birini, neyi nasl yapacan bilemeyi skntsn derinletirerek hayatn her alannda ve her lahza hissettiren; bununla birlikte bu skntl havann olumlu bir yaplanmaya balang tekil edebileceinin iaretlerini tayan trde bir belirsizlik tekil etmektedir. Nasl Bir Blm Rivayetlere gre bir kadn peygamberimize gelerek unlan syledi: "Ya Resulallah, ben kadnlarn sana gnderdikleri elileriyim. Bildik-bilmedik ne kadar kadn varsa, hepsi srarla benim sana gelmemi istediler. Ey Allah'n Resul, Allah erkeklerin de Rabbi, kadnlarn da Rabbi, onlann da ilah! Sen erkeklere ve kadnlara gnderilen Allah elisisin. Allah cihad erkeklere farz kld, muzaffer olduklarnda me'cur, ehid dtklerinde de Rableri katnda diri olarak merzuk oluyorlar. (Kadnlar iin) erkeklerin bu amellerine denk bir itaat var m?" diye sordu. Bunun zerine Peygamber (S.A.); "Kocalarna itaat etmeleri ve onlarn hukukunu tanmalar (cihada denk bir ameldir). Ne var ki siz kadnlardan bunu yapan pek azdr." diye buyurdu.(Hayat's Sahabe, C.2, sf. 57). Daha nce iaret ettiimiz gibi kadnn kocasna itaatinin ngrl, kocann insani adan daha stn oluundan ileri gelmemektedir. Erkek grev asndan, fonksiyonel olarak kadndan daha stn tutulur. nk o evlenirken kadna mehir vermekle, ailenin konut ihtiyacn ve geimini salamakla, aileyle ilgili 'd' problemlerin zmne uramakla, boanma durumunda kadna ve ocuklara nafaka vermekle ykmldr. Erkek bu ykmllklerini yerine getirmedii takdirde, ynetici67

lik konumu tartmaya alr. '^Zevcesinin hakkn eda etmeyen, kadnn malna gz diken ve vazife-i infak yapmayan, ailesinin rz-u namusunu korumayan... erkekler, ricalden ma'dud deildirler" (Elmall, Hak Dini, 11/1350). Ancak yukarda yer verdiimiz hadis (ve benzeri hadisler) genellikle, kocaya kaytsz artsz itaati vazetmek zere ileri srlegelmitir. Bylece erkein tpk k-lesiymi gibi kadna emirler yadrma hakk olduu, kadnn bu emirlere harfiyen itaat etme ykmll bulunduu sanlmtr. Gnmzde de bu hadis ne srlerek mslman kadnn cihadnn erkekler tarafndan yrtlen islami harekette erkeine yardmc ve tamamlayc olmak; bu arada "can skan huysuzluklarla cihad etmekte olan erkeini zmemek olduu" savunuluyor. Gzel ev idaresi, bakml ocuklar, iyi pimi yemekler, tl gmlek ve pantalonlar ve her halkarda gler yzl tatl dilli olu, mslman kadnn cihaddr, deniliyor. Tabii bu sorumluluklar yerine getirdikten sonra kalan vaktinde eer kocas izin veriyorsa yakn evresine islami bilgi vermek, evresini 'uurlandrmak', kadnn cihadnn kapsamna dahil edilebilir. Cihad etmek adna bu erevenin dna kan kadn, "muhafazakar" yazar-larca 'mcahide deil erire' olarak nitelendirilmektedir. Ne var ki, mslman bir gen kzn salt kesinlikle evlenecei ve her adan gvenilir bir erkein koruyuculuunda bir hayat srdrecei inancyla eitilii, zellikle gnmz artlarnda yanltc olmaktadr. Evleneceine inanlarak eitilen bir gen kz evlenemedii takdirde nasl kendi kendine yeterli olabilecektir? Evlenmesi durumunda da, kocasnn katksz itaati hakedecek biri olaca hi belli deildir. Kocasyla anla-

mazlklar yznden bunaltlm veya evilerinin tekdzeliine kaplm gitmi evli bir kadn olarak da toplumunun (zamannn) problemlerini farkeden ve bunlar zerinde dnen, ocuklarn zamannn artlarna gre yetitirebilecek kapasitede bir kiilik olmay nasl baaracaktr? Elbette kadnn ev ilerinin kalabalnda yitip gitmesini eletirmek, yemek yapma ve temizlik gibi fiilleri kmsemek demek deildir. Tersine temiz ve salkl bir ev ortamnn salanmas, aile bireylerinde bilinli beslenme alkanlnn yerletirilmesi... btn bunlar tecrbe, bilgi, dikkat gerektiren eylerdir. Ve tabii Peygamber (a.s.)'n Hz. Ftma ile Hz. Ali arasnda yapt iblmnn deerine de inanyoruz. Ancak biliyoruz ki bu iblmnde onlann Hayat artlarn, sorumluluklarn ve kapasitelerini gznnde tutan bir esneklik vard. rnein, el deirmeniyle un tme iinde olduu gibi, Hz. Ftma abuk yorulduu iin Hz. Ali ona yardmc olurdu. "Bunlar ev ii ileri, senin yapman gerekir" demezdi. Byle bir i blm, karlkl rza , hogr ve yardmlamayla gzelleiyordu. Bir rivayete gre aralarndaki ileri paylatrmas iin Hz. Ftma ile Hz. Ali Peygamber (S.AJ'a bavurmulard ve Peygamber'in ilerini paylatrmasndan sonra Hz. Ftma memnuniyetini ifade etmiti. phesiz Hz. Ftma ok megul bir ahsiyetti. Hangi ilerden sorumlu olduunu belirleyen bir iblm, gnlk programn dzenlemesi iin gerekiyordu. Nitekim bu konuda bni Battal da unlar sylemitir: "Baz muhaddisler, 'Biz Hz. Peygamber'in dahili ileri Fatma'ya, harici ileri de Hz. Ali'ye verdiine dair yaplan rivayetler hususunda birey bilmiyoruz. Aralarnda bu mesele, iyi geim ve gzel ahlak kaidelerinden bildiklerine uygun olarak cereyan etmitir.' demilerdir. Kadnn herhangi bir hizmete zorlanacana dair szler 69

hibir er'i esasa dayanmaz. Kocann, kadnn btn klfetlerini tekeffl edecei hususunda icma vardr." (Do. brahim Canan, Hz. Peygamber'in Snnetinde Terbiye, TRDAV, sf. 394). Yanl bir hiyerari anlay yznden erkein kadna buyurganlk ve baskyla ynelmesi, iki trl sonu verir. Ya aile ortamnda srekli bir ekime havas olur; ya da genellikle grld zere kadn evliliini yrtmek iin suskunlar, her trl muameleyi sineye eker. Bunun vgye deer bir itaat olduunu sylemek zordur. Belki bu itaat grnts, aresizliin neden olduu bir vurdumduymazl veya derinlerde byyen bir dmanl gizlemektedir. Hi bir hak ve hukukun sz konusu olmad, sadece erkein snrsz stnlyle belirlenen ilikilerin hakim olduu bir evin eler ve ocuklar iin 'scak ve gerek bir yuva' olamayaca da aktr. Elbette hak ve hukukun her vesileyle devreye sokuluu da souk bir ev ortamna scaklk kazandrmaz. Evlilik ba, haklar ve devlerin ikide birde hatrlatlmas ' tutumundan byk zarar grr. Oysa haklan ve devleri gznnde tutmakla birlikte; bunlarn teminini sevgi ve saygya dayal bir slupla salayan, paylama ve ibirliine dayal, "lfet ve nsiyef'i nemseyen, bir evlilik ilikisi Allah'n rzas'na uygun olacaktr. Evlilikte hak ve devler konusunda kuralc ve kat davranmak yerine, karsndakinin artlarn gznnde bulunduran esnek, yapc ve gelitirici bir tutum benimsemek daha dorudur. phesiz, kadnn "Ben ev ileri yapmaya, ocuk emzirmeye mecbur deilim" diyerek, vaktini 'toplumsal faaliyetler'de geirmek istemesi ve bu arada kimi zaman hi bir gelitirici deeri olmayan uralar edinmesi; kocasnn evin geimini belki byk glklerle salad,
70

ge vakitlerde ancak eve gelebildii, ocuklarn bir ilgi ve gzetimden yoksun bulunduu artlarda, kabullenilir bir tutum olmayacaktr. Kendi ailesini, ocuklarn ve eini ihmal eden bir kadnn toplumsal, islami faaliyetlerinin nitelii kuku vericidir. Ancak en yaknlarna kar insani/islami devlerini yerine getiren bir mslman, mmete doru genileyen toplumsal ilikilerindeki sorumluluklarn gerektii gibi ve gvenilir olarak yerine getirebilir. Byleyken, ailede erkee tannan ncelii (Nisa:34) baskc ve buyurgan davranabilme hakk olarak yorumlamak da, tevhidi deil cahili bir yaklam olmaktadr. kna edemeyen, danamayan, kendine gveni olmayan az gelimi kiiliklerin (tpk totaliter rejimler gibi) konumlarn pekitirmek iin baskya ve tedhie bavurduu ok grlr. (Mslman kesimde ise byle kiilikler tutumlarn, Allah'n erkee tand pozisyonla aklamaktadrlar.) Ne var ki, bask ve buyurganh esas alan bir hiyerari ve yneticilik anlay saltanat dnemlerinin zelliidir; islami ynetimlerin deil. Gerekte evlilik ve aile ilikilerine zarar veren byle tutumlar, kiilerdeki muvahhid duyarllnn ve bilincinin zayfln gsterir. Burada "bilin" problemi yeniden devreye girmektedir. Bilinsiz bir itaatin erdem saylamayaca aktr. Birine itaattan szedilecekse, bu itaat bilinle yapldka gzelleir. Hz. brahim'in ve btn peygamberlerin bize rettii bilinli itaat, stn ve gl olana aresizlik yznden ve ite bir fke byterek gsterilen itaatle edeerde deildir. (En'am: 75-79.) Ancak kalpleri yattran bir bilgiyle desteklenen ve sahibini gelitiren hakedilmi bir itaat anlamldr ve vgye deerdir. Mslmanlar asndan kadnn bilinli olmasnn, 71

kendi bana hareket edebilecek donanma sahip bulunmasnn gereksiz ve yanl olduu hi sylenemez. Kadnn cinsel kimliiyle yakndan ilgili olan annelik, sadece igdlerin ynelttii bir grev olmakla kalmaz. ocuu dnyaya getiren ve style besleyen ana, onu nasl bir dnyaya yetitirdiini de bilmelidir. Bu durumda hayatn arlkl olarak ev ileriyle geirmesinin ve darnn dnyasndan bihaber bulunuunun ne trl sakncalara yol aacan dnmek gerekiyor. Ev ii hi bitmez, evi gzelletirme abasnn da sonu yoktur. Kadnn ev temizlii ve ocuk bakm etrafndaki fiilleri abartp yceltme tehlikesi ise hep vardr. Ev iinin bir ara deil yce bir ama haline geldiini kadn hi farketmeyebilir de. evre ve etkinliklerin gereksiz bir ekilde daraltl-masyla; hayatn ve insann varlnn anlam zerine dnmek, Allah' tanmak, yaad topluma eletiriler ve neriler yneltmek gibi eylem ve olgulara kapanan zihinsel ve fiziksel yaantnn, kiinin idrakini krelten bir ksr dng, bir "l topra" haline gelmesi iten bile deildir. stelik, ocuklar byd zaman anneye eskisi gibi ihtiya duymayacaklardr. Bu da, hayat ev ileri ve ocuk bakmyla snrl kalm kadn, belki kendisinin de tarif edemeyecei skntlara drecektir. Aile iindeki roller, evliliin balangcndaki tasarlar nasl olursa olsun, mslman kadnn birka yl iinde edilgenlemesini getiren bir ekilde paylalmaktadr. Mslman kadnn etkinliklerinin ev merkezli oluu, onun varln evle snrlandrma ve tanmlama tutumunu getirmektedir. Oysa bunlar birbirinden ayrmak gerekir. Ev merkezli faaliyette bulunmak ayr eydir, evle snrlandrlmak ayr eydir. lk durumda, 'karargah edinilen' ve bir yuva scakl tayan evlerde zamann ve toplumun nabz tutulur ve evin srekli ak bir mektebi andran atmosferinde kadndaki kiisel gelime, toplum-

sallama sreci kesintisiz devam eder. Bu durumda kadn, etkindir ve karar sahibidir, ikinci durumda ise ev, kadn toplumdan yaltan bir hcre, bir kafes; onu derinliklerinde kaybeden bir labirent gibi telakki olunur. Bu durumda kadn giderek eviyle zdeleir; edilgenleir ve kendi bana kararlar alamaz. Bylece ev dna ktnda kendine gvenini yitirir ve ak alanlarda, toplum iinde nasl hareket edeceini, ne yapacan bilemez hale gelir. Bu durumda evi kadn iin gven uyandran bir yuvadan ziyade, arda sokakta elini ayan kesen korkularna kar en makul bir snak, bir tecrit mekan olmutur, (ileride Agorafobi blmnde bu oluumu ele alacaz). Mslman kadnn eviyle ilikilerinin nitelii ilk kta olduu gibi etkin olmalyken; genellikle, onun ikinci kta olduu gibi evle zdeletii ve tanmland; byk ihtimalle edilgenlemeyi getiren bir hayat srdrmesi gerektii kabul edilmi veya sanlmtr. Oysa Kur'an, yeryznde gezerek gemi kavimlerden kalanlar grmeyi, bunlar zerinde dnmeyi ve bunlardan ibret almay, doruyu bildirip yanltan sakndrmay... kadnlara da tlyor. "Emanef'i stlenmi insan olarak kadn, hayatnn her alannda tebli grevini, doruyu bildirip yanltan sakndrma ykmlln yrtecek bir kapasite ve pratie sahip olmaldr. Nasl ki erkein evi geindirme sorumluluu onu Kur'an, tefsir, hadis, kelam, hikmet, ekonomi,, politika, edebiyat, sanat, psikoloji ve sosyoloji alanlarnda derinleen biri olmaktan alkoymuyorsa; kadnn ocuk bakm ve ev ileri balamnda zerine den sorumluluklar da onu bu alanlardan uzak tutucu engeller saylmamaldr. Ev lerinin Hukuki Durumu Kadnlarn ev ilerini yapmaya mecbur olup olma73

dklan konusu, gnmzde gen mslman evliler tara fndan en ok tartlan konulardan biri olmaktadr. Ev ilerini yapmaya mecbur olmaynn dnda, kadnn ocuunu emzirmek zorunda olmad da tartlan ve evliliklerde anlamazlklara neden olan konulardan biri dir. ' lkemiz rf ve gelenekleri asndan kadnn dini bakmdan ev ii yapmaya ve ocuk bakmaya mecbur olmadn savunmas, geni kesimlerde artc ve aklanmas kolay olmayan bir "iddia"dr. nk, bizim lkemizde kadn ev ii ve ocuk bakmyla zdelemi gibidir. Ev ilerini yapmas kadn iin, dini bir grev gibi kutsal addedilmektedir. Baz blgelerde kadn ev ii ve ocuk bakmyla kalmayarak ba ve bahe ilerini, rn pazara gtrerek satma iini bile yklenmitir. Erkein 'ise elini ev iine dedirmesi, 'klbklk' saylarak knanr. Ev iinde anasna veya eine yardmc olan, bo zamanlarn evinde geiren erkek, akraba ve arkada evresinde olmadk yaktrmalarla alay konusu olur. Dnemimizin islam'n kaynaklarna ynelme durumu gibi bir zellii, baka pek ok kabul gibi evlilikte kadn ve erkein karlkl konumlarnn da yeniden aratrlmasn getirmitir. Bu dnemin bir dier ayrdedici zellii de mslman kadnlarn kendilerine ilikin pek' ok olguyu bizatihi renme imkanlarna kavumasdr. Elbette 'slam'da kadn' konusunun allmn dnda tartmalara ve derin aratrmalara konu oluunun bir nedeni de geen yzyldan bu yana Bat ve Batclarn slam'da kadn balamnda bu dine ve mslmanlara ynelttikleri sulamalar kkenine uygun cevaplama ihtiyac olmutur. Bu srada, gelenekte var olan neler slam'dan kaynaklanyor; neler slam'dan bilinmekle birlikte islami
74

deil gibi sorular sorulmaya balanmtr. Ev ilerinin hukuki nitelii, ok sorulan sorulardan biridir. Bu konuda fukaha, nikah akdi asndan kadnn ev ilerini yapmaya mecbur olmad, bu yzden ev ilerinin evliliin bir gerei olarak kadna yklenemeyecei grndedir. Erkek, evlilik bam ileri srerek kadn ev ilerini ve benzeri hizmetleri yapmaya mecbur tutamaz; bu konuda baskc ve buyurgan davranamaz. Ancak, geleneksel kabullere (rfe) gre erkek evin geimini salarken kadn da evin ilerini yapacaktr. Yani, iftlerin birbirlerine destek ve yardmc olmay dilemeleriyle, daha uygun bir zm bulunamad ve baka zm yollarnn erkein imkanlarn amas nedeniyle, aile hayatnda bir i blm yaplmas gerekecektir. Bu i blm, zel artlara gre deiik muhtevalar ortaya koyabilir. Toplumun rf ve geleneindeki zorlayc ve zulmedici olmayan kabullerin, z olarak gayri islami demlemeyecek olgularn bu i blmn belirlemesi slam'a aykr olmaz. Nitekim, Ebu Hanife, afi'i, Malik gibi hukukular, nikah akdini istihdam akdi deil, zevci muaeret akdi olarak deerlendirip; kadnn hukuken ev ilerini yapmakla ykml bulunmad hkmne varmlardr. Hatta, Kur'an- Kerim'deki "..onlarla iyi geinin" ayeti delil gsterilerek, "Eer kadn kendisine hizmet edecek birisine muhta olur da kocas buna engel olursa, hanmyla iyi geinmemi olur" diyen alimler olmutur. bni Hacer, mam Malik'in "Koca fakir ise, zevcenin ehl-i fazl ve ereften bile olsa ev ilerini yapmas gerekir" dediini rivayet etmi; ancak, bni Battaln "Kadnn btn klfetinin kocaya ait olaca hususunda icma mnakid olmutur" szn de kaydetmitir. Tahavi'den de, "Kadnn hizmetisini kocann evden karamayaca hususunda icma vaki olduuna dair" bir nakil kaydedilir. (Do. Dr. brahim Canan, a.g.e., sf. 392.)
75

Bu arada, ashab hammlannm elerine hizmet ettiine dair birok rivayete de yer verilmektedir. Hz. Peygamber'in kz Ftma ile ilgili mehur rivayet ise yle: El deirmeni kullanmaktan elleri yara olan Hz. Ftma, durumunu babasna ikayet ederek bir hizmeti talebeden Ancak Hz. Peygamber, "Size hizmetiden daha hayrl olan eyi reteyim. Yatanza girince 33 defa Allahuekber, 33 defa da Elhamdlillah deyin" diyerek, kznn hizmeti talebini geri evirir, (imam Ahmed, et-Ter-gib: 3/112). Bir dier rivayette ise Hz. Ebu Bekir'in kz Esma'nn kocasna yapt hizmetler arasnda evin ileri, atn tmar ve beslenmesi, su tamak, hamur yourmak, ekmek yapmak, tarladan hurma ekirdei tamak ve atn yemesi iin ezmek gibi iler saylmaktadr. (Bu-hari, Nikah;109). Bylece alimlerin ou, kadnn ev ilerini yapmaya mecbur olmadn ve nikah akdi ne srlerek evde i yapmaya mecbur tutulamayacan; ancak kocann hanmnn yemeini pimi ve yemeye hazrlanm olarak getirmeye mecbur tutulacam kaydetmilerdir. Bu hususta eitli rivayetleri gz nnde tutan hukukular, kadnn kocasna ve evine hizmet ediinin icbari deil, gnl rzas ile gerekleeceini belirtmiler; ashab hanmlarnn eitli ilerini hanmlarna yaptnlann ise, "Onlann ev ilerini yapacak bo zamanlar yoktu; hizmeti tutmaya da maddi imkanlan yoktu. kadnlara dt. Bu sebeple onlar ev ilerini ve evde bulunan ocuklarla meguliyeti zerlerine alarak, kocalannn cihad vs. ile slam'a yardm edici faaliyetlerde bulunmala-nna imkan hazrladlar." diye aklamlardr. (Do. Dr. ibrahim Canan, a.g.e., sf. 393). afii fukahasndan Imam- Nevevi, yukanda deindiimiz Hz. Esma ile ilgili rivayete atfen, unlan syler: "... Kadn, bu zikredilenleri ve ekmek yapmak, yemek pi76

irmek, amar ykamak gibi dier benzeri ileri yapmak suretiyle kocasna hizmet eder. Btn bunlar kadnn kocasna kar yapt karlksz iyilik ve ihsanlardr, onunla iyi geim ve gzel muamelede yapt fedakarlklardr. Bunlardan hibirini yapmak zerine bir vecibe deildir. Eer bunlar yapmaktan tamamen imtina edecek olsa herhangi bir gnah ilemi olmaz. Erkek bu hizmetleri hanmna tahsil etmek zorundadr. Bu hizmetlerden herhangi birini yapmaya kadn icbar etmek kocaya helal olmaz. Kadn bunlar teberru (karl beklenmeyen bir iyilik) olarak yapar. Bu, gzel bir adettir. Kadnlar eski devirlerden gnmze kadar byle yapagelmilerdir. Kadna vacib olan ey ikidir: Nefsini zevcine mheyya klmas ve bir de (izinsiz) evden ayrlmama sidir." (A.g.e., 393-394). Peygamber (S.a.) ve Ev leri Hz. Aye, Peygamber (S.a.)'in evde neler yaptna ilikin sorulan yle cevaplandrmt: "Herhangi birinin evinde yapt gibi ayakkabsn onarr, elbisesini dikerdi." Bir baka rivayette ise, Hz. Aye'nin bu soruyu "Allah Resul de bir beerdi, elbisesini temizliyor, davarn sayor, ahsi ilerini gryordu." diye cevaplandrd grlyor. (Hayat's-Sahabe, C.3, sf. 110). Baz rivayetleYde Resulullah'n yemek yapt ve ocuklarn bakmna itirak ettii bildirilir. Bir rivayete gre Hz. Peygamber, gece su imek isteyen torunlar Hz. Hasan ve Hz. Hseyin'e, anneleri Hz. Fatma'dan nce kalkp su verirdi. Bir baka rivayette torunu same'nin yzndeki kiri pas sildii ve 'Eer same kz olsayd, onu taklarla ssler, (gzel) elbiseler giydirir, cazibeli klardm" diye buyurduu kaydedilir. ocuk bakmnn ve eitiminin btnyle anneye ait sayld gnmzde, 77

Peygamber'in bu davran dikkate deer bulunmaldr. Peygamberimiz ocuklarla oynayp akalat gibi, onlara arkadaa da davranmtr. Mekke'de en zor gnlerde tebli iin gittii yerlere kz Fatma'y da gtrd; Ftma bulunduu odaya girdii zaman ayaa kalkp yerini kzna verdii bilinir. Bylece Resulullah'n, kendisine hizmet etmeye talip pek ok insan ve muhterem eleri de bulunduu halde, ahsi ilerini bakalarna yaptrmayp kendi kendine halletmeye zen gsterdii anlalyor. Bu balamda herhangi bir kuralla hareket etmemekle ve bir kural koymamakla birlikte; Peygamberimizin (S.a.) tavrna bakarak kiinin kendi bana halledebilecei ileri bakasna yaptrmaya almasnn tlenemeyecei anlalabilir. Ayrca Resulullah evin baz ilerini bizzat yapmak suretiyle kadnlarn korunmas hususunda nemli bir prensip vazetmi; bylece baz islam alimlerince, "Evin ilerini yapmak ve ehline hizmet etmek Allah'n salih kullarnn snnetidir" hkmnn verilmesinde rneklik tekil etmitir. (Do. Dr. ibrahim Canan, Hz. Pey gamberin Snnetinde Terbiye, sf. 395 ). Ev Kadnlndan rkmek Gnmzde kadnlarn ev ilerinden uzaklamasnn, ev iini 'gerek bir i', ev kadnln gerek bir etkinlik olarak grmeyilerinin en nemli bir nedeni, ev ilerinin genellikle iten saylmayp kmsendii gereidir. Her hangi bir yerde 'ev kadn' diye tantlmak, 'asalak, ie yaramaz, beceriksiz biri'; 'kaydadeer, tanmaya deer olmayan biri' gibi tantlmakla edeer olmu kmtr. Bir lokantada garsonluk veya krete ocuk bakcl yapan kadn "alyor" diye vlrken; belki kalabalk bir evin yemek piirme de iinde olmak zere uz78

manlk gerektiren birok iini stlenmi, ayrca birka ocuun bakmyla ilgilenen kadn, isiz gsz saylarak kmsenmektedr. Gerekte ev kadnl, bilgi ve tecrbe, deney ve aratrma isteyen, bu alandaki yenilikleri izlemeyi gerektiren, birok uzmanln toplam saylabilecek bir meslektir. Ev ileri iin harcanan zaman ise, darda kafa ve kol emeine dayal olarak yaplan herhangi bir iin sresinden fazladr. Daha dorusu, ev kadnlnn snn yoktur. Gece gndz, ev iinde ve ev dnda hep devrededir. Erkek btn gn darda alr ve para kazanr. Ve genellikle bu almayla kazanlan, biriktirilen para, erkein saylr. Oysa ev ileri 'nankr' ilerdir. Bu ilerden ou hemen hergn tekrarlanr. Baz ev ileri darda alan ou erkek ve kadnn iine gre daha yorucu ve ypratc olduu halde, kadnn o ilerle ilgili emei ve retkenlii pek kaale alnmaz. Ayrca ev kadn, ayn ileri bakalar iin yaparak para kazanan hemcinsleri gibi 'alyor' diye pozisyon kazanarak takdir de edilmez. Evde bulunduu iin yan gelip yatyor sanlr. Evin geimine katkda bulunmad sylenerek, ona gre hareket etmesi beklenir. Yani, harcamalarna dikkat etmesi istenir. (Ve gariptir, ev kadnlarnn ounun, mutfak masraflarndan ksmak suretiyle edindikleri gizli bir bteleri vardr. Ev kadn genellikle, kocasnn kazand parann hatta iinde yaad ve ilerini yapt evin kendisine de ait olduunu hissedemeyen biridir. zgvensizli-i yznden; bencilce ve pragmatik tutumlar edinmesi, eitli kiilik bozukluklarna uramas iten bile deildir. "Kocann iki ka varsa birini kracaksn" eklindeki deyim; ev kadnnn, zenginlemesi durumunda kocasnn gznn dar kayaca korkusunu ve bunun iin alaca 'tedbiri anlatmaktadr.) 79

Kan koca arasndaki ilikinin dengelerine bal olarak ev ileri, sabahn erken saatlerinden balayp, kendi iinde bir yn ayrnt reterek ilerleyen bir vakit, emek ve dnce tketicisi haline gelebilir. Ge vakitlere kalmadan bitkin dren bu tekrarl ve kadri kymeti bilinmez ilerin ypratc temposunda; kadnn ocuklar byyp ev ilerinin de azalaca yllara ayraca ne hayal gc, ne yeteneinin atlmlar diri kalabilir. Bylece gnn birinde, yllarca saysz kez tekrarlad, san sprge ettii, gznn nurunu dkt, belini bkp ellerini nasrlatran ev ve el ilerine verdii emek; belki de mehir olarak sadece bir Kur'an istemekle yetindii kocas tarafndan sfrlandnda, ev kadnln ayakta tutan btn dayanaklar birbiri zerine kntye urar. Hele ki kocas ii inatlamaya gtrrse, Talak Suresi'nin ayetlerini balayc bulmazsa, artk gen ve gl olmayan kadn yalnz manevi adan deil maddi adan da ortada kalabilir. Kocann kazand parayla alnm ev ve eyalar, biriktirilmi para... erkein olarak kalr. Kadnn bunca yldr emek verdii ve vnd evine baka bir kadn sahip kabilir. Yllar yl temiz titiz, iyi yemek piiren, tsz araf amar brakmayan bir ev kadn oluunun hi bir nemi kalmaz. Baka dayanaklara ihtiya vardr artk: Krelmesine izin vermemesi gereken yeteneklerine, kendi bana hareket edebilme gcne, canl sosyal ilikilere, ekonomik zerklie... Kadnn ekonomik zerklii talebi, 'uzun emel, tevekklszlk, kocaya gvensizlik, dnya malna tamah etmek' gibi sulamalarla karlaabilir. Bazen kocaya duyulan gven yznden ekonomik zerklik konusuna nem verilmemekte; ancak, onca gven duyulan koca bir gn "el" olup kabilmektedir. Bu konudaki belirsizliklerin neticesinde slam ve mslmanlar adna gerekten zc ve utandrc tutumlarn sergilendii olaylar ya80

sanmaktadr. Mslman toplumlarda da art gstermeye balayan boanmalarda ok yaanan bu tutumlarn islami olmad ortadadr. slam Hukuku, kadnn eve verdii emei gznnde bulundurarak; bir boanma durumunda kocasnn, yoksa ocuklarnn; dahas kamunun (ammenin) ve kamuyu temsilen de devletin kadnn geimini, sosyal gvenliini garanti altna alr. Aslnda slam'da kadn ile kocas arasnda mal ayrl prensibi vardr. Normal olarak insan yetitiren, topluma sevgi ve sayg telkin eden bir kurumun; taraflarn ayrlmasyla birlikte bu kuruma yllarn vermi kadnn emeini g-zard edii, kabul edilemez. Ancak, yasalar ve yaptrmlar zaten normal d tutumlar iin gndeme getirilir. Nitekim genellikle evde, tarlada, tezgahta ve beik banda yapt ilerin karlnda bir cret dnlmedii, byle bir dnce kltc ve utan verici bulunduu, karsndakine gven duyulmad izlenimini uyandrd iin; hukuki olarak, yeri gelince kadnn bu emekleri adna bir talepte bulunmas mmkn olmayabil-mektedir. Eve verilen ortak emein rnlerinin yalnz erkee ait olduu eklinde yaygn bir kam, boanma olayn salt kadna zarar dokunacak bir felaket olarak niteler. nk, yllarn verdii ev ve ailenin tasarruflar, bylece artk ona ait saylmaz. Bu yzden de ev kadnl, gven uyandrmayan, yarn belirsiz, nankr bir meslek saylmaya balanmtr. Ve yine bu konumun belirsizlii yznden, kadnn ekonomik zerklii sorunu mslman toplumlarda da aile kurumunun saln rahatsz eden bir sylemle gndeme gelme durumundadr. Evlilikte Kuralcln Yetmezlii Kadn ve erkein birbirlerine kural ve yasalar ne srerek yaklamalar yerine; dosta ve arkadaa, pay81

laarak ve tamamlayarak, ayet-i kerime'de belirtildii zere 'koruyucu bir rt' olarak yaklamalar durumunda evlilik, slam'n diledii bir mana deerine sahip olmutur diyebiliriz. Her vesileyle hak ve devlerin hatrlatlmas, kullanlan sluptan da nemli lde etkilenerek taraflar zaman iinde ekimeli bir ilikinin kmazna srkleyebilir. Evlilik ilikisinde; sokakta, okulda, kahvede, kafeteryada veya konferans salonlarnda, hatta iir dizelerinde ve mzik namelerinde pek dile gelmeyen, kiinin kendisinin de uzun yllar farkna varamad bir takm zellikleri ortaya dklr. Ya da, gemite de hep bir kandrmaca iinde yaam taraflarn iyzleri evliliin aknda kendisini gsterir. Srekli ve derinleen bir ilikide bunlar kanlmazdr elbette. Ve en ok bu tr youn ve srekli ilikiler insan kendine ve bakalarna tantr. Hayat arkadayla ilikisi, bir insann iyznn de fotorafdr. ngeborg Bachmann'n dedii gibi; "Atlan ilk bombalarla ya da zerinde ok yazlan izilen terrle deil; faizm, iki insan arasndaki ilikide balar." nsan ilikilerinin karakterinin bir sistemin karakteriyle izahna amamak gerekir. Sistemi ayakta tutanlar; cemaat, halk, mmeti meydana getirenler tek tek insanlardr. Ve insanlar, "Layk olduklar zere ynetilirler." Mslmanlar, Kur'an'da bildirildii zere kendi nefislerinde olan deitirmedikleri srece Allah'n da onlarn durumlarn deitirmeyeceini bilirler. nsan tekinin durumu toplumu etkilemektedir mutlaka. Ancak toplumun karakterinin de insan tekine yansd bir gerektir. zellikle, toplumun eletirilen deerlerine kar alternatif olacak bir yaam pratii kuramam kii ve cemaatlerin bu etkileimden dnya grleri asndan zararl kacaklar sylenebilir. 82

Nitekim, (lkemizde) gerek cemaat(ler) olmay salayamam mslmanlarn toplumdaki deer yarglan bunalmndan nasl etkilendiklerini anlamak iin, gen evlilerin problemlerine eilmek yetiyor. O zaman anlalyor ki, bu problemler genellikle islamilik iddias tamayan evliliklerde de grlen trden nedenlere dayanyor. slami olmas istenen evliliklerde islami deerler deil, toplumu yneten egemen deerler belirleyici olarak ortaya kyor, islam' alglayn ekilden te gidememesi durumuyla da mslmanlarn evlilikleri, sistemden ynelen zorlamalara g yetiremiyerek ypranyor. Bylece grlyor ki, bireysel planda zmlenemeyen yeniden mslmanlama durumunun problemleri, mslman cemaat olarak yaama abalarnda da skntlara yol ayor. Oysa slam' bir dnya gr olarak seen gen kuak, her ilerinin olduu gibi evliliklerinin de "islami" olmasna byk nem veriyor. Ancak burada bir ii islam adna yapmakla, gerekten islam'n istedii gibi yapmak arasndaki nemli fark ortaya kyor. Baz ekli ifadelere dayanarak bir evlilii ve baka her eyi "islami" diye adlandrmak, onlar islami klmyor. Evlilik, taraflarn 'mslman' olularyla deil de, alglaylardaki islamilii pratie aktaran abalarla 'islami' niteliini hakedecektir. Esasnda islami evlilik (veya islami aile), znde zaten islami bir neri olan ve zaman iinde kaynana yabanclaarak problemlere garkolan bir kurumun aslna dndrlmesi ynnde gelitirici bir harekettir. Bu hareket srecinde aile kurumu, -ideal artlara kavuturulmas hedefi sakl tutularak-, tad kusurlara ve karkarya bulunduu problemlere ramen, "islami" nitelikli bir kurum olacaktr. nk 'ideal'e doru bir ilerleme ve gelime vardr; islami ilkelerin gzetimi hereyin stnde tutulmaktadr. 83

Ancak, bu an artlarn gznnde tutarak kaynaklara dnmeye nem veren; kitaplarda kalan slam' hayata geirme gibi soylu ve etin bir iddiaya sahip kan gen "radikal" mslmanlarn aile yaantlarnda gndeme gelen problemler; bu gen insanlarn radikallik anlaylarn tartmaya ayor. Kaynaklara dn abasnn grnten ok nce manevi hayatn, yani islami ah-lak'm kazanlmasn salamas gerektii; dinde zorlama, despotizm, bask, ikence olamayaca, Rabbimizin dilerse btn insanl toptan hidayete erdirme gcne sahip olduu gzard ediliyor. Kadn veya erkek; islami gerekeler ileri srerek karsndakini krp dkerek deitirmeye alyor, inat ve asl amacn aran bir deitirme eyleminde ne ileri srlen gerekeler, ne bu yolda izlenen yntem ve slup islami saylabiliyor. Sistemin kalplarna uyarl ynlarn davran biimlerinin tekrarlanmas iten bile olmuyor. Daha en bandan, taraflardan birinin 'slam'a gre benim haklarm unlar, sen bunlar yapmak zorundasn, yoksa yle davranmak zorunda kalrm." diyerek einden beklentilerini bir muhasebeci tavryla bildirmesi; evlilik ilikisini souk ve kat bir zemine oturtmu oluyor. Bylece taraflar arasnda sevgi, efkat, merhamet gibi duygular ve edebe riayet eden davranlar yerine hesap tutan, dayatmac ve baskc davranma eilimini besleyen bir kuralclk skn ediyor. Bu salt ekilci/kuralc yaklam iin u rnekler verilebilir: Bazen erkek, aile iindeki hiyeraride bakanlk grevinin Allah tarafndan kendisine verildiini ne srerek; karsnn hangi kitaplar ve gazeteleri okuyabileceine vanncaya kadar onunla ilgili konularda karar alma hakkna sahip olduunu dnyor. Ya da, bu ba84

kanlk konumundan dolay karisinin kendisine ille de 'Efendi' demesi gerektiini, bunun islami bir gereklilik olduunu savunanlar; Hz. Peygamber (s.a.)'in kz Ftma ve damad Ali (r.a.) arasnda yapt iblmn ne srerek, kans i yapamayacak kadar hasta bile olsa, ev ilerine el srmekten kananlar oluyor. Yaygn izlenen bir rnek de yle: Erkek, gayri islami yaant srdrdkleri iin ona kt rnek olacaklarn ne srerek, karsnn ailesiyle grmesini yasaklayveriyor. Kadnn da Allah karsnda mstakil bir kul olduuna inanlsa bile; pratikte, birlikte islami mcadele yapmak zere evlenilen kadna zaman iinde geleneksel roln uygun grlmesi ok kolay oluyor. nk bu, erkein daha rahat hareket etmesine imkan tanyan ve kabul etmese bile, baka zamanlar aile iindeki tutumunu, dier aile bireylerine davran biimini eletirdii babasndan devrald, zaaf ve eilimlerini aklamaya elverili bir roldr. slami bilinci ve islami faaliyetlerde etkinlii nedeniyle evlendii kans ise giderek erkein hayatnda annesi gibi salt ev ii yapan ve yaants erkeine hizmet vermek zere biimlenen; ancak arkadalk edilmesi, soru sorulmas, danlmas, gr alveriinde bulunulmas artk nemsiz bulunan biri haline geliyor. Bu durumda ev erkek iin her saatte girip kabildii lokantal bir otel ilevi grrken, kadn iin de bir kafes telakki olunabiliyor. Kadnlarn kuralc yaklamlar ise, zellikle ev ileri balamnda kendisini gsteriyor. Kimi gen kadnlarn evlenir evlenmez, "slam'a gre ben ev ii yapmak, yemek piirmek zorunda deilim." ve "slam'a gre ben ocua st vermek zorunda bile deilim." dedikleri grlyor. Duruma gre, "Ben kaynanaya kaynataya bakmak zorunda deilim" diye, kat bir kuralclkla tavr konulmas da evlilik ilikisini zedeleyebiliyor.
85

Usluplardaki yanllk, evliliklerin karlat problemlerin belki de balca nedenidir. yle bir rnek verelim. Byk kentlerde, kadnn darda almad artlarda evin erkei sabahn altsndan akamn sekizi-, ne kadar sren yorucu bir i temposunun ardndan eve dnmektedir. Byk ihtimalle almas karlnda ald para, ev kirasyla birlikte geimlerine ancak yeterli olmaktadr. Yani erkein ev ilerini cretli birine yaptrmas mmkn deildir. Bu durumda karsnn onu, "Ben sana yemek yapmak zorunda deilim" gibi szlerle karlamas garip karlanacaktr. Mslman kadn, ev ii yapmayacak, ocuk emzirmeyecek; evin ve onun geim masraflarn ise erkek (kocas) karlayacak... O zaman, mslman kadn nelerle uramaktadr ki bu sorumluluklardan muaf tutulmaktadr diye sormak gerekiyor. Mslman kadn evinde aylak aylak oturarak kocasn bekleyen biri mi? Gnn yalnzca ibadet etmekle ve kocas iin sslenmekle geiren bir kadn m o yoksa? "Ben kitap okuyorum, tebli yapmak, cihad etmek iin kendimi yetitiriyorum." diyecek olsa bile; birlikte yaanlan ev ortamnn mevcut artlarnda hangi eylemlerin ncelik kazandn gzden geirmelidir. Kendini yetitirmeye alan insann, dier insanlara kar scak, saygl, hogrl, zverili, deer verdiini hissettiren bir tutum benimsemesi beklenir. Bir zorunlulukla olmasa da, iinde yaad evin dzenine elinden geldiince katkda bulunmas, aile ilikilerini glendirecektir. Aileyi geindirmenin erkee verilmi bir grev olduu dncesiyle, mslman erkein altn, karsnn ise evde bulunduunu varsayyoruz. Ancak, kadnn da darda almas durumunda -ki teorik olarak, uygun grlmedii iin pek sz edilme-

se de, gemi yzyllarda krsal kesimde zaten var olan, gnmzde kentlerde de gittike yaygnlaan bir durumdur bu-, aileye ve eve ilikin sorumluluklar bu durumun getirdii yeni artlar gznnde tutularak paylalmaldr. Yaygn anlamazlk konularndan biri de, kadnn kocasnn ana-babasyla ilikileri olmaktadr. Toplumumuzun gelenekleri gelini, erkein ana babasnn bakmndan sorumlu tutmaktadr. Denilebilir ki varln gnmz artlarna uydurarak koruyan geni ailelerde gelin, gemite olduu gibi ailenin en ok hizmet beklenen bireyi olmaktadr. Kaynvalide ve kaynpeder tarafndan gelin, oullarndan daha da nce kendilerine bakmakla ykml saylmaktadr. Ya da gelinin kaynvalide ve kaynpedere bakp bakmayaca, bir evlilik art olarak ileri srlmektedir. slami hak ve devlerini renen bir gen kz veya kadn ise, byle bir art komaya "slam'a gre ben kaynvalideme bakmak zorunda deilim." diye kar kabilmektedir. nanl, Allah korkusu tayan bir kadn elbette ki, mecbur tutulmasa bile einin annesinin ve babasnn ortalklarda kalmasna rza gstermez diye dnmek gerekir. Ancak, onlarla mecbur olduu gibi bir dayatmayla deil, gnl rzasyla ilgilenmesi yelenmeli. Ev ileri ve ocuk bakm iin de byle dnlmelidir. Erkein bu konularda karsna baskyla ve buyurganhkla yaklam, kadn iten ie tepki gelitirmeye ve zamanla tepkisini gstermeye sevkedebilir. Bu tr vicdani problemlerin zmnde muhasebeci tavryla hareket etmek faydadan ok zarar getirir. (Bir almamz iin kendisiyle konutuumuz boanmak zere olan gen hanm, kocasyla anlamazlklarnn, kaynvalidesinin daha nianllk gnlerinde orada burada "Bu gelin bize bakmaz, bakacaa benzemiyor, okumu gelin insana bakmaz, hata 87

ettik" eklinde konumalar yapmasyla baladn sylemiti.) Evliliklerde gzlenen zorlayc ve kat tutumlar, dier sosyal ilikilerde de grlmyor deil: Kimi mslman genler, kendi inan ve amellerinde olan deiimlerini izlemeyen yaknlar ile olan balarn, takval bir yaam kurma adna hemen kopartma yolunu tutmaktadrlar. En ufak bir anlamazlkta aile ocaklar terkedilmek-te; en kk vesileyle "mrik" olarak sulanan akrabalardan ve komulardan uzaklalmaktadr. Bunla!4 yaplrken, kendilerini tasdik etmeyen eleri, ocuklar ve yaknlaryla akrabalk ilikilerini belli bir dzeye kadar korumaya gayret eden Hz. Nuh, Hz. Lut gibi peygamberlerin tutumu unutulmaktadr. Resulullah'm, kimisi fiilen tebliine kar kan, kendisine maddi ve manevi ikencede bulunan akrabalaryla bile ilikilerini belli bir dzeyde srdrmeye aba gsterii, gzard edilmektedir. Btn bunlar, pratikte islami reti'nin anlatlmasnda ve yaanmasnda gzlenen slup, program ve yntem (veya yntemsizlik) sorunlarna dikkat ekmeye ynelik rneklerdir. slam'n hibir farkl yntem, eilim, gr ve siyasete imkan brakmayan kat, baskc, duraan ve renksiz bir toplum oluturmak istemedii aktr. Toplumsal ilikilerde olduu gibi aile ii ilikilerde de oulculuk, bir zenginlik ve gelime vesilesi olabilir. Elerin farkl aile ortamlarndan gelen, farkl rf ve adetleri, huy ve eilimleri bulunan kimseler olular da, islami ilkelerin gzetimi saland srece, aile kurumu iin olumsuz bir durum saylmayacaktr.

88

kinci Blm AGORAFOB RETEN KABULLER

ada nsann Korkulara Tutsakl Teknolojinin kendisine salad btn avantajlara, yetenekleri ve gc etrafnda iddial bilimsel karmlara ramen, amzn insan gemi yzyllarn doa karsnda daha az donanml ve bilgili, daha az kendine gvenli insanna kyasla bazen inanlmayacak boyutlara ulaan korkularn tutsa durumunda. Batl psikiyatri uzmanlarna gre son on ylda nkleer sava, polis ve ikence, hava kirlilii ve trafik fobisi gibi birok korku trnn yannda hibir mantkl aklamas olmayan korku trleri giderek daha fazla yaygnlk kazanyor. Bat lkelerinde yaplm bir aratrma, dnya nfusunun yzde 12.5'inin hayatlar boyunca fobilerin, yani bir olgu ya da durumun oluturduu nedensiz saylan korkulann esiri olduunu ortaya koyuyor. Bu korkular kategoride guruplandnlyor: Basit korkular, agorafobi (ak alan korkusu) ve sosyal korkular. Fobiler zerine stanbul'da 335 kii zerinde yaplan bir aratrmada ise, fobik nroz oram yzde 15.82 olarak tespit edilmi. Fobilerin grlme skl bakmndan agorafobikler, nc sray tekil ediyorlar. (Tempo, 7-13 Ekim 1990). 89

Birinci gurupta yer alan hayvan, kan ya da yarann verdii korkular, en az zararl grlen ve en abuk iyiletirilen zellikte saylyorlar. Sosyal korkular ise, topluluk iinde konuamama, bakalar tarafndan grlecei iin davetlere katlamama gibi eitli durumlar ieriyor. Burada kiiye egemen olan, dierlerinin baklardr. Yaygn olarak, kendini kmseme, bakalarndan aada grme gibi duygulan olan bu kiiler, dayanlmaz bir yalnzlk ve deprasyonla birleen ve ou zaman onlar hayat karsnda aciz brakan kronik bir skntdan ikayetidirler. Agorafobi ise, bu kategoriler iinde belirtileri ve geliimi asndan en ciddi olan saylyor, iki tr agorafobiden sz ediliyor. Bunlardan en yaygn olan, panik ve heyecan krizleriyle tannrken; ender rastlanan dieri ise yava yava gelien ve balangcnda krize yol amayan zelliktedir. Panik tutumu, agorafobinin kkeninin aratrlmasnda nemli bir kaynak oluturur. Bu tr krizleri geiren kii gzlemlenirken, ev ortamnda ya da ev dnda heyecan krizine yol aan etkeni dzenli bir jgekilde aratrmak gerekir. Davran dzleminde hastalk, baz alanlarda ve mekanlarda bulunmaktan kanmayla kendini gsterir. Byk maazalar, sinema, otobs, tren, toplu tama aralar, yollar; ksacas kiide panie sebep verecek her tr kalabalk yer... Kii yava yava 'mutlaka bana kt birey gelecei' hissiyle, kolayca kamayacan dnd yerlerden uzak durmaya alr. Yannda gvendii bir yakn olmaynca kendisini son derece aresiz hisseder. Korkusunu tanmlama ve ona kar koyacak davran biimleri edinme abas onu bakalanndan ayrmaya balar. Bir kendi iine ekilme srecinin sonunda iinden ve toplumsal hayattan tamamen kopar. Bu tr hastalarda alkole veya uyuturucu haplara ba90

mllk, evresiyle ilikilerinde bozukluklar ve zellikle deprasyon grlebilir. Bir yl gibi bir sre iinde tedavi edilmedii takdirde, agorafobi kronikleir. Aada yer alan baz rakamlar, olaand korkularn nfusa dalmn gsteriyor: Huzursuzluklarn tm (saplant, tedirginlik gibi) toplam nfusun yzde 14..6'snda grlyor. Toplam nfusun yzde 12.5'inin ise, hayatlar boyunca ikayeti olduklar bir korkular var. Bunlarn yzde 67'si kadm. Korkular olan kadnlarn yzde 80'i, agorafobik gurubuna giriyor. Aratrmaclar, agorafobinin erkeklerden ok kadnlarca grldn kaydediyorlar. (Cumhuriyet/Bilim ve Teknik, 16 Ha ziran 1990). Niin Agorafobik Kadnlar? Tedavi gerektiren ruhsal bir hastalk olarak agorafobi, bat toplumlarnda son yllarn en ok konuulan, zerinde aratrmalar yaplan olgularndan biri haline geldi. Sadece Amerika Birleik Devletlerinde be ila yirmi milyon arasnda kiinin agorafobik oluu, bu olguya gsterilen ilginin sebebi. Doal olarak agorafobi sanatlarn ve aratrmaclarn da dikkatini ekiyor. Bilim adamlar hastaln nedenleri ve tedavisi zerine eitli grler ileri sryorlar. Robert Seidenberg ve Karen De Crow tarafndan yazlm Eviyle Evli Kadnlar, agorafobi zerine yaplm aratrmalardan biri. Feminist bak as ile yazlm olan kitapta kadnlarn sokaa kma korkulan, 'sokaklarn hl erkeklere ait oluu" ile aklanyor. Bu hastaln kadnlarda daha fazla gr, kadnn erkee nazaran evine, ocuuna ve eine daha baml ve sorumlu konumu ile irtibatlandrlyor. Kadnn evi dnda bulunmaktan duyduu korku, bir bakma ocuun 91

anne rahminden ktktan sonra duyduu korkuya benzer saylyor. Yazarlar, "Gvenli olduu varsaylan evin dna, sokaa kldnda duyulan o sknt verici kaygnn ad" olarak tanmladklar agorafobiye niye daha ok kadnlarn tutulduunu, yle aklyorlar:: "Kltrmz kadnlara birok snrlama getirmitir. Btn kadnlar kendilerini alglarlarken yle ya da byle bu snrlamalarla koullandnlmlardr. ok ve panik, sokakta aslanlarla, iddetli frtnalarla, arkadan saldran soyguncularla karlamaktan grnrde ok daha az tehlikeli durumlarda bagsterebilir. (...) Evden dar kt iin, i yerinin dedii cretten tutun da ocuklarnn uyuturucu kullanmalarna, hatta bizzat sokakta uradklar saldrlara kadar birok eyden kadnlar sorumlu tutarak onlara srekli ceza veren bir kltrde, durumlann-daki ironiyi sezen kimi kadnn evden kmay kabul etmemesinin artc olmadna inanyoruz. Biz agorafobiyi, kadnlara verilen tarihsel gzda ile yaplan basknn paradigmas olarak gryoruz. Agorafobik kadnlarn kendinden nefret etmeleri, kendilerini smrlamalan, zveride bulunmalar, kendilerini cezalandrmalar, yzyllardan beri onlara verilen eitimin karikatrdr. Nasl hi kimse karikatrc Herblock'u iyiletiremezse, bir agorafobii de iyiletiremez." Ancak yazarlar bu iyiletiriemezliin bilinli bir direni olduu kansn tamaktadrlar: "Agorafobikler, gnmzn belki de en uzlama kabul etmez feministleridirler. Ufak tefek balar ya da snrl hogryle yetinmezler, tatmin olmazlar. D dnyada ho karlan^ madklarn duyumsadklarndan, yabanc ve dman saydklar topraa adm atmayarak gururlarn korumaya alrlar." (sf. 14-15). 92

Burada farkl nedenlerden kaynaklanan ve mantkd saylan korkularn, feminizm iin kutsallatanld grlyor. ada insann sradan pek ok korkunun yannda isimlendirilemeyen ve zmlenemeyen korkulara duar olmas, ada uygarl tanmlayan deerlerin iflasnn, rynn habercisi olamaz m? Henz isimlendirilmeyen veya isimlendirilmekten kanlan korkular bilimin deien tehislerine bal kalarak aklamak gven vermemektedir. Atalarmzn korkularn hatta dini inanlarn doa st gler karsnda bilgisiz ve gsz bulunmalarna balayan bilim adamlar, gnmz insannn korkularn isimlendirmekten ve bu korkularn kaynana inmekten kamyorlar. Elbette, tabu ve dogmalardan arnm gzyle baklan gnmz insann tutsak eden korkular aklamak, varla ilikin modern kabulleri btnyle gzden geirmeyi gerektirebilir. Bu bakmdan, hem korkularn itiraf etmekten kaman, hem de bu korkularla baedemeyen ada insan, byk paniklerin tutsa olmaya devam ediyor. Kurtulu ise gelecee, uzak bir gelecee balanyor: "Toplum kadnlarn evde yaptklar ii hakkyla deerlendirdiinde, her ynyle kabul edilen ve dllendirilen bir i yapmalar iin evden dar kmalarn kolaylatrdnda artk kadnlarn agorafobik olmalarna gerek kalmayacaktr." (sf. 14-15). Bundan nasl emin olunabilir? Bugnn gsterdii, gelecekte, kadnlarn kurtuluu, iin imdiden (hatta dnden) balayarak zorunlu saylm birok grn yeniden gzden geirilmesi ihtiyacnn hasl olacadr. Modernliin kabullerinin onanmasyla kurulacak gelecein dnyasnn imdikinden farkl, imdikinden saygl, adil ve bilge insanlar oluturaca beklenebilir mi? Bugnn tipik 'gnn yaayan' ve geleceini de bugnn artlaryla gvence altna almaya zorlayan modern 93

insann kadnlarn daha saygn ve gvenli olaca bir gelecek kurmak zere harekete geirecek sebepler yeterli midir? Niin gemite dlenen birok hakkn verildii kadnlar, gemite yaamadklar edilgenletirici korkular yznden kendi istekleriyle evlerine kilitleniyorlar? Dorusu, haklarna kavumu kadnlarn bugn, dnn hayal krkldr. Yanl olan ne varsa, bunlarn nitelii ve isimlendiriii, modernlik adna vazedilen deerlerin insana yetmezliiyle irtibatlandrlmaldr. Bugn, dnn rasyonel tasarmclar iin zellikle, ou zaman itiraf edilmekte glk ekilen yaralayclk-ta bir hayal krkldr; nk bugne ait dnden hedeflenmi ne ok ey var ki, insanla ancak mutsuzluk ve umutsuzluk vermektedir. Kadnlarn durumu iin de ayn ey geerlidir. Dnden kadnlarn kurtuluu iin hazrlanm reetelerin bugn uygulanmakta oluu, kadn-. lann bundan byle huzura kavutuu anlamna gelmiyor. Dnn umudu olan 'bugn'n birok zellii, ayn felsefeyle tasarlanan bir gelecein ehresine de ayna tutuyor. Binlerce asrdan beri olduu gibi gnmzde sokak yine, kadnlara ynelik nice tehlikelerle, tehditlerle doludur. Sahipsiz, korunmasz, cahil kzlar ve kadnlar iin "sokaa dmek" bugn de, "genelevlere kapatlmak" ve mr boyuncs damgal bir mal olarak sata sunulmann azabn yaamak demektir. Cinsel nitelikli saldrlar yine kadnlarn kabusu olmaktadr. stelik, kabul grebilmesi, beenilmesi, dierlerine tercih edile bilmesi iin kadnn ite, evde ve sokakta cazibesini ortaya koymas beklenir. Bunu yapabiliyorsa, baar daha yakn ve kolaydr. Ayrca kadn darda kendini kabullendirmek iin doasyla da ekiecek; anne olmak istemeyecektir. Anne olmann deersiz bir yatrm sayld bir kltrde, annelii nceleyen kadn ilkel alardan kalm bir yaratk muamelesi grmektedir. Bylece ka94

din anne olmak istese bile, darda baarabilmek iin onu ieriye (yani, geriye; bir ocukla youn olarak ilgilenmeye) aran, ieriyi zorunlu klabilen bu sese kulak vermemesi gerektiini dnecek; anne olmusa da, deilmi gibi davranabilme koullarn salamak iin zorlanacaktr. Kadna bu yar ve ekimeyi, bu kendini kabullendirme ve bakalarnn beenilerine uydurmak iin deitirme savan hissettiren, daha ok ierisi deil dansdr. Dars artk zgrln ve kantlann deil, acmasz bir savan ve beklenmedik saldrlarn dnyasdr. Bylece sokaktan yaylan bir korku, maddi gle, fiziksel zelliklerle, eitimle ilgili olmayan bir yatknlkla bu savan varln hisseden veya dolayl olarak hisseden btn o ierideki ve dardaki kadnlar kuatmaktadr. Kadnlara korku duyuran da herhangi bir sokak veya ak alan deil; ticaretin, pazarln, ekimenin ve 'erkeklere zg saylan'n mekan. Kendi kurallarna uymay kabul etmeyen kadn iin daha da yabanc ve dman olan, 'd dnyann, darnn' btn korkutucu zelliklerini barndran yitirici, yrtc ve kyc bir alann ad, agora. Agora, arya Yunan dilinde verilen ad. Topluluun siyasal, toplumsal ve tecimsel oda, iftilerin perakende sat yapmak iin rnlerini getirdikleri, i adamlarnn mterileriyle ve arkadalaryla biraraya geldikleri, halk meclisinin topland, etraf duvarlarla evrili, belki Trke'de ar-pazar diye adlandrlabilir olabildiince ak bir alan. Bu alann en nemli zellii, sadece erkeklere ak oluu. (Antik a'da zaten saygn kadnlar, topluma ak yerlerden uzak tutulurlard. Yalnzca fahieler sokaklarda serbeste dolaabilirdi.) Ak alanlarda bulunma korkusu 'agorafobi' diye 95

adlandrlrken, ite bu arya gnderme yaplmaktadr. Bu, kadna saygn bir insan cinsi olarak yasaklanm, ancak metalatrmak zere ona ak tutulan bir alandr. Yzyllarca kadnlar ar pazarda mal olarak satlm; ak artrmaya konulmu, eitli mallarla takas edilmiler. Bu rktc alverie sahne olan sokaklar hl kadnlara ynelik nice saldrlara sahne oluyor. Gvenlik birimleri ve kiisel nlemler, kadnlarn sokakta veya evde cinsel kaynakl saldrlara uramalarna engel olamyor. Evde bulunmak, darnn ynelttii tehlikelerden kurtulmak anlamna da gelmiyor. nk artk yuva olmaktan kan ev de darnn korku uyandran dzeninin bir paras olup kmtr. Ve artk sadece kadnlar deil, gl ve saldrgan olmayan herkes darda olduu gibi ieride de gvensizliin tedirginliini yaayabilir. ada ev mekanlar byk sulamalarn hedefidir ayn zamanda. Ev kadn olmak, asalaklk saylmaktadr. Ya da ev kadnlar, tketim ambarnn hizmetiliini yapan gizli isizlerdir. Evler srekli eya ten agzl canavarlardr ve kadnlar yiyip tketmektedir, vs. Kadnlara" kiiliklerini kantlamak, geleceklerini gvenceye almak iin evin yiyip tketen kyc ortamndan uzaklamalar, darnn dnyasna katlmalar gerektii sylenmektedir. Oysa ev merkezli hayata yabanclaan kadn iin sokakta mcadele etmek her zaman kolay deildir. Ev reddedilirken, sokak da rktmektedir. Darda i dnyasnda, brokrasi veya politika alanlarnda kadn erkeksi deerlerle hareket ederek baarabilir. Ya da, az bir cret karlnda kadna ait saylm ve darda kmsenen ev kkenli hizmetler vermesi beklenir. Temizliki, ocuk bakcs olarak alr ama, alan kadn olarak umulan saygy grmez. Cazibesinin devreye girdii sekreterlik, mankenlik vb. alanlarda alaca 96

cret ykselse bile;, burada da denecek yksek bir bedel sz konusudur. (Normal olarak hibir kadn bo kafal bir ss bebei, cinsel bir nesne olarak tanmlanmak istemez diye dnlr.) Bu zorlama roller, bu toplumsal olma adna dayatlan normlar elbette ki kiisel ve toplumsal arazlara zemin hazrlar.. Bir kapana kslmlk hissiyle, soka btnyle reddetmek eklinde tezahrleri olan ruhsal bozukluklara kap alr. Kadn haklarnn yasalarla teminat altna alnmas, btn kadnlarn darnn eril karakterli dnyasnda rahat ve mutlu olabilmesini salayamamaktadr. Mevcut artlarda o dnyada yer edinme abas, henz yolunda gitmeyen, doal olmayan, doayla atan bir eyleri farketmeden edememektedir. Esasnda agorafobi, daha insanlk haklanna btnyle sahip olamamken kadnlar kapitalizmin ypratc temposuna dahil eden tketici, saldrgan, nefret ve fkenin biimlendirdii bir kltrn ucunda boyveriyor. Btn bu korkular ve vehimler, kmaz sokan kibirli ve hrsl insanndan, kendini dnyann mihveri sayan batl insandan dnyaya yaylyor. nsanlar Batllar gibi yaamak istiyorlar. Onlar gibi tketmek, giyinmek, yiyip imek ve elenmek istiyorlar. Ancak onlarn dedii bedeli de istemek zorundalar. nk hepsi birbirini tamamlyor. Biri gelince, teki de skn ediyor. yle bir an geliyor ki, anlamszlk hereyi kuatyor. Ve yle oluyor ki, baz skntlarn ad konamyor, tans yaplamyor; bu yzden iyiletirilmesi de alabildiine zorlayor. Agorafobik kadn da sokaktan niye korktuunu aklayamayabilir. Bana hibir ey gelmeyebilecei dncesi de, hareketli, deiik, serven arayan bir hayata artlanm kiiyi agorafobik klabilir. Asl problem de bu ite: Ne olursa olsun korkuyu oaltan, korkular icat etti97

ren ve besleyen bir kltr bu. Evde veya sokakta olmak farketmiyor. Zaaflanyla aynlayor insanlar ve farkl mekanlar ayn kapya alyor. kmaz sokan insanna ka yolu da braklmam. (Evden duyulan korku sokaktan duyulan korkuyla cedelleiyor). Kadnn sokakta varolmas, g, sava, atma, yarma, hakimiyet kurabilme gibi erkeksi saylan zellikleri gsterebilme becerisine balanm. Kadn, bu naif ve hassas insan cinsi, erkekle eit haklara sahip olabilmesi iin doasnn ayrdedici yanlarn trplemeli ve bununla birlikte binlerce yldr ona yklenen abartl boyu-neici kiilik mirasndan sa salim kurtulabilmen'. nk bu gl olann sozsahibi olduu toplumsal ortamda sadece oyunun kurallarna uymay kabullenenler, piyasa koullarna boyuneenler sa kalr. Toplumsal hiyerariler, btn zayflan bask altnda tutacak biimde olumutur. Bu yzden sadece kadnlar deil, yarmadan ve atmadan kaman kadnl erkekli btn insanlar, bu nicelie nem veren kltrn kendilerini deitirmeye zorlayan basksna maruz kalrlar. rnein, erkeksi saylan yar ve rekabeti davran kalplarn benimsemeyen erkeklere normal gzyle baklmaz. Evi-i yapan, alayan, ocuk bakan "kural bozan' erkee ynelik baklar sulaycdr. Bununla birlikte, bask grenlerin ve ancak hususiyetlerini deitirmek suretiyle statkonun basamaklarnda ykselmeye balayanlarn, hele ki ayakta tutacak deerlerden yoksunluk durumunda marazi tutumlar sergilemesi ve bu tutumlan bakalanna da bulatrmas de olaanlasn Agorafobi, bu marazi tutumlardan yalnzca biridir ve kanmzca sadece kadmlann deil, da-nnn kyc dnyasnn hedef ald, rktt ve deimeye zorlad btn insanlarda ortaya kabilir. Kadnlarda daha fazla grl, ieri ve dan kavranlan-

nn onlar iin zgvensizlie yol aan daha keskin ve yo un anlamlarla ykl olularyla ilgili olabilir. Emily Dickinson'n Agorafobisi Agorafobik olarak tanmlanan nllerin listesinin kadnlardan olumas, bu rahatszln kadnlara mahsus olduu kansn glendiriyor. Ancak, bu srada u gerek gzard ediliyor: Darnn tehditlerine kar eve kapanabilmek, belki de artk bir lks saylmal. Btn toplumlarda ev geindirme sorumluluunun hl byk lde erkee ait oluu, erkei istese de eve kapanmaktan alkoyuyor. Oysa bu yartran mekanizmaya bir dili olarak katlmak erkekler iin de kolay olmayabilir ve olmad yaanyor da. Ev geindirme sorumluluunun drst insanlar iin bunaltc bir yk olup kt sistemlerde i ortamlar srekli izofrenler retiyor. Evini geindirme sorumluluuna inanan erkein istese bile eve kapanma lks yok: nk dini ve ahlaki kurallar ondan ne yapp yapp evini geindirmesini bekliyor. Darnn artlarna uyum gstermedii takdirde farkl damgalar vuruluyor zerine: Muhallebi ocuu, karsnn veya anasnn kuzusu, klbk, ad, antisosyal, vs. Hayat mcadelesinin kaldramayacandan ar ykler bindirdii insanlar ya iki bklm yaamaya raz olurlar, ya da bir ka yolu ararlar. Mutsuz bir evlilii olan insan da ayrlmay gze alamyorsa, evlilie ilikin ideallerinden vazgeerek varln akntya koyverir. Lokavt sonucu iinden olan erkek ikiye verebilir kendini, hatta intihar da edebilir. nanlar yznden siyasal bask gren bir insan da hereyi gze alamamsa ya iltica eder ya da suskunlua snr. Tpplumun ie yaramaz gzyle bakt emeklilerin, kendileriyle ilgili bu kannn getirdii skntlarla kahvelere ve evlere kapanlar 99

da az grlmemektedir. Darnn deiken ve hareketli, insan denetleyen ve etki altnda tutan havasna karlk evin rahat hare-| ket etme imkan veren ortamna sn her zaman ago-1 rafobik bir tutum olmayabilir. eitli dinlerin menkibe-i lerinde, zhd ve takva adna eve kapanarak fiziini ve j sesini kocasndan baka kimseye hissettirmeyen kadn-1 ardan vgyle szedilir. Aslnda insanlk tarihinde he- i men hemen btn kltrlerde mmkn olduunca evin-a den az kan kadm, faziletli saylmtr. Hristiyanlktal manastra kapanan kadnlar, bu varsaymn ilgin rne-1 i olmulardr. Geici veya srekli olarak yalnzl sei tutumuna 1 sarsc hayal krklklar yaayanlarn yannda peygam herlerde, zahidlerde, dnrlerde ve sanatlarda sk 1 rastlanr. Bir protesto biimi olarak inzivaya ekili, ak alanda bulunmaktan duyulan nedensiz ve isimlendirilemeyen bir korku deildir. Elmalk Muhammed Haindi Yazr, apka Kanunu'nun karld 1925 yln- l dan ld tarih olan 27 Mays 1942'ye kadar, apka giymek zorunda kalmamak iin evinden dar kmamtr. Mehmet Akif ise, benzeri nedenlerle yurtdna gitmitir. 19. yzyln nemli airlerinden Emily Dickin-son'da izlendii zere, bazen zel bir bask grmeyen etkin bir kiilik de, darnn dnyasna uymay reddettii, o dnyay kmsedii, o dnyada kendisine rnek olup yol gsterecek birini bulamad iin eve kapanabilir. Amerikal air Dickinson'm hayatnn son yirmi be ylnda evinden hi dar kmad bilinir. air otuz yandan sonra lnceye kadar 25 yl evinden (toprandan) hi kmam; misafir kabul etmekle birlikte misafirlie gitmemiti. Hayat iir yazmakla gemi ve 1775 iirin100

den ancak birkann baslmasna izin vermiti. Gkten Daha Genitir nsann Beyni iirinin airi, hemcinslerinin sorunlaryla ilgilenmesine, dneminde feminizmin aydn kadnlar arasnda grd rabete ramen bu akmla ilgilenmemiti. Bu yzden onun eve kapan bilinli bir feministin eylemi saylmayarak, 'varoluu agorafobi' diye nitelenir.. Bir sylentiye gre air, babasnn arkada olan evli bir rahibe ak olmu; ancak onun yuvasn datmamak iin susmu ve bu nedenle sonraki yaantsnda inzivaya ekilmitir. ok gzel olmad iin evlenemeyii de bir dier sebep olarak gsterilir. Geri btn bunlar varsaymlardr. airde daha yirmibir yalarndayken d dnyaya kar bir tepkinin varlndan szedilir. Ancak onun inzivas daha ok geleneksel kadn rolne duyduu tepki ile aklanr. Annesi, durup dinlenmek bilmeden ev ii yapan bir kadnd ve air bu durumu itici bulmaktayd. Kendisinin zel bir kii olduuna inanan Dic-kinson, toplumundaki geleneksel kadm erdemlerini, kadn iin evlilii bir kendinden vazgeme olarak niteleyen Hristiyan tresini sorgulamt. Kadnn evinden ancak vaftiz olunca, evlenince ve lnce kmas gerektiim savunan bir gelenein ortasnda yetien Dickinson, iirlerinde evliliin kadn iin jlm anlamna geldiini yazmt. Buna karlk air, ailesinde ve bulunduu kentte feminizmle ilgilenen kimselerin varlna ramen, bu akma ilgi duymamtr. Aslnda Dickinson btn hayat boyunca zerinde belirleyici bir etki yapacak kimseyi bulamamt. "Yaammda bir kralm yok. Bense, kendimi ynetemiyorum. rgtlenmeye kalktmda, o azck gcm patlyor, beni plak ve kavruk brakyor." Kendisini ynetecek bir kraln zlemini duyan Dickingon, dnyada olup bitenlerle ok ilgilenen bir ailesi olmasna karlk gncel olanla ilgilenmiyordu, iinde bu101

lunmad bir dnyadan sz etmek istemeyii, onun agorafobisinin "varousal" bir zellii saylr. Kukusuz a-fl ir inzivaya kendi isteiyle ekilmi ve sandklar dolusu iir yazmt. evresi iin 'ok fazla' olduu inancn ta-S yor, darnn dnyasnda kendine ait bir yer bulamyordu. Eve kapanmas, dar dnyaya almann glkle- rini farketmesine karlk simgesel bir eylem olarak da nitelendirilir. (Robert Seidenberg- Karen DeCrow, Emily 1 Dickinson: Evde Oturmay Yeleyen Bir Kadn, Eviyle i Evli Kadnlar, sf. 63-76). Evde Bulunuun Belirsizlii
Uygar olana lanettir ev Otellerde yaarlar daima Ve lrler hemirelerin kollarnda Mlahabadl Ekber

Gnmzde evkadnl, gizli isizlik saylarak kmsenmektedir. Soruna retkenlik ve yararllk asndan bakldnda, vaktinin ounu evinde geiren bir kadnn darda alan hemcinslerinden daha verimsiz olduunu kantlayan veri ve ller, olduka belirsizdir. Ev ilerinin cretle yaplmay, bu kmsemenin nedenlerinden biri saylyor. Buna bal bir dier neden ise, ekonomik adan ev kadnn geleceinin belirsiz grn. Ev ileri, ikincil, gze grnmez ilerdir. Kadnlarn bilinleri ve yetenekleri bu tekdze ilerin sersemletici havasnda tkenip gitmektedir. Siyasal karar mekanizmasndan uzak, kltr ve kitle iletiim aralar tarafndan artlandrlm, kendi ayaklar zerinde durabilme gc yokolmu veya hibir zaman byle bir gce sahip olmam ev kadm iin evi, bir hapishane olmutur. (Gisele Halimi, Hapsedilmi Kadn, Broy yaynlar, sf. 13-21). 102

Klelerin zincirlerinin zld bu ada, insann kendi ev ortamnda hapishanede saylmasnn anlam nedir? Hereyden nce evi, insann darda olmad denli zgr hareket edebilecei ana mekan saylmalyken (saylyorken), gnmzde ev ortam, zellikle kadn iin snrlayc, edilgenletirici, kreltici ve bunlarla birlikte yuva olmaktan kan bir mekana dnmtr. Bizce bunun nedenlerinden biri, evlerin artk birer retim merkezi olmaylardr. Ev artk ne maddi ne manevi deerlerin retim merkezi olmaktadr. Gnmzde ev, duygusal alverileri azaltan bir tketim dzeneinin belirlemesiyle insann kapsn kendi isteiyle baka insanlarn yzlerine kilitledii tuhaf bir hapishanedir. Gemi yzyllarda insanlara geni imkanlar sunabilen evler, btnyle kadnlara mahsus mekanlar deillerdi. Byk, zengin, kalabalk mekanlar olarak kadnlar gibi erkekler iin de zamann deerlendirildii ve sosyal ilikilerin gelitirildii ortamlar sunarlard. zellikle, mslman douda dindar erkein yaantsnn daha ok eve dnk olduu sylenilebilir. Gnmzde ise, genellikle dar ve eyas ise alabildiinden ok fazla, televizyon seyredebili dnda vakit geirmenin zorlat ve ancak kadnlar aras ksrdngl ve vakit geirmeyi hedefleyen ilikilere hazr tutulan evler, erkekler iin ekici mekanlar deillerdir. Hem zaten evi geindirmekle ykml erkek) gnn byk blmn darda geirmek zorundadr. Ayrca darda erkekleri aran 'daha cazip' baka mekanlar vardr: Kahveler, publar, meyhaneler, dernekler, klpler, stadyumlar, barlar... genellikle erkeklere seslenir. Sonu olarak ev salt kadna, zellikle de ev kadnna mahsus bir mekan olarak, fonksiyon ve muhteva asndan yeniden tanmlanr. Babann ev ile balants, 'dinlenme' eylemi etrafnda ekillenir. Yeni ev, babalk devlerini evi geindirebiliiyle snrlar. (Ka103

dinin almas durumunda bu kabullerin yine de geerli saylmas, olduka sorun karmakta ve aile geimsizliklerin nedenleri arasnda bulunmaktadr.) Gelitirici retim, darda saylr. Bir yandan da ev hayatn ve evde bulunuu kmseyen bir sylem televizyon ekranlarndan, gazete ve dergi sayfalarndan ykselerek ev kadnn kuatr. Bylece ev kadn ne kp gidebildii ne de derin ve takdir gren anlamlar kazandrabildii evini btn ballna ramen bir zindan gibi grmeye yatkmlar. Kendini dinlemeye, hastalk hastas olmaya, evin dzeni ve temizlii konusunda an titizlenmeye, bezdiren bir ilgiyle kocasnn ve ocuklarnn zerine dmeye, ilikilerinde giderek alnganla-maya balar. "Ev kadnlar daha ok bunalml", "En fazla ev kadnlar intihar ediyor" gibi balklar olan gazete haberleri, artan istatistiklere yer verirler. Kadnn ekonomik zgrlnn nemi vurgulanrken, ev kadnlarna bir tanmszlk sknts yaatlmaktadr. Eskinin retken ve hareketli ev ortamlar, iki ocuklu iftin srekli para hesab yaptklar ve geim skntsndan yakndklar boucu mekanlara dnmtr. Bir bakma yaama tarzlar, evlerin biim ve imkanlarna gre yeniden kurulmaya zorlanmaktadr. Bereketli, duygusal zenginlik kazandran bir mekan olmas umud edilen ev, doyumsuz zihinlerde cinnetler reten ve olmadk korkular icat ettiren bir zindana evrilmitir. zellikle blok apartmanlarda, sosyal konutlarda yaayan kadnlarda agorafobiye daha sk rastlandndan szedilir. Yksek apartmanlarn akl sal zerindeki etkilerine ilikin incelemelerde, bu apartmanlarn mukimlerinde nevroza olaand lde sk rastland ne srlmektedir. (nc blmde iinde yaad konutun insan nasl ynlendirdiini daha ayrntl ele alacaz.) Kapitalist dzenlerde nevrozlar, bir lde yok104

sullukla irtibatlandrlsa da, daha ok 'doyumsuzluk' ve 'tanmszlk' yznden olumaktadr. ou kadn olan nevrozlu hastalarn ortak yn, onlar kuatan youn 'amaszlk' ve 'tanmszlk' duygusudur. Birbirini tekrarlayan gnler, bolua savrulur gibi olan emekler > yarn dnmekten duyulan korku ve bugn dnden farkl olarak nasl geirebileceini bilemeyi sknts... Bulunduu durumdan duyulan honutsuzluk, durumunu deitiremeyeceini dnmekle gelen aresizlik hissiyle katlanr durur. Bu srada kimi kadnlar iin eve kapan bir kaken, kimisi iin de alkol, kumar, uyuturucu kullanm eklinde kalar vardr. Sakinletirici veya enerji verici hap bamll kendini gsterir. Kabul gnleri, matineler; srekli ak televizyon, videoda saysz hafif film izleyiler... Kocaya itaat grnts ya da srekli yaknlar; eve ilikin para ve harcamalar konusunda bavurulan kurnazlklar ve el-pene divan durduran boyuneiler... Bunlar, niceliin ncelendii bir dnyada ada ev kadnl mesleinin sradan 'tketici' gstergeleridir. Gelitirici ve retken deerler, zarar veren ve tketen yozlatnc deerlerle yer deitirmektedir. nk, hayat artlar bunu gerektirmektedir. (Nitekim, iten atlma korkusuyla patronuna yaltaklanan ii de davrann ailesini, oluk ocuunu geindirme mecburiyetiyle izah etmektedir. Bylece 'onur' kavram, yeni bir muhtevaya brndrlmektedir.) Aslnda ev'den nce konuulmas gereken, evlilik olmaldr. Olgunlatmc, kiinin snrlarn geniletici, duygusal ve dnsel zenginlik getiren bir tecrbe olmad takdirde evliliin agorafobik (hayattan kaan) ve hayat karsnda savruk ve gevek kiilikler oluturmas iten bile deildir. Bu rnekler izlendike, evliliin mevcut kiilikleri yokettiinden, bamsz kiilik diye birey brakmadndan szedilir. Bunlara karlk diyebiliriz .105

ki, evliliklerin nitelii iinde yaanlan toplumlarda genel geer/baskn deer yarglarnn niteliinden bamsz deildir. Evlilik, inanlarn aynasdr. nk kiinin inancn nasl alglad, aile ortamnda ak seik ortaya dklr. nnde sonunda maskeler der, dnya gr nn gerek durumu btn aklyla sergilenir. Evlilik Mahkumiyet Olunca Agorafobi ile ilgilenen kimi doktorlar, bu kadnlar iin evliliin gelitirici ve olgun latnc deil, snrlayc ve balayc bir etki yaptn, bir bamllk bildirgesine dntn savunmulardr. Kadn evlenirken btn gemiini, hatta soyadn bile geride brakmaldr. Kendi ailesiyle ilikileri snrlanrken, kocasnn ailesine uymal ve artk o aileden biri gibi davranmaldr. Kocasnn artlanna bal olarak, okuyorsa okulunu, alyorsa iini brakmak zorunda kalabilir. Ruhsal olarak hazrlanmamsa, bu deiiklikler, zellikle kocasnn anlayl olmamas halinde sarsnt verebilir. Gelenekler, evliliiyle birlikte kadnn gemiini geride brakmasn olaan sayar. Bu yzden, hayatnda meydana gelen deiikliklerin kadnda meydana getirdii sarsntlar kocas ciddiye almayabilir de. Ciddiye alsa bile, elden pek az ey gelir. Evin geimini erkek saladna gre, elbette onun ii nemlidir ve ncelenmelidir. Ne var ki, burada geleneksel kabullerle ve modern kabuller arasndaki atmann etkisi kendini hissettirir. On-be yl bir meslek sahibi olmak zere eitim ve retim gren gnmzn gen kz ve kadn iin, ev kadnl mesleini btn boyutlanyla ve itenlikle benimsemek, toplumda 'ev hanm' diye tanmlanmak olduka mkl hale gelmitir. Bu balamda duyulan skntlara, sonradan Is106

lam'a ynelmi gen kzlarda da rastlanmaktadr. Bu gen kzlarn kendilerine geleneksel roln yklendii bir evlilik yerine; eleriyle arkadaa bir iliki kurabilecekleri daha fazla paylamaya dayanan ve kendilerini toplumsal faaliyetlerden alkoymayacak bir evlilik dledikleri grlmektedir. Ancak, bu dlerin pratie aktarlmas genellikle mmkn olmamaktadr ve izledikleri evlilik rneklerinin bu gen kzlarn evlilik karan almalarn zorlatrd grlmektedir. nceleri hareketli bir hayat srdren gen kzlarn evlendikten sonra evlerine kapanarak ev ileriyle yetinmek zorunda kalmalar, en ok yaknlan konulardan biridir. (Bu tr bir edilgenlik, 'kadnn cihad ev ileriyle uramaktr' eklinde aklanmaktadr. Ancak, bylesi bir cihad anlaynn ev ilerinin ama klnd bir yaama tarzn getirmesi de pekala mmkn olmaktadr.) Radikal mslman genlerin bile, evlenmek iin "bilinli" mslman gen kzlar yerine en nemli meziyetleri gzellik veya iyi yemek piirmek olan gen kzlar yelemeleri; aktif bir mslman gen kzla evlenmi de olsalar, evlendikten sonra onun kesinlikle evde oturmasn beklemeleri gibi hususlar; gen mslmanlann evliliklerine ilikin olarak bu gen kzlar tarafndan dile getirilen eletiriler arasndadr. Bu yzden kentlerde tahsilli mslman gen kzlann evlenme imkanlan, nemli bir problem haline gelmi durumdadr. Son yllarda aktif mslman gen kzlann evlenme yandaki ykselme, mslman genlerin evliliklerinde de boanma orannn ykselmesi gibi durumlar; sradan etkenlerin yannda byk lde "islami evlilik" kavramnn pratie uydurulmasndaki skntlarla yakndan ilgili grnmektedir. (C. Akta, Bartl rencilerin Evlilie Baklarv'Tesettr ve Toplum, 142163). Oysa, sonradan slam'a yneldikleri iin yaant 107

tarzlarn deitirmek isteyen ve bu yzden aileleriyle atan mslman gen kzlar iin evlilik, inandklar deerleri hayata geirmenin en gvenilir yolu saylmaktadr. Baka bir ifadeyle evlilik, bu mslman gen kzlar iin teorik olarak dnya grlerini geniletecei, hareket alanlarn ve ilikilerini gelitirecei mid edilen ozgrletirici bir kurum olarak tanmlanr. Bu bakmdan, bir gei dnemi kua olarak adlandrlacak mslman genlerin evlilie ilikin beklentiler ve mevcut evliliklere ynelttikleri eletiriler; mslmanlarn geleceinin zerinde ykselecei retken evliliklerin gereklemesine katkda bulunacaktr. Geleneksel evlilikte kadna biilen edilgen ve tamamlayc rol, bu roln kilise tarafndan glendirildii batda feministlerin ounun bu kurumu btnyle reddetmesine gereke tekil etmitir. Kimileri ise evlilik kurumunun pratiiye ilgilenerek, rnein ev ii ve ocuk bakm gibi konularda erkein ve kadnn rollerinin eitlenmesi gerektiini savunmulardr. Feminist yazarlarn kitaplarnda ska dile getirilen bir konu, ev kadnlnn snrlayc ve mahkum edici bir konum olduu dncesidir. Ekonomik adan baml kadndan sz edilirken kafes, zincir, zindan, mahkumiyet, hapishane gibi szckler olduka sk kullanlmaktadr. Mary Wollsto-necraft, kadnlarn gnll tutsaklndan sz ederken hakl olarak, "ocukluktan itibaren, gzelliin kadnn hazinesi olduu retilince, zihin bedene gre biimlenir ve altn ilemeli kafesinin iinde dolanarak yalnzca hapishanesini sever" diye yazmtr. Bu tarz eletiriler, k noktalan ve getirilen nerilerdeki deiiklikler bir yana, mslman yazarlarda da izlenebilir. Zeynep Burucerdi, dini bilince sahip olmayan kadnlarn kleliinden szederken, ev kadnn da 'Sabahtan akama kadar evin bir kesinden dierine ko-

turup duran, btn ii ev ara ve gereleriyle uramaktan baka bir ey olmayan ve her an el pene divan duran bir ev mahpusu' diye nitelemektedir. Burucerdi, bilinsiz geleneksel rtnn, bu rtnn deerinden ve ykledii sorumluluklardan habersiz kadn iin bazen zindan olabildii eklindeki dncesini de yle anlatr: "slam'a inandna gre tesettr ve hicab da kabul et. Sonra da 'kadn olu'a yklenen kltr uzaklatr kendinden, sk at gitsin! Hicab.. rt... Evet ama, hangi rt? Nasl bir rtnmek? Feodalizme ve kapitalizme dayal dzenlerin zalim yneticileri tarafndan slam'a zorla tahmil ettirilmeye allan rt m? Hani u, bildiimiz kurallaryla, modalanyla; aaadka aalayan, alaldka alaltan o trl trl ve gya islami olan giysiler mi? Evindeki, toplum ve tarihindeki zindann temsil eden bir ka metre karelik kuma m yani? Bu kuman rd zindan m, rt?" (Dnya Yaynlar, sf. 1112). Lee Comer 'Evlilik Mahkumlar' adl kitabnda, kapitalist toplumlarda ekirdek ailenin ekonomik bir ilevi olduunu ve bu kurumun ancak kadnlarn evdeki mahkumiyetiyle yaadn savunur. (Kadn evresi Yaynlan, 1984). Gisele Halimi ise 'Hapsedilmi Kadn'da, her gn ayn ileri yapmak zorunda olan ev kadnnn gerek bir dnyayla ilgisi olmayan, kltrel bir hapishanede yaadm ne srmektedir. (Broy, Ekim 1990). C. Perkms Gtlmar? "Kadn ve Ekonomi'de, ekonomik ynden baml kadnn btn enerjisini 'kk kafesine' harcayarak, yaad snrl yeri snrsz nesneyle doldurarak kendini karmak bir nesneler ynnda ifade ediini eletirir. (Kaynak Yaynlan, sf. 159). Geri Comer ekirdek aileye ynelttii eletirilerin bir ksmnda hakldr. (Yallar dlamas, ocukluu yceltmesi, tketim amban oluu, aileyi toplumdan yal109

ts, ev ilerinin abartls, vs.) Kz ocuklarn olduka hor gren Yahudi asll Tunuslu bir aileye mensup olan Halimi'nin kadn hor gren erkek egemen gelenekleri eletirmesi de olaan grnmektedir. Ancak, bunlar dnda annelik, ocuk bakm, toplumsallama, retkenlik ve baz bakmlardan da ev kadnl gibi konularda yneltilen eletiriler kimileyin tutarllktan, neriler de inandrclktan yoksun bulunmaktadr. Comer, analk igdlerinin abartldn; analk gizeminin ise hamileliin ve doumun 'dzenli bir dnyaya den bir leke gibi grlmesini gizleyen bir rt' olduunu savunmaktadr. Ona gre, kadnlarn btn zorluklaryla anala katlanabilmesi iin, doal analk igdleri vurgulanarak yaatlmaktadr, (sf. 207, 212.) Shulamith Pirestone ise, doumun kadnn aalanmasna ve bask grmesine yol atn ne srer; "feminist bir devrimle kadnlarn hamilelik yknden kurtulacan; remek iin farkl yntemler gelitirileceini; hamileliin ise belki yz kzartc bir eski alkanlk olarak yineleceini; anneliin ve engelleyici aile ii zina yasann ortadan kaldrlacan; tek eliliin her iki cins iin de sona ereceini" tasarlar. (Cinselliin Diyalektii, sf. 283284). Burada kadnlar kendileri yapan zelliklerin aalanmas ile kar karyayz ve bu kadnlar savunmak adna yaplyor. Oysa aslnda kadn cinsi yine kmseniyor, (bu kez feministler yapyor bunu); kadnn 'ezilmeye yol at varsaylan naif, duygulu ve dourgan doas deisin isteniyor. Hamilelik irkin, annelik gds aldatmaca saylyor. Bir bebee bakma gcn oluturan kadns zellikler kurmaca olarak nitelendiriliyor. Erkekegemen diye adlandrlan dnyann deerleri kmsenirken; son tahlilde kadnn da bir zamanlar sulad ve deitirmek iin harekete getii saldrgan ve yarmac 110

(eril) deerlere sahip karak dier insanlara ynelmesinden baka bir zm yolu ortaya konamyor. retim olgusuna yaklamda da ayn eliki sz konusu. En te^ mel kadns retkenlik olan ocuun dnyasna katlmak, yar ve ykc (eril saylan) dnyaya ait olabilmek uruna aalanyor. Bu arada retkenlik ille de evin dnda olabilir diye dnlyor. (Halimi, sf. 13-14.) Ev kadnl, kapitalizmin iine yarayan bir durum olarak eletirilirken; kadnn evinden kmas ynndeki propagandann kapitalizmle kan ba, yol arkadal ihmal ediliyor. (Comer, sf. 280-292). Ekonomik zgrlne kavumas durumunda kadnn, ev kadnlnn onda^ oluturduu 'baml' kiilikten kurtulaca ok sylenmitir. Ancak, tek bana ekonomik zgrln bir insan gerekten zgr yapacan dnmek yanltcdr. Bununla birlikte, srf ekonomik imkanszlklar nedeniyle bir kadnn tahamml edilmesi g bir evlilie katlan, az grlr bir durum deildir. Evine ve eyalanna dknlk yznden haysiyet zedeleyici bir evlilie katlanan kadnlar iin ev ve eya, hayata ball salayan dayanaklar olmulardr. Bu, ekonomik bamll hissettirilen kadnlarda kanlmaz oh -rak oluan ve az grlmeyen bir varolu durumudur. Bu yzden slam Dini, gnmz bat lkelerinin tam anla myla gerekletiremedii bir tutarllk ve yapclkla aile iinde kadnn haysiyetini zedelemeye ak tek yanl ekonomik uygulamalara son vermi; "Erkeklerin kendi kazanlarndan paylan yar, kadnlarn da kendi kazanlarndan paylan var..." (Nisa:32) hkm uyannca, kadnn ekonomik zerkliini teminat altna almtr. Ancak kadnn ekonomik zerklii, aile balarna zarar veren bir ayncalk saylmam ve alglanmamtr. Tersine, bu islami hkm genellikle gzard edilerek, kadnn ve ailenin mal kocann mal saylmtr. 111

Ev kadnnn ekonomik adan belirsiz durumu, onun problemlerini kocasna ve evine (ev ilerine) ekonomik bamllyla aklama eilimlerini glendirmitir. Clara Zetkin, Avrupai kltre sahip uluslarda, toplumsal sanayi mallan retimi alanndan srlp karlarak faaliyetinin ev ilerine ve kendi ailesine indirgen-mesiyle kadn smrsnn salamlatnldn ve tevik edildiini ne srer.. Zetkin, retim aralar zerindeki zel mlkiyetin kaldrlmas ve yerine toplumsal mlkiyetin geirilmesi; kadnn faaliyetinin, smrnn ve kleliin olmad bir dzende toplumsal retime sokulmas durumunda; her trl smrnn yannda kadnn ok fazla emek gerektiren ev ileri, analk ve mesleki faaliyet alanlarnda en deerli glerinin ve yeteneklerinin krelmesinin nlenebileceini savunmutur.. Lenin 1920'de Uluslararas Kadn Gn iin yapt konumada, "Kadn toplumsal retim almasna katmak, onu ebediyen ve sadece mutfak ve ocuk odasna kapatan, kreltici ve aalayc 'ev klelii'nden kurtarmak, ite temel grev budur" demiti. Lenin, "kadn ev ekonomisinden kurtarmak iin, aevleri ve ocuk yuvalan tasarlyordu. Engel s de, kadnn ezilmiliini onun retime katlma dzeyine oturtmakta, cinsiyetler arasndaki atmay servette zel mlkiyetin ortaya kmasna balyor ve cinsler arasnda uzlamann ancak zel mlkiyet ortadan kalkt zaman mmkn olacan varsayyordu. Kadnlarn kurtuluunun ancak btn kadnlann sanayiye katlmalaryla mmkn olacan savunan Engels, bunun iin de bireysel ailenin ortadan kalkacan ve ocuk yetitirme iinin topluma ait olacan yazyordu. (Kadn Sorunu zerine, Inter Yaynclk.) Ancak, Engels'in bu grlerinin kaynaklk tekil ettii Sovyet Aile Devriminin urad baanszhk, aile 112

kurumun yerinin kolayca doldurulamayacann canl rnei olmutur. Ailenin yerine komn yaantsnn, evin yerini tutacak ortak kullanm birimlerinin, serbest cinsel ilikilerin ikame edilmek istendii bir srete bu lkede bir yn baedilmez problem yaanm, boanma ve krtaj yzde 50'ye ulaan oranda artm, evden kaan babo ocuklarn durumu iinden klamaz bir problem haline gelmiti. Bylece yirmi yl gemeden devlet aile kurumunu glendirecek ynde bir dizi tedbir almaya mecbur kald. retime katlmalar iin tevik gren Sovyet kadnlar bu kez de evlilik, doum ve analk iin tevik grmeye baladlar. ok ocuklu kadnlar "kahraman ana' diye dllendirildiler. 1950'de kadnn konumunu deitirmeyi nemseyen yeni bir evlilik yasasnn karld Komnist in'de ise, birka yl gemeden, "Evii de Onurludur" ve "Gzel Olalm" gibi sloganlarla evkadnl yceltilmeye, kadnlarn sosyalist bir aileye bakarak da kendilerini gerekletirebilecekleri savunulmaya baland. (J. Mitchell-A. Oakley, Kadn ve Eitlik, Kaynak Yaynlar.) DandaBuLunuunDeeri Kukusuz ada ev mekan, tipik ada ev kadnn, yani ekonomik adan baml, kltrel donanm zayf, 'kendisi' olmakta zorluk eken ve modernliin ona ynelen btn kandrmacalanna ak, alveri ve eya dkn kadn hem "hapis hem 'yuvasz' klan zelliklere sahiptir. Modern grnml ev kadn, hayatn devam iin ara saylmas gereken ileri ama haline getirmeye hibir zaman olmad kadar yatknlamtr. ekirdek aileye gre planlanm kk apartman daireleri, ncelikle ailenin hapishanesi oluyor. Sonra da ev kadn, gemi alardaki hemcinslerinde olduu gibi aileyle snrl kalmayarak topluma doru genileyen bir retici113

likten ve canl toplumsal ilikilerin ona getirdii ykmllklerden yoksun bulunduu iin, ev ilerini ve donanmn daha bir abartyor, oaltyor ve adeta kutsallatryor. Temizlik, bir ayin gibi gerekletiriliyor. Alveri, evi eyalarla doldurmak, konu komu ziyaretleri, aile bireylerinin birbirleriyle ilikileri de bu ayini btnle-yen bir nitelie sahiptir. Hafta sonlar televizyon seyredilirken ya da yemek yenilirken konuulan balca konular, para meseleleridir. Harcanacak, biriktirilecek, denecek, alnacak, verilecek, artrlacak, eksiltilecek, hesab sorulacak para... En ok paradan sz edilen ev, ailenin dier (para kazanan) bireyleri tarafndan ekonomik bamll vurgulanan ev kadnn bilincinin tutuklu bulunduu bir hapishanedir. Scakhn ve koruyuculuunu hissettiren saygnn ve sevginin retildii ve toplumla btnleen bir yuva deil, bir tr mabed/hapishanedir bu; ama, tketmek, eya ve para biriktirmek, gittike daha ok kendini dnmek ve gsteri yapmak... gibi ilkeleri olan bir dinin mabedidir. Ve eyalarn, ev ileri eit-rafndaki becerilerini yitiren kadn, kendini ayakta tutan dayanaklar ve amalar yitirmi biri olarak 'yuvasz' ln hisseder. Bunun nedeni, maneviyat yoksunluuyla kadnlar agorafobik, erkekleri izofren, ocuklar otistik klan ok putlu bir dindir. Balangta kadnlar evden kmaya tevik etmi ya da zorlam; ok gemeden de kendi nzalanyla evlerine kapanan ve ak alanlardan korkan, i dnyalar grnmleriyle atan kadnlar retmitir. Kadnlar eve ve ev ilerine mahkum klan hastalkl ballk duygusu, onlar evden kmaya zorlayan srarl, ancak muhteva olarak itenliksiz propagandayla yakndan ilgilidir. Elbette, darda alyor diye her kadnn bu mahkum klc zelliklerden bamsz kald dnlemez. 114

Darda alan erkekler iin de ayn ey geerli: iyle evi arasnda mekik dokuyan sosyal ilikileri zayf kentli birey, arlo'nun saysz vida eviren iisi gibi, gelitirmeyen ve doyum salamayan iinin ksr dngsnde zne yabanclaarak hastalkl bir kimlie brnmektedir. Darya ait her i, kiinin snrlarm geniletici ve gelitirici bir deerdedir denilemez de. Sevmedii iine mecbur olan gnmzn dar gelirli kentlisi, karabasanlarn hcumunda yaayan ask yzl biridir. Bu noktada, evde veya darda, sevilmeden yaplan, gelitirmeyen ve gelimeyen, gn ldrerek baka faaliyetlere imkan brakmayan btn (mekanik) iler ve iilikler benzer ekilde zararldr. Hem, ev ilerini evin kadm deilse de mutlaka baka biri yapacaktr. ada meslek sahibi kadn, ev ilerini para karlnda baka bir kadna, hatta belki bir temizlik kurumunda alan erkee yaptrmaktadr. Ev ilerinin toplumsallatnlmas denilen durumda da, mutlaka bu ileri yapan birileri olacaktr. Bu ilerin btnyle ortadan kaldrlmas sz konusu olamayacana gre, eve ait ilerin neden olarak gsterildii ksrlatrma ve kreltme durumu da btnyle yok edilemeyecektir. imdiki durumda ev ilerinin karmaklktan kurtarlmas ve azaltlmas, ev kadnna veya kadn da darda alyorsa evli ifte bo vakit brakacak ekilde bu ilere pratiklik kazandrlmas; komular arasnda ocuk bakm, alveri gibi konularda yardmlama (kente uyarlanan bir tr imece) gibi zmler daha akla yatkn gelmektedir. Bu da ev ilerinin ama olmaktan karlarak, ev hayatnn srdrlmesi ynnde olaan etkinlikler olarak alglanmasn gerektirir. Ev ilerinin ama olmaktan karlmas, daha yksek amalarn devreye girmesiyle zaten kendiliinden gelecektir. Gndelik hayatn stnde ve tesinde yce amalarn denetimiyle, 115

hi bir ksrdngnn tuzana dmeye meydan vermeyecek bir hareketlilik, gelime, zgven, kararllk ve enerji salanacaktr. Elbette nemli olan insann ieride veya darda srf para kazanmak iin deil, sevdii ve kendisini gelitirdii iin bir ii yapmasdr. Evinde kendi ocuklaryla, hatta gerektiinde komularnn ve akrabalarnn o-l cuklanyla da itenlikle ilgilenen bir kadn, kalp ve bilin uyanklna sahip olabilir. Ancak onun belgelenmi bir meslei yoktur. Ev kadn diye anlmakta; yapt iler asndan ev halk ve toplumun, hatta kendisinin kmsemelerine maruz kalmaktadr. ocuklarla iyi anlamasnn, onlarla yakndan ilgilenmesinin 'piyasa deeri' bulunmamaktadr. Glmseyiinin, dert dinleyii- ' nin, yardmc oluunun, yol gsteriinin bir danma memurunun, bir psikologun, bir mavirin, bir rehberin ] yapt i gibi deeri yoktur. Bu yzden, izmler asn-' dan o kadn isizdir, niteliksiz hatta asalaktr. Bir krete ocuk bakcs olarak alan kadn ise, iini srf para kazanmak (geleceini gvenceye almak) amacyla ve batan savma yapsa bile, alt belgelendii, evden uzaklat, btn gn ocuklaryla ilgilenmedii, her ay ba eline para getii iin; dnyas her ne kadar dar ve s olursa olsun, bu hapishanenin duvarlarn ykm saylmaktadr. Oysa darda alan nice kadn, duvarlarn daha da kalmlatrarak ve karanln daha da koyulatrarak zindann yannda tar. Kimi kadn iin ekonomik bamszlk, kimisi iin cinsel zgrlk, kimisi iin yalnz bana yaayabilmek, krleten bir saplant olur kar. alan kadn maskesi, byk bir asala ve bencili gizleyebilir. Kadn haklanndan sz edilerek, haklann elde etmek iin her eyi gze alabilen sevgisiz ve hrsl ynlar oluturulmaktadr. Ezilmemek ve ypranmamak 116

iin, para ve kariyer kazanmak adna kadnlar, lkemizin nl bir feminist yazarnn yapt gibi, cimri, hogrsz, zverisiz, bencil, uyumsuz, gurursuz olmaya arlrlar. Kadnlardan, ezilmemeleri iin hesaba ekilen ve kmsenen eril deerlerle hareket etmelerini beklemekle ise bir baka eliki sergilenmektedir. Toplumsal ilikilerin katlnn zverili retkenlik, uyum, ibirlii gibi unsurlarla yumuatlmas gerekirken; kadns saylan bu zelliklerin, dourganlk ve annelik iin olduu gibi mahkum edildii grlmektedir. Kukusuz anneliin dorudan ve dolayl olarak kmsenmesi temeline oturacak toplumlar, dourganlnn kadna katt ve kadndan topluma uzanacak yumuak deerler bakmndan daha da yoksullaarak, beklemedikleri kadar yar ve ykc deerlerin zerine temellenmi dzenler kuracaklardr. Ancak b kez kadnlarn da ayn deerlerle hareket ettii dzenler olacaktr bunlar. ocuk dourmann kmsendii, hamileliin engelleyici ve aalayc bir yk telakki edildii anlayta kadn, rnein resim yapp sergiler at iin vlr. Annelik ise, hemen her kadnn nitelii olduu iin olaan ve sradan bir 'i'; gelecei asndan da neredeyse deersiz bir yatrm saylr, tnsan ilikilerinin yerlerini kar ilikilerine terkettii gnmzde annelik, artk ne evlilik iin ne de gelecein dkn yllan iin yeterli bir yatrm saylmaktadr. Bu zveriyi yadsyan yatrmc felsefe, Bat toplumunda doumlarn azalmas, huzur evlerinin de oalmasyla sonulanmtr. nk, ada insan her ne kadar atalarndan daha fazla g sahibi olmusa da, zbilgiden, dolaysyla ne yapmas nasl hareket etmesi gerektiini ona aklayacak deruni bilgi ve kavraytan yoksundur. Hayatn an117

lam zerine sorular sormay brakm; hayata nasl egemen olacam aratrmann yoluna dmtr. Bu yzden de atalarndan ok daha fazla ve karmak korkulara duar olmutur. Bu zbilgi yoksunluu, o insan iin mahkumiyetinin hem sebebi hem sonucudur. Kadn ya da erkek, ieride ya da darda, zbilgiden yoksun insan, nereye giderse gitsin bir kambur gibi zerinde tamaktadr zindan- j n. Dr. eriati'nin dedii gibi, ada insan bilim ile doa- nn, tarihin ve egemen dzenin zindanndan kurtulabilir; ancak kendi zindanndan kurtulamaz. nk, bil- ; gi'nin kendisi de zgr deildir. Bu zindandan kurtulu, insana 'canm, karlarn, mutluluunu, huzurunu ve maddi gvenliini feda ettiren bir gle, ilahi din'e balln salad 'ak gc' ile gerekleir. Btn bu fedakarlklara anlam katarak klece bir itaatkarlktan ve kendinden geiten ayran, bunlar seebilme yeteneim salayan ak ve bilintir. Kendi zindanndan kurtulamayan insan iin neyi, niin, nasl ve nereye kadar yapacana karar vermek kolay olmamaktadr. Geleneksel klelik zincirlerinden kurtulan kadm gerekten kurtulmu saymak mmkn mdr? Herey her zaman deiebilir ve problem haline gelebilir. Uruna savam verilen deerler, bir anda anlamn yitirebilir. zgrl iin sava verilen ve fakat kendisi z varlnn bilincinde olmayan tutsak, o zgrl ne yapacam bilemeyisin skntsyla, gn gelir duvarlarn kendi elleriyle rd bir zindana kapanmak isteyebilir. Kiinin kendi zgrl iin verdii savam I ise, zbilginin ve bilin uyanklnn varlyla anlam kazanr. Bu kii drt duvar arasnda ya da ak alanda, nerede olursa olsun, zgrdr. yleyse, unu syleyebiliriz: Evinin mahkum klan 118

duvarlarndan "kurtarlarak' dar kan kadnn yeni konumu, bilin ve hedef yoksunluunda ve sorumluluklarnn farknda olamay bakmndan her zaman gerek bir zgrlk sunmayabilir. Bylece evilerine adanm kadnn mahkumiyeti, grnt olarak zgr kadnn agorabofisiyle buluur. Kadn evinden km, yorucu bir mcadele sonucu kariyer ve para sahibi olmu, belki bir sre serveninin grkemiyle vnm, ancak bir zaman sonra skn eden boluk ve anlamszlk duygusundan kurtulamayarak bir ka yolu bir smak aranmaya balamtr. (Nitekim, alkolik saysnn artnda zgr kadn imajnn alkolle btnlemesinin katks inkar edilemez boyutlara ulamtr.) Elbette bar ve ibirliini esas alan, kadn ille de doal zellikleriyle atan ykc ve yar bir toplumsal role zorlamayan bir katlm, ayn sonucu vermeyebilirdi. (rnein kadn iin evden k, boluk ve anlamszlk duygusu vermeyen doasna uygun rollerin yapc varlyla anlam ve deer kazanabilir. Aydnla kavuan bir bilin, gerek zgrlkle tanma ansna da sahip olur.) Fakat, ne yapmas gerektii etrafndaki bilgi yoksunluu, bu balamda soru sorma konusundaki aldrszl insana her zaman karanln, ne yapacan bilememenin aclarn yaatacaktr. Bylece ksa yollar uzayacak, zlenilen ak alanlar korku duyuracak ve baarlarn sarholuunun ardndan gelen anlamszln hcumu, kiiyi kendi zindannn duvarlarn rmeye yneltecek denli dayanlmaz olacaktr. Modernizmin Haremi Kadnda agorafobi; sistemin ykledii kadnlk llerine kendisini ruhsal duu kadar fiziksel olarak da uyduramayyla bagsterebilh*. Kendisini hibir za\

119

man yeterince gen ve gzel hissettirtmeyen, hibir zaman yeterince zayf buldurtmayan, hibir zaman giyiminden kuamndan memnun braktrtmayan, her zaman gzel bulunuuyla, grnmyle kabul greceini, onaylanacan hatrlatan bir propaganda ayla kuatlmtr. Srekli deien gzellik llerine kendini uydurmak iin youn bir aba gstermelidir. Fiziiyle kabul gr, eski alarda olduundan belki daha da vurgulu olarak modern kadnn varsayl gereidir. Bu bakmdan modern a, gemi yzyllarn haremlerinde olmad denli kadn kendini beendirme ve fiziini pazarlama uralarna yneltmitir. Modernizmin evleri, iyerlerini ve sokaklar kaplayan hareminde sadece gen, gzel ve bu zelliklerini bir ekilde pazarlamaktan kanmayan kadnlara yer vardr. Yalanmakta olan kadnlar ise, gen grnmeyi baardka bu haremde var gzkebilirler. Modernizmin haremi, akll ve yetenekli kadnlar da ancak kendi ilkeleriyle uyutuklar oranda var sayabilir. ou okur-ya-zar, meslek sahibi kadn, modernizmin haremine Harun Reid'in haremine duyduu gibi fke duymaz. nk bu haremin ii d, ada sloganlarla delidir. Kadnlarn gzellik yarmalaryla ve pornografiyle aalanmas, ilericilik, uygarlk, modernlik ve hatta kadn haklar zaviyesinden tepki grmemektedir; kadn cinsine ynelik' bu aalamalar, modern harem aalarnn balca geim kayna ve elencesi olarak sradanlamtr. Gen kzlara, kadnlara ancak fiziksel grnmleriyle "beeni" toplayabilecekleri; i hayatnda bile fiziksel avantajn bir vize nitelii tad her vesileyle hatrlatlr. Evlilik ve i hayatnda, sosyal halatta fiziksel cazibenin kolaylatrc rolne duyulan inanla, kadnlarm fiziklerini deitirmeye zorlayla^ lgnlk boyutlarna ulamtr. Uygar lkelerd* Estetik ameliyat kurban 120

kadnlarn says nemli rakamlara varmtr. Vcudunu bir manken vcuduna, yzn de bir model yzne benzetemeyen; ya da modaya uygun giyinemeyen, tketemeyen saysz gen kz bayata kserek intihar etmekte veya eve kapanmaktadr, tnce bir vcuda sahip olma tutkusu gen kzlar sonu hastalklarla hatta lmle biten alklara mahkum etmektedir. Daha nemlisi, bu tutkunun ruhsal hastalklarla sonulandr. Bir gen kz gazetenin 'dert orta' kesine mektup yazyor ve yalnz su ierek gnlerini geirdii halde bir gram olsun veremedii, imanl yznden sokaa kmaktan utandn ve bazen gnlerce eve kapal kaldn, arkadalar tararndan beenilmedii iin intihar bile dndn, btn emelinin stre (deriye yapk) pantalon giyerek sokakta dolaabilecek kadar incelmek olduunu anlatyor ve 'yardm' istiyor. Bir dier gen kz, yzndeki sivilceler yznden toplum iine kmaya utandn yazyor. Baka bir gen kzn problemi, ne yaparsa yapsn kilo alamay. "Ve gerekte asl problem, insanlara bu ynde yneltilen telkinler olmaktadr. kretmeyi bilmeyen insanlar iin ikayet edilecek bir yz veya vcut kusuru hep vardr. nk asl problem, gzel olmamaktan ok insana hep bir eksii kaldn duyur-tan propagandaya teslim lmuluktur. Bylece modern grnml kadn klece bir teslimiyetle kozmetik firmalarnn, gzellik uzmanlarnn, zayflatma aralar reten firmalarn smrsne kendini brakmtr. ounluk, kendisine biilen 'seks objesi', ss bitkisi, yazhane ve ev biblosu roln sorgusuz sualsiz kabul eder; hatta gelitirir, yayar ve gelecee tar. Denilebilir ki 'fizii kanalyla varolu', ou kadn iin iin kolayna kalmasyken; bir ksm iin bu ynde oluturulan kanaatin verdii bir inanla kabullenilir. 121

Gzellik niteliine sahip olu, yalnz evlilik iin deil i hayat iin de 'basan' ansn artrmaktadr. Aristo'nun, "Gzellik, iltimas mektuplar iinde en ok tercih edilenidir" sz, btn zamanlar iin geerli grnse de; kadnn i hayatnda erkekle baaba yer alma iddiasnda bulunduu amzda bu sz daha kaydadeer bir anlam kazanmaktadr. Gerekte gnmz Bat uygarlnn arkaplanmda, insan fiziinin mihenk ta klnd Yunan Hmanizmas vardr. amzn ekonomik sistemlerinin insan bedenine ve hazlanna verdii nem, ortaadaki duraklama devrine ramen, ilahi olan reddederek materyalizme kaynaklk eden bu hmanizmaya dayanmaktadr. Kapitalizmin dngsne kendisini brakan insan ruhundan soyundurularak bedeniyle ortada kalmtr. htiyalarn olduu gibi deer yarglarn da kapitalizm insana belletmektedir. Gzellik olgusu iin de bu geerlidir. Neyin gzel neyin irkin olduuna kapitalizm karar veriyor. Her eyden nce bu sistem, kendi gzellik tanmn hayati standartlar olarak sunma mevkiinde. Bu standartlar deise de kapitalizmin dmen suyundaki kitleler iin nemli deil, Bir yl nce gzel bulunmayann bu sene gzel saylmas kitleleri elendirip oyalarken, rnlerinin zorunlu tketicisi haline geldikleri sistemi de glendiriyor. Niceliin nem kazand bir dnyada genel geer gzellik kabullerine uygun olmak, kendi zevklerini gelitiremeyecek denli zayf drlm kiiliklerde bir varolu problemi haline geliyor, insanlar bu yzden lyorlar, ldryorlar, hrszlk ediyorlar, saldrganlayorlar. Fiziin, gzelliin, gcn, parann, konumun gsterii iin irkinlie, zorbala, iddete ve zillete bavurmaktan kanmyorlar. Onura dknlk, konukseverlik, alakgnlllk tutumlar kyllk zellii say122

lyor. Rene Guenon hakl olarak amzn 'niceliin egemen olduu bir a' olarak tanmlanabileceini sylyor. nsanlarn grnmleriyle tanmlandklar, imajlarn gereklerin nn tkad bir an imagoloji a olarak da adlandrlmas, belki o kadar yanl deil. Kendi gerekliklerinin derinlerine dalmaktan korkanlar, imajlarn tesindeki gereklii nemsemiyorlar. Parlak bir grnm, pek ok soruyu unutturuyor. Gzelliin getirdii baar ans, fiziksel cazibe sahibi olma kaygsn daha da glendiriyor. Gzel kadnlar, kayda deer baka bir zellikleri olmasa da, vitrinlik elemanlar olarak i dnyasnda yerlerini alyorlar. Dershaneler bile, manken gibi gzel, fizii dzgn retmenler bulmak iin gazetelere ilan veriyorlar. nk, "Gelen renciler de veliler de, grevli idarecilerin ve retmenlerin d grnmne bakyorlar." (Gne, 30 Austos 1990). Bir "fuar hostesi', magazin dergisi muhabirine iinin fiziine bamlln yle anlatyor: "Buradaki eyalarn gzellii kadar, sizin de gzel olmanz ilgi oda oluturuyor. O yzden bizim gibi fuar hosteslerinin bakml plmas gerekli. e alnrken bu, aranlan birinci art. Biz burada irketin prestijini temsil ediyoruz, bu ok nemli bir olay." Giyim maazasnda tezgahtar olan gen kz da, iinde kalabilmek iin gzel olmasnn gerei zerine unlar sylyor: "Biz tezgahn arkasna getiimizde, makyajl, bakml, gleryzl olmak zorundayz. Bizim iin makyaj yapmak bir zorunluluktur. nk kapdan ieri giren mteri stresli bir yaamdan kopup geldii iin, iini aacak, onu rahatlatacak bir insan bekliyor. Baz iverenler makyaj zorunlu tutuyor ama, masrafm karlamyor. Ucuz malzemelere ynelen arkadalar\

123

mzn sal byk tehlikelere giriyor. Ama ben i ya antmzda taviz vermek zorunda olduumuza inanyo rum. Karlnda para alyorsan eer, bir eyler de ver mek zorundasn. Ama ben iimi seviyorum, bu da benim iin avantaj. Yine de ok skntl gnlerimde taknmak zorunda olduum ikinci kiilik, makyaj yapmak, bana zor bir vazife gibi geliyor." Bir manken ise, unlar sylyor: "Gzelliim benim iin avantaj, nk bu sayede mankenim. Gzelliim sayesinde de her iimi kolayca halledebildim. rnein geenlerde telefon faturasn yatrmaya gittiimde, hi kuyruk beklemeden iimi halledip beni gnderdiler, lk kez muhasebeci olarak girdiim maazada da bir hafta gibi ksa bir srede beni hemen manken yaptlar." Bu konuda ilgi eken rneklerden birine de Stern Dergisinde yer verilmiti. Amerikan Federal Polis rgt FBI Mdr, bir gn asansrde karlat bir polis memuresini yz sivilceli olduu iin iten kovar. Memurenin yznn sivilceli oluunun FBI mdrn rahatsz edii, iyerlerinin personel almndan sorumlu ve ounlukla erkek olan yetkililerinin, genellikle ie alnacak kadnn gzelliine gre karar verdiklerinin ifadesi olmaktadr. Bu dzenekte kadnn insani konumunu glendirdii savunulan ihayat, gerekte onu yine cinsellii balamnda elemeye tabi tutarak bir yerlere getiriyor veya getirmiyor. Salam ve tutarl bir dnya grne sahip olamam kadnlar iin, cinsel bakmdan nesneletirilmeyi karna kullanarak poplerlik kazanmak olaanlayor.. Bylece gzelleme veya gzelliim koruma abas, bir takm korkular ve saplantlarla yaantlar kuatyor ve ynetiyor. Fizikle ilgili deiken, acmasz ve ounlukla maddi gle balantl yarglar kimi kadnlarda 124

(belki bu abalarn boa olduu veya her zaman yetersiz kalaca inancyla; veya bir aba gstermenin artk mmkn olmad durumlar iin), fiziksel olduundan ok ruhsal br bovermilii getiriyor. Ar imanlk, danklk, titizlik, evham, merak, panikleme... sradan ev kadn zellikleri saylyor. Aratrmalar, reklamlar ve modaclar tarafndan sunulan gzellik ideallerinin, zellikle iman bayanlarda ar bir psikolojik bask oluturduunu ortaya koyuyor. Kadnlara ynelik rnlerde olsun yaynlarda olsun, zayfiayabilme umudu veri, en geerli sat unsuru. 'Hesaba katlmak' iin fiziin byk nem tadn izleyen ve bundan etkilenen kadnlar, bu ynde verilen direktiflere ok duyarl oluyorlar. Bu durumda kimi kadnlar iin zayflama tutkusu, lm kalm savama dnyor. Tb dilinde 'sinirsel itah yitimi denilen hasta la yakalananlarn says giderek artyor. kadmiarnn Agorafobisi hayatndaki baarlaryla erkekleri geride braktklar belirtilen Amerikal kadnlar niye agorafobik oluyorlar? 1983 ylndaki verilere gre, kendi adna i kuran Amerikal kadnlarn says 2.3 milyona ulamt. Bu rakam, erkeklerin giriimciliine oranla iki misli fazla. 1970'li yllarda yneticilik makamna soyunan Amerikal kadnlar; 80'li yllarda da giriimcilie ynelmiler. Gemite daha ok kozmetik, giyim-kuam gibi alanlarda grnen Amerikal i kadnlarnda artk inaatlk, depolama, bilgisayar retimi ve programlamas gibi alanlarda da irketleme eilimi yaygnlk gsteriyor. Kadnlarn i grafiindeki bu deime, onlar bamsz olma ve kendi ayaklan zerinde durmaya sevkeden artlar ve artlandrmalarla yakndan ilgili. Erkek125

lerle eit olmak, erkekler tarafndan smrlmemek, insan olarak var olmak iin erkeklerin yapt btn ileri yapabilmek gerektii dncesi, kadnlar bu i savalarna srklemi. Kukusuz bir sava bu; nk, kapitalist ekonomi rekabeti, yaylmac ve saldrgan olmay gerektiriyor. Taraflarn eit artlara sahip olmad, hilenin desisenin alp yrd bir sava bu ayn zamanda. nk, manevi deerleri bile metalatran kapitalist dzenin adalet ve eitlik gibi ahlaki ilkeleri kaale ald yok. te agorafobi, var saylmak, kendini kantlamak, n sralarda yer almak iin fazla yk altna giren, hatta yk altma giremedii iin kendini sulayan, kendini kk ve yetersiz, neredeyse bir hi sayan entellektel ve giriimci Amerikal kadnn deprasyonunda somutlamaktadr. Yaad dzenin kurallar ve bilin alt korkulan dahil her ey, var olmak adna, bir hi saylmamak uruna annesinin sahip olmad her eye sahip olmas, annesinin katland hibir eye katlanmamas iin kyasya savamay tlemektedir ona. Ancak, yar ve rekabet ortamlar katlmclarn eit artlara sahip olmalarn nemsememektedir. Yetenekler, imkanlar, gler eit deildir ve bu eitsizlik durumu olaan hatta yana tevik edici saylr. En acmasz, hileci, ibilir, zorba ve saldrgan hareket edenin; arkas (lobisi) olann kazanma ans yksektir. Gvenliin, adaletin, insaf ve acmann bulunmad bu varolu mcadelesinde drste ve merhametli davranmak, yenilgiyi veya gereinden ok fazla yorulup ypranmay kabullenmek demektir. Birey ya iyi kt demeden her areye bavurarak yans srdrmeli, ya da o ortamdan kap uzaklamaldr. Bu yanta ne olursa olsun varolmas gerektiim, ancak bu yolla hayatta kalabileceini dnen kii iin ya-n ortamn terketmek kadar, baka yolu olmadn d126

nerek kald yar ortamnn kurallarna isteksizce katlanmak da, ypratc bir i mcadelesine yol aar. Kapitalizmin kiiyi kendine yabanclatran ksr dngsne bu problemlerin de eklenmesi, pek ok fiziksel ve ruhsal hastaln yannda agorafibiyi de arabilir. Kadnlarn erkeklerle yarnda bir de, kadmlara-ras bir yar kendisini hissettirir. Bu yar iindeki yarta cinselliin devreye sokuluu, katlmclarn eitliini engelleyen en nemli unsurdur. Gzel kadn, cinsel cazibesini kullanmaya temayll kadn daha en bandan, bilincine, bilgisine, yeteneklerine ve alkanlna baklmakszn, hemcinslerinin arasndan syrlarak 'erkeklerin dnyasnda' yer almak zere n plana kabilir. Rekabeti ve yar sistemin deerleri, ilkelerine sadk insan iin bu yans en bandan imkansz klar. Baka bir seenein ortaya konulmad durumda bu imkanszlk, kiinin kendini bir cenderede hissetmesine sebebiyet verir. Pek az insan bu trajik durumdan salkl olarak kurtulabilir ve yeni, farkl imkanlar oluturabilir. Pek az kadn iin cinsellii, i hayatnda gz nnde bulundurulmayan bir unsurdur. Bu yzden, kapitalist sistemde kadnlarn edindikleri 'geerli' roller, arlkl olarak cinsel ekiciliin vurguland, n plana karld zelliklere sahiptir. Toplumda yetenekleri ve emekleriyle "insan" olarak varolma mcadelesi veren, gerek bir retkenlik sunma gayretinde olan kadnlar ise, cinselliklerini kullanmaktan kanmayan hemcinslerine ve erkeklere nazaran genellikle daha fazla ve daha dikkatli al mak zorunda kalrlar. letiimin Sfr Derecesi: Otizm Dustin Hoffman'a ikinci Oskarn kazandran Yamur Adam filmi, otizm hastalna da dikkatleri ekmi 127

oldu. Onbinde drt rastlanlan bir hastalk olan otizm, kiiyi evresinden kopup kendi i dnyasnda yaamaya yneltiyor. Trkiye'de de sk grlmeye balanan otizm, iletiim hastal olarak adlandrlyor. Otistik insan, evresiyle iletiim kuramayan, kendi i dnyasnda kendisini hapseden, alkanlklaryla yaayabilen, kendisine balangta retilenlerin dna kamayan biridir. Ve otistik insan, matematiksel zeka, kolay ezberleme gibi baz "tuhaf yeteneklere de sahiptir. nsani deerlerin yokolduu Bat'da, sanat dalla-rryla, basn ve yayn araclyla bu deerleri hatrlatmaya nem veriliyor. Bat toplumunda insanlar arasndaki iletiimsizliin ilendii Yamur Adam'n konusu ise, ksaca yle: Amerika'da Ferrari'ler ithal eden bir gen, ekonomik skntya dt srada babasnn lm haberini alr ve cenazeye gider. Cenazenin ardndan vasiyetname okunur ve gen adam babasnn kendisine 1949 model Buick'ten baka birey brakmadn renir. Bunun zerine yapt aratrma sonunda babasnn 3 milyar dolarlk servetinin kontrolnn bir akl hastahanesi doktorunda olduunu anlar. Bunun nedeni, varln yeni rendii otistik aabeyinin bu hastahanede tedavi grmekte oluudur ve gen adam bu parann hi deilse yarsn kurtarabilmek iin aabeyini hastahaneden karp Los Angeles'a gtrmeye karar verir. te film, Cin-cinnatti ile Los Angeles arasndaki karayollarnda, motellerde ve Las Vegas kumarhanelerinde geer. Aabeyinin varln rendiinde tek tepkisi, "Niye bunu bana kimse sylemedi?" diye sormak olan gen iin balarda, kurtarmaya alt paradan baka hi bir eyin nemi yoktur. Ancak zamanla otistik aabeyisiyle arasnda bir yaknlk doar ve sonunda paradan vazgemeye ama aabeyinden vazgememeye karar verir. Ne var ki yasalar aabeyine hastahanede daha iyi baklaca128

n kararlatrr ve kanlmaz ayrlk gerekleir, film biter. Geriye u soru kalr: Bu trajedide otistik olan gerekte kimdir, kimlerdir? Kapitalist sistemin parayla balantl maddi deerleriyle snrlanan ve bunun dndaki olgu ve problemlere ilgisiz kalan insan da aslnda bir eit otistik deil midir? insani erdemleri hie sayarak paray yaamasnn amac ve ls klan kapitalist toplumun insan gibi; herhangi bir toplumun bencillie vardrlan bir anlamda, duygularn ldrerek bireycilii yaayan modernist insan da, dier insanlarla iletiiminin snrlan bakmndan otistiktir. Sadece kendi ilgilerinin farkndadr ve ancak bu ilgilerde alabildiine geliebilir, derinleebilir. Dier insanlarn sorunlaryla da, sadece kendini ilgilendirdii kadaryla ilgilidir, o insanlarn ihtiya hissettii kadar deil. Aile ve kadn asndan baklnca da otizmin bu simgesel yan kendisini duyurtur. Uzmanlar otizmi hamilelik sreciyle ilgili iki temel nedene balyorlar: Kimi, hamilelik srasnda meydana gelen organik bozukluklar neden gsterirken, kimi de psikolojik etkenleri n piana kararak, entellektel, yksek sosyo-ekonomik dzeyde, sorumluluk sahibi ama souk davranl annelere dikkat ekiyor. Burada kadn ideal annelie ilikin bilgilere sahip olabiliyor ama, bunu pratie dkmesi kolay olmuyor. nk i hayat, zihinsel abalar onu fazlasyla yoruyor ve annelik devlerini yerine getirse bile, bunu scak bir ilgiyle deil de bir grev bilinciyle yapyor. zellikle kapitalist lkelerde art gsteren otizmin, bir bakma agorafobi ve izofreni ile akraba olduu sylenebilir. Akl ve ruh hastalklarndaki art, yaama sevincini yitiren insanlar gibi yalnz kendisi iin yaayan insanlardaki artla da ilgilidir, iki bin yldan beri bili129

nen bir ruh ve sinir hastal olan deprasyon, gnmz- t de her yz kiiden yirmisini etkileyen bir hastalk haline ] geldi. Deprasyon kadnlarda daha ok grlyor. zel- i likle alan kadnlarda deprasyon, i hayatnda ykle- j nilen rollerin eitlilii ve bu rollerdeki atmalarla I aklanyor. Tek bana ekonomik bamszlk, depresyona direnecek bir g oluturamyor. alma veya ev ] yaantsnda modern insandan beklenilen 'gllk" ve j "bencillik" gibi tutumlar benimsemeyenlerin bu hastal- | a yakalanma oran, daha yksek. Deprasyon dzeyine varmayan, kimi davran bozukluklaryla kendini gsteren ruhsal hastalklar, zel likle sanayilemi lkelerde sradan rahatszlklar haline gelmi durumda. Sokaklarda kendi kendine glp konuan veya en kk vesileyle kzarak barp aran, bakalarna atacak frsat arayan insanlardan geilmiyor. Saldrganlk, sapklk ve tecavz olaylar artarken, marnlamayacak tuhaflkta davran bozukluklarna her yatan insanda rastlanabiliyor. 1 i ] J j 1

Bu tuhaflklarn en ilginlerinden biri, ABD'de ya- I sanmakta. Bu lkede yaklak 2 milyon kadnda Trichotillomania denen ve sa kopanimasyla ortaya kan bir davran bozukluu tespit edilmi. Bu davran bozukluunun grld kiiler, kelleinceye kadar salarn yolmaktan kendilerini alamyorlar. yle ki bazen kalarn, kirpiklerini bile yoluyorlar; sonunda ou kez takma sa, peruk veya becerikli bir makyajla yaptklarn gizleme yolunu tutuyorlar. Psikologlarn dediklerine baklrsa, baz kadnlar gnde 3-4 saatlerini salarn yolmakla ve 2 saatlerini de bu yzden oluan kelliklerini rtmeye almakla geiriyorlar. Salarn koparma tikine yakalanan kadnlar, bu dertten kurtulmak iin hipnozu, irenip tiksinme terapisini, sakinletirici tedavileri, geleneksel psikoterapiyi denemiler. Bu tedavilerden so130

nu alamadklar iin parmaklarn birbirine balama, hatta parmak ularn kesme yolunu tutanlar da olmu. Davran bozukluu olarak, kiinin kontrol edemedii devaml tekrarlanan hareketler iinde deerlendirilen sa, ka ve kirpik yolma eylemi, taknakl zorlu dncelerin yol at bir bozukluk olarak nitelendiriliyor. (Cumhuriyet /Bilim ve Teknik, 9 Haziran 1990.) zgrln Anlam ve Deeri Fransz Devrimi'nden bu yana zerinde belki de en fazla speklasyon yaplan kavramlardan biri, zgrlk kavram olmutur. Filozoflar, airler, yazarlar ve politikaclar, kendi alanlarnda zgrlkten sz etmeden duramamlardr. zgrlk her vesileyle gndemdedir; nk, hep yolunda gitmeyen bir eyler vardr zgrlk iin verilen mcadelelerde. Irklarn zgrl; milletlerin, klelerin ve nihayet kadnlarn zgrl gndeme gelmitir. Beyannameler hazrlanm, arklar marlar bestelenmi, iirler yazlm, devletler yklm devletler kurulmu, nice nice kan dklmtr zgrlk iin. Yine de yolunda gitmeyen, eksikliini duyuran bir eyler vardr. Neyi istediini, neyi seeceini bilemeyen, 'gerekten hr olamayan' insanlarn zgrl; egemenler iin dilediklerince kullandklar meru bir hareket zemini oluturmutur. zgrle ilikin bir dier yanlg, kavramn kiinin dilediince davranma hakk olarak anlalmasdr. Oysa ki, neyi nasl yapaca konusunda yeterince aydnlatlmam, kendi bana seme ve hareket etme yeteneinden, bilincinden yoksun bir insann snrsz serbestiye sahip olmasnn bir anlam yoktur. Kimseye bal olmamak, '*hi kimseye hesap vermeye mecbur deilim" diyebilmek de zgrlk deildir. Baz grevlere zorunlu 131

olabiliriz; insanlara ve davalara balanm da olabiliriz. zgrlk balanmayla elikili deildir, aksine hayatmza anlam kazandran deerlere ballmz pratie aktarabildiimiz kadaryla, zgrz demektir. Gerekten zgr olmak, "kendine uygun olabilmek", her eye ramen "kendisi" kalabilmektir de. Bu da ftrata sadk kalmak, ftrata uygun yaama yolunda mcadele etmek demektir. Kadn zgrl hareketlerinin amaz da buradadr ite: Kadnlarn ezilmiliine son vermek isterken, zgrletirme adna kadn iin erkein konumu talep edilmektedir. Oysa erkein'egemen'konumu, eletirilerin asl hareket noktasdr. Egemenlik iin erkeklerle mcadele etmenin soylu bir yan olmad gibi, byle bir hedef adna ter dkmek kimseye gerek bir zgrlk salayamayacaktr. ocuklar yuvalara, yallar huzurevlerine terke-den ve grece deerlere yaslanan bir zgrlk anlaynn insanla daha hangi 'katklar' olabilir? Gnmzn zgr kadn, snrlarn kendince belirledii zgrln korumak iin evlilikten ve ocuk sahibi olmaktan kanan biridir. Hayatn ocuk bakmndan ve ev ilerinden daha kutsal amalara adadndan sz eder durur. Peki evinde yaplacak i yok mudur? Evet, iini bakalarna yaptrabilir. Fakat bakalar hi bir zaman onun yerine ana olamazlar. Ana-kadnn zgrlnn snrlan, ocuklarn iine alabilmelidir. Kadn zgrln gndeme getiren yazarlar ise, ocuklar komnlerde veya krelerde varsaydlar ya da hi hesaba katmadlar. Yatakhaneler, yemekhaneler, amarhaneler alarak ev ilerinden kurtulan kadnn zgrleecei varsayld. Analn toplumsallatnlmasndan, kadnn hamilelik yknden kurtarlmasndan, suni ocuk retimi tasarlarndan szedil132

di. Peki, komn ocuklar ocukluklarna mal oan bu zgrlk sorunlarn kavrayabildiler mi? Yetikinliklerinde ocukluk anlarndan sz etmek isteyecekleri duygusall ve scakl gri binalardan toparlayabildiler mi? ocuklarn terkedilmilii zerine kurulan bir serbesti, zgrlk deildir. "Ana-kadn' diye adlandrd kadnlarn hayatn gerek anlamn bilen kimseler olduunu; insanln kurtuluunun bu kadnlarn elinde olduunu savunan Tolstoy, taraflarn ahlaki adan denk olmadklar, bu yzden giderek bir kabusa dnen evliliinin kurban olan Kryer Sonat romannn kahramanna unlar syletiyor: "Kadn serbest braklyor, kendisine erkekler derecesinde haklar ve eitlikler salanmak isteniyor. Lakin btn bunlara ramen yine bir ehvet amili ve vastas olmaktan kurtulamyor." "Teessfle sylemelidir ki, ocukluundan itibaren terbiyesi de umumi efkarn izmi olduu bir daire ierisinde tamamlanyor ve gelitiriliyor." "te bu vecihle, kadm esaretin izmesi atmda kald halde, erkek ne kadar ahlaksz, ne kadar sefih olursa olsun yine onun mutlak bir hakimi olarak kalyor. Bu esareti ve horlanmay yok edebilecek tek are vardr. O da; umumi efkarn, kadm yalnz bir zevk ve ehvet vastas gsteren fikirleri iddetle takbih etmesidir. Bu serbestinin gelimesi ise okullarda, umumi i yerlerinde ikmal edilemez. Fuhu ehvet yuvalarnda deil, aile ocaklarnda faydal bir tarzda malup edilebilir. Biz ise yatl mekteplerle umumi i yerlerinde kadnlar serbest brakr, fakat daima, dediim gibi onlar yine de bir zevk vastas olarak kabul etmekten vazgemeyiz." 133

Cinsel Kkenli Saldrlar Kadnlarda agorafobiye yol aan nedenler arasnda, sokakta hatta evde saldrya urama korkusu nemli bir yer tutacaktr. nk cinsel kkenli saldrlar, her trl polisiye tedbire ramen modern kent hayatnn baa klmaz bir gerei olarak her zaman gndemdedir. Kentli insan evde veya sokakta her an byle bir saldrnn kurban olabileceini dnr hale gelmitir. Her kede bir saldrgann hcumuna urayabilir, her kuytu bir caniyi saklayabilir, her kap almta bir sapk saldrabilir... Gece veya gndz, evde veya sokakta, herhangi bir glge saldrgana dnerek zerine hcum edebilir. Kukusuz cinsel saldrlar, bat toplumlarnda art gsteren iddet olaylarnn bir blmn tekil ediyorlar. Bat lkelerinin kentli insan iin herhangi bir nedenle saldrya urama korkusu, yaantsnn bir gerei olmu km. Trkiye'de ise, son yllarda art gsteren iddet olaylar iinde cinsel kaynakl olanlannm nemli yer tuttuu grlyor. Gazeteler, 'sapk katiller aramzda dolayor' eklinde manetler atarken, yalnz kadnlar muhtemel kurban psikolojisiyle yayorlar. Anneler, karlacaklar korkusuyla ocuklarn: sokaa brakmak istemiyorlar. Sokak, bir yn tehlike barndran korkutucu bir alan. Ancak, sarkntlk ve tecavz olaylar evlerde ve iyerlerinde de az yaanmyor. lkemizde kadnlarn cinsel saldrlara uray va cinsellikle irtibatlandrlan sular; konuyla ilgilenen batc uzmanlar ve okur-yazarlar tarafndan toplumumuzun cinsel adan eitimsizlii ve doyumsuzluu ile aklanmaktadr. Bu evrelerde genellikle, cinsel ilikilerin zgr ve kaytsz olmas, kadnlarn da erkekler gibi cinsellik konusunda rahat ve serbest hareket edebilmeleri durumunda, bylesi sulara yeltenilmeyecei ileri sr134

lr. Oysa bu tr saldrganlklar, cinsel zgrlk ve kadna tannan haklar alannda rnek alman bat toplumlarnda daha yaygn, eitli ve her trl gvenlik nlemine ramen adeta zmsz kalnan durumlardr. FBI raporlarna gre, dnyada her yl ortalama 200 bin kadn tecavze uruyor. Amerika'da, yalnz 1990 ylnda lke tarihinde ilk kez 100 binden fazla tecavz vakasnn yaand akland. Senato Adalet Komitesi tarafndan hazrlanan bir raporda, rza geme vakalarnn 1990'da yzde 6 gibi yksek bir artla 100 bin 450'ye ulat belirtilmiti. Tecavz vakalarnn dier sulardan 10 misli daha hzl artt; sorunun lke iin her geen gn daha da iinden klmaz bir hal ald kaydedilmekteydi. (Milliyet, 24.9.1988; Hrriyet, 23.3.1991.) Bat uygarlnda 'Karndeen Jack'ler eitlenip oalmaktadr. 1991 yaznda da, tecavz ettii birok erkei kesip bitikten sonra halayarak yiyen bir erkek "beyaz yamyam', cinsel kkenli iddetin bu lkede hangi boyutlara vardm gsteren rpertici ve dndrc bir rnek olarak dikkatleri ekmiti. Bu arada FBI'a bal "iddete Dayal Sular nceleme Merkezi" szcs, ABD'de halen faal durumda 35 ila 50 sapk katilin bulunabileceini aklad. Bu aklamaya gre, sapk katillerin ortak yanlar, vicdanlarnn gelimesini engelleyen mutsuz bir ocukluk geirmi olmalar. (Hrriyet, 8 Austos 1991.) Avrupa'nn byk kentlerinde tecavz olaylarnn hzla art karsnda 'savunma kampanyalar' balatlmtr. Basn yayn organlarnda sokaklarn tehlikeli saatleri, saldrgan tipleri ve muhtemel saldn yerleri etrafnda kadnlara bilgi veriliyor. Tecavz olaylarndaki art retim sektrlerini de harekete geirmi; eitli firmalar tecavz olaylarna kar kullanlmak zere savun135

ma aralar retmeye balamlar. Kadnlara,-tecavze kar kendilerini nasl savunacaklarn reten kitaplar yaynlanyor. Amerika'da pek ok eyalette, 'tecavz krizi tedavi merkezleri' faaliyet gsteriyor. Polise gre, geceyarsndan sonra yalnz kadnlar iin ev bile gvenilir bir mekan olmaktan kmtr, ie gitmek zere sabah karanlnda evinden karak otobs bekleyen kadnlar, saldrganlar iin balca hedef saylyorlar. Issz parklar, her zaman en tehlikeli saldr alanlar. Sinema klar, ssz yeralt garajlar, tenha ara sokaklar da yle. Aratrmalar, 6 yandan 60 yama kadar her yata kz ve kadnn tecavz kurbanlar arasnda yer aldn ortaya koyuyor. Bat lkelerinde tecavz sonucu hamile kalan ocuk annelerin saysnn byk art gsterdii de biliniyor. Bu konuda yaplan bir aratrmaya gre, ounluu tecavz neticesinde hamile kalan kk kzlarn says, lke bana ortalama 13 bin dolaynda bulunuyor. ocuk annelerin, en ok grld lke ise, Amerika Birleik Devletleri. Ayn aratrmann sonular, ocuk annelerin genellikle sorunlu ailelerden ktn ortaya koyuyor. Alman dergisi Quick, bu konuyu kapak yapt 8 Mart 1990 tarihli saysnda kadn doktorlarn artk 13 yan altndaki kzlara da doum kontrol hap verilmesi gerektiini sylediklerini belirterek, bu ynde bir kampanya balatmt. Dergide, Alman Kadn Bakanl'nm resmi rakamlarna gre her yl 250 bini kz olmak zere 300 bin ocuun, ou yakn hatta birinci dereceden akraba olan yetikinlerin tecavzne urad da kaydediliyor. Bir yandan ocukluk a yan ykselten Bat, bir yandan da oyun andaki ocuklarn doum kontrol hapyla, krtajla tantran snr tanmaz bir cinsellie sahne oluyor. Sadece Almanya'da, resmi rakamlara gre bir yl iinde 30 bin ocuk yataki kz krtaj yaptrm. 136

zgr cinsellik kabulnn cinsel iddetle sonulanmas, Bat lkelerini bu balamda tedbirler almaya ve zm yollan aratrmaya zorunlu klmtr. Nitekim imdilerde, nceleri zgr cinselliin bir paras saylan pornografinin cinsel iddeti krkledii kabullenilmeye balanmtr. Aratrmalarda, her trl sapkl malzeme olarak kullanan pornografi endstrisinin rnlerinin drtte birinin cinsel iddeti ierdii belirtiliyor. Bu tr yaynlarn bir dier zellii, kadnlarn aalanmasna dayal olular. Bir dier dndrc zellik ise, ocuklarn da konu olarak aln. Aratrmalar, pornografinin yayl ile artan cinsel su, iddet, tecavz ve ocuklarn cinsel ynden istismar gibi eilimler arasnda, ileri gleri her trl sansre kar olduklarn hayk-np durmak olan "zgrlkleri" dndrtmesi gereken nemli bir iliki olduunu ortaya koyuyor. Modem uygarln her trl tedbirinin ve her trl deerinin pornografiyi nlemekte yetersiz kal ise, sorunu zmsz brakyor. Konuyla ilgilenen aratrmacMatomut/, pornografik yaynlarn, erkeklerin yzde 30'unu her an bir kadna tecavze hazr bir ruh hali tamaya sevkettiini belirtmekte. Dier bir yzde 30'luk gurup ise kadnlar bir ekilde cinsel ilikiye zorlayabilecei inancn tayor.1987 ve 1988 yllarnda kadn ve ocuklara ynelik cinsel sulara teebbs eden, bu nedenle mahkemece sulu bulunan 130 kiinin ounluunun da sularn ilemeden nce pornografik filmler izledii tespit edilmi. (Cumhuriyet-Bilim ve Teknik, 2.6.1990.) Pornografi, bat uygarlnn karsnda aresiz kald byk bir problem. Aileyi ayakta jbutan son kutsal deerleri de kertirken ykselen bu uygarlk, pornografiyle baedecek maddi ve manevi kurumlardan yoksun bulunuyor. Ancak, kadnlara saldrganla ze137

min hazrlayan malzemeler yalnz pornografi endstrisinden kaynaklanmyor. plak kadn fotoraflarnn rnlerinin satn artrdn tespit eden reklamclar, parfmden ikolataya, di macunundan tirte varncaya kadar her eit maln sat iin yaplan reklamlarda kadn cinselliini n plana karan figrler kullanyorlar. retim tketim mekanizmasnda cinsel obje olan kadnlarn verdii imaj, btn kadnlar cinsel obje sayma eilimini pekitirerek cinsel saldrlara zemin hazrlyor. Cinsel saldn, zaman ve mekan tanmyor. alan kadnlar ie giderken olduundan daha ok iyerlerinde sarkntla uramaktan ikayet ediyorlar. Sarkntla hatta tecavze urayan birok kadn ise, 'ahlaksz', 'iffetsiz' gzyle baklmamak iin ikayette bulunmaktan ka nyor. Fuhun Kazand Meruiyet 1980'li yllarda Trkiye'de serbest piyasa ekonomisi, ANAP Hkmeti tarafndan 'a atlama' sloganyla vlerek uygulamaya konuldu. a atlama; Trkiye'nin , d dnyaya almas, liberal ekonomi uygulamalar ve Avrupa Topluluu'na katlma bavurusu gibi giriimlerle ifadesini bulan, byk umutlarm baland sihirli bir slogan olup kt. Kasm 1987 erken genel seim ncesi bir yorumda ngiliz Reuters Haber Ajans, ANAP hkmetinin "a atlama" slogannn Trk halknn hayal gcn harekete geirdii eklinde bir yorum yaynlamt. Gerekte doru olan, hayal glerinin 'para kazanabilme' ynnde harekete gemesiydi. nsanlarn hayal gleri en ksa yoldan zengin olmak ve bunun iin her areye bavurmak ynnde harekete gemiti. Bu ileyite karclk,, bencillik, rvet, adam kayrclk, hayali ihra-caat; ne olursa olsun, bir yolunu bulup para kazanabilmek, iini bilirliin gereiydi. Kolay kazandklar gibi 138

kolay da harcayan yeni zenginler, toplumsal vitrinde lks yaanty sergileyen mankenlerdi.!. 984 sonrasnda ithalat serbestisi ise, dnyaca nl etiketleri yartrma dneminin balangc oldu. Avrupa'nn nl modaevleri Trkiye'de ubelerini amaya ve rnlerini tantmak iin defileler dzenlemeye baladlar. Defileler, bu defilelere katlan mankenler, renkli gazetelerin balca haber malzemeleri haline geldi. Paraya ve gsterie, lks tketime verilen nem; aile, evlilik, ak, sevgi gibi kurum ve olgular da etkiledi. Pornonun ve ehvetin yerini ald ak, parann gc ve serbest ilikilerin olaanlamasyla kirletildi. Basnda ve televizyonda yer alan bat kaynakl haber ve filmlerin byk etkisiyle evlilik, modas gemi ve ak ldren bir kurum sayld. Evlilii modas gemi bir kurum olarak nitelemek ve cinsel zgrl vmek, ilericiliin ve aydnln bir gerei haline geldi. Gen kzlar, gzellik yarmalar, defileler, reklam filmleri, fotomodellik ve televizyon dizileriyle ksa srede nlenip lks yaant srdren 'star'lar kendilerine rnek aldlar. "Bilim kadnlar" bile, dallarnda yapp ettikleriyle deil de, fizikleri ve lks yaantlaryla gazetelerde yer aldlar. plaklk 'cesaret', cinsel zgrlk "ilericilik" iareti olarak lanse edildi. Ekonomik dzenin fuhu olgusunu yakndan etkileyecei bellidir. Lks hayatn zendirildii liberal ekonomilerde ise, in ve Sovyetler'deki ekonomik model deiimi srecinde grld zere, fahielik olduka artmtr. Trkiye'de de serbest piyasa ekonomisinin topluma vazettii tketimle ve ahlakla ilgili yeni kriterler, fuhun trmann desteklemi ve merulatrmtr. Geim sknts ve lks hayat zlemiyle evden kaan gen kzlarn hatta ev kadnlarnn saysnda bile 1980'li yllarda belirgin bir art tespit edilmitir. 139

Bu yllarda fuhu sektrnde yer alan kadn ve erkeklerin fuhu aka ekmek kaps olarak nitelemeye baladklar da grld. Kimi akademisyenler, genelevin genleri cinsel adan eiten kurumlar olduunu ne srdler. Fuhu sorununu ekonomik imkanszlklara, cinsel tabu ve basklara, cinsel eitimsizlie balayan Batc aydnlar ise, bu konularda ykndkleri Bat lkelerinde de fuhu meslek edinenlerin tahminlerin zerinde art gsterdiini grmezden geliyorlard. Bunun yannda, fuhun toplumsal bir vaka olduu, genelevlerin kapatlmas durumunda bu sektrde yer alan kadn ve erkeklerin ilerini sokaa dkecekleri gibi gerekelerden de szediliyor. Kadn dernekleri, hatta feminist rgtler, fuhula itigal eden kadnlarn serbest alacak yerde genelevlerde alp rgtlenerek smrlmekten kurtulacaklarm savunuyorlar. Bu tr grleri savunanlar, fuhun ho grlemeyeceini ama fuhusuz bir dzenin de topya olduunu, bu yzden hayat kadnlarnn genelevlerde alarak rgtlenmelerinden yana olduklarn szlerine ekliyorlar. Ancak, bu mantn her alanda geerli saylmad grlmektedir. rnein, kadnlarn rencide edildii gerekesiyle kadm-erkek ayr otobs seferleri dzenlenmesi ynndeki taleplere ayn evreler, sorunun pratikteki ehemmiyetini hi nemsemeden, u ekilde kar kyorlar: "Evet, kadnlar otobslerde gerekten de rahatsz ediliyorlar. Ama bu yzden kadn-erkek ayr otobsleri savunmak, gericilik olur. Bunun yerine erkeklerin bu konularda eitilmesi gerekir." Bu sylenirken, 'erkeklerin kadnlara davranlar bakmndan eitilmesi ve bu eitimin ilkelerinin pratie geirilmesi" gibi kapsaml ve ne kadar istenirse istensin hemen gerekleemeyecei aikar olan bir nerinin, ka140

dnlarn otobslerde rahatsz edilmesi gibi gncel bir probleme zm olamayaca gerei ihmal ediliyor. Bu arada olan, toplumun ahlaki grntsnn korunmas adna, genlerin szde cinsel eitiminin salanmas adna genel kadnla mahkum edilen kadnlara oluyor. Bu kurumun meruatrlmas, kadnlar fuha srkleyen artlar destekliyor ve gelitiriyor. Bu kurum araclyla "geinenler", yasalann koruyuculuundan cesaret alyorlar. Kurumun meruiyeti sorunun kktenci zmn imkanszlatryor; sorunu yayyor, bytyor, iinden klamaz hale getiriyor. Her eyden dah^nemli ve ncelikli olann, kadnn bu ekilde smrlmesine kar klmas, bu insanlk adna utan verici kurumlarn varlna bir son verilmesi olduu unutturuluyor. zmir genelevinde 35 yldan beri 'alan' bir kadn, genelevde almann bir kader olmadn vurgulayarak unlar sylyor: "Genelevde alan kadnlar bu meslei kendileri semediler. Baz anne vs babalar kzlarn zor- * la geneleve yazdryorlar. Bu, imdi veba salgn gibi devam ediyor. Emniyet bu olaya kar knca, kzlarnn yalarn bytp bir vesika karyorlar ve genelevde altryorlar. Bu kader mi? Hayr, kader demek masal. Bazlar krklerim, dairelerim olsun diye bu meslei seiyor. Trkiye'de ekonomik durum byle giderse, ok yaknda 13 yandaki ocuklar bile fuhu yapacak." (Milliyet, 14.7.1991.) Elbette biz bu ok ikayet edilen 'geim skntsnn izafi bir yan olduunu; insanlarn geim sknts ekmekten ziyade geimli, kanaatkar, kretmeyi bilir kiilikler olamamann skntsn ektiklerini dnyoruz. Gen kzn modaya uygun giyinememeyi problem haline getirerek bedenini satmay zm yolu gr, geim skntsnn zorlamas olarak aklanabilir bir durum deildir. Nitekim, bedenlerini satan kadnlarn byk ks141

m, onlar.dorudan veya dolayl olarak bu yola sevkeden balca amilin lks yaama ve lks tketme zlemi olduunu dile getirmektedirler. Kimi zaman yokluundan znt duyulan modaya uygun bir giysidir, kimi zaman da filan nl yldzn standartlarnda yaayabilmek. Sosyete evresinden kibar fahienin fuhu 'byk ak yaamak', 'cinsel adan zgrlemek' diye adlandrlrken; romanlarda ve filmlerde, televizyon dizilerinde olduu gibi byk bir ak yaama zlemi, hatta bir vitrinden gzne ilien k ve pahal elbiseye sahip olma istei, yoksul bir gen kz veya kadn "dk ahlakl" diye damgalanarak genelevlere hapsedilmeye sevkeden ackl bir servene balang tekil edebilir. Geim skntsnn fuhun trmannda en nemli etken olmad eklindeki dncemiz, gecekondu blgelerinde olduka olumsuz koullarda yaama sava verirken, aile btesine katkda bulunmak iin lks semtlere ev, apartman temizliine giden ok sayada kadnn hayat mcadelesinde dorulanmaktadr. Yine de insanlarn oyuna getirildiklerini syleyebiliriz: Sistemin dokular, namus, haya, iffet, edeb gibi ahlaki deer yarglarn bulandrrken, kadnlar cinsel adan ietalatran bir zellikle rlmtr. Kadnlar lks hayata zenmei ve zendirmeli; bir yolunu bulup olabildiince tketmeli ve tkettirmelidir. Kadnlar fabrikalarda ve ateyelerde vasfsz ve ucuz ii olarak almayacakrsa; sistemin dokusunu glendiren bir ahlaki gidiata uygun ve baml hale getirilmelidirler. Kocasn daha ok tketmek iin 'kazanmaya' zorlayan anl anl bir sosyete kadn da, 'vergilendirilmi kazanc kutsal' addedilen biare bir genelev kadn da, sistemin dokularna uygun derler. Geri grnrde fuhun akl almaz trmanndan kaygyla szedilmekte; ancak, bu sorun 'ekonomik byme ve sosyal deime' ile aklanrken, fuhun trman142

n ve yasallamasn salayacak projeler ve uygulamalar da srp gitmektedir. Kimi zaman ailelerin namusunu korumak adna, kimi zaman da genlere cinsel eitim verdikleri gerekesiyle genelevler, okumu-yazm, meslek sahibi kadnlar tarafndan da savunulmaktadr. Hatta, Samsun'un 15 yldr kapal olan genelevinin 1989 ylnda almas giriimlerinde olduu gibi, bu ynde en youn almalarn tahsilli kadnlar tarafndan srdrld ve basnda byk bir vgyle desteklendii grlmektedir. Batc kadn haklar savunucular, son tahlilde bu kurumun glenmesine yarayan "fahieye de sayg duyulmal" gibi grler vazediyorlar. Fahieliin de bir "i" saylmas ynndeki propaganda verginin kutsall ve i ahlak etrafnda speklasyonlar olutururken; 'kader mahkumu olmayan' fuhu erbablarnm da saysn artran bir ahlaki kntye hem hz hem de meruiyet kazandryor. Aile Cinayetleri ABD'li nl feminist Prof. Dr. Temma Kaplan'm aklamasna gre, bu lkede evli kadnlarn yzde 50'si kocalar tarafndan dvlmektedir. stelik elerini dven erkeklerin byk ksm niversite eitimi grm, belli bir dzeyde saylan varlkl ailelere mensup kimselerdir. Mesleklere gre yaplan bir aratrmada, elerini dven erkekler arasnda ilk sray doktorlarn ve cerrahlarn ald, onlar avukatlarn ve st dzeyde irket yneticilerinin izledii ortaya kmtr. (Milliyet, 5 Austos 1990.) Avrupa lkelerinde de durum pek farkl deildir. Birok Avrupa lkesinde, ocuklarn, hamile kadnlarn ve genelde birok kadnn maruz kald kaba kuvvete ve iddete kar kampanyalar dzenlendii grlmektedir. 143

Almanya'da dayak yemekten ikayeti drt milyon kadn olduu sylenmektedir/Fransa'da ise, 1988'de evlerde meydana gelen iddet olaylarndan dolay 133. 376 mdahele arsnda bulunulduu, fakat sadece sekiz bin resmi ikayet yapld belirtiliyor., (Zamaj, 31.12.1989.) Bat lkelerinde, dayak yiyen kadnlarn snabilecei kadn snma evlerinin says yldan yla artyor. rnein isve'te, 8 milyon kadn nfusun dayak yiyen kesimi iin 110 snma evi kurulmu. Trkiye'de de belediyeler ve feminist demekler isve modeli snma evleri kurma ynnde giriimlerde bulunuyorlar. Aratrmalara gre, Trkiye'de her 100 kadndan 22'si kocasndan dayak yemektedir. Karsn dven erkekler her eitim dzeyinden olabiliyorlar. Eitim grmln, ilerici ve aydn saylmann dayak yeme veya atmada bir kstas olmad anlalyor. (Hrriyet, 22.4..1991; Milliyet Magazin, 7.1.1990.) Son yllarda aile ii iddet olayanrun cinayetle noktalamnda da art grlyor. Kskanlk ve geimsizlik yznden, geim skntsnn getirdii bunalmla kanlarn ldren ya da yaralayan erkeklerin says artarken; kocalarn ldren kadnlarn saysnda da nemli bir art gzleniyor. Uzmanlar, koca dayann kadn tarafndan ilenen cinayetlerde byk bir etken olduunu belirtiyorlar. (Milliyet, 9.3.1991.) Kadnlarn kocalarn ldrmeye ynelileri, kullanlma duygusunun verdii nefretle ve aresizlikle aklanyor. Salksz, dengesiz bir ilikinin, erkei yceltirken kadn aalayan ve gdk brakan bir aile hiyerarisinin "ba kemie dayad noktada', mutsuz evliliine son vermek iin kimseden yardm ve destek bulamayan, hatta boanmaktansa lmeyi yeleyen kadn, kendisi de farketmeden elini kana bulama noktasna geli-

yor. Ortada kalaca, namussuzlukla sulanaca gibi korkularla evliliine son veremeyen 'sahipsiz' kadn, direncinin krld noktada ya evden kayor ya da cinayet iliyor. Kendisini erkeklere satmak istedii iin kocasn veya babasn ldren gen kzlar ve kadnlar da az grlmyor. Kocalar tarafndan ldrlen kadnlara ilikin haberlerin ise kanksanan bir yn var. Fiziksel g stnl nedeniyle iki cins arasndaki tartmalar ve anlamazlklar erkein kadn dvmesi hatta ldrmesiyle sonulanabiliyor. Kadn istismar etmek, kadna kar snr tanmayan bir iddet kullanmak birok kltrde olaan saylyor. Kadma ynelik iddetin olaanl, bu haberleri de sradanlatnyor. Erkekler genellikle 'namus meselesi' yznden cinayet iliyorlar. ki kullanm, uyuturucu ve kumar alkanl, ruhsal bozukluk, gayrimeru iliki gibi faktrler de cinayet olaylarnn nedenleri arasnda saylyor. Gazetelerde hemen hergn geim sknts yznden cinnet geirerek aile bireylerini veya kendisini ldren erkeklerle ilgili haberlere rastlanyor. Aile ii iddet olaylarnn artnda geim skntsndan daha kkl bir faktr, her ktl hakl gstermeye yatknlaan bir ahlaki zlme. Tketime kkrtan bir dzen, maddi imkanlar snrl ve ayn zamanda ahlaki adan zlmeye yatknlam bireyler iin geni bir su alan oluturuyor. "Asl namus insann iindedir" eklinde ifadelerle hareket eden szde zgrlk tutum, son tahlilde namus, ahlak, sadakat gibi kavramlar tketip-yokediyor. Fuhu, hrszlk, cinayet, uyuturucu ticareti, tecavz gibi sular basn yayn kanalyla hayatn bir paras konumuna oturtularak merulatnlyor. Televizyonda gsterilen bat kaynakl filmler, ocuklara ve genlere iddeti telkin ediyorlar. 145

Yaplan aratrmalar, bo vakitlerinin ounu televizyon karsnda geiren ocuklarn dnyasnda iddet unsurunun nasl da sradanlatm ortaya koyuyor: Bir ocuk haftada 25 saatini televizyon seyrederek geiriyor ve 18 yana gelinceye kadar 15 bin saatini, yani 3 ylm rastgele programlara harcyor. Bu srede 950 bin reklam, haftada 144 cinayet, 153 cinayet giriimi, 52 hakl nedenlere dayand varsaylan cinayet giriimi ve 2 toplu katliam tan oluyor. Bu cinayetlerin says, ocuk 18 yama gelinceye kadar 15 bini buluyor. iddet ve saldrganlk elerinin younluk kazand bu filmlerle ocuklar iddete kar duyarszlaarak; gerek hayatta bu filmlerdeki iddet rneklerini taklide yneliyorlar. (Milliyet, 6.8.1991.) Kii ekonomik, sosyal ve kltrel artlarn hazrlamasyla cinayete ynelebilir. Ancak, elini kana bulama zellii bunlarn hepsinden ok aile yapsyla ilgilidir. Sevgisiz, huzursuz, problemli, ahlki lleri belirsiz, kiiyi topluma hazrlayamayan ve toplum karsnda gvensiz brakan aile ilikileri; 'yuva' olamayan ve manevi deerler retemeyen bir ev ortam nihayetinde saldr ganlar, sapklar ve sadist katiller retiyor. Agorafobi ve Ekoloji Agorafobinin kadnn doasn an zorlayan basklara kar bir tepki olabilirliine iaret etmitik. Gerekte bu tepki, ''erkek bir tanr" miti kabul etrafnda biimlenirken kadn aalayan Yahudi-Hristiyan geleneinin bir rn olarak da deerlendirilebilir. Bu gelenekte sokak belirgin olarak 'namuslu' kadna yasaklatlmtr: "Kadnlara, dar karak yanl yola sapmamalar iin evde yaamak uygun der. Kadnla tam erienlerce d kap, gen kzlarca orta kap snr alnr."; "Erkek, ka146

rsmn pazar yerine gitmesini engelleyerek ona sahip kmaldr. nk pazar yerine kan her kadnn bana eninde sonunda felaket gelir." (Agorafobi, sf. 9., Kadnln edilgen, erkekliin ise etken zelliklerle tanmland bu kltr, cinsler aras farkllklar insani adan erkein kadma stnl ve ncelii olarak vurgulamtr. Bat uygarlnn pekok gncel rnnde bu karakter izlenebilir. Bu balamda Garaudy'nin verdii doum kontrol hap rnei, olduka arpcdr. Bata lkelerinde kadn hareketlerinin yllarca devam eden srarl kampanyalaryla doum kontrol hap yasal hale getirildi. Ancak, zerinde pek durulmayan tuhaflk uydu: Uzun yllardan beri srdrlen gebelii nleme aratrmalar yle ynlendirilmiteki, doum kontrol hapnn zarar ve tehlikeleriyle karkarya kalan yalnzca kadn oluyordu. Kukusuz bu ynlendirme yalnzca teknik nedenlerle aklanabilir birey deildi. (Garaudy, Yaayanlara ar, Pnar Yaynlan, 41-42.) Bat uygarl, kalknma ve ilerleme gibi hedefler iin zayf, smrye msait ve edilgen olan veya edilgen klman (kadn, ocuu, siyahderiliyi, doay...) smrmeyi ve istismar etmeyi normal karlayan bir kltrn rndr. Allah'a isyan ederek balayan ve gelien bu uygarlk, nicedir kendine ynelen isyanlarla baedemedii bir srece girmitir. Bu uygarlk kadnlarn, zayflarn ve doann smrs zerinde ykseldi ve belki k ayn araclklarla hzlanmaktadr. Nitekim feminist, rklk kart ve ekolojik hareketler hem akran hem de akraba. Feminizmle ekoloji arasndaki balanty aklarken Frtjof Capra, inli bilgelerin Tao diye adlandrdklar, temel karakteristii evrimsel yaps olan 'en yce ve z olan gereklik' dncesinden yola kar. inlilere 147

gre Tao'nun btn tezahrleri, doadan ve toplumsal hayattan alnm belli bal zt imgelerle ilikili iki kart arketip kutbun birbirlerini dinamik olarak etkilemesiyle vcut bulur. Yih diilik, yang ise erkeklik zelliklerine denk der. Kadim in dncesindeki tasarm, yin'i uyumlu, birletirici, ibirliki faaliyete benzetmek suretiyle; yang' ise yarmac, yayilmac ve saldrgan faaliye-te gnderme yapmak suretiyle aklayabilir grnen iki arketiple balantldr. Buna gre yin eylemi evrenin farkndadr, yang eylemi ise benlik (nefs)in. Kltrel karakter olarak Bat toplumu yin karsnda yang'a uygun davranlar, rnein sezgisel bilgelik karsnda rasyo- jj nel bilgiyi, din karsnda bilimi, ibirlii karsnda yarmay, muhafaza etme karsnda doal kaynaklarn smrlmesini onaylamaktadr. Ataerkil sistem tarafndan zellikle son yz yldr vurgulanan bu onay, gnmzde bireyleri, toplumu ve ierisinde bir paras olduumuz ekosistemin saln tehdit etmektedir. Yang zerinde odaklasan kltrlerde doann smrlmesi, btn alar boyunca doayla zdeletiril-mi bulunan kadnn smrlmesiyle elele gitti. Ateer-killik ncesi alarda kadn birok ynyle Tanrnn saysz tecellisiyle zdeletirilmiti. Ateerkil yap iyi kalpli doa imgesini edilgen bir imgeye dntrrken; kadnn yeri de erkeklere gre pasif ve boyun eici olarak tasvir edildi. Nevvtoncu bilimin dousuyla, kadnn altrlmas ve smrlmesinin yan sra doa da altrlabilir ve smrlebilir mekanik bir sistem saylr oldu. Kadn ve doa arasnda kurulmu antik ba, bylece kadnn tarihi ve evrenin tarihiyle birbirine eklemlenmektedir; ve de feminizm ve ekoloji arasnda artarak kendini gsteren doal bir akrabaln kaynadr. (Capra, Dnm Noktas, sf. 34-39.) Kur'an ayetlerinde ve mutasavvflarn yorumlarn-

da da kadn ve doa arasnda bir koutluk kurulduu grlr. Ancak, bat kltrnde kurulann tersine slam'da bu koutlua, kadn yceltmek zere bavurulur. Aslnda kadmnki gibi erkein ou zellikleri de, doada ve evrende karl bulunabilen, kozmik ahenk iinde birbirini btnleyen ve dengeleyen, rastgelelikten uzak zellikler olarak nemsenir. Maddi kainatn her alannda hemen hereyin kart bir gle dengeleni-i, aslnda vahdeti salamaya uyarl, amal ve retken bir yaratl durumudur. Btn yaratlmlar iinde sekin bir yere sahip olan insanda bu kartlk, kadn ve erkek cinslerinin ayrdedici zellikleri olarak daha da karmak ve hassas boyutlarla tezahr etmitir. Cinsler arasnda ve btn yaratlmlar arasnda ihtiya duyulan birlik, denge ve uyum iin bu ayrdedici zelliklerin korunmas gerekir. nsann insanla, insann doayla ve evrenle, nihayet insann Tann'yla barkl iin; tek tip insan, tek cinsli (unisex) insan ve birbirlerini hasm gren cinsler yerine, kar cinslerin rastgelelikten uzak zelliklerini korumak suretiyle mkemmele ulaabilir btnleyicilikleri ve birlikleri esas alnr. Nitekim, cinslerin kart ve fakat (retici) birlii salamaya ynelik zellikleri, birok toplumsal kuruma ve olguya hem kaynak hem de temel olmaktadr. Cinsler arasndaki doal dengenin korunmas, kadn ve erkein yaratllarna uygun hareket etmeleriyle, kendilerinde doutan bulunan zellikleri canl tutmalaryla mmkndr. Rollerdeki farkllk, bu zelliklerin varlyla ve ayrcalk tanmaktan uzak, denklie nem veren bir paylatrmayla ilgilidir. Bu paylatrmann esnek bir yan olduu da sylenebilir. Gerektii, ihtiya hissedildii zaman erkein ve kadnn faaliyetleri, doal zelliklere zarar vermemek suretiyle birbirinin blgesine geebilir. Ancak yaratla (ftrata) uygun ha149

reket ettike insan gerek ve tutarl bir gelime gsterebilir. Cinsiyetlerde doal (asl) olann korunmas ise, iki cinsin tam olarak farkllamasn ve ayrdedici zelliklerin belirginlemesini gerektirir, insann Allah'a doru olan yolculuunun (aknlama abasnn) baars, ftri korunmaya ihtiya duyar. Cinslerin yozlamas, cinsler arasndaki btnleme ve kutuplama dengelerinin bozulmas, bu kutlu yolculuun istikametini bozacak ve amalarndan saptracaktr. Yaadmz ada doa kirlilii ve doaya kar tahripkarlk etrafnda eitlenen problemler gibi, kadnn (zayfn ve gszn) smrlmesi etrafndaki problemler de insandaki manevi kirlenmeyle yakndan ilgilidir. Bu yzden, evreyle ve kadnla ilgili problemler birlikte ele alnabilir. Daha derinde bu ele al, batnn insana ve doaya bakn oluturan paradigmalarn sorgulanmasn gerektirmektedir. Bu paradigmalarla birlikte feminist ve ekolojik tepkilerin kalc ve kkl zmler ortaya koyabilecei kukuludur. Nitekim, iki cins arasndaki farkllklar gzard eden feminist hareketlerin erkek egemen insanlk kltrn dntrme tasarlarnda annelik devlerinin ve dourganln reddi gibi hedeflerin de yer al; kadnn doasn deitirmeye, bylece doal dengeleri altst etmeye, kadn ve erkek cinslerinin ayrdedici zelliklerini ortadan kaldrmaya ynelik bir tutumdur; zorlayc, yar ve rasyonel zellikleriyle materyalist bat klt rnn tipik bir rn olarak gsterilebilir. Mslman Kadnlar ve Agorafobi Mslman toplumlarda da kadnn youn olarak cinselliiyle tanmlan, Emevi ve Abbasi saltanatlar dneminde balayan ve sren bir ahlaki yozlamann 150

rn saylmaktadr. Bu dnemlerde Halifelik konumunda saylan emir-sultanlar, binbirgece masallarna esin kayna olan servenler yaamlar. Zaman zaman krknc odalar ehrazatlarm kanl gzyalarn akttklar kafesler olmu; saray labirentleri yzyllarca 'zel' kadnlar derinliklerinde yutmu. mkanlar elverenler' iin cariye messesesini ne srmek suretiyle haremlerine saysz kadn toplamak mubah gsterilmi. Ne var ki, bu sapmalarn rtemedii gerekler her zaman anlalmaya aktr: Kur'an'n hakemlii nedeniyle, slam'da kadnn haklan unlardr, yeri de yledir diye balayan uzun aklamalann sonunda zetle u gerek ortaya konulacaktr: slam, kadnn insani konumunu insanla hatrlatm ve bu konumu koruyacak ilkeleri de aklamtr. Tabulann basksndan kurtard, deerli bir kiilik sayd kadna ilahi retinin gvencesini sunmutur. Ona kocasna kaytsz artsz itaat etmesini sylememitir. Ancak, hi bir zaman kadna ve erkee birbirlerine kar hasmane bir tutumu da tlememitir. lahi retinin yolgstericilii, ilikilerin boyutlann aklamaktadr. Mmin erkekler ve mmin kadnlar birbirlerinin dost ve yardmcs olduklann bilmeli ve buyurgan, baskc, zorba ve kindar tutumlara bavurmamaldrlar. slam'n insanla kazandrd kadn hareketi kkl aratrmalara dayanan, yaratl hedeflerine nem veren ve salam lkelere yaslanan onana bir harekettir. Bu ilkelerin varldr ki, slam halk iinde bir ekilde yaadka, mslman kadn da her zaman ada dier kltrlere/dinlere mensup hemcinslerine nazaran daha saygn bir konuma sahip oldu. Bu kkl ilkeler mslman kadnlann gsterili sloganlann ve vaadle'rin cazibesine kaplmasn da engelledi. Mslman kadn zgrln, bireysel ve toplumsal konumunu, hak ve 151

devlerini duygusal tepkilerle ve yzeysel karmlarla belirlemedi. Batllar ve kendi halknn yan aydnlan tarafndan esir, kle, mahkum diye nitelenmesi kendi gereklerini anlama yolunda bir engel tekil etse de; artlandrmalarla hareket etmedike kendisinin toplumdan ve dannm atmosferinden soyutlanm bir halayk, bir fesad potansiyeli olmadn her zaman renebilirdi. Mslman kadnn arketipleri, Hz. Hatice, Hz. Aie, Hz. Ftma, Hz. Zeyneb; cahil, bilgisiz, kendi bana hareket edemeyen, toplumsal sorunlardan habersiz ve politikayla ilgilenmeyi erkek ii sayan kadnlar deillerdi. Hz. Hatice tccar, Hz. Aie bilgin, Hz. Ftma da bilginliinin yansra air ve hatibe, Hz. Zeyneb ise, muhalefet szcsyd. Aslnda bu hanmlann hepsi politikayla yakndan ilgili bulunuyorlard. Ve elbette toplumsal birer kiilik sahibiydiler. Hz. Zeyneb, slam mmetini zntye boan Kerbela vakasnda kardei Hz. Hseyin'in yanndayd. Kardeinin ehadetinden sonra, Kfe'ye gtrlen esir kervannda Hz. Zeynep de vard. Kerbela'dan sonra esir olarak gtrld Kfe pazarnda, Ibn-i Ziyad'm ve Ye-zid'in saraylarnda yapt konumalaryla kardeini katledenleri ve onlann zihniyetini sulayan Hz. Zeyneb, sonraki gnlerde iktidann Medine'yi terketmesini istemesi zerine Msr'a giderek bir yl kadar orada kald. Msr'dan dndkten sonraki hayat hakknda pek bilgi olmamakla birlikte, iktidarla uzlamazl nedeniyle maddi ve manevi eitli skntlara katland bilinmektedir. Hz. Rabia, byk bir veliydi ve 7. miladi asrda, mslman kadmlann takva adna, fitne ve fesat kayna olmamalar iin toplumsal hayattan yaltldklar srecin en hzl kesitinde yaamt. Sfyan- Sevri, Hasan 152

Basri gibi dneminin tannm bilginleriyle irfani konularda gr alveriinde bulunan Hz. Rabia azadl bir kleydi. Hi evlenmemitir ve klasik tasavvuf kitaplarnda "kinci lekesiz Meryem" diye nitelendirilir. Kendisiyle ilgili olarak anlatlan kssalardan anlald kadaryla Hz. Rabia, dar hayatndan kopuk, drt duvar arasnda geen bir hayat srdrmemitir. Bununla birlikte, ilgintir; Rabiatu'l Adeviye, gemi yzyllarda ve gnmzde fitneden kanmak gerekesiyle kadnn sokaa kmasn ho karlamayan mslmanlar tarafndan bile byk sayg gren, rnek gsterilen ve takdirle anlan bir kiiliktir.. Hz. Zeynep ve Hz. Rabia, Mslman toplumlarda kadnlann etkin ve nc olabililerini, ev mahkumlan olmadklarm kantlayan rneklerden ikisidir. Kadnlar hareme kapatan gelenek ise slam'dan deil, Bizans ve ran saraylarndan kaynaklanmtr. Mslman kadnn eviyle balantsnn nitelii, harem olgusundan ok farkldr. Ev bir mekteptir ve zamann artlarn, toplumu, soka, pazar, siyasi arenay izler. Mslman kadn ban kuma gmm devekuu gibi bir hayat srdremez. nk dnya gr onu ailesiyle ilgilendii gibi toplumun sorunlaryla, politikayla ilgilenmesini de gerektirir. Emperyalistleri ve onlann blgedeki temsilcisi ah' protesto iin meydanlara dklen ranl mslman kadnlar krknc odann mahkumu olmadklann, Kuran'la dorudan temaslanm yitirmedike bireysel ve toplumsal faaliyetlerden koparlamayacaklarn ifade etmilerdir. Sokak mslman kadna yasaklanm deil; evi de sanld gibi onu mahkum eden etraf kafeslerle evrili bir zindan deil. Yeryz ise kadnl erkekli btn insanlar iin gemi kavimlerin izlerinden ibret almak zere gezilip grlmesi tlenen ak bir dershane. Dini ona 153

arlar sokaklar yasaklamam. Ancak zamanmzda mslman kadnn dardaki varl, kadnlar daha ok darya aran zihniyetler tarafndan problem haline getiriliyor. Mslman kadnn darya kmas dindarlk adna deil, adalk adna ve son tahlilde ateizm adna ho karlanmyor. Mslman kadnlarn evin dna ktnda btn hemcinsleriyle paylat sorunlar vardr elbette. rnein, ahlaki yozlamann trmand gnmzde stanbul'da veya artk kk bir kasabada bile ona kadn olduunu hatrlatan baya laflar atlr. Mslman kadnlara 'kara tehlike", "mrteci" gibi szler de sylenir. Bunlarla kalnmaz; "kltrl" olularndan dolay laf atmay kendilerine yediremeyenler souk baklar frlatrlar ona. Yolda yrrken, otobse binerken, spermarkette alveri yaparken, vapurda otururken, oturduu binaya girip karken, herhangi bir resmi dairede evrak peinde kotururken... kmseyen, yok sayan, nefret dolu baklar onu izler. Szl olduu gibi fiilen de saldrya urayabilir. Kaplar yzne kapanabilir, resmi evraklar yzne atlabilir, resmi ilemleri Kafkavari bir ykyle srncemede kalabilir. Ve slam' yaad iin ona ynelik fkeler hayatnn ayrlmaz bir paras olur kar. renci, ev kadn, alan kadn, gen-yal, zengin-yoksul, kyl- kentli oluu farketmez. Bilinli olduunu hissettiren grnm ve davranlar,q kurumlarn ve kiiliklerin tepkisini toplamaya yeter. Evinin dnda hemen her yerde hakaret eden, saldran, aalayan, kar kan ve iini yokua sren birileriyle kar karya kalacan bilir Profesr derste bartl rencisini "kaplumbaalara benziyorsun ve dersimi anlayacak kafan yok" diyerek tahkir eder. Doent bartl rencisini, "Eskiden fuhu yapan kadnlar sizler gibi giyinirlermi" diye1 ri

rek dersten atar. Hukuku, yolda yryen bartl retmene szl ve fiili saldrda bulunmaktan ekinmez. Yazar, "Bartl kzlar niversiteye geleceklerine evde oturup ksmet beklesinler; bunlarn istedii kle olmak" diye gr belirtir. Politikac, "Bunlar Trkiye Komnist Partisi ktrtyor, bunlar parayla tutulmu insanlardr. Ben karm kzm bunun iin sokaa dkmem, kadnn yeri evidir." eklinde, ya da Bunlar ran kkrtyor, bunlarn kk darda. Dindarlk bartsyle olmaz, din bir vicdan meselesidir, insann ii temiz olmal." diye konuur. Doktorlar bartl hastalar muayene etmekten kanr hatta hastahanelerden kovarlar. Bunlar, bartl hanmlara ynelik tutumlardan basna yansyabilmi olanlardan derlenmi birka rnek. slam' yaama gayreti iinde olan her mslman hanm benzeri olaylar ya yaam ya da izlemitir. Birok mslman hanm evinden dar ktnda, ak ya da kapal mekanlarda dlanmay, kmsenmeyi, geri evrilmeyi, szl veya fiili saldrlara uramay yaar. Evinin dnda mslman kadna cinsel tacizden nce, laiklik adna srdrlen saldrgan tutumlar ynelir. islamiyet'i "kadnlar eve kapatt, onlar toplum hayatndan kopartt ve cahil brakt" gibi iddialarla eletirenler, bartl kzlarn niversitelerde okumamalar, zel ve veya kamu kurulularnda almamalar iin ellerinden geleni yapmlardr. Bilinli mslman hanmlar toplumda etkin konumlar edineceklerine evlerine kapanarak toplumdan tecrit olsunlar, kafes arkalarna gizlensinler, evlere kilitlensinler, ev ilerinin ksr dngsne taklp gitsinler de ortalklarda gzkmesinler istemilerdir, islamiyet'i kadnlar kafes arkasnda tutmakla sulayan anlaylar, modern deerlerin gerekliini giyimleriyle sorgulayan mslman kadnlara kafes arkasn uygun bulma noktasna gelmilerdir. 155

Eve Deil Konuta Ya Da Kafese Dndrl Bir yanda batl kadnlarn yaad ak alan korkusu, dier yanda mslman kadnlarn evlerinden kmalarndan duyulan kayg. Agorafobi, ada batl kadn bilin altndan ve hayatn iinden ykselerek kuatyor. Varolmak, kiilik sahibi olmak iin darda mcadeleye koullandrlan batl kadn; kendinden baka kimseye, erkeklere olduu kadar kadnlara da gvenmeyen, her an korku ve panik iinde yaayan biri olarak evine, daha dorusu konutuna salksz bir dn yapyor. Mslman kadn ev hayatyla toplum hayatn dengelemeye alrken, modernliin hedefleri adna kayg uyandryor. Bylece, ev hayatyla snrlanmas iin engellerle, yaptrmlarla karlayor. Batl kadnlar nicedir zgrlklerini evlerinin dnda bulmaya alyorlar. Ev onlar iin, gemiteki tutsakl, klelii, aalanmay artran kt hatralar mekan. Ne var ki, sokaktan ykselen tehlikeler ve sokan deimemeye direnen hakim deerleri, yeterince gl ve donanml olmayan batl kadn evine itiyor. Ancak, bir seimle gereklemeyen hastalkl bir dn bu ve dnlen yer, gerek bir yuva, gvenilir bir at alt aranmn karl deil. Gerek zgrl tanmayan yrekler amaszlk yznden vehimler iinde; kazanlmas iin her eyin gze alnd basanlar nemini yitirmi; uruna mcadele edilecek, hayata ve lme anlam kazandracak bir ey braklmam... Amaszlk ve tutunduu deerlerdeki kargaa yznden darnn bin-bir seenek sunan usuz bucaksz alan daralyor, kararyor ve batl kadna kle gemiinin kafesini hatrlatan bir mengene haline geliyor. 156

Erken saatlerde ilerine kouan insanlarn verdii panik grnts, kyameti artryor. Teknolojinin, bilimin, piyasa koullarnn, parann ve g sahibi olmann peinde koan bilinlerine pranga vurulmu insanlarn zgrl szde kalyor. Kendi kendine karar verebili, seebili, bilin uyankl yok. Bir kle gibi, gsterilen hedeflere varlmaya allacak. Eski tahta kafeslerin yerini elleri ayaklan balayan tutkulu ve parlak yarglar alm. Kii, eer cazip bir ii, bankada ykl bir hesab, modern bir grnm, modaya uygun konuma ve davranlar yoksa; her vesileyle 'toplumsal yarglar, bakalarnn benim iin ne dndn umursamyorum' gibi cmleler kullanmyorsa, zgr saylmyor. zgr dnceli olmak adna iffet, sadakat, ahde vefa, zveri gibi deerler reddediliyor. Bu tr koullandrmalar ise kiinin kendini gelitirmesine, iradesini glendirmesine, gerek bir seme yeteneine sahip oluuna ve yce amalar iin mcadele etmesine imkan tanmyor. Gerekte zgrlk yrek iidir, bilin iidir; bir koltukla, bir banka czdanyla, bir unvanla salanabilir bir deer deildir. zgrlk sorumluluklarnn bilincinde olmay gerektirir; bovermilii ve aldmszli deil. zgr olmak amal olabilmektir de, sonuna kadar gtrlebilecek yce bir amaca sahip kmaktr. Paylamay, balanmay, fedakarlk etmeyi bilmektir zgrlk; bana buyruk, sorumsuz ve umursuz davranabilmek de-il. Agorafobi, ancak satlmak zere ve aalanan bir hviyetle agoralarda bulunduklar ve fitneye yol amamalar gerekesiyle evlere kapatldklar kasvetli bir gemiin ardndan yanl bir zgrlk anlayna duar olmu ada batl kadnn doasnn bakaldnsdr. Mslman kadnn toplumsallamasna engel karanlar ise, batl kadna agorafobi reten kabuller (dogma157

lar) adna mslman kadnlar toplum hayatndan ve sokaklardan srmek; evlerin derinliklerine, kafes arkalarna mahkum etmek istemektedirler.

158

nc Blm MODERNZMN EVSZL VE TEVHD ALENN GEREKLL

Yeni ekirdek Ailenin Misyonu nsanlarn mutlu ve gvenli olmak iin hereyden daha ok paraya ve eyaya sahip olmaya artlandnldklar bir zamanda ve dzende yayoruz. Her gelir dzeyinde geim sknts ikayet konusu olmakta, ihtiyalar hi bitmemektedir. Reklam ajanslar, pazarlamaclar, kredi kartlar, taksitle alveri birimleri, dergiler, kl vitrinleriyle dev alveri merkezleri; insanlar daha ok ve eitli satn almaya, atmaya, tketmeye, biriktirmeye, ymaya armaktadr. Birok bilim ve sanat dal, tketimi hzlandrmaya hizmet etmektedir. Tketim en nemli etkinliktir, btn yollar tketime gitmekte ve tketim iin sslenmektedir, iyi bir tketici olmak, ustalk gerektiren bir i olmutur. Kelim Sddki'nin deyiiyle, yksek toplu tketime ynlendirilen kurumlamayla a gzl bir kltr oluturulmutur. Bu tketim dzeneinin en nemli taycs ve tamamlaycs, tketim ambar diye nitelendirilen durumuyla tipik ada ekirdek ailedir, denilebilir. Gnmzn ana-baba ve iki, en fazla ocuktan oluan e159

kirdek ailesi, yaant biimini en ince ayrntlarna kadar kapitalizmin belirledii kadaryla, bireylerini toplumdan ve birbirlerinden yaltan bir snak klnmaktadr. Yapsnda tevhidi ilkelerin bulanklat yeni tip ekirdek aile ortam, mekanik ve kat kiilikler retmektedir. Modern Bat'nn bir retim ve tketim aygt haline gelmi ekirdek ailesinde, yal ve elden ayaktan dm insanlara, geri zekal ocuklara ve ciddi sakatlklar olan aile bireylerine yer bulunmamaktadr. Bu haliyle ev bar, rahatlk, sevgi ve yaknlk ortam deil; gl, bencil, umursuz ve haz dkn insanlara ak ekonomik bir barnaktan ibarettir. Dzenin ileyiine emei ve tketimiyle katkda bulunmas ihtimali olmayan yallar, yal ve dknler iin ayrlm evlerde, hatta akl hastas yerine konularak akl hastahenelerinde yalnzla ve lme terkediliyorlar. Bat lkelerinde, yalnz bana yaadklar odalarnda lp giden, kimsenin ne durumda olduunu umursamad 'uygarlk kurban' yal insanlarn says gn getike artyor. Her eyin yararllk hesabyla tartld bir sistemde konut ve gelir dzenleri, sadece kapitalist ekonominin ilerliine yararl ya guruplarna gre ayarlanyor. Yeni ekirdek ailenin zellii, sistemin belirledii gibi genlii yceltmesi; her ne. kadar yeterince sevgi ve ilgi gsteremese de, gelecein genlii demek olan ocukluk an da abartmas. Byk ailelerden koparlarak kurulan ekirdek aileler, blnen ihtiya birimleriyle birlikte daha fazla sayda ev ve eya tketimini haber verirler. Planlamaclar ve reklamclar ekirdek aileyi yceltirlerken, ev kadnna da yuvasnn mutluluunu salamak iin hangi mal ne kadar tketmesi gerektiini bildirirler (buyururlar). Bylece evin erkei de ne kadar almas ve kazanmas gerektiini renir. Yalnz erkek veya erkekle kadn bir160

likte, kendilerine bildirilen ihtiyalar karlamak zere alr didinirler. Her sosyal kademede ekirdek aile bir yandan olur olmaz mallarn depoland uygun bir mekan salarken, bir yandan da yorgun ve ylgn yelerinin akam zerleri snd ve ertesi i gnne hazrland atsyla kapitalizmin motorize gc olmak zere tanmlanan varln pekitirir. nsann zn dnmekten uzak kald ortam ve artlarda konforizm ve tketim, bireylerdeki manevi deerlerin tkeniine elik ediyor. Bat lkeleri bugn ekirdek aileyle, kolektivizmle, tekillemeyle ya da baka bir ekilde insanlara evsizlii hissettiren, bilim adamlarnn bir zm bulamad nemli sosyal problemlerle yzyzedir. Gayb alemine inancn ve ailenin yitiriliiyle skn eden bu problemler, din-d hibir tedbirle giderilememektedir. Boanmalar ve ruh hastalklar birlikte trmana gemitir. Fuhu, hrszlk, cinayet, pornografi gibi sularn da ailenin geirdii niteliksel deiimin tezahrleri olduu sylenebilir. Bunlara terrizmi, alkolizmi, uyuturucu bamlln, ensesti ve dier cinsel sapknlklar da eklemek gerekir. Tketen Toplumun Tketilen nsan Tketmek iin tketen, niceliin egemen olduu modern toplumlarda uygar, saygn, gzel, bakml, cazibeli, mutlu, problemsiz, kiilikli, baarl... olmak, satn alnan ya da alnmas umulan nesnelerin sihrine balanr olmutur. Fromm'un dedii gibi, tketmek iin tketen insan, 'olmak' 'sahip olmak' olarak alglamaktadr. Ancak, bu insan neyi tketeceine kendisi karar veren biri de deildir. Kulland markalarla tanmlanan modern insan, ihtiyalarn belirlemeyi retici firmalara brakmtr. Basn yayn organlarndan ykselen reklam161

larla, gazete ve dergilerin zellikle kadnlara seslenen blmlerinde yer alan yazlarla, aa uygun bir insan olarak neyi nasl tketmek gerektii kitlelere duyurulur. Bylece, rnein kii giderek gnn veya haftann belirli vakitlerinde her zamankinden farkl giyinmesi gerektiine inanr. zenilen bir toplumsal role, o rolle irtibatlandjnlan bir giysi, bir eya, bir aksesuarla, hatta moda bir deyimle, antada tanan bestseller bir kitapla yakml^lSCSg llur. Bir baka imaj daha etkili bir tantmla yerini alncaya dein bir kuman, bir kokunun, bir kozmetiin, bir desenin olaanst etkisine duyulan inan, saplant dzeyinde korunur. insanlarn ihtiyalarna karar verdiren mekanizma eitli uzmanlklarn toplamdr ve tketiciye seslenirken hibir ayrnty rastlantlara brakmaz. "htiya duyrtma", kapsaml ve birbirini btnleyen, sradan tketicinin hi bir zaman farkedemeyecei faaliyetlerle salanr. Grafikten edebiyata, psikolojiden sosyolojiye varncaya kadar bir ok sanat ve bilim dal, ynlara neyi, ne zaman ve nasl ihtiya duyurtulabileceini tesbit etmek zere devreye sokulur. Tketimin insanlara yaamak iin bir ara olarak deil de hayatn amac olarak gsterildii bir dzende en ok tketilen rnn, varl manevi boyutlarndan koparlarak nesneletirilen insan unsurunun olmas artc deildir. Tketimin en nemli ama klnd dzenin mantna uyarlanm insan olabildiince eitli ve fazla tketebilmek iin 'dier' insanlarn haklarn inemeyi de olaan karlar hale geliyor. Yaama amac olarak tketimin gsterildii bir dzen nihayetinde insanlarn birbirinin kurdu olduu bir cangl olup kyor. Byle bir dzende var olma koullan, saldrganlk duygusunu kamlyor. "Toplumbilimciler, 20. yzyln 162

modern tketim toplumunun yama ve talan zerine kurulu 'ilkel' nitelikli bir toplum zellii tadn sylyorlar. Gemi yzyllarn yamac toplumlarnn zellii, gnmz toplumunda daha ok, mmkn olduunca ok ve abuk tketip yoketme duygusunda kendisini gsteriyor. yle oluyor ki, eyaya sahiplik duygusu, onu alabildiine hzl bir ekilde yokedebilme gcnde ancak yaanabiliyor. Seri retim ve gdml tketim, insann kulland eyaya uyum salamasn da zorlatryor. Eya kullanm kltrndeki hzl deime, bu ynde ar uyarlan bireyde yaama koullarm denetleyemeyece-i bir dengesizlik oluturuyor. (Cumhuriyet, 20.7.1988.) Tketici kltr, bir dine ya da deerler sistemine duyulan inanc ve saygy yokederek geliiyor. Tketime dayal dzenin mekanik ve paral yaps, ksr dngsne yerletirdii kiilerde z benliini unutma, bu benlii oluturan deerlerin farknda olmama veya farkna vard kadaryla onlar artk benimsememe anlamnda, benlie yabanclaarak 'modernleen' bir hviyet oluturuyor. Bu ksr dngye kaplan insan, nceleri kolayca duygulanan, heyecanlanan, gerektii zaman kendini tehlikeye atan, bir kar gzetmeden seven ve balanan, kolayca zveride bulunan kiilikten uzaklaarak; hesapl kitapl hareket eden, bencil, yatrmc, karc, evresindeki insanlarn sorunlarna ilgisiz, kolayca kimseye gvenemeyen, inanlar bulank., bir kiilik yapsna brnyor. Bir gelime saylmayacak bu hviyet deiimi, genellikle problemli, tedirgin ve mitsiz, "evsiz barksz" kiiliklerle sonulanyor. Bir i yerinde alan, belki bir ailesi olan, toplumsal roller edinen, ekonomik gvencesi bulunan, zaman zaman hi vakti olmadndan yaknan byle bir kiilik yine de terkedilmilik duygusundan, amaszln skntsndan, duyumsuzluun acla163

rndan kurtulamyor. Tketim ekonomisine dayal sanayi toplumlarnn ylnz insan, belli ki tkettiinden daha ok tketilen bir varlktr. Romanlara ve incelemelere konu olan, hatta ada edebiyatn balca karakteri saylan yalnz ve yabanclam, kendini kapana sktrlm hisseden bunalml batl insan tipi, batllamann hedeflendii corafyalara doru yaylmaktadr. Geri tevhidi deerlere ballklar btnyle yokedilemeyen bu lkelerin halklar iin henz her ey bitmi deildir. Ancak, ilerleme, gelime, adalama, uygarlama gibi kavramlarn arpk alglan srdke; iktidarlarn bu kavramlar putlatran programlar pratie dkldke, tehlike de bir ekilde sryor demektir. Evlilik, ak, sadakat gibi kurum ve kavramlar Bat'da yllarca, burjuva toplumunun ahlak anlaynn paralar saylarak suland. Bugn ise batl lkelerin rejimleri, aile kurumunun nasl olup da glenecei, kadnlarn nasl olup da ocuk dourmaya ikna edilecei, serbest cinsel ilikilerin btn sonularyla nasl kontrol edilecei gibi sorulara cevap aryorlar, iyi yaama koullarnn, sosyal gvenliin, entellektel donatmlarn nleyemedii; tersine, derinietirdii bunalmlar karsnda zmsz kalyorlar. izofreni ve benzeri ruhsal hastalklarn akl almaz trman, modern batl insann ruhsal tkeniinin habercisi oluyor. Kendi varln ve ruhunu putlatran modern insan, bylece Tanr'dan bamszlaacak yerde, bilimin ve teknolojinin mutlak anlam, kesin gerek ve mutlak zgrlk gibi konularda kendisine cevap veremeyiinin skntlarn yaamaya balamtr. Dostoyevski'nin dedii gibi, Tanrnn yok sayld bir dnyada her trl ktle kap almtr. Dine kar bir yaplanma anla]fi4

mmda modernlik, varolula ilgili problemlere dinin salayageldii cevap ve zmleri kendince retmeye muktedir olamamtr. Tanr'dan koparlan ve ilahi dinlerden yzlerini eviren insanlar, oktanrl dinler uydurmulardr. Yzyllardr bycler, hurafeler, safsatalar yznden dine kar verildii sylenen 'bilimsel' mcadele, nnde sonunda dinsiz toplumlarda ruhuluk, frklk, eytana tapma gibi ilgilerle sonuland. Hatta modern sistemlerin tevikiyle mistik mnzevi tarikatlar oalyor, yeni dinler retiliyor; Tek ve Gerek Din'in ykseliine kar yeni tarz "zulfyare dokunmayan "yumuak" dindarlklar gelitiriliyor. By, eytan, uzay yaratklar, astroloji, uan daire gibi motifleri olan yeni dindarlk tarzlar, politikayla ve ynetimlerin karakterleriyle ilgilenmiyorlar. Eski in'de itibar gren byclk tekniklerinden, frklkten, Hindu ve Budist mistisizminden are arayan guruplar oalyor. Amerikal Amish'lerde olduu gibi, baz karkltr guruplarnn bat teknolojisinin btn rnlerini reddederek yeniden doayla uzlaan ve insanlar aras iletiimin yumuad bir hayat srdrmeye altklar da grlyor. Aralar ve yntemleri farkl olmakla birlikte, doay ve insan smren ve yozlatran tketim dzenini protesto etmekte birleen karkltr hareketleri; bu dzene kar kkl, srekli ve ikna edici, "ilkeli" bir muhalefet rnei olamyorlar. Bugn iin bat dnyasnda insanlarn yalnzlk duygusundan nasl kurtulacaklarn, nasl dier insanlarla scak ilikiler kuracaklarn aratrmak, bal bana bir uzmanlk konusu olup kmtr. Modern birey, ne toplum iinde ne de yalnz bana mutludur; bugnnden duyduu memnuniyetsizlii ve gelecee umutsuz bak yznden hastalkl bir nostaljiyle ykldr. Artk bir anlam veremez olduu varlyla, ne kendi konu165

tunda ne de toplum iinde huzur duyabilir. Uyumsuzluk sorununun nemli boyutlara ulamas zerine psikoloji, sosyoloji ve zellikle iletiim sosyolojisi gibi dallar, insan insanla kaynatrmann imkanlarn aratrmaya baladlar. Son yllarda kentlemenin getirdii problemlere kar evre psikologlar, gergin ve sinirli modern insan yapay ve doal evrenin desteiyle rahatlatmay amalayan projeler gelitiriyorlar. rnein Almanya'nn Berlin gibi kentlerinde psikologlarn nerisiyle I yaya yollan kimi yerlerde, insanlar yrrken birbirleri-) ne desinler, dokunsunlar diye bilinli olarak daraltl- I mstar; Ne var ki bu tr nlemler, karlksz, zveriye dayal sevgiyi yitirmi insanlarn yalnzlklarn gidermeye yetmemektedir. Geri imdilerde gazetelerde Almanya'da 68'erin 1 nl 'bamszlk ruhu'nun yerini artk mazbut yaama, i kariyer edinme, evlenip bir yuvaya, ee ve oluk ocua I kavuma hedeflerinin aldn anlatan haberlere rastla- i nyor. "iek ocuklari'nn torunlar olan imdinin gen- 1 lerini 'farkl bir toplum kurmak' ve 'solculuk' deil, 'yk- ] selmek', 'daha ok para kazanmak', 'daha ok satn al- 1 mak' gibi eyler ilgilendirir olmu. 'Savaa hayr' rozetlerinin yerini, k taklar alm; nc Dnya ile dayan: I mann simgesi olan yaln ev deme tarzlarnn yerini de i postmodern mobilyalar. Bir dier deime, serbest cinsel yaantya kar romantik ak yaama ve evlenme isteinin yaygnlamas olarak gsteriliyor. Genellikle bu*ei-lim, ADS korkusuna balanyor. Oysa daha derindeki korku, 68'in zgrlk ve bamszlk talep eden protestocu ruhunun, konforizmin ve ekonomik gvenceli geleceklerin bir trl gideremedii, o kanlamayan yallk yllarnn aresiz bir felaketi haline gelen yalnzlklar olmal.

166

Kolektivizmden Bireycilie Kadim ve vazgeilmez bir sosyal iliki birimi olarak ailenin, aralarnda kan ve hsmlk ba olan bireylere saygn, scak ve retken ortamlar hazrlad varsaylr. Bireyler, mensubu bulunduklar bu gvenli kurumda iyi ve kt gnlerini paylaarak birbirlerinin dertlerine are ararlar, karlkl olarak gelimelerine yardmc olurlar. Bykler gibi kklerin de sevgi ve sayg grd, kendini gvenlikte hissettii kadaryla bu kurum; kiilii gelimi bireyler yetitirerek toplumsal gelime ve ahengin temeli (ekirdei) olur. Ne var ki, btn bu saydklarmz aile idealine ilikin dileklerdir. Kutsal aile olgusunun pratikteki karlnn her zaman kutsalln gereklerine uygun olduunu sylemek mmkn deildir. Bize gre aile gerek tanmn, tevhidi ilkelerle uyumu nispetinde bulur. Aksi halde kiiden aileye, aileden topluma veya tam tersi bir akla yaylacak toplumsal kaos ve bozulma her zaman mmkndr. rnein ensest yasann kadim ve evrensel durumu, ancak vahyin ve ftratn insanlara ynelttii tevhidi ilkelerle aklanabilir. lahi otoriteyi reddeden dzenler ve ideolojiler, henz ounlukla kar kamadklar bu yasa aklamakta zorluk ekmektedirler. Ensest yasan aklamak zere ne srlen akli ve hissi gerekeler, bu yasaa sayg gsterilmesi iin yeterli olmamaktadr. Zaten komnistler asndan gelecein ideal toplumu, tpk ilkel komnal toplumda olduu gibi ailesiz, haliyle ensest yasann bulunmad bir toplumdur. Tanrtanmaz iin ensest yasan makul gsterecek hibir ahlaki gereke mevcut deildir. Aile kurumuna ve ensest yasana aka kar klmamasna ramen, gnmzn bat toplumlarnda ensest, aile kurumunu ayakta tutan deerlerin zlmesine bal olarak 167

olaanst bir yaylma gstermektedir. Aslnda aile kurumunu gerek klan, tevhidi deerlere duyulan ballktr. Bu ballk zayfladka, aile kurumu da zlerek her an kebilir hale gelecektir. Bu bakmdan, tevhidi deerleri dlayan bir gidiatta aile kurumunun saygnln yitirmesinden daha doal bir ey yoktur. Aile toplumun olduu gibi sistemin de taycs ve yanstcsdr. deolojilerin pratie aktarlnda aile, yapsal zelliklerine bal olarak engelleyici olabildii gibi kolaylatrc da olabilir. Son dnemlerde materyalist dzenler de retilerine ters dme pahasna toplumun temel ta sayarak aileyi destekleme ve glendirme abasna dmlerdir. Hayati zorunluluklarn ynelttii bu palyatif abalarda, sistemi oluturan deer yarglarnn bireyleri ve toplumlar kuatmas iin, aile kurumuna ideolojik olarak bir araclk devi ykletilmesi yolu tutulmaktadr. eitli dnemlerde ailenin yerini almak zere tasarlanan projelerin pratie aktarlamay, bu kurumun insann ftratna cevap veren en temel ve blnmez bir iliki birimi olduunu kantlamaktadr. Ne Eflatun'un ne de Engels'in projeleri tatbik edilebilmitir. Sosyalist lkelerde geleneksel aile tipinin yerini almak zere, ailenin retim-tketim durumunu ve aile bireyleri arasadaki ilikileri "toplumsallatrma", "zgr ak" yerletirme iddiasndaki sosyalist aile tipi uygulamalar, tam bir hayal krklyla sonulanmtr. Engels, tek eli evlilie kar kt "Ailenin, zel Mlkiyetin ve Devletin Kkeni" balkl incelemesinde sosyalist dzende ailenin geirecei deiimi yle tasvir eder: "retim aralarnn ortak mlkiyete gemesiyle birlikte tekil aile toplumun iktisadi birimi olmaktan kar. zel ev ekonomisi, toplumsal bir sanayi haline dnr. ocuklarn bakm ve eitimi kamu ii haline ge168

lir; toplum, ister evlilik-ii, isterse evlilik d olsun, btn ocuklarn eit bir ekilde bakmn stlenir." Komnist ihtilalden sonra Aleksandra Kollanta, "Bugnk aile kurallarndan yana olanlar bouna konuuyor; hl varolan ekliyle kapal ailenin son gnlerini yaadna ve uzlamaz snfl toplumla birlikte onulmaz biimde keceine, toplumsal evrimin eilimi tanklk ediyor." diye yazmt. "zgr ak" gelecein gl toplumunun parolas sayan Kollonta, btn kadnlarn btn ocuklar kendi ocuklar gibi kabul ederek candan bir ilgi gstereceine inanyor; "Bundan byle, toplumsal rolnn bilincinde olan emeki anne, benimkiler, seninkiler diye ayrm yapmayacak seviyeye ulamal, yalnzca bizim ocuklarmz olduunu aklndan karmamaldr. Annenin ocuuna kar olan dar ve tekelci sevgisi, byk proletarya toplumunun tm ocuklarn kucaklayacak ekilde genilemek zorundadr, diyordu. (Kollanta, Marksizm w Cinsel Devrim, Bilgi Yaynevi, sf.109, 276.) Ancak bu tasarlar gereklemedi; aile yuvasnn yerine yatakhanelerde ve yemekhanelerde yetien ocuklara tam olarak kimse sahip kmad. Ne de elerin gerek toplumsal eitliinin salad "zgr ak", Kollanta'nin dedii gibi insanla "kapitalist rejimin bezirgan toplumunun bilmedii sevinleri" salayabildi. Buna karlk, aile kurumuna kar propagandalarn etkisiyle evlilikler giderek azalmaya balad, boanmalar artt, problemli ocuklar oald, fuhu yaygn bir "meslek" haline geldi. Bu balamda yaanan problemler, dnyann her yerinde rejimleri aile kurumunu glendirme abalarna evketti. Sovyet aile devriminden daha yarm asr gemiken, glasnost ve perestroka dneminin mimar Gorbaov, pek ok konuda olduu gibi "aile ve cinsel devrim" konusundaki yanlglarn da itiraf ederek, un169

lan syledi: "Kadnlar artk evdeki gnlk ilerini yapmak, ocuklarn yetitirmek ve ho bir aile atmosferi oluturmak iin zaman bulamyorlar. ocuklardaki ve genlerin davranlarndaki, ahlakmzdaki, kltr ve retimimizdeki birok meselenin, aile balarnn zayflamasndan ve aile sorumlularmdaki geveklikten kaynaklandn grdk. Kadn erkekle eit klma politikamzn dourduu bir eliki bu... alan kadnlar artk evlerine dnmelidir." (Perestroka, stanbul 1988, sf. 113.) Gorbaov'u bu aklamalar yapmaya sevkeden arka plan, Meryem Cemile'nin "Kendini Mahkum Eden Bat "da yer verdii u bilgilerde zetlenebilir. "almayana yemek yok" slogannn yn verdii Sovyet igcnn yzde 45'ini kadnlar temsil ediyorlard. Sovyet endstri iilerinin yzde 40', tm imalat iilerinin de te biri kadnd. Tezgahtar, stenograf ve sekreterliin yannda kadnlar kamyon ofrl, maden iilii, vin operatrl yapyor; yol onarm, demir yolu vagonlarnn tamiri ve hendek kazma gibi alanlarda da ii olarak alyorlard. Sovyetler olduka nl iki kadn senfoni orkestra efine de sahiplerdi. Bunlarn yannda bilinmeyen yzlerce lokomotif mhendisi, tren frenleri yapmcs, su tesisats, boyac, berber, ayakkab tamircisi, oto tamircisi, p ve sokak temizleyicisi kadn bulunuyordu. Boloy ve Leningrad bale kumpanyasnda ba rollerde oynayan bir dizi tannm balerin vard. Bunlarla birlikte, btn Sovyet ehirlerinin sokaklarnda srekli modernleme almalar devam etmekte, yzbinlerce kadn ii yol ve kaldrm yapmnda, lam borularnn d enmesinde, lam temizlik ilerinde, asfaltlama alma lannda, yol dzeltme silindir makinelerinin altrlmasnda, ta krma makinelerinin kullanlmasnda, kiremit deme ve imento karma ilerinde yer alyorlard. 170

Bu kadnlarn bu zor ilerde almasnn en nemli nedeni, Sovyetlerin 2. Dnya Savanda 20 milyon erkek nfusunu yitirmi olmasyd. Kadnlar, almadklar takdirde yemek ve barnak bulamayacaklarn, ocuklaryla birlikte devletten himaye gremeyeceklerini biliyorlard. Ve, kadnlarn alma haklan garanti altnda olmakla birlikte, almama haklan iin herhangi bir garanti yoktu. Bu yzden, kendilerine gsterilen en ar ilerde almak zorunda kalyorlard. yi bir geliri olan biriyle evlense bile, ailenin normal olarak geinebilmesi iin kadnn da almasn gerektiren bir cret politikas devreye giriyordu. Aslnda evliliklerde geliigzellik hakimdi. Evlerin yetersizlii, i saatlerinin dzensizlii ve maddi imkanlann kstlaycl, aile kurumunu glendirecek maddi ve manevi olgularn zayflatlmas gibi etkenlerle, mevcut evliliklerde her e bir bakma kendi hayatn yaamaya zorlanyordu. ok az kii kilise nikahyla evleniyordu. Halka kar aklanmayan Sovyet istatistiklerine gre, 21 yan zerindeki Sovyet kadnlarnn yzde 41'inin evli olmad renilmiti. 30 milyonu akn kadnn evlenmemi olduunu gsteren bu orana, baka hibir lkede rastlanamazd. Elbette birok erkek ve kadnn evlilikten kanmasnn nedeni, komnist sistemin evlilik aleyhten tutumuydu. Aile problemlerinin zmlenmesi ii 1960'da Prof. Strumiline verilmiti. Bu profesr, doumun hemen ardndan ebeveynin ocukla ilgili rolnn bitmi saylmasn ve ocuklann niversite ana kadar devletin ilettii kurumlarda yetitirilmesini neriyordu. Yrrle sokulan neri metni yleydi: 'Yeni doan her Sovyet vatanda (ocuu) doum hastahanesinden ktktan sonra doruca ana okullarna gnderilecektir. Bu bebekler 24 saat getikten sonra da buradan endstriyel retimdeki yerlerinin ve tahsillerinin art ve kural171

larn renmek iin ilgili yatl okullara gtrleceklerdir. Sovyetler Birliindeki modas gemi aile biimi, evlilik veya evlilik d birlemeler eklinde gittike snrlanan bir yasa altna toplanmtr. Bu kk ailelerin artk komnist partiye bir yarar olmad gerekesiyle, ekonomik bir birim iinde eritilmesi gerektii dnlmtr." Ancak, evli olmayan kadnlarn bile ocuklarn do urur dourmaz devlete teslim etmekten kandklar grlecek; doumlarn azalmas zerine Salk Bakanl suni dllenme iin gnll anneler aramaya balaya cakt. Geleneksel, zellikle dinsel mahiyet tayan aile kurumunu yokederek Sovyet halklarn kolektivizm ze rinde temellenen tek bir aile olarak tasarlayan politika, seksel geveklikle ve hastalkl bir bireycilikle sonula narak iflas etmiti. Sovyet spergcnn knde aile kurumunun geirdii bunalmlarn byk rol olduun dan kuku duyulamaz. . Hitler rejimi ise, saf bir rk meydana getirmek iin Aryen rkndan 'salkl' genlerin birbirleriyle evlenip ocuk sahibi olmalarn zel ikramiyelerle tevik ediyordu. Nazi ynetimi, saf Aryen rkna mensup gayri meru ocuklar bakp koruyacan vaad etmi; Alman kadnlar devletin emriyle gebe kalp ocuk dourmaya zorlanmt. ocuk dourmayan kadnlar kk grlm, toplum d braklm ve vatan haini saylmlardr. Bu srada doum kontrol klinikleri kapatlm, doum kontrol tavsiyeleri ve aralarnn sat cinayet saylmtr. Doumlarn art iin izins kan askerler, kadnlara tecavz etmeye tevik edilmilerdi. Nazi subaylar iin ise, alma kamplarndan saf rk saylan kzlar aranrd. Kapitalist lkelerde aile kurumunun ve aile kurumunu anlaml klan manevi deerlere balln zayfla172

mas, zellikle 1960'h yllarda genleri kapitalizmin kusurlarn bnyesinde toplayan yeni ekirdek aileye kar bir alternatif aray olarak kolektif hayata yneltmiti, Lynne Segal'n 'Aileyi Paralayacak myz?' balkl incelemesinde, bat lkelerinde aile kurumunu sorgulayan ve deitirmeye alan kar kltr hareketlerinin sonunda bireycilikle noktalanan komnal deneyleri anlatlr. Bu hareketler, hiyerarik snfl toplumun merkezi mevzii olarak grdkleri ekirdek aileye kar alternatifler retmeyi amalyorlard. Aslnda onlann kar kt aile, birok sebeple knt iinde ve fakat devlet desteiyle ayakta duruyor gzken, nicedir tevhidi ilkelerden uzaklaarak yozlamaya alm bir kurumdu. Nitekim 2. Dnya Sava'nm ardndan batl lkelerin rejimleri aileyi glendirecek birok tedbire bavurma gereini duymulard. rnein sava sonrasnda ngiltere'de devletin bozulan evliliklere mdahelesi artmt. Evlilik danmanlk hizmetleri gelitirilmi, geleneksel aile yaamnn muhafazas gndeme gelmi, ocuun anneye olan ihtiyacn vurgulayan yorumlar oalmt. Ancak yolunda gitmeyen bir eyler vard ki, 1960'lara gelindiinde genlerin ailelerine ve aile kurumuna isyan patlak verdi. 1970'lerde ise en popler Amerikan kitaplarl960'lann tartmalarn yanstarak, zorunlu monogaminin terkedilmesi, geni aileye ve kolektif yaama dnlmesi ya da evdeki iblmnn deimesi yoluyla aile yapsnn deimesi gerektiini savunuyorlard. 1960'larda "Ailenin fonksiyonu gvenlik adna cinsellii bastrmak, ksacas tek boyutlu insan yaratmak, sayg, konforizm ve itaatkarlk retmektir." diyerek aile kurumunu eletiren R. D. Laing, sonraki yllarda yaynlanan Ailenin Politikas adl kitabnda "Aileler, okullar, kiliseler, ocuklarmzn kyma urad yerlerdir." diye yazyordu. 173

Aslnda batda aile kurumuna gsterilen tepkiler, kapitalizme yneltilen eletirilerle birlikte ilerliyordu. Komnal yaam araylar, farkl nedenlerin yannda kapitalizmin 'tek boyutlu insan'na kar alternatif retme abalaryla da ilgiliydi. Yippi hareketi, 'birbirleriyle ve dnyayla sava halinde paralanm aileler yerine, tek bir byk mutlu aile haline gelecek bir Amerika' ideali peindeydi. Dlenen Amerika, "bedava yiyecek ve barnma salayan, hereyin paylald byk bir komn" olacakt. Bylece 1960'larn sonuna gelindiinde Amerikan nfus saymna gre 10.000 komn evi tespit edilmiti. Bu komnlerle, daha basit, i btnln salam ve anlaml bir hayat modeli kurulmak isteniyordu. zellikle kadnlar, komnlerin kolektif ocuk hakimi ve ocuklarla annelere daha salkl ve canl bir dnya sunduunu vurguluyorlard. Komnlerde yaayanlar, bal ve ait olduklann hissedebilecekleri daha geni bir toplulukta, daha kolektif bir biimde yaayp ocuk bytmek istiyorlard. Anlaml iler yapmay, baskc ve ykc bir canavar haline geldiine inandklar Amerika'ya alternatif yaratmay amalyorlard. 1968 renci hareketi de kapitalizme kar yeni bir yaam biimi ve yeni bir toplum ngryordu. rencilerin kendi hayatlar ve ileri zerinde demokratik kolektif kontrol hakk ve konformist edilgenliin son bulmas gibi talepler szkonusydu. Aile ise, kapitalizmin yabanclam ve hiyerarik ilikilerini ileten baskc bir kurum saylyordu. Laing ve Reich'n ailenin cinsellii bask altnda tuttuu ynndeki grleri, renciler arasnda poplerdi. Protesto ruhu, yayn ve mzikle de besleniyor ve bazen sava aleyhtarl gibi konularda uyuturucu ve aylaklk gibi zellikleriyle ne kan hippilikle biraraya geliyordu. Komnal hayat, Amerika'da ve Avrupa'da hippileri de iine alan kar kltr hareketleri174

nin belirleyici bir zellii olmutu. Kar kltr aileye olduu gibi ie, dzgn kariyere, burjuva stat ve baarlarna ve polis basksna kar bir snakt. nsanlar komnlerde, 'modas gemi aile yaps'nn dnda yayorlard. Krsal kolektifler kenttekilerden daba iddialyd ve ou el sanatlaryla, iftilikle kendi kendine yeterli olmaya alyordu. Ancak ounluunun mrleri ksa srecekti. Anlamazlk nedenlerinin hemen hepsi, ekirdek ailede onca eletirdikleri tutumlard. Ekonomi, mahremiyet yokluu, kskanlk, kiilik atmalar ve paylama gibi konularda anlamazlklardan kamlamyordu. Protesto ruhunun kolektivizminin bireycilikle sonulanmas kanlmazd. nk komnlerde kara dayanmayan itenlikli ve sevecen ilikileri, i btnln salam anlaml bir yaam gerekletirecek ilkelerle harekete geilmi deildi. "Kendini gerekletirmek" ve otonomiye verilen nem, kolektif evlerin genellikle ciddiyetsiz ve sreksiz olmas anlamna geliyordu. Bireyler ilerine gelmeyince ekip gidebiliyorlard; bu da gvensizlie ve gerilime yol ayordu. Kolektif evlerde kadnlara ynelik hakszlklarn srd; kadnlarn ortak derdinin, erkeklerin onlar terketmesi olduu bildiriliyordu. Cinsel zgrlk ise, dnld gibi gerek ak deil, cinsel terr getirmiti. Bir de "genlik olgusu" problemi vard. Aslnda 1960'larn politikalarnn ou, genlik kltryle balantlyd. Oysa insanlar yalanyorlard. Kolektif evlerin srekli olmay ise, yalan ilerleyen insanlarda endielere sebebiyet veriyordu. Kolektivizme inancn tkendii noktada kurtulu, 'kapitalizmin zgrlk arayan atomlam bireyine dnmek' olarak formle ediliyordu ki, bu da "kolektivizm ruhunun" yabanclamaya mal olan bireysellemelerle, psiik yalnzlklarla sonulanmas demekti. (Lynne Segal, Aileyi 175

Paralayacak myz?, Toplum ve Bilim, s. 41, Bahar 88.) Komnist ve kapitalist lkelerde kolektivizmin urad yenilgi, salkl bir toplum yaps iin aile kurumunun vazgeilmezliini dorulamtr. Geri kar kltr hareketlerinin aileye, kapitalizme ve modernizme ynelik sorgulamalar eitli alanlarda srp gitmektedir. Ne var ki, zgn ve tutarl bir hviyete sahip olmayan bu sorgulamalar sorunun kaynaklarna deil de grntlere ynelmekle kalmaktadrlar. Aslnda gayba inanc olmayan bir protesto ruhunun, sonuna kadar dnyay feda edebilme gzpekliine sahip olduu, istisnalar dnda pek grlmez. Bu yzden de dnn kariyeri ve zel mlkiyeti reddeden, kolektif bir hayat iin ailelerini terke-den toplumcu protestocularnn bugn gemiine snger ekerek kapitalist mekanizmada makam ve para peinde koan, hr teebbse ve bireycilie vgler yadran egosantrik, dnyaperest kiiliklere dnmesinin fazla artc bir yan yoktur. Soyut nsan Sevgisi Aile balarnn zlmesi srecinde, insani ilikiler bakmndan donuk, paylamay ve yardm etmeyi unutmu, apartman dairelerinin yaltmna kendini brakm, gerekte kendinden baka kimseyle ilgilenmeyi nemsemez olmu insanlar oalmtr. Laik eitim grm modem kentli, kendisini 'aydn' ve 'hmanist' gibi niteliklerle tanmlayan, her frsatta insan sevgisinden szeden ama ayn at altnda yaayan yaknlarna tahamml etmekte zorlanan; kendine dnk, kendisi iin yaayan ve baka insanlarla ilgili somut sorumluluklardan ve ilikilerden kanan biridir. Kk ekirdek ailelerde ocuklara terbiye adna

retilen cmertlik, zveri, yardmseverlik gibi "iyi" zellikler belki evin drt duvar arasnda pratie aktarlr ve dardaki insanlara bu tutumlarla yaklalmaz. Gerekte ocuklar, dardaki insanlara gvenemeyecekleri bir ekilde ve bencil bir kiilik kazanmak zere eitilmektedirler. Bu durumda ocuklar, ekirdek ailenin dnda karl olmayan ezberci, mekanik ve duygudan yoksun bir yetime tarzna tabidirler. nsani deerler bu ailede iyi terbiye adna depolanr ama ihtiya duyan insanlara sunulmaz. ocuklarnn, kaynvalide ve kaynpederinin, hatta z anne ve babasnn varlna tahamml edemezken, hayr kurumlarnn kampanyalarnda yardma muhta ocuklar iin ba toplamaya kan kadn tipi, istisnann karikatr olmaktan kmtr. Karsn dvmeyi, karsna baskyla ynelmeyi olaan sayarken, "entel" syleilerde kadn haklarnn szcln yapan "mao" aydn tipi de bir roman kahraman deildir. Bilimin putlatrld bir zamanda, bilgi 'fazilet', sanat 'iyilik' anlamna gelmiyor. Bilgi bilgi iin, sanat da sanat iin ve duygular gibi deerler de istikrarsz. Bu anlayta insanlara sevgi beslemek, doay veya halk sevmek iin olduu gibi, ancak soyut olarak var. Soyut insan sevgisi, zamanmzn tipik modern bireyine hmanizmin miras olmutur. zveri, ibirlii, alakgnlllk gibi deerleri yadsyan modern insan ancak gzel, gl, salkl ve yardma muhta olmayan o heykelsi insana sevgi duyabilir, ya da sevgi duyduunu dnebilir. Gayb inkar eden Bat hmanizmas gerekte "fiziksel g"e inanr ve karlksz sevgiyi yadsr. Sevginin aba ve yorgunluk gerektiren bir deer olduuna inanan Tolstoy, dneminin nihilist aydnlarnda en olumsuz boyutlaryla tan olduu soyut insan sevgisini yle eletirmiti: "Bugnn en byk gnah; soyut insan sevgisi, uzaklarda bir yerlerde bulunanlara besle177

nen, kiilikten yoksun sevgi... Tanmadmz, hi bir zaman karlaamayacamz insanlar sevmek o kadar kolay ki! Hi bir eyi feda etmemiz gerekmez. Ayn zamanda da alabildiine honut oluruz kendimizden! Bilincimiz aldanr. -Hayr. Benzerimizi sevmeliyiz, ama kendisiyle birlikte yaadmz, bizi rahatsz edeni." "Uzaktakini sevmek", ancak yaknndaki ilgi ve tahamml bekleyene kafelanamamak, mslmanlarda da uzaktaki mslmanlar sevmek, yaknda bulunanlara ise modernist, mezhepsiz, reformist, partici, partiye kar, tarikat, tarikata kar, ranc, Afganc, Vahhabi, Selefi, radikal, devrimci, rafzi... gibi nitelemelerle husumet gstermek ve mahkum edici bir tutum gelitirmek eklinde, "soyut mslman sevgisi" olarak tezahr etmektedir. Oysa islam Peygamberi'nin, "Gerekten iman etmedike cennete giremezsiniz. Birbirinizi de sevmedike gerek iman etmi olmazsnz." eklindeki buyruu, kendini mslman olarak niteleyenlerin birbirlerini sevme sorumluluunun ifadesi olmaktadr. Byle bir sevginin ise, her trl soyutlatrma eiliminden uzak, gereki ve emek isteyen abalara ihtiya duyaca aktr. Uzakta olan sevmek ve desteklemek, sevebilme ve ibirlii edebilme yeteneinin ls deildir. Eilimlere itidalli, yerinde bir slupla yaklaamama tutumuyla; yakna gelince uzakta bulunana da kusur bulmadan geri durulamayacaktr. Bylece ar sevgilerin ar nefrete, an ballklarn btn ballklar koparp atmaya kadar vardnld da grlmektedir. Ve yine byle bir tutumla giderek yaknlarda sevilmeye, balanmaya deer kimse kalmamaktadr. Kukusuz bu, yaknlarda sevilmeye deer kimsenin bulunmayyla aklanabilir bir ey deildir. Yalnzca, yaknlarda bulunanlar hatalaryla sevaplaryla gerek insanlardr. Somut abalara, ilgi178

ye ve zveriye, vakit ve emek harcamaya ihtiya duyan; aclar, fkeleri, hatalar, irkinlikleri, zaaflar, tutkular gze grnen, yk olabilen, utan duyurabilen kimselerdir. Soyut sevgi, sevileni nesneletirirken kusurlardan mnezzeh klar. Yaknda bulunan ise, "gerek" ve gznnde varlyla bu mnezzeh kla imkan tanmaz. "nsann ii temiz olmal" eklindeki karmda da ayn derinliksiz yarglar izleyebiliriz. Elbette insann iinin temiz olduunu sylemesi yetmez! temizliinin baz lleri vardr ve bu llerin varl eylemlere yansmaldr. (Dmz iimizin aynasdr.) Aksi takdirde, bu tr ifadelerle insann iinin hijyenik balamdan temiz olduunu anlatmaktan te gidilemez. Buna benzer bir ekilde, kiinin bar ve kafe sohbetlerinde yksek sesle "Ben insanlar ok seviyorum" demesi yeterli deildir. Bu szlerin itenlii, insanlk iin, insanlarn sorunlarn zmlemek iin somut ve gerek abalarla anlalr. Oysa, insan sevgisini soyutlatran anlayta bu gibi szler tembellii ve aylakl, bencillii ve belki insanlk iin almaya duyulan inanszl rtmenin bir yolu olup kmtr. Canl ve nemli bir rnek olarak, evlilikten ve ocuk sahibi olmaktan kaman insanlar gsterebiliriz. Modern ve artk modernleme yolunda giden toplumlarda aile balar zayflarken, evlenme ve ocuk sahibi olma eilimi de zayflamtr. Cinsel zgrlk dalgas, aile kurumuna duyulan inana ve gveni nne katp gtrm gibidir. Bu kurumu reddedenler, hayatlarn bir kiiye balamann anlamszlndan sz ederler. Gerekte evlilik kurumunun "mahkumiyetinden" szedilirken, insan ilikilerinde derinlemekten, insanlarla ilgili gerek ve srekli sorumluluklar almaktan kanlmaktadr. Bir insan iyi ve kt ynleriyle, gzellikleriyle ve irkinlikle179

riyle tanmaktan; bir insana hastalnda ve dknlnde, yoksulluunda ve yalnzlnda ortak olmaktan ve yardm etmekten, kanlmaktadr. Ancak, bu konuda gerek kayglar dile getirilecek yerde genellikle evlilik kurumuna saldrlarak serbest ve gnbirlik ilikiler savunulur. Erkeklerle ilikisini her zaman bir pembe dizi kahraman havasnda srdrmek isteyen feminist yazar, bu yzden kanlmaz olarak gnbirikeen ilikilerini savunmak iin "evliliin sahteliklerinden" szet-meyi yazarlnn balca malzemesi yapp kar. zgrlk ve gelime adna, insanlarda iyiyi olduu gibi kty, gzellikleri olduu gibi irkinlikleri de paylamann gerei yadsnmaktadr. yle ki, iftler iin bile, 'birlikteliin gzelliini korumak adna' ayr ayr evlerde yaarken zaman zaman biraraya gelmeyi savunan bir anlay, modern insann insana tahammlszlnn ifadesi olmaktadr. Ayn evde bir bakasnn dknlnn skntlarn, mesafeli ilikilerde grlmeyen ve irkin bulunan zelliklerini yakndan grmek ve paylamak, "ilikinin gzelliine glge drc" telakki ediliyor. ocuk sahibi olmak ise; youn ve srekli ilgi bekledii, btnyle 'zveri' demek olduu iin cezbetmiyor ve ocuk sevgisi, soyut insan sevgisinin en nemli bir paras haline geliyor. Modern bat aleminin deerlerinde nesneleen ocuk, hem istenmeyen hem de nfus dengesinin korunmas bakmndan ona mecbur kalman bir varlk durumundadr. Hamilelik, doum, ocuk bakm, zor ve acl aylar yaatyor. Bu bakmdan, modern batda kadnlar, ok ksa bir sre kendilerine 'ait' saylacak, bir zaman sonra kopup gidecek ocuklar dourmak iin rahatlarn bozmak istemiyorlar. Ancak, bat lkelerinde yerli kesimde doumlarda meydana gelen gerileme yannda gmen nfusun byk art gsterii, Gnter Grass'n 'Ka180

fadan Doumlar Ya Da Almanlarn Nesli Tkeniyor Mu?"adl kitabnda fantazi biiminde deindii zere, kayg verici boyutlara ulam bulunuyor. Batl rejimler kadnlar anne olmaya tevik etmek iin cazip imkanlar ve yardmlar salyorlar. Feministler kadn hamilelikten, doumdan ve ocuk bakmndan uzak tutacak ocuk retimi tasarlar zerinde duruyorlar. Btn bunlar Bat'nn ak, sevgiyi, insani ilikileri nesneletiren deer yarglarnda, "ben" ve "bakalar" nn hesaba kitaba dayal ilikileriyle irtibatl problemler. Elbette Bat alemi, insanseverlii hala hi kimseye brakmyor. Ancak, bu insanseverlie ramen, Krfez Krizi srasnda Irak'ta olduu gibi, kendisini yzbinlerce insan ldrme emri verebilecek pozisyonda buluyor. Batl iin sevgi duyulan insan, cismi olmayan bir varlktr. Biraz daha somut olarak da o, yardma ve bakma ihtiyac olmayan, retime katlan, rasyonel dnen ve Bat'ya hayranln ve balln ilan eden biridir. Zijderveld'n ifadesiyle duygulardaki soyutlanma, modern dnyann maddi ve manevi deerleri soyutlamaya dnk paral (ve paralayan) yapsyla ilgilidir. Sanattan felsefeye, btn alanlarda duygularn ihtilaliyle sarmalanan modern birey, kendisini bir trl mutlu hissedemedii iindir ki toplumunu kmsemeye balam ve toplum ierisinde kendisini evindeymi gibi hisssedemez olmutur. Ar byme nedeniyle modem kentlerde yzyze ve derin ilikiler kurmak zorlam, bylece insanlarn ou, arkadalk (ve akrabalk) ilikileri yerine "etkinliin insan ilikilerinden daha nemli olduu" anonim rolleri yelemeye balamlardr. -. Bu srada kiiliini zerine bina ettii deerler ile edindii anonim rol tanmlayan deerler arasndaki mesafenin bymesi kiiyi zne 'yabanclatrmakta'; deerler dnyasn sarsntya uratmaktadr. (Soyut Toplum, Pnar Yayn181

far, sf. 27, 95.) nsann Tanr'yla, toplumla, ailesiyle ve dier 'insan'la uyumunu salayan nceki deer yarglan, imdiki toplum tarafndan ilkellik, kyllk, dargrllk, geri kafalalk gibi sulamalarla aalanmaktadr. rnein yardmseverlik ve zveri aptallk, konukseverlik ve cmertlik kyllk, namus ve iffet gibi deerlere ballk geri kafallk saylr olmutur. nsanlara karlksz bir ilgi ve sevgi gstermenin aptallk ve saflk saylmasna karlk, insanlk sevgisi, soyut bir deer olarak modern dnyann renkli vitrininde tehir edilmekte dir. Az Gelimilik Kabulyle Tketim nc Dnya diye adlandrlan lkelerde tketim alkanlklar, Bat'ya bamll artran bir mahiyette deimektedir. Bu lkeler, zengin lkelerin insanlar iin planlanan modas gemi ve artk saylan mallara bir toplu pazar mevkiinde grlmektedir. Kimlik sorununun stesinden gelemedikleri iin kltrel retimini salayamam, kurumlarna sahip kamayan ve zevklerini gelitiremeyen halklar, Avrupa artk mallarnn zorunlu tketicisi klnmlardr. Bu zorunluluk, kaba gle veya silah zoruyla deil, halklarn bathann kendilerine ynelttii az gelimi, geri kalm gibi nitelikleri be-nimsemeleriyle ortaya kan bir durumdur. Ve bu benimseyi de ekonomik bir zayflktan nce, moral dzeyinde bir kntnn, bir yenilginin sonunda uvermek-tedir. "ileri gitme"nin teknolojik g kazanmndan nce bir bilin problemi olduunu dnmekten alkoyan bir aalk kompleksiyle kvranan bat hayranlan iin, batllar gibi grnmek ve tketmek, batdan ynelen eya ve giyim modasna uymaya almak, az gelimi ve geri kalm saylmaktan kurtulmann en kestirme yolu kabul 182

edilmitir. Batc rejimlerin telkinleriyle gemilerine srtlarn dnm mslman halklar, modernizmle geleneksel kltr arasnda kaln trajedisini btn boyutlaryla sergilemektedirler. Bu halklarn batc yneticileri ve ay* dnlar uygar olmay modernlemek, yani yaama biimini deitirmek olarak alglam; tketim ve grnmde, zevk ve eilimlerde batllar gibi olmay zendirmilerdir. Byle bir zenti elbette, batl olmayan halklar aalayan propagandalarn meydana getirdii bir kiiliksizletirme srecinin ardndan hasl olmutur. Sadece ara ve eyalarda deil, duygu ve dncelerde de Batl olan stn, gzel, iyi, gelimi ve ilerlemeye dnk saylmtr. Bylece oluan Bat'ya bamlln, gerek bir ilerleme ve gelime salayacak maddi ve manevi deer potansiyellerini nasl tkettii ortadadr. Maddi bamll da getiren manevi bamlln aikar hasarlar bir yana; halk mslman hemen her lkede eya ve hizmet retimleri gerek ihtiyacn altndadr ve bu durumda smrgeci lkelerden ithal kanlmaz, aresiz bir gereklilik saylmaktadr. Lks ve israf saylmayacak ihtiyalar; ana gda maddeleri, giyecek, enerji ve inaat malzemeleri konularnda byk skntlar yaanmaktadr. te taraftan, bu lkelerin ticaretlerini tekellerinde bulunduran smrgeciler, halklarn tketim arzularn kamlayarak kendi artk ve modas gemi, bamllk yapan rnlerine talebi krkleyen; bu srada, yerli retim imkanlarn ve yeteneklerini ldren bir ileyii her areye bavurarak korumaktadrlar. Bu ileyiin srmesinde yeni ekirdek ailenin rol nemlidir. Geni ailenin retici, tketimi snrlayan ve azaltan, ibirlii ve destekleme gibi zellikleriyle kendi yayla kavrulmay beceren zelliini iptal eden ada ekirdek aile; bir yandan bata alemi iin 'az gelimi lke183

ler'den ykselen her trl tehditin stnde bir korku uyandran nfus patlamalarn frenlerken, bir yandan da her trl tketim eyasnn giderek daha fazla satlmasna hizmet etmektedir. Modern ekirdek aile, sosyal ilikilerde deil, gsterite da dnk bir kurumdur. Bu durumuyla da batl reticiler ve onlann yerli temsilcileri iin sosyal bir gereklilikten ok nce, sata arzedilecek daha fazla eya ve konut anlamna gelmektedir. Bu gidiat deitirmenin yolu her eyden nce batnn maddi ve manevi sultasna kar koyabilecek bir kltrel retim salamaktan geecektir. Kltrel reti- ' mini dondurmu bireylerin ve toplumlarn emperyalizme ve modernizme kar k'lan, saptrlmaya veya erimeye mahkum tepkiler olmaktan te gidememektedir. Modernizmi ve batnn teknolojik stnle dayanan hegemonyasn geri evirmek iin, Bat'nn hayatn amac olarak gsterdii hedef ve kabulleri sorgulayp deitirecek zdeerler dizisini hayata geirmelidir. Azgelimilik kabulyle Bat'ya bamll reddedebilmek, Bat'nn kltrel ve ekonomik hegemonyasn geri evirmek zere "Ne Dou Ne Bat" diyebilmek, artk btnyle batnn temsil ettii uluslararas dzenden dlanmay da gze almak demektir. Buna karlk, bu dzenin gce ve an bymeye dayal ilerleme anlayndan kaynaklanan felaketlerin trman, her trl dlanmay gze alan bir alternatif yaplanmaya duyulan hayati ihtiyacn habercisi olmaktadr. Modern Tketiciliin Gsterii ekirdek aileye ynelik retici propagandalan en fazla kadn hedef alacak ekilde hazrlanr. nk, ailenin geimini salayan paray kazanan erkek olsa da, genellikle bu parann nasl harcanacana kadn karar ve-

rir. Burada, "yuvay yapan dii kutur" sznn duyurttuu onurdan ok farkl olarak, kadn gndelik ilerle, ev bakm ve mutfakla, dahas aynann ve vitrinlerin karsnda oyalanarak gerilemeye sevkeden bir tehlike szkonusudur. Evin kadn bu durumda Thorstein Veblen'in "gsterii aylaklk" diye adlandrd, ev ii ve donanm etrafnda, evresine gsteri yapmay esas alan bir ksr dngdedir. Daha varlkl kesimlerde ev kadnnn hizmeti veya hizmetiler ordusuyla srdrd gsterii tketim; dar gelirli veya orta snfa mensup ailelerde kadnlarn "maharef'leriyle, kocann veya ailenin gelirini parseller. Bir avize, bir yn kristal bardak anak, kyya keye serpitirilmi taksitle alnan teberi, 'ele gne kar' dar gelirli ailenin yzn aartr. Bir eyi satn almada ihtiya deil, o eyin alnmas gerektii inancn duyurtan propagandalara bamllk esastr. En temel ihtiyalar bir yana, reklamlarda grd gibi iki ocuu ve kocasyla mutlu bir aile manzaras izebilmek ve belki bylece, o tablonun mucizesiyle mutluluu yakalayabilmek umudu, evin tanmlayamad skntlarla kuatlm kadnn reklamlarda sunulan rne doru yneltir. Alveriten dnen kadn akama doru yenilerde taksitle ald tenceresinin bana geerek hazr orbay kartrrken, televizyonda izledii reklam yldzyla btnleir. Tketim yoluyla tamamlanma istei, dnce ufkunu geniletecek etkinliklere kapatlm ev kadn iin hi bir zaman sona ermez: k ambalajlarda mutluluu mjdeleyen yiyecek ve ieceklerin, genlii ve gzellii vaadeden giyim kuam ve makyaj malzemelerinin, byk bir gereklilik olarak sunulan ve daha ucuzunun, daha kullanlsnn ve farklsnn bir daha bulunamayaca srarla hatrlatlan nesnelerin sonu gelmez. Tketilen, dierlerini arr ayrca; baka tketilecekleri, btn o mutluluk ve doyum vaad eden 185

ambalajlar, isimleri, sloganlar, tadlan, renkleri ve gsterileri. Her tketilen ey, dier tketilecekleri hatrlatr ve daha fazla tketmek kanlmaz hale gelir. Gsterii tketim, bilin yoksulluunun yol at yetersizlik, hilik duygularm rtmek zere, hayatn tek hedefi, yaamann anlam olur kar. Ve, modern tketicilik, Erich Fromm n u formlyle zde hale gelir: "Ben, sahip olduum ve tkettiim eyler dnda bir hiim.1' Daha fazla "ey"e sahip olmak, kendinden memnun olmayan kiiliklerin en sk bavurduu smaktr. Mutsuz ve yoksulken, hi kullanmad ve kullanmayacan da bildii halde sandna ve bohalarna kuma, bart, orap, ss eyas gibi teberiyi dolduran orta halli ev kadnlar, sadece romanlarda yaamazlar. En dar gelirli insanlarn yaad sylenen gecekondularda bile, bir gn daha kullanl evlerde ortaya karmak zere hal, yatak yorgan, elektrikli eya, kab kaak ynlan biriktirilir. Bu eilim yksek gelir dzeylerine gsteriilii daha pahalya mal olan biriktirmeci (kolleksiyoncu) tutumlarla ve yatrmlarla yansr. Gsteri iin eya ymaya ynelten kltr, kiiliinin oturduu dayanaklar eniko nu zayflam kesimleri daha ok etkiler. Amerikan Tarz Tketim zlemleri Yanl bir byme ve ilerleme anlayna sahip kapitalist bir toplumun marazlar, ABD toplumunun tketicilik durumunda izlenebilir. retim ve tketim bakmlarndan lgnca bir savurganln yaand Amerika'da toplumun ihtiyalar, sadece yeni eyalar retmekle kalmayarak insanlara srekli ihtiyah olma skntsn da yaattran israf ekonomisi tarafndan ynlendirilmektedir. Alveri, Amerikan vatandann belki de en kutsal eylemidir. Alveriin bu denli kutsalla186

t insanlarn nezdinde sper ve hipermarketlerin tapnak gibi algland sylenebilir. 1990 ylnda Amerika'ya yapt bir geziden dnnde Boris Yeltsin, "Bu lkeyi iyi tanmak iin en az yz milyon Sovyet vatandann Amerikan spermarket okulundan gemesi lazm." demiti. Yeltsin, Amerikan vatandann tad "gven" duygusunun pek ok dayanaktan nce spermarket raflarnda dizili 30 bin eit besin maddesinden ileri geldiini de ne srmt. O dnemde gda maddelerinin birounu karneyle ve kuyruklarda beklemek suretiyle temin edebilen Sovyet vatanda, zgrce tketmenin zlemini duymu olabilir. nk zde kapitalizm gibi sosyalizm de insanlara daha ok, daha eitli tketim imkanlar sunmann dnda, mutluluk ve gven duygusunu salayamazlar. Artk tarihe kansan Sovyetlerin k dneminde tm imkanszlklar zorlayan bir tketim lgnl yaand. Amerikan mallarnn satld maazalarn, hamburgercilerin nnde uzun kuyruklar olutu. Ortalk, bir naylon oraba, bir ie parfme sahip olmak iin fahielik yapan kadnlardan geilmiyordu.. SSCB Sosyalist Parti nclerinden sosyolog Boris Kagarlitski, bu tketim lgnl dnemini deerlendirirken, Kruev'in Sovyet halkna '"yaam tandar yksek bir tketim toplumu" vaat ettiini; bu vaadin gerekleemeyiinin ise, kzgn ve tatmin olamam tketiciler oluturduunu ve Sovyet halknda bu yzden bir aalk duygusu olutuunu ifade etmekteydi. (Milliyet, 22.5.1991.) Sosyalist blokun k dneminin hemen ncesinde yaanan tketim ekonomisine gei srecinde, Hristiyan din adamlarnn da 'Sezar'n hakkn Sezar'a brakmay' ihmal ederek, bu balamdaki dnyevi tartmalara katlma ihtiyac duyduklar izlendi. Bu srete yaananlar 187

aslen Polonyal olan Papa 2. John Paul' kayglandrm olmal ki; papalka yaynlanan, 'eniklika' diye tannan en son genelgelerden biri, "Bat kapitalizmini mahkum eden bir manifesto" diye nitelendiriliyordu. 1991'in 1 Mays'mda yaynlanan ve "ilerin Azizi" Saint Jozef e adanm olan bu eniklikada, ada toplumlarda problem olan evre, uyuturucu, tketim tutkusu, ahlaki knt gibi sorunlara dikkat ekiliyordu. En nemlisi de, son yllarn popler bir kavram haline gelen "piyasa ekonomisi" eletiriliyor; bugnn dnyasnda piyasa ekonomisi kurallarna gre yaplan dzenlemelerin insanln temel deerleriyle att, babo kapitalizmin bir gnahlar yuma olmaktan te geemeyecei, Tanrnn insanlar bunun iin yaratmad eklinde grlere yer veriliyordu. te yandan, gemite bir ksm sosyal demokrat ve solcu olarak da nitelenen, ancak SSCB deneyiminden sonra btn dnyada hararetle liberalizmi (liberal ahlak) savunmaya balayan batl ve batc ekonomistler ve politikaclar byk bir hevesle, Amerikallar gibi tketmeyen bir toplumun mutsuzluunu kantlamak iin, SSCB deneyimini rnek veriyorlar. Tketimin israf demek olmadn vurgulayan liberal ekonomistler, ada tketim standartlarna sahip oluun iyi yaamann, dolaysyla da iyi politik dzenin temel unsuru olduunu savunuyorlar. Ne var ki, bu pembe tablonun arkasnda Sovyet deneyinin hibir zaman unutturamayaca ve hi bir zaman hakl klamayaca i karartc manzaralar yer alyor. Amerikan vatandann zgvenine dayanak saylan binlerce eit besin maddesi spermarket raflarn dolduruncaya kadar bir yn al, plakl, yorgunluu ve lm arkasnda brakyor. Dnyann gney yarmkresinde smrlen insanlar, alktan len ocuk188

lar, hkmet darbeleriyle srdrlen siyasal istikrarszlklar, hapishaneleri dolduran muhalifler, ahlaki dknlk... ok fazla tketebilme olana, hrszlk ve cinayetlere bavuran veya bunlara gz yuman bencil, nefsine dkn, msrif ve onursuz insanlar iin... Tketim olay uluslararas kartellerin her yolu deneyerek 'tkettirme' kavgasna dnrken, arpc reklamlarla huzursuz ve ynn arm insanlara ancak tketerek mutlu olabilecekleri syleniyor. Tketimin trmanmas iin sava da dahil olmak zere her areye bavuruluyor. ABD'li tketici zerine yaplan bir aratrma, bu tkettirme tutumunun sonuta btn insanla yklenen maliyetinin ifadesi oluyor. Bu aratrmann sonularndan birka, yle: * Amerikallar kvet keyfi iin her yl 200 milyon^ dolar enerji faturas dyorlar. Evlerinin bahesindeki imler iin ise, ylda 6 milyon dolar harcyorlar. *ABD'de gereksiz yazmalara harcanan katla, hergn 250 bin evi stacak kadar enerji retiliyor. Amerikallarn sadece pazar gazeteleri iin 500 bin aalk bir orman yok ediliyor. * Amerikallar her yl 500 milyon adet kullanlp atlan tipte akmak satn alyorlar ve yine her yl 3 milyon adet otomobili terkediyorlar. * Amerikallar ylda 18 milyar adet kat ocuk bezi ni pe atyorlar.Bu ocuk bezlerini retebilmek iin de her yl 1 milyon aa kesiyorlar. * McDonalds'n bir haftada satt hamburger, 16 bin ba sra eit ve Amerikallar, et tketimini yzde 10 azaltrsa, 60 milyon insann karn doyuyor. (Hrriyet, 6 Mays 1991.) '189

lkemizde de serbest piyasa ekonomisi uygulamasyla birlikte, bir ABD vatandann sradan tketim alkanlklar kendini gstermeye balad. Deodorant, tuvalet kad, kat mendil ve peete, kat ocuk bezi, pet ielerde merubat veya ketap, eitli soslar, bir kez kullanp atlan rnlerin kullanm giderek orta dzeyde geliri olan ailelerde bile yerlemeye balad. Sper-market raflarnda her trl renkli rnn yannda 'ithal mal' k ambalajlarda yerli-yabanc kremler, ampuanlar, cilt temizleyicileri, mobilya cilalan, jelatinler, kalayl folyolar grnyor. Bu tr rnler gazetelerde, dergilerde, yayn organlarnda yer eden reklamlarla kitlelerin hayatna bir ihtiya duyurtma sreciyle giriyor ve ok gemeden gerek bir ihtiya saylyor. Bylece insanlar ihtiyalaryla baedemez hale geliyor ve paraszlktan, geim skntsndan, yokluk ekmekten yakmyorlar. Yemek yeme alkanlklar da deiiyor. Aile bireylerinin hi olmazsa akam saatlerinde biraraya geldikleri eskinin zenli, bereket getirmesi umulan sofralarnn yerini, Amerikan vari ayakta yemenin esas alnd fastfood'lar alyor. stanbul'un Badat Caddesi ve Ankara'nn Tunal Hilmi Caddesi'nde youn olarak grld zere, Amerikan filmlerinden rap mziine bir kltrel kuatmayla kola-hamburger-adidas kskacna alnm genlik, bu dnemin hakim deerlerinin yanstcs oluyor. Marka ve "kalite" dkn bu genlik kesiminde Le-vis marka kot giymeyen, Benetton swit-shirt'u olmayan, Burlington orapla Beta ayakkabyla dolamayan genler dlanyor; yabanc, yabani gzyle grlyor. nl markalan alamayan genler ise, 'kro yerine konmamak irin', en azndan bu markalann taklitlerini giyme zorunluluu duyuyorlar. (Erdal Atabek, Cumhuriyet, 22. 5.1991; Aylin Saraolu, Hrriyet, 22.6.1991.) Manevi adan yoksul, kendine gvensiz, yce 190

amalar olmayan zentili genler, tannm markalar araclyla kiiliklerine bir anlam kazandrmay, bu markalarn gsterisiyle benliklerindeki hilik duygusunu gidermeyi umuyorlar. Gerek ihtiyalarn saptrlmas olarak markaya (imaja) duyulan bamllk, geri kalm, daha dorusu az gelimi bilinlerde daha youn yaanyor. Bu anlamda az gelimilik Ivan Illich'in dedii gibi, somut sonular snr tanmamakla birlikte, bir ruh hali ya da bir bilin biimidir ve marka'yla yakndan ilgilenir. Gerektii iin deil de bir etkinlik ve ama olarak, israf derecesinde tketmek, hayat tketimle anlamlandrmak ve mutluluu tketebilmekle aklamak da, srekli yenilenen markalarn grkemli perdesine ramen, kutsal hedeflerden yoksun bilinlerdeki geri kalmln gstergesi olmaktadr. Byleyken, rnlerin eitlenmesine, reklam ve promosyon bombardmanna bal olarak nmzdeki yllarda lkemizde bir tketim lgnlnn yayanaca kimi aratrmaclarca ifade edilmektedir. Bu aratrmaclara gre, Amerika ve Avrupa lkelerinde 1980'lerde yaanan tketim histerisi, gelecek yllarda Trkiye'yi de saracak. irketler, nmzdeki yllarda ye says daha da azalacak olan ekirdek aile modeline gre retim yapacaklar. reticiler, daha maddiyat olaca sylenen topluma mallarnn neden daha iyi olduunu anlatmak iin reklam yntemlerini deitirirlerken; daha ok ehirlerde yaayan orta ve ortann stndeki gelir gurubundaki aileye mensup tketici karar vermekte zorlanacak. Gsteri iin tketim eilimi artarken, bo zamanlar deerlendirme ekli ve sosyal faaliyetler de bir prestij gstergesi haline gelecek. Bulak makinesi ve p tme makinesi, yllar yl buzdolab, tam otomatik amar makinesi ve renkli televizyonla olduu gibi, bir sosyal stat sembol olarak evlere girecek. Tketimin kitlesel191

lemesi iin ailede daha ok kii alma hayatna atlrken, yeni finans kaynaklar oluturmak icabedecek. Tketici kredileri yannda, deiik borlandrma sistemleri gelitirilecek. zel sektr, bankalar ve fmansal kurulular iin son ylda balayan tketici kredileri, nmzdeki yllarda daha da hzlanacak. Spermarketler, hipermarketlere dnecek. Alveri iin vakit ayramayanlar, kapal devre televizyonlar ile evlerinden istedikleri mal seip sipari verebilecek. 24 saat ve tatillerde ak maazalar yaygnlarken, nakitsiz alveri balayacak. Kitle iletiim aralarnn etkinlii tketim gdsn kamlayp glendirirken, yeni yeni 'ihtiyalar' ortaya kacak. Ancak, lks tketimin art gsterecei bu ortam, dk gelir gruplarndaki honutsuzluu artracak... (Ekonomik Panorama, 1 Nisan 1990, sf. 28-31.) Bylece, serbest piyasa ekonomisinin mantna uygun olarak gelecek yllarda, Amerika ve Avrupa'nn modas gemeye balayan tketim alkanlklarnn, modas gemi artk rnlerinin ve bunlarla balantl sosyal davran biimlerinin lkemizin modernlemeye yatknlanlm ailelerini daha fazla kuataca bekleniyor. nsanlar mutsuzlua ve zmszle srkledii denenen bir yaam felsefesi ve modeli, parlak ambalajlarn gsteriine kaplm, hibir acdan gereken dersi alamam grnen 'azgelimi' ynlara bir gelime ve ilerleme modeli olarak takdim ediliyor. slami" Patentli Tketim Mslmanlarn islami llere uygun yaama isteklerine bal olarak, Trkiye'de zellikle son onbe-yirmi ylda mslmanlara ynelik retim birimleri art gsterdi, Mslmanlara ynelik yaynlarda islami usullere uygun giyim, islami usullere uygun kesim, islami 192

usullere uygun di tedavisi... eklinde ibareler giderek eitlenmektedir, islami kurallara gre kuru temizleme dkkanlar, islami kurallara uygun tedavi ve doum koullarna haiz klinikler birbirini izlemektedir. Bunlara ilaveten islami kurallara uygun eitim ve retim veren okullar, spor mekanlar, yabanc dil kurslan ve benzeri messeselere duyulan ihtiya, bu alanlarda da bir hareketlenme meydana getirmitir. Bu giriimler, artk geleneksel retim artlarna ve aralarna sahip olmayan, deien toplumsal artlarn zorlamasna bireysel veya cemaat olarak direnme abasna dm mslmanlarn karlanmas gereken ihtiyalar bakmndan kanlmazd ve elbette bir talebe binaen, byk lde islami duyarllkla ortaya konulmu olabilirlerdi. Ancak, "islami" patentli olarak ileri srlen hizmetlerin gerekten islami olmas, srf iyi niyetli ve samimi hareket etmi olmakla salanamamaktadr. slam'a ve mslmanlara hizmet iin kapitalist mantyla ve kapitalizmin yntemleriyle oluturulan giriimlerin byk bir i rahatlyla islami giriimcilie rnek gsterilemeyecei bellidir. slami giriimcilie duyulan ihtiya sadece salk, gda, giyim ve eitim gibi alanlarda deildir. Varlk deerlerini ve gen kuaklar koruma kaygsyla mslmanlar televizyon programlarna ve sinema filmlerine alternatif yapmlara yneldiler. Bylece bir islami film ve video piyasas olutu. "slami sinema" adna takdim edilen ve gie rekorlar kran; ancak, klasik Yeilam filmcilii klielerini byk lde koruyor olarak deerlendirilen filmler, bu artk nemi yadsnamaz olan alanda islami kurallara uygun olarak neler yaplabilecei sorusunu gndeme getirdi. "slami" basm-yayn piyasasnda da son on ylda 193

byk bir canllk grld. stste alan ve son yllarda saylar 200' bulan yaynevleri, Trkiye kitap piyasasnn standartlarnn stnde saysz bask yapan 'best seller' kitaplar yaynladlar. Saylar 70 civarnda olan dergilerin toplam tiraj ise, byk rakamlara vard. Ancak bu niceliksel gelimeyle beraber, genel geer piyasa ahlakn yanstan problemler de skn etti. Deiik isimlerle tercme edilerek farkl yaynevleri tarafndan yaynlan birok eser oldu. Bu eserlerden birounun rastgele bir seimle ele alnd; zensiz, yetersiz bir dille tercme edildii sylenebilir, "islami" yaymevlerinde piyasa slubunun hakimiyetine korsan yaynclk, yazarlarn telif haklan konusunda yaynevlerinin hakkaniyet gstermeyii gibi problemler de eklenmelidir. Gazete ve dergilerde, "mutlaka okuyun ve okutun, ok beeneceksiniz" gibi ifadelerle tantlan ve stste bask yapan "roman" veya "deini"lerin ilevi, ayr bir problemdir. Okunmas kolay, dili zensiz, kurgusu zayf; genellikle 'sosyetik' bir kesimden gelip de sonradan mslman olan kahramanlarnn bu yzden nelere katlandklarn anlatan gzyal kitaplar, zaman zaman islam' yzeyde anlamann getirdii bir yn yanl barndrmasna ramen, "islami bir mesaj verme", "islam'a hizmet etme" iddialaryla geni bir piyasa oluturmaktadr. Aslnda, "islam'a hizmet ediliyor" gerekesi, birok yanl ve zararl tutumun yannda; samimi ve saf mslmanlar eitli bakmlardan smrmenin de bir yolu olup kabilmektedir. Kitlelerin islam'a uygun yaama taleplerinin gerektirdii hizmetler, 'hizmet korsanlarnn samalarndan muzdarip durumdadr. Benzeri bir problem de, islami giyim piyasasnda yaanmaktadr, islam'a uygun giyinmek isteyen kadnlar iin pardesler, bartler; erkekler iin yakasz gmlekler, bol pantalonlar, dize kadar uzayan mayolar 194

satan maazalar oalmaktadr. Tesettrl giyim retme amac gden maazalarn yannda, bu tr giyim talep eden piyasaya ynelmeyi karl bulan firmalarn katlmyla birlikte, 'tesettrl giyim modas' oluturmaya yatknlaan hatta bunu artk kanlmaz sayan, kimilerinin tesettr salamaya dnk giysilerin retimine olduka yzeyde yaklatklar bir piyasa oluumu izlenmektedir. rnein, o yln moda rengi neyse, pardes ve bart retimi o renk zerinde younlamaktadr. Etek, bluz, elbise gibi giysilerin retiminde ve tketiminde yln modas rahatlkla takip edilir. Ayrca bu tarz piyasa koullarndan bamsz olamayan giyimlerin diki ve kuma bakmndan dayanaksz da oluu, ertesi yl, hatta ertesi mevsim yenilerini satn almay gerektirebilmektedir. Zevklerde deimeyi gerekletiren piyasadan bamsz olamay, elbette her eyden nce bir kltrel retim yoksunluu problemidir. 'Kapal da k olunabilir' eklindeki telkin, dini inancyla toplumsal bask arasnda kalm, tesettrl giyimi mazur gstermeye alan bir mantn rndr. Trbanl, krk etoll, giysileri Paris butiklerinden smarlanan "kapal" kadnlarn defi: lelere katlarak podyumda gezinen mankenlerin sergiledii giysileri alc gzle izlemeleri, 1980'lerin Trkiyesin-de artk yadrganmayan bir manzaradr. Dier insanlardan farklar yalnz salarn kapatmak olan gsteri dkn ve savurgan kadnlar kendilerini yle savunabilirler: "Tabii giyeceiz, tabii en iyilerini biz satn alacaz. Mslman her eyin en iyisine layk deil mi? Allah bizim iin yaratt nimetleri stmzde grmek istemez mi?.." Belki asl problem, mslmanlarn tketim dzeninin deer yarglarndan bamsz olamaylar. Tketim toplumunun kiide kurmak istedii zellikler, bu 195

toplumda 'bamsz bir ada' olamayan, hele ki islami kiilii netlememi, 'islami'nin ne olduunu kafasnda netletirmemi, yine de slam'a uygun yaama gayretinde gzken mslman bireylerde de, tketim alkanlklarnda ve bu alkanlklarn ifade biimlerinde somutlat zere, tesir etmektedir. Bylece, kapitalist sistemin giyim ve eya modasnda somutluk kazanan kimi lekleri, ucundan kysndan mslmanlarn tutum ve ifadelerinde de belirleyici olmaktadr. rnein, gazetelerde tesettr giyimleri satan maazann reklamnda, "tesettrde tek isim", "islami kyafette tek isim" veya "tesettrde tartlmaz marka" gibi iddial ifadeler yer alabiliyor. Firmann rettii giysiyi; kuma, modeli ve kesimi nasl olursa olsun, "en ideal tesettr biz salyoruz" diye sunmas, kapitalistlerin alma tarzlarn hatrlatyor. Basnn geerli bir malzeme sayd; "tesettr kl", "rtl ama k", "kitaba da uygun modaya da" gibi manetlerle verdii modaya uygun giyimli kapal kadnlarn varl, tesettrn salt kapal giyinmekten ibaret olduu inancn pekitirirken; bu olgunun hitap ettii kitlelerin de "retici" veya "tketici" olarak kapitalist mekanizmaya ekiliine g katmaktadr. Daha nce deindiimiz gibi asl problem, islami patentli retim ve tketimin gerekte kapitalist dzenin ticaret slubundan bamsz olamaydr. retirken ve tketirken Allah' hatrlamayan, O'nun gzetimini hissedemeyen kiiliklerin islami retim ve tketim olgusu tartmalarnda elbette ki yerleri bulunmamaktadr. Ancak, iyzleri nasl olursa olsun, islami olarak takdim edilen hizmetlerin islamiliini tartmaya hakkmz vardr. Bir olguyu islami klan, islami llere uygunluu ve islami llere uyulma gayretini hissettiriidir. Bu adan baklnca, 'islami' diye tantlan ticari kurumlarn 196

ekseriyetinin para kazanmak iin her yola bavuran kapitalist ticari kurumlardan ayrdedilmesi zorlamaktadr. Szgelimi, mslmanlara hitap eden maazalar da bozuk rn geri almyor, rnn kalitesi konusunda hile yapyor ve gerek deerinin ok stnde fiyat koyabiliyor. Reklam unsuru islami firmalar tarafndan da 'ihtiya duyurtan', rnn gerek niteliklerini imajla rten bir tarzda kullanlabiliyor. slami kesime hitap eden kitaplarda ve filmlerde de bilinlerde aydnlanmay, dncelerde ve zevklerde gelimeyi engelleyici bir etkisi olan duygu ve inan smrs yaplabiliyor. Bu arada "islami" firmalarda alanlarn emeklerinin karln alacak yerde, "slam'a hizmet ediyorsun" ifadesiyle karlanmalar da az grlmyor. Ahde vefa, emanetin ehline verilmesi, kul hakk, helal ve haram, iinin aln teri kurumadan emeinin karlnn verilmesi gibi islamiliin gerektirdii olgular, sistemin alma hayatn belirleyen deerlerinin basksnda ihmal edilir oluyor. Her alanda olduu gibi ticarette de "elinden ve dilinden emin" olunan mslmann varl, kazanmak iin oyunu kurallarna gre oynamay kanlmaz sayan bukalemun kiiliklerin glgesinde kayboluyor. Bylece islami reticiliin ve tketiciliin, bir takm patentlerle anlalacak yerde tevhidi ilkelere ve hedeflere bal kalnarak oluturulabilecek, nitelii nicelie yeleyen etkinlikler olduunu syleyebiliriz. slami giriimcilik, kapitalist giriimcilikten ok farkl olarak kazanmak iin kazanmay reddeden, paray bir ara olarak gren; bununla birlikte ele ald ii en gzel bir ekilde sonulandrmay hedefleyen bir ahlaka sahiptir. slami giriimci sadece kr amac gtmez, zararl mal retmez, maln olduundan daha cazip gstermeye almaz. slami diye nitelenebilir tketim, islam' yaama kaygsn duyan mslmanlarn ihtiya duyurtan meka197

nizmann ynlendirmesiyle deil, islami ilkelerle uyumlu yaantlarnda gerekten ihtiya duyarak oluturduklar, msriflikten kanlan ve sadelii esas alan bir ierie sahiptir. slami tketimde bakalarna gsteri yapma amac gdlmez ve ihtiyalar kontrol edilebilir. htiyalar zerinde sz sahibi olmak ise, kapitalist dzenle uyumlu herhangi bir tketiciden daha aydnlk, seme yeteneine sahip, dinamik ve retken bilinlerle sala nabilecek ileri bir aamadr. Mslman Kadnn Moda Handikap Kapitalizmin gelimesine bal olarak, her trl tketim birimi iin olduundan daha ok giyim-kuam etrafndaki ynlendirmelerin kitleleri derinden etkiledii bir dnemden geiyoruz. nsanlar belki hibir zaman olmad kadar d grnmleriyle deerlendiriliyorlar. Kimi bilimadamlar bunu, "ada toplumsal gelimenin davurumcu ynnn bir zellii" sayarak, vyor-lar. D grnmn olaanst n plana karlmas, gerek kiiliklerin yerini imajlara terketmesi, kendi kendine yeten kanaatkar insann yerini hedonist insan tipi-nin al gibi durumlar modern hayatn icaplarndan saylyor. Bu durumda giyim kuamdaki eitlenme ve modann geni kesimlerde etkili oluu da, bir "gelime" ls kabul ediliyor. Gerekte dinin hayatndaki yeri eski deerini yitiren modern insan iin giyim modas, nl Fransz modac Christian Lacrobc'in deyiiyle, bir ibadet biimi, bir tren ss haline gelmitir. Ve yine yle olmutur ki, insanlar gzellii, iyiyi, doruyu, bakasna tercih ediliri, mutlu ve huzurlu klacak olan modann gsterdii gibi kabullenmekten kendilerini alamayacak hale getirilmilerdir. Dar etein moda olduu bir mevsimde bol etei vmek tuhaf karlanr. 198

Bol paal pantalonlann moda oluunun ertesi senesinde darack pantalonlann moda olarak sunulmasndaki gariplik kimin umurunda? Soru sorma yetenekleri krelmi uyumlu ve hevesli tketiciler asndan modaya uymak, gzel ve ekici olma zelliklerini kazanmann yannda, toplumla btnlemenin de bir yolu. retici firmalar medya araclyla ve modann ustalkl yntemlerini kullanarak tketiciye neye ihtiyalar olduunu duyurtuklan gibi, neyin gzel olduunu da retirler. Modann aklamalarndan sonra, alabildiine geni vatkalarn irkinlii gzelleir; gericilik saylan barts cazip bir aksesuar haline gelir; mslmanlarn giysisinde irkin olan siyah, gizemlilik ve soyluluk simgesi olarak nitelenir; kyl giysisi diye kmsenen etekler vitrinlerde hayranlkla izlenir. Onca samalna ramen ynlarn baland giyim ve eya modas, kapitalist lkelerde yaayan mslmanlarn yaantlarn ve seimlerini de bir ekilde etkilemektedir. Kendi kltrel ve ekonomik retimlerini gelitirip hayat tarzlarn yeniden kurabilecek ortamlardan yoksun bulunan bu mslmanlarn, imdilik moda tarafndan ynlendirilen retim ve tketim mekanizmalarn dlayacak ne maddi ne de yeterince manevi aba ve birikimleri var gzkmektedir. Yine de, mslmanlarn bamszlk mcadeleleriyle, ze dn abalaryla gndeme gelen smrgeci batnn ve ondan ykselen modernlik telkinlerinin sorgulanmaya balamas gibi bir aamada; bata giyim-kuam olmak zere pratiin gerektirdii acil zm isteyen kimi unsurlar yeniden tartmaya alabilmitir. Mslmanlarn, iinde yaadklar gayri islami ortamlarda kendi konumlan zerine girdikleri tartma ve hesaplamalarda da, kapitalizmin zorlamalanna ve engelleyici 199

hereye ramen islami deerleri hayata geirme amacna bal olarak islam'a uygun retme ve tketme kayglar n plana kmtr. Halk mslman lkelerde batc rejimlerin ve emperyalist glerin islami deerleri yoketme abalar, mslmanlar zellikle giyim-kuam gibi pratikte nem kazanan deerlerini hassasiyetle korumaya sevketmektedir. Bu noktada giyim-kuam deerlerinin korunmas abasnn islami deerlerin korunmas mcadelesinde sembolletii de sylenebilir. ran'da 1970'lerde kadnlarn siyah araf, bu lkede islami deerlerin her eye ramen korunduunun bir ifadesi olurken; bir yandan da moda gibi bat emperyalizminin aralarna kar kmay sembolize eden nativistik bir anlam kazanmtr. Msr'da ise pee, ille de tesettrn bir gerei saymlayabilecei halde, yasaklara uratld iin hassasiyetle savunulan bir giyim unsuru olarak gndemleri igal etmektedir. 1970'li yllarda ve youn olarak da 1980'li yllarda Trkiye'de mslmanlarn barts balamndaki mcadeleleri de byle bir anlama sahiptir. 1980'li yllarda mslmanlarn mevcut dzen erevesinde deerlerine sahip kma abalan barts olgusunda so-mutlanm ve ayn zamanda barts, mslmanlann deerlerine ynelen basklara kar direnilerinin sembol olmutur. Trkiye'de uzun yllardan beri barts etrafnda sregelen tartmalar, giysi kltr asndan pratikte en azndan iki nemli sonu ortaya koymu grnmektedir: lk olarak, mslmanlar giyim-kuam deerlerine ynelik yasaklara kar verdikleri mcadele srecinde tesettr olgusunu derinlemesine inceleme gereini duydular. Bylece bu olgu zihinlerde kaynaklara uygun olarak yeni bir muhteva kazand. Buna bal olarak mslmanlar, kendi giyim retimlerini salama zorunluluu200

nu farkettiler ve bu ynde admlar atld. Daha nce zerinde durduumuz gibi, mevcut artlarda byle bir alanda ne derece ilkelere uygun hareket edildii ve baarl olunduu tartma gtrr. Ancak, moda sektrnn mslmanlann tketimini belirlemesinin yol at (aaca) tehlikelere kar bu tr abalar, tadklar btn kusurlara ramen, bir balang olarak nemlidir. Tesettr tartmalarnn ortaya koyduu ikinci nemli sonu, zellikle da kapal cemaatlerde tesettrn anlam ve tesettr tarzlar balamnda mevcut nyarglarn ve kat ekilci anlayn krlmaya balamasdr. Ayrca, bu vesileyle bata tesettr kavram olmak zere mslman kadnlarla ilgili birok kabul, kaynaklarn nda konuulmaya baland. Kat ve ekilci yarglarn tartlmas, tesettr olgusunun daha geni kesimlerde anlalp benimsenmesine katkda bulundu. Ancak, mslmanlarn giyim-kuam alannda zgn retimlerini salayabilmeleri ynnde hala byk problemler vardr. Genel geer gzellik (uygunluk) anlaynn, bu yndeki kabullerin moda tarafndan belirlendii bir ortamda mslmanlarn rabet edecei giysiler retmek istenirken, modann kitlelere ynelttii "gzel" imajndan bamsz kalmann,zorluklar farkedilmektedir. Gzel olan belirleme, gzel iin karar verme gleri elinden alnanlarn, olgularn belirleme ve fiiliyata dkme srecinde, eitli amazlar ortaya kmaktadr. Szgelimi, emperyalist kkenli modaya kar kan mslman kadn kocasna hangi llere gre "gzel" grnecektir? "Gzel kadn" imaj, sokakta, reklam panolarnda, tv reklamlarnda ve filmlerinde, belki i yerlerinde izlenen giyim kuam, makyaj, taklar ve sa modeliyle, hatta vcut lleriyle birlikte her yerde kendisini gsteren o gnn modasna uyan, modann ekillendirdii kadnla btnlemektedir. Kendi deerlerini koruyama201

yan, gelitiremeyen ve halihazrda bu konularda karar veremeyen herkes, bu gibi konularda hakim glerin belirlemelerine ak bulunmaktadr. Mslman erkek einin modaya uyma eilimini eletirse veya onun modaya kar tutumunu desteklese bile, mslman kadnn giyim kuam ynndeki problemler bitmemektedir. Ona, kocasnn gznn dar kaymamas iin kendini gzelletirmesi, kocas iin gzel grnmesinin vacip olduu sylenir. Herkesten daha ok estetie dikkat etmesi, slam'n manevi ve estetik gzelliklerini temsil etmesinin zorunlu olduu hatrlatlr. Mslman kadn kocasna gzel grnmeli; modann sultasn reddederken, estetie de dikkat edecek gibi giyinmeli... Ne var ki, "gz darya kayabilen koca" iin dardaki kadnlarda ekici olan da zaten mslman kadnn elbisesini, ayakkabsn, aksesuarlarn, kozmetiini, hatta earbn kabullenmeye yanamad modann oluturduu imajdr. Bu imaja kar mslman kadn daha somut olarak neler yapmaldr?.. Dorusu, bu tr sorulara ortak bir sorumluluk bilinciyle cevap aranacak yerde,"mslman kadn unu yapmaldr, byle hareket etmelidir" diye biten szde "zm"lerle ve gerekte yasaksavc tutumlarla yetinilmektedir. Oysa, ailenin mutluluunu korumak iin mslman kadnn kocasna gzel grnmesi gerektii sylenirken; mslman erkein gzn haramdan sakndrmasmn gerei srarla vurgulanabilir. Mslman erkeklerin de modaya muhalefet eden ve islamiliin ifadesi olan, bunlarla birlikte elerinin beenisini de g-znnde tutan bir giyim benimsemeleri zerinde durulabilir. Ve daha nemlisi, "kocann gznn darya kaymas" zerine hesaplar yapmak yerine, dnyevi hazlan her eyin stnde tutan hakim deerlerin kuatmas karsnda zaaf gstermeyen bir kiilik yaps kazanmann gerekleri konuulmaldr.
202

Dier yandan da, bu sorunlarn zm sekler/batc rejimler tarafndan ynetilen mslmanlarn genel varlk problemlerinin zmyle balantldr elbette. Ancak, byle bir balantnn varl hi de mslmanlarn bu artlarda hi bir ey yapamayacaklar, baaramayacaklar anlamna gelmemektedir. Sorun elbette tek bana veya cemaat olarak "islamileme" noktasnda dmlenmektedir, slamileme ise, bu srecin gereine inanan kiiyi btn sekler balardan kurtarmak zeve, hemen imdi, halihazrda balayabilir bir oluumdur. Batllamann hedef alnd son ikiyzyl boyunca lkemizde Mslman kadnlarn giyim tarzlar, youn tartmalara konu olmutur. Osmanl dneminde saray tarafndan kadnlarn giyimlerini belirlemek zere yaynlanan genelgelerle ve Cumhuriyet dneminin kadnlarn batl tarzda giyinmesini amalayan yaptrmlarla, farkl bakmlardan da olsa islami giyim olgusu etrafndaki tartmalar hep canl kalmtr. Modern Trkiye imaj iin batl hemcinsleri gibi giyinmi kadnlarn n plana karlmasna bal olarak zellikle Cumhuriyetin ilk dnemlerinde kadnlarn rtl giyinmeleri, onlarn canl toplumsal faaliyetlerden soyutlanmalarn getiren, sulanan ve aalanan bir zellik haline geldi. O dnemlerde rtl kadnlar illegal kuran kurslarnda olduu gibi, gznnde bulunmayan faaliyetlerde younlatar. 1960'l yllarn dindarlarn grece bir serbestiye kavutuklar ortamnda rtl hanmlarn yeniden etkin kimliklerle toplum iinde roller almaya baladklar grld. 1970'li yllarda rtl gen kz ve kadnlarn saysal artyla birlikte mtesettire giyim piyasasnn oluumu balad. Tesettr olgusunun kentsel bir zellikte kendisini duyurtmas, kentli kadnlara ynelik rtl gi203

ynlerin eitlenmesini getirdi. Bu eitlenme ise mslman evrelerde, Osmanl dnemindeki kentli kadnlarn d giyimleri etrafndaki eletirileri hatrlatan tartmal eletirilere yol at. Bu olguyu yenilerde kktenci bir anlayla benimseyen mslmanlar, geleneksel rtnme tarzlarn deitirerek veya yeni modeller gelitirerek kent hayatna uygun farkl tesettr tarzlar oluturdular. Bu arada, hl "asri" olarak adlandrlan kesimlerde modern ve kapal, gnn modasna uygun olmakla birlikte "hem rtl hem de k" dedirten tarzlarda giyinen hanmlar grlmeye baland.. Varlkl evrelerde tannm firmalardan earplarla hatta trbanlarla, Avrupa'nn tannm modaclarnn imzas bulunan pardeslerle ve pahal iskarpinlerle kapal ama zengin grnml giyinmek isteyen kadnlar vard. Bu istekleri karlamaya dnk giyim maazalar pepee alyor; "tesettrl de k olabilirsiniz" gibi spotlarla reklamlarn yaptryorlard. Kentlerde balayarak kk yerleim birimlerine doru genileyen hem tesettrl hem de k giyinme eilimi, ak kadnlara tesettrn de k olabileceini gsterme ve bylece tesettr benimsetme gibi amalarla aklanyordu. niversiteli gen kzlarda grld zere, bir kesimde de Osmanl kadnlarnn abayesini artran bol pardesler giyilmeye balanmt. Geleneksel tesettr biimlerini, zellikle siyah araf koruyan evrelerde bu yeni tesettr tarzlan iddetli eletirilere uruyordu. Bu evrelerde pardes ve pardesnn abaye gibi varyasyonlar batl giysiler olarak telakki ediliyor ve "batla benzeme-htikm' erevesinde eletirilere uruyordu. Bu arada, "gz alc, gnl okayc, modayla uzlaan ve dier kesimlerdeki k hanmlarla kyafet yant204

ran" tarzda kapal giyinme anlay, baz islami yayn organlarnda eletirilmeye baland. Daha 1978 ylnda ura Gazetesinde, tesettr emrinin mtesettire hanmlardan kimilerinde gzahc renklerle adeta bir nevi modaya dnt kaydediliyor; "Biz 'gzlerden sakmlmasn' beklerken, tesettrn dikkati ekme igdsne nasl alet edildiini grdk. Bu galiba, mslman kadn olabilmeyi eksik anlatmzdan kaynaklanyordu. Baclarmza herhalde ekli retiyor ama o eklin manasm idrak edecek islami uuru vermekte yetersiz kalyorduk. (...) Bat moda mecmualanndan kesilen szde mtesettir renk ve diki anlay ierisindeki resimlere rtula earplar uydurup nerederek Mslman Kadm'na hitap ediyoruz san-dk." eklinde eletiriler getiriliyordu. (ura, 16.6.1978.) rt tarzlarndaki eitlilik, kadnlardaki rtnme eilimini endieli bir dikkatle izleyen kimi evreler tarafndan manidar bulunuyor; pardes ve araf renkleri, barty tutturma biimleri bir kliin veya hizbin sembol olarak anlamlandrlyordu. Kimi mslman cemaatlerde ise rtl hanmlara ilikin olarak "arafllar", "pardesller", "ipekbartller" gibi snflamalar yapld grlyordu. En ideal tesettrn arafla salandn savunan baz cemaatlerde pardsnn tesettr salamayaca ne srlyor, ipekbarts rtenler "gaflette" saylyordu. Son yllarda zellikle gen kzlarn pardsyle birlikte giyindikleri pantalon tartmalara konu oluyor; 'erkek giysisi'sayld iin tesettr salayamayaca savunuluyor. Bu ortamda mslmanlarn varlklarn tanmlamalar iin henz net olmayan ok ey varken, mslman kadn giyim-kuam kayglaryla snrlandran tartma ve telkinler eksik olmamaktadr. nk tesettr, hemen imdi pratie dklmesi gereken gzle grlr
205

bir olgudur. Daha nce deindiimiz gibi, mslman kadnn hem anti-emperyalist bir tutum sergileyerek modaya kar kmas, hem de "bu fitne zamannda' kocasnn yannda dardaki kadnlar aratmayacak ekilde giyinmesi beklenmektedir. Bu handikapla birlikte bir yn eliki yaanmaktadr: Tesettrl de k ve gzel olunacan savunan mslman hanmlarn dzenledii defileler renkli basna malzeme olmaktadr. Gnn modasna uygun renkte ve kesimde pards ve bartlerle tesettrl olunabileceini savunan hanmlarn, tesettr olgusunu salt 'kapal' giyim olarak algladklar anlalmaktadr. Daha etkili olunaca gerekesiyle zengin ve sosyetik evrelerde modaya uygun, 'sekin' markalarla giyinip kuanarak tebli yapmay savunan bir anlay ortaya kmtr, tslami retiyle badamayan bu anlay sonunda tesettr ve baka birok vecibeyi nemsiz sayma noktasna varmtr. Btn bu tartmalar, modernize bir toplumda slam' seen kadnn yeniden toplumsallamas etrafndaki sorunlardan bamsz deildir. Bu tartmalar ayn zamanda, gemii ile balan kopan bir toplumun "yitip gitmi" saylan deerleriyle tanarak, bu deerleriyle irtibatl kltrel retim imkanlann aratrmaya; bylece kimliini ekillendirmeye balad bir gei dneminin zelliklerini tamaktadr. Yallarn Yalnzl Srgnl Sanayi Devrimiyle birlikte icat edilen yeni toplumsal roller; ocukluk, genlik, orta yallk, yallk... Bunlardan genlik olabildiince yceltilirken, yallk da ayn oranda itici ve sevimsiz bir zellik kazand. Kendi benliini kble yapan insan, yallar hayat sahnesinin gerilerine srmekle yokoluu, hilii hatrla206

tan bu ya dnemini gndeminden karm oldu. mtiyazl yallar bir yana; dkn, maddi ve manevi ilgiye muhta yallk, en fazla bir huzurevinin konforuyla dllendirildi. Yallarn srgnl, kutsal deerlerin, maddi karl olmayan olgularn srgnlyle birlikte geldi. Bu ayn zamanda niteliin, ruhun, ebedi hayatn srgnlyd de. Materyalist sistemlerde lmn snrndaki yallk deersiz bir meta, gelecein midi genlik ise uygun bir yatrm saylr. retebilen gen insan, nnde uzayan yllar itibaryla yatrma deer biridir. Genliin iyi bir yatrm saylyla birlikte yallara ve yallk korkusu tayan ortayallara mucizeler vaad eden bir genletirme ya da gen gsterme piyasas olutu. Geri braktrlm lkelerde ocuklarla genler alktan ve sefaletten krlrken, bu insanlarn hakk olan maddi kaynaklar, yall geciktirmenin, hatta lm engellemenin yollarn aratrmalar iin bilim adamlarna tahsis edilmektedir. Gen grnmenin bunca saplant haline geldii bir baka dnem yaanmam olmal. lmsz hayat peinde koan mitoloji kahramanlarnn yerini, gen grnmek iin 'mucizeler' vaad eden kozmetik rnlerine ve estetik cerrahiye bavuran insanlar ald. Bilge ve saygn yallk, lmsz hayatn srrna eremedikleri iin, gen grnmeye alan ve dnyevi zevklere sk skya yapan yallarn sonsuz ink-rnda, umutsuzluk ve korku uyandran bir gelecee dnt. Genliin yceltmesi gibi yalln rktmesi de, aile kurumunun geirdii deiimle birlikte yrtld. Aile kurumu, henz retebilir yataki bireyler merkez alnarak, modernlemenin gereklerini yerine getirmek zere deiime urad. Bu deiim en ok ocuklar ve yallar etkiledi. ocuklar ve yallar, retebilen insanlara gre biimlenmi mekanizmada bekleyen, darda
207

kalan, yk olduu hissettirilen, tekilere uymas gereken kimseler oldular. ocuklarn ve yallarn kurban edildii bu yeni dnya dzeninde huzurevleri ve gndz bakmevlerinin suni lmle suni doumu hatrlattklarn syleyen Ali zzetbegovi, ocuk bakmevlerinde annebabasz ocuklarn, huzurevlerinde ise ocuksuz annebabalarm uygarln 'harikulade' rn ve her topyann ideali olduunu vurgularken; bu deiimi dini dnya anlaynn kayboluuna balar. Lee Comer'in deyiiyle de, yallarn toplumdan srlmesi ancak gnmzdeki gibi 'uygar' olduunu iddia eden toplumlarda olabilir. Modern ekirdek ailenin ilk ve en kahredici sonucu, yallar sahnenin arkasna itmesidir. Yzyl nce, geleneksel byk aile tipinin sanayi devrimiyle bir arada varolma mcadelesi verdii bir Kuzey ngiltere sanayi kentinde, yallarn yzde sekseninin ocuklarndan birisiyle oturduu tahmin edilmekteyken; bu oran bugn yzde on civarnda hesap edilmektedir. Aile bir zamanlar salam erkek, kadn ve ocuklarn ilgiye muhta ocuklara, yallara ve hastalara destek olmak iin alt bir savunma birimiyken, imdi btnyle yeniden retim ve tketimle ilgilenen bir birim olmutur. Topluma ekonomik katklar olmayan yallar, cansz nesnelermi gibi bir kenara itilmektedir; sistemin geliip glenmesine yaramayacak insanlara -bu reterek ve tketerek gelecee ynelen yeni ailede yer yoktur. ocuklar halihazrda retici olmasalar bile, potansiyel reticiler olduklan iin onlara harcanan emek boa gitti saylmaz. (Evlilik Mahkumlar, 296-298.) Yal ve bakma muhta insanlara bakmay zorlatran duyarszlklar, manevi yoksulluklardan kaynakland gibi hayat artlarndan da beslenir. Kentlerde ekirdek aileye gre retilmi darack evlerin tka basalnda, yal ve dknler daha kolayca yk olup karlar.
208

Geim skntsndan, daha fazla kazanmann yollarn aratrmaktan baka eylerle ilgilenmeyen insanlar giderek ylesine bencilleir ki, odalarnda bir bana lp giden yallarn varlna kimse aldr etmez olur. "Uygar" lkeler, retime ve tketime artk katkda bulunamayacak yallara "daha fazla' yatrm yapmaktan kanyorlar. Gerekte byk kentlerde yallara ynelik saldrlar, uygarlama grntleriyle birlikte oalyor. Yalnz ve yal kadnlara ynelik cinayetlerin trman, huzurevlerine talebi arttrc en nemli faktrlerden biri haline geliyor. Bat toplumlarnda binlerce yal insan, devlete bal darlacezelerde veya gururlarna dknlerse tek balarna yaama sava verdikleri odalarnda ryp gidiyorlar; Batllamann hedef alnd toplumlarda da kimsesiz olmayan yallar barndrmaya ynelik kurumlar olaanlayor. Bu toplumlarda yal ana babay 'ele gne muhta etmeme' kaygs, yallarna sahip kmay nemseten haysiyet ve vefa gibi deerler henz btnyle yok olmu deildir. Bunun yannda genellikle kentli ve tahsil dzeyi yksek, modern grnml aileler huzurevlerine ilgi gsteriyorlar. lkemizin en ok satlan renkli gazetesinin dert orta kesine huzurevin-den mektup gnderen yal ift, adreslerinin gizli tutulmasn rica ederek, ocuklarnn ilgisizliinden yaknyor. iftin drt ocuu, ylda yalnz bir kez geldikleri huzurevinde "ayak st el pp", sanki cehenneme gelmir ler gibi hemen kap gidiveriyorlarm. Huzurevinin dier yallar da evlatlarnn ilgisizlii yznden ayn znty dile getiriyorlar; "Onlar sk sk barmza basmak iin yanp tutuuyoruz ama, karmzda souk bakl, szlerimizden skldklarn belli eden yabanclar duruyor sanki." diyorlarm. 209

Bir gazetenin genlere ynelik aratrmasnda grlerine yer verilen 23 yandaki gen kzn yallara ilikin u szleri de, yallara bak asndaki rktc deimenin ifadesi oluyor: "Yallar neden sevmemiz gerektiini anlamyorum. Onlann da bizi sevdiini sanmyorum. Aslnda birbirimize kar rol yapyoruz. nceden belirlenmi rolleri oynuyoruz. Karlkl bir sevgi sayg oyunu. Oysa sylenmeyen gerek u ki, birbirimize gereksinmemiz var, nk biz onlann toplumsal rolleri iin zorunluyuz. Bizim varlmzla anne oluyorlar, baba oluyorlar, retmen ya da ynetici oluyorlar. Duygusal doyumlan iin gerekliyiz biz." (Erdal Atabek, Cumhuriyet, 23 Mays 1991.) Bu gen kzn ifadelerinden, ileride yal anne babasn huzurevinin yalnzlna terketmekte hi bir saknca grmeyecei kestirilebilir. Yallar neden sevmesi gerektiini anlamay, onlann da kendisini sevmedii ve birbirlerini sevmelerini gerektirecek hibir ey olmad inancyla ilgili. Onun iin yallarla ilikisi, karlkl karlara dayanmaktadr. Sevgisiz ve souk oluu bir yana, anlamsz bir ilikinin zveriyi gerektiren bir gelecei de olamaz. Aslnda btn problem de 'gelecek' inancna baldr. Genlie zenen olgunluktan yoksun yallk gibi, yalla ve yallara horgryle ynelen genlik de sonsuz hayat inkarlannda birbirlerini retirler. Amerikan Tipi Aile Modern bat toplumunda yaanan problemlerin aile kurumundaki deimeye balandndan szetmitik. iftlerin ocuk istememesi dolaysyla nfus donmas hatta gerilemesi, ocuk anneler, evden kaan ocuklar, ensest, boanmann art, serbest cinsel hayata bal ruhsal ve fiziksel marazlar, fuhun trman, yallann 210

ve ocuklarn ihmali gibi aile kurumunun zayflamasyla irtibatl sorunlarn, ilgili mevkileri bu kurumu yeniden glendirecek tasarlar gelitirmeye; ekirdek aile bir yana, byk (geni) aileye dn imkanlarn bile aratrmaya ynelttii grlmektedir. Amerikal sosyologlar, bu kaygya bal olarak harekete geirilen medyann yeni mesajm, neo-gelenekilik olarak adlandryorlar. Bu lkedeki yeni popler kltr, geleneksel deerlerden pozitif diye nitelendirilen"istikrar-ev-aile" geniyle; insan haklar, kadn zgrl hareketleriyle gndeme gelen bireysel zgrlklerin sentezinden olumaktadr. TVdeki popler programlarda da bu tespiti dorulayan bir ierik arlk kazanyor. En ok tutulan dizilerin klasik aile dizileri olduu aklanyor. Aile arlkl bu dizilerde neo-gelenekiliin mantna uygun olarak, kahramanlar modern olsalar da, yaplar gelenekseldir. Yani, kadnlar "zgr", erkekler "yumuak", ocuklar ise "hr iradeli". Ama, dizilerde, kplerde, izgi filmlerde ve reklamlarda ailenin nemini ve gerekliliini vurgulayan bir mesaj mutlaka kendisini hissettirir. Bat lkelerinde aileyi glendirme abalarnn en nemli nedeninin nfustaki gerileme olduunu belirtmitik. Refah dzeyi yksek bu lkelerin biroundan, lkelerindeki doulu ve afrikal gmen nfusunun art yannda kendi nesillerinin tkenecei endiesi ykseliyor, insanlarn ocuk sorumluluu yklenerek kariyerlerini ve rahatlarn feda etmek istemeyileri yznden bu problem kolayca zlecee benzememektedir. Neler yaplabilir? Her eyden nce kadnn toplumsal rolleri yeniden tartlyor. Meslek sahibi kadnn baarlan kanksand saylr. Artk kadnlann ocuklarna kar grevleri olduunu savunmak da gericilik saylmaz oldu. 211

Dnyann en nl ocuk doktorlarndan saylan Dr. Berry Brazelton, Liberation Dergisi'nin yapt syleide, aile kurumundaki bozulma ile kadnlarn sosyal konumundaki deiimi arasnda balant kurarak, u deerlendirmeyi yapyor: "ABD'de boanma oran yzde 50'yi buluyor. Asl dehete dlmesi gereken konu bu. Aileler paralanyor, ilikiler kopuyor ve anneler ocuklaryla babaa kalyorlar, ite bu yzden kadnlar alma hayatna atlyorlar. Yeni evlenenler bile, boanma korkusu iindeler. Kadnlar bir de sadece 'anne' olarak tanmlanmaktan dolay kiilik sorunlar yayorlar. Ben 35 yl kadar kadnlarn evde oturmalar iin savatm, son 5 yldr kadnlarn meslek ve aile yaamlarn nasl birarada srdrebileceklerini aratryorum." Yllarca annenin almamas gerektiini savunduunu vurgulayan Brazelton, bunun nedenlerini yle aklyor: "(Kadn) zellikle anne olarak kendisini ve bebeini iyice tamyncaya kadar evde kalmal, ideali 1 yllk bir bamllk dnemidir ve bu kesinlikle 4 aydan az olmamaldr. Amerika'da doum izni 6 haftadr ki, ok yetersizdir. Ben kadnlara ilerinde hile yapmay ve eve ok yorgun dnmemeleri iin enerjilerini saklamalarn tlyorum. Ve bir de i dn bebeklerini kucaklarna alarak bir sre (en iyisi sallanr bir koltukta) oturmalarn. Ancak bundan sonra ev ilerine balasnlar. (...) Babalarn da doum sonrasnda evde kalmalarna olanak salamak gerekiyor, isve rnei, iki hafta gibi ksa bir srenin bile yeterli olduunu gsteriyor. Ben Amerika'da bunun iin savayorum." (Cumhuriyet, 28 Aralk 1989.) u son yllarda kapitalist lkeler gibi, cinsel terrn ve zellikle fuhuun sonularyla baedemez hale gelen komnist lkelerin de aile ocann yeniden canlandrlmas gerektii grnde birletikleri; ancak, mev212

cut artlarda bunu nasl gerekletireceklerini pek bilemedikleri grld. Aile kurumu, yakn gemite Bat toplumlarnda sylendii gibi gerekten de lm deindedir; ama henz can vermemitir. Elbette Marx, Engels, Kollanta, Clara Zetkin, Strumilin, Simone De Beauvor, S. Firestone, Bertrand Russell ve dierleri yanldlar. Onlar yatakhanelerde, yemekhanelerde ve ocuk bakmevlerinde gemek zere retimle har neir, 'daha soylu ve insana yakr' diye niteledikleri etkinliklere adanm bir hayatn insanlar daha mutlu edeceini, byle bir hayatn sosyal problemleri zmeye elverili olduunu dnmlerdi. Oysa, aile yuvasndan kopu, bat inan iin zihinsel ve manevi (deruni) bakmdan da yuvasz kalla birlikte gereklemeye balamtr. Ailenin geirdii bunalmlar, dini alanda yaanan krizle balantldr. Esasnda bu ayn zamanda bir uygarlk gr sorunudur, tdeal toplum iin dinler aileyi, topyalar ise komnleri ngrrler. Modernizmin insana duyurttuu yuvaszlk hissi, "kkszlk' hissinden de kaynaklanr. En genel ve yaygn anlamyla modernleme, eskinin deerlerini iptal ederek yerine yeni deerleri yerletirmek olarak anlalr. Daha derinde bu deitirme, "eski"ye ait saylan dini deerlerin yerini "yeni ve ileri" saylan dnyevilikle snrl deerlerin almasn amalar. Ailenin ilevini yklenecek yeni kurumlann tasarlan, bu kurumun znde "dini" bir hviyete sahip oluuyla, dini dnya grnn deerlerini muhafaza ediiyle ilgilidir. "Eski"ye, yani "dini dnya grne" ait saylan aile kurumu iptal edilmedike, modernliin deerlerinin benimsetilmesi kolay olmayacakt. Bu bakmdan, ailenin yerini almak zere tasarlanan kurumlann baanszl ve aile kurumunun iptal edilemeyii, ada ideolojileri tasanlann gzden geirmeye zorlamtr. Bylelikle, yokedilemeyen aile 213

kurumuna, modern deerlerin taycs olmak zere farkl bir mahiyet kazandrlmtr. Halihazrda kapitalizmin ycelttii yeni ekirdek aile, dinin ve dini dlayan modern deerlerin gizli-ak ekitii nemli bir alan durumundadr. Bu ekimede modernizmin aile kurumunu aklayc yeni deer ve lleri dini dnya grnn karsnda snanyor. Duruma gre bu deer ve llere ekidzen veriliyor; hatta, 'dine kar din' tutumuna bal olarak bunlarn bazlar kutsallatrhyor. rnein 'annelik', on-onbe yal ncesine nazaran yeniden kut-' sal bir grev saylmaktadr. Ancak bu kutsallk, Bat'da-ki nfus sorununun gerektirdii kurmaca ve derinliksiz bir hviyete sahip grnmektedir.. Amerika'da, ailenin lmnn ilan edildii 1960'h yllarda kiilerin ve ailelerin toplumsal statlerinin gs-1 tergesi, ylda ka dolar kazanldyla llrd. inde yaadmz yllarda ise, manevi deerlere bal bir yaam kalitesinin de statlerin lmnde nemsendii grlmektedir. Trkiye'de imdilerde egemen olan, 1960'lann Amerikan tarz yaama anlaydr. Erkein ve ounlukla kadnn da ne kadar maa ald, hangi semtte ve hasl bir evde oturduu* nasl bir arabalar olduu, ocuklarm hangi okullarda okuttuu, kimlerle gidip gelindii gibi sorular sorulmaktadr. Ksa bir sre ncesine kadar yal ana-babaya bakmamak haysiyet sorunu olarak byk bir ayp telakki edilirken, gnmzde yallarn huzur evlerine terkedilmesi olaan saylmaya balanmtr. Nfusunun byk blm gen insanlardan oluan bu lkede, kimi genlik kesimlerinde 'zgr ve bamsz olma hakk' eklinde savunularak^ daha evlenmeden bir yolunu bulup aileden en ksa zamanda kopma istekleri ortaya kmaktadr.

214

Yeni ekirdek Ailenin Modernizasyon Amaz Trkiye'de ekirdek aile, Cumhuriyet sonrasndaki tevik edici ortamdan da ivme almakla birlikte, zellikle 1950'lerde balayan kentlere youn gn byk etkisiyle yaylmaya balad. O dnemden bu yana ekirdek aileyi hazrlayan ve zorunlu hale getiren artlar daha da glenmitir. Kentlere g hzlanm, evlenme ya ykselmi, bu arada deien ekonomik artlara bal olarak ayn at altnda yaayan aile bireylerinin saysnda d bagstermitir. Nitekim, 20 yl kadar nce bir ailedeki birey says 6 kadar hesaplanmken, gnmz kentlerinde bu say 1989 rakamlarna gre 4.4'e dm bulunuyor. (Milliyet, 19 Haziran 1989.) izmir'de yaplan istatistikler ise, bu kentte 4 kiilik ailenin gerekletiini ortaya koyuyor. Resmi ve gayri resmi propagandalarn ve artlandrmalarn, sosyo-ekonomik ve kltrel dayatmalarn bir sonucu olarak anne, baba ve iki ocuktan olumas hedeflenen ekirdek aile, kk kentlere hatta kasabalara doru yaylyor. Batllama ynnde meydana gelen deer deitirmeleri ve buna bal toplumsal transformasyon, biimi geni ya da ekirdek olsun, aile kurumunu yozlamaya ve zlmeye ak tutuyor. Gemi yllarda ailenin Bat'da ve Dou'da yaad bunalm reten 'cinsel zgrlk' etrafndaki talepler, lkemizin aktarmac batc 'aydnlan tarafndan imdilerde her vesileyle ilericiliin ve zgr dnceye sahip olmann gerekleri gibi sunularak, savunulmaya balanmtr. Bylece eitli alardan aile kurumunun yzyze bulunduu zlme tehlikesi ve Dou'da ve Bat'da yakn gemite bu durumun nelere mal olacan ortaya koyan tecrbeler, devleti bu zlmeyi denetim altnda tutacak yeni politikalar retmeye 215

yneltmektedir. (Aile Haftas ilan edilmesi, ailenin nemi temasn ileyen televizyon filmleri hazrlanmas, Aile Aratrma Kurumu kurulmas... gibi.) Bu yeni politikalarn, aile kurumunu her tr yozlamaya ak tutan ve zlmeye yatknlatran teki pekok politika yannda basan kazanma imkanlan, kukusuz tartlmaya aktr. Nitekim, 1990 ylnda ailenin devlet tarafndan korunmas amacyla kurulan Aile Aratrma Kurumu'nun ayn yln Aralk aynda dzenledii 1. Aile Suresi'nin Sonu Bildirisi'nde de,"Trk Ailesini eitli boyutlarda glendirmek iin yeni sosyal ve kltrel politikalar oluturulmas" hedefi vurgulanmaktadr. Ailenin canlandrlmas abas, z itibaryla dini dnya grnn bir tezahr olarak sonuna kadar ilerleme ansna sahiptir. Trkiye'de aile kurumu henz byk lde sahip olduu gcn, yaatlan (ve canlanan) dinsel/geleneksel deerlerden almaktadr. Aileyi ayakta tutmak zere dinsel/geleneksel deerlerin nemi vurgulanrken, dier alanlarda bu deerlerle mcadele edilmesi, nihayetinde aile kurumuna zarar vermekten de geri kalmayacaktr. Kald ki, yeni ekirdek aileye doru uzanan deiim dnemi, ayn zamanda dini deerlerin devre d braklmak zere iselletirildii ve organik yaplarn paralanarak atomize olduu, yani aileye kar gelitirilen bir modernizasyon dnemidir de. Bu dnemde gdml olarak ve yzeyde gerekleen toplumsal deiim, hemen her alanda kanlmaz olarak salksz ve istikrarsz oluumlar sergilemitir.. Yeni ekirdek aileye yaygn olarak geite de oklarla salanan zorlayc politikalarn nelere mal olduu izlenebilir. Trkiye'de ekirdek ailenin oluumunda bat lkelerindeki gibi sosyo-kltrel faktrler deil, ekonomik faktrler ncelikli rol oynamaktadr. Bu da, geleneksel geni aileden ekirdek aileye geii sanal klan bir 216

durumdur. nk insanlar psikolojik olarak hazrlanmadklar, deer yarglarn benimseyemedikleri bir yaama tarzna zorunlu kalabiliyorlar. rnein Bat lkelerinde aileler kariyer ve konfor gibi etkenlerle ocuktan kanyor, hatta ocuksuzluu yeliyorlar. Trkiye gibi lkelerde ise, ocuk saysn snrl tutmada daha iyi bir bakm ve gelecek salayamama endieleri arlk kazanyor. Pekok i yeri, zellikle de fabrikalar, alan kadnlar hamile kalmamalar iin uyaryorlar; hamile kalanlar krtaj yaptrmakla iten ayrlmak arasnda tercih yapmaya zorlanyorlar. Hatta, ie girerken fabrika sahipleri tarafndan ocuk yapmayacaklar konusunda kendilerinden sz alnan kadnlar, iten atlmamak iin bu amala cretsiz olarak datlan sresi gemi doum kontrol haplann ve pasl spiralleri kullanmaya zorlanyorlar. Ayrca alan kadnlarn byk ounluunun ite bulunduu saatlerde ocuklarn brakabilecei kurumlar Trkiye'de yeterince gelimi deil. Kadn alma hayatna zorlayan sistem, bununla birlikte gerekli hizmetleri vermedii iin; alma hayat Trkiyeli kadnlarn ekseriyeti iin yorucu ve ypratc, para kazanmak ve emekli olmak zere katlanlan bir yk, bir ile anlamna geliyor. Sanayilemi bat lkelerinden birounda ise kadnlara, hamileliinin balangcndan itibaren byk bir ihtimam gsterildii ve ayrcalklar, imkanlar saland grlyor. Zayflayarak kmeye yz tutan, hatta tekil yaama biimlerine dnerek byk lde ken ajle kurumunu glendirme projelerinde, kadna evi ve annelii cazip gsterecek vaadlerde bulunuluyor. Bu srada, modernleme srecinin parlak sloganlarnn silikle-tii; bireyselleme, zgrlk, bamszlk gibi modernizmi balantlanan kavramlar etrafnda farkl tanmlara ihtiya hissedildii izleniyor. 217

Feminist nc Brogger'in Aileye Dn 1973'lerde yaynlanan "Bizi Aktan Koru" adl kitabnda ekirdek aileyi eletiren Danimarkal yazar Suzanne Brogger, gelecein insannn bir komn yaants srdrmek zorunda kalacan ne srerek, yle konumutu:: "Ben sradan, l bir orta snf ailesinin ocuuyum. ekirdek aile konusundaki kendi umutsuzluum, ocukluumu mutsuz bir aile iinde geirmi olmama dayanr. stelik annemle babam, ikisi de mutsuz ailelerden geliyordu. Annemle babamn arkadalarnn aileleri de mutsuzdu. Kendi arkadalarmn ounun ailesi de mutsuzdur. (...) Bugne kadar hibir ekirdek ailenin evine ayak basp da kendi kendime, "te ben aslnda byle bir yerde yaamak isterdim" dediimi hatrlamyorum. Her seferinde kendi kendime, "Olmaz byle ey" diye dnmmdr." (Milliyet Sanat Dergisi, 15.7.1983.) Bu syleiden yaklak on yl sonra Brogger'in evlenip oluk ocua karmas ve aile kurumunu savunmaya balamas, Trkiye'deki feministleri aknla drd. Yenilerde kendisiyle bu balamda yaplan syleide Brogger, artk aileye kar olmaynn nedenlerini anlatrken, konumu bakmndan olduka nemli olan u tespitleri yapyor: . "Son yirmi ylda kitab yazdmdan beri ok ey oldu. Ben kitab yazdmda aile yaplan byle deildi, ieriden yklyor olmasna ramen hl ayakta duruyordu. Ama son yirmi ylda devlet ailenin baz grevlerini stlendi. Ama gryoruz ki devlet bu ii yapamyor... Yallar var, irkinler var... Bu yaam tr, zgr, nne gelenle birlikte olduun yaam tr sadece gen ve,zengin insanlar iindi. (...) Bugn sylemem gerekir ki aile ir218

kinlere, yallara ve hastalara bakabilecek tek nitedir. Son yirmi ylda insanlarn birbirlerine yaknln kaybettik. Aidsten sz ediyorduk, sanyorum ki son otuz yldaki cinsel zgrlk bir eit cinsel terrizm haline geldi. Bu "szde cinsel zgrlk"n, gerek bir zgrlkle sonulandn sanmyorum, aidsla sonuland. Prosesi tam olarak tanmlayamyorum ama, bundan trajedi olarak szettim. Kiisel zgrlk hepimizin hl elde etmek iin savatmz bir ey. Her zaman iimizde bulunmas gereken i zgrlktr o." (Brogger, Danimarka'da yaynlanan bir dergide de unlar sylemi: "yle bir zamanda yayoruz ki, bir ok bakmdan ihtiya duyduumuz grler gerici gibi grnyor. O zaman da insan susmay tercih ediyor. Ama ben sorunlar var olduu srece onlar ortaya karmay tercih ediyorum.") Yazarn, zgrle ilikin tespitleri yle devam ediyor: "Bence yala birlikte deien, zgrlk tutkusu deil, zgrln nitelii. Genken her eye tepkisel davranyorsun^ Aileye tepki, otoritelere tepki... Bunca yl her eyi tepkisel olarak yaadktan sonra, aslnda hi de zgr olmadn farkediyorsun. nk sen kendini hep kar olduun eylere gre tanmlamsn, tte o zaman kendi i zgrln bulmaya alyorsun. zgrlk, zorunluluu kabul etmek olarak tanmlanabilir. Yani istediin ilikiyi seme konusunda zgrsn. Ama o ilikiyi durmadan krmaya, bozmaya zgr deilsin. Karndakini aldatmaya zgr deilsin. " "nce kadnlar benim bir ocik sahibi olmamdan ok byk d krklna uradlar. Bunun niye byle olduunu bilmiyorum ama... sonra bir erkekle bir iliki yayorum... dier kadnlarn benden ne yapmam istediklerini bilmiyorum, gerek bir yaam yaamamam m 219

acaba? (...) lk kitaplarmn hepsi, kiisel sorunlarmn d dnyaya toplumsal sorunlar olarak sunulduu atmalarla doludur. Fakat yle bir nokta geliyor ki, bu gr artk tutmuyor. Bakaldrnn insann kendisine ynelmesi gerekiyor, ite buna, 'dncelerinden vazgemek' diyorlar. (...)... son yirmi ylda gerekten kadnlar ok byk deiiklikler geirdi ve imdi kadnlarn kabul ettii tr evlilikler annelerimizin, bykannelerimizin kabullendii evliliklerden ok farkl. imdi genler de d krkl iindeler, bugn gen kadnlar gerek ilikiler istiyorlar, aile yaam istiyorlar, istikrarl bir aile yaam ve ayn zamanda kariyer istiyorlar. (...) Sanyorum feminizm ve zgrlkten sz etmemiz gerek, bir de gereklerden, gerek de u: kadnlar gerekten evlenmek ve o cuk sahibi olmak istiyorlar." (Kadnca, Haziran 1991) Tevhidi Ailenin Gereklilii Modern dzenler, bir meslek sahibi olmaya, mesleinde ilerlemeye tevik edilen, hatta buna zorunlu tutulan anne-kadnlar iin bir yn sorunu zmsz brakmaktadr. Mesleine arlk veren kadn genellikle, ocuunu ve evini ihmal etmek zorundadr. ocuunu ve evini ilk plana almas durumunda ise, meslek hayatnda kesintisiz bir izgiyi srdrerek baarl olma, ilerleme ans zayflamaktadr. Modern ekirdek ailenin meslek sahibi kadn ocuu ve evi arasnda seim yapmaya zorlay, bu kuruma ynelik eletirilerden biri durumdadr. Anne olan meslek sahibi kadnn ekirdek ailede yaad zmszlk, bu kuruma ynelik iddetli eletirilerin yannda, Amerika'da Mormonlar'da olduu gibi, po-ligamik aile dzenini savunmaya bir neden olabiliyor. Mormonlar, tek erkekli-ok kadnl aile dzeninin meslek sahibi kadnlar iin huzurlu bir aile yaamyla baa220

rh bir meslei, dayanmayla bamszl birletirebileceini ne sryorlar. (Mmtaz Soysal, ada Harem, Milliyet, 24.5.1991.) Ne var ki, rollerin ve ilkelerin yeterince belirlenmedii, kan balan olmayabilen ok kiinin kesinlikten ve ahenkten yoksun katlm zerine kurulu, karlkl yardm ve paylamay esas alaca umulan komnal deneyler ancak marjinal klar olmakla kalrlar. Btn bu araylar, ailenin gemite ve daha net olarak gnmzde tevhidi ilkelere gre biimlenmeyiinden ileri gelmektedir. Tevhidi aile baskc, bencil, duyarsz, kat, btnyle ie dnk, ksr ve boucu bir kurum olamaz. Tevhidi ilkeleri yaatan aile, insanlarn bireysellik ve kollektivizm balamndaki araylarnn dengeli, kendi iinde ve darya doru tutarll olan ve denenmi cevabdr. Gemite toplumda erimek adna ortak yaama modellerinin peinde koan, bunun ardndan ok gemeden toplumu kmsemeye balayarak bamsz atomlar olarak varolmann yoluna den insanlar, imdilerde serbest ilikilerin zararlarndan ve aile kurumuna dnmekten szetmeye baladlar. Btn kehanetlere ramen aile lmediine ve varlnn deeri anlalmaya balandna gre, onu gemiindeki zaaflarndan ve gnmzdeki modern deerlerle urad anlam kayplarndan kurtararak glendirmenin gerekleri zerinde dnmek kanlmaz olmaktadr. Ailenin yaad problemlerin gereki zm bu kurumu anlamsz bularak iptal etmekle deil, zayf noktalarn glendirmekle mmkn olacaktr. Bu konuda verilecek rneklerden mahrum deiliz. Mslman toplumlarda ve "nc dnya"da gnmzde de rnekleri yaayan geleneksel geni aile, tevhidi ilkelerle ilikileri yeniden gzden geirildii ve bylelikle kusurlarndan arndrld takdirde, modern a st retken ve gelitirici aileyi yeniden ger221

ekletirecek ilkelere yakn durmaktadr. Tevhid, 'Allah'tan baka ilah yoktur" ifadesine inanmak ve tanklk etmek demektir. Tevhidin ilkeleri, ksaca yle sralanabilir: slam'n z demek olan tevhid gereklii, Allah' tek, mutlak, yce, yaratc, here-yin sahibi ve yneticisi olarak kabul etmektir. Bu noktada gereklik, yaratc ve yaratk olmak zere ikiye ayrlr. Realitenin iki snf arasndaki iliki, yaps itibaryla dnseldir. Buna bal olarak insan anlama yeteneine sahiptir. Kozmosun doas amaldr, Yaratcs'nn amacna hizmet eder ve belirli bir dzeni gerekletirir. Dnya (ve insan) bo yere yaratlmamtr ve bir rastlantnn eseri deildir. Herey bir ama iin yaratldna gre, bu amacn anlalmas mekanda ve zamanda mmkn olmaldr. Buna bal olarak insan kendisini, arkadalarn ve toplumunu, doay ve evresini, kendinde ve onlarda ilahi modeli ya da emirleri gerekletirmek zere deitirme kapasitesine (yeteneine) sahiptir. Bu kapasiteye binaen insan lahi retiye itaat etmek zere kendisini, toplumunu ve evresini deitirme ykmll altndadr. (smail Faruki, Tevhid, nsan Yaynlar, 1987, sf 22-28.) Sonu olarak tevhidi dnya grnde hayat dnyevilikle snrl deildir. Dnyevi yaantsn da geree, gzellie ve iyilie nem vererek kusursuz yaamaya zen gsteren mslman iin asl hedef, doaln stndeki akmlktr. Ancak bu aknla varmann yolu, dnyevi hayat da gereince kusursuz yaama abasndan gemektedir. Her alanda tevhidi ilkelerin gereklemesi, mslmann en yakn ve temel devi olmaktadr. En temel ve blnmez bir iliki birimi olarak Tevhidi ilkelerin biim verdii aile, de Allah'n rzasn kazanmay her trl hevesin ve otoritenin stnde tutmakta222

dr. Aile kurmak zere yaplan evlilik, yalnz birbirleri iin rt, dost ve yardmc olarak tanmlanan kadn ve erkein meru biraraya gelme zemini olmakla kalmaz. Bu bala birikte insan ilikileri, gelierek kozmik dzene varan iice ilikiler ynnde harekete geirilir. Bireyin toplumsallamasnn gerek temelleri de bu kurum iinde atlr. Aile kurumuyla birlikte kadn-erkek, ebeveynocuk, birey-aile, birey-cemaat, aile-aile, aile-cemaat gibi farkl iliki dzeyleri cevvaliyet kazanr. Maddi ve manevi alardan btnlenen iliki dzeyleri, kozmik alemle ve nihayet 'tevhid'le olgusal bir btnlk arzeder. Bylece denilebilir ki slam'n ngrd aile, tevhidi dnya grnn pratie dklmesinde en temel bir sosyal birim olduu gibi; tevhidi dnya gryle hareket edilmesi durumunda bu aile modeli zaten kendiliinden gerekleir. Rahmetli smail Faruki, 'tevhid' inanc ve aile kurumu arasndaki ilahi ba yle aklamaktadr: "Evlilik, ahlaki emirin byk bir ksmnn maddeleri olan insan ilikilerinin geni bir an meydana getirir. ocuk yapma, sevme, destek olma, danma, rehberlik, eitim, yardm, dostluk grevleri kiinin ilk nce ailesinin bireylerine kar yapmas gerekenlerdir. "Hsmlk" ya da akrabalk kategorisi, Allah'n Kur'an'daki sosyal emirlerinde byk ehemmiyetle tasvir edilir. Ksacas bir kii, slam'n aileyi ilahi iradenin yerine getirilmesinde vazgeilmez birey olarak dikkate aldn syleyebilir. Ve, bu yerine getirme olmadan tevhid olmaz. Allah' Bir ve Tek Tanr olarak kavramak, O'nu, iradesinin ve emirlerinin insan iin gerekli, iyi ve gaye olduunu kavramak anlamna gelir. Tevhide taraftar olmak, Allah'n emrini gerektiince yaamaktr ve byle yapmak emirlerde gizli olan derleri aa karma, gerekten varolan malzemeleri farketme aray anlamna gelir. Btn bunlar
223

birbirleriyle mantksal olarak balantldr ve birbirlerinden ayrlamazlar. Bir ksmn ihmal ederek br ksmn yerine getirmek mmkn deildir. Allah gerekten sadece bu deerlerin gerekletirilmesini emretmemi, bunlarn yerine getirilecei metodu gstermi ve esaslar belirlemitir. Bunlar, aile ve onu ykselten akrabalardr. Her ikisinin gereklilii akla yakn olarak tespit edilebilir. Allah'n onlar belirlemesi, onlann akli gerekliliinin bir delilidir. Bunun iin, aile olmadan tevhid olmaz." (Tevhid, 151-153.) Tevhidi dnya grnn biim verdii aile modeli, insanlarn doumdan lme kadar kendilerini organik bir btnn paras saymalarn mmkn klmaktadr. Bu aile ortamnda sevinler gibi kederler de paylalabi-lir. Gsz, hasta ve sakatlar bakm ve ilgi grrler. Aslnda bu aile modelinin en belirgin zellii, yardmlama ve paylama esasdr. Bunun yannda, kuan bira-raya gelebildii geni aile, olumlu geleneklerin gelecee intikalini salayabilir. Bylece salanan bir sreklilikle kuaklar arasndaki kopukluun aclan yaralayc boyutlara ulamaz. z retkenliin, insani ilikilerde dert-leme ve danmann, sevgi sayg ve zveri gibi deerlerin yaama zemini bulabildii kadanyla tevhidi aile, yabanclamaya, anomiye, bencillie ve yalnz kalmlk duygusuna, retim ve tketimde savurganla, kadnlarn i hayatnda smrlmesine ve_ev hayatnda bunaltlmasna, kuaklar arasndaki kopuklua, ocuklann krelere ve yallann huzurevlerine terkedilmesine kar uygun bir cevap sunabilir. Geleneksel geni ailenin kkl baz adetlerinin tevhidi dnya gr asndan tashihe ihtiya duyduunu da tekrarlamalyz. rnein bu aile ortamnda bireylerin karlkl konumlannn gzden geirilmesi gerekebilir. zellikle, "gelin" ve "e" olarak kadnn konumunun
224

tashih edilmesi suretiyle bu aile modelinin gnmz artlarna aktarlmasnn bir yolu bulunabilir. Trkiye'nin dousunda yaygnlkla grld zere geni ailenin, evin gen gelinini acmasz bir hizmet ve itaat arknda istemesi, bazen kaynpeder ve kaynvalide yannda 'gelinlik' adna oturmasnn, konumasnn ve yemek yemesinin, ocuklarn sevmesinin ayp sayls... gibi slam'la badamayan ezici adetleri bulunmaktadr. Karadeniz Blgesinde ise ev ileri gibi dar ilerinin de arlkl olarak kadna yklenegeldii bilinir. Bunlarn yannda geni ailenin kadnlarla erkeklerin ve gen kuakla baba veya bykbaba arasndaki iletiimin olduka kopuk olmas gibi zellikleri dzeltilmelidir. Aile bireylerinin biraraya gelme imkanlar yannda, tek bana kalabilmeleri de salanmaldr. Geleneksel geni ailenin olumlu zelliklerinin gnmz ailelerinde bir ekilde gereklemesi durumunda, ruhsal hastalklara yol aan yalnzlklar, bireysel ve sosyal hayatta karlalan zmszlkler, (aile reisinin yanl otorite kullanm, baba ve evlatlar arasndaki kopukluk, gelinlerin ezilii ve kadnlarn geri planda kal gibi kimi hususiyetleri gzden geirilerek tashih edilen) geni ailede bir cevap bulabilir. Bu ailede anne-babaocuklarn yannda bykanne(ler) ve bykbaba(lar); erkek ve kzkardeler, amcalar ve daylar, halalar ve teyzeler bulunabilir. Yallar lm beklenen sntlar gibi muamele grmezler. Genler, konut ve gelir problemleri yznden evliliklerini epeyce ileri yalara dein ertelemek zorunda kalmazlar. Kalabalk bir ailede gen iftlerin ihtiya duyaca, aslnda her bireyin ihtiyac olan mahremiyet ise, konut mimarisine dikkat edilerek salanabilir. Bylece, gnmz kentlerinde ortalama 70-80 metrekarelik bir dairede yaayan ekirdek ailenin yallar dlayc yaklam225

na gsterilen bir gereke olarak, gen iftlerin mahremiyeti iin yallar uzak bir mekanda yalnzla terkedilmemi olur. Konut mimarisinin yannda grg kurallarna riayet, ailedeki teki bireylerin de ihtiya duyduklar zaman yalnz kalmalarn mmkn klabilir. Byle bir ortamda aile bireyleri birbirlerinden aldklar destekle, aksatma ve yrtememe kaygs duymadan eitli almalara girebilirler. Bu destek evin kadn iin de geerli olacaktr. zellikle kentlerde ev ileri ve ocuk bakmnn kadnn btn hayatn, gnnn btn saatlerini dolduramayaca aktr. Zamannda yeteneklerini gelitirmeyen bir kadn, ocuklar byyp de evle ilgili sorumluluklar azaldnda, evresini de etkileyen tezahrleriyle, bir ie yaramazlk duygusuna kaplmaktadr. Geni ailenin, annenin genliinden itibaren gnn belli saatlerinde kendine vakit ayrmasna imkan tanyan bir zellii canlandrlabilir. Bylece, herhangi bir bilim ve sanat dalnda uzmanlamaya, sosyal bir almaya katlmaya hevesli ve bu ynlerde kapasiteli olan kadm, birka ocuu bile olsa, ocuklarn huzur iinde brakt gvenilir ve sevgi dolu bir ortama kavumu olur. Geni ailenin gerekletirilemedii durumlarda, bu tr talepleri ve asgari mterekleri olan kadnlarn biraraya gelerek oluturacaklar dnml ocuk bakm gibi zmlere bavurulabilir. Bu projelerin profesyonel bir nitelik kazanmas iin gerekli eitim ve retim imkanlan aratrlabilir. Geni aile ortam, mimari projelerin dikkatle hazrlanmas durumunda bireylerin ve bencillie srklemeyen bir bireysellii yaama ve yalnz kalma isteklerini de karlayabilir. Bunun yannda birey, yaknlarnn desteini ve ilgisini her zaman yanbanda hissedecek ve onlann kendisine ihtiya duymalar halinde elinden geleni yapmaktan kanmayacaktr. Ayn ey iftler iin de ge226

erlidir. Ancak, burada unu belirtmeden gememeliyiz: slam'da ailenin yaps geni aile veya ekirdek aile olacaktr eklinde kesin bir hkm sz konusu deildir. Geni aile gibi ekirdek aile de, mslman toplumlarda teden beri grlen bir aile yapsdr. Akrabalara, anne ve babalara kar sorumluluklara dikkat edildii takdirde, ekirdek aile de islami ilkelere uygun bir hviyete sahip olabilir. Bunun yannda her geni/geleneksel ailenin islami ilkelere dikkat edilen bir rneklie sahip olmadna da deinmitik. Tabii ki tevhidi aile feodal deerlerin taycs bir kurum deil, sevgi ve sayg reten bir ocaktr. Kk apartman dairelerinde islami ilkelere haiz geni aileyi gerekletirmenin byk glklere neden olduu gnmz artlarnda, bu konu zel bir duyarllkla ele alnmaldr. Drt kiiye gre tanzim edilen apartman dairelerinde birka kuan birarada yaamas durumunda, fiziksel ve ruhsal problemlerden kamlamaz. imdiki kentleme artlarnda neler olabilir? Belki, birbirine yakn dairelerde yaamak suretiyle ana babaya kar grevleri yerine getirmek, akrabalk ilikilerini korumak mmkn olabilir. Uzun vadede yeni konut ve evre projeleri gelitirilmesi gereklidir. Ancak bunlar gerekletirmek, her eyden nce birey olarak ana baba haklarn, akrabalk ve komuluk haklarn gzetmeye nem veren, neyi niin istediini bilen salam bir kiilik yaps kazanmakla ilgilidir. Aksi halde ortak bir at altnda yaarken birbirine yabanclaan insanlar haline gelinebilir. Kukusuz, aile kavramnda meydana gelen deimeler, kltrel kimlik problemleriyle yakndan ilgilidir. Kltrel kimlik insann insanla, toplumla, doayla ve eyayla, dnyayla ve evrenle ve nihayet Tanr ile ilikilerine aklk kazandrr. Aileye ilikin grmz, hayat
227

grmzden bamsz deildir. Soyut insan sevgisiyle yetinen Hmanist Bat toplumlarnda aile kurumunu canlandrmak iin gayret ediliyorsa, bunun nedeni, baka hibir kurumun ve devletin teebbslerinin ailenin kmesiyle oluan boluklar doldurmaya, bu balamda meydana gelen hasarlar onarmaya g yetiremeyiidir. Douda ve Bat'da uygulamaya sokulan kollektif evler ve komnler, ideologlar ve protestocu genleri hayal krklna uratt ve bu arada nice kuaklar yitirildi. Toplu yaama, toplum iinde erime zlemini temsil eden kolektivizm, topluma kar grevleri btnyle reddeden an bireycilikle sonuland. Her iki durumda da insan sevgisinden, insanla kar vazifelerden szedilmektedir. Ancak, bu tr (topik) bir sevgi anlay son tahlilde soyut bir zellik arzetmekte ve pratie dklme aamasnda insanlar maddi ve manevi bakmlardan ortada kalmaktadrlar. Aile ise somut sorumluluklar ykler ve somut bir kurumdur. Ve, Susanne Bronger'in de dedii gibi aile yallara, irkinlere, sakatlara ve yoksullara yk-snmeden, efkat ve ilgiyle yardm elini uzatabilir, sonuna kadar yardm edebilir en gerek kurumdur da. Gerekten insanlarn komnlerde olduu gibi canlan sklnca balann alp gidemeyecekleri, rastgele hareket edemeyecekleri balayc ve emek isteyen bir kurum olarak aile, topyalann salayamad z denetimi ve disiplini salayan dini/tevhidi dnya gryle birlikte gerek tanmn bulur ve kendisine ekidzen verebilir. Bu kurum, insanseverlik gibi kulluun da somut olarak gelime ve gerekletirme ortam bulduu ve snand gerek, blnmez tek sosyal iliki birimidir. Bu yzden de ailenin glendirilmesinin ve varln borlu olduu, yokluuyla zdrap duyduu tevhidi deerlerin canlandrlmasnn gereklilii, evsizliin bunalmlarn yaayan insanlk iin varlksal bir nem tamaktadr.
228

Toplu Konutlarn Evsizlii


iimde ve evlerde balkon Bir tabut kadar yer tutar amarlarnz asarsnz hazr kefen ezlongunuza uzanan l Sezai Karako

iinde yaasa da yaamasa da toplu konutlar, gnmz kentlisinin sknt duyduu ama karsnda aresiz kald bir vaka olup kmtr. Sanayilemeye ve nfus artna bal olarak salksz bir byme gsteren kentler, toplu konut ad verilen duygudan yoksun beton bloklarla kaplanarak adeta doadan kopartld. Ailelerin yanyana ve stste dairelerde toplu olarak birarada yaamalarn hedefleyen "sosyal" konutlar, insan doadan olduu gibi 'teki" insanlardan da yaltt. Birbirinin benzeri sitelerde ayn planl dairelerde, benzeri problemlerin kuatmasyla mutsuz ve asabi insanlar, mutlu ve huzurlu olmann yolunun 'satn almaktan' geeceine inandrldlar. Para, kredi, yatrm, taksitle alveri imkanlar... Bunlar, televizyon seyirciliinin yokettii ev sohbetlerinin yerini alan snrl konumalarn balca konusu oldu. Toplu konutlarn getirdii yalnzlklar, televizyon kanallarnn ve eya deiimlerinin tasallutuna terkedildi. Mimarlk renimi grdmz yllarda bir sosyal konut projesi zerinde alrken, bize sosyal konut diye retilen mekanlarn nelere yol aabildiim anladm ve hayatmda hibir zaman sosyal konut projesi izemeyeceimi dndm. Sosyal konut sadece mekan en fazla nasl kstlayabileceim, bir arsaya nasl mmkn olduunca en fazla sayda insan yerletirebileceini aratryor; bu arada, bu konutlara yerleebilecek insan saysn da genellikle anne-baba, iki ocuk veya en fazla ocuk 229

olarak snrlandryordu. Ne yal insanlara gerekten yer vard bu konutlarda, ne de yaayacak insanlarn hayat grlerine, deer yarglarna... Yallar bu konutlarda ancak birer snmac olarak bulunabilirlerdi. ocuklar bu konutlarda kk yata ihtiyarlayacaklard. nsanlarn ban sokabilecei bir at alt, hepsi o kadar! Gerekten insan dnmeden, nemsemeden hazrlanm projeleriyle, daha ok kiiyi barndrmay amalyorlard belki ama, doadan ve insandan kopuk duygudan yoksun ifadeleriyle, insan varln dnmyorlard. Tpk, yapsat mteahhitlerin, ibitirici emlaklarn ve szde eitim grm mimar ve mhendislerin imzalad sosyal ve modern diye nitelenen, gerekte ise olduka anti-sosyal klmaya msait hcrelere benziyorlard. iinde yaayacak insanlara ilikin hi bir hususiyete nem verilmeden, en ucuza gelecek ekilde yaplveriyorlard. Sahipleri, 'nasl olacak' diye deil de, 'ne zaman bitecek?' diye soruyorlard. Toplu konutlara 'insan silolar', 'hcre', 'kafes', "kmes' gibi adlar takl, bouna deildir. ok eskilere uzanmayan bir gemite, ailenin zel yaantsyla topluluk ilikileri arasndaki iliki ve balantlarn ilkelerini belirleyen mahremiyetin yerini, ev hayatnn d dnyaya byk bir duyarszlkla kapall anlamna gelen bir yaltlmlk, blnp paralanmlk, fiziksel olduu kadar ruhsal bir ie dnklk ald. Aile iindeki bireylerin de birbirleriyle kopmasn hazrlayan bir bakalamd bu. Kk konutlarda hem birbirleriyle ili dl hem de birbirlerine tahammlsz insanlar yaamaktadr. Bu konutlarda ocuk yetitirmek bal bana bir problemdir. Karlaca veya aralar tarafndan ezilecei kaygsyla sokaa braklmayan ocuklar, evlerde de yaramazlk yaptklar iin sulanp azarlanyor ve televizyondaki rastgele programlarn oyalamasna terkediliyorlar.
230

Mutfaklar, banyolar, elektrikli aletler, prizler, sert kenarl mobilyalar ve zellikle balkonlar, ocuklar tehdit eden kaza kaynaklardr. Btn uyar ve cezalara ramen denetim altna alnamayan ocuklarn grltleri, komuluk haklarna tecavz saylmaktadr. Bylece, tasarmlarnda hi hesaba katlmayan yallara benzer bir ekilde ocuklar da sosyal konutlar tarafndan kaale alnmamaktadrlar. Yaad mekan seme, hi olmazsa yeniden dzenleme imkanna sahip olamayan insanlar, btn direnmeleri eriten artlarn zorlayclnda, bu mekanla birlikte gelen snrlamalara teslim oldular. Kr amac gden ksr tasarml dairelerde yaamann mahkum edici ve sinir bozucu kurallar, toplumsal ve zel yaantlarn asl belirleyicileri olma konumuna gelmitir. Bylece, yallara sayg duymay ve onlarn etrafnda kenetlenmeyi esas alan, komuluk ve akraba ilikilerine, cemaatlemeye ve kul hakkna byk nem veren; ocuk yetitirmeyi her trl retimin stnde deerli bilen, (gmenlik durumunda hemehrilik ban korumak iin kente uyarl zel faaliyetler gelitiren) aileler iin bile, bu toplu konutlarn, kk apartman dairelerinin felsefesine uygun deimelere uramak kanlmaz oldu. Bireylere seme hakk tanmayan, insanlar sr yaratklar gibi ele alan bu yaplanma, ille de bir veya iki ocuklu, kadnn da erkek gibi alt bir aile tablosunu ne srer. Bu aile dzeninde ocuklarn i rahatlyla emanet edilebilecei yallar bulunmad ve bulunmas da pek istenmedii iin, ocuklar gvenlikten yoksun krelere ve bakclara terkedilir. (alan kadnlarn birou ocuunu kaynvalidesine brakarak ie gitmektense, ocuk dogurmamay veya iinden ayrlmay tercih eder olmulardr.) 231

Sanat eletirmeni ve romanc John Berger, modern kentin kiilikten yoksun bir talihsizlii dayatmak suretiyle insan insanlktan kardn ifade eder. "Bizim zamannmzdan nce hibir zaman insan bu kadar ok yersiz yurtsuz braklmad." diyen yazara gre bunun nedeni, balangta dnyann merkezi olan "ev"le, imdiki karl olan "bina" arasnda pek az iliki olmasdr. Gerekten de gnmz kentlerinde mslman birey iin byk nem tayan 'cemaatleme' hedefinin manevi engeller kadar fiziksel engellerle de kuatldn syleyebiliriz. Yeni kent hayatnda kutsal deerlerin mihveri nemi, dindar bireyin ruhsal dnyasn altst edecek aidiyatlarla tehdit edilmektedir. Gemite geni ailenin ve mmetin bir yesi olan birey; birka on yl iinde kendini bir milli devletin vatanda olarak ekirdek aileye dnen aile ortamnda bulmutur. Bu ortamda kentler gibi evler de, insana bu dnyadaki faniliini hissettirirken, ona yaratcs karsnda grevlerini ifa etmesi iin srekli uyanlarda bulunma zelliklerini yitirmilerdir. Yeni ekirdek aileye gre tasarlanm, sekler dnya grnn ilkelerini yanstan konutlar, genellikle fkha gre yaamaya gayret eden mminleri kendi snrlar iine ekmekte, sekler bir hayat tarzna zorlamaktadr. Allah' unutan bir mimari anlay, kaba saba beton bloklarn kuatmasnda insan olduu gibi doay da tahrip etmekte, kirletmektedir. Geni insan kitleleri iin toplu konut denilen hcrelerde yaamak, kanlmaz bir tercihtir. nsanlar bu konutlara balarn sokmaya mecbur olsalar da, bu gri hcrelere 'yuva' olarak katlanmann zorluklarn da yaamaktadrlar. Ev ya da yuva, ksa sre ncesine kadar kesinlii olan tanmn yitirerek mulak bir ifadeye brnmtr. (Kim iin, kimler iin, ne iin yuva? Nereye kadar yuva?) Evin geirdii anlam deimesi, aile yuvasn232

dan kopula ve daha derinde bat insan (ve batllaan insan) iin manevi (gaybi/deruni) bakmdan da yuvasz kalla birlikte gereklemeye balamtr. Bu yuvaszlk (evsizlik), sosyal yaam dnyalarnn oulculuundan kaynaklanan honutsuzluklarn bir ifadesidir. Dorusu, bal bulunduu, ait olduu mutlak dzenin kaybedildii srete birey, kiiliinin zerinde ina edildii salam zeminden yoksun braklmtr. Modernizmin hayata ilikin birlikten ve ahenkten yoksun bak asnn egemenliiyle gelen bu evsizlik, ba sokabilecek bir at alt yoksunluundan nce, bireyin evrende kendi varlm yeniden tanmlamasnn (veya tanmlayamamasnn) skntlarn anlatr. Modern toplumun srekli yerlerinden yurtlarndan edilen kesinlikten, belirlilikten, istikrardan ve btnlk duygusundan yoksun insanlar, hereyin srekli deiim iinde bulunduu bir dnyada kendilerine yurt edinebilecekleri bir ke de bulamazlar. Bilinlerin rasyonelletirilmesiyle birlikte modern sosyal yaamn evsizlii en tahripkar ifadesini din alannda bulmutur. Bir yandan dinin inanlrln srekli tehdit altnda bulunduran modern toplum, te yandan hayatn anlam ve hedefi etrafndaki sorulara dinin verdii gibi tatminkar cevaplar verememitir. Bu sorunlara bal olarak, sosyal evsizlik sorunu fizik-tesi (gaybi) bir yapya brnerek, evrende evsizlik sorununa dnmtr. (Modernlemenin getirdii 'evsizlik' zerine, bkz. Peter L. Berger, Brigitte Berger, Hansfried Kellner, Modernleme ve Bilin, Pnar Yaynlar, sf. 202204.) Kar kltr hareketleri, modernizmin neden olduu honutsuzluklar zmleyeceklerini iddia ediyor ve bireyin kendini yeniden evinde hissedecei ynnde vaadlerde bulunuyorlar. Ne var ki, son tahlilde bu hareketler rn olduklar modernliin kendi iindeki geliim
233

izgisine uyarlanyorlar ve modernizmin zayflayan bnyesini glendirici bir rol stlenmi oluyorlar. Bu srada yersiz yurtsuz birey daha bir keye sktn hissederek kurtulu umudunu iyice yitirir hale geliyor. Evrende evsizlik problemini zmleyemeyen insan, evinde veya sokakta, yalnz veya kalabalk iinde, zihinsel ve fiziksel olarak yabancln yuvaszln duyar. Yuvaszlk duygusu, mslman sufilerin sreklilik zelliine sahip gurbet temalarndan ok farkl olarak, kiiyi hereyin b, anlamsz ve sama olduu dncesine dein gtrr. A. Zijderveld'n deyiiyle, artk eve dn mmkn deilse, yabanclama tahamml edilemez hale gelir ve sosyal fonksiyonunu btnyle olumsuz ynde gerekletirir. Kukusuz yuvaszlk hissini, yabanclamay duyurtan kltrel deime veya blnme, gnmzn modernizasyondan ynelen tehlikelere ak mslmanlar-n ve islam kltrn de ilgilendirmektedir. Yeniden mutlak dzene kavumak, modern kentlerin deerleri izafiletiren, btnlk bak paralamaya kurulu arknda nasl mmkn olacak? Ekonomik gleri olsa bile, kltrel bamszla sahip olamayan mslmanlar, modernizasyonun yuvasz brakan etkilerini kentlerinde, evlerinde ve kiiliklerinde yaamaktan kurtulamyorlar.. Modern kent hayatnn getirdii bir ok kurum gibi toplu 'sosyal' konutlarn da sekler bir ifadesi olduunu syleyebiliriz. Dini ve dnyay ayran, zel ve toplumsal hayata ilikin yeni kurallar koyan, hayatn mihverine ibadet merkezleri yerine borsalar ve stadyumlar yerletiren modernlik, kutsal olan arayp bulmay, tanmlamay ve yaamay btnyle bireysel abalara brakm; daha dorusu bireyin bu ynde abalara dmemesi iin elinden geleni yapmtr. Bat lkelerinde kentlere gn youn olduu d234

nemlerde bavurulan toplu konut uygulamalar, bu konutlarda yaamann insanlar nasl olumsuz etkilediini ortaya koymutur. Kentlerin kenarlarna kurulan kimi toplu konut merkezlerinde birok daire bo kalrken, toplu konut blgeleri, su ileme oran yksek blgeler haline gelmi; bu konutlarda yaayanlarda psikolojik sorunlar ortaya km; sonunda yle olmutur ki, baz lkelerde toplu konutlar yklmaya balanrken, kimilerinde de bu vesileyle kent yenileme projelerine gerek duyulmutur. Post-modernist akmlar, modarnist ilkelerle ekillenen konut mimarisi ve ehircilik tarzlarna youn eletiriler getirmeye balamlardr. (Postmodernizm, Jameson, Lyotard, Habermas, Zeka, Ky yaynlar, 1990.) Trkiye'de ise zellikle I980'den sonra toplu konut yapmnn byk bir hz kazand gzlenmektedir. 1984 ylnda karlan Toplu Konut Yasas'nn ardndan, Toplu Konut Fonunun devreye girmesinden sonra 10 bin, 20 bin, 30 bin, 40 bin konutluk projeler gerekletirilmeye baland. lk nemli toplu konut projelerinden biri olan Bat-Kent'i, lkenin her yannda Gney-Kent, Ege-Kent, Dada-Kent gibi adlar tayan toplu konut projeleri izlemeye balad. Dnemin hkmetinin en nemli propaganda malzemelerinden biri olan toplu konut kredilerinin tkand iki yl boyunca, binlerce toplu konut kooperatifinin inas durdu. 1989 ylnda karlan yeni bir ynetmelikle, paras olmayanlarn deil bir yuva, ban sokabilecei sradan bir at altna sahip olmas bile hayal oldu. Toplu konutun, sahipleri tarafndan 'yuva' deil, 'mal' gibi grldn syleyen Mimar Cengiz Bekta, bu grln nelere mal olduunu yle anlatyor: "nsanlar beton kutularda yalnzla itiliyor. Trkiye'nin sorunlaryla ilgisi olmayan insanlar retiyoruz. On yl 235

sonra o insanlar ok daha byk sorunlara yol aacak. Viyana'da bu tr bloklar yapld, sonra yeni bir meslek tredi: Sosyal doktorlar. Biz kimiz, neyiz, bunlar gzetilmeden tek elden kmasna ayn tip konutlar retiliyor. O zaman bu yuva olmuyor, mal oluyor. Kltr kirlenmesi yaanyor. Felaket tellall yapmak istemiyorum, ama kentlerimizin geleceini iyi grmyorum. Byk sorunlar yaanacak. lkeye yabanc, garip kuklalar gibi olacaz." (Trey Kse, Konutlar Toplu, nsanlar Yalnz, Cumhuriyet, 11.11.1990.) Toplu konut arz elbette ki sokakta kalmaktan kurtulmaya alan gmen ve dar gelirli insanlara yneliyor. lke nfusunun byk bir blm iin, yksek ve gne almayan, ounlukla yeterli yeil alandan yoksun konutlann insann fiziksel ve ruhsal saln nasl tehdit ettiinden szetmek, lks kaabilir. Ne de olsa en azndan kentlerin tesinde berisinde sanki bir rpda bi-tiveren gecekondu mahallelerini yoketmek amalanmaktayd. Ama, toplu konutlar ykseldike gecekondulama sona ermedi. Tersine, gecekondu sakinleri toplu konutlarda yaamaktan kandlar. Mimarlar ve sosyal bilimciler, altyap sorunlar bir yana, "az gelimiliin" rn olarak tanmlanan gecekondunun, bir "modernleme", "uygarlama" iareti saylan topukonutlara nazaran daha "insani" olduu noktasnda birlemeye baladlar. nsann manevi boyutunu yadsyan mekanistik mimarlk anlay, toplu konut rneinde olduu gibi pratikte bir eylerin yanl olduunu farketmekte ve kendini sorgulama zorunluluu duymaktadr. Modern Mimarinin kmaz Modernizm balamndaki tartmalarn en ok ilgilendii alanlardan biri, mimarlktr. yle ki, kimi ada dnrler 19. yzyl bir 'zaman ve tarih a' olarak ni236

telerken; 20. yzyln ise 'mekan a' olduunu sylemilerdir. Bunun en nemli bir nedeni, modernizm ideolojisine en keskin eletirilerden ounun mimarlk-mekan boyutunda dile gelii olabilir. Her ekilde mimarlk, insann insana ve evrene baknn ifadesinde pratik bir yanstc olarak eitli bilimleri ve elbette dini de ilgilendiren bir alandr. 19. yzylda Kartezyen devrim geiren Bat'da teknoloji ile sanat birbirinden bamsz iki ayr disiplin olarak ele alan tutumun egemenlii pekiti. Byle bir ayrmlama, sanat din ve ahlak gibi mefhumlardan ayr deerlendirme eilimiyle ilgiliydi. Bylece tarihi boyunca belki ilk defa sanat olay varlk, inan ve ahlak meselelerinin dna itiliyor; bununla birlikte insann ve evresinin sekler oluumu hz kazanyordu. Teknolojinin ve bilimin her eye g yetireceine inanan 19. asrn bilim adamlar, insanla rasyonel, mekanik, ruhsuz ve paral (paralayan), sezginin dland ve lmn nem kazand bir hayat ortam planlamaya balamlard. Ve bu ynelim, son ikiyz ylda anlam ve realite kayplarna urayan dier sanat dallarnda olduu gibi mimaride de yaanan krizlerin ana kaynayd. Varlk' paral olarak ele alan 19. yzyl seklarizmi ve eklektisizminin mimari ynelimleri de etkilemesi kanlmazd. nanlar, moral deerleri, tarihi ve gelenekleri, insan ruhunu hie sayan bu gidiatta teknoloji ve bilim, 'Tanry yeryznden sren" insanln edindii yeni 'tanrlardan en glleri sayld. Bu mekanistik, indirgemeci ve manevi boyutlara kapal gidie kar kendilerince eletiriler ynelten fonksiyonalizm, rasyonalizm, ekspresyonizm gibi akmlar ise, k noktalar ve programlan itibaryla gittike daha ok yitirilen ve gittike eksiklii daha derinden hissedilen btnlk dnya grn kuracak yeterlilie sahip olamazlard. 237

Varln btnln yeniden kurma abalarna zorunlu kalan uluslararas modern mimari, teknolojiye ar bamll, felsef bakmdan arml ve en ok da sekler karakteri itibaryla mimari ve kentleme sorunlarna zm bulamad. Bunlarla birlikte, bilim ve sanat adamlarnn ou gibi mimarlar da ilerinde duyguya nem vermez, sezgiye aldr etmez olmulard. Sonradan grme zenginin paraya dayal g gsterisi egemendi ortamlara. Mimari mekanla insan arasndaki manevi-duygusal ban^een yzylda bu durumdan nasl zarar grdn Muzot'tan Mektuplar'da anlatan Rilke, 'manadan yoksun, kymetsiz ve hayatn illzyonunu yaratan eyler' diye niteledii Amerikan tarz tketimin ve yaama tarznn lkesinde insani ve kiilik sahibi olan hereyi nasl deitirdiinden ikayet ediyordu. Dnya kltrlerinin Amerikan tarz yaama anlayndan grd zarar, gnmzde olaanst boyutlara ulamtr. Kirlilii ve irkinlii ssl klflarla ambalajlayarak insanla byk fiyatlara pazarlayan Amerika, insana, doaya ve yeryz kltrlerinin zenginliine 'byk eytan' niteliim fazlasyla hakedecek denli zarar vermitir. Teknolojinin grkemi ve sunduu imkanlar, mekanlarn da insanlar gibi duygu ykl ve gemileriyle var olduu inancn unutturdu. Vahi kapitalizm ve ykc teknoloji, insann kendine, doaya ve evrene bakn bulandran deerleriyle birlikte kagelmiti. Endstri a ncesi insan iin yekpare olan dnyevi hayat ve dini hayat, dini zel hayatlara indirgeyerek iselletiren maddeci felsefelerle parampara edildi. Teknolojinin hereye g yetireceine inanan bilim adamlar insanla ruhsuz, incelik ve derinlikten yoksun bir hayat tasarladlar.
238

Bu tasarlarn sonularnn somut olarak izlendii mimarlk, modernist deerlerin tartlmasnda da ne kan bir bilim ve sanat dal. ada modern mimar ise, sezgilerine nem veren bir sanat deil, Tanr karsndaki konumunu arm kibirli bir teknik adam izlenimi veriyor. Batl olmayan ama batl deerlerden yola kan mimarlar, belirgin bir zellik olarak Batl olana zentileri ve taklitilikleriyle tanmlanabilirler. Oysa, taklit veya ithal edilen (ve kendi geliim izgisi iinde belli bir tutarll olan) bat kltrnn eklektik yaps, bilgiden teknolojiye, retimden hizmete varncaya kadar birok alanda bir tketiciler kltr a oluturmutur. Bylece aktarmac ve yorum yapabilme derinliinden yoksun batc mimarlar bu kltrn zelliklerini tayan mimarlk akmlarn, retici olmaktan ok tketici bir tarzda yanstmaktadrlar. Trkiye gibi lkelerin mimarlk sorunlar, kltrel kimlik bunalmyla yakndan ilgilidir. Bir toplumun kltrel kimliinde bir sapma oluturulmusa; bununla gelen dengesizlik ve kaos, mimari ve evrecilik alanlarnda da kendisini duyurtur. Bu toplumlarda ok gemeden birbirine yabanc ve uzak, birbirinin dilinden anlamayan insanlar oalacaktr. Ve haliyle, eitli bilim ve sanat dallarndan daha ok insanla iice olan mimarlk, bu iletiimsizlikten etkilenecektir. Grlyor ki, kentin insan sar ve dilsiz brakan grltsnde kimsenin kimseye yardm etmeye, ilgi gstermeye ve acmaya vakti yok, hevesi de kalmam. Kimse komusunu tanmaya, komuluk ilikilerini gelitirmeye nem vermiyor. Konukseverlik, konuu iyi arlamak iin gayret etmek, bir 'kyllk' zellii saylarak kmseniyor. Kimsenin kimseye gveni de yok. Kar komunun nasl biri olduunu tanmak iin gerekli bir sre yaanmadan evine girip kmak sakncal olabilir 239

diye dnlyor. Apartman hayata younlatrlm bir mahallede deil de, insanlar skboaz eden bir labirentte yaamak demek. Adliyeler her gn birbirinden davac apartman komularyla dolup tayor. nsanlar sudan bahanelerle birbirlerine giriveriyorlar. nsanlarn birbirlerine tahammlszl, birdenbire ortaya km deil. Kentin iradesi, scak ilikileri ne yapp edip soutan yksek kapasiteli bir dondurucu gibi. nsanlarn ou i saatinden kalan vaktinin byk ksmn yollarda ve yorgunluk atmak zere evlerde geiri^ yorlar. O zaman da 'vakit, nakit' oluyor. Akrabaya, ee dosta ayrlacak zaman, saylar oalan televizyon kanallar karsnda tketiliyor. Geim skntsndan ikayetler gibi, eve alnmas gereken eyalar da bitmek bilmiyor. Daha ok tketmek iin saatlerce allyor veya ksa yoldan zengin olmann karanlk yollarna dlyor. Ne de olsa yllar yl insanlara parann her ey olduu belletilmi, kitleler yanl bir byme anlayna kaplm. Serbest piyasa ekonomisi uygulamalar ile da alma politikalarna bal olarak, d kltrlere, zellikle bat kltrne zenti alm yrm. Bu arada kentleme, enflasyon, gelir dalmndaki adaletsizlik gibi etkenlerin ekleniiyle, hzl ve an bir tketim eilimi toplumu kuatm. Politik hesaplar yznden belediyeler, kentlere hzl gleri ciddi programlara balayamam. Oysa hkmet programlan nicedir insanlar kentlerde, metropollerde yaamaya srklemi. Gecekondulama, ar byme, kirlilik ve benzeri kentleme problemleri, ciddi yaknmalara ramen kuatc bir zme kavuturulamam. Ruhsal hastalklar, kentte yaamann doal sonularndan biri olup km... Ve hepsinden nemlisi, insann kendi varlna ilikin sorulan geitiren bir mekanizma olumu. nsan deerli klan pekok ey gibi inanc da, mzelere kald240

rlm, tarihi ve turistik eser olarak erevelenmi, dahas gericilik ve ilkellikle, adlkla sulanarak yasaklara uratlm. nan, yaanlan deil, satan alman ve saylan bir deer haline getirilmi; yani metalatnlm. Oysa insan pekok eyden nce kendi varln anlamlandran inan sistemini doal evresinde olduu gibi yapay evrede de izlemek ve korumak ister, iinde yaad evle birlikte iinde yaad kentin de kendi varln pekitirmesini, tamamlamasn ve glendirmesini bekler. Ayn zamanda yaad mekanlarda tarihi sreklilii hissederek, varlnn bu dnyadaki geiciliini anlamlandrmay, amlamay; bylece bu geicilikte yaam tesine uzanan o sreklilik inancn yaamay umar. Mimari adan insan-mekan btnlemesi, kiisel zelliklerin ve inanlarn dikkate alnmasyla salanabilir. Modernizmin mimarlk alannda duyurduu honutsuzluk, Bat'da post-modernist, late-modernist akmlarn tepkisine yol amtr. Bu akmlar modern mimarinin insan yok sayan makineperestliini, kat maddeciliini ve rasyonalizmin manevi boyutlara kapal karakterini tenkit ediyorlar; tarihi sreklilii kesintiye uratan, insan mutsuz eden bir tarz olarak nitelemeye baladklar ada mimariyi sorguluyor, mimariye tarihsel sreklilii ve organiklii yeniden kazandrma gibi bir iddiaya da sahip kyorlar. Ne var ki, modernlikle ilgili tabular sorgulayc olmalar bakmndan takdir edilen bu akmlar, ikna edici bir inan temeline oturtulamadklar iin yeni zmler retme ynnde baarl olamyorlar. En nihayetinde modernist srecin zorunlu bir aamas olarak modern mimarla tarihsel sreklilik adna karmak bir yap kazandrmakla ve mimarlk problemlerine yenilerini eklemekle kalyorlar. Ali Bula'n deyiiyle, islami terimlerle ifade edilecek olursa, post-modernistlerin Tevhid'in yerine irk'i ikame etmek 241

istedikleri sylenebilir. "Gemiten ve onun sembollerinden bamsz bir sre balatma projesi" olarak tanmlanan modern mimarln dogmatizmi, ruhsuz beton ynlarnn gkyzn kapatt kentler retti. Post-modern mimarlkta ise oulculua kap ald, tarih ve gelenee nem verildii ne srlmtr. zellikle dnyann bat-d saylan eitli yrelerinden ve kltrlerinden derlenen malzemeler rastgele biraraya getirilmeye ve bylelikle kat modern mimari sluplarna kar yeryz\kltr ve miras, tarihsel sreklilik adna bir zenginlik kurulmaya allmtr. Ancak, tarihe nem veri olarak adlandrlan post-modern binalar, tarihi bir biimler ve semboller repertuan gibi gstermekle, illzyonizmle (gz baclkla) suland, (Necmi Zeka, Postmodernizm, sf. 16. Bu eilim halk mslman lkelerin eserlerine scaklk katmaya mecbur kalan mimarlarna geleneksel formlardan olabildiince yararlanma eklinde yansmtr. Trkiye'de Kltr Bakanl, 'krsal kesimden kopup gelerek kentlerde evlerinden ve evrelerinden balayan bir kriz iine den kii ve aileler iin' "Gelenekten Gelecee Evimiz" gibi adlar tayan mimari proje yarmalar amaya balamtr. ounlukla ekilcilikte kalan ve gemiin tm sluplarn rastgele yamalamakla sulanan yorum ve ynelimler, derinde ideolojik bir tepkiyle irtibatldrlar. Ne de olsa yllar yl modernlik adna her eski olan kt, her yeni olan ise iyi sayld. Batya yknlen kltrlerde yerli olan deersiz, batl olan ise, neyi getirirse getirsin paha biilmez bulunup alkland. Bir aalk duygusuyla baty taklit edip yrynce, zgn kltrel retimler dondu kald. Maddi olan her eye olduu gibi manevi olana da tketici tutumuyla ynelme alkanl
242

yerleti. Batdan aktarma malzeme ve olur olmaz tekniklerle irkin mimari yaplar kurulurken, evreyle ve insanla uyumlu mahalli teknik ve malzemeler ilericilik ve modernlik adna neredeyse unutturulmutur. 'Yalnz ben doruyu bilirim ve benim sylediim gibi olmaldr'" eklindeki dayatmac yaklamla kltrel gelime ve sorgulama ortamlar ksrlatrlmtr. Bat Avrupa'da ikiyz yldr grlen tarihi ehirleri tahrip ederek deitirme ve mimari ananeleri yoketme eylemi mslman dnyada bir taraftan dosdoru bir smrgeletirme icraat, bir taraftan da batc evrelerce ilerleme, gelime ve byme amacnn vazgeilmez bir gerei olarak srdrlmtr. Bugn "slam Dnyas"nda mimarinin temel sorunu, bilimsel (teknik) ve estetik imkanszlklardan ok, yerel mimari sluplar, dini ve ahlaki ilkeleri yok sayan sekler eilimler olmaktadr. Bir binann veya kentin oluumunda inanla ilgili deer yarglan sistemi nemsenmiyor, hatta kmseniyorsa; yararlanlan biemler ve malzemeler ne denli arpc olursa olsun, bu yap gsterili bir teknoloji rn olmaktan te gidemez. Elbette ki gsterili ama ruhsuz bir yap da belli bir dnya grn temsil etmektedir. Ancak byle bir yap, saray da olsa, yuvaszhk' duygusunun cevab olamaz. Hayata nasl bakyorsak, bu, giyim kuammzdan insanlarla ilikimize, konuma tarzmzdan tketim durumumuza varncaya kadar her alanda kendisini hissettirir. yleyse hayata bak amz, yaantmzn byk blmn geirdiimiz mekann 'yuva' m, 'mal' m, 'bina' m olduunu kararlatrmamzda etkili olacaktr. Bununla birlikte, yaadmz mekann karakterinin dnya grmze etkilerini gzard edemeyiimiz, bizi 'kendi yuvamz' iin yeni araylara srkleyen ve gelitiren bir tutum olacaktr.
243

Mekanda Tevhidi lkeler slami Dnya Gr Tevhid'e (Birlik'e) dayanr ve her alanda Tevhid retisinin yaanmasna nem verir. Tabiatyla, ilkelerine daha nce yer verdiimiz Tevhid retisi tm islam sanatlarnn ve bilimlerinin de temel ilkesi olmaktadr. Seyyid Hseyin Nasr'n deyiiyle, bu ilke metafizik ve din alannda lahi lke'nin Birlik'ini, bireyin "Bir"in iradesine tamamiyle adanmasm\>lduu kadar; btn varlklarn Bir'e nihai ontolojik ballklarn da ifade eder. Ve bu ifadeler mimaride de birliin, mimari unsurlarn btnletirilmesini, yani kutsal olana zt bir kategori olarak sekler kavramn ortadan kaldracak ekilde btn mimari formlarnda mekann fonksiyonlar ve amalaryla kutsal olann her yerde hazr ve nazr varl arasndaki ilikiyi gsterir. Yaratc btn tabiatn, varlklarn stndedir; akndr. nsan, baka fenomenlerde olduu gibi sanatta da her eyin lsn gnlnn dilediince belirleyemez. Temel ve nihai ller, Yaratc'ya aittir. (Sanat) insana den, doadaki doa-st z (aknl) bularak eserine yanstmak olacaktr. Tevhid inanc islam sanatnda en belirgin olarak, ama ve form birliinin salanmasnda izlenir. Dnyevi ve uhrevi olan kaynatran bu birlik hedefi, konut mimarisinden ehircilie, i mimariden peyzaj mimarisine varncaya kadar mimarln ilgilendii btn alanlarda varl kutsal olanla btnletirmeyi hedef alr. Mimaride tevhid ilkesi, kutsal olann her zaman her yerde hatrlanmasn, dier sanat dallarnda olduu gibi estetiin ana ilkesi olarak "ilahi aknln" yerine getirilmesini amalar. Bu anlamda, kutsal mimari ve sekler mimari diye bir aynma gidilemez. slami retiye gre slam Sanat 'ilahi aknlk' hedefiyle birlikte dnyevi ve toplum244

saldr da. tslamilik her bakmdan, uhrevi alemle olduu gibi dnyayla da ilgilenmeyi gerektirir. Bu karakter, sekler rejimlerin ynettii mslman halklarda artk hayata birlik ve btnlk duygusuyla bakamamakla ilgili problemleri anlalr klmaktadr. Yneticilerin seklerizmi empoze etme programlarna karlk mslman kitlelerin ou zaman geleneklerin emsiyesi altnda da olsa varlk' bir ve btn grdren bak belli llerde korumalar, benzeri alanlarda olduu gibi mimari ve ehir planlamas gibi alanlarda da uyumsuzlua yol aarak, geni ve aklanmas kolay olmayan huzursuzluklarla sonulanmaktadr. Temelde gayri insani bir hviyet kazanan tarihsiz ve ruhsuz kentlerde baz merkezlere camiler yapmakla, geleneksel mimarinin kubbe, revak, kemer gibi belirgin unsurlarndan yararlanmakla bu tr huzursuzluklarn giderilecei varsaylr. Oysa toplumsal kaynama, kentsel btnlk, insanla kentin uyumu gibi olgular, ancak hayata bir btn olarak bakabilmekle salanabilirler.. Tevhidi Dnya Grnden hareketle, insann mekanla ve kentle uyumu yeniden salanabilir. Bu uyumda mekan, iinde yaayanlann Allah'n rzasn kazanmaya nem veren dnya grlerine bal yaama tarzlanna ve kentin rastgelelikten uzak dokusuna uygun tasarlanr. Mekanda kullanlan malzemede ve formlarda kii kendi gemiini ve deerlerini hisseder. Mekann ve eyann ok ynl kullanm, mahremiyetin salan, ie dnklk ve sadelik, gizemlilik, scaklk, ferahlk (genilik), estetik ve zarafet, daha ayrntl olarak tuvalet ve banyonun fkhi kurallara uygunluu gibi hususlara dikkat edilir. Mekanda gizemlilii hissettiren ise, salt teknik bilgiye deil sezgiye de nem verilen projeler ve malzemelerdir. Ev halkndan bireylerin yalnz kalma ihtiyacna cevap veriinin yannda, akraba ve komular ara245

snda kaynamaya, iblm ve yardmlamaya da elverililik gibi zelliklere dikkat edilir. Konuk odas evin, konuk ise hayatn doal bir parasdr. Mahremiyet, sosyal konutlarda ve apartmanlarda salanmas hayli zorlaan bir zelliktir. Oysa mahremiyete verilen nem yzyllarca mslmanlarn evlerinin en belirgin zellii olmutur. Evlerde bahe ve duvarlar araclyla da doru mahremiyete nem verildii gibi, evdeki bireylerin birbirlerine kar mahremiyetinin salanmasna da nem verilmitir. Pencereler bile, kafeslerin arkasnda yer almtr. Kafes unsuru, ev halknn darya bakn rahatlatmak zere kullanlr. Konut mekannda geni ailenin iftlerinin mstakil hareket edebilecekleri alanlar salanmtr. Burada, Hz. Peygamber'in Medine'de eleriyle yaam olduu evin planna deinmeli. Peygamber (S.a.v.)'in konutunda her ei iin ayr bir oda (daire) bulunuyordu. lk inas srasnda iki adet olan bu odalarn says, Peygamber'in yeni evlilikle-riyle artmtr. Resulullah'n bu odalar Kur'an- Kerim'de ayn ismi tayan surede, "Hucurat Odalar" diye anlmaktadr. eitli dnemlerde halifelik konumunda bulunan sultanlarn ve padiahlarn yaad kkler ve saraylar gibi atafatl ve halktan kopuk olmayan bu odalar, Mescidi Nebevi ile birlikte peygamberlik-bakanhk merkezi konumunda bulunuyorlard. Ayrca bu odalarn herbirinde Peygamber ve elerinin yemek, uyku, banyo gibi ihtiyalar iin mstakil imkanlaryla birlikte, kalabalk bir aile iinde gnn her saatinde zel ilikilerin ve kiisel faaliyetlerin yrtlmesini salayan bir kullanm rahatl szkonusuydu. Gelir dzeyi nasl olursa olsun, mekandan insana insandan mekana nkseden bir tr sadelik, Peygam246

ber'in (S.a.v.) kutlu ahsiyetinde rneklik kazanan islami bir tutum olarak yzyllarca mslmanlarn konutlarnn bir dier ayrdedici zellii olmutur., Bir mslman iin konutu, zenginliini anlatmak iin ekillendirdii bir gsteri, bir kantlanma arac olamaz. Kentlerde de zenginlerle yoksullarn evleri birbirlerinden kesin izgilerle ayrlamaz. Evlere baklarak, u semtte yoksullar, urada da zenginler oturuyor diye ayrm yaplamaz. Camide yoksulu ve zengini ayn safta baediren alakgnlllk, kentsel dokuya da biim verir. Evlerin iinde de zenginlik, gze batan ve rahatszlk veren bir hususiyet gstermez. Eya, ev halkyla ve evle uyum iindedir. Eya kullanm iin vardr, gsterii ya da birgn kullanlma ihtimali iin deil. Her evin eyas, ev halknn kendi ihtiyalarna ve zevklerine gre tanzim edilir; kk ve bask odalarna devasa kristal avizelerin, kaba mobilyalarn tktrld- apartmanlarda olduu gibi komununkine nispeten deil. Masa da, yemek saatlerinde ortaya karlan portatif bir eyadr rnein. Yerinden oynatlabilen yastklar, hallar, minderler; ihtiyaca gre kullanlabilecek gibi dzenlenir. Eyalarn kirlenecei, krlaca, yprana-ca kaygsyla hareket edilmez. Bu yzden de evin ii, huzur verici boluuyla insanlara daha bir samimiyetle kucak aar. Bu boluk bir bakma insana fanilii hatrlatmann bir yoludur da. Ne kadar varlkl olursan ol, ihtiyacn olduu kadaryla yetinmeli ve israftan kanmalsn; bu dnyada ebediyen yaayacak deilsin, giderken bir ey alp gtrecek de deilsin, demek istenir. Dinlendirici yalnlyla, maneviyatn gelimesine vakit brakan, bireyi eyayla deil insanla kaynatran mekanlar, tpk camide olduu gibi konutta da huzur duyuran ve aran
247

boluklanyla gelip geicilii ve lmszl dile getirirler. Peygamber (s.a.v.)'in bir hadis-i erifinde de belirtildii zere, bu dnyaya bir yabanclk, dnyada bir konukluk duygusu, ancak slam'da bu dnyann tesine de uzayan bir sreklilik hissini yaatr. Zamanmzn sekler bir hviyet kazandrlm kentlerinde yaygn olarak apartmanlarda yaamak zorunda kalan mslmanlar iin, bulunduklar mekanlarda bu ilkelerin karln bulmak bir hayli glemitir. Bu kentlerde ve konutlarda mslman insan, gurbetlik duygusunu derin sanclarla yaar. Mevcut yerleim dzenlerinin dayatt hayat tarzlar, derinde ve yzeyde kutsal olan yadsr; insanlar aras ilikiler 'bireysellik', 'modernlik', 'gelime ve ilerleme' gibi 'kazanlar' adna kreltilir. Gayb' yadsyan ve dlayan, estetikten ve anlamdan yoksun ucube kentlerde yaamaya zorlanan veya koullanan insanlarn da doayla ve kozmik alemle ilikileri sratle tahrip olmaktadr. Ksaca deindiimiz mslmanlarn mekanlaryla ilgili olagelmi ilkelerin ortak yan, Snnetullahla, kozmik alemle nihai uyumu salama zelliidir. nsan ftratnn bozulmamasma ve doal geliimini srdrmesine nem veren bu ilkeler, maddi ve manevi bakmlardan evsizlik hissi duyuran, yabanclatran, nesneletiren, paralayan, soyutlayan ve tketen ortamlarda ancak, a-knlk peindeki insann kendisini ve toplumunu deitirme ynndeki anlaml abalaryla hayat bulacaktr. Modernizmin anlamdan ve amatan yoksun brakarak evsiz barksz kld ada insann darda veya ieride, tek bana ya da kalabalkta kendini anlaml ve amal bir varlk olarak yeniden evinde ocanda, yurdunda yuvasnda hissetmesini salamann, tevhidi ilkelere dnten baka bir yolu yoktur.
248

You might also like