You are on page 1of 25

DEPREM MÜHENDİSLİĞİNİN

YAKIN TARİHÇESİ (1900-1960)

Doç.Dr. Ersin AYDIN


MODERN ÇAĞDAKİ DEPREM MÜHENDİSLİĞİ NE ZAMAN BAŞLADİ ?

 1800’lü yılların sonlarındaki sismik olaylar ve 1906 San Francisco Depremi ve ondan
sonraki olaylar.
 1800’lü yılların sonu ve 1900’lü yılların başlarındaki depremler ve depremlerin etkilerine
karşı ilgi, özellikle Japonya, Amerika Birleşik Devletleri ve İtalya’da arttı.

 Bu, Edo (1885), Mino Awari (1891) ve Kanto (1923) Japonya depremleri, San Francisco
(1906) ve Messina İtalya’da (1908) meydana gelen büyük depremlerin sonuçları idi.
MODERN ÇAĞDAKİ DEPREM MÜHENDİSLİĞİ NE ZAMAN BAŞLADİ ?

 Deprem mühendisliği bazı Avrupalı mühendisler tarafından; yapının


ağırlığının belli bir yüzdesinin yatay yük olarak uygulanması teklifi ile
başlamıştır. Bu fikir 20.yüzyılın başlarında Japon mühendisler tarafından alındı
ve geliştirildi.
 Japonya'daki 1885 Edo (Tokyo) depreminin şiddetli yıkımından sonra,
Japonya'da deprem mühendisliği profesyonel pratik uygulamaları başladı.

 1914 te adı Sano olan bir Japon mühendis; ahşap, çelik, betonarme yapılar için
sismik katsayı metodu olarak isimlendirilir bir quasi-dinamik teori geliştirdi.
Sano’nun ‘depreme dayanıklı evlerin dizaynı metotları ‘ isimli çalışmasının
yayınlanmasını Japonya'da deprem mühendisliğinin başlangıç çalışması olarak
isimlendirilir.
 19. yüzyılda (Hausner’a göre) birkaç İngiliz mühendis depremle ve onun
etkiler ile ilgilendi.

• Robert Mallet (Bir inşaat mühendisidir. İlk deprem mühendisidir. Sismoloji


kelimesi türetti.)

• John Milne (Maden mühendisidir.)

• James Ewing (Makina Mühendisidir.)

• Tames Grey (Makina Mühendisidir.)


 1906 San Francesco (Mw=7.6) depremi mühendisler için ancak bir dersti ve
bazı şeyleri öğretti.
 Burada alınan derslerin sonucunda çok daha fazla depreme dayanıklı yapı
tasarımını içermiyordu. Bunun yerine daha çok yangına karşı önlemler ve
betonun yapı malzemesi olarak kullanımı ile ilgili öneriler ve ilgilerdi.

 Bu konular güçlü şirketlerin ana konuları idi ve uzun süre mühendisleri meşgul
etti.

 Bazı mühendisler yangına ve depreme karşı daha iyi koruma hakkında


yönetmelik veya genel tavsiyeler gösterdiler.
 Bu mühendislerden biri Charles Derleth idi. Derleth iyi malzemenin
öneminden yüksek işçilik kalitesinden, akıllı tasarımlardan ve bunlarla ilgili
örneklerden bahsediyordu.

 Derleth’in deprem kaynaklı gerilmeleri hesaplama girişimleri herhangi bir


pratik değer görmedi.

 1906 San Francisco depremin sonucu olarak Seismological Society of


America (SSA) 1906’da kuruldu.
1908 MESSİNA (İTALYA) ve 1923 KANTO (JAPONYA) DEPREMLERİ
 28 Aralık 1908’de 7.5 büyüklüğünde büyük bir deprem Messina’yı vurdu.
83000- 120000 kişi hayatını kaybetti.

 Hükümet tarafından depreme karşı önlem ve tavsiyelerde bulunmak üzere bir


komisyon kuruldu.

 Bu yapıların depreme karşı dizaynının başlangıcı için alınan ilk sorumluluk


olmuştu.

 Komisyonun raporu sonunda eşdeğer statik metodun gösterildiği ilk


yönetmelik ve tavsiyeler burada karşımıza çıkmıştır.
 Bu metot Prof. Panetti tarafından geliştirilmiştir. Buna göre ilk katta yapının
ağırlığının 1/12’ine eşit yatay bir kuvvet 2.ve 3. katlara yapının ağırlığının
1/8’e eşit yatay bir kuvvet etki ettirerek deprem analizleri ve tasarımı
yapılmıştır.

 Eşdeğer statik metot deprem etkisi altındaki ülkelerde artarak kullanıldı ve


daha sonra yönetmeliklere girdi.

 01 Eylül 1923 ‘de 8.3 büyüklüğünde bir deprem (Kanto depremi) Tokyo ve
Yakohoma’yı vurdu. Bu deprem Japonya'da deprem bilgisi artmasına önemli
bir katkı sağladı. (Deprem Araştırma Enstitüsü kurulması da dahil.)

MESSİNA(İTALYA) KANTO (JAPONYA)


1925’den 1933’ye kadar ki gelişmeler:

 29 Haziran 1925’de California, Santa Barbara’da 6.2 büyüklüğünde bir


deprem oldu. Ölü sayısının az olmasına rağmen yapılarda dikkate değer
hasarlar oluştu. Bu deprem depreme karşı farkındalığı attırmaya başladı. Ve
bu depremle ilgili çok sayıda rapor yayınlandı.

 Santa Barbara şehir yönetimi yeni bir yapı yönetmeliğini kabul ettiler. Bu
yönetmelik deprem ve rüzgardan kaynaklanan yatay yükleri içeriyordu.

 Binder (1952)’a göre; Santa Barbara depremi, Amerika Birleşik Devletleri'nde


deprem mühendisliği çalışma ve araştırmasının başlangıcı için bir sebep oldu.

 Prof. Bailey Willis 1927’de bir sarsma tablası inşa etti. Bir yüksek yapı
modeli test etti.
 ABD'de 1912’lerde fizik Doçenti Elmer tarafından binaların periyot
ölçümleri yapılmaya başlandı.

 Japon bilim adamları daha önceden yapılarda rüzgardan kaynaklanan


titreşimleri ölçüyordu. Fakat kimse trafikten ve diğer küçük titreşimleri
ölçmemişti.

 Hall tarafından geliştirilen alet ile San Francisco’da 6 binada titreşim


ölçümleri yapıldı. Byerly’de (1931) ABD'de aynı aleti kullanarak yapı
periyotları ölçtü.
 1927’de ABD'de Güney Kaliforniya bölgesinde sismograf networkleri
tarafından kaydedilen bir deprem oldu. Harry Wood görev başın idi.

 Wood ve Richter çok miktarda bu dataları işlediler.

 1930’ların başlarında aletsel olarak kaydedilen depremleri sıralamak için


nümerik bir skala geliştirildi. (Richter büyüklüğü)
 1929 are Prof. R.R Martel (Caltech) ve John R.Freeman, Tokyo'daki dünya
mühendislik kongresine katıldılar. Ün yapmış bilim adamları ile tanıştılar.
Prof.Suyehiro’de bunlardan biriydi.

 Prof.Suyehiro kendi tarafından bir titreşim analizörü geliştirip imal etmiş ve


kullanılmıştı.

 Daha sonra 1931’de Freeman, Prof. Suyehiro’yı ABD’ye deprem dersleri


vermesi için davet etti. Prof. Suyehiro University of California at Berkeley de
Stanford University’de Caltech ve MIT’de dersler verdi.

 ABD'de Freeman, Prof. Suyehiro’nun fikirlerini izledi ve ABD kongresinden,


US Coast ve Geodetic Survey (USCGS) için uygun accelogramlar
geliştirmek amacıyla ödenek aldı.

 USCGS bünyesinde kuvvetli yer hareketi ölçen prototip birkaç alet geliştirdi.
1932’nin sonlarına doğru, seçilen bazı binalara yerleştirildi (Los Angeles ve
San Francisco).
 İlk önemli kayıtlar 1933’de meydana gelen 6.4 büyüklüğündeki Long Beach
depreminde (Los Angeles) alındı.

 Housner’a göre ‘bu Deprem için en önemli adımdı. Çünkü mühendisler ilk
kez kuvvetli yer hareketinin doğasını görebiliyordu.’

 Freeman Deprem hasarı ve deprem sigortası adında bir kitap yayınlandı(1932)


Bu kitap Hudsan’a göre ‘Deprem mühendisliği hakkında bilinen her şeyi
içermiyordu, aynı zamanda deprem mühendisliğine hikayesini
anlatıyordu.’ Bu kitapta Freeman deprem hasarı konusunda pek çok ilginç
gözlemlere işaret etti.
 1929’da Güney California Yapı Mühendisliği Birliği, bir yıl sonra Kuzey
California'da Yapı Mühendisleri Birliği kuruldu.

 1930’ların başlarında Jacopsen yaptığı sarsma tablası deneyleri hakkında


konferanslar ve seminerler verdi (Bina modelleme, davranışları vs.).
 1925’de Santa Barbara depreminde gözlenen yapısal zayıflıklar
mühendisler, mimarlar, sigortacılar, bankalar malikler arasında tartışılmaya
başlanıldı.
 Bunun bir sonucu olarak 1927’de mühendis ve mimarların ortak çalışmaları ile
Pasific Coast Building Officials Conference yapıldı ve burada Uniform
Building Code (UBC) kabul edildi.

 Yönetmeliklerde Yapı tasarımında yatay yük hesabına ihtiyaç vardı. Katlara


ve çatı katına, yapının ağırlığının %7.5-10 mertebesinde yatay yük
uygulanması gerekiyordu. UBC yönetmeliği California’nın bazı şehirlerinde
yaygınlaşmamasına rağmen, yatay yükü tahmin etmek için sabit katsayı
kullanılma konsepti başlamış ve devam etmekteydi.
1933 LONG BEACH DEPREMİ ve SONRASI

 Long Beach Depremi 10 Mart 1933’de oldu.

 1925’de Santa Barbara depremine göre insan yoğunluğunun fazla olduğu bir
bölgede idi. Dikkate değer hasar oluştu. Long Beach’teki 30 okuldan 15’i
tamamen çöktü. Neyse ki öğrenciler okulda değildi. Pek çok çocuk ölebilirdi.

 Mühendisler ve bilim adamları hızlı bir şekilde deprem hakkında ve deprem


farkındalığını yaymak için harekete geçtiler.

 Robert Milikan hasarları rapor etti ve gelecekte oluşacak büyük şiddetli


depremlerin bu bölgede olacağını ifade etti. Mevcut olan tehlikeden depreme
dayanıklı yapılar inşa ederek uzaklaşılmazsa büyük felaketlerin
gelebileceğini ifade etti.
 Long Beach Depremi California'da, depreme dayanıklı yapı tasarımı
konusunda önemli bir dönüş noktası idi.
 1933’de Long Beach depremin ardından ABD'de yaygın olarak kullanılan
Seismic Code bundan sonra ilk olarak her yerde zorunlu hale getirildi.

 Depremlerin sonucunda California bazı kurallar kabul edildi:

• Saha çalışması; bütün okul planları, detaylar, imalattın denetlenmesi,


kontrol ve onayı, State Division of Architecture birimi tarafından yapılacaktı.
 1933 Long Beach depremi esnasında alınan kuvvetli yer hareketleri kayıtları
deprem mühendisliği açısından hem California hem de dünyada, inşaat
mühendisliği açısından önemli bir olay idi.

 Bu zaman periyodunda diğer bir önemli gelişme davranış Spektrum Konsepti


idi.

 Maurice Biot doktora tezinde ‘Response Spektrum’ konusuna eğildi.

 Davranış Spektrumu konusu özel bir konu olarak kaldı ve değeri 1952’lere
kadar anlaşılamadı.
1933’den 1959’a KADAR YAPI YÖNETMELİKLERİNİN İŞLEYİŞİ

 Binalar için, tasarım taban kesme kuvvetinin hesabında sabit C katsayısı


kullanımı,
V=CW
 1920’de UBC’de kabul edildi ve diğer bütün bölgelerin yönetmeliklerde ise
1947’ye kadar yaygınlaştı.

 1937’lerde başlayan bir çalışma işaret etti ki; sabit bir yatay yük
katsayısının tasarım ilkeleri bütün yapılarda değişkendi ve yükseklikler
düşünüldüğünde üniform bir değişimi desteklemiyecekti.

 Eşdeğer ivme temeline oturan sabit bir faktör bu raporda belirtildi.

 Böylece yapıların Fleksibilite Katsayısı ile ilişkilendirildi.


1960’dan ÖNCE USA SİSMİK DİZAYN YÖNETMELİĞİNDEKİ ANA DEĞİŞİMLER

 1927 UBC’nin ekinde ilk sismik dizayn V=CW (C=0.075-0.10)

 1933 Los Angeles Şehri Deprem Yönetmeliği. Tatbik edilen ilk yönetmeliktir.

V=CW (C=0.08)

 1943 Los Angeles için Deprem Yönetmeliği

60
V=CW C N>13 kat için
( N  4.5)
 1952 ASCE-SEAONC (Structural Engineering Association of North
California)
K1
C (K1 =0.015-0.025)
T1

 1952 SEAONC (Structural Engineering Association of North California)

0.05
V=CKW C
T 1/3
 1947’lerde değişken C kat sayıları kullanarak tasarım taban kesme Kuvvetleri
hesaplamayı başlanıldı.

 1948’lerde, davranış spektrum konseptinın keşfinden yaklaşık 20 yıl sonra C


katsayılarını hesabı içine yapının titreşim periyodu girdi.

 Farklı yapıların iç dükliteleri ve enerji yutma kapasitelerini düşünmek için


taban kesme kuvveti denkleminde bir K katsayısı tanımlandı.

V=KCW (1960’lar)
 K dört çeşit bina tipi için spesifik bir değerdi.

 Yönetmelik K katsayısına odaklanmıştı. İlk kez taban kesme kuvveti sadece


C katsayısına değil, aynı zamanda yapının enerjiyi sönümlemesi işin içine
katılmıştır.
YAPI DİNAMİĞİ UYGULAMALARI
1960’dan Önce Deprem Mühendisliği ve Yapı Dinamiği Uygulamaları
 II.Dünya Savaşı'ndan sonra ve o esnada yapıların titreşim etkisi altında analizi
için yapı dinamiği analizleri ile ilgili araştırmalarda ciddi bir patlama oldu.

 Dinamik yükler altında yapısal tasarım ve hesap konularında 1950’lerde İngilizce


kitaplar yayınlanmaya başlandı.

 Bunlar; deprem, patlama, trafik ve rüzgar yükleri altında analiz yöntemleri


içeriyordu.

 1960’larda özellikle deprem etkisi altında yapısal davranışı üzerine olan ilgi arttı.
ULUSLARARASI BİRLİĞİN KURULMASI

 1960’da Prof. Kiyoshi Muto’nun Prof. Housner’a 2. Dünya Deprem


Konferansı sırasında ilk tavsiyesi uluslararası deprem birliğinin kurulması
idi.(IAEE)

 Uluslararası birliğinin kurulması özellikle kendi ulusal birliği olmayan


ülkeler için çok önemliydi.

You might also like