You are on page 1of 33

TASAVVUF II

VII. YARIYIL GÜZ DÖNEMİ

PROF. DR. AHMET CAHİD HAKSEVER


TASAVVUF II
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
TASAVVUFİ KAVRAMLAR VE DEYİMLER
1. HAFTA
1. Fenâ ve bekâ ne demektir?
2. Vecd ve cezbe nedir? Aralarındaki farklar nelerdir?
3. Telvin ve temkin ne demektir?
TASAVVUF II
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
TASAVVUFİ KAVRAMLAR VE DEYİMLER
1. HAFTA
Tasavvuf ıstılahı büyük ölçüde benzer tecrübelerin farklı kişiler
tarafından yine farklı tarih ve yerlerde yaşanması ve paylaşılması
sonucu teşekkül etmiştir. Yaşanılan bu tecrübeler, tasavvufta
“hâl” ve “makam” denilen iki temel kavram etrafında
değerlendirilebilir
TASAVVUF II
TASAVVUFİ KAVRAMLAR VE DEYİMLER
1. HAFTA
Hâl; Arapça ‘’havl’’ kökünden türemiş bir kelime olup sözlükte
“değişme, dönüşme, durum, tavır” mânâsına gelmektedir.
Tasavvuf ıstılahında ise İlâhî bir lütuf olarak sâlikin kalbine gelen
his ile bunun ruh ve bedenine yansımasıdır
TASAVVUF II
TASAVVUFİ KAVRAMLAR VE DEYİMLER
1. HAFTA
Makam ise “ayaküstü durulacak yer, ikametgâh, mertebe,
mevki” anlamındadır. Istılahta makam, düzenli ve disiplinli bir
gayret sayesinde hâlin istikrar ve süreklilik kazanmış şeklidir
Fenâ ve bekâ ne demektir?
1. HAFTA
Fenâ lügatte son bulmak, yok olmak, bitmek, tükenmek, bir
şeyde tamamen kaybolmak anlamındadır. Bekâ ise sürdürmek,
devam etmek, devamlı olmak, muhafaza etmek, kalmak gibi
anlamlara gelir
Fenâ ve bekâ ne demektir?
1. HAFTA
Zühd döneminde bu kavramlar sözlük anlamına yakın tarzda ele
alınmış ve ahlâki anlamlar yüklenmiştir. İnsanda bulunan kötü
huyların yok edilip yerine iyi bir huy gelmesi şeklinde
tanımlanmıştır
Fenâ ve bekâ ne demektir?
1. HAFTA
Vahdet-i vücûdu andıran terim ve deyimlerin ıstılahta yer
bulmasıyla birlikte fenâ ve bekâ anlayışı da evrilmiş, bu
kavramlara ontolojik mânâ da yüklenmiştir
fenâ, kulun kulluğunu görmekten fani olması, bekâ ise İlâhî
tecellîleri temaşa etmekle bâkî olmasıdır
Fenâ ve bekâ ne demektir?
1. HAFTA
Ebû Said, fenâ halinin üç mertebesi olduğunu söyler:
1. Mürit önce dünya ve âhiretle ilgili bütün haz ve duygularını
kaybeder.
2. Sonra İlâhî kudretin tecellîsiyle Allah’la ilgili hazzını da yitirir.
3. Mürit için son tecellî, bu hazzı yitirdiğini dahi bilemeyecek bir
noktaya ulaşmasıdır
Fenâ ve bekâ ne demektir?
1. HAFTA
Hakikatin, bütün benlik ve şuuru istila ettiği bu durumda
dışarıdan gelen herhangi bir uyarıcıyı idrak edemediği ve kendi
varlığının da farkında olmadığı için mürit, “fenâu’l-fenâ” hâlini
yaşar. Fenânın bu son noktasında idrakten de yoksun kalan
sûfîlerin söylediği bazı sözler şeriata aykırı görünebilmektedir ki
sekr hâlinin tezahürü kabul edilen bu ifadelere “şathiyye“ adı
verilir.
Fenâ ve bekâ ne demektir?
1. HAFTA
Kulun fâni olması demek Hakk’ın Celâl ve Azameti’ni temaşası,
O’nun Celâl’inde dünya ve ahireti unutması, bu hali yaşadığının
bile farkına varmaması demektir. Bu durumdaki sûfînin dili Hakk
ile konuşur, bedeni huşû halinde bulunur, ruhu saf ve duru hale
gelir.
Fenâ ve bekâ ne demektir?
1. HAFTA
Konuyla ilgili bir diğer tartışma, İslam tasavvufundaki fenâ
hâlinin Hint mistisizmindeki Nirvana ile karıştırılmasıdır. Hint
mistisizminde Nirvana, “bilinmezlik” olduğu için bu kavramı
ifade sadedinde “hiçlik” terimi de kullanılmıştır. Hiçlik,
tasavvufta bir bilinmezlik değil, kişideki kötü sıfatların kaynağı
kabul edilen nefsin terbiye edilmesi anlamındadır.
Fenâ ve bekâ ne demektir?
1. HAFTA
Tarikatların teşekkülü sonrası fenâ kavramı, Allah-insan ilişkisini
ifade etmenin yanında yeni boyutlar da kazanmıştır. Fenâ hâlini
yaşayan sûfîler, başka insanlara tasavvufi hayatla ilgili olarak
rehberlik yapabilmeleri açısından ikiye ayrılmışlardır. Sürekli
sekr halinde bulunanlara irşad görevi verilmezken fenâdan sonra
bekâ hâline geçip de sahvi sekrine galip gelenlere irşad icazetinin
verilebileceği kabul edilmiştir
Fenâ ve bekâ ne demektir?
1. HAFTA
Tarikatlar devri seyr ü sülûk yöntemlerini de içeren fenâ hâli
şöyle kategorize edilmiştir:
Fenâ fil-ihvan:
Fenâ fiş-şeyh:
Fenâ fi’r-Rasûl:
Fenâ fi’llah:
Fenâ ve bekâ ne demektir?
1. HAFTA
Her ne kadar fenâ ve bekâ kavramları zühd döneminden
tarikatların kurumlaşmasına kadarki süreçte mânâ açısından
evrilmişse de ilk dönemdeki sözlük anlamına yakın tanım hiçbir
zaman göz ardı edilmemiştir. Zira tasavvufi düşüncede şer‘î
emirlere hassasiyet gözetilmeden, yani her insanın yükümlü
kılındığı dini emir ve yasaklar yerine getirilmeden rûhî yücelişin
gerçekleşemeyeceği savunulur.
2. Vecd ve cezbe nedir? Aralarındaki farklar
nelerdir?
1. HAFTA
Vecd, sözlükte yitiği, aradığını bulmak, var olmak anlamına
gelmektedir.
Tasavvuf ıstılahında vecd, Hakk’ın varlığını idrak eden sâlikin
kalbinde Allah’tan başkasına yer kalmaması ve duyduğu sevinçle
beşeri vasıflardan sıyrılmasıdır.
2. Vecd ve cezbe nedir? Aralarındaki farklar
nelerdir?
1. HAFTA
Vecd, daha ziyade seyr ü sülûkunun başlangıcındaki sâlikin aşk
ve sebatla icra ettiği zikir, vird ve güzel ahlâkın meyvesi kabul
edilse de her hâlükârda Allah’ın bir lütuf ve ihsanıdır.
2. Vecd ve cezbe nedir? Aralarındaki farklar
nelerdir?
1. HAFTA
Vecd, kaybetmekten (fakd) sonra gelir ki, fakdı (kaybetmesi)
olmayanın vecdi de yoktur. Vecd sahibi telvin ehli olup bir kısmı,
maruz kaldığı hâl ile kendinden öyle bir geçer ki, duyu organları
işlevlerini yitirir ve hiçbir şey hissetmez hâle gelir
2. Vecd ve cezbe nedir? Aralarındaki farklar
nelerdir?
1. HAFTA
Korku, titreme, sayha atma, derin derin nefes alıp verme, âh vâh
etme, ağlama, inleme, kendinden geçme, feryat u figan ve raks
etme diğer duygu durumlarıdır. Meydana gelmesiyle sona
ermesi çok çabuk gerçekleştiği için vecde ünsiyet pek mümkün
değildir.
2. Vecd ve cezbe nedir? Aralarındaki farklar
nelerdir?
1. HAFTA
Vecd, sâlikin marifetine de katkı sağlar. Zira marifet, ancak beşerî
duygu ve sıfatlar sönüp kaybolduktan sonra gerçekleşir.
Marifetin tahsil edildiği manevî bir istiğrak hâli olan vecd,
tevâcud ile vücûd arasında bir mertebedir. Başka bir ifadeyle
seyr ü sülûkun başlangıcında sâlikin iradesiyle vecde gelme hâli
(tevâcüd), zamanla yerini vecde bırakır.
2. Vecd ve cezbe nedir? Aralarındaki farklar
nelerdir?
1. HAFTA
Gündelik dilde vecd yerine kimi zaman cezbe kelimesi de
kullanılmaktadır
Istılahta Hakk’ın kulu kendisine çekmesi, sevdiği kulun kalbinden
perdeyi kaldırıp, onun çalışma ve gayreti olmadan manevî
makamlara yükseltmesidir. Vecdde kulun gayretinin bir payı
vardır. Cezbe ise vecde göre daha güçlü ve kulun çabası
olmaksızın Hakk vergisidir
2. Vecd ve cezbe nedir? Aralarındaki farklar
nelerdir?
1. HAFTA
Kur’an’da “Allah dilediğini kendine seçip çeker” âyetinin cezbeye
işaret ettiği kabul edilir.
2. Vecd ve cezbe nedir? Aralarındaki farklar
nelerdir?
1. HAFTA
Allah Rasûlü (s.)’nü öldürmeye giderken eniştesinin evinde dinlediği
Kur’ân sesiyle imana gelen, “Rabbi’nin azabı mutlaka gerçekleşecektir,
ona engel olacak bir şey yoktur” âyetini işitince bayılarak bineğinden
düşen Hz. Ömer, bir gün namaz kıldırırken “Sûr’a üfürüldüğü zaman”
âyetini okuyunca sayha edip mihrapta can veren Tabiînden Zuhare b. Ebi
Evfa, avlandığı esnada hatiften “sen bunun için yaratılmadın” hitabına
maruz kalıp saltanatı terk eden İbrahim b. Edhem’in (ö. 161/777) tevbesi,

cezbeye misal olarak verilir


2. Vecd ve cezbe nedir? Aralarındaki farklar
nelerdir?
1. HAFTA
Kul, rûhî cezbe ile hakikatin kaynağını bulur. Allah’ın dışındaki
her şeyi unutarak kendinden geçer. Kimi zaman aklı başından
gidenler için gündelik dilde “meczup” yerine “mecnun” terimi de
kullanılmaktadır. Ancak cezbe ve cinnet birbirinden farklıdır.
Cinnet halinde bireyin idraki, her zamanki beşer idrakinden aşağı
inerek mânâsız ve bağlantı kuramaz bir duruma düşer. Cezbede
ise normal beşer idrakinden hakikatleri keşfe doğru yükselir.
2. Vecd ve cezbe nedir? Aralarındaki farklar
nelerdir?
1. HAFTA
Cezbe açısından sâlikler iki kısımdır:
- Meczûb-ı sâlik: Derviş önce cezbeye maruz kalır. Muhabbetin
şiddeti, onu nafile ibadetlere yönelir ve bir mürşide bağlanır.
- Sâlik-i meczup: Derviş, önce bir şeyhe bağlanır. Manevî
eğitimindeki farz ve nafileler ondaki muhabbeti ziyadeleştirir.
Allah dilerse Hakk tarafından cezbeye mazhar olur
2. Vecd ve cezbe nedir? Aralarındaki farklar
nelerdir?
1. HAFTA
Sûfîlere göre birinci tür cezbe tarikıyle yetiştirilenlerde sekrin
sahva galip gelmesinden ötürü kişi irşada ehil kabul edilmez.
İrşad ehliyetinin şartlarından biri, sahvin sekre galebe çalmasıdır.
Tasavvufi düşüncede herhangi bir vâridâtla vecde gelen kişinin
kendine hâkim olması, en azından bu yönde gayret göstermesi
tavsiye edilir.
2. Vecd ve cezbe nedir? Aralarındaki farklar
nelerdir?
1. HAFTA
Sekr hâli galebe çalıp da sahve geçemeyenlere sûfîlerin eleştirisi,
içinde bulundukları hâli en yüksek makam sanarak seyr ü
sülûkta daha üst mertebelere çıkmaktan mahrum kalmalarıdır.
2. Vecd ve cezbe nedir? Aralarındaki farklar
nelerdir?
1. HAFTA
Dikkat edilirse tasavvuf ehli, sekr hâlini ya da onun bir meyvesi
konumundaki şatahat türü ifadeleri reddetmemektedir. Zira
benzer hâli kendi manevî eğitimlerinin bir aşamasında
kendilerinin de yaşadıklarını belirtirler
3. Telvin ve temkin ne demektir?
1. HAFTA
Bu bölümde incelediğimiz kavramlarla irtibatlı bir diğer terim
telvin ve temkindir. Telvin, renkten renge girme; temkin ise
mekân tutma anlamında Arapça kelimelerdir
3. Telvin ve temkin ne demektir?
1. HAFTA
Tasavvuf ıstılahında telvin, bir halden diğerine geçmeyi ifade
eder. İstikamet yolunu araştırmak anlamındadır. Kul, yolda
olduğu sürece bir halden diğerine geçtiğinden temkin ehli değil,
telvin ehli sayılı
3. Telvin ve temkin ne demektir?
1. HAFTA
Hakk’a vuslat gerçekleşince telvinin yerini temkin alır. Temkin,
hakikate ulaşmanın beraberinde getirdiği karar, istikamette
derinleşmek ve sabitleşmek anlamındadır. Temkinde en yüce
makam Allah Rasûlü (s.)’ne aittir
3. Telvin ve temkin ne demektir?
1. HAFTA
Aşk ve muhabbet yöntemiyle yetiştirilen şuttâr meşrepliler,
telvin ehli kabul edilir. Muhabbetin ziyadeleşmesi sekre, bu ise
zahirde şeriata aykırı gibi görünen şatahata sebebiyet verir.
Hallac’ın, “ene’l Hakk”, Bayezid’in, “subhânî ma a’zame şe‘ni”
(kendimi tesbih ederim, şanım ne yücedir” gibi sözleri bu
türdendir.
3. Telvin ve temkin ne demektir?
1. HAFTA
Seyr ü sülûkta telvin ve temkinin ön şartı, sâlikin dinî emir ve
nehiylere riâyet etmesi, takvâ boyutunda yaşamaya çalışmasıdır.

You might also like