You are on page 1of 394

B aruch Spinoza

Tractatus
Theologico-Politicus
Ya da

Tannbilimsel
Politik nceleme

eviren: Betl Ertugrul

Biblos

Biblos

zgn ad: Tractatus Theologico-Politicus


Yazar: Baruch Spinoza
eviren: Betl Erturul
ISBN 978-605-5960-01-8

Biblos Yaynevi, Copyright 2008


Btn haklan sakldr.
Basm Yeri: zal Matbaas - stanbul
1.Basm 2008
Biblos Kitabevi / Yaynlar
Altparmak Cad. No:86 BURSA
Tel: 224 - 223 71 95

Baruch Spinoza

Tractatus TheologicoPoliticus
Yada

T anribilimsel
Politik nceleme

eviren:
Betl Erturul

Biblos

NDEKLER:

NSZ.......................................................................... 9
I Blm: Kehanet Hakknda...................................... 22
II. Blm: Peygamberler Hakknda.............................41
III. Blm: branilerin Tanrsal Grevi ve Kehanet
Yeteneinin Onlara zg Olup Olmad Hakknda
...................................................................................65
IV. Blm: Tanr Yasa's Hakknda............................85
V Blm Trensel Yasa Hakknda...........................101
Tatmbilimsel Politik ncelemeye Yazann Son Notlan

.............................................................................. 118
VI. Bolm: Mucizeler Hakknda............................... 120
VII. Blm: Kutsal Kitap'n Yorumlanmas Hakknda
143
VIII. Blm: Tevrat'n lk Be Kitabnn Yazarl ve
I ski Antlama'nn Dier Tarihi Kitaplar Hakknda
............................................
173
IX Bolm: Bu Kitaplarla lgili Dier Sorular; Yani
I .imamen
Ezra Tarafndan
Tamamlanp
I .m;unlanmadklar ve Bunun tesinde branice
Metinlerde Bulunan Kenar Notlarnn Deiik
( )lunalar Olup Olmadklar.................................. 190
X Bolm:
Eski Antlamann Geriye Kalan
Kitaplarnn Yukarda Gsterilen Ynteme Gre
ncelenmesi.............................................................208
itiuhilimsel Politik ncelemeye Yazann Son Notlan

.............................................................................. 223
5

XI. Blm: Havarilerin Mektuplarn Havariler ve


Peygamberler ya da Sadece retmenler Olarak
Yazp Yazmadklarnn Bir Aratrmas ve Havari ile
Ne Denmek stendiinin Bir Aklamas..............234
XII. Blm: Gerek zgn Tanrsal Yasa'nn ve Kutsal
Kitap'm Neden Kutsal ve Tanr'nn Sz' Olarak
Anld Hakknda. Tanrnn Sz'n erdii in
Kutsal Kitap'm Bizim Elimize Nasl Bozulmadan
Ulat Hakknda.................................................. 245
XIII. Blm:............................................................... 258
Kutsal Kitap'm rnein, SadeceDoru Davran in
Yeterli ok Basit retiler rettii Gsteriliyor..258
XIV. Blm:
lk ve Son Kez Felsefeden Ayrlan
nancn, Gerek nancn ve nancn Kaynaklarnn
Tanmlar................................................................ 267
XV. Blm: Tanrbilim Akln Hizmetinde ya da Akl
Tanrbilimin Hizmetinde Gsterilmemitir. Akln
Kutsal Kitap'm Yetkisini Kabul Etmemizi Salayan
Bir Tanm............................................................... 279
Tannbilimsel Politik inceleme ye Yazann Son Notlan

................................................................................ 292
XVI. Blm:
Bir Devletin Temelleri Hakknda;
Bireylerin Doal ve Yurttalk Haklar ve Egemen
Erkin Haklar Konusunda....................................... 293
XVII. Blm: Hikimsenin Tm Haklarn Ynetici
Erke Aktaramayaca ya da Aktarmasnn Gerekli
Olmadnn
Gsterilmesi. Musa'nn Yaam
Srasndaki ve lmnden Sonra Monari Kumlana
Kadar Olan brani Cumhuriyeti ve stnl
Hakknda. Son Olarak Teokratik Cumhuriyetin
k Nedenleri ve Anlamazlk Olmadan Neden
Zaten Zor Devam Edebilecei...............................312
XVIII. Blm: branilerin Devletinden ve Onlarn
Tarihinden Belli Siyasi Derslerin karlmas.... 345
6

XIX. Blm:
Ruhsal Konular zerindeki Hakkn
Tamamen Yneticinin Elinde Olmas ve Dinin D
Yaplarnn
Eer
Tanr'ya
Doru
ekilde
Tapnacaksak, Kamu Huzuruyla Uyumlu Olmas
Gerektiinin Gsterilmesi...................................... 356
XX. Blm: zgr Bir Devlette Her nsann Ne sterse
Dnebilecei ve Ne Dnrse Syleyebilecei 373
Tannbilimsel Politik nceleme'ye Yazann Son Notlan

387

ONSOZ
Batl inancn kayna ve sonular.
Yazar yazmaya iten nedenler.
Aratrmasnn idiat.
ncelemenin hani okuyucular iin tasarland.
Yazarn lkesinin yneticilerine boyun emesi.

Tm varlklarn konulmu kurallarla ynetebilseydi ya da yazg her zaman onlardan yana olsayd
insanlar hibir zaman batl inanl olmazd. Ama
kurallarn ie yaramad skntlara sevk edilirken ve
yazgdan agzlce arzuladklar ansn belirsizlii
yznden umut ve korku arasnda zavallca bocalar
ken insanlar bunlarn sonucu olarak ou zaman her
jrye inanmaya ok yatkndr. nsan akl genellikle
ovngen, kendine fazla gvenen ve gururlu olmasna
lamen, kukulu zamanlarda, zellikle de umut ve
korku stnlk iin mcadele iindeyken kolayca
elinir.
Birka insann kendi doasm bildiine inanmama
lamen bu syleyeceim samrm herkesin bildii
genci bir gerek; dnyada hi kimse ou insamn
/t-ngin olduunda (ne kadar deneyimsiz olursa olsun)
ler t teklifini kiisel bir saldr olarak alglayacak
kadar aklla dolup tatn, zor zamanlarndaysa
lam tersi olarak insanlarn nereye bavuracan
bilemediini ve gelen geene t vermeleri iin
9

yalvardn gzlemlemeden yaam olamaz. Zor


zamanlarnda benimsemeleri iin hibir dnce
fazla bo, sama ya da aptalca olmaz. En anlamsz
nedenler bile onlar umutlandrr ya da aresiz bra
kr - eer korkular srasnda onlara gemi bir iyilii
ya da znty anmsatacak bir ey olursa, onun
mutlu ya da mutsuz bir sonuca iaret ettiini d
nrler ve bu yzden (daha nce baansz olmu olsa
bile) onu uurlu ya da uursuz bir iaret olarak yo
rumlarlar. Onlar artan her eyin tanrlarn ya da
Tanr'nn fkesine iaret ettiine inanrlar ve dini
batlla kartrr, uursuzluu dua ve kurbanla nlememeyi dine saygszlk sayarlar. Birine bu kadar
tuhaf biimde yorumladklar Doa'nn da onlar
kadar lgn olduunu dndrene kadar, akllarn
da srekli olarak bu eit iaret ve mucizeleri yaratr
lar.
Batl inancn en bata gelen kurbanlarnn, geici
kazanmalar agzlce arzulayanlar; (zellikle de
tehlikede olduklarnda ve kendilerini kurtaramadk
larnda) Tanr'dan yardm dilemek iin dualar ve
kadns gzyalar alkanlk haline getirmi olanlar
olduu bylece belirgin bir biimde ortaya konuluyor.
Bunlar akl ie yaramaz olarak paylarlar nk akl,
peinden kotuklar karanlklara giden salam bir yol
gstermez. nsan aklm yararsz bularak reddeder;
ama sanki Tanr bilge olanlara srt evirmi ve buy
ruklarn insann akima deil de yaratklarn organla
rna yazm ya da buyruklarn aptallarn, delilerin ve
kularn esin ve igdlerince bildirilmeye brakm
gibi, hayal gcnn, ryalarn ve dier ocuka sa
malklarn aldatmalarnn Tanr'nn gerek kehanet
leri olduuna inanrlar. Korkunun insanolunu ittii
10

aklszlk ite byle bir eydir.


O zaman, batl inan korku tarafndan yaratlr,
korunur ve bytlr. Eer bir rnek isteyeniniz
olursa, ilk kez Sysis geitlerinde (Curtius, v.4) *1 yaz
gdan korkmay rendiinde batl inanla khinler
den klavuzluk isteyen, bununla birlikte Darius'u
yendikten sonra, ikinci bir kez tersliklerle karlaa
na kadar khinlere bir daha danmayan skender'e
baksn. Tahitiler bir sava iin kkrtrken,
Balkhllar onu terk ettiinde ve kendisi de yaralar
nedeniyle hasta yatarken " bir kez daha, insan akl
nn aklabanlna, batl inanca bavurdu ve kurban
lara ilikin olaylarn sorunuyla ilgili bilgi almak iin,
her eye inanmaya hazr olduu konusundaki gizini
at Aristander'i2 artt." nsanlarn sadece kor
kunun egemenlii altndayken batl inancn kurban
olduunu ve son olarak da khinlerin tam da devle
tin en tehlikeli zamanlarnda insanlar arasnda en
fazla erki elde ettiklerini ve yneticilerce en ok
korkulanlar olduunu gsteren benzer yapda birok
rnek almtlanabilir. Zayf dinsel inancn neden
olduu saygyla kty gsterdiine inamlan tm
iaretlerin, karamsar ve korkak akllarn hayal rn
lerinden baka bir ey olmad gereini aka
gsteren daha birok rnek verilebilir. Bence bu,
lcrkes iin yeterince ak, bu yzden bu konu hak
knda daha fazla konumayacam.
Yukarda verilen bo inanlarn kayna, bize u
konularda ak bir neden sunar; bo inan her insan
1 Quintus Curtius Rufus: Byk skender'in 10 kitaplk
Latince biyografisini yazan tarihi.
1 Aristander: Byk skender'in en sevdii khiniydi.

11

da doal olarak ortaya kar - oysa bazlar onun


ortaya kn insanlar iin evrensel olan bulank bir
Tanr kavramna ykler - : Bo inan, dier akl
sanr ve duygusal drtlerden farkl deildir. Ayrca
ancak umut, nefret, fke ve hile ile srdrlebilir.
nk o akldan deil, duygunun daha gl evrele
rinden kaynaklanr. Daha da fazlas, bu tanmdan
her tr samala eilimi olan insanla ayn yolda
yrmenin ne kadar zor olduunu kolayca anlayabi
liriz. Bu zorluk insanolunun her zaman mutsuzlu
un ayn basamanda kalmas, hibir zaman hibir
zm kabul etmezken, her zaman aldatcl
henz kantlanmam bir yenilikten daha ok mem
nun olmasndan kaynaklanr.
Bu tutarszlk unsuru birok korkun sava ve devrimlere neden olmutur,* Curtius'un da dedii gibi
(lib. iv. blm 10): 'Aa tabakann batl inantan
daha gl bir yneticisi yoktur' ve bu aa tabaka
din bahanesiyle bir an krallarna tanr gibi tapmaya
kolayca ynlendirilirken, baka bir an onlara insanl
n ortak felaketleri diye lanet edebilir ve onlar yad
syabilir. Bu nedenle dinin her trl sarsnty atlata
bilmesi ve ona tm insanlarca dikkatli saygyla
uyulmas iin doru ya da yanl olsun, bu kadar
grkem ve trenle dine yatrm yaplarak bu ktl
etkisiz hale getirmek iin byk zahmetler ekil
di. Her anlamazl dine kar saygszlk olarak
kabul edip bylece insanlarn kafasn inanca dayal
yntemlerle tkayarak kuku duyacak kadar bile
salam akla yer brakmayan bu sistem Trkler tara
fndan mkemmelletirilmitir.
Ama eer zorba devlet ynetiminde yurttalar soy
tar konumunda tutmak iin en byk ve gerekli giz
12

din kisvesi altnda onlarn gzn boyamak ve kor


kuyu maskelemek; bylece insanlarn klelik iin
sanki gvenlik iin savarmasna cesurca savaabilmelerini ve zorba bir devlet bakanmm bo gururu
iin kanlarn ve hayatlarn tehlikeye atmay utan
deil, en byk onur saymalarn salamaksa; zgr
bir devlette bundan daha karc bir yarar dnle
mez ya da denenemezdi. nsann akln nyarglarla
etkilemek, kararlarn bask altna almak ya da yardinsel kkrtmann tm silahlarn kullanmak gibi
tuzaklar, zgrln genel ilkelerine tamamen ters
tir. Tabi ki byle kkrtmalar sadece yasa, kuramsal
dncelerin egemenlii altna girdiinde ve grler
yarglanp sularla ayn lde ayplandnda ve
grlerin savunucu ve takipileri, aslnda halkn
gvenliini iin deil, rakiplerinin fke ve acmaszl
na kurban edildiinde trer. Eer sulamalar iin
sadece eylemler temel alnsayd ve dncelerin her
zaman zgrce sylenmesine izin verilseydi, o za
man byle kkrtmalar hibir ekilde hakl karla
mazd ve dnceler tartmalardan kat ve deimez
bir izgiyle ayrlrlard.
Herkesin istencinin zgr ve serbest olduu, her
kesin Tanr'ya vicdannn syledii gibi tapnabildii
vc zgrln her eyden daha deerli sayld bir
cumhuriyette yayor olmann az rastlanan mutlulu
unu yayoruz3. imdi bunu grerek, sadece kamu
huzuru zarar grmeden byle bir zgrln verilebi
leceini gsterme bakmndan deil, ayrca byle bir
zgrlk olmakszn ne dindarln gelieceini ne de
' Spinoza'nn yaad dnem (1632-1677) Hollanda Cum
huriyeti dnemine (1581-1795) denk der.

13

halkn huzurunun gvende olacan gsterme ba


kmndan nankr ve yararsz bir ie kalkmadma
inandm.
Bu incelemede kantlamaya altm esas sonu
bu; ama buna ulamak iin ilk olarak din kavram
mz, daha nceki kleliimizin yaralar gibi hala din
kavrammz irkinletiren yanl kanlara dikkat
ekmeliyim. Ve hala putperest batl inanca eilimli
insanlarn akln yasal yneticilerinden baka tarafa
ynelterek bizi tekrar klelie itmek iin birounun
terbiyesizce savunduu milli egemenlikle ilgili yanl
grleri belirtmeliyim. ncelememin dzeninden
birazdan sz edeceim ama nce beni yazmaya iten
nedenleri sayacam.
Hristiyanlk dinini yani; sevgi, sevin, huzur, lm
llk ve yardmseverlii retmekle vnen insanlarn
nasl bu kadar kinci bir dmanlkla tarttklarn,
her gn birbirlerine nasl iddetli bir nefret gstere
bildiklerini ve ne srdkleri meziyetlerindense
bunun nasl olup da inanlarnn en kolay grlen
zellii olduuna ska armmdr. Birinin bir
insan genel grn ve giysisine, bu ya da u ta
pnm a yerine gitmesine ya da belli bir mezhebin
sylemini kullanmasna bakarak Hristiyan, Trk,
Yahudi ya da Putperest olarak adlandrabildii za
manlar geride kald - yaam biimine gelirsek, o tm
bu kimlikler iin ayn. Bu kuralszln nedenini
sorgulamak beni hi kukusuz, Kilisenin papazlklannn halk kitlesi tarafndan yksek makamdan,
makamlarnn da kazan merkezlerinden baka bir
ey olarak grlmedii dorusuna yneltiyor - ksa
ca, herkese tannan din, kiliseyle ilgili eylere sayg
olarak zetlenebilir. Bu yanl kavramn yaylmas
14

tm deersiz adamlar byk bir arzuyla papazla


girmeye zendirdi ve bylece Tanr'nn dinini yayma
sevgisi para hrs ve tutkuya dnerek yozlat. Her
kilise, kilise retmenleri yerine konumaclarn
konutuu, bunlarn insanlar bilgilendirmeyi umur
samadan hayranlk ekmek, rakiplerini halk nnde
aalamak iin urat ve sadece tuhaflk ve eli
kileri vaaz ettii birer tiyatroya dnt. eylerin bu
durumu zaman amnn azaltamayaca lde
tartma, kskanlk ve nefret uyandrd. Bylece eski
dinden geriye hibir eyin kalmamasna, sadece
(bunlarn bile halk ynn aznda Tanr'ya tapnmaktansa O'nu pohpohlama gibi duran) grnteki
yaplarnn kalmasna ve inancn samalama ile n
yargnn bir birleimine dnmesine neredeyse
armyoruz. evet, dinin inam rasyonel bir var
lktan bir canavara dntren, doru ve yanl ara
snda karar verme yetisini tamamen bastran, asim
ila akln son kvlcmn sndrmek iin dikkatlice
beslenen n yarglarn bir bileiminden baka bir
eye dnmesine armyoruz! Dindarlk, Yce
Tanr'm! ve din sama gizemin bir paras haline
geldi. Akldan aka nefret eden ve anlay doal
olarak yoz bularak geri eviren insanlarn, bunlarn,
iliyorum ki tm insanlardansa bunlarn Yce a
sahip olduklar berbat yalanma marnlyor. Eer bun
lar Yukardan4 bir nebzecik prlt alabilselerdi, ks
taha samalamazlard, Tanr'ya daha bilgece tapn
may renirlerdi ve yoldalar arasmdan imdi kt
niyetleri yznden gsterilmelerinin tersine o zaman
merhametlerinden tr parmakla gsterilirlerdi.
4 Tanr'dan.

15

Eer kendi nleri yerine rakiplerinin ruhlarn d


nyor olsalard, iddetle ac ektirmeyi brakr, mer
hamet ve sevecenlikle dolarlard.
Dahas, eer ilerinde tanrsal bir k olsayd re
tilerinden belli olurdu. Kutsal Kitap'm derin gizemle
rine duyduklar aknlklarn itiraf etmekten hibir
zaman bkmamalarn kabul ediyorum.Yine de ne
den hala (Hristiyanlk adna gvenirlik kazanmak
amacyla) Platonculann ve Aristocularn Kutsal Ki
tap'm uymasn saladklar kurgularndan baka bir
ey retmediklerini zemiyorum. Bylece Greklerle
birlikte sadece kendileri samalamakla yetinmiyorlar
ayrca peygamberlerin de samalamalarm salyor
lar; sonu olarak grlyor ki bunlar ryalarnda bile
hibir zaman Kutsal Kitap'm Tanrsal yapsnn bir
belirtisini yakalayamamlardr. Gizemlere olan
hayranlklarnn cokunluu aka ortaya koyuyor
ki Kutsal Kitap'a olan inanlar yaayan bir inantan
ok biimsel bir kabullenme. Ve Kutsal Kitap'm
incelenmesi ve doru yorumlanmas iin temel ola
rak her parasnn gerek ve tanrsal olmas ilkesini
nceden art komalaryla bu gerek daha da anla
lr oluyor. Byle bir retiye ancak Kutsal Kitaplarn
sk bir incelemesinden ve tam olarak anlalmasn
dan sonra ulalmalfbu, Kutsal Kitaplarn ok daha
iyi renilmesini salar nk onun insan anlamaz
lklarna ihtiyac yoktur) ve bu ilke sanki Kutsal
Kitap' sorguluyormuuz gibi balangta konulma
mal.
Akln nn sadece kmsenmesi deil, ayn
zamanda ou kiinin O'nu Tannya saygszln
kayna olarak lanetlemesi, insan yorumlarnn tan
rsal kaytlar olarak kabul edilmesi ve samaln
16

inan olarak vlmesi gerekleri zerinde dnr


ken; Kilise ve Devlet'e fkelenen filozoflarn azgn
ekimelerine, iddetli nefret ve anlamazln kay
nana, kkrtmann ve dier saysz belalanmn
emre amade belgelerine dikkat ekerken, hakknda
varsaymlar yapmadan ve O'na iinde aka yazl
m bulmadm hibir retiyi mal etmeden, Kutsal
Kitap' dikkatli, tarafsz ve zgr bir ruh haliyle ye
niden incelemeye karar verdim. Bu nlemlerle, Kut
sal Kitap'a gre bir zmleme yntemi dzenledim
ve byle donanarak - 'kehanet nedir ?'i soruturmaya
baladm. Tam peygamberlere Kendi'sini ne anlam
da at ve neden zellikle bu insanlara belli etti O'nun tarafndan seilmiler miydi? Onlar Tanr ve
doayla ilgili dncelerinin ycelii ya da sadece
dindarlklar nedeniyle mi seildiler? Bu somlar
yantlandnda peygamberlerin yetkisinin sadece
ahlak konularnda nemli olduu ve kuramsal re
tilerinin bizi az etkiledii sonucuna kolayca vardm.
Soma branilerin neden Tam'mn seilmi insan
lar diye adlandrldn soruturdum ve bunun
sadece Tam'mn onlar iin huzurlu ve rahata yaa
snlar diye belirli bir blge semi olmasndan kay
naklandm kefettim. Tam tarafndan Musa'ya
belli edilen yasann zel brani devletinin yasasndan
baka bir ey olmad, dolaysyla braniler dnda
bi kimseyi, hatta lkelerinin yklmasndan soma
branileri bile balamadn rendim. Bundan te,
insann geerli anlama yetisinin doal olarak yoz
olduu sonucuna Kutsal Kitap'tan varlp varlama
yacan renmek iin Peygamberler ve havariler
.Haclyla tm insan soyuna gnderilen Evrensel
Di'in, Tanr Yasa'smm doal akln nn retti
17

inden farkl olup olmadn soruturdum. Mucize


lerin doann yasalarn ineyerek gerekleip ger
ekleemeyeceini, eer gerekleebilirlerse mucizele
rin Tanr'nn varln, dorudan doal nedenleriyle
kesin ve aka anladmz olaylardan daha ak ve
net gsterip gstermediklerini soruturdum.
Aratrmam boyunca, Kutsal Kitap tarafndan bi
zim anlama yetimize uymayan ya da ona aykr
dt halde de aka retilen hibir ey bulma
dm. Ve peygamberlerin ok basit olmayan ve herkes
tarafndan kolayca kavranmayacak hibir ey ret
mediini ve bundan te retilerini biemce gzel bir
dille anlattklarn ve onlar kitlelerin akln Tanrya
balla ok derinden zendirecek uslamlamalarla
doruladklarn grdm. Kutsal Kitap'n akl tama
men serbest braktna ve felsefeyle hibir ortak
noktas olmadna tamamen ikna oldum. Bunu
koulsuzca ileri srmek ve tm soruturmay ayrnt
l biimde incelemek iin Kutsal Kitap'n zmlene
cei ynteme dikkat ekiyorum ve tm ruhsal soru
larn, sradan bilginin elerinde deil, sadece Kutsal
Kitap'ta aranmas gerektiini gsteriyorum. Oradan
- batl inanca eilimli ve sonsuz gereklerden ok
eski uygarlklarn paavralarn umursayan - oun
luun Tanrnn Sz'ndense Kutsal Kitap'n kitapla
rna sayg gstermesinden kaynaklanan yanl kav
ramlar belirtmeye geiyorum. Tanr'mn Sz'nn
peygamberlere belli sayda kitaplar olarak deil, akim
sade bir gr, yani adalet ve yardmseverlik al
kanlklar iinde Tanr'ya iten ballkla boyun eme
olarak belli edildiini gsteriyorum. Bundan te
Kutsal Kitap'ta bu retinin, Havari ve Peygamberle
rin aralarnda vaaz verdikleri insanlarn gr ve
18

anlaylarna gre, insanlarn onu istekli bir ekilde


ve tm kalpleriyle kabullenmesi amacyla ortaya
konduuna dikkat ekiyorum.
Bylece inancn temellerini aka ortaya kardk
tan sonra vahyin biricik amacna bal olduu bu
yzden temeli ve yntemi kadar amac asndan da
sradan bilgiyle tamamen ilgisiz olduu; vahiy ve
sradan bilginin ayr alanlar olduu, hibirinin die
rinin yardmcs olarak amlamayaca sonucunu
karyorum.
Bundan te, insanlarn akllarnn yaplar farkl
olduundan yani bazlar bir inan biimini daha
kolay kabullenirken, dierleri bir bakasn kabullen
il iinden, birini tapnmaya iten ey bir dierini sade
ce alaya ittiinden, daha nce de sylenenlere gre,
herkesin inancmn temellerini semede zgr olmas
ve inancn sadece rnleriyle yarglanmas gerektii
sonucunu karyorum. O zaman adalet ve yardm
severlik dnda hibir ey aka onurlandrlmazken
herkesin tm kalbiyle zgrce Tann'ya boyun eece
i sonucuna varyorum.
Bu ekilde Tanrnn belli edilmi yasasyla herkese
leslim edilen zgrle dikkat ektikten sonra ko
numun baka bir ksmna geiyomm ve ayn zgr
ln devlete ve egemen yetkiliye gvenle verilebile
cei ve verilmesi gerektiini - aslnda huzuru byk
bir tehlike altna sokmadan ve topluma zarar verme
den bu zgrln esirgenemeyeceini kantlyorum.
Dncemi kurmak iin bireyin istek ve erkiyle e
m i reli doal haklarndan ve hi kimsenin bir baka
snn istedii gibi yaama zorunluluu olmad ve
kendi zgrlnden sorumlu olduu gereinden
halyorum. Bu haklarn sadece bizi savunmak iin
19

tayin edilen, savunma grevleriyle bizim hayatlar


mz dzene koyma erkini de kazanan vekillere akta
rlabileceini gsteriyorum. Dolaysyla devlet bakanlannn sadece kendi erkleriyle snrlanm hakla
r olduu ve adalet ve zgrln tek koruyucular
olduklar ve yurttalarnn her eyde onlarn buyur
duu gibi hareket etmeleri gerektii anlamn kar
yorum. Bununla birlikte hi kimse kendini savunma
gcnden tamamen vazgeecek kadar insan olmay
brakamayacandan, hi kimsenin doal haklarn
dan tamamen yoksun braklamayaca sonucunu
karyorum; ama yurttalar yazsz ya da sosyal bir
anlamayla, devlet byk bir tehlike altna girmeden
onlardan alnamayacak belli sayda hakk ellerinde
tutarlar.
Bu dncelerden dinin yasa erkini elde etme bi
iminin izini srmek ve dier kayda deer noktalara
deinmek iin birka ayrntyla tanmladm brani
Devletine geiyorum. O zaman egemenlik erkini
ellerinde bulunduranlarn devlet dzeninin olduu
kadar dinsel dzenin de emaneti ve yorumcular
olduklarn ve neyin adil olup neyin olmadna,
neyin dindar olup neyin olmadna karar verme
hakknn sadece onlarda olduunu kantlyorum. Son
olarak bu hakk en iyi her insana ne isterse dn
mesine ve dndn sylemesine izin vererek
ellerinde tuttuklarn ve devletlerinin gvenliini
gvence altna aldklarn gstererek bitiriyorum.
Onaynza gvenerek tm kitabn ve birok bl
mnn ana dncesinin nem ve yararn dikkati
nize sunduum sorular ite byledir felsefe okuru.
Daha fazlasn anlatmak isterdim ama n szmn
bir cilde ulamasn istemiyorum, zellikle de bata
20

gelen nermelerinin filozoflara ynelik olduu ama


sradan insanlara ynelik olmadn bildiim iin.
nsanln geri kalanna bilimsel incelememi vmek
umurumda deil nk incelememin onlar mem
nun edecek bir eyler iermesini bekleyemiyorum.
Din ad altnda benimsenen nyarglarn ne kadar
kkl olduunu biliyorum; kitlelerin aklnda batl
inancn en az korku kadar kkl olduunun farkn
daym; onlarn kararllnn diretmeden baka bir
ey olmadn ve vg ya da sulamaya akldansa
drtyle srklendiklerini kabul ediyorum. Bu ne
denle ounluk ve ounlukla benzer hrslar olan
lardan kitabm okumamalarn istiyorum; hatta
onlardan kendi alkanlklar olduu zere kitabm
yanl yorumlamalarndansa, onu tamamen ihmal
etmelerini istiyorum. Kendilerine hibir yarar sala
mazlar ve felsefesi, akln Tanrbilimin bir hizmeti
sinden baka bir ey olmad inancyla engellenmi
olan ve benim bu yapttan zellikle yararlanmalarn
istediim bakalarna zorluk karabilirler. Ama tm
yazdklarm ne okuma frsat ne de isteini bulacak
olanlar ok olaca iin burada incelememin sonun
daym gibi lkemin yneticilerinin inceleme ve
kararma isteyerek sunmadm hibir ey yazmad
m ve onlarn yasalara ters ya da halkn iyiliine
zararl bulacaklari her szm geri almaya hazr
olduumu bildirmekle ykml hissediyorum. Bir
insan olduumu ve bir insan olarak yanl yapmaya
eilimli olduumu biliyorum ama hataya kar titiz
likle dikkat gsterdim ve lkemin yasalarna, ballk
vc ahlaka tamamen uygun olmas iin abaladm.

21

I. Blm:
Kehanet Hakknda
Kehanetin tanm.
Musa'ya ve dier peygamberlere gnderilen
vahiyler arasndaki fark.
Mesih ve dier alclara gnderilen vahiyler
arasndaki fark.
"Ruh" szcnn ok anlamll.
Tanr'ya mal edilebilecek eylerin farkl anlamlar
"Tanr'nn Ruhu"nun farkl anlamlar.
Peygamberlerin vahyi hayal gc araclyla
alglamalar.

Kehanet ya da vahiy Tanr tarafndan insana bildi


rilen kesin bilgidir. Peygamber Tann'mn vahiylerinin
anlamn, belli edilen konularn kesin bilgisine ula
amayanlara, bu yzden sadece yaln bir imanla
kavrayabilenlere aklayan kiidir.
Peygamberin branicesi "naw-vee", Strong:50305,
[Son Not 1] yani konumac ya da yorumcu anla
mndadr. Ama Kutsal Kitapta anlam sadece tanr
nn yorumcusu olarak snrlanmtr. Msr'dan k
viil'de Tann'mn Musa'ya syledii gibi Harun Mu
sa'nn szlerini Firavun'a yorumlayarak peygamber
5 Strong numaralandrma sistemi Kutsal Kitap'n evrildii
branice ve Greke szlkleri tanmlar.

22

roln oynad iin, Tanr, Musa'nn Firavun'a gre


bir tanr ya da tanr konumunda olduunu ima ede
rek, "Bak, seni firavuna kar Tanr gibi yaptm",
"Aabeyin Harun senin peygamberin olacak" der.
Peygamberleri bir sonraki blmde zmleyece
im, imdi ise kehaneti ele alacam.
Doal yeteneklerimizle edindiimiz bilgi, Tann ve
O'nun sonsuz yasalarna dayand iin yukarda
verilen tanmlamadan kehanetin gerekten doal
bilgiyi ierdii kyor. Ama doal bilgi tm insanlar
da vardr ve herkesin paylat temellere dayamr,
oysa insanlarn ou hep az grlen ve sra d eyler
peinde koar ve doann armaanlarna deer ver
mez; dolaysyla kehanetten sz edildiinde buna
doal bilgi dhil saylmaz. Buna ramen doal bilgi
nin Tanrsal olarak anlmaya dierlerininki kadar
hakk vardr,- nk bu bakmdan ortak kulland
mz kadaryla Tanr'nm doas ve yasalar bize bunu
emrediyor, snrlarn ap kendisini de kapsayan
doa yasalarnca aklanamaz hale gelmedii srece,
doal bilginin deeri bizim stn tuttuumuz keha
netten daha dk deildir, peygamberlerin insan
vcuduna ancak stn zekya sahip olduklarna, bu
yzden alg ve bilinlerinin bizimkilerden tamamen
farkl olduuna inanmadmz ya da daha ok bunu
hayal etmediimiz srece, ierdii kesinlik ve tredi
i kaynaa; yani Tanr'ya oranla doal bilgi kehanet
ten bir nebze bile alak deildir. Ama doal bilgi
'Tanrsal olmasna ramen onu retenlere peygam
ber denilemez [Son Not 2] nk onlar insanln
geri kalannn sadece yaln iman araclyla deil,
kendileri kadar kesin ve sayg deer olarak grebile
cekleri ve anlayabilecekleri eyleri retirler. O za
23

man yalmzca znel olarak Tanr'nn doasn ier


mesi ve paylamas nedeniyle aklmzn gcnn
doal olaylan aklayan kavramlar oluturabilme ve
ahlak renmeye yettiini grerek, (byle dnl
d kadaryla) insan zeks doasnn hakl olarak
Tanrsal vahyin ncelikli nedeni olduunu ne sre
biliriz. Aka ve kesin bir ekilde anladmz her
ey, imdi belirttiim zere, bize tabi ki szckler
araclyla retilmemitir. Ama aydn kesinlii
tadan herkesin kukusuz onaylayaca gibi ok daha
stn ve akln doasyla tamamen uyumlu bir yolla
yani Tanr'nn doas ve dncesiyle retilmitir.
Ancak burada, benim ncelikli amacm Kutsal Kitap'a ilikin konulardan konumak, yani akln yla
ilgili bu birka tmce yeterli olacaktr.
imdi tam olarak zmlemek iin, Tanr'nn in
sanla bildirilmesinin her ikisi de doal bilgiyi ve
onun kapsamn aan dier yol ve yntemlerine
geeceim; nk zaten akl erkiyle bildiklerimizi
iletmek iin Tanr'nn bu dier yntemleri kullan
masnn hibir anlam yok.
Bu konuda sonularmz yalnzca Kutsal Kitap'tan
karlmaldr,* nk peygamberlerin bize sz ve
yazlaryla anlattklar dnda, kendi bilgimizi aan
konularla ilgili ne ne srebiliriz ki? Ve bildiim
kadaryla u anda yaayan hibir peygamber olmad
ndan, mecazlardan sonu karmamaya ya da ken
dilerinin kesin olarak belirtmedii hibir eyi yazar
larmza mal etmemeye dikkat ederek lm olan
peygamberlerin kitaplarm okumaktan baka seene
imiz yok. Yahudilerin ikincil ya da ayrnt olan
nedenleri hi belirtmediklerini ve anlatmadklarm
fakat din, dindarlk ve genellikle sofuluk denilen
24

eyin verdii maneviyatla her eyi Tanr'ya mal ettik


lerini nceden aklamalym. rnein, eer bir al
verile para kazamrlarsa bunu onlara Tann'mn ka
zandrdn sylerler; eer bir ey arzu ederlerse bu
arzuyu yreklerine Tann'mn koyduunu sylerler;
bir ey dnrlerse, bunu onlara Tann'mn dn
drdn sylerler. yleyse Kutsal Kitap'ta ifade
edildii gibi sadece aka kehanet ya da vahiy olarak
belirtilmedii ya da bu balamda vahiy olduuna
aka dikkat ekilmedii srece Tam tarafndan
herkese sylenen her eyin kehanet ya da vahiy ol
duunu varsaymamalyz. Kutsal kitaplarn gzden
geirilmesi bize Tann'mn vahiylerinin peygamberlere
szck ya da imgelerle, ya da ikisinin birleimiyle
bildirildiini gsterecektir. Bu szck ve imgeler iki
trlyd;
1. - onlar duyan ya da gren peygamberin hayal
gc yetisi dndayken gerek,
2. - peygamberin hayal gc yetisi onlar kesin
olarak grdn ya da duyduunu varsaymasna
neden olan bir dummdayken dsel.
Msr'dan k xxv:22'de Tam "Seninle orada,
Kcruvlar arasmda, Balanma Kapa'nn zerinde
greceim" diyerek gerek bir sesle Musa'ya branilerc hangi yasalarn iletilmesini istediini belli etti.
Musa ne zaman olursa olsun Tann'y onunla ileti
ime hazr bulduu iin, bir tr gerek sesin kulla
nlm olmas gerek. Bu, yaknda gstereceim zere,
gerek bir sesin olduu tek rnektir.
1 Samuel iii:21'deki "Rab ilo'da grnmeyi sr
drd." tmcesinden Tam'nn Samuel7i ard
sesin gerek olduunu varsayabiliriz. "Orada sz
araclyla kendisini Samuel'e tantt." tmcesiyle
25

Tanr imgesinin, Kendisini Samuel'e bir ses aracl


yla bildirmesinden olutuu dier bir deyile,
Samuel'in Tanr'y konuurken duyduu kastedilir.
Ama Musa ve dier peygamberlerin kehanetleri ara
snda bir ayrm yapmak zorundayz, dolaysyla bu
sesin dsel olduu sonucunu karmalyz. Samuel'in Eli'nin sesini duyma alkanl vard ve bu
yzden Tann tarafndan kez arldnda, sesin
Eli'nin olduunu kolayca hayal etmi olabilir. Bylece sonu sesin Eli'nin sesine olan benzerliiyle daha
fazla desteklenir.
Avimelek'in duyduu ses dseldi nk Msr'dan
k xx:6'da yle denmitir: "Tanr, dnde ona...
dedi." yleyse Tanr'nn istei, onun iin uyankken
deil, sadece uykudayken yani; hayal gcnn en
fazla etkin olduu ve denetlenemedii zaman ak bir
bildiriydi. Baz Yahudiler On Emir'in gerek szck
lerinin Tanr tarafndan sylendiine deil, sraillile
rin sadece belirgin szckleri olmayan bir ses duy
duklarna ve devam srasnda On Emir'i saf sezgiyle
anladklarna inanrlar. Msr'dan k'tak On
Emir'in szcklerinin Yasa'nm Tekrarndaki On
Emir'in szcklerinden farkl olduunu grerek ben
de bir zamanlar bu dnceye eilimliydim, nk
aradaki uyumazlk (Tann bir kez konutuu iin)
On Emir'in amacnn Tanr'nn gerek szcklerini
deil, sadece O'nun anlatmak istediini iletmek
olduunu gsteriyordu. Ancak, Kutsal Kitap' tahrip
etmediimiz srece, kesinlikle kabul etmeliyiz ki,
srailliler gerek bir ses duydular, nk Kutsal Kitap
aka iki insamn bedensel organlarm kullanarak
sradan dnce dei tokuu yapt gibi, Yasa'nn
Tekrar v:4'te: "Tanr sizinle yz yze konutu" di
26

yor. Dolaysyla Tanr'nn On Emiri araclyla belli


ettii bir tr gerek ses yarattn varsaymak Kutsal
Kitapla daha uyumludur. Bu iki paramn uyumaz
l Blm VlII'de zmlenmitir.
Fakat byle bile tm zorluk alamyor, nk di
er yaratlan eylerle ayn ekilde Tanr'ya boyun
een bir yaratn, Tanr'nn doasm szl olarak ya
da gerekten bireysel organizmas araclyla ifade
etmeye ya da anlatmaya, rnein, birinci ahstan
"Ben sizin Tanr'nz Rab'bim" diyerek bildirmeye
gcnn yetebileceini ileri srmek neredeyse hi
akllca deil.
Biri azyla "anlyorum" dediinde, anlamay kesin
likle aza deil, konumacnn aklna mal ederiz;
ama bu az konuan insamn doal orgam olduu
iindir ve duyan kii, kendisiyle bir karlatrmayla
anlamann ne olduunu bilerek kolayca konumac
nn akimn kastedildiini anlar. Ama Tanr hakkn
da sadece adndan te bir ey bilmeseydik ve onunla
iletiime gemek isteseydik ve onun varlndan
emin olsaydk isteimizin (az ya da ok bizim gibi
Tanrya boyun een) yaratlm bir eyin "Ben
Rab'bim" bildirisiyle nasl yerine getirileceini anla
myorum. Eer Musann ya da Musa demeyeceim,
ama bir tr hayvann dudaklarm "Ben Rab'bim'
diyecek ekilde Tanr hareketlendirdiyse, Rab'bin
varln buradan m kavramalyz?
Kutsal Kitap aka gkten bu amala Sina Dana
inerek Tanrnn Kendisinin konutuu - ve bunu
sadece sraillilerin deil, ayn zamanda bakanlar
olan adamn da grd inancna dikkat ekiyor gibi
grnyor. (Msr'dan k xxiv:33) Bundan te
Musann ne oaltlabilen ne de ksaltlabilen ve
27

doruluun ulusal bir ln olarak kurulan yasas,


hibir yerde Tann'nn bedensiz hatta biim ya da
ekilsiz olduu inancm buyurmuyor, ama yalnzca
Yahudilerin O'nun varlna inanmas gerektii ve
yalmzca Yahudilerin O'na tapnmas gerektiini
emrediyor. Yasa Tann'nn herhangi bir benzerini
uydurmay ya da ekillendirmeyi yasaklad. Ama bu
tapnmann safln garantilemek iindi nk Tanr'y hi grmedikleri iin ekiller araclyla Tanr'nn biimini deil, tapnmalarnn nesnesi olarak
yava yava Tann'nn yerini alabilecek bir yaratmn
biimini hatrlayabilirlerdi. Buna ramen, Kutsal
Kitap aka Tann'nn bir ekli olduunu ve Musa'
nn Tanr'y konuurken duyduunda O'na bakmas
nn ya da en azndan arka taraflarna bakmasnn
yasaklandn syler.
Kukusuz, aada btnyle tartacamz bu so
ruda biraz gizem sakldr. imdilik Kutsal Kitap'ta
Tann'nn Yasalarn insana at yntemleri gste
ren paralara dikkat ekeceim.
Vahiyler, Tarihler: xxii.'deki gibi Tann'nn, fkesi
ni Davut'a elinde kl olan bir melek araclyla
gstermesi ve Balam'm yksnde olduu gibi sadece
ekiller araclyla da olabilir.
Maymonides6 ve dierleri gzleri akken hi kim
se melek gremeyecei iin, bu ve dier tm melekli
belirme olaylarnn (yani Manoah ve shak' sunan
brahim'e olduu gibi) uyku srasnda olduunu ileri
sryorlar ama bu daha da sama. Byle yorumcula
6 Maymonides: (1138-1204) Endlsl Yahudi filozof.
slami evrede kklenen Neo-Eflatun Aristo felsefesin
den olduka fazla etkilenmiti.

28

rn tek amac benim samaln doruk noktas olarak


grdm, zekice szck oyunlarn ve kendi uy
durmalarn Kutsal Kitap'a zorla sktrma ilemi
gibi grnyor.
Tanr gerek olmayan ama sadece peygamberin
hayalinde var olan ekillerle, Yusufa gelecekteki
egemenliini, Yeu'ya ise szck ve ekillerle Rab'bin
ordusunun Komutanym gibi kl kuanm bir
melein grnmesini salayarak szl iletiimle
Kendisinin braniler iin savaacan belli etmitir.
Tanrnm kayrasnn sraili terk ettii Yeayaya
Tanrnm ok yksek bir tahtta oturduu ve branilerin gnahlarnn kiriyle lekeli, pislik iine batm ve
bylece Tanrdan olabildiince uzak grndkleri bir
imgeyle betimlenmitir. Gelecekteki felaketler sz
cklerle nceden haber verilirken, insanlarn o za
manki alakl byle belli edilmiti. Kutsal Kitaptan
benzer birok rnek aktarabilirim, ama bence zaten
yeterince iyi biliniyorlar.
Ancak, lde Saym xii:6,7de savmz daha aka
dorulanyor: "Eer aranzda bir peygamber varsa,
Ben, Rab dte kendimi ona tantr," (yani imge ve
iaretlerle, nk Tanr Musamn kehaneti iin
iaretler olmayan bir grme der), "onunla dte ko
nuurum." (yani gerek szckler ve sesle deil). "
Ama kulum Musa yle deildir; onunla bilmecelerle
deil, aka, yz yze konuurum, O Rab'bin sure
tini gryor" yani beni bir arkada gibi grerek ve
korkmadan, benimle konuur (Msr'dan k
xxxiii:17). Bu dier peygamberlerin gerek bir ses
duymadn tartmasz doruluyor ve Yasamn
''elvan xxiv:10: "O gnden bu yana srail'de Musa
gibi Rab'bin yz yze grt bir peygamber k
29

mad," tmcesi de Musa bile Rab'bin yzn grme


dii iin bu, Rabbin dier hibiriyle konumad
anlamna gelmelidir. Bunlar Kutsal Kitap'ta Tam ve
insan arasnda sz edilen tek iletiim aralar ve
dolaysyla varsaylacak ya da uydurulacak aralar
yalmzca bunlar olabilir. Bedensel yntemleri araya
sokmakszm akllarmza z'n ilettii iin Tanr'nn insanla dorudan iletiime geebileceini bt
nyle anlayabiliriz ama doal bilgimizin temellerince
hem kapsanmayan hem de anlalmaz olan dnce
leri saf sezgiyle anlayabilen bir insan zorunlu olarak
hemcinslerinden ok daha stn bir zekya sahip
olmaldr. Ben sa dnda hibirine bu zeknn ba
landna inanmyorum. Ona insan kurtulua
gtren Tanrnn ynergeleri szck ya da dler
olmadan dorudan bildirilmitir bylece Tam Kendi'sini daha nce doast ses araclyla Musa'ya
ettii gibi, havarilere de sa'nn akl araclyla belli
ediyor. Bu anlamda sa'nn sesine, Musa'nn duydu
u ses gibi, Tam'nm sesi denilebilir ve Tanr'nn
bilgeliinin (yani insanca olandan daha ok olan
bilgeliinin) sa'da insan doasna brnd ve
sa'nn kurtuluun yolu olduu sylenebilir. Bu nok
tada zgrce anlamadm itiraf ettiim iin belli
kiliselerin sa'yla ilgili ileri srd bu retileri ne
doruladm ne de yadsdm bildirmeliyim. Bu
radan u sonu kar: Az nce sylediimi Kutsal
Kitap'tan aldm, orada Tanr'nn sa'ya grnmedi
ini ya da sa'yla konumadn okudum. Ama
Tam'nm havarilere sa araclyla aldn, sa'nn
yaam yolu olduunu, Eski Antlama'nn dorudan
Tam tarafndan deil, bir melek araclyla verildi
ini okudum. Bu nedenle sylediimi, eer Musa
30

Tanr ile bir arkadayla (yani ikisinin de bedenleri


araclyla) konutuu gibi yz yze konuuyorsa,
sa'nn da Tanr'yla akldan akla iletiim kurduunu
okuduum Kutsal Kitap'tan aldm.
Bylece sa dnda hi kimsenin Tanr'mn vahiy
lerini szck ya da hayallerle olsun hayal gcnn
yardm olmadan almad sonucuna varyoruz. Bu
yzden kehanetin gc, sra d yetkinlikte bir zek
y deil, bir sonraki blmde gstereceim gibi sra
d canllkta bir hayal gcn kastediyor. imdi
Kutsal Kitap'ta Tanr'mn Ruhunun peygamberlere
flenmesiyle ne anlatmak istendiini sorgulayacaz,bu amala genelde ruh olarak evrilen branice sz
ck roo'-akh'm, Strong:7307, tam anlamn belirle
meliyiz.
Roo'-akh szc, Strong:7307, szck anlamyla
bir rzgr rnein, gney rzgr, anlamna gelir ama
ska tretilmi dier anlamlarda da kullanlr.
unlarla e anlaml kullanlmtr: 1.Nefes: "Ne de aznda soluk kalm
t.. "Mezmurlar cxxxv: 17.
2. Hayat ya da nefes almak: "Ve ruhu ona geri
dnd" 1 Samuel xxx:12; yani tekrar nefes ald.
3. Cesaret ve g. "Sizin korkunuzdan kimsede
derman kalmad " Yeu ii: 11; "...ruh iime girdi ve
beni ayaklarmn zerinde durdurdu..." Hezekiel ii:2.
4. Erdem ve uygunluk: "ok gn grenler konu
sun, ok yl yaayanlar bilgelii retsin. Oysa insana
ruh veren..." "Eyp xxxii:7; yani bilgelik her zaman
yal insanlarda deildir, nk imdi kefediyorum
ki bilgelik bireysel erdem ve anlama gcne baldr.
Yani, "kendisinde Rab'bin ruhu bulunan..." lde
Saym xxvii:18.
31

5. Akl Yaps: "nk Kulum Kavre'de baka bir


ruh var..." lde Saym xiv:24; yani baka bir akl
yaps. "O zaman size yreimi aanm..." Sley
m ann zdeyileri i:23.
6. rade, ama, arzu, drt: "Ruhlar onlan nereye
ynlendirirse, saa sola sapmadan oraya gidiyorlar
d." Hezekiel i: 12; "Benim deil, kendi taanlarn
yerine getirip Ruhuma aykr anlamalar yaparak..."
Yeaya xxx:l; "nk Rab size uyuukluk ruhu
verdi." Yeaya xxix:10; "Onlarn fkesini yattrd."
Hkimler viii:3; "Kendini denetleyen de kentler fet
hedenden stndr." Sleymann zdeyileri xvi:
32; "Kendini denetleyemeyen kii..." Sleymann
zdeyileri "Ruhun ate gibi seni yutacak." Yeaya
xxxiii: 1.
anlamlarnda da kullanlmtr.
Yaradln anlamndan unlar karyoruz:
7. Tutkular ve yetenekler. Yksek bir ruh, gurur,alak bir ruh, alak gnlllk; eytani bir ruh, nef
ret ve hzn anlamna gelir. yleyse kskanlk,
zina, bilgelik, saknma, yreklilik ruhu ifadeleri de
kskan, ehvetli, bilge, saduyulu ya da yrekli
dnce gibi (biz Yahudiler, sfatlara tercihen isimle
ri kullandmz iin) trl zelliklerin yerine geer.
8. Dncenin kendisi ya da yaam: "Hepsi ayn
soluu tayor..." Vaiz iii: 19 "Ruh onu veren Tanr'ya
dnmeden..."
9. Dnyann (rzgarlarn esmeye balad) ynleri,
ya da bir eyin belli bir yne doru dnm taraf Hezekiel xxxvii:9; xlii: 16, 17, 18, 19,...vs.
Bir eylerin Tanr'ya mal edilmesi ya da Tam ile
ilgili bir eyden sz edilmesinin yntemini st
kapal olarak zaten belirttim.
32

1. O'nun doasna ve varlna ait, O'nun paras


>;ibi anlamnda,- rnein, Tanr'nn gc, Tanr'nn
gzleri.
2. O'nun egemenlii altnda ve O'nun isteine bal
anlamnda; bylece gkler Rab'bin gkleri, arabas ve
konutu olarak adlandrlr. Nebukadnessar Tanr'nn
kulu, Asur Tanr'nn krbac... vs. olur.
3. O'na adand anlamnda, rnein, Tann'nm
Tapna, Tann'nm Nasrals, Tanr'nn ekmei.
4. Bizim doal yeteneklerimizle deil, peygamber
ler araclyla bildirildii gibi anlamnda. Bu anlam
da Musa'ya ait yasalar Tanr'nn yasalar olarak ad
landrlr.
5. En stnlk derecesi anlamnda. ok yksek
dalara Tanr'nn dalar, ok derin bir uykuya Tanr'nn uykusu ad taklr... vs. Bu anlamda Amos
iv: 11'i aklamalyz: "Rab'bin Sodom ve Gomora'y
ykt gibi, yktm sizi," yani bu ykm, Tanr'nn
unutulmaz ykmna benzetiliyor; burada Tanr'nn
Kendi'si konumac olduu iin para baka bir e
kilde uygun anlama gelemez. Sleyman'n bilgelii
Tanr'nn bilgelii ya da sra d olarak adlandrl
yor. Lbnan'n selvilerinin boyutu Zebur yazarmn
ifadesiyle "Tanr'nn selvileri" olarak anlatlyor.
Ayn ekilde eer Yahudiler herhangi bir olay an
lamakta aknlk iindeyseler ya da nedeni hakkn
da bilgileri yoksa onu Tanr'ya mal ederlerdi. Bylece
frtna Tanr'nn paylamas olarak adlandrlyordu,
imek ve yldrm Tanr'nn oklar diye adlanrlyor,
'Tanr'nn hzineleri olan rzgrlar maaralarda
kapal tuttuu dnlyordu; bylece Yunan rzgr-tanrs Eolus'tan sadece adyla ayrlyordu. Benzer
33

ekilde zellikle olaanst olan mucizeler Tanr'nn


ii olarak adlandrlyordu; tabi ki gerekte tm doa
olaylarnn Tanr'nn ii olmas ve sadece O'nun
gcyle gereklemesine ramen. Tevrat yazar M
sr'daki mucizeleri Tanr'nn ii olarak adlandryor
nk braniler onlarda aramadklar bir gvenlii
bulduklar iin aknla uramlard.
O zaman sra d olaylar Tanr'mn 'leri ve sra
d boyuttaki aalar Tanr'nn Aalar adn ald
ndan, ok gl ve uzun boylu adamlardan, iman
sz hrszlar ve kadn satclar olmalarna ramen,
Yaratd'ta. Tanr'nn Oul'lar olarak sz edilir.
Gzel eylerin Tanr'ya atfedilmesi sadece Yahudilere zg deildi. Firavun, ryasnn yorumunu duy
duktan sonra, tanrlarn akllarnn Yusufta olduu
nu haykrd. Nebukadnessar, Daniel'in kutsal tanr
larn ruhuna sahip olduunu syledi; ayrca branice
Tanr'nn elleriyle yaplm deyimine e olarak
Latince'de iyi yaplm bir eyin kutsal ellerle yapl
d sylenir.
imdi Kutsal Kitap'ta Tanr'nn ruhundan sz eden
paralar kolayca anlayabilir ve aklayabiliriz.
Yeaya xl:7'de olduu gibi "Rab'bin soluu esince
zerlerine, Ot kurur, iek solar." baz yerlerde ruh
ifadesi sadece ok gl, kuru ve lmcl bir rzgr
anlamna gelir. Aym ekilde Msrdan k i:2'de:
"Tanr'nn Ruhu sularn zerinde dalgalanyordu."
der. Baka zamanlarda yksek cesaretle e anlamda
kullanlyordu, bylece Gideon ve Samson'un ruhu,
ok cesur ve her zaman acil bir duruma hazrlkl
olduklar iin Rab'bin Ruhu olarak adlandrlr. M
srdan k xxxi:3'te dedii gibi insana balanan
normalin stnde bir yetenekle: "...onu (Bezalel'i)
34

ruhumla doldurdum." Sra d herhangi bir erdem ya


da g Rabbin Ruh'u ya da Erdem'i olarak adlandr
lr. Ayn ekilde Yeaya xi:2: "Rab'bin Ruh'u... O'nun
zerinde olacak."tmcesi ondan sonra metinde ak
land zere bilgelik ve anlay ruhu, t ve g
ruhu anlamna geliyor. aul'n hzn Rab'bin Hzn' ya da ok derin bir hzn olarak anlr, bu
terimi uygulayan insanlar bu hzn harp alarak
dindirmesi iin bir mzisyen isteyerek bununla
doast bir eyden sz etmediklerini gstermiler
dir. Yine "Rab'bin Ruh'u" insan dncesiyle e an
lamda kullanlr, rnein, Eyp xxvii:3: "Tanr'nm
soluu burnumda olduu srece..." Bu, Msrdan
k ii:7'ye bir gndermedir: "Tam Adem'in....
burnuna yaam soluunu fledi." Hezekiel ayrca,
llere kehanette bulunarak, (xxvii:14) "Ve size ru
humu vereceim ve sizler yaayacaksnz..." yani sizi
yaama geri dndreceim der. Eyp xxxiv:14'te
"Eer niyet eder de Ruhunu ve soluunu geri eker
se..."yi, Msrdan k vi:3'te: "Ruhum insanda
sonsuza dek kalmayacak, nk o lmldr, "
gryoruz yani; insan iyiyi ayrt etmek iin ona ver
diim ruhun deil, bedenin buyruklarna uyduun
dan, onu brakacam der. Ayn ekilde Mezmurlar
li:12'de "Ey Tam, temiz bir yrek yarat, Yeniden
kararl bir ruh var et iimde; Beni huzurundan atma,
Kutsal Ruh'unu benden alma." der. Gnahn sadece
bedenden, iyi drtlerin de dnceden kaynaklan
d varsaylyordu; dolaysyla Tevrat yazar bedensel
arzulara kar Tanr'ya yakarr ama Rab'bin ona
verdii ruhun yenilenmesi iin dua eder. Yine, Kutsal
Kitap halkn bilgisizliine ayrcalk tandndan
Tam'y bir akl, bir yrei, duygular - hatta bir
35

bedeni ve nefesi - varm gibi betimler, Tann'nn


Ruh'u ifadesi, Tann'nn akl, niyeti, duygusu, gc
ya da nefesi iin kullanlr. Yeaya xl: 13: "O'na t
verip retebilen var m?", yani Kendi'si dnda kim,
Tann'nn aklnn bir eye niyetlenmesine neden
olabilir? ve Yeaya lxiii:10: "Ama bakaldnp O'nun
Kutsal Ruhu'nu incittiler" der. Bu ifadenin, bir an
lamda Tann'nn arzusunu aklayan Musa'nn Yasa
s iin de kullanld olmutur, Yeaya b d ii.ll:
'Kutsal Ruhu'nu aralarna yerletiren nerede?" para
snda Ruh balamdan aka kardmz zere
Musa'nn Yasas anlamndadr. Nehemya, yasamn
verilmesi hakknda konuurken i:20: "Onlar eit
mek iin iyi Ruhun'u verdin." der. Yasamn Tekrar
iv:6'da: "ne denli bilge ve anlayl olduunuzu ulus
lara bunlar gsterecek." ve Mezmurlar cxliii:10'da:
"Senin iyi Ruhun dz yolda bana nclk etsin!"
denerek yasalara gnderme yaplmtr. Tann'nn
Ruhu aklla ayn ekilde Tann'nn nefesi anlamna
da gelebilir, yrek ve beden Kutsal Kitap'ta Mez
murlar xxxiii:6'daki gibi Tanr'ya mal edilmilerdir.
Sonu olarak Eyp xxxiii:4'te "Beni Tann'nn Ruh'u
yaratt" tmcesindeki gibi Tann'nn G', Kuvvet'i
ya da Yetenek'i ya da isterseniz Rab'bin Buyruk'u
anlamna gelir. Ayn ekilde, Tevrat yazar iirsel
diliyle, Mezmurlar xxxiii:6: "Gkler Rab'bin szyle,
Gk cisimleri azndan kan solukla yaratld" der
yani; sanki onlarn bir nefeste verilen bir buyrukla
yaratldklarn bildirir. Ayrca Mezmurlar cxxxix:
7'de: "Nereye gidebilirim senin Ruh'undan, Nereye
kaabilirim Huzur'undan?", yani; 'Senin G'nden
ve Huzur'undan tede olmak iin nereye gidebili
rim?' der.
36

Son olarak Rab'bin Ruh'u ifadesi, Kutsal Kitap'ta


Tanr'nn Duygularn ifade etmek iin kullanlyor.
rnein, O'nun Kayra's ve Merhamet'i anlamnda,
Mika ii:7de: "Rab'bin (sabr)Ruh'u mu tkendi aca
ba?" der. "O byle eyler yapar m?" Zekeriya iv:6,
"Gle kuvvetle deil, ancak benim Ruh'umla
baaracaksn' Byle diyor Her eye Egemen Rab."
Ayn peygamberin yedinci parasnn on ikinci dizesi
de, bence ayn ekilde yorumlanmaldr: "Her eye
egemen Rab'bin Ruh'uyla (yani; merhametiyle) daha *
nceki peygamberlere gnderdii yasa ve szckleri
duymamak iin kalplerini sert bir taa evirdiler."
Hagay ii:5'te de ayn ekilde: "Ruh'um aranzdadr.
Korkmayn!" der.
Yeaya xlviii:16'daki para: "Egemen Rab imdi
beni ve Ruhu'nu gnderiyor.", Tanr'nn merhameti
ya da bildirilen yasasna mal edilecek ekilde anla
labilir; nk peygamber diyor ki: "Balangtan beri"
( yani size Tanr'nn fke ve Hkm'n vaaz etme
ye geldiim ilk zamandan beri) "...aka konutum,
O zamandan bu yana oradaym" ve imdi Tanr'nn
Merhametiyle size kurtuluu vaaz etmek iin se
vinli bir haberci olarak gnderildim. Ya da Yeaya'nn bildirilen yasamn buyruuyla, Musa'nn onlar
uyard ayn tavrla, ayn koullar altnda onlan
uyarmaya geldiini, (Levililer x ix :l7) ve imdi, Musa
gibi kendisinin de onlarn kurtuluunu vaaz ederek
uyarsnn sonuna geldiini anlatmak istendiini
karabiliriz. Ama ilk aklama bana en iyisi gibi
geliyor.
Tartmamzn balca konusuna dnersek, Kutsal
Kitapm "Rab'bin Ruh'unun bir peygamber zerinde
olmas", "Rab'bin Ademe Ruhu'nu flemesi" "nsa37

nm Tanr'nn Ruhu'yla, Kutsal Ruh'la dolu olmas"...


vs. ifadelerinin bizim iin olduka ak ifadeler oldu
unu ve peygamberlere zel ve sra d bir gcn
baland ve onlarn zel bir ballkla kendilerini
imana adadklar anlamlarna geldiklerini gryoruz.
Tanr'nn Ruhu'nun branicede Tanr'nn akl ya da
dncesi anlamna geldiini gsterdiimiz iin
peygamberlerin Tanr'nn dncesini ya da akln
grdklerini ve O'nun akl ya da dncesini gste
ren yasann O'nun Ruhu adn aldn gryoruz.
Bylece, Tanr'nn buyruklarnn bildirilmesine arac
lk ettii iin, peygamberlerin hayal gcnn Tann'nn akl olarak anlabilecei ve peygamberlerin Tanr'nn aklna sahip olduklarnn sylendiini gryo
ruz. Aklmzda ayrca Tanr'nn akl ve O'nun sonsuz
dnceleri vardr; ama bunun btn insanlarda
ayn olduu zellikle stnlk iddia eden, dier
insanlar ve onlarn bilgilerini kmseyen braniler
tarafndan daha az dikkate alnd. Son olarak, pey
gamberlerin Tanr'nn Ruhu'na sahip olduu sy
lenmitir, nk insanlar kehanet gcnn nereden
geldiini bilmiyorlard ve aknlklar bunu dier
mucizelerle dorudan Tanr'ya mal etmelerine, Tan
rsal g adm vermelerine neden oldu.
Peygamberlerin Tanr'nn vahyini szck ya da e
killerle, hayal ya da gerek olsun sadece hayal gc
nn yardmyla alglayabildiklerini dorulama konu
sunda daha fazla kararszlk duymamza gerek yok.
Kutsal Kitap'ta grmediimiz baka bir yntem uydurmamalyz. letiimlerin gerekletii zgn Doa
yasasyla ilgili bilgisizliimi itiraf ediyomm. Dierleri
gibi Tanr'nn gcyle gerekletiklerini syleyebilir
dim ama bu sadece samalk olurdu ve esiz bir
38

rnei akn bir terimle aklamaktan farksz olurdu.


Her ey Tanr'nn gcyle gerekleiyor. Doamn
kendisi de Tanr'nn gcnn farkl bir addr ve
bizim Tanr'nn gcyle ilgili bilgisizliimiz Doa'yla
ilgili bilgisizliimizle e-srelidir. O zaman bir olay
Tanr'nn gc olan doal nedenini bilmeden, Tanr'nn gcne mal etmek tam bir aptallktr. Fakat
imdi kehanet bilgisinin nedenlerini soruturmuyo
ruz. Dediim gibi sadece Kutsal belgeleri incelemeye
ve saltk doal doruluklardan kardmz gibi
onlardan da sonular karmaya alyoruz; belgele
rin nedeni bizi ilgilendirmiyor.
Aklsal bilginin tm rntsnn meydana geti
rildii ilke ve kavramlardansa, szck ve ekillerle
ok daha fazla dnce oluturulabildii iin pey
gamberler, Tanr'nn vahiylerini hayal gc yard
myla grdkleri gibi tartmasz anlama yetisinin
snrlarnn ok tesindekileri de grebilirlerdi.
Bylece peygamberlerin neredeyse her eyi ksa y
k ve st kapal szlerle alglad ve hayal gcnn
genel yntemine uyarak ruhsal gerekleri cisimsel
ekillere soktuklar domsu hakknda bir fikrimiz
oluyor. Kutsal Kitap'n ve peygamberlerin Tanr'mn
Ruhu ya da Dncesi hakknda neden ok tuhaf ve
karmak bir ekilde konutuklarm(karlatnn,
lde Saym xi:l 7, 1 Krallar xxii:21..vs.), Daniel'in
Rab'bi Mika'nn yannda beyaz giyen yal bir adam
biiminde otururkep. grmesini, Hezekiel tarafndan
O'nun bir ate gibi grlmesini, neden Kutsal Ruh'un sa'yla beraber olanlara alalan bir gvercin ola
rak, havarilere ateli diller gibi, Pavlus'a din deiti
rirken byk bir k olarak belirdiini dnmemize
artk gerek yok. Tm bu ifadeler aka geerli Tanr
39

ve ruh dnceleriyle uyum iindedir.


Hayal gc ksa sreli ve deiken olduundan,
gryoruz ki kehanet gc bir peygamberde uzun
sre kalmam ya da kendisini sk gstermemi, tam
tersi olarak seyrek gstermitir; kendini sadece bir
ka insanda, onlarda da seyrek gstermitir.
Zorunlu olarak peygamberlerin grdklerinin do
ruluundan kesin aklsal yasalarla deil de hayal
gc yetisiyle nasl emin olduklarn soruturmalyz
ama aratrmamz Kutsal Kitapla snrl kalmaldr
nk konu, kesin bilgisini edinemediimiz ve do
laysz nedenlerle aklayamadmz zerinedir.
Kutsal Kitap'm peygamberlerin gvenilirliini konu
sundaki retisini bir sonraki blmde zmleyece
im.

40

II. Blm:
Peygamberler Hakknda
Vahyin doa olgularnn bilgisini verebileceini
varsayma yanl
Vahyin kesinliinin dayanaklar:
1. Havai gcnn canll,
2. Bir aret,
3. Peygamberin Erdemlilii.
Bireyin yap ve grlerine gre vahyin eitlilik
gstermesi.

Bir nceki blmde sylediim gibi peygamberlere


sra d yetkinlikte akl deil, sra d canllkta
hayal gc balanmt. Bu sonu Kutsal Kitap
tarafndan da yeterince desteklenmi nk bize
Sleyman'n en bilge adam olduu ama zel kehanet
yetenei olmad syleniyor. Heman, Kalkol ve
Darda7 ok yetenekli adamlar olmalarna ramen
peygamber deillerken, eitimsiz kyl adamlarn
hatta brahim'in yardmcs Hagar gibi kyl kadn
larn byle bir yetenei vard. Bu, sradan deneyim ve
akla da ters deil. Hayal gc yetisi byk olan in
sanlar soyut akl yrtmeye daha az uygunlar, oysa
akl yrtmede ve onu kullanmada stn olanlar,
hayal glerini daha snrl ve denetim altnda tutar
lar, akln yerini almasn diye ona hkmederler.
7 Zerahoullan, 1 Tarihler 2:6

41

Dolaysyla doal ve ruhsal olaylarn bilgisinin


peygambere zg kitaplardan elde edilebileceini
varsaymak tmyle yanltr. Ben de felsefenin,
an ve sorunun kendisinin de gerektirdii gibi bu
dnceyi a kavuturmaya alacam. Batl
inancn kuatmalarn umursamyorum, nk batl
inan gerek bilgi ve ahlakn can dmandr. Evet,
iler buraya kadar geldi! Hibir Tanr fikri oluturamadn ve O'nu sadece nedenlerini de bilmedikleri
yaratlm eyler araclyla bildiklerini itiraf eden
insanlar, utanmadan filozoflar ateizmle sulayabili
yorlar. Soruyu yntemli biimde ileyerek, kehanet
lerin sadece peygamberin hayal gc ve fiziksel yara
dlna bal olarak deil, ayn zamanda peygamber
lerin kendine zg grlerine gre de farkllk gs
terdiini bundan te kehanetin peygamberi hibir
zaman daha nce olduundan daha bilge yapmad
n gstereceim. Ama nce peygamberlerin teslim
ald gerein gvenilirliini tartacam nk bu,
bu blmn konusuyla benzer ve bir ekilde bizim
u anki dncemizi aklamaya yarayacak.
Hayal gc, kendi doasnda tm ak ve seik d
ncelerde anlatmak istendii gibi, doruluun ke
sinliini iermez, bizi nesnel gerekliine inandr
mak iin biraz dtan olan nedene gereksinim duyar.
Bundan dolay kehanet kesinlik salayamaz. Tann'nn Sz'n duyduktan sonra Tanr'ya inanmad
iin deil, sz verenin Tanr olduundan emin
olmak iin bir iaret isteyen brahim'den de anlaya
bileceimiz gibi peygamberler Tanr'nm kehanetin
den, kehanetin kendisiyle deil baz iaretlerle emin
oluyorlard. Bu gerek, Gidoni rneinde daha da
belirgin: "Gster bana" der Tanr'ya "bana benimle
42

konuann Sen olduunu bilmemi salayacak bir


iaret gster." Tanr ayrca Musa'ya yle der: "Bu da
sana gnderdiim bir iaret olsun." Hizkiya uzun
zamandr Yeaya'nn peygamber olduunu bildii
halde yine de nceden haber verdii zm yolunun
bir iaretini istedi. Bylece peygamberlerin her za
man kehanetle ilgili hayallerini dorulayacak baz
iaretler aldklar olduka ak; bu yzden Musa
Yahudilere (Yasa'nn Tekrar xviii.) peygamberlerden
bir iaret isteyin yani gelecekte olacak bir olayn
ngrsn isteyin der. Bu balamda kehanet gc,
hibir iaret gerektirmeyen ve kendi iinde kesinlik
ieren doal bilgiden daha aadr. Dahas Kutsal
Kitap, peygamberlerin kesinliinin matematiksel
deil, ahlaki olduu ifadesini destekler. Musa, reti
sini iaret ve mucizelerle dorulasa bile yeni tanrlar
vaaz eden peygambere lm cezasn koyar (Yasa nn
Tekrar xiii.); "nk" der, "Tanrnz Rab Kendi'sini
btn yreinizle, btn cannzla sevip sevmedii
nizi anlamak iin sizi snamaktadr." Ve sa havarile
rini ayn eye kar uyarr (Matta xxiv:24). Ayrca
Hizkiya (xiv:9) aka Tanr'nn insanlar yalanc
kehanetlerle aldattn belirtir; Mikaya'nn tankl
stlendii Ahavn peygamberleri durumundaki gibi.8
Bu rnekler vahyin kukuya ak olduunu kantlasa da dediimiz gibi vahiy, belirli bir lde kesin
lik barndrr; nk Tanr hibir zaman iyi olam ya
8 srail Kral Ahav'la Yahuda kral Yehoafat Ramot-Gilat'a
saldrmak iin ibirlii yaptklarnda peygamberlerine
danrlar ama Yahoafat bunu yetersiz bulup Mikaya'y
arttnda, o dier peygamberlerin tersine sraillilerin
yenilgiye urayacan ve Aharn ldrleceini bildirir.

43

da seilmiini aldatmaz ama (eskiden kalma atas


zne ve Avigayil'in yks ve konumasna gre9)
Tanr iyileri iyiliin arac olarak, ktleri de fkesini
uygulamak iin kullanr. Bu, Mikayann yukarda
bahsedilen durumundan da grlebilir,- Tanr Ahav'
peygamberler araclyla aldatmaya karar verdiinde,
yalan syleyen peygamberlerden yararlanmtr; iyi
peygambere doruyu belli etmi ve bunu duyurmas
n yasaklamamtr.
Yine de dediim gibi vahyin kesinlii sadece ahlaki
olarak kalr; nk Tanr'nn karsnda hi kimse
kendisini savunamaz ya da Tanrnn iyiliinin arac
olmasyla vnemez. Davut'un dindarlnn yeterli
lde tankln stlenmesine ramen, Kutsal Kitap'n kendisi, Tanr'nn Davut'u insanlar saymas
iin ayarttn retir ve gsterir10.
Vahyin kesinliiyle ilgili sorunun tamam u
dnce zerinde temellendirilmiti:
1. Vahiy edilen eyler peygamberleri uyankken g
rlen eyler gibi etkileyecek kadar ok canl hayal
edilmiti;
2. Bir iaretin varl;
3. Son ve en nemli olarak peygamberin akimn
9 Avigayil: Davut'la konuarak kaba, kt huylu kocas
Naval'dan intikam almasn ve bo yere kan dkmesini
engellemitir. Tanr da yaklak on gn sonra Naval'
cezalandrp ldrmtr.
10 Davut halknn saymn yaptrarak sonuta byk bir
orduya sahip olduu iin gururlanm ve Tanr'nn M
sr'dan k 30:12'de szn ettii ada zerine alma
mtr: 'sraillilerin saymm yaptn zaman herkes ca
nna karlk bana bedel deyecektir.

44

tamamen doru ve iyi olana ynelmi olmas.


Kutsal Kitap her zaman bir iaretten bahsetmese
de biz her zaman bir iaretin balandn varsaymalyz; nk Kutsal Kitap her zaman her durum ve
koula deinmektense (ounun belirttii gibi), onla
rn okuyucu tarafndan bilindiini varsayar. Ama bir
vahiy zaten Musa'nn yasasnn ierdii bir eyi du
yuruyorsa hibir iaret gerektirmediini kabul etme
liyiz nk bu vahiy yasa tarafndan dorulanmtr.
rnein, Yeremya'nn Yerualim'in11 yok edilmesi
vahyi dier peygamberlerin vahiyleriyle ve yasalarda
ki tehditlerle dorulanmt ve bu yzden bir iaret
gerektirmiyordu ama tm peygamberlerin tersi ola
rak devletin hzla yeniden kurulmasn nceden
haber veren Hananya, bir iarete gerek duydu yoksa
gereklerle dorulanana kadar vahyinin doruluun
dan kuku duyacakt. "Ancak esenlik olacan syle
yen peygamberin sz yerine gelirse, onun gerekten
Rab'bin gnderdii peygamber olduu anlalr."
O zaman peygambere iaretlerle salanan kesinlik
matematiksel deildi (yani kesinliin alglanan ya da
grlen eyin anlalmas sonucu olmas art deil
di), sadece ahlakiydi. aretler sadece peygamberi
ikna etmek iin verildiklerinden, bu demek oluyor ki
byle iaretler her bir peygamberin gr ve yeterli
liklerine gre veriliyordu, yle ki bir peygamberi ikna
eden bir iaret, kafasna farkl grler sokulmu
baka bir peygamberi ikna iin yeterli olmayacakt.
Dolaysyla iaretler her bir peygamber iin farklyd.
Bahsettiimiz gibi bireysel yaradl ve alkanla
gre ve biraz nce bahsedilen grlere gre ayrca
11 Yerualim: Kuds.

45

vahiyler de farkllk gsteriyordu.


Bu ekilde vahiyler yaradla gre u ekilde farkl
lk gsteriyordu. Eer bir peygamber neeliyse ona
yengiler, huzur ve inam mutlu eden olaylar belli
ediliyordu; o doal olarak byle eyler hayal etmeye
daha eilimliydi. Eer tersi olarak, hznlyse sava
lar, katliamlar ve felaketler belli ediliyordu ve bylece
bir peygamber merhametli, nazik, sinirli ya da sertse
bir vahye bir dierinden daha uygun olabiliyordu. Bu
ekilde vahiy hayal gcnn yapsna gre deiiyor
du. Eer peygamber kltr gelimi biriyse Tann'nn akln incelikli bir ekilde gryordu, eer akl
karksa onu da kark bir ekilde gryordu. Bu
yzden hayal gcyle elde edilen vahiylerde de eer
peygamber bir kylyse kzlerin, ineklerin; eer bir
askerse generallerin ve ordularn,- eer bir saray men
subuysa bir kraliyet tahtnn ve benzer eylerin ha
yallerini grrd.
Son olarak vahiy, peygamberlerin sahip olduu g
rlere gre deiirdi; rnein, astrolojinin samalk
larna inanan Magi'ye sa'nn doumu Dou'daki bir
yldzn hayaliyle belli edilmiti. Nebukadnessar'n
khinlerine Yerualim'in yok edilii barsaklar ara
clyla belli edilmiti, oysa kraln kendisi bunu
kehanetlerden ve havaya att oklarn ynlerinden
karmt. nsanlarn zgr istemlerine gre ve ken
di erkleriyle hareket ettiine inanan peygamberlere
Tanr'nm, gelecekteki insanlarn eylemlerinden ayr
ve habersiz olduu belli edilmiti. Bunlarn hepsini
Kutsal Kitap'tan rneklerle aklayacam.
lk nokta, Yehoram'a kehanette bulunmak iin bir
harp isteyen, krala kzgn olduu ve herhangi birine
kzgn olanlar onla ilgili iyi deil kt eyler hayal
46

edebileceinden daha nce ulaamad Tanrsal


amac, harpn mziiyle canlanana kadar gremeyen;
sonra tabi ki Yehoram ve mttefiklerine iyi haberler
vahyeden Elia'mn durumuyla kantlanyor. Tanr'-_
mn Kendi'ni kzgn ya da zgn olanlara belli etme
dii kuram hayalden baka bir ey deildir. nk
Tanr Musa'ya kzgnken ilk doann korkun katlini
belli etti ve bunu bir harpn aracl olmadan yapt.
Tanr, Kabil'e o kzgnken belirdi ve kzgnlkla ho
grsz olan Hezekiel'e Yahudilerin bakaldr ve
yoksulluu belli edilmiti. Sefil ve hayattan bkm
olan Yeremya, branilerin felaketlerini haber vermi
ti, Tanr'nm merhametini kadns bir doaya amas
daha uygun olduundan, Yoiya ona dammayacak,
bir kadn soruturacakt. Bu yzden Mikaya Ahav'a
dier gerek peygamberlerin tersine hibir zaman iyi
kehanetlerde bulunmad, srekli kt kehanetlerde
bulundu. Bylece gryoruz ki birbirinden ayr pey
gamberler yaradllar gerei bir tr vahye dier bir
trden daha uygundular.
Vahyin biemi ayrca her bir peygamberin gzel
sz syleme yeteneine gre de deiiyordu. Hezekiel
ve Amos'un vahiyleri Yeaya ve Nahum'unki gibi
incelikli bir biemde deil, kabaca yazlmtr. Bu
konuyu daha yakndan aratrmak isteyen bir brani
edebiyat aratrmacs farkl peygamberlerin ayn
konuyu ele alan paralarn karlatrdnda biemIcr arasndaki ok byk farkll bulacaktr. rne
in, saray mensubu Yeaya'mn birinci parada 11.
dizeden 20. dizeye olan ksmn kyl Amos'un 2124 arasndaki dizeleriyle karlatrn. Ayrca
Yeremya'nm dumeya'da yazlm vahiylerinin dzen
ve uslamlamasn Obadiah'n dzen ve mantyla
47

karlatrn. Son olarak Yeaya xl:19, 20 ve xliv:8 ile


Hoea viii:6 ve xiii:2'yi karlatnn. Vesaire.
Bu paralarn doru biimde gzden geirilmesi bi
ze Tanr'nn konumada belli bir biemi olmadn
ama peygamberin renme ve yeterliliine gre kl
trl, zl, sert, eitimsiz, ayrntl ya da belirsiz
konutuunu bize aka gsterecektir.
Dahas peygamberlere balanan hayallerde ve on
lar ifade eden simgelerde kesin bir eitlilik vard,
nk Yeaya Tapnak'tan ayrlrken Rab'bin grke
mini Hezekiel'e gsterilenden daha farkl bir biimde
grd. Ralbah aslnda her iki hayalin de gerek oldu
unu ama Hezekierin bir kyl olduundan hayal
den ok byk lde etkilendiini ve dolaysyla ok
ayrntl anlattn ileri srer; ama bu konuyla ilgili
gvenilir bir hadis olmad srece, ki olduuna da
inanmyorum, bu kuram aka bir yalan. Yeaya
Seraflar12 alt kanatl grrken, Hezekiel drt kanatl
yaratklar grd; Yeaya Tanry giyinik ve bir krali
yet tahtnda otumr grrken, Hezekiel Onu atee
benzer bir ekilde grd; her ikisi de kuku yok ki
Tanr'y genellikle O'nu hayal ettikleri biimde gr
dler.
Bundan te, hayaller ayrntlarda olduu kadar net
likte de farkllk gsteriyorlard. nk Zekeriya'nm
vahiyleri, onlar aktarmasndan grld gibi ak
lama olmakszn kendisi tarafndan bile anlalmak
iin fazla belirsizdi. Aklamalar yapldktan sonra
bile Daniel kendi hayallerini anlamamt ve bu
belirsizlik, belli edilen konunun zorluundan deil,
(nk bunlar insan olaylarndan baka bir ey ol12 Seraflar: En yksek rtbeli melekler.

48

madklar iin, insan yeterliini sadece gelecekte


olmalar ynnden ayordu) sadece Daniel'in hayal
gcnn vahye uyankken uykuda olduundan daha
az yeterli olduu gereinden kaynaklanyordu. Ve bu
da hayalin en banda onun neredeyse gcnden
umudu kesecek kadar korkmu olmas gereiyle
daha da ak. Bylece, hayal gc ve kendi gcnn
yetersizlii yznden belli edilen eyler ona o kadar
belirsiz gelmiti ki onlar aklandktan sonra bile
anlayamamt. Burada Daniel tarafndan duyulan
szcklerin, yukarda gsterdiimiz gibi, sadece
hayali olduuna dikkat etmeliyiz, yani korkuyla
doluyken onlar ok kark ve belirsiz hayal ettii
iin aklandktan sonra bile anlamamas alacak
bir ey deil. Tanr'nn ak bir vahiy gndermek
istemediini syleyenler, peygamberin daha sonraki
gnlerde insanlarnn bana gelecekleri anlamasn
salamak iin gnderildiini syleyen melein szle
rini okumama benziyor (Daniel x: 14).
Vahiy o zaman hayal gc onu daha ak kavra
maya yeterli olan bir kii bulunamad iin belirsiz
kald. Son olarak, Tanr'nn lyas' alaca belli edilen
peygamberler, Elia'y onlarn lyas' bulacaklar bir
yere gtrldne ikna etmek istediler; bu da yete
rince ak gsteriyor ki Tanr'nn vahyini doru an
lamamlar.13
Bunu daha aka ortaya koymaya hi gerek yok
nk Kutsal Kitap'ta Tanr'nn baz peygamberlere
13 lyas Elia'nm yanndan kasrgayla gklere alndnda
peygamberler onun geri gelmeyeceini bilen Elia'ya
efendisini da ve vadilerde aramak iin srar etmiler,
ikna olunca gn aradlarsa da lyas' bulamamlardr.

49

dierlerinden daha ok kehanet gc baladndan


daha ak olan bir ey yok. Vahiylerin peygamberler
tarafndan daha nce benimsenen grlere gre
farkllk gsterdii ve peygamberlerin trl ve hatta
birbirine ters grler ve nyarglar tadklar konu
lan daha nemli bulduum iin daha ayrntl ve
uzun ileyeceim. (Drstlk ve ahlak bakmndan
durum byk lde farkl olduu iin anlalsn ki
ben sadece kuramsal konulardan sz ediyorum.) Bu
yzden vahyin peygamberleri hibir zaman daha
bilge yapmad, onlar daha nceki grlerinde
brakt ve dolaysyla bizim onlara akl konularnda
gvenmek zorunda olmadmz sonucuna varaca
m.
Kutsal Kitap'm belirli paralarnn peygamberlerin
belli bakmlardan bilgisiz olduunu aka dorula
masna ramen, herkes peygamberlerin insan aklnn
kapsamndaki her eyi bildiklerini dorulamada
tuhaf bir ekilde aceleci davrand. Byle insanlar
peygamberlerin bilmedii hibir ey olmadn kabullemnektense paralar anlamadklarn sylemeyi
yelerler ya da Kutsal Kitap'a ait szlerin apak
anlamlarn arptmaya alrlar.
Eer bu ilemlerden izin verilebilir olan varsa biz
de Kutsal Kitaplarmz kapatabiliriz nk eer
onlarn en ak paralar bile belirsiz ve akl ermez
gizemler snfna giriyorsa onlardan bir ey kantla
mak iin bouna abalayacaz ya da paralarna
istediimiz yorumu getirebiliriz demektir. rnein,
Kutsal Kitap'ta, Yeu'nun ve belki de onun yksn
yazan yazarn gnein dnyann etrafnda dnd
ve dnyann sabit durduu ve bundan te gnein
belli bir sre iin sabit kaldn dndnden
50

daha ak bir ey yok. Gkcisimlerinin hibir hareke


tini kabullenmeyen biroklar, paray olduka farkl
bir anlama gelmi grnene kadar rtbas ederler.
Daha doru felsefe yapmay renen ve Gne sabit
ken Dnya'mn onun etrafnda dndn ya da en
azndan Gne'in Dnyann etrafnda dnmediini
anlayan dierleri bu tr bir ey kastedilmi olmama
sna ramen Kutsal Kitapta bu anlam tm gleriy
le arptmaya alrlar. Byle bo konuan kimseler
bende aknlk uyandryor! Biz gerekten Asker
Yeunun bilgili bir astronom olduuna inanmak
zorunda myz? Ya da ona bir mucizenin belli edile
mediine ya da o nedenini bilmeden Gne'in ufukta
normalden daha uzun sre kalamayacana m
inanmak zorundayz? Bana her iki seenek de sama
geliyor ve bu yzden Yeunun gnlerin uzamasnn
gerek nedenini bilmediini ve, o ve onunla birlikte
olan tm topluluun Gne'in her gn Dnya'mn
etrafnda dndn ve yle zel bir durumda bir
sre iin sabit kaldn, bylece n daha uzun
sre kalmasn saladn dndklerini sylerdim
ve havadaki kar miktar yznden (bkz. Yeu x: 11)
yansmann olaandan daha fazla olabileceini tah
min edemediklerini ya da imdi sorgulamayacamz
baka bir neden olabileceini sylerdim.
yleyse boyu ksalan glgenin iareti de14
Yeayaya onun anlayna gre belli edilmiti; yani
14 Hizkiya hastalanp lecei haberini alnca alayarak
Tanr'ya yalvarr. Tanr onun duasn duyarak mrn
be yl daha uzataca szn verir ve bunun belirtisi de
batmakta olan gnein Ahaz'n ina ettirdii basamakla
rn zerine den glgesinin on basamak ksalmasdr.

51

sanki Gne'in geri gitmesinden kaynaklanyormu


gibi; nk o da Gne'in hareket ettiini ve Dnya'nm sabit durduunu dnyordu; belki de yalan
c gnei15 ryasnda bile grmemiti. Bu sonuca
hibir kuku olmadan varabiliriz; nk iaret ger
ekten meydana gelmiti ve gerek nedeninden ha
bersiz olan Yeaya tarafndan krala nceden haber
verilmiti.
Sleyman tarafndan Tapnakn ina edilmesine
gelince eer gerekten Tanr'nm buyruuysa ayn
retiyi yani tm llerin kraln gr ve anlayna
gre belli edildiine inanmay srdrmeliyiz. nk
Sleyman'n bir matematiki olduuna inanmak
zorunda olmadmzdan Sleyman'n dairenin ev
resi ve ap arasndaki orann bilgisine sahip olmad
n ve iilerin ou gibi e bir orannda olduunu
dndn ileri srebiliriz. Ama eer bu paray
anlamadmz bildirmemize izin veriliyorsa gerek
ten Kutsal Kitap'ta bizim anlayabileceimiz hibir
ey bilmiyorum demektir; nk ina etme sreci
orada basite sadece tarihi bir konuymu gibi anla
tlm. Eer yine para sanki baka bir anlam tayormu ve bizim bilmediimiz bir nedenden yazlm
gibi davranmamza izin verildiyse, bunun Kutsal
Kitap'n tmyle bozulmasndan aa kalr yan
yoktur; nk bylece insan sapklnn tm sama
ve kt bulular Kutsal Kitap'n yetkinliine zarar
vermeden savunulabilir ve bytlebilir. Bizim
kardmz sonu hi bir ekilde dine kar saygsz
deil; nk Sleyman, Yeaya, Yeu... vs. peygam
15 Parheli. Bu durumda Gne iki tane gibi grlr. Nedeni
buz kristallerinden geen Gne nlarnn krlmasdr.

52

ber olmalarna ramen yine de insandlar ve byle


olduklar iin insan eksikliklerinden ayrcalkl ola
mazlar.
Nuh'un anlayna gre Tanr'nn tm insan soyu
nu yok etmek zere olduu ona belli edilmiti nk
Nuh Dnya'da Filistin snrlar dnda yaayanlarn
olduunu bilmiyordu.
Sadece bu tr konularda deil, Tanrsal niteliklerle
ilgili daha nemli konular da Tanr'yla ilgili olduka
sradan kavramlar gibi grlyor ve bu kavramlara
onlarn vahiyleri uyduruluyor, Kutsal Kitap'a ait ak
ifadelerle gstereceim gibi; peygamberlerin akllar
nn ycelii ve nleri iin, dindarlklar ve ballklar
kadar vlmedikleri hepsinden kolayca grlebilir.
Tanr'nn belli edildii ilk insan Adem, O'nun g
cnn her eye yettiini ve O'nun her eyi bilen
olduunu bilmiyordu nk kendisini O'ndan gizle
miti ve yanl iin sanki Tanr onun durumunun
ya da gnahnn farknda olmayan bir insanm gibi
O'na bahaneler sylemeye kalkmt; yleyse ona
da Tanr, onun anlayna gre belli edilmiti - n
k Adem, Rab'bi bahede inlerken, onu arrken ve
nerede olduunu sorarken duydu ya da duymu gibi
grnd ve sonra onun utangaln grnce ona
yasak meyveyi yiyip yemediini sordu. Aka gr
lyor ki Adem Tanr'y sadece her eyin yaratcs
olarak biliyordu. Tam Kayin'e16 de onun anlayna
gre, yani sanki insan ilerinden habersiz gibi belli
edilmiti, gnahnn tvbesi iin Tanr'nn daha
16 Adem ve Havva'nn ilk ocuklarndan Kayin kskanlk
nedeniyle kardei Habil'i ldrerek insanln ilk katili
olmutur.

53

stn bir kavram da gerekmiyordu.


Rab kendisini Lavan'a brahim'in Tanr's olarak
belli etmiti nk Lavan her ulusun kendine zel
bir tanrs olduuna inanyordu (bkz. Yaratl
xxxi:29). brahim de Tanr'nn her yerde olduunu ve
her eyi nceden bildiini bilmiyordu,- nk Tan
rnn Sodom'un sakinlerine17 kar ald karar
duyduunda Rab'bin hepsinin byle bir cezay hak
edip etmediini bulana kadar karar yerine getirme
mesi iin dua etti. nk dedi ki: (bkz. Yaratl
xviii:24) "Kentte elli doru kii var diyelim... inde
ki elli dom kiinin hatr iin kenti balamayacak
msn?" ve Tanr ona bu inanca bal olarak belli
edilmiti; brahim'in dledii gibi O yle dedi:
"Onun iin inip bakacam. Duyduum sulamalar
dom mu, deil mi greceim. Bunlar yapp yapma
dklarm anlayacam." Bundan te brahim'i ilgilen
diren Tanrsal vahiy onun sadk olmasndan baka
hibir ey ileri srmyor ve Tanr "Dom ve adil
olan yaparak yolumda yrmeyi oullarna ve soyu
na buyursun diye brahim'i setim" diyor (Yaratl
xviii: 19); brahim'in stn bir Tanr kavramna
sahip olduunu belirtmiyor.
Ayrca Musa da Tanr'nn her eyi grdnn ve
insan eylemlerini tek buyruuyla ynettiinin yete
rince farknda deildi, nk Tanr Kendisi sraillile
rin O'nu dinlemesi gerektiini sylemesine ramen
Musa konuya yine de kukuyla yaklat ve tekrar
etti: "Ya bana inanmazlarsa?", "Szm dinlemez,
17 Sodom halk doal iliki dnda sapklk yaptklar iin
(ecinsel ilikiye girdikleri iin ) Tanr tarafndan rnek
olsun diye sonsuz atele cezalandrlmlardr.

54

'Rab sana grnmedi' derlerse, ne olacak?" Benzer


olarak ona da Tanr gelecekteki insan ilerinde yer
almayan ve habersiz olarak belli edilmiti. Tanr ona
iki iaret verdi ve dedi ki: "Eer sana inanmaz, ilk
belirtiyi nemsemezlerse, ikinci belirtiye inanabilir
ler. Bu iki belirtiye de inanmaz, szn dinlemezler
se, Nil'den biraz su alp... vs." Musa'nn kaydedilmi
grlerini gerekten nyargszca dikkate alan biri
Musa'nn Tanr'y her zaman var olmu, var olan ve
var olacak bir Varlk olarak grdn ve bu yzden
O'nu branicede varln bu evresini belirten
Yehova adyla andn aka grecektir. Tevrat'ta
grld kadaryla doasyla ilgili olarak da Musa
O'nun sadece merhametli, nazik ve ar kskan
olduunu retiyordu. Son olarak bu Varlk'n dier
tm varlklardan grnen hibir eyin grntsyle
tanmlanamayacak kadar farkl olduunu, ayrca
O'nun insann eksikliinden kaynaklanan doal bir
eksiklik nedeniyle deil; bundan te O'nun gc
nedeniyle esiz ve tek olduundan grlemeyeceini
retiyordu. Musa (kukusuz Tanr'nn tasar ve
buyruuyla) O'nun yardmc-yneticisi olarak hare
ket eden varlklar olduunu - yani gerekten Tanr'mn uluslan ynetmesi, gereksinimlerini gidermesi
ve onlarla ilgilenmesi iin hak, yetki ve erk verdii
varlklar olduunu kabulleniyordu. Ama onlarn
uymak zorunda olduklar bu Varlk'n en yce ve
stn Tann ya da (branice deyimi kullanrsak)
tanrlarn Tanr's olduunu retiyordu. Ve Musa
arkda {Msr'dan k x v:ll) da yle haykryor:
"Var m senin gibisi ilahlar arasnda, ya Rab?" ve

55

Yitro18 der ki: "Artk biliyorum ki, Rab btn ilah


lardan byktr." Yani "en sonunda Musa'ya kar
Yehova'nm tm tanrlardan stn ve gcnn rakip
siz olduunu kabullenmek zorundaym." Musa'nn
Tanr'nn yardmc-yneticileri olarak hareket eden
bu varlklarn O'nun tarafndan yaratldn d
np dnmedii konusunda kararsz kalyoruz
nk Musa bildiimiz kadaryla bu varlklarn Yara
tl ve kaynayla ilgili hibir ey belirtmemitir.
Bundan te bu Varlk'n grnen dnyay Kargaa'dan dzene getirdii ve Doa'ya tohumlarn ver
dii ve bu yzden O'nun her eyin stnde en stn
hak ve gce sahip olduunu retir. Bundan te
stn hak ve gc nedeniyle Kendisi iin sadece
brani ulusunu ve belli bir zel blge setiini ve
geriye kalan ulus ve blgeleri Kendisi yerine dier
tanrlarn ilgisine braktn ve dolaysyla Kendisi
srail'in Tanr's ve Yerualim'in Tanr's adm alr
ken dier tanrlarn Yahudi olmayanlarn tanrlar
adm aldklarn da retir. Bu nedenden tr Yahudiler Tanr'nn Kendi'si iin setii zel blgenin
dierlerinde geerli olanlardan olduka farkl ve ayn
bir Tanrsal tapnma gerektirdiine ve Rab'bin dier
lkelere uyarlanan tanrlarn tapnmasndan zarar
grmeyeceine inanmlard. Bu yzden Asur'un
kral tarafndan Yahudiye'ye getirilen insanlarn
Ulusal Tanr'ya tapnmay bilmedikleri iin aslanlar
tarafndan paralandklarna inanyorlard. (2 Krallar
xvii:25).
18 Yitro (uayb): Yitro nceleri putperest inanca sahipken
sonra tek tanr inancna dnm ve peygamber olmu
tur.

56

bn' Ezra'nn19 grne gre Yakup bu yzden ye


ni bir lke aramalarn istedii zaman oullarn
kendilerini yeni bir tapnmaya hazrlamalar ve ya
banc tanrlarn; yani bulunduklar topraklarn tanr
larna tapnmay terk etmeleri iin uyard. (Yaratl
xxxv:2, 3)
Davut aul'a kraln eziyetiyle lkesinden uzak ya
amaya zorlandn anlattnda Rab'bin sz veril
mi kutsal toprandan srldn ve baka tanr
lara ibadet etmek zere gnderildiini syledi. (1
Samuel xxvi:19). Son olarak Davut Yahudi olmayan
lar arasnda ok yaygn bir gr olan bu Varlk ya da
Tanr'nn yaam alannn gklerde olduuna (Yasa nn Tekrar xxxiii:27) inamyordu.
Eer imdi Musa'nn vahiylerini incelersek onlarn
bu grlere uydurulduunu bulacaz; Tanrsal
Doa'nn merhamet, incelik... vs. durumlarna tabi
olduuna inand iin Tanr ona onun gr ve bu
zellikleriyle belli edilmiti (bkz. Msrdan k
xxxiv:6, 7 ve ikinci emir). Bundan te Musa'nn
Tanr'dan O'nu grmeyi istedii (Msrdan k
xxxiii:18) ama Musa (dediim gibi) Tanr'nn hibir
ruhsal grntsn oluturmad ve Tanr kendisi
ni peygamberlere hayal glerinin eilimi dorultu
sunda belli ettii iin, Tanr'nn Musa'ya Kendisini
herhangi bir ekilde belli etmedii aktarlyor. Tekrar
ediyorum bu Musa'nn hayal gc uygunsuz olduu
iindi nk dier peygamberler Rab'bi grdklerine
19 bn' Ezra( 1092-1167): Toledo'da domu olan nl bir
spanyol Haham. Felsefe, astronomi, tp, iir ve Kutsal
Kitap'n tefsirinde ok iyiydi. Kabalistik arlklardan
kanarak Kutsal Kitap'n yaln taraflarn ele alrd.

57

tanklk ediyorlar; rnein, Yeaya, Hezekiel,


Daniel... vs. Bu nedenle Tann Musa'y yle yantla
d: "...yzm grmene izin veremem." ve Musa
Tanr'nn grlebileceine - yani Tanrsal doayla
eliki olmakszn grlebileceine (nk dier
ekilde onun isteine hibir zaman ncelik tanmaz
d) - inand iin "nk yzm gren yaayamaz"
diye eklenerek Musa'nn gr20 dorultusunda bir
neden sunuluyor. nk gerekten olduu gibi Tan
rsal doayla elien bir grnmn ortaya kaca
ndan deil, insann yetersizlii yznden bunun
olamayaca belirtiliyor.
Tanr Musa'ya sraillilerin buzaya taptklar iin
dier uluslarla aym snfa konulacan sylediinde,
(Tarihler xxxiii:2, 3) bir melek gndereceini (yani
Tanr'nn yerine sraillilerden sorumlu bir varlk) ve
artk Kendisi'nin onlarn arasnda daha fazla kalma
yacan syledi. Bylece Musa'mn Tanr'nn srailli
leri baka varlk ya da meleklerinin koruyuculuuna
emanet ettii dier uluslardan daha ok sevdiini
varsaymas iin hibir neden brakmad (bkz dize
16).
Son olarak Musa Tanr'nn yaamn gklerde sr
drdne inand iin, Tanr ona gklerden dan
stne gelmi olarak belli edilmiti. Musa Tanr'yla
konuabilmek iin daa kyordu, eer Tanr'y her
zaman her yerde olan zelliiyle kavrayabilseydi
bunu yapmasna kesinlikle gerek kalmazd.
Onlara bildirilmesine ramen srailliler Tanr hak
knda neredeyse hibir ey bilmiyorlard. Bu da bir
20 Musa'nn gr: Tanr'nn grnen tm varlklardan
farkl olmas.

58

ka gn sonra O'na diye tapnma ve onurlandrmala


rn onlar Msr'dan karan tanr olduuna inandk
lar bir buzaya aktarmalarndan besbelli. Gerekte
Msr'n batl inanlarna alkn, eitimsiz ve ok
sefil bir klelik dnemi yaam olan insanlarn
Tanr ile ilgili salam herhangi bir kavrama sahip
olmalar zor. Ya da Musa'mn onlara doru bir yaa
ma kuralndan daha fazlasn, onlar yasal yetkiyle
ahlakl olmaya zorlayan bir yasa koyucu gibi deil de,
bunu zgrlk nedeniyle alayan bir filozof gibi
retmesi de zor. Bylece doru yaam kural, ta
pnma ve Tam sevgisi, onlar iin gerek zgrlk
ten, Tanr'nm armaan ve kayrasndan ok bir kle
likti. Musa onlara Tanr'y sevmelerini ve Yasa'sm
korumalarn buyurdu nk gemite ondan yarar
lanmlard (Msr'daki klelikten kurtulmalarndaki
gibi), dahas onlara O'nun buyruklarn inemeleri
durumunda gzda, dikkate almalar durumunda
birok szler vermiti; bylece sraillilere ebeveynle
rin aklsz ocuklarna davrandklar gibi davranm
t. Dolaysyla onlarn erdemin ve gerek mutluluun
stnln bilmedikleri kesin.
Yunus21 Tanr'nm gr alamndan katn d
nmt. Bu gsteriyor ki o da Tanr'nm, uluslarn
bakmn onun yerine geen dier glere braktn
kabullenmiti. Eski Antlama'nm tamamnda Tam
21 Yunus, Tanr'dan Ninova halkn uyarma buyruunu
aldnda Rab'bin huzurundan kamak iin bir gemiye
binip Tari'e doru yola kmt. Yolculuk srasnda
geminin tayfas tarafndan denize atlmt. Tanr Yunus'u yutacak byk bir balk salam ve Yunus bu ba
ln iinde gn yaamt.

59

hakknda hi kimse aslnda doal yetenekleri bak


mndan zamannn tm insanlarndan stn olan
Sleyman'dan daha mantkl konumuyor. Ama o
kendisini (yasann sadece eylemleri mantkl ve
anlama yetisine bal gerekelere dayanmayan insan
lar iin koyulduunu dnerek) yasadan stn
sayyordu ve balca tane olan krallarla ilgili yasa
lardan az sz etmiti. Dahas yasalar aka ine
miti (bu konuda yanl yapt ve bedensel zevke
dalarak bir filozofa yakmayacak ekilde davrand)
ve Yazg'nn tm balarnn deersiz olduunu,
insanln erdemden daha soylu bir yeteneinin ve
aptallktan daha byk bir cezasnn olmadn
retti. Bkz. Sleyman'n zdeyileri xvi:22, 23.
Ama elien grlerini belirtmeyi stlendiimiz
peygamberlere geri dnelim. Hezekiel'in belirtilmi
grleri, Musa'dan (Sabbathus'un incelemesinde,
i: 13, 2 dendii gibi) bize geerliliini hala koruyan
vahiy kitaplan brakan Hahamlarnkine kadar o
kadar farkl ki, hahamlar kutsal kitaplardan onun
vahiylerini ciddi anlamda karmay dndler.
Eer (Sabbathus'un incelemesinde yazld gibi)
Hananiah adl bir Yahudi byk bir gayret ve al
mayla onlarn aklamasn stlenmeseydi Hahamlar
kukusuz Hezekiel'in grlerini karacaklard. Bu
Yahudi'nin bunu nasl yapt yeterince anlatlma
m. imdi yok olmu olan bir yorum mu yazdn
ya da aklamay Hezekiel'in szlerini deitirerek ve
kstaha-ifadeleri isteine gre arptarak yapp
yapmadm bilmiyoruz. Bu nasl yaplmsa yapl
sn, para xviii, kesinlikle Msr'dan k xxxiv,
Yeremya xxxii:18...vs. ile rtmyor.
Samuel Rab'bin buyurduu hibir eyden piman
60

olmadna inanyordu (1 Samuel xv:29) nk aul


gnah22 iin zldnde ve Tanr'ya tapnp af
dilemek istediinde Samuel Tann'mn buyruunu
geri almayacan sylemiti.
Dier taraftan Tanr Yeremya'ya: "Uyardm ulus
ktlnden dnerse, bana felaket getirme kara
rmdan vazgeerim." diye bildirilmiti. "O ulus s
zm dinlemeyip gzmde kt olan yaparsa, ona
sz verdiim iyilii yapmaktan vazgeerim" (Yeremya xviii:8-10). Yoel (ii: 13) Rab'bin sadece cezalan
drmaktan vazgetiini retmiti. Son olarak Yarat
l iv:7'den belli ki insan gnahn ayartmalarn ye
nebilir ve ahlakl davranabilir nk bu reti
Josephus23 ve Kutsal Kitap'tan rendiimize gre
onlar hibir zaman yenmemesine ramen Kayin'e
sylenmitir. Ve bu biraz nce alnts yaplan Yeremya'nn parasyla rtr nk orada eer sz
konusu insan durumunu ya da yaam biimini de
itirirse Tanr'mn Sz'n ettii iyi ve kty dl
lendirmek ya da cezalandrmaktan vazgeecei sy
leniyor. Ama dier taraftan Pavlus (Romallar ix:10)
insann, Tanr'mn zel ar ve kayras dnda, etin
ayartmalar karsnda hi gc olmadm olabile
cek en ak ekilde retir. Ve ahlak insana mal
ettiinde (Romallar iii:5 ve vi: 19) kendisinin sadece
22 aul'n gnahlar sorumluluklarndan kamak, savatan
ganimet toplamak, yanl ekilde kurban sunmak ve l
lerle iletiime gemek iin bir cadya danmakt.
23 Josephus)37-100 ylndan sonraki bir tarih) Titus Flavius
Josephus sfatyla Roma vatanda, 1. yy. Yahudi tarihi.
Yerualim'in Yklnn (70) yazar. Yaptlar 1. yy.da
Musevilik hakknda nem tar.

61

insanlarn diliyle ve etin yetersizliiyle konutuunu


syleyerek dzeltir.
Artk dncemizi yeterinden fazla kantladk
Tann'nm vahiyleri peygamberlerin anlay ve gr
lerine gre uyarladn, yardmseverlik ve ahlakin
ilgisi olmayan kuram konularnda peygamberlerin
bilgisiz olabileceini ve birbiriyle elien dnceler
benimseyebileceklerini ve aslnda benimsediklerini
kantladk. Dolaysyla grlyor ki doal ya da ruh
sal olgularla ilgili bilgi iin hibir ekilde peygamber
lere bavurmamalyz.
O zaman sadece vahyin ama ve z olan peygam
berlere ait yazlara inanmak zorunda olduumuza;
ama ayrntlara gelince her insann inanp inanma
masnn kendisine kaldna karar verdik.
rnein, Kayin'e gelen vahiy bize Tann'nm onu
doru yaam yaamas iin uyardn retiyor
nk vahyin tek amac ve z budur, zgr istem
ve felsefeyle ilgili retiler deildir. yleyse, iradenin
zgrl uyarnn szcklerinde aka belirtilme
sine ramen, szckler ve nedenler Kayin'in anlay
na gre uyarland iin bunun tersi bir gr
benimsemekte zgrz.
yleyse Mikaya'ya gelen vahiy de sadece Ahav ve
Aram arasndaki savan gerek konusunun ona
bildirildiini ve bizim tm inanmak zorunda oldu
umuzun da bu olduunu retirdi. Vahiyde Tanr'nn gerek ve yalan Ruhu, sa ve sol elde duran gk
teki glerle ilgili vahyin ierdii baka her ey ve
dier tm ayrntlar bizi hi etkilemez. Herkes akl
nn izin verdii kadarna inanabilir.
Tanr'mn Gcn Eyp'e gstermesine araclk
eden uslamlamalar da (eer gerekten bir vahiy idiy
62

seler ve yknn yazar bazlarnn varsayd gibi


sadece etkili konumayla kendi anlayn sslemi
yor idiyse) aym snfa girerlerdi - yani eer Eyp'
ikna etmek iin onun anlayna gre uyarlanmlar
sa evrensel ve tm insanlar ikna etmek iin deil
lerdir.
sann Ferisileri gurur ve bilgisizlikle sulad ve
havarilerini doru yaam yaamalar iin uyard
dncelerine gelince de farkl bir sonuca varamayz.
O dncelerini her bir insann gr ve ilkelerine
uyarlad. rnein, Ferisilere [Matta xii:26) "Eer
eytan eytan kovarsa, kendi iinde blnm
demektir. Bu durumda onun egemenlii nasl ayakta
kalabilir?" dedi. Ferisilere eytanlarn olduunu ya da
bir eytan krall olduunu retmek deil, sadece
onlar kendi ilkelerine gre ikna etmek istedi. yley
se havarilerine [Matta 18:10) "Bu kklerden birini
bile hor grmekten saknn! Size unu syleyeyim,
onlarn gklerdeki melekleri... vs." derken onlar
daha kolay ikna etmek iin uyarlanm olan gerek
neden zerinde durmak deil, sadece onlar gurura ve
akranlarn kmsemeye kar uyarmak istedi.
Son olarak havarilere zg iaretler ve dnceler
iin de tam olarak ayn eyi sylemeliyiz; ama bu
konuyu daha derin ilemeye gerek yok. Eer Kutsal
Kitapm bireylere ya da zellikle bir insann anlay
na gre gnderilen ve felsefeyi byk tehlike altna
sokmadan Tanrsal retiler olarak savunulamayacak tm paralarn sayarsam amaladm ksal
ok fazla amam gerekir. O zaman genel uygulama
nn birka rneinin verilmesi yeterli olsun ve me
rakl olan okuyucu dier rnekleri kendisi ele alsn.
imdi deindiimiz noktalar yalnzca peygamber ve
63

vahiylerle ilgili dikkate aldmz amala dorudan


ilgili olandr, yani Felsefe'nin Tanrbilimden ayrl
mas genel sorusuna deinmi olmama ramen,
kehanet armaannn branilere zg ya da tm
uluslar iin geerli olup olmadn sorgulayabilirim.
O zaman bir sonraki blmde yapacam gibi ibran ilerin yeteneiyle ilgili bir sonu karmalym.

64

III. Blm:
branilerin Tanrsal Grevi ve
Kehanet Yeteneinin Onlara zg Olup
Olmad Hakknda
branilerin mutluluu Yahudi olmayanlarn alaklndan kaynaklanmyordu.
Felsef bili ya da erdemden de kaynaklanmyor
du.
Mutluluklarnn devletin ilerini ynetme ve siyasi
tehlikelerden kanmadan kaynaklanmas.
Bu ayrt edici zelliin brahim'in zamannda bile
olmamas.
Eski Antlamann kendisinin Yahudi olmayanlarn
payna den yasaya ve Tanr'nn kayrasna tanklk etmesi.
Romallara Mektuplardaki ak uyumsuzluun
aklamas.
Yahudilerin sonu olmayan scilmiliivle ilili savlara yant.

Her insann gerek mutluluk ve kutluluu dier


insanlar dlayarak keyfini yalnz kard gururdan
deil, sadece iyi olandan zevk almaktan oluur. Ken
disini dierlerinin yararlanmad iyiliklerden yarar
land iin daha kutlu sayan ya da kendisini benzer
lerinden daha ansl gren biri gerek mutluluk ve
kutluluktan habersizdir ve ald zevk ya ocuka ya
65

ekememezlikten ya da haincedir. rnein, bir insa


nn gerek mutluluu sadece erdeme ve gerein
bilgisine sahip olmasna baldr, kendisinin dierle
rinden daha bilge olmasna ya da dierlerinin byle
bir bilgisinin olmamasna bal deildir. Byle d
nceler onun bilgeliini ya da gerek mutluluunu
arttrmaz.
Byle nedenlere sevinen, bir bakasnn kutsuzlu
una seviniyordur ve bu kadaryla hain ve ktdr,
ne gerek mutluluu ne de doru yaamn huzurunu
bilir.
Bu yzden Kutsal Kitap, branileri yasaya uymalar
iin uyard zaman Tann'mn Kendisine dier uluslardansa onlar setiini (Yasamn Tekrar x:15);
O'nun dierlerinin deil kendi yanlarnda olduunu
[Yasa'nn Tekrar iv:7); Onun sadece onlara adil
yasalar verdiini (Yasa'nn Tekrar iv:8) ve son olarak
O'nun onlar dierlerinden seip ayrdn (Yasa'nn
Tekrar iv:32) sylyor. Sadece geen blmde gs
terdiimiz ve Musa'nn da ifade ettii gibi (Yasa'nn
Tekrar ix:6, 7) Kutsal Kitap gerek kutluluun ne
olduunu bilmeyen dinleyicilerinin anlayna gre
konuuyor. Aslnda Tanr eit olarak tm insanlar
kurtulua arm olsayd onlar ne kutsuz olurlard,
ne de Tanr dierlerinden daha az onlarn yannda
olmu olurdu; onlarn yasalar herkes iin konulmu
olsayd ne daha az adil olurdu ne de branilerin ken
dileri daha az bilge olurlard. Mucizeler dier uluslar
iin de yaratlm olsayd Tanr'nn gcn daha az
gstermi olmazlard,* son olarak eer Tanr tm bu
armaanlarn eit olarak tm insanlara balam
olsayd braniler yine ayn ekilde O'na tapnmak
zorunda olurlard.
66

Tanr Sleyman'a (1 Krallar iii: 12) gelecek zaman


da kimsenin onun kadar bilge olmayacam syledi
inde sadece stn bir bilgelii ifade eder gibi gr
nyor. Tanr'nn Sleyman'a dierlerinden daha
mutlu olmas iin gelecekte hibir insana onunki
gibi bir bilgelii balamayaca szn verdiine
inanmak ok baya olurdu; bu, hibir ekilde S
leyman'n aydnlm arttrmazd ve eer herkes ayn
yeteneklerle donanm olsayd bilge kral Tanr'ya
yine ayn lde teekkr borlu olurdu.
Tevrat'n biraz nce alnts yaplan paralarnda
Musa'nn sadece branilerin anlayna gre konu
tuunu sylememize ramen Tanr'nn Musa'nn
yasasn sadece onlar iin buyurduunu ya da sadece
onlarla konutuunu ya da branilerin dier uluslar
dan daha byk mucizelere tanklk ettiklerini yad
smak gibi bir isteimiz yok. Musa'mn branileri
onlarn ocuka anlaylarna seslenecek ve onlar
Tanr'ya tapnmaya zorlayacak ekilde uyarmak
istediini vurgulamak istiyoruz. Bundan baka, bra
nilerin dier uluslardan bilgide ya da dindarlkta
daha stn olmadklarn ama belli bir zellik konu
sunda dierlerinden aka daha farkl olduklarn
gstermek istedik. Ya da (Kutsal Kitap gibi konuur
sak onlarn anlaylarna gre) sk sk bu konuda
uyarlmalarna ramen Tann tarafndan branilerin
dierlerinden doru yaam ve olaanst grler
uruna deil, baka bir amala seildiklerini gster
mek istedik. Bu amacn ne olduunu zaman gelince
gstereceim.
Ama balamadan nce Tanr'nn klavuzluuyla,
Tanr'nn yardmyla, dtan ve iten szckleriyle ne
anlatmak istediimi ve yazgdan ne anladm bir
67

ka szckle aklamak istiyorum.


Tanr'mn yardm derken, doa olaylarnn sabit vc
deimez dzen ya da zincirini kastediyomm. nk
her eyin bal olarak var olduu ve her eyin nedeni
olan doann evrensel yasalarnn Tanr'mn her za
man sonsuz doruluk ve gereklilik ieren buyruklar
nn sadece baka bir ad olduunu daha nce syle
dim ve baka yerlerde gsterdim.
Bylece her eyin doa yasalarna gre olduunu
sylemek ve her eyin Tanrmn buyruk ve dzeniyle
olduunu sylemek ayn eydir. imdi doamn gc
her eyin sadece gereklemesine araclk eden ve her
eye neden olan Tanrmn gcyle ayn olduu iin,
doann bir paras olarak kendisine yarar salayan
ve varln komyan herhangi bir insan ya da o kii
nin katks olmadan ona yarar salayan herhangi bir
yap, ona sadece ya insan doas ya da d olaylar
yoluyla hareket eden Tanrsal g tarafndan veril
mitir. yleyse insan doasnn kendi abalaryla
kendisine katt eylere, uygun olarak, Tanrmn i
yardm denirken, insann kazancn d nedenlerle
arttran her eye Tanrmn d yardm denilebilir.
imdi Tanrmn seimiyle ne anlatlmak istendii
ni kolayca anlayabiliriz. Doann nceden belirlen
mi dzeni; yani Tanrmn sonsuz buyruk ve dze
ninin aracl dnda hi kimse hibir ey yapama
yaca iin, hi kimse kendisi iin bir yaam yolu
seemez ya da Tanr'mn sz konusu bir i ya da
yaam yolu iin birini seme yetenei dnda hi
kimse bir i baaramaz. Son olarak kutluluk derken
insan yaamn d ve beklenmeyen yollarla ynlen
dirdii kadaryla Tanr'mn dzenini kastediyomm.
Bu n hazrlklarla branilerin tm uluslar arasndan
68

seilmesinin nedenine geri dnyorum ve kantyla


bylece devam ediyorum.
Hakl olarak arzulanan tm amalar genelde u
snftan birine giriyor:
1. eylerin birincil nedenleri araclyla bilgisi.
2. Tutkularn ynetilmesi ya da erdem alkanl
nn kazanlmas.
3. Gvenli ve salkl yaam.
Bu amalarn ilk ikisine en dorudan gtren ve
onlarn en yakn ve en etkileyici nedeni olarak d
nlebilecek yntemler insan doasnn kendisinde
vardr. Bylece onlarn elde edilmesi sadece bizim
gcmze ve insan doasnn yasalarna dayanr.
Doann daha nce farkl trde insanlar yaratt
ryasna dalmazsak bu yeteneklerin hibir ulusa zel
olmad, her zaman tm insan soyunca paylald
sonucuna varlabilir. Ama gvenlie ve sala neden
olan yntemler ou zaman d koullardadr ve
yazgnn armaanlar adn alrlar nk bata bizim
bilgisine sahip olmadmz nesnel nedenlere daya
nrlar. nk bir aptal, bilge bir adam kadar mutlu
lua ya da mutsuzlua eilimli olabilir. Buna ramen
insan ynetimi ve dikkati gvende yaamay ve ak
ranlarmzn, hatta hayvanlarn verebilecei zararlar
nlemeye ok yardmc olabilir. Akl ve deneyim bu
amaca ulamak iin bir toplumun sabit yasalarla
oluturulmas, zel bir blgede oturulmas ve tm
glerin birlik yani sosyal birlik iinde toplanmasn
dan baka bir yntem gstermiyor. Mademki bir
toplumu oluturmak ve korumak iin sra d bir
yetenek ve ilgi gerekmiyor. leri grl ve dikkatli
insanlar tarafndan kurulan bir toplum ok gvenli,
ok istikrarl ve baarszlklara az eilimli olurken;
69

dier taraftan yetenekleri eitilmemi olan insanlar


tarafndan kurulan bir toplum byk lde yazgya
dayamr ve daha az sabittir. Eer her eye ramen
byle bir toplum uzun bir sre iin var olursa, bunu
kendisinden farkl olan ynlendirici bir gce borlu
demektir; eer byk tehlikeler atlatyor ve ileri
yolunda gidiyorsa ister istemez Tann'mn klavuzluk
eden Ruhu'na aacak ve tapmacaktr (yani Tann'mn
doa ve insan akl araclyla deil, gizli yntemlerle
alt kadaryla). nk bu toplumun bana gelen
her ey beklenmedik ve kestirimlerin tersi olduu
iin bunlarn mucizeyle olduu bile dnlebilir ve
sylenebilir. O zaman uluslar, toplumsal dzen ve
altnda yaadklar ve ynetildikleri yasalara gre
birbirlerinden ayrlrlar. brani ulusu Tann tarafn
dan bilgelii ya da dnce sakinlii nedeniyle deil,
toplumsal dzeni ve elde ettii stnlk ve onu
yllarca korumas nedeniyle seilmiti. Bu, Kutsal
Kitap'tan ok ok belli. Geliigzel bir inceleme bile
bize branilerin baka uluslardan stn olduu tek
ynn devletle ilgili konulardaki ynetimleri ve
byk tehlikelerin stesinden sadece .Tanr'nn d
yardmyla gelmeleri olduunu gsterir; baka bir
deyile akranlaryla ayn deerdeydiler ve Tann hep
sine kar ayn lde yardmseverdi. (nceki b
lmde gsterdiimiz gibi) akl ynnden Tam ve
doayla ilgili ok sradan dncelere sahiptiler bylece bu ynden Tann'mn seilmii olamazlar; erdem
ve doru yaam ynnden de bu anlamda seilmi
deillerdi; nk burada da yine aralarndaki ok az
sayda seilmiin dnda dier uluslarla eittiler.
Dolaysyla onlarn seilmesi ve yetenei sadece
dnyasal mutluluk ve bamsz ynetimin yararlar
70

na balyd. Aslnda Tanrnn aile reislerine [Son


Not 4] ya da onlarn kaltlarna bunun tesinde bir
ey iin sz verdiini grmyoruz. Yasa'da Tanr'ya
balla kar bamsz bir devletin verecei srekli
mutluluktan ve bu yaamn dier iyiliklerinden ba
ka bir dl sunulmuyorken, bakaldr ve anlama
nn bozulmasna karlk devletin yklmas ve byk
zorluklarla gzda veriliyor. Bu da alacak bir ey
deildir; nk tm sosyal dzenlerin ve devletin
amac (daha nce dediimiz ve bundan sonra daha
geni aklayacamz gibi) gvenlik ve rahattr; bir
devlet sadece herkesi balayc olan yasalarla var
olabilir. Eer devletin tm yeleri yasalar nemse
mek istemiyorsa, bu nedenle devleti datr ve yok
ederler. Bylece yasalara srekli ballk karlnda
branilere sz verilen tek dl gvenlik [Son Not 5]
ve onun beraberinde olan yararlarken, bakaldr
karlnda devletin yklmasndan, ek olarak genel
likle bunu izleyen ktlklerden ve zellikle de zel
devletlerinin yklmasyla Yahudlerin balarna
gelebileceklerden daha salam bir cezayla gzda
olamazd. Ama bu noktay uzun uzadya incelemeye
gerek yok. Tanr'nm dier uluslara da zel yasalar
hazrlayp hazrlamadm ve onlarn yasa yapclar
na da Kendi'sini vahiy yoluyla yani yasa yapclarn
Onu hayal etmeye alkn olduu zelliklerle belli
edip etmediini yeterince belirleyemiyorum. Kutsal
Kitapn kendisinden, Tanrnn d yardmyla, baka
uluslarn stnlk ve belirli yasalar kazandklar
ak; sadece izleyen iki paraya tanklk edin: Yarat
l xvi: 18,19, 20de Melkisedek'in Yerualim'in kral
ve Yce Tanrnn khini olduu syleniyor. Rahipli
iyle ilgili ilevlerini yerine getirirken Melkisedek'in
71

Avram'24 kutsad ve Rab'bin sevdii Avram'm da


Tanr'nm bu rahibine ganimetlerinin hepsinin onda
birini verdii anlatlyor. Bu, Tanr'nm srail ulusunu
kurmadan nce Yerualim'de krallar setiini ve
onlar iin dinsel trenler ve yasalar dzenlediini
yeterince gsteriyor. Bunu vahiy yoluyla yapp yap
mad yeterince ak deil ama undan eminim ki,
brahim ehirde geici olarak kalrken bu yasalara
titizlikle bal olarak yaad, nk brahim Tann'dan zel dinsel trenler almad; ama tapnmaya,
buyruklara, kurallara ve kral Melkisedek'in yasalan
olarak yorumlanmas gereken Tanr'nm Yasalarna
uyduu (Yaratl xxvi:5) belirtiliyor. Malaki25 Yahudilere yle (i: 10-11) syleniyor: " 'Ne olurdu, suna
mda bouna ate yakmayasnz diye aranzda tap
nan kaplarn kapatan biri olsayd! Ben sizden
honut deilim' diyor Her eye Egemen Rab, 'Getire
ceiniz sunular da kabul etmeyeceim. Doudan
batya kadar uluslar arasnda adm byk olacak!
Her yerde adma buhur yaklacak, temiz sunular
sunulacak. nk uluslar arasnda adm byk
olacak!' diyor Her eye Egemen Rab." arptmad
mz srece sadece o zaman kastediyor olabilecek
bu szler, o zamanki Yahudilerin Tanr tarafndan
dier uluslardan daha ok sevilmediini, Tann'mn
dier uluslara, o zamanlar mucizev yardm olmadan
imparatorluklarn ksmen toparlayan Yahudilere
baladndan daha fazla mucize gsterdiini ve
24 brahim'in ad, Tanr ona bu ad vermeden nce
Avram'd.
25 Malaki: Bir peygamber ve Eski Antlama'nn son kitab
nn yazar.

72

son olarak da Yahudi olmayanlarn Tanr tarafndan


kabul gren dinsel trenlere sahip olduklarm oka
doruluyor. Ama bu konularn hafife stnden
geiyorum nk bunlar Yahudilerin seilmelerinin,
ruhsal olmayan fiziksel mutluluk ve zgrlkten
yani kendi kendini yneten devletten ve bunu ba
armalar iin gerekli tutum ve yntemden,* sonuta
bu zel ynetimin korunmasnn gerektirdii yasa
lardan ve son olarak bu yasalarn belli edilme bii
minden baka bir eyle ilgili olmadn gstermek
olan amacm iin yeterli. nsann gerek mutluluu
nun bal olduu dier konularla ilgili olarak da
Yahudiler, geriye kalan uluslarla eit deerdelerdi.
Bu yzden Kutsal Kitap'ta (Yasanm Tekrar iv: 7)
Tanr'nm Yahudilerden daha yakn olduu bir ulu
sun olmad sylendiinde gnderme sadece onlarn
ynetimine ve balarna gelen birok mucizenin
olduu dneme yaplyordun nk aydnlk ve
erdem konusunda - yani kutluluk konusunda Tanr
zaten dediimiz ve imdi gsterdiimiz gibi herkese
eit lde yardm ediyordu. Kutsal Kitap'n kendisi
de bu geree tanklk eder, nk Zebur yazar yle
der (cxlv: 18): "Rab kendisine yakaran, tenlikle
yakaran herkese yakndr" ayn Mezmurda, 9. dizede
"Rab herkese iyi davranr, Sevecenlii btn yaptla
rn kapsar." denir. Mezmurlar xxxiii:16'da Tanr'nm
tm insanlara ayn akl balad sylenip onun
szckleriyle "herkesin yreini yaratan... O'dur."
deniyor. Yrek braniler iin herkesin bildii gibi ruh
ve anlama yetisinin olduu yerdi.
Son olarak Eyp xxxviii:28'den Tanr'mn tm in
san soyuna Tanr'ya sayg yasasn, ktlklerden
kanmay ya da iyilik yapmay buyurduu ve Eyp73

'n Yahudi olmamasna ramen, dindarlk ve din


konusunda herkesi getii iin Tanr asndan tm
insanlarn en beenileni olduu ak. Son olarak
Yunus iv:2'den Yunus "Bu yzden Tari'e kamaya
kalktm. Biliyordum, sen ltfeden, acyan, tez
fkelenmeyen, sevgisi engin, cezalandrmaktan vaz
geen bir Tann'sm...vs." dedii iin Tann'nm sadece
Yahudilere deil, tm insanlara kar ltfeden, mer
hametli, sabrl ve sevgisinin engin olduu ve onu
cezalandrmaktan vazgetii ve Ninovallar affedece
i ok ak. Bu yzden (mademki Tanr tm insanla
ra kar eit derecede balayc ve braniler O'nun
tarafndan sadece sosyal dzen ve ynetimleri bak
mndan seilmi) sosyal dzen ve ynetiminden ayr
olarak ele alman bir Yahudi'nin Tanr'nm dier in
sanlardan farkl olarak ona verdii bir yetenek ta
mad ve Yahudi ve Yahudi olmayanlar arasnda
hibir fark olmad sonucuna varyoruz. Tanr'nm
tm insanlara kar eit derecede balayan, mer
hametli... vs. olduunun bir gerek olduu ve pey
gamberlerin ilevinin insanlara gerek erdem olarak
lkelerinin yasasn retmek ve ona zendirmek
olmad iin tm uluslarn peygamberlere sahip
olduu ve kehanet yeteneinin Yahudilere zg ol
mad kuku gtrmez. Aslnda hem din d hem
de kutsal tarih bu geree tanklk eder. Eski
Antlama'mn kutsal kaytlarndan dier uluslann
braniler kadar ok peygamberlerinin olduu ya da
uluslara Tanr tarafndan Yahudi olmayan bir pey
gamberin aka gnderildii belli olmamasna ra
men bu soruyu etkilemez nk braniler dier ulus
lann deil, kendi ilerini kaydetmede dikkatliydiler.
O zaman Tevrat'ta Nuh, Hanok, Avimelek, Ba
74

lam...vs. gibi Yahudi ve Musevi olmayanlarn keha


net gcn kullandklarn, dahas brani peygam
berlerin Tanr tarafndan sadece kendi uluslarna
deil, dier birok ulusa da gnderildiklerini bulma
mz yeterli. Hezekiel o zaman bilinen tm uluslara;
ve Yunus balca Ninovalara peygamberlik etti,
Ovadya Edomlular dnda hibirine peygamberlik
etmedi. Yeaya hayflanr ve felaketlerin ndeyisinde
bulunur ve sadece Yahudilere deil, dier uluslara da
iyileme ars yapar; nk der ki (Yeaya xvi:9):
"Bu yzden Yazer iin... ac ac alyorum." ve xix.
Parada ilk felaketleri ve sonra da Tanr'nn onlar
zgrle kavuturmak iin bir Kurtarc gnderece
ini, Msr'da Rab'bin tamnaca ve dahas Msrlla
rn kurban ve adaklarla Tanr'ya tapnacan ve en
sonunda bu ulusu Tanr'nn kutlu Msrl insanlar
diye adlandrarak, Msrllarn iyilemesini, her ay
rnts dikkate deer olan 19, 20, 21, 25. dizelerde
nceden haber verir.
Yeremya brani ulusunun deil, tm uluslarn pey
gamberi olarak adlandrlr (bkz. Yeremya: i.5). Ayr
ca o da uluslarn felaketlerini kederle nceden haber
verir ve iyilemelerini kestirir nk Moavllar iin
(xlviii:31): "Bu yzden Moav iin haykracak, Btn
Moav iin feryat edeceim." der, (36. dize): "Bu yz
den yreim ney gibi nliyor Moav iin..." ve sonun
da Msrllarn, Ammonlularn ve Elamllarnki gibi
iyilemelerinin kehanetinde bulunur. Bundan dolay
Yahudiler gibi dier uluslarn da onlara kehanetlerde
bulunan peygamberleri olduu kuku gtrmez.
Kutsal Kitap Yahudilerin ve dier uluslarn gelece
inin belli edildii sadece bir adamdan, Balam'dan
sz etmesine ramen biz Balam'n sadece bir kez
75

kehanette bulunduunu varsaymamalyz nk


yaznn kendisinden Balam'n daha nceden uzun
zamandr kehanet ve dier Tanrsal gleriyle nl
olduu besbelli. nk Balak onu kendisine getir
meyi saladnda dedi ki: "nk senin kutsadn
kiinin kutsanacan, lanetlediin kiinin lanetlene
ceini biliyorum." Bylece Balam Tann'mn brahim'e
balad yetenee sahipti. Dahas kehanete alkn
olduu iin Balam habercilere Rab'bin istei ona belli
edilene kadar beklemelerini buyurdu. Tann'mn ger
ek dncesinin kehanetinde bulunduunda, kendi
si iin unu sylemeyi alkanlk haline getirmiti: "
Tann'mn szlerini duyan, Yceler Ycesi'nin bilgisi
ne kavuan, Her eye Gc Yeten'in grmlerini
gren, Yere kapanan, Tann'mn gzlerini at kii
bildiriyor." Bundan baka branileri Tann'mn buyru
uyla kutsadktan sonra (alkanl olduu zere)
dier uluslar iin kehanette bulunmaya ve onlarn
geleceini kestirmeye balad. Bunlarn hepsi oka
gsteriyor ki Balam hep peygamberdi ya da sk sk
kehanette bulunmutu ve (burada da dikkat edece
imiz gibi) peygamberlere kehanetlerinin bata gelen
kesinliini salayan eye, yani tamamen neyin iyi ve
doru olduuna odaklanm bir akla sahipti. nk
Balak'n dnd gibi kutsamak istediklerini kut
samad ya da lanetlemek istediklerini lanetlemedi,
sadece Tanrnm kutsanmasn istediklerini kutsad
ya da lanetlenmesini istediklerini lanetledi. Balak'a
yle yant verdi: "Balak sarayn altnla, gmle
doldurup bana verse bile, Tanrm Rab'bin buyruun
dan te kk byk hibir ey yapamam." Tanr'nm bu arada ona kzmasna gelince, Rab'bin buy
ruuyla Msr'a doru yola kan Musa'nn da bana
76

ayn ey gelmiti ve kehanette bulunduu iin para


almasna gelince Samuel (Vaiz vii:20) eer gnaha
girdiyse diye "...yeryznde hep iyilik yapan, Hi
gnah ilemeyen doru insan yoktur." dedi Vaiz
vii:20.(bkz. Elilerin leri 2 Petrus ii:15, 16 ve
Yahuda v:l 1)
Konumalarnn Tanr zerinde kesinlikle byk
etkisi olmu olmal ve lanetleme gc Kutsal Kitap'ta belirtildii saydan anladmz kadanyla mutlaka
ok byk olmal. Tanr Yahudilere byk merha
metinin kant olarak Balam' dinlemedi ve laneti
kutsamaya evirdi (bkz. Yasanm Tekrar xxiii:6,
Yeu xxiv:10, Nehemya xiii:2). Bu nedenle ktlerin
konuma ve lanetleri Tanr'y hi etkilemediine
gre kukusuz o Tanr tarafndan ok ho karlan
yordu. O zaman doru bir peygamber olduu iin ve
bununla birlikte Yeu ondan khin ya da falc diye
sz ettii iin bu unvann sayg duyulan bir anlam
olduu kesin. Yahudi olmayanlarn khin ve falc
adm verdikleri gerek peygamberlerken, Kutsal Kitapn ska sulad ve knad khinler de Yahudileri aldatan yalanc peygamberler gibi Yahudi olma
yanlar aldatan yalanc khinlerdir; aslnda kehanet
yeteneinin Yahudilere zel olmad, tm uluslar
iin geerli olduu Kutsal Kitap'taki dier paralarda
da bildirmitir. Ama Ferisiler iddetle bu Tanrsal
yetenein kendi uluslarna zg olduunu ve dier
uluslarn, gelecei (batl inan daha neler uydura
cak?), aklanamayan eytani bir yetenekle nceden
haber verdiklerini iddia ediyorlar. Kuramlarn yetki
siyle onaylatmak iin Kutsal Kitap'tan alntsn
yaptklar balca para, Musa'nn Tanr'ya 'Yoksa
benden ve halkndan honut kaldn nereden biline
77

cek? Bize elik etmenden, deil mi? Ancak o zaman


benimle halkn yeryznn teki halklarndan ayrt
edilebiliriz" dedii Msr'dan k xxxiii:16'dr. Bun
dan Musa'nn Tanr'dan Yahudilerle birlikte olmas
n ve Kendi'sini onlara vahiy yoluyla belli etmesini;
dahas bu iyilii baka hibir ulusa yapmamasn
istedii anlamn karrlar. Musa'nn, Tanr'nn
Yahudi olmayanlarla birlikte olmasn kskanmas ya
da O'ndan byle bir ey istemeye cesaret edebilmi
olmas kesinlikle sama. Musa, ulusunun eilimini
ve ruhunun dik bal olduunu bildii, onlarn ok
byk mucizeler ve Tanr'dan zel bir d yardm
olmadan baladklar eyi bitiremeyeceklerini, hatta
byle bir yardm olmadan yok olacaklarn aka
grd iin byle davrand. Tanr'nn onlar ko
runmak istedii belli olduu iin bu zel d yardm
istedi. Bylece der ki (Msr'dan k xxxiv:9): 'Ya
Rab, eer benden honutsan, ltfen bizimle gel",
"Bunlar inat insanlardr." Dolaysyla Tanr'dan
zel bir d yardm istemesi insanlarn inatlndand ve bu zel d yardmdan baka bir ey isteme
dii Tanr'nn yantyla- Tanr hemen yantlad
iin (ayn parann 10. dizesi) - daha da aktr:
"Senin halknla bir antlama yapyorum", "Onlann
nnde dnyada ve teki uluslar arasnda grlme
mi harikalar yapacam. Arasnda yaadn halk
neler yapabileceimi grecek. Senin iin korkun
eyler yapacam." Dolaysyla akladm gibi Musa
grnrde Yahudilerin zel seilmilii dnda hi
bir eye sahip deildi ve Tanr'dan baka bir istekte
bulunmad. Pavlus'un Romallara mektubunda daha
byk nemi olan, yani Pavlus'un burada kaydedi
lenden daha farkl bir reti retiyormu gibi g
78

rnd baka bir metin bulduumu itiraf ediyorum


[Romallar iii: 1): "yleyse Yahudinin ne stnl
var? Snnetin yarar nedir? Her ynden oktur. lk
olarak, Tanr'nm szleri Yahudilere emanet edilmi
tir."
Ama Pavlus'un zellikle retmek istedii retiye
bakarsak u andaki savmza ters den hibir ey
bulamayz, tam tersi [Romallar iii:29): "Yoksa Tanr
yalmz Yahudiler'in Tanrs m? teki uluslarn da
Tanrs deil mi? Elbet teki uluslarn da Tanns'dr", [Romallar ii:25):"Ama Yasa'ya kar gelir
sen, snnetli olmann hibir anlam kalmaz.", "Bu
nedenle, snnetsizler Yasa'nn buyruklarna uyarsa,
snnetli#saylmayacak m?" dedii iin retisi bi
zimkiyle ayndr. Bundan baka iv.para: 9. dizede
Yahudi ve Yahudi olmayanlarn hepsinin ayn ekil
de gnahn denetiminde olduklarm ve yasamn ol
mad yerde yasaya kar gelmenin sz konusu
olmadn sylyor. Buradan yasann - yani zellik
le devletle ilgili ve devletin kurulmasnda belirlenen
ve insanlarn isteine gre uyarlanan yasann deil,
sadece gerek erdeme nem veren yasann - dene
timi altnda yaayan herkese kesinlikle belli edildii
ok ak. Son olarak Pavlus, Tann tm uluslarn
Tanr's olduundan yani herkese kar ayn lde
balayc olduundan ve herkes yasann ve gnahn
denetiminde yaadndan Tanr'nm Mesih'ini tm
insanlar yasann bamllndan eit olarak kur
tarmak iin, insanlarn yasann buyruuyla deil de,
yreklerinin sabit niyetiyle doruyu yapmalar iin
tm uluslara gnderdii sonucuna varyor. Yani
Pavlus bizimkiyle ayn eyi retir. Bu yzden "Tann mn szleri Yahudilere emanet edilmitir." dedi
79

inde ya yasann onlara yaz olarak emanet edildiini


anlamalyz ya da Pavlus sadece (Yahudiler dnda
hi kimse Pavlus'un ortaya koymak istedii yasaya
kar gelmeyecei iin) Yahudilerin anlay ve o za
manki grlerine gre yant veriyordu. nk
Pavlus ksmen grd ve ksmen de duyduu eyleri
retmeyle ilgili olarak Greklere kar Grek, Yahudilere kar Yahudi'ydi.
imdi geriye sadece kendilerini, Yahudilerin seilmiliinin geici olmadna, bunun sadece devlet
leri bakmndan olduuna ve sonsuz olduuna inan
dranlarn savlarn yantlamak kalyor. nk diyor
lar ki; 'Yahudileri devletlerini kaybettikten sonra ve
yllarca paralanm yaadktan ve dier tm ulus
lardan ayr kaldktan sonra dier insanlarn tersine
hala hayatta kaldklarn gryoruz. Bundan baka
Kutsal Kitap, Tanr'nn Yahudileri kendisi iin son
suza kadar setiini yani devletlerini kaybetmelerine
ramen hala Tanr'nn seilmii olarak kaldklarn
retiyor gibi grnyor.'
Sonrasz seilmilii rettiini dndkleri par
alar balca unlardr:
1. Onlar gklerin ve doann kalclyla karla
trarak, srail soyunun sonsuza dek Tanr'nn ulusu
olarak kalacan sylyor;
2. Hezekiel xx:32'de peygamber Yahudilerin yar
dmdan sonra Rab'be tapnmaya srt evirmek iste
melerine ramen Tanr'nn yine de onlar daldklar
topraklardan toplayp bir araya getireceini ve onlar
insan elinin demedii yerlere - atalarn Msr'n el
dememi yerlerine gtrd gibi - gtreceini ve
en sonunda aralarndan dik bal ve gnahkrlar
kardktan sonra tm srail halknn O'na tapnaca
80

kendi Kutsal dana gtreceini kastediyormu


gibi grnyor. zellikle Ferisiler tarafndan alnts
yaplan baka paralar da vardr, ama sanrm bu
ikisini yamtlarsam herkesi tatmin etmi olurum.
Bunu Kutsal Kitap'n kendisinden unu gstererek
kolayca baaracam: Tanr Yahudileri sonsuza ka
dar semedi, yalnzca daha nce Kenanllar setii
koullar altnda seti. nk gsterdiimiz gibi
Kenanllarm Tanr'ya dindarca tapman rahipleri
vard ama sonunda Tanr onlar zevkleri, gururlar ve
yozlam tapnmalar nedeniyle reddetti.
Musa, (Levililer xviii:27) toprak onlar daha nce
orada yaayan uluslar kustuu gibi kusmasn diye
sraillileri fahielikle kirlenmemeleri iin uyard ve
Yasamn Tekrar viii: 19, 20'de en ak anlamda onla
r tamamen yklmalaryla tehdit ediyor nk diyor
ki "bugn size aka belirtirim ki, tamamen yok
olacaksnz. Tanrnz Rab nnzden uluslar yok
ettii gibi, szne kulak vermediiniz iin sizi de yok
edecek." Yasa'da Tanr'nn branileri ne tamamen ne
de sonsuza kadar setiini aka gsteren buna
benzer baka birok para bulunuyor. O zaman pey
gamberler Tanr'nn bilgi, sevgi ve kayrasnn yeni bir
anlamasn onlara nceden haber verdiyse byle bir
szn sadece seilmie verildii kolayca kantlanr;
nk biraz nce alntsn yaptmz parada
Hezekiel Tanr'nn onlar ba kaldrc ve gnahkr
lardan ayracan aka syler. Sefanya (iii: 12, 13)
der ki: "Tanr orada sadece O'nun adna snan
uysal ve alakgnllleri brakacak." imdi mademki
branilerin seimleri gerek erdeme gre yaplmt,
dierlerinden ayrlmalarnn sadece Yahudilere sz
verilmi olduu dnlemez, biz Yahudi olmayan
81

gerek peygamberlerin de (ve gsterdiimiz gibi her


ulusun vard) ayn sz, araclyla avutulan kendi
inanl insanlarna verdiine inanmalyz. Bu neden
le, Tann'mn bilgi ve sevgisinin bu lmsz anlama
s Sefanya iii: 10, ll'den de aka grld gibi
evrenseldir. Bu adan Yahudi ve Yahudi olmayanlar
arasnda hibir fark gzetilemez, ya da Yahudiler
bizim belirttiimizden te zel bir seilmilie sahip
olamazlar.
Peygamberler sadece gerek erdem asndan olan
bu seimden sz ederlerken kurbanlar ve trenlerle
ilgili ve tapnan ve ehrin yeniden ina edilmesiyle
ilgili eyleri birbirine ok kartrdlar. Kehanet bi
enimde ve yapsnda olan byle simgesel ifadelerle
ruhsal konular yorumlamak ayn zamanda hem
Yahudilere kimlerin peygamberleri olduklarn, hem
de devletin ve tapnan yaklak Kore'in zamannda
beklenen gerek yeniden ina edilmesini gstermek
istediler.
Dolaysyla imdiki zamanda Yahudilerin dier in
sanlardan stn olarak kendi zerlerine alacak ke
sinlikle hibir eyleri yok.
Dalmalarndan ve imparatorluun kaybedilme
sinden sonra yaamaya devam etmelerine gelince
alacak hibir ey yok; nk kendilerini dier
uluslardan o kadar ok ayr tuttular ki sadece da
doru olan grenekleriyle deil dier uluslarn din
trenlerine aykr den grenekleriyle de, ayrca
titizlikle yerine getirdikleri snnet iaretiyle de zer
lerine evrensel bir nefret ektiler.
Yahudilerin Yahudi olmayanlar tarafndan byk
lde nefretle anldklarn deneyim gsteriyor.
spanya kral daha nce onlar devlet dinini kabul
82

etmeleri ya da srlmeleri iin zorladnda ok


sayda Yahudi Katoliklii kabullendi. imdi bu din
den dnenler spanyollarn tm yerel ayrcalklarna
kavutuu ve sayg deer tm makamlara gemeye
deer grld iin spanyollarla birbirlerine o
kadar dorudan kartlar ki kendilerinden hibir
kalnt ya da hatra brakmadlar. Ama Portekiz
kralnn Hristiyan olmaya zorlad Yahudilere bu
nun tam tersi oldu. nk dinden dnmelerine
ramen, yurtta kabul edilmeye layk bulunmadklar
iin her zaman ayn yaadlar. 26
Snnet iareti bence o kadar nemli ki sadece bu
iaretin Yahudi ulusunu sonsuza kadar koruyabile
ceine, kendimi inandrabilirim. Hatta insan ileri o
kadar deiken ki, dinlerinin temelleri akllarn
hadm etmeseydi ve ortam oluayd Yahudilerin
imparatorluklarn yeniden kurabilecekleri ve Tanr'nn ikinci bir kez onlar seeceine inanacak kadar
ileri gidebilirim.
Byle bir olasln inlilerde ok nl bir rneine
sahibiz. Onlarn da kafalarnda titizlikle uyduklar ve
kendilerini dier herkesten ayran belirgin bir iaret
leri var. Bu ekilde kendilerini o kadar uzun yllar
dierlerinden ayr tuttular ki eskilikte dier tm
uluslar oka geerler. mparatorluu her zaman
26 spanya byk lde Yahudi'nin belli bir refah seviye
sinde yaad son Hristiyan lkesiydi. Ama 30 Mart
1492'de bir srgn kararnamesi ilan edildi. Yahudiler 31
Temmuz'a kadar ya vaftiz olacak ya da srgne gidecek
ti. Byk bir ksm Portekiz'e kat. Be yl sonra Porte
kiz, spanya'nn basksyla Yahudileri korkun iddet
sahneleri iinde vaftiz ettirdi.

83

ellerinde tutmamlardr ama kaybettiklerinde hep


geri almlardr ve Tatarlar zenginlik ve gururun
zevkiyle gevediklerinde ayn eyi kukusuz yeniden
yapacaklar27.
Son olarak u ya da bu nedenle Yahudilerin Tanr
tarafndan sonsuza kadar seildikleri grn ko
rumak isteyen varsa, kalc ya da geici olsun bu
seimin, Yahudilere zg olduu kadaryla hkimiyet
ve fiziksel yararlardan baka hibir eye gre olmad
n kabul ettii takdirde (bir ulus dier bir ulustan
ancak byle ayrlabilecei iin) onu reddetmeyece
im. Ama akl ve gerek erdem asndan her ulus
dierleriyle eit durumda ve Tanr bu bakmdan bir
halk dierinden stn tutmaz.

27 1271'de Tatar imparatoru Kubilay Han, Yuan Hanedan


ln kurarak imparatorluunu ilan etti. Yuan Hanedan
Moollarla beraber btn in'i fethederek hkimiyeti
altna ald. Chu Yuan Chang, Yuan hanedan yerine
Ming hanedann (1368-1644) kurdu.

84

IV. Blm:
Tanr Yasas Hakknda
Yasalarn ya doal zorunlulua ya da insan buyruuna dayanmas. nsan buyruunun varlnn, doal zorunluluk yasa snfyla eli
memesi.
Tanr Yasasmn insan buyruuna dayanan bir tr
yasa olmas.
Amac nedeniyle Tanrsal olarak anlmas.
Tanr Yasasnn:
1. Evrensel olmas;
2. Tm tarihi yklerin doruluundan bamsz
olmas;
3. Adet ve trenlerden bamsz olmas;
4. Kendi dl.
Akln Tanr'y insanlar iin bir yasa koyucu olarak
sunmamas.
Byle bir anlayn bilgisizliin kant olmas
- Adem'de - sraillilerde - Ilristiyanlarda.
Kutsal Kitap'n akim ve Tanrsal olana aklc bakn lehine tankl.

Yasa szc soyut olarak alndnda, bir birey ya


da her eyin ya da belli bir soya ait olan her eyin ya
doal zorunluluk ya da insan buyruu dorultusunda
tek, sabit ve kesin bir biimde hareket etmesidir.
Doal zorunlulua dayanan bir yasa, doadan tr
85

ya da sz konusu olan eyin aklamasndan tr


zorunlu olandr. nsan buyruuna dayanan ve daha
doru olarak dzen denilen bir yasa, insanlarn daha
gvenli ve uygun olarak yaamak iin ya da benzer
bir nedenden kendileri ve dierleri iin buyurduu
dur.
rnein daha kk olan cisimleri etkileyen tm
cisimlerin dierine iletirken kendi devinimlerinin
ounu kaybetmeleri cisimlerle ilgili evrensel bir
yasadr ve doal zorunlulua baldr. yleyse bir ey
hatrlayan bir insann dorudan ona benzeyen baka
bir ey hatrlamas ya da onunla ayn zamanda gr
d bir eyi hatrlamas insann doasndan tr
zorunlu olan bir yasadr. Ama insann doal hakla
rndan bazlarn terk etmek zorunda olmas ya da
terk etmeye zorlanmas ve kendisini belli bir biimde
yaamaya balamas insan buyruuna dayanr. imdi
her eyin var olmasnn ve belirli, deimez ve kesin
bir biimde ilemesinin evrensel doal yasalarla
nceden belirlenmi olduunu kabul etmeme ra
men, biraz nce szn ettiim yasalann insan
buyruuna dayandm iddia ediyorum.
nk doann paras olduu kadaryla insan,
doann gcnn bir ksmm oluturur. Bu yzden
insan doasnn zorunluluundan tr zorunlu olan
her ey (yani insan araclyla hareket ettiini d
ndmz kadaryla doann kendisinden) zorun
luluktan olsa bile insan erki sonucunda oluyordur.
Bunun iin byle yasalarn uygulanmasnn insamn
buyruuna bal olduu ok rahat sylenebilir nk
onlar ncelikle insan aklnn erkine dayanr; bylece
insan akl, eyleri doru ya da yanl olarak gr
bakmndan kolayca byle yasalar olmakszn d
86

nlebilir, ama az nce tanmn yaptmz zorunlu


yasalar olmakszn dnlemez.
Bu yasalann insan buyruuna dayandn belirt
tim nk eyleri en yakn nedenleriyle aklamak ve
tanmlamak iyidir. Genel yazg dncesi ve neden
lerin birbirine balanmas bize belli sorularla ilgili
dncelerimizi oluturma ve dzenlemede ok az
yardmc olur. eylerin gerek balants ve birbirle
rine ball; yani her eyin nasl dzenlendii ve
baland konusunda aka bilgisiz olduumuzu
ekleyelim; bu yzden eylerin rastlantsal olduunu
dnmek doru yaam adna bizim iin daha yarar
l, hatta daha zorunludur. Soyut anlamda yasayla
ilgili bu kadar yeterli.
Yasa szc benzeimle sadece doal olgular iin
kullanlr gibi grnyor ve insan doasn balang
ta alm belirli snrlar iinde tuttuu iin genellik
le insamn uyaca ya da uymayaca bir buyruk an
lamna geldii kabul edilir ve dolaysyla yasa insan
gcn aan hibir kural koymaz. Bylece yasay
insan tarafndan kendisi ya da bakalar iin belirli
bir amala konulmu bir yaam tasans olarak ta
nmlamak uygundur.
Ancak kanun yapmann gerek amac birka kii
tarafndan grld ve ou insan onun artlar
altnda yaamasna ramen onu anlamada yetenek
siz olduu iin, kanun koyucular genel ball zor
lama amacyla, her trl olasla kar doa yasa
sndan zorunlu olarak kaynaklanandan ok farkl
baka bir ama sundular. Yani yasa koyucular yasaya
uyanlara kitlelerin en bata istedii eyin szn
veriyor ve yasay ineyenleri de en ok korktuklar
eyle tehdit ediyorlar. Bylece kitleleri belki de gem
87

zinciri vurulmu bir at gibi snrlamaya alyorlar.


Bundan dolay yasa szc, bata bakalanmn
ynlendirilmesiyle insana buyrulmu yaam biimle
ri iin kullanlyor,- bu yzden yasaya uyanlarn onun
buyruu altnda yaad ve bask altnda olduklar
syleniyor. Gerekte hapisten korktuu iin herkese
hakkn veren bir insan, bakalarnn ynlendirmesi
ve basks altnda hareket eder ve bu insann adil
olduu sylenemez. Ama ayn eyi yasalarn gerek
nedeninin ve gerekliliklerinin bilgisiyle yapan bir
insan salam bir nedenle ve kendi isteiyle hareket
ediyordur ve bu yzden doru olarak, o insann adil
olduu sylenir. Pavlus yasann buyruu altnda
yaayanlarn yasa araclyla adil olduklar savunu
lamaz dediinde, ben onun adilliin genellikle ta
nmland gibi sabit ve srekli olarak her insana hak
ettiini verme isteidir demek istediini kabul ediyo
rum. Bylece Sleyman derki (Sleymann zdeyi
leri. xxi:15): "Hak yerine gelince doru kii sevinir,
Fesat dehete der."
O zaman yasa insann kendisi ve bakalar iin
belli bir amala ortaya koyduu bir yaam tasans
olduundan insan yasas ve Tanrsal yasa olarak
ayrlabilir gibi grnyor. {Ama her ikisi de bir ma
dalyonun iki yz kadar farkldr}
nsan yasasyla anlatmak istediim, sadece yaam
ve devleti gvenli hale getirme iine yarayan bir
yaam tasarsdr. Tanrsal yasayla sadece en stn
iyilii28 baka bir deyile Tanr'nn ve sevginin gerek
bilgisiyle ilgili olam anlatmak istiyorum.
28 stn iyi, Spinoza'ya gre insan aklnn doann bt
nyle olan birliidir.

88

Bu yasaya, burada elimden geldiince anlalr bir


ekilde ksaca aklamaya alacam stn iyiliin
yaps nedeniyle, Tanrsal diyorum.
Mademki akl varlmzn en iyi ksm, eer bizim
iin gerekten en yararl olan eyi aramak istiyorsak
onu mmkn olduunca yetkinletirmek iin eli
mizden geleni yapmalyz. nk zihinsel yetkinlik
en stn iyilikten olumaldr. imdi, tm bilgimiz
ve tm kukular gideren kesinlik sadece Tanr'mn
bilgisine dayand iin; - ilk olarak Tanr olmadan
hibir ey var olamayaca ve yaratlamayaca iin,ikinci olarak Tanr ile ilgili ak ve kesin bir dn
cemiz olmad kadaryla evrensel bir kuku iinde
kaldmz iin - bizim en stn iyiliimiz ve stn
iyiliimiz de ayrca Tanr'mn bilgisine dayanm
oluyor. Dahas Tanr olmadan hibir ey var olama
yaca ve yaratlamayaca iin tm doal olgularn
niteliklerinin ve yetkinliklerinin uzandklar kadary
la Tanr kavramn ierdii ve ifade ettii aktr,
yleyse doal olgularla ilgili bilgimize oranla Tanr
ile ilgili daha ok ve yetkin bilgiye sahibizdir. Tersi
olarak (nedeni araclyla bir etkinin bilgisi, bir
olayn belli bir zelliinin bilgisi ile ayn ey olduu
iin) doal olgularla ilgili bilgimiz ne kadar oksa
(her eyin nedeni olan) Tanr'mn nitelii ile ilgili
bilgimiz o kadar yetkindir. O zaman stn iyiliimiz
sadece Tanr'mn bilgisine dayanmakla kalmaz, ayn
zamanda tmyle bu bilgiden oluur ve insan doaya
ve zel isteinin amacnn yetkinliine oranla m
kemmeldir ya da tam tersidir. Bu yzden en yetkin
ve en stn kutsalln bata gelen paylamcs, en
yetkin varlk olan Tanr'mn anlama yetisiyle elde
edilen bilgisini her eyden stn tutan ve ondan zevk
89

alandr.
O zaman stn iyiliimiz ve kutsallmz bunu,
yani Tanr'nm bilgi ve sevgisini amalyor. Bu yz
den tm insan eylemlerinin bu amacnn gerektirdii
olanaklar, yani onun dncesinin iimizde olmas
nedeniyle Tanr tarafndan istenenler, Tann'nn
buyruu olarak adlandrlabilir,- nk bu istekler
Tanr akllarmzda var olduu iin sanki Tann'nn
Kendisinden kaynaklanrlar ve bu amaca gre olan
yaam biimi uygun olarak Tann'nn yasas adn
alabilir.
Olanaklarn yaps ve bu amacn gerek duyduu
yaam tasars, en iyi devletlerin temellerinin tasar
nn tutumunu nasl izledii ve insann yaammn
nasl ynlendirildii sorular genel ahlak bilimiyle
ilgilidir. Ben burada sadece belli bir uygulamadaki
Tanrsal yasadan sz edeceim.
Tanr'nm sevgisi insamn en byk mutluluu ve
kutluluu ve insan eylemlerinin en son amac olduu
iin cezalandrlma korkusundan ya da bedensel bir
zevk, n ya da benzeri dier bir amala Tanr'y se
venin deil de, sadece Tanr'nm bilgisine sahip olan
ya da Tann'nn bilgi ve sevgisinin stn iyilik oldu
una ikna olmu olann, Tanrsal yasaya uygun
yaad sonucu kar. O zaman Tanrsal yasamn
sonutaki ve en bata gelen kural stn iyilik olarak
Tanr'y sevmektir, yani dediimiz gibi herhangi bir
ceza ya da eziyet korkusundan ya da araclyla zevk
almak istediimiz herhangi baka bir amala deil.
Tanr dncesi, Tann'nn bizim stn iyiliimiz
olduu kuralm koyar - baka bir deyile Tann'nn
bilgi ve sevgisinin tm eylemlerin yneltilmesi gere
ken en son ama olduu kuralm koyar. Dnya ile
90

rine dalm biri bunlar anlayamaz, bunlar ona aptal


lk gibi grnr. nk Tam bilgisi pek yetersizdir
ve ayrca bu stn iyilikte kendisinin kullanabilecei
ya da tketebilecei ya da sadece dnce ve saf
akldan olutuu iin, balca zevk ald ey olan
tensel arzularn etkileyen hibir ey bulamaz. Dier
taraftan salam bir akldan daha stn bir yetenee
sahip olamayacam bilenler szn ettiim eyi
kukusuz sorgusuz sualsiz kabul edeceklerdir.
imdi Tanrsal adaletin balca nelerden olutuu
nu ve insanlarn yasalanmn ne olduunu yani vahiy
le onaylanmadka farkl amalan olan yasalarn
hepsini anlattk. nk bir eyler ayrca (yukarda da
gsterdiimiz gibi) bu vahiy ynyle Tam'ya mal
edilir ve bu anlamda evrensel olmamasna, tamamen
tek bir ulusun yaradlna ve zel korunmasna
uyarlanmasna ramen, kehanetle kavranarak onay
landna inandmz iin, Musa'nn yasasna Tann'nn yasas ya da Tamsal yasa ad verilebilir. Eer
biraz nce akladmz doal Tamsal yasamn
yapm ele alrsak unlan grrz:
I. - Evrensel insan doasndan kardmz iin o
evrenseldir ve tm insanlar iin ayndr.
II.
- Herhangi bir tarihsel anlatmn doruluuna
dayanmaz. Bu doal Tamsal yasa sadece insan do
as gz nnde bulundurularak anlald iin,
onun Adem'de olduu gibi dier tm insanlarda,
akranlar iinde yaayan bir insanda ya da kendi
kendine yaayan bir insanda var olduunu dnebi
liriz.
Tarihsel anlatmn doruluu, ne ekilde gvence
ye alnm olursa olsun bize ne Tann'mn bilgisini ne
de sonu olarak O'nun sevgisini verebilir. nk
91

Tanr'nn sevgisi Onun bilgisinden doar ve O'nun


bilgisi kendi ilerinde kesin olan ve bilinen genel
dncelerden karlmaldr. Bylece tarihsel anla
tmn doruluu bizim stn iyiliimize ulamamz
iin gerekli bir ara olmaktan ok uzaktr.
Tarihi kaytlar bize Tannmn bilgi ve sevgisini ve
remese de onlar dnyev yaam amacyla okumann
ok yararl olduunu yadsmyorum. nk insanla
rn en iyi eylemleriyle belli ettikleri geleneklerini ve
olaylarn ne kadar ok gzlemler ve bilirsek, onlann
arasnda yaammz o kadar dikkatle dzenleyebili
riz ve akln buyurduu kadaryla eylemlerimizi onla
nn isteklerine uydururuz.
III.
- Bu doal Tanrsal adaletin trenlerin - yani
kurulular nedeniyle iyi denilen, kendi ilerinde
nemsiz olan ya da gnahlardan kurtulmak iin
yararl bir eyi simgeleyen ya da (eer bu tanm
tercih edeniniz olursa) anlam insan anlayn aan
eylemlerin yerine getirilmesini gerektirmediini
grrz. Akln doal , sadece ok aka iyi oldu
unu gsterebilecei ya da kutluluumuza arac ola
cak eyler dnda kendi iinde gereksinimi karla
yamayaca hibir ey gerektirmez. Sadece buyrulduu ya da kurulduu ya da iyi bir eyin simgeleri oldu
u iin iyi olan byle trenler salam bir dncenin
ya da akln rnleri olan eylemlerden saylamaz.
imdi bunu daha ayrntl anlatmama gerek yok.
IV.
-Son olarak Tanrsal yasann en stn dl
yasann kendisiyken, yani zgr istemimizle Tanr'y
btn ve verimli bir istekle bilmemiz ve sevmemizken, cezas bunlarn eksiklii ve etin klesi olmak yani kararsz ve bocalayan bir ruha sahip olmaktr.
Bu noktalara dikkat ektikten sonra imdi u ko
92

nular somturmalym:
I. Akln doal araclyla Tanr'y bir yasakoyucu ya da insan iin yasalar buyuran bir yetkili
olarak kavrayp kavrayamayacamz.
II. Kutsal Kitap'n akln bu doal yla ve doal
yasayla ilgili retisi nedir?
III. Trenler daha nce hangi amalarla olutu
rulmutu?
IV. Son olarak kutsal kaytlar bilmenin ve onlara
inanmann yarar nedir?
lk ikisini bu blmde zmleyeceim, geriye ka
lan ikisini bundan sonraki blmde zmleyece
im.
lkinin sonucuna sadece Tanr'nm isteinin yap
sndan kolayca varabiliriz. Bizim dncelerimizle
ilikili olarak Tanr'nm istei, anlayndan ayrlr yani Tanrnm istek ve anlay gerekte ayn eydir
ve sadece Tanrnm anlayyla ilgili oluturduumuz
dncelerimizle ilikili olarak fark edilebilir. rne
in, sadece genin yapsnn Tanrsal doada ezel
den beri sonsuz bir Tanrsal doruluk olarak
ierildii olgusuna bakyorsak, Tanr'nm gen d
ncesine sahip olduunu ya da Onun genin yap
sn anladn syleriz. Ama bundan sonra genin
yapsnn, kendi yap ya da znn zorunluluuyla
deil de, sadece iinde bulunduu Tanrsal doamn
zorunluluuyla bu ekilde ierildii olgusuna bakar
sak; yani aslnda sonsuz doruluklar olarak dnl
dkleri lde genin z ve yapsnn sadece Tanr
sal doa ve akla dayandna bakarsak, o zaman daha
nce Tanr'nm akl dediimiz eye, Tanr'nm istemi
ya da buyruu deriz. Bu nedenle Tanrnm ezelden
beri genin asnn iki dik aya eit olmasn
93

buyurduunu sylediimizde ve O'nun bunu anlad


m sylediimizde ayn eyi dorulam oluruz.
Bu nedenle Tanr'nn dorulamalar ve yadsmalan
her zaman zorunluluk ya da doruluk ierir,- bylece
rnein, eer Tanr Adem'e iyiyle kty bilme aa
cnn meyvesini yemesini istemediini sylediyse
Adem'in o meyveyi yiyebilmesi bir eliki yaratrd
ve bu yzden Adem'in yiyebilmesi olanaksz olurdu;
nk Tanrsal buyruk sonsuz bir zorunluluk ve
doruluk ieriyor olurdu. Ama Kutsal Kitap buna
ramen Tanr'nn Adem'e buyruunu verdiini ama
Adem'in yine de aacn meyvesini yediini yazd
iin zorunlu olarak Tanr'nn Adem'e eer aatan
yerse bunu kesinlikle izleyecek ktl bildirdiini
ama bu ktln zorunlu olarak gerekleeceini
aklamadn sylemeliyiz. Bylece Adem vahyi
sonsuz ve zorunlu bir doruluk olarak deil, bir yasa
olarak - yani, bulunduu eylemin doasna zorunlu
olarak bal deil, sadece bir yetkilinin istek ve saltk
erkine bal, sonunda kazan ya da kayp olan bir
kural olarak alglad. Bylece sz konusu vahiy, ona
gre sadece Adem ile ilgiliydi ve onun bilgisizlii
nedeniyle bir yasayd ve Tanr da sanki bir yasayapc ve yetkiliydi. Ayn nedenden; yani bilgi eksik
liinden branilere gre On Emir bir yasayd. nk
Tanr'nn varln sonsuz bir doruluk olarak bilme
diklerinden onlara On Emir'de belli edilen eyi yani
Tanr'nn var olduunu ve sadece Tanr'ya tapnlmas gerektiini bir yasa olarak alglam olmallar.
Ama eer Tanr onlarla hibir bedensel aracn arac
l olmadan konusayd, onu bir yasa deil dorudan
sonsuz bir doruluk olarak alglarlard.
srailliler ve Adem'le ilgili sylediklerimiz ayrca
94

Tanrnm adna yasa yazan tm peygamberler iin de


geerlidir - Tanr'nn buyruklarn yeterince sonsuz
doruluklar olarak grmediler. rnein, Musa'nn
vahiyden ve ona bildirilenin kaynandan, srail
ulusunun zel bir blgede en iyi nasl birletirilebile
ceini ve bir devlet kurumu ya da devlet oluturabile
ceini grdn ve dahas bu ulusun balla en iyi
nasl zorlanacan grdn sylemeliyiz. Ama bu
yntemin mutlaka en iyisi olduunu ya da belli bir
zel blgedeki insanlarn boyun emesinin zorunlu
olarak Musa'nn tasarlad ama anlamna gelecei
ni ne grd ne de bu ona bildirildi. Bu nedenle Musa
eyleri sonsuz doruluklar olarak deil, kurallar ve
ynergeler olarak grd ve onlar Tanr'nn yasalar
olarak buyurdu. Ve bylece, byle zellikler insan
doasnn zellikleriyken ve Tanr'nn doasna ta
mamen yabancyken Tanr'y bir ynetici, bir kuralkoyucu, bir kral, merhametli, adil... vs. olarak gr
m oldu. Tanr adna yasalar yazan peygamberler
iin bu kadarn dorulayabiliriz; ama bunu sa iin
dorulayanlayz; nk sa, Tanr adna yasalar
yazm gibi grnse de ak ve yeterli bir gre
sahip olarak ele alnmal nk sa Tann'mn szc
s olarak tam bir peygamber deildi. nk Tanr
sa araclyla insanoluna daha nce melekler ara
clyla yapt gibi vahiyler gnderdi - yani yaratlan
bir ses, grntler... vs. ile. Tann'mn vahiylerini
peygamberlere bildirilecek konular olarak sa'mn
grlerine uydurduunu sylemek daha nce me
leklerin grlerine uydurduunu (yani yaratlan bir
ses ya da grntye uydurduunu) sylemek kadar
mantksz, tamamen sama bir hipotez olurdu. Da
has sa sadece Yahudilere retmek iin deil tm
95

insan soyuna retmek iin gnderilmiti ve bu


yzden Tann'nn dncelerinin sadece Yahudilerin
grlerine uydurulmas yeterli deildi. Dnceler
ayn zamanda tm insan soyu iin geerli olan gr
ve temel retisine - dier bir deyile evrensel ve
dom dncelere uydurulmutu. Tanr Kendi'sini
peygamberlere yapt gibi szck ve simgeler olma
dan sa'ya ya da dorudan sa'nn aklna bildirdii
iin ister istemez sa'nn gerekten bildirileni grd
n, baka bir deyile bir konu akl tarafndan sz
ck ve simgeler olmadan grldnde anlald
iin sa'nn Tanr'y anladn varsaymalyz.
O zaman sa (gerekten ve yeterli derecede) belli
edileni grd ve eer byle vahiyleri yasa olarak
bildirdiyse, bunu bu bakmdan Tanr roln oynaya
rak insanlarn bilgisizlii ve dik ball nedeniyle
yapt. Kendisini insanlarn anlayna uydurmasna
ve dier peygamberlerden biraz daha ak konuma
sna ramen belli edileni belirsiz bir ekilde ve genel
likle kssalar araclyla retti, zellikle de henz
cennetin kralln anlama yetenei olmayanlarla
konuurken, (bkz. Matta xiii:10...vs.) Cennet'in
gizemlerini anlama yetenei olanlara, retilerini
kukusuz sonsuz doruluklar olarak retti ve onlan
ortaya kural gibi koymad, bylece dinleyicilerinin
akllarn daha nce dorulad ve koyduu yasalarn
tutsaklndan kurtard. Pavlus buna bir kereden
fazla dikkat ekiyor gibi grnyor (rnein, Romal
lar vii:6 ve iii:28), kendisi hibir zaman aka ko
numay istemiyor gibi grnse de onun szcklerini
tekrar etmek gerekirse (Romallar iii:6 ve vi: 19) "n
sanlarn diliyle konuuyorum" diyor. Bunu Tann'nn
adil olduunu sylerken zellikle ifade ediyor ve
96

kukusuz insan eksikliini gz nne alarak dilini


halkn anlayna ya da kendisinin dedii gibi (1
Korintliler iii:3) benliklerine uyanlara uyarlayarak
merhamet, balayclk, fke ve benzer zellikleri
Tanr'ya mal ediyor. Romallar ix:18'de Tann'mn
fke ve merhametinin insanlarn ilerine deil, Tann'nn Kendi doas ya da isteine dayandn, dahas
birinin yasann ileriyle deil, sadece ruhun tmyle
kabullenmesi olarak tanmlad inanla hakl ka
rldn, son olarak iinde sa'nn Ruhu'nu tama
yan hi kimsenin kutsanmadn (Romallar viii:9)
aka retiyor. Bu ekilde Tanr'nm yasalarn
sonsuz doruluklar olarak gryor. Bu yzden sadece
halkn sahip olduu Tanr anlay ve bu anlayn
eksiklii gz nne alnarak bir yasa-yapc ya da
prens olarak tanmland ya da adil, merhametli...
vs. olarak biimlendirildii ve O'nun buyruk ve is
temlerinin sonsuz doruluklar olduu ve her zaman
zorunluluk ierdii sonucuna varyoruz. Aklamak
ve gstermek istediim ilk konu iin bu kadar yeter
li.
kinci konuya geerken Kutsal Kitap' doann ve
bu Tanrsal grenein nda bir inceleyelim. Tann'nn Adem'e iyiyle kty bilme aacnn meyvesini
yememesini buyurduu anlatlan ilk insann yk
snde bulduumuz ilk retide, Tanr, Adem'e d
rst olmasm ve drstln peinden komasn
buyuruyor,- ama bunu drst olmamak ktlk
olduu iin buyurmuyor, yani iyiyi ktlk korku
suyla deil de iyilik iin aramasn buyuruyor anla
mna geliyormu gibi grnyor. Doruluun gerek
bilgi ve sevgisine sahip olduu iin drst olann
ballkla ve zgrce hareket ettiini grmtk oysa
97

ktlk korkusuyla hareket eden ktln basks


altndadr ve d denetimin tutsakl iinde hareket
eder. yleyse Tanr'nn Adem'e verdii bu buyruk,
Tanrsal doal yasay btnyle kapsyor ve doamn
nn retileriyle tamamen uyuuyor, hatta ilk
insann yksn ve alegorisini tmyle bunu temel
alarak aklamak kolay olurdu. Ama ncelikle benim
aklamamn Kutsal Kitap yazarnn amacyla rtp rtmeyeceinden tamamyla emin olamadm
iin ve ikinci olarak da ou kii bu yknn bir
alegori olduunu kabullenmedii, gereklerin basit
bir yks olarak grd iin bu konuyu sessiz
kalarak atlamak istiyorum. Bu yzden Kutsal Kitap'm baka paralarn, zellikle de doal anlaynn
olanca gcyle konuan ve bu konuda tm akranla
rn geen ve deyilerinin peygamberlerinkiyle ayn
nemi tad insanlarca kabul grenin yazd par
alar kant gstermek daha iyi olacak. Kutsal Kitap'ta dindarl ve vahiy yeteneindense ngrs ve
erdemi vlen Sleyman' anlatmak istiyorum. Ya
am, gerek yaam anlamnda olmak zere (Yasamn
Tekrar xxx:19'dan da belli olduu gibi), anlayn
rn sadece gerek yaamdr ve onun eksiklii
cezay oluturur. Tm bunlar drdnc konumuzda
doal yasayla ilgili ortaya konulanla tamamen rtr. Dahas akln yaamn kayna olduu gr
mz ve erdemliler iin sadece akln yasalar koyduu
bilge tarafndan aka retiliyor, nk diyor ki
(Sleyman'n zdeyileri xiii: 14): "Bilgelerin ret
tikleri yaam kaynadr..." - yani bundan nce gelen
metinden de anladmz gibi, akl yaamn kayna
dr. iii:13. parada akln inam kutlu ve mutlu etti
ini ve gerek huzuru verdiini aka retiyor.
98

"Bilgelie eriene, Akl bulana ne mutlu!" nk


"Yollar sevin yollardr, evet, btn yollar esenlie
karr." Bu yzden Sleyman'a gre dnceleri
oraya buraya giden (Para 57:20'de Yeaya'nn dedii
gibi) " ktler alkalanan deniz gibidir, onlara huzur
yoktur" ktler gibi deil de, huzurlu ve ll yaa
yan sadece bilgelerdir.
Son olarak bizim savmz en ak ekilde dorula
yan Sleymann zdeyileri'nde ii. blmdeki par
aya dikkat etmeliyiz: "...akl arr, O'na gnlden
seslenirsen... Rab korkusunu anlar ve Tanr'y ya
kndan tanrsn. nk bilgeliin kayna Rab'dir.
O'nun azndan bilgi ve anlay kar." Bu szler
aka (1) sadece bilgi ve akl bize Tanr'dan bilgece
korkmamz retir - yani O'na gerekten tapnma
y... (2) bilgelik ve bilginin Tanr'nn azndan kt
n ve bu yetenei bize Tanr'nn baladn bildi
riyor; bizim akl ve bilgimizin sadece Tanr'nn bilgi
sine bal olduu, ondan kaynakland ve onunla
tamamlandm kantlarken bunu zaten gstermi
tik. Sleyman birok szle bu bilginin ahlak ve siya
setin gerek ilkelerini ierdiini anlatmaya devam
ediyor: "nk yrein bilgelikle dolacak, zevk ala
caksn bilgiden. Sagr sana bekilik edecek ve akl
seni koruyacak. O zaman anlarsn her iyi yolu, neyin
doru, hakl ve adil olduunu." Hepsi doal bilgiyle
aka rtyor,- nk eylerin anlayna vardk
tan ve bilginin stnln tattktan sonra, doal
bilgi bize ahlak ve doru erdemi retir.
Bylece Sleyman'a gre de doal akln ilerletenin
mutluluu ve huzuru, isel kiisel erdeme dayand
kadar ( ya da Tanr'nn i yardm ), yazgnn ege
menliine (ya da Tanr'nn d yardmna) dayanmaz;
99

nk kiisel erdem byk lde uyanklk, doru


hareket etme ve dnceyle korunabilir.
Son olarak Pavlusun Romallara Mektubundaki
paray, i:20, kesinlikle atlamamalyz: "Tann'nm
grnmeyen nitelikleri - sonsuz gc ve Tanrl dnya yaratlal beri O'nun yaptklaryla anlalmak
ta, aka grlmektedir. Bu nedenle zrleri yoktur.
Tanr'y bildikleri halde O'nu Tanr olarak yceltme
diler, O'na kretmediler." Bu szler aka gsteri
yor ki doann yla herkes Tannmn sonsuz tanr
salln ve iyiliini anlayabilir ve buradan neyin
peinde koacan ve neden kanacan karabilir.
Havari onlann zrlerinin olmadn ve kendilerini
bilgisizlikleriyle savunamayacaklarm sylediinden,
eer bu davranlar doast k ve sa'nn vcut
bulmas, ilesi ve yeniden diriliiyle ilgili bir kuku
nedeniyle olsayd kendilerini kesinlikle savunabilir
lerdi. "Bu yzden," diye devam ediyor (ayn yazda
24) "Tann, birbirlerinin bedenlerini aalasnlar
diye, onlar yreklerinin tutkular iinde ahlakszla
teslim etti." ve parann geri kalannda bilgisizliin
ktlklerini tanmlyor ve onlar bilgisizliin cezas
olarak ne sryor. Bu, Sleyman'n daha nce aln
ts yaplan dizesiyle aka rtyor, "Ahmaklksa
ahmaklara cezadr." yani Pavlus'un neden ktlerin
mazeretinin olmadn sylediini anlamak kolay.
nsan ektiini bier. Bilgece kar konulmadklar
takdirde ktlkten zorunlu olarak ktlk doar.
Bylece Kutsal Kitap'n doal akln n ve doal
Tanrsal yasay harfi harfine doruladn gryoruz
ve bylece ben de blmn banda verdiim szleri
tutmu oluyorum.
100

V. Blm
Trensel Yasa Hakknda
Eski Antlamann resmi yasasnn Tanrsal evrensel yasann bir paras deil, ksmi ve cici
olmas. Yeni Antlamann Tanklna peygamberlerinin kendilerinin tankl.
Trensel yasann brani Kralln korumaya ynelik olmas.
Ayn temel stnde Hristiyan gelenekleri.
Kii Kutsal Kitap yklerinin hangi paralarna
inanmak zorundadr?

nceki blmde insan gerekten kutlu yapan ve


doru yaam reten Tanrsal yasann tm insanlar
iin evrensel olduunu gsterdik, hatta onu insan
hayatndan o kadar dorudan karsadk ki Tanrsal
yasann doutan olduununa ve sanki insan aklna
ilemi olduuna inamlmaldr.
Ama Eski Antlama'da sadece braniler iin buymlmu ve ou zaman bir birey olarak deil btn
olarak toplum tarafndan yerine getirilebilecek kadar
devletlerine uyarlanm trensel geleneklere gelince,
bunlarn Tanrsal yasann hibir parasn olutur
madklar ve kutluluk ve erdemle hibir ilgilerinin
olmad, sadece branilerin seilmiliine gnderme
yaptklar ak. Yani bu geleneklerin (II. Blmde
gsterdiim gibi) branilerin dnyasal mutluluklarna
ve krallklarnn huzuruna gnderme yaptklar ve
101

dolaysyla sadece o krallk yaarken geerli olduklar


belli. Eer Eski Antlama'da onlardan Tanr'nn
Yasa's diye sz ediliyorsa bu sadece vahiy zerine
kurulmu olduklar ya da vahyi temel alarak olutu
rulduklar iindir. Ne kadar salam olsa da akim
sradan tanr bilimciler iin az nemi olduundan,
burada ileri srdm eyin kant olarak Kutsal
Kitap'n yetkisini gstereceim ve bundan te daha
ak olmas iin bu trenlerin Yahudi krallnn
kurulmas ve korunmas iine neden ve nasl yarad
n gstereceim. Yeaya, ok aka szcn dar
anlamnda gerek bir yaam biiminden oluan ev
rensel yasay belirten ve trensel gelenekleri belirt
meyen Tanrsal yasay retiyor, i: 10. parada pey
gamber kyllerini Tanrsal yasay okurken dinleme
leri iin aryor ve nce her trl kurban ve bay
ram dlyor, en sonunda yasay u birka szle
toparlyor, "yilik etmeyi renin, Adaleti gzetin,
zorbay yola getirin, kszn hakkn verin..." Ze
bur'da da Zebur yazarnn Tanr'ya seslendii yerde
bunun kadar arpc bir ifadeye yer veriliyor: "Kur
bandan, sunudan honut olmadn, Ama kulaklarm
atn. Yakmalk sunu, gnah sunusu da isteme
din...Ey Tanrm, senin isteini yapmaktan zevk
alrm ben, yasan yreimin derinliindedir." Burada
Zebur yazar sadece yreine yazlan Tanr'nn yasa
s sayyor ve trenleri ona katmyor nk trenler
iyi ve isel deerleri nedeniyle deil, sadece kurumlar nedeniyle yree yazlmtr.
Kutsal Kitap'n dier paralar da ayn geree ta
nklk ediyor ama bu iki rnek yeterli. Aynca tren
lerin kutlulua hibir yarar olmadn, sadece kral
ln ruhsal olmayan zenginliine gnderme yaptn
102

Kutsal Kitap'tan da renebiliriz; nk kutluluk


evrensel Tanrsal yasa iin saklanrken, geleneksel
trenlere uyulmasnn dl sadece geici yarar ve
zevklerdir. Musa'ya mal edilen tm be kitapta da
dediim gibi onur, n, zafer, zenginlik, zevk ve salk
gibi geici yararlardan baka hibir eyin sz veril
miyor. Bu be kitapta trenlerin yan sra birok
ahlaki buyruk bulunmasna ramen bu buyruklar
tm insanlar iin evrensel olan ahlaki retiler gibi
deil, zellikle branilerin anlay ve karakterine
uyarlanm ve sadece kralln refahna iaret eden
buyruklar gibi grnyorlar. rnein, Musa Yahudilere bir peygamber olarak ldrmemeyi ve hrszlk
yapmamay retiyor; ama bu buyruklar sadece bir
yasa koyucu ve yarglayc olarak veriyor, retiyi
akla dayal bir ekilde bir sonuca balamyor; ama
ona uyulmamas karlnda farkl uluslara uyarla
nabilecek ekilde bir ceza ekliyor. Ayn ekilde zina
yapmama buyruu sadece devletin refahyla ilgili
olarak veriliyor. nk eer sadece devletin refahyla
deil ayrca bireyin huzur ve kutluluuyla ilgili ahlaki
reti de kastedilmi olsayd, Musa sadece grn
teki eylemi deil, ayn zamanda sadece evrensel
ahlaki buyruklar reten ve bu nedenle ruhsal olma
yan bir dl yerine ruhsal bir dl sz veren sa'nn
yapt gibi zihinsel kabullenmeyi de ayplard. Dedi
im gibi sa bu dnyaya devleti korumak ya da yasa
lar koymak iin deil sadece evrensel ahlaki yasay
retmek iin gnderilmiti. Yani hibir ekilde
Musa'nn yasasn ortadan kaldrmak istemediini
anlayabiliriz, Kendi'sine ait hibir yasa tantmad
iin - tek derdi ahlaki retiler retmek ve onlan
devletin yasalanndan ayrmakt. nk Ferisiler,
103

bilgisizlikleri yznden, devlet yasasna ve Musa'nn


yasasna uymann ahlakn toplam sonucu olduunu
dnyorlard. Oysa byle yasalar sadece toplum
refahyla ilgiliydi ve Yahudilerin eitilmelerini onlan
snrlama altnda tutmak kadar amalamyordu.
Ama konumuza dnelim ve Kutsal Kitap'm trenlere
uyulmas artyla geici yararlann ne sren ve
evrensel yasaya uyulmas iinse kutluluu ne sren
baka paralarnn alntsn yapalm.
Yeaya dnda peygamberlerin hibiri bu konuyu
daha ak ortaya koymuyor. kiyzll aypladk
tan sonra insamn kendisine ve komularna kar
zgrlk ve yardmseverlii tavsiye ediyor ve bir dl
olarak (para lviii:8): "Inz tan gibi aaracak,
abucak ifa bulacaksnz. Doruluunuz nnzden
gidecek, Rab'bin ycelii artnz olacak." Bundan
ksa sre sonra dinsel tatil gnn vyor ve ona
gerektii gibi uyulmas iinse "Rab'den zevk alrsnz.
O zaman sizi yeryznn yksek yerlerine karr,
Atanz Yakup'un mirasyla doyururum. Bunu syle
yen Rab'dir." Bylece balanan zgrlk ve yardm
sever iler iin salkl bir bedende salkl bir akln
ve lmden sonra bile Rab'bin vgs szn veriyor
ama trensel kusursuzluk iin sadece ynetimin
gvenlii, zenginlik ve ruhsal olmayan mutluluk
sz veriyor.
xv. ve xxiv. Mezmurlar'da trenlerden hi sz
edilmiyor. Sadece ahlaki retilerden sz ediliyor,
kutluluk dnda hibir eyden kuku duyulmad
iin ve kutluluun sz simgesel olarak verildii iin
"Rab'bin Da" ve "O'nun adrlar ve ilerinde
yaayanlar" gibi ifadelerin Yerualim'in gerek dana
ve Musa'nn adrna deil de kutlulua ve ruhun
104

gvenliine gnderme yapt olduka kesin. nk


en son sz edilen da ve adrda hi kimse yaam
yor ve orada sadece Levi'nin oullar rahiplik yap
yordu. Bundan baka en son blmde akl ve erde
min ilerletilmesi bakmndan iaret ettiim Sley
man'n tmceleri, gerek kutluluun szn veriyor,
nk Tanr korkusu ve bilgisi byk lde erdem
le anlalyor ve bulunuyor.
Yahudilerin kendilerinin trensel geleneklerini
krallklar ykldktan sonra yerine getirmek zorunda
olmadklar Yeremya'dan da belli. nk peygamber
ehrin ok yaknda yklacan grdnde ve nce
den haber verdiinde Tanr'nn sadece dnyada iyilik
yapamn, adaleti ve doruluu salayann O olduunu
bilen ve anlayandan honut olduunu ve sadece
byle insanlarn vlmeye deer olduunu syledi.
(Yeremya ix:23) Tanr, sanki ehrin yklmasndan
soma Yahudilerden tm insanlarn bal olduu
doal yasadan baka hibir ey istemediini sylemi
gibi.
Yeni antlama da bu gr dorular nk onda
sadece ahlaki retiler retiliyor ve bir dl olarak
cennetin krall sz veriliyor ama Yahudi olmayan
lara Kutsal Kitap' tlemeye baladktan soma
Havariler trensel geleneklere deinmiyor. Kralln
yklmasndan soma Ferisiler kesinlikle bu trenleri
uygulamaya devam ettiler ama bunu Tam'y mem
nun etmekten ok Hristiyanlara kar gelmek iin
yaptlar. nk ehrin ilk kez yklmasndan soma
tutsak olarak Babil'e gtrldkleri zaman bildiim
kadaryla mezheplere ayrlmamlard, Ezra ve
Nehemya'dan rendimiz gibi geleneklerini dorudan
boladlar ve Musa'nn yasasna elveda dediler, milli
105

geleneklerini gereksiz grerek unuttular ve dier


uluslarla birbirlerine karmaya baladlar. Bu yz
den krallklarnn yklmasndan sonra artk Musa'
nn yasasna bal olmadklarndan kuku duyanla
yz. Yani artk Msr'dan kmadan nce, hala dier
insanlarn arasnda yaadklar ve doal yasa dnda
ve ayrca kukusuz iinde yaadklar devletin Tanr
sal doal yasayla uyumlu olduu lde bal olduk
lar yasas dnda hibir zel yasaya bal olmadkla
r zamandaki kadar bamszdlar.
Aile reislerinin kurban sunmalarna gelince, bence
bunu dindarlklarn canlandrmak amacyla yapyor
lard,- nk akllan ocukluklarndan beri,
Hanok'un zamanndan beri evrensel olduunu bildi
imiz kurban dncesine alknd ve bylece kur
banda en gl drtlerini buluyorlard. O zaman
aile reisleri Tanrsal bir doruluun buyruuyla ya da
Tanr yasasnn ana ilkesinin retilmesiyle kurban
sunmadlar. Sadece o zamann geleneklerine uyarak
kurban sundular ve eer sunarlarken herhangi bir
kural yerine getirmilerse de bu kural, sadece iinde
yaadklar lkenin (Melkisedekin davasnda grd
mz gibi) bal olduklar kuraldr.
Sanrm artk grm iin Kutsal Kitap'n tankl
n gstermi oldum. Geriye trensel geleneklerin,
brani kralln korumaya ve kutsamaya neden ve
nasl yneldiini gstermek kalyor ve bunu evrensel
olarak kabul gren nedenlere dayanarak ksaca yapa
bilirim.
Toplumun kurulmas sadece savunma amac iin
deil, ayn zamanda i blmn gerekletirmek
iin ok yararl ve kesinlikle gereklidir. Eer insan
birbirine karlkl olarak yardm etmeseydi herkes
106

kendi yaamn salamak ve korumak iin ne zama


na ne de yetenee sahip olurdu. nk tm insanlar
tm ileri yapmaya uygun deildir ve hi kimse
bireysel olarak gereksinim duyduu her eyi hazrla
yamazd. Tekrar ediyorum eer herkes kendisi sr
meye, ekmeye, bimeye, msr tmeye, piirmeye,
rmeye, dikmeye ve hayat devam ettirmek iin dier
bir sr ilevi yerine getirmeye kalksayd g ve
zaman tkenirdi. Ayrca insan doasnn kutluluu
ve kusursuzluu iin tamamen gerekli olan sanatlar
ve bilimlerden bahsetmiyorum bile. Halklarn uygar
lamam barbarlk iinde yaamalanmn berbat ve
neredeyse hayvani bir yaama neden olduunu gr
yoruz ve o zaman bile, belli bir yere kadar birbirlerine
yardm etmeseler kabaca birka gereksinimlerini bile
karlayamazlard.
Eer insan, doa tarafndan, doru aklla belirle
nenden baka hibir ey istemeyen bir yapda mey
dana getirilmi olsayd, toplumun yasalara aka
gereksinimi olmazd; gerek ahlaksal retileri a
lamak yeterli olurdu ve insan kararszlk duymadan
zgrce gerek karlarna bal olarak hareket edebi
lirdi. Ama insan doas farkl bir biimde ekillendi
rilmitir. Herkes aslnda kendi karlarn gzetir
ama bunu salam akln retilerine bal olarak
yapmaz; nk ou insamn istenirlik ve yararllk
dncesi imdiki zamanda, en yakn amatan te
sini dnmeyen bedensel igd ve duygularla
gdmlenir. Dolaysyla hibir toplum, devlet yne
timi ve rgt olmadan ve insann isteklerini ve
lsz drtlerini bastrmak ve snrlamak iin
yasalar olmadan var olamaz. Yine de insan doas
saltk baskya boyun emeyecektir. Seneca'nn da
107

dedii gibi sert ynetimler hibir zaman uzun sre


yaamaz, lml ynetimlerse uzun sre dayamr.
nsanlar korkuyla eyledii srece, eilimlerinin tam
tersi ynnde hareket eder, eylemlerinin yarar ya da
gerekliliini dnmeden sadece cezadan ya da haya
tn kaybetmekten kanmak iin abalarlar. Yneti
cilerinin bana gelen her trl ktlkten bu kendi
lerini ierse bile zevk almak zorunda kalrlar ve byle
ktlklere zlem duymak ve ellerindeki her trl
yntemle neden olmak zorunda kalrlar. Yine insan
zellikle de akranlar tarafndan ynetilmeye ve
onlara hizmet etmeye kar hogrszdr. Son
olarak da, bir kere verilmi olan zgrlkleri geri
almak son derece zordur.
Bu dncelerden sonra ilk olarak herkes hizmet
etmekle ykml olsun ama yine de akranlarnn
bamll altnda olmasn diye yetki ya tm devlete
ortaklaa verilmeli ya da eer erk birkann ya da
birinin elinde olacaksa, o tek insan ortalama insamn
zerinde bir ey olmal ya da kendisinin byle oldu
unu kabul ettirmek iin abalamaldr. kinci olarak
her ynetimdeki yasalar yle ayarlanmal ki insanlar,
korkudansa, baz ok istenen iyiliklerin umuduyla
snrlar altnda tutulmal nk o zaman herkes
grevini isteyerek yapacaktr.
Son olarak sz dinleme d yetkinin buyruuyla
hareket etmekten olutuu iin, bir ynetimin tm
insanlara verildii ve yasalarn oybirliiyle yapld
bir devlette buna yer verilmezdi. Byle bir toplumda
yasalar d yetkiye dayal olarak yaplmad, insanla
rn kendi zgr iradeleriyle yapld iin yasalar
eklense de karlsa da onlar zgr olarak kalrlard.
Egemenlik erki tek bir insana verildiinde ise tam
108

tersi olur; nk herkes onun buyruuna gre hare


ket eder. Bu yzden halk en bandan yneticilerinin
szlerine bal kalmak zere eitilmemise, gerektii
zaman bir kere verilmi olan zgrlkleri kullanm
dan kaldrmak ve yeni yasalar koymak ynetici iin
zordur.
Bu evrensel etmenlerden Yahudilerin krallna ge
elim. Yahudiler Msr'dan ilk ktklarnda herhangi
bir ulusal yasaya baml deillerdi ve bu yzden
istedikleri yasay onaylamada ya da yenilerini yap
mada zgrdler ve bir ynetim kurmak ve setikleri
bir yeri igal etmekte de zgrdler. Ama akllca bir
yasalar dizisi oluturmaya ve ynetim gcn top
luma verilmi olarak tutmaya hi uygun deillerdi.
Hepsi eitimsizdi ve berbat bir klelie gmlm
durumdayd, bu yzden ynetim geri kalanlar yne
tecek ve onlar snrlamalar altnda tutacak, yasalar
koyacak ve onlan yorumlayacak tek bir insann elle
rine braklmalyd. Bu ynetime Musa tarafndan
kolaylkla el koyulmutu nk erdem konusunda
dierlerini geiyor ve insanlar geree ikna ediyor,
birok kantla gerei kantlyordu (bkz. Msr'dan
k, xiv. para, son dize ve xix:9. para). O zaman
Musa sahip olduu Tanrsal erdemle yasalar yapt ve
bunlar halk iin dzenledi. Bu yasalar yaparken
onlarn korkudan deil, isteyerek uyulabilir olmasna
zen gsterdi ve bu yntemi zellikle de sadece snr
lamayla ynetilmeye boyun emeyecek Yahudilerin
inat doas ve yakn gelecekteki sava nedeniyle
benimsedi. nk askerleri gzda vererek korkutmaktansa onlara onur arzusu alamak her zaman
daha kolaydr. O zaman herkes sadece cezadan kamaktansa kahramanlk ve cesaretle kendini gster
109

mek iin abalar. Bu yzden Musa, erdemi ve Tanr


sal buyrukla, insanlarn grevlerini korkudansa bal
lktan yapabilecekleri bir dini tantt. Dahas onlan
yararlarla balad ve gelecekte birok kazanm haber
verdi; zellikle de sulanan bir insann hkm giy
mesini salamak iin gerekli koullarn saysnn
okluuna dikkat ederseniz, herkesin grebilecei
gibi yasas ok sert de deildi.
Son olarak kendilerini ynetemeyen insanlarn
tamamen yneticilerine bal olmas gerektii iin, (o
zamana kadar kle olan) insanlarn zgr iradelerine
hibir ey brakmad. nsanlar yasay hatrlamaktan
ve yneticilerinin keyfine gre konulmu buyruklar
yerine getirmekten baka bir ey yapamyorlardi;
topra srmelerine, ekmelerine, bimelerine ya da
yemelerine; rtnmelerine, tra olmalarna, zevk
almalarna bile ya da aslnda istedikleri herhangi bir
eyi yapmalarna izin verilmiyordu. Yasada verilen
ynergeleri yerine getirmek zorundaydlar ve sadece
bununla kalnmyor,- onlara srekli boyun emeyi
hatrlatmak iin kap dikmelerinde, ellerinin stn
de ve gzlerinin ortasnda iaretler olmasna zorlan
yorlard.
O zaman resmi yasann amac, insanlarn zgr
iradesiyle hibir ey yapmamas, her zaman d yet
kinin boyunduruu altnda hareket etmesi ve srekli
olarak eylem ve dnceleriyle kendi kendilerinin
efendisi olmadklarn, tamamen bakalarnn dene
timi altnda olduklarn dorulamakt.
Tm bu etkenlerden trenlerin kutluluk durumuy
la hibir ilgisinin olmad ve Eski Antlama'da belir
tilenlerin, rnein Musa'nn tm Yasasnn, sadece
Yahudilerin ynetilmesiyle ve sadece dnyasal kaza110

mmlarla ilgisi olduu gn gibi ortada.


Vaftiz, Ekmek ve arap Ayini, bayramlar, toplu
ibadetler ve tm Hristiyanlk iin yaygn olmu ve
olan dier tm gelenekler gibi Hristiyan trenlerine
gelince, eer sa ya da Havarilerince oluturulmu
larsa (ki bu da kukulu) kutlulukla bir ilgileri olduu
ya da kendi ilerinde herhangi bir kutsallk ierdikle
ri iin deil, evrensel kilisenin d belirtileri olarak
oluturulmulard. Bu yzden byle trenler bir
ynetimi desteklemek iin emredilmemilerdi. Bir
toplumun korunmas iin emredilmilerdi ve buna
bal olarak yalnz yaayan biri bu geleneklere bal
olmak zorunda deildir. Hatta Hristiyanlk dininin
yasakland bir lkede yaayanlar byle trenlerden
kanmak zorundadr ve yine de kutluluk iinde
yaayabilirler. Bunun bir rneini Hristiyanlk dini
nin yasakland Japonya'da ve orada yaayp gzle
grnen herhangi bir din trenini yerine getirmeleri
Dou Hindistan irketlerince yasaklanan HollandalI
larda gryoruz. Baka rneklerin alntsn yapma
ma gerek yok, savm Yeni Antlama'nn temel ilke
leriyle kantlamak ve onu dorulayan birok rnek
sunmak kolay olurdu ama bir somaki nermeme
gemeyi iple ektiimden seve seve baka bir konuya
geiyorum. Bu yzden imdi bu blmn ikinci
ksmnda zmlemeyi nerdiim eye geeceim
yani; insanlarn Kutsal Kitap'n ierdii yklerde
neye inanmak ve ne kadar inanmak zorunda olduk
larn zmleyeceim. Bu soruyu doal akln yard
myla inceleyerek, aadaki gibi devam edeceim.
Eer biri akranlarn ak olmayan bir eye ya da
ona kar ikna etmek isterse savm onlarn kabul
111

lenmelerinden karmaldr ve onlar ya deneyimle ya


da usavurmayla, ya doal deneyimin ekici gerekle
riyle ya da ak aklc aksiyomlarla ikna etmelidir.
imdi deneyim ak ve kesin olarak anlalr bir
trde olmad srece bir insan ikna edebilmesine
ramen aklnda ayn etkiye sahip olmaz ve kuku
bulutlann retinin tamamen aklc aksiyomlardan
- yani sadece akl gc ve mantksal dzenle karl
d zamanki gibi tamamen datmaz. Ve duyularla
hibir ilgisi olmayan ruhsal konularda zellikle de
byle olur.
Ama sonularn genel doruluklardan nsel olarak
karlmas genellikle uzun bir sav zinciri ve dahas
ok byk dikkat, zek ve snrlama yani genellikle
karlalmayan zellikler gerektirir. Bu yzden in
sanlar sonularn birka aksiyomdan karmak ve
onlar mantkl bir dzenle ortaya koymaktansa
deneyimle renmeyi tercih ederler. Eer biri btn
bir ulusa (tm insan soyuna demiyorum bile) bir
reti retmek istiyorsa ve her ayrntsnn tm
insanlarca anlalmasn istiyorsa retisini dene
yimle desteklemeye almaldr ve uslamlamalann
ve retilerinin tanmlarm olabildiince insanln
ounluunu oluturan sradan insanlarn anlayna
uydurmaldr. Bu biri, retilerini mantksal bir
sralamada ortaya koymayacak ya da onlar olutur
maya yarayan tammlar ileri srmeyecektir. Yoksa
sadece bilgililer iin yazm olur - yani insan soyu
nun kk bir oran tarafndan anlalacaktr.
Kutsal Kitap'n tm ilk olarak bir ulusun tamam
iin, ikinci olarak da tm insan soyu iin yazlmt.
Bu yzden ister istemez ierii olabildiince kitlele
rin anlayna uyarlanmaldr ve sadece deneyimden
112

karlan rneklerle kantlanmaldr. Kendimizi daha


aka ifade edeceiz. Kutsal Kitapta retilen balca
kuramsal retiler; Tanr'nm varl ya da her eyi
yaratan ve dnyay eksiksiz aklla ynlendiren ve
devam ettiren bir Varlk'm varl, bundan baka
Tanr'nm en nemli olarak insanlar ya da dindar ve
onurlu yaayanlar dnrken ktlk yapardan
trl cezalarla cezalandrd, onlar iyilerden ayrd
dr. Bunlarn hepsi Kutsal Kitap'ta deneyim aracl
yla kantlanyor - yani orada anlatlan yklerle.
retinin hibir tanm verilmiyor, tm deyi ve
uslamlamalar kitlelerin anlayna uyarlanm. De
neyim bu eylerin hibir ak bilgisini vermemesine
ya da Tann'mn doasn ya da Tanr'nm tm bunlar
nasd ynettii ve devam ettirdiini aklamamasna
ramen, insanlarn aklnda sz dinleme ve balln
etkisini brakacak kadar onlara retebiliyor ve onlar
aydnlatabiliyor.
Sannm artk hangi insanlarn Kutsal Kitap yk
lerine inanmak zorunda olduu ve ne kadar inanmak
zorunda olduklar yeterince aktr. nk syleni
lenden Kutsal Kitap yklerinin bilgisinin ve onlara
inancn, zellikle akllar eyleri aka ve kesin
olarak anlamaya yetmeyen kitleler iin gerekli oldu
u sonucu aka karlyor. Dahas, Tanr'ya ve
O'nun insanlar ve dnyay dndne inanmad
iin onlar kabul etmeyenler dinsiz saylabilirler.
Ama onlardan habersiz olan ve yine de Tann'mn
varln doal aklla bilenlerin ve dediimiz gibi
doru bir yaam biimi olanlarn hepsi kutludur evet, onlar inananlar srsnden daha kutludur
nk sahip olduu doru grlerin yannda ayn
zamanda doru ve kesin bir anlaya sahiptir. Son
113

olarak Kutsal Kitap' bilmeyen ve akim yla hibir


ey bilmeyen, dinsiz ya da dik bal olmasa da daha
az insandr ve Tanr'nn verdii hibir yetenei ol
madndan neredeyse vahidir.
Burada kutsal yknn bilgisi zellikle kitleler iin
gereklidir dediimizde, Kutsal Kitaptaki tm ykle
rin bilgisini anlatmak istemediimize dikkat ekme
liyiz. Sadece balca olanlar, tek balarna ele aln
dklarnda aka bizim biraz nce belirttiimiz re
tiyi gsteren ve insanlarn akllarm en ok etkileyen
leri anlatmak istiyomz.
Eer Kutsal Kitap'taki tm ykler bu retinin
kantlanmas iin gerekli olsayd ve kutsal yazlarn
ierdii her bir yknn genel dncesi olmadan
hibir sonu karlamyor olsayd byle bir retinin
sonucu ve kantlanmas sadece kitlelerin deil insan
ln akl ve gcn zorlard. Tm yklere ve artla
rna ve retinin bir sr, eitli ykden karlacak
tm ayrntlarna bir kerede dikkat edebilecek kim
var? Bize Kutsal Kitap' brakan insanlarn byle bir
anlatm yntemi oluturacak kadar yetenekle dolu
olduklarn sanmyorum. Kutsal Kitap'm retisini
shak'm ekimelerine29, Ahitofel'in Avalom'a olan

29 Filistliler shak' lkelerinden kovduunda shak Gerar


vadisine yerleir, kleleri vadide kuyu kazarken bir kay
nak bulurlar ama Gerar'n obanlar 'su bizim' der ve
kavgaya tutuurlar. shak bu kuyuya Eek (ekime) ad
n verir. Su Tanr'nn armaandr ve tartma nedenidir.
Kazlan nc kuyu nedeniyle tartma kmaz ve shak
bu kuyuya Rehovot (geni yer) adn verir ve 'Rab en so
nunda bize rahatlk verdi' der (Yaratl 26:14 -22)

114

tlerine30, Yahudilerle sraillilerin aralarndaki i


savalara ve dier benzer tm kaytlara dikkat etme
den anlayabileceimizi de sanmyorum; ya da byle
bir retiyi tarih araclyla Musa'nn adalar olan
eski zaman Yahudilerine retmenin Ezra'nn a
dalarna retmekten daha zor olduunu sanmyo
rum. Ama bu konuyla ilgili ileride daha ok ey
sylenecek, imdilik sadece kitlelerin yalnzca d
ncelerini etkili olarak sz dinleme ve balla
itecek bu ykleri bilmek zorunda olduklarna dikkat
edelim. Ancak kitleler okuduklar eylerden sonular
karmak iin yeterince yetenekli deiller, gerek
yklerden ve olaylarn tuhaf ve beklenmedik ynle
rinden belirtilen retilerden daha ok zevk alyorlar.
Bu yzden bu ykleri okumann yannda gsz
akllarna aklanmas iin her zaman kilise grevli
lerine gereksinimleri var.
Ama konumuzdan ayrlmadan balca amacmz
sonuca balayalm - yani yklerin doruluunun ne
olursa olsun Tanrsal yasayla hibir ilgisi yok ve bir
yky dierinden daha iyi yapan tek e olan reti
yn dnda hibir ilevi yok. Eski ve Yeni Antla
30 Avalom Kutsal Kitap'ta kendini beenmi ve gz baba
snn tahtnda olan biriydi. En byk stnl onun
tarafnda olan tekinsiz, sra d ve gizemli Tevrat dhisi
Ahitofel'di. O gnlerde AhitofeHn verdii tler Tanr
szn ileten bir adamnki gibiydi. Ahitofel, Davut'u l
drmesi iin Avalom'u kandrmaya kalkmt ancak
Tanr bu sefer onun dn boa karm ve Avalom,
AhitofeHn dn tutmamt. Bunun zerine Ahitofel
kendini asmt. Hahamlar bunu AhitofeHn kendi yazg
sn gremedii ve yazgsnn onu kandrd eklinde yo
rumlarlar.

115

ma'daki ykler kutsal olmayan tarihten stn olu


yor ve kendileri arasnda sadece aladklar retile
rin yararll nedeniyle deer asndan ayrlyorlar.
Bu yzden eer bir insan Kutsal Kitap'n yklerini
ierdikleri retilere dikkat etmeden tmne inana
rak okursa ve yaamnda hibir dzeltme yapmazsa
kendisini genellikle byle yazlara verilen dikkatle
Kuran' ya da iirsel oyunlar ya da sradan kaytlar
okuyarak ayn kazanla megul edebilir. Dier taraf
tan eer bir insan Kutsal Kitap'tan tamamen haber
sizse ama yine de doru grleri ve doru bir yaam
yolu varsa tamamen kutludur ve yreinde gerekten
sa'nn ruhunu tayordur.
Eer doru grler ve doru bir yaam yoluna sa
hip olanlar onlara vahiy yoluyla Musa'ya belli edilen
belgelerle deil de sadece akln yla ulatlarsa,
Yahudiler doru gr ve yaam yolunun kutlulua
ulamada hibir yarar olmadna inandklar iin,
byle insanlann tam tersi bir dnce biimine
sahiptirler. Maymonides bu sav ortaya srmek iin
aka giriimde bulunuyor: 'Yedi emri yrekten
kabullenen ve titizlikle yerine getiren, yani bu yedi
emri Tanr'nm onlar yasada buyurmas ve onlarn
daha nce Nuh'un oullarna buyrulmalan nedeniyle
bize Musa tarafndan bildirildii iin kabullenen ve
yerine getiren herkes, ulus iinde dindar ve gelecek
teki dnyann kalts saylr. Ama onlar aklnn yol
gstermesiyle yerine getiren kii, uluslarn dindarlan
ya da bilgeleri arasnda saylmaz." Shem Job'un olu
R. Joseph'in (en iyi ahlak bilimini yazdn v her
kesten stn olduunu dnd) Aristo'nun doru
ahlak bilimiyle ilgili hibir eyi gz ard etmemesine
ramen yazlm satrlarm titizlikle izleyerek be
116

nimsedii ve "Kebod Elohim ya da Tanr'nn


Grkemi" adn verdii kitabna ekledii Maymonides'in szleri ite byledir. Ama bu, insamn reti
lerini vahiyle bildirilen Tanrsal belgeler olarak deil
de akimn sylediklerine bal olarak kabullendii
iin kurtuluu iin yeterli deildi.
Ancak bunlarn sadece hayal rn olduu ve Kut
sal Kitap'n yetkisiyle desteklenmedii bence dikkatli
bir okuyucu iin yeterince ak olacak, bylece ku
ramn incelenmesi, rtlmesi iin yeterli olacak.
Burada benim amacm akln doal nn kurtulu
un doru yoluyla ilgili hibir ey retemeyeceini
ileri srenlerin savlarn rtmek deil. Kendi adla
rna akla sahip kmayan insanlar, bu savlarn aklla
kantlayamazlar ve eer akldan daha stn bir eyle
ilgili bir sav ileri srerlerse bu, o insanlarn genel
yaam yntemlerinin yeterince gsterdii gibi sadece
hayal rndr ve akldan ok daha alaktr. Ama
byle insanlar zerinde durmaya gerek yoktur. Bir
insan sadece ileriyle lebiliriz. Eer bir insan ru
hun rnleri: Yardmseverlik, nee, huzur, sabr,
nezaket, iyilik, inan, yumuaklk, temizlikle doluy
sa Pavlus'un dedii gibi bu tr niteliklere kar bir
yasa yoktur; bu insan ister sadece aklla isterse Kut
sal Kitap'la eitilmi olsun aslnda Tanr tarafndan
eitilmitir ve tamamen kutludur.
1. Ksmn Sonu

117

Tanrbilimsel Politik ncelemeye


Yazarn Son Notlar
I. Blmden V. Blme

I. Blm
Son Not 1 Naw-vee szc, Strong:5030, Haham
Salomon Jarchi tarafndan doru tercme edilmitir
ama anlam o kadar da iyi bir branice bilgini olma
yan bn7 Ezra tarafndan hemen hemen hi kavra
namamtr. Ayrca vahiy yerine geen bu branice
szcn evrensel bir anlam olduu ve her tr ke
haneti kapsadn da belirtmeliyiz. Dier terimler
daha zeldir ve bilgili biri tarafndan iyi bilindiine
inandm u ya da bu tr kehanet anlamna gelir.
Son Not 2 'Sradan bilgi Tanrsal olmasna ramen
retmenlerine peygamber denemez.7 Yani, sradan
bilginin retmenlerine Tanr'nm yorumcular de
nemez. nk sadece Tanr'nm ona belli ettii ko
mutlar, kendisi gibi vahiyler almam olan ve bu
yzden inanc sadece peygamberin yetkisine ve ona
duyulan gvene dayanan dier insanlara yorumlayan
kii Tanr'nm yorumcusudur. Eer byle olmasayd
peygamberleri dinleyen herkes peygamber, filozoflar
dinleyen herkes de filozof olurdu. Dinleyicileri do
ruyu peygamberin yetkisiyle deil, gerek Tanrsal
vahiy ve isel tanklkla bilecekleri iin peygamber
artk Tanrsal buyruklarn yorumcusu olmazd. Bylece egemen erkler kendi etki haklarnn yorumcusu
118

dur; nk bu haklar sadece onlarn yetkisiyle savu


nulur ve onlarn tanklyla desteklenir.
Son Not 3 "Peygamberler onlara zg ve sra d
bir gce sahiplerdi." Baz insanlar doann akranlar
na balamad yetenekleri kullanabilse de, bu
zellikleri insan doasnn tanmndan karlabilir
olduu srece bu insanlarn insan doasnn snrla
rn atklar sylenmez. rnein bir dev seyrek
grlr ama yine de insandr. Doalama olarak iir
oluturma yetenei ok az kiiye verilmi olsa da
yine de bu kiiler insandr. Bu yzden ayn ey, baz
larnn sahip olduu, bir eylerin hayalini sanki daha
nce grm kadar canl olarak grme ve bunu uyur
ken deil de uyankken grme duyusu iin de syle
nebilir. Ama eer bilgi iin baka yntem ve kaynak
lara sahip olan biri bulunabilirse, insan doasmn
snrlarn at sylenebilir.

III. Blm
Son Not 4 Msr'dan k xv.'te Tanr'nm bra
him'e onu korumaya ve ona yeteri kadar dl verece
ine sz verdii syleniyor. brahim Tanr'nm
Sz'n, ocuksuz ve yllardr hasta olduundan
onun iin deerli olacak hibir ey bekleyemediini
syleyerek yantlar.
Son Not 5 Eski Antlamann buyruklarnn ko
runmasnn sonsuz yaam iin yeterli olmad
Markos 10:21 den grlyor.
I. Ksmn Son Notlanmn Sonu
119

VI.
Blm:
Mucizeler Hakknda
Halkn bu konuyla ilgili karmak dnceleri.
Doal yasalara kar gelmek anlamndaki bir
mucizenin samal.
Nedeni bilinmeyen bir olay anlamna geldiinde
mucizenin daha iyi anlalan bir olaydan daha az
aydnlatc olmas.
Tanr'nn kayrasnn doann gidiatyla ayn
olmas.
Kutsal Kitap'n mucizelerinin nasl
yorumlanabilecei.

nsanlar, insan aklnn snrlarn aan bilgiyi Tan


rsal olarak adlandrmaya alkn olduklar iin ge
nellikle nedeni bilinmeyen her eyi de Tanrsal ya da
Tanr'nn ii olarak adlandrrlar. Kitleler Tanr'nn
gcnn ve kayrasnn31 en ak, doa iin olutur
duklar kavrama ters ve sra d olan olaylarla gste
rildiini dnrler, zellikle de byle olaylar onlara
kazan ya da kolaylk salyorsa. Tanr'nn varlnn
olas en ak kantnn, sandklar gibi doa alla
gelmi gidiatn bozduunda salanacan dnr
ler. Sonuta olay ya da mucizeleri doal nedenleriyle
aklamaya ya da anlamaya kalkanlarn Tanr ve
31 Tanr kayras: Tanr'mn dnya ilerinde beliren iyilik ve
bilgelii.
120

O'nun kayrasn ortadan kaldrdna inanrlar. As


lnda doa allm dzeninde ilerledii srece, Tanr'nn etkin olmadn ya da bunun tersi olarak
doamn gcnn ve doal nedenlerin Tanr eylemde
bulunduu srece etkin olmadklarn dnrler.
Doann gc bir anlamda Tanr tarafndan belirle
niyor ya da (insanlarn imdi inand gibi) onun
tarafndan yaratlm olsa da onlar Tann'mn gc ve
doamn gc olarak birbirinden ayr iki g hayal
ederler. Tann'mn gcn bir tr kraliyet yetkilisininki gibi hayal etmelerinden ve doann gcnn
kuvvet ve enerjiden olumasndan baka her ikisiyle
de ne anlatmak istediklerini ve Tanr'dan ve doadan
ne anladklann bilmezler.
O zaman kitleler sra d olaylar "mucizeler" ola
rak biimlendiriyor ve ksmen dindarlktan ksmen
de bilimin uzmanlarna kar gelmek iin doal ne
denlerden habersiz kalmay ve hakknda en az bilgiye
sahip olduklar eyleri duymay ve sonu olarak
onlara hayranlk duymay tercih ediyorlar. Aslnda
sradan insanlar sadece Tanr'ya tapnabilirler ve
doal nedenleri kaldrarak ve eylerin olaan gidiat
lar dnda gerekletiini hayal ederek her eyi
O'nun gcne balarlar ve Tann'mn gcne, sadece
doann gc Tann'mn gcne bal olarak hayal
edildiinde hayranlk duyarlar.
Bu gr, etraflanndaki Yahudi olmayanlarn g
ne, ay, toprak, su, hava... vs. gibi grnen tanrlara
tapndklarn gren ve byle tanrlarn zayf ve de
iken olduklar kansn uyandrmak iin kendileri
nin grnmeyen bir Tann'mn etkisi altnda oldukla
rn syleyen ve dahas kendilerinin tapt Tann'mn
doay sadece onlarn yararna dzenlediini gster
121

mek iin mucizelerini anlatan eski Yahudiler arasn


da domu gibi grnyor. Bu gr insanl o kadar
mutlu ediyordu ki insanlar bugne kadar mucizeler
hayal etmeye devam etmilerdir. Bylece kendileri
nin Tann'mn en sevdikleri olduuna ve Tanr'mn
her eyi onlar iin yaratt ve ynettiine inanabilir
ler.
nsanlar budalalklaryla neler iddia etmezler ki!
Tanr ya da doayla ilgili tek bir salam dnceleri
yoktur, Tanr'mn buyruklarn insann buyruklaryla
kartrrlar, doay o kadar snrl grrler ki insamn
onun bata gelen paras olduuna inanrlar! Doa ve
mucizelerle ilgili bu sradan dnceleri ve nyargla
r ortaya koymak iin yeterince yer harcadm ama
dzgn bir kamt salamak iin I. Doaya kar gelinemeyeceini, onun sabit ve
deimez bir dzeni koruduunu ve ayn zamanda
mucizeyle ne denmek istendiini.
II. Tanr'mn doasnn ve varlnn ve sonu ola
rak O'nun kayrasnn mucizelerden bilinemeyeceini
ama doann sabit ve deimez dzeninden daha iyi
anlalabileceklerini.
III. Kutsal Kitap'n (Kutsal Kitap'tan rneklerle ka
ntlayacam zere) buyruklar ve istenlerle ve son
olarak Tanr'mn kayrasyla doann sonsuz yasala
rndan zorunlu olarak kaynaklanan dzeninden
baka bir ey anlatmak istemediini.
IV. Son olarak Kutsal Kitap'a ait mucizeleri yorum
lamann yntemini ele alacam ve onlarn ykle
riyle ilgili dikkate alnacak balca noktalar gstere
ceim.
Bu blmde bu incelemenin amacn ilerletmek
iin bence ok ie yarayacak ve ele alnacak balca
122

konular byle.
lk konumuz IV. blmde Tanrsal yasayla ilgili
gsterdiimiz eyden - yani Tanrnn btn istedii
ve belirlediinin sonsuz zorunluluk ve doruluk
ierdii dncesinden kolayca kantlanyor. nk
Tanr'nn aklnn, isteiyle ayn ey olduunu ve
Tanr'nn bir ey istediini sylemekle, Tanr'nn
onu anladn sylemenin ayn ey olduunu gs
termitik. Bu nedenle zorunlu olarak Tanrsal doa
ve yetkinlikten Tanrnn bir eyi olduu gibi anlad
ve ayn ekilde zorunlu olarak onu olduu gibi istedi
i sonucu kyor. Tanrsal buyrukla olmayan hibir
ey kesin olmad iin, doann evrensel yasalanmn
Tanrsal doann zorunluluk ve yetkinliinden kay
naklanan Tanrnn buyruklar olduu ak. Bu ne
denle doann yasalanm ineyerek gerekleen tm
olaylar zorunlu olarak Tanrsal buyruu, doay ve
akl da inerdi; ya da eer biri Tanrnn doa yasa
larna aykr biimde hareket ettiini ileri srdyse
aslnda Tanr'nn Kendi doasna aykr hareket ettii
gibi ak bir samal da ileri srmek zorunda kalr
d. Ayn nermelerle, doann gc ve verimliinin,
kendi ilerinde Tanrsal g ve verimlilik olduu ve
Tanrsal gcn Tanr'nn z olduu kolayca gsteri
lebilir; ama imdilik bunu seve seve atlayacam.
O zaman doada (Burada "doa" ile sadece madde
ve onun deiimlerini deil maddenin dnda dier
sonsuz eyleri de kastettiime ltfen dikkat edin.)
hibir ey onun evrensel yasalarn ineyerek ger
eklemez, hatta her ey bu yasalarla uyumludur ve
onlardan kaynaklanr. nk ne olursa olsun Tann'nn istei ve sonsuz buyruuyla olur; yani biraz
nce belirttiimiz gibi ne olursa olsun sonsuz zorun
123

luluk ve doruluu ieren yasa ve kurallara gre olur.


Bu yzden doa, her zaman bizim tarafmzdan bi
linmeseler de, sonsuz zorunluluk ve doruluk ieren
yasa ve kurallara uyar. Bu yzden doa sabit ve de
imeyen dzenini korur. Doamn gcn ve etkin
liini snrlamak iin ve yasalarnn her eye deil
belli amalara uygun olduunu ileri srmek iin de
geerli bir neden de yoktur. nk doamn etkinlii
ve gc Tanr'nn etkinlii ve gcdr ve doamn
kural ve yasalar Tanr'nn buyruu olduu iin her
ynden doann gcnn sonsuz olduuna ve yasala
rnn Tanrsal aklla dnlen her eyi kapsayacak
kadar geni olduuna inanlmal. Tek seenek Tann'nn eer onun korunmasn ve bir eyin istedii
gibi olmasm istiyorsa tekrar tekrar yeniden onun
yardmna komak zorunda kalacak kadar doay
gsz yarattn ve bo yasalar buyurduunu ileri
srmek. Bu benim dnceme gre akldan ok uzak
bir sonu. Dahas doada kendi yasalanndan kay
naklanmayan hibir ey gereklemedii ve yasalar
Tanrsal aklla dnlen her eyi kapsad ve son
olarak doa sabit ve deimez bir dzeni koruduu
iin; mucizelerin sadece insanlarn kanlaryla ilikili
olarak anlalr olduklar ve mucizelerin herhangi bir
sradan olaya iaret edilerek ya bizim tarafmzdan ya
da mucizenin yazar ve anlatcs tarafndan nedeni
aklanamayan yalnzca baya olaylar olduklar
sonucu aka kar.
Aslnda bir mucize nedenleri, doamn belirlenmi
ileyiini temel alarak doal akl tarafndan akla
namayan bir olaydr. Ama mucizeler doann ileyi
inden habersiz kitlelerin anlayna gre yaratldk
lar iin, eski insanlar byle durumlarda, eitimsizle
124

rin benimsedii bir yntemle, yani bellee bavur


mak, normal olarak aknlkla karlanmayan ben
zer bir eyi hatrlamak gibi bir yntemle aklayama
dklar her eyi mucize olarak kabul ettiler. nk
ou insan, bir eye olan aknlklar sona erdiinde
onu yeterince anlam olduklarn dnr. O zaman
eski insanlarn ve aslnda bugne kadar yaam tm
insanlarn bir mucize iin baka bir lt yoktu; bu
nedenle Kutsal Kitap'ta mucize olarak anlatlan bir
ok eyin nedeni doann belirlenmi ileyii temel
alnarak aklanabilirdi. II. Blm'de bu kadarndan
Yeunun zamamnda gnein sabit kalmasndan sz
ederken st kapal olarak sz etmitik ve bu b
lmde bu konudan daha sonra mucizeleri evrilme
sini zmlemeye geldiimizde sz edeceiz.
imdi ikinci konuya gemenin ve Tanr'mn z,
varl ya da kayras konusunda mucizelerden bir
anlay elde edemeyeceimizi gstermenin, bu doru
luklarn doann sabit ve deimeyen dzeniyle daha
iyi anlalacan gstermenin zaman geldi. Bylece
kantlarla devam ediyorum. Tanr'mn varl belli
olmad iin o kadar kesin ve tartmasz gerek
dncelerden karlmal ki onlan yalanlamaya
yetecek kadar hibir g akla gelmemeli. Eer sonu
cumuzun kuku gtrmez olmasm istiyorsak, on
lardan Tanr'mn varl sonucunu kardmz za
man bize kesinlikle byle gzkmeliler; nk eer
byle dncelerin herhangi bir g tarafndan yalan
lanabileceini aklmza getirebiliyorsak, onlarn
doruluundan yani Tanr'mn varlndan kuku
duymalyz ve hibir zaman hibir eyden emin ol
mamalyz. Dahas unu biliyoruz; bu birincil d
ncelerle uzlamadka ya da bunlara kar olma
125

dka hibir ey doayla uzlamaz ya da ona kart


olmaz; bu yzden eer doada doann yasalarna
ters den herhangi bir g tarafndan bir eylerin
yaplabileceini dnyorsak, bu ayrca birincil
dncelerimize de ters der ve bunu ya sama
bularak yadsmalyz ya da birincil dncelerimiz
den (aynen gsterildii gibi) ve sonu olarak da Tanr'nn varlndan ve nasl olursa olsun grlen her
eyden kuku duymalyz. Bu yzden doann yasala
rna ters den olaylar anlamnda mucizeler bize
Tanr'nn varln kantlamaktan ok uzaktr. Tam
tersi olarak doann sabit ve deimeyen bir dzenle
ilediini bilerek Tanrnm varlndan emin olabile
cekken bizi kuku duymaya iterler.
Mucizeyi, doal nedenlerle aklanamayan anla
mnda kabul edelim. Bu iki anlama gelebilir; ya doal
nedenleri olan ama insan aklyla incelenemeyen ya
da Tam ve Tanr'nn istei dnda bir nedeni olma
yandr. Ama doal nedenlerden kaynaklanan her ey
ayn zamanda Tanr'nn istei ve gcnden kaynak
lanr. O zaman bir mucize doal nedenleri olsun ya
da olmasn, nedeniyle aklanamayan bir sonutur;
yani insan akln aan bir olaydr anlamna gelir ama
byle bir olaydan ve kesinlikle bizim aklmz aan
bir sonutan hibir bilgi karamayz. nk ak
seik anladmz herhangi bir ey bize ya kendi
iinde ya da ak seik olarak anlalan baka bir ey
araclyla ak olmaldr. Dolaysyla anlayamad
mz bir mucize ya da olaydan, Tanr'nn z ya da
varl ya da aslnda Tam ya da doayla ile ilgili
hibir bilgi alamayz. Ama her eyin Tanr tarafn
dan dzenlendiini ve onaylandn, doann ileri
nin Tanr'nn znden kaynaklandm, doamn
126

yasalarnn Tanr'nn sonsuz buyruklar ve istemleri


olduunu bildiimiz zaman mecburen Tanr ve onun
istemiyle ile ilgili bilgimizin doayla ilgili bilgimize
ve anlaymza oranla artt sonucuna varrz. n
k doamn kendi birincil nedenine dayandm ve
sonsuz yasaya gre ilediini grrz. Bu yzden
aklmzn ald kadaryla ak seik anladmz bu
olaylarn hayal gcmze ok hitap etmeleri ve in
sanda hayranlk uyandrmalarna ramen hakknda
tamamen bilgisiz olduumuz olaylardan daha fazla
Tanr'nn ii olarak adlandrlmaya ve Tanr'nn
istemiyle ilgilendirilmeye haklar var.
Ak seik anladmz grngler sadece Tann'yla
ilgili bilgimizi artran ve en ak ekilde O'nun istem
ve buyruklarn gsterenlerdir. Aka bir eyi akla
yamadklarnda Tanr'nn istemine koanlar nemsiz
insanlardr; bu bilgisizlii ifade etmek iin gerekten
sama bir yoldur. Yine mucizelerden baz anlamlar
karlabileceini varsaysak bile onlardan Tanr'nn
varln (var olduu anlamn karmamz olas
deil; nk snrlamalar altnda bir olay olarak
mucize, deimez ve snrl bir gcn dile geliidir;
bu yzden bu tr bir etkiden gc sonsuz olan bir
nedenin varln karmamz olas deil, en fazla
sadece gc sylenen etkiden daha fazla olan bir
nedeni karabiliriz. En fazla diyorum; nk bir olay
birok e zamanl nedenin sonucu olabilir ve gc
byle nedenlerin toplamndan daha az ama nedenler
tek balarna gz nne alndnda, sonucun gc
bir tek nedenden ok daha fazla olabilir. Dier taraf
tan gsterdiimiz gibi doann yasalar sonsuzlua
yaylyor ve bizim tarafmzdan yle byle sonsuz
olduklar ve doann onlara bal olarak sabit ve
127

deimeyen bir dzende iledii dnlyor. Bu


yzden byle yasalar bize belli bir lde Tanr'mn
snrszl, sonsuzluu ve deimezliini gsteriyor.
O zaman Tanr'mn varlnn ve kayrasnn bilgi
sini mucizeler araclyla elde edemeyeceimiz ama
bu bilgileri doann sabit ve' deimeyen dzeninden
ok daha iyi karabileceimiz sonucuna varabiliriz.
Burada mucizeyle insan anlayn aan ya da at
dnlen bir olay anlatmak istiyorum. Mucize
doann dzenini yok ettii ve bozduu varsayld
iin bize Tanryla ilgili bilgi vermedii gibi bir de
tam tersi olarak doal olarak sahip olduumuz bilgiyi
alr ve bizim Tanrdan ve dier her eyden phe
lenmemizi salar.
Doann yasalarna kar gelen bir olay ve doann
yasalarnn tesinde olan bir olay arasnda bir fark da
grmyorum ( yani bazlarna gre, doa onu olu
turmada ya da etkilemede yetersiz olmasna ramen
doaya kar gelmeyen bir olay.) mucizenin, tek
bana doamn stnde olduu sylenebilse de mu
cize doann tesinde deil, doann iinde oluturu
lur. Bu yzden Tanr'mn buyruklarna bal olarak
sabit ve deimez olduunu dndmz doann
dzenini, ister istemez kesintiye uratmak zorunda
dr. Bu yzden eer doada onun yasalar sonucunda
olmayan bir ey gerekleseydi, bu ayrca Tanr'mn
doada evrensel doal yasalar araclyla kurduu
sonsuz dzene de aykr olurdu. Bu yzden Tann'mn
doa ve yasalarna aykn olurdu ve sonu olarak ona
inanmak her eyden kuku duymamza neden olup
bizi Ateizme iterdi.
Sanrm imdi ikinci noktam yeterince temellen
dirdim yleyse yine bir mucizenin, doaya aykn ya
128

da onun tesinde olsun, sadece samalk olduu


sonucuna varabiliriz ve bu yzden Kutsal Kitap'ta
mucizeyle anlatlmak istenen, doann insan anlay
n aan bir ii olabilir. nc savma gemeden
nce Tanr'nn mucizelerden bilinemeyecei savm
iin Kutsal Kitap'n yetkisiyle kamt gstereceim.
Kutsal Kitap bunu aka hibir yerde belirtmiyor;
ama birok sayfadan kolayca kartlabilir. lk olarak
Musa'nn yalanc bir peygamberin ldrlmesi ge
rektiini buyurduu (Yasanm Tekrar 13): "Aranz
dan bir peygamber karsa, bir belirtiyi ya da alas
bir olay nceden bildirirse, bilmediiniz baka ilah
lara ynelip tapnalm derse...peygamberi dinlememelisiniz...Tanr'nz Rab sizi snamaktadr...O pey
gamber ldrlmeli." dedii paradan karlabilir.
Bundan aka grlyor ki mucizeler yalanc pey
gamberler tarafndan bile oluturulabilir ve insanlar
drste Tann'mn dom bilgi ve sevgisine sahip
deillerse mucizelerle gerek Tanr'nn ardndan
gittikleri gibi yalanc tanrlarn da ardndan gitmeye
ynlendirilebilirler; nk u szler eklenmitir:
"Tanrnz .Rab kendisini btn yreinizle, btn
cannzla sevip sevmediinizi anlamak iin sizi s
namaktadr."
Dahas srailliler deneyimlerinin kantlad gibi,
Tanr'nn tm mucizelerinden salam bir Tanr
kavram oluturamamlard. nk kendilerini
Musa'nn aralanndan ayrldna inandrdklarnda
Harun'dan kendilerine grnen tanrlar vermelerini
istemilerdi ve tm mucizelerinin sonucunda olu
turduklar Tam dncesi - bir buzayd!
Birok mucizeyi duymu olmasna ramen Asaf
yine de Tanr'nn kayrasndan kuku duymutu ve
'

129

eer sonunda gerek kutluluu anlamasayd doru


yoldan dnecekti (Bkz. Mezmurlar lxxxiii.). Sley
man da Yahudi ulusu refahnn domk noktasnday
ken bir ara her eyin ans eseri olduundan kuku
duyuyor (Bkz. iii:19, 20, 21; ve para ix:2, 3...vs.).
Son olarak neredeyse tm peygamberler olutur
duklar Tann'mn kayras kavramyla doann dzeni
ve insan ilerini uzlatrmada ok zorlandlar ama
eyleri mucizelerdense ak kavramlaryla anlamaya
alan filozoflar bu ii her zaman ok kolay bulmu
lardr - en azndan gerek mutluluu sadece erdem
ve huzurda bulanlar ve doann onlara uymasndansa kendileri doaya uymay amalayan filozoflar.
Byle insanlar Tann'mn doay insan doasnn belli
yasalarnn gereksinimleri ve snamalarna gre deil
evrensel yasalarn gerektii gibi ynettiinden emin
olurlar. Bu yzden Tann'mn dzeni sadece insan
soyunu deil doann tmn kapsar.
O zaman mucizelerin Tanr'yla ilgili hibir bilgi
veremeyecei ya da bize Tann'mn kayrasn aka
retemeyecei Kutsal Kitap'n kendisinden belli.
Kutsal Kitap'ta Tann'mn Kendi'sini insana aka
gstermek iin mucizeler yarattyla ilgili Tann'mn
Msrllar aldatt ve sraillilerin O'nun Tam oldu
unu bilmeleri iin Kendiliyle ilgili iaretler verdii
Msr'dan k x:2 gibi sk sk rastlanan anlatmlara
gelince - buradan mucizelerin gerekten bu dorulu
u rettii deil, sadece Yahudilerin onlar kolaylk
la mucizelerle inanca gtrecek grlere sahip ol
duklar sonucu kyor. II. Blm'de peygamberler
tarafndan gsterilen ya da vahiyden oluturulan
uslamlamalarn evrensel ya da herkes iin geerli
grlere deil, ne kadar sama olsalar da kabul
130

edilen retilere ve vahyin verildii kimselerin gr


lerine ya da Kutsal Ruh'un ikna etmek istediklerine
bal olduklarn gstermitik.
Bunu Kutsal Kitapla ilgili birok rnekle gster
mitik ve Greklere Grek, Yahudilere Yahudi olan
Pavlus'tan daha fazla alnt yapabiliriz. Ama bu mu
cizeler, onlarn bak asndan Msrl ve Yahudileri
ikna edebilmi olmalarna ramen Tanr'yla ilgili
gerek bir gr ve bilgi veremez sadece onlarn bil
dii her eyden gl bir Tanr'nn olduunu ve bu
Tanr'nm tam da o zaman tm sorunlarnn bekle
medikleri mutlu bir sonucuyla karlaan Yahudiler
le zellikle ilgilendiini kabullenmelerine neden
olurdu. Mucizeler onlara Tanr'nn herkese eit l
de nem verdiini retemezdi; nk bu sadece
felsefeyle retilebilir. Yahudiler ve Tanr'nn kayra
snn bilgisini insann yaam koullarnn farkll
ndan ve yazgnn eitsizliklerinden alan herkes,
insan kusursuzluu asndan akranlarn gememe
lerine ramen Tanr'nn kendilerini tm insanlardan
daha ok sevdiine ikna etti.
imdi nc savma geiyorum ve Kutsal Kitap'tan yola karak Tanr'nn emir ve buyruklarnn ve
sonu olarak kayrasnn sadece doann dzeni oldu
unu gstererek devam ediyorum. Yani Kutsal Kitap
bir olay Tanr ya da Tanr'nn istemi tarafndan
yaplm gibi anlattnda ou insann inand gibi
doamn bir mevsimliine iini braktn ya da
dzenine geici olarak ara verildiini deil, olayn
sadece doamn yasas ya da doann dzenine bal
olduunu anlamalyz. Ama Kutsal Kitap retisine
bal olmayan konular dorudan retmez, bu yz
den eyleri doal nedenleriyle aklamaya ya da ko
131

nular sadece kuramsal olarak yorumlamaya nem


vermez. Bu yzden sonucumuza her zamankinden
daha uzun uzadya ve ayrntl yazlm Kutsal Kitap'a ait bu yklerden karsamalarla varlmaldr.
Bunlarn birkandan alnt yapacam.
Samuel'in ilk kitabnda, ix:15, 16 Tann'mn
Samuel'e ona aul'u gndereceini belli ettii ama
'Tann'mn aul'u Samuel'e insanlarn birbirine adam
gnderdii gibi allm biimde gndermedii anla
tlyor. Onun "gndermesi" sadece doann olaan
akyd. aul kaybettii eekleri aryor ve eve onlarsz dnmeyi dnyordu. Hizmetisinin nerisiyle
onlar nerede bulabileceini sormak iin peygamber
Samuel'e gitti. yknn hibir blmnde aul'n
bu doal nedenden te Tanr'dan Samuel'i ziyaret
etmesi iin bir buyruk ald grlmyor. Mezmurlar
cv:25'te Tanrnn Msrllarn tutumlarn srailliler
den nefret etmeleri iin deitirdii syleniyor. Bu,
Msrllarn sraillileri klelie kadar alaltmalar iin
en ufak neden bulamadmz Msr'dan k, i.
para'dan grld gibi aka doal bir deiimdir.
Yaratl ix:13'te Tanr Nuh'a yayn bulutlara yer
letireceini sylyor; Tann'mn bu hareketi, gnein
nlarnn su damlalarnda krlma ve yansmaya
uradklarn ifade etmenin baka bir yoludur.
Mezmurlar cxlvii:18'de buzu ve kar eriten rzg
rn doal hareketi ve lkl Rab'bin sz olarak ve
15. dizede k ve souk, Tann'mn Buyruk'u ve Sz'
olarak biimlendirilmi.
Mezmurlar civ:42te rzgr ve ate Tannmn ha
berci ve hizmetkrlar olarak adlandnlyor ve aka
Tanr'nm emri, buyruu, karar ve sznn sadece
doann hareket ve dzeniyle ilgili ifadeler olduunu
132

gsteren ayn trde eitli dier paralar Kutsal Kitap'ta bulunuyor.


Bylece, Kutsal Kitap'ta anlatlan tm olaylar, do
al olarak gerekleti ve dorudan Tanr'ya mal edil
di; nk Kutsal Kitap, gsterdiimiz gibi eyleri
doal nedenleriyle aklamay deil, sadece herkese
tannan hayal gcne hitap eden eyler anlatmay
amalyor ve bunu heyecan uyandrmak ve sonuta
kitlelerin akllarn balla doru etkilemek iin
ayarlanm en iyi biemde yapyor. Bu yzden eer
Kutsal Kitap'ta nedenlerine bavuramayacamz,
hatta doann dzenine tamamen ters dyormu
gibi grnen olaylar bulunuyorsa bir kanya varmamalyz. Gerekte ne olmusa olsun mutlaka doal
olarak gerekletiine inanmalyz. Bu gr her
mucize olaynda, zellikle anlatm iirsel bir biemdeyse, her zaman balantl olmasalar da birok
yardmc koulun bulunmasyla dorulanyor.
Mucizelerin koullar, iddia ediyorum, doal ne
denlerin gerekli olduunu aka gsteriyor. rnein,
Msrllara ban bulatrmak iin Musann havaya
kurum savurmas gerekliydi (Msr'dan k ix:10);
ayrca ekirgeler de Msr lkesine doayla uyumlu
olarak Tanrnn bir buyruuyla yani tam bir gn ve
gece boyunca dou rzgrnn esmesiyle geldiler ve
ok gl bir bat rzgryla oradan ayrldlar. (M
sr'dan k x:14, 19) Benzer bir Tanrsal buyrukla
deniz Yahudiler iin yol at (Msrdan Msr'dan
k xiv:21), yani btn gece iddetli esen bir dou
rzgryla.
Elia, ldne inanlan ocuu dirilttiinde de o
cuun bedeni snana ve sonunda gzlerini aana
kadar birok kez stne kapanmak zorunda kalmt
133

(2 Krallar iv:34, 35).


Yine Yahya'nn ncil'inde (para ix.) kr adam iyi
letirmeye hazrlk olarak sa tarafndan yaplan belli
ilerden bahsediliyor ve bir mucizenin gereklemesi
iin Tanr'nn saltk kararndan te bir eyler olmas
gerektiini gsteren birok baka rnekler var.
Bu yzden mucizelere elik eden koullar her za
man ilikili ya da ayrntl olmasalar da bir mucize
nin onlar olmadan hibir zaman gereklemeyecei
ne inanabiliriz.
Bu Msr'dan k xiv:27 tarafndan da dorulan
yor: "Musa elini denizin zerine uzatt. Sabaha kar
deniz olaan haline dnd." ifadesinde rzgrdan hi
bahsedilmiyor ama Musann arksnda (Msr'dan
k xv:10) "fledin soluunu, denize gmldler..."
deniyor. Bylece ykde yardmc koul atlanyor ve
mucize bu nedenle bytlyor.
Ama belki de birileri Kutsal Kitap'ta doal neden
lerle hibir ekilde aklanamayan eyler bulabilece
imizde srar edecek. rnein, insanlarn gnahlar
nn ve dualarnn, yamura ve topran verimliliine
neden olabilecei ya da inancn krleri iyiletirebile
cei... vs. gibi. Ama bence yeteri kadar yant sun
dum. Kutsal Kitap'm eyleri ikincil nedenleriyle
aklamadn, onlar sadece insanlar, zellikle de
eitimsiz olanlar inanca doru en fazla etkileyecek
dzen ve biemde anlattn ve bu yzden amacn
akl ikna etmek deil, hayal gcn etkilemek ve ele
geirmek olduunu grerek ve onun Tanr'dan ve
olaylardan yanl ekilde sz ettiini gsterdim. Eer
Kutsal Kitap bir imparatorluun kn siyasi
tarihilerin bieminde anlatsayd kitleler etkilen
mezdi ama iirsel betimleme yntemini benimsedi
134

inde ve her eyi dorudan Tann'ya mal ettiinde


bunun tam tersi oluyor. Bu yzden Kutsal Kitap,
Tanr'nn insanlarn gnahlarna sinirlendiini,
zldn, szn verdii ve gerekletirdii iyilik
ten piman olduunu ya da bir iareti grdnde
szn verdii bir eyi hatrladn ya da buna ben
zer olarak ya iirsel biemde yazlm ya da yazann
gr ve nyarglarna gre anlatlan eyler syledii
zamanla, topran insanlarn gnahlar nedeniyle
kurak olduunu ya da krlerin inanla iyiletiini
syledii zaman ona ayn dikkati gstermeliyiz.
O zaman Kutsal Kitap'ta dorulukla sz edilen
her olayn, doann yasalarna gre, dier her ey gibi
zorunlu olarak gerekletiinden tamamen emin
olabiliriz. Ve eer oraya doamn dzenine aykr
koullarla kantlanabilen ya da doamn dzeninden
anlalamayan bir ey yazldysa, bunlarn inansz
eller tarafndan kutsal yazlara yamanm olduuna
inanmalyz; nk doaya ters olan bir ey akla da
terstir ve akla ters olan her ey samadr ve yalnz bu
nedenden kabul edilmemelidir.
Mucizelerin yorumlanmasyla ya da daha ok zetlenmesiyle ilgili dikkat edilmesi gereken birka nok
ta kald,- nk ou zaten belirtildi. Bunlardan ko
numun drdnc blmnde sz ederek devam
edeceim ve biri bir mucizeyi aceleyle yanl yorum
layarak Kutsal Kitap'ta insan akima ters olan bir ey
bulduundan kukulanmasn diye byle yapmak
zorundaym.
nsann bir olay kendi yargsnn hibir esini ek
lemeden olduu gibi aktarmasna seyrek rastlamr.
nsanlar yeni bir ey grdklerinde ya da duydukla
rnda, sk denetim altna almadlarsa yerlemi
135

dnceleriyle o kadar meguldrler ki grlen ya da


duyulan ak gereklerden, olduka farkl olan bir ey
karrlar, zellikle de byle gereklere grenin ya da
duyann akl ermiyorsa ve her eyden ok bu kii
olaylarn belirli bir ynde gereklemesiyle ilgileni
yorsa.
Bylece insanlar kaytlarda ve yklerde gerek
olaylardan ok kendi grlerim aktarrlar. Dolay
syla tek bir olay iki insan tarafndan o kadar farkl
aktarlr ki iki farkl olaym gibi grnr ve dahas
tarihi kaytlardan tarihinin kiisel grlerini
karmak ok kolaydr.
Bunun kant olarak hem doa filozoflar hem de
tarihilerin yazlarndan alntlar yapabilirim ama
Kutsal Kitap'tan bir alntyla yetineceim ve geri
kalanlaryla ilgili karar vermeyi okuyucuya brakaca
m.
Yeu'nun zamannda braniler gnein gnlk bir
hareketi olduu ve dnyann sabit durduu allm
grne sahiptiler,- bu yerlemi gre be kralla
olan savalarnda olan mucizeyi uyarladlar. Sadece
gnn olaandan daha uzun olduunu deil, gnein
ve aym sabit durduunu ya da hareketlerine son
verdiklerini ileri srdler - o zamanlar bu, gnee
tapan Yahudi olmayanlar, gnein onu gnlk sey
rini deitirmeye zorlayabilen baka bir tanrnn
denetimi altnda olduuna deneyimle ikna etme ve
kantlamalarnda Yahudilere ok yardmc olacak bir
aklamayd. Bylece ksmen dinsel gdler ksmen
de yerleik grler araclyla olay gerekte olan
dan ok farkl bir ey olarak grdler ve aktardlar.
Bylece Kutsal Kitap'a ait mucizeleri yorumlamak
ve aslnda nasl gerekletiklerini anlatmndan an
136

lamak iin, onlar ilk aktarann ve bizim iin yazyla


kaydedenin grlerini bilmek ve byle grleri,
onlarn duyular zerinde brakt gerek etkiden
ayrmak gerek. Yoksa gerekten olduu haliyle muci
zeyi, gr ve yarglarla, hatta bundan te simgesel
ve hayal rn olanlarla kartrabiliriz. nk
Kutsal Kitapta, aslnda simgesel ve hayal rn olan
ou ey gerek gibi anlatlm ve gerek olduuna
inanlm. rnein, Tanr'nn gkten indii (M
sr'dan k xix:28, Yasanm Tekrar v:28) ve Tanr
stne alald iin Sina dann ttt; ya da yine
lyas'n ateten atlar olan ateten bir at arabasyla
ge ykseldii konularna gelirsek; tm bunlar,
kesinlikle sadece onlara gerekmi gibi sunulduu
haliyle kutsal yazlar bize miras brakanlarn gr
lerine uyarlanan simgelerdi. Herhangi bir eitimi
olan Tanrnn sa ya da sol elinin olmadn bilir;
sabit ya da hareketli olmadn ya da belli bir yerde
olmadn, O'nun tamamen sonsuz ve Kendi iinde
tm kusursuzluklar ierdiini bilir.
Tekrarlyorum bu eyler hayal gc d duyularn
dan etkilenen kiiler tarafndan deil, eyler hakkn
da saltk akln gryle karar verenler tarafndan
bilinir. Hayal gc d duyulardan etkilenenler, g
n dbkeyinde dnyadan ok uzak olduklar d
nlmeyen yldzlarn stnde bir kraliyet tahtna
sahip olan bedensel bir Tanr hayal eden kitlelerin
rneini izlerler.
Kutsal Kitap'taki birok anlat bunlara ve benzer
grlere uyarlanmtr ve bu yzden filozoflar tara
fndan gereklerle kartrlmamaldr.
Son olarak mucizeler konusunda aslnda ne oldu
unu anlamak iin Yahudi deyim ve mecazlarn iyi
137

bilmeliyiz; bunlar yeterince hesaba katmayanlar


Kutsal Kitap'taki mucizeleri srekli yazann amala
mad bir ekilde grecektir; sadece gerekte ne
olduunun deil, kutsal metnin yazarlarnn dn
celerinin bilgisinin de farkna varmayacaktr. rne
in, Zekeriya gelecekteki bir savatan sz ederken
diyor ki: "zel bir gn, yalnz Rab'bin bildii bir gn
olacak. Gece de gndz de olmayacak. Gece aydnlk
olacak." bu szlerle byk bir mucizeyi nceden
grr gibi grnyor ama sadece savan tm gn
boyunca kukulu olacan, sonucun sadece Tanr
tarafndan bilineceini ama akam yenginin onlarn
olacan anlatmak istiyor. Peygamberler uluslarn
yengi ve yenilgilerini benzer anlatmlarla nceden
haber verirlerdi. Bylece Yeaya Babil'in yok ediliini
anlatrken der ki (xiii. para): "Gkteki yldzlarla
takmyldzlar mayacak, Doan gne kararacak,
ay n vermez olacak." imdi kimsenin Babil'in
yok edilirken bu olaylarn gerekletiini peygambe
rin ekledii u szleri hayal ettiinden daha fazla
hayal ettiini sanmyorum: "Gkleri titreteceim, yer
yerinden oynayacak."
Ayn ekilde Yeaya Yahudilere Babil'den Yerualim'e gven iinde dneceklerini nceden bildirir
ken der ki: "Onlar llerden geirirken susuzluk
ekmediler, Onlar iin sular aktt kayadan, Kayay
yard, sular fkrd." Bu szler sadece Yahudilerin
dier insanlarn da yapt gibi lde susuzluklarn
giderdikleri kaynaklar bulduklar anlamna gelir,nk Yahudiler Kore'in izniyle Yerualim'e dn
dklerinde buna benzer hibir mucizenin balarna
gelmedii kabul ediliyor.
Bu ekilde Kutsal Kitap'taki birok olay sadece Ya138

hudi deyimi saylmal. Bu olaylar detayl olarak


gzden geirmeme gerek yok ama Yahudiler byle
deyimleri genellikle sadece gzel sz sylemek iin
deil, ayrca ve aslnda balca tapnmaya zg gd
lerden kullanyordu. 1 Krallar xxi:10 ve Eyp ii:9'da
"Tanr'ya Sv yerine "Tanr'ya vgler Olsun" den
mesinin nedeni ve yukarda gsterildii gibi en sra
dan olaylardan bile sz edilirken Kutsal Kitap'm
Tanr'ya mal edilen her eyle ilgili mucizeden baka
bir ey aktarmyor gibi grnmesinin nedeni budur.
Dolaysyla Kutsal Kitap'm Rab'bin Firavunun yre
ini sertletirdiini sylediinde sadece Firavun'un
inat olduunu sylemeye altna inanmalyz;
Tanr gn pencerelerini at dendiinde sadece ok
yamur yadn... vs. anlamalyz. Bu zellikler
zerinde ve ayrca ou eyin ok az ayrntyla ok
ksaca ve neredeyse zetler halinde aktarldn iyice
dndmzde Kutsal Kitap'ta doal akla aykr
neredeyse hibir ey olmadn greceiz. Dier
taraftan daha nce bulamk grnen ou ey biraz
dnldkten sonra anlalacak ve kolayca akla
nacak.
Aklamay teklif ettiim her eyi artk ok aka
akladm sanyomm ama bu blm bitirmeden
nce mucizelerden sz ederken vahiyleri zmledi
imden farkl bir yntem benimsediim gereine
dikkatinizi ekmek istiyorum. Vahiyle ilgili Kutsal
Kitap'ta bildirilen szlerden karlamayacak hibir
ey ileri srmezken, bu blmde sonularm sadece
akln doal yla belirlediim ilkelerden kardm.
Bilerek bu ekilde devam ettim nk vahiy tama
men dinsel bir konu; dolaysyla onunla ilgili her
hangi bir savda bulunamayacam ya da belli edilen
139

nermelerinden karlan sonular aracl dnda


nasl olutuunu renemeyeceimi biliyordum. Bu
yzden vahyin tarihini harmanlamak ve oradan bana
vahiy yeteneinin yaps ve zelliklerini olabildiince
retecek kesin sonular karmak zorundaydm.
Ama mucizeler konusunda soruturmamz sadece
felsefi (yani, doann yasalarna ters den ya da
onlarn sonucu olmayan bir eyin gerekleip gerek
leemeyecei) olduu iin byle bir zorunluluk altn
da deildim. Bu yzden zorluu, doruluu aratrl
m ya da tamamen bilinen ncller araclyla
zmlemeyi, sorunu sadece Kutsal Kitap'm retile
ri ve temel ilkelerinden kolayca zmekten daha
akllca buldum. Herkesin bunun doruluunu kabul
etmesi iin ksaca nasl yaplabileceini gsterece
im.
Kutsal Kitap birok parasnda doann aknn
sabit ve deimez olduunu genel savnda bulunuyor.
rnein Mezmurlar cxlviii:6'da ve Yeremya xxxi:
35'te. Vaiz i:10'da bilge adam ayrca kesinlikle "G
nein altnda yeni bir ey yok." diyor ve 11., 12.
dizelerde ayn dnceyi gstererek seyrek olarak
yeni gibi grnen bir ey gerekleirse de gerekten
yeni deildir, "...Her ey oktan, bizden yllar nce de
vard. Gemi kuaklar anmsanmyor, Gelecek
kuaklar da kendilerinden sonra gelenlerce anm
sanmayacak." diyor. Yine iii: 11. parada diyor ki: "O
her eyi zamamnda gzel yapt." ve hemen ardndan
ekliyor: "Tanr'mn yapt her eyin sonsuza dek
sreceini biliyorum. Ona ne bir ey eklenebilir ne
de ondan bir ey karlabilir."
Bu metinlerin hepsi ok kesin bir ekilde doann
sabit ve deimeyen bir dzeni koruduunu ve Tan
140

r'nn bilinen ve bilinmeyen tm alarda ayn oldu


unu ve dahas doamn ona hibir ey eklenemeyecek ya da ondan hibir ey karlamayacak kadar
kusursuz olduunu ve son olarak mucizelerin sadece
insanlarn bilgisizlii nedeniyle yeni bir ey gibi
grndn retiyor.
Kutsal Kitap'n kesin retisi ite byledir. Kutsal
Kitap doann yasalarna ters den ya da onlarn
sonucunda ortaya kmayan bir eyin gerekletiini
hibir yerde ileri srmyor, bu yzden de ona byle
bir retiyi mal etmemeliyiz.
Bu dncelere mucizelerin, kitlelerin Tanr'ya
mal ettii baz ok byk gizemli glerden deil,
Tanrsal yasa ve buyruktan yani (Kutsal Kitap'n
kendisinden gsterdiimiz gibi) doann yasa ve
dzeninden kaynaklanan neden ve yardmc koullar
gerektirdiini de eklemeliyiz. Son olarak mucizelerin
yalanc peygamberler tarafndan bile gsterilebilecei
Yasanm Tekrar xiii ve Matta xxiv:24'ten kantlan
yor.
O zaman en ak ekilde nmze konulan sonu,
mucizelerin doal olaylar olduu ve bu yzden ya
yeni ortaya kt (Sleyman'n szlerinde) ya da
doaya aykr ama olabildiince sradan olaylarla
tamamen uyum iinde aklanmas gerektiidir. Bu
artk Kutsal Kitap'tan karlan kurallar akladm
iin herkes tarafndan kolayca yaplabilir. Yine de
Kutsal Kitap'n bu retiyi rettii dncesini ileri
srsem de bunu kurtulu iin gerekli bir doruluk
olarak rettiini deil, sadece peygamberlerin bu
konuda bizimle ayn dncede olduunu ne sr
yorum. Bu yzden herkes konuyla ilgili kendisi iin
en iyisini dnmede zgrdr ve muhtemelen Tan141

n'ya tapnmaya ve saf kalpli inanca neden olur.


Bu, ayrca Josephus'un da dncesidir nk Eski
alar'm 32 ikinci kitabnn sonunda yle yazyor: "
Bu ykyle ilgili olarak hibir insann bu denizin bu
insanlar kurtarmak iin blnmesini inamlmaz
olarak dnmesine izin vermeyin; nk biz Tann'nn sra d istei ya da doann ak nedeniyle
olsun, bunun daha nce grldn, eski kaytlar
dan gryoruz. Ayn ey bir kez MakedonyalIlara da
oldu, skender'in buyruu altnda baka bir geit
ararlarken Pamfilya denizi onlara yol amak iin
ikiye ayrld,- O zaman Pers mparatorluu'nu yok
etmek iin Tanr'nm Kayra's skender'den yararlan
yordu. Bu, Prensin hayatn yazdn ileri sren tm
tarihilerce dorulanmtr. Ama insanlar ne isterler
se dnmekte zgrdr."
Josephus'un szleri ve inan ve mucize zerine d
nceleri ite byledir.

32 Eski alar: Josephus'un Yahudi olmayan patronlar iin


Greke yazd Yahudi tarihi. Adem ve Havva'nn yarat
lndan balayarak Tevrat'n olaylaryla devam eder ama
bazen bazlarn atlar, bazen de bilgiler ekler.

142

VII. Blm:
Kutsal Kitap'n Yorumlanmas
Hakknda
Yrrlkteki yanl yorum dzenleri.
Yorumlamada Kutsal Kitapn kendisini lt
almann tek doru dzen olmas.
Bu dzenin imdi btnyle uygulanamamas iin
nedenler.
Yine de bu zorluklarn en ak ve en nemli
paralan anlamamza engel olmamas.
Rakip dzenlerin incelenmesi - doast bir
yetenein gerekli olduunun - rtlmesi.
Maymonides'in dzeni.
- rtlmesi.
Ferisilerin ve Katoliklerin geleneklerinin
reddedilmesi.

nsanlar, hepsinin istekli olarak yapt gibi, Kutsal


Kitap'n insana doru kutluluu ve kurtuluun yolu
nu reten Tanr'nn Sz' olduunu bildirdiklerin
de, belli ki syledikleri eyi anlatmak istemiyorlar.
nk kitleler Kutsal Kitap'a gre yaamak iin
hibir aba gstermiyorlar ve ou insann Tannmn
Sz' olarak kendi yorumlaryla ilgili dnceler ileri
srmeye kalktn gryoruz ve din kisvesi altnda
bakalarn da kendileri gibi dnmeye zorlamak
iin ellerinden gelen abay gsteriyorlar. Diyorum ki
143

genellikle grdmz gibi tann bilimciler kendi


uydurmalarn ve deyilerini Kutsal Kitap'tan zorla
karmaya ve onlar Tanrsal yetkiyle glendirmeye
can atyorlar. Byle insanlar Kutsal Kitap' ya da
Kutsal Ruh'un dncesini yorumlarken hibir za
man daha az kararszlk ya da daha fazla aba gs
termiyorlar. Eer onlar endieli grrsek, bu, Kutsal
Ruh'a yanl bir eyler mal etme ve doru yoldan
sapma korkularndan deil, bakalar tarafndan
hatalar ortaya karlarak sulu bulunmaktan ve
bylece kendi yetkilerini ykmaya ve kendilerinin
aalanmasna yol amaktan korktuklarmdandr.
Ama eer insanlar gerekten Kutsal Kitap'tan szl
olarak kantladklar eye inansalard, tamamen
farkl bir yaam yolu benimserlerdi. Akllar bu kadar
ok ekimeyle ya da nefretle altst olmazd ve kut
sal metinleri yorumlamak ve dinde yenilikler bul
mak iin bu kadar kr ve aceleci bir tutkuyla kkr
tlm olmazlard. Tam tersi, Kutsal Kitap'tan aka
karsayamadklar hibir eyi onun retisi gibi
benimsemeye cesaret etmezlerdi. Son olarak, birok
parada Kutsal Kitap'a szck ya da tmceler ekleye
rek gerek metni deitirmeye cesaret eden kutsal
eylere saygsz kiiler, bu kadar byk bir sutan
ekinir ve saygsz ellerini bundan alkoyarlard.
Hrs ve ahlakszlk o kadar artt ki, insan yorumla
rn savunuyormu gibi, dinin pek de Kutsal Ruh'un
yazlarndan olumad dnlyor, bylece din
artk yardmseverlikle deil, Rab iin gayret ve heves
li atelilik ad kisvesi altnda anlamazlk ve duygu
suz nefretle tanmlanyor.
Bu ktlklere, insann akl ve doadan nefret et
melerini ve sadece her ikisine de uygun gelmeyene
144

hayranlk duymasn ve kutsal saymasn reten


batl inanc da eklemeliyiz. Kutsal Kitap iin duyulan
hayranlk ve saygnn arttrlmas uruna hem akl
hem de doaya olabildiince ters dyormu gibi
grnen aklamalar yapmaya almalar ho deil.
Bylece en derin gizemlerin Kutsal Kitap'ta sakl
olduunu hayal ediyorlar ve yararl olanlar ihmal
ederek kendilerini bu samalklarn aratrmasyla
yoruyorlar. Hastalkl hayal dnyalarndan kan her
sonucu Kutsal Ruh'a mal ediyorlar ve bunu en byk
atelilik ve tutkularyla savunmak iin abalyorlar;
nk insanlarn aklla vardklar sonular savun
mak iin akllarn kullandklar gzlemlenmi bir
gerektir; ama tutkularla varlm sonular tutkularla
savunulur.
Eer kendimizi kalabalktan aynr ve dinsel nyar
glardan kaarsak, Tanrsal belgeler iin insan yo
rumlarn aceleyle kabul etmek yerine Kutsal Kitap'
yorumlamann gerek yntemini dnmeli ve biraz
zerinde durmalyz. nk bunun bilgisinden ha
bersiz kalrsak Kutsal Kitap'n ve Kutsal Ruh'un
kesinlikle ne retmek istediini bilemeyiz.
Kutsal Kitap' yorumlama yntemi, doay yorum
lama ynteminden ok farkl deil - aslnda neredey
se ayn diyerek konuyu sonuca balayabilirim. Doann yorumlanmas doann tarihinin incelenme
sinden ve oradan belli, deimez aksiyomlara daya
nan doal olaylarn tanmlarn kartmaktan olutu
u iin, Kutsal Kitap yorumu da Kutsal Kitap'n
incelenmesiyle ve yazarlarnn niyetinin temel ilkele
rinden akla yatkn sonular kartlarak ilerler. Bu
ekilde alarak herkes hata yapma tehlikesi olma
dan her zaman ilerleyecek - yani Kutsal Kitap' yo
145

rumlamak iin hibir ilkeyi kabul etmezlerse ve


Kutsal Kitap'n ieriini kendi iinde bulduklar
ilkeler dnda ele almazlarsa - ve eit gvenlikle
bizim aklmzn ermediini ve akln doal yla
bilineni ele alabilecekler.
Byle bir yntemin sadece doru deil, ayn za
manda akllca olan tek yntem olduunu ve doay
yorumlamada kullanlanla uyumlu olduunu akla
kavuturmak iin Kutsal Kitap'n sk sk aklla bili
nen ilkelerden karlamayan konular ele aldna
dikkat ekmeliyim. nk ou zaman anlat ve
vahiyden oluuyor. Anlatlar genellikle mucizeleri yani son blmde gsterdiimiz gibi onlar kaydeden
tarihilerin gr ve kararlarna gre uyarlanm sra
d doal olaylarn aktarmlar ieriyor. II. Blmde
gsterdiimiz gibi, vahiyler ayrca peygamberlerin
grlerine de uyarlanmt ve kendi ilerinde insan
akln ayorlard. Bu yzden tm bunlarn bilgisi yani Kutsal Kitap'n neredeyse tm ierii sadece
Kutsal Kitap'n kendisinden sorulmal, tpk doamn
bilgisinin doadan sorulmas gibi. Kutsal Kitap'n
ierdii ahlaki retilere gelince bunlar kabul edilen
aksiyomlardan kantlanabilirler ama Kutsal Kitap'n
onlar retmek iin tasarlandm ayn ekilde ka
ntlayanlayz, bu sadece Kutsal Kitap'n kendisinden
renilebilir.
Eer Kutsal Kitap'n Tanrsal kaynana nyargsz
tanklk etseydik, onun doru ahlaki retileri ret
tiini sadece onun kendi yetkisine dayanarak kant
lamak zorunda kalrdk. nk onun Tanrsal kay
na sadece byle aralarla kamtlanabilir. Peygam
berlerin bilgisinin kesinliinin en ok adil ve doru
olana ynelmi akla sahip olmalarna dayandn
146

gsterdik, bu yzden onlara inanmadan nce bu


zellie sahip olduklarnn kamtna sahip olmalyz.
Tanr'nn tanrsall mucizelerden kantlanamaz,
zaten gsterdiim ve imdi tekrar etmeme gerek
olmad gibi mucizeler yalanc peygamberlerce de
yaratlabilirdi. Bu yzden Kutsal Kitap'n Tanrsal
kayna sadece doru erdemi retmesinden oluma
ldr. Ama sonucumuza sadece Kutsal Kitap'a ait
temeller zerinde varmalyz,- nk eer byle yapamasaydk ok nyargl olmadka Kutsal Kitap'
kabul edemez ve Tanrsal kaynana tanklk ede
mezdik.
O zaman Kutsal Kitapla ilgili bilgimiz, sadece
Kutsal Kitap'ta aranmaldr.
Son olarak, Kutsal Kitap bize eylerin tanmn do
ann verdiinden daha fazla vermez. Bu yzden
doayla ilgili tanmlar doann trl ilerinde aran
maldr; Kutsal Kitap'la ilgili tanmlarsa verilen ko
nuyla ilgili Kutsal Kitap'ta bulunan eitli ykler
den sorulmaldr.
O zaman Kutsal Kitap' yorumlamada evrensel ku
ral, onu tarihinin nda incelediimizde ok aka
grmediimiz hibir eyi Kutsal Kitap'a ait ok gve
nilir bir bildiri olarak kabul etmemektir. Onun tari
hiyle ne anlatmak istediimi ve aydnlatlmas gere
ken balca noktalarn ne olmas gerektiini imdi
aklayacam.
Kutsal Kitap'a ait bir bildirinin tarihi unlardan
oluur I. Kutsal Kitap'n kitaplarnn yazld ve yazarla
rnn konutuklar dilin yaps ve zellikleri. Bylece
her ifadeyi sradan konuma dilindeki kullanmlarla
karlatrarak aratrabiliriz.
147

imdi Hem Eski hem de Yeni Antlamann tm


yazarlar brani'ydiler. Bu yzden her eyden nce,
sadece bu dilde yazlan Eski Antlama iin deil,
Yeni'sinin de anlalmas iin brani dilinin bilgisi
gerekli. Yeni Antlama baka dillerde yaynlanm
olsa da zellikleri branicedir.
II.
Her kitabn bir zmlemesi ve ieriklerinin
balklar altnda dzenlenmesi; bylece elimizde
belirli bir konuyu ele alan eitli metinler olabilir.
Son olarak da ok anlaml ya da belirsiz ya da kar
lkl olarak elikili grnen tm paralarn bir ak
lamas.
Anlamlarnn doruluklarnn aklla kolayca g
rlmesi ya da tam tersi zorlukla grlmesine gre
deil, balamla ilikili olarak kolayca ya da zorlukla
karlmalarna gre paralara ak ya da belirsiz
diyorum. Paralarn doruluu deil, sadece anlamla
r zerinde alyoruz. Bir metnin anlamn arat
rrken doal bilginin ilkeleri zerine kurulduu kada
ryla aklmz tarafndan saptrlmamaya zellikle
dikkat etmeliyiz (nyarglardan sz etmiyorum bile).
Bir parann anlamm doruluuyla kartrmamak
iin onu sadece szcklerin anlam araclyla ya da
Kutsal Kitap dnda hibir temel tanmayan bir
aklla incelemeliyiz.
Ne anlatmak istediimi bir rnekle gstereceim.
Musa'nn szckleri "Tanr bir atetir" ya da "Tann
kskantr" sadece szck anlamyla baktmz sre
ce tamamen aktr ve dolaysyla akla ve dorulua
ilikin ok belirsiz olmalarna ramen bunlan ak
paralar arasnda sayarz. Szck anlam akln doal
yla uyumamasna ramen yine de Kutsal Kitap'a ait "tarihinden" edinilen temel ve ilkelerle aka
148

geersiz klnamyorsa szck anlam korunmal. Ve


tersi olarak, eer harfi harfine yorumlanm bu par
alar Kutsal Kitap'tan edinilen ilkelerle atyor
grnrse, byle harfi harfine bir yorum aklla kesin
bir uyum iinde olmasma ramen, paralar farkl bir
biimde yorumlanmallar, mesela mecaz yoluyla.
Eer Musa'nn Tanr'nn bir ate olduuna inamp
inanmadn bilseydik soruyu hibir zaman byle
bir dncenin akla yatkn olup olmad temelinde
karara vardrmamal, sadece Musa'nn kaydedilmi
baka dnceleriyle karlatrarak karar vermemiz
gerekirdi.
imdiki rnekte Musa, baka birok parada da
syledii gibi Tanr'nn toprakta, havada ya da suda
grnen hibir eye benzemediini sylediine gre
bu paralar, ya mecaz olarak kabul edilmeli ya da ele
aldmz rnek byle aklanmal. Bununla birlikte
szck anlamndan olabildiince az uzaklamamz
gerektii iin, Tanr bir atetir' metninin szck
anlam dnda baka hibir anlama yer verip verme
diini sormalyz - yani ate szcnn sradan
doal ate dnda baka bir anlama gelip gelmedii
ni. Eer byle ikincil bir anlam bulunamyorsa akla
ne kadar yatkn olmazsa olsun metin szck anla
myla kabul edilmelidir. Ve dier tm paralar akla
tamamen uygun olmalarna ramen onunla uyumlu
hale getirilmelidir. Eer szl ifadelerin byle uyum
iine konulmas olanakszsa, onlar uyumayan
ifadeler olarak kaydetmeliyiz ve onlarla ilgili karar
mz askya almalyz. Ancak ate ad, fke ya da
kskanla uyguland iin (bkz. Eyp xxxi:12)
Musa'nn szlerini bylece kolayca uyuturabiliriz ve
akla yatkn olarak Tanr bir atetir' ve Tanr ks149

katr' nermelerinin anlamca ayn olduu sonucu


na varabiliriz.
Dahas Musa aka Tannmn kskan olduunu
rettii ve hibir yerde Tannmn tutkusuz ya da
duygusuz olduunu belirtmedii iin onun bu reti
ye inandn ya da yle veya byle onu retmek
istediini karsamalyz. Byle bir inan akla ters
dt iin ondan kanmamalyz da. Gsterdii
miz gibi metinlerin anlamn aklmzn belirledikle
rine ya da yerlemi dncelerimize uydurmak iin
saptranlayz. Kutsal kitap'm tm bilgisi sadece
kendisinde aranmaldr.
III.
Son olarak byle bir tarih gnmze kadar ge
len tm vahiy kitaplarnn ortamn aktarmaldr,yani her bir kitabn yazarnn yaamn, davrann
ve almalarn, kim olduunu, yazlmasna neyin
neden olduunu ve yazsnn an, yazsn kim iin
ve hangi dilde yazdn. Bundan te her bir kitabn
yazgsn soruturmaldr. lk nasl karlandn,
kimin ellerine dtn, ka farkl basksnn oldu
unu, kimin tavsiyesiyle Kutsal Kitap'a eklendiini
ve son olarak bugn evrensel olarak kutsal kabul
edilen tm kitaplarn nasl bir btn olarak birleti
rildiini.
Bu tr btn bilgiler, dediim gibi, Kutsal Kitapm
"tarihinde" saklanmaldr. Hangi anlatmlarn yasa
lar, hangi anlatmlarn ahlaki kurallar olarak ortaya
konduunu bilmek iin yazarlarnn yaam, davra
nlar ve uralarn bilmek nemlidir; dahas onun
dehas ve yapsnn daha ayrntl bilgisine sahip
olduumuzda bir insann yazlarn aklamak kolay
lar.
Bundan te sonsuz olan kurallar sadece geici bir
150

amaca hizmet edenler ya da sadece birka kiiye


seslenenlerle kartrmamak iin kitaplarnn her
birinin hangi nedenle, hangi zamanda, ada yazld
n ve hangi ulusa ynelik yazldn bilmeliyiz.
Son olarak belirttiim gibi, kitabn zgnlne ek
olarak kutsal eylere saygsz ellerce kurcalanmad
ndan ya da iinde yanllar olmadndan ya da
eer varsa yanllarn yeterince yetenekli ve gvenilir
insanlarca dzeltilip dzeltilmediinden emin olmak
iin dier konularda da bilgi sahibi olmalyz. Bizim
kesin ve tartmasz doru olanlar yerine, dikkatimi
zin ekildii her eyi ani ve dncesiz igdyle
kabul ederek aldatlmamamz iin tm bunlar bi
linmeli.
imdi Kutsal Kitapn bu tarihine sahip olduu
muzda ve sonuta byle bir tarihten gelmeyen ya da
aka ondan karlamayan hibir eyi vahiy kay
nakl reti olarak ileri srmemeye karar verdiimiz
de, derim ki kendimizi peygamberlerin ve Kutsal
Ruhun dncelerini aratrmaya vermenin vakti
gelmitir. Ama bu daha ileri kantlamada, ayrca
doay kendi tarihinden yorumlamada kullandm
za ok benzer bir ynteme gerek duyarz. Doal olay
larn incelenmesindeki gibi nce tm doa iin en
evrensel ve ortak olan aratrmaya alrz - rne
in, hareketlilik ve sabitlii ve bunlarn doann her
zaman uyduu yasa ve kurallarn ve srekli olarak
hangisi araclyla altn aratrrz - ve sonra
daha az evrensel olana geeriz. yleyse Kutsal Kitap'n tarihinde de nce en evrensel olan ve Kutsal
Kitap'n btnn temel ve kaynana hizmet edeni,
aslnda tm peygamberlerce tm insanlk iin son
suz ve en yararl olarak tavsiye edilen retiyi aranz.
151

rnein, Tanr'nn bir ve O'nun her eye gc yeten


olduu, sadece O'na taplmas gerektii, O'nun tm
insanlarla ilgilendii ve O'nun zellikle O'na tapman
ve komularn kendileri gibi sevenleri sevdii...vs.
Tekrar ediyorum bunlar ve benzer retileri Kutsal
Kitap her yerde ve o kadar ak ve net ekilde reti
yor ki hi kimse onlarn anlamyla ilgili kuku duy
muyor.
Kutsal Kitap, Tanr'nn yapsn, O'nun eyleri
grme ve onlan salama biimini ve benzer retile
rini hibir yerde kendi savma gre sonsuza kadar
geerli retiler olarak retmiyor. Tam tersi pey
gamberlerin kendilerinin bu konuda hemfikir olma
dn gsterdik; bu yzden byle konularda akla
yatkn temellerde tamamen ak grnmelerine
ramen tm retileri Kutsal Kitap'a ait olarak belirlememeliyiz.
Kutsal Kitap'n bu evrensel retisinin uygun bir
bilgisinden daha az evrensel olan; ama yine de yaa
mn genel ynetimiyle ilgili olan ve Kutsal Kitap'tan
derenin bir kaynaktan akt gibi akan dier retile
re gemeliyiz. Gerek erdemin, uygulanmalar iin
belli bir frsata gerek duyan, btn zel d gsterge
leri ite byledir. Kutsal Kitap'ta bu konularda belir
siz ve ok anlaml olan her ey kitabn evrensel re
tisiyle aklanmal ve tanmlanmaldr; elikili r
neklere gelince yazlma nedeni ve zamanna bakma
lyz. rnein, sa :"Ne mutlu yasl olanlara! nk
onlar teselli edilecekler." dediinde ne tr yasllarn
kastedildiini gerek paradan bilmiyoruz; ancak sa
ardndan stn iyilik olan Tanr'nn egemenlii ve
O'nun doruluu dnda hibir eyi umursamama
mz gerektiini retiyor (bkz. Matta vi:33), yasl
152

olanlarla sadece insan tarafndan ihmal edilen Tann'mn egemenlii ve doruluu iin yas tutanlar
anlatmak istediiyle devam ediyor. nk bu sadece
Tanr'nn egemenlii ve doruluundan baka hibir
eyi sevmeyenlerin ve yazgnn armaanlarndan
aka nefret edenlerin yas tutmas iin tek nedendir.
O zaman sa bunun ardndan: "Sa yananza bir
tokat atana br yanamz da evirin."33 dediinde
de ayn ey geerlidir.
Eer bir yasa koyucu olarak yarglara byle bir
buyruk verseydi bylece Musa'nn yasasm kaldrm
olurdu ama aka bunu yapmadn sylyor (Mat
ta v:l 7). Bu nedenle konumacnn kim olduunu,
konumann nedeninin ne olduunu ve szlerin
kime yneltildiini gz nnde bulundurmalyz. D
eylemleri, ruhsal durum kadar denetim altna almay
amalamad iin sa yasalar bir yasa koyucu gibi
dzenlemediini syledi ama bir retmen gibi ahlak
kurallar alad. Dahas bu szler bask gren, adale
tin tamamen holand, kmek zere olan, yoz bir
devlette yaayan insanlara sylenmiti. Burada eh
rin yklmasndan hemen nce sa tarafndan ala
nan reti ayrca Yerualim'in ilk yklndan nce,
yani Atlar iii:25-30'dan grdmz gibi benzer
33 'br yana da evirmek' Matta 5:39'dan alnan nl
bir deyimdir. sa, Tevrat'n aksine: 'gze gz die di
dendiini duydunuz. Ama ben size diyorum ki ktye
kar direnmeyin. Komunu seveceksin, dmanndan
nefret edeceksin dendiini duydunuz. Ama ben size diyo
rum ki dmannz sevin, size zulmedenler iin dua
edin.' der. Bu kendini savunma iin bile olsa iddet kul
lanmann yanl olduunu reten bir retidir.

153

koullarda Yeremya tarafndan da retilmiti.


Byle bir reti bask zamanlarnda sadece peygamberlerce ortaya konduu ve o zaman bile bir yasa
olarak ileri srlmedii iin ve dier taraftan (bask
zamannda yazmam olan ama - buna dikkat edin iyi dzenlenmi bir devlet kurmak iin abalayan)
Musa'nn birinin komusunu kskanma ve nefret
etmesini ayplarken gze karlk gz verilmesini
buyurduu iin bu saf Kutsal Kitap temellerinden
aka sa ve Yeremyanm zararlara kar boyun
emeyle ilgili bu kuralnn sadece adaletin holand
yerlerde ve bask zamannda geerli olduu sonucu
kar, yani iyi dzenlenmi bir devlette geerli deil
dir.
Adaletin saland iyi dzenlenmi bir devlette,
adil saylacaksa herkes intikam iin deil de (bkz.
Levililer x ix :l7, 18) adaleti ve lkesinin yasalarn
savunmak ve ktnn ktlklerinin tadn kar
masn engellemek iin yarg nnde ceza istemek
zorundadr (Levililer: 1). Bunlarn hepsi aka akla
yatkn. Ayn biimde birok baka rneklerden aln
tlar yapabilirim ama bence yukarda sz edilenler
ne anlatmak istediimi ve bu yntemin kullanmn
aklamak iin yeterli ve benim u andaki tm ama
cm bu. imdiye kadar sadece Kutsal Kitap'm yne
timi uygulamada ileyen ve bu yzden byle konu
larda Kutsal Kitap'm yazarlar arasnda gerekten hi
eliki olmad iin daha kolay incelenen paralar
nn nasl aratrlacan gsterdik.
Tamamen kurgusal paralarn gerek anlamlarna
bu kadar kolay ulalamaz. Peygamberler kendi ara
larnda kurgusal konularda farkllk gsterdii iin ve
anlatlar byk lde her an nyarglarna uyar
154

lanm olduu iin yntem snrl kalyor. Hibir


zaman bir peygamberin niyetini baka bir peygambe
rin yazlarnn kolay anlalr paralarndan karsamamalyz; ya da iki peygamberin de konuyla ilgili
ayn dncede olduklar tamamen ak olmad
srece anlamlarn yine bu ekilde aklamamalyz.
Byle durumlarda peygamberlerin niyetlerini nasl
bulacamz ksaca aklayacam. Burada da nce
Kutsal Kitap'a ait en ak ifadelerden kehanet ve
vahyin yapsnn ne olduunu ve neden olutuunu
soruturarak en evrensel nermeden balamalyz;
soma da mucizelere gemeliyiz. Belli bir peygambe
rin grlerine ve en sonunda belli bir vahyin, keha
netin, yknn ya da mucizenin anlamna gelene
kadar bu ekilde en genel olana geerek devam etme
liyiz. Bir peygamberin ya da bir tarihinin dnce
sini Kutsal Ruh'un dncesi ve konunun dorulu
uyla kartrmamak iin byk dikkat gerektiini
zaten belirtmitik, bu yzden bu konu stnde daha
fazla durmama gerek yok. Ancak burada vahyin
anlamyla ilgili olarak, u anki yntemin bize vahiy
lerin simgelerle neyi gstermek ya da temsil etmek
istediklerini deil, sadece peygamberlerin ne grd
n ya da duyduunu rettiine dikkatinizi ek
mek isterim. Neyi gstermek istedikleri tahmin
edilebilir ama Kutsal Kitap'a ait ncllerden kesin
olarak karsanamaz.
Bylece Kutsal Kitap' yorumlama yolunu gsterdik
ve O'nun gerek anlamm aratrmak iin tek ve en
kesin yol olduunu kantladk. Aslnda Ferisilerin
ileri srd gibi peygamberlerin kendilerinden ya
gvenilir bir gelenek ya da gvence alan insanlarn ya
da Romal Katoliklerin vnd gibi Kutsal Kitap'n
155

yorumlanmasnda yanlmazlk yetenei olan rahiple


re sahip insanlarn (eer varsa) daha btnyle kesin
olarak hakl olduklarn kabul etmeye istekliyim.
Ama byle bir gelenekten ya da rahibin yetkisinden
hibir zaman tamamen emin olamayacamz iin,
her ikisi zerinde de kesin bir sonu kuramyoruz.
Biri Hristiyanlarm en eski mezhebi tarafndan, dieri
de Yahudilerin en eski mezhebi tarafndan reddedili
yor. Aslnda bu srada Ferisilerin hahamlarndan
teslim aldklar gelenei Musa'dan beri kuaktan
kuaa geirdiklerini syledikleri yllar dizisini dik
kate alrsak (baka bir konuyu anlatmak istemiyo
rum), baka bir yerde gsterdiim gibi bunun doru
olmadn buluruz. Bu yzden byle bir gelenek son
derece byk bir pheyle karlanmal ve bizim
yntemimize gre Yahudilerin geleneini, yani on
lardan teslim aldmz branice szcklerin anlam
larn bozulmam saymak zorunda olmamza ra
men, geleneklerine kar duyduumuz kukuyu ko
rurken, szcklerin bozulmadn kabul edebiliriz.
Belli bir tmcenin anlamn birok kiinin dei
tirmesine ramen sradan kullanmda hi kimse bir
szcn anlamm deitiremedi. Byle bir yntem
ok zor olurdu; nk bir szcn anlamn deiti
ren biri ayn zamanda onu kullanan tm yazarlann
her birini karakterine ve niyetine gre aklama
yapmak ya da tamamen kurnazlkla onlar arptmak
zorunda kalrd.
Dahas kitleler ve benzer olarak eitimliler de dili
koruyorlar ama sadece eitimliler belli tmce ve
kitaplarn anlamn koruyorlar. Bylece eitimlileri
nin ellerinde bulunan, az rastlanan bir kitabn iin
deki bir tmcenin anlamn deitirebilecei ya da
156

bozabileceini ama szcklerin anlamm deitire


meyeceklerini dnebiliriz. Dahas eer biri sk
kullanlan bir szcn anlamn deitirmek iste
seydi, gelecek kuaklarda ya da bugnk anlatmda
ya da yazda deiiklii salayamazd.
Bunlar ve benzer nedenlerden bir yazann niyeti,
genellikle onun deyimlerini deitirerek ya da onlar
yanl evirerek arptlabilmesine ramen birinin
akima bir dili bozmann hibir zaman gelmeyecei
sonucuna varabiliriz. Bizim yntemimiz (Kutsal
Kitapm bilgisinin sadece kendisinde aranmas gerek
tii) tek doru olandr, Kutsal Kitapm tam olarak
anlalmasn salayamayan tm bilgileri aka
reddetmeliyiz. imdi Kutsal Metnin tam ve gvenli
bilgisini kazanmamza engel olan bu zorluklara ve
yetersizliklere dikkat ekeceim.
Bata gelen byk zorluk, brani dilinin derinle
mesine bilgisinin gerekmesidir. Byle bir bilgi nere
den elde edilebilir? brani dilini kullanan eski insan
lar, gelecek kuaklara dillerinin hibir ilke ve esasn
brakmadlar; onlardan kalan szlk, dilbilgisi ya da
sz sanat eklinde kesinlikle hibir eye sahip dei
liz.
brani ulusu (atlatt yenilgiler ve eziyetlerden
sonra beklendii gibi) tm incelik ve gzelliini kay
betti ve dilinin ve birka kitabn sadece belli parala
rn korudu. Meyvelerin, kularn ve balklarn nere
deyse tm adlar ve birok baka szcn anlamlar
zaman amna urayarak yok oldu. Dahas Kutsal
Kitap'ta geen birok isim ve eylemin anlamlar ya
tamamen kayboldu ya da onlarla ilgili kuku sz
konusu. Ve sadece bunlardan deil, ayn zamanda
branice deyi biliminin de bilgisinden yoksunuz.
157

Zamann yiyip bitiren dileri branilere zg ifade


biemlerini yok etti ve bylece biz artk onlardan
habersiziz.
Bu yzden bir tmcenin tm anlamlarn dilin
kullanmlaryla aratranlayz ve onu oluturan sz
ckler tamamen ak olmasna ramen, anlamnn
ok belirsiz ve btnyle anlalmaz olduu birok
deyi var.
brani dilinin tarihinin izini srme olanakszlna
dilin zel yap ve oluumu da eklenmelidir. Bunlar o
kadar ok anlamlla neden olur ki Kutsal Kitap'taki
tm ifadelerin kesin bir bilgisini elde etmemizi sa
layacak bir yntem bulmak olanakszdr [Son Not 7].
Tm dillerde ortak olan ok anlamllk kaynaklarna
ek olarak, braniceye zg olan birok ok anlamllk
kayna vardr. Bence bunlar belirtme zahmetine
deer.
lk olarak ok anlamllk Kutsal Kitap'ta genellikle
bir harfi benzer baka bir harfle kartrmaktan do
ar. braniler onlar seslendirirken kullanlan azn
be organna gre alfabenin harflerini drt snfa
ayrrlar yani dudaklar, dil, diler, damak ve boaz.
rnein, Alpha, Ghet, Hgain, He'ye grtlaks denir ve
bildiimiz tm iaretlerden ve birbirlerinden zor ayrt
edilirler. M
-e, -a"34 anlamnda olan El genellikle
"stnde" anlamnda olan Hgal ile kartrlr ya da
bunun tam tersi olur. Bu nedenle tmceler genellikle
anlamsz ya da ok anlaml hale gelirler.
kinci bir zorluk balalarn ve belirtelerin oklu
anlamndan kaynaklanyor. rnein, "vau" bir bt
nn ya da parann eki iin geliigzel bir grev
34Yaklama hal eki.

158

grr; yani "ve, ama, nk, ancak, o zaman" anlam


larna gelir."Ki" yedi ya da sekiz anlama sahiptir yani
"bu yzden, ramen, eer, zaman, dolaysyla, nk,
bir yana... vs. anlamlarna gelir ve neredeyse dier
tm ekler de ayn ekildedir.
nc ok verimli kuku kayna, branice sz
cklerin bildirme kipindeyken imdiki, gemi, mi'li gemi zaman, gelecek zaman ve baka dillerde
ska kullanlan dier zaman kiplerinden yoksun
olmasdr; emir ve mastar kiplerinde imdiki zaman
dnda hepsinden yoksundurlar ve bir istek kipi
yoktur. imdi dildeki tm bu kip ve zaman eksiklik
leri dilin kesin temel kurallar ve hatta inceliiyle
giderilebilmesine ramen eski yazarlar byle kurallar
aka ihmal etti. imdiki ve gemi zaman iin
gelecek zaman ve tam tersi olarak gelecek iin ge
mi zamam ve aynca emir ve istek kipleri yerine
bildirme kipini kullanarak kafa karklna yol
atlar.
Bu ok anlamllk kaynaklarna ek olarak, biri ok
nemli olmak zere baka iki kaynak daha vardr.
ncelikle branicede hi sesli harf yoktur,* ikinci
olarak tmceler anlam aklayan ya da yan tmcele
ri ayran hibir iaretle ayrlmamtr. Bu ikisinin
yokluu genellikle noktalar ve vurgularla giderilmi
olsa da, byle yedekler daha sonraki bir an yetkisi
hibir nem tamamas gereken insanlar tarafndan
bulunmu ve tasarlanm olduu iin bizim taraf
mzdan kabul edilemez. Eskiler yeterince kantland
gibi nokta kullanmadan yazmlardr (yani sesli
harf ve vurgular olmadan); onlardan sonra gelenler
eksik olan kendi Kutsal Kitap yorumlama grleri
ne gre tamamladlar; bu yzden var olan vurgu ve
159

noktalar sadece imdiki yorumlardandr ve baka


yorumlardan daha yetkili deillerdir.
Bu gerei bilmeyenler, Yahudiler'e Mektup'un (El
ilerin leri) yazarnn (para xi:21) sanki Havari
Kutsal Kitapn anlamn noktalar ekleyenlerden
renmek zorunda kalm gibi onun Yaratl'
(xlvii:31) imdi nokta iaretleri olan branice metin
de olandan ok daha farkl yorumlamasnn gereke
sini gsteremiyorlar. Herkesin kendi adna karar
verebilmesi ve uyumsuzluun sadece sesli harflerin
eksikliinden kaynaklandn grmesi iin her iki
yorumu da gstereceim. Bizim yorumumuza sesli
harf ekleyenler "Ve srail35 (Hqairii benzer bir harf
olan Aleph ile deitirerek) yatan bana doru
eildi" diye okurlar. Mektupun yazar sadece sesli
harfler asndan deien Mita yerine Mate'yi koya
rak "Ve srail alanlarnn sorumlusunun stne
eildi" diye okur. imdi bu anlatmda sz konusu
olan, bir sonraki paraya kadar deinilmeyen Yakup'un hastal deil, a olduu iin tarihi Yakup'un
yatann bana eilmesinden ok iilerinin sorum
lusunun zerine eildiini (yal insanlarn destek
almak iin ska yapt bir eyi) kastetmesi daha
olas grnyor, zellikle de ikinci tmcede harflerin
deitirilmesi gerekmedii iin. Bu rnekte sadece
Mektup'taki paray Yaratl'tak parayla bada
trmaya deil, ayn zamanda ve en bata imdiki
Kutsal Kitap'mzda bulunan nokta ve vurgulara ne
kadar az gvenebileceimizi gstermek istedim.
Bylece Kutsal Kitap' yorumlamada tarafsz birinin
bu yorumu kabul etmede ne kadar kararsz kalmas
35Yakup'a Tanr tarafndan srail ad verilmitir.

160

gerektiini ve kendisi iin yeniden soruturmas


gerektiini gstermek istedim. brani dilinin doas
ve yaps byle olduu iin birok zorluun doabile
cei ve hibir olas yntemin bunlar zemeyecei
kolaylkla anlalabilir. Birok benzer paranm kar
latrlmasyla zorluklarmz aacamz ummak
yararsz (bir paranm gerek anlamn birok seenek
arasndan kefetmek iin tek yntemin, dilin kulla
nmlarnn ne olduunu grmek olduunu gster
mitik). nk peygamberlerin hibir zaman kendi
ya da bakalarnn deyilerini aklamak gibi kesin
bir amala yazmadn gz nnde bulundumrsak
ve ayrca konu kuramsal ya da bir mucize ya da
yklenen bir yk deil de, tamamen uygulamal
bir soruyla ilgili olmadka bir peygamberin ya da
havarinin anlatmak istediini baka bir tanesinin
anlattyla karsayamayacamz gz nne alrsak
benzer paralarn karlatrlmas zor bir konuya
sadece geliigzel k tutabilir. Savm rneklerle
gsterebilirim; nk Kutsal Kitap'ta aklanamayan
birok deyi var; ama tartma konusu olan ynte
min zorluklar ve kusurlarn dnmeye gemeyi
tercih ederim.
Kutsal Kitap'm her kitabnn bana gelenler ou
kez bunlarn temin edemediimiz tarihini gerektir
mesi gerei nedeniyle yntemde daha te bir zorluk
bulunuyor. Uzun uzadya deineceim gibi kitaplar
nn birounun yaratclarndan ya da (eer tercih
edilirse) yazarlanndan ya tamamen habersiziz ya da
genellikle kukuluyuz. Dahas yazarlan bilinmeyen
kitaplarn yazlmasna nelerin yol atn ya da
tarihsel dnemi bilmiyoruz; kimlerin ellerine d
tklerini ya da ok sayda deiik yorumlarnn nasl
161

ortaya ktn ya da son olarak imdi kayp olan


baka yorumlarn olup olmadn syleyemeyiz.
Ksaca byle bir bilginin gerekli olduunu gsterdim
ama imdi dikkat ekeceim belirli etkenleri atla
dm.
Eer olaanst ya da olanaksz anlatmlar ieren
ya da ok belirsiz bir biemde yazlm bir kitap
okursak ve yazaryla ilgili ya da onun yazlmasnn
nedeni ya da zamanyla ilgili hibir ey bilmiyorsak
kitabn gerek anlamnn herhangi bir kesin bilgisini
elde etmek iin bouna giriimde bulunuruz. Bu
konularda bilgisiz olduumuz iin yazarn amacn
ya da niyetlendii amac bilmemiz olanakszdr. Eer
tmyle bilgiliysek dncelerimizi onun anlatmak
istediinden az ya da fazlasn yazara ya da onun
yazd kiiye yklemede hibir ynden nyargl
olmayacak ekilde dzenlemeliyiz ve sadece yazarn
aklnda ne olabileceini ya da zamann ve olayn ne
gerektirdiini gz nnde bulundurmalyz. Sanrm
bu herkes iin olduka ak olmal.
Genellikle farkl kitaplarda kendi ilerinde benzer
olan ama yazarlaryla ilgili olarak oluturduumuz
grlere gre haklarnda ok farkl kararlara vard
mz ykler okuyoruz. Bir defasnda bir kitapta,
Orlando Furioso adl bir adamn havada bir tr ka
natl yaratkla istedii lkelerin zerinde utuunu,
yardm grmeden ok sayda insan ve devi ldrd
n ve akl ynnden aka sama olan bu biim
hayalleri okuduumu hatrlyorum. Buna ok benzer,
bir yky Ovid'in Perseus'unda ve ayrca Hkimler
ve tek bana silahsz binlerce adam ldren
Samsonun Krallar'mda ve havada uan ve en sonun
da ateten atlar olan ateten bir at arabasyla gky
162

zne ykselen lyas'ta okuduumu hatrlyorum.


Tm bu ykler birbirine benziyor ama onlar ok
farkl deerlendiriyoruz. lki sadece elendirmeyi
amalyordu, kincisinin siyasi bir amac vard ve
ncsnn de dinsel. Bunu sadece daha nce
yazarlarla ilgili oluturduumuz grlerden elde
ediyoruz. Bylece eer onlarn anlamn yorumlaya
caksak belirsiz ya da anlalmaz yazlarn yazarlaryla
ilgili bir eyler bilmek aka gerekli ve ayn neden
den birok tr arasndan uygun okumay semek iin
aralarnda farkllklar bulunan yorumlarla ve daha
byk yetkilere sahip insanlarca kefedilen dier
okumalarn olaslyla ilgili bilgiye sahip olmalyz.
Kutsal Kitap'm baz kitaplar konusunda, bu yn
temde ek bir zorluk vardr,- artk zgn dillerinde var
olmamalar. Matta'ya gre Kutsal Kitap'm ve kesin
likle branilere Mektupun (Elilerin leri) artk o
ekilde var olmamalarna ramen branice yazldkla
r dnlmektedir. bn' Ezra, yorumlarnda Eyp'n
kitabnn braniceye baka bir dilden evrildiini ve
belirsizliinin bu nedenden kaynaklandn bildir
mektedir. Doruluu kabul edilmeyen kitaplarla ilgili
bir ey demiyorum; nk yetkileri ikinci derece bir
temele dayanyor.
Bu Kutsal Kitap' kendi tarihinden yorumlama
ynteminin yukarda sz geen zorluklarn o kadar
byk gryorum ki Kutsal Kitap'm birok yerinin
gerek anlamnn anlalamaz olduunu ya da olsa
olsa tahmin konusu olduunu sylemede kararsz
kalmyorum. Ama yine belirtmeliyim ki, dier taraf
tan byle farkllklar akln ak bir dnce oluturabildii, tek balarna kavranabilen eylerde deil de,
biz bir peygamberin kavranamayan, sadece hayal
163

edilebilen eylerde ne anlatmak istediinin izini


srmeye giritiimizde douyor [Son Not 8]. "Erdem
li olana bir szck yeter" atasznn de dedii gibi
yaplarndan kolayca anlalan konular, aklanamaz
duruma gelecek kadar belirsiz ifade edilemez. Sadece
ok basit ve kolayca anlalan konularla ilgili yazan
klid36 herhangi bir dili konuan herhangi biri tara
fndan kolayca anlalabilir; yazd dilin kusursuz
bilgisine sahip olmadan; aslnda temel bir ainalkla
yetinerek onun niyetini eksiksiz kavrayabiliriz ve
gerekten ne anlatmak istediini anlayabiliriz. Yaza
rn yaamyla, uralaryla ya da alkanlklaryla
ilgili olarak hibir aratrma yapmamza gerek yok;
ya da hangi dilde ya da ne zaman yazd ya da kitap
larnn geirdikleri deiiklikleri ya da trl yorumla
r ya da nasl ya da kimin tavsiyesiyle kabul edildii
ni soruturmaya gerek duymuyoruz.
Burada klid'le ilgili szn ettiimiz ey, eyleri
kendi alglanabilir yaplaryla zmleyen tm kitap
lar iin eit ekilde sylenebilir. Bylece Kutsal Kitap'n ahlaki konulardaki amacmn izini onunla ilgili
sahip olduumuz tarihten kolayca srebileceimiz ve
onun gerek anlamndan emin olabileceimiz sonu
cuna varabiliriz.
Gerek dindarln kurallar ok sradan bir dille
ifade edilir ve eit lde basit ve kolay anlalr.
Bundan te gerek kurtulu ve kutluluk ruhun ger
ek isteinden olutuu - ve biz sadece aka anla
dmz eyleri istediimiz iin - Kutsal Kitap'n
36 klid M.. 300 sralarnda yazd yaptyla nldr. Bu
yapt geometriyi aksiyomatik bir dizge olarak ileyen ilk
kapsaml almadr.

164

amacnn izini kesinlikle kurtulula ilgili ve kutluluk


iin gerekli konulardan srebileceimiz ok ak. Bu
yzden geriye kalanlarla; yani genellikle akl ve anla
ymzla kavrayamadmz iin retici olmaktansa
tuhaf olan konularla ilgili ok da skntya girmemiz
gerekmez.
Sanrm artk Kutsal Kitap'n yorumlanmasnn
doru yntemini ortaya koymu bulunuyorum ve
yntem zerindeki dncelerimi yeterince akla
dm. Bunun yannda byle bir yntemin sadece doal
akln yardmm gerektirdiini herkesin greceinden
kuku duymuyorum. Doal akln yap ve yararl
bilineni bilinmeyenden karma ve kantlama ya da
onlarn akla yatkn sonularna giden ncller ta
masndan oluur ve bunlar da bizim yntemimizin
istedii ilemlerdir. Kutsal Kitap'taki her eyi ak
lamada yeterli olmadn kabul etmememiz gerekse
de byle bir kusur kendi yapsndan deil, aslnda
dikkat ektiim zorluklarda gsterdiim gibi, Kutsal
Kitap'n bize rettii yola gerekte insanlarn hibir
zaman ynelmemesi ya da bu yolda yrmemesi ve
bylece zamann gemesiyle bu yolun ok zorlamas
ve neredeyse geilmez hale gelmesi olgusundan kay
naklanyor.
Geriye sadece benden farkl olanlarn grlerini
incelemek kalyor. Dikkatimizi eken ilki, doamn
nn Kutsal Kitap' yorumlama konusunda hibir
erki olmad, bu i iin doast bir yetenein ge
rekli olduudur. Bu doast yetenekle ne anlatmak
istendiini aklamay, gr ne srenlere brak
yorum. Kiisel olarak sadece Kutsal Kitap'n gerek
anlamyla ilgili btn kukularn ifade etmek iin
ok belirsiz bir yntem benimsediklerini tahmin
165

edebiliyorum. Eer yorumlarna bakarsak, onlarn


hibir doast ey, en azndan en ufak varsaym
iermediklerini grrz.
Bunlar, drste doal yeteneklerinden baka bir
eyleri olmadn itiraf edenlerinkiyle yan yana
konulsun; her ikisinin de benzer - insani, zerinde
iyice dnlm, zahmetle icat edilmi olduunu
greceiz. Doal akln byle sonular iin yetersiz
olduunu sylemek ncelikle yukarda saydmz
nedenlerden tr aka yanltr; yani Kutsal Kitap' yorumlamann zorluu insan akimn eksikli
inden deil, sadece soruturma iin gereler henz
varken, onun tarihine nem vermeyen insanlarn bu
gereleri bolamasndan (hem de kt niyetlerinden)
douyor. kincisi (sanrm herkesin kabul ettii gibi)
bu doast yetenein sadece inananlara balan
m bir Tanrsal yetenek olduu olgusundan dou
yor. Ama peygamber ve havariler sadece inananlara
deil, bata inansz ve kt ruhlulara vaaz verdiler.
Bu yzden byle insanlar peygamberlerin ve havarile
rin amalarn anlayabiliyorlard, yoksa peygamberler
ve havariler akl balanm insanlara deil, kk
olanlara ve bebeklere vaaz veriyormular gibi gr
nrlerdi. Musa da eer sadece yasaya gerek duyma
yan inanllarca anlalabiliyorlarsa yasalarn bou
na vermi olurdu. Aslnda peygamberler ve havarile
rin ne anlatmak istediini anlamak iin doast
yetenekler talep edenler gerekten doal yetenekler
den yoksun grnyorlar, bylece byle insanlarn
Tanrsal doast bir yetenee neredeyse sahip ol
madklarn varsaymalyz.
Maymonides'in dncesi byk lde farklyd.
O, Kutsal Kitaptaki her parann eitli hatta zt
166

anlamlara olaslk tandn; ama yorumladmz


kadaryla, o parann akla yatkn olmayan hibir ey
iermediini grene kadar zellikle herhangi bir
paradan emin olamayacamz ifade eder. Para
kendi iinde tamamen ak grnmesine ramen
eer szck anlam aklla atyorsa bir tr mecaz
anlama gelecek ekilde evrilmelidir. Bu retiyi
More Nebuchim kitabnn xxv. para ii. ksmnda
ok ak olarak ortaya koyuyor; nk diyor ki: "Kut
sal Kitap'n dnyann yaratlmasyla ilgili dedii ey
yznden, dnyamn ncesiz olduunu dorulamak
tan kanmadmz bilin." nk dnyann yara
tldn reten metinler sayca Tanr'nm bir bedeni
olduunu reten metinlerden fazla deil; dnyann
yaratlmas konusundaki yaklamlar bizim iin
kapal ya da zorlatrlm da deil. Bylece ne yazl
dn, Tanr'nm bir bedeni olmadn gsterdii
mizdeki gibi aklayanlayz, hatta belki de dnyann
sonsuzluu retisini, Tanr'nm kutsal bir bedeninin
olduu retilerini akladmzdan daha kolay
aklayabilir ve konuyu kesin bir ekilde kapatabilir
dik. Ama iki ey beni dediim gibi yapmaktan ve
dnyann sonsuz olduuna inanmaktan alkoyuyor.
Tanrnm bir bedeni olmad aka gsterildii iin
mecburen szck anlamnn kanta uymayan tm bu
paralarn aklamalyz; nk onlar ancak bu
ekilde aklanabilirler. Ama dnyann bengilii
byle gsterilmemitir, bu yzden akln buyruuyla
tam tersini benimseyebileceimiz baz yaygn gr
lerin desteiyle Kutsal Kitap' bozmak gereksizdir.
Maymonides'in szleri ite byledir ve savmz
temellendirmek iin aka yeterlidir. nk eer
dnyann sonsuz olduuna aklla ikna olmu olsay
167

d, Kutsal Kitap'n szlerini bu retiyi retiyormu


gibi grnecek ekilde arptmakta ve rtbas etmekte
kararsz kalmazd. Kutsal Kitap her yerde dnyamn
bengiliini aka reddetmesine ramen, Maymonides Kutsal Kitap'n gerekten bunu retmeye
eilimli olduundan, olduka emin olacakt. Bylece
Kutsal Kitap'n anlam ne kadar ak olursa olsun
yazlan eyin doruluundan kuku duyduu srece,
onu kavradndan emin olmayacakt. nk bir
eyin doruluundan kukulu olduumuz srece
onun akla uygun olup olmadndan ya da akla aykr
olup olmadndan ve sonuta bir parann szck
anlamnn doru olup olmadndan kuku duyuyo
ruz.
Eer byle bir kuram salam olsayd, Kutsal Kitap
yorumlamak iin doal akln tesinde bir yetenein
gerekli olduunu kesinlikle kabul ederdim. Kutsal
Kitap'ta grdmz neredeyse her ey doal akim
bilinen ilkelerinden karsanamaz. Bu yzden onla
rn doruluklaryla ya da Kutsal Kitap'n anlam ve
amacyla ilgili bir sonuca varamamak, daha te bir
yardmn gereksinimini duymalyz.
Bunun tesinde bu kuramn doruluu, genellikle
ayrntl kamtlar iin anlaya ya da onlar iin bo
zamana sahip olmayan kitlelerin, Kutsal Kitap'la
ilgili tm bilgilerini filozoflardan edinmek zorunda
kalmalarm ve sonuta filozoflar tarafndan yaplan
yorumlarn yanlsz olduunu kabul etmeye zor
lanmalarn gerektirirdi.
Gerekte bu, dinsel yetkinin ve yeni bir tr rahip
ya da papalann insanda saygdan ok glme uyand
ran yeni bir biimi olmu olurdu. Bizim yntemimiz
kesinlikle kitlelerin onun iin bo zamam olmad
168

bir branice bilgisi gerektiriyor; ama karmza yuka


rdaki gibi hibir itiraz da konulamaz. nk pey
gamberlerin ve havarilerin vaaz verdii ve onlar iin
yazd sradan Yahudiler ya da Yahudi olmayanlar
dili ve sonuta onlara seslenen peygamber ya da
havariyi anlyorlard; ama Maymonides'e gre vaaz
edilen eyin esas mantn kavramyorlard ve bu da
vaaz anlamak iin gerekliydi.
O zaman yntemimizde kitlelerin yorumcularn
tankln izlemelerini gerektiren hibir ey yok;
nk Maymonides, peygamber ya da havariye ait
anlama, eylerin nedenlerine ilikin bilgileri aracl
yla ulaabilen birilerine iaret edemiyorken, ben
peygamberlerin ve havarilerin dilini anlayan birta
km insanlara iaret ediyorum.
Bizim zamanmzn halk ynna gelince biz, ne
denleri bilinemese de kurtulu iin ne gerekliyse
herhangi bir dilde kolayca anlalabileceini gster
mi bulunuyoruz; nk bu dil tamamen sradan ve
allmtr; kitlelerin yorumcularn tanklna bo
yun ememesi bunun gibi bir anlayta olur; dier
konularla ilgili de bilgisiz ve bilgililer benzer geinir
ler.
Ama Maymonides'in dncesine geri dnelim ve
onu daha yakndan inceleyelim. En bata peygamber
lerin birbirleriyle tam bir uyum iinde olduklarn ve
onlarn kusursuz filozoflar ve tanr bilimciler olduk
larn varsayyor; nk Maymonides onlarn sonu
larn saltk doruluk zerinde temellendirdiklerini
varsayyordu. Bundan te Kutsal Kitap'n anlamnn
Kutsal Kitap'n kendisinden aklanamayacan
varsayyor,- nk eylerin doruluu orada aklan
myor (yani kitap hibir ey kantlamyor ya da s
169

zn ettii konular, tanmlar ve ilk nedenleri arac


lyla retmiyor) bu yzden Maymonides'e gre
Kutsal Kitap'n gerek anlam kendisinden karla
maz ve orada aranmamaldr.
Byle bir retinin yanll bu blmde gsterili
yor; nk Kutsal Kitap'n anlamnn sadece Kutsal
Kitap'n kendisinden aklanabildiim hem akl hem
de rneklerle gsterdik ve sradan bilgiyle yantlanan
sorularn yantlar bile baka bir kaynakta aranma
mal.
Son olarak byle bir kuram Kutsal Kitap'n szleri
ni arptarak ve tersine evirerek ya da ne kadar ak
olsa da szck anlamn tamamen deitirerek onlar
yerleik grlerimize gre aklayabileceimizi var
sayyor. Byle bir izin, bu ve gelecek paralarn re
tisine tamamen terstir ve dahas aceleci ve ar
olduu herkese grlecektir.
Ama tm bu izni balasak da, bu neyi deitirir?
Kesinlikle hibir eyi. Kantlanamayan ve Kutsal
Kitap'n byk blmn oluturan bu eyler aklla
incelenemezler ve bu yzden bu kuralla aklanamaz
ve yorumlanamazlar; oysa bunun tersi olarak kendi
yntemimizi izleyerek daha nce gsterdiimiz gibi
akl ve rnekle bu yapdaki birok konuyu aklayabi
lir ve onlar kesin bir temel zerinde tartabiliriz.
Yaplarndan dolay anlalr olan bu konular belir
tildii gibi sadece balam araclyla kolayca akla
yabiliriz.
Bu yzden Maymonides'in yntemi aka yarar
sz. Buna kitlelerin tarafsz yorumlaryla ya da her
hangi baka bir ekilde dier insanlar araclyla elde
ettikleri tm kesinlii ortadan kaldrmasn da ekle
yebiliriz. O zaman sonuta Maymonides'in yntemi
170

ni zararl, yararsz ve sama olarak eliyoruz.


Roma'nm papalan daha gvenilir kanta gereksi
nim duyarken, Ferisilerin geleneinin tutarl olmad
n zaten gstermitik; aslnda ilkini sadece u
temelle reddediyorum; eer papalar bize Kutsal Kitap'm anlamn Yahudilerin hahambalan kadar
kesin olarak iaret edebilseydi kfir ve dinsiz Romal
rahiplerin olmas gerei beni papalarn yetkisini
kabullenmekten vazgeilmezdi. nk eski brani
hahambalan arasnda hahambalm uygun ol
mayan yollarla kazanan kfir ve dinsiz insanlar vard
ama yine de yasay yorumlamada stn erkleri iin
Kutsal Kitap'm onayna sahiptiler (Bkz. Yasann
Tekran xvii: 11, 12 ve xxxiii: 10, ayrca Malak! ii: 8.).
Ancak papalar byle bir onay gsteremedikleri iin
onlarn yetkisi ok ciddi kukulara ak kalyor, hi
kimse Yahudi hahambalan rneiyle aldatlp
Katolik dininin de bir rahip gereksinimi duyduunu
dnmemeli; Musa'nn yasalarnn aynca lkenin
sradan yasalar olduunu, onlara uyulmasn kesinletinnek iin zorunlu olarak bir tr kamusal yetki
gerektii aklda tutmal; nk eer herkes lkesinin
yasalarn istedii gibi yorumlasayd hibir devlet
ayakta kalamazd, bu nedenden tr devlet hemen
zlrd ve kamusal haklar zel haklara dnr
d.
Din konusunda durum byk lde farkldr. D
hareketlerden ok zyapnn safl ve doruluundan
olumas nedeniyle din, yasa ve kamusal yetkinin
snrlar dnda kalyor. zyapnn saflk ve dorulu
u yasalardaki zorlamalarla ya da devletin yetkisiyle
ortaya karlmyor, dnyadaki hi kimse kutlu bir
duruma yasayla zorlanamaz; byle bir yerine getirme
171

ii iin gerekli olan ara vefakr ve kardee t,


salam eitim ve hepsinin stnde kiisel kararn
zgr kullanmdr.
Bu yzden yce zgr dnce hakk, dinde bile
btn insanlann erkidir ve byle bir erkin aktarla
bilmesi anlalmazdr ve bu ynden yce hakk ve
zgr karar yetkisini kullanmak her insann elinde
dir. Yasann yorumlanmasnda kamusal ilerde yce
yetkiyi ve karan hkimlerin eline vermek iin tek
neden bu ilerin kamusal konular ilgilendirmesidir.
Benzer ekilde dini aklarken ve din zerine karar
verirken stn yetki bireydedir nk bu bireysel
haklar konusuyla ilgilidir. O zaman imdiye kadar
Maymonides'in yntemi Romal papalarn yetkileri
ni, brani hahambalarnn yetkileriyle onaylayarak
dini yorumlamay sylemekten ok, bireysel yarg
gcn temellendirmeye ynelik olurdu. Bylece bu
ynden de Kutsal Kitap' yorumlamada bizim yn
temimizin en iyi olduunu gsterdik. Kutsal Kitapla*
ilgili en stn erk tm insanlara ait olduu iin
byle bir yommlama iin kural - herhangi bir doa
st k ya da d yetki deil, herkeste bulunan
akln doal ndan baka bir ey olmamal; dahas
byle bir kural sadece ok yetenekli filozoflarca uygu
lanabilecek kadar zor olmamal, insanln sradan
yetenek ve anlayna uyarlanmak. Ve bylece insa
nn dikkatsizliinden doan byle zorluklarn yn
temimizin yapsnn bir paras olmadn gster
dim.

172

VIII. Blm:
Tevratn lk Be Kitabnn37 Yazarl
ve Eski Antlamann Dier Tarihi
Kitaplar Hakknda
Eski Antlamann ilk be kitabnn Musa tarafn
dan yazlmamas.
Musa'nn gerek yazlarnn farkl olmas.
Dier tarihi kitaplarda son zamanlardaki
yazarln izleri.
Tm tarihi kitaplarn tek bir adamn yapt
olmas.
Muhtemelen Ezrann yapt olmas.
Yasa'nn Tekrar'n kimin derledii.
Ve sonra da kitaplar konularnn adlaryla ayrt
eden bir tarih.

nceki blmde Kutsal Kitap ile ilgili bilginin ilke


ve kaynaklarn ele aldk ve onun sadece kutsal yaz
larn gvenilir bir tarihinden olutuunu gsterdik.
Eskiler tarafndan byle bir tarihe gerekli olan nem
gsterilmedi ya da yle veya byle ne yazm ya da
miras brakmlarsa zaman amyla yok oldular,
sonu olarak byle bir aratrma iin n hazrlklar
dan byk lde yoksunuz. Eer kalt kuaklar
37 Musa'nn Be Kitap', Musa'nn Yasa's, Musa'nn Z a
hir' i.

173

kendilerini doruluun snrlar iine kapatsalard ve


zenle kendi kafalarndan ekledikleri olmadan teslim
aldklar ve kefettikleri az saydaki ayrnty miras
braksalard buna katlanlabilirdi. Gerekte Kutsal
Kitap'n tarihi gvenilemeyecek kadar eksik deil.
Kaynaklar, zerlerinde bilgi ve ilkeler yaplandrmak
iin fazla yetersiz olmakla birlikte salam da deil.
Bu eksiklikleri dzeltmek ve yaygn dinsel nyargla
r ortadan kaldrmak amacmn bir paras. Ama
korkarm ki iime ok ge giriiyorum; nk insan
lar ii elikiyi ekememe, din ad altnda neyi benimsedilerse inatla savunmaya kadar vardrdlar. Bu
nyarglar o kadar geni lde insanlarn akln ele
geirdi ki btnne oranla kk bir ksm akl
dinleyecek. Yine de giriimde bulunacam ve hibir
abadan kanmayacam; nk baardan midi
kesmek iin hibir kesin neden yok.
Konuyu dzenli olarak zmlemek iin kutsal ki
taplarn gerek yazarlaryla ilgili kabul gren gr
lerle balayacam ve ncelikle neredeyse evrensel
olarak Musa olduu varsaylan Tevrat'n lk Be
Kitab'nn yazarndan sz edeceim. Ferisiler onun
kimliine o kadar ok ikna olmular ki, bu konuda
kendilerinden farkl dnen herkesi kfir sayyorlar.
Bu yzden aydn bir akla ve kmsenemeyecek
bilgiye sahip olan ve bildiim kadaryla bu gr
zmleyen ilk kii olan bn' Ezra ne anlatmak iste
diini aka ifade etmeye cesaret edemedi, kendisini
gizemli ipularyla snrlad. Konuyu tmyle aa
kavuturmamak iin bu gizemli ipularn akla
maktan kanacam.
bn' Ezra'nn Yasanm Tekrar zerine olan ak
lamasndaki szleri yledir: "eria'nm tesinde...
174

Eer on ikinin gizemini anlyorsanz... dahas yasay


Musa yazd... O gnlerde orada Kenardlar yayor
du... Tann'mn danda belli edilecek... o zaman
onun yatana, demir yatana da bakn, o zaman
doruyu bileceksiniz." Bu birka szckte Tevrat'
yazann Musa olmadna, ondan ok soma yaayan
biri olduuna ve bundan te Musa'nn yazdnn
gnmze kadar gelenden farkl bir ey olduuna
iaret ediyor ve ayn zamanda gsteriyor.
Bunu kantlamak iin u gereklere dikkat ekiyor:
I. Hibir zaman eria'nn br tarafna gemedii
iin Yasann Tekrar'nn nsznn Musa tarafn
dan yazlamayacana.
II. Musa'nn kitabnn tamamnn Hahamlara gre
sadece on iki tatan oluan tek bir sunan yresinde
(Yasann Tekrar xxvii ve Yeu viii:37) uzun uzadya
yazldna. Bu yzden Musa'mn kitabnn Tevrat'n
lk Be Kitab'ndan az ya da ok uzun olmas gerek
tiine. Bence on ikinin gizemiyle, Musa'nn Levililere
yasann ezbere okumalarndan soma okumalarn
buyurduu ve bylece insanlar onlara uymaya zorla
d iin yasada yer alamayacan dnd, Ya
sa nn Tekrar'nn yukarda alnts yaplan parasn
da yer alan on iki laneti kastetmedii srece yazar
mzn anlatmak istedii budur. Ya da yine yazarm
zn aklnda Musa'nn lmn ileyen ve on iki dize
ieren Yasa'nn Tekrarnn son paras olabilir. Ama
bunlarn ve benzer varsaymlarn zerinde durmaya
gerek yok.
III. Yasann Tekrar xxxi:9'da "ve Musa yasay
yazd:" ifadesi yer alyor. O zaman bu szckler Mu
sa'ya mal edilemez, baka bir yazar Musa'nn i ve
yazlarn anlatyor olmal.
175

IV. Yaratl X. 6'da tarihi, brahimin Kenan l


kesinden gemesini anlattktan sonra ekliyor: "O
gnlerde orada Kenanllar yayordu." ve bylece
aka yazd zamann dnda bir zamandan sz
ediyor. O zaman bu para Kenanllarn srld ve
artk o topraklara sahip olmadklar bir zamanda,
yani Musa'nn lmnden sonra yazlm olmal.
Parayla ilgili yorumunda bn' Ezra sorundan st
kapal bir ekilde yle sz ediyor - : "Ve o gnlerde
orada Kenanllar yayordu: Nuh'un torunu Kenan,
onun adn tayan topra, baka bir lkeden alm
grnyor; eer bu, paramn gerek anlam deilse,
parada bir gizem sakldr ve onu anlayan sessiz
kalsn." Yani eer o blgeleri Kenan igal ettiyse,
anlam, baka biri tarafndan sahip olunduu zama
nn tersine o gnlerde orada Kenanllarn yaad
olurdu. Ama eer Yaratl x. para'dan anlald
gibi lkede ilk yaayan Kenansa, metin, imdiki
zaman,- yani yazld zaman dlyor olmal. Mu
sa'nn zamannda Kenanllar38 hala blgeye sahip
olduu iin, yaz Musa'nn yapt olamaz. Hakknda
sessiz kalnmasnn nerildii gizem budur.
V. Yaratl xxii:14'te Moriya Da Tann'mn da
olarak adlandrlyor [Son Not 9]; yani Tapmak'm
yaplmasnn sonrasna kadar almad bir adla;
dam seimi Musa'nn zamannda yaplmamt
38 Kenan'n babas Ham'm soyu, Nuh tarafndan hizmeti
nin hizmetisi olmalar iin (yani bilincin fiziksel seviye
sinde kalmalar iin) lanetlenmiti. Kenan halk da Ya
hudi inanna gre Vaat Edilmi Topraklan gasp etmi
olan bir halkt. Kenan illeri sraillilerin eline ancak Musa
ldkten sonra gemiti.

176

nk Musa, Tanr tarafndan seilen herhangi bir


yer belirtmemiti. Tam tersine Tann'mn bu ad
gelecek bir zamanda verilecek bir yer seeceini n
ceden haber verir.
VI.
Son olarak Yasann Tekrar iii. parada, Baan
kral Og ile ilgili blme u szler eklenmitir: " Refallar'dan yalnz Baan Kral Og sa kalmt.
Og'un Ammonlular'm Rabba Kenti'ndeki yata de
mirdendi. O gn kullanlan arn lsne gre
uzunluu dokuz, eni drt arnd. - " Eklenen bu
bilgi ok ak bir ekilde yazarnn Musadan ok
sonralar yaadn gsteriyor; nk bu konuma
kipi sadece gemi zamanda olan eylerden sz eder
ken kullanlr ve gvenilirlik kazanmak iin kantla
ra iaret ediyor. Dahas bu yatak neredeyse kesinlikle
Rabba ehrini fetheden Davut tarafndan kefedil
m iti.^ Samuel xii:30) Yine tarihi biraz daha ileri
de Musa'nn szlerinden sonra ekliyor. "Manae
soyundan Yair gidip Amorlular'n yerleim birimleri
ni ele geirdi ve bunlara Havvot-Yair adm verdi." Bu
para ondan nce gelen Musa'nn szlerini akla
mak iin eklenmitir. "Gilat'n geri kalan blmn
ve Og'un lkesi Baan' Manae oymann yarsna
verdim. Baan'daki Argov blgesi Refahlar lkesi diye
bilinirdi." Yazarn zamanndaki braniler kukusuz
hangi blgelerin Yahuda oymana ait olduunu
biliyorlard ama onlar Argov blgesi ya da Refahlar
lkesi ad altnda bilmiyolarlard. Bu yzden yazar
eski zamanlarda byle ekillendirilmi bu yerlerin ne
olduunu aklamak ve ayn zamanda yazd ada
bu yerlerin neden Yahuda deil de Manae oyma
ndan olan Yair adyla bilindiine dikkat ekmek
zorunda kalyor. Bylece bn' Ezra'nn ve savma
177

kant olarak alnt yapt Tevrat'n paralarnn ne


anlatmak istediini aklam oluyoruz. Ancak bn'
Ezra her rnee, hatta en bata gelenlerine dikkat
ekmiyor; geriye alnt yaplabilecek daha byk
nemi olan biroklar kalyor. Yani (I.) sz konusu
kitaplarn yazar Musa'dan nc ahs olarak sz
ediyor ama ayn zamanda onunla ilgili birok ayrn
tya tanklk ediyor,- rnein, "Musa Tann'yla
konutu", "Tanr Musa ile yz yze konutu", "Musa
yeryznde yaayan herkesten daha alakgnlly
d." (lde Saym xii:3); "Musa savatan dnen ordu
komutanlarna fkelendi.", "Tanr adam Musa...",
"Rab'bin kulu Musa... ld.", "O gnden bu yana
srail'de Musa gibi... bir peygamber kmad."...vs.
Dier taraftan Yasanm Tekrarinda Musa'nn insan
lara aklad ve yazd yasa aklanyor, Musa
konuuyor ve ne yaptn birinci ahstan anlatyor:
"Tanr benimle konutu" (Yasanm Tekrar ii: 1,
17...vs.), "Rab'be yakardm"...vs. Tarihi, Musa'nn
szlerini aktarmas dnda, kitabn sonunda Musa'
nn insanlara yazyla aklad yasay nasl miras
braktm, onlar yine uyardm ve bundan te
hayatn nasl noktaladm anlatmak iin yine
nc ahsta konumaya balyor. Tm bu ayrnt
lar, anlatm biemi, tanklk ve tm yknn bala
m bu kitaplarn Musa'nn kendisi deil, baka biri
tarafndan yazld ak sonucunu gsteriyor.
II.
Ayn zamanda yknn sadece Musa'nn lm
ve gml biimini ve branilerin otuz gnlk yas
n anlatmadna, bundan te onu ondan soma gelen
peygamberlerle karlatrdna ve onun hepsinden
stn olduunu belirttiine de dikkat etmeliyiz. "O
gnden bu yana srail'de Musa gibi Rab'bin yz yze
178

grt bir peygamber kmad." Byle bir tanklk


Musa'nn kendisi ya da ondan hemen sonra yaam
biri tarafndan edilmi olamaz, zellikle de tarihi
gemi zamanlardan sz ettii iin bu tanklk Mu
sa'dan yzyllar sonra yaayan biri tarafndan edilmi
olmal. Ve gmld yerle ilgili de yle diyor: "Bu
gne kadar hi kimse bilmiyor."
III. Baz yerlerin Musa'nn yaad zaman boyun
ca aldklar adlar tamadklarna, daha sonra aldk
lar adlar tadklarna dikkat etmeliyiz. rnein,
Musa'nn dmanlarn Dan'a kadar kovalad sy
leniyor, yani Yeu'nun lmnden ok sonralar
ehre verilen bir ad olan Dan'a kadar (Yaratl
xiv; 14, Hkimler xviii;29).
IV. Anlatm Musa'nn lmnden sonraya kadar
uzatlyor; nk Yaratl xvi:34'te yle deniliyor:
"srailliler yerletikleri Kenan topraklarna varncaya
dek krk yl man yediler." dier bir deyile Yeu
vi: 12'de ad geen zamana kadar.
Yaratl xxxvi:31'de de ayn ekilde belirtiliyor ki:
"srailliler'i yneten bir kraln olmad dnemde,
Edom'u u krallar ynetti." Tarihi kukusuz, 2
Samuel viii:14'te okuduumuz gibi Davut [Son Not
10] o blgeyi fethetmeden ve askeri birliklerini bu
lundurmadan nce orada olan dumeya krallarn
anlatyor. Sylenenlerden Tevrat'n Musa tarafndan
deil, Musa'dan ok sonra yaayan biri tarafndan
yazld gn gibi ortada. imdi dikkatimizi Musa'
nn gerekten yazd ve Tevrat'n ilk be kitabnda
alnts yaplan kitaplara yneltelim; bylece onlarn
Tevrat'n ilk be kitabndan farkl olduklarn grece
iz. ncelikle Msr'dan k xviii:14'te Musa'nn,
Tanr'nn buyruuyla, Amalek'e kar yaplan savan
179

bir aklamasn yazd grlr. Yazd kitap biraz


nce alnts yaplan parada adlandrlmyor ama
lde Saym xxi:12'de Tanr'nn savalar adl bir
kitaptan sz ediliyor ve lde Saym xxxiii:2'de Mu
sa tarafndan yazld sylenen Amelek'e kar olan
bu sava ve ordu kamplar kukusuz orada anlatl
yor. Ayrca M srdan k xxiv:4'te Musa'nn Tanr'yla ilk kez anlama yaptklarnda sraillilerin
nnde okuduu Szlemenin Kitap' adl baka bir
kitab gryoruz. Ama bu kitap ya da yaz ok az eyi
ieriyordu yani bizim M srdan k xx:22'de xxiv.
paranm sonlarna doru grdmz yasalar ve
buyruklar ieriyordu ve bunu sz konusu paray
akllca ve yanszca okuyan hi kimse reddetmeye
cektir. Orada Musa'nn, insanlarn Tanr ile bir ant
lama yaplmasyla ilgili hislerini rendikten hemen
sonra Tanr'nn yasalarn ve szlerini yazd ve
sabah baz trenler yapldktan soma antlamann
koullarn bir insan topluluuna okuduu belirtili
yor. Bunlar yapldktan sonra ve kukusuz herkes
tarafndan anlaldktan soma tm insanlar onayla
rn verdiler.
imdi incelenmesinde harcanan ksa zamandan ve
ayrca sktrlm yapsndan dolay bu belge aka
bizim biraz nce anlattmzdan daha fazla bir ey
iermiyordu. Bundan te Musa'nn M srdan k
tan soma krknc ylda teslim ald btn yasalan
aklad,- ayrca ikinci bir kez insanlar onlara uy
malar iin yasaya balad ve sonunda yasalan
onlar aklayan ve yeni antlamay ieren bir kitapta
yazya geirdii ak (Yasanm Tekrar i:5; xxix:14;
xxxi:9) ve bu kitap bu yzden Tann'mn yasasmn
kitab adm almt. Bu kitap, insanlar yasalarla
180

balad ve Tanr'yla giritii yeni yasay ortaya


koyduunda, Yeu tarafndan eklemeler yaplan
kitapla aynyd (Yeu xxiv:25, 26).
Aslnda Keldani39 yorumcu Jonatharim lgn var
saymlarn benimsemediimiz ve Kutsal Kitap'n
szcklerini dilediimizce arptmadmz srece
imdi elimizde Musa'nn bu antlamasn ve
Yeu'nun antlamasn ieren gnmze kadar gel
mi bir kitap olmad iin zorunlu olarak bunlarn
yok olduu sonucuna varmalyz. Bu yorumcu, im
diki sorunumuzun karsnda kendi bilgisizliini
itiraf etmektense kutsal metni bozmay tercih etti.
Yeu'nun kitabnda "Bunlar Tanr'nn Yasa Kitab'na
da geirdi." diye geen paray "Bunlar yazd ve onla
r Tann'nn yasasnn kitabyla saklad" diye evirdi.
Sadece kendilerinin istedii gibi olan eyleri gren
insanlar iin yaplabilir ki? Byle bir ilem Kutsal
Kitap' reddetmek ve kendi kafamzdan baka bir
Kutsal Kitap uydurmak deil de nedir? Bu yzden
Musa'nn yazd Tanr'nn yasas kitabnn Tev
rat'n lk Be Kitab olmad, Be Kitap'n yazarnn,
gerektii gibi, kendi kitabna ekledii olduka farkl
bir ey olduu sonucuna varabiliriz. Bu kadar hem
dediim hem de eklemek zere olduum eyden ok
aktr. nk yukarda alnts yaplan, Musa'nn
yasa kitabn yazd aktarlan Yasanm Tekrar par
asnda, tarihi, Musa'nn bu kitab rahiplere miras
braktm ve onlara belli bir zamanda onu tm
insanlara okumalarn buyurduunu ekliyor. Bu bir
oturuta herkes tarafndan anlalacak ekilde oku
nabilen yaptn Tevrat'n lk Be Kitab'ndan ok
39 Keldaniler: Bir Hristiyan mezhebi (Dou Sryanileri).

181

daha az uzunlukta olduunu gsteriyor; bundan te,


Musa'nn yazd tm kitaplar iinden ikinci ant
lamann bu kitabnn ve (daha sonra tm insanlarn
renmesi iin yazd) arknn Musa'nn dinsel
olarak korunmas ve saklanmasna neden olduu tek
kitap olduunu gz ard etmemeliyiz. Musa ilk ant
lamaya sadece orada bulunanlar balamt ama
ikinci antlamaya onlarn soyundan gelen herkesi
balad (Yasanm Tekrar xxxix:14) ve bu yzden o
bu antlamann gelecek alarda zellikle gelecek
kuaklara seslenen ark ile birlikte dinsel olarak
saklanmasn buyuruyordu. O zaman Musann bu
antlama kitab dnda herhangi bir kitap yazdna
dair hibir kant olmad iin, gelecek kuaklarn
gzetmesi iin baka hibir kitap brakmadndan
ve son olarak Tevratn lk Be Kitab'nda Musa'nn
yazamayaca birok para olduu iin Musa'nn
Tevrat'n lk Be Kitab'nn yazar olduu inanc
temelsiz ve mantksz. Belki biri Musann ona ilk
bildirildiinde baka yasalar yazp yazmadn sora
cak - baka bir deyile krk yllk srete ilk antla
mann kitabnda yer verildiini belirttiim birka
dnda yrrle koyduu yasalann herhangi birini
yazp yazmadn soracak. Buna cevabm u: Musa
nn yasalar insanlara iletmek istedii zaman yazya
geirmi olmas mantkl grnmesine ramen bunu
kantlanm olarak kabul edemeyiz; nk yukarda
byle konularda Kutsal Kitaptan almadmz ya da
temel ilkelerinden akla yatkn sonular olarak k
mayan eklemeler yapmamamz gerektiini gster
dim. Akla yatkn her eyi olas olarak kabul edeme
yiz. Ancak akl bile bu durumda bizi byle bir sonuca
zorlamazd. nk ileri gelenler topluluu Musa'nn
182

buyruklarn yazya geirmi ve onlar insanlara


iletmi olabilir ve tarihi de bunlar toplam ve
onlan uygun olarak Musa'nn yaam kitabnda
ortaya koymu olabilir. Musa'nn be kitab hakkn
da bu kadar yeterli. imdi bizim dier kutsal yazla
ra geme zamanmz geldi.
Biraz nce gsterdiimiz nedenlere benzer neden
lerle Yeu'nun kitabnn onun el yazs olmad
kantlanabilir. nk Yeu'nun nnn tm dnya
ya yayldn, Musa'nn rettii hibir eyi atlama
dn (Yeu vi:27; viii. son dize, xi:15), yalandn
ve halkn tmnden oluan bir topluluu ardn
ve sonuta bu yaamdan ayrldn anlatan Yeu'dan
farkl biri olmal. Bundan te, Yeu'nun lmnden
sonra gerekleen olaylar anlatlyor. rnein, onun
lmnden sonra sraillilerin onu hatrlayan yal bir
adam olduu srece Tanr'ya taptklarn; ve xvi:10.
parada: "Ne var ki, Efrayimoullar ve Manaeoullar Gezer'de yaayan Kenanllar' buradan sr
mediler. Kenanllar bugne kadar Efrayimoullar
arasnda yaayp onlara cretsiz hizmet etmek zo
runda kaldlar." diye yazyor. Bu Hkimler i. para
daki ayn ifade ve "bugne kadar" deyii yazarn eski
zamanlardan sz ettiini gsteriyor. Bu metinlerle
Yahuda'nm oullaryla ilgili olan xv. parann son
dizesini ve ayn parada v: 14'teki Kalev'in yksyle
karlatrabiliriz. Bundan te xxii:10 paras ve
devamnda anlatlan iki buuk oymak tarafndan
eria'nm tesinde bir sunan ina edilmesi,
Yeu'nun lmnden sonra gereklemi gibi gr
nyor nk anlatm boyunca ad hi gemiyor,
sadece insanlarn sava ilan etmek iin bir kurul
toplad, eliler gnderdikleri, onlarn geri dnmele
183

rini bekledikleri ve sonunda yantlarn kabul ettikle


ri belirtiliyor.
Son olarak x:14. paradan kitabn Yeu'nun l
mnden birok kuak sonra yazld ak nk "Ne
bundan nce, ne de sonra Rab'bin bir insann dileini
iittii o gnk gibi bir gn olmamtr." diyerek
tanklk ediyor. Bu yzden eer Yeu bir kitap yazdysa imdi nmzdeki yaptta alnts yaplandr.
(Bkz. para x: 13)
Hkimler kitabyla ilgili olarak sanrm mantkl
olan hi kimse onun gerek hkimler tarafndan
yazldna ikna olmamtr. nk tm yknn ii.
parasnda bulunan sonucu aka hepsinin tek bir
tarihinin yapt olduunu gsteriyor. Bundan te
yazar bize sk sk o zamanlar srail'de bir kraln ol
madn syledii iin kitabn monari kurulduktan
sonra yazld aktr.
Samuel'in kitaplarnn bizi uzun sre alkoymasna
gerek yok nk onlardaki anlatm Samuel'in l
mnden ok sonra da devam ettirilmitir,- ama kita
bn Samuel'in lmnden birok kuak sonra yazl
d gereine dikkat ekmeliyim. nk i. kitap,
ix:9. parasnda tarihi bir parantez iinde u ak
lamay yapyor: "Eskiden srail'de biri Tanr'ya bir ey
sormak istediinde, "Haydi, biliciye gidelim" derdi.
nk bugn peygamber denilene o zaman bilici
denirdi."
Son olarak Krallar kitaplar, ilerindeki kanttan
anladmz kadaryla Kral Sleyman'n (I Krallar
xi:41) kitaplarndan, Yahudamn krallarnn tarihle
rinden (1 Krallar xiv:19, 29) ve srail'in krallarnn
tarihlerinden derlenmiti.
Bu yzden imdiye dek ele aldmz tm kitapla184

nn derlemeler olduu ve orada kaydedilen olaylarn


eski zamanlarda gerekletii sonucuna varabiliriz.
imdi eer dikkatimizi tm bu kitaplarn balants
ve tartmasna verirsek hepsinin Yahudilerin ba
langlarndan ehrin ilk yok ediliine kadar eski
tarihlerini aktarmak isteyen tek bir tarihi tarafndan
yazldm kolayca grebiliriz. Birok kitabn birbiriyle balanma ekli tek bana bize tek ve ayn yazarn
anlatmlar olduklarn gstermek iin yeterli. nk
Musa'nn yaamn aktardktan hemen sonra tarihi
Yeu'nun yksne geiyor: "Rab, kulu Musa'nn
lmnden sonra onun yardmcs Nun olu Yeu'ya
yle seslendi... vs." bylece Yeu'nun lm sonuca
balandktan sonra ayn ekilde ayn gei ve balan
tyla Hkimlerin yksne geiyor: 'Yeu ldkten
sonra srail'in ocuklar Tann'ya sordular..." Hkim
ler kitabna Rut'un yksn bir tr ek olarak u
szlerle ekliyor: " Hkimlerin egemenlik srd
gnlerde srail'de ktlk balad."
Samuel'in ilk kitab ve ikinci kitab da benzer bir
deyile tantlyor. O zaman Davut'un yks sonuca
balanmadan nce tarihi ayn ekilde Krallar1m ilk
kitabna geiyor ve Davut'un lmnden sonra da
Krallar'm ikinci kitabna geiyor.
Birletirmeler ve anlatmlarn sras hepsinin yara
tc bir amala yazan bir insann yapt olduunu
gsteriyor,- nk tarihi brani ulusunun ilk kke
nini aktararak balyor ve sonra srayla Musa'nn
yasalarn ileri srd ve ngrlerinde bulunduu
zamanlar ve olaylar aklyor. Sonra sraillilerin
Musa'nn vahyi dorultusunda sz verilmi lkeyi
nasl fethettikleri (Yasa'nn Tekrar vii) ve lke bast
rldktan sonra yasalarna nasl srt evirdikleri ve
185

bylelikle nasl birok felaketlere uradklaryla de


vam ediyor [Yasann Tekrar xxxi:16, 17). Nasl
yneticiler semek istediklerini ve yneticilerin yasa
ya uyduklar lde de insanlarn nasl gelitiini ya
da sknt ektiini (Yasanm Tekrar xxviii:36);
sonunda Musa'nn ngrd gibi ulusun nasl y
kldn anlatyor. Yasay dorulama iine yarama
yan dier konular yazar ya sessiz kalarak atlyor ya
da okuyucuya bilgi edinmesi iin baka kitaplar
neriyor. Sahip olduumuz kitaplarda anlatlan her
ey Musa'mn sz ve yasalarn ortaya koyma amac
na ve yasalar onlardan sonra gelen olaylarla kant
lamaya yardmc oluyor. Bu dnceyi yani tm
kitaplarn konu birliini, aralarndaki balanty ve
aktardklar olaylar gerekletikten birok kuaklar
sonra yaplan derlemeler olduklar gereini bir araya
getirdiimizde biraz nce belirttiim sonuca yani
hepsinin tek bir tarihinin yapt olduu sonucuna
varyoruz. Bu tarihinin kim olduunu gstermek o
kadar kolay deil; ama ben Ezra olduundan kuku
lanyorum ve bu varsaym benimsemek iin birok
gl neden var.
Zaten tek bir birey olduunu bildiimiz tarihi y
ksn Yehoyakim'in serbest kalmasyla srdryor
ve kendisinin hayat boyunca kraln masasnda otur
duunu ekliyor - yani ya Yehoyakim'in ya da Nebukadnessar'n olunun; nk para birden fazla an
lama sahip. Bu nedenle bu kiinin Ezra'nn zama
nndan nce yaamad sonucu kyor. Ama Kutsal
Kitap Ezra'nnki dnda hibirine tanklkta bulun
muyor (Ezra vii: 10): "Ezra kendini Rab'bin Yasas'm
inceleyip uygulamaya ve srail'de kurallar, ilkeleri
retmeye adamt." Bu yzden Ezra dnda kutsal
186

kitaplar mal edebileceim birini bulamyomm.


Bundan te Ezra'yla ilgili bu tanklktan, onun
kendisini sadece Rab'bin yasasn incelemeye deil,
onu retmeye de adadm gryoruz ve Nehemya
viii:8'de "Tanr'nn Yasa Kitab'm okuyup akladlar,
herkesin anlamasn salayacak biimde yorumlad
lar." deniliyor.
Benzer ekilde Yasann Tekrarnda da sadece Mu
sa'nn yasas kitabm ya da byk bir ksmn deil,
ayn zamanda daha iyi aklanmas iin araya so
kulmu birok ey de buluyoruz. Sanyorum ki bu
Yasann Tekrar, yukarda alnts yaplan metinde
gnderme yaplan, Ezra tarafndan yazlm, ne
srlm ve aklanm Tanr'mn yasasnn kitab.
bn' Ezra'nn grnden sz ederken Yasann Tek
rar metnine daha geni aklama yapmak amacyla
konularn parantez kullanarak araya sokulma ekli
nin iki rneini zaten vermitik. Baka biroklar
daha yaptn gidiat boyunca bulunabilir. rnein,
ii: 12. parada: " -Daha nce Seir'de Horlular yaard.
Esavoullar oray onlarn elinden ald. srailliler'in
Rab'bin mlk edinmek iin kendilerine verdii lke
de yaptklar gibi, Esavoullar da Horlular' yok edip
yerlerine yerletiler.-" Bu, Esavoullarna mlk ola
rak gelen Seir Da'nn ellerine bo olarak gemedi
ini, onlarn oray fethettiklerini, tpk Musa'mn
lmnden sonra srailoullarnm Kenanllara yapt
gibi daha nce orada yaayan Horlular srp yok
ettiklerini belirtilen ayn parann 3. ve 4. dizelerini
de aklar.
Onuncu parann 6., 7., 8., 9. dizeleri de parantez
araclyla Musa'nn szckleri arasna sokulmu
lardr. 'O zaman Rab... iin Levililer oyman ayr
187

d." diyerek balayan 8. dizenin zorunlu olarak 5.


dizeye gnderme yaptm herkes grmelidir; burada
gnderme, Musa insanlar tarafndan tapnlan altn
buzadan sz ederken Harun iin dua ettiini belirt
tiinden sadece Ezra tarafndan belirtilen Harun'un
lmne deildir.
Soma Musa'nn konutuu zaman onlarn seil
melerinin ve mirastan pay almamalarnn nedenine
dikkat ekmek amacyla Tam'mn Levi oyman
Kendi'si iin setiini aklayan bu ara szn ardn
dan Musa'nn konuma parasna yeniden balyor.
Bizim imdi ayrt edemediimiz ama kukusuz yaza
rn adalar tarafndan aka tannacak olan bir
ok paradan baka bu parantezlere, kitabn nsz
n ve Musa'nn nc ahs tarafndan sz edildii
paralan da eklemeliyiz.
Eer yasann kitabna Musa'mn onu yazd gibi
sahip olsaydk, emirlerin szcklerinde, verili sra
larnda ve desteklendikleri nedenlerde byk bir fark
bulacamzdan kuku duymuyorum.
Yasanm Tekrar'ndak On Emir ve tarihinin ak
a ortaya konduu Msr'dan k'tak On Emir'in
bir karlatrmas tm bu zellikteki byk
uyumsuzluu gstermek iin yeterli olacaktr. n
k Yasann Tekrarnda drdnc emre uyulmasnn
nedeni Msr'dan k'ta belirtilenden tamamen
farklyken, emir sadece farkl bir biimde deil, ok
daha byk bir uzunlukta verilmitir. Yine onuncu
emrin akland sra, iki versiyonda da farkldr.
Sanrm, baka yerlerdekiler gibi buradaki deiiklik
ler de adalarna Tann'mn yasasm aklayan ve
her eyden nce bu Tann'mn yasas kitabm yazan
Ezra'mn yapt. Bunu, halkn en ok gereksinim
188

duyduu lke yasalarn iermesi gereinden ve


ayrca ondan nce gelen kitaba herhangi bir balant
tmceciiyle eklenmemesi ve "Musa'nn szleri
bunlardr" bamsz tmcesiyle balamasndan ka
ryorum. Bu i tamamlandktan sonra sanrm Ezra
kendisini dnyann Yaratlndan ehrin tamamen
yklna kadar brani ulusunun tarihinin tam bir
hesabn vermeye adad ve bu hesaba Yasann Tek
rar kitabm ekledi ve belki orada esas olarak Mu
sa'nn yaam bulunduu ve kitaplarn balca konu
sunu oluturduu iin ilk be kitaba Musann adn
verdi; ayn nedenden akncsna Yeu, yedincisine
Hkimler, sekizincisine Rut, dokuzuncu ve belki
onuncusuna Samuel ve son olarak on bir ve on kin
cisine Krallar adlarn verdi. Ezrann bu yapta son
rtulan yapp yapmadndan ve yapt amalad
gibi bitirip bitirmediinden bir sonraki blmde sz
edeceiz.

189

IX. Blm:
Bu Kitaplarla lgili Dier Sorular; Yani
Tamamen Ezra Tarafndan
Tamamlanp Tamamlanmadklar ve
Bunun tesinde branice Metinlerde
Bulunan Kenar Notlarnn Deiik
Okumalar Olup Olmadklar
Bu kitaplarn tamamen deitirilmi ve
uyarlanm olmamas.
Birok kukulu yorum olmas.
Var olan aykr yazlarn genellikle byle olmas.
Bu yazlarn baka aklamalarnn rtlmesi.
Ara.

On iki kitabn gerek yazaryla ilgili yaptmz


aratrmann byklnn onlarn tam anlamn
yakalamada bize ne kadar ok yardmc olduu sade
ce grmzn dorulanmas iin rnek verdiimiz
paralardan grlebilir. Grmz onlar olmasayd
belirsizleecekti. Ama yazar sorusunun yannda
yaygn batl inancn ou insann anlamasna engel
olduu baka konular var. Bunlardan bata geleni
Ezra'nn orada bulunan anlatma son rtular yap
mamas, sadece deiik yazarlardan ykler topla
mas ve bazen incelemesini ve dzenlemesini gelecek
190

kuaklara brakarak onlar sadece kaydetmesi.


Onu bu iin tm paralarn tamamlamaktan al
koyan neden iin (eer zamansz bir lm deilse) bir
varsaymda bulunamyorum; ama eski brani tarihi
lerinin yazlarn kaybetmemize ve gnmze kadar
gelmi olan birka paradan karar verebilmemize
ramen gerek ok ak. nk Hizkiya'nn yks
(2 Krallar xviii: 17) Yeaya'nn grsnde yazld
gibi Yahuda krallarnn tarihlerinde bulunduu gibi
aktarlm. Ayn yky birka istisna dnda [Son
Not 11] ayn szcklerle Yahuda krallarnn tarihle
rinde bulunan (2 Tarihler xxxii:32) Yeayann kita
bnda anlatlm olarak okuyoruz. Kimse bunda da
bir gizemin sakl olduunu hayal etmedii srece
aslnda bundan Yeaya'nn anlatmnn deiik versi
yonlar olduu sonucunu karmalyz. Bundan te 2
Krallar 27-30'un son paras Yeremya'nn son para
snda, v:31-34 tekrarlanmtr.
Yine 2 Samuel vii'yi 1 Tarihler xvii'de tekrar edil
mi buluyoruz; ama iki paradaki ifadeler o kadar
tuhaf bir ekilde eitli ki [Son Not 12] bu iki para
nn Nathan'n yksnn iki farkl versiyonundan
alndn ok kolay grebiliriz.
Son olarak Tarihler'in yazarnn belgelerini, Ezra'ya
mal ettiimiz on iki kitaptan deil, dier tarihiler
den aldn bilmemize ramen Yaratl xxxvi:
31'deki Edom'un krallarnn soyaac ayn szckler
le Tarihler i de tekrarlanm. Bu yzden emin olabi
liriz ki eer hl tarihilerin yazlarna sahip olsaydk
konu akla kavuturulurdu; ancak onlar kaybetti
imize gre sadece gnmze kadar gelmi olan
yazlar inceleyebiliriz ve geri kalan hakknda onla
rn sra ve balants, eitli tekrarlamalar ve son
191

olarak ierdikleri tarihlerdeki elikilerden karar


verebiliriz.
O zaman bunlar ya da bunlarn bata gelenlerini
imdi gzden geireceiz. ncelikle Yahuda ve
Tamar'n yksnde tarihi yle balar (Yaratl
xxxviii): "O sralarda Yahuda kardelerinden ayrla
rak..." Bu tarih bundan hemen nce gelen tarihe
gnderme yapyor olamaz [Son Not 13]; ama zorunlu
olarak baka bir eye gnderme yapyor olmal; n
k Yusuf'un Msr'a satlmasndan baba Yakup'un
tm ailesiyle o yne doru yola kmasna kadar
geen zaman dilimi yirmi iki yldan fazla olarak
tahmin edilemez; nk Yusuf kardeleri tarafndan
satldnda on yedi yandayd ve Firavun tarafndan
hapishaneden arldnda otuz yandayd; eer
buna yedi yllk bolluk ve iki yllk ktl eklersek
toplam yirmi iki yl olur. imdi bu kadar ksa bir
zamanda hi kimse anlatld kadar ok eyin ger
ekletiini varsayamaz; Yahuda'nm bu zamann
banda evlenmesi, bir einden ard ardna ocu
unun dnyaya gelmesi; bu ocuklardan en by
nn evlenecek yaa geldiinde Tamar'la evlenmesi ve
o ldkten sonra sradaki kardeinin Tamar'la ev
lenmesi; tm bunlardan sonra Yahuda'nm bilmeden
geliniyle cinsel ilikiye girmesi ve ikiz ocuklarnn
olmas ve son olarak bu ikizlerin bynn sz
konusu zag^n iinde baba olmas. Tm bu olaylar
Yaratl1ta belirtilen zaman iinde gerekleemeyece
ine gre gnderme zorunlu olarak baka bir kitapta
zmlenen bir eye olmal. Ezra bu rnekte yky
aktarm ve onu incelemeden dier yazlarnn aras
na sokmu olmal.
Ancak sadece bu para deil, Yusuf ve Yakup'un
192

tm yks de kendi iinde olduka elikili oldu


undan deiik kaytlardan toplanm ve ne srl
mtr. nk Yaratl xlvii'de Yakup'un Yusuf'un
buyruuyla Firavun'u selamlamaya geldii zaman
130 yanda olduu syleniyor. Eer bundan Yusuf
'un yokluu nedeniyle kederle geirdii yirmi iki yl
ve Yusuf'un satld yan oluturan on yedi yl ve
Yakup'un Rahel'e hizmet ettii yedi yl karrsak
ok yal olduunu buluruz; yani ekem rzna geti
inde Dina neredeyse yedi yandayken [Son Not 14]
Yakup Lea'y e olarak aldnda seksen drt yan
dayd. imon ve Levi, ehri yamaladklarnda ve
oradaki tm erkekleri klla ldrdklerinde srasy
la on bir ve on iki yandaydlar.
Tevrat'n tmn gzden geirmeme gerek yok.
Eer bu be kitaptaki tm tarihlerin ve emirlerin
tarihlere bakmakszn, geliigzel ve srasz yazlma
ekline ve bundan te ayn yknn bazen farkl bir
versiyonuyla sk sk nasl tekrarlandna dikkat
ederseniz tm belgelerin sonra daha kolayca ince
lenmek ve dzene sokulmak zere geliigzel top
landnn ve derlendiinin kolayca farkna varacak
snz. Sadece bu be kitap deil, ayn zamanda geri
kalan yedisinde yer alan, ehrin yklmasna kadar
devam eden ykler de ayn ekilde derlenmitir.
nk Hkimler ii:6'da Yeu'nun ileriyle ilgili ya
zan yeni bir tarihinin adnn getiini ve bu szlerin
kopyalandn kim grmez ki? nk tarihimiz,
Yeunun Kitabnn son parasnda Yeu'nun ld
n ve gmldn belirtmi ve Hkimler'in ilk
parasnda lmnden sonra ne olduunu aktarma
ya sz vermitir, eer yksnn parasna devam
etmek isteseydi burada Yeu ile ilgili anlatm daha
193

nce olan bitenle nasl birletirebilirdi?


Ayn ekilde Davut'un aul'un sarayna dadanmas
hakknda ayn kitapta xvi. parada anlatlandan ok
farkl bir neden gsteren 1 Samuel 17 ve 18'de baka
bir tarihiden alnmtr. nk tarihi, Davut'un
aul'a xvi. parada anlatld gibi aul'un hizmetk
rnn tavsiyesi sonucunda geldiini deil, kampa
babas tarafndan bir mesajla ans eseri gnderildii
ni, aul tarafndan Golyat ve Filistin zerinde yengi
si nedeniyle ilk kez fark edildiini ve saraynda alkoyulduunu dnmt.
Ayn eyin ayn kitabn xxvi. parasnda da yer al
dndan kukulanyorum; nk tarihi xxiv. para
da verilen anlatm baka birinin yorumuna gre
tekrarlyor grnyor. Ama bunu atlyorum ve tarih
lerin hesaplanmasyla devam ediyorum.
1 Krallar'da vi. parada Sleyman'n Tapna M
sr'dan kn drt yz sekseninci ylnda ina ettii
syleniyor; ama tarihilerin kendilerinden ok daha
uzun bir zaman elde ediyoruz; nk:

Musa lde insanlar ynetti


110 yl yaayan Yeu, Josephus ve dierlerinin
grne gre 26 yldan fazla ynetmedi
Kuan-Riatayim insanlar boyunduruu altna ald
Kenaz'n olu Otniel 40 yl boyunca hkimlik
yapt. [Son Not 15]
Moav kral Egnon insanlar ynetti
Ehut ve amgar hkimlik yaptlar
Kenan kral Yakin insanlar boyunduruu
194

Yllar
40
9^

.n
18
80
20

altna tuttu
Daha sonra insanlar bar halindeydiler
Medli'nin boyunduruu altndaydlar
Gidyonn ynetimi altnda zgrle kavutular
Avimelek'in ynetimi altna girdiler
Puann olu Tola hkimlik yapt
Yair hkimlik yapt
Halk, Filistin ve Ammonlular'n boyunduruu
altndayd
Yiftah hkimlik yapt
Beytlehemli vsan hkimlik yapt
Hititli Elon
Piratonlu Avdon
Halk yine Filistinlilerin boyunduruu altndayd
imon hkimlik yapt [Son Not 16]
Eli hkimlik yapt
Halk Samuel tarafndan kurtarlana kadar yine
Filistinlilerin boyunduruu altndayd
Davut ibandayd
Sleyman Tapma ina etmeden nce ibandayd

40
7
^
40
23
23
^g
.6
7
10
8
.n
20
40

40
^

Tm bu dnemler toplandnda 580 yl ediyor.


Ama bu yllara brani cumhuriyetinin Yeu'nun
lmnden sonra Kuan Riatayim tarafndan fethe
dilene kadar gelitii, ok sayda olduunu dnd
m yllar da eklenmeli; nk Yeu'nun lmn
den hemen sonra onun mucizelerine tank olanlarn
195

hepsinin ayn zamanda ldne ya da kaltlarnn


bir kalemde onlarn yasalarna veda ettiklerine ve en
stn erdemden gnahkrln ve inatln derin
liklerine dtklerine inanamyorum.
Ya da son olarak Kuan Riatayim'in onlar annda
boyunduruk altna aldna inanamyorum; bu koul
larn her biri neredeyse bir kuak gerektirir ve H
kimler ii:7, 9, 10'un sessiz kalarak atlad birok yl
ierdii kukusuz. Ayrca Kutsal Kitap'ta says belir
tilmeyen Samuel'in hkim olduu yllar da ekleme
liyiz ve ayrca kendi tarihinde aka gsterilmeyen
aul'n ibanda olduu yllar da eklemeliyiz. As
lnda 1 Samuel xiii:l'de iki yl ibanda olduu
belirtilmi ama o paradaki metnin nemli ksmlar
karlarak bozulmu ve ynetiminin kaytlar bizi
aul'n egemenliinin daha uzun bir dnem olduu
nu varsaymaya itiyor. Metnin nemli ksmlar ka
rlp bozulduundan sanrm brani dilinin eiine
gelecek kadar ilerlemi hi kimse kuku duymaya
caktr; nk yle demektedir: "Hkm srmeye
baladnda aul - ylndayd ve srailde iki yl
hkm srd." auln ibana getii zamanki
yann atlandn kim grmyor ki? Egemenliin
kaydnn daha fazla sayda yln varln gerektirdii
kukusuz; nk ayn kitapta xxvii:7. parada Davutun aulden dolay kat Filistinliler arasnda
bir yl drt ay kaldna bylece egemenliin geri
kalannn sekiz aylk bir sreden olutuuna bence
hi kimse inanmaz. Josephusun antik alar kitab
nn altnc kitabnn sonunda metni yle dzeltir;
aul Samuel yaarken on sekiz yl ve lmnden
soma da iki yl ibandayd. Ancak xiii. paradaki
tm anlatm daha nce anlatlanla tamamen uyum
196

suzluk iinde, vii. parann sonunda Filistinlilerin


branilerce Samuel'in yaam boyunca srail snrla
rna saldrma giriiminde bulunmayacak kadar ezil
diklerini anlatyor. Ama xiii. parada bize branilerin
Filistinliler tarafndan Samuel yaarken saldrya
uradklar ve sraillilerin Filistinliler tarafndan
sadece kendilerini savunmada kullanacak silahlar
dan deil ayn zamanda yenilerini yapmaktan yok
sun olacak kadar sefalet ve fakirlik durumuna indir
gendii syleniyor. Eer Samuel'in bu ilk kitabmn
ierdii tm anlatmlar, bunlarn hepsi bir tarihi
tarafndan yazlm ve dzenlenmi grnecek ekil
de uyumlu hale getirmeye alsaydm ok ura
mam gerekirdi. Ama amacma geri dnyorum. O
zaman auln ibanda olduu yllar yukardaki
hesaba eklenmeli ve son olarak brani kargaasnn
yllarn saymadm,- nk saylarn Kutsal Kitaptan
karamyorum. Hkimler xvii. paradan sonra kita
bn sonuna kadar aktarlan olaylarn ald zamann
miktaryla ilgili emin olamyorum.
Bylece tarihlerden yllarn doru bir hesabn ya
pamayacamz ve bundan te bu konuda tarihlerin
kendilerinin elikili olduklar ok ak. Bu tarihle
rin, nceden inceleme ve dzenleme olmakszn
eitli yazarlardan derlendiklerini itiraf etmek zo
rundayz. Yahuda Krallarnn Tarihleri ve srail Kral
larnn Tarihlerinde verilen tarihler arasndaki eli
kinin de bunlardan aa kalr yan yoktur. srail
Krallarnn Tarihlerinde Ahavn olu Yehoramn,
Yehoafatm olu Yehoramm egemenliinin ikinci
ylnda ibana getii belirtiliyor (2 Krallar i: 17);
ama Yahuda Krallarnn Tarihlerinde Yehoafatn
olu Yehoramn, Ahavn olu Yehoramm beinci
197

ylnda ibana getiini okuyoruz (2 Krallar viii:16).


Krallarn kitabnda Tarihlerdeki anlatmlar karla
tran herkes birok benzer uyumsuzluklar bulacaktr.
Bunlar burada incelememe gerek yok ve onlan
uyumlu hale getirmeye alanlarn yorumlarn
zmlemeye ok daha az gerek var. Hahamlann
hayallerinin azmasna izin verdikleri ak. Okudu
um byle yorumcular hayal ediyor, uyduruyor ve
son are olarak dili arptyor. rnein, 2 Tarihler'fe
Ahav'm ibana getiinde krk iki yanda olduu
sylendiinde bu yllar Ahav'm doumundan deil,
Omri'nin egemenliinden itibaren hesaplanm gibi
davranyorlar. Eer tarihler kitabnn yazarnn ger
ekte bunu anlatmak istedii kantlanabilirse tm
diyebileceim, yazarn bir tarih olgusunu nasl belir
teceini bilmedii olur. Yorumcular bu eit birok
baka sav ileri sryorlar. Eer doruysa, bu savlar
eski branilerin hem kendi dillerinden hem de sade
bir anlatm aktarmadan habersiz olduklarn kantl
yor demektir. Byle bir durumda Kutsal Kitap' yo
rumlamada hibir kural ya da uslamlama kabul
etmemeliyim; nk bu durumda insanlar canlar
nn istedii kadar varsaymda bulunabilir.
Eer ok genel ve yetersiz yetkiyle konutuumu
dnen varsa ondan tarihlerin dier yazarlarnn
sulamasna maruz kalmadan bu tarihlerde izlenebi
lecek bir tr sabit yntem gstermesini ve uyumlandrma ve yorumlama abalarnda deyim ve ifade
leri, sray ve balantlar ok sk gzlemlemesini ve
aklamasn istiyorum ki biz de yazlarmzda bun
lar rnek alabilelim. [Son Not 17] Eer baarl olur
sa ona hemen yardmc olacam ve benim iin
198

Apollo40 kadar yce olacaktr; nk uzun abalar


dan sonra bu tr bir ey kefedemediimi itiraf edi
yorum. Burada zerinde uzunca dnmediim
hibir ey yazmadm ve ocukluumdan beri Kut
sal Kitap ile ilgili sradan grlerle alanmama
ramen ileri srdklerimin ekimine kar koyama
dm ekleyebilirim.
Ancak okuyucuyu bu soruyla megul etmeye ve
onu olanaksz bir ie girimeye srklemeye gerek
yok; gerei sadece amacma k tutmak iin belirt
tim.
imdi bu kitaplarn ele alnmasyla ilgili dier ko
nulara geiyorum. nk kantlanana ek olarak bu
kitaplarn onlar miras alan kuaklar tarafndan
ilerine hibir hatann szmayaca ekilde korun
madklarna dikkat ekmeliyiz. Eski yazclar birok
kukulu yoruma ve arptlm baz paralara dikkat
ekiyorlar; ama var olanlarn hepsine deil. Hatalarn
yeterince nemli olup olmadndan okuyucuyu ok
skmamak iin imdi sz etmeyeceim. Kutsal Kitap' aydnlanmayla okuyanlar iin yle veya byle bun
larn neminin az olduu dncesindeyim. Ve re
ti alayan paralarda onlar belirsiz ya da kukulu
yapmaya yetecek herhangi bir hata ya da deiik
yorum grmediimi gerekten dorulayabilirim.
Ancak dier paralarda bile bozulmann olduunu
kabul etmeyecek, benzersiz bir kayrayla Tann'mn
Kutsal Kitap'taki her bir szc bozulmadan koru
duu grnde olan baz insanlar var. Bunlar dei
ik yorumlarn en derin gizemlerin simgeleri oldu
40 Yunan mitolojisinde k ve gne, doruluk ve kehanet,
tp, mzik, iir ve sanat ve daha fazlasnn Tanrs.

199

unu ve bulunan yirmi sekiz bolukta hatta harflerin


eklinde bile byk srlarn sakl olduunu sylyor
lar.
Sadece kendilerinin Tanrmn gizemlerine sahip
olmas iin aklszlk ve bilinsiz bir ballkla ya da
kibir ve kt amala harekete geip gemediklerini
bilmiyorum. Bildiim tek ey, yazlarnda Tanrsal
gizemin havasm tayan hibir ey bulamadm.
Bulduum tek ey ocuka yazlard. Delilikleri ben
de bitmeyen bir aknlk uyandran belli Kabalistik
dalaverecileri okudum ve tandm. Sanrm hatalarn
szd, yukarda alnts yaplan aul ile ilgili paray
ve ayrca 2 Samuel vi:2'yi okuyan hibir mantkl
insan tarafndan reddedilmeyecek: "Bylece Davut'la
ordusu, sandn zerindeki Kemvlar arasnda taht
kuran Her eye Egemen Rab'bin adyla anlan Tann'mn Sand'm getirmek iin Baale-Yahuda'ya gitti
ler."41
Hi kimse var yerinin adnn, yani KiryatYearim'in [Son Not 18] atlandn fark etmemi
olamaz: 2 Samuel xiii:37'nin de kurcalandna ve
arptldna kar gelemez: "Avalom Geur Kral
Ammihut olu Talmay'n yanma kat. Davut ise
olu Amnon iin srekli yas tutuyordu. Geur'a
kaan Avalom orada yl kald." Daha nce ayn
tr paralara dikkat ektiimi biliyorum; ama u
anda onlar hatrlayamayacam.
brani Kutsal Kitap'mn zgnnde bulunan kenar
41 1

Tarihler

1 3 :6 d a is e B y le c e D a v u t'la s ra illile r K e r u v la r

a r a s n d a tah t k u ra n R a b T a n r'n n a d y la a n la n T a n n 'n n A n t


la m a S a n d 'm g e tirm e k i in Y a h u d a 'd a k i B a a l a K e n ti'n e K ir y a t- Y e a rim 'e - g ittile r d e n iy o r.

200

notlann kukulu yorumlar olmas, rnein bence, bu


yorumlarn genellikle Kaph ve Beth, Jod ve Van,
Daleth ve Reth... vs. gibi brani harflerinin arasnda
ki byk benzerlikten domalar, sanrm herkes iin
ak olacaktr. rnein, 2 Samuel v:24'teki metin
"...sesi duyar duymaz..." diyor ve benzer olarak H
kimler xxi:22'de: "Kzlarn babalar ya da erkek kar
deleri bize sk sk gelirse..." diyor, kenarda yazl
olansa "...bize yaknmaya gelirse..." diyor.
ok eitli yorumlar da genellikle syleyite ses
lendirilmeyen sessiz ad verilen harflerin kullanl
ndan dodu ve biri dierinin yerine konularak
kark olarak kabul edildi. rnein, Levililer xxv:
29'da "Surlu olmayan bir kentte evini satan adamn
evi sattktan tam bir yl sonrasna kadar onu geri
alma hakk olacaktr." derken kenar notunda "Surlu
bir kentte..." demektedir.
Bu konularn apak olmasna ramen belli
Ferisilerin bizi kenar notlarnn baz gizemlere iaret
ettiine ve kutsal kitaplarn yazarlar tarafndan
eklenip yazldna ikna etmeye abaladklar gerek
elerine yant vermek gerek. Bence pek nemli olma
yan bu gerekelerin ilki, Kutsal Kitap yksek sesle
okuma uygulamasndan kaynaklanr.
Eer bu notlarn, onlar miras alan kuaklarn
hakknda karar veremeyecei deiik yorumlar gs
termek iin eklendii ileri srlyorsa neden kenar
notlarnn her zaman devam ettirilmesi gelenei
yrrlkte oldu? Tercih edilen anlam metinle birle
tirilmen ve yan notta verilmemeliyken neden kenara
yazld?
kinci gereke daha aldatc ve durumun yapsn
dan karlm. Hatalarn kutsal yazlara tasarlana
201

rak deil, yanllkla szd kabul edilmi; ama be


kitapta "kz" iin olan szck bir istisnayla tm
dilbilgisi kurallarna ters olarak "he" harfi olmadan
yazlm; ama kenar notunda dilbilgisinin evrensel
kuralna uygun olarak doru yazlm. Bu yanllkla
olabilir mi? Bu szcn her kullanlnda bir yazm
hatas yapldm hayal etmek olas mdr? Dahas
dzeltmeyi salamak kolayken bunlar gerek olabilir
mi? Bu nedenle bu yorumlar kazara ve belli hatalarn
dzeltmeleri olmadklar zaman zgn yazarlar tara
fndan bile bile yazlm olmalar ve bir anlam ta
malar gerektii varsaylyor. Ancak byle savlar
yantlamak kolay; kenar versiyonlarnn yorumlan
masnda gelenein devam etmesi sorusuna gelince,
bunu dnmek iin ok zaman ayrmayacam.
Batl inanc nelerin harekete geirdiini bilmiyorum
ve belki de bu uygulama her iki yorumun da eit
olarak iyi ve kabul edilebilir olduu dncesinden
domutur ve bu yzden her ikisinin de ihmal edil
memesi iin birinin yazlmasna dierinin de okun
masna karar verilmiti. zellikle de kenar yorumla
rnn kutsal kitaplarda yazlmad yerlerde byle
yaplabilirdi. Ya da gelenek, baz eylerin doru ya
zlm olmasna ramen, bunlarn kenar versiyonuna
gre baka trl okunmasnn istenmesinden ve bu
yzden Kutsal Kitap' okurken kenar versiyonunun
da okunmasnn genel kural kabul edilmesinden
kaynaklanabilir. Yazclarn zellikle belli paralarn
kenar versiyonunun okunmasn tavsiye etmesinin
nedenine imdi deineceim,- nk tm kenar not
lar deiik yorumlar deildir, bazlar yaygn kulla
nmdan km ifadeleri, eski szckleri ve o zaman
ki grgnn halka ak bir toplantda okunmasna
202

izin vermedii terimleri belirtir. Eski yazarlar hibir


kt amalan olmadan sarayda kullanlan szckler
le aklamalar yapmayp eyleri kolay anlalr adla
ryla andlar. Sonra kt dncelerin ve gsteriin
yaylmasyla, eskilerce hakaret anlam iermeden
kullanlabilen szckler aza alnmaz olarak d
nlmeye baland. Bu nedenle Kutsal Kitap'm met
ninin deitirilmesine gerek yoktu. Buna ramen
halkn zayflna ayrcalk tannarak cinsel ili
ki...vs. anlamna gelen szckler yerine daha grgl
szckler kullanmak ve onlar kenar notta verilen
gibi okumak gelenek haline geldi.
yle ya da byle Kutsal Kitap' kenar versiyonuna
gre okuma uygulamasnn kayna ne olursa olsun,
bu, doru yorumun orada sakl olmas deildi. n
k bunun yannda Musevilerin eriat Kitab'nda
Hahamlar sk sk Masoretlerle42 farkl grte oluyor
ve onayladklar baka yorumlar veriyorlar, biraz
sonra gstereceim gibi brani dilinin kullanmlaryla
daha az kesin grnen belli eyler kenar notlannda
bulunuyor. rnein, 2 Samuel xiv:22'de: "...nk
kulunun isteini yapt..." diyen aka dzenli ve xvi.
paradakiyle uyan bir yapy gryoruz. Ama kenar
notu eylemin znesiyle uymayan "...kulunun istedi
ini yaptn..." yapsna sahip. yleyse ayn kitabn
xvi:25. parasnda da kenar notu eyleme yaln bir hal
almas iin "biri"yi ekliyor ve "...Tann szn ileten
bir adamnki gibiydi." haline geliyor. Ama dzeltme
grnte kesin deil; nk brani dilinde etken
eylemin nc tekil kiisini kiilik d kullanmak
42 Masoret: Masora uzman bilgin. Masora Tevrat'n kesin
metnini kararlatrmada kullanlan gelenektir.

203

dilbilgisi uzmanlarnca iyi bilinen yaygn bir uygu


lamadr.
Ferisiler tarafndan ne srlen ikinci sav biraz
nce sz edilen eyle kolayca yantlanyor; yani yaz
clarn eitli yorumlarn yannda eski szcklere
dikkat ekmeleriyle. nk branicede dier dillerde
olduu gibi kullanm deiiklikleri, birok szc
eski ve modas gemi yapt ve kutsal kitaplardaki
byle szckler sonraki yazclarca bulundu ve onlar
tarafndan halk iinde gelenee gre okunan kitaplar
olmalar amacyla kaydedildi. Bu nedenle nahgar
szc her zaman iaretli olarak bulunur; nk
cinsiyeti zgn halinde ortakt43 ve Latin juvenis
(gen insan) szcyle ayn anlam tayordu. Ayn
ekilde brani bakenti Yerualayim deil, Yerualim
adyla anlyordu. "Kendisi" adlna gelince sanrm
sonraki yazclar diil cinsi ifade etmek istediklerinde
vau'yu jod'a evirdiler (branicede ok sk rastlanan
bir deiim); ama eskiler iki cinsiyeti bir sesli harf
deiimiyle ayrrlard. Belli eylemlerin kuralsz za
manlar ayrca eskiden bir incelik iareti olarak kula
a ho gelen baz harflerle kullanld iin eylemle
rin modem biimleri deiiklik gsterir.
Szn ksas, eer okuyucunun sabrn tarmak
tan korkmasam bu tr kantlarn saysn arttrabili
rim. Belki tm bu ifadelerin eski olduklarn gerei
ni nasl bildiim sorulacak. Bu somya bu szckleri
Kutsal Kitap'n kendisindeki en eski brani yazarlar
da bulduum ve sonradan gelen yazarlarca taklit
edilmedikleri ve bylece iinde bulunduklar dilin
43 Yani szck hem dii hem de erkek kii iin kullanlabi
lirdi. rnein; insan gibi.

204

l olmasna ramen eski olarak kabul edildikleri


cevabn veririm. Ama belki de biri, Kutsal Kitap'n
kenar notlarnn genellikle eitli yorumlar gsterdi
i dediim gibi doruysa, ya da daha fazlas yeri
ne, bir parann biri metinde biri kenarda olmak
zere neden hibir zaman birden fazla yorumunun
olmadn sorarak beni sktrabilir. Ve bundan te
yazclarn biri aka dilbilgisine ters den, dieri
de ak bir dzeltme olduu halde nasl iki yorum
arasnda kaldklar sorulabilir.
Bu sorularn yant kolay. Bir zamanlar imdi kay
dedilenden daha deiik yorumlar olduunun nere
deyse kesin olduunu nceden belirteceim. rne
in, Musevi eriat Kitab'nda Masora'nn ihmal ettii
birok ey bulunuyor ve birbirlerinden o kadar farkl
lar ki Bomberg Kutsal Kitab'nn batl inanl editr
bile onlar uyumlu hale getiremediini itiraf ediyor.
'Yukarda dediklerimizin dnda, yani Musevi eriat
Kitab'nn genellikle Mosara ile elitii dnda hi
bir ey diyemeyiz." diyor. Bylece herhangi bir para
nn hibir zaman ikiden fazla yorumu olmadn
kabul etmek zorunda deiliz; ama ikiden fazla yoru
mun hibir zaman bulunmadn u nedenlerden
dolay kabul etmeye istekliyim ve aslnda olmadna
inanyorum: (I.) Yorum farkllklarn sadece iki tane
yi kabul etmesinin nedeni genellikle baz harflerin
benzerlii olduu iin sorun, srekli karlalan bir
durum olan ve hangi seenek kullanlrsa kullanlsn
ska yeterli lde iyi bir anlam elde ederek hangi
sinin Beth ya da Kaf, Jod. ya da Vau, Daleth ya da
Reth olarak yazlmas gerektii kararlatrarak kendi
kendine zld. Bazen de sorun saynn sessiz ad
verilen harflerce belirlendii bir hecenin uzun ya da
205

ksa olmasdr. Dahas tm kenar versiyonlanmn


istisnasz deiik yorumlar gsterdiini hibir za
man ne srmedik; tam tersi ounun grg ya da
eski szckleri aklama isteine bal olduunu
belirtmitik. (II.) kiden fazla yorumun hibir zaman
bulunmad gereini, yazclar tarafndan bulunan
iki ya da ten fazla olamayan rneklerin yetersizlii
nedenine balamaya eilimliyim. Yazclarn incele
mesinin vi. blmnde, kenar versiyonlarnn Ez
ra'ya mal edilebilmesi iin onun zamannda bulunan
sadece versiyon varm gibi gsteriliyor.
Bu nasl olursa olsun, eer yazclar kutsal kitabn
sadece zgn haline sahip idiyseler verilen ikisi
nin bir parada uyutuunu kolayca hayal edebiliriz
nk nden her birinin ayn metnin farkl bir
yorumunu vermesi olaan d olurdu.
Ezrann zamanndan sonra kopyalarn yokluu,
Maccabees'in ilk blmn ya da Josephusun
Antiquites'inin 12. Kitap 5. blmn okuyan hi
kimseyi artmayacaktr. Hatta iddetli ve gnlk
eziyet dnlnce bu birkann bile saklanm
olmas olaanst grnyor. Bu samrm o zaman
larn tarihinin yzeysel okuyucusu iin bile ak
olacaktr.
Bylece Kutsal Kitap'ta bir parann neden hibir
zaman ikiden fazla yorumu olmadn kefetmi
olduk; ama bu, bu yzden Kutsal Kitap'm byle
paralarn birtakm gizemleri belirtmek iin bilerek
yanl yazldn varsaymaktan ok uzak. kinci sav
ise baz paralarn tm dilbilgisiyle aka uyumsuz
olacak kadar hatal yazld ve kenarda deil, metin
de dzeltilmesi gerektiidir. Bu sava az nem veriyo
rum; nk yazclarn hangi dinsel nedenle bu e
206

kilde hareket ettiklerini sylemek beni ilgilendirmi


yor. Belki kefettikleri farkllklar kukulu yorumlar
deil, basit farkllklar olarak kenarda iaretleyerek
Kutsal Kitap'm kesinlikle zgn durumunu bulduk
lar az saydaki rneini iletmeyi itenlikle istedikleri
iin. Kendim onlar kukulu yorumlar olarak andm
nk; genellikle iki versiyondan hangisinin tercih
edilir olduunu sylemek olanakszd.
Son olarak, bu kukulu yorumlarn yannda yazc
lar (paragrafn ortasnda bir boluk brakarak) birok
paray arptlm olarak iaretledi.
Masoretler byle durumlar sayd ve bu durumlar
toplam yirmi sekizi buldu. Bu sayda herhangi bir
gizemin sakl olduunun dnlp dnlmedii
ni bilmiyorum, yle ya da byle Ferisiler belli bir
miktarda bo yeri dinsel olarak koruyorlar.
Byle boluklarn biri (rnek olarak) "Kayin kardei
Habile tarlada birlikteyken... dedi" de bizim Kayin'in
dedii eyi duymay beklediimiz yerde bir boluk
braklan Yaratl iv:8'de bulunuyor.
Benzer olarak (dikkat ektiimiz bu konulann ya
nnda) yazclar tarafndan braklan yirmi sekiz
boluk var. Bunlarn ou eer boluk braklm
olmasayd arptlm olarak kabul edilmeyecekti.
Ama bu konudan yeterince sz ettim.

207

X. Blm:
Eski Antlama'mn Geriye Kalan
Kitaplarnn Yukarda Gsterilen
Ynteme Gre ncelenmesi
Tarihler, Mezmurlar, Deyiler.
Ycaya, Yeremya.
Hezckiel, Hoea.
Dier peygamberler, Yunus, Eyp.
Daniel, Ezra, Nehemya, Ester.
Yazarn Yeni Antlama'mn benzer bir ayrntl
incelemesine girimeyi geri evirmesi.

imdi Eski Antlama'mn geriye kalan kitaplarna


geiyorum. Tarihler I'deki iki kitapla ilgili, bunlarn
kesinlikle Ezra'nn zamanndan soma ve belki de
Tapnan Yahuda Makabe44 tarafndan onarlp eski
durumuna getirilmesinden soma [Son Not 19] yazl
dklar dnda zellikle ya da nemli olarak belirte
ceim hibir eyim yok. nk ilk kitabn ix. para
snda Yerualim'de ilk olarak yaayan ailelerin bir
hesaplamasn ve 17. dizede ikisi Nehemya'da tek
rarlanan kapclarn adlanm buluyoruz. Bu, kitapla44 Yahudi tarihinde Yeu, Davut ve Gideonla birlikte en
byk savalar arasnda saylr. Uzun yllar sren a
tmalardan sonra dmanlarn Yerualim'in dna
srm ve Tapnak'ta tapnmay geri getirmitir.

208

rn kesinlikle ehrin yeniden ina edilmesinden


sonra derlendiini gsteriyor. Gerek yazarlar, yazar
larn yetkisi, yararll ve retisine gelince hibir
sonuca varamyorum. Wisdom'm, Tobit'in ve dier
sahte biimli kanun kitaplanmn Kutsal Kitap'a gir
mesine izin vermeyen insanlar tarafndan bu kitapla
rn Kutsal Kitap'a dhil edilmelerine her zaman
ammdr. Onlarn yetkisini aalamay amala
myorum ama evrensel olarak kabul edilmi oldukla
r iin onlar olduklar gibi brakacam.
Mezmurlar ikinci tapman zamannda toplanm
ve be kitaba blnmlerdi, nk Mezmurlar
lxxxviii, Philo-Judaeus'a45 gre kral Yehoyakin hala
Babil'de bir tutsakken yaynlanmt ve Mezmurlar
lxxxix'a greyse ayn kral zgrln elde ettiinde
yaynlanmt. Bu, onun zamannda kabul edilen bir
gr olmad ya da ona gvenilir insanlar tarafn
dan sylenmedii srece, Philo'nun bu bildiride
bulunacan sanmyorum.
Sleyman'n zdeyileri'nin ayn zamanda ya da
en azndan kral Yoiya zamannda toplandna
inanyorum; nk xxv: 1 parasnda "Bundan sonra
kiler de Sleymann zdeyileredir. Bunlan Yahuda
Kral Hizkiya'nn adamlar derledi." yazyor. Burada
kutsal yasadan hem zdeyileri hem de Vaizleri
dlamak ve onlari Apokrif'e46 koymak isteyen Ha
45 Philo Judaeus (M.. 20-M.S. 50): skenderiye, Msr
doumlu Helenistik dnem Yahudi filozofu.
46 Musevi-Hristiyan Tanrbilimde bu terim Kutsal Kitap'n
dnda kalan metinler anlamna gelir. Kutsal metin lis
tesine 1546'da eklenmilerdir. Yahudilerin sa'dan nce
ki yaants hakknda nemli bilgiler verir.

209

hamlarn saygszl karsnda sessiz kalamayaca


m. Aslnda eer tesadf eseri Musa'nn yasasmn
vld baz paralara rastlamasalard gerekten de
byle yapacaklard. Aslnda Kutsal yasamn yerleti
rilmesinin byle adamlann elinde olduunu dn
mek ac verici; ancak onlar tamamen iyi niyetle
iletip iletmediklerinden kuku duymama ramen bu
rnekte sz konusu kitaplar grmemize izin verdik
leri iin onlar kutluyorum; ama imdi bu konunun
stnde durmayacam.
O zaman vahiy kitaplarna geiyorum. Bunun bir
incelemesi beni orada yer alan vahiylerin baka ki
taplardan derlenmi olduklarna ve her zaman tam
olarak peygamberler tarafndan yazld ya da sz
edildii srada yazlmadklarna, sadece urada bura
da toplanmlar gibi blk prk olduklarna ikna
ediyor.
Yeaya yazarn kendisinin ilk dizede belirttii gibi
Azarya ibandayken kehanette bulunmaya bala
mt. O, o zamanlar sadece kehanette bulunmad,
bundan te imdi kayp olan bir ciltte o kraln tari
hini yazd (bkz. 2 Tarihler xxvi:22). Sahip olduu
muz Tarihlerin Yahuda ve srail krallarnn tarihin
den alndn gstermitik.
Hahamlarn bu peygamberin, sonunda onu lmle
cezalandran Manae ibandayken kehanette
bulunduunu ne srdklerini ekleyebiliriz ve bu, bir
efsane gibi grnmesine ramen yine de onlarn
Yeaya'nn tm vahiylerinin kaybolduunu dn
dklerini gsterir.
Tarihsel ekilde aktarlan Yeremya'nn kehanetleri
de eitli tarihlerden alnmtr,- nk sadece tarih
leri gz nne alnmadan kank olarak toplanma
210

mlar, ayn zamanda ayn yk, deiik sayfalarnda


deiik ekillerde anlatlm. rnein, xxi. Parada
Yeremya'nn tutuklanma nedeninin, ona bavuran
Sidkiya'ya ehrin yklaca kehanetinde bulunmas
olduu syleniyor. Bu anlatm birden xxii. parada
peygamberin (Sidkiya'nn kalts) Yehoyakim'e
yaknmasna ve o kraln tutsaklyla ilgili ngr
sne geiyor; sonra xxv. Parada peygambere daha
nce balanan vahiyler geliyor, yani Yehoyakim'in
drdnc ylnda ve daha da ilerisinde ayn egemen
liin ilk ylnda alnan vahiyler geliyor. Yeremya'nn
takipisi (sanki araya giren paralar birer ayram
gibi) en sonunda xxxviii. parada vahiyleri toplamaya
devam ediyor, xxi. parada braklan anlatma devam
ediyor.
Aslnda xxxviii. parann balad bala xxi. par
ann 8., 9. ve 10. dizelerine gnderme yapyor.
Yeremya'nn son tutuklanmas o zaman ok farkl
anlatlyor ve tutukevinin mahkemesinde alkoyulmas iin tamamen ayr bir neden gsteriliyor.
Bylece kitabn bu paralarnn eitli kaynaklar
dan derlendiini ve paralarn sadece bu bak a
sndan anlalr olduklarn aka grebiliriz. Yeremya'nn birinci ahsta konutuu geri kalan paralar
da yer alan vahiyler Baruk tarafndan Yeremya'mn
dikte etmesiyle yazlm bir kitaptan alnm gibi
grnyor. Ancak bunlar sadece (xxxvi:2'den grn
d kadaryla) kitabn balad dnem olan Yoiya'nn zamanndan Yahoyakim'in drdnc ylma
kadar peygambere bildirilen vahiylere yer veriyor.
xlv:2'den li:59'a kadar olan ierik ayn ciltten alnm
gibi grnyor.
Hezekiel'in kitabnn sadece bir para olduu ilk
211

dizede aka belirtiliyor. nk birlikte balad


balacn zaten sylenmi bir eye gnderme yaptn
ve takiptekini onunla baladn herkes grebilir.
Ancak sadece bu bala deil, ayn zamanda konu
mann tm metni baka yazlar ima ediyor. imdiki
yaptn on nc ylda balamas olgusu peygambe
rin devam ettiini, bir syleve balamadn gsteri
yor ve bu, 3. dizede ayra iinde sanki aktarmak
zere olduu vahiylerin daha nce Hezekiel tarafn
dan Tanr'dan alnan vahiylerin devam olduu "Kildan lkesinde... Rab Buzi olu Khin Hezekiel'e
seslendi." tmcesiyle belirtilerek yazar tarafndan da
dorulanyor. Bundan te Josephus 11 Eski alar
x:9'da Hezekiel'in Sidkiya'nn Babil'i grmemesi
gerektii kehanetinde bulunduunu sylerken imdi
elimizde bulunan kitap sadece byle bir ifade iermi
yor, tam tersi olarak xvii. parada Babil'e bir tutsak
olarak gtrlmesi gerektiini ne sryor [Son Not
20

].

Hoea'yla ilgili olarak onun u anda onun adn ta


yan kitapta bulunandan daha fazla yazdn kesin
olarak belirtemiyorum. Ama kutsal yazar peygambe
rin seksen yl akn kehanette bulunduunu ileri
srd iin sahip olduumuz miktarn kkl
ne ayorum.
Genel anlamda vahiy kitaplarnn derleyicisinin ne
tm peygamberleri ne de sahip olduumuz yazlarn
hepsini topladn ileri srebiliriz; Manae'nin
egemenliinde kehanette bulduu sylenen ve 2
Tarihler xxxiii:10, 18'de genel olarak sz edilen
peygamberlerden aka gnmze kadar gelmi
hibir vahyimiz yok; adlarn kitaplara veren pey
gamberlerin on ikisinin tm vahiylerine de sahip
212

deiliz. 2 Krallar xiv:25'ten rendiimiz zere


srailoullarna da kehanetlerde bulunmasna ra
men, Yunus'tan sadece Ninovallarla ilgili olan vahiye
sahibiz.
Eyp'n kitab ve kiilii ok tartma yaratt. Ba
zdan kitabn Musa'nn yapt olduunu ve tm anla
tmn sadece mecazi olduunu dnyorlar. Musevilerin eriat Kitab'nda Hahamlarn kaydedilen
gr byle ve More Nebuchim' de Maymonides
tarafndan da destekleniyorlar. Dierleri onun gerek
bir tarih olduuna inamyorlar, bazlar Eyp'n Yakup'un zamannda yaadn ve onun kz Dina ile
Evlendiini varsayyorlar. Ancak bn' Ezra zaten
belirttiimiz gibi yorumlarnda yaptn baka bir
dilden braniceye bir eviri olduunu doruluyor.
Ezra'nn daha ikna edici savlar ne srmesini ister
dim; nk o zaman Yahudi olmayanlarn da kutsal
kitaplar olduu sonucuna varabilirdik. Kendim
konuyu askda brakacam; ama Eyp'n Musevi
olmadn ve ok salam karakterli olduunu san
yorum, nce zengin olduunu soma da korkun
felaketlerle kar karya kaldm ve sonunda byk
bir mutlulua kavutuunu sanyorum (Hezekiel
tarafndan dierleri arasnda byle adlandrlyor,
xiv:12). Yazgsnn cilveleri arasnda dncesinin
deimezliinin birok insann Tann'mn kayrasn
tartmasna ya da en azndan kitabn sz konusu
yazarnn konumalann eklemesine neden olduunu
kabulleniyorum; nk ierik ve ayrca biem de
rahat bir ekilde alma odasnda dnen bir
adamdan ok, perian ekilde hasta ve kller arasn
da yatan bir adamn elinden kma benziyor. Ayr
ca kitabn bir eviri olduu konusunda bn' Ezra ile
213

hemfikir olmam gerek; nk iirsellii Yahudi


olmayanlannkine benzer; bylece Tanrlarn Babas
bir meclis topluyor ve burada eytan ad verilen
Momus en byk zgrlkle Tanrsal emirleri eleti
riyor. Ama bunlar salam kayna olmayan varsa
ymlardan baka bir ey deil.
viii. paradan itibaren kukusuz Daniel'in kendi
yazsn ieren Daniel'in kitabna geiyorum. lk yedi
parann nereden geldiini syleyemiyorum; ancak
ilk Kildani'de yazldklar iin onlarn Kildani tarihle
rinden alndklarn varsayabiliriz. Eer bu kamtlanabilseydi Kutsal Kitap'n kutsallnn, iinde belir
tilen retilerin ve bu retiler bize aktarlrken kul
lanlan szcklerin, dilin ve deyilerin bizim anlay
mza bal olduu gereinin ok arpc bir kant
n olutururdu ve bize bundan da te hangi dilde
yazlm ya da hangi ulusa ait olursa olsun en yce
ve en iyi olan reten ve anlatan kitaplarn eit
ekilde kutsal olduunu gsterirdi.
Ancak bu durumda biz, sz konusu paralarn sa
dece Kildani dilinde yazldn ve yine de Kutsal
Kitap'n geri kalan kadar kutsal olduunu belirtebili
riz.
Ezrann ilk kitab Daniel'in kitabyla o kadar ya
kndan bal ki her ikisi de aka ilk tutsaklktan
itibaren Yahudi tarihini yazan ayn yazann yapt
olarak tannabilir. Bu kitaba Ester'in kitabm ekle
mede kararsz bile kalmyorum; nk birlikte ba
lad bala baka hibir eye gnderme yapyor
olamaz. Mordekay tarafndan yazlan yaptla ayn
olamaz; nk ix:20-22. paralarda baka biri
Mordekay'm mektuplar yazdn aktaryor ve bu
mektuplarn ieriini anlatyor;. Bundan te kralie
214

Ester'in Purim gnlerinin belirlenen tarihte kutlan


masn onayladn ve buyruun kitapta yazl oldu
unu, yani (bir brani greneiyle) o zaman yaayan
herkes tarafndan bilinen, bn' Ezra ve geri kalannn
imdi yok olduunu itiraf ettii bir kitapta yazldn
anlatyor. Son olarak Mordekay'n geriye kalan ile
riyle ilgili tarihi bize ran krallarnn tarihlerine
bavurmamz sylyor. Bylece bu kitabn Daniel ve
Ezra'nn tarihlerini anlatan ve bazen Ezra'nn ikinci
kitab diye anlan Nehemya'y yazan [Son Not 21]
ayn kii tarafndan yazld kuku gtrmez. O
zaman bu kitaplarm tek elden ktn dorulayabili
riz; ama yazarn kiiliiyle ilgili hibir fikrimiz yok.
Ancak her kimse, onun sahip olduu, byk lde
kendisinin yazd tarihlerin bilgisini nereden ald
na karar vermek iin Tapnak'm yeniden inasndan
sonra Yahudilerin ynetici ve bakanlarnn onlarn
tarihsel olaylarn ve tarihlerini yazan yazclar ve
tarihiler tuttuklarn belirtebiliriz. Krallarn kitabn
da sk sk Krallarn tarihlerinden sz ediliyor; ama
bakan ve rahiplerin tarihlerinden ilk kez Nehemya
xii:23'te ve tekrar 1 Makabeler xvi:24'te sz ediliyor.
Bu kukusuz Ester'in buyruunu ve Mordekay'n
ilerini ierdii iaret edilen ve bn' Ezra'nn dedii
gibi imdi kayp olan kitaptr. Bu drt kitabn tm
ierii ondan alnmt; nk yazan tarafndan
baka hibir yetkiliden sz edilmiyor ya da bir yetkili
bildirilmiyor.
Bu kitaplarm ne Ezra ne de Nehemya tarafndan
yazld, Nehemya xii:9'da hahamba Yeu'nun
soyundan gelenlerin izinin, Pers mparatorluu nere
deyse boyunduruk altna alndnda Byk sken
der'le bulumaya giden (Josephus, Eski alar ii. 108)
215

ya da Philo-Judaeus'a gre ranllarn boyunduruu


altndaki altnc ve son haham olan altnc haham
ba Yaddua'ya kadar takip edilebilmesinden belli.
Nehemya'mn ayn parasnda 22. dizede bu konu
aka ortaya karlyor: "Levililer'den Elyaiv,
Yoyada, Yohanan ve Yaddua'nn yaad gnlerde,
Pers Kral Darius'un dneminde, Levili aile balar
nn ve khinlerin kayd tutuldu." -yani, tarihlerde.
Sanrm hi kimse [Son Not 22] Nehemya ve Ezra'
nn yaamnn Pers'in on drt kralndan daha fazla
yaayacak kadar uzun olduunu dnmyordun
Tapnaklarn yeniden ina etmeleri iin Yahudilere
izin veren ilk kral Koreti. Bu tarih ve Pers'in son ve
on drdnc kral Darius arasndaki sre 230 yl
geiyor. Bu yzden bu kitaplarn Yahuda Makabe'nin
Tapmak'ta tapnmay geri getirmesinden sonra ya
zldndan kukum yok. nk o tarihte Daniel'in,
Ezra'nn ve Ester'in kitaplar, yazlar bildiim kada
ryla Ferisiler tarafndan hibir zaman kabul edilme
dii iin neredeyse kesin olarak Saddukiler olan kt
niyetli insanlar tarafndan yaynlanmt ve Ezra'mn
drdnc kitabndaki baz efsaneler Musevilerin
eriat Kitab'nda tekrarlanm olmasna ramen
Ferisilere yazlm olamazlar; nk en bilgisiz kii
bile bunlarn baz alaklar tarafndan eklendiini
kabul ediyor. Bence aslnda biri mezhebin tm gele
nekleriyle alay etmek amacyla byle eklemeler yap
m olmal.
Belki de bu drt kitap belirttiim zamanda insan
lara Daniel'in vahiylerinin gerekletiini gstermek
ve bylece dindarlklarn alevlendirmek ve felaketle

216

rinin ortasnda ilerinde bir kurtulu47 umudu uyan


drmak amacyla tam olarak yazlm ve yaynlan
mt. Daha yeni ortaya kmalarna ramen elimiz
deki kitaplar samnm aceleyle yazldklar iin birok
yanllk ieriyor. nceki blmde belirttiim gibi
kenar yorumlar baka yerlerde olduu gibi burada
da, hatta daha da fazla miktarda bulunuyor; dahas
nedeni sadece aceleyle yazld varsaylarak akla
nabilecek belli paralar var.
Ancak kenar yorumlarna dikkat ekmeden nce
eer Ferisiler onlar eski ve zgn yazclarn yapdan
varsaymakta hakllarsa zorunlu olarak bu yazclarn
(eer birden fazlalarsa) onlar kopyaladklar metni
yanl bulduklarn ve yine de atalannn ve onlardan
stn olanlann yazdklarn deitirmeye girimedik
lerini kabul etmeliyiz. Yine konuya uzun uzadya
girmeme gerek yok ve bu yzden kenarda fark edil
meyen birka uyumsuzlua dikkat ekerek devam
edeceim.
I. Ezra'nn ikinci parasnn metnine bir yanllk
szm,- nk 64. dizede bize parann geri kalann
da sz edilenlerin hepsinin saysnn 42,360'a var
d syleniyor; ama eitli paralar topladmzda
sonu sadece 29,818 oluyor. Bu yzden ya toplamda
ya da ayrntlarda bir yanllk olmal. Toplam byk
ihtimalle doru,- nk umulur ki kutsal metin her
kese dikkate deer olarak tannan bir eydi; ama
ayrntlara gelince i baka olurdu. O zaman eer
toplama herhangi bir yanllk szmsa bir zamanlar
iaretlenmi olurdu ve kolayca dzeltilirdi. Bu gr
47 Hristiyan kurtulu dncesi sa Mesih'in insanlar
gnahlarndan nasl kurtard zerinde odaklanr.

217

Ezra'nn bu parasn belirten Nehemya vii ile doru


lanyor ve ona ak uygunlukta bir toplam veriliyor;
ama ayrntlarn hepsi farkl - bazlar Ezra'dakilerden daha byk ve bazlar daha az ve hepsi birlikte
31,089'u buluyor. Bu yzden hem Ezra da hem de
Nehemya1da ayrntlarn yanl verildii sonucuna
varabiliriz. Bu ak elikileri uyumlu hale getirmeye
girien yorumcularn her biri hayal glerini kulla
nabilecekleri en iyi ekilde kullanyorlar ve Kutsal
Kitap'n her bir harf ve szcne hayranlklarn
itiraf ederken, sadece kutsal yazclar sanki sade bir
anlatm yazmay ya da aktarmay bilmiyorlarm
gibi gln duruma drmeyi baaryorlar. Byle
insanlar Kutsal Kitap'n akln belirsizletirmekten baka hibir ie yaramyorlar. Eer onlann yn
temindeki gibi Kutsal Kitap'n her yeri yorumlanabi
lir olsayd anlam gvenilir olan mantkl nerme
diye bir ey olmazd. Ancak bu konu stnde dur
maya gerek yok; sadece eer herhangi bir tarihi
Kutsal Kitap'n yazarlarna rahata mal edilen tuta
naklar taklit etmeye kalksayd yorumcularn onu
kmsemeyle gzaltnda tutacaklarna ikna oldum.
Eer Kutsal Kitap'ta birok yanllk olduunu be
lirtmek saygszlksa O'na kendi hayallerini yama
yan, kutsal yazclar karmak samalk yazacak
kadar alaltan ve en sade ve ak anlamlar reddeden
ler iin hangi ad kullanmalyz? Kutsal Kitap'ta Ezra
ve arkadalarnn kitabn ona mal edilen ikinci par
asnda onlarla Yerualim'e doru yola kan tm
branileri ayrntl olarak saydklar gereinden daha
ak ne olabilir ki? Bu sadece kkenini syleyenlerin
deil ayn zamanda syleyemeyenlerin de saylmasy
la kantlanyor. Yazarn sadece Ezra'da verilen listeyi
218

kopyalad Nehemya vii:5'ten de eit ekilde belli


deil mi? Bu yzden bu paralar tersi olarak akla
yanlar, Kutsal Kitap'n sade anlamm reddediyorlar hatta Kutsal Kitap' reddediyorlar. Kutsal Kitap'n bir
parasn bir dieriyle birletirmeyi dindarlk sayyor
lar - ak paralar belirsizletiren, doruyu yanl
hale getiren, salam bozan gerekten de ho bir
dindarlk.
Eer iyi bir amalar varsa byle yorumcular sayg
sz olarak adlandrmak bana dmez. nk yanl
yapmak insana zgdr. Ama konuma geri dnyo
rum.
Saysal ayrntlarn bu yanllklarn yannda soy
aacnda, tarihte ve korkarm ki vahiylerde de baka
yanllklar var. Yeremya'nn (xxii. para) Yehoyakin
ile ilgili kehaneti I Tarihler iii: 17-19'da verildii
zere onun tarihiyle ve zellikle de parann son
szckleriyle aka uyumuyor. Ayrca "esenlikle
leceksin" kehaneti, gz nnde oullar ldrl
dkten sonra gzleri yerinden karlan Sidkiya'ya
nasl uygulanr anlamyorum. Eer vahiyler konula
ryla yorumlanrlarsa bir ad deiiklii yapmalyz ve
Sidkiya yerine Yehoyakin diye ve tersi olarak okuma
lyz. Ancak bu fazla elikili bir ilem olurdu; yley
se eer varsa, zellikle de yanllk yetkililere deil
de, tarihiye mal edilmeliyse konuyu aklamasz
brakmay tercih ediyorum.
Dier zorluklara sadece okuyucuyu yoraca ve da
has dier yazarlarn aklamalarn tekrarlayacam
iin deinmeyeceim. nk R.Selomo yukarda
belirtilen belli soyaac elikisi karsnda u szleri
aklamak zorunda ( bkz. 1 Tarihler viii zerinde
yapt yorumu): "(Tarihler kitabnn yazar varsayd
219

) Ezra zgn uyumsuzluklar bulduu iin Benyamiriin oullarna Yaratlta, grdmzden farkl
isimler ve soyaalar veriyor ve Levililerin ounu
Yeu'dan farkl olarak anlatyor." Ve yine biraz sonra:
"Givon'un ve dierlerinin soyaac iki kez farkl yol
larla, her bir soyaacnn farkl tablolarndan anlat
lyor ve Ezra onlar yazarken metinlerin ounluun
da bulunan versiyonu benimsedi ve yetki eit oldu
undaysa her ikisini de verdi." diyor. Bylece bu
kitaplarn zgn olarak yanl ve kesin olmayan
kaynaklardan derlendiini kabul ediyor.
Aslnda yorumcular uyumsuzluklar uyumlu hale
getirmeyi amalarlarken genellikle onlarn nedenle
rini belirtmekten baka bir ey yapmyorlar. nk
sanrm akl banda hibir insan, kutsal tarihilerin
kendileriyle aktan aa elitiklerini gstermek
amacyla yazdklarn varsaymaz. Belki bana Kutsal
Kitap'n yetkisini yktm sylenecek, bu bakmdan
bana gre herkes herhangi bir paradaki yanllktan
yola karak kuku duyabilir; ama tam tersi olarak
amacmn ak ve bozulmam paralarn yanl
olanlara uydurulmasn ve bozulmasn nlemek
olduunu gstermitim. Baz paralann bozulmu
olmas gerei bize hepsinden kuku duyma hakkn
da vermez. Hibir kitap tamamen yanlsz olamaz.
Yine de sorarm; kim btn kitaplarn her yerinin
yanl olduundan kuku duyar? Kesinlikle hi kim
se, zellikle de szck seimi ve yazarn amac ak
olduunda.
imdi Eski Antlama'mn kitaplaryla ilgili olarak
kendim iin belirlediim grevi tamamladm. Syle
nenlerden Makabelerin zamamndan nce kutsal
kitaplarn hibir lt olmad [Son Not 23], imdi
220

sahip olduklarmzn Tapnak'n yeniden inas d


neminde, kabul edilmeleri sadece onlarn sorumluu
olan (ayrca dualarn belirlenmi biimini kuran)
Ferisiler tarafndan dier kitap ynlar iinden se
ildikleri sonucunu kolayca karabiliriz. Bu yzden
Kutsal Kitap'n yetkisini kantlamak isteyen biri her
bir kitabn ayr ayr yetkisini de gstermek zorunda
dr; geri kalannn Tanrsal kaynan karsamak
iin tek bir kitabn Tanrsal kaynan kantlamak
yeterli deildir. Bu durumda Ferisi kurulunun kitap
seiminde yanlmaz olduunu varsaymalydk ve bu
hibir zaman kantlamazd. Sadukilerin reddettii
Dirili retisinin Daniel ii'de bildirilmesi olgusu ve
Musevilerin eriat Kitab'nda Ferisilerin onlar kendi
lerinin setiklerini aka belirtmeleri beni, Eski
Antlama'nn kitaplarn sadece Ferisilerin setiini
ve onlar kutsal kitaba onlarn soktuunu belirtmeye
yneltiliyor. nk Sabbathus'un incelemesinde 2.
blm, 30. yaprak, 2. sayfada: Rabbi soyadl R.
fehuda, iinde yasaya (yani, Musa'mn yasas kitab
na) kar szler bulunduu iin uzmanlarn Vaizlerin
kitaplarm gizlemek istediklerini bildiriyor. Onu
neden gizlemediler? nk yasayla uyumlu olarak
balyor ve bitiyor ve biraz sonra :"Ayrca zdeyiler
kitabn saklamaya altlar" diyor. Ve ayn incele
menin ilk blmnde 13. yaprak, 2. sayfada: 'Ger
ekten daima bir adamn adn verin, hatta Neghunga ad verilen Hizkiya'nm olu: O olmasayd yasamn
szleriyle uyumad iin Hezekiel'in kitab gizlene
cekti/
Bylece yasada uzman olan insanlarn hangi kitap
larn Kutsal Kitap'a alnaca ve hangisinin alnma
yacana karar vermeleri iin bir kurul topladklar
221

ok ak. Bu yzden tm kitaplarn yetkisini salama


almak isteyen biri, yeni bir kurul toplasn ve her
yeye gerekelerini sorsun.
imdi Yeni Antlama'daki kitaplar ayn biimde
incelemenin zaman geldi; ama rendiim kadaryla
bu i zaten bilim ve dillerde ok usta insanlarca
yapld ve kendim bu i iin tam olarak yeterli
Greke bilgisine sahip olmadm, son olarak bu
kitaplarn branice yazlan zgnlerini kaybettiimiz
iin bu giriimi reddetmeyi tercih ediyorum. Ancak
konumla en ok ilgili olan bu noktalara sonraki
blmde deineceim.
2. Ksmn Sonu.

Tannbilimsel Politik ncelemeye


Yazarn Son Notlar
2. Ksm - VI. Blmden X. Blme

VI. BLM
Son Not 6 Tanr'nn varlndan ve sonuta baka
her eyin varlndan kuku duyduumuz srece ak
seik bir Tanr grmz yoktur, sadece kark bir
grmz vardr. genin doasn doru olarak
bilmeyen, onun asnn iki dik aya eit olduu
nu bilmez, o zaman Tanrsal doay kark dnen
biri onun var oluunun Tanr'nn doasna bal
olduunu grmez. imdi Tanr'nn doasn ak
seik olarak dnmek iin genel kavramlar denilen
belli sayda ok basit kavramlara dikkat etmek ve
onlarn yardmyla Tanrsal doann zelliklerinden
oluturduumuz kavramlar, Tanr'nn doasyla
ilikilendirmek gerekir. O zaman ilk kez Tanr'nn
zorunlu olarak var olduu, her yerde olduu ve tm
kavramlarmzn iinde Tanr'nn doasn barndr
d ve onun araclyla kavrand bizim iin ak
olur. Son olarak tm upuygun bilgilerimizin48 gerek
,,M Upuygun Bilgi: Nesne ile iliii olmadan kendi bana
gz nne alnnca doru bir dncenin btn isel
zellikleri ya da adlandrmalar olan dnce. eylerin
zn bilme, doru bilgi. (Spinoza, Etika, ev. H. Ziya
Olken, stanbul 1984, s.82)

223

olduunu grrz. Bu konuyu "Descartes'n felsefe


sinin ilkelerinin geometrik olarak aklanmas" kita
bnn nsz ile karlatrn.

VII. BLM
Son Not 7 "Kutsal Kitap'taki tm ifadelerin kesin
bir bilgisini elde etmemizi salayacak bir yntem
bulmak olanakszdr." Anlatmak istediim dili al
kanlkla kullanmayan ve deyi biliminin tam anla
mn kaybetmi bizler iin olanakszdr.
Son Not 8. "Akln ak bir dnce oluturabildii
eylerde deil de kendileri araclyla kavranabilen
eylerde ne anlatmak istediinin izini srmeye giri
tiimizde douyor" Kavranabilenle, sadece kat olarak
kantlanm eyleri deil, ayn zamanda kantlana
maz olsalar da ahlaki olarak emin olduumuz ve
aknlk duymadan duymaya alkn olduumuzu
da anlatmak istiyorum. Herkes klid'in nermeleri
nin doruluunu kantlanmadan nce kavrayabilir.
Matematiksel olarak kamtlanamasalar da insan
inancn, yasalarn, kurumlarm, grglerini ama
yan hem gelecek hem gemi eylerin tarihini de ben
kavranabilir ve ak olarak adlandryorum. Ama
inancn snrn ayor grnen hiyeroglif ve tarihlere
kavranamaz adn veriyorum; yine de bu sonuncula
rn arasnda yntemimizin bizi aratrabilir ve yazar
larnn ne anlatmak istediini kefedebilir hale getir
dii birok ey var.

VIIL BLM
Son Not 9 "Moriya Da Tann'mn da olarak ad
landrlyor." Yani brahim tarafndan deil, tarihi
tarafndan byle adlandrlyor nk tarihi imdi
224

"Rab'bin danda belli edilecektir," diye and bu


yerin brahim tarafndan "Tanr salayacaktr" diye
anldn sylyor.
Son Not 10 "Davut o blgeyi [dumeya] fethetme
den nce." Bu tarihten yine Yahudi krallndan
ayrldklar Yehoram'n egemenliine kadar (2 Krallar
viii:20) dumeyanllann kral yoktu, Yahudiler tara
fndan atanan prensler krallarn yerini tutuyordu (1
Krallar xxii:48), aslnda dumeya prensi kral olarak
anlyor (2 Krallar iii:9).
dumeya krallarnn sonuncusunun aul'n greve
gelmesinden nce ibana geip gemediinden ya
da Yaratl'n bu parada sadece bamsz krallar
belirtmek istediinden kuku duyulabilir. Bir monar
iden tamamen farkl bir egemenlik kuran Musa'nn
adn brani krallar arasna yazmak istemek aka
bo bir ey.

IX. BLM
Son Not 11 "Birka istisna." Bu istisnalardan birini
2 Krallar xviii:20'de: "...sylyorsun, (ama bunlar bo
szler)..." derken ikinci ahsn kullanlmasnda bulu
yoruz. Yeaya xxxvi:5'te: "Sava tasarlarn ve gcn
bo laftan baka bir ey deil diyorum." ve Krallar
daki parann yirmi ikinci dizesinde: 'Yoksa bana...
diyeceksiniz?" diyerek oul say kullanlrken
Yeaya tekil say kullanyor. Yeaya'dak metin 2
Krallar xxxii:32'de bulunan szckleri iermiyor.
Bylece eitli yorumlarn en iyisini ayrt etmenin
olanaksz olduu birok eitli yorum durumu var
dr.
225

Son Not 12 "...iki paradaki ifadeler o kadar tuhaf


bir ekilde eitli ki..." rnein 2 Samuel vii:6'da:
"Bir adrda orada burada konaklayarak dolayor
dum." deniyor. Oysa 1 Tarihler xvii:5'te: "Bir adr
dan br adra, orada burada konaklayarak dola
tm." deniliyor. 2 Samuel vii: 10 "onlara bask
yapmasnlar" derken 1 Tarihler vii:9'da fark bir
ifade buluyoruz. Daha da byk farkllklar belirte
bilirdim ama paralarn bir kez okunmas ya kr ya
da akldan yoksun olmayan herkese onlar gsterme
de yeterli olacaktr.
Son Not 13 "Bu tarih bundan hemen nce gelene
gnderme yapyor olamaz." Balamdan bu paramn
Yusuf'un kardeleri tarafndan satld tarihi kas
tetmesi gerektii ak. Ama bu hepsi deil. Biraz
nce anlatlan kendi tarihini hesaplamann temeli
kabul ederek ayn sonucu o zaman en fazla yirmi iki
yanda olan Yahuda'nm yandan da karabiliriz.
Aslnda Yarath xxx'un son dizesinden de Yahuda'
nm Yakup'un Lavan'a olan tutsaklnn onuncu
ylnda ve Yusufun da on drdnc ylnda doduu
syleniyor. imdi Yusuf'un kardeleri tarafndan
satldnda on yedi yanda olduunu bildiimize
gre, o zaman Yahuda yirmi bir yandan fazla deil
di. Bu yzden Yahuda'nm babasnn evindeki uzun
yokluunun Yusuf'un satlmadan nce olduunu
belirten bu yazarlar sadece kendilerini kandrmaya ve
korumaya merakl olduklar Kutsal Kitap'n yetkisini
kuku konusu yapmaya alyorlar.
Son Not 14 "Dina, ekem rzna getiinde nere
deyse yedi yandayken..." Bazlan tarafndan kabul
226

edilen Yakup'un Mezopotamya ve Beytel arasnda


sekiz ya da on yl gezindii dncesi, bn; Ezra'ya
sayg bunu sylememe izin verirse samaln belir
tisidir. nk Yakup'un acele etmesi iin iki nedeni
olduu ak. lk olarak yal ebeveynlerini grme
arzusu; ikinci olarak ve daha ok, kardeinden kat
nda edilen yemini yerine getirmek iin (Yaratl
xxviii:10 ve xxxi:13 ve xxxv:l) (Yaratl xxxi:3) Tanr'nn ona yeminini yerine getirmesini buyurduunu
ve ona lkesine geri dnmesinde yardmc olma sz
verdiini gryoruz. Eer bu dnceler akl yrt
mekten ok varsaym gibi grnyorsa bu konudan
vazgeeceim ve Odiseus'tan49 daha anssz olan
Yakup'un bu ksa yolculukta sekiz ya da on yl hatta
daha da fazlasn harcadn kabul edeceim. yle
ya da byle Benyamin'in gezisinin son ylnda dodu
u reddedilemez yani itirazclarn hesabyla Yusuf on
alt ya da on yedi yandayken nk Yakup Lavan'
Yusuf doduktan yedi yl sonra terk etti. imdi Yu
suf'un on yedinci yandan ata Yakup Msr'a gidene
kadar bu blmde gsterdiim gibi yirmi iki yldan
fazlas gemedi. Sonuta Benyamin Msr'a olan
yolculuk zamannda en fazla yirmi ya da yirmi
drt yandayd. Bu yzden gen yanda bykbaba
olacakt (Yaratl xlvi:21, lde Saym xxvi:38 ile 40
vc Tarihler viiil'i karlatrn) nk Benyamin'in
en byk olu Bl'nn o zamanlar Adday ve
Naaman adnda iki olu vard. Bu, Dina'mn yedi
yanda rzna geildii deyii kadar sama, anlat
,v Odiseus, Homerus'un ayn adl kitabnda Poseidon
tarafndan lanetlenerek 10 yl boyunca evine dnemeyen
kraldr.

227

mn doru kabul edilmesiyle kacak dier olanaksz


lklardan sz etmiyorum bile. Bylece uyumsuzluk
lar zmek iin beceriksizce giriimler sadece yeni
uyumsuzluklara neden oluyor ve akl daha ok kar
tryor.
Son Not 15 "Kenaz'm olu Otniel 40 yl boyunca
ibandayd." Haham Levi Ben Gerson ve dierleri,
Kutsal Kitap'm bamsz getiini syledii bu krk
yln Yeunun lmnden itibaren saylmas gerek
tiine inamyorlar. Ve sonu olarak bu krk yln
insanlarn Kuan Riatayimin boyunduruu altnda
olduklar sekiz yl iermesi gerekirken, bunu izleyen
on sekiz yln Ehut ve amgar'n hkimliklerinin
seksen ylna eklenmesi gerektiine inanyorlar. Bu
durumda bamlln dier yllarn Kutsal Kitap
tarafndan bamszlkla getii sylenen yllar ara
snda saymak gerekirdi. Ama Kutsal Kitap bamllk
ve bamszlk yllarnn saysna zellikle dikkat
ediyor ve bundan te (Hkimler ii: 18) brani devleti
nin hkimlerin btn zaman boyunca zengin oldu
unu bildiriyor. Bu yzden (kesinlikle bilgili bir
adam olan) Levi Ben Gerson ve takipileri Kutsal
Kitap' yorumlamaktan daha ok, dzeltiyorlar.
Ayn yanllk, Kutsal Kitapm yllarn bu genel he
saplamasn yapmasnn amacnn, kargaa ve ba
mllk yllarn, felaket ve ynetimin kanunen
almad dnem olarak atlayarak, brani devleti
nin sadece dzenli ynetim dnemini belirtmek
olduunu syleyenler tarafndan yaplyor. Kutsal
Kitap kargaa dnemlerini kesinlikle sessiz kalarak
atlyor ama onlarn hayal ettii gibi onlar hesapla
may reddetmiyor ya da lkenin tarihsel olaylarndan
008

silmiyor. 1 Krallar vi'de Ezra'nn Msr'dan katan


sonraki tm yllan hesaplamay istedii ak. Bu o
kadar ak ki Kutsal Kitap bilgisi olan hi kimse
bundan kuku duyamaz. nk metnin szlerine
lam olarak geri dnmeden Rut'un kitabnn sonunda
verilen Davut'un soyaacnn ve 1 Tarihler ii'nin bu
kadar ok sayda yl glkle akladn grebiliriz.
Yahuda oymann (lde Saym vii: 11) prensi olan
Nahon ise Msr'dan k'tan iki yl sonra lde
ld ve olu Salmon, eria'y Yeu ile geti. imdi bu
Salmon, soyaacna gre Davutun byk-byk
babasyd. O zaman toplam 480 yldan Sleyman'n
egemenlii iin drt yl, Davut'un yaam iin yetmi
ve lde geirilen zaman iin krk yl karrsak Da
vut'un eria'dan geiten 366 yl sonra doduunu
buluruz. Bu yzden Davut'un babasnn, bykbaba
snn, byk-byk babasnn ve byk-bykbyk babasnn doksan yalarndayken ocuk sahibi
olduklarna inanmalyz.
Son Not 16 "imon krk yllna hkimdi."
imon braniler Filistinlilerin boyunduruu altna
girdikten sonra domutu.
Son Not 17 Yoksa Kutsal Kitap' aklamaktan ok
dzeltmi olurlar.
Son Not 18 "Kiryat-Yearim" Kiryat Yearim ayn
zamanda Baale Yahuda adyla da anlyor. Bu yzden
Kimi ve dierleri benim 'Yahuda halk" olarak e
virdiim Baale Yahuda'nn szlerini bir yerleim
biriminin ad olduunu dnyorlar. Ama bu yle
deil; nk 'Baale' szc oul halde. Dahas
229

Samuel'dek bu metni 1 Tarihler xiii:5 ile karlat


rarak Davut'un kalkp Baale'nin dna kmadn,
oraya gittiini buluyoruz. Eer Samuel'in kitabnn
yazar Davut'un gemiye bindii yeri adlandrmak
isteseydi, eer braniceyi doru konuuyorsa "Davut
kalkt, Baale Yahuda'dan kt ve oradan gemiye
bindi." derdi.

X. BLM
Son Not 19 "Tapnan Yahuda Makabe tarafndan
onarlp eski durumuna getirilmesinden sonra." Bu
varsaym, yleyse, 1 Tarihler iii'te kral Yehayakin'in
dorudan soyunda on nc olan Elyoenay'n oul
larnda biten soyaac temel alnarak ileri srlm.
Bunun zerine Yehoyakin'in tutsaklndan nce hi
ocuu olmadna dikkat etmeliyiz; ama eer onlara
verdii adlardan bir karsama yaparsak tutukevindeyken iki ocuk sahibi olmas olas. Torunlarna
gelince, eer adlar yol gsteriyorsa onlarn kurtulu
undan sonra doduklar ak nk bu paraya gre
torunu Pedaiah (Tanr beni kurtard anlamndaki bir
ad) Zerubbabil'in babasyd, Yehoyakin'in yaammn
otuz yedi ya da otuz sekizinci ylnda domutu yani
Kore tarafndan zgrln Yahudilere geri verilme
sinden otuz yl nce. Bu yzden Kore'in Yahudiye'nin prensliini verdii Zerubbabel on ya da
on drt yandayd. Ama aratrmay bu kadar derine
indirmemiz gerekmiyor. Biz sadece Yehoyakin'in
tm kuann anld zaten alnts yaplan 1 Tarih
ler parasn dikkatlice okuyoruz ve onu Devlet ba
kanlk asasmn artk Yehoyakin'in hanedanlna ait
olmad, Makabe'nin Tapnak' yeniden ina ettii
zamana kadar bu kitaplarn yaynlanmadm aka
230

grmek iin Septuagint50 versiyonuyla karlatnyoSon Not 20 "Sidkiya'nm Babil'e bir tutsak olarak
gtrlmesi gerektiini ne sryor" O zaman hi
kimse Hezekiel'in kehanetinin Yeremya'nnkiyle
elitiinden kuku duyamazd, ama Josephus'un
yksn okuyan herkes bundan kuku duyar. Olay
her iki peygamberin de sa tarafta olduunu kantla
d.
Son Not 21 "Nehemya'y yazan" Nehemya'mn ki
tabnn byk ksmnn peygamber Nehemya'mn
kendisi tarafndan oluturulmu yapttan alnd,
yazarmn tanklndan kyor. (Bkz. i. para) Ama
viii. para ve xii. para 26. dize arasndaki paramn
tamamnn Nehemya'mn szlerine bir parantez
oluturan xii. Paramn son iki dizesiyle beraber,
Nehemya'dan ok yaayan tarihinin kendisi tara
fndan eklendii ortada.
Son Not 22 "...sanrm hi kimse... dnmyor
dun" Ezra'nn Yeu adndaki (bkz. Ezra vii. ve 1
Tarihler vi: 14) Zerubbabil ile Babil'den Yerualim'e
giden ilk hahambann amcas olduunu dnm
yordun Ama Yahudilerin bir karmaa iinde oldukla
rn grdnde dierlerinin de yapt gibi
[Nehemya i:2) Babil'e geri dnd ve isteklerinin
yerine getirildii zaman olan Artahasta'mn egemen50 Yahudi kutsal metinlerinin Greke derlemi. M.. 3. ve
1. yzyllarda skenderiye'de evrilmitir. Tevrat'n en
doru evirisi saylr.

231

ligine kadar orada kald ve ikinci bir kez Yerualim'e


gitti. Kore'in zamannda Yerualim'e Zerubbabil ile
Nehemya da gitti [Ezra ii:2 ve 63 karlatrn x:9 ve
Nehemya x:l). "Bykeli" olarak evrilen, branice
szcn verilen versiyonu herhangi bir yetkiyle
destekli deilken saraya sk sk giden Yahudilere yeni
adlar verildii kesin. Bylece Daniel, 'Balteshazzar'
ve Zerubbabil 'Sheshbazzar' adn ald (Daniel i: 17).
Nehemya grevi nedeniyle ynetici ya da bakanken
Atirsana olarak anld [Nehemya v. 24, xii:26).
Son Not 23 "Makabelerin zamanndan nce kutsal
kitaplarn hibir lt yoktu" 'Byk' ad verilen
Sinagog, Asya'nn MakedonyalIlar tarafndan zapt
edilmesinden nce ortaya kmad. Maymonides,
Haham Abraham, Ben-David ve dierlerinin bu
sinagog'un bakanlannn Ezra, Daniel, Nehemya,
Hagay, Zekeriya olduu sav, haham geleneine
dayanan saf bir kurgu. Perslilerin egemenliinin
sadece otuz drt yl srdn ve (Sadukilerce red
dedilen ama Ferisilerce kabul edilen) onlar nceki
peygamberlerden ve bylece Tann'mn Kendi'sinden
alan Musa'dan dorudan srayla teslim alan peygamberlerce onaylanmasnn, "byk sinagog"un ya da
synod'un51 buyruklarn savunmalar iin en bata
gelen neden olduunu belirtiyorlar. Ferisilerin her
zamanki inatlklaryla savunduklar reti ite
byle. Ancak larullann ya da synodlann toplantya
arlma nedenini bilen aydn insanlar Ferisi ve
Sadukiler arasndaki farkllklara yabanc deiller ve
bu byk sinagog'un toplanmasna neden olan olay51 Synod: Birka sinagog'un birleik kurulu.

232

lan kolayca sezebilirler. Orada hibir peygamberin


hazr bulunmad ve geleneklerini biimlendirdikleri
Ferisi buyruklarnn tm yetkisini byk sinagogdan
ald ok kesin.
II. Ksmn Son Notlarnn Sonu VI. Blmden X. Blme.

233

XI. Blm:
Havarilerin Mektuplarn Havariler ve
Peygamberler ya da Sadece
retmenler Olarak Yazp
Yazmadklarnn Bir Aratrmas ve
Havari ile Ne Denmek stendiinin Bir
Aklamas
Mektuplarn kehanet biemindc olmamas.
Havarilerin belli yerlerde yazmalarnn ya da vaaz
vermelerinin emredilmemi olmas.
Havarileree benimsenen farkl retme
yntemleri.

Yeni Antlama'nn hibir okuyucusu Havarilerin


peygamber olduundan kuku duyamaz,* ama I. B
lmn sonunda gsterdiimiz gibi peygamberler
vahiylerle her zaman deil, sadece seyrek aralklarla
konutuklar iin, zellikle de Korintliler xiv:62de
Pavlus iki tr vaaz etme belirttii iin, Havarilerin
mektuplarn Musa, Yeremya ve dierlerinin yapt
gibi vahiy ve kesin buyruklarla peygamberler ya da
zel bireyler ya da retmenler olarak yazp yazma
dklarn yanszca aratrabiliriz.
Eer Mektuplarn biemini incelersek peygamberlerce kullanlan biemden tamamen farkl olduunu
buluruz.
234

Peygamberler srekli olarak Tanr'nm buyruuyla


konutuklarn belirtiyorlar: "Rab diyor ki", "Her eye
Egemen Rab diyor ki", "Rab'bin buyruu"...vs. ve "Rab
diyor ki" ile balayan 2 Tarihler xxi:12'de lyas'n
Yehoram'a olan mektubundan grld gibi bu
onlarn sadece peygamberleri derlemede deil, ayn
zamanda vahiyleri ieren mektuplarnda da sz ko
nusu olan bir alkanlyd.
Havarilere ait mektuplarda bu tr hibir ey bul
muyoruz. Tersi olarak I Korintliler vii:40'da Pavlus
kendi dncesine gre konuuyor ve Romallar
iii:28: "nk... kansndayz.", Romallar 8:18:
"imdi dnyorum" [Son Not 24] gibi birok par
ada bunlar gibi kukulu ve kark ifadelere rastlyo
ruz. Bunlarn yannda peygamberler tarafndan kul
lanlanlardan ok farkl ifadelere rastlanyor. rne
in, 1 Korintliler vii:6: "Bunu bir buyruk olarak deil,
bir uzlama yolu olarak sylyorum", "Rab'bin mer
hameti sayesinde gvenilir biri olarak dndkle
rimi sylyorum." (1 Korintliler vii:25) ve birok
parada benzer eyler gryoruz. Daha nce sz
edilen parada Havari, Tanr'nm buyruk ya da emri
ne sahip olduunu ya da olmadm sylediinde,
onun kendisine belli edilen buyruk ya da emri deil,
sadece sa tarafndan Dadaki dnde sylenen
szleri anlatmak istediini de aklamalyz. Bundan
te Havarilerin sa'nn retisini yayma biimini
incelersek peygamberlerce benimsenen yntemden
maddeten farkl olduunu greceiz. Havariler her
yerde sanki kehanette bulunmaktan ok tartyormu gibi akl yrtyorlar; dier taraftan vahiyler
sadece dogma ve buyruklar ierir. Vahiyde Tanr
sanki akla seslenmek iin konuuyormu gibi deil,
235

kesin emriyle buyruklar veriyormu gibi ortaya konu


luyor. Peygamberlerin yetkisi, tartmaya raz olmu
yor nk savlar iin akla dayal bir temel bulmak
isteyen herkes, bu istein ta kendisi nedeniyle savla
rn herkesin zel yargsna sunar. Pavlus aklm
kulland iin bunu yapm grnyor nk 1
Korintliler x:15'te diyor ki: " Akl banda insanlarla
konuur gibi konuuyorum. Sylediklerimi kendiniz
tartn. I. Blmn sonunda gsterdiimiz gibi pey
gamberler belli edileni doal akllan nedeniyle kav
ramadlar ve Tevrat'n ilk be kitabnda tmevarma
bavurur gibi grnen belli paralar olsa da daha
yakndan incelendiinde bunlarn saltk buyruklar
dan baka bir ey olmadklar ortaya kyor. rne
in,- Musa, Yasanm Tekrar xxxi:27'de: "Bugn ben
saken, aranzdayken bile Rab'be kar geliyorsunuz,lmmden sonra daha ne kadar ok bakaldracak
snz." dediinde hibir ekilde Musa'nn sraillileri
lmnden sonra Tanr'ya tapnmadan muhakkak
ekileceklerine aklla ikna etmek istedii sonucuna
varmamalyz; nk Kutsal Kitap'n kendisinin
gsterdii gibi sav yanl olur. srailliler, Yeu ve ileri
gelenlerin yaamlar boyunca ve sonra da Samuel,
Davut ve Sleyman'n zamanlar sresince inanmaya
devam ettiler. Bu yzden Musa'nn szleri, sadece
insanlann hayal glerinde canl kalmas iin szle
onlarn gelecekteki dinden dnmesinin ndeyisinde
bulunduu ahlaki bir yarg. Musa'nn vahiy aracl
yla, bir peygamber olarak deil, ndeyisine olaslk
katmak iin kendisinden sz ettiini sylyorum
nk ayn parann 21. dizesinde Tanr'mn ayn
eyi farkl szcklerle Musa'ya belli ettii syleniyor
ve Musa'nn emin olmas iin Tanr'mn ndeyisini
236

ve buyruunu kantlamasna gerek yoktu; sadece


onun hayal gcne canl olarak kalmas gerekliydi ve
bu, insanlarn onun ok iyi bildii dik ballnn
gelecekte srmesinin olaslk dhilinde olduunu
hayal etmesini salamaktan daha iyi bir ekilde
baarlamazd.
Musa tarafndan be kitapta kullanlan tm savlar
byle anlalmal; bu savlar akim deposundan ka
rlm deiller, sadece Tanr'nm buyruklarm etkin
likle alamak ve hayal gcne canl bir biemde
sunmak iin hesaplanm anlatm biemleri. Ancak
peygamberlerin vahiyden sonu kardklarn ta
mamen reddetmek istemiyorum; sadece bilgilerinin
sradan bilgiye yaklat oranda, peygamberlerin
kantlamay daha geerli ekilde kullandklarn
savunuyorum ve bununla onlarn saltk dogmalar,
buyruklar ya da yarglar ilan ettikleri iin sradan
olandan stn bir bilgiye sahip olduklarn biliyoruz.
Bylece peygamberlerin ba Musa hibir zaman
yasal sav kullanmad ve dier taraftan Romallara
Mektup'ta grdmz gibi Pavlus'un uzun tmden
gelim ve savlar hibir ekilde doast vahiyden
yazlmamtr.
Havarilerce benimsenen ifade ve sylem biemleri
mektuplarn vahiy ve Tanrsal buyrukla yazlmad
n sadece yazarlarn doal erkleri ve kararyla yazld
n ok aka gsteriyor. Mektuplar kehanette
hibir zaman kullanlmayacak kardee t ve na
zik ifadelerden oluuyorlar, rnein, Romallar
xv:15te Pavlus'un bahanesi: "Yine de Tanr'nm bana
balad ltufla baz noktalar yeniden anmsat
mak iin size yazma cesaretini gsterdim." eklinde
dir.
23 7

Ayn sonuca, Havarilerin hibir zaman yazmalar


iin deil, sadece her yere vaaz vererek gitmeleri ve
szlerini iaretlerle dorulamalar iin buyruk aldk
larn gzlemleyerek varabiliriz. Yahudi olmayanlarn
dine dndrlmesi ve dini kabul etmeleri iin onla
rn kiisel varl ve iaretleri kesinlikle gerekliydi;
Pavlus'un da Romallar i: 1 l de zellikle ifade ettii
gibi: "nk ruha pekimeniz iin size ruhsal bir
armaan ulatrmak zere sizi grmeyi ok istiyo
rum." Ayn yntemle, Havarilerin peygamberlerin
yapt gibi Tanr'nn buyruuyla belli yerlere gitme
dikleri iin peygamberler olarak vaaz vermediklerini
kantlayabilmemize kar klabilir. Eski Antlama'da Yunus'un vaaz vermek iin Ninova'ya gittiini
ayn zamanda zellikle oraya gnderildiini ve ona
vaaz vermesi gerektiinin sylendiini gryoruz.
Ayn ekilde uzun uzadya Musa'mn Tanr'nn bir
elisi olarak Msr'a gitmesi ve ayn zamanda
srailoullarma ve kral Firavun'a ne demesi gerektii
ve szlerini gvenilir hale getirmek iin gzlerinin
nnde hangi mucizeleri gerekletirmesi gerektii
aktarlyor. Yeaya, Yeremya ve Hezekiel'den zellik
le sraillilere vaaz vermeleri buyrulmutu. Son olarak
peygamberler vaaz vermeye gittiklerinde sadece Tann'dan aldklar Kutsal Kitapm bizi ikna ettii eyleri
vaaz verdiler. Tersi olarak zellikle Havarilerin nere
de kendi sorumluluklar altnda vaaz vermeleri ge
rektiini setiklerini ima eden paralar buluyoruz
nk bu konuda Pavlus ve Barnaba arasnda tar
tmaya varan bir uyumazlk vard (Elilerin leri
xv:37, 38). Sk sk bir yere gitmek istediler ama
Pavlus'un yazd gibi onlara engel olunuyordu, Ro
mallar i: 13: "...almalarmn sizin aranzda da
238

rn vermesi iin yammza gelmeyi birok kez ama


ladm, ama imdiye dek hep engellendiimi bil
menizi istiyorum." ve 1 Korintliler xvi:12: "Kardei
miz Apollos'a gelince, kardelerle birlikte size gelme
si iin ona ok ricada bulundum, ama imdilik gel
meye hi de istekli deil. Frsat bulunca gelecek."
Bu ifadelerden ve Havariler arasndaki gr farkl
lklarndan ve ayrca Kutsal Kitap'n onlara hibir
yerde, eski peygamberlerin Tanrnn buyruuyla
gittiklerine tanklk ettii gibi tanklk etmemesin
den, onlara peygamberlik deil, retmenlik sfatla
ryla vaaz verdikleri, byle de yazdklar sonucunu
karlabilir. Ama bir Havari'nin ve bir Eski Antla
ma peygamberinin grevi arasndaki farkll gz
lemlediimizde sorun kolayca zlyor. Eski Ant
lama peygamberleri tm uluslara deil, belirli ulus
lara vaaz vermek ve kehanette bulunmak iin a
rlmlard ve bu yzden her biri iin kesin ve zel bir
buyruk gerekiyordu; dier taraftan Havariler kesinlik
le tm insanlara vaaz vermek ve tm insanlar dine
dndrmek iin arlmlard. Bu yzden nereye
gittilerse sa'nn buyruunu yerine getiriyorlard;
onlara neyi vaaz vermeleri gerektiini nceden belli
etmeye gerek yoktu nk onlar Efendilerinin Ken
disinin "Sizleri mahkemeye verdiklerinde, neyi nasl
syleyeceinizi dnerek kayglanmayn. Ne syle
yeceiniz o anda size bildirilecek." (Matta x:19, 20)
dedii sa'nn havarileriydi. Bu yzden biz Havarile
rin sadece szl olarak vaaz ettikleri ve iaretle doruladklan eyleri zel vahye borlu olduklarn (bkz.
11. paramn balangc); dorulayc herhangi bir
iaret ve mucize olmakszn, konuma ve yazmayla
rettikleri eyleri kendi doal bilgilerinden rettik
239

leri sonucuna varabiliriz. (Bkz. 1 Korintliler xiv:6)


Tm mektuplarn Havarilik izninin alntsyla ba
lamas bizi yldrmamak; nk biraz soma gstere
ceim gibi Havarilere sadece kehanet yetenei deil,
ayn zamanda retme yetkisi de balanmt. Bu
yzden Mektuplarn Havariler olarak yazdklarn
kabul edebiliriz ve bu nedenle belki de inanllar
arasnda vaazlaryla byle bir damga vuran ve birok
olaanst yaptla gerek dini ve kurtulu yolunu
reten insanlar olduklarm belirterek, okuyucunun
dikkatini ekmek amacyla her birinin mektuplara
Havarilik izninin alntsn yaparak baladn kabul
edebiliriz. Havarilere zg ar ve onlara ilham
veren Tannnn Kutsal Ruhu ile ilgili Mektuplarda
sylenen eylerin, Tann'mn Ruhu ve Kutsal Ruh'un
ifadelerinin saf, drst ve Tanr'ya adanm bir akl
dile getirdii paralar dnda, havarilerin daha nce
ki vaazna gnderme yaptm gzlemliyorum. rne
in 1 Korintliler vii:40'da Pavlus diyor ki: "Ama dul
kadn, olduu gibi kalrsa daha mutlu olur. Ben byle
dnyorum ve sanrm bende de Tanr'nm Ruhu
vardr." Tam'nn Ruhuyla Havari burada balamdan
da grebileceimiz gibi kendi aklna gnderme yap
maktadr. Anlatmak istedii udur: "kinci bir kocay
la evlenmek istemeyen dul bir kadn kutlu sayyo
rum; benim grm byle nk lene kadar ev
lenmemeye karar verdim ve kutlu olduumu d
nyorum." imdi alntsn yapmama gerek olmayan
baka benzer paralar da var.
Havarilerin Mektuplarn sadece doal akln y
la yazdklarn grdmz iin doal akln kapsam
dnda kalan konular retmeye nasl yeterli olduk
larn soruturmalyz. Ancak, bu incelemenin VII.
240

Blmnde sylediklerimizi aklmzda tutarsak


sorunumuz ortadan kalkacak. Kutsal Kitap'n ierii
bizim aklmz tamamen asa da, onda bize sylen
meyen hibir eyi kabul etmediimiz srece onlardan
gvenle sz edebiliriz. Ayn yntemle Havariler duy
duklar ve grdklerinden ve onlara belli edilenden,
izin verilseydi insanlara retebilecekleri birok
sonu oluturmaya ve karmaya yeterli hale getiril
milerdi.
Bundan te Havarilerce vaaz edildii zere, sa'nn
yaam yksnden olutuu kadaryla din akim
alam iinde olmasa da, sa'mn tm retisi gibi,
onun en bata ahlaki olan z herkesin doal yete
nekleriyle kolayca anlalabilir.
Son olarak Havariler kolayca anlalmas iin her
kesin anlayna gre iaretlerle akladktan dini
uyarlama ya da bu konuda tavsiyeler verme amac
iin doast bir aydnlanmadan yoksun deillerdi.
Aslnda Mektuplarn amac, Havarilerin her birinin
insanlar dine ye etmek iin en iyisi olduuna karar
verdikleri o yaam biimini yaamalarn onlara
retmek ve tavsiye etmek. Burada daha nce dikkat
ektiimiz noktay, yani Havarilerin peygamberler
olarak sadece sa'mn tarihini vaaz etme ve iaretlerle
dorulama yeteneini deil, ayn zamanda her biri
nin en iyisi olduuna karar verdii ekilde retme
ve tavsiye etme yetkisini aldklarn tekrarlayabiliriz.
Pavlus (2 Timoteos i: 11): "Ben ncil'in habercisi,
elisi ve retmeni atandm." ve yine (1 Timoteos
ii:7) "Ben bunun habercisi ve elisi atandm - gerei
sylyorum, yalan sylemiyorum - uluslara iman ve
gerei retmeye atandm." der. Bu paralar hem
havariliin hem de retmenliin iaretini aka
241

gsteriyor. Kime isterse ve nerede isterse tavsiye


etme yetkisi Pavlus tarafndan Filimon'a Mektupta,
v:8 belirtilmitir: "Bu nedenle, gerekeni sana buyur
maya Mesih'te byk cesaretim olduu halde..."
Burada dikkat edebileceimiz gibi eer Pavlus bir
peygamber olarak Filimon'a buyurmak istedii eyi
Tanr'dan alm olsayd ve peygamberlik yeteneiyle
konumak zorunda olsayd Tanr'mn buyruunu
dilee eviremeyecekti. Bu yzden Pavlus'un bir
peygamber olarak deil, bir retmen olarak tavsiye
etme iznine gnderme yaptn anlamalyz. Henz
Havarilerin her birinin kendi retme biimini see
bileceini ama sadece Havariliklerinden dolay pey
gamberler olduklar gibi retmenler olduklar konu
sunu aydnlatmadk; ancak eer akl yardma arr
sak, bir retme yetkisinin yntem seme yetkisi
anlamna geldiini aka grebiliriz. Belki yine de
tm kantlarmz Kutsal Kitap'tan karmak daha
tatmin edici olacaktr; orada bize Havarilerin her
birinin kendi zel yntemini setii syleniyor (Ro
mallar xv:20): "Bir bakasnn att temel zerine
ina etmemek iin Mjde'yi52 Mesih'in adnn du
yulmad yerlerde yaymay ama edindim." Eer
tm Havariler ayn retme yntemini benimsemi
ve Hristiyanlk dinini ayn temel stne ina etmi
olsalard Pavlus'un bir Havari-dostunun iini, bu i
kendisininkiyle ayn olacandan "bakasnn att
temel" olarak anmas iin hibir nedeni olmazd.
Onu bakasnn' olarak adlandrmas her Havarinin
dini retimini farkl temeller zerine ina ettiini,
bylece her birinin kendi yntemine sahip olan ba
52 Mjde: ncil.

242

ka retmenlere benzediini ve konu bilim, diller ya


da matematiin tartlmaz doruluklar bile olsa
baka bir retmenden renmemi olduka bilgisiz
insanlara retmeyi tercih ettiini kantlad. Bundan
te eer Mektuplarn tmn dikkatlice gzden
geirirsek, Havarilerin dinin kendisi ile ilgili ayn
grteyken, dayand temellerle ilgili elikili ol
duklarn greceiz. nsanlarn dinini glendirmek
ve onlara kurtuluun sadece Tanr'nn kayrasna
dayandn gstermek iin Pavlus insanlarn ileriy
le deil, sadece inanlaryla vnebileceim ve hi
kimsenin ileriyle aklanamayacan retir (Romal
lar iii:27, 28), aslnda tamamen alnyazs retisini
vaaz eder. Dier taraftan Yakup insann sadece
inanla deil ileriyle aklandm (bkz. Mektubu
ii. 24) belirtir ve Pavlus tm tartmalarn gz ard
ederek dini birka eye hapseder.
Son olarak din iin Havariler tarafndan seilen bu
farkl temellerden kaynaklanan birok tartmann
ve blnmenin eski zamanlarda bile Kilise'yi megul
ettii ve kukusuz O'nu sonsuza kadar ya da en
azndan din, felsefi kurgulardan ayrlana kadar ve sa
Mesih tarafndan Havarilerine retilen birka basit
retiye indirgenene kadar byle megul edecei
tartma gtrmez. Havariler iin byle bir i ola
nakszd nk ncil o zaman insanolunca bilinmi
yordu ve yenilii insanlarn kulaklarn rahatsz
etmesin diye adalarnn yapsna uyarlanmas ve o
zaman kabul edilen ve en tandk temel zerine ina
edilmesi zorunluydu. (2 Korintliler ix:19, 20) Bylece
Havarilerin hibiri Yahudi olmayanlara vaaz vermek
iin arlan Pavlus'un dnd kadar filozofa
dnmedi, felsefeden nefret eden Yahudilere vaaz
243

veren Havariler benzer olarak kendilerini dinleyicile


rinin doasna uydurdular (bkz. Galatyallar ii: 11) vc
tm felsefi kurgulardan arnm bir dini vaaz verdi
ler. amz aynca batl inancn da tm tuzaklarn
dan arnm bir dine tanklk etseydi ne kadar mutlu
bir a olurdu!

XII. Blm:
Gerek zgn Tanrsal Yasa'nn ve Kut
sal Kitap'n Neden Kutsal ve
Tanr'nn Sz Olarak Anld
Hakknda. Tanr'nn Szn ierdii
in Kutsal Kitapn Bizim Elimize
Nasl Bozulmadan Ulat Hakknda

Kutsal Kitap'a Gk'ten Tanr tarafndan insanlara


gnderilen bir ileti gzyle bakanlar kukusuz Tanr'nn Sz'nn hatal, bozulmu, kurcalanm ve
elikili olduunu, ona sadece blk prk sahip
olduumuzu ve Tanr'nn Yahudilerle yapt ant
lamann zgnnn kaybolduunu belirttiim iin
benim Kutsal Ruh'a kar gnah ilediimi haykra
caklar. Ancak biraz dnmeleri kukum yok ki
gereksiz telalarndan vazgemelerine neden olacak.
nk sadece akl deil, ayn zamanda peygamberler
ve havariler, Tanr'nn sonsuz Sz' ve antlamas
nn dinden aa kalmayan bir biimde Tanrsal
olarak insanlarn yreine yani aklna yazldn
aka bildiriyor. Ve bunun Tanr dncesiyle yani
sanki Tanr'nn Tanrlnn imgesiyle mhrledii
Tanr'nn antlamasnn gerek zgn olduunu
sylyorlar.
Din eski branilere yazl bir yasa olarak bildiril245

miti nk onlar o zamanlar ocuk gibiydiler ama


daha sonra Musa (Yasann Tekrar xxx:6) vc
Yeremya (xxxi:33) Tanr'nn yasasn onlarn yrei
ne yazaca gelecek bir zaman haber verdiler. Bylece sadece Yahudiler ve onlarn arasnda bata
Sadukiler, tabletler zerine yazlan yasa iin mcade
le ettiler; yara katlmaya en az gereksinim duyanlar
yasay yreklerine yazlm olarak tayanlard. Bu
yzden dnenler, yazdklarmda ne Tann'nm
Sz'ne, ne gerek din ve inanca ters ne de bunlar
dan birini zayflatmak iin tasarlanm bir ey bula
caklar. Tersi olarak X. Blmn sonunda gsterdi
im gibi dini glendirdiimi grecekler; aslnda yle
olmasayd kesinlikle sesiz kalmaya karar vermi
olurdum. Hatta tm zorluklar amak iin Kutsal
Kitap'n en derinde sakl gizemleri barndrdn
belirtirdim; ancak bu reti, kaba batl inanca ve V.
Blmn banda sz edilen dier zararl sonulara
neden olduundan, zellikle de din, batl sslemelere
gereksinim duymazken, tersi olarak byle tuzaklarla
grkeminin birazndan yoksun brakld iin byle
bir yntemi gereksiz grdm.
Tanr'nn yasasnn yree yazlm olmasna ra
men Kutsal Kitap'n yine de Tann'nm Sz' olduu
ve Tanr'nn Sz'ndense Kutsal Kitap'n bozulduu
ve rtldn sylemenin daha geerli olaca
sylenecektir. Korkanm byle itirazclar dindar ol
mak iin fazla kuruntulular ve dini batl inanca
evirme ve Tanr'nn Sz' yerine kt ve mrekke
be tapnma tehlikesi iindeler.
u kadarndan eminim; Kutsal kitap ya da Tann'mn Sz'ne yakmayan hibir ey demedim ve en
ak savla gerek olduunu kantlayamadm hibir
246

ey belirtmedim. Bu yzden dine kar saygsz ya da


dinsizlik tad veren tek bir ey bile ileri srmediim
den emin olabilirim.
Dinin onlara yk olduu baz dinsiz insanlarn de
diim eyden gnaha izin karabileceklerini itiraf
ediyorum. Ve hibir neden olmadan onlar ehvetle
rinin en basit buyruuyla Kutsal Kitap'n her yerinin
hatal ve saptrlm olduunu ve bu yzden yetkisi
nin olmad sonucuna varabilirler; ama byle insan
lara yardm edilemez nk atasznn dedii gibi
hibir ey yanla evrilemeyecek kadar doru syle
nemez. ehvetinin dizginlerini salvermek isteyenler
bir bahane bulma konusunda aresiz deiller, zgn
Kutsal Kitap'a, antlamann sandna sahip olan
hatta aralarnda canl olarak peygamber ve havariler
bulunan eski insanlar da bugnk insanlardan daha
iyi deillerdi. Yahudi olan gibi Yahudi olmayan insan
doas da her zaman ayn olmutur ve her ada
erdeme fazlasyla seyrek rastlanmtr.
Yine de her trl kararszl ortadan kaldrmak
iin burada Kutsal Kitap'n ya da cansz her eyin
hangi anlamda kutsal ya da Tanrsal olarak anlma
sn gerektiini gstereceim,- ayrca Tanrmn yasa
snn nasl olutuunu ve belli bir sayda kitapta
nasl barndrlamayaca ve son olarak Kutsal Kitapm boyun eme ve kurtulu iin gerekli olan rettii
iin rtlemeyeceini gstereceim. Bu etmenler
den herkes ne Tanrnn Sz'ne kart bir ey syle
diim ne de dinsizlie dayanak saladm kararna
varabilecek.
Bir ey dindarl yceltmek zere tasarlandnda
kutsal ve Tanrsal olarak anlr ve dinsel olarak kul
lanld srece kutsal olmaya devam eder. Eer kul247

lamalar dindar olmay brakrlarsa, bu ey kutsal


olmaktan kar. Eer alaka kullanmlara ynlendi
rilirse daha nce kutsal olan, ahlaksz ve baya hale
gelir. rnein, belli bir yer ata Yakup tarafndan
Tanr'nn evi olarak adlandrlmt nk ona orada
bildirilen Tann'ya tapmyordu. Peygamberlerce ayn
nokta gnah evi olarak adlandrlmt (bkz. Amos
v:5 ve Hoea x:5) nk srailliler Yerovam'n zen
dirmesiyle orada putlara kurban kesmeye alknd
lar. Baka bir rnek konuyu ok iyi aydnlatyor.
Szckler anlamlarn sadece kullanmlarndan ka
zanrlar ve eer onlar okuyanlar balla yneltmek
iin kabul edilmi anlamlarna gre dzenlenirlerse
kutsal olurlar ve byle yazlan kitap da kutsal olacak
tr. Ama eer daha soma kullanmlar szckler
anlam tamayacak ekilde kaybolursa ya da uygun
suz amalar nedeniyle veya artk gerek duyulmad
iin kitap tamamen bolanr hale gelirse, o zaman
szckler ve kitap hem kullanmn hem de kutsall
n kaybeder. Son olarak ayn szckler baka trl
dzenlenirse ya da allm anlamlar tam tersi
anlamna saptnlrsa, o zaman onlar ieren hem
szckler hem de kitaplar, kutsal olmak yerine ah
laksz ve adi hale gelir.
Bundan bir eyin kendi iinde akldan ayr olarak
deil, sadece akla oranla tamamen kutsal ya da adi
ve kirli olduu sonucu kar. Bu kadar Kutsal Ki
taptaki birok paradan bellidir. Yeremya (birok
durumdan birini semek gerekirse) kendi zamanmn
Yahudilerinin (vii:4. para) Sleyman'n Tapnan,
Tanr'nn Tapma olarak adlandrmada haksz ol
duklarn nk ayn parada syledii gibi, Tann'nn adnm Tapmak'a sadece ona tapman ve adaleti
248

avunan insanlar tarafndan uranldka verileceini


ama eer katillerin, hrszlarn, putperestlerin ve
dier kt insanlarn gittii bir yer haline gelirse
sulularn yata haline dneceini syler.
Kutsal Kitap, tuhaf olarak, branilerin daha kutsal
sayd ya da daha derin sayg duyduu baka bir ey
olmasa da yok edildii ya da Tapnakla birlikte ya
kld kukusuz olmasna ramen Antlama'nn
Sandk'ma ne olduunu hibir yerde sylemiyor,
bylece insanl Tanr'ya kar balla doru etki
ledii srece Kutsal Kitap kutsaldr ve szckleri
tanrsaldr. Ama eer daha nce Yahudilerce edildii
gibi tamamen ihmal edilirse kt ve mrekkepten
baka bir ey olmaz hale gelir ve kutsall bozulma
ya ya da rmeye braklr. Yine de Kutsal Kitap
byle rtlr ya da yok edilirse Tann'mn
Sz'nn buna benzer bir biimde deerinin dt
n sylememeliyiz yoksa o zaman Tann'mn Tapnak olacak olan Tapnakn alevler arasnda yok
olduunu syleyen Yahudiler gibi oluruz. Yeremya.
bunu bize yasa ile ilgili olarak anlatr nk o, onun
zamanndaki tanrszlar yle azarlar: "Nasl, biz
bilge kiileriz, Rabbin Yasas bizdedir, diyebiliyorsunuz? te, bilginlerin yalanc kalemi Yasay yalana
evirmi." - yani Kutsal Kitapn egemenliiniz altn
da olduunu ve Tann'mn yasasna sahip olduunuzu
sylemeniz yanl nk onun etkisini yok ettiniz.
yleyse Musa yasann ilk tabletlerini krdnda
fkeyle herhangi bir ekilde Tannmn Sz'n atp
krmamt - byle bir hareketle hem Musa hem de
Tann'mn Sz' anlalamaz olurdu - o sadece daha
nce araclyla kendilerini Tanrya boyun eme
konusunda balayan, buzaya tapnma yznden
249

antlama inendiindeyse tm kutsalln kaybe


den ve bu yzden antlamamn sand kadar yok
olmaya tabi olan antlamay ierdikleri iin, kutsal
olmalarna ramen ta tabletleri krmt. Bylece
Musa'nn zgn belgelerinin artk var olmad ya da
sahip olduumuz kitaplarn anlattmz akbete
uramalar en kutsal nesne olan Tanrsal antlama
nn gerek zgnnn tamamen yok olduunu d
ndmzde alacak eyler deildir.
Bu yzden, Tanr'nm Sz'ne ters hibir ey sy
lemediimiz ya da onu rtmediimiz iin bizi
dinsizlikle sulayanlar dursun; ama hrslarn alrken
adil olurlarsa hrslarn tasnlar,- nk ktlkleri
Sandk, Tapmak ve Tanr'nm yasasn ve kutsal
saylan her eyi rmeye maruz brakan eski insan
lar saygszlkta bulundu. Bundan te 2 Korintliler
iii:3'te Havarinin "...mrekkeple deil, yaayan Tanr'nn Ruhu'yla, ta levhalara deil, insan yreinin
levhalarna yazlm Mesih'in mektubu olduunuz
aktr." deyiine gre mektuba bu ekilde sahiplerse
mektuba tapnmay ve onunla ilgili endielenmeyi
braksnlar.
Sanrm Kutsal Kitap'n hangi anlamda kutsal ve
Tanrsal saylmas gerektiini yeterince gsterdim;
imdi Rab'bin Sz' ifadesiyle doru olarak neyin
anlalmas gerektiini grebiliriz. Debar (zgn
branicede) szck, buyruk, konuma ve ey anlam
na gelir. branicede bir eyin Tanr'nm olduunun
sylenmesi ya da O'na mal edilmesi iin yaplan
ilemi zaten I. Blmde ayrntl olarak anlatmtk
ve oradan kolayca Kutsal Kitap'n Tann'nn ifadele
rine, szcne, konumasna, buyruuna ya da
eylerine ne anlam yklediini anlayabiliriz. Bu
250

yzden syledii eyi ya da blmde nc balk


altnda mucizeler hakknda sylediim eyi tekrar
lamama gerek yok. Sylemek zere olduum eyin
daha iyi anlalmas iin tekran belirtmek yeterli yani, Kendisi dnda hi kimseye gnderme yapma
dnda Rabbin Sz' IV. Blmde zmlenen
Tanrsal yasa anlamna gelir. Baka bir deyile
Rab'bin Sz', Yeayann betimledii gibi (para
i: 10) tm insanlk iin evrensel ve genel, doru ya
am biiminin trenlerden deil, yardmseverlikten
vc doru bir yrekten olutuunu reten ve onu fark
etmeden Tannmn Yasas ve TanrTnn Sz' olarak
anan din anlamna gelir.
Bu ifade (aslnda Tanrsal doann sonsuz buyru
undan kaynaklanan ve ona dayanan) doamn ve
yazgnn dzeni iin ve peygamberlerce ngrld
zere zellikle de byle bir dzenin byle paralan
iin de mecaz anlamda kullanlabiliyor. nk pey
gamberler gelecekteki olaylar akln doal yla
deil, zel yetenek ya da kehanet yeteneiyle grdk
leri iin bunlar doal nedenlerin sonular olarak
deil, TanrTnn karar ve buyruklar olarak grdler.
Bu kullanm bata IV. Blmde dikkat ektiimiz
gibi peygamberlerin Tanr'y bir yasa yapc olarak
kavramalarndan kaynaklanyor. O zaman Kutsal
Kitap'n Tannmn Sz' olarak anlmas iin
neden var: Gelecek olaylar sanki TanrTnn buyru
uymu gibi anlatt iin ve gerek yazarlarnn
eyleri genellikle sradan doal yetenekleriyle deil,
onlara zel bir gle grdkleri ve grlen bu eyleri
Tam sylemi gibi ortaya koyduklan iin.
Kutsal Kitap sadece tarihi ve doal aklla grlebi
lenleri iermesine ramen yine de adm bata gelen
251

konusundan almtr.
Bylece Tann'nn Kutsal Kitap'n yazan olduu
nun nasl sylenebildiini kolayca grebiliriz. Bunun
nedeni Tann'nn insanlara belli bir sayda kitap
iletmek istemesi deil, gerek dinin orada bannmasdr. Oradan onun Eski ve Yeni Antlama'ya aynlmasmn nedenini de renebiliriz. sa'dan nce dini
vaaz eden peygamberler Kutsal Kitap' Musa'nn
buyruu altndayken girilen antlamamn sonucu
olan ulusal bir yasa olarak vaaz ederken, sa'dan
sonra gelen Havariler onu tm insanlara sadece
sann ile'sinin sonucu olan evrensel bir din olarak
vaaz ettiler. Ayrln nedeni iki ksmn retide
farkl olmalar ya da antlamann zgnleri olarak
yazlm olmalar ya da son olarak (doamzla ta
mamen uyum iinde olan) evrensel dinin onu bilme
yenlere ilikin olarak yeni olmas deildi. ncil yazan
Yahya'nn dedii gibi "O53 dnyadayd ve dnya onu
tanmyordu."
Bylece Eski ve Yeni Antlama'yla ilgili sahip ol
duumuzdan daha az kitaba sahip olsaydk bile (de
diimiz gibi gerek dinle ayn olan) Tann'nn Sz'nden yoksun olmazdk. Var olan Eski Antlama'mn
alnd ve derlendii, Tapmak'ta Antlama'mn z
gn olarak dinsel anlamda korunan Yasa'mn Kitab
ayrca Savalar Kitab, Tarihler Kitab ve dier bir
oklar gibi nice esas yazdan yoksun olmamza
ramen imdi bile kendimizi Tann'nn Sz'nden
yoksun saymyoruz. Bu sonu birok uslamlamayla
desteklenebilir.
I. nk her iki Antlamann da kitaplar kesin
53 Eski ve Yeni Antlama; Kutsal Kitap.

252

I>ir buyrukla, bir yerde, tm alar iin yazlmamt,


her biri kendi dneminin ve dzeninin gerektirdii
gibi yazan insanlarn yaptlarnn rastlantsal bir
derlemiydi. Bu kadar, zamanlarnn dinsizlerini
uyarmalar emredilen peygamberlerin arsyla ve
ayrca Havarilerin Mektuplan ile aka gsteriliyor.
II. nk Kutsal Kitap ve peygamberlerin ne an
latmak istediini anlamak bir ey ve Tann'mn ne
anlatmak istediini ya da gerek doruluun anlam
n anlamak baka bir ey. Bu II. Blmde dediimiz
den kaynaklanyor. VI. Blmde tarihsel yklerde
ve mucizelerde kullanldn gstermitik. Ama bu,
hibir ekilde gerek din ve erdemle ilgili somlarda
kullanlmaz.
III. Eski Antlama'nn kitaplar birok kitap ara
sndan seildii ve X. Blmde gsterdiimiz gibi bir
Ferisiler kumlu tarafndan derlendii ve onayland
iin, Yeni Antlamann kitaplar da birok insamn
kutsal sayd dier kitaplar sahte olarak reddeden
kuml tarafndan birok kitap arasndan seilmiti.
Ama hem Ferisi hem Hristiyan bu kurullar peygam
berlerden deil, sadece bilgili insan ve retmenler
den oluuyordu. Yine de onlara seimlerinde Tanr'nm Sz'n dikkate alarak yol gsterildiini ve bu
yzden onlarn Tann'mn Yasas'nn ne olduunu
bildiklerini varsaymalyz.
IV. Havariler peygamberler olarak deil, retmen
ler olarak yazdklar iin (bkz. son Blm) ve seslen
diklerine en iyi uyarlanm yntemi setikleri iin.
Ve sonu olarak Mektuplarda (son Blmn sonun
da gsterdiimiz gibi) kurtulu iin gerekli olmayan
birok ey olduu iin.
V. Son olarak Yeni Antlama'da drt ncil yazan
253

bulunduu iin ve Tanr'nn sa'nn yaamn drt


kez anlatmay ve insanla onu byle iletmeyi tasar
lamas zor inanlr bir ey olduu iin. Bir ncil'de bir
dierinde olmayan baz ayrntlar anlatlmasna ve
dierini anlamamza yardmc olmasna ramen
bundan yazlan her eyin bizim iin hayati nem
tad ve Tanr'nn drt Kutsal Kitap yazarm sa'
nn yaam daha iyi anlalabilir diye setii sonucu
nu karamayz; nk her biri ncil'ini ayr bir yerle
im biriminde vaaz etti. Her biri Incil'i Kutsal Kitap
yazar arkadalarna aklamak amacyla deil, sa
nn tarihi aka anlatlabilsin diye vaaz ettii gibi
basit bir dille yazd.
Eer trl versiyonlar karlatrarak daha kolay
ve iyi anlalabilen baz paralar bulunursa bunlar
tesadf sonucudur ve saylar fazla deildir. Onlarn
belirsizliklerini srdrmeleri ne anlatmn akln
bozard ne de insanln kutluluunu.
Kutsal Kitap'n dini ya da Tanrsal yasay etkiledii
kadaryla Tanr'nn Sz' olarak anlabileceini gs
terdik; imdi bu sorularla ilgili olarak onun ne hatal,
ne kurcalanm ne de rk olduuna dikkat ekme
liyiz. Hatal, kurcalanm ve rkle burada para
nn, anlamnn diliyle ilgili bir almayla ya da Kut
sal Kitapn yetkisinden karlamayacak kadar yanl
yazlmasn anlatmak istiyomm. Kutsal Kitap'n
Tanrsal Yasay ierdii kadaryla her zaman baz
harf vurgularm, ayn harfleri ya da ayn szckleri
koruduunu syleyecek kadar ileri gitmeyeceim
(bunu, kantlanmas iin Masoretlere ve dier harfe
tapnanlara brakacam). Ben sadece zgn anlatm
biemi dndmzden daha sk deitirilebilmi
olsa bile bir ifadenin, ona Tanrsal olarak anlma
254

hakknn verilmesine araclk eden anlamnn tek


luna bize bozulmadan geldiini savunuyorum.
Kyle deiiklikler yukarda sylediim gibi Kutsal
Kitap'n Tanrsallndan hibir ey azaltmaz nk
Kutsal Kitap baka szcklerle ve baka bir dille
yazlsayd daha az Tanrsal olmazd. Bu anlamda
Tanrsal Yasann bize bozulmadan ulat kuku
gtrmeyen bir savdr. nk Kutsal Kitap'n kendi
sinden en ufak zorluk ya da belirsizlik olmadan,
genel kuralnn, her eyden ok Tanry ve insann
komusunu kendisi gibi sevmesi olduunu reniyoz. Bu sahte bir para olamaz, ya da aceleci ve hatal
bir yazcnn ii de olamaz; nk eer Kutsal Kitap
krkl bir reti ortaya koysayd retisinin tmn
deitirmek zorunda kalrd nk bu reti, o ol
madan tm rntnn pervaszca yklaca dinin
ke tadr. O olmadan Kutsal Kitap imdiye kadar
incelediimiz ey deil, olduka farkl bir ey olurdu.
O zaman bunun, her zaman Kutsal Kitap'n reti
si olduu konusunda ve sonu olarak O'nun etkisini
bozacak bir hatamn herkes tarafndan annda fark
edilmeden szamayaca ya da birinin onu kurcala
mada baarl olup ktl kefedilmeden kaama
yaca inancmzda sabit kalyoruz.
Bu ke ta salam olduuna gre zorunlu olarak
ayn eyi ona tartmasz dayanan ve ona en ok
gerek duyan dier tm paralar iin de kabul etmeli
yiz. rnein, bir TanrTnn var olduu, her eyi n
grd, her eye kadir olduu, O'nun buyruuyla
iyilerin ilerinin iyi gittii ve ktlerinkinin boa
ktn ve sonuta kurtuluumuzun sadece O'nun
kayrasna dayandn kabul etmeliyiz.
Bunlar Kutsal Kitap'n batan sona aka rettii
255

ve retmek zorunda olduu retilerdir, yoksa geri


ye kalan her ey bo ve aslsz olurdu; aka bu
evrensel temel zerine kumlan dier ahlaki retiler
konusunda da ayn lde emin olabiliriz - rnein,
adaleti desteklemek, zayfn yannda olmak, cinayet
ilememek ve hi kimsenin malna gz dikmemek...
vs. Tekrarlyorum bu gibi buyruklar yok etmek iin
insann kt niyeti ve alarn geii yetersiz nk
eer onlarn herhangi bir paras kaybolursa eksiklii
annda temel ilkelerden, zellikle de her iki antla
mada da her yerde, her eyden ok vlen yardmse
verlik retisiyle giderilirdi. Dahas dnlebilir
sular iinde hibir zaman ilenmeyecek kadar iren
bir su olmad doru olsa da, yasay yok etme ya da
sonsuz ve yararl olan yerine dinsiz bir reti sunma
sulan iin bahaneyle giriimde bulunacak hi kimse
yok. nsan doas (kral ya da kul olsun) yle olutu
rulmutur ki adi bir eylemde bulunan, eylemini adil
ve doru olmayan bir ey yapmam gibi grnene
kadar sahte bahanelerle sslemeye alr.
Bu yzden Kutsal Kitap'ta retildii zere tm
Tanrsal yasamn bize bozulmadan geldii sonucuna
varabiliriz. Bunun yannda gvenle iletildiklerinden
emin olabileceimiz kesin doruluklar vardr. rne
in, brani tarihinin herkese ok iyi bilinen ana
gerekleri. Yahudi halk daha nceki zamanlarda
uluslarnn eski tarihini mezmurlarla sylemeye
alknd. sa'nn yaamnn ve tutkusunun ana ger
ekleri de amnda tm Roma imparatorluunda ya
ylmt. Bu yzden -varsayamayacamz gibi neredeyse herkes izin vermedii srece, pe pee
gelen kuaklarn ncil'in yksnn genel d hatla
rn teslim aldklarnn tersine miras brakt az
256

inanlr bir eydir.


Bu yzden sahte ya da hatal olan her ey sadece
ayrntlara gnderme yapyor olabilir - yani birinde
ya da dierindeki tarih ya da vahiyde insanlan daha
byk balla yneltmek zere ya da bir mucizede
llozoflar artma amacyla ya da son olarak baz
bireylerin Tanrsal yetkinin bahanesiyle kendi uy
durmalarn dayandrabilmesi iin dinle kartrldk
la sonra kuramsal konulardaki baz koullara gn
derine yapyor olabilir.
Ama soru, bence zaten zellikle II. Blmde syle
diimden yeterince ak olsa bile, az ya da ok bo
zulmu olsun byle konularn, kurtulula pek ilgisi
olmadn ayrntl olarak bir sonraki blmde gs
tereceim.

257

XIII. Blm:
Kutsal Kitap'm rnein, SadeceDoru
Davran in Yeterli ok Basit retiler
rettii Gsteriliyor
Kuramsal retide yanlln dinsizlik olmamas
- ya da bilginin dindarlk olmamas. Dindarln
davrantan olumas.

Bu incelemenin ikinci blmnde peygamberlere


sra d akl deil, hayal gc yetenekleri baland
na; ayrca Tann'mn onlara - felsefi gizemler deil ok basit olan eyleri belli ettiine ve iletilerini onla
rn daha nceki grlerine uyarladna dikkat ek
mitik. V. Blmde bunun tesinde Kutsal Kitap'n
herkes tarafndan kolayca anlalabilir gerekler
ilettiini ve rettiini; sonularn tanm ve aksi
yomlardan karmadn ve sralamadm, sadece
ok basite anlattm ve inan alamak amacyla
anlatmlarn mucizeler ve tarihte rnekleri verilen
deneyime bavurarak doruladn ve dorularn
herkese sahip olunan dncelere seslenecek bir
anlatm biemiyle ileri srdn gstermitik,
(karlatrnz: VI. Blm, nc ksm).
Son olarak VIII. Blmde Kutsal Kitap' anlamann
zorluunun savlarn anlalmazlndan deil, sadece
dilden kaynaklandm gstermitik.
258

Bu etkenlere Peygamberlerin sadece bilgililere deil


ayn zamanda istisnasz tm Yahudilere vaaz verir
ken Havarilerin ncil'in retisini halka ak toplan
l la rn olduu kiliselerde retmeye alkn olduklan m ekleyebiliriz; buradan Kutsal Kitap retisinin
debdebeli tartmalar ya da felsefi uslamlamalar
iermedii, sadece en yava zekyla bile anlalabile
cek ok basit konular ierdii sonucu kyor.
Daha nce szn ettiim kiilere; yani Kutsal Kilap'ta insan diliyle aklanamayacak kadar derin
gizemler tespit eden ve dine, Kilise'nin bir akademi
ve dinin de bir bilim ya da daha ok bir tartma gibi
grnmesine yol aacak kadar ok felsefi tartma
getirenlerin ustalklarna bu nedenle ayorum.
Doast zek tadyla vnen insanlarn bilgi
ni en yksek dzeyini sadece sradan yetenekleri
ulan filozoflara teslim etmede isteksiz olmalan a
lacak bir ey deil; yine de onlar, her eye ramen
kor olarak damgaladklar Yahudi olmayan filozoflar
i sradan olmayan herhangi yeni bir kuramsal
reti retirken bulsaydm arrdm; nk eer
biri Kutsal Kitap'ta sakl gizemlerin ne olabileceim
soruturursa, Eflatun ve Aristonun ya da benzerleri
nin dncelerinden baka bir eye rastlamayacaktr.
Bunlar ise, genellikle bilgisiz bir adamn onlar hayal
etmesinin, en baanl bilginin onlan Kutsal Kitap'tan zorla karmasndan daha kolay olduu d
ncelerdir.
Ancak Kutsal Kitap'm felsefenin alannda olan
hibir reti iermediini tamamen dorulamak
istemiyorum nk son blmde temel ilkeler ola
rak bu tr baz dncelere dikkat ektim; ama byle
retilerin ok az ve basit olduunu syleyecek kadar
259

ileri gidiyorum. Bu retilerin tam yap ve tanmn


imdi ortaya koyacam. lem kolay olacak nk
Kutsal Kitap'n bilimsel bilgiyi bildirmeyi amalama
dn biliyoruz ve bu yzden insandan boyun eme
den baka hibir ey istemiyor ve bilgisizlii deil,
inatl knyor.
Bundan te Tanr'ya boyun eme sadece kom
muza olan sevgimizden olutuu iin - Aziz
Pavlus'un dedii gibi (Romallar xiii:8) Tanr'ya bir
boyun eme arac olarak bakalarn seven, Kutsal
Yasa'y yerine getirmi olur, - tm insanlar Kutsal
Kitap'ta belirtilen biimde Tanr'ya boyun eebilir
hale getirmek iin gerekli olan bilgi ve bu bilgi ya da
boyun eme sk dzeni olmadan insanlarn ba
kaldrc hale gelecei bilgisi dnda hi bir bilgi
vlmyor.
Bu amala dorudan ilgili olmayan ya da doal
olaylarn bilgisiyle ilgili olan dier kuramsal sorular
Kutsal Kitap' etkilemez ve dinden tamamen ayrl
maldrlar.
imdi, dediimiz gibi, herkes bu doruluu kendi
bana grebilmesine ramen Din'in tamamnn ona
bal olduunu gz nnde bulundurarak yine dc
btn soruyu daha doru ve ak aklamak istiyo
rum. Bu ama iin nce, Tanr'nn anlama yetisiyle
elde edilen ve doru bilgisinin, boyun eme gibi, tm
iyi insanlara balanm bir yetenek olmadm ve
bundan te O'nun tarafndan peygamberleri aracl
yla istisnasz herkesten bilinmesi istenen Tanr'nn
bilgisinin sadece O'nun Tanrsal adalet ve yardmse
verliinin bir bilgisi olduunu kamtlamalym. Her
iki konu da Kutsal Kitap'tan kolayca kantlanyor.
lki Tanr'nn Musa'ya balanan esiz onuru gs260

ermek iin ona :"brahim'e, shak'a ve Yakup'a El


Siulci (Her eye Gc Yeten Tanr) olarak grn
elim, ama onlara kendimi Yehova adyla tantma
dm." dedii Msr'dan k vi:2'den aka karl
yor. Parann daha iyi anlalmas iin El Sadai'nin
Ibranice'de 'Yeterli olan Tanr' anlamna geldiine,
yani 'her insana onun iin yeterli olan veren Tanr'
okluuna dikkat ekebilirim ve Tanr anlamna gel
mesi iin Sadai genellikle yalnz kullanlmasna
lamen her yerde El szcnn (Tanr, {g, kuv
vet}) anlaldndan kuku duyamayz. Bundan te,
Yehovann, Kutsal Kitap'ta, yaratlan eylere gn
derme yapmadan Tanr'nn saltk z' anlamnda
bulunan tek szck olduuna dikkat etmeliyiz. Bu
nedenle Yahudiler bunun kesinlikle Tanr'nn tek ad
olduuna,- kullanlan dier szcklerin sadece sanlar
olduuna ve gerekte Tanr'nn dier adlarnn ad ya
da sfat olsunlar sadece niteleyici ve yaratlm ey
lerle ilgili olarak dnld ya da onlar araclyla
gsterildii kadaryla O'na ait olduklarna inanrlar.
Ilylece '7' ya da 'Eloah' iyi bilindii gibi gl an
lamna gelir ve Tanr iin sadece O'nun stnlyle
ilgili olarak kullanlr, Pavlus'u bir havari olarak
andmzda erkinin yetenekleri '7', byk, mthi,
adil...vs. gibi ona elik eden sfatla ileri srlr, dier
trl Kutsal Kitap'ta ska benimsenen bir ifade
olarak 7'in oul sayda kullanlmasyla bu sfatlarn
hepsi bir kerede tekil bir anlamda anlalr.
imdi Tanr Musa'ya atalarca Yehova adyla ta
nnmadn sylediine gre, atalarn Tanr'mn
saltk z'n ifade eden zelliklerinden deil, sadece
O'nun ilerinden ve verdii szlerden yani grnr
eylerde gsterildii gibi O'nun gcnden haberdar
261

olduklar sonucu kar. Tanr Musayla atalar sada


katsizlikle sulamak iin deil, tam tersi onlarn
inan ve imann vmek amacyla byle konuuyor.
(Musann sahip olduu gibi) Tann'mn sra d hi
bir bilgisine sahip olmamalarna ramen yine de
verdii szleri sabit ve kesin olarak kabul ettiler; ama
Tanr ile ilgili dnceleri onlarnkinden daha stn
olmasna ramen Musa yine de Tanrsal szlerden
kuku duydu ve Tanr'ya sz verilen kurtulu yerine
sraillilerin umutlarnn karardndan yaknd.
Atalar Tanr'nn zel adn bilmediklerine gre ve
Tanr bu gerekten Musa'ya onlarn inan ve saf
kalpliliklerini verek ve Musa'ya balanan sra d
kayrann tersi olarak sz ettiine gre, ilkinde belirt
tiimiz gibi, byle bir bilgi inananlarn sadece birka
na balandndan insanlann Tanr'nn zellikle
rinin bilgisine buyrukla sahip olmaya zorunlu olma
dklar sonucu kyor. Kutsal Kitap'tan daha fazla
rnek verme zahmetine demez,- nk herkes Tann'nn bilgisinin tm insanlar arasnda eit olmad
nn farknda olmal. Dahas bir insana yaamas vc
var olmas emredilemedii gibi akll olmas da emredilemez. Erkek, kadn ve ocuklarn hepsi buyruk
araclyla boyun eebilmede birbirleriyle benzer
ama akll olmada deil. Eer biri bize Tanrsal zel
likleri anlamann gereksiz olduunu, onlara kantlar
olmadan basite inanmamz gerektiini sylerse
aka dalga geiyor demektir. nk Tanrsal zel
likler54 grnmeyen ve sadece aklla grlebilen
kantlar dnda baka bir arala anlalamaz; eer
54 Tanr'nn her yerde olmas, cisimsiz olmas, her eye
gcnn yetmesi, her eyi grmesi ve bilmesi.

262

kantlar yoksa ama anlalmaz kalr; byle konular


hakknda duyulan eylerin tekrar onlarn anlamlar
na bir papaann ya da bir kuklann anlamsz sz
cklerinden daha fazla ulamaz.
Devam etmeden nce yukarda alnts yaplan
metinle aka elikili olarak, Yaratl'ta sklkla
atalarn nasl Yehovanm adna vaaz verdiklerinin
anlatldn aklamalym. VIII. Blmde sylenene
bir gnderme, zorluu kolayca aklayacak. Orada,
Tevrat'n lk Be Kitab'mn yazarmn eylerin ve
yerlerin her zaman yazd zamanda tadklar adla
rn deil, adalarnca en iyi bilinen adlanm kul
land gsterilmiti. Bylece Tevratn lk Be KitaIn'nda Tanrdan atalarca Yehova adyla sz edildii
sylenir. Bu, atalarn Onu tandklar ad olduundan
deil, Yahudilerce en sayg duyulan ad olduu iin
byledir. Bu konuya ister istemez dikkat edilmeli
nk Msr'dan k'ta Tanrnm atalarca bu adla
bilinmedii zellikle belirtiliyor ve iii: 13. parada
Musann Tanrnn adn bilmek istedii syleniyor,
ilimdi bu ad zaten bilinseydi Musa tarafndan da
bilinirdi. Bu yzden gsterilen sonucu, yani inanl
atalarn Tanry bu adla bilmedikleri ve Tanrnn
bilgisinin Tanr tarafndan buyrulmadm ama
balandn karmalyz.
imdi ikinci konumuza geme ve peygamberleri
araclyla Tanrnn insanlardan Kendi'siyle ilgili,
adaletinin ve yardmseverliinin - yani, Tanr'nn
belli bir yaam biimi sayesinde insanlarn rnek
aldrabilecei niteliklerinin bilgisinde bulunandan
baka bilgi istemediini gstermenin zaman geldi.
Ycremya bunu birok szckle belirtiyor (xxii: 15,
16): Baban doyasya yiyip iti, Ama iyi ve doru
263

olan yapt; onun iin de ileri iyi gitti. Ezilenin,


yoksulun davasn savundu, onun iin de ileri iyi
gitti. Beni tanmak bu deil midir? diyor Rab." Ayn
kitabn ix:24. parasndaki szckler eit lde
aktr. "Dnyada iyilik yapann, Adaleti, doruluu
salayann Ben Rab olduumu anlamakla ve beni
tanmakla vnsn vnen. nk ben bunlardan
holanrm diyor Rab." Ayn reti Tanr'nn sadece
Musa'ya Tanrsal adalet ve yardmseverlii gsteren
zelliklerini belli ettii Msr'dan k xxxiv:6'da
da anlalabilir. Son olarak bundan soma uzun uza
dya ele alacamz Havari'nin Tanr'nn doasn
(O'nu hi kimse grmedii iin) sadece yardmsever
likle aklad ve yardmseverlie sahip olann Tann'ya sahip olduu ve gerekten O'nu tand sonu
cuna vard Yahya'daki bir paraya dikkat ekebili
riz.
Bylece Musa, Yeremya ve Yahya'mn Tanr'nn
bilgisini herkes iin gerekli olduunu pek dar bir
snr iinde zetlediini ve Tanr'nn bilgisinin tam
olarak bizim dediimiz eyden yani Tanr'nn stn
olarak adil ve merhametli olmasndan - dier bir
deyile doru yaamn mkemmel rneinden olu
tuunu belirttiklerini grdk. Kutsal Kitap'n hibir
yerde Tanrnn kesin bir tammn vermediini ve
bunlar dnda anlalmas gereken zelliklerinden
dier herhangi birine dikkat ekmediini ya da dier
lerini ven terimler ortaya koymadn ekleyebiliriz.
Buradan gerekte olduu kadaryla Tanrnn doas
n gz nne alan ve insanolu tarafndan hibir
yaam biimiyle rnek alnamayacak Tanrnn an
lama yetisiyle elde edilen bilgisinin inancn ya da
belli edilen dinin yaanmasnn doru kurallaryla
264

hibir ilgisi olmad; sonunda da insann bu konuda


giahn yk altnda kalmadan tamamen hatal
olabilecei genel sonucuna varabiliriz. Artk II. B
lmde gsterdiimiz gibi Tanr'nn Kendi'sini pey
gamberlerin var olan gr ve hayal glerine uy
durmasn ya da inananlarn Tanr ile ilgili farkl
dncelere inanmalarn ya da Kutsal Kitaplarn
Tanr'ya eller, ayaklar, gzler, kulaklar, bir akl ve bir
yerden baka bir yere hareketi mal ederek O'ndan
t;ok yanl sz etmesini; ya da Ona kskanlk, mer
immet... vs. duygular mal etmesini ya da son olarak
( Vnu gkte sa elinde Mesih ile bir kraliyet tahtnda
oturan bir Hkim olarak betimlemelerini aknlkla
karlamamza gerek yok. Byle ifadeler Kutsal Kit.p'm amac insanlar bilgili deil, itaatli hale getir
mek olduu iin ounluun aklna uyarlanmtr.
Buna ramen tanr bilimcilerin ounluu Tanrsal
doayla mantkl ekilde uyumlu hale getiremedikle
ri bu ifadelerden herhangi birine rastladklarnda
onlarn mecaz niteliinde yorumlanmalar gerektii
ne inamyorlar, anlamadklar paralarn da szck
anlamyla evrilmesi gerektiini sylyorlar. Ama
eer Kutsal Kitap'taki bu tr her ifadenin zorunlu
olarak mecaz niteliinde yorumlanmas ve anlal
mas gerekiyorsa, Kutsal Kitap insanlar ve bilgisiz
kitleler iin deil, bata yetenekli uzman ve filozoflar
iin yazlm olmal.
Biraz nce Tanryla ilgili andmz dncelere
dindar ve sade bir ekilde inanmak aslnda bir gnah
olsayd, peygamberler insanlarn kolay etkilendikle
rini grerek byle ifadeleri kullanmaktan sk ekilde
kanmalyd ve dier taraftan, her eyden nce Tanrnn anlalmas gereken zelliklerini tam olarak ve
265

aka ileri srmeliydiler.


Bunu hibir yerde yapmadlar; bu yzden, dn
celerin, eylemlere bakmadan, kendi balanna ele
alndnda dindar ya da dinsiz olduklarn dne
meyiz ama bir insann inanlarnda dindar ya da
dinsiz olduunu sadece onlarla boyun emeye zen
dirildii ya da onlardan gnah ve isyan iin izin
kard kadaryla savunmalyz. Eer bir adan
doru olana inanarak bakaldrc olursa inanc din
sizdir,- eer yanl olana inanarak itaatli olursa inanc
dindardr; nk Tanrnn doru bilgisi buyrukla
deil, Tanrsal armaanla gelir. Tanr insandan Tan
rsal adalet ve yardmseverliinin bilgisi dnda
baka bir ey istemedi ve bunu bilimsel doruluk iin
deil boyun eme iin gerekli grd.

266

XIV. Blm:
lk ve Son Kez Felsefeden Aynlan
nancn, Gerek nancn ve nancn
Kaynaklarnn Tanmlar
Halkn inan dncesinden kaynaklanan tehlike.
nancn tek snamasnn sz dinleme ve iyi
eylemler olmas.
Farkl insanlar farkl dncelere uymaya eilimli
olduklar iin evrensel inancn sadece en basit
retileri ierebilir olmas.
nan ve felsefe arasndaki temel ayrm sunulan incelemenin temel dncesi.

nancn doru bir bilgisi iin her eyden te Kutsal


Kitap'n sadece peygamberlerin deil, ayn zamanda
deiken ve kararsz Yahudi halk ynnn anlay
na da uyarlandn anlamak gereklidir. Bu, bu ko
nuda dnen herkes tarafndan farkna varlacaktr
iink Kutsal Kitapta karsna kan her eyi Tanr'nn evrensel ve saltk reti'si olarak kabul eden
biri, halkn anlayna uyarlanm olan doru bi
imde tanmlamadan, insan yorum ve kararlann
Tanr'nn retisi diye verek ve Kutsal Kitap'n
yetkisini hatal kullanarak kitlelerin grlerini,
Tanrsal retilerle kartrmaktan kanamayacak
tr. Bunun birok mezhebin Tanrsal belgeler olarak
elikili grler retmesinin ve savlarn Kutsal
267

Kitap'a ait birok metinle desteklemelerinin balca


nedeni olduunu kim grmez ki? Bu, Belika'da bi
atasz bile olmutur, geen ketter sonder letter
metin olmadan kfir olmaz - Kutsal kitaplar bir tek
insan tarafndan, tek bir dnemin insanlar iin
deil, ilkinden sonuncusuna yaklak iki bin yla
uzanan ve belki de daha uzun bir zamana yaylan
farkl yaradllardaki birok yazar tarafndan yazl
mt. Ancak Kutsal Kitap'm szlerini kendi grle
rine uyarladklar iin mezhepleri dinsizlikle sula
mayacaz; bu szler zgn olarak kitlelerin aklna
byle uyarlanmt, ve herkes eer adalet ve yardm
severlik konulannda daha btn bir istekle Tanr'ya
byle boyun eebileceim dnyorsa bu szckleri
byle zmlemede zgr. Ama bu zgrl akran
larna balamayp kendilerinden farkl olanlar
yaamlar ne kadar onurlu ve erdemli olursa olsun
Tanr'nn dmanlar olarak kabul ederken, dier
taraftan kendileriyle ayn dncede olanlar ne
kadar aptal olursa olsun sevip Tanr'nn seilmii
olarak kabul edenleri suluyoruz. Byle bir tavr,
devlete kar dnlebileceklerin en kt ve zararl
sdr.
Bu yzden bireysel zgrln uzanmas gereken
snrlar belirlemek ve grlerinin farkllna ra
men hangi insanlarn inanl olarak kabul edilecei
ne karar vermek iin inanc ve inancn gereklilikleri
ni tanmlamalyz. Bu ii ve ayrca tm incelemenin
amac olan inanc felsefeden ayrmay imdiki b
lmde baarmay umuyorum.
Kanta hakkyla devam etmek iin Kutsal Kitapn
balca amacm zetleyelim; bu, inanc tanmlayabi
leceimiz bir lt gsterecek.
268

Daha nceki bir blmde Kutsal Kitap'n amacmn


sadece boyun emeyi retmek olduunu sylemi
tik. Samnm bu kadarn kimse sorgulayamaz. Her
iki Antlamann da bu ama iin yntemlerden ba
ka bir ey olmadn ve her ikisinin de insanoluna
gnll boyun emeyi alamaktan baka amalar
nn olmadn kim grmyor ki? nk (en sonun
cu blmde sylediimi tekrarlarsam) Musa'nn
Yahudileri aklla ikna etmenin yollarm aramadna,
onlar bir antlamayla, yeminlerle ve karlar sala
yarak baladna; bundan te yasay inemeleri
durumunda insanlar cezayla tehdit ettiine ve yasa
ya uyduklar takdirde dllendirilecekleri szn
verdiine dikkat ekeceim. Tm bunlar bilgiyi
retme yntemleri deil, boyun emeyi alamann
yntemleridir. ncillerin retisi, sade inan, yani
Ona boyun emekle ayn ey olan Tann'ya inanmak
ve onu onurlandrmaktan baka hibir ey buyurmu
yor. Her iki Antlama'da da ok sayda bulunabilen
boyun emeyi emreden Kutsal Kitap metinlerinin
alntsn yaparak bir soruyu iyice gn na kavu
turma frsatm yok. Dahas Kutsal Kitap birok par
ada ok aka insanlarn Tanr'ya boyun emesi
iin ne yapmalar gerektiini retiyor; tm grev,
birinin komuna olan sevgisi olarak zetleniyor. Bu
yzden Tanr'nm buyruuyla komusunu seven
kiinin yasaya gre gerekten itaatli ve mutlu olduu
ama komusundan nefret eden ya da bolayann dik
bal ve inat olduuna kar klamaz.
Son olarak Kutsal Kitap'n sadece bilgililer iin de
il, her adan ve soydan insan iin yazlm ve ya
ylm olduu herkes iin aktr, buradan Kutsal
Kitapn buyruuyla ana kurallarn yerine getirmek
269

iin mutlaka gerekli olandan te eylere inanmaya


zorunlu olmadmzdan emin olabiliriz.
O zaman bu kural, tm Katolik inancnn tek l
tdr ve inanlmas gereken tm dogmalar sadece
onun araclyla kararlatrlmaldr. Bu kadar vc
benzer olarak inancn dier tm retilerinin dc
geerli olarak oradan sadece aklla karsanabilece
bolca ortaya konmu olduundan Kilise'de bu kadar
ok ayrln ortaya nasl kt konusunda karn
vermeyi bireylere brakyorum. VIII. Blmn ban
da ne srlenlerden baka bir nedenden olabilir mi?
Beni inancn dogmalarn, kefettiimiz temelden
kararak belirleme yntemini aklamaya zorlayan
bu ayn nedenlerdir, nk eer bunu yapmay bo
larsam ve soruyu dzenli bir temel stnde aklar
sam, hakl olarak fazla cmerte sz verdiim syle
nebilir nk benim gsterdiimle, herkes boyun
eme iin gerekli olduu bahanesiyle istedii herhan
gi bir retiyi dine sunabilir. Bu, zellikle de Tanrsal
zellikler bakmndan sorun karr.
Bu yzden, tm konuyu dzenli olarak ortaya
koymak iin, yukarda verilen ilkeye gre inancn
aadaki gibi olmas gereken bir tanmyla balaya
cam: nan, o olmadan Tanr'ya boyun emenin olanak
sz olaca ve O'na boyun eme gereini ieren Tanr'nn bilgisinden oluur. Bu tamm o kadar ak vc
bizim zaten kantladmzdan o kadar net kar ki
hibir aklamaya gerek yoktur. Onda barnan sonu
lar imdi ksaca gstereceim.
(I.) nan kendi bana yararl deildir, sadece ier
dii boyun eme bakmndan ya da Yakup'un da
Mektup'unda dedii gibi: "eylemsiz iman da ldr".
270

(bkz. alnts yaplan parann tm).


Gerekten, boyun een, zorunlu olarak doru ve
kurtarc inanca sahiptir; nk Havari'nin de u
szlerle dedii gibi "Eylemlerin olmadan sen bana
imann gster, ben de sana imanm eylemlerimle
gstereyim." eer boyun eme kabul edilmise inan
da kabul edilmi olmaldr. Yuhanna'nn da I
Yuhanna 4:7'de dedii gibi: "Seven herkes Tanr'dan
domutur ve Tanr'y tanr. Sevmeyen kii Tanr'y
tanmaz. nk Tanr sevgidir." Tekrarlyorum bu
metinlerden bir insann inanl ya da inansz oldu
una sadece eylemlerine bakarak karar verebilecei
miz sonucu kar. Eer eylemleri iyiyse inanldr
ancak retilerinin ou dier inanllarnkinden
farkl olabilir. Eer eylemleri ktyse retilere szl
olarak uysa bile inanszdr. nk boyun eme
inanc ierir ve eylem olmadan inan ldr.
Yukarda alnts yaplan parada Yuhanna, 13. di
zede zellikle aym retiyi retmektedir. Der ki:
"Tanr'da yaadmz ve O'nun bizde yaadn bize
kendi Ruhu'ndan (yani sevgisinden) vermi olmasn
dan anlyoruz." Daha nce Tann'mn sevgi olduunu
syledi ve bu yzden (teslim ald kendi ilkeleriyle)
kim sevgiye sahipse Tanr'nn Ruh'una sahiptir so
nucuna varyor. Hi kimse Tanry grmedii iin,
Yuhanna hi kimsenin birinin komusuna sevgi
beslemesi dnda Tanr'nn bilgi ya da bilincine
sahip olmadn ve ayrca hi kimsenin ortak oldu
umuz kadaryla bu sevgi dnda Tann'mn hibir
zelliinin bilgisine sahip olmadn karyor.
Bu savlar kukular ortadan kaldrmyorsa bile yle
veya byle Havari'nin ne anlatmak istediini gsteri
yor ama ayn Mektup'un ii:3,4. dizelerindeki szler
271

ok daha ak nk birok szle tm savmz belir


tiyorlar: "Buyruklarn yerine getirirsek, O'nu tand
mzdan emin olabiliriz. O'nu tanyorum" deyip dc
buyruklarn yerine getirmeyen yalancdr, kendisin
de gerek yoktur."
Tekrarlyorum, tm bunlardan, kendilerinden
farkl olduklar ve kendileriyle ayn dinsel dogmalar
desteklemedikleri iin onurlu ve adaleti - gzeten
insanlar bask altna alanlarn Mesih'in gerek d
manlar olduu sonucu kar. nk adalet ve yar
dmseverlii seven herkesin bu nedenle inanl oldu
unu biliyomz. nanly bask altna alan herkes
Mesih'in bir dmandr.
Son olarak inancn, dogmalarn dindar olduklar
gibi doru olmasm gerektirmedii - yani doruluun
krntsn banndrmayan birok dogma olmasna
ramen yrei boyun emek iin canlandracak iyi
niyetle inanldklar srece dogmalarn doru olmas
gerekmedii sonucu kyor. yi niyetle inanlmyorlarsa bu dogmalarn yandalar itaatsizdir, nk
adaleti sevmek ve Tann'ya boyun emek isteyen biri
Tanrsal doaya kart olduunu bildii bir eye
Tanrsal diye nasl tapnabilir? Ancak insanlar akln
safl nedeniyle yanl yapabilirler ve Kutsal Kitap
grdmz gibi bilgisizlii deil, inatl ayplyor.
Bu bizim inan tanmmzn gerekli sonucudur ve
tm dallan, yukarda verilen evrensel kuraldan ve
kendi uydurmalarmz onunla kantrmak isteme
diimiz srece Kutsal Kitap'm ak amacndan k
maktadr. Bylece Kutsal Kitap, doru retileri,
boyun eme iin gerekli retiler ve yreklerimizde,
yani (Yahya'nn szlerini kullanmak gerekirse) Tann'da olduumuz ve Tanr'nm bizde olduu yerde,
272

komumuzun sevgisini pekitirmek kadar zellikle


\ imemekte.
O zaman her insann inancnn doruluuna gre
deil, sadece boyun eme ya da inatlk gstermesi
ne gre dindar ya da dinsiz olarak yarglanmas geektii iin ve insanlarn eilimlerinin fazlasyla
eitli olduunu, hepsinin ayn eyleri kabul etmedi
ini, birinin baka dierinin bir baka grn ege
menlii altnda olduunu, bylece birini balla
evk edenin dierini kahkaha ve aalamaya sevk
elliini kimse tartmayaca iin Katolik ya da evcscl dinde iyi insanlar arasnda eliki yaratacak
hibir reti olamayaca sonucu kar. Byle reti
ler bazlarna gre dindar ve dierlerine gre dinsiz
olabilir ama bunlar hakknda sadece rnlerine gre
karar verilmelidir.
O zaman, Tanr'ya itaati elde etmek iin tamamen
gerekli olan ve onsuz byle bir itaatin olanakszlaa
ca dogmalar evrensel dine ait olmaldr; geriye
kalanlara gelince her insan -yapsna en iyi kendisi
karar verdiini grerek adalet sevgisinin glenmesi
iin en iyi uyarlanan eyi benimsemelidir. Eer bu
byle olsayd bence Kilise'deki tartmalar iin baka
nedenler olmazd.
imdi (sylenenden grld zere) hepsi bu tek
retiye eilimli olduklar iin, evrensel dinin dog
malar ya da Kutsal Kitap'n tmnn temel dogma
larn sralama konusunda baka korkum yok. Bu tek
retiyse, adalet ve yardmseverlii seven ve kurtar
lacak herkes tarafndan boyun eilmesi gereken bir
Tannnm olduu, yani bir stn Varlk'm olduu, bu
Varlk'a tapnmann adaletin yerine getirilmesi ve
insann komusuna kar sevgisinden olutuu ve
273

aadaki retilerden baka hibir ey iermediidir.


I. Tanr ya da stn Varlk vardr, egemenlikle
adil ve merhametlidir, doru yaamn rneidir. Her
kim O'ndan habersizse ya da varlna inanmyorsa
O'na boyun eemez ya da O'nu bir hkim olarak
gremez.
II. Dogma O'nun Tek olduudur. Hi kimse bu
retinin Tanr'ya kar mutlak ballk, hayranlk ve
sevgi iin gerekli olduunu tartmayacaktr. nk
ballk, hayranlk ve sevgi birinin dierleri zerinde
ki stnlnden kaynaklanr.
III. O'nun her yerde olduu ya da her eyin O'nun
iin ak olduudur; nk eer herhangi bir ey
ondan gizlenebilir ya da O'nun tarafndan fark edil
meyebilir varsaylabilseydi her eyi yneten karar
verme yetisinin varlndan kuku duyabilir ya da
ondan habersiz olabilirdik.
IV. Her eyin stnde stn hakk ve egemenlii
olduu ve zorlamayla hi ey yapmad, her eyi
saltk buyruk ve kayrasyla yapt. Her ey Ona
boyun emekle zorundadr, O hi bir eye boyun
emek zorunda deildir.
V. Tanr'ya tapnmann sadece adalet ve yardmse
verlikten ya da birinin komusuna besledii sevgiden
olutuu.
VI. Yaam biimleriyle Tanr'ya boyun eenlerin
tm ve sadece boyun eenler kurtarlmtr; zevkle
rinin etkisi altnda yaayan insanolunun geri kalan
kayptr. Eer buna inanmasaydk zevktense Tanr'ya
uymann hibir nedeni kalmazd.
VII. Son olarak Tanr'nn pimanlk duyanlarn
274

gnahlarn affettii. Hi kimse gnahsz deildir


Iylece bu inan olmasayd herkes kurtulutan mi
tlini keserdi ve Tann'mn merhametine inanmak iin
m neden kalmazd. Tannmn her eyi ynettii
merhamet ve kayrasyla insanlarn gnahlarn affetiine inanan ve bu nedenle Tanr'ya olan sevgisinin
uyandm hisseden, gerekten Mesih'i Ruh'a gre
Inliyordur ve Mesih onun iindedir.
Hi kimse istisnasz herkesin Tann'ya yukarda
aklanan Yasa'nn buyurduu gibi boyun eebilmesi
i her eyden nce tm bu retilere inanlmas
gerektiini reddedemez; nk eer bu ilkelerden biri
gz ard edilirse boyun eme yok olur.
Tanr'nm ya da doru yaamn rneinin ate, ya
ila ruh ya da k ya da dnce ya da baka bir ey
olup olmadnn artk doru yaamn rnei olduu
sorusu kadar inanla ilgisiz olduunu sylerim. Adil
ve merhametli bir akl olduu ya da her ey O'nun
araclyla var olduu ve hareket ettii iin ve sonu
olarak O'nun araclyla anladmz ve gerekten
doru ve iyi olan grdmz iin doru yaamn
rnei olmu olmas da inanla ilgisiz olmasn de
itirmez. Bu sorular hakknda herkes istediini
dnebilir.
Bundan te inan, Tam'mn her yerde bulunmas
nn onun znde olduuna ya da bir potansiyel oldu
una inanmamzdan etkilenmez; her eyi saltk
buyruuyla ya da doasnn gerekliliiyle ynettiine;
bir prens gibi yasalar buyurduuna ya da onlar son
suz gerekler olarak ileri srdne; insann O'na
zgr iradesi nedeniyle ya da Tanrsal buyruun
zorunluluu nedeniyle boyun ediine son olarak
iyinin dlnn ve ktnn cezasnn doal ya da
275

doast olduuna inanmamzdan da etkilenmez


Bu ve byle sorularn daha fazla gnaha girmek ya da
Tanr'ya daha az boyun emek iin bahane olarak
kullanlmalar dnda inanla hibir ilgisi yoktur
Daha ileri gidip her insamn bylece Tanr'ya tm
kalbiyle daha kolay boyun eebilecei iin bu dogma
lan kendi dnce yntemine uyarlamak ve onlar
en btn ve kararl onayn verebildiini hissettii
ekilde yorumlamak zorunda olduunu ileri srece
im.
nancn, eski zamanda dnemin peygamberleri vc
insanlarnn akl ve grlerine gre bildirildii ve
yazld biem gsterdiimiz gibiydi; yleyse benzer
yntemle her insan, kararsz kalmadan ve kafasnda
bir eliki yaamadan kabul etmek iin onu kendi
grlerine uyarlamak zorundadr. nancn dindarlk
kadar doruluu gerektirmediini ve inancn boyun
eme araclyla sadece saygl ve dindar olduunu,
sonu olarak herkesin sadece boyun eerek*inanl
olduunu gstermi bulunuyoruz. En iyi inanca ille
de en iyi uslamlamalar gsteren tarafndan deil,
adalet ve yardmseverliin en iyi rnlerini gsteren
tarafndan sahip olunur. Bu retinin bir devlet iin,
insanlarn birlikte huzur ve uyum iinde yaamas
iin ne kadar yararl ve gerekli olduu ve su ve kar
kln ka tane ve ne kadar byk nedenlerinin
bylece engellenecei konusunda karar vermeyi her
kesin kendisine brakyorum!
Daha teye gitmeden biraz nce kantladmz
araclyla I. Blmde, Tanr'nn Sina Danda
sraillilerle konumasndan sz ederken ileri srlen
itirazlar kolayca yantlayabileceimize dikkat eke
bilirim. nk sraillilerce duyulan ses, bu insanlara
276

I mr'nn varlnn herhangi bir felsefi ya da matenuiiksel kesinliini verememesine ramen yine de
.nen Onu bildiklerinden onlar Tanr'ya kar hay.mkla heyecanlandrmak ve onlar boyun eme
nnusunda harekete geirmek iin yeterliydi. Ve
..(erinin amac da buydu. Tann sraillilere (o zam. belli etmedii) znn saltk zelliklerini etmek deil, yreklerinin sertliini krmak ve onlan
!yun emeye ekmek istiyordu. Bu yzden onlara
r.l.unlamalarla deil, boru sesi, gk grlemesi ve
jinck akmasyla seslendi.
Bana, inan, tanrbilim ve felsefe arasnda hibir
balant ya da ilgi olmadn gstermek kalyor. ki
I'onunun amacnn ve temellerinin bilgisine sahip
lan hi kimse bu geree itiraz etmeyecektir nk
ular kutuplar kadar birbirlerinden uzaktr.
felsefenin grnrde doruluk dnda hibir ama
c yoktur. Bolca kantladmz zere, inan da boyun
cgnc ve dindarlktan baka hibir ey aramaz. Yine
Irlsefe sadece doada aranmas gereken aksiyomlar
zerine kurulmutur. nan tarih ve dil zerine kumlmutur ve VII. Blmde gsterdiimiz gibi sadece
Kutsal Kitap ve vahiylerde aranmaldr. Bu yzden
inan, felsefi dnmede sulama olmadan her ey
hakknda istediimizi dnmemize izin vererek en
byk zgrl verir. natlk, nefret, kavga ve
kzgnlk dourmaya eilimli grleri retenleri
kfir ve blcler olarak ayplarken dier taraftan
akllan ve yetenekleri el verdiince bizi adalet ve
yardmseverlii takip etmeye ikna edenleri inanl
olarak ele alr.
Son olarak imdi ileri srdklerimiz incelememin
en nemli konular olduu iin devam etmeden nce
277

okuyucudan srarla bu iki blm zel dikkatle


okumasn ve onlar aklnda tartma zahmetine kat
lanmasn dileyeceim. Yenilikler sunma amacyla
deil, umanm gelecek bir zamanda en sonunda d
zeltilmi grebileceim ktye kullanmalardan kur
tulmak iin yazdm doal karlamasn isteyece
im.

278

XV. Blm:
Tannbilim Akln Hizmetinde ya da
Akl Tanrbilimin Hizmetinde
Gsterilmemitir. Akln Kutsal
Kitapn Yetkisini Kabul Etmemizi
Salayan Bir Tanm
Kutsal Kitap'n Aklla uzlatrlmas gerektii
Kuram - Maymonides tarafndan savunulan vii. Blmde zaten rtlm olan.
Akln Kutsal Kitap'a uzlatrlmas gerektii Ku
ram -Alpakhar tarafndan savunulan - ineelendi.
Ve rtld.
Kutsal Kitap ve Akln birbirinden bamsz olmas.
Temel inancn matematiksel deil, ahlaki
kesinlii.
Vahiylerin byk yarar.

Felsefe ve akln ayr olduunu bilmeyenler Kutsal


Kitap'n m akln hizmetinde ya da akln m Kutsal
Kitap'n hizmetinde olmas gerektiini; yani Kutsal
Kitapn anlamnn akla uygun klnmasnn gerekip
gremediini tartrlar. kinci durum akln kesinli
ini reddeden kukucular tarafndan varsaylrken,
ilki dogmaclarca varsaylr. Her iki taraf da gsterdi
im gibi tamamen yanllk iindedir nk her iki
reti de bizim ya akl ya da Kutsal Kitap' deitir279

memizi gerektirir.
Kutsal Kitap'n felsefe deil, sadece boyun emeyi
rettiini ve ierdii her eyin halk ynnn gr
leri ve anlayna gre uyarlandn gstermitik. Bu
yzden onu felsefeye uyarlamak isteyenlerin zorunlu
olarak onlarn hayalini bile kurmadklar birok
dnce mal etme ve szlerine ar lde zorlan
m yorumlar getirmeleri gerekir. Dier taraftan akl
ve felsefeyi tanrbilimc hizmet eder hare getirecekler
de Tanrsal szler olarak eski Yahudilerin nyargla
rn kabul etmek ve akllarn onlarla doldurmak ve
kartrmak zorunda kalacaklardr. Ksaca bir taraf
akln yardmyla dier taraf da akln yardm olma
dan snrlan aacak.
Ferisiler arasnda Kutsal Kitap'n akla uydurulmas
gerektiine aka inanan VIII. Blmde grn
grdmz ve bol bol rttmz Maymonides'ti. imdi bu yazar adalar arasnda byk
yetkisi olmasna ramen bu konuyla ilgili neredeyse
hepsi tarafndan yzst braklmt ve ounluk
doruca Maymonides'in yanlndan kanma heye
canyla onun tam tersi olan baka bir hataya den
belli bir R. fehuda Alpakhar'n grne gemiti. O
akln Kutsal Kitap'n hizmeti altna alnmas gerekti
i ve O'na tamamen boyun emesi gerektiini d
nyordu. Bir paramn, akla ters olduu iin deil,
sadece Kutsal Kitap'n kendisiyle - yani ak retile
riyle elikili olduu durumlarda - mecaz niteliinde
yorumlanmas gerektiini dnyordu. Bu yzden
Kutsal Kitap neyi dogmatik olarak retiyorsa ve
zellikle doruluyorsa onun biricik yetkisine dayana
rak mutlaka dom kabul edilmesi gerektii, yani
Kutsal Kitap'ta btnn genel gidiatyla dorudan
280

.* lsc hibir reti olmad evrensel kuraln koylu Yalnz Kutsal Kitap'n ifadelerinin, genellikle
ka retilenlerle eliir bir ey kasteder grndMi iin farkllk ieriyormu gibi grnen baz paral.m bunun dndadr. Byle ifadeleri ve sadece byle
l.ideleri mecaz niteliinde yorumlayabiliriz.
( )rcin, Kutsal Kitap aka Tanr'nm birliini n ir (bkz. Yasamn Tekrar vi:4), tamlarn oullu
unu aka belirten herhangi bir metin de yoktur;
.una birok parada Tanr Kendi'sinden ve peygam
berler de O'ndan oul sayda sz ederler; byle ifade
ler sadece bir konuma biemidir ve aslnda birok
.tr olduu anlamna gelmezler. Onlar, tanrnn
oulluu akla ters olduu iin deil, Kutsal Kitap
,ka sadece bir tane olduunu belirttii iin mecaz
niiliinde aklanmaldr.
yleyse yine (Alpakhar'm dnd gibi) Kutsal
Kitap'n, Yasann Tekrar iv:15'te belirttii gibi Tann
eis imsizdir. Biz de akln deil, sadece bu metnin
verdii yetkiyle Tanr'nm bir bedeni olmadna
inanmak zorundayz. Sonu olarak Tanr'ya eller,
ayaklar... vs. mal eden tm paralar sadece Kutsal
Kitap'n yetkisiyle mecaz niteliinde aklamal ve
onlar mecaz olarak kabul etmeliyiz. Alpakhar'm
gr ite byledir. Kutsal Kitap' Kutsal Kitap ile
aklamak istedii iin onu vyorum ama akl ba
lanm bir adamm bu akl alaltmak istemesine
ayorum. Peygamberlerin ne anlatmak istedii ve
eilimleriyle ilgili zorluk ektiimiz srece Kutsal
Kitap'n Kutsal Kitap ile aklanmas gerektii doru
ama doru anlam kardmzda zorunlu olarak
onu anlamak iin karar yetenei ve aklmz kullan
malyz. Ancak eer akl (isyan ettii lde) tama
281

men Kutsal Kitap'n hizmeti altna alnacaksa, Kut


sal Kitap'a itaatini onun kendi yardmyla m yoksa o
olmadan kr krne mi yerine getirmeliyiz? Eer
kr krne olacaksa kesinlikle aptalca ve mantk
szca hareket edeceiz; ama eer akln yardmyla
olacaksa Kutsal Kitap' akln egemenlii altnda ka
bul ederiz ve onu akl olmadan kabul etmemeliyiz.
Dahas imdi bir insan aklna ters den her eyi
kabul etmek zorunda mdr? Yadsma akln kabul
etmeyi reddetmesi deil de nedir? Ksaca, birinin
yeteneklerin en ycesi ve Tanr'dan bir k olan akl,
insann kt niyetiyle bozulmu olabilecek geersiz
yasaya baml hale getirmek istemesine; Tann'mn
Sz'nn gerek el yazsndan, akldan saygszlkla
sz etmenin hibir su tekil etmedii dnlp
onu bozuk, kr ve kayp olarak anarken ayn eyi
sadece Tann'mn Sz'nn yansmas ve grnm
olan yasa iin sylemenin sularn en by olarak
dnlmesine ayorum. nsanlar hibir eyi akln
ve kendi yarglarnn gvencesi altna almamay
dindarlk ve bize kutsal kitaplar iletenlerin inancn
dan kuku duymay dinsizlik sayyorlar. Byle bir
tutum dindarlk deil sadece aptallktr. Ve her eye
ramen neden bu kadar tedirginler? Neden korkuyor
lar? nan ve dinin insanlar kendilerini bilerek bilgi
siz tutmadklar ve akla srtlarn eviimedikleri
srece desteklenemeyeceini mi sanyorlar? Eer
yleyse Kutsal Kitap'a ekinerek gveniyorlar demek
tir.
Ancak dinin akl ya da akim dini klesi yapmaya
almas gerektiini ya da her ikisinin de egemenlik
lerini mkemmel uyum iinde tutamayacam sy
lemek benden uzak olsun. Bu soruya daha soma geri
282

dneceim nk imdi Alpakhar'n kuralndan sz


etmek istiyorum.
Belirttiimiz gibi Kutsal Kitap tarafndan ne sr
len ve reddedilen her eyi ya doru kabul etmeli ya
da yanl olarak reddetmeliyiz. Alpakhar bundan te
Kutsal Kitap'n baka bir yerde savlaryla ya da inkr
laryla elien bir eyi hibir zaman aka ne sr
mediini ya da reddetmediini belirtiyor. Byle bir
koulun ve bildirinin acelecilii hi kimseden kaa
maz. nk o (Kutsal Kitap'n farkl zamanlarda,
farkl insanlar iin, farkl yazarlarca yazlan farkl
kitaplardan olutuunu dikkate almad ve ayrca
koulunun akl ya da Kutsal Kitap'tan hibir doru
lama almakszn kendi yetkisi zerine ortaya kt
gereini atlayarak) geriye kalan paralarla dolayl
olarak elikili olan tm paralann, dilin doas ve
balam araclyla mecaz olarak baanyla aklana
bileceini; bundan te, Kutsal Kitap'n bize deiti
rilmeden geldiini gstermek zorunda kalacakt.
Ancak bu konuya uzun uzadya girieceiz.
ncelikle akln boyun emez olduu ortaya karsa
ne yapacaz? Yine de Kutsal Kitap'n dorulad her
eyi dorulamak zorunda myz? Belki de Kutsal
Kitap'n akla ters hibir ey iermedii cevab verile
cektir. Ama O'nun aka Tanr'nn kskan olduu
nu ( yani On Emir'de ve Msr'dan k xxxiv:14 ve
Yasann Tekrar iv:24 ve birok yerde) doruladn
ve rettii konusunda srar edeceim ve byle bir
retinin akla ters olduunu belirteceim. Sanrm
her eye ramen doru olarak kabul edilmelidir. Eer
Kutsal Kitap'ta Tanr'nn kskan olmadn kaste
den herhangi bir para olursa, bunlarn bu biim bir
eyi anlatmak istemeyen mecazlar olarak anlalmas
283

gerekir. Bylece Kutsal Kitap ayrca dorudan hibir


yerde byle hareket etmediini belirtmeden aka
Tanr'nn Sina Da'na indiini belirtiyor (Msrdan
k xix:20...vs.) ve O'na bir yerden baka bir yere
hareketler yklyor. Bu yzden paray ve Sleyman
'n szlerini gerek anlamyla anlamalyz (1 Krallar
viii:27): "Tanr gerekten yeryznde yaar m? Sen
gklere, gklerin gklerine bile smazsn." Tann'mn
bir yerden baka bir yere hareket ettiini aka be
lirtmedikleri, sadece ima ettikleri iin bu szler,
Tanr'nn hareket ettiinin yadsmasna baka bir
benzerlii kalmayacak ekilde arptlmaldr. yley
se aynca Kutsal Kitap aka yle dedii iin gky
znn Tanr'nn yaad yer ve taht olduuna
inanmalyz ve benzer ekilde Kutsal Kitap'n deil
ama akln ve felsefenin bize yanl olduunu syledi
i, peygamberlerin ya da halk ynnn grlerini
ifade eden birok para, eer yazarmzn klavuzlu
unu izlersek, dom olarak anlalmaldr,- nk
ona gre akim bu konuyla hibir ilgisi yoktur. Bun
dan te Kutsal Kitap'n kendisiyle sadece imayla
elitii, dorudan elimedii doru deildir. nk
Musa birok szle der ki (Yasann Tekrar iv:24):
"nk Tanrnz Rab yakp yok eden bir atetir..." ve
baka bir yerde aka Tanr'nn grnen eylere bir
benzerliinin olduunu reddeder. (Yasanm Tekrar
iv. 12.) Eer ikinci parann ilk paraya sadece imayla
ters dt ve ona ters grnmemesi iin ona uyar
lanmas gerektii kararma varlrsa, Tann'mn bir
ate olduunu kabul edelim ya da daha ok aklmz
yitirme korkusuyla bu konuyu geelim ve baka bir
rnei ele alalm.
Samuel aka Tanr'nn vazgetiini reddediyor (1
284

Samuel xv:29): "O insan deil ki, dncesini


deitirsin" Dier taraftan Yeremya Tanr'nn yap
maya kalkt hem iyilik hem de ktlkten vazge
tiini belirtir (Yeremya xviii:810). Ne? Bu iki metin
dorudan elikili deil mi? O zaman yazarmz bu
ikisinden hangisini mecaz olarak aklamak isterdi?
Her iki ifade de genel ve ikisi birbirinin tam tersi birinin kesinlikle kabul ettiini dieri kesinlikle
reddediyor. yleyse yazar kendi kuralyla ya hepsini
yanl bularak reddetmek ya da doru bularak kabul
etmek zorunda kalacakt.
Yine eer ima aksa ve parann yap ve balam
mecaz olarak yoruma izin vermiyorsa, baka biriyle
dorudan deil sadece imayla eliir ekilde paramn
anlam ne olur? (peygamberlerin farkl ve elikili
grlere sahip olduklarna dikkat ektiimiz) II.
Blmde ve ayrca tarihi yklerdeki elikilere dik
kat ektiimiz IX. ve X. Blmlerde grdmz gibi
Kutsal Kitap'ta byle birok rnek vardr. Tm bun
lar yemden anlatmama gerek yok; nk daha nce
sylediim eyler, szn ettiimiz gibi bir gr ve
kuraldan kaynaklanacak samalklar yeterince aa
karyor ve ileri sren kiinin dncesizliini gs
teriyor.
Bu yzden bu kuram Maymonidesinki gibi ta
mamen reddedebiliriz ve tanrbilimin akla ya da
akim tannbilime hizmet etmek zorunda olmadn
tartlmaz olarak ve her birinin kendi etki alanna
sahip olduunu kabul edebiliriz.
Dediimiz gibi akln kapsam doruluk ve erdem
dir; tanrbiliminse dindarlk ve boyun emedir. Akln
erki bizim iin insanlarn akl olmadan sade boyun
eme araclyla mutlu olabileceklerine karar vere
285

cek kadar uzanamaz. Tanrbilim bize baka bir ey


sylemez, bize boyun eme dnda hibir buyruun
zorunluluunu yklemez ve akla kar gelecek ne
istei ne de gc vardr. Tanrbilim sadece boyun
eme iin gerekli olduklar kadanyla inancn dogmalann tanmlar (son blmde dikkat ektiimiz gibi)
ve onlarn kesin doruluunu belirlemeyi akl y
rtmeye brakr; nk dnme akim dr ve o
olmadan her ey rya ve hayaletlerdir.
Burada tanrbilimle, szn tam anlamyla Kutsal
Kitap tarafndan hedeflenen amac; yani boyun e
menin tasar ve biimini ya da dindarlk ve inancn
gerek dogmalarn gsterdii kadaryla vahyi kaste
diyorum. Bu gerekten belli bir sayda kitaptan
olumayan Tanrnm Sz' olarak anlabilir (bkz.
XII. Blm). Byle anlalarak, eer buyruklarn ya
da yaam kurallarn gz nnde bulundurursak
tanrbilimin aklla uyum iinde olduu bulunacaktr
ve eer amacna bakarsak tanrbilimin hibir ekilde
akla ters olmad bu yzden tm insanlar iin ev
rensel olduu grlecektir.
Kutsal Kitap ile olan ilgisine gelince, VII. Blmde
Kutsal Kitap'n anlamnn genel olarak felsefenin
temeli olan doann tarihinden deil, kendi tarihin
den karlmas gerektiini gstermitik.
Kutsal Kitap'n anlam konusundaki aratrmam
zn byle yrtlmesi bize urada burada anlamn
akla ters olduunu gsterirse bizi engellememesi
gerekir,- nk Kutsal Kitap'ta insann habersiz olabi
lecei ve bulabileceimiz bu tr her eyin, emin
olabiliriz ki tanrbilim ya da Tanr'nn Sz'n zede
lemez ve bunlarla hibir ilgisi yoktur ve bu yzden de
bunlar sorumluluk almadan herkes tarafndan iste286

nldii gibi anlalabilir.


zetlersek ne Kutsal Kitap'n akla ne de akln Kut
sal Kitap'la uygun hale getirilmesi gerektii saltk
sonucuna varabiliriz.
imdi tanrbilimin temeli olduu iin - insamn
sadece boyun eme ile kurtarlabilecei retisi ister doru isterse yanl olsun aklla kantlanamaz,
'() zaman neden ona inanmalyz?' sorusu sorulabi
lir. Eer akim yardm olmadan inanrsak onu kr
krne kabul etmi oluruz ve aptalca ve dncesiz
ce hareket ederiz,* dier taraftan eer aklla kantla
nabileceine karar verirsek tanrbilim felsefenin bir
paras olur ve ondan kopanlamaz hale gelir. Ama
buna, tanrbilimin bu temelinin akln doal yla
aratrlamayacan kesinlikle temellendirdim diye
cevap veririm ya da yle veya byle hi kimsenin
bunu bu yolla kantlamad ve bu yzden vahyin
gerekli olduunu kesinlikle temellendirdim diye
cevap veririm. Ancak belli edileni ahlaki kesinlikle
kavramak iin aklmz kullanmalyz - ahlaki kesin
likle diyomm nk peygamberlerden daha fazla
kesinlik kavramay umut edemeyiz. Yine de II. B
lmde gsterdiim gibi onlarn kesinlii sadece ahla
kiydi.
Bu yzden Kutsal Kitap'n yetkisini matematiksel
kantlarla ileri srmeye alanlar tamamen hatal
lar. nk Kutsal Kitap'n yetkisi peygamberlerin
yetkisine dayanr ve eski zamanlarda peygamberlerin
insanlar kendi yetkilerine ikna etmek iin kullanl
d kantlardan daha gl bir eyle desteklenemez.
Ayn konudaki kesinliimiz, peygamberlerin kesinli
i iin temel grevi gren temelden farkl bir temel
zerine kumlamaz.
287

imdi peygamberlerin kesinlii (dikkat ektiimiz


gibi) u elerden oluuyordu:
I. Farkl ve canl bir hayal gc.
II. Bir iaret.
III. Son olarak ve en bata adil ve iyi olana ynlen
dirilmi bir dnce yaps. Bundan baka hibir
uslamlamay temel almyordu ve sonu olarak kendi
yetkilerini ne szl olarak seslendikleri halk ynna
ne de yazyla seslendikleri bizlere baka bir uslam
lamayla kantlayamazlard.
Bu nedenlerin ilki yani canl hayal gc sadece
peygamberler iin geerli olabilirdi; bu yzden vahiy
le ilgili kesinliimiz geriye kalan ikisi yani iaret ve
retiyi temel almaldr. Musa'nn kesin retisi
byledir; nk (Yasann Tekrar xviii'de) insanlara
Rab adna doru bir iaret veren peygambere uymay
emrediyor ama eer yanl ndeyide bulunursa Rab
adna bile olsa yetkisini iaret ve belirtilerle dorulasa bile insanlar gerek dinden uzaklatrmaya al
anlar gibi ldrlmesi gerektiini buyuruyor. Ger
ek bir peygamberin yalanc bir peygamberden hem
retilerle hem de yaratt mucizelerle ayrt edilebi
leceini anlatan yukardaki Yasann Tekrar xiii ile
karlatrma yapabiliriz. nk Musa, byle birinin
gerek bir peygamber olduunu bildirir ve insanlara
aldatlma korkusu olmadan ona gvenmesini buyu
rur. Rab adna bile olsa herhangi bir yanl ndeyide
bulunanlarn ya da mucizeleri gerek bile olsa yalan
c tanrlar vaaz edenlerin yalanc peygamber olduu
nu ve onlarn lmeyi hak ettiini syler.
O zaman Kutsal Kitap ve peygamberlerin yazdkla
r iin sahip olduumuz tek uslamlama orada buldu288

Kimuz reti ve dorulanan iaretlerdir. nk


peygamberlerin her eyden nce adalet ve yardmse
verlii vdn ve baka amalar olmadn gr
dmze gre uygunsuz nedenlerle yazmadklar,
insanlarn gerekten boyun eme ve inan aracly
la mutlu olabileceklerini dndkleri sonucuna
varrz. Bundan te onlarn retilerini iaret ve
mucizelerle doruladklarn grdmze gre
rasgele konumadklarna ya da kehanetlerinde snr
lar amadklarna ikna oluruz. Sonucumuz rettik
leri ahlakn aklla ak bir uyum iinde olduu gere
iyle daha fazla glenir nk peygamberlerde bul
duumuz Tanr'nn Sz'nn yreklerimizde yazan
Tanr'nn Sz' ile uyumas bir tesadf deildir. Bu
sonuca, eski Yahudilerin, peygamberlerin yaayan
seslerinden vardklar gibi, biz de kutsal kitaplardan
varabiliriz. nk XII. Blmde Kutsal Kitapn bize
retileri ve ana ykleri asndan bozulmam
olarak kaldn gstermitik.
Bu yzden, tanrbilimin ve Kutsal Kitapn tm bu
temeli, matematiksel kant kabul etmese de, yarg
gcmzn uygun bulmasyla kabul edilebilir. Pey
gambere zg tanklkla byle bol bol dorulanan ve
aklca daha gsz olanlara byle bir rahatlk ve
devlete byle bir yarar salayan eyi; dahas en ufak
tehlike ya da zarara uramadan inanabileceimiz ve
sadece matematiksel olarak kamtlanamayaca iin
reddetmemiz gereken bir retiyi kabul etmemek
aptallk olurdu. Sanki olanakl herhangi bir yolla
sorgulanamayan hibir eyi doru ya da yaamn
bilgece bir kural saymamamz gerekiyor ya da ey
lemlerimizin ou belirsizlikle, tehlikelerle dolu
deil.
289

Tanrbilim ve felsefenin karlkl olarak ters d


t ve bu yzden birinin tahtndan indirilmesi
gerektiine inananlar kabul ediyorum - byle insan
larn tanrbilim i salam bir temele oturtmaya al
makta ve doruluunu matematiksel olarak kant
lamakta mantksz olmadklarn kabul ediyorum
diyorum. aresiz ya da deli olmayan kim akla veda
etmek ya da sanat ve bilimlerden nefret etmek ya da
akln kesinliini reddetmek ister? Ama bu arada,
akln yanlabilir olduunu yanlmadan kantlamak ve
akln yenilgisi iin akln yardmna bavurduklarn
dan onlarn suunu tamamen balayanlayz. Ma
tematiksel olarak tanrbilimin doruluu ve yetkisini
kantlamaya ve doal akln yetkisini elinden almaya
alrken aslnda sadece tanrbilimi akim egemenlii
altna sokuyorlar ve arkasnda doal akl olmad
srece tanrbilimin yetkisinin hibir nemi olmad
n kantlyorlar.
Eer kendilerinin Kutsal Ruh'un isel tanklyla
anladklaryla ve inanamayanlar yznden akl yar
dma ardklaryla vnyorlarsa, onlan bunun,
byle bile bizim onaymz alamayacana ikna et
mek iin, onlarn ya duygusallktan ya da kendini
beenmilikten tr konutuklarn kolayca kant
layabiliriz. Son blmden Kutsal Ruh'un, Pavlus
tarafndan ruhun rnleri olarak anlan (Galatyallar
v:22) eylemlerden, yani kendi iinde gerekte ruhla
rmzdaki iyi bir eylemi izleyen aklsal kabullenme
den baka bir ey olmayan eylemlerden yana tanklk
ettii sonucu ok aka kyor. Yalnz akl bunun
dndadr, gsterdiimiz gibi o doruluun tm
alammn sahibidir. Eer onlann doruluktan emin
olmalarm salayan bu ruha sahip olduklarm ileri
290

srerlerse yanl ve duygunun nyarglarna gre


konuuyorlar ya da filozoflar tarafndan yenilmek ve
halkn alayna maruz kalmaktan korkuyorlar ve bu
yzden bir bakma sunaa kayorlar demektir; ama
snaklar botur nk hangi sunak fkeli bir akl
barndrr? Ancak byle insanlar geiyorum nk
amacma ulatm ve felsefenin tanrbilimden nasl
ayrlmas gerektiini ve her ikisinin de neden olutu
unu; hibirinin dierinin hizmetinde olmamas
gerektiini, her birinin rakipsiz egemenliklerini elle
rinde tutmalar gerektiini gsterdiimi dnyo
rum. Son olarak koullara gre gerektii gibi ayrl
madklar iin iki konu arasnda geerli olan sra d
karmaklktan kaynaklanan samalklara, zorlukla
ra ve ktlklere dikkat ektim. Daha ileri gitmeden
nce (daha nce bunu sylemi olmama ramen)
zellikle Kutsal Kitap'n ya da Vahyin kullanmnn
ve gereksiniminin ok byk olduunu dnd
m belirtiyorum. Akln doal yla sadece boyun
emenin kurtulua giden yol olduunu gremeyece
imiz iin [Son Not 25] ve aklmzn eriemeyecei
bu yola vahiyle sadece Tanr'nn zel kayrasyla
gidildii retildii iin Kutsal Kitap'n insanoluna
ok byk bir teselli verdii sonucu kyor. Herkes
boyun eebilir ama insanln toplamyla karlat
rldnda sadece akln klavuzluuyla erdem alkan
lm kazanabilecek ok az insan var. Bylece eer
Kutsal Kitap'n tankl olmasa neredeyse tm in
sanlarn kurtuluundan kuku duymamz gerekirdi.
3. Ksmn Sonu

291

Tanrbilimsel Politik ncelemeye


Yazarn Son Notlar
-XI.'den Blmden XV. Blme.

XI. BLM
Son Not 24 "imdi dnyorum." evirmenler
{Greke} szc "anlyorum" diye eviriyorlar vc
Pavlus'un bu szc {Greke bir szckle}e anlam
l kullandn belirtiyorlar. Ama ilk szcn Grekede anlam branicede "dnmek, saymak, karar
vermek" szc ile ayndr. Ve bu anlam, Sryani
eviriyle tamamen uyum iinde olur. Bu Sryanice
eviri (bir eviri olduu ok kukulu nk ne ortaya
kt zaman ne de evirmenleri biliyoruz ve Srya
nice Havarilerin ana diliydi) nmzdeki metnin
anlamn, Tremellius tarafndan "dnyoruz
yleyse" diye ok iyi aklanan bir biimde eviriyor.

XV. BLM
Son Not 25 "sadece boyun emenin kurtulua gi
den yol olduunu..." Dier bir deyile Tanrsal emir
leri yasalar ya da buyruklar olarak kabul etmemiz
kurtulu ve mutluluk iin yeterli; onlar sonsuz do
ruluklar olarak grmemiz gereksiz. Bu bize IV. B
lmdeki kantlamalardan grnd gibi akl deil,
vahiyle retilebilir.
3. Ksmn Sonu -XI.'den Blmden XV. Blme.
292

XVI. Blm:
Bir Devletin Temelleri Hakknda;
Bireylerin Doal ve Yurttalk Haklar ve
Egemen Erkin Haklar Konusunda
Doada hakkn erkle ayn yeri kaplamas.
Bu ilke doa durumundayken insanoluna uyar.
Bu durumdan yurttalk durumuna bir ciin
nasl olas olduu.
Kle deil, yurtta.
zel yurttalk hakknn - ve hakszln tanm.
Anlama hakknda.
Vatana ihanet hakknda.
Ynctieilerin hani anlamda tanrsal yasayla bal
olduklar.
Milli ynetimin dinle uyumsuz olmamas.

imdiye kadar ilgimiz felsefeyi tanrbilimden


ayrmak ve byle bir ayrln her ikisine de salad
dnce zgrln gstermek oldu. imdi sra,
byle bir dnce zgrlnn snrlarn belirle
mede ve tartma kendiliinden ideal devlette geni
leyebilir. Bu sorunun hak ettii gibi ele alnmas iin;
nce dikkatimizi bireylerin doal haklarna ve daha
sonra dine ve bir btn olarak devlete evirerek bir
devletin temellerini incelemeliyiz.
Ben, doamn hakk ve kural derken, yalnzca bir
293

bireyi belli bir biimde yaayp eyleyecek biimde


doayla koullanm olarak kavramamza araclk
eden doal yasalar anlatmak istiyorum. rnein,
balklar doal olarak yzmeye ve bynn k
n yemesine koullanmlardr; bu yzden balklar
sudan holanrlar ve doal egemenlik hakkyla byk
k yer. nk doann, soyut anlamda gz
nne alndnda, her eyi yapma konusunda ege
menlik hakk vardr, baka bir deyile hakk erkiyle
e-srelidir. Doann gc, her ey zerinde egemen
lik hakk olan Tanr'nn gcdr ve doann gc
sadece tm bireysel bileenlerinin glerinin toplu
luu olduu iin, her bireyin yapabilecei her eyi
yapma konusunda egemenlik hakk olduu sonucu
kar; baka bir deyile bir bireyin haklan koullan
d zere erkinin yettii yere uzamr. imdi her bire
yin kendisinden baka hibir eye aldrmadan kendi
sini olduu gibi korumaya almas, doann ege
menlik yasa ve hakkdr; bu yzden her birey bu
egemen yasa ve hakka, yani doal koullarna gre
var olma ve hareket etme hakkna sahiptir. Burada
insanolu ve dier bireysel doal varlklar ya da akl
balanm bir insan ve akl nedir bilmeyen insan ya
da aptallar, deliler ve akll insanlar arasnda herhan
gi bir fark gzetmiyomz. Doa tarafndan koullan
d gibi eyledii ve baka trl eyleyemeyecei iin,
birey doasnn yasalaryla ne yaparsa, onu yapmaya
egemenlik hakk vardr. Bu yzden doann egemen
lii altnda yaadklar dnld srece insanlar
arasnda akl bilmeyen biri ya da henz erdem yete
neini kazanmam olan biri yaamn tamamen
akim yasalaryla dzenlemi olan biri kadar egemen
lik hakla sadece isteinin yasalarna gre hareket
294

eder.
Yani akll insann akln buyurduu her eyi yap
maya ya da akln yasalarna gre yaama konusunda
egemenlik hakk olduu gibi bilgisiz ve aptal insamn
da arzunun buyurduu her eyi yapmaya ya da arzu
nun yasalarna gre yaama konusunda egemenlik
hakk vardr. Bu, Paul'n retileriyle zdetir, o
yasadan nce - akas insanlar, doamn buyruu
altnda sayld srece - gnah olmadn kabul
eder.
Bireysel insann doal hakk salam aklla deil,
arzu ve erkle byle belirlenir. Herkes doal olarak
akln yasa ve kurallarna gre hareket edecek ekilde
koullanmamtr; hatta tam tersi tm insanlar
bilgisiz doar ve iyi yetitirilmi olsalar bile doru
yaam biimini renemeden ve erdem yeteneini
kazanmadan yaamlanmn en byk blmn
geride brakr. Yine de bu srada kendi bana arzu
nun gdleriyle yaayabildikleri kadar yaamak ve
kendilerini korumak zorundadrlar. Doa onlara
baka bir klavuz sunmamtr ve salam akla gre
yaama erki armaann esirgemitir; bylece artk
bir kedinin bir aslann doasnn yasalaryla yaamak
zorunda olmamas gibi, onlar da aydnlanm bir
akim buyruklaryla yaamak zorunda deillerdir.
Bu yzden bir birey (doann etkisi altnda d
nldnde) ister salam aklla isterse tutkularla
zorlanm olsun, kendisi iin elinden gelen en iyisini
zorla, kurnazlkla, yakarla ya da dier yollarla olsun
bulup almak iin egemenlik hakkna sahip olmay
yararl bulur; sonu olarak amacnn baarya ula
masna engel olan herkesi bir dman olarak grebi
lir.
295

Dediimiz ey nedeniyle, tm insanlarn etkisi al


tnda doduu ve ounlukla yaad doamn hak ve
dzeni, sadece hi kimsenin arzulamad ve hi
kimsenin eriemeyecei eyleri yasaklar; ekime ya
da nefret ya da aldatma ya da aslnda arzu tarafndan
akla getirilen hibir yolu yasaklamaz.
Biz buna amayz; nk doa insamn gerek ya
rar ve korunmasn amalayan insan aklnn yasala
ryla snrlanmamtr,- onun snrlar son derece
genitir ve insann ona oranla bir zerre kadar kk
olduu doann sonsuz dzenine ilikindir; sadece
bu zorunluluk yznden tm bireyler belli bir ekil
de yaamak ve hareket etmeye koullanmtr. Bu
yzden eer doada bir ey bize sama, anlamsz ya
da kt gelirse bu sadece doamn bizim tarafmzdan
ksmen bilindii ve bizim doamn bir btn olarak
dzen ve yorumundan neredeyse tamamen habersiz
olduumuz ve ayrca her eyin bizim insan aklmza
gre dzenlenmi olmasn istediimiz iindir; asln
da akln kt bulduu bir ey doann bir btn
olarak dzen ve yasalarna gre kt deildir, sadece
bizim aklmzn yasalarna gre ktdr.
Yine de hi kimse akln yasalar ve salama aln
m buyruklarna gre yaamann bizim iin ok
daha iyi olduundan kuku duyamaz; nk dedii
miz gibi bu yasa ve buyruklarn amalan insamn
gerek iyiliidir. Dahas herkes olabildiince korku
dan uzak, gvenli ekilde yaamay ister ve bu herkes
istediini yapt ve akln istei nefretin ve fkeninkiyle eit dzeye drld srece olduka ola
nakszdr; dmanln, nefretin, fkenin ve aldat
mann ortasnda huzursuz olmayan ve elinden geldi
ince onlardan kanmayan hi kimse yoktur. V.
296

Holmde aka kantladmz gibi karlkl yardm


y, da akim yardm olmadan insanlarn ok acnacak
ykilde yaamak zorunda kalacaklarn gz nne
.ldmzda, insanlar bireyler olarak doal yoldan
kendilerine ait haklar eer bir btn halinde kulLmak istiyorlarsa ve yaamlar, bireylerin arzusu ve
zorlamasyla deil, btnn erk ve isteiyle koulla
nmaksa olabildiince gvenli ve iyi yaamak zere
birlikte yaamak iin insanlarn zorunlu olarak bir
.1 ulamaya
varmalar gerektiini aka greceiz,
ber arzu onlarn tek klavuzu olursa bu amaca ula
amazlar (nk arzunun yasalaryla her insan ayr
yne ekilir); bu yzden her eyde (deli saylma kor
kusu ile kimsenin aka reddetmeye kalkamayaca) akln klavuzluuyla ynlendirilmeyi ve bir
insann akranlarna zararl olan tm arzularn snr
landrmay, herkese kendisine davramld gibi dav
ranmay ve komularnn haklarn kendi haklar gibi
savunacaklarn ok sk bir ekilde buyurmak ve
temellendirmeliler.
Byle bir anlamaya nasl giriilecei, bunun nasl
onaylanaca ve kurulacan imdi soruturacaz.
imdi hi kimse daha byk bir yarar salama
midi ya da daha byk bir zarar grme korkusu
iinde olmad srece yararl olduuna karar verdii
herhangi bir eyi bolamamas ya da hi kimsenin
daha byk bir ktlkten kanmak ya da daha
byk bir yarar salamak adna olmad srece bir
ktle katlanmamas insan doasnn evrensel bir
yasas. Yani herkes iki yararl eyden daha yararl
olduunu dndn ve iki kt eyden daha az
zararl olduunu dndn seer. Tedbirli olarak
daha byk ya da az olduunu dndn syl
29 7

yorum; nk mutlaka doru yarg verdii sonucu


karlamaz. Bu yasa insan aklna o kadar derin
alanmtr ki sonsuz doruluk ve aksiyomlardan
saylmaldr.
Biraz nce belirtilen ilkenin zorunlu bir sonucu
olarak, hi kimse, her ey stnde sahip olduu
haktan vazgeme szn drtste veremez [Son Not
26], ve genelde hi kimse, daha byk bir ktln
korkusu ya da daha byk bir iyiliin umudu iinde
olmad srece, szn tutmaz. Bir rnek, konuyu
daha da aacak. Bir soyguncunun beni istei zerine
tm mallarm vereceim szn vermeye zorlad
n varsayn. (Gsterdiim gibi benim doal hakkm
olduu ve erkimle e sreli olduu iin) bu soygun
cudan kendimi onun isteklerini kabul ederek hile ile
kurtarabilirsem byle yapmaya ve koullarn kabul
etmi gibi davranmaya doal bir hakkm vardr. Ya
da yine birine gerekten yirmi gn boyunca yiyecek
ya da besin tketmeyeceim szn verdiimi varsa
yn ve sonra bunu sama bulduumu ve kendime
byk bir zarar vermeden bu sz tutamayacam
dndm varsayn; doal yasa ve hakla iki kt
eyden daha az zararl olan seme zorunluluunda
olduum iin anlamam bozmak ve hibir zaman
sz vermemi gibi hareket etmek iin tm hakka
sahibimdir. ster doru ve ak mantkla ya da aceleci
bir karar verdiim dncesiyle isterse uslamlamala
rm doru ya da yanl olduu iin ya da doamn
buyruuyla elimdeki tm gcmle kanmaya al
mam gereken daha byk bir zararn korkusuyla
harekete gemi olaym, byle yapmak iin tm
haklara sahip olduumu sylyorum.
Bu yzden bir anlamann yararyla geerli olabile298

cci o olmadan geersiz olaca sonucuna varabiliriz.


Ik yzden, bir insandan sonsuza kadar bize verdii
sz tutmasn istemek, biz de, yaptmz anlama
nn bozulmasnn bozan kii iin yarardan ok zarar
vermesini salamadmz srece aptalcadr. Bu
etkenin bir devlet olutururken ok byk bir nemi
olmaldr. Ancak eer tm insanlar sadece aklla
kolayca ynetilebilselerdi ve bir devlet iin en iyi ve
yararlnn farkna varabilselerdi, hileden yeminle
vazgemeyecek hi kimse olmazd,- nk herkes en
bata gelen iyiye, yani devletin korunmas isteiyle
cn dindar ekilde anlamaya sadk kalrd. Ancak
tm insanlann kolayca sadece aklla ynetilebilmesi
gerekten ok uzak; herkes zevkine gre ilerlerken
hrs, ihtiras, kskanlk, nefret ve benzerleri akla o
kadar ok egemen oluyor ki orada manta yer kal
myor. Bu yzden insanlar iyi niyet grnm altn
da sz vermelerine ve szlerini tutmay kabul etme
lerine ramen hi kimse ardnda baka bir ey olma
d srece baka bir adamn szne tamamen gve
nemez. Daha byk bir iyiliin umuduyla ya da daha
byk bir ktln korkusuyla snrlandrlmad
srece herkesin doal olarak, hilecilikle hareket etme
ve anlamalarn bozma hakk vardr.
Ancak bireyin doal hakknn sadece kendi erkiyle
snrlandrldn gsterdiimize gre birey ister
isteyerek ister zorla olsun bu erki bakasnn ellerine
brakarak zorunlu olarak hakknn bir blmn
teslim etmi olur. Ve bundan te tm insanlar ze
rindeki egemenlik hakk, araclyla insanlar erkle
zorlayabilecei ya da evrensel olarak korkulan lm
cezasyla tehdit ederek snrlayabilecei egemenlik
erkine sahip olana aittir; o, byle bir egemenlik hak
299

kna sadece isteini zorla yaptrma erkini elinde


tutabildii srece sahip olacaktr yoksa egemenlii
sarslacaktr ve ondan daha gl olan hi kimse
istemeyerek ona uymak zorunda kalmayacaktr.
Bu biimde, doal hak inenmeden bir toplum
oluturulabilir ve anlamaya her zaman skca sadk
kalnabilir - yani eer her birey tm erkini siyasi
rgte brakrsa o zaman halk kitlesi her ey stnde
doal egemenlik hakkna sahip olur; yani tek ve
kukusuz egemenlie sahip olur ve aksi takdirde
herkes en ar cezay alma korkusuyla buna boyun
emek zorunda olur. Bu tr bir siyasi rgte, tm
erkini, bir btn olarak kullanabilen bir toplum
olarak tanmlanabilen demokrasi ad verilir. Egemen
erk herhangi bir yasayla snrlandrlmaz, herkes her
eyde ona uymak zorundadr; insanlar ya szsz ya
da szl bir ekilde tm kendini savunma glerini
baka bir deyile tm haklarn ona devrettiinde
ifade edilen eylerin durumu byle olur. nk eer
kendileri iin hakk ellerinde bulundurmak isteseler
di haklarn savunmak ve korunmak iin tedbirler
almalar gerekirdi; byle yapmadklar iin ve aslnda
devleti blmeden ve sonu olarak ykmadan byle
yapamayacaklar iin kendilerini tamamen egemen
erkin merhametine braktlar. Bu yzden mantk ve
zorunluluun gerektirdii gibi hareket ederek nc
kadar sama olursa olsun egemen erkin buyruklarn
yerine getirmek zorundadrlar. Yoksa bu insanlar
halk dmam olacak ve birincil grev olarak devletin
korunmasn zendiren akla aykr hareket edecek
lerdir. nk akl bize iki ktden en zararszn
sememizi buyurur.
Bundan te bakasnn egemenlik ve istemesine
300

boyun eme tehlikesi kaygszca karlanacak bir


eydir. nk yneticilerin bu hakka, onu uygula
maya iin tm erkleri olduu srece, sadece kendi
istemelerini dayatmak iin sahip olduklarn gster
mitik. Eer byle bir erk kaybolursa buyurma hakla
r da kaybolur ya da erki stlenip koruyabilenlere
geer. Bylece yneticilerin tamamen mantksz
buyruklar dayatmasna seyrek rastlanr nk kendi
karlarn hesaba katmak ve erklerini kamu iyiliini
hesaba katarak ellerinde tutmak ve akln buyruklar
na gre hareket etmek zorundadrlar. Seneca'mn
dedii gibi "Violenta imperia nemo continuit diu."
yani hi kimse uzun sre zorba bir devlet bakanm
yerinde tutamaz.
Bir demokraside mantksz buyruklardan daha da
az korkulmal. nk bir halkn ounluunun
zellikle de kalabalksa mantksz bir tasarya onay
vermesi neredeyse olanakszdr ve dahas demokra
sinin temeli ve amac arzulardan mantksz olduklar
iin kanmak ve huzur ve uyum iinde yaayabilme
leri iin insanlar olabildiince akln denetimi altna
sokmaktr. Eer bu temel ortadan kaldrlrsa tm
yap yklr.
Egemen erk iin grnrde amalar byle oldu
unda yurttan grevi, dediim gibi onun buyrukla
rna uymak ve onun onayladklar dnda hibir
hakk tammamaktr.
Belki de yurttalar kleye evirdiimiz dnle
cektir. nk -kleler buyruklara uyarlar ve zgr
insanlar istedikleri gibi yaarlar; ama bu dnce bir
yanl anlamaya dayanr; nk gerek kle, zevkleri
tarafndan ynetilendir ve kendisi iin iyi olan ne
grebilir ne de buna gre hareket edebilir. Sadece
301

zgr rza ile akim tam klavuzluu altnda yaayan


zgrdr.
Buyruklara gre eylemde bulunmak belli bir an
lamda zgrl gtrr ama bu yzden bir insan
kle yapmaz, her ey eylemin amacna dayanr. Ec
eylemin amac devletin iyilii ise ve eyleyenin iyilii
deilse, eyleyen bir kledir ve kendisi iin yararl bir
ey yapmyordur. Ama bir devlet ya da krallkta
yneticinin deil, tm halkn mutluluu stn yasa
dr, egemen erke boyun emek bir insan kendine
yarar olmayan bir kle yapmaz, yurtta yapar. Bu
yzden, yasalan salam akla dayanan devlet en zgr
devlettir, bylece her yesi isterse zgr olabilir [Son
Not 27],- yani gnl rzasyla akln tam klavuzluu
altnda yaayabilir.
ocuklar ana babalarnn tm buyruklarna uymak
zorunda olmalarna ramen yine de kle deillerdir.
nk ana babalarnn buyruklar genellikle ocuun
yarar iindir.
Bu yzden bir kle ve bir ocuk ve bir yurtta ara
snda byk bir fark tanmalyz; durumlar byle
tanmlanabilir. Bir kle sadece efendisinin karlar
iin verilmesine ramen efendisinin buyruklarna
uymak zorunda olan biridir. Bir ocuk babasnn
kendi karlar iin verdii buyruklara uyan biridir;
bir yurtta kendisininki de dhil, egemen erkin ortak
kar iin verdii buyruklara uyar.
Sannm bir demokrasinin temelini yeterince ak
gsterdim. zellikle byle yapmak istedim nk
onun tm ynetim ekillerinden en doal ve bireysel
zgrlkle en uyumlusu olduuna inanyorum. De
mokraside hi kimse doal hakkn, devlet ilerinde
daha fazla sz hakk olmayacak kadar tmyle ak
302

.mnaz, hakkn sadece kendisinin de bir paras


iMu bir toplumun ounluunun eline verir. Bylm* tm insanlar doal durumda olduklar gibi eit
1*.lrlar.
Ih, uzun uzadya zmlediim tek ynetim bii
mi; nk bir devlette zgrln yararlarm gsirnc amacma en benzer olan.
Dier ynetim ekillerinin ilkelerini atlayabilirim
rnk bu ynetim ekillerinin kaynaklarna inme
lini haklarnn nereden doduunu anlatlanlardan
tnlayabiliriz. Egemenlik erkinin sahibi ister tekil ya
l. oul, ister btn bir siyasi rgt olsun istedii
her buyruu dayatma konusunda egemenlik hakkna
sahiptir. Gnll ya da zorla kendini savunma hak
kn baka birine aktaran kii byle yaparak doal
hakkndan vazgeer ve bu yzden her eyde egemen
erkin buyruklarna boyun emek zorundadr ve kral
ya da asiller ya da insanlar zgn aktarmn temelini
oluturan egemenlik erkini ellerinde tuttuklar sre
re byle yapmak zomnda olacaklardr. Daha fazla
eklememe gerek yok.
Egemenliin temelleri ve haklar byle gsterildi
ine gre kolayca devletle ilgili olarak zel yurttalk
hakkn, hakszl, adaleti ve adaletsizlii tanmla
yabiliriz ve ayrca bir dostu ya da bir dman ya da
ihanet suunu neyin oluturduunu kararlatrabiliriz.
zel yurttalk hakkyla sadece her insann varl
n korumas iin sahip olduu, egemen erkin buy
ruklaryla snrlanan ve sadece onun yetkisiyle koru
nan bir zgrl kastedebiliriz. nk bir insan bir
bakasna sadece kendi erkiyle snrlanan istedii
gibi yaama hakkn aktarnca; yani zgrlk ve
303

kendini savunma erkini aktarnca, bir bakasnn


buyurduu gibi yaamak ve savunma konusunda
tamamen ona gvenmek zorundadr. Hakszlk, bir
yurtta yasamn yetkisine ya da egemen erkin buyru
una ters olarak baka bir yurtta tarafndan baz
zararlara uramaya ya da ac ekmeye zorlandnda
gerekleir.
Hakszlk sadece rgtl bir toplumda dnlebi
lir. Ne isterse yapma hakkna sahip olan yneticinin
herhangi bir eylemiyle de yurttalara hakszlk yap
lamaz. Bu yzden hakszlk sadece birbirlerine zarar
vermemeleri iin yasalarca snrlandrlm zel
kiiler arasnda doabilir. Adalet, her insana yasal
hakkn her zaman vermekten oluur. Adaletsizlik,
doru yorumlandnda yasalann yurttaa izin verdi
inden onu yasallk kisvesi altnda yoksun brak
maktan oluur. Sonuncular ayn zamanda eitlik ve
eitsizlik olarak da anlr; nk yasalar ynetenler,
kiileri dikkate almamak, tm insanlar eit saymak
ve her insann hakkn ne zengini kskanarak ne de
fakiri kmseyerek eit lde savunmak zorunda
drlar.
ki devletin insanlar savatan kanmak adna ya
da baka bir yarar iin her ikisi de bamszln
koruyarak birbirlerine hibir zarar vermeme, tam
tersi eer gerekli olursa birbirlerine yardmda bu
lunma anlamas yaptklarnda dost olurlar. Byle
bir anlama dayand tehlike ya da yarar temeli
geerli olduu srece geerlidir. Hi kimse gerekle
ecek bir iyilik umudu ya da birtakm ktlk grme
korkular olmad srece bir szlemeye katlmaz ya
da anlamalarna sadk kalmak zorunda kalmaz.
Eer bu temel karlrsa anlama bu nedenle bo
304

mr gelir. Bu deneyimle bol bol grlmtr. nk


l.ukl devletler birbirlerine zarar vermemek iin an
lamalar yapmalanna ramen her zaman daha gl
nl.m yan tarafndan byle anlamalarn bozulmasna
kiri olas her nlemi alrlar ve anlamaya uyan her
h taraf iin de yeterince ak bir ama ve yarar ol
mad srece anlamaya gvenmezler. Yoksa gve
nin ktye kullanlmasndan ya da herhangi bir
hakszln yaplmasndan korkarlar. nk istedii
eyi yapma istei ve erki olan ve sadece egemenlii
nin gvenlik ve yararm amalayan birine, akl ba
nda ve egemen erkin haklarnn farknda olan han
gi insan gvenirdi? Dahas eer sadakat ve dine ba
vurursak erke sahip olan hi kimsenin, egemenlii
nin zaran pahasna szlerini tutmak zorunda olma
dn grrz; nk yurttalaryla yapt, ok ciddi
biimde her iki tarafn da baml olduu szlemeyi
bozmadan byle szleri yerine getiremez. Devletten
ayr yaayan ve onun yetkisini ne bir yurtta ne de
bir dost olarak tanmayan kii dmandr. Bir insan
dman yapan nefret deil, devletin haklardr. Hi
bir anlamayla devlet yetkisini tanmayan kiiye
gelince devletin haklar ona gre, devlete zarar vereinkiyle ayndr. Devletin elinden geldiince onu ya
boyun emeye ya da bir dostluk kurmaya zorlama
hakk vardr.
Son olarak ihanet sadece szl ya da yazl anla
mayla tm haklarn devlete aktaran yurttalar tara
fndan edilebilir. Bir yurttan bu suu ne nedenle
olursa olsun, egemenlik erkini ele geirmeye ya da
onu farkl ellere verme giriiminde bulunduunda
iledii sylenir. Giriiminde diyorum nk eer
bunu baarana kadar cezalandrlmadysa genellikle
305

ge kalnm, egemenlik haklar elde edilmi ya da


oktan aktarlmtr.
Aynca ne nedenle olursa olsun egemenlik erkini
ele geirmeye kalktnda diyorum ve byle bir giri
imin halkn zararna ya da yararna sonulanmas
arasnda hibir fark grmyorum. Bu eylem iin
nedeni ne olursa olsun, su ihanettir ve ihanet eden
doru ekilde sulanmtr. Sava durumunda herkes
onun giydii ihanet hkmnn adilliini kabul eder
di. Eer bir insan konumunu kommaz, dmana
komutannn bilgisi olmadan yaklarsa amac ne
olursa olsun kendi nergesiyle hareket ettii srece
dmam yenme amacyla yaklayor olsa bile hakl
olarak lmle cezalandrlr nk yeminini bozmu
ve komutannn haklarm inemitir. Bar zama
nnda tm yurttalarn bu yasalarla snrlandrlm
olduu genellikle bilinmez ama boyun eme iin
ama her iki durumda da ayndr. Devlet sadece
yneticinin yetkisiyle korunmal ve ynetilmelidir ve
byle bir yetki ve hak evrensel izinle sadece ona
verilmitir. Bu yzden eer onun izni olmadan biri
bir kamusal giriimi yerine getirmeye kalkarsa (dedi
imiz gibi) devlet bundan yarar bile salasa byle
insanlar yine de yneticinin haklarn inemilerdir
ve ihanet nedeniyle hakl olarak cezalandrlrlar.
Tm kukularn giderilmesi iin imdi daha nce
ki, akl yrtme alkanl olmayan herkesin doal
durumda arzularnn yasalarna gre doal egemenlik
hakkyla yaad savmzn Tanr'nn bildirilen yasa
ve hakkna dorudan ters olup olmad sorusunu
yantlayabiliriz. Tm insanlar (onlara daha fazla akl
balanm olsun ya da olmasn) Tanrsal buyrukla
komulann sevmeye zorlandklar iin, hakszlk
306

nlmadan birine zarar veremeyecekleri ya da arzular


na gre yaayamayacaklar sylenebilir.
Doal durumla ilgili olduu kadaryla bu itiraza
I*olayca yant verilebilir; nk doal durum, hem
doada hem de zamanda dinden nce gelir. Hi kim
se doal olarak ne Tanr'ya herhangi bir boyun eme
horcu olduunu bilir [Son Not 28] ne de akln kul
lanarak bu sonuca varabilir, bunu sadece iaretlerle
dorulanan vahiyle bilir. Bu yzden vahiyden nce
hi kimse, zorunlu olarak habersiz olduu Tanrsal
hir yasayla ve hakla snrlandrlmamtr. Doal
durum hibir ekilde dinin olduu durumla kartdnamah, ya din ya da yasa olmakszn ve sonu
olarak gnah ya da hakszlk olmakszn kavranmaldr. Bu doal durumun tanmladmz halidir ve
Pavlus'un yetkisi bizi dorulamaktadr. Doal duru
mu belli edilen Tanrsal yasa ve haktan yoksun ve
ondan nce gelen biimde kavramamz sadece bilgi
sizlikle ilgili deildir, ayn zamanda tm insanlara
doutan balanan zgrlkle ilgilidir.
Eer insanlar Tanrsal yasa ve hakla snrlandrl
m olsalard ya da Tanrsal yasa ve hak doal bir
zorunluluk olsayd, Tanr'nn insanlarla bir antlama
yapmasna ve insanlar ona bir yemin ve anlamayla
balamasna hi gerek kalmazd,
O zaman biz Tanrsal yasa ve hakkn, insanlarn
ak anlamayla her eyde Tanr'ya boyun emeyi,
bir devletin kurulmasndan sz ederken belirtilen
biimde, haklarn Tanr'ya aktarmay doal zgr
lkleriymi gibi kabul ettikleri zaman baladn
varsayabiliriz.
Ancak bu konular birazdan daha uzun uzadya ele
alacam.
307

Yneticilerin Tanrsal yasayla yurttalar kadar s


nrlandrld konusunda srar edilebilir. Ama biz
.onlarn doal haklarm koruduklarn ve ne isterlerse
yapabileceklerini belirtmitik.
Doal durumdan ok doal hakla ilgili ortaya kan
zorluklarn tmn ortadan kaldrmak iin herkesin
doal durumunda salam akim buyruuna gre ya
amak zorunda olduu gibi Tanrsal yasaya gre dc
yaamak zomnda olduu dncesini koruyorum;
yani onun yararna olduu ve kurtuluu iin gerekli
olduu iin, ama eer byle yaamayacaksa riski
kendisine ait olmak zere tam tersini de yapabilir.
Bylece bakasnn deil, kendi yasalarna gre ya
amak zorundadr ve hibir insan yarg olarak ya da
dinde bir st olarak tanmak zorunda deildir. Benim
dncemde bir yneticinin durumu byledir nk
benzerlerinden tler alabilir ama Tanr tarafndan
aka gnderilen ve grevini kuku gtrmeyen
iaretlerle kantlayan bir peygamber olmadka hi
kimseyi bir yarg olarak ya da kendisiyle birlikte
herhangi bir hak konusunda bir hkim olarak tan
mak zorunda deildir. Bir peygamber olduu zaman
bile bir inam deil, Tanr'mn Kendi'sini hkim
olarak tanr.
Eer bir ynetici yasasnda belli edildii zere Tanr'ya boyun emeyi reddederse, bunu sorumluluu
kendisine ait olmak zere ama herhangi bir yurtta
lk hakkn ya da doal hakk inemeden yapar.
nk yurttalk hakk onun buyruuna dayanr ve
doal hak doann yasalarna dayanr. Doann yasa
lar amac insanln iyilii olan dine deil, doann
dzenine uyarlanmtr - yani Tanr'mn bizim tara
fmzdan bilinmeyen sonsuz buyruuna.
308

Hu doruluk insanlarn, O'nun her eyi araclyla


dzenledii sonsuz emre kar deil ama Tanr'mn
v.lyine kar gnah ileyebileceine inananlar tara
lndan biraz belirsiz bir ekilde tanmlanm gibi
grnyor.
Egemenler dine ve aka Tann'ya yeminini etti
imiz boyun emeye ters bir ey buyururlarsa ne
yapmamz gerektii somlabilir. Tanrsal yasaya m
uymalyz yoksa insan yasasna m? Bu konuyu ileri
de daha uzun uzadya zmleyeceim ve bu yzden
imdi sadece her eyden nce O'nun kesin bir imge
sine sahip olduumuz zaman, Tanr'ya boyun eil
mesi gerektiini syleyeceim. Ama insanlar dinsel
konularda hata yapmaya ok eilimli ve eilimlerinin
eitliliklerine gre deneyimin yeterinden fazla kant
lad gibi, hatn saylr karklkla kendi uydurma
larn ileri srmeye alknlar, bylece eer hi kimse
kendi dncesine gre dinle ilgili olan konularda
devlete uymak zorunda olmasayd devletin haklan
lcr insann kendi karar ve tutkularna dayanrd. Hi
kimse kendini inancna ya da batl inancna kar
oluturulmu yasalara boyun emek zorunda say
lamazd ve bu bahaneyle, kendisinin snrsz bir
zgrl olduunu kabul edebilirdi. Bu ynden
milli yetkililerin haklar tamamen hie saylabilir,
bylece tek bana egemen erkin hem Tanrsal hem
de doal hakla devletin yasalarn korumak ve kol
lamak zorunda olduu, dinle ilgili uygun olduunu
dnd herhangi bir yasay yapmak iin stn
yetkiye sahip olmas gerektii sonucuna varmalyz;
herkes bu konuda Tanr'mn tutmalann buyurduu
szleri dorultusunda, devletin buyruklarna uymak
zorundadr.
309

Ancak eer egemen erk dinsizse ya devletle hibir


anlamaya girmemeliyiz ve haklarmzdan herhangi
birini ona aktarmak yerine canlarmz vermeliyiz ya
da eer anlama yapldysa ve haklarmz aktarlm
sa (kendimizi ve dinimizi koruma hakkm aktarm
olmamz gerektii iin) onlara uymak ve szmz
tutmak zorunda olmalyz. Tanr'mn tartma g
trmez vahiyle zorbala kar zel yardmn verdii
ya da bize boyun eme konusunda ayrcalk tand
durumlar dnda, hakl olarak bile dinsiz ynetime
uymak zorunda olabiliriz. Bylece Babil'deki tm
Yahudiler iinde Tanr'mn yardmndan emin olan
ve bu yzden Nebukadnessar'a boyun emeyi redde
den sadece gen vard. stisnai olarak sadece kral
tarafndan sevilen Daniel dnda, geriye kalanlarn
hepsi hakl olarak, belki de kraln ellerine Tanr
tarafndan teslim edildiklerini ve kraln egemenliini
Tanr'mn tasarsyla elde ettiini ve koruduunu
dnerek boyun emeye zorlanmlard. Dier taraf
tan Elazar, lkesi tamamen yklmadan nce, hakla
rnn ve erklerinin Greklere aktarlmasndansa ya da
dinsizlere ballk yemini etmektense her trl i
kenceye gs germeleri iin yurttalarna kendisinin
admlarn takip edebilmeleri ve her yola bavura
bilmeleri iin ballnn bir kamtm sunmak istedi.
Burada ileri srdm dorulayan rnekler her gn
gerekleiyor. Hristiyan krallklarnn yneticileri
egemenliklerini glendirmek amacyla Trklerle ve
dinsizlerle anlamalar yapmakta ve byle insanlar
arasna yerleen yurttalarna dinsel ve dinsel olma
yan konularda anlamada yazlan ya da yabanc
ynetim tarafndan izin verilenden daha fazla zgr
lk ele geirmeme buyruu vermede kararsz kalm310

yular. Bunun rneini daha nce belirttiim HolI.ulaklarn Japonlarla olan anlamasnda grebiliriz.

311

XVII. Blm:
Hikimsenin Tm Haklarn Ynetici
Erke Aktaramayaca ya da
Aktarmasnn Gerekli Olmadnn
Gsterilmesi. Musa'nn Yaam
Srasndaki ve lmnden Sonra
Monari Kurulana Kadar Olan brani
Cumhuriyeti ve stnl Hakknda.
Son Olarak Teokratik Cumhuriyetin
k Nedenleri ve Anlamazlk
Olmadan Neden Zaten Zor Devam
Edebilecei
Egemenlik lksnn saltk kuram Aslnda hi kimsenin tm haklarn egemen
erke aktaramayaca. Bunun kant.
Tm Devletlerdeki dtaki deil, iteki en byk
tehlike.
Msrdan ktktan sonra Yahudilerin balang
taki bamszl.
nce tamamen demokratik teokrasiye
dnmesi.
Sonra Musa'ya kul olmaya dnmesi.
Sonra erkin hahamba ve komutanlar arasnda
ayrld bir teokrasiye dnmesi.

312

Oymaklarn devletler oluturmas.


Milli erk zerindeki snrlamalar.
Ilalk zerindeki snrlamalar.
Levililerin papazlnn oluumundaki bozulmann
nedenleri.

En son blmde ileri srlen egemen erkin evren


sel haklaryla ve bireyin ona aktarlan doal haklary
la ilgili kuram, birok ynden gerek uygulamayla
uyumasna ve uygulama gitgide ona uyacak ekilde
dzenlenebilmesine ramen yine de birok ynden
tamamen lksel kalmak zorundadr. Ne hi kimse
bakasna insan olmay brakacak kadar erkini ve
sonuta haklarm tamamen devredebilir ne de olas
btn istekleri gerekletirebilecek kadar egemen bir
erk olabilir. Bir yurttaa ona yarar salayan bir ey
den nefret etmesini ya da onu zarara uratan bir eyi
sevmesini ya da hakaretlerden rahatsz olmamasn
ya da korkusuz bir yaam istememesini ya da zo
runlu olarak insan doasndan kaynaklanan bu tr
yzlerce eyi buyurmak her zaman bo olacaktr.
Bence bu kadar deneyimle yeterince gsterilmitir.
nk insanlar imdiye kadar hibir zaman erkleri
ni, byle bir erki ve hakk alan yneticilere kar bir
korku nesnesi olmay sona erdirecek lde teslim
etmediler ve kendi yurttalar egemenler iin her
zaman d dmanlarla ayn lde tehlike unsuru
oluturmutur. nsanlar egemenin isteine kar
kamayacak biimde, devlet ilerine baka etkileri
olmayacak kadar btnyle doal haklarn yitirselerdi [Son Not 29], sanrm hi kimsenin bir anlna
kabul etmeyecei en iddetli zorbal ceza olarak
313

grmeden srdrmek o zaman olas olurdu.


Bu yzden her insamn hakknn bir ksmn hi
kimsenin deil, kendi kararma dayanarak elinde
tuttuunu kabul etmeliyiz.
Ancak ynetici erkin hakknn ve erkinin kapsa
mm doru anlamak iin sadece insanlar korkuyla
zorlayabilecei eylemleri deil, insanlar, yerine ge
tirmeleri iin ikna edecei mutlaka her eylemi kap
sadna dikkat edebiliriz. nk inam yurtta
yapan boyun eme nedeni deil, boyun eme gerei
dir.
Bir inam yneticinin buyruklarna uymas iin
ynlendiren neden korku ya da umut ya da lke
sevgisi ya da baka bir duygu ne olursa olsun - insa
nn kendisine dant ve yine de egemen erkin
buyurduu gibi hareket ettii gerei deimez. Bu
yzden, bir insann kendi kendine dnp tan
masndan kaynaklanan tm eylemlerin, yneticidense bireyin haklarna uyularak yapldn ne sre
meyiz. Aslnda tm eylemler belirleyici neden sevgi
ya da ceza korkusu olsun bir insann kendiyle d
np tanmasndan kaynaklanr. Bu durumda ya
egemenlik yoktur ve kullar zerinde hibir hakka
sahip deildir ya da egemenlik ona uymaya karar
vermeleri iin insanlar ikna edebilecei her durumu
kapsar. Sonuta bir yurttan sevgi ya da korku ya da
(genelde olduu gibi) ayn anda hem umut hem kor
kudan ya da korku ve hayranlktan ileri gelen sayg
dan ya da aslnda her trl nedenden, yneticinin
erkleri dorultusunda yapaca her eylem kendi yet
kisi nedeniyle deil, yneticiye boyun emesi nede
niyle gsterilir.
Bu nokta u olguyla daha fazla aklk kazanyor.
314

Koyun eme, boyun een kiinin da dnk eylem


lerinden ok zihinsel durumudur. Bylece en ok
Uim kalbiyle baka birinin buyruklarna uymaya
karar veren baka birinin egemenlii altndadr ve
sonuta en sk egemenlik yurttalarnn dnceleri
zerinde etkisi olan yneticiye aittir; eer en ok
korkulanlar en sk egemenlie sahip olsayd en
salam egemenlik bir zorbann yurttalarna ait
olurdu nk onlar yneticileri iin her zaman bir
korku unsuru olutururlar. Bundan te, dnceyi
konuma kadar btnyle ynetmek olanaksz ol
masna ramen yine de dceler belli bir yere kadar
yneticinin denetimi altndadr,- nk o birok
yoldan yurttalarnn byk blmnn inanlarn
da, sevgilerinde ve nefretlerinde onun isteklerine
uymalarnn gerekmesine neden olabilir. Byle duy
gular yneticinin kesin buyruuyla ortaya kmama
larna ramen genellikle (deneyimin gsterdii gibi)
erkinin yetkisinin ve ynnn sonucunda; baka bir
deyile hakk nedeniyle oluurlar. Bu yzden anlay
mz inemeden, inanlarnda, sevgilerinde, nef
retlerinde, kmsemelerinde ve dier tm duygula
rnda yneticilerinin nerilerini izleyen insanlan
anlayabiliriz.
Ynetimin erkleri, byle dnldnde, yeterin
ce byk olmasna ramen, hibir zaman sahipleri
nin olas her isteini yerine getirecek kadar byyemezler. Bence bunu yeterince ak gsterdim. Dedi
im gibi sonsuz bir egemenlik kurmann yntemin
den sz etmeyi tasarlamyorum. Tersine gz nne
aldm amacma ulamak iin, egemenliklerini
arttrmak ve bunun gvencesini salamak amacyla
yneticilerce yurttalarna verilecek balca ayrcalk
315

larn ne olmas gerektiini karmak iin Musa'ya


gelen Tanrsal vahye deineceim ve Yahudileri
tarihi ile baarsn ele alacaz.
Bir devletin korunmasnn en bata yurttalarn
sadakati ve aldklar buyruklar yerine getirmelerine
bal olduunun hem akl hem de deneyim aka
retir; yurttalara sadakatlerini ve erdemlerini ko
rumada nasl klavuzluk edilmesi gerektii o kadar
da ak deildir. Hem yneticiler hem de ynetilenler
arzularn izlemeye eilimlidir. Halk ynnn karar
sz tutumu, bu deneyimine sahip olanlar neredeyse
umutsuzlua drr; nk bu tutum aklla deil,
tamamen duygularla ynetilir. O her giriime aceley
le koar ve agzllk ya da atafatla kolayca bozu
lur. Herkes kendisinin her eyi bildiini zanneder ve
her eyi kendi isteine gre biimlendirmeyi ister, bir
eyin adil ya da adaletsiz, yasal ya da yasad oldu
una ona kr ya da zarar getirmesi dorultusunda
karar verir. Kibir, akranlarndan nefret etmesine ve
klavuzluklarm reddetmesine nclk eder. Daha
stn n ve zenginlik (byle armaanlar hibir za
man eit verilmedii iin) komusunun dn
istemesine ve buna sevinmesine nclk eder. Ba
tan aa tm listeyi gzden geirmeme gerek yok,
herkes zaten imdilerde ne kadar ok suun nefret
ten kaynaklandm neredeyse biliyor - deiim
istei, abucak fkelenme ve yoksulluu kmseme
- insanlarn kafalarn bunlar dolduruyor, bylece
kafalar karyor.
Bu ktlklere kar korunmak iin ve aldatmaya
yer olmayan bir egemenlik oluturmak iin; kurumlanmz, konumu ne olursa olsun herkesin kamusal
hakk kiisel yarara tercih edebilecei ekilde olu316

trmak grevimiz ve iimizdir. Gereklilik, genellikle


buluun annesidir ama ak dmanlardansa kendi
yurttalarndan daha az tehlikede olan ya da yneti
ri lerinin kendi yurttalarmdansa dmanlardan daha
az korktuu bir egemenlik yaratmada hibir zaman
haarl olamamtr. Dmanlar karsnda yenil
mez olan ama zellikle de Vespasian ve Vitellius
arasndaki savata55 kendi yurttalarnca birok kez
Icthedilmi ve iddetle bask grm Roma devletine
tanklk edin. (Bkz. ehrin acnas durumunun bir
betimlemesi iin Tacitus56, Tarihler iv.)
skender yurtdnda saygnlk kazanmann yurtta
saygnlk kazanmaktan daha kolay olduunu d
nyordu ve byklnn kendi takipileri tarafn
dan yok edilebileceine inanyordu. Byle bir k
ten korkarak arkadalarna yle seslendi: "Beni iten
ihanet ve yerel entrikalardan koruyun ve ben korku
suzca sava tehlikelerine gs gereceim. Philip,
sava dzeninde tiyatroda olduundan daha gven
deydi. Genellikle dmamn elinden kat, kendi
kullarndan kaamad. Eer krallarn lmlerini
dnrseniz ak dmandansa suikastla lenlerin
saysnn daha fazla olduunu greceksiniz." (Q.
Curtius, blm vi.)
Kendilerini gvence altna almak adna eski za
55 Vitellius, Drt mparator Yl olarak bilinen M.S. 69'da
grev yapan Roma mparatorlardan biridir. Ayn yl grev
yapan dier imparatorlardan biri de Vespasian'dr.
Vitellius taraftarlarnca terk edikten sonra baz illerin
desteiyle Vespasian imparator olmutur.
56 Tacitus (56-117): Roma mparatorluunun senatr ve
tarihisi.

317

manlarda taht ele geiren krallar eer yurttalar vc


insanolunun geri kalan onlar akranlar olarak
grmez, onlarn tanrlar olduklarna inanrlarsa,
ynetimlerine isteyerek boyun eeceklerini ve buy
ruklarna uyacaklarn dnerek lmsz tanrlarn
soyundan geldikleri dncesini yaymaya alrlar
d. Byle Augustus Romallar, Vens'n olu olan
AEneas'n soyundan geldiine ve tanrlar arasnda
sayldna ikna etmiti. "Kendisine, tanrlar gibi
rahipler eliinde tapmaklarda tapnlmasn! istemi
ti." (Tacitus, Ann. i. 10.)
skender gurur deil, politika nedeniyle Hermolaus'un hakaretine karlk olarak Jpiter'in57 olu
olarak selamlanmak istemiti: "Hermolaus'un ben
den kehanetiyle tanndm Jpiter'e kar olmam
istemesi neredeyse komik. Tanrlarn yantlar be
nim sorumluluumda m? O bana oul adn teklif
etti; kabullenmek hibir ekilde benim imdiki tasa
rlarma ters deil. Keke Hintliler de benim bir tam
olduuma inansalard! Savalar saygnlk araclyla
srdrlyor, inanlan yalanlar genelde doruluun
gcn kazanyorlar." (Curtious, viii, Para, 8.) Bu
birka szckle bilgisizlere bir uydurmay zekice
yutturmay baaryor ve ayn zamanda bu aldatma
nn nedene iaret ediyor.
Cleon58, MakedonyalIlarn krallarna boyun eme
leri iin yapt konumasnda benzer bir hile benim
sedi. nk hayranlkla skender'in vglerim gz
57 Roma mitolojisinde karl Jpiter olan, Yunan mitolo
jisindeki tanrlarn kral Zeus.
58 Cleon (M.. 422) Kendisi aristokrat olmasna ramen
Atina siyasetinde ticari snfn ilk temsilcisidir.

318

den geirdikten ve niteliklerini hatrlattktan sonra


"ranllar sadece dindar deil, krallarna tann gibi
tapnmada dikkatliler; nk krallk kamusal gven
liin kalkandr." diyerek devam ediyor ve konuma
sn yle sonlandnyor "Ben, kendim kral bir len
salonuna girdiinde yzkoyun yere yatmalym,dier insanlar, zellikle de erdemli olanlar byle
yapmal" (Curtius, viii. Para. 66). Ancak Makedonya
lIlar daha saduyuluydular - aslnda sadece tama
men barbar olanlar bu kadar aka kandrlabilirler
vc kendi karlar olmakszn kendilerinin yurttatan
kleye dntrlmesine katlanabilirler. Bununla
birlikte dierleri daha kolayca kralln kutsal olduu
vc dnyada tanr roln oynad, insann oyu ve
izniyle deil de Tann tarafndan kurulduu ve zel
Tanrsal takdir ve yardmla korunduu inancn
yayabildiler. Benzer kurgular, egemenliklerini g
lendirmek amacyla devlet bakanlar tarafndan ilan
edildi ama bunlar geeceim ve esas amacma var
mak iin eski zamanlarda Musaya gelen Tanrsal
vahyin bu konuda rettiklerinden sz edeceim.
V.
Blmde branilerin Msr'dan ktktan sonra
baka bir ulusun yasa ve hakkyla snrlandrlmadklarn, istedikleri herhangi yeni bir gelenei kurmada
ve setikleri herhangi bir blgede yaamada zgr
olduklarn sylemitik. Msrllarn dayamlmaz
kleliinden kurtulduktan sonra hibir anlamayla
hibir insana bal deillerdi ve bu yzden her insan
doal hakkm ald ve onu elinde tutma ya da ondan
vazgemede ve bakasna aktarmada zgrd. O
zaman doal durumda olduklarndan balca gven
dikleri Musa'nn tavsiyesini dinlediler ve haklarn
herhangi bir insana deil, sadece Tanr'ya aktarma
319

karar aldlar; ok gemeden hepsi bir azdan Tann'nn tm buyruklarna uymaya ve kehanetle du
yurmad hibir hakk tanmamaya sz verdi. Tann'ya bu sz ya da hak aktarm, insanlar kendilerini
doal haklarndan yoksun brakmaya karar verdikleri
zaman sradan toplumlarda olduunu dnd
mzle ayn ekilde yerine getirilmiti. Aslnda Yahudilerin zorlama ve tehdit altnda deil, zgrce hak
larn teslim etmeleri ve Tanr'ya aktarmalar koul
lanm bir antlamann ve yeminin (bkz. Msrdan
k xxxiv:10) sonucudur. Dahas bu antlamann
onaylanmas ve yerletirilmesi iin ve tm aldatlma
kukularndan arndrlmas iin Yahudiler, sadece
O'nun mkemmel gcnn araclyla baar duru
munda kaldklarnn ya da kalabileceklerinin (M
srdan k xix:4, 5) deneyimini yaayana kadar
Tanr bu antlamaya girimedi. Tann'mn gcnn
dnda hibir eyin koruyamayacana inandklar
iin, belki de daha nce sahip olduklarn dndk
leri tm kendini koruma doal erkini Tanr'ya teslim
ettiler ve sonuta tm doal haklarn da teslim
etmi oldular.
Bu yzden sadece Tanr, antlama nedeniyle Tanrnm krall olarak anlan braniler zerinde ege
menlik kurdu ve Tanrnn onlarn kral olduu sy
lendi; sonuta Yahudilerin dmanlarnn Tanrnn
dmanlar olduu sylendi ve egemenlii ele geir
mek isteyen yurttalar Tanrya kar ihanetle su
luydular ve son olarak devletin yasalar Tanrnn
yasa ve buyruklar olarak anld. Bylece brani devle
tinde her ikisi de sadece Tanrya boyun emeden
oluan milli ve dinsel yetki aynyd. Dinin dogmalar
buyruk deil, yasa ve dzendi; dindarlk bir tr sada320

kat gibi grlyordu, dinsizlik de muhalefetle ayn


grlyordu. Dinden uzaklaan herkes yurtta ol
maktan kyor ve sadece bu nedenle dman sayl
yordu. Din uruna lenlerin lkeleri iin lm
olduklar dnlyordu; aslnda milli ve dinsel yasa
arasnda hibir ayrm yoktu. {Kutsal Kitap'a ait
branicede Din adn verdiimiz hibir szck yoktu.
Yeniada Yahudiler kk bilgi olan bir szck seti
ler.} Bu nedenle, yurttalar Tann'nm vahiyleri dn
da hibir eyle snrl olmadklar iin, ynetime
Teokrasi denilebilirdi.
Ancak eylerin bu durumu uygulamadansa ku
ramdayd, nk sylemek zere olduumuz eyden
tr branilerin aslnda egemenlik erkini tamamen
kendi ellerinde bulundurduklar grlecek. imdi
aklayacam gibi, ynetilme yntemi ve yolu bunu
gsteriliyor.
braniler haklarn baka bir insana aktarmadkla
rndan demokrasideki gibi hepsi haklarn eit olarak
teslim etti ve bir azdan haykrd: 'Tanr ne derse
(bir arac ya da szc ad verilmeden) onu yapacaz."
Buradan hepsinin eit ekilde antlamayla snrlan
drld ve hepsinin TanrTya danmak, O'nun yasa
larn kabul etmek ve yommlamak iin eit hakk
olduu, bylece hepsinin ynetimde eit bir pay
olduu sonucu kyor. Bylece ilk olarak hepsi Tan
rTya birlikte yaklat, bylece buyruklarn renebi
lirlerdi ama bu ilk selamlamada Tann'y konuur
ken duyduklar iin o kadar ok korkmu ve ar
mlard ki lmlerinin yakn olduunu dnm
lerdi. Korkuyla dolu, yeniden Musa'ya gittiler ve
dediler ki: "Atein iinden seslenen Tann'nm sesini
duyduk ve lmek istememiz iin bir neden de yok:
321

Bu byk ate bizi kesinlikle yok edecek: Eer Tann'mn sesini tekrar duyarsak kesinlikle leceiz. Bu
yzden sen yakla ve Tanr'mzn tm szlerini duy
ve sen (Tanr deil) bizimle konuacaksn: Tanr'nn
bize syleyecei her eyi dinleyeceiz ve yerine geti
receiz."
Bylece onlar aka daha nceki antlamalarna
son verdiler ve Tanr'ya danma ve buyruklarn
yorumlama haklarn tamamen Musa'ya aktardlar.
nk burada Tanr'nn syledii her eyi yerine
getirme szn vermiyorlar, Tannnn Musa'ya sy
ledii her eyi yerine getirme szn veriyorlar (bkz.
On Emir'den sonra Yasanm Tekrar v:20 ve xviii:15,
16. para.) Bu yzden Musa Tanrsal yasalarn tek
duyurucu ve yorumcusu ve sonuta ayrca sulanamayacak ve Yahudiler arasnda Tanr roln oyna
yacak tek ynetici hkim olarak kald; baka bir
deyile ynetici krall elinde tuttu. Sadece o Tanr'ya danma, insanlara Tannsal yantlan verme ve
onlarn yerine getirilmesini denetleme hakkna sa
hipti. Sadece o diyorum nk Musa'nn yaam
srasnda herhangi biri Rab adna bir eyler vaaz
etme isteinde bulunursa, gerek bir peygamber olsa
bile sulu ve egemenlik erkini eline geiren biri say
lrd (lde Saym xi:28) [Son Not 30], Burada insan
larn Musa'y semelerine ramen Musaya Tanr'ya
danma haklarm aktardklar ve onu Tanr'nn
khini olarak tanyacaklarna tamamen sz verdikle
ri iin aka haklarnn tamamn kaybettiklerinden
ve Musa tarafndan kalt olarak ne srlen her
hangi birinin Tanr tarafndan seilmi olduunu
kabullenmek zorunda olduklarndan, hakl olarak
Musa'nn kaltsn seemediklerine dikkat edebili322

tiz. Eer Musa onun gibi Tanr'ya danma hakkna


s.lip olarak ynetim ve sonuta yasa yapma ve
yrrlkten kaldrma, bar ya da savaa karar ver
me, eliler gnderme, bilirkiiler atama - aslnda bir
yneticinin tm ilevlerini yerine getirme hakkna
tek bana sahip olacak kaltsn seseydi devlet,
dier monarilerden, sadece Tanr'nn, devlet baka
n tarafndan bile bilinmeyen buyruklar dorultu
sunda ynetilmesi ya da byle ynetilmesinin ge
rekmesi farkyla ayrlrd; dier monarilerden fark
brani devlet bakannn buyruun bildirildii tek
kii olmas olurdu. Bu, devlet bakannn yetkisini
nzaltmaktansa arttran bir fark. Her iki durumda
halklar ilgilendirdii kadaryla, her iki halk da eit
lde yurtta olurdu ve eit lde Tanrsal buyruk
tan habersiz olurdu nk her ikisi de devlet baka
l nm szleriyle bal olurdu ve neyin yasal neyin
yasad olduunu sadece ondan renirdi. Halkn
devlet bakannn sadece ona bildirilen Tanr'nn
buyruuna gre buyruklar verdiine inanmas onlan
daha az deil, daha da fazla baml yapard. Ancak
Musa byle bir kalt semedi, egemenlii ondan
sonra gelenlere halka ait bir ynetim olmayan bir
ekilde ne bir soylular ynetimi ne de bir monariye
deil, bir teokrasi brakt. nk birine devleti byle
yorumlanan yasalar dorultusunda ynetme hak ve
erki verilirken baka birine yasalar yorumlama hak
k verilmiti (bkz. lde Saym xxvii:21) [Son Not
31],
Konunun btnyle anlalmas iin tm devletin
ynetimini tam olarak anlatacam.
ncelikle halka Tanr'nn - yani devletin egemen
yetkilisinin sanki konutu olacak bir tapmak ina
323

edilmesi buyrulmutu. Bu tapmak Tann'ya danlan


yerin kamu mal olmas iin tek bir yurttan deil,
tm halkn gideriyle ina edilmeliydi. Levililer, bu
kraliyet konutunun adamlan ve yneticileri olarak
seilirken, krallar olan Tann'mn grevini, sanki
meru oluymu gibi devralan Musa'nn kardei
Harun da onlann ba ve yardmcs seilmiti.
Tann'ya en yakn olarak o, Tanrsal yasalarn
egemen yorumcusuydu; Tann'mn peygamberinin
yantlarn halka iletiyordu ve Tanr'ya onlar ba
lamas iin yakaryordu. Eer bu ayrcalklara ek
olarak ynetme hakkna sahip olsayd aa yukar
mutlak bir devlet bakan olurdu; ama ynetim a
sndan o sadece zel bir yurttat. Tm Levi oyma
egemenlik haklarndan o kadar btnyle yoksun
braklmt ki blgenin paylatnlmasnda dierleriy
le birlikte payn almamt bile. Musa, oyman
dayanan, halka ona kar byk sayg alayarak
salamt nk o Tann'ya adamlan tek oymakt.
Bundan te geriye kalan on iki oymaktan oluturu
lan orduya, Kenanllarn lkesini igal etmeleri,
topra on iki blme ayrmalar ve bunu kurayla
oymaklar arasnda datmalar buyrulmutu. Bu i
iin her biri bir oymaktan olmak zere on iki komu
tan seilmiti ve komutanlara Yeu ve hahamba
Elazar ile birlikte topra on iki eit paraya blme ve
onu kurayla datma yetkisi verilmiti. Tehlike anla
rnda, Musa gibi adrnda ya da tapmakta yalnz
bana deil, Tanr'nn yantlar bildirilen hahamba
araclyla Tann'ya danabildii iin Yeu ordunun
bakumandan olarak seilmiti. Bundan te ona,
insanlarn hahamba araclyla aktarlan Tann'mn
buyruklarna uymasna neden olma ve bu buyruklar
324

yerine getirme, onlar uygulama yollar bulma ve


yararlanma, istedii sayda ordu komutanlar seme;
en iyisi olduunu dnd seimi yapma,- kendi
adna eliler gnderme ve ksaca savan tm dene
timine sahip olma yetkisi verilmiti. Onun grevi
iin hibir yasal kalt yoktu - aslnda konum ka
musal tehlike zamanlarnda Tanr'nm dorudan
buyruuyla dolduruluyordu. Sradan zamanlarda
bar ve savan tm ynetimi yaknda dikkat eke
ceim gibi, oymaklarn komutanlarndayd.
Son olarak yirmi ve altm yalar arasndaki her
adama silah tama ve bakomutanna ya da hahambama deil, din ve Tanr'ya bal bir yurtta ordusu
oluturma buyruu verilmiti. Ordu ya da kalabalk
Tanr'nm ordusu ya da Tanr'nm kalabal olarak
anlyordu. Bu nedenle Tanr braniler tarafndan,
ordularn Tann's olarak anlyordu ve nemli sava
larda, tm halkn gvenlii ya da yok oluu buna
bal olduunda, antlamann sand ordunun orta
snda tanyordu bylece halk bir bakma Krallarn
aralarnda grerek tm gcn ortaya koyuyordu.
Musa tarafndan kaltlarna braklan bu ynerge
lerden, onun zorbalardan ok ardndan gelen yneti
ciler setiini aka gryoruz; nk hi kimseye,
istedii yerde ve tek bana Tanr'ya danma erkini
brakmad, sonuta yasalar dzenleme ve yrrlk
ten kaldrma, sava ya da bara karar verme, hem
dinsel hem de dinsel olmayan grevleri alacak insan
lar seme erkine hi kimse tek bana sahip olmad.
Bunlarn hepsi bir yneticinin ayrcalklaryd. As
lnda hahamba yasalar yorumlama ve Tanr'nm
yantlarn iletme hakkna sahipti ama bunu Musa'
nn yapt gibi istedii zaman deil, sadece ordunun
325

bakomutan, ynetim kurulu ya da benzer bir yetki


li istediinde yapyordu. Bakomutan ve ynetim
kurulu istedikleri zaman Tanr'ya danabiliyorlard
ama yantlarm sadece hahamba araclyla alabi
liyorlard. Bylece Tanr'nm ifadeleri hahambann
bildirdii haliyle Musa'nn bildirdii gibi buyruklar
deil, sadece yantlard; Yeu ve ynetim kurulu
tarafndan onaylanrlard ve sadece onaylandklar
zaman emir ve buyruk erkine sahip olurlard {Ame
rika Birleik Devletlerinde gcn ayrlmas gibi.}
Hahamba Hem Harun'un durumunda hem de
olu Elazar'm durumunda Musa tarafndan seilmi
ti; Musa'nn lmnden sonra hi kimse kaltsal
hale gelen bu grev iin seim yapma hakkna da
sahip deildi. Ayrca ordunun bakomutan da Musa
tarafndan seilmiti ve ilevini hahambann deil
Musa'nn buyruklarna dayanarak stleniyordu.
Aslnda Yeu'nun lmnden sonra hahamba,
onun yerine baka birini atamad ve komutanlar yenibir bakomutan iin Tanr'ya yeniden danmad, her
biri Yeu'nun erkini kendi oymann askeri gcne
gre elinde bulundurdu ve hepsi bu gc tm ordu
asndan ortak olarak ellerinde bulundurdu. Bu
sabit bir konutlarnn olmad ve her eye ortak
sahip olduklar Yeu'nun zamannda ok sk gerek
leti. Tm oymaklar alanlarn, fethetme hakkyla
kazandktan ve kurayla belirlenmi kazanlarn
bldkten sonra artk mallarna ortak sahip olmaya
rak ayr hale geldiler bylece tek bir komutan gerek
sinimi sona erdi; nk farkl oymaklar yurttalar
topluluundansa birlemi devletler nda ele
alnmaldr. Tanrlarna ve dinlerine gre yurttatlar
ama birinin dieri asndan sahip olduu haklara
326

Kre sadece birleiktiler. Aslnda (eer Tapma her


kes iin ortak kabul edersek) Hollanda Birleik Dev
letleriyle {ya da Amerika Birleik Devletleriyle}ayn
durumdaydlar. Ortak tutulan mallarn blnmesi,
sahiplerin paylarna tek balarna sahip olmas ve
dierlerinin byle bir pay zerinde haklarn teslim
etmesi iin bu, sadece baka bir deyim. Musa'nn
oymaklarn komutanlarn semesinin nedeni buydu
-- yani, egemenlik blndnde oymann ileriyle
ilgili hahamba araclyla Tanr'ya danarak,
kendi ordusunu yneterek, ehirler yaplandrarak ve
glendirerek, bilirkiiler atayarak, kendi egemenli
inin dmanlarna saldrarak ve tm milli ve askeri
ilerde tm denetime sahip olarak her biri kendi
blgesiyle megul olabilirdi. Tam dnda [Son Not
32] herhangi bir hkim ya da Tann'mn aka gn
derecei bir peygamberi tanmak zorunda deillerdi.
Eer Tanr'ya tapnmadan ayrlrsa oymaklarn geri
kalan onu bir yurtta olarak sulamyorlard, ona bir
dman olarak saldryorlard. Kutsal Kitap'ta bunun
rneklerini gryoruz. Yeu ldnde (yeni bir
bakomutan deil) srailoullar Tanr'ya dantlar;
dmanlara ilk saldracak olamn Yahuda oyma
olduuna karar verilerek sz konusu oymak, imon
oymayla glerini birletirmek ve ortak dmanla
rna saldrmak iin dier oymaklar anlamaya dhil
olmadan (Hkimler i:l, 2, 3) tek bir anlama yapt.
Her oymak kendi dmanlanna kar ayr ayn sava
t ve onlarn hibir koulla canlarnn balanma
mas, tamamen yok edilmeleri emredilmesine ra
men isteine gre onlar kul ya da dost ola-ak teslim
ald. Byle bir itaatsizlik, oymaklarn geri kalanlarn
ca eletiriyle karland ama su ileyen oyman
327

sulanmasna neden olmad. Bir i sava ilan etmek


ya da birbirlerinin ilerine karmak iin yeterli bir
neden olarak dnlmedi. Ama Benyamin oyma
dierlerine kar su ilediinde ve birlemi oymak
larn hibirinin snrlar iinde snamayaca ekil
de bar ban kopardnda ona bir dman olarak
saldrdlar ve sava sonra ona kar zafer kazana
rak savan kurallarna gre hem sulu hem de ma
sumu lmle cezalandrdlar. Bu sonradan piman
lkla yerindikleri bir eylem oldu.
Bu rnekler her bir oyman haklaryla ilgili syle
diklerimizi aka doruluyor. Belki de bize her bir
oyman komutanlnn kaltlarn kimin setii
sorulacak; bu konuda Kutsal Kitap'ta hibir eksiksiz
bilgi bulamyorum, ama oymaklarn ailelere ayrld
n, her birine yaa byk bir yenin bakanlk
ettiini, Musa bu yaa bykler arasndan kendisiy
le birlikte stn ynetim kurulunu oluturan yetmi
yardmcsn setii iin, ailelerin tm yaa byk
bakanlarmn hakl olarak komutanlk grevine
geldiklerini varsayyorum. Yeu'nun lmnden
sonra hkmeti ynetenlere ileri gelenler ad veril
miti ve sanrm herkesin bildii gibi ileri gelen branicede yaygn olarak hkim anlamnda kullanlan bir
ifadedir. Ancak bu konuda bir karara varmamz ok
nemli deil. Musa'nn lmnden sonra ilerin
hepsi tek bir insan ya da ynetim kurulu tarafndan
ya da herkese verilen oyla deil de ksmen bir oy
mak tarafndan, ksmen eit paylarda geriye kalan
oymaklar tarafndan ynetildii iin, Musa'nn l
mnden sonra ynetimin ne monarik ne aristokra
tik ne de halka ait olduu ama dediimiz gibi teokra
tik olduu ok ak.
328

Ih adn kullanlmasnn nedenleri:


I. Ynetimin kraliyet merkezi Tapnakt ve sadece
Uma gre, gsterdiimiz gibi, tm oymaklar yurtta
t.
II. Tm insanlar, her eyde tam boyun eme sz
verdikleri stn hkimleri olan Tanr'ya ballk
borluydu.
III. Bakomutan ya da diktatr, gerekli olduunda,
Tanr'dan baka hi kimse tarafndan seilmiyordu.
Ih Musa tarafndan Tanr adna zellikle buyrulnutu (Yasann Tekran xix:15) ve Gidyon, imon
ve Samuel'in gerek seimiyle tanklk edilmiti;
buradan, bize zellikle sylenmese de, dier inanl
liderlerin ayn biimde seildii sonucuna varabiliriz.
Bu ncller belirtildiine gre imdi sra bu plana
dayal bir egemenlik oluturmann sonularm sorgu
lamakta ve bu egemenliin hem zorba olmayan y
neticileri hem de dik bal olmayan ynetilenleri
etkili olarak snrlar iinde tutup tutmadm gr
mekte.
Ynetenler ya da egemenlik erkine ona sahip olan
lar, zorba tutumlarn her zaman yasallk kisvesi
altnda tutmaya ve insanlar iyi niyetle yola ktkla
rna ikna etmeye alrlar,- yasay yalnzca onlar
yorumladnda bunu kolayca uygularlar,- nk
yasann yorumunun bakasna braklmasndansa ya
da yasalarn, hi kimsenin anlamlarndan kuku
duymayaca kadar ak olmasndansa, bu ekilde
isteklerini ve arzularn yerine getirmek iin ok
daha fazla zgrlk kazandklar ak. Bylece yasa
nn tm yorumunun, kendileri asndan ynetimde
hibir paylar olmayan ve tm destekleri ve saygn
lklar bakmndan onlara teslim edilen yasalann
329

doru bir yorumuna baml olan Levililere brakl


masyla (Yasanm Tekrar xxi:5) brani komutanlar
nn gnaha girme erkinin azaltldm gryoruz.
Dahas tm insanlara her yedi ylda bir belli bir
yerde bir araya gelme ve hahamba tarafndan ya
sayla ilgili bilgilendirilme buyruu verilmiti; bundan
te her bireye titiz dikkatle yasann kitabnn tama
men okumas buyrulmutu. (Yasanm Tekrar
xxxi:9, 10 ve vi:7.) Bylece eer onlar Tanr'mn
egemenliinin yneticileri ve O'nun temsilcileri
olarak grecek halk tarafndan kendilerine kar
byk sayg beslenmesini istiyorlarsa, komutanlar
kendileri iin her eyi yazlan ve herkese iyi bilinen
yasalara gre ynetmeye byk zen gstermek
zorundaydlar,* yoksa tanr bilimsel nefretin tm
zehrinden kaamazlard. Komutanlarn kimsenin
denetiminde olmayan yetkilerinde baka bir nemli
kstlama daha vard, aslnda ordu istisnasz yirmi ve
altm yalar arasndaki tm yurttalarn toplulu
undan oluuyordu ve komutanlar herhangi bir ya
banc asker satn akmyorlard. Bu bence ok nem
li, prensler halklarn satn aldklar askerlerin yar
dmyla bask altna alabilecekken onlar iin, byk
kahramanlklar, zahmetleri ve kanlaryla lkelerinin
zgrlk ve grkemini kuran yurtta askerlerin z
grlnden daha korkun bir ey olmad iyi bili
nir. Bylece skender, Parmenio'nun59 tavsiyesini

59 Parmenio (M.. 400-330): skender'in hizmetinde olan


MakedonyalI bir generaldi.

330

duyduktan sonra Darius'a60 ikinci kez saldrmak


zereyken tavsiyeyi vereni deil, destek salayan
Polyspercon'u61 azarlad. nk Curtius'un dedii
>;ibi (iv. Para. 13) Parmenio'yu daha nce ksaca ok
keskin azarladktan sonra yeniden azarlama girii
minde bulunmad. skender ok korktuu Makedon
yalIlarn bu zgrln, orduya kaydolan tutsakla
rn says kendi insanlarnn saysn geene kadar
boyunduruk altna alamad. O zamana kadar deil
ama tam o zaman, uzun zamandr balca yurttala
rnn bamszlyla denetim altnda tutulah fkesi
nin dizginini salverdi.
Eer yurtta askerlerin bu bamszl sradan dev
letlerin zaferlerin tm grkemini ele geirmeye al
kn prenslerini snrlayabiliyorsa, askerleri bir pren
sin grkemi deil, Tanr'nn grkemi iin savaan ve
Tanrsal onay verilmeden savaa gitmeyen brani
komutanlar iin daha da etkili olmu olmas gerek.
brani komutanlarn ayn zamanda sadece dinin
balaryla birletiini hatrlamalyz. Bu yzden eer
ilerinden biri snr aar ve Tanrsal hakk ineme
ye balarsa geriye kalanlar tarafndan ona bir d
man olarak davranlabilir ve yasal olarak boyundu
ruk altna alnabilirdi.
Ek bir kstlama, yeni bir peygamberin douunda
bulunabilir. nk lekesiz bir yaam olan bir insan
kesin iaretlerle gerekten bir peygamber olduunu
60 III. Darius (M.. 380-330): ran Akhun mparatorluu
nun son devlet bakanyd. skender'in fethi srasnda
tahttan indirilmiti.
61 Polyperchon (M.. 394-303): skender'in hizmetinde
olan MakedonyalI bir generaldi.

331

gsterirse, komutanlarn durumunda olduu gibi


hahamba araclyla deil, daha nce sadece ken
disine bildirilerek Musaya verildii gibi, ona verilen
Tanr adna ynetme egemenlik hakkn fiilen elde
ederdi. Byle birinin davas iin bask grm halkn
yardmn kolayca alabileceinden ve nemsiz iaret
lerle onlar istedii eye ikna edebileceinden kuku
yok. Dier taraftan eer iler iyi dzenlenmise,
komutan peygamberin gerekten lekesiz bir yaam
olup olmadnn ve grevinin kuku gtrmez ia
retlerine sahip olup olmadnn, ayrca Tanr adma
ileri srmeye niyetlendii retinin kabul edilmi
retilere ve lkenin genel yasalarna uyup uymad
nn incelenmesi ve peygamberin onun onayna
sunulmas iin zamannda hazrlk yapabilir. Eer
kantlar yetersizse ya da retileri yeniyse yasal
olarak lmle cezalandrlabilir ya da komutann
biricik sorumluluu ve yetkisine alnabilir.
Komutanlar soyluluk bakmndan ya da doutan
dierlerine gre ayrca daha stn deillerdi, hk
meti sadece yalar ve kiisel zellikleri nedeniyle
ynetiyorlard. Son olarak ne komutanlann ne de
ordunun sava bara tercih etmek iin bir nedenleri
vard. Belirttiimiz gibi ordu tamamen yurttalardan
oluuyordu bylece iler hem sava hem de banta
ayn kiiler tarafndan ynetiliyordu. Kampta bir
asker olan adam pazaryerinde bir yurttat, kampta
bir lider olan adam mahkemede bir hkimdi, kampta
bir komutan olan adam devlette bir yneticiydi.
Bylece hi kimse kendi hatr iin sava isteyemez
di, sadece bar ve zgrl korumak iin isteyebi
lirdi; byk olaslkla komutanlar hahambama
danmak zorunda kalmamak ve onun huzurunda
332

bulunmann kk drclnn etkisinde


kalmamak iin deiimden olabildiince kandlar.
Komutanlar snrlar ierisinde tutmak iin olan
kstlamalar hakknda bu kadar yeterli. imdi halk
zerinde olan snrlamalar aratrmalyz. Ancak
bunlar sosyal yapnn temelinde ok aka gsteril
milerdir.
Konuya en ufak dikkatini veren herkes devletin
yurttalarn yreklerinde en ateli vatanseverlikle
dolduracak ekilde dzenlendiini bylece yurttala
rn lkelerine ihanet etmek iin ok zor ikna edilece
ini ve yabanc boyunduruu altnda kalmaktansa
her eye katlanmaya hazr olduunu grecektir. Hak
larn Tann'ya aktardktan sonra kralln Tanrya
ait olduunu ve kendilerinin de Tanr'nn ocuklar
olduklarn dndler. Dier uluslara Tanrnn
dmanlar gzyle ve (bkz. Mezmurlar cxxxix:21,
22. dindarlk olarak algladklar) iddetli nefretle
baktlar. Onlar iin bir yabancya ballk iin yemin
etmekten ve ona boyun eme sz vermekten daha
iren bir ey olamazd. Taptklar Tanr'nn krall
olan lkelerine ihanetten daha byk ve berbat bir
su da dnemezlerdi.
Bal olduklar Tanr'ya tapnma, baka bir yerde
yerine getirilemeyecei iin yurtdna yerlemek
herkes iin gnah olarak dnlyordu. nk
sadece onlarn lkesi kutsal saylyordu, dnyamn
geri kalan pis ve kutsal eylere kar saygsz olarak
dnlyordu.
Srgnde yaamaya zorlanan Davut, aul'a yle
ikyette bulundu: "Eer seni bana kar kkrtan
Rab ise, bir sunu O'nu yattrr. Ama bunu yapan
insanlarsa, Rab'bin nnde lanetli olsunlar! nk
333

'Git, baka ilahlara kulluk et diyerek, Rab'bin mira


sndan bana den paydan bugn beni uzaklatrd
lar." (1 Samuel xxvi:19) Ayn nedenden zellikle
aklayacamz gibi hibir yurtta srgne gnde
rilmemiti. Gnaha gireni cezalandrmakla sorum
luydular ama kk drlmekle deil.
Bylece branilerin lkeleri iin olan sevgisi sadece
vatanseverlik deil ayn zamanda dindarlkt ve dier
uluslara olan nefretleri gibi doalarna ileyene kadar
gnlk trenlerle yaatld ve bytld. Gnlk
tapnmalar dier uluslarmkinden sadece farkl deil,
(tuhaf insanlar olmalar ve dierlerinden tamamen
farkl olmalar gz nnde bulundurulduunda farkl
olabilir) onlarnkinin tam tersiydi. teki uluslarn
byle her gn lanetlenmesi doal olarak yrein
derinliklerine alanan bitmeyen bir nefreti dourdu.
nk ar dindarlktan doan ve dindarlk olarak
yaatlandan daha derin ve gl bir nefret yoktur.
Etraftaki uluslar da Yahudilere, onlarnki kadar id
detli bir nefretle bakarak karlk verdii iin byle
bir nefreti git gide daha ok tututuracak genel bir
neden de eksik deildi.
Tm bu nedenlerin, yani insann egemenliinden
kurtulmann; lkelerine olan ballklarnn; dier
tm insanlarn zerindeki saltk haklarnn; sadece
izin verilen deil, ayn zamanda dindarlk olan bir
nefretin; akranlarna kar bir kmsemenin; gele
nek ve dinsel trenlerinin tuhaflnn Yahudilerin
yreklerini, lkeleri uruna sra d sabr ve kahra
manlkla her eye katlanmalar iin glendirmede
etkisinin ne kadar byk olduu aklla hemen fark
edilecek ve deneyimle de kantlanacaktr. ehir ayak
ta durduu srece yabanc egemenlik altnda kalma
334

ya hibir zaman katlanamazlard ve bu yzden


Ycrualim'i "bakaldrc bir ehir" olarak adlandrd
lar (Ezra iv: 12). Yeniden kurulmasndan sonra (ha
lambalar oymak komutanlarnn haklarn ele
geirdikleri iin ilkinin sadece glgesi olan) devletleri
Romallar tarafndan byk zorlukla yok edilmiti.
Tacitusun tanklk ettii gibi (Hist. ii:4): - "Vespa
sian, kuatlanlarn gereksinimlerini karlamak iin
kalan gten ok halkn karakteri ve batl inanlar
nn inatl nedeniyle zor ve yorucu bir giriim
olduunu dnd iin Yerualim kuatmasndan
vazgeerek Yahudilere kar olan sava sonlandrd."
Ama sadece kiisel grle mal edilen bu zelliklerin
yannda bu devlete zg olan ve yurttalarn sevgisi
ni yerinde tutan ve tm lkeyi terk etme ya da lke
den vazgeme dncelerini denetim altna alan ok
nemli bir zellik daha vard. Tm insan eylemleri
nin gc ve yaam olan kiisel kar. Bu brani
devletinde zellikle kullanlyordu nk baka hi
bir yerde yurttalar bu devletin kullar kadar mallar
na gvenle sahip olmadlar, nk bu devletin yurt
talar toprakta ve arazide bakanlar kadar byk
paylara sahipti ve toprak parsellerine her zaman iin
sahiptiler; nk herhangi biri fakirlik nedeniyle
iftliini ya da otlan satmak zorunda kalsalard,
ellinci yl enliinde onu tekrar eksiksiz geri alyor
lard. Gerek mlkiyeti yabanclatrma olaslna
kar dier benzer yasalar da vard.
Yine fakirlik, Kral Tanrnm balamasn kazan
mak iin birinin komusuna yani yurttana kar
olan grevinin elden gelen en byk gayretle uygu
land baka hibir yerde daha katlanlr olamazd.
Bylece brani yurttalar kendi lkelerinden oldukla335

nndan baka hibir yerde bu kadar iyi durumdu


olamazlard; lkelerinin snrlan dnda kayp vc
gzden dme dnda hibir eyle karlamazlard.
Sradaki dnceler sadece onlar yurtlarnda tut
mada deil ayn zamanda i sava nleme ve eki
me nedenlerini ortadan kaldrmada nem tayordu;
yardmseverlik ve akranlanna kar sevgi en byk
dindarlk saylrken hi kimse akranna hizmet et
mek zorunda deildi, sadece Tanr'ya hizmet etmek
zorundayd; bu son duygu yabanc uluslara baktklar
ve onlarn da bu ulusa baktklan nefretle bol bol
besleniyordu. Bundan te iinde yetitirildikleri
boyun emenin sk disiplini ok nemli bir etkendi;
nk tm eylemlerini yasann konulmu kurallar
na gre srdrmek zorundaydlar. Bir insan istedi
inde saban srmeyebilir ama sadece belli yllarda
belli zamanlarda ve srdndeyse her seferinde bir
tr hayvanla olmak zere srebilir; ayn ekilde
sadece belli bir yntem ve mevsimde ekebilir ve
biebilir - aslnda tm yaam uzun bir boyun eme
okuluydu (bkz. trenlerin kullanlmas zerine V.
Blm); uymacln, zgrlk yerine klelik gibi
grnd ve insann yasaklanandan ok emredileni
istedii bir alkanlk byle oluturuluyordu. Bu
sonu insanlarn yln belli dnemlerinde kendi
zevkleri iin deil, Tanr'ya neeli bir ekilde tapn
mak iin dinlenmek ve sevinmek zorunda olduklar
gereiyle de ok destekleniyordu.
Ylda sefer Rab'bin nnde bayram yaptlar;
haftann yedinci gnnde almadan uzak durmala
r ve dinlenmeleri emredilmiti; bunlarn yannda
masum sevincin ve bayram yapmamn sadece izin
verildii deil ayn zamanda buyrulduu baka olay336

I;r da vard. nsanlarn akln etkileyecek daha iyi bir


yntemin gelitirilebileceini sanmyorum; nk bir
hayranlk ve sevgi kanm olan ballktan doan
sevinten, daha gl bir ekicilik yoktur. nsan
srekli tekrardan kolay kolay usanmyordu nk
trl bayramlardaki trenler eitliydi ve seyrek
olarak yineleniyorlard. Oraya yaklamadan yerine
getirmek zomnda olduklar tuhaf tren ve grevlere
herkesin tapmak iin byk inanla gelitirdii derin
saygy da ekleyebiliriz. imdi bile Yahudiler, Tapnak'a bir put yerletirme cesaretini gsteren Manae'nin suunu korku duymadan okuyamyorlar.
tapmakta titizlikle korunan yasalar insanlar iin eit
lde sayg gsterilen nesnelerdi. Bu yzden halka
zg sylenti ve yanl dnceler bu ynden ok az
korkulacak eylerdi; nk kutsal konular zerinde
hi kimse bir karara varmaya cesaret demezdi, hepsi
kendilerini Tann'nn Tapnakta teslim alnan yant
laryla verilen buyruklarna ve Tanr'nn buyurduu
yasalara a kiliarma danmadan, boyun emek zo
mnda hissediyordu.
Samnm imdi brani ulusunun ana zelliklerini
ksa olmasna ramen aka akladm. imdi bu
halk byle sk sk yasadan uzaklatran, sk sk
boyun emelerine neden olan ve son olarak da ege
menliklerinin tamamen yok olmasna yol aan ne
denleri sonturmalym. Belki de yreklerinin katl
ndan kaynakland sylenecek ama bu ocuka;
nk bu insanlar neden dierlerinden daha kat
yrekli olsunlar ki; bu doalarndan m kaynaklan
yordu?
Ama doa bireyler oluturur, halklar deil; halklar
sadece dillerinin farkllyla, gelenekleriyle ve yasa337

lanyla ayrt edilirlerken, son ikisinden - yani gelenek


ve yasalardan - onlarn tuhaf bir tavrlar, tuhaf bi
yaam biimleri ve tuhaf nyarglar olduu kanla
bilir. O zaman, eer branilerin yrekleri dierlerin
den katysa, hata yasa ve geleneklerindeydi.
Bu u anlamda kesinlikle dorudur. Eer Tanr'nn
egemenliklerinin daha kalc olmasn isteseydi,
onlara baka tren ve yasalar verirdi ve farkl bi
ynetim ekli kurard. Bu yzden Tanrlarnn onla
ra Yeremya'mn dedii gibi sadece ehrin kurulmas
nedeniyle deil, yasalarnn yaplmas nedeniyle bile
kzgn olduunu syleyebiliriz.
Buna Hezekiel tarafndan da tanklk ediliyor
xx:25: "Ben de onlara iyi olmayan kurallar, yaam
vermeyen ilkeler verdim. Her ilk doan ocuu atete
kurban ederek sunduklar sunularla kendilerini kir
letmelerine izin verdim. yle ki, onlar dehete d
reyim de benim Rab olduumu anlasnlar."
Bu szleri ve brani ulusunun ykln anlamamz
iin nce hahamln tm grevlerinin Levililere
deil, ilk doanlarn sorumluluuna verilmesinin
tasarlandn aklmzda tutmalyz. (lde Saym
viii: 17). Sadece Levililer dnda tm oymaklar altn
buzaya tapndklar zaman, ilk doanlar reddedil
mi ve ona saygszlkta bulunulmu ve onlarn yeri
ne Levililer seilmitir (Yasamn Tekrar x:8).Bu
deiim zerinde dndmde Tacitus'un szle
riyle aklamak istiyorum. O zamanlar Tann'mn
amac Yahudilerin gvenlii deil, intikamd. Kutsal
akln her zaman bir halkn saygsnn, esenliinin ve
gvenliinin gelimesine yardmc olmas gereken
yasalar ceza adna, intikam alma nedeniyle dzenle
yecek kadar fkeyle alevlenmesine ok aryorum;
338

Iylece yasalar ok da yasa gibi - yani, halkn koru


yucusu gibi grnmyor - daha ok ac ve cezas gibi
grnyor.
Halkn Levililere ve hahamlara balamak zorun
da olduu armaanlar - ilk doanlarn kurtarlmas,
Levililere oy kullanma vergisi, kutsal trenlerin ger
ekletirilmesi iin biricik ayrcaln Levililerde
olmas - tm bunlar halka ynelik srekli bir azar
lamayd, onlarn kirlilii ve reddedilmelerinin srekli
bir hatrlatcsyd. Dahas Levililerin durmadan
halkn stne lanet yadrdndan emin olabiliriz.
nk binlercesi arasnda srarla tanrbilimle ilgile
nen biroklar olmal. Bu nedenle halk sadece insan
olan Levililerin eylemlerini izleme,- bir yenin tm
hatas nedeniyle btn sulama ve srekli olarak
sylenme alkanl kazand.
Bunun yamnda onlardan nefret eden ve hibir kan
bayla bal olmayan insanlan isiz tutma zorunlu
luu vard. Bu zellikle de erzakn az olduu zaman
larda keder verici grnrd. O zaman bar zaman
larnda, dikkat ekici mucizeler sona erdiinde ve
stn yetkili hi kimse gelmediinde halkn sinirli
ve agzl yaps sertlemeye balyorsa ve en so
nunda Tanrsal olmasna ramen ayn zamanda
kk drc, hatta dmanca bir tapnmadan
uzaklayorsa ve yeni bir ey aryorsa, bunda ala
cak ne var; her zaman halka zg gidiat benimse
yen komutanlar, insanlarn yaknln kazanarak
kendileri iin egemenlik erki elde etmek ve hahamban yabanclatrmak iin halkn isteklerine tes
lim oluyor ve yeni bir tapnma sunuyorsa, bunda
alacak ne var? Eer devlet zgn ama dorultu
sunda oluturulmu olsayd, tm oymaklarn hak ve
339

onurlar eit olurdu ve her ey salam bir temele


dayamrd. Akrabasnn dinsel haklarn isteyerek
kim iner? Bir insan kendi kardelerini ve ana baba
larn desteklemekten bylece dinin grevlerini yeri
ne getirmekten daha ok ne isteyebilir? Hahamlar
tarafndan yasann yorumunun retilmesinden ve
araclyla Tann'mn yantlarn almaktan kim se
vin duymaz ki?
Eer hepsi benzer olarak hahamlk hakkna sahip
olsayd oymaklar bylece ok daha yakn bir bala
birlemi olurlard. Eer Levililerin seimi kzgnlk
ve intikamla emredilmemi olsayd tm tehlike
nlenirdi. Ama dediimiz gibi, braniler, Hezekiel'in
dediine gre, ilk doan tm ocuklar reddederek,
onlar kendi sunularyla kirleten bylece onlar yok
edebilecek Tanrlarn kzdrdlar.
Bu blm ayn zamanda onlarn tarihiyle de doru
lanyor. ldeki halk rahatlk ve bolluk iinde yaa
maya baladktan hemen sonra iyi bir soydan gelme
yen belli insanlar Levililerin seilmesine kar ba
kaldrmaya balamt. Bunu, Musa'mn Tann'mn
buyruklarna gre deil, dier oymaklardansa kendi
oyman setiinden ve hahambal her zaman
iin kendi kardeine baladndan kendi isteine
gre davrandna inanmak iin bir neden haline
getirmeye baladlar. Bu yzden bir kargaa kard
lar ve her insann eit lde kutsal olduu ve onun
kendisini haksz olarak akranlarndan yce tuttuu
nu haykrarak ona geldiler. Musa onlar uslamlama
larla yattramad; ama inancn kant olarak bir
mucizenin araya girmesiyle hepsi ld. O zaman
destekleyicilerinin Tanr'nn kararyla deil de Mu
sa'nn hilesiyle lmle cezalandrldna inanan halk
340

arasnda yeni bir kkrtma dodu. Byk bir katliam


ya da salgndan sonra ayaklanma, besinsizlik ve
susuzluktan ileri gelen bitkinlik nedeniyle yatt.
Ama bu hepsinin byle koullar altnda lmeyi,
yaamaya tercih edecei bir biimde oldu.
Uyumun tekrar kurulmasndansa ayaklanmann
yatmas demeliyiz. Buna Tanr'nn Musa'ya l
mnden sonra halkn Tann'ya tapnmaktan uzakla
aca ndeyisinde bulunduu ve yle dedii para
snda Kutsal Kitap da buna tanklk ediyor (Yasann
Tekrar xxxi:21): "Ant ierek sz verdiim lkeye
onlar getirmeden nce neler tasarladklarn biliyo
rum." ve ksa bir sre sonra Musa diyor ki (xxxi:27):
"nk sizin bakaldran, dik bal kiiler olduunu
zu biliyorum. Bugn ben saken, aranzdayken bile
Rab'be kar geliyorsunuz; lmmden sonra daha
ne kadar ok bakaldracaksnz."
Gerekten de hepimizin bildii gibi her ey onun
szleri dorultusunda oldu. Byk deiimler, u
noktada zgrlkler, atafat ve kat yreklilik by
d; insanlar en sonunda sk sk fethedildikten sonra
Tanrsal dorudan ak bir kopmaya gelene kadar ve
ynetimin merkezinin Tapmak yerine saray olmas
n istemeye ve oymaklarn Tanrsal doruluk ve
hahambalk yerine krallarna gre yurttalar olarak
kalmalar iin lml bir kral istemeye balayana
kadar her ey ktden daha ktye gitti.
Bylece sonunda tm devletin ykmyla sonula
nacak yeni ayaklanmalar iin geni bir kaynak re
tildi. Krallar her eyden nce gvenilmez bir yneti
mi kskanrlar ve hibir ekilde kendilerininki iinde
bir egemenlii kabul edemezler. lk devlet bakanlar
sradan yurtta snfndan seildii iin ykseldikleri
341

saygnlk miktarndan mutluydular ama taht miras


hakkyla elde eden oullar tm egemenlik haklar
ellerine geirmek iin git gide deiiklikler yapmaya
baladlar. Yasama hakk onlarda deil, tapmakta
yasalar koruyan ve onlar insanlara yorumlayan
hahambanda olduu srece bunu genellikle baa
ramadlar. Bylece krallar da yurttalar kadar yasala
ra boyun emek zorundaydlar ve onlan yrrlkten
kaldramyorlard ya da eit lde yetkinlikte yeni
yasalar emredemiyorlardi; dahas kral ve yurtta
benzer olarak kirli olduklarndan Levililer tarafndan
din ilerini ynetmeleri engelleniyordu. Son olarak
eer bir adamn peygamber olduu ortaya karsa
egemenliklerinin tm gvenlii tek bir adamn iste
ine dayanyordu ve bunun bir rneini; yani
Samuel'in aul'a eksiksiz uyulmas gereken buyruk
lar verdiini ve tek bir buyruunun dinlememesi
nedeniyle egemenlik hakkn Davut'a ne kadar ko
layca aktarabildiini de grdler. Bylece krallar
kendilerininki iinde bir egemenlik kurdular ve g
venilmez bir egemenlii ellerinde tuttular.
Bu zorluklar amak iin baka tapmaklarn da
tanrlara adanmasna izin verdiler, bylece Levililere
danmaya gerek kalmayacakt; ayrca Tanr adna
kehanette bulunan biroklarn aradlar bylece ger
ek peygamberlere karlk kendi yaratklarna sahip
olabileceklerdi. Ancak tm bu giriimlerine ramen
hibir zaman amalarna ulamadlar. nk pey
gamberler her trl tehlikeye kar hazrlandlar,
rnein bir nceki egemenliin hatralar tazeyken,
her zaman gvenliksiz olan yeni bir egemenliin
balamas gibi uygun bir frsat kolladlar. Bu zaman
larda Tanrsal yetkiyle her zaman kraln zorba oldu342

unu duyurabilirler ve Tanrsal doruluu kantla


mak iin hakl olarak egemenlik ya da egemenlikten
pay iddia edecek sekin erdemli bir desteki karabi
lirlerdi. Yine de, byle bile peygamberler ok etki
edemiyorlard. Aslnda bir zorbay kaldrabilirlerdi;
ama yurttalarn kann dkme bedeliyle onun yerine
baka bir zorba getirmekten daha fazlasn yapmala
rn engelleyen nedenler vard. Anlamazlk ve i
savalarn sonu yoktu nk Tanrsal hakkn i
nenme nedenleri hep ayn kald ve sadece devletin
tamamen yeniden ekillenmesiyle kaldrlabilirlerdi.
Dinin brani devletinde nasl ortaya konulduunun
ve eer Yasa-koyucunun fkesi izin verseydi egemen
liin nasl sonsuza kadar srebileceini grdk. Bu
olanaksz olduu iin, zamanla yok olmaya mah
kmdu. imdi sadece ilk devletten sz ediyorum
nk kincisi, halk boyunduruu altnda olduklar
Perslilerin haklaryla snrlandrldklar iin, birinci
sinin glgesinden baka bir ey deildi. zgrln
geri kazanlmasndan sonra hahambalar dinden
bamsz bakanlarn haklarn ele geirdiler ve bylece saltk egemenlik elde ettiler. Hahamlar egemen
liin ve hahambaln erklerine ayn anda sahip
olmak iin iddetli arzuyla tutumulard. Bu yzden
ikinci ulustan daha fazla sz etmeme gerek yok.
Dayankl saydmz kadaryla birincisinin rnek
alnabilir olup olmad ve onu olabildiince rnek
almann dindarca olup olmayaca aadaki yazdan
belli olacak. Sadece sonu olarak daha nce iaret
edilen ilkeye - yani bu blmde belirttiimiz gibi
Tanrsal hakkn ya da din hakknn bir anlamadan
kaynaklandnn ak olduuna. Byle bir anlama
olmadan doal haklar dnda hibir eyin olmad
343

na dikkat ekmek istiyorum. braniler dinlerine gre


anlamaya dhil olmayan dier uluslar iin herhangi
bir dinsel sorumluluk gstermek zorunda deillerdi.
Sadece yurttalar iin byle bir sorumluluklar vard.

344

XVIII. Blm:
branilerin Devletinden ve Onlarn
Tarihinden Belli Siyasi Derslerin
karlmas
brani oluumunun artk olas ya da istenen bir
ey olmamas, yine de onun tarihinden dersler
karlabilir.
Politikada herhangi bir yetkiyi rahiplere emanet
etmek gibi - Yetkiyi dinsel dogma ile zdele
tirmenin tehlikesi.
Tm hukuksal erkin egemene elik etmesinin
gereklilii - Bir Devletin yapsnda deiikliklerin
tehlikeli olmas.
Bu son tehlikenin ngiltere'nin - Roma'nn
tarihlerinden kantlanmas.
Ve Hollanda tarihinden kantlanmas.

Grdmz gibi branilerin devleti sonsuza kadar


srebilirdi ama gnmzde onu rnek almak ola
naksz olurdu, tavsiye de edilmezdi. Eer bir halk
haklarn Tanr'ya aktarmak isteseydi onunla kesin
bir antlama yapmas gerekirdi ve bunun iin sadece
haklarn aktaranlarn onay deil, ayn zamanda
Tanr'nm da onay gerekirdi. Ancak Tanr, Havarileri
araclyla Tanr'nm anlamasnn artk mrekkeple
ya da ta tabletlere yazlmadn, Tanrnm Ruhu ile
yrein etten tabletlerine yazldn belli etti.
345

Bundan te byle bir ynetim ekli, hibir d iliki


istemeyen, kendilerini kendi snrlar iine kapamak
ve dnyann geri kalanndan ayr yaamak isteyenler
iin yararlanlabilir olurdu; dier uluslarla anlama
lar olmas gereken insanlar iin kullansz olurdu;
bylece bu ynetim eklinin benimsenebilecei du
rumlar aslnda ok azdr.
Yine de, btnyle kopyalanamamasna ramen
dikkatimizi ekilebilecek ve belki de rnek alnmas
yarar salayabilecek birok stn zellie sahipti.
Ancak benim amacm ynetim ekilleri zerine bir
inceleme yazmak deil, bu yzden bu tr noktalar
sessiz kalarak atlayacam ve sadece benim amacm
la ilgili olanlara deineceim.
Tanr'nn krall egemenlik haklar balanm
dnyasal bir yneticinin seimiyle inenmemitir;
nk braniler haklarn Tanr'ya aktardktan sonra
Tanr adna yasalar yapma ve yrrlkten kaldrma,
hahamlar seme, yarglama, retme, ceza verme
erkini - aslnda saltk bir devlet bakanmn tm
ayrcalklarn vererek ynetim hakk egemenliini
Musa'ya verdiler.
Hahamlar yasalarn yorumcular olmalarna ra
men yine yurttalar yarglama ya da birini aforoz
etme erkleri yoktu. Bu sadece insanlann arasndan
seilen hkim ve bakanlarla yaplabilirdi. branilerin
baar ve tarihlerinin gz nnde bulundurulmas
kayda deer dier dncelere k tutacaktr. Yani:
I.
kinci devlette hahambalarnn buyurma ve
ynetimin grevini grme yetkisine sahip olana
kadar hibir dinsel mezhebin olmamas. Byle bir
yetkinin sonsuza kadar srebilmesi iin hahambalar dinden bamsz yneticilerin haklarn ele geir
346

diler ve en sonunda kral biimini almak istediler.


Bunun nedenini bulmak kolay; ilk devlette hibir
buyruk, hahambann adn tayamazd,- nk
hibir buyurma hakk yoktu, sadece komutan ya da
ynetim kumlu nca Tanr'ya somlan somlara yant
verme haklan vard. Bu yzden yasada deiiklikler
yapmak iin hibir nedeni yoktu, tam tersi zaten
anlalm ve kabul edilmii ynetme ve savunmayla
ilgilenirdi. Komutanlarn isteine kar zgrln
gvenle korumasnn tek yntemi yasay btn ola
rak yaatmasnda yatyordu. Hahamba ynetimi
srdrme erkini stne aldktan ve zaten sahip
olduu haklara dinden bamsz yneticilerin hakla
rn ekledikten soma her biri stne aldklar dinsel
ve dinsel olmayan eylerde kendi adnn yceltilme
sini aramaya balad. Bylece yasalarn gerek anla
m ve yommlar bozulurken din alaltc bir batl
inanca batt. Bundan te, yeniden kurulduktan he
men sonra hahambalar, dinden bamsz ynetime
dom ilerlerken halk ne kadar dinsiz olursa olsun, ne
yaparsa yapsn onaylayarak ve Kutsal Kitap' o za
manki bozulmu ahlaa uydurarak tm istekleri
kabul edip, halkn desteini kazanmaya alt.
Malaki buna lsz tanklk ediyor. Kendi zaman
nn hahamlarn Tanr'mn adnn kltcleri
olarak azarlyor ve sonra hakaretine yle devam
ediyor (Malaki ii:7, 8): "Khinin dudaklar bilgiyi
korumal ve insanlar onun azndan t aramal.
nk o Her eye Egemen Rab'bin uladr. Ne var
ki, siz yoldan saptnz ve rettiklerinizle biroklarn
sua srklediniz; Levi'yle yaptm antlamay boz
dunuz. Byle diyor Her eye Egemen Rab." Daha da
tesi onlar, yasalar kendi isteklerine gre yorumla
347

makla ve Tanr'ya deil, sadece insanlara sayg duy


makla suluyor. Hahambalarnm hibir zaman
halk arasnda daha kurnaz olanlarn dikkatinden
kaacak lde, daha dikkatli olmadklar kesin
nk kurnaz olanlar, en sonunda, yazlanlar dnda
hibir yasann korunmas gerekmediini ve
(Josephus'un Eski alar'mda dediine gre balca
sradan insanlardan oluan) Ferisilerin aldatlarak
babalarn gelenekleri diye andklar buyruklara
uyulmas gerekmediini belirtme cesaretini gsterdi
ler. Bu nasl olursa olsun, biz hibir ekilde hahambana dalkavukluun, dinin ve yasalarn bozulmas
nn ve yasalann kapsamnn devasa artnn, an
lamazlk ve ekimeler iin ok byk ve sk sk
yattrlmas imknsz olanaklar yarattndan ku
ku duyamayz. nsanlar batl inancn tm heyecany
la ve bir ya da dier tarafa arka kma greviyle tar
tmaya baladklarnda hibir zaman uzlaamazlar,
mezheplere ayrlmak zorundadrlar.
II.
Yaamn zel bir konumunda olan peygamber
lerin uyarma, azarlama ve sk denetim zgrlkle
riyle insanolunu dzeltmekten ok sinirlendirdii
dikkate deer,- ama azarlama ve cezalaryla krallar
her zaman bir tepki yaratabiliyorlard. Bir eylemin
hakl ya da haksz olduuna karar verme yetkileri ya
da kendi onay olmadan kamusal ya da zel herhangi
bir ii yapmada krallar azarlama yetkileri asndan
peygamberler, dindar krallar iin bile genellikle e
kilmezdi. Kutsal Kitap'n tanklna gre lkesini
dindarca yneten kral Asa, peygamber Hanani'yi
Ermenistan kralyla bir anlamaya girimesi nedeniy
le onu zgrce paylama ve azarlamaya cesaret ettii
iin, bir ev hapsine ald.
348

Dinin byle bir zgrlkle yarardan ok zarara ne


den olduunu kantlamaya eilimli baka rneklerin
de alnts yaplabilir, eer peygamberler haklarn
ellerinde bulundursalard, sonuta byk i savala
rn olacandan sz etmiyorum bile.
III.
Halkn erkin dizginlerini ellerinde tuttuu tm
dnem boyunca sadece tek bir i sava olmas ve
onun da fethedenlerin fethedilenlere acmasyla
onlar her ynden daha nceki saygnlk ve glerin
de eski hallerine getirmeye almalaryla tamamen
bastrlmas dikkat ekici. Ama bundan sonra kralla
ra ok az alkn olan halk ilk ynetim ekillerini bir
monariye dntrd, i sava neredeyse srekli
olarak krp geirdi ve savalar kaydedilen dier sa
valarn hepsini geecek kadar iddetliydi; bir at
mada (inancmz alabildiine zorlayarak) Yahuda'nn adamlarnca be yz bin srailli ldrlmt ve
bir bakasnda srailliler Yahuda'nn ok sayda
adamn ldrdler (saylar Kutsal Kitap'ta verilmi
yor), Yerualim'in surlarn neredeyse yerle bir ettiler
ve nne geilmeyen fkeleriyle Tapnak' yamala
dlar. Sonunda din kardelerinin ganimetleriyle yk
l, kanlaryla doymu ekilde rehineler aldlar ve
kral neredeyse mahvolmu krallnda brakarak
dmanlarnn iyi niyetindense zayflna gvenerek
silahlarn braktlar. Birka yl sonra dzelmi gle
Yahuda'nn adamlan yine savaa girdiler ama ikinci
bir kez srailliler tarafndan yenilgiye uratldlar ve
yz yirmi bini ldrld, elerinin ve ocuklarnn
iki bini tutsak alnd ve yine byk bir ganimet ele
geirildi. Tarihlerinde uzun uzadya aklanm bu ve
benzer savalarla yorularak Yahudiler en sonunda
dmanlarna esir dtler.
349

Bundan te eer her iki ynetim ekli altnda d:


hkm sren bar zamanlarn hesaplarsak byk
bir fark bulacaz. Monariden nce krk yl ve daha
fazlas ve bir kere de (neredeyse esiz bir dnem)
seksen yl d ya da i sava olmadan geti. Krallar
egemenlik erkini ele geirdikten sonra kavga artk
bar ve zgrlk iin deil, grkem iindi; buna
bal olarak Sleyman dnda hepsinin sava at
n ve sonunda g iin ou zaman tahta giden yolu
kana bulayan lmcl bir arzunun ba gsterdiini
gryoruz.
Son olarak yasalar halkn ynetimi srasnda bo
zulmadan kaldlar ve titizle uyuldu. Monariden
nce halk uyaracak ok az peygamber vard ama
kralln kurulmasndan sonra ayn zamanda ok
sayda peygamber vard. Ovadya yz tanesini lm
den kurtard ve dierleriyle birlikte ldrlmesinler
diye onlar saklad. Grebildiimiz kadaryla erk,
peygamberlerin ounluunu uyduran krallara veri
lene kadar halk hibir zaman yalanc peygamberlerce
aldatlmamt. Yine koullarna gre yrei gururlu
ya da alak gnll olan halk talihsizlik durumunda
kendini kolayca dzeltti, yine Tanr'ya dnd, yasa
larn eski durumuna getirdi ve bylece kendisini
tm tehlikeden kurtard ama yrekleri her zaman
eit lde kendini beenmi ve kmsenmeden
dzeltilemeyen krallar, ehrin son ykmna kadar
bile kararllkla ktlklerine tutundular.
imdi dediklerimden aka grebiliriz ki: I.
Din adamlarna herhangi bir buyruk karma ya
da ynetimin iini grme erki ayrcal tanma din
ve devlete ok zararldr. Tersine eer sz konusu din
adamlarnn onlara gereince sorulan sorulara yant
350

lar vermelerine izin verilirse ve bu bakanlar bir


kural olarak teslim alnm ve kabul edilmi retile
ri vaaz etme ve uygulamaya zorlanrsa bundan ok
daha fazla istikrar salanr.
II.
Sadece kuramsal ve tartmaya ak konular
Tanrsal hakka dayandrmak ok tehlikelidir. En
zorba ynetimler dnceyi su yapanlardr; nk
herkesin dnceleri zerinde elinden alnamaz bir
hakk vardr - hatta byle bir durum halkn tutku
sunun ynetmesine neden olur.
Pontius Pilate62 masum olduunu bildii sa'nn
armha gerilmesine onay vererek Ferisilerin tutku
suna ayrcalk tand. Yine Ferisiler, kendilerinden
zengin olan insanlarn konumunu sarsmak iin din
sorular sormaya baladlar ve Sadukileri dinsizlikle
suladlar ve aalk ikiyzller Rab iin cokunluk
adm verdikleri ayn kutsal nefretle Ferisilerin rne
ini izleyerek, lekesiz kiilikleri ve sekin erdemleri
halkn nefretini uyandran insanlara zulmettiler,
herkesin nnde dncelerini duyurdular ve halkn
onlara kar olan iddetli tutkularn alevlendirdiler.
Dinin yanltc kisvesi altnda bu mantksz zgr
lk, zellikle de egemen yetkililer bakan olmadk
lar bir mezhep ortaya koyduunda kolayca bastrlamad. O zaman onlar Tanrsal hakkn yorumcular
deil, banaz olarak grldler - yani mezhebin
nderlerinin stlendii Tanrsal yorum hakkn
tanyan ya da kabul eden insanlar olarak grldler.
62 Romal Iduaea ilinin M.S. 26-36 yllar arasndaki yne
ticisi. Modern zamanda en ok sa'nn mahkemesine
bakanlk etmesi ve armha gerilmesini buyurmasyla
tannr.

351

Byle konularda sulh hkimlerinin yetkisi, yorumlar


karsnda krallarn bam emek zorunda olduklar
tarikat nderlerinin yetkisine oranla ok azald.
Bir devlette byle ktlklerden kanmak iin
dindarlk ve dini sadece eylemlerden- yani adalet ve
yardmseverliin uygulanmasndan oluur hale ge
tirmekten, dier ynlerden herkesin karanm zgr
brakmaktan daha gvenli bir yol yoktur. Ama imdi
bundan uzun uzadya sz edeceim.
III. Hem devletin hem de dinin yarar iin egemen
lik erkine neyin yasal neyin yasal olmad konusun
da karar verme hakkn vermenin ne kadar gerekli
olduunu gryoruz. Eer bu karar verme hakk
devlete ve dine byk zarar vermeden Tanr'nn
peygamberlerinin ta kendisine verilemiyorsa, ne
gelecekten haber verebilen ne de mucizeler yaratabi
lenlerin sorumluluuna ok daha az braklmaldr!
Ama bunu bundan sonra eksiksiz zmleyeceim.
IV. Son olarak krallara alkn olmayan ve tam bir
yasa kitabna sahip olan bir halk iin bir monari
kurmann ne kadar feci olduunu gryoruz. Ne
yurttalar byle bir egemenlie katlanabilir ne de
soylu yetkili kendisinden alak olan birinin kurduu
yasalara ve halka ait haklara boyun eebilir. Bir kra
ln kendi egemenliini desteklemek iin deil, halka
ait haklar korurken, kraln bir efendiden ok bir kle
gibi grnmesi iin halkn egemenlii ya da daha
nce egemen olan ynetim kurulunun egemenlii
iin oluturulan yasalar savunmas daha da az bek
lenir. Yeni bir monarinin temsilcisi tm abasn
egemenlik haklarm kendi kullanmna geirmek
zere ve halk, soylu ayrcal azaltmaktansa arttr
may daha kolay bulana kadar, onlara boyun edir352

mek iin yeni yasalar oluturmak zere harcayacak


tr. Ancak her yerde zorba olduu kabul edilen bir
kral bile tahttan indirmenin bundan daha az tehli
keli olmadm belirtmeden geemeyeceim. nk
onun halk soylu yetkiliye alkndr ve daha az soylu
olan ynetimden nefret ederek ve onunla alay ederek
bir bakasna boyun emeyecektir.
Bu yzden, peygamberlerin eskiden kefettikleri
gibi; bir kral tahttan indirilirse tercihen deil, zorun
luluktan zorba olacak baka bir tanesinin yerine
getirilmesi gereklidir. nk seimle gelen kral
yurttalarn soylu kan kokan ellerinin grntsne
ve kral katline grkemli bir kahramanlkm gibi
sevinmelerine nasl katlanacaktr? Bu su kendisine
bir rnek ve uyar olarak ilenmemi midir?
Eer gerekten kral olmay istiyorsa ama halk
krallarn yargc ve kendisinin efendisi olarak tan
mak ya da elinde gvenilmez bir egemenlik tutmak
istemiyorsa, halk benzer bir suu tekrarlamaya cesa
ret edemesin diye, kendinden nce gelenlerin l
mnn intikamn alarak kendi uruna bir rnek
tekil etmelidir. Ancak zorbalk davasn savunmad
ve ondan nce gelenin ilerini onaylamad srece
zorbann lmnn intikamn onun admlarn
takip ederek yurttalarnn katliyle almas kolay
olmayacaktr.
Bu yzden halklar sk sk zorba krallarm dei
tirmitir ama krall hibir zaman kaldrmamlar
ya da monarik ynetim eklini baka bir ynetim
ekliyle deitirmemilerdir.
ngiliz halk bize bu gerein korkun bir rneini
vermektedir. Onlar krallarn yasal oluumlar iinde
tahttan indirmenin yollarn aramlardr. Ama kral353

lk kaldrldnda ynetim eklini deitirmede


btnyle baarsz olmulardr. Ancak ok fazla kan
dkme sadece yeni bir kraln (sanki sadece bir ad
sorunuymu gibi) farkl bir ad altnda anlmas ge
rektiini ortaya koydular. Bu yeni devlet bakan
erkini, kraln gerek ya da varsaylan arkadalarn
ldrerek, kraliyet soyunu tamamen yok ederek ve
nfusun yeniliklere dalmas ve akln kraln ld
rlmesini dnmekten uzaklatrmak iin huzuru,
honutsuzlua neden olacak savala bozarak salamlatrabilirdi. Ancak sonunda halk bunun meru
kraln haklarn inemek ve her eyi daha ktye
evirmekten baka hibir eye yaramadn dn
d. Bu nedenle halk olabildiince abuk geri adm
atmaya karar verdi ve durumunun btnyle eski
haline dndn grene kadar da durmad.
Belki de buna, Roma halknn zorbalann kolayca
ortadan kaldrabildikleri sylenerek kar klabilir
ama Roma tarihinden grmn gl bir doru
lamasn karyorum. Kraln ve onun kaltsn
seme erkini kendi ellerinde bulundurduklar iin,
(alt kraldan n ldrm) soylu boyundurua
uzun sredir alkn olmayan, ba kaldrc ve sulu
lardan oluan sz konusu Roma halk, zorbalarn
ortadan kaldrma ve ynetim ekillerini deitirme
konusunda normalden daha yetenekli olmasna
ramen yine de ynetiminin, yine ngiltere'deki gibi
iadece adm monariden farkl bir ekle dntrene
kadar kendilerini srekli hem d hem de i sava
durumu iinde inleten birinin yerine baka birok
zorba kral semenin tesinde hibir ey baarama
mtr.
Hollanda Birleik Devletlerine gelince bildiimiz
354

gibi hibir zaman bir krallar olmamtr, sadece


egemenliin tm haklarna ulamayan kontlar ol
mutur. Hollanda Devletleri Leicester Kontunun
grevi zamamnda onlar tarafndan yaplan anlama
da aka ynetici olarak hareket etmitir. Onlar
kontlan grevlerini yerine getirir halde tutma yetki
sini ve yurttalarn zgrln koruma erkini her
zaman kendilerine saklamlardr. Eer yneticileri
nin zorba olduu ortaya karsa kendi haklarn ko
rumak iin bol bol yntemleri vard ve yle snrla
malar getirebilirlerdi ki onlarn izni ve onay olma
dan hibir ey yaplamazd.
Bylece egemen erkin haklar son kont onlar ele
geirmeye kalkm olsa da her zaman devletlerde
kalmtr. Bu yzden devletlerin zellikle de son
zamanlarda neredeyse kaybettikleri zgn egemen
liklerini eski haline yeni getirmiken onlardan vaz
gemeleri ok kk bir olaslk.
O zaman bu rnekler bizim her egemenliin ba
langtaki biimini korumas gerektii ve aslnda
tm devlet btnyle yok olmadan egemenliin
deitirilemeyecei inancmz doruluyor. Benim
dikkate deer bulduum konular ite byle.

XIX. Blm:
Ruhsal Konular zerindeki Hakkn
Tamamen Yneticinin Elinde Olmas ve
Dinin D Yaplarnn Eer Tanrya
Doru ekilde Tapnacaksak, Kamu
Huzuruyla Uyumlu Olmas Gerektiinin
Gsterilmesi
Dsal ve isel dinin arasndaki farklar.
Pozitif Hukukun sadece anlamayla kurulmas.
Dindarln bar ve boyun eme ile ilerletilmesi.
Havarilerin kural d durumu.
branilerinkinin tersine, Ilristiyan Devletlerin ne
den milli ve kilise erkleri arasndaki
anlamazlklardan sknt ektii.
acl yneticilerin ruhsal eylerdeki saltk erki.

Egemenlik erkine sahip olanlarn, her ey zerinde


haklar olduunu ve tm haklarn onlarn buyruuna
dayandn sylediimde sadece geici haklar deil,
ayn zamanda ruhsal haklan da anlatmak istedim;
onlar geici haklar kadar ruhsal haklarn da yorumcu
ve destekleyicisi olmallar.* Bu konuya zel bir dikkat
ekmek ve bu blmde bu konudan btnyle sz
etmek istiyorum nk birok insan dinsel konular
da karar verme hakknn egemen erke ait olduunu
356

ve egemen erki Tanrsal hakkn yorumcusu olarak


tanmay reddediyor. Bundan dolay onu sulamak
iin hatta eski zamanda Ambrosius'm63 mparator
Theodosius'a64 yapt gibi, onu Kilise'den aforoz
etmek iin bile tam zgrl stleniyorlar. Ancak
bu blmde daha sonra insanlarn bu ynetimi bl
me ve kendi stnlklerine giden bir yol ama yn
temini elde ettiklerini gstereceim. Ancak nce
dinin yasa olarak gcn, sadece yneticinin buyruk
larndan kazandna dikkat ekmek istiyorum.
Tanr'nn insanlar arasnda geici yneticiler aracl
yla ynettii kadarnn dnda hibir zel krall
yoktur. Dahas dinin trenleri ve dindarln d
grenekleri kamusal huzur ve esenlikle uyumlu
olmaldr ve bu yzden sadece egemenlik erki tara
fndan kararlatrlmaldr. Burada ne dindarln
kendisinden ne Tanr'ya i tapnmadan ne de akln
isel olarak saf kalplilikle Tanr'ya sayg gsterme
yntemlerinden sz ediyorum, sadece dindarln d
greneklerinden ve dinin d trenlerinden sz ediyo
rum.
Tanr'ya isel tapnma ve dindarlk kendinde her
kesin zel haklarnn snrlar iindedir ve (VII. B
lmn sonunda gsterdiim gibi) devredilemez.
Burada Tanr'nn krallyla anlatmak istediim
sanrm XIV. Blmde sz edilenden yeterince ak.
63 Aziz Ambrose (338-397 civarlar): Milano Piskoposu.
64 Thedosius (347-395): Dou Roma mparatoru. 390
ylnda Selanik'te ayaklananlarn Romal yneticiyi l
drmelerinden sonra 7000 insan katlettirmesi nedeniyle
kendisi, Ambrose tarafndan aforoz edilmekle tehdit
edilmiti.

357

Orada, Tann'nn yasasn en iyi yerine getirenin,


O'nun buyruuna gre adalet ve yardmseverlik ey
lemleri araclyla O'na tapman kii olduunu gs
termitim; bu yzden adalet ve yardmseverlik nere
de yasann ve dzenin erkine sahipse oras Tannnn
kralldr.
Tanr'mn, adalet ve yardmseverlik uygulamasn,
doal yeteneklerimiz araclyla rettii ve buyur
duu ve zel vahiyler gnderdii durumlar arasnda
hibir fark grmyorum; byle bir uygulama, bildi
rildii ve insanlar iin egemen ve stn bir yasa
haline geldii srece vahyin biimi de nem tam
yor. Bu yzden eer adalet ve yardmseverliin, hak
ve yasa gcn sadece yneticilerin kurallar aracl
yla kazanabileceini gsterirsem (yneticilerin
haklarnn, egemen olann elinde olduunu grerek)
dinin, hak gcn buyurma gcne sahip olanlar
araclyla kazanabilecei ve Tann'nn insanlar
arasnda sadece dnyasal yetkililer araclyla iba
nda olduu sonucuna kolayca ulaabileceim. Sy
lenenden adalet ve yardmseverlik uygulamasnn,
yasa gcn sadece egemen yetkilinin haklar arac
lyla kazand sonucu kyor; nk XVI. Blm
de doal durumunda akim arzudan baka hakk
olmadn, ya akln ya da arzunun yasalaryla yaa
yan insanlarn, gcyle e-sreli haklara sahip oldu
unu gsterdik.
Bu nedenle doal durumda gnahn var olduunu
dnemezdik ya da Tanr'y insann gnahlarn
cezalandran bir hkim olarak hayal edemezdik; bu
durumda ne adalet ne de yardmseverlik olasl
olduu iin dindar ve dinsiz olan, ahlakl ve (Sley:
man'n dedii gibi) ahlaksz olan arasnda hibir fark
358

olmadan her eyin evrensel doann genel yasalar


dorultusunda gerekletiini varsaydk.
Akln gerek retilerin yani (IV. Blmde gster
diimiz gibi) gerek Tanrsal retilerin, yasa ve hak
olma gcn tamamen ele geirmesi iin her bireyin
doal hakkn devretmesi ve onu ya bir btn olarak
topluma ya da belli bir insan topluluuna ya da bir
kiiye aktarmas gerekliydi. O zaman ilk olarak ne
yin adalet neyin adalet olmad ve neyin eitlik
neyin eitsizlik olduu anlalyor.
Bu yzden adalet ve birinin komusuna kar sev
gisi dhil akln mutlaka tm kurallar egemenlik
haklan araclyla yasalann ve dzenlemelerin g
cn alyor, yani (ayn blmde gsterdiimiz gibi)
sadece ynetme hakkna sahip olanlann buyruuyla.
Tanr'nm krall tamamen adalete ve yardmseverli
e ya da gerek dine uygun den haklardan olutuu
iin Tann'nn krall insanlar arasnda sadece ege
men erklerin araclyla var olabilir; dinin doal
yeteneklerimizle ya da vahiyle anlalmas herhangi
bir fark yaratmyor. nsana bildirildii biim nasl
olursa olsun din tek olduu ve Tanr tarafndan eit
ekilde bildirildii iin sav her iki durumda da sa
lam.
Bylece peygamberler araclyla belli edilen dinin
Yahudiler arasnda yasa erkine sahip olmas iin her
birinin doal hakkm devretmesi ve hepsinin birlikte,
Tanr'nm onlara peygamberler araclyla bildirecei
buyruklara uymay kabul etmesi gerekliydi. Tpk
bizim insanlarn hep birden akln buyruklarna gre
yaamay kabul ettii demokraside tpk byle oldu
unu gsterdik. braniler bundan te, haklarn Tanr'ya aktarm olmalarna ramen bunu sadece ku
359

ramda deil de uygulamada byle yapabilirlerdi n


k aslnda karlk olarak saltk kral haline gelen
Musa'ya aktarana kadar (yukarda dikkat ektiimiz
gibi) egemenlik hakkn tamamen ellerinde bulundu
ruyorlard bylece Tanr sadece Musa araclyla
braniler zerinde egemendi. Bu nedenle (yani dinin
yasa gcn, sadece egemen erk araclyla kazan
mas nedeniyle) Musa antlamadan nce ve sonuta
insanlar hala haklarna sahiplerken abat'a65 [M
sr'dan k xvi:27) uymayanlar cezalandramamt ama antlamadan soma (lde Saym xv:36) cezalandrabildi nk o zaman herkes doal haklarn
teslim etmiti ve abat dzenlemesi yasa gcn
kazanmt.
Son olarak, brani egemenliinin yklndan son
ra, bildirilen din ayn nedenden yasa gcne sahip
olamaz oldu; nk Yahudiler haklarn Babil kralna
aktardktan hemen soma Tam'nm krall ve Tanr
sal hak sona erdi. nk Tam'nm tm szlerine
uyma sz verdikleri anlama yrrlkten kaldrl
mt; anlamann zerine temellendirilen Tam'nm
krall da son bulmutu. Haklar artk onlara deil,
her konuda boyun emek zomnda olduklar (XVI.
Blmde gsterdiimiz gibi) Babil kralna ait olduu
iin, braniler orada kalmaya daha fazla katlanamaz
lard. Yeremya (para xxix:7): "Sizi srm olduum
kentin esenlii iin uran. O kent iin Rab'be dua
edin. nk esenliiniz onunkine baldr." imdi,
65 abat Tanrnn dnyay 6 gnde yaratp 7. gnde din
lenmesini kutsamak iindir. abat gn Yahudiler gn
boyu dinlenir, Tevrat okur ve sinagog'a giderek dua eder
ler.

360

ehrin esenlii iin ynetiminde bir paylar varm


gibi deil, ancak tutsak olduklar iin kkrtmalar
dan kanmak amacyla her eye boyun eerek kle
ler gibi ve kendilerinkinden ne kadar farkl olursa
olsun lkenin tm yasalarna uyarak uraabilirlerdi.
Bylece braniler arasnda dinin yasa eklini sadece
egemen ynetme hakk araclyla kazand apak;
bu kural yok edildiinde artk belirli bir kralln
yasas olarak deil, sadece akln evrensel kural ola
rak kabul edilebilirdi. Akln diyorum nk evrensel
din henz vahiyle bilinen hale gelmemiti. Bu yz
den doal yeteneklerimiz ya da peygamberler aracl
yla dinin sadece egemenlik erkine sahip olanlarn
buyruklar araclyla buyruk gcn ald ve daha
s dnyasal yetkililer araclyla ynettii kadar
dnda Tanr'nn, insanlar arasnda hibir zel kral
la sahip olmad genel sonucuna varabiliriz.
imdi IV. Blmde belirtileni, yani Tanr'nn tm
buyruklarnn sonsuz doruluk ve zorunluluk ierdi
ini bylece Tanr'y insanoluna buyruklar veren bir
prens ya da yasa yapc gibi dnemeyeceimizi
daha aka grebiliriz. Bu nedenle doal yetenekle
rimiz ya da peygamberler araclyla bildirilmi
olsun, Tanrsal buyruklar buyruk gcn dorudan
Tanr'dan almyorlar, sadece ynetme ve yasa yapma
hakkna sahip olanlardan ya da onlarn araclyla
alyorlar. Tanr sadece bu en son sz edilen yn
temlerle insanlar arasnda ibanda oluyor ve insan
ilerini adalet ve eitlikle ynetiyor.
Bu sonu deneyimle destekleniyor nk sadece
adaletli insanlarn ynetimi stlendii yerlerde Tan
rsal adaletin izlerini buluyoruz; dierlerinde (Sley
man'n szlerini yine tekrarlarsak) adil ve adaletsiz,
361

ahlakl ve ahlaksz ayn yazgy paylayor. Bu Tann'nn dorudan doruya insanlar arasnda ibanda
olduunu ve tm doay onlarn yararna ynettiini
dnen birounun Tanrsal kayradan kukuya
dmesine neden olan bir dumm.
O zaman hem akl hem de deneyim bize Tanrsal
hakkn tamamen sekler yneticilerin buyruklarna
dayandn sylyor, sekler yneticilerin onun
gerek yorumcular olduu sonucu kyor. Bunun
nasl byle olduunu imdi greceiz nk Tanr'ya
doru ekilde boyun eeceksek dinin ve dindarln
tm d uygulamalarnn kamu huzuru ve esenliiyle
uyumlu hale getirilmesi gerektiini gsterme zaman
geldi. Bu gsterildii zaman sekler yneticilerin
nasl din ve dindarln gerek yorumcular oldukla
rn kolayca anlayacaz.
Birinin lkesine kar olan grevlerinin insamn ye
rine getirebilecei en yce grevler olduu kesin;
nk eer ynetim alnp gtrlrse iyi olan hibir
ey devam edemez, her ey uyumazlk iine girer
fke ve kargaa, evrensel korkunun ortasnda dene
timsiz olarak egemen hale gelir. Sonu olarak tm
devlete kar zarar ierirse komumuza kar su
haline gelmeyecek bir grev olamaz, devleti korumak
hatrna yaptmz eyde de komumuza olan gre
vimize kar herhangi bir su ya da iten ballktan
baka bir ey olamaz. rnein,* Komum benimle
tarttnda ve mintanm almak istediinde abam
da vermek soyutta benim grevim; ama byle bir
eylemin devletin devamna zararl olduu dn
lrse lm cezasna arptrlmas tehlikesi olsa bile
komumu mahkemeye yermeliyim.
Bu nedenle kamu huzuru, onun ocuklarna kar
362

olan grevinden daha nemli olduu iin Manlius


Torquatus66 onurlandrlmtr. Bu byle olduun
dan, kamu huzurunun, Tanrsal ya da insanca dier
herkesin ve her eyin uydurulmas gereken egemen
yasa olduu sonucu kyor. imdi kamu esenlii ve
devletin gvenlii iin neyin gerekli olduuna karar
vermek ve buna gre buyruklar vermek; bu yzden
komumuza kar olan grevimizin snrlarn baka bir deyile Tanr'ya nasl boyun eeceimizi
kararlatrmak sadece yneticinin ilevidir. imdi
yneticinin nasl dinin yorumcusu olduunu ve
ayrca hi kimsenin eer dindarlnn uygulamalar
kamu huzuruna uymuyorsa ya da sonuta ynetici
nin tm buyruklarna tam olarak uymuyorsa Tanr'ya doru ekilde boyun eemeyeceini aka anlaya
biliriz. nk Tanr'mn buyruuyla, tm grevimizi
istisnasz her insana kar yapmak ve hibir insana
zarar vermemek zorundayz, ayrca brakn devletin
zararna, bakasmn zararna hi kimseye yardm
etmemek zorundayz. imdi hibir sradan yurtta
devlet iin neyin iyi olacan, kamu ilerini yrtme
hakkn tek bana elinde tutan egemen erk aracl
yla renmedii srece, bilemez. Bu yzden hi
kimse her eyde egemen erkin buyruklarna uymad
srece dindarlk ya da Tanr'ya boyun emeyi
doru biimde uygulayamaz. Bu neri gereklerle
dorulanmtr. nk eer ynetici bir adamn
lmn ya da dman olarak anlmasn uygun
66 Manlius Torquatus: M.. 235-224 yllar arasnda Roma
Cumhuriyeti konsl, M.. 231'de sansrc, M..
208'de diktatrd. Askeri disiplini inedii iin kendi
olunu idam ettirmesiyle dikkat ekmiti.

363

grrse, bir yurtta ya da bir yabanc olsun, zel bir


birey ya da ayn bir ynetici olsun, hi kimseye ona
yardm etme izni verilmemitir. Ayn ekilde Yahudiler yurttalarm kendileri gibi sevme buyruu alma
larna ramen (Levililer xix:17, 18) yine de eer bir
insan yasaya kar su ilerse onu hkime gsterme
ye (Levililer v:l ve Yasamn Tekrar xiii:8, 9) ve eer
lm cezasna arptnlsa onu ldrmeye zorlanm
lard (Yasann Tekran xvii:7).
Bundan te branilerin kazandklar zgrl ve
fethettikleri blge zerindeki saltk etkiyi koruya
bilmesi iin, XVII. Blmde gsterdiimiz gibi dinle
rinin onlarn zel ynetimlerine uyarlanmas ve
kendilerini geri kalan uluslardan ayrmalar gerekliy
di. Bu yzden onlara Matta v:43'te :"Komunu seve
ceksin, dmamndan nefret edeceksin denmiti
ama egemenliklerini kaybettikten ve Babil'de tutsak
alndktan soma Yeremya onlara tutsak alndklar
devletin gvenliini dnmelerini buyurmutu ve
sa tm dnyaya yaylacaklarn grdnde grevle
rini istisnasz herkes iin yapmalarn sylemiti. Bu
rneklerin hepsi gsteriyor ki din, her zaman kamu
huzuruna uyar hale getirilmitir. Belki de biri unu
soracak: O zaman sa'nn havarileri sradan yurtta
lar olarak hangi hakla yeni bir dini vaaz ettiler? Bu
soruyu kt ruhlara kar Mesih'ten aldklar erkin
hakkyla ettikleri eklinde yantlann (bkz. Matta
x:l). XVI. Blmde zaten kuku gtrmeyen vahiy
araclyla Tann'dan ona kar bir yardm sz al
madklar srece herkesin bir zorbaya boyun emek
zorunda olduunu belirtmitim. yleyse hi kimse,
kendisi de mucizeler yaratma gc olmad srece
Havarileri rnek almasn. Konu sa'nn havarilerine
364

verdii buyruuyla daha fazla aa kavuuyor: "Be


deni ldrenden korkmayn." (Matta x:28). Eer bu
buyruk herkese dayatlm olsayd ynetimler bou
na kurulmu olurdu ve Sleyman'n szleri (Sley
man'n zdeyileri xxiv:21): "Olum, Rab'be ve krala
sayg gster..." kesinlikle dine kar saygsz olmayan
szleri, dine kar saygszlk olurdu,- bu yzden
sa'nn havarilerine verdii yetkinin sadece onlara
verildiini ve dierleri iin bir rnek olarak alnma
mas gerektiini kabul etmeliyiz.
Dinden bamsz haklar yneticinin denetimi al
tna ve ruhsal olanlar da evrensel Kilisenin denetimi
altna koyduumdan ruhsal olmayan haklar, ruhsal
haklardan ayrmak isteyenlerin savlarn ele almak
iin duraklamyorum; byle savlar rtlmeyi hak
etmeyecek kadar sama. Ancak byle insanlar kkr
tc grlerini (biraz sert olan sfat iin zr dilerim)
eski zamanlarda kutsal grevleri yerine getirme hak
k olan Yahudi hahamba rneiyle desteklemenin
yollarn aradklarnda, byk lde aldatldklar
gerei konusunda sessiz kalarak geemeyeceim.
Hahambalar haklarn (gsterdiim gibi biricik
ynetme hakkn elinde bulunduran) Musa'nn buy
ruuyla almadlar m ve ayn araclkla bu hak elle
rinden alnamaz myd? Musa'nn kendisi sadece
Harun'u deil, ayrca olu Elazar ve torunu Pinehas'
da seti ve onlara hahambalk grevini ynetme
hakkn balad. Bu hak daha sonra hahambalar
tarafndan ah konulmutu ama bununla beraber
Musa'nn - yani egemen erkin - temsilcileriydiler.
Gsterdiimiz gibi Musa egemenliine hibir kalt
brakmad, ayrcalklarn yle datt ki ondan sonra
gelenler sanki bir kral l deil de, yokken ynetimi
365

salayan kral naipleri gibi grndler.


kinci devlette, ek olarak prenslik haklarn elde
ettikten sonra, hahambalar haklarn btnyle
ellerinde tutuyorlard. Bu yzden hahambal
haklan her zaman yneticinin buyruuna dayalyd
ve hahambalar kendileri ynetici olana kadar
onlara sahip olmad. Hristiyan toplumunda hibir
gc olmayacak bir koul nedeniyle, yani Harun'un
ailesinden gelmedikleri ve bu yzden gnahkr sa
yldklar iin, sadece Tapnak'ta kutsal grevleri
ahsen ynetmeye izinli olmama dnda (bu bl
mn sonunda gstereceim gibi), ruhsal konulardaki
haklar her zaman tamamen krallarn denetimi altn
da kald.
Bu yzden (yerine getirilmeleri zel bir soydan
gelmeyi deil, sadece egemenlik erkini elinde bulun
duranlarn gnahkr olarak dlanmad yaamn
zel bir kipini gerektiren) gnlk kutsal trenlerin,
egemen erkin biricik denetimi altnda olduundan
kuku duyamayz; byle bir yneticinin yetkisi ya da
ayrcal dnda hi kimse onlar ynetme, onlar
ynetmeleri iin bakalarn seme, Kilise ve onun
retilerinin temellerini tanmlama ya da glendir
me; ahlak ya da dindarlk hareketleri konulannda
karar verme,- birini Kilise'ye kabul etme ya da onu
aforoz etme ya da son olarak yoksullarn geimini
salama hak ya da erkine sahip deildir.
Bu retiler (zaten belirttiimiz gibi) sadece doru
deil, ayn zamanda dinin ve devletin korunmas iin
birincil gereklilie sahiptir. Halkn dncesinde
ruhsal hak ve yetkinin nasl bir nemi olduunu
hepimiz biliyoruz. Herkesin, bu hak ve yetkiye sahip
olanlar nasl can kulayla dinlediini de biliyoruz.
366

Byle bir yetkiye sahip olanlann halkn dncesin


de en yetkin etkiye sahip olduklarn bile syleyebili
riz.
Bu yzden kim bu hakk egemen erkten almak is
terse egemenlii blme istei iindedir; byle bln
melerden, eskiden Yahudi kral ve hahambalar
arasnda olduu gibi zorunlu olarak ekimeler ve
kavgalar doacak ve bunlar, onlar yattracak her
abaya kar gelecek. Hatta bundan te egemen erki
byle bir yetkiden yoksun brakmaya alan kii
(dediimiz gibi) egemenlii ele geirmeyi amalyor
dun Eer bu hak ona verilmezse egemen erke zerin
de karar verecek ne kalyor? Eer yararl olduuna
inand eyin dindar ya da dinsiz olup olmad
konusunda baka bir kiinin grn almak zorun
daysa ya sava ya da bar dnda kesinlikle hibir
ey kalmyor. Her ey neyin dindarca ya da dinsizce,
doru ya da yanl olduuna karar verme hakkna
sahip olann yargsna dayanr.
Byle bir hak tamamen Roma'nm Papa'sna ba
landnda, Papa en sonunda kendisi egemenliin
zirvelerine kana kadar, giderek krallar zerinde
btn denetimi kazanmaya balad. ou devlet
bakan zellikle de Alman imparatorlar onun yet
kisini azaltmaya alsa da hibir etkileri olmad,
tersine giriimlerinin ta kendisiyle byk lde
onun yetkisini arttrdlar. Hibir devlet bakanmn
ate ve klla baaramayacan papazlar bir kalem
darbesiyle gerekletirebilirlerdi; buradan Kilise'nin
buyruundaki erki ve ayrca yneticiler iin byle
ayrcalklar kendileri iin saklamann ne kadar ge
rekli olduunu kolayca grebiliriz.
Eer son blmde sylenen zerinde dnrsek,
367

byle bir korumann dine ve dindarla ok katkda


bulunduunu greceiz; nk peygamberlerin ken
dilerine Tanrsal etkileme yetenei verilmi olmas
na ramen sadece sradan yurttalar olarak uyarma,
azarlama ve knama zgrlyle halk gelitirmek
ten ok rahatsz ettiklerini ama krallarn uyan ve
cezalarla insanlar isteklerine ynelttiklerini grece
iz. Bundan te krallarn kendileri sz konusu hakka
tamamen sahip olmadklarndan sk sk dinden ayr
dm ve kendileriyle birlikte neredeyse tm halk
da dinden ayr drmtr. Ayn ey ayn neden
den, Hristiyan devletlerde de gereklemitir.
Belki de bana "Ama eer egemenlik erkini elinde
bulunduranlar gnahkr olmay seerse dindarln
yasal destekisi kim olacak? Yine de dindarln
yorumcular yneticiler mi olmaldr?" diye sorulabi
lir. Onlar kar-soruyla yantlarm. "Ama eer (hem
insan hem de sradan yurtta olan ve kendi ileriyle
ilgilenmeleri gereken) din adamlar ya da ruhsal
yetkiyi temsil etmesi nerilen dierleri gnahkr
olmay seerlerse, onlar yine de dindarln yasal
yorumcular olarak dnlmeli mi?" Ruhsal konu
lar zerinde denetimleri olsun olmasn yneticiler
kendi isteklerine gre hareket etmek istediklerinde
ruhsal ve dnyasal tm devletin yklaca ve eer
sradan yurttalar kkrtc olarak Tanrsal haklarn
stnln varsayarsa daha da hzl yklaca
olduka kesin.
Bylece byle haklar yneticilere vermemekle sa
dece hibir ey kazanlamayacan deil, tam tersine
byk ktlklerin ortaya kacan grrz. nk
(byle haklar tamamen ellerinde bulundurmayan
Yahudi krallarda olduu gibi) yneticiler bylece
368

gnahkrla zorlanr ve devlete olan zarar ve kayp,


belirsiz ve olas olmak yerine kesin ve kanlmaz
olur. Soyut dorulua ya da devletlerin gvenliine ya
da dindarln artna bakalm, Tanrsal doruluun
ya da ruhsal konularda denetim hakknn, tamamen
yasal yorumcu ve desteki olan yneticinin buyruu
na dayand dncesini korumak zorundayz. Bu
yzden Tanr'nn Sz'nn gerek din adamlar,
egemen yneticilerin yetkisine boyun eerek dindar
l insanlara retenlerdir. Egemen yneticiler buy
ruklaryla Tanr'nn Sz'n kamusal huzura uyum
lu hale getirirler.
Bana, bildiim kadanyla braniler bu konu hak
knda hibir kuku duymazken, Hristiyan devletlerde
ruhsal haklar konusunda sk sk yaanan tartmala
rn nedenine dikkat ekmek kalyor. Bu kadar kolay
anlalr ve hayati nem tayan bir konunun byle
sallantda kalmas ve dnyasal yneticilerin ayrcal
, hibir zaman tartma olmadan hatta blnme ve
dine zarar vermeden elde edememesi iren grn
yor. Eer elimizde bu durum iin hibir neden olma
sayd kendimi, bu blmde sylediklerimin hepsinin
sadece hibir zaman herhangi bir uygulamada kulla
nlamayacak kuram oluturma ya da bir tr kuram
sal uslamlama olduuna kolayca ikna edebilirdim.
Ancak Hristiyanln balangcn dndmzde
neden hemen grnyor. Hristiyan dini ilk nce
krallarca retilmemiti, yurttalar olduklar erke
sahip olanlarn isteklerine kar karak, uzun bir
sre kutsal trenleri oluturmak ve yerine getirmek
ve devleti dikkate almadan kendi yetkileriyle ilerini
kurmak ve onlar hakknda karara varmak iin gizli
kiliselerde toplantlar yapmaya alkn sradan insan
369

larca retilmiti. Yllar sonra din yetkililerce stle


nilmiti, din adamlan dini, imparatorlara kendileri
nin tanmladklar gibi retmek zorundaydlar. Bu
nedenle kolayca dinin retmenleri ve yorumcular
olarak kabul edildiler ve kilise papazlar Tann'mn
temsilcisi sayldlar. Din adamlar, dinin ba temsil
cilerine ve en stn yorumcularna evlenmeyi yasak
layarak, onlarn Hristiyan krallarn yetkilerini st
lenmemesine dikkat etti. Amalarn dinin dogmala
rn o kadar byk lde arttrarak ve onlar felse
feyle yle harmanlayarak setiler ki balca yorumcu
lar, hem yetenekli bir filozof hem teolog olmak ve
bir sr bo tartma iin de bo vakte sahip olmak
zorundayd. Bu koullar da ancak elinde ok fazla
zaman olan sradan bir birey tarafndan salanabilir
di.
braniler arasnda eyler ok farkl dzenlenmiti.
nk tapnaklar egemenlikleriyle ayn zamanda
balad ve halka dini saltk yneticileri Musa retti,
kutsal trenlerim dzenledi ve din adamlarn seti.
Bylece kraliyet yetkisi insanlar iin byk nem
tad ve krallar ruhsal ayrcalklarn skca korudu
lar.
Musa'nn lmnden sonra hi kimse tam etkili
olmasa da, hem ruhsal hem de ruhsal olmayan ko
nularda karar verme erki zaten belirttiim gibi
sekler bakann elindeydi. Bundan te onlara reti
len din ve dindarlk uyarnca, halk hahamba kadar
en st hkime de bavurmak zomndayd (Yasann
Tekrar xvii:9, 11). Son olarak, krallar Musa'nmki
kadar erke sahip olmasalar da kutsal rahipliin tm
dzenlenmesi ve seimi onlarn kararma balyd.
Bylece Davut Tapnak'tki (bkz. Tarihler xxviii:ll,
370

12...vs.) tm hizmeti dzenledi; kutsal mezmurlar


iin tm Levililerden yirmi drt binini seti; bunla
rn alt bini arasndan hkim ve dava vekili seilen
topluluu oluturdu, drt bini odac olarak ve drt
bini de alg aletlerini almak zere seildi (bkz.
Tarihler xxiii:4, 5). Bundan te, bylece her birinin
belirlenen zamanlarda nbetlee kutsal trenleri
yerine getirmesi iin onlar (bakanlarm setii)
blklere ayrd. Rahipleri de birok blkler halinde
ayrd; tm diziden sz etmeyeceim ama okuyucuyu
"Sleyman Rab'be yakmalk sunular sundu... Mu
sa'nn buyurduu sunulan gn gnne sundu."
denilen 2 Tarihler viii:13'e ve "Babas Davut'un koy
duu kural uyarnca, khin blklerine ayr ayr
grevler verdi... nk Tanr adam Davut byle
buyunmtu." denilen 14. dizeye gndereceim. Son
olarak tarihi 15. dizede yle tanklk ediyor: "Bun
lar, hazine odalanna ilikin konular dhil, hibir
konuda kraln khinlerle Levililer'e verdii buyruk
lardan ayrlmadlar."
Bunlardan ve krallarn dier tarihlerinden, dinin
tm uygulamalarnn ve kutsal rahipliin tamamen
kraln buyruklarna bal olduu ok ak.
Yukarda krallarn arabulucular olmadan Tanr'ya
danmak, ynetimleri srasnda kehanette bulunan
peygamberleri knamak ve hahambam semek iin
Musa'yla ayn hakka sahip olmadn sylediimde
bunu peygamberler yasaya kar su ileyen bir kral
yarglatabildikleri ya da hakl olarak ona kar gele
bildikleri iin deil, sadece grevleri nedeniyle yeni
bir kral seebilecekleri ve kral katli gnahn bala1
yabilecekleri iin syledim. [Son Not 33].
Bu nedenden zel bir vahiy nedeniyle kral katli
371

gnahn balayabilecek hibir peygamber olma


sayd krallar hem ruhsal hem de ruhsal olmayan
tm konularda saltk haklara sahip olacaklard.
Sonu olarak peygamberleri olmayan ve herhangi bir
durumda (Yahudi yasasna bal olmadklar iin)
onlar kabul etmek zorunda olmayan yeni a yne
ticileri dinsel nedenlerle bekar olmamalarna ramen
ruhsal ayrcaln saltk sahipleridirler ve eer dinsel
dogmalarn bo yere oaltlmasna ya da felsefeyle
kartrlmasna izin vermeyi reddederlerse ruhsal
ayrcal her zaman ellerinde bulunduracaklardr.

372

XX. Blm:
zgr Bir Devlette Her nsann
Ne sterse Dnebilecei ve
Ne Dnrse Syleyebilecei
Usun devlet yetkisinin egemenlii altnda
olmamas.
Bu yzden genel dilde olmamas gerektii.
Bir yasay onaylamayan bir insann yasayla uyumlu
hareket ederken aykr grn yetkililerin
kararna sunarak devletine iyi bir hizmette
bulunmas.
Gr zgrlnn yararl olmasnn Amstcrdam tarihinden gsterilmesi.
Bu zgrl esirgeyen devletin tehlikede olmas
- Yazarn lkesinin yneticilerinin kararma
boyun emesi.

Eer insanlarn akllar dilleri kadar kolay denetlenebilseydi her kral gven iinde tahtnda otururdu ve
ynetim zorlamayla sona ererdi; nk her yurtta
yaamn yneticilerinin eilimlerine gre ekillendi
rir ve bir eyin doru ya da yanl, iyi ya da kt, adil
ya da adaletsiz olduuna onlarn buyruklarna uyarak
inanrd. Ancak zaten (XVII. Blm) hibir insamn
dncesinin tamamen bir dierinin ynetimine tabi
olamayacan nk hi kimsenin isteyerek zgr
akl ve karar hakkn aktaramayacam ya da bunu
373

yapmaya zorlanamayacan gsterdik. Bu nedenle


dnceleri denetim altna almaya girien ynetim
zorba saylr ve bunun egemenliin ktye kullanl
mas ve yurttalarn haklarnn zorla alnmas, neyin
doru ya da yanl olarak kabul edileceinin buyrulmas ya da Tanr'ya tapnmalarnda insanlar hangi
grlerin harekete geireceinin buyrulmas olduu
dnlr. Tm bu konular bir insann kendi izniyle
bile vazgeemeyecei doal hak alanna girer.
Karar yetisinin birok ynden ve inanlmaz bir l
de saptrlabileceini kabul ediyorum bylece karar
yetisi dorudan d denetimden bamszken baka
bir insann szlerine onun tarafndan ynetildii
sylenecek kadar ok baml olabilir ama bu etki
byk boyutlara getirilmesine ramen hibir zaman
her insann akimn kendisinin olduu ve akln da
mak zevkleri kadar farkl olduu szn geersiz
hale getirecek kadar ileri gidemez.
Musa, aldatmayla deil, Tannsal erdemle halkn
dncesi zerinde o kadar byk etkiye sahip oldu
ki insanst saylyordu ve onun Tanr'nn vahyi
araclyla konutuu ve hareket ettiine inanlyor
du; yine de o bile dedikodulardan ve kt yorumlar
dan kaamad. O zaman devlet bakanlar ne kadar
az kaabilirler! Yine de eer snrsz bir erk varsa, o
byle bir devlet bakanma ve en azndan halkn
tmnn ya da byk ksmnn yetkiyi ortaklaa
kulland bir demokrasiye ait olmal. Bu, bence
herkesin kendi adna aklayabilecei bir gerek.
Bu yzden bir yneticinin erki, ne kadar snrsz
olursa olsun, bir yneticinin ne kadar kesin olarak
yasa ve dinin yorumcusu olduuna ne kadar ok
inanlm olursa olsun hibir zaman insanlarn ken
374

di aklarna gre kararlar vermelerini ya da herhangi


bir duygudan esinlenmelerini engelleyemez. Onun
tm konularda grleri kendininkiyle tamamen
rtmeyen btn insanlara dman olarak dav
ranma hakkna sahip olduu doru; ama onun saltk
haklarndan deil, uygun hareket biiminden sz
ediyomz. En sert biimde ynetme ve ok nemsiz
nedenlerden yurttalar lm cezasna arptrma
hakkna sahip olduunu kabul ediyorum ama hi
kimse onun bunu salam yarglamann onay olma
dan yapabileceini varsaymaz. Hatta byle eyler
kendini byk lde tehlikeye atmadan yaplama
yaca iin onlar yapmak iin saltk erke ya da so
nuta saltk hakka sahip olduunu bile reddedebili
riz; nk yneticinin erkleri kendi erkiyle snrldr.
Bu yzden hi kimse karar ve hissetme zgrl
nden vazgeemeyeceinden; her insan, ortadan
kaldrlamayan doal hakla dncelerinin efendisi
olduundan buradan farkl ve ters biimlerde d
nen insanlarn ackl sonular domadan sadece
stn erkin buyruklarna gre konumaya zorlanamayaca sonucu kyor. ounluu brakn, en
deneyimlisi bile nasl sessiz kalacam bilmez. nsa
nn ortak zayfl, gizlilik gerektirse bile tasarlarn
bakalarna amaktr bylece bireyi ne dndn
syleme ve retme zgrlnden yoksun brakan
ynetim ok serttir ve byle bir zgrlk balanrsa
o ynetim lml olacaktr. Yine de yetkiye eylemler
kadar szlerin de zarar verilebileceini reddedemeyiz;
bu yzden yurttalarn szn ettiimiz zgrlkten
tamamen yoksun braklamamasma ramen, onun
snrsz verilmesi ok zararl olurdu; bu yzden imdi
byle bir zgrln ne kadarnn devlete ya da y
375

neticilerin erkine zarar vermeden kabul edilebilecei


ve edilmesi gerektiini soruturmalyz ve XVI. B
lmn banda dediim gibi bu benim asl amacmdr. Yukarda devletin temelleriyle ilgili verilen ak
lamadan u aka kar. Ynetimin en son amac,
korkuyla ynetmek ya da snrlamak deildir, kesin
bir boyun eme de deildir. Tersine, olabildiince
gven iinde yaanabilsin diye, her insan korkudan
kurtarmaktr. Baka deyile onun kendine ya da
bakalarna zarar vermeden kendi doal var olma ve
alma hakkm glendirmektir.
Hayr, ynetimin amac insanlar rasyonel varlk
lardan drt ayakl hayvanlara ya da kuklalara dn
trmek deil, onlarn akl ve bedenlerini gven iin
de gelitirebilir ve ne nefret ne fke ne aldatma ne de
kskanlk ve adaletsizlik gstermeden serbest bi
imde akllarm kullanabilir hale getirmektir. Asln
da ynetimin gerek amac zgrlktr.
imdi bir devleti oluturmada yasama erkinin ya
yurtta topluluuna ya onlarn bir ksmna ya da bir
tek adama verilmesi gerektiini grmtk. nk
her biri sadece kendisinin her eyi bildiini dn
dnden insanlarn zgr kararlarnn ok farkl
olmasna ramen ve duygu ve konumann tam
birlii sz konusu olmamasna ramen, bireyler
kendi kararlarna gre hareket etme hakkndan vaz
gemedii srece huzuru korumak olanakszdr. Bu
yzden birey zgr akl ve karar hakkn olmasa da
zgr eylem hakkn hakl olarak teslim eder; hi
kimse duygular ve karar onunla uyumazlk iinde
olabilse bile devlete zarar tehlikesi olmadan yetkilile
re kar hareket edemez,- aldatma, fke ya da nefret
ten deil, hakl olarak byle yapt ve sradan yetki
376

sinde herhangi bir deiiklik yapmaya almad


kouluyla onlara kar bile konuabilir.
rnein birinin bir yasay salam akla uygun ol
madn gsterdiini ve bu yzden bu yasann yrr
lkten kaldrlmas gerektiini varsayalm; eer gr
n (tek bana yasama ve yrrlkten kaldrma
hakkna sahip olan) yetkililerin kararma sunarsa ve
bu srada hibir ekilde o yasaya ters hareket etmez
se devletin iyi tutumunu hak etmitir ve iyi bir yurt
tan davranmas gerektii gibi davranmtr; ama
eer yetkilileri adaletsizlikle sularsa ve halk onlara
kar kkrtrsa ya da kkrtc ekilde yetkililerin
onay olmadan yasay yrrlkten kaldrmaya al
rsa o kkrtc ve ba kaldrcdan baka bir ey
deildir.
Bylece bir bireyin yneticilerinin yetkisine ya da
kamu huzuruna zarar vermeden inandn nasl
duyurabileceini ve retebileceim gryoruz; yani
eylemi etkilediinden tm yasama erkini yneticile
rinin ellerine brakarak ve sk sk inand ve aka
en iyisi olduunu hissettii eye ters ekilde hareket
etmesine ramen, yasalarna aykr hibir ey yap
mayarak bunu nasl baarabileceini...
Adalete ve grev duygusuna zarar vermeden byle
bir sre izlenebilir, hatta adaletli ve grev duygusu
olan bir insann benimsemesi gereken sre de byledir. Adaletin yetkililerin yasalarna dayandm
gstermitik. Bylece, onlarn kabul grm buyruk
larna ba kaldran hi kimse adil olamazken grev
iin en yce sayg, nceki blmde belirttiimiz gibi,
kamu huzuru ve sakinliini korumakla gsterilir; bu
ikisi, insan istedii gibi yaasayd korunamazd; bu
yzden birinin lkesinin yasalanna ters eylemde
3 77

bulunmasnn sorumsuzluktan aa kalr yan yok


tur; nk bu eylem, evrensel hale gelirse, bunu
zorunlu olarak devletlerin ykm izlerdi.
Bu nedenle biri yneticilerinin yasalarna boyun
eerek hareket ederse hibir ekilde kendi akima ters
dmez,- nk akima boyun eerek, eylemlerini
denetim altna alma hakkn kendi elinden onlarn
eline aktarmtr. Bu retiyi gerek gelenekten de
dorulayabiliriz; nk byk ve kk erklerin
toplantsnda tasarlar seyrek olarak oybirliiyle ne
srlr ama ondan yana ya da ona kart oy kullan
m olsunlar kararlatran yerine getirmede herkes
birleir. Ama ben nerime geri dnyorum.
Bir insamn bir devletin temel kavramlarndan s
tn erke zarar vermeden zgrce nasl yarg verebile
ceini grdk. Ayn ncllerden hangi grlerin
kkrtc olacan da kolayca kararlatrabiliriz.
Bunlar, aka zgr eylemin teslim edildii anla
may kendi yaplar gereince geersiz hale getiren
lerdir. rnein, yce erkin onun stnde hibir
hakk olmadn ya da szlerin tutulmasnn gerek
mediini ya da herkesin istedii gibi yaamas gerek
tiini ya da yukarda belirtilen anlamaya dorudan
kart olan herhangi bir retiyi dnen biri, gerek
gr ve karan kadar olmasa da bunlann ierdikleri
eylemler nedeniyle kkrtcdr; nk byle kuram
lar savunan biri yneticileriyle szsz ya da aka
yapt anlamay yrrlkten kaldrr. Toplum
tarafndan yasadan daha deerli bulunarak sevilen
yozlam bir tr devlette olmad srece intikam,
fke ve benzeri gibi anlamay bozmayan eylemleri
ieren dier grler veya bilgili insanlara katlana
mayan batl inanl ve hrsl insanlarn szleri kkr
378

tc deildir.
Ancak grnrde sadece soyut doruluk ve yanl
lklarla ilgili olup yine de alaka nedenlerle ileri
srlen ve yaynlanan baz retiler olduunu red
detmiyorum. Bu konudan XV. Blmde sz ettik ve
akln buna ramen serbest kalmas gerektiini gs
terdik. Birinin Tanr'ya olan ball gibi devlete
olan ballnn, sadece eylemlerinden, yani komu
larna kar yardmseverliinden kararlatrlmas
gerektii ilkesine bal kalrsak, en iyi ynetimin
dinsel inan gibi, felsefi kuramsal dnme zgrl
ne de izin vereceinden kuku duyamayz. Byle
bir zgrlkten bazen skntlarn doabileceini
itiraf ediyorum ama hangi konu ktye kullanlama
yacak kadar akllca ortaya konmutur? Her eyi
yasayla dzenleme yoluna giden biri, ahlakszlklar
dzeltmektense onlar canlandrmaya daha fazla
eilimlidir. Kendi iinde zararl olsa da, ortadan
kaldrlamayacak bir eyi kabul etmek en iyisidir.
atafat, kskanlk, a gzllk, sarholuk ve benzeri
eyler ne kadar ok ktlk douruyorlar ama yasa
yapmayla nlenemedikleri iin ktlk olsalar da
ho grlyorlar. O zaman kendi bana bir erdem
olduu ve ezilemeyecei grlerek zgr dnce ok
daha fazla kabul edilmeli! Bununla birlikte gstere
ceim gibi dinden bamsz yetkililerce kt sonular
kolayca denetlenebilir, bilimde ve beer bilimlerde
ilerlemek iin tamamen gerekli olduundan sz
etmiyorum bile. nk hi kimse yarg yetisi ta
mamen zgr ve engelsiz olmadka olaslktan ya
rarlanarak byle iler peinde komaz.
Ama byle bir zgrln ezilebileceinin kabul
edildiini varsayn ve yneticilerinin buyurduu
379

dnda insann bir szck bile fsldamaya cesaret


edemeyecek kadar snrlandrldm dnn; yine
de bu hibir zaman onlar yetkiliye gre dnecek
lye getirecek kadar srdrlemez bylece insanla
rn gnlk olarak bir ey dnecei ama baka bir
ey syleyecei, ynetimin dayana olan gvenin
bozulmas ve tuzaklar ve tm iyi bilim dallarnn
yozlamasn douran nefret dolu dalkavukluk ve
vefaszln bymesi zorunlu sonular olurdu.
Konumaya bir rneklik dayatmak, olanaksz
olurdu nk yneticiler, konuma zgrln
kstladka aslnda daha inat ekilde kar koyulu
yorlar. Kar koyanlarsa en stn kurtuluun karn
larn doyurmak ve para torbalarndan eytanca bir
zevk almak olduunu dnen paragzler, dalkavuk
lar ve dier kaln kafallar deil, iyi eitimin, salam
ahlakn ve erdemin daha zgr hale getirdikleridir.
Genellikle olduu gibi insanlar, doru olduuna
inandklar grlerin cezaya ilikin olarak damga
lanmasna ve onlarda Tanr ve insana kar dindarlk
uyandranm kt bulunarak yasaklanmasna kzma
ya ok eilimlidir, bu nedenle kkrtmann ve bu
amala her tr suu ilemenin utan verici deil,
onurlu olduunu dnerek yasalar yeminle yads
maya ve yetkililere kar komplo kurmaya hazrdr.
nsan doas byle olduundan, grlere kar olan
yasalarn ktdense soylu dncelere sahip olanlar
etkilediini ve sulular bask altnda tutmaktansa
drstleri rahatsz etmeye uyarlandklarn gryo
ruz; bylece bu yasalar devleti byk tehlikeye atma
dan korunamazlar.
Dahas byle yasalar neredeyse her zaman yarar
szdr; nk yasaklanan grlerin salam olduunu
380

dnenler yasaya uyamazlar; ama onlan zaten


yanl bularak reddetmi olanlar yasay bir tr ayrca
lk gibi kabul ederler ve onunla o kadar vnrler ki
sonradan istense bile yetkili onu geersiz hale geti
remez.
Bu dncelere XVIIL Blmde branilerin tarihini
zmlerken sylediklerimizi ekleyebiliriz. Ve son
olarak Kilise'de yetkililerin tanr bilimsel anlamaz
lklarn karkln yasayla kararlatrma giriimle
rinden ne kadar ok blnme dodu! Eer insanlar
yasa ve yetkilileri kendi taraflarna ekme, dman
larna alklayan bir kalabaln nnde stn gelme
ve onurlu stnlkler kazanma umuduyla batan
karlmasalard bu kadar kt niyetle abalamazlard ya da byle bir fke dncelerini etki altnda
brakmazd. Bunu sadece akl deil, gnlk rnekler
de retiyor nk herkesin neye inanacam buyu
ran ve herkesin bunun tersini sylemesini ve yazma
sn yasaklayan bu tr yasalar, aydn insanlara katla
namayan ve byle sert ve arpk yasamalarla kitlele
rin balln kolayca fkeye evirebilen ve bunu
istediklerine kar ynlendirebilenlerin kzgnlna
sus pay ya da ayrcalk olarak verilmitir. Sadece
erdem ve beeri ilimleri sevenlerce inenebilecek
yararsz yasalar yapmak, bylece yetenekli insanlar
barndrmak iin fazla kk olana kadar devleti
kltmek yerine halkn fke ve kzgnln snr
landrmak ok daha iyi olurdu. Bir devletle ilgili
gizleyemedikleri aykr grleri olduundan, onurlu
insanlarn sulular gibi srgne gnderilmesinden
daha feci bir ey dnlebilir mi? Hibir su ile
meyen ya da ktlk yapmayan insanlara srf aydn
olduklar iin dman gibi davramlmas ve lm
381

cezasna arptrlmasndan ve ktlerin yldrcs


olan daraacnn, yetkilinin tasarlayabilecei tm
alaklk iaretleriyle hogrnn ve erdemin en
stn rneklerinin insanlara gsterildii yer haline
gelmesinden daha zc ne olabilir?
Kendisinin drst olduunu bilen biri, bir sulu
gibi lmekten korkmaz ve hibir cezadan ekinmez;
dnceleri, utan verici herhangi bir i iin vicdan
azabyla szlamaz. yi bir dava iin lmn bir ceza
deil, bir onur olduunu ve zgrlk iin lmenin
onur olduuna inanr.
O zaman byle insanlarn lmyle hangi amaca
hizmet edilir, hangi rnek verilir? Uruna ldkleri
dava babolarca ve sersemlerce bilinmez, kavgac
larda nefret uyandrr, drstlerce sevilir. Byle du
rumlardan karabileceimiz tek ders, ikence eden
kiiye dalkavukluk yapmak ya da kurban rnek
almaktr.
Eer biimsel bir onaylamaya inan ya da kanun
dan daha fazla sayg gsterilmezse ve eer ynetimler
yetkiyi sk bir ekilde ellerinde tutacaklarsa ve k
krtclara teslim olmayacaklarsa yarg gcne zgr
lk vermek zorundadrlar bylece dnceleri ne
kadar farkl ve kart olsa da insanlar birlikte uyum
iinde yaayabilirler. nsan doasyla en ok uyum
iinde olan dzen olduundan bunun en iyi ve itiraza
en az ak olan ynetim dzeni olduundan kuku
duyamayz. (XVI. Blmde gsterdiimiz gibi yne
timin en doal hali olan) bir demokraside herkes
eylemlerinin zerindeki yetkinin denetimine boyun
eer ama yarg gc ve akimn zerindekine boyun
emez. Yani herkesin benzer biimde dnemeye
ceini, ounluun sesinin yasa gcnde olduunu,
382

koullar dnce deiiklii ortaya karrsa yasann


kaldrlmasnn zorunlu olduunu grr. zgr d
nce erkinin alkoyulduu lde insanolunun
doal koulundan uzaklarz ve sonuta ynetim
daha da zorbalar.
Byle bir zgrlkten, egemen erkin uygulamasyla
kolayca denetlenemeyecek hibir skntnn doma
yacan ve dnceleri eitli olsa da insanlann
eylemlerinin kolayca snrlar iinde tutulabileceini
kantlamak iin, bir rnek gstermek iyi olacak.
Byle bir rnei ok aramaya gerek yok. Amsterdam
ehri kendi byk baar ve dier tm halklarn
hayranlyla bu zgrln meyvelerini topluyor.
nk bu ok gelimekte olan devlette ve ok olaa
nst ehirde her ulustan ve dinden insanlar en
byk uyum iinde yayor ve mallarn bir yurttaa
emanet etmeden nce zengin olup olmadn ve
genelde drste mi yoksa tersi biimde mi eyledi
inden baka hibir soru sormuyorlar. Dini ve mez
hebi hibir nem tamyor. nk bunun hkimler
nnde bir davay kaybetme ya da kazanma hibir
etkisi yok ve yandalan kimseye zarar vermedikleri,
herkese gerektii gibi davrandklar ve drste yaa
dklar srece hkimin korumasndan yoksun brak
lacak kadar nefret edilen hibir mezhep yok.
Dier taraftan tirazclar67 ve Kar-tirazclar ara
sndaki dinsel anlamazlk politikaclar ve Devletler
67 Arminius'un lmnden sonra adyla zdelemi gr
leri savunan ve 1610'da Hollanda Birleik Devletleri'ne
daha sert olan Kalvenizm'den ayrlmalarn formlletiren be makaleden oluan bir itiraz sunan HollandalI
Protestanlar.

383

tarafndan kabul edilmeye balannca bu, bir bln


meye dnt ve dinle ilgili yasalar ve ekimelerini
yattrmaya almann, onu dzeltmektense boz
mak iin tasarlandm ve ar zgrle neden
olduunu oka gsterdi. Bundan te blnmelerin
incelii ve kibarln bir kayna olan doruluk sevgi
sinden deil, stnlk iin ar bir istekten kaynak
landn gsterdi. Tm bu dnceleri gz nnde
bulundurursak geimsiz kitleleri, genellikle bilgililer
iin yazan ve sadece akla bavuran yazarlarn kendilerindense, gerek blclerin yazarlarna kar k
krtt gn gibi ortada. Aslnda huzurun gerek
bozucular zgr bir lkede bask altna alamadklar
yarg gcn kstlamaya alanlardr.
Bylece unlar gsterdim: I. nsan ne dndn sylemekten yoksun b
rakmann olanaksz olduunu.
II. Byle bir zgrln, egemen erkin hak ve yet
kisine zarar vermeden verilebilecei. Her insamn bu
zgrl, var olan yasalara aykr biimde devlete
yeni haklar sokacak ya da tam tersi eylemde buluna
cak lde ktye kullanmad srece, byle haklara
zarar gelmeden elinde bulundurabilecei.
III. Her insann kamusal huzura zarar vermeden
bu zgrlkten yararlanabilecei ve bu zgrlkten
kolayca denetlenemeyecek hibir skntnn doma
mas.
IV. Her insann iten ballnn zarar grmeden
bu zgrlkten yararlanabilecei.
V. Kuramsal sorunlarla ilgili yasalann tamamen
yararsz olduu.
VI. Son olarak byle bir zgrlk sadece kamusal
huzura, iten balla ve yneticilerin haklarna
384

zarar vermeden verilebilir, aynca bu zgrln,


bunlarn korunmas iin gerekli bile olduu. nk
insanlar bu zgrl alp gtrmeye ve sadece su
ileyebilecek olan eylemleri deil, insanolunun
dncelerini de yarglamaya altklarnda sadece
kurbanlarn bir ehit grnmyle evrelemeyi ve
korkudansa acma ve intikam duygular uyandrmay
baaryorlar. Drstlk ve iyi niyet byle bozuluyor,
ayrcalklar onlarn dmanlna gre yapld iin
ve yommcular olduklar retiler iin devlet onayn
kazandklarndan dalkavuk ve hainler yreklendirili
yor ve tutucular baar kazanyorlar. Bunun sonucu,
devlet yetki ve haklarn haksz yere kendilerine mal
ediyorlar ve dorudan Tanr tarafndan seildiklerini
ve yasalannm Tanrsal olduunu ama devletin yasa
larnn insana ait olduunu ve bu yzden bu yasala
rn Tanr'nn yasalarna - dier bir deyile kendi
yasalarna boyun eerek uyum salamas gerektiini
savunmakta tereddt etmiyorlar. Herkes bunun
kamu yararna gtren bir durum olmadn grme
li. Bu yzden XVIII. Blmde gsterdiimiz gibi bir
devlet iin en gvenilir yol dinin sadece yardmsever
lik ve adalet uygulamalarndan olumas ve ynetici
lerin haklarnn kutsal olmayan konularda olduu
gibi kutsal konularda da sadece eylemlerle ilgili ol
mas gerektii, ama her insann ne isterse dnme
si ve ne dnrse sylemesi gerektii kuraln koy
masdr.
Bylece bu incelemede amaladm grevi yerine
getirdim. Geriye sadece lkemin yneticilerinin
inceleme ve onayna seve seve sunmadm hibir
ey yazmadm ve onlarn yasalara aykr ya da
kamu yararna zararl olduuna karar verdikleri her
385

eyi seve seve geri alacam gereine dikkat ekmek


kalyor. Bir insan olduumu ve bir insan olarak yan
l yapmaya eilimli olduumu biliyorum; ama yan
lla kar titiz bir dikkat gsterdim ve lkemin
yasalarna iten balla ve ahlaka btnyle uyma
ya altm.
4 Ksmn 4.'snn Sonu

386

Tannbilimsel Politik ncelemeye


Yazarn Son Notlar
XVI. BLM
Son Not 26 "Hi kimse drste her ey stnde
sahip olduu haktan vazgeme szn veremez."
Neyin iyi neyin kt olduunu genel hakkn belirle
dii sosyal yaam durumunda, tuzak iki tr; iyi ya da
kt olarak ayrt edilir. Ama her insann kendinin
hkimi olduu, kendisi iin yasalar koyma, onlar
istedii gibi yorumlama ya da uygun bulursa onlar
yrrlkten kaldrma konusunda saltk hakka sahip
olduu doal durumda tuzan kt olduu dn
lemez.
Son Not 27 "Her yesi isterse zgr olabilir" nsa
nn kendisini iinde bulduu sosyal durum ne olursa
olsun, insan zgr olabilir. nk insan aklla yn
lendirildii kadaryla kesinlikle zgrdr. imdi, akl
(Hobbes tam tersini dnse de) her zaman devletin
genel yasalarna sayg duyulmad srece ulalama
yacak olan barn tarafndadr. Bu yzden biri ne
kadar zgrse o kadar srekli lkesinin yasalarna
sayg gsterecek ve yurtta olduu egemen erkin
buyruklarna uyacaktr.
Son Not 28 "Hi kimse doal olarak Tanr'ya her
hangi bir boyun eme borcu olduunu bilmez" Pavlus
insanlarn kendi ilerinde hibir snaa sahip ol
madn sylyor. nk ayn mektubun dokuzun387

cu parasnda aka Tann'nn kime isterse ona


acyacan ve nceden uyarldklar iin deil, sadece
ayn kil ynndan bazlarn onurlu bir i, bazlarn
da baya bir i iin yapan Tann'nn gcnde, bir
mlekinin ellerindeki kil gibi olduklarndan insan
larn Tannya karlk veremeyeceklerini sylerken
bir insan olarak konuuyor. Tanrsal doal yasamn
bata gelen buyruu dediimiz gibi Tanr'y sevmek
tir. Filozoflar her eyin ona gre gerekletii doann
genel kurallarn yasa olarak adlandrdklar iin bu
buyruu da ayn anlamda yasa olarak andm. nk
Tanr sevgisi bir boyun eme durumu deildir. Tanr'y doru bilen her insanda zorunlu olan bir erdem
dir. Boyun eme zorunluluk ve dorulukla deil, bir
yneticinin istemesiyle ilgilidir. imdi Tann'nn
istemesinin doasndan habersiz olduumuz ve dier
taraftan her eyin sadece Tann'nn gcyle gerek
letiini bildiimiz iin, vahiy araclyla bilgilendi
rilmedike Tann'nn herhangi bir ekilde bir devlet
bakan olarak onurlandrlmak isteyip istemediini
bilemeyiz.
Yine bizim onlarn nedenlerinden habersiz oldu
umuz srece Tanrsal doruluklarn, sadece hak ya
da buyruklar nda anlaldn gstermitik.
Nedenleri bilinir bilinmez hak olmay brakyorlar ve
biz onlar artk haklar olarak deil, sonsuz doruluk
lar olarak kabul ediyoruz; baka bir deyile boyun
eme n gneten kt gibi gerek bilgiden
kan Tanr sevgisi iine giriyor. O zaman akl bizi
Tanr'y sevmeye ynlendiriyor ama bizi Tanr'ya
boyun emeye ynlendiremiyor; nk nedenlerin
den habersizken Tann'nn buyruklann Tanrsal
olarak kabul edemeyiz ya da mantkl olarak Tanr'y
388

yasalar yapan bir devlet bakan olarak da dne


meyiz.

XVII. BLM
Son Not 29 "Eer insanlar, gelecekte egemenin is
teine kar kamayacak biimde doal haklarn
yitirselerdi." ki sradan asker, Roma egemenliini
deitirmeye kalkt ve deitirdi de. (Tacitus, Hist.
1:7.)
Son Not 30 Bkz. lde Saym xi:28. Bu parada
iki adamn kampta kehanette bulunduklar ve
Yeu'nun onlar cezalandrmak istedii anlatlr.
Musa'nn izni olmadan birinin insanlara Tanrsal
kehanetlerde bulunmas yasal olsayd, Yeu bunu
yapmazd. Ama Musa bu iki adam affetmenin iyi
olacan dnd ve blnmez egemenlie sahip
olmaktan, onu lmeye tercih edecek kadar bkt bir
zamanda peygamberlik yetkisinin kullanlmas ko
nusunda kendisine akl retmeye kalkt iin
Yeu'yu azarlad. (lde Saym xi.:14) nk
Yeu'yu yle yantlad:"Sen benim adma m kska
nyorsun?", "Keke Rab'bin btn halk peygamber
olsa da Rab zerlerine Ruhunu gnderse!". Yani
Tanrnn dncesini alma hakk geneldir ve bu erk
insanlarn elindedir.Bundan dolay Yeu hak konu
sunda yanlmamtr, ancak sadece Musa tarafndan
azarland eyleminin zamanlamas yanltr, tpk
Abiay'n Davut tarafndan, kukusuz ihanetten
sulu olan ve ldrlmesi gereken imi'ye danma
sndan dolay azarlanmas gibi.Bkz. 2 Samuel
xix:22,23.
389

Son Not 31 Bkz. lde Saym xxvii:21. Kutsal Kitap'm evirmenleri bu paramn on dokuzuncu ve
yirmi nc dizelerini yanl yorumladlar. Bu
para Musa'nn Yeu'ya buyruk veya tavsiye verdii
anlamna gelmez, ancak onu branilerin bakan
yapt ya da belirledii anlamna gelir. Bu ifade
Kutsal Kitap'ta olduka yaygndr (bkz. Msr'dan
k, xviii:23;l; Samuel. xiii: 15; Yeu i: 9Sam uel.
xxv:80).
Son Not 32 'Tanr dnda herhangi bir stn g
tanmak zorunda deillerdi.' Hahamlar ve baz
Hristiyanlar eit derecede saflkla "yce" denilen
'Sanhedrin'68 Musa tarafndan kurulmu gibi dav
randlar. Aslnda, Musa yetmi kadar i arkadan
ynetim iin seti nk tm halkn ykn tek
bana kaldramyordu; ancak hibir zaman yetmi
yeli bir kurul oluturacak bir yasa yapmad,- aksine
her oymaa Tanrnn onlara verdii ehirlerde, kendi
koyduu yasalara gre anlamazlklar zecek h
kimleri kendilerinin atamasn buyurdu. Hkimlerin
dnceleri ile yasalarn yorumlarnn ters dt
durumlarda ise Musa onlara (yasann bata gelen
yorumcusu) Hahamba'nn ya da (Hahambana
danma yetkisi olan) ba hkimin dncelerini
almalann ve alman yanta gre anlamazl zme
lerini buyurdu. Eer herhangi bir ast hkim, doru
68 Sanhedrin Yahudi yasasnca her kentte kurulmas buyru
lan, yirmi hkimden oluan bir kuruldu. Roma mpa
ratorluu yetkililerince datlan bu kurul, bayramlar ve
abat'tan nce Tapnak'ta toplanrd.

390

dan ya da Hahamba'nm devletinin bakan tarafn


dan alnan kararlarna bal olmadn ileri srerse,
byle biri ldrlmeliydi.[Yasann Tekrar xvii:9) Bu
ba hkim ya btn insanlarn bakan Yeu ya da
oymaklarn blnmesinden sonra bara ve savaa
karar verme, kasabalar glendirme, ast hkimleri
atama gibi oymann ilerinde Hahamba'na da
nma hakk olan gvenilir bir oymak bakan olabi
lirdi. Veya yine, oymaklarnn tm veya baz hakla
rn verdikleri kral olabilirdi. Burada bahsettiim eyi
dorulayan birok rnek verebilirim. Ama kendimi
bana hepsinden nemli gzken bir tanesi ile snr
layacam. ilomiti peygamber, Yarovam' kral
olarak kutsad zaman, byle yaparak ona hkimleri
atarken Hahamba'na damma hakk vermitir.
Aslnda, Rehavam iki oymak stndekileri elinde
tutarken, ona on oymak stndeki tm haklar ba
lamt. Sonu olarak Yarovam kendi saraynda
Yerualim'de kurul oluturan Yehoafat kadar hakl
olarak bir st kurul oluturabilirdi. (2 Tarihler xix:8).
nk aktr ki ne Tanrnn buyruuyla kral olan
Yarovam, ne de Yarovam'n yurttalar, Musa'mn
yasas ile krallar olmayan Rehavam'n yarglarm
kabul etmek zorundayd. Hatta Rehavam'n
Yerualim'de kendine ast olarak setii hkimin
yetkisine hi de tabi deillerdi. Buna uygun olarak,
sonuta brani egemenlii blnd iin her b
lmde bir st kurul oluturulmutur. brani Devlet
lerinin yapsndaki deiimleri yadsyanlar ve onlarn
hepsini birbirine kartranlar birok glkle kar
larlar.

391

BLM XIX
Son Not 33 Burada XVI. Blmde haklar zerine
sylenen eylere zel dikkat ekmeliyiz.
IV. Ksmn Son Notlarnn Sonu.

392

Spinoza'nn Tannbilimsel Politik nceleme'si (1670)


erken dnem M odern a'm en nem li felsefe
y ap tlarndan biri. Spinoza, incelem esinde hem
yazarlarnn hem de yorumcularnn yanlabilirliini
gstererek Kutsal Kitap'n derlenm esi ve aktarl
m a sn n tarih i koullarn konu ediniyor. zgr
sorgulama hakknn bir devletin gvenlik ve refah
iin sadece uygun deil, aslmda gerekli olduundan
ve byle bir zgrln en iyi, bireylerin zgr
braklrken dini rgtlerin sekler erkin boyun
duruu altna alnd cumhuriyeti ve demokratik
bir devlette sergileneceinden sz ediyor. ncelemesi,
onu takip eden politik dnceyi ve A ydnlanma
Felsefesi'ni derinden etkilemitir.
.. .Ynetimin amac insanlar rasyonel varlklardan
drt ayakl hayvanlara ya da kuklalara dntrmek
deil, o n larn akl ve bedenlerini gven iinde
gelitirebilir ve zgr biimde akllann kullanabilir
hale getirmektir. A slnda ynetim in gerek amac
zgrlktr.
B. Spinoza

ISBN 978-605-5960-01-8

You might also like