You are on page 1of 361

ANKARA ONVERSTES

ILAHIYAT FAKLTES/ YAYINLARI

122

AR TEFS R OKULU

Do. Dr. Sleyman ATE

ANKARA N VERS TES


ILAHIYAT FAKIILTESI YAYINLARI

122

OR TEFS R OKULU

Do. Dr. Sleyman ATE

ANKARA NIVERSITESI BASIMEV . 1974

iONDEK LER
9

NSZ

11

GIRI : TASAVVUF
BIRINCI BLM
ARI TEFSIRN DO U U
A- ARI TEFSIRN ER1 YN
1) Kur'an'n. iareti:
2) Hz. Peygamber'in i areti
3) Sahabilerden nakledilen haberler

27
27
28
34

B-TAB 'UN VE TEBEU'T-TAS IN DEVRNDE ZHD VE TAK38


VA YNNDE GELI EN ARI TEFSIR
1) Hasan-
a. Tefsiri
b. Tefsirinden rnekler

39
41
42

2) Ca(fer-i dk
a. Tefsiri
b. Tefsirinden rnekler

46
50
51

3) Sfyn- evri
a. Tefsiri
b. Tefsirinden rnekler

55
58
59

4) 'Abdullah ibn Mubrek


a. Tefsiri
b. Tefsirinden rnek

61
61
61

KINCI BLM
AR/ TEFSIR N ZrlD, TAKVA VE FENA F LLAH
D NCES ALT1NDA GELI MESI
A- ARI TEFS/RN SSTEMLEMESI
1) Sehl ibn cAbdillh at-Tusteri

63
65
3

a. Tefsiri

65

b. Tefsirinden. rnekler

66

2) Cneyd-i Baddi
a.
b. Tefsiri ve grleri
3) Ebubekr Muhammed ibn Msa al-Vas ti
a. Tefsiri ve grleri
b. Tefsirinden rnekler
4) I ri Tefsirin Geli mesinde Pay Olan nemli Tasavvuf Babalar
B-I AR TEFS RDE BYK INKI AF
1) Eb <Abdrr-Rahman Muhammed ibn al-1.1seyr as-Sulemi
a. Tefsiri
b. Metodu ve grleri
e. Tefsirinden. rnekler
2) Ebu Ishls Ahmed ibn Muhammed ibn ibrhlm

75
75
87
88
88
90
91
91
92
92
93

a. Tefsiri ve metodu

95
96

b. Tefsirinden rnek

97

3) <Abdul-Kerim ibn Havzin al-Ku eyri


a. Tefsiri ve metodu
b. Tefdrinden. rnekler
4) <Abdullah ibr Muhammed eyhu'l- slm al-An hi
a. Tefsiri ve metodu
b. Tefsirindeu rnelder
5) Gazll:
a. Tefsiri
b. Tefsirinden rnekler
e. Gazlrye atfedilen tefsir
6) Raidu'd-din al-Meybudi
a. Tefsiri ve metodu
b. Tefstrinden. bir rnek
7) I ri Tefsirde pay Olan. Dier Altnel (M. 12.) Asr Mutasavvflar
8) Ibnu Barraen
4

73

98
99
101
105
106
108
110
111
114
118
120
120
123
130
130

a. Tefslri ve metodu
b. Tefsirin.den rnelder

130
131

9) `Abdu'l-Kclir Giylni

134

Tefsiri ve gr leri

134
136

10) Rzbal.n Bakli


a. Tefsiri ve metodu
b. Tefsirinden bir rnek
11) cAbdul-Celil bn Mils al-An ri
12) Neemu'd-din Kubr

137
138
139
139
140

Tefsiri

144

13) Neemu'd-din Dye


a. Tefsiri ve metodu
b. Tefsirinden rnek

145
147

14) cAlu'd-davle Simnni

150

a. Tefsiri ve metodu
b. Tefsirinden rnelder
15) ihabu'd-din Eb ljafs cmer as-Shreverdi

151
155
160

a. Tefsiri
b. Tefsirinden. bir rnek

161
162

16) Fabru'd-din (Ali at-Tueibi

162

17) Seyyid Burhneddin Mullakkik

162

a. Tefstri
b. Tefsirinden rnekler

164
165

CONC BLM
I ARI TEFS RN VAHDET-I VCOD ETKISI ALTINA GIRMESI
A-IBNU'L-<ARABI
a. Kiilii
b. Tefsiri ve metodu
e. Tefsirin.den. rnekler
1) ri Tefsirinden rnekler
2) Nazari Tefsirinden rnekler

167
168
177
186
186
188

B- BNU'L-cARAB 'DEN' SONRA I A.R TEFSR:

191

1) adruddir Kon.evi

192

a. Tefsiri ve metodu
b. Tefsirinden rnekler

192
194

2) Cemlu'd-din afedi
a. Tefsiri ve metodu
b. Tefsirinden, bir rnek
3) cAbdu'r-Razzk K ni
a. Tefsiri ve metodu
b. Tefsirinden rnekler

196
196
202
204
205
208

C-I AR TEFSIRDE GERILEME

211

D-OSMANLI DEVRI MUTASAVVIF M IFESSIRLERI

215

1) ihlu'd-din Ahmed Siyasi

215

2) Muhammed Kutbu'd-din abizniki

215

3) Bedru'd-din Simavi
a. Tefsiri
b. Tefsirinden rnekler

216
216
217

4) Moll Fenri
Tefsiri

222
222

5) Yazczde Muhammed Bican

223

6) cAlu'd-din (Ali ibn Yaly as-Semerkandi

223

7) Ceml ljalveti

224

8) Bayezid-i Rmi

224

9) Mullyu'd-din Niksri
10) klamdullah Ahmed elebi
11) Ibrahim ebusteri

225

12) Ni`metullah Nahcivani


a. Tefsiri ve metodu
b. Tefsirinden, bir rn.ek

225
225
226

13) Muhyi'd-din Vefi

230

14) Ahmed ibn klamza

230

15) Nuru'd-dir-zde Mu lillu'd-din Mustafa Efen.di

230

16) Saruhanl Mni Muhammed ibn Bedru'd-din

230

17) Tcu'l-cArifin al-Bekri

231

18) (Aziz Malmud Hdyi


a. Tefsiri ve metodu
b. Tefsirinden bir rn,ek

231
231
232

19) Isma`il Ankaravi

232

a. Tefsiri ve metodu
6

224
225

233

b. Tefsirinden bir rnek

234

20) (Abdullah Bosnavi

236

21) Evhadu'd-din (Abdul-Ahad an-Nri

237

22) V5i (Var kulu) Muhammed ibn Bist

238

23) Karaba Veli

238

24) (Abdul-Kerim Celveti

238

25) Niyazi-i Mri

239

a. Tefsiri

239

b. Tefsirinden rnek

239

26) `Abdu'l-Hayy Celveti

242

27) eyh Muhammed Naiihi Efendi

242

28) ismacil

242

Burs5.vi

a. Tefsiri ve metodu

243

b. Tefsirinclen bir rnek

246

29) eyh Ya(krb ibn. Mutaf al-Celveti

248

30) ljadimi Muhammed ibn Mu taf

248

31) Ysuf ibn 'Osman

249

al-Iskilibi

32) Mstaklinzde Sleyman Efendi

249

33) 'Alisi Malmild Efen.di

249

a. Tefsiri ve metodu

250

b. Tefsirinden bil. rnek

252

34) Muhammed Salih al-Kay ari

257

35) RVif Efendi

257

36) Muhammed Fevzi Efendi

257

DORDNC BLM
TEFSIR/N BALICA SORUNLARI VE TE'VILLERI
A-ALLAH

258

1) Tevhid

258

2) Vandet-i Vcud

260

a. Hazarat- Hamse

262

b. Zaman

268

3) Vandeti-Vcud sisteminin ele tirisi

270

B-INSAN:
1) Ruh ve Nefs

279

2) nsan-i Kmil

282

3) Nbvvet ve velyet

284

a. Nbvvet

284

b. Velyet

286

e. Ijatmu'l-evliy meselesi
d. Ijatmul-evliya iddiasnn eletirisi
e. Ayetlerin bu ynde tesiri

286
289
292

4) nsan Allah' grebilir mi9

294

5) nsann aln yazs (kaza ve kaderi)

297

6) nsann uhrevi hayat : Cennet ve eehennem

301

C-TE'VLLER

307

1) Kur'an.'daki darb- meseller

307

2) Tatbiki te'viller (antropomorfizm)

309

3) Hurufilik

320

NETICE

330

BBLYOGRAFYA

333

INDEKS

344

NSZ
islm ilimleri arasnda tefsirin ayr bir nemi vardr. Her ilmin bir tefsir yau mevcuttur. slm iinde zuhur eden her f rka, Kur'an- Kerimi kendi
gzlnden grm ve gstermek istemi tir. Bu yzden eitli akmlarn
grlerini yan,stan muhtelif tefsir cereyanlar domutur.
Tefsir tarihin.i , gerei gibi akla kavumas iin her frkanm tefsir
anlaym incelemek lzmdr. Doru bir senteze varabilmek iin bu inceleme
arttr.
slmda ilk gelien akmlardan biri de tasavvuf cereyamd r. Bu akm,
ehl-i snnet de dahil, hemen btn slm frkalarnu etkilemi tir. Mutasavvflar da kendi aralar nda bir tefsir anlay gelitirmilerdir. Tasavvufi tefsir
hareketi, imdiye kadar esash bir tetkike tabi tutulmam tr. Geri Gcldziher'in Mezahibu't-Tefsiri'l- slmrsinde, Zehebrnin at-Tefsir val-Mufessirn'nuda, Dr. Subhi Salih'in Mebhis Ulmi'l-Kur'r'mda tasavvufl tefsire de yer verilmi ise de kitab n Eadece bir blmne sdrdan bu bilgiler,
asrlarca i lenmi bir tefsir anlay m lyikiyle vuzuha kavu turmaktan
uzak, konuya sadece genel bir bak tan ibarettir.
te tefsir tarihindeki bu bo luu doldurmak gayesiyle almalarm
tefsirin tasavvuf ksm hasrettim. Doktora tezimi, mutasavv f mfessir
Slemi ve Tasavvufi tefsiri zerinde yazm tm. imdi de tasavvufi tefsirin
genel geliimini yanstan bu etd doentlik tezi olarak takdim ediyorum.
Tezin hazrlanmasnda ilk yararlandm kayn.aklar, Ke fu'z-Zurtun,
Brockelmann'm eseri ve tezkire kitaplar oldu. Bunlardan kardm mutasavvflarm, tefsire dair eserlerin.i iki yaz stanbul ktpharelerinde ara trp
inceledim. Bu konuda yaz lm yeni eserleri de gzden geirdim.
ayet bu eser, tasavvufi tefsir tarihinin vuzuha kavu mas) ufak bir
katkda bulunursa kendimi bahtiyar sayar m.
Dr. Sleyman ATE
9

K TAPTA KULLANILAN TRANSKR PS YON SISTEMI:


f =
-= 3
k =
1 = J
m =--- r

n
v= j
h =

Y=

z=

_;

s
=
=
=
=
= sl;
c=
I

a =.
b =
t =

=
e=
1:1 =
d =

=
r
Arapada uzatma harfi olarak kullan lan I cic
ka;

10

1,1 eklinde gsterilmi tir.

bu kitapta

GIRI

TASAVVUF
1. Tasavvuf kelimesinin kk hakk nda e itli grler vardr. Bunlarn.
hepsini burada saymay zaid gryorum. Yaln z en nemli iki gr kaydedeyim:
a) Hz. Peygamber'in mescidi yanndaki sofada oturan, say lar 40-4,00
arasn.da deien bir grup fakir sahabi vard ki oturduklar yerden dolay
bunlara ehl-i uffa denirdi. Bunlar sadece ibadet, Hz. Peygamber'e hizmetle
megul olan zhid kimselerdi. I te sonradan bunlar gibi kendini zhd ve takva yoluna vakfetmi kimselere de bunlara nisbetle uffi denmi ve kelime
sylene sylene
eklini almtr'.
b) Daha doru kabul edilen di er bir gre gre de siifi kelimesi, yn
anlam na geler siirtan tremi tir. Yn giyerre tasavvafa (yn giydi) denir.
Bunun masdar tasavvuf, ismi faili mutasavvftr. Ilk sfiler, nefsin zevklerie engel olmak iin gzel grnml yumu ak elbisler giymekten kammlar, sadece vcutlar n rtmek iin, kaba k ldan ve ynden elbisler giymi lerdir. Hz. Peyganber de zaman zaman siif giyerdi. Ashab- suffann elbiseleri de suftan. idi. Hasan. Basri yetmi sahabiye yeti mi olduunu, hepsinin
de suftart elbise giydiklerini sylemi tir2.
Demek ki tasavvuf kelimesi ya suffa'dan veya suf'tan tremi tir. Her
ikisi de kelimeye kk olmaya hem lfz, hem mana bakmndan uygundur.
Massignon da kelimenin sutan tredi inde phe grmemektedir'.
1 Kuseyri, `Abdu'l-Kerim Ibn Havzin, ar-Risle, s. 149, M sr, 1318; Kelbzi, Ebubekr
Muhammed ibn Ishak, at-Tacarruf Ehli't-Ta avvuf, s. 5, Msr, 1325; Nicholson,
Frt-Tasavvufil-Islmiyy, s. 66, Kahire, 1375 /1956
2 Kueyrl, Risale, s. 149; Nicholson, Frt-Ta avvd, s. 67; Hucviri, Kesful-Mahcb, s.
30, Nicholson'un Ingilizce evirisi, London 1936
3 Arberry A.J, Sufism, s. 35, London, 1950; Massisgnon, L. Shorter Encyclopedia of Islam s. 597.

11

2. Kelimenin kk zerindeki grler gibi tarifi zerinde de bir birlik


yoktur. Herkes kendi ya ad hale gre tasavvufu`ta'rif etmi tir. Ifadeler
deiik olmakla beraber btn tarifler ayn anlama kmaktadr: TASAVVUF, RUHU TEMIZLEME YOLUDUR. Zhd ve takva ile ruhu bun.ahmlardan, dnyevi me galelerden, kt duygulardan ar tmak, iten masivay
atp yalmz Allah sevgisini kalbe yerle tirmek, be eri varli Hakk'n varhnda yok etmek, nefsten geip Allah' n varlnda yaamak tasavvufun, temel gayesidir.
3. Tasavvufun kkn Hz. Peygamber ve ashabmin ya ay tarzlaruda grmekteyiz.
a) Hz. Peygamber, son derece sade ve mtevazi ya ard. Henz kendisine peygamberlik gelmezden. nce zaman zaman Hira ma arasma ekilir,
tefekkre dalard . Onun senelerce sren bu derin, tefekkr, kendisini Tanr
vahyini almaa hazrlamt .
anda gl bir devlet kurmu olduu halde dnyaya iltifat, etmemi ,
mi,derde, gere inde yerde oturmu , kullu uyla iftihar etmi ti. Suf giyer,
merkebe biner, koyun sa ar, hizmeti ile yemek yer, zengin fakir herkesle
el skr, davete icabet eder, bir hurma iin de a rlsa ko ard . Yumuak
huylu, cmert ve gle yzl idi. Kahkahas z tebessm ederdi.
Uhud savanda yanan yaralaym di ini kranlara bile sadece "Allahm, kavmime hidayet et, zira bunlar bilmiyorlar" diye du etmi , beddu
etmesini istiyenlere: "Ben lneti de il, daveti ve lemlere rahmet olarak
gnderildim" demi tir.
Bir palas zerinde uyurdu. Her zaman ikiye katlanan palas bir gn
hanm yumu ak olsun diye drde katlam t. O gece namaza kalkamam
ve: "Yine eskisi gibi ikiye katlay n, nk palasn yumu aklp beni gece namazmdan alakoydu" demiti. Bazan da hurma Minden dokunmu bir serir
zerinde uyurdu, yata vcudunda iz yapard.
Bir aralk hanmlar bu mtevazi hayata dayanam yarak dnyalk istemiler, sse, refaha ak llarn takmlard. Allah'n Resul de onlar ya dnyay veya Allah ile Resuln semekte serbest b rakt. Akllar balarma
gelsin. diye onlardan bir ay ayr ld. Vaktinin. o unu cumbali bir musanduada geiriyor, klesi Rabah kap da onu bekliyordu. Bir ay sonra kendisini
ziyarete giden Hz. mer, grd manzara kar snda kendini tutamyarak
alamt. nk Ilz. Peygamber, bir has r zerinde yatm, hasr yanlarm1 R.a<11 cyad,
taf, s. 110

12

`yl !bn Miis al-Yatsbt, as- ifii ft Tacrifi VulF0IFP1-Mus-

da iz yapmt. Yiyecek olarak da bir mlek iinde biraz su, bir avu axpa
vard. Omer'in neden a ladn anhyan Peygamber, 011U teselli etti, dnyadan yz evirmek gerekti ini anlatt.
Nihayet hanmlar Allah ve Resuln setiler, u yet bu vesile ile indi:

"Ey peygamber, hantmlarna syle : Eer siz dnya hayatn ve ssn istiyorsanz, geliniz size geiminizi vereyim ve sizi gzellikle salaytm. E er Allah', Resuln ve lihiret evini istiyorsan z biliniz ki Allah, sizden iyilik eden han mlara byk ecir hazrlamtr."2
ok cmert idi. Daima sadaka verir, fakir olurum diye korkmazd , gn.
bulup gn yemeyi tercih ederdi. Dns da yle idi: "Allahm, Muhammed
ailesine gnbegn rnk ver.'"
Ashabna dryaya kap lmamay syler, nafile namaz k lmakla, sab r
ve tevekklle, hell kazanda, zikretmekle Allah'a yakla may tlerdi.
Kalb temizliine ok nem verirdi. Bir hadislerinde: "Takva an.cak buradadr, takva ancak buradad r, takva ancak buradad r" diyerek kalbini gstermi, bir hadislerinde de:" Dikkat edin, vcutta bir et paras vardr ki o dzelirse btn vcut dzelir, o bozulursa, btn vcut bozulur; dikkat edin o
kalbdir" demek suretiyle kalp temizli inin ruhani terakkideki nemini belirtmiti. Daima Allah' ve hireti d nmekten tasah idi. Bazan sahabiler, namazda kanundan tencere sesine benzer bir ses duyarlard .4
Gece namaznu ok severdi: "Sabahn iki rek'ati, bana dnyadan ve dnya
iinde bulunan nimetlerden daha iyidir",5 "Farz namazdan sonra en stn namaz, gece namaz dr"6 derdi.
Hz. Ebu ,Hreyre der ki: "Allah' n Resul (s.a.v.) kalkar, ayaklar iin-

ceye kadar namaz k lard. Kendisine ,Allah senin nceki ve sonraki gnah n
affetmi iken niin byle yap yorsun?' diyenlere : Rabbime kreden bir kul
olmayay m m ?' derdi"?
"Gecenin
u ayetler onun. ibadet ve taatini haber vermektedir :
bir ksm nda sana mahsus nafile olarak teheccd namaz k l, belki bylece Rabbn seni vlm bir makama ulatrtr.".8 "Rabbin, senin gecenin te ikisinde,
1 Hseyin Heykel, Hz. Muha nmed Mustafa, mer R za Dorul evirisi, s. 405,1st, 1948
2 Ahzb Suresi: 28-29.
3 Mslim, Zekt, 43.
4 as-if, s. 113.
5 Mslim ibn Haecte, al-Kueyri, al-Cmi'ds-Sahil, I, 501, Kahire, 1375 /1956
6 Ayn eser, II, 821
7 Ebu cIsa Muhammed at-Tirmiii, as-Samilu'n-Nabaviyya, s. 45
8 Isra Suresi: 79
,51
Zli 1; 4.;
j.)1, (:).

13

yarstnda, te birinde kalk p namaz 'aldn biliyor. Seninle beraber bir topluluk da byle yaptyor...'" "Rabbn iinder ve korkarak hafif bir sesle sabah
akam zikret".2
Resul-i Ekrem, nefis tezkiyesin.e iman ve islm n stnde bir yer vermi ,
bunu ihsan sziyle ifade etmi tir : " hsan, Allah'a gryormu gibi ibadet
etmendir, zira sen O'nu grmyorsan da O seni gryor."3 demitir.
Ayrca mmetini zikre te vik etmitir: "Rabbn zikredenle etmiyen, diri
ile l gibidir",4 "Bir kavim oturup Allah' n kitabn okur, onu mzakere ederlerse melekler onlar ku atr, rahmet onlar kaplar, zerlerine sekine (huzur,
feyiz) iner ve Allah onlar , kendi yantndakilere anar.",5 "Yce Allah buyurur :
Bir veliye d manlk edene kar ben sava aarm. Kul, bana en ok kendisine
farz k ldtm eyleri yapmakla yakla r. Nafile ibadetlerle de bana yaklamaa
devam eder. Nihayet o derece yakla r ki ben onu severim. Ben onu seversem
onun iiten kula , gren gz, tutan eli, yryen aya olurum. Benimle i itir, benimle grr, benimle tutar, benimle yrr."6 demitir. Kyamet gnnde
hibir glgenin olmad zamanda Allah' n glgelendirecei yedi kiiden biri
de "Tenha bir yerde Allah'', zikredip gzleri ya la dolan adamdr"?
Din, kuru emir ve nehiyler y n de ildir. eriatin bir d , bir de i cephesi vard r. Namaz, oru vs. amellerin nas l rkii ve scud gibi zahiri bir yn varsa ve bunlar fkhn. konusunu te kil ediyorsa; hu u, huzur-i kalb gibi
bir i yn de vard r ki bunlar da bat ni fkhn yani tasavvufun konusunu
tekil eder.
"Beni anmak iin namaz k r,' "ttika edesiniz diye oru, sizden ncekilere olduu gibi size de farz k lnd"9 yetleri, namaz ve orutan as l maksadm
Allah' anmak ve ittika etmek oldu unu belirtiyor ve "O gn ancak Allah'a
temiz kalb getiren kurtulur'" yeti de insan kurtaracak tek eyin kalb temizlii olduunu aklyor. "Allah' zikretmemekten tr kararm olan kalblere
1 MzzemmilSuresi: 20 d_1
2 A'raf Suresi: 205

JI...;511

.;at

<1...:14.> ..,)

S
,!..1--1;
I
3 Muhammed ibn smail al-Buhri, al-Cmicu's- ahih, Tefsiru Sura 31 /2, man, 37; Mslim, man, 57; Ebu Davud, Surma 16; Tirmizi, man 4; bnu Maca, Mukaddime, 9; Ahmad ibn
Danbel, 1Viusned, I, 27, 51, 53, 319, II, 107, 426, IV. 129, 164
4 Buhri, Da'avt, 67.
5 Eb Dvd, Vitr, 14; bn Mce. Mukaddime, 17; bn Danbel, 33; Zekiyyu'd-din
at-Targib ve't-Tarhib, II. 393-408, Kahire, 1373 /1954
6 Buhri, Rikak, 38.
7 Buhri, Edeb, 36, Zekt, 16, Rikk, 24; Tirmii, Zhd, 53; Nesi, Kad, 2.
8 Th Sresi: 14.
9 Bakara Stusi: 183
10 r Sresi: 88

14

yazdlar olsun."' yeti ise kurulu un, kat kalbliliin ne kt bir ey olduunu
arlatyor.
te bunlar ve benzerleri, slam tasavvufunun Kur'n ve Hadisteki
tohumlardr. Mutasavvflarm halleri, vecd ve isti raklar, zikir ve fikirleri
ziyle Kur'an'da ve Hz. Peygamber'in ve sahabilerinin ya ay tarzlarnda
ve szlerinde mevcuttur. Tasavvuf, gittike geli en zhd hareketinin. zorunlu
bir s on ucudur.
b) Ashab da kendisi gibi zhd ve takva yolunda idiler. Ifele bunlar arasnda bir zmre vard ki "Seninle beraber bir grup da kalkp namaz k lyor"2
yetinin de belirtti i gibi fazla ibadetleriyle seilmi lerdi.
Goldziher, Hz. Peygamber'e a da , yahut ondan hemen sonra kendini
uzlete eken baz isimler tesbit etmi tir. Bunlar aras nda Behlil]. ibn, Zueyb
vardr. Bu zat, Medine yak nnda bir daa km , kldan elbise giymi , demir
zincirlerle ellerini arkas na balatp: "Ya Rabbi! Zincirlere vurulmu Behlill'n haline bak!" diyerek gnah n itiraf etmi tir.3 Ashabdan Ela Lbbe
de yapt hiyanete4 pi man olunca kendini Medine Mescidinin dire ine balam , Allah'n kendisini ba ladni. reninceye kadar yle kalm t.s Hz.
Peygamberle beraber harbe gitmiyen, fakat sonradan pi man olup haftalarca
alyan, dnya ba larna dar gelen ki iye Kur'an'da i aret edilmektedir.
Ashab arasnda hiret endi esinden dolay alamaktan kendini alamyan,
ok alyan yedi ki i vard ki bunlara ok a lyallar anlamna Bekkedin denilmitir.6
Baz haclarn yaya, yalm ayak Mekke'ye gittiklerine, yahut burunlar ndaki halkalardan tutulup gdlen develer gibi gdlerek Kbe'yi tavaf ettiklerine dair haberler vard r.7 Baz haclar da tamamen, susma a an,d imiler,
Hz. Ebubekir bunu cahiliyye gelen.eklerinden. say p yasaklamtr.8
1 Zmer Sresi: 22
2 Mzzemmil Sresi: 20
3 Fet-Tasavvufn-Islmiyy, s. 45 (nn Hiam, Sirat, s. 686)
4 Benli Kurayz kabilesi, kuatld zaman gr mek, isti are etmek iin Hz. Peygamber'den bir adam istediler. Bunlara Sa'd ibn Muz, idam hkmn vermi ti. Ben Kurayz
ile istiareye giden Eb Lbbe, eli i boazna grterek idam edileeeklerini ima etti. Sonra
bu hareketinden pi man olup kendisini meseidin dire ine balad. Onun hakkmda:
(s.p

yeti indi. (Ibn Hi am, as-Siratu'n-Nabaviyya, III, 247-249, M sr, 1355 /1936).
5 /bni Hiam, Sirat, III, 247-49; En-Tasavvuf, s. 45.
6 Taberi, Crmicul-bayfn, X. 136.
7 En-Tasavvuf, s. 45.
8 Ayn

15

Ebu Nuaym, Hilyetu'l-Evliy'da sahabiler aras nda zhd ve takvasiyle


seilmi insanlar srasiyle anlat r. u yetler, bunlar n halini aklamaktadr:
"yataklardan yanlar kurur ; korkarak ve umarak Rablartna yalvarrlar ve kendilerine verdiimiz riz ktan infak ederler", "Geceleri az uyurlard, seherlerde

istifar ederlerdi",2 "Simalar yzlerindeki secde aliimetlerinden bellidir'3


Hz. Ebubekir'in yre i son derece yufka idi. Kur'an. okudu u zaman
alar, devaml hiret kaygusu ekerdi. Bu kaygudan tr halife oldu u
zaman o kadar servet elinin alt nda iken yine de yamal hrka giymi ti.4 Hz.
Omerin de Allah Korkusundan a ladn, namazda iniltisinin saf arkadan. duyulduunu,5 devlet ba kan iken 12 yamal bir aba Iran'da
arpan. Islm ordusunun arkadan sar lmakta oldu unu ta Medine'den grp "Ey Sariye da a bak, da a bak!" diye ba rarak kumandan uyardn7;
Hz. Osman'n bir kabir ba nda durduu zaman hiret korkusiyle sakal slanncaya kadar a ladn.1,8 mutasavvflar n ba kabul edilen Hz. Ali'nin,
namaz vakti gelince sarar p solduunu, nedenini soranlara: "Allah' n, gklere, yere ve da lara verip onlar n kabul etmedikleri, ancak insan n zerine
ald emaneti sahibine demenin. zaman geldi, bakalm gzelce deyecek
miyim, diye korkuyorum" dedi ini9; Hill, Irbad ibn Sriye, Ebzerr-i
Selman-i Farisi gibi ashab- suffarm Allah korkus mdan son derece engin
bir zhd hayat ya adklarn kaynaklar kaydederler.
4. Sahabe ve tabin devrinde ruhlara hakim olan. Allah korkusu ve zhd
hareketi, gittike iddetlerdp sr'atle tasavvuf halir e dnt. Zhdn iddetlenmesinin. ba hca sebebi vard r: 1) kuvvetli bir gnah uuru, kendini
gnahkr bilme duygusu, 2) Kalblere hakim olan Allah korkusu, 3) Hz. Peygamber'den sonra meydana gelen fitneler, zellilde Emeviler devrinde halka
yaplan. zulm dolaysiyle olaylarn. etkisinden kurtulmak iin dnyadan
yz evirip hiretle teselli olma d ncesi.
Ilk zahidlerde grlen Allah korkusu uuru, yerini yava yava Allah
sevgisine b rakt. Zhd hareketi, tasavvuf halinde ilk meyvas n. Irak'ta verdi. Zhd ve takvn n mmessili Hasan- Basri (l. 110/728) ve Blbiye-i Adeviyye (l. 135/752) sri say lrlar. Hasan- Basri Allah korkusunu temsil eder1 Secde Saresi: 16.
2 2ariyt Sresi: 17-18
3 Fetih Sfresi: 29.
4 Serrc, Ebu Nasr cAbdullah ibn
al-Lumac, Msr, 1380/1960; Hilye, I. 30.
5 Arberry, Sufism, s. 32
6 Ayn eser. s. 32.
7 Kelbii, at-Tacarruf, s. 44; Serrc, abLumac, s. 174.
8 Hilye, I. 61.
9 abLumac, s. 181.

16

ken, Rabiye-i Adeviyye Allah korkusunun yan nda Allah sevgisinin temsilcisi olmutur. Hasan- Basri s rf ekli ibadetle yetinmeyip z ruhi hayat ya ayan bir insan.d : "Zerre kadar salim vera', bin. miskal oru ve namazdan. hayrldr" demitir. Rabiye de: "Istigfar mz da istifara muhtat r"3 "Ilhi.
seni seven kalbi yakar m sn?", "Rahman' n sevgisiyle kalbim ylesine dolu
ki eytana d manhk duygusu beslemee bile yer yok." demi ve: "Ru'yamda Peygamber'i grdm, 'Beni seviyor musun Rabiye?' dedi. Dedim ki: 'Ya
Resulllah seni kim sevmez ki! Fakat Hakk'n . sevgisi gnlm o kadar tuttu
ki bakasnn dostluuna ve dmanlina yer kalmad"2 diyecek kadar co kun bir tanr akn duymu ve ya amtr.
Bylece zhdden a k- ilhi derecesine ykselen bu r mensuplar,
birbirlerini ok sevdiler. Birbirlerin.i grnce tan sn tanmam' kucalda tlar.
Bu yolda daha ok ilerlemi seilmi kimselerin etrafnda toplandlar. Ite
bu yolun yolcusuna lifi ad verildi. lk fi. adn alan, Cbir ibn klayyn
ile Eb Him al-Kfi (150/767) oldu3.
Bu mutasavv flar zhd ve rzada son hadde varm lard ama, sonraki
alarda ortaya kacak olal cr'etli nazariyelerden uzak idiler. Bunlardaki
Allah korkusu, kendilerii Allah'n iradesine mutlak teslimiyete gtrd,
Allah' tam kavramaa deil. Bunlar zhd ile ma'rifet ya da theosophy arasmda bulunuyorlard. En ufak bir gnah i ledikleri zamar senelerce onun zntsn ekerlerdi. Kehmes ibn al-Hasan, Suriye k ysnda arkada ma balk
piirip ikram etmi , ellerini silmek iin kom usunun duvarndan bir kesek
paras koparm ; sonradan, izin almadan kom usunun keseini kullandn.dan krk yl zn.t ekmi tir4. Rbiye-i cAdeviyye de halife saray ndan szan kta izi almadan elbisesini dikti i iin, bu n. ken.disine hell olmad
endiesiyle diktii yeri yrtmadan rahat edememi tirs.
Bunda,n sonra tarikatler te ekkl etmee balanutr. Balangta ferdidini bir hareket halinde geli en tasavvuf, ikinci, rc asrlarda di er ekoller gibi ekillenmee, veliler yeti tiren mridlerin. hatt- hareketlerine ibadet
ve taatlerine, zikir ve virdlerine zel dzenler koyan bir okul haline gelmi tir.
Balangta sekin kimselerin. etrafnda sohbet iin toplananlara sahib ad
verilirken zamanla milrid ta'biri kullandma a balad. Mrid, bu yolun kurallarn stazndan ahr ve ona tam bir teslimiyyetle ba lamrd. Mridsiz yola
1 acrni, `Abdul-Vahhab, at-Tabaktitu'l-Kubr, I. 56, M sr, 1355
2 cAttrr, Teikiretu'l-Evliy, I. 59; Ahmed Emin, Zuhrul-Islm, I. 226, Msr, 1962.
3 `Attr, Teikire, I. 59.
4 Nieholson, Fit-Tazavvuf, s. 47.
5 Attr, Tezkire I, 63.

17

gidilemiyece i kanaati yaygniat. Ilatt Bayezid-i Bistmi: "Mr idi olmayanm mr idi eytandr" dedi.
Ilk sufiler, tarikat kurma a zermi deillerdi. Bunlar halkn, zahid
zmrenin ok hrmetini kazanm kimselerdi. Bunlarn etrafna toplanp
sohbetlerini dinliyenler, tlerini tutanlar bunlar n ibadetlerini, virdlerini,
tesbihlerini, zikirlerini, aynen. yapma a, ken.dilerini bunlara benzetme e altlar. Bylece kendili inden o kimselerin. ad na tarikatler do maa balad.
Nasl ki fkh ekolleri de byle meydana kmt. Hamdur al-Kassr (l.
271-884)a nisbetle Kassriyye veya Melmetiyye tarikati, Bayezid-i Bistmi (l. 261/874) ye nisbetle Tayfriyye tarikati, Ebu Sa`id al-tlarrz (l.
279/892)a nisbetle Ilarrziyye, Ebu'l-Iluseyn an-Nri (l. 295/907) ye nisbetle Nriyye tarikati kuruldu.
Tarikatler kendilerini sa lam bir temele dayamak iin tarikat eyhini
t Hz. Peygamber'e ba layan bir silsile ileri srm lerdir, ama bu silsilede
phe vard r. Zira bir rivayette silsilede bulunan ahslar, ba ka bir rivayette
deimektedir. Hadisiler bu isnad zin,cirini sa lam bulmuyorlar2.
5. Zhd bylece sistemle ip tasavvuf haline gelince bu yolda gidenler,
kendi dncelerine uygun fikirleri toplama a baladlar. Fkh, kelm ve
hadis ilmi birinci ve ikinci as rlarda tedvin edilme e balamt. teki ilimler
gibi tasavvuf ilmi de bu as rlarda biimlenme e ba lad. Fkh, ibadetlerin
zahiri ksmn in.celiyor; tasavvuf da ibadetin amac olan huu', huzur gibi
batni ksmn tetkik ediyordu. Bunun, iin tasavvufa bat n.i fkh da denir.
Tabicun ve tebeca't-tbicin devirleri, islm ilimlerirtin ve islam mezheblerinin olu ma devridir. Meydana gelen. frkalar, Kur'n yetlerini ken.di do rultularnda tefsir etme e, kendi grlerini yet ve hadislerden karma a
altlar. Eer yet veya hadiste yle bir anlam yok ise zorlanarak bu anlama gelecek ekilde te'vil edildi. "Hatt asl islmi olmayan frkalar bile,
bekalarn salayabilmek iin Kur'an'a istinadetmek mecburiyetinde kalm lardr. Bu durumda Peter Werefels'in Incil hakk nda sylediini hatrlamadan geemiyece iz: "Herkes akidesiri bu mukaddes kitapta talebediyor ve
yine herkes istedi ini onda buluyor!"3
Bylece balangta sahabe ve tabiunun a klamalarndan ibaret nakli
tefsire akli veya re'y tefsiri de eklenmi oldu. Frkalarm gr lerini yanstan
1 Nicholson, Frt-Tasavvuf, s. 19.
2 Bk . Teilciretu'l-Evliy, I. 22; <Ali Hasan 'Abdulkadir, The Life Personality and Writins of al-Junayd, s. 10. London.
3 Cerrah o lu, Do. Dr. Ismail, Kur'ar Tefsirinin Do uu ve Buna Hz Veren Amiller,
s. 114-115; Goldziher, Meziihib, s. 3.

18

tefsir ekolleri do du. te bu oluma safhas nda mutasavvflar da kendi grlerine uygun d en tefsirleri toplad lar. Yaad klar zevk haline gre ayetlerden manalar kardlar Bu tefsire, ilk anda akla gelmiyen, fakat tefekkrle, yetin i aretinden kalbe do an mana anlam na IS A.R TEFS R adn
verdiler. Bylece di er tefsir ekolleri yan nda mutasavvflarm gr lerini
yanstan. tasavvufi- AR TEFS R OKULU domu oldu.
Kur'an- Kerimin Kehif Sresinde anlat ld zre renme ile elde edilen bilgiden ayr olarak Allah tarafndan. insana ltfedilen lednni hir ilim
de vardr ki bu ilim Hdr Aleyhisselma da verilmi ti. in i yzn gsteren. bu ilmi, gizli karakterinden dolay ilk arda Hz. Musa da anhyamam t
te sufiler, yapt klar riyazet ve ibadetler sonunda byle bir ilme ula tldar
grndedirler. Kazand klar bu gizli bilgiyi herkes hazmedemiyece i, insanlar yanl bir anlay a sevk etmekten ka nmak iin. sailer kalblerine
doan bu bilgiyi kapal bir slb ile, remiz ve i aret yoliyle ifade ettiler. Yaptklar tefsirlere tefsir de il, i aret ad n verdiler. Bunun. iin. tasavvufi tefsire
iari tefsir dendi.
Tasavvufun bir ameli bir de nazari k sm vardr. Birincisinde szden
ok z nemlidir. teki, i in felsefi ynlyle fazla me guldr. Her iki lus m.
grlerine uygun tasavvufi tefsir do mutur: 1) i ari stsfi tefsiri, 2) Nazari
sfi tefsiri.
a) i ari tefsir: Yalnz slk erbabma alan ve zahir mana ile ba clatrlmas mmkn. olan birtakm gizli arlamlara ve i aretlere gre Kuran'
tefsir etmektir. Bu tefsir, sfinin ncel fikirlerine dayanmaz. Bulundu u
makama gre kalbine do an ilham ve iaretlere dayan r'.
b) Nazari tefsir: Kur'an' birtakm nazariyelere, felsefi gr lere uygun
decek biimde yorumlamakt r Tasavvufu nazari incelemelere, felsefi retilere dayand ranlar, Allah' n kelmn kendi gr lerine uyacak biimde
te'vil etmilerdir. Tabii, her istiyen Kur'an'da kendi nazariyesini bulamaz.
Fakat filozof mutasavv f, felsefi fikirlerinin revac bulmas iin bunlar Kur'
anla desteklemek zorunlu un.0 duymu, Allah kelmm kendi hayaline gre
ekmi tir. Bylece bu tefsir, genellikle Kur'an' asl amacndan karmtr.
Zira Kur'an' n amaciyle mutasavv fn amac arasnda eli ki oldu mu mutasavvf, yeti kendi grne gre yorumlar. Bu suretle Kur'an' kendi fikrine
hizmet ettirir. Baz ihtimali te'viller kabul edilse dahi, bile bile Allah kelmn indi grne uydurup dini kk.den kaldrma a matuf nazari tefsirlere asla itibar edilemez. Ba ndan sonuna kadar Kur'an' tefsir eden bir na1 2ehebt, Prof. M. Hseyin, at-Tafsir vag-Mufassirun, III. 18; Zerknt, Prof. M. cAbdu'
1-`AzIn, Menthilu'l-cirfan, I. 546, Msr, 1361.

19

zari sifi tefsiri yoktur. ihnul-Arabi'ye nisbet edilen K ni tefsirinde, Fut6.hti Mekkiyye'de ve Fususu'l-hikem'de baz yetler zerinde durulmaktadr.1
Birincisi ile ikincisi arasda iki ynden fark vard r:
a) Iari tefsir, mutasavv fn riyazetine dayan r, ncel fikirlerine dayanmaz. Riyazetle ruhu ayd nlanan mutasavv f, kudsal i aretleri alacak dereceye ular ve orada yetlerin ta d i mana kalbine doar. Fakat nazari
tefsir,
zihnindeki fikirlere, gr lere dayanmaktad r.
b) iarl tefsiri yapan, verdi i manan n dsmda bir mana olmadm iddia
etmez. Aksie her eyden nce zihne zahir manan n geleceini, naslarn zahir
mana zerine hamledilece ini, i mananm da yette mndemi bulundu unu
syler. Mutasavv flara gre Kur'an, d manasmdan ayr olarak birok manalar tar. nsan kazand manevi mertebeye gre bu manalar anliyabilir.
Nazari tefsir sahibi ise yetin, kendi verdi i btni manasndan ayr bir
mana ta mad iddiasndadr.
6. Genellikle ehli snnet bilginleri, Kur'an' n zahir manas altnda batni
birtakm manalarnn mevcud oldu unu kabul etnektedirler. Yaln z zahir
mana dmda bir mana olmad n syliyen zahiriler vard r ki bunlara mam
Gazali havi ta'birini kullanr. Son.radan bni Teymiyye bunlara yakn bir
yol tutmu sa da batl manay tamamen inkr etmemi tir. bni Teymiyye'ye
gre "Btn ilmi iki eittir: Biri zahire muhalif olan bt ndr, ikincisi zahire
uygun. olan btu . btldr. Zahire muhalif hat n olduunu iddia eden.
ya mlhid, ya zndk, ya cahil veya sap ktr. kincisine gelince bu, zahir gibidir. Zahire muhalif olmayan, bat da iki ksmdr: Biri Kur'anm zahirine
uygundur, Kur'an veya hadisin lfular ndan o mana karlabilir, Fakat
bu lfzlarla bizzat o mn kasdedilmemi tir. Bunun iin buna "i rt" demilerdir. Bu lfzla sadece bu mana kasdedilmi tir demek, Allah'a iftirad r.
Lfzn delletiyle de il de kyas ve itibar yoliyle byle bt n bir mana karmak kyas kabilindendir. Fakihlerin. kyas dediklerine sffier "i ret" demilerdir. Bu da tpk kyas gibi do ru da olabilir, bat l da." 2
bni Teymiyye, Musa ile Hdr Aleyhisselm hikyesinde oldu 'u gibi
zahire aykr bir btnn da mevcudoldu unu kabul etmekte, lkin btma
hakikat, zahire eriat denmesiri stlhi bir ey saymaktad r. Ona gre "Her
eriat ki btni bir hakikati yoktur, onun sahibi gerek m'minlerden deildir. Her hakikat ki Muhammed (s.a.v.)in. getirdi i eriate uymuyor, onun
1 at-Tafsir vag-Mufassirun, III. 4-5, 12, 16, 17.
fcilmil-brtn va'z-Zahir, Meemu'atu'r-Rasidli'l-Munfriyye ara2 tbni Teymiyye,
snda, s. 231-236, Msr.

20

sahibi de velilerden olmak yle dursun., mslman bile deildir. eriat sziyle fakihlerin ictihad ile syledikleri ey; hakikat sziyle de sufilerin kalbleriyle
tadp bulduklar ey kasdolunur. phesiz hunlarm ikisi de mctehiddir.
Isabet de ederler, hat da ederler. Ama hibirinin maksad Resule aykrlk
deildir. Eer bu iki zmrenin, ictihad birbirin.e uyarsa re Uymazsa biri
dieriri taklid edemez, an.cak o, ictihadma uymay gerektiren bir delil getirirse ba ka."'.
Bu suretle bni Teymiyye, zahirden ayr bir batn man.ay kabul etmi ,
ancak bunun muteher olabilmesi iin laz mgelen art belirtmi tir ki gere in
ta kendisidir. Di er belli bal btn, alimler, btn manay kabl etmektedirler. Sa'duddin Taftzani, Nesefrnin. akaidinde: "Naslar zahirleri zeredir.
Bunlardan. ba ka manalara ekmek bt n ve ilhad ehlinin, iddias dr" szn
yle aklar: "Btn.ilere btni denmesinin sebebi, naslar n zahir manasm
kabul etmediklerinden, onlar n manasn ancak birinci muallimin bilece ini
sylemelerindendir. Onlar, bu suretle eriati ortadan kald rmak maksad m
gdyorlar. Fakat baz geree ermi bilginlerin "Naslar zahirleri zeredir.
Bununla beraber onlarda slk erbab na alan birtakm ince man.alar, gizli
iaretler vard r ki bunlarla zahir manay badatrmak (tatbik) mmkndr" eklindeki szleri, iman. kemalinden ve mahz irfandand r."2
Tcu'd-din Atullah as-Sikenderi, Letiful-Minenin'de3 Muhyi'd-din
ibn Arabi Futi1hat'nda4 bu e it tefsirleri savunmaktad rlar.
Abdu'l-Vahhb a - a'rni de yle diyor " eriatm ahkmiyle halisane
ibadet eden stifi zahir limlerin bilmiyecekleri yle ilimlere vak f olur ki tarifi
mmkn deildir. O, Kur'an ve snnetin zahirinden hkm karmaa muktedir olduu gibi zahir bilginlerin anhyam yaca manalara da ina olur." 5
Bylece tasavvufi tefsirler hakk nda bilginlerin grlerini de sraladktan sonra hangi e it tefsirin makbul say labileceini grelim:
Btn manaran, do ru kabul edilebilmesi iin drt art lzmdr:
1) Btm man.ann, zahir manaya ayk r olmamas,
2) Baka bir yerde bu mananm do ruluuna bir ahid (delil) bulunmas ,
3) Bu manaya er'i ve akli bir mur zn bulunmamas,
4) Btn manamn, tek mana oldu u ileri srlmemesi.
1 Ilmi Teyrniyye, Meemucatu'r-Rasili'l-Kubr, II, 96-97, M sr, 1323.
2 Sa`du'd-clin at-Taftzni, serbu'l-cAkid, s. 274, irket-i Irniyye, Istanbul, 1304; atTafsir vag-Mufaasirun, III. 35; Syf ti, al-Itkn, II. 184, Msr, 1318.
3 Tcu'd-clin `Atullah as-Sikendert, Letalful-Minen, Ayasofya, No. 2029.
4 ilnu'l-cArabi, al-Futubltu'l-Mekkiyye, I. 363-365, Msr, 1293,
5 `Abdu'l-Vahhb as- acrni, Tabakt, I. 4.

21

imdi bu sylediklerimizi birer rnekle a klarsak daha iyi olur:


j

a. "

- ,.L;

4.1_5

Bildiiniz

halde Allah'a zullar ko may1n"1 yetini Sebl ibn Abdillh yle tefsir eder:
"Yani Allah'a zdlar ko maym. Zdlarn en by ktlkle emreden,
kendi ehvetlerini Allah'n hidayetine tercih eden nefistir."2 Sehl, burada
nefsi endad (pullar, z dlar) altna sokmaktadr. Bu. sz alsa yle olur:
"Allah'a ztlar ko mayn; ne put, ne eytan, ne nefis, ne de hibir eyi Allah'a ortak ko maym." Endad, Allah'tan ba ka tap lan eylerdir. Araplarn nefislerine topuklar bilinmemektedir. Fakat bu tefsiri sahih yapan artlar vard r:
Nid, kiiyi Tanrsma ibadetten geri koyan eydir. Nefs-i emmre de insan arzularn tatmin etme e yneltir, Rabb na ibadetten geri koyar. O halde nefs-i emmre de nidd'in manas altna girebilir. Beri taraftan bu anlam n
doruluunu gsteren ahid de vardr:
"Hibirlerini, papaslarnt ve Meryem o lu Mesih'i Allah'tan baka rablar
edindiler."3 yeti, Yahudi ve h nsuiyanlann, bu insanlara topuklar n sylemektedir. Halbuki onlar, grn, te Allah'tan ba kasna tapmyorlard.
Fakat hahamlar run ve papaslarnn emir ve yasaklar n kabul ederek Allah' n
helline haram, haram na hell demi lerdi. te bu, onlar tanr edinmek
saylmtr Adiyy ibn Hatem'in, bu yette: "Onlar, onlar tanr edinmezlerdi?" sorusu zerine Hz. Peygamber: "Emirlerini emir, yasaklar n' yasak saymalar on.lar tarr edinmektir" buyurmu tu. Nefsinin arzular na uyanm
hali de budur. O da nefsinin her dedi ini yapar. "Hevsm tanr edinen adam grdm m?" 4 yeti de bu manay kuvvetlendirmektedir.
b.

gibi huriif-i mukatta`a hakk nda

len tefsirler vard r:

(1)

bni Abbas'a atfedi-

Allah, ( (.1 ) Cibril, ( ) Muhammed (s.a.v.)dir.

Allah bu kelime ile kendi nefsine, Cibril'e ve Muhammed Aleyhisselm'a


yemin etmitiA
Bu rivayetler g kabul edilebilir. nk Araplarda bir harf ile kelimeyi
i aret etmek, ah lm bir ey de ildir. Ancak byle oldu una sz veya hal
ynnden bir karine bulunursa ba ka. Bu tefsirin s hhatne dellet edecek
bir karine de yoktur. Onun, iin bu yetler mte abihler aras nda kalmtr.
1 Bakara Sresi: 22.
2 Sehl ibn `Abdillah,
3 Teybe Sresi: 31.
4 Furkan Sresi: 43.
5 Sehl ibn `Abdillh, Tefsiru'l-R.ur'5n, s. 12.

22

s. 9.

(( k.; .5

O'nun izni olmadan kim

,X:11

O'nun huzurunda

efaat edebilir?"' ayetini baz mutasavvflar u

ekilde tefsir etmi lerdir ki asla kabul edilemez: (


den gelir. Zi (.5 ) nefse i arettir. Ye fu

) zll (

_ ,&:)) ifadandr. Ayn (/)


ifa bulur,

va cy (u.pj ) dan emirdir. Yani "Kim nefsini tezlil ederse


anla" demektir. Baz lar da" :),,j,

41:11

edenleri beraberdir."2 yetini yle tefsir etmi lerdir:

. Allah iyilik
)

11 ma-

--

zidir, ( 4,,0 1 ) : ayd nlatt manasmadr, ( ,),__,,,,11) de onun mefeu'-'.:


ldr. Yani: "Allah iyilik edenleri ayd nlatt" demek olur3.
Kur'an'm zahirini tamamen inkar eden u btni tefsirleri ise asla kabul
etmek mmkn de ildir:
"Emredilen. ramaz bu namaz de ildir. Bu namaz umum iindir. Namaz,
bizim srlarmz bilmek, oru srlarmz gizlemek, hac kutsal eyhlerimizi
ziyaret etmektir. Cehennem, eriatlere ba lanmak, onun ykleri alt na girmektir. Allah' n. karaca Dbbe (hayvan), her zaman. ilmini syliyen bilgindir. Sura fliyen srafil de ilmiyle kalblere fleyip dirilten bilgindir. Cibril
faal akldr. Btn varlklar ondan feyz al r. Kalem, akl- evveldir. brahim'in
grd yldzlar, ay, gne ; nefis, ak l ve Vacibu'l-Vucud'dur. Peygamberin grd drt rmak, drt unsurdur. Gkte grd Peygamberler y ldzlardr. Adem Ay; Yusuf, Zhre; dris Gn.etir." 4
,
.5.31

4. 9.).3

Sleyman Dvud'a varis. oldu."5

ayetini

hvan- Safa yle tefsir etmi lerdir: "Sleyman imamd r. Peygamberin. ilmine varis olmutur. Cenabetin manas , mstecibin, istihkak rtbesine
erimeden srrn kendisine if a edilmesine almasdr. Gusln manas , byle
yapamn andi tazelemesidir. Temizlenmeni manas, imama tabi olmaktan
baka her trl inan.tan, temizlenmektir. Teyemmm, dal veya imam grmek iin me'zundan izin almakt r. Kabe Peygamber, bb Ali, Safa Peygamber, Merve Ali, telbiye daiye icabet, yedi tavaf yedi imama kadar Muham1 Bakara Sresi: 255.
2 `Ankebut Sresi: 69.
3 Hadrami, Mebdiu't-tafsir, s. 9.
4 Bkz. bni Teymiyye, Risle ft
ya arasnda, s. 232-233.
5 Nem]. Sresi: 19.

va'l-Btn, Meem'atu'r-ras'ili'l-Muntriy-

23

med'i tavaftr. Be vakit namaz, drt usul ve bir imam gsterir. brahim'in
tei gerek ate deil, Nemrud'un gazab dr. brahim'in smaiPi kesmesi,
onun. zerine and almakt r. Mus'nn ass , sihirbazlarm phelerini yutan
hccetidir. Denizin yar lmas, Mus'rm ilminin onlardan, ayrlmasdr. Deniz
bilgindir. Bulutun glgelendirmesi, Musa'n n onlar ir ad iin imam tayin
etmesidir. Menn, gkten inen ilimdir; Selv didir. ekirge, k ml ve kurba a,
Mus'nn karsmdakilere musallat olan sorular , susturmalar dr. Dalarn
tesbihi, dinde iddetli adamlardr. Silleyman'm hkmetti i cinler, o zamann
btnileridir. eytanlar, g amellere katlanan zahir erbab dr."1
Btn bunlar, dini kknden kald rma a ilikin aslsz iddialardr. Batmilerin, ve onlar n nazariyecileri olan hvan- Saf'nn grleridir. Gaye
ya anan zevk haliyle kalbe do an i aretleri sylemek de il, dini kknden
ykacak pheler ortaya atmakt r. Amel yok ki zevk hali de olsun, te mutassavvflarn batmilerden ayr ldklar en nemli husus da bu noktadr. Mutasavvflar ekli amelle, farz ibadetle yetinmeyip daha ok ibadet yapmay ,
bylece Allah'a yakla may gaye edinmiken, batmiler amelleri kald rmaya
ynelmilerdir. Mutasavv flar zahir manay esas alrken, tekiler zahirin,
hayvan derecesinde olan umum insanlara mahsus oldu unu sylemilerdir.
ihvan- Saf'ya gre "Cen.net , cismni heyl olmayan ruhlar lemidir.
Kyamet, kalkmak demektir. Ruh, ne zaman ki hapsolundu u u cisimden.
kurtulur kalkarsa i te o zaman. kyamet kopmu , yani kalkm olur. nk
ruh, cesette iken. kalkam yor. Ruhlar lemi, ebedi dirilik ve ruhni lezzet
lemi olan cennettir. Cehennem ise Kamer (Ay) fele i altnda bulunan, de ime, istihale ve belda dim olan. bu kevn- fesat (olu ma-bozulma) lerai
yani cesetler dnyas ndan ibaret ola, bu dnyadr. Bunun. ehli. "
-

ka..4 I

..-

o :5 ...

e 3 3

33

C, I

5-

Le .) 5_1

e_ACJ

Derileri piip olgunlatka azab tadsi.nlar diye onlara yeni deriler veririz."2 yetinde ifade edildi i gibi azab ierisindedir".3
Grld zre ihvan- Saf, cehennemi, uhrevi azab irkr etmektedir.
Hattbiyye frkas da:"

5,:,9,1:7(1)
9- -.

Allah size bir inek kesmenizi emrediyor."4

yetinde inek ile Hz. ie'rkin

kasdedildiini; hamr (arap) ve meysir (kumar)in, Ebubekir ve mer ol1 4bl, al-MuvUakU, III. 394-395, Msr.
2 Nisa Slresi: 56.
3 RasVilu Itvni's-aft, IV. 190-196, Msr, 1347/1926 Bakara Siiresi: 67.
4 Takiyyu'd-din Almed

24

al-Makrizi, al-Hitatu'l-Makriziyye, IV. 175, M sr, 1326.

duunu; Cibt ve 1` at'un. da Mucviye ibn.


Sfyan ile `Amr ibr al-qs
olduunu sylemilerdi'''. Bunlar Kur'an' kasden tahriftir. Mutasavv flarm
byle bir iddialar yoktur.
i ari tefsirin mu'teber olabilmesi iin. gerekli artlar yukarda saymtk. Onlara uymyan bir tefsir, kim tarafndan yap lrsa yaplsn ehl-i snnete reddedilir.
Tasavvuf ve tasavvuf": tefsirin mahiyeti hakk nda bu kadarhk n bilgi
verdikten sonra imdi SARI TEFSR akmnn douunu ve gelimesini
ineeliyebiliriz.

25

B RNC BLM

AR TEFSRN DOUU
A- SAR TEFS RN SERI YN:
ari tefsirin kklerini Kur'an- Kerim'de ve Hz. Peygamber'in szlerinde bulmaktayz. Sahabiler, ilmi ve ruhi derecelerine gre byle bir i anlamdan haberdar olmu lardr.
1) Kur'an,'m i areti:
.. -

Nisa Sresinin: "

Bu kavme ne oluyor ki hemen hibir sz anlam yorlar?" '," Sk:31

U.J

(3t

Hi mi Kur'an' dnmyorlar? Eer o, Allah'tan ba-

kasndan gelmi olsayd, onda birbirini tutmayan ok ey bulurlarch."2


Har Sresinin : c,,t_rj 45-7.

-7%

fi

onlar anlamyan kimselerdir.",3


((

..ACJ;

,,zjj
:

7.,...,Je

Onlar Allah'tan ok sizden korkarlar Zira


Muhammed Sresinin :

--

: Allah size zahir ve bt n nimetlerini boka

ihsan etti."4 yetlerinde bu tefsire i aret grlmektedir.


Son yette insanlara verilen zc;;t`hir ve batm ni'metlerden bahsediliyor.
Bu nimetler ierisinde Kur'an da vard r. Nicnetlerin en by Kur'an.'dr.
1 Nisa Sresi: 78
2 Nisa Sresi: 82.
3 Har Sresi: 13.
4 Muhammed &imaj: 24.

27

Demek ki Kur'an'da insanlara zahir ve batm nimetler verilmi tir Yce Allah inarimyanlar "Sz anlamyorlar" diye yererken onlar n, zahir manay
anlamadklarm kasdetmiyor. nk onlar, arap idiler, Kur'an'm d masrasm anhyorlarch. Fakat o hitab ile kasdedilen as l i manay anlamyorlard.
te Allah, onlar bu i manay ardamamakla ayphyor ve Allah'm yetlerini
dn.meye davet ediyor ki kasdedilen. as l manay anlasn.lar ve O'nun. snrlarn amasnlar. Allah bir milletten kavray ve bilgiyi kald rd m ne zahir
manay, ne de asl manay anhyamazlar. An.cak Allah' n. kavray verdii
kimseler z manay anlarlar ki bu da zahirin. alt ndaki i maradri
Yusuf'un ta M sr'dan. kokusunu alan Ya'kub Aleyhisselm, kendisini
ayphyanlara: "Allah'tan (bana verilen bir ilimle) ben, sizin. bilmedilderinizi
bilirim"2 demiti. Bu yet ve zellikle H dr'n, Hz. Musa'ya verilenden. ayr ,
gizli bir bilgiye sahib oldu unu gsteren Hdrla Musa kssas , Allah'n, baz
kullanm ltfetti i manevi bir kavray ve lednni bir ilim olduuru isbat
eder.
Muhammed Siiresinin 42 inci yetinde
((

,
o
i t.4.2..; L.)

.0

I_

'0*

:u

J'

Kur'an't dnmyorlar m ? Yoksa kalb-

ler zerinde kilitler mi var?" deniliyor. "Kalblerin kilitleri, gnahtan, dnya sevgisinden, uzun gafletten, h rstan, vlme e dkn olmaktan tr
kalblere ken paslardm Teybe ile kalbin pas silinince gaybden kalbe
nurlar doar, o kimse kalbinden ta an. hikmetleri syler. Allah' n Resulne
uyarak iini dn temizleyip bildilderiyle amel edenleri Cenab Hak, bilmedikleri ilme muttali k lar ki bu da i aret ilmidir '"
2) Hz. Peygamber'in i areti:
Ebu Hreyre, Hz. Peygamber'den u hadisiri vayet eder: -45.>":1_,,-.3 j.,
1
O

O
r O r
, r --... ...
. . .;% 3 ., j.w...L.(
' A.S-:-J .3

'j I

, r-- i

.8.

Lr...til j..a.fi

( J.,p

O ,..0 r.

',511. .....
........L 9

e--..

r.., i jt;

.." 0
,....
.

^ 3 ' A:LP1

>i,,:
CA

f14
1,,,..,3 i .....)I ,..L.,,,,211 : Eer siz benim bildiklerimi
.. r .

.,

bilseydiniz, az gler, ok alardnz. D ekte kararnz kalmaz. dalara kardnz."4 Hadis, kesiran kelimesine kadar Buhri, Mslim ve Nes'ide de
vardr. Bu hadis, Hz. Peygamberin belig bir hutbesinde sylenmi tir. O
1 ibrhim ibn Msa as- tbt, al-Muvfabt ficUlmi's- erica, III. 382-83, Msr.
2 Yusuf Sresi: 96.
3 Serrc, al-Lumac, s. 147-148, Msr, 1380/1960.
4 Bubrri, Kusuf 2, Tefsiru Sura V, 12, Nik a b, 107, Ribls 28; Mslim, Kusuf 1; Nes'f,
Kusuf 11; bnu Mce, Bbu'l-buzn, 1.

28

gn. hutbenin yksek ifadesinden dolay kerkes alamt. Adam biri:


"-Babam kimdir ?" demi , Hz. Peygamber de "Faland r" cevabn vermi ti. Ba ka bir rivayette de Hz. Peygamber, o adama, babas nn Zhre
oullarndan Huzfe ibn Kays oldu unu sylemiti'.
Serrc der ki: "Hz. Peygamber'in i aret etti i bu ilim, herkesin. bilece i,
halk aras nda mterif ilimlerden olsayd "Benim bildiimi bilseydiniz" dedii zaman i iten.ler: "Senin bildi ini biliyoruz" derlerdi. Onun risaletinin
hakikatleri ve Allah' n ona verdii zel ilim, dalar zerine konsayd dalar erirdi. O, ashab na kavryabilecekleri kadar syledi."2
Ebu Hreyre, buna benzer bir di er hadis nakleder :

'.) I
0

r:3

4t.'.,L.
;

7.1

>11.
.

.$

_.; P

j he:

..1
:

Ilimler arasn-

da sedef ierisindeki sakh inci gibi bir ilim vardr ki onu Allah'
bilen bilginlerden bakas bilemez. Onlar onu syledikleri zaman Yce Allah'a
kar gururlu olanlardan bakas inkr etmez."3 Hz. Peygamber, ba ka bir
hadisirde de: "Ilim ikidir. Biri kalbde gizlidir ki faydal olan da budur"' demitir. Buhrrnin. Ebu Hreyre'den nakletti i bir hadis, inananlar iinde
kendisine ilham olunan kimseler bulundu unu bildirmektedir:
fh

,...

(:),)=.415J
0,

...

...L.,-

..:; ,1,
...,

.9-4 i

.1 i ....

4:r...

c!..l.)..

'.t

. .

c;) L9

,....

t- O .. I.

st--.k.;
.. .

e..C2

1_,.,5;1<:!.

0 . - ,.
L,1

o -.

..,-....c.


..1 ..1
_?Ah...1LS

.
:"..)4

O ." O
L.......A
1-

"Sizden nce Israil Oullar arasnda, peygamber olmadklart halde ken.


dileriyle konu ulan (ilham oluran) kimseler vard. Eer benim mmetimde de
onlardan varsa, mer'dir."
Buhari metnindeki di er bir rivayette bu tr kimselere (muhaddesiin)
unvan verilmitir ki ayn anlama gelir. Buna dayanarak bni Abbas, Hae
Siiresinin 52 nci yeth e (muhaddes) kelimesini ilve ederek:
1 Prof. Kamil Miras, Tecrid-i Sarih Tercemesi, XI. 114, Istanbul, 1947; Kuseyri Risale,
s. 7. Msr, 1318.
2 Serrrc, al-Lumac, s. 159.
3 Slemi, Ebu `Abdi'r-Rahman nuhammed, al-Farku beyne cilmi's-serica
Ayasofya, No. 4128, varak 139b, 140a, al-Kelabail, at-Tacarruf, s. 59. M sr 1325. `Abdu'r-RacIr4i, bu hadisin isnad zayftr diyor. ihya I. 33.
4 Ebu rabb al-Mekki, Katu'l-kulab, I. 244-45. (M sr 1387 /196

29

->j

eklinde okumu tur. Demek ki muhaddes, Peygamberli in altnda bir vahiy


ve ilham mertebesidir ve bu yksek paye Hz. mer'e tevcih edilmi tir.'
Elbet ondan sonra gelen m'minler aras nda bu payeye eren pek ok insan
olacaktr.
Bu hadisler, herkesin anhyaca zahiri ilimden. baka bir de sekin. kimselere z halini bir ilmin varln gsterir. Bu ilme vak f olanlar, Kur'an' n
zahir martasmdan ba ka birtakm i manalara da vak f olurlar.
Batni manaya bizzat Hz. Peygamber (s.a.v.) i aret buyurmu tur, Kutu'l-Kublb sahibi, Abdullah ibn Mes'ud'dan u hadisi karmtr.
j I *4-1; C.)

TJ

al;

O ." 0

Kur'an'n bir zahi-

ri, bir bean, bir haddi ve bir matlac varchr".2 Deylemi de Abdurrahman
ibn Avf'n Hz. Peygamber'den merfu olarak rivayet etti i u hadisi kar,
- .34 o .
maktadr :
.71; 4.1
c.,) .7A-1 I
Kur'an, arn altndadr. Onun, kullarn hccet yapt zahiri ve battn vardr.'" Hasan da Hz. Peygamber'den mrsel olarak ayn anlamda bir hadis
nakleder :

- - o -

_
L:9yr

s
"

: Her etyetin bir zahiri, bir batn vardr. Her harfin bir haddi

ve her hadin bir matld varchr.4


Ebu Nuaym,

msned olarak Abdullah ibn Mes'ud'


17,

da u hadisi nakletmektedir : ;Le,'


C7a. j-P

j_.; I
.

j-AJI J I
.9

.56-12:3. j J-4.1 4:Y..)1

,
: Kur'an, yedi harf
teti;JI
1:) J 1
-Q:
rzerine indirildi. Ondaki her harfin bir zahiri, bir batn vardr. Ali ibn
Talib'de zahir ve batnn bilgisi mevcuttur.'"
(X

Bu hadisler, Kur'a'm bir d , bir de i manas olduunu gstermektedir. Ancak bilginler, hadislerde geen zahir ve bat n kelimelerinin, anlam
1 Kamil Miras, Tecrid-i Sarila Tercemesi, I. 402-3, Ist. 1945.
2 Ayn eser, I. 51; Gazali, hyk . 136: "Bu hadisi, ibnu Hibban, sahihinde ibni Mes'uddan karmtr."
3 Syati, al-Itkan, II. 185, Msr, 1318.
4 atbl,a1-Muvafakat, III. 282; Tusteri, Tefsir, s. 3, M sr, 1329.
5 Bilyetu'l-Evliya, I. 65, Ise, 1351/1933.

30

zerinde ihtilaf etmi lerdir: "Ayetin. zahiri, lafz ; hatun da te'vilidir" diyenler olduu gibi" gemi milletlerden anlatt kssalar Kur'an'm zahiri, onlar
vastasiyle insanlara verdi i tler de bat ndr" diyenler de olmu tur'.
Fakat k ssalar, Kur'an' n. tamamm tekil etmez. "Her tiyetin zahiri ve
batn vardr" sz genellik ifade ediyor. Bu zellik btn Kur'an'a amildir. O halde bu gr isabetli deildir. Bazlarna gre: "Kur'an' n zahiri tilavet,
batn anlay , haddi helal ve haram hkmleri, matla` da vdd ve vacidi
gzetlemektir."2
Zahir ve bat n hakk nda en ok itibar gren, bnu'n- Nakib'in nakletti i
szdr: "Ayetin zahiri, zahir ilim sahiplerine alan manalardr. Batn da
Allah'n hakikat erbab na at gizli manalar dr."3
"Her harfin bir haddi vardr" sz ise "Her harften Allah' n diledii manann bir snr, yahut her hkmn. bir sevap ve ceza ls vard r" demektir ki birinci mana daha a ktr. "Her haddin bir maddi, vardr" sz de "Kapal olan mana ve hkmlerden her birinin, as l kasdedilen manaya vak f
olunabileeek bir Iftira.' yeri vard r anlamn tar. Bu cmle, "Kazan lan sevap ve cezaya ahirette vak f olunur" eklinde de yorumlanm sa da birinci
gr daha kabule lay ktr.4
Kur'n- Kerim'in bir btn manas oldu unu kabul etmiyenler diyor,..

";

..-

lar ki I J ; _,U - J -J I l-.1".".1


J(.7.:4
.
.9

'.)

: Biz sana Kur'an'', indirdik ki insanlara ne in-

dirilmi olduunu aklyasn, ta ki d nsnler."5 yeti, Peygamberin grevinin, Kur'an' aklamak oldu unu sylyor. Allah dinini tamamlam tr.
Eer insanlara a klanmam bir ey kalsayd din tamamlanmam olur ve
"Bugn size dininizi tamamlad m" 6 mealindeki yete ayk r d erdi. Kald k.i Allah'n bildirdii bir eyi Peygamber'in a klamam olmas, onun tebgrevine de ayk r diier. Sonra

j_ffl

L:J

_J : Duunup anlyasnz diye biz Kur'an' Arapa in-

61,4_,L;

-J

i_P

1 Silyfiti, itkn, II. 185; az-Zerkni, Menhilu'l-eirfan, I. 547-4.8.


at-Tafsir va'l-Mufassirun, II. 20,
2 Aym eser. II. 185; Muhammed Hseyin
Msr, 1381/1961.
3 Suyfrri, itkn, II. 185; at-Tafsir va'l-Hufassirun, III. 20.
4 Ayn eserler.
5 Nahl Sresi: 44.
6 Maide Sresi: 3.

3-1

dirdik"1 yeti de Kur'an' dnp anlamay gerekli gryor. D nmek,


manasm anlamak demektir.2
Evet Hz. Peygamber'in vazifesi Kur'an' aklamaktr. Zaten Arapa
olduu iin onun d manasn sahabiler anhyorlard . Arlyamadklar hususlar da Hz. Peygamber'den sorup reniyorlard . Hz. Peygamber, Kur'an'
batan sona tefsir etmemi tir. Hz. Aie (r.a.), "Peygamber (s.a.v), Kur'an'dan,

Cibril'in kendisine rettii birka yetten baka tefsir etmemi tir" diyor'.
Kur'ar'm zahir manas aktr. Herkese mahsus olan dini hkmler,
zahir manaya dayanr. Bunlar Allah'n Resul izah etmitir. I manann izah
ise ruhani bir zevk ve olgunluk ister. Hz. Peygamber (s.a.v.), daima ruhaniyeti temas halinde idi. Elbette o, H dr'n ve gemi Peygamberlerin elde
ettikleri lednni ilimlerden daha ok manevi ilme sahibolmu tu. Bunun aklanmas mmkn. de ildir. nk bu bilgiler, Allah' n baz kullarma hitfettii srlardr. Hz. Ijdr (A.), Hz. Musa (A.)a bile bu bilgileri sylemek istememi ti. Bunlar sylemek, Allah'n esarar n aa vurmak olur. Bunlar r
sylenemiyeee ini Kur'an- Kerim, Musa ve Ijcjr kssasiyle bize aklamtr.
Umumun selmeti iin dini bilgileri tebli etmek nasl farz ise, yine umumun
selmeti iin bu srlar rtmek de yle farzd r. Bu, Peygaberin tebli grevine aykr dmez. nk o, Allah'n. tebliini istedii eyleri teblie me'murdur. Saklanmas n emretti i eyleri de saklamak vazifesidir. Neyi sylemekle ykml ise onu sylemitir. Sylemekten menolundu u eyler de
vardr. Bunun iindir ki: "Benim bildiimi bilseydiniz, az gler, ok alardt-

nz..." demitir. Demek ki her bildi ini yann.dakilere sylememi tir. Bir ha-

j 43,1

dislerinde : q'

..

4:,)F

7;1 * I

VI :

yi bilin ki ba-

na Kur' an verildi, onun bir misli de bende var." 4 demitir. Bu hadis, onun
hereyi herkese a klamadn, zel dostlarna baz srlar tevdi etti ini gsterir. Nitekim Huzeyfe ibn al-Yemn'a mnaf klarn bildirdi'i
ileri srlmektedir. Ebu Nuaym'm rivayetinde Hz. Ali iin:

4.1,

,--

. t, -t,

-,

C.,/ L4 j

(C

:;129

:Ali, Rabbim

1 Yusuf Sresi: 2.
2 Itkan, II. 206.
li-Ahkgimi'l-ICur'em, I. 31; Itkn, II. 206. Syti, bu hadisin mnker
3 Rtirtubi,
olduunu sylyor.
Musned, IV. 131; Syuti, Itkn, II. 186.
4 Ahmed ibn

32

bana bellemen iln sana gretmemi emretti, q)nu belliyen bir kulak bellesin'
yeti indi. i te sen benim ilmime, belliyen kulaks n" szn sylemi tir'.
c, o ...

Abdullah ibn. Abbas iin de:

r;
1,4.JJ I

((-

1:d1 : Allah m onu dinde bilgili et ve ona te'vili ret" diye du etmi "
tirz. Bir rivayette
:11-1 : Allah m ona hikmeti ver",
-

5f

erS_,

di er rivayette :

Allah m ona hikmeti ve kitab n te'vilini ret'" eklinde du etti i sylenir.


Eer kitab n btn. esrar herkese anlat lm olsayd, Abdullah ii. byle
du etmesi bo olurdu. Beyhakrnin rivayetinde Hz. Peygamber, Ibnu
,

-9
Abbas' :
jk; : Abdullah
eilm. Abbas ne gzel Kur'an tercrnalud r"4 diye vmtr.
Kutu'l-Kulb'daki:

4-.J

-P

'T - I
.

Kur'an' okuyun, garip manalartn aratnn"5 hadisini Serrc da alm tr.


Serrc'm n.akline gre "Bir adam, Allah' n Resul (s.a.v.) e gelip dedi ki:
Ya Resulllah, bana ilmin gariplerini ret. Allah' n Resul yle cevap
verdi:41min banda ne yaptn sarki? nce ilmin bam muhkem yap, sonra gel sana gariplerini reteyim.6
Aadaki hadisler, bizzat Hz. Peygamberin i ari tefsir yapm olduunu
gsteriyor:
.

...
"Ebu Ca'fer yle diyor: Peygamber (s.a.v.)den ..,) I AJI
.
0

4s,

: Allah kime hidayet etmek ister-

o j ..Lo
,.
,
se onun gsn islma aar"7 yotinden soruldu, g sn. nasl islma
aar denildi. Buyurdu ki: Gsne bir nur atar, o nurla gs a hr. Dediler
ki : Bunun bir i areti var m ? Buyurdu ki : Iareti ebedi eve ynelmedir!".8
1 Hilyetu'l-Evliyi, I. 80.
2 ibnu Hanbel, Musned, I. 226, 269; ilnu Wee Mukaddime, 11, Msr, 1372 /1952
3 Ayn eserler; Banu Sa`d, at-Tabakltu'l-Kubr'd, II. 120, Brill 1330; Bilye I. 315.
4 Itkn, II 187-188; Ham Sa'd, at-Tabaktu'l-Kubr. II. 120.
5 Iutu'l-Kulb, I. 120, 1Vhsr nevi, s. 103. Bu hadisi ihnu
eybe Musannafta Ebu
Ya% al-Mavsli ve Beyhaki su'ab'de Ebu Hreyre'den rivayet ederler. Fakat senedi zay f bir
hadistir.
6 Serrile, al-Lumac, s. 148.
7 Enbiya Sresi: 125.
8 tka'n, 186, II. 194; Rzbahan
`Arrdsu'l-bayfm, I. 3; at-Tafsir ve'l-Mufassirun,
III. 39.

33

"Allah'n Resul bir gn ashablyle birlikte oturuyorlard . ilerinde en


tazesi Abdullah ibn mer de vard . Hz. Peygamber sordu: "Har gi aa insan. oluna benzer?" Abdullah ibn mer diyor ki: Oradakilerin zihni l a alarna gitti. Benim de kalbime hurma geldi. Fakat Allah' n Resulne cevap
vermekten utand m iin sustum. Nihayet Allah' n Resul (A.), hurma,
dedi. mer (r.a.)e dedim ki: Ben de hurma diyecektim. mer dedi ki: E er
yle deseydin benim iin sen lumuru'n-ni`am daha sevgili olurdun."
"Burada delil olarak ileri srlecek nokta udur ki Resulullah'n sorusun.0 ashaptan, hi kimse karamayp onlarn en genci olan Abdullah ibn.
mer karmtr. te Kur'an'daki manalarm istinbat da byledir. Allah' n
kalblere att nur nisbetinde bu manalar istinbat edilir."1.
Hz. Peygamber'in, m'minle mnafik aras ndaki fark belirtmek iin
yapt te bih de manidardr: "Kur'an' okuyan m'min, kokusu da tad da
gzel olan turun gibidir. Kur'an' okumyan, fakat onunla amel eden m'min ise hurma gibidir. Kokusu yoktur ama tathd r. Kur'an' okuyan mnafk, kokusu gzel, fakat, ac reyhane otu gibidir. Kur'an okum yan mn.afik
da tad ac ve kt, kokusu da ac Ebucehil karpuzu gibidir."2

"

>, 1

(jAX
j-

o "'

.
:

Grmedin mi Allah nas l, gzel bir ke-

limeyi kk sabit, dallar gkte olan, her zaman Rabbinin emriyle rnn
veren gzel bir agaca benzetti?" 3 yetinde hru Abbas'tan u tefsir naklediliyor: "Sahabiler bir yerde oturmu , yetteki giizel a a zerinde kon.uuyorlarken, Uz. Peygamber (s.a.v.) kageldi. "O (a a) m' nindir. ksh
yerde, dal gktedir." "Yani ameli g e ykseltilmi , kabul edilmitir. Bu,
bir meseldir ki Allah, mii'min ve kfirlerin durumunu anlatmak iin Vermitir dedi."4
3) Sahabilerden nakledilen haberler:
Hz. Ali, "Yalnz Fatiha hakknda bildiklerini yazsa yetmi deve yk
kitab olaca n" sylemitir5. Ebu Cuhayfe Hz. Ali'ye sormu : "Yannzda
1 al-Luma` s. 165.
2 Bulri, Tevhid, 57, At'ime, 30; Mslim, Musafirin, 243; Ebu DE vld, Edeb, 16; Tirmi21,
Edeb 79; /Inan 1ee, Muladdime, 16; IMrimi, Fadailu'l-Iur'n, 8; Ibnu ljanbal, IV. 397, 404,
408.
3 Ibrahim Sresi: 24-25.
4 Sehl ibn Abdillah, Tefsir, s. 52.
5 Bakli, `ArVisu'l-bayan. I. 3; Syftti, Itls.n, II, 186; 2ehebi, at-Tafsir vag-Mufassirun,
III. 39.

34

Kur4andan baka bir vahiy var m ?", "Hayr, demi Hz. Ali, ancak Allah
bir kula kitab nda anlay verirse baka.'" Hz. Ali'ye atfedilen di er bir sz
de udur: "Yakin, drt dala ayr lr: Zek gr , hikmet te'vili, ibret t,
ve ncekilerin snneti. F tnat gren hikmeti anlar Hikmeti anhyan ibreti
bilir. breti bilen ncekilerin snnetindedir..."2.
bnu Ebi Hatim, Dahhk yoliyle bnu Abbas'tan u sz naklediyor:
"Kur'an n e itli yollar, zahirleri, bat nlar vardr. Acaibi tkenmez, sonuna
erilmez. Ona yava yava dalan kurtulur. iddetle ondan haber veren mahvolur: Haberler, meseller, hell, haram, nsih, mensuh, muhkem, mt abih,
zahir ve bt n vardr. Kur'an.'n zahiri tilvet, bt m te'vildir. Onu anlamak
iin bilginlerin yan na oturunuz, sefihlerden ka nn.a."3
Ebu'd-Derd'n n: "Bir adam Kur'an'a e itli ynler tanmadka manasn anhyamaz.", ibnu Mes'ud'un: "Kim evvellerin ve sonlar n, ilmini isterse
Kur'an ynlere ay rsn."4 gibi szleri, Kur'an' n sadece d manadan ibaret
olmadm gsternee kfidir.
bnu Abbas ve baz sahabiler "Hikmet verilmi olal kimseye birok
hay r verilmi tir."5 yetindeki hikmeti "anlay " diye tefsir etmi lerdir6.
Hz. Ali'nin yle dedii rivayet edilir. "Bir kimse dnyadan yz evirirse Allah ona renme olmadan retir. hidayet olmadan hidayet eder, gzn. aar, onu krlkten kurtar r."7
Hz. mer vefat etti i zaman bnu Mes'ud: "Zannedersem ilmin onda
dokuzu gitti" demi tir. "Aramzda sahabenin bykleri varken byle mi sylyorsun ?" diyenlere: "Ben sizin anlad nz ilmi sylemiyorum."8 demi ti.
Abdullah ibn Mes'ud: "E er siz benim bildiklerimi bilseydiniz ba ma
toprak saard nz"9 derken en ok hadis rivayet eden Ebu Hreyre de:

.
.

yk:15

,
3o

t12-9 4.:2Z

ot

4_131

..C"

3 ,

J- effi

J -e-

)4U.
'

>

9 tj

5A fibl:1
1:4

1 `Ar'aisu'l-beyn, I. 3; BulArt, Diyftt 24, 36; Nesa'1, Iasiime 13; bnu Banbel, I. 79.
2 1-rtu'l-Kulb, I. 49.
3 Aym eser, I. 148; at-Tafsir ve'l-Mufassirun, I. 20.
4 Aym eserler. Bu hadisi Taberan1 sahih senedle rivayet etmi tir: j..."+;:.,1;
,:31)1J1 al-Luma(, s. 568.
5 Bakara Siiresi: 269.
6 ICatu'l-Iculb I. 103.
7 Bilye, I. 72.
8 Bilye, I. 311-12.
9 Bilye, I. 131.

35

Allah' n Resulnden iki kab (ilim) rendim. Birisini yayd m. tekine gelince
onu yaysam bu bo az kesilir."' diyor.
Gelen haberlerden. baz keskin zekh sahabilerin i ari mahiyette tefsirler yaptk.larm reniyoruz:
Buhari, 'bn Abbas'tan rivayet ediyor: "mer beni Bedir eyhlerinin
yamna sokard. Onlardan baz lar ilerinden. 1\11in bunu aram za alrsn,
bizim bunun kadar o lumuz var' derlerdi. mer de: 4Siz yle bilin' derdi.
Bir gn. mer beni onlar n. meclisine a rd. Beni kendilerine gstermek iin
ardn sandlar. mer onlara sordu: Allah Taln n (
>

.0,

Ij

41A

Allah' n yard m ve fetih geldi i zaman...) yeti

h akkn d a ne dersiniz? Kimi Allah bize yard m etti i, fetih verdi i zaman.
O'na hamd ve stifar etmekle emrolundu umuzu ileri srd, kimi de sustu. mer bana: "Sen de mi byle diyorsun ey bni Abbas?" dedi. Dedim
ki: "Hayr, oradaki yard m ve fetih, Allah' n Resulnn eceline i aret etmektedir. Yani Allah'm yard m ve fetih geldi i zaman bu, senin mrnn. bitti ine i arettir. Art k Rabbine hamdet, O'na isti far et, phesiz
O, tevbeleri kabul edicidir, demektir." mer: "Ben de bunu senin bildiin gibi biliyorum." dedi".2
Buhri, bnu Ebi Melike yoliyle %Bu Abbas'tan u rivayeti almtr:
"Bir gn mer ibn Hattb, Peygamber (s.a.v.)in ashab n.a:
.

4 '4' ,

, e
:

>

.).>>.

Biriniz, kendisinin

hurma ve zm bahesi olmasv ister mi?"3 yetinin kim hakknda nazil


olduun,u biliyor mu diye sordu. Dediler ki: "Allah bilir." mer kzd : "Ya
biliyoruz veya bilmiyoruz deyin." dedi. bnu Abbas, "Ben o hususta bir
ey biliyorum." dedi. mer: "Karde im olu, kendini byle kk grme,
syle" dedi. bnu Abbas: "Bu yet, bir amele misal verilmi tir" dedi ve
devam etti: "Zengin bir adam ki Allah'a ibadet ediyor, sonra ona eytan
musallat oluyor, bu kez isyan. ediyor da amelleri bo a kyor."4 Burada
hnu Abbas, yetin d manasndan as l kasdedilen i manaya intikal etmi bulunmaktadr.
Ebu Nucaym de Muhammed ibn Kcb al-Kura?' yoliyle bnu (Abbrs'
tan u haberi anlatyor: " bnu (Alabs, muhacir sahabilerden bir topluluk
1 Butrl, <Ilm, 42.
2 Bulffiri, Tafsiru S ra 110/4; rtbi,
188.
'
3 Bakara Sresi; 266.
4 Itkrn, II. 188.

36

al-Muvafalgut, III. 384; Tlilye, I. 317; ticffil, II .

arasnda oturuyordu. Kadir gecesinden bahsedildi. Herkes kendine gre bir


man.a verdi. mer dedi ki:" Ey Ibm' Abbas, sana ne oldu ki konu muyorsun.? Konu , oculduk sana engel olmas n." Bun.un zerire bnu Abbas kon.u tu: "Ey m'minlerin emiri, dedi, Allah tektir, teki sever. Dn.ya gnlerini
yedi zerin. dner yapt . Insan yedi (a ama)dan yaratt . Rzklarmz yediden yaratt. stmzde yedi gk yaratt . Altmzda yedi yer yaratt . Mesniden. yedi ayet verdi. Kitab nda y-edi akraba ile evlenmeyi yasaklad . Miras
yediye taksim etti. Yedi orgarum z zerine secde etmeyi emretti. Allah' n
Resul (s.a.v.) Kbe'yi yedi defa tavaf etti. Safa ile Merve aras nda yedi defa
kotu. eytan yedi defa ta lad . Kadir gecesinin de Ramazamn son yedisinde olduunu gsterdi." mer bur a hayret etti ve dedi ki: "Bunda bana, henz bann kemikleri dzelmemi olan bu ocuktan ba ka kimse muvafakat
etmedi. Arkada lar, bu hususta bana, bnu Abbas gibi kim cevap verebilir?'"

"Bugn size dininizi tamamlachm"2 ayeti geldii zaman sahabe sevinirken mer, Hz. Peygamber'in vefat nn yaklatn sezerek alam : "Bir
ey kemale ula tktan sonra eksiklik ba lar" demiti.' te burada da Hz.
mer, ayetin d manas ndan baka bir mana anlam , ayette islam n tamamlanmas dolaysiyle Hz. Peygamber'in vefatma bir i aret sezmi , Hz. Peygamber de onun. bu sezgisini do rulamt . Gerekten. bu ayetin nilzulnden seksen bir gn sonra Peygamberimiz vefat etmi ti.4
"Allah'tan baka dostlar tutanlar, ev yapan rmcek gibidirler"8 yeti gelzaman
kafirler: "rmcek ve sinek n.edir ki Kur'an'da and yor ? Bu Tanr
dii
sz deildir demiler, s rf zahiri arladklar iin ondan kasdedilen as l manay dnmemilerdi. Yce Allah da: "Inananlar bilirler ki o, Rablarndan
gekn bir gerektir."6 dedi7.
"O'nun nurunun misali, iinde leimba olan bir fener gibidir. Lamba cam
ierisindedir..."8 ayetin.i beyy ibn Kcb: "M'minin. nurunun misali" eklinde tefsir etmi ve demitir ki: "M'minin kalbi, iinde lamba olan bir fenerdir. Sz nur, ameli nurdur. Nur iinde hareket eder." "Veya engin. denizin
karanlklarma berzer. Onu st ste dalgalar ve dalgalarm stnde de bulut1 Ayn eser; Bilye, I. 317.
2 11I'aide Sresi: 3
3 541b1, al-111uvM'akt, III, 384; kisi, Malmd ibn `Abdillah, Rubu'l-Macni fi Tafsiri'l-Kur'ni'VAztn va's-Sab(i1-31ni, II. 61, Bulak 1301.
4 al-MuvUak5t, III. 384.
5 Ankebut Sfiresi: 41.
6 Bakara S iresi: 26.
7 ablVIuvUalst, III. 384-85.
8 Nur Siiresi: 35.

37

lar rter; karanl klar stnde karanl klar. nsar elini uzatsa neredeyse onu
da gremez.'" yetinde de: "Miinafkn kalbidir. Onun sz karanlk, ameli
karanlktr. Karanlk iinde hareket eder" demi tir2.
B-TABI(UN VE TEBE`I.J'T-TABI(IN DEVR NDE ZHD VE
TAKVA YNNDE GELI EN AR TEFS R:
Buraya kadar verdi imiz rnekler, kaydetti imiz rivayetler, i ri tefsirin erci bir temeli oldu unu, Hz. Peygamber (s.a.v.) devrinden beri bt n
manann bilindiini ve pek az da olsa i ari tefsir yap ldn gsterir. Zhd ve
takvanm artmas , tasavvuf akmnn geli mesiyle birlikte sufilerin me reblerine uygun i ari tefsir de geli mee ba lam ve bu konuda gelen haberler
mbl al bir ekilde yaylmtr.
Talk Sresinin 12 nci yetine ibru Abbas'n yapt aklama, sfilerce

mehurdur :

C)"
.a

.9r4
e

V-<-J

ta:LP

4u1

'5

411.

Yedi

g ve Arzdan da bir o kadarn yaratan Allah'tr. Allah'n her eye kadir


olduunu ve Allah' n bilgisinin her eyi ku attg'n bilesiniz diye Allah' n emri
bunlar arasnda iner durur." bnu Abbas'n burada: ((

4.:).7.5",j ;.1

j) : Tefsirini sylesem beni ta larsnz" veya ba ka bir rivayette:


-

,iLS"

;1211 :

O ktifirdir" dersiniz'"

dedii zikredilir.

Minhacu'l-bidin'de Ali ibn al-Huseyn Zeyne'l-bidin'e de byle bir sz


atfedilir:
-Y; ;;. :..j1

j:..23

41;.A. 14 &I. 43 j..

4:
Lp

L?.)

aftj

"Nice ilim vard r ki onu if a etsem bana "sen puta tapanlardans n" denilir.
Mslman adamlar kan m hell sayarlar, yapt klar bu en kt eyi gzel
sanrlar."4
1 Nur Sresi: 40.
2 Iftu'l-K.ulb, I. 118; Gazli, ihya, III. 13, M sr, 1387 /1967.
I. 136. Gazll, ismini vermedi i bir sufiden u szii nakleder: "Insan ilmin bu
3
nertebesine vard zaman halk onu ta lar." Yani onun sz, halkn anlay snrlarn aar.
4 Gazli, Minheu'b'bidin, s. 3, Msr, 1327.

38

te bu gibi delillerle tabiun devrinde zhdiyle me hur kimseler, baz


yetleri kendi adar ndan tefsir etme e baladlar. Tabiun devrinde i ari
tefsir bak mndan en nemli ki i Hasan- Basri'dir.
1) Hasan Basri (21-110/642-728):
Zhdiyle me hur olan. Hasan.-1 Basri, sufi kabul edilmektedir. Kendisi
bu unvanla anlm deildir ama ondaki zhd, sf tasavvuf zelli ini tar.
Ruhlar etkiliyen va zlar ve tefsirleriyle Hasan- Basri, i ari tefsirin kurucularndan. kabul edilebilir.
Ebu'l-Hasan. Yesr al-Ansrrnin o lu olan ve Ebu Said knyesini ta yan Hasan- Basri, tabiilerin byklerindendir. Hicri 21 senesinde do mu ,
Medine'de bym , 110 senesinde Basra'da vefat etmi tir. Babas Yesr,
Meysan fethinde esir edilip Medine'ye getirilmi tir. Annesi Neyyir de m'minlerin anas Umm Seleme'nin azatbs dr. Bu aile Vadi'l-Kur'da ya yordu.
Annesi Umm Seleme'ye hizmet iin Medine'ye gelirken kk Hasan da
beraber gelir ve ezvac-i thirat n oturduu evlere girerdi. Kendisi eliyle o
evlerin tavanma dokundu unu syler
Ebu Nuaym'in anlattna gre Umm Seleme (r.a.), Hasan' n annesini
bir yere gndermi ti. Ann.esinin yokluundar iddetle a layan ocu u
m Seleme kuca na alp meme vermi ti. te Hasan' n, derin ilim ve hikmet
sahibi olmasn , Peygamber evinden bir memeyi tutmasma ba larlar.2
Hasan- Basri, hayat n ilim ve cihada vermi ti. Henz ondrt ya nda
iken hfzn tamamhyan Hasan, bu ya larda Basra'ya gitmi ve orada ilmi
ve hitabetiyle byk hret kazanmt. Yezid'in halifeliinin sahih olmadn aka sylemekten ekinmedi. Abdulmelik'e yazd mektupta da
ayn lisan serbestli ini gsterdi i iin kendisinde kadercilik e ilimi sezilmi tir. Ancak onun. kadercili i, kelmi bir doktrin halini alacak mahiyette de ildi. O, insanlarn sorumluluuna inanyordu. inde duyduu derin Allah
korkusu bunu gerektirirdi. Gayet edebi va'zlariyle Basra halk n etkilemiti.
Va'zlarnda daima Allah korkusunu telkin ederdi.' M iret korkusu ile her
zaman. zgnd. "M'min, zgn. sabahlar, zgn ak amlar. Bundan ba kasn yapamaz. nk o, iki korku aras n.dadr: Gemi olan. ve Allah'n o
hususta kendisine ne i lem yapacan bilmedii bir gnahla, ba na re gibi
tehlikelerin gelece ini bilmedii bir mr aras nda" derdi.
1 Bs5n cAbl s, al-Basanu'l-Basri, s. 22, M sr, 1952; al-Kavakibu'd-durriyye, I. 96; Bilmen, Omer Nasuhi, Tefsir Tarihi, II. 105.
2 Ijilyetu'l-Evliy., II. 147.
3 al-Basanu'l-Basri, s. 25; Isla'm Ansiklopedisi.

39

Btn. rivayetler, onun daima hiret tasas nda olduu konusunda birlemektedir. Kur'an.'dan bir yet okusa a larm . Dermi ki: "Vallahi, ey
Adem olu, eer sen Kur'an okur, ona inanrsan; bu dnyada zn.tn, artacak, korkun iddetlen.ecek, a laman oalacak!"1 ocukluk gnlerini Medine'
de geirdi in.den sahabilerin. ya ad zhd hayat, Hasan'n ruhuna sinmi ti.
O havay hi unutmad , Bu zhd havasn Basra'ya gtrd. Basrahlara gerek zhdn ne demek oldu unu retti: "Vallahi, yetmi Bedir'liye yeti tim,
ou kez giydikleri sof idi. E er siz onlar grseydiniz deli san rdmz. Onlar
da sizin grselerdi "bunlar n hirette bir nasibi yok" derlerdi. KtleriLizi grselerdi. "bunlar hesap gnne inanm yorlar" derlerdi."2 "yle
insanlar grdm ki dnyaya ayaklar nn altndaki toprak kadar k ymet vermezlerdi. Dnya kendilerine do mu , batm , filn gitmi , falan gitmi hi
umurlarnda deildi. yle insanlar grdm ki bunlardan biri ak am eder,
yanrida azck azk vardr, yine hepsini yemez. "Bunun hepsini kendi kar nma koymayaylm, bir ksmn da Allah iin. sadaka vereyim" diye d nrd.'"
Hasan- Basri, o derece hikmetli konu urdu ki mam Ca'fer-i Sad k, onu3.
hakknda: "Sz Peygamber'in szne benziyor" demi ti'. O derece kuvvetli
bir hitabet gcne sahipti ki ken.dine z slbiyie "Nereye gidiyorsunuz?"
demesi, dinliyenleri a latmaya kfi gelirdi. Gz ya l olarak onu dinliyenler,
yanndan karlarken art k dnyay tamamen, unutmu , lmden ba ka her
eyi kafalarndan silmi olurlard. zerinde durdu u tek konu, Allah korkusu
ve lm en.di esi idis.
Hasart- Basrrnin, kendisini byle zhde adamas nda en nemli etken
Amir ibn Abdi'l-Kays isimli bir zatt r. Bu zat, Basra'n n toplumsal hayat nda
yeni bir zhd hareketini temsil ediyordu. Kendisi evlenmez; et, ya yemez;
emirlerin yan na girmezdi. Tevrat ve Incil ile de biraz me gul olmutu6.
Onun. zhdi hayat n etkiliyen dier bir sebep de Basra'da zhd hayat nn tevik grm olmasdr. Bir zaman sonra Hasan- Basri, topluluklarda
grnmez olmu , camide oturmaktan vazgemi ti. "Ashabm braktn, burada yalnz bana oturuyorsun" diyenlere yle cevap verdi: "Muhammed
(s.a.v.)in asbab ndan birtakm insanlara rastlad m, bana dediler ki: k yamet
gnnde insanlarn iyisi, nefsini en ok muhasebe edendir. K yamet gnnde
1 Hilye, II. 133-134.
2 Aym eser; al-Kavakibu'd-durriyye, I. 97.
3 Ihya, III. 181; Hilye, II. 134.
4 Hilye, II. 147 al-Hasanu'l-Basri, s. 95.
5 Ibnu Sa`d, Tabakat, VII. 74-75, Leiden, 1330 /1915.
6 bnu `Asfficir, Tehilb, VI. 13; al-Ilasanu'l-Basri, s. 28.

40

en ok sevinecek olan da dn.yada en ok zntl oland r. K yamet gn,nde en ok glen de dnyada en ok a lyandr."'
'mer ibn. `Abdunziz, ken.disine hkm ve kaza i lerinde yard m edecek kimseleri tavsiye etmesini istemi , Hasan: "Din ehli seni istemez, dnya
ehlini de sen istemezsin."2 demi tir.
a. Tefsiri:
Hasan- Basri, bni' Abbas'n tefsir derslerini dinlemi ti. Tefsirde en
byk tesiri bnu Abbas'tan grm tr. Kendisinde halini mana sezilmektedir. Zahir ve bat n hakkndaki gr n yle zetler: "Sen bat nn]. ara trr ve hunu zahirine k yaslarsan, manas na vakf olursun,.'" Hasan Basrrnin iki meclisi vard. Biri evde, biri camide idi. Evdeki zel meclisi idi. Burada yakn dostlariyle oturur, zhd ve bat n ilimler zerin.de konu urlard4
zel meclisine devam edenler iin: "Karde lerimiz, bize ailemizden, kar mzdan ve ocuklar mzdan daha sevgilidir. nk ailemiz bize dnyay hatrlatyor, karde lerimiz ise bize hireti hat rlatyor'" demi tir.
bnu'n-Nedim, Fihristinde tefsirlerden, bahsederken Hasan.-1 Basrinin
de bir tefsir kitab olduunu syler6. Taberi, Hasan Basrrnin, talebeleri tarafndan rivayet edilen tefsirlerini kitab n.a almtr. Fakat bunlar ok de ildir. Her halde Taberi, Hasan' n, genellikle bnu Abbas gr nde olduunu
kabul etmi tir. ok defa da Hasan.' n tefsiri, talebesi Katde'nin tefsirin.e
karmtr.
Hasan'n. talebelerinden olan Amr ibn Ubeyd'in eserleri aras nda tefsire
dair bir kitab da vard r ki Amr, buraya Hasan- Basri:den i ittiklerini yazmtr.7 Artk ibnu'n-Nedim'in, Hasan'a atfetti i tefsir bu mudur, de il midir bilmiyoruz. Arrcak Taberi, Hasan' n gr lerini sylerken zellikle cebirci
olduun.da srar eder. Halbuki Amr ibn Ubeyd'in. nakli bu gr e aykrdr.
Onun nakillerinde Hasan., kaderci grnmektedir. Taberi, Hasan' n tefsirlerini ou kez Amr yoliyle n.akletmez.
Taberi'deki rivayetlerden. anl yoruz ki Hasan, zaman nda Kur'an hakkrda sylenen. her eyden bahsetmi tir: Nzul sebepleriyle hkmler aras ndaki miinasebetten, nsih mensuhtan, Mekki ve Medeni yetlerden, k ssa1 ilnu 'As6kir, TehM, VI. 13; abBasanu' 1-Basri, s. 23
2 al-Basanu'l-Ba ri, s. 51; by6., I. 61, al-Matbacatul-ffiem, 1307.
3 Tibyan
Tefsiri'bRur'an, IX. 1.
4 abBasanu'l-Basri, s. 73; 2ehebi, Tarthu'bislm IV, 103.
5 Ayn eser, s. 116; hya II. 155.
6 Ibnu'l-Nedim, Fihrist, s. 34, Beyrut, 1964.
7 Aym eser. s. 37.

41

lardan., vs. zellikle kssa, onun va'z slhuna pek yar yordu. Bununla beraber o, kssaya bni Abbas, Vehb ibn. Mnebbih ve di er kssa erbab kadar
nem vermemi tir. Onlar gibi Zu'n-Nun'un, bal k karnnda n.e kadar kald m; Karun'un, kavmine ne renkte bir elbise ile ktn sylerr. Bilhassa
Sleyman'n kiiliine nem verir. Sleyman onun gznde, Allah' n bir
kulda toplad hikmet ve mlk temsil etmektedir. Sleyman, Allah' n rahat ya atp hesaba tabi tutmad tek insandr.2
Hasan'n, tefsirde er, byk zelli i, yetlerin, ruhunda b rakt ize
ve zevke gre manalar karmas dr. O, bizzat yeti tefsir etmez, fakat yeti
okurken duydu u hisleri dile getirir. te bu yol, sufi tefsirinin metodu ve
balangcd r. Kendilerini ona ba lyan sufiler, duyduklar zevke gre yetleri manaland rmaa ba lamlar, tabii bu, git gide zhdi manalarm s nrn
a arak felsefi nazariyelere, fki, enfsi tatbiklere yol am tr. imdi Hasan
Basrrnin tefsirinden rnekler verelim.
b. Tefsirinden rnekler:

, , ... a t o , ,
"J:i ", 1._i,
"j_.:_p,
4:
i

"_
:p"
,:,_,..,
..1.)_;
,:_......,-1
...
o :,-;

...:

,...,..,4 j

--

e 9

..-

...

7.7

- I : Allah'a davet edip iyi amel isliyen ve ben


I... ...11
.. ,

mslmanlardan m diyenden daha gzel szl kim olabilir ?"3 yetini oku . t1oze

4:1'11 Si.;:..,,,

Yor, Yle diYor : 1...X.fo


Q.o

4-7_,P Li

1.1.:,

A_MI

L.,.,:k....."-

Llie

45J1

J. 1.41,14i

45JI -jj 1.3..E.

j,i

45JI

j3

: te bu, Allah'n sevgilisidir; bu, Allah' n

sekin kuludur; bu, Allah' n hayrl kuludur; bu, Allah'n yaratt klarmn
sevgilisidir. Allah'n arsna icabet etmi , insanlar da o daveti
kabule a rm , iyi amel i lemi ve "ben mslmanlardanm" demi ! te
bu, Allah'n halifesidir!"4 Burada Hasan' n nasl cotuunu ve yetin
ahsiyyete ne derece hayran kald n grmekteyiz.
,

...

: Dnya hayat sizi aldatmas n,,s


j
yetini okuyunca derhal kendini tutam yor: "Bunu syliyen kimdir? Dn2`

.9

1 Tabeei, Cmicul.bayan, XX 115, M sr, 1373 /1954.


2 Tafstru'n-Neysbri, Taberi kenar nda, XXIII, 104, Msr, 1321.
3 Fu ilet Snresi: 33.
4 Taberi, Camicu'l-bayan, XXIV. 118, Msr, 1373 /1954.
5 Fatr Sresi: 5.

42

yay yaratan, ve onu en iyi bilen! Sak n ha, dnya ile me gul olmayn, zira
dnyann me galesi oktur. Adam kendine bir me gale kaps at m onun
arkasndan on kap daha alr."'
3"

:)y j

(.7

C.)-

: Sada ve solda oturur" 2

yetinde yle diyor: "Ey Adem o lu, senin iin, iki sayfa ald . Sana
iki kerim melek verildi. Biri sa nda, teki solunda. Sa nda olan iyiliklerini zapteder, solunda olan ktlklerini. Art k dildediini yap. Az veya
ok. lnce sayfan drlr, boynuna as lr ve kabrine konur. K yamete
kadar o seninle beraberdir. O zaman (Allah) der ki: "Her insan n gnahn
boynun.a astk. Kyamet gn onun iin. ap a k bir kitap olarak karacaz. "Kitab n , oku, bugn. kendi kendine hesab n grebilirsin."3 Vallabi
seni nefsinin. hesap s yapan Allah, gerekten adalet yapm tr."4
4 Talha ibn Amr al-Hadrami diyor ki: "Bir gn Hasan kageldi. At
ile beraber yan na oturduk. yle dedi: Bana ula tna gre Allah yle buyurmutur: Ey Adem o lu, seni ben yaratt m, halbuki sen ba kasna ibadet
ediyorsun. Ben seni an yorum, sen. beni unutuyorsun, Ben seni a ryorum,
sen benden ka yorsun,. Bu, yer yzndeki zulmlerin en ktsdr. Sonra
f o

u yeti okudu:

'"

I_J; J

i.J

0,

=11

o 9 --

.t,;

-9

yavrum, Allah'a ortak ko ma, zira ortak komak byk bir zulmdr."5

1211

zr,

" 11 4..1i1
,

,,, : De ki : Allah' n, kollar iin yaratt ss ve gzel

..1:

rzklar kim yasaklad ?"6 yetinde Hasan, nefsi ya atacak kadar ndan
fazla yemenin do ru olmadn sylyor. "Zinet" s rtn.a bindii eydir.
"Tayyibat" Allah'n, o hayvanlar n karmlarma koydu u sttr. imdi
yle insanlar var ki Allah'n nimetini, karnnn, ehvetinin ve belinir oyunca yapyor. Kim Allah'n nimetini alrsa on,u gzelce hell
olarak yer. Ama Allah' n nimetini karnn,m, ehvetinin ve belinin oyunca yaparsa onu, kyamet gnnde boynuna vebal yapm olur.7
1 1.1ilye, II. 153; Iby', III. 181.
2 1.a.f Sresi: 17.
3 isr Sresi: 13.
4 Tabert, XV. 53.
5
II. 148.
6 A<raf Sresi: 32.
7 1.1ilye, II. 159.

43

6- Hasan Basri "

j;

: nlardan
kimi nefO

sine zalimdir" yetindeki zalimi mnafik, di er bir rivayete gre fas k diye
tefsir etmi tir'. Ona gre byk gnah i liyene mn.afik dertir2. Ki inin kibetinden emin olmas nifak almetidir3. Insan n nifaktan. kurtulabilmesi
iin sz ile bilgisi aras nda ihtilf olmamaldr. Bundan dolay o, a nda
yayanlarm o unu mnafik saymtr. Diyor ki: "Mnafiklar, evlerde, yollarda, ar larda hep bizimle beraberdir. Vallahi onlar Rablarm bilmemi lerdir.4
O halde nifaktan kurtulmak iin kalbi slh etmek lz mdr. Hasan bu
prensip zerinde ok durmu tur. Onun iin kendisi kalbler ilminin kurucusu
saylmaktad r. Bu prensiple o, tasavvufi anlama ok yak ndr. nk salih
kalb korkunun alkand yerdir. Fas k kalb ise batl dikenlerin ve kuruntularn yetitii yerdir. Kalb, hayat n kaybedince ona t tesir etmez. Mescitte etrafna toplananlara Hasan yle demitir: "kh kalbler dzelmi olsayd beri sizi ta k yamet sabahnia kadar a latrdm!'"
Hasan. Basri, Hz. Osman' n katli ve ondan. sonraki olaylar Allah'n bir
intikam saymaktadr. Allah, Resulnn hayatnda ona ikram olarak mslmanlardan bu intikam almam , fakat vefat ndan sonra bu intikam alae

s -
o 9
Z;
tj
JL;
Lffl
Seni gtctl,
Ca

r ,

rrsek biz onlardan intikam altelartz"6 yetiyle bildirmi tir7. Bunun. sebebi
de dnyaya dkn olan, dnyaya ynelen, dirderine iten ba lanmyan insanlarn tremi olmasdr. Hasan'a gre olaylar, zhdi hayattan ayr lmanm bir son.ucudur.
rneklerden anla ld zre Hasan, tefsirden ok va'zetmektedir. Onca
mana aktr, izaha lzum yoktur. O, okudu u yetlerden., kalbine do an
zevke gre va'zetmi tir. Her yet, on,un kalbinde Allah korkusunu depre tirmitir. Onun ifade gcyle dile getirilen derin hisler, en. gzel mev'izeler olmu , kalblere i lemitir. Halk bunlardan bir mzik tesiri de duymu tur. Onun.
anlattklar, teki hikyecilerdeki gibi de ildir. Hasan, hikye anlatm yor,
ya adn sylyordu. Bununla beraber onda k ssa hi yok da de ildi. Mesol "Cehennem ate i, her gn yetmi bin deriyi pi irir. Kfir derisi k rk arm
1 Rurtubi, al-Cmi< li-Allkmi'l-ur'n, XIV, 346, Rhire, 1935-1950
2 Emlu'l-Murta l, I. 114.
3 Taberi, Cami<u'l-bayan, XVIII, 32.
4
II. 157.
5 1.1ilye, II. 143.
6 Zub.ruf Sresi: 41.
7 Taberi, Cam:nig-bayan, XXV, 74.

44

kahnlndadr."1 gibi hikyeler vardr onun tefsirlerinde. Baz kssalar detaylariyle anlatr, tahlil eder, daha sonra kendi gr olan zhd alamaa a-

hr, bunun dna klmasna iddetle atar. rne in: (2,jl-4 )1 I

L, I
-

:Biz emaneti gklere, yere ve da lara arz ettik..."2 yeti zerine yle diyor: "Ema-

neti yedi kat gklere ve y ldzlarla ssledi i yollara, byk ar tayclarma


arz etti, dedi ki: Emareti, tad sorumlulukla birlikte yklenir misiniz ? Dediler ki: Sorumluluu nedir ? Dedi ki: yi ta rsan mkfat al rsn, kt tarsan cezalanrs . Hayr, dediler. nsana arz etti. nsan yklendi. nk insan,
nefsine zalim, Rabbim/ emrini bilmezdir."3 Kssay bitirdikten sonra zalim
ve cahil insann halini hat rlyor da ona iddetle hcum ediyor: Mallar, saraylar ierisinde ya yan, sultanm kap sna giden, e itli yemekler yiyen insanlar iddetle ktlyor. Sonra yetimleri, dullar , fakirleri hat rhyor4.
Demek ki Hasan., fikirlerini k ssa ekline sokuyor ve onu daha etkili olacak biimde anlatyor. Hasan' n her tefsirinde muhakkak zhd taraf kendini
gsterir "Allahn, sizi birbirinizden stn kld eyleri zlemeyin"s yetinde kiinin, mal istediini, halbuki belki o malda kendisinin helkinin bulunduunu sylyor6.
Tefsirinde siyasi yn de vard r. Emevi devletini sevmedi i bellidir.
Onun iin Kur'an'daki ll-emr ile bilginlerin. kasdedildi ini ileri sryor.
Ona gre gerek yetki sahibi limlerdir7.
isra'nn ruh ile olduu; vcudun o gece mekn ndan ayrlmad kansndadr. Bunun iin. : j.,317T

CA

LS

Cr.55e,-,
3&

:Sonra yaklat , indi, iki yay aral kadar, bel-

ki daha az kald. Kuluna vahyetti ini etti"8 yetinde vahyedenin Cebrail


olduunu syler9.
1 Taberi, Camicul-bayan, V. 142.
2 Alzb Sresi: 72
3 by, III. 76.
4 Taberi, VII. 64.
5 Nis) Sresi: 32.
6 Taberi, V. 47.
7 Taberi, V. 149.
8 Neem Sresi: 8-9.
9 Rlrubi, X. 207; Btn bu tefsirler ve gr ler iin baknz: al-I;lasan

s. 151

156.

45

fi

o ,, 4_;

cj

ayetinde nur ile m'minin kalbi ve tevhid kas-

- -'

dolunmutur der, nk Peygamberlerin kalbleri bu gibi nurlarla nitelenmekten daha nurludur.


Grlyor ki Hasan Basrrnin gr lerinde tasavvufi bir tema hakimdir.
Hasan Basri:de arad klarm bulan sufiler, onu efsanevi bir ekilde tasvir etmilerdir. Onlara gre Hasan, Malik ibn Dir ar ve Sfyan- Seyri gibi sufi
kisvesi olan yamal hrka giyer2, yal r ayak gezerdi. Gmle i kirli idi. nk
onu ykama a frsat bulamazch3. Fakat dikkatli bir kritik bunun asl olmadn ortaya koymaktad r. Geri Hasan- Basri sof giyerdi ama bu onun
devamh giydi i bir ey de ildi. Sof giyip zhd gsterme i sevmezdi: "Kim
tevazuundan sof giyerse kalbinin nuru artar. Ama kim bbrlenmek ve zhdn gstermek iin sof giyerse o, eytarlarla beraber cehennemde kavrulur"
derdi'. Riyadan son derece kaan Hasan.-1 Basii:"Insan n nefsini ktlemesi
dahi kendini vmesidir"5 demi tir ki gayet zekice bir szdr.
2) Ca`fer-i Sad k (80, 83-148/699, 702-765):
Ca'fer-i Sad k, 80 veya 83 hicri y lnda domu , babas Muhammed Bakr'n yerine imamete gemi , H. 148 de vefat etmi tir. On iki imarnm alt ncsdr. Dedesi Ali Zeynelbidin'in vefat sras nda on iki yanda idi. Hz.
Hseyin:in ehid edilmesinden, sonra Peygamber ocuklar siyasetle u ramamlar, kendilerini ilme vermilerdi. Bu yuvada yeti en. Ca'fer de siyasetle
uramad. Kendisini ilme verdi. Fkh, hadis ve teki Cr'i ilimlerde derin
bilgisi yannda kimya ve diger ilimlere de vak ft. Kendisine atfedilen eserler, daha sonra yaz lmtr Talebesi Tarsuslu % l Hayyan'n, Ca'fer'in 500
risalesini toplayarak bin varak tutan bir kitap yazd rivayet edilir6.
stten. ipek, alttan sof giyerdi. Sfyan- Seyri, onu bir kere fahir elbiseler iinde grnce hayret etmi : "Ey Resulullal'n olu, bu senin ve babalarnn elbisesi deildir" demitir. Ca'fer ona: "Ey Sevrim, dedi, o zaman
darlk zaman idi. imdi genilik zamamdr. her ey bol." Sonra ciibbesini
anca alttan beyaz sof grnm t. " te, dedi, Allah iin giydi imiz elbise
budur. Bu stteki de sizin iin giydi imiz elbisedir. Allah iin olan gizledik,
sizin iin olan gsterdik."2
1 Sehl ibn cAbdullah, Tefsir s. 68.
2 Hucviri, Kesful-Mal cub, s. 45.
3 cAbdu'r-Ra'f al-Munhvi, al-Kavakibu'd-durriyya, I. 90, 99, M sr, 1357 /1938.
4 Aym eser, I. 299; al-Hasanu'l-Ba ri, s. 84.
5 Aym eser; al-Kavakib, I. 99.
6 Islm Ansiklopedisi, Ca'fer-i Sad k Maddesi; Ibn Hallikn, Vafayatu'l-A`yrn, I. 291,
Msr, 1367 /1948.
7 Hilye, III. 193; al-Kavakib, I. 95.

46

Imam Malik'in ifadesine gre "CaYer-i Sad k halde bulunurdu: Ya


namaz k lar, ya oru tutar veya Kur'an okurdu. Hibir zaman, temiz olmadan.
Allah'n Resuliiii azra almazd . Malyani konu mazd . Kendisini her grdm zaman hemer altndaki minderi bana verirdi."'
Ilim ve faziletiyle herkesi hayran b rakan Ca'fer'e gsterilen sevgi ve
sayg , halife Mansur'u ku kulandrlmt. Bu yzden onu Medine'den Ba dad'a a rtp sorguya ekti."2
Cacfer-i Sad k, Yunan ve Hint felsefelerinin Arapaya evrildi i, felsefi
okullarn kurulmaa balad bir devirde yeti miti. Bu devir, Emevi a nn sonu, Abbasi ann. ba na rastlar. Devrin etkisiyle Ca<fer, yaln z erif'
ilimlerle yetinmemi , kilat ilimleriyle de u ra mt. Talebesi olan kimyac
Cbir ibn Hayyn. a -Sffi at-Tar fsi, bin. yaprakhk bir eser te'lif etmi , imam n risalelerini burada toplam tri. Bunlarn beyz tane oldu una i aret
etmitik. Elbette 500 risalenin Cacfer'e ba lanmas milbalal bir ifadedir,
ama onun astronomi ve astroloji ile me gul olduu da bir gerektir. Cabir,
Ca'fer-i Sad k'tan ok yararlanm tr. Ondan itikad ve iman, usul renmi ,
bunun yannda e yann tabiat]. ve zelliklerine ve bunlar n birbirine kar trlmasna (eczac la, simyaya) dair bilgiler de alm tr.
Muhammed Ebu Zahra, Hibetu'd-din al-Huseyni a -Sehristni ad nda
bir imami bilgininden. bir risale eline geti ini, "ad-Dellil val-Mesa3i1"
adndaki bu risalede yle yaz ldn sylyor: "Ebu Musa Cabir ibn Hayyan
a-Sufi Ca'fer-i Sad k'n en nl talebesidir.... mamdan ilim renmek iin onun belirli bir saati vard . O saatte imamm yan na ondan. bakas
giremezdi. Risalelerinin byk k smn hocas Ca'fer'in adn.a yazmtr. Bunlardan kadim hat ile yaz lm elli risale grdm ki onlarda Cabir yle diyor:
Ca'fer Aleyhisselm bana' dedi, Ca'fer bana ifade etti, yahut da Mevlm Ca'
fer ban.a syledi..."3
Cfr ilmi: mamiyye, Ca'fer-i Sad k'n, kazandm ilimler yannda tevars yoliyle vehbi ilimlere de vak f olduu kanatindedir: "Peygamber Aleyhisselm bu ilmi Ali'ye verdi, Ali'den Ali Zeynelbidin'e, on.dan Muhammed
Bakr'a, ondan Ca'fer-i Sad k'a geti. Bu ilim cfr ilmidir" diyorlar. "C fr
ilmi, harflerin ilmidir. Bununla ta k yamete kadar vukubulacak olaylar bilinir. Ca'fer-i Sad k'tan cfr bildii ve onu yle tarif etti i rivayet edilir "O,
Edemdert bir kabd r. Onda Peygamberlerin ve srail o ullar bilginlerinin
bilgisi vardr." mandardan cfra dair ok g ey nakledilrai tir. Biz geri c fr
1 Muhammed Ebu Zehra, al-imama' -adilF, s. 77 (al-Madarik, yazma, Daru'l-Kutubi'lcArabiyye, varak 210).
2 Iiilye III. 193; al-Kavakib, I. 95.
3 al-Imamu's- adk, s, 101; al-Vasl'a fi nakdi cAkaidi' -ica

47

bilmiyor ve onu kullanamiyorsak da Ca'fer'den gelen szlerden anl yoruz ki


cfr, imamlarm bilgi kaynak.lar ndandr ve Allah' n, onlara litfetti i bir ilimdir"i.
Kuleyni, al-Kafrde yle diyor: "C frda Musa'nn Tevrat'', Isa'n n. Incili, enbiya ve asfiyan n ve geen srail o ullar limlerinin. ilimleri, hell
ve haram ilmi, olmu ve olaca n ilmi vardr." Kuleynrye gre Ca'fer-i Sad k,
cfr ilmi ile kayp imamm do umunu ve kaybolma zamann.1, mrnr ne
kadar olacan tesbit etmi tir.
Yine Kuleynrye gre: "Allah, Peygamberine bir kitap indirdi, Cibril
dedi ki: Ya Muhammed, bu, senin, neciblere vasiyyetindir. Hz. Peygamber:
Necibler kimdir ya Cibril dedi. Cibril: Ali ve evld dr dedi. Kitab n zerinde
altundan mhrler vard . Allah'n Resul onu Ali'ye verdi. Ondan bir hatem ayrp onda yaz laala amel etmesini emretti. Hz. Ali de onu Hasan'a verdi. Hasan. ondan bir hatem ay rp orda yaz lanla amel etti. Sonra Hseyin'e
verdi. Hseyin de bir hatem ay rd. O hatemde: "Sehid olmak iin kavmine
git, sensiz onlara ehidlik yoktur, nefsini Allah'a sat" yaz l idi. Hseyin, on.0
olu Mi Zeyn.elbidin'e verdi. O da ondan. bir hatem ay rd . O hatemde yle
yazh idi :

((

C,'

3.

Evine ekil, sus, yakt" gelinceye kadar Rabbine ibadet et." O da byle yapt .
Sonra olu Muhammed'e verdi, Muhammed ondan bir hatem ay rd, orada:
"Insanlarla konu , onlara fetva ver, ehli beytinin ilimlerini ve salih babalar nn dorulu unu yay. Allah'tan ba ka kimseden korkma, kimse sara dokunamaz." diye yaz h idi. O da onu o lu Ca'fer'e verdi. Ca'fer'in kopard hatemde: "Insanlara konu , onlara fetva ver, ehli beytinin ilimlerini ve babalarnn doruluunu yay. nk sen hirz- emans n (gvendesin)" diye yazl idi2
Ite Ca'fer hakk nda byle rivayetler vard r. Fakat bunlara inanmak
gtr. Ca'fer'in c frla uram olduunu kabul etsek bile byle szler sylemi olmasn kabul edemeyiz. Zira gaybi Allah'tan ba ka kimse bilmez.
Hz. Hseyin'e "git ehid ol" diye bir mhr verilmi deildir. Resulullah'm
baz olaylar haber vermi olmas, ona verilmi bir mucizedir. Allah' n. bildirdiinden bakasm kimse bilemez. Cenab Hak, Hz. Paygamberin
dilinden "Eer ben gaybi bilseydim, elbette kendime ok iyilik yapardtm"3 demitir.
1 as-Seyyid Xlseyin Muzaffer, as- adik, s. 109 (al-imamu's- Edk'tan).
2 al-imamu's- adk, s. 35; Musa carullah,
3 Acraf Sresi: 188.

48

fi nakdi Akaidi's-Si`a.

Bu gibi rivayetler o unlukla Kuleyrd yoliyle gelmektedir. Bu adam,


Ca'fer-i Sadk'n, gya Kur'an'da atmalar veya katmalar bulundu unu sylediinden bahseder ki Murtaz, Tsi vs. gibi byk imamiyye bilginleri onu
tekzibetmi ler ve Ca'fer-i Sad k'tar bunun aksini rivayet etmi lerdir.
Cfr fikrini imamiyyeye sokann, Hattbiyye olduu anlalyor, al-Hitatu'l-Makxizi'de yle denir: "Ilattbiyye, Ca'fer-i Sad k'n, kendilerine cfr
admda bir kitap verdiini, onda gayb ilmine ve Kur'an.'m tefsirine dair ihtiya duyulan. her eyin bulundu unu sylerler."'
Ca'fer-i Sad k'tan. Siifyan- Seyri, mam Malik, Ebu Hanife gibi byk
bilginler ilim renmi ve hadis rivayet etmi lerdir. Byle bir ey olsayd
onlar da bunu naklederlerdi. Neden. onlarda byle bir fik.re rastlanm yor?
Zaten Ca'fer-i Sad k fazla konu mazd. Sfyar-i Seyri, Ca'fer'i ziyarete gitmi , onun hi konumadn grnce kon.umasnu rica etmi , korumadka
kalkp gitmiyecein.i sylemi de nihayet imam ona Allah' n. nimetine kretmesini, iikrn, nimetin artmasna vesile olacan, nimet verildii zaman
da istifara devam etmesini, devletin zulmne kar da "l havle vel kuvvete
ill billh" demesini sylemi tir.
Ebu Hanife de Hicaz'a gidip iki sene Ca'fer'in yar mda kalm, ondan.
ok eyler renmi ve bu iki seneyi "Levl's-senetn, leheleke'n-Ndmn:
iki sene olmasayd Nucman mahvolurdu." sziyle deerlendirmitir. imam-
A.'zam gibi byk bilginlerin, nnde diz kt bu muhterem zat hakkrda
byle aslsz iddialar. yaylmasna, nc as rdaki mezheb taassubu sebebolmutur. Bunlarm, onun. gerek ki iliiyle ilgisi yoktur2.
ilham: Ancak onun, riyazet ve taatiyle, ecdadu .dan tevars etti i kabiliyet sayesinde birtak m vehbi ilimlere vakf olduu anlalmaktadr. rnein mam Zeyd'in katli zerine Ha imiler toplanrlar. Muhammed ibn Abdillh'a biat etmee karar verirler. Cemaat aras nda sonradan Abbasi halifesi olacak olan Seffah (kan dkc) Ebu Cafer Mansur da vard r. Mansur
da an-Nafsu'z-Zekiyye unvannu ta yan Muhammed'e biat eder. Fakat Ca'
fer-i Sadk biat etmez. Buna can sklan Muhammed'in. babas Abdullah'a
Ca'fer yle der: "Vallahi sana ve o ullarma kzdmdan dolay biat etmemi
deilim. Fakat undan ve undan dolay biat etmiyorum (Mansur'u gsterirr
Ruhani tecrbelerle nefsini sfla tuan insanlarda ilhamm. varl inkr
edilemez. Hatt bir konu zerine d ncelerini teksif eden bilginlerde hazan.
umutsuzlua dtkleri srada byle bir halin grld , aratrdklar ko1 al-13itatu'l-Malsrizi, IV. 175, Msr, 1326; al-Imamu's- ad4, s. 37.
2 Mulammed Ebu Zahra, al-Ima nu's-adk, s. 37-39.
3 Ayn eser, s. 50.

49

nunun kalblerine do duu vaki olmu tur. Insann btn, bilgisi kendinden
deildir. almasnn tesinde Allah' n ilham da vardr. Biz buna Allah' n
tevfiki diyoruz. Bunun iindir ki Abdullah ibn Mes'ud, ictihaden verdi i fetvalarda yle dermi : "E er doru ise Allah'tand r, yanl sa benden, ve eytandand r."1 Hz. Peygamber de mmeti ierisinde muhaddes yani ilham
edilmi kimseleri bulunduunu Buhari'de bulunan bir hadislerinde haber
vermektedir. Ilham vard r. Fakat ilhamm ve sad k bilginin yolu, ruhani riyazetlerden, derin ara trmalardan geer. Bu derin riyazet ve tefekkrlerden
sonra kalbe ilham ve ke if do ar.
mam Ca'fer'in ilmi nce kesbi olarak ba lam , sonra vehbi ilimle desteklen.mitir. Btn deliller bunu aka ispat etmektedir. Fakat imamiyyenin dedii gibi ilhama mazhar olan kimse hatdan salim olamaz. Onun. her
sz muhakkak do ru de ildir. Ilham dndaki szlerde hat edebilir.
Ashab, dnceleriyle ictihadederler ve bazal), ihtilfa d erlerdi. Ashabdan stn kimse dnlmediine gre onlardan sonra gelen imamlar n da
hat edebilece ini kabul etmek gerekir.
Hasl mam Ca'fer-i Sad k da insandr. Imamiyyenin dedi i gibi masum
deildir. Fakat nefsini temizlemi , ruhen aydnlanmtr.
a. Tefsiri:
Ca'fer-i Sad k'n, bizzat eliyle yazd bir tefsir kitab mevcut de ildir.
Yapt tefsirler Slemi'nin, Bakli'llin ve imamiyyenin tefsir kitaplarmda
nakledilegelmi tir.
Sleymaniye Ktphanesi Nafiz Pa a ksm 65 n.umarada Ca'fer-i Sadk'a atfedilen bir tefsir vard r. Ahmed ibn Muhammed ibn Muhammed ib
Harb, Ca(fer-i Sad k'm tefsirlerini bir araya toplam tr. Ahmed bu tefsirleri Ebu Thir ibn Me'mun-Ebu Muhammed al-Ha an ilan. Muhammed ibn
Hamza-babas Muhammed ibn Hamza-Amcas Ebu Muhammed al-Hasan.
cAbdillh-(Ali ibn Muhammed ibn `Ali ibn Mus ar-R sla-babas Musa
ibn Cacfer-babas Cacfer ibn Muhammed a -Sadk senediyle rivayet eder.
Rivayet edilen. bu tefsirler, Slemrnin Ca'fer'den nakledilen
tefsirlere uymaktad r. Bu eser, nemlidir. nk Ca'fer'in byle bir eseri
olduu bilinmiyor. 154 varaktan ibaret olan bu yazman n. yaynlanmasn.da
yarar vard r. imdi bu eserden ve dier tefsir kitaplarmdan Ca'fer-i Sad k'm
tefsir anlay na bir gz atahm.
1 Ayrl eser.

50

Ca'fer-i Sad k'a gre "iki ki inin ihtilf etti i hibir ey yoktur ki Allah'n kitabnda onun bir zm bulunmasm. Ama insanlar n akl ermez"1.
"Allah Kur'an'da her eyi aklam , kullarm muhtac olduu hibir eyi kapal brakmamtr yle ki art k kul, Keke u da in.dirilmi olsayd diyenez"2
Bu szlerden anla ld gibi Ca'fer-i Sad k, Kur'an'da her eyin varl inancndan hareket etmektedir. O, bu d ncesini daha a k bir ifade ile belirtiyor: "Bu ilmin keyfiyetini bilen, yce Allah' n "Sana Kur'an?' her eyi aklamak iin indirdik."3 szn l manasm anlar ve tasdik eder ki btn ilimler
ve manalar Kur'an'da vard r. Bunu taklidi olarak veya kulaktan dolma de il
de yakinen tasdik eder. Zira hibir ey yoktur ki muhakkak o, Kur'an'da
zikredilmi olmasn. Ya bizzat zikredilmi , yahut birtakm mukaddimeler,
prensipler ve gayelerle zikredilmi tir. Bunu ancak btn e yann ilmine vakf olanlar anlarlar."4
Ca'fer-i Sad k'a gre Kur'an- Kerim'i anlyabilmek iin nasih mensuhu,
has ve mm , muhkem ve mte abihi, kesin emirleri ve ruhsatl eyleri, Mekki
ve Medeni yetleri, nzul sebeplerini, mphemi, kaza ve kader ilmini, takdim
ve te'hiri, mbeyyeni, derin. anlaml y, zahir ve bat n .... bilmek lz mdr"5
Sufiyye ve imamiyye kitaplar nda bulunan. kay tlara gre: Ca'fer, huruf-i
mukattaay bilmektedir. Dier imamlar da bunlar bilirler. nk onlar rasih Mte abih yetler onlar iin de il, umum iin mte abihtir.
b. Tefsirinden. rnekler:
Slemi tefsirin.de ve kendisine atfedilen eserde Ca'fer-i Sad k'n, huruf-i
mukattacaya yapt tefsirlerden rnekler oktur. Babas Muhammed Bakr'
dan da byle rivayetler gelmi tir. Ca'fer
e u tefsiri yapmtr: "ba (

Allah'n bekas , sin ( Q) esmas , mim( (,)

makamdr. Manas': bakam , isimlerimi ve makamm ann demektir. M'


minin iman , Allah'n bekas n zikretmektir; mridin hizmeti, O'nun isimlerini zikretmesidir; rif de Rabbm n. makamn' zikreder. M'min Allah'n
bekasm zikretmekle tevfike ula r. Mrid, isimlerini anmakla sevgiye ula r.
'Arif de makamn zikretmekle heybete ula r"6.
1 abinamu'- adk, s. 298 (al-Kmini, al-Musnad, 15 /1).
2 Ay.
3 Nahl Siiresi: 89.
4 abinamu' -adk, s. 301
5 Ayn eser, s. 305.
6 Ca<fer ibn Muhammed a -adlF, Tefsir, varak 2b, Nafiz Pa a, No. 65

51

Samed'i yle tefsir eder: ({ _L:-M o be harflidir. Elif Allah'n inniy:


szdr. Bu,
yetine delildir ki bu da J>
4.;
4,J,n
,j
duyularla grlemiyece ine iarettir. Lam, Allah'm illalna delildir. Elif ve lm id am edilmi olduklarndan dil ile sylenmezler, kulakla
duyulmazlar, yalnz yazda belli olurlar, Bu da Allah' n, gizli ltfiyle tanrlam delildir. O, duyularla idrak edilmez, dil ile sylenmez, dinleyerin kulana gelmez. Ciiak ilhn tefsiri udur: O, yle bir zatt r ki halk kendi
mahiyyet ve keyfiyetii kavramaktan alkoydu. Hayr, vehimleri de duyular
da yaratan O'dur. Elif ve lm n yazda grnmesi, halk en. gzel bir ekilde
yarat p ltif ruhlarn kesif bedenlerinde terkibetmesinde grnmesine delildir. Kul, kendisine baksa ruhunu grmez, nas l as-Samed'in lm grnmez
ve duyulmazsa. Ama yaz da o gizli olan ey meydana kar. Kul da ne zaman
yarat crun mahiyet ve keyfiyetini d nse hayrete d er. O'nu hibir surette dnemez. zira suretleri O yaratm tr. Fakat kul, yarat klara halunca
anlar ki bunlar yaratan, ruhlaruu bederderiyle birle tirip te'lif eden O'dur.
Sad (04) ise Allah'n sdkma, sziiniin doruluuna, kullarnu doruya davet ettiine, dorulua doruluk va'detti ine delildir. Mim (, ) mlke
dir. O, gerek meliktir. Yok olmamtr ve olmayacakt r. Dal ( ) mlkn
devamna delildir. O devaml dr Yarat lmaktan ve yok olmaktan mnezzehtir. O Allah'tr ki kinat yaratmtr. Her ey O'nun yaratmasiyle olmutur." 2
Bu tefsirin Muhammed Bak r'a veya Ca'fer'e aid olmad aktr. nce
mrid tabiri hen.z o zaman. kullamlma a balamad gibi Bkr devrinde
Arapaya girmemi olan tabirler vard r. rnein zat anlamna gelen "inniyyet", hakikat marasna gelen. "mahiyyet", hal man.asna gelen. "keyfiyyet"
kelimeleri nc ve mteakib as rlardaki ilmi almalar son.unda domutur. Ayn zamanda bu tefsir, Slemrnin Hakaik'inde ba ka sufilere de atfedilmitir Vslptan, sonraki a larn mahsul olduu gayet vaz htr.
Kur'ar'da yaz deil okunu nemlidir. Zira Kur'an., vahiy ile Hz. Muhammed'in kalbine inmi ve o zaman Araplar n kulland yaz ile yazlmtr. Muhakkak ki yaz zamanla tekmul etmi , de'iiklik gstermitir. nemli
olan, konulan i aretleri , gelen vahyin ses tonunu verebilmesidir. Yoksa
onun harflerinin. say s nemli deildir. Faraza Samed(2,211)in. yanl' deise de yine ayru ekilde telffuz edilse mana yine ayn dr. Sz gelimi Lm1 :Abi mran Slresi: 18.
2 al-milmu'- adk, s. 309 (al-Ki:Mh?, al-musned, 44, 45/1).

52

s z olarak (e-t...:,41)yaz lsa ve eskisi gibi okunsa mana yine ayndr. nk


Kur'an yaz deil, lfzdr. Hatt Hz. Ebubekir, ilk zamanlarda Kur'an'
bir kitap halinde toplamay bile tereddtle kar damt. O, vahyin kitap
haline gelip gelmiyece i konusurda endie ediyordu. Allah kelm n.asl yazya s ard ?
Hash Ca'fer-i Sad k'tan gelen baz tefsirleri epey ihtiyath kar lamak
gerekmektedir.
Besmelenirt yet oldu u kanaatinde olan' Ca'fer-i Sad k, u tefsiri yapmtr: "Ba ( ) Allah' n. bekas , sin

esmas, mim (<,) mlk veya

makamdr. M'minin iman , O'n.un bekas m anmas , mridin hizmeti esmasn anmas, rifin. zikri de mlkten fani olup malike gemek, Allah' n
makamm armaktr..."2 "Allah(4:11J)drt harflidir. Elif(I)at-Tevhid
elifidir.
levhidir, h

lm al-fehm (
Get,)

levhidir. Ikinci lm an-NubuvveQi_:;J)

ise i arette son mertebedir. Allah yle tek bir isimdir ki

hibir eye balanmaz, her ey O'na ba lanr, Yani O, yle bir ma'buddur
ki yaratklar O'nun mahiyyetini ardamaktan, keyfiyetini kavramaktan hayrete d mtr. O, gzlerden, vehimlerden gizli, azamet ve celliyle idrak
edilmekten perdelidir.'"
( ) : Elifte Allah'm u sfatlar vardr:
1) Iptid: Btn. yarat klar! yaratma a Allah balamtr. Elif de btn
harflerin badr.
2) Istiva: Allah dildir, dosdo rudur, zulmedici deildir. Elif de dzdr.
3) infirad: Allah tektir, elif de tektir.
4) Yaratklarm. Allah'a balanmas : Yarat klar Allah'a ba ldr, hepsi
O'na muhtatr. Elif de yledir. Btn harfler elife muhtat r. Elif harflere
bitimez, harfler elife biti irler.
5) Sonradan olanlara benzememek: Allah btn s fatlariyle yarat ldardan bakadr. Elif de di er harflerden ba kadr, onlara benzemez.
6 lfetten. alnrsa: Nas l Allah yaratklarm lfetine, birbiriyle birle ip
kaynamasma sebep ise elif de harflerin birbirine biti ip kelime yapmalarna
sebeptir.4
1 Tabrasi Meemecu'l-beyib, I. 19, Tahran, 137.
2 Cacfer-i adk, Tefsir, varak 2b.
3 Bak% cAr'is, I. 5.
4 Tabrasl, Maemacu'l-bayan, I. 32-33.

53

: Allah Adem'e btn isimleri a retti",

Cfr:f-5.

yetinde Ca'fer yle diyor: "Yani btn velyet isimlerini, sadet velyetini,
ekavet velyetini retti, sonra bunlar velilik iddiasn.da bulunanlara sorup "E er velyet sahibi iseniz velyet ilmini bana haber verin" dedi. Cevap
vermediler. Allah Adem'e ey ikram etti: ilim, nur ve kabul. ilimle Allah
katnda tevbesi nakbul oldu"2

ocs

...

C4115b:

eytan onlar oradan kaydrd, iinde ya adklar cennetten kard ; dedikki : birbirinize dman olarak yere inin"3 yetinde yle diyor: "Dmanhk, hidayete ayk r gitmektir. iblis dmanln' izhar etti, babam z A.dem
Aleyhisselm da hidayetini gsterdi. Rabbinden yak nlk ve Allah ile beraber olma kelimelerini buldu."4 Burada kurb ve ns mafallah kelimeleri,
mutasavvflarn fena fillah beka billah makamlar na i arettir.

Iiit;

:Dediler ki : Bizim iin Rabbine dua et."5, "Kalbi

Allah sevgisinden dnen kimseyi Allah hidayetinden ve korumas ndan uzaklatrr, onu rabl sfatlarndan azleder, artk o kimse ne Rabbine bir yol
bulabilir, n.e de O'nun. kap sna bir delil, i inde zelil, Allah'n. dininden de
azledilmi olur."'
Ca'fer'e gre (<

deki nun, ezeliyyet nun.udur. Allah onda b-

tn nurlar toplam ve yaratm tr. Bu nur, Muhammed (s.a.v.)in nurudur".


Ca'fer-i Sad k'tan. gelen rivayetlerde e yay insana benzeten. antropomorfizme kaan te'viller de vard r. Mesel:
(<

Biz Ev'i insanlar iin sevap kazanma ve gven yeri yap-

tk.'" yetinde yle diyor: "Burada, Ev, Muhammed Aleyhisselmd r Ona


in.anan, on.un Peygamberliini dorulayan. gvenli e kavu mu olur."9. Baka bir kavle gre yle demitir: "Ev Allah' n yer yzndeki andidir. Kim
1 Bakara Sresi: 31.
2 Gacfer-i Sad k Tefsir, varak 6b.
3 Bakara Sresi: 36.
4 Cacfer-i Sad k, Tefsir, varak 7a.
5 Bakara S resi: 68,.
6 Cacfer-i Sad k Tefsir, 8b.
7 Slemi, Hak'ik, varak 27a, Fatih, 262.
8 Bakara Sresi: 125.
9 Slenis, I-Jak"ik, varak 12b.

54

ona girerse Allah' n andi iine girmi gibi olur. Geri duran da Allah' n, ahdinden geri durmu olur"

- -

: Gecenin ve gndzn de imesi..." ye-

tinde: "Gece akl, gndz ma'rifet, denizlerde seyreden. gemi kalb, deniz
ma'rifetullahtr. Aklh olan minnette otlar, rif olan ru'yet bahesinde otlar."2

Ll

: nsanlar(..J"
dan kimi Allah'tan baka putlar edinir." 3 yetinde de s ddiklerin putlar,
ayak srmeleri ve vesveseler oldu unu sylyor.'
T,>(..151

((

1 : Esip savuran rzgrlara andolsun."5 "Drt

trl rzgr vard r: Zahir rzgr , btn rzgr, btn n btn rzgr , keramet rzgr Zahir rzgr bedenlere esti i zaman onlar Rahman'a itaat
iin hareket ettirir. Bt n rzgr gse eserse onu irfan (yksek bilgi) menzili yapar. Btnn, btn rzgr kalbe esti i zaman. onu iman, kona yapar. Keramet rzgr fuda (kalbin zne) esti i zaman 013.0 ihsan kona
yapar. M'min, Rahman' n rzasiyle bu menziller aras nda dolar"6

o 4.,,U1

A 0

1I

Muhakkak ki Saf ile

Merve, Allah' n iaretlerindendir." "Saf, muhalefetlerden aman. ruhtur.


Merve, efendisine hizmette mrvvet kullanan, nefistir."
Bu tefsirlerin o unun Ca'fer'e iftira oldu u aka bellidir. Zira Ca'fer
zamannda henz tasavvuf terminolojisine girmemi olan fena fillah, beka
billah gibi kelimeler vard r. Bu tefsirler, hieri nc ve drdnc asrm damgasn tayor. Tabii Ca'fer-i Sad k, baz zhdi manada iari tefsirler yapm tr. Bu yzden. mutasavv flar aras nda baz anonim tefsirler hemen Ca'fer'e
balanmtr. Bu tefsirlerin hepsi Ca'fer'in olmasa bile onun, bu tr tefsirlere yn, verdi i inkr edilemez.
3- Sfy6n ibn Saqd a'g-gevri (97-161 /715-778):
Tebeu't-tblin'in ileri gelenlerinden olan Sfyan, K6fe'de do mutur.
Babas , Kfe'nin, sa lam Hadisilerinden olan, Said'dir. Annesi de zhd ve
1 Ca`fer-i Sadk, Tefsir, varak 9a.
2 Ayn eser.
3 Bakara Suresi: 165.
4 Ca`fer-i Sadk, anlan ayetin tefsiri.
5 Zriyat Sresi: 1.
6 Cacfer-i Sad k, anlan ayetin tefsiri varak 115 a.
7 Bakara Sresi: 158.
8 Slemi, I-Jakaik, varak 13b.

55

takva sahibi bir hanmdr. bnu'l-Cevzi ve al-Munvi, Sfyar'm annesini


salihe kadnlar aras nda sayarlari.
Sfyar'm doum tarihi ihtilfhd r. 95 (713), 96 (714), 97, (715) ve 99
(717-18) yllarnda doduu sylenir. Vakidi 97 (715) y lnda doduuru
syler ki er kuvvetli ihtimal de budur. Buhari de bunu kabul etmi tir2. 161
(778) ylnn. a'ban. aynda vefat etmi tir3.
Sfyan da babas gibi K.Cfe'nin mehur linderin.den hadis ve fkh 'renip bir din bilgini oldu. n Islm dnyasna yayld. Kendisinden hadis
renmek iin her taraftan Ktfe'ye akn ederlerdi. Talebeleri arasmda me hur Su'be, Imam Malik ibn Enes, Yahya ibn Said al-Kattan, Abdurrahman
al-Avzei, Abdullah ibn. Mubarek, Sfyan ibn Uyeyne ve ba kalar vardr.
Kuvvetli bir hafzaya malikti. I ittii her sz ezberlerdi. Kendisinin u
sz mehurdur: "Kalbime hibir ey koymad m ki ban.a hiyanet etsin."4
Silfyann. hadisteki derecesinin yksekli ini anlamak iin u'be, Ibn Uyeyne,
Eb :Asm, /bn Main gibi talebelerinin "Sfyan Hadiste emirl-m'minindir" dediklerini hat rlamak yeter. Varaka ibn mer, Vaki' ibn. al-Cerrah gibi
talebeleri de onun iin: "Sfyan, kendi gibisini grmedi." demi lerdir. Imam
Malik de yle demitir: "Irak, n.ce para ve elbise ile bize vnrd. Sfyan
geldikten beri ilimle de vn.me e balad"
Hadisin yannda fkha da son derece valuft . Kyasta emsalinden stn,
rey ve ictihadda me hur olmutu. ictihadlar , fkhi bir mezhep olarak be inci
asra kadar ya amtr Hamdun ihr Ahmed al-Kassar gibi baz byk mutasavvflar bu mezhebin saliki olmu lardr6.
Ilk sufilerden olan Sfyan, zamannn en zahidlerinden biri idi. O da
Hasan- Basri gibi daima cehennem kaygusu ekmi , geceleri kalkm , alam : "Cehennem, cehennem! Cehennemi hat rlamak, beni uykudan ve ehvetlerden alakoydu" diye ba rm , her konu masmda mutlaka lm artmt'.
Kuteybe ibn Said m iin: "Seyri olmasyd takva lrd" demi tir3.
1 Ibnu'l-Cevd, Sfatu's-Safva, III. 116, ljaydarbd 1355; al-Kavakibu'd-durriyya. I.
82; Tehzib, IV. 452 ve X. 28.
yatu'n-Nildiya fi TabalFati'l2 al-Carh, I. 222; Semsu'd-din Muhammed al-Cezeri,
lurr, I. 308, Msr, 1351/1932.
3 Tafsiru'l-R.ur'iini'l-Kerim,
cAli cArsi'nin nsz, s. 30; al-Cezeri, GEyatu'nNihaya, I. 308; at-Taribu's-Sagir, s. 286.
4 TeZkiratu'l-Buffaz, I. 191.
5 Slemi, Tabalgt. s. 114; Ibnu
Vafayrt, II. 127; eZerat, I. 251.
6 Ayni eserler.
7 al-tIatibu'l-Ba dkli,
Badad, IX. 156, Msr, 1349/1931.
8 Sfyan-i 9evri, Tefsir, cAli cAr rnin nsz, s. 96.

56

Ebu Halid diyor ki: Bir gece Siifyan yedi, doydu -ve dedi ki: "E ein yemi
fazla verilirse daha ok alr"."
Sfyan, tam bir zhd hayat yaamtr, ama onun zhd grn ten
ibaret kuru bir zhd de il, ruhunun derinliklerine i liyen duygulu, cokun bir
zhddr. "Dnyada zhd, arzuyu k smakla olur, kaba yemek, aba giymekle olmaz." demi tir.2
Tasavvufta zel bir yolu (tarikati) oldu u rivayet edilir. Slemrain,
Tabakat'ta akladn.a gre Ebu Muhammed Abdullah ilan Hubayk, Seyri'
tarikatine mensuptu.
mam Ebu Hanife gibi ticaret yap p rzkm temin etmi , valilerden,
sultanlardan hibir ey almamt. Takva sahibi bilginle; sultarlarn ve vaMarin, ellerindeki mallar n. devlet hazinesine aid olduuna, onlarn bu mah
eriat aykr olarak sarfettiklerine kani idiler. Onun iin Siifyan onlardan
hibir ey kabul etmemi ti. Mekke valisi Muhammed ibn. Ibrahim al-H imrnin gnderdii iki yz dinar geri evirmi , Dnu Uyeyne'nin: "Hell de il
mi?" sorusuna: "Helal ama zelil olmak istemiyorum" cevab n vermi ti.'
Kendisine teklif edilen. kfe kad ln reddetmi , zulm zerine kurulu
bir hkmetin emri de almak istememiti. nk art k o zamarda fikir
hrriyeti kalmam t. Valiler, sultanlarn i aretlerine gre hkmediyorlard. Bundan dolay Siifyan: "Allah' n indirdiiyle hiikmetmiyen kimse(ler)
zalimlerdir"4 yetindeki tehdid alt na girmek istemiyordu'.
Hkmeti eletirmekten. ekinmedi. Bu yzden Ebu Ca'fer'in takibine
maruz kald , Mekke'ye kat, orada hapsedildi, as lmas iin de emir verildi.
Fakat bu emir yerine getirilmeden Ebu Ca'fer ld, Sfyan. da serbest b rakld. Sonra Halife Mehdrnin teklif etti i Kfe kadlni kabul etmeyip katndan bu halife ile de aras ald. O da Sfyan' takibettirdi. Sfyan Mekke'ye, daha sonra Basra'ya ka p gizlendi. Gizlendi i yerde Basra'nn hadisilerine hadis dersleri verdi ve 161 (778) de orada ld6.
Sfyan iki defa evlenmi , birinci karsndan bir ccu u olmu ve kendi
hayatnda lmtr. Basra'da gizlendi i srada evlendii karsndan da ocuk
almamtr. Zaten ken.disi ocuk istemiyordu. ocuk, ibadetine mani olur
diye dnyordu7.
1 Tarihli. Ba dad, IX. 156.
2 Tefsirinin nsz, s. 92.
3 Aym eser, s. 114.
4 Maide Sresi: 45.
5 Tefsiru'lur'an, s. 23.
6 Ibnu Sacel, Tabakt, VI. 258; Tefsiru'lur'ni'l-Kertm, s. 30.
7 Tefslru'l-Rur'ni'l-Kerim, s. 31 (Tehz1b, I. 370).

a. Tefsiri:
ann byk mfessirlerinden olan Sfyan- 'Seyri, Kur'an ilimlerine
cidden geni vukuf sahibi idi: "Bana ibadetten ve Kur'an'dan sorun, nk
ben. bu ikisini iyi bilirim" demi tir'.
Tefsirde rivayet yolunu semi tir. Kur'art' n. tamam deil, mkil
yetleri tefsir etmi tir. Ona gre Kur'an tefsiri drde ayr lr: 1) Bir tefsir
var ki Araplar bilir, 2) Bir tefsir var ki herkesin. bilmesi gerekir, 3) Bir tefsir
var ki bilgirler bilir, 4) Bir tefsir de var ki Allah'tan ba kas bilmez. Kim
bildiini sylerse o yalan sylemi olur."2
Sevrrnin bu sznde tasavvufi bir anlam sezilmektedir. Seyri, Kur'an'
harf harf ve yet Ayet tefsir eden.leri be enmez. Buna cesaret edenlere a ar.
Ona gre tefsir ilmi drt ki iden alnmaldr: Sa<id ibn Cbeyr, Mchid,
cikrime ve Pahhak3.
Sfyan birok kitaplar yazm tr. Bunlar ibnu'n-Nedim'in. Fihristinde ve
tezkire kitaplar nda zikredilir. Ktip elebi, Sevrrnin tefsirinden bahseder.
Fakat kendisi bunu grmemi , 9a`lebi'rxin rivayetine dayanm tr4. Bu tefsiri <Askalni de zikretmi tir5.
Sfyan, tefsirini Pahhak'ten nakleder. Kendisinden de Ebu Huzeyfe
Musa ibn Mes'ud rivayet etmi tir. Bu tefsirin yar m bir nshasm Imtiyaz
Ali Ari, Rampur'da bulmu ve bunun Sfyan'a it tefsirin bir cz' olduunu isbat eden. bir nszle beraber yaymlam tr. Bulunan nshan n ba
ve sonu eksiktir. Sfyan, sistematik olarak tefsir yapmad iin ne kadar
eksik olduu belli deildir.
<imrn, Nisa), MiBu nshada u sureler tefsir edilmi tir Bakara,
de, Encam, Acraf, Erfl, Ber'e, Ynus, 11-ad, Yfsuf, Ra(d, ibrhim,
Nahl, Isr, Kehf, Meryem, Th, Iktaraba, Hacc, Mu'minn, Nar, <Ankebut,
Rlm, Lokman, Secde, Alzb, Sebe', Mel'ike, Yasin, ffa, d, Zmer,
M'nin, Secde, Hmim (Ayr sin kaf ( r), Zuhruf, ea-giye Ahkf, Fetih,
Hucurt, Kaf, Zriyt, Tfir.
Bu krk dokuz surenin tamam deil, baz yetleri ksa ksa tefsir edilmitir. Tamamen rivayete dayanan bu tefsir, at-Tafsir bi'l-Me'sur trne
girer.
Sfyan'n devri, tasavvufun kurulu devridir. Onun iin tefsirin.de felsefi
1 Tefsirin iinsz, s. 116-117.
2 Tabert. Cami`u'l-bayan, I. 34; Tefsiru'l-Iur'n, s. 16.
3 Aym eser.
4 Kefu'z-Zunun, II. 357, /stanbul, 1362 /1943.
5 cAskalni, Te13.21b, IV. 159, klaydaraMd, 1325.

58

fikirlere rastlanmaz. lk tasavvuf a nn karakteri olan birr ve takva yn


gze arpar.
b. Tefsirinden rnekler:

al;

Namaz, hu u edenler-

.e;

Ok;
:t;I:J

den bakasna ar gelir".' yetinde Meahid'den naklen bunlar n "gerek


m'minler olduklar n" sylyor2

-Z--<5.14.::.1*

: Ellerinizle kendinizi teh-

;_..:15;

likeye atmay n.'" yetinde: "Bu, sava hakknda de ildir, Allah yolunda
sarf hakkndadr. Dmanla kar latn zaman sava "4 diyor.
9

:5!

''.)

..

."

j Ihsan edin, AUah ih-

san edenleri sever'" yetinde: "Baz eyhlerimiz, Allah'a gzel zan besleyin
diye tefsir etmi lerdir" diyor'.
s

3.P.

1).2.:11

,)!

C, : Ey inananlar, Al-

lah'tan gerei gibi korkun"7 yetini "Gerei gibi korkmak, itaat edilip isyan edilmemek, kredilip n.ankrlk edilmemek,' zikredilip unutulmamak"
eklinde tefsir etmi tir ki bu tefsir, Slemrnin Hakaik'inde de vard r.
,51..

Uft, : Bu, insanlara bir ak-

41.2-P j_,4 .3 (.5 -L> j

yetinde a'brden u tefsiri rivayet ediyor: "Krlkten. kurtarc ak.lama, sap klktan do ruya sevk etme, cehaletten kurtulma t"9.
s
((

.s.

;I

L, : Ey Meryem Rabbine

nlden boyun e, secde et.'" yetinde: "O kadar namaz k lard ki ayaklar
ierdi" " diyor.
1 Bakara Sresi: 45.
2 Tefsiru'l-Iurn, s. 15. Taberi de bu tefsiri Mchidden rivayet eder. Bkz. I. 260.
3 Bakara Sresi: 195.
4 Tefsiru'l-Rur'an, s. 19.
5 Bakara Sresi: 196.
6 Tefslr, s. 19.
7 Ali charan Sresi: 138.
8 Tefsir, s. 39.
9 Tefsir, s. 30.
10 Ali <mran Sresi: 43.
11 Tefsir, 36.

59

,:x5

: Onlar ki altun ve gmii

y arlar, onu Allah yolunda harcamazlar. te onlart act bir azap ile mjdele." "yeti indi i zaman bu, muhacirlere g gelmi ti, dediler ki "Ne
edinelim?" mer: "Ben. size soray m, ne edinelim?" Ve Hz. Peygamber'e
sordu. Peygamber buyurdu ki: "Zikreden. bir dile, kreden bir kalbe ve
dininizin emirlerini yerine getirmekte size yard mc olan salih bir kadna
sahib olun." 2
5o

.. 4:AA- 4..1..3

.;(1)

: Ayetin.deki mutavassimin

kelimesini "muteferrisin" diye tefsir eder'.


bnu Abbas'tan rivayet ediyor: "Kf j1) kebir, h ,16 )
hdi, `ayn

(1 )

aziz, d

) sd k."4

A`me , Minhal ibn. eAmr yoliyle Abdullah ibn al-Haris'ten. rivayet ediyor:
"Peygamberlerden biri vard , "Kim kzmyacan bana tekeffl ederse o,
cennette benim derecemde ve benimle beraberdir" dedi. Bir gen. kalkt , "Ben
tekeffl ederim" dedi. Peygamber "Sen otur dedi Ikinci defa syleyinee yine
o gen kalkt. Peygamber "Sen. otur" dedi. nc syleyi inde de o gen
kalknca peygamber "Peki o halde" dedi. Sonra Peygamber ld, o genci
yerine brakt. Ger kavini aras nda hkmediyor ve hi kzmyordu. Iblis
ona ne trl dzen kurdu ise de onu bir trl k zdramad. Bir gn, gnn
scanda insanlarn davalarm halletmi , ieri girmiti. Orulu idi. Iblis gelip
kapy ald , iini halletmesini istedi. Bu gen, onun i ini halletmek iin birini
gn.derdi. Iblis gitti, yine dnd, i inin halledilmediini syledi. Gen. ba ka
birin.i gnderdi. Iblis yine dnp geldi, onun. da i ini halletmediiri syledi.
Bu defa gen. kendisi kalkp blis'in elinden tuttu, i ini grmek iin ar dan
giderken Iblis yolda kat . Hi kzmadndan dolay o gence Z'l-Kifl
(tekeffl eden) dendi."5
Sfyan. Meahid'den. naklediyor: Davud (A.) seede ederek bay lp dnce akan. gz ya larndan ot bitti. Nida edildi ki: Ey Davud a m sn ? Sana
yedirelim. Susuz musun? Sana su verelim. plak msn ? Seni giydirelim"
Davud bakt ki gnahmdan bahsedilmiyor, titreme e balad. O derece rpn.d ki uzuvlar yerinden kopacak oldu. I te o zaman, ba land."6
1 Teybe S iresi: 34.
2 Tefstr, s. 83.
3 Tefsir, s. 119.
4 Aym eser, s. 139.
5 Aym eser, s. 161-162.
6 Aym eser, s. 218.

60

Bu tefsirlerden tasavvuf kokusu gelmektedir. Bunlar, rublann.da derin


gnah uuru duyan, nefsi btn ktlklerin anas gren mutasavvflarm
anlaym yanstan tefsirlerdir.
4cAbdullah ibn Mubrek (181/797):
Babas Trk, annesi Harizm'li olan bu bilgin, yksek zek sahibi, haf z,
zahid bir insand . Hakknda birok gzel menkibeler anlat lr. Sfyan-i Seyri'
den, Malik ibn Enes'ten fkh renmi , mam Malik'ten Muvatta' rivayet
etmitir. Yayba ibn. Main, Ahmed ibn Hanbel gibi byk bilgialer ondan
hadis rivayet etmi lerdir. Ticaretle me gul olur, gelirini geni lde fakirlere datrd. Bir yl hacca, bir yl gazaya giderdi. ok seyahat eder, halvete
ekilip ibadet ve taatle me gul olurdu. ok ibadeti yan da faydah eserler
de vermi tir. ibnu Hanbel: "Zaman nda bnu'l-Mubarek'ten daha ok ilim
arayan birini grmedim" demi tir. Onun zhd ve irfan, kendisine "imamulMslimin" unvann kazandrm, Fudayl ibn yad onun iin: "Gzlerim
Ibnu'l-Mubarek gibisini grmedi" demi tir. Hocas durumunda olan Sfyan-i
Seyri de: "Btn mrm bn.u'l-Mubarek'in gnne veririm" sziyle
ona kar takdirini izhar etmi tir. Ibnu'l- mad, onun Sevri'den. daha bilgili,
ilimde, zekda, cihadda, cmertlikte ba olduunu sylyor. 63
yl yayan Abdullah ibn Mubarek, bir rivayette seyahatten dnerken, bir
rivayete gre de gazdan dnerken Irak ehirlerinden Ilit'te lm tr. Kabri
Hit'te ziyaret yeridiri.
a. Tefsiri:
fi Tefsiril-Kur'an adli iki ciltlik bir tefsir
Abdullah ibn Mubarek,
yazmtr2. Bu tefsirin Sleymaniye'nin Ayasofya k smnda bir nshas mevcuttur. Birinci cild Kehif suresiyle sona ermektedir. Bu nsha, 585 (1189)
da Hdr ibn Muhammed tarafndan. istinsah edilmi tir. Bu tefsir, rivayet
metodiyle yazlm zet bir eserdir.
b.

Tefsirinden rnek:

'1431

: Allah'a
(.7" -3

ve Peygambere itaat edenler ; Allah'n, nimetine mazhar k ld Peygamberler,


sddikler, ehidlerle beraberdir. Onlar ne gzel arkadatr." yetine u tef.
siri yapmtr.
"Bu yet, Allah'n Resul (s.a.v.)in mevls Sevban hakknda nazil olmutur. Sevban, Resulullah' ok severdi, ondan ayr lmaa dayan.amazd.
1 eert, I. 295-97.
2 GAL, I. 191, S. 334.
3 Nisa S6resi: 69.

61

Allahn Resul bir gn Sevban' n rengini deimi grd. (sebebini sorunca)


Sevban dedi ki: "Ya Resulllah (hirette senin derecen yksek oldu u iin)
sen.i gremiyece imden korkuyorum". Bunun zerine Allah onun kerametini
anarak dedi ki "Kim (farzlarda) Allah'a, (snnetlerde) Resule itaat ederse
ite onlar, cennette Allah' n nimetine mazhar k ld Peygamberlerle (Muhammed ve di er Peygamberlerle), s ddiklerle (Muhammed s.a.v.in stn
sahabileriyle), (Allah yolunda ehidedilen) ehidlerle ve (Muhammed s.av. in
mmetinin iyi kiileri olan) salihlerle beraberdir. (Cennette) onlarla arkada
olmak ne gzel ey dirn
Bu tefsirle Allah korkusunun yava yava Allah sevgisine kayd sezinlenmektedir.

1 cAbdullah ibn Mul:Irek, el No. 221/2.

62

fi Tefsiri'l-R.ur'n, Sleymaniye, Ayasofya k smi,

IKINCI BLM

AR TEFSRN ALLAH AK' VE FENA FILLAH


DNCESI ALTINDA GELI MESI
A ISARI TEFSIRIN SISTEMLESMESI
Buraya kadar yazd klar:Iraz, tasavvufun kurulu safhasnda muhtelif
yetler zerine yap lan ve genellikle ifahi yolla naldedilen tefsirlerdir. Bu
tefsirler yava yava derlenmee balamtr. Ba langta yalnz baz yetlerin i manalar aranrken gittike her yetten nice manalar karma akm
kendini gstermi ve nihayet Kur'an' n manasm n sonsuz oldu u hkm yerlemitir.
"Sana kitab, her eyi aklamak iin indirdik"i, "Her eyi ap ak bir
kitapta sayclk.",2 "Hibir ey yoktur ki onun hazineleri bizim yan m zda olmasn. Biz onu ancak belirli bir kaderle indiriyoruz".3 gibi yetlere dayan larak her eyin Kur'an'da mevcud oldu una hkmedilmi tir. Sehl ibn Abdillh der ki: "De ki : Rabbimin kelimelerini yazmak iin deniz mrekkeb olsa,

Rabbimin kelimeleri tkenmeden deniz tkenir. Bunun bir mislini daha getirmi olsak (yine Rabbimin kelimeleri tkenmez)"4 yeti mnasebetiyle yle
diyor: "E er kul, Kur'an'n her harfine bin mana yerse, yine Allah' n o harfte
bulunan ilminin sonuna varm olmaz. nk Kur'an Allah' n kelmdr.
Kelnn, Allah'n sfatdr. Nas l Allah'n sollu yoksa kelamm n da sonu yoktur. Ancak Allah, velilerinin kablerine ne kadar n amsa o kadarn anlyabilirler. Allah' n kelm yaratlm deildir. Yaratlanlarn anlay ve akllar onun sonunu bulamaz"
1 Nahl Sresi: 89.
2 Yasin Sresi: 12.
3 Iiier Sresi: 21.
4 Kehf Sresi: 109.
5 Sehl,

s. 60; Serrac, al-Luma', s. 107.

63

Ebu Sacid de yle diyor: "Allah' kitabmda her harfin zerinde ne


kadar durursan, anlayn o kadar artar. Her harften ayr ayr manalar anlarsn." Ebu Sleyman ad-Darni de yle diyor: "Bazan bir ayet zerinde
be gece dururum. E er kendim onun zerinde d nmeyi birakmasam, manann sonu hi gelmiyece inden ebediyyen ba ka yete geemem. yle yet
de gelir ki akl, manasm anlamaktan uar gider."'
Sufilere gre bu sonsuz manay anhyabilmek iin her eyden nce Kur'
an'n zahiriyle amel etmek gerekir. Kur'an ile amel edip huzur-i kalb ile Kur'
an okunursa anlay ve istinbat do ar. Serrac'a gre Kur'an' kulak vererek
huzur-i kalb ile dinlemek ekilde olur:
1) nce Kur'an' Peygamber'den dinlermi gibi dinlemek, 2) Sonra Hz.
Peygamber'in, Cebrail'den dinledi i gibi dinlemek, 3) En sonunda da Cebrail'in Allah'tan dinledii gibi dinlemek.
Sufilerden biri "Her yetin altm bin manas vardr, bu manalarn tesinde kalan manalar daha oktur" derken bir di eri: "Kur'an yetmi yedi
bin ikiyz ilim ibtiva eder. nk her kelimenin bir ilmi vard r. Sonra bu,
drt katna kar. Zira her kelimenin. bir zahiri, bir bat n, bir haddi ve bir
matla' vardr" diyor2. Daha sonra gelenler bununla da yetinmemi lerdir.
Sa`rani, hocas cAli. al-ljava'n, yalnz Fatiha'dan 240999 ilim karabileceini naldeder3.

te bu inanla her ayetten manalar karmak iin uramalar ba lam,


zevk haline gre verilen primitif manalar yerine sonradan nice felsefi ve cr'
etli nazariyeler ortaya at lmtr.
Tabiun ve tebeu't-tablin devrinden sonra zhd hareketi geli erek Allah
akma dnnce i ari tefsir de buna paralel olarak geli mi ve bu yndeki
tefsire zhd ve takva ile birlikte fena fillh d ncesi hakim olmu tur. Bu
a amada tasavvufl tefsirin geli ip sistemlemesinde en byk rol oymyan
byk mutasavv f grmekteyiz. Bunlar: Sehl ilm Abdillh at-Tustari,
Crteyd-i Ba eladi ve Ebubekir Muhammed ibn Musa al-Vas ti'dir.
Sehl ile Cneyd a da tr. Birincisi Horasan tasavvuf okulun.un lideri,
ikincisi de Badad tasavvuf okulunun. lideridir. Sehrin tefsirleri talebesi
rafindan kaleme alnd gibi Cneyd'in tefsirleri de rencileri tarafndan
yaz ile ve hafza ile tesbit edilmi tir. Onlardan sonra gelen Vas ti de bir tefsir
yazmsa da maalesef bu tefsir, bize ula manutr. Nihayet Slemi, kendin1 al-Luma` s. 125.
2 Ihyr I. 274, 1307 ve R.ahire 1387/1967 basks, I. 377.
3 Goldziher, MeZ'hibu't-Tefsir, s. 280 (Sacrihd, ad-Duraru'l-Menf ra Zabdatl-cultmP
1-mehra, Smith nesri, 1914, s. 62).

64

den nceki btn sufi tefsirlerini iinde toplayan iimullik bir tefsir yazmtr.
Slemrnin tefsiri, kendinden nceki btn mutasavv flarm tefsirleri iin en
nemli kaynaktri.
1 Sehl ihn (Abdillah at-Tusteri [200-283 (veya 293)/815-896 (veya
905)1:
Sehl ibn `Abdillah, 200 (815) ylnda domu , 283 (896) veya 293 (905)
ylmda lmtr. Riyazet ve ihlsta sz sahibi olan Sehl, day s Muhammed
ibn, Sevvar'n sohpetinde bulunmu , hac iin Mekke'ye gitti i zaman Zu'nNun al-Msrryi grmtr2. Ebubekr Ahmed al-Beledrnin ifadesine gre
Sehl, beyz sddik yetitiini, bunlardan krknn hecin, yedisinin evtad olduunu, gidilerinin kendi gidi i olduunu sylemi ve: "Ben zel olarak size,
gen,e1 olarak btn insanlara Allah' n hccetiyim" demitir3.
ok zikreden, d nen, fazla konu myan, cmert, efkatli ve merhametli olan Sehl, herkesin. hrmetini kazanm t. Ahmed al-Beledi yle diyor:
"Geri biz ona evtad dediysek de o ebdalin de en iyisi idi. O, fele in, evreresinde dnd kutup idi. ayet ashab ile biri kyaslanabilecek olsayd Sehl
onlardan biri olurdu." Bir adam bir gn Sehl'e: "Abdest al rken akan suyun,
altn ve gm damlalar olduunu gryorum" der. Sehl yle cevap verir:
"Dostum, bilmez misin ocuk a lad zaman megul olmas iin. nne ha ha (oyuncak) koyarlar, d n. bu neye yarar?"4
insar ftratn iyi bilen. Sehl, mritlerine zay flayp ibadetten geri kalmamalar iin her Cuma et yemelerini emrederis.
a. Tefsiri:
Elimizde mevcut tefsiri bizzat Sehl'in kendisi yazmam tr. Ondan gelen.
rivayetleri Ebuberkr al-Beledi kaleme alm tr Ebubekr Ahmed al-Beledrnin
bu eseri de icazeten. nakledilmi ve bugn elimizdeki matbu tefsir, onun nshasndan yazlmtr. Yazann ismi mukaddimede zikredilmiyorsa da ifadeden, Muhammed al-Beledrnin torununun yazd anlahyor: "Bize Drt-i
Yusuf'ta a -eyh al-Viz Ebu Nasr Ahmed ibn Abd al-Cebbr ibn Muhammed ibn Ahmed ilan Muhammed ibn Ebi Nasr al-Beledi icazet yoliyle haber
verdi dedi ki: dedem al-imam Ebubekr Muhammed ibn Ahmed al-Beledi
haber verdi dedi ki: bize fakih Ebu Nasr Ahmed ibn Ali ibn Ibrahim at-T'ifi
1 Prof. Ebermann, Isla mea, IV. 130; Massignon, Sur les Origines, s. 13.
s. 17; Ijilye, X.
2 Slemi, TabalFtu's-Sfiyye, s. 206, M sr, 1372/1953; I seyri,
189, 212; Ibnu'l-EMr, al-Lubrb, I. 176, Msr, 1357; Te2kiratu'l-Evliy, I. 211-222.
3 TefslruTIur'gni'l-cAztm, s. 46.
4 Tefsir, s. 46.
5 Aym eser, s. 53.

65

as-Saffar haber verdi dedi ki: bize Ebul-Kas m Ali ibn Ahmed ibn Muhammed ibn al-Vidahi haber verdi: bize Belh'te Sikket-i Sasan'da Ebu'l-Abbas
Abdurrahman ibn. al-Hasan ibn mer al-Belhi haber yerdi: Ebu Yusuf Ahmad ibt Muhammed ibn Kays as-Sicizi dedi: 275 senesinde Ebu Muhammed
Abdullah at-Tusteri'yi dinledim diy rdu "
Demek ki Sehl'in szlerini talebesi Ebu Yusuf Ahmed ibn Muhammed
as-Sicizi ifahen nakletmi ve bun.0 Ebubekr Muhammed al-Beledi kaleme
almtr Ebubekir al-Beledi kendi gr n belirtirken:

Jl;

ifadesiyle bunu Sehl'i szlerinden. ay rr.


b. Tefsirinden rnekler:
Sehl, Kur'an! ba tan sona tefsir etmez. Surelerin. baz yetleri zerinde
durur. ayetlerin. de btnn de il, yalnz tasavvufla ilgili kelimelerini tefsir
eder. Mesela Bakara Suresin.de:

Li

-JC;

- ot ,
4.7,0 j

ayetinde yalnz

,
j cmlesini tefsir etmi tir. Fakat Slemi tefsirin.de
-/..;
her ayette mutlaka Sehl'in bir iki tefsirine rastlan r. Demek ki bu tefsir,
Sehl'in btn tefsirini ihtiva etmiyor.

Sehl, genellikle kendi gr lerini syler. Grlerine uygun d en. baz


hadisleri ve sahabi szlerini de nakletmi ise de bunlar azd r. Bu tefsirde insan kinata benzetilmekte, kinattaki olaylar insana ttbik edilmektedir.
Bu husus, ondan n.ceki ifahi tefsirlerde de vard r. Nitekim Ca'fer-i Sad ktan gelen rivayetlerde bunun rneklerini grm tk. Sonra bu ak.m daha da
geliecek ve Ibnul-Arabi, bundan nsha-i sugr, nsha-i kbr meselesini
karacak ve Kur'an'daki afaki yetleri enfse tatbik edecektir.
SehPin. tefsirinde insan. vcudu arza; kalbi semaya, cennete; vcut rturlar aya; kalb rurlar gne e; kalbdeki bilgiler cennet meyvalar na; kalbe
gelen nurlar gkten. inen. ya mura; nefis karaya; kalb denize benzetilmekte;
"Mminlerden iki zmrenin mcadelesi"' ruh, akl ve kalb ile tab', hev ve
ehvet mcadelesine i aret saylmaktadr. Bu tefsirlerin hepsi, ileride greceimiz Slemi tefsirinde de aynen vard r.
Sehl, huruf-i mukatta'aya e itli manalar ver nitir: Ona gre ( ) Allah'n bir ismidir. Bunun yle manalar vardr ki ancak anlay ehli anlar.
Bu harfler, birbirinden ayr dnlse: elif ( I ) Allah' n telifi olur. O, e 1 liueurat Suresi: 9.

66

yay diledii gibi telif etmi tir. Lm ( J ) Allah' n. kadim liitfu, mim ( ) azim
mecdidir. Allah'n. indirdii her kitab n bir srr vardr. Kur'ann. da srr,
sure ba larndaki bu ac harflerdir. Bunlar Allah' n isim ve sfatlardr.
rlo

04,145... C 1 il I C Li,3,I gibi sure balarmda bulunan

isim ve sfatlar birbirine eklense Allah' n_ ism-i a'zam olur. Yani nzul s rasna gre her sureden. bir harf alin.sa:

birletirilse

2..

.)1

olur.

Hatt Sehl, bu harfler birle tirildii zaman. Allah' n ismia'zam olacana


ve o isinde du edildii takdirde kabul edilece ine dair bir rivayeti Hz.
Ali'ye atfederi.

(r)

de MuSehl'e gre ( ) de Elif ( I ) Allah,


( J ) al-Abd,
hammed (s.a.v.)dir. Burada kula bir yandan Allah' birlemekle, bir yandan
da gnderdii Peygamberine uymakla Allah'a ula aca iaret edilmektedir.
Sehl bu harflere yerine gre de iik manalar da verir. Gafir Suresinde e
al-Hayyul-Melik manasnu verirken Secde suresinde al-Lavhu'l-Mahfuz manasm vermitir2. ( 3 ) Allah'n kuvvet ve kudretine yemin ederim demektir.
Sehl'in, tefsirinde zhd ve takva d ncesi hakimdir. Hemen, her yetten nefisle mcadeleyi, ona varl k vermemeyi, onu terk edip ezmeyi anlar.
4:I_J I

: Allah'a zdlar komayn,"3 gyetinde

"Endad z dlar demektir, z dlarn en. by, ktlk emreden, arzular n


temin sevk eden nefistir" der4.
Tefsirinde pek zay f haberlere de rastlan r. Mesel Kaf'n, dnyay kaplayan bir da olduunu; Adem yaratlmazdan nce Allah'n., meleklere: "Ben
yer yznde bir halife yarataca m" deyip A dem'i, Muhammed (s.a.v.)in,
izzet nurundan yaratt n ve ona ktlk emreden nefsinin, kendisinin en
byk dman olduunu bildirdii... eklindeki haber zay ftr.
Baz kelimelerin higat manalar ndan yol bularak as l tasavvufi fikrin.
geer: Allah'n kitabnda nisyan (unutma) iki anlama gelir: Terk manasma,
Bakara Suresirde :

tt.,Z;;

yani g

demektir. Dieri de bir

eyin hafzadan gitmesi arlamdr. Kehif Suresinde:(

j1

...; I

...Le:, ii.;

yetlerinde nisyn, unutmak manas nadr.

Bu da undan ileri gelir.


1
s. 80.
2 Ayn eser, s. 82-83.
3 Bakara Siiresi: 22.
4 Tefsir, s. 11.

67

Allah cibilli nefsin arzularma eytam ortak etmi tir. Bu arzular,


tan ba ka olan, eylerdir. Binaeraleyh kalbiyle Allah'tan ba kasma gvenen
kimseye eytan musallat olur. Ona vesvese verir, hevaya sevk eder. Hevada
gvene kavu acan syler. O kimse de yasa yapmaya kalknca Allah onun
hafzam"' rter.
Allah Tal: " u aaca yakla mayn" sziyle ondan yeme i kasdetmemiti Himmeti Allah'tan ba kasn.a sarfetmeyi, O'ndan ba kasma dayanmay yasaklamt. -Adem'in ba na gelen, himmeti masivaya sarfetmek ve
Allah'tan. ba kasna giivenmekten dolay geldi. Kim Kendisinin olmayan'
iddia eder, hevasna uyarsa o, Allah taraf ndan terk edilir'.
Baz iirlerle de fikrine ahid getiren Sehl, Hasan- Basri gibi tefsirde
va'z slibunu uygulamtr. "Yo/a gc yeten kimseye hac farzd r".2 yetinde:
Yol, azk ve binektir." dedikten sonra sorar:
Azk ve binek nedir bilir misiniz?
Hayr, derler.
Azk zikirdir, binek sab rdr der3.
Sehl'in fikirlerinde bir e it sosyalizm vardr. Ona gre yaamak iin
gerekli olanndan fazla mal n hellinden hesap, haram ndan ceza vard r. Fakat kendine yetecek kadar hell mal alan kimse, Resulullah' n, u szne gre
hareket etmi olur: "Mii'minir aln giderecek bir lokma, avretini rtecek,
iinde n.amaz n klacak bir elbise, kendisini gne in scandan, kn souundan koruyacak bir ev, dnyadan de ildir".4 Yani Sehl'e gre bu kadarl k
bir geim sa lamak, dnyay biriktirmek, dnya mal ymak de ildir. Fazlas dnyadr.
Mttekiler hakknda yle diyor: "E er mttekiler, msriflere beddu
etselerdi msrifler tamamen mahvolurlard . Ama Allah mttekileri zalimlere rahmet klmtr. Onlar mttekilerle kurtarr. Allah katnda en stn
olan yarat klar, mttekilerdir. Zira kendisi "Allah kat nda en stnnz, en
mtteki olan nzdr".5 buyurmutur. Kim Allah'n ikramm isterse O'ndan
ittika etsin. nk kul, ancak takva ile O'nun. ikranuna erer, cen.nete girer,
civarnda sakin olur ve byk kurtulu a ular. Peygamber (s.a.v.) buyur.
mutur: "Kim iini slh ederse Allah onun dn slll eder, Kim iinden
Allah'tan korkarsa Allah onu kendisine yakla trr"6.
1 Tefsir, s. 11.
2 Ali mran Sresi: 97.
3 Tefsir, s. 15.
4 Tefsir, s. 155.
5 ljueurt Sresi: 13.
6 Tefsir, s. 160.

68

"Sadet ve ekavetin almeti nedir?" sorusuna: "Kudreti inkar ekavet


almetidir. manla kalb kalb zenginli i taatte ismet, zhde muvaffakiyet saadet almetidir" diyen Sehl, "Edep nedir?" sorusunu da yle cevaplamtr "Ekmeiniz arpa, helvan z hurma, kat nz tuz, yanz st,
elbiseniz sof, evleriniz mescid, nuz gne , lmbamz ay, gzel yeme iniz
su, bahanz temizlik, silsnz saknma, ameliniz r za, aznz gece, uykunuz
gndz, sznz zikir, susman z tefekkr, baknz ibret, ilticagahm z Mevlnz olsun.; lnceye kadar byle olmaya sabredin."'
Sehl'e soruldu: "Kul, ak cihada ererse bunun zahirde almeti nedir?"
yle dedi: " eytan koyar, onu yener, Bu da nefsi ve eytan hor grmekle
olur. Nefse ve eytana de er vermekle eytandan kurtulamaz. Ancak Allah' n
korumasiyle eytandan kurtulabilir."2
Sehl hlal ve vandet-i vcuda taraftar de ildir. "Kalbi Mevlasna bal
olana yakin ilminden do an. yakin nuru alr ki bu da Allah'a kavu madr.
Bu kavuma, hll, cemi' ve ittisal anlam nda deil, fakat kulun tevhidi,
Allah ve Resulne itaati bak mndan Mevlas na balanmas (ittisali) anlamndadr.'"
Sehl'e gre "kul, Hakk'a Hak'tan gelen bir ltife (nur) ile bakar. Bu Latife Rabbm zatis vas flarndan olduu iin. yaratlm deildir. Allah'a ne bitiiktir, ne de O'ndan. ayr dr. O srda srra srdr, gaybden gaybe gaybdir"4
Sehl'e gre nefis puttur.

.4

15

.9 il .9

I Ii

,.:15ri

nk'dr edenlerin dostlar tauttur."5 yeti mnasebetiyle Ta utlarm ba ,


ktlk emreden nefistir. nk eytan ancak heva ve nefs ile insana yol
bulur. O suretle insana sokulup tahrik eder, vesvese verir" diyor6.
J

...

U_
Musa'nn kavmi, onun ardndan canl, gibi bren bir buza heykeli yap p
ona taptlar."7 yeti mnasebetiyle yle diyor. "Her insann. buzas, seO ..k".1

vip de dolayslyle Allah'tan yz evirdi i kadn, ocuk vs. dir. Bunlardan


kurtulman n tek aresi, btn arzular n. kaynam yok etmektir. Nasl buzaya tapanlar, n.efislerini ldrmekle ona ta0maktan kurtuldularsa, bun1 Tefsir, s. 40.
2 Tefsir, s. 18-19.
3 Ayn eser, s. 12.
4 Ayn eser, s. 13.
5 Bakara Sresi: 257.
6 Tefsir, s. 18.
7 Acraf Sresi: 148.

69

lara taparlar da kurtulmak iin n.efsi yok etmelidirler."1, "Nefis, her ktln anasdr."2 "Nefse kar koymak, khla sava maktan ok zordur.
Nefse g gelen ey ihlstr. Zira ihlsta nefsin pay yoktur."3
Sehl, kalbde iki dncenin tammyaca kanatindedir. Nas l dil, ayn
anda iki eyi birden syliyemezse kalb de ayn anda iki eyi birden. dne4
MC Z .

L.,9

((

: Acraf'ta birtakm erkekler vardr ki..."5

j_p

j_c.

yetinde A'raf'ta bulunanlar n. ma'rifet ehli oldu unu syliiyor6.


Sehl de teki mutasavv flar gibi kader konusunda eebir taraf n tutar.
"Kul, ubudiyyet makam na, tedbirini terk edip Allah'n tedbirin raz olmakla erer" diyor.
e9

-
.N

3 c.

:Allah dile-

diini yok eder, dilediini brakr. Kitabn anas onun yanndadr"1 yetinide: "Allah diledi i sebepleri yok eder, kaderleri isbat eder. Ummu'l-kitab
yani re fazla ne eksik olm yan kaza defteri O'nun yannulad r"8 diye
aklar.
9

.9

*L I

-C;

ci-A

.9

e_<A

I", I

Denizde size bir zarar dokundu mu O'ndan baka ardklarnz kabyolur.


yalnz O kahr."9 yetinde: "Bu yet kaderiyyeyi reddetmektedir. Onlar,
kudretin Allah'a de il, kendilerine aidoldu unu iddia ediyorlar" diyor.3
-. .9

..) I

: Siz dnerseniz biz de dneriz." yetini de

"Siz masiyete dnerseniz biz de ma firete dneriz; siz bizden yz evirme e


dnerseniz biz de size ynelme e dneriz; siz bizden. kama a dnerseniz
biz de sizi bize getiren yollara ekme e dneriz.Bize dnn, zira yol bizedir."32
1 Tefsir, s. 40.
2 Tefsir, s. 41.
3 Tefsir, s. 47.
4 Tefsir, s. 37.
5 A'raf Sresi: 46.
6 Tefsir, s. 39.
7 Ra'd Sresi: 39.
8 Tefsir, s. 58.
9 lira Sresi: 67.
10 Tefsir, s. 58.
11 Isra Sresi: 7.
12 Tefsir, s. 57.

70

eklinde tefsir ediyor. Demek ki Sehl'e gre kul ne kadar isyan etse yine Allah onu balar; kul ne kadar Allah'tan kasa Allah onu kendin.e evirir.
Halbuki yetin zahir manas bunun aksini sylyor, Allah'a isyan edenlere
ceza verilece ini bildiriyor.
o
s.. zr,
o
.9
j_JU...; _J : Sevdi iniz eylerden
L,p,~4
..

infak etmedike iyili e eremezsiniz." I yetinde Sehl, "Nefsi ir fak gibi bir
infak yoktur" diyor 2
C'jt:)..*

._.

(5

JL-1_1

-J;

Dorusu insanlar iin Mekke'de ilk kurulan ev, eilemler iin mbarek ve do .
ru yol gsteren Ktt(be'dir.'" yetin.de: "Zahirde evin, Mekke'deki Beytullah
olduunu, btnda ise Allah'n Resul olduunu" syliiyor4.
j.#

((

_}

Ustnzde yedi yol ya-

rattk."5 yetinde geen. yol, insan Rabbinden perdeliyen yedi perde diye
tefsir ediliyor. Bu perdelerden birincisi insan n akl , ikincisi ilmi, n.cs
kalbi, drdnciis hayeti, be incisi nefsi, altmcs iradesi, yedincisi meiyyetidir. Ak l insan dnya tedbirleriyle u ratrarak, ilim etrafna vndrerek, kalb gaflete d rerek, ha yet kendine gelen nurlardan. gaflet edere,k, nefs her ktl e kaynak olarak, irade dnyay muradedip hiretten
yz evirerek, me iyyet gnaha sar larak perde olur.6
(

!I:,

il 4..5

1;:Karada ve denizde fesat zktt."7 Allah

uzuvlar kara, kalbi denizle temsil etmi tir. nk bunlar hem ok faydal ,
hemde ok tehlikelidir. Peygamber (s.a.v.) Ebu'd-Derd'ya: "Gemiyi tazele,
nk deniz derindir" demi tir. Yani kalbindeki Allah iin olan niyyeti
tazele, zira deniz derindir demektirs.

: Tauttan katnanlar"9 Taut dnyadr.


Dnyan n ash cehalettir, fer'i yeme imedir. Ss vnme, meyvas isyan,
ls kasvet ve ukbettirl.
1 Ali mran Sresi: 92.
2 Tefsir, s. 37.
3 Ali mran Sresi: 96.
4 Tefsir, s. 27
5 Mu'minun Sresi: 17.
6 Tefsir, s. 67.
7 Rm Sresi: 41.
8 Tefsir, s. 73.
9 Zmer Sresi: 17.
10 Tefsir, s. 80.

71

43C.T

Z*

..o t, , o ,
_j

: O gn gk, apak bir duman ge.

tirir."'. Dnyada duman, kalb kararmas dr. Dnyada kalb kararmas ndan
daha byk bir ceza yoktur2.
t

bt

1.1

il

C.
'1
->o."0

Batn,da a ha-bu'r-ress ce-

halet sahipleridir. A hbu'l-Eyke de ehvetlerine uyan. kimselerdir4.


: ly koydu."5

Batn : "Uzuvlara olan emir

ve nehiydi-r."
: ki me rikin ve iki ma-

ribin Rabbi."6 Batl': "Kalbin meriki ve maribi,

meriki ve maribi,

tevhidinin me riki ve m ahedesinin ma ribi."7


3 o

L; -XII

: Dnya hayat oyun ve

elencedir."9 Dnya, uyumakta olan nefistir, ikhiret, uyan k olan nefistir.


: Ay ve gne topland zaman."9 %bul:

fi;,-.1-;

Kamer, tabiat nefsine ait ba gznn nurudur. ems, ruh ve akl nefsine
ait kalb gznn. nuruduri.
: Gndz geim zaman yaptk."" Yani
bizi zikretmekle nurland rdmz kalbin nurlarm ruh ve akl nefsine geim
yaptk. Onlar bununla ya arlar. Tpk meleklerin tesbih ve tehlil ile ya amalar gibi. Ama teki yaam, avamm ya amdr2.

CA. : Suyu bir dk le dktk"."


1 Duhan Sresi: 10.
2 Tefsir, s. 86.
3 R.af Sresi: 12, 14.
4 Tefsir, s. 93.
5 Rahmn Sresi: 7.
6 Bhmn Sresi: 17.
7 Tefsir, s. 96-97.
8 Muhammed Sresi: 36.
9 Ryame Sresi: 9.
10 Tefsir, s. 96-97.
11 Nebe' Sresi: 11.
12 Tefsir, s. 114.
13 cAbese Sresi: 25.

72

nce manalardan

bir su dkt, sonra arz yani kalbi yard ; onda ruh, akl, iman ve marifet gibi
iekler bitirdi'.
Batnda luh, ruh nefsidir.

j Tab c

nefsidir. Bu, Allah' an.arak ruh nefsine ba lartrsa sk0na erer. "Yetim" de
yetim olan kalbdir2.
,

: Ey rtsne brnen".3 al-Muzzemmil, elbiseye

brnen kimse demektir. Bunun halini markas , Allah' n yannda iken (Allah'ta fani iken) kendi nefsini cemc eden (nefsine dnp ona brnerek Allah'

tan perdelenen) kimse demektir.4


ite genellikle Kur'an'da dnya ve dnyaya dair ne varsa hep byle kalb,
ruh, nefs ve tabii< diye tefsir edilir. Tabii bu izahlar primitiftir. Fakat bunlar, sonraki felsefi izahlar n ilkesini tekil etmi tir. Bu bakmdan i ari tefsirde
Sehl'in yeri byktr. Bu olduka gln izahlar, onun dnyadan son derece
nefret etmesinden ileri gelse gerektir. Snnet yoluna itenlikle ba h olan:
"Resuln size verdi ini ahnz, onun yasaklad eylerden kanun z." 5 yetinin tefsirinde: "Bizim yolumuzun esas tr: Hell yemek, ahlkmda ve
i lerinde Resul (s.a.v.)e uymak, btn amelleri halis niyyetle yapmak" 6 diyor.
2) Cneyd ibn Muhammed, Ebu'l-Risim al-ljazzz al-R.avriri (298/
910):
Nihavend'den gelip Ba dad'a yerle en bir ailenin oeu udur.. Bir zhd
ve tasavvuf evinde gzlerini dnyaya am tr. Mehur mutasavvf Seri asSakati'nin yeenidir. nce days SerVnin tevikiyle er'i ilimleri tahsil etti.
Ebu Sevr'den fklt, Hasan ibn Arafe ve ba ka hocalardan hadis okudu. Kur'
art ilimlerine iyice vukuf kesbettikten son.ra, tasavvufa dnd. Zaten ocukluundan beri de tasavvufla temas halinde idi. Seri as-Sakati, Hris al-Muhasibi, Ebu Hamza al-Ba ddi, Muhammed ibn Ali al-Kassb gibi ileri gelen
mutasavvflarn sohbetlerinde bulundu. "Kim sliikten, nce Kur'an' ezberlemez, hadis yazmaz ve fkh renmezse ona iktida etmek caiz olmaz" diyen
1 Ayetin tefsiri
2 Duha Sresi: 1; Tefsir, s. 122-123.
3 Mzzemruil Sresi: 1.
4 Tefsir, s. 111.
5 ljasr Sresi: 7.
6 Tefsir, s. 101.

73

Cneyd-i Ba clcli, mutasavv flarn. imam ve szcs kabul edilmi tir. Doum tarihi belli deildir. 298 (915) te vefat etmi tir'.
stn bir zek ve kabiliyete sahipti. Henz yirmi ya nda iken hocas
Ebu Sevr'in halkas nda fetva verme e balamt2. Ismail ibn Nuceyd yle
diyor: "Bu dnyada sufiler aras rda ki i var, drdncleri yoktur: Ba dadda Cneyd, Neysbur'da Ebu Osman, SPn 'da Ebu Abdillah al-Cell.'".
Cneyd'in. tahsili, tasavvufta shibunun billiirla masna yard m etmitir. Onun ya ad tasavvufi hayat n. kkleri kitap ve snnette yat yordu.
Bundan. dolay onun, yolu ve d nceleri, kendi gnnde ve sonraki ku aklarn. snni ve sufi evrelerinde kabule ayan olmutur4. 'Her gn. yz rek'
at namaz kld ve otuz bin. tesbih ekti i sylenen Cneyd-i Ba eldi'ye
mkefe kaplar alm , lednn,i ilim li'itfedilmi tir. Bu kadar ilmi nereden
aldn soranlara: "K rk sene Allah'n huzurunda oturmaktan" ald n sylemi tirs. Derin. ilm ve irfan ndan dolay a dalar tarafndan "Seybu't-T'ife" veya "Seyyidu't-T'ife" unvanlarma ly k grlmtr6.
Slemi tefsiririr hemen her sayfas nda Cn.eyd'in birka tefsirin.e rastlamaktayz. Hakaik'in ba kayna Cneyd'idr. Fakat on,un as l fikirlerin,e
yeni bulunan ve yay nlanan mektuplarda rastlanr7 nk di er kitaplarda
ona atfedilen. szler, onun, umum aras nda t olarak syledi i szlerdir.
K smen de bu szler, nkillerin ve yazarlar n elinde deimi olabilir. Halbuki bu mektuplar, Cneyd'in herkese sylemekten, eki dii, ancak zel
dostlarna yazd fikirlerini ta r.
Cn,eyd gerek bu mektuplariyle, gerekse teki tefsirleriyle mutasavv flar dilinde dola an. fena, beka, sahv gibi tasavvufi terimleri ilmi a kha kavuturmutur. Bylece Ciineyd, gerekten tasavvufun babas saylmaa
lyiktir. Tasavvufu bizzat ya amak ve ya adn anlatmak suretiyle Cneyd,
tpk fkh usulr yazan fakihin fkhta oynad rol tasavvufta ba arm
ve tasavvuf usuln yazm olmaktad r.
1 Slemi, Tabakt, s. 155-163; Bilye, X. 381; acrani, Tabakt, I. 98-101; I.u eyri, Risle, s. 24.
2 Tarihli Ba dd, VII. 242.
3 Aym eser, s. 246.
4 Bkz. /bn Teymiyye, Minheu's-Sunne, III. 85-86. al-Matbacatu'l-Amiriyya, 1322.
5 Tarihli. Ba dad, VII. 241-49; al-Bidye va'n-Nihaye, XI. 114, M sr, 1932.
6 Ras'ilu'l-Cuneyd, Yusuf'un Cneyd'e yazd mektuba baknz Cneyd-i Badadl
ve Mektuplar, s. 33-36, Istanbul, 1970.
7 Creyd'in Risalelerini Prof. Ali Hassen Abdulkadir bulup Ingilizee'ye evirmi ve bir
etdle birlikte metni yaymlam tr Biz de bu eserden Ilham alarak Cneyd'in eserlerini bir
mukaddime ile beraber Trkeye evirip yaymlad k.

74

a. Cneyd'in shibu:
Cneyd'in ifade tarz , u sznden anla lmaktadr: "Bir defa gnlk
virdimi yapyordum, kendimden geme hali galip geldi, uyku ile uyan klk
hali iin.de idim, bir de grdm ki gkten bir melek indi, bana geldi, kalbime fsldad , beni depretti: "Kalk ey Ebu'l-Kasim kalk, konu , zira sana ilham edildi!" dedi. Ban.a bir a lamak geldi, uyandm ki alyorum.",
Biri Cneyd'e sufilerin konu mas hakk.mda sormu , o da: "Sufiler konumaa malik deildirler." demi ti. Bu cmlelerden anlad mza gre sufi
konutuu zaman. kerdi varhiyle konumaz, kendisinden Allah konu ur.
Szleri kendisinin de il, Allah'ndr, yani Tanr illamdr. Cneyd'e evvelce
syledii szleri tekrar etmesi rica edildi i zaman. bun.a muktedir olamyacan sylemitir: "Bunlar kalbime koyan. ve dilime soyleten. Allah't r. Bu
szler, kitaplardan, yahut renmeden elde edilmi deildir. Allah latfiyle
bunlar bana ilham ediyor, dilime syletiyor."2
Cneyd, yaz larnda sistematik bir metod kullanm tr. Islm dnyasnda ilk defa onun yaz larnda yksek bir metod ile tasavvufun en. derin.
meselesi olan tevhidden bahsedilmi tir
ifadesindeki fikir zinciri ba ndan sonuna kadar bir birlik te kil eder.
Syledikleri, ya adklarnn izahdr. Yaamad eyi sylemez, nazariyeden bahsetmez. Kendisine bir ey soruldu u zaman hemen kafadan veya
kitaplara bakarak cevap vermez, gider o meseleyi ya ar ve ondan sonra gelip
mahadelerini sylerdi3.
b.

Tefsiri ve grleri

Ciineyd iin en nemli mesele tevhid idi. Bundan dolay btn tefsirlerini ve yazlarn tevhide balyarak bitirmi tir. Ona gre tevhide ula mann
yolu ibadetten geer. badeti srf Allah iin yapmal , ibadetin gerek manasna ermelidir. Byle bir ibadet, tevhidin son mertebesi olan fena fillah
makamn.a gtrr. Nefsi, farz, nafile her trl ibadete ko mah, fakat ibadette
nefsin zevkini tamamen ortadan kald rmandr. ibadetten zevk alma duygusu da nefsin hazz dr. Ibadeti zevk almak iin. de il, Allah'n emri olduu
iin yapmand r. Ibadetinden dolay cennete girece ini sanmak, ibadetine
gvenmek, ibadeti putla trmak olur. ekli, hakikati bulmak iin yapmaldr. Esas olan. ekil deil, hakikattir. O hale gelmelidir ki insan "Hak ahidi
galebe edince art k Allah' m ahedeye ermenin fark na varmaktan da fani
1 Cneyd-i Baddi, Mektuplar, Sleymaniye, ehid Ali Paa ksm, No. 374.
2 Ibnu Ke ir, al-Bidye va'n-Nihye. XI. 114, M sr, 1932.
3 Tarihli. Badd, VII. 246.

75

olmandr."1 Hac yeti zerinde yap lan. bir tefsir var ki bu bakmdan. enteresandr. Hucviri bunu Cneyd'e, Slemi ibli'ye atfeder. ibli'den de gelse
yine Cneyd'irdir. nk ibli Creyd'in, talebesidir:
%

-_

4-9:-/

41.1

Yola gc yetenin, Beyei haccetmesi, Allah iin insanlara farzdtr"2 yeti


yle tefsir edilmi tir:
Bir adam ibliy (veya Cneyd)e (vedaya) gitti. ibli (Cneyd) ona sordu:
Nereye gidiyorsun?
Hacca.
yle ise iki uval gtr, onlara orada rahmet doldur ve onlar giyerek
bize getir ki senin bize hacdan. getirdi in hediye olsun, gelene verelim, ziyaret edeni a rlyahm.
Adam diyor ki: Vedala p huzurundan ktm, hacdan dnnce bana
sordu:
Haccettin mi.
Ettim.
Haccetmek iin. ne amel yaptn.?
Guslettim, ihrama girdim, iki rek'at namaz k ldm ve telbiye ettim.
Bununla hacc akdettin i?
Ettim.
Peki yaratildndan beri bu akdine ayk r den btn akitleri bozdun mu?
Hayr.
Seli. akdetmemi sin.
Sonra elbiseni kardn m ?
Evet.
Yaptn her iten soyuridun mu?
Hayr.
Sen elbiseni karmamsm.
Temizlendin mi?
Evet.
Bu temizlikle sende bulunan her illeti giderdin mi?
Hayr.
1 Cneyd, Risale No. XVII, Tevhide dair bir bal),
2 li mran Sresi: 97.

76

Sen temizlenmemi sin.


Telbiye ettin mi?
Evet.
Telbiyeni aynen cevabm aldm m ?
--Hayr.
Sen telbiye etmemi sin.
Harem'e girdin mi?
Girdim.
Harem'e girmekle her haram terk etme e karar verdin mi?
Hayr.
Sen Harem'e girmemi sin.
Mekke'yi grdn m?
Evet.
Mekke'yi grnce Allah'tan sana hal geldi mi?
Hayr.
Sen Mekke'yi grmemisin.
Mescid-i Haram'a girdin mi?
Girdim.
Allah'a yakla maa erdin mi?
Hayr.
Sen Mescid'e girmemisin.
Kbe'yi grdn m?
Evet.
Allah
tuttuun gayeye erdin mi?
Hayr.
Sen Kbe'yi grmemi sin.
defa ko up drt defa yrdn m?
Evet.
Seninle beraber olan. her eyden kap vazgetin mi? Drt defa yrmekle gvene erip bundan dolay Allah'a krettin mi?
Hayr.
Sert masivadan vazgememi sin.
Ilacer'e elini srp selmladm m ?
Evet.
--Hani derler ki Hacer'i selmlay p elini sren Allah' selmlamtr.
Allah' selmhyan da gvendedir. Sen de gven almeti grdn m?
Hayr.
Sen Hacer'i selmlamamsm.
ki rek'at namaz kldn m ?
Evet.
77

Yce ve Aziz Allah' n nnde durur gibi oldu un yerde durup niyetini O'n.a gsterdin mi?
Hayr.
Sen namaz klmamsm.
Safa'ya ktn m ?
Evet.
Ne yaptn orada?
Tekbir getirdim.
Safya kmakla s rrn sflat m ? Rabbn tekbir etmekle kinat
gznde kldik m?
Hayr.
Sen Saf'ya kmamsm, tekbir de getirmemi sin.
Sa'yederken hervele ettin mi?
Evet.
O'ndan O'na katn m ?
Hayr.
Sen hervele etmemi sin.
Merve'de durdur mu?
Evet.
Merve'de zerine sekine indi ini grdn m?
Hayr.
Sen Merve'de durmam sm.
Oradan Mina'ya gittin mi?
Evet.
Temmerni ettiin sana verildi mi?
Hayr.
Sen Mina'ya gitmemi sin.
Hayf Mescidine girdin mi?
Evet.
1,layf Mescidine girmekle korkun tazelen.di mi?
Hayr.
Sen Hayf Mescidine girmemi sin.
cArafat'a ktn nu?
Evet.
Yaratldn ve varaca n hli bildin mi? Bildin mi ki Rabbm kimdir
ve inkr etmekte oldu un o Yce Zat kimdir? Ve Allah sana, zel insanlara
gsterdii bir hal gsterdi mi?
Hayr.
Sen Arafat'a kmamsm.
78

-1Vie'ar'e ko tun mu?


Evet.
Orada Allah'', masivay unutturan bir zikirle and n n ? Ne ekilde
cevap verildiini duydun mu?
Hayr.
Sen Me 'ar'e kmamsn.
Kurban kestin mi?
Evet.
ehvetlerini ve iradeni Hakk' n rzasnda yok ettin mi?
Hayr.
Sen kurban kesmemi sin.
eytan taladm m ?
Taladm.
Sendeki cehaleti att n m. Bu suretle sende ilim grnd m?
Hayr.
Sen eytam ta lamamsm.
Ziyaret ettin mi?
Evet.
San,a birtak m hakikatler a ld m ? Yahut ziyaret sebebiyle ikramlarn arttn grdn m? nk Peygamber (s.a.v.): "Hac ve mre yapanlar, Allah'n ziyaretileridir. Ziyaret edilenin, ziyaret edene ikram etmesi
bir hortur." buyurmu tur.
Hay r.
Sen ziyaret etmemi sin.
Ihlal ettin mi?
Evet.
Helal yeme e azmettin mi?
Hay r.
Sen ihlal etmemi sin.
Veda ettin mi?
Evet.
Nefsinden ve ruhundan tamamen ktm m ?
Hayr.
Sen veda etmemi sin, hac da etmemisin. Istersen tekrar dnp haccet. Tekrar hacca gidersen bu syledi im ekilde haccetmee al ."'
badette insan bu dereceye ula tran sdk ve ihrastr. Cneyd, s dk ile
ihlas arasmda bir ay rm yapar. Ona gre eriat ilminin yapmay gerekli kl1 Slemi 1.1a1Fr'ils, No. 262, varak 24b-25a, Sleymaniye, Fatih k sm.

79

d zahir ahkam asla tevile sapmadan, nefsin rahat etme arzusun.a kulak
asmadan harfiyyen ve fazlasiyle yapmak s dktr. Demek ki s dk, ihlastae.
nce gelir. Onun iin Yce Allah :

cj_p, <:."Ls

(`- -

Sadklara sdklartndan sorsun diye..."1 buyurmu tur. Bundan sonra Allah,


sdkn, sadklara verece i faydadan. bahsetmi tir :

.9...

: Bu, sadklara doruluklarnn fayda verecei gn-

..

dr."2 Birinci ayet, s dk, ikinci yet, ihlas gsterir. Amelleri yapmak
sdk, bular yaparken gdlen temiz niyet ihlast r. "nk sdk, insann
sfat olarak insanda iki halde bulunur: itikat ve niyet haliyle fiil ve amel halide.
"Ihlas,
itikadnda mevcuttur. S dktan ayr dr. nk ihlas,
daima iseldir. Insann. iinde olan bir eydir, fiil ve hareketlerinin maksat
ve gayesini bilip ihlsa aykr ileri yapmayan kimseye mublis denir.
"Falan adam sad ktr denir. Yapt amellere, ilmin gereklerine uymasma baklarak byle denir. Ama falan, muhlistir denmez. nk onun. ihlas
d ardan, bilinmez. hlas grlmez. S dk isanda grlen amellerle belli olur.
Demek ki ihlas, s dktan stndr. nk bunda fiillerin maksat ve gayesini
bilme vardr. Sonra ihlas sahibi, kalbi temiz oldu u iin dmar. vesveselerine iddetle kar koyma gcre sahiptir. Hibir ey ihlasn stne kamaz.
Bundan dolay "Muhlisin ihlas" denmez. Zira ihlastan te bir gaye yoktur.
Yce Allah: ((

D dedi de (<

.9 .>

- Q
D demedi

-51.4- I -

"

Daha sonra Cneyd, s dk e ayrr:


1) Diliyle sadk olal.: Lehine de, aleyhine de olsa do ruluktan ayrlnuyan, te'vil ve tedlisten kan. kimsedir.
2) Fi'liyle sadk olan: Rahatn terk ederek cehdini sarfeden kimsedir.
3) Kalbiyle sadk olan.: Fi'lini yalnz Hak iin yapan kimsedir.
Ihlas ise niyyeti s rf Allah iin. yapmak, O'na gzel ynelmektir. Allah'a
temiz niyet ile y .elmek, kendinde meydana gelecek i lerden uyank olmay,
geen ilerin deiik olduunu bilmeyi, do ru niyete uyan' yapmay, nefsin
ve eytan/1 drtlerini atmay gerektirir. Bunlar yaparken Hakk' n nimetini
1 Alzb Sresi: 8.
2 Ma'ide Sresi: 119.

80

grerek nefsini grmez. lialk taraf ndan. ktlendi i zaman Allah' n ltfunu
bildii iin temkin iinde olur, gzel san da bulunur. vlmeyi ho grmez.
nk vlmenin, Allah' n ihsan' olan ihls giderece inden korkar. Kendisine hal geldii zaman halka ald r etmez. Bu, ihls yayan kimse tarafndan. grlen ilimdir. Halk n de erlendirmelerine gre hareket eden, bundan
yoksundur.
Daha sonra Cneyd, s dkn ihlsn iinde bulundu una, her muhliste
ayn zamanda sdkn da bulundu una, fakat her sad kta ihlsm bulunmad n.a, ihlsm. kullukta son mertebe oldu una, sdkn hakikatine ihls ile erileceine, muhlisin de ihMsn. sonunda kifayet rtbesine ykselece ine iaret
eder ve bu gr rt tevhide ba lar:
"Daha sonra tevelli kendisini istil eder. zel tevellinin hakikati zuhur
ettii zaman. kul, n,fusiyyetle ibadettert karak vandaniyyetle ibadete girer. Bu, zel tevhidin badr. Hakk' grd iin eyay grmez.... O zaman,
sfatta var, me repte yok olur (fiziki varl mevcut fakat benli i yoktur"'
Bylece Ciineyd'in misak ve fena nazariyelerine geliyoruz. Ciineyd'e
gre insan dnyaya gelmezden nce ezel leminde kendisinin haberi olmad
Tanrsal bir varla sahipti. Crteyd bunu u yetten karyor.

J.,4_14;

J0

'J

....

J.J.

.9

...

1)3 LS

o e.:....!-'' .. .

...1
. j....
...1

.%

o ... o

',.:-,-.,..3 I

, .o .." t "' j...

-r.--.0....,

_P

...

.. o ..'1.

e_10 ...4..,;:

1 -2-

0 .51

*;.; 00 .., .

.i
:Rabbin, Asclem o ullar nn bellerinden zrriyetlerini alm ve onlar nefisleri
zerine ehadet ettirmi ti : Ben sizin Rabb nz deil miyim? Evet demi lerdi."2
e- 4":" .

Allah, insanlar yok iken kendisinin yaratmasiyle var olduklar n ve ondan, son,ra onlara hitabetti ini haber vermi tir. Bu varlk, yaratklara mahsus varlk cinsinden, de ildir. Bu, o manada bir varl ktr ki Allah'tan ba kas
bilmez. te bu varlk, o Rabbani varl ktr ve o ilhi idraktr ki ancak Allah'a
mahsustur."3
"Onlar ard zaman onlardan kendisine cevap veren yine kendisi
idi. Onlar, O'run huzurunda sadece d n.ce halinde bulunuyorlard . Sonra
Tanr, o tasavvur halindeki yarat klarn tohumlar gibi yap p kendi iradesiyle insan tohumu haline naklederek Adem Aleyhisselm'm beline koydu. Ve
1 Bkz. Sdk ve brns Risalesi, Cneyd-i Ba dadi ve Mektuplar , s. 147-149, stanbul,
1970.
2 Acraf Sresi: 172.
3 Kitabul-Fen; Cneyd-i Ba dadi ve Mektuplar, s. 88-91, 141-145.

81

yce Allah, bunu u sziyle ifade etti: "Rabbm, kdem o ullannn bellerinden
zrriyetlerini ald ve onlar kendi nefisleri zerine ehadet ettirdi: Ben, sizin
Rabbnz deil miyim?"1
"Bylece an yce Allah, onlara, mevcut de illerken ve sadece bir tasavvur halinde bulunurlarken hitabetti ini haber verdi. Onlar da Hakk' bildiler ama kendi varlklanyle de il. Kendi varlklarndan hi haberleri yoktu.
Orada Hak, Hak ile var idi. Bu varl O'ndan ba ka kimse bilemez ve kendisinden ba kas bulamaz."2
Demek ki Cneyd'e gre insan n iki eit varl vardr. Biri Tannsal
varl ki Allah'ta dnce halinde var olmakt r. Zamans zdr. Bizler dnyaya gelmezden nce byle bir varl a sahiptik. Di eri de yaratlm olan.
ekli varbktr. Birinci varl n mahiyetini Allah'tan ba kas bilmez. Bu varlk, en tam ve mkemmel varl ktr. Cneyd'in., tasavvur halindeki varl k dedii, Allah'n bilgisinden. baka bir ey deildir. Allah bizim var olaca mz
biliyordu ve biz O'n.un bilgisinde vardk. te Allah, o bilgisindeki varl klara
hitabederek "Ben. sizin Rabb nz deil miyim?" demitir.
"O zaman. var olan kimdi? Var olmazdan nce n.as l var olabilir? Sf,
ho ve kutsal ruhlardan ba kas m Tanr'nn sorusuna cevap vermi ti? Bunlar Allah'n geerli gc ve tam dilemesiyle cevap vermi deiller miydi?"3
Tanr, bu ide halindeki zamans z, soyut ruhtan ibaret varl klar' kesif
zamanl kalplara koymutur. nsan bu kalba girmekle o Tarmsal ve tam
varlktan ayr lmann hasretini eker. Tekrar yle bir varl a sahibolmak ister. insann btn znts on.dand r. Hele gzel manzaralar grd zaman
zntye benzer bir his duymas , o Tarrsal varl hatrlamas ndan ileri
gelir. Zira her gzel, o Tannsal gzelli i hatrlatr4.
Madem ki insan vaktiyle byle bir zntsz, tasas z, mkemmel bir
varla sahipti. O halde tekrar bu tasas z varla dnmek iin al maldr.
Peki ama bu varlna nasl dnecek insan? te Cneyd bunu Fen Fillah
gryle aklamaktadr.
Tanma' varlna kavu mak istiyen muvahhid, be eri varln kaybetmek, unutmak zorundad r. te bu kaybedi halie fer denir. Cneyd feny mertebeye ay rr:
"Birincisi aaellerini yaparak, cehd ve gayret sarfederek, nefsine ayk r
1 Acraf Sresi: 172.
2 Kitabu'l-M1rr.k, Risrle, No. 10.
3 Risale No. 19.
4 Kitabul-Mirrk, Risale No. 10.

82

giderek onu istedi i amellere ko arak, nefsani s fatlardan, huylardan ve tabii


zelliklerden fani olmaktr.
"Ikincisi, Ilak.k' n. senden istedii eye uymak ve seninle O'nun aras nda
hibir vasta kalmamak, her eyden vazgeip s rf O'na ynelmek, ibadet ve
taatlerdeki zevk alm.a d ncelerin.den fani olmakt r.
"ncs vecdin. son mertebesinde Hak ahidi galebe edin.ce art k
Allah' m ahedeye ermenin fark na varmaktan da fani olmakt r. te o zaman. sen fni-bakisin. Resmin (grn n) kalr ama ismin. (benliin) kalkar.
Artk sen bakasiyle olursun."'
Birinci mertebe, insan n, faal hayatiyle ilgilidir. Insan bir msllnan
olarak grevlerini yaparken ahsi tasalar n, arzularn ve sevgilerii arkaya atmalid r. Bunu yapabilmek iirt devaml bir moral eitime,
zhdi bir ya antya ihtiya vardr. Fenann bu mertebesi ahlki ve objektiftir.
Ikinci mertebede kul, sevgi ve tasalardan, her trl ilgiden kesilecek,
hatt ibadetten zevk alma duygusunu da ortadan, kald rarak Allah ile kendi
arasnda hibir vas ta ve perde b rakmyacaktr. Bu mertebe de zihni ve sbjektiftir.
nc mertebe ise Allah'n ilhamna, O'nu m ahedeye erme duygusunun da yok oldu u yani insann kendisini tamamen. unuttu u mertebedir.
Bu mertebede kul kendin.den. gemi tir. D varl grnse de varlnn. farknda deildir, var oldu unu bilmez. Artk ezdi varlna dnmtr. O zaman
olduu gibi Allah' grr ama grd n bilmez. nk gren kendisi de ildir. Allah onun benliini kendisinden, alm, onu kendi varl ile var etmi tir.
O, Allah'ta yaar. Beeri varl yok olmu, Allah'ta yaamaa balam tr.
Demek ki fen, be eri varln yok olmas, Tanrsal varln meydana kmasdr. Fena bir yandan yok olmak, bir yandan da var olmakt r. Be eri varhk
yok olunca Tanrsal varhk grn.r. Bu varhklar, rtmektedir. Tanrsal varlk kendini gsterdi i zaman. beeri varl rter, be eri varlk kendisini gsterdii zaman Tanrsal varl rter. Buna setr ve tecelli de denir.
Ciineyd bu hale yok-var, var-yok diyor.
Burada nemli bir husus kar mza kyor: Fen sonunda insan panteizme gtrebilir. Fakat Cneyd ve ilk mutasvv flar bu tehlikenin nne
gemilerdir. Cneyd'in, fenas , Allah'ta bekadan ibarettir, yoksa Allah olma
deildir. Kulun be eri varl mevcuttur ama o bunun fark nda de ildir. Insan
hibir zaman Allah olamaz. "Zira insanlar, O'ndan tamamen ayr drlar. Ora1 Risale No. 17, s. 154.

83

da beeri gzlerini kaybederler. Allah kendi kudret ve cellinde tek kal r."
Ciineyd'e gre fena, insan n ken.di iradesinden Allah' n iradesine gemesidir.
Ferann en yksek mertebesinde de kul, yine Allah'tan ayr dr. Kul Allah
tarafndan istil edilib be eri varl rtldkten sonra Allah, onun temkinini
kuvvetlendirmek iin 013,11 tekrar be eri varlna dndrr. te bu dn
bir imtihandr. "Kendilerini belya d renin alana yanarlar. Ve ikinci kez
o hali kaybedip be eriyete dnmenin zdrab iinde devamh inlerler. Her
kisvede (Allah'a) bir i aret grmeleri, ruha fakr n (beeriyetin yok olmas nn) tadn taddrr. Tekrar amele sar lma gr n tazeler.",
Nihayet bu aray ve itiyak onu yine fena haline karr. Fakat Tanr
iradesi, onu tekrar be eriyete drdrr. Bylece uyan kla gelib er'i grevlerini yapar. Bu suretle o kula elektrik alternatifleri gibi fena ve sahv halleri
gelip gider.
Creyd'in bu iki nazariyesinden tevhid gr domutur. Cneyd tevhidin en yksek mertebesini "Kulun, sonu evveline dner, olmazdan r ceki
hayatna geer, yle olur". eklinde ifade eder2. Cneyd, mu'tezilenin hilfma,
tevhide akl yoliyle deil, his ve ilham yoliyle eriilebilece i kanaatindedir.
Allah'n birlii akl ile bilinemez. "Tevhid hakkn.da en gzel sz Ebubekir
sylemitir: "Hamdolsun o Allah'a ki yarat klarna kendisini bilmek iin, ken.disini bilmekten ciz olduklar n idrakten ba ka bir yol vermedi."' Bundan.
arlahyor ki Cneyd'e gre tevhid, akli bilgi alan nn dndadr: "Tevhid
yle bir manad r ki orda ekiller d er, ilimler yok olur ve Yce Allah her
zaman olduu gibi olur."' Daha ak bir ifade ile "E er aklllarm akllar
en son snrna kadar tevhide dalsa aknla der."5
Ciineyd, mutasavv f iin zel bir anlam ta yan, tevhidi yle tarif ediyor:
"Sufilere mahsus tevhid, k demi hadesten ay rmak, vatanlarda . kmak,
dostlardan kamak, bilinen ve bilinmiyen her eyi terk etmek ve hepsinin
yerini Allah'a b rakmaktr Sonradan olan kaldrmak, kadim (ezdi) olan
tek brakmaktr."6
Bu u demektir:
1) Kadim olan hadesten (sonradan var olandan) ay rmak, Allah'n varln brakp dierlerini kald rmak,
1 Risale, No. 9; Cneyd-i Ba dadi ve Mektuplar , s. 139.
2 Risale No. 19; Cneyd-i Ba dadi ve Mektuplar, s. 156.
3 luseyri, RisMe, s. 160.
4 luseyri,
s. 160.
5 Aym eser, s. 160.
6 Aym.

84

2) Kadimin sfatlarm brakp muhdeslerinkini kald rmak,


3) Kadimin i lerini var grb di erlerinin i lerini yok bilmek.
Bu tarife gre Ciineyd, Allah'tan ba ka her eyi ortadan kald ryor, kendisi de dahil btn. e yay kadim varlk karsn.da yok sayyor. E ya bir hayalden ibarettir, bir glgedir. O hakikat kar snda bu glgenin. varh olamaz.
Bir adam Cneyd'in yan nda "elhamd lillh" demiti. Cneyd: "Tamamla" dedi, Adam dedi ki: "Memler ne oluyor ki Hakk' n yannda andsm?" Cneyd: "Karde im, dedi hdis kadimin, yanna geldi i zaman hdisin bir izi kalmaz."'
Cneyd, mektuplarndan birinde yle diyor: "Bil ki halk aras nda tevhid drt mertebe zre bulunur: Birinci mertebe avamm tevhididir.
mertebe zahir ilmin hakikatine ermi bilginlerin tevhididir. nc ve drdnc mertebe de ma'rifet ehli olan havass n tevhididir."2
Kelmclar bu tasnifi, imann derecelenmesi anlam n.da anladklarndan
ho grmezler. Onlara gre iman herkeste birdir, art p eksilmez. Onun iin
bu tasnif do ru olamaz.
Gazli ise bun.0 iman n derecelen.mesi anlam nda deil, tevhid hususunda herkesin, zel bir halde bulundu u anlamnda alarak meseleyi hallerder3
Nitekim Cneyd de bu tasniften sonra herkesin. zel durumunu gz nne
alr. Herkes Allah'a inanmtr ama inanc um ce idine gre herkes muhtelif
derecede bulunur. Cneyd bu meseleye psikolojik ve ahlki a dan bakar.
Onun. tevhidi soyut bir fikir de il, bir ya ama halidir. Herkes ya ad hale
gre bu mertebelerden. birinde bulunur:
"Avamm tevhidi, ba ka rablar, putlar, e ler, ekiller ve Allah'a benzerler grmemek suretiyle Allah' n birliini ikrardr. Ama bu mertebedekiler,
Allah'tan ba kasndan umarlar ve korkarlar."
"Zahir ilimlerde yeti en bilginlerin tevhidi, ba ka rablar, putlar, e ler
benzerler vs. grmemek suretiyle Allah' n, birliini ikrar, zahir emirleri tutmak, rehiyden. kamakt r. Ama bunlarda da arzu ve korku vard r. leri bun,a
gre yaparlar."
"Havass tevhidinin ilk mertebesi, hibir benzer grme nek suretiyle vahdaniyeti ikrar, bunun yan nda zahir ve bat l emirlere uymak, Allah'tan. ba ka hibir ey arzu etmemek ve Ondan. ba kasndan. korkmamaktr. Bu ikrar,
1 Bekri, cArisu'l-bayan, I. 2.
2 Risrle, No. 19.
3 al-Iml ft
s. 25-26 lfahire, 1387 /1968; Gneyd-i Ba eldi ve Mektuplar,
s. 85.

85

ve ameller, Allah' yanlarnda grmekten ve O'nun emirlerine uymay gerekli


bulmaktan ileri gelir."
"Havas tevhidinin ikinci mertebesi, Allah' n nnde ferdiyetsiz bir varhk, bir hayal gibi durmakt r. Allah ile kendisi aras nda nc bir ey, bir
arzu, bir heves kalmamakt r. Allah'i, tedbir ve tasarrufu, Allah' n kudretinin hkmlerine gre cereyan eder. O kul, tevhid denizinin. derinliklerine
batm , yok olmu tur. Ne n,efsinden haberi vard r onun., ne Hakk' n davetinden, n.e de o davete uymaktan. Allah'a gerekten yakla m , gerek vandaniyete ermi , duyusal hareketleri yok olmu tur. Allah ondan re isterse onda
onu yapar."'
Burada muvahhid, kendi iradesinde de il, Allah'n iradesindedir. 13u,
geen mertebede oldu u gibi iradeyi ve ki isel arzuyu terk etmek de il, iradeyi ve arzuyu yok etmektir. stiyen, al an, yaratan hep Allah't r. Kul
arada kaybolup gitmektedir. Zahirde var grnr ama gerekte kul yoktur.
Tpk ezelde tevhid misak yapld zamandaki varlna dnmtr. Bu
mertebe feradan ba ka bir ey deildir. Cneyd bu fikrini nl bel"
yetiyle u kudsi hadisten karmtr: "Yce ve Gl Allah buyurdu : Ku-

lum bana nafilelerle yaklamaa devam eder. O kadar yaklar ki ben onu
severim. Ben onu eversem onun i ittii kula , grd gz... olurum."2
te misak, fena ve tevhid gibi d ml sorunlar gayet z ve hnerli
bir biimde a kha kavu turan, Cneyd-i Ba ddi olmu tur. Onun. bu izahlar , sonraki tasavvufi tefsirlerin ana meseleleri olaca ndan, ve bu meseleler
zerine nice meseleler dallanaca ndan bunlar burada arlatmak gereini
duyduk.
Fena hali, bir e it sarho luk hali olduu iin. bu halde olan, kimsenin
er'i amelleri yapmas na imkl, yoktur. Onun iin baz kimseler dini emirlere
nem vermeme e balamlardr. Tasavvufun babalar olan, Cneyd, Sehl
ve Bayezid gibi nderler, insanlar bu tehlikeli akmdan korumak iin bu gibi
szleri sylemenin ok gnah oldu una hkmetmi lerdir. Creyd'e gre fena,
son mertebe deildir. Asl mertebe, fenaya erdikten sonra uyan kla gelmektir. Slemi tefsirinde anlat lan bir olay, Cneyd'in, dinin emirlerine ne derece
nem verdi ini gsterir:
Evinde yedi gn yemeden, imeden, uyumadan hayret ve deh et ierisinde "Allah, Allah" deyip dnen Ebu'l-Huseyn an-Nuri'nin bu halini duyan
Cneyd, ramaz khp klmadm sormu , namazlar n dzenli kldm renince: "Ona eytan.n eullarmasma yol vermiyen Allah'a hamdolsun" demi ve kalkp Nurrnin evine gitmi :
1 Risale No. 19, s. 156.
2 Buljiiri, Rikak, 38.

86

Ey Ebu'l-Hiiseyin, seni deh ete diiren redir?


Allah, Allah diyorum, bana daha ok syleyin.
Bak kardeim, "Allah" szn Allah ile mi sylyorsun., kendi nefsinle mi sylyorsun.? E er Allah ile sylyorsan, syliyen sen. de ilsin. Kendi
nefshde sylyorsan, nefsinle berabersin. Art k bu cezbe ve hayretin anlam nedir? Bunun. zerine Ebu'l-Hseyin:
Sen ne gzel terbiyecisin? deyip suldina kavu mu"'
CIleyd, Tin Suresindeki

"ve"

wo

.4

1;

))
kelimelerini co rafi isimler olarak al r:

"Tin lya mescididir. Zeytun., Beyt-i Mukaddes mescididir. Tr-i Sinin, Tur
mescididir. Ve hz'l-beledi'l-emin, Mescid-i Haram'd r. Bunlar, Allah' n
aruld yerler oldu u iin Allah bunlar ad a and ierek bunlar yceltmitir2."
Creyd'in bu tefsiri ok isabetli grnmektedir. Buradaki tim, zeytun
kelimeleri d incir ve zeytin. manas rda almak, yetin ak na aykr dmektedir. Incir ve zeytinden sonra Tur-i Sina ile Mekke'nin zikredilmesi, bu kelimelerin de co rafi yerler olmas ihtimaliri kuvvetlendirir. Ashrda buralar
Peygamberlerin vahiy ald blgelerdir. Vahye sahne olmu yerlerdir. On.un
iin Yce Tanr , vahye sahne olan bu yerlerin. kudsall na and imi tir.
Creyd tefsirinin ana d ncelerini aklam olduk. Slemi tefsirinin,
Cneyd'in btn tefsiri iin. en nemli bir kaynak oldu un.a da i aret etmekle
Cneyd konusunu kapatahm.
3 Ebubekir Muhammed ibn. Ms al-Vsrti (331/942):
Tasavvufi tefsirin. geli mesinde nemli pay olanlardan biri de Vasti'dir.

Aslen Ferganeli oldu u iin. Vastrye ibnu'l-Fergard denir. Ciin.eyd'in ve


Ebu'l-Hseyr an-Nurrnin mridlerindendir. Tasavvuf zerinde derin bilgi
sahibi olduu, bu konuda onun kadar kimsenin kon.u mad anlatlr. Tasavvufi tefsirde otoritedir. Hicri 320 y lndar sonra rak'tan, Horasan'a gitn i
ve orada lmtr. Onun iin. szleri rak'tan ok Horasan'a ba h Ebiverd
ve Merv taraflar n.da yaylmtr3.
1 Ijaknk, varak 4b.
2 Ijaka'ils, II. Tin Snresinin tefsiri.
3 Slern, Tabalt, s. 302; Ruseyri, Risgle, s. 29; acrni, Tabakat, I. 85; Teikire, II.
201-208.

87

a. Tefsiri:
Hicri be inci asra kadar btn mutasavv flarn olduu gibi bunun tefsirleri iin de tek kaynak Slemrnin Hakaik'idir. Vas ti'nin, Sehl'den sonra
ikinci i ari tefsiri yazd sylenirse de bu tefsir zaman mza kadar ula mamtr. Slemi tefsirin.den, onun tefsiri hakk nda bir fikir edinmek mmkndr. Brockelman.n, bn Miskin tarafndan, Vasti tefsirlerinin zetinin yap ldn sylyor.'
Vasti Cneyd'in. talebesi oldu u iin onun dncelerinin etkisi alt ndadr. Cneyd'in fen ve tevhid nazariyesin.i aynen benimsiyen Vas trnin
en. nemli taraf , ar derecede cebri olu udur. Kendisinden. gelen tefsirlerde
bu tema hakimdir. O, Allah'tan ba ka bir varlk, O'ndan baka bir kudret
grmek istememi tir.
b. tefsirinden rnekler:
...

ct

e4_15-!

L%

Rabbn dileseydi, yeryznde olanlar n hepsi inanrd."2 yetinde yle diyor: "Cerab Hak bu yetle vmeyi ve yermeyi kald rmtr. zrlye,
zrsze, akiye ve saide (yapt ndan) bir ey yoktur. Bunlar n hepsi,
Allah'n ezeldeki iradesine gre hareket etmi lerdir."'
-

;(.9^-

d : Allah, i te zengin ve vlm olan O'dur."4 ye..

Mde diyor ki: "Ne inanmak insan Hakk'a yakla trr, ne kfr Hak'tan uzaklatm. Geen. ezelde gemi tir. ekavet ve sadet, kfr ve iman. birer i arettir, gerek de il Hakikat ezelde O'nun sab k ilmindeki kazas dr ki: Sadetle kimseye ikram etmiyecek; ancak kendi keremine yakla maa ehil kld kimseye ikram edecek diye ezelde takdir etmi tir. Kfr ekavet ehline
iaret ve ss yapm tr. man, ikramn ta kendisidir. Kfr de azab n kendisi, uzakla ma ve lnet ahididir."5
e
-

: Bir su ile sulanr."6 yetinde yle diyor: " ra-

deler birdir, de imez, muradlar de iir. Hepsini sulayan. su birdir. E yay


bilmek de birdir. Bilinenler de iir. "Nasl?" diyen., kudreti dar marada anlamtr. Sonradan yaratlmlar eitli gstermek, Rabb n kudretini izhar
iindir! O'nun iradesi d nda hibir ey yoktur. lm, hayat, aur ve zulmet
1 GAL, S. I. 357.
2 Yurus Sresi: 49.
3 Slemi, Hakik, varak 104a, b
4 Fatr Sresi: 39.
5 Ilakrt'ik, varak 148a.
6 Ra<4:1 Sresi: 4.

88

hep o iradenin mahsuldr. Kfr ve imanda da irade, yine Allah' n iradesidir. Irade birdir. nk Allah, "bir su ile sulan r" diyor."'
Yami, dier sufiler gibi as l lmn, nefsin arzular nn lmesi olduuna
kanidir .

.9

.9 o

I I j_1.:;31.i,

,...(1) JC.).
-

.9

II

.9

: Yaratantnza

teybe edin, nefislerinizi ldrn."2 yetinde bu mmetin tevbesinin, israiloullarmn tevbesinden daha g oldu unu syler. Zira israilo ullarunn
tevbesi, nefislerini ldrmek idi. Halbuki bu mmetin tevbesinde nefsin ekli deil, hakikati ldrlr, yani arzular ve muradlar yok edilir "3
Vasti'ye gre: "Ene: ben" diyen kimse, Allah' n, gcne kar gelmi
olur. Melelder de bilgiden. uzak bulunduklar , vnme ve itiraz sahibi olduklar iin

:U

,9

_;

.9 o

: Biz seni hamd

ile tesbih ve takdis ediyoruz"4 demilerdi. Benlik tamamen, y klmal, Allah'n


iradesine teslim olmal dr. Yce Tarr : "Allah' nasl inkr edersiniz ki
sizler l idiniz O sizi diriltti?"5 sziyle insanlar iddetle azarlamtr. Zira
l ve cans z olan, yarat csma itirazda bulunamaz. Btn kavga ve itiraz,
canl ekillerden meydana gelir6. O halde nefsin arzular n ldrmek, onu
cansz varlk haline getirmek, l gibi yapmak gerekir. O zaman kisiyi a alara atan. itiraz kayna nefisten kurtulmak ve manevi ykseli e ermek
mmkn olur.
Vsti'ye gre gerek zikir de nefsi tamamen yok etmekle elde edilir.
"Zikrin hakikati, zikri unutmaktan da yz evirip zikredilerde kalmakt r."7
"Ne zaman. nefis hapsedilir, uzuvlar dizginlenir, vakit korunursa o zaman
nerede olursan ol, itikftas n demektir.'" Has l : "Sevdiinizden infak etmedike iyilie eremezsiniz."9 yetinin. bildirdi i zre iyilie kavu mak, sevilen
eyleri infak ile ise, iyinin. Yaratcsma kavumak da iki cihandan ve bunlarn iirde bulunan. her eyden gemek ile olur." 3

3 j..4.12,. j (.3_J I

: Ben seni ldrece-

1 lialg'ik, varak 141a.


2 Bakara Sresi: 54.
3 Bakli. cAr'is, I. 24.
4 Bakara Sresi: 30.
5 Bakara Suresi: 28; Arais, I. 20.
6 `Arg'is, I. 19.
7 `Artis, I. 32.
8 (Ar'is, I. 39.
9 Al-i mran. Sresi: 92.
10 Bakli, cArns, I. 97.

89

im, bana ykseltece im ve seni inkar edenlerden temizliyece im."' yetinde


inkr edenleri irade ve heva kabul edip "Seni iradenden ve hevandan temizliyeee im. Byle yapmas , ondaki ezdi sfatlar meydana karmak
iindir."2 diye a klyor.
Grld gibi Vasti'nin btn tefsirlerin,de fena fillah d ncesi hakimdir Kaynaklarn zhd ve ilminde ittifak etti i Vasti, zamarundan yaknyor: "yle bir zamanda geldik ki ne slm dab , eahiliyye ahlk , ne
de mrvvet sahibi insanlar n yumu ak huyluluklar kald !'" "Vakit bir
saatten azd r, san.a gelen nimete ve zorlu a kret ve dayan. Zira o saatten
nceki nimet gemi tir, artk eline girmez, o saatten sonra da ba na ne geleceini bilemezsin. Bulundu un saatte eline ne geerse ona bak." diyor ki bu
szn tasavvufta derin. etkisi olmu tur. Mutasavv flar, genellikle "Sufi vaktinin. olu olmaldr. Yani vaktini deerlendirmeli fikrindendirler. Zira gemi veya gekeeekle u ra mak, ya anan vaktin zayi olmas na sebebolmaktan
baka ie yaramaz. Vas trnin bu fikrini nl Trk mutasavv f Erzurumlu
brahim Hakk , Ma'rifetrame'sinde yle iirletirmitir:
"Gemile geri kalma

Mstakbele hi dalma

Hal ile dahi olma

Mevl grelim neyler


Neylerse gzel eyler!"4

4 ari Tefsirin geli ip sistemle mesinde pay olan dier nemli mutasavvflar:
ari tefsirin geli mesinde pay olan di er nemli mutasavv flar da unlardr:
brahim ibn Edhem (161/777), Fudayl ibr 'yd (187/802); Hasan, alCizecni, Bi r ibn Hris al-klfi (150-227/767-841), Ebu Sleyman ed-Drni (235/849), Zu' -Nn, al-Mri (245/859), Seri as-Sakati (251 /865), Yahy
ibn Nu(z ar-Rzi (258/871), Ebu Yezid al-Bistmi (261/874), (An r ibn Seleme Ebu Haf ar-Neysbfri (267 veya 270/880, 883), Hamdlin al-Kassr
(271/884), Ahmed ibn. 'Isa al-Hazzz (279/892), 'Anar ibn 'O''mrt al-Mekki
(291 /903), brahim ibn Ahmed al-Hav (291/903), Ebul-Ijiiseyn an-Nuri
(295/907), Mm d ad-Dineveri (299/911), h ibn Sueac al-Kirmni (300/
912), Sumnlin. ibn Hamza (300/912), Ruveym ibn Ahmed (303/915), Hseyn
ibn Maniir al-Hallc (309/921), 'Abdullah ibr Muhammed a1-1Jazzz arRzi (310/922), Ebubekr al-Kittni (322/933), 'Abdullah ibn. Mu4ammed
1 Al-i mran Sresi: 55.
2 <Arns, I. 84.
3 Slemi Tabalst, s. 303.
4 brahim Ilals1p, Ma<rifetnkne, s. 385, stanbul, 1330.

90

al-Murtaci (328/939), Muhammed ibn. (Abdil-Vahhab Ebu Ali a'-gakafi


(328/939), (Abdullah ilmi Muhammed ibn Munazil (329/940), (Abdullah ibn
Tahir al-Ebheri (330/941), Ebu Ya(kub Yfisuf an-Nehrecri (330/941), Ebubekr atTamestan.i (340/951), Kasim as-Siyazi (342 /953), Ahmed ib .(Am
al-Antaki, Ebbekr al-Varrak, Ca(fer ibn Muhammed al-Huldi (348/959),
ibn Ahmed il), Sehl al-Bo enci (348/959), ismacil ibn Nceyd (366/972),
Ebl Ya`krb as-Sfisi ve byk muhaddis, muta avvf
Sa`id
al-Hakim Ebu Muhammed (Abdullah an-Neysabri (321-405/933-1014).

TEFSIRDE BYK INKI AF


Drdnc hicri asrn sonuna doru i ari tefsirde byk bir geli me grlr. ifahen nakledilen tefsirler, yerini mstakil tefsir kitaplarma b rakr.
Bu r aan, imdi inceliyece imiz byk bilgindir.
1) Ebu `Abdi'r-Rahman Muhammed ibn al-Hseyn ibn Muhammed ibn
Masa al-Ezdi as-Slemi (325-412/936-1021):
Baba tarafndan Ezd, anne tarafndan, Sleym kabilesine mensubolan
Slemi, 325 (936) tarihinde bir zhd ve tasavvuf evinde gzlerini dnyaya
amtr. Kk yanda babasn kaybetmi , Cneydin talebesi olan. anne
tarafndan dedesi smail ibn Nceyd'in yan nda yeti mitir. Bu yzden Slemi nisbetiyle nl olmu tur. ok erken bir ya ta zamannn. bilginlerinden
ders almaa bahyan Slemi, er'i ilimleri renip icazet ve fetva yetkisine
sahibolduktan sonra kendisini tasavvufa vermi , Neysabur'da rendikleriyle de yetinmiyerek ilim tahsili ve hadis derlemek iin Irak'a, Rey'e, Hemedan'a, Merv'e, Hicaz'a gitmi , seyahatlerinde zamanm ilim otoriteleriyle
gr m , onlardan hadis, tarih ve tasavvuf renmi tir'.
Tasavvufta birok kimselerden feyz alan Slemi' fin asl hocas, Ebu'lKasim an-Na rabazi'dir. Na rabazi eliyle tasavvuf h rkasm giymitir. Nasrabazi, Crteyd'in talebesi olan Sibli'nin mrididir. Ayn zamanda Slemi Ebu
Sehl Muhammed ibn Sleyman. as-Su'lliki'rtin, yan nda da slak grm ,
on.un elinden de hrka giymi tir2.
Slemi, tasavvuf filmlerinde r aacak bir bilgiye sahibolmu , yazd
eserler, sonra gelen. ku aklar iin rrek te kil etmi tir. ada' olan byk
bilginler ve talebeleri, ondan. vg ile bahsederler. Bir rakibi taraf n.dan hadis uydurmak ile ittiham edilmi se de bu thmetin bir kskan.lk mahsul
olduu ortaya kmtr.
1 emsu'd-din MuIlammed a'i-Zehebi (748/1347), Siyera Acl3mi'n-NubelP, XI. varak
107 a, Ahmed III ktphanesi, No. 2910.
2 M.J. Kstar, Ad3bu' -ohha nsz, s. 4, Jerusalem, 1954.

91

cAbdu'l-Gfir isma(rd ibn al-Frisi, "Siyku't-Trih" adl eserinde yle


diyor: "Slemi, vaktinde tasavvufun, stad idi. Btn hakaik ilimlerine vakft . Tasavvufta acaib, nl eserleri vard r. Kendine kadar hi yaz lmyan
kitaplar yazd. Tasniflerinin says yz a t , Krk seneden fazla imlen ve
kraten (yazd rmak ve okutmak suretiyle) hadis okuttu. Neysabur'da, Mervde, Irak'ta, Hicaz'da hadis yazd . Byk hafzlar onu setiler."'
Zamann,da byk ra bet ve takdire mazhar olan Slemi, 412 (1021)
yhnda Hakk'n rahmetine kavu mutur.
a. Tefsiri:
tefsir hakkn.da en nemli kaynakt r.
Slemrnin Hakaik adl tefsiri,
Slemi burada mutasavv flarr tefsir ve te'villerini bir araya toplay p bunlarn. kaybolmas n nlemek suretiyle ilme byk hizmet etmi , bizim o zamanki sufilerin Kur'an hakk ndaki duyular ve dnceleri hususunda gerek
bilgi sahibi olmamza imkn, sa lamtr. Bu hususta o, Taberi ile kar laTaberrnin tefsirde yapt ru Slemi btni tefsirde yapm tr. Taberi nas l zahiri tefsirin kayna ise Slemi de tasavvufi-i ari tefsirin,
kaynadr. Sufi grleri iin bir hazine te kil eden bu eser, Avrupal larn
da dikkatini ekmi tir. Massignon, u szleriyle bu tefsirin nemine i aret
etmitir: "Slemi, ilk tasavvuf tarihinin zelliklerinin anla lmasna yardm
edecek nemli bir mistik tefsir vermi tir. Vahidi, Ibnu'l-Cevzi ve Zehebi bu
kitab mahkm ederler ama Gazali bunu Risale-i Lednniyyesinde vmektedir."2
Arberry de yle diyor: "Slemrnin daha nemli yan , tasavvuf a sndan yazd Kur'an, tefsiridir. Bu tefsir henz tamamen incelenmemi tir3,
fakat ok nemli bir esere benzemektedir. Sufilerin bu temel islm bilimine.
hangi adan, baktklarn gsterir."4
b. Metodu ve gr leri:
tefsirinde kendi fikrini az gsterir. Her sure ba nda L. JS'S
.

: Sure hakk nda sylenenler..." sziyle o sure hakk nda sylen.)...


mi tasavvufi tefsirleri toplar. Her yet hakk nda sufilerin tefsirini s ralar.
Bu tefsirler grupta toplanabilir: 1) Syliyenin, isabet etti i doru nakiller, 2) Syliyenin hat etti i, fakat rivayet ynnden do ru rtakiller, 3)
1 Siyeru Aclmi'n-Nubel', XI. varak 107b.
2 L. Shorter Encyclopedia of Islam, s. 551; Recuil de Textes
tore de la Mystque en Pays D'Islam, 1929, s. 85.
3 Biz bu eser zerinde doktora yapt k.
4 Arberry, A.J., Sufism, s. 70, London, 1950.

92

Concernant L'il s-

Her iki ynden hatal nakiller. rnein Ca'fer-i Sad k'tan gelen rivayetler
ounlukla bu trdendir. Ama bunda Slemrnin kabahati yoktur, o ken.disine anlatlanlar' toplam tr.
Ravi zincirini nadiren verir. o u kez tefsiri, do rudan mfessirden duymu gibi o jt;

forml ile vermektedir. Usan vermesin. diye senedi at-

t belli olmaktadr.
Bu tefsir, genellikle sufi gr leriri yanstmakla beraber zahiri manaya
da temas etmektedir. Birok ayetlerde sadece zahiri mana ile yetinilmi tir.
Slemrnin tefsirinde, yetleri as l maralarmdan karacak nazari tevillere
ok az rastlan r. Bu tefsirde tevilden ok ayetlerin ta d isel hikmetler
zerinde zhdi a klamalar vardr.
Slemi, tefsirine ayetlerle, hadislerle, iirlerle ahid getirir, hikyelerle
gr n pekitirir. Bu arada tefsirinde srailiyat kabilirden baz eylere de
rastlanr.
Fkh hkmleri zerinde te'vil yapmaz. Pek nadir olarak f kh usul
ile ilgili aklamalar da yapm tr.
Mutasavvflara kar biiyk sayg besliyen Slemi, onlar n szlerini ele tirmeden. almtr. Ancak baz yerlerde "E er doru ise" veya "Ben bu hadisin uhdesinden uza m, bu sz, Peygamber szne benzemiyor" gibi szlerle tenkidler de yap lmtr.
c. Tefsirinden rnekler:
Bu tefsirde mutasavv flar huruf-i mukatta(a hakmda ok indi gr leri vard r. Bu konuda rnekler verelim:

.54--)1

Ebu'l-Abbas ibn At'ya gre

) Allah'n

peygamberlerinin ruhlarma risalet ve nbvvet ilhamiyle yapt birr


dir. (

) yaknlk ve ihs ilhamiyle marifet erbab na verdii srrdr. ( )

efkat ve rahmet gziyle mritlere devaml bakma minnetidir.


Muhammed ibn Musa'ya gre Allah' n dier isiuderinde yarat klarn da
ortak yanlar vardr. Allah', baka adlarndan biriyle a ran kimse, ken.disinin de ortak oldu u bir adla a rm olur. Ama lfza-i eelalde nefsin pay
yoktur. Allah'n teki adlarmdan baz harfler d nce Allah'n ad olmaktan. karlar. Fakat Allah ad yle deildir. nk Allah'tan elif kald rlsa
(

lillah) kalr. Lamlardan biri kald rlsa ( 4J leha) kahr. Her iki lm da

kaldrlsa (ye, ha) kalr Bu da Allah'a olan iyaretlerir

ilerisidirl.

1 I;laka'ik varak 3a.

93

ibli'ye gre Allah'tan ba ka kimse "Allah" diyemez. nk Allah diyen kimse, bunu refsin hazziyle sylemi tir. Hakikatler, hazlarla nas l idrak
edilir?"'

Elif ) ahadiyyet (birlik) elifidir. Lm (J) ltuf lm dr. Mim

mlk mimidir. Manas : Kim btn ilgileri keserek beni gerek ekilde
birlerse ona manasnda liitfederim, onu ubudiyyet (kulluk) boyunduru undan
kurtarp en yksek mlke karrm ki bu da mlk trnden hibir eyle ura mayp mlkn maliki ile birle mektir.
) elifidir. Lm (J) l ( .Tr)

Hseyin'e gre elif ( ) meg


nn lmdr. Mim

(r) mlk

n mimidir. Sad(u,o)s dk(L;,,,,) n, sad-

dr. Her eyin ilmi Kur'an'dad r. Kur'an' n ilmi de sure ba larda bulunan
bu harflerdedir. Harflerin ilmi lm eliftedir. Lm elifin ilmi eliftedir. Elifin
ilmi noktadadr. Noktann ilmi asli ma'rifettedir. Asli ma'rifetin ilmi evveldedir. Evvelin ilmi me iyyettedir. Me iyyetin ilmi gaybindedir. gaybi
ise

Lr.

elif (

: Onun gibi bir ey yoktur2"3. Yine Hseyin'e gre

) elifidir. Lm(

) mdr. Mim de bu ikisi arasndadr. Sad

da kendisine birle enle birleir, kendisinden, ayrlanla ayrlr. Gerekte ne


birleme, ne ayrlma vard r. Bu kelimeler, sadece gzel szlerden ibarettir.
Hak madenleri (cevherleri) kelimelerden ve cmlelerden korunmu tur'.
Bu tefsirler gr lerdir. Bir zevk ve co kunluk halinde sylenmi
szlerdir. Gerekle ilgisi yoktur. Bunlar n en do rusunu yine bir suti sylemitir. "Hakk'n, sevgilisi (s.a.v.)ne s rrdr. Sevgilinin srrm bakas bilemez.
Nitekim Peygamber (s.a.v.), (Benim bildiklerimi bilseydiniz, az gler, ok
alardmz) demitir."5
Bu tefsirde geni lde an,tropomorfizme rastlan r. nsan kainata benzetilir. Evrendeki olaylar, enfsi ynden. a klarur. Bu tr tefsirlerin o u
da Sehl'den gelmektedir.

)1

)
J L.)-"

c,
"42....:91

insanlarn indii yerden siz de inin ve Allah'tan ba dileyin."6


1 Ayn.
2 Sr Sresi: 11.
3 Hak'ik, varak 70a, 239b.
4 Hak'ik varak 70a.
5 liak'ik, ad geen yetin tefsiri. Hadis yukar da gemiti: s. 28
6 Bakara Sresi: 199.

94

:nr(2

bn, Ata'ya gre: "Iinizi beni anmakla onarp on.daki krleri boalttnz zaman. artk herkesin yapt kulluk detlerine dnn, Allah'tan ba kasiyle ura maktan. dolay Allah'a istifar

C;5'.

C5 j

77/

(}%,.,U

;r,
:

Gece onu r-

tnce bir y ldz grd, "bu benim Rabbim"dedi. y ldz batnca "ben batanlar sevmem" dedi. Ay doarken grnce "bu benim Rabbim" dedi.
Ay da battnca "eer Rabbim bana hidayet etmeseydi elbette sapanlardan
olurdum" dedi. Gnei doarken grnce "bu benim Rabbim, bu daha byk" dedi. O da batnca "ey kavn im, ben ortak kotuklarnzdan uzam.
Ben yzm gkleri ve yeri yaratana evirdim, ben puta tapanlardan de ilim"
dedi."2
Slemi, bu yette zahir manay pekitiren tefsirler verdikten. sonra bat l,
manaya geer, sonradan birok mfessirlerce tekrarlanacak olan tefsiri verir.
Ibrahim'e grnen y ldz, ay ve gnein; slk esnasnda grnen. ve gittike
byyen n.ur olduunu aklar
"Gndzn gnei geceleyin batar. Oysa kalblerin gne ine bat yoktur. Onlardan, biri dedi: Ki rat Ibrahim'e karanlk olup iradesi elden. gidirce
kalbine rububiyyet (tanr hk) nurlar dodu, "Bu benim Rabbim" dedi. Sonra
kendisine heybet nurlar ald , nru artt "Bu benim Rabbim" dedi. Son.ra
liahiyyet nuriyle be er' varlndan geirildi, "Rabbim hidayet etmeseydi
sapanlardan olurdum" dedi. Sonra Baki ile baki oldu, "Ey kaarmim, ben, sizin ortak ko tuuruz eylerden uzam" dedi."3
Bu tefsirde ok orujinal teviller oldu u gibi fen, beka, sahv, zahiri ve
batni ilim, eriat ve hakikat, nefis ve ruh, teybe, zikir, tevhid ve tasavvuf
terminolojisinde geen di er terimlerin, izahlar yer almtr. Ileride tasavvufi
tefsirin ba lca sorunlar n incelerken bu tefsirden. ok yararla aacaz.
2) Eb h4 Ahmed ibn Muhammed ib brhIm dg-Sa-lebi (427/1035):

ihn Hallikn ve Sbki'nin ifadesine gre Kur'n ilmi de esiz, nakli


salam, gvenilir hir bilgiadir. Ebu Tahir Muhammed ihn Fadl ibn Iluzeyme'
den, Ebu Muhammed al-Muhalledi'den, Ebubekr ibn Hani'den ve bir topluluktan. rivayet etmi tir. Kendisinden de Ebul-Hasan, al-Vahicli rivayet
etmitir
Kueyrrnin anlatt u ru'ya, ona beslenen gzel zamana bir ifadesidir:
"Uykuda Yce Tanr 'y grdm, bana hitabediyordu, ben de O'na hitabedi1 ljak'ik varak 14a.
2 Ericam Sresi: 76-79.
3 ljaki'ik, varak 49b.

95

yordum. Bu an,da Yce Tanr dedi ki: "Salih kul geldi." Bir de dndm ki
Ahmed Sa'lebi'dir." 9aclebi 427 (1035) y l Muharrem aynda vefat etmi tir'.
Syuti, Sbki'nin verdi i bu bilgiye: "Bilgin, Arapaya hakim, hfz ve
gvenilir insan," cmlesini ekliyor2.
a. Tefsiri vo metodu:
Sa(lebi al-Ka fu vag-Bayan can Tafsiri'l-Kur'n ad nda bir tefsir yazmtr. cArisu'l-Meclis
Ka ai'l-Arbiy, Kitabun Mubrakun yuZkaru
fihi
semi-Wl-Kur'na va mt bi Sem`ihi,
Kitbu Durratil-Fabira fi'l-AmS'li's-SVira gibi eserleri de vard r. Tefsirinin Istanbul'da ve Avrupa'da yazma nshalar mevcuttur. K l Ali'de 79
rumarada ba taraf eksik birinci cildi vardr. Ayasofya 289 numaradaki
eser, Abdullah ibn Mubarek'in fi Tafsiri'l-Rur'n' olarak gsterilmitir. Halbuki bu, al-Ka fu val-Bayan' n drdnc cildinden ba ka deildir. Damat Ibrahim Pa a'daki 156 numaral nsha, gayet gzel, hacimli ve
muntazam bir nshad r.
tefsirinin mukaddimesinde e itli frkalarn tefsir yaptn, fakat yaz larn n kimi ehli snnet yoluna ayk r bulunduunu, kimi de ya tamamen rivayete ya da dirayete basredildi ini, derli toplu bir tefsir kitab
yazlmadn beyanla diyor ki: "Bu hususta her eyi iine alan, gzel, gvenilir bir kitaba rastlamad m ve halkn da byle bir kitaba ihtiyac olduunu
ve benden byle bir kitap yazmam istediklerini grd m iin cami' akil,
mhezzeb, mlhhas, anla lr, dzenli bir tefsir yazma a koyuldum. Bu
eseri, dinledi im yz mecmuadan yararlanarak yazd m Ayrca okuduum
notlar, e itli czler ve yze yak n bilginden i ittiim szler de ba ka...Bu
kitapta sz on drt yne ay rdm:
"Bist ve mukaddimt; aded ve tenzilt; kasas ve r zlt; vcuh ve
krat; cilel, ve ihticct; cArabiyyt ve lgt; icrb ve muvazent; tefsir ve
te'vilt; MeCIli ve ciht; gavmiz ve m kilt; alkm ve fkhiyyt; hkm
ve i rt; fezil ve kermt; atibr ve mtecallikt. Bu kitaba Kitabu'l-Ka fi
va'l-Bayan can-Tafsiri'l-Kur'an ad n verdim"
tefsirinin mukaddimesinde yararland kitaplarm bibliyografyasn vermitir. Bu bibliyografyada kendisine kadar yaz lm tefsir ve Kur'
1 Sbkf, Tabak3t, III. 24.
2 Sbki, Tabakat, III. 25.
3 Syuti, Tabak3tu'l-Mufessirin, s. 5, Tahran, 1960; Bu yatul-Vucat, I. 356; isma'il
Pasa, Hadiyyatu'l-qrifin, I. 75; Zehebi, Siyaru Aclmi'n-Nubal3), XI. 96; Ibn l_lallik3n, Vafay3t, I. 61; Ibn abBild3ye va'n-Nihye, XII. 40; Y3k3t, Muccamul-Udeb3, V. 36-38;
abLub3b, I. 194; Ilayru'd-din az-zirakli, al-Aclm, I. 206, Mz4barat Kostansomas, 1373/1954.

96

an. ilimlerini gzden geirdi i belli olmaktad r. Bunlar aras nda Slemi'nin
Hakaiku't-Tefsirini bizzat Slemi'den dinlemi tir: "Hakaiku't-Tefsirin tamamm musannifi Ebu Abdirrahman Muhammed ibn. al-Hseyn. as-Slemi'
ye okudum, do ruluunu kabul etti."'
Mukaddimede Kur'an' n, Kur'an ehlii ve Kur'an okuman n faziletine
dair bir bab ay rmtr (varak 7a-8a). Bunu Kur'an. ilminin stnl ne
dair bir bab izler (8a-8b). Bundan sonra tefsir ve tevilin manas ve bunlar
arasndaki fark izah eden bir bab vard r (8-9a).
Bu gzel yazma, 860 varakt r. nce bir yaz ile aharh bir kat zerine
yazlmtr.
Salebi, her sure banda o surenin ka harften, ka kelimeden ve ka
yetten meydana geldi ini syler. Bu eser, zahir ve bat l tefsiri toplayan
bir kitaptr. Bulunla beraber i ari yan ikinci derecede kalr.
Nakle ok nem verir. Nahvi ve fkhi meseleleri izah eder. srailiyata
ok yer verir. Sa lam, rk demeden her trl rivayet aktar lmtr. ayet
Salebi, kendisinden n.ce yaz lm gvenilir bir tefsir bulamad n syledikten sonra byle rk nakilleri almasayd , eletiriden uzak kal rd. ki Teymiyye, Salebrnin iyi bir insan oldu uru, fakat gece odun toplayan gibi tefsir kitaplarnada sahih, zay f, mevzu ne bulmu sa aldn sylemitir2. Hadiste zayf ve hikayeye fazla e ilimli olduu anlalmaktadr. Onszden de
anlald zre i ari tefsirde Sillemi'nin etkisindedir.
b. Tefsirinden rnek:

: Ayakkablartn kar."3: "Ayakkablar karmasnn

sebebi, liz.Peygamber (s.a.v.lin sznde belirtildi i gibi eek derisinden veya


kesilmeden. lm hayvan derisinden olmasmdand r. Hasan yle dedi: Namazda ayakkab karmann manas nedir? Oysa Peygamber (s.a.v.), ayakkab ile namaz klmtr Musa ayakkab larn karmakla emredildi, nk
onun ayakkab lar eek derisinden idi. Ebu'l-Havass yle dedi: Abdullah,
Ebu Musa'y evinde ziyaret etti. Namaz vakti oldu. Ebu Musa Abdullah'
imaml a geirmek istedi. Abdullah ise Ebu Musa'y ne geirdi. Ebu Musa
ayakkab larn kard. Abdullah dedi ki: Sen Vadi-i Mukaddeste misin (ki
ayakkab larn karyorsun)? krime ve Mcahid yle dedi: Yce Rab,
ayakkablarn kar dedi, kar ki ayan gzel arza dokunsun ve o kutsal
1 Bkz. Varak 5a.
2 at-Tafsir val-Mufassirun, I. 233; Ibn Teymiyye, Mukaddime UsuIrt-Tersir, s. 19,
Matbacatu't-Tarakki, Dmask, 1936; Fetftv, II. 193.
3 Tthtt Sftresi: 12.

97

yerin bereketi sana ula sm. nk oras iki defa mukaddes olmu tur. Bir
ksm da diyor ki: Yal ayaklk, tevazu i areti oldu undan Musa aya n
karmakla emredilmi tir. Nitekim selef de Kbe'yi tavaf ederken ayakkab larn karmlardr
"I aret ehli demi lerdir ki bunun manas udur: Kalbini oluk ocuk
dnmekten bo alt. Tabir de byledir: Bir kimse ru'yada ayakkab giymi
olduunu grse, evlenece ine i arettir
"1
3-cAbdu'l-Kerim ibn Havzin, Ebl-Ksim al-Ku eyri (376-465/9861072):
Tasavvufa dair nl Risale'nin yazar dr. Babas Kueyr araplar ndan
olup Horasan'a yerle mitir. Ku eyri, 376 (986) yl Rebilevvel aymda "stva'da do mutur. Henz kk iken babas n kaybeden Kueyri, Slem
kabilesine mensubolan day s Ukayl as-Slemi'n.in ihtimammda bym ,
ilk tahsilini onda grm , edebiyat ve dil okumu tur. Sonra Neysabur'a gelen Ku eyri, Ebu cAli Hseyn ad-Dakkak'm sohpetine devam edip ona niridolmu , onun i retiyle Ebbekr Muhammed ibn at-Tsi'nin f kh ve Ebubekr Muhammed ibn Frek al-isbahani'nin kelm derslerini izlemi tir. ibn
Frek'in vefat zerine Ebu shak al-isferinruin derslerini dinleme e ba lamtr Bir gn sferinf in: "Bu ders yalnz dinlemekle olmaz, yazmak da
lzmdr " demesi zerine Ku eyri, btn. din.lediklerini ona bir bir a.latnca
kabiliyyet ve hafzasna hayran kalan isferi i, kendisine derslerine gelmesine
lzum olmadn , eserlerini okumas nn kfi gelece ini sylemi tir. Ku eyri
de oturup ircelemelere koyulmu , kelmda ibn Frek ile isferini'nin metodunu birle tirmek, Kad Ebubekr ibn. a-Tayyib'i de kitaplarndan yararlanmak suretiyle ken.di metodunu kurmu tur2.
Bir yandan. medrese derslerine devam ederken te yandan da eyhinin
sohpetlerini dinliyen Ku eyri, sonunda eyhinin damad olmutur. Ebu Ali
vefat edince Ku eyri, Slemi'rlin sohpetine girmi , onda kemale erip florasan.
eyhi olmutur3.
E cariyye in.an.lar n.a son derece ba ll dolaysiyle bid'at sahiplerine
asla msamaha etmiyen Ku eyri, ehli snnet akidesi d na ta an. tasavvuf
erbabna atyor, rafzilerle mu'tezileye kar va'zlariyle ve eserleriyle mcadele ediyordu. Orun bu hareketi ba na dertler at :
Ilk Seluk hkmdar Turul Bey (455/1063)in veziri cAmidu'l-Melik
lakabiyle anlan Ebu Na r Muhammed ibn Man ur al-Kunduri, E carilere
1 al-Ka fu val-Bayan, varak 523b, Sleymaniye, Damad Ibrahim, No. 156.
2 Sbki, Tabaka, III. 245; ibnu'l-clmad, Seerlit, III. 320.
3 Ayn eserler.

98

kar kin besliyordu. Sap klara kar tedbir almas , Turul Bey tarafndan
emredilen Kunduri, E 'arileri de sap klar arasna katt. Bir zaman Cuma
hutbelerinde E 'arilere s6vld. Onlar n ders vermeleri , va'zetmeleri yasakland . , kendisine rakip sayd byk hret sahibi Ebu Sehl ibn
Muvaffak, immul-Haremeyn, Iu eyri ve al-Furtruin hapsedilmesine
ferman ald (445/1053).
Imamul-Haremeyn, vaziyeti nceden sezdi i iin kap gizlenmiti.
Kueyri ile Furat': yakalan p hapsedildiler. Ebu Sehl, Neysabur'da bulunmadndan yakalanmamt. Baharz civar nda bana toplad adamlarla
Furati ile Ku eyrryi kurtard ise de kendisi hapsedildi.
Olaydan salam olarak kurtulan Ku eyri, Imamul-Haremeyn Ebu'lMa<li al-Cuveyni ve daha drtyz kadar tan nm bilgin ile hacca gitti. Bu
karga alktan dolay memleketlerini terk eden bu bilgi ler giirtihu, Hanefi
ve Safii kadlardan mte ekkil olduundan bu sen,eki hacca, Senetu'l-Kudt (kad lar yl) ad verildi.
Turul Bey'in lm (455 /1063) ve tahta kan Alpaslar'm, Kundurryi ldrmesi zerine (456/1063) Neysabur'a dnen, Ku eyri, hayatnn
son yllarn ara sra ailesiyle birlikte Tusa gidip gelerek refah iinde geirdi
ve 16 Rebilhir 465 (1072) yl Pazar gn gne domazdan nce 89 ya nda olduu halde hayata veda ettti ve eyhi Ebu Ali ad-Dakka'm aya ucuna gmld'.
Ata binmek, silh kullanmak gibi hinerlere de sahibolan Ku eyri, 23
yl hadis okutmu tur. Alt olu da nl bilginlerdendir. Siyku't-Trit sahibi
(Abdu'l-Gfir ibn smail, Kueyrrnin, torunudur2.
a. Tefsiri ve metodu:
Kueyri, veld bir yazardr. Birok eser vermi tir. Kaynaklar at-Tafsiru'l-Kebir'in.den bahsederler3. Maalesef bu elimizde yoktur. Ktip elebi,
at-Teysir fi cilmrt-Tafsir adl bir eserini de anar. As l zerinde duracamz
eseri, tasavvdi metodla yazlm Letifu'l-I rt adl tefsiridir. Bu eser, Yazmalnu muhafaza etmekteydi. Fakat yakm zamanlarda Dr. Ibrhim Bisymrnin tahkikiyle Kahire'de bas lmtr. Trkiye'de bu tefsirin, yazmas Kprl Ktphanesi 117; Yen,i Cami 10; Veliyyddin, 212; Damad
1 Sbld, TabaVt, III. 246-248; ilnu'l-cimd, Se'i'ertt, III. 320-21; Montgomery Watt,
Islamic Surveys, S. Ate Tercemesi, s. 103,1968; Syntl, Tabakatu'l-Mufassirin, s. 21-22; Ibn
Hallikn, Vafayt, 367; Kas m Kfrevi, Kueyri, Hayat Tasavvuf ve Zikir Telkkileri, s. 3-8,
Istanbul tniversitesi Ktphanesi, No. 961.
2 Sbki, Tabak't, III. 245; Krsm Kfrevi, anlan eser, s. 8.
3 Siibkl, III. 245; e2ert, III. 320; Kas m Kfrevi, amlan eser, s. 8.

99

138; Carullah, 129; vs. numaralarda; Leiden. 1859 numarada mevcuttur.


Biz Kprldeki nshay inceledik.
Kueyri, hocas Slemi'den ok istifade etmi tir. Metodu, Slemi' in
metodun.a yakndr. leri srlen fikirler, Slemn in, tefsirindeki fikirlerdir.
Ancak bu tefsirde senedler at lm , kayn.aklardan bahsedilmemi tir. Yani
Kueyri, Slemi Tefsirindeki bilgileri kendi dnce potas ndan geirerek
yazmtr.
O da Slemi gibi tefsirinin ba nda limlerin, Kur'an-1 Kerim'in nasihini
rnensuhunu, va'd ve vaidini bildiklerine; sufilerin de Allah' n bakalarnclan.
gizleyip kendilerine at gayb rurlariyle Kur'an' n gizli srlarn, ince i aretlerini aniad klarna; Allah' n liitfetti i nurlar ve ilhamlar derecesinde bu
gaybi manalardan haber verdiklerine dikkati ektikten sor ra: "Bu kitab mz, ma'rifet ehli dilinden anlat lan Kur'an i aretlerinden bir paras n zikredecektir. Bu hususta biz usand rmamak z sylemek yolunu setik..."
der ve kitaba 437 (1045) y lnn aylarn,da baladna i aret eder.
Kueyri, yetin, zetle manasm verdikten sonra e itli anlamlar zerindeki grlere dokunur: "Baz lar yle anliyor, baz lar byle anhyor.." der.
ahs zikretmeden mutasavv flar aras nda dola an. anonim manalar sralar,
sonra "Fasl" diye att bir bahkla va'z iislbuna geer, ili bir ifade ile
ziihd ve Tanr sevgisine dair manalar verir. Gerekten bu ifadeler, kendisinin ok gzel bir vaiz oldu unu, byl bir ifade yetene ine sahip bulundu...
unu gsterir. rne in (<
yetinin e itli manalarm
-

verdikten sonra bir ba lk aar :


"Fasl: bdet, kaas dlarm nzheti, mridlerin istirahat yeri, severderin
lfet oda, riflerin behcet merta' dr. Onunla riflerin gzleri ldar, kalbleri sevinir, ()nunla ruhlar rahat eder. Allah' n. salt ve selm zerine olsun,
anh Peygamber u szleriyle buna i aret ediyor: Arihn ya Bill (Ey Bill
bizi ferahland r)".
.0 .9

r.;

yetinde yle diyor: "Rzk, insann,


-

faydaland eydir. Tefsir dilinde bu, u demektir: Onlar, mallar n ya farz veya
nafile olarak infak ederler. arette ise u demektir: Onlar refislerine bir ey
ymazlar. Nefislerini kulluk dbna verirler, lalblerini devamli olarak Tanrl grmee infak ederler. eriatiler, mallar n infak eder, hakikatiler
hallerini infak eder. Zahirde nisab, yirmide yar m, iki yzde betir. Ama Tanr
ehli buna raz olmazlar, onlar btn hallerini Allah'a verirler. Hakikat ehli
ise azck bir hal kendi nefislerine ay rm olsalar balarna kyamet kopar.

100

"Fasl: Zahidler Allah yolunda hevalar na uymay infak ettiler, Allah' n


rzasnu ken,di arzularna stn. grdler. kbidler, Allah yolunda g ve kuvvetlerini infak ettiler, gizli ve a k takvaya sarldlar. Mridler, kendilerini
Mevlnn. zikrin.den alkoyan her eyi O'n.un yolunda infak ettiler, dnya ve
hiretten hibir eye iltifat etmediler. krifler, Allah yolunda Mevldan ba ka
her eyi infak ettiler, Hak da onlar kendine yaklatrd ve barndrd."'
Kueyri, Slemi gibi tefsirine yetlerle, iirlerle ahid getirir. Bu iirler,
tefsirinden alnmtr. Slemi tefsiri ile Ku eyri tefsiri aras ndaki
balca fark, senedlerin ve ahslarn atlmas, fikirlerin, daha insicamh bir
ifade ile yaz lmasdr. Bir de Slemi, ahkm yetlerin.e dokunmazken Ku eyri, ahkm yetin.i de i ari ynden tefsir eder. Bu da bir ilerleme say lmaldr.
Besmeleyi her sure ba nda tekerrr eden bir yet kabul eden Ku eyri,
her surede besmeleye sureye uygun. d en ve di er yerlerde tekerrr etmiyen
bir anlam verir. Bu da Ku eyri'ye z, orijinal bir yndr. Bu usul, sonraki
mutasavvflarda, zellikle Naheivani'de etkisini gstermi tir. Nahcivani
besmeleyi her surede ayr ayr tefsir etmi tir. Bu tarz , Kueyri'den alsa gerektir.
b. Tefsirinden rnekler:
Kueyri de Slemi gibi her kitab n bir srr olduunu, Allah'n Kur'andaki srrnut da huruf-i mukattaa oldu unu syler. Der ki: "Bir kavme gre
bunlar, Allah' n, isimlerinin. anahtarlar dr. Elif Allah isminden gelir. Lm,
ltif mim mecid veya melik ismine dellet eder. Elifin Allah ismine,
lmn, Cibril ismine, mimin Muhammed (s.a.v). ismine dellet etti i de sylenmitir. Yani bu kitap, Yce ve Aziz Allah'tan. Cebrail diliyle Muhammed
(s.a.v.) e indi demektir. Elifin yaz da dier harflere biti memesi, dierlerinden
de pek aznn. orta bitimesi, onun eklen dierlerinden ayr olmas , kula,
Tanr'nn kimseye muhtacolmadn, yaratklarn O'na muhtacoldu unu
anlatmak iindir.
Genellikle btn. mutasavv flarm, gayesi, insan ruhunun tekmlne
engel olan, nefsi (egoyu) y kmaktr. Kueyri de bunu i lemitir:
o

.ofi

"fi

J,43,

o ft

1 elf

o
;

o .,...

(-,:7411 L1 I

: nkCr edenleri uyarsan da uyarmasan da birdir. Onlar inan-

mazlar."2 yetinde yle diyor: "Da'valarm n. karanlklar nda kalanlar iin


1 Let'ifu'l-isrt, varak 5b, Kprl, 117.
2 Bakara Sresi: 6.

101

mridlerin ii iit ve ibtalcilerin aldatmalar birdir. nk Yce Allah,


onlarn hallerinden insaf bereketlerini kald rr. O yzden onlar n kabul
kula duymaz, do ruya a rana kulak vermezler."'
o 9.'o.

u_'b
:

e4J

Onlara insanlarn inand gibi inann den-

se, "Beyinsizlerin inand gibi mi inanalm?" derler."2 Kueyri'ye gre


bunda una i aret edilmektedir : "Mnafiklar, Hakk'a a rld zaman
mslmanlara beyinsizlik isnadettiler. Gaflet sahipleri de byledir. Dnyay
terk etmeleri emredildi i zaman olgunluk sahiplerini tenbellik ve cizlikle
tavsif ederler. Fakirler bir ey de iller, mallar yok, mevkileri yok, rahat bir
ya antlar yok derler. Oysa as l mihnet sahipleri, as l dklk iin.de olanlar
kendileridir. Horluktan korktuklarmdan dolay zillete (horlua) dmlerdir. Gaflet ehli yarm gere i grnce i ters dner.

jta-

!..1;j-

j41 1:51 (S;

"Toz ald zaman altmdaki at mdr eek midir grrsn."3


J

4,5,11

UL;

edersiniz ki sizler l idiniz, O sizi diriltti

nasl inkr

yetinde yle diyor: "Denilir ki: Siz cehaletiniz dolay siyle l idiniz, sizi Allah' bilmekle diriltti.
Sonra sizi ken.dinizden ldrp kendisiyle diriltti, sonra O'na dndrlm
olursunuz. Buna yakn bir mana daha: Siz nefislerinizin bekasiyle l idiniz, nefislerinizi yok ederek sizi diriltti. Sonra nefsi grmekten sizi ldrr ki refsi dnmiyesiniz. Zira nefsi dnmek sizi bozar. Sonra sizi
ondan. (nefisten) al p diriltir. Sonra O'nun (Allah' n) elinde O'nun istedi i
yne evrilmenizle O'na dndrlm olursunuz."5
"4

Kueyri'ye gre gerek teybe enaniyyeti (egoyu) ldrmektir. "Yaratarnuza teybe ediniz"' yeti, gerek tevbeye i arettir, gerek tevbenin nefisten geip tamamen Allah'a kmakla olacana i arettir. "Nefislerinizi
ldrn.z."7 yeti neshedilmi deildir. Teybe nefsi ldrmekle olur. Ancak
Israil o ullar, nefislerini aktan ldryorlard . Bu mmeti nefislerini
1 Let'if., 6a.
2 Bakara Sresi: 13.
3 Letaif varak 61.
4 Bakara Stiresi: 28.
5 Let'if, varak 8b-9a.
6 Bakara Sresi: 54.
7 Ayn yet.

102

ldrmeleri itendir. Bu mmetin sekinleri her an, nefislerini ldrmektedirler."I


Kur'an,'daki nesih de mutasavv flara gre bir halden di er hale yksel-

mektir. L

_;

,;k*

yetinde Kueyri yle diyor:

"Biz seni bir halden nakletmeyiz. Ancak bulundu un, halden daha stn bir
hale karrz... Senden. herhangi bir be eriyyet s fatn kaldrrsak onun.
yerine sana bir Tanr lk ahidi (nuru) veririz."2
Bu tefsirde tamamen fer a fillah d ncesi hakimdir. Sonradan vandet-i

"(3

vcut anlamna gelecek olan:

41)

Dou ve

bat Allah' ndr. Nereye dnerseniz orada Allah'n yz vard r.'" yeti, Kueyri'ye kadar byle bir anlam kazanmam tr. lk mutasavvflar bu yetteri fen manas m karyorlar: "Bunda kalblerin do um ve batm yerlerine
iaret vard r. Kalblerde do an ve batan nurlar vard r. Kalbleri hakikatler
kaplaynca onlardaki evarik (sfat nurlar ) gizlenir. Gne do unca yldzlarn gizlenmesi gibi. Hakk'm huzurunda da kahr has l olur; suret mahvolur, grnmez, duyu ve anlama kalmaz. ilim ve ak l yetkisi idari, ve
vicdan yok olur. nk bunlar be eri sfatlardr. Mevsuf (be erilik)
yok olunca sfat nas l kahr?"4
e

: brahim ve Ismail'e, evimi tavaf edenler, ibadet edenler, rld ve secde edenler iin temiz tutun diye emir verdik."' Zahirde bu emir, Kbe'yi temizleme emridir. Ama bunda kalbi temizleme e de i aret vard r. Evi temizlemek, onu kirlerden korur; kalbi temizlemek de onu ba ka eyler drmekten, korur. Haclarn Kbe etrafnda dnmesi eriat dilin.de nasl biliniyorsa, manalarm
kalbi tavaf da Hak ehlince bilinmektedir. Manalar bilen riflerin kalblerinde bir tavaf eden vard r. Hakikatleri birle tirenlerin kalblerinde de kifler
vardr. Onlar telvin sahipleri, bunlar temkin sahibleridir."6

j : Onlar ldrn ki fitne olmas n'


1 Let'if, varak 12b.
2 Let'if, varak 16a.
3 Bakara Sresi: 115.
4 Let'if varak 16b.
5 Bakara Sresi: 125.
6 Letif varak 17b.
7 Bakara Sresi: 193.

103

Burada nefisle sava maa i aret vard r. "Zira senin en byk d man/1 iki
yann arasndaki nefisdir.",
.%
D
Kader hususurda Kueyri de tekiler gibi d nr:
...

o .31

rjto

I j

emri kar snda hl kader meselesinde p-

he edenlere hayret eder. Allah: "Biz onlar n kalblerini ve gzlerini eviririz" derken ak ll olan, bu aklk karsnda nas l tereddtte kahr?"3
.9

.9

o .9

: Sizi yaratt gibi O'na dneceksiniz."4.

,_5 I

Allah ezelde ne takdir etmi se o olacakt r. Allah'n ezelde sadet takdir ettii sadet zre, ekavet takdir etti i ekavet zre olur. Bu hal ile Allah'a
gider. nk Peygamber (s.a.v.)

: Kim ne hal

c.:t1

zre bulunursa onunla Allah'a kavuur." buyurmu tur. Btn. kaza ve kader
ilminin zeti udur: Allah' n olmasn istedii ey olacak, olmamasn istedii
ey de olmayacaktr. Bunu olacak, olmayacak diye haber vermi , haber verdii ekilde de takdir etmi tir. Allah, kulda, ezelde geen hkmn yrtmtr. Kul, o sfat ile kalr."3
o

(( ot.) of.JI

ji.j
. :

Gkten su indirdi"": "Nurlar, kalblerde parla-

d zaman karanl k i aretleri yok olur. Yakin nuru, irk karanln' srer;
ilim nuru cehalet thmetini... m ahede nuru, be eriyyet izlerini; cemi' nuru, tefrika eserlerini srer. Ilakaik nuru do unca nefsin hazlar sarslr, irfan
gne i dounca masivadan gelen geceyi kovar..."7
Kueyri'ye gre ruh, yarat lmtr.:

11

Sana ruhtan sorarlar."' yeti mnasebetiyle yle diyor: "Kulun ruhu bir
ltifedir. Yce Allah, onu kulun kalbine yele tirmi ve onu ltif hallerin evi
yapmtr. Ltifenin yeri ruhtur. Nas l ki gz, grmenin yeri ise. Gren. yalnz gz deil, btn. beden.dir. Ltifeyi alan da btn bedendir. Sevginin. yeri
de ruhtur. Ama seven btn, vcuttur. Ruh, yarat lmtr. Ruh, vcutta kaldka on.a haYat verir. Ruh, vcuttan binlerce y l nce yaratlmtr. Kimse
ruhu gziyle grmemi tir."9
1 Letaif, ayetin tefsiri.
2 En'am Sresi: 110.
3 Letaif, varak 73b.
4 A'raf Sresi: 29.
5 Letaif, varak 79a.
6 Ra'd Sresi: 17.
7 Letaif, varak 135a.
8 sra Sresi: 85.
9 Letaif, varak 159a.

104

te tefsir, bu minval zre devam etmektedir. ncelediimiz nsha, 851


(1447) ylnda yazlm , 853 (1449) da ak ama do ru mukabelesi tamamlanmtr. Bu nsha, bizzat mam Ku eyrrye okunan ve Fadl ibn Ahmed asSaidi tarafndan 453 (1061) de istinsah edilen. nshadan yaz lmtr.
4--Abdullah ibl. Muhammed ibn (Ali, eyhul-islm Ebu sma91 alAn ri al-Haravi (396-481 /1006-1089):
nl ira. mutasavvflarmdand r. Genellikle kendisine Pir-i Ansari veya Pir-i Haravi veyahut Pir-i Tarikat denilir. Ilim ve rfanndan dolay eyhul- slm unvanna lyik grlm tr. Ebu Eyyub al-Ansri soyundan
gelir. Ebu Eyyub al-Ansrrnin o lu Ebu Mansur Mut Ansri, Hz. Osman n
halifelii zamannda Ahnef ibn Kays ile birlikte Horasan'a gelip yerle mi
ve Abdullah Ansari, onun. neslinden gelmi tir. Ansri, 396 da do mu , 481
yl Zilhicce aynda vefat etmi tir (M. 1089).
Tarihi Abdul-Gafir'in ifadesine gre Ansari, gzel huylu, takv sahibi,
Arapaya hadise, ensaba gayet vak f:, dinin, ve snnetin. stn gelmesi iin
ah an, hibir mevki sahibine boyun. e miyen bir in.san.d . Bu yzden birka
defa kendisini ldrme e teebbs ettilerse de Allah' n yardmiyle kurtuldu.
Ansari, Hanbeli mezhebine mensuptu. Hatt bir kere minbere kp:
.9

ta

"Ben. sa olduum srece Hanbeliyim, ayet lrsem insanlara vasiyyetim Hanbeli olmalar dr." demi tiri. Zemmul-Kelm adl eserinde E 'arilere iddetle atm , onlarn kestiklerinin yenilemiyece ini sylemitir. Bunun, iin E 'ariler de bu kitaba bakmanm do ru olmayaca n ileri srmler, Ansrryi te bih, tecsim ve ittihad ile sulam lardr. Ansarrnin zahid,
mttaki, etrafnn hrmet ve takdirini kazanm temiz bir mslman olduunda phe yoktur. Bu ithamlar, mezhep taassubun.dan. ileri gelmektedir.
Nitekim bir E 'ari olan. Sbki de onun faziletini kabul ediyor: "Mii arnileyh
Ansari, ok ibadet eden, muhaddis bir zat idi. Ancak tecsim ve te bihe e ilimli
grnrd. Ahmed ibn Teymiyye, Ansarryi sevmekle beraber Menzilu'sSairin'inden dolay on.0 kusurlu bulurdu. E 'ariler ona te bih isnadederler.
Onun, eyh Ebul-Hasan. el-E 'arrye lnet etti ini sylerlerse de onun ittihada inandn sanmyorum. Kanaatime gre o, te bihe inanyordu. Bu yzden E'arilerin saldrsna maruz kald . Kelm ilmini ve E'ari akidesini bilmediinden on.a hcum etmi tir"2.
1 Sbkl, Tabak'at, III. 117; Eb ll-ljasan Mubammed
sinde ikici ausra sbyledir:
Bundan sonraki beyt ise syledir.

q,,a1

L,

cArnin TabakUu1-1.1anbile'
44,3

2 Sbki, Tabakgt, III. 117.

105

Ansarrnin Arapa ve Farsa birok eserleri vard r. 2emmu'l-Kelm,


Kitabu Manazili's-Sairin, Kitabu'l-Farki, Kitabu'l-Erba<in bunlardand r.
Mnacatlar ok me hurdur. Birka kere bas lmtr (Tahran, 1299, 1303,
Hindistan, 1286, 1297)1.
a. Tefsiri ve metodu:
Te'ikir ve va'z konusunda bir harika say lan Ansari, zaman zaman Kur'
an' tefsir ederdi ve derdi ki: "Tefsir etti im zaman 107 tefsir kitab ndan
naklen sylyorum."2
Maalesef Ansarrnin tefsiri, zaman mza kadar gelmemi tir. Ke fu'z-Zunun Zeylin.de smail Pa a, Meybudrnin eseri olan Ke fu'l-Asrar ve (1.3-ddatu'lAbrr adl tefsiri Ansarrye mal eder. Bu eser, ileride bahis konusu edece imiz Ra idu'd-Din el-Meybudrnin.dir. Meybudi, Haravrnin tefsirini temel
alp on.0 geniletmitir. Haravrnin tefsirini de:

titp

j1,0.;1

c ,:.45' gibi bahklar altnda ve

rir. Meybudrnin. Farsa olan. tefsirinden. Ansrrnin tefsirlerini karmak


mmkndr. Biz de bu yoldan. giderek Arsari tefsiri hakknda fikir vereceiz.
Ansrrnir tefsirlerinde mnacat slibu hakimdir. Tabii An.sari, kendirden rceki tefsirlerden. ok yararlanm , onlar byle bir edebi slba dkmtr. Zaten kendisi nl bir vaizdir. Onu Hasan Basrrye benzetebiliriz.
Ifadesi edebi ve duyguludur.

c ,A

G,

yetinin tefsirin.de yle diyor: "E er yarn hesap

zamannda bana sz sylemek msaadesi verilirse derim ki: Ey Tanr m! Sahibolduum eyi benim iin. muhafaza et: nce secdelerim ki gnlm yalruz seni isteyerek secde yapm mdr. kincisi tasdikim ki ne sylemi sen dorudur demi im. n.cs de senin kerem rzgr ndr. O kereminle gnlm ve
ruhum senden bakasn istememitir.'"
Ansari de her eyin. ezelde geti ine, sadet ve ekavetin insan n elinde
olmadna kanidir. Insan ken.disinden Allah'a bakmamah, Allah'tan. kendi1 Islm Ansiklopedisi, V. Cild.
2 Syuti, Tabaktu'l-Mufassirin, s. 17, Tahran, 1960; Ensr ri, iin bkz. Cami, NafabtulUns, No. 85, Yazma, Ililiyat Fakltesi Ktphanesi, No. 634; 2ehebi Teikiratu'l-I-juffz;
Yafici, Mirtu'l-Cann, III. 133; eZ.ert, III, 365; Ritter, Isl. XXII, 89.
3 Meybudi, Kasfu'l-Asrr, I. 34.

106

sine bakmaldr.ite Allah'tan kendisine bakarak: (<

4.1J1 (..) (...)

zlme Allah bizimle beraberdir."' diyen Mustafa, kendisinden Allah'a bae

karak:

(;) : Rabbim benimle beraberdir, bana hi-

dayet edecektir."2 diyen Musa'dan elbette stndr. Mustafa'n. n bulunduu makam cemi' makam , Musa'nn. bulundu u makam tefrika makam dr"3.
" nkr edenleri uyarsan da uyarmasan da birdir..."4 yetinde yle diyor: " ltii, senin istemedi in.den. ne gelir? O kimseyi ki sert a rmadn, nas l
gelir? Tohum ekilmedikten sonra suyun ne yarar var? Lyik olmayarta cevap ne eder? Kenar nda tatl su olsa da ac suya ne yarar dokunur?
Dikeninde ken.arnda gl, kokusu var ama ona kr etmiyor
o
:

Onlara inann dendii zaman, beyinsizlerin


yetinde yle diyor.

inand gibi mi inanalm?..

45- 4s) .:;z?i

,V*-5.
((

4.:;2?

.).5t;

"5

Asgi

(jTjl oT

.42*,
: Ah o ka-

semden ki benden nce gemi ! Figan o syleyenden ki kendi sylemi . radolsam da sap tsam da ne fayda? Ondan korkar m ki O Kadir,
ezelde ne sylemi !'"

(:)0,45.,J1

C.,5:45.:;C;

yetinde yle diyor: "Ilhi sen

dostlar dman gsteriyorsun. Dervi leri gam ve tasaya at yorsun. Hasta


ediyorsun ve kendin. hastane oluyorsun. Dertli yap yorsun, kendin derman
veriyorsun. Topraktan. A.dem yap yorsun ve ona bu kadar ihsanda bulunuyorsun, onu divammn ba na geiriyorsun, onu mihman.da tutuyorsun.,
meclisini rdvan bahesi yap yorsun.. Ona bu day yememeyi emrediyorsun., oysa yiyece ini ezel ilminde gizliyorsun. Sonra onu zindana at yorsun.
ve yllarca a latyorsun. Cebbarsn, cebbrlarm i ini yapyorsun, Padi ahsrt, padi ahlarn i ini yapyorsun ve sen hep dostlar n azarhyorsun!"9
1 Teybe Sresi: 40. Ayet, Ma arada Hz. Peygamber'in. Hz. Ebubekir'e syledi i sz
anlatyor.
2 ura Sresi: 62.
3 Meybudi Kasfu'l-Asr'r, I. 35.
4 Bakara Sresi: 6.
5 Kasful-Asrar, I. 73.
6 Bakara Sresi: 13.
7 Kasful-Asrar, I. 93.
8 Bakara Sresi: 36.
9 Kaffl-Asrar, I. 163.

107

Ansarrye gre Adem cennetten kmakla daha yce bir olgunlu a eri s
.
mitir. Zira cennette benlikle itham edilirken dnyada
A
.51 (.5-4-1-zi
,

0,,

4,

4--LP
.

.<4'dem Rabbndan kelimeler ald, ona

teybe etti."' ifadesiyle a k ile itham edilmi tir. Adem'e cennette Tanr 'nn
cemalini gsterdiler. yle bir cemal ki sekiz cenn.et on.un. yar mda hi kalrd . Buna ancak ak ve niyaz ile eri ilebilirdi. Halbuki cennet niyaz yeri
deil, selmet yeri idi. A klarn selmet evinde ne i i var ? dem cen.n.etten
kmakla iine o gzelli e kavu ma ak dt. Yanarak teybe etti ve o
cemale (gzelli e) erdi.
"Bu tpk una benzer: Bir padi ahn esiz bir kaz olduunu farz edelim.
Padi ah, kendi klelerinden birini ldryor ve onu kumandan yap yor, kzn' da ora veriyor ki keremi onda grnsn.. I te Adem'in, topra da byle.
On.ce dem'i kendi okura hedef yapt . O ok yle bir eref oku idi ki onu tahsis yaymdan. atmt. O ok Adem'e isabet etti. Mustafa Aleyhisselm bundan.
haber vererek: "Allah Adem'i kendi suretinde yaratt . Boyu altm arn
idi" buyurmutur."2
b. Tefsirinden rnekler:
Ansari, btn tefsirlerinde fena fillh hasretini terenniim etmi tir:

(:)144. s
.J
..

"Tanrm, o gn nas l bulalm ki o gn. bizim iin sen vard n, biz yoktuk ? E er
iki cihan verme kar lnda o gn bulursak mutluyuz ve e er bizim yokluumuz ve yalnz senin varlmla o gn bulacaksak raz yz.'"
O

4,

.9

: Onlar Rablarndan
(`--
bir hidayet zerindedirler."4 yetin.de eyh Galip'e benzer bir shib ile
Hakk'n huzurunda gnl ile can konu turmaktad r:
Ansari,

"Ezelde carda gnl aras nda bir kssa cereyan etmi tir ki o zaman herliz ne Adem ve Havva vard , ne de su ve gl. Hak haz rd ve hakikat hasl.

1 Bakara Sresi: 37.


2 Kasful-Asrr, I. 162-163.
3 Ayn eser, I. 36.
4 Bakara Sresi: 5.
5 Enbiy Sresi: 78.

108

: Biz onlarn hkmlerini gryorduk." Bir

kssa ki o aklkta bir olay kimse i itmemi tir. Giinl soruyurdu, can da nfti
cevaphyordu. Gnl arada vas ta idi. Can da biliyordu. Gnl tel h te1411
candan bin mesele sordu. Can hepsine bir rpda sevap verdi. Ne gnl sormaktan usand , e can cevap vermekten. Ne soru amelden idi, ne cevap sevaptan. Gnl ne sorduysa can. a ka cevap verdi. Gnl aydualand . Eer
dinlemee gcn varsa dinle, e er gcn. yoksa inkra ko ma, sus:
Gnl :Vefa nedir? Fena nedir? Beka nedir ?
Can :Vefa dostluk hat rasn korumaktr, fen kendinin kendili inden kurtulmaktr. Beka, Hakk'm hakikatine ba lanmaktr.
Gnl :Bigne kimdir, al an kimdir, ina kimdir 9
Can :Bigne ko andr, alan yolda kaland r, ina da okuyand r.
Gnl :Ayan. nedir, sevgi nedir, naz nedir ?
Can :Ayan. kyamettir, sevgi kan kar ma atetir, nz niyaz n elini
tutmu tur.
Gnl :Daha da syle.
Can :Ayan beyan kt eydir. Sevgi gayretle arkada tr. Nerede
naz varsa hikye uzundur.
Gnl :Art r artar.
Can :Ak olan izah istemez. Sevgi, uyumu u sula tutar ve dost
elinde nazla ok anan asla lmez.
Gnl : nsan kendi kendine bu hale ula abilir mi?
Can :Ben bunu Hak'tan, sordum, Hak dedi ki: Beni bulmak, benim
yardmmla olur. Bana kendi kendine ula acan sanmak
cin.ayettir.
Gnl :Biraz msaade et, akl m bamdan gitti.
Can :Simdi uyumu a su verilir mi? Parmak kula a tkah iken
kevser sesi i itilir mi?
Can ve gnl aras nda geen bu konu ma birden kesildi, Hak sz ald .
Can ve gnl dinlemek ba ladlar. Konu ma devam etti, sz yceldi, mek ykseldi, sz i itilemez oldu. Artk ne gnln nazdan haberi kald , ne
cann, laituftan. Gnl kerem avucunda, can, harem civar nda. Ne gnlden
ni an kald, ne candan eser. Yokluk varl nda kerem oldu. Ba tan haa tevhid kssas ite byledir. "Ben onun kula olurum, beninde i itir.." syle,
bu nasldr?"'
1 Kafu'l-Asrar, I. 60.

109

Fena fikrini, byle iki soyut varl tehis edip konuturatak anlatmak,
Ansari iin bir orijinalite saylabilir. Bu konuda o, sonraki edebiyat lara
rnek olmu tur.
5Gazli, Eht. klmid Muhammed (450-505 /1058-1111):
Gazli, 450 (1058) de Tus'ta do du. Babas, lmezden nce onu ve teki
olu Ahmed'i mutasavv f bir zata vasiyyet etmi , biraz da mal brakmt.
Bu zat, babalar nn geride brakt az miktardaki mal tkeninceye kadar bu
iki ocuun, talim ve terbiyesiyle me gul oldu. Bir sre son,ra mal bitin.ce ocuklar medreseye girdiler.
Gazli, ilk tahsilini Tus'ta yapt. Daha sonra tahsil kasdiyle seyahate kt. Crcan'a gitti. Orada fkh ve kelm rendi. Cveyni'in lm zerine Nizamlmlk'n yanna gitti ve onun yannda byk mevkie ykseldi.484 (1091)
de henz pek gen ya nda iken Badad'daki Nizamiye medresesine mderris
tayin edildi. Drt y l burada ders verdi. Okudu u tasavvufi eserlerin etkisiyle
hiret kaygusuna d t. Ruhu temizlemek iin dnyevi mevkileri terk etmek
gerektiine inan.d.Bir yandan vicdan ona gitmesini emrederken bir yandan da
dnya sevgisi onu tutuyordu. Alt ay gideyim gitmiyeyim dncesi iin.de
bocalad . Nihayet bu rlii sknt, psiik bir hastalk dourdu. 488 (1095) de dili
tutuldu, konu amaz oldu. Bu dahili straptan birka ay son.ra Kas m 1095
de Badad' terk etti. nce am'a gitti. ki yl kadar orada camide halvette kald. Oradan. Kuds'e geti. Sonra hacca gitti. Hacdan. Irak'a dnd'. am'da
on. yl kald sylenirse de bun.un do ru olmad anlalmaktadr. n.k 491
(1097) Haziranudan sonra Ba dad'da grlm t. Burada bir sre kald ktan
sonra Tus'a gitti. Orada bir zhd ve tasavvuf hayat srdrd. urada burada
mn,zevi bir hayat ya yarak geirdii on yl mteakip 499 (1106) senesinde
yeni Seluklu veziri Nizamlmlk'n o lu Fahru'l-Mlk'n srar zerine Neysabur'daki Nizamiyye medresesinde profesrl e balad. Burada bir yl kald. Sonunda tekrar memeleketi Tus'a dnd.
Tus'ta evinin bir yanna bir medrese, sufiler iin de bir tekke yapt rd. Bir
taraftan ren.cilerine ders verirken di er taraftan da tasavvuf yolunun. yolculariyle sohbet ediyor, ibadet ve riyazet ile me gul oluyordu. Buhari ve Kur'an
okumak, ibadet etmekle mnzevi bir ekilde mrn geirirken 505 (1111) de
Tairl'lm rahmetine kavu tu.2
1 Gazglt al-MunkFiu
s. 47-49, Msr; Montgomery Watt, Idama Surveys,
S. Ate Tercemesi, s. 107-108, Ankara, 1968.
2 Sehrt, IV. 10-13; al-MunkU, s. 47-49; Montgomery Watt, Islamic Surveys, S. Ate
Tercemesi, s. 106-109; Prof. Dr. Ibrahim Agil ubuku, Gazzrli ve s. 7-9, Ankara,
1964; mer Nasuhi Bilmen, Byk Tefsir Tarihi, IV. 261.

110

a. Tefsiri:
Gazali, ilmi kariyerini tamamlad ktan sonra kendisini tasavvufa vermi ttir
Tasavvufun, Allah'a gtren, en gzel yol oldu una, ruhu temizlemenin tasavvufta bulundu una "Btn aklllar ve eriatin esrar na vakf olanlar toplansalar, mutasavvflarn huylarndan ve gidi lerinden daha gzel bir huy ve gidi bulamyacak"larma i anmtr 1. te bu adan islam akide ve amelini
yen,iden, gzden. geirip tasavvufi bir e ni ile kartrarak yazm , eserlerinde
zahirle batl' birle tirmitir. Bu ba arsndan dolay kendisine "Huccetu'lislam","Zeynu'dclin gibi" unvanlar verilmi tir. a nn her ilim dahrda olduu gibi tefsir ilminde de stn olan. Gazali, bu alanda da eserler yazm tr. Ihya'u `Ulami'ddin'i de bir e it tefsirdir.
Gazalrye gre Kur'an' n d manalar altnda i man.alar vardr. Bu i
manalar, tpk kabuun z gibidir. "Insanlar yal az duyular lemini grrler.
Duyular alemi, z olan meleldit aleminin kabu u durumundadr. Bu d 'alemi
geemiyen kimse; nar n. sadece kabu un.u, insann. da sadece derisini grmolur. Ieriye nfuz edemez."2
Kur'an' n lafzlar, btn ilimlerin sedefleridir. Sedefte kalan. inciyi bulamaz. Fkh, tefsir ilimleri Kur'an.'dan kt gibi tb, astroleji, astronomi, aratomi by ve t lsmlar gibi ilimlere de Kur'anda i aret vardr. Bunlarm ilk
prensipleri Kur'an' n dnda deildir. Zira btn. ilimler, Allah' n bilgi denizinden avulanntr. O denizin kys yoktur. "Rabbmtn kelimelerini yazmak

iin denizler mrekkeb olsa, Rabb m n kelimeleri tkenmeden, denizler tiikenir."3


Mesela ifa, Tanr'nn fiil denizlerinden bir denizidir. Nitekim Yce Tanr
brahim'den naklen: "Ben hasta olduum zaman O bana ifa verir."4 buyurmutur. Allah'n ifa fi'lini, an.cak tbb gere i gibi bilen anlyabilir. Allah'n gnei
ve ay bir hesaba gre yrtmesi de O'nun bir filidir: "Gne ve ay bir hesap

iledir.'" "Ay n tutulduu, gnein ve ay n bir araya getirildii zaman.."6 "Geceyi


gndze, gndz geceye sokar."7 "Gne , yerletirildii yerde yryp gitmektedir. Bu, gl ve bilgin (Allah'n) takdiridir."8 diyor. imdi gn.ein ve aym
bir hesaba gre seyrini, bunlar n nasl tutulduklarm, gecenin gndze, gndzn. geceye dolarmasmn ve bunlarn byle tekerrrnn. mahiyetini ancak
gklerin ve yerlerin nas l meydana geldi ini bilen kimse anlar ki bunu bilmek
1 al-MunIsuu mina'l-Pall, s. 49, Muhammed Cbir
2 Cevahiru'l-Kur'gm, s, 9, Msr, 1329.
3 Kehif Sresi: 109.
4 Sucar' Sresi: 80.
5 RahmEn Sresi: 5.
6 Kyamet Sresi: 8-9.
11ae Sresi: 61.
8 Yasin Sresi: 38.

neri.

111

de ayr bir ilimdir (astronomi). Beri taraftan. Kur'an-1 Kerim, "Ey insan, seni
yaratp sonra ekil veren, dzenliyen, mtenasip k lan, istedii ekilde seni
terkibeden ok cmert Rabbine kar seni marur klan nedir?"' diyor. Bunun
manasun anlamak iin de insan n d ve i organlar n, aratomi ilmini bilmek
gerekir.
te bu yetleri okuyunca insan bu ilimleri renmee koyulur. Ondan
ald ilhamla her eyi renmee alr. Demek her ilmin z Kur'an 'da vardr. Oncelerin. ve sonlarn ilmi onda toplan.mtr2.
Zahir ilimlerde byle oldu u gibi btn ilimlerde de byledir. Kur'an'da
her kelimenin. alt nda birbirinden gizli manalar, remiz ve i aretler vardr. Bunlar ancak mlk ve ahadet gayb ve melekt lemi aras ndaki dengeyi
idrak eden kimse anhyabilir.
Gazali'ye gre mlk ve ehadet leminde bulunan her ey, melekft lemiadeki ruhani bir eyin (yani idenin) rne idir. Grnte bu, onun ayn deilse de ruh ve manada onun ayn dr. ehadet lemindeki cisimler, o lemdeki
ruhani varlklara dellet eder. Dnyadaki her eyin. melekt aleminde bir gerei vardr. Bu ekilden o hakikati anlamak gerekir. Nas l kalptan ze geilirse, cisimler lemindeki ekillerden de o lemdeki gere e aklr. ki lem arasndaki dengeye bir rnek verelim
Doru ru'ya, peygamberli in krk alt paras ndan bir paras dr. Ru'yada grlen manalar, dnyevi ekillere brnerek grlrler. Mesel birisi ru'yada domuzlara inci takt n grmtr. Biri de elinde mhr, kad nlarn
edep yerlerini, erkeklerin a zlarnu mhrledi ini grmtr. bn Sirin, bunu grenin, Ramazanda sabahleyin vaktinden nce ezan okudu una yormu ,
gren yle yapt n itiraf etmi tir.Bir bakas da ru'yasnda zeytinin iine zeytin ya dktn grm , bn Sirin bunu da yle yormu tur: "Senin altmdaki cariyen, senin annendir. Esir edilip sat lm , sen. de bilmiyerek onu satm
almsn." Gerekten. yle oldu u an.lalm . imdi burada sabahleyi vaktinden nce ezan okumak, kad nlarn edep yerlerini ve erkeklerin a zlarn mhrlemek eklinde grlm tr. Kur'an'da manalarm ekillere brnerek ifade
edildii birok yetler vard r. Mesel:
Lir
...

-*

t-t:A
tft3

-4:r4

: Allah, gkten

bir su indirdi, dereler onunla dolup tat. Sel ste kan kp alp gtrd.
Sslenmek veya faydalanmak iin ate te erittiklerinizde buna benzer bir kpk1 nfitiir Silresi: 6-8.
2 Gaz6I1 Cevahiru'l-lur'8n, s. 32-33.

112

tr."' yetinde ilim su ile; kalbler, vadiler ve kaynaklar ile sap khk kpk
ile temsil edilmitir Cenab Hak, bunun mesel oldu unu, yetin sonunda
ayrca aklamtr: " te Allah byle meseller verir."2 demi tir.
"Insanlar uykudad rlar, ldkleri zaman uyamrlar." hadisinin de bildirdii zere insanlar dnyada uyumaktad rlar. Nasl ryadakilere manalar ekillere brndrlerek gsteriliyorsa dnyada uyuyan. insanlara da hakikatler
byle mesellerle ekillere brndrlerek gsterilir. Dnya sevgisiyle kirlenmi
kalblere melekt s rlar kapaldr3.
Ancak zahir de inkr edilemez. Baz kimseler zahire hi ald r etmiyorlar. Hari, neri, cenneti, cehennemi inkr ediyor, takvay brakyor, haram
yemei, ehvetlere uymay mubah gryor, mal ve mevki sevdasma d yorlar. Bunlar mlk ve melekt lemleri aras ndaki dengeyi gremiyen, basiretten
yoksun, akl ksa itsaulardr. Saptrlar ve sapt rrlar4.
Gazni, llerin dirilmesini, akllar ve ruhlar dirilten ilmin. tesiriyle cehalet ve sapkln gitmesi; Musa'nn asasunn, sihirbazIar n sihirlerini yutmasn ; inkr kabul etmiyen Tanrsal delilleri inkr edenlerin, phelerini iptal etmesi eklinde anhyarak d manay inkr edenlere atmakta ve bu te'villeri yapan
ihvan' Saf'ya Haviyyetu'l-Felsife demektedir. Ona gre zahirle batm bir
arada yrr. Zahiri inkr etmek, a gzle iki lemden yaln z birini grp bunlar arasndaki dengeden habersiz olan. ve bundan dolay da tekini kavramaktan ciz bulunan batmilerin gr leridir. Nasl ki srlar yok saymak da kabukularn yoludur. Zahiri, manadan ay ran havi; matay zahirden ayran
batmidir. ikisini birletiren olgundur..s.
GazaWye gre re'y ile tefsiri yasakhyan haber, Kur'a,n' bile bile bir frkann akide ve gr lerine let etmeyi, yanl olduunu bildii halde kasden
Kur'an' aykr bir manaya ekmeyi yasaklamaktad r. Yoksa sahih niyetle
ken,di istidatn sylemek yasak edilmemi tir. Nitekim ibn Abbas ve Ibn.
Mes'ud gibi nl mefessirler, kendi gr lerini sylemekten geri durmam lardr6.
Gazali, iari tefsiri benimsemekle beraber bunun, felsefi bir nitelik almas .a
raz olmaz: "Zahir tefsiri bilmeden yalnz Arapa bilmekle hemen, bat ni manalar istinbat na alan, kimse ok hatdad r. Kur'an' re'y ile tefsir edenler
1 Ra'd Sresi: 17.
2 Cev5hiru'l-Rmr'n, s. 38-39.
3 Ayn eser, s. 40.
4 Ayn eser, s. 45.
5 Mikrtu'l-Anv5r, s. 47-48.
6 Ihyau `1.71nmi'd-din, I. 269-270, Msr 1307; 377-381,

Msr, 1387/1967.

113

zilmresine girer. Zahir tefsirde nakil ve sema lz mdr. l3unu bilmeden, zahiri
hilkmlere vakf olmadan Kur'an n srlarn bildiini iddia eden kimse, kap dan
ieri girmeden odan n, st k esine oturdu unu syliyen., ya da Trkeyi bilmeden Trklerin szlerini anlad n iddia eden kimse gibidir."'
Baz vaizler, szlerini gzelle tirmek ve dinleyiciyi te vik iin: ((
.31

(-T

zr.
4_;

(;)9_p

J_

: Fir'avn'e git, zira o azd"2

yetin,i okuyup kalp-

lerine i aret ederler. Bu suretle Fir'avn ile nefsin kasdedildi ini ima etmek isterler Bunlar iyi niyetle bunu yap yorlar. Batniler de halk aldatp batnilige
ekmek iin byle tevillere gidiyorlar. Her ikisi de yasakt r. Re'y ile tefsire
girer3.
Bununla beraber Gazali, baz yetlerin tefsirinde byle tevillerde hayli
ileri gitmi , ilvan- Safa'nn. yoluna yaklamtr. Miktu'l-Envar'da baz
yetleri yeni Efltuncu metotla tevilde ok ileri gitmi tir
b. Tefsirinden rnekler:
Taha Sresindeli " ki ayakkahm lkar"4 yetinde iki ayakkab dan mak
sadn, dnya ve hiret oldu unu anlar ki bu yet ba tan beri tasavvufta buanlama ekilmi tirs. Yine bu surede Hz. Musa'n n ate grmesinden bahseden
yetlerdeki Kabes, Cezve kelimelerini, grmeyip taklideden kimsenin haline
i aret sayar6. Kalem, Levh ve Rakk- Menur'u da yle aklar:
"Biz bir defa Tan.rhk huzuruna ykselerek deriz ki o huzurda kendisi vas tasiyle mufassal ilimlerin, alc cevherlere izildi i let varsa bunun, misali kalemdir. O alc cevherler aras nda ilimlerin, kendisine izildi i bir ey varsa bunun
misali levh, kitap, ar-rakku'l-men urdur. limleri yazan lete hkmedenin,
misali yed(el)dir. E er bu mertebede yed'i, levh'i, kalem'i iine alan bir sistem
varsa bunun misali surettir."7.
Lfzi tefsire gre s rat kldan ince, kltan keskindir ve cennet ile cehennemi
ayran. snurdr. Said (mutlu) olanlar bunu y ldrm gibi geip cennete girecekler, akiler ise bunun, zerinde duram yarak daha ilk ad mda kayp cehen.neme
deceklerdir. Gazali bu hususta diyor ki: "S rat gerektir ama onun k l gibi
in,ce olduunu sanmak do ru de ildir. O kldan da incedir. Daha do rusu onun.
1 Aym eser I. 370, Msr, 1387/1967.
2 Taha Sresi: 34.
3 Ihyr, I. 379-80.
4 Bkz. Prof. Dr. Ibrahim Agah ubuku, Gazzali ve phecilik, s. 78, Ankara, 1964.
5 Taha Sresi: 12.
6 Mikatu'l-Anvar, s. Ate Tercemesi, s. 49, Istanbul, 1966.
7 Mikatu'l-Anvar, S. Ate Tercemesi, s. 45-46

114

incelii ile khn in,celii, ya da bilen: keskinlii arasnda hi bir balant yoktur,
Nasl ki gnele glgeyi ay ran. ve ne glgeden ne de gne ten saylmyan. hen.desi (geometrik) izginin inceli i ile khn icelii arasnda bir mnasebet yoktur. Zira khn bir boyutu vardr. Oysa bu izginin hibir boyutu yoktur.
Srat da byledir. te Yce Tanr 'nn "Bize srat- mstakimi gster"i yetiyle
aklad srat, bu srattr. Bu s rat, birbirine z d olan. huylar birbirinden
ayran. izgidir. Bunun iin, Canab Allah, Fatiha'da byle du edilmesini
retmi tir. Selm zerine olsun, Mustafa iin. de :
A

J,

,0

: Sen elbette strat- mstctIcimi gsterirsin."2

demitir. Allah'n Resul de insan helkten kurtaran. bir orta izgidir.Ate te pullanm bir demir halka d nelim. Bunun, iine bir karn,ca dm olsa, tabii, ss dan kaacakt r. Bu karncann tam merkez
noktasmda durmas lzmdr. nk merkez, yakc evreden en uzakta
bulunan. noktad r. Bu noktan n boyutu yoktur. Bu noktada dur nak,
insan giiciin,n d ndadr nsamn ahlki selmetini korumas iin tam ortada durmas , hibir tarafa e ilmemesi lzmdr. Geri bu, ancak meleklerin. yapabilecei bir eydir. Insan., taraflara e ilmeden yapamaz ama gaye hibir
yana meyletmeden tam ortada durma a almaktr Bundan dolay srat,
kildan ince diye nitelendirilmi tir. Bu dnyada Allah' n,: " te doru yolum
budur, ona uyun"3. yetiyle beyan etti i bu srat zerinde durabilen m'min,
hiretteki s rattan gemee alr. Onda hibir tarafa e ilmeden dimdik durabilir. Onun iindir ki hadiste: "M'min, s rat zerinden yldrm gibi geer" dertmitir4.
Gazli, hiretteki s rat olduu gibi kabul eder. Burada a kland srat,
dnyada dinin emirlerinin te kil ettii doru yoldur. Gazali efaat konusunda
da byle bir tefsir ileri srm tr: "Peygamberlerin ve velilerin efaatlerine
gelince: efaat, Tanrsal raertebeden peygamborlik cevheri e vuran bir n,urdur. Oradan. da sevgi ile ve snnete sar lmakla, ok zikirle ve Allah'n Elisine
ok salvat getirmekle peygamberlik cevherine yakla an teki cevherlere akseder. Bu, tpk suya vuran gne nn, suya vurduktan sonra kar daki duvarn hepsine de il de belirli bir yerine yans masma benzer. Duvar n, hepsine
deil de belirli bir yerine yans masnn sebebi, su ile o yer aras nda bulunan
mnasebettir.Duvarn. dier paralar n da bu mnasebet yoktur. Buradan, suya
1 Fatiha Sresi: 6.
2 Sra Sresi: 50.
3 En'am Sresi: 153.
4 Buhri, Tevhid, 24; Mslim, I n, 302, 329; Tafslru Sura XIX/5;
ljanbel, III. 17, 25, VI. 11; al-Mannu'l-Kebir, s. 38, Msr, 1303.

RilF4 89;

115

vuran n. yerine bir izgi ekilse, bu izgi ile arz aras ndaki a, su ile gne arasndaki izginin te kil ettii aya eittir. Bu zellik, duvarm hepsinde de il,
sadece bir yerinde olur.
Maddi mnasebetler nas l yansmaa sebeboluyorsa, manevi mnasebetler
de byle manevi cevherler(ruhlar) aras nda yansrnaya sebebolur. Tevhidin
kaplad kimsenin, Tannsal mertebesi ile miin.asebeti ok kuvvetlen.mi tir. On.a nur vas tasz gelir. Ama vandaniyetle m rasebeti snnetlere yap mak,
Resule uymak suretiyle dolayh olarak kuvvet bulanlarm, nuru almak iin t pk
duvar gibi vas taya ihtiyalar vardr. Gline e kar durmyan duvar, n
gnee kar duran. sudan ahr."1
Gazli bu izahur , Nur Suresin.deki "Ate demese de ya hemen hemen
k verir"2 yetinde de yapar. Ayetin bu k smr, nurunu peygamber vas tas
olmadan dorudan doruya Allah'tan alma derecesine ykselmi olan velilere
i aret saym tr: "nk veliler aras nda az daha peygamberlerin yard mna
muhtacolmadan. nuru parlayan. kimseler vard r."3
Gazli'ye gre baz yetler dierlerinden st rdr. Bu husus, hadislerle
de sabittir. "Tebbet yed" ile yetu'l-kursi veya ihls Suresi bir tutulamaz.
Nasl ki Hz. Peygamber (s.a.v.): "Yasin Kur'an'n kalbidir. Kulhuvallahu ahad

ise Kur'an'tn te birine denktir" demi tir4.


Gazli, Fatiha'nm, e . faziletli sure oldu un.0 syler ve bu strl izah
iin Fatiha'rm tefsirin.i yapar. Der'ki: "Bu sure, kitab n fatihas ve cennetin
anahtarchr. nk cennetin sekiz kap s vardr. Iyice bil ki bu manalardan her
biri cennet kap larmdan birinin anahtar dr. Haberler bun.0 gsteriyor. ayet
buna inarmyorsan zahir cenneti b rak da mana em-metine bak. Bil ki Fatiha'nn her manas, ma'rifet(bilgi) cennetlerin.den birini aar. Za rnetme ki rifin
ruhu, ma'rifet cenretlerinde; zahir cennete girip kar n. ve ehvet doyuran.
kimseden daha az zevk ahr! ma'rifet cennetlerinde zahir cennettekinden
daha sevinlidir. teki cenneti hat rn.a bile getirmez. nk o, ma'rifet cennetinde gn ve yerin. melekirtuna bakmay , kendisini yaratan n cellini
grmeyi; evlenme, yeme, ime gibi zevklerde . daha ok ister. Nas l istemesin
ki bu zevk ile o, meleklere ortak olmaktad r. nk meleklerin de yeme ime
1 al-Madnnu'l-Keblr, s. 28.
2 Nur Sresi: 35.
3 Mislditu'l-AnvIr, s. 57.
4
jr.,2
t.:J;

jj

hadisin garip oldugmu sylyor. Ti;j1 ti; (34,j j.1

Sevbu'l-E.ur'n, 10; Tirmili bu,j; "hadisi mtevatirdir:

Vitr 18; Tirmi" evbu'l-E.ur'


Buhri, Fad.'il, 13; Mslim, Musffirin, 259, 261; Eb
n, 10; Nesg'l, ftitah, 69; Mee, Edeb 52; Drimi, Fad'ilu'l-Eur'n 21, 22, 24; Muvatta',
Rur'gn, 17; !bn I.lanbel, II. 429, III, 23, 35, 43, IV. 122, VI. 404.

116

ve evlenme ile ilgileri yoktur. Maddi zevkleri hayvanlar, insanlardan daha


ok duyarlar. imdi hayvanlara ortak olmak, meleklere ortak olmakla bir
olur mu? 'Arife marif cennetinin kap lar ald m o orada durur ve asla
billh (saflar) cennetine iltifat etmez. Zira ce net ehlinin o u blh (saf insanlardr )."
ihls suresinin, reden Kur'an' n te birine denk oldu unu yle izah ediyor: "Kur'an- Kerim'de bilgi vard r: Allah bilgisi, hiret bilgisi, suat- mstakim bilgisi. I te ihls bu bilgiden birini, yani ma'rifetullahl, Allah' n tevhid ve takdisini iine ahr. Bundan. dolay Kur'ann, te birine denktir."2.
Goldziher, Gazlrnin slubun.da eli ki bulunduunu, baz yerlerde i ari
tefsire gitti i halde baz kitaplarmda buru inkr etti ini syler'. Gerekten
Ihya'da baz kimselerin hirete dair s rat, mizan gibi eyleri tevil
halbuki bunlarn te'vilin.e dair bir rivayet bunlar zahir manada
anlamak gerekti ini syler4 Oysa yukar da grdmz gibi srat te'vil
etmi tir. Ancak kan.atimize gre bunu eli ki kabul etmek de do ru deildir. O, hirete dair eylerin ve Kur'ar'm tmnn zahir manasm her eyden
n.ce kabul ediyor. Btn mutasavv fiar da zahiri kabul ederler. Zahiri kabul
ettikten sonra Kur'an'da hiretteki s rattan ayr olarak do ru yol anlamna
gelen. srat byle bir izaha tabi tutuyor. Bu, hiretteki suat n inkr anlamna
gelmez. Allah kyamet gn,, bacain.dan biraz aar. In.anm her erkek ve
kadn secde eder" hadrsi hakk nda bile te'vilden kanm : "Hadisi tevil etmekten korktum, bunu inkr edenlerden de yz evirdim " demi tir6 Onca zahir esastr, bu ilim rasih bilginler iin caizdir. Bununla daha yksek anlay lara gidilir. Herkes kalbinin. temizli i ve dncesini!), derecesi nisbetinde
sularna erer. Cevahiru'l-Kur'an.'da Gazli, herkese amad grlerini
bir eserine dercetti ini, bu kitab ele geirenlerin. onu herkese gstermekten
sakn,malarm, ancak yeti kin kimselere vermelerini tenbih etmi tir6. Gazali'nin. grlerini blme ayrmak mmkndr:
1 Herkesin, i tirak etti i ve benimsedii grler, 2 Soran.lara ve cevap bekliyenlere mahsus grler, 3 Kendine has ve yaln z zel kiilere aa1 Cevhiru'llr'a, s. 54-55 Bubrri'de hadis syledir:

4.1 ci

.;51)) (Bed'u'l-lallF, 8). Bu hususta insanm uhrevl hayat konusunda daha


ok bilgi verilecektir.
2 Aym eser, s. 59.
3 Goldziher, MaLhibu't-Tafsir, s. 223.
4 Ibygt, I. 155-156.
5 Mai'hibu't-Tafsir, s. 223; Hadis iin bkz. Bubri, Tafsiru Sura LXVIII /2; Tevbid, 24;
Muslim, Imn 302; Driml, RiklF 83; 1bn Hanbel III. 17.
6 Cavhiru'l-I r'n, s. 25; Prof. Ib. Agh ubuku, Gazzall ve Siiphecilik. s. 79.

117

bildii grler. Bu nc kategorideki gr ler, mutasavvflara gre s rdr. Bunlar herkese amak, s rr if a etmektir. S rr if a etmek de kfrdr.
te Gazali'nin baz eserlerinde rastlanan. ileri derecedeki teviller, herkese arnaktan. kaurd zel gr leri cmlesinden say lmaldr.
c. Gazlrye atfedilen tefsir:
Merhum mer Nasuhi
Gazlrn.in krk cz tutan. Yakutu't-Ta'
bir
tefsir
yazm

vil adnda
olduunu, bu tefsiri ok arad n,l, nihayet Eyyub
Sultan'da Hasan Pa a Ktphantsinde 54 numarada bu tefsirin bir cildini bulduunu, tefsirin ship itibariyle de Gazlrye aidoldu unun anlaldn sylyor2.
Bu eseri, Sleymaniye Hasan Pa a ksm, 57 numarada bulduk. Bu eser,
Mlk Suresinden. Nas suresinin sonurran kadar olan. bir tefsirdir. Zahir ve bat l
manay toplamtr. Fakat bu tefsirin Gazlrye aidoldu u ok phelidir. Geri kitabn birinci varaknda "Tafsirul-Gazli bi Yakfitatrt-Ta'vil, Tarihu Te'
lif 811" diye yaz ldr. Tabii bu, Gazlrnin olsa te'lif tarihi olamaz. stinsah tarihi olabilir. Ama sonunda mstensih ismini ve istinsah tarihini vermi tir:K vamu'd-din. ibl Sleyman... fi hiri ahril-mubarak afar trit sana ihd a ara ve
samaniamiah.
Slemi tesiri a ka grlen bu eser, zhdi bir tefsirdir ve kanatimize gre Gazali'nin shbunu tamaz. Sonra K `bu'l-Alb r'dan ve dier kimselerden
ash esas olmayan. hurafelerin nakledilmi olmas da bu kitab n Gazlrye aid
olmadn gsterir. Mesel Nun Suresin.in ba rda Nun'un, Yahmuk oldu unu,
Allah dnyay yaratt zaman altna bir melek gnderdi ini, yedi arz zerinde tayan bu melein bir eli douda bir eli bat da ellerini ap kapayarak yediarz aynen iinde tuttu unu, bu melein ayaklar n koymas iin krk boynuzu
ve krk baca olan. bir kz gnderildi ini, kzn boynuzlarmn, arzn derinlikleri dna ta tnu, her gn, bir nefes ahp veren bu kzn nefes al rken.
denizi ektiii, verdii zaman. denizi b raktm, bylece med ve cezir olaym n
meydara kzn. ayaklar nn da bir ye il kaya zerinde oldu unu;
kayarun durmas iin. Allah'n Nun denen mele i yaratp kayay onun zerine
yerle tirdiini yazar ki srat , mizam te'vil eden. Gazlrnin byle miyane
grleri hem de hi dokun.madan kabul etmesi mmkn de ildir. Kald ki
Gazali, Tahafutu'l-Falsifa'sinde ve di er eserlerinde dn.yan n yuvarlak olduunu, bolukta dndn, nurunu gne ten aldn sylemektedir. Ayrca bunun 'iki kere iki drt gibi itiraz edilemiyecek bir gerek oldu unu ifade etmek1 Prof. Muhammed Tavit at-Tanel, Gaztrye gre Kur'an' n Tefsiri, Ilhiyat Fakltesi
Dergisi, e. IV, s. 13, say 1957; Prof. b. Agh ubuku, anlan eser, s. 79.
2 Bkz. Byk Tefsir Tarihi, e. 4, s. 279-280.

118

tedir'. Zaten Gazali zaman nda dnyan n kz zerinde durdu una dair bir
inan mslmanlar aras nda yerlemi de ildi. Bu rivayet, mslmanlar n
Yahudi ve h rstiyanlarla kayramas sonunda mslmanlar aras na girmitir. Yani bu rivayet, 8-9 n.cu hicri asr n inan karakterini ta r. O zaman yazlm tefsirlerde byle eylere rastlan r. 1-1zin tefsiri gibi. Demek bu da dokuzureu asrn mahsul olan bir tefsirdir. Kitab n. sonundaki ifade, mellifin kendi ifadesi de olabilir:

ujy. r5U1_, 8.,1,42.11

4:;-*

JP 5"?-1 Ato' AJ

,111

:2. Zaten

kitabn, birinci varakrda Tarihu Te'lif: 815 ifadesi de belki gerekten istinsah tarihi de il, te'lif tarihidir. Ayr ca bir yerde mellif Hanefi mezhebine "Bizim mezhebimiz" der ki Gazali afiidir. Bu ifade, eserin Gazalrye
aid olmadn aka gsterir.
Bu tefsirde tevhid, drt mertebeye ayr lr. Son mertebe, tn varh bir
gren, vandet-i uhud mertebesidir:
"Birinci mertebe, kalhden de il, dil ile Lilhe illllah diyen mnafkn
mertebesidir. Dil ile syleyip kalp ile tasdik eden mslman n mertebesi, tevhidin mertedbesidir. -nc mertebe, btn, e yarun, tek varl ktan ktn grme mertebesidir. Drdn,c mertebe ise tek varl ktan bakasn, grmiyen, sddiklerin mertebesidir. Buna Fen mertebesi denir.
"Birinci mertebedeki muvahhid yaln z diliyle tevhid edendir.Bu tevhid, in.
san kltan, mzraktan. korur. Ikinci mertebe hiret azab rdan korur. nc
mertebedeki tevhid edene gerekler a lr. Drdnc mertebedeki ise bir tek
varlk grr. Birinci mertebe cevizin st kabu u, ikincisi alt kabuu, ncs z, drdncs zden kar yadr. Cevizi"), d kabuunun hi yarar
yoktur. Ye il olan bu kabuk ac dr, kabuu ise odun olarak kullan lr, z
korur fakat ze nisbetle bir de eri yoktur. te s rf itikad da ke if ve m ahede karsnda byledir. z de kabu a nisbetle ok deerli ise de ya a nisbetle
deeri azdr. Asl deer ya dadr. te asl deer drdrc tevhid mertebesindedir.".3
1 "Ay tutulmas , Arzn, Ay ile Gne arasna girmesinden ileri gelir. nk ay, n
gne ten alr. Arz, kredir. Gk, her taraftan onu ku atmrr. E er Arz n glgesine derse
Gnein' n alamaz. Gne tutulmas da ayn, Gnee bakanla Gne arasna girmesinden
ibarettir. Bunlar geometrik ve aritmetik delillerle sabit olan eylerdir. Dine aykr diyerek bunlar inkra kalk an kimse, bunlara de il, dine phe sokar." (Tahafutu'l-Felsife, s. 4, M sr,
1303).
2 Ylpitatu't-Ta'vil, varak 215 b.
3 Ykftatu'l-Ta'vil, s. 55b.-56a.

119

Tevhidi bu ekilde mertebelere ay rmak, Gaznin tasnifi deildir. nce


Cneyd'de buna ben.zer bir tasnif grlm , daha sonra ibn Arabi bunu geli tirmitir. Eserin yazar , Ibru'l-Arabi felsefesinin. etkisirdedir.
Yazar, drdnc mertebe tevhidinin s rlarn amak caiz de ildir. ancak
biraz aklamak gerekirse yle denir diyerek izaha ba lyor:
"Allah'tan. ba ka fail olmadn , yaratma, r zk verme, ya atma, ldrme
zengin. ve fakir yapma hep Allah' n elindedir. Bun.0 grnce O'ndan. ba kasn.a bakmazs n., O'ndan korkar, O'ndan umarsm. Zira yaln. z fail O'dur. O'n.dar bakas deildir. Kin.atta bir zerre bile mstakil bir kuvvete sahip de ildir. Bu mkaefe kaps sana ald m meseleyi anlam olursun. Seni bu makamdan dn.dren eytandr. Hayvanlara, cans zlara bakyor, ii onlara bahyorsur , Ekini)]. kmasn yamura nisbet ediyorsun. Ya murun yamasn
buluta, rzgra dayand ryorsun. Bu, tevhid hakikatlerine ayk rdr. Ama rzgrn. hava olduunu, havann da kendi ba ma hareket edemeyip bir muharrik
tarafndan harekete getirildi ini,on.0 harekete getirenin de ba ka biri tarafndan
harekete getirildi ini,Gnein, Ayn., yldzlarn, bulutun ve btn hayvan. ve
canszlarn. Allah'n kudret elinde bulundu unu dnrsen. sonun.da Allah'tan
baka fail olmad n anlarsn.... Biz sana nc tevhid denizinden baz damlalar sunduk. Btn bunlar, Lilhe illllah sznn. alt nda mevcuttur."1.
Grlyor ki bu ifade tarz ve fikir silsilesi Gazali iislubun.dan ok d ktr. Onun. gr ve izah tarz nn ok alt nda kalr.
6 Raidu'd-din Ebu'l-Fayl ibr Ebi Sacid Ahmed ibn Muhammed alMeybudi:
nemli bir tefsirin yazar dr. ahsi hakknda bir bilgiye rastlayamad m.
Kefu'z-Zun.un'da sadece Ka fu'l-Asrar adl tefsirin, Raidu'd-din Ebu'l-Fayd
Ahmed Ibn Ebi Said al-Maybudi'ye aidolduu yazldr2.Brockelmann. da sadece yazarn ismiyle tefsirin ad n ve bir de bulunduu Kh Ali Ktiiphanesini
zikreder3. Tefsiri ne reden Ali Asgar ikmet de maalesef yazar n hayat hakknda bir bilgi vermemitir.
a. Tefsiri ve metodu:
Kafu'l-Asrr va Udadtu'l-Abrr adh tefsiri, Farsa yaz lm on cild tutan bir eserdir. Bu tefsirin, M. C. A. Storey, Sa`du'd-din Taftzni'ye atfetmi tir4. Ktip elebi de ayn sayfada Ka fu'l-Asrar' Raidu'd-din Maybudi'ye,
Kafu'l-Asrar ve cUddatu'l-Abrr' Taftzni'ye nisbet eder. 'Halbuki ikisi
1 Varak, 56b-57b.
2 Bkz. II. 1487.
3 GAL, S. II. 986.
4 Bkz. Persian Literature, Section I, No. 12, s. 7. London, 1927.

120

ayn eydir ve Meybudrye aittir. Ali Asgar bur u re retlmelde ilme byk hizmet etmitir. 1331 de neredilen bu eser, 10 cilttir. 520 (1126) da yaz lmtr.
Mfessir, mukaddimede Hace Abdullah Ansarrnin tefsirini geni letmekle
bu eseri meydana getirdi ini syler: "Asrnn teki, zamannn esiz bilgini
Seyhu'l- slm Abu Ismacll 'Abdullah /bn Muhammed Ihn al-An ri
(Allah ruhunu kutlu etsin) nin Kur'an. tefrisirini okudum. Onu lfzen ve manen. son derece mu'ciz buldum. Ancak gayet veciz sylemi , ihtihsar yolunu
tutmutur. Re ada ulamak istiyen rencinin. gayesine deva, ibret alacak dnriin gsne ifa veremiyecek kadar k sadr. Istedim ki o kitapta sz kanadnu aaym; on.0 geni letmek iin lisan dizginini salay m; tefsir hakikatlerini ve va'z inceliklerini tophyay m ve bu fenle ura an kimsenin i ini kolaylatray m. Buna kuvvetle karar verdim ve bu i e 520 ylmda baladm. Kitaba da Ka fu'l-Asrar ve Uddatul-Abrar ad n verdim."1
Yazarn, Ansarrnin eserini temel ald n sylemesi, kitab n, Ansarrye
mal edilmesine sebebolmu tur. Ansari 'nin as l tefsiri mevcut de ildir. Bu eserde An.sarrnin tefsirlerine her yette rastlan r. Ama eser, Ansarinin eseri de ildir.
Bu tefsir, kiraet ihtilflar na, yetlerin. nzul sebeplerine, fkli hkndere
temas ettii gibi tasavvuf yolun.daki irfani i ari tefsirlere de temas etmektedir. Zahide batn toplamtr. Yer yer Ansrrnin szleriyle tefsir, tevil, fkh, hadis, siyer, edebiyat, sarf nahiv i tikak hahisleri; sufi szleri, ahliki
tler ve seme iirleri Seni, Gaznevi ve di er airlerin iirleriyle
ssl ok kymetli bir hazinedir. 1948 de akdedilen mste rilder kongresine
Ali Asgar'n bu tefsir hakknda gn.derdii bir etd, mteriklerin. dikkatini
ekmi ve 1950 de bu etd Journal Asiatic Paris'te ne redilmi tir2.
Kitabn yarm sayfalk nszn Arapa yazar mfessir, dibaceden sonra btn tefsiri Farsa yazm tr. Kendisi metodunu yle aklyor:
"Bu kitapta usulmz udur: Her Kur'an yeti iin meclisler dzenledik.
Her mecliste trl sz syledik: nce gayet k. sa olarak a k bir Farsa ile
yetin manasn verdik. Sonra yeti tefsir ettik, e itli manalarnu, me hur kretlerini, rzul sebebini, hkmlerini, yetle ilgili bulunan hadisleri, nadireleri, vcuh ve nezairi ve benzeri eyleri zikrettik. Daha sonra da yetlerin remizlerini, sufilerin i aretlerini, vaizlerin dercettik. imdi Allah'm
tevfiki ve yard miyle bu denize dahyoruz.".3
1 Rashlu'd-din al-Maybudi, Kasful-Asrar, I. 1.
2 cAll Asgar Hikmet, Kasfu'l-Asrrr'm nsz, I. 9.
3 Kasful-Asrr, I, 1. Tahran, 1331.

121

Kendisinin de ifade etti i gibi mellif, n.ce soyut manay vermi , sonra
zahiren yetin tefsirini yapm , en sonunda da i ari tefsire gemi tir. Zikrethadisleri Arapa metniyle al r. Farsa tercemelerini de yapar. Terceme etmedii hadisler de vard r.
Dier sufi tefsirlerinde oldu u gibi bu tefsirde de harflerden manalar, i aretler karlr. rnein: "Besmele yeti ondokuz harftir:

rc5c,J ,..)1 .c.)

j c.)

Cehennem zebanileri de

r
-

zerinde ondokuz vard r."' yetinin sarahatiyle or dokudur. Demek ki kim


ihls ile besmeleyi ekip lemlerin Rabbine yalvarsa her harf kar lnda bir
zebani ondan elini eker ve onu cehenmden kurtar r."2
Bu tefsirde de tasavvufi bak mdan ana fikir nefsin arzular n , egoyu ldrp Allah'ta fenaya ermektir. "Nefislerinizi ldrihrilz"3 yetinde Meybudi
yukarda kaydetti imiz slemi ve Ku eyrrnin gr lerini tekrar eder, bu yetten mcahede khciyle n.efsin, arzular n ldrmek gerekti ini, nefsin arzularn ldrmenin, nefsi klla ldrmekten, ok daha zor oldu uru anlar4
Meybudi, kaza ve kader hususunda teki sufiler gibi cebir taraftar dr.
Her eyin ezelde geti ine inanmaktad r. eytan, Allah'n istemedi i iin bu
hale dmtr. Yoksa Allah isteseydi eytan, _Adem'e binlerce secde ederdi.
Allah iradesinde serbesttir. Istemedi ini istemez."
"Sehl bn Abdillah der ki: Bir gn. eytan grdm, dedim ki:
Senden Allah'a s nrm. Dedi ki:
Ey Sehl e er ser), benden Allah'a s nyorsan ben de Allah'tan Allah'a
snurm. Ey Sehl, eer sen eytann elinden aman diyorsan ben de Rahman' n
elinden. aman diyorum!
Ey- Iblis, .A.dem'e niin. secde etmedin ?
Ey Sehl, beni brak, bo lfla oyalama. E er sen Allah'n huzuruna bir
gn yol bulur da karsan de ki: O biareyi istemiyorsun zaten., daha r e
diye bahane buluyorsur ? Ey Sehl ben. o zaman. Adem'in topra banda idim,
ona bin kere secde ettim ve onun veudu topra n yzme srdm. Ama
sonun.da u sz i ittim: Bo una yorulma, biz seni istemiyoruz."5
1 Mddessir Sresi: 30.
2 Kasfu'l-Asrr, I. 9.
3 Bakara Suresi: 54.
4 Kasfu'l-Asffir, I. 197.
5 Aym eser, I. 161.

122

b. Tefsirinden bir rnek:


Kaful-Asrr'dan, rnek olarak sra ve Mi`rac zerindeki tefsirinin zet
bir evirisini vermek istiyoruz. Sunaca mz rnek, be inci cildin 478-504
nc sayfalar arasudadr.
Birinci Nevbet:

:),?-.)51

Esirgiyen, bahyan Allah' n adiyle.

:Pakhk, kusursuzluk, iyilik o zata lyiktir-

(l
ki gecelteyin o

(:),,,

kendi kulunu yriitt. (t<.

mescidinden byk bir huzur ve rahatl k iinde yrtt.

L.1))

U5 .)b

Beyt-i Mukaddes'e Mescid-i Ak Vya

evresini bereketli k ldk, mbarek yapt k.

Mekke

4!7,.:1

O mescit ki
Ta ki ona

;! c.:,~ji jA5 4:1 )) O yle Tanr _

aybden eyetlerimizi gsterelim.


dr ki iitici ve grcdr.
kinci Nevbet:

Btn mfessirler, Beni israil Suresinin tamamen Mekki oldu u grndedirler. Yaln z Katade, bu surede yedi yetin Medeni oldu unu sylemi tir.

bt,S"

,j1.3 yetinden itibaren sekizinci yetin sonuna kadar.

Bu sekiz yetten, sonraki

yeti, Mekke ile

4}.4_

Medine arasnda nazil olmu tur. Btn sureden iki yet neshedilmi tir. Biri

t,) '`)/I
kadar. irk

Ls,:z; den ((

\d,.. :)1 L:J.) Ya


-

du etmek neshedilmi ve yet genel manas zerinde

kalmtr. kincisi de

,Ip

LSW, tA

yetidir ki kh yet-

leriyle neshedilmi tir. Kfelilerin hesab n.a gre bu surede yz on bir yet,
bin beyz otuz kelime ve alt bin yz altm harf vardr.
Daha sonra Meybudi, yetin kelimelerini tefsir eder. Meeseid-i Haram' n.,
btn Mekke ehri veya Kbe oldu u zerin,deki ihtilfa de inir. Mescidi
Aksa'nni, Kuds'teki Sleyman Meseidi oldu unu, Sleyman bunu yaptrrken einlerin ve ifritlerin, meseidin yap mnda al tklarn, bu mescidin harika
bir mescid olduunu, burada bulunan ye il renkli duvar n, mucizeyi parlaklndan dolay iyi huylu kimse bakt zaman parlak yznn yank sm , kt huylu kimse bakt zaman yznn siyahl nu gsterdi ini, bu yzden birok

123

kt huylularn, giinahlarmdan dnp teybe ettiklerini syler. Sonra buray


Buhtunnas r istil edip cevherlerini ya malamtr. Hz. mer zamannda bugnk ekliyle onarlmtr

1:5-jb c5:01 yetinin izahnda evresinde peygamberlerin kabir'erinin bulunmas , vahye sahne yerler olmas , bidlerin mabedi, salihlerin yuvas olmas dolaysiyle evresinin mbarek oldu unu syler.
Mi'racn gerei ne idi? Sorusuna kar lk der ki: "Tanr Resul, din dmanlar dnyada rahat ve nimet ierisirde, m'minleri bel ve iddet ierisinde gryor, zaman, zaman zlyordu. Memlerin onu gklere karp
melekfitunu gezdirmek suretiyle iki toplumun sonuru ona gsterdi. Hz. Peygamber, m'min.lerin gidece i cenneti, kfirlerin ekece i azab grnce o nimet
yamnda bu belann. ve o azap yan nda dnyadaki bu nimetin hi oldu unu
anlayp teselli buldu. Sonra imdiye kadar Resul Aleyhisselm, o lemleri sadece duyuyordu, fakat grmemi ti. Oysa iitmek, grmenin yerini tutamaz. te
Hz. Peygamber, cennet nimetlerini grmekle art k bundan. byle "i ittim"
demiyecek, "grdm" diyecekti. Grmek, i itmekten daha kuvvetli bir delildi.
Yce Allah bu Mi'rac ile Mustafa'nu eref ve izzetin.i, on.0 re derece sevdi 'ini
insanlara gstermek istemi ti. Padi ah'a= detidir, klelerindeu birini sevdiler mi ona saraylarm n. hazinelerini gsterirler. te Mustafa'ya da fena
saraynn hazinesini gsterdiler. Mustafa fena saray nn hazinelerini grnce
onu beka alemine de gtrdler, beka aleminin hazinelerini gsterdiler. Hem
rahmet saray n, hem azap saray n ; hem kerem ve adalet hazinesini, hem r za
ve gazap haziuesini gsterdiler. Bu s rlar ve hazineleri gsteri , onu sevme e,
ona gyen verme e delil idi. Zira Muhabbet peki meden esrar sylemezler.
Resul'u, n.ce Beyt-i Mukaddes'e gtrlp oradan gklere karldn
syliyen Meybudi'ye gre Mi'racm uykuda oldu unu syliyenler sahib hadislere ve ehl-i snnetin hilafna hareket etmektedirler. Do rusu udur ki
Mustafa Aleyhisselm, uyan k ve akl banda iken kendisine mbarek bir
ahs gelmi , geceleyin onu alp Mescid-i Haram'dan,Mescid-i Aksa'ya,oradan
da dnya semasma (en yakn semaya), oradan, Sidre-i miinteha'ya oradan da
yce Rabbin

Lt;

iki yay aras kadar belki

daha yakn oldu." dedii yere kadar gtrm tr. Eer Mi'rac, uykuda olsayd
bunda mu'cize olmazd.Ve bunu kabul etmeleri iin. inkarc lara delil getirme e
lzum kalmazd. Kafirler de bun.0 inkar etmezlerdi. Zira uykuda herkes buna
benzer eyler grebilir. Mi'rac n uyank iken. olduuna dier bir delil de Allah'n bu mu'cizeyi vmesidir: "O ki kulunu geceleyin Mekke'den Beyt-i Mukaddes'e gtrd" demesidir. ayet bu gtrme olaann stnde, yalnz Resule z bir olay olmasayd bunu methetmenin manas kalmazd.

124

Meybudi daha sonra tafsilta ba lar: Hicretten bir y l nce Rebilevvel


aynn onnc gn olan Pazartesi gecesi veya di er bir rivayete gre hicretten onsekiz ay nce Ramazan.'m ondokuzuncu gn Mi'rac olay oldu:
Cebrail geldi, Hz. Peygamber'i uyand rd. Zemzem kuyusunun yan na
gtrp karnn,1 yardr,y kad,imar ve hikmet dolu bir te tten Resuln karnna
doldurup karnn tekrar eski haline koydu. Oradan Resul' al p,yzli insan yz,
kula fil kula, yelesi at yelesi, aya katr aya, kuyruu kz kuyru u,
gzleri Zhre yldz, srt krmz yakuttan, karn yeil zmrtten, g s Mervarid'de, st beyaz bir ata bindirdi. Yolda birok mu'cizeler gren Hz. Resul'
Kuds'e getirdi. Kuds'te kendisini melekler kar ladlar. Kendisinin ilk efaati ve son peygamber oldu unu, harin kendisiyle ba layaca ml sylediler. Orada peygamberlerin ruhlar da toplarmitr. Hz. Peygamber onlara iki rek'at
namaz kldrd. Peygamberlerin her biri bir trl Allah'a hamd' sen ettiler.
Cebrail, Resul'n elinden, tutup bir kayaya kard, gkten uzanan ssl
bir merdivenle, dnya semasma ktlar. Resul, dnya semasda dudaklar katr duda gibi insanlar grd. Biri bunlarm ba ucunda durmu, ateten
bir dehre ile dudaklar n kesiyor ve ate ten bir ta azlarna sokuyor, bu ta
altlarmdan, kyordu. Bunlar n, dnyada zulmle yetimlerin mallar n yiyen
kimseler olduunu rendi.
Birtakm insanlar da vard ki melekler bunlar n da etlerini kopar p koparp kendilerine yediriyorlard . Bunlar da grybet edenler ve dedikodu yapan.lard .
yle insanlar da vard ki bunlarn nlerine trl yemeklerle bezenmi bir
sofra getiriyorlar, soframn stnde gayet nefis, ho kokulu et var, sofra d nda
da murdar etler var. Bu adamlar sofradaki gzel eti b rakyorlar da murdar etin
stne p onu yiyorlard . Bunlar da zina yapanlardr.
Riba yiyenlerin karmlan evler kadar iiyor, insanlar arasmda sz gtrp getirenlerin dilleri ate ten. dehrelerle kesiliyor, bunu inkra kalki anlarn
dudaklar kskala tutulup koparrhyordu.
Buradan ikinci kat g e ktlar. Yahya ve sa ile karlatirdar. Hz. Peygamber, nc gkte Yusuf'u, drdnc gkte dris'i, beinci gkte Harun'u
altnc gkte Musa'y grd. Oradan yedinci g e ktlar. Yedinci gkte ayak
basacak tek yer yoktu. Her taraf melek dolu idi. Meleklerin her biri bir e it
tesbih ve tehlil ile me guld. Burada Hz. brahim'i grd. Keza burada Beyt-i
Ma`mur'u, lm Mele ini grd. lm mele i ona mmetini iyi grdne dair
mjde verdi. Resul de sevindi, hamdetti.
Yedinci gkten Sidretul-Mnteh'ya vard lar. Burada byk bir a a vard. Bu aacn kknden drt su kyordu. Ikisi zahir, ikisi bat l suyu idi.

125

Aacn, stnde de byk bir nur parhyordu. Byk, altun bir pervane ve say sz melekler. Izzet dergah' perdelerinden birine geldiler. Cebrail perdeyi kaldrd ve dedi ki: "Ben cebrailim, yan mda Muhammed var." Perde iinden
bir feri teh Allahilekber dedi, elini perdenin iinden kard, Resul' perdenin. iine ald , Cebrail d arda kald . Hz. Peygamber, Cebrail'e niin d arda
s51

kaldn sordu. Cebrail:

.9 ,

: Bizim her

(1,2,4 ki

birimizin belirli bir yeri vardr.", buras benim belirtilmi makammdr.


Yaratlmlarn ilminin son bulduu yerdir. Yaratklarm ilmi buraya kadar ulaamaz. Ula rsa geri dnemez." dedi.
O feri teh, gz ap yumuncaya kadar bir zamanda Hz. Peygamber'i
dier bir perdeye gtrd. ki perde aras nda beyz ylhk mesafe vard .
Byle byle Peygamber yetmi perde at . Her perdede bir melek kendisini
alp dier perdeye gtryordu. Bir rivayete gre Cebrail de buraya kadar gelmi tir. Bundan sonra ye il bir Refref, yksekten inmi , Hz. Peygamber o
Refrefe binerek yce Rabbin ar na kadar km , Ar, Levh-i Mahfuzu, Ar
tayan melekleri ve daha nice harika eyleri grmt.
Nihayet (<

: Sonra yaklat, indi."2 srrna erdi. Grd-

j L; .5

n grd, i ittiini iitti. Kurbiyyet makamna erdi, mkaefe halini buldu.


Allah'n Tanrlnn bykln grd, kendin.den geti. Ne sze dil kald ,
ne dnmee gnl ve can. Serge te ve hayran. Nihayet Yce Tanr ,
onun gnln toplad , akln bana verdi, (<

"J"..:J11-)..;T

1 : Resul, Rabbinden kendisine indirilene inand " dedi.

4->
-

1-1z. Mustafa bu ltfu grp bu sesi duyunca kendine geldi, lmmeti ii


trlad ve dedi: ((

.9 .9

, .

AJJ

.3

`L'"

..9

.9

C.7

: Hepsi Allah'a, meleklerine, peyga n.

berlerine inand . O'nun peygamberleri arasnda bir ayrm yapmay z.'"


Baka bir rivayete gre de bizzat Yce Rabbi grd. Burada bu gr e erdikten. sonra Allah' n emriyle tekrar Burak'a binip Sidretll-Mnteha'ya
geldi. Cebrail, onu oradan. cennete gtrd, cehennemi gsterdi ve kanad na
alp Kuds'e getirdi. Burak Mescid-i Aksa'n n kapsnda duruyordu. Hz. Pey1 S'afft Sresi: 164.
2 Neem Sresi: 8.
3 Bakara Sresi: 285.

126

gamler bindi, Cebrail onu 1.Nlekke'ye kadar getirdi ve yata na brakt . Henz
geceden saatler vard .
nc Nevbet:
o

4>

7.;

:;

4-W

-4--

Allah, o padi ahn ismidir ki n btn

mehurlardan me hurdur. Cihann ve cihandakilerin yarat cs, hepsinin sahibidir. Rahman'd r, yaratklarm koruyucusudur, d manlarm ve dostlar n
hepsini korur. Dnyada bol ltuflar verir. Rahimdir, sever, gnl aar. Dostlarna yol gsterir, riflerin s rrn ssler.
Pir-i Tarikat (Abdullah Ansari), mnacatmda yle demi : "Varln ash,
yalvaram rahmeti bol padi ah! Ey gz nuru, gnl sahibi, can nimeti,
art byk, efkatli Tanr ! Ne seni vebilecek dil var, ne de seni bulma a g.
Ey gnln pe irde kotuu, can ya macs, bir defack olsun re olur, ayan
ufkundan ahidler gne ini kar ve seha bulutundan bir damlac k yamur ver
bize."

cs

Yedi g n ve yedi yerin Tanrs ,

bu surenin ban,da kendisini vdkten sonra Mustafa'run kerametini zikredip onun erefini isanlara gsterdi. nce kendisini kusursuzlukla; temizlikle yadetti, kendi kemalini halka bildirdi, Resuln Mi'rac n, Resuln. ii
deil, kendi ii diye gsterdi. Ta ki m'min phede kalmas n, mnkiinkra yol bulmas n.
"Dier mana udur ki Mustafa'nn kerametini ve erefini halka gstermek istedi ki herkes bilsin ki onun makam, sohbet sergisinin st tarafnda oturanlarn makamdr, hizmet menzilinde gidenlerin makam deil. Hakk'n bu
sergisinde oturan, izzet ve ikrama lyiktir, Hakk n misafiridir, yer ier, ikram grr. te bu Mustafa makam dr. Hakk'm sevgilisini makam. Hizmet
makam, Hakk'm kelimi Musa'n n makamdr. Bundan dolay Musa iin:
"Musa bizimle bulu maa geldi."' diyor da, Mustafa iin: "Kulunu yilrtt.",
diyor. Musa kendisi yryerek gitmi tir; Muhammed oturarak gtrlm tr.
Ayaiyle giden, oturarak gtrlen gibi olmaz. Ve s rrna gece gizli hitabedilen, aktan sylenen gibi de ildir. Uzaktan yryp giden, ayr iken vuslat
bulur, ama gtrlm olan, zaten ba ta vuslattad r, sonunda hil'at giyer.
Onun iin "geceleyin kulunu yrtt" dedi. Kulunu geceleyin raz ve niyaz
huzuruna gtrd. nk gece riflerin zaman dr. Dostlarm halvet vaktidir.
Aklarn rahat zamarud r. Bendeleri ok ama zamarud r. Gece olunca dostlar halvet zamam gelmi olur. Rakipler uyur, d manlar uzakta kahr.
1 Acraf Stresi: 143.

127

:Gece var, arap var, saki de bo tur. Sevgilim kalk gel, bu gece bizim gecemizdir.
"Hak Tal'nu Davud'a yle dedii nakledilir. "Ey Davud, beni sevdi ini iddia edip gece rtnce benden gaflet ile uyuyan kimse yalan sylemi tir." Ya Muhammed bizim yolumuzda kim zahmet ekerse ancak o, hazineyi
bulur. Sana emrettik ki: "Gecenin bir ksmnda kalk namaz kl"' ve buyurduk ki
kalk gel ve bizimle srdahk et. Ta bilesin ki biz kimsenin zahmeti i zayi etmeyiz ve herkesi layi na ulatnrz.
Dier bir incelik udur: Demi ler ki lemlerin Rabbinin, Mustafa'ya gsterdii i , onun kulluuna lyiktir. Kendisi iin yapt i de kendi Tannlina
lyiktir. Mustafa'nm yapt i kmadr: "Kulunu geceleyin Mescid'i Haram'dan Mescidi Aksa'ya yrtt."2 Allah' n yapt.' i de inmedir: "Her gece dnya semaya iner."3 Muhammed'in. k onun kulluuna; Allah'm inii de kendisinin Tanrlna lyiktir. Kendisi geceleyin indi i iin onu da geceleyin kard. Zira Muhammed'e sevgili demi ti. Muhabbet uygunluk demektir.

-
--423

--

l Al
k

.--

L>,..,.,,_11-

Onu Mescid-i

Haram'dan Mescid-i Aksa'ya, Mescidi Aksa'dan da Sidretl-Mnteh'ya


ve Menzil-i Al'ya gtrdler ki k yamet ahvalini ve onun korkun hallerini grsn, efaat kurallar n rensin de yarn kyamet kopunca tecrbesiyle ayakta durabilsin.
O gn kyametin deh etinden herkes nefsim, nefsim, deyip korkudan titrerken Mustafa korkmaz, o gnn heybet ve azameti ona tesir etmez. Btn
gnln mmetine efaat i ine verir. Daima mmetim der. Bu hususta rnek
istersen Musa'y dn:
Allah takdir etmiti: Musa ve d man askerleri bir yerde kar laacaklar,
sihirbazlar byk sihir yapacaklar, Musa'n n Asas ejderha olup onlarn sihirlerini yutacakt . Daha o gn. gelmezden nce Musa, lemlerin. Tanr s huzurun1 Isr Sresi: 79.
2 Isrr Sresi: 1.
3 Buhri, Teheccud, 14; Mslim, Musrfirin, 168-170; Eb Drvld, Sunna, 19; TirmiM,
Salt, 211, Da`avat, 78; /bn Mrice, krme, 182; Drimi, Salt, 168, I(ur'an, 30; Ibn ljanbel, II.
264, 282, 419, 487, 504: cy.j 1.).111
,11

141 ) 41.>"

128

c..4it-.?. (.5. 4i

da iken Tanr ona emretti: "Asan yere at" dedi. Musa asasnu att , asa
ejderha oldu. Musa korktu lemlerin Tanr s "Al, korkma" dedi'. ite
Fir'avn'in yamndakiler, Asa ejderha olunca korkmu , rkmlerdi ama Musa
korkmamt. nk o, bunu daha nce grm t.
Yine denir ki: Cenab Hak Hz. Muhammed'i gnderdi ki dnya ehli ondan.
ibadeti ren.sinler. Sonra onu g e kard ki melekler ondan ibadet dbn
ren.sinler.
Daha harika bil. in,celik: Yce Allah Ade n'e

12.JA : in" Mustafa'ya

,..k*,, k" dedi. Yani ey Adem yer yzne in ki toprak dnyas senin
cell saltanatn.da karar bulsun. ve ey Muhammed, bahan Adem'e "in " demekteki maksad m, sana "k" demem iindi Himmet bine ine bin, feleklerh
avu iine mbarek ayan bas, vcudunla ve ruhunla sefer eyle de bize bak.

AS....)141

4:1-1 C..)L.:1211

temiz hediyesini huzurumuza

tr)

getir. Ahd saikasiyle gnderilen ,11/

(.5k,.,J

kadehi-

i parmaklarmla tut, bir yudum ek; kerim ol, dnyadaki mmetin gnllerine de dk ki kerimler demi ler:

rii<fi
-/. 4A

51

14-6-3
b

cP; I (-9^'

CJLi

el il 4.b.'1'.

: tik ve yere de bir miktar dktk. Zira kerimlerin kadehinden yerin de nasibi
olur.
Herkesin cann kadehiyle

herkesin, naklini akliyle kyas ediniz.

Ca'fer-i Sadk(A.) yle demitir: "Habibi son. derece yakla trnca ona son
derece korku geldi. Rabb ona ltuflarm en byn gsterdi. Zira en byk
heybete an.cak en byk ltuf ile dayan labilir. Ona sonsuz ikramlar etti. Ni;*
hayet onu huzuruna kabul etti. Kerem liituflarm gsterip;S",L.
menziline ulatrd 4.11 it

halvetine yeti tirdi. Resul orada, i ittii ak

arabn' tadd, Hak yzn grd, iki cihandan geti, dost ile lfet edip huzur buldu. Gitti ini gitti, iittiini iitti, grdn grd. Onun duyduu
sulardan kimsenin haberi yoktur. Ak llar ve vehimler onu idrakten uzakt r.
Bu srlar, zahmetsiz olarak nbvvet kula na ulamtr. Nur iinde nur, hu1 Tahrt Sresh 21.

129

zur iinde huzur. Bize ikram olarak bu k ssay haber vermi esrar da gizlemitir.

J
f.

cy.

(.1.5

j -k;

: Gece bizim bir s rrmz var ki acaip bir s rdr.


Bir gece bilir onu, bir ben bilirim; bir ben bilirim, bir gece.",'
7i ari Tefsirde Pay Olan Di er Altnc (M.12.) As r Mutasavvflar :
Sleyman ibn, Nr
'mran Ebu'l-Ksim al-Ansri (511 /1117), Immu'l-1.1aremeyn'in talebesidir. Onun, ir ad'm erhetmi tir. Tefsirde ileri
derecede bilgi sahibi idi2.
(Ali ibn Mslim Ibn Muhammed Ebu'l-ljasan as-Sulemi (533 /1138). Gazli'nin talebesidir. lmi ve fkh ile mehurdur. Tefsire, usule, fkha, tezkire,
feraize, hesaba ve ru'ya tabiri ilmine vak ft. Fkh ve tefsire dair eserleri vardr. Gazli onun iin: " am'da bir genci braktm ki eer ya arsa byk n sahibi olur." demitir3.
(Al'u'd-din, Muhammed ibn. (Abdu'r-Rahman al-Buhri (546 /1151).
Bin czlk bir tefsir yazd n Ktip elebi sylyor4.
mer ibn (Osman, Ebu 1.1af al-Cevzi (550 /1155). Syuti'n.in ifadesine gre balad tefsiri tamamlam olsayd tefsirinin e i bulunmazds.
8ibnu Barracn, (Abdu's-Selm ibr `Abdi'r-Rahmn Ebu'l-lJakem alAndalusi (536/1141):
Kraate, hadise ve tasavvufa iyi vak f olan, ok ibadet eden, ibri Barracan'n, telifleri aras nda Kur'an, tefsiri.6. "Tenbihu'l-Afham il Tadabburi'lKitbi ve Tacarufi'l-kyti ve 'n-Nabail-(Azim" vard r.
a. Tefsiri ve metodu:
Adn kaydettiimiz eser, Su Teil II, Mnich, 83 numarada gsterilmektedir7 Murad Molla, 35 numarada Kitabu ilhi'l-1.1ikma bi Alkmil `ibra adl
1 Ebu'l-Fall Raiclu'd-din al-Maybudi, Ka fu'l-Asr5r, V. 478-504, 'Ali A gar Hikmet
neri, Tahran, 1380 H.K./1331 H. emsi
2 Siiyut TabakEtu'l-Mufassirin, s. 13.
3 Ayn eser, s. 36.
4 Kefu'z-Zuniin I. 458.
5 Siiyuti, Tabakat, s. 28.
6 Ayn eser, s. 20.
7 GAL, I. 434; S. I, 775.

130

tefsir de bn Barracan'a atfedilmi tir 612 y lnda Yahya bn Muhammed alIsfahani tarafndan istinsah edilen bu eser, kk slsle ve gzel yaz lm
306 varaktan ibarettir. Damad Ibrahim Pa a 26 ve 27 numaralarda da bn.
Baracan' n tefsiri vard r. Her iki nsha da gzel yaz lm , kenarlar mzebheb,
cildi emeseli, siyah me indendir. 27 numaral nsha, gayet gzel bir slsle
yazlm olup 621 varakt r. 26 numaral nsha kk talikle -yaz lmtr ve
478 varaktr. Yalnz bu iki nsha= ba taraflar nda isim yoktur. Katalog
filerinde al-ir ad fi Tafsiri'l-Kur'an adiyle kaydedilmi tir. Artk bunlar,
yukarda adn verdiimiz Mnich'te bulunan. tefsirin ayn mdr, yoksa mellifin ba ka eseri midir kestiremiyoruz. Mnich'teki nshay grmeden bir ey
denemez. 677(1278) tarihinde istinsah edilen, Damad brahim 25 numaral nsha, Muhammed ibn. Ahmed'in yazmas dr. Nshann, ba tarafnda :

z.-3u

sonunda da `WV

'sr (.1,411

ibaresi vard r'. 27 numaral rsha

tamdr ve iki cilttir. Birinci cild }Ler Suresiyle biter, ikinci cild Nahl
Suresiyle balar. Baz varaklar kurt yemi , ypranmtr. Bu nshay Yusuf al-As": 1128 (1715) te bitirmi tir.
Zahir ve hatun cemeden bu tefsirin sahibi, fena fikrini vandet-i vcuda
kaydrmtr: "Grmez misin, ezeli birli in,de O vard , varlklar' icadedince O
da onlarn, iinde ve onlarn yannda oldu. O her eyle beraberdir. Gne ve
Ayn varlklar zerine d en klar, yine gneten ve aydan ba kas deildir.
O halde Allah daha yce ve varl n gere in.e daha lyktir (varlklardaki vcut, O'nundur)"2
isim ve sfatlar zerinde ok durulan bu tefsirde harfler hakk nda geri
izahat vard r. Erdls'l olan, bu zat, hem vandet-i viicud hem de harfler
zerindeki tefsirleri bakmndar ibnu'l-Arabi'ye ok tesir etmi tir. Onun
cs saylmandr. Bu husus, ibnu'l-Arald 'nin kendi ikrariyle de sabittir3.
b. Tefsirinden rnekler:
bn. Barracan, yaln z zerinde iki varak izahat vermi tir. Ayetin tefsirini verirken Faslun diye blmler ay ran, zahir ve bat n zerinde ok duran
bn Barracan, Kur'an' her eyi ihtiva ettiine kanidir. Kur'an,Allah' n Levh-i
Mahfuz'daki ilmidir. Allah, syledi i her sz, meseli, kssay, emir ve yasak1 Dmd brahim, No. 25. varak 204b.
2 Ayn eser, No. 27.
3 "Ebu'l-Ilakem Ibn Barracn, kitab nda bizim zikredece imiz eyi sylemememi , Allah
rahmet etsin o, meseleyi astronomi ynnden izah etmi ve bu yolla kefini perdelemek istemitir. O, Beytu'l-Mukaddes'in 583 y hnda fethedilece ini sylemitir." (Futuhat, I. 75)

131

lar , va'd ve vaidi Kur'an.da am tr iler ey onda vardr. Kur'an'n ilmi ancak hiret evinde tamamlanacakt ri.
ibnul-Arabrnin, zellikle harfler zerindeki gr n rasl etkilediini
gstermesi bakmndan nemli olan, Rum Suresinin ilk yetlerine yapt tefsiri zetle kaydedelim:
)

r.)i

Yce Allah, Rumlarm en yak n yer olan am'da

yenildiklerini haber vermektedir ki bu, gemi te olan bir olay bildirdii gibi
gelecekte olan olaylar da bildirmektedir. Nitekim Tanr Elisi (s.a.v.) bir gece
uyandnda yle demi tir: "Allah'tan ba ka Tanr yoktur. Ye'cuc ve Me'cuc
seddinin fethi gn 1113,111:1 gibi yaklat-byle deyince Hz. Peygamber ba parmaiyle salvat parma n halka yapt .
imdi bu yet, gelecek bir olay n. mjdesini vermektedir. Hz. mer zamannda am ehirleri fethedilmi , Beytu'l-Mukaddes Rumlar n ellerinden. alnm tr.

u
iyle

,:), e",

Ashaptan bir topluluk ya'n n ref'-

bir grup da yan fethiyle"

diye oku-

mutur. Bu da bir hikmete ba ldr: Yani yetten u anlalr: Rumlar


yen.ildiler, sonra yerecekler ve bu yenmelerinden son,ra yenilecekler. Yani
onlar yenildikleri zaman. yenecekler, sonra yine yertileeekler demektir.
Bu suretle Cenab Hak, takdir dairelerinin. hilkmnden haber vermi tir ki: Onlar n iki galibiyetleri var, bizim de sahabe devrir de olan
galibiyetimizden ba ka iki galibiyetimiz vard r. Ashab galibiyetlerinden. sonra onlar tekrar bize galip geldiler. Btn am ehirlerini ve
Kuds' ald lar. Bu, 59 veya 50 hafta 2 iinde olmutur. Sonra mslmanlar, buralar tekrar onlar n ellerinden ald lar. Ermenistan'a kadar gittiler.
489 yl nda Rumlar tekrar mslmanlar yenerek btn am' ve Kuds' geri
aldlar. Bu olay, Arap ay hesabiyle bin aydan meydan.a gelen alt nc senenin.
kmas srasnda idi. Ve yetini do ruluyordu. Bid' sirdn'in
-

altnc gn 500 senesinin. ba lardr. Sonra 500 n tamam ve 83 yl (yani 583)


yl Seb'i sinin seneleri dolar. imdi biz 522 ylndayz"3
1 Diimrd brahim nshas, No. 27, varak 6a.
2 Burada bn Barraerm, mahsus g anla lsm diye hafta tabirini kullan yor. Bu hafta,
bizim bildiimiz yedi gn de il, kendinee bir srenin addr.
3 !bn Barraern, Tefsir, Drm'ad brahim Paa No. 26 varak 324b-343b No. 27. 449a-450a.
Kuds, Hz. mer zamanda 638 de fethedildi. 1099 da Ilahlar zaptettiler, Sal8haddin-i
Eyyubi 1187 de geri ald.

132

Yani bnu Barracn, Kuds'n., 583 (M. 1187) y lnda tekrar mslmanlar
tarafndan. fethedilece ini bu yetten karmaktad r. Gerekten Kuds, Salhaddin-i Eyybi tarafndan 1187 ylnda fethedilmi tir. Demek ki bn Barracan, lmnden. 47 yl sonra vukubulacak bir olay haber vermi tir. Cidden
bu acaib bir eydir.
ti

Gklerin ve yerin gaybi

Allah'a mahsustur'" yetinde yle diyor: "Gayb, gklerde ve yerde


henz meydana kmam , fakat ileride vukubulacak olayd r O, bugn
mevcudolan gk ve yerin batm dr. O halde hiret dnya un. gaybidir.
nk hiret dnyann batndr...."2

ri

,O,

; ..

>45,i

".3 : Allah sana kitab, hikmeti indirdi ve sana bilmediklerini retti."3


yetinde hikmetin ne oldu unu izah eden mfessir, vahyin e itlerine deindikten sonra der ki:
"Yce Allah: "Fakat biz onu, kullar mzdan dilediimize verece imiz bir
nur yaptk"4sziyle kullanlr). kalbinde ruhtan bir nur yaratm tr. On.unla diledii kulunu doruya iletir. Bu nur, m'min kullar na, sddik velilerine verdii voraset nurudur. Bu nur, m'minlerde, s ddiklerde, son,ra peygamberlerdedir. En yksek kayna da Allah'n emriyle peygamberlerine inen, ruhtur.
Bu nur, iman n.uriyle onar lm kalblerin hakikatin.den ta ar....
"Bil ki hikmet, gklerin ve yerin kendisiyle yarat ld gerektir. Allah' n
gzel isimlerinin ve yce s fatlarnn. gereidir... Bu hikmeti elde edersen hibir ey sana gizli kalmaz. Hikmeti arayan bilmelidir ki Allah, btn. kinat kulda toplamtr. insanda iki cevher vard r. Bir d cisim ki uzunluu, genilii,
derin.lii, tad, kokusu, yer kaplamas olan arazh maddedir. Bir de btn cevher iki nefis, ruh ve akldr. Asl olduu iin buna cevher denmi tir. Araz da
ikiye ayrlr: Hilim, ilim, kudret, irade gibi s fatlar; zahir araz ki ren.k, elem,
lezzet sertlik, yumu akhk... gibi eylerdir."'
Ibn Barracan'a gre Iblis ate alevinden, teki eytanlar ate in kznden
yaratdmlardr. Insanln babasnn. bedeni, toprak ve suyun kar m olan
tin'den yarat lmtr Batn ise nefis ve ruhtur. "Adem'in nefsi, topra n.
btmndan akl da kendisine flenen yce ruhtand r.
1 Hud Sresi: 123.
2 Varak 342b.
3 Nisa Sresi: 113.
4 ura Sresi: 52.
5 Bkz. No. 27, varak 172a-173a.

133

Dier s fatlar bu iki ksma blnm tr. Bylece onun yarat l , cehennemin
yaratlma yahut ate ine, eytanlar n yarat lna yak ndr. Dier taraftan
in,sanda suyun, yal ve serinli i vardr. Bu suretle de in.samn yarat l,
meleklerin. yarat l na yakndr. Bu yarat l , teki tarafna galip gelirse insan
meleklerle bir olur'.
Bylece mfessir, tasavvufi-felsefi bir a dan tefsirini srdrr. Tefsirinde
i aretten ok felsefi yn hakimdir. ekber, lem-i as ar karlatrmas
bunda da grlr, kilat olaylar insana tatbik edilir.
Bu tefsirin Damad brahim Pa a 27 numarada bulunan tam n.shas , Yusuf al-Karsi tarafndan 1128 (1715) y lnda istinsah edilmi tir.
9 'AbdulKadir Giylni (561 /1165):
Giyln'm ileri gelen mutasavv flarndan Eb cAbdillah a -Savmai'nin o ludur.1:Ianbeli bilginlerinden Ebu'l-Vef ve Ebl-Hseyn, Mul ammed ibn Kadi Ebi Ya(l'dan ders okumu , er'i ilimleri tamamladktan sonra Ebil Sa`da
al-Mubarak al-Muharrimi'den h rka giymitir. Va'z ve kerametleriyle ok
n. yapm , kerdisine Seybu' - uyl , Mecmacu'l-farikayn, Muvahllu't-tari
kayn, Kerimul-ceddeyr , Mu'allimu'l-(Irakayn urvarilar verilmi , kutbu'l-vcud olmu tur. Ondan nakledilen keramet kadar hi bir veliden keramet nakledilmemitir Zamannda 11anbelilerin imam idi. "Ahmed ibn mezhebinden ba ka bir mezhepte veliyyullah olur mu ?" sorusuna "Olmam tr ve
olmaz da. " dedi ini ibn Receb rivayet eder. Bu sz onun syledi i ne derece
dorudur, bilinmez. Fakat ona atfedilen: "Bu ayaklar m, her veliyyullahu boynundad r" szn syliyece ine ihtimal verilmiyor. Shreverdi, bu sz athiyattan sayar ve der ki: "Masum olm yan herkesin kabul ve reddedilecek szleri olabilir. Ancak masumlarm sz reddedilmez." Abdulkadir Giyln,i doksan
sene ya am ve 561 (M. 1165) de vefat etmi tir2.
Tefsiri ve gr leri:
Abdulkadir'in, ljav u'l-Fatibati' -Sarifa (Kahire, VII, 523), Cavhiru'rRalman. (2k af, I, 364, 30) gibi birok eseri vard r. Son derece muhafazakr bir
snni olan. Giylni, Allah' n sfatlar, kader vs. gibi meselelerde Kur'an ve
zahir izahma ba ldr. Buna aykr gidene atar. Kitabu'l- unye adh iki
cildlik eseri, islm itikad ve amelini iinde toplam tr. Orada Allah' yle tarif ediyor:
"O, birdir, ahaddir, sameddir, do urmamtr, do urulmamtr, dengi
yoktur, benzeri yoktur. I itir, bilir, yard mcs , orta , veziri, miri yoktur.
1 Varak 620b-621.
2 eertu'2-2ahab, IV. 198-202.

134

Dokunulacak bir cisim, grlecek bir cevher, geici bir araz de ildir. Sonradan
yaratlmamtr. let, mahiyet ve tandid sahibi de ildir. Gkleri ykselten,
yeri oturtan. Allah't r. Bir tabiat olay , bir yldz, karanlk veya parlayan bir
nur de ildir. lmi eya ile beraberdir. Dokunmadan varl klar' grr; azizdir, kahirdir, hakimdir, kadirclir, rahimdir, satirdir, muizzdir, nas rdr, rauftur, haliktir, fatrdr, evveldir, hirdir, zahirdir, bat ndr, ferddir, mabuddur, hayydir,
lmez, ezelidir, fevt olmaz, hkmranl ezeli ve ebedidir. Kayyumdur, uyumaz, byk isimleri vard r, cmert ltuflar vardr. Her eyin helk olmasn
istemitir: "Yeryznde bulunan. her ey helk olacak yaln z cel1 ve ikram sahibi Rabbm. zat baki kalacakt rl" demitir. Ykseklik bakmndan Ar istiva
etmitir, mlk ihtiva etmi tir. lmi btn eyay ku atmtr. yi sz, gzel
amel O'n.a ykselir. Emri semadan Arza tedbir eder: "Sonra (emir), sizin saydnz bin sene kadar sren bir gnde O'na kar.2"3.
Ayetleri tevilsiz kabul eden, Abdulkadir Giylni'ye gre Allah' "Her yerdedir" eklinde tavsif etmek caiz de ildir. Ancak "Gkte, Ar zerindedir" de-

ilir. Nasl ki O
,

etti",4

ot,

1%4)1

j_

- . -

L},-.4.-A.J I

) : Rahman Ar a istiva

.3

3 I,
-

:Gzel kelime O'na kar onu da(Allah'a) ykselten gzel meldir."5buyurmu


tur. Hz. Peygamber de "Allah nerededir ? sorusun,a kar g gstermi tir.
Yine Hz. Peygamber (s.a.v.) Ebu Hreyre yoliyle gelen hadiste yle buyurmutur :

u. j.(ti

4j

cip C.1:5-.

,"1.>J1

(3.) : Allah mahlkat yaratt zaman kendisi


iin bir kitap yazd Yannda Ar zerinde olan o kitapta: Rahmetim gazab m
gemi tir diye yaz ldr."6 Binaenaleyh istiva s fatn tevilsiz kabul etmek lzmdr. Bu' Zat n., Ar a istivasdr. Mcessime ve Kerramiyyenin dedi i gibi bu
istivada temas ve E 'arilerin dedi i gibi ulv ve rif'at, mu'tezilenin. dedi i
gibi istil ve galebe yoktur. Hadis sahipleri ola sahabe ve tabiunun, bunlar
tevil ettikleri hakknda bir haber gelmemi tir. Onlar bunu mutlak manas
zerine yormu lardr. Mslim'de Hz. Peygamber (s.a.v.) in zevcesi mmi Seleme'nin "Rahman Ar a istiva etti" yetinde yle dedii rivayet edilir:
1 Rahman Sresi: 26-27.
2 Secde Sresi: 5.
Tariki'lHakk cAzze va Celle, 1, 48-49,
3 Abdu'l-Kadir Giyini, Kitabu'l- urlya
Dru't-tbaati'l-'mira, Kahire, 1288; ezerat, IV. 201.
4 Taha Suresi: 5.
5 Fatr Sresi: 10.
6 Tirmili, Da'avat, 99; ibn Mace, Mukaddime 13, Zhd 35; Ilm Hanbel II, 381, 433, 466.

135

"Keyfiyeti dnlemez. stiva mehul deildir. Bunu ikrar vacip, inkr kfrdr". Indirilen byk kitaplarda Allah' n Ar zerinde istiva etti i zikredilmi tirl.
Giylni'ye gre istiva el, yz, kulak, gz, hayat kudret, halik, razik, muhyi
ve mmit gibi Allah' n lnm sfatlarndandr. Kitap ve snneti okur, okuduklarmza olduu gibi inanrz. Sfatlarn keyfiyetini Allah'a havale ederiz.
Bizim zerimize gereken budur2.
Giylni Kur'an' Allah'n kelm, yaratlmam olduunu, Kur'an' n
kendisi, ibaresi, tilveti, lfz mahliiktur diyenin kfir olaca n , o kimsenin ye
meinin yenilmiyece ini, onunla evlenilmiyece ini syler3.
Kur'ar'm harflerden ve seslerden ibaret oldu unu, her harfin okunu undan on sevap verilece ini in, bir harf de il I or , J on, on olduunu syler.<

Bu minval zre yet ve hadislerin zahir manalarma dayanarak slm inancn Hanbeli istikametinde izah eder, asl tevile gitmez. Tasavvufun ameli
ynden. e byk temsilcisi olan, manevi stnl btn mutasavvfiarca
ittifakla kabul edilen, Kadiri Tarikatinin kurucusu Abdulkadir Giylni'de
vandeti vcud, hlfil ve ittihad gibi sonradan yaygn la acak olan felsefi d ncelerin, kokusu gelmemektedir. Bu da gsteriyor ki ilk mutasavv flarda vahdet-i vcut fikri yoktur ve onlar felsefi yne nem vermemi lerdir.
10) Rfizbahn Bakli (606 /1209):
iraz'n. byk mutasavvflarndand r. Hicaz'.a, am'a seferler yapm ,
eyh Ebu'n-Necib Shreverdi ile beraber Buhari dinlenmi tir. Siracu'd-din
Mahmud ibn Halife elinden, h rka giyerek tasavvufa ba lanmtr. iraz yresin.de, dalarda iddetli riyazet yapm tr. iraz'n, eitli camilerinde va'z
vermitir. Byk bir zevk ve vecd hayat srdrmtr. Ii volkan gibi a k
ateiyle kaynayan. bir insand . Bir gn zikir meclisine giderken bir kad nn,
kzna yle nasihat etti ini duyar "K zm, gzelliini kimseye gsterme, hor
olur, itibardan. d ersin." Hemen Ruzbanhan yle der: "Han m gzellik yahnz
ve tek kalma a, raz olmaz. O daima a kla beraber bulunmak ister. Gzellikle
ak, ezelde birbirlerinden asla ayrlmamak iin szle milerdir." Onun bu sz,
yanndaki arkada larm coturur, vecde getirir, kendinden geirir.
Muhyi'd-din. Arabi 'nin ifadesine gre eyh Ruzbahan, Mekke'de mcavir
iken vecd halinde att naralarla tavaf edenleri titretir, rpertirdi. Her n.a1 Kitabul-Gunye, I. 50.
2 Ayn eser, I. 50.
3 Aym eser, I. 52.
4 Ayn eser, I, 53.

136

slsa bir arkc kadna ak oldu. Yine eskisi gibi naralar at yordu ama bu
defa Allah iin de il, kadn iindi att naralar. Onun bu halii kimse bilmediinden bu naralar da tekiler gibi Allah iin sauryorlard . Riyay sevmiyen
eyh, sufiller meclisine gelip tasavvuf h rkasm kard, nlerine koydu: "Halimde yalanc olmak istemem" dedi. Sonunda mritleri arkcya gidip kendisine ak olann, byk velilerden biri oldu unu sylediler. arkc teybe edip eyhin hizmetin,e ba lad. Ona kar ak zail olunca eyh tekrar sufiler meclisine
dnd. Bu olay, Ruzbahan' n samimiyetini gsterir.
Ruzbahan, birok eserler vermi tir. Araisul-bayan, arhu athiyyat, Kitabull-Avar Kafi'l-Asrar bunlardand r. u iir onundur:

4>J

6,1;.)
C.

14

.>5

:Onu ki grm deil iki gz dnyann.; Onu ki iitmi deil iki kula zeminin. Ite o, bizim glmzde renk vermi tir. Kalk gel, bizim glmzde gr
onun
a. Tefsiri ve metodu:
Bakii, Slemi tefsirini yeniden gzden. geirerek, baz fazlalklar atmak
ve kendin.den de baz eyler katmak suretiyle kaleme alm tr. Bu tefsir,
Hinclistan'da 1301 de baslmtr. Kenarnda da ibru-l-Arabrye nisbet ediler Kaani tefsiri vard r.
Bak% tefsirinin ban.da kendisinin. sr- kularnn manevi semalarda ve
hallerde uarak, mcahede ve murakabe meydanlarma ykselerek miikefe bostanlarma geldi ini, orada yakla ma glnn dallarna kondu unu, visal erbetin.den iip cemali grmekle sarho olduurm, cell nurlar karsnda
aaladn, o gayb afanda toplad ince Kur'an manalarnu, irfan hakikatlerini alarak irfan kanatlariyle uma a ve cinan lhinlerini rsum
anlaylarna bu dilin en, gzel bir ekilde terennm etme e baladm syledikten. sonra der ki:
"Ben bu i e Rabbi bilgi ve hikmete iyice daldktan. sonra baladm. Bu
hususta ilk asrlarda geen. byk eyhlerin, Kur'an' n hakikatlerine dair
tefsirlerine uydum. Allah kelm nn zahir ve hatun sonsuzdur. Hi kimse onun
dibine varamamtr. nk Kur'an' n harflerinden her biri bir s r denizidir,
nur rmadr. Zira Kur'an, k demi anlatmaktad r. Allah'n zatrm sonu olmad gibi sfatlarnn. da sonu yoktur Allah buyurmu tur: " Yeryzndeki a a1 Bkz.
Nefehatu'l-Uns tercemesi, Ruzbahan maddesi s. 298-300; emseddin Sarni,
Kamusul-A'lm, III. 2320, Istanbul, 1308.

137

lar kalem olsa, denizler mrekkep olsa, bundan sonra yedi misli deniz daha olsa da yazlsa, yine Allah' n kelimeleri tkenmez." , "De ki: Rabb mn kelimelerini yazmak iin deniz (ler) mrekkeb olsa, Rabb m n kelimeleri tkenmeden
deniz (ler) tkenir."2 Bakli, Kur'an'n manasmn sonsuzluu hakknda deliller srahyor ve devamla tefsirdeki metodunu yle akhyor:
" te bu ezeli denizlerden birka avu ezel hikmet ve i aretleri sunmak
istedim. Bilginleri"' anlar larmn, filozoflar n akllarnn kavramaktan ciz bulunduu hikmetler ve i aretler... Bu maksatla velilerin., halifelerin ve safilerin
snnetine uyarak Kur'an hakikatlarine dair gayet veciz, usan vermiyen bir
tefsir yazd m.
"nce Kur'an hakikatine dair kalbime do an manalar, ince beyanlar,
Rahmani iaretleri gzel szlerle, erefli ibarelerle ifade ettim. Bazan bir yete imdiye kadar kimsenin tefsir etmedi i bir tefsir yaptm. Benin szmden.
sonra eyhlerimin szleri iinde ibaresi ltif, i areti gzel olanlar aldm, ounu da braktm ki kitabm hafif, mcmel ve a k olsun."3
Gerekten Bakli, nce zetle kendi fikrini ileri srdkten sonra teki mutasavvflarm szlerini nakletmektedir. Bakli tefsiri, Slemi'nin. Hakaik'i ile
Kueyrrnin Letaifinin. bir terkibi niteli indedir. Onun iin Massignon bu
tefsiri, Hakaik'in yeniden yanl " diye tantr4. Bu gr dorudur. nk
Bakli tefsirinin, Slemi tefsirinden tek fark , Slemi tefsirindeki baz tekrarlarn atlm olmas, baz yetlerin tefsirinin, ba ka yetlere aktar lmas , Kueyri tefsirinden. ilveler yap lmasdr. Bakli tefsirinden bir rnek olmak zere Hac
Suresinin 26 nc yetine yapt tefsiri verelim.
b. Tefsirinden bir rnek:
"Batm evinde s fatlarn ve zati m ahedeni nurlar vardr. Yce Allah u sziyle ( brahim Aleyhisselm'a) zahir ve batm evini nefsn.i hat ralardan, eytani dncelerden temizlemesini emretmi tir:
21

...

e..

;%.,

J51

cj...;Cf-11

%. t
.74-k

: Tavaf edenler, ayakta duranlar, rld ve secde edenler iin evimi temizle."
"at-Taifin, Hakk'm tecelli, nurlar nn askerleri, ayb varidat ziyaretileridir. Kaimin, marifet nurlar dr. ar-Rukkai's
akllardr. Yani kalbini
1 Lokman Sfresi: 27.
2 Kehif Sresi: 109.
3 B411, `Arffi's'ul-bayan, I. 4.
4 Bkz. Massignon, Essai Sur Les Origines De Lexique Technique De la Mystique Musulmane, s. 13, Paris, 1945.
5 Hac suresi : 26

138

benden ba kasn anmaktan temizle ki benim s fatlarmdan ve zat mdan sana


gelen, gittike artan nurlara masiva kar p perde olmas n.
"Ibn At dedi: Biz onu, Beyt'i yapma a muvaffak eyledik, orta yard m ettik. Onu, kendisine ve kendisinden sonra k yamete kadar gelecek velilere ve
sddiklere ibardet yeri yapt k. Onu yaparken Halil'e kendi kendisinin
yaptn grmemesini, bunu yapma i inde baka bir eyi bize ortak ko mamasm emrettik.
"Bazlar ((

- o

yetinde yle demi : Kalbini on.0 tavaf

edenlere, onda durup namaz k lanlara, rk ve secde yapanlara temizle Tavaf edenler, tevfik zaideleri (nurlar )dr. Kaim olanlar da iman nurlar dr.
Rld ve secde edenler de havf ve reca (korku ve umma)'d r.
"Ca'fer ibn Muhammed yle demi : Evimi tavaf edenlere temizle, nefsini muhaliflerin muhalefetinden, Hak'tan. ba kasiyle ihtilttan temizle. Kaimler, Hak ile ns ve hizmet sergisinde duran riflerin kalbidir. ar-Rukkai'ssucud (rk ve secde edenler) de sonda sona var p balanglardan, dnen efendilerdir.
"Sehl dedi: Nas l Beyt'in temizli i, iindeki putlarn temizlenmesiyle
olursa, kalbin temizli i de iindeki sirk, phe, ill ve gi , kasvet ve haset gibi
kt duygular karmakla olur..."'
11) (Abdul-Celil ibn Ms al-An ri (608/1211):
ibn, Musa'nn, birok ilimSiiyuti, Tabakatu'l-Mufassirin'inde
lere vakf, e siz bir insan oldu unu, Tafsirul-Kur'an, Suabu'l-iman, Sarhu
Asmaillhil-Husn vs. eserleri yazd n , Maribde ehli snnet yolundaki tasavvufun onunla kapandni syler2. Maalesef tefsiri hakk nda bir bilgi elde
edilememitir.
12) Necmu'd-din, Kubr, Ebu'l-Cennb Ahmed bn (mer ibn, Muhammed
al- HIvaki (540-618/1145-1221)
Zahid, takva sahibi, zahir ve bat l ilimlere vakf bir bilgindi. Henz kk
yanda medresede akranndan stn olduundan kendisine at-Tmmetu'lKubr" unvan verilmi , sylene sylene at-Tmme d m , al Kubr kalmtr. ok yer dola an, Necmu'd-din Kubr, birok kisemlerden feyz alm tr.
Mekke'de Muhammed % l Mbarek'ten, skenderiye'de Ebu Tahir as'-Selefi
ve Ebu'z-Ziya Bedru'd-din Abdullah al-Hadddi'den, Isfahan'da Ebu'l-Mek1 B411, cArffis, s. 52.
2 Tabaklt, s. 16.

139

rim Ahmed bn muhammed al-Labban ve Ebu Said Halil Ilan Berr ar - Rzrden, Neysabur'da Ebu'l-Meli al-Frvi'den ve daha birok kimselerden hadis
dinlemi , byk bir hadisi, usul ve fruu kendinde toplayan bir bilgin, olmu tur. Imam Fahri Rzi kendisiyle gr m ve faziletini itiraf etmi tir'.
eyh smail al-Kasri'den Nehrecriyye h rkasn ve teberrken. eyh Ebu
Nasr Ammr bn Yasir'den Shreverdiyye h rkasuu giyen. Necmu'd-din Kubr'ya tasavvufiriyazetlerinde ok eyler alm , bu terakki sonunda o, mutasavvflarm lideri olmu , her taraftan kendisine mritler ak n etmitir. Hatt
Mevin Bahau'd-din Veled'in de onun mritlerinden oldu u hakknda bir rivayet vard r2. Ama bu rivayet zay f grnmektedir.
afii mezhebine ba l ola Kubr, seyahatlerinden son.ra Harizm'e yerle ti, orada ok sayg grd, gariplerin bar na oldu3. hreti Cengiz'in de kulana gitmiti. Cergiz ordular Harizm diyarm istilya balad srada Cen.giz,
bu sayddeer zata bir imtiyaz vermek istemi , ordularnun sald rsna uramamas iin bana bir almet koymas n, bu suretle hem kendisinin hem de
taraftarlarnun kurtulaca n tavsiye etmi ise de dinda lar" zalimce ldrldklerini gren Necmu'd-din, bu teklifi kabul etmemi , Cen,giz ordular"
ekilip gitmesinden ba ka bir eye raz olmayacan sylemi ve nihayet
618(1221) de harb meydaruna at larak birok kahramarhklar gsterdikten
sonra ehid olmutur4.
Eserleri aras nda U ulu'l-`A ara, Rislatu't-Turuk, Rislatu'l Lavmati'l-Lim, Sirru'l-Hads, TavMiu't-Tarvir, (Aynu'l-klayt
fi Favtihu'l-Ceml vs. vard r.5
Tefsiri:
Necmu'd-din, Kbra, on iki ciltlik bir tefsir yazm tr6. Damad brahim
Pa a Ktphanesi, 153 numarada kay tl bulun.an (Aynu'l Ijay5t adl bir
ciltlik hacimli tefsir, Necmu'd-din Kbr'ya atfedilir.
-

eitli nshalarda bu tefsirin ba ka adlar ald n gryoruz. Damad


ibrahim'de cAynu'l-klayat iken Halet Efendi 18, K h Ali 92, Murat Buhari
1 eertt, V. 79; Cami, Nefeht,
Tereemesi, s. 475; (Aynu'l-1-4y8t nsz, varak
1, Damad, No. 153.
2 ei'er8t, V. 79; Kprl, Trk Edebiyatnda Ilk Mutasavv flar, s. 171, dip not. 21, Diyanet I leri Ba kanl Yaynlar, Akara, 1966.
3 Siibki, Tabals8t, V. 11; e'erat, V. 79-80.
4 Ayn eserler; `Aynu'l-hay t nsz: varak 1; mer Nasuhi Bilme, B. Tefsir Tarihi,
V. 319-20
5 Hadiyyatu-rArifin, I. s 90
6 eZer8tu'Z--Zeheb, V, s. 79.

140

12, Ihsan Hsn 37 numaradaki nshalar


adn aimtr.
Baz nshalar da at-Ta'viltu'n-Nacmiyye ad n tar. Halet Efendi nshasn,da birirci varakta Bahru'l- Plakaik-i Hz. Necm'din ar-Rzi kuddise sirruhu's-smi derken hemen bunun alt n.da hZ't-Tafsirul-musamm bi <Ayni'lHayt li' - ayt al-<Allme, Necmu'd-din Kubr deniyor.
Bundan anlaryor ki nshalarm hepsi de ayrl tefsirdir.
Meier, bu eser hakknda Der Islam dergisinin 24 nc say smda bir yaz
yazmtr. Bu yazda yle diyor: "Kbra metninin sonunda verilen bilgiye
gre Necmu'd-din Kubr, 51 nci surenin 17-18. yetine kadar gelmi orada
vefat etmi tir. Dye Va'n-nacmi (53 nc sure)den. ba layarak sonuna kadar
bir ciltlik zeyl yazm tr. 51 den 53 nc sureye kadar olan bo luu mteaddid
kimseler yazd ndan veya mstensilder elinde de iip insicamszlk meydana
geldiinden `Alu'd-Davla Simnni tekrar 51 ir 17 in.ci yetindel, balayarak
yeni bir zeyl yazmtr. Kubr metni ve onun Daye taraf ndan yaplan zeyli
Bahru'l- val-Ma`ni fi Tafsirrs-Sabri'l-Ma ani adn alr."'
Prof.Zehebi bu eseri,at-Ta'viltu'n-Nacmiyye ad altnda inceler. Necmu'ddin
Kubr'dan hi bahsetmez. Bu incelemesini Kahire, Darul-Kutubil-M riyye
al-Amiriyya, 26 numarada bulunan 5 ciltlik nshaya dayand rmtr. 51 inci
Sure nin 17-18 n.ci yetlerine kadar Necmu'd-din-Dye'nin yazd nu., sonunu
da Simnnrnin tamamlad n sylyor2. mer Nasuhi Bilmen ise Te'vilt-i
Necmiyye'yi Necmu'd-din Kubrya mal ediyor'.
Bizim kanaatimiz odur ki Necmu'd-din Kubr'nm yazd na iaret edilen. 12 ciltlik tefsiri mevcut de ildir. Damad Ibrahim Pa a'daki Nsha, Kubr'nn tefsiri diye gsterilirse de ba tarafnda tefsirin 9 cilt, zeyl ile beraber
10 cilt olduu sylenir. Oysa Kubr'n n. tefsiri 9 deil 12 cilttir4. O halde bu
tefsir, Meier'in. ve Brockelmann' n. zannettikleri gibi Kubr'nm de ildir. Herhalde ad (Aynu'l-klayt olan. Kubr tefsiri zayi olmu tur veya nerede olduu bilinmemektedir. nk ayn nshada Zariyat Suresinin 18 nci yetinden sonra

4,..1.5

41,45:3 dlik;

ji J

LA

4,...4:,421i

L5-1(.1

Musannif buraya gelip vefat etti, Neemu'd-din Dye tamamlad denilirken birka satr sonra zeylin mukaddimesinde yazar n, Alu'd-Davla Sim-

iit.,11

nni olduu amlatlyor :

J.A11

Jli

-Le- I ci

1 Meier, Der islam, yl 1937, XXIV; 10-15.


2 Zehebi, at-Tafsir val-Mufassir m, III. 59-65.
3 mer Nasuhi
Byiik Tefsir Tarihi, IV. 319-20.
4 Bkz. Aynu'l-Hayat, varak la; ezerat, V. 79.

141

Bu zeyl, Sleymaniye Hayri Abdullah Efen.di'de Alu'd-Davle'riir yalnz


bana bulunan Necmu'l-Kur'ari veya Te'vilt-i Necmiyye adl eserinin. aym
olduu gibi, yine Kubr tefsirinin Hac Mahmild Efendi 233 numaral nssndaki zeylin de ayn dr. O nshada zeylin, Simnni taraf ndan yap ld
sylenmektedir: "Musannif buraya geldi, vefat etti. Sonunu eyhin
Alu'd-devle Simnni tamamlad . Allah her ikisine ve hepimize rahmet etsin.
Bugn Kubr tefsiri diye gsterilen nshalar Dye'nindir. Yap lan bir
yanlln her tarafta tekrarland anla lyor. Sleymaniye Ktphanesi
_kataloglarnda Aynu'l-Hayt Kubr'ya, Bahru'l-Hakaik Dye'ye atfedilmi tir. Halbuki iki eser de ayn dr. Ancak Aynu'l-Hayat, Bahru'l-Hakaik'ten
biraz zetlenmi tir. Bahru'l-Hakaik'te hem zahir hem halin mana zerinde
durulur. Aynu'l-Hayat'ta zahir manalar al nmam , yalnz batl manaya
ait tefsirler yaz lmtr. Sonra ayn eser baz yerde Aynu'l.-Hayat, baz yerde
Bahru'l-Hakaik diye gsterilmi tir. Selim Aa, Murat Buhari ve K l Ali
nshalar, tefsirin Dye'ye aidoldu unu tasrih etmektedirler.
Bahriye Naz r Hasan Hsn Pa a Ktphanesi, 37 numarada bulunan
nsha, iddiamz aka isbat etmektedir. Nshamn birinci varak aynen. yledir:4s

j.j1

Jjh

jbell
(LA.'

o J...4

JA

joe1.1

(.5.4

Yusuf Suresinden ura Suresine kadar olan bu nshan n istinsah tarihi


belli deilse de 7-8 nci as rlarda yaz lm olmas kuvvetle muhtemeldir.
Yine Hasan. Pa a 37 numarada bulunan ok nemli bir nsha vard r ki
mellife okunmutur ve sonunda mellifin icazeti vard r. Hangi meclislerde
ve kimlerin, nereden nereye kadar eyhten dinledikleri yazlan bu nshamn

jtk

birinci varak nda ,31")ijI

Lsi1,11

(j1

Lrsl:5"

cPikl

J11

Za...) 44.)1A yazldr. teki nshalar n ayn olan bu n.sha,


Abdu'l-Melik at-Tustari taraf ndan yaz lmtr. Ba ndan sonuna kadar m.

;31 ,12;4

cilde okundu unu gsteren sema kayd yledir:

J,LT

TJ>:f,
142

j;

.X11 cit,o
jlet

Kitabn sonunda mellifin eliyle yazd icazet yledir:

(.5 j1.)/1

libL.;

j :Sema ve nakil do rudur. Bunu fa-

; ;,..4

0).7- Sz:JI j

j4j,1

ahavar al-Esedi ar-Rzi, 650 y hnn Mu-

kir, Ebubekr Muhammed ibn


harreminde yazd ."

Bu nshadan anhyoruz ki Dye Tefsirinin ad Bahru'l-klakik


Ma`ni fi
va's-Sab(i'l-Magni'dir. 332 varak olan nsha,
kahve rengi bir nesihle yaz lmtr. Syle sona ermektedir:

jlAU

Ljbil j

j5`1.;i-1 j4

. 74

vYti t J.
cs,",.J1Icst1211

JP J.;

L!.)..0.11

C.5.4

A:

Ljbki

z:,-1

J;21:.

ifadeden anlaldna gre mstensih, eseri 647 (1249)de yaz p bitirmi ,


647-50 aras nda mellife okumu ve 650 de melliften icazet alm tr. Mfessir, tefsirinin mukaddimesinde seyahatlarinden bahsetmekte ve en ok
istifade etti i drt eyhten ikincisi olarak Necmu'd-din Kubr'y , gstermektedir

iT

4>.

u,

_k;

,w

,31;..
(S. j-<Ji

51
11A11

;tu7d

LS;'="4

Rabbni imam,

. V...m)
nurlu eyh, eyhim ve eyhimin

eyhi, lemi Hakk'a gtren lider,

Allah'n yarat klarna hcceti, Ebu'l - Cennb Ahmed ibn mer ibn
Muhammed ibn Abdillah al - Hivaki al-Mulakkab bi'n, - Necmi'l - Kubr
Allah ruhunu takdis etsin, manevi futuhat n oaltsn. Sohpette, semada
ve rivayette eyhim idi. 617 veya 618 yh aylarnda Tatar Yakas nda
Harizm'de ehid edildi.".
1 Bakru'l-Hak'ik, val-Macni varak 4ab, Hasan

Hsn Paa, No. 37.

143

Aka grlyor ki tefsir Daye'nindir. Kubrn n deildir. Daye, kendin.den nce bu manada tefsir yazanlara i aret etmi tir. Kuhr'dan hi bahsetmediine gre onun byle bir tefsiri olmad kans domaktad r. Olsayd
muhakkak Daye, hocas nn bu tefsirinden bahsetmeyi ihmal etmezdi.
Daye, tefsirin 10. varak nda:

Lit",1,1

.j"..;1;

cmlesiyle kitab nn adn koymutur. O halde bu tersirin

asl Mellifi olan Daye'den ve onun metodundan bahsetmemiz gerekecektir.


13) Necmu'd-clin Daye, Ehubekr ihn, `Abdillah ibn Muhammed ibn, hvr al-Asadi ar-Razi (654/1256):
Kronolojik sraya gre daha sonraya yazmam z gereken bu mfessiri,
Necmuddin Kubr ve in.celemekte oldu umuz tefsir ile ilgisi bak mm.dan
nceye almak lzumunu duyduk.
Daye lakabiyle an lan mfessirimiz, Necmu'd-din Kubra'n n mrididir.
Necmu'd-din. Kubr, otun terbiyesini eyh Mecdu'd-din'e havale eylemi tir.
Tefsirinin nsz, hayat hakknda bize k tutmaktadr:
Mfessirimiz bu nsznde 599 da Rey'dert sefere ktn, am'a, Msr'a, Hicaz'a, Medine'ye gitti ini; oradan Irak'a, Horasan'a geti ini, Harizm'de yllarca kaldn, tekrar Irak'a dnp Irak ehirlerini dolatn,
Azerbaycan'a geip oralar gezdiini, hadis ve tefsir dinlemek ii t tekrar
Horasan'a geldi ini ve Horasan'da kald n, sonra Irak'a gitti in,i, oradan
Ilicaz'a gidip dndn, mel'un tatarlarm sald rlarna kadar Irak'ta kald n , bu saldr zerine Irak'tan Erbil, Musul ve Diyarbakr'a geti ini, Rum
memleketlerini (Anadolu'yu) gezip bir sre kald n' yazar. Anadolu'da
Konya'ya u ram , Sadreddin. Konevi ve Celaleddin Rumi ile gr mtr.
Rivayete gre bir mecliste bulundu u srada namaz vakti gelmi , Konevi
ve Celleddin Rumi, imamlia Daye'yi geirmi ler. Necmu'd-din. Daye, her
Suresini okumu , Namazdan sonra
J-r.
Mevlana Celalu'd-din, aka olarak Sadreddin Konevi'ye: "Zahir budur
ki birini sizin iin birini bizim iin, okudu" demi tin

iki rek'atte de ((

Necmu'd-din Daye, daha sonra Kayseri'ye gelip Mir adu'l-gbad min.al'Mebdai ilal-Mecad2 adl eserinin, telifine ba lam ve bunu 627 (1229) de Sivasta tamamlam tr
1 Ayn eser, varak 3a-4b.
2 Su eserin bir nshas , As. 2065 /9 da vard r. Bu eser, Karahisar'h Kas m ibn Muhammed
tarafmdan 825 (1421-22) de Sultan Murad II adma Ir adul-Mrld adiyle Trkeye evrilmi tir.

144

Anadolu'dan tekrar Azerbaycan'a gemi , oralar dolam , garip olaylara ahidolmu , Tiflis'in fethini mteakip Tiflis'e gelmi , Anan, Azerbaycan,
Irak, Pars, Huzistan ve teki Arap ve Acem ehirlerini dolam , buralarda
zamann n nderi olan birok rasih bilginlerle gr p onlardan istifade etmitir. En ok faydaland drt bilgin. vardr ki bunlardan birincisi Mecdi
lakabiyle hret bulan Seref ibnu'l-Muayyed ibn Ebrl-Feth al-Ba dadi; ikincisi Necmu'd-din Kubr, ncs Sihabu'd-clin Ebu Hafs mer as-Shreverdrdir. Bu zat, Daye'nin, elinden h rka giyip icazet ald eyhidir, onun
terbiyesinde yeti mitir. Bunlardan ba ka daha be yz ki iden istifade etmitir'.
Daye 654 de lm tr. Vefat etti i yer iyi bilinmiyor. Ba dad'da bir
kabristan kendisine nisbet edilir ama bu kesin de ildir2.
Daye'nin Menaratu's-Sa'irin,
val-Mack, Sulau Arbabi)n-ni(am, Siracu'l-Rulfb, Hasratu'l-Mulk, Tuhfatu'l-Habib, Bahru'lHak'ik gibi eserleri vardr'.
a. Tefsiri ve metodu:
Dye, Bahrul-1;14.aik val-Wani. adl tefsirinin inukaddimesinde baz
manalara i aret eder ve der ki:

:...r,o1_ye,.

Us1-1

L.41,41

e.;;;.1 j

e44

5,4

: yi anla ve bunu ganimet bil. Zira bu manalar ve hakikatler


bulunmaz incilerdir. Bunlar krk senelik dalglk sonun.da Kur'an denizinden kardm."
Mfessir, Kur'an' n, Hz. Peygamber'in ahlaki oldu unu, imdiye kadar
btn. ince manalar ihtiva eden bir kitap yaz lmadn, ancak Slemrnin
Hakaik adli tefsirinin bulundu unu, bunun da her surenin baz yetlerine
dair rasih bilginlerin tefsirlerinden ibaret oldu unu, Kueyrrnin zet bir
kitap yazdn, Gazali'nin de hya'da bu manalardan. bir para zikretti ini,
bu tefsircilerin. o unun al-Haris ibn Esed al-Muhasibi ve Ebu Talib al-Mekkrnin kitaplarndan naklettiklerini, fakat bunlar n ok zet oldu unu yazar4.
1 Bahru'l-Hakaik, Mukaddime, varak 3a-4b.
2 Kprl, Trk Edebiyat nda ilk Mutasavvflar, s. 173; Nefehatu'l-Iins Tercemesi, s.
491-92.
3 Hadiyyatu'l-qrifin, I. 461; Muccamu'l-Mu'allifin, VI. 122; GAL, S. I. 804.
4 Bahru'l-Ilakii'ik, 3a-4b. Ay n zamanda air olan Drye'nin i'rine bir rnek olarak u
kt'asm alalm:

JL.

.1 j
(Kamusul-ATam, VI. 4567)

;Iri! .1 j

jta.-

145

Mfessirimize gre D.akle dayanan, tefsirin erbab olduu gibi hakikatler


tefsirinin de erbab vardr, bu tefsir herkese a lmaz. Gremiyenler
bunu inkr ederler. nk onlar mal ve mlk sevgisi kaplam tr: "Ben de
yle idim. Nihayet Allah bana hidayet etti de Harizm'de al-Maed al-Ba ddl
lakabiyle anlan Ebu Sa(id Seref ibn al-Muayyed'in huzuruna ktm. Beni
sk bir imtihandan sonra kabul etti. Zikir telkin, edip beni erbainlere soktu.
Mcahedeye devam ettim. Nihayet m ahedeler semeresini verdi. Gayb rzgr esti, bulutlar gitti, gk a ld , perdeler kalkt , kalb aynas karanlk n,efis
karsmdan uzakla t. bir taraf ruh semasma dt, Tanrlk nurunun. yldzn' grd, "Bu benim Rabbim" dedi. Sonra kalb aynas ruh nurunun.
karsna geldi, ay parlak grd, fecr-i sad k oldu, mutluluk gnei kulluk
g nden grnd, gne i daha parlak grd. Onun. , kalb nurunun aksi
vastasiyle arziyyet ile nitelenmi bulunan karanlk nefis zerine d t, "Arz
Rabbinin nuriyle aylnland"1 ve makam, "Allah, gklerin ve yeri nurudur"2
srrndan alman Tanrlk nurlariyle aydmland . Sonra hviyyet kaps
ald..."3
Mfessir, bu nsznde zahir ve bat na dair eitli grleri sraladktan sonra tefsir ve tevil aras ndaki farka temas eder ve der ki: "Gayem, bu
kitabn tefsir ve te'vilde tam erik ve hakikat ilimleri i ihtiva eden; okuyan ncekilerin ve sonrakilerin tasniflerine muhta b rakmyan bir eser olmasdr. nk ben tefsir imamlarm n tefsirlerinde zikrettikleri eylerin byk bir ksmn bu esere ald m. zellikle bu bapta nder, Kur'an ilimlerinde
bir deniz olan Ebu Ishak Ahmed ibn Muhammed ibn brahim as-Salebi'nin
tefsirindeki bilgileri ald m..."4 fadeden anla ld gibi bu tefsirin asl kayna Salebinin Kaful-bayan' dr. Mfessir, ordan paralar al r, onun mukaddimesinden bir blm de kendi mukaddimesinde zikretmi tir5.
i ari tefsirlerde ncekilerin szlerini nakleder, kendi kalbine do an ilhamlar ve kendi m ahedelerini pe inden getirir. Has h mfessir, bu tefsire
dilnyevi ve uhrevi bilgilerin hepsini kaydederek Kur'an' n ratb ve yabisini
(yan kurusunu) tamamen a kladn sylemektedir. Kanaatine gre burada dnya ve hiret toplanm tr. Dil bakmndan. edebi bir shb kullanan.
Dye, tefsirine iirlerle ahid getirmi tir. nce yetin dil ve stlah bakmndan manas n vermi , sonra 4,,''Sh

Li

t.,!,,.'51

diye batni. manaya

gemi tir. Tefsirde hep letaif halleri ve fena fillah temas hakimdir.
1 Zmer Sresi: 69.
2 Nur Sresi: 35.
3 Daye, Babru'l-Dak lik, varak 6b-7a.
4 Varak 9a,b.
5 Varak 9b-10a.

146

b. Tefsirinden rnek:

u..,.;.)

_j_:JJI

Ij

-*-

..)

. uphesz
4
- V :J!
gokler n
ve yerin yaratltno
da, gecenin ve gndiizn deimesinde d nen bir kavim iin yetler (deliller) vardr."' yetin.de: "Geceni ve gndzn ihtilfl, gidip gelmede birbi,

rini takibetmeleridir. Ihtilf, iftial babindand r. Halefe yahlufu'den gelir.


Yani ihtilfta biri gitti i zaman di eri onun yerine gelir." demektir diye
dil bakmndan tefsire giriyor. er'i manay veriyor ve :
:

JU:., `11 j

ketin hakikatindeki i aret ise..." diye ba layp tasav-

vufi mana zerinde duruyor :


"Alem, iindekilerle beraber insana tabi olarak yarat lmtr. nk lem,
Hakk'm yetlerinin aynas dr. Bundan dolay Allah: "Ben insanlar ve cinleri
baka deil, sadece buna ibadet etsinler diye yaratt m" buyurmu tur. Yani
beni bilsinler diye yaratt m. E er bilmek iin olmasayd insan yaratmazd.
Ve insan olmasayd lemi yaratmazd . Nitekim Peygamber(s.a.v.)e buyurmutur: "Sert olmasayd n, kinat yaratmazd m." Sanki btn lem,
Hakk'm cemal ve cell yetlerini gsterendir. Insan n kendisi de bir ayn.ad r.
Ondan lem ve lemde grnen. (yani Allah) grn.r. Nas l ki Allah buyurmutur: "Nefislerinizde de yetler vardr, grmyor musunuz?"2 Ite bu,
"Nefsini bilen Tanr sn bilir" sznn gereidir. Zira insan n nefsi, Rabb nn cemalinin aynas dr. Rabbmn cemalini Mem aynasnda ve kendi nefsinin aynasnda grecek kimse yoktur. nsan ancak Hakk'm gstermesiyle
grr. Nasl ki O buyurmutur: "Onlara yetlerimizi fakata ve kendi nefislerinde gstereceiz.'" Ey miskin anla ve kendi kadrini bil ki Rabbinin kadrini
de bilesin. Gklerin ve yerin ve bunlar aras ndakileri, insann yaratlma
tabi olduunu gsteren bir delil de Hz. Peygamber (s.a.v.)in: "Yer yznde
Allah Allah dendi i srece k yamet kopmaz."4 szdr. Yani Allah Allah diyen
insan lrse kyamet kopar, gkler ve yer kalmaz. nk onlar n varh,
insann varlna baldr. Metbu (tabi olunan) kalmad ktan sonra tabi de
kalmaz."'
1
mran Sresi: 190.
2 2ariyrt Sresi: 21.
3 Fussilet Sresi: 53.
4 Mslim, /man, 66.
5 Babrul-Hak5ik val-Maclin1 Tafsiri's-Sal ci'l-Maini, Hasan Hsn Pa a, No. 37. varak 198a-199a.

147

411(:)
jUl

(( O :1

J;

l, J-4; 1,1;
Talat askerlerle birlikte

L.Zy4 4; t; 4,q,412.> (1, 4:743

ayrld ktan sonra "Dorusu Allah sizi bir rmakla deneyecektir, ondan ien
benden deildir ; onu tadmayan, sedece eliyle bir avu alan mstesna. O bendendir dedi."'
"Bundaki i aret udur: Allah halk dnya nehrine ve onun ssne, suyuna ve dnyada halk iin ssl gsterilen eylere mptel etmi tir. nk
Yce Allah: "insanlara kad nlardan ve ocuklardan olan zevkleri sevmek
ssl gsterildi"2 diyor. Halk bunlara mptel etti ki iyiyi ktden, irkini gzelden, makbul merduddan ay rsn. Nitekim buyurdu: "Biz yer yzn,de olan, onun ss yapt k ki onlarn hangisinin amel ynnden daha
gzel oldu unu deneyelim"3 Sonra onlar imtihan etti ve buyurdu ki: "Kim
ondan ierse benden de ildir, on.dan tadmyan, sadece bir avu alan bendendir."4 Yani o kimse benim velilerimden, beni sevenlerden, beni arzu edenlerdendir. Ona yaknm, kabulm, ahlkmla ahlklan.may nasibetmi imdir.
o benim ikramma nail olacakt r. Peygamber (s.a.v.) der ki: i:1 t't
: Ben Allahtanm, m'minler de berdendir."

(( o ,..L Z,

Yani dnya meta ndan sadece geimi

iin gerekli oldu u kadar yiyecek, iecek, giyecek, mesken ve halkla sohpet
ile kanaat eden kimse bendendir. Nefsi geindirecek kadar dnya mal yeter.
Peygamber (s.a.v.) ve ashab gibi. O yle derdi: "Muhammed ailesini (al k995
larn giderecek) gnlk r zk ile rzklandr."

z.

C.,71:11
edenler

J .::1 c.).

; L .: .1;;

(.J11,410136 yetinde yle diyor: (< j:AT

.3,11 Irl b
:

Ey iman

Yani ey Muhammed (s.a.v.)i, sylediklerinde do rulayanlar,


e-;

(:):.2 jiA.;

hevasna muhalefet ederek, s fatlarn

deitirerek, nefsini Allah' n taatine ynelterek, O'nun yolunda mcahedeye sevk ederek nefis kfirleriyle, onun s fatlariyle mcahede ediniz. Zira
1 Bakara Sresi: 249.
2 li mran Sresi: 14.
3 Kehif Sresi: 7.
4 Bakara Sresi: 249.
5 Babru'l-Ilakii'ik; at-Tafsir va'l-Mufassirun, III. 62.
6 Teybe Sresi: 123.

148

o seni Allah'tan gizliyor.

4 ))

Yani sizde nefsi yok

etmek hususunda do ru bir karar olsun. Onun ehvetlerini, lezzetlerini, ho


grd eyleri terk ederek, onun arzu ve hevasiyle arp arak, onu Hakk'
aramaa sevk ederek yok etme e alimiz.

C),A

Vusul cezbesiyle Ona kavu unca O'ndan ba kasndan sakns nlar."1


((

Z:J..11j

ci

j1;_,

ehirde birtakm kadz,nlar, cvezirin kar s

klesinin olmak istiyormu ; sevgisi barn yakm ; dorusu biz onu apa k
bir sapkl k iinde gryoruz' dediler. Kad nlarn kendisini yermelerini i itince
onlar davet etti ; koltuklar haz rlad, geldiklerinde her birine bir bak verdi.
Yusuf'a ,yanlar na k' dedi. Kad nlar Yusuf'u grnce ap ellerini kestiler
ve dediler ki ,Allah' terzih ederiz, bu insan deil, yce bir melektir."2 yetinde
yle diyor:
"Burada" nisve ile beden ehrinde bulunan. behimiyyeden nefsaui
eriyyet sfatlarma, seb'iyye sdatlarma ve eytani sfatlara i aret ediyor.
"Vezirin kar s dnyadr. "Klesinin olmak istiyor" klesini arzu ediyor ki
o da kalbdir. Kalb, ba ta terbiye iin dnyaya muhtac oldu undan. onun
klesidir. Fakat kalb kemal bulup be eriyyet kirinden temizlenince Allah' n.
bakma yeri olma a eldiyet kazand . Rab ona tecelli etti. Kalb, Rabbin. cemal ve cell nuriyle ayd nland Bu defa her ey ona muhtacoldu. Dnya bile
ona secde etti. "Sevgisi ha rin yakmi ." Yani dnya, kalbin zerinde Hakk'm
cemal eserlerini grnce onu iddetle sevdi. Be eri sfatlar kad nlarna bile
kalb Yusufunun. cemalini grmek mmkn olmay nca dnyay, onu sevdiinden dolay , ayplamaa baladlar, dediler ki: "Biz onu apa k bir sapklkta gryoruz." "Onlar n. kendisini yerdi ini iitin,ce" Dnya Zeliha, onlarm kendisini ayplamak hususundaki tuzaklarnu i itince: "Onlar davet
etti." Sfatlar gnderdi "Onlara koltuk haz rlad." Her stfat iin. uygun bir
yemek hazrlad. "Her birine bir bak verdi." Bu, zikir b adr. "Ve dedi"
Dnya Zeliha, kalb Yusufuna dedi ki: "Onlara k grn" Bu, kalh hallerinin
beeriyyet s fatlarma galebesine i arettir. "Onlar Yusufu grnce" onun cemalini ve olgunlu unu grnce "Onu byttler" o cemalin be er cemali
olmasndan hayrete d tler "Allah' tenzih ederiz bu be er deildir," bu beer cemali olamaz "Bu apa k bir yce meliktir", bu ancak stn bir melikin
cemalidir. Bu da Allah Tal'd r Meliki kesre ile okuyann kraatine gre.."3
1 Babru'l-ljakWilF; at-Tafsir val-Mufassirun, III. 63.
2 Yusuf Suresi: 30-31.
3 B4ru'l-ljaknk; at-Tafsir val-Mufassirun, III. 63-64.

149

&.4

Sleyman' n cinlerden, insanlardan ve kulardan olan askerleri topland. Hepsi


toplu olarak gidiyorlard . Karncalarn bulunduu vadiye geldikleri zaman bir
karnca : "Ey karncalar, yerlerinize girin ki Slemyan ve askerleri fark na
varmadan sizi inemesinler" dedi."' yetlerinde yle diyor.
I

4:74

yani nefsani sfat

D Yani eytani sfatlar

L,,351.3

A231 D yani meleki sfat. Bunlar harolundu,

Beeri tabiatlerinden da ldlar ki kalb Sleymanma itaat etsinler .

jy 1;1 Lji 4.9",

Bu da dn.yaya ve dnya zevk-

lerine dkn olan nefis hevas dr. te buraya gelince ((


Levvme dedi ((

t, D yani ey insani sfatlar

muhtelif yerlerinize giriniz. Bu yerler be duyudur.


lk etmesin
kerler

ck; Nefs-i

kali) Sleyman'
Aj

1 D

Sizi he-

on.un emrindeki as-

farkna varmadan.. nk onlar hakt r, siz ba-

e
tlsnz. Hak geldi i zaman bat l gider. Nas

l ki gne doduu zaman da


karanl yok eder, ortadan. kald rr, gne karanlk halini hi bilmez.
nk karanl grmemitir."2
Grld gibi Dye'nin tefsirleri felsefi de ildir. Kolay anlalr mahiyettedir. Hep byle d lemdeki olaylarn kahramanlar', i lemdeki nefis
kuvvetlerine ekilmi tir. Bu yniyle o, Abdu'r-Razzak K ni'ye ok tesir
etmitir. K ani tefsiri de ayn.1 niteliktedir.
Bahrul-Hakaik'in as l mellifi olan. Necmu'd-din Dye'nin hayat n,
grlerini, metodurru ve tefsirinden ald mz rnekleri inceledikten sonra
bu eserin zeylini yazan mellifi de inceliyelim.
14-cAlu'd-Davle Simnni (659-736/1260-1335):
Asl ad Ahmed ibn Muhammed ibn Ahmed ibn Muhammed as-Simnni
al-Baybnaki'dir. Alu'd-Davla ve Ruknu'd-din lakaplariyle me hurdur.
659 (1260) da do mu tur. Simnan. be lerindendir. 15 ya mdan sonra zamann
sultannun hizmetine girmi , sultarun dmanla yapt sava lardan birinde
kendisine cezbe gelmi , bunun zerine Hicretin 687 (M. 1288) y lnda Hicaz'a
1 Nemi. Sresi: 17-18.
2 Balgu'l-ljaka'ik; at-Tafsir vag-Mufassirun, III. 64-65.

150

giderken Ba dad'da eyh Nuru'd-din Kesraki (Keskeri)n.in sohpetine girmi tir


689 (1290)da irada memur olmu , ve 720 (1320) yhndan sonra Sekkkiyye
Tekkesinde 16 yl 140 erbain karmtr. Rivayete gre bundan nce de 130
erbain karmt. Tatar yurduna gitmi , dnp Tebriz ve Ba dad'da oturmu , 736 (1335) yhnda 77 yanda iken lmtr.
Zamannda ok hrmet kazanm t. Sultanlar, valiler dahi kendisine
sayg gstermi lerdi. pheli eylerden ok saknrd Kendisine hediye edilen.
tavam yememi " mam Ca'fer haram grm tr. Madem ki byk bir zat
onu yemei haram grmtr, yememek laz mdr" demi tir. Mool emiri de
kendisine iki rdek getirmi "Ye, benim do anm tuttu, helldir" demi ,
Alu'd-Davla onu da reddetmi "Zaten mesele rdekte de il, senin doanndadr. Kim bilir o do an dn hangi ihtiyar kad nn tavuunu yedi ki bugn
o rde i tutma gcn kazan.d ? Atn kim bilir hangi mazlmm. arpasm yedi
ki komaa kuvvet buldu ve sen onun zerine binip avlandm ? Ben yemem",

demitir.
Alu'd-Davla ok Kur'an okuyan., zahir ve bat l' kendinde toplam bir
imamd. ibnu'l-cArabi'ye atar, onu tekfir ederdi. Hatta vandet-i vcud konusunda `Abdu'r-Razzak Ka ani ile mektupla malar olmu , Ka anrye yazd
mektupta vandet-i vcudun. eksik bir mertebe oldu unu, kemalin kullukta
bulunduuru sylemitir. Gzel yap l , iyi huylu, yiit, iyliksever bir bilgindi.
Emlakinden elde etti i byk miktardaki gelirin o unu sadaka verirdi. Birok bilgin.lerden feyz alan bu zat n, yzden fazla eseri oldu u sylenir2.
Mearicul-Maaric, Tekmilatu't-Ta'vilti'n-Nacmiyya eserleri aras ndadr.
Ismail pa a, onun, 13 ciltlik bir tefsiri oldu unu syler3. Art k bunun tasavvufi
bir tefsir mi, yoksa genel anlamda bir tefsir mi oldu u bilinmiyor.
a. Tefsiri ve metodu:
Bahru'l-ljaka3ik'in zeylini yazan Simnn ,

o. -

.0.

.
1,,Jtj

ayetinin tefsirini yapt ktan sonra yle diyor: "


Bu hali ve salike ba langta zuhur eden mevacidi (duyu ve mahedeleri) yazmaktan maksad m
udur: Allah'n. tevfikine ermi eyh Necmu'd-din Daye al-Asadi (Allah,
almasnn karln versin), Kur'an.'m ba ndan va'n-Nacmi Suresine
kadar bir tefsir yazm tr. Necm Suresine gelince "Vannacmi'ye ba layp oru
tamamlamam iin. Allah' n. ban.a izin. vermesi acaiptir" demi ve Va'n-Nacmi'ye ba laynca hastalamp parlak y ldz beeriyet arz ndan, Tanrlk g1 Cmi, Nefehtl-ns, Lmici tercemesi, s. 496-500.
2 ad-Duraru'l-Kmina, I. 250-51; at-Tafsir val-Mufassirun, III. 60.
3 Hadiyyatu'l-qrifin, I. 108.
4 Kamer Sresi: 9.

151

ne kmtr. Onun Tafsiru'n-Nacmi adl tefsirini tamamlamay Allah


bana ilham etti. Kendi erefli hattiyle yazd tefsir 9 cilttir. Necmu'l-Kur'
an adn tayan. bu zeyl de bir cilt yap lmtr ki tam on olsun ve Peygamber
(s.a.v.)in: "Kur'an' n. zahiri ve bat m vardr" sziyle i aret buyurdu u geree uygm dsn. Bu kitab okuyan zahirine in.and gibi batmna da inansn. Kuvvelerin enfsi yetleri yalanlamalar , gnderilmi ltifeleri ve onlarm
Hakk'a ait ayetlerini inkar etmeleri gibi i aret etti imiz hususlardan phe
etmesin. Ta ki yazar nn, slke ilk baladndan bu zamana kadar grd
saysz apa k yetleri inkar edip ekavete d mesin. Bu zamanda bu ayetleri (ilhamlar ) yazmak bana ilham olun.du. Bu kitab n mellifinin (ken.disinin), slke ba lamas ndan. bu yetleri yazmas ilham olundu u zamana kadar tam yirmi yl geti. Zikirle me gul olmaa balad ilk gece ken.disine
grnen ilk ayet, i te bu san.a anlatt dr. tekileri de buna kyas et. Zira
haberdar olan, hayr n azna raz olur, aklsz kimseye de yet gstermek,
onun inkarm artrmaktan baka bir i e yaramaz.",
Simnanrnin ifadesinden anla ldma gre Dye'nin Bahru'l-Hakaikin.e
ayn zamanda at-Tafdru'n-Nacmiy ad da verilmitir. Kendi zeylinin ad da
Nacmu'l-Kur'an olarak gsterilir. Bundan dolay Daye'rxin 9 ciltlik tefsiriyle
Simnnrnin onu tamamlyan bir ciltlik tefsirine beraberce at-Ta'vilatu'n-Nacmiyye ad verilmitir.
Bu zeylde Fatiha yeniden tefsir edilir. Fatiha tefsirini mteakip yle
bir ifade var: "Bu, Matlau'n-Nukat ve Macmacu'l-Lukat kitab nn 14 m cildinin. badr. Tur'dan. itibaren 20 nci cilt ba lar. Matlacu'n.-Nukat, mavakifin tefsiri hari 28 cilttir. Mavakifin tefsiri, ilham ile yaz lan.a kyasen mayakifin. erhidir ki yz otuz bir bin elif, yz otuz mevkif, bin drtyz altm
be cilttir. Her cilt krk forma, her forma on varak, her varak Tur Suresinin
krk trl bt ni tefsiridir?"2
Bu szler akla uygun gelmiyor. Herhalde bu ifade ba ka yerden kar mtr. nk Simnni, zeylin ad nn Nacmu'l-Kur'n. olduunu mukaddimede belirtmektedir. Belki de on.un Matlau'n-Nukat adl bir tefsiri de vard r.
Bu nokta mphem kal yor. Yalnz bu zeylin. ehid Ali Paa 165 numarada
bulun.an. nshas , 780 tarihinde Yusuf ibn Esed ar-Rumi taraf ndan bizzat
mellif hattndan yazlmtr3. Burada eserin ad : Matlau'n-Nukat ve multakat...dir. O takdirde bu eserin bir ad da Matlau'n-Nukat ve MacmaulLukat'tir. Bu eserin. mstakil bir niishas da Daru'l-Mesnevi 53 numarada
mevcuttur. Di er bir nshas ise Hekim o lu Ali Paa Ktp. 54 numaradad r.
1 ehid 'Ali Paa, No. 165. varak 26a.
2 Equniid 153, varak 475a,b.
3 Bkz. varak 167a.

152

Orada al-Avarif adm tar. Bu nsha, Kansugavrrnin emriyle 758 (1356)


da yazlmtr.
Mfessirimiz, tefsirleri i dorudan doruya Allah'tan ald m sylyor:

Li1:11 J.31
44.4 (:):

zwd

j
jtII .5k*,

Ij
L.:9j j.1.1

L.5;

Simnni zahir manaya dokunmaz. Tekmilesine yapt uzun bir nszle


insan vcudunun manevi mertebelerinin yedi oldu unu, onun iin her yetin
bu mertebelerden her birine gre bir anlam olduunu anlatr. Kur'ari'm zahir manasnn rey ile tefsir edilemiyece i gibi Latin manasmn da re'y ile tefsir edilemiyece ini, ltifelerin hallerini ya ayarak bunlara mahsus manalarn, ilham ile elde edilece ini ve o suretle tefsir yap lacan ileri srer. Kitabn.daki bilgiler ve bunlarn. tertibi, dorudan do ruya Gerek Muallimden
aln.d iin sufi terimlerini bilmiyenlerin, slk ile bunlar aka grmiyenlerin buradaki tefsirleri anl yamyacaklarn syliyen Sinuni kendinden sonra
yakin sahiplerine yararl olsun, faydal bir ilim kalsn. diye Kuran'n batnma
dair zel terimleri a klamaa balar:
"Ey nsiyyet letifiyle olan kutsal konu malarda fk ile enfs aras ndaki bantlar ren.mek istiyen kimse bil ki: Allah, Am'dan Ahadiyyet
mertebesine, Ahadiyyet noktas Vahidiyyet mertebesine inip tek hakikat,
on. (akl) ar (na) istiva ettikten sonra ltuf ve kahr elleriyle kal p ltifesini
yourmu tur. Bu kahb halk leminden. olan. karanl k ile, emir leminden
olan nur aras n ayran sabah deminde yaratmtr. Onun. iin kahp ltifesi,
ancak on ltifenin kemale ermesiyle tam olgunlu a kavuur."
Simnni, Ibnu'l-Arabi'ye kar km , onun felsefesini benimsiyen Kni'ye at mtr ama Ibnu'l-Arabi'nin tesirinde kald , vandet-i vcuttan.
hayli etkilen.dii bellidir. nk onun. zamannda vandet-i vcut felsefesi
iyice yaygnlamt. Yapt tefsirler, %mil-Al-abi ve K ni tefsirlerine
ok benzer.
Simnni'ye gre: "Ltife-i nefsiyye vcudun. Nuhudur. Ltife-i kalbiyye
vcudun Ibrahimidir. Ltife-i S rriyye vcudun Musas dr. Ltife-i Rhiyye
vcudun. Dvfidudur. Ltife-i Ijafiyye, vcudun 'Iss dr. Ltife-i I-Jakkiye
ise vcudun Muhammedidir. te bu ltifelerin her birinin mmetleri vard r
ki bunlar vcut ltifelerinin kuvveleridir.
"O halde kitapta re zaman Adem'e hitabedildi i duyarsar , anla ki bu,
fakta (d dnyada) Adem'e, enfste (i dnyam zda) senin. nefsinedir. yle

153

ise onu bu kahbnla duy ve emir ve nehyine uy ki eytan seni i vasiyle kahbinin ltifesine mahsus olan cennetten karmasn ve zerinden takva Ilhami" soymasm. Ne zaman Nuh'a hitab duyarsan, bunu da nefis ltifenle duy
ve bu hitabm gere hli yap ki ehvet ve gazap ate iyle kaynat lm (al-bahru'l-mascur) denize at lmayasn ve kuvvelerinin analar m yalanc kuruntu
tuzaklar na drmiyesin.. brahim hakknda nazil olan yetleri dostluk
elbisesine mstahak kalb ltifenle dinle ve o hitab n gere iM yap ki dostlua
bir zarar gelmesin. Ne zaman Musa ile konu malar , onun yalvarlarm ve
Musa'nn. ahvaline dair yetleri duyarsa"). bunlar srri ltiferle duy ve hitabn gere ini yap ki byc kuvvetleri, milletlerini hevl buza sma tapt rp
saptrmamasm. Ne zaman. Davud'a hitabedildi ini ve Vedudiyyet sfat mertebesinden kan imtihanlar duyarsan bunlar da ruhi ltifenle duy. O ltifeye ait kuvveler; yalanc sanlardan, vehimlerden, eytana mahsus phe
oklarndan korunmu olsun. Ne zaman. Isa'n n zikredildii yerleri, Yce Tanrfnn ona: "Allah'tan baka, beni ve anam tanr edinin diye sen mi syledin?"1
azar hitabm duyarsan onu hafi ltifenle duy. Kudsal nurla dima ndan
gururu kar, hsni edeple "Eer ben dediysem, sen bilirsin. Sen bende olan
bilirsin, ama ben sendekini bilmem, phesiz sen gizlileri bilensin." de. Zira
hafi gaybi her ne kadar be gaybi-ruhi, s rri, nefsi, kahbi gaybleri-ku atm
ise de ltife-i Hakkiye'nin. gaybi olan Gaybu'l-Guyilb ile evrilidir. Ne zaman
Sevgilisine olan hitabn ve ona mahsus i aretleri duyarsan, bunlar da zati
nokta yerinde olan, uyan khk noktas sonundan taan vcudi feyze mahsus
HaW1 ltifenle duy. Bu, btn ltifeleri iine al r. Hak onu, terkiplerin sonu,
mevalidin hatemi olan ahsen-i takvim zre yaratt bnyeye koymutur..."2
"Ve bil ki bu yedi ltifeden her birinin kendine z kuvveleri vard r. Dnyevi ve uhrevi kuvveler kahb ierisinde bulan k ve Hakkni kuvveler... imdi
itidal zre duran her kuvve. m'mi i, bir mmettir. Devamh inhiraf eden kuvve ise kfirdir. Bir dziye kalmay p kh dzgn giden, kh sapan kuv ve de
mnafktr.
"Itidalde ltifenin hakikatine yak n olan kuvve, peygamberlerden bir
Peygamberdir. Onlar, kuvvelerinin mmetlerini o ltife sahibinin dinine
davet etmi lerdir. Tpk fakta mmetlerini, babalar Adem'in. dinine a ran. Peygamberler gibi. Nuh'a kadar byle devam etmi , her gelen. Peygamber, Adem dinine davet etmi tir Nihayet Nuh, Allah'm vahyiyle gelince
zamannn insanlarnn. kabiliyetlerine gre ncekinden daha a k bir eriat
kurmutur. Ondan sonra gelen. her Peygamber de mmetini Nuh'un, prensipleri ieriside Hakk'a davet etmi , bu i ta Ibrahim'e kadar byle gitmi tir.
1 Maide %reel: 116.
2 Batru'l-ljakVik, varak 2a, b.

154

brahim'den sorra da her peygamber mmetini brahim eriatine davet etmitir. Kendisine Zebur verilen Davud ise mmetini Tevrat'a ve Zebur'a
a rmtr. Isa'ya kadar. Isa'dan sonra gelen havariler de i sanlar inciPe
armlardr. Nihayet peygamberlerin hatemi, mrsellerin seyyidi Muhammed Aleyhisselam ile btn eriatler neshedilip peygamberlik son bulmu ,
mmetinin. bilginleri, Israilo ullarmn Peygamberleri gibi insanlar onun
parlak eriatine a rmlardr. Ta kyamete kadar byle devam edecektir.
Artk onun dini re artar, ne eksilir. Yce Allah btn olgunluklar onda toplam , onun viieudu noktasiyle peygamberlik dairesinin a m kapatm
ve peygamberlik dairesini bitirdikten sonra onun merkezine koydu u yel:ayet noktas n sabit tutmu tur. Bundan dolay dr ki Muhammed (A.), Ali'ye:
"Ya Ali, Allah bana buyurdu ki ya Muhammed, ben Alryi di er Peygamberlerle batn olarak gnderdim ve seninle a ktan gr derdim.'".."2
Dedikten sonra zahir tefsiri kabul edip enfsi olan. bat ni tefsiri kabul
etmiyen kim.enin pheci, akn olduunu; zahir ve batn kabul edenin
snni mslman, olduunu syler. Kur'an' n zahirinin, tefsiri hilfete; bat n nn, tefsiri velayete; haddinin tefsiri verasete; matla' nn. tefsiri mahbublua aittir der ve daha sonra latifelerin zelliklerini sayar.
b. Tefsirinden rnekler:
Simnni, Ltifelere gre Kur'ar'm yedi trl manas olduunu bylece
izah ettikten sonra:

1,4,..31

"Sr, -1_11_;13. C A

(:7-1_11 L.4.-J I t-,

^2.

sj

: Ey iman edenler, sarhoken ne dediinizi bilinceye kadar,


cnp iken yolculuk mstesna, ytkan ncaya kadar namaza yakla mayn"' ayetin,e bu yedi manay tatbik eder:
"Kalp ltifesine mahsus olan birinci bat nda ayetin manas udur: Cin.
gaybi ad verilen kalp ltifesinin gaybine vas l olar salik, bu ayetten anlamaldr ki Allah, onun, kuvvelerine hitap ile dnyan n fani olup ahiretin baki
kalaca n sylyor ki dn.ya sevgisi arabiyle sarho olup Rablarnurt huzuruna gelmesinler. Ta ki ne dediklerini bileler. Al veri , arlarda dolama,
akar, arsa, mlk imar , kadnlar ve ocuklar; mnacat zaman nda hatra
gelmesinler. Ssl, aldat c dnya sevgisiyle kalp ltifesinin, hakikatine do1 Simngni, bu hadisin, ehli beyt imamlarnun rivayetiyle geldi ini sylyor. Tabii mevzu
olduu bellidir.
2 Varak 3a, b.
3 Nisa Sresi: 43.

155

kunmak suretiyle ciinp de gelmesinler. Ancak beden mescidinde oturan yolcu olarak kal p ltifesinin ya yabilece i kadar bir miktar ona dokunup nasip alsmlar. Beden mescidinden gemek iin gusletmek gerekir. Zikir suyiyle
gusletmeder gemesinler.
Ayetin ikin.ci batn olan nefsi ltifeye
maras : Nefsinin. gaybine ula an. salik, anlamldr ki Allah, kitab nda "Nefsi hevadan menetti, nk gidilecek yer cennettir.", "Hevas n tanr ediner kimseyi grdn m?"1 yetlerinde olduu gibi nefsi kuvvetlere diyor ki: Heva arabiyle sarho iken Rahim mertebesine yakla masnlar ki mnacatlarmda ne dediklerini bileler.
Mnacat vaktinde Mevl'ya ayk rla ynelen hev, kendilerine stn gelmesin.. hevayi olan suri nefs ltifesinin hakikatine dokunmaktan tr cnp
gelmesinler; cin gaybi de ykanmak iin. yap lm gs mescidirde zikir
suyiyle ykansmlar.
Kalbi ltifeye mahsus nc bat nda yetin manas : Kalb gaybine
vasl salik, arlamldr ki Allah, "Onlar, birbirlerinden derecelerle stn kldk"2
yetiyle inaruc kalbi ltife kuvvelerine hitabedip diyor ki: Hur-i <in sevgisi
arabiyle sarho olarak Rahman.'m huzuruna yakla masnlar ki mn.acatlarmda ne dediklerini bileler. Huzur zaman nda kafalar hurilere takilmas n,
gzel, lmsz hurilere kalbleri tak lnca kalb mescidinde zikir suyiyle
kamp gelsinler.
Srri ltifeye mahsus drdnc bat nda manas : "S r gaybire ula an
salik, anlamhd r ki Allah, inanan s r kuvvelerine, en gzel mk efe ile ve
m ahedeyi artrarak hitabediyor. Nitekim "Iyilik edenlere iyilik ve fazlas
var"3 buyurmu tur. Bunlara hitabediyor ki s rra mahsus mk efelerin arabiyle sarho olarak Allah' n huzuruna yakla masnlar ki mnacatlarmda ne
dediklerini bileler. Tevecch vaktinde kendilerine gelen mk efe, onlar ahkoymasm. Srri ltife nurlar na takhp cnp olmasnlar. Hemen. sr mescidinde mspet zikir suyiyle ykanp gesinler, irki kaldrsnlar.
Ruhi ltifeye mahsus be inci batnda manas : Ruh gaybine ula an. uucu
(slik) anlamhdr ki Allah, inanan ruhi kuvvelere hitabediyor. Nitekim "Hibir nefis onlar iin gizlenen gz sevindirici nimetleri bilemez."' buyurmu tur
ki tek nokta huzuruna gznn sevinci arabiyle sarho iken. yaklamasnlar.
Ta ki srri hayatta ve ruhi mnacatta ne dediklerini bileler. Gzn kurratu'layne (sevince) kaymas vaktinde ona ynelmekle o kendilerine galip gelmesin.
1 Naznt Sresi: 40-41,
2 Zubruf Sresi: 32.
3 Yunus Sresi: 26.
4 Secde Sresi: 17.

156

C.iye Sresi: 23.

Nurlu tecelli srasnda suretler grmekle cnp olmas nlar. Derhal H ( )


Allah penceresinden ktktan sonra M (y. ) zikri suyiyle ykansm gesinler.
Hafi ltifesine mahsus olan. altnc batnda manas : Hafi gaybindeki
Sevad-i A'zam'a (en byk siyah noktaya) vas l olan uucu (salik) bilmelidir ki Allah inan.an hafi ltifesinin kuvvelerine hitabediyor. Nitekim Nebiyyi mmiyyi Sadk Aleyhisselm dilinden yle haber vermi tir: "Kullarm iin gz grmedik, kulak i itmedik beerin hatrma gelmiyen nimetler
hazrladm."' Ml caynun ra'at arabiyle sarho olarak Ahadiyyet noktasma
yaklamasnlar ki Kabe Kavsayni av adn. makam nda ne dediklerini bileler.
Hafi latifesinin suretlerine dokunup cnp olanlar, ljafi mescidinde harf ve
sesten, mnezzeh kutsal zikir suyiyle y kansn, gesinler.
Hakki ltifeye mahsus yedinci bat nda manas : Gaybleri ku atan Hak
gaybine ula an salik anlamaldr ki Allah, onun inanan Hakki ltifelerine
hitabediyor. Nitekim "Nerede olursanz o sizinle beraberdir"2 buyurmu tur ki
zevki tecelli vaktinde maiyyet (beraberlik) arabiyle sarho iken Zatlk huzuruna yakla masnlar ki "L yesecuni fihi melekun mukarrabun val nebiyyun murselun: Onda bana ne yak n bir melek, ne de mrsel bir peygamber
ulaamaz"3 vaktinde ne dedilderini bileler. Maiyyet, kendilerine stn gelmiye. Srf zevki Hakkiyyet ltifesinin dokunmasmdan cii iip olunca hemen
Allah'n Haram Evinde e byk zikir suyiyle ykan.p gesinler..."4
Simnani, yetin yedi batna gre nas l tefsir edilecei hakknda bu yeti
rnek verdikten sonra, on slli letifin ve karde lerinin bu yedi ltife ierisinde bulundu unu, bu on ltifenin her biri iin Kur'an'da zel bir hkm
ve mara bulunduunu, bylece her yetin yetmi batn (i anlam) bulun.duunu (7 x10=70) hatt bunun yediyz hat kadar kacan syler. Zira
her slli ltife ve karde leri iin on zahiri (d) on. batmi (i) duyu vard r.
Bunlar ya fili veya bilkuvve duyulard r. Bilfiil her ltifeni , batni on manas vardr. 70 le on arp lrsa yediyz eder: "O halde zahirini, yetlerin zahir
hkmlerinin sulariyle temizlemelisin ki bu yedi ltifeye mahsus feyizlere
kavu asm. Zahirini, Kur'an.'n zahiriyle temizlemiyenin, onun alt ndaki batn kaynaklarnn. sularndan avulamas elbette mmkn de ildir."
1 Buhari, Bedu'l-halk, 8; Tevhid, 35; Mslim, Iman, 312, Cennet, 2-5; Tirmizi, Tafsiru
Sura, 32 /56; bn Mace, Zhd, 39; bn Hanbel, V. 334.
2 Hadid Sresi: 4.
3 Kuseyri, Risale. Bu hadisi sufiler ok zikrederler. TirmiZTnin Semail'inde, Ibn Rilhye'
nin Msned'inde Hz. Ati'den naklettikleri hadis de buna yakndr Hatib bunu senedle zikretmistir. Hafz Dimyti, sahih resmindedir demistir (Kesfu'l-Hafii va Muzilu'l- lbts, s. 174, Kahire, 1351).
4 Balru'l-HalFa'ils 2eyli, Drmrd, 153, varak 471b-72b.

157

Simnni, nbvvetin zahirine mahsus olan hilfet ile bat nna mahsus
olan velyetin ve nbvvetin hakikatinde gizli bulunan. verasetin Hz. Ali'de
topland gibi hi kimsede o kadar mkemmel toplanmam tr. O, bu
mertebede de imamdr. Bununla beraber onun. velilik ve varislik nuru, stn
geldiinden hilfet nuru onlar n. iinde kaybolmu tur. O velyet bahesi,
ameliyle ma'mur, veraset sultan nn re'yiyle mansurdur. Ebubekir ve mer'
de de bunlar vard ama onlarda hilfet ve veraset nurlar , velyet nuruna
galipti. Osman'da da bu nurlar vard fakat onun da hilfet nuru, velyet ve
veraset n.uruna galipti. Bu iki nurun. sahibi Ebubekir ve mer'in tufeyliyyetinde idi (onlar n. ocuklar durumunda idi). Ali ise velyeti onlardan. ald ,
ama veraset n,urunu Gmmi Peygamber (s.a.v.) den, alm t "i
Bu szlerinden anla ld gibi Simnni, Hz. Ali'ye daha ok sevgi beslemektedir. Genellikle tasavvufta Hz. Ali, z mnen de olsa stn grlr.
Siumni'ye gre fkilerin okudu u, kt zerine yaz lm Kur'n-
Kerim, Allah'n yedi ltife suyiyle temizledi i insanlardan. ba ka hi kimseni el sremiyece i asl gizli kitabn (kitab meknn2) bir grntsdr. Kur'
n- Kerim, Omml-Kitapta saklanm bulunan yce Kur'n' n bir aynasdr.
O halde Kur'an.'n zahirini, senedi kesintisiz bir mfessirden nakletmeden. kendi kendine tefsir eden kfir olur. Zira birok hkmlerini ve nzul
sebeplerini bilmeden tefsir etmi olur. Kur'n.'n btnum da s rri, ruhi, hafi
ya da Hakki bir ilham olmadan tefsir eden de kfir olur. Zira Allah'tan gelen
btn i aretleri inkr etmi , rtm olur. Kur'an' n haddini Tanrlk K'besinden izin almadan. kendi re'yiyle tefsir eden, ceberti s fatlarm in.celiklerini inkr eder. Ve Hakki ltifenin knhne ermeden, byk huzura girerek
temizlenmeden Kur'an' n. matla'n tefsir eden de btn Kur'an. hakikat'erini inkr etmi olur'.
Simni, yedi trl tefsiri yaln z bu yete uygulam , dier yetlerin. de
buna kyas edilmesini istemi tir. Belki de btn yetleri byle yedi trl
tefsir ederdi ama tekmile oldu undar selefine uymak zorunlulu unu duyr.
mutur. imdi dier tefsirlerin,den iki rnek verelim :
4_111

c7,.1

;-,

:;

3 ,
1 ehId (Ali Paa, No. 165, varak 7b.
2 Vakia Sresi: 78 inci yete i aret vard r.
3 ehid Ali Pa a, No. 165, varak 8a, b.

158

cz::j

Z;

(....'j

::.2.5

-r-,

"Allah iman edenler iin bir mesel

verdi"1. Burada nefs-i levvme kuvvelerinden iman eden kuvveleri


kasdediyor. "Fir'avn'in kars" fesat , faile, kibirli kuvve alt nda bulunan saliha, kabile kuvveyi kasdediyor. E er bu kuvve bizzat iyi olursa faile, fesat kuvvenin kfr ona zarar vermez. "O demi ti ki :
Rabbim, bana kendi kat ndan cennette bir ev yap, beni Fir'avnden ve onun
yapt ilerden kurtar, beni zalim milletten kurtar". Yani saliha ve kabile olan
ltife, Rabbiyle olan' mnacat nda dedi ki: Balla kalbin en zel yerlerinde
bir ev yap. Yine mnct nda dedi: Belli fesat ve faile kuvveden ve on.un
ilerinden kurtar; beni onun. zalim yard mclarndan ve kuvvelerinden kurtar..."2

;:::1
..'

:,L'; I

eft,

j~0.

"Semud azg n-

Ide yaparak (Salih Peygamberi) yalanlad. Zira en azgnlar ileri atlmt."


Yani ltife ileri at lp tiyeye kotuu zaman. nefis kuvvelerin.in en azgn , firlayp saliha ltifenin nne geer ki onun evkinin nkasini (devesini) ldrsiin. "Allah' n Resul dedi" Yani ltife onlara dedi: "Allah' n devesine ve on.un su irne hakk na dokunmaym." Yani evk nkasini ldrmekten saknn ve onun zikir gzesinden su imesine dokunmaym. "Onu
yalanladlar ve deveyi bo azladlar" Nefis ltifesi salihini yalanlay p evk
devesini kestiler. "Bunun. zerine Rablar onlar gnahlarndan dolay krp
geirdi." Yani Allah onlar helk etti, "Dmdz etti' yani bu azab hepsine yayd. "Bu i in sonundan korkmad " evk devesini bo azlayel kuvveler, iin sonundan korkmaddar. Allah da onlar , resulre azgnlklarmdan
ve onu yalardamalar ndan tr helk etti."4

Tefsirin ashndan bir rnek :

ci

,e

jp

L:gjoed

L:A,I123JI

jilail jp

,k-W 4p., il ,i,l12J 0.1


ji41

jjf.11

4.512.).

,!JJ

1 Tahrim Sresi: 11.


2 at-Tefsir va'l-Mufessirum, III. 64 (V. eildden ahnm str).
3 ems Sresi: 11.
4 at-Tafsir va'l-Mufessirun, III. 65.

159

jyda:411 (3.'9 ;t9y41.1

j11.i.z

JP, :tr,1IJ

j)12.11_,A,

L:k.: 1

j 1j; j1,1 L:4.2.J1p


jj111., 43_,;;

oj,;

j Lc.

.)414.

L'9U-S/

c..)1

:jU-S11

:U.L02.)

413_.),#.

j>.

Cy4

y.

j
,:)A

L.

j_31 3 3
jUl

j:s.11

LL

(T ) jTIT
J

b').

C.t1A03k,:-

...XP

4-s.

L41

3jib

,-...,Liok11

LQ:1 jj;

L.,;\,11;

.;;

Ii; ili ..9

4.1

jj:j

jJ

:?-;

%j>,.:J!

e>.:J

jA

cip ZI

:k:12.111

15Sihbu'd-din Ebu Haf 'mer ibn Muhammed as-Shreverdi. (539


632 /1145-1234).
Hz. Ebubekir soyundan gelir. Mil ilhiyaasichr. 539 (1145) de ran'n
Cibal eyaletinden olan Shreverd'de do mutur. Ilk tasavvuf bilgisini amcas
1 I:15.md Ibrahim, 477b-478a; Hayri cAbdullgth 28a.

160

Ebu'n-Necib'den alm , mehur Abdulkadir Giylni.'nin de sohpetinde bulunmu tur. Abdulkadir'in ona, "Sen Irak'ta me hur olanlar sonuncususun"
dedii rivayet edilir'. Basra'da eyh Ebu Muhammed ibn Abd'e de mridolmu , amcasn.dan, Hibetullah ibn a - iblrden. ve daha birok bilginlerden
hadis dinlemitir. Ba dad'da yerle mi , Halife Na r'n sarayna kabul edilmi , sayg grm , birok kimse onun elinden teybe edip salb. bulmu tur.
eyh Sa'di de Ba dad'da Shreverdrnin derslerini takibetmi ve Bostannda
ondan bir fkra anlatm tr.
Shreverdi 618 (1221) de Halife taraf ndan. Seluklu sultan' Alu'd-din
Keykubad I. e eli gnderilmi tir. Ibadet ve taatiyle n yapan Shreverdi,
birka defa hacca gitmi tir. Bir kaccnda me hur air Ibnul-Fardla grm , airin oluna tasavvuf hrkas giydirmitir. Son zamanlar nda grme
duyusunu kaybetti inden evinde oturma a mecbur olmas na ramen evrad
ve ezkr ndan mahfe iinde camie gidip gelmekten geri durmam tr. 632
(1234) tarihinde 89 ya nda iken vefat etmi tir.
Shreverdrnin (Avarifu'l-Macarif, Ke fu'l-Fadaihrl-Yanniyye va Ra bu'-Na'ihrl-imniyye, Aclmu't-Tuka ve daha birok eseri varchr2. Kur'
an tefsirine dair yazd Nul atu'l-Beyn. fi Tefsiri'l-Kur' l adli eseri, stanbul, Kahire ve Halep'te mevcuttur'.
Istanbul nshas , Be ir Aa Ktphan.esi, No. 24 te bulun.maktad r. Iki
cilt ve 333 varak olan bu nshan n ba tarafnda mfessirin el yaz siyle verdii icazet vard r. Mfessir bu icazeti, 610 tarihin.de Ziyau'd-din Yusuf'a verdiini sylyor. Bu ok kymetli niishay Brockelman kaydetmemi tir.
a. Tefsiri:
zet bir halde yaln z zahiri mana zerinde duran bu tefsirin nsznde
mfessir, Kur'arr n birok manalar zerinde duruldu unu, i aretlerinin. aklandn syler ve der ki: "Gizli hazinelerden do an, kalblerin susuzlu unu
giderecek manalar karmak isterdim ama, pek nemli olmayan eylerle deerli vakti geirme endi esi beni bundan alakoydu. Kim kalb ve ruh ile
uhud yerlerinde durmaktan ve kal plarla da hizmet etmekten ba ka eylerle
urarsa, o eksik plndad r. Ben Allah iin amel edenin, Allah' n kitabn
okuyann ihtiyacna cevap verecek bir zet tefsir yazmak istedim..."4
1 Cmi, Nefehaul-iins, Lmici tercemesi, s. 527-28.
2 Sbki, Tabaka, V. 143-44; Sei'era, V. 153-54; slan Ansiklopedisi.
3 Brockelmann, GAL, S. I, 788.
4 Nubatu'l-Beyal, Be ir Aa, No. 24, varak 2a.

161

b. Tefsirinden bir rnek:

(k.3

O
jj,

;r

Biz, ancak biz lleri diriltiriz."1

"Bir kavle gre ba's iin diriltiriz anlammad r. Bir kavle gre iman ile
diriltiriz, gnderdikleri hay r ve erri yazar z demektir. (< e.te

nn

manas bir kavle gre ad mlarn yazar z demektir. Derdi ki: Seleme o ullar,
Allah'n Resulne, evlerinin mescide uzakl ndan ikyet ettiler. Bu yet
indi. Dier bir kavle gre buradaki eserler, Cuma iin at lan admlardr. Baka bir kavle gre de kendilerinden sonra b raktklar hayr ve er islerdir."2
Avarifu'l-Marif adl nl eserinde tasavvuf yolunun umdelerini a klar.
Burada baz zhdi anlamda tefsirler de yapar. Ama bunlar, Simnni veya
Dye tefsirleri trnden de ildir.
16Fahru'd-din 'Ali ibn Ahmed at-Tucibi
1239):

al-Andalusi (637/

Hurfilie meyilli mutasavvf bir mfessirdir. Deccal'in kaca, gnein batdan do aca , Ye'cuc Me'cuc'un zuhur edece i zamanlar kefettiini sanmtr. am'a gidip yerle mi , orada ya ayp 637 (1239) da lm tiir.
Istlhtu'l-Amel li'n-Tizri'l-Ecel, al- lma' bi-Tarafin mine'l- ntifa' fi
lmi'l-Huruf, al-imanu't-Tmm bi'n-Nebiyyi Aleyhisseltu va's-Selm, asSirru'l-Mektum fi Muhtabati'n-Nucum3. arhu' - ifa, arhu'l-Muvatta',
Kitabu't-Tav iye, Kitabu't-Tavfiyye, Kitabu'l-Urva, Lem'atu'l-Envar va
Barakatu'l-A'mar, an-Nushu'l-Amm Kulli men Kale Rabbiyallahu Summa's-Tekam gibi eserleri vard r. Tefsire dair yazd Fethu'l-Bbi'l-Mukaffel fi Fehmi'l-Kitbil-Murezzel4 adl eserinin mevcut tek nshas , EscuriaPdedir5. Syti, dml olan (ifadesi kapal olan) tefsiri inceleyip anhyamamtr6.
17Seyyid Burhane'd-din Muhaklik at-Tirmili (638-1240):
Horasan, Tirmiz, Buhr civar nda Seyyid Srdan diye tannan Burhaneddin, Hz. Hseyin soyundan gelir. Mevln'n n babas Bahu'd-din
Veled'in mrididir. Onun k lavuzluunda alrken son derece riyazet yapt , ba ak, aya plak on iki yl ormanlarda ve da larda dola t riva1 Yasin Sfiresi: 12.
2 Nubatu'l-Bey(n, vr. 225b.
3 Bu kitap, Itilzi'ye atfedilmi tir ama Fabru'd-dir
4 Ismacil Paa, Hadiyya, I. 707.
5 GAL, S. I. 735.
6 Syati, TabaVtul-Mufessirin, 22-23.

162

Bkz. Brockelmann,

yet edilir'. Babau'd-clin Veled (628/1230), Belh'ten Anadolu'ya g edince


Burhaneddin, de Tirmiz tarafna gitmi , orada inzivaya ekilmi ti. Menakibu'l-rifin'de "Bir gn arkada lariyle otururken, yaz k, yazk, eyhim bu
toprak leminden temiz leme gt:' diye feryadedip a lad , sonra eyhinin
olu Celleddin'in terbiyesiyle me gul olmak iin Kanya'ya geldi"2 deniyorsa
da Sultan Veledin ifadesinden anlad mza gre Seyyid S rdan, eyhinin hasretine dayanamyarak onu grmek iin, Anadolu'ya gelmi tir. Fakat Konya'ya geldii zaman eyhinin bir yl nce ldn renmitir3.
Seyyid Burhaneddin, Celleddin Rumi ile konu unca onun zahir ilimlerde
ok gzel yeti tiini grd ve dedi ki: "Btn din ve yakin ilminde babam
yz derece gemi sin. Fakat baban n hem sz, hem de hal ilmi tamd . Bundan sonra hal ilmine alman istiyorum. O ilim, peygamberlerin ve velilerin
ilmidir. On,a lednni ilim derler. "Biz ona kendi kattm zdan bir ilim verdik" 4
yeti bu ilmi gsterir. O mana, eyhim hazretlerinden bana ula mtr. Onu
da benden al ki zahirer ve batmen her bakmdan babann varisi ve onun ayn
olasn."5
Bundan sonra Mevlna Celleddin, onun hizmetine girdi. Seyyid'in vefat na kadar dokuz y l sohpetinde
Seyyid Burhaneddin bir sre sonra Kayseri'ye gitti. Oray ok seviyordu. Ali Da'na kar, Tanr'ya yalvarmakla me gul olurdu. O zaman Kayseri valisi Vezir Sahib emseddin isfahani, Seyyid Burharteddin'in mridi
oldu.
Rivayete gre Sihabu'd-din mer Shreverdi, Ba dad'dan eli olarak
Seluklu Sultan Alattin Keykubat'a gelince Seyyid burhaneddin'i de ziya1 Eflkl, Menkibu'l-c:Arifin, s. 61, Tahsin Yazc neri, Ankara, 1959.
2 Cmi, Nefehtu'l-Uns, Ilhiyat Fakltesi Ktphanesi, No. 634; Menkib, s. 56-58.
3 Ma<rif, Firuzanfer nesri, nsz, s. Yb. Sultn Veled'in ifadesi yledir:
ZAr.

I. 4.4%

J15-.74:t J4'.1

j1
41.E
Lf'n'

;":

r .,
,, u,

(:)L14

r_;p

L:k).

,*-)14

sj .tr.
(.9:71P J-)

4?

L:3J' ii

1,4j1

(Velednme, Tahran, s. 194); Maririf, s. Yb.


4 Kehif Sresi: 65
5 Ma<rif, nsz, s. Ye.
6 Ma'arif, Firuzanferin nsz, s. Ye, Tahran, aphne-i D'nigrh.

163

ret etti. Seyyid yerde oturuyordu, hi k mldamad . Shreverdi de uzaktan


ba koyup oturdu. Hi konu madlar. Bir zaman sonra Shreverdi a layarak
kalkt. Mritleri ona neden, korumadklarm sordular: "Hal ehli nnde hal
dili lzmdr, sz dili de il. Eer hal dili olmazsa yaln z sz ile srlar zlemez" dedi. Shreverdi'ye Burhaneddin Muhakkik'i nas l bulduunu sordular. Dedi ki: "Mana incilerinin ve Muhammedi s rlarn dalgalariyle dolu bir
denizdir. ok ak olmakla beraber ok da gizlidir. Mevlana Celleddin'den
bakasnn, onun hakikatine vakf olduunu sanm yorum."'
Seyid Burhaneddin'in vefat tarihi belli de ilse de ufak bir d nce ile
bunu karmak mmkndr. Seyyid, Konya'ya 629 y lnda gelmi tiz. Geliinden dokuz yl sonra ld'. Bun.a gre Seyyid Burhaneddin, 638 y lnda vefat
etmitir.
a. Tefsiri:
Seyyid Burhan,eddin Muhakkik, Maarif adl bir eser yazmtr. Bu eserin
bir nshasun Iran Vniversitesi hocalar ndan Bedizzeman Firuzanfer nce
Selim Aa 567 numarada bulmu tur. 788 de istinsah edilen bu nshadan 101
sene n,ce ve mellifin vefat ndan 49 yl sonra 687 de istinsah edilmi bir nshay da Konya Yusuf A a ktphanesinden temin etmi tir (No. 2127). Bir
iki nsha daha bulup edisyon kriti ini yapt bu eseri, Iran, Milli E itim
Bakanl yaymlamtr.
Firuzanfer, eseri Burhaneddin'e aidoldu unu kesin delillerle isbat etmektedir. Burhaneddin'in bu eseri bir tefsir niteli i tad gibi sonunda da
ayrca Muhammed ve Fetih Surelerine yapt tefsiri vard r'
Bu tefsir, Slemrnin Hakaik'inden baz tasarruflarla Farsa'ya terceme
edilmitir. Bunun Burhaneddin'e aidoldu u kuvvetle muhtemeldir. Zira Konya nshasnula bu tefsir, MaariPten nce yaz lmtr ve ayn katibin elinden
kmtr slap, mrifin slabuna ok benzer.
Tefsire iirlerle ahidler getirilmi tir. Seyyid Burhaneddin, Hekim Senai
Gaznevi'ye ok sevgi besledi inden szlerini onun iirleriyle sslemi tir. Kendisi iin: "Seyyid gzel konu uyor ama Senarnin, iirlerini szleri aras nda
ok okuyor" demiler de Seyyid yle cevap vermi : "Bu tpk una benzer:
Gne gzeldir ama k veriyor. Sanernin szlerini zikretmek, kendi szleri1 Menkibu'l-cArifin, s. 72.
2 Aym eser, s. 32.
3 Sultan Veled'in ifadesi, Maiiririn nsz, s. Yb.
4 Burhaneddin'in tefsirini tabakat kitaplar almamtr. 14Wilririn sonunda ne redildiini
bana hatrlatan Prof. Feridun Nafiz Uzluk'a te ekkr ederim.

164

mi gstermek iindir. E yay gne gsterir. E ya gne nda grlr'"


Tefsirde de Sen'in,in. iirlerine yer verilmi olmas , eserin Burhaneddin'e
aidolduunu gsterir.
Mfessir, nce yetin farsa mar asun verir, sonra tefsire geer. Dedi imiz gibi tefsirler, Slemi tefsirinden evrilerek aktar lmtr. Herhalde Seyyid,
on.un Hakaik'ini tetkik ederek sohpetinde bulunanlara anlatm tr. Surenin
btn yetlerini de il, baz yetlerini tefsir eder. Muhammed Suresi 18, yarm ola Fetih Suresi Tefsiri 8 sayfadan ibarettir.
Ak ve kolay anla lr olan bu ksa tefsirde zhd, ruh tasfiyesi, a k ve
ma'rifet ilk sufi slubunda anlat lr. Farsa tefsirler aras na arada Arapa
ibareler de girmektedir.

b. Tefsirinden rnekler:
(Macriften.): "Talat, askerlerle ayrlnca Allah sizi bir rmakla deniyecektir dedi..."2 yeti mnasebetiyle yle diyor: "Davud'un Clut'u ldrd gibi gnl Davud'u da nefs-i emmareyi ldrnce elbette Yce Tanr
gnl Davudu' m mlk bah eyledi, ilim ve hikmet verdi. Tlt, nefis Cltunu ldrmee azmedince kavmine vasiyyet etti ki bu yolda su vard r. Bu
su, dnya ve ehvetlerdir. E er susarsanz, zaruri iltiyacnz giderecek kadar iiniz, emirle iiniz, emirsiz olarak ehvetlere uymay nz. "pek az hari,
hepsi ondan itiler." O kadar binlerce ki i aras nda bu dnyadan sabredenler birka ki idir. "Kullarmdan bana kreden azd r."3"4

ji;_.Z5.:Onlar ki inkar ettiler ve Allah yolundan evirdiler, Allah onlarn amellerini


boa tkardt."4

lj

411 (.5,k)
.9*.1 el

415'

.dlA;
45-1

Sehl diyor-

ki: Bu kfirlerden maksat, tevhidi inkr edip Allah'a ortak ko ardardr.


Bazlar demiler ki bu kfirlerden maksat mnkirler de ildir, n.imeti inkr edenlerdir. Yani nimetin krn yapmyanlar ve Allah' n nimetlerini inkr edenler, dava ile me gul olanlar, hakikatini bilme1 Fihi Mafih, Tahran 1:Tniversitesi yay nlarndan, s. 207 (Marif. nsz, T.).
2 Bakara Sresi: 249.
1,13
3 Seb'e Sresi: 13.
4 Marif, s. 16.
5 Muhammed Sresi: 1.

16

dikleri eyleri iddia ederlerdir. O kimse ki Tanr 'ya ortak ko ar, o mutlak kfirdir. Yani ona kariresiz olarak kfir denilir. Nimet kretmiyene
ise mutlak kfir denmez, karine ile kfir denir. Sana hizmet eden, seni ven
birine sen. elbise verirsir , sevgi beslersin... Bunun mutlak kfirleri kasdetr.;
mediine bir delil de (< e.+1
Amellerini bo a kardlar" sz:

dr. Bir kimse senin ran olur ve serden fayda grr, senin sevgini kazan r
da sonra gidip ba kalarna "Bu fayda bana kendimden. gelmi tir, kimsenin
bana bir iyilii yoktur" derse senin ona kar sevgin kalmaz. Asla sen onunla
beraber olmazs n. Asla o nankre s rlarn sylemezsin."1
II

431

: Bil ki Allah'tan ba ka Tanr yoktur."2 Bu, seni seen

Tanr'ya i arettir. Kim lilhe illlah Muhammedun Rasulullah' kklnden edindi i bir alkanlkla sylerse o aptald r. Zira ocukluk halinde
kalmtr. Kim bunu iki cihan n iyiliine kavu mak iin sylerse o perdelidir, Hak'tan habersizdir. Kim bu ihls kelimesini ihlss z sylerse o da t pk
temiz suya necis kar trp onunla ykanan kimseye benzer...'"

1 Macrif sonunda Mul.lammed Sresi Tefsiri, s. 78.


2 Muhammed Sresi: 19
3 Marif, s. 82.

166

NC BLM

IARI TEKIRIN VANDET- VCUT ETKISI ALTINA GIRMESI


A- BNU'I-(ARAB , MUI:IYIDD N ibn 'AL , EBUBEK R (560-638/
1165-1240):
Tasavvufi-i ari tefsir alarunda en nemli insan, Muhyi'd-din ibr al-Arabi'dir. Onunla birlikte i ari tefsir, tamamen vandet-i vcud felsefesinin tesiri
altna girmi , ok ar te'viller yaplmaa balanmtr. brul-Arabi, geni
ihatasiyle tasavvufta ve i ari tefsirde bir r amtr. Artk basit manada
zhdi tefsirler yerine gayet kompleks felsefi tefsirler, vandet-i vcud ynnde
nazari te'viller devri ba lamtr.
Muhyi'd-din al-Arabi, 17 Ramazan 560 (1165) tarihinde Er dls'n
Mursiye ehrinde do du. Sekiz ya nda babasiyle beraber biliye (Sevilla).
ye geldi. Henz ocuk denecek ya ta kendisiyle gr en ibn Rd, onunla
grtiiiinden son, derece memnun, kalm t. Birok eyhlerden istifade eden
bnu'l-Arbi'nin ilk eyhi, okumas yazmas olmayan, fakat manevi tekamlde ok ileri gitmi bulunan Ebu Ca(fer al-Trayni'dirl. Bundan ba ka
Ysuf Salih al-(Adavi, Ebu `Abdillah a -arafi, Ebu Yaly. asSarllcl, Ebu'l-Haccc Yfsuf a -Subarbuli ve Risletu'l-Kuds'rde sayd
55 eyhten feyz alm tr.
bnu'l-cAarabi 590 (1194) y lnda seyahate ba lam , Tunus'a gelmi ,
591 (1195) te Fas'a gemi tir. 595 (1199) da Kurtuba'da !bn R d'iin cenaze
merasiminde haz r bulunmu , 597 (1201) de Ma rib ehirlerinde gezmi2, ertesi yl hac gayesiyle Msr'a gelmi , Kahire'de Takiyyu'd-din Abdurrahman' n.
elinden Hzr'n hrkasm giymitir3. Msr'dan Kuds'e geen bnul-(Ara1 Risletu'l-luds, s. 9, MIGUEL ASIN PALACIOS ne ri, Madrd-Granada, 1939.
2 Bkz. al-Futbtu'l-Mekkiyye, II. 290, Rahire, 1269, 161. bab, S ddikiyyet ile nbvvet
makamn bilme hakknda; Prof. Ahmed Ate , ilm Ansiklopedisi, VIII. Ibnu'l-Arabi maddesi.
3 Futuht, I. 187, Msr, 1329; Islm Ansiklopedisi.

167

bi, buradan yaya olarak Mekke'ye varm , 598 (1202) yl hac farizas na
yeti mitir. ki yl Mekke'de kalm , burada bulundu u srada aslen Isfahan'h
olan Mekinu'd-din Ebu' - uca' Zahir ibn Rstem ve bunun k z karde i Fahru'
n-Nisa ile dost olmu , bu zattan Tirmizrnin kitab n.' dinlemi , hem kendisinin hem de kz karde i Fahru'n-Nisa'nn btn rivayetleri hakk nda icazet almtr' Bu ailenin gen kz Aynu' - ems Nizam'n sohpetine riyet
gzelliini vmekle bitiremedi i bu kz iin yazd iirleri Tercumanu'l-E vak adl divannda topladn , bu kzla babal k ruhuna yakmyan. bir alkann hatra getirilmemesini, bu iirlerde tasavvufi manalar kasdetmekle
beraber "And m her isimle ondan kinaye ediyorum, i aret etti im her evle
onun evini kasdediyorum" demektedirz. Bu k z hayali bir ahs da olabilir.
601 yl hac mevsimi sonun.da Anadolu hac larn n daveti zerine onlarla
birlikte Badad zerinden Anadolu'ya gelmi tir. Malatya'da hacdan beraber geldii Mecdu'd-din ishak'm evinde kalan Ibnul-Arabi, onunla beraber
Konya'ya gitmi tir. Mecdu'd-din bir mddet sonra Sultan Keyhusrev'in
olu Keykavus'a hoca tayin. edilerek Malatya'ya gnderilmi tir. IbnulArabi bun,dan sonra Ba dad'a urayp 602 (1205)te Kuds civar nda, 12 aban. 603 (22 Mart 1207) de M sr'da, 604 (1208) de Mekke'de eski dostu ve
gzel Nizam'n, babas Mekinu'd-din'in yannda bulunmaktadr'. 606 (1209)
da Konya'da Risaletu'l-Envar' yazmaktad r. ki yl sonra 608'de Ba dad
ve I-Ialep'te bulunmu tur4. Biraz sonra 612 (1215) de Konya Aksaray' na
gelmi , ayn yhn Ramazan, aynda Sivas'ta bulunmu tur. Daha sonra Malatya'ya gelmi tir. Burada uzun mddet kalm , dostu Mecdu'd-din Ishak'n
olu Sadreddin Konevryi yeti tirme e ba lamtr. Olu Sacdu'd-din Muhammed 618 de burada do mutur5. Nih.ayet 627 ylnda am'a yerle mitir. 28
Rebilhir 638 (16 Ekim 1240) tarihinde 78 ya nda iken. vefat etmi tir, muhteem bir cenaze merasimiyle Kasiyun Da ' eteinde bulunan trbesine
defredilmitir6.
a. Kiilii:
Drtyzden fazla eser veren Ibnul-Arabi, ilmini do rudan doruya
Allah'tan aldn sylemektedir. Ona gre ken.disinin hibir iradesi yoktur.
Kendisi Allah'n kapsnda boynu bkk, O'nun. emrine muntaz r durmakta,
o kapdan. e szarsa onu yazmaktad r. Kalbine gelen. bilgileri yazmak husu1 Ibnu'l-cArabi, Tereumnu'bE vls, s. 7, Beyrilt, 1966.
2 Aym eser, 9.
3 Futiibt, II. 418, 188. bab, Ru'ya hk; Isl. Ansiklopedisi.
4 Abmed ibn Muhammed, Negiu';Pb, II. 362.
5 Futbt, II. 369, GAL, I. 83; Ahmed Ate , Islam Ansiklopedisi.
6 Ahmed Ate, ibnu'MArabi Islm Ansiklopedisi, VII. 533-55.

168

sunda o, muhtar de il, mecburdur. Hi kimse kendisinin. vard ilmi seviyeye


varmamtr. teki yazarlar kendi iradeleriyle yazarlarken o, Allah'm iradesiyle yazmaktad r. Onun iin. yle bir klyaslama yapar: "Bana falan rahimehullah, falan rahimehullahtar n.akletti" diyen yazarla, "1-.1addani kalbi
<an. Rabbi: Kalbim, Rabbimden bana nakletti" diyen. yazar aras nda ne kadar
fark vard r! Bir de bu yazarla "Bana Rabbim, Rabbimden nakletti; yani Rabbim kendi kendin.den nakletti" diyen yazar aras nda n.e kadar fark var! Birin.cisinde e yaya ba ml Rabba i aret varken ikincisinde e yaya ba ml
olmayan soyut rabba i aret vard r."'
deta nazariyeHemen her vesile ile bu szleri tekrar eden,
sinin kabul iin buna dikkati ekmeyi gerekli grmektedir. Nazariye akla
ne kadar uzak olursa olsun Allah sylemi olduktan sonra ona inanmak zaruri
olacaktr. "Bizim maksadmz kendimizden bir ey yazmak de ildir. Bu bir hatrlatmadr. Biz onu ektik, kendisinden kaybedip bizimle var eyledik. Biz
onun kula, gz olduk. Sonra onu size sunduk ki onunla cahilliin ve kinatn karanlklarndan kurtulas nz. Biz onun, size hitabetti i lisan olduk."
bnul-Arabi, szlerinin Kur'an oldu unu syliyecek kadar ileri gitmi tir.
"Bu, bundan. dolay O'nun zikridir ve Kur'an'd r."2. at-Tanazzulatu'l-Mavs liyye'sin.de yle diyor: "Ruhu'l-Emin kalbime inince terkibim da lyor, bana
zan, tahmin ve pheden uzak bilgiler veriyor.'". Burada inen mele in Peygamber'e inen. Cebrail olmay p sadece bir melek oldu unu, btn melekler
emin olduu iin, kendisine gelen mele e Ruhu'l-Emin, dedi ini' ve asl Peygamberlik iddias nda bulunmadm sylyor'.
595 yl Ramazan aynn sadece 11 gnnde yaz p bitirdii ve cidden
Arap edebiyat nn aheserlerinden. olan Mevkiu'n-Nucum adl eserinde de
yle diyor: "Bu kitap kimin eline geerse Allah' n ona olan tevfikine gvensin, nk bu, byk faydadr. Bunun derecesini tarif edemem. Yaln z unu
syliyeyim ki Yce Allah' iki defa ru'yamda grdm, bana diyordu ki:
Kullanma t ver. te sana en byk tm budur. Tevfik Allah'
tandr."6
1 FutfhAt, 72, Kahire, 1329.
2 Futuhat, I, 70-71, Kahire, 1293.
3 at-Tanazzultu'l-Mavs liyye, Murat Molla, No. 162, varak 7a.
4 Ayn eser, varak 7b.
5 Futuhat, III. 372. bab.

1:.1;

LOJI

L:31> J

. :

I je.! L.

d'."k, I

Lit:::.

. ;_jg..11

L5.0.51 jt.t

j :31

r...":U

6 Aym eser, I. 334, Kahire, 1329, I. 46, Kahire, 1293.

169

Ibnu'l-Arabi, kendisine Hatemul-Velaye unvarun vermi tir. Nas l Hz.


Peygamber, peygamberli i tamamlamsa o da velilii tamamlamtr. Peygamberimizin bir te bihi vardr: "Ben. peygamberler aras nda tpk bir ev
yapp bir tek kerpici eksik gelen adama benzerim. I te o kerpi benim. Benden sonra Peygamber yoktur." te Ibnul-Arabi de kendisini yel:ayet evinin
duvarna konan son kerpi sann aktad r.1
Kendisi felsefi yoldan. giderse de bunu felsefe kabul etmez, ilham ve
kef ile ald m syler. Fikri-nazari yoldan, hakikate ula acaklarm iddia
edenlere atar.
Fususul-Hikem'inde btn peygamberlerle gr tn ileri srer:
"Bil ki Hak, bana A.dem'den Muhammed (s.a.v.)e kadar gelen btn. peygamberlerini bir meydanda gsterdi. O s rada Kurtuba'da idim (586/1190). Onlar ierisinde benimle konu an, sadece Hud Aleyisselm oldu. Bana orada
toplanmalarnm sebebini sordu. Had, iri yaph, gzel ehreli, gzel konu an,
ilerin i yzn bilen ve aan, bir kimse idi..."2
Fususu'l-Ilikem'de 27 peygamberden her birine bir fas l ayrmtr.
Yirmi altnc fas l, Hz. Muhammed'in selefi kabul etti i ibn Sinan
aVAbsi'ye aittir. Bu fas llarda kerdi felsefi gr lerini peygamberlere ba hyarak takdim eder. Kendi ifadesine gre bu kitab Hz. Peygamber (s.a.v.)
627 yl Muharreminin son on, gnnde yani kendisi 65 yanda iken
am'da ken.disine vermi ve faydalans nlar diye bunu insanlara duyurmas n
emretmi tir2.
Kitabn sl'ubu ve fikirleri, bunun, mlhem bir kitap de il, ibrul-Arabinin. kendi mahsul olduunu gsterir. Mesela alt nc Fa'ta arifin te'lihi
(ene'l-Hakk) hususunda yle diyor: "Bu yle bir s rdr ki ehlullah bunu izhar etmekten sak nr, kskarurlar. Kendilerinin, Hak olduklar iddialarnn
reddedilmesi korkusuyla bu s rr sylemezler."3
Futuhatnda da bilgilerinin tamamen ke if ve ilham olduunu, bunlar
dorudan doruya Allah'tan aldm sylemesine ra men, kendinden nce
yazlm btn eserleri okuyup bir terkibe vard bellidir. Kendisi Islam
ilimlerini gayet iyi biliyordu. Cneyd'in, Slemrnin, Gazali ve Ku eyri'rin
eserlerini sk sk okuduu, Futuhatndan. ve Musamaratu'l-Ahbar' ndan anlalmaktadr. Harfleri birer canl varlk, aralarnda peygamberleri olal birer
millet kabul edip hayali manalar karan, Ibnu'l-cArabi: "Ebu Talib al-Mekki'
1 Aym eser, I. 416, Kahire 1293, I. 318-319, Kahire, 1329.
2 Fuuu'l-Iiikem, X. Fa , I. 110, Ebu'l-<Al `Afifi ne ri, Kahire, 1365-1946.
3 Aym eser, I. 47.
4 Aym eser, I. 89.

170

ye gre Ceberut lemi, harfler lemindendir."' "Ihnu Barracn, astronomik


yoldan giderek bu manay karm , kefini gizlemi tir"2 szleriyle bunu kitaplardan renmi olduunu aa vurur. yle anla lyor ki o okuduu
kitaplarm tesirinde kalm , rendii yaygn bilgiler zihninde ylmt . Tabii
ibadet ve riyazetiyle grd keifler, yaad, ruhani haller de bunlara eklenin.ce gayet yksek fikirleri yan n,da baz eliik ve hayali sonulara da varmtr. Belki zihninde y lp benliini derinden etkiliyen. bu d nceler, riyazetlerine karp ekillenerek kendisine ke if gibi grnm de olabilir.
Burdan dolay bilgiuler onun hakknda gruba ayr lmlardr:
1) Birinci gruba gre Ihnu'l-Arabi byk bir lim, bir mr id-i kmildir.
Yazd kitaplar, onun kudretinin bykl n gsterir. Gerekten. o eyh-i
ekber denme e lyiktir. Kadi Sihabu'd-din Ahmed az-Zebicli, Cemlu'd-din
Muhammed al-Kirmni, Mecdu'd-din Firuzbrli, Seyhul-islni Ibr Kemal,
Abdurrazzk Munvi,
Devvni, <Abdul-Gani ar -Nablusi bu
grte olan bilginlerdendir.
2) ikinci gruba gre islmn itikadi, ameli ve ahlaki esaslar Kur'an,
Snnet ve byk mctehidlerin icmaiyle sabittir. Gerek mutasavv flar ve
btn, bilginler dini tabirlere riayet edegelmi lerdir. Yanl telkkilere, sap tmaya sebeholacak yazlar ve szler kabul edilemez. Hele zarurat-i diniyye
denilen Allah'n ezelilii, yaratklarn sonradan olu u gibi inan sorunlarna
aykr szler sylemek, islm ile ilgiyi kesmektir. Kimse son.undan emin olamaz. En yksek mertebeye eren. de byle bir ayk rlkla der.
Muhy-i'd-din Arab' kudretli bir bilgindir ama dini llere ayk r szleri
vardr. Bu szlerin bir ksm sahibinin fskn, icmaa aykrlnu, bir ksm
da iman dairesin.den bsbtn kmasn gerektirir. Ibnu'l-cArabi, btn.
akidelerin do ru olacan, btn putlarm bir para tanr la sahip bulunduunu, dinlerin bir oldu un.u, btn eyada tanr lk bulunduunu, tanrlk
iddia edenin. davas nda do ru olduunu, Fir'avn'in. tertemiz gitti ini, mescitte crrp ve hayz halinde durmamn mubah oldu unu... iddia etmekle dinden. kmtr'. ihnu'l-cArabrnin. en kuvvetli muhalifi Ibnu Teymiyye'dir.
Ibnu Teymiyye, Ibnu'l-cArabi'nin. eserlerini tetkik etmi , cidden derin. bir
vukufla cevaplar vermi , oru iddetle tenkidetmi tir. eyh cAlu'd-devle
Simnni, cAllme Cezeri,
ibn (Abdi's-Selm Takiyyu'd-din ibn
Dakik, Zeynu'd-din al-cIrki, Sa(clu'd-din Taftzni, Sircu'd-din
Ebu mer ibn Hcib bunlardand r.
1 Futuhat, I. 72.
2 Futiihrt, I. 75, Kahire, 1293.
3 cAliyyu'l-Krt, Risle
Vahcleti'l-Vueud, s. 59-61, Istanbul, 1294.

171

slam leminde muhalifleri ok olmakla beraber, bnu'l-Arabi'nin fikirleri geni bir yaylma alan bulmutur. Muhalifi olan bilginler dahi onun fikirlerinin etkisinden kurtulamam lardr'. ibnu'l-(Arabrnin en ok muhalefete sebebolan gr leri zetle yledir:
1-Adem Fasssnda: "O'nu tesbih ederim ki O, t pa tp insann kendi
kendine nisbeti gibidir"
2-"nsan ezeli, sonradan olmu (hdis), daimi, ebedi ne 'edir".
3-"Biz Hakk ne ile niteledikse biz de o niteli in aynyz, Hak da kendisini
bizimle niteledi. Ne zaman O'nu grsek, kendimizi grrz; ne zaman O bizi
grse kendisini grr."
4-it Fassnda: "Bu ilim yaln z resullerin hatemine ve velilerin hatemine
nasibolmutur. Dier peygamberler ve resuller bu ilmi Resuller Hateminin
fenerinden ald lar. Veliler de bunu Veliler Hateminin fenerinden ald . Hatt
Resuller Hatemi bile bu ilmi grd zaman Veliler Hatemi fen.erinden grrd. Demek ki peygamberler, velyetleri itibariyle bunu veliler hatemi fenerinden grrler. O halde Resuller Hateminin, velyeti bak mndan veliler
hatemine oran , resul ve nebilerin Resuller Hatemine oran gibidir."
5-shak Fassnda: " brahim (A.) oluna dedi ki: "Olum ben ruyada
seni kesiyor gryorum" 2 Uyku hayal lemindendir. brahim'in, ruyay
misal alemine uygun tabir etmesi gerekirdi. nk ko, ibrahim'e o lu
eklin,de grnd. Allah onu, oluna kar lk byk kurban olmak iin
kendisine vermiti. Bu, tpk Peygamberimizin, ruyada st grp bu u ilim
ve yakinle tabir etmesi, Yusuf Aleyhisselm' n inekleri yllar olarak yorumlamasna benzer. brahim, koun, olu eklirde anlamah ve o lu
yerine kou kurban, etmeli idi. Ruyay zahirin,e yorup ictihad n.dan
yollara dt".
6-smail ve Eyyub Fassmda, keza Futuhatta: "Kafirler Nardan (ate 1 u olay, zahiren onu tenkid eden baz bilginlerin, gerekte onun nas l etkisinde kaldklarn gstermesi bakmndan enteresand r:
afii bilginlerinden (Izzu'd-din `Abdu's-Selm, bir gn ders meclisinde otururken zmd k
sz geer. Kelimenin kknn Arapa n yoksa Farsadan Arapala m m olduu konusu
ortaya atlr. Kelimenin Farsa Zen-i llin'den geldi i, iinde kfr ta rken dtan m'min gzken kimse, manasma geldi i sylenir. Talebelerinden biri sorar: "Mesela kim gibi"? eyhin
yannda oturanlardan biri " am'daki Ilmu'l-Arabi gibi" der. eyh sesini karmaz, reddetMeZ.
Orulu olan eyhin hizmetisi, ak am eyh ile beraber sofraya oturmu ken eyhten zamann kutbunu sorar. eyh gler ve "Muhyi'd-din Arabi'dir" der. Hizmeti hayret eder Zira derste Ibnul-(Arabi iin "Zndk" diyene ses karmyan eyh, burada onun kutb oldu unu sylemektedir. eyh der ki: "Sus, oras fakihler meclisi idi." (Nefl u't-Tib, II. 376-77. )
2 %int suresi : 102

172

ten) kmazlarsa da sonunda azap kendilerine tatl olur. Cehennemin ate inden, kzgn sudan zevk al rlar; nas l cennettekiler ebedi nimetten lezzet ahyorlars a ."
7Musa Fassnda ve Futuhat'ta: "Fir'avn m'min olarak ld, tahir
ve mutahhar (tertemiz) olarak ruhu al nd. O'nun "Alemlerin Rabbi nedir?"'
diye Hakk' n hakikatinden sormas dorudur."
8Musa Fass nda: "Yce melekler dolayl olarak unsurlardan yarat lan
btn yarat klardan stndr. nsanl k rtbe itibariyle yersel ve gksel meleklerden stndr. Yce melekler de "Bbrlendin mi, yoksa ycelerden mi
oldun?"
tanr nassmn ifadesi gereince bu insan trnden stiindr."
9Futuhat'ta: "O Allah' tesbih ederim ki icadettii eyann ayndr."
10Nuh Fassnda: "Hakikat ehli yan nda tevhid de tenzih, tecrid ve
takyidin ayndr. Allah' tenzih eden, ya Rabbi bilmiyor veya edebi az, gafildir. Zira Hak, btn y-arat klarda meydana kmtr. Her kavramda grnen O'dur. Te bih edip Hakk' kaytl ve snrl gren, O'nun mabud olduunu
bilmiyen, tenzih etmiyen de byledir. Te bih ile tenzihi birle tirenlerdir ki
Hakk' gere i gibi bilmilerdir. Yalnz bir taraf grmek eksikliktir."
11 dris Fassnda: "Ebu Said, nefsini kasdederek Hakk'm vecihlerinden bir vecih ve lisanlarndan bir 'ismi olduunu syledi, ztlar toplamadan
kullarm Rabbim bilmedi.", "Harrz ise: Allah Ebu Said al-Harrz ve ai er
sonradan. olmu larn isimleriyle adlan.m tr dedi."
12Nuh Fassnda: "E er Nuh, te bih ile tenzih arasm birletirip kavmini buna arsayd kendisine uyarlard . Fakat o, a ktan te bihe gizlice de
tenzihe a rd ve "Ben kavimimi gece te bihe, gndz tenzihe a rdm" dedi."
13 Nuh Fassnda: "Byk bir tuzak yapt lar" 2 yetinde "Allah'a davet,
ardan ile tuzaktr." Birka sat r sonra: Mekirlerinde dediler ki: "lethlarmz braknayn" eer onlar tanr larm braksalard bunlardan terk
ettikleri kadar Hakk' bilirlerdi. Zira Hakk' n her mabudda zel bir vechi
vardr. Bunu bilen bilir, bilmeyen bilmez."
14"Onlar Allah' bilme denizinde bo uldular da kendilerine Allah'tan
baka yard mc bulamadlar. Yard mclar Allah oldu. Allah'ta helk oldular.
Eer Allah onlar kenara karmasayd bu yksek dereceden. indirmi olurdu."
15" brahim Fass nda: "O bana hamdeder, ben O'na hamdederim; o
bana ibadet eder, ben O'na ibadet ederim"'.
16 Hud Fassnda: "Bizim vcudumuz Hakk' gdasdr, O da bizim
gdamzdr"
1 uara sresi : 27
2 Nuh sresi : 22
3 Nuh sresi : 23

173

17"Sakn bir inanca ba lamp dierlerini inkr etme, bu takdirde birok


hayr karm olursun, hatt hakikati i bilmeyi tamamen kaybedersin.
Sen btn itikadlarn heyills ol. Zira Allah bir inanc n tekelin.e b raklmaktan daha byktr. O "Nereye dnerseniz, Allah' n vechi orasdr." diyor.
"Oarada" demiyor da "Samma vachullah: Oras Allah'n vechidir" diyor.
Bir eyin vechi, hakikatidir."
18 Suayb Fassnda: "Bir ahsn inand tanr, dierinin inand tanr= ayn deildir. Herkes kendi inanc n savunur, tekinin inanc n ktler.
nsafl olsa, ba kasnn inancn yermez. Eer Cneyd'in: "(Siifinin) rengi
suyun. rengidir" szniin, manas m bilse, herkesin inancn kabul eder ve Allah' her suret ve itikatta bilir. Ama o zan sahibidir, ilim sahibi de ildir. Nitekim Hak: "Ben. kulumun benim hakkmdaki sansna greyim" demi tir.
Yani ben ona ancak itikad suretinde grnrm. Ister mutlak d nr, ister
baml. Baml tanr snrldr, kalb onu alr. Oysa mutlak tanr y hibirey
almaz. nk o, btn e yam'', ayndr. Bir ey iin o, kendi kendini iine al yor veya almyor denmez."
19"Btiin lem tamamen arazlardan ibarettir. Her an yok ve var olur.
E 'arilerde cevherlerin de i mediini, arazlarm de iip yenilendiini sylyorlar. lnu'l-Arabi'nin ta lanmaa sebebolan sz bu de il, buna bal olan u
hkmiicliir: "O halde her anda mkellef, kendisinin gayr olur. Ahirette de
dnyadaki varlnn gayri olarak harolunur. Azap ve sevap, itaatkr ve
siye de ildir"
20Uzeyr Fassmda: "Resuln velyeti, nbvvetinden stndr"
21sa Fassnda: " sa ly diriltti inden dolay baz lar Hakk'n on.a
etti ini (girdiini), bazlar onun Allah olduunu sylediler de kfir oldular. Yce Allah da: "Allah Meryem oP,lu Mesih'tir diyenler kafir oldular" 2
dedi. Onlar bu szn, tamamnda kfr ile haty birletirdiler. Zira yaln z
Allah'tr szleri veya yalnz Meryem o lu Mesih'tir szleri kfr de ildir.
Ama bu iki sz beraber sylemeleri (yani hem Allah, hem Meryem o lu
Mesih deyip ikilik d nmeleri) kfrdr."
22Harun Fassnda: "Allah Harun,'u buza ya tapanlara musallat eyledii gibi Musa'ya da musallat eyledi. Ta ki Allah'a btn suretlerde ibadet
etsin. Bundan dolay cihanda hibir ey kalmad ki onda (Tanrya) ibadet
edilmesin.. Ya cisimlere, y ldzlara tapanlara gibi teellhi ibadet, ya da
mala, mevkie tapanlar gibi tasahhuri ibadetle ibadet edilir. Allah'tan ba ka
en ok tap lan ey heva (arzu) dur. Yce Allah buyurmu tur: "Havas n tanrs
yapan grdn m?" 3
1 Bakara : 115
2 Maide sresi : 17
3 C'Siye : 23

174

23 Musa Fassnda: "Fir'avn, Allah' lemin ayn grdnden szn bu


esas zerin.e kurmu "eer benden baka tanr, edinirsen elbette seni hapsedilenlerden yaparm demiti .
24"Fir'avn, hkm mevkiinde ve k l sahibi oldu undan, "Ben sizin en
yce rabbnzm"2 Geri herkes birbirine gre rabd r ama ben yce rabb m.
nk ben grnte kudretli hkm sahibiyim demi tir. Sihirbazlar onun
bu davada doruluunu bildikleri iin onun, tanr lun inkr etmediler,
bilkis: "Sen ancak bu dnya hayat nda hkmn geirirsin" 3 diyerek bunu
kabul ettiler. Binaenaleyh ouun: " Ben sizin en yce rabb nzm" sz do rudur. Zira onun gayr Hakk'n ayn ise de surette Hakk' n, ayndr (hkmde
deil)..."

Ibnu'l-cArabi'n,in, gr lerini red iin yazd risalede cAliyydl-Kri


"dinde muhafazakr olan ibnulArabrnin, kendisi hakk rda bir ey dernekten kammtr. "nk onun hakknda bilginlerden kimi s ddik, kimi
zndk demitir. Belki de teybe etmi tir. Ama kitaplar n okumak haramd r.
n.k kitaplar, iman ve tasdik gereken konularda islm inanlar na aykr
eylerle doludur"5 demektedir.
Ibnu'l-<Arabrnin zerine y ldrmlar eken gr , onun vandet-i vcud
nazariyesinden ziyade bu nazariyeye dayanarak ileri srd bu grleridir ki kendisinin szleri aras nda bu hususlarda eli iklik grlmektedir.
Saysn bilemiyecek kadar kitap yazan bir insan n szlerinde eli iklik olmas muhtemel oldu u gibi bunlarn, bakalar tarafndan onun eserlerine sokulmu olmas da muhtemeldir. Vandet-i vcud Risalesinde
Ibnu'l-Arabrnin yukar da zetledi imiz 24 fikrine itiraz etmektedir.
3) nc gruba gre eyhi Ekber'e gzel zan. beslemeli, fakat kitaplarn okumamandr. ibnu'l-(Arabi hakikaten byk bir insan.d r. Ibadet
ve taat hususunda son derece gayret sahidir. Eserlerinin. o u da kitap ve
snnete uygundur. Ama ittihad ve hlide dair yaz lar da vardr. Bunlar
okumak zararl dr.
Zehebi onun hakknda yle diyor: "Geni konuma gcne, keskin zek
ve haf zaya sahipti. Tasavvufu ok iyi incelemi ti. rfanda telifleri oktur
ama ke ke szlerinde ve iirlerinde ath olmasayd ! Belki de bunlar sekir
halinde sylemitir. Kendisine iyi zar, beslemelidir."6
1 uar sresi : 29
2 Nrzrrt sresi : 24
3
sresi : 72
4 Bkz.
Risale
Vandeti'l-Vudud, s. 75 - 103
5 `Aliyyu'l-1ri, Risale, s. 62.
6 Neflu'-'111) min Gusni AndalusPr-Ratil , II. 366, Msr, 1367 /1949.

175

Tenzihu'l-Gabi cal Tenzihi Ibni'l-cArabi adl eserinde yle diyor: " bnu'l-Arabrnin veli oldu una inanmah, fakat kitaplar na bakmay
haram saynaldr. Kendisinin de: "Biz yle bir toplulu uz ki kitaplar mza
bakmak haramd r" dedii rivayet edilir. Sufiler, kulland klar terimlerle bilinen man.alardan ayr manalar kasdetmi lerdir. Kim bu szleri zahir ilim erbab arasnda bilinen manalara ekerse kfr olur. Gazali bunu baz kitaplarnda aklamtr "Bu szler, Kur'an ve snnetin mte abihine benzer.
Kim bunu zahirine ekerse kfrdr" demi tir'.
ibnul-Arabi'nin, yanl anlalan szleriyle bilinen manay kasdetmediini pekitirmek iin, u misali verirler: Bir gn mritlerinden biri onun u
i'rini okumu :

: Ey beni gren

ve benim kendisini grmediim! Ne kadar O'nu grsem, O beni grmyor.


Dinleyen biri itiraz ederek demi ki: "O'nun. seni grd n bildiin halde nasl grmedi ini sylyorsun?" ibnu'l-Arabi, hemen yle demi :

&.

\e,L. *1)1

Ey beni sulu grd halde kendisini eezaland rc grmediim: Ne kadar


ben kendisini nimet verici olarak gryorum da o ben,i teybe edici grmyor.
Bu da gsteriyor ki eyhin sznde zahir mana kasdedilmemi tir."2
ibnul-Arabrnin. savunucusu olan ve Futuhat' zetliyen Abdu'l-Vahhb Sa'rni. de yle diyor: "Futuhat' zetlerken ehli snnet mezhebine aykr den birok eyler grdm. Bunlar muhtasara almad m. Ben sanyordum ki bu attklarm, eyh Muhyi'd-din'in kendi szleridir. Nihayet bize
deerli lim Semsu'd-din Seyyid Muhammed ibn as-Seyyid Ebrt-Tayyib alMedeni (955 /1548) geldi. Bu hususu onunla konu tuk. Bana Konya'da eyh
Muhyi'd-din'in el yazmas nsha ile kar latrd bir nsha kard. Orada
benim ehli snnete muhalif bulup kald rdm eylerden hibirini gremedim.
Anlad m ki bugn Msr'daki nshalarm hepsi eyhe iftira iin ehli snnet
inanlarna aykr eyler sokulmu , tahrif edilmi bir nshadan yaz lmtr.
Onun Fusus ve teki kitaplarma da ayn eyler yap lmtr "3
Galiba en isabetli gr , bu nc grubun gr dr. Zehebnin, ib1 ei'eratu"i-2eheb, V. 191; at-Tefsir vag-Mufssirun, III. 75.
2 Nefhu't-ril, II. 367.
3 at-Tefsir val-Mufessirun, III. 76.

176

ru'l-<Arabi iin: "Muhayyilesi fesada u rad"' sz kabule sayan de ildir.


nk Ibnu'l-cArabi' lin geni bilgisi, onun hafzas= kuvvetini gsterir.
Ancak yle bir dnce yrtlebilir: Riyazetle fena fillh haline geldi, orada kald, her eyi yok grd. Bu hali atlayamad ve bu hal iinde kitaplar n
yazd. Gerekten ok m ahedelere erdi ama m ahedeleri kendisini yankm olabilir. Belki uur altn,da gizlenen d nceler, ona m ahede eklinde
grnd. Tasavvuf tarihinde kendisini Allah'n ar zerinde oturur grenler olmu tur. Sonra bir mr id tevecch edince, Ar - A`l sand ey silinmi karanlk iinde kalmtr2
Gne doduu zaman. yldzlar grnmez ama gerekte y ldzlar yok
olmu deildir. Gnein onlar gstermez. I te Allah' n nuru iine geen
ve o nur ile sarho olan kimse iin de kinat yok olur, grnmez. As l olgunluk, bu hali ya adktan. sonra uyan p eyay var grmektir. Cneyd-i Ba ddi. de kemalin, fenadan, sonraki sahv halinde oldu unu sylyor.
Ibnul-Arahr in devaml sekir halinde yazd klar , onun vandet-i vcud
(varlk birlii) grn meydana getirmi tir. Ileride geni olarak temas
edeceimiz bu gre gre lemde bir tek varhk vard r. Bu varlk Allah'a
aittir. Allah'a aidolan bu varlk, ekillere brnerek e yay meydana getirmitir. Alem, Allah'n isim ve sfatlarnn grnmlerinden ibarettir. Binaen,
aleyh lem, bir bak ma Allah'tan baka, bir bakma da Allah'n ayndr.
Alemi Allah'n ayn gren bu sistem Kur'an.'a ve snnete ayk r d mektedir. Geri o, Allah' n varlndan baka varlk grmek istemedi inden
byle bir dnceye sahibolmu tur, ama buna lzum yoktur. Sonsuz bir izgi
karsnda noktann deeri yoksa da kendi mahiyetinde vard r. Gnein
domasiyle yldzlar kaybolur. Fakat y ldzlar aslnda vardr. imdi bu
hususlar daha ileriye brakarak onun. tefsirine geelim.
b. Tefsiri ve metodu:
Ke fu'z-Zunun'da tasavvufi a dan sadece Kehif suresire kadar altm
sifir tutan bir tefsiri oldu una i aret edilir. Genel tefsirciler metoduna gre
yazlm sekiz sifirlik bir tefsiri de vard r denilir.3
Ibnu'l-Arabi, Konya Yusuf A a Ktphanesinde bulunan mecmuadaki
9 ncu risalesinde kitaplar m sayarken bu tefsiri hakk nda aydnlatc
vermektedir. Verdi i bilgiden tefsirindeki metodu hakknda da bir fikrimiz
olmaktadr.
1 Syti, Tabakatul-Mufessirin, s. 38:
J

"

j, j

.- 1-0

.4;
4"1:::4

'L";

2 Serrc, al-Luma, s. 544.


3 Kesfu'z-unun, I. 438.

177

Bu risaleden anl yoruz ki Kehif Suresine kadar altm sifir tutan tefsirinin ad "Kitabu'l-Cem<i. va't-Tafil fi Esrri Macni't-Tenzirdir: "Bunlardan, biri de Kitabu'l-Cem(i va't-Tafil fi Esrr-i Macni't-Tenzil'dir. Bu tefs-
)
sirden ci.4 I
"JC; :, 1-.kavline kadar tamamlad m."
tbnu'l-`Arabi, bu tefsirirde yle bir metod takibetmi tir: Her yete trl
mana vermi tir. nce cell makam ndan, sonra cemal makam ndan, sonra
itidal makam olan, berzah makammdan. Bu makam, Hz. Muhammed'in olgun, varisinin makamdr:
"Ayeti celal ve heybet makam ndan alyorum, zerinde konu uyorum,
nihayet en gzel bir i aretle o makama getiriyorum. Sonra ayn ekilde cemal
makamndan. alyorum. Bu makam, birincisinin kar t olan makamdr. Ayet
zerinde cemal makammdan konu uyorum, sanki yet zellikle o makamda
inmi gibi. Sonra yeti yeniden alp kemal (berzali) makam ndar tefsir ediyorum. Bu tefsir, nceki vecihlere hi benzmeiyor. Bu makamda yetteki
harflerin ve kelimelerin; kk harfler olan harekelerin diri sknun ve l
skfinun.-tabii varsa-nisbetlerin, izafetlerin, i aretlerin ve benzeri eylerin.
esrarmdan bahsediyorum. Bu yeti bitirince ondan. sonraki yete geiyorum.
"Bu tefsirde ba ka hibir kimsenin tek kelimesi yoktur. Yaln z istihad
kabilinden baz szler almmsa da bunlar ok azd r.",
Malesef bu tefsir bugn elimizde yoktur. Ibnu'l-cArabi tefsiri diye bilinen iki ciltlik tefsir ise onun. de il, Abdurrazzak K nrindir. Goldziher,
bu tefsiri, Ibru'l-(Arabi'ye mal ederek onun, hakk nda fikir yrtm , hatya dmtr.
ehid Ali Pa a No. 62 de ibru'l-cArabi'ye atfedilen bir tefsir vard r.
Yunus Suresinden Tur Suresine kadar olan. bu tefsirin mster sihi, Seyyid
Mustafa Dede'dir. 1083 te am'da emsi Pa a Tekkesinde istinsah etmi tir.
Mstensih bu tefsiri, Hac Ahmed ibn, Sndk tarafrdan 961 yhnda bizzat
Muhyi's-Sunna a - eyh
eyh-i mi nshas ndan. yaz lan. nshadaa
istinsah etti ini sylyor.
Katalogda ve cildin. ba tarafnda ibru'l-Arabi tefsiri diye gsterilmi tir.
Yalnz mstesih, mellifi a - eyhu'l-Amil eyh ami diye gsterir. yle anlalyor ki Ibru'l-cArabi son. yllarn am'da geirdi i iin mstensih, ora
ami nisbetini yaktrmtr.
slb itibariyle Ibnu'l-(Arabi'nir teki eserlerirden biraz geri kalan
bu tefsirin Ibnu'l-cArabi'ye aidoldu u kanaatini kuvvetlendiren sebepler
1 ibnu'l-cArabi, Yusuf A a Ktphanesi, No. 7838/9 daki mecmua, s. 378-79.

178

vardr. Bir kere bu tefsirin istinsah edildi i nsha, miiellif nshas nclan yazlmtr. Ikinci sebep, mellifin Futuhat'ta ve teki eserlerinde kulland baz
tabirleri kullan.m olmasdr: "Allah' n, inanan. kullarma gnderdi i kitap,
lmiyen, diri Padi ahtan, lmiyen diri Padi ahadr."! Bu ifade ibnul-cArabr
vandet-i vcud fikrini ta r. nc sebep tefsire vandet-i vcud felsefesinin Hakim olmasdr. Ve nihayet bu tefsir, ehid Ali Paa 1342 numarada
Ibnu'l-cArabi'rin eserlerini ta yan 737 tarihinde, yani bundan 124 y l nce
Abdullah ibn, Mes'ud tarafndan yaz lm mecmu'ann 16 c risalesindeki
Ibnu'l-cArabr in Yusuf Suresi ve baz yetler zerindeki tefsirlerini tutmaktadr. Ihtiyat pay brakmakla beraber bu tefsirin Ibr u'l-Arabi'ye aidolduunu, iari tarzda yazd udan, kolay anla lr bir ifade kullandn kabul
edebiliriz. Yun,us Suresinden nceki k sm ile Necm Suresinden a a ksm
da bulunmu olsa, Ibnu'l-cArahrnin tam bir i ari tefsirine sahibolaca z demektir.
Bu tefsir, Ka ni tefsirine ok benzer. Onun gibi insan vcudunun. kuvve ve uzuvlarm kinatla mukayese ederek enfsi tefsirler yapar. Fakat K011i tefsirinden daha geni ve daha felsefidir. K urnin bunu ve Daye tefsirini rnek ald anlalmaktadr. Onun Te'vilt , deta bu tefsirin zeti durumundadr. Bu yzdendir ki K nrnin Te'vilt , ibnu'l-<Arabrye nisbet
edilmitir.
ayet bu eser Ibnu'l-Arabi'nin ise i ari tefsirde fazla bir yenilik yoktur. Fen fikiri, vandet-i vcuda kayd rlmtr. Ifadeler basittir. Biz Inbul(Arabrnin as l okun tefsirlerini; Futhit, ratu'l -Kur'n. fi
gibi eserlerinden reniyoruz.
Ibnul-cArabi, Futht' n 54. babnda i ari tefsirler hakk ndaki dncesini belirtir. As l tefsirin, i ari tefsir du unu, fakat bu tefsir sahipleri rsum
ulemas ndan korktuklar iin buna tefsir de il de iaret dediklerini syler ve
rsum ulemas (ekilci bilginler)na iddetle atar:
"Allah'n hizmetin,e koyulandan, Tanrsal mevhibe yoliyle irfana, Allah'n
srlarma eren., kitab nn manalarm , hitabmn iaretlerini anlayan ehlullabin en byk d man rsum ulemas dr. Allah onlara bunlardan daha iddetli dman yaratmamtr. Bunlar, ehlullaha kar , tpk peygamberlere
kar olan firavuler gibidirler.
Zamannn bilginlerinden hayli muhalefet grd anla lan Ibnu'l-Arabrye gre "Biz onlara yetlerimizi fakta ve kendi nefislerinde gsterece iz"!
ayetinin bildirdii gibi her yetin iki yn vard r. Ehlullah bir yn.n kendi
1 Varak 196a.
2 Fussilet Sresi: 53.

179

nefislerinde grrler, bir yniin de harite. Nenfislerinde grdkleri manalara, rsum sahibi fakihin errinden korunmak iin, kendilerini kfrle ittiham ettirmemek iin tefsir de il de iaret derler. Rsum ulemas insaf etseler
onlara dil uzatmazlar. nk zabiri bak mdan kendi aralar nda bile anlay lar ne kadar e itlidir. Herkes ilminin derecesine gre anlyor. Byle oldu una
gre neden Tanr ehli olanlarn, kendilerinin, anlayamad klar manalar anlam
olmalarna itiraz derler ? Onlar renim olmadan bir eyin. bilinemiyece ini
sylyorlar. Do ru ama bu da renim ile oluy-or. Yaln z bun.0 reten- Rahman'dr. Yce Allah: "Sana bilmedi ini retti."' buyurmu tur. Onlar Allah'n, peygamberden ba kasna retece ini inkr ediyorlar. Bu inanlarnda
yaruhyorlar. Zira Allah: ',Hikmeti diledi ire retir."2 buyuruyor. Burada
hikmet ilimdir.

de n.ekredir. Yani Allah diledi ine ilmi verir, demektir.

Ibru'l-(Arabi, Kur'n ile onun Tanr ehli dilinden tefsiri aras nda bir
fark grmemektedir. "Nas l, Kur'an Allah'n sz olduu iin. nnden ve
sonundan onu hkmsz klacak bir ey gelmezse hakikat adamlar nn
tefsirlerini de hkmsz k lacak bir ey gelmiyecektir. nk o tefsirler, onlarn kalblerine Allah'tan do mutur. Allah baz kullarma bizzat ilhamiyle
retmitir. "Nefse ve onu dzenliyene, sonra da ona iyilik ve ktl ilham edene an.dolsun"3 buyurmu tur. Nas l kitabn ash Allah'tan. peygamberlerinin kalblerine indirilmi se manas da yle baz m'minlerin kalblerine
indirilmitir Bylece asl gibi erhi de Allah tarafndan indirilmi olur.4 diyen Ibru'l-<Arabi, zahir tefsiri inkr etmez. Zaten sufileri batmilerden ay ran en nemli fark, zahir tefsiri esas kabul etmeleridir. Ser'i naslarm zahirini kabul eder. Futuhat n mukaddimesinde de buna i aret etmi tir:
"Peygamber (s.a.v.)in getirdi i gerek bildi im, gerek bilmediim her
eye inanyorum. lm, Allah'n verdii bir sreye gredir. O, ileri geri kalmaz. Buna kesin olarak eksiz ve phesiz irandm. Yine inand m, ikrar ettim ki kabirde sual meleklerinin sorgusu hakt r. Kabir azab haktr. havz
haktr, mizan hakt r, amel defteri hakt r, srat hakt r, cennet hakt r, cehennem haktr, bir grubun cennette bir grubun da cehennemde olmas haktr.
meleklerin ve peygamberlerin efaati haktr...'"
bru'l-Arabi, zellikle ok tesirirde kald Slemi ve Gazli gibi, batn
tersirlerin zahirle at myacana kanidir. ok a r, hatt hayali den,ecek
teviller yapmas na ramen ok da muhafazakrd r. Mezheb itibariyle Zahiri
1 Nisa Sresi: 113.
2 Bakara Sresi: 269.
3 ems Sresi: 7-8.
4 Futuhat, I. 363-65, Kahire, 1293.
5 Futuhat, I. 47, Kahire, 1293.

180

ola ibnu'l-Arabi, Zahiri fkh usuln yazmtr'. Kur'an' n, Kur'arla ve


snnetle neshedilebilece ine kani olan ibnul-Arahi, eriatte geen kelimeler
hakknda aynen yle diyr:
"Bir yet veya bir hadis varidoldu u zaman as l olan, onun Arap dilinde
gsterdii man.ay almaktr. ayet eriati kuran, onu as l manasmdan ba ka
malnda kullan,m sa o zaman onu ariin kulland manada anlamak as l
olur. Bundan. sonra o szle ba ka bir haber gelirse art k Arap dilindeki manasnda deil, ariin aklad ekilde anlamak lz mdr. ayet o lhz hakknda
ariin, Arap dilindeki manas n kasdettiine dair bir haber gelirse o zaman
yalnz oraya mahsus olmak zere kelimenin. lgat markas alnr."

Cs:,:;1 ,$)
tl

'

Zoi

,:x5

111:53
0
:

Allah yolunda ldrlenleri l-

drler sanmaynz. Hay r onlar diri ve Rablar katnda rtztklanmaktachrlar."2 yetinde mecazi bir mana aramaz. ehitlerin diri olduu hakkndaki zahiri maray anlar: "Aram zda Zeyd ve Amr'in yaamas gibi. ehidlere l derlemez. nk Allah bun.dan meetmitir.
Onlar diridirler ama halktan onlar grecek gz alm tr. Nasl Allah,
melekleri ve cinleri grecek gz alm sa
Birok yerlerde zahir manaya uymayan bir tefsir yaparsa "Bu i aret
kabilindendir, tefsir kabilinden de il"4 tenbihinde bulunmay ihmal etmez.
ibnu'l-cArabi'nin, Gazali'nin tesirinde kald n sylemi tik. Futuhatn.
altm sekizinci babnda taharetin esrar ndan bahsederken yle diyor: "Allah zahiri batndan, batl' zahirder ayrmam tr. er'i b.kmleri yaln z
bir tarafndan, alp onlarn batni hkmlerinden. gaflet etmiyenler, an.:,ak
Tanr adamland r. eriatin zahir hkmlerini terk edip s rf batl' kabul eden
btnfier sapm ve saptmlardr. Keza s rf basit ve eksik bir anlay la hkmlerin yaln z zahirini anhyanlar da sapm lardr. Ama yine de bunlar
tekilerden iistndrler, mutluluktan yoksun. olmazlar. Tam mutlulu a erenler, ancak unlardr ki zahir ve batn cemederler. Bunlar Allah' ve O'nun
hkmlerini bilen, limlerdir."5 "Tasavvufi bilgilerde ykselebilmek iin
eriat esastr."6
1 Muhyi'd-clin Arabi, Risale fi
Bu eser, 1324 te Beyrut'ta bas lmtr. Gayet veciz ve ak seik bir ekilde yazlm olan bu eserin, aralar nda yaplan aklamalar,
Ibnu'l-Arabrnin tasavvufi gr lerine uyar.
2 Mi blra Suresi: 169.
3 Futuhat, I.
4 Futuhat IV. 11. Kahire, 1329.
5 FutiilAt, I. 437, Kahire, 1293.
6 Goldziher,
s. 276.

181

ibnu'l-(Arabi, btn er'i hkmlerin, zahir ve bat l ynn aklyaeak


bir kitap yazma a niyyet etti ini syler ve Futilltn 68 nci babndan itibaren ibadetlerin iki ynn izaha al r:
Ona gre Allah, her maddi ekle manevi bir ruh vermi tir. Her eklin bir
hakikati vardr. Buna dayanarak eriatin zahirinden bat nna gemitir. nk
Yce Allah:q .)

J'I

C,

-:_p
G: Ey gz sahipleri ibret aln."' de-

mitir. Yani gzlerinizle grd nz suretlerden ilerinizdeki manalara geiniz ki onlar da basiretlerinizle gresiniz demektir. Bu yet itibara te vik etmitir2. Bunu yap nly an. zahir ehlinin. akllarn ocuklarn akllariyle bir tutan.
ibnu'l-Arabi, itibara dayanarak birok er'i meseleleri bat ni ynden. tefsir
etmitir.
Abdestin ve gusln zahirini, sular n ahkmn anlattktan sonra der ki:
"Su iki ksma ayrlr: Sf, ltif su. Ya mur suyu sftr. nk buharm skmasmdan meydana gelmi tir. teki de bunun kadar ltif olmayan sudur:
Kuyu ve rmak sular . Bunlar ta ve topraktan kaynad iin o kadar ltif
deildir. imdi birin.ci su, er'i olan lednni ilimdir. Ikinci su da sahih olan
dnce ve akl ilimlerini gsterir. Dnceden kan ilimler, akl sahiplerinin karakterine gre de iiklik gsterdiinden bunlar birinci ilim kadar sf
deildir. Tad deiir. Ama mer lednni, Tanrsal ilmin kaynaklar deise
de tad de imez3.
Gece uykudan kalknca elleri ykamak lzmdr Gece uykusu, gayb lemini/ ilminden gaflet etmektir. Gndz uykusu da ehadet leminin bilgisinden gaflet etmekten ileri gelir. Iki elin, cimrilik yeridir. Onlar infak, kerem
ve cmertlik ile ternizle. stinca ay p yerleri temizlemektir. Yani iinde olan
pislik ve eziyeti karmaktr. Bunlar senin, iine sinmi kt dnce, saptrc
phelerdir. Ruhani istinca, bunlardan temizlenmektir."4 ibnu'l-Arabi, temizlenmenin ruhani taraflar n' at-Tenezzultu'l-Mavs liyye'sinde izah ettiini sylyor'
bnu'l-Arabi'ye gre gnah, azab n gelmesine sebebolur. Azap iman n
bulunduu yere giremez. O halde mii'min gnah i liyemez. Gnah i ledii
zaman. imanm kmas lzmdr ki Allah'n bels olsun. te Hz. Peygamberin: "Kul zina ettii zaman iman onun gnlnden k p stnde glge gibi
1 Har Sresi: 2.
2 Futilht, I. 438.
3 Aym eser, I. 434, Kahire, 1293.
4 Futuhat, I. 435, Kahire, 1293.
5 Ayn eser, I. 436.

182

bekler, kul o i i bitirince iman ona dner."' hadisini bu adan. tefsir ediyor:
"Bunun iin dedik ki: M'min kul iin taatle kar mam bir gnah olamaz.
O: "Salih ameli kt amele kartrdlar"2 dan olur. "Belki Allah onlar affe-

der.""'4
ilnu'l-Arabi'ye gre a za su vermek, batmen lilhe illillah demektir.
Bu, farzdr. yilikle emir, ktlkten nehy ise bunlar n ztlarndan temizlenmektir. Burun.a su ekip smkrmek de batmen kibrinden kullu a inmektir.
Burun kibri temsil eder. Trkemizde de "Burnu havada" sz kibri temsil
etmektedir. " te burnuna su ekip smkrmek, kullu unu idrak ile kibri
iinden karmaktr. Yz ykamak zahirde farzd r. Bat nda yz ykamak,
murakabe ve Allah'tan utanmad r. Allah'n snrlarn gememedir. Yzn
snrlar, batnda eriatin sm rlar dr. zar ile kulak aras ndaki beyaz, yz ile
kula ayran snrdr. Bu, insan n yznde yapmakla mkellef olduu amel
ile kulanda yapmakla mkellef oldu u amel aras ndaki snrdr. Her eyin
amelini yerli yerince yapmak gerekir. nsan utanmay gzne gtrd gibi
kulana da gtrmelidir. Allah' n yasaklarndan gz yummak. utaumak
gerei olduu gibi iitmesi hel1 olmayan gybet ve kt szlerden kula
saknmak da utanma gere idir. Glybet ve kt sz sylemek de hel1 de ildir. nk izar ile kulak aras n,daki beyaz, phe yeridir. Bundaki phe de
yle demesidir: On,u reddetmek iin dinledim, yahut g ybeti edileni savun.aym diye dinledim. Bu, ruhi fkhtr '"
ehvetle kan. meni sebebiyle y kan.mak vaciptir. Bunun bat ni maras
udur: Bu cnplk, gurbet cnpl dr. nsan vatanndart ayr ln,ca garip
kalr. nsann vatan kulluktur. Kul, vatan ndan ayr hp tanrlk snrlarna
girince vatanda larna efendilik vasfn kazanp da bunun. lezzetini duymazsa
tam efen,di de ildir. nk o hakk tam elde eden, devaml lezzet iinde
olur. Bu, hakk tam yerine getirmedi inden buna gusl vaciptir"6
Burada tanrhk sn rda as l vatanndan ayrld iin. garip dtn
syliyen ibnu'l-Arabi, bir sayfa sonra kulun, hak etti i tanrlk makammdan
ayr dmesinden tr ciin,plk hasl olur der7.
1 TirimM, Iman, 11; Eini Dvud, unna, 15. ZL(i
.

Z11:J1.5

(.3 ji

2 Teybe Sresi: 12.


3 Teybe Sresi: 102.
4 Futuhat, I. 439.
5 Ayn eser, I. 443.
6 Futuht, I. 472, Kahire 1293.
7 Aym eser, I. 473.

183

Cima'dan. ykanmann, sebebi: Etki yapan n, etki yap lana ynelmesidir. Etkilenen, etkiliy-enin mazhar oldu u Tanr isimlerini bilse ona temizlenmek lzmgelmez. Bilmezse vacibolur.
"Namazda avret yerlerini rtemin i manas : Aklh kimse tanrsal srr
bilgin ve aklh olmayan, kimseye amamand r. Zira bilmiyene, akll olmayana tanr sal srr aarsa bu, onu Tanr 'ya kar saygszla sevk eder. Avret,
hakikatte meyil manasmad r. Bundan dolay : ((
evlerimiz d mee meyletmi "2
O

Alim, cahilden Allah'n: ((


33
4ok_.*)

demilerdi. Allah da onlar yalanlayarak

Ls. _ALA j: d mee meyletmi deil" dedi.

;S1

;t2,.:12;*

ki inin gizli bulunduu yerde drdnc mutlaka O'dur.",'

0.,

* 4
I L., I
Biz ona ah dama..
rndan daha yaknz."4 yahut: "Ben onun kula, gz ve dili olurum" 5
gibi szlerinin manas m saklamaldr. nk cahil bunu i itince bu,
haram olan hll, yahut tandid inancma gtrr. Yce Tanr 'nn Peygam-

4.L.!. jji*1

: Ac ktm

berinin, dilinden syledi i: ((

beni doyurmad n, hastalandm beni sormadn"' sznn manas da byle.


Bunun srrn cahilden saklamal dr. Nasl ki Hak da yle tefsir ederek bunun
srrn gizlemi tir:

4_1c.

1;

,J,";

'.)1

Falan adam hasta oldu, onu sormadn. Eer sorsaydn, beni onun yannda bulurdun."7 Bu ekilde rt ierisinde cahile, onun bilmedi i bir ilim verir. Birincide Allah ken.disini hasta yerine koymu tur. San,ki O, hastan n ayrudr.."
bru'l-(Arabi, namazda kad nn rtnmesini de yle aklyor: itibarda
kadr , efis ve n.efsani d ncelerdir. Kad mn el, yz ve iki aya unun iin,
rtnme d tutulmu tur: Yz ilim yeridir. Bir eyin vechi gizli oldu mu onu
1 Aym eser, I.. 475.
2 Abz
Sresi: 13.
3 Mcadele Sresi: 7.
4 Kaf Sresi: 16.
5 Bub5r1 Ri154, 38.
.
6 Mslim, Birr, 43, Ibn Hanbel, II. 404. ,:x11...).
,;;Lj
7 Mslim Birr, 43.
8 Futbr t, I. 520.

184

r;r 4:.1 1?,

JJ:4.

(,u

.3J ,*-)1

rJ

bilemezsin. Halbuki onu bilme e memursun. Onun, iin yz avret de ildir,


rtlmez. Eller cmertlik ve verme yeridir. Dilencinin ve sadaka verenin elini
uzatmas Lazmdr. Onun iin el rtlmez. Ayaklar ise bedenin ta yclardr.
Bedeni bir yerden bir yere gtrenlerdir. Hkm, tasrif ve tasarruf olan n
rtlmesi mmkn olmaz. Onun iin ayaklar da avret de ildir'.
Zekt lgatte temizlik manas na oldu undan Ibnu'l-cArabi, zekat n
verilecei sekiz snf, sekiz organ n temizlenmesi eklinde anlar. Sadaka da
btn bedenin temizlenmesi anlammad r.2
Ibnu'l-(Arabi'ye gre ly y kayan, kendisini Allah'n bir aleti san r
ve yapt ii kendisine mal etmezse ly y kadktan sonra ykanmas lazm
deildir. Ama kendisi olmazsa lnn ykanmyacan dnp ii kendisine
balarsa kendisinin de ykanmas gerekir. te l durumunda olan bilgin.
de cahile bir ey retti i zaman fi'li kendisine nisbet etmez, kendisinin bir
vasta olduunu, kendisi vas tasiyle Rabb nn o kimseye rettiini dnrse gusletmesi gerekmez. Ama retirken Rabbinden. kaybolup kendi nefsini
grerek retirse bu i ten. sonra gusletmesi laz mdr. nk gaflet etmi tir'.
ibnu'l-<Arabrnin bu ifadeleri, kendisinin itvan- ata ve bat ni grlerinden ok etkilendi ini aka gstermektedir. Ihvan- Safa metodiyle
daha byle birok yorumlar yapm tr.
Fuu'ta ocuk Musa'n n sanda konulmas (Kasas Suresi: 7 nci ayeti)ni
yle anlatyor: "Musa'nn konulduu tabut, nastitudur. Yemm, bu cisim
vastasiyle dnce ve duyu kuvvelerinden gelen, ilimdir. Musa Yemm (nasuti vcud)e kon.uldu ki bu kuvveler e itli ilimlere vakf olsun. Geri melik
(kral), ruh ise de ruh, viieudu ancak cisim vas tasiyle ynetir. Musa'n n, annesinden ba ka kadndan st emmemesi4 de Musa'n n. geldii kke i arettir.
Bu kk onun gdas dr. (Bu onun daha nceki eriatlerden istifade etmeyip
yeni bir eriat getirece ine i arettir)s.
iaratu'l-Kur'an fi
adh eserinde her surenin enfsi yn.den neye i aret etti 'ini,ruhundaki izlenimleri, nefis kuvveleri aras ndaki eki meleri, ruhi ykseli ve alallar izah eder, yani yetleri insana tatbik eder.
Ayetlerden ald ilhamla birtakm m ahedeler anlatr. Fakat ifadeler kapal
ve s k cdr. Bakara Suresinde ".A.dem'in yarat lndan bahsedilmektedir. O,
Adem'in. vcudunu tabuta ben.zetir. Ruh onun iine konmu tur: "Ben Tan1 Futht, I. 521, Kahire, 1293.
2 Ayn eser, I. 559.
3 Ayn eser, I. 468.
4 Kasas Sresi: 12.
5 Fuss, 28 nci Fess, I. 198-200.

185

rsal tabuta konmu tum, beni ruhani melekler yklenmi lerdi" der. Bu melekler vcudun kuvveleridir. Ruh bu vcud karanl nda iken basireti a lnca
( ) in s rr anla lr.
"Sonra yldrmlar, imekler akt , her taraf karanl k oldu, sakin de
hayrete dt. Ate yakmak istedi, gz kr oldu, kulaklar sa r oldu. "Kun:
ol" glgesine dayand, olmad. Nefis darald...." Sonra n.urland n, m ahededen sonra herkese hilafet verildi ii, ayak krsileri verildi ii, istiva
tamamland ndan isimler geldiini, arzu edilen cennetin yakla tn anlatr.
nsana verilen ayaklar, Ar tayan Krsi'dir."Rahman' n Ara istiva etmesi", insan vcudunun bu ayaklar zerine binmesidir. Bu Krsi (ayaklar)
zerine binen insan vcuduna yce bilgiler inmi , ta durumunda olan kemiklerden, vcuttan a alar (kllar), rmaklar (kan damarlar ) fkrmtr. "Ve
biz yksekten ala a inmiiz," "Bildim ki babam, istivan n oludur. Tabut
meleklerine dedim ki: Ben lmezden nce beni babama indirin. Zira be - onun
hakkn demekle emredihni im."1
Her surede byle sure ile mtenasip szler syler ve sz, sure sonundaki yetle bitirir.
c. Tefsirinden rnekler:
1) I ari tefsirinden rnek:

- ,

C.,C,

;11;

: Bu, hikmetli kitab n yetleridir"2 ye-

tirde yle diyor: "Sana indirilen bu ayetler, ezelde Fana va'detti im seni ve
mmetini varis kldm,"Som.a kitaba kullarm z arasndan setiimiz kimseleri
varis kldk"3 dediim o hikmetli kitab n yetleridir. Hakim ad teki kitaplar aras nda yaln z buna verilmi tir Yani bu hakimdir eriatleri tebdil ve nesh
ile di er kitaplara hkmeder. Kendisine hibir kitap hkmedemez. Istifa da
mmetler aras nda yaln z bu mmete mahsustur. Allah bu kitaba onlar varis
klmtr Verasetin manas , kitabn, mmet aras nda baki kalp kyamete
kadar veraset yoliyle birbirine intikal etmesidir. O di er kitaplar nesheder
ama kendisini hibir kitap neshedemez. Allah ona hakim demi tir. nk
Allah btn hkm ona koymu tur: "Ne ya , ne kuru hibir ey yoktur ki
apak bir kitapta olmasn"4 demitir. Yani nceki hikmetlerden hibir ratb
(ya) ve sonraki hkmlerden hibir yabis (kuru) yoktur ki Kur'an'da olmasn. O, Allah'n aklamak istedi ini aklar...
1 lr.tu'l-Eur'n, varak 3b.
2 Yunus Sresi: 1.
3 F'tir Sresi: 32.
4 En'am Sresi: 59.

186

4_4 >,43J 3 3.(r) 1 Dorusu


e

Rabbiniz o Allah'tir ki gkleri ve yeri alt gnde yaratt"' "Yani Allah sizin
ve ilerinizin yneticisidir. Gkleri ve yeri lem-i kbr olan, suret lemir de
alt gnde yaratmtr. Bu alt gn: Felekler, y ldzlar, elementler, hayvan,
nebat ve cemadd r.

;,

<J"

Sonra Ara istiva ett

Ar cismani ve ruhani olmak zere iki ynldr. Ar n bir cephesi ruhani


leme, teki cephesi cismani leme bakar. Allah' n Rahmanl , feyzinin
Ara ta masiyle emri tedbir eder (yn,etir). nk Ar , Rahmarlk feyzini
ilk kabul edendir. te "Rahman Ar a istiva etti" yetinin tefsiri budur.
Sonra Ar tan feyz alnr. Zira Ar , feyzi taksim eder. Orada feyz, Allah'm
yaratt teki mkevvenata ve yarat klara akar. O yarat klar feyizle dner.
Deirmenin su ile dnmesi gibi. Onunla y ldzlar k verir, onunla elementler dourur, zellikleri meydana kar. Onunla his ve hareket sahibi
hayvanlar dourur. Onunla duygusuz, fakat hareketli olan otlar biter.
Onunla hissiz ve hareketsiz madenler de iir "
"Bundan, baka bir i aret de vardr: "Rabbruz sizi terbiye eden Allah't r
ki sur lemi olan, mn leminde sizin, ruhlarm zn gklerini ve nefislerinizin arzm alt eit gnde yaratmtr Bunlar, ruh, kalb, ak l ve refis-ki hayyani ruhtur-byc olan bitkisel nefis ve madenlerin zellikleridir...'"
.

", o

,1

o .9

,..

Sonra onlarn yerine sizi yery-

znde halifeler yapt k" "Hilfetin hakikatine bu mmetin mstahak oldu una
i aret ediyor. Hibir mmette, bu mmette oldu u kadar halife olmamtr
Byle yaptk ki bizim hilfetimizde nas l hareket etti inizi grelim. Hilfet,
sureten ve manen olmak zere ikidir Zahiri hilfet, halk aras nda eriat kan.ununu adaletle uygulamak; heva ve nefse uymaktan ka nmak temeli zerine kurulu oldu u gibi manevi hilfet de manevi tebaa olan organlar mz:
Kalb, ruh, sr, nefs, nefsin s fatlar, huylar, be duyu, nefis kuvveleri aras nda hak ile hkmetme temeli zerine kuruludur".'
Bu tefsirde fki olaylar, bu zamana kadar grlmedik bir ekilde enfse tabik edilrni tir. zellikle Yusuf Suresi, bu i e en uygun bulunmu tur.
Bundan birka satr sunahm
1 Yunus Sresi: 3.
2 Yunus Sresi: 3.
3 Tefslru Ibn <Arabi, ehid Ali No. 62, varak Ibla, b.
4 Yunus Siiresi 14.
5 Tefsiru Ibn <Arabl, ehid
No. 62, vr. 3a, b.

187

"Biz sana k ssalarn en gzelini anlatyoruz'". Yani ka, mauka dn , ona gidi ve ula ma yolunun hikyesini anlat yor. Geri Kur'an'da zikrettiimiz kssalarm hepsi de buru anlatmaktad r ama Yusuf K ssas bunlarn
er gzelidir ve insan hallerine, insann Allah'a dniine ve O'na kavu masna en ok benziyenidir. Zira bu k ssa, insann ruh, kalb, sr hafi, nefs ve
onun be d duyusiyle alt i duyusu ve bedenden meydana geldi ini; dnya
ile denendi ini ve insanlk derecesine ula ncaya kadar insan n e itli imtihanlardan geti ini anlatr. "Bu Kur'an't sana vahyetmek"2 yani Kur'an'
sana getirmek nuriyle sana en gzel k ssalar anlat yoruz. Kur'an nuru sana
gelmezden nce sen bu gereklerden ve bu irceliklerden habersizdin "
"Ruhlar dnyasnda kalb Yusuf'u, babas Ruh Ya'kubura demiti ki:
Babacm, ben ruhaniyyet nuriyle o bir yldz gryorum. Bunlar kulak,
gz, koklama, tadma, dokunma duyulariyle mtefekkire, mtezekkire, hfiza, mtehayyile, mtevehhime, hiss-i m terekten ibaret alt i duyudur.
Zira bu duyularn hepsi k verir, o kla ona uygun bir mana anla lr. Bunlar kalb Yusufunun karde leridir. nk onlar Ruh Ya'kubunun nefs R'iliyle evlermesilden do mutur. Hepsi bir ahsn oludur. ems ise ruh gneidir. Ay da nefis aydr. "Bunlar bana secde ediyor grdm." Bu insarun.,
olgunluk makam dr. Kalb olgunla rca ruh, nefis, duyular ve kuvveler on,a
secde eder."3
2) Nazari Tefsirinden rnek:
nce de syledi imiz gibi bnu'l-Arabi, o u yerde yetleri kendi grne uydurmak iin ck garip te'villere gider. Byle a klamalar nda tamamen nazariyeden hareket etti i bellidir. rne in mTiklerin halini belirten.
u yeti baknz nasl te'vil ediyor:
o .5 .

t( Z)

--

o 5

,"
TI

''.1";,

11;J:Y -,:f.,:x:117(J

ID

: inkar edenleri uyarsan da uyarmasan da birdir, onlar

inanmazlar." 4
"Ya Muhammed, bana olan sevgilerini gizliyenler var ya, i te onlar
seni gndermi bulunduum tehdidinle uyarsan da uyarmasan da birdir,
onlar senin szn,e inanm yacaklard r. Zira onlar benden ba kasn dnmezler. Halbuki sen onlar hi dnmedikleri ve grmedikleri eyle tehdidedi1 Yusuf Sresi: 4.
2 Yusuf Sresi: 4.
3 Tersiru !bn `Arabi, varak 29-30a.
4 Bakara Sresi: 7.

188

yosun. Onlar n.as l sana hmurlar ki ben onlar n kalbleri zerine mhr vurmuumdur. Oraya benden ba kasn koymammdr. Kulaklarm da mhrlemiim, lemde benden. baka bir sz i itmezler. Gzlerinde de beni grme
srasn.da benim behamdan bir rt vard r. O rt onlardan masivay gizlemitir. Onlar benden ba kasn grmezler. Onlar iin benim kat mda byk
azap vard r: Onlar bu yce gr ten sonra senin uyarmana indiririm ve benden perdelerim. Nas l ki sana da byle yapmtm.... te yaratldarm arasnda benim eminlerim de byledir. Onlar gizlemiimdir. Onlara r zam vermiimdir. onlar asla kzdrmam." daha sonra szlerini yle bahyor: "Bak
ki Yce Allah (O'nu tenzih ederim), velilerini nas l dmanlar sfatnda
gizlemitir?"'
Demek ki burada Hz. Muhammed'i inkr edenler, Allah' n velileridir.
Allah' sevdiklerini gizliyorlar, Allah'tan ba kasm grmyor ve O'ndan ba kasna iltifat etmiyorlar. Allah' n onlara hazrlad azap da Allah'n huzurundaki fena fillah hallerinden be eriyyet lemire gelip Hz. Muhammed'in
tehdidini duymalar oluyor. Eh bunu akal kabul eder mi bilmem
u te'vil onun vandet-i vcudu temellendirmek iin yetleri zorlad
cr'etli grlerindendir. Fusus'un lyas Fassnda diyor ki:

(sj.,

.S.

(.33j
.

.11

.9

.9

".

.9

: Onlara bir ayet


f".
indii zaman derler ki : Allah' n Peygamberlerine verilenin misli bize de
verilmedike inanmay z. Allah peyga nberliini kime verece ini bilir."2 "Bu,Lp

Lu

,11

rada Allah iin iki yn. vard r: Birincisi Resulullah'n haberi olmasdr.
Mana: Allah' n. Resulleri Allah'tr, O, bilir Ikincisi de Allah' n. mpteda,
Aclemu'nlin haber olmasdr (Birincisinde Allah' n resulleri Allah olurlar,
ikincisinde Allah'n resulleri Allah'tan ba ka olurlar). i te bu, tenzihte te bih ve tebihte tenziltir"3.
cAliyyu'l-Kri, bu szn, hibir kfrle kyas edilemiyecek derecede
byk bir kfr oldu uru sylyor4.
ibnu'l-cArabi'ye gre insan cisimleri drt trldr: Adem'in cismi Havva'nn cismi, sa'n n cismi ve :Adem o ullarmn cisimleri. Bu grn teyid
iin u yetten faydalan r. #

-;

L, Ey insanlar" A.dem'i ve btn

1 Futahrt, I. 149, Kahire, 1293.


2 Encam Siiresi: 124.
3 Fusris, I. 182.
4 Risrde, s. 94.

189

Ljz_i_;- L;

insanlar kasdediyor. q".

: Biz sizi bir erkek-

ten yarattk", Havva'n n A.dem'den yarat lm

"" Ve bir kad n-

dan" Isa'nn yaratlm kasdediyor. kisi beraber "yani erkek ve kad n:


dan" kelimeleri beraber d nlnce nikh ve do um yoliyle btn insan. o ullarrun yaratlm anlatyor"1.
Aka insann. bir erkek ve bir kad ndan yaratldn ifade eden. bu
yeti Ibru'l-Arabi drt e it cisim nazariyesine destek olmak iir garip bir
te'vile tabi tutmu tur ki yetten byle bir mana karmak mmkn de ildir. Kald ki insan cisimlerini byle drde ayrmak da hibir ilmi tutarl&
sahip de ildir.
ft -

Ij

19

.0

jli

17.)C - (1* :43,11 J' Q_A

C9 L,-.9

, .5,

;
tra-A

Hatedarndan dolay bouldular kendileri iin

Allah'tan baka yardmclar bulamadlar."2 yetinde yle diyor: "O hatlar


kendilerini sildi, Allah' bilme denizinde bo uldular. Bu hayret halidir.
"Ate e sokuldular". Suyun ayn olan ate e sokuldular. "Allah'tan ba ka
kendilerine yard mclar bulamadlar" Allah onlar n yardmclarnn ayn
(ta kendisi) oldu. Ebediyyen O'nda helk oldular."'

IIj

((rjt_i_s" :

-^

o,
e-A L;

yetini ve sonrasnu yle tefsir ediyor:"

"Yani sen onlar brakrsan

h)

3
<,,j4

Kullarn saptrrlar, ya-

ni onlar hayrete drrler, onlar kulluktan tanr lk srlarna karrlar.


Bylece onlar nce kul iken. kendilerini tanr grrler. Onlar al-abiclu'l-er,
bb (rab Kullar)d rlar.
Dourmazlar, yani son.u vermez-ler, gstermezler

J-

olan karr, aarlar

'51

Sana ancak facir doururlar" Yani rtl

Yani a lan rterler. Kendilerinde

rtlm olan karp gsterirler, gsterdikten. sonra da onu tekrar rterler. O zaman bakan ki i hayrete d er; facirirt, fcurundaki kadrini, kfi ,
rin kfrndeki kadrini bilmez. Halbuki ahs birdir.
j j.t_
1 FutillAt, I. 161, Kahire, 1293.
2 Nuh Sresi: 25.
3 'Abdullah al-Bosnavi, ertiu'l-Fusus. s. 318-19. stanbul, 1290.

190

Rabbim beni affet, yani beni rt, gizle, makam m ve kadrim bilimesn,
G-

senin kadrin bilinmediyse :

(3,>,.

JJ/

jt..,4

i : Anam babam da bala".

gerei gibi takdir edemediler."'

Ben onlar n sonucu idim. Onlar ak l ve tabiattir.

G-

Yani Tanrsal iyilikleri tasdik edici olarak

: Evime gireni de" ({

kalbime gireni, bu da nefislerinin kendilerine syledi i eydir.<(


o

: M'minleri" akllardan,

nefislerden,(<2,74S163

: Zalimlere artrma". Zalimler : karanlklar, karanlk perdelerin arkas nda


duran gayb ehlidir.

jt:;;

Yani ldiir. Artk nefislerini

ler. Kendilerini ve Ilakk'm kendilerine olan vechini gzlemelerini bilmezler.


ehid Ali Paa Ktphanesi 1341 numaral mecmua, ilinu'l-Arabrnin
eserlerini ihtiva eder. Burada Ibnu'l-(Arabi'nin al-Mak adu'l-Esm
i rt fi m vakaca frl-Kur'ni bi lisni'l-Ijakikati va' -ericati min,e'l-Kinyt adli eseri mevcuttur. Bu eserir de ilnu'l-cArabi, isimler zerinde durur,
yetleri val;det-i vcud asndan tefsir ve te'vil eder: "Isim msemm'y
gsterir. Isim, msemm'mn
,

eklidir.

,_A Rabb, ismin gere idir. Tesbih edilen ve grlen O oldu u

gibi gren de O'dur. nk tesbih O' nun iindir. Bundan tr rif


.
s
st
demitir. Bu, hakikat diliyle

)

r L

((

Lj

Siz ba ka deil, sadece isimlendirdiiniz

birtakm isimlere tap yorsunuz"a i arettir. Isim ruhtur, msemm onun halidir. isim olmasa puta ibadet edilmezdi. Puttaki isim, kendisinin, de il,
O'nundur. O halde isim, ma'budur. Bylece irk kalkm oluyor." 3
Bylece Ibnu'l-cAralii putperestli i merulatrm oluyor.
B-IBNU'L-cARABI'DEN SONRA I ARI TEFSIR:
ibnu'l-Arabi'der sonra onun fikirleri geni yanklar uyan.drd. Muvafiklar da, muhalifleri de onun fikirlerinden az ok etkilendiler. Vandet-i viicud
1 E/1'am Snre i: 91.
2 Fuu, I. 74.
3 al-Makadu'l-Esna

ehid Ali, 1341; Escad Efendi, No. 1655,

varak 7a.

191

felsefesi tefsire hakim oldu u gibi dnyada gemi olaylarn kahramanlarn


enfste arama temayl, zellikle reva buldu. Necmu'd-din Dye, Sadreddin Konevi, Abdu'r-razzk K ni, Alu'd-devle Simnni gibi nl mutasavvflar bu usul devam ettirdiler. Dye ile Simnnryi nce grm tk.
imdi bnu'l-(Arabrnin devam olan Konevi zerinde dural m.
1) Sadru'd-din Konevi, Ebu'l-Mecli Muhammed ibn ishlF (606-673 /
1210-1274):
Konevi, 606 (1210) tarihinde Malatya'da do du'. Babas Mecdu'd-din
shak, Anadolu Seluklular yannda itibarh ve yksek bir mevkie sahip bir
bilgindi. Kk ya nda babas n kaybetti. Klsik tabakat kitaplarn da ibnu'l-Arabrnin, onun annesiyle velendi i ve Konevryi yan nda bytt
rivayet edilirse de Prof. Ahmed Ate ve Konevi hakk nda tez yazan Dr. Nihad Keklik, bun,u mmkn grmemektedirler. Ancak Konevi, kuvvetli ihtimale gre 15-16 ya larnda iken babas nn yakn dostu olan bnu'l-Arabrnin
yanna verilmi , tahminen 618 den 638 e kadar yirmi y l onun yannda kalmtr. Konevrnin hayatnda ibnu'l-Arabrnin yeri byktr. Konevi, ibnu'lArabrnin bir devam saylr. Sa'rninin ifadesine gre Konevi, mr boyunca inkr grm tr.
bnu'l-Arabrnin vefat ndan sonra Konevi, 640 (1243) de Halep'te bulunmutur. Daha sonra belki M sr yoliyle hacca gitmi tir. Nihayet Korlya'ya
gelip yerle mi ve 673 (1274) te hayata gzlerini yummu tur. Na' mn am'a
gtrlp eyhi ibml-Arabrnin yamna gCmlmesini istemi se de bu vasiyyeti yerine getirilmemi tir. Konya'da kendi ad m tayan. bir mescidin avlusunda etraf ak, st atl bir trbede yatmaktad r2.
Konevrnin HakVikul-Es n Saila Esm'illhrl-klusn,
Sarlu
an-Nu fi Tahkikrt-Tiiri'l-Mah ti yahut an-Nu il fi Bahri Tahkik ve Cevhiri'l-Fu , an-Nefehtu'l- lliyyeti'lRudsiyye, Mertibu't-Takv, Su'abul-imn, Miftlu Cem(i'l-Gayb,
vd. eserleri vardr.
a. Tefsiri ve metodu:
Konevi, tasavvufi-felsefi bir a dan Fatiha'y ..efsir etmi tir. Kitabn
tam ad : Kitbu 'czil-Beyni'l-Mtemil <al Sarhi Kulliyyti Esrri Um1 Do. Dr. Nihad Keklik, Allah, Kinat ve Insan, Istanbul, 1967, s. XIXIX; Prof. Ahmed Ate , Islm Ansiklopedisi, Ihnu'l-cArabi maddesi; Subki, Tabakat, V. 19; Sa'rni,
Tabakat, I. 177, Msr, 1355; Cmi, Nefeht; Men615.1b; GAL, I. 449, S. I,
2 Kprl, Konevrnin Konya'da do duunu sylyor ki yanhtr. Bkz. Ilk Mutasavv flar, s. 173, Not: 17.

192

mi'l-Kurn'dr. Bu kitap, iki ksmdan meydana gelmitir. Birinci ksm genel mahiyetteki meselelere aittir ikinci k smda Fatiha Suresi tefsir.edilmi tir.
ibnuel-(Arabi'den sonra sufiler aras nda orijinal olma davas da tefsirle ura an mutasavvflar tarafndan. sk sk tekrarlanmtr. ibn.u'l-Arabi'
nin talebesi olan Sadru'd-din Konevi'de de bunu grmekteyiz. Tefsiri in dibacesinde kendisine a lan esrar hazinelerinden biraz m iaret ve ima yoliyle
kef ve ifa aras nda bir dille syliyece ini, kitabn.a nceki mfessirlerin ve
dnrlerin szlerini alm yacan , ancak lisan gere i kelimeler ve manalar
arasndaki balant icab hari, kimsenin sz n nekletmiyece ini, yazdklarmn tamamen Allah'n zatndan kendisine hediyeler olduunu kaydederi.
Konevi tefsirine balamadan, cedel hakk rda, fikir ve deliller hakk nda
uzun bir mukaddime yapar. Fikirlerin derecelerini, cedellerin kurallar n,
insan. dncesinin nereden geldi ini, gerein kiilere gre de itiini aklar. Peygambere tabi olman n gereklili ini anlatr. nk ancak Allah'm nurundan. ta an peygamberlerin getirdikleri bilgilerde gerek vard r.
Konevi de bnu'l-<Arabi gibi harfler zerinde ok durur: " lk meydana
kan isim, birlik ismidir. Tanrsal mutlak gayb (gizli) den ilk ayr lan. odur.
Bu, isimler mertebesinin anahtar dr. Bunun harfler dnyas uda benzeri
hemze ve eliftir... Elife en yak n harf bd r. Her meydana kan ey, aslna
dellet eder. Birlik isminin Hakk'a dellet etti i gibi. Bunun harfler dnyasmdaki benzeri elif, hemze ve b da Hakk'a dellet eder..."2
Koneviye gre Allah yzdrt kitap in.dirmi tir. Yz kitab drdn
iine koymu tur. Bu drt kitap da Kur'an' n iine konmutur. te bunu izah
iin Konevi besmelenin sadece harflerinin ihtiva etti i manalara temas eder,
ve Kabbalizm tarz nda izahlar yapar.
Konevi harfler hakk nda tefsirler yapt ktan sonra bunlar kendisinin
dnmediini, tamamen Allah'tan geldi ini yeminle sylyor: "Allah'a
andolsun ki bunu istiyerek sylemedim. Bu sz ve tertip, hi almadan ve
fikir yormadan geldi. Ben bu fikirlere uyar ldm...."3
Fatiha kelimesiyle ilgili olarak Kitabun Kebir (Byk Kitap) ve Kitabun. Sair (Kk Kitap) ile bunlar aras ndaki kitaplara has genel fatihalar
izah eden bir bab ayrr. Daha sonra tefsire geer. Her kelimeyi uzun ve g
anlalr bir tarzda tefsir eder.
1 Konevi, Verzu'l-Beyan, varak 3a.
2 Ayu eser, varak 46a.
3 Aym eser, varak 49b.

193

b. Tefsirinden rnekler:
rnek olarak al-Hamdu kelimesi zerindeki tefsirini zetliyelim: "Hamd
cem' (birlik, toplu halde bulunma) ve tafsil (ama) makamm.dand r; Ahadiyyet makamndan. deildir. Hamd, denk eyler aras nda olmaz. Hamdedilenin,
hamdederden stn olmas lzmdr. Hamd, vmedir. verden, vlene yap lan her sen, sera edenin (venin) bulundu u hali idrak etti ini gsterir. O
halde insan n, halini bilmek gerekir.
"Insann hakikati, Allah' n ilmindeki sabit ayn (cayn-i Ubite: D nce
halindeki varlik)dr. cAyr-i Ubite, maclm (belli) olan bir nisbetten
ibarettir. Hak onu kendi ezeli ilmiyle bilir. Durumunu, Rabb n ne derece
bilece ini bilir. te insan, dnyada Hakk' n bu bilgisine gre ekillenir ve
Hak'tan alnm varlk ile bu bilgiye gre zuhur eder.
Insann mertebesi kullu undan ve Tanrlanmlndan. ibarettir. Bu
mertebenin hkmleri emirler ve mmkn kul olmas hasebiyle sfatlard r.
Insan. niisha-i camia (toplay c nsha)dr. Memin sfatlarn ken,dinde toplamtr. Bunun iin. olgun. insanla btn lemin vgs ayr ayr ve tek tek
Hakk'adr. nk lem de Allah'a dellet eder, insan da. Btnyle ve tek
tek zatnn ierdii her hakikat, arazi ve cevheri (ze ait) paralar; keza lemin, ierdii hakikatler arazi ve cevheri paralar ken.dine ve 11akk'a dnk
olan Tanrsal isim ve sfat zre Allah'a senad r.
Sennn gittii yer, btn. isimleri, s fatlar, mertebeleri, nisbetleri, izafetleri ku atan Zati mertebedir.
Sena, tarif oldu una; tarif de tarif edileni bilmeden olmayaca na gre,
Hakk' sena eden kimse kendisini sena etmektedir. nk tarif, vicdani bir
eydir. Vicdani ve zata ait eyler, ilmin en ak ve kesin derecesidir.
Btn varhklar, Allah' n kelimeleridir. Bunlar n, Ilakk' sen etmesi
(vmesi) Hak'tan yararlanmas na gredir. Her ey Hakk'n tecellisinden etki
almtr. Hak, ber eyin aymna tecelli eder. I te gelen Hak nuru ve s fat'ar nn isimlerinin s rrdr ki bu tecellilere gre yarat klar, yaratan vmektedir.
Kendi kendine hamdetmektedir. Bu yzden hamdeden de ker disidir, hamdedilen de.
"Bu hususta bellemen. lz mdr ki Allah'a hamd- sendan. sonra hmidin
diliyle nisbet edilenler ya olumlu veya olumsuz bir anlam ta rlar. Olumsuzluk
anlam tesbihe aittir. Olumluluk hamdde mevcuttur. Hamdeden, hamdin bu
sylenen mertebelerinden hangisin.de bulunursa hamd o haldedir. Hak tarafndan o hamdedene verilecek kar lk, bulundu u mertebeye gredir. Ama
hamdeden, hamdin hamdi ve cemiyet (birlik) s rriyle olur, belirli bir merte194

beye ve sfata balan.mazsa onun hamdinin meyvas Hak olur. nk bu


hamd sahibinin, kinatla bir ilgisi yoktur. Bir mertebeye, bir s fata, bir isme
veya baka bir eye bah deildir."1
Konevi, fena ve Hakk' grme hakkn.da da unlar sylyor: "Hak.k'
grme, Hak% beraber fazlan n kalmamas gerektirir. Hakk' gren bir
in.san, kendisinde Hak'tan bulunan bir eyle O'nu grr. insanda Hak'tan.
bulunan. ey de O'nun. gaybi tecellisidir. Tecellrye mazhar olan kimse, bu
tecelliyi Allah' n ilmindeki ayn-i sbitesiyle kabul eder. Herkes ezdi bilgidek:
sabit ayniyle tekilerden ayr lr. O ayn-i sabitesiyle isim ve s fatlar leminde
ken,disine grnecek tecellileri kabul eder. te bundan dolay (Yani herkes
Allah'n, ilmindeki ayn- sabitesiyle tecellileri grdirnden ve ayn,-1 sbite
de kendinden de il, Hak'tan. oldu undan dolay) Allah' Allah'tan ba kas
gremez demi lerdir."
Bununla beraber Konevi, zati m ahedeyi mmkn. grmyor: "Zira
bizler, istidad mz, mertebe ve hallerimizle kay tlyz, balyz. Aldmz
tecellilerin hepsi de bizim gibi ve bize gre kay tldr. Gerek zata, gerek isim
ve sfatlara aidolsun, btn tecelliler, bu kay tlarn hkmncledir."2 dediine gre Allah'n zatuu mahedenin ve O'nun knhn (neli ii) kavraman n mmkn, olmad n ifade etmitir ki Ciineyd-i Ba dll de ayni eyi
sylemitir.
Konevrye gre Allah, btn lemleri ve varl klar' birbirine ba lamtr. Kinatta her ey birbirinden meydana gelir. Btn kain.at ba ta. ba a
Allah'n isim ve sfatlarnn grntifieridir. Her isim ve s fatn tecellileri ilimleri, hkmleri, halleri ve eserleri vard r. Bunlar kimin dairesinde, kimin
hkm ve tasarrufu alt nda ise ondan. meydana gelir. Her varl k Hakk'a baldr ve isminin zelli ini O'ndan alr3.
isimler, mtekabil (karlkl scak, so uk) ve muhtelif oldu u iin. bunlarn hkmleri, zevkleri, eserleri ve halleri de muhteliftir. Bundan. dolay
kefin.de kemale eren, ak lh kii anlar ki buradaki ihtilf, ashndaki ihtilft r.
Konevi, dier eserleride oldu u gibi bu tefsirinde de hocas Ibnu'l-Arabrnin vandet-i vcud gr n izah etmitir. On,un isimler hakkdaki gr de bu mahiyettedir. Gide gide ibnu'l-Arabi. gibi dir lerin birlii grne
kmaktadr: "Her isim bir bakmdan, msemmann (isim sahibinin) ayn ,
bir bakmdan da gayri oldu u iin on.un hkm de iki yzldr. Perdeli olan
inan sahibine ismin msemmya aykr olan yz galip gelmitir. Kaytl
1 Konevi, Vcaz, varak 54b-57a, Konya Yusuf A a Ktphanesi, No. 7.
2 Ayu eser, varak, 59a.
3 Ayn eser, varak 116a.

195

zevkler sahibine de ismin msemmasiyle ayn olan yz galip gelmi tir. Bun.lar da ismin mertebesinir gerektirdi i temyiz ve tahsis yetkisine sahiptirler.
Bykler ise zati tecelliye mazhar olmu , cemi makam na ermi olduklar
iin ismin her iki yzndeki hkm grrler ve bir zevke, bir inanca ba lanp kalmazlar. Her zevk sahibinin zevkini, her inan sahibi i itikadm kabul ve tasdik ederler. Flepsindeki do ruluk ynn ve hepsindeki nisbi haty bilirler. Bu, Zati tecelliye erenin i idir"'
Konevi, Fatiha tefsirinin sonunda gne in batdan do masn baka bir
adan grmektedir:
"Bu, insan. bedeninde hayvansal ruhun do uu, Tanrsal ruh nurun.un,
bedenin gurup yerinden ekilip gitmesidir. nk gne in genel kninata
nisbeti re ise, hayvansal ruhun. da bizim bedenimizdeki durumu odur. Kalem-i
Alnn kinata nisbeti kmil insanda ne 'elerimizi idare eden Tanr sal ruhun nisbetidir. Gne batdan do duktan sorra nasl amel kabul edilmezse
insan ruhunun bedeni idare etmekten, yz evirmesi, hayvansal ruhun kendisinden ayr lmas halinde de teybe kabul edilmez. Onun iindir ki Allah' n
Resul (s.a.v) :

14, 0Up

gelmedike kulunun tevbesini kabul eder" 2

,;.)1 : Allah, can boaza


buyurmu lardr."3

2Cemalu'd-dir Ysuf ibn IBM Ebu'l-Berekt a -Safedi (696/1296):


Hayat hakknda fazla bir bilgi elde edemediimiz Safedi, Halep'te do mu , sonra Safed'e yerle tii iin Safedi risbetini almtr. Tabib ve mutasavvf bir zatt r. Ortadou'da am, Halep, Safed, Kuds, Medine, M sr arasnda
dolamtr. Fkhtan Urcaza beye Ebi Hanifete va' - afi(i. adl
eseri ile Ke fu'l-Esrar ve Hetkul-Estr adl tefsiri vard r4
a. Tefsiri ve metodu:
Brockelmanr, Zirikli ve Ketlale afedrnin, yukarda ad geen. tefsirinden bahsediyorlar. Ke urz-Zunun'da bu eser "Rabbani s r sahibi, 1019
da len Rumi mellif Ali ibn bir mukaddime ve baptan.
ibarettir." deniyor' O eserin bir nshas niversite ktphanesinde vard r.
Tlsmlara, ilm-i zic'e dair bir eserdir. Ad da Kefu'l-Esrar fi Hetki'l-Estr'
dr. Elimizdeki tefsirle bunun bir ilgisi yoktur. Hekim o lu Ali elebi'nin
eseridir.
1 Iccaz, varak 116a.
2 TirmiZI, Dacavt, 98; ibu Mce, Zhd, 30; Ibn Vanbel, II, 132, III. 425.
3 Ice'Uz varak 125b.
4 Brockelmann, S. I, 738. Broekelmann bu eseri yalmz Sleymaniye 133 numarada gstermitir; Zirikli, al-Aclm, IX. 337; Muceemul-Muellifin,
5 Kefu'z-Znun, II. 1487.
196

Bu teTsirin alt ciltlik bir nshasm Fatih 390 numarada buldum. Her
cildin, sonunda istinsah tarihi gsterilmi tir. Drdn.c cilt maalesef bu eserin,
deil, Ke af'n son, cildidir. Ke f ile Ke ar birbirine kartrmlar ve o
cildi bunun ciltleri aras na sokmu lar. smail Pa a da Ke fu'l-Esrr'm Fatih
nshasna i aret etmi , fakat Ibnu'l-Arabi'nin eseri oldu unu sylemitiri
ehid Ali Pa a 61-62 n,umarada iki cilt tefsir bulunmaktad r. Bunlar"bnu'l-cArabrnin Ke ful-Esrr ve Hetkul-Estar " diye gsterilir. ilnu'lArabi'llin byle bir eseri yoktur. Birinci cilt, bu tefsirin, birinci cildidir kinci
cilt olal. 62 numaradaki nsha ise bu tefsirin devam deil, baka bir tefsirdir
ve kanaatimize gre ib ru'l-Arbrye aittir. Bu eseri Ibnul-cArabi bahsinde
incelemi tik.
Fatih nshasnda tefsirin, 686 da tamamland , bu niishann, da 695
96 yllarrda Medine'de yaz ld aklanmaktadr. Birirci cilt 697 Rebilevvelin ilk onunda, ikinci cilt 6 Cemaziyel evvel 697 de, nc cilt 3 Recep
697 de, be inci cilt 13 Zi'l-Ka'de 695 te, alt nc cilt 3 Recep 696 da istinsah
edilmitir. Yaz lar da tekilerden farkl olan. son iki cildin daha nce ba ka
bir mstensih tarafndan yaz ld anlalmaktadr. Birinci, ikinci, nc
ciltleri Abdullah ibn Abdullah istinsah etmi tir. Ciltlerin sonunda:
ibaresi vardr.
Bu tefsirin drdnc cildi de olsayd , eserin tam bir nshas na sahib
olacaktk. Bu tefsir Ibnu'l-Arabiye mal edilmi se de onun de ildir. ehid
Ali 62 numarada olup bu tefsirin bir cildiyle beraber bulunan ve gerekten
aidolan eser, katalog dzenliyen,leri yandm tr.
Tefsirin altnc cildi sonunda Na,s Suresinin tefsirini mteakip mfessirin yazd son, sz (hatime), her eyi aa kavu turmaktad r. Mfessir
burada metodundan bahsetmektedir. er'i manalar izah ettiini, felsefi anlamlar zerinde durmad n , filozoflarn szlerini Kur'ar 'la rttgn,
tasavvuftan da cidden faydal fas llar zikretti ini, elinden geldi i kadar Kur'
an'n manalarm yanstmaa altn ve buna Ke fu'l-Esrar ve Hetku'lEstar adn verdiini belirtir ve: "Kimsenin belli taklidetmesini istemiyorum.
nk ben kimseyi taklidetmedim. Beni taklidedenin gnah ndan da uza m.
Zira kendimi buna ehil grmyorum"2 der, kitab yazarken geirdi i safhalar
yle anlat r:
"Bu kitab 665 senesinde am'da derleme e baladm. 669 da bir nshasn tamamladm. Bana g gelenlerin hepsini ve tetkiklerimi orada topla1 Whu'l-Meknun, II. 356.
2 Varak 170a-171a, Fatih, No. 390.

197

dm. 673 senesine kadar bu nshamn zerinde al tm, gzden geirdim.


Msr'a getim. Islhma lzum grd m yerleri dzelttim. Eklemeler, karmalar yapt m. Elli ksur tefsir kitab ndan ara trarak m kil meseleleri
zme e altm. Kabire'deki Faz liyye Medresesinde otuz alt tefsir kitab
grdm. Muhit denilen tefsiri de yetmi be cilt buldum. Btn mkillerimi
gcm yetti i kadar alp hallettim. Sene 676. Gece gndz her zaman ve
her yerde ya okuyor veya d nyordum. Yeniden kaleme ald m, yedi yl
ierisinde yedi defa yazd m. Allah'n, kalbime at n , kitaplarda buldu umu ve bilginlerden duyduklar m da katarak yaz yordum.
Nihayet ecelin yakla tn anlad m iin temize ekmeyi d ndm
daha fazla geciktirirsem lm beni bun,dan geri b rakr korkusiyle temize
ekmee ba ladm. Allah'a da istihare ettim. Kahire'de al-Hakim camiinde
686 Ramazan n n ortas nda temizi bitti. Allah ktibine ve btn m'minelere gzel son ihsan eylesin."'
Bu ifadeler, tefsirin Ibnu'l-Arabi'nin olmad n ortaya koyuyor. nk
665 de balanp 686 da tamamlanan eser, 638 de vefat eden Ibnul-Arabrnin
olamaz. Eserin Murat Molla 162 numarada bulunan nc cildi de meseleyi
vuzuha kavu turdu. Bizzat mellifin hattiyle yaz lm olan bu ok kymetli
nsha, kaln kalemle yaz lm 480 varaktan ibarettir. ok yerler izilmi ,
kenarlara notlar eklenmi tir. Msvedde oldu u bellidir. Bu cildin banda

j,3

birinci varakta u ifade vard r:


(.5.,UNLJ (..):701 LitP: J.41,1kfi
Alim,

t!,1

4:74

Ke fu'l-Esrar' n nc cildi.

fflk11

mil Cemalu'd-din as-Safedi'nin eseridir."

Ayetler krmz , tefsirler koyu kahve rengi yaz ile krem rengi aharl
kt zerine yaz lm bu cildin, sonunda u ibare okunmaktad r.

-12;.11i

:ya

C'A

JI.,;)/1

jx;

t:.44

41l;

jli;JI eT

e.4.1 j .121;,JI

.5.4

5,,J 4J T .3
jtoe; 4:111

jt.<

j bbilz

(:)1 J.4 ji

198

Jrlib

(b5/1,-11.3

42:1x;

2 Varak lb.

e". JS 4;1

,3lS
j C.A..;11

t..11:5

J>.1" ;J..
r.
cfhj;31'. tir;2;

;J.

Ci

((f

Btn bu cmleler mellifin kendi kalemin.den kmtr. Tefsirin kenarlarnda knt notlar vard r. Demek ki bu cilt mfessirin ilveler, karmalar yapt msvedde cilttir. Metin iinde ok sat rlarn zeri kalemle
izilmiitr Yani mfessir burlar karm, yenilerini eklemi tir. Bu cilt,
mfessirin yetmi senesine kadar ah p tetkiklerini toplad ve Kuds'te
beyaza ekti i nshadr. Bu suretle kh ibnu'l-<Arabi'ye, kh Iznik% cAli'ye
atfedilen bu tefsirin gerek sahibi bulunmu oluyor: Cemalu'd-din a -Safedi.
Metodu ve grleri: Tefsirinin mukaddimesinde Safedi, imdiye kadar
yazlan tefsirlerin ahkm ve dil zerinde durduklarm ifade ile der ki: "Allah,
kitabnn varisine tamamen at . O da kendisine a lan. maralan btn kitabn metnini iine alan geni bir mecmuada zetlemeyi uygun. grd. Bununla
beraber Arapadaki garip manalara ve Kur'an:1n en gzel te'viline i aret
edecek ve bu hususta havadan uzak gr sahiplerini taklidedip kay thlk
kirinden temizlenmi bir aklla hareket edecektir.... Zaman n gemesi, olaylarn deimesi, Kur'an' n manasn anlamada deiiklikler meydana getirdiinden bu kitab derliyen (yani kendisi), bu kitab n okuyanlar iin l
metodu koydu:
"Bu tefsirde dil gerekleri d nda bir fikir grd m onun bo olduuna
hkmetsin. Bunu derleyen, havalar , kiisel arzular skp atmay, birinin
fikrine uymaktan kanmay, tahkiki mmkn olan ak ve gizli hibir eyde
yaratklanndan birini taklidetmemeyi ve ilmi ehli olmayandan,
menedip ehline vermeyi, ilim retiminde srf Rahman'n rzasn gzetmeyi
prensip edinmi tir"!
Ksaca besmele ve Fatiha'mn manas na temas ettikten sonra Safedi
eyle diyor: "Ben bir hkm veya bir mana a klamak istediim zaman eer
akli ise akli olann gzelini deil, en gzelini, eer vicdani ise vicdni olan.n
en. gzelini; her ikisinden ise ikisinin de en gzelini verme e altm. Son.ra
kelimenin dellet etti i mana= en gzelini verdim. Sonra onu kapsayan
manalarm en gzellerinin aras n bulup kelimeden,kasdedilen man.an n hakikatini karmaa altm. Cmlenin. zel kavramn da yazdm. Arapa bakmndan her konu amr szn taklidedecek de ilim. Beri szn. en gzel
yann kelimenin ken.disinde arad m. Beni bu yola sevk eden, "Bu Kur'an
1 Fatih, No. 390, varak lb-2a.

199

en doruya iletir" yetinde belirtildi i gibi manann en, glizelinin Kur'an'da


bulundu una olan, inancmdr. Kelime hususunda da: "Allah szn en gzelini mte abih bir kitabolarak indirdi" demi tir. O halde mananm da kelimenin de en gzeli Allah' n kitabndadr..."'
Tefsir hususunda ok ey sylendiini, sonradan, gelen bir bilgine pek
bir ey kalmad n , ancak Allah'n ltfiyle baz kullarm kalbine at hazinelerden manalar ta aca uu anlatan Safedi yle devam ediyor: " te bu
ynde gcmn yetti i kadar Kur'an' n manalarn akladm, onun hikmetlerini gsterdim ki bu, senin iin bir rnek olsun, o ,unla dierlerini de anlayasn. Zikrini bilmedi:On eylerden gafil oldu umu sanma. Bazan bir manay
bir yerde yaz p onunla yetiniyorum, ba ka yerlerde ayn eyi sylemee lzum
grmyorum. E er bir manay delilsiz grrsen emsalini oku (delillerini orada
bulacaks n). Yire de o u yerde hkmlerin delillerini getirdim. Ancak delile ihtiya olmayacak kadar a k olar yerlerde delil getirmedim. E er bir
mana bakasnn szne aykr olursa bil ki Allah diledi ine hidayet eder.
Gereken yerde her vasiyeti yapt m. Hi bir yeti, kelimeyi ve harfi re'y ile
tefsir etme e kalkmadm. Zira Allah'n kitabnda re'y olmaz. K yasla da tefsir etmedim. nk kyas, kyasmn dncesine ba ldr. Herkesin d nesi farkhd r. Akllar de itiinden kyaslar da de iir, o zaman maksatlar
oalr. Halbuki gerek birdir. Ibarelerin ihtilfi itibarlar n ihtilfindan
ileri gelir.
"Benim iin, incelemesi mmkn olan. yerde hi kimseyi taklidetmedim.
Zira taklid, ek zerine kuruludur. Tahkik ise yakin, zerine kuruludur. Kelimenin gsterdi i anlam ya mutabakatiyle ya lz miyle veya feraizde olduu gibi lz nun lzmiyle akladm. Garip kelimeleri Arap diline gre izah
ettim. Ince man.alar , manas ok olan yetlerle, mte abih yetleri muhkemlerle aklayarak Kur'an' Kur'an'la erhettim. nk ben kur'an'da
bir eksiklik grmedim ki onu baka szlerle tamamlayay m. Kendinden
bir ey sylemiyene itiraz edilemez. Zira kelimeleri manasnda ilk bavurulacak yer odur. Benim yapt m benden nceki bilginler de yapm lardr ama ben onlar teklidetmedim, onlardan ok az ey aldm. Onlarn szlerini ok okumadm, okuduklarmdan da ok az ey anlatt m. Bunlar aras nda
zihinlerin kabul etmiyece i baz eyler varsa syliyen, kimsenin szn. zetleyerek yazd m. Zira vard sonu do ru ise syliyenin szn aynen tekrar
etmekte fayda yoktur.
"Ben kimseye beni taklidetmesini emretmiyorum. nk ben hatdan
masum de ilim, bu, ictihadmn beni iletti i yoldur. Bunu gizlemek benim
2 Varak 4b.

200

iin caiz de ildir. Benim de baz grlerim vard r. Gzel gr sahiplerinin,


grlerini de aldm. Bu kitab takva gziyle okuduun azman kalbine de
Furkan'dan bir hediye verilmi ise bununla gerek ile yanl ' ayrrsn.,"'
Mfessir, bylece metodunu a kladktan sonra Bakara Sresine ba lar ve
mnasebetiyle huruf-i maukattaa hakk nda ok geni ve tamamen Futuhattakin.e benzer bilgiler verir. Bu harflerin ebced hesabiyle nas l manalara
dellet edece ini anlatr.
Harfleri iki ksma ayrmtr. Ikinci ksm anlatrken de yine Allah' n
kelamndan ken,disine birok manalarm a ldn , kendin.den nceki mfessirlerin indi olarak sz sylediklerinden onlara k zdm, Kur'an?' tefsir
edeyim derken herkesin kendi halini anlatt m, ama sonunda kandisinin de
onlardan biri oldu unu, bunun. zerine Kur'an' n manasru iyi anlamak iin
halvete ekilmek gerekti ini, nihayet zaman n hkmdarma kahren halvete
ekildiini ve Allah'n kendisine at bilgilere tefsir kitaplar nda grdklerini de kalarak yazd n , doru olann. Allah'tan olduunu, sakat olann
kendi eksik grnden ileri geldi ini, zira peygamberden ba ka herkesin
kefinde yandabilece ini kaydeder2.
Mfessirimize gre btn harfler noktadan kmtr. Manalar nefislerde
durur, nokta ile kar. Kelimeler harflerden, harfler noktadan meydana gelir. Harfler tek ba na ll gibidir, birka harf birle ince konu abilirler. Nefiste gizli olan, manalardan kazanular. Bu man.alar harflerden de il,
onlarn birlemesinden, yerlerine gre ekillenmesinden tremektedir. Zira
ayu harfler ba ka bir biimde birle tirilse baka anlam kar. Bu, cidden bir
ihtisas aland r. Zihnin alamyaca kadar teferruat vardr. Tpk hesap Amino benzer, onlar , yzleri, binleri... bilinir, sonu gelmez.'".
y
"Her harf kendi ba na bir kuvvete dellet eder. Harfler (
1gibi ayn eklin, noktann deimesiyle ba ka harfler olmas dolaysiyle) msenna (ikili) d r. Msenna harfler on drttr
(7 x 2 = 14). Bu harfler iki er olduu iin bunlarn yars dier yarsm.a
dellet eder. Bir yar , tamamm gsterdi i mallar gsterir. Her harf, msew,
nasma dellet eder. Msennas da kendi msennasna dellet ede r. O zaman
btn harfler hem kendilerinde olana, hem de lemde olana dellet eder.
Yani harfler bilkuvve lemdir, fakat bu terkibe girmeden sylemekten cizdirler. Bu harflerin birbirleriyle birle mesi, bah bana varlklar dnyas dr.
O halde btn varlk nutuk itibariyle Kur'an'd r. Kur'an' n varlk olarak
1 Varak 5a-6a.
2 Varak 16b-17a.
3 Varak 17b.

201

grn. de lemdir. Btn lem suretlerden ibarettir. Bu suretler harflerdir. Ve btn harfler de suretlerdir. O da ba tan ba a Kur'an'd r..."'
"Allah bunu kdem'in zat na dikmi , amuriyle yourmu , kalbine koymutu. Bu harfler Adem'in zat nda gizli idi. Btn msemmalar (adlanm lar) bu isimlerin. (harflerin) terkibindendir. "Allah Adem'e btn isi nleri retti" 2 diyen Yce Allah ne do ru sylemi tir!" 3
Harfler hakkrda on iki sayfal k bilgi veren Safedi, harflerin bilkuvve
mana tamas/l ileri srmekle beraber tek ba na bulunduklar zaman bunlardan mana karlamyacan, sure balarndaki tek harflerden mana karmann, tpk doktorun yazd reetenin gsterdi i illar kullanmay p
reetenin kelimelerini tekrar ederek ifa bekleme e berzediini syler. Maksat Kur'an' n harfleri deil, o harflerin birle mesinden meydana gelen manalard r. Harfler, zet olarak Allah' n kitabndaki btn man.alara i aret etmitir diyenler, Kur'afn faziletini d rm , hakkna tecavz etmi olurlar4. Bu fikri ok do ru ama n.ce syledikleriyle eli ki tekil etmektedir.
Bu tefsirde zahir maralar izah edildikten sonra pek felsefi olm yan iari
man.alara da temas edilir. Asla vandet-i vcud kokusu yoktur.
b. Tefsirinden bir rnek:
3,

0.1 0

O .3

5-

,a_JJ

3 3

9, o

Allah' nasl inkeir

edersiniz ki sizler l idiniz, O sizi diriltti, sonra sizi ldrecek,


sonra diriltecek, sonra O'na dndrleceksiniz."5 yetin.de birinci lmn,
insanlarn. yaratlmazdan n.ceki hali, ikinci lmn hayattan. sonraki hali
olduunu, harin. cesetlerle beraber olaca n syler. Ha rin. ruhani olaca n,
m'minlerin bir defa, kfirlerin iki defa lece ini syliyenlere atar:
Bil ki Allah'n "Sizler l idiniz" sz ruhsuz bir varh gsterir. Siz tamamen. yok idiniz anlam na gelmez. Biz bir zaman hayats z olarak vard k.
Nitekim: "Sonra onu salam bir yerde nutfe yapt k, sonra nutfeyi kan p htsna
evirdik..."6 yetiyle bu zikredilmi tir. Biz l idik. lm ikidir. Birinci lm,
1 Varak 18ab.
2 Bakara Sresi: 31.
3 Varak 21a.
4 Varak 29b-30a.
5 Bakara Sresi: 28.
6 M'minun Sresi: 13.

202

taddnam lmdr. Kendisinden nce hayat yoktur ki lm tad lsn. kinci


lm, insann, kabre girmesidir. Bu ilk tad lan lmdr. kisi arasnda hayat
vardr. Ba's da ikinci hayatt r. Yeniden diriltilmi cesede artk lm yoktur...
Bu cesetler diriltilecektir. nk Allah: "Allah kabirlerde olan diriltecek",
"Kabirlerden pkarlar",2 "rm kemikleri kim diriltecek? De ki : Onlar
ilk defa yaratan diriltecek"3 buyurmutur. Eer denirse ki: Allah insanlara
akllar yeterince konu mutur. insanlar ruhu ancak ceset vas tasiyle bildikleri
iin byle misallerle anlatm tr: "Biz insanlara misaller veririz ama onlar
ancak bilginler diinrler."4 buyurmutur. Biz de bu sze cevabolarak deriz
ki:
"Bu sz aklen gzelse de buna byle in.anmam z doru deildir. Biz cesetlerin dirilece ine inamrz. Mesele gerekten byle d nenin dedi i gibi
de olsa biz gnaha girmi olmayz. nk Allah dnyada bizim iin, cesetlerin. dirilece ine rnekler vermi tir: " te Allah lleri byle diriltir."5
"De ki : ister ta olun, ister demir..."6, "Allah onu yz sene ldrd, sonra diriltti."7 Bu yetler, cesetlerin dirilip kalkaca n gsterir. Allah insana emir ve
nehy etmi tir. Ve insann amurdan bir slleden ve nutfeden. yarat ldn
sylemi tir. Nutfeden yarat lan bu cesettir. Yaln z burada bilmek gerekli
olan. bir nokta var ki o da udur: Geri ruhlar cesetlerle beraber ha rolunacaktr ama burada olmayacakt r: "O gn arz, ba ka bir arza de itirilir,
gkler de (ba ka gklere tebdil olurtur)".8 Arz ve gkler de itirilecektir.
Bu cesetler de bu arzdad r. Hatt arz n kendisidir. Arz tedbil eden, cesetleri
de tedbil eder. Bil ki ben bu meselenin halli ve yetin te'vili iin tam bir y l
uratm. Nihayet meselenin zm bana a ld.".9
Safedi, cesetlerin bu dnyada ha rolunmyaean sylemekle tenash
reddetmi olmaktadr. Ayn zamanda gkler ve yer de iece ine ve cesetler
de bu arzn. bir paras olduuna gre cesetlerin de de iecei gr, hirette
diriltilecek cesetlerin bu cesetler olmad , ruhun. orada ba ka cesetler ierisine konaca anlamm tamaktadr ki "Kabirlerden. karlar", "Allah kabirlerde olan diriltir" melindeki yetlerin d manasm tam kardyamamtr.
1 Hac Silresi: 7.
2 Macaric Sresi: 43.
3 Yasin Sresi: 79.
4 Ankebut Sresi: 43.
5 Bakara Sresi: 73.
6 Isra Sresi: 50.
7 Bakara Sresi: 259.
8 Ibrahim Sresi: 48.
9 Kefu'l-Esrr va Hetku'l-Estr, varak, 43a-44b.

203

3Kvamu'd-din `Abdu'r-Razzk K ni (730 /1330):


Nuru'd-in (Abdu's-Samed Natnazi'rxin mridi olan k ni, birok eserlerin sahibidir. Te'vilt adl tefsiri nldr. Bu tefsir ibnu'l-cArabi'ye nisbet
edilmitir Elimizdeki deliller, tefsirin K ni'ye aidoldu unu kesinlikle isbatlyor :
1) Btn yazma nshalar K ni'ye nisbet edilir. As l olan, yazma niishalardr.
2) Kefu'z-Zunun'da Ktip elebi, K ni'nin Te'viltu'l-Kur'an' ndan.
bahsederek der ki: "Bu, tasavvuf stlahnca yazlm bir tefsirdir. Sad Sresinc kadard r. Kemalu'd-din Ebl- anim (Abdu'r-Razzk Cemalu'd-din

al-Kai as-Semerkandi'ye aittir. Ba


4...7C:44

JJ-

dir ki' Ibru'l-Arabrye nis-

f-bet edilen tefsirin ba da aynen byledir.


3) Bu tefsirde mellif, " eyhimiz Mevl Nuru'd-din Abdu's-Samed .(Allah aziz ruhunu takdis etsin.) den, vandet-i uhud ve fena makam hakknda iittim, o da babas ndan iitmi ki babas ..."2 diyor. Burada eyhimiz diye bahsedilen Nuru'd-din Abdu's-Samed Natnazi, Isfahan'hd r ve K rrnin eyhidir. Yedinci as r sonlarnda vefat eden ve Isfahan'h olan Nuru'd-din Natn.azi, 638 de len Ibnu'l-Arabi'rin eyhi olamaz.
4) Fil sresinde Ebabil ku larn.m, gelip ta atmalarnun daima mmkn
olacan beyanla byle olayn kendi zamannda da geti ini sylyor:
"Bizim zaman mzda da fareler, Ebiverd ehrini bozup ekinlerini mahvettiler. Sonra Ceyhun Irma kysma gelip her biri rmak kenarlar ndaki meelerden birer dal alp zerine binerek Irma getiler. Bu da acaip bir olayd r.
Fil olaynn mmkn olacan gsterir. Fil olay te'vil kabul etmez bir hdisedir'" der. Ibnu'l-(Arabrnin Ebiverd tarafna gittiini gsteren hibir delil
yoktur. Ibnul-Arabi, oralar bilemiyece ine gre bun,u anlatan, oradaki olaylar bilen bir zatt r. Bu da K ni'dir.
Btn bunlar gsteriyor ki tefsir K nrnidir. Goldziher, matbu tefsirin zerindeki yaz ya bakarak bunu ibnul-Arabi'nir sanm ve bu tefsirden
Ibnu'l-Arabnin grlerini karmaa alm , tabii hatya d mtr.
1 Kefu'-?unun, I. 336. Tefsir tamamdr. Acaba Kiltip elebi eksik bir nsbadan m
inceledi?.
2 Tefsiru bn `Arabi, II. 116.
3 Ayn eser, II. 116.

204

Yalnz bu tefsirin ibnul-Arabi ile irtibat da yok de ildir. O irtibat, yazarnun, ibnu'l-Arabi'nin bir hayran ' olmas, onun. vandet-i vcud sistemini
olduu gibi benimsemesidir. ibriul-Arabi taraf ndan yani. tefsirin, Ka aor
sliibuna ve fikirlerine ok etkisi olmu tur.
Muhammed Abduh ve Reid Rza, Ka anryi batini sanm lardr'. Halbuki o tamamiyle snnidir. Zahiri esas kabul etmektedir. Batmiler zahiri kabul
etmezler. Kendisi, Simnann in mektubun.dan. da anla ld gibi ibadet ve
taate son derece d kn., snni inanc n savunan bir insan.dr.
a. Tefsiri ve metodu:
Kaani tefsirinin. mukaddimesinde metodunu yle aklar: "n.celeri
Kur'an okur virdlere devam ederdim. Ama s kla skla, zoraki okurdum.
Nihayet gere i gibi okumaya altm. Kur'an'nu tadn taddm. Baktm ki
iim gittike alyor, g sm geni liyor, kalbime man.alar doluyor. Her ayetin altnda dilimin sylemekten aciz kald manalar a lmaya balad. O zaman Hz. Peygamber'in "Kur'an'dan hibir ayet inmemi tir ki onun bir zahiri, bir batn , olmasn. Her harfin bir haddi ve her haddin. bir matla vardr"
hadisini hatrladm. Anladm ki Kur'an' n zahiri tefsir, bat l' te'vildir. Had,
anlaylar eritii mana; matla' da O'ndan O'na kan eydir. Onunla Bilici
Padi ah mahede edilir. imam Ca'fer Aleyhisselam' n: "Allah, kelmnda kullarma tecelli etti, fakat siz grmyorsunuz" dedi i nakledilmitir. Yine onn
namazda dp bayld , sebebi sorulduu zaman: " _Ayeti terdidediyordum,
nihayet onu syliyenden iittim" dedii anlatlr.
"ite ben de baz vakitlerde kalbime do an baz hakaik srlarn ve dou nurlarm yazmak istedim, zahir ve ahkma dair yetlere dokunmad m.
nk onun bir snr vardr. "Kim Kur'an' kendi reyiyle tefsir ederse kafir
olur" denmi tir. Te'villerin ise bir s nr yoktur. nk te'vil, dinliyenin
ahvalin.e ve slkteki mertebelerine gre de iir; derecesi ykseldike kendisine bir anlay kaps alr. Bylece bu yapraklar karalamaa ba ladm.
Ama tefsir ynne dokunmad m gibi ifadesi imkan.sz olan do ulara da
temas etmedim. 13unu Kur'an- Kerim'in tertibine gre yazd m, tekerrr edenleri yeniden yazmad m. Bana gre te'vil kabul otmiyeeek ya da te'vile ihtiya
gstermiyecek yetleri te'vil etmedim. Te'vil ettiklerimde de mana= son
snrna ulatm sylemiyorum. Zira benim anlad ma gre anlay ynleri
saylmaz. Bildiime gre Allah'n ilmi bir s nrda durmaz. Zahir al kamn zahirini kasdetmekle beraber te'vili mmkn olanlar da yine azck te'vil ettim
ki akl n bunu yapabilece i bilinsin. Bu hususta ileriye gitmek isteyen, bu
te'vil ettiim hkm yetlerine bakarak tekilerini de bunlara k yas etsin.
1 Bkz. Tefsfru'l-Men3r, I. 18, Ikinci bask , Kahire, 1366/1947.

205

Fakat bunlar te'vil etme e lzum yoktur. Hatt te'vil etmemek, kendini bu
ie zorlamamak mrvvete daha uygundur."
Grlyor ki K ni, bu eserine tefsir de il, te'vil demi ve esasn zahir
mana oldu unu ifade etmi tir. Ka anryi batni kabul etmek yanltr.
5
!1.1_,LJI
yetinde: "Bunun tefsiri, zahirin dellet etti i gi.
bidir. Byle inanmak, tasdik etmek vaciptir. Zaman na, niceliine, niteliie Kur'an'n anlatt biimde inanmak gerekir. Ama te'vile gelince yle
te'vil edilmesi mmkndr: Flk (gemi), Nuh'un, eriatidir. Kendisi ve inananlar onunla kurtulmu tur. Nas l ki liz. Peygamber Aleyhisselm buyurmutur: 4:3

(.54 Cj; jt4

J*11

:Benim ehl-i beytim Nuh'un gemisine benzer. Ona binen kurtulur, geri kalan
boulur."2 Tufan ise Pey ambere uyarak heyl (madde) de izinden ayrlmyan, nefsi temizlemiyenlerin heyill denizinin istilsiyle mahvolacaklarma
i arettir. Nitekim dris Aleyhisselm'm szlerinde ve nefsine hitaplar nda
bu mana anla lr: Bu dnya su ile dolu bir denizdir. Beden haraboldu u zaman binecek bir gemi bulursan., ondan kurtulur, kendi lemine gidersin. Yoksa
helk olursun. Buna gre: "Nuh gemi yap yor" un manas , yle olur: Nuh,
iyi amel tahtalar ndan ve amelleri dzgn k lacak ilim ivilerinden bir eriat
yapyordu."'
Fil Sresin.de vak'ann olduu gibi getiini, bunun kyamet ahvali ve
benzeri eyler gibi te'vil kabul etmiyece ini syler ve bu olaylar insan nefsine tatbik eder. te bu tertiplerinde ok ileri gitmi , izdii metoda gre her
olayn, kahramanlar na insan -vcudurcla bir kar hk bulmu ve imzan gln
olacak kadar zoraki te'viller ileri srm tr. Fil olay n enfse yle tatbik
ediyor:
"Habei Ebrehe nefistir. Nefis, Allah' n gerek evi olan Kalb Kbesini
istil ve tahribe kalkarak ruhani kuvvetler hac larm kedi yapt cismani
kuvetler kilisesine evirip oraya hrmet ettirmek isteyince ameli ak l Kureylisi, akli gda fazlas n ona att. Gzel detler ve iyi edepler gibi e itim vas tasiyle on,u eitmek istedi. Bu ameller on.da evk ate ini alevlendirdi. O ate i
1 Hud Snresi: 38.
2 Bu hadisi bu lafza Ktb-i Sittede bulamad m Tirmizi ve bn Hanbel'de u Igifzla
vardr:

1,.1.1 1?

I j1,,,;.;

.1_,U :31

I.J1
MenalFib 31; bn Hanbel, III. 14, 17, 26.
3 K rini, Te'vilat, I. 297-8.

206

ruhani kuvvetler kurey ilisi yakmt. Bylece nefsi yakt . Tab', gazap, ehvet
ve benzeri nefsani kuvvetler cinsinden olan. nefis ordular n mahvetti. Fil vehim
eytan dr. Bu, akl askerlerin.den, kamaz, daima onlarla sava r. eytan ounlukla fil ekline girer. (Onun iin fil, eytan ile te'vil olunur). Nitekim
Muz onu, Hz. Peygamber devrinde bu ekilde grmt. Onun. iindir ki
peygamber Aleyhisselm: (b.51".

4,

W; eytan Adem o lunun kalbine hortumun,u koyar, insan


Allah' and m dner gider." buyurmu tur."
Maide 49,
mran, 110 ncu yetlerde geen Is'n n. amurdan. yap p
fledikten sonra gerek ku olan ey, yersel tabiata ba l olan, nefse i arettir. Bu nefis, tasavvufi terbiye vas tasiyle gerek marifete ykselir lhi ilflenmesiyle gerek ku olur, olgun nefis olur; a k kanadiyle kutsal ycelige uar.
Kani Ibnu'l-Arabi'nin btn sistemi i benimsemitir. Vandet-i vcud
taraftar dr. Bu konuda syledi i szlerinden tr a da Alu'd-devle Simmni kendisine kzm ve aralar nda mektuplama olmutur. Olayn. sebebi
udur:
Emir kbal Sistani, Sultaniye yolunda eyh Ka ani'ye arkada olmutu.
eyh'ten Vandet-i Veudu sordu. Onun, a r bir vandet-i vctu oldu unu
anlad. Ka ani de Emir ikbare eyhi cAlu'd-devle'nin, ibnu'l-Arabi hakkn.daki dncesini sordu. Emir kbal, Alu'd-devle'nin, ibl u'l-Arabryi
ma'rifeti byk bir insan tan dn , fakat Allah'a Mutlak Vcud demesi i
beenmediini syler. Ka ani de: "Ibnul-Arabrnin btn, ma'rifetinin temeli bu szdiir. Onun bundan gze' bir sz yoktur. Senin eyhin nasl onu
inkar ediyor ? Btn. peygamberler, veliler, imamlar hep bu inantad rlar"
der. Emir kbal bu sz Alu'd-devle'ye iletir. Alu'd-devle Ka ani'ye unu
yaz ar:
"Btn milletlerde ve dinlerde bu kadar utan verici bir sz sylenmemitir. Bu sz tam at n m tabiiyye ve dehriyye mezheplerinin, bu mezhepten iyi oldu u anlalr." Ve bu fikrin bat l olduu hakknda daha birok
eyler yazar. Ka an.i de buna eevaben bir mektup yazar. Alu'd-devle bu
cevabn arkas na kendi cevabbn yazp gnderir, son makamn kulluk makam
olduunu savunur.
1 Ilmu Ebi'd-dunyr,
Yacl ve BeyhalFi rivayet etmi lerdir (Zekiyyu'd-din cAbdu'lAim, at-Tergib va't-Tarbil, II. 400, 1373 /1954)
2 Te'vlilat, II. 417.

207

b. Tefsirinden rnekler:

u : Biz sana ap ak bir fetih ver-

.;
dik." "Allahtn Resul

(s.a.v.) in fetihleri tr:

.9 O

J.99.".9j

: Size bundan ba ka yakn bir fetih verecektir"2

...J

yetiyle i aret edilen, yak n fetihtir ki nefis makammdan. ykselerek kalb


kapsn fethetmektir. Bu da aybi m ahedeler, yakini nurlar ile olur. o u
- o so
o
m'minler buna eri ir. Nitekim
AJI
L.S.)..:- I j
. -.7

: Sevdiiniz bir ey daha: Allah katndan bir yardm

ve yak n fetih'",

L,... _J

J)

4.,L; j
Fv

Czerlerine huzur indirdi ve onlara yakn bir fetih verdi."4 yetleri buna i aret
etmitir. Bu kimsenin melekt nurlar m ve sfat tecellilerini mjde etmesi
lzmdr. Nitekim

o .1,

: M'minleri mjdele"

Burada yakin bilgileri, kutsal gerekler a lr :

Lir;

O l

ve alacatnz birok ganimetler"

demitir.

yetiyle buna i aret

edilmitir.
kincisi ruh nurlarmn zuhuru ve kalbin kendi makam na kmasiyle hasl olan ak fetihtir. O zaman nefis, kalb makamma kar, daha nce kalb
kap sn fethetmek iin kendisine lz m olan karanhk hey'etlerden kurulu
sfatlar kalb nurlariyle gizlenir ve tamamen. yok olur.

Co

te

: Allah senin gemi gnahn batslasn diye..."

sznn manas budur. Sonradan kalb nurlariyle ayd nlanmadan has l olacak ve fakat de iikliklere sebebolan nurani kurumlarda yok olarak hali
gizlertir.

te bunlar

J...4. L; LA

Ve sonradan

(olan gnahn

balasn diye)" sziyle i aret edilen gnahlard r. Bunlar yakn fetih ile
yok olmaz. Evvelkisi yok oldiyse de bunlar olmaz Zira k alb makam ,
ancak ruh makamma ktktan, ruh makamnn nurlar kalbi istil ettikten sonra tamam olur, kemale eri ir. O zaman. kalb televvn (de iiklii)
1 Fetih Sresi: 1.
2 Fetih Sresi: 27.
3 Saff Sresi: 13.
4 Fetih Sresi: 18.

208

meydana kar ve kalb makamnda mevcudolan nefis televvn burada tamamen yok olur, kk kesilir. Bu fetihte ruhi m ahedeler ganimeti, s rri
mahedeler ganimeti elde edilir.
ncs de: ((

5 0

5O

: Allah' n yardm ve

j 42 j...4.3 0.b..1 :5

fetih geldii zaman" yetiyle i aret edilen mutlak fetihtir. Mutlak fetih;
mutlak fena, zati m ahede, teklik nurunun zuhuriyle aynu'l-cemi'de mstarak olmakla (bo ulmakla) vandet kap sn fethetmektir. Burada zikredilen fetih, arada bulunan. fetihtir. Bunun iin. drt ey lzmdr:
Sz edilen ma firet; sfat nimetlerinin tamamlanmas ; sz edilen. kalb
makamnn kemale ula masiyle cemal ve celle ait gzlemler ve s fatlarda
slk etmek; s fatlarn nurlu perdelerinin yrtlmas ; onlarda, meydan.a gelen.
ince bulutlar n kalkmasiyle vandet yoluna ula maktar.

(s IS

; O ki sekine indirdi"

Sekine, kalbde, bulunan nurdur. Kalb onunla grd yle huzur bulur,
mutmainnolur. Sekine ilmelyakinden sonra gelen, aynelyakinin (yani bilgiden sonra grmenin) ba langcdr. Yakiri bir vicdan gibidir, in.sana lezzet
ve sevin verir.
manlariyle beraber": ilmi imanlar yannda.
A 5

; Gklerin askerleri Allah'ndr." Kutsal nur-

lardan ve ruhani yard mlardan olan gk askerleri ((

I Yer" beeri

kuvvetler vs. gibi yersel melekttan. olan yer askerleri hep Allah' ndr. Bunlar
birbirlerini yenerler. Nas l ki m'minlerin kalblerine sekine indii zaman
gksel ruhani kuvvetler; yersel nefsani kuvvetleri yendiler. D manlarnn,
kalblerinde de arzi kuvvetler, semavi kuvvetlere galip geldi i iin dmanlar
pheye diltler.

;1,1:y 45 :.)15-",
gini,

Allah bilicidir." nsanlarn srlarn , istidatlarnn gere-

frkann yaratil sfatlar n , ikinci frkann. da refislerinin bulan-

nkln bilir. ((

hikmet gereince yapar.


M'min erkek ve kad nlar, soksun diye."

Yani sekine in.direrek insanlar ((

altlarmdan tevek.kl, r za, ma'

rifet ve benzeri ahval, makam, hakaik ve marif ilimlerinin

rmaklar akan
209

sfat cennetlerine sokar.

olan ktlkleri rter.

e_r'y

-.):2X3?.3 NefisIerin s fatlarndan

J:4 1:1)1 ,Up

Bu, Allah'a yakt:1.Fiil cennetlerine

1am derecelerine ermekle byk kurtulu tur.


gre bu daha byktr.

Kaanrnin, vandet-i vcut a sndan yapt tefsirlere de bir iki rnek


verelim:

G.

I-

Rabbimiz, bunu, bo yere yaratmadn, seni tesbih ederiz, bizi ate azabndan koru."2
"Rabbimiz, sen bu halk bo , batl yani sen.den ba ka bir ey yaratmadm. Zira flak'tan ba ka her ey batldr. Sen yarat klar, isimlerinin ve s fat
larnm grnece i araclar yaptn. Seni, sen.den ba ka bir varln bulunmasndan, tenzih edriz. Yani senin tekli inin yanna ba ka bir eyin gelmesinden.
ya da tekli inin ikilemesinden. seni tenzil ederiz."'
1.5
tb

;k.:oJ

9 9 it;

e..5.-;.)

Muhakkak Rabbiniz O Allah't r ki gkleri ve yeri alt gnde yaratt ."'


"Yani Allah, ruhlar g nn ve bedenler yerinin suretlerinde alt bin
yl gizlendi...nk halk, Hakk'm yarat lm grntlerde gizIenmesinden
ibarettir. Bu mddet, haf (gizlenme) devrinin ba ndan, zuhur (a a kma)
devrinin bana kadardr. Zuhur devri, hatmu'n-nubuvva (peygamberli in.
bitmesi) zamaru, velyetin zuhurudur. Nitekim Hz. Peygamber :

-r

: Zaman dnd, Allah'n gkleri ve yeri yaratt gndeki ek-

line geldi'" demitir. Halk ile gizlenmenin ba , zuhurun sonudur.


lenme, grnmede son bulunca zaman, ilk yarat ld hale gelmi olur.
Mehdrnin yedi gnde kmasiyle zuhur devri de bitmi olur. Bun.un
iin derni lerdir ki: "Dnyan n mddeti yedi bin, senedir."
1 Te'vilk, II, 247-49, Msr, 1283.
2 :Ali mran Sresi: 191.
3 Te'vilt, I. 141.
4 Yunus Sresi: 3.
5 Bubri, Tefsiru Sura IX. 8; Bed'ul-Halk, 2, Ma 521, 77, Abihi, 5, Tevhid, 24; Mslim,
I(a~e, 29; Ebu Davfid, Menasik, 67; ibn Hanbel, V. 37, 73.

210

ej

Sonra ara istiva etti" Yani Allah b-

tn sfatlariyle Muhammed'in kalbinin tahtn a tecelli ile istiva etti (onu


kaplad)."1
Mukaddimede de syledi i gibi te'villeri, ok olmamakla beraber baz
hkm yetlerine de tatbik etmi tir. Bakara Suresinin 177 in.ci yetinde faziletli m'min yle nitelenir:
j .;

(3: 3

.;

....+0)1
-

d:P de, 'j

Allah man iin yak nlara, yetimlere,

yoksullara, yolcuya, dilenciye ve k/e(likten kurtulmak istiyenyere mal verir."


Maldan. kalbin mal olan ilmi anlar. Zevi'l-Kurb: Kalbe yakn olan ruhani kuvvelerdir. Yetm: Yetim ocuklar gibi, gerek baba olan ruh "turun.dan ayr d en nefsni kuvvelerdir. al-Meskin: Daima beden sevab n gzetliyen ve ona raz olan tabii kuvvelerdir. Bunlar n ilmi, ahlk ve faziletli siyasetler ilmidir. Insan yksek bilgileri (macrifi), ahlk , db ve geim bilgilerini zetle ve hem de geni olarak renip nefsinden uzak.latktan sonra
yolculara, yani miskinlere; dilencilere, yani ilim arayanlara ve son olarak da
boyunlarn klelikten kurtarmak istiyenlere verir. Boyunlar n klelikten
kurtarmak istiyenler, dnya ve ehvet kullar dr."2
TEFSRDE GERILEME:
iri tefsir, e . okun devrine Ibnu'l-cArabi ve onun devam saylan.
Konevi, K ni ve ayn mektepten olmasa da ibnu'l-Arabrden etkilenen
Simnn,i gibi byk mfessirlerde ula r. Bundan sonra i ari tefsirde orijinalite kaybolur, orijin.al bir mfessir yeti mez. Tasavvuf,namaz, oru ve evrada
ihisar eder. Yap lan tefsirler, eskiden yap lm olanlara bir yenilik katmad gibi onlarn fikir seviyesinden. de ok geride kahr. Bu gerileme devrindeki tefsir hareketlerini yle zetliyebiliriz:
1ibnu'l-Lebb adiyle me hur Semsu'd-din Muhammed al-Is<irdi (l.
749/1349), yet ve hadisin mte abih olanlar n' tasavvuf usulnce izah eden.
bir eser yazmtr3. Bir tefsire de ba lam , fakat bitirmemi tir. Bu tefsirin
biz cz' Kahire Daru'l-Kutubi'l-M sriyye'de mevcuttur4.
1 Te'vilk, I. 240-41.
2 Te'vilt, I. 73.
3 Kahire, I, 61; Paris, 645, I; Kprl, No. 1601 12a-63b.
4 No. 9.

211

2Eba shak brahim ibn Muhammed al-Mursi (l. 750/1350). Zahru'lKima n


K ati Yasuf cAleyhisselm adl bir eser vermi tir'
3Bedru'd-din Muhammed ibn Bahad r ibn Abdillah az-Zarka i (794/
1391), Tefsiru'z-Zarka ryi yazmtr2.
5Muhammed ibn Abdi'd-dim ibn binti Maylak a -aiili (797/1395),
Mavaridu 2evi'l- hti a ila Mekad rati'l- blas3, al-Envaru'l-Layiha
Esrari'l-Fatiha4, arlm' - udur cal Fehmi m Yucbaru
hebu limen ye u ina'en va yehebu limen ye au"i"-2ukr5 gibi baz ayetler
zerine tefsirler yazm tr.
6(Abdu'l-Kerim al-Cili al-Kadiri (811 veya 820/1408 veya 1417); bnu'
1-Arabrtin eserlerini erheden kitaplar yazm tr. Yazd tefsirin nerede olduu bilinmemektedir. Me hur al-insanu'l-Kamil Macrifetil-Avahir va'1Avil adl eseri, bnul-Arabrnin insan- Kamil nazariyesini i lemektedir.
7-1Jace Muhammed Prs (822/1420), Bahau'd-din Nak ibend'in halifesi olun bu zat, Kadr suresinden itibaren bir tefsir yazm tr. Bu eser Farsadr. Zahiri ve bat ni tefsiri cemetmi tir. Batnii ksm Slemi tefsirinden
aktarlmtr. Bu eserin Molla Cami: tarafndan 848 de istinsah edilen bir nshas , Murat Molla 72 numarada bulunmaktad r.
8Nizamu'l-Acrac, Hasan ibn Muhammed an-Neysabri (850/1446),
Gara'ibu'l-Kur'an ve Ra 'ibu'l-Furkan adl tefsiri yazm tr. Ka anrnin
te'vilatna benzer Lubbu't-Te'vil adl bir ciltlik bir eseri de vard r.
Fahr-i
tefsirini zetlemek, Ke af'tan ve ba ka tefsirlerden
ilaveler yapmak ve kendine a lan lednni bilgileri de katmak suretiyle tefsirini meydana getirmi tir. i ari. tefsirler genellikle Necmu'd-din Daye'den
alnmtr. Kendisi eseri hakk nda yle diyor: "Bu kitab m, birok tefsirleri
kendinde toplayan, at-Tefsiru'l-Kebir'in, her taraf n bilginlerince kabul gren Ke arm bir zetidir. Bununla beraber di er arkada larn tefsirlerinde
bulun.mayan gzel garip nkteleri, gzel te'villeri de vard r Te'viller ounlukla muhakkik, mutkin Daye diye bilin.en milletin ve dinin y ldz (ruhu
1 Brockelmanr bu eseri Brl. Brill M. 197, 273, Paris, 1933 /8; Alex, Tar. 75; Patna, I. 147,
1418 numaralarda gsterir. Bu eser, Mustafa ibn Cell tarafndan Trkeye evrilmi tir. Nuruosmaniye 2356 numarada bulunan bu tercemede kitab n Ebu Hafs brahim al-Ensri tarafndan yazld, asl kitaptan baz paralar seilerek meclis meclis tertibedildi i kaydedilir. Bir
mev'iza kitabdr.
2 Bu eserin, Muhammed Ebu'l-Fadl Ibrahim tarafindan tenkidli ne ri yaplmtr.
cilt halindedir. 1376 /1957.
3 Bu eser, Ayasofyada 79 numaral mecmuann ikinci risalesini te kil eder.
4 Bu eser, Me hed, III. 3, 9 da vardr. GAL.
5 GAL, II. 119, S. II. 148.

212

yce olsun)mn eserinden al nmtr. Bir ksm da benim iime do an manalardr. Fakat ayetin manas mutlaka budur diye bir niyetim yoktur. Ben.
yetkim olmyan. eylerde byle bir cr'etten korkar m..."'
9Abdurrahman. Cami (898 /1492); Onbe inci asrda Timurlular devrinde
yetimi , ran'n byk air ve bilginlerinden biri olan Cami, imam Muhammed soyundan gelir. Nakli ve akli ilimleri tahsil ettikten sonra 1465 de Ilace
Ubeydullah Ahrar as-Semarkandrye ba lanmtr. Ali Sir Nevainin de dostudur. Slemrrin Tabakat'n temel alarak yazd Nefehatl-ns, Nak ibendi tarikatinin zellikle Anadolu Trkleri aras nda yaylmasmda byk rol
oynamtr. Uzun zaman Osmanl Medreselerinde okutulan al-Fevaidu'lpyaiyye adl nl eserin yazar olan Cami, bir ciltlik bir tefsir de yazm tr.
Ktip elebrye gre o
tir2

cst_, 1 j

yetine kadar tefsir etmi -

--

Bu tefsirin bir nshas Ayasofya'da 405 ve 412 numaralarda mevcuttur. Birinci nsha Bakara Suresinin 9. yetinin tefsirine kadard r. Ikinci
nsha 22 .ci ayetin tefsirinde biter. Esad Efendi 78 numaradaki nsha ise
ayn surenin 40 no. ayetin de bitmektedir. Bu nshalar yar mdr. Brockelmann,
bu son nshay Fatiha tefsiri, di erlerini Tefsirul-Kur'n. olarak gsterir
ama hepsi de aymd r.
Cami, tefsirinin ba nda zahir ve batm bak mmdan hibir incelik brakmyan bir tefsir yazmay dndn, fakat olaylar n tesiriyle bunu geciktirdiini, nihayet ihtiyarlad n anlaynca istihare edip i e baladn syler'. Tefsirde nce lagat, sonra er'i stlah ve sonra tasavvufi manalar zerinde durur. Gayet edebi bir tarzda manalar birbirine balar. Akc ve ekici
bir slabu vard r. Bktrc , lzumsuz bilgilerden. ka nmtr.
.) j.,"A

jb

.7

Ey her tap lann suretinde ibadet edilen, kimse!" cmlesi,

vandet-i vcud gr n aka ortaya koyar. Verdi i batni manalarda da


bu yn kendini gstermektedir. Fenadan, bekadan, cem'den, cem'ul-cem'den, kaniatn, Allah'n isim ve sfatlarnn aynns olduundan. bahsetmektedir.
4..,:;;JS*1

4.525)

yetin.de zahir anlam ile

ilgili tefsirleri verdikten sonra der ki: "Baz batm manalarmda ayetin te'1 Garribu'l-Iur'n ve Ra ffibu'l-Furk'n, al-Matbacatu'l-Emiriyye, M sr, 1323, Taberi
kenarnda, XXX. 201-202.
2 Kesfu'z-unun, I. 445.
3 Ayasofya, No. 405,varak lb-2a.
4 Bakara Sresi: 22.

213

vili u demektir: Ibadet etmekle, z kullu unun hakikatinde gerekle mekle emrolunduunuz Rabbmz O'dur. O, size kulluk arz n d ek yapt , o
dek zerinde e itli ibadetleri yaparak sa a sola dnersiniz. Tanr lk
isimlerinin gn her taraftan sizi ku atan tavan yapt . O tavann dna
kmanz mmkn de ildir. Bu gkten ilimler ve ma'rifetler sular n o kulluk arzna dkp sizin iin haller, zevkler ve mevacid meyvalar n rzk kard. Onlar yer ve kalblerinizi, ruhlar nn korursunuz. O halde Allah'a,
O'na tapar gibi tapaca n z z dlar ko may n. Bilip duruyorsunuz ki O'ndal baka tap lacak, ibadetine kble yap lacak varl k yoktur."'
10Muhammed Emin al-BulAri (987/1579), Kadi Beydvi'nin tefsir
ve te'vile dair bir eserine ha iye yazmtr: Ke fu Feth Suresini de tefsir etmi tir3.
11cAbdu'l-Vahhb a -Sacrni (973/1565), Kurtubi tefsirini zetlemi tir4. Miftahu's-Sirri'l-Kudsi Tefsiri yeti'l-Kursi adl bir eseri de vard rs.
Futuhat- Mekkiyye'yi de zetlemi tir. Levkhu'l-Envr' ok nldr.
12cAbdu'l-Kadir al-Aydarusi (978-1038/1570-1629), Ahmedbd'da
doup orada len bu mutasavv f bilgin., al-Fethu'l-Kudsi fi Tefsiri
Kursi adl eseri yazm tr6. at-Te'viltu's-Sufiyye adl bir eserinin de Benk.
XVI, 958, I de olduunu Brockelmann kaydediyor7.
13Veliyyullah as-Seyyid Muhammed cOsman b. as-Seyyid Muhammed
al-Mirgni al-Mekki (1208-1268/1794-1852), Hz. Hseyin soyundand r. Mekke'de renimini tamamlad ktan sonra Seyyid Ahmed Idris'e intisabederek
tasavvufa girmi tir. Bu eyhten ald drt tarikat icazetine kendi tarikatini
de katarak Nak - Cem rumuzunu vermi tir. N Nakiyi, K Kadiriyi. Saziliyi, C. Cneydiyi, M Mirgan.iyi gsterirs.
Mirgani, birok eserleri yan nda iki ciltlik z bir tefsirin de sahibidir.

iari olmayan bu tefsir, Celleyn tarz ndadr.

yeti mna-

sebetiyle yle demi tir: "Bana gre mte abih iki ksmdr: Bir ksm idrak1 Cmi, Tefstr, varak 3b, Ayasofya No. 405.
2 ehid Ali Pa a, No. 193.
3 Ke fu'z-unun, I. 450; mer Nasuhi Bilmen, Tefsir Tarihi, VII, 492, GAL, S. II. 583.
4 Muhtasaru
ad tayan bu eser, R za Paa 456 numarada mevcuttur.
5 Nuruosmaniye 233 numaradad r. Se'erat VIII, 372-74, GAL II. 335, S. I. 737, 802,
II, 464.
6 mer Rza, Muccemul-Muellifin, V. 289.
7 GAL, II, 181, 418, 422, S. II, 617.
8 Tacu't-Tefsir, I. 2-8; Mu'cemu'l-Muellifin, X. 286; Hediyye, II. 273

214

ten. uzak. ancak Allah' n bilece i mte abihtir: Yed, vech, ayn ve di er Tanrsal
,
e, zr,
,
sfatlar gibi. Bir lus m da var ki te'vili do rudur:
j..0 L.4

gibi. Bunun manas, Allah'n. hakknda geri kalmadm demektir. Sure ba lar da bu tevil trne girer. Bu gr m kendiliimden ileri srmedim. Hz.
Peygamber (s.a.v.) bana: "Bunun manas nda sen, senden ncekilerin szlerini nakletmekten ziyade kendin. do rudan do ruya Allah'tan ald n manaya
dayan." dedi i iin bu tefsiri yapt m."'
14Muhammed SenVullah al-Hindi al-Banipti (1216 /1801)nin, bir ciltlik tefsiri Hindistan'da bas lmtr2.
15Muhammed Emir as-Surbvi (1246 /1830)nin Kadir Suresine yapt
tefsir, Berl, 968, Kahire I. 40 da mevcuttur3,
16Ebubekr al-Bennni ar-Rabti (1284 /1867), tasavvuf hakk nda altm tan fazla eseri olan bu mfessir, Tefsirul-Kur'nil-<Azim adl eseri iari
metodla yazmtr4.
D-OSMANLI DEVRI MUTASAVVIF MOFESSIRLERI:
1ihabu'd-din Ahmed Siyasi (803/1400):
Zeyniyye tarikati eyhlerin.den olan bu bilgin, Uyunu't-Tefasir adh zet
tefsirin yazar chr. Tefsirin i ari yn yoktur. e itli tefsirlerden derleyerek
meydana getirilmi tir. On,un iin zerinde durmyacaz.
2Muhammed Kutbu'd-din al-Izniki (821 /418):
Yldrm Bayezid devri bilginlerindendir. Iznik'te do mu , 821 (1418) de
lm tr. Brockelmann vefat tarihini 855 gsterir, fakat Ismail Pa a ve
Mehmed Tahir 821 de birle irler5. eri ve tasavvufi bilgilerde mtehass s
olan bu zat, Timur'un. yiizne kar zalimce davrand n sylemek cesaretini
gstermi tir. Tefsiri yan nda al-gkdu's-Semin val-cAkdu'l-Yernin, Zdu'lMeckl val-Ablk, Rhatu'l-Kulib6, Kitabu' -alt gibi eserleri
vardr7. Brockelmann tefsirinden bahsetmiyor. Tefsirinin nerede oldu u
bilinmiyor.
1 T8cu't-Tef8sIr, I. 57.
2 Idhu'l-Meknun, I. 310; Ilyn Serkis, Muccemu'l-Matbuct, 1645, 1646; mer Nasuhi
Bilmen, VIII. 575-76; mer Rza Kehhale, Mu'cemu'l-Muellifin, IX. 144.
3 Mu'cemu'l-Muellifin, XI. 265; GAL, S. II. 849.
4 az-Zirikli, al-Aclm, II. 45; Kehhale, Mu'cem, III. 73; O.N. Bilmen, Tefsir Tarihi, VIII,
435.
5 Hediyyetu'l-c:krifin, I. 184.
6 Trke olan bu eser, Ayasofya'da mevcuttur.
7 mer Nasuhi Bilmen, VI. 409-10; emseddin Sami, Kamusu'l-ATit n V. 3672; Osmanl
Mellifleri, I, 144; ekaik-i Nu'maniyye, 58-59.

215

3Bedreddin Simvi (760-820, 23 /1358,59-1420):


760(1358, 59) da Edirne'ye ba l Simavna'da do du. Dedelerinin, Seluklularn vezirlerinden olduu, hatt babasnn da Alu'd-din, Keykubat'm
veziri olduu, doduu kalenin, babas tarafndan fethedildi i rivayet edilir,
Bedreddin ocuk ya nda Kur'an' ezberlemi , Mevlna Yusurtan sarf ve
nahiv okumu , babasnn amcazadesi Meyyed bn Abdi'l-M'min. ile nce
Konya'ya, sonra M sr'a gitmi , Msr'da Seyyid erif Crcni ile beraber eyh
Ekmel al-Bberti (786/1384) den. ders okumu tur. Yine Msr'da Hz. Peyamber'in soyundan geldi i kabul edilen Hseyin Ahltrye intisabetmi tir. nceleri tasavvufa kar olan Bedreddin, eyhe ba landktan. sonra cezbeye tutulmu ve kitaplarn Nil'e atmtr.
Yapt riyazetle zay f dp hastalanan, Bedreddin'e Hseyin Ahlti,
kz dili denilen otla, elma erbeti iirmi , bal ve st yedirerek tedavi etmi tir. Daha sonra Hseyin Ahlti ona icazet verip ir ad iin Tebriz'e gndermi ;
Timur huzuruna kan ve kimsenin zemede i bir davay halledip taraflar
verdi i hkme raz eden Bedreddin'e Timur kzn vermek istemi se de o bunlara aldr etmeden gizlice ka p Msr'a gitmi ve eyhinin hizmetine girmi tir. eyhi lrken. Bedreddin'i yerine b rakm , fakat Bedreddin, alt ay
onun yerinde oturduktan sonra eyhin mridlerinden grd hased dolaysiyle nce am'a, sonra Haleb'e gelmi , oradan da Anadolu'ya gemi tir.
Anadolu'da byk hrmet kazanm , ok kimse on.a balanmtr. Yldrm'n
olu Musa elebi, onu kazaskerli e tayin etmi tir.
Mehmet elebi, Musa elebi'yi yenince Bedreddin'i znik'te hapsedip
ayda bin ake maa balam , fakat Bedreddin hapisten ka p Emir isfendiyar'n yan na gitmitir. Emir isfendiyar bat ya gitmesini sylemi , fakat
Bedreddin'in yolu Za ra'ya u ramtr. Orada ok kimse ba na toplanmtr.
Zaten kendisi de kendisini mehdi sanmakta idi. Szlerinden bu a ka belli
olmaktadr. Padi ah Mehmed elebi, Bedreddin'i kendi zerine geliyor sand .
Bazlar da padi ahhk peindedir diye onu padi aha ekitirdiler. Bunun zerine Bedreddin 1420 tarihinde Siroz'da idam edildi2.
a. Tefsiri:
eyh Bedreddin, ictihad derecesine gelmi bir fkh bilgini idi. Yldrm'n
ocuklarna uzun. zaman hocal k yapm bulunan bnu Arab ah, Ukudu'n.Nasiha adl kitabnda eyh Bedreddin'in sohpet meclislerinde bulundu unu,
1 54ffik-i Nu`maniyye Tercemesi, s. 71, stanbul, 1269.
2 Sekrtik-t Nu`maniyye Tercemesi, s. 72-73; Kesfu'z-unun, I. 443; Mehmed Tahir, Osmanl Mellifleri, I. 39-40; mer Nasuhi Bilmen, Byk Tefsir Tarihi, VI. 410-411; Prof. Abdulbaki Glpmarh, Simavna Kad s olu eyh Bedreddin, s. 2 ve devam , s. 113.

216

onun: "Hidye sahibine, cevap verilmez bin doksan sorum var" dedi ini anlatr., Fkhtan Camiu'l-Fusuleyn., Letifu'l-i are ve Teshil'i yazm tr.
48 eser yazdn ve Nuru'l-Kulb adl iki ciltlik bir tefsir telif etti ini, sylerler2.
Bedreddin, Nuru'l-Kublb adl tefsirini tamamlaymca. bunu padi aha
takdim etmek istiyordu. Fakat idam edilince dostlar ve mritleri bu tefsiri
gizlediler. Nerede oldu u belli deildir. eyh Bedreddin'i menkibesini yazan
Hafz Halil, bu hususta yle diyor:
"Biln evld elindedr nihan
Tara vermezler an hem servern
Lik eyh ettgi tevhid kamu
Cem' idben. kadi v Nur arn
Kendi dnyadan gidicek ol dahi
Bilmediler nice oldi ey ahi" 3.
Ktip elebi, bu tefsirin. iki cild oldu unu, etrafnda gayet gzel hami ler bulunduunu sylediine gre4 tefsiri grm olmaldr
Prof. Abdulbaki Glp narl, Bedreddin Simavrnin nl Varidat' nn tercemesini bir etdle birlikte yay nlamtr. Elimizde tefsiri olmad ndan Varidat'taki baz grlerini tetkik etmek suretiyle tefsiri hakk nda bir fikir
sahibi olmak da mmkndr. Saklanmas ndan anla ldnia gre tefsirinde de
Varidat'ta oldu u gibi ar grler ileri srm tr.
b. Tefsirden rnekler:
Bedreddin'e gre beden dag lnca bir daha birle mez. Yani cesetler ha
redilmez. eklin dalmas, ruhun yok olmasn gerektirmedi i gibi dadan
suret de bir daha birle mez. Ama insan trnden hibir ki i kalmay na yine bir insann. yarat lmas ve insan trn.n yeniden. tremesi mmkndr.
Yoksa hayal edilen kyamet kopmyaca gibi rsum ulemasmn syledikleri
ekilde cesetler de ha redilmeyeeektir.5
"Dnya ve hiret, mlk ve meleldit lemidir. Mutlak varl k, tesir etme
bakmndan Allah, tesir alma bak mndan lemdir. Var olu ve bozulu (kevn-
fesad) lemlerinin ikisi de ezdi ve ebedidir.Diinya ile hiret de itibaridir. Grnen. ekiller geici dnyad r. lem de yok olmyan hirettir. kisi de ezelden
1 akaik Tercemesi, s. 73.
2 Glpnarl, Simavna Kads Olu eyh Bedreddin, s. 108; Osmanl Mellifleri, I. 40.
3 Ad geen eser, s. 113.
4 Kesfu'z-Zunun, I. 443.
5 Simavna Kads O lu eyh Bedreddin, s. 32-33.

217

ebede dek vard r. itibar, stn s fata oldu undan dnyaya geici denmi tir.
hirete de kalan. lem ad verilmitir. Bir baka deyimle her eyin n dnya,
sonu hirettir.
"Cennet ve cehennem de melekii't lemindendir. Cennetteki huriler, k kler, aalar, meyvalar, rmaklar ve cehennemdeki ate , azap vs. hep temsiPeygamberler, ocuklar n velilerine benzereler. Veliler, ocuklar onlarm
isteklerine, gnllerine uyan eylerle iyili e, dorulu a sevk ettilderi gibi
peygamberler de insanlar n isteklerine uygun szlerle onlar doru yola ile,tirler. Yaln z ocuklar n velileri yalan syliyebilirler, peygamberler yalandan
mnezzehtirler; onlarm szlerinin ayr anlamlar vardr. Onlarn szleri, ryada
grlen eyler gibi yorumlanmas gerekli szlerdir. rne in "Lilhe illllah
diyen cennete girer" denmi tir. Yani bu inan cennetine girer demektir, savata tutsaklktan, ldrlmekten kurtulur. O sz can na, mahna, ohk
ocuuna kalka olur. Tanr 'dan baka varhk tarmayan, gerek varl a kavuur. Varlndan yok olan, baki varh a ular. Btn bunlara cennet denmi tir. ister dnyaya, ister hirete aidolsun cennet, yce hallere ve mertebelere
dendii gibi kt haller de cehennemdir. Btn bu manevi haller, hurilere,
kldere, ate e, azaba benzertilmi tir."
"Tanr'nn emri, szle, harflerle Arapa ya da ba ka bir dille sylermekten
mnezzeh olan zati. iktizadan ibarettir. Kalem de her eyin hakikatidir. Huriler, k kler, rmaklar, meyvalar ve bunlara benzer eylerin, hepsi de hayal
leminde gerekle en, d lemde bulunmayan, eylerdir. Cin de byledir. Ad
da bunu gsteriyor. Fakat gren ki i bunu varm sanr. Oysa yle deildir.
O, hayal gcyle var olmaktad r"'
Bu fikirlerle Kur'an- Kerim tamamen. inkar edimi oluyor. Cennet, cehennem tamamen manevi bir hal kabul edilmis, cesetlerin ha ri inkr edilmi
tir. Kur'an- Kerim'de cennet nimetleri ve cehennem azab tamamen maddi
bir ekilde tasvir edilmektedir. Bunlar te'vil yoliyle asl manasmdan karmaya kimsenin hakk yoktur. Pek tabii olarak bu fikirler, din bilginlerinin
tepkisini kamlamtr.
"Biz emaneti gklere ve yere verdik, almaktan ka ndlar, insan onu yklendi"2 yetindeki emanetin Hak sureti oldu unu, bunu insann yklendiini
syliyen Bedreddin, btn mutasavvflar gibi insana byk nem verir. Hak
sureti Tanr emanetidir ve insana verilmi tir, bu surete insan mazhar olmutur. Bu yzden Tanr 'nn halifesidir. Tanr'nn cemal ve cell s fatlar
1 Abdu'l-Baki Glpnarb, Vaxidat Tereemesi, s. 52.
2 Ahzb Suresi: 72.

218

insanda grn,mtr. Mutlak varlk, insan mertebesindeki ycelikleri, ululuklar baka mertebelerde gstermemi tir...
Bedreddin'e gre ruh bedenden ayr ldktan sonra kendi kiiliini koruyamaz. Hakk' n varlinda yok olur, gider. "nk insan n bedeni ruh idi,
suretlerin ylmasiyle yo unlat , suretler kalkarsa yin,e letafetini elde eder
ve orta olmayan Hak kal r. Demek ki ruh Hak't r.
Tamamen. vandet-i vcutu olan Bedreddin, "Gaybi ancak Allah bilir"2
szn "Her eyin Allah'n, bir grnts oldu unu; ekirde in aata, a acn, ekirdekte mndemi bulundu unu; dolaysiyle aybi, kim bilse yine Allah'ri bilmi olduunu" syliyerek izah eder 3.
Bedreddin'e gre insan Hakk'a gtren her ey melek, Hak'tan geri eviren. her ey de eytanchr. " 'Ah gafil, sen melelderle, eytanlarla dolusun."
Cin ise bu ikisi aras ndaki kuvvetlerdir4.
Yce Allah: "Yamur yadrtriz da yer yznde meyvalart o ya murla
kan." z ; ite lleri de byle diriltir, tkartrtz".5 demitir. Demek ki iki kar arasnda bir fark yok. Bu da kyamette verilen bedenin,, ryp giden.
beden olmadma iarettir. Nitekim kan, biten meyvalar da yok olup giden
meyvalarn ayn deildir6.
Acaba Bedreddin, bu sziyle tenashn m kasdetmi tir? Aym tefsiri
daha nce Safedi de yapm t.
Birok te'villerden sonra btn. m'minlere yle sesleniyor: "Ey cahiller, siz Hakk'n. halin, bilgisine aidolan szlerini de anlamyorsunuz, peygamberlerin, ve erenlerin szlerini de. Onlar bilirler, yaparlar; tavsiye ederler. Bilgisizliinizden, akllarnzn. azhndan, dnyaya d knliiiinzden, dolay
i in. i yz sizin sand nz gibi de ildir. Siz bu hususta aknlk ve sapkl k
iindesiniz. Gerekten, sapm smz ama do ru yolu bulmanz da sap klnzdadr. Bu yzden eriati kuran, sizi esirgedi inden smrlam tr. nk doru yolu bulmanz,

"Kpek olan eve melek girmez" hadisi, ev sahibindeki kpeklik s fatn


gsterir. Byle kimsede meleklikten: bir nasip yoktur."8
1 Varidat Tercemesi, s. 54-55.
2 En'am Sresi: 59. yet bu anlam ta yor.
3 Varidat Tercemesi, s. 52.
4 Ayn eser, s. 53.
5 A'raf Sresi: 57.
6 Nuru'd-din zde
Varidrt erhi, Sleymaniye, Serez ksm, No. 1103,
varak 7b; Varidat Tercemesi, s. 73.
7 Varidat Tercemesi, s. 68.
8 Ayn eser, s. 59.

219 "

Hz. sa da bedeniyle
ruhiyle diridir. Kendisinde ruhaniyyet stn
bulunduundan ve ruha lm olmadndan lmemi tir dediler. Hkm stn olanadr. Yoksa Hz. s, unsurlardan, meydana gelmi olan cesediyle
lmemitir demek de ildir. nk bu, olm yacak bir eydiri.
Bedreddin, kendisini zaman n sahibi, Hakk'n zat san.mtr. " nsanlar
cahiliyye anda grnen putlara taparlard . imdi de vehim putlarna tapyorlar. Umarm ki Allah gere i meydana karr da gerek Hakk'a taparlar" demekte, istikbale, mit beslemektedir. Taha suresinde:

(3.)

_p:o

"
Ls_

"--

C "I 'sr G, eri


j - .!

'51 I

(S J-J

-.4

.04'

Cpci

4.1

: Sana dalar sorarlar, de ki: Rabbim onlar, ufalayp savuracak : yerlerini


dz, kuru bir toprak haline getirecek, orada ne ukur, ne de tmsek greceksin.
O gn hibir yne sapmas olmayan davetiye uyarlar. Sesler Rahman'n heybetinden /aslr, ancak bir fslt iitirsin." 2 yetinde der ki: "Son zamanda
Zat'n zuhurunda, tevhidin yay lacana, tek zatn emrini yrtece ine, sfatlar saltariat nn kalkaca ma, Zamann Sahibinin gerek tevhide erece ine,
halk da bu tevhide a racama, bir ini i, bir tmsei bulunmyan, dmdz
olan srrna davet edece ine; kalbleri yumu atma a, sfatlara mazhar olanlar
Allah ve Rahman adlariyle anlan Zat hkmlerini kabule a racana ve
Zat hkmlerinin. meydana kp sfat hkmlerinin. gizlenece ine, onlarn
eserleri bile grnmiyeceine iarettir." i te Hakk' n Zatna mazhar olmu ve gerek tevhidi kuracak olan. Sahib-i Zaman. kendisidir3.
Bedreddin'in siirdrd riyazet, hayallerini kendisine hakikat sand racak kadar muhayyilesini bozmu , varsay mlarru gerek zannetmi tir. Onun
bizzat kendi sznden bu gere i anlyoruz:
Bir gece dayarm otururken ruhunun kvranp rpndn, yanan.
odunun alevinden kan sese benzer bir ses duydu unu, kendisine geldii
zaman ocakta bir odunun. yand n ve alevinin kvrla kvrla ktn , duyduu sesin. de yanan. odundan geldi ini anlatr. Ona gre bu hal, odunun. varl
ile kendi varlnn ayn olmasndan ileri gelmi tir. Oysa bu bir yans ma halidir.
Daha nce ocakta grd atein ve odunun uur altndaki izleniminin haya1 Aym eser, s. 57; Varidat erh, varak 7b.
2 Taha Suresi: 105-108.
3 Glpmarl, Simavna Kads Olu, s. 40.

220

linde ekillenmesinden ba ka bir ey de ildir. ite Bedreddin, byle hayalleri


hakikatlere kar trm , eriate ayk r den szler sylemi , bu yzden yldrmlar zerine ekmi tir.
Btn bunlara ra men Bedreddin, yine de zahiri ahkm kabul ettiini
sylemektedir: "Biz d anlamna aykr olan i anlam n sylersek, maksadmz d anlamn inkr etmek de ildir. nk biz d anlamn da sylyoruz, iten ie yedi anlam n da sylyoruz. Biz sekiz anlam toplamz.
Kur'an ve Hadis, d anlam bakmndan, da hakt r, i anlam bakmndan da.
Ancak mecazi bir anlam olduu anlahrsa o ba ka."'
Varidat, ok kimseler tarafndan erh ve terceme edilmi tir. Rifaiyyenin
Keyyaliyye kolun,a men.sup Muhammed S rri tarafndan Varidat' n ilk tercemesi yap lmtr2. Seyhu'l-islm Musa Kzm da Varidat' terceme etmi
tir3.
eyh Bedreddin'i en byk veli kabul edenler yan nda ona hcum eden
birok din ve tasavvuf bilgini vard r. Niyazi, Bedreddin'i
"Muhyi'd-din ve Bedreddin, ittiler

din

Dery Niyazi Fuu , enhrdr vridat" diye verken Nuru'd-din-zde


Mulihu'd-din Mutaf (981/1573) Varidat'a reddiye yazm tr. Bu reddiyye,
Sleymaniye Ktphanesi, Serez k smnda bulunan bir fetva mecmuas nda
mevcuttur. I. Serez, 1103 numarada kay thdr.
Sofyab eyh Bali (960/1552-53) ve Aziz Mahmud Hdyi (1032/1622)
Bedreddin'in aleyhindedirler. Serefeddin Yaltkaya, Simavna Kad s olu eyh
Bedreddin adh kitabnda Bli ve HdyVnin padi aha sunduklar dilekeyi
yaynlamtr.
Bli onun, Dobruca ve Deliorman halk m azdrduu, kadn, erkek bir
arada arap itiklerini; kevser sevgilinin duda dr, cennetteki arap da budur; huri, Tanr sofras olan dnyadr; hiret, din bilginlerinin. sand klar gibi
deildir deyip "Enal-Hakk" deyince hepsinin orta secde ettiklerini yazar.
Hdyi Efendi de: " eyh Bedreddin al-maslb indallahil-ma dub, Varidatnda cesetlerin ha redilmesini, kyamet almetlerini inkr etti ini, Siroz'
da ldrld n, bunlar n kzlbala bir olduunu, yer yer k zaviyelerinin
bulunduunu, Hzr Pa a'nn da bunlar bildiini, kendisirin de bir arahk
budarn ilerine girip babalk ettiini, bun.larn haklarrdan gelmen.in gerekliliini" bildiriyor4.
1 Aym eser, s. 39.
2 stanbul Universitesi Ktphanesi, No. 2395.
3 Bir nshas Millet Meclisi Ktphanesinde, bir nshas da Vniversite Ktphanesi,
No. 2263 tedir.
4 Glpnarl, anlan eser, s. 71-74.

221

Bedreddin.'in, byle bir ey yapt kabul edilemez ama sonundan. onun


kolu sapm , Bekta iler nas l Hacb Bekta Veli'yi let ediyorlarsa onlar da
onu alet etmi lerdir.
Fenari, Semsu'd-din Muhammed bn I-Jamza (751-834/1350
1431):
Anadolu'da yeti mi byk bilgirlerden biridir. Hicri 751 y l Safer
aynda dodu (Nisan 1350). Gzel bir renim grd. Anadolu'da Alau'd-din
Esved, Cemalu'd-din Akserayi'den, M sr'da eyh Ekmelu'd-din.'den ders ald .
Babas Mevlana Hamza'nn, Sadreddin. Korevi halifesi olduu, ondan Miftahu'l-Gayb adl eserlerini okuyup o lu Fenarrye de okuttu u rivayet edilirse
de tarihi bak mdan bu pek uygun. grlmemektedir. Maamafih, Konevi'nin
kendisinden olmasa da onun halifelerinden tasavvufa ba land muhakkaktr. Fenari de babas Hamza'dan Ekberiyye, Abdul-Latif Kudsi'den Zeyniyye,
Somuncu Baba adiyle me ur Hamidu'd-din Aksrayi'den Erdebiliyye kollar na
balanmtr. Kabir ta nda Zeyniyye kolunun i areti vard r.
Fenari Murad Ijudavendigar Zaman (1360-1389) nda kad (ilk Osmanl
Seyhulislm) olmu , Yldrm Bayezid (1389-1402) devrinde de bu grevi
bir sre devam etmi tir. Bir da'vada Yldrm Bayezid "Ben bunu biliyorum"
diye ahidlik etmek istemi , fakat Fen,ari, "Siz tarik-i cemaatsiniz, sizin, ehadetinizi kabul etmezem" diyerek padi ahm ahidliini reddetmi ve padi ah da on.dan sonra saray nn. yanna yaptrd camide kendisine mahsus
kede be vakit narnaz m cemaatle k lmaya devam etmi tir.
Molla Fenari, 833 ylnda yapt ikinci hacc m mteakib, Cennetu'l-Firdevs terkibinin dellet etti i 834 (1431) yl Recep aynda dryaya gzlerini
yummutur .
Tefsiri:
Fenari, hayli eser vermi tir. Eserleri Sadreddin Konevi ve ibn,u'l-Arabi
felsefesini erh mahiyetindedir. Fkhta da nemli kitaplar vardr. <Aynu'lA`yan adl 376 sayfalk matbu' tefsiri de sadreddin, Konevi'nin Fatiha tefsirini erh mesabesindedir. Fatiha'y tefsir edi inin sebebini Hasan 13asrrnin
bir szne dayandrr; "Allah yzdrt kitap indirdi. Bunlar n ilimlerini drt
kitabn iine koydu: Tevrat, ncil, Zebur, Furkan. Bu drdnn ilimlerin,i de
Furkan'a koydu. Furkan'n ilmii Mufassal'a koydu. Mufassal'n ilmini de
Fatiha'ya koydu. Fatiha'n n tefsirini bilen, sanki Allah' n indirdii btn
kitaplarr tefsirini bilmi olur."2
1 ekaik-i Mu`maniyye Tercemesi, s. 47-53; Osmanl Mellifleri, I. 390-392.
2 Fenkl, `Aynu'l-A.`yan, s. 8, Istanbul, 1325.

222

Tefsirinin geni mukaddimesinde mriclin, slkten nce tefsirin, incelik lerini bilmesi gereine dikkati ekerek drt bab iinde tefsirin tan mn, konusunu, faziletini, tefsire olan ihtiyac ve tefsir ilminden nas l istifade edileceini izah eder. Bu tefsir, Vandet-i Vcudun, esma ve s fatn be mertebede tecellileri grn i lemektedir. nce zahir tefsiri yapar. Fahri Rzrden,
Ke aftan, Teysir'den, Kadi'den paralar aktar r. Kelmi konulara de inir.
Sonra batl. manaya geer. eria dil ve mantk kurallarmn fazlaca i lendii
bir devirde yazldndan ifade kapal, adandr. Bu tefsir, 17 Rebilevvel
1325 de bas lmtr. Fenarrnin el yaz s nsha, Murat Molla'dad r.
5Yazczde Muhammed Bicn (855 /1451):
nl Muhammediyye'nin yazar dr. Rumeli'de Malkara kylerinden. Kad
Kynde do mu , Gelibolu'da oturup 855 (1451) de orada lm tr. Trbesi
Gelibolu'da ziyaret yeridir. kinci Murat devri bilginlerinden olan Yaz czade,
birok kimselerden ilim tahsil etmi , ran'a Maveerannehr'e gidip Haydar
Hfi, Zeynu'l-cArab gibi bilginlerden faydalanm , sonra memleketine dnmtr. Ankara'dan Edirne'ye giderken Gelibolu'ya u rayan, Hac Bayram
Veli'yi grnce cna ba lanm ve onun sekin halifeleri aras na girmitir.
Bir aralk Hudvendigr tarafndan Msr'a eli olarak da gnderilmi tir.
Muhammediyye adl manzum eseri, birka yl ncesine kadar k gecelerinde ky meclislerinde mtemadiyen okunur, bu eser genlere byk yiitlik ve fazilet a lard. Bu eseri Bursa'h smail 1.1a141 erhetnai tir.
Muhammed Bican, yazd Fatiha tefsirinde vandet-i vcuda kar gelmitir. Bu eser, ehid Ali Pa a'da mevcuttur'.
6--cAlu'd-din 'Ali ibn Yaby as-Semerkandi (860 /1455):
cAlu'd-din Buhrrnin talebesi olan Ali Efendi, 860 civar nda Larende'de
lmtr. Bahru'l-Ulm adl drt ciltlik tefsiri, e itli refsir kitaplar ndan
derlenerek yaz lmtr. eyh derlediklerine kendinden de bir eyler katarak
Fasih ibare ile yazm , Mcadele Suresine kadar getirebilmi tir2. ari olmad
iin zerinde durmyacamz bu tefsiri, Muhammed Hseyin az-Zehebi,
Ebu'l-Leys as-Semerkandrye mal etmi tir'. Halbuki Ebu'l-Leys as-Semerkandrnin de il, Alu'd-din Ali as-Semerkandrnindir. Ebul-Leys'in tefsiri
bakadr. Alu'd-din as-Semerkandi, bir Hanefi fakihidir. emsiyye erhine,
Metali' erhine, Syyid erif'in Mevakif erhine haiye yazmtr4.
1 Kesfu'z-anun, I. 455; ak'aik tercemesi, s. 128; Muhammediye, nsirin nsz, s. 1-2,
Matbaa-i Osmaniyye, stanbul, 1300.
2 Kesfu'z-Zunun, I. 225.
3 Bkz. at-Tefsir val-Mufessirun, I. 224-226.
4 Hediyyetu'l-tAritm, I. 773.

223

7-Cemal lialveti (elebi Halife) (899/1493):


Aslen Karamanl olup Amasya'da do mutur. Mevln Cemalu'd-din
Aksaryi soyundan gelir. Erzincanh Pir Bahu'd-din'e intisabetmi , Halveti eyhlerinden olmutur. Ikinci Bayezid'in daveti zerine bir sre Istanbul'a gelip kalm , sonra Hicaz'a giderken 899 (1493)de yolda lm ve haclarn. gelip getii yol zerine grnlm tr. Gayet selis Arapa eserleri vard r.
Tefsir-i
Duh Suresinden Kur'an' n scruna kadar tefsir, Tefsir-i
yeti'l-Kursi, erh-i Erbatin Hadis-i kudsi, Cevhiru'l-Kubib, Risle-i Etvr
(ar-Rabbu Hakkun val-cabdu Hakkun) beytlerinin erhi vb. eserleri vard r.
Mehmed Tahir, 21 eseri olduunu sylyor. "Tefsir risalesiyle Hadis-i Erbain
erhi, gerekten. muhakkikane ve rifane eserlerdir" diyor. u kt'a onundur:
afla-i sadrn.da .dim ("kn eZkr-
kirin kr huvallh

eZkr h

Ravcla-i hi'yu makm et ey Ceml-i ljalveti


T vcdun mlkne ke f ol b esrr-i Ini'
Kefu-Zunfn. ve Brockelmann'da bunun isminden sz edilmemi tir.
8-Byezid-i Rmi (900/1494):
Cemal Halveti'nin halifelerindendir. 900(1494) den. sonra Edirr e'de lmtr. erhu
erhu Nuss, Tr-i Sin, Beynul-Esrri
Alrr Vdil-Meliki'l-Celili'l- affr, Tefsiru'l-Fatila gibi eserleriyle S rr-
Cnn. adh Trke divan vardr. Tefsirinin ad Secencelul-Ervh't r. Ak
hakkndaki u i'ri mehurdur:
Kendi hsnn hblar eklinde peyd eyledi.
em-i ktan an dnp tem eyledi2.
9-Muhyi'd-din Muhammed ibn Ibrhim an-Niksri (901/1495):
Tefsir ilminde iktidar herkese kabul edilen. bir mutasavvftr. Ayasofya
ve Fatih camilerinde tefsir dersleri vermi tir. Batan sona kadar Kur'an'
tefsir eklinde takrir edince: "Kur'an bitinceye kadar Allah'tan can m almamasnu niyaz etmi tim. imdi Kur'an hatmoldu. Bu hatm-i erif mukabelesinde
bana hsn-i hatime myesser olmas n rica ederim" demi , evine varmea hastalamp az zamanda varl k mushaf da hatmolmutur.
1 Osmanl Mellifleri, I. 51.
2 Ayn eser, I. 40.

224

ekaik sahibinin days olan. Muhyi'd-din, Duhan Suresine kadar yazd


tefsiri, Sultan Bayezid'e hediyye etmi , vaktin bilginleri bu tefsiri ok be en.
milerdir. ekaik sahibi bu tefsir hakknda: "Bu, sahibinin bir yet-i kubr
olduunu gsterir" demi tirl.
10Hamdullah Ahmed elebi (914 /1508):
Akemseddin'in en. kk o ludur. brahim Tennurnin, halifesidir. Meclisu't-Tefsir admda bir tefsiri vard r. En nl eseri, Cami'yi takliden yazd Yusuf ve Zeliha'dr. Tefsir kitaplarn tetkik ederek yazmt r. Cami ile
mektupla mtr. Babas gibi tb'la da ilgilenmi tir. smail Paa lm tarihini 909(1503), Mehmed Tahir 914 (1508) olarak gsterirler2.
11brahim nn, Hasan a -ebusteri (915/1509); Yusuf Suresine kadar
bir tefsiri vard r3.
12Ni<metullah Nahcivni (920/1514):
Azerbaycan' n mehur Nahcivan ehrinde domutur. iyi bir renim
grdkten sonra tasavvufa intisabetmi , inzivaya ekilmi tir. Zahir ve halin
ilmi kendisinde toplamtr.
Muhammed ebusterrnin Glen-i Rz'n erhet nitir. Bu erh Farsadr. Hediyyetu'l- tvn, Beyzvi Haiyesi, eserleri aras ndadr. Hibir kitaba mracaat etmeden, rendii bilgilerle kalbinden doanlar]. kartrarak
yazd tefsir, me hur olmutur. Fususu da erhetmitir.
Tefsirini 902 (1496) ylnda tamamlad. 904 (1498) rh ortalar nda da
Tebriz'den karak Anadolu'ya hareket etti, 905 (1499) y lnda Akehife yerleti. 920 (1514) yhndan vefat na kadar orada ilim yayd . Kabri Akehir'de
ziyaret yeridir4.
a.Tefsiri ve metodu:
Ni<metullah, Kur'an'n bandan sonuna kadar her yeti tam tasavvufi
adan tefsir etmi tir. Ondan nce yaz lan tasavvufi tefsirler, her yeti almazlar, baz yetleri atlarlar. Ald klarunn da tamam n deil, baz kelimelerini
tefsir ederler, genel manas zerinde dururlard . Nahcivani ise her yeti kelime
kelime tefsir etmi , tefsir etmedi i yet b rakmamtr.
1 SelFidk-i Nucnniyye Tercemesi, s. 292; Kesfu'z-Zunun, I. 450.
2 Sekik Tercemesi, s. 250-51; Osmanl Mellifleri, II, 135; Hediyye I. 335.
3 idhu'l-Meknun, I. 308; Brockelmaan, lm tarihini 917 (1511) olarak gsterir ve eserlerinden bahsetmez. Bkz. GAL, S. II, 320.
4 al-Fevritbu'l-bahiyye, I. Yay nhyann nsz; Hediyyetu'l-ciirifin, II. 497; Sekik-i
Nu`maniyye Tercemesi, s. 360; GAL, 8. II, 320.

225

Nimetullah, tefsirine bir mukaddime ile ba lar. On yedi sayfal k bu mukaddimesinde vandet-i vcud a sndan Mutlak Varhk' ve O'nun kinat eklinde grn n., kinatn, O'nun isim ve sfatlarnidan ibaret oldu unu, eitli ekillerde grnen her eyin i yznde Hak bulun.du unu, Hakk'n
bu perdelere girerek grndii iin, insann da Rahman suretinin aynas olduunu, peygamberli in. ve veliliin maiasm aklar.
Ni'metullah da Ibnu'l-(Arabi ile balayan. iddiay tekrarlar, orijinal olduunu, hibir kitaba bakmadan yazd n syler. Her sureye bir fatiha ile
balar, o sureye uygun bir giri yapar ve her sureyi bir hatime ile bitirir. Her
surenin. fatiha (giri ) ve hatime (biti )si tekilerinden ayr dr. Bu konularda
gerekten o, orijinaldir. Her suredeki besmeleyi,ayr cmlelerle manalan.drr.
Bu husus Ku eyrrde de vard . Dier oriji.al taraf da tefsirine dip notlarla
baz izahlar yapmas dr. Ayetler aras n.daki tefsirler uzun uzun. de il, ksa
ksa cmlelerden ibarettir. Sec'e ok yer vermi tir. Birka cmleyi birbiriyle
kafiyeli yapmtr. Tefsir ba tan baSa seci'lidir.
Nicnetullah, vandet-i vcud gr n benimsemitir.
taraftar dr. Zaten Ibnu'l-<Arabrden. sonra tasavvuf, vandet-i vcud ekline
brnmtr. Ondan sonra i ari tefsir yazanlar, onun kitaplar n okumular,
hatt onlar serhetmi lerdir. Ni'metullah da bunlardan biridir. O da Fusus'u
serhetmi tir. On.a gre Allah, btn kev- fesad (olu ve bozulu), gayb
ve ehadet, zahir ve bat n lemlerde, btn kt'alarda, ynlerde grnen, her
eye sirayet eden tek varl ktr. Allah'tan ba ka her ey, Allah'n bir grntsdr. Aynadaki suret gibi. Suretin sahibi Allah, grnt ise lemdir. i te
asl tevhid, Hak'tan ba ka bir varlk grmemek, O'ndan bakasna varhk
vermemektir. Btn bu gr ler, Ibnu'l-Arabrnin, gr leridir.
b. Tefsirinden. bir rnek:
Fatiha Tersirinin Fatihas : "Allah'n, gaflet uykusundan, unutma uyuklamasndan uyandrd kimseye gizli de ildir ki btn lemler ve bunlarm
iinde bulunanlar, zat isimlerine ba h olan ilhi sfatlarn eserleridir. Zira
varlk mertebelerin.den her birine mahsus zel bir isim ve s fat vardr. Bu
isim ve sfatlarm kendilerine has eserleri vard r. Bu btn varhk mertebelerinde
byledir. Bir habbe, bir zerre, bir bak ve bir d nce de olsa byle. Btn
mertebelerin stnde say ya gelmez (gayr-i adedi) denilen Am mertebesi,
btn peygamberlerin. ve slk erbab nn ulaaca mertebedir. Bunlar, ken.di
varliklarndan tamamen. yok olup onda bo ulmadka o mertebeye eremezler.
"Her ey helk olacakt r, yalnz O'nun. yz bakidir"1. Yce Allah, kullar n
bu mertebeye yakla smlar; buna do ru ynelsinler de olduk ve ikilik getiren
1 Kasa Sresi: 88.

226

izafetleri d rc, Hakk'a ait hakikat a k ve sevgisiyie niyyetleri temiz


olsun; O'n.da fenaya (yok olmaya) azm etsinler diye kullan m ir ad etmek
isteyince onlara ir ad yolunu gsterdi, dua z mnnda ve O'nunla gizli konu ma
=tonda yolunu retti ki bu, kesretten vandete (okluktan tekli e) nasl
)) dedi. Am mertebesin,den

gidileceini de gsterir. Bunun iin ((

inen Zat, bu isimle tabir edilir. Zira o mertebede bulunan, Zat olarak hibir
isimle ifade edilemez. Keza btn grnt leminin dayand btn Tanrsal isim ve sfatlar kuatan Zat da hibir isimle ifade edilemez. Btn bu
grntlerin dayah oldu u isimler ve sfatlarn toplu haline mka efe erbab nca
a'yn-i sabite, eriat dilinde Levh-i Mahfuz ve Kitab- Mbin denir.
tek Zat' n, kinatn safhalar nda tecelli etmesi, vcub ve
imkan. elbiselerinde grn.mesi, birlik mertebesinden say lar mertebesine inmesine, ilmi ve ayni objelerde grnmesine yani kiyan,i ve kevni boya ile boyanmasna Rahman denir.
oklu a ayrldktan sonra birlie gemesine, daldktan sonra
toplanmasna, yayldktan sonra drlmesine, indikten sonra kmasna, objelerle balandktan sonra soyutla masma Rahim denir.

Hamd, btn iyiliklere amil vg, btn kinat n. zerrelerin-

den Yarat c'ya kar ynelen istekli vgler (<

batan ba a lem-

leri meydana getiren ve terbiye eden, btn. isim ve s fatlarm hepsini ken,dinde toplayan. Zat'a mahsustur. Memleri
terbiye eden.
>
.

O, bunlar terbiye etmeseydi, bir gz a p kapama kadar bir sre bunlardan

4.:)+)11

yardmn kesseydi, hemen. btn, lem yok olurdu.

ilk n,e 'ede

gzel isimlerinin ve yce s fatlarnn glgelerini yokluk aynas na salarak oradan. kinatn klln ve cz'n, aybini ve ehadetini, dnyas n ve hiretini hi aykrhk, dzensizlik olmadan meydana getiren

r..)11

ikinci

n.e'ede isimlerinin g lin ve siifli tabiat arzm toplayarak hepsini tekrar


kendine eviren. Ba lang O'ndandr, sor O'nadr. (( _Ol ,.1A,, Din gLI..

-7-

.iinr, eriat dilinde kyamet gn ve tamme-i kubr denilen gnn sahibi


Bu gnde arz ve sema pamuk gibi at lr. lkin ve sonun defterleri diirlr.
Zira orada d n.celer sars hr, perdeler rtler kalkar, ba ka varlk aynlar, ayar dalr, kahredici tek Allah'tan ba ka varlk kalmaz.
Sonra kul bu makamn hakikatinde iyice yerle ince, bu merama yeti ince,
biitn ilerini bilici padiaha, Kuddsu's-Selm'a b rakmca art k Rabbma
227

arkada lk etmee, O'runla rtsz perdesiz konu maa hak kazanr nk


kulluk bununla tamamlanr. Ta ki aradan kfi hitap kalksn , ve ayn ( L)
ayndan, ( ) seilsin, belli olsun. te bu mertebeye eren kul, hal dilin.e mnasib
olarak sz diliyle der ki :

L3b1 sana, sender bakasna de il. Zira seninle

beraber ba ka varlk yoktur.

ibadet ederiz, sana ynelir, hudu ek-

linde senden isteriz. nk bizim senden ba ka tanrmz ve senden ba ka


maksadmz yoktur. ((

LSI, 1 j

yani sana ibadet etmek iin ba kasn-

dan de il, sadece senden, yard m isteriz. Zira bizim senden. ba ka ba vuracamz bir varlk yoktur. ((

Ltfunla bize hidayet et, ((

tevhidinin zirvesire ulatran do ru yolu bize gster.

peyamberlerden, s ddiklerden, salihlerden, nimetine mazhar kdd n.


kimselerir yolunu.Onlarla arkada olmak ne gzel eydir!

L.J
1"..

N:2;1A

vehimle kark akla uyarak ap a k yoldan ayrlan mtereddidlerin yolunu


deil

L:ja,1r51_, alak dnyann aldatmas, eytanlar n vesveseleriyle

Hak yolundan, yakin hccetinden sapanlarm yolunu de il. kabul


serden.dir ey merbametlilerin en merhametlisi.
Fatiha Suresinin. Hatimesi:
Ey Zat tevhidine do ru ynelen Muhammedi, -Allah i ini kolaylatrsm,
seni muradra eri tirsin kinatn yedi yldzna kar lk yedi Tanrsal sfat
iinde Kur'an- Azhnsan'n bu seb'i mesnisini iyi d n, iyi tedebbr et.
Onun i aret etti i gzel ahlk ile vas flan. Vasflan ki btn izafetleri ve okluklar yok eden. Zat cennetine ula mana engel olan yedi cehennem vadisinden kurtulasn. Byle bir d rceye de arcak dn Peygamber'in getirdi i
eriat ahkmiyle, Kur'an.' n kelimelerinden ahnm Mustafa'ya ait namuslarla
tasfiye; bat nn' da Resulullah (s a v ) in. Kur'an kelimelerinden al nm ahlkiyle temizlemek suretiyle eri ebilirsin. Demek ki her ikisini de iine alan
Kur'an, Peygamber (s.a.v.) in Rabbinden, kendisine kalan zahiri ve bat ni.
ahlkdr. O halde Kur'an, Allah' n, Peyamberine indirilen. ahlkdr. Onunla
ahlklanan, tam felha erer. Bun.dan dolay dr ki Peygamber (s.a.v.): "Kur'
an'dan. ibaret olan Allah' n ahlkiyle ahlklarn ."1 buyurmutur. Fatiha ise
Kur'an'n en gzel ekilde seilmi zdr. Onu dnen btn Kur'an'dan.
alaca nasibi alr, kavutuun.a kavuur. Bunun iin. eriat dilinde namaz
tabir edilen ve peygamber (s.a.v.) in: " Namaz m'minin mi'rac dr"2. dedii
1, 2 Bu iki hadisin kaynan bulamachm. Yalnz ihya'da (,11 i..1 3.14I
hadisi vard r. Taberni bu hadisi Evsat'inde, Ammar dua Yasir'den zay f senedle rivayet etmitir.

228

vehile iman ehlinin mi'rac olan. birlik zatma yn.elme zaman nda Fatiha'nu
okunmas farz klnmtr. Hz. Peygamber de: "Fatiha olmadan. namaz olmaz".1
buyurmu tur.
O halde ey Hakk'a ait hakikat K'besine, as l birlik samediyyet kblesine
ynelen musalli, seni bu makama yakla tracak farz namazlara devam etmen,
iindeki hikmetlere ve s rlara sar lman, lzmdr. yle sardmal sm ki Rabbn
tarafna meyletmek, O'nun kap sna ynelmek istediin zaman, nce abdest
alman, btn d ve i kirlerden. temizlermen, bta lezzetlerden ve ehvetlerden soyulman gerektir ki tahrimeyi (iftitah tekbirini) sapt rc eytaularm
vesveselerinden uzak bir ekilde alabilesin. "Allahuekber" dedi i. zaman.
bunun, marasm dn.melisin. Dnmelisin ki O ba kasna nisbetle de il,
fakat kendi zat nda en byk, en ycedir. Ba kasna nisbetle deil, nk
baka varlk yoktur ki nisbet olsun. Bunu O'nun s fat olarak sylemelisin,
yoksa ism-i tafdil manas nda de il. Bunu gznn, bebe i ve asl gayen. bilmelisin. Teberrken "bismillh" dedi in. zaman O'na do ru evkin. dirilir,
O'na kar sevgin, uyanr. " ar-ralunn" dedi in zaman, Allah'n yanna gitmelide sara yardm edecek Rahmani nefesi burnuna ekmi olursun. ar-Rahim
dediin, zaman Allah'n. listuf nefhalarndan, rahmetinin, esintilerinden. iine
ekmi , ruhunu ferahland rm , O'nun sana olan nimetlerini saymak suretiyle
yce Allah ile lfet makam na gelmi olursun. O'nu verek, O'na krederek
"el-Hamdulillh" dedi in zaman. n.i'metlerine kr ile O'na tevessl edersin.
"Rabbil.-<lemin" dediin zaman tevhid makam nda gerekle mi olursun;
Yce Allahn btn kinat ihata ve terbiye etti ini grrsiin. "ar-Rahman"
dediin zaman O'nun geni rahmetinden, gen.el merhametinden umars n.
"ar-Rabim" dedi in, zaman Hak'tan. ba kasna iltifattan. ibaret olan, elim azaptan, kurtulmu ; kendisinden ayrlm iken tekrar kendisine kavu mu olursun,
daha do rusu O'nunla birle irsin. "Mliki yavmi'd-din" dedi in. zamar mutlaka sebepler zin.cirini keser, ke f ve hud makamman gereine ularsn.. O
zaman. sana grnen grnr, gelen gelir. O halde cemi' lisaniyle "Iyyke nacbudu" seninle sana ibadet ederiz, sana hitabederek "va iyyke nesta'in"
senin yard mnla sen.den yard m dileriz demelisin. "Ihdin' - rta'-l-mustakim" dedii zaman kulluk makam nda yerle irsin; " rtal-leine
camte aleyhim" dediin zaman cemic makamnda gerekle mi olursun.. " ayri'l-majbi (aleyhim" dedi in zaman O'nun. cell s fatlar sultasnun satvetinden ekilirsin, "val'd-dllin." dedi in. zaman. O'na kavu tuktan sonra geri
dnten, korkmu olursun. Dunn kabul edilmesini diliyerek, umarak "n in"
dediin. zaman. kovulmu eytandan emin olursun.
1 Bubi." EZn, 95; Mslim, alt, 34, 42; Ebu Diivd, alt, 132, 167;
116, Mevakit, 69, 116; bn Danbel, II. 308, 428, 443.

alt,

229

te bu ekilde namaz klmalsm ki namaz'', birlik zatnm zirvesine mi'


rac (merdiven), sermediyyet g ne mirkat (merdiven), ezeliyyet, ve edediyet hazinelerine anahtar olsun. Bu da be eri sfatlarm gereklerinden istekle
lmedike, gzel ahlk ve ilhi yce s fatlar ile huylanmad ka mmkn
olmaz. Bunu da ancak gaflete d kn insanlardan kaarak uzlete ekilmek,
onlarn geleneklerinden, al kanlklarndan, ekillerinden. kesilmek suretiyle
yapabilirsin. Aksi takdirde tabiat h rszdr, hastalklar saridir, nefisler havay emredicidir, Mevl'dan yz eviricidir. Allah bizi nefsin errinden korusun, fazl- keremiyle bizi nefsin aldatmalar ndan kurtarsmi.

13Muhyi'd-din Vefi (940/1533):


Mula'hdr. Tahsilini bitirdikten sonra Ktahya ve Bursa medreselerinde
ders okutma a balam , bu arada Zeyniyye tarikatinin Konya% eyh Vefa'
dan dallanan Vefaiyye koluna intisabetmi , 940(1533) de Bursa'da lm tr.
Duh Suresini, yetu'l-kursiyi tefsir etmi tir. Baka eserleri de vard r.2
14Ahmed Ibn klamza (981 /1573):
Halvetiyye halifelerindendir. Mcadele Suresine kadar on iki ciltlik bir
tefsiri oldu un,u, Semerkandi tefsirini de tamamlad nu Mehmed Tahir yaz yor'. Brockelmann. bu tefsiri Berlin'de gsteriyor4.
15Nuru'd-din-zde Mu lihu-din Mustafa Efendi (981/1573):
Sofya% eyh Bli Efendi'nin. halifelerindendir. Filibelidir. Kanuni ile
birlikte Zigetvar seferine kat lmtr 981 (1573) de lm tr. Kabri Edirnekap dndaki Srt Tekkededir.
Nuruddinzde, Bedreddin Simavi'nin Varidatma reddiyye yazm tr.
Menazilu's-Sairin'i Trkeye evirmi , Risale-i Vilcud ve Risale-i Mi'rac vs. yi
yazmtr. Encam sresinc kadar bir tefsiri ve Fatiha tefsiri vard rs.
16Saruhanh Mni Muhammed Ibn Bedreddin (101/1592):
Saruhan'a ba l Akhisarhdr. Bir sre kad lk da yapmtr. Nezilu'tTenzil adl zet tefsirini III. Murad'a hediye edince 982(1574) de eyhu-lHaremi'n-Nebevi greviyle taltif edilmi , lmne kadar Medine'de mcaval-Mefa'tihu'l- aybiyye, I. 17-19.
1 Naheivani,
2 Osmanh Mellifleri, III. 17-18.
3 Ayn eser, I. 225.
4 GAL, S. II. 641 (3b. Tefsir, Berl. Qu. 1591).
5 Osmanl Mellifleri, I. 171.

230

vir kalmtr'. Celleyn tarz ndaki tefsirinin, bir .shas, I. Sultan Haraid Ktphanesin,de 117 numarada mevcuttur. Bu tefsir yalit z Haf kraatine gre zahiri manay izah etmi tir. Taavvufi deildir. erh-i Nalsmt-i
erh-i Manzume-i Cezeri, Ligate-i Mucrabt-i `Arabiyye gibi eserleri de vardr2.
17Tcu'l-cArifin ibn Muhammed ibn Ebil-Hasan al-Bekri (1007/1598):
En'am, Fetih ve Kehif Surelerine tefsiri vard r'.
18cAziz Mahmud Hdyi (1038/1628):
Celvetiyye tarikatinin inki afina sebebolan, byk eyhlerden, biridir.
Aslen Sivrihisarhd r. Bir sre niyabetle seyahat ettikten, sonra Bursa'ya gelmi , orada intisab n tazeliyerek seyr- slkn tamamlam , irad iin
skdar'a gnderilmi ve mrnn, sonuna kadar orada kalm tr. Krk sekiz halifesi, isimleriyle beraber bir tomarda yaz ldr 1038 de vefat edip Uskdar'daki tekkesine defn edilmi tir. Osmanb. Melliflerinde yetmi eseri
zikredilmektedir. Konumuzla eseri, Nefisu'l-Meclis, baz yetlerin tefsirlerini ihtiva eden ciltlik bir eserdir4.
a. Tefsiri ve metodu:
Hudyi bu eserinde yetleri konu alarak meclisler yazm tr. Kalbine
doan esrar yan nda n.akledilen evliya menkibeleri, hikmetli szleri de bu
meelislere dereetmi tir. eyhin vefat zerine halifelerinden smail, bunlarm
ziyan olmasn nlemek iin bizzat eyhin el yazsm.dan. bu meclisleri Kur'an
surelerinin tertibine gre s ralayp yazm ve bu suretle Nefisu'l-Medlis tefsiri meydana gelmi tir. smail, eyhin eserine bir ey katmamtr Birinci
cilt Teybe suresine kadard r, 1047 de tertibi ikmal edilmi tir ikin.ci cilt 1048
de ikmal edilmitir. Ankebut suresine kadard r. nc cilt Ihlas Suresine kadardr, 1048 de tamamlanm tr. Me inle kapl bu cilt, bizzat Ismail'in el
yazmasdr ve ehid Ali pa a, 172-174 numarada bulunmaktad r.
Bu tefsirde surenin, yetleri atlana atlana tefsir edilir. rn,e in. Bakara
Sresinde 3. yetten 9. yete, oradan 22. yete, oradan. da 25. ve 35. yetlere
geer. Huruf-i mukatta'a hakk nda syledikleri, Slemi tefsirinde vard r. Esas
itibariyle zahir man.a zerinde durmu , fakat yeri geldike i ari manay ihmal
etmemi tir. Tefsire zhd ve takva duygusu, fena fillah d ncesi hakimdir.
1 Kefu'z-Z,unun, II. 1950.
2 mer Nasuhi Bilmen, B. Tefsir Tarihi, VII. 491.
3 iclalu'l-Meknun, s. 307.
4 Osmanl Mellifleri, I. 186.

231

b. Tefsirinden bir rnek:


9.1oe!I

( ;CU
-

cs

5.-AT ".

;,:j

.:131

-4--

(1.1_,,',:to)

)
Sonra zikr-i

kesir, nefs mertebesinde dil ile, kalb makam nda huzur iledir. Mu'teber
olan da budur. Bun,un stnde s r, ruh, hafi ve ahfn n zikri vardr. Mertebelerin en. stn de zikredenin, zikredilende yok olmas , nefisten
eser kalmamasdr.
Rivayet edilir ki Ba dad, sslendi, fsk artt , ibli'ye denildi ki: "Senin.
zikrin olmasayd , ss ve fsk bu ehri yakard ." Bu sz nefis erbab ndan biri
duyunca dedi ki: "Bizim zikrimiz yok mu yani?" ibli yle dedi: "Sizi
efsin varliyledir, benim zikrim ise Allah iledir." Ciineyd'in Iblis ile
olan. kssas ve on.un zakirlere Ba daddaki finiziyye mescidini gstermesi
mehurdur.
Bil ki cihad, ibadetlerin en by dr. Bundan dolay mcahidin tozu ile
cehennemin duman beraber bulunmaz. Mcahidin att bir adm, bir gnalnnn balanmasna vesile olurken br ad m ile kendisine bir sevap yaz hr
Ancak mcahid, niyyetini temiz tutmah, zulmden, gnah i lemekten kammandr. Zira dmana galibiyyet, cismani kuvvetle ve say nn okluu ile deil, kudsi kuvvetle ve Allah' n. desteiyle olmaktad r. Grmez misin yce
Allah, Bedir Gazvesinde say larnn azlina, kfirlerin oklu una ramen
nasl mslmanlara zafer ihsan eyledi? Takva, sab r ve sebat ile Allah yolunda
cihad edenler, d mana galip gelirler;derecelerin en stnne ererler. Yce
Allah buyurmu tur ki: "Ey Peygamber, m'minleri sava a te vik et, sizden
sabreden yirmi ki i olsa, ikiyz ki iye galip gelir, sizden yz ki i olsa, kiifreredenlerden bin ki iye galip gelir"
Sonra bil ki byk cihad, nefs ile olan cihadd r. Nasl ki Hz. Peygamber
Aleyhisselm buyurmu lardr: "Biz kk cihaddan byk cihada dndk".
Ankaravi (1042 /1633):
Ankara'da Bayramiyye eyhlerinden idi, sonradan Mevlevi tarkatine girmi , Galata Mevlevihanesi eyhi olmu tur. Hadisi Tefsirci, edebiyat , air
bir zatt r. eyh Galip onu bir kasidesiyle vm tr:
Ey kif-i esrr-i nihan Harzet-i
Rfi-p -i tecelli-i ciyan Hzaret-i Sard !.
1 `Aziz Mabmd

232

Nefisu'l-Meenis, ehid (Ali Paa, No. 172, varak 181b-182a.

Rusuhi mahlasm kulland iin Rusuhi Dede diye me hurdur. Mesnevinin. alt cildini Trke erhetmi , 1025 de Mesnevrnin yedinci cildini de bulup
erhetmi tir. Bunun, Mevlna'nu olmadn syliyenlere kar lk yirmi delil ile bunun Mevlna'ya aidoldu unu ileri srmtr.
Doduu yer ve hayat hakknda bilgi yoktur. smail Pa a vefat tarihini
1040, Mehmed Tahir 1041, O. Rza Kehhale 1042, Ke fu'z-Zunun da 1038 olarak gstermi lerdir.
li's-Shreverdi,
Erbain frl-Hadis, izahu'l-Hukmi fi erhi
Zubdetu'l-Fusus fi erhi Naki'l-Fusus (Trke), vs. eserleri vard r.
a. Tefsiri ve metodu:
Ankaravrnin, Futuht-i cAyniyye adl Trke bir tefsiri vard r. Eserinin
nsznde Ankaravi, Mesnevryi erhederken nc cildin bitiminde birden
gzlerine perde indi ini, kitap ve Kur'an okumaktan yoksun kald ndan
fevkalde zldn, gzleri tekrar a lrsa mrnn sonunu Kur'an,Hadis ve
evliya kelm okumakla geirece ini vadederek Allah'a niyazda bulundu unu,
nihayet bir hal sahibinin, mil ile o perdeyi ald n ve Allah'a kr iin hamd
ve kr suresini tefsire ba ladn yazyor'.
Ankaravi, nsznde metodunu da a klamtr: "Ve lkin. (ulema-i din ve
cuzem-i ehl-i yakinin. te'lif ve ta nif eyledikleri tefsir-i erifeyi evvel tetebbu`
eyleyp tacbIr ve tahrir buyurduklar kelimt-i tayyibeden ve mecrif-i ceille ve mecni-i ltifeyi istihrc Iplup bu evrk zre an mtercim oldum. Ta
kim

(ul.j14.:).4

ri.,LI; 4.4 (...)T.I.j1

yiyle tefsir eden, cehennemdeki yerine haztrlanstn"'


humuna mazhar olan kimselerden olm yam...."2

Kur'an'', kendi rehadis-i erifinin mef-

"Bu kitb- erif, evvel yedi fatiha zre temhidolundu ve sniyen. yedi
al ve her ahn. iinde sz balarnda iktila eylediiiine gre bir nice va l ve
her kelimenin tefsirinde bir fa l- srhle (krmz kalemle yazlm bir faslla)
iaret klnd. Ta bunu okuyanlara bunda olan mecninin labt ve lufz sn
gele ve mahal taleb olundukta sehl ve yesir ola.
"Fatiha-i
beyn
Hz. Inr'art' n ba.`l fela'ilini ve evsf-
eyler. Fatiha-i Un.iye isticzenin. me(ni ve hak<ikini cayn eyler.
lige besmele-i erifenin esrr ve haka'ikin ve rumz ve dekikin beyn eyler.
Ftih-i rbtica sre-i ftihan n felacilini (ayn. eyler. Ftiha-i hmise srenin ve yetin ma(nlar m ve s rlarn beyn eyler. Ftiha-i sdise Ftiha-i
1 Ankaravi, FutulAt-i cAyniyye, Wlet Efendi, No. 270, varak 2a. b.
2 Ayn eser, varak 2b.

233

erifenin esmisini beyn eyler.


sabica, mml-Kur'n, olan Ftiha-i
erifenin sebeb-i nzln ve inzl ve tenzilin ma(r larn beyn eyler..."'.
b.Tefsirinden. rnek:
Ankaravi, tefsirinin be irci ashnda

C;:.1:jo,1

yetinin srlarm ve hakikatlermi aklar:


"Beyzvi: hazretleri bu yet-i kerimeyi yard m aklamadr diye tefsir
eylemi ki okuyucu ((

j dedikte sanki Hak Tel Hazretleri bu-

yurur ki sara nasl yardm edeyim? Pes dahi derler: "Bize do ru yolu gster". Ruhu'l-Ervah sahibi dahi byle der ki ihdir , Tanr'nn kullarma telkirridir. Kaan. bendeler " yyake nestain" diyeler, yani Hudvend biz senden
bir yardm taleb eyleriz dey syliyeler, sanki Tanr 'nn ltuf mndisi (tellal) dahi bunlara bu gn gzel hitabedip der ki: "Kullar m ne e it yardm
istersiz ?" Pes kendlerin murad ve ihtiyalar na bakarlar, grrler ki kat
oktur. Dryevi ve uhrevi olan i lerine so r yoktur. Hayret denizine dal p
kan sn istiyecelderini bilemezler. Pes gizli ilhamc anlara bu Ona telkin
eyler ki "Kullar m ihdin's-s rtal-mustaldm deyu syleyin." Yani Tanr ,
bizi doru yola sen hidayet k l ve bizim ayaklar nuz doru yol zere sen sabit ve kararh eyle, deyu bana du eylen ki benim tevfikim olmay nca yalnz
aklla bu kilit almaz ve ben hidayet k lmaynca kimse maksudura yol bulmaz..."2.
Ankaravi, tefsirini Farsa iirlerle ssler, kendinden nce yaz lm tefsirleri rakleder, bunlar Trkesiyle edebi bir tarzda bir kompozisyon ek
linde dizer: "Sahib-i Ke fu'l-Hakik der ki: nk hidayetyafte olan bende
hidayet taleb eyliye, andan maksud hudbinli i ve hudperestli i kendnden.
nefyeylemektr ve kendilyi mhtedi olanlar ve takva ve taate itimad k lanlar zmresinden bilmemektr, belki ol cemaatten bilmektr ki anlar henri e
Telbis'in gavayetinden haif olurlar ve takva ve dani e ittik eylemekten refret klurlar. Nazm:
A;

<S.")

Lj.'02; j.

4.1.<7

(Takva ve bilgiye gvenmek, tarikatte kafirliktir. yzbin yzn yolu lz m?


tevekkl lzmdr)3.
sma<il Ankaravi, mesnevi'de yet ihtiva eden beyitleri toplay p tefsir
etmitir. Bunun Sehid Ali Pa a 1159 rumarada bulunan nshas 179 varaktr.
1 Varak 3b.
2 Varak 96a.
3 Varak 99a.

234

Edeki bir iishipla yazlm Trke bir tefsirdir. Bundan da bir iki rnek ve3
f.;
relim:'. U.A.,0
jjlo
P
"Bu beyt-i macrifet-ess Sure-i Acrfta bu yet-i kelimeden iktibas olmutur.: u -.<3

jr. J. e L'

JC;

-JC;

j1

1:

e>
J.;

jj "44 (.5:,

4....

4.;

te '

;'

.0 .1.

.)

_J

Vakta ki Ce-

nb Hak ( zzet cellet kudretuhu ve 'alet tazametubii

j)~4

muktelsnca otuz gn ve gece va`dedp ba`dettekmili 'elk'n yevmden


karf-i fem rld olup misvkle dehen-i mbareklerin tetayybedp lkin

(q,,,23

Cy4 L.5 ...U.


husul il

tib

muktels nca mezkir ryilanin


""
nassiyle merref olup erba(in tamam

olup ol sultn-i Tr, prsrfir ve hubur olup mikt-i I-Jakk'a va l oldukta



dedi ki : Rabbi, ey benim Rabbim, ( j
) bana gster seni ( j_k; I )
ben nazar edem sana. MeZheb-i ehli snnet ve-l-cemacat budur ki I-Jakk'
min hay''r-rubilbiyye grmek caizdir. Zira enbiydan mstakil taleb
muhldir. Nitekim Kali-i Beylvi buyururlar: "Bunda Allah' grmenin
caiz oldu una delil vardr. nk peygamberlerin mmkn olmayan bir
eyi istemeleri muhldir." (Bu cmle Arapad r)
"Ama erbab-i hud mabeyninde bir s r dahi vardr ki kaan nur-i 1.1ak
zahir gzne dahi edp bu dide-i be eriyyete ol kabiliyyeti verdike
bu em-i ser, cayn- em-i sr olup, zhir btnn ve btn zahirin (ayn oldukta bu gz ile klakk'l m ahedeye kadir olurlar. Amm ehl-i zahir bu manaya rali de illerdir. 'Abdullah Belyani Buyururlar. Nazm:
; 4;

4.J .;*

4.9"

js-

Hakk' iki ba gziyle her zaman. grmedi im iin hibir zaman aramaktan
ayam ekip oturmuyorum. Derler ki ba gz (veya s r gz) Tanr 'y gremez. Onlar dedikleri gibidir ama ben daima yleyim (gryorum)"
1 A'raf Sfresi: 143.

235

(.5S jt;

Hz. Hak buyururlar ki "Sen beni elbette gremezsin." Mu(

tezile 4.) i te'yid manasma alm lar ama hatAy-i fahi tir. Ama ehl-i tahkik buyururlar ki "Sen. sen oldu un hay;iyetten beni gremezsin ve ill 'Zat n' ZAtmda ve fAt ve efcAlini fAt ve ef(Alimde ifnA k ldkta hakikatte ri ve
mer'i. ben olup ayriyyet, igneyniyyet mabeyinden ref<olup ben Zat m m ahede k lurum" demektir derler. Nitekim Cneyd-i Ba cldi Halretleri buyururlar: "Rabbm Rabbim ile grdm, dedi ki sen kimsin, dedim ki sensin". Ve
tefsir-i KA Ari bu ma(naya i Aret buyururlar ki Hz. MsA eyyAm-i mev'udenin 'ar-i evvelinde ifnAy-i ZAt eyledi. Ama 'i'atnda bakiyye kAlup maca tilke'l-bakiyye m Ahede eyledikte keenne Cen.Ab cizzet buyurdu ki "Beni gremezsin, o bakiyye kald mddete m Ahede olmaz. u da a bak. Yacni
vcudunun dana bak, eer o yerinde durursa hemen beni grrsn. Bu, muhali sylemektir. Yani vcudun baki olduka zat m ahede nasibolmaz."
<.

;;"

(( 4_, j

Vaktaki Rabb-i Msa Cebel-i Tiir'a veya cebel-i

Ms'ya tecelli eylediyse

L..5"

4..1

yani ou medka kld. Te'-vil:

Cenab clzzet, vcud-i mevhume-i MAs'y mulmahill ve mtel i kld. Ey


teeelli-i
cibarettir zuhfir-i Z5.t ve sift ve efcal-i ilahiyyeden.
Pes nevc zre oldu. Teeelli-i Httan murkl,
'.-t-1 I-Jak'ta ve ef`alinl
efcal-i Hak'ta
ifni. etmektir. Pes Cen5b1 ( zzet teeelli-i a.'t eyledikte
MsA mteli oldu ve varl k derecesinden yok olup dt.
Pes bu beyt-i erif'in bu yet-i kerimeye tatbiki ve tevcihi bu vechiledir ki ck- Hak, cemi-i meveudAt ve tacayynk ve mmkinAt ve mkevventn ruh-i revAn gibidir ve emrl- nefsAni ve ruhrtinin dermn dr. AlHakk, bu pertev-i Ral~idir ki cem5.d5.t-i mrdeye erse zinde ve nelsoltat-i
efsrde ve pejmrdeye gzer kilsa ferlmnde eyler...
Pes nr-i
Tfr'u cemAd iken harekete getrp vcd-i mevhme-i
MusA'y iskAt edp vccl-i HakkAni i(tA edp r'yet-i RahmAniyyeye lyik
kld.",
20(Abdullah B osnavi (1054 /1644):
Bosna'da domu , ilk tahsilini orada yaptktan sonra Istanbul'a gelip
renimin.i tamamlamtr. Daha sonra Bursa'ya gitmi , melmilerden Bursal eyh Hasan. Kabadz'e intisabedip seyr- slkan tamamlam tr. Oradan
1 smacIl Ankaravi,
ehid Ali Pa a, No. 1159, varak 3b-4b. Bu eser, ince
talik ile yazlm, 179 varaktr. Dervi Hasan tarafndan 1031 senesinde Msr'da istinsah edilmitir. Mellif, 1042 de vefat etti ine gre bu nsha kendi hayatnda istinsah edilmi tir. Gayet
gzel bir yazmad r. Beyitler krmz kalemle yazlmtr.

236

Msr'a ve 1046(1636) da Hicaz'a gitmi , haccm yaptktan sonra am'a gelip


Muhyrd-din Arabrnin trbesi civar nda inzivaya ekilmi tir. Daha sonra
Konya'ya gelmi , Mevln ve Sadroddin Konevi trbelerini ziyaret etmi ,
orada yerle ip 1054(1644)de lm , Sadreddin Konevi 'nin trbesi yanna defnedilmitir. Kabir ta na vasiyyeti zerine : 4,,; j
((

,).,.c. 4,1c.4

. -J

hito

cmlesi yaz lmtr.

Arabistan'daki seyahatleri esnas nda birok bilginler, Abdullah Bosnaviden, feyz almtr. Eserlerinin en nls <Araisu'n-Nu u Fi Minas ati Hikemi-l-Fu adl Fuu'l-Hikem erhidir. Mehmed Tahir, altm eserini zikreder. Biz tefsirle ilgili eserlerini yazaca z:
Tefsiru yet-i Fabla` na<leyk, Risle Tefsiri Nfn val-Kalem, Tefsiru
Sre-i val-(Adiyt, Tefsiru Sfire-i `Asr. Fi Tefsiri Kavlihi Ta<l: Hatt ri'stey'ese'r-rusulu, Risle Tefsiri yeti va levla enyekne'n-nsu ummeten
sitteti eyvabideten, Tefsiru huvallahulleil lalaka's-semvti val-arda
ymin, Tefsiru va lekad arseln. Msa biytina, Tefsiru va le'in. eZaknalharfi's-s-i (an. vachrl-yeti
insne minn rahmeten,
hli Yusuf (a.), Kitabu Me rikrr-Rlniyye va ma ribil-cismniyye Tefsiri yeti batt
bele a maribe'-emsi, Kitabu ke fi's-sirri'l-mubhem fi
avvali sureti Meryem, Kitabu Ke fi Esrrrl-bararah fi. tefsiri yeti kutile'linsnu m ekferah, Kitbu d yarl-lem`i val-bark fi had, arti'l-cemci
fark, Kitbu'l-ke fi
tefsiri biri suratil-ba ril
21Evhadu'd-din <Abdu'l-Ahad an-Nri (1061/1651):
Sivashdr. Halveti eyhlerindendir. Day s eyh Abdu'l-Mecid Siyasi ile
beraber Istanbul'a gitmi , tahsilini orada tamamlam tr Zahir ve hatn ilimlerinden icazet ald ktan sonra ilim ve tasavvufu yaymak iin bir sre Midilli'ye gitmi , 1033(1623) de istabnul'a getirilip Mehmed A a Tekkesi eyhliine
tayin edilmi tir. 1041(1631) de Fatih, 1051(1641) de Bayezid camii vazizliklerine tayin edilmi , va'z irad ve eser te'lifiyle me gul iken 1061(1651) de vefat edip Eyyup'ta Ni anc'da bulunan day s Abdulmecid Sivasrnin ya una
gmlmtr.
Tasavvuf ile ruya tabiri ilimlerinde kudreti herkese kabul edilirdi. Risaletu Mir'ti'l-Vcud val-Hadart adl eserinden
de anlalaca gibi Ibnu'l-Arabrnin tesirinde ve vandet-i vcud grn ndedir. Tefsire dair eli ik gibi grn.en. baz yetleri inceleyerek yazd Risle
fi-l-Kelm <al ba<d yetin mine'l-Kur'nil-Kerim adli bir risalesi vard r.
1 Osmanli Mellifleri, I. 43-46.

237

Ayrca Te'dibul-Mutemerridin fi
klaytil-H slr,
Risle
Risle fi Mal abbetil-<Abdi Rabbihi, Risle fi uhti Tayyil-Mekn, li Ev
liyn-Ummeti gibi eserlerin sahibidir2.
22Vani (Van Kulu) Muhammed bn Bistam al-Ho bi (1096 /1685):
Hz. Hseyin soyundan, gelir. Mfessir ve tarihidir. Tefsire dair Hulsatu't-Tefasir'i3 <Arisu'l-Beyn ve Nefisul-Kur'an'i yazm tr. Son, eserin.
bir nshas Yeni Cami'de vard r. No. 100 4
23Karaba Veli, eyh <Aliyyul-Atval (1097 /1686):
Kastamonuludur. Halveti tarikatindendir. Karaba unvaniyle
Mutasavvf, tefsirci ve kelmc dr. Hacc eda ettikten sonra Mekke
ile Medine aras nda lmtr'.
Eserleri aras nda Tefsiru Srati Th, Essu'd-din, Cami<u Esrril-Fu u ,
Risle fi Cevzi Devrni' - fiyye, arhu <Akidi'i-Nesefiyye, erhu Hadii
Hubbibe ileyye, erhu Kaideti'l-ci hiyye Tarikatnme,
Mi<yaru't-TarIka 6 vardr.
Tefsiri, Th sresinin ba ndan sekizinci yetin sonuna kadar 7,5 varaktan ibaret Arapa kk, i ari bir tefsirdir. 1293 de <Arif ibn. akir tarafndan istin,sah edilmi tir. Kemali ferada bulan bir tema ile yaz lmtr7.
24<Abdul-Kerim Celveti (1100/1688):
Aslen arki Karahisarh olal eyh Veliyyddin Efendi'nin oludur. Babas Aziz Mahmud Ildyi halifelerinden ve ehzade Camii Krs eyhi idi.
Abdulkerim Efendi, er'i ilimleri babas ile zamannn bilginlerinden, tasavvufu da nce babas ndan aldktan sonra Lleli yak nndaki Ahmed Aa camiinde
vaizlik yapt, eser telifiyle vakit geirdi, 1100(1688) tarihinde ld.
Tefsir-i Sre-i Ysuf, Zubdetul-Ahbr va'l-Ar, al-Ma<ricu'l-Vu uliyye
il Ayil-Kur'niyye vs. eserleri vard r. Bunlardan ba ka okuduu kitaplara
notlar yazmtr8.
1 Veliyyu'ddin, 1827.
2 Aym eser, I. 121-122.
3 Hediyye, II. 102.
4 GAL, II. 439, S. II. 652.
5 Kefu'z-Zunun, I. 306; Hediyye, I. 762; Muccemu'l-Muellifin, VII. 39.
6 Aym.
7 Bu eserin bir Mishas , Hac Mabmud No. 33 de vardr.
8 Osmanl Mellifleri, I. 124-125.

238

25Niyazi-i 1Vh ri (1105/1694):


Malatya'da do mu , Mardin ve Msr'da tahsilini tamamlad ktan sonra
Trkiye'ye dnm , mmi Sinan Elmahl'ya ba lanarak Bursa'ya yerle mitir. Fakat kaderin sevkiyle Limnrye srlm , orada onyedi yl srgn kalm , dnnde 1105(1694)de lmtr,
Niyazi, Arapa Fatiha tefsiri yazm tr. Genel Ktphanede meveudolan
eser ksadr. Yusuf Sresini de Trke tefsir etmi tir. Mevaldu'l-cirfar'l da
baz ayetlerin tefsirinden ibarettir Terceme etti imiz bu eser, 1971 de bas lmtr.
a.Tefsiri:
Niyazi de yeri geldike hibir kitaba bakmadan tefsir etti ini sylemitir. Yazd Fatiha tefsiri, pertev Pa a 620 deki Niyazrnin eserlerini ihtiva
eden mecmuann 33 a-36 b varaklar arasnda da vard r. Dier eserlerinde
olduu gibi burada da onun hurufili e meyli kendini gstermektedir Tamamen
Vandet-i viicud taraftar dr. Hz. Hasan ve Hz. Hseyin'in Irfan ve veraset
yoliyle peygamber olduldarna inanmtr.
b. tefsirinden rnek:
Geni irfan sahibi olmas na ramen dt baz hayali fikri sabitlerden
kendini kurtaramamtr Kur'an. ile hi ilgisi bulunmayan, hurufili e kendini
kaptrm , bununla deta yetleri oyuncak edip man.alar karmaa alm tr. Ona gre Allah' n A dem'e rettii esma ilmi, harfler ilmidir. Her eyin
srr bundadr, yani cfr ilmindedir.
nsanlarn uydurmas olan bu ebced hesab na dayal ilm ile ayetlerden
Hz. Hasan ve Haz. Hseyin'in peygamberlilderini karmtr:
o

j-;

4:7,4
.0

...1 j,,C,,,,

. , O

ji

4.5'

L
O,

j ayetinde al-Esbat kelimesini ele al r: Elbesbatta elif lm

cins iindir. Bura gre btn torunlar bunun. umulne girer. Hz. Hasan ve
Hz. Hseyin de bu torunlara dahildir. Ona gre buru inkar cahilliktir.2 Halbuki bu kelime, brahim, Ismail, shak, Ya'kub ve bunlar n soyundar gelen
peygamberleri kasdediyor.
1 Nisa Sresi: 163.
2 Mevit'idu'l-cirf, 59. Sofra; Risletu'l-Haseneyn, Ankara l Halk Ktphanesi Eski
Eserler Blm, No. 698.

239

Niyazi'ye gre

Lp.

j,_,4

yeti de onlar n peyamber


L.'
liklerini gsterir. Zira kavlen. kafs z 37 saysna karlktr. Kaf 81 dir.
(Halbuki yz kabul edilir). Kafn. a arat (onluklar) ondur. Bu, Hasan'n
-

saysna eklenirse Hseyin'in say s kar: 128. (t

nin says da

ayndr. O zaman yetin manas : "Kimin sz Allah r zas iin Hasan'la Hseyin'in Pey amberliine inanmakla Allah'a davet edenin sznden daha
gzeldir? demek olur'.
Onun bu gibi szleri, eriat bilginlerinin y ldrmlarm zerine ekmi tir. Va'ziyle me hur Yani Efendi, Padi aha Niyazryi ktlemi tir. Beri taraftan. Niyazi'nin, etrafna toplanan mritleriyle cihada gitmek iin Istanbul'a
gelip Siileymaniye'de va'zetmesi ve camii h nca hn dolduran halkn ar
sevgisi, zamann yneticilerini rktm ve sonunda Niyazi Limni'ye srlmtr.
Kendisinin, srlmesine sebebolaulardan Vaiz Yani Efendi iin. de Niyazi
bir yeti te'vil etmi tir;"

j L:J

ayetnde

(ii

en.

gelen kelimenin ismi failini al r, "Benim zikrimde gev eklik gstermeyin" anlamndaki yeti, "Benim zikrimde yani olmay n" eklinde tefsir eder.
Niyazi, Hzrla Musa hikyesini de te'vil eder, Trke yazd bu risalede :Sefineden. maksat, Hz. Musa'n n eriati oldu unu, Hzr, Musa'ya zaruri
bilgileri retmek iin onu cleldiini, ldrlen ocu un, Musa'daki dnya
sevgisi olduunu, duvardan maksat da kendini be enme sfat olduunu syler. Bu tefsirler, Ka ani'dert ve teki i ari tefsirlerden, aktar lmtr. Yalnz
kendine has bir gr ileri srer:
Hdrla Musa olay fki olarak vukubulmu tur ama dardan. de il,
insann, nefsi kuvvetleri d ekillere brnerek grnm ve yle vukubulmutur Hzr Aleyhisselm' n, kestii ocuk, d ardan bir ocuk de il, ocuk
suretine giren., Musa'nm mevki sevgisidir. Ibrahim'in kesti i de yine iinde
gizlenen ve d arda ocuk suretine giren mal-mevki sevgisidir. Niyazi bu
fikrini ileri srdkten sonra yap lacak bir itiraz yle cevaplandrrynr:
Soru:-Ey Msri, sen, K ssa-i Hdr' cmle te'vil eyledin. ikfaktan buna
hisse yok mudur?
Cevap:-K ssa-i Hdr afki olayd , ok gemiler delinmek grnr idi. Ve
ok o lan ldrmek grnr idi. Ve ok divar do rultmu grnr idi. Mesmu'
1 Ristletull-lbseneyn.

240

olan. ancak 1VIusa Aleyhisselm vak'as olduu dellet eder ki enfsi ola. Kprdeki melikin gasbeyledi i gemilerin haddi ve payan yoktur. Ve Hdr onlarn
birine sahib kmaz. Ve dahi ebeveyn.-i saliheyne tu yan edecek olan oktur,
birini Hdr katleylemez. Ve dahi yer alt nda medfun knz bu as rda hadden birun olmala ol krtuzun birinin zerine H dr Aleyhisselm divar
yapmaz

((

s j

Gece onu rtnce bir

yldz grd, bu benimRabbim dedi ..."2 yetlerinin tefsirini Niyazi ya ad bir olayla anlat r: "Bu fakir kula slkm esnas nda bu hal
vaki oldu. Ben. o gnlerde on iki kona u. beincisinde idim. Hi kararm kalmamt . Bir yandan, br yar a kayordum. Sk riyazetten
dolay bir yerde, bir halde duramad m iin kendimi minareden, yahut da lardan a a atacak olurdum. O gnlerde seksen bin, doksan
bin, hazan. daha fazla tesbih ekiyordum. Bu gnlerde o unlukla yediim,
yirmi dirhem arpa ekme i idi. Nihayet 1060(1650) senesi Muharreminin son
on, gnnde ayn. drdnc Cuma gecesinde uyan k halde iken bir de grdm
ki evin, iinde karmda bir yldz duruyor. Onu ba gzmle grdm sandm, gzm kapad m. Baktm ki yine gryorum at m, yine ayn. Anladm
ki bu, kalb gziyle grlyor. O yldz birka gn gzmden kaybolmad .
Sonra byd, byd, ay kadar oldu. Birka gn. de byle srd. Sonra byd, parlad, gne gibi oldu, birka gn de byle devam ettikten sonra yava
yava byd, ykseldi alt yn kaplad. lk grdm zamandaki zdrabm,
alkantm, nur her taraf kaplaynica dindi. Art k ondan, sonra bedenle riyazet
yapamadm. Kalb ve ruh ile bunlar n hallerine uygun. ekilde mcahedeye
devam ettim ve bu hali eyhim, gz bebe im Elmahl iimmi Sinan. (ks.s.)a
syledim. Dedi ki: "Ibrahim Aleyhisselm'dan kalan be inci konan hali budur. Bu menzil onun ilk makam idi. Onun. ilk makam, ittiba bereketiyle Muhammed Aleyhisselm "mmeti iin be inci menzil oldu. Fakat Allah' n. Resul (s.a.v.) iin bir makam yoktur. Btn makamlar, onun ayaklar altnda bir
tek makamdan ibarettir."3
Baz ar te'villerine ra men, Niyazi, amen bakmdan. ehli snnet yolundadr. Yazd sekiz sayfal k bir risaIesinde mutasavvflar itikadi grlerini soru cevap eklinde izah etmi ve onlarn (tabii kendisinin. de) tamamen
ehl-i snnet yolunda olduklarn, itikad bakmndan ya Matridi veya E 'ari;
amel bak mndan da drt mezhepten. birine ba l bulunduklar n ; hibir velinin ashap derecesine yeti emiyeceini, tenashe inan.mannt kfr oldu unu;
1 Niyazi, Risttle-i Hdr, Pertev Pa a, No. 620, varak 40a-48b.
2 En%rn Suresi : 76
3 Mevdu'l-grfan, XIII. Sofra.

241

Allah' bu gzle grmenin mmkn olmad n ; sufilerin. konu malarinda geen. arap ve meyhane gibi szlerle a k ve mrid-i kmil kasdedildi ini; onlarn "cenet ve cehennemi de il seni isteriz" demeleri, cennet ve cehenmei kmsemek anlamna gelmeyip her eyden. nce Allah'n rzasn istedikleri
anlamna geldiini; imann herkeste bir olduunu; sufilerin ilmini bilmiyenlerin
imannda ve Islmnda bir eksiklik olamyacam syler'.
26-Abdulhayy Celveti (1117 /1705):
Celvetiyye eyhlerindendir. Sal Ibrahim Efendinin o ludur. Edirne'de
Selimiyye vaizi ve tekkesi eyhi olmu , 1097(1685) de Kad rga'da Mehmet
Pa a tekkesi eyhliine, daha sonra Yeni Cami vaizli ine tayin edilmi , 1113
(1701) de Hdyi Efendi dergh na postni in olmu ve 1117(1705) de lm tr.
Baka eserleri yan nda Fetih Sresine tefsiri vard r. Arapa ad "Fetlu'lBeyr Ha ri'n,-Na ri va'l-Fethi val-Emn" olan. eser, be ir Aada vard r2.
27-eyh Muhammed Na hi Efendi (1130 /1717):
skdarl olup Karaba Veli'nin halifesidir. Kendi ad na Nasuhiyye dal
kurulmutur. 1130(1717) de lm , ) skdar Do anclar'da bulunan, tekkesire
gmlmtr. Eserleri bas lmamtr.
On kk ciltten. mte ekkil bir tefsiri vard r. Tannm tefsirlerden derleyip baz ilveler de yaparak meydana getirmi tir. Niyazi'nin

Le-t,

)1.),:511 msraiyle ba layan gazeli i de Arapa erhetmi tir. Baka

eserleri de vard r'.


28-Isma(il Hakki Bursvi (1063-1137 /1652,3-1725):
Tarmm Trk mfessiri ve ahlak s olup devrinin verimli mutasavvfla=dar biridir. Babas Mustafa Efendi,byk istanblul Yan.g nnda yar n younu kaybettikten sonra Edirne civar ndaki Aydos'a gitmi Ismail Hakk 1063
(1652-53) de Aydos'ta dnyaya gelmi tir. Henz ya nda iken. Aydos'ta
bulunan. Atpazarh eyh Osman. fazl 'mn yanna gtrlm , onun tavsiyesiyle Edirne'de birinci halifesi Abdulbaki'nin terbiyesine verilmi tir. 1673 te
yirmi yanda Abdulbaki'den grd ilk tahsilini bitirmitir. O s rada Istanbul'da bulunan Osman. Fazh' in. daveti zerine istabura gelen. Ismail
Hakk , intisabni tazelemi , eyhin va'zIar na devam etmi tir. Daha yirmi
1 Ris[le-i Hz. eyh Msrt, BEyezid, Genel ktp. No. 29593 /3.
2 Osmanl Mellifleri, I. 176-7.
3 Ayn eser. I. 125-126; mer Nasuhl Bilmen, VII. 531.

242

yanda iken, kendisine hilfet verilip Bursa'da tarikat ne rin.e me'mur edilen
Ismail Hakk daha sonra on sene kadar skp'te va'z ve ir ada memur edilmi ,
orada taassup ehliyle bir hayli mcadele etmi tir.
Ismail Hakk 1685 te Osman Fazh'rm uygun. grmesi zerin,e Bursa'ya
dnd. Bir aral k Magosa'ya srgn edilen eyhi Osman Fazh'y ziyarete gitti.
Sultan Mustafa devrinde iki defa gazaya i tirak etti, iki defa da hacca gitti. Ilk
seferinde e kiyann. hcumuna u rad,mu'cize kabilinden kurtuldu. am'a snd , oradan Bursa'ya geldi. 1700 y lnda geen bu ilk hacc ndan, sonra grd ruyalarm, etkisiyle 1717 de ailesiyle beraber tekrar am'a gitti. y l
kald. Orada on eser yazd . Sla hasreti kendisini Istanbul'a ekti. y l skdar'da ot rdu, Ahmediyye camiinde va'zlar verdi. Tasavvuf ve ahlk zerine
birok eser yazd . Vandet-i vcuda dair syledi i baz szlerden dolay bir
sre Tekfur Da nda ikamete mecbur edildi. Daha sonra affedilerek C skdar'a
geldi. Nihayet 1722 de Bursa'ya dnd .Hayat nn sonuna kadar orada kald .
Btn, kitaplar n vakfetti. Geri kalan servetiyle Cmi'i Muhammedi ad n
verdii bir cami ve yanna bir tekke yaptrd. 1137 de yazd anlalan, biyografisirdeki bu yaz , Ruhu'l-Beyan' n birinci cildi ba na konmutur - lm
tarihinin. ken.disine bildirildi ini syler: "Ve vakt-i veft dahi ta'rifi illd ile
mteayyin K yas olunur. Velkin setri vacib, ihfas lzm olan umurdandr. Ve ana mteallik baz nazm,bi-tariki'r-remz gayri. mahaldedir" diyor.
1137(1725) de Bursa'da vefat etti ve tekkesinin yan ndaki camiin avlusuna
gmld. Kabir ta nda vefatn i aret eden i'ri vard r'.
Ismail Hakk , birok a damn talamasna hedef olmu tur. Onun bu
hazin. maceras , ikyetmiz baz yazlarndan. da anlalmaktadr. zellikle
Malkara halkmn kendisine yapt merhametsizlilderi, Ta kprlzde'rlin
A.db risalesine yazd erhinde : 4.ot:a
.);

r J;

Kerdilerine t veren bir dost bulmu iken onu

kendilerine tos vuran. bir boynuz sanan. bir toplum nas l felh bulur ?"
beytiyle anlat r.
Ismail Hakk'nn 27 si baslm olmak zere 106 eseri vard r. Bunlarn en
nemlileri Arapa, 60 kadar da Trkedir.
a.Tefsiri ve metodu:
smail Hakk'nn. en. nl eseri, vahiy sresi e denk olmak zere 23 y lda
yazd Rllu'l-Beyn adl tefsiridir. Bu tefsir, Islm dnyas nn her tarafna
1 hit= Ansiklopedisi, V. 1114-15, Istanbul, 1950; Osmanli Mellifleri, I. 30-38;
Nasulf Bilmen, VII. 535-36.

mer

243

yaylm pek nl bir eserdir. Trkiye'mizde hemen btn vaizler, bu eserden


yararlanrlar.
Mfessirimiz, bu eserinde byk bilginlerin ve mutasavv flarm, szlerini
toplamtr. Ba lca kayna at-Tefsiru'l-Kebir, Kadi, Ebu's-suctd Tefsiri,
K ni'n,in Te'vilt ve at'Te'vilatu'-Necnaiyye (Bahru'l-klakVik val-Ma`ni) dir. Ruhu'l-Beyn birok tefsir kitaplarn da bulunmyan bilgileri ihtiva
eder. Zahir ve batl manay toplamtr. Bir tefsir kitab olduu kadar da
bir mev'ize kitabdr. Zaten. mfessir, en ok bu gayeyi gdm , yapt
va'zlar tefsir haline getirmi tir. Kendisi bun.0 nsznde yle belirtiyor:
" eyhimin tensibi zerine Bursa'ya gelince Cami-i Kebir'de va'zetmenin gerekliini anladm. Pek lzumlu olar bu ie ba ladm. Baz Rumeli ehirlerinde
oturduum srada tefsir kitaplar ndan topladm baz notlar vard . Bunlar
Abi mran Sresine kadard . Fakat uzun ve da mk bir vaziyette idi. Bunlar
derleyip toplamak ve Kur'an- Azim'in sonuna kadar bu minya' zere bana
gelen ilhamlar da eklemek suretiyle tefsir edeyim dedim."'
Bunun iin. eserde tefsirle ilgisi bulunmayan hikyelere, ibretli olaylara, sufiyane iirlere yer verilmi tir. Hatt ash olmad besbelli olan fakat
t bakmndan. deerli bulduu hikyeler de anlatlmtr. Gaye hikyenin
gereklii deil, temsili olarak hikye yoliyle ders vermektir. Mesnevide de
bu yol tutulmutur. t tarz nda yazlan kitaplarda hep bu metod takibedilmitir. nk hikye yoliyle t, ruhu daha ok etkiler, insan n dikkatini daha ok eker. Bu bakmdan va'zlarda hikye yoluna gidilmi ve bu
arada ok uydurma eyler de halk aras nda yaylp gitmitir.
slm edebiyat nn her dalna vakf olan mfessirimiz, s ras geldike
Arapa, Farsa iirlerle szlerini yle ssler ki insan hayran brakr. Onun.
iin asrlarca bu eser, vaizlerin elinden d memi , baz nl bilgirder bu tefsirin bandan. balayp son.una kadar para para okuyarak halka va'zetmi .
lerdir, Yazdan mev'ize kitaplar nn da ilk kayna Ruhu'l-Beyan olmu tur.
Bu gzel eserde bulunan bir k sm zayf hadisler, baz lzumsuz yazlar,
tutanaks z hikyeler de olmasayd , cidden. bu eser kendi tarz nda e siz bir
tefsir olurdu.
Yazd biyografisinden de anla laca zre smail Hakk, ibnu'l-Arabinin derin. tesirindedir. ibnu'l-Arabi, defalarca ruyada veya uyan k halde temessl edip onun a zna flemi , ona ilim ve irfan vermi tir. Eserleride bu
tesir kendini gstermi tir. Dier eserlerinde, Lubbu'l-Lubb'nde
Vandet-i vcud fikrini benimsedi i aktr. Ama tefsirinde bunu a ka
sylememitir.
1 Rul.ufl-Beyrn, I. 191.

244

smail Hakk da harfler zerin.de durmakta, harflerin e itli durumlarn,dan manalar karmaktad r'.
Byk ahlk olan. smail Hakk'ya gre Rahman% Rahim aras nda
fark vard r. Rahmanlk btn. e yaya amildir kinat yaratmas
Rahman sfatnn eseridir. Allah' n rahmeti her eyi kuatmt r, geneldir.
Rahim ise zeldir nk Rahimlik, o genel rahmetin., her ayr m (varln) istidadna gre verilmesini gerektirir2.
Fatiha'nn, btn Kur'an'n nvesini ihtiva ettiin.den Ummu'l-Kitab
adm aldn, zira btn Kur'an'da ba lca Allah'n varl , peyamberlik,
Allah'n kaza ve kaderinin varl nn isbat aulatldn , Fatiha'nn da bunlar iine aldn syler3.
O f

L., 0;

1%

J.P

Z.,514:1J

LIk; .52 j

Rabbn meleklere demi ti ki : Ben yer yznde bir halife yaratacam." 4 yetinde: "Allah lemi halife ile korur, hazineleri (yani gk ve yer hazinelerini,
srlarn) hatm ile. Hatm kutuptur. Kutup her a da bir tanedir. Demek
balang Adem Aleyhisselm ile, hitam ise sa Aleyhisselm iledir".5 diyerek
Isa'nn hatm olduunu sylyor.
Halife kelimesinden dier tefsirlerde oldu u gibi insann, Allah'n ayn
olduu manasm karmtr. Herhalde umuma hitabetti inden. tefsirinde
vandet-i vcud gr yoktur. Vandet-i viieud grnn dayandrld
11:3;52

: Nereye dnerseniz Allah' n y z oradadr"6

yetinde o sadece yle diyor: "Yani Allah' n emredip raz olduu kble ora
dadr. Zira tevliye (ynelme) imkn , yalnz bir mescide veya bir mekna mah
sus deildir. Ya da bu, ilmi hazr olma anlamnda, zat oradadr (yani orada
olan bilir, bilgisi her eyle beraberdir) demektir. Cz'n klle verilmesi kabilinden mecazi olarak zat yerine vech kullan lmtr. Mana udur: Hangi mekna
ynelnek isterseniz O, oradadr, O'na kavu manz mmkn olur. Zira Allah
cevher, ne de araz de ildir ki bir tarafta olmakla br tarafta olmam olsun..
Onun yalmz bir tek yerde olmas muhal oldu un,a gre yetk Allah' n ilminin
1 Rbu'l-Bey5n, I. 7, stanbul, 1330.
2 Aym eser, I. 8.
3 Aym eser, I. 10.
5 Bakara Sresi: 30.
5 Ruhu'l-Beyan, I. 93.
6 Bakara Sresi: 115.

245

her eyi, her yerde ve her ynde olmu ve olacak eyleri ku atm olduu,
Allah'n. orada cereyan eden her eyi bildii ifade edilmi tir...",
b.Tefsirinden bir rnek:
-.9

yetini yle tefsir ediyor:

"Yani onlara kuvvetle emrettik. nk and, emir ve vasiyyet manas na


da gelir. (( 4J1 j<r

denilir, yani orta emir ve vasiyyet etti demektir.

.4.c.1 de bu manadad r. Ismail'e smail ad un.dan. verildi: brahim,


-

kendisine bir ocuk vermesi iin Allah'a du ediyor ve (< 4.3).1


yalvaryordu.

I.1 Allah demektir. ocuk olunca ((

diye

adn verdi.

j4j0 .)1 Yani onu (Kbe'yi) putlardan, necislerdert ve benzerlerin-

den. temizleyin. Onun etrafna bu gibi eyler dikilmesinden onu koruyurt, temizliini muhafaza edin.

s,

j412,4

dj

yeti de byle. Zira onlar

necisten temizlenmi deillerdir, zaten temiz olarak yarat lmlardr. Senin,


terziye "Gmle in yen.ini geni yap" demen gibi. Bu sznle sen, gmlekteki
darln giderilmesini istemiyorsun, ba tan geni yaplmasn istiyorsun.

yani etrafn ziyaret edenler iin ((

t,,.b orada ibadet edip

mcavir kalanlar iin, yani orada durup dnmiyenler, oran n halk (ehlu'lHarem) iin. Taifin, ziyaret ve tavaf iin d ardan gelen gariplerdir. Geri
tavaf yalnz onlara mahsus de il ama onlar mikat ihramsz geemiyeceklerinden onlara tahsis edilmi tir. ((

11 Yani namaz k lanlar iin.

.7

Rukkac, raki`in, succed, sacid'in o uludur. Zira kyam,rkfl ve scud, musalBubi bulunduu hallerdir. Bir de rldi ve scud, ekil ve zaman bakmndan
birbirine yakn olduundan dolay mevsuflar arasndaki atf harfi kaldrl
mtr. Mescid-i Haram'da Kbe'ye bakarak oturmak da Yce Allah' n raz
olduu ibadetlerdendir. Nitekim Pey arber Aleyhisselm buyurmutur:

1:ub
(;)
1 Ruhu'l-Beyan, I. 210.
2 Bakara Snresi: 125.

246

d:;

Yce Allah'n her gn

bu Ev'e yzyirmi rahmeti iner. Bunun. altm tavaf edenlere, k rk i.amaz


klanlara, yirmisi (buraya) bakanlarad r."
"Bil ki Yce Allah<( ..76,1,431 deyince mana itibariyle btn. evler (camiler)
buradaki beytin mulne girer. Onlarn temizlik ve nezafetteki hkm de
Kbe'nin. hkmdr. Yaln z Kbe zikredilmi tir, nk o zaman orada Kabe'den ba ka ev yoktu. mer ibr al-Hattb (r.a.) den rivayet edilir ki: Hz.
mer, mescitte bir adamn sesini i itti, ona dedi ki : " Bu ne? Sen
nerede bulun.du unu bilmiyor musun.?" Hadiste de yle deniyor :

).331 c>1....).1

vj, j

:122;

j :l../.>L0

rbtA j.

l41;h1

cs:t11
jt23.',41

j1:3

'll

k.7512 Si

t.CLIS
4U.

4.5-

tf. c.7.)111

4.54

ZA51/41111
Cy

54 t:??.

;:yy.

4'..f4*:?. <-52 .;43.


: Allah bana yle vahyetti:

C.,,t4-1",2J1

Ey uyarclarn karde i, ey peygamberlerin karde i ; kavmini uyar,


benim evlerimden birine yaln z selim kalb, sadk dil, masum el, temiz
namus ile girsinler; herhangibir kimsenin kendileri zerinde bir hakk varsa benim evlerimden birine girmesinler. nk o hakk sahibine demeden benim nmde durduka ben ona lnet ederim. E er hakk
sahibine derse ben onun i iten kula, gren gz olurum ve o benim velilerimden, sekin kullar mdan olur, peygamberlerle, s ddilderle, ehidlerle ve
salihlerle beraber benim kom um olur."2
"Sonxa bil ki Allah'n, kendisine izafe ederek ereflendirdi i beyt, gerekte kalb evidir. Yce Allah, onu Hak'tan. ba kasna iltifat kirinden temizlemeyi emrediyor. nk kalb, Allah' n. bakt yerdir. Nitekim denilmi :
4:31 JI j.e j I

I c.."- 45:);

J:1- o l?.).;
"Gnl al ki gnl almak en byk haed r. Bir gnl, binlerce Kbe'den iyidir.
Zira K'be, A zer o lu Halil'in yapsdr. Oysa gnl, Yce Mevl'nu nazar
ghdr."3
1 Bu hadisin kayna m bulamadm. Zayf bir hadis oldu u anlalyor.
2 Bu hadisin kayna da mechuldr.
3 Bu sz Mevlna'nndr.

247

"O halde elbette gnl tasfiye etmeli ki orada ilhl nurlar, Rahmani
srlar dursun, ona sekine ve vekar insin. te kul bu mertebeye erince
Rabbna gerekten secde ve rk0. etmi ve Allah ile gizli konumu olur."I
29 eyh Ya(kb ibn Mustafa' al-Celveti (1149 /1736):
Amasya'h Onba diye tannan Feni Mustafa Efendi'nin oludur. Afv2.
mahlasiyle n yapm tr. Tahsilini tamamlad ktan son.ra Bilecikli Osman.
Efendi'ye intisabetmi tir. Bir sre skdar'da Validesultan ve sonra ehzade
camilerinin krs eyhliklerinde bulunmu , sonra ayrlm ve 1149 (1736) da
lmtr.
Neticetu't-Tefasir adl tefsiri, istanbuPda 1266 da bas lmtr. Yusuf
Suresinin tefsiridir. Bu eserin bir yazmas da Konya Yusuf Aa Ktphanesi
3241 nurnarada mevcuttur. Kendisinin, tefsirinden. ayr olarak Arapa ve
Trke e itli eserleri vard r2.
30-1Jadimi Muhammed ibn. Mu taf (1113-1176/1701-1762):
Konya'nn. Hadim kasabasnda do du. Byk babas Buhara'hdr. nce
Hadim'de babas nda ve Kara Hac Mustafa'da ilme ba lad. Sonra starbul'a
gitti. Asrm en byk bilgini Kazbdi Ahmed Efendi'den okuyarak icazet ald .
Memleketine dnp tedris ve te'life ba lad . Az zamanda me hur oldu. Padi ah
ken.disini stabnul'a davet etti. Gidip Ayasofy a'da padi ahm huzurunda
Fatiha'y tefsir etti. Umumun takdirini kazand . Padiahm ihsanlarma mazhar
olarak memleketine d .d. Birka defa icazet verdi ve 1176(1762) de Tanr nn rahmetine gt.
Nakibendi tarikatine mensuptu. Kendi el yaz siyle yazl evrak aras nda
u vesika vardr: "Pederimin kabr-i erifi bamda murakebeye varmtm,
karmda temessl eyledi, nasihat istedim; " te beni gryorsun ya dnyann e,sbab ve alikinden riyim, bu alemde onlardan hibiri fayda vermiyor.
Mai et hususunda h rs ve kt tama'dan tevakki ederek Ce .ab- Hakk'a mtevekkil ve ann ihsanna kai ol. Dryada haliku'l-esbab unutup ihtiyacm
sebeb-i suri olan. kula bildirirsen Hak seni en adi kimseye muhtaceder. E er
ihtiyacn herkesten ihfa ile ancak Hz. Zl-Celale arz edersen, dnya bile sar a
arz- ray- ihtiyaceder."3
Tacala Kuhlmuhtelif yetleri tefsir etmi tir. Tefsiru
lhumme
TefTefsfru
Ta<ala inne bacla'?-arri
siru Suratil-ihlas
1 Ism5.<II HaW, Rlm'I-BeyEm, I. 227.
2 I4hu'l-Meknn, I. 308; GAL, II. 440, S. 653.
3 Osmanl Mellifleri, I. 297.

248

Hadimrnin besmele erhi de mteaddid kimseler taraf ndan, erhedilmitir. O lu Said Hadimi de kendisi gibi bilgin ve tefsirle me gul olmutur'.
31Ysuf ibn cOsman

al-skilibi (1199 /1784):

/stanbul Sleymaniye Camiinde vaizlik yapm tr. Tefsire dair al-Mavhibu'l-cktiyyeti's-Subbniyye adl bir eser yazm tr2.
32Mstaklinzde Sleyman Efendi (1131-1202 /1718-1787):
Nakibendi bilginlerinden ve eyhlerindendir. Tahsilini tamamladktan
sonra uzlete ekilip vaktini eser yazmaya hasretmi tir. Edebiyat, air bir
insand. 1202(1787) de doduu yer olan Istanbul'da lm tr.
Mehmed Tahir, 64 eserinin ad n yazar. Eserleri aras nda Fatiha tefsiri
de vard r. Gzel yazya da ina olan bu zat, mam Rabbnrnin. Mektubatm
Trkeye evirdi i gibi Hz. Ali 'nin divann da erhetmitir3.
ihbu'd-din

Mahmild Efendi (1217-1270 /1802-

'854):
Reisl-Mderrisin <Abdullah Efendi'nin. o ludur. 1217(1802) de Ba clad'n
Kerb mahallesinde do mutur. Soyu babas tarafndan Hz. Hseyin.'e, annesi
tarafndan. Abdulkadir Giylniye, oradan Hz. Hasan'a dayan r.
Als, Frat Nehri ortas nda am'la Badad arasnda bulunan bir adacktr. Buras Badad'dan be merhale uzahkta bulunan bir kydr. Alsi ailesinin dedeleri, Hlg olay nda Badad' terk ederek bu kye s mmtr. Sonradan torunlar Badad'a gelip yerle mislerdir. Alsiler bir ilim ailesidir. Bu
aileden birok eyhler yeti mitir. Ite ihabu'd-din, Mahmud Ebu's-Sen da
bunlardan biridir.
Mahmd Efendi Badad'da babas Abdullah Efendi'den,, eyh Ali Sveydi'
den, eyh Alu'd-din'den, Me hur eyh Mevlna Halid Nak ibendi'den. ve daha birok me hur bilginlerden tahsil grm , Mevlna Halid'e intisabetmi tir.
Irak'ta bilginlerin eyhi ve Allah'n byk harikalarmdan biri, nesir ve
yazda vaktini'', staz idi4' Olaan st bir zekya sahibolan bu byk insann. zeksndaki cevvaliyeti anlamak iin u szlerini okumak yeter: "Hafzam, kendisine tevdi etti im hibir eyde bana ihanet etmedi. Fikrim de ne
1 Ayn eser, I. 296.
2 Hediyyetfl-cArifn, II. 570.
3 Osmanh Mellifleri, I. 168; mer Nasuki Bilmen, Tefsir Tarihi, VII. 552.
4 atTefsir val-Mufessirun, I. 353.

249

zaman kendisini herhangibir etrefilli meselenin zm iin a rdmsa hemen ko tu."'


Msi, 1248(1832) de Hanefi mftill n der'uhde etti. Ondan nce de
birka ay, ehrin. en limine verilmesi art bulunan Mercaniye Medresesi Evkaf Mdrl n yapmt . 1263(1846) da fetva makammdan azledildi. Yalnz Kur'an' Kerim tefsiriyle u rap onu tamamlad . 1267(1850) de Istanbul'a
gelip tefsirini Sultan. Abdulmecid'e takdim etti. Padi ahm takdiriri kazand.
1269 (1852) de Ba dad'a dnd ve 1270 (1854) de vefat edip Kerh'te bulunan
Ma'ruful-Kerhi kabristarun.a defuedildi2.
Biyografisinde
afii mezhebinden oldu u, birok meslelerde
Ebu Harife'yi taklidetti i sylen.irse de tefsirinden onun, Hanefi mezhebin.den olduu anla lmaktad r. nk baz mezheplerin gr n syler "va in.den" diyerek Hanefi mezhebinin gr n ileri srer'.
a.Tefsiri ve metodu:
Rhu'l-Macni fi
va's-Sel cil-Me'Sani adl
eseriyle ilim ve irfandaki iktidar n isbat etmitir. Otuzdrt ya nda balayp takriben onsekiz senede bitirdi i dokuz ciltlik bu tefsirine birok bilginler
takriz yazm lardr.
Rhu'l-Ma<ni, k ymetli bir tefsir ansiklopedisi, zahir ve bat nn birletii bir deniz kabul edilmelidir. Als'i tefsirinin mukaddimesinde ocuklu undar itibaren tefsire merak sald un yatlar oynarken kendisi uykularna
feda edip Kur'an' n manasn dndn, henz yirmisini tamamlamadan
yce nazmn zahirine dair birok m kil sorular cevaplandrmaa, hibir tefsir kitabnda bulunmayan ince manalara vak f olmaa baladn yazyor.
Yine kendi ifadesine gre a nn. eitli bilginlerinden tefsir okur, kitaplar kartrr, nihayet bir tefsir yazmay dnr fakat teredddeder.
1252(1836) y hn.da Receb aynn bir Cuma gecesi ruyasda kuds haziresine,
ns ehrine kar, kendisine gkleri ve yeri toplay p katlamas emredilir. Gkteki yldzlar toplayp kendisinde bulunan y ldzlarm zerine koyar, bir elini
ge kaldrr, bir elini su seviyesine indirir ve uyan r.
Bu ruyann tabirini d rr. Veliliine inand bir zat, bunun tefsir
yazacana i aret olduunu syler. Bir kitapta da bunun tefsir yazmaya i aret oldu unu anlar ve ayn yl a'ban. ay nn 16n.e gecesi tefsirine ba lar.
1 Rhu'l-Mani, nairin nsz, I. 2-3.
2 Rhu'l-Ma%ni, nairin nsz;
Nasuhi Bilmen, Tefsir Tarihi; Muccemul-Muellifin,
XII. 175; at-Tefsir va'l-Mufessirun, I. 353.
3 RiMu'l-Maciini, II. 154.

250

Ken.disi o srada 34 yandad r ve devir, Sultan Mahmud devridir. Tefsirini


1267 Rebilhirin drdnc gnnde bitirir (6 Mart 1851). Fakat tefsire ne
isim vereceini bilemez, soun.da Sadrazam Ali R za Pa a'ya durumu arz eder.
Derhal Ali Rza Pa a "Rhu'l-Ma`ni fi va's-Seb
(i'l-Mesani." ad n verir'.
Biyografisinde .24.1i1srnin bu tefsiri y zna a hr: "Zira gndzleri ifta
ve tedris ile me gul olurdu. Gecenin e.vvelinde dostlariyle sohbet .ederdi. Gecenin sonlarna doru baz yapraklar yazar, bunlar temize ekmek iin evinde
grevlerdirdii ktiplere verirdi. Onlar bu yapraklar on saatte ancak temize ekebilirlerdi."2
Alsrnin. dokuz ciltlik bu tefsiri, rivayet ve dirayet ynn toplam tr.
Rivayete daha ok nem verir. Selefin ve halefin gr lerini en gvenilir
bir tarzda nakleder. n.ceki tefsirlerin zetini al r. Ibru `Atiyye'den, Ebu
Hayyan'dan., Ke af'tan, Ebu's-Suud'dan, Beyzvrde i, Fahr-i Razi'den ve
dier mfessirlerden n.akiller yapar. Ebu's-Suud'dan. nakletti i zaman ekseriya jt; , Beyzvrdert nakletti i zaman JL; )), Fahr-

c..

i zaman, ekseriya 04, 41:.zi'denaklt

5":5

jt; der. Naklettii

grler arasnda kendisi dil bir hakem, titiz bir ele tirici durumunda bulunur ve sonunda kendi d ncesini syler. ok defa Ebu's-Suud'a Beyzvrye,
Ebu Hayyan'a ve ba kalarna itiraz eder. Birok meselelerde Fahr-i Rzrnin
grn benimser. Ancak fkhi meselerde Ebu Han,ife mezhebinden yana
Fabri Razi'ye cevap verir.
Alsi itikad ynnden. selefi mezhebine ve snni in.anc na sahibolduundan. mu'tezileye, iaya ve kendi gr ne muhalif mezheplere atar. Kin,at
meselelerine, astronomiye temas eder. Filozoflarm. bu konudaki gr lerini
syleyip,benimsediini kabul eder, benimsemedi ini reddeder. Misal iin Yasin
suresinin 30, 39, 40 nc yetlerine
Nahiv ve fkh meseleleri zerin.de de durur. Tarafs z olarak fakihlerin
grlerini ve delillerini sevk eder, mezhep taassubu gdmez.
Birok kimselerin. doru sanarak tefsirlerine ald klar Israiliyyat kabilinden yalan haberleri iddetle reddeder, hatt hazan. alayh bir tarzda reddeder.
A.hisi, iyi yeti mi bir mutasavvftr. _Ayetin zahir manas m verdikten.
sonra iari manasndan da bahsetmeyi ihmal etmez. Tefsirde zahir mana ha1 Tiflufl-Macni, I. nsz, s. 12; at-Tefsir val-Mufessirun, I. 355.
2 Rlnil-Macrni, I. nsz, s. 3.

251

kimdir ama i ari manaya da temas etti inden onu i ari mfessirler aras nda
mtala edenler olmu tur. Onun iin, biz de i ari tefsir okuluna klu.sryi de
almay gerkli grdk. Yaln z i ari manarm, onun, tefsirinde tall derecede
kaldn hatrlamak lzmdr.
Tefsirinin nsznde
ari tefsirler iin yle diyor: "Siifilerin
i rt kabilinden. szleri, slk erbab na alan ince man.alardr. Bunlarla
zahir mana aras n telif etmek mmkndr. Bu, iman n kemali ve irfann
yksekliin,dendir. Onlar zahir mana kasdedilmemi tir, ancak bat n mana
kasdedilmitir diye bir inanca sahip de ildir. Bu sz, mlhid batnilerin szdr.
Bununla eriati tamamen ortadan kald rmak istemi lerdir. H bizim efendilerimiz byle bir ey kasdetmemi lerdir. Onlar zahiri muhafazaya te vik etmi lerdir. nce onun. gerekli oldu unu, onsuz batna ulalamyaca nu, zahir
tefsirin ahkmndan nce Kur'an' n. srlarra ulatn iddia edenin, kap dar
gemeden odan n st k esine ulatn syliyen kimse gibi oldu unu sylyorlar...Ald, hatt zerre kadar iman olan kimsenin, Kur'ar'n, Allah'n zel
kullarmdan diledi ie ilham ettii batni manalar bulunduunu inkr etmesi
yakmaz. Yce Allah'n (<
'an indirdiki"

*.4

: Her eyi aklayc olarak Kur-

j
C- :.51..i

..

Kitapta (aklanmadk)

bir ey btrakmadtk.2" yetleri kar snda inkrc ne diyecektir? Miitenebbi'in iirlerinden e itli manalar karlabilece ini kabul ediyor da Allah' n
kelmndan e itli manalar karlmasn uzak gryor. Bu olamaz. Kad
Muhyrd-din (ibn. Barracarx)

<bi

yetinden Salahaddin'in

Kuds' fethedece ini, bnu Kemal


yetinden Yavuz'un M sr' fethedece ini karmtr. Insaf, insaf; sufi
efendilerine teslim olmak lz mdr." 3
ibnul-Arabi'den eyhimiz diye bahsetti ine gre onun tesirindedir.
Fakat tefsirinde vahaet-i vcud izine rastlar mamaktadr.
b. Tefsirin.den, bir rnek:
ruya tabirinde ibnu'l-Arabrnin, gr ne uyar :

: Ben onbir yldtz grdm..."


tefsirden sonra zetle der ki:
1 En'am Sresi: 154.
2 En'am Sresi: 38.
3 AltIsi Ruhu'l-Mani, I. 6-7.
4 Yusuf Sresi: 4.

252

yetinde birok

"Yusuf Aleyhisselm bu ru'yay grd zaman on, iki ya nda idi, bir rivayete gre de on. yedi ya nda idi. Kendisi yedi ya nda iken ru'yas nda on
bir uzun denein, daire eklinde yere ak ldn, birden kk bir de nein,
onlarn zerine s rayp onlar yuttuunu grm , babasna anlatm , babas
da bunu karde lerine sylememesini tenbih etmi ti. Bu ruya da aynen, onbir
yldzn tabiridir. Her ikisi de Yusuf'un, karde lerine i arettir. Derecelerinin
yksekliinden dolay gne , babas ; kamer de annesi olarak tabir edilmi tir.
Katde ve Sddrden, gelen rivayette kamer halas dr. nk annesi Rah'il
lmt."'.
Atsrye gre Yce Allah, uyan k insann kalbinde oldu u gibi uyuyamn.
kalbinde de birtak m itikadlar (d nceler) yaratr. Bu dnceleri mele in
konumas vastasiyle insana duyurmu sa o, ru'ya; eytann fslmadas aracl ile duyurmu sa o, hlmdr. Allah' n Resul (s.a.v.)

t:3)1

Allah'tan, hain?, eytandandr." 2 buyurmutur. Ebu

c.),4 : Ru'ya

Said al-Hudrrden gelen bir hadiste de Hz. Peygamber

jlx;

Irs

.1J4'1

l;
J.,;2;

:"AL5A

tr:l;

UN;

yle demitir :

(.51)

jIl

LCU 3.)4

j Ir.
(*.Aa:2J!

Lej.:((' (.5,*

Biriniz sevdi i bir ru'ya grrse o Allah'tand r, binaenaleyh o, Yce Allah'a


hamdetsin. ve onu sylesin. E er sevmedi i bir ru'ya grrse o eytandandr.
Kovulmu eytandan. ve o ru'yann errinden Allah'a s nsn ve onu kimseye
sylemesin, o ru'ya kendisine zarar vermez."3 Cabir'den gelen hadiste de Allah'n Resul

J j>.:.:3.,

(sT..> 1.5

t?..3)1

jC.,,,;(.
4.:r4

,(5,1

W.,:4

Ii5kt

Biriniz sevmedi i bir ru' ya grrse defa soluna tkrsn., kovulmu eytandan Allah'a s nsm, zerine yatm olduu yanndan br
tarafa dnsn."4 buyurmutur.
1 Ruhu'l-Manf, IV. 10.
2 Bubrli, Tacbtru'r-Ru'y, 3, 4, 10, 14; Mslim, Ru'y, Hadis: 1, 2; Ebii Dr vud, 88; TirmiZt, Ru'ya, 5; Dacaviit, 52; ibn Mce, Tatbiru'r-Ru'ya, 4; bn Hanbel, II. 269, V. 296, 300,
304, 305.
Ra'y, 5;
3 Bubrl, Tacbtr, 4, 46; Mslim, Ru'y, 3, 4; Eb Drvd, Edeb, 88;
Da'avt, 52; ibn Mce, Ta`bir, 4; Muvatta, Ru'y, H. 4; ibn Hanbel, II. 269, V. 296, 300, 304,
305.
4 Ayn kaynaklar.

253

Birok filozoflara gre ru'ya, hayal ufkundan hiss-i m terek (ortak duyuy)a den suretin izlenimidir. Sad k ru'ya, ruhun melekt ile iliki kurmasiyle olur. I3edeni idare etmekten bo kalnca ruh, mnasebette bulundu u
melekt lemine kar, oradan maralar alr. Muhayyile onlar uygun ekillere
sokarak ortak duyuya gnderir, bylece ru'ya grlr.
Byk sufilerden, baz lar da buna yakn bir gr ileri srmlerdir: "Ru'
ya, hayal denen ba ml misal mertebesindendir. Hayal bazan klli ve ciiz'i
manalar idrak eden semavi ak llardan ve nat k nfustan (ruhlardan) etki al r.
O zaman o maralara mnasip ekiller grnr. Bazan da yaln z cz'i manalar
idrak eden vehim kuvvelerinin etkisinde kal r. O zaman, hayalde bunlara uygun. ekiller belirir. Bu da ya dima bozuklu undan, ya da ruhun. vehmi kuvveye meyletmesinden ileri gelir. Mesel sevgilisinder ayrlan kimse hayalinde
hep onu d nr, dnr ve onu grr.
Ru'ya, inayet ehline ilhi vahyin. ilk ba langcdr. nk vahiy, meleinmesiyle olur. Melek nce hayal metrebesin,e, sonra duyuya iner...
Ru'ya, hazan grlenin iradesiyle, hazan da grenin iradesiyle olur. Bazan her ikisinin iradesiyle, hazan da hibirinin, iradesi olmadan olur.
Mele in herhangibir pey ambere herhangibir ekilde grnmesi, yeti mi
insanlar n bazan iyi kimselere kendi suretlerinden ba ka suretlerde grnmeleri kendi iradeleriyledir. Olgun insanlar n, bir ey renmek iin meleki yahut insani ruhlardan birinin kendine inmesini dilemesi ve bu suretle onu grmesi, grenin iradesiyle olur.
ncs Allah' n Resuliiniin davet etmesi ve Allah' n da gndermesiyle
Cebrail'in inmesidir. Drdncsne misal de u: Zeyd'in Amr'i ru'yada grmesi hibirinin. iradesiyle de ildir. ite Yusuf'un ru'yas bu ksmdandr'.
0

J., . 1,3
.7

_A

St( ana olaylarn te'vilini

retir." yetinde de Alfsi ta'bire temas ediyor: "Tabiri gere i gibi yapmak iin ancak suretler ve manalar aras ndaki mnasebetleri, ru'yay
gren ahslarn bulunduklar ruhi dereceleri bilmek lz mdr Zira grlen
ru'ya, grenin ruhi derecesine gre ekillere brn,r, hayalinde grnr.
Bir tek suret (mana), ahslarn mertebelerine gre de iik ekillerde grnr. Bu nemlidir. Bu yzden birok byk bilginler, ta'birde hatlara
d mlerdir.
"Ebu Hreyre rivayet eder ki bir adam Allah' n Resul (s.av.) e geldi, dedi
ki: "Ben bir zulle (glge) grdm, iinden ya ve bal akyor, insanlar da avu1 Ruhu'l-Mani, II. 10-11.
2 Yusuf Sresi: 6.

254

lariyle alyorlard . Kimi ok alyordu, kimi az. Bir de bir ip grdm, gkten.
yere kadar uzanm . Seni grdiim ki Ya Resulllah, o ipi tuttun, ykseldin.
Sonra onu ba ka bir adam tuttu, o da ykseldi. Ba ka biri tuttu, o da ykseldi,
baka biri tuttu,ba ka biri tuttu, onda ip kesildi. Sonra tekrar adam onu ba lad ve ykseldi."Hemen Ebubekir (r. a) dedi: "Ey Allah' n Resul, babam
anam sana feda olsun, msaade eder misin ben tabir edeyim ?" Hz. Peygamber
"Et" dedi. Ebubekir dedi ki: "Glge slam glgesidir. Akan ya ve bal Kur'
an'dr, onun yumu akl ve tathldr. ok ve az alan da Kur'an'dan ok ve
az aland r. Gkten yere inen ip de senin zerinde bulundu un gerektir.
O.0 tutuyorsun, Yce Allah da seni yceltiyor. Sonra onu senden sonra bir
adam tutuyor, onunla yceliyor. Ba ka biri tutuyor, o da yceliyor. Ba ka
biri tutuyor, o da yceliyor. Ba ka biri tutuyor, ip kesiliyor. Sonra onun iin
ip balanyor, onunla yceliyor. Ya Resulallah, syle isabet ettim'mi yan ldm m ?" Hz. Peygamber (s.a.v.) buyurdu ki:" K smen isabet ettin, ksmen
yanldn" "Ya Resulllah, babam, anamm ba iin sana kasem ederim, syle
nerede yarold m ?" Hz. Peygamber buyurdu ki: "Yemin etme".I
illasi'ye gre burada te'vil ile yan lmasz tabir kasdedilmi tir. Yusuf
Aleyhisselm'a yan lmasz tabir retilmi tir. Bu, nbvvetten. ba ka bir
ey deildir.

t-- Ouku-:'.
"

>.

um ru'yant kardeslerine an/atma"2 ayeti de Ya'kub Aleyhisselam' n ru'yay


zetle ta'bir etti ine iarettir. Nitekim zevki olana bu husus gizli de ildir.3
.

o t,

o
-

".)

_..

Onu kurt yemesinden korku-

yorurn".4 ayetin u tefsiri yap yor : " Kurt biliren hayvandr. Burada
kurdu zikretmi tir, nk dendi i gibi oras kurtlarm bulunduu bir yer
idi. Bir ksm na gre de kurt alak bir y rtcdr. Ya'kub Aleyhisselm,
Yusuf'u, Yusuf'tan ok sevdi ini, onu en hakir hayvann paralamasmdan
korktuktan sonra tekilerin paralamas ndan elbette daha ok korkaca m
tenbih etmek iin kurdu syledi...
"Denir ki Ya'kub Aleyhisselm, ru'yada Yusuf'a sald ran bir ey grm t. Onun iin kurdu zikretti. nk peygamberlerin ru'yalar , melekat
lemiyle tam ilikilerinden dolay, olduu gibi kar. Peygamberler iin byledir. Yoksa ru'yada kurt, d man. olarak tabir edilir.
1 Buhrt, Tacbir, 47, Eymr n, 9; Mslim, Ru'yr, h. 17; Eb E rvrd, Eymn, 10, Sunna,
8; Tirmffl, Ru'yr , 10; Ibn Mee, Ru'yr, 10; Dikriml, Ru'y, 13; Ibn Ilanbel, I. 236.
2 Yusuf Sresi: 5.
3 Rhu'l-Mactard, II. 15.
4 Yusuf Sresi: 13.

255

"Bir kavle gre de Ya'kub Aleyhisselm, kurt ile Yusuf'un. karde lerinden
birini ima etmi ti. Yoksa o, grd ru'yann hangi cinsten oldu unu, yoruma ihtiya gsterip gstermedi ini bilirdi.
"Fakat grm olduu ru'yann., kendisine gizli kalm olmas da muhtemeldir. Nitekim ceddi Ibrahim'e de bir ru'yas gizli kalmt . nk eyhimiz
ilnu'l-Arabrnin dediine gre Ibrahim Aleyhisselm, o lunu boazladn,
grmt. Bunun yorumu ko boazlamakt , fakat o, bu yorumu bilememi ;
kendisine bu husus gizli kalm ; do rudan do ruya smail'i bo azlamaa kalkmt ...'"
O

..

.O

- o -

. O

4.,)

o
,
51

/
J'.1..P

O
\

Hani biz sizi aztbn en ktsn size revt grp oullarnz kesen ve
kadnlartnz sa brakan Fircavn soyundan kurtarmtk. Bunda Rabbiniz
tarafndan sizin hakk nzda biiyk bir s nav vard."

Yani

j)

2(

biz sizi ktlk emreden refis Fir'avn'inden kurtard k

9 0-

9->s.-, -

ki kalbi. sa gz olan nazari kuvvetlere ait ruhni. kuvetleri

." o - o ..

) yani tabii kuvvetleri ken.dile..


rine yarar i lerden, alakoyup kendi yararlarmda kullanmak iir , sa koyukesiyorlard .

yorlard

3.

. ../ O .

(( (*J...9.P J-9

JI

0.

0,, 3 3

j..C.d.IJ I

,)

LAJ ..).ffl

Sizin iin denizi yar p sizi kurtarm tk, Fir'avn soyunu da bogmutuk".4
(

) Dnya ve dnya ehvetlerinin ve lezzetlerinin kayna dr. Musa

kalbdir.Musa'xm kalbi, kalbin sfatlar dr. Fir'avn nefs-i emmaredir.Fir'avn'in


kavni de bu nefsin, s fatlardr.5
1 Rigu'l-Ma`nI, II. 21-22.
2 BalFara Sresi: 49.
3 Rbu'l-Macnl, I. 254.
4 Balpra Slresi: 50.
5 Rfilyu'l-Marini I. 256.

256

3,;

O ." 4

J'

4..

0.5"...

,...

'01

(;)

Allah size bir inek

kesmen,izi emrediyor."

inek hayvani refistir. nei kesmek hayvani nefsin


kuvvetlerini kesip arzularma engel olmakt r2.
O
J.;CJ.

41.I L "

Dou da bat da Allah'ndr."2.

Dou nur ve zuhur 'aleminden ibarettir. Bat esrar ve gizlilik lemidir...


Ya da dou yce Allah'n. nurlariyle kalblere do mas, gzel sfatlarm onlara
gstermesidir. Bat da Allah'n gizlenip perdelenmesi demektir 4.
Aka grlyor ki klusi, i ri. tefsirde Ka ani'nin tesirindedir. ouun
benimsemi onun dburda tefsir etmi tir.
34-Muhammed Salih Ibn cAbdullh. al-Ray ari, Torun (1302 /1884): &
ratu'l-Kuran.' yazmtr'.
35-R'if Efendi (1309/1891): Nak ibendi mensuplarmdandr. Tefsir-i
erif ve Tefsiru Suret-i Ylisuru yazm tr.
36-Mulhammed Fevzi Efendi (1318 /1900): Ayd n'a bah Tavas kasabasndandr. lk tahsilini Hadimi'nin torunu Said Efendi'de yapm, Manisa'da
Ilac Evliyazade Ali R za Efendi'de renimini tamamlamtr. Edirre mftlnde uzun sre kald ndan Edirne mfts diye me hurdur. 1318(1900) de
stanbuPda vefat etmi tir.
Felak suresini tefsir etmi tir: Tefricul- alak fi Tefsiri Suratil-Felak.
Bu eser 1300 ylnda baslmtr Mev'ize tarz nda. bir tefsirdir. i ari yn de
vardr'
Buraya kadar i ari tefsirin tarihi geli imini gzden geirdik. Bundan sonraki blmde de i ari tefsirin ana sorunlar n iliyeceiz.

1 Bakara Sresi: 67.


2 Rbu'l-Mac-ani, I. 294.
3 Bakara Sresi: 115.
4 B.Ou'l-MacrnT, I. 366.
5 Hediyyetu'l-cArifin, II. 384.
6 Bkz. Tefrieul-Galak, tat. 1300.

257

DRDNC BLM

ARi TEFSRN BALICA SORUNIARI VE TE'V LLER


A - ALLAH:
Yratlndan beri insan, yarat csn dnmektedir. imdi bu dncenin islm tasavvufunda do urduu meseleleri gzden gecirelim:
1) Tevhid:
ilk sufi evrelerinde ba lca mesele tevhid sorunu idi. O a larda kelmi mnaka alarn temelini tevhid te kil ediyordu. Mu'tezile, tevhidin ak l
yoliyle bulunacan savunuyordu. Mutasavv flar ise tevhidin akl yoliyle
vahiy ve ilham yoliyle duygu ve sezgi gcyle bulunaca na inanyorlard . Mutasavvflara gre "Hakk' , Hak'tan baka kimse bilemez. O'nun
gibi hibir ey yoktur. Hibir ey O'nun hakikatini ifade edemez, hibir ey
O'nu idrak edemez. Zira her eyde bir eksiklik vard r, eksikler o kemali nasl idrak edebilirler?"
Mutasavvflar tevhidi bir tarife s dramamlar, tevhidin anlam ta sylemi lerdir:
1-Tevhid, Allah'n birliini ve bir olduunu sylemesidir,
2-Tevhid, Allah'n insanda kendi birli ini syleme gcn yaratrnas dr.
3-Tevhid, insan n, Allah'n. bir olduunu ve birlii hakkndaki hkm
bilmesidir.
Tevhidin, ilk tasavvull tarifini yapan Cneyd'dir. Ona gre tevhid,
((4.5-l1 ,:jt (La .51)1

Kad'imi, sonradan yaratm lardan. ayrp tek

brakmaktr". Bu cmle, Allah'tan ba ka her eyi yok bilip kald rmak ve


yalnz Allah' brakmak demektir ki Fen.a Fillahm bir ifadesidir. Demek ki
mutasavvflarn tevhidi, fen.a fillah gr lerine dayanmaktad r.
Mutasavvflara gre btn kinat,
ezeli dncelerinin grntsnden ibarettir. Her ey ve insanlar Allah'tan gelmi tir. Allah'tan gelen stn. varlk insan, kendisinde Tanr sal bir zellik ta maktadr. Allah, insan,
1 Slend, Hakaik, varak 100b.

258

kendi suretinde, yani zatn m aynas yaratmtr. in.san. dnyaya gelmezden


nce Allah' n bilgisi olarak Allah'ta yayordu. Soyut ruhtan ibaretti. Dn.yaya gelip u beden iine girince dnyevi zevkler onu, Tanr sal yaantsndan
ayrd , zdraplara drd. nsan, riyazet, ibadet ve taatle, zikir, fikir ve a k
ile beeri varln unutup Tanr 'nn varlna geebilir ve ilk hayatm ya yabilir. ite bu beeri varlktan ilhi varla gei e fena fillah (Allah'ta yok
olma), Allah ile ya amaa da beka billah (Allah ile baki olma) denir. Bu halde
insan, kendisi de dahil her eyi unutur. insan vard r, kinat da vard r ama
insan bunun farknda de ildir.
Mutasavvflar
o3
ok...,

-.

.9 ... o

1.9

'S/

4..)

O'nun zatndan baka her ey hele& olacakt r, h-

km O'nundur ve O'na dndrleceksiniz.",'

.9 o
Q ,8:1);

t.4....,9

Li

: Nereye dnerseniz, Allah' n Yz oradad r"2 gibi yetlerden ve Hz. Peyamber'den salam yollarla gelen : "Allah azze ve celle buyurdu ki:
Kulum bana nafilelerle yakla maa devam eder. O kadar yakla r ki ben onu
severim. Ben onu seversem UR i ittii kula, grd gz olurum..."3
kudsi hadisinden fen.a manas n karmaktad rlar. Sufiler Hz. Peyamber'in u dusndan da fen manas m anlamlardr:
Yce Allah, Pey amber'ine : " Secde et, yakla " 4 demiti. O da :
Senin gazabra-

.5,4

dan rzana, cezandan ba lamana snurm" dedi. Allah' n sfatlarndan,


yine O'nun Hfatlarma s nd. Sonra s fatlardan grd yaknhktan da
yakn bir makam grd de g

jip

Senden sana snrm" dedi.

nce Allah'n sfatlarn.dan. sfatlarna smm iken imdi kendine s nd.


Bundan da yakn makam grd, ((
sayamam" dedi. Sonra kendisini de aradan kard .

Sana bir vg
ji

: Sen kendini vd n gibisin" dedi. te yaknlk ve kendinden. gemenin


hakikati budur6.
1 Kasas S'resi: 88.
2 Bakara Sresi: 115.
3 Buhart Rikak, 38.
4 cAlk Sresi: 19.
5 Mslim, alt, 222; EIA Dvd, Salt, 148, Vitr, 5; Tirmizi, Da'avt, 75, 112; Nes'l,
Tahret, 119, Tatbik, 47, Sehv, 71, 89, Klyrmul-Leyl, 51, Isti ci'e, 62; Ibn Ilcme, 117,
Du, 3; Muvatta, Messu'l-Kur'n, 31; Ibn Ijanbel, I. 96, 118, 150, VI. 58, 201.
6 Serrc, al-Lumac, s. 158-159.

259

Fena'nn hakikatinde Hak'tan ba ka hibir ey kalmaz. Dnya da, hiret de at lr. ;,!)::::1_,,:j

ki ayakkabn kar"' yetinden iki cihan-

dan ge manas anla lmtr. Birok yetler hep bu manaya ekilerek tefsir
edilmitir.
Bu, sonunda vandet-i vcuda gtilrr. Fakat ilk sufilerde vandet-i vilcud
fikri yoktur. Onlar n gayesi, Allah'n varl' nda be erlii unutmaktr. Daha
sonraki tarihlerde fena nazariyesi ileri gtrlm ve vandet-i vcud fikrine
varlmtr ki bu dncenin, slm leminin ilerlemesi iin. zararl olduu,
mslmanlar byk bir ho grye, yap lan her i i Allah'tan bilerek hibir
eye ses karmama, boyun e me dncesine atarak toplumun. bozulmas na
yol at da sylenebilir.
imdi fenann ifrata vard rlmi ekli olan. vandet-i vcudu izah edelim:
2Vandet-i Vcud:
Vandet-i vcud (varlk birlii) fikrini sistemle tiren mutasavv f, Muhyi'ddin. Ibn.u'l-Arabi'dir. Ondan nce de slm dnyasnda bu fikrin temellerini
bulmaktayz. zellikle Gazali'nin eserlerinde bu fikre ok yakla tn grnekteyiz ama onlarda bu fikir a ka ortaya at hp sistemletirilmemitir.
leri srlen gr ler, fena fillah s nrm zorlamakta ise de henz o s nr pek
amamaktadr. ibau'l-Arabrdir ki bu d nceyi gr lerinin temeli yapm
ve bunu btn slm tasavvufuna yaym tr.
lnu'l-Arabi'ye gre varl k, bir tek hakikatten ibarettir. e itlenme ve
oulma, d duyular meydana getirdi i zahiri bir eydir. Allah mutlak
varlktr. O'nun varlnn sebebi yoktur. O, kendi zatiyle vard r. O'nu bilmek,
varln bilmektir. Zatnn hakikatini bilmek mmkn. de ildir.
Allah ezelde vard ve kendisiyle beraber hibir ey yoktu. Merni yaratmak isteyince kendinde mevcut ve her eyin asl olan; kadimk kadim, muhdesle muhdes s fatn kazanan Klli Hakikat'e, Allah'tan Heb denen. bir hakikat tecelli etti (ta t , grnd). Bu, t pk: yaplacak binann, kt zerine
plnn izmee benzer. Sonra Yce Allah, ker di nuriyle o hebya tecelli etti
(filozoflar buna klli heyl derler). Btn lem, bilkuvve bu hebada var idi.
Hebada bulunan her ey, gelen bu tecelli nururu kerdi istidad gre kabul
etti. Bu nuru en, ok alan da hebda bulunan. Hakkikat-i Muhammediyye
idi. Buna akl da denir. Bylece ilk varla kan, ey, akl yani Hakikat-i
Muhammediyye oldu. Bu suretle Allah'n tecellisinden heb ve hebn n tecellisinclen. lem meydana geldi.
1 TWgi Sresi: 12.

260

Allah bizi u belirli ekillerde yarataca n , ezelden beri biliyordu. E er


bizi bu ekilde bilmeseydi yaratmazd . Bu ekli baka yerden de almad . nk kendisinden baka bir varlk yoktu ki oradan als n,. Demek ki kendi bilgisin.de bizim bu eklimiz vard . Bizi ezeli bilgisiyle byle bilmiti. O halde biz,
bilkuvve O'nda vard k. O'nun. bizi bilmesinin. ayms olan. bizim misalimiz
(dnce halindeki varlmz, bir baka deyile Allahn bizim hakkunzdaki
bilgisi), kendi kdemiyle kadimdir nk bilgi O'nun s fatdr. Sfat da ezelidir. Allah, bizi yarataca n sonradan bilmi olamaz'.
ibnu'l-Arabrye gre a'yan-i sabite (ideler), yani Allah' n bilgisi bakmndan lem, kadimdir. "Yoktan zuhura gelmi Yoktan. zuhura geldi
demek, zat zatnda gizli ike, iradesi ile a'yare (ekillere) geldi demektir.
Zira ne yok var olur, ne de var yok olur. Zat denizinin inklabndan, (alkan.masndan) lemler meydana gelmi tir".2
Allah bu dnyalar, isimlerini meydan.a karmak iin yaratmtr. nk
makdursuz kadir; verme olmadan. cmertlik; beslenen kimse olmadan r zk vericilik; yard m edilen. bir ey olmadan yardm edicilik; rahmet edilen biri olma&an rahmet edicilik etldsiz kavramlard r3.
Sadreddin Konevi de e itli zd fiillerin varln, Allah'n. gazap, rahmet gibi sfatlarnn tezahr iin, zaruri grmektedir. Allah' n, isimleri ve
sfatlar tam anlamiyle meydana ksn, diye hayr- er, gazap-rahmet mazhar
olan fiiller grnm tr. Bunlar olmasayd isimler ve sfatlar aras ndaki karthlk ve dengelilik srr belli olmaz, halim ve afur bilinmez, ktlk iyilie de imezdi4.
Ibn,u'l-Arabi'ye gre kinat, Allah'tan kntr, fakat Allah ile ayn
mahiyyette de ildir. Mmkn varlklar, nce yok iken sonradan _Allah'tan.
sadir olmu tur, fakat paran n btndert ayr l gibi bir ayrlla var olduu
dnlemez. Zira o takdirde bunlar varhktan varl a km ve bylece ezelde
kendi kendisiyle kim bir varl a sahibolmu olurlard.
Tanr'nn Zat ve mahiyyetire zarar vermemek iin. kairat, Allah'n. ilk
tecellisinden meydana gelen ilk akla dayand rdmtr. lk akl tektir. Fakat
yapsnda okluk istidad vardr. Btiin varlklarn suretlerini (idalerini) kendinde ta r. Bun.a kinat n ilkesini tekil eden Levh-i Mahfuz da denir.
ibru'l-Arabi'ye gre varl k bir daire te kil etmektedir. Bu daire, Allah' n
bir grnts veya O'nun ayndr. Dairenin merkezi Allab't r. Ba nda ilk
akl vardr. Bu, btn yarat lanlarn asldr. Her eyin. sureti, tasar s bunda
mevcuttur. Bu suretler, ekillere konulmu tur. Nihayet yaratma devam edip
1 ibru'l-Arabl, al-Fut8h8tu'l-Mekkiyye, I. 153-154, M sr, 1293.
2 ismaril 1:1, Lubbu'l-Lubb va Sirru's-Sirr, s. 12, Istanbul, 1328.
3 Futih8t, I. 155.
4 Konevl, Kaz, 109b, Yusuf Aa Ktph. No. 7.

261

insan trne gelmi ve en son insan yaratlmtr. Varlk dairesinin sonunda


insan bulunmaktadr. Insanla varl k dairesi tamamlan.m ve n.asl dairenin.
sonu, baiyle birleirse in,san da ylece ak lla birle mitir. Banda akl,
sonunda (ba a birle tii noktada) insan buluran. bu dairenin., iki ucu arasnda kalan. ksmnda di er yarat lm dryalar, varhklar vard r. Nasl dairenin merkezinden. kan hatlar, evrenin. her noktas na ayn uzakl kta ise
btn yaratklarm da Allah'a nisbeti yledir. Onda de iiklik olmaz. Dairenin evsindeki her nokta, nas l merkeze bakarsa btn yarat klar da yle
Allah'a bakar, O'nun verdi ini kabul ederler'.

N S
a. Hazart-i Hamse (be mertebe):
Ibnu'l-Arabi ve ondan son.rakilerin vandet-i vcutu tezlerine gre Allah'n isim ve sfatlarnn bir tezahr olan bu cihan, be mertebede meydana
gelmitir. Allah'n zatnn ve sfatlarnn sonu olmad gibi cihann da sonu
yoktur. nk cihan, Allah'n, isim ve sfatlarnn aynasidir. Demek ki lem

ler de sonsuzdur.

.9

O, her an baka bir an-

dadr"2 yeti gere ince Tanr i lerinin sonu yoktur. Allah, kudretinin, yce
liin.den, bir kuluna ayn surette iki defa grnmez, iki kuluna da bir surette
grnmez Yaln z lemlere toptan onsekiz, para para onsekiz bin demi lerdir.
Bunlar itibaridir. Btn bu sonsuz lemleri, be mertebe iine almaktad r:
1Birinci mertebe ayb-i mutlak (mutlak gizlilik) mertebesidir. Bu mertebeye ayb-i mutlak, lhut lemi, l teayyn lemi, itlak lemi, mutlak am
mahz vcud, mutlak vcud, s rf zat, .1"mml-Kitab, mutlak beyan, basit nokta, ayblerin aybi gibi isimler de verilir. Bu mertebede ne isim, ne resim, ne
sfat, ne s fatlan.an vardr. Bu mertebede asla ehadet lemi yoktur. Bu mertebede Allah tam kemal halindedir, henz isim ve s fatlar dairesire inmemitir.
Btn ekil isimleri Hakk'm zatnda yok olmu tur:o

rji>s,,L

r -->
1 Futht, I. 162.
2 Rahman Sresi: 29.

262

.5 jj,

C.)C,jY14.1..p. -,J .}:,;


:

nsana hi anlan bir

ey olmad bir zaman gelmedi mi?" 1.

4"4

(:)T

Allah vard,

kendisiyle beraber bir ey yoktu."2


2Ikinci mertebe Ceberut alemi, ilk teayyn, ilk tecelli, aki-i evvel, ilk
cevher, hakikat-i Muhammediyye, izafi ruh, klli ruh, ayb-i muzaf, kitabu'lmubin mertebesidir. Bunlar hep ayn mertebeye verilen isimlerdir. Ummu'lkitab mertebesinde toplu olan varl k, bu makamda a lm , detayla,anu tr.
34 iincii mertebe, melekat lemidir. Buna misal alemi, hayal alemi, vahidiyyet, ikinci teayyn, ikinci tecelli, sidretu'l-munteh, emir alemi, kk
berzah ve tafsil alemi de denir. Bu lem, ehadet alemine yak n ayb-i mu
zaf lemidir.
4Drdnc mertebe mutlak hud mertebesidir ki buna ehadet alemi,
mlk alemi, nasut alemi, his alemi, un.surlar alemi, felekler alemi, y ldzlar
alemi denir. Sehadet aleminden ba ka lemlere ayb alemi de denir, emir alemi
de denir. Bylece ba hca iki lem olmaktadr: a) Gayb alemi, b) Sehadet
alemi.
Bu drt lem, drt deniz gibidir. Birinci denizin dalgalanmas ndan ceberut alemi meydana gelmi tir ki buna izafi ruh da denir. Ceberut aleminin.
dalgalarmasndan melekat alemi meydana gelmi tir. Meleldit denizinin dalgalanmasndan. mlk alemi meydana gelmi tir. Dalgalanmaktan maksat, zati iktiza ve zati arzudur. Bunlar n hepsi bir anda olmu tur. Nitekim "Bizim i imiz
bir gz ap yumuncaya kadar yahut daha abuktur"3 buyurulmu tur. Bunlarn hepsi bir nurdur. De ime ile trl grnr. "Her an O, baka bir anda.
cir"4 ayeti gere ince Zattan meydana gelir ve Zata gider. "Balang O'ndan-

dr ve dn O'nadr." 5
5Beinci mertebe, bunlar n hepsini kendinde toplayan insan- kmil mertebesidir. nceki drt lem, Allah' n sm-i A'zamdr. Bunlarn tamam, Allah'n. Zatn.' gsterir. Bu lemlerin. tamam , insanda da vardr. O halde insan
kmil, btn. lemlerin zetidir. Nas l sm-i A'zam, Allah'm btn. isimlerini
kendinde toplamsa, in.san- kmil de btn lemleri kendinde toplamtr.
Onun iindir ki Hz. Ali:
./.51

cs. j12.1

"Sen ken.dini kk bir cisim sanyorsun. Oysa sende byk bir Mem toplan
mtr." 6 demitir.
Kinatta bulunan her eyin insanda da bir rne i vardr. Kinat, Allah'n.
isim ve sfatlarmm yekan oldu u gibi insan da kainat n kk bir rnei
1 nsan Sresi: 1.
2 /bn Hibban, Hakim ve bnu Ebi eybe rivayet etmi lerdir (Ke fu'l-Haf, s. 130).
3 Kamer Sresi: 50.
4 Ralmiin Sresi: 29.
5 smail Hakk, Lubbu'l-lubb, s. 11-12; zmirli smail Hakk, Yeni lm-i Kelm, ikinci
kitab, s. 182, Istanbul, 1340-1343.
6 Lubbu'l-Lubb, s. 13.

263

olarak Allah'n isim ve sfatlarnn yekndr. Onun iin. Hz. Pey amber:
Allah' Adem'i kendi suretinde
.

yaratt".1 demitir. insanda btn Tanr isimleri zuhur edece in.den insan,
gkte ve cennette de il de Arzda halife olmu tur.2
1 Sadreddin Konevi'ye gre lemin her paras , Allah'm isim ve sfatlanndan birine delalet eder. Bu paralarn tmnden meydana gelen kinat ise Allah'm zat na dellet eder. Allah,
insan- kmili, ruhu ve manas ve mertebesiyle kendisine tam bir alamet yapm tr. insan her
eyin nshasdr. Onda her eye dellet etme gc ve mertebesi vard r. O, her eyi muhittir.
Onu tam bir bilgi ile bilen, dolay siyle her eyi bilir (I'caz, varak 66b).
2 Futblt, I. 161.
Ismail Penni, vandet-i vcuttaki bu be mertebeyi, eyh Muhammed Ibr a-eylj
lullah al-HindPnin Tulfetu'l-Mursele adh risalesine dayanarak yedi mertebeye karmaktadr:
1Birinci mertebe lteayyn itlak ve zat-i buht mertebesidir. Bu mertebede varh u sfatlar yoktur. en yksek mertebe olan bu mertebeye EHADIYYET mertebesi denir.
2Ikinci mertebe, ilk teayyn mertebesidir. Bu mertebe Allah' n zatm, sfatlar, zet
bir ekilde bilmesi mertebesidir. Bu mertebeye VAHDET ve HAIIIAT-/ MUHAMMEDIYYE mertebesi denir.
3nc mertebe, ikinci teayyn mertebesidir. Bu mertebe, Allah' n, zatn', sfatlarm
ve btn varlklar! detaylariyle bilmesi mertebesidir. Bu mertebe kadimdir. Bunlardaki
ncelik, sonralk da itibaridir.
4Drdnc mertebe ruhlar mertebesidir. Bu mertebe, kendi zatlarma ve misallerine
grnen basit, soyut yarat klarn bulunduu mertebedir.
5Be inci mertebe, misal alemi mertebesidir. Bu mertebe paralanma, ayr lma kabul
etmiyen birle ik yaratlm varhklar mertebesidir.
6Altna mertebe, cisimler mertebesidir. Bu mertebe paralanma ve ayr lma kabul eden
kesif kinat varhklan mertebesidir.
7Bu sylenen cismani ve nurni mertebelerin hepsini toplayan insanl k mertebesi de
yedinci mertebeyi te kil eder. I te kinat bu yedi mertebede meydana gelmi tir. Birinci mertebe lzuhur (grnmezlik) mertebesi, geri kalan da grnme mertebesidir.
Allah, derece derece inerek varl klar halinde grnm , mertebeleri meydana getirmi tir.
Son mertebe olan insan, ykseldi i ve bt mertebeler kendinde grnd zaman insan-
kmil ohr. En yksek k ve yayl Peygamberimiz (s.a.v.) Efendimizde olmu tur. Tannlik
mertebelerini yaranklara, yarat klarm mertebelerini Tanr 'ya vermek caiz de ildir.
Varln iki kemali vardr. Biri zati kemali, di eri isimlerine ait kemalidir. Zati kemal,
Allah'n kendi kendinde grnmesidir. Mutlak fena bu kemalin gere idir. Mutlak fena, Allah'm
kendi nefsinde btn kainan klli bir ekilde bilmesidir. Bunda kainatm olmas na lzum yoktur. nk a acn ekirdekte, o un tekte varl gibi zaten her ey (ide olarak) O'nda vard r.
Isimlere ait kemal ise, Allah'n, zatun d lemdeki e yada grmesidir. Bu, mcmelin mufassalda, tekin okta, ekirde in aa ve dallarmda kendini grmesine benzer. Buna hll ve
ittihad denmez. nk hll ve ittihad iin iki ayr varlk lazmdr ki biri dieriyle birle sin veya
dierinin iine girsin. Oysa varhk birdir, asla o almaz o alan varln kendisi de il, sfatlardr. Btn yaratklar varlk itibariyle Allah' n ay, ekilde belirme itibariyle Allah' n gayndr.
Bakalk itibaridir. Bu, tpk su yzndeki kabarc klarn, karn ve krann suda ayr grnmesi gibidir. Gerekte bunlar suyun aymd r. Fakat grn bakmundan ayrdr. (Ismail Penni,
Maddiyyun Meihebinin idmihlali, s. 259-262).

264

ihnu'l-Arabi, bu noktaya geldikten sonra Tanr ile kulu bir grmektedir:


"Att n zaman sen atmadn, fakat Allah att "). yetinde: "Kulum, faili olmadn, eyi yap. Yaptn iin faili benim. Ben. de ancak seninle yapar m.
nk onu kendi kendime yapamam, onu yapmak iin sen lz msn. Senin
yapmal iin de ben lz mm". Bylece i ler bana ve Or a ba l oldu... Ben de
hayret ettim, hayret de at. Hayret iinde hayret oldu"2 diyen. Ibn.u'l-Arabi
yle devam ediyor: "Nice zamanlar olmu ki yle demiimdir:

JT
"Rab I-Takur, kul Hakt r, ah bilseydim, mkellef kimdir ? Kuldur dersen o
yoktur, Rabdr dersen o nas l mkellef olur?"
Nice zaman da yle demiimdir:
j

61.),

1.4

dl

5,3<!. &.)

"Kendisin,in yapt bir eyi bana teklif etmesinden hayret ettim. Benim yaptm bir i yok (bende o ii hep) 0'(nun. yapt )n gryorum. Ah bilseydim
mkellef kim oluyor? Her yerde ancak Allah var, Ondan ba kas yok."
"Byle sylemekle beraber bana yine denildi ki yap".3
ibnul-Arabrnin vandet7i vcud gr , kendisini dinlerin. birli i grne gtrm tr. Ona gre btn dinler birdir. Semavi, gayr-i semavi dinler aras nda bir fark yok,tur. nk btn yarat klar, Allah'n bir grnts
olduuna gre btn. tap lanlarda tecelli eden, Allah't r. Insanlar e itli suretlerde grnen bir tek Tanr 'ya ibadet etmektedirler. Rabba ibadetten aye,
kulun O'nunla birle mesidir. badette bat l olar taraf, Tanr 'y yalnz bir
surete hasredip de irlerinde grmemektir. Yalmz bir surete Tanr demektir.
1 Enfal Siiresi: 17

2 Vi 4.icl.;131 C)1)1..!

r3,1JI
.

,j

c.,;1.;
j

j
Y, dili

ji.)11

Kitabu'l-Celle, varak 61b-63a. Konya Yusuf A a Ktphanesi 7838 numaral mecmuada.


3 Ayn eser.

265

t,

113)..ft;

,411

Ak) j

Dou ve bat Allah' ndr. Nereye dnerseniz Allah' n zat

oradadr."

yetinin delletiyle Allah' n her eyde tecelli etti ini ileri s.


ryor ve dolaysiyle her eyde bir para tanr lk gryor. Bun.dan tr de btn itikadlar n doru olaca kanaatini izhar ediyor: "Sak n
bir dnceye ba larup kalmayasm, o zaman ok ey kaybedersin. Sen
btn inanlarm heyls ol. Zira Allah, yalnz bir inancm evreliyecei bir varlk olmaktan daha geni ve daha byktr. nk O,
"Nereye dnerseniz vechi oradad r" diyorz. Bir eyin vechi, hakikatidir. Anladn ki Allah, her vechin inniyyetindedir. Semme ( ) itikadlar
gsterir. Her inan sahibi, inanc nda isabet etmi tir ve her isabet eden de
sevab alr, her sevap alan da said (mutlu) dir ve her said ise kendisinden. raz
olunmu tur."3
Onun iin btn kffin.at Alla'm isim ve s fatlarmdan ibaret gren insan-i
kamil, btn itikadlarm camiidir.

j :2's.

431 j 3t5k;ril

"Yaratklar, Tanr hakknda e itli inanlara ba landlar. Ben ise onlar n


btn in.andklarma inand m.".4
ibnu'l-Arabrnin talebesi, Sadreddin Konevi de Fatiha tefsirinde hocas run varlk birlii fikrini i lemi ve onun dinlerin birlii grne vasl olmutur: "Bykler Zat tecellisine mazhar, cemi' birli i mertebesindedirler. Onlar bir zevke, bir inanca ba lan p kalmazlar. Her zevk sahibinin. zevkini
ve her itikad sahibinin itikadnu kabul ve tesdik ederler. Bu tecelli bir bak ma
her itikadm aymd r".5
ibnu'l-Arabi yle diyor: Varln tamam gerekten birdir. Allah ile beraber ba ka bir ey yoktur. Bunun. iin
.1rj.J' ji4

edip ((

jj

(( 9;1

>43

"t"_

Kalbi olup kulak veren ve grene i aret

Lz1 jjt5-* Allah vard , kendisiyle beraber hibir ey

1 Bakara Sresi: 115.


2 Bakara Sresi: 115.
3 Fusfs, I. 113; cAbdullah Bosnavi erhi, I. 580 ve devam, Dru't-Tbtil-c.Amira.
4 Fuss, II. 289.
5 Konevl,
var4 16a, b.
6 Izf Sresi: 37.

266

yoktu." sz ne gzeldir. Gren O'dur. O, imdi, nce olduu gibidir.


Bu anda da O, O'dur. O zamanda da O, O idi. Sonra da O, O'dur.
imdi biz mevcuduz, bizi var etti; gizli a a kt ve ak gizlendi.
Sonra yine aa kacak, yine gizlertecek, byle devam edip gidecektir. Kitap ve snn.eti ara trrsan, ebedi ola . Bir'den ba kasn bulamazs n. O, O'dur.
O, ebeden kaybolmakta devam etti. Gere e eren bilginler u noktada birle tiler ki Allah, bir ahsa bir surette iki defa grnmez. (Her ahsa baka baka
suretlerde tecelli etti i gibi bir ahsa da her an ba ka baka suretlerde tecelli
etmektedir). te bu, MI (0) Run. geni lemesidir. Ebu Talib demi tir ki:
"Misli gibi bir ey olmyan ancak misli gibi bir ey olmyan. grebilir, ba kas gremez. O halde gren, grlenin. ayn dr.".2
fikirlerinde eli iklik grlmektedir. Yukarda verdiimiz paralarda grld gibi btn kinata Allah'n ayndr derken bazan da byle syliyerileri tekfire kadar gider. "Allah' n ruhlardan ve grlen
cisimlerden (e bahtan) ayr , mstakil bir vcudu yoktur, Allah btn kainattr" diyenlerin kfrne hkmeder3. " aybin anahtarlar O'nun. yamndadr,
onlar, o'ndan. ba kas bilemez."4 yetin.de yle diyor:" Bu yet sana bildirdi
ki sen O deilsin. nk zartnetti in gibi sert O olsayd n., aybin (gizlinin)
anahtarlarm kendin. bilirdin. Halbuki onlar arcak O'nunla bilirsin.
O halde sen O de ilsin." 5 Fikirlerinin tahlili sonunda onun gr yle
zetlen.ebilir:
Her eye vcut veren Allah't r ama ekillerde grnme bak mndan tek
tek eya Allah de ildir. Allah, mutlak gizlilik derecesinden mertebe mertebe
inerek eyay meydana getirmi tir. Her eydeki varhk, Allah'n varldr.
Bu varln mertebeleri vard r. En yksek mertebesi lteayyn. mertebesidir
ki buna Ehadiyyet mertebesi de denir. Allah deyince varl n bu Iteayyn.
(ekle girmemi ) mertebesi anla lr. Di er varl klar bu mertebeden ta mtr.
Btn varlklar bu mertebedeki varln isim ve sfatlardr. Teayyn bakmla
eybe Bureyde'den rivayet etmi lerdir (Ke ful-Haft,

1 ibnu Hibbn, Hakim ve 1bn


s. 130)

JUI ,...:12.11 L. 1.41


.)) ZI I :JT

(51.5"

L.
.

...)
_,41; r'

:
j4.1.;

4.15"
,3:411
,..r.L; .i
I.
J). 1 j>
4;4
JL.. I
:J:fil
Y I r?-.
;2,24.1

jr.
r"

c
()

Kitabu'l - Celle, vrk. 57 b 59 a


3 'Aliyyu'l-Krl, Vandet-i Veud, s. 87.
4 En'am Sresi: 59.
5 'Abdullah ibn Hasan a- ehrni, Mesleku't-Tacrif, Harridiyye Ktphanesi, No. 1440,
varak 9a.

267

dan her varhk, kesin olarak Allah'tan ba kadr. O halde bir bir e ya Allah
deildir. nk Allah' n. belirli bir ekli yoktur. Yarat klarm, yaratna ibadet
ve taati muhakkak lz mdr. Dinin hkm her zaman bakidir.
te bnu'l-Arabriin vandet-i Vcud gr, her eyi mbah klan bir
gr deil, dinin hkmlerine mutlaka uymay gerekli gren bir gr tr. Zaten kendisi de zahiri mezhebine mensup, er'i erairlerde son derece titiz ve
sert bir mutasavvft r. Onun Seluklu sultanma y-azd mektupta hristiyan
tebaa iin, yapmay tledii hususlar, bunu a ka gstermektedir'.
Bununla beraber vandet-i vcud sistemii, islmn tevhidini zetliyen
ihls Suresine vurdu umuz zaman reddetmek zorunda kal m. Zira vandet-i
vcuda gre btn varhklar Allah'tan feyzetmi tir (ta mtr). Bu ifade,
Allah'n dorduu fikrini hatra getirir. hls Suresi ise "Allah do urmam ,
dourulmamtr" diyor.
Yalnz mam Gazali, bu feyzi, do urmak manas na almyor. Gne in.
etrafa sa hr. bu klar gnein kendisi deilse de ondan bakas da degildir. Ve bunda bir do urma da yoktur. te Allah da byle nurdur. Bu kinat ise o nurm. ulardr. Bu ularn varl, gne n gn,ee bal
olmas gibi Allah'a baldr. Bunda dourma anlam yoktur2.
b. Zaman'
Btn vakitler, gnler, aylar, y llar ve a lar hep isimlerin ve hakikatlerin birer grnmdr. Devirlerle bu isim ve hakikatlerin klli ve ku atc
hkmleri, anlarla da zat hkmleri grnr. Devir ve an iki as ldr. Bunlar
aras nda gnler, saatler, aylar ve y llar vard r. Anla devir aras nda bulunan
saniyeler, dakikalar hep mutlak arl n sfat ola vandet ile mmkn varln sfat olan okluk aras ndaki bant gibidir. Nas l okluk, bir'in grn
mnden ibaretse zaman da n' n. grnmnden ibarettir. An, blnemiyen
zamandr. Gerek var olan odur. Ondan, ba kas yoktur. Gemi ve gelecek,
faraziyeden ba ka bir ey deildir. Var olan mdr. okluk ve imkrt, gerek
varlk ile ayn(ekilli varhk)lar aras ndaki harekettir. Yani zaman, n' n
hareketidir.

",:,)1":5"
s

Allah vardt, baka bir ey yoktu",3


Nerede olursantz O, sizinle beraberdir"4

1 Bkz. islm Ansiklopedisi, Ibnu'l-Arabi maddesi.


2 isma`il Fenni, Maddiyyun Mezhebinin
s. 271, ve devam.
3 Ibnu
Hakim ve Ibn Ebi eybe rivayet etmi lerdir. (Ke f, s. 130).
4 Hadid Sresi: 4.

268

szleri, n.'n dayanadr. Arrn hareketin.den dakikalar, dakikalarm hareketinden dereceler, derecelerin hareketinden. saatler, saatlerden gnler doar. Gnn almasndan haftalar, aylar, mevsimler ve y llar meydana gelir.
Zati mahedeye eren, EHAD YYET makamna nail olan, tekrar grmez.
An' bilir, devirlere gemez. nk Rabb ona:

(;)

j-5

o\

: Her an ba ka bir anda'" olduunu haber vermi tir.


Gn 1-brya ba layan, hem grerek hem de Hz. Peygamber'den gelen haber yoliyle bilir ki n, blnmez. nk her mertebenin ve ismin gn, kendine
gredir. Yani zaman izafidir. "Rabb n indinde bir gn var ki sizin sayd nz
bin y l gibidir.",2 "Melekler ve ruh, O'na sizin sayd nz elli bin sene kadar
sren bir gnde kar"3 yetleri zamann. izafi (greli) oldu unu haber vermektedir. Btn isimleri ve s fatlar kendinde toplayan mertebenin dayand tek
Zat, Hirdur. Bu makamdan bu kul ve benzerleri: -.)/ I L4_,
.9

(< L:J J.;

il

Bizim i imiz tek bir defadad r,

J t J

bir gz k rpma ya da daha k sa bir zamanda olur."


n.'m) srrn gryor.'

Yce sznn (yani

Mesnevi Sarihi Sar Abdullah Efendi zamar hakknda yle diyor: "Mtekellimlere gre zaman itibaridir, d ta bir varl yoktur. Keif ve hud erbab
yannda zaman. dedikleri, zuhur ve teayyn mertebelerinden her birinde drt
cemal (gzellik) a nda olan zati tecellilerin uzamas ndan ibaret olup her
mertebede bir isimle anhr. Vahidiyyet mertebesinde ve ceberut makam nda
"Vakt-i Mutlak", "An-i Dim" ile isimlenir ki bu mertebede sabah ve ak am
yoktur. Peyamberimizin (selm ona) buyurdu u gibi :
,

PLAN

J .

j...".4 (.9;

!..,),),A 4:9 cs.

: Benim Allah ile yle bir vaktim var ki onda bana ne bir yak n melek, ne de
mrsel bir peygamber yeti emez."6 ve buyurmutur: " Rabbin. indinde sabah
ve akam yoktur.".7
1 Rahman Sresi: 29.
2 Hace Sresi: 47.
3 Merie Sresi: 4.
4 Kamer Sresi: 50.
5 Konevi, icez, varak 73b-74a.
6 Bu hadisi sufiler ok zikrederler. Kuseyri Risalesinde cji
.

4;

')1

seklindedir.Tirmiil bu hadisi Sem'ilinde,ibn Rhrye Msnedinde rivayet etmi lerdir (Kasfu'l


s. 173).
7 Bu hadisin kaynam bulamadm.

269

"Zaman, melek t mertebesinde Dehr ad m alr:

4,

(:)1.1 Je

Dehre svmeyiniz, nk dehr Allah't r.". Zaman, Berzah mertebesinde Asr ad n alr:

.r

I-
-

Asr'a andolsun ki insan ziyandadr" Mlk ve ehadet mertebesinde zaman


adn almtr.".2
Bu izaha gre zaman. da mekn ve teki varl klar gibi Allah'n bir grnts olmaktadr.
;'P

jr

)1.76
j j

45-

j'Ap
*

"Bundan. dolay btn milletler birdir, yzbinlerce sene ile bir n birdir. Ezelle
ebed birle mitir. Akln o tarafa yolu yoktur."
3) Vandet-i Vcud Sisteminin. Eletirisi:
Buraya kadar vandet-i vcud gr r izah ettik. Hemen. syliyelim ki
bu fikir ilk mutasavvflarda yoktu. Bunun tasavvufa giri i de hayli sonradr. isma`il Fenni; Bayezid-i Bistmi, Ceyd-i Ba dadi, Abdulkadir Giylri
gibi mutasavvflar vabdet-i vcud erbab ndan sayar4 ki bu, a k bir hatd r.
Avrupah ara trclar da ilk mutasavv flarda vandet-i vcud fikri olmad na kan.idiler.
Nicholson yle diyor: "Bayezid'in (Ken.dimi tesbih ederim', ibnulFarld'n 'Ben O'yum' gibi szlerine bakarak bunlarda panteizmin oldu un.a
hkmetmek yanl tr. Sufiliin panteizme evrilmesi Hallc'dan ok sonrad r.
Bunun. ba lca temsilcisi ibnul-Arabi (1165-1249) olmu tur."
islm tasavvufunda ilk defa

diyen Hallc'n., hll veya

penteizme taraftar olmad n Massignon da ispat etmi tir. A aya alacamz Hallc'a it szler, onun fena fillah kasdettiini, vandet-i vcud veya
hll dncesinde olmadn gsterir. Hallc yle diyor:
"Rabbim, kdemini benim hadesime verdi. Benim hadesimi kendi k deminde mahvetti. Benim, kadimin s fatndan baka bir s fatm kalmad. O sfat1 Buhri, Tefslru Sura: 45, Tevhicl, 35; Mslim, Elfz 2, 3; Eb
Hanbel, II. 237, 272; V. 299, 331.
2 Ferid Kam, Valdet-i Vcud, s. 157.
3 Ayn eser, s. 158. Mevln l'dan.
4 Bkz. Maddiyyum Mezhebinin
s. 292.
5 R.A. Nicholson, The Idea of Personality in Sufism, s. 27.

270

Edeb 169; Ibn

ta konu uyorum. Halk, tamamen hades olduklar ndan, hadesten konu uyorlar.
Ben k demden. konu unca beni in.kr ediyorlar, kfrme tan klk ediyorlar,
beni ldiirmee alyorlar."' Bu szde fen var, fakat vandet-i vcud yoktur.
nk Mansur, halkn, ve kendisinin aslnda hades oldu unu sylemektedir.
Yine Hallc, di er bir sznde yle demektedir: "Her heykel ve suretten grrken O'dur. Lkin hibir dokunma ve kar ma olmadan."2 Bu sz, hllii
bertaraf etmi bulunmaktadr. Bir gn Hallc, ar da alyarak diyormu ki:
"Beni Allah'tan kurtar r ( defa tekrar etmi bunu). Zira O beni kapt , beni
bana dndrmyor. O huzura riayet etmeye de gcm yetmiyor."3 Hallc, talebelerinden birine yle yazm : "Yce Allah, kendi kendisiyle kaim tek Zattr. Kdemiyle bakasndan ayr dr. Tanrliyle masivas nda tektir. O'na
hibir ey karmaz.".4 Hallc'a gre "tartr ln beerlie, beerliin, tanrla karaca n sarkan kfirdir".5
lk mutasavvflarda vandet-i vcud d ncesinin olmad n ispat eden
dier bir husus da onlar n. tefsirlerinde byle bir yoruma rastlanmamas dr
Panteizme ekilme e en msait olan u yet zerindeki tefsirlere bakal m:

L.91

j_tellai j

5 ".7; a

O evvel,

zahir

ve batnch,r.".6
Sehl'e gre zahirin manas : ykseklii ve kahr zahir; bat nn manas :
Kalblerin iinde gizlen,mesini bilen demektir.7
Muhammed bn al-Fadl: " yilii ile evvel, affiyle hir, ihsaniyle zahir,
setriyle batndr."
Ca'fer: "Allah evvelin, evveli, hirin hiri, zahirin zahiri, bat nn batmdr. Bu manalar dm de 11") kalmtr."
Bir dieri: "Zahir herkesi kahreden, zahirleri ve s rlar bilen, birtak.m
iaret ve delillerle varl k.' zahir olan, bakanlar n. gzlerinden, gizli olsa da ruhlara yakinle zahir olan; bat l : Zahirlerden gizlenen, ancak s rlarla idrak edilen demektir."
Slemi tefsirinde bu anlamda daha birok yorumlar y-ap lmakta fakat
vandet-i vcd d ncesini ima edecek bir sz sylenmemektedir. "Kimin,
1 L. Massignon
s. 21, Paris, 1936.
2 Aym eser, s. 22.
3 Aym, eser, s. 35.
4 Ayn eser, s. 29.
5 Aym eser, s. 47.
6 Hadid Sresi: 3
7 Hakr'ilF, No. 261, varak 276b, Fatih; Sehl, TefsIru'l4ur'iin, s. 98.

271

mealesi batnla olursa deh ette kalr, hayrete der, dili l1 olur, syliyecek
sz, yaplacak i areti kalmaz... Bu s fatlarn hepsini kendinde toplayan,
riflerin ortas dr. Bunlar giydikten sonra yok olan, tain kmildir..." gibi
szler, tamamen fena fillahm, ifadesidir.
Hatt kelimeler, tamamlay c szlerle vandet-i vcudu bertaraf edecek
bir tarzda tefsir edilmektedir:

fi')/1

Her hayrdan nce, ihsan, filinde her muhsinden nce ve

son; ihsan fi'lini O mhrliyecek, bitirecektir."


radesinde galip, her eye stn.."
"Allah, insanlar Evvel ismiyle ayb muhitine hida-yet etti. al-khir ismiyle kaim ve daim olal. beyamm tarif etti. az-Zahir isn iyle ap ak olan
aziz nurun.0 gsterdi. Al-Bat n ismiyle hak ve m ahedeyi onlara da tt".
"Her evvelden ezeliyyeti ile kademi kald rd . Her hirden. hirli iyle
bekay kaldrd. Yaratklar, O'nun. zahirli iyle varln ikrara mecbur kaldlar; vehimler, O'nun bat nliyle knhn ve keyfiyyetini idrakten perdelendiler..."
Yine vandet-i vcud sisteminde en. ok zerinde durulan ve insan Allah'm
ayn grme e hccet tutulan

47.
:

o.,0

,
41W 4.)

Allah Adem'i kendi sureti de yaratt ." hadisi, ilk mutasavvflarca hi


byle bir anlama ekilmemi ; buradaki suret, usul, metod manasma almmt r: "Yani Adem'i tasvir etti i ve gzel yapt suret zerine yaratt
demektir. Burada suret, hey'et ve ekil manas nadr. Kendi usul ve shibu zerine yaratt demek olur.z
Vandet-i vcud, Hint ve Yun.an. felsefelerinin Arapaya evrilmesi ve
mslmanlarn dier milletlerle temas sonucu slm tasavvufuna gemi tir, islmn z mah deildir. Hindistamn Veda mezhebin.in esas panteizmdir. Onlarn Vedanta adl kitaplarnda yaz l olan. u szler vandet-i vcudun bir
ifadesidir: " lk sebep, oalmak istiyerek o ald. Kinat, Brahma'dan. ibarettir. Zira ondan, kar, onunla olgunlar, ona dner. Onun iin, Brahma'
ya tapmak lzmdr rmcek nas l an kurup tekrar toplar, bitkiler
nasl topraktan, kar, tekrar topra a dner, insandan kllar nasl kar, byrse kinat da de imez olan Brahma'dan, yle kmtr. Brahma'nu, zati birlii hi bozulmaz. Sebepler ve sonular ondan ibarettir. Dalga, damla, kpk
1 Hakils, varak 276b-278b.
2 Bkz. Slemi, HakCi'ilr, varak 276b ve devam , Fatih, 261.

272

vs. gibi denizde meydana gelen eyler, ekil itibariyle baka baka iseler de
hakikat itibariyle birbirinin ayndr... Brahma birdir, e i yoktur. Varlkta
ekillenip grnmekle zatnclan ayrlmaz. O, ruhtur, ruh da odur.' Su buza,
st yo urda evrildii gibi Brahma da hibir arac ya muhtacolmadan ekilden ekle girer. Gne birdir, fakat suya aksedince o alr. Yarat lmam
olan lhi ruh da e itli suretlerde grnr." 2
te felsefenin. Arapaya evrilmesiyle birlikte bu fikir de islam dnyasna gemi tir. Fakat balangta felsefeye iltifat etmiyen, btn gleriyle
riyazete ve ameli tarafa ynelen ilk mutasavv flar bu dnceye sahibolnam lar, ancak ken.di tatbikatlarn m bir S013,UCll olarak fena fillah d ncesinin
son, snrna kadar gelmilerdi.
Bu fikir, ilnu'l-Arabrnin tesiriyle tasavvufa iyice yerle mi , hemen
her mutasavvfta bunun, izleri grnme e balamtr Fakat bu gr e kar
kar mutasavvflar da vard r. Alliyyul-Kari, te'lif etti i Vandet-i Vcud
risalesiyle3 Ibnu'l-Arabi'nn sistemine kar gelmitir. Ilnu'l-Arabi'nin. vahdet-i vcudunu en. yksek makam kabul eden, Ka ani'ye kar lk, onun ada byk mfessir mutasavv f Alu'd-devle Simnni ise bunu kfr telkki
etmitir. Bu yzden, ikisi aras nda mektupla malar olmutur. Abdurrazzak
1 Halbuki ilk mutasavvflar, ruhun yaratilm oldunu, ruh ile Allah aras nda hibir
nisbet ve izafet olmadm sylemilerdir: "Vastiye gre yaratlmas ve kabz cesetlerden nce
olan ruh, her yerde bulunabilir." (Slemi, Hakaik, No. 261, varak 209a.)
2 Ferid Kam, Vandet-i Vcud, s. 27-28.
3 cAliyyu'l-Kari bu risalesinde zetle der ki: Baz filozoflar
kdemini iddia ederler.
Bu merduddur. Allah her eyin yaratcsdr. Kadimin sonradan yaratlanla bir olmas mmkn
deildir. Bu, tevhid mezhebine de ayk rdr.
Allah'tan ba kas= varlk.' yoktur. Onun iin baz eyhler: Zul
,;11
:Allah'tan ba kasndan Allah'a snnm." demilerdir. Kemal erbab kendilerine vaki olan celal ve cemal tecellilerini bilirler. Onlar hallerin aras n bulurlar. Hz. Peygamber (s.a.v.)in: "M'
min m'minin aynasidir." sznn manas budur. nk kemal sahipleri halk Hakk'm aynas,
ya da Hakk' halk aynas grrler.
Aliyyu'l-Kari, vandet-i vcuda kail olanlan ikiye ay rr: Biri muvahhid vcudilerdir,
teki mlhid vcudilerdir. Birinciler mutlak varl k Hak'tr, yegane varlk odur derken, tekiler
mutlak varlk btn yaratklar' iine alr. Btn yaratklar mutlak varl te kil eder derler.
Bu szler aym kap ya kar grnrse de aym de ildir. Birbirine zddr. nk birincisi
Hak'tan bakasna varhk tammazken, teki lemden ba ka varlk tanmyor. Onun iin birinci
grup son derece eriate ba h kalmlardr. tekiler ise genellikle dini ihmal et nilerdir.
Onlara gre lemden ayr olarak bir Tanr mevcut deildir. Tanr lemin kendisidir. ite
Avrupa'nn panteizmi budur. Bu gr ibnu'l-Arabl'nin vandet-i vcudundan ay rmak lazmdr.
cAliyyu'l-Karrnin ilnu'l-cArabi'ye verdi i cevaplar, onun-felsefesini pek o kadar sarsacak
derecede susturucu de ilse de u sz gayet yerindedir; "Allah'm kitab , Resulullah'n aklamad bir tarzda nas l tefsir edilebilir ve Allah'n zati sfatlan hakkmda nas l yle dk arzulara, bid'at dncelere gre ulu orta sz sylenebilir?" (Bkz. Risale Val detil-Vcud, s. 52-54, 56, 65-66.

273

Ka anrye gre btn makmalarm sonu tevhiddir. Halbuki Simnni


bu anlamda tevhidi daha a a bir makam sayyor, kullu u, tevhidin
yerine son makam kabul ediyordu. Ona gre kulluk, kulun velyet ynnden
ilk haline dnmesidir. Hatt Seyyidu't-Taife Cneyd-i Ba dadrye: "Bu i in
sonu nedir?" diye soruldu unda: "Ba kangca dnmektir." cevab n,' vermitir.
Vaktiyle vandet-i vcud anlam nda birok rubailer yazd n syliyen
Alu'd-devle, tevhid makam nn sonun.a var nca onlarn tamamen yanl olduunu anlayp Hakk'a dnemin, bat lda kalmaktan iyi oldu unu sylemi tir'
1 cAbdurrazzk K ni'nin Simnni'ye, Simnnrnin K ni'ye yazd mektup, Lmi`r
nin Nefehtu'l-Gns tercemesi Futl u'l-Muchidin Tarvici Rulbil-Muchidin'de s. 543 den
itibaren yer almtr.
Simnni; Kaani'ye yazd cevapta zetle yle der: "Futuhat' tahiye ederken u tesbihe ba ladm:" j,<1; : O zat tesbih ederim ki e yay ihar
etti, kendisi e yann aymdr." "Kenara yazd m ki: Ey msebbih, Allah gere i sylemekten utanmaz. Sen birinin: " eyhin fazlas eyhin ayndr" dediini iitsen elbette ona ho davranmaz, kzarsn deil mi? O halde akll bir kimsenin bu hezeyam Allah'a nisbet etmesi nas l
caiz olur? Allah'a nasuh tevbesiyle teybe et ki bu korkun tehlikeden kurtulasm. Bundan dehriler, tabiatlar, Yunanllar, ekmaniler bile uzak dururlar.
"Kim Allah'n varlnn vcubuna inanmazsa o gerek kfirdir. Kim O'nun, mmkinlere mahsus sfatlardan mnezzeh oldu una ianmazsa o gerek zalimdir. nk o, Allah' n
mukaddes kemaline yakmyan sfatlar Allah'a nisbet ediyor.
"Mektubunu iki kere okudum. Adam n (ibnu'l-Arabi'nin) rubaisi "Rab Hak't r.." sz
gzme iliti. O makamda o adama a lp da "erdim" diye sevindi i ey, ba langta bu zay fn
birka gn iin d p kalkt makamdr. O makam bana ho gelmi ti. Ama bu fakir o makamdan geti. Yani miik efe makamnn bandan, ortasndan geip sonuna ula t. Sonuna varnca
o makamn hatas meydana kt. O makamn kutbunda (sonunda) yle bir yakin gzkt ki
onda phenin yeri yoktur. O halde ey aziz, i itiyorum ki vakitlerin taatle doludur. Onariin de
sonuna eri mitir. Yazk, insam makamlar aldatrlar. Birka nck boncuk bilgilerle geri kal r
insan, Kur'an' n o unluk yetlerini birka mte abih yet iin te'vil etmek gnaht r. "De ki :

Ben de sizin gibi bir insam n." (Fussilet: 6) yeti muhkemdir. Bu ve benzeri birok yetler varken sadece "Att gn zaman sen atmadn, fakat Allah att ." yetine uymak yazktr. Bu, Resul
(s.a.v.)in Allah kat ndaki hususiyyetini insanlara anlatmak iin byle sylenmi tir. Nitekim
padiah, kendine yakn bir adamn' bir memlekete gnderse der ki: "Onun eli benim elimdir,
onun dili benim dilimdir." Bir mridini ir ada memur ederek gnderen eyh de onun icazetine:
"Onun eli benim elimdir" diye yazar. Gaye hep hususiyeyyeti belirtmektir. "Allah' n lneti
zalimleredir." (Hud: 18), %eytan size d mandr, onu dman tutun" (Fatr: 6), gibi ayetlerden
yz evirip "O, erveldir, hirdir, zahirdir, batndr." (Hadid 3) yetiyle amel etmek do ru deildir. Bu yetin manas udur: O ezeli evveldir, her eyin varl O'nda son bulur, O'na muhtatr. O ebedi hirdir, her eyin ii O'na dner, O kendi zatma mahsus s fatlardan kan fiiller dolaysiyle zahirdir, eserleriyle a ktr. Kendi zatnda batndr. O'nu gzler grmez, zat bilinmez.
Yalnz kendi kendisini bilir, Peygamber (s.a.v.) yle demitir: "Btn insanlar Allah' n zat
hakknda ahmaktrlar. Yani zatn bilmekte." Ve yine (selm ona) yle demitir: "Allah'm
nimetleri zerinde d nn, zat zerinde d nmeyin" (Lmii elebi, Futuhu'l-Mudhidin,
s. 543 ve devam)

274

Ahmed Rifai, al-Burhanu'l-Mueyyed adl eserinde yle diyor: "Hallc' n,


<Ben Hakk' m) dediini naklederler. Vehmiyle hatya d mtr. E er Hak
zerinde olsayd , (Ben Hakk'm) demezdi. vcudu and ran, bir i'ri de ona aftederler. Vehmi onu halden hale siirklemi tir. Yaknl artp
da korkusu artmyan kimse tuza a d mtr. Bu gibi szler sylemekten saknun, nk bunlar n hepsi bat l szlerdi.'"
Asln,da btn mutasavvflar, varln Allah'a aidoldu unu, teki varlklarn, O'nun, varlndan riyet bulundu unu benimserler. Yalnz Allah, eyanz], ayndr grn-ki bu vandet-i vcud de il, panteizmdir-reddederler.
Nakibendi tarikatinin kurucusu Bahau'd-din Nak ibend, vandet-i vcud
hakknda bir risale yazm ve bu meseleyi gayet tarafs z bir ekilde incelemi tir. O da a a yukar ibnu'l-Arabrnin. benimsemi grnmektedir.
Risalede zetle yle diyor:
Varlk Allah'a aittir. Allah'a ait varhk, mertebelere inerek o almak
suretiyle kinat tekil etmitir: "Teaddd ve o almaya ramen btn mertebelerde yalnz mutlak Varlk vardr. Ondan ba ka btn mahiyetler, O Mutlak
Varln ekillere girmesi, rtlere brnmesidir. o alma ve teaddd hakikatte deil, sadece grn lerdedir."2
"Allah Musa'ya bir a atan tecelli etmi ti. Hz. Peygamber de rabbini bir
gen suretinde grm t. Aslnda Allah bir suretten mnezzehtir ama onda
grnebilir. Madem ki Allah'n aata ve gente tecollisi caizdir, o halde btn
yerdeki ve gklerdeki mertebelerin, O'nun bir tecelli grnts olmas neden
caiz olmasn ?"3
"Kinattaki z dlklar, ac-tatl , gzel-irkin gibi teayynat hkmleri,
klli geree eksiklik getirmez. nk bunlar imkn ve hudusta olan eylerdir. Kinatta grnen btn olgunluklar, o cemal ve cell sahibinin, gerek1 Seyyid Mmed ar-Rifci, al-Burhhu'l-Mu'eyyed, s. 32, Istanbul, 1301.

1;1 J1.;

t12.4-1 34- 1 1;1 J1; 4;1

T..t
. Jt-

J >

. }..10 1.,1

1 Lss

?..rt 4,.J1 t. 4

2 Bahu'd-din Naksibendi, Risle

Uy.

:u,', 1

. .,1
j.g.;

Valdeti'l-Vued, Sleymaniye, D5ru'l-MeSnevi,

No. 55, varak 60a.

,ts

0.1.4-11 1.4.:.10 il

,c.

,J J.;

ci

,j1.1.7.11

)/I
j..,41;.11

3 Ayn eser, varak 61b-62b.

275

lerindendir. Evren,de grnen, her eksiklik ise teayylin, tenzezzl ve inzal


(ekle girme, inme ve in.dirme)nin icab dr."'
"Madem ki bir tek varl k vardr, o halde hirette sevap ve ceza gren,
nimet iinde ya yan. ve azap eken. kimdir ?" sorusuna Nak ibendi Hazretleri yle cevap veriyor: "Nas l dnyada zengin, fakir diye e itlilik varsa orada da vardr. Varlk birdir ama cz'iyyatta teadddeder ve (itibari de il) hakiki teaddd eder. yle ise fertler vard r. Bunu kimse inkr edemez. Tpk
insan gibi: insann bir hakikati vard r. Ama ciiz'iyyat (eli, kolu, aya ) ayr
ayr eylerdir. Insan mahiyyeti bu cz'iyyatta grnm tr. E er byle olmasa da Allah ayr , mstakil bir ahsiyet olsa, mmkn. varliklar r da kendi
bana mstakil vcutlar olsa o zaman bunlarn, da vcutta vacibe i tiralderi
lzmgelir ki bu, tevhidin kemaline aylur dr."2
Imam Rabbni (971-1034/1563-1624), babas nn, mrnn sonuna kadar vandet-i vcut halinde oldu unu, fakihin o lu da yar fakihtir kural gereince ilk zamanlarda kendisinin, de bu inanca sahip bulundu unu, nihayet
eyhi Muhammed Bakrnin ir acliyle gere e ulatn beyan ederek der ki:
"Fakire Nakibendiyye yolunu rettiler. Bu yolda hayli mesafe al nca
vandet-i vcud tevhidi nme ald. Bu makamn pek ok ilim ve marifetleri
gzmn. nne serildi. Az zamanda bu mertebenin. incelilderinden. gstermedikleri hemen. hibir ey kalmad. eyh Muhyi'd-din Arabrnin bilgilerir in
btn inceliklerini olduu gibi gsterdiler. Onun, bundan te ykseli yoktur, bundan. tesi tamamen adem (yokluk) dir dedi i zati tecelli ile de erefiendirdiler. Yire onun hatemul-velye (velilerin sonucusun)a z grd
o tecellinin. btn bilgileri bilindi... Bu tevhid halinin verdi i sarholukla
hocama vandet-i vcud anlam nda iirler yazdm.
"Uzun zaman bu halde kald m, aylar yllar, geti. Birden. yce Tanr 'nn
yardm yetiip niceliksiz ve nas lszlik yzn rten. perdeyi kald rd. Ittihad (Allah'n eyaya birle mi olmas) ve vandet-i vcud(varl k
dayal eski bilgilerimi yok ettiler. hata sereyan, kurb, zati maiyyet (Allah'
n her eyi ku atmas , her eye girmesi, zatiyle her eye yakn. ve her eyle
beraber olmas) hakkndaki vandet-i vcud bilgileri gizlendi. Kesin olarak
anladm ki Yce Yarat c'mn, bu lemle sz edilen ekilde hibir mnasebeti
yoktur. Yce Tanr 'nn her eyi ihatas ve yaknl, zatiyle de il, ilmiyledir.
O, hibir eyle birle ik deildir. O, O'dur, lem de lemdir. O, iceliksiz ve
rasllkszdr, anlalamaz. Mem ise batan ba a nicelik ve nasllikla damgaldr. Anlalamyan varlk, anlalan, gibi olamaz. Vacip, mmkinin
1 Aym eser, varak 62b.
2 Aym eser, varak 63b.

276

ayndr denemez. Kadim, hdisin ayn deildir. Yokluu imknsz olanla


yokluu mmkn. olan, bir tutulamaz. Gerelderin de imesi de hem akl
hem de din bakmndan, muhaldir.
"Ne gariptir ki eyh Muhyi'd-din ve tabi'leri, hem Yce Tanr 'nn zatn,a
mutlak mechul diyorlar, hem de O'nun, zatiyle yaranklara yak n ve zatiyle
onlarla beraber oldu unu sylyorlar. Bu, zat zerinde hkm yrtmek (elikiye dmek)tir. Dorusu ehl-i snnet bilginlerinin dedi i gibi (Allah'n
eyaya) bilgisi ile yaknl ve (e yay) bilgisiyle kuatm olmasdr.
"Su lem, yce s fatlarn aynas , Tanr isimlerinin grnt yeri ise de
vandet-i veutulann, zannettikleri gibi gsteren, grenin ayn deildir. Glge,
aslm ayn olamaz. Bunu yle bir misalle a khyay m: ok fenleri bilen bir
bilgin, kendi olgunluklann (hnerlerini) bir arsada meydana karp gstermek istiyor. Kafas ndaki bilgileri a a karmak iin harfler ve sesler yaratyor. Bu harf ve ses aynalar aracl ile iindeki gizli bilgilerin.i gsteriyor.
imdi bu harfler ve sesler o limin iindeki bilgilerin ayn dr, yahut bilgiler
zatiyle bunlar kuatmtr, bizzat bunlara yak ndr veya beraberdir denemez.
Bunlarla iteki bilgiler arasmdaki ba nn, gstericilik ve gsterilenlik ba ntsdr. Harfler ve sesler, sadece o bilgilerin, i aretleridir; onlar n ayn veya benzerleri de ildir. Sadece biri di erinin meydana kmas iin vastadr. te
lem ile Tanr arasndaki mnasebet de byle gsterilenlik mnasebetidir.
Yaratklar, Yaratamn isim ve s fatlarnn. aracdandr. Aradaki bu mnasebet,
baz kimselerde vehimler do uruyor, fazla tevhidi d nmekten bu vehmi hkndere dyorlar, murakebeleri hayallerinde ekilleniyor. Baz lar da tevhid ilmii ok tekrar etmek son.ucunda onun zevkinden bu hkmlere var yorlar. Her iki tevhid de sakatt r, insan. dncesinden do maktadr, hal ile
ilgisi yoktur. Bir ksm da var ki a r sevgiden dolay sevdiklerinden baka
her eyi yok gryorlar. Sevgi, onlarn gzlerinden, sevgiliden ba ka her eyi
siliyor. Aslnda eya vardr ama sarho luk halinde onlara yok grnyor. A r
sevgiden. zatiyle her eyi kuatm ve her eye yakn grrler. Halden
doa/ bu tevhid, rceki iki tevhidder ycedir ama gere e ve eriate uygun
deildir. Bunu eriate uydurma a kalkmak, zoraki ve bo abad r.
"Ke ifte yandmak, ictihadda yandmak gibidir. Ke finde yandan. (veli),
kmanmaz, aksine ictihadda yandan gibi bir sevap al r. Yalnz arada u fark
var: Yamlm olan mctehidi taklidedenlere de sevap verilir, ama ke finde
yarulam taklidedenler mazur say lmazlar. Zira ke if ve ilham, ancak sahibi
iin, hccettir. Yanl kefe uyanlar, sevaptan mahrum olurlar. Ictihad nda
yanlm olana uyulabilir ama kefin.de yandana uymak caiz de ildir.
"Niceliksiz ve nasllksz olan Yce Tanr , nicelikli ve nas llkl olan eyada yer etmez, mekns z olan, meknda yerle mez. Niceliksizi, nicelikli
277

dairenin dnda aramak lz mdr. Meknsz , meknn tesinde aramaldr.


A.fak ve enfste grle rler, Yce Tanr 'nn. birer i aretleridir.
"Velyet dairesinin kutbu olan Hace Nak ibendi Hazretleri (Allah s rlarn kutlu eylesin), buyurmu lar ki: Grlen, i itilen ve bilinen her ey O'ndan
bakadr. L kelimesiyle onlar yok etmelidir.
"E er denirse ki: Gerek Nak ibendi olsun., gerek ba ka olsun birok eyhler vandet-i vcud, zati yak nlk, zati beraberlik, oklukta vandeti grmek
gibi eyleri a ka sylemi lerdir ?
"Cevap olarak deriz ki: Bu gibi szleri tasavvuf yolunun. ortalar nda
sylemilerdir. Sonradan bu hallerden gemi lerdir. Fakir de bu halin daha
nce bamdan gemi olduunu yazmtm..."1
Hlsa, vandet-i vcut fikri ilk mutasavv flarda mevcut de ildir. Ma'ruf-i
Kerhi, Cneyd-i Ba dadi, eyh ibli, Slemi, Kueyri gibi tasavvuf babalarnda byle bir d nce grlmemi tir. lk mutasavvflardaki fera fillah(Allah'ta yok olma) fikri, geli e gelie eitli felsefelerin de etkisi alt nda vahdet-i vcud ekline dnm ve bu felsefe, slm tasavvufura hakim olmu tur. lk mutasavv flar, fena fillh fikriyle hud birliine (her eyde Tek
Varh grmee) ulam lard . Gne dounca yldzlar nas l kaybolursa,
Hakk'n tecellisiyle kinat onlar n gznden. yle silinmiti. Aslnda e ya
vard , bunu kabul ediyorlard , fakat a kn verdii sarho luk ile eyay gremiyorlarch, her eyi Hak gryorlard . Bu gr birlii, ileri gtrlnce varl k
birliine eri mitir.
Geri ekildii zaman bu manaya gelebilecek yetler vard r ama ilk mslmanlar bu yetlerden hi byle bir mana anlamam lardr.
Sonradar tasavvufa giren bu fikrin do ru olup olmad sorununa gelince
Allah bilir. Zira yaratan O'dur. Kinat yoktan var etmi tir, ama nas l etmitir? yle mi yaratmtr, byle mi yaratmtr? Bunu kesir olarak bilmek
mmkn deildir. Zira lboratuvara konulacak eyler de ildir. Bunlar hep
nazariyelerdir. Ya anan hallere gre ileri srlen. nazariyeler de kimseyi ba lamaz. Kudreti sonsuz olan varl k iin. glk yoktur. Nasl isterse yle yaratr. Yoktan. var eder. islmn grs de budur. zmirli smail Hakk yle
diyor: Vandet-i vcud itikad na akdemin-i sufiyye... muhaliftir. Eslem tarik,
vandeti vcuda re itikad ne inkr etmemek, meseleyi hakim ve allm olan
Cenab Hakk'a brakmakt r.".2
1 mam Rabbn1, Mektubt, I. 40-44, Dehli, 1290.
2 Ismacil Hakk, Yeni Ilm-i Kelm, Ikinci Kitab, s. 193-194, Mathaa-i (Amire, Istanbul,
1340-1343; Mahir Iz, Tasavvuf, s. 218, Rahle Yay nlar, Ist. 1969.

278

Burada mer Hayyam'n bir rubaisini de kaydetmek yerinde olur:


"Ezelin s rlarn ne sen bilirsin ne ben,
Bu muamma harfini ne sen okuyabilirsin n.e ben,
Perdenin bu yznde senin benim dedikodular mz var,
Perde kalkarsa ne sen kahrs n ne ben."
B- NSAN
Tasavvufun asl konusu insandr. Mutasavv flarm balca gayesi, insan
probleminin mahiyyetini zmek; insan n yaratlm , tekmln, bilgisinin
mahiyyetini ve kibetini idrake al makta r. Onlara gre insan, dnyalara
bedel bir muammd r.
nsan ne demek ekrem-i mahlk-i
nsan ne demek e ref-i mahlk-i ilhi;
HAKK'm bir acep

keramatdr in.san!

Msralarnun ifade etti i gibi in.san, Hakk' n. zati tecellisinin aynasidir.


Kur'an'n. da asl gayesi insandr, insann mutlulu udur. Tasavvufi tefsirin
her sayfas nda insanla ilgili meselelere temas edilir. yle ise biz de onlar n
bu grlerine bir gz atalm:
1) Ruh ve nefs:
Kur'art- Kerim'de ruhun, bilinemiyece i aklanmtr: "Sana ruhtan
sorarlar de ki : Ruh, rabbimin emrindendir. Size ilimden ancak az bir ey verilmi tir.'" Sufilere gre ruhlar, ltif cevherlerdir.Uyumaz, lezzet almaz, lmezler.
Ruha ltifliinden dolay ruh denmitir.2 Ruh da yarat lmtr ama cisimden
nce yarat lmtr. Cevherlerin en sfi ruhtur. Hakikat ehline gizli bilgiler ruh
yoliyle alr.' Ruh hakikat dr, bedenlere gre eserleri de iir.
lk sufiler, ruhtn yaratld hususunda itifak halinde idiler. Fakat sonradan ruhun ludemini iddia edenler olmu tur. Vandet-i viicutu gr , ruhu
ikiye ayrmtr: Allah' n ruhu, .Adem'in ruhu. Allah'm ruhu kadimdir. Fakat bu ruh, Allah'tan. Adem'e fleni tce yaratlm olur. Bu gre gre ruh
aslnda Allah'ndr, O'ndan. feyz ederek Adem'e gemi tir. Bu feyiz dolay siyle
Adem'in ruhu yarat lm ise de ash itibariyle ruh mahlk de ildir.4
Serrac, sufilerin ruh hakk ndaki yanl dncelerini yle sralar:
"Kimi ruhu, Allah'n zatnun nuru sanm, helk olmutur Kimi ruhu
Allah'n hayatndan bir hayat sanm tr.
1 Isra S resi: 85.
2 Hakaik, varak 116a.
3 Ay.
4 'Abdul-Kerim 011, al-Insanu'l-Kmil, II. 13-14.

279

"Kimi ruhlar mahliiktur, Ruhu'l-Kuds Allah' n zatndandr demi , kimi


avamn ruhlarnn. havass r ruhlarnun gayr-i malk olduunu sylemitir. Kimi de ruhlar kdemini, azabolunmyacan, belya uramyacan ileri srmtr.
"Kimi ruhun bedenden bedene geece ini, kimi kafirin bir ruhu, m'minin
ruhu, peygamberlerin ve s ddiklerin be ruhu olduunu sylemitir. Btn bunlar hatd r. Bu hat, Allah'm yasaklad bir ey zerinde d nceye
dalmaktan do mutur. Ruhlarn hepsi yarat lmtr Allah ile ruh aras nda bir
mnasebet yoktur. Ruh, Allah' n. emir lemindendir. Beden.den. bedene gemez. Ruhun, bedenden ayr varl yoktur. Bedenle beraber ya ar ve bedenle
beraber lr. Bederle beraber ha rolunur. Allah idem'in ruhunu melekettan,
cismini topraktan yaratm tr."
Ruhun mahlk oldu u, ilk byk sufilerin gr ise de ruhun. bedenle beraber ld yle deildir. Ruhun lmesi, er'i naslara ve modern ilme ayk r
dmektedir. Ruhun. lmedi i ilmen. de isbat edilmektedir. Peygamberimiz,
Bedir savanda bir ukura doldurulan. m rik ulularma: "Ben Rabb mm bize
va'detti ini gerek buldum, siz de tarrmzn size va'detti ini gerek buldunuz mu?" diye seslenmi , ashab : "Bunlar lm , iitirler mi ya Resulllah"?
deyince:"Burlar sizden iyi iitirler, fakat bana cevap verme e gleri yoktur."
demiti.2 Eer ruh lseydi, Hz. Peygamber byle sylemezdi. Sonra Hz. Peyamber'in.: "Kabir ya cennet bahelerinden bir bahedir veya cehennem ular//Aa/ bir ukurdur."3 Hadisi de ruhur lmediini gsterir. nsan, kabrinde
byle bir cennet veya cehernem hayat ya ayacana gre herhalde bedeniyle
ya amyacaktr. Beden lmtr, hatt da lm ,ash olan topra a dnmtr. kyamete kadar lyik oldu u hayat yayacak olan ruhtur.
O halde ruhun ezdi: oldu u kabul edilemiyece i gibi bedenle beraber
lecei gr de kabul edilemez. En do rusu Vastrn.in. dedii gibi ruh,
Allah'n ltif bir yarat dr. Bedenden sonra ya ar, kyamette cesetlere girerek harolunur.4
Ruhun. dereceleri: Ruhun madde ile birJe mesi sonunda meydana gelen
derecelenmenin ilk kademesine nefs ad verilir. lk mutasavvflar, insan ruhuna be tekml aamas tanmulardr. Bunlar, a adan yukarya yledir:
Tab' nefs, kalb, sr, ruh. Ku eyri, srr ruhun stne koyar.3
1 Serrc, al-Luma', s. 554-55.
2 Ibn Hiam, Siratu'l-Nebt, II. 292, M sr, 1355 /1936.
3
kyme, 21.
4 Hakaik, varak 116a.
5 R. Hartman, Slemi'nin
s. 284.

280

ilakikatte nefis de ruh demektir. Fakat sufiler, nefs deyin.ce ruhun alt
kademesini anlarlar. ste do ru gidilince nefis safiyyet kazaxur. Bunun. iin
sufiler, nefsi (ruhu) derecelere ay rmlar, her dereceyi slkte bir makam saymlard r. Ancak bu ay rm da ufak tefek farklar gsterir. Slemi, ruhu e
ayrmtr: Nefs-i emmare, nefs-i levvme, nefs-i mutmainne. de Kur'an-
Kerim'de geer:

Muhakkak nefis,

5.)1_,

tlk emredicidir.",2

e_:,,3

: Nefs-i Levvtimeye

Ey mutmainn nefis... 554

yemin ederim.",3

Mutasavvflara gre nefs-i levvme, nefs-i emmare ile nefs-i mutmainne


arasndadr. Nefs-i emmare, bedeni tabiata meyleden.; hissi lezzet ve ehvetleri emreden; kalbi sfli tarafa eken. nefistir. Yani insan bedeniyle kar m
olan, maddeye hayat veren, maddenin. tesirinde olan nefistir. Nefs deyince
bu anlalr. Bu, irk kayna dr. Nefs-i levvme, gaflet uykusundan uyand
nisbette kalb nuriyle nurlanan. nefistir. Karanl k yarath icab kendisinden
bir ktlk kanca kendini ayplar ve ken.disinden nefret eder. Nefs-i mutmainue ise kalb nuriyle tamamen aydr lanm, kt sfatlardan kurtulup
yce ahlak ile huylan.m olan nefistir5
Yukarda sylediimiz gibi nefis esas n,da birdir ve Allah'n insana fledii ruhtur. Bu ruh, itibari olarak derecelere ayr lmtr. Bu dereeeler, ruhun
bulunduu halleri gsterir. Bunlar n bei Kur'an-1 Kerim'de geer. Sonradan
sufiler bei yediye karmlardr: Nefs-i emmare, nefs-i levvame, r efs-i mlhime, nefs-i mutmainne, nefs-i zekiyye, nefs-i raziyye, nefs-i marziyye, Nefs-i
zekiyye ile nefs-i mlhime sarahaten de il, zmnen ayetten karlabilir :

7,
.

1-4

ayet
den ne f
s- ze k.yye,

6 ^

.9 7 .

ayetnden nefs-i mlhime anla lmtr.

Sufilere gre "insan ruhu maddeden mcerred iken ok yksek bir cevherdi. Buna nefs-i natka denilir. Bu nefs-i nat ka denilen ruh, madde ile birleince yedi perde ile adi halinden. perdelenmi tir. te nefs-i nat ka zerine
ekilen bu perdelerden her biri nefsin bir derecesi say lnutr
1 Slemi, Kitabu clIyubrn-Nefsi va Mucl5vtuhr, Kprl, No. 1603, varak 192a.
2 Yiisuf Sresi: 52.
3 Ky5me Sresi: 2.
4 Feer Sresi: 27.
5 Alsl, Itbu'l-Macni, II. 230, Billak, 1301.
6 ems Sresi: 9.
7 ems Sresi: 8.

281

" u halde mcerred ruhun, tam yedi perde ile perdeli ekli n.efs-i emmre,
bu perdelerden birinin. kalkmasiyle nefs-i levvme, ikisinin. kalkmasiyle nefs-i
mlhime, nn kalkmasiyle nefs-i mutmainne, drdnn kalkmasiyle .efs-i
zekiyye, beinin kalkmasiyle refs-i raziyye, alt smn kalkmasiyle nefs-i marziyye has l olur. Ruhun. yedi perde ile perdeli hali nefs-i emmaredir. Perdelerden her biri kalkt ka ruha manevi leminden klar s zar. Nefsin. yedi perdeli hali mana lemin,den hibir k szdrmaz. Perde say s azald nisbette
n.efs sfla r. Btn perdelerin kalkmas halinde nefs-i nt ka tamamen nur
kesilir ki bu, Hz. Pey amber'in makam dr."'
Bizzat nefsin, tezkiyesini emreden Kur'an- Kerim, "Ey mutmainnolan
nefis, razi ve marzi olarak Rabb na dn." 2 yetiyle nefsten efse terakki ve te
kml ima etmi bulunmaktad r.
2) In.san-i Kmil.
Btn. n.efis perdelerini y rtp en son mcerred ruh haline ula an. insan,
her bakmdan mkemmel insan.d r. Buna insan-i kmil denir. Mutasavv flarm
insar -i kmil (olgun in.san) d ncesini Abdul-Kerim al-Cili, al-insanu'lKmil adl eseriyle izah etmi tir. Cili'ye gre insan-i kmil, ba tan ba a
btn. varln. evresinde dnd kutuptur. Varlk yaratlandanberi in.san-i
kmil tektir ve tek kalacakt r. insar-i Kmilin kendine z bir hakikati vard r. Bununla beraber her a da, baka suretlerde, ba ka adlar alt nda grnr. Asl kendi ad Muhammed'dir. Knyesi Ebu'l-Kasim, s fat Abdulllah
(Allah'n kulu), lakab emsu'd-dindir. As l ismi budur ama dnya kuralahdan. beri e itli peygamberlerin. suretinde grren odur. Ta kyamete kadar
en byk velide zuhur eden. de odur.
Cili, onu kerdi eyhi erefu'd-din smail al-Cebi-ii:Ii eklinde grmtr.
Yani Hz. Peygamber o ekilde de grnmtr. Nitekim ibli eklinde de grnm ve ibli talebsine: LA Benim, Allah'n. Resul
;-,
olduuma ehadet ederim" demi , rif olan talebesi de: ,11
Senin Allah'n Resul olduuna tanklk ederim" cevab n vermi tir.
Tenash eklinde anlalmas muhtemel olan meseleyi Cili tenash kabul
etmiyor: "Sakn bu szmden terash mezhebine gitti imi anlama. H ,
Resul iin. byle bir ey sylemekten. Allah'a s urrm. Ancak Allah'n
Resul (s.a.v.), her surettte grnme kudretindedir. Her zaman.da in.san.larm
1 Hac Muharrem Ksetrkmen, Makm5,t- E2kr-i Ilhiyye, varak 69-70,
2 Fecr Sresi: 27-28.

282

en olgunu suretine girer, onlar n artm ykseltir. Suretine girdi i kimseler,


zahirde onun halifeleridir, bat nda ise o, onlar n hakikatidir."'
Bu, tenash de ildir. Ruhen en. son olgunlu a ulaan kimsenin, en yce
olgunlukta fani olmasiyle Hz. Pey amber'in kendisinde tocelli etmesidir. Fena
fi'r-Resul denen. bu hal, bir bak ma da fena fillah demektir. Bu insan, zahirde
Ahmet, Hasan gibi grnr, fakat gerekte Muhammed (s.a.v.) dir. Onun
makamnda, onun vas flarndadr. Fakat zahiren ona Muhammed den.mez,
kendi adiyle arhr. Insan.-i Kmil, Hz. Pey amber'dir, tekiler onun grntleridir.
nsan-i kmil, btn Tanr isim ve s fatlarma asaleten mstahakt r. rtsan-i kmil, Hakk'm aynasidir. Allah ismi nasl Hakk'm aynas ise insan-i
kamil de yle Hakk'm aynasidir. Allah btn isim ve s fatlarn yaln z insan-i
kmilde grr. Bunun ii : "Biz emaneti gklere, yere, dalara verdik, onlar

bunu yiiklen nekten ka ndlar, korktular ; insan yklendi. Gerekten o, nefsine zulmedendir, bilmezdir".2 buyurulmutur. Yani nefsi o dereceden indirmekle kendine zulmetmi tir. Kendisi Tanr sal emanet yeri oldu u halde kadrini bilmemektedir.3
nsan-i kmili her bak mdan Allah' n ayn gren bu bu nazariyeye gre
insan-i kamilin vcudundaki her ey, dnyada bulunan bir varl a tekabl
etmektedir. Dnyada ne varsa insanda da vard r. Varln z insan-i
kmildir:
insan-i kmilin letafeti ulvi varl klara, kesafeti siifli varl klara, kalbi
ara kar ilktr. nk Peygamberimiz: "M'minin kalbi ar dr"4
demitir. rtriyyetiyle krsiye, ma.kamiyle Sidretl-Mnteha'ya, akliyle
yce kaleme, nefsiyle Levh-i Mahfuza, tab'iyle unsurlara, kabiliyyetiyle heylya, heykeliyle hebya, re'yiyle atlas fele irte, mildrikesi-yle y ldzlar fevehmiyle altici kat ge, hernmiyle be inci kat g e, fehmiyle drdnc kat g e, hayaliyle nc kat g e, fikriyle ikinci kat g e, hafzasiyle
birirci kat g e, dokunma kuvveleriyle Zhale, itici kuvvetleriyle M teriye,
z41

Ji _, ut >,

j 4;4
4;1

<Cul

r.m
4,10,

45,1

jz j

J.j;

j1-..11
2 Abz3b Sresi: 72.

3 CID, al-Insanu'l-Kmil, II. 71-78.


4 Sanctnf, bu hadisiu mevzu oldu unu sylyor (Bkz. Kesful-Ilafa, s. 100).

283

muharrike kuvveleriyle Merih'e, bak c kuvveleriyle gne e, tad alma duyulariyle zhreye, koklama duyusiyle Utarid'e, i itme duyusiyle Aya, hararetiyle ate feleine, hatralariyle meleklere, vesvesesiyle cin. ve eytanlara,
hayvaniyyetiyle hayvanlara, vurucu kuvvetiyle aslana, hile gcyle tilkiye,
aldatc gcyle kurda, hased gcyle maymuna, h rsiyle fareye kar hk olur.
Ruhaniyyetiyle ku a, sarlk maddesiyle ate e, balam maddesiyle suya,
kan maddesiyle rzgra, siyah maddesiyle topra a, teriyle smiyle damarlariyle, kulak kiriyle, gz ya iyle, idrariyle, dier ifrazatiyle yedi denize, zatiyle cevhere, s fatiyle araza, di leriyle cansz maddelere, kliyle trnaiyle
bitkiye, ehvetiyle bayvarta, be eri grnmyle insanlara tekabl eder.
Keza insan-i kmil, insan. e itlerini kendinde toplar. Ruhiyle krala, fikriyle
vezire, ilmi ve reyiyle kad ya, zarniyle polise, damarlar ve btn kuvveleriyle
yardmelara, yakiniyle m'minlere, phesiyle mriklere tekabl eder.
Hasl varlk sahnesirde bulun.an. her eyin karl insa-i kamilde vardr.'
te byle gln bir tarzda insan n her taraf, dnya varlklarudan
benzetilmi tir. Bunlar, mesnetsiz, hayali gr lerden baka bir ey deildir.
3) Nbvvet ve velyet:
a. Nbvvet:
Nbvvet haber vermek demektir. Hakim-i Tirmizi nbvveti, perdenin
kaldrlmas ve aybin srlarna vakf olarak Allah' bilme, Allah'n .uriyle
rtl bulunan. e yalar]. mahiyetine basiret gziyle nfuz etme diye niteler.
Bu konuda balangta fazla felsefi izahlar yok iken, zamanla a klamalar felsefi bir nitelik kazanm tr. Ferarri'ye gre nebi, Allah' n zatndan, sfatlalarndan, isimlerinden, hkmlerin.den ve muratlarudan haber veren kimsedir. Dorudan doruya Allah'n zatndan alp haber vermek, Ruh-i A'za n'a
mahsustur. Allah Ruh'i A'zam' nce klli nefse, sonra cz'i nefislere gnderir. Onlar Ruh-i A'zamdan Ehadiyyet Zatma, s fatlarna, isimlerine, kadim
hkmlerine dair bilgiler al rlar.
Adem Aleyhisselm'dan Hz. Peyamber'e kadar her peygamber, Ruh-i
A'zamn nbvvetinden. bir grn,tdr. Grntlerin pey amberlii geicidir, zamanla ba ldr. Her peygamber Ruh-i A'zam' n bir sfatmm, bir isminin
mazhardr. Ruh-i A'zam, bunlar n her birinde bir isim ve s fatiyle tecelli
etmitir. Hz. Muhammed'de ise btn. zativle, isimleriyle ve s fatlariyle grnmtr. Onunla nbvvet hatmolmu tur. Resul (s.a.v.) surette teki Pey1 al-Ins rtl-Ktmil, II, 75-77.

284

amberlerden sonra ise de hakikatte onlardan ncedir. Nitekim o :

: Biz ilk-sonuneularaz".1 ve :

(b;_,
-

:.,4sdem su ile amur arannda iken ben peyamberdim.",2 dier bir rivayette
cji31

: Adem ruh ile ceset aras nda iken ben. pey amberdim."

demi tir. Yani henz A.dem ruh ve ceset olmazdan. nce o pey amberdi. nk Ruh-i A'zam' n nbvveti, ruhlar n varlndan ncedir. Surette sonra
gelmekle peyamberlii tamamlamtr.
Mutasavvflar bunu anlatmak iin bir daireyi rnek verirler: Zihin.de d nlen bir daire. Daire noktalardan mte ekkildir. Kt zerine konulan
her nokta, zihinde tasarlan.an dairenin hakikati de il, bir grnmdr.
Dairenin hakikati tamamdr. Her nokta dairenin bir vasfn tar. Son noktadr ki daireni btn hakikatlerini ta r. Son. nokta ilk n.oktaya biti tii
zaman daire tamamlan r. Son nokta ayn zamanda di er noktalar da iine
alr. Aksi takdirde son nokta olmaz. te bunun iin. dairenin hakikatine mazhard r. Nbvvet de byledir. Gaybde (gizlide) mevcut bir daire. Bu, nbvvetin hakikati ve manas . Bunun. ehadet lemindeki viicudu, suretidir. Hakikat,var olma bak m ndan suretten n.ce, meydana kma bakmndan suretten
sonradr. Birbiri ard nca gelen. her peygamber bu nbvvet dairesinin bir
noktasdr. Son. nokta Hz. Muhammed'dir. Dairenin hakikatini ta yan Hz.
Muhammed, viicuditibariyle son ise de hakikatte ndr. Ruh-i A'zam, onunla
btn isimleri ve sfatlariyle gii,rnm tr.
Mutasavvflara gre Hz. Peygamber bunu u ekilde aklamtr " Zaman dnd dolat, Allah'n gkleri ve yeri yaratt andaki haline gelai."3
1 Buhar'', Vudu 68, Cumu'a, 1, 12, Enbiya 54, Eyman 1, Diyat 15, Ta' bir 40 Tevhid 35;
Mslim, Cumu'a, 19, 21; Nesal, Cumu'a, 1; Drimi, Mukaddime, 8.
2 Ibnu Teymiyye bu hadisin ash olmad m sylyor. Hadis, Ibn Hanbel, IV. 127-128
de Irbd Ibn Sriye as-Sulemi yoluyle gelmektedir.

1...jj_j

44i;

,:514.41

dl

(..;1"

,31
41 c..11.,;1 j.j.;

d.11:4Si

411

TirmiZTde Ebu Hreyre yoliyle gelen bu hadis u lfzdadr:


-L+ I

_1)1

*,;

41

j/1.;

TirmiZI,bu hadis Ebu Hreyyre'den yalmz bu yolla geldi i iin sahlh-ggrib hadistir diyor.
Menkib, 1; Hadil /bn Hanbel IV. 59, 379 da da vard r. KeZa nn. Mke tb 45 de deiik varyantia yer almtr.
3 0,4..N1
9/8, Bed'ul-tIalk, 2; Mslim, Iasme, 29; Eb

Buljri, Tefsiru Sura


Mensik 69; /bn Hanbel, V. 37, 73.

285

b. Velyet:
Velyet, halkta Hak ile tasarruftur. Veliler, Allah' n sevip seti i kim...
selerdir.
r4
y
,C,tj g.C.J

; ,_; ,

yi bilin ki Allah' n velilerine ne korku vardr, ne de onlar zleceklerdir."'


Velinin iki manas vardr. Biri veli kelimesinin fail, biri de mef'ul say lmasna gredir. Veli, mef'ul manas na alnrsa i lerini Allah'n grd,
: O, salihlerin
-ilerini grr.".2 Veli fail manas na alnrsa, Allah'a ibadet ve taatini yerine
getiren kimse demektir. Velinin veli olmas iin her iki manamn da kendinde
bulunmas, gizli ve ikr Allah' n emirlerine uymas gerekir. Sufilere gre
peygamberler nas l masum ise veliler de mahfuzdurlar.3 ln Teymiyye ise
ileride grecem imiz gibi veliyi m'min ve mttaki kul anlam nda ahr.4
sine brakmad kimse demektir:

c. Hatemul-Evliy meselesi:
Peygamberlerin hatemi inanc ndan mlhem olan sufiler, velilerin de hatemi olaca m ileri srmlerdir. Bu mesele sufilerin m terek inanc deildir. Baz sufilerde grlmtr. Bunu ilk ortaya atan, 255 (868) tarihinde
len Hakim-i Tirmizi'dir. Hakim-i Tirmizi diyor ki:
"Hz. Peygamber, do ruluk ayam btn peyamberlerden ileriye atm tr.
O, btn peygamberlerin hatemidir. Onun vefat ndan sonra mmetinden k rk
kii onun yerine kaim olur. Arz onlarla ayakta durur. Onlar Resuln ehli
beyitdir. Neseb itibariyle de il, fakat zikir itibariyle onun evinin halk drlar.
Resulullah'n yapt zikir evine snan herkes onun ev halk dr.5 Onlardan
biri lnce yerine mmetten biri geer. Bunlar n saylar tkenip dnyann
zeval vakti gelince Allah bir veli gnderir. Bu veliyi semi , kendine yakla trmtr. Evliyaya verdi ini buna vermi tir. Buna hatemul-velye de vermi mitir. Bu, kyamet gnne kadar Allah' n, dier velilere hcceti olur. Bunun
velyet s dk vardr; Hz. Muhammed (s.a.v.) in nbvvet s dk bulu.duu
gibi. Ona eytan musallat olamaz, nefis onu velyetten al p zevkin.e dremez.6
1 Yiinus Sresi: 62.
2 Acraf Sresi: 196.
3 Kelbil, at-Ta'arruf; 1,useyri, Risle, 139; Let'ifu'l-Isrt, varak 114a; Kilsni, I tilbtu's- ufiyye, varak 10b, Ayasofya, No. 1655.
4 /bn Teymiyye, HaltIkatu MeBebil-ttibdiyyin, s. 115-123, Hatmu'l-Avliya sonunda,
s. 506.
5 Hakim-i TirmizI, Hatmu'l-Avliya, s. 345-46, Beyrut, 1965.
6 Aym eser, s. 342-44.

286

"Bu hatemul-evliya, btn velilerin seyyididir. Nas l Hz. Muhammed


(s.a.v.), peygamberlerin seyyidi ise o da evliyan n seyyididir. Bu veli, zikirde
evvel, ilimde evvel, me iyyette evel, makadirde evvel, levh-i mahfuzda evvel,
misakta evvel, mah erde evvel, hitapta evvel, efaatte evvel, civarda evvel,
cennete girmede evvel, ziyarette evveldir. Nas l Hz. Muhammed (s.a,v.) her
yerde peygamberlerin evveli ise bu da velilerin evvelidir. Di er veliler Hz.
Peyambere kafa durumunda, bu da kulak durumundad r.'
Hakim-i Tirmizi'nin ifadesine gre htemul-evliy, k yamete yakn gelecek son velidir. Belki de o, kendisini byle bir veli sanm tr. nk kendi
eseri Hatmu'l-Avliya'da anlat ld zere han mnn ve e itli kimselerin kendisi hakknda grd ruyalar, onu byle bir gre sevkedebilecek aiteliktedir. Hz. Pey amber'den sonra kan olaylar dolay- siyle her asr insanlar
kyametin yaklat uuru iinde kalm tr. Hakim de devrin kyamete yakn olduunu ve kendisinin son veli oldu unu sanm olabilir. Her ne ise son
velilik fikrini ilk defa ortaya atan odur. Onda sonra bu fikir zerinde ciir'etli
grler ileri srlmtr.
Bu iddiann temsilcisi olan sufilere gre velyet, nbvvetin batnud r.
Nbvvetin zahiri dini hkmleri, eriati haber vermek, batm ise o hkmleri yaparak nefislerde tasarruf etmektir. Haber verme (inba) bak mrdan
nbvvet bitmi se de velyet ve tasarruf bak mndan devam etmektedir.
nk Hz. Muhammed'den sonra gelen veliler, onun tasarrufunu ta maktad rlar. Hz. Muhammed (s.a.v.), onlar vas tasiyle halk iinde tasarruf etmektedir.
Nasl nbvvet harite peyamberlerden. mte ekkil bir daire meydana
getiriyor ve bu daire Hz. Muhammed noktasiyle tamamlamyorsa velyet de
harite velilerden meydana gelen bir daire te kil eder ve bu daire son veli ile
tamamlanar. hakikatte hatemul-enbiyadan ba ka bir ey
deildir. Yani hte nul-enbiy velyet suretiyle e itli vcutlar arac l ile
tasarrufuna devam etmi ve onun niibvveti, nas l Hz. Muhammed (A.) suretinde tamamlanm sa velyeti de son. velide tamamlanacakt r. Hz. Pey amber'e ishetle dier peyamberlerle veliler birdir. nk hepsi de onun nbvveti ve velyeti dairesinir birer noktas , birer mazhar drlar. Asl dairenin
kendisi Hz. Muhammed'in hakikatidir. Bundan, dolay o: "mmetimin bilginleri, Israilo ullarmn peyamberleri gibidirler."2 demi tir.
Hakim-i Tirmizi'den sonra bu iddian n en, byk temsilcisi ihnul-Arabi
olmutur. Hakim'in att admlar fersah fersah geen ve kendisini htemul1 Ayn eser, s. 345.
2
j,I

,y

Bu hadis, mevzu'dur.

ve Hn Hacer ash yoktur

diyorlar (Kenz, s. 64).

287

evliya gren ibnu'l-cArabi, hatemul-evliyan n, htemul-enbiyadan stn


oldu unu, btn peygamberlerin dahi hatemul-evliya mi katndan ilim ve
k aldklarn ileri srm tr.
Ona gre nbvvert, velyette devam etmektedir. Nbvvet kesilir, fakat
velyet kesilmez. Nbvvet, velyet suretinde devam eder. Peygamberler de
ayn zamanda velidirler. Yel:ayet genel oldu undan btn peygamberler hatemu'l-evliya mi katn,dan k ahrlar. Kendi ifadesi aynen yledir:
"Bu ilim, ancak resullerin hatemi ile velilerin hatemine mahsustur. Peygamberler bu ilmi hatem resul (son peygamber) mi katndan grrler. Veliler
de bun,u hatem veli (son veli) mi katndan grrler. Hatta peygamberler dahi
bunu grdkleri zaman ancak veliler hateminin mi katndan, grrler. nk
risalet ve nbvvet kesilir ama velyet asla kesilmez. Peygamberler de veli olmalar bakmndan sylediimiz ilmi ancak veliler hatemi mi katndan grrler. Veliler hatemi, geri resuller hateminin getirdi i eriatin hkmlerine
tabi ise de bu, onun makamm kk drmez, ileri srdmz fikre aykr
dmez. nk o, bir bak mdan (peygamberden) a a olsa da bir bakmdan
da stndr. eriatin zahirinde de bu fikrimizi destekliyecek hususlar vard r.
Mesela Bedir esirleri ve hurmanm a lanmas hususunda Hz. mer'in stntnl grlmtr. Kamil olann her hususta ve her mertebede ileri olmas
art de ildir. Bu yolun erkekleri, Allah' bilme hususundaki stnl e
bakarlar. Onlar n gayesi budur. Kainatm olaylar onlarn. hatrma bile gelmez. Bu sylediklerimizin hakikatini iyice kavra.1
Hatta ibnu'l-Arabi, Hz. Pey amber'in grd bir ru'yay da kendi davasnda kullanr. Hz. Peygamber, ru'yas nda tamamlar:aas iin. tek kerpici
eksik bir duvar grm , o son, kerpi kendisi olmu ve onunla duvar tamamJ.,)1

i-I

,.;c1

;)...41

01;,551,

L.)I

.1;.)

YI

j
ol

j
j

r..1;

(:)..

15-

...!t;

rci

.).

4ili

LSJ1-.1 (.3
Lel

j;>.::; Lr

J:IT

3.1.;

<3.5-

4...51."5.S

(.15

erell

tj
j

,: 15" c*.)1 j

4..J
.1 1.-71

L.;L;

-4.3?. L LP.,4
ril;
(..)1 (.1.4.<11 r_;41.3 .
k.I1

j
.

Failal-Ilikem, I. 62, is Fa, 1365 /1946.


288

1;
,:r

j j..

* j

)11

.r::1;,11 J

j5
.

Lim

r.;i:11

lanmt. ite bnu'l-Arabi de byle bir ru'ya grd n sylemektedir. Ancak


ruyada grd duvarn iki kerpii eksikmi : Biri altundan biri gmten. iki
kerpi eksik. Hatemul-evliy olan kendisi, Resullerin hatemini de temsil
ettiinden byle iki kerpiin eksik oldu unu grm . Gm kerpi Resuller
hatemi, alturt kerpi veliler hatemi imi . Kendisi iki yniyle bu bo yeri doldurmu . Ilatemu'r-Rusul gm tr, nk vahyi melek vas tasiyle alr; hatemu'l-evliya ise vahyi do rudan. do ruya Allah'tan ald ndan altun eklinde
gsterilmi tir.
Demek ki blu'l-Arabi'ye gre veliler hatemi, Allah' peygamberler hatemminden daha ok bilir. Bu hususta o, Htemul-Enbiyadan stndr. Yani
kendisi Hz. Peyamber'den stn oluyor. Kolay hazmedilecek cinsten, olmad iin bu iddias n yumu atmaya ah r. Burada kasdedilen ahslar de il,
mertebedir. stn. olan. ahsn. kendisi de il, temsil etti i rtbedir. Veliler
hatemi, yine Hz. Pey amber'in rtbesi oldu undan onun velilik rtbesi,
peyamberlik rtbesinden stndr der'.
d. Hatemul-evliya iddias nn. eletirisi:
Serrc yle diyor: " Musa (A) ile Hdr(A) aras nda geen kon.u mada:

"Sen benimle beraber olmaya dayanamazs n"2 sznden velinin, peygamberden


stn oldu unu iddia edenler olmu tur. Musa Aleyhisselm'm da:" Unuttuum
eyden tr beni k nama, iimde glk karma"' demesinden dolay baz
mutasavvflar, peygamberden, stn oldu unu sylemilerdir.
Serrc, sapk kimseler diye nitelendirdi i bu iddia sahiplerine yle cevap veriyor: Allah pey amberlerine e itli mucizeler vermi , dilediini diledii kimseye ihsan etmi tir. Birine verdi i bir zellikten dolay onun stn.
olmas gerekmez.
Asaf ibn. Berhiya ki kendisine kitaptan. verilen bir ilme sahipti. Gz a p
yumuncaya kadar bir zamanda Belkis'in taht n getirdi. Byle yapt diye onun
Sleyman'dan stn oldu u sylenebilir mi? Hdhd'e de sular bulma bilgisi verilmi ti. Baka ku larda bu zellik yoktu. Bu zelli i var diye Hdhd'n
teki ku lardan stn olmas m gerekir ? Herkesin, bir yetene i vardr.
Hz. Peyamber(A): "En ok feraiz bilininiz Zeyd, en gzel okuyan nz bey,
helal ve haram en ok bileniniz de Muttz ibn Ceberdir" demitir. Beri taraftan on. ki inin cen.nete girece ini sylemitir. Bunlar o on ki i arasnda yoktu.
1 Kitbu'l-Kurba, varak 5a, Esad Efendi, No. 1655.
2

c_..

3 T-r-4 cS.).1 c:).

Kehif Sresi: 67.

Le.

15;

Kehif Sresi: 72

289

Demek ki onlar, bu eyleri bilmekle cennetle midelenen on ki iden stn olmadlar. Biliyoruz ki ashabm en. str li Ebubekir Sddiktir.
Hasl veliler pey amberlere tabidirler. Tabi, metbu'llan stn olamaz.
Eer pey amberlere verilenler, velilere verilmi olsayd, onlar titretirdi. E er
Musa'nn nurlarndan ve Allah ile konu masndan bir zerre H dr'a verilseydi,
Hdr mahvolurdu.'
Ibn Teymiyye de bu iddia sahiplerine iddetle atmakta ve hatt
kfrle tiham etmektedir. Ibn Teymiyye diyor ki:
Hatemu'l-evliya iddias , asl olmayan batl bir davad r. Bunu Ebu Abdillah Muhammed ibn Ali at-Tirmizi al-Ilakim'den. ba ka tanmmlardan
hi kimse syelmemitir. Onun hatmu'l-velye hususunda syledikleri hatdr, kitaba ve snnete aykrdr. Allah rahmet etsin, Hakim'i Tirmizi'nin kendisi fazilet ve marifet sahibi olmak, makbul ve faydal szleri bulunmakla beraber, reddi gerkli olan. szleri de vard r. Hatemu'l-evliya ve bunun ken.dinden
nceki velilerden stn olaca iddias ak bir sapklktr Zira sahih hadiste
sabittir ki: _U ct j2J1

: Nesillerin en hayr list, benim icinde gnderilmi bulunduum nesildir, sonra


onlar izleyenler, sonra da onlar izleyenler." 2
Htemul-evliya sz, seleften hibirinin sznde gemez. Allah' n kitabnda, Resulnn. hadislerinde de byle bir ey yoktur. Bu sz dnyada
son m'min ve mttaki kimseyi gsterir. nk: " yi bilin ki Allah'in velilerine bir korku yoktur ve onlar zlmeyeceklerdir"3 yetinin ifade etti i gibi
her m'min. ve mttaki kimse Allah' n velisidir.
E er htemul-evliya, dnyada son. mii'min ve miittakiyi ifade ediyorsa
bu adam velilerin. en stn ve mkemmeli de ildir. stn olan veliler, nce
gelenlerdir. nk onlar Resullerin Efdaline daha yak ndrlar.
Eer evliya, kendisine ilh.am olunan, kimse ise Buhri ve Mslim'de bulunan. hadise gre Hz. Ebubelkir ve Hz. mer bunlar n. ba dr:
.

: Sizden nceki milletlerde muhaddes (kendic:A;


j4..$4 L9-4I j
f
sine ilham olunan) kimseler vard. Eer benim mmetimde de muhaddes varsa-ki
1 Serr-5e al-Luma's. 537.
2 But ri, Sehdt, 9, Fel'il, 1; Mslim, IV, 1964, Fel'ilu's-Sahbe, 210-12, 214-215;
Dgvrul, Sunne, 9;
Fiten, 45, Menlsib 56; 1bn Mice AlAdtm 27; 1bn klanliel, I.
378, 417, 434, 442 vs.
3

290

J''

Yttus Sresi: 62.

elbette daha ok vardr o, omer'dir." I Bu hadis, muhaddeslerin ba nn mer


olduunu gsterir. Ebubekir ise on.dan efdaldir, nk s ddiktir. Muhaddes,
her ne kadar Allah tarafndan ilham olunuyor, ilhamla konu uyorsa da bu
ilham' kitap ve srnete vurmas lzmdr. nk masum de ildir.
-

Baz kimseler velinin mahfuz (korunmu ) olduunu iddia etmilerdir.


Hakim-i Tirmizi de bun.a i aret etmi tir. Ama bu da bat ldr, snnete ve icmaa
aykrdr. Btn veliler kitap ve snn.ete muhtat rlar. Resuliin snn.etiyle tartma a mecburdurlar. Resuln hadislerine uyan i ler dorudur, uymyan yanhtr.
Sonra bu htemu'l-evliya tabiri mevhum bir mertebedir. ok kimseler
bunu kendileri ve eyhleri iin, iddia etmi lerdir.
"Fusus sahibi ve ben.zerleri, velinin Allah'tan vas tasz, nebinin ise vas tah yoldan. vahiy aldn ; bu bakmdan htemul-evliyan n daha stn olduun.0 iddia etmi lerdir. Bu da tamamen yaland r. nk veli, ancak resuln
tavassutiyle Allah'tan. al r.
s

"Allah'n, kullariyle konumas trldr: 1) Perde arkas ndan, Musa


ile konutuu gibi; 2) Eli gndermekle, pey amberlere melekleri gnderdi i
gibi; 3) vahyet nek suretiyle. Bu sonuncusunda velinin de n,asibi vard r. Fakat ilk iki mertebe pey amberlere mahsustur. Veliler, dini resulden. al rlar.
Nasl vastas z Allah'tan allyorlarm ? Ve bu al nas l daha stn oluyormu ? Onlar ne Musa'nn konumas makamna erebilirler, ne de peygamberlere indii gibi melekler gelir kendilerine.
"Bu iddiada olanlar daha da ileri giderek hatemul-evliyan n baz bakmlardan htemul-enbiyadan stn olaca n da iddia etmi lerdir. Bunu Ebu
Abdillah veya ba ka tannm eyhler sylemi deildir. nk o, bu gibi
iddiay ileri srmekten ve bu a k kfr iftira etmekten ycedir. Fakat o bir
kar hat etti, onun, hats zerine yryp kfr olan eyleri sylediler.
Bundan kts de var: ibru'l-Arabi, veliler ve resuller, velyetleri bak mndan. hatemul-evliyaya tabidirler, onun, mi ktmdan nur ahrlar iddias nda
bulundu. Bu iddia aklen ve dinen. bat ldr. nk nce gelen, sonra gelenden,
peygamberler de ba kalarndan bir ey almaz. ilinul-Arabi, htemul-evliyann, Allah' bilme hususunda hatemul-eribiyadan. ileri oldu unu; hternu'l
enbiyann. yalnz teri'de onu geti in,i sylemi tir. Bu, sap k felsefecilerin,
sapk mutasavvflarm ve mtekellimlerin-ki bunlar ilmi konularda resullerden. stn olduklarn , peygamberlerin. ancak dnyada insanlar n, salaln iin
1 Butiri, Felr'ilu's-ahabe, 6;
1bn kIanbel, VI. 55.

54; Mslim, Fesi'il, 23; Tirtni0, Menldb 17;

291

eriat getirmekte tekaddmleri bulundu unu iddia etmilerdir-i te bu, onlarn


dtkleri kfrden daha byk bir kfrdr..."'
"Ibnu-l-Arabi'ye gre Hz. Muhammed: "Adem su ile amur aras rda iken
ben peyamberdim" demitir. tekiler yarat lmazdan nce o pey amberdi.
Ite hatemul-evliya da onlar henz su ile amur aras nda iken. veli idi. Bu
ak bir yalandr. Din imamlarm n icmana aykrdr.nk Allah, e yay var
olmazdan nce bilmi ve takdir etmi tir. Bir ey ancak var oldu u zaman
hakikatiyle var olur. Bu hususta pey amberlerle di erleri aras nda bir fark
yoktur. Hz. Peyamber'in hakikati de kendi yarat lmazdan nce mevcut
deildi. Onun. hakikati, Allah bildi ve takdir etti manas nda vard. "Adem su
ile amur aras nda iken ben pey amberdim" sznn. de asl yoktur. Hadis
erbabndan hibiri bunu trivayet etmemi tir."2
Ibnu'l-Arabi'nin nbvvet ve velyet hakk ndaki grn ele tiren
Aliyyu'l-Kari de ken.disini htemul-evliya yerine koydu undan onu kfr ve
zndklkla itham etmi tir.'
Buraya kadar mesele zerinde iki taraf n da grlerini serdetmi bulu.
nuyoruz. nemli bir sorun daha kar mza kmaktad r: Hakim'i Tirmizi, Re.
sulullah'tan sonra onun yerine k rk kiinin kaim olduunu, bunlar tkenince
bir kiinin, hepsinin yerini alaca n ve bunun, velilerin. sonuncusu oldu unu
sylyor. Demek ki o zamana kadar henz bu k rktan ba ka men, evtad
ve kutub tabirleri yoktu. K rk kii topluca i gryorlard . Bunlarn kutbu
yoktur. O halde bu tabirler sonradan. kmtr. Ve sonradan bunlar n hepsinin
ba olan. veliye kutup denmi tir. Kutup, krklar, yediler, ler her zaman
mevcuttur inanc yerle mi tir. Halbuki Hakim-i Tirmizi'ye gre sonrakilerin kutup dedikleri, krklarn saylarnn inkraziyle kyamet yakn gelecek
ve velilik mertebesini kapatacak olan hatemu'l-evliyad r.
e. Ayetlerin bu ynde tefsiri:
L.5":

_ -L-1

C. _C,.

oraya sabit dalar yerletirdik."

yeri dedik ve

yetindeki ravasiy kelimesini sufiler ev-

liya anlamnda alrlar. Arz yarat klar, dalar da velilerdir. Allah velilerle
yaratklararm tutar, onlarla bely defeder. Velilerin stnde evtd, evt1 'bn Teymiyye, MeZbehul-Ittih3diyyin, s. 115-123 alatmu'l-Avliy[t ekinde, s. 506
508.)
2 ihn Teymiyye, aym eser, s. 126-127 alatmu'l-Avliy3 ekinde, s. 508-509)
3 Bkz. Risale, s. 71-72.
4 R.af Sresi: 7.

292

dn stnde de ravasiy vard r. Bir felket zamamnda kullar n mercii evtd,


evtdm. mercii ravasiydir. Ravasiy. Allah' n. sekin velileridir'.
. O

yetindeki C43

sznden ravasinin, umum velilerin stnde, onlar idare eden kimseler olduklarn anlamlardr. Bu ravasiyi kutup idare eder. Kutup btn velilerin
kvamdr. Ravasiy kutuptan, a a olan velilerdir.3
Sufiler bu grlerini u hadise dayandrrlar: "Bu mmet ierisinde krk
kii brahim merebi zerinde, yedi ki i Musa me rebi zerinde, bir ki i de
Muhammed (s.a.v.) me rebi zerinde bulunur. Bunlar mertebelerine gre in.s anlam efendi siderler".4
Bu hadisin shhati zerinde mnaka alar yaplmtr (evkni, s. 245-49).
Hadisin sahih oldu u kabul edilse dahi Hakim-i Tirmizi, ayn anda btn.
velilerin. bulunaca manasnda deil, krk kiinin gittike inkraz bularak
bire inece i manasnda anlyor. Fakat ondan sonra gelenler yle diyorlar:
"Budel krk kiidir, mena yedi kiidir, hulefa kiidir, kutup bir kiidir. Kutup bunlarn hepsini bilir ve idare eder. Ama kendisini kimse bilmez
ve idare etmez. O, velilerin imam dr. Hulefa da yedileri bilir ve idare eder.
Yediler de krklar bilir ve idare ederler. Fakat k rklar mena ve hulefay
bilmezler, mmet aras nda bulunan. di er velileri bilirler. Di er veliler de k rklar bilmezler. ayet krklardan biri lrse mmet aras nda bulunan teki
velilerden, biri onun yerine getirilir. Yedilerden biri lrse k rklardan biri
yerine getirilir, lerden biri lrse yedilerden biri yerine getirilir. Say da
tek, fakat btn mahlkat n saysna derk kutup lrse, yerine lerden biri
getirilir, bu Allah' n. izniyle kyamete kadar byle srp gider." 5
"Cenab Hak lemi yaratp ihtilflar meydana getirince nbvvet ve velyet mertebelerini de izhar etti. Baz temiz kiileri ilhamlarma,
seti. Bunlara zatl k birlii sultann indirdi. Kimi bu mertebeye erince art k
insanlk hviyetirden fani olup Hakk' n. lht leminde kald lar. Ite bunlar
ebdal, mena, urefad r. " yi bilin ki Allah'n velilerine korku yoktur ve onlar
zlmiyeceklerdir."
1 Hakaik varak 121a, b.
2 Fussilet Sresi: 10.
3 Hakaik varak 225a.
4 bn-am Ahmed ibn Hanbel'in Kinbu'-Zuhd'nde bu hadisin sahih, hatt3 mtevatir olduu sylenmektedir. Beyan edilen e itli mtal3alardan bu hadisin sahih oldu u kanaati uyanmaktadr (Bkz. Muhammed ibn a -evkani al-Fevidu'l-Meemca
s. 245-49, Kahire, 1380/1960).
5 Haknk, No. 77, varak 67a.

293

"Bazlar da hem zahir hem batn mertebesinde kemale erip ikisinde


de istikrar buldu ve Allah' n halifesi oldular. Mlk, melekt, st ve lhtlemlerinin. btn mertebelerini kavrad lar, Hakk'n terbiyesinde yeti tiler,
kudsi kuvetle peki tirildiler, e itli mucize ve kerametlerle gnderildiler.
Ite bunlar peygamberler ve ir ada memur velilerdir."
Bu hatmul-evliya gr hakknda sufiler aras nda bir birlik yoktur.
Herkes bu gr kabul etmi deildir. Bursal smail Hakk, her asrdaki
kutubun hatm olduun.0 sylemektedir: "Bil ki Allah, lemi halife ile, hazineleri hatm ile muhafaza etmektedir. Hatm, her as rda yaln z bir tane olan. kutuptur. Ba lang Adem Aleyhisselgim ileydi, hitam da sa Aleyhisselm ile
olacaktr."
Demek ki son. veli, kyamete yakn gelece i haber verilen sa Aleyhisselm kabul edilmektedir.
4Insan

grebilir mi?

Ehl-i snnetin itikad ra gre Allah dnyada grlmez. Ahirette


lere grlecek ve m'minler, cennette O'nu, dolunay grdkleri gibi greceklerdir.
Mutasavvflara gre insan dnyada Allah' gremez ama varln Tan.r
varlnda yitirir, ilk ilhi varlna dnerse o zaman Allah' grr ki o takdirde de grenle grlen bir oldu u iin gren kalmaz. Yani insan Tanr varlna getiin.den, Tanr'y yine Tanr grm olur. Tanr'y Tanr 'dan bakas gremez.
Serrc, sufilerin hatlarndan bahsederken bu noktaya da i aret etmi ve:
"am'dan, bir topluluk, dnyada kalble grmenin, hiretteki gzle grme gibi olduunu iddia ederler. Tanr ehli, kalble grmeyi iman, m ahedesi
ve gerek yakin manas nda anlyorlar. Nasl ki Hrise: "Sanki Rabb mn arm aka gryorum" 3 demitir. Baz kimseler yemeyi imeyi terk ederek
halvete ekilmi , yaptn da beenmi , eytan. kendilerini avlann : Allah' bir
taht zeri.de oturuyor, nurlar etraf kamatnyor eklinde gstermi , onlar
1 Nabeivni, al-Fevritihu'btlrihiyye, s. 9.
2 lifibu'l-Bey.n, I. 93.
JS-

L:k11

jb j

(*. l (k1 j
rY....JI 4.4 14..51;

3 Tj

31.41 :315' Bu hadisi Bezzar zay f' bir senedle Enes'ten rivayet

eder. Taberni, al-Muceemu'l-Kebir'inde abIlaris ibn Malik'ten rivayet etmi tir. Onun da senedi
zarfur. (abLuma cs. 561).

294

da gerekten Allah' grdklerini sanmlar. Bu hali hocalarma sorduklar zaman. hocalar onlara gere i gstermi tir. Bir gn mritlerinden biri Sehl /bn
Abdillah'a demi ki:
t)stad m, beri her gece Allah' bu ba gzmle gryorum.
Sehl, bunun dman tuza olduunu anlam , demi ki:
Sevgili olum, bu gece onu grrsen yzne tkr.
Hakikaten adam, gece yine grnce yzne tkrm . Bir de ne grsn:
Taht umu , nurlar kararm , adam o halde"' kurtulmu .
Yine bunlardan bir topluluk, kendilerine mcahede, ibadet, hel1 yeme ve
dnyadan yz evirme emretti i iin Abdu'l-Vahid'den kamlard. Bir gn.
Abdu'l-Vahid bunlarda birini grd, hallerini sordu. Adam dCdi ki:
stad, biz her gece,cennete giriyor, cennet meyvalar ndan yiyoruz. Abdu'l-Vahid,
Bu gece beni de yamn za aln dedi.
Onu da alp le gtrdler. Gece bas nca birden yeil elbiseli kimseler
kt, baheler, meyvalar. Abdu'l-Vahid bu ye il elbiselilerin ayaklar na bakt,
hayvan t rnaklar gibi olduunu grnce eytan olduklarn anlad . Dadalacaklar zaman bu adamlara dedi ki:
Nereye gidiyorsunuz ? tdris peygamber cen.nete girince bir daha kt ?
Bu sz zerine orada sabahlad lar. Ortalk aarnca baktlar ki hayvan.
pislikleri, eek fklar ile dolu bir mezbeledeler. O halden teybe edip Abdu'l-Vahid'in sohbetine dndler:
"Kimi de kalbe doan nurlarm, Allah' n keridi zatm vasfetti i nur olduunu, gnein ve ayn n.urunun da bu nurdan oldu unu sanr, bunlar yarathn tevhid ve azamet nurlar zanneder. Bu hatM r. nk bu rurlar yaratlmtr. Ar nuru, krsi nuru, gne ve ay nurlar hep yaratlm nurlardr. Allah'n nuru, srurl ve yarat lm deildir. Allah'm nuru idrak edilemez.
"Kul bilmelidir ki dnyada gzlerin grd btn nurlar yarat lmtr.
Allah ile onlar aras nda bir benzerlik olmad gibi onlar Allah'n sfat da
deildir. Kalblerle Allah' grmek, yakin ve tasdik manasmad r. Yani grr
gibi inanmaktr. Nitekim Hz. Peygamber: "Allah'a grr gibi ibadet et"' demitir."2
bnu'l-Arabi yle diyor: Yce Allah'n zat bilinmez, grlmez, d nlemez, idrak edilemez. Zira grenin gznde kffinat n izi vardr. Ne zaman
1 Bulrl, /man 37; Mslim, Iman 1, 5, 7; Nesg, Iman, 5, 6
2 al-Luma' s. 544-48.

295

insan yok olur da baki olan kendi kendine baki kal rsa o zaman grlr ki
o takdirde de gren yine Tanr 'dr. Bundan dolay kitap ve snnet, Tanr'y

grmenin hirette olaea m sylemitir. Burada Musa _A:2j 1 L; j L,.>

--

dI_J 1 Rabbim bana grn, sana bakaym"' dedi de Allah:

Rabb daa tecelli edince..." 2 dedi. Tanr'l grme e

'

hi imkan, brakmad :

Gzler O'nu grmez, O gzleri grr"

namyaean haber verdi. Do rusu budur. d 1

(( j_j4,, 4_1> : O gn baz yzler sevinle Rabbine bakar."


baz kimselerin de

.3, -

-9,

: Ay grdnz gibi Rabbinizi greceksiniz"

.14 J,

buyurmu ,

1,5

"...511 -Y ji jp

e4.1A1;
51

,.931

Zinio jp
.11

A; j J.4 cj

-e

Gnei grdnz gibi Tanr'nn greceksiniz."' bu-

Z t,

L:J )1

demitir. Baka bir hadiste de:

yurmutur. Mslim'de bulunan sahih bir hadis de yledir:

j* I

J,

Rabbi grmekten perdelendiklerini duyurmu tur :


z-
-
...
5Cr Hayr onlar o

j-t.
Cj-P

gn perdelenmilerdir." 5 Resul Aleyhisselm da: J4-;z1i ) J.;

.
Ujj

j o

.
1 4_5"-j U
- J
J
dedi. Mi ile syledi. kendisinin, kavra-

o :i5p

1:.;)

Rab hair gn bir grup insanlara tecelli eder,

"Ben sizin Tanr nzm" der. Derler ki : "Senden Allah'a snurz. Rabbimiz gelinceye kadar biz burada duracaz, Rabbimiz gelince biz O'nu tan m." Yce Allah onlara, bildikleri suretinde gelir, "Ben sizin Rabbinizim"
1 A'raf Sresi: 143.
2 Ayn yetin devam.
3 Ea'am Sresi: 103.
4 Kyamet Sresi: 22.
5 MutaffiLm Sresi: 15.
6 Mslim, II. 703, Fuad A. Baki nevi 1375/1956.
7 Bubrf, Mevlsit, 16, 26, EMn, 129, Rilsak 52, Tevlid 24; Ebil Dvfd Sunne 19; Tirmiii, Cennet. 16; Ibn kIanbel III. 16, 17, 26, 27; Mslim, Mesacid, 211, 212.

296

der. Derler ki: "Sen Rabbimizsin". Onlara grnen ancak Rabdir, ancak
Rabbi tandlar, onlara Rabden bakas, hitabememi tir." '" 2
Sadereddin Konevi de bir toplulu un sapkla dp Tanr'y grdklerini
sanmlardr. Oysa Tanr'nn belirli bir sureti yoktur. Tanr btn. suretlerden mezzehtir demi tir3.
Btn bunlardan anl yoruz ki mutasavv flara gre insan, be er olarak
dnyada Allah' gremez, hirette grecektir. Fena fillah halinde grme olursa
da bu halde insan kendi varl ndan Tanr varlna getii iin Tanr'y gren, yine Tanr 'dan ba kas deildir.
5Insamn Aln Yazs (Kaza ve Kaderi):
Vukua gelecek olaylar Allah'n Levh-i Mahfuzuna tesbit etmesine kaza,
zamam gelince bu olaylar n meydana gelmesine de kader denir.4 Kaza ve
kader Allah'n programdr. Bu, O'nun ilim, kudret ve irade s fatlariyle ilgilidir.
Kaza ve kader meselesi, ok g bir meseledir Bu mesele zerinde ok
mnakaalar olmutur. Bu konuda ba lca gr birbiriyle arp nutr:
1Ehl-i Snnetin gr : Elh-i Snnete gre btn i lerin yaratcs Allah'tr. Allah ezelde ne meydana gelecekse hepsini bilmi , dilemi ve yaratmtr. Allah, kul dnyaya geldi i zaman kendisine verilen irade ile hangi
yne gidece ini bilmi ve o bilgiyle kulun i ini takdir etmi tir. Bu takdir,
kulun iradesine gre oldu undan kul sorumludur.
2Mu'tezileye gre insan kendi i lerini yapmakta tamamen serbesttir.
Allah o ileri ezelde takdir etmemi tir. Allah'n kty yaratmas caiz de ildir. Kul, kendi i inin yaratcsdr, bundan dolay sorumludur.'
3Cebriyyeye gre kul, btn i lerinde mecburdur. Yapt ilerde kulun
hibir rol yoktur. O, rzgra kap lm bir yaprak gibi Tanr iradesinin estii yne savrulur.6
Mutasavvflar, ehl-i snnetin iinde bir gurupturlar. Yaln z kader hususunda cebre en yak n noktada bulunmaktadrlar. Onlarn Allah sevgisi, fena
1 Mslim, m'am, 81
2 Hnu'l-Arabi,
vr. 57a; Kitlu'l-Fena'i fil-Mu hede, vr. 15b. Escad
Efendi ktph. No. 1655.
3 Nihad Keklik, Allah Kainat ve Insan, s. 132 (Konevi, al-Hadis (2-5) 49b, (7) 33b.)
4 Srr Pa a, Nakdu'l-Kelm fi Akaidi'l-Islm, /stanbul, 1324, s. 117.
5 Ay, 11.
6 Bkz. Prof. Ne 'et aatay-Do. Dr, . Agah ubuku, islam Mezhepleri Tarihi I. 115.
Ankara, 1965.

297

fillah duygusu, kendilerini zorunlu olarak bu noktaya getirin Ilk mutasavv flar basite her eyi Allah'a havale ediyorlar, ameli elden b rakmyorlar, yap lan en kk gnaha son derece znt duyyurlard . Sonradan gelenler, bu
meseleyi daha felsefi a dan izaha al mlardr.
Ka ani'ye gre kaza, vukua gelecek btn olaylar n, klli bir ekilde levhi mahfuz denen klli ruha tesbit edilmesi; kader de vakti gelince bunlar
vukubulmas dr. Kazann yeri ceberut lemi, kaderin yeri ehadet lemidir.
Kaza, Tanr'nn ilk tecellisinden has l olmutur. KWh ruha olan bu ilk
tecelli, bizim sabit aynlar mzn istidat ve kabiliyetlerine gre ekil alm ve
bu yzden farkl hk gstermi tir.
nsanlarn amel ynnden farkl olularm mutasavvflar istidad ile izah
ediyorlar :
"Insan ruhlar ilk yarat lta farkl durumlarda bulunmu lardr Temizletafet ve Allah'a yak nlk bakmndan ruhlar n aralarnda dereceler vardr. Her ruhun bulundu u derece, onun, istidad n, meydana getirir. Bu istidad,
baz ilere yatkn, bazlarna yatkn, deildir."'
Futuhat' n 296 ne' babuda Allah'n ezeldeki ayn-i sabitelere tecellisini yle bir benzetme ile anlat yor:
"Gne in ayda grnd zaman, ay n mahiyetine uygun bir hal
alr. Geri aydaki k da gne in idr ama ayn istidadna gre ekil almtr. I te Allah' n, kullardaki tecellisi de byledir. Kullardan zuhura gelen btn fiiller, geri Hakk' n kudretinin tecellisiyle olmaktadr ama bu kudret,
ayna durumunda olan fertlerin kabiliyetine gre ekillendiinden kul mil-"
kellef ve sorumludur.".2
Tohumda aacn ekli gizlidir ama o eklin ortaya kmas, tarladan tarlaya fark gsterir ve birtak m sebeplere ba ldr. te tarlann veya
elveri li olmay insan kabiliyetini temsil eder. Sebepler ise insanda bulunan
ilim, kudret ve irade gibi sebeplerdir. Hakk' n tecellisi kaza ise kuldaki kabiliyyet ve sebepler ortam da ihtiyard r. Kaza cebre, sebepler ihtiyara ba ldr. O
halde fiil, cebir ve ihtiyar karmasurdar meydana gelmektedir. Filin, z Hak'
tan, ekli bizdendir. Sorumluluk da bundan olmaktad r. Ka ani yle diyor:
"Idrak, ilim, kudret ve irade insan n kendi nefsinde bulunan fi'le etkili
sebeplerdir. Ilim, bir eyir suretirin nefiste has l olmasdr. Idrak, bir eyi
d veya i duyularla algrlamakt r. Kudret, fi'li yap p yapmama yetene idir.
1 Kr3nt Kaza ve Kader hakk nda bir risale, Ayasofya, No. 4875, varak 96b-103a.
2 Mesleku't-Tacrif bi Tabkikrt-Teklif calg Merabi Ehli'l-Kefi va' - uhild al-Kaillne bi
Vabdetil-Vuefid, Ramidiyye, No. 1440, varak 3b.

298

Irade, fi'li yapma veya terk etme azmidir. Biz bir eyi alglaymca onu biliriz.
Bilince de akl veya vehm ile o eyin bize uygun olup olmadna hkmederiz.
Fiil bize uygun ise onu yap rak iin bizde bir istek uyan, r. Bu istek kudrete eklenin.ce fiil, ihtiyar ile vacibolur. Yani bizim sorumlulu umuz, bir eyi istemekten, ve iste in kudrete biti mesinden ileri gelmektedir... Ibtil, bize yaz lan ve bizim tabiatmza konulan kaderin bizde meydana gelmesindedir."'
BaMu'd-din Nak ibend de kaza ve kaderi ezdi istidad ile halletme e
ahr.2
Kaza ve kader konusunda bu istidad ve ayn-i sabite meselesi de pek tatmin edici saylmaz. Mutasavvflar -ehli snnet de takriben ayn dr- genellikle
hereyin ezelde takdir edildi ine inanrlar, fakat tatbikatta gnahtan tr
kendilerini knarlar, zlrler. Yoksa kaza ve kaderi ehvetlerine bir mesnet yapmazlar.
"Ama teklif bakm.dan insan. nefsini ayplyacaktr. nk kendisinden
zuhura gelen ktl Allah takdir etmi se de on.0 kulun ayn-i sabitesine
gre takdir etmi tir. O halde ktl insann., nefsine mal edip onu ay plamas gerekir. kdem, kaderin s rrn bildii iin "Rabbimiz, biz nefislerimize
zulmettik" dedi. Iblis bu s rr bilmediinden cebri ortaya at p kendisinden
gelen. ktl Hak'tan. bilerek nefsini temize kard. Ve n.efsine yalan syle.;
mi oldu. Zira bu onun ayn-i sabitesil de vard . blis'in. isyan , kendi ayn-i
sabitesinden geliyordu. Allah onu grm ve fi'li ona gre takdir etmi tir.
Bin.aenaleyh kendinde zuhur eden ktlkten dolay nefsini ktlemiyen,
Allah takdir etti i iin bun.0 yaptm diyen, eytana uymu -ve Allah'a iftira
etmi olur. O bilmiyor ki kaza, kulun. aynine gredir. Rivayete gre Hz. mer'e
bir hrsz getirildi. mer: "Seni h rszla sevk eden nedir ?" dedi. Hrsz: "Allah'n kazas ve takdiridir" deyince hemen onun. elini kesti ve bir de celde
vurdu. dedi ki: "Hrszlk ettiin iin elini kestim, Allah'a iftira etti in iin
de seni dvdm."3
Mutasavvflar, kaza ve kader meselesinin. pratikte iki nemli faydas
zerinde dururlar:
I Kaza ve kadere inanan kul, kendinden meydana gelecek iyi amelleri
kazasna mal edip refsin.e gurur ve kibir pay brakmaz. nk bu
ileri kendisi de il, kendisinde Allah yapm tr. Kendisinin kibirlenmee hakk yoktur.
1 K4.1., anlan eser.
2 RisFile fi Valdeti'l-Vuefid, varak 65b-66a.
3 Balt Efendi, Risisletu'l-Kadai

Dru'l-Megnevl, No. 55 /2.

299

2 Ba na gelen bir felketten zntye d mez, yine ii Allah'n takdirinden bilerek ruhi buhranlardan kurtulur, teselli ve huzur bulur. Onun iin,
irianh insanlar n intihar ettii grlm deildir veya pek nadirdir. Zira
"Kadere inan.an, kederden emin, olur."
Kaderle ilgili yetlerin, tefsirlerinde bu husus a ka grlr. Bunlardan,
bir iki rnek vererek konuyu bitirelim:
(( r

"4-;

Yusuf bugn azarlanacak

de ilsiniz, Allah sizi affeder, O merhametlilerin merhametlisidir dedi."


Bu yeti Ebu Osma , yle izah ediyor:"Gnah i liyen gnahndan dolay
ayplanmaz. Yusuf karde lerine: "Ben sizi nas l azarlarm ki benim zindana
girmemi Allah ezelde dikmiti. Nitekim ben de kusur edip (zindan.dan kurtulan arkada ma) beni efen.dinin yan nda hat rlat demi tim. imdi ben nasl
kendi gn.ahm unuturum da sizi tekdir ederim?"
ah ibn. uca' ise yle diyor:"Insanlara Hak gziyle bakan,, onlara muhalefetten kurtulur. Insanlara kendi gziyle bakan, gn.lerini onlarla eki mekle geirir. Grmez misin. Yusuf, ezeli kazaya vak f olunca nas l karde lerinin zrn. kabul edip "Bugn azarlanacak de ilsinniz." dedi".2
- t ,.
j Eer
3:21:S Lf '51)

Rabbn dileseydi, yeryznde bulununlar n hepsi iman ederdi."

Vasti diyor ki: "Cenab Hak bu yetle vmeyi ve yermeyi kald rmtr.
zrlye, zrsze; aki ve saide bir ey yoktur. Bunlar n hepsi, Allah' n
ezeldeki irade ve me iyyeti gere idir."4
Vasti'ye gre ne iman. insan Hakk'a yakla trr, ne kfr Hak'tan uzaklatrr. Geen, ezelde gemi tir. ekavet ve sedet, kfr ve iman gerek degil, birer i arettirler. Hakikat, ezelde O'nun sab k ilmindeki kazasdr ki: sadetle kimseye ikram etmiyecek, ancak kendi fazl na, keremine yakla maa
ehil kld kimseye ikram edecektir, diye ezelde takdir etmi tir. Kfr ekavetin i areti yapmtr. man ikramn ta kendisi, kfr de azabm kendisidir,
uzaklama ve lnet, ahididir."5
Bir su ile sulanr."6 "Kfre de imana da kuvvet
1 Yusu Sresi: 92.
2 I-Jakrt'ik, varak 137a.
3 Yunus Sresi: 99.
4 ljaWik varak 104a, b.
5 ljaknk varak 148a.
6 Raccl Sresi: 4.

300

veren, ilahi tecellidir. Bu tecelli, herkesin. kabiliyetine gre ekillen.ir. Ayn su


ile sulan.an. a alar ayn meyvay vermezler. "Gl, bevl ile sulansa da gl bitirir; Ebucehil karpuzu da gl suyu ile sulansa yine Ebucehil karpuzu verir."'
6 nsann Uhrevi Hayat : Cennet ve Cehennem
Mutasavvflara gre cennet Allah' n rahmeti, cehennem de Allah' n gazabdr. Rahmet, varl n ayndr. Varlk nurdur. Yokluk ise zulmettir.
Mutasavvflar, ahirette cesetlerin dirilip ha rolaca m inkr etmezler.
Fenarrnin ke fie gre yokluktan varl a kan. cevherler ve canl lar yok olmaz. Cenab Hakk'n takdiriyle onlara ar z olan suretler de iir. Bu suretler, bidayette haz rlamp kuru otun ate i kabul etmesi gibi ruhu kabul etmi lerdir. te ldkten sonra berzah (gei ) leminde de cesetler ruhu kabul edecek ekilde hazrlanacak ve srafil Sur'a ilfleyince bedenler ruhu kabul edecek
duruma getirilecek, ikinci flemede mstaid duruma gelmi olan bedenler
ruhlarn giyip kalkacaklar, ruyadan uyan r gibi uyanacaklard r.2 Ha r hem
ruhani, hem cismani olacakt r. Harin. yalnz ruhani olaca m sylemenin, cehalet olduunu syliyen Fen,ari, yetlerin, ve hadislerin zahirine dayanarak
tenashe sapanlar da eksik grmektedir.3
Zahiri nimetlerin bulundu u ameller cenneti mevcudoldu u gibi man.evi
nimetlerin bulundu u ruhani cennet de vard r. En. makbul cennet, ruhun
yiice bilgilerle beslendi i ruhani cennettir.
Sadreddin Konevi, Fatiha tefsirinde cennet nimetleri i ve bunlardan
yararlanmalar eitlere ayrr. Ona gre said (mutlu) lar, cennette suretleriyle
deil, ruhlariyle gdalamrlar. nk onlar, suri nimetleri gerektiren, ameller
cernetin.e gnderilmezler. Bunun. aksine bidler ve zahidler, Allah' bilmediklerinden ruhlar , ruhani nimetlerden pek az zevk al r. Zira onlarla Allah' n
ilmi mertebeleri aras nda bir mnasebet yoktur. rfan sahibi de illerdir. Onlar, amelin tesine gememi ler, ameli gaye bilip onda fani olmu lardr. Bir
de nc bir grup var ki ilimle ameli cemederler. i te bunlar, hem ilmi hem
de amelin tam zevkini tadarlar. Bunlar, peygamberler ve onlara tam varis
olan yeti kinlerdir. Bunlar, hem ruhani, hem de suri nimetlerden istifade ederler.4
Mutasavvflar, cehennemi Allah' n gazab sfatn n eseri grrler. limden
uzak kalmak, kt huylarm esiri olmak da bu gazap cehenneminin bir dereeesidir. Ebedi gazab, hiretteki cehennemdir. Gazabm bu halini bize pey am1 1:lakr'ik varak 91a.
2 FenEtri, cAynu'l-Acyan, s. 229.
3 Ayn.
4 Konevi, i'caz, 70a.

301

berler haber vermi tir: 4,1:,, 44;

-L; ,;.-W

Allah bugiin yle k zd ki bundan nce hi byle

A.L'A 0..bv

k zmam t, bundan sonra da hi byle kzmayacakt r."


Allah'n rahmeti gazab ru gemi tir. E er rahmeti gazab ndan stn olmasayd , yalnz Adem'in ahsi-ada yapt mz gn.ah bizi yok etme e kfi idi.
Nitekim Yce Tanr : "Eer Allah insanlar yaptklariyle cezalandrm olsayd
yeryznde bir tek hayvan bile b rakmazdt".2 buyurmu tur. Allah'n rahmeti
dolaysiyle o dil Hakimin saltanat kyamet gnne kalmtr.
ayet dil Hakimin, saltanat burada zuhur etseydi, kimse kimseye tecavz edemez, zulmedemez, gnah i liyemez, iftira edemezdi. nsanlar bir tek
mmet ( ahs) olurdu. O takdirde de iki kabza (gazap ve rahmet) mertebesi
kemal bulmaz, Allah' n. isimleri ve sfatlar kemaliyle meydana kmazd .
Halim, afur belli olmaz, ktlk iyili e de imezdi. te adalet saltan.at 11113, geri kalmas , dnyada gazab n hkmnn meydana kmasna ve rahmetin gazab gemesine imkn vermi tir.3
Dnyada geri kalan gazabm hkm, hirette meydana kacaktr. Gazabn da i yz rahmettir. Kor evrye gre cehennem de yine Allah' n gazab
iindeki rahmetidir. nk Allah kullann temizlemek iin cehennemi yaratmt r.
Gazab tathir (temizleme), vikaye (koruma) tekmil (olgunla trma) iin
diye e ayran Konevrye gre kangren olan uzvu kesmek zaruridir. Doktor,
hastan n haline hastadan ok zlr ama hastay kurtarmak iin ba ka aresi
de yoktur. Baba, ocu un faydas iin on.0 dver. ocuk bunu gazab grr
ama baba asndan bu gazab rahmettir, gazab eklinde grnr.4
ibnu'l-Arabrnin cennet ve cehennem hakk ndaki dnceleri yledir:
Cennet ve cehennem yarat lmtr. Cehennemin ate i, azab baka bir letten
deil, insanlardan ve insanlarn tanr edin.dikleri ta lardan.dr. Cinler cehennemin alevidir. Yce Tanr :
yak t insanlar ve talardr" ,5
:

S....->r I j
-

--

Onun

5451

F Siz ve Allah'tan baka taptklanntz cehennemin odu-

1 Butrrii, Enbiyii 3, Tefsiru Sure 17 /5; Mslim, Iman, 327; Tirmiii, I. yrme 10; Ibn
Banbel II. 435-36.
2 Fatr Sresi: 45.
3 lonevl, Iceaz, 109b.
4 Ayn eser, varak 110a, b.
5 Bakara Sresi: 24.

302

...

nudur."
fi ,

...

o9

(;) jefiLil

,..A

Onlar azgnlar ve blis'in askerleri hep beraber oraya (cehen-

neme) frlatltrlar." 2 demitir.


Cehennemin kendisinde elem ve azap yoktur. Ondaki elem ve zdraplar,
oraya girecek insanlar n ve cinlerin yaptklar amellerden meydana gelir.
Bu azab insanlar ve cinler oraya girdkileri zaman duyacaklard r. Ciin.k
onlarn beraberlerinde gtrdkleri amelleri, o .ekli alacakt r. Yoksa cehenmm ehli cehenneme girmezden nce cehennemin ne kendisinde, ne de meleklerinde bir azap yoktur. Cehennem ve iinde bulunan zebanileri, Allah' n rahmetinde nimetlenmekte, zevk almaktad rlar. Allah' tesbih ederler, bundan
asla usanmazlar. Cenab Hak:

.9

;Si_A

Onda ar

gitmeyin gazabtm size erismesin. Kime gazab m erisirse o mahvolmustur."


demitir. Burada Allah, gazab kendisine izafe ederek benim gazab m
demitir. Demek cehennem ehli oraya girdikleri zaman Allah'm gazab na
mahal (hedef) olacaklard r. Cehennem, gazab n yerdir. Bu gazap,
oraya girenlere inecek elemin ta kendisidir. Yani Allah' n azab gazabndan
ibarettir.
ilmul-Arabi burada bir misal verir. Der ki: "Allah' n Resul (s.a.v.),
mescitte ashabiyle oturuyordu. Byk bir sars nt duyuldu. Korktular. Allah'n Resul yarundakilere sordu: "Bu sars nt nedir ?" dediler ki: "Allah -c,e
Resul daha iyi bilir." dedi ki: "Cehennemin stnden yetmi sene nce bir ta
brakld , o ta imdi dibine indi. I te o tan cehennemin dibine d mesinden
bu sarsnt meydana geldi." Allah' n. Resul, szn. bitirir bitirmez len bir
mnafkn evinden feryatlar ykseldi. Bu mnaf k yetmi sene ya amt .
Resul "Allahuekeber" dedi. Ashabn bilginleri anladlar ki ta , o mnafktr. O, yaratldudan beri cehennemin ate ine yuvarlanmakta idi.
Nihayet mr yetmii bulun.ca cehennemin dibine d t. Yce Allah: "Mnafiklar cehennemin en aggi, tabakasndadrlar"4 demitir5.
Ibnu'l-Arabi bu sat rlariyle cehennemdeki azab , Allah'n rahmetinden
uzak kalmaktan ibaret ruhani bir zdrap olarak gsterirken baz yerlerde
maddi arab' da kabul etmektedir:
1 Enbiyg Slresi: 98.
2 u'ar3 S lresi: 94.
3 Taha Sresi: 81.
4 Nisa SUresi: 145.
5 Futuhat, I. 388, Msr, 1293.

303

"Ate iki trldr: Birisi hissi (maddi) ate tir ki kiinin, duyularna,
hayvaniyyetine, vcudunun d ve i ksmna musallat olur. Biri de man,evi
atetir ki ruhuna musallat olur. Insan n, emre muhalefeti, kendi azab dr. Bu,
kibirlenerek itaate ter ezzl etmedi i Zat bilmemeinin ta kendisidir. Ruhlar
iin, cehalletten daha byk azap yoktur."'
Ibnu'l-Arabi'ye gre cennet de iki trldr: Maddi cennet, manevi cennet. klem nasl ltif ve kesif; ayb ve ehadet; ervah ve ecsad lemi diye iki
ise cennet de yledir. Yemek, imek, evlermek, giymek, gzel kokular,
gzel a alar, gzel yzler gibi nimetler maddi cennetin nimetleridir.
Maddi duygularr alglad bu nimetlerden refs-i nat ka lezzet ahr. Bu maddi cenneti Allah Esed burcunda yaratm tr. Bunun, yan nda bir de manevi
cennet vard r ki kemal sfatlarn tar. Manevi cennet, maddi cennetin ruhudur.
Maddi cennet de manevi cennetin bedeni gibidir. Makul cennet de manevi
cennetin ruh kuvvetleri gibidir. Bundan dolay Yce Tanr , cennete ad-Dru'l
-Hayavan demi tir. nk cennetin hayat vardr. Demek cennet ehli, hem
maddi, hem de manevi olarak nimetleneceklerdir.2
Ibnu'l-Arabi, bu ekilde maddi ve manevi cehennemi kabul ettikten sonra
Fusustaki bir i'rinde cehennem ehline, en sor un.da ate , Ibrahim'in ate i gibi
serinlik ve esenlik olacakt r. Cehennemin azab da tathla acaktr der. Zira
cehennemdekilerin tabiatlar nari olur, cehennemin yap sma uyarlar. Nas l
cennet ehli nimet ile lezzet al rlarsa cehennem ehli de cehennemin ate iyle
lezzet alrlar.'
.9 .9

cAliyyu'l-Kri bu sz:
(( t:1'LP

'v,

j1;

.9 .9

7,1 .1 P. 4.i

.5

eJej e

j djol _9

...?911O

A"

o .9 ,9

Derileri piirtike azab tadsnlar diye


412.1.11

j 91.,91.4-1

4:U11k./ .

Ir. j

,;11

i-tf Ls"

..t":'*1 ,:rc,

..44.-1 c:t

jt;

jt.;

L", j

;Z:4)1I

(Futhhrt, I. 391)
2 Futuhat, I. 444, Msr, 1293.
3 Fusus, Ismail Fass, I. 94, Afift nesri, 1365 /1946.
S:1;

1
j

j ..,:,1115304

,.:11.5 j

44.1.

,:j4

1.1G

4.4:'1

bunlara baka deriler veririz"1, "Tadn, size azaptan baka bir ey artrmtyacatz.",2 "Onlardan onun azab hafifletilmez".3 "Onlar iin devaml . bir
azap vardr".4 "Onlardan azap hi kesilmez, orada tamamen umutsuzdurlar".5
yetlerine ve byk sufilerin "Allah' n cemal ve celal s fatlar ebediyyen
devam eder." szlerine ayk r bulmaktadr.'
Maamafih Ibnu'l-Arabi, bu szleriyle maddi azab inkar etmiyor, yaln z
azap devam ede ede cehennem ehli ona al acaklar, artk onlara azap gelmiyecektir diyor. Azap vard r ama onlar bilmezler, hatta bundan lezzet al rlar.
Mesela dnya azaptr ama dnyadakiler bu azaptan lezzet almaktad rlar.
Grlyorki mutasavvflar cennet ve cehennemin yaln z ruhani de il,
hem ruhani hem de cismani olaca n.a kanidirler. Ama onlar iin nemli olan
suri amel cenneti de il; onun tesindeki ruhani marif ve m ahede cennetidir. Onun iin onlar, ibadet ve taatlerini s rf Allah' n, rzasma nail olmak iin
yapmay gaye edinmi lerdir. Cernete girmek arzusiyle ibadet ve taat yapmak
onlarca a a bir mertebedir. Hakk' m ahedeye ve O'nun r zasna erebilmek
iin her duyguyu atmah, dnyay da hireti de terk etmelidir.
:

iki ayakkab n kar"7 yetinden btn sufiler her

iki dnyay atmak manasnu anlamlardr. Btn i ari tefsirlerde bu ayetten


bu anlam karlmtr. ibnul-Arabi, bu ayetin tefsirine bir risale tahsis etmitir.'

',->t,..,4
*

,z,l:1 C,411

1;_;)".

Onlar ki inandlar ve iyi iler yaptlar, ite onlar cennet sahipleridir"9 yetinde Slemi yle diyor:
"*Ariflerden biri dedi: ::^iriflerin en byk perdesi cennettir. Allah' brakp cennetle u ramak byk musibettir. Bir di er arif de yle demitir:
Sufiler cennet nimetlerinden lezzet almazlar. nk Hak, ruhu istil ettikten,
sonra ona ba kas malik olamaz."
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10

Nisa, Suresi: 56.


Nebe' Sresi: 30.
Fatr Sresi: 36.
Teybe Sresi: 68.
Zuhruf Sresi: 75.
cAliyyu'l-KA.ri, Risale, s. 70, 83.
Taha Sresi: 12.
Kitabu arli Hal'in-Natleyn, Yusuf A a 7838 /5.
Bakara Sresi: 82.
Uaka'ik, varak 12b.

305

.).; LA

e -

Sen ne istediimizi biliyorsun."' yetinde

Ciineyd'in, dayss Seri'den nakletti i u sz, sufilerin bu konudaki gr lerini gayet gzel yans tr: "Ruyamda Rabbul-Izzeti grdm, bana dedi ki:
Seri, halk yarattm, dnyay yarattm; halkn onda dokuzu dnya ile gitti,
benimle onda biri kald . Sonra cenneti yaratt m, kalann da onda dokuzu
cennet ile gitti, benimle onda biri kald . Sonra onlara belki musallat eyledim.Onlarm onda dokuzu beldan kat , berimle onda biri kald . Kalardara
dedim ki: "Siz dnyay istemediniz, cenneti istemediniz, beldan da kamadluz ? " Bana dediler ki: "Sen bizim ne istedi imizi elbette biliyorsun ". Ben
de onlara: "Ben size da larn ekemiyece i kadar bel indiririm" dedim.
Dediler ki: " Yapan, sen olduktan sonra biz her eye razyz." 2
Gazali, Fatiha'n n, cennetin anahtar olduunu sylyor ve diyor ki:
" ayet sen. buna inanm yorsan zahiri cenneti b rak da bil ki Fatihann her
manas , marifet cennetlerinden. bir cennetin kap sn aar. Zann,etme ki riflerin ruhu, ma'rifet cennetlerinde; maddi cennete girip orada karn n ve ehvetini doyuran kimseden daha az ne 'elidir. O, ma'rifet bahelerinde zahir
cennetten ok daha sevinlidir. O cenneti hat rma bile getirmez. nk o, marifet bahesinde gk ve yerin meleld tuna bakmay , onlar yaratamn cemalini
grmeyi, yeme ime ve giyme zevklerinden daha ok arzu eder. Nas l etmesin
ki bu zevk ile o, meleklere ortak olmaktad r. Zira meleklerin yeme, ime ve
evlenme ile ilgileri yoktur. Yemede imede e var ki? Bu hususta hayvan,larm
nasibi insanlardan oktur. imdi hayvanlara ertak olmak m iyi, yoksa meleklere ortak olmak m ? rife marif cennetinin kap lar ald m o, orada durur
ve asla blh(saf kimseler) cennetine iltifat etmez. Zira "Cennet ehlinin ou
Astronom ve mutasvv f olan Nasiru'd-din, Tusi de maddi cennet hurilerinden ayr olarak marif cennetinin hurilerini yle izah ediyor: "M'min. ki inin basiret gz tevfik srmesiyle a lp Ibrahim gibi iki cihamn. melek ltunu
grebilirse: "Biz bylece yakin.en inananlardan, olsun diye Ibrahim'e gklerin
ve yerin melektunu gsteririz"4 yetinin ifade etti i zere ayb perdesinden
I Hd Sfresi: 79.
2 lialF'ik varak 212b, No. 262.
3 Gazli, Cevahnu'l-Kur'an, s. 54-55. Hadis

ijol .;51

eklinde Dn

Hanbel I. 234, II. 173, 297, IV. 429, 437, 443, V. 209; Tayalisi, Hadis: 833 ve 2759 da mevcuttur. 41_11
jj,,1 J.,ss." I ise Beyhaki, Bezzar ve Deylemi leyyin bir senedle rivayet etmi lerdir. Beyhaki mnker oldu unu sylemi tir. Kari mnker oldu unu Mevzuatna yazmtr.
Hadiste blh kelimesi aptal de il, iyi yrekli ki i anlanunadr: Fukara da bu manay ifade
etti ine gre sahih olabilir.
4 En,Lim Suresi: 75

306

kp kinatn her zerresinde tecelli eden. izzet mertebesinin nurlar n grr.


Bu varidlerin (nurlar n) her biri, en gzellerinin suretine brnerek grnrler.
Meryem kssasnda: "Ona gzel bir be er suretine girerek grnd"' dendi i
gibi. Vandet leminden. ta an nurlarm, suretlerle iftle mesinden bu zevk do'gar. te cennet hurilerinden biri makam nda olan bu suretlerden her biri ile
evlenilir:

ft

,-

Biz onlar gzel gzl harilerle

evlendirdik".2 Bu peelilerin yz, yabanc larn gzlerinden korunmu tur:


5

,A

(.;

adrlar iinde rtl huriler".3 Kesret

leminin namahremleri, mlk leminin zahirinde kalanlarla melekat leminin batniyle perdelenmi olan kimselerin bu hurilere ula mas mmkn deildir.

.3

e4-1_:;

4 o; I

.1;4 o

' ,I2

e-

o --J

Onlardan nce

onlara ne bir insan ne de bir cin dokunmamstr" 4. Bu hale her u rayta


bir ncekinden daha ok lezzet duyulur. T pk uzun zaman arand ktan.
sonra bulunan yitmi bir sevgiliye kavu mak gibi, O halin bekreti her defa
tazelenir." 5
CTE'VILLER:
1) Kur'an.'daki Darb- Meseller:
Mutasavvflara gre Kur'an'daki darb- meselleri kelime manas nda anlamak doru de ildir. Baz yce manalar vard r ki bunlar olduu gibi anlatmak, insanlara zarar verir. Baz manalar da vard r ki aka aulat lmasnda
zarar yoktur. Ama remz ve temsil yoliyle anlat lmas ruh iin daha etkilidir.
Ite bu nedenlerden. hazan. yce manalar, temsil yoliyle anlat lmtr. rnein, "Falan adam, domuzun boynuna inci tak yor" sz o kiinin ehli olmyana
bilim rettiini daha etkili bir ekilde anlatr. Byle mesel yoliyle anlat lara
eylerin, zahir manas nda olmad , ya aklen veya er'an bir karine ile biliir.

4."11

M'minin kalbi Rahman' n

iki parma arasndadr"6 hadisini zahir manas nda anlamak, aklen mmkn
deildir. Zira m'minin kalbini ara trrsak, orada parmak falan grmeyiz.
1 Meryem Sresi: 17.
2 Tur Siresi: 20.
3 Rahman Sresi: 72.
4 Rahman Suresi; 74
5 E. BERTHELS (Leningrad), DIE PARADLESICHEN (RUBIS) IM ISLAM, Islamica, yl 1925, I. 274.
6 Mslim lader 17; Tirmiil, Radar 7, Da'avrt 89; ibn Mace, Mukaddime, 13;
II, 168, 173, IV, 182, VI. 182, 251, 302, 315.

Ibn Hanbel,

307

mek ki parmak ile kudret anlat lmtr. Kudret, parma n srr, gizli ruhudur.

'

o .9

-:-9

,:r1 00 .>.)

,:js 4-1

,9o

J:,_1 L;J":9* C,; :

Biz istedi imiz bir eye sadece "ol" deyince olur"' Tanr sznn de Allah' n
kudretinden kinaye oldu unu anlyoruz. Zira henz bir ey yok iken ona ol
demek mmkn. de ildir. Olmyan bir ey hitab anlamaz. Bir ey olduktan.
sonra da ol demenin, faydas yoktur. O halde bu sz, Allah' n kudretinin.
yceliini anlatmak iin byle sylen,mi tir. Bu, aklen bilinir.
er'an zahir manadan ayr bir mana kasdedildi i belli olan sze misal
de u yettir: tfi,

0.1^:.,fi ,,, -j-;-1


-

((

: Allah gkten su indirdi, vadiler do-

_)

lusu akt : sel stteki kp ald gtrd..." 2 Bu yette suyun Kur'an, vadilerin kalbler olduu, kalblerden bazdarm n ok Kur'an bildi i, bazlarrun. az bildii, kiminin de hibir ey tamad , zebedin de kfr ve
nifak oldu u, bunlar kpk gibi su yzne ksa da sabit olmad,
insanlara faydal olan hidayetin sabit ve kahc olduu rivayet edilmi tir.
Bazan da hal ile olan bir ey anlatlr, hal dili anlatlr, akl kt olan da
bunu gerekten kal dili anlar. rne in:

epa

((-

,;_,Se

JC224

L5 --',..1"" e

t'l;-5 : Sonra

man halinde olan ge istiva etti, ona ve arza ister istemez buyruuma uyun dedi. Dediler ki istiyerek uyduk".3 Burada harf ve sz yoktur.
Gk ve yerin emre uyduklar , Hakk'n dediinin derhal oldu u anlatdmtr.
Fakat akl kt olan, bunun manasuu anhyabilemk iin g e, arza bir hayat,
akl ve konu ma takdir etme e kalkar. Oysa burada ne harf var, ne de ses
vardr. Bu bir hal dilidir.4
ihnu'l-Arabi, arhu HaPi 'n-Na'leyn'de Allah' n nurunun lmba nuriyle
mukayese edilemiyece ini, fakat Allah bunu anlatabilmek ii . byle misal
verdiini syler. Bunu anlatmak iin Allah, bizim ak llarmzn derecesine
inmitir. O halde bilgin de Allah' n ahlkma uyarak halkn seviyesine inmelidir. "Rabb mz gecenin son te birinde en yak n. semaya iner.'" hadisi de
1 Nahl Sresi: 40.
2 Ra'd Sresi: 17.
3 Fussilet Sresi: 11.
4 GazW1, 11.1yr', I. 138-140, Kahire, 1387/1967.
5 Hadisin kayna daha nce geti.

308

bu manadadr. Gecenin son te biri, nurun yava yava almaya balad


zamandr. O zaman. e ya grnmee balar. Allah' n o zamanda inmesi, insanlarn. anlay seviyelerine yakn bir dereceye inmesi demektir. te bilgin de
Tanrsal manalar ifade ederken. byle yapacakt r'.
2) Tatbiki Te'viller (antropomorfizm):
Tasavvufi tefsirde Kur'an' n faki manas insarun nefsin.e tatbik edilmi ,
Kur'an lussalar ndaki kahramanlar, in.san ruhun.un kuvvelerinde aranm tr.
Bu hususta mutasavv flarn en nemli dayana (< -

LJ

--

Onlara Ciyetlerintizi lifakta ve kendi nefisle-

j
-

rinde gstereceiz" 2 yetidir. Onlara gre Kur'an' n, anlatt hikyeler dnyada olmu tur, fakat bir de bunlar n benzeri insan vcudunda olmaktad r.
nk Allah'n yetleri fakta cereyan etti i gibi enfste de cereyan etmektedir. Onun iin insan vcudu arza, ruhu semaya, kalbi da a, cennete, kalbdeki bilgiler cennet meyvalar na, kalbe gelen. feyiz ve ilham gkten, inen.
yamura, ilham sonunda bilgilerin meydana gelmesi, ya murun yamasiyle
arzn yeermesin,e, nefis karaya, kalb denize benzetilmi tir.
Kur'an kssalarn ruha ve ruh kuvvetleri aras ndaki manevi olaylara uygulamaya tatbik denir ki bu i , e kuvvetli ekilde ibnu'l-Arabi, K ani,
Simnani ve ondan sonra gelen mutasavv f miifessirlerde grlmektedir.
ibnu'l-Arabi, Musa'n n on sene Suayb'e hizmetini, on. sene vcudunun.
hissi ve manevi kuvvetleri iin al t eklinde anlyor. Hissi ve manevi kuvveler on tanedir. Her kuvve iin bir sene al m tr. Yani her kuvveyi bir y l
kullanmtr ki drt zaman tamam olsun. Bu drt zaman da drt kar mdr
(drt unsur).
"Bun,dan sonra salik, ailesini gtrr ve Tur taraf ndan bir ate grrse
bilsi ki o, Vadi-i Mukaddes'te, yce, kudsal makamdad r. Orada iki ayakkaby karsn, ayaklarnn bast yerden. nur alsn. Bu nur, Hak nuru ve do ru
konu ma (yani Allah ile konu madan) bakas deildir.
"Musa'nn arzusu ate almakt. Ona ihtiyac vard. Atein yannda asl
maksad olann hidayetini ve izahun. buldu. Yani bu salike oradaki bilgisinden
hikmet hasl olur. Bilgisini kayna ndan alr, demektir. Nas l ki Bayezid: "Siz
meyyiten an meyyitten ald nz, biz ilmimizi lmiyen diriden aldk"
demitir.
1 Kitabu Sarhi Halci'n-Ndleyn, Yusuf A a Ktphanesi, No. 7838/5, s. 125.
2 Fussilet Sresi: 53.

309

"Naleyn (iki ayakkab ) kinattr. Na'leyn deriden. idi. eriatin bildirdiine gre lm eek derisinden idi. Bu da ahmakh a dellet eder. Kevnin
verdii aptallktan kurtulup ilme, irfana kavu mak iin iki cihan atmak lzundr. Ayaklarn altndan, nuru almak da tevazua i arettir. Ayaklar n konduu yer, kutsal vadidir. Allah' n krss de gkleri ve yeri ku atan ilmidir.
O'nun ilmi, yksei, ala ve her eyi ku atnu tr."'
imdi Ka annin Yusuf k ssasm enfse nasl tatbik etti ini grelim:
Yusuf'un misali, insan vcdundaki istidadh kalbdir. Kalb istidachndan
ve gzelliin.den dolay babas akl Ya'kubuna karde lerinden daha sevgilidir.
Karde leri: be d duyu ile, be i duyu, gazab ve ehvettir. Bunlar nefsin.
oullardr. Yaln z zakire duyusu mstesna. iink o kalbe hased etmez,
"

kalbin ktln istemez.


-

.9

.4 .4

I c,>-.1 j

Yusuf ve karde i, babamza bizden sevgilidir". Kalbin karde i, akl Ya'kubunun, n.efs-i emmarenin lmnden sonra evlen.di i nefs-i levvameden doan. ameli kile kuvvesidir. Akl, kalbin ilim ve irfanla tamamlanmas n
istedii gibi bu kile kuvvenin de gzel ahlk ve amellerle tamamlanmas n ister. Onun iin di erleri "Yusuf ve karde i, babamza bizden. sevgilidir"
demilerdir.
Kardelerinin, Yusuf'u kuyunun derinli ine atmalar , beden lezzetlerinin
kalbi istil etmesi ve ona beden sevgisini atarak sfli tarafa ekmek suretiyle
bedeni tabiatin derinli ine atmas dr.
"Yusuf'u kurt yedi" diyerek kurda iftira etmeleri de u demektir: Gazab
kuvvesi zuhur edip alevlendi mi kalb perdelenir, kendine mahsus i leri gremez olur. Gazab kalbe ok zarar verir. Kalb iin en byk perdedir. Bunun
yarun.da ehvet kuvveleri ve duyular da nefsi sfli tarafa ekmek isterler.
Bunlar akln iradesini, eriatin emir ve nehiylerini asla kabul etmek istemezler. Kalbin ruhi olgunluklar talep hususunda muvafakata sar lmay dnmekle beraber ondan bu geici gazab kuvvesinin zuhuru, -ki gerekte yle
deildir- gmlei zerine srlen yalanc kandr. Yusuf'un ayr lndan dolay Ya'kubun gznn a armas da, kalb Yusufu bedeni tabiat kuyusunda
iken akl nurunun gitmesi demektir. Yusuf'u kuyudan karan kervan ise dnce kuvvesidir. Onlar n. Yusufu ucuz bir pahaya M sr azizine satmalar , Yusufu ruh azizine teslim etmeleridir. Ruh, vcud ehrinin azizidir. nk d nce
yetenei ruha yaklat zaman., ruhtan ona manalar ve bilgiler ta ar. Dnce kuvvesi, cismani bir yetenektir, kalb cismani de ildir. Dnce yetene i,
ancak g s evresinde nefis perdeleriyle rtlrse o zaman kalb derecesine
gelir.
1 arhu Hal'in-Nageyn, s. 131-134.

310

Azizin kar s Zeliha ise ruh nuriyle aydnlanan, ruhun. tesirini alan fakat henz nefsi mutmainne derecesinde ayd nlanamyan nefs-i levvanedir.
Zeliha'nn Yusurtan. km alma a almas ve onun zerine kap lar kilitlemesi.; nefs-i levvmenin, btn. s fatlariyle meydana kmasd r. nk kalb
makamnda telvin, nefsin meydana kmasiyle olur. Ruh makam nda telvin,
kalbin vcudiyle olduu gibi. Yusuf'un da Zeliha'ya meyletmesi, tam temkine
ulamayan kalbin, nefs-i levvmeye ynelmesidir. Rabbl' un burhannu grmesi, basiret nuru ve ak l gziyle o telvini grmesidir. Zeliha'nm, gmle i
arkadan yrtmas ; kalbin., gzel huylardan ve iyi amellerden gelen nurlu s fat elbisesini yrtmasdr. Nefs-i levvme, kendi s fatlariyle kalbe tesir edince
onun. gzel amellerde. doan. nurunu y-rtar.

"Kapda kadnn eferdisiyle karlatlar". Kap da kadnn efendisiyle


karlamalar, kalb nefse meyletmi iken akl burham ve kutsal nurm gelmesiyle ruh nurunun do masna ve bu suretle kalbin bu meylir den vazgeip
ruha dnmesine i arettir.
Kalb, ruh nuriyle aydnlamp tasfiye kazanmca, nefs-i levvme de kalb
n.urunun iklariyle aydnlanarak kirlerinden temizlenince tam kalb biimine
girmee, ona yaklamaya k olur. iste:((

; 4:7,p

1,r; .y...)::*_J1

't..7.

Azizin kar s, uatndan murad almak

istiyor. Bu arzusu kalbini sevgi ile doldurmu " yetinin. manas budur.
Kalb, btn. nurlu biimi ve ftri zat nn gzelliiyle nefsi istil edince btn bedeni gler, kalb nuriyle nurlan r. nk di er gler nefse ba ldr.
Nefs aydnlannca hepsi de aydnlan.m olur. Art k nefs, kendi fiillerini
unutur. Lezzet ve g da leti olan baklarla nefis gcn. yaralar. Bedeni
uzuvlarmdan ibaret olan koltuklar nda kendinden habersiz kal r. te:
0 4.5

0,0 ,

41T
ve dediler ki

4H

10

..1*.> I
(:(*
.jp

CA

Onu grnce ycelttiler

Haa, Allah iin, bu be er deildir, bu gzel bir melektir"

yeti-

nin manas budur.


Zeliha"nn. Yusuf'a: "Bunlara k, grn." demesi, kalb nuriyle ayd nlanma istidadnu kazand ii kendi zerine do masnu istediine i arettir. Kalbi
kendi zerine do maya davet etse de nefiste ayd nlanma geici bir eydir. Nefsin asl tabiati sflidir. Kalbin nuriyle nurlanmas daimi de ildir. Kalb ise
nefsi kendi amellerine eker. Kalb iki ynldr, biriyle ruha, di eriyle refse
baldr. Kh bu tarafa, kh br tarafa yana r. Bu bakmdan kalb ocuk
gibidir. Allah onu yksek tarafla, mele-i a'l tarafm n nurlariyle destekle-

311

memi olsa kalb nefis tarafna aar. Onun iin :

:;_ si

9 o

.9

ir,

Eer onlarn

jb

tuzan benden evirmezsen, onlara uyarm ve cahillerden olurum demitir.

r.

I 1_, I

(( jt-9-

(..y3

F+.3

Sonra onlar, delilleri grdkleri halde bir sre iin Yusuf'u hapsetmeyi uygun buldular."'.
Yani ruh azizine nefis ve kuvveler kadmlarma ve ruhun ak l, fikir ve
baka yardmclarma ortak bir d nce grnd. Bu da kalbi halvette b rakmak idi. Bu hepsinden uygundu. Ruh bu suretle onu hud nuriyle hkm altna alacak, tasarruflar ndart ve s fatlarndan alakoyacakt . Nefis ve di er kuvveler iin de bu iyi idi. nk onlar da art k kalbin, kendilerine uym yaca n
anladktan sonra onu kendilerine ekmekter vazgemi olacaklard... Akl
hidayet nuriyle nurlanacak, fikir halvette otoritesine ve gcne kavu acakt .
Yusurla beraber zindara giren iki gen, ruhi sevgi gcyle nefis hevas
idi. Birincisi, padi aha a k arab n' sunan arap , ikincisi de nefisten hi ayrlmyan ekmeki durumundad r. nk hev, nefsin hayat dr. Vcud ehrinde yiyecekleri o dzenler. Onun iin kalb Yusufur a halvette her ikisi de
lzmdr.

j..5"

,1-

5.1

-I

-; I

Ben kendimi gryorum ki ba m n zerinde ekmek ta yorum, ku ondan


yiyor".2 Hev, tamamen nefsani gler ku unun lezzetlerini almak istedi.

(( T

Biriniz efendisine arap sunar" .3

4:u

Birincisini irkten menetti ki irk, lezzetler sevgisini ruha tercih etmektir.


Ondan sonra on.a yolunu gsterdi.

3o

fi

(j.

- e

."

j..T4

. Dieri ise aslr, ondan ku yer".4 Bu, nefis hevasmm

drlmesine i arettir. Onu ldrp ast ktan sonra nefis kuvvelerinin ku u,


Hakk'm emriyle onun ba ndan yer ki bu da hukuku yerine getirmektir.
1 Yusuf Sresi: 35.
2 Yusuf Sresi: 36.
3 Yusuf Sresi: 41.
4 Yusuf Sresi: 41.

312

eS

.s

I : Beni efendinin yan nda an"' Yani sevgi ve istik.

rar ile ruh makam nda bulunmay iste. Zira sevgi, ruhu a k arabiyle sarho
ederse ruh, vandet makam na kar, kalb de ruh makamna ykselir. O makamda ruha hafi, kalbe s r denir. Bu makarn, henz fena mak.ann de ildir. nk
henz varlklarndan haberdard rlar. Bu makamda durmak, azg nlk ve berlik
dourur. Bundan. dolay " eytan onu efendisine hat rlatmay unutturdu". Vehim eytan kalb Yusuf'una Allah'ta fani olmay unutturdu. Kendisin,de henz
bir varhk kalm t. nk ken,disini hat rlyordu. te bu bakiyye, ken.disinin
birka y l zindanda kalmasna sebeboldu. Bundan dolayd r ki Hz. Peygamber (s.a.v.): "Allah kcrdeim Yusuf'a rahmet etsin, e er cbeni efendinin yannda an) dememi olsayd, zindanda birka yl kalmazd "2 demitir.
L5:1 :Ben go-n-yorum" diye ruyasm anlatan melik ise kutsal ruh
denen ruh meleklerinin padi ah olan faal akldr. Onun grd ruyaya ad as- ahlm diyen yksek hey'et ise vehm ile rtl bulunan akli ve fikri glerdir. Bir zaman sonra kalb Yusuf'unu hat rlyan sevgi elisi, kutsal ruhun
zuhuru ve kendisini uyand rp vandetten sonra kendi varl n grerek kalbi
hatrlamas dr.
nsanlarn bol mahsul alaca sene de kalb tam itmi'nan ve gven bulduktan sonra nefsi dnya nimetlerinden faydaland rmasma i arettir.
Kadnlarn "Biz onda bir ktlk grmedik" ve azizin kar snn "ite imdi hak meydana kt" demesi, nefis ve kuvvelerin Hak nuriyle nurlan p insaf
ve doruluk sfatlar aldna, vandet nuriyle adalet melekesinin husulne
ve ceni'den sonraki fark halinde sevginin, zuhuruna i arettir.
Melikin, Yusuf'u kendisin,e vezir etmesi, kemal bulan kalbi yerin,e b rakmasna i arettir. K ssada anlat ld gibi melik, Yusuf'u tahtna oturtmu ,
ona tamil giydirmi , mhrn vermi , klm]. ku atm , aziz Ktfir'i azledip
yerin,e Yusuf'u geirmi Ktfir lnce onun kar s Zeliha'y Yusuf'la evlendirmi . Btn bunlar, Hakk' n hilfet makamna i arettir. Azizin
kalbin ruh makamn.a gemesini ve ruhun vandete kmasn gsterir.
Kalb Yusufu hilfet makamna oturduktan sonra onun karde leri olan
hayvani gler kendisine geldiler huzuruna edeple girdiler. nkii art k n,efis uslanm , huzura eri mi , n,urlanmt . "Yusuf onlar tand", gzel hallerini bildi. "Onlar onu tan madlar". Kalb onlarn tan myaca bir dereceye
1 Yusuf

Siresi: 42.

"_

4:c
2
hadisi Kurtubi de Ebu Hiireyre yoliyle rivayet etmi tir. Bkz. IX/196

4511

AYm

313

kt iin. onlar on.0 tanyamaddar. Bunun iin Kalb Yusufu, onlara "Sizin
baba bir karde inizi getirin" diyerek amen kile kuvvesini getirmelerini istedi. Zira amellere dair olan klli manalar ancak o kuvve idrak edebilir. Onun.
iin onlara anhyabilecekleri kadar czi bilgiler (<
eer kile kuvveyi getirmezseniz

IS o ,

j_9_?C;

verdi. Ve
45

ebundan sonra benden size bu klli manalar verilmiye.

L.;

cektir ve siz bir daha bana yakla maym. nk sizin rtberiz ben,den
uzaktr. Ancak kile kuvvesi arac l ile ban.a yakla abilirsiniz "dedi". jj. t:i

fi

-9

A_;.-P .5

tJ.

Babas n raz etmee alaca z dediler". Onun

feyzini kabul etmek iin istidad tasfiye edeceklerini sylediler.

--

.L;L:L.LJ JL; : Yusuf,


adamlarna cSermayelerini yklerine koyun' dedi." Kalb itmi'nana eren nefsi


dn.ya nimetlerinden faydalandrrken. bitkisel glerinden. olan, genlerine
karde lerinin ittika edip olgunluklarm kazarmalar iin kuvvelerinin maddelerini getirmelerini emretti. nk b , onlarn sermayeleri idi.

...

L,Li: Babalarna dndklerinde", yani istidad


j
--*
tasfiye edip faziletler kazar arak babalarma dndklerinde, kendilerine gzel
,r,_,

ahlk yarun.da man,alar da kazanmak hususunda yard m etmesi iin ameli


kile kuvvesini gndermesini istediler. Babas onlardan, drst itikad ve amel
zerine sz ald ktan son.ra
,

1 1_4_

J-

Bir kap dan

girmeyin", bir tek fazilet yoluna, ya da Allah' n yalnz bir sfatn.a gitmeyin;
btn faziletleri, btn s fatlar kendinizde toplayna dedi. Toplay n. ki Zat
size tecelli etsin.
Yusuf'un, karde inin ykn koyudu u tas, insanlara lp verdi i idrak
gc idi. Onu koymu tu ki karde i onunla er'i amellerden, yararlans n, adli
kanunlar kars n. Karde ini hrszla nisbet etmesi de undan tr idi:
O, maddelere ba l cz'i manalar vehim yerinde alglamaya alknd, klli
maralar anlamaktan uzakt . Karde ine (kalbe) s np kuvvetlenerek bu
klli manalar idrak edince hrszlk yapmad halde sanki hrszlk yapm
gibi oldu. Onlara hrsz olduklarn syliyen nleyici, vehimdir. Tas grd iddia edilen yol, ameli aklla ba layan er'i tekliftir.
314

,o

J.A.; A

,e

"

4_1 c. I

e , o

I 1 ,J ti

- -1

Dediler-

ki bu aidiyse bundan n.ce karde i de almt". Daha nce kalb de bu


maray idrake istidad kazanm t. Dier kuvveler istidada sahibolamam t. On.un iin tekiler bu ikisini yani kalb ile kile kuvveyi ithama ba ladlar. Kalb arad metam yani akli manalar idrak zelliini ~eli aklda
bulup vehimde bulamay nca onu ald "Dedi ki: metamz yannda bulduumuzdan bakasn almaktan Allah'a s uurm". Eer biz onun yerine
vehmi alm olsak, i i yerli yerince yapmam oluruz ki bu zulmdr.
Byk karde lerinin, babalarna verdikleri sz hat rlatmas fikirdir.
Fikir: 31.
(

.> ,

Babam bana izin

cs7.,

vernedike buradan ayrlm yacam" demi , vehmin hkmiyle de il, akln


hkmiyle hareket edece ini bildirmiti. "Biz bildiimizden ba kasr grmedik". Yan.i biz, o e yamn, amen aile kuvvesinin yan nda eksik ve alnm
olduunu biliyorduk. Biz onun kemal halinde bulundu unu bilmiyorduk.
.0 .

Akl Yakubu onlara 1.70 I

. 5,5 5

Hayr,
J
I
F
nefsiniz sizi bir i e srldedi dedi" Yani cismani tabiatleriniz, size bedeni
lezzetlerle, duyusal ehvetlerle zevklenmeyi retti. Siz de onu olgunluk
san.dn.z, makult aratrmay, eriate sar lmay ve faziletleri yapmay ek- o
siklik saydmz.
artk sizin iiniz, er'i amelleri
yapmada sabretmek, faziletleri yerine getirmektir.

Yzn onlardan o tarafa dndrd, kederden iki gz

aard." nce sevginin kuyusura dt iin ayrlma son derece zld'gnden basiret ve kuvvesi zay flamt. Sonra da tevhid makam na ykseldii
iin, fena haline erip art k Yusuf'u gremez oldu.

"e.
Ij

.1 e
-

.5 I

Oullar m, gi-

.;,_j

din, Yusuf'u ve karde ini arayn..." Ruh, slk bitirdikten sonra a a


inme rtbesine yakla p kuvvelere emreder ki: Kendi i lerine dnp be eri
vcudu, dnyevi i leri idare etsinler.
Yusuf'un, babas na gn.derdi i gmlek, vandete ula an kalbin, vasflann.urani hey'ettir. Babas n.m, ta uzaktan ald koku, kalbin kemale erdikten sonra tekrar adalet hkmnce hayvani kuvvelerle donanarak ak l ve ma'
kul lemine dn eserinin, babas na kavu masdr.

-I *e

,3-1
315

(:),.fr<0.1.0t; V LA ;:ifl

U_

Ber size dememi miydim, ben Allah'tan,

sizin bilmediklerinizi bilirim?" Kalbin, tekrar ak l lemine dnece ini, akl


Ya'kubunun ok nceden bildi ine i arettir. Ya'kub'un onlara ma firet dilemesi, sfiyyet kazanan kuvvelere istikametle, ak l ve fazilet hkmnce
hareket etmelerini sylemesidir.
Yusuf'un huzuruna girmeleri, kuvvelerin drstlkle sad r (g s) makamna kavu tuklarna i arettir. Bu makamda aralar nda derece fark
varsa da hepsi de ayn makamda bulunmaktad r.
Yusuf'un ana-babas n taht zerine karmas , akl ve nefis mertebesinin,
diger kuvvelerin mertebesinden yksek oldu unu gsterir. Karde lerinin Yusuf'a secde etmeleri de art k kalbe sormadan, hibirinin kendi ba a bir hareket yapmyacan,a, her hususta onun emrine uyacaklarma i arettir. Yusuf'un ruyas nn tabiri, kalbin bu olgunlu u kazanma istidadmn gerekletiine i arettir.

Rabbim, beni feraya erdikten sonra bekaya kavu -

turmakla gzel yapt . Zira o beni vandette kesreti gremeyip, kesreti grmekten perdelendi im halvetim (zimdan m) dan kard. Ve siz, Tanr huzurunun
dnda iken sizi bu huzura getirdi. "Benimle karde lerimin, aras na" vehim
(eytan) girip onlar bedeni lezzetlere te vik ederek beni tabiat kuyusuna attrdktan sonra fena ve bekaya kavu turdu.
r

L5.11 .0.

4.7
A

hidini verdin. ((

Yani Rabbim, bana fiiller tev-

ait manalar rettin.

1, ;t;

Bana gizlilere
L Kalb makamnda sfatlarn gklerini,

fi s makamnda fiiller tevhidinin arzm yaratan sensin.


L.

:...
'

Beni benden yok et, senin emrine itaat edeyim, benlik da-

vasna dp isyan etmiyeyim.

Beni fena-

-- dan sonra tevhidde istikametle sabitkadem olanlara kat"


Burada Yusuf kalb idi. brahim Suresinde k ssann kahraman olan brahim ruh olmu tur :
('L.,".0

Kaani, Te'vilat, I. 311-332.

316

1-Lb
.9

, -JC;

: Ruh brahimi, Allah' gr-

ne arzusiyle O'na ynelmi iken hal diliyle dedi ki: Rabbim, bu viicud
bedenini nefis s fatlarnn galebesinden, koyann hcumundan emin eyle;
beni ve oullarm olal akl, fikir, sezgi, hafza ve di er kuvveleri bedeni ve
hissi lezzet putlar na tapmaktan koru.I.
Ashab- Kehf de daima Tanr 'nn emriyle hareket eden manevi idareciler
kabul edilir, burdarm yedi veli oldu u ileri srlr.2 Yine Ashab Kehfir
bedenden ayrlan. ruhlar olmas ihtimali zerinde de dururlur.3 Bunlar n
olduunu syliyenlerin. sz, ruh, ak l ve kalbe i aret sayhr. Kelb de kalbin
kapsnda bekliyen. nefistir. Be oldu unu syliyenlerin sz ruh, kalb, nazari
akl, ameli akl ve peyamberlere has olan kudsi kuvveye i arettir. Yedi
olmalar fikri de bu besin yannda srr n ve hafn n da bulunduuna iarettir.4

c.5";)

ja...g..

Insan ruhunun bu yedi kuvvesi,

gya beden. ma arasma s nnular, ona yap mlar ve hal diliyle :


o

D Rabbmz, bize istidadmza gre

en, gzel isimlerinden ibaret olan rahmet hazinelerinden bir rahmet ver
o I j L;

: Ulvi lemden ayrlp ir diimiz bu

j..4

sfli lemde senin yoluna sl'k edip gelmemizi, olgunluk kazanmamz nasib eyle demilerdir. Bunlar bedene girince onun etkisiyle gaflete
d mlerdir. Bir sre byle kald ktan sonra Allah' bilme ve soyut ruhlar
sayesinde gaflet uykusundan. uyanm lardr. te Ashab- Kehrin., ma rada
bir sre uyuyup sonra uyanmas , bedene giren ruhun, dt gafietten uyan.masna iaret kabul edilmektedir.5
imdi de Hdrla Musa kssasna bakahm. Bu kssa da sufilerin ok dikkatini ekmi tir.
Kalb Musa's , nefis fetasiyle birle irken demi ti ki :

((

j_>,,J I

",

...9o-

Iki lemin., yari ruh ve cisim lemlerinin

.. birletii insanlk makam olan kalb makamna gelmedike durmyaca m,

cami' makama ulatklar zaman


1
2
3
4
5

Aym
Aym
Ayn
Aym.
Aym

L.;k_l_J

bahklarm uruttular. Bu bahk,

. Bu
Zun-

eser, I. 347-48.
eser, I. 391-92.
eser, I. 394.
eser, I. 394.

317

nun (Yun.us) Aleyhisselm' yutan balk cinsinden idi. nk onlar bu makama ula mazdan nce yolda bu bal yiyorlard .
Bu tefsire gre ruh, ana karn nda bedenle birle irken byle sylemi ve
dnya yolculuur a kmtr Balk, ana karn dr. Ruh, dnyaya gelmezden
nce oada besleniyordu. Dnyaya gelince art k o gday unutmu oldu.
Yolculukta zorluk ekti, yoruldu. Bu zorluk, do um sancs idi. Rahime
gre dnya gndz gibi idi. Dedi ki: ((

C,.

C;

_A

C;4:;

;,_,..1

.")

((

C.) L32,J.3

j,

0
4.j C...;

*-C23

Kalb Musa's dnyaya ge.

lirken uyumakta idi. Nefis uyankt . Vehim eytan nefse, bal hatrlamasrr unutturdu. nk art k ona (yani ana rahmine) muhta de illerdi. imdi
g dalar st idi.
Musa da "i te arad = o idi" dedi. Yani kemale ykselmek iin kutsal
akla uymak gerektir. Bu ancak ilk yarat l a dnmekle olur. Bunun iin ilk
yaratl a dndler. Orada kutsal akl buldular. Kutsal akl ite Allah' n kullarndan bir kul" idi.
Bu suretle Hzr kutsal akl olmaktadr:Allah, ona be eri retim olmadan vas tas z kutsal bilgileri, lednni hakikatleri retmi tir. Fakat kutsal
akl, kalbin bu hakikatlere dayanam yacanu bildii iin ((
D : Sen benimle beraber bulunmaya dayanamazsn." dedi nk sen beder le rtl bulundu un iin. hakikatleri bilemezsin,
bana arkada olmaya dayanamazsm.
o o9
:

CA

Haberin olmayan bir

eye nas l sabredersin?"

ve Kutsal ak l, kalbe bu arkada lkta kendisine vaktinden nce


ey sormamasm terbih etti. Zaman gelince kendisi ona syliyecekti.
Bylece

CS

L.7:1:12 j

bir

Yrdler..." beden gemisine

bindiler, kullukla heyl (rnadde) denizir de kutsal leme do ru yola ktlar.


riyazet yapmak, az yemekle beden gemisini y rt-

Fakat H zr u

t , yani eksiltti. Bedenin dzeni bozuldu, beden zay flad .

Cfrijb

, 9

Nefsi krp, hey f l denizinde bulunan hayvansal


-

ve bitkisel glerini bo aeak ms n? diye itiraz etti.

318

-JC;

Bu defa kutsal ak l, on,a daha sab rl ve dayan kl olmas gerekti ini


syledi, batan verdi i sz hat rlatt . O da "Unuttuumdan. tr beni
knama" dedi. Bu, refs-i levvame makam ndaki itirazd r.
-

Ca:132:;CI ; ' Yrdler, bir ocu a

'51ILY

rastladdar." Bu ocuk, s fatlariyle kalbi perdeliyen ve ktlk emreden


nefis idi. Kutsal akl, onun, gazab n, ehvetini ve dier sfatlarn ldrd.
Bu defa kalb yine nefis tarafna dnerek or a acd ve akla itiraz etti.

(<

Temiz bir nefsi mi ldrdn?" dedi. Akln, kalbe

andini hatrlatmas zerine yine zr diledi. Zaten n,efs-i levvamenin hali


budur. Bu nefis daima e itli hallerde bulunur, de iir.

jj:2_;Li Yrdler, bir ky halluna

geldiler". Yani bedeni kuvvelerin yan na geldiler. Onlar vas tasiyle ruhani
gda almak istediler. Ama bedeni kuvveler, onlara yemek verecek durumda
deildi. nk akl ve kalb, onlar n ok stnde idi.
Yklmaya yz tutan duvar, nefs-i mutmainne idi. Nefsi e nmarenin lmnden, sonra nefis ok zay fladn,dan. dolay kendi bana hareket edemiyecek duruma gelmi ti te bu hali nefs-i mutmainne idi. Nefsin bu hali, y klmaya yz tutan duvar eklinde anlatdmtr. Hdr'n duvar dorultmas
da akln nefsi gzel ahlk ve konu ma nuriyle dzeltip kt s fatlar yerine
gzel sfatlarla beziyerek kemale kavu turmasdr. Fakat telvinde bulunan.
kalb, bu bezemesine kar lk cret talebetmesini istemi , akl da " Bu, seninle
benim aramzn ayrlmasna sebeptir" te bu, sen,in makammla benim maka~in ayrlmas na sebeptir, zira nefsi riyazet ve gzel huyla onarmak sevap ve
kar lk iin. yaplmaz. E er yle olsayd , o zaman fazilet kalmazd . nk
karlk iin yaplan fazilet de il, alaklktr demi ve artk manalar kavrayacak duruma gelmi olan kalbe, yapt i lerin hikmetlerini anlatm t.
.;-

Z_;.2,,,,,J1

; Gemi yoksullarmd". Yani beden,

be duyu ve tabii kuvvelerden mte ekkil heyl denizinde idi. Bunlar devaml sktinetten ve beden topra na bah bulunmaktan dolay miskinler
diye andmlardr. Beden. gemisini riyazetle kusurlu yapmak istedim ki ktlk emreden nefis k ral oru gasbetmesin. nk nlerinde o var. O, her
beden gemisini istil edip hevalara uydurarak gasbediyor.
Nefsin ebeveyri ruh ve cismani tabiattir. Bunlar Allah' n emrine itaat
eden m'minlerdir. Nefis, ruhu grd zaman onlara isyar etmesinden, o alarn da iini bozmas ndan korktuk. Rabb , onlara bu nefs-i emmareden daha

319

iyi bir nefis versin diye nefs-i emmareyi ldrdk. Nitekim nefis lmekle onun
yerine nefs-i mutmainne verildi.
Duvar ise nazari ve ameli d nce gcne ait idi. Bunlar n, babas kutsal ruhtu. Nefsin, istilasiyle bunlar babalar ndan ayr lmlard. O duvarn
altnda nazari ve amen kile kuvvesinin bir hazinesi vard . Kalb makamnda
bu hazine olmadan. kemal kazan lmaz. Nazari ve ameli kile kuvveleri, kemal
tahsil etsin diye duvar yani nefsi dzelttik."'
3) Hurufilik:
Hurufi istikametinde tefsirlerin men, ei, hicri ikinci asra kadar kar.
O zaman disiplinli, sistemli bir hurufi tefsiri yoktu. Tasavvufi bir zevk ile harflerden manalar karhyordu. Hz. Pey amber'in "ller harfin bir zahiri, bir bamu vardr" melindeki hadisi, bu temayle kuvvetli bir destek olmu tu. Artk bir zahir, bin zahir olmaya; bir batan binlerce batan olmaya ba lam t.
Ca'fer-i Sad k'tan rivayet edilen tefsirlerde bu anlay n izlerine rastlamaktayz. Sehl ibn Abdillah' n ve Slemi'in, tefsirlerinde de bazan Kur'an
harflerinin muhtelif ekillerde yan yana getirilerek manalar karldn grmtk. Besmelenin bas btn ilimlerin kk kabul edilmi tir. Zaman. getike
bu anlaylara ilveler olmu tur. Buna mesnet bulmak iin Hz. Ali'den ve
daha baka sahabilerden, tabiilerden, zellikle Ca'fer-i sad k'tan bu anlamda
szler nakledilmi tir. Hz. Ali'nin: (( ,LJ1

:k12;;J

Ben ba'nn, altndaki

noktaym"2 dedi i rivayet edilir. Tabii bu rivayetler zay ftr. nk Hz. Ali'
den nce nokta yoktu. Noktalama onun devrinde veya on.dan sonra olmu tur. O halde Hz. Alrnin byle demi olmas, geree e uymuyor.
Slemi ve Ensari elifi btn, harflerin imam kabul etmi lerdir. Elif dier harflere biti mez. Dierleri ona biti ir. nk elif muhta de ildir. tekiler ona muhtat r. Elif dzdr, nde de birdir, sonda da birdir eklini deitirmez. Yani elif, Allah' temsil eder.
Nihayet bnu Barracan (l.536 /1141) ve onun epey etkisinde kald ,
kendi sznden de belli olan Ibnu'l-Arabi, harfler zeri ade ok durmu lar,
harfler zerinde acaib tefsirler yapmakla kalmam , onlardan istikbale dair
haberler de karmlardr. Unu Barracan,

ci

1.7;

..)S1 yetinde kelimenin e itli okunularndan, mslmanlarm, hic,

ri 583 (1187) tarihinde hahlar yeneceini istihrac etmi ' ve gerekten de


1 1(.6.'srni, Te'vilt, I. 405-409.
2 Ruhu'l-BeyEn, I, 6
3 bn Barracan, Tefsir, varak 324-343.

320

miifessirin lmnden ok sonra 1187 tarihin.de Salahaddin-i Eyyubi, hahlar yenip Kuds' alm tr.
ibnu'l-Arabi, harflerin drt mertebede oldu unu syler 1-Birtak m harfler yedi felek mertebesindedir. Bur lar elif, z ve lmd r. 2Bir ksm harfler
de sekiz felek mertebesindedir: Nun (4:.) ), sad ( ), dat ( ). 3Bir k sm
harflerde de dokuz felek mertebesin.dedir : Ayn ( 1), ayn ( L), sin ( ),
n ( ot. ). 4Bir ksm harfler de on felek mertebesindedir. Geri kalan noktah
harfler de bu mertebededir. Bunlar onsekiz harftir. Her harf on (10) dan mrekkebdir. Bu harflerden. her biri ya dokuz, ya sekiz veya yedi felekten meydana gelmi tir. Bu harflerin meydana geldi i felek says 261 dir.
Sonra Ibnu'l-Arabi, harflere birer tabiat verir: Yedi felek mertebesindeki
harflerden elif hari, za ( I_; ) ile lm ( J) n tablar scaklk ve kuruluktur.
Elif ise scaklk, yalk, kuruluk ve so ukluk tab'na sahiptir. (Yani elifte drt
unsur vardr). Elif, s cak ile s cak, ya ile ya , kuru ile kuru, souk ile souk
olur. Hangi varl kla bulunsa onun zelliine girer.
Sekiz felek mertebesindeki harfierin. tab' scaklk ve kuruluktur. Dokuz
felek mertebesinde bulunan ayn. ( ), ayn. ( L) so ulduk ve kuruluk vasfna sahiptir. Sir,. ( ) n ( ) ise hararet ve kuruluk tab' ndadr.
On felek mertebesindeki harfler s cak-kurudur. Yaln z noktasz h ile
noktal souk-kurudurlar. H ile hemze so uk-yatrlar. Hareketlerinden
scaklk meydana gelen felekler 203 tr. Hareketlerin.den kuruluk meydana
gelen felekler de 241 dir. Hareketlerinden so ukluk meydana gelen, felekler
65 tir. Hareketlerinden ya lk meydana gelen. felekler 27 dir.
imdi yedi felein. hareketinden drt unsur meydana gelir. Bu drt unsurdan da zel olarak elif ve bir de 196 felek meydan.a gelir. Elifin hareketinden scaklk ve kuruluk, bu feleklerden ise L:5 j z
J j o.; doar. Seksen sekiz fele in hareketinden, soukluk.)".
kuruluk doar. u harfler de bu feleklerdendir:

Yirmi felekter yalnz soukluk-yahk doar. u harfier burlardandr:

62'4 1.>
Bylece harfleri feleklere ayr ran. ibnu'l-Arabi, bunlar n karsna lemleri koyar: za (1j), elif (
ve lm ( r';1) in bulunduu yedi felek mertebesi,
Tanrlk mertebesirdn harfler dnyas ndaki karldr. Nun
sad
ve dat
r bulunduu sekiz felek mertebesi de insanl k dnyasna kar hktr. nsanlar bu mertebeclen meydana gelir. Ayr ( ), gayri. ( L) sin ( ) ve
in ( ) in bulundu u dokuz felek mertebesi, cinlerin harfler dnyas ndaki

321

tnertebesidir. Di er harflerin mertebesi olan on felek mertebesi de meleklerin


harfler dnyasndaki mertebesidirl.
Bu aklamalardan anla ldna gre kinatta mevcut her ey, Tanr
ilminde ezelden beri var olan bir harf eklinde dnlmtr. Bu harfler
Tanrsal bir nefha ile kendi aralar nda birle mi , maddi bir zelli e sahibolmu
ve bylece gzle grlen varl k sahasn tekil etmilerdir. Kinat byk bir
kitaptr. Onun iindeki harflerden her biri levh-i mahfuzda ayn mrekkeple
yazlmtr.2
Peki ama bu fikirler Arap harflerin.e gre d rlmtr. Ya dnyadaki
dier dillerin harfleri ne olacak? Kald ki Arap harflerinin ekillerinde de deiiklik olmutur. nceleri nokta yoktu, o takdirde noktal larla noktaszlara
nasl ayn mana veriliyor?
ibru'l-Arabi'ye gre harflerin birer hakikati vard r. Tanr mertebesinde bulunan elif, z ve lam ile insan mertebesinde bulun.an run, sad ve dat,
bir de melekler mertebesinde olan on sekiz harf: c c .1.!
.110 (.11.5 .1) c.Lec j$1.5" I te bunlar, varl meydana
getiren mlk, melekfit ve ceberut lemlerini te kil ederler. Bu lemin her
biri de e ayr hr, dokuz eder. Mlk lemipin iinii, meleldt ve ceberut
lemlerinin lemiyle arparsak 18 lem eder.
Ilakk'm dokuz ilka edici fele i vardr. Insann da dokuz alc fele i vardr. Hakk'a ait dokuz fele in her birinden in,sanlara ait dokuz fele e ince
gerekler uzarur. Insanlar n dokuz fele irden de Ilakk'a ait dokuz fele e
in.celik kar. I te inen ve kan bu ince man.alarm, birle mesinden. melek meydana gelir. imdi bu melek, tamamen bir olan, dokuz taraf na ynelmek isterse di er dokuz felek onu kendine eker. Bu suretle melek, iki felek (Yani
Tanr felekleriyle insanlar n. felekleri) aras nda gider gelir. I te Cebrail'in
Hz. Peyamber'e gelip gitmesi de byle olmu tur.'
Ibnu'l-Arabi, harflerin de insanlar gibi birer mmet, mkellef ve muhatab olduklarnu, aralar nda peyamberleri bulundu unu ve lemlere ayr ldklarn' syler. Ona gre harfler de insanlar gibi Allah' tesbih etmektedirler.
Zira "Hibir ey yoktur ki O'nu iiverek tesbih etmesin, fakat siz onlar n tesbihlerini anlamazsnz." 4 yeti, bunu haber vermi tir. Harfleri de insanlar
gibi sekin (havass) ve allde (avam) tabakaklara ay rr. Sure ba larndaki
huruf-i mukatta'artm, havass harflerden oldu unu syler.'
1 Futilht, I. 64-66.
2 Nihad Keklik, Allah-Kilinat ve Insan, s. 104-105.
3 Futkt, I. 68.
4 Isr Sresi: 44.
5 Futlhilt, I. 73-74.

322

Ilarfler birer lemdir. Kur'an da harflerden meydana geldi ine gre Kur'
al insanlik lemini ihtiva etmektedir: "Kur'an' n ondrt mfred-mphem
harfle gnderdi (Sure ba larndaki harfler). Sekizini zat m bilmek, yedisini
sfatlarn bilmek iin gnderdi. Drdiin de birbiriyle ba daan drt ursura
verdi: Kan, sevda, safra, balgam..."1
Allah sure ba larndaki rumuzlara nce elif ile ba lam , nun ile bitirmitir. ( ) Mutasavv flara gre elif, kemalinden dolay Allah'n zatma
i arettir. nk harekete muhta de ildir. Nun, ise terkib dn.yasm n yarsna i arettir. Terkib dnyas dairesiniu teki yar s makul (zihinde tasarlanan)
nun ile gsterilmi tir Eer o, ruh leminden d duyulara intikal etse tam
bir daire olur.
" " deki elif tevhide i arettir. Mim, helk olmayan melike i arettir.
Lm ise arada bir vas ta, ikisini birbirine balayan arac dr.
Harflerin yaz l ekillerinden de mana karlmtr. de nce elif sylen.ir, sonra lm, mim. Yani lm, eliften; mim de lmdan ba lar. Elif Allah'
gsterir. Mim ise mahlilkata i arettir. Mim en gzel eklinden (ahsen-i takvimden) aa doru iner ( ). Demek ki lem, Allah'tan. ba lar, esfele safiline
iner. de yarat c ile yaratlm toplanmaktad r. Bir taraf Allah' , bir taraf da mahlfkat gstermektedir. Lm da yarat cnn, yaratmak iin, indi i
makam olmaktad r. Bundan, dolay "Ayakkab larn kar" demek, arac
lemden lm ile mimi kar, o zaman s fatlardan mnezzeh olan elif kal r demek olur.2
harflerin mazhariyetlerini sayd ktan sonra Futuhat'm beinci bab nda besmele ile Fatiha'n n. baz srlarn aklar ve insana ok s knt veren indi izahlara giri ir:

o :7;

,J1 ,C1

<".-

deki b ile varlk meydana km ,

nokta ile bid ma'buddan. ayr lmtr. Bu b, ismin vasl hemzesinden bedeldir. Hemze hareketi temsil eder. Onun yerine b gelmi ve hann harekesi, hemzenir harekesi yerine gemi tir. Elif zat , b sfat temsil eder.
Onun iin b kinat temsil etmektedir. Yani "Alemin zuhuru Rahman ve
Rahim Allah ile oldu" demektir.
"B'da ey vardr: ekli, noktas harekesi. i te bu, leme dellet
eder. arac lemde bir e it tevehhm olduundan bn n noktasnda da tevehhm vardr. B melekatidir, nokta cebertitidir. Hareke mlki ehadet
1 Futithrt, I.
2 Futuhat, I. 76-79.

323

lemidir, ba'ntr , yerine geldi i gizli elif ise Allah'tr. B'nn altndaki nokta
da Allah'tan rahmet olarak gizlenmi tir.
Ibnu'l-Arabi, harflerin yaz l eklinden man,alar karr, n.azariyelerini
buna dayandrmak ister.Neden besmelede ba'dan sonra elif meydana kma-.

- o. ,

.7,1)) cte,

_r.

.L, ) da km ? nk eer

sefire e.,1 inde elif meydana kmasaym , temsil etti i hakikat bilinmezmi . Ama sure ba larnda ok kullanldndan misli de bulunduundan
besmelede elif hazfedilmi
Iblu'l-cArabi bu harfler konusunda gerekten ok hayale kamaktad r.

,A de neden tenvin var? Bu tenvin, ubudiyyeti gerek('


letirmek iindir. Yani baz kimselerin tam ubudiyyete eri tiine i arettir.
_Mesela'. diyor ki:

Ondan, tenvin zuhur edince c)..

onu te rif ve temkine izafetle seti,

dedi. Tenvini hazfetti.2

411

Isim zaten muzaf olmu tur. Bu halde tenvini yoktur. Onu mcerred dnp tenvin vermek, sonra'da tenvini kald rp manalar karmak acaip bir
ey oluyor.
Ba'dan, sonra sin ve mim kula dellet eder. Ba'dan sonraki sinin sakin
olmas , o;41 yetinin gsterdi i gibi Resule
itaat alt nda sknetimiz gibidir.3
ri den sonra gelen,

u harfleri ithiva eder: ,t,1

(..) Elif Allah'a de-

llet eder. Bismideki sr, mim kula dellet ediyordu. Kul burada Allah'a ba lanm oluyor. Darda kalann , iltica edenin ba lan ile balamyor. Birinci
lam, kulu yokluktan zuhura getirdi. Varhk sahas na yaylnca msemmya
balanmak gerekti. kinci lm, kendinden, sonraki elif ile kulu yok etti. yle
yok etti ki kuldan eser kalmad . nk bu elif de Allah' gsteriyor. Eliften
sonra kalan h ise Hviyyettir.
Kul Allah deyince bata ve sonda Allah vard r. Iki lm ile hem zahiren
hem batmen kendisi yok oluyor. nk kendisini gsteren bu iki lm yok olmutur. Bu varli m barda ve sonunda Allah vard r. Neticede bu varl k
yoktur.4
1
2
3
4

324'

Ayn eser, s. 132.


Futltt, I. 133.
Futilliit, I. 132.
Futuflrt, I. 134.

Bylece harfler nazariyesi de her vesile ile Ibr u'l-Arabrnin vandet-i


vcud n.azariyesine dn mektedir.
?. da elif, lm, r; ilim, irade ve kudreti gsterir. H, mim, nun;
kelm, semi', basar gstermektedir. Mim ile nun. aras ndaki elif ise Allah'
gstermektedir. Burada mim ile nun aras nn bir elif ile ayr lmasnn sebebi
udur: Mim melekatidir, ruhu gsterir. Nun. mlkidir, nokta da ceberutidir.
Bu suretle Allah, ruhu temsil eden mime demi oluyor ki: Ey ruh olar mim,
sen. aslnda sekin oldu un iin seni semi deiliz. Ancak bizden sebkat
eden, bir ilim dolay siyle bir inayet olarak seni setik. Istesem abl noktas na
ve insaniyyet nununa senin arac ln. olmadan grnebilirim. Seni arac
yapmam, sana olan bir yard mn eseridir. Binaenaleyh nefsini bil ve bil ki
seni sei im, ben olmam hasebiyledir, benim iste im iledir, yoksa sen, olman dolaysiyle, sen bana layik oldu un iin. deil'.
Burada mim ruhu temsil ediyor. Nun ise lemin. varl k dairesini temsil
etmektedir. Ortadaki elif Allah' gsterir. Yani bu demektir ki Allah, n.un.
aracl ile lene grnmekte, tecelli etmektedir.
Ama bunun, biraz a asnda da elifin ruh oldu unu, mimin gkler, nunun
arz olduunu sayliiyor,2 ayn eyi her tarafa ekip uzat yor.
Besmeledeki bism, babam z Adem Aleyhisselm'd r. ar-Rahim ise
Muhammed Aleyhisselm'dr. A.dem Aleyhisselm'a btn isimler retilmiti. Muhammed Aleyhisselm'a da o isimlerin, manalar -ki
Onun. iin. (<

Bana szn geni anlamls ve-

<J1

rildi" demitir.3
.$11

drt kelimedir. Drt de manalar var, sekiz

eder. Bunlar an n ta yclar' (hamele-i ars) d rlar.4


e.,4, D

de bir nokta var. .5,?...,11 da da bir nokta var. Allah'ta n.okta yok.

nk o zatt r. Zatta nokta olmaz. tekiler s fat olduu iin orlarda nokta
olur. (Zira nokta yarat ldara dellet eder.) Beri taraftan Adem, gayr-i mrsel
bir ferd oldu undan, on,a dellet eden ((

de bir nokta var.

da da bir

1 Futh5t, I. 138.
2 FutiiWt, I. 139.
3 Aym eser, I. 140.
Taci*, 11; Mslim, Mes5cid, 5-8, esribe 72;
4 Aym eser, I. 140. Hadis iin Bkz.
Bul5r1, Cihad, 122,
Siyer, 5; Ibn Hanbel II, 172, 212, 250, 242 vs. Kil
I

r--

--

Tac bir 22, hisam; Nes5i, Cih5d, 1, Tatbik 100.

325

nokta var. nk o da Adem'dir O, mrekkeb kinat zerinde istiva etmi tir.


Burada g.1, yani noktalar n merkezi
Ism,

jUJI

dir. ki nokta:i11

dir.

dir. Manas ceberut lemi olan batinchr.f.,

ise melekti aybdir. Mimden. ve eliften sonraki noktaya gelince: Mim, yaratklar lemidir. Mimden sonraki nokta Ebubekir'dir. Elifter sonraki nokta
Muhammed (A) dir.

deki iki noktann. merkezi olan. ya, bu iki nokta

zerinde bir kubbe gibi durmaktad r. Tpk Ebubekir'le Muhammed zerinde


duran. maara gibi'.
Ibnu'l-Arabi, baz kelimeleri'', yanl eklinden yle garip manlar karr ki bu kadar ilim ve marifet sahibi bir insan n. nasl byle akl almaz eyler
sylediine hayret etmemek mmkn de ildir: Davud (

hep bitimez

harflerden meydan.a gelmi tir. Yani Allah Davud'un, lemden, ilgisini


tamamen kesmi tir. Muhammed (..t,,) ise hem biti en, hem de ayr yazdan
harflerden. meydana gelmi tir. Bu demektir ki Muhammed'i lemden
ayrp kendisiyle birle tirdi' i gibi lem ile de temasa getirmi tir. Yani
Hazret-i Muhammed'de hem cemi', hem tefrika halini izhar etmi , ona bu
hususta ihtisas vermi tir.2
Hurufilik, Ibru'l-Arabi tarafndan bu noktaya getirildikten sonra 796
(1394) tarihinde Nahcivan. yak nnda idam edilen. Fazlullah Esterbdi tarafndan. nce bir mezhep, sonra da bir di haline getirilmi tir.
Fazlullah, 740/1340 da do du. Kendisi seyyid idi. I e bir mutasavv f
olarak ba lad. Kendini zrd ve takvaya verdi, haramdan o kadar sak nrd
ki hell-hor (hell yiyen) lkabiyle n. yapmt. Kur'an'', Tevrat'', incil'i
ezberlemi ti. Ken.dinden nceki hurufi-tasavvufi tefsirlerin tesiri alt nda idi.
Yahudi-hrstiyan kabbalizmini de renmi ti. Dnceleri, grd e itli
ruyalarnda ekillen.di. Hz. Muhammed'le peygamberlik devrinin kapand /il,
peygamberlikten stn olan. velyet devrinin, ba ladn , kendisinin sahib-i
zaman. (zaman n. sahibi) oldu unu iddia etti:
Hz. /sa, Paraklit'in. gelece ini haber vermi tir. Paraklit Hz. Muhammed'
dir. O da lmtr. Onun lmnden son.ra sa'nn, tekrar dnyaya gelmesi
lzmdr. Peygamber'in lm zerinden sekizyz (800) sene geti. I3u sefer
dnyaya bir tevil sahibi geldi. Bu, Muhammed'in., gelece ini haber verdi i
Isa, yan.i Fazlullah't r.
1 Ayn eser, I. 142.
2 Fusus, s. 160.

326

Bu fikirlerinden dolay Fazlullah idam edilmi tir. damndan sonra onun.


halifesi cAliyyul-A<It yriitmtr. Bunlar n. iddiasna gre:
Allah, asl mahiyyeti gizli hazine olup ilk tezahiir ve tecellisi keln
eklinde grlen ilk illet (sebep) ten ibarettir. Kelm, ashr da bir sfat olmyan soyut bir szdr. Bu soyut sz, baz unsurlara ayrhp harici bir ekil alr.
Bu unsurlar Arap alfabesinin 28, Fars alfabesinin 32 harfidir. Bu otuz iki
harf, Hakk'm s fatlardr. Ite bu ekilllere girince kalm, soyutluktan kar, telffuz edilen. sz olur. Bu sylenen szn birle im elillerinden his ve
uur dnyas meydana gelir.
Hurufiler, lemin. edebiyyetin.e ve daimi bir devran hareketine ve bu
hareketten tabii olaylar n meydan.a gelidiine inanrlar. Allah, insann yznde grnen. bir szdr. Bu kelm n unsurlar nda da say bakmndan bir kymet vard r. Yzde drt kirpik, iki ka , bir sa vardr ki yedi eder. Bu yediyi
drt unsur ile arparsak Arap alfebesinin 28 yirmi sekiz harfi meydana kar.
Fazlullah bunlara Farsadaki harflerini de katarak otuz iki
harfli Fars alfabesinin harflerini elde etmi tir. Bu sylenen kelm tekil eden.
yirmi sekiz veya otuz iki harfi insan. yzr de grmek mmkndr'.
Allah, peygamberler vas tasiyle tedricen grnmtr. Bundan. dolay
Idem'e 9, Ibrahim'e 14, Musa'ya 22, Isa'ya 24, Muhammed'e 28, son peygamber Fazlullah'a 32 harf malim olmutur.
Bunun, iin hurufiler, sure ba larndaki mte abih harfleri muhkem;
muhkem yetleri de mte abih kabul etmilerdir. Onlara gre as l Tanr kelm
bu ondrt kelimedir ki ".kdem'in yz ondan. fetholunmu tur. Kur'an'daki

,11,

.43,)1 j^.2i !-i

L3-.) j".3

LtA

yetlerinde oldu u gibi ,}..,M; kelimelerinin hepsinden Fazlullah' n kasdedildiini ve insann yznde de
isminin. okunduunu sylerler. Allah insanda, zellikle Fazlullah'ta grnm tr. Yzdeki burun, elif (I), burunun iki
yan iki lm (Jb), gzler ha ( m ) d r Insan yznde kar lkl Allah ( A ) kelimesi okunur. Mehur air Nesimi, "Allah Adem'in. o lundan, baka bir ey
deildir. Otuz iki harf, Allah'm kelm dr. Btn. kelimeler Allah' n kendisidir. Adem ruhtur, oul ise surettir" demi tir,.
Hurufiler Islmn be esas na inanmay gereldi grrler ama bu be esas
ken.di metodlarma gre tevil ederler. Kelime-i ehadet, namaz, oru, hac ve
zekt hep byle zoraki tevillerle 28 veya 32 harfe irca ederler. ehadet iin
u tevili yaparlar: Allah kelimesinde be harf vardr. Bu harflerden her bi1 Bkz. J.K. BIROK, The Bektashi Order of Dervishes, London, 1937, ekil 18, s. 243 ve
devam.

327

rinin ayr ayr imlmdan ondrt harf meydan.a gelir. Muhammed kelimesinin harfleri de ayr ayr yazlsa on.drt eder. ki ondrt 28 eder ki harflerin
yekiindr. Yani Allah't r. Sehadet de Allah' n varln gsteriyor.
Namaz iin de ayn tevil yoluna giderek derler ki: Huruf-i mukatta'ay
tekil eden cj r c c lc,5 b J J I harflerinin Arapa
yazhlarnda sad harfinden dal ( ), elif harfinden fa (js ), nun harfinden. de
vay ( ) olmak zere harf daha ortaya kar ki on. yedi eder. Bu da farz
namazlarm rek'atlerine e ittir. Seferi namazlarda da 11 rek'at vard r. Bu
say da mte abih harflerin saysna karhktr. Bu on bire Farsadaki E
harfleri de ilve edilirse 15 elde edilir ki bu da Cuma gn k lnan be
vakit farz namaz n rek'atleridir. Bu te'vil ve izah yolu dinin hemen btn umdelerine, surelerin, yetlerin tefsir ve te'villerine ayn ciir'et ve mant ki uygun.suzlukla tatbik edilmi tir Ezanda da tahrifat yap p

(*. l

41i

431

(*. l ..tr.tl

diye okumu lardr.

Hurufilik, XIV. asr n son yarsnda Esterbd, Irak, Azerbaycan, ve


An.adolu ehirlerinde yayld. Bu fikirler, Fazlullah'n haliflelerinden Aliyyu'lAl ve air Nesimi vas tasiyle Trkler aras nda uzun sre ya ad. Hurufiler bir aral k, Fatih'in sarayma kadar nfuz ettiler. Hatt Fatih'in, hurufi
fikirlerine ilgi duymas , ulemay tellandrd. Vezir Mahmut Pa a'nn delleti ve Fahreddin Acemi' lin nfuzu ile hurufiler yak larak cezalandrldlar.
Buna ramen. faaliyetlerine devam ediyorlard . Bayezid II nin urad suikasd zerin.e btn bat ni zmreler aleyhine iddetli takibat balad . Fakat
eitli mistik airler vas tasiyle bu fikirler yay lyordu. zellikle bu akm,
Bekta ililde yakn irtibat kurdu. cAliyyu'l-A(ln r, Bektai tekkelerine girip
Fazlullah'm fikirlerini Hac Bekt4-1Veli' in, fikirleri imi gibi gstererek Bektailer aras nda yayd sylenmektedir. Bu iddia do ru olabilir. Bekta ilerin inanlar/Ida ve eserlerinde hurufi fikirleri pek barizdir. Hurufiler, Bektailer aras na kar arak takibattan kurtulmu tur ve propagandalar n devam ettirme e muvaffak olmu lard/4.
Ijurigilik yalnz Bekta iligi deil, genellikle btn tasavvuf kurulu larm etkilemi , az ok tesirini gstermi tir. Birok mutasavvf mfessirlerin
eserlerinde byle fikirlere nadir de olsa rastlan.maktad r. Niyazi-i Msri, ebced hesab na dayanarak Hz. Hasan'la Hz. Hseyin.'in peygamberli ini, Van.Pnin. kendisine dman olacan , fakat sonunda kendisinin stn. gelece ini
1 Bkz. The Encydopedia of islam, III. 600-601; Islm Ansiklopedisi, V. k sm I. 590
600; Kprlii, Trk Edebiyatmda ilk Mutasavv flar, s. 95; Abdulbaki Glpmarh, Fadlulhih
Hurfrnin o'luna ait bir mektup, arkiyat Mecmuas, 1956, s. 37-57

328

yetlerden karmaya alnutr'. ibn Kemal, _>


1.5

LoZIJI

11

L).-F;)
-

.11 ci

(.)

I _) .13

>4

aYetill-

den, Msr'n Sultan Selim tarafndan. fethedilece ini istinbat etmitir.3 Ruhu'l-Beyanda da buna benzer fikirlere rastlanmaktad r.
uray da ilve etmek lz mdr ki gerek tasvvufun hurufililde, byle
zorlama tevillerle ilgisi yoktur. Cneyd-i Ba dadi, tevil yolun.a sapan bilginleri
ok yermektedir. Hurufili e meyleden mutasavv flara da hurufi denemez. Ancak onlar bunu, Hz. Ali'den geldi i rivayet edilen. cfr ilmi kabul ettiklerinden
bu hususa ilgi duymulardr. Baz mutasavvflarda grlen bu temayl zahiri
inkr, tahrif gayesini gdmemi tir. Asl hurufiler bat nilerdir ve dini
kknden ykmay hedef edinmi lerdir. Tasavvufun gayesi, harflerden ak l
almaz man alar karmaya al mak de il, fena fillah yoliyle olgunlu a ulamaktr.
Bu gibi tevillerin gerekle ilgisi yoktur. Ebced hesabiyle baz tarihlerin
bulunmas, bir tesadften ibarettir. Hatt bu te'viller, o u kez olay vukubulduktan sonra yete uygulamp karlmtr. Kur'an, ebced hesabiyle istikbal haberleri karmak iin gelmemi tir.

1 Mevkiidfl-Irfan, 58, 64 ve sonraki sofralar,


2 Enbiya Saresi: 105.
3 Alsi, Rbu'l-Ma<iinl, I. 7.

329

NETICE
1-Hz. Peygamber ve sahabilerinin zhd hayat gelie gelie nce ferdi,
sonra toplumsal tasavvuf hayat n dourdu. Ilk sufi lkabiyle an lan, Ebu
Haim al-Kifi (. 149) oldu.
2-Tasavvufun ekillenmesire paralel olarak bir tasavvuf ilmi de do du.
Kur'ar- Kerim'in lednni ilim dedi i bu ilim, renme yoliyle deil; dinin
emirlerini yerine getirmek, ibadet ve taat ile r efsi tezkiye etmek son.un.da
Allah tarafndan mevhibe yoliyle elde ediliyordu. Do rudan. doruya Allah'tan geldi i kabul edilen. bu ilmi herkes hazmedemezdi. Bunun ifas yanl
anlaylara sebebiyet verirdi. Onun. iin, mutasavv flar bunu gizli tuttular ve
kendi derecelerine varmam kimselerin aras na yaylmasm diye bilgilerini
kapal kelimeler iinde anlatt lar ve yazd lar. Bu suretle bir tasavvuf terminolojisi dodu. Bu ilmin en byk izahlarm yapan, tasavvufun fera, beka,
sahv gibi gayet g meselelerini a kla kavuturan Cneyd-i Ba dadi oldu
3-Tasavvuf ilminin gizli karakterine uygun olarak bir tasavvufi tefsir
akm dodu ve bu tefsire i ari tefsir ad verildi. I ari tefsirin men ei Hz.
Peygamber'in. ve ash.ab rm szlerinde bulundu.
4-Balangta ifahi an'aneye dayanan bu tefsir, zamanla eserlere geti.
Ilk tasavvufi tefsiri yazanlar da Sehl ibn Vas ti, Salebi ve
Ku eyri oldu.
5-Bidayette ruhani ne 'e ve hallere gre yap la bu tefsire zamanla felsefe kart. Ilk tasavvufi tefsiri yazan Slemi, Ku eyri gibi mfessirler, nceki
byk sufilerden nakledilen. szlere kendi ruhani ya antlarm da ekliyerek
yazyorlard. Son.radan srf ilhama ve vahye dayanarak yazma iddias ortaya
kt. Bu konuda en ileri giden miifessir de Muhyi'd-din Ibnul-Arabi oldu. O,
"Rabbn kapsnda boynu bkk durdu unu, Rabbinden. ne gelirse onu
yazdn" syledi. Ondan son.ra gelen mfessirler; Konevi, Ka ani, Simnani,
Nahcivani ... Bu iddiay tekrarlamay lzumlu grdler.
1 Bkz. Futttilt, I. 70-71.

330

6Zhdi adan yaplan ilk iari tefsirlerin yerini zamanla ok cr'etli


nazariyler ta yan sufi tefsirler ald . "Her yetin, bir zahiri, bir bat m vardr..." hadisine dayamlarak zaman getike Kur'an'da daha ok mana
arand ve nihayet her ilmin. Kur'an'da mevcudoldu u ka3.aati hakim oldu.
"Ne ya ne kuru yoktur ki ap a k kitapta olmasn"1, yetin.deki apa k kitap,
Levh-i Mahfuz'u gsterdi i halde i ari tefsirde Kur'an- Kerim kabul edildi
ve her eyin ilmiin onda meveudolduuna inanld.
7Tasavvuti tefsir geli e geli e Ibn.u'l-Arabi'de vandet-i vcud hakimiyyetine girdi. ibru'l-Arabi, varln bir olduunu ve yalnz Allah'a aid bulunduunu btn kin.at rt, Allah' n isim ve sfatlarnn bir grnts oldu unu,
binaenaleyh lemin bir hayal ve Allah' n. gerek var oldu unu ileri srd. Bu
fikrini tefsirinde ve btn oserlerinde i ledi. Ele ald her kon.uya vandet-i
viieud asndan bakan bnu'l-Arabi, bu meseleyi gayet kuvvetli bir biimde ortaya koydu.
Ondan. sonra gelen. mfessirler, az veya ok onun etkisir de kaldlar. On,un
muhalifleri bile onun tesirinden kurtulamad .
8-Kelimeler zerinde yap lan teviller, harflere de te mil edilerek harflerin yazlndan, okunu undan, birbirleriyle birle mesinden gayet hayali
man.alar karld . Ve nihayet harflerin birer millet oldu u, aralarnda peygamberleri bulundu u ileri srld. Harflere birer adedi de er verilerek gelecekteki olaylar hakk n.da onlardan. bilgi karlmaa alld ve bunun Allah'n
Adem'e rettii esma ilmi olduu ileri srld. Bu akm, Hurufilik denen,
slm d bir rm domasna da sebeboldu.
Hurufilik tasavvufa tesir etti. Osmanl sarayn,a kadar girebildi. Nihayet hurufilerin. evrirdikleri entrikalarm fark na varlarak hurufiler cezalan.drlmakla beraber onlar n, fikirleri makbul snni tarikatler iine nfuz edip
yaad, Niyazi-i Msri gibi mutasavvf airler tarafndan bu fikir i lendi.
tefsir, en byk co kunluku Ibnul-Arabi'de meydan.a getirdi.
ok byk bir fikir ve ke if adam olan ibru'l-Arabi, baz hayali eyler sylememi olsayd, bu kadar sevenleri yan nda bu kadar da muhalif kazanm yacakt. Maamafih onun vandet-i vcud ameli bak mdan slm dnyas iin. faydal olduu ileri srlemez.
nk tasavvuf, felsefe de il, sz deil, hal ilmidir. nsan ne kadar ykselirse ykselsin Allah' tam manasiyle kavrayamaz. inasrnin dedii gibi
"Bir zerre ise e er bu semavata gre arz
Binnisbe etmeliyim kendimi yok farz!"
1 En'am Sflresi: 59.

331

u usuz bucaksz kinat ierisinde insan, bir nokta bile kalmaz iken
kainatn yaratcs olan Allah' nasl kavrayabilir ? Bir zerrenin kreyi kavrad d nlemez. O halde insarun, kendisini ne o kadar byk, ne de o kadar
kk grmesi do ru deildir. insan ruhu safiyyet kazand ka kendisine marevi lemden klar szar, baz bilgiler gelir. Bu muhakkak. Baz kimseler, bu
kabiliyetle baz olaylar bilirler. Ke if inkr edilemez. Fakat bunda ifrat do ru de ildir. Insandan bir keramet hali zuhur edince onu Allah veya Allah' n,
vekili saymak tamamen sap klktr. nsan veli olunca her eyi bilir sz asla
kabul edilemez. Hz. Peygamber bile: "Ben ancak bir be erim, bara ne vahyedilirse onu bilirim" derken onun raiz bir mmeti, nas l olur da kinatn.
btn esrarnu zer ?
Kefin eriate uymas gerekir. er'i olmayan ke if ve ilhamm hibir degeri yoktur. Insan ke finde yanlabilir. Zira ke ifte hayalin, dn,cen.in, izlenimlerin, etkisi vard r. Ryada insan n dncelerinin, hayallerinin,
gndz karlat olaylarn ne byk etkisi oldu u bir gerektir. Dncelerin etkisinden kurtulan ke if yanlmaz. Yalnz bir ke ifte hayalin ve dncenin tesiri olup olmad n arlamak imknsz gibidir. Nitekim ke fin
son. noktasna varm olduklarn syliyen nice insanlar, kendilerini dnyan n
en byk ve son, velisi sanmlar ve hatt mehdi olduklar n sylemilerdir.
Ama onlardan sonra da daha nice son. veliler ve mehdiler gelmi tir. O halde
bunlarn hangisi do rudur? Bunlar ke iflerinde yan lmam , dncelerinin
etkisin.de kalmam olsalard kendilerinden, sonra k yametin kopmas gerekirdi. Onun iin. amaz l, kitap ve snnet kabul edilmi tir. Ve bundan dolaydr ki Bayezid gibi byk mutasavv flar: "Bir adam n gkte utu unu,
suda yrdn grseniz, onun amellerini kitap ve snnet terazisinde tartmadka kabul etmeyiniz." demi lerdir.
te tasavvufi veya i ari tefsiri bu a dan. de erlendirmek laz mdr. Kim
yaparsa yapsn, kim sylerse sylesin, kitaba, snnete, akla ve mant a uymuyorsa kabul etmek zorunda de iliz. Bu tefsirler, birer zevk halinin eseridirler. En. byk mutasavv flarm da dedi i gibi bizce esas olan, kelimenin d
anlamdr.

332

B BL YOGRAFYA
Ayasofya No. 221/2

cAbdullh ibn, Muhrak, Vegl l fi

A. l3AUSAN , Hurfiyya, The Encyclopedia of Islam,


Leidert, London 1967
(Aelfini,
m'tahara

III, 600-601,

ibn Muhammed, Ke fu'l-Iffaf l


<cila Elsineti'n-Nas, Kahire 1351

<Am-

Sihbu'd-din as-Seyyid Mahmild, Rhu'l-Me<ni fi


va's-Seb<i'l-Mdni, Billah 1301
al-Andelusi, Ebu Ilayyn. `A,bdullah ibn Muhammed, an-Nehru'lMdd, Murd Molla No. 46, 48, 49, 50
Anharawi, ismtil,

Sehid cAli Pa a, No. 1159

Anharawi, Ismtil, Futrht-i <Ayniyye, Hlet Efendi, No. 270


Arberry, A. J., Stfism, London, 1950
cAshalni, Sihbu'd-din, Ebu'l-Fall Ahmed ibn 'Ali ibn. Hacer,
Tehribu't-Tehrib, Ilaydarbd 1325
Ate , Sleyman, Cneyd-i Bagdadi ve Mektuplar , Istanbul 1970
Bli Efendi, Tahkikat-i Bli, Daru'l-Me'gnewi 55/1
Bli Efendi, Ristletu'l-Ka(l-i
Ba ddi, Ebubekr Ahmed ibn 'Ali
1349/1931

Dru'l-Me'newi No. 55/2


Tritu Bagdd, Msr

<Ala Kefi-Zunn
Ba cldi, ismcil B , Ikl4u'l-Meknun
can Asmai'l-Kutubi wa'l-Funn, Istanbul 1366/1947
Ba ddi, isma<il B , Hediyyetu'l-`,1rifin, Esmu'l-Muellifinwak'rulMu annifin, Istanbul 1951
Rzbahn El t Na r, `Arisu'l-Beyn, Hindistan 1301
Bilmen, mer Nasis hi, Byk Tefsir Tarihi, Ankara 1961
333

Buhri, Ebu `Abdillh Muhammed ibn


Leiden 1862
Buhri, Ebu (Abdilll Muhammed ibn

at-Tarihu' - air

Buhri, Emir Padi ah, Kefu Esrri't-Te'wil, Sehid (Ali Pa a No. 193
Burswi, Isma`il Hakki, Lubbu'l-Lubb wa Sirru's-Sirr, Istanbul 1328
Burswi, isma(il Hakki, Rhu'l-Beyn, Matba<a4 (0.'naniyye, Istanbul
1330
Ca`fer ibn Muhammed a -Sad k, Tefsir, Nafi'i Paa No. 65
Cmi, K wmu'd-din `Abdurrahmn, Tefsirdl-Kurn, Ayasofya No.
405, 412, Escad Efendi, No. 78
Crni, K wamu'd-din (Abdurrahmn, Nefehtu'l-Uns,
kltesi Ktphanesi, No. 634

Ilhiyat Fa-

Cerraho lu, Do. Dr. smail, Kur'an Tefsirinin Douu ve Buna H z


Veren Amiller, Ankara 1968
Cili, cAbdu'l-Kerim ibn Ibrhim, al-nsanu'l-Kmil fi Macrifeti'lEwahir wa'l-Ewil, Msr 1357/1956
a atay, Prof. Dr. Ne 'et-ubuku, Prof. Dr. Ibrahim Agh,
islm Mezhepleri Tarihi, Ankara 1965
ubuku, Prof. Dr. Ibrahim Agh, Gazzali ve Bat nilik, Resimli Posta
Matbaas , Ankara 1964
ubuku Prof. Dr. Ibrahim Agh, Gazzli ve phecilik,
1964

Basmevi,

Dirini, cAbdu'l-("Aziz ibr Ahmed, Teysir fi Ulmi't-Tefsir, Msr 1310


Ebermann, Prof. Bericht ber die Arabischen studien in Rubland wahren,
Islamica, y l MCMXXX (1930), IV, 130-131
E. BERTHELS (Leningrad), DIE PARADIESICHEN JUNFRAUEN
(HR S) IM ISLAM, Islamica, yl 1925, I.
Eb Dviid, Sleyman il nu'l-E (a ibn Ishk al-Ezdi as-Sicistni,
as-Sunen, Msr 1371/1952
Ebu Ya(1, Kali Ebu'l-Huseyn Muhammed ibn Ebi Yag, Tabakiitu'l-Hanbile, Muhammed LItmid ne ri, Matba<atu's-Surtnati'l-Muhammediyye 1371/1952
Ebu Nucaym Ahmed ibr `Abdillh al-I fahr i,
wa rabaktu'l-A fiya, Msr 1352/1933
334

Ebu Zehre, Muhammed, al- m mu' - adk, Ddru'- akfeti'l-cArabiyye


Matbasi.
Eflki, Semsu'd-din Ahmed al-cArifi, MeWciktbu'l-(Arifin,
yan: Tahsin Yaz c Ankara 1961
Erdurumi,

brahim IJak1T, Macrifetntme,

Yaymb-

stanbul 1330

Fen ri, Semsu'd-din Muhammed ibn


bul 1325

Ayna' l- Acycln, stan-

Fenni, smacil, Maddiyyun Meihebinin


1928

Orlniye Matbaasi,

Gazli, Ebu Hmid Muhammed ibn Muhammed, Cewhiru'l-lur'ein,


Msr 1329
Gazli, Ebu Hmid Muhammed ibn Muhammed, hyd'u
din , al-Matbacatu'l-cAlem, 1307 ve Kahire 1387/1967
Gazli, al- imkr

hyti, Khire 1387/1967


Madniini'l-Kebir, Msr 1303

Gazli,
1327

Matbacatu Dri'l-Kutubil-(Arabiyye, M sr

Mikenu'l-Enwcir (Nurlar Feneri), S. Ate Tercemesi, stanbul 1966


al-Munkisfu Mina'd-dalal, Muhammed Cbir ne ri, Msr
Tehfutu'l- Felasife, Msr 1303
Yakii tatu't-Te'wil, Sleymaniye, Hasan. Pa a ksm, No. 57
Giylni, (Abdu'l-Kdir, Kitabu'l- unye li T alibi
wa Celle, Dru't-Tibrti'l-qmire, Khire 1288
Goldziher, Ignaz,

Mdahibu't-Tefsiri'l-

Azze
Khire, 1374/1955

Abdulbaki, Fadlullah klurfr nin Oluna Ait Bir Mektup,


arkiyat Mecmuas, 1956, s. 37-57
Glpinarl , Prof. Abdulbaki, Simavna Kad s Olu eyh Bedreddin,
stanbul 1966
al-Hamawi, Sihbu'd-din Ebu (Abdillah Ykrit ibn cAbdillh,
Kidbu Muccemi'l-Buldn, 1324/1906
Hartman, R., Slemi'nin Risrletu'l-Melmetiyyesi, eviren: Kprlzde
Ahmed Cemal, Dar'l-Fnun Edebiyat Fakltesi Mecinuasi, sene 1924,
say , 6, s. 277-322

335

gucwiri, cAliyy ibn cOsmn


Hurufilik,

Keful-Mahcb

Ansiklopedisi, V. cild, I. ksm, s. 598-600

Hdyi, <Aziz Mahmd Efendi, Neferisu'l-Meclis, Sehid Ali Pa a,


No. 172-174
bnu'l-<Arabi, Ebubekr Muhyi'd-din Muhammedibn.(Ali, Fu uu'lklikem, Ebu'l-cAl (Afifi ne ri, 1365/1946
ibnu'l-<Arabi, al- Futljtu'l-Mekkiyye, 1293 ve 1329 Msr basklar
bnu'l-cArabi, irt tu'l-Kur'n fi c.ilemi'l- nsn, Konya Yusuf Aa Ktphanesi, No. 7838/1
bnu'l-(Arabi, Kitbu'l-Celtle, Konya Yusuf Aa Kth. No. 7838/2
bnu'l-cArabl, Kitebu'l- Feneri frl-Muhede, Estad Efendi No. 1655
b lu'l-<Arabi, Kitbu'l-R-urba, Es'ad Efendi No. 1655 varak 14a-15a
ibnu'l-<Arabi, Kitbu ,arbi Haltin-Nacleyn, Yusuf Aa Kth. No. 7838/5
bnu'l-(Arabi, Mecnfca-i

Sehid <Ali No. 1342

eyh

ib nu'l- <Ar abi, al-Makadu'l-Esm fi'l- rt fim Wakc<c


bi lisni'l-klakikati wa' -,ericati mine'l-Kinayta, Sehid <Ali No. 1341/17
ibnu'l-<Arabi, Risle fi

Fkhi, Beyrt 1324


MIGUEL ASN PALAC OS neri, Mad-

rid-Granada 1939
Ylsuf Aa

bnu'l-<Arabi, Risiiletu'l-Mukannic
Ktphanesi, No. 1838
Tefsir, Sehid Ali No. 62
bnu'l-`Arabi, Falun Mufid fi

Sehid 'Ali No. 1341/16

ibnu'l-tArabi, Tercurnnu'l-Etvk, Beyriit, 1966


ibnu Barracn, Ebu'l-lJakem cAbdu's-Selm al-Ma ribi al-.Andalusi, Kitabu
bi Ahhmil-cibra, Murd Moll, No. 35
bnu Barracn, Tefsiru'l-Irad, Dmd brahim Pa a No. 27
Cenuilu'd-din Ebu'l-Ferac cAbdurrahman ibn
Safwa, Haydarbd 1355

Sfatu' -

ibnu'l-Cezeri, Semsu'd-din Muhammed, yetu'n-Nihilye fi Tabakti'l-Kurra,,' Msr 1351/1932


336

b r.u'd-Elebb cAbdurrahman ibn Muhammed al-An ri, Kitabu


Me arilcu Entatri'l-Kltib uct Mefatihu Esretri'l-Guyb, Tah14. H. Ritter, Beyrut 1379/1959
< zzu'd-din Ebu'l-Hasen cAliyy ibr Muhammed
ibn Muhammed, al-Lubb ft, Telti-ibi'l-Ensb, Msr 1357
bnu Hallikn, Ahmed ibn. Muhammed ibn Ebibekr, Wafaytu'lAcyttn, Msr 1367/1948
bnu Hanbel, Ebu `Abdillah Ahmed ibn Muhammed a -Seybni,
Musned, Msr 1313
bnu Hi r m, Ebu Muhammed cAbdulmelik ibn Hi m
yeri, as-Siratu'n-Nebewiyye, Msr 1355/1936
br u'l-4md,
(Abdu'l-Hayy
2eheb fi Ahbri Men 2eheb, Beyrilt, Lbnan

deratu-

b ru Khaldur , THE MUQADDIMAH, An ntroduction to History,


ngilizce Terceme: Franz, N. ROSENTHAL, London. 1958
bnu'l-Kayyim al-Cawziyye, Eb (Abdillh Muhammed ibn.
Ebibekr ibr Eyy-1"lb, Medaricu's-Salikin
bnu'l-Kayyim al-Cawziyye, Zclu'lc Me`dd Hud
lik: Muhammed Ra id Rl, Msr 1332
bn.0 Ker3ir, Ebu'l-Fida
1932

Ta

ibn 'mer, al-Bidye wa'n-Nil ye, Msr

bnu Kuteybe, Muhammed as-Swi, Kitbu'/-Ma<arif; 1353/1934


bnu Mce,
cAbdillh Muhammed ibn Yezid, as-Sunen, Muhammed Fu'd (Abdulblci ne ri, Msr 1372/1952
bnu'n-Nedim, Ebu'l-Farac Muhammed ibn Ishk, al-Fihrist, Gustav
Flugel neri, Beyrut 1964
bn.0 Sa`d, Muhammed ibn
az-Zuhri, Ktibu'l-Whldt, at-TabalFtu'l-Kubr, Leiden 1330/1915
bnu Teymiyye, Tahiyyu'd-din Ebu'l-cAbbas Ahmed ibn
ibn cAbdi's-Selm, Cewabu
wal- mn, Khire 1375
bnu Teymiyye, Mecmcatu Fetntiy-i ,eyh,i'l-Isltn Ibn Teymiyye, Kahire 1326
bnu Teymiyye, Mefitebu'l-Ittihdiyyin, I:1 atmu'l-Eu liyet "ieylinde, Beyrrt
1965

337

Ibnu Teymiyye, Minhcu's-Sunne,

al-Matbacatu'l-Emiriyye, 1322

Ibnu Teymiyye, Mulcaddime fi U uli't-Tefsir, Matba<atu't-Terakki, D mak 1932


ihsn <Abbs, al-1.1asanu'l-Bari, Msr 1952
Rabbni, Ahmed Frk Serhendi, Mektubiit, Dehli, 1290
z, Mahir, Tasavvuf,

Istanbul, 1969

izmirli Isma<1.1 Hakk , Yeni Ilm-i


1340-1343

Matbaca-i cmire, Istanbul

izniki, Hekimo lu <Ali elebi, Ke fu'l-Esrr fi Hetki'l-Esttr, Istanbul


Oniversitesi Ktphar esi, No. 6092
Kahhle, 'mer 1114,

Dmak, 1380/1961

Km, <mer Ferid, Valdet-i Vcud, Istanbul, 1331


Karab Veli, Seyk <Aliyyu'l-Atwal, Tefsiru Thei, Sleymaniye,
lIac Mahmd Efendi, No. 33
al-Kri, <Aliyy ibn Sultan Muhammed, Risletu wandeti'l-Wucud, 1294
K" ni, Cemlu'd-din <Abdu'r-Razzk,
1283

Te'viltu'l-Rur'an,

Msr

Ka ani, I t lhtu' -Si fiyye, Aya ofya, No. 1655


al-K ifi, RacK ifi, Fahru'd-din `Aliyy ibn Huseyn
lat <Aynu'l-Xlayt, eviren: Muhammed (Ma<rf) ibn Serif al-cAbhsi,
Istanbul 1269
Kefu'z-Zunn<
Ktip elebi, Mu tafa ibn (Abdillh Hac
1360/1941
,
can EsnCi'l-Kutubi wa'l-Funn, Macrif Matbaas
Kay ari, Dvd ibn Mahmd, arhu
Dmd 116
Keklik, Do. Dr. Allah, Kilinat ve Insan, Istanbul 1967
Ebubekr Muhammed ibn ishk, Kitabu't-Ta<arruf
hebi Ehli't-Taawvuf, Arberry ne ri, Kahire 1325
K star, M.J., A'clabu' -ohba nsz, Jerusalem 1954
Konevi, Sadru'd-din. Muhammed ibn ishk, Icczu'l-Beyn, Konya
Yiisuf Aa Ktphanesi, No. 7
Kprl, Prof. Dr. Fuat, Trk Edebiyat nda Ilk Mutasavv flar, Ankara
1966

338

Ilehiyye

Ksetrkmen, Muharrem Hilmi Efendi, Meldirtt-i

Kubr, Neemu'd-din Ahmed ihn 'mer, cAynu'l-Hayt frt-Tefsir,


Dmd Ibrahim Pa a Ktphanesi No. 153
al-Kurdi, (Abdullah ibn. brahim ibn Hasan, Mesleku't-Tacrif bi
tahhikrt-teklif calti me rabi ehli'l-kefi wa'- uh d al-ht iline bi wandeti'lyucCd, Hamidiyye Ktphanesi No. 1440
Kurtubi, emsu'd-din Ebu (Abdillh Muhammed ibn Ahmed
Kahire 1935-1950
al-An ri, a/-Cmic
Alkamrl-Kur' cin,
'
1

eyri, (Abdu'l-Kerim ibr Hewzin,


No. 117

Letclifu'l-I rt, Kprl,

Ku eyri, `Abdu'l-Kerim ibn Hewzin, Risle, Msr 1318


Kfral , Kas m, Ku eyri Hayat ve Zikir Telkkileri, Istanbul -niversitesi Ktphanesi Tez No. 961
al-Lhori, cAtimullh, al-Futthatu'l-Unsiyye fi Tahhil Rumazr.- ffiyye,
Istanbul, Kh Ali Ktphanesi No. 617
Nefehtu'l-ens Tercemesi
mira, 1270

(Tefrieu'l-Kulb), Dru't-T bfcatil-q-

Tahiyyu'd-din Ahmed ibn cAliyy ibn <Abdr1-.Kt dir,


MalFriziyye, Matba<atu'n-Nil, Msr 1326
Massignon, L., Essai Sur Les Origines De Lexique Technique De La Mystique Musulmane, Paris 1954
Massignon, L., Shorter Encyclopedia of Islam'daki Mysticism makalesi
Massignon, L., Recuel de Textes
tique en Pays D'Islam

Con.cernant L'Histoire de la Mys-

al-Meybudi, Eb'l-Fadl Raidu'd-din, Keful-Esrr wa `Uddatu'l-Ebrr,


`Ali A gar Hikmet ne ri, Tahran. 1380/1331 H. emsi
Meedi Efendi, eliiik-i Nuc nniyye Tercemesi, Istanbul 1269
Mehmet Thir, <Osmanh Miiellifleri, /stanbul
al-Mekki, Ebu Tlib Muhammed ibn (Ali,
letrl-Mahbb, eski bask ve 1301/1961 Msr basks

fi Mucme-

al-Mekki al-Maheb, as-Seyyid Muhammed ibn (Osm ln, Tcu't-Teftsir


Bf114, 1313
Meier, Fritz, Stanbuler Hendschriften dreier Persischer Mystiker, Der Islam, yl 1937, e. 24

339

Yliras, Prof. Kmil,


stanbul 1947

Buhari Muhtasar, Tecrid-i Sadi!, Tercemesi,

Montgomery Watt, Islamic Surveys, S. Ate Tercemesi, Ankara 1968


Muhammed `Abduh ve Muhammed Ra id R l, Tefsiru'l-Kurtni'lHakim, Khire 1366/1947
Muhammed Fevzi Efendi, Tefricu'l- alab fi Tefsiri Strati'l- Felab, Istanbul 1300
al-Munwi, (Abdu'r-Radf Mubammed ibn (Atlyy ibn Zeyn al-c. ibidin alHaddad, al-Kewkibu'd-Durriyye fi Tercimi Sdti' - liyye, Msr,
1357/1938
al-Muniiri, Zekiyyu'd-din `Abdu'l-cAzim,
Msr 1373/1954

at-Tarib wa't-Tarhib,

Muslim, ibn. Haccac, Ebf'l-Huseyn al-Ku eyri, al-Cmi(u' -ahih, Muhammed Fud cAbdullaki ne ri, Kahire 1384/1955

cAleyhisselam Ter-

Zehru'l-Kimdm fi Kt ati
Mustafa ibn
cemesi, Nuruosmaniye, No. 2356
Nat ciwni, Baba Ni<metulleih, al- Fevdtibu'l-Hdhiyye
aybiyye, Istanbul 1326
Nak ibendr, a-Seyb BahCu'd-din, Ristle
Dxu'l-Me'Snevi, No. 55/4
Ne s i, E b
1964

va'1-,Mefitibu'l-

Wabdeti'l-wuciid, Sleymaniye,

<Abdirralman Abmed ibn Sdayb ibn (Ali, as-Sunen, Msr, 1383/

Neysbri, N4Cmu'd-din al-Hasan ibn Mub,ammed ibn al-Huseyn


Caribu'l-Kur'n wa Ra ibul-Furkn, Taberi kenar nda, Msr
1321
Nichols on, R.A.,
tAl cAtifi, Kahire 1375/1956

Arapaya eviren: Ebl-

Niyazi-i M ri, Muhammed, Tefstr t'l- Fatiba, Pertev Pa a No. 620


Niyazi-i M ri, Muhammed, MewCtidu'l-t rfc1n Iva eAwiiidu'l-Ibsiin, Trkeye eviren: Sleyman Ate , Irfan Sofralar Ankara, 1971
Niyazi-i M ri, Muhammed, Risttletu'l-Haseneyn, Milli Eitim Bakanl
Ankara l Halk Ktphanesi Eski Eserler Blm, No. 698
Niyazi-i M ri, Risdle, Bayezid (Umumi) Ktphanesi, No. 29593/3
Niyazi-i M ri, Risdle-i H dr, Pertev Pa a No. 620, varak 40a-48b

340

arku'l-WCrideit, Birinci Serez No.

Nuru'd-dinzade
1103

Prs, ljace Muhammed, Tefsir, Es(ad Efendi No. 84, NafiZ 73, Murad
Molla, 72
ffayru'd-din

Rasailu ihwani' - afa wa


neri, Msr 1347/1926

fi Tefsiri'sar-Razi, Neemu'd-d'in. Daye, Baltru'l-Halsci'ik


Seb<il-MeMni, Hasan. Hsn ka a Ktphanesi, No. 37, Murad Buhari
12, Kl Ali Pa a No. 92, Halet Efendi No. 18
Rifaci, Seyyid Ahmed, al-Burldnu'l-Mu'eyyed,

stanbul, 1301

a - afedi, Cemalu'd-din Ysuf, Ke fu'l-Esreir wa Hetku'l-Esteir, Fatih:


390, 391, 392, 394, 395
Sami,

emseddin,

1;(amasu'/-Ar/am,

stanbul 1308

Samarkandi,
Na r ibn Muhammed ibn Ahmed, Tefsiru'l-Kur'ein, Diyanet leri Bakanl Ktphanesi, No. 128
as-Sarrae, Ebu Na r
Matmud-Teihd

: Dr. cAbdu'l-Halim
al-Luma<,
Surur, Msr 1380/1960

Saruhani, Mn i Mahmd Bedru'd-din, Nezilu't-Tenzil, ljamidiyye,


No. 117
Saclebi, Eb. shak Ahmed ibn Muhammed ibn. brahim, Kitabu'l
Ke fi wa'l-Beyein
Damad brahim Paa No. 102
aA-Sawri, Eb cAbdillah Sufyan. ibn Sacid ibn Mesrk
<Ari neri, Rampur (Hindistan), 1385/
Tefsiru'l-Kurein, L ntiyeiz
1965
Simnni, cAlau'd-Dawla, Necmu'l-Kur'etn, Damad brahim Pa a No.
153, Hayri Abdullah, No. 162
ihabu'd-din, cUyenu't-Tefesir, Kprl, No. 110, Ayasofya,
No. 171, 219
S rr Pa a, Nakclu'l-Keletm fi

stanbul 1324

Subki, cAbdu'l-Wahhb ibn Takiyyu'd-din, at-Tabaluitu'-Saficiyyeti'l-Kubrii, Msr, 1324


Sulemi, Eba `Abdirrahman Muhammed ibn al-Uuseyn ibn Muhammed ibn Msii al-Ezdi an-Neysabilri, iidabu'- olba wa
Husnu'l-<ra, Jerusalem 1954
341

Sulemi, Beydnu Zeleli'l-Fulcarcl, Fatih, No. 2650, varak 60b-62b


Sulemi, al-Parto Beyne <limr- ercia
rak 139b-142b

Ayasofya No. 4128, va-

Sulemi, Ijabc-tilcu't-Tefstr, Fatih 260, 261, 262, Selim A a 77


Sulemi, Risaletu'l-Meltimetiyye,
Sulemi, TabalccItu' - ffiyye,

Ebu'l-cAla cAfifi ne ri, Kahire 1945

Msr 1372/1953

Sulemi, <Uytibu'n-Nefsi wa Mudwtulta, Kprl No. 1603


Storey, M.C.A., Persian Literature, London 1927
Suhrawardi, Ebu klaf ihbu'd-din comer ibn Muhammed ibn
cAbdillh, Nubetu'l-Beyein

Tefstri'l-Kur'n, Beir Aa (Eyyub) 24

Suyt1, Cellu'd-din 'Abdurrahman., Buyetu'l-Wuceit fi Tabalceiti'llikawiyytne wa'n-nulteit, Tahklk: Muhammed Ebl-Fall Ibrhim
Suyf ti, Tabalcrttu'l-Mufessirin, Tahran 1960
acr .i, `Abdu'l-Wahhb, El-Enwc1ru'l-Kudsiyye Macrifeti Kaweicidi' etfiyye, Kahire 1962
acrnt, Letifu'l-Minen fi Mentabi' -eyh Ebrl-cAbbeis al-Mursi, wa eyhihr-etZ'iti Ebr1-1.1asan, Kahire 1321
acrni, Mifulltu's-Sirri'l-Kudst ft" Tefstri
No. 233

Nuruosmaniye,

a<rni, at-TabalctItu'l-Kubrcl (LetvlctItu'l-Enweir fi" Tabalcti'l-Alffeir),


hire, 1355

Ka-

eyh Mu tafa Ltti, Tultfetu'l-cAsri fi Menlc bi'l-Mtri. Istanbul, 1309


Taberl, Ebu Ca<fer Muhammed ibn Cerir, Crtmicu'l-Beyein <an
Msr, 1373/1954
Tabrasi, El f (Ali al-Fall ibn al-1.1asen, Mecme<u'l-Beyn ft Tefstri'lKur'ein, Tahran 1373
Ta riburd , Cemlu'd-din Ebu'l-Mehsin
Zeihira, Msr, 1351/1932

an-Nucumu'z-

at-Tanji, Prof. Muhammed Tawit, Gazzatrye Gre Kur'an'tn Tefsiri,


lhiyat Fakltesi Dergisi, VI, say 1957
I-Jasen, Kiteibu
1965

342

EbcAbdillh Muhammed ibn cAliyy ibn. al(Osman Isma<I1 Yahy ne ri, Beyrut

Ma<tirif be hemrh-i TefSeyyid Burhaneddin


sir-i Sra-i Muhammed wa Fetb, ba ta hilat-i Bediu'z-Zeman
fer, aphane-i Dni gah, Tahran
Ebr 'Isa Muhammed ibu qsa'br Sawra, as-Sunen, Ahmed
Muhammed kir ne ri, Kahire 1356/1937
at-Tsi, Ebu Ca(fer Muhammed ibn al-Hasen, at-Tibyn
Bozorg at-Tahrni, Necef 1376/1957
at-Tustari, Sehl ibn

Tefsiru'l-Kur'ni'l-cAzim, Msr 1329

al-Yabsbi, Ebu'l- Fall c yetd ibn Mtisa, a -ifa fi Tacrifi. Huls.fiV1-Mu taf, Halil Efendi Matbaas 1290
Yaz c zade, Muhammed Bicn,

Kitab- Muhammediyye, stanbul 1300

az-Zirkili, flayru'd-din, al-A(1am, Matbacat Kostansomos wa urak'uh,


1373 /1954
"-Zehebi, emsu'd-din Ebti cAbdillh ibn Ahmed, Taribu'l-Islm,
ya No. 3009

Ayasof-

a-Zehebi, Siyeru A`lmi'n-Nubel, Ahmed III Ktphanesi No. 2910


Tesikiratu'l-lJuffz,

Haydarabad 1376/1956

asi-Zehebi, Muhammed Huseyn, at-Tefsir wa'l-Mufessirn, Msr 1381/


1961
az-Ze4ni, Prof. Muhammed <Abdu'l-cAzim,
cUlmi'l-.Kur'n, Msr, 1360-1361

Menahilu'l-cirfn

az-Zerke i, Bedru'd-din Muhammed ibn `Abdillah, al-Burhan


`Ulmi'l-R'ur'n, Muhammed Ebu'l-Fadl Ibrahim ne ri, Msr, 1376/1957

343

I - GENEL INDEKS
Abdull-Ehad an-Nuri 237
Abdul-Baki 242
Abdu'l- fir
al-Farisi 92, 99, 105
Abdu'l- ani an-Nablusi 171
Abdullah ibn Abbas 22, 29, 33, 34, 35, 36,
38, 41, 42, 60
Abdullah ibn Ahmed 197
Abdullah Bosnavi 236, 237, 266
Abdullah Efendi 249
Abdullah ibn al-Haris 60
Abdullah ibn Hasan a-ehrni 267
Abdullah ibn Mes'ld, 30, 35, 37, 50, 113
Abdullah ibn Mes'fd (sahabi deil) 179
Abdullah ibn Mubarak 56, 61, 62, 96
Abdullah ibn Muhammed al-Hazzz ar-Rzi
90
Abdullah ibn Muhammed ibn Munazil 91
Abdullah ibn Muhammed al-Murtai 90
Abdullah ibn mer 34
Abdullah ibn Tahir al-Ebheri 91
ibn Musa al-Anskri 139
Abdu'l-Hayy Celveti, 242
Abdu'l-Kadir al-Aydarusi 214
Abdul-Kadir Giylni 134, 135, 136, 161,
249, 270
Abdul-Kerim Celveti 238
Abdul-Ltif Kudsi 222
Abdul-Mecid Sivsi 237
Abdu'l-Melik at-Tusteri 142
Abdu'l-Vallid 295
Abdu'r-Razzak Munvi 17
Abdu'r-Rahman ibn Avf 30
Abdu'r-Rahmn al-Evzi 56
Abdu'r-Ra'ff al-Munvi 46, 56
Abdu'r-Rahim Irat 29
Adem (Hz.) 23, 54, 67, 68, 81, 108, 122, 133,
153, 154, 170, 172, 185, 189, 190, 202,

207, 239, 245, 264, 272, 279, 280, 284,


285, 294, 299, 302, 325, 326, 327, 331
Adiy ibn Htem 22
Ahmed (Gazlrnin karde i) 110
Ahmed ibn Asm al-Antall' 91
Ahmedabad 214
Ahmed Emin 17
Ahmet ibn Hamza 230
Ahmed Idris 214
Ahmed ibn Hanbel 14, 32, 33, 34, 61, 115,
116, 117, 128, 134, 135, 157, 184, 196,
206, 229, 253, 255, 259, 270, 285, 290,
293, 296, 302, 306, 307, 325
Ahmed Rifal 275
Ahmed ibn Muhammed 50, 168
Ahmed ibn Isa al-Hazzz 90
Ahnef ibn Kays 105
Aie (Hz.) 24
Akhisar 230
Aksaray 168
Akehir 225
Akemseddin 225
Alu'd-din 249
Alu'd-din Ali 223
Alu'd-din Keykubd I 161, 163, 216.
Alau'd-din Muhammed al-Bulfri 130, 223
Ali (Hz.) 16, 23, 30, 32, 34, 36, 37, 47, 48,
67, 155, 157, 158, 249, 263, 329
Aliyyu'l-Agil 327, 328
Ali Asgar Hikmet 120, 130
Ali ibn Ahmed al-Bo enei 91
Ali Hasan Abdu'l-Kadir 18, 74
Ali al-Havass 64
Ali al-Izniki 196, 199
Allyyu'l-Kari 171, 267, 273, 292, 305, 306
Ali ibn Muhammed 50
Ali Rza Efendi 257

345

Ali Sveydi 249


Ali ir Nev'i 213
Ali Zeyne'l-Abidin 38, 46, 47, 48
_Alpaslan 99
Msi Mahmud Efendi 37, 249, 250, 251,
252, 253, 254, 257, 281, 328
Am Mertebesi 226, 227
Amasya 224. 248
A'me 60
kmir ibn Abdi'l-Kays 40
Ammr ibn Yasir 228
Amr ibn al-As 25
Arar ibn Seleme Ebu Hafs an-Neysbri 90
Amr ibn Osman al-Mekki 90
Amr ibn Ubeyd 41
Anadolu 144, 168, 216, 222, 225
Ankara 223. 232
Ansri, Abdullah ibn Muhammed 105, 106,
110, 121
Arberry, A.J. 11, 16, 92
Arrn 145
Asaf ibn Barhiy 289
Ashab-i Kehf 317
Askalni 58
At 43
Attr 17
Ate, Prof. Dr. Ahmed 167, 168, 192
Ate, Sleyman 99, 110, 114
Aydn 257
Aydos 242
Aynu'-ems Nizam 168
Azer 247
Azerbaycan 144, 145, 225
Aziz Mahmud Hdyi 221, 231, 232, 238
Badad 151, 161, 163, 168, 232, 249, 250
Bahu'd-din Veled 140, 162, 163
Bahau'd-din Nak ibend 212, 275, 276, 278
Bak.% Ruzbahn 33, 34, 53, 85, 89, 136, 137,
138
Bti Efendi ( eyh) 221, 230, 299
Basra 39, 40, 57, 161
Bayezid II. 224, 225, 328
Byezid-i Bistn 18, 86, 90, 270, 309, 332
Byezid-i Rimi 224
Bedir 36, 288
Bedir Gazvesi 232
Bedreddin Simavi 216, 217, 218, 219, 220,
221, 222, 230

346

Behll ibn Zu'eyb 15


Bekkfm 15
Belh 163
Belkis 289
Bektailer 222
Berli 215, 230
Beyhaki 33, 207, 306
Beyti Mukaddes 124, 132
Bezzr 294, 306
Bilmen, Oner Nasuli 39, 110, 118, 140, 141,
214, 215, 216, 231, 242, 243, 249, 250
Birge, J.K. 327
Bir ibn al-Hris 90
Bosna 236
Brahma 272, 273
Brill 212
Brockelmann 9, 88, 141, 161, 196, 212, 213,
215, 224, 225, 230
Buhr 162, 248
Buhri 14, 28, 29, 34, 35, 36, 50, 56, 110,
115, 116, 117, 128, 157, 229, 253, 255,
259, 270, 285, 290, 291, 295, 302, 325
Buhtunnasr 124
Burak 126
Bursa 230, 236, 239, 242, 243, 244
Cbir 253
Cbir ibn Hayyn 17, 46, 47
Ca'fer ibn Muhammed al-Huldi 91, 139
Ca'fer-i Sad k 40, 46, 55, 66, 93, 129, 151,
205, 271, 320
Clt 165
Cmi 106, 140, 151, 161, 163, 192, 212, 213,
214, 225
Cebril (Cibril) 22, 23, 32, 48, 64, 101, 125,
126, 127, 169, 254, 322
Cellu'd-din Devvni 171
Celleddin Rum? (Mevln) 144, 162, 163,
233, 237, 270, 216
Cemalu'd-din Muhammed al-Kirmni 171
Cemalu'd-din Aksarayi 222, 224
Cemal Halveti 224
Cengiz 140
Cerraho lu, Do. Dr. Ismail 18
Ceyhun 204
Cezeri 171
Cfr 47
Cibal 160
Cibt 26

Cilt, Abdul-Kerim 212, 279, 282


Cneyd-i Baddi 64, 73, 74-76, 79, 81, 82,
83, 84, 85, 88, 91, 120, 170, 174, 177,
195, 232, 236, 258, 270, 274, 278, 306,
325, 330
Crcn 110
aatay, Prof. Ne 'et 297
ubuku, Prof.i. Agh 110, 114, 117, 118,
297
Dbbe 23
Dahili& 35, 58
Drimi 115, 116, 117, 128, 255, 285
Dvud (Hz.) 60, 128, 153, 154, 155, 165, 326
Dvud at-T'i 21
Dye, Necmu'd-din 141, 142, 144, 145, 146,
150, 151, 152, 162, 179, 192, 212
Deliorman 221
Dervi Hasan 236
Deylemi 30, 306
Diyarbalur 144
Ebermann 65
Ebiverd 87, 204
Ebrehe 206
Ebul-Abbas Abdurrahman 66
Ebu Abdillah al-Cell 74
Ebu Abdillah a -erefi 167
Ebu Abdillah as-Savmal 143
Ebu'l-Alii ABB 170, 304
Ebu Ali ad-Dakkak 98, 99
Ebu Ali as-Sakafi 91
Ebubekir (Hz.) 15, 16, 24, 52, 84, 107, 158,
160, 255, 290, 326
Ebubekir Ahmed al-Beledi 66, 67
Ebubekir al-Bennni ar-Rabti 215
Ebubekir Htni 95
Ebubekir al-Kittiii 90
Ebubekir Muhammed ibn Frak 98
Ebubekir Muhammed ibn at-Tfsi 98
Ebubekir ibn at-Tayyib (Kadi) 98
Ebubekir at-Tamestni 91
Ebubekir al-Varrk 91
Ebu Ca'fer Manal' 49, 57
Ebu Ca'fer al-Uryni 167
Ebu Cuhayfe 34
Ebu Dvud 14, 34, 116, 183, 229, 253, 255,
259, 270, 285, 290, 296
Ebu'd-Derd 35, 71
Ebu Eyyfib al-Amiri 105, 118

Ebu'l-Haccc Yusuf a -ubarbull 167


Ebu Hafs brahim al-Ansri 212
Ebu Hamza al-Ba ddi 73
Ebu Halid 57
Ebu Hanife 49, 57, 196, 250
Ebu'l-Hasan el-E 'ari 105
Ebu'l-Hasan Muhammed ibn Ali 105
Eb Him al-Kfl 17, 330
Ebf'l-Havass 97
Hayyn 251
Eli'l-Huseyn an-Nfri 18, 86, 87, 90
Eb'-Huseyn Muhammed ilmi Kadi Ebi Ya'
l 134
Ebu Huzeyfe Musa ibn Mes'ud 58
Ebu Hreyre 13, 28, 29, 33, 35, 135, 254,
285, 313
Ebu shak al-Isferini 98
Ebu'l-Leys as-Semerkandi 223
Ebl Lbbe 15
Ebu'l-Kasim Ali ibn Ahmed 66
Ebu'l-Kasim an-Nasrbzi 91
Ebu Mansr Mut Ansii 105
Ebu'l-Meli al-Faravi 140
Ebul-Melarim Ahmed al-Lebbln 140
Ebu Muhammed ibn Abde 161
Ebu Muhammed Abdullah ibn Hubayk 57
Ebu Muhammed al-Hasan 50
Ebu Muhammed al-Muhalledi 95
Ebu Muhammed al-Hasan ibn Muhammed 50
Ebu Musa el-E'ari 97
Ebu Nasr Ahmed al-Beledi 65
Ebu Nasr Ammr ibn Yasir 140
Ebu Nasr Ahmed ibn Ali at-Tifi 65
Ebu'n-Necib 161
Ebu Nuaym 16, 30, 32, 36, 39
Ebu Osman 74, 300
Ebu Said 64
Ebu Sa'de al-Mubarek al-Muharrinl 134
Ebu Said 173
Ebu Said Halil 140
Ebu Said al-Harrz 18, 173
Ebu Said al-Hudri 253
Ebu Said al-Kura i 91
Ebu Sehl ibn al-Muvaffak 99
Ebu Sevr 73, 74
Ebu Sleyman ad-Drni 64, 90
Ebu's-Su'd 244, 251
Ebf Tlib al-Mekki 29, 145, 170, 267

347

Thir ibn Me'mun 50


Ebu Tahir es-Selefi 139
Ebu Yahya es-Senhci 167
Ebu Ya'kub as-Susi 91
Ebu Yala 33, 207
Ebu Yusuf Ahmed ibn Muhammed 66
Ebu Zerri Gifri 16
Ebu'z-Ziy Bedru'd-din Abdullah al Hadddi 139
Edirne 216, 223, 224, 242, 257
Eflaki 163
Ekberiyye 222
Ekmel Bberti 216
Ekmelu'd-din 222
Emeviler 16
Emir Isfendiyar 216
Endls 131, 167
Enes 294
Erbil 144
Erdebiliyye 222
Erzincan 224
E'ari 241
E'ariyye 98, 99, 105
Ermenistan 132
Eyyub (Hz.) 172, 237
Fadl ibn Ahmed as-Saidi 105
Fahru'd-din Ali 162
Fahreddin Acemi 328
Fahru'l-Mlk 110
Fahru'n-Nisa 168
Fas 167
Fazlullah Esterbdi 326, 327, 328
Feni Mustafa Efendi 222, 223, 248, 300
Fergane 87
Fergani 284
Ferid Kam 270, 273
Fir'avn 114, 159, 171, 173, 174, 256
Firuzanfer 163, 164
Fudayl ibn iyd 61, 90
al-Furti 99
Gazali 20, 38, 64, 85, 92, 110, 111, 112, 113,
114, 115, 116, 117, 118, 119, 120, 130,
145, 170, 176, 180, 181, 260, 268, 306,
308
Gelibolu 223
Goldziher 9, 15, 18, 117, 178, 181
Glpnarl, Prof. Abclulbaki 216, 217, 218,
220, 221, 328

348

Hce Muhammed Prs 212


Hce Ubeydullah Ahrr 213
Hacer-i Esved 77
Hac Bayram Veli 223
Hac Bekta - Veli 222, 328
Hadim 248
Hadimi Muhammed Mustafa 248, 249, 257
Hadrani 23
Hafz Dimyti 157
Hafz Halil 217
Hakikat-i Muhammediyye 260, 263
Hkim Abdullah ibn al-Beyyi' 91, 263, 267
Hakim-i Tirmizi 284, 286, 287, 290, 291, 292,
293
Halep 161, 168, 192, 196, 216
Halid Nak ibendi (Mevlna) 249
Halid Ibn Sinan al-Absi 170
Halife Mehdi 57
Halife Nasr 161
Hallc. Hseyin ibn Mansur 90, 270, 271,
275
Hamdullah Ahmed elebi 225
Hamdun al-Kassr 18, 56, 90
Hanbeli 105
Hris ibn Malik 294
Hris al-Muhsibi 73, 145
Hrise 294
Harizm 140, 143, 144, 145
Harrziyye 18
Hartmann, R. 280
Harun (Hz.) 125, 174
Hasan (Hz.) 48, 239, 240, 249, 328
Hasan Basri 11, 16, 17, 28, 30, 39, 40, 41,
42, 43, 44, 45, 46, 56, 68, 106, 222
Hasan ibn Arafe 73
Hasan al-Cuzecni 90
Hasan Kabadz 236
Hatib Baddi 56, 157
Hattbiyye 24, 49
Havva 108, 109
Haydar
223
Hayru'd-din az-Zirkill 96, 196
Hekim o lu Ali elebi 196
Hemedan 91
Hdr 19, 20, 28, 32, 167, 240, 241, 289, 290,
317, 318, 319
Hdr ibn Muhammed 61
Hzr Paa 221

al-Ilseyni 47
Hibetullah ibn ibli 161
Hicaz 49, 91, 92, 136, 144, 150, 222, 237
16
Hindistan 106, 137, 215
Hint 272
Hira 12
61
Horasan 87, 98, 105, 144, 162
Hucviri 11, 46, 76
Huzfe ibn Kays 29
Huzeyfe ibn al-Yemn 32
Huzistan 145
Hd (Hz.) 170, 173
Hdhd 289
Hlg 249
Hseyin (Hz.) 162, 214, 238, 239, 240, 249,
328
Hseyin Ablti 216
Hseyin Heykel 13
Hseyin Muzaffer 48
Irak 16, 87, 91, 92, 110, 144, 145, 161, 249
Isfahan 139, 168, 204
bn Abbas (bak Abdullah)
Ibnul-Arabi 20, 21, 120, 131, 132, 136, 137,
151, 153, 167, 168, 169, 170, 171, 172,
174, 175, 176, 177, 178, 179, 180, 181,
182, 185, 187, 188, 189, 190, 191, 207,
192, 193, 195, 197, 198, 199, 204, 205,
211, 212, 221, 222, 226, 237, 244, 252,
256, 260, 261, 262, 265, 266, 267, 268,
270, 273, 275, 287, 288, 289, 290, 291,
292, 295, 303, 304, 305, 308, 309, 320,
321, 322, 323, 324, 325, 326, 330, 331
bn Arabh 216
bn Askir 40, 41
Ibn At 93, 95, 139
/bn Atiyye 251
bn Barracn 130, 131, 132, 133, 252, 320
bnu'l-Cezeri 56, 92
bnu Ebrd-duny 207
Ibn Ebi Htim 35
bn Hacer 287
Ibn HiblAn 263, 267
Ibn Kemal 252
Ibnu'l-Lebbn 211
bn Mace 14, 33, 34, 128, 135, 157, 196,
253, 255, 259, 285, 290, 307

bn Ebi Melike 36
'bn
eybe 33, 263, 268
bnu'l-Esir 65
!bn Hcib 171
bn Hallikn 46, 56, 95, 99
Ibn Hibbn 30
bn Kemal 171
bn Kesir 9, 75
bn Miskin 88
bn Rd 167
bn Hiam 15
bnu'l-md 66, 98, 99
Ibnu'n-Nedim 41, 58
bn Rhye 157, 269
Ibn Sa'd 33, 40, 57
bn %bi 112
Ibn Teymiyye 20, 21, 23, 74, 97, 105, 171,
285, 286, 290, 292
Ibn Uyeyne 56, 57
brhim (Hz.) 24, 95, 103, 111, 125, 138, 139,
153, 154, 155, 172, 173, 239, 240, 256,
293, 304, 306, 316, 327
brahim ibn Ahmed al-Havass 90
Ibrahim Bisymi 99
Ibrahim ibn Edhem 90
brahim ebusteri 225
Ibrahim Tennri 225
dris (Hz.) 23, 125, 206, 295
hsan Abbs 39, 44
Ihvan-i Saf 23, 24, 113, 114, 185
Ikbal Sistni (Emir) 207
Ikrime 9, 58
lyn Serkis 215
Ilyas (Hz.) 189
Imamul-Haremeyn al-Cuveyni 99, 110, 130
mam Muhammed 213
mam Rabbni 249, 276, 277, 278
Imtiyaz Ali Ar i 56, 58
Iran 160, 164, 223
rbad ibn Sriye 16, 285
Isa (Hz.) 24, 48, 125, 154, 155, 174, 189, 190,
220, 245, 294, 326, 327
shak (Hz.) 239
iskenderiye 139
Ismail (Hz.) 24, 103, 172, 231, 239, 246, 256,
304
smail Ankaravi (Rusuhi Dede) 232, 233,
234

349

smail Fenni 264, 268, 270


Ismail Hakk (Bursal) 223, 242, 243, 244,
245, 247, 261, 263, 294
Ismail Ibn Nuceyd 74, 91
Ismail Paa 96, 106, 151, 162, 197, 215, 225,
233
Ismail 23, 301
Istanbul 9, 96, 161, 216, 222, 224, 236, 237,
240, 243, 245, 248, 249, 250, 257
ibiliye (Sevilla) 167
Iz, Mahir 278
Izmirli Ismail Hakk 263, 278
Iznik 215, 216
Izzu'd-din Abdu's-Selam 171, 172
K'be 15, 23, 37, 77, 98, 103, 123, 246, 247
K'bu'l-Ahbr 118
Kadrga 242
Kadi Beydavi 214, 223, 251
Kadi Iyd 12
Kahire 99, 141, 161, 167, 198, 215
Kahhle, mer Rz 196, 213, 214, 233
Kmil Miras. Prof. 29, 30
Kanuni 230
Karaba Veli 238, 242
Kara Hac Mustafa 248
Karahisar 238
Karaman 224
Karun 42
Kassariyye 18
Kasm Kfrevi 99
Kasiyun Da 168
Kasm ibn Muhaammed 144
Kasm as-Siyzi 91
Kastamonu 238
Kani 20, 29, 137, 150, 151, 153, 178, 179,
192, 204, 205, 207, 211, 212, 240, 244,
257, 273, 274, 286, 298, 309, 310, 316,
320, 330
Katilde 41, 123, 253
Ktip elebi 38, 120, 130, 204, 213, 217
Kayseri 163, 144
Kazbdi Ahmed Efendi 248
Kehmes ibn al-Hasan 17
Keklik, Prof. Dr. Nihad 192, 297, 322
Kelbzi 11, 286
Kerh 249
Keykavus 168
Keyyliyye 221

350

Ktfir 313
Kvamu'd-din ibn Sleyman 118
Kitab- mbin 227
Konevi, adreddin 168, 192, 193, 195, 222,
237, 261, 266, 269, 297, 301, 302, 330
Konya 144, 163, 164, 168, 176, 192, 195, 216,
248, 237
Kprl 140, 145, 192, 328
Kse trkmen, Hac Muharrem Hilmi Efendi
282
Kuds 110, 123, 124, 126, 132, 133, 167, 168,
196, 252, 321
Klfe 55, 56, 57
Kuleyni 48, 49
Kunduri 98, 99
Kurtuba 167, 170
Kurtubi 32, 44, 45, 214, 313
Kueyri 11, 65, 74, 84, 87, 95, 98, 99, 100,
101, 102, 103, 104, 105, 122, 138, 145
157, 170, 226, 269, 278, 330
Kuteybe ibn Sa'd 56
Kuteybe 230
Lmii 137, 274
Larende 223
Levh-i Mahfuz 227
Limni 239, 240
Marib 167
Magosa 243
Mahmud Paa 328
Malatya 168, 192, 239
Malkara 223, 243
Malik ib Dinr 46
Malik ibn Enes 47, 56, 61
Manisa 257
Mansur (Halife) 47
Maruf Kerhi 278
Mardin 239
Massignon 11. 65, 92, 138, 270, 271
Maturidi 241
Maveru'n-Nehir 223
Meedu'd-din Firuzbdi 171
Mecdu'd-din shak 168, 192
Mecdu'd-din eref ibn Mueyyed 145, 146
Medine 15, 16, 38, 39, 144, 196, 197, 230,
238
Mehmed elebi 216
Mehmet Tahir 215, 216, 224, 225, 230, 233,
249

Meier 141
Mekke 15, 57, 65, 77, 123, 124, 127, 137, 168,
238
Melmetiyye 18
Merv 87, 91
Merve 23, 37, 55, 78
Meryem (Hz.) 59
Mescid-i Aksa 123, 124, 126, 128
Mescid-i Haram 77, 123, 124, 128, 246
Mes'ar 79
Mevlana Hamza 222
Meybudi Residu'd-din 106, 120, 121, 122,
123, 124, 125, 130
Msr 28, 144, 168, 176, 192, 196, 198, 216,
222, 236, 237, 252, 310, 329
Midilli 237
Molla Fenari 222
MIGUEL ASIN PALACIOS 167
Mina 78
Minhal ibn Amr 60
Montgomery Watt 99, 110
Mu'aviye 25
Muz (Hz.) 207, 289
Mula 230
Muhammed (Hz.) 11, 13, 14, 15, 16, 18, 20,
21, 22, 23, 27, 28, 30, 31, 32, 33, 34,
36, 37, 38, 39, 40, 46, 47, 48, 50, 52,
53, 61, 62, 67, 101, 107, 108, 115, 124,
125, 127, 128, 129, 148, 153, 155, 170,
178, 188, 189, 282, 283, 284, 285, 286,
287, 292, 293, 325, 326, 327, 328
Muhamnedi 228
Muhammed Abduh 205
Muhammed ibn Abdu'd-Dim 212
Muhammed ibn Ahmed 131
Muhammed Baki 276
Muhammed Bakr 46, 47, 48, 51, 52
Muhammed Ebu Zehra 47, 49
Muhammed Emin al-Buhri 214
Muhammed Emir as-Smalavi 215
Muhammed Fevzi Efe adi 257
Muhammed ibn Abdillah (an-Nefsu'z-Zekiyye) 49
Muhammed ibn Ali al-Kassb 73
Muhammed Cabir 110
Muhammed ibn Fadl ibn Huzeyme 95
Muhamed ibn Fadl 271
Muhammed ibn Fadlullah al-Hindi 264

Muhammed Fud Abdulbaki 296


Muhammed ibn Hamza 50
Muhammed ibn brahim 57, 212
Muhamned ibn Ka'b al-Kurazi 36
Muhammed Kutbu'd-din 215
Muhammed ibn Mubarek 139
Muhammed Nasuhl Efendi 242
Muhammed Osman al-Mekki 214
Muhammed Salih 257
Muhammed Senullah al-Hindi 215
Muhammed ibn Seyyar 65
Muhammed Srri 221
Muhammed Sebusteri 225
Muhyi'd-din Muhammed ibn
Ibrahim 224, 225
Muhyi'd-din Vefai 230
Murad Hdavendigar 22, 144, 223
Murad III 230
Mursi, Ebu shak brahim 212
Mursiye 167
Murtaza 49
Musa (Hz.) 19, 20, 24, 28, 32, 48, 98, 107
113, 114, 125, 127, 128, 129, 153, 154,
173, 174, 185, 236, 240, 241, 256, 275,
289, 291, 293, 296, 309, 317, 318, 327
Musa Carullah 48
Musa elebi 216
Musa Kazm 50
Musa Kazm (Seyfu'l- slan) 221
Musul 144
M.J. Kstar 91
Mustafa Efendi 242
Mustafa ibn Celal 212
Mchid 58, 59, 97
Meyyed ibn Abdi'l-M'min 216
Mnsad ad-Dineveri 90
Milnich 130, 131
Mnsi Muhammed 230
Mslim ibn Haccac 13, 28, 34, 114, 116, 117,
128, 135, 147, 184, 229, 253, 255, 259,
270, 285, 290, 296, 302, 397, 325
Mstakimzde Sleyman Efendi 249
Nahcivni 101, 225, 226, 230, 294, 326, 330
Naks-i Cem 214
Nasiru'd-din Tusi 306
Nashiyye 242
Necmu'ddin Kubr 139, 140, 141, 143, 144,
145

351

Nehrecriyye 140
Nenrud 24
Nesi 14, 28, 35, 116, 259, 285, 295, 325
Nesefi 21
Nesimi 327, 328
Neysbr 91, 92, 98, 99, 110, 140
Neyyir 39
Nicholson 11, 17, 18, 270
Nihavend 73
Msri 221, 239, 240, 241, 242, 328,
331
Nizmu'l-A'rac 312
Nizamlmlk 110
Nuh (Hz.) 153, 154, 173, 206
Nuriyye 18
Nuru'd-din Natnazi 204
Nuru'd-din zde Muslihu'd-din 219, 221,
230
Osman (Hz.) 16, 44, 105, 158
Osman Efendi (Bilecikli) 248
Osman Fazh 242, 243
mer (Hz.) 12, 13, 16, 24, 29, 30, 34, 35, 36,
37, 124, 132, 158, 247, 288, 290, 291,
299
mer Hayym 279
mer Rza Dorul 13
mer ibn Osman 130
Paraklit 326
Paris 212
Patna 212
Peter Werefels 18
Pir Bahu'd-din 224
Rbiye-i Adeviyye 16, 17
Rif Efendi 257
Rampur 58
Razi, Fahreddin 140, 162, 212, 223, 251
Refref 126
Reid Rza 205
Rey 91, 144
Rifiyye 221
A'zam 284, 285
Rhu'l-Kuds 280
Rumeli 223
Ruveym ibn Ahmed 90
Ru'ya 254, 255
Sah Ibrahim Efendi 242
Sa'du'd-din Muhammed 168
Sa'd ibn Muilz 15

352

Sadrazam Ali R za Pa a 251


Saf 23, 37, 55, 78
Safed 196
Safecli, Cemalu'd-din Yusuf 196, 198, 199
Sahib emseddin Isfahani 163
Said 55
Said ibn Cbeyr 58
Said Hadimi 249, 257
Salhaddin Eyyfbi 132, 133, 252, 321
Sagebi, Ebu shak 95, 96, 97, 146, 330
Salih (Hz.) 159
Salih al-Adavi 167
San'ni 283
Sar Abdllah Efendi 269
Sariye 16
Saruhan 230
Sehl ibn Abdillh 22, 30, 34, 46, 63, 64, 65,
73, 86, 88, 93, 122, 139, 271, 295, 320,
330
Selman-i Farisi 16
Sen'i, Hakim 121, 164, 165
Seri as-Sakati 73, 90, 306
Serrc 16, 28, 29, 33, 64, 279, 280, 289, 294
Sevbil 61, 62
Seyyid Burhaneddin Muhakkik at-Tirmizi
162, 163, 165
Seyyid erif Crcnt 216, 223
Seyyid Mustafa Dede 178
Srr Paa 297
Sidretu'l-Munteh 126, 128
Simavra 216
Simnni, Alu'd-Devle 141, 142, 151, 152,
157, 158, 162, 171, 192, 205, 207, 273,
274, 309, 330
Siracu'd-din al-Bulkini 171
Siracu'd-din ibn Halife 136
Siroz 216, 221
Sivas 144, 168, 237
Sivrihisar 231
Somuncu Baba, Hanaidu'd-din Aksaryi 222
Shreverdi 134, 136, 140, 145, 160, 161, 163,
164
Subhi Salih 9
Sultan Abdulmecid 250
Sultan Keyhusrev 168
Sultan Mahmud 251
Sultan Mustafa 243
Sultan Veled 163, 164

Su'lki, Ebu Sehl Muhammed 91


Sumnun ibn Hamza 90
Sbki 95, 96, 98, 99, 105, 140, 161, 192
Sddi 253
Sfyani Seyri 46, 49, 55, 58, 60, 61
Siifyan ibn Uyeyne 56
Slemi 9, 29, 50, 51, 52, 53, 56, 57, 58, 64,
65, 66, 74, 76, 79, 86, 87, 88, 90, 91,
92, 93, 95, 97, 98, 100, 101, 122, 137,
138, 145, 164, 165, 170, 180, 212, 213,
231, 258, 271, 272, 273, 278, 280, 281,
312, 320, 330
Sleyman (Hz.) 23, 24, 42, 123, 150, 289
Sleyman ibn Nas r al-Ansa/4 130
Syti 21, 30, 31, 32, 96, 99, 106, 130, 139,
162, 176, 177, 287
a'bi 59
afii 196, 202
ah ibn uca' al-Kirmni 90, 300
am 74, 110, 130, 131, 136, 144, 162, 168,
170, 172, 178, 192, 196, 197, 216, 237,
243, 249, 294
a'rni, Abdu'l-Vahhilb 17, 21, 64, 87, 176,
192, 214
atbi, Ibrahim ibn Musa 24, 28, 30, 36, 37
emseddin Sami 137, 215
erefu'd-din Ismail al-Cebrti 282
eyh Galip 108, 232
eyh smail al-Kasri 140
eyh Sa'cli 161
eyh Vefa 230
emseddin Muhammed al-Medeni 176
ibli 76, 91, 94, 232, 278, 282
ihahbu'd-din Ahmed ez-Zebidi 171
ihabu'd-din Ahmed Siyasi 215
inasi 331
iraz 136
u'ayb (Hz.) 174, 309
u'be 56
Taberni 35, 228, 294
Taberi 15, 41, 42, 43, 44, 45, 57, 58, 59, 92
Tabrasi 53
Tacu'd-din Ataullah 21
Tacu'l-Arifin 231
Taftfizani 21, 120, 171
Taut 26
Tahran 106, 130
Takiyyu'd-din Abdurrahman 167

Takiyyu'd-din Ahmed ibn Ali 24


Takiyyu'd-din ibn Dakik 171
Talha ibn Anr al-Hadrtmi 43
Tanel' Muhammed Tavit 118
Taskprzilde 243
Tavas 257
Tayalisi 306
Tayfuriyye 18
Tebriz 151, 216, 225
Tekfr Da 243
Tiflis 144
Timur 215, 216
Tirmiz 162
Tirmizi 13, 14, 34, 116, 128, 135, 157, 168,
183, 196, 206, 229, 253, 255, 259, 269,
280, 285, 290, 296, 302, 307, 325
Turul Be 98, 99
Tunus 167
Tus 99, 110
Tusi 49
Uhud 12
Ukayl as-Sulemi 98
Uzeyr (Hz.) 174
Uzluk, Prof. Feridun Nafiz 164
tjbeyy ibn KWh 37, 289
Ummi Seleme 39, 135
tYmmi Sinan Elmahh 239
1Jskp 242
Uskdar 231, 242, 243, 248
Vadi'l-Kura 39
Vahidi 92, 95
Vaki' ibn al-Cerrah 56
Vaki& 56
Varaka ibn mer 56
Vasti, Muhammed ibn Musa 64, 87, 88, 89,
90, 93, 280, 300, 330
Van Kulu Muhammed 238
Yani Efendi 240
Yani 328
Vehb ibn Mnebbih 42
Veliyyu'd-din Efendi 238
Yafii 106
Yahmuk 118
Yahya (Hz.) 125
Yahya ibn Main 56, 61
Yahya ibn Muz ar-Razi 90
Yahya ibn Muhammed al-Isfahant 131
Yahya ibn Said al-Kattan 56

353

Yakub (Hz.) 28, 188, 239, 255, 256, 310,


315, 316
Yakub ibn Mustafa el-Celveti 248
Yakut 96
Yaltkaya, erefeddin 221
Yavuz Sultan Selim 252, 329
Yazc, Tahsin 163
Yazczde 223
Yesr el-Ensri 39
Yezid 39
Yldrm Bayezid 215, 216, 222
Yunus (Hz.) 272, 317
Yusuf (Hz.) 23, 28, 125, 149, 172, 188, 212,
225, 253, 254, 255, 256, 300, 310, 311,
312, 313, 314, 315, 316
Yusuf el-Asi 131
Yusuf ibn Esed ar-Rumi 152
Yusuf al-Karsi 134
Yusuf en-Nehrecri 91
Yusuf al-Kunai 167

354

Zagra 216
Zahir ibn Rstem 168
Zehebi, Prof. Muhammed Hseyin 9, 19, 31,
34, 141, 223
Zehebi, emseddin Muhammed 9, 91, 92,
106
Zelih 225, 311, 313
Zerkani, Prof. M. Abdul-Azim 14, 19, 31,
207
Zerkesi, Bedreddin Muhammed 212
Zeyd (Imam) 49, 289
Zeynu'l-Arab 223
Zeyniyye 222
Zeynu'd-din al-Irki 171
Zigetvar 230
Zirkili 211
Zulkifl 60
Zu'n-Nun (Yunus A.) 42
Zu'n-Nun al-Msri 65, 90
Zhre 29

II A.YETLER INDEKSI
T; T) .1...Iyi 1.31

31
239

Lr.

Ul

Z?? il

71
184

4.)

Jy1

313
114

(j.,5-51
J1

;J1

135
ZT,211

y;I

zT)J1

51;1

1;1

"I'jj L";-'

72
28

.411
187,210
55
60

,j

et?)

:)1

,j
.1z1.&

j:x*.;
,!.1;1

Z l Z.>

227,228
124

1)1

,*J1
:

;.?

L:5;41

&,11.11
41y- 1:5,1, ,sso
d.111
jr1 r

165
1j.

107

60

.... T;;;- ,s.1, (3.);

252

1:(. .rto

,,J4
J :31

67
34

,r-JJ

67
(:)1

14 ,J,J.11

Lf.>

111 Z3-15,54
211

38 c,4.1.t.

L?"

281
312

.94.. 2)1
,411

132,252,320
135

89
67
1.;411

72

234

rl

327
286,290 .......
8.1,!
148

213

24,257 ...
101,188 ....

308

....

27
j j1.1 j

147
190
318
302

z:w ,J,1
,s1j1;1
j 1;1
.4,An

253
183

208
jill
.L,

Jair.<11

317

1,,;,1

45
162
112,308

36,209

.1b J1 1;1

Li1

319

1.1

311

1.AU

t.c.1

126 ...

4;11 ,.3.5:1 Le. J.,...)11

1 .1,1,4,11 1;..u,1

72

;T,.1

.u

uT

355

245

r'; 1.31,1

36
.J
J1 lyiz; 51,93,193,127,227,323 r...,-,11,5,-,11411(.....!
,*J.p <5. j".; 324
,51;
315

89
208
304
124
303
22,67

yl
(.W J1

L.,1;
T.314;1 411.).1,,.: 5k;

42
317
95,241
311

18,211,186 ..

r(;.,.;,; 5k;
LL.
J41

c-1;

308
94 ....
312 ..
187
45,126,129

1,1;

307

315
27

,51;

327
296
123

c'.)1 Zul

44
235
300
236
54

cal;
:3J1

Jl;

J1;
,51 JI;
d.1.!, L1 131

315
314
281

1j11;
Ul.S.3 (5. etil

43

rp-

194
159
296
259,269
262

.Up .) J!

5,. J.;

Z,,,;15.11

190,191
316
72
210
193,127,128

52

t;

L:a;5u.

122
43

10.1.);4
j.
JS-

97,260,305
54,107
166
182

60,67
102,202 .t;1_,..1

281
.11.! ;),.k.

,..i:u-13;

yt.; (5. 1)1.44; V

1,3...;;

4..
L:).>

,tJ.U.1 (5. (;;;;T


"?.>

L.

5kist

y. VI .11y 41
1,

67
71

104

356

liTJ t. -u?

191
309

24,304

67,289
107
314

t.,, (5.

67

314

33

4,...,11 J1 (s.-,1

,:31,7- (Jb

J1c.t11

&:,41
; c1.4- t;

1-r:&
Icr! it;
4111 VI 4.11V 4;1

10.1>a;

1#')..!?i 144 1;

44

1..1;

208
319
314

4.! (..iA

ult.; t;
zA;

LS
6S

r:

r
,r

9SZ

("``-'
ic:f

C i:

riT?

r rr-rp

(r

tI

'`.

nr

'17 wrlfrr

88

cp?

9SZ

rlfr-j?..9frrl

-EU

rIft7( 1":<-1

erb 11911cr:'

'fr lS.r

ILZ

`11""r Ir.' l Cflr?

Z9Z
08

rl(rj.' '111T KI

22
65
68

6-

r 115r fr' *.M19 r

651

c-

ficr:rcr.,

tS

f3"r!

061

r."

9F
t81

`"

Irlq.;? ""rf.'>4

"rJ

IP:4-

'4?

r: cid

Lcr

1 754-Q

;F!

c.)

mr;;(2

:4'k

'r:T? 113.:1^

'f:T=rf?

T`2...sr:

LO

IL

81

-?*,*vrtr.'

:r
--;r1
ci..,c. re.%- ir

1-r'

,1

rh?

1:trg'

fr,r

1Sr?

-Tr!I

rw'r. !"' o'rrr,04 <:' it?


w43

81
LZ

in

Ihr 91
179

r.rf^ "(
r+41.1.-:)

o
oi`zo

flfrl

f' -41681

C 1-..cr5.1

80Z
Ifff

1"trr.'
r.1-n<."

" '''' Ig
r''

rr'

08
60Z

lf.zr? r

-:.cif

LZ
8L1
517Z

-*-71
c:

08Z

!+-4i

11(.!

.fir 'r's)

f'tir(5?

Z1
Z1

cyr5-41

""--*??

ot-ri

/1-:..)

161
99Z

r E

69
SII
90
Z1
OL
1

(er'.
fr"

69
1Z

"-r

w.' f.-r"

If5=1^

(1"5' 6Z`Z6Z

rc roS" .47

r.-?
.sc'

ir?

SS

ZSZ
SIZ

(Tl

,;s1

L8

:n
f r'r?

grro,

IL
OtZ

c:c-s-

001
161

r? .`r") r":`:'
frCCi

soe

n.qcc.

01

**(

69

14-1 rn.fr-='

gi`ilts' f:r

`Tl "`:' !iff r.E"'

..

9Z

60Z
111-vr

'S
tr *'

If7'"Ir ''''''' " 55


SI

;Isr,

ssz

c.15

269 ..

252

265 . c s,
208
100
42,240 .
13
61
55 .

J J

.Sil

' -9

138,139

280

J1

103 ..

r'..>1;1;
Jl;
-kj;
j

314 ..
149

220 ....

151

104

4) 1

206

21;11

254

3'!. it;

asIZ

1!.

232
r..;

148,149

Zlit=

-9

1..j1.%;
g40
.
Z.Q.:11

240

J:J . .*L 1,( 1

,..k;11 ti, t 1-!.


I!

ini

<s.75

304

43

.. (.3

.5.; ji

4;U j

252,329
209

I.;11;

4.1:10;

71

281

255 ..

1 _94:"S

302
281
181 . . .
59

189,190

...

123 ....
123

303 ..

155 ...
73

4
,;

:41

76

1-!

!ili."

133

59

r"...

88,300

103,257 ,266
304

.Lt?.

128 1...;411 4_11,11:4 Js",.


..! 4_11
72
358

r .T

103,246

1"-<"

23

70

.;
411

54 ...
70 ...

268

315

'

184 ...
104

59

307
158 :)..j 4;):T .,..1.1 jJ

'J

411

1.;

150 Al j

'

2.11Z;LI

j
Cr

72
296

J, L;;_i_ I2

"Y,;

J-(1

72

88,300
123
30 . ,.;Y,

4.)

3,

.4

III HADISLER INDEKSI

.; IS

296

117 01,22 L4.1h1

c-

235

I (.1....111,-;

290

313

,5111 ji;

3,11

287
307

.r
J.)T,2

J..;

33

44.7i r+ii

148

ZJI

210,285

266,268

207 r.;r,./.1,,..1;
j

.1.1!

r;r,

29

116
;..)1.5"

.01 Ij.,

270
30

.)1",211

"1,41;

30

r;[

264,272

-;

Al;

LS-

31.;,11

411

269

J
JI

35
cs.i11

23

3 .>"a::

(11..

196 ...

J1.3'

45

29
Z.)15-4;1
j42

206
J.>

II ZA

ds"

246

285
33

G3i

..1.; 414

290

233

Lk"

184 ... j4.43


302

28

32

a.I. I 4-T'

296 ...

116 ...

135

1_41

30
33

253 .... ,*J11..,t11

285

2.11;

259
33
32

35

ZIA

4-/VS.

j>1

325
359

You might also like