You are on page 1of 24

GREL MEKNLARDA

AHLK KAYITSIZLIK
Yavuz ADUGT
ZET
Modernizmin sonunu ilan ederek felsefenin hemen her alannda teorik
krizleri ynetme misyonu stlendiini iddia eden postmodernizm, etik sorunlar
alkn olmadmz balamlarda tartmaya aar. Bu balamlardan biri de
toplumsal mekn dzenlemeleri ile etik sorumluluk arasndaki ilikidir.
Levinastan haraketle ahlak, tekine kar sorumluluk ilikisi olarak gren
postmodern etiin nemli temsilcisi Bauman, toplumsal mekn dzenlemelerinin
eitli stratejik gerekelerle ahlaki zne ile teki arasna girdiini dnr. Bu
hamleyle ahlaki znenin tekiyle karlamasnn nne geen toplumsal mekn
mhedisliini, ahlaki sorumluluu yerinden ederek dahi ahlaki bir dnyann
imkann ortadan kaldrr.
Anahtar Kelimeler: Ahlak, Etik, Toplum, Mekn, Modernizm,
Postmodernizm

(Moral Indifference within Relative Places)


ABSTRACT
Proclaiming the end of modernism and assuming the mission to manage
the theoretical crises in almost every area of philosophy, postmodernism open to
debate the ethical problems in contexts that we are not accustomed to. One of
these contexts is the relations between the arrangements of social space and the
ethical responsibility. Impressed by Levinas, Bauman, who is important
representative of postmodern ethics, considers morality as a relation of
responsibility toward the others. According to him, the arrangements of social
space sets moral subject against the other, due to the various strategic reasons.
With this step, the social space engineering comes to be a barrier against a
better world, because it displace the moral responsibility.
Key Words: Morality, Ethics, Society, Space, Modernism,
Postmodernism

Kocaeli niversitesi Felsefe Blm retim yesi

FLSF (Felsefe ve Sosyal Bilimler Dergisi), 2013 Bahar, say: 15, s. 1-24
ISSN 1306-9535, www.flsfdergisi.com

Ahlaki Kaytszlk

Bauman tarafndan tasarlanan biimiyle postmodern etik, insan felsefesi


balamnda Sartreci varoluuluktan, ahlaki eylemlerin dayanaklar balamnda
Levinasi etikten nemli lde etkiler tar. nsan, bu iki felsefeden hareketle,
her trden yaant ve deneyim vesilesiyle yaamn znesi, bakasna kar
sorumluluk tamak vesilesiyle ahlaki zne olarak konumlanr. zce ok farkl
anlamlar tasa da, sz konusu iki zne arasnda ontik bakmda bir ard ardalk
ilikisi vardr. Etik zne, yaamn znesinin devamdr; yaamn znesi ise etik
znenin inasnda rol alan bir faildir. nsan, zel olarak yaantlar, genel olarak
yaam karsnda ald tavr araclyla eylemlerine snr izer. Sadece
kendisine yaam ina etme anlamnda deil, ayn zamanda bakalarna da yaam
olanaklar sunmak anlamnda Hi kimsenin eylemlerinin menzili yalnzca
onun kendi dnyasnn snrlar iinde son bulmaz, ayn zamanda sadece
yakndakilerin deil, zaman ve mekn bakmndan en uzakta bulunanlarn
dnyasnn ynn deitirme potansiyeline sahiptir. Bu yzden kii, ahlak
araclyla sadece kar karya geldii kiilere deil, ayn zamanda genel olarak
insanlk ideasna balanr.
Pekala, ama ahlaki znenin eylem ve tavrlarnn gerisinde ne tr bir etik
gereke bulunur? Ahlak, Baumanc postmodern perspektife gre, en genel
biimiyle, tekine kar sorumluluktur. Bu nedenle bu ahlakta btn mesele
tekinde dmlenir. Acaba, kimdir teki ve ona ynelen sorumluluun
dayanaklar, snrlar ve gerekleri nelerdir? teki, baka insandr1 znel olmak
demek olan bakalk, bene zde olmayan,benle anlalmayandr. Levinasn
diliyle ifade edilirse, teki olarak teki, sadece baka bir ego deildir: teki
benim olduum ey olmayandr. tekinin byle olmas, onun karakterinden,
fizyonomisinden, psikolojisinden deil, tekinin byk farkllndan
kaynaklanr.2 znellik olarak anlalan tekilik fikrinin temelinde Sartreci
varoluuluk yatar. Zira znellik, tpk varoluun z ncelemesi gibi, z
nceler. znellikte snrlar izilmi, Aristotelesin deyimiyle ousias hakknda
konuulabilir bir varlk fikri felsefeden srgn edilir. Hi bir genel kavramla
anlalmayan, ortak bir ben kavramna indirgenemeyen, belirlenme ihtimali
olan, ama belirlenmeyendir. teki, bilincinde olunan, ama kendini bilinte
gstermeyendir. Bilincinde olunan teki, kendini bir ekilde ifa etmek zorunda
deil midir? Evet, teki kendini ifa eder, ama yzde ya da araclyla. Ve
tekinin yz anlamdr. Yz kaplayan, onu koruyan ifadeler olarak yzn
anlam yze geirilen maskelerin tesindedir. Yz, snrsz plaklk barndran
ifadelerle kapldr; yzde savunmaszlk, yaralanabilirlik ve lm vardr.
tekinin yznde ahlaki benliin karsnda dikilen, ona gz krpmadan bakan
lm vardr. Bu krlganlk, zayflk, lmllk, ahlaki benlii arr, ona
sorumlu olmay hatrlatr, onu teslim olmaya davet eder. Bylece teki ile

Levinas, Emmanuel, Felsefe, Adalet ve Ak, (ev. Medar Atc), Felsefelogos, Say: 2,
1999, s. 103.
2
Levinas, Emmanuel, The Levinas Reader, (ed. By Sean Hand), Cambridge USA:
Blackwell Publisher, 1996, s.48.

Yavuz ADUGT

rastlama, ona bir an duyduum sorumluluktur. 3


teki iin alnan bu sorumlulukta, insan varlnn antropolojik ya da
felsefi bilginin temelleri olarak i grd kabul grm kategorik ya da ilkesel
dayanaklar, ilkeleri, varsaymlar hibir ekilde rol almaz. Bu sorumlulukta,
varln ontolojik dzenine, eylerin dzenine, nesnelerin ve saylarn
nedenselliinin ikin ileyiine dair hibir unsur yoktur. Bu sorumluluk tekine,
salt belirsiz bir teki olarak ahlaki balamda snrsz itaat talep eden bir rehin
sorumluluudur. Buras varlktan baka trlnn alandr. tekilik, ilktir,
ncelliktir.
Ahlaki sorumlulua ikin olan adalet ve iyilik, varln kategorileriyle
anlalamaz. yiliin bu istisnai, sra d ve akn karakteri varlk ve tarihten
kopua baldr. yiyi varla, onun hesaplarna ve tarihine indirgemek onu
hkmszletirmektir.4 nsan dnyasnn bir kategorisi olan iyilik, insann yz
suyu hrmetine varolur. nsan iyilie muhtatr; iyilik insann bu gereksiniminin
sesidir. Varlk tarz tekilik olan insan, ancak kendini yzde gsteren anlama
kar duyulan sorumluluk sayesinde anlalr. tekini, zsel kategorileri olan,
zsel nitelikleri olan bir varlk olarak anlamak, ilkin sorumluluu, hemen
akabinde iyiyi tahrip etmektir. Bu nedenle Levinas, tarih boyunca ontolojiye
verilmi olan ayrcal alp etie ykler. Par excellence ya da felsefenin
sorusu, niin hi deil de varlk, sorusu deildir, fakat varlk kendini nasl
gerekelendirir (justifies)5 sorusudur. Bu soru ontolojinin deil, etiin
sorusudur. Bu nedenle Levinas iin etik ilk felsefedir.
Sartreci ve Levinas felsefenin btn temel argmanlarn olduu haliyle
alan Baumana gre etik, ontolojiden nce gelir, ahlki iliki varlktan nce
gelir.6 Ontolojiyi nceleyen etii, insan doas zerinde kurmak, sadece iyilik
barndran ahlaki eylemleri ba aa evirmekten baka bir amaca hizmet
etmez. nsan doasndan hareketle etii temellendirme giriimi, etii ontolojiye
indirger. Bu ise, varlktan ve olgulardan nce gelen iyinin yetkisinin elinden
alnmas ve ahlkn yerine yasann geirilmesi demektir. nsann varlk yaps
zerinde ina edilen bir etik, ahlaki sorumluluun yerine kiisel kimlie dair
bilgiyi koyar. Koulsuz olan ahlak, bylece, koullu hale gelmi olur. Bu
durumda ahlaki benlik, sorumluluktan kamak iin her trden mantksal
bahaneyi bulma hakkn sakl tutar.
Ne ki btn bunlar, ahlakn baka bir varlk, bildiimiz varlktan farkl bir
ilk varlk olduu anlamna gelmez. Zira ilk varlk ya da nce gelen bir varlk, ne
varl varlk olmaktan karabilir ne de onun kendinden sonraki varlktan farkl
bir varolu tarzna sahip olduunu gsterir. Zaman ve mekndaki konumu ne
olursa olsun varlk varlktr. Ahlakn varl ncelemesiyle u anlalr:
Etik olarak ahlk varlktan ncedir. Fakat ontolojik olarak
3

Levinas, Emmanuel, Felsefe, Adalet ve Ak, s. 99.


Levinas, Emmanuel, Otherwise Than Being or Beyond Esence. eviren Alphonso
Lingis. Boston: Kluwer Academic Publisher, 1997, s.18.
5
Levinas, Emmanuel, The Levinas Reader, s.86.
6
Bauman, Zygmunt. Postmodern Ethics. Oxford UK & Cambridge USA:
Blackwell,1993, s. 71.
4

Ahlaki Kaytszlk

varlktan ncede [ancak] baka bir varlk olduu iin, varlktan nce
hibir ey yoktur. Ahlk ancak kendi iinde, ncenin ahlki
anlamnda varlktan ncedir, yani daha iyi olma anlamnda. Fakat
ontolojik anlamda, hepimizin iinde bulunduu alanda, her ne zaman
iki anlam rekabete girerse stn gelme anlamnda (gets the upper hand)
varlk ahlktan ncedir; ahlki benlik bir ahlki benlikten baka bir ey
olamaz. Ontolojik olarak ahlk ancak varlktan sonra gelebilir, yani
hem varln belirlenmi bir sonucu olarak hem de kendini varlk
terimleriyle gerekelendirme isteiyle varln nceliini kabul etmekle
ykml bir kural olarak. 7
Ahlk, sadece daha iyi olma anlamnda varlktan ncedir. Ontolojinin
yokluunda, ya da ontolojiye ramen ncenin ahlki bir anlam vardr ve bu
anlam daha iyidir. Bu tespit etik asndan nemlidir; nk Kantn yasayla
ifade etmi bulunduu gibi, koul aramaz. yiliin btn deeri,
koulsuzluundan gelir. Aksi durumda iyilik, dolaysyla zel olarak her trden
erdem, genel olarak ahlak ve etik keyfi olurdu. Bu anlamda ahlak varln inkr
deildir, sadece varln hesaba katlmamasdr. Ahlkn ncesi varln
yokluuyla deil, fakat rtbesinin drlmesiyle ve tahttan indirilmesiyle
kurulur. Ahlk varln bir aknldr, daha akas ahlk byle bir aknlk
ansdr.8 Ahlkn iyinin alan olmas, varla akn olmas, varln zsel
zelliklerine dayanmamasdr. Buradaki nce zamansal ve uzamsal anlamda
ncellik deildir, iyinin ilkselliidir.
Ahlaki zne, tekinin yzyle kar karya geldiinde, yzn
zayflyla, lme kar aresizlik imleyen anlamyla karlar. tekinin
yznn bu anlam, ahlaki benlii sorumlu olmaya arr. Bylece yz, ilk
kelimesi hi bir iselliin (interiority) reddedemedii bir buyruk olan bir
konuma aar.9 Emir kipinde olan bu sessiz konumayla yz buyurur:
ldrmemelisin! Bu nedenle, tekinin yznn arsnn karl olan
sorumlulukta merhamet ve sevgi vardr. tekinin yzyle karlamayla varlk
kazanan bu deerler, yzn sahibinin her tr varlksal zelliinden, ona
kimliine ilikin bilgiden, bir trn yesi olarak onu dier insanlarla zde klan
btn niteliklerden nce gelir. tekinin yzyle karlama, onunla ilgili her tr
bilgiden nce gelen bir anlk karlamadr. Bu nedenle ahlaki benliin karsna
dikilen, ahlaki benlie etkide bulunan, onu harekete geiren ey, tekinin
yznn, tekinin varln aan bu aresizlik imleyen anlamdr. Ahlk iyiliktir,
iyilik tekinin kim olduuna, onun ne tr zellikler tadna bakmakszn ona
kar sorumluluk duymaktr. Ahlaki benlik, tekiyle kii olarak deil, yz olarak
karlar. Pekl, ama yzn kiiden fark nedir? Yz, kelimenin olaan ya da
gndelik anlamnn aksine, grne gelmeyen, dokunulmayan, dolaysyla

a.g.e., s. 71.
a.g.e., s. 72
9
Levinas, Emmanuel, Totality and Infinity: An Essay on Extraority. eviren Alphonso
Lingis. Pittisburg, Pennsylvania: Duguesne University Press, 1998, s.201.
8

Yavuz ADUGT

plastik bir biim deildir.


Yz bir grn ya da olduu gibi olan, fakat fizyonomisi
tarafndan baka trl gsterilen ya da belli edilen, kiisel olabilen ve
grlmez bir madde olarak kendini varedebilen bir gerekliin bir
belirtisi deildir... [yz] kendisinin izidir, ift anlamlln hibir zaman
dalmad yerde kendini tamamen veren bir izdeki bir izdir. zneyle
hibir bant iinde olmakszn onu megul etmektir, bir bilinle bana
denk dmeden, grnmeden nce bana emredendir. 10
Buna gre tekiyle yz olarak karlamak, onun varlk olma
zellikleriyle kendisine ait hibir eyin bulunmad bir teki olarak
karlamaktr. tekiyle yz olarak karlamak, onun, bir trn bir yesi olarak
dier insanlarda bulunan zelliklere belli varlksal zelliklere sahip biri olarak
karlamamaktr. tekinin yzyle karlamak, onunla sadece zayf biri olarak
karlamaktr. Bu nedenle tekinin, ahlaki benlik zerinde hibir gc veya
yaptrm sz konusu deildir. Yzle girilen her iliki, yalnzca ahlaki benlik
tarafndan balatlr. Yze kar duyulan sorumlulukta, teki iin yaplan ya da
yaplacak olan hibir ey, teki tarafndan ahlaki benlie kabul ettirilmemitir.
Yzn byle bir gc olsayd, ahlaki iliki olanakszlard. Burada g,
sadece birinin sahip olduu fiziksel ya da siyasal yaptrm kapasitesi ya da
olanaklar deil, ayn zamanda tad her trden kiilik zelliini de barndrr.
Yzn ahlaki benlik zerinde hibir yaptrm gcene sahip olmamas, hem
yzde ahlaki benliin kiisel hesaplarna ilikin hibir eyin olmamas hem de
yzn onun iin fiziksel ve siyasal bir tehdit olmamas anlamna gelir.
Dolaysyla yzn zayfl ile yzn sorumluluk balatma gcnde olmamas
farkl eylerdir. Yzn zayfl, onun krlganl, lmlldr; yzn
sorumlulua etkide bulunma gcne sahip olmas ise, onun sorumluluun
alnmasna yol aan u ya da bu zelliklere ahlaki benlikle bir kan bana sahip
olmas, onun dostu olmas, onunla ayn ilgileri paylamas, onun kimi
beklentilerine yant vermesi, karlarn karlayacak ekonomik, siyasal bir gce
sahip olmas akn olmasdr.
Ahlaki benlik, sorumluluu yzn bir buyruu olarak snrsz bir
zgrlkle alr. Bu yzden yzn buyurmasn salayan, onun buyruuna
nclk eden ahlaki znedir. Ahlki iliki yzde okunan bana kar
sorumlusun buyruuyla baladndan, teki, ahlki ilikinin iine ekilir.
Ahlak, balangc, sreci ve akbetiyle tamamen ahlaki benliin seimidir.
tekinin bu buyruu vermesini salayan, ona buyurma hakkn sunan, onu
konuturan ahlaki benlik olduu iin, ahlaki benlik tamamen teki iindir.
teki iin olmak, kendimi bir rehine olarak tekine vermek, kendini teki iin
sorumluluk almaya adamaktr. Peki teki iin sorumluluk almak niin teki iin
olmak anlamna gelsin? Cevap ok nettir; nk tekine ilgi bakml
deildir.11 tekine duyulan sorumluluk karlkl deildir; ahlaki benliin teki
iin yaptklarn, tekinin de onun iin ayn eyleri yapmasn gerektirmez.
10
11

Levinas, Emmanuel, Otherwise Than Being or Beyond Esence, s. 93-94.


Levinas, Emmanuel, Felsefe, Adalet ve Ak, s.100.

Ahlaki Kaytszlk

ok kapsaml ve sert bir sorumluluk, ama ahlaki gereklik budur. Ahlaki


sorumluluk, tekine ilikin bilgiye bal deildir, hibir ilgili amaca sahip
deildir, karlkl yarar hesaplaryla hibir ortak yan yoktur, bir szleme
gerei deildir. Ahlaki sorumluluk, bakasnn ona karlk verme beklentisi
iinde deildir. Bu sorumluluk herhangi bir korkudan cehennem, hapis
korkusu dolay deildir. Bu sorumluluk, her trl nedeni ve temeli reddeden bir
sorumluluktur. Bu sorumluluk, koulsuz bir sorumluluktur; ne tekinin
kazanmay hak ettii bir sorumluluktur ne de ona denmesi gereken bir bortur.
Bu sorumluluk, bir eyin karl ya da bedeli deildir. Bu sorumluluk tamamen
ahlaki benliin denetimindedir. tekinden herhangi bir beklenti iinde olmadan
ondan sorumlu olmak, kendimi ona adamak anlamna gelir. yle ki, teki iin
lmek, btn ahlkn ls olan, btn ahlkn alegorisi olan bir edimdir. 12
Ahlaki benlik, sorumluluk almakla, bakasnn yaam olanaklarn zenginletirir
kendisini de bir zne olarak kurar.
Ancak, bu bitmeyen ve snrsz sorumluluk, ayn zamanda
kendi iinde kartn barndrr. Zira neden olduu yaknlk ahlaki zneyi bir
atma ortamna srkler. Kendini tekine adamann arl altnda debelenen
ahlaki zne ne kadar dayanabilir? Hem almak ya da reddetmek tamamen ahlaki
znenin seimi hem de fazlasyla ar ve sert olan bu sorumluluk basit bir
hamleyle srgne gnderilebilir. Dolaysyla geni ve hesapsz bir sorumlulua
dayanan ahlak tamamen tehlike iindedir. Bu, ahlakn hibir ekilde kanlmaz
olmadn gsterir. Bu, ahlaka ilikin korkun bir hakikattr. Sadece faile ait
olan bir sorumluluk kabul da edilebilir, red de edilebilir. Bu nedenle ahlaki
olmak kanlmaz bir ey deildir. Zira ahlak iin ne bir neden ne de bir sebep
vardr; ahlakl olma gereklilii ve ahlakl olmann anlam ne gsterilebilir ne de
mantksal olarak karlabilir.13 Ahlak, kaygan bir zeminde hareket etmektir.
Admlarn salam atp atmamak tamamen failin iradesine baldr. Bu, ahlakn
tamamen mulk olduunu gsterir. nsan ahlaki sorumluluk durumuyla kar
karyadr. Yaam durumunda bu sorumluluu alabilir, reddedebilir. Yapmak
ister yapamaz, kanmak ister yapmak zorunda kalr. Kafas karr, can sklr,
bunalr, atmalar yaar. Ama bu durumdan kurtulmann hibir mutlak aresi
yoktur. nsan olmak, ahlaki durum iinde srekli debelenmek demektir.
Kapsam ve dayanaklar bakmnda uzun erimli ve fazlasyla fedakarlk
gerektiren bir sorumlulua dayanan ahlak, en nihayetinde gerekleebilir
gereklemesine, ama ahlaki sorumluluun alnmasnn nn ap kolaylatran
veya tkayp zorlatran ok sayda d koul vardr. Ahlak, sorumluluk
balamnda tamamen ahlaki znenin denetimindedir; ama ahlaki zne, toplumun
iinde, toplumsal ilikiler karsnda sorumlulukla yz yze gelir. Bu nedenle
toplum, tarz nasl olursa olsun, doru ya da yanl, kendisine maruz kalan
bireyleri sadece yap, dolaysyla yaamn znesi olma balamnda deil, ayn
12

Bauman, Zygmunt. Mortality, mmortality and Other Life Strategies. California:


Stanford University Pres, Stanford, 1992, s. 200.
13
Zygmunt Bauman, Life in Fragments: Essays in Postmodern Morality, (Oxford UK &
Cambridge, Blackwell,1995), 18.

Yavuz ADUGT

zamanda deer yarglar araclyla eylemlerine, dolaysyla etik zne olmasna


bir ekilde mdahale eder. Belirli bir yaam tarzna hapsetmekle bireyin
kiiselliini fazlasyla etkileyen toplum, eylemlerin iinde gerekletikleri
koullar barndrmakla da bireyin ahlaki kararlarn etkiler.
Toplumun ahlaka tesirleri, belirli bir alana hapsedilmeyecek denli ok
ynl ve ok boyutludur; ahlaka dair topluluku yaklamlar, deerler ve deer
yarglar bakmnda fikirler ve inanlar, kiinin yapsn etkileyen kltrel
unsurlar, yasal ya da sosyal kabullerle eylemlere izdii snrlar... Btn bu
toplumsal yaplar bir ekilde ahlakn varlna, srecine ve sonucuna mdahale
eder. Bunlar nemli ve fazlaca dile getirilen etkilerdir, ancak toplumun ahlaka,
hakknda fazla konuulmayan, nemli bir etkisi daha vardr. Toplumsal mekn
dzenlemeleri.., Sorumluluun neliini, snrlarn, koullarn, alnp
alnmamasn nemli lde etkileyen toplumsal bir unsur Toplumsal mekn;
nk insandaki yer ya da mekn duygusu nesnel olarak verili deildir, bizzat
insani olarak yaplandrlr.
Bu nedenle farkl alanlar, kasabalar, tarmsal blgeler, yeni
ticaret alanlar, alveri merkezleri, ana ulam yollar vb., sadece
belirli bir meknsal yapnn eleri ve insan etkinliinin dardan
belirleyicileri deildir. Daha ziyade, bizzat bunlar toplumsaldr,
toplumsal olarak retilmitir ve toplumsal olarak yeniden retirler. Bu
nedenle belirli bir toplum iinde hazr bulunan anlaml toplumsal
nesnelerden ve bu tr nesnelerin karlkl bal olduklar karakteristik
biimlerden ayrlmazlar.14
Dolaysyla her tarihsel dnmle birlikte, her kltrel yapda mekn
dzenlemeleri de dnm geirir. Toplumsal yaplarn dzeninde zamana elik
eden dnmleri, meknsal dzenlemelerdeki dnmler izler. Mekn sadece
eylerin eylerle, insanlarn eylerle ya da insanlarn insanlarla i blmnn
gereklerine gre girdikleri toplumsal ilikilerin niteliini deil, ayn zamanda
ahlaki varlklar olarak kiilerin birbirine kar vicdani ilikilerini de belirler.
Modern dnemden, postmodern dneme zamansal geie parallel olarak farkl
biimlerde grnm kazanan toplumsal mekn dzenlemelerinin ahlaki
sorumlulua etkileri de zce farkldr. Modern dnemin toplum tarz olan
toplumsallamann toplumsal mekn dzenlemesi bilisel nitelikteyken,
postmodern dnemin toplum tarz olan toplumsalln toplumsal mekn
dzenlemeleri estetik niteliktedir.
Toplumsal mekn dzenlemesi Evet, ama bu kavramla ne kastedilir ve
bunun ahlaka nasl bir etkisi olabilir? Mekn, en genel biimiyle yer, eylerin ve
insanlarn hareketlerinin fiziksel manada bal olduu snr anlamna gelir.
eylerin ve insanlarn birbirine kar fiziksel konumuna, dolaysyla birbirlerine
olan mesafelerine gndermede bulunmakla fiziksel balamda nesnellie karlk
gelen mekn, uzaklk ve yaknlk bildirir. Ahlaki anlamda mekn, fiziksel
anlamda mekna paralellik gsterdiinden, toplumsal mekn insanlar aras
14

John Urry, Meknlar Tketmek, ev. Rahmi G. dl, stanbul, Ayrnt Yaynlar,
1999), s. 97.

Ahlaki Kaytszlk

uzaklk ve yaknlk demektir. Bu nedenle insanlar aras ilikide uzaklk [ve


yaknlk] nesnel, kiisellikten arnm, fiziksel bir veri olmaktan ok, toplumsal
bir rndr.15 nsann kendisini iinde bulduu deil, ina ettii mekn...
nsanlararas ilikilerle llen bir uzaklk ve yaknlk...
nsanlararas uzaklk ve yaknlk Yakn, el altnda olan, her zaman
rastlanlan, her zaman grlen, kendisiyle bir ekilde etkileime girilen,
dolaysyla bilinen demekken; uzak, rastlanlmayan, grlmeyen, etkileime
girilmeyen, yabanc, dolaysyla bilinmeyen anlamna gelir. Yakn insan,
kendisiyle ilikiye girilen, uzak insan ise, kendisiyle ilikiye girilmeyen, en
azndan dorudan ilikiye girilmeyen kimsedir. Dolaysyla insanlararas iliki
balamnda uzaklk ve yaknlk, insanlara dair bilgiye dayanan, bu bilgiyle
llen mesafedir. Bu nedenle toplumsal mekn oluturma sreci tekilere dair
bilgiyle ynetilir. tekilere ilikin bilgi, temel bilgi veya asl bilgi ile
bilinli bilgi olarak ayrlr. Temel bilgi dier insanlara ilikin en basit
bilgidir. Burada teki el altndadr. Bauman temel bilgiyi Husserlin izinden
giderek doal tutum iindeki bilgi olarak adlandrr. Husserlin 16 doal
bak dnyas dedii dnya, uzamsal olarak sonsuz, zamanda olan ve oluan bir
dnyann farkndaldr. Bu dnyann farknda olmak, onu dolaysz olarak
kefetmek, deneyimlemek demektir. Grme, dokunma, duyma gibi duyu
alglaryla eyler benim iin yalnzca orada, vardr. Fakat salt algsal nesneler
deil, ayn zamanda canllar ve dier insanlar da benim iin oradalar; onlar
gryor, dokunuyorum, onlarla konuuyorum, ne dndklerini, ne
hissettiklerini ne istediklerini dolaysz bir ekilde anlyorum. Onlara dikkat
etmesem de alg dnyamn alanndaki gereklikler olarak vardrlar. eylere ve
insanlara dair bu bilgi, kavramsal dnmeyle ilgili bir bilgi deildir. Nesnelere
ve insanlara ilikin bu bilgimin olmas iin onlarn benim alg alanmn iinde
olmalar gerekmiyor. Onlar, benim iin oradalar, belirliler, az ya da ok
biliniyorlar, edimsel olarak alglanmasalar da vardrlar. Bu bilgi naif bilgidir;
hibir kanta intiya duyulmadan, zerinde fazla kafa yormadan doru kabul
edilir. Bu yzden doal tutum iindeki bilgi bakmndan insanlar hemfikirdirler,
sylenen eyler konusunda anlarlar. Birinin sylediklerini bir dierinin
anlamama olasl yoktur; sylenenler zerinde uzun uzadya tartmaya ihtiya
duyulmaz. Anlamak ve anlamak doaldr, doal olmayan yanl anlamak ve
anlamamaktr.
Doal olmayan bu durumla birlikte asl bilgi, bilinli bilgi oluturma
sreci balar; nk yanl anlama, anlamama durumu, aklamay, oturup
yeniden dnmeyi, ayrmlar yapmay gerektirir. Ve toplumsal dnyann
inaas, naif beklentiler hedeflerine ulamad ve bu nedenle naifliini
kaybettii zaman balar.17 Doal tutum iindeki bilgi durumunda her ey

15

Bauman, Zygmunt, Kreselleme, ev. Abdullah Ylmaz, stanbul: Ayrnt Yaynlar,


1999. S. 20.
16
Husserl, Edmund. deas: General Introduction to Pure Phenomenology. eviren W.R.
Boyce Gibson. New York: Collier Books, 1962, s.91.
17
Bauman, Zygmunt, Postmodern Ethics, s. 147.

Yavuz ADUGT

naiftir, insanlar birbirleriyle anlar, eylemler, tutumlar, olaylar ve meseleler


zerinde durup dnme ihtiyac hissetmez. Doal tutum iinde her bir insan,
bakalaryla birlikte olduunu ve onlarn da kendisi gibi insanlar olduunu
apak bir hakikat olarak alr. Bilgi, insanlarn elinin altndaki eylere ilikindir.
Fakat anlamazlklar, yanl anlamalar, farkllklar, gedikler kar kmaz,
kendilerine ilikin bilgiye ulalmaya allan insanlar el altndan kayp
uzaklarlar. Bilgi, mesafenin kapanmasyla elde edilmez, aksine mesafenin
almasn gerektirir. zne, bilgi nesnesinin ileyi yasalarnn, tarihsel
geliiminin dnda olduu srece bilgi znesi olarak kanumlanr. Ontolojik
olarak sz konusu yasalara, geliim seyrine tabi olmamak deil, onlarn
menzilinin dna kmak zne, bilmek istediini karsna almad, seyre
dalmad srece onunla epistemolojik bir temas kuramaz. Bilginin yeniden
devreye girmesiyle, insanlar arasna yeni bir mesafe girer. nsanlarn yaknl
ve uzakl onlar hakkndaki bilginin azl ya da okluuyla belirlenir. Bu
nedenle [bilinli] bilgi bu mesafenin ynetilmesidir.18 Ve toplumsal mekn
dzenlenmesi, sz konusu mesafenin ynetilmesi amacn tar. Mesafenin
ynetilmesi, insanlararas uzaklk ve yaknln ynlendirilmesi demektir.
Mesafe ynetimi sradan mekn dzenleme sanat deildir, bir tr toplum
mhendisliidir. Zira insanlararas uzaklk ve yaknln ynlendirilmesi,
insanlar aras ilikilerin dzenlenmesi anlamna gelir.
Toplumsal mekn dzenlenmesi ilikilerin nitelii asnda nemlidir
nemli olmasna, fakat balang deildir. Toplumsal meknlarn dzenlenme
tarznn gerisinde de toplum tarzlar yatar. Her toplum tarz, kendine uygun bir
mekn dzenlemesine gider. Ve modern dnemin balanglarndan bu yana
geen srede insanlk, biri modernlii, dieri postmodernlii temsil eden iki tr
toplum tarzyla rgtlendi. Modern toplum tarz toplumsallama (socialization),
postmodern toplum tarz ise toplumsallk (sociality) olarak adlandrlr. Modern
dnya grnn egemen olmasyla birlikte toplumun tekrarlanabilir olaylardan
ibaret bir yap tekil ettiini ve bu olaylarn nceden bilinebileceini varsayan
toplumsallama, insan ilikilerini, sz konusu yapy ayakta tutacak ve
salamlatracak kurallarla ynlendirmek ve ynetmek amacn tar. znde
ulusalc olan bu toplum tarz, ulus devlet anlaynn kmesiyle yerini cemaat
ya da kabile anlayna dayal postmodern toplumsalla terk eder. Toplumlarn
bundan byle ani biraraya gelmelerle ekillendiini ve hibir kalc yapya
dayanmadn varsayan toplumsallk, insanlar aras ilikilerin kalabalklarn
denetiminde olmasna olanak salamak ister. Modern zamanlarn balangcndan
bu yana mekn dzenlemelerinin temelinde sz konusu bu iki toplum tarz
bulunur. Benzer ve evrensel kurallar peinde olan toplumsallama mekn
bilisel, cemaati ve yerelci olan toplumsallk ise estetik olarak dzenler.
Bilisel mekn dzenlenmesi bilginin edinilmesi ve paylalmasyla
dnsel olarak yaratlr.19 Mekna dair her trden planlama, rgtleme,
dzenleme tekilere ilikin bilgi miktarna bal olarak kurulur. Bu nedenle
18
19

a.g.e., s. 148.
a.g.e., s.146.

10

Ahlaki Kaytszlk

bilisel mekn dzenlenmesi, belirli trden bir toplumsal yapnn neliine,


dayanaklarna, ileyiine dair epistemik temeller zerinde i gren bir politika
gerektirir. Bilisel/toplumsal mekn, insanlar bilginin azl ve okluuna
karlk gelen insanlararas uzaklk ve yaknlk bakmndan farkl iki kutuba
yerletirir. Mahremiyet ve anonimlik kutuplar Yaknlk mahremiyetle,
uzaklk anonimlikle tanmlanr. Mahremiyet kutubuna dahil bireyler birbirlerinin
hayatlarnn her alanna grime serbestisine ve gvenine sahip olduklarndan,
birbiri hakknda her eyi bilir ya da bildiini varsayar. Kiiler hemen hemen her
durumda, her tr ruhsal ve fiziksel durumda birbirini gzlemlemilerdir. Ama
elbette toplumsallama herkesin herkesi kiisel olarak bildii bir toplum tarz
deildir. Postmodern toplum tarzna nazaran ok daha geni olan toplumsalln
herkesin herkesi tandk ilan etmesinin gerisinde evrensel olduu iddia edilen
kurallar yatar. Burada bir tr kiiler aras nerme aktarmndan ziyade, belirli
ilkeler sayesinde kiiler arasnda eylem, tutum ve yaam biimi bakmnda
kurulan benzerliktir. Modernizmin iednk bak, evrensel kural aray,
farkllk gereini kabul etmeyi olanaksz klar. Btnyle benzer olan ya da
olma abasnda olan modernler iin farkllk tehlikeden baka bir ey deildir.
Buna karlk anonimlik kutbunda olanlar, bir mesafeden sz edilmeyecek kadar
toplumsal meknn tesinde olduundan, hakknda hemen hemen hibir ey
bilinmeyen tekidir. Bu nedenle bu kutupta teki bir bilgi nesnesi deildir, hatta
insan bile deildir. Zira tanndk olan, daima belli niteliklerle donanm biriyken,
anonimlik kutubunda yer alanlarn bir kimlikleri yoktur. Anonimlik kutbunun
mensuplar kimliklerini ait olduklar snftan alrlar. Haliyle onlar hakknda
btn bilinenler, ait olduklar snf hakknda orda burda bir araya getirilmi
malumatlarla snrldr.
Bu keskin ayrm, insanlar, btn toplumsal ve kiiler aras ilikilerin
rengini belirleyen iki genel snfa kategorize eder; mahremiyet kutbunda olanlar
biz, anonimlik kutbunda olanlar onlar olarak adlandrlr. Bu, yalnzca iki
ayr insan grubunu deil, tmyle farkl iki tutum arasndaki duygusal balanma
ve antipati, gven ve kuku, gvenlik ve korku, ibirlii ve ekime arasndaki
ayrm temsil eder.20 likileri, kurallar ve meknlaryla onlar bizden
olmayanlardr. Bizim olan onlarn deildir, onlarn olan bizim... Bizin
onlarla zihinsel ve fiziksel hibir yaknlk durumu yoktur, olmaz. Bu anlamda
toplumsal ve fiziksel meknlar rtr; onlar bize sadece zihinsel olarak
deil, fiziksel olarak da uzaktrlar. Bizin paylat fiziksel meknn dnda
olmalar gerekenlerdir; bizin bulunduu lkelerin, ehirlerin ve mahallelerin
dndadrlar. Modernizimde olumlu ve olumsuz imgelerin kutuplamasnn bir
corafyas vardr.21 Sz konusu corafya iyilik ve ktlk tarafndan
snrlanm deildir, aksine iyilik ve ktlk bu snrlara hapsedilmitir; nk
olumlu ve olumsuz imgeler modernizmin tahayyl ettii corafyann yapsal
20

Bauman, Zygmunt, Sosyolojik Dnmek, ev. Abdullah ylmaz, stanbul: Ayrnt


Yaynlar, 1998, s. 5
21
Harvey, David, Umut Meknlar, ev. Zeynep Gambetti, stanbul, Metis Yaynlar,
2008, s. 194.

Yavuz ADUGT

11

gerekeleridir. ehir planlamaclarnn ve mimarlarn ehri planlama ve kurma


tarzn belirleyen ey, sadece ellerindeki nesnel fiziksel mekn, somut ara ve
gereler ile halihazrda ulalan tekniin seviyesi deilir, ayn zamanda iinde
yaanlan gelenek ve genel kabul grm deer yarglardr. Bir yandan
zgrln, yaratcln, gvenilirliin, dier yandan yabanclarn, alt snflarn,
tehlikeli tekilerin mekn olarak ehir, bu corafyann bizzat kendisini temsil
eder. ehir, ilikilerin, her trden ilikinin nesnellemi biimidir. Bu nedenle
sz konusu corafya, sadece ahlaki normlar rehberliinde ina edilmez, ayn
zamanda yeni ahlaki normlarn formle edilmesine yol aar. Modern ehir biz
ile onlar arasndaki deer ayrm zerine kuruludur, ama ayn zamanda
barndrd ilikiler dolaysyla halihazrda bal kalnan deerlerin yeniden
deerlendirilmesine, eletiriden geirilmesine ve gerekliyse yeni deerlerin
yaratlmasna n ayak olur. Modern kent farkllklar bir araya getirmek iin
deil, birbirinden uzak tutmak iin dizayn edilir. Haliyle modernizmde mimari
yapdaki btnlk ylesine gl bir deer olarak grld ki, Aydnlanma bize
antisosyal inaat miras brakt, onun grsel deerleri kullanlmay ve
gereksinimlerin deiimini bekledi.22 Modern yaklamn kkleri tarihsel olarak
ok derinlerde yeerir. Sennettin, Ten ve Tata 16. yzyl Venedikinin ehir
planlamasna dair tespitleri, btnyle bu ayrm zerinde i grdnn
kantdr. Yzyllarca ticari kurallarn snrlar iinde ticaret gereksinimleri
dnda ehirle her trden ak ilikileri tehlikeli ilan edilen Yahudileri Gettoya
kapatan Venedik ynetimi, Hristiyan cemaatini tekilerin bulatraca olas
toplumsal, ahlaki ve bedensel hastalklardan koruduklarna inanmtr.
Mahremiyet kutbu ve anonimlik kutbu, biz ve onlar Ne olduklar, nasl
davranacaklar, hangi kurallarla eyledikleri bilinen ile ne olduklar, nasl
davranacaklar, hangi kurallarla eyledikleri bilinmeyenler Kendileriyle
gvenle ilikiye girilenler ile ilikiye girmekten kanlanlar Gvenilir
ilikilerin taraflaryla meknsal yaknlk, buna karlk tehlikeli olanlarla
meknsal uzaklk Grnd kadaryla durum gayet ak ve net. Ancak her
ey bununla bitmiyor, zira mahremiyet kutbunda uzak olan, ama anonimlik
kutbuna da dahil olmayanlar; yani yabanclar var. Yabanclar mahremiyet
kutbundan uzaktrlar, ancak anonimlik kutbuna dahil olacak kadar uzak da
deiller. Yabanc, stndeki rt kaldrlm, hakknda bilgi edinilmi,
dolaysyla gizemi ifa edilmi insandr. Yabanclk tanmay varsayar. Bir
kiiyi yabanc olarak kabul etmem iin ncellikle onun hakknda hi olmazsa bir
ka ey bilmem gerekir.23 Ne ki bu yle die dokunur bir bilgi deildir; nk
sadece onlarn yabanc olduklaryla snrldr. Bu yzden tpk onlar gibi
yabanclar da ne yapacaklar, nasl davranacaklar bilinmeyen insanlardr.
Velhasl yabanclar, snflandrmann, tipletirmenin, dzenin, dolaysyla
toplumsal mekn dzenlemesi, toplumsal mekn ynlendirmenin nnde daima
bir tehdit olutururlar. Belli insanlar yabanc ve bu nedenle can skc, sinir
22

Sennett, Richard, Gzn Vicad, ev. Suha Sertabibolu ve Can Kurultay, stanbul,
Ayrnt Yaynlar, 1999, s. 120.
23
Bauman, Zygmunt, Sosyolojik Dnmek, s. 66.

12

Ahlaki Kaytszlk

bozucu, rahatsz edici klan baka bir deyile, bir problem haline getiren ey,
ak bir ekilde grlmesi gereken snrlar bulanklatrmalar ve bu snrlarn
ortadan kaybolmalarna neden olmalardr.24
Onlar grubuna dahil olanlar hakknda bir ey bilinmese de biz iin
fazla bir tehlike oluturmazlar; nk bizle karlama olanan ortadan
kaldran bir fiziksel meknda yaarlar. Ancak yabanclar bu gveni tamamen
sarsan bir gruptur; bizin toplumsal meknnn dnda olsalar da, fiziksel
meknlarnn snrlar iinde gezinirler. Bu nedenle yabanclarn en belirgin
zellii, komuya benzer yaratklar. Yaratk komular. Baka bir deyile
yabanclar yani toplumsal olarak uzak, fiziksel olarak yakn [olanlar], fiziksel
olarak ulalabilir yaratklar25 olmalardr. Yabanclar, sadece yabanc olduklar
bilinen ve bu nedenle ne yaptklar, hangi kurallarla eyledikleri bilinmeyen,
dolaysyla tehlikeli ve uyumsuz ilikilerin failleridir. Toplum, yabanclar
yabanc olarak belirlemekle, onlar mmkn olduunca kendileriyle hi ilikiye
girilmemesi gereken bir kesim olarak konumlandrmay amalar. Venedik
Gettosu bu amaca hizmet eden ilk ve en nemli rnektir. Ticari ve askeri olarak
byk bozgunlar yaayan Venedik ileri gelenleri, bu kayplar ehrin bozulan
ahlakna ve artk sahip olmadklar parann yaratt ktlklere balayarak,
Gettoyu ahlaki bir kampanyayla meru kldlar. ehir ileri gelenleri farkl
olanlar tecrit edince, artk onlar grmek ve onlara dokunmak zorunda
kalmaynca ehirlerine huzur ve haysiyetin geri dneceini umuyorlard. 26
Mekn dzenlemesinin toplumsal ilikiler balamnda nedenleri toplumsal
gerekeler adil gelir dalm, i imkanlar, salk hizmetlerine ulama
kolayl olabilir, ama tek neden bu deildir. Bireylerin ait olduu topluluun
snrlarn dna kp kmayacaklar, kacaklarsa ne maksatla kacaklar,
onlarla ilikiler yaayan dier topluluklarn yelerine nasl yaklaacaklar da
bunda etkilidir. Bu yzden, toplumsal meknlar, hem toplumsal hem de bireysel
eylemlerin niteliinde belirleyici bir etkendir.
Yeni kapitalizmin ticari beklentileri ve uygulamalar, yeni teknolojik
olanaklar, yeni corafi keifler, yeni ulam imkanlar zamanla hem bu ayrmn
mmknln daha kolaylatrmakta hem de daha derinletirmektedir. Irk,
milliyet, inan gibi geleneksel unsurlara hiper-modern yaam tarz temelli
ayrm unsurlar eklenmekte. Gn getike byyen ehirler, yaam yerleri
balamnda yabanclar uzak tutmay baarr baarmasna, ancak modern
toplumsal gereksinimler vesilesiyle neredeyse bamsz birer lke kadar
byyen corafyalar ilerin yrmesi iin yabanclar geici de olsa gnn
belirli saatleri iin merkezlere tamay zorunlu klar. Evet, yabanclarla ilikiye
girmemek iin yaplacak en iyi ey, mmkn olduunca onlarla
karlamamaktr, fakat hiper-ehirlerde bu mmkn olmuyor. Onlarla her an

24

Bauman, Zygmunt. Modernite ve Holocaust. eviren Suha Sertabipolu. stanbul:


Sarmal Yaynevi, 1997, s. 25.
25
Bauman Zygmunt, Postmodern Ethics, s. 153.
26
Sennett, Richard, Ten ve Ta, ev. Tuncay Birkan, stanbul, Metis Yaynlar, 2008, s.
193.

Yavuz ADUGT

13

caddelerde, sokaklarda, elence ve al-veri merkezlerinde karlalacaktr.


Pekala, ama bu byk sorun nasl zlr? Bilisel/toplumsal mekn
dzenlemesi u anlay zerinde kurulur: onlarn [yabanclarn] igal ettii ve
paylat meknlardan tamamen uzak durulamayaca iin, sonraki en iyi
zm, onlarla pek de karlama saylmayan bir karlama, karlama
olmayan bir karlama, bir sahte karlama iine girmektir. 27 Yabanclarla,
uyumsuz ve tehlikeli ilikilerin failleriyle ilikiye girmemek iin sahte
karlama sanatnda usta olmak gerekir. Sahte karlamann en nemli teknii,
gz temasndan kanmaktr. Zira temas eden gz ilikiye karlan davetiyedir.
Kiiyle ilikiye girmekten kanmak, ama yine de kalabalklar iinde bir yer
bulmak iin, kaamak baklarla, alttan baklarla bakmak gerekir. Yaplacak
ey, bakmyormu gibi yaparken grmektir. Yant vermeye tevik etmeden,
karlk vermeye davet etmeden tehlikesiz bir ekilde bakmaktr; ilgisiz
grnrken dikkat etmektir.28 Basit bir hamleyle arka plana itilmi olan
yabancnn, eylemlerin geliim izgisi ve sonular zerinde etkide bulunma
imkan bertaraf edilir. Arka plana itilmekle yabanc, ilgisiz, tannmayan, kabul
edilmeyen, varlk olmayan bir varlk haline gelir; nk artk tm bilinli
ilikilerden soyutlanm bir alandadr ve bu alan her tr sempati ve antipatiden
yoksun bir duygusal boluk alandr. Modern dnyada tm aba sahte karlama
sanatna uygun bir fiziksel meknn yaratlmasyd. ehir, bu ama erevesinde
ayrntl bir ekilde planlanr; yerleim yerleri bu ama erevesinde homojen,
tek tip ve yeniden retilebilecek bir ekilde dzenlenir. ehrin meknsal
dzenlenmesi, snflar, etnik gruplar, kuaklar ayrmaya uygun bir hale
getirilir. Semtler, mahalleler, barnma yerleri, elence yerleri mmkn
olduunca bu ayrm ayakta tutma ve derinletirme amacyla dzenlenir.
ehirin ortak meknlar ise, sadece iinden geilecek yer ilevi grr.
Caddeleri, yollar, metrolaryla ehirler bir yerden bir yere gemenin imkanlar
olarak grlebilir. ehrin bu mimarisinin gerisinde ngilizce kkenli city
szcnn anlamna gsterilen sadakat bulunur. [citynin anlamn gsteren]
kaynaklardan biri urbs, yani kentin ta yapsdr. Kentin ta yaps korunma,
ticaret ve sava gibi pratik nedenlerle kurulmutu. Citynin dier kk civitastr
ve bu szcn anlam, kentte biim bulan duygular, riteller ve inanlardr. 29
Buna gre ehir mimarisinin temelinde, bir yandan koruma altna alnan snrlar
iinde yer bulacak olanlar belirleme, dier yandan bu snrlara dahil olanlar
arasnda her trden ama, duygu, tutum paylamnn niteliini saptama arzusu
yatar. Bu ikili yap, Harveyin srarla vurgulad adaletsizliin corafyalatna
dair syleminin gerisindeki temel gerekedir. Bu, ilikilerin rotasnn
izilmesinden tahmin edilenin tesinde bir anlam tar;
toplumsal mekn, bireylerin etrafn evreleyen meknsal
simgecilie tepkilerinin, duygu ve tasavvurlarnn oluturduu
btndr. Her kii, yle grnyor ki, kendi geometrik sisteminde
27

Bauman, Zygmunt, Postmodern Ethics, s. 153.


a.g.e., s. 155.
29
Sennett, Richard, Gzn Vicdan, s. 27.
28

14

Ahlaki Kaytszlk

rd meknsal ilikiler anda yaamaktadr. Btn bunlar, analitik


bak asndan moral bozucu bir manzara oluturabilirdi, ama kii ve
gruplar kendilerini evreleyen mekn karsnda byk lde benzer
tasavvurlar oluturmakta, yaptklar deerlendirmede ve mekn iindeki
davranlarnda benzer yollar tutmaktadr. 30
Bylece sahte karlama, fiziksel olarak yakn olanlar toplumsal
mekndan kartmak, onlar tamamen ilgisiz insanlar haline getiren modern
uygarln sonucu yzn silinmesidir. Modern kent bireyselliin yok olduu
biimsiz bir yndan ibarettir. Bireylerin varlklar ya da yokluklar bir fark
yaratmaz, her birey bir dierinin benzeridir, her biri bir dierinin yerine
geebilir; nk insanlar ehir meknnda rastgele karlarlar. Modern dnya,
insanlar bizden olanlar ile yabanclar olarak ayrmakla modern yaam tarzn
gvence altna almamsa da, belli bir endieden kendini kurtarmtr. nk
yabanclar ayrmakla artk tehlikenin ne olduunu, nereden geldiini ve kimler
tarafndan yaratldn tespit etmi oluyordu. Tehlike, dzenin bulanklna
neden olan kirli yabanclardan geliyordu. Onlar, kurallarn bilinmesini salayan
hesaplar boa karan, kararsz davranlar sergileyen, ahlki olarak zayf, i
ortamnda erdemsiz, ar duygusal, dengeli yarglama yeteneinden yoksun,
tepkilerinde dzensiz ve tahmin edilmez ve bu nedenle ilikileri belirsiz, ksaca
bilisel mekn oluturmaya kar gelen tm riskleri barndran insanlardr. Bu
tehlikelere sahip olduklarn bilmek, en azndan denetim altnda tutulmalarn
salayacakt.
Toplumsal/bilisel mekn oluturma sreci insanlar belli snflara sokar,
snflar arasnda belli ayrm noktalar belirler ve bir kesimi yabanclar belli
bir toplumsal ve fiziksel mekna uygun olmayan ilan eder. Bu nedenle belirli bir
kesimi meknlarn dnda tutmak iin eitli dzenlemeler retir ve uygulamaya
koyar. Ne ki sonuta yabanc olarak adlandrlan ve belli meknizmalara tabi
tutulan kesim olmadan toplumsal/bilisel mekn varln srdremaz. te bu
duruma; yani bir yandan yabanclardan kurtulma istei, dier yandan yabanclar
olmakszn yapamama durumuna proteophobia denir. Proteophobia, insann
iinde kaybolmu, kafas karm, kendini gsz hissettii durumlardan
holanmamay ifade eder.31
Modern dnem miadn doldurunca, ona karlk gelen toplum tarznn
mekn dzenleme biimine postmodern tepki sesini ykseltir. Farkllkla
barma sreci olan postmodernlik, modern dnemin iliki tasarlama biimlerine
bal kalmaya yanamaz. Baudelairenin tavr, mekn dzenlenme konusunda
postmodern kopuu temsil eder. Modern kent, insanlar ie deil, da
dndrebilirdi; kent onlara btnln deil, bakaln deneyimlerini
yaatabilirdi.32 Sadece Sennet iin deil, Benjamin iin de, dahas genel olarak,
hatta kendisi iin bile Baudelaire modern kentin airidir, ama beklentisi
30

Harvey, David, Sosyal Adalet ve ehir, ev. Mehmet Moral, stanbul, Metis Yaynlar,
2006, s. 38.
31
Bauman, Zygmunt, Postmodern Ethics, s. 164.
32
Sennett, Richard, Gzn Vicdad, s. 145.

Yavuz ADUGT

15

postmodern beklentiyle tamamen rtr. Postmodernizm, Baudelairenin


szlerinin altna sevinle imza atar. Sennettin Gzn Vicdannda belirttii gibi,
meknn farkllklar barndrmas gerekliliinin teorik filizleri olan bu yaklam,
ehri, farkllklar yaamaya ynelik bir tr kltr olarak gren Chicagolu bir
grup kentbilimci tarafndan haritada bir yer olarak ehir ile ahlaksal dzen
arasnda iliki kurmaya gtrr; yani bu kent grne gre kiinin kendini
gelitirmenin yolu Aydnlanmann btnl ve tutarll deildi; bu yol daha
karmak ve paral bir deneyim gerektirir. 33
Farkllkla karlamak, ama farklla benzemeden, farkllk iinde
erimeden... Toplumsallk bu kabulle ie koyulur. Bu yzden sz konusu dneme
denk gelen meknsal dzenleme, estetik/toplumsal mekn dzenlemesi olarak
adlandrr. Bu mekn dzenlenmesinin temelinde hareket halindeki insan vardr.
Estetik mekn, merak ve deneyimsel younluk aray tarafndan ynlendirilen
ilgi araclyla duygusal olarak izilir.34 Estetik mekn dzenlenmesinde ama,
modern dnem mekn dzenlemesinin aksine, ilevsellik deil, haz ve
heyecandr. Burada belli bir dnce dnyasnn pratik olanaklarn
nesnelletirmekten ziyade, farkllk deneyimlerinin miktarn artrma, mmkn
olduka daha ok artrma eilimi hakimdir. Fakat bu, yabancnn yabanclna
sonsuz gven duyulmaya balandnn ilan deildir. Estetik mekn
dzenlemesi de, tpk bilisel mekn dzenlemesi gibi, temel olarak yabanc
sorununa kar bir dzenlemedir. Yabanclarn toplumdaki konumunu, toplumsal
yaam iindeki yerini belirleyen ve bylece taraf olduklar ilikilerin
erevesini izen bir meknsal dzenleme... Yabancnn ne olduu, nasl
davrand, ne tr ilkeleri takip ettii postmodern dnya iin de belirsizdir. Bu
yzden, estetik mekn yaratma sreci, yabancnn yabanclyla birlikte nasl
bir ilikinin faili olabileceini belirlemeye ynelik bir sretir. Yabanc
ilikilerden yoksun braklmaz, ama ilikilerin belirleyicisi de deildir. Yabanc,
ilikiler iin bir taraftr, ama bir zne deildir. Aktr deil, figrandr. Bir iliki
yaar, ama ilikinin kontrol elinden alnmtr. Yabanc btn yabanclyla
yaar, fakat yaamn zsel niteliini belirleme konusunda etkisizdir. Ne ki bu
mekn dzenlemesinin belirleyici zellii, bilisel mekn dzenlemesinin
aksine, yabancy gzden uzaklatrmaya almas deil, yabancy gze hitap
eden biri haline getirmesidir. Bu meknda yabanc artk yabanclyla bir haz
objesi olarak sahneye kar. Yabanclar bilinmeyen davranlar, eylemlerinin
eitlilii ve artc kapasitesiyle, tahmin edilmeyen tarzlar, alldk olmayan
ilgin kyafetleriyle ilgi oda haline gelirler. Yabanclar bu ynleriyle
kendilerini seyredenin hazlar iin birer zengin kaynaktrlar. Bu anlamda bilisel
mekn harekete geiren proteophobia, yani yabanclardan her ynyle duyulan
bir korku iken, estetik mekn harekete geiren proteophilia, yani yabanclara
duyulan merak ve bundan kaynaklanan hazdr.
Meknlar Tketmekte, John Urry yerlerin, mallarn ve hizmetlerin
alnd ve tketildii, yerlerin grsel adan tketildii, yerlerin kelimenin
33
34

a.g.e., s. 150.
Bauman, Zygmunt, Postmodern Ethics, s. 146.

16

Ahlaki Kaytszlk

gerek anlamyla endstri, tarih, binalar ve evre bakmndan tketildii,


yerlerin baz kimliklerin tketildii meknlar olarak i grdn iddia ederek,
meknlar hem eylerin tketim merkezi hem de bizzat kendilerinin tketildii
anlamda tketimi olanakl klan, artran, hzlandran bir zeminden baka bir
anlam ifade etmeyecek lde dntne vurgu yapar. Tketim toplumlarnda
tketimin snrlarnn tamamen erimesiyle, meknlar, ayn zamanda bizzat
insanlarn grsel olarak tketilmesine ve yzlerinin silinmesine araclk eder.
Turist, aylak meknn bizzat kendisini tketir, ama kendisi de bulunduu
meknlarn sakinleri tarafndan grsel tketim nesnesi, mekn tketimi
karlnda grsel ve ekonomik balamda tketilen nesnelere dnr.
Cinsellikten sosyal mevkiye kadar, arzu duyulabilecek her ey insanlarn
gerekten sahip olmalar asndan ulaabileceklerinin ok tesinde olsa bile,
kalabalklar byleyici vitrin fetileri olarak metalara dntrlebilir.35
Estetik/toplumsal meknda yabancyla bir iliki yaanr, ancak bu iliki
yabancnn dsallyla snrldr. Postmodern dnyada yabancyla girilen iliki,
otantik tavrlaryla, farkl kyafetiyle yabancnn seyredildii bir iliki olarak
varlk kazanr. Yabancyla girilen iliki, yalnzca bir seyir ilikisidir. Ten ve
Tata belli bal ehirlerden hareketle Bat uygarlnda ehir kltrnn
tarihsel seyrini yazan Sennettin ok kltrllk kenti olarak New Yorku
farkllk ve kaytszlk balyla incelemesi ilgintir. Farkl rklardan,
uluslardan ve milletlerden insanlarn yan yana yaad New York caddelerinde
geen turistlerin neredeyse yaptklar tek ey birbirlerine bakmaktr. Ancak
yabanclar her ynyle ve saf bir ekilde haz objesi deildir. Yabancnn
yabanclndan, fiziksel ilginliinden, ticari deerinden bile koulsuz olarak
yararlanlmaz. Ancak gven vermi yabanclar haz objesi olarak atanr. Bu
gvenin dnda kalan yabanc yalnzca korku uyandrr. Dolaysyla estetik
mekn oluturma, gven getirilmi bir ortamda yabanclarla iliki kurma
srecinin devamdr. Bu nedenle estetik mekn oluturma srecinde ortaya kan
iliki bir tr oyun ilikisidir.
Pekala, ama neden? Gnmz ilikileri ile oyunu benzer klacak ortak
zellikler nelerdir? nsan oyun oynayan bir varlk olarak tanmlayan John
Huizinga Homo Ludens adl almasnda oyunun temel niteliklerini inceler.
Oyun fikri, dnce tarzmzda ciddiyet fikrinin kartdr...Oyun ciddiolmayandr.36 Ancak bu oyunun sadece komiklik ya da aptallk olduu
anlamna gelmez. Oyun ciddi olarak oynanabilir, ama oyunun kendisi ciddi
olmayandr. Bu, Baumann da tespit ettii gibi, oyun, hibir aklc amaca
hizmet etmez. Oyun para kazandrabilir, salkl klabilir, ancak bunlardan
hibiri bir oyunun ikin amac deildir. Her oyun, her eyden nce gnll bir
eylemdir.37 Oyuncu oyuna kendi rzas ile girer; hi kimse birini bir oyun

35

Buck-Morss, Susan, Grmenin Diyalektii, ev. Ferit Burak Aydar, stanbul, Metis
Yaynlar, 2010, s. 101.
36
Huzinga, Johan, Homo Ludens: Oyunun Toplumsal levi zerine Bir Deneme, ev.
M.A.Klbay, stanbul: Ayrnt Yaynlar, 1995, s. 22.
37
a.g.e., s. 24.

Yavuz ADUGT

17

oynamaya zorlayamaz. Bu anlamda oyun tamamen zgrlktr. Ancak oyunun


zgrl oyuna girdikten sonra sona erer. Zira oyun, ihlali oyunun ihlali
anlamna gelen eitli kurallardan ibarettir. Bu yzden hi kimse baladktan
sonra oyunun kurallarna uymama zgrlne sahip deildir. Oyun hibir
ykmllk tamaz, ama oynanmaya balandktan sonra kurallarna uymay
ykml klar. Oyun, balar ve belli bir anda biter. 38 Bu, oyunun zaman ve
meknla snrl olduunu gsterir. Oyun belli bir mekn iinde belirli bir
zamanda balar ve sona erer. Bu nedenle her oyun aktarlabilir ve
tekrarlanabilirdir. Oyun sadece belirli bir zamanda kendisine ait meknlarn
snrlar iinde oynanr ve buradan tat zaman mekn kirletir. Dolaysyla
oyunda hibir mutlak zafer ve yenilgi yoktur. Her oyunun, rvanyla eski
oyunun sonucunu ters evirme olana vardr. Dolaysyla her oyun daima yeni
bir balang olarak ortaya kar. Oyun dzen yaratr, oyun dzenin ta
kendisidir.39 Dzenlilik oyunun mkemmellii anlamna gelir. Her oyun kendi
iinde kurallar erevesinde dzenli ileyen bir ileyi biimine sahiptir ve bu
ileyi oyunun estetik boyutunu ortaya karr. Bu nedenle oyun mutlak
balangtr. Oyunun bu zamansal ve meknsal snrll, zgrl ve
gereksizlii, onu, normal, sradan, asl ve gerek yaamdan ayran eydir. Oyun
ciddi olabilir, fakat bu durumda bile gerek iin deildir, gerekmi gibi
oynanr, bu ...m gibilik onu gerek gereklikten ayran eydir. 40
Oyuna dair btn bu tespitler yaam asndan ne demeye gelir?
Postmodern dnyada yaam, belirli bir zaman ve mekn iinde, ciddi olmayan
bir tarzda, sabit, belirlenmi ikin bir amac olmayan, ama yine de belirli
kurallar tayan, belirli bir dzenlilikle devam eden, gelip-geici, yaanyormu
havas yaratlan bir yaamdr. Bu yzden neredeyse bir oyun yaamdr.
Gnmzde insanlar sabit bir mekn iinde durmayan oyunculardr.
Walter Benjaminin modern ehirli insan tiplemesi olan flaneur ehirli oyuncu
insann en belirgin temsilidir. Hibir yere bal olmayan, yeri-yurdu olan, ama
ona sahip kmayp aylak aylak dolanan bir insan. Flaneur, Urrynin sylemi
olduu gibi, zamann satn alnabilir bir nesne olduunun gstergesidir.
almaktan srarla kanan ya da modern alma kavram lehine zaman
snrlamayan, tam aksine almay bo zaman araclyla snrlayan ya da bo
zaman tamamen alma zamannn nne koyan bir tiptir. Mekn iinde
bedensel hareketin zgrl anlamna gelen gezinti devrim Parisinin,
dolaysyla kodernizmin miras olsa da, postmodern insann hareketliliinin
kendine zgll sz konusudur. Bu gnlerde oumuz durmadan yer
deitiririz deitirmesine, ancak hibir yer gnmz insan iin kalc deildir.
Gidilen her yer bir sreliine konaklanan bir mekndan te bir anlam tamaz;
ehrin btn yapsal unsurlar, caddeleri, sokaklar, binalar, tarihi yaplar, sanat
meknlar, sanat eserlerinin bizzat kendileri, kuleleri, insanlarn giyimleri, inan
biimlerinin ritelleri, yaam tarzlar, insanlar aras ilikileri ve nihayet
38

a.g.e., s. 26.
a.g.e., s. 27.
40
Bauman, Zygmunt, Postmodern Ethics, s. 170.
39

18

Ahlaki Kaytszlk

insanlarn bizzat kendileri rastlantsal olarak, gei sreci iinde gze hitap eden
nesneler ve eylerdir. Mekn, meknn snrlar iindeki her trl corafik ve
doal figrle birlikte insan ve insan ilikileri geici olarak, bir daha geri dnp
bakma beklentisi olmakszn tketime tabi tutulur. Tketilmek istenen her eyin
yegane anlam, daha nce tketmemi olanlarn da sz konusu eyleri
tketmelerine dair bir bak yaratmasdr. Bu bak, elbette nesnel bir bak
deildir, meknlar tketmek zere hareket halinde olanlarn hareketliliinden
doan bir yapay ihtiya, belki de bir beklentidir. Gidilen her yerde yeni
deneyimler yaanr, ancak bu deneyimlerden hibiri srekli yer deitiren
insann yaamnn bir paras haline gelmez. Gebe bir yaam Bu yaam
iinde ilikiler tesadfi ve geicidir. Gidilen her yerde bilinmeyen, tannmayan
insanlara merak duyulur, onlardan haz alnmaya allr. Ne ki her ey burada
biter; ilikiler bununla snrldr, yani yabanclarn grnts ve ekliyle... Bu
ilikiler olsa olsa seyir ilikileri olarak tanmlanabilir. Seyir ilikisinde,
seyredilenle girilen ilikinin nitelii seyredene baldr. Seyreden, seyredileni
istedii gibi yorumlar, kim olduunu, ne yaptn istedii gibi ekillendirir.
Artk kiinin kiiselliinin hibir nesnel temeli yoktur. Daha dorusu kiinin
kiiselliinin her trden ontik ve epistemolojik dayana, yaam tarz tarafndan
silinir. Tketmek maksadyla yaplan seyahatlerde kii amaszca oradan buraya
dolar durur. Postmodern dnyann ehirli insan aylak aylak dolanrken oyun
oynar. ehirli flaneur seyahat eden oyuncudur.41 Ancak ehirli flaneurn
oynad oyun solitaire, yani tek kiilik oyundur. Bu nedenle bu oyunun en
byk zellii rakibin de, hakemin de olmamasdr. Flaneurn oynad
oyunun en byk zellii, oyuna ilikin bir oyun olmasdr, bu oyun tekileri
oynatan bir oyundur. Oyuncu ayn zamanda ynetmen ve seyircidir. Oyuncunun
rol seyirci-ynetmen tarafndan yazlr, oyuncu sokakta gezen bir oyuncudur.
Oyunculara kimlik veren, nereden geldiklerini ve nereye gideceklerini, ne
yapacaklarn, nasl rol yapacaklarn belirleyen seyirci-ynetmendir. Ancak bu
oyunda her ynetmenin kendisi de baka bir ynetmen tarafndan bir oyunun
iine ekilen bir oyuncudur. Bylece tm ehir insan, hem senarist, hem
ynetmen, hem seyirci ve hem de eletirmen olduu bir hayat-oyunu oynar.
Flaneurn oyununun oynand sahne ehirlerin meknlardr. ehir mekn
flaneurn oyununu rahatlkla oynayaca bir sahnedir. Bunun byle olmas
doaldr; nk Benjamin flaneur kavramn modern ehir yaamn tasvir
ederken kullanr. Benjamin, Pasajlar42da belirttii kadaryla, modern ehir
geni caddeleri ve pasajlaryla insan babo gezen bir yaam balamna
srkler. ehirli insan gezinir, ama niin gezindiini bilmez. Geni caddeleri,
pasajlaryla ehir flaneur iin asl mekndr. ehrin caddeleri, geni kaldrmlar
avare avare dolanmak ve arada bir etrafa baknmak iin yeterince ilgi ekicidir.
Bu caddelerde eyler ka halindedir. ehrin caddelerinde keif iin gezen
flaneur yabanclar ka halinde grr, onlar rahatlkla oynatr ve zevk almaya
41

a.g.e., s. 172.
Benjamin, Walter, Pasajlar, ev. Ahmet Cemal, stanbul, YKY, 2004, s. 114-115.

42

Yavuz ADUGT

19

alr. Ve pasajlar caddeleri ssleyen meknlardr. Pasajlar herkesin kalabalk


iinde iini yapt, herkesin flaneurler arasndan bir flaneur olduu uygun
meknlardr ve bu nedenle doru, oyunu bozmayan eylemlerin olduu yerlerdir.
Caddeler, lks kaldrmlar ve pasajlar flaneurn gz zevkine hitap eden
yerlerdir; kimse kimseyle ilgilenmek zorunda deildir, her ey akp gitmektedir.
Benjaminin tespitlerini takip eden Bauman, flaneurn oyununun devam
ettiini, ama sahnenin deitiini dnr. Pasajlar artk bulunmuyor, caddeler
ise l meknlardr. Kalan pasaj varsa eer, ancak nostaljik bir mekn olarak i
grr. Dahas caddelerde ve kaldrmlarda artk yayalar yoktur, daha nceleri bu
meknlar mesken edinenler imdi lks arabalar iinde geziniyorlar.
Kaldrmlarda kalan insanlar bundan byle sadece evsizler, uyuturucu satclar,
yankesiciler, saldrganlar, ksacas tehlikeli insanlardr. Artk sadece bir yerden
bir yere gitmek iin, dardan ieriye gemek iin kullanlan caddeler ve
kaldrmlar mecbur kalnmadka gidilmeyecek yerlerdir.
Dary ilevsizletirip ieriyi merkeziletiren postmodern mekn
tasarm, tehlikeyle yz yze kalmadan yabanclar kontrol etmenin en radikal
mekn tasarm olarak iskeleti elikten, duvarlar tamamen camdan olan modern
yaplar hkmsz klar. erden dary kontrol eden modern meknn yerine
dary teknikle ieriye tayan bir mekn ikame eder. Bauman aylaklk
konusunda fazlasyla Benjamincidir, ancak Benjamin iin modern bir karakter
olan flaneur postmodern bir karakter olarak betimler. Urry bu konuda
Benjaminin izgisinden ayrlmayarak flaneur modern dnya iinde
deerlendirmeye devam eder, ama Benjaminden farkl olarak, tekonolojik
geliim sayesinde hz kazanan ulam aralarndaki dnm nedeniyle
modernlii yaya flaneur deil, tren, otomobil ve jet uaklarn yolcusu flaneur
simgeler. Son dnemlerin kuramsal tartmalar vesilesiyle 1960 ya da 70li
yllar postmodern dnemin balangc olarak alndnda, bu konuda Baumanc
ve Urryci yaklamn sentezi bir konum benimsemek daha doru grnyor.
Bejamin, her ne kadar flaneuru modern bir tip olarak betimlemise de, modern
dnemden postmodern dneme nemli deiikliklerle devam eden aylaklk ciddi
dnmler geirir. Seyahatin doasndaki deiimleri hesaba katan Urrynin
izinden giderek seyahat snrlarn bir hayli geniletmi, ama Baumann izinden
giderek postmodern bir karakter olarak konumlanm bir flaneur betimini
benimsemek gerekir. Bylece artk ehir deil, belirsiz snrl bir mekn
aylakln seyahat biimini belirler. Snrlar dar bir mekn aylakln sonunu
getirir. Ne ki geicilik de, dary geleneksel anlamnda edince, dar anlamsz
bir kategoriye dnr.
Baumann artk asl meknn ierisi olduuna dair iddias da ancak
byle salam bir gereke bulur. Meknlar artk caddelerden uzak, skca
kapatlm, fire vermez bir ekilde elektronik aletlerle gvenlik altna alnm ve
her ziyaretiyi kabul etmeyen ierisi olmutur. Artk ehrin ilek al-veri
merkezleri asl mekndr. Oyun sona ermi deildir, ama oyunun sahnesi,
nitelii ve flaneurn ii deimitir.erde yabanc yabanclyla yine zevk
konusudur, yine zevk aracdr, ancak bundan byle flaneur ne senaristtir ne de
ynetmen. Senaryolar artk al-veri merkezlerini dzenleyen uzmanlar,

20

Ahlaki Kaytszlk

tasarmclar ve al-veri merkezlerinin sahipleri, turist tketim hizmetlerini


grenler yazar ve ynetir. Flaneur bu meknlarda mallarn dzenlenmesine gre
oynayan bir oyuncu ve yine bu meknlar ve mallarnn dzenlenmesiyle rol
yazlm olan yabanclarn seyircisidir. Turist, gezgin ya da aylak, hibir risk
almadan, ama konumundan da hibir feragatta bulunmadan yapmak istediini
yapmaya devam eder. Dnya geniledike, insan dnyann geniliini
kefettike, ieriye snmak iin rpnr. Sokak kalabalktr, merak uyandrr,
fakat tehlikelidir, sulularla doludur. Meraktan da, korkudan da vazgemeyen
insan, bu iki duyguyu ieriye snarak yaar. nsan ieride gzlerini en keskin
biimiyle kullanmaya devam eder, ama burada gnln tamamen ieriye
hapseder. Tam da bu nedenle senaryolar artk sipari edilebilir, satn alnabilir
ready-made eylerdirler. Zira yeni tarz meknlar televizyonlar, videolar ve
bilgisayarlarla rahatlkla kaydedilmektedir. Dolaysyla flaneurn bu
paketlenmi mallar araclyla, flaneurn av alan olarak ehir, teleehire
dnmtr.43
Ve seyircinin seyrettii yabanc, ready-made senaryolarla hazrlanan
video kasetlerle alnp eve gtrlebilen yabancdr. Yabanclar artk yaamlar
cam bir ekranla snrl olan teledolaymlardr. Yabanclar tam bir gvenilirlik
emberinin iindedirler; artk onlardan korkmak, onlar uzun uzun seyretmekten
kanmak iin hibir neden yoktur. TV filimlerinde birbirini yiyen, boan ya da
hayvani tutkulara kaplm, ancak bize hibir zarar dokunamayacak olan
insanlar olarak konumlandrlrlar. Onlar [haz] objeleri olarak snrszca
yakndrlar, ama eylem objeleri olarak snrszca uzaktrlar. 44
Btn tartmadan anlald zere toplumsallama da, toplumsallk da;
mekn bilisel olarak ynetme de, estetik olarak ynetme de yabanclara kar
alnmas gerektiine inanlan nlemleri merkeze alr. Bu nedenle bilisel ve
estetik meknlar, en iyi anthropophagic ve anthropoemic stratejileri tanmlar.
lki asimilasyon, ikincisi ise dlama stratejesidir. Asimilasyon, yabanclar
kendi iinde eritme ve tamamen kendine benzetme yoluyla yok etme
stratejisidir, buna karlk dlama, yabanclar yaratlan dzenli dnyann
snrlar dna atma ve onlarla her trl iletiimleri kesme stratejisidir. Buna
gre sz konusu iki toplumsal mekn oluturma da yabanclar, ya tamamen
kendi istedikleri insan tipine sokmaya alr ya da onlar tamamen dlayp
uzaklatrmaya...
Ahlak, grld gibi, bilisel ve estetik mekn dzenlemeleriyle tehdit
altndadr. Modern ve postmodern mekn dzenleme stratejileri teki iin
olma ilikisini yerinden eder. Modern ve postmodern meknlarda insanlar bir
arada olabilirler, yan yana gelebilirler, ancak bu birliktelik trleri olsa olsa ile
olma ya da yan yana olma ilikisi olarak tanmlanabilir. Bu birliktelik
trlerinde karlamalar, ya gelip geici, ya blk prk ya da her ikisidir. 45
Bu birlikteliklerde insanlar yzler olarak deil, beden, grnt olarak
43

Bauman, Zygmunt, Postmodern Ethics, 177.


ag.e., s. 178.
45
Bauman, Zygmunt. Life in Fragments: Essays in Postmodern Morality, s. 49.
44

Yavuz ADUGT

21

karlarlar. Modern ve postmodern ehirde insanlar ilgi alannn dnda olan


fiziksel varlklardr. Her iki mekn dzenlemesi de bireyin ahlki sorumluluu
yklenmesini engeller.
Modern mekn dzenlenmesinde ahlaki sorumluluk ontolojiye indirgenir.
Sorumluluk yakn olana, benzer olana, hakknda her trden bilginin el altnda
olduuna kar duyulur. Sorumluluk yzden, bize kayar. Bu nedenle
toplumsallamann mekn dzenlenmesi, ahlaki sorumluluun nn tkayan,
ynn deitiren, sonunda oraklatran bir dzenlemedir. Modern mekn
dzenlenmesi ahlak aile, millet, ulus, rk ile snrlar. Fakat bu bir ahlaki
dnyann nn amak deildir, tam aksine farkllklar tehlike ilan ederek
onlara kar tetikte olmay, sava teyyakuzunda olmay merulatrmaktr.
Bilisel/toplumsal meknn oluturulmasnda duygular ya bastrlr ya da
hizmeti rolne indirgenir. Btn kayg genel olarak biliselliktir. Her ey
bilisel bir yolda belirlenerek kodlatrlp kontrol altnda tutulur. Kesin
kurallarn yokluu nasl davranlacana ilikin bilgi eksiklii olarak skntl
bulunur ve kurallar yaratlmaya allr. Tm bunlarn sonucu insan ilikilerinin
ile olma ilikisine dntrlmesidir.
Estetik/toplumsal mekn, farkllklar yaama deneyimlerini artrma
kabulyle hareket eder etmesine, ancak o da ahlki duygular etkisizletirme
konusunda bilisel mekndan geri kalmaz. Zira farkllklar ahlaki birer uyaran,
ilikiye davet eden birer motif olarak konumlandran bir i grmez, kaytszlk
yaratr. Akkan meknlarn iinde yzen farkllk, meknn kendisi gibi akkan
bir hal alr. Burada duygularm imajlarn seli basar, ama bir imajla dieri
arasndaki deer fark benim kendi haraketim gibi geip gidici hale geliverir;
farkllk, bir deiiklikler resmi geidi haline gelir sadece. 46 Yabanc, teki ne
sempati ne de empatinin nesnesidir, sadece heyecan, farklln isel deneyimini
yaama nesnesidir. Sempati de, empati de elbette kalplerden silinmi deildir.
Ne ki ikisinin de snrlar tekini kapsayacak kadar geni deil, benzer olan
kapsayacak kadar daralmtr. Zira estetik mekn elencenin lsyle yaratlr.
Bilginin miktar estetik mesafeyle ters orantldr; en az tannan ve en az
tannabilenler en yksek elence deerine sahiptirler. Yaylan meta fetiizm
insann grntsn de iermeye balar; nesnelerle birlikte insana dair olan her
ey elence ve haz balamnda sahip olunmas gereken birer eye dnr.
Yeni ve deiik olan estetik yaknla sokulur, eski alldk olan uzaa srlr.
Bu nedenle ahlki ballk onda [estetik meknda] nefret uyandran eydir 47
Kiisel bir i deneyim olan haz aray sayesinde ar bireyleen bir dnyada her
insan d grnm sayesinde ilgi uyandrr, ama ahlaki anlamda kaytszlk
karlk gren tek iliki haline gelir. Postmodern ada gei yeri olarak
meknlar anlamn, insan ise deerini yitirir. Sadece eylemlerin pasif ucu deil,
ayn zamanda aktif ucu da Meknsal dzenlemeler bireysel ilikilerde
belirleyici olunca, kiisel yaantlarn nne geerek, deneyimin yaamsal
anlamn bertaraf eder. Kiiler yaantlarn deil, toplumsal mhendislerin
46
47

Sennett, Richard, Gzn Vicdan, s. 152.


Bauman, Zygmunt, Postmodern Ethics, s. 180.

22

Ahlaki Kaytszlk

ynlendirmelerini yaamn belirleyicisi mertebesine karrlar. Eylemin faili hala


eylemin taycsdr, ama znesi deildir. Bilin dnme edimi sayesinde
ulalm bilgiyle deil, dayatlm kolektif beklentilerle i grr. Haliyle her
zamansal akla birlikte deneyimleriyle biraz daha ba kesilen kiinin hafzas
kiisellikten uzaklar.

Yavuz ADUGT

23

KAYNAKA
Bauman, Zygmunt. Mortality, mmortality and Other Life Strategies. California:
Stanford University Pres, Stanford, 1992.
Bauman, Zygmunt. Postmodern Ethics. Oxford UK & Cambridge USA:
Blackwell,1993.
Bauman, Zygmunt. Life in Fragments: Essays in Postmodern Morality. Oxford
UK & Cambridge: Blackwell, 1995.
Bauman, Zygmunt. Yasa Koyucular ve Yorumcular: Modernite, Postmodernite
ve Entelekteller zerine. eviren Kemal Atakay, stanbul: Metis
Yaynlar, 1996.
Bauman, Zygmunt. Modernite ve Holocaust. eviren Suha Sertabipolu.
stanbul: Sarmal Yaynevi, 1997.
Bauman, Zygmunt. Postmodrn Etik, ev. Alev Trker, stanbul: Ayrnt
Yaynlar, 1998.
Bauman, Zygmunt. Sosyolojik Dnmek, ev. Abdullah Ylmaz, stanbul:
Ayrnt Yaynlar, 1998.
Bauman, Zygmunt. Kreselleme, ev. Abdullah Ylmaz, stanbul: Ayrnt
Yaynlar, 1999.
Bauman, Zygmunt. alma, Tketicilik ve Yeni Yoksullar. eviren mit
ktem, stanbul: Sarmal Yaynevil, 1999.
Benjamin, Walter. Pasajlar, ev. Ahmet Cemal, stanbul, YKY, 2004.
Buck-Morss, Susan. Grmenin Diyalektii, ev. Ferit Burak Aydar, stanbul,
Metis Yaynlar, 2010.
Harvey, David. Sosyal Adalet ve ehir, ev. Mehmet Moral, stanbul, Metis
Yaynlar, 2006.
Harvey, David. Umut Meknlar, ev. Zeynep Gambetti, stanbul, Metis
Yaynlar, 2008.
Husserl, Edmund. deas: General Introduction to Pure Phenomenology. eviren
W.R. Boyce Gibson. New York: Collier Books, 1962.
Huizinga, Johan. Homo Ludens: Oyunun Toplumsal levi zerine Bir Deneme,
ev. M.A.Klbay, stanbul: Ayrnt Yaynlar, 1995.
Levinas, Emannuel. The Levinas Reader, (ed. By Sean Hand), Cambridge USA:
Blackwell Publisher, 1996.
Levinas, Emannuel. Otherwise Than Being or Beyond Esence. eviren
Alphonso Lingis. Boston: Kluwer Academic Publisher, 1997.
Levinas, Emannuel. Totality and Infinity: An Essay on Extraority. eviren
Alphonso Lingis. Pittisburg, Pennsylvania: Duguesne University Press,
1998.
Levinas, Emannuel. Felsefe, Adalet ve Ak, (ev. Medar Atc), Felsefelogos,
Say: 2, s. 1999.
Levinas, Emannuel. Sonsuza Tanklk: Emmanuel Levinastan Seme Yazlar,
(ev. Medar Atc ve dierleri), stanbul, Metis Yaynlar, 2003.

24

Ahlaki Kaytszlk

Sennett, Richard. Ten ve Ta, ev. Tuncay Birkan, stanbul, Metis Yaynlar,
2008.
Sennett, Richard. Gzn Vicad, ev. Suha Sertabibolu ve Can Kurultay,
stanbul, Ayrnt Yaynlar, 1999.
Urry, John. Meknlar Tketmek, ev. Tahmi G. dl, stanbul, Ayrnt
Yaynlar, 1999.

You might also like