You are on page 1of 231

Tanr'nn Sessizlii

Gilbert Sinoue

eviren: Serhat Yalamanolu

DOAN
KTAP
Kitapta ad geen kiilerle olan benzerlikler tamamen rastlantdr.

Tanr
1

"Yal kadn, zemin kata inen basamaklar yann elverdii hz


la indi.
Merdivenin sonuna geldiinde elektrik dmesini bulabilmek
iin birka saniye el yordamyla arand. Parlak kk dmeye
ulaabilmek iin hi bu kadar zaman harcamamt; ok uzun bir
sre geti sanki.
Nihayet k salonu doldurdu.
- Kim o? diye sordu, kararl olmaya alan ancak endiesini
saklamakta glk eken bir sesle.
t yoktu.
-Kim o?
Ses tonundaki endieyi gizleyemedi. Kapnn zili alyordu.
Birka adm att.
te o zaman grd onu.
Giri kapsnn yaknnda, yerde bir adam yatyordu. Nefesini
duyabiliyordu.
Yaklarken korkusunu bastrd; gecenin buz gibi havas oday
kaplamt. Oysa yatmadan nce btn pencereleri kapatmt.
Bundan emindi.
lmekte olan adamla arasnda iki metre vard; hi phe
yoktu, adam lyordu. Aceleyle ve zor anlalr bir sesle sordu:
- Ne... ne yapyorsunuz burada?
Ve hemen ardndan sorduu sorunun samaln fark etti.
Boaz demelmasnm hemen altndan kesilmiti. Kesik kesik
fkran kan halnn zerinde koyu krmz bir birikinti olutur
mutu. Duyduu korku ve tiksintiyi aarak adamn yannda diz
kt. Yara derindi.
Adam, yal kadnn varln hissetmi olmalyd. Dudaklar
10

hareketlendi. Bir eyler sylemeye altysa da baramad.


9
Byle aptalca diz km ne yapyordu sanki
Hemen telefona kotu... "

Clarissa Gray yazdrmay brakarak denize bakan pencereye


doru ilerledi.
Uzaklarda, kk Lindisfarne Adasnn gri yeil glgesi ekil
lendi. Kutsal ada. Burada, skoya'da, Lamlash'te yaad yirmi
yldr bu grnt iini rahatlatyordu. Dzen, dinginlik, her eyin
yerli yerinde olduu gerei.
- Bugnlk bitti, dedi dizst bilgisayarn arkasnda oturan
gen kza. yknn akn kaybettim.
Saatine bakt.
- Saat de neredeyse alt olmu. Gecikeceksiniz.
- Ah! Korkmayn Bayan Gray, buras ile Brodick aras en faz
la be mil. Saat yedideki gemiyi karsam bile fark etmez, bir son
rakine binerim. Bisikletim kanatldr.
almasn kaydedip bilgisayar kapatt:
- Bayan Gray, bir ey sylememe izin verir misiniz?
- Biliyorum, sahne size gereki gelmet .
- Hi de deil, tam tersine.
- Fakat...
Sesindeki endie hissedilebiliyordu.
- nanlr gibi deil. Siz en ok okunan polisiye roman yazarla
rndan birisiniz. Tiyatro eserleriniz dnyann drt bir yannda oy
nanyor. Elliden fazla eser yaymladnz. Ne kadar sat yaptnz?
Yz milyon mu, iki yz milyon mu?
-Ve...
- Ve tm bu byk baarya ramen, sizi hep kaygl gryo
rum. Neden?
- nk ben doutan kayglym. Grdm eyler karsnda
boazm dmlenir. Pien suflenin kabarmama olasl bile be
ni altst etmeye yeter.
Kaderci bir havayla kollarn iki yana at:
- Deimek zor. Hele yetmi yandaysan. unu da ilave
edeyim sevgili Kathleen, eer yaradln ne olduunu bilseydiniz
bunlar sylemezdiniz. ok basmakalp ama, yaradl kaynan
endieden alr, kararszlk iinde byr ve pheyle sonlann
Eminim Tanr da bu ruh hallerini yaad; yedinci gnde 1 dinlen-

I. Eski Ahit'e gre Tanr dnyay alt gnde yaratp yedinci gnde dinlenmitir, (.n.)
11

me ihtiyacn duymas byle aklanabilir.


- Tanr'nn bir mazereti vard; bu onun ilk denemesiydi. Oysa
sizin sahip olduunuz hret, deneyim...
- Deneyim... Yirmi bir yanda olmanza karn, ayn olgunun
her zaman ayn sonular dourmayacan bilirsiniz. Yaz iin de
ayn ey geerli.
Salonun duvarna dayanm maun bfeye doru ksa admlarla
yrd. zerinde bardaklar, iinde sherry bulunan bir srahi ve
bir ie de saf malt sko viskisi Glen Mhor duruyordu. ki alkol
l iki arasnda tereddt etti ve sonunda sherry'yi seti:
- Size de vereyim mi?
Kathleen istemediini belirten bir hareket yapt.
- Szcklerin geirdii evrim gizemli bir ey, diyerek saptama
yapt Bayan Gray bardan azna kadar doldururken. ngilizce-
de sherry dediimiz iki, spanyolca kheres Franszca'da xeres ol
mu, gelin de anlayn nedenini. Tuhaf deil mi?
Sekreterin karsnda duran iekli koltuun zerine brakt
kendini ve i ekti:
- Szckler. Szcklerin gizemi...
Bu iki kiinin oluturduu grnt kafa kartrcyd. Bir yan
da genlik, dier yanda solgunluk; biri henz ilk klarnda bir
yaamken, dieri alacakaranla sarmalanm.
Aniden bir eyden esinlenmiesine sordu Kathleen:
- Bana hi anlatmadnz Bayan Gray. Bu srgnn nedeni nedir?
- Neden sz ediyorsunuz?
- Burada, Arran'da, skoya'nn bu unutulup gitmi adasnda
bulunmanzdan.
Romancnn gri mavi baklarndan bir glge geti.
- Uzun ve ilgin olmayan bir hikye.
- Patavatszm.
- Sizin yalarnzda normaldir. Buna karn size ksa bir cevap
vereceim; "gereksiz eklenme." 2
- zr dilerim, anlayamadm.
- Bu deyimi, cmlelerini artc terimlerle noktalamaya bay
lan, parlak bir biyolog ve skc bir e olan merhum kocamdan
rendim. Daha genel bir anlatmla bu, diilerinin doumdan birka
gn nce yeniden dllenme yetenei olan baz hayvan trlerine
zg bir durumdur. Sonu olarak, daha ilki ana karnndayken
ikin.:' bir fets oluur.

2. zgn metinde superfetation, art arda geicn iki yumurtlama evresinde her iki yu
murtann da dllenmesi anlamna gelen biyoloji terimi, (.n.)
12

Kathleen'in gzleri kocaman oldu.


- Adaya geliinizle olan ilgisini pek anlayamadm.
- Anlam zorlamasyla bu "faydal bir eye yaplan faydasz ek-
leme"yi belirtir. Siz isterseniz gereksiz deyin. Benim durumumda
ar doluluktu sz konusu olan. Elli yana yaklarken yaam
mn yersizliinin, samalnn farkna vardm. Tannan ve bee
nilen bir yazar olarak varlmn en parlak dnemlerini, her tr
den arya cevap vererek, bir akam yemeinden dierine ko
turarak, kitaplarm hakknda sylenen bo laflar dinleyerek ge
irdim. Ksaca kendimi, "zaman yiyici" adn verdiim tiplerle, bir
haftam be dakikada yiyebilen gereksiz varlklar ve davranlar
la evrili buldum.. nmde iki seenek vard; ya hayatmn geri
kalannn yutulup gitmesi pahasna bu rndan km kou
turmay srdrecektim, ya da bir son verecektim bu... gereksiz
eklenmelere.
Bir yudum sherry iip szlerini noktalad:
- te sonuta buradaym, "skoya'nn unutulup gitmi kk
adas "nda.
- Anlyorum... Yani bir anlamda katnz.
- Hayr gzelim. Meydan okudum. Yenilip yutulmama izin ver
medim. Bu ayn ey deil.
Bir sre sessizlik oldu. Sonra Kathleen ayaa kalkt.
- Ne zaman devam etmek istiyorsunuz? Yarn ayn saatte?
- br gn veya en ge hafta iinde bir gn diyelim. Bilmiyo
rum. Murray'in durumu zerine dnmeye ihtiyacm var. Okurun
zamanndan nce phelenmesinden endieleniyorum.
- Anlatk. Yaz tatili balad, onun iin bol vaktim var.
- Barselona'da bir hafta geirmeyi dnmyor muydunuz?
- Evet, mimarla, zellikle de Art Nouveauya olan tutkumu
biliyorsunuz. Gaudi'nin eserini yakndan grmek istiyordum. Fa
kat sevgili George bana elik etmek istiyor, ama ben onunla krk
sekiz saatten fazla beraber olmay istemiyorum.
- Sevgili George. Erkek arkadanzdan bahsediyorsunuz san
rm. Sorunlarnz m var?
- Ah! nemli eyler deil. Birbirimizi anlamayla ilgili problem
ler. skoyal olduumu biliyorsunuz, o da ngiliz. Ben Katoliim,
o Protestan. Bu her eyi aklyor...
- Anlyorum. Bununla beraber ksnz. k bir kadn genel
likle balaycdr... Bir ngiliz'e kar bile...
Kathleen'in dudaklarnda alayc bir glmseme belirdi.
- k mym, deil miyim; ite btn mesele bu. Ama yalnzca
13

bu deil. George sadece eitime, zellikle matematie kar olan


tutkusuyla yayor. Onun gznde en byk ak bile bir logarit
ma tablosu kadar uyarc deil. Ya siz? Bir yerlere gitmeyi planl
yor musunuz?
Bayan Gray kk bir kahkaha att.
- Adadan ayrlmak m? skoya'y brakp kendimi ter iinde,
kulaklar Japon mal fotoraf makinelerinin sesinden sarlam
bir insan srs iinde bulaym diye mi? Yo, hayr! Bu lkeyi ba
ka bir yere gitmeyecek kadar ok seviyorum. Highlands'e gidip
biraz yry yapacam elbette.
- Highlands... sizin ok sevdiiniz Highlands. Hi kuku yok,
oradan vazgeemezsiniz.
- ekerim, unutma ki annem bir Highlander? hem de en ko
yusundan.
Kathleen bilgisayar klfna koydu.
- Ben kyorum. Bu gece son sayfalan basm olurum. Onlar
postayla gndermemi ister misiniz, yoksa bir sonraki bulumam
za kadar bekleyecek misiniz?
- Hayr. En ksa zamanda okumay tercih ederim, beni bilirsin.
- Bana gvenebilirsiniz. En ge br gn elinize gemi olur.
Clarissa Gray yalnz kalnca koltuktan kalkt ve odann duvar
larndan birini kaplayan ktphaneye doru yrd. Bir anlk te
reddtten sonra elini bir kitaba uzatt ve o an duyduu acdan
kaynaklanan ln bastrd. Dejeneratif ileyiti kronik artro-
pati. Doktoru, iki yl nce, hastaln bu anlalmaz ifadeyle ken
disine bildirmeden nce sormutu: "Bilgisayar kullanmyorsunuz
sanyorum?"
"Hayr" diye cevap verdi Clarissa. " H e p elle yazdm. Neden sor
dunuz?" Cevap vermeden nce biraz tereddt etti: "Korkarm bil
gisayar dersi almanz gerekecek. Yaknda kalem tutmanz imkn
sz hale gelecek. Ya da bu ii dayanlmaz arlar pahasna yapa
caksnz. N e d e n mi bilgisayar? nk biimleri bozulmu bile ol
sa, bir iki parmanz klavyenin tularna basmak iin kullanabi
lirsiniz. Bu eylem parmak kemiklerini daha az yorar. Romanlar
nz bakasna da yazdrtabilirsiniz. Bence en dorusu bu olurdu.
rnein meslektanz Peter Cheney gibi yetenei azmsanmaya-
cak pek ok yazar tarafndan bu yntem kullanld, kullanlyor."
Clarissa cevap verememiti. Romanlarn yazdrtmak m? O ki,
yazarken yan banda bir glgeye bile tahamml edemezdi. 0 ki,
yazmann bir ahitle paylalamayacak kadar mahrem bir davra-

3. Highlands'li. (.n.)
14

ni olduunu dnrd! Bu doktor deliydi. "Baka bir zm


olmal. Bana tbbn yetersiz kaldn sylemeyin."
"Tp, ne yazk ki, tihap nleyiciler, kortizon ve bir dizi ar ke
siciden baka bir silaha sahip deil." Tam itiraz ediyordu ki doktor
bir aklama getirdi: "Cerrahi mdahale, sizi rahatlatabilir. Buna
karn, grevim sizi uyarmak: Baarya ulama garantisi yok."
"Ameliyat yapalm!" diye cevaplamt Clarissa, hi tereddt
etmeden. Ve bu, acnn ilerlemesini hzlandran bir baarszlk ol
mutu. Oysa edebi yaratclna yabanc bir etkenin mdahale
etmesine engel olmak iin fiziksel olarak sonuna kadar diren
miti etmiti. Eski ve tek dostu Profesr William Maclean'in tav
siyesi zerine bir cep kayt cihaz satn almt. Ama ruhu olma
yan bir makineye konumak ona ksa srede insanlk d gelmi
ti. Bo bir evde, bolua konuan kendi sesim duymak.:. ldr
mak iin baka eye gerek yoktu.
Maclean bir kez daha yardmna komu ve onu rencilerin
den biriyle, Kathleen Ferguson'la tantrmt: "ok ho biridir,
greceksiniz. Ve hi de aptal deildir. Onunla kendinizi ok rahat
hissedeceksiniz." Balangta ok zor geldiyse de, artk bu yeni
yazma yntemine uyum salad gibi, kabul etmeli ki, daha n
ceki alkanlklarna dnmesi de zorlat. Kathleen ile arasnda
kurduu szsz anlama ona taze bir kan vermiti.
Yeni bir gayretle, Clarissa parmaklarn kitabn zerinde kapat
may baard ve koltuuna dnd.
Wystan Ashebery... LamberHouse'ta Cinayet.
Uzun sredir bir polisiye romana kaptrmamt kendini. Bu ye
ni kuak yazarlar hayal gcnden yoksun ve zellikle basiretsiz
buluyordu. Daha ilk sayfalardan katilin kimlii anlalyordu. o
cuka. Hayr, eer Ashebery'yi satn almaya karar verdiyse, bunun
sebebi yalnzca bir hafta evvel Stornovay Gazettete kan ve ya
zar byk Clarissa Gray'le karlatran eletiri yazsyd.
Gzlklerini takt, koltuuna rahata yerleti ve okumaya ko
yuldu. Bir saat sonra, bulmay mit ettii mutluluk hl ortada
yoktu. Bu yazm tarzn kendisininkiyle karlatrmaya cret et
mek mi... Bu gizemden uzak olay rgsn, bu kiiliksiz karak
terlerle Clarissa Gray'in kahramanlarn karlatrmak m? Bu
henz olgunlamam detektif ile byk Archie Rhodenbarr'
karlatrmaya cesaret etmek mi? Hadi canm! Byle benzerlik
ler ileri srmek iin Stornonay Gasette'in eletirmeninin Wystan
Ashebery kadar yeteneksiz olmas gerekir.
Yal kadn dudak bkt.
15

Saat sekizi vurdu. Yemeini hazrlamann vakti gelmiti. Kalkt


ve kendisine bir bardak sherry daha koyup mutfaa yneldi.

Yatana oturup, ensesini iki byk yumuak yasta dayayp


John Keats'in sonesini yksek sesle yeniden okudu. Gzelliin
saf hali. Ah! Keke kendini dier tutkusuna, iire brakabilseydi.
Peki acaba okurlar onu izler miydi? Ya takma ad kullansa? Bunu
dnmt: Mary Westmacott. Fikir ekiciydi. Pek ok yazar bu
yola bavurmam myd? Ama Clarissa bunun fazla kolay oldu
unu dnyordu. Dmann arkadan vurarak rtbe kazanmak
m? Pel! Bundan hibir tatmin alamazd.
airlik baka bir hayata kald.
iir kitabn baucundaki komodinin zerine brakt, lambay
sndrd ve yorgan enesine kadar ekti.
Tomorrow is anot her day...4
Gzlerini kapatt ve Scarlett O'Hara'nn grnts zerine yo
unlat.
Aniden arpan bir kapnn grlts sessizliin iinde nlad.
Yerinden srad.
alar saat 01:45'i gsteriyordu.
Hrsz m? Onun evinde mi? Bu mmkn myd? Rya grm
olmalyd.
Sanki eve girmi kiiyi rktmekten korkarm gibi en ufak bir
hareket yapmaktan ekinerek bekledi.
Kap bu defa daha iddetli grldedi.
Artk hi phe yoktu. Evde biri vard.
akna dnm halde sabahln srtna geirdi ve temkinli
bir biimde odadan kt. Bir an durdu, sonra onu zemin kata g
tren basamaklar yann elverdii hzla indi.
Merdivenin sonuna geldiinde elektrik dmesini bulabilmek
iin birka saniye el yordamyla arand. Elinin titremesi miydi
bu? Parlak kk dmeye ulaabilmek iin hi bu kadar zaman
harcadn hatrlamyordu. ok uzun bir sre.
Nihayet k salonu doldurdu.
- Kim o? diye sordu, kararl olmaya alan, ancak endiesini
saklamakta glk eken bir sesle.
Sessizlik. Gelip giden dalgalarn sesiyle rzgrn kararl uultu
su dnda t kmyordu.
-Kimo?
Ses tonu bu kez daha tedirgin kmt.

4. Yarn baka bir gndr, (.n.)


16

Birka adm att. Tereddtlyd. ,


te o zaman grd onu.
Giri kapsnn yaknnda, yerde bir adam yatyordu. imdi ne
fesini duyabiliyordu.
Yaklarken rpertisini bastrd; gecenin buz gibi havas oday
kaplamt. Oysa yatmadan nce btn pencereleri kapatmt.
Bundan emindi.
Aceleyle ve zor anlalr bir sesle sordu:
- Ne... ne yapyorsunuz burada?
Ve hemen sorduu sorunun samaln fark etti.
Boaz demelmasnn hemen altndan kesilmiti. Kesik kesik f
kran kan halnn zerinde koyu krmz bir birikinti oluturmutu.
Bir sis perdesi iinde, kafasnn neredeyse tamam sasz, y
z solgun ve zayf, gzleri patlakt, dar alnnda birka santimetre
uzunluunda bir yara izi vard.
Duyduu korku ve tiksintiyi aarak adamn yanna diz kt.
Adam, onun varln hissetmi olmalyd. Dudaklar hareketlen
di. Bir eyler sylemeye altysa da baaramad.
Byle aptalca diz km ne yapyordu sanki? abuk! Bir am
bulans. Dorulmak istedi ama adam onu bileinden kavrad. Onu
artan bu temas deil, bileini tutan inanlmaz kuvvet oldu. l
mn kapsnda duran bir canlnn bu kadar gl olabileceini as
la tahmin edemezdi.
Can ekienin dudaklar yeniden kprdand. Yznde bir dua
ifadesi vard imdi. Hayr. Bir yalvarma.
Zorlukla konutu:
- Ben... Sakin olun. Telefon etmeye gidiyorum. Bir ambulans...
Kendini kurtarmaya alt; adam onu yine tuttu. Boulan insa
nn dalgalara tutunmaya alan refleksine benzer bir davran
vard.
Israr etti.
- Rica ediyorum.
Adam karlk olarak, bota duran eliyle ceketinin cebine uzan
d ve dikdrtgen biiminde, kalnca bir kt kararak yalvaran bir
hareketle ona uzatt. Anlamaya bile almadan ald kd.
Adam o anda kolunu skmay brakt ve Clarissa telefona kotu.
2

- Size salonumda bir ceset var diyorum! nanmyor musunuz!


Hattn dier ucunda bouk sesle yaplan konumalar duydu.
Onu biraz daha beklettiler.
- Tamam Bayan Gray. Sakin olun. Geliyoruz.
Telefonu kapatt, sinirliydi. Tanr akna, bu salak Stuart neden
bu kadar pheciydi?
Cesedin yanna dnmeye cesaret edemeyip telefonun yannda
dnp kalmt. Yaadklar idrak yetisini ayordu. Gecenin bir
vakti bir yabancnn ruhunu teslim etmek zere evine girmesi bir
tarafa, bu sahneyi bir gn evvel tasvir etmiti! En ince ayrntlar
na kadar Kathleen'e yazdrmt bunu. ldryor muydu? O ki, ie
doula ilgili hikyelere hibir zaman ilgi gstermemiti, ite im
di, bunlara inanmayarak ne kadar yanld tartmasz biimde
kantlyordu kendine.
Baygnlk geirmek istemiyorsa bir ila almalyd.
Kendisine eyrek bardak Glen Mhor doldurup, neredeyse bir
dikite iti ve turba dumanlar, yeil orman aromas gibi High-
lands'e zg kokulara brakt kendini; tm bunlarn, panik duygu
sunu rahatlatc bir etkisi oldu. Belli belirsiz de olsa canllna
yeniden kavuunca mutfaa yrd, bir taburenin zerine otur
du, ellerini bacaklarnn zerine koyup polisin gelmesini bekle
meye koyuldu.
Giri kapsnn zili dnyann sonundan gelen bir ku lyd
sanki.
Giri kaps.
Dondu kald.
Hayr! Bu mmkn deildi!
Hi kimse yoktu. Hibir ceset!
18

Halnn, daha birka dakika nce lekeli olan kesinde herhan


gi bir kan izi yoktu.
Zil daha srarl ald. Duymuyordu. Hibir ey duymuyordu, bu
plak, lekesiz saduyusuna hakszlk eden hal dnda hibir ey
grmyordu.
nc alta, adeta felli halinden syrlp kapy amaya ka
rar verdi.
Mfetti Thomas Stuart anlalmaz bir eyler homurdand ve
kendisini izleyen Memur Wishart'la beraber ieri girdi.
- Evet... Nerede?
Clarissa'nn suskunluu karsnda sorusunu tekrarlad.
Tepki yoktu.
- Bayan Gray! Her ey yolunda m? Yaral deilsiniz ya?
Kafasn sallamakla yetindi.
- Peki, dedi Stuart bir doksanlk boyuyla kadn inceleyerek.
Kurban nerede?
Clarissa, yz allak bullak, haly gsterdi.
- te urada...
Mfetti gzlerini ovuturdu.
Bayan Gray, sorumu iyi anlamadnz galiba: Kurban nerede?
Romanc yant yerine topuklar zerinde dnd ve salonun di
vanna gmld. Sanki iplerinden kurtulmu bir kukla gibiydi.
- Bayan Gray, dedi Memur Wishart endieli bir sesle, her eyin
yolunda olduuna emin misiniz? Bir doktor armam ister misi
niz?
Hayr derken itirazn bezgin bir hareketle glendirdi.
Thomas Stuart yardmcsna emir verdi:
- Tm odalar gzden geirin. Her keyi iyice arayn.
Tekrar Clarissa'ya dnd.
- Neler olduunu anlatabilir misiniz? Bir cinayet ihbar ettiniz,
deil mi?
Onaylad.
- Harika. Cinayet varsa ceset de olmal. O halde nerde? Oda
nzda m? Mahzende mi?
Az kalsn "yatanzda m?" diye soracakt ama kendini tuttu.
Ban hayr anlamnda sallad.
- Mutfak 9
- Size telefonda her eyi anlattm. uradayd! Grdm onu.
Krk yalarnda bir adamd, hemen hemen kel, patlak gzl. Al
nnda bir yara izi vard. Boaz kesilmiti ve yarasndan kan ak
yordu. Hemen uracktayd.
19

Stuart ceplerini kantrd ve kard not defterine yazmaya


balad:
Krk yalarnda bir adam, alnnda yara, kel...
Girie doru gitti, bir dizini yere koydu. Avucunu halnn ze
rinde gezdirdi, haly kaldrd, her tarafn inceledi ve geri dnd.
- zr dilerim Bayan Gray, ama en ufak bir kan izi grmyo
rum.
Onu rahatlatmak iin bir kez daha sorgulad:
- Cesedin burada olduuna emin misiniz?
Dikkatli baklar sehpann zerinde duran neredeyse bo bar
daa takld.
Eline alp kaldrd ve koklad.
Kadn imiti. stelik de viski...
Memur VVishart salonun kapsnda grnd.
- Her yere baktm. Hibir ey yok.
Mfetti "bo ver"anlamna gelecek bir el iareti yapt.
Clarissa'ya doru eilerek, kk bir ocukla konuan yetikin
tonuyla sordu:
- Yaramazlk yaptnz biliyorsunuz, deil mi?
Gle Mohr iesinin dibini gsteriyordu.
- Akam yemei yediniz mi bari? Bilirsiniz, bo mideye iki i
memek gerekir.
- Sarho olduumu mu dnyorsunuz? Eer yleyse, Mfet
ti Stuart, yanl yolda olmanz bir yana, bu imanz inanlmaz de
recede kstaha buluyorum!
- Saygszlk yapmay aklmdan bile geirmedi m Bayan Gray.
Ancak kabul etmelisiniz ki, bu olay, biraz... tuhaf. Dehete kapl
m bir ekilde bizi aryorsunuz, salonunuzda can ekien bir
adam olduunu sylyorsunuz. Ya biz ne buluyoruz?
- Tekrar ediyorum, onu grdm.
- Pekl, diyelim ki size inanmak istiyorum: Bana bir aklama
getirin. Sizi dinliyorum.
- Aklama m? Eer bir aklamam olsayd bunu sylemekten
saknmazdm. Hibir ey anlamyorum. Bu bir kbus. Samalk!
- Bunu size ben syletmedim.
Yapmack ve laubali bir biimde sordu:
- u an ne yazyorsunuz? zerinde altnz yeni bir roman
var m 9
Onaylad.
- Bir cinayet yks sanrm.
- Elbette. Baka ey yazmay bilmem ben.
20

Mfettiin, Ashebery'nin kitabna ynelen baklarn yakalad.


- Hayr Mfettii Hayal dnyamn kurban deilim. Bir yaratma
lgnl yaamyorum, kitaplarm hibir zaman mnasebetsiz
dler zerine kurmadm. Etkisini lmek iin senaryolarm "oy
namaya" kalkmam.
Szcklerin zerine basa basa konutu:
- Evimde gerekten de can ekien bir yabanc vard! Boaz
gerekten de kesikti! Ve ben sarho deilim.
- O zaman bu adam yryerek gelmi olmal. Evin nnde ara
ba yoktu.
- Madem yle diyorsunuz.
Mfetti yardmcsna seslendi:
- VVishart! Her ihtimale kar, emin olmak iin etrafa bir gz
atn ve beni arabada bekleyin. im fazla srmez.
Bir koltuu gstererek oturmak iin izin istedi.
Rugby oyuncularna zg vcudu ve omuzlar, keli enesiy-
le Stuart her an saldrmaya hazr bir boay andryordu. yle iri
yaryd ki grnm romancnnkiyle tam bir ztlk gsteriyordu.
Clarissa'nn boyu bir altm beten daha fazla deildi. Narin, za
yf, haddinden fazla zayft. Ksa salar bembeyazd. Yznde k
rklklar vard. Gri mavi gzleri bir anda yok olacakm hissi
uyandryordu. Gzlerinden yaylan canl ve kararl k, kiilii
nin gcnn hafife alnmasna engel oluyordu.
- Bayan Gray birbirimizi neredeyse on yldr tanyoruz. Lam-
lash'e tayin edildiim zaman, sizinle karlama ansna sahip
olabileceimi asla tahmin etmemitim. Size ne kadar hayran ol
duumu tekrarlamama gerek var m? Bunu biliyorsunuz. Benim
en sevdiim yazardnz, hl yle. Bir tane romannz yok ki...
- Ltfen Mfetti, rica ederim! Dorudan konuya gelin. Beni
syleyeceklerinize hazrlamaya almayn. Benden yirmi ya k
ksnz diye beni saygdeer bir ihtiyar olarak kabul etmeniz
gerekmez. Ak olun. Zaman kazanrz.
Mfetti soukkanlln yitirmeden devam etti:
- Ne sizi konuya hazrlamaya alyorum, ne de saldrmaya.
Yalnzca endieleniyorum. Yalnz yaamaya devam edemezsiniz.
Bu evin iine kapanm, dnyay bir kalenin tepesindeki gzc gi
bi seyrediyorsunuz. Bu iyi bir ey deil. Salnz sz konusu.
- Akl salm... Anladm. Daha fazla devam etmenize gerek
yok.
Gzlerini mfettie dikti.
- Sizi dtnz hatadan kurtarmak
21

yim; setiim hayat yayorum. Bu beni mutlu ediyor. Can sk


c kiilerle ilikilerimi kestiim gn dinginliime yeniden kavu
tum- unu da bilin -sizin ifadelerinizle- dnyay bir gzc gibi
seyretmiyorum, sebebi de dnya artk beni ilgilendirmiyor. Aca
9
ba dnya beni daha nce ilgilendirmi miydi Elbette. Tutkulu bir
biimde. Ama bu ok eskidendi. Yeterince ak m?
- ok ak. u anda, anlayla karlarsnz ki raporumu yaz
maktan baka bir ey yapamam. mzanza ihtiyacm olacak. Vak
tiniz olduunda ltfen karakola gelebilir misiniz?
- Binlerce ton kdn altnda eziliyorsunuz zaten. Bunlara bir
tane daha eklemenin ne yarar var? Unutun gitsin.
- zgnm. Kurallar byle.
Ayaa kalkt.
- Size gveniyorum. Rica ediyorum Bayan Gray, kendinize dik
kat edin.
Kap kapand. Kadn salonda tek bana kald.
Saat olmutu.
Ne olmutu byle? Yala birlikte ruhu da krlganlam olabi
lir miydi? mrn cinayet sahneleri ve katilleri hayal etmeye
adamann yol at sonular olabilir miydi bunlar?
Bileinin adamn parmaklaryla skt ksmna bakt.
Fiziksel hisle birleen bir hayal olabilir miydi? Derisinin ze
rindeki basnc pekl hissetmiti. Tututaki kararllk. Belki de
Doktor Bothwell'e danmahyd. Kim bilir? Belki o bu ie "bilim
sel" bir aklama getirebilirdi. Divandan kalkt ve yatak odasna
gitmek zere merdivenleri kt.
Kutynn yumuakl ona biraz olsun gven verdi. Lamba
y sndrd. Uyumak. Uyumalyd. Yarn her eyi daha iyi anlaya
cakt.
Gzlerini kapad, kafasn ho grntlere younlatrmak iin
kendini zorlad... Culloden'da drtnala koan atlar; Higtalands'te
hapsolmu gllerin3 ldayan sulan. Zmrt yeili topraklat; rz
grlarla sallanan turba tarlalar. Bouna. Adamla ilgili grntler
baskn geliyordu. Kocaman yaradan durmakszn kan boalyor
du. Ve o ifade! Ne byk bir umutsuzluk okunuyordu! Umutsuz
luk ve dehet.
Aniden kalkp oturdu. Dikdrtgen eklindeki kk kaln k
t!
Hareket ok berrak bir ekilde gznn nne geliyordu. Ya
nndan aynlmaya alrken, can ekien adam kendisine kk,

5. Highlands'de vadi tabanlarnda bulunan uzunlamasna gller, (.n.)


3

South Corriegills'i getiinde gne yeni douyordu. Otuz mil


lik hz limitini biraz geerek sratlendi.
Tanyerinin ilk sisleri denizin zerinde ykseliyordu.
Lamlash'ten geerken, kilisenin nndeki imleri sulayan ra
hiple karlat. Rahip onu eliyle selamlad; neden bu kadar erken
dar kt diye kendi kendine sormu olmalyd.
Araba Strathwillan'dan getii srada tekledi. Birka silkelen
me oldu, motordan, arabann kaportasn gcrdatan iddetli bir
tekleme sesi geldi. Tam on be yldr, skoya yollarnda bu eski
Triumph'u kullanyordu. Gnn birinde onu otomobil adn hak
eden bir arala deitirmek zorunda kalacakt.
skele grnmt. Caledonian MacBrayne renklerinde bir fe
ribot limana giriyordu.
Arabasn park etti ve emanetiyi aramaya koyuldu. Acaba ne
bulacakt? Su aleti? Kime ait olduu belli olmayan elbiselerle
dolu bir valiz? Paralara ayrlm baka bir ceset?
Heyecann yattrp en doal sesiyle grevliyi ard ve mak
buzu ona uzatt.
Dakikalar geti. Asrlar. Feribotun araba srsn dar ku
san kocaman azna dalgn bir bak frlatt. Her yl byle olurdu.
Temmuzun ilk gnlerinde turist ordusu Arran' istila etmeye ha
zrlanrd. Daclar Goat Fell'in sarp zirvelerine saldracak. Golf-
ler adadaki yarm dzine sahay sopalaryla kaplayacak. Claris
sa, engellerle dolu alanlar zerinde ap yz milimetreyi anca ge
en bir topu ukurlara sokmak iin verilen uratan hibir ey
arlamyordu.
Bu sporun tutkunu Profesr Maclean onu par, birdi es, eagles6

6. Golf sopas adlar, (.n.)


24

veya -inanlmaz bir ansla- topu dorudan delie sokmaya yara


yan yce albatros'un ince gzelliine altrmaya almt. Ar
kadann konuya olan ak inanszlndan tr cesareti kn
lan Maclean vazgemek zorunda kald. Konu artk tabulamt.
-te...
Clarissa gzlerini kocaman at. Bir valiz, bir bavul, ya da by
le bir yer iin daha makul benzer bir ey beklerken, kendisine
tun rengi, set bir klf uzatlmt. Aa yukar kare biimliydi,
bir kayla kapatlmt, insan elinden biraz bykt.
- Ne oldu? Size ait deil mi?
- Yo, yo, bana ait.
- Emin misiniz?
- Evet, diye geveledi Clarissa. Yanllk yok.
Arabasna doru ynelirken grevli onu dikkatle szd.
Bir yandan yrrken, dier yandan adeta bir kr duyarllyla
nesneyi elleriyle yoklamaya koyuldu. Biimini yitirmi parmakla
rnn klfn iinde ne olduunu aklamasn sabrszca bekliyor
du. Bir anda, bulduu makbuzu Stuart'a haber vermediini anm
sad. ok kt. Veya ok iyi. Artk bu kendi iiydi. Her ey onu,
bu adamn kendi ats altnda lmek iin tesadfen gelmediine
inandryordu. Yoksa neden kendisine bir makbuz emanet etsin-
di ki? Ah, Stuart kendisine deli muamelesi mi yapmt? Sarho
yerine mi koymutu? yi o halde, Clarissa kendini bu biimde yar
glamakla ne kadar hatal olduunu ispatlayacakt ona. Bundan
hibir pimanlk duymayacakt.
Direksiyona yerleir yerlemez kay zp klf at.
Bir not defteri...
Kapa deridendi, zeri geometrik desenler kaznarak sslen
mi levhalarla kaplyd. lk sayfada herhangi bir yaz yoktu.
Kt. Ama bu kt myd acaba? Przl, haddinden fazla ka
ln, beyazdan ziyade altnms, koyu bir renk.
Defterin arasndan zeri baskl, ikiye katlanm bir kt dt.
Ardrossan-Brodick. Last check-in 230 mi be/re departure.
Salings to and from Edinburgh. Glasgow central. Ali tickets t o
bepnrchasedbefore boardmg on vessel...
Bu, aday Ardrossan Liman'na balayan feribotlara ait bir tari
feydi. Son hareket saati ve arabasz yolcu fiyat iaretlenmiti: 4, 55.
Sonraki sayfaya geti ve bir anda aklna bir fikir geldi; kaba bir
akann kurban olmutu! Biri onunla dalga geiyor ve kendisini
izliyordu. Bu terbiyesiz oralarda bir yerde, bir keye saklanm,
Bayan Clarissa Gray'in saflyla alay ediyor olmalyd...
25

Not defterinde bir yaz vard. Ama anlalmaz bir dilde yazl
mt. Stenograf iaretleri denebilirdi.
Klf yandaki koltuun zerine brakt, derin bir nefes ald, ro
manlarn yazarken taknd kesin tutumu taknd ve kendini zor
layarak dnmeye alt.
aka olasl aklna geldii hzla yok oldu. Rahatsz olmas ih
timali dnda hibir beyin srf oyun olsun diye ii cinayete kadar
gtrmezdi. Zira ortada bir cinayet vard. Bu not defteri hayal
grmediinin rtlemez bir kantyd. yleyse? Dudaklarnda
bir glmseme belirdi. te, diye dnd alayc bir tavrla, tam
byk Archie Rhodenbarr'a yakr bir soruturma. Onun zeki
detektifi bu dm gz ap kapayncaya kadar zerdi. Ne ya
zk! Archie yalnzca bir roman kahramanyd.
Bir gece nce yapt gibi zaman iinde geri gitmeye alt. Za
yf solgun yz, sasz kafa, alndaki yara izi ve zellikle de ada
mn gzbebeklerini byten o mitsizlik ve dehet gznn n
ne geldi. Dehet. zerine reklenen lm byk korkuya kapl
m bu yz aklamaya yeterli miydi? Acaba baka bir ey mi
grmt? Neydi o?
Tm bu sorgulama iinde kesin olan bir ey vard; eer kendi
sini takip eden kiiden saklamak amac olmasayd, emanet mak
buzunu ve bunun sonucu olarak da not defterini kendisine ver
mezdi.
Motoru altrd ve hemen fikir deitirdi. Maclean! VVilliam
Maclean. Eer dnyada bu defterin ifresini zecek tek kii var
sa, o da Maclean'di. Tarihi, Glasgovv niversitesi'nde dilbilim
profesryd ve bilgisayar destekli kkenbilim konusunda uz
mand. Yirmi yl nce, bir metnin hangi dil ve hangi bilgi ilem if-
resiyle yazldn anlamaya olanak veren usta bir tanma sistemi
gelitirmiti. Bu sistem, bir eviri programnn farkl dillerdeki
metinler iinde akll aramalar yapp eviri olarak listeleyebilme-
si iin gerekliydi. Maclean bu program gelitirirken, internet kul
lanmnda ne kadar faydal olacan dnmt.
nternet. Clarissa'y rperten ve allm kt inancyla ona
dzenli olarak "gzaltna almak'la zdeletirdii terim: Macle
an, tpk golf konusunda olduu gibi, onun bu yeni iletiim ynte
mini kefetmesi iinde byk gayret gsterdi. Ama bunda da ba
ar salayamad. Dilbilimcinin byte, elektronik adres ve zellik
le de "paketlenmi" verilerin aktarm laflarn kullanmas Claris-
sa'nn konuyu kesin olarak reddetmesine yetti. "Paketler mi?" di
ye haykrmt. "nsanlar paketlerle mi konuuyor? Ne iirsel!
26

Sevgili William, ite burada sizin souk ve bilimsel zmleme


duygunuzu gryorum. Kiiliksiz bir ekran araclyla birbirle
riyle paketler halinde yazan insanlar. Hayr, teekkr ederim.
Ben hl masama yerleip klavye yerine dolmakalemimi okama
y, mrekkebin mektup zerinde kotuunu grmeyi tercih ede
rim. Siz hibir zaman gerekten k olmamsnz Maclean!"
Szn kestii dostu aptalca bir ey sylemi gibi bakmt
ona. "k m? Ne demek istiyorsunuz? Elbette k oldum. Yal
nzca bir defa, doru. Ve hl ayn kadna m. Janet. Karm!
Bu neredeyse krk yldr byle!"
"Eer doru hatrlyorsam, Janet o zamanlar Port Ellen'de ya
yordu" diye szn devamn getirdi Clarissa. "Siz de onunla
mektuplayordunuz, deil mi?"
"Elbette. Edinburgh'da askerliimi yapyordum."
"Sevgili dostum William! Hafzanz ok zayf. Onun mektupla
rnda parfmnn kokusunu, onun kokusunu duyabilmek iin
kd burnunuza gtrdnz, dudaklarnz dokundurmak
iin aznza yaklatrdnz unuttunuz mu?"
Maclean, hatas yakalanm bir ocuk gibi geveledi. "Evet...
Evet... Anmsyorum."
"yleyse" diye saldrd romanc "bilgisayarnz per miydiniz?"
Maclean alay ederek arkasn dnd.
"ok yalsnz. Zamana ayak uydurmaktan cizsiniz."
Clarissa kendini tutamayp kahkahay patlatt.
"Yal m?" O srada yalnzca altm iki yandayd. Maclean ken
disinden be ya gen olmasma ramen onu pek marazi buluyordu.
Yabancnn lmnn ardndan brakt hediyeyi, feribot tari
fesini ald. Ardrossan iin bir sonraki sefer 07:30 olarak ngrl
mt. Biletini alp gemiye binecek kadar vakti vard. Gei iin
yaklak elli be dakika ve sonra trenle Glasgow'a ulamak iin
de bir o kadar zaman gerekiyordu. Harika. niversiteye neredey
se Maclean ile ayn zamanda varacakt. Onu bulamamas imkn
szd; tatil gnlerini bile niversitede geiriyordu.

Dirseklerini kpeteye dayayp kendisini rzgrn tatl okay


na brakmt. Ne golfu ne de interneti seviyordu; buna karn de
nize byk sayg duyuyordu. Onu, hrnlklar ve sonra yeniden
kavutuu dinginliiyle seviyordu. Onu zgrlyle seviyordu.
Clarissa Gray de zgrd. Eklem arlar ikence ektiriyordu,
yalnzd ama zgrd. Bu deerli servete sahip olmaktan gurur
27

duyuyordu. Bununla beraber, balangta hibir ey ona zincire


vurulmu bir hayattan baka eyler hazrlamamt. Parlak bir
iadam, meclis yesi, kararl muhafazakr ve despotluun muci
di, babas, Lord Archibald Gray, onu kafasnda kurduu kadna
zg tek greve uygun eitmiti; anne ve e olma grevi. ocuk
lu bir evlilik gerekliydi. Elbette o ocuk da erkek olacakt. devi
yerine getirme duygusu, normal olmak, ama her eyden nce gr
g kurallarna uygunluk. Kznn gizliden gizliye sanat olmay
dlediinden ve Wellington'larn soyundan biriyle bile olsa evli
lik oyununa katlmaya hi niyeti olmadndan nasl phelenebi-
lirdi ki? Neyse ki kars Mary, terazinin dengesine dikkat ediyor
du; ama ne pahasna! Szl iddet, tehdit, arplan kaplar. Kimi
sinirli erkek seslerinin dnyadaki adaletsizlik ve zayfl da
vurmas ve savunmasz bir insana kar fiziksel g kullanmann
sizde mide bulantsna yol amas ne ilgintir. Ne de olsa sonun
da, gl olann -yani erkein- akl stn gelir. Ama yalnzca g
rnte. Sevgili Archibald skoyal bir kadna zorbalk yaplabil
se de, ona boyun edirilemeyeceini hibir zaman anlamad.
- zr dilerim, saatiniz var m?
Clarissa dnd. Ters kta gen bir adam duruyordu. Ik gz
n rahatsz ettiinden onu daha iyi grebilmek iin elini siper ola
rak kulland ve bir anda, adamn hatlarnn olaanst inceliiyle
olduu kadar kyafetinin zgnlyle de akna dnd: sko ku
mandan bir elbise, taranm ynden bir kilt, yelek, fok derisinden
gm ilemeli bir para kesesi, dantelli kol azlar ve nihayet ka
ro desenli ayakkablar. Gn ortasnda gece elbisesi giymek ne aca
yip bir fikir! Sakn bir akam yemeinden dnyor olmasn?
- Saat. Syleyecek misiniz?
Clarissa saatine gz att:
- Sekizi yirmi be geiyor.
- Sabah tabii?
Yal kadn kalarn att. Ya yanl duymutu ya da karsn
daki onunla dalga geiyordu.
Gen adam sorduu sorunun samalnn farkna varm ol
mal ki, kadnn yanndan ayrlmak iin izin isterken zr ifade
eden birka szck geveleyip, sonra beceriksizce geri geri yry
erek uzaklat.
Neden, dedi Clarissa kendi kendine, neden en yakkl adam
lar ou kez en alk olanlardr? Hayatnda bir k e r e , y a l n z c a bir
kere zek ile kark erkek gzelliini tand. ok uzun zaman ol
mutu. Savatan sonra...
28

Gvertede dizili banklardan birine oturdu, gzlerini kapatt ve


ancak feribot Ardrossan skelesi'ne yanamak iin manevra ya
parken uyand.
Ard kerestesinden atlar, harabe halindeki eski kalenin gri
glgelerini grr grmez tand. Nazarenne Kilisesi'nin gven ve
rici an kulesi. Arran' gzne kestirmeden nce dokuz ay boyun
ca burada yaamt. Londra'da yaad onca zamandan sonra
aniden inzivaya ekilmenin parlak bir fikir olmadn dnm
t. Ardrossan Glasgow'dan, yani entelektel ve sosyal etkinlik
lerden yalnzca krk mil uzakta olma avantaj salyordu. Yanl
mt. Bir organ kangren olunca yak kullanarak zaman kazan
maktansa kesip atmak daha iyiydi. stelik o dnem onu Firth of
Clyde'n denize dkld bu yere getiren sebeplerden biri tama
men hayal rnyd. Bir gn, bir dergide, 19201i yllarda Hudson
Bay irketine ait gemilerin Kanada'nn kutup blgesine gitmek
iin buradan hareket ettiini okumutu. Uzun bir yolculuktan
sonra, ambarlan krk, fok derisi, ya ve... kutup aysyla dolu ola
rak bal olduklar limana geri dnerlerdi. Bu donmu ve d
manca topraklara giden gemicileri hangi gizemli nedenden tr
dlediini hibir zaman bilemedi. Belki de beyaz bir ayya rast
lama ihtimali?
- Karaya kmayacak msnz, Hanmefendi? diye endieyle
sordu denizci.
Dalgn halinden kurtuldu.
- Elbette. Tabii ki.
Parlak bir gne halicin zerinde parlyordu.
Rhtmda kmelenmi kalabaln arasndan kendine glkle
yol at, bir taksi ard e Ardrossan Gar'na gtrmesini rica
etti. ofr surat ast. Garla limann arasnda iki veya mil ancak
vard.
- Bouna urayoruz, diye homurdand.
Clarissa duymazdan geldi. Uzun sredir, yrylerini High-
lands'te yapt gezintilerle snrlandrmt; bu ilkeye uymazlk
etmek sz konusu bile deildi. Highlands'in dik patikalarn tr
manmaktan zevk almasna kar, ehrin kirli havasnda en ufak
bir fiziksel abaya bile katlanamyordu.
Araba onu South Beach Road'un kesinde brakt. Taksimet
rede yazan paray dedi ama bahi brakmad. Bu ofr fazla ho-
murdanyordu.
Kalk saatlerini inceledikten sonra gieye gidip ikinci snf bir
gidi-dn bileti ald, sonra da perona doru ilerledi.
29

gir saat sonra Glasgovv Gar'nda inip yeniden taksiye bindi.


Clyde boyunca ilerleyen ara saa dnd ve Kelvingrove Par-
k'na doru kt. niversite parkn yanndayd.
Araba grkemli binann nnde durdu. Yukar baknca tepe
sinde gkyzyle dans eden tatan yaplma klahyla be asrlk
kulesini grmek mmknd. Bir niversiteden ok bir katedral...
Dostunu ziyarete geldii her sefer bu hisse kaplyordu. Bu yk
sek duvarlardan mistik bir hava yaylyordu. Belki de ok ncele
ri burada bulunan eski manastra ait topraa gmlm bir eit
dini saygdan kaynaklanyordu bu his.
ofrn bozuk paras yoktu.
antasn kartrarak paray denkletirdi. Bylece bir kez da
ha, ama yaptnn doruluundan emin bir biimde, bahi ver
mekten kurtuldu.
4

- Profesr Maclean mi? diye tekrarlad sekreter kadn, Profe


sr Maclean'i mi grmek istiyorsunuz?
Clarissa, Fatih VVilliam'n kafeteryaya geldiini syleseydi, g
revli kadn bu kadar akna dnmezdi. Dorusunu sylemek ge
rekirse Bayan Liza Dowson'un en basit konularda bile arp te
lalanma gibi kt bir huyu vard.
- Evet, diye cevaplad Clarissa sabrla, Profesr Maclean. Ve
randevum da yok.
Liza Dowson yakn gzlklerini kaldrd.
- Bu ok kt Bayan Gray. Bu kadar zahmete girmeden nce
telefon amalydnz. Kendisi burada deil. Gitti.
- Gitti mi? Yani demek istediiniz... Yolculuk mu?
- Hayr, hayr. Torunu Morcar' karlamak iin gara gitti.
- Anlyorum. Geri dnecek umarm.
- Ee... Umarm.
Clarissa otoriter bir hareketle antasn sekreterin masasna
brakt ve en yakndaki koltua oturdu.
- Ne... Ne yapyorsunuz Bayan Gray?
- Gryorsunuz ite! Bekliyorum.
- Ya dorudan evine dnerse? Torunu yorgun olmal. Lond
ra'dan geliyor. Bu uzun bir yolculuk.
- Tam olarak drt yz milden fazla. Bu mesafe, yirmi yanda
ki bir delikanly yere sermez. Onun yandayken ben gece
uyumadan durabiliyordum.
- On dokuz.
- Efendim?
- Morcar on dokuz yanda. On dokuzuna basal iki hafta oldu.
Biliyorum, nk Profesr Maclean doum gnnde ona bir ku-
31

tu gndermem iin beni ahsen grevlendirdi.


- ok iyi. te yorgunluun onu etkilemeyeceini gsteren bir
sebep daha.
Bayan Dowson verecek yant bulamaynca odann bir kesin
de duran byk sarkal saatin tik taklan arasnda yeniden iine
dald.
Tk tak...
Clarissa'nn aklna kim bilir kanc kez bir gn nce yaanan
lar geldi. Kurban, evine saat 01:45 sularnda baskn yapmt. Oy
sa feribot tarifesinde saat 19:00'daki sefer iaretlenmi; yani ya
banc Brodick'e saat 20:00 sularnda inmi olmalyd. Peki arada
ki be saat boyunca ne yapmt? Yapmay planladklar nelerdi?
Arabasz gelmiti. Memur VVishart bunu dorulamt, tarife de;
yolcu bileti: 4,55 pamd. Lamlash Liman'ndan yrd d
nlse bile geriye aa yukar drt saatlik bir boluk vard. Eer
taksiye bindiyse aradaki bo sre daha da fazlayd. Brodick'te mi
dolamt? Lamlash'te mi? Evin evresinde mi? Neden?
- Bayan Gray?
- Evet?
- Bir fincan ay ister misiniz?
Clarissa teklifi geri evirdi.
Tik tak...
On dakika kadar sonra sabrszlanmaya balad. Bir aralar, za
man ldrmek iin elii yapard. ki roman arasnda bu ie saat
lerini, hatta gnlerini ayrrd. Ne Macar ilmeinin ne de goblenin
bilmedii bir pf noktas kalmt. Hatta nl Bayeux kiliminin
bir kopyasn yapmaya kalkm, ama sonu hi de gurur verici
olmamt. Tm bunlar ellerinin rahatszlanmasndan nceydi.
- Bir dergi yok mu?
- Dergi... Hayr, ne yazk ki yok. Ama size niversitenin aylk
bltenini verebilirim.
Tanrlar yal kadnlar bile korur. Aylk blteni okumaktan
kurtulmutu: Sekreterliin kaps almt. Gelen VVilliam Macle-
an'di.
- Clarissa?
- Gnaydn William.
Profesr eilip onu yanaklarndan pt.
- Sizi grdme ardm ve mutlu oldum. nanr msnz, da
ha dn akam sizden sz ettik. Janet'le birlikte, beraber bir ye
mek yemeliyiz diye konutuk.
Eikte duran sarksak yapdaki gence seslendi.
32

- Yakla Morcar. Bayan Gray'i mutlaka tanrsn. Sakn hayr de


me! ok alngandr.
- Bayan Gray'in kim olduunu elbette biliyorum. Sayglar Ha
nmefendi.
- Sayglar? diye ard Clarissa.
ocuu aknlkla inceledi. Sar kvrck sal, koyu mavi gzl,
benzi soluk, hastalkl gibiydi; ama ekicilikten de uzak deildi.
- Hl bu tarzda konuan gen insanlar var demek. Tebrikler
yavrum. Kalbimi kazandnz, dedi biraz alayl.
Maclean'e dnd.
- Bu olan iyi eitilmi, Sevgili William, oysa sizin iin ayn e
yi syleyemeyiz. Beni odanza davet etmeyecek misiniz?
- Bana biraz zaman brakn! dedi Maclean kzarak.
Sekreterine dnd.
- Mesaj var m?
- Evet, karnzdan.
Sekreter notu okudu.
- Macsvveens'ten ekmek ve balkdan yarm kilo ringa bal
almanz istiyor.
Maclean Bayan Gray'e dnd.
- Evli insanlar tanmm sizinle paylam mydm? Yalnz ol
duklarnda karlamayacaklar sorunlar zmek iin bir araya
gelmeye karar veren iki kii. Dnyorum da, aslnda yeniden
evlenmeyerek akllca davrandnz.
- Janet'e kar ok acmaszsnz.
- Ne yaparsnz... Krk yl evli kalmak insan ypratyor...
Ofisinin kapsn at.
- eri girme erefini baheder misiniz? Sen de gelebilirsin
Morcar.
eri nce kendisinin girmesi yal kadnn sert bakma neden
oldu.
- Karklk iin kusura bakmayn. Uygun bulduunuz bir yere
oturun.
Karklk sz bir rtmeceydi.
Dip taraftaki duvarda zeri szckler ve iaretlerle dolu bir ka
ratahta gze arpyordu. Yere ve koltuklarn zerine kitaplar ya
ylmt; alma masasnn zerindeki yn yn kitaplarn, e
itli kt ve belgelerin etrafn kt bardaklar evirmiti. Aynca
yars krk bir bira iesi azna kadar klle dolu bir kl tablas
nn yaknnda duruyordu. inde muhtemelen Highlands'e zg
pastalar olan ve zerinde hatti kit yazan pheli bir ambalaj da
33

vard. Bir masann zerinde lazer yazc ile kasas alm, etraf
na kablolar sarl bir bilgisayar uyuyordu. Yalnzca ypranm
Chesterfield koltuk karmaadan kurtulmu gibiydi.
- Mkemmel! diye alay etti Bayan Gray. Eer grkemli bir ni
versite binasnn iinde, grkemli bir dilbilimcinin ofisinde olduu
muzu bilmeseydim, kendimi Pandjshir'de bir arda sanabilirdim.
- Merhamet, Clarissa! En azndan torunumun yannda bala
yc olun.
Yamurluunu divann zerine att.
- Bayan Gray ve ben eski dostuz. ki su orta. Ona baylrm
ama ksa srede ekilmez birisi oluverir. Ondan sakn.
Gen adam valizini yere brakt ve anladn ifade etmek iin
ban sallad.
- Kzm iki haftalna Mar' bana emanet etti. Ona ne oldu
bilmiyorum ama, aniden Barbados'ta iki hafta tatil yapmaya ka
rar verdi. Sanrm Michael'dan boanal beri henz kendine gele
medi. Ben en sevdiim torunumla beraber olmaktan mutluyum, o
ayr. nanabiliyor musunuz, Cambridge'e kabul edildi! Bu harika,
deil mi?
- Harika... Oradan zevk almas kouluyla tabii.
Morcar'a dnd:
- Umarm holanacaksn olum?
- Evet.
Clarissa i ekti.
- Ben byle dnmezdim.
- Siz de Cambridge'de mi okudunuz Bayan Gray?
- Air! Oradan da getim. Szm ona hukuk renimi grecek
tim. Az kalsn bu saygdeer kurumu yakmak zereydim ki an
nem beni oradan ald.
- Bizim ve okurlarnzn ans, diye vurgulad Maclean.
Morcar'a dnerek sordu:
- Dostumuz Bayan Gray'in son romann okudun mu?
- Hayr. Ama buna karn dier hepsini okudum. Archie Sah
neyi Terk Ediyor en sevdiim kitabyd.
Clarissa ard:
- yle mi? Neden o peki?
- Kahramannzn g$ei denmeyeceinden endie ediyordum.
Zira onu yok etmeye niyetlendiniz, deil mi?
- Evet. Ama okuyucu farkl bir karar verdi. Ama bir gn...
Grnmez bir hedefe ate eder gibi yapt.
- ok yazk olur Bayan Gray. Hem sonra, yazar, okurlar iin
34

yazan kii deil midir? Eer okuyucularnz kahramannza ba


landysa, onlar bundan mahrum brakmak pek mantkl deil.
- Yanlyorsun ocuum, bir yazar, ayn zamanda kendisi iin
de yazar. Neyse, bu baka bir hikye.
- Madem yle, neden boyun ediniz?
Boulacak gibi oldu, Maclean'e dnd.
- Birka dakika nce bu olan ok sevimli buluyordum.
Morcar'a dnerek ekledi:
- Kabalnza ramen size cevap vereceim. Boyun edim,
nk ben kusurlu ve cesareti olmayan bir kadnm. Tatmin oldu
nuz mu?
- zr dilerim. Ben...
- Hadi, sizi biraz gdkladm. Aslnda dorudan sorulmu soru
lar severim; kendimizle yzlememizi salar. Sakn deimeyin.
- imdi, diye sze atld Maclean. Bana ziyaretinizin sebebini
syler misiniz? Geerken uramadnz muhtemelen. Yanlyor
muyum?
- Beni aydnlatmanza ihtiyacm var.
- ok iyi.
Torununa dnd.
- niversiteyi iyi tanyorsun. Biraz dolaabilirsin. Eski mze
ile sanat galerileri arasndan istediini se...
Maclean bakyla izin vermesini istedi, Clarissa itiraz etmedi.
Gen adam parmayla bilgisayar iaret etti:
- Donmu mu?
- Tam bir kbus. ki tane bellek eklemek istedim, o gn bugn
dr her ey kart. Uygulama hatalarnn altnda ezilip duruyo
rum. nternet balantm da yok.
- Bir gz atabilir miyim...
- Neden olmasn. Balang CD'leri ktphanenin zerinde bir
yerde. Ama hibir eyi silmemeye dikkat et. inde iki yllk al
malarm var.
Morcar kendisine gvenmesini ifade eden bir iaret yapt ve
ekrana doru ilerledi.
- Size benzediinin farknda msnz? dedi Clarissa. Boyu nere
deyse sizin kadar uzun, vcudu da orantsz ve dengesiz. Ayn ma
vi gzler, ayn kanca burun.
- Maclean'lerin karakteristik burnu!
- Neyse ki size benzeyen taraflar bu kadar. Torununuzun kr
lam, kt taranm korkun bir kei sakal yok ve stelik yak
kl.
35

Maclean atlan talan umursamam gibi konumaya devam


etti.
- Sizi buraya getiren sebepten sz etsek.
Bayan Gray antasndan not defterini kartmt bile.
- una bir gz atmanz istiyorum.
Profesr alma masasna oturdu. nce cildini incelemeye
koyuldu, ardndan birinci sayfaya, sonra ikinci sayfaya bakt,
ncde durdu.
- Anlamyorum. Bu not defterini nerede buldunuz?
Clarissa kollarn alma masasna dayad.
- Anlatacam. Ama nce, szm kesmeyeceinize sz verin.
Ayrca bilin ki, bu ne bir aka ne de bir romancnn kafasnda ye
ermi lgnca bir fikir. Anlatk m?
Profesr bir ekmece ap bir pipo kard ve temizlemeye
balad.
- Bir anda kafam kartrdnz. Sizi hi bu kadar ciddi grme
mitim.
- nk konu ciddi William.
-Anlatn... Sabrszlanyorum. Nedir konu?
- Bir cinayet. Ama onu evreleyen olaylar o kadar gerekd
ki, bu cinayeti anlamakta zorluk ekiyorum...

Dostu, sz verdii gibi sonuna kadar dinledi. Clarissa olanlar


anlatmay bitirince, eline ald bir bytele not defterini yeni
den, ilkine gre daha dikkatle inceledi.
- Bana inanyor musunuz? diye endieyle sordu Clarissa.
- Evet. Size inanyorum. Size, siz olduunuz iin inanyorum.
Siz de kabul edersiniz ki akla uygun olmayan bu hikyeyi eer
baka biri anlatm olsayd, asla, biraz bile olsun inanmazdm.
Piposundan bir nefes ekip ananas aromal mavimtrak duma
n fleyerek bir sre durdu.
- Ama sz konusu olan sizsiniz, diye devam etti. Ayrca bu not
defterinin kapa da baz soru iaretleri barndryor.
- Kapa m?
- Geometrik desenler ilenmi. Ben uzman deilim, ama bu
konuda bir eyler biliyorum. Sanrm bu desenler kaznarak veya
demir baskyla yaplm ve sv altnla boyanm. Oysa bu teknik
olduka uzun zamandr kullanlmyor.
- Uzun zaman derken?
- yle diyelim, I. veya II. yzyldan beri kullanlmyor. Bu kadar
kesin ve emin konumamn nedeni, bugnlerde niversitede bu ko-
36

nuyla ilgili bir serginin olmas. Tam olarak, Morcar'a gitmesini sy


lediim yer: Hunterian Mzesi. Sergi Msr Kpti sanatyla ilgili. Ve
ok nce deil, daha dn ayn teknikle ciltlenmi kitaplar grdm.
Clarissa alak sesle ksrd.
- Yaklak iki bin yl m?
- Hepsi bu deil.
aretparman tesadfen setii bir sayfann zerine koydu.
- Ktlarn dokusu da ilgi ekici. Yzeyleri przl ve gn
mzde kullandmz ktlara zg beyazla sahip deil. Bu say
falarn keten ya da kenevirden yapldna bahse girerim.
- Bunun anlam?
- Aacn kuman yerini almasndan bu yana aa yukar yz
elli yl geti. Ayrca'kendi kendine eziyet etme niyeti yoksa, bir
reticinin hangi sebeple bir buuk asrlk yntemleri kullandn
anlamak g.
aretparmayla yazya dokundu.
- Tuhaf... Kullanlan mrekkep de ok zel. Allm deil. Ya
ni gnmze ait deil demek istedim. sten elde edilmi bir m
rekkep gibi...
- sten mi?
- Gnmzde mrekkep gelimi kimyasal maddelerden elde
ediliyor. Eskiden byle deildi. lk mrekkeplerin kimi kurum ile
suyun doal zamkla kantnlmasyla, kimi de yalnzca kurumdan
oluurdu. Bu yzden isten elde edilmi mrekkep deniyor.
- Ya metin. Metinden sz etmediniz.
- Oraya geliyorum. Gerekte, metin elimizdeki en anlalr e.
Bir ey ok belli: Yazan bir ifreleme uzman deilmi.
- O halde bu ifreli bir metin...
- Ah tabii! Ve gln denecek kadar sradan bir yntemle if
relenmi...
Sakince glmsedi:
-Marie Stuart...
Clarissa srad.
- sko kraliesinden mi bahsediyorsunuz? Marie de Guise'in
kz?
- Kesinlikle. te bu yzden az nce size metnin, en azndan g
rnte, bu iteki en anlalr e olduunu syledim.
Bayan Gray kollarn kavuturdu ve devamn bekledi.
-1586 ylnn bandayz. Kralie Elizabeth'in cezaya arptrd
kuzini Marie Stuart on sekiz aydr Chartley Hail atosunda tu
tukludur. Daryla haberlemesi kesinlikle yasaktr. Bununla bir-
37

likte, kendisine sadk kiiler tarafndan hazrlanan bir.plan saye


sinde bu yasak dzenli olarak bozulmaktadr.
- Nasl?
- Gilbert Gifford adnda, amaca hizmet etme arzusundaki bir
Katolik, mesajlar blgedeki bir bira imalatsna gtrr, o da.
bunlar deriden bir klfa koyup bir bira fsnn tpasndaki bo
lua saklar. Bira imalatsnn fy teslim ettii atoda Marie'nin
uaklarndan biri tpay alp mesaj kralieye gtrr.
Maclean yeniden konumaya balamadan nce bir sre sustu.
- te bu dnemde Anthony Babington adnda biri, sko krali
esini kurtaracak, kuzinini ldrecek ve yabanc mdahaleyi
destekleyecek bir isyan balatacak bir plan yapt. Babington,
plannn ana hatlarn anlatt ayrntl bir mektup kaleme ald.
Babington, Marie'nin gardiyan mektubu yakalarsa ne olduunu
anlayanlasn diye nlem olarak -ite burada bizi ilgilendiren ks
ma geliyoruz- mektubu ifreler. Babington'un kulland ifre s
radan bir alfabetik deiiklik deil, iinde alfabenin harflerinin
yer ald sembollerden oluan bir terimler diziniydi. Ve alla-
geldii gibi mektubu kralieye ulatrma grevi Gifford'a verildi.
Clarissa, farkna varmadan parmaklarn salarnn arasnda
gezdirdi.
- Eer tarih derslerinde rendiklerimi iyi anmsyorsam, san
yorum Gifford Elizabeth'in birinci sekreteri Walsingham hesab
na alan iki tarafl bir ajand...
- Doru. Hain, Babington'un Marie'ye yazd mektubu Wal-
singham'a verdi; o da bunu hemen Avrupa'nn en iyi ifre zc
lerinden birine emanet etti. Bu, yardm teklifinde bulunmu olan
Thomas Phelippes adndaki bir dhiydi. Phelippes, Babington'un
Elizabeth'i ldrmeyi teklif ettii mesajn ifresini zp metni
hemen efendisine ulatrd. Walsingham, Marie'nin mektubu ce
vaplayp komploya izin vereceini ve kendisinin de bylece ola
ya mdahale edebileceini dnerek bekledi. Uzun sredir is
ko kraliesinin lmn bekliyordu, ama Elizabeth'in kuzininin
infazna kar kacan biliyordu. Eer Marie'nin bir saldr d
zenlemeye altn ispatlayabilirse, kralie rakibinin ldrl
mesi iin onay vermeye mecbur kalacakt.
- mitleri gerek oldu.
Morcar onaylayarak devam etti:
- On yedi temmuzda, Marie Babington'a cevap yazarak kendi
lm fermann imzalad. 8 ubat 1587'de kafas cellat ktnn
altna yuvarland.
38

- Kulaklarn pek delikmi, dedi Maclean.


Parmayla bilgisayar gsterdi.
- alyor mu?
- Sorunsuz.
- nternet de mi?
- Evet.
- Gnmz genlerinin bu makineleri kurcalamadaki rahatl
beni hl artyor, dedi profesr.
Romanc sylenenleri fark etmedi. Dnceleri tuttuu yolu iz
lemeye devam ediyordu.
- Sonu olarak, dedi, bu not defterindeki metin, drt yz yl
kadar nce Babington tarafndan ortaya konmu ilkeler ereve
sinde ifrelenmi.
- Bu bir gerek.
- ifreyi zebilecek durumda msnz?
- Anahtardan faydalanmam yeterli. Sava dnemine, Cambrid
ge Aratrma Merkezi ve Bureau 40'ta altm dneme uzanan
arivlerimin durduu bodrumda bir tane olmas lazm. Arivde
pek ok ifrenin dkm yaplmt. Julius Sezar'dan mehur
Enigma ifresine dek uzanyor.
- Enigma?
Morcar bir kez daha sze kart:
- Bu I918'e doru iki Alman tarafndan icat edilmi bir ifrele
me cihaznn adyd. ifreyi krmaya alan pek ok zmleyi
ciyi deli eden gerek bir muammayd. Eer ChiffriersteUe'de a
lan bir memurun ihaneti olmasayd, Mttefikler ifreleri zme
yi asla baaramazd.
Maclean hayranlk ifade eden bir slk ald.
- tiraf etmeliyim ki beni akna eviriyorsun.
Clarissa ekledi:
- Ne kltr! apka karyorum!
- Ne de olsa bir Maclean, diye vurgulad profesr ban kald
rarak.
Parmaklaryla not defterine hafife vurdu:
- Her sayfann bana dlm u Latince notlan fark ettiniz
mi?
- Ben yalnzca anlalmaz birtakm laflar grdm.
Maclean Clarissa'nn yanna oturdu.
- Bakn. urada. Gayet aka okunabiliyor: Tempesta unus
ayrca Eadem tempesta.
- "Bir zaman", "Ayn zaman". Babington koduyla ne ilgisi var?
39

Bildiim kadaryla onunki Latince ifrelenmemiti.


. Kesinlikle. Aln size bir esrar daha.
. Ama bir kii, yani burada kurban, neden II. yzylda Msr'da
kullanlan tekniklerle bir cilt yapma, bir buuk asr nceki yn
temlerle kt retme, is mrekkebi kullanma ve tm bunlar
XVI. asrdan kalma bir Anglosakson ifresiyle kodlanm bir me
tinle talandrma zahmetine girsin ki? Tm bunlar bir yana, hi
tartmadmz ve en az dierleri kadar esrarl bir nokta daha
var; bu gerek sahnenin benim Kathleen'e dikte ettirdiim saba
hn akamnda meydana gelmi olmasn nasl aklarsnz? Rast
lant m bunlar?
- Rastlantlara inanmam, en azndan rastlant olarak tanmla
nanlarn hepsine deil. Ben, geliimimizin ahenkli ve yaplandrl
m bir emaya uygun gerekletiine, kaderimizin ana hatlarnn
izilmi olduuna ve denetimimizde olmayan byk bir btnn
aynlmaz paras olduuna inananlardanm. Anlyor musunuz?
Maclean ktphaneye doru yrd.
- Bana neyi ispatlamaya alyorsunuz? diye sordu Clarissa.
- Tesadfler dnyas sanld kadar basit deildir.
Eline bir kitap ald:
- ite tesadfe bir rnek: "Stanford Dorusal Hzlandrc
Merkezi Mdr Burton Richter, 1974te PSI adn verdii ye
ni bir parack kefetti. Ondan bamsz olarak ve neredeyse
ayn zamanda ABD'nin dou sahilinde, Brookhaven'da Samu
el Ting ayn parac kefetti. ki aratrmac 1976da Nobel
Fizik dl 'n paylatlar."
Yeni bir sayfa at:
- 3 rakam. Thomas Jefferson'un hayatnda 3 rakamnn sk sk
grldn biliyor muydunuz? ABD'nin nc bakanyd. 13
nisan 1743'te dodu, ailenin Thomas adn tayan nc ocu
uydu. Ele ald...
- Rica ederim! diye kar kt Clarissa. Verdiiniz rnekler k
t bir kt falna uygun. Ben size bunlardan yzlerce bulabilirim.
- Bykbaba, seni krmak istemem ama sanrm Bayan Gray
hakl. Kennedy ile Lincoln arasndaki nl paralellii biliyor mu
sun?
-Tabii ki...
- Hangi paralellik? diye sordu Clarissa.
Morcar aklad:
- nternette gezinirken tesadfen buldum. u 3 yks kadar
artc. Ama bu kez arlkl rol oynayan 100 says. Yaklan Ba-
40

yan Gray, kendi gzlerinizle grn.


Klavyenin tularna hzl hzl bast ve birka saniye sonra ek
randa bir metin belirdi:

Abraham Lincoln 1846 ylnda kongreye seildi.


John F. Kennedy 1946 ylnda kongreye seildi.
Abraham Lincoln 1860 ylnda bakan seildi
John F. Kennedy 1960 ylnda bakan seildi.
Her iki bakann ei de Beyaz Saray'da yaadklar srada ocukla
rn kaybetti.
Her iki bakan da bir cuma gn elerinin gz nnde kafalarna
yedikleri bir kurunla hayatlarm kaybetti.
Katilleri John Wilkes Boom ve Lee Harvey Osvvald, durumaya -
kamadan ldrld.
Booth bir tiyatrodan kap bir depoda yakaland.
Osvvald bir depodan kap bir tiyatroda, Teksas Tiyatrosu'nda ya
kaland.
Lineoln'n yerine geen Andrevv Johnson 1808'de dodu.
Kennedy'nin yerine geen Lyndon Johnson 1908'de dodu.
Her ikisinin de isim ve soy adnda toplam 13 harf vardr.

Morcar afacan bir tavrla srdrd:


- Bu listeyi srf oyunun zevki iin tamamladm: John Kennedy
Ford yapm Lincoln marka bir otomobilde ldrld Lincoln
ise... Ford Tiyatrosu'nda. lmnden bir hafta nce Lincoln
Maryland eyaletinde Monroe'da tatildeydi. lmnden bir hafta
nce Kennedy Monroe ile tatildeydi... Marilyn tabii...
Clarissa iten bir kahkaha patlatt:
- Gryor musunuz Maclean, torununuz bile sizden daha az
saf! Bunun gibi benzerlikler kim bilir ka kiiye daha yaktnla-
bilir! Biliyor musunuz, ok sevdiim polisiye roman ustas bir ya
zar ne demi? u Fransz'dan, Gaston Leroux'dan sz ediyorum.
Demi ki: "Rastlantlar hakikatin en kt dmanlardr."
- Sevgili Clarissa, alntya alntyla cevap vereyim, size Einste-
in'n, sevdiiniz romancnn sznden daha fazla ar basan sz
cklerini hatrlataym: "Tanr zar atmaz."
Maclean suratsz bir tavrla sustu.
- Eer banza gelenle ilgili syleyecek baka bir ey varsa, si
zi dinlemeye hazrm...
Kitabn Chesterfield koltuun zerine brakt ve noktay koydu:
- Am... Sizi yemee gtreyim.
P* _ 4 1

- Eer sakncas yoksa beni Argyll Oteli'ne brakmanz tercih


derim- Sabahn beinden beri ayaktaym ve itiraf etmeliyim ki, bi-
uzanmaya ihtiyacm var. Birka para amar ve tuvalet mal
zemesi de satn almak istiyorum. Otelin birka adm tesinde bir
Marks and Spencer maazas var. Ben size daha sonra katlrm.
. Elbette, otel evime ok yakn. Bo odalar var mdr acaba?
. Yoksa da yaratacaklar. Benim yirmi yllk alkanlklarm var.
. Tamam. Ama akam yemeine eve bekliyoruz. Janet sizi gr
mekten byk mutluluk duyacak.
. Emin misiniz? Ben kadnlarn habersiz davetleri hi sevmedi
ini ok iyi bilirim.
- Byk mutluluk duyacak.
Clarissa alma masas zerine braklm not defterine bakt:
- Sizce burada gvende mi?
- Bayan Dowson ve ben hari broma kimse giremez. Haydi,
gelin.
Morcar'a dnd:
- u ekrandan kopabilecek misin?
Tam arkalarndan yryecei srada yal kadn aniden dnd
ve not defterini alp antasna att.
5

Memur Wishart notlann yeniden okudu, Mfetti Stuart'n b


rosuna yneldi, kapy iki kere tklatt, ieri anlmay bekledi
ve girdi:
- Corrie Polis Merkezi'nden bir telefon aldm. Turistler kentin
iki mil gneyinde, yol kenarndaki hendekte bir erkek cesedi bul
mu. Adli tp polisi yolda.
- Trafik kazas m?
- Hayr. Telefonda grtm avu Mackenzie'ye gre ense
sine yedii bir kurunla ldrlm.
Thomas i ekti ve zerine eilmi olduu dosyay kapatt:
- ok iyi. Gidip bir gz atalm.
Bir sre sonra iki adam arabayla Corrie ynnde ilerliyordu. O
ana kadar hkim olan mavi gkyz kapanmaya balam, bat
dan gelen kara bulutlar denizin zerinde hzla ilerliyordu.
- Yaz bitiyor, dedi Stuart.
- ikyet etmeyelim. Allandan daha uzun srd.
Aniden sordu:
- Bayan Gray'den haber aldnz m?
- Hayr.
- Zavall. Yaland, sizce de yle deil mi? Romanlar yznden
akln kard sonunda. Sizce bu tarz davranlarda bulunmasnn
sebebi yalnzlk m?
- Bu mmkn. Ya da belki de Glen Mhor'a dayanamad.
VVishart bir ocuk muzipliiyle gld:
- Yal kadn kafay iyi ekiyor. Bakn...
- Size bu konuda konuma izni vermiyorum Memur Wishart!
Bayan Gray saygy hak eden nemli bir kadn.
Yolun kenannda toplanm kk bir grubu grene dek hi ko-
43

madlar. gtuart arabasn park etti ve aa indi. zerinde si


yah harflerle GEMEK YASAKTIR yazan sar eridin zerinden
ast Grev bandaki iki polisten birine seslendi:
. Mfetti Stuart.
polis memuru allklar arasnda yatan cesedi iaret etti.
. Bulduumuz gibi duruyor, kprdatmadk.
Stuart cesedin yarmda diz km olan adli tp polisine yneldi.
- Merhaba George. Uzun zamandr grmemitik.
- Merhaba Thomas. yi misin?
- ki hafta sonra tatile kacam. O yzden iyiyim.
- Neyimiz var?
- Erkek. Krk iki yanda. Ensesine isabet eden bir kurunla l
drlm. Balistik incelemede kesin sonu alnr ama, bence si
lah Beretta 92. Kurun omurilii paralam, eksen kemiini ba
tan baa gemi ve omurilii evreleyen kas yrtarak km.
Mermiyi buradan bir metre tede bulduk.
- lm saati?
- Sabaha kar bir ile iki aras.
- zerinden kimlik km m?
- Roddy O'Casey adna dzenlenmi bir nfus kd ve ehli
yet. Coleraine doumlu, Dublin'de oturuyor. phesiz sahte bel
geler. IRA gruplar arasnda bir i hesaplama olmas beni hi a
rtmaz.
- IRA? Burada m? Dk bir olaslk. Neredeyse iki yldr, bir
elde seim pusulas, dier elde makineli tfekten oluan dvizle
rini terk ettiler.
Stuart cesedin yanna diz kt.
- zin verir misiniz?
Adli tp polisi ekildi ve aletlerini toplamaya balad.
Stuart cesedi dikkatle omuzlarndan tuttu ve srtst evirdi.
O an kendi kendine O'Casev'in ok sevimsiz bir yz olduunu
syledi; kafasnn yars kel, zayf yzl, evresinde koyu renk
halkalar ve kzl kirpikler olan tavan gzleri. Onda, Gen Fran-
kentctyn filminde oynayan aktr Marty Feldman' andran bir
eyler vard. Alnn boydan boya geen yara izi aniden dikkatini
ekti.
uradayd! Grdm onu. Krk yalarnda bir adamd, he
men hemen kel, patlak gzl. Alnnda hr yara izi vard.
Kadn romancnn kaybolduunu syledii ceset iin yapt
tasvire uyuyordu. Bu mmkn myd? O halde ne fazla ikinin
ne de yal damarlarnn kurbanyd.
44

Boaz kesilmiti ve yarasndan kan akyordu.


Byle bir ey yoktu...
Stuart'n kafas karmt. Grnmez bir yapbozun paralar
ortaya kmt ama paralar birbirine uymuyordu.
Gitmeye hazrlanan adli tp polisine dnd.
- Georges, lm saatini yeniden syler misin?
- Sabaha kar bir ile iki aras... Neden?
Stuart kafasn sallad:
- Hibir ey. Beni otopsi sonucundan haberdar et...

Batan gn Glasgow sokaklarn griye boyamaya balamt.


Clarissa yataktan kalkt. Banyoya gitti, ksa salann fralad,
biraz makyaj yapt ve birka saat nce ald giysiyi zerine ge
irdi. Odann bir kesinde duran ayakl byk aynann yanstt
grnt, yznde kzgn bir ifadenin belirmesine neden oldu:
Bu etlant tayyr iin iki yz elli sterlin demiti! Aslnda nesne
lerin fiyatlar arttka kalitesi azalyordu. Geri satcdan yzde
onluk bir indirim kopartmay baarmt, ama yine de...
Kyafetini bir kez daha gzden geirdi, trenkotunu ald ve
odadan ayrld.
Sokaa ktnda Maclean'in ok da uzakta olmayan evine y
ryerek mi, yoksa otobsle mi gitme konusunda tereddt etti.
Sonunda ikinci yolun daha akllca olacana karar verip en yakn
duraa yneldi. 23 numaral otobs gelmekte gecikmedi. ofrn
iki sra arkasnda, bo bulduu ilk yere oturdu.
Daha bu sabah taksiyle niversiteye giderken, kentin birka y-
da ne kadar deitiini fark etmiti. Yeni binalar, krmz tuladan
yorgun evlerin yerini almt. k ve yeni konutlar boylu boyunca
Clyde'm iki yanm sslyordu. Sanat galerileri, mzeler, ktphane
ler etkileyici bir hzla ortaya km, salksz depolarn byk bl
m ya yklm ya da yerlerini maaza veya brolara brakmt.
Maclean'in oturduu ve uzun sre tercih edilmeyen bir mahalle olan
West End ise, artk en ok rabet edilen yer olmutu. Dnyann her
yerinde olduu gibi Glasgow da deiiyordu; hzl, ok hzl.
Otobs Scottish Mze ve Konferans Merkezi'ne yaklat sra
da camda bir yzn yansmasn grd. Bu yz ona tandk gelmi
ti. Ama nereden? Nerede karlamt? Arkasna dnd. Gen, in
ce izgilere sahip bir adam sol tarafnda oturuyordu. Bir an haf
zasn zorlad. Feribotta kendisine saati soran tuhaf giyimli kii
deil miydi bu? nce izgili, ynl kumatan bir takm elbise giy-
45

misti. Baklar kesiti. Adamn kendisini hzl bir hareketle selam


lamasna karlk vermedi. Hi kuku yok ki tuhaf bir adam diye
dnd.
Clarissa bir sonraki durakta indi, yz metre kadar yrdkten
sonra Sauchiehall Caddesi 26 numaral kapdan ieri girdi.
Kapy Maclean at.
- ok erken gelmedim umarm
- Yo hayr. Girin.
Ayn zamanda yemek odas grevi de gren oturma odasnda
sofra kurulmutu bile. Pencereler ve solgun san renkli perdeler
sada solda k lekeleri oluturuyordu. Bir fiskos koltuu, kor
kun Bauhaus slubundan esinlenmi bir kanepe, Manchester
kadifesi kapl iskemleler, pilili kttan abajurlar, taklit bir Tur
ner, av sahneleri betimleyen suluboya resimlerden oluan deko
run kark grntsne ramen ortam scakt.
Morcar oturma odasnn bir kesinde, kulanda kulaklklar
la mzik setinin yannda bada kurup yere oturmutu. Kendisi
ni ylesine kaptrmt ki, Clarissa'y grmedi.
- Ho geldin sevgili Clarissa!
Janet Maclean salona girmiti. Bu gerekten Janet miydi? Her
zaman l l, hayat dolu bir kadn olan Janet km gibiydi.
- Byle aniden kageldiim iin zgnm, diye zr diledi ro
manc. William ok srar etti.
- ok iyi yapm. Sizi zlemitik. Haydi oturun. Rahatnza ba
kn. Sonunda snanzdan kmaya karar verdiniz mi?
Ses biraz yorgundu.
- Evet. Ama uzun sre kalmay dnmyorum. Sizin tabiriniz
le, snam zledim bile.
- Hadi hadi, dnya zerinde geirilecek birka gnn zarar ol
maz.
Maclean destekledi:
- stelik de iimiz var, deil mi? u not defteri...
Janet zgn bir halde ellerini kavuturdu:
- Willy bana her eyi anlatt. Buhar olup kaybolan ceset hik
yesi ok tuhaf. Byk ok geirdiniz sanrm.
- ok sz hafif kalr. Yaamnz istediiniz kadar cinayetleri be
timleyerek geirin, gerekle yzletiinizde iler ok farkl oluyor.
Ban Morcar'a doru edi:
- Sanrm gen dostumuz bazlarnn mzik adn verdii bu ye
ni ve uyumsuz seslerle ruhunu zenginletiriyor.
- Yanlyorsunuz. Ne dinlediini asla tahmin edemezsiniz.
46

Clarissa soran gzlerle bakt.


- Bach. Evet. Yaklak bir saat nce sanki odasnda yangn k
m gibi beni ard. Televizyonda Albert Hall'den canl yaynla
nan bir konserin sonunu izlemi, bana eserin bestecisinin kim ol
duunu ve bizde ona ait albmler olup olmadn sordu.
Profesr dikkatle mzik dinleyen torununa bakt:
- Ve ite sonu... Neredeyse krk dakikadan fazladr Si Minr
Messee dalm durumda. Bir eyler iersiniz deil mi? Yirmi yl
lk bir Laphroaig'e ne dersiniz?
- Beni artyorsunuz sevgili William! Nihayet uygarlatmz m?
- Hayr, bu niversite rektrnn hediyesi. sko viskisine olan
gisizliimi bilirsiniz, iyi bir Tennent's'in yerini hibir ey alamaz.
- Bira! stelik de lk! Ne barbarlk! te ngilizler sko toprak
larn gizlice byle igal etti.
Profesr omuzlarn silkti ve karsna sordu:
- Ya sen sevgilim?
Janet aceleyle reddetti:
- Hi. Hibir ey.
Clarissa'nn yaknndaki bir koltua oturdu.
- ok olmad, son romannz daha geen hafta bitirdim. Ola
anstyd. nsan kendine bu fikirleri nereden bulduunuzu sor
madan edemiyor.
- Dorusunu sylemek gerekirse, basnda yazdklarmdan bir
alnt okuduumda ben de ok aryorum.
Clarissa sabrszland soruyu yneltebilmek iin hemen ko
nuyu deitirdi:
- Kendinizden bahsedin Janet. yi misiniz?
Biraz yorgunluk. Muhakkak baz sorunlar oluyor. Oscar Wil-
de'in u szn mutlaka biliyorsunuzdur: "Eer ellinizden sonra
check-up yaptrdy sanz ve sizde hibir hastala rastlanmadysa
ok fazla sevinmeyin, nk bu lm olduunuz anlamna gelir."
ekti.
- Bu znt verici. Bu yl ilk kez Puits ile Sept Thete arasnda
ki hacc yerine getiremeyeceim. Her yl Glencoe katliamn an
mak iin dzenlenen hac. Bu katliam tam bir kasaplk. Zaten bu
tek rnek de deil. Bu ngilizler, yzyllar boyu bize kt davran
d. nsanlarmza yalnzca gayda almay deil, kalkan, haner, k
l ve hatta ekose kuma kullanmay bile yasakladlar!
- Haklsnz, Janet. Ama bu iki yzyl nceydi. Bugn iler de
iti. Kesin bir zerklikten, ki bu nemli, ve bir parlamentodan
yararlanabiliyoruz.
47

Janet eliyle reddetme anlamna gelen bir iaret yapt:


- Evet, The auld enemy, bizim eski dmanmz bize bu kuru
mu sunma alakgnllln gsterdi. Ben bunu bir gz boya
ma olarak alglyorum.
Janet'in baklar aniden Clarissa'nnkilere takld ve beklen
medik bir itenlikle sordu:
- Bana drste cevap verin, gn gelince herkes lyor deil
mi?
Yal kadn rperdi:
- zgnm ama anlamadm.
- ldmzden kesinlikle emin miyiz?
- Aman Janet! Siz...
- te bir soru!
Kulaklklar karan Morcar onlara katld.
- yi akamlar, dedi Clarissa.
Morcar kafas kark bir ekilde elini uzatt.
- zr dilerim... Ama u soru...
- O kadar tuhaf deil, diye itiraz etti Janet. Burada sonsuza dek
babo dolamaya mahkm olmak iin lm bir an olsun unut
mak yetmez mi?
- Ne demek istediini anlayamyorum, diye itiraz etti gen
adam aknlkla. Herhangi birinin lmsz olabileceini nasl
dnebilirsin? Bu tamamen sama!
- Dur bakalm evlat! Biraz saygl ol! Setiin szcklere dik
kat et.

Gen adam tam cevap verecekti ki, Maclean'in zerinde ie


ler ve bardaklar bulunan bir tepsiyle geri geldiini fark edince
vazgeti.
- Umarm beenirsiniz, dedi Clarissa'ya, bardana bir l
Laphroaig doldururken. Biraz su alr msnz?
Yal kadn sanki ar sokmu gibi rperdi.
- Su mu? Laphroig zerine su? Bu nitelikte bir sko viskisine
su katmann neredeyse su olduunu unutuyorsunuz herhalde?
Maclean ellerini beline koyup dostuna kmseyerek bakt:
- Size bir sr vereyim mi sevgili Clarissa Gray?
- Daha ktsn bekliyorum.
alan telefon Clarissa'y kurtard.
Profesr telefonu at ve ahizeyi h e m e n Clarissa'ya uzatt:
- Telefon size.
- Bana m? mknsz. Burada olduumu kimse bilmiyor.
48

- Grne baklrsa bu bey biliyor. Mfetti Stuart.


Soukkanlln yitirerek ahizeyi ald:
- Mfetti Stuart?
- Ta kendisi. Sizi rahatsz ettiim iin zgnm, ama dn
dm ki...
- Tanr akna! Glasgow'da olduumu nereden rendiniz? s
telik de Profesr Maclean'de olduumu?
- Kristal kremden rendim. Hayr, aka yapyorum. Birka
kez telefonla ulamaya .altm. Gevap alamaynca endielenip
evinize gittim ve kapy kapal buldum. evreden birka kiiye
sordum ve Rahip Mitchell'den afak vakti Brodick tarafna gitti
inizi rendim. Bu bilgiden hareketle feribota bindiiniz sonu
cuna vardm...
- Tebrikler. lerleme kaydediyorsunuz. Ama skoya byk.
Edinburgh veya baka bir yere de gidebilirdim.
- nsezilerime gvendim diyelim. Bana sk sk sevgili dostu
nuz Profesr William Maclean'den sz etmitiniz. niversiteyi
aradm ve Bayan Dovvson adnda biri kentte olduunuzu teyit et
ti. Alkanlklarnz ender olarak deitiriyorsunuz Bayan Gray,
Argyll'den ok daha rahat baka oteller de var.
- Evet ama fiyatlar deiiyor. Herhalde bu takibe srf ayk
olup olmadm renme zevkini tatmak iin girimediniz.
- Ltfen Bayan Gray, rica ediyorum. Duyduum yaknlktan
kaynaklanan bir sz kt deerlendirmeyin. Size syledim, si
zin iin endie ediyorum.
- Bu ilginiz beni duygulandrd. imdi syleyin bakalm, telefo
nunuzun sebebi nedir?
Stuart syleyeceklerini kafasnda toparlyormuasma bir ses
sizlik oldu:
- u an nmde dn akam sizin evde aldm notlar var. Eer
yanlm varsa ltfen dzeltin: "Krk yalannda bir adamd, he
men hemen kel, patlak gzl. Alnnda bir yara izi vard." Kurba
nn tarifi byleydi, deil mi?
- Tamamen.
Clarissa'nn sesindeki gerginlik biraz daha artmt.
Yeniden sessizlik oldu.
- Onu bulduk, yani cesedi demek istiyorum.
-Ne?
Sorudan ok bir lkt bu.
- Turistler Brodick ile Corrie arasndaki yolun kenannda, hen
dekte yatan bir ceset olduunu haber verdi. Olay yerine varr var-
49

maz adamn sizin verdiiniz tarife inanlmayacak derecede uydu


unu fark ettim; kel, krk yalarnda, patlak gzl ve zellikle de
alnndaki yara izi.
- Grdnz m?
-Ee... Ben...
- Ne oldu Stuart? Tatmin olmadnz m? Daha ne istiyorsunuz?
Size doum tarihi ile boynunun evre lsn de vereyim mi?
- Boyun dediniz de, tam da ondan sz edecektim...
- Syleyin.
- Bulduumuz cesedin boynu kesik deil, ldrlm. Ama
ensesine yedii bir kurunla.
Yal kadnn vcudu bir anda buz kesti.
- Ama bu nasl olur? Emin misiniz?
- Bayan Gray, sizin gznzde Archie Rhodeenbarr ile kyasla
namayacam biliyorum. Yine de bak yaras ile tabanca yaras
n birbirinden ayrt edebileceimi kabul ediniz.
- Hayr, kendimi yanl ifade ettim. Ayn kiiler olduundan
emin misiniz demek istemitim. Bulduunuz adam size tarif etti
ime gerekten benziyor mu?
- yle diyelim, birka saat arayla kel, krk yalarnda, patlak
gzl, alnnda yara izi olan, her ikisi de sabaha kar bir ile iki sa
atleri arasnda bizim adada lm iki cesede ender rastlanr.
- Maktuln kimliini tehis edebildiniz mi?
- Coleraine'de oturan Roddy O'Casey adnda biriymi.
- Coleraine mi? Kuzey rlanda'da, deil mi? O zaman bu bir tu
rist? Ya da belki i iin gelmi biri?
- Btn olaslklar dnlebilir. Adli tp IRA'daki bir i hesap
lama ihtimali zerinde de duruyor.
Romanc kadn cevap vermeyince sordu:
- Ya sizin tarafnzda? Yeni bir ey var m?
Az kalsn not defterinden sz edecekti ama dilini tuttu. Bu
cmun kendi iiydi.
- Hayr. Hibir ey yok, dedi souk bir sesle.
- ok iyi. Eer baka bir ey bulursak size haber vermeyi ih
mal etmeyeceim. Glasgow'da gzel vakit geirmenizi dilerim
Bayan Gray. Belfry'de akam yemei yemei unutmayn. Yemek
leri lezizdir.
Telefonu tam kapatmak zereydi ki, Stuart'n konuya noktay
koyan sesini duydu:
- Endielenmeyin. Ltfen bu telefonun da dostane olduuna
inann.
t
50

- Ahizeyi yerine koydu.


9
- Ne oldu diye endieyle sordu Maclean.
Kaytsz bir sesle Stuart'tan ald bilgileri iletti.
Janet Clarissa'ya pheci bir bak frlatt.
- Syleyin sevgili dostum, bize yeni bir roman hazrlamad
nzdan emin misiniz?
- Ben bir romancym, katil deilim, stelik uzun yaamm bo
yunca birilerini gebertme isteinin iimden sk sk gemi olma
sna ramen.
- Bu inanlmaz, dedi Maclean. Bu olay yeterince tuhaf grn
yordu, artk akld buluyorum. Bu bana...
- Akld olan senin uyuukluun, yalandn Willy.
- te beni yaralayan bir saptama.
- Dinle beni! Cambridge Aratrma Merkezi'nde altn d
nemi hatrlyorum. Dnyada hibir ey, ben bile seni almala
rndan koparamazd. inde bir ate ve tutku vard. Geceler bo
yunca bir tek rakam zerinde alr, ancak sonucunu bulduun
da peini brakrdn. Ve imdi... Ellerinin arasnda ifrelenmi bir
metin var. Metin cinayetlerle ilgili. Cinayetler senin en yakn ar
kadan ilgilendiriyor, peki u ana kadar sen ne yaptn? Hibir
ey. Btn bir gn bu ie kafa yormadan geirdin.
Maclean kendini savunmak istedi ama kars saldrsn srdr
d:
- Merak VVilly... Merak sizi terk ediyor ve bu da skntya neden
oluyor. Daha birka yl nce hayat doluydun. Alevini yitirdin.
- Aniden acmaszlatn.
Kadn bkkn bir hareket yapt.
- Acmasz deil... Gereki...
Dilerini skt ve kuru bir ifadeyle konutu:
- Sofraya oturmay teklif ediyorum.
Akam yemei ar bir havada geti. iftin adeta pusudaym
gibi birbirini kollad hissediliyordu. Ortam iyice boucu olmu
tu ki, Janet, yemein sonuna doru, bir dizi tuhaf ey anlatmaya
koyuldu. Ne oluyordu ona? Benliine baka gler hkim olsa
bundan farkl davranmazd. Ev sahibesinin bir anlk yokluundan
faydalanan Clarissa, Maclean'in kulana eildi:
- Saygszlm balayn ama, Janet hasta olmasn sakn?
ok yorgun grnyor, ok... farkl.
- Yani siz de bunun farkna vardnz...
- Elbette. Neler oluyor?
- Belki de hastadr, diye atld Morcar.
51

- Hibir ey bilmiyorum, diye homurdand Maclean. Sanki bir


sredir kiilii ikiye blnm gibi. Bana nasl davrandn gr
dnz m?
- Ve hibir ey yemedi.
- gndr byle. Her trl yemei geri eviriyor.
Asabi bir biimde sakaln svazlad.
- Durumu byle devam ederse doktora gtreceim.
- Bunu daha nce yapmalydnz. Yapmalydnz William. Bek
lemeyin. Sizi endielendirmek istemem ama...
Romanc kadnn sesi neredeyse iitilmez oldu:
Kt eyler seziyorum.
6

Clarissa saatine bakt. Sabahn onuydu. William yarm saatten


fazla gecikmiti. Oysa vaktinde geleceine sz vermiti, zaten
hep vaktinde gelirdi. Clarissa Janet'i dnd; bana tatsz bir
ey gelmemesi iin dua etti. Zavall kadn, bir gece nce koltua
gmlm, btn gece boyunca tek kelime etmeden bolua
bakmak ve tm varln kemiren bir ac ekiyormuasna yum
ruklarn skmakla yetinmiti. Clarissa'nn gittiinin farkna var
m myd acaba?
Yal kadn Chesterfield koltuun zerinden kalkp Gilmorehill
kampsne bakan pencereye kadar gitti. Tek bir canl izi yoktu, et
rafa hkim olan neredeyse doast sessizlikte, zaman zaman yap
raklar arasndan geen rzgrn kard grlt duyuluyordu.
Bu olayn peini brakp Lamlash'in sknetine yeniden kavu
ma arzusu, uyand andan itibaren kendisini sarmt. Uyuyabil
mi miydi peki? Sadece korkun ryalar ve skntl grntlerle
sonlanan drt veya be saatlik bir uyku. Bu olayn peinden git
menin ne faydas vard? Bu tip maceralara atlacak yata deildi.
Neyi ispatlamaya alyordu? Kime?
- Bayan Gray?
Sesi duyunca yerinden srad.
Bayan Dowson'd.
- zr dilerim, sizi korkuttum mu?
Clarissa soruyu geitirdi.
- Profesrden haber var m?
Sekreter her zamankinden daha da lgna dnm bir hale b
rnd.
- Bayan Maclean rahatszlanm. Bay Maclean haber verdi.
Clarissa'nn rengi att.
53

- Hangi hastanede?
- Southern General.
- Adres, adresi biliyor musunuz?
- 1345 Govan yolu. Profesr size unu sylememi istedi...
Yal kadn hzla yamurluunu ald.

Solgun yz ve imi gzleriyle doktorun muayenehanesinde


ayakta duran Maclean, kendisine anlatlanlar yorumlamakta
glk ekiyordu.
- Karmn delirdiini mi sylemek istiyorsunuz?
- Hayr Profesr Maclean, ben asla delilikten sz etmedim.
- Ama bir sendrom, bir sendromun ad geti.
- Cotard sendromu. Evet. Ama bu delilik deil, yalnzca bir e
it psikoz, psikoz da...
- Psikozun ne olduunu biliyorum! Byle bir ey nasl mm
kn olabilir? Janet'i artk tanyamyorum. Karm deil sanki. Bir
yabanc.
Hkrn bastrd:
- O artk benim karm deil.
- Size cevap vermeden nce bir soru sormak istiyorum: Bayan
Maclean'in ipokondriya7 rahatszl var myd?
- Janet'te mi? pokondriya m? Asla! Krk yllk birlikteliimiz
boyunca bir kez bile herhangi bir eyden szlandn duymadm.
Migren arlar dnda ta gibiydi. Neden sordunuz?
- nk Cotard sendromunun kayna esas olarak ipokondri-
yadr. Daha sonra, gn getike kii vcudunun deiim gsterdi
i inancna kaplr ve bu deiimi bir imha, kendisinin ya da v
cudundan bir parann varolmad eklinde alglar.
- Varolmamam?
- Kendini yadsma diyelim. Hasta, organlarnn, mcudunun
gerekliini yok saymaya balar. ok karmak bir dunun. Baz
durumlarda, tuhaf bir ekilde bu yadsma fikrine lmszlk d
ncesi de eklenir. Hasta, asla lmeyeceine ve sonsuza dek st
rap ekeceine inanarak bastnlamaz bir i skntsnn altnda
ezilir. Bunlar sendromun yalnzca baz belirtileri. Baka eyler de
var.
- Samalk bu! Janet yaamdan hep zevk alrd. Bana syledik
leriniz rahatsz, hastalkl bir kiilie iaret ediyor.
- u anda klinik olarak bulunduu durum bu.

7. Hastalk hastal, (.n.)


54

- Size yalvaryorum, mantkl olun! Ksa sreden beri tuhaf


davranlar iinde olduunu kabul ediyorum; itahn kaybettii
ve bazen beni etkileyen bir sessizlie brnd de bir gerek.
Ama tm bunlar gnden beri... ! Psikiyatrik bir hastalk bu
kadar hzl ilerleyemez! Bu imknsz.
- Hak veriyorum ve itiraf edeyim ki, otuz yllk meslek haya
tmda benzer bir durumla hi karlamadm. Bununla beraber
durum ortada. Bir psikiyatr einizle uzun uzun konutu. Verdii
cevaplar gerei daha fazla aa vuramaz. Daha nce lmden
korktuu olmu muydu? Yani demek istediim, lm dncesi
onu rahatsz eder miydi?
- htiyarlamaya balayan pek ok insandan ne daha fazla, ne
daha az. Arada bundan sz ettiimiz olurdu. Hepsi bu. Bu hasta
lkla ilgisi nedir?
- nsana yaamnn sonunu dnmeyi engelleten ey, yaama
doru yaplan bir hamledir. Yaama gcn bu hamlenin iinde
buluruz. Cotard sendromuna yakalanm hastalarda durum by
le deildir. Bunlar kelimenin tam anlamyla karlarnda duran o
nlenemez vadenin varln taknt haline getirmitir.
Maclean elleriyle yzn kapatt.
- Buna inanmak istemiyorum. Ben hekim deilim, ama hibir
ey anlamyorum. Nasl olur da daha nceden hibir sorunu ol
mayan, bedeni ve ruhu salkl bir canl bir gnde bu hale gelir?
- Size ne diyebilirim ki Profesr. Syledim, bu durum anlalr
deil.
- Peki hastaln seyri konusundaki tahmininiz nedir?
- Bir eyler sylemek iin erken. Onu mahede altnda tutup
izleyeceiz. iniz rahat olsun; gnleri sayl filan deil.
Maclean ban nne edi. Karmak dnceler bilincini pa
rampara ediyordu. Janet'siz yaamak m? lrd. Bu kesin. M
rldand:
Beni olup bitenden haberdar edin, yalvarrm.
Muayenehanenin kapsndan henz kmt ki Clarissa zeri
ne atld.
- Evet?
- Ya ben u an aklm yitiriyorum, ya da karm.
Doktorun sylediklerini elinden geldiince aktard:
- Hayatm boyunca somut ve tutarl sorunlarla karatm. im
diyse kendimi hibir anlam olmayan bir denklemin karsnda his
sediyorum. Janet bu kadar ani bir biimde bana anlatlan hale ge
lemez. Bu anlalr gibi deil... Benden bir eyler gizleniyor.
55

- Haydi William, ciddi olamazsnz. Doktorlar neden byle yap


sn ki? Siz de bilirsiniz her birey saldryla karlatnda farkl
biimde davranr.
"- Hangi saldn? Daha dn sabah gayet iyiydi! Bayan Dow-
son'un ilettii mesaj siz de duydunuz: "Macsweens'ten ekmek ve
balkdan yarm kilo tuzlanm ringa bal." Korkular olan, v
cut organlarnn varln yok sayan bir kadnn derdi olabilir mi
bunlar? Haydi Clarissa... Mantnza ne oldu?
- Mantm bana u anda sizin gerei grmezden geldiinizi
sylyor. Janet sizin sylediiniz gibi "gayet iyi" deildi, iyi ol
maktan ok uzakt. Size dn gece onu ne kadar deimi buldu
umu sylemitim. Siz de benim endiemi paylamtnz.
Maclean boynunu edi.
-Haklsnz... Bilemiyorum... Bilemiyorum...
Clarissa efkat dolu bir hareketle kolundan tuttu.
- Gelin.
Hastanenin giriinde Maclean'e tavsiyede bulundu:
- Eve dnmelisiniz. Rahatlamaya aln.
- imdi olmaz. Hemen deil. Evi bombo grecek cesaretim
yok. Odamz, onun sevdii eyalar...
- William, dostum, neden byle konuuyorsunuz. Janet bildi
im kadanyla hl aramzda. Sabrl ve iyimser olmaktan baka
seeneiniz yok. Her ikiniz iin de iyimser olmalsnz.
Maclean nemli gzlerle Clarissa'ya bakt.
- Evliliimizin ok sakin olmadn biliyorum, ama Janet be
nim her eyim. Beni anlyorsunuz, deil mi?
Bir an durdu.
- Hayr, anlayamazsnz. Sevdiiniz biriyle hi bu kadar uzun
sre birlikte yaamadnz.
- Doru, kocam evlendikten alt yl sonra kaybettim. Ve itiraf
etmeliyim ki, bu bir rahatlama salad. Ama evliliimden nce
sevdim ve sanyorum bir gn size bundan sz etmitim. Bu yz
den sizi ykan kaybetme duygusunun ne olduunu biliyorum.
- zr dilerim. Artk ne dediimi bilmiyorum.
Elini Clarissa'nm omzuna koydu.
- Bana kzmayn. Ama yalnz kalmaya ihtiyacm var. Sizi oteli
nize veya istediiniz baka bir yere kadar gtreyim. Daha sonra
buluuruz.
- Tamam. Bununla birlikte, Janet iin endielenen biri daha ol
duunu unutmayn.
- Morcar...
56

- Evet Morcar. Ne de olsa onun bykannesi. ok geirmi ol


mal.
- stelik de Janet'in yaad, doru szc bulmaya alt,
krizi ilk gren kii oydu. Janet'i mutfakta bzlp yere oturmu
halde bulan oydu. Onu yle grnce insann ii acyordu.
Gzlerini yere indirdi.
- tiraf ediyorum, bunu sylemekten utanyorum ama, kzm
dnyann br ucunda oturuyor olmasayd Morcar' Londra'ya
giden ilk trene bindirirdim.
Clarissa bir an dnd ve sonra kararl bir ses tonuyla konutu:
- Beni burada bekleyin. Hemen geliyorum.
Resepsiyona ilerlemeye balamt bile. Maclean, onun grevli
gen bayanlardan biriyle konutuunu, ardndan da telefon kabi
nine ilerlediini grd. Bir sre sonra memnun bir ifadeyle geri
dnd.
- Size bir teklifim var. Beni sizin eve gtrn. Morcar' alp onu
le yemeine karacam. Siz de bylece gnnz cannzn
istedii gibi kullanp gcnz toplama frsat bulursunuz.
- Bu yaptnz ok fedakrca. Size nasl teekkr etmeliyim?
- Kendinizi toparlayarak. Greceksiniz, Janet iyileecek. Buna
inanyorum.
Parmayla otopark iaret etti.
- Gelin. Arabam ok uzakta deil.
Arabann kapsn aarken sordu:
- Peki kime telefon ettiniz?
Clarissa muzip bir ifade taknd.
- Morcar'n mstakbel nianlsna...

Katheen, Four Aces yazan tabelann altndan geip kapy itti.


Onu ilk fark eden Morcar oldu.
- Arkadanz geldi, dedi Clarissa'ya salonda bakman gen ka
dn gstererek.
- Evet o. Peki o olduunu nereden bildiniz?
- Uzun boylu, sarn, mavi gzl, illi, afacan ifadeli ve beyaz
tenli. Bana onu byle anlatmam mydnz?
- Mkemmel bir belleiniz var.
Yal kadn iaret etmeye hazrland srada Katheen onlar
grp masalarna doru yneldi.
Clarissa tantrd.
- Size yeni bir dostumu tantraym, Morcar. Kendisi Profesr
Maclean'in torunu.
57

Kathleen bayla selamlad.


- Birbirlerine benziyorlar.
Romancnn yanna oturdu.
- yi misiniz Bayan Gray?
- dare eder diyelim.
- Elleriniz hl sknt veriyor mu?
- Alyorum.
Garson yanlarna geldi. Mny uzatt gen kadn onu alp
abucak tabann yanna brakt:
- Ne sipari vereceimi biliyorum. Fish and chips, ketap ve
kola.
Clarissa kalarn att.
- Yemek yemei istemez miydiniz? Yani gerek yemekten bah
sediyorum.
- Ne yani, balk ve kzarm patates yemekten saylmyor mu?
Romanc srar etmedi.
- Ya siz olum?
- Karar veremiyorum fnnan-haddies ile...
- Olamaz, diye bard Kathleen. Sen bundan holanyor mu
sun? Stte piirilmi fme morina bal?
- Ee... Evet. Ne oldu?
- Hibir ey. Bu benim dnyada en nefret ettiim yemektir.
Grmeye bile...
Yzn buruturdu ve kendini hemen toplad.
- zr dilerim.
Morcar tereddt etmedi.
- Finnan haddies ve bir bira.
Ve Kathleen'e doru srarc bir bak frlatt.
- Bana gelince, dedi Clarissa, tavuklu bir salatayla yetinece
im. ecek olarak da su istiyorum, yalnzca su. Zihnimin ak ol
mas gerekiyor.
Garson yanlarndan ayrlr ayrlmaz Kathleen sze giriti:
- yi ki beni aradnz. Endieleniyordum. Dn ve bu sabah size
ulamaya altm. Ama cevap veren olmad. Yaptmz son al
mayla ilgili konumak istiyordum.
- Sakn her eyi sildiinizi sylemeyin!
- Yo, hayr! Yazdklarm yeniden okurken Murray hakkndaki
endieleri izi dndm. Sanrm haklsnz. Okur ondan ok a
buk ph lenecek.
Yannda duran antay kartrd ve iinden aa yukar on
sayfa ka1 di.
58

- Aln, bylece onlar size postalamama gerek kalmad.


Clarissa ktlar alp antasna koyacakt ki karar deitirdi.
- Gzlklerim yanmda deil, dedi kt tomarn Morcar'a
doru uzatarak. Rica etsem ilk satrlar okuma inceliini gsterir
misiniz?
Gen adam isteneni yapt.
- Yal kadn, zemin kata inen basamaklar yann elverdi
i hzla indi.
- Hayr. Sonraki paragrafa gein.
- lmekte olan adamla arasnda iki metre vard; hi p
he yoktu adam lyordu.
- Daha aas. "Burada ne yapyorsunuz?" cmlesinden iti
baren.
- Boaz, demelmasnn hemen altndan kesilmiti. Kesik
kesik fkran kan halnn zerinde koyu krmz bir birikin
ti oluturmutu. Duyduu korku ve tiksintiyi aarak...
- Tamam ok iyi. Teekkr ederim Morcar.
Ktlar ald ve antasna yerletirdi.
- Neler oluyor? diye merakla sordu gen kadn. Cannz skan
bir ey mi var?
- Can sknts tabiri hafif kalr.
Kathleen ne yapacam bilemez halde gzlerini Clarissa'ya dikti.
- Bayan Gray, diye aklamaya balad Morcar, sana yazdrd
sahneyi yaad. Mecazi anlamda deil. Bir adam sen gittikten bir
ka saat sonra onun evinde ldrld.
lgnca glme istei ile inanmazlk arasnda bocalayan Kath
leen Clarissa'dan bir onay bekledi:
- Arkadanz benimle eleniyor mu?
- Hayr. Anlatt gerek.
Yal kadn olup bitenleri anlatt. Clarissa konutuka Kathle-
en'in yanaklar bembeyaz oldu.
- Bu ok korkun, diye yorumlad, allak bullak olmutu. D
nn ki, limana giderken bu zavallya rastlayabilirdim...
- Mmkn deil. Siz saat 18:30'a doru ayrldnz. Eer feribot
tarifesine baklrsa Brodick'e saat 20:00'da inmi.
- Ya not defteri? Profesr Maclean zebildi mi?
- Henz deil. Bu ile bu sabah ilgilenmemiz gerekiyordu. Size
telefonda da sz ettiim gibi, ei hastaneye kaldrld. D u r u m
byle olunca not defterini zmesini isteyemedim. ok ktyd.
- Halbuki zmek lazm! diye sze girdi Morcar. Bu nemli.
- nemli mi? Kimin iin? diye aknlkla sordu Kathleen.
59

- Onun iin.
- Dalga m geiyorsun? Kars hasta. ini endie kemiriyor.
Not defteri en son dert edecei ey.
- Bunun farkndaym. Bunu kafaya takp dertlendike sizde
daha fazla iz brakr. z braktka da kafaya daha ok takarsnz.
- Pes dorusu! dedi Bayan Gray. On dokuz yandaki bir beyin
de bu denli bilgelik! Tebrik ederim.
- Morcar srar etmekle yetindi:
- Bu nemli. Bykbabam Willy'ye mutlaka yardm etmeliyiz.
Yal kadn Kathleen'e sr verir gibi alak sesle mrldand:
- Dostumuz yalnz filozof deil ve yalnzca Cambridge'e kabul
edilmekle kalmad, ayrca bir Bach tutkunu olduunu kefetti.
- Bach m? Bu ok komik.
Morcar bu szde ince bir alay yakaladn sand:
- Komik?
- Hayran olduum iki kii vardr: Charles Rennie Mackintosh
ve Johann Sebastian Bach.
- Rennie kim?..
Gen kadn kendini kt hissetti.
- Rennie Mackintosh'u tanmyor musun?
Clarissa'ya doru dnd.
- Duydunuz mu? stelik Cambridge'e kabul edilmi, yle mi?
Rennie Mackintosh tm zamanlarn en iyi sko mimardr. Ger
ek bir dhi. Avrupa'da "Art Nouveau"nun temellerini atan odur.
Yapt binalardan baka, hazrlad afileri, mobilyalar ve i d
zenlemeleri, zellikle de Bayan Cranston'un nl ay salonu ile
Willow Tea-Room'u mutlaka grmek lazm. Byle nl bir ahsi
yet nasl tannmaz? zellikle de sko'san.
- nk her eyi bilmek mmkn deil, diye cevaplad Morcar
souk ve kmseyen bir ifadeyle ve ekledi:
- stelik mimari hibir zaman ilgimi ekmedi. Eminim senin
de bilmediin bir sr ey vardr.
Bir sre sustuktan sonra sordu:
- Schrdinger'in kedisinden sz edildiini duydun mu hi?
Gen kzn kocaman alan gzleri Morcar'n yznde bir
memnuniyet tebessmne yol at:
- Bilimsel sohbetinize kartm iin zr dilerim, diyerek s
ze girdi Clarissa. Schrdinger'in kedisi de nedir?
- Erwin Schrdinger kuantum fiziinin nemli isimleri arasn
da saylr. Ama zellikle kuantum fiziinin makroskopik ad veri
len, yani kendi leimizdeki karmak nesnelere uygulanmaya
60

alldnda meydana kan samal gstermek iin ortaya at


t kedi paradoksuyla nldr.
- Kuantum fizii... Devam edin ltfen.
- zerinde kk bir pencere olan bir sanda kediyi koyuyor
sunuz. Kutunun bir kenanna bir radyoaktif uranyum atomu ve
yalnzca bir dakika alacak bir detektr yerletiriyorsunuz. Bu
bir dakika boyunca atomun darya elektron frlatarak paralan
mas iin yzde elli ans var. Bu elektron gidip detektre arpa
cak, bu detektr bir ekici harekete geirecek, o da kedinin ku
tusuna yerletirilmi bir zehir iesini kracak. Kutuyu kapatp
deneyi balatalm ve pencereden bakmadan nce-kedinin canl
m yoksa l m olduunu kendimize soralm.
- Bu aptalca. Kedinin canl ya da l olma ihtimali yar yarya.
- Ne yazk ki yle deil! Dnn, kuantum fizii size kedinin
kutuya bakmadan nce hem canl hem de l olduunu syleye
cektir! Kuantum fizii, atomun st ste konma ilkesinin uygula
nabilecei bir e olduunu ifade eder; atom paracklar ayn
anda st ste gelmi ve ezamanl pek ok halde bulunur. Yani
buna gre birbiriyle uyumsuz grnen iki durum olanakldr.
Devam etti:
- u ceset hikyesini ele alalm. Eer kuantik dnyada yaan
m olsayd cesedin orada, sizin evinizde bulunduunu, ama ayn
zamanda da orada olmadn dnebilirdik.
Kathleen akn bir halde kafasn sallad:
- Kesinlikle hibir ey anlamadm. Fakat tebrikler... Schrdin
ger Mackintosh'a deermi.
- Bach'a dnsek, diye teklif etti Morcar.
- Sana syledim, ona hayranm. stelik, saylan drt yz ge
en tm bu eserleri, barp aran on kadar ocuun arasnda
yazdn dnnce hayranlm daha da artyor. ok iyi bir ii
ne younlama rnei.
- Konu hakknda bilgiliymi gibi grnyorsun.
- Bilgiliyim, nk Bach alyorum.
- Bach m alyorsun?
- Evet. Ama giderek ktleiyor, nk derslerden pek zaman
kalmyor.
- Ne kadar gzel, deil mi ocuklar, dedi Bayan Gray. Ortak bir
noktanz kefettiniz; stelik zgn bir nokta. Bay Johann Sebasi-
tan'n kuanz tarafndan ok sevildiini dnmyorum.
Morcar kalarn kaldrd:
- Size bir uyanda bulunmam ister misiniz Bayan Gray? Gene-
61

ler hakknda pek bilgili deilsiniz anlalan. Bana annemin yal


bir kuzenini hatrlatyorsunuz; yirmi yan altmdakileri gece ku
lpleri, uyuturucu ve grltden baka eyden holanmayan ge
ri zekllar sanrd.
- unu biliniz ki gen adam, ben bunu hi onaylamyorum.
-Neyi?
- Yaptnz karlatrmay. Annenizin kuzeninin ka yanda
olduunu bilmiyorum, ama u "yal" sfat bana pek uygun gel
miyor, anladnz m?
Morcar'n yznde bir glmseme belirdi:
- Anladm.
Clarissa lokantann iinde gz gezdirdi.
- Ne yapyor bu garson!
Garson tam da o srada yanlarna geldi. Tabaklar masaya bira
larken Morcar Kathleen'e dnd:
- Bach dinlemeyi ok isterdim. Yani seni dinlemeyi kastettim.
- Aklndan bile geirme! Piyanomun kapan haftalardr kal
drmadm.
- Hi sorun deil. Balayc olmasn bilirim.
artc bir ekilde srar etti:
- Gerekten Kathleen, bunu ok isterim.
Keyfi kaan gen kadn, bunun zerine bir de Clarissa'nn s
telemesini iitti:
- Madem bu kadar istekli grnyor, bir iyilik yapver. Kulak
lar zarar grrse grsn.
- Tamam, diye boyun edi Kathleen. Bir gn...
- Neden yemekten sonra deil? diye atld Morcar. Naslsa iin
yok...
- Nereden biliyorsun?
Glmsedi:
- Byc Merlin'in oluyum ben.
7

Clarissa burnunu cama dayam, dalgn bir biimde sokakta gi


dip gelenleri izliyordu. Yldzsz akamn gkyznde bulutlar y
zyordu. Bir frtna patlamak zereydi. Belki de akamn ilk saat
lerinden biri atlarn tepesine ken bu arlktan kurtaracakt
Glasgovv'u.
Neler oluyordu 9 Kalbini sktran bu mengenenin kayna
neydi? Elbette bu his ona yabanc deildi. Doutan skntl olan
kendisi deil miydi? Ama bu akam, hissettikleri farkl, daha k
rlgan ve ac vericiydi. Bunda kukusuz Janet'in hastalnn pay
da vard. Az nce, William akam yemeini hazrlad srada Bri
tannica ansiklopedisini okumutu: "Cotard sendromu. J. Co-
tard'n 1880de aklad olumsuzluma hezeyan. Hasta ba
langta, sal konusunda byk tedirginlie kaplr ve se
nesi ezi rahatszlklar duyar; organlarnn rdn d
nr. Senestezi: Duyu organlarnn yardm olmadan her insa
nn kendi vcudunu belli belirsiz duymas." Ansiklopedi mad
desi insana rperti veren dier baka belirtileri sralyordu: "Kor
kun i kaygs, aknlk, uyuukluk, kendini sulama, inti
har eilimi, kendi kendini yarglama, hayal grme. Baz du
rumlarda sululuk duygusu kiiyi hayal rn ya da basn
yoluyla rendii sular 'itiraf etmek zere polise teslim ol
maya kadar gtrr."
Clarissa ansiklopediyi hzla kapatt; yazlanlar kaldrabilecei
gibi deildi.
Zavall Janet. ektikleri acy hak etmedikleri sylenen tm bu
insanlar. Seimini u kii yerine bu kii iin yapan, kardeini de
il de onu seen kt kader. Kimin neden ynettii bilinmeyen
ac piyango.
W"'
63

Bundan yirmi yl kadar nceydi. Srnn baz evrelerin bildii


skc akamlardan birinde yannda oturan kadn hl gznn
muindeydi. Clarissa o zamanlar baarsnn doruklanndayd ve
almasn bilen iin iyimserlik ve yaama sevincini alyordu. G
rnen o ki, sylemi tam tersine, yanndaki kadn ikna edememi
ti midin kendisine bile karyd. Mutluluk hakknda ise u zl
sz etmiti: "Sevgili Bayan Gray, mutluluun beyaz ktlar ze
rine beyaz mrekkeple yazldn bilmelisiniz."
Clarissa srar etmemi ve bu nee karan kadnn yanndan
uzaklamt.
Davetliler ayrldnda, sitem etmek iin ev sahibesinin yanna
gitmiti. Yanma biraz daha az hastalkl birisini oturtamaz myd?
"Hastalkl m?.. Onun yaadklarn yaam olsaydnz, siz de
en az o kadar hastalkl olurdunuz. Tek kzn birka ay nce kay
betti; yirmi yama yeni girmiti. Nasl oldu bu 9 Korkun olay, k
n Montreal'de meydana geldi. Julie, kznn ad buydu, ilk defa
niversiteye otomobille gidiyordu. Ara bir buz tabakasnn ze
rinde kayd. Boynuna sert bir darbe ald. Hemen orackta ld."
Clarissa ne syleyeceini bilememiti. "En korkuncu da" diye de
vam etti ev sahibesi, "bu arabay iki gn nce annesi, yirminci ya
gn hediyesi olarak vermiti."
Mutluluk beyaz ktlar zerine beyaz mrekkeple yazlr.
Bu cmle Clarissa'nn beynini uzun sre kemirdi. Belirli bir
ayrt edicilii olmakszn zerimize ken bu tuhaflklara cevab
nerede bulmalyd? Her gn yaplan ocuka sorgulamalar, ama
insann kendisini ilgilendirdiinde tamas ar oluyor diye d
nd.
VVlliam, evrimimizin uyumlu ve yaplandrlm taslaklara
tabi olduu sonucuna vardm demiti. Janet bu uyumlu taslak
lara dahil miydi? Buna inanmas g.
- Akam yemei hazr!
Yal kadn dncelerinden syrld ve mutfaa gitti. Morcar
yerine oturmutu bile, Maclean ise itah ac grntye sahip
bifteklerle dolu bir taba masann ortasna koymaktayd.
Profesrn yz hatlar daha az gergin, gzleri biraz daha par
lakt. Clarissa'dan ayrlp Glasgovv Green'e gelmeden nce uzun
sre yrmt. Parkta, belediye atlaryla ziyaretilerden uzak
sakin bir ke grnce kendini bir aacn dibine att ve tm evli
lik hayat siyah beyaz bir film gibi gzlerinin nnden akp gitti.
imdi karlan trenleri dnp muhasebe yapma zamanyd.
Vard sonu, bir erkein karsna duyduu sevgi ne kadar byk
64

olursa olsun, bunun kadnn duyduu sevgi kadar byk olama


yacayd. Kars onu kendisine gre ok daha fazla sevmiti.
Ama imdi kaybettii zaman yakalamaya kararlyd. Janet bilin
cinde olsun ya da olmasn, ruhunun derinliklerindeki btn ef
kati ortaya karp, imdiye dek sylemedii tm szckleri ifa
de edecekti. Yaanan kt olaylar en azndan bir ie yaramalyd;
doru olduu dnlen eyleri sarsp, kabul edilen her eyi sor
gulamaya iten bir alarm altrmak.
- Ee Morcar? diye sordu Clarissa. Mzikli leden sonranz na
sl geti? Hayal krklna uramadnz ya?
- Hi de deil. Hayranlk uyandracak kadar gzel alyor. Sa
nrm biraz yalan sylemi.
- Hayr. Kathleen'i tanrm. Mkemmeliyetidir. Vasat ilerle
uramaz.
- Yannzda uzun zamandr m alyor?
- Yaklak iki yldr.
Gen adam, beklenmedik sorularndan birini yneltti:
- Hi sevdiniz mi Bayan Gray?
Yal kadn gzlerini krptrd.
- Hi sevdim mi?
- Evet. Genken.
Profesrn tankln istiyordu sanki.
- Torununuz beni giderek daha da artyor.
- Ne yaparsnz, o bir Maclean.
- Hatta daha fazlas. Maclean'in kendisi.
Morcar'a dnd:
- Evet. Sevdim. ok nceleri. Savatan sonra.
- ok ilgin...
Clarissa yzne hayret ve dikkatle bakt. Morcar hafife omuz
larn silkti.
- Doru. Neredeyse hi aklmza getirmeyiz, baz insanlarn...
Kullanaca ifade iin tereddt etti.
- Yallarn? diye tamamlad Clarissa.
- Ee... Evet. Yani... Genlik an gemi olanlarn sevmi ve
sevilmi olduu aklmza gelmez.
- Sama bu. nce bana ihtiyarln varoluun hangi dnemin
de baladn sylemeniz gerekir. htiyarlarn ak gemileri ol
madn m sanyorsunuz? Siz nasl dnyaya geldiniz evladm. n
ternet zerinden mi?
- Aslnda byle dnmemin nedeni annem ile babam. Onlar
seviirken hayal etmekte hep zorlandm.
65

Maclean glmsemesine engel olamad.


- Emin olabilirsin. Biz sevdik, biz, ihtiyarlar. Bykanneni sev
dim, seviyorum. Tutkuyla hem de. Ve emin ol, ak kitaplarnda
anlatlan tm lgnlklar biz de yaptk.
Gen adama kararl bir biimde bakarak altn izdi:
- Tm lgnlklar diyorum.
Morcar'n yanaklar biraz kzard. zenle konuyu deitirdi.
- Neye karar verdiniz?
- Hangi konuda?
- Marie Stuart ifresi konusunda.
- Eer Janet'in bana bunlar gelmeseydi imdiye kadar bu ie
koyulmaz mydm sanyorsun? u anda bunun iin ne istek, ne de
cesaretim var.
Yal romanc fark ettirmeden olana bakt.
- Hi kuku yok, fikirlerinde ok inat.
Clarissa haklyd.
- Bence hakszsn, diye devam etti Morcar. Bunu Janet iin
yapmalydn.
- Janet iin mi?
- Seni dn akam hangi konuda eletirdiini anmsyor mu
sun?
Ezberden tekrar etti:
- "inde bir ate ve tutku vard." Ayrca: "Daha birka yl n
ce hayat doluydun. Alevini vitirdin" dedi. Bence seni yeniden ii
ne younlam grse mutlu olurdu.
Maclean cevap olarak kafasn ellerinin arama ald ve ylece
hareketsiz kald. Dua m ediyordu, yoksa fenalam myd?
- Bu gen adamn szlerine kulak asmayn, diye kar kt Cla
rissa O...
Profesr aniden ayaa kalkp masadan ayrld.
- Nereye gidiyorsunuz?
- Arivimi almak iin bodruma! Mcadele edeceim. Bannock-
burn'deki Robert Bruce gibi olacam. Altya kar !
Yamurla birleen dou rzgr binann cephesini dvyordu.
- Dnyann sonu geldi, diye sylendi Clarissa. stelik hava da
souk. yi ki mineyi yakmsnz.
Elinde viski bardayla ayakkablarn kard ve alma oda-
j sndaki kanepeye uzand. Morcar dedesinin yanna ilimi, kt
paralar zerine yazd notlar hayranlkla izliyordu. Maclean'in
sol tarafnda, iinde birbirini kesen, st ste gelen bir dizi iaret,
harf, szck ya da ksaltmalarn bulunduu bir defter vard. Bun-
66

larn kiminin hiyerogliflere benzediini sylemek mmknd.


Morcar'n grd tam olarak uydu:
a b c d c f g h i k l m n o , p q r s t u x y z
ool
Ot N - w - a D 9 5 * " / $ W f A c 7 3 9

Nulks -ff.!-.-J.<L Dowbleth <T


and for wkh that if but where as of the ftom by
A A
"7 .'1 H J 7 8 X

so not when there this in wich is what say me my wyrt

send lfc receave bearer I pray you Mte yourname mync

1 t T 1 w H f t > ss
Yarm saat kadar sonra Clarissa ekinerek sordu:
- Evet William. Bir ie yaryor mu?
William'dan cevap gelmedi.
ifre zme ilemi srdke, sanki karanlk bir a dilbilimci
nin yzn rtyormu hissine kapldlar. Yzndeki krklklar
derinleiyordu. Gzlerinin altndaki torbalar iiyor ve mor gl
gelerle kaplanyordu.
Kalemini elinden braktnda, grn yle bir deiime u
ramt ki, Maclean artk eski Maclean deildi.
Clarissa, odaya hkim olan ar havann etkisiyle yerinden
doruldu.
Zorlukla konutu.
- William?
William suskunluunu korudu.
- William! diye yeniden seslendi, kendisini saran, ani olduu
kadar aklanamaz bir korkuyla.
- Sizi duyuyorum, diye cevaplad Maclean. Gzleri hl dalgn
d. imi daha bitirmedim. Ama size ok garip bir eyle kar kar
ya olduumuzu syleyebilirim. Hatta bu szck bile zayf kalr.
Clarissa alma masasna yaklat:
- Ne demek bu?
- Bu sayfalan bulduunuzda aklnzdan ilk geen dnceleri
anmsyor musunuz?
- Elbette. Birinin benimle oyun oynadn dnmtm.
- Grdklerim beni de ayn eyi dnmeye itiyor. Ama bu
nunla beraber...
67

ifreli metinden paralan yazd ktlardan birini eline ald:


- Oturun ve dikkat kesilip dinleyin:

8
Tempesta unus
Ona kayglanm syledim. Korkulanndan sz ettim. Tm kantla-
nm reddetti, bana inanmak istemiyor. Oysa Amram'n olunu tanyo
rum. O bir bilge. Sezgileri gl biri. Cesaretli bir varlk. Bende her
zaman kendisine gvenilebilecek bir kii izlenimi brakt. Tepkisi be
ni ok artt. Onu terk ettiim u anda kendimi yalnz hissediyorum.
ok yalnz. Acaba neden byle davrand? Neden bu phecilik? Beni
tanyor. Beni biliyor. Eer benimki iyimserlik deilse tabii. Yanlyor.
ah-hel ile konutum. O da tpk benim inandm gibi dnyor: Zul
mn yalnzca balangcndayz.

Tempesta unus.
Toplant henz bitti. Kaliel'in konumas boyunca Yeua ile 'Kira
9
lk katili' izledim. Yz hatlannda bir rahatszlk vard, bu kesin.
zellikle Yeua Genellikle dingin bir havas olmasna karn, bu de
fa skntlar onu kemiriyor gibiydi. Mecdelli kadn ile Yusufa sor
mam artk acil bir gereklilik oldu. Bana yardm etmeyi kabul ederler
mi acaba?
imdiden cinayet! Yeliel, Elemiah ve son olarak da Hekamiah.
Sradaki kim? Kim?

10
Eadem tempesta
Mecdelli kadn hakl. Sert mizal ve l insanlarna kar phey
le yaklaan Amine'nin olu aratrmamda bana yol gsterebilir. Ama
bunu yapmay ister mi? Keke Amran'm ya da Yeua'nn olunun des
teine sahip olabilseydim. Ama Msrl inatlk yapyor. ine kapan
yor. Yahudi de beni dinlemeyi reddediyor. Kendimi yalnz hissediyo
rum. ok yalnz.

Tempesta unus
Drdnc cinayet. Bu defa, Simon Barjona, Mikahel'in cesedini
buldu. Hemen beni artt. Ah! inden kanlar boalan bu kesik bo
azn grnts! Ve o bak! Hilie bakan o bak, ndan arnm,
bym gzbebekleri nasl unutulur? Ya o ifade! Nasl A ; r umutsuz
luu da vuruyordu! Umutsuzluk ve dehet.

8. Bir zaman, (.n.)

9. zgn metinde Sicaire. (.n.)

10. Ayn zaman, (.n.)


Akl ermez olanla karlanca ne yapmal? lm! Hem de burada
lm!
Ne olacaz? Hangisi olacaz?
Bir sonraki ben mi olacam? Mengenenin giderek daraldn his
sediyorum.
Bize acyn!

Yeniden sessizlik hkim oldu.


nce Morcar konutu:
- Siz bundan bir ey anlyor musunuz? Bu zrvalarn yannda
ifreli metin bile daha anlalr kalyor. Kim bu ismi anlan insan
lar?
Profesr cevap vermek yerine Clarissa'ya sordu.
- Saat ka?
- 21:15. Neden sordunuz?
Elini telefona uzatp bir numara evirdi.
altan sonra kar taraftan gelen ve bir yabancya ait ol
duu anlalan ok kt iveli bir ses nlad:
- Ben Bacovia, dinliyorum.
- Vasile, ben VVilliam Maclean. Seni uyandrmadm umarm?
Telefonun br ucunda bir kahkaha koptu:
- Beni uyandrman iin nce uyumu olmam gerekirdi! Sen de
bilirsin ki uykuyla aram yoktur. Boa geen zamandr uyku! Ney
se, naslsn?
- Bana bir iyilik yapman isteyecektim. Hemen gelebilir misin?
- Sana m? imdi mi? Havann nasl olduundan haberin yok
galiba?
- Farkndaym Vasile. Bu ok nemli. En azndan... yle oldu
unu sanyorum.
Adam tereddt eder gibiydi, ama bu uzun srmedi:
- Pekl. Bana gzel bir toddy hazrla. Geliyorum.
VVilliam telefonu kapatt.
- Neler olduunu bir de bana anlatsanz, diye geveledi Clarissa.
Dilbilimci masasnn etrafndan dolap minenin yanma gitti.
- Beni uzun zamandr tanyorsunuz. Zrva hikyelerden etkile
necek bir adam olmadm bilirsiniz. Ama buna karn, kafamn
kartn kabul etmeliyim. sebepten tr kart. Birinci se
bep sizin anlattnz hikyeye dayanyor; u ortaya kp aniden
kaybolan ceset. kincisi ktlarn dokusu ve cildiyle ilgili; Ba
bington ifresinden sz etmiyorum bile. Sizin de iaret ettiiniz
gibi, bir insann byle bir senaryo kurmak iin uramas mantk-
69

u deil- Akl hastas m? Belki de kaba akalardan holanan biri?


Byle olduuna inanmam g. nc sebep Mfetti Stuart'n
sz ettii, cinayete kurban giden rlandal zerine kurulu. Sizin
kurbannzla olan benzerlik. Gryor musunuz? ok fazla rast
lant var...
. Ve siz rastlantlara inanmazsnz. Biliyorum.
Morcar yanlarna gelip onlara katld.
. Bu metinde bu kadar zel olan ey nedir?
- Ben bir kutsal kitaplar uzman deilim. Ama bununla bera
ber, Yeua'nn kim olduunu biliyorum.
- sa... diye cevaplad Clarissa.
- sa, diye onaylad Maclean. Size retilen Mesih. ou defa
unutulur ama o bir Yahudi'ydi. sa ad Yunanca esus szcnn
deimesinden elde edilmi. Ama ismin asl Yeua'dr.
Aceleyle devam etti:
- Mecdelli kadna yaplan u gnderme de var. Bunun Maria
Magdalena diye de bilinen Mecdelli Meryem olduunu anlamak
iin ilahiyat olmak gerekmez.
Darda bir imek akt. Bir saniye kadar, sarmtrak bir ay
dnlk alma odasn doldurdu ve kayboldu.
- Harika. Hepsi tamam, Yeua-sa, gnahkr kadn. Tutarsz
cmleler ve acayip isimlerden oluan bir dizi dnda, bu karga
ck burgack yazlarda insan altst edenin ne olduunu hl an
lamyorum.
- Ya cinayetler, diye hatrlatt VVilliam. Onlar ne olacak?
Masann zerinde duran ktlardan birini ald ve okudu:
- imdiden cinayet! Yeliel, Elemiah ve son olarak da He-
kamiah. Sradaki kim? Kim?..
Clarissa, kmseyici bir yz ifadesiyle konutu:
- Bo laflar...
- Bo laf? Beni akna eviriyorsunuz! Dehanza ne oldu Cla
rissa Gray; o esiz zmleme yeteneinize, sonu karma bece
rinize ne oldu? Beni hayal krklna uratyorsunuz. te mnze
vi yaam srerek gelinen nokta.
- Biraz saygl olun Bay Maclean! Bize okuduunuz zrvalkla-
n
n farknda msnz? Hayatm boyunca bu kadar anlalmaz bir
ey duymadm.
Maclean yant vermek yerine yksek sesle ezberden okudu:
'Ah! inden kanlar boalan bu kesik boazn grnts! Ve
0
bak! Hilie bakan o bak, ndan arnm, bym
Szbebekleri nasl unutulur? Ya o ifade! Nasl bir umutsuzlu-
70

u da vuruyordu! Umutsuzluk ve dehet.


Kd yal kadna uzatt.
- Birka ayrnt dnda, evinizde bulduunuz cesetle ilgili be
timlemenize benzemiyor mu? Biliyorsunuz, bende fil hafzas var!
Sylediklerinizi tekrar edeyim: "Boaz, demelmasnn hemen al
tndan kesilmiti ve kan halnn zerine yaylyordu." Sonra vurgu
ladnz: "Ya o yz ifadesi! Ne byk bir umutsuzluu da vuruyor
du! Umutsuzluk ve dehet." Szckler bunlard. Ayn szckler!
Dilbilimci ellerini beline koydu ve meydan okurcasna Claris-
sa'yabakt:
- Bo laflar m?
Yal kadnn gzbebeklerini bir karalt kaplad. Profesrn
elindeki kd ekip ald ve okumaya koyuldu. Bitirince, sarsl
m bir biimde ban kaldrd:
- ardnz o adam kim?
- Vasile. Vasile Bacovia. niversitede dinler tarihi profesr ve
aralarnda Ibranice de olmak zere alt dili ok iyi biliyor.
- Bacovia m?
- Yaklak altm yl nce Bkre'te domu. Benim dostum, ama
her eyden nce parlak bir zek. Yirmi bir yanda felsefe lisans
yapm, alt yl sonra doktor unvan kazanm. ok sayda eser ya
zp, Avrupa'y bir utan dierine dolap konferanslara ve kolok
yumlara katlm. Dnemin Romanya'sndaki siyasi rejim asndan
bu srad bir ayrcalk. 1985'te Glasgovv niversitesi kendisine din
ler tarihi krssn teklif ettiinde hi tereddt etmedi.
- Bize yardmc olabileceini mi dnyorsun? diye sordu
Morcar.
- Byk ihtimalle evet.
Alak sesle ekledi:
- Ona ihtiyacmz olacak...
Yeniden bir gk grlts duyuldu. Ses o kadar glyd ki,
neredeyse kapnn zili duyulmayacakt. Maclean amak iin ko
tu. Altm yalarnda bir adam eikte duruyordu. Morcar ona ba
karken, bu yana kadar hi bu kadar iman ve yal birini gr
mediini dnd. stelik de kollar ve bacaklar ksayd, yuvar
lak ve tombul suratnda siyah kaln byklar vard.
- Lanet olas hava! diye kfretti adam, zerinden sular szan
emsiyesini katlarken. Berbat bir yamur var! Beni sevdiini sy
le Maclean, yoksa eker giderim.
Yrmekten ok yuvarlanmay andran bir biimde daireye
girdi.
71

Bu iren havada insan ancak sevdii kadn iin dar kar!


Bir anda Clarissa ve Morcar'n da odada olduunu grnce ko
nuyu uzatmad:
. Ah! zr dilerim.
- zr dilemenize gerek yok Beyefendi. Haklsnz.
Yarm yamalak bir glmsemeyle ekledi:
. Kadnlar iin gsterdiiniz iltifata gelince... Ne yazk ki sk
sk yamur yayor ve kibar erkeklere giderek daha az rastlan
yor. Geldiiniz iin bir madalyay hak ettiniz.
Vasile Bacovia ne doru bir adm att, yal kadnn kendisin
uzatt eli tuttu ve eilerek dudaklarm hafife deirdi.
- Vasile Bacovia. Sayglarm sunarm Hanmefendi...
Maclean tantrd:
- Bayan Clarissa Gray. Ondan sz edildiini mutlaka duymu-
sundur.
Bacovia'nn yznde akn bir ifade belirdi.
- Bayan Gray! diye srar etti ev sahibi. Polisiye roman yazar
- Ee... Ben bu tip kitaplar hi okumam. Pek zamanm yok.
- zr dilemenize gerek yok Beyefendi, diye atld romanc
Ve ekledi:
- Benimkiler dnda hepsi o kadar yavan ki.
8

Maclean'in verdii notlara hzlca gz attktan sonra kendisine


sunulan viskili grog'un11 son yudumunu bir dikite iti:
- Elenceli, diye yapt ilk yorumunu. ok elenceli.
iman vcudunu zar zor koltua yerletirmeye alt.
- Ne diyeyim? Aklamalarnz dinledim. Kabul etmeliyim ki
bu olay olduka tuhaf; zellikle buhar olup uan u ceset ve Lam-
lash'ten onlarca mil tede bulunan ikizi. Eer lmler olmasayd
bu dinlediim sama sapan szlere bir gram bile nem vermez
dim. Ama madem durum byle, sizi not defterinin ieriiyle ilgili
aydnlatmaya hazrm...
- lk sayfalar, diye dzeltti Maclean. Daha yalnzca drt sayfa
nn ifresini zdm.
- lk sayfalar... Burada sizin u ana kadar bilmediiniz yeni bir
ey bulamadm: Bunlar gerekten de Kitab Mukaddes'te ad ge
en kiiler. Geri kalanna gelince...
Yetersizliini vurgulamak, belki de ilgisiz olduunu anlatmak
isteyen bir hareket yapt.
- Peki kim bu ahsiyetler? diye sordu yal kadn.
- Bunlar srasyla ele alalm: "Amran'n olu", hi phe yok...
Sz konusu olan Moe'dir.
- Moe? diye tekrarlad Clarissa.
- sterseniz Musa diyelim.
- Musa Peygamber?
- Onun kadar nl baka birini tanmyorum Hanmefendi.
Evet Musa Peygamber. Tevrat bize onun Amran ile Yoevet'in o
lu olduunu belirtir, isminin kkenine gelince, bu bir muamma.
Yzyllardr yorumcular bize tutarl bir aklama vermek iin di-

11. Kaynatlm ekerli su, rom ya da arap karm iecek, ( n.)


73

dinip duruyor. Bu konuda saysz varsaym inceledim, hibiri ik


na edici gelmedi. Bunlann arasnda en yaygn olan, ismin kke
ninin Musa'nn iinde bulunduu andaki durumdan esinlendiini
syler. Yani, papirs yapraklarndan yaplma beii iinde Nil'de
bulan Msrl prensesin onu "sulardan kard" iin Moe ismini
tercih ettiidir. branicede meshiti szc "sular" anlamna ge
lir. Bu kurgu glntr, zira safkan bir Msrl olan firavunun k
znn brani dilbilgisini ok iyi bildiini st kapal dile getirir.
- Pek ok varsaymdan sz etmitiniz, diye hatrlatt Clarissa.
- Ah evet! Ve size bunlarn tmn sralamayacam! Bununla
beraber, Freud tarafndan ortaya konan kuram kusursuz olmasa
da benim tercihim. Viyanah nl psjkanaliste gre Musa, Msr di
lindeki "ocuk" ya da "birinin olu" anlamna gelen "mosis" veya
"mose" szcnn eviri yazsdr. Bylece iinde Thoutmosis
veya Ptahmosis gibi isimlerin yazl olduu uzun listeye dahil olu
yor. Eer Kitab Mukaddes'e ait tabular ykan bu saygsz ynte
mi benimseyecek olursak, Msrl ad tayan bir Musa varsaym
bana imknsz grnmyor.
Darda rzgr etkisini artrmt ve kulaklar sar eden bir
frtna vard.
- u not defterine geri dnsek, diye teklif etti romanc kadn.
Gzle grlr biimde sabrszlanarak. Anlan dier isimlerle ilgi
li ne var?
- Yeua... Yeua branicede "Yahve (Rab) kurtarr" anlamna
gelir. Keyfi kurgulamalara bakacak olursak, onun yks Musa
isminin kkeni kadar belirsizdir.
Clarissa divann zerinde srad:
- Yani sa'nn varolmam olabileceini mi sylemek istiyorsu
nuz?
Vasile Bacovia kadn sakinletirmeye alt:
- Byle bir dnce benden uzak dursun; ama yle diyebili
riz, sa'nn varlna ahitlik eden tek ey kendi yazmad metin
lerdir ve yaam boyunca yapt tek yazma eylemi parmayla
kumun zerine izdii bir szckten ibarettir.
- Ne nemi var? diye itiraz etti Bayan Gray. ou dinlerin ku
rucularnn bir zellii deil midir bu? Ne Muhammed, ne de Mu
sa tek kelime yazmtr. Baka alanlarda da, rnein Bat felsefe
sinin temel direi Sokrates'i ve hatta Buda'y sayabiliriz. Onlann
varlklarn srf bu sebeple sorgulayabilir miyiz?
Bacovia ellerini iman gbei stnde kavuturdu:
- Haklsnz Bayan Gray. Bununla beraber bir konuyu dzelt-
74

meme izin verin. Hristiyanlar ve Mslmanlar iin sorun olmasa


da, Yahudilerin gznde Musa Eski Ahit'i meydana getiren be ki
tabn yazan muamelesi grr.
1 3
- Ya ndiler} diye srarla sordu Clarissa. Resullerin lerif
Onlar ne olacak?
- Sizi temin ederim, bunlan ne yok sayyorum ne de reddedi
yorum. Ancak, ite bir dinler tarihisi olarak, tpk bir ar ceza
hkimi gibi kantlar dnp iyice tartmak gibi bir ilkem var: Ol
gular, yalnzca olgular. Eer doru anladysam, siz polisiye ro
manlar yazyorsunuz, deil mi?
Bayan Gray cevaptan ok gurultuyu andran bir ses kard.
- nanyorum ki, siz de sulunuzu yaratrken onun aleyhinde
elle tutulur kantlar olmas iin kendinizi zorluyorsunuzdur. te
ben kulunuz da ayn biimde davranyorum.
Tekrar etti:
- Olgular, yalnzca olgular. Ve inann deiik kutsal metinlerde
anlanlarn ou gerek bir adalet mahkemesi tarafndan asla ak
lanamazd. Luka'nm sa'nn doumunu anlatt blm anms
yor musunuz? Kral Herodes'un hkmdarl dneminde Cebrail
Nasra'ya geliyor ve Yusuf adl bir adamla nianl olan Meryem
adndaki bakireye sesleniyor. Cebrail gen kza haber veriyor:
"Korkma Meryem; nk Tanr nnde inayet buldun. Ve ite ge
be kalp bir olan douracaksn ve adn sa koyacaksn."
Bacovia iaretparman kaldrd.
- Hatrlayn: "Bu Herodes'in hkmdarl srasnda oldu" ve
zellikle vurguluyorum, nk ayn ad tayan birok kral var ve
burada sz konusu olan Byk Herodes'tir. Luka yle devam
ediyor: "Ve vaki oldu ki, o gnlerde btn dnyann tahriri 1 4 ya
plsn diye Kayser Augustus tarafndan buyruk karld. Kirini-
us'un Suriye valisi olduu zamanda yaplan ilk tahrir buydu." Tu
tarszln nerede olduunu grebiliyor musunuz?
Kendisini dinleyenlerin cevap vermesine frsat brakmadan de
vam etti:
- Tarihsel adan badamayan iki veriyle kar karyayz. Hero-
des'in hangi yl ve yaklak hangi gn ldn biliyoruz: Yahudi
paskalyasndan bir hafta nce, miladmzdan nceki drdnc y
ln 12 ile 13 mart arasnda. Pek ok ahidin anlatt zere bir gne
tutulmasndan sonra oluyor. Kirinius ile ilgili ksma gelince, gerek-

12. Yeni Ahit'in blmleri, ( n.)

13. Yeni Ahit'te bir blmn ad. (.n.)

14. Sayn, ( n.)


75

ten de Suriye'de grevliydi, ama yalnzca bizim miladmzn altn


c veya yedinci ylndan, yani nl saymn olduu ydan itibaren.
Maclean, Clarissa ve Morcar'n kendisine hak vermesini bekler
gibi devam etti:
- Herodes miladmzdan nceki drdnc ylda ldne g
re, Meryem'e verilen haber bu tarihten sonra gereklemi ola
maz. nk bunun Herodes'un hkmdarl srasnda olduu
syleniyor. Ayn fikirde misiniz?
Maclean ve Clarissa kabul etmekten baka bir ey yapamad.
- Sayma gelince, en erken, Kirinius'un atand ylda, yani mi
ladmzn altnc ylnda gerekleti.
Biraz nefes ald.
- Sonu olarak, Meryem yaklak on yl hamile kalm olmal!
Bylece...
- Bay Bacovia, diye szn kesti yal kadn. Karnzda inan
l biri var. Anne tarafndan Katolik, baba tarafndan Protestan. Di
ni vecibeleri yerine getirmediimi itiraf ediyorum, ama yine de
inan sahibiyim. Ne sylemeye alyorsunuz?
Bacovia glmeye balad.
- Sizi temin ederim ki inancnz altst etmeye deil, kutsal me
tinlerin eliki ve anlamszlklarla dolu olduunu sylemeye al
yorum.
O ana kadar sakince dinlemekle yetinen Morcar tartmaya ka
tlmaya karar verdi:
- Peki ya ncil'lerden ne haber? Din eitimi derslerinde bize
hep onlarn olaylarn grg tanklarna ait eserler olduu sylen
di. Bu yanl myd?
- Gzel soru evlat. Bu tanklklar tabii ki var, ama kesinlikten
uzaklar. Adn Morcar deil mi?
- Evet.
- Peki Morcar, her eviride anlamn bozma veya aslna ihanet
le karlaldn bilmiyor olamazsn. talyanlar traduttore, tra
ditore1^ derler. Havariler ne kadar Yunanca konumaya ve yaz
maya balam olursa olsunlar, ahsen tahmin ediyorum, dn
ce yaplar en az o kadar Arami kalmt. Bir dilde dnp die
rinde yazmak hibir zaman tehlikesiz olamaz.
lahiyat oturduu koltuktan glkle kalkt ve Maclean'e
dnd.
- Bu tartma beni susatt. Biran var m?
Profesr mutfaa giderken Morcar da yerinden kalkt.

15. evirmen haindir, (.n.)


76 F

- Ben yatmaya gidiyorum, dedi gen adam. Gzlerim kapan


yor. tiraf etmeliyim ki bu tartma bam dndrd biraz.
Bayan Gray, Bacovia ve bykbabasn selamlayp ekildi.
- Pekl, dedi ilahiyat Clarissa'ya bakarak. Bu bilgiler size
neyi esinliyor?
Yal kadn cevap vermedi. Akl kafasn dolduran karmak
dnceler yznden baka yerdeydi. Her ey polisiye bir olayla
balamt. Eer ceset anlalmaz biimde ortadan kaybolmam
olsayd, karlat sahne son derece sradand. Ve u an byk
bir patlama yaanyordu. An derecede karmak bir maceraya,
her kartn tek tek kefetmek zorunda kalaca bir eit sabr
oyununa tanklk m ediyorum diye kendi kendine sordu.
Elini Bacovia'ya doru uzatt.
- VVilliam'n ald notlan bana verebilir misiniz rica etsem?
lahiyat isteneni yapt.
Yal kadn ktlan hzla gzden geirdi:
- Peki ya "Kiralk katil", "Amine'nin olu", "Simon Barjona" ve
Yeliel, Elemiah, Kaliel, Hekamiah gibi ses olarak birbirini andran
tm bu branice isimler ne oluyor?
- Esasnda kiralk katilin Yahuda olmas lazm. Olmas lazm
diyorum, nk Kitab Mukaddes'teki pek ok ahsiyet gibi onun
ismi de sorun yaratanlardan. Kimileri Yahuda skaryot'un adn
Yahudi tarihi Flavios osephos'un 1 6 Roma igaline iddetle kar
kan milliyeti bir akm olan Gayurlar iin kulland Latince
sicarii yani "kiralk katiller", "hanerli adamlar" szcnden t-
rediini syler.
Ayakta durmaktan gc tkenen Bacovia, derin bir i ekerek
kendini koltuun zerine brakt:
- imanln beni nasl bir skntya soktuunu bir bilseniz!
Tam bir kbus. Bazen omuzlanmda bir dinozor tayor hissine
kaplyorum.
- Haydi son bir gayret. Kim bu dierleri?
Soruyu Maclean yantlad:
- ah-Hel, Yeliel, Elemiah, Kaliel, Hekamiah, Mihahel. Bir za
manlar aydnlanm insanlar, eer gerekten var iseler, melekle
rin bir kimlii ve bir aileye aidiyeti olduunu buyurmulard.
- Sizi takip edemedim. Melekler mi?
- ah-Hel, Yeliel, Elemiah, Kaliel'in meleklere ait isimler oldu
u var saylr. Tm ezoterik eserlerde bunlardan sk sk sz edilir.
Kimileri bu kanatl mahluklann dereceleri, numaralan ve astrolo-

16. Baz kaynaklarda Mattitiyahu ben Yosef ha-Kohe diye geer, (.n.)
77

jik iaretleri olduunu bile syler.


Bacovia alayl bir ifadeyle gld.
- Ne olur bu anlamsz eyleri bana yorumlatmayn.
- Ya "Amine'nin olu?"
- Hi kuku yok ki Peygamber Muhammed'den sz ediliyor.
Arapa "vlm" anlamna gelen ismi ok yaygn olarak kulla
nlrd. Babasnn ad Abdullah, annesinin ad Amine'ydi. Kitap
lardan renemeyeceiniz bakaca ne anlatabilirim?
Soluk ald.
- Simon Barjona'ya gelince, Petros'tan bakas deil.
- Petrus... AzizPetrus?
- Asl ad Aramicede "kaya" anlamna gelen Kepha idi. Petros
ad bu szcn Yunancadaki karl olan petra szcnn
eril halinden tretilmitir.
Kadn kendini bouluyor hissetti. Etrafndaki her ey dnyor,
sallanyordu. Aniden ayaa frlad ve elinde iki birayla odaya d
nen Maclean'in zerine atld:
- Biraz cam aamaz msnz?
- Bu frtnada m? Evi su basar.
Yal kadn rahatsz olmu bir yz ifadesiyle dnp yerine otur
du.
- Dostlarm, dedi Bacovia. Eer soracanz baka soru yoksa
eve dnp uyuyacam; en azndan deneyeceim.
- izin verirsen daha sonra yeniden yardmn isteyeceim, dedi
Maclean. Samalna ramen bu metni evirmeye devam edece
im. Kabul eder misin?
- Elbette. En azndan bu not defterinin sahibinin bizi nerelere
gtrmeye altn renme zevki iin bile kabul ederim.
Clarissa'ya dnd.
- Uykusuzlua iyi gelecek bir tavsiyeniz var myd acaba?
- Elbette, diye cevap verdi yal kadn muzipe: Romanlarm
okuyun.
9

Bacovia henz gitmiti ki Bayan Gray ellerini gkyzne kal


drd:
- Bu adam tam bir olay William! Ve iyi bir ikon krc.
- En azndan dinsel konulara tam anlamyla hkim olduunu
kabul edin.
Kadn kmser bir ifadeyle elini havada sallad:
- Tek kabul edeceim ey, eer XV. yzylda yaasayd onu ne
e iinde atee atarlard.
- phesiz. Ama XV. yzylda deiliz ve Galileo ya da Darwin
yayor olsayd aforoz edilme tehlikesiyle karlamadan kendile
rini ifade etme hakkna sahip olurlard.
- Bununla beraber, yine de inanlarla bu biimde oynanmasn
tasvip etmiyorum.
Maclean omuz silkti.
- zgnm ekerim, oynamyor. O bir bilim adam, tarihi.
Olaylar anlatyor, onlar zerinde alyor, iyiyi ktden ayrma
ya gayret ediyor. Size bir soru sorabilir miyim?
- Tabii.
- Siz ldkten sonra arkanzdan aptalca szler edilmesini ka
bul eder miydiniz?
Sesini deitirerek konumaya devam etti:
- nl kadn romanc Bayan Clarissa Gray Mozambik'te do
du. Romanlarnn ou bakalarnn eserlerinden alntdr. Hem
cinslerinden holand bilinmektedir ve...
- Yeter artk, komik oluyorsunuz.
- Bu sizi rahatsz ediyor, deil mi? Grdnz m, eer ben de
Musa, Muhammed veya sa olsaydm hakkmda aptalca szler
edilmesi beni lgna evirirdi.
79

- Ben de bykbabamla ayn fikirdeyim.


Clarissa ve William baklarn, kutunun iinden frlam bir
oyuncak gibi bir anda salonun giriinde beliriveren Morcar'a e
virdi.
- Sen burada ne yapyorsun?
- Uyuyamyorum. Bam atlayacak gibi anyor.
Romanc, iaretparman tehdit eder gibi uzatt:
- Sizi anladm!
- Yani gerekten t m bu elma, ylan ve tufan hikyelerine ina
nyor musunuz?
- Bo konumayn! stiare ne demek bilir misin? Ya mesel? Ki
tab Mukaddes zmlenmesi gereken istiare ve mesellerden iba
rettir. Onu bu ekilde okumal, birincil anlamyla deil. Ateist bir
Rumen'in mikroskop mercei altnda deil.
Saatine bakt:
- Sabahn ikisi olmu!
- Son otobs de kardnz. Sizi gtreyim, dedi Maclean.
- Kesinlikle olmaz.
- O zaman size bir taksi araym.
- Dnmeyin bile! Bu saatte en az on sterlin tutar. Yrmeyi
tercih ederim. Yamur dindi otel de ok uzak deil. Hem biraz ha
va almak iyi gelecek. Ama buna karn bana bir emsiye dn
vermenizi isteyeceim. Ne olur ne olmaz...
- ekilmezsiniz, diye sitem etti Maclean.
- Arkadanza ifre zmn tamamlayacanz sylemiti
niz. Yarn grebilir miyiz dersiniz?
- Kesinlikle. Uyanr uyanmaz Janet'i ziyarete gideceim. Sonra
rektrn ynetecei bir toplantya katlmam gerekiyor. lene
doru bromda buluuruz.
- Harika. Yann len grrz o zaman.

Trenkotunun yakalarn eliyle gsne bastrp iddetli rzg


rn altnda hafife ne eildi. Asfalt hl slakt; be yl nce b
yk paralara Maybole'dan ald ayakkablarn ypranacan d
nd.
Yryor ve Musa, sa ile dierleri kafasnda srekli gidip geli
yordu.
Bu bilgiler ndan aklda tutulmas gereken ne vard, bu bil
gilerin evine gelerek len yabancyla ne gibi bir ilgisi vard? Ba
lant neredeydi, nerede aramalyd? Archie Rhodenbarr byle bir
80

olay karsnda nasl davranrd, diye kendisine sordu. Sknetle,


belli bir yntem izleyerek; soruturup gzlemleyerek.
Drdnc cinayet. Bir sonraki ben mi olacam? Mengene
nin giderek daraldn hissediyorum.
Not defterinden kan bu cmleler mozaii arasndan Clarissa
ya da drdn aklnda tutmutu.
O da tpk benim gibi dnyor: Daha zulmn balang
cndayz.
Zulmn balangc... Baka cinayetlere mi hazrlanyorlar?
Bu canavarlklar kimin yaptn bulmak iin onu byle
hareket etmeye iten sebebi ortaya karmaya almalyz.
Romanc kadn gldn fark etti. Sebep? Sanki tek eksik
olan sebepti! Ne zaman? Nerede? Ya pheliler? Daha da nemli
si, kurbann cesedi ve kimlii. Elinde hibir ey yoktu. Dosya
bombotu.
Glasgow'da sonsuza kadar kalmayacakt, ama geri dnmeden
nce bu esrarengiz not defterinin ifresinin tamamyla zlme
sini bekleyecekti. renmesi gerekiyordu.
Birka yamur damlas tok bir sesle yamurluunun zerine
dt. Neyse ki otele gelmi saylrd. Maclean'in verdii emsiye
yi ap admlarn hzlandrd.
Neredeyse ayn anda, arkasndan aceleyle atlan admlarn se
sini iitti.
Arkasnda biri yryordu.
ilk tepkisi geri dnme istei oldu. Ama cesaret edemedi.
Hzland.
Kendisini takip eden de aynn yapt. Yrynn arln
dan, topuklarnn yol zerinde kard sesten bunun bir erkek
olduu anlalyordu. Yaklayordu.
Ona meydan okumal myd?
Hayr. Bu ok tehlikeli olurdu.
Admlarn sklatrd.
Argyll Oteli'nin kl tabelas yz metre kadar tede grnne-
'e balamt. Yz metre... Yz mil. emsiyeyi daha sk kavrad,
u komik silahla kendini savunurkenki grnts geldi gznn
nne. Sakin olmal. Soukkanlln korumal. Akam yemein-
en ge kalkm, evine varmaya alan biridir mutlaka. Hepsi bu.
Elli metre. Otuz.
Artk yrmyordu. Neredeyse kouyordu.
Arkasndakinin mi, yoksa kendisinin soluu muydu duyduu?
Bir el omzundan tuttu.
81

Bir dehet l atp arkasn dnd.


Orada, karanln iinde bir adam duruyordu. O kadar yaknn-
dayd ki soluunu hissedebiliyordu; o kadar yaknd ki kadn yz
hatlarn bile okuyamyor, kapld korku bunu yapmasna engel
oluyordu.
Adam bir eyler sylemeye alt. Kadn bunun bir tehdit ol
duunu anlamt.
- Hayr! diye haykrd. Brakn beni!
Yabanc bir an geriledi. Bundan faydalanan kadn elindeki ak
emsiyeyi adama frlatarak otele doru kotu.
Otele varp kendisini dner kapdan ieri atarken az kalsn el
lerini sktryordu. Resepsiyon grevlisi John, lmle karla
m gibi duran bu yal kadn grnce bir an donup kald. Claris
sa nefes nefese kollarna atld.
- Neler oluyor Bayan Gray? Ne oldu?
Romanc kadn hkrarak kekeledi:
- Birisi... Biri...
Arkasna dnmeden, parmayla soka gsteriyordu:
- Saldrya uradm.
- Saldn m?
Resepsiyon grevlisi onu dikkatlice lobideki koltuklardan biri
ne oturttu.
- Yaral msnz? Bir doktor armam ister misiniz?
Hayr anlamnda ban sallad.
- Bir bardak su ister misiniz?
Kadn bu teklifi de reddetti.
- Bir brendi?
Kabul etti.
- Hemen getiriyorum.
Resepsiyon grevlisi hzla bara doru gitti.
Yal kadn hareketsizdi, gz kapya takl kalmt.
Yeniden hzlanan yamur iddetle camlara vuruyordu.
Ona neden saldnlmt? Gerekten saldrya m uramt?
Gerginlii azalp kalbinin atlar dzene girdike dnceleri de
berraklamaya balad. Verdii tepkinin bu kadar iddetli olmas
nn nedeni son saatlerde yaad skntlar deil miydi? Hatrla
yabildii kadaryla yabancnn silah yoktu. yleyse? Belki de
antasn almak isteyen bir kapkayd. Hayr. Hayr, bir hrsz
saldrsn elini kurbannn omzuna koyarak balatmaz.
Erendiniz Bayan Gray. Size sormadan iine biraz eker de
koydum.

S'
82

Kadn barda alp dudaklarna gtrd. O an tkendiini sand.


"Saldrgan" yamurun altnda ayakta duruyor ve kapnn ka
natlan arasndan kendisine bakyordu. Gzlerinde hibir fke
ifadesi yoktu; hatta aknla benzer bir ey fark ediliyordu. Bar
dak eleri arasndan kayarken adam geri dnd.
- Bayan Gray! yi misiniz?
aretparman ileriye doru uzatt.
- O... Bu o... Yakalayn onu!
Resepsiyon grevlisi yaan yamura aldrmadan dar frlad.
Sokan her yanna gz gezdirdi. Karanlkta hibir ey grnme
mekle birlikte, sokan bo olduu fark ediliyordu.
- zgnm Bayan Gray, dedi geri geldiinde. Kimse yok.
Ekledi:
- Kam olmal. Polise haber vermemi ister misiniz?
Oturduu yerde glkle doruldu.
- Hayr. Faydas yok. Her ey iin teekkrler John. Gidip ya
tacam.
- Emin misiniz? Bir brendi daha?
- Hayr... Tekrar teekkrler.
Asansrn aynasnda kendini grd. Zaten derin olan krk
lklar daha da derinlemi gibiydi. Gzlerinin etrafndaki mor hal
kalar an yorgunluunu gsteriyordu. Yal bir kadna benzedi
ini dnd.
- zr dilerim, saatiniz var m?
- Sekizi yirmi be geiyor
- Sabah tabii'V
ki gn nce feribotta karlat gen adam... Elbette! Akam
Maclean'e giderken otobste grr gibi olduu adam da oydu. Az
nce kendisini ok korkutan kii de! Demek ki bu kadar zaman
dr kendisini takip etmiti. Eer krk ya kadar daha gen olsay
d, bu takibi fiziksel gzelliine balama zevkine derdi. Ama
imdi? Aynada yansyan solmu yz hatlarna dikkatle bakt. Ken- 1
dini bu ekilde takip ettiine baklrsa, bu ocuk antikalara k
t herhalde: "Karm ihtiyadadka ona daha ok k oluyorum."
Msr bilimci ve Agatha Christie'nin kocas Sir Mallowan'n bu yo
rumu insan glmsetebilir. Ama ne bu dengesiz adam Sir Mallo-
wan'd, ne de kendisi Bayan Christie.
Asansrn kaps onu odasma gtrecek koridora doru ald.
sBir sre sonra, odann n kapatp beynini kuatan bin bir
dnceyle rtlerin altna uzanmt.
Bu gen adamn evinde len kiiyle ilgili olma ihtimali kafan-
83

da ekillenmeye balamt. Peki neden bu kadar sama bir ekil


de davranmt? Kendisini sada solda izlemek yerine neden da
ha dolambasz bir yola bavurmamt? Katilin o olmas mm
kn myd? Hayr... Sama.
yleyse bir rastlant?
Baucu lambasn kapatt ve oda karanlklara gmld.

Oradan birka blok tede, Morcar yatana oturmu, uykusuz


luu gesin diye bekliyordu. Akam karn boluunda oluan i
kinlik kendisine neredeyse ac veriyordu. Bu gerek bir ar ol
masa da, ne olduunu anlamakta zorluk ektii bir eydi. Kulak
larnda ve vcudunda inat bir biimde Johann Sebastian'n m
zii nlyordu. Mzik Kathleen'in parmaklar arasndan su gibi
akyor, oday sar ediyor, dnyadaki sesleri bastryordu. Bu ola
anst heyecann sebebi neydi? Kaynan nereden alyordu?
Morcar bilmiyordu. Morcar bilemezdi, zira byle bir hissi ilk de
fa yayordu. Zincirinden boanm anlatlamaz bir sarholuk ve
zellikle bu yoksunluk, bu yoksunluk uurumu.
Kendi hali geldi gzlerinin nne, iinde yalnzca piyanonun
bulunduu kk odada kollarn apraz balam, gen kzn ar
kasnda ayakta duruyordu. Gen kz ban piyanonun tularna
emi, gzleri l sld. Morcar kza o kadar yakn duruyordu ki,
salarnn veya belki de cildinin kokusunu duyabiliyordu. Bilmi
yordu. Fark anlayamyordu; tpk heyecannn kaynann Kath
leen mi, yoksa Johann Sebastian'n mzii mi olduunu kesin
olarak anlayamad gibi. Bu yeni heyecann iddeti anlk myd,
yoksa sonsuza doru uzanacak myd? Eer uzansayd ancak
gen kzn varlnn dindirebilecei bir acyla eanlaml olurdu.
Evet. Kesinlikle. Ona yakn olsa daha az ac ekecekti. ini delen
gizemli susuzluu giderene dek onun varln, szcklerini, sesi
ni iine ekmeye devam etmeliydi. Ancak o zaman iyileebilirdi.
Neyse ki uzun sre beklemeyecekti: Kathleen ile len sularnda
Willow Tea-Room'da buluacakt. Bu bulumaya nayak olan
Kathleen'di. len yemei srasnda ok sevdiinden sz ettii
Mackintosh konusunda Morcar'n cehaleti onu rahatsz etmi,
gen adamn eksikliklerini tamamlamak iin gnll olmutu.
Morcar bu teklifi byk bir uysallk ve istekle kabul etmiti.
Yalnzca birka saat daha.
i biraz daha rahatlam bir biimde gzlerini kapad ve ken
dini uykuya brakt.
84

Telefonun zili Clarissa'y uyandrd.


Eliyle yoklayarak ahizeyi buldu ve kaldrd.
- Bayan Gray?
Ses tandk deildi.
- Bu kadar erken aradm iin zr dilerim. Sizinle konu
mam gerekiyordu.
- Kimsiniz?
Clarissa televizyon ekrannn altndaki saatin parlayan akrep
ve yelkovann gzleriyle semeye alt; saat sabahn altsyd.
Telefonun dier ucundaki ses cevap verdi:
- Beni tanyorsunuz... Yani, karlamtk.
Hi endie etmeksizin cevaplad:
- Siz feribottaki gen adamsnz!
- Evet...
- Ve otobsteki. Bana saldran!
- Hayr. Hayr. Ben yalnzca sizinle konumak istiyordum. Be
ni ok korkuttunuz...
- Ben mi?
Yal kadn yakt.
- ok yzszsnz! Sk sk byle oyunlar oynar msnz? Ben
den ne istiyorsunuz?
- Not defteri... Hl sizde mi?
- Not defteri m i 9 Ama... Bundan nasl haberiniz oldu? Kim...
- Yalvarrm cevap verin! Not defteri sizde mi?
Clarissa, soruya olumlu cevap verince kar tarafn rahatlaya
rak i geirdiini duydu.
- Sakn not defterini yannzdan ayrmayn! indekilerin ifre
sini en ksa zamanda zn. Zaman daralyor Bayan Gray. Geen
her saniye bizi sona yaklatryor. Kendi sonumuza!
Kar taraftan gelen ses yle hzl konumaya balamt ki,
Clarissa takip etmekte zorlanyordu.
- Rica etsem sorularma cevap verme nezaketini gsterir misi
niz? Kim olduunuzu bilmek istiyorum. Bu not defterinin varl
ndan nasl haberiniz oldu? Ve...
Kar taraf szn kesti:
- Bana kzmayn, yalvarrm. Size kimliimi sylemem hibir
iinize yaramaz. Ayrca sylesem de kimse inanmaz.
- u ldrlen adam... onu tanyor musunuz? Bana cevap verin!
- Evet, ok yaknmad. Hatta daha da fazla. 0...
Durdu, szcklerini semeye alyordu.
- smi? diye srarla sordu Clarissa. smini syleyin!
85

- Cebrail.
. - Cebrail mi? Ne diyorsunuz?
Yal kadn kendini kontrol etmekten vazgemiti. Neredeyse
haykryordu.
- Sakin olun, diye yalvard yabanc. Sakin olun...
Aslnda konutuu kadnn siniri kendi zerinde ykc bir etki
yapmt. Yine de konumay srdrme gcn buldu:
- Yardmnza ihtiyacmz var. Cebrail bana sylemiti: Onla
rn baya dnyasnda bir canl zm bulabilir...
Bir ocuk gibi ezberden konutu:
- Bayan Clarissa Gray, Glenkiln Monamore Road 6 numa
ra, Lamlash, Arran Adas, skoya. Not defterinin ifresini
zn, her eyi anlayacaksnz! ifreyi zn! Kaybedecek bir sani
ye bile yok. Aksi takdirde o bizi ldrecek ve tm karanlklar
dnyann zerine kecek.
Bir solukta tamamlad:
- Bayan Maclean'in hayat sz konusu... Acele edin!
- Janet'in mi? Anlatn bana!
Cevap gelmedi. Yabancnn sesinin yerini tekdze ve srekli
bir sinyal sesi almt. Yabanc telefonu kapatmt.
Romanc kadn, ahize kulana dayal, akna dnm bir bi
imde hareketsiz kalakald. Kendisine gelip resepsiyonunun nu
marasn evirinceye kadar birka saniye gemesi gerekti.
- John?
- Gnaydn Bayan Gray.
- Bana baladnz kiinin telefon numarasn saptam olma
ihtimaliniz var m? Gnmzde artk byle eyler mmkn diye
biliyorum.
- Ne dediinizi anlayamadm. Kimden sz ediyorsunuz?
- Az nce beni arayandan tabii ki!
- zr dilerim Bayan Gray, ama ben size telefon balamadm.
Gece boyunca kimse aramad.
Sonra hatrlad:
- Ah! Yalnzca 112 numarada kalan mterimizi aradlar. O da
bir hatayd.
ihtiyar kadn zorlukla yutkundu.
- Yani bana telefon gelmediine eminsiniz, yle mi?
- Evet. Hi telefon gelmedi. Gelmi olsayd bile, gece yaadnz
onca heyecandan sonra bu telefonu balamamay tercih ederdim.
Bitkin bir sesle kendi kendine tekrarlad:
- Hi telefon gelmedi.
86

Yatann kenarna oturup ban ellerinin arasna ald. nsan


nasl delirir acaba? Farknda olmadan, yava yava m? Delilik
Truva at gibi beynimize mi szar?
Bir robot gibi banyoya gitti ve yzn birka defa souk suyla
ykad.
Bayan Madean'in hayat sz konusu...
Geri dnp oday admlamaya balad. Korkudan kurtulmak.
Kendini phenin tuzana drmemek. Dnmek.
Hllington Bahvan adl yapt iin aratrmalar yapt bir
gn yle bir ey okumutu: "Sanr nesnesiz bir algdr." Bu bir
yerde, bo anlamlarn bilinli blmlere, hibir nesnenin sebep
olmad uyanlar gndermesi biiminde ileyen bir ksa devre gi
bidir. Oysa not defteri vard. Bu zmlemeyle elien bir "nes
neydi" o. O, Clarissa'nn yaadklarn sanr olarak nitelendirile-
meyeceinin tek kantyd.
Bayan Maclean'n hayat sz konusu...
Telefona yneldi ve profesrn numarasn evirdi.
Profesr daha ilk alta at.
- VVly, ona ksa ismiyle nadiren hitap ederdi, ben Clarissa.
Derhal grmemiz gerek.
- Ne oldu? Allak bullak olmu gibisiniz.
- Aklayacam. On be dakika sonra niversitede buluabilir
miyiz 9
- mknsz. Biliyorsunuz, gidip Janet'i grmem lazm. Daha
sonra.
- O halde sizle hastanede grrz. Bekleyin.
- Bu da imknsz. Rektrle yapacam toplantdan sz etmi
tim...
- ok acil bir konu diyorum size!
- Rektr...
- Rektrn can cehenneme! Janet'in yaam sz konusu! San
yorum tehlikede.
Telefonun dier ucunda bir sessizlik oldu. Sonra Maclean ce
vap verdi:
- Sizi bromda bekliyorum.
10

Maclean, kafas karmakark olmu, sakaln avucuyla svazla


yarak bir aa bir yukar yryp duruyordu.
- Ne syleyebilirim Clarissa? Bu gen adam ya hayal gcn
zn bir rn, yada...
- Hayal gcmn rn m? Siz bana inanmyor musunuz?
Siz...
- Kuku duyduumu asla sylemedim. Kendimi sorguluyorum,
ki bu da ayn ey deil.
Clarissa Chesterfield koltuun zerine brakt kendini:
- Aradaki farka sayg duyuyorum.
- Hadi ama, alngan olmayn! Sama bir hikyenin iinde man
tkl olmaya alyorum. Szm kestiinizde ikinci olasl sy
lemeye hazrlanyordum: Bu gen adam var olabilir. Ve bu durum
da i daha da vahimleir.
- Neden? diye sordu bilgisayarn nnde oturan Morcar.
- nk bu bizim tahmin ettiimizden daha karmak bir olay
la kar karya olduumuzu ve hepimizin de bu iin iinde oldu
unu gsterir. Bu ahsn kulland terimler ne olursa olsun, ye
leri kadar anlaml. yle sylemedi mi: "Geen her saniye bizi so
na yaklatryor?"
I - Bizim sonumuza. Bizim dedi.
- Ayrca unu da sylemi: "O bizi ldrecek ve tm karanlk
lar dnyann zerine kecek." Ve zellikle benim iin nemli
dan da Janet'in hastalndan sz etmesi. Onu bu sabah grme-
fiydniz Bir glge... Ne dneceimi bilemiyorum artk.
Romanc Maclean'e yaklamas iin bir iaret yapt.
Tutun ki ben izofren oldum veya farknda olmadan yakalan-
cjem gizemli bir hastalk beni kemiriyor; ne kadar ar olursa ol-
88

sun, byle bir hastaln beni "farknda olmadan" byle ustaca bir
nesne tasarlamaya itebileceine inanyor musunuz?
antasndan not defterini kartt ve elinde sallad:
- Mrekkebi, kd, bu Kpti cildini yapmay baarabilir miy
dim? Okulda aldm din derslerinden beri Kitab Mukaddes'i a
mam olan ben, dini metinler yazabilir miydim? Bunu yapabilir
miydim? Ya Mfetti Stuart tarafndan bulunan u ikinci ceset. O
da aklmn oyunlarndan biri olabilir mi?
Dilbilimci sessiz kald. Her ey Clarissa'nn doruyu syledii
ni kendisine adeta barrken, bilim adam bunu kabullenmekte
zorlanyordu.
- Kahretsin! diye bard Morcar aniden. Sizi anlamyorum.
Not defterini gsteriyordu:
- Aradnz cevaplar orada! Kendinizi zyor, her eyden ku
ku duyuyorsunuz, oysa almaya koyulmanz yeterli, Bu ok
sama, deil mi?
Bykbabasna dnd:
- Eer bu adam doru sylyorsa ve Janet'in hayat gerekten
tehlikedeyse, bu artk samalktan kp baka bir eye dn
yor demektir.
Maclean yant vermeden nce uzun uzun torununa.bakt:
- Haklsn. Doru szck bu, sama.
Elini yal kadna doru uzatt.
- Not defterini verin bana.
Clarissa tek kelime etmeden isteneni yapt.
Maclean defteri alp serte alma masasnn zerine brakt:
- Morcar, sana ihtiyacm olacak. Bulduklarmza bakacak olur
sak, yeniden Kitab Mukaddes'ten alnma isimlerle ya da herme-
tizme ait terimlerle karlaacamz iddia edebiliriz. Bu durum
da yeniden Bacovia'nn yardmna ihtiyacmz olacak. Bitirdiim
zaman sana isimleri vereceim, internet araclyla bunlar dos
tuma aktaracaksn. Onu konudan haberdar etmeliyim imdi.
Ahizeyi kaldrd ve Rumen'i arad. Konuma ok ksa srd.
- Kabul ediyor mu? diye merakla sordu Clarissa.
- Kabul ediyor ve ok mutlu. Hibir zaman bunu itiraf etmeye
cek, ama bu olay kendisini ok elendiriyor.
Maclean alma masasna oturdu ve zerine Stuart kodunu
yazd kd rahata grebilecei bir yere koydu.
- Bir tavsiye vereyim mi? Gidin bir tur atp gelin. Uzun srebilir.
Gen adam cevap yerine saatine bakt.
- Ne oldu? Herhalde randevun yok?
89

- Elbette var. leyin. Kathleen'le.


Romanc ard.
- Kathleen mi?
- Evet. lgnca hayran olduu u mimarn almalarn tant
mak istiyor. Siz biliyorsunuz. le yemeinde konumutuk;
Rennie Mackintosh.
Clarissa dnceli gzlerle gen adama bakt. Ar davranma
s Maclean'in torununun tek kusuru deildi.
- O halde sizi yeni arkadanza brakaym. Ben de parkta bir
tur atarm. Gen kzlara sokaa karken elik etme rolne hibir
zaman zenmedim.
- Fazla ge kalma, diye tembihledi Maclean. Sana ihtiyacmz
olacak. En fazla iki saatin var.
Morcar her ikisini de kafasyla hafife selamlayarak hzla b
rodan kt.
- Torununuz ilgin bir adam, diye yorumlad romanc. Kuan-
tum fiziine tutkun olduunu biliyor muydunuz?
Dilbilimci glmeye balad.
- Birinci haber. Matematik hibir zaman tercih ettii bir ders
olmad. Anne babasna ramen.
- Oysa elektronlardan, uranyumdan, adn unuttuum bir fizik
inin kedisinden sz ederken onu duymalydnz.
- Schrdinger?
- Evet o.
- artc... lerleme salam o halde!
Not defterini aralad.
- te ba baayz.
- Dndm de, dedi Clarissa, burada kalp beklemeyi tercih
ediyorum. Chesterfield'n zerine uzanp sakince bitirmenizi bek
leyeceim.
Maclean cevap vermedi. oktan notlarnn arasna gmlmt.

- te geldik, dedi Kathleen Sauchiehall, 217 numaral binann


cephesini gstererek. Ne yazk ki giri katnda bir kuyumcu var.
Bina Bayan Cranston'a aitken byle deildi. Gel, ieri girelim.
Birinci kattaki oda H. G. Wells'in17 zaman makinesinden frla
m gibiydi. Bir anda 1900'l yllara dnlyordu. Yksek arkalk
l sandalyeler, hazeranl koltuklar, tek renkli ktla kapl duvar-

17. Herbet George Wells (1866-1946), ngiliz yazar, bilimkurgu trndeki yaptlary
la tannr, ( n.)
90

lar dik bacakl masalar. Akllca yerletirilmi, yar saydam duvar


lambalarnn yayd pastel tonlardaki k, btne scak ve se
kin bir hava veriyordu. Burada her ey XX. yzyln ilk dnemle
rini yayordu.
- Mackintosh masa lambasndan kaa kadar her eyi izdi.
Ald gnden itibaren bu mekn byk bir baar yakalad ve
hem grmek, hem de grnmek isteyenler, bir fincan ay iin bir
peniden fazla para demekten ekinmedi.
- lgin, yorumunu yapt Morcar, inanmam bir tavrla. Ama
bugn iin biraz modas gemi bulmuyor musun?
- Modas m gemi? Asla! Sanatn, gerek sanatn modas as
la gemez. Burada grdklerin ann olduka ilerisinde bir ru
ha ait. Henz yirmi sekiz yandayken Rennie ileriyi gren bir ki
iydi. Yaratt dier eylere bir gz atmalsn. Yalnzca Glasgow
Sanat Okulu bile modern sanat iin bir k kayna kabul edilir.
Tm Avrupal mimarlar bundan esinlendi. Geometri, kbizm, iz-
gisellik... Her trl biimi ustalkla kulland.
Derin bir soluk ald:
- Kendimi burada iyi hissediyorum. O dnemde yaasaydm
mutlu olacam dnmmdr hep.
Gen adam hissettirmeden kz inceledi. Gerekten gz kama
trc bir havas vard.
- Willow'a sk sk gelir misin?
- Her frsatta. Yoksa dier ay salonuna giderim, Buchanan
Caddesi'ndekine.
Morcar bo bir masa gsterdi.
- Oturalm m?
- Memnuniyetle.
Kz mnye gz att srada Morcar frsattan istifade ona da
ha dikkatli bakt. Bu eski dnemlerden kalma dekor ierisinde,
yumuak kla aydnlanan yzyle Botticelli'nin Vens'n Dou
u tablosundaki uzun sar sal kadna benziyordu. Uzun sre n
ce bir gn bu eseri grdnde tablodaki kadn hafzasna kazn
mt. Kendi kendine sk sk byle bir kadnn gerekten varolup
olamayacan sormutu.
- Ben bir Wu Long istiyorum, dedi Kathleen. Ya sen?
- Onun ne olduunu bilmiyorum. Nedir Wu Long?
- Demlenmi siyah ay. Wu Long'u Darjeeling ayna tercih
ederim.
- Siyah m?
- Neredeyse. in icad.
91

- Peki Wu olsun. tiraf etmeliyim ki aya kar yle byk bir


tutkum yok. Ben biray tercih ediyorum.
- zgnm, Willow'da bira satlmaz. Ama ok gzel pastalar
var. Bir hatt kit smarlayalm m?
- Memnuniyetle.
Kz garson armak iin sa elini hafife kaldrdnda, Mor
car kzn ters kta hafife kvrlm parmaklarnn biiminin
mahkmu oldu. O parmaklara kendininkileri kenetlemek, susuz
kalm bir yolcunun kurumu bir gletteki tek tk su damlalarn
imeye almas gibi onlarn zerinde dudaklarn ve dilini gez
dirmek istedi. Bu karanlk acnn kayna neydi? Kendisinde or
taya kan ve daha nce hi bilmedii bu lsz gerginliin kay
na neydi? Kendisini altst eden ey, bu duygu dalgasnn hzy
d. Tm gzenekleri, damarlar, kan onunla doluydu. Sanki kz
yok olsa Morcar da yok olacak, gen adamn bedeninde yeniden
canlansa o da yaamaya devam edecekti.
- Her ey yolunda m?
rkildi.
- Evet Kathleen, her ey yolunda.

niversitedeki broya mutlak bir sessizlik hkimdi.


Bir bahvan Gilmorehill kampusunu evreleyen it allarn
buduyordu.
Clarissa bir sredir onu seyrediyordu. Adam onuncu keredir
elinin tersiyle alnndaki teri sildi. Bu manzaradan sklan Claris
sa, Maclean'in ktphanesinden ald Ernst VVilhelm von Brc-
ke'nin Visible Speech adl kitabn okumaya devam etmeye karar
verdi; lmcl bir skntyla.
Tam harekete geiyordu ki, kampusun iinden geip bahva
na doru ilerleyen birini grd. nce bu kiinin bir memur ya da
bir retim grevlisi olduunu dnd. Bununla birlikte izgile
ri kendisine tandk geldi. Yaklatka hatlar daha belirginleti.
Bu, dengesiz yryl, sska denecek kadar zayf, gen bir
adamd. imdi salarn da grebiliyordu. Sansn ve kvrckt.
Clarissa kendi kendine mrldand.
- Morcar! Burada ne yapyor bu? Ne abuk dnd?
Belgelerin iine gmlm olan Maclean bir homurdanmayla
cevap verdi.
Clarissa izlemeye devam etti.
Gen adam bahvann yanndan geip yoluna devam etti.
92
Kampusun snrna vardnda bir ardan altndan geerek gz
den y itti. .
"Az sonra yukar gelir. Kathleen zaman zaman kendini been
mi davranan bu genten sklm olmal" dedi Clarissa kendi
kendine.
Chesterfeld'n zerine uzand ve Ernst VVilhelm von Brc-
ke'nin kitabn okumaya dald.

Maclean yapt ie noktay koyduunda saat bee yaklayordu.


Romanc yumruklarn skm uyuyordu.
- Clarissa, uyan! Bitirdim!
- Yani? diye mrldand gergin bir sesle.
-Yani... Hi.
- Ne demek istiyorsunuz?
- Bizi zellikle aydnlatacak hibir ey yok. Eer unu saymaz
sak hibir ey. u artc blm.
Tam okumaya balamak zereydi ki kap araland ve Morcar
grnd.
- zr dilerim. Geciktim.
- nemli deil, diye cevaplad Maclean. ifreyi zmeyi yeni
bitirdim.
Gen adam kapnn kanadn iyice at.
- Yalnz gelmedim.
Kathleen'in nnden ekildi.
- Umarm sizi rahatsz etmiyorum, dedi gen kz, biraz sklm
bir havayla. Morcar ok srar etti. u mehur not defterindeki if
reyi tamamen zmeye karar verdiinizi syledi bana. tiraf et
meliyim ki fazla direnemedim. Bu i gerekten ok gizemli.
Ama yine de belirtmekten geri durmad:
- Eer varlm sizi rahatsz edecekse, ben...
- Hayr, diye szn kesti Maclean. Devlet srr deil. Oturun.
Perde kalkyor!
Morcar'a dnd.
- Bilgisayarn bana otur ve sana sylediimde not al.
Elinde kk ktlaryla alma masasnn etrafn dolat ve
odann ortasnda durdu:
- Hazr msnz Clarissa?
- Bir saniye, dedi romanc.
Morcar'a sordu:
- ki saat kadar nce kampsteydiniz, yle deil mi?
93

- Kampste mi? Hayr, deildim.


- Dalga m geiyorsunuz? Bahvann yanndan getiniz, sonra
da ardan altndan geen yola saptnz.
- Yanl grm olmalsnz Bayan Gray. Katilken ile beraber
WHow Tea-Room'daydm. Buraya da birlikte dndk.
Morcar gen kzn onayn istedi:
- Gerek bu, deil mi?
- Kesinlikle. Hi ayrlmadk.
- Bu mmkn deil, diye itiraz etti ihtiyar kadn. Pencereden
bakyordum. Onu grdm.
ki gen rahatsz olmu bir tavrla birbirlerinin yzne bakt.
- Fakat Clarissa, diye kar kt Maclean. Birlikte olduklarn
sylyorlar, yanlm olmalsnz. Belki bir renciyle kartrd
nz...
Romancnn dudaklar titredi. Belli belirsiz bir sesle kabullendi:
- Evet. phesiz yle olmal. Kartrm olmalym. Beni affedin
Elini Maclean'in kolunun stne koydu.
- Haydi balayn William. Sizi dinliyoruz...
11

Clarissa Gary, u an beni okuyorsun, nk ben seni buldum. Be


ni okuyorsun, nk ben artk yokum.
Nasl aklamal? Anlatlamaz ifade edebilmek iin szckleri nere
de bulmal? Oldum olas lmszdk, ama imdi dier dnyalarn mah
luklarna benziyoruz. Krlgan, narin, yalnzca bir toz zerresi olmaya
mahkm edilmitik. Kibir yznden gnah m ilemitik, yoksa an al
akgnlllmzn sefil kurbanlan mydk? Her iki durumda da ben,
Cebrail, kendimin olduu kadar kardelerimin de masum olduunu sa
vunuyorum. Bilmiyorduk ve hi bilmedik, nk Tanr -hl varsa- bi
zi hep cehalet iinde tuttu. Acaba hi varolmu muydu? Aramzda baz
larnn yalnzca onun ad zerine yemin ettiini, ama kimilerinin de bu
na hibir zaman inanmadn biliyorum. Ben ise, artk bilmiyorum. Biz
yalnzz... ok yalnz. Yalnzlk uzun sreden beri bizim kaderimiz.
Bu yerlere lm ekenlerin mutlaka byk bir kudreti var. Trajik
olansa, burada herkesin byk bir kudreti var. Moe, tabii ki Yeua,
Amine'nin olu ve dierleri. Acaba ktlk bir zayflk annda m v
9
cutlarna szd Balangta phe ediyordum. Artk ikna oldum ve bu
inan beni kanayan bir ruha dntryor.
Evet, ldrenin byk bir kudreti var. Yoksa lmn efendisi ol
mas, ona boyun edirmesi, kim bilir belki de onu esir etmesi, nasl
aklanabilir? Beni bkknlk saryor. Bkknlk ve korku. nk ar
tk korkuyorum. lmekten deil. Bu anlatlamaz gizemi aydnlat
maya yetecek zaman bulamayacak kadar erken gitmekten korku
yorum. Yldzlarn varlnn, evrendeki deliklerin, neye ve nereye
doru, kime doru gtrdkleri bilinmeyen bu epeevre kara ku
yularn gizemi. Ne galaksilerin orta yerindeki mahzenlerde ne oldu
unu, ne de sessizlik iinde hep srnmekte olan bu eski laflarn
nereye uzandn renebileceim.
95

Ne aadaki yaam ve onun atlaklarn, ne de insanlarn gele


ceklerini bileceim. Yaratldm gnden daha cahil, onun, ismimi
syleyerek bana bir biim verdii o ilk zamandan daha zavall olarak
leceim.
Ne zaman? Dmanm ne zaman ortaya kacak?
Oysa grevimi hi bolamadm itaat ettim. Yeteri kadar okanma
yan sadk bir kpektim. Muhakkak ki saygnlm yoktu, zira bakal-
dm nedir bilmiyordum ve her trl olumsuz dnce bana yabancy
d. Ben yalnzca tek bir amala yaratlmtm: Ona hizmet iin. Ona
hizmet ettim. Hem de nasl! Ve ateim yle yakcyd ki, elimi yldzla
rn zerine koymam onlarn bir anda tutumalarna yetiyordu.
lmnden nce srafil bana phelerinden sz etti.
srafil benim ikizimdir. Benim nefesim, benim boluum.
Tm dierleri gibi o da ldrld
Saymz ondu, imdi kaldk: Daniel, Samel ve ben.
Ve sahip olduumuz anlar sayl. imdi, kurallar bozup, baka za
manlarda da yaptim gibi insan grnm almaktan baka arem
yok. Bunun sonulan biliyorum, korkun olacak. Ama Clarissa Gray,
notlanr sana ancak bunun pahasna ulaacak. Hayann pahasna

Maclean, okuduklarnn yapt etkiyi grmek iin bir an sustu


ve sonra srdrd:

Tempesta unus.
Bana ok nemli gibi grnen bir keif yaptim. O kadar altst edi
ci ki, ruhum bunu kabul etmeyi reddediyor. O kadar dehet verici ki
lmm yelenir. Var gcmle bunu aracam.
Bunun mutlak dorulamasna ihtiyacm var. Acaba zamanm ola
cak m?
Her ey 19 saysnda ve ikiz 0,809'dadr.

Yeniden sessizlik oldu.


Profesr, Clarissa'nn tepkisini bekledi.
- Hepsi bu mu?
- Hayr. Epilog olarak niteleyeceim bu blmden nce, bir de
ayn ruh haliyle yazlm birbirini izleyen yorumlar dizisinden iba
ret daha nce ifresini zdm blmler var:

Eadem tempesta

Tarsuslu Yahudi 1 8 hibir ey bilmek istemiyor Her zamanki dar

18. AzizPavlus. (.n.)


96

kafallryla, bu cinayetlerin bir kiinin deil, pek ok kiinin ii oldu


unu dnyor. Kendisini dinleyenlere Yahuda ve yandalarnn su
lu olduunu yayyor. Tepkisi beni artmad. Bu mhtedi, Oniki-
ler'den hep nefret etti.

Eadem tempesta.
19 20
Edom "Tann'ya gcyle kar koyan" suluyor. O da Edom'u.
Kardei kardee krdran bu kavgalar ne zaman bitecek? Yoruldum.
Bunlar ebediyen srecek hep ayn kar atmalar.

Eadem tempesta
Amine'nin olu sinirlendi. Tarsuslu Yahudi'nin kendisine st ka
pal ynelttii ve hangi sebepten tr olduunu bilmediim hakare
ti zor sindirdi. Ses tonu hemen ykseldi; zellikle de Yahudi ondan
Mekke ile Medine arasnda yaad dnemde halk iinde ettii baz
szlerin teyidini istediinde. Ve Amine'nin olu teyit etti.
"Evet! Bu szleri syledim. Dedim ki: Yahudilere kar savaacak
snz, yle ki bir Yahudi bir kayann arkasna saklandnda, kaya di
yecek ki: Tann'nn hizmetkr! te arkamda bir Yahudi var, ldr
onu!'"

Tempesta unus.
Yahudi ile Amine'nin olunun aras hep byle gergin. Amine'nin
olu cihadn kkrtcs olduunu iddetle reddetti. yi niyetini ispat
lamak iin, gen ei Aye'nin: "Allah'n Resul, cihadn en vgye de
er davran olduuna inanyoruz. O halde cihat ilan edemez miyiz?"
sorusuna verdii cevab hatrlatt. yle demiti: "Hayr, en vgye
deer cihat, dindarca yaplan hacdr."
Tarsuslu Yahudi sinirle karlk verdi: "Yalan! Sen bir yalancsn!"
Tam o srada Yeua iki adamn arasna girdi. aretparman Tar
susluya evirip susmasn emretti. fadesi korkuntu. Gzbebeklerin-
den adeta alevler salyordu: "Yeter! Hain tohumu! Sefil eyyamc!"
Yahudi, uzaklamadan nce ona kmseyici bir biimde bakmakla
yetindi.
Sylemem lazm ki, Amine'nin olu, mritlerinden birine "Beni

19. Hz. shak'n olu, Hz. Yakub'un kardei Esav'n branice ad. zgn metinde Edom
olarak kullanlmtr. Szck ibranice krmz anlamn tar ve Esav'n salar kzldr. Ay
rca kardei Yakub'un piirdii krmz renkteki yemekten istedii iin kendisine bu ad
verilmitir, (.n.)
20. Eski Ahit'e gre Hz Yakup sabaha kadar biriyle greir ve yeniemez (Tekvin 32:24
ve sonras), ( n.)
97

Hristiyanlann Meryem'in olunu ycelttii gibi yceltmeyin. Ben yal


nzca Tann'nn hizmetkrym" dedii gnden beri Yeua'nn gzne
girdi.
Yeua bu lafn zerine ok mutlu oldu. Hakknda bilinenlerden
tr bu da ok normal.

Eadem tempesta
Mecdelli kadn Yeua'y Mekkeli adam savunduu iin acmaszca
sulad: "Nasl 'bir kadnn ahitlii bir erkeinkinin yans kadardr.
Bunun sebebi kadn zeksnn aaldr. Eer ahitlik yapmak iin
iki erkek bulamazsanz, onun yerine bir erkek ile iki kadn aln' diyen
bir adamdan yana olursun?"dedi.
Tm sanlann aksine Yeua fkeyle cevap verdi: "ok hakl."

Eadem tempesta.
Kadnlar karlamamak iin ellerinden geleni yapyor. Ama orada
artk buna engel olamadlar. brahim'in iki karnndan sz ediyorum:
Saray ve Hacer. Sahne korkun oldu. Birbirleri iin kullandklan sz
ckleri buraya yazamayacam. ki oullan, smail ve shak onlan
ayrmak iin araya girmek zorunda kald. Ama bu kolay olmad.

Eadem tempesta.
Moe ilk defa Harun'a el kaldrd. Eer elinin altnda bir silah ol
sayd kavgalan bir trajediye dnecekti. tiraf etmeliyim ki, Msrl
da derin bir kin var. Anladm kadanyla aralannda yalnzca bu altn
buza21 hikyesi yok, geri bu konuda Moe kardeini ihanetle su
lamak iin en kk firsati bile karmyor. Her ikisini konuturmak
iin ok uratm ama mutlak bir sessizlie hrndler.
Acaba bu kiilerin hepsi cinayet ileyebilir mi diye kendi kendime
soruyorum...

- te, diye bitirdi Maclean. Artk her eyi biliyorsunuz.


Morcar'a dnd:
- u isimleri Bacovia'ya gnder: Tarsuslu Yahudi, Harun,
Edom, Hacer, Sara, smail, shak, "Tann'ya gcyle kar koyan".
Bu arada, sor bakalm 19 ve 0,809 saylan ona bir ey ifade edi
yor mu?
Clarissa'ya dnd.
- Evet. Ne dnyorsunuz?
- Ne dnmemi istersiniz? Eer aklm yerinde olmasayd, si-

2 1 . Klab Mukaddes, Eski Ahit, k l s . 3 2 . (.n.)


>8

ze, Cebrail adnda bir ahsiyetin, mrldanarak sylemeden nce


biraz tereddt etti, cennette geen bir dizi olay anlatt gnl-
yle kar karya olduumuzu sylerdim.
- Ben de bu izlenime kapldm. Buradan bu not defterini yaza
nn dalgac bir adam olduu karmna varabiliriz.
- Bekleyin, diye bard Morcar. Bacovia'nn cevab geldi. Ge
lin bakn.
Clarissa, Maclean ve Kathleen bilgisayara yaklat. Ekranda
Rumen'den gelen bir elektronik posta grnyordu:

KMDEN: B ACOVIA VASLE BACOVIA@MAILCOM. SC


TARH: 10 HAZRAN 2002 PAZARTES, 17:45
KME: WMACLEAN@GLASGOWUNIV.SC
22
KONU: DELIRIUM TREMENS

Sevgili dostlarm,

Umarm en az benim kadar eleniyorsunuzdur. Teneffs alannn


nerede olduunu bilmiyorum, peki bunun gerekten nemi var m?
Tarsuslu Yahudi; bu olsa olsa Aziz Pavlos adyla tandmz, tart
mal ahsiyet Sal'dr. Havarilik otoritesi kendi kurduu Hristiyan
cemaatler iinde bile ok kat olarak tartlmtr.
Edom; bu Esav'dr. Kzl olduu iin, takma ad olarak kendisine b-
ranicede dam'dan (kan) gelen Edom (krmz) ismi verilmitir. Gele
nek, ldeniz ile Akabe Krfezi arasnda yaayan bir l halk olan
Edomitlerin onun soyundan geldiini syler. shak ile Rebeka'nn o
lu, Yakub'un ikizidir. Kutsal metinlere gre Yakub'dan nce domu
tur. lk oulluk hakk Yakub tarafndan bir mercimek yemei karl
nda alnmtr.
Tann'ya gcyle kar koyan. branicede srael. Esav'n kk kur
naz kardeinden sz ediliyor. Bu takma ad bir gece Tann tarafindan
yollanan bir melekle tututuu gre sayesinde almtr. Belki de g
retii Tann'nn ta kendisiydi?
Sara; brahim'in ei. Sara ksr olduu iin brahim'e teklifte bulun
du: "Rica ederim cariyem Hacer'in yanna gir. Belki ondan ocukla
rm olur." brahim Sara'nn szn dinledi. Hacer ona smail adn
koyduklar bir erkek ocuk verdi. Ama i orada kalmad. On yl
sonra bir mucize oldu: Seksen yama ulam olan Sara da bir erkek
ocuu, shak' dnyaya getirdi.
Hacer. brahim ile Sara'nn Msrl cariyesi.

22. Korkun sayklama, (.n.)


smail; brahim ile Hacer'in byk olu. sminin branice kkeni
olan Yishma-El Tanr duyuyor anlamna gelir. Araplarn atasdr. Ms
lmanlara gre Kabe'nin kuruluu smail ve babas brahim'e atfedi
lir.
shak, brahim ve Sara'nn olu, Yakub'un babas. smi branicede
Sara gld anlamna gelir.
Harun. Musa'nn kardei.

Umarm aklamalarm faydal olur.

Vasile

Not: 19 ve 0,809 saylaryla ilgili size yardmc olamadm iin z


gnm. Saybilim pek kuvvetli olduum bir i deil.

Gelen mesaj okumay henz bitirmilerdi ki telefon ald.


Maclean Vasile Bacovia'nn sesini tand.
- u gizemli saylarla ilgili aklma bir fikir geldi. Bana Bayan
Gray'i verir misin?
Maclean ahizeyi Clarissa'ya uzatt.
- Merhaba Bayan Gray, diye sze balad Rumen, Arran Ada-
s'nda oturuyorsunuz, deil mi?
- Evet.
- Tamam o zaman. Bakn tam karda bulunan Lindisfame ada
cnda eski dostlarmdan biri olan Samuel Shlonsky oturur. Sizin
de mutlaka bildiiniz gibi, Tibetli bir keiin mlkiyetine geen
adada mnzevi hayat yayor. Bu maceray srdrme dnce
niz varsa, sanyorum o size yardm edebilir.
- Yardmnz iin ok teekkr ederim Bay Bacovia Ama bu
iin peini brakacam. Bu hikyenin hibir anlam yok. Benim
yapabileceim bir ey de yok, stelik bir sr de otel paras d
yorum. Her ey bitti: Lamlash'e geri dnyorum.
- ylemi?
Rumen'in sesinden hayal krklna urad seziliyordu:
- Gerekten mi? lgin. Oysa ben sizin gibi bir kadnn bu mu
ammann sonuna kadar gidecei konusunda her trl bahse gi
rerdim.
- Burada sz konusu olan bir muamma deil, bir bulmaca.
Telefonun dier ucundan bir glme sesi geldi.
- Siz daha ziyade, biraz kzm olmayasnz?
- Neye kzm olabilirim Baym?

100

- Snrlarnzla yzlemi olmanza. Polisiye romanlarn krali


esi kaba bir akac tarafndan kandrld. Pek gurur okayc de
il, ne dersiniz.
- stediinizi dnn Bay Bacovia.
Bir nefes alp ruhsuz bir ses tonuyla konumay noktalad:
- Romanc size elveda diyor.
Telefonu kapatr kapatmaz fkesi patlad:
- Bu yaratn deli olduunu size sylememi miydim? Kendi
ni ne zannediyor, benimle nasl byle konuabilir!
- Sakin olun. Size taklyor, hepsi bu. Onu brakn da syleyin
bakalm... Gerekten Arran'a dnmeyi istiyor musunuz?
- Elbette.
Maclean'in yz izgileri gerildi. Grne baklrsa haber onu
mutlu etmemiti.
- Ne oldu? diye aknlkla sordu Clarissa. Herhalde Glasgovv'a
kk salmam beklemiyorsunuz? Grdnz gibi, bu not defte
rinden karlabilecek fazla bir ey yok. yleyse?
- En azndan kaleme alan kiinin adn biliyorsunuz, diye dik
kat ekti Kathleen aniden. Bu bir ilerlemedir.
- u gizemli Cebrail mi? Ya sonra? Beni otelden telefonla ara
yan u tuhaf adam bana bu ismi zaten vermiti. Dnya zerinde
bu ismi23 tayan ne kadar ok insan olduunu biliyor musu
nuz?
- Elbette biliyoruz, ama bunlarn ka tanesi byk melek? n
k bu Cebrail'in Byk Melek Cebrail olduuna hi phe yok.
htiyar kadn yumruklarn skp beline koydu ve alayc bir ifa
deyle Morcar'a seslendi:
- Byk Melek Cebrail. Ellerimizin arasndaki Byk Melek
Cebrail'in gnlym. Acaba siz ne sylediinizin farknda m
snz?
- Peki ya ceset, onu ne yapacaksnz?
- Hibir ey! diye bad Clarissa. Hibir ey! yle bir ey var ol
mad. D grdm. Bir sanrnn kurban oldum. Ceset hi olmad.
antasn, trenkotunu ald ve kapya doru yrd.
- Bekleyin biraz! diye bard Maclean. Sizinle konumam gerek.
Onu kolundan tutup bronun dna kard. Bekleme odasna
getiklerinde kapy kapatp fsldad:
- Clarissa, bana byk bir yardmda bulunabilir misiniz? Yalva
rrm hayr elemeyin.

23. zgn metinde, ismin Franszca hali olan Gabriel kullanlmtr; bu isin Hristiyan
dnyada ' ' - a sk rastlanan bir isimdir, (.n.)
101

Yal kadn kalarn kaldrp devamn bekledi.


- Morcar' da yannzda gtrr msnz?
Kadn itiraz etmek iin azn at ama Maclean devam etti:
- Yalnzca birka gn. Ne retmen ne de bykbaba rol oy
namaya gcm olmadn hissediyorum. Janet'in yannda ol
malym. Nedenini sormayn ama, iimden bir ses yalnzca be
nim varlm ve sevgimin onun karanlktan kmasna yardmc
olabileceini haykryor. Rica ediyorum Clarissa. Yalnzca bir
ka gn.
Romancnn yznde rahatsz bir ifade belirdi. Kendisini kz
drma yeteneine sahip Morcar ile ayn evde yaamak m?
- Evet? diye inledi Maclean. Anlatk m?
- Dnyorum...
- Birka gn...
- Dnyorum...
Clarissa broya girdi ve Kathleen'e dnd.
- Syleyin bana... Sevgili George ile yapacanz Barselona yol
culuunuz kesin olarak suya dt, deil mi?
Biraz aran gen kadnn cevap vermesi iin birka saniye
gemesi gerekti:
- Evet.
- Gzel! Lamlash'te bir hafta geirmeye ne dersiniz? Misafirim
olursunuz. Hava gzel. Gezilecek yer ok ve stelik romanm da
gzden geiririz.
- yide...
- Endie etmeyin. Sizinle ba baa kalacak deiliz. Byle bir
birlikteliin yarataca lmcl skntnn farkndaym. Morcar
da bizimle olacak. Dostumuz sizi adada dolatrmaktan byk
zevk duyacaktr.
Gen adama srarc bir bak frlatt.
- yle deil mi Morcar?
- Ben mi? Lamlash'e mi?
Morcar bykbabasn gzlerinde bir onay arad.
- Evet. Hi fena bir fikir deil, dedi William. Durumu biliyor
sun. Janet'in bana ihtiyac var. Hepi topu bir hafta. Sen de istiyor
musun?
Morcar laubalice omuz silkti.
- Neden olmasn.
Kathleen'e dnd.
- Sen de geliyor musun?
Sorusunu gergin bir ifadeyle vurgulad, gzleri tpk kendisine
102
Bach almasn istedii gnk gibi gen kadnnklern iine dalp

Slt
Ve pk o gnk gibi, gen kadn, sadece kendi verdii cevab
duydu:
- Evet.
12

"Archie Rhodenbarr bir sre dalgn durdu:


- Bayan Spencer'a telefon atnz m?
- Evet Baym. O ve babas bu akam sizinle yemek yemekten
byk mutluluk duyacak.
- iyi, dedi Rhodenbarr, dnceli bir havayla.
Bitki ayndan geri kalan bir yudumda iip fincan tepsinin
tam ortasna brakt ve devam etti:
- Sincap fndklar topluyor. Onlardan daha sonra yararlanmak
iin sonbaharda ambarlyor. nsanlk bu gururlu hayvanlardan
dersler karmal. Ben hep bunu yaptm. Fareyi gzleyen kedi,
zerinden hi ayrlmadan yolunu koklayan kpek. Ve sincap da,
sevgili George. Ben de baz bilgileri, tpk bir sincabn fndklar
gibi, uraya buraya sakladm. Ve imdi ardiyemdeki fnd bula
cam; yaklak on yl nce kenara koyduum bir fndk. Beni
dinliyor musunuz George?
- Ben fndklarn bu kadar uzun sre saklanabileceini bilmi
yordum efendim, ama artk kavanozlarla mucizeler yaratlabile
ceini biliyorum.
Archie Rhodenbarr ona bakt ve glmsedi."

Kathleen, parmaklan klavyenin zerinde sabrla metnin deva


mn bekledi. Deneyimlerinden tr bu beklemenin ok uzun
srebileceini biliyordu.
Cama doru dalgn bir bak frlatt. Deniz, dalgalarn arasn
dan srtlan ykselen kayaya doru yavaa akyordu. Kumsal
da gezinenler vard. Sa tarafta, hafife geride, Morcar oturmu
ufku seyrediyordu. Arada bir sa avucunun iine ald kumlan
parmaklannn arasndan yavaa brakyordu. Morcar ve Claris-
104

sa Lamlash'e daha nce gelmi, Kathleen onlara iki gn sonra ka


tlmt. Hareket etmeden nce Sevgili George ile ileri aydnla
kavuturmann gerekli olduuna kanaat getirmiti. Acaba Mor-
car'la tanm olmas m onu byle davranmaya itmiti? phe
siz hayr. Meyve epey zaman nce kurtlanmt.
Morcar...
Feribottan indiinde kendisini karlamaya Bayan Gary'in de
il de onun geldiini grmek hi de srpriz olmad! Biraz becerik
sizce yaklap yanana kaamak bir pck kondurmu ve ra
hatszln giderebilmek iin aceleyle Clarissa'nn arabasn ken
disine emanet ettiini, nk araba kullanamayacak kadar yor
gun olduunu anlatt.
Bugne kadar hibir erkek iin bu kadar elikili duygular his
setmedii gibi, onun kendisini neden etkilediini de aklamay
beceremiyordu. Bir eyler kendisini ona ekerken, ayn anda da
kama istei duyuyordu. Neden ilk duygunun stn geldiini
kendine aklayamyordu. Belki de gen adamdan yaylan bu gu
rur ve alakgnlllk karmn kstrabilmek iin Morcar'n
"snrlarna" gitmek istiyordu.
Hl devamn bekleyerek klavyenin tularna dokundu.
Fakat Clarissa salondaki bir koltua oturmu, dnceler iin
de sessizce duruyordu.
Adaya geldii ilk gece Kathleen yatanda drt dnm, bir tr
l uyuyamamt. Bu yolculuu neden kabul etmiti? Bu not def
teri olayndan ok etkilenmi grnen Bayan Gray'e znt ver
memek iin mi, yoksa Morcar'n buyruuna boyun emek iin
mi? Zira ortada gerekten de bir emir vard. Kurtulmas mmkn
olmayan ani bir etki. u Sevgili George'tan ne kadar farklyd! Ar-
ran'a gitmeden nce ilikisine son vermesi onu rahatlatmt. Bu
konumay telefonda deil de yz yze yapmay tercih ederdi,
ama yine de kendisini zgr hissediyordu. Artk bir denklemin
gzelliini ya da uzay geometrisinin grkemini vmesini dinleyip
saatler harcamayacakt. Elbette hibir ey anlamad zavall. Tm
eski erkek arkadalar gibi aknl kt niyete dnt. O ki, o
denli mkemmel, o ki kendisini ok seven! Neden sizi seven er
kekler hep sevmenin yettiini dnr? Gen adamn tutumu, iti
razdan saldrganla uzanmt. Kathleen onu makul olmaya davet
ederek bouna uram, ne srd kantlar hibir etki yapma
mt. Adam Kathleen'i kaybetmek istemiyordu, nokta! 0 zaman
son are olarak ilahi silah kullanmt: "Seninle beraber olmay
sevmiyorum George. Seninle yataktayken hep sklyorum."
105

Cevap bekledii gibi olmutu; ahizeden duyulan fkeli bir klik


sesi. George logaritmalarna geri dnmt.
Kapnn zili onu dncelerinden kopard. Morcar geri dn
m olmal diye dnd, ama girie doru ilerlerken pencere
den, onun hl ayn yerde olduunu grd.
Kapy at. Etkileyici cssesiyle bir adam eikte duruyordu:
- yi gnler Kkhamm.
Kathleen adamn selamna karlk verdi ve onu ieri davet et
mek iin ev sahibesinin onayn bekledi.
- Stuart? diye seslendi romanc koltuundan kalkmadan. Beni
ereflendirmenizin sebebi nedir?
Polis memurunun dev bedeni tm oday doldurmu gibiydi.
Ar ar ilerleyip yal kadnn nnde durdu.
- yi misiniz Bayan Gray?
- Uykusundan artrit krizi ile uyanm birinin iyi olduu kadar.
Siz bunu, artriti bilmezsiniz. Bir felaket.
- Tahmin edebiliyorum.
Divan gsterdi.
- Oturabilir miyim?
- u an bir almamz blyorsunuz. Yine de buyurun, otu
run. Misafiri gerektii gibi arlama konusunda hl tutucuyum.
Kathleen'e dnd.
- Serbestsiniz. Daha sonra devam ederiz.
- Harika. Biraz yzmek istiyordum zaten.
- Evet? diye sordu Clarissa.
Stuart cebinden kraft kdndan bir zarf kartt ve donuk bir
ses tonuyla sordu:
- Glasgow yolculuunuz iyi geti mi?
- Biraz can skc.
- Can skc?..
- Bir dostumun acil olarak hastaneye yatrlmas gerekti. Pro
fesr Maclean'in ei.
- Ciddi deildir umarm?
- Doktorlar bir ey sylemiyor. Beklememiz lazm.
- ok zc.
Bir sre sustu.
- Vasile Bacovia ismi size bir ey hatrlatyor mu?
Yal kadn kalarn kaldrd.
- Evet. Profesr Maclean'in arkadadr.
- Onunla nasl tantnz?
- Syledim ya. Willy sayesinde, profesrn yani. Bir gece pro-
106

fesr bizi kendi evinde tantrd. Drt ya da be gn nce.


- Ya sonra, onu bir daha grdnz m?
- Bana neler olduunu syler misiniz?
Stuart cevap vermeden nce boazn temizledi:
- Vasile Bacovia ldrld.
Yal kadn dehet iinde kafasn arkaya att.
- ldrld m? Ne zaman?
- Evvelsi akam. Cesedi temizlie gelen kadn dn sabah buldu.
Clarissa ayaa kalkt ve neredeyse yalpalayarak sherry iesi
nin durduu dolaba doru ilerledi. Kendisine bolca doldurup Stu-
art'a da teklif etti:
- Bana elik eder misiniz?
- Memnuniyetle.
kinci barda yarya kadar doldurup mfettiin yanna geldi.
- nanamyorum, diye mrldand birka kez.
Ve aniden sordu:
- Peki neden ben? Yani neden buraya geldiniz demek istiyo
rum. Benim Bacovia ile bir samimiyetim yoktu.
Mfetti zarf at ve iinden kard kd romancya verdi.
- nk Glasgow'da soruturmay yrten yetkililer kurbann
evinde bulunan baz bilgilere dayanarak sizinle grmemi iste
diler. Kendiniz karar verin...
Clarissa gzlklerini takt. Bir el, acele bir yazyla notlar kara-
lamt:

Clarissa Gray... Shlonsky ile bulu...


19?
Ayinsel deer?
9: Dokuz ak gecesi sonunda Zeus'tan doan dokuz mua. Hamile
lik. Dokuz, bir yaratmn tamamlanmasn simgeliyor gibi.
Gkyz? Yeryz, cehennem? eden oluan bir sayyla tem
sil ediliyor. Dokuz, dnyann toplamdr.
0,809'daki ikiz?

- Evet? diye sordu Stuart. Bacovia'y bir daha grmediinizi


sylemitiniz. Buna karn, ald notlara baklrsa ilk karlama
nz onda izler brakm. Yanlyor muyum?
Romanc ikisinden bir yudum ald ve suskunluunu korudu.
Her trl cevap giriimi, olaydan ve not defterinden sz etmesi
anlamna geliyordu...
ncelikle Stuart buna inanmayacak, sonra da polisten bilgi
107

saklad sonucuna varacakt.


Ksa bir soluk ald.
- Bay Bacovia dinler tarihi profesr. Benim de bulunduum
bir akam Maclean'in evindeydi, havadan sudan konutuk; bu
arada saylarn biliminden de. Notlar sohbetimiz srasnda kendi
sine sorduum sorularla ilgili muhtemelen.
- Peki Shlonsky kim?
- Yanl hatrlamyorsam Bacovia'nn saybilim konusunda uz
man bir arkadayd.
- Sorduunuz sorular son derece nemliydi ki, bu adamla ili
kiye girmeye alm. Ne dersiniz?
Clarissa omuz silkti.
- Ah! Bilim adamlarn bilirsiniz. Aratrmaya baylrlar. Tm
bunlar nemsiz eylerdi.
Stuart romancnn gzlerinin iine bakt. Ona inanmad gerek
ti. ll hareketlerle zarf ald ve iinden birok kt kartt.
- Sylediiniz gibi aratrmaya baylrlar. Peki ya bunun hak
knda ne dnyorsunuz?
Clarissa ilk sayfann banda yazlanlardan sonrasna bakmad.

KMDEN: BACOVA VASLE BACOVIA@MAILCOMSC


TARH: 10 HAZRAN 2002 PAZARTES, 17:45.
KME: WMACLEAN@,GLASGOWUMV.SC
KONU: DELIRIUM TREMENS.

Yetkililer nasl bir byclk sonunnda Rumen'in gnderdii


mesaj ele geirmilerdi?
aknln gizlemek iin sordu:
- Bu mektubu nereden buldunuz?
- Tabii ki merhum Bay Bacovia'nn bilgisayarnn sabit diskin
den. Bu toplananlar polis iin gerek bir bilgi kayna. Siz bilgi
sayardan pek anlamyorsunuz sanrm. Emin olun belgeleri eski
bir minede yakmak, onlar bir bilgisayarn p kutusuna at
maktan daha gvenli. Baz ilemleri yapmayacak olursanz, yaz
dklarnzn byk blm entegre devreler zerinde kaytl kalr
ve haftalar, hatta aylar sonra bile ele geirilebilir.
Romanc konumaya balamadan nce sherry'sini iip bitirdi:
- Bu mektup o akamki tartma konumuzun ieriini teyit
ediyor. Sizin de grdnz gibi, tartma dinler etrafnda dnd.
Konunun uzman birine rastlama ansnz olduunda bundan
baka bir ey yaplamaz.
108

Stuart ktlar zarfn iine yerletirirken dudaklarnda zorla


ma bir glmseme belirdi.
- Size kiisel bir soru sormama izin verin: Bana az da olsa say
g duyuyor musunuz?
- Cevabm evet.
- yleyse neden yalan sylyorsunuz?
htiyar kadn yznn kzarmasna engel olamad.
Mfetti aklad:
- Bay Bacovia'ya ait szleri ezberden syleyeceim: "Bu not
defterinin merhum yazarnn sevimli bir akac olduuna giderek
daha ok ikna oldum. Sizin ceset size kt bir aka yapm."
Kollarn kavuturdu ve romancya bakt.
- yleyse?
Clarissa aresiz, yalnzca tekrarlamakla yetindi:
- yleyse...
- Bana tm gerei anlatsanz daha kolay olmaz m?
Kadn neredeyse ocuka bir sessizlie gmld.
- Bilmem farknda msnz, ama bu artk bir hayalet davas de
il. Kucamzda bir katil var. Gerek bir katil. Gerek bir ceset.
Bu ceset, ilikiyi kurmay beceremiyor olsam da Corrie yolu ze
rinde bulunan rlandalnn cesedine ekleniyor. Ve daha her eyi
anlatmadm...
Sert bir ifadeyle baklarn kadna dikti:
- Bacovia kafas kesilerek ldrld. Katilin silah boazn y
le derin kesmi ki, kafasn yalnzca kkrdaklar tutuyordu. lgin
bir rastlant, sizce de yle deil mi?
- Boaz m kesilmi? diye geveledi Clarissa. Boaz m kesil
mi? Dieri gibi mi?
- Dierini incelemediim iin ne yazk ki size cevap veremeye
ceim.
Clarissa'nn baklar mfettiin arkasnda duran grnmez bir
noktaya kilitlendi sanki; mfettii grmyormu gibi onu delip
geiyordu.
- Pekl, dedi kararl bir sesle. Size her eyi anlatacam. Ama
imdiden syleyeyim, bana inanmayacaksnz.
abucak ekledi:
- lk defasnda inandnz kadarndan fazlas olmayacak.
- Sizi dinliyorum.
Ona her eyi itiraf etti. Not defteri, Marie Stuart ifresi, gizem
li gen adamn defalarca karsna k, ald telefon. Tam bitir
mek zereydi ki aklna gelen bir konu midesini bulandrd: Ya Ja-
109

net'in hastal bu bulmacann, bu yapbozun bir parasysa?


Gen adam "Bayan Maclean'in hayat sz konusu... Acele edin!"
dememi miydi? Bacovia ld, sradaki belki de Janet'ti?
Son bir abayla mfettie dncesinden sz etti ve sustu; ii
ni boaltmt. Dikkati mekanik bir biimde denize bakan ak
pencereye yneldi. Temiz havaya ihtiyac vard. Bouluyormu
gibiydi. Batan gnein atnda Kathleen ile Morcar yan yana yz
yorlard. Yan yana, dedi kendi kendine...
- ok ilgin bir yk, diye yorumlad Stuart.
Kadn alayc bir tonla konuuyordu:
- Ben romancym Thomas, unuttunuz mu? Hayal gcmn s
nrlan yoktur.
Cmlesini henz bitirmiti ki ona ismiyle hitap ettiini fark etti.
- Doru, diye cevaplad bu samimiyetin farkna varmadan. Bu
nunla birlikte, bir eyler bana bu defa hayal gcnzn ustasn
bulduunu sylyor.
Bardan kaldrd.
- Bana bir sherry daha verebilir misiniz?
Clarissa ieye doru ilerlerken Stuart sordu:
- Peki Bayan Maclean nasl?
- Durumunda deiiklik yok ne yazk ki.
Mfetti yerine oturdu.
- Fikrimi soracak olursanz, bu iin peini brakmakla iyi et
misiniz. Bu i, doru szc arad, tehlike sayor.
- Tehlike mi?
- skoya'dayz, unutmayn.
- Bununla ilgisi ne?
- Buras aklamayanlarn lkesidir. Ve aklanamayan bana
korku verir.
- Korku mu? Ben de sizi ayaklarnz yere basyor bilirdim.
Stuart koltua yerleti.
- Ben bir polisim, ama ayn zamanda ve her eyden nce bir s
ko'um. Doast eyleri soluyan bir lkede yayoruz. Yollar,
turbalar, gller, dalar. Hatta bayramza kadar! Yunanistan'n
bir kesinde armha gerilen koruyucumuz Aziz Andreas 2 4
lnceye dek ncil'i retti. Aziz Andreas, Kral Angus grd bir
ryada, kendisine gk mavisi zemin zerine beyaz verev bir ha
n yer ald bayrakla dmanlarnn zerine yrmesini syle
mi. Onu zafere tayan bu sancak bugn bizim ulusal bayra-

24. sa'nn On iki Havarisi'nden biri olan Aziz Andreas Bugn Yunanistan'da bulunan Pat-
ras kentinde X biimindeki bir armha gerilmitir, isko bayranda bu ekil bulunur, (.n.)
110

mz. Bir efsanenin bayra! Bana glebilirsiniz, ama ahit oldu


um iin biliyorum, baz evlerde kimi akamlar lm aile fertle
rinden birini almaya hazrlanyorsa, Bean Sidhe perisinin inleme
leri nlar. Bilmiyor olamazsnz, buradan ok uzakta olmayan bir
yerde, Machrie Moor'da Kelt papazlarnn ruhlarnn ziyaret etti
i gizemli tatan halkalar vardr. Gen kzlarn kalbini almak
iin erkek ekline dnebilen o sihirli at Kelpie, dolunayl gece
lerde vadilerimizde koturur. Ayrca kimi zaman insan, kimi za
man da fok ekline girebilen Selkie'leri de hatrlayn. Nessie'den
sz etmeyeceim bile; Loch Ness canavarmzdan yani. Hepsi bi
zim burada, doast olaylarn iinde. Buras bir lke deil, be
dene brnm bir sylence.
- Haklsnz. Ama biz ayn zamanda da Descartes' dnceye
de inanan varlklarz. Dnya penisilini, televizyonu, golfu bize
borlu.
- Dekart ve Kelt. Cadlar bayram geleneklerimizin en nem
sizi deil.
Tekrar etti:
- Ben olaanst olandan saknrm, Clarissa Gray. Siz de sa
knn...
Yal kadn dalgn bir biimde ellerine bakt. Lamlash'e dnd
nden beri ok ac ekiyordu. Midesini rahatsz eden iltihap
ilalarn kullanmay reddediyordu. Oysa bu ilalara katlanmas
gerekiyordu.
- Ne yapmay dnyorsunuz? diye sordu sonunda. Tahmin
ediyorum ki size anlattm her eyi Glasgow'a aktarmak zorun
da kalacaksnz.
- aka m yapyorsunuz? En ktsnden sizi hapse atarlar, en
iyi ihtimalle de buraya doluup sizi sorularyla hrpalarlar. Hayr,
onlara sadece gerei anlatacam. Bacovia ile Maclean'in evin
de tantnz, dinler hakknda konutunuz. Hepsi bu.
Clarissa mrldand:
- Teekkr ederim Thomas... Siz iyi bir insansnz.
Aniden utangalap kaamak bir hareket yapt.
- Syleyin bana, diye sze girdi tekrar Clarissa. Corrie yolun
da l bulunan u rlandalyla ilgili yeni bilgiler var m?
- Evet. IRAyla hibir balants yok. Bir grup kanunsuzun ara
snda yer alyormu ve bir hesaplamaya kurban gitmi. Dublin
polisi katilin izini sryor.
- Yine de tuhaf Benim grdm cesetle olan benzerliini na
sl aklyorsunuz 9
111

- Tesadf. Baka cevabm yok.


Clarissa, Bacovia'nn son notlarnn yazl olduu kd gs
terdi:
- Bunu saklayabilir miyim?
Stuart kalarn kaldrd.
- Bu iin peini braktnz sylememi miydiniz?
- Kesinlikle. Ama bu karalamalarn benim melek hikyemle
hi ilgisi yok. Yalnzca Bacovia'dan bir an olarak saklamak isti
yorum.
Stuart kd kadna uzatt.
- Saklayn. Bende bir kopyas var.
Yal kadn bir sre sessiz durduktan sonra devam etti:
- Aslnda yllardan beridir tanyoruz, ama hakknzda hibir
ey bilmiyorum.
- Belki de bilinecek bir ey yoktur.
- Evli misiniz? ocuklarnz var m?
- Hayr, ben evlenilen erkeklerden deilim. Aylar insan kor
kutur.
Akam karanl salona kmeye balad. Clarissa elini divann
yannda duran lambaya uzatt.
Ik odaya dolarken Stuart ayaa kalkt.
- Sizi daha fazla megul etmeyeyim. iniz var. Olup bitenler
den haberdar ederim sizi.
Clarissa ayaa kalkmaya niyetlendi ama Stuart onu durduran
bir hareket yapt.
- Rahatsz olmayn.
Kapya yrrken Clarissa'nn sesini duydu.
- Cumartesi akam zel bir ey yapmyorsanz, akam yemeine
gelin. Yemek piirmekten nefret ederim ama sizin iin uraacam.
Mfetti, gzleri aknlktan kocaman alm bir ekilde ar
kasna dnd:
- Ciddi olamazsnz.
- Elbette ciddiyim, diye cevap verdi Clarissa, dudaklarn ke
narnda bir glmsemeyle. Yemek piirmekten nefret ederim.
- O halde tatlyla ben ilgileneyim. Havulu kek konusunda us-
taymdr. En iyi yaptm ey de hep bu olarak kalacak. Cumarte
si grrz Bayan Gray
Clarissa bir sre bekledi. Stuart'n otomobili uzaklanca tele
fona kotu ve bilinmeyen numaralar arad.
- Shlonsky, diye mrldand santral memuresine. Samuel
Shlonsky. Adresini bilmiyorum, amaLindisfarne'da oturuyor...
13

Morcar Kathleen'in yanna uzanmt. Kapkaranlk odada v


cudunu, yzn elleriyle okuyordu. Parmaklar yavaa vcudu
nun kvrmlarnn eklini alyordu. Yumuak cildinden yaylan
iyot kokusunun tuzlu bir tad vard. Demek kadn vcudu buydu?
Bir ada, bir ykm. Dilini utanga bir biimde dedirdii meme u
lar bu slak temasla dikleti. Morcar kendisinin mi Kathleen'den
beslendiini, yoksa Kathleen'in mi onun dudaklarnda susuzluk
giderdiini bilemiyordu.
Yoksun bir ocuk hareketiyle yanaklarn gen kadnn kask
larna kaydrd. Duvarlarn ardndan duyulan dalga sesleri hzla
atan kalplerinin sesini bastnyordu.
ekinerek, geri evrilmekten, kristal camn krlp mucizenin
gerekleememesinden korkarak, azn Kathleen'in iki baca
arasna kaydrd. Bacaklarn iki yana atn, kendini sunduu
nu, varlnn en zel ksmn kendisine baladn hissedince
yreklendi ve kaynaktan iti.
Kathleen hafife doruldu.
Tm evren oradayd, bu akln iinde bedene brnmt.
Bu hayat veren yarada. Evren, kinat, Samanyolu, takmyldzlar,
gezegenlerin hareketleri, kuazarlann gizemli malar, bu birka
santimetrelik et, kan ve suyun iinde bir oluyordu.
Morcar kendini hakikate hi bu kadar yakn hissetmemiti.
Tek gerek. imdiye kadar hep parlak yldzlarn souk klarn
grmt. imdiyse onlarn scakln alglyordu. Ve bu ok g
zeldi.
Kathleen inliyordu.
Zevkten mi, acdan myd? Zevktendi phesiz. Vcutlarnn
kanm Morcar'a o kadar ho gelmiti ki, Kathleen iin de ayn
113

ey geerli olmalyd. Bir ey Kathleen'in iine girmezse etkilei


min eksik kalacan fsldad. Doruldu ve gen kadnn vcudu
zerine uzand. Gsleri, karnlar, nefesleri kar karyayd.
Vcutlar birletiinde Kathleen bir rahatlama l att.
imdi her ey ok ak, ok belirgindi. Son sr tm masumiye-
tiyle kendini aklyordu. Morcar gerek ebediyetin yalnzca ora
da, o belirli anda ve tohumlarnn birlemesinde olduunu anlad.

Tanyeri denizin derinliklerinden aarmaya balad.


Clarissa ipek sabahln zerine geirdi; bu onun kendine ar
maan ettii tek lksyd ve onu Madras'ta bir iportacdan ok
uygun bir fiyata almt.
Doruca mutfaa gitti. Darda kirli, gri renkte bulutlarla ir
kinleen skc bir gkyz vard. Su aydanlkta kaynarken ma
sann zerine ok sevip deer verdii orba ksesini koydu, bir
greyfurt skt ve buzdolabndan iki yumurta, jambon dilimleri ve
portakal reeli kard. On dakika kadar sonra kahvalts hazrd.
Meyve suyunu dudaklarna gtrd srada Galler prensi k
yafeti giymi gen adam grd. Kapnn eiinde imdi mi belir
miti, yoksa bir hayli zamandr orada m duruyordu? Elinden ka
yan bardak yere dp tok bir sesle krlrken, gen adam yalva
ran bir hareketle elini kaldrd:
- Hayr! Korkmayn! Size zarar vermek istemiyorum.
lerlemeye alt.
- Kprdamayn! diye bard. Olduunuz yerde kaln!
Uyard:
- Haberiniz olsun, yalnz deilim. Olum ile nianls giri ka
tnda.
Adam balayc bir ekilde glmsedi.
- Haydi Bayan Gray, ocuunuz olmadn biliyorum. Onlar
Profesr Maclean'in torunu Morcar ile sekreteriniz Kathleen.
Tekrar ediyorum, sakn korkmayn. Bana yalnzca birka dakika
nz ayrn. O peimde. Beni bulmas uzun srmeyecek.
- O? Kimden sz ediyorsunuz?
- Vasile Bacovia'y ldrenden. Bacovia ve dierlerini. Yakn
da sra Janet Maclean'e gelecek. Bu akam... Yarn...
- Janet lecek mi?
- imdiden yan l saylr... Bu artk an meselesi. Benim l
mm bile erteleniyor.
Elini sinirli bir biimde salarnn arasnda dolatrd.
114

- Siz de Bayan Gray; byk bir tehlikenin iinde olduunuzu faik


etmemi olamazsnz. Hangi gizemli sebepten tr sizi ortadan
kaldrmadm merak ediyorum. Ama sranz gelecek, bu kesin.
Yal kadn farknda olmadan bir diyalog balamt.
- O katilin byk bir gc var... Bunun farkndasnz, deil mi?
Gen adam ileriye doru bir adm atma cesareti gsterdi. Tep
ki grmeyince cesaretlenip biraz daha yaklat. imdi masann
yanndayd ve gayet doal bir biimde bo duran sandalyeye otu
rarak szlerini noktalad:
- Yoksa bizlerin zavall lmller olmasn nasl aklarz?
'giz?
- ah-hel, Yeliel, Elemiah, Kaliel, srafil, Mikail ve elbette ara
mzda en soylu olan, size ulamaya bo yere uraan Cebrail.
Clarissa iskemlesinin zerinde kprdand.
- Acaba benim iin en bandan balama nezaketini gsterir
misiniz?
- Daha fazlasn isteyemezdim Bayan Gray. Gnlerden beridir
sizinle konumaya alyorum. Feribotta, otobste, son olarak
otele girmeye alrken, az daha baaryordum. Ama siz beni ok
korkuttunuz...
Baka artlarda olsayd, bu son eletiri Clarissa'y glmekten
atlatabil irdi.
- Artk kim olduunuzu bir syleseniz...
- Daniel. Ben kk kreye ait meleklerden biriyim. Cebrail'in
glgesinde yetitim. Onun srda, ya da sizlerin kulland deyim
le, dostuydum.
- Siz bir...
Szc sylemekten kand. Gen adam cmleyi tamamlad:
- Bir melek, evet.
Altdudan srd.
- Bir melek...
- Evet biliyorum. Sizi arttm, nk ben sizin bizleri dn
dnz gibi deilim. Zaten neden byle dndnz de hi
bir zaman anlamadk. Kanatlar, aylalar vs. Ve ayrca neden erkek
ya da daha kts cinsiyetsiz meleklerin varolduu kararma var
dnz. Dii melekler de var. Saylar tr: Yeliel, ah-hel ve Samel.
- Ve size inanmam bekliyorsunuz...
- Yoksa hl phe mi ediyorsunuz? Bu nasl mmkn olabilir,
not defterini okudunuz! Cebrail'in ald notlarn ifresini zd
nz. O size ulamak iin hayatn feda etti ve siz phe duyuyor
sunuz, yle mi?
115

Kadna doru eildi.


- Bana inanmalsnz Bayan Gray! Yalnzca Cebrail'in cesedi
ni grdnz iin deil, zellikle kadn olduunuz iin. gd
lerinize ne oldu? Sizi erkeklerden ayran yetenek bu deil mi?
gdleriniz yalan sylemediimi avaz avaz baryor olmal!
Clarissa kollarn kaldrp indirdi.
- Kendinizi benim yerime koyun... Bay Daniel, ve bilin ki ka
dnlk igdlerim aklc bir kii olmama engel de. stelik si
zin ansszlnza, ne bir softaym ne de kutsal metinlerin hayra
n. Ben derinden inanan biriyim, ama inancmn snrlar var.
Ciddi bir tavrla kafasn sallad.
- tiraf etmekten utan duyuyorum ama, bu son noktada sizin
le ayn fikirdeyim. Bazen merak ediyorum, acaba iimde, derin
lerde bir yerde ateistlik ya da yle diyelim bilinmezcilik 25 mi
var? Bu daha ihtiyatl...
- Bilinmezci bir melek...
- Bu benim hatam m? Adna Tanr denilen bu varl ya da y
ce kuvveti hi grmedim. O her trl sylentinin konusu oluyor.
Bizim orada da onun yandalar ve kartlar var.
-Sizin oras?
Daniel grevin arl altnda eziliyor gibiydi.
- Siz insanlarn "cennet" diye adlandrd yer.
Clarissa donup kald. Derinlerden gelen bir ses yanldn hay
krrken, yine de bu inanlmaz ykye bandan beri hkim olan
samaln artk doruuna ulatna inanmak istiyordu. Derin
bir nefes aldktan sonra, ruh halinin izin verdii lde sakin bir
sesle kendisini ifade etti:
- zetleyelim; siz bilinmezci bir meleksiniz. Cennetten geliyor
sunuz...
Dieri ie dokunan bir doallkla onaylad.
- Bana bunu ispatlayn.
- Efendim?
- Gayet iyi anladnz. Bu grmeyi srdrmemizi arzu ediyor
sanz, ileri srdnz eyi ispatlayn.
- Ne tr bir ispat istiyorsunuz?
- Ben nereden bileyim! Kanatlarnz yok, aylanz yok ama sa
hip olduunuz gler var, deil mi?
- Ah! ok az.
- 0 halde Baym, korkarm sohbetimiz burada sona eriyor.
Ayaa kalkt, evin arka tarafndaki baheye bakan ak pence-25.
Agnostik, ( n)
116

reye doru ilerledi. Birini ya da bir eyi bekler gibi etrafa bakn
d. Rahatlaynca gzlerini kapad ve ezberden anlatmaya balad:
- John Keats. Deha, Saf haliyle gzellik. Ah! Keke kendimi
dier tutkuma, iire brakabilseydm. Ama acaba okuyucula
rm beni izler miydi? Ya takma ad kullansam? Bunu dn
dm: Mary IVestmacott.
Ayn hzla srdrd:
- zgrlk. zgrdm. Artrit krizlerimin ektirdii iken
ceyle yalnz ama zgr. Oysa balangta, boynuma geirilmi
bir halkayla yaamaktan baka bir ey ngrlmemiti benim
iin. Parlak bir iadam, parlamento yesi, koyu bir tutucu ve
despot olan babam Lor d Archibald Gray,. beni kendi uygun gr
d kadnlk grevlerini yerine getirebilecek biimde eitti;
bir anne ve bir e... Zavall Janet. Hak etmediini syledii
miz aclar eken onca insan. Kimin neden ynettii bilinme
yen ac piyango.
Gzlerini ap baklarn yal kadna dikti:
- Sevgili Bayan Gray, mutluluun beyaz ktlar zerine be
yaz mrekkeple yazldn bilmelisiniz.
- Kesin unu! diye haykrd Clarissa. Kesin!
Adam yaratt heyecana ilgisiz kalarak devam etti. Ses tonu
metalik bir hal almt. T m deniz buzullarndan daha donduru
cu, en yal galaksilerden daha uzak, milyonlarca yl nce sn
m yldzlardan gelen parlakl hl bize ulayordu.
- smi Jean'di. Sanki killi topraklanmm gibi beni ekil
lendirdi. Her ana hayran kalm, vcuduma deyen ellerini
sevmitim. Onu solumu, onun iinde erimitim.
Clarissa oturduu yerden frlayp avucunun iiyle adamn az
n serte kapatt.
- Susun diyorum size! Susun!
Adam akn bir biimde geriye doru srad:
- Sakin olun. Sizi incitmek istemedim. Siz...
- u anda yaptnzn farknda msnz?
Hkrarak konuuyordu, gznden neredeyse yalar gelecekti.
- Kant istiyordunuz...
- Bakalarnn dncelerini okumak m? dnyalarn rl
plak ortaya sererek! Srlarn eelemek! Bunun canavarca oldu
unu grmyor musunuz?
- Ben SZ uyarmtm. Meleklerin, zellikle byk meleklere
gre daha az kudreti vardr; size gsterebileceim tek kant buy
du. Bana kzmayn. Ruhunuz da, dnceleriniz de size aittir. Ben
117

yalnzca bir kurutma kdym. Baz varlklarn yaamlarndan


kesitleri emebiliyorum, ama bunlan sahipleri dnda hi kimse
ye aktaramam.
- Yine de canavarca. Kaba bir hrsz gibi davrandnz.
- Hayr Bayan Gray Bir ayna gibi davrandm. Bir sreliine si
zin yansmanz oldum. Hepsi bu.
Clarissa oturdu ve sessizlie brnd.
- Artk konumamz gerekiyor, diyerek kadnn yanna geldi
gen adam. Merhamet ltfen. Zaman daralyor. Janet'in lmesini
istemiyorsunuz, deil mi? Ve siz de lmek istemiyorsunuz?
Belli etmeden nemli yanaklarn sildi.
- Sizi dinliyorum.
Gen adam kendinden gemi bir tutumla ellerini birletirdi.
- Her ey Kaliel'in ldrlmesiyle balad. Cesedini, kelimeyi
bulmakta zorland, bir sabah veya bir akam bulduk.
Clarissa hemen kesti szn:
- Sabah veya akam?
- nk zaman konusunda sizinle ayn kavramalara sahip de
iliz. Gndz, gece... Ebediyet mevsimlerden, saatlerden, batan
ya da doan gneten bamsz akp gider. Fakat szm kesme
yin ltfen. Size sylemitim, zamanmz kstl.
Not defterinde yazl Latince szcklerin ard ardna sraland
n grd: Tempesta unus, eadem tempesta... "Bir zaman, ayn
zaman..." Aklamas buydu, o halde...
Gen adam devam etti:
- Bylece ilk cinayet oldu. Kaliel boaz kesilmi olarak bulun
du. Korkuntu. Dehetin en u hali btn varlndan aa k
yordu. Ama biz de korkmutuk. Bilinen sebepten tr... Biz me
lekler lml olmutuk. lml! Bunun ne ifade ettiini anlyor
musunuz? O ana kadar, sonun ikencesi, kesinti, her eyin dur
mas bizim iin yabancyd. Her eyin sona erebilecei fikri yak
nmzdan bile gememiti. Korku, endie ve sorgulama uzun sre
bize yabanc duygulard. Ta ki...
Grne gre iine dt yeni durum onu tmden umut
suzlua itiyordu. Clarissa farkndalnn kendisinde merhamet
uyandrmadn, bu anlatt durumun milyarlarca insann kade
ri olduunu sylememek iin kendisini zor tuttu.
- Kaliel'in ldrlmesinden sonra sra Elemiah'a geldi. Dii
melekler de lyordu. Gszlk iinde, iren bir geri saymn
sradan tanklarydk.
Parmaklaryla saymaya balad.
118

- On, dokuz, sekiz...


- On mu? diye sordu Clarissa, neden ondan baladnz?
- nk biz bu kadarz...
Dzeltti:
- O kadardk. ki snfa ayrlm on melek. Bunlardan b
yk melektir. Sizinle konutuum u anda meleklerden yalnzca
iki tanesi kald: Samel ve ben. Samel byk bir melektir. Dii bir
melek. Fakat bir yerlere sakland; korkusu o denli byk ki ken
dini gstermek istemiyor.
- Yalnzca on tane misiniz?
Clarissa glmseyiine engel olamad.
- Ben de hepimizin bir koruyucu melei var sanrdm.
- te bir yanl kan daha. Biz kendimizi korumakta glk e
kiyoruz, bir de tm insanl korumaya kalksak...
aydanl gsterdi.
- Boazm kurudu.
Fincan ona doru itti ve durumdan yararlanarak bilgi almaya
alt.
- Bu kymn karsnda ne tepki gsterdiniz? Herhalde eliniz
kolunuz bal bir sonraki kurban beklemediniz.
- Tabii ki hayr! Cebrail derhal ilerin bana geti. Bu vahi ci
nayetlerin eleban gn na karmak iin bir dzen iinde
davrandk. Ama grevin zorluu karsnda yetersiz kaldk.
- Sahip olduunuz glere ramen mi?
- Size syledim, melekler insanlarn hayal etmekten mutlu oldu
u kadar gl deil; stelik de nemli bir sorunumuz var: Kt
kavram bize tamamen yabanc olduundan, biz -ifadem iin zr
dilerim ama- insanlara zg bu dzenbaz ruhtan yoksunuz. Onlar
yneten dnceleri bilmediimiz iin, kt hareketleri zmle-
yip ngrebilmemiz mmkn deil. Kty alt edebilmek iin k
t gibi dnmek kanmazdr. Bu yntem bize yabanc.
- Peki ya Tanr? Neden onun yardmn istemediniz? Siz cen
nette yayorsunuz, deil mi? Bundan daha iyi bir imkna sahip
olunamaz ve kutsal metinlere gre, sizin de onun tarafndan ya
ratldnz varsaylyor. Siz meleksiniz!
Daniel zgnce kafasn sallad.
- Ah! Bayan Gray. Emin olun bizim yardm arlarmz hi ek
sik olmad. Diz kp, ayakta durup, yalvararak... Her trl dua
biimini kullandk, hkrklar iinde yalvardk. Ne yazk ki en k
k bir cevap alamadk. En kk bir iaret belirtisi olmad. Hi
bir ey. Sessizlik.
119

ini ekti.
- Siz de onun yarattklarndan deil misiniz? Ona yalvardnz-
da size cevap veriyor mu?
Yal kadnn biimini kaybetmi parmaklarn gsterdi.
- Ellerinize bakn... Bu rahatszln yok olmas iin dua ettii
niz oluyor mu?
- Evet, bu zayfl yaptm. Bir mitsizlik annda.
- Ve iitilmediniz. Bizler bir lde de olsa ayn konumda bu
lunuyoruz.
- Cennette bir seri katil, diye kendi kendine sylendi Clarissa
alak sesle, bilinmezci bir melek ve kaytsz bir Tanr. Bunlarn
hepsi mutlak bir mantk iinde. Siz yine de devam edin.
- Cebrail yaptlarnza baylyordu...
- Tekrarlar msnz ltfen?
- Gerek bu. Cebrail romanlarnz adeta yutuyordu. O kadar
sabrszd ki, bazen bir sonraki romann yaynlanmasn bekleye-
miyor, evinize szyor, siz alrken arkanzda durup msvedde
leri okuyordu. Neden o kadar ardnz. Ah! Anlyorum! Hep bu
basmakalp dnceler... Biz ok okuruz, inann. Ktphanemiz
de evrendeki tm kitaplar var. yi ki de var. Yoksa sonsuzluk bi
zim iin ekilmez olurdu. Ben ahsen Camus'y ok seviyorum.
Sisyphos Sylencesini bilir misiniz? Tam bir mcevher. Uzun s
re baucu kitabm oldu. Muhtemelen hayranlk uyandracak bi
imde ortaya konan bu sama fikrinden tr: "Uyanmak, metro,
saatlerce broda ya da fabrikada almak, yemek, uyku ve pa
zartesi, sal, aramba, perembe, cuma ve cumartesi hep ayn
ekilde... " Bana inanmayacaksnz ama, bu bizim varoluumuz.
Bitki gibi yayoruz, skntlar ekiyoruz ve bir gn geliyor sizin
dnyanza greve gnderiliyoruz.
- Tanr'nn verdii bir grev o halde...
- yle sanyorum. Nasl emin olunabilir ki? Kar konulmaz bi
imde itildiimiz zorlu bir emir. Anormal bir durumda yola koyu
lup verilen ynergeleri harfi harfine uyguluyoruz. Grevimiz ta
mamlannca tekrar ilk durumumuza geri dnyoruz ve her ey
yeniden balyor: Uyku ve pazartesi, sal, aramba, perembe,
cuma ve cumartesi...
- u cinayetlere ve dostunuz Cebrail'e geri dnsek?
- Haklsnz, konumann iinde kayboluyorum. Size syledi
im gibi, Cebrail sizin romanlarnzn kurgusunun tutkunuydu.
Sizin gerek bir dhi olduunuzu dnrd. Bir gn, bizim are
sizliimiz karsnda soruturmay size yaptrtma fikrini ortaya
120

att. Dnya zerinde katilin kim olduunu bulabilecek bir tek ki


i varsa, onun da siz olduunuzu dnyordu.
- Gururum okand. Ama egom buna katlansa bile dostunuz
Cebrail'in srf romanlarm beeniyor diye tercihini benden yana
kullanm olmasna inanmakta zorlanyorum.
- Haksz sayamazsnz. Tercihini etkileyen pek ok baka etken
oldu; dnyay reddetmeniz, kendinizi srgne gndermi olmanz,
hreti reddetmeniz ve zellikle de bir nokta, kadn olmanz.
Clarissa kalarn kaldrd.
- Evet, diye devam etti Daniel. Cebrail'in gznde kadnlar er
keklerden stndr. Bu stnlkleri igdleri, duyarllklar,
acya dayanma gleri, yaam tama ve dourma becerilerinden
kaynaklanr. Tm bunlara polisiye roman yazarnn kavray ve
zmleme hissini de eklerseniz, btn olduka etkili grn
yor. Tm bu sebeplerden tr Cebrail sizi seti.
- Cennette soruturma yapmak tek eksiimdi.
- Bana hl inanmyorsunuz. Neden bu alayc tavr srdr
yorsunuz?
Soruyu soruyla geitirdi:
- Cebrail'in not defterinde neden Kitab Mukaddes'ten alnma
bir dizi kii ad var? Yani Musa ve dierlerinden sz ediyorum. u
on dokuz says ve u gizli anlaml "kiz 0,809'da" cmlesi ne de
mek oluyor?
- En ufak bir fikrim yok. Buna karn kiilerle ilgili sorunuzun
cevab basit: Onlar bizim yan bamzda. Ayn mekn paylayor
lar. urada, burada Torah'n, Yeni Ahit'in, Kuran'n temsilcileri
var. Ayrca Buda'nn mritleri ile baz laikler de var. Tm bunla
rn says otuzu gemez. Bana seimin neden ve neye gre oldu
unu sormayn. Bu sorunuza cevap verebilecek durumum yok.
Bir ey kesin: Uzun sredir yeni gelenler olmad. ok yazk. Hep
ayn yzleri grmek biraz bkknlk veriyor. Ama bu kiilerin ya
n bamzda yayor olmalarnn tesinde, not defterinde bulun-
malanyla ilgili daha nemli bir sebep var.
Aklamadan nce kendine bir fincan ay daha doldurdu.
- Cebrail bu sonuca nasl vard bilmiyorum. Ona gre sulu
nun bu kiiler arasnda olduundan hi phe yoktu. Yapt son
i, en fazla phelendiklerinin listesini hazrlamak oldu.
Sa elini ceketinin i cebine soktu ve yal kadna drde kat
lanm bir kt verdi:
- te bu.
Clarissa kd at ve okudu:
121

MOSHE
YEUA
MUHAMMED

Bu defa Clarissa kahkahalarla glmesine engel olamad.


- Musa, sa, Muhammed. Yani seri katil bu deerli kiiden
biri mi?
- O byle inanyordu.
- Ciddi olalm. sa veya Muhammed'in elinde bir kasap bay
la bir melein boazn kestiini gznzn nne getirebiliyor
musunuz?
Daniel pheli bir yz ifadesiyle konutu:
- Bunun akl almaz bir ey olduunu ben de kabul ediyorum,
ama Cebrail bu gre ikna olmutu.
- Neye dayanarak? Hangi iarete? Hangi sebep bu peygamber
leri trdelerinizi ldrmeye itsin ki? Her cinayet iin bir sebep
gerekir, anlyor musunuz? Yalnzca ldrme zevkini tatmin iin
cinayet ilenmez. Ya da deli olmak lazm.
- Size ne cevap verebilirim ki? Tekrar ediyorum, bunlar Cebra
il'in vard sonular. Daha fazlasn bilmiyorum. Ne yazk. Son
zamanlarda dostum, nasl desem... siz nasl diyorsunuz? Parano
yak m? Doru terim bu mu?
Clarissa onaylad.
- Bana bile almaya cesaret edemiyordu. Her tarafta tehdit
gryordu. ine kapal ve yalnz bir ekilde yayordu. Snk.
Bitkin.
- zetleyelim. Seri bir katil cenneti kasp kavuruyor. Sizin onu
tehis etme konusundaki yetersizliiniz karsnda Cebrail olay
ve phelendiklerini bana amak zere evime geliyor. Katil tara
fndan yakalanyor ve orackta boaz kesiliyor. Byle mi?
- Kesinlikle. Ama srann ona da geleceini bildii iin not def
terini Brodick'te emanete brakmaya dikkat etti. Bylece bir ka
nt kalacakt. Ayn sebepten tr bana phelilerin listesini
emanet edip kendisine bir ey olursa bunu size ulatrma grevi
ni verdi.
- Peki bunu bana vermek iin neden bu kadar zaman bekledi
niz?
Daniel bir soruyla cevap verdi:
- Size not defterinin ifresini zecek ve tm bu olanlar zm-
seyecek kadar vakit vermek daha akllca deil miydi?
- Eer hafzam beni yanltmtvorsa. Cebrail notlarnda yle
122

/azmt: "imdi, kurallar bozup, baka zamanlarda da yapt


rm gibi insan grnm almaktan baka arem yok." Bunu
bana aklar msnz.
- Sizle d grn olarak ayn olsak da, olduumuz haliyk
dnyaya gelip mdahale etme imknmz yok. O durumda toza
dneriz. Bu yzden bir insann lmesini bekleriz ki onun zarfna
brnelim... Ben, dalgn bir adamn, Kildonan'da kardan kar
ya geerken ezilerek lmesini frsat bildim.
- Bundan anladm kadaryla dostunuz, Corrie yolu kenarnda
ldrlen rlandal kanunsuz kiinin vcudunu ald. Benzerliin
kayna da bu...
- Doru.
Romanc aniden kalkt ve lavabonun yannda asl duran ve not
almak iin kulland beyaz tahtann yanna gitti. Bir iple tahtaya
bal duran krmz keeli kalemi alp baz notlar dt:
Saat 19:00- 01:45. Aradaki sre, be saat. Ardrossan Bro-
dick. O'Casey? Peki nce?
Bilgi almaya alt.
- Cebrail'le en son ne zaman konutunuz?
- phelilerin listesini bana verdii gn. Sizinle grmek iin
bedene brnmeden hemen nce.
- Yani Brodick'e gelmek iin Ardrossan'dan feribota bindii
gn. Son grmenizin saatini hatrlyor musunuz?
- Sanyorum, sizin yeryz saatinizle leden sonra be buuk
sularyd. Hatrlyorum, nk Ardrossan'a onunla gitmemi iste
di. ki kiinin leceini biliyordu. lki saat altya doru Ardros-
san'da, dieri ertesi gn afak skerken Kildonan'da.
- Yani o ilk leninin bedenini ald, size de ikincisini brakt.
- Aynen yle. Bu sorular neden soruyorsunuz? Bunlar yalnz
ca ayrnt.
Romanc sinirlendi.
- Beni dikkatle dinleyin Bay Daniel. Ben bir polisiye roman ya
zarym ve dostunuz Cebrail beni bundan tr seti. Siz syledi
niz, beni semesindeki sebep, en sradan ipulanm bile didik di
dik etmemdeki yeteneimdir. Yapbozunuzun dnyaya ait parala
r birbirine oturmuyor.
- Ne nemi var! Siz resme burnunuzu dayamsnz, oysa biraz
geriye ekilip bakmanz gerekir.
- Bilinsiz konuuyorsunuz. Mutfama dalp bir melek, ste
lik de bilinmezci bir melek olduunuzu, bir katilin cenneti kasp
kavurduunu, Musa ile sa'nn yannda saklandn anlatyorsu-
123

nuz ve tm bunlar, Byk Melek Cebrail'in benim romanlarmn


ateli bir okuyucusu olduunu ve soruturmay bana emanet et
mek iin rlandal bir serserinin vcuduyla bedene brndn
anlatarak talandryorsunuz. Ve konunun derinine inmemem ge
rekiyormu!
Farknda olmadan barmt.
Daniel ayn iddette cevap verdi:
- Kant istemitiniz! Vermedim mi?
Fincan alp ay doldurdu.
- Dnmeye ihtiyacm var.
- Zamannz yok! Yarn veya bu akam belki de lm olacak
snz. Ben de yle.
Gznden yalar boanmak zereydi.
- Belki de, biz meleklerin kavray biraz kttr. Ama insanlarn
acmaszl korkun bir ey.
- Ne yaparsnz, herkesin zayf olduu noktalar vardr.
Sabrszca ekledi:
- Size sormay unuttuum son bir soru var, belki de bu en
nemlisi. Eer ben bu maceraya atlmay kabul edersem, bana
syler misiniz hangi byyle hareket edeceim? Verdiiniz bilgi
lere baklrsa phelileriniz cennette, ben ise dnya zerindeyim.
Onlar sorgulayabilmem iin beni ldrmeye mi niyetleniyorsu
nuz? Zira bilirsiniz, bu ismi hak eden her soruturmac, iyi ve uy
gun bir biimde soruturma yapmak ister. Evet?
- Elbette. Bu bir kant. Bununla birlikte Cebrail'in bir zm d
ndn biliyorum. Dosyalarnn arasndadr. Onu bulacam.
- ok iyi. yleyse bunu bulduunuzda sizinle tekrar gre
lim.
Daniel, tkenmi bir biimde ayaa kalkt ve i ekti:
- Seim hakkm var m? Grmek zere Bayan Gray. Tabii...
daha nce lmezsem.
14

Yal kadn zerinde kaza, bombo plaj boyunca yryordu.


Deniz araf gibiydi. Her ey huzur iinde ve dingindi. Douda
kutsal adann kahverengi izgileri seiliyordu.
Bakn tam karda bulunan Lindisfarne adacnda eski
dostlarmdan biri olan Samuel Shlonsky oturur... Bu maceray
srdrme dnceni: varsa, sanyorum o size yardm edebilir.
Telefonda bu adamn adresini almamt. Ama eer oraya gi
derse kendisini kolayca bulabileceinden endie etmiyordu. Lin-
disfarne bir ada deil, adackt.
"Kadnlk igdm aklc bir insan olmama engel deil." Btn
yaam boyunca aklc olmutu. Neredeyse matematiksel bir ke
sinlikle kurgulad romanlar snrsz hayal gcne hi yer ver
miyordu. Roman tutarl olmalyd; tasmasn ellerinde tuttuu ro
man kahramanlar en ufak dair sapma gsteremiyordu. Kimi ya
zarlarn, bazen yazma aamasnda kahramanlarnn denetimini
kardklarn sylediini duyard. Clarissa byle bir durumla hi
karlamamt. Karlasayd bile isyankr gereken yere otur
tup durumu dzeltirdi. Bu an kesinliin, her konuda kat, d
ncelerinde dar grl olan babasndan ald zehirli bir miras
olup olmadn merak ediyordu. Bu tuzaa dmemek iin ok
ramt ama demek ki yeterli olmamt, zira aka grlyor
ci, birka inat gen hl dnya grn etkiliyordu.
Belki de, biz meleklerin kavray biraz kttr. Ama insanla
rn acmaszl korkun bir ey.
Ya tm grnne ramen, bu olay kendi romanlanndaki kur
gular kadar salam bir biimde tutarlysa? Her eyden sonra, in
sanln bir blm Musa'nn Kzldeniz'in sulann ikiye bld
ne. sa'nn czamllar, fellileri iyiletirdiine, ekmei ve balkla-
125

n oalttna, dirildiine, Meryem'in onu bekaretini yitirmeden


dourduuna, Kuran'n Muhammed'e bizzat Tanr tarafndan yaz-
drldna, cehennemin, eytann ve hesap gnnn varlna
inanmyor mu? Cennette bir katil fikri neden sama olsun ki?
Bana inanmalsnz Bayan Gray! Yalnzca Cebrail'in cese
dini grdnz iin deil, zellikle kadn olduunuz iin.
gdlerinize ne oldu?
- Erken mi kalktnz?
Morcar'n sesi romanc kadn dald dncelerden kard.
Geldiini duymamt. zerinde yalnzca mayosu vard ve hafife
glmseyerek kendisine bakyordu.
- Benim yamda sabah keyfi insann kendine sunamayaca
bir lkstr. Kathleen uyuyor mu?
Cevap verirken masum bir havaya brnd.
- Ben Kathleen'in bekisi miyim?
- Tabii ki hayr. Yalnzca sordum.
Birlikte biraz yrdler, derken Morcar merakla sordu.
- Az nce baz sesler duydum gibi geldi. Ziyaretiniz mi vard?
- Bir komu...
- Bu kadar erken saatte mi?
Hafife Morcar'a dnd:
- Biraz saygszlk yapmyor musunuz?
- tiraf etmeliyim ki evet. Bazen.
- Kt bir alkanlk.
Gen adam sessizlii yeniden bozuncaya dek kumsal boyunc
yrmeye devam ettiler.
- Sizin yerinizde olsaydm her eyi bo verirdim.
- Ya? Bu ilgin. Oysa dnceniz bambakaym gibi.
- Bu Bacovia'nn lmnden nceydi.
Clarissa aptallam bir biimde Morcar'n yzne bakt.
- Bacovia'nn lm m?
- Mfetti Stuart size haberi verirken duydum.
- Grne baklrsa kulaklarnz delik. Peki Bacovia'nn l
m beni hangi sebeple vazgemeye itecekmi?
Cevap vermedi.
- Evet? diye srar etti.
- nk bir sonraki kurbann siz olma ihtimali var Bayan Gray.
Bu szleri sylerkenki kendinden emin hali karsnda Claris
sa rperdi. Ne cevap vereceini bilemediinden kaamak bir sz
le geitirmeye alt.
- Kimse kendi hayatnn hkimi deildir. Ben dnyorum. Ya s>
126

- Ben biraz yzeceim.


- yi. Ama dikkatli olun; buralarda akntlar ok haindir.
Morcar denize doru ilerlemeye balamt bile.

Clarissa eve dner dnmez mutfaa gidip su kaynatt. Sabah i


tii souk ay aznda ac bir tat brakmt. Kathleen yanma geldi.
- yi uyudunuz mu? diye merakla sordu Clarissa.
Gen kadn yaad gecenin tehlikeli izler brakm olmasn
dan endie duyar gibi gzlerini yere indirdi.
- ok iyi. Ya siz Bayan Gray?
- Ben neredeyse krk yldan fazladr gerek bir gecenin neye
benzediini bilmiyorum. Yala birlikte zaman kaybettiini daha
gl ekilde hissediyorsun. nsann mrnn drtte n uyu
yarak geirdiini biliyor muydunuz? Sama, deil mi?
Bir dolab gsterdi.
- Toz ikolata stteki rafta, tahllar da. St buzdolabnda.
Gen kadn ie koyulurken sordu:
- Bugn yazmay dnyor musunuz?
- Gerekiyor. Cevap vermemiz gereken gecikmi mektuplar da
var. Bayan Pettycoat' aradnz m?
- Evet. Temizlik yapmak iin leden sonra geleceini syledi.
- Onun banda durursanz ok memnun olurum. Harika bir in
san ama vaktinden nce gitmek gibi kt bir alkanl var.
Bir sre sessiz kaldktan sonra sessizlii Kathleen bozdu:
- Cebrail'in yazd sonu blmnn ne anlama geldiini me
rak ediyorum.
- Hangi sonu blm?
- ki: 0,809'da. Acaba niversitede saybilim ya da saylar ku
ramyla ilgili kitaplar var mdr? Sizce de ilgin olmaz myd?..
Clarissa cevap vermek zereydi ki telefon ald. Duvardaki te
lefonun ahizesini kaldrd. Birka saniye iinde yznn ifadesi
deiti. Parmaklaryla ahizeyi ylesine skt ki, neredeyse kemik
lerinin beyazl fark ediliyordu. Ahizeyi yerine koyduunda
ayakta durabilmek iin buzdolabna dayanmak zorunda kald.
Mutfaa yeni girmi olan Morcar koup kolundan tuttu.
- Bayan Gray, neyiniz var?
Kathleen de gelip gen adama yardm etti.
Yal kadn baklaryla oturacak bir yer iaret etti ve oraya g
trmeleri iin kendini brakt.
- Doktor armamz ister misiniz?
127

stemediini iaret etti.


- Arayan Maclean'di, diye bouk bir sesle konumaya alt.
Janet komaya girmi.
- Bu doru olamaz! diye bard Morcar.
- Maalesef, gece olmu.
- Neden olmu? Doktorlar ne diyormu?
- Anladm kadaryla onlar da tamamen arm durumda.
ki gen yklm bir ekilde birbirlerinin yzne bakt.
- Profesr mahvolmutur, dedi Kathleen alak sesle.
- Evet.
Janet lecek mi?
imdiden yar l saydr... Bu artk an meselesi. Siz de Ba-
an Gray, byk bir tehlikenin iinde olduunuzu bilmiyor
Namazsnz.
Daniel'in szleri Clarissa'nn kafasnn iinde nlamaya balad.
Bu artk ok fazlayd. Bunu yapan kiiyi, ister dnya zerinde
)lsun ister cennette, mutlaka bulup karacakt.
Bir anda kalkt ve salona doru gidip arabasnn anahtarlarm
ildi.
- Nereye gidiyorsunuz? diye aknlkla sordu Kathleen.

; Gaz pedalna sonuna kadar basyordu. fkesi bir anda tm e


kincelerini, tm phelerini yerle bir etmiti. eytani bir oyuna da
gelse, komik duruma da dse nemi yoktu, artk bilmek istiyor
du, bilmeliydi. Baklarn tek noktaya dikmi, kafasndan srekli
olarak melekle yapt konumann baz cmlelerini geiriyordu.
Evet. Melek, dedi bu sonucu kesin olarak kafasna kazmaya karar
l ve yksek bir sesle. Son bir kanta ihtiyac vard. Tek bir kant.
Cebrail'le en son ne zaman konutunuz?
- phelilerin listesini bana verdii gn. Sizinle grmek
iin bedene brnmeden hemen nce.
- Yani Brodicke gelmek iin feribota bindii gn. Son g
rmenizin saatini hatrlyor musunuz?
- Sanyorum, sizin yeryz saatinizle leden sonra be bu
uk sularyd. Hatrlyorum, nk Ardrossana onunla gitme
mi istedi. ki kiinin leceini biliyordu, lki saat altya dor
Ardrossan 'da, dieri ertesi gn afak skerken Kildonan 'da.
Clarissa 07:30 feribotuna binmiti. Buna gre, Daniel'in bede
nini ald gen adam ancak gnein douu ile o saat arasnda
lm olmalyd.
128

Tam limana girecei srada yavalad, Alma Road'un kesin


den sapp polis merkezinin nnde durdu.
- Mfetti Stuart burada m? diye sordu hzla danmaya yak
laarak.
- Bayan Gray? dedi grevli memur biraz ararak. Evet, oda
snda. Ama ne yazk ki yalnz deil. Ben...
Devamn dinlemedi ve sa taraftaki koridora atld.
Memur peinden komaya vakit bulamadan, Clarissa mfetti
e ait odann kapsna varmt bile. Kapy alma gerei duyma
dan odaya girdi.
- Sizinle konumalym, ok acil!
Stuart ve karsnda oturan adam afallam bir biimde kadna
bakt.
- imdi mi? diye endieyle sordu mfetti. Biraz bekleyemez
misiniz? im fazla uzun deil.
- imdi, diye srar etti romanc
- Bayan Gray...
nat bir tavr taknarak odada bo duran tek iskemleye oturdu.
Mfetti rahatszln ifade eden bir bakla ziyaretisiyle gz
gze geldi. Adam bu sessiz mesajn ne anlama geldiini anlad ve
ieri giren kadna knayan bir bak atarak oday terk etti.
- ansnz vard. kan arkadamd.
- Dinleyin beni Thomas, yardmnza ihtiyacm var. Kildonan
ve Ardrossan morglarna girmeye yetkiniz vardr herhalde.
- Ee... aradnz bilgiye bal.
- ok zor bir ey deil, yasad da deil. 8 haziran gn saat
17:45 ile 18:15 arasnda Ardrossan'da bir adamn lp lmediini
renmek istiyorum. Bir de ertesi gn, afak vakti burada, Kildo-
nan'da saat 07:30'dan nce birisi lm m, lmemi mi? Bir bil
gi; bu ikincisi bir araba tarafndan ezilen yirmi be yalannda
gen bir adam olabilir.
- Dorusu, diye homurdand Stuart, bana hi bask yapmyor
sunuz. Bu olayn peini brakacanza sz vermemi miydiniz?
stelik...
- Rica ediyorum, bana gvenin. Yalnzca merakm gidermek
istiyorum. Hepsi bu.
- Tek bir sznze bile inanmyorum!
- nann. Gerek bu!
- En azndan bu kymetli kayplar iin duyduunuz ani ilginin
nedenini syler misiniz?
- Ltfen bana soru sormayn. Zaman gelince her eyi anlata-
129

cama sz veriyorum. Bu bilgileri ne zaman edinebilirsiniz?


Mfetti ban duvara dayayp ayaklarn ileriye uzatt.
- On be gn desek?
- On be gn! Bo verin daha iyi! ok ge.
-On?
- Hayr Thomas, bu bilgiler bana yarn lazm.
Mfetti gld.
- Yemek davetiniz hl geerli mi?
Clarissa kalarn kaldrd.
- Ne ilgisi var?
- Bana cevap verin.
- Elbette. Cumartesi.
- Bugn sal. Drt gn iinde yani.
Yal kadn sabrszland.
- Saymay biliyorum! Evet, drt gn.
- Hazr yemek olmasn. Tamam m?
- Siz oyun mu oynuyorsunuz Tanr akna?
- Her ey karlkl. Hazr yemek olmayacak.
Clarissa derin derin i ekti.
-Tamam.
Stuart'n parmaklan bilgisayarn tular zerinde hareket et
meye balad.
- Ne yapyorsunuz?
- Sorularnz cevaplandrmaya alyorum. En azndan ikinci
blmn.
- Burada m? u hurdayla m?
- Sizin hurda dediiniz bu makinede, adada son doksan gn
iinde meydana gelmi tm kaza sonucu veya pheli lmlerin
kayd var. Bu bilgiler daha sonra Edinburgh'daki bir merkez bil
gisayara aktarlarak orada saklanacak.
Birka dakika sonra bouk bir uultu duyuldu. Stuart klavye
nin tularna basmaya biraz daha devam etti, sonra kalkp yazc
dan kan kd ald ve ruhsuz bir sesle okudu:
- James O'Connor. 30 mart 1976 doumlu, Mayish Road 23 nu
mara Kildonan adresinde oturuyor. Kardan karya geerken
BR 602 XP plakal Rover marka bir otomobil tarafndan ezilmi.
8 haziran 2002. Saat 06?#&>
Kd yal kadna uzatt.
- ansnz varm, dedi.
Romancnn kalbi hzla arpyordu. Demek ki Daniel'in anlat
tklar doruydu.
130

- Ya Ardrossan'daki adam?
- O da tamam. Meslektalarma bir elektronik posta gnder
dim. Bir saat iinde cevap verirler.
ocuk gibi mutlu bir ifadeyle yerinden kalkp Stuart'n yana
na sesli bir pck kondurdu.
- ok tatlsn Thomas! Teekkr ederim.
Stuart onu kolundan tuttu ve sert bir ifadeyle hatrlatt.
- Size sylediimi unutmayn Clarissa; doast eylerden sa
knrm. Siz de saknn...
Gven vermeye alt:
-Evet. Evet. Elbette...

Az kulaklarnda Triumph'unun direksiyonunda oturuyordu.


Kant elindeydi. antasndan kk bir defter karp not ald:

Cebrail cesedi.
Emaneti makbuzu ve not defteri.
Not defterinin dokusu, ktlar, mrekkebi.
Janet'in hastal.
O'Casey'in ikiz cesedi.
Bacovia'mn ldrlmesi.
Daniel'in sahip olduu g.
Ezilen gen adam.
Ardrossan'daki l?

Bu son nokta zerine henz elinde kesin bir bilgi yoktu ama
Edinburgh'dakilerin bu yabancnn lmnn, Daniel'in syledi
i saatler arasnda gerekletiini dorulayacaklarndan en ufak
phesi yoktu. imdi kendisine den, meleinin bir an nce g
rnmesi iin dua etmekti; bu dnce onu glmsetti. Clarissa
onun yardm olmadan kendini kmaz bir sokakta hissediyordu.
Su mahallerini inceleyememek bir yana, temel aama olan p
helilerin sorgulanmas ksmn yerine getiremeyerek nasl ilerle
me salanacakt? Daniel "Cebrail'in bir zm dndn bili
yorum" demiti. Evet ama ne? Bir lml, llerle hangi biimde
iletiime girebilir? Ruh ararak m? Weegee board? Medyum
lar? Clarissa bu korkaka yollara bavurmay kabul etmenin sz
konusu bile olmayacan biliyordu. Kendisini karartlm bir
odada, iki mumun arasnda, tts kokular iinde oturuyorken
dnmek bile kabul edilemez bir eydi. Hayatnda yalnzca bir
131

kere falcya danma zaafn gstermi, oturum bastramad bir


glme kriziyle son bulmutu. Zaten bu yola da sekizinci roman
n yazarken duyduu ihtiya yznden bavurmutu. Kitabn ad
Fletcher Davas 'yd. Aptalca laflar dinlemek iin elli sterlin de
dii iin kendini hi affetmemiti: "Bir mektup alacaksnz" (o d
nem gnde on mektup alyordu) "Sizi kskanyorlar" (kitaplar sa
t rekoru kran hangi yazar kskanlmaz ki?) "Ama, yukarda bi
risi sizi koruyor." "Kim peki?" diye sormutu. "Anneniz" diye ce
vaplamt falc (zavall annesi o zamanlar hayattayd).
Elli sterlin... Kadnn etkilenmi baklar altnda hl elli ster
lini sayarken gryordu kendini.
Cebrail bir zm dnmt. Bouna kafa yoruyordu. z
mn ne olduunu bulamyordu.
Ne olursa olsun, artk eli kolu bal beklemeyecekti.
Triumph'un motorunu altrd ve limana doru hareket etti.

VVilliam Maclean karsnn baucuna oturmu, bu donmu yz


ifadesine, hareketsiz bedene, bir metronom gibi sehpadan dama
ra doru kayan hayat tayc ekerli kk damlalarn iine ak
t bu zayflam kola hl alamyordu. Daraac anlamna da
gelen sehpa szcnn yaam datan serumun asks iin de
kullanlmas tuhaft. Janet'in burun deliklerine iinden oksijen
geen besleyici bir klcal tp giriyordu; yksek miktarda effaf,
dokunulmaz ve gzle grlemez yaamsal molekl. Garip bir ay
rnt, Janet'in gzleri akt ve gzbebekleri tpk silecek gibi sa
a sola hareket edip duruyordu. Neyi grmeye alyorlard aca
ba? Hangi gizemli sylemi anlamaya urayorlard? Sakn ller
Kitab olmasn? Okumas biter bitmez Janet ebediyen gidecek
miydi? yle olursa, William da onu takip edecek ve her ikisi de
derin ukurlarn iine gmlecekti. Bundan emindi, aynann di
er tarafnda yalnzca bu olabilirdi: Derin ukurlar. Bilimsel d
nce, son yolculuktan sonra herhangi bir eyin olabileceini d
nmesini engelliyordu. nsann yeryznde bulunmas tesad
fn bir meyvesidir. nsan geldii gibi gidecektir; tesadfen. lahi
bir plana inanmak samayd. Dinozorlarn yok oluunun nce
den hazrlandn dnmek, bu yok olutan sorumlu gktann
uzaydan, biyolog bir Tanr tarafndan gnderildiini dnmekle
ayn eydir.
Buna karn...
Nasl aklamal? Anlatlamaz ifade edebilmek iin szck-
132

leh nerede bulmal? Oldum olas lmszdk, ama imdi ar


tk dier dnyalarn mahluklarna benziyoruz. Krlgan, na
rin, yalnzca bir toz tanesi olmaya mahkm edilmitik. Kibir
yznden gnah m ilemitik, yoksa an alakgnlll
mzn sefil kurbanlar mydk?
Eer not defterindeki szckler doruysa... Cebrail vard, Mu
sa da, sa da ve lmden sonraki hayat da. Tanr da.
William Maclean farknda olmadan, geceyi geirdii koltuktan
kayarak yerde diz kt, ellerini kavuturdu, tpk katld ilk
Kudas ayinindeki gibi.
15

Clarissa karaya ayak bastnda saat neredeyse t. Limanda


drt saatten fazla skp kalmt! Gelgit yznden gemiler ancak
14:45 sularnda almaya balayabilmiti. ok eski dnemlerden
beri Lindisfarne denizin kabarmas ve alalmasyla belirlenen bir
ritme uygun yayordu. Yzen bir mendil byklndeki birka
millik kahverengi topraklar, bir sreden beri her trl tefekkr
iin gelinen bir yer olmutu. VI. yzylda rlandal Prens Molaise
yalnz bana yaayp lmek iin buraya yerlemi olsa da, bu
arbal kayann zerindeki tinsellik rzgrn estiren onun ruhu
deildi; adann koruyucusu Aziz Aidan tarafndan dokuz yz yl
nce eski bir manastr zerine ina edilen ve bylece Lindisfar-
ne'in Anglosakson dnyasnn en kutsal yerlerinden birisi haline
gelmesine sebep olan Benedikten manastn da deildi. Sebep
bakayd, sebebin ad da Yeshe Losal'di. Bir kardelik hareketin
den esinlenen bu Tibetli lama aday, "Dnya Bar ve Sala"
adanm bir merkez kurmak ve trlerin korunmas iin doal re
zerv yaratmak amacyla satn ald. Balangta yedi yz elli bin
sterlin isteyen adann eski sahibi Bayan Kay Moris Lindisfarne'
lamaya yan fiyatna brakt. Sebebi? Bir gece ryasnda Hz. Mer
yem kendisine grnerek bar ve tefekkre hizmet iin bu fiya
tn uygun olduunu tlemi. Dinleraras bir buluma yeri iin
bundan daha iyi kehanet olabilir mi?
Avrupa'da Budizm'in en eski kurumlarndan biri olan Samye
Ling tarafndan desteklenip mali kaynak salanan yeni merkez,
baz artlara uyulmas kouluyla tm dinlerin mensuplarna ak
t; uyuturucu, alkol veya ttn kullanlmayacak, adaya dandan
hayvan getirilmeyecek, ahlaka uygun davranlar sergilenip ev
reye saygl olunacakt.
134

Clarissa, Brodick Liman'ndaki danma ofisinden ald bro


r dikkatle inceledi. Brorn iinde iki sayfada esas binalarn i
zimleri vard. Rhtmn sa tarafnda, volkanik bir tepenin zerinde
VIII. Henry tarafndan yaptrlm atonun kalntan vard; gney
batda St. Mary, Bat'da St. Cuthbert, kuzeydouda St. Aidan kilise
lerinin klahlar grlyordu. Yz kiilik nfus iin kilise vard
ama hi sinagog yoktu. Bu dini yaplara Marygate House isimli bir
mze ekleniyordu. Bu yap Tibet vakfnn binalarn, bir danma
noktasn, bir ary, bir bar, doal olarak bir Budist tapnan bir
araya getiriyor, arka planda ise dnyann drt bir yanndan gelen
gizemcilerin kalabilmesi iin yaplm kulbeler seiliyordu. Bu
nunla birlikte, ziyaretinin en ok dikkatini eken, karaya oturmu
balk teknelerinin oluturduu mezarlkt. Gvdeleri kum ve de
niz tarafndan kemirilen, direkleri yatm, yelkenleri paralanm,
tuzdan lahitlere gml tekneler orada uyuyordu. Mezar ta olma
yan bir mezarlk. Ringa bal avnda uzman olan bu kk filo,
Lindisfarne'n onuru ve simgesiydi. Bir yzyldan nce.
Gkyz aniden kararm, yamur ince ince iselemeye bala
mt. Bir de imekler olsa ortalk i karartc ve dsel bir hava
ya brnecekti.
Clarissa vakit kaybetmeden danma noktasna yneldi.
Yz illerle kapl gencecik bir kz, cameknn ardnda otur
mu, zerinde turuncu renkte uzun bir harmani bulunan bir a
hsla laflyordu. Cameknn orta ksmnda, shhi bir konuma or
tam salamak iin zerinde ok kk delikler bulunan effaf
bir zarla kapl bir aklk vard. Dnya ne kadar da tuhaflat di
ye dnd romanc. Sohbetin bitmesini sabrszlkla bekledi.
Be dakika, yedi, u ikisi gevezelik etmeye bir son vermiyordu.
Bunun zerine adama mdahale etmeye karar verdi:
- Baym, bilmem farknda msnz ama yamur boanmak ze
re ve benim emsiyem yok.
Adam ellerini gs kafesi hizasnda birletirip tevazu tayan
bir davranla hafife ne doru eildi.
- Ah! zr dilerim.
Hemen kenara ekildi.
Clarissa azn camekn zerindeki akla doru yaklatrd.
- Adada oturan bir arkadama ulama konusunda yardmc
olabilir misiniz acaba? smi Samuel Shlonsky.
- Demek yetkililerinden mi?
Akl kaplayan zar yznden kzn sesi bir robotunkini and
ryordu.
135

- Hangi dernek?
- Dnya Bar ve Salk Dernei.
- Bilmiyorum. Belki.
- Bakyorum.
Gen kz daktiloya ekilmi bir kd incelemeye dald.
- Shonsky idi deil mi?
- Hayr. Shlonsky. L harfi ile.
- smi?
- Samuel.
Clarissa sabrszlanyordu.
Birka dakika getikten sonra kzn metalik sesi duyuldu:
- zgnm. Bu isimde kimse yok.
- Emin misiniz?
- Dnya Bar Dernei'nin alt yesi var.
- Peki ya yalnzca ada sakinlerindense?
- Olabilir. Telefonu var m?,
Clarissa ban hayr anlamnda sallad.
- O halde zgnm Hanmefendi. Adresini bulmann hibir yo
lu yok.
- Belediye. Belediye var m?
- Belediye mi? aka yapyor olmalsnz. Lindisfarne zel
mlktr ve burada saymz gerekten ok az. Belediye ne ie ya
rayacak ki?
Yal kadn patlamak zereydi. Buraya gelerek ok byk d
ncesizlik yapmt.
- zr dilerim Hanmefendi...
Trunculu adamd kendisiyle konuan.
- Evet?
skeleyi iaret etti.
- Alarn onaran u adam gryor musunuz?
Clarissa bayla onaylad.
- smi Angus'tur. Eskiden beri burada yaar. Adada olup biten
her eyi bilir. Ona sorun. Eminim size yardmc olur.
Clarissa'nn yz hatlan gevedi. Aslnda bu adam ok iyi biri
siydi, turuncu harmanisi iinde bile.
Teekkr edip iskeleye doru ilerledi.
- Rahatsz ettiim iin zr dilerim, dedi balkya doru eile
rek. Ama bir arkadam aryorum.
Adam kafasn kaldrmak ltfunda bulunmad.
- Hepimiz bir arkada aryoruz, diye homurdand. Uzun sre
aramak zorunda kalabilirsiniz.
136

- Ad Shlonsky, Samuel Shlonsky.


Balk dnmedi bile.
- Yahudi mi?
- Evet.
- Dier tarafta.
- Buradan uzakta m?
- Lindisfarne'dasnz Hanmefendi...
- Oraya ulamann bir yolu var m?
- Drt tekerlek, iki tekerlek. Bir sandal veya bir ift bacak.
Yal kadn tekneyi gsterdi.
- Beni siz gtrr msnz?
- Duruma bal...
Clarissa antasn kartrd.
- On ilin?
Adam bunun zerine doruldu, o anda Clarissa adamn yz
nn derisinin tpk kulland a gibi dm dm olduunu
fark etti. Adam sordu:
- Nereden geliyorsunuz Bayan?
- Arran'dan Neden sordunuz?
- Arranllarn insan doasna saygs yok mudur? On ilin?
Clarissa'yla ilgilenmeyip iine dnd.
- Yirmi?
Cevap vermedi.
-Krk.
- Benim teknem ancak sterlin birimini anlayabiliyor. ten
aa olmaz.
Clarissa akna dnd:
- sterlin mi?
- Evet, nk bugn iyi gnmdeyim.
- Pekl, diye i ekti. Ama bu paraya dn creti de dahil.
im ok uzun srmez.
- Dnle beraber drt. Ve bir saat beklerim. Bir dakika fazla
durmam.
Kadn, frsatlara iinden lanet okuyarak kabul etti.

Samuel Shlonsky'nin evi dik bir yalyann kenannda ykseli


yordu. Ama bir evden ok, duvarlarn sarmak ve yabani otlarn
brd bir ta ynna benziyordu. zeri kurt yenii dolu tah
ta kapnn nnde durdu, kapya vurmakta tereddt etti. lgin
olan, pencerelerin kepenkleri kapalyd.
Kapy iki kere tklatt. kere daha. Bir ayak sesi duyuldu.
137

Kel kafal, zayf grnml ufak tefek bir adam grnd. Gz


lklerinin arkasndan yal kadna pheli bir tavrla bakyordu.
Acaba ka yandayd? Yetmi? Yetmi be? Patates gibi bir bur
nu vard, yanaklar kaba sakallarnn ardnda kayboluyordu. Du
daklar zorlukla seiliyordu.
- Gnaydn. Bay Shlonsky siz misiniz?
- Duruma bal. Siz kimsiniz?
- Adm Clarissa Gray. Sizinle birka dakika grmek istiyor
dum.
- Neden?
- Bacovia'nn arkadaym.
- Vasile'in mi?
Clarissa onaylad.
- Ne yapyor o yal deli? Hl Glasgovv niversitesinde mi?
- Hayr.
- Yine mi? Sakn bana Romanya'ya dndn sylemeyin.
Clarissa'nn yznde rahatsz bir ifade belirdi:
- Girebilir miyim, Bay Shlonsky? Aklayacam.
Adam kenara ekilerek girii at.
erisi mumlarla aydnlatlyor olmasna karn, d grnt
nn aksine burada dzen ve temizlik hkimdi. Eyalar eski ama
scakt. Aa oyma bir satran takm sehpann zerinde duru
yordu.
Shlonsky yal kadna oturmas iin yer gsterdi.
- ay yapmtm. Alr msnz?
- Memnuniyetle.
Az sonra, zerinde kalaydan bir aydanlk ve iki fincan bulu
nan bir tepsiyle geri geldi. Misafirine servis yaparken bilgi almak
istedi:
- Evet, Bacovia?..
- Haberin sizi zmesinden endie ediyorum.
Shlonsky doruldu.
- Bu trl giri cmleleriyle balandnda devam hep ayndr.
ld m?
Clarissa onaylad.
Dalgalarn yalyara apmasyla blnen uzun bir sessizlik oldu.
- ok yazk olmu, dedi sonunda Shlonsky. Birbirimizden ye
teri kadar yararlanamadk. Her ey ok hzl geiyor. Her ey ok
ksa.
Yzn krtrd.
- Dostumdu.
138

Her eyi bu zetlemiti.


- Kalp krizi mi acaba? ok imand. Onu uyarmtm.
- Hayr, Bay Shlonsky. Kalple ilgisi yok.
-Ya?
Sylemeden nce derin bir nefes ald:
- Cinayete kurban gitti.
- Cinayet mi? Neden? Nasl?
- Uzun bir hikye. stelik de inandrc deil; en azndan gr
nte.
istemeyerek ekledi:
- Ziyaretimin nedeni de bu.
Shlonsky ellerini masann zerinde kavuturdu.
- Sizi dinliyorum.

Kathleen kumlarda yuvarland ve sonra vcudunu yavaa


Morcar'n vcudu zerine brakt. Yaan ince yamur onlar ra
hatsz etmiyordu. Acaba farkndalar myd?
- Beni byledin, diye fsldad Kathleen. Galiba seni seviyorum.
- Sevmek... Sz bedene brnd. 26
Morcar'n yapt yorum karsnda Kathleen glmsedi. Mor
car dudaklarn umutsuzluun akt bir atele gen kadnnkile-
re kenetledi. Nefesleri tkeninceye dek kenetli kald. Morcar
gen kz omuzlamadan yakalayp hafife kaldrd.
- Kz kardeim olman isterdim, dedi usulca.
- Kz kardein mi?
- Neden byle ardn? Eski Msrllar sevdiklerine byle ses
lenmez miydi?
- Evet ama, sen firavun deilsin, ben de kz kardein. ret
menlerin uygarlmzn eyi yasakladn retmedi mi? Ya
kn akrabalar aras zina, insan eti yeme ve adam ldrme?
- Erkek ve kz karde arasndaki zina bu listeye dahil olmamal.
Bunlar sylerkenki ciddiyeti Kathleen'i gldrd.
- Hangi sebep yznden?
- nk zamann ve insanlarn tesinde blnmemi bir dou
mu, ayrlmam bir yumurtay simgeler.
Kathleen sessizce yzne bakt ve tekrarlad:
- Sen gerekten artc birisin Morcar.
Bir anda konuyu deitirdi:

26. Hristiyanlkta Hz. s a ' n n ilahi ile insani olan kendi bedeninde topladn anlatmak
iin kullanlan deyim, (.n.)
139

- u ldrlen melekler konusu kafam giderek daha ok me


gul ediyor. Cebrail'in gizemli cmlesini anmsyor musun? "kiz
0,809'da."
- ok iyi anmsyorum.
- niversite ktphanesinde aratrma yapmak istiyorum. Bu
mesaj anlamamza yarayacak bir eyler, bir iaret bulunacana
inanyorum.
- Bu mmkn. Ama Bayan Gray bundan holanmayabilir. Tm
bunlara nokta kovmaya karar vermemi miydi?
Kzn dudaklarnda kurnaz bir glmseme belirdi.
- Grnte evet. Sen kadnlar iyi tanmyorsun. Deiken
lerdir. ok deiken...

Samuel Shlonsky iskemlesinden kalkt ve satran tahtasna


doru yrd. ll bir hareketle beyaz atn yerini deitirdi ve
bir sonraki hamleyi dnmek iin talara bakmaya balad.
- Bu benim huyumdur. Beni aan bir durum karsnda kald
m zaman kafam datr, dikkatimi baka yere yneltmeye al
rm.
Romancya dnd.
- Satran oynamay biliyor musunuz?
Yal kadn kafasyla hayr iareti yapt.
- Yazk. Heyecan verici bir oyundur. lm, hayat, korku, tered
dt, ngrme, iddet, bazen merhamet ve hep iktidar duygusu.
nsana zg duygularn tamam u altm drt karede bir araya
gelmi.
Bir raf zerinde duran dolmakalemi ald ve sonra yerine oturdu.
- Hayat bana, eer ok karmak bir sorunla karlarsak ken
dimizi yalnzca bilimsel deil, sanatsal olarak da dnmeye zor
lamamz gerektiini retti. Yeniden satranca dneceim; tm bi
limler gibi, nk satran da bir bilimdir, bu oyun ayn zamanda
bir sanattr. Bir satran partisi, Rembrandt tablosu ya da bir Mic
helangelo heykeli grdmzdeki kadar iddetli estetik heye
canlar ortaya karr. Bu oyunun tarihi, estetiin saf gce galip
geldii pek ok satran partisi grmtr.
Clarissa'nn ii daralyordu. Zaman snrlyd ve ev sahibi ko
numalarn iinde kayboluyordu. Kendisine anlatt konu hak
knda en ufak bir dnce bile ileri srmemiti. Adamn szn
kesmeye karar verdi.
- Bizim maceramzdan vardnz sonu nedir? Buna inanyor
140

musunuz? Bir kan kurban olduumu mu dnyorsunuz?


- Beni artyorsunuz Bayan Gray. Kitaplarnzm bazlarm oku
dum; beni en ok etkeyen olay rgsn kurmadaki ustaknzd.
Neredeyse matematiksel bir rg. O halde "bilimsel" dnelim. Ja-
net'in hastalnn rastlantsal olduunu, evinizin giriinde can eki
enin yalanmakta olan beyninizin oyunu olduunu, len adama t-
pap benzeyen u rlandalnn bulunmasnn da yine rastlantlar ha
nesine yazlabeceini, gen adamn melek deil de olaanst bir
telepati yeteneiyle donanm bir kii olduunu, hatta kendisinin
not defterini yazan ve btn bu olaylar hazrlayan kii olduunu
varsayalm. Ama bununla birlikte Bacovia'nn ak seik ldrld
gerei ortada. Yalnzca bu zc olay bile bu davann srrm or
taya karmak iin giriimde bulunma gerekliliini gsteriyor. ster
semavi bir varlk olsun ister insan, ortada bir katil var ve kimliinin
tehis edilmesini, hatta mmknse cezalandrlmay hak ediyor.
Kd kendine ekti ve kalemi yardmyla baz szcklerin al
tn izdi, bazlarn ise karalad.
- Sanat ve ocuk olalm. Esas olan saklayalm. Yani, bir ba
kalm... 19 ve ki: 0,809'da?
Dudaklarnda belli belirsiz bir glmseme belirdi.
- On. Altm drt kutu. Alt art drt eittir on. Elenceli.
- On? diye tekrarlad Clarissa.
- Gematriada her harfin saysal bir deeri vardr. Gematria, bir
szc yorumlamak iin, onu oluturan harflerin ya da sessiz
harfler grubunun say deerini, ayn say deerine sahip baka bir
szce yaklatrarak kullanr; bu tabii her harfin kendi zel de
eri olduu ilkesinden yola klarak yaplr. Eski Yunanlarn da
bildii bu yntem, esas geliimini brani edebiyatyla yapmtr.
- ok iyi anlamadm itiraf edeyim.
- Torah'dan bir rnek ele alalm. Yakup, Tekvin'in27 32. bap 4.
satrnda "Laban'n yannda misafir oldum" diyor. "Misafir ol-
dum"un saysal deeri alt yz on e eittir. Bunun sonucu ola
rak, cmle bize misafir olduu srece Yakub'un alt yz on
emir aldn zmnen sylyor.
- Alt yz on emir mi?
- Evet. Etkileyici, deil mi? Biz Yahudiler bu emirlere mitsvot
adn veririz. Bunlar bir mr boyu uygulanmas gereken dini
buyruklardr.
Clarissa izlemekte glk ekiyor, ama bunu belli etmemeye
alyordu.

27 Kitab Mukaddes'in Eski Ahit blmnn ilk kitab


141

- Benim iin on rakamnn anlam aktr.


- yle mi?
- Yaradanla kar karyayz.
- Bana kzmayn ama "Yaradanla kar karyayz" diyerek ne
anlatmak istiyorsunuz?
- Bizde Tanr'nn ad, tanm gerei sylenmez. Buna karn,
ona baka adlar kullanarak hitap edebiliriz. Bu adlarn says on
dur. Sras gelmiken sylemeden gemeyeyim, slam dininde bu
isimler doksan dokuz tanedir. Yznc isim gizlidir ve yalnzca
kyamet gn ifa olacaktr. Hepsi bu deil. Sanyorum imdiye
kadar seflrat'dan sz edildiini hi duymadnz?
Clarissa soruyu olumsuz cevaplad.
- yleyse bakn, genelleyecek olursak bu kabalaya zg bir te
rimdir ve on esas veya lk ile ilahi dnyann kendini gsterdii
ortaya k iaret eder. Tamamen zihinsel yapda yksek se-
fira ve yap sefralar da denen, ilahi dnyaya gre ikincil rol oy
nayan yedi tane aa sefira vardr.
O anda Clarissa'nn, aklna Daniel'in szleri geldi: "ki gruba b
lnm on melektik. byk ve yedi kk melek." Yine bir rast
lant m? Bu fikri kafasndan atp muhatabnn dikkatini ekti:
- Cebrail'in on dokuz saysn andn hatrlataym; on deil.
Samuel kaleminin ucuyla kda birka kez vurdu.
- Elbette, daha birinci aamadayz. kinci aama teyit ksm
olacak. Cebrail'in bizi doru yne ekmek iin kulland tarzda
bir estetiklik, hatta bir zarafet var. Sz konusu sayda bir deil iki
iaret var, biri dierinin tamamlaycs.
Oturduu yere iyice yerleip gzlklerini kard.
- Daha nce Kuran' incelediniz mi?
- Hayr, hibir zaman.
- Siz ki muammalar seviyorsunuz, incelemeliydiniz. Bu kitap,
bakaca hibir kitapta bulamayacanz zel bir olaya sahip; yir
mi dokuz sure bir ila be harften oluan dizilerle balyor. Bunlar
iin on drt harf kullanlm, yani Arap alfabesinin yars. Bu
harflerin neden kullanldn imdiye kadar kimse bulamad. Oy
sa bu harfler on dokuz saysyla ok yakndan ilikili.
Yahudi raftan bir kitap alp belirli bir sayfasn aarak Claris-
sa'nn nne koydu.
- Okuyun...
Yz skntl bir hal ald.
- Gzlklerim yok.
Samuel ezberden okudu:
142

- "Orada on dokuz beki vardr." Yetmi drdnc sure, otu


zuncu ayet. Belki rastlant... Ama Kuran yz on drt sureden olu
ur. Tekvin'e gre Tanr dnyay alt gnde yaratp yedincide din
lenmitir. Sure saysn altya blersek ne elde ederiz?
- Zihinden hesap yapma konusunda hibir zaman iyi olmadm.
On dokuz mu?
- N Kesinlikle. Sizce bir rastlant m?
Clarissa ne cevap vereceini bilemedi.
- Bir baka rastlant daha. Kuran'n en kutsal mesaj La ilahe
illallah: "Bir tek Allah vardr" anlamna gelir. Ayetlerde, Tanr'y
iaret eden ve Arapas "vahid" olan "bir" szc ka kere ge
er biliyor musunuz?
- On dokuz kere mi?
Onaylad.
- Cebrail size bir ipucu brakm.
- Beni belki biraz ar bulacaksnz ama, Tanr'nn adnn kul
lanlmasnn meleklerin, Bacovia'nn ve belki de yarn Janet Mac-
lean'in katilini bulmama nasl yardm edeceini anlamadm.
- Bu bir anahtar. Ama hangi kapy atn bilemem.
Clarissa ellerini salarnn arasnda gezdirdi.
- Kafam kartran bir ey var. Yaptnz muhakemeyi destek
lemek iin Tanr'y temsil ettii varsaylan bu say hakknda
tektanrl dinden yalnzca ikisine dayanp, ncsn, yani H
ristiyanl darda braktnz. Neden? Yeni Ahit'te de baz deer
ler veya baz simgesel kelimeler bulunuyor olamaz m?
Samuel Shlonsky i ekti.
- Yanlyorsunuz Bayan Gray. Hibir eyi bilinli olarak seme
dim. Bize on dokuz saysn veren Cebrail, gerekten oysa tabii.
Oysa Yeni Ahit'te bu sayya ait hibir iz yok. Elbette baka say
lardan bol bol var, mesela krk veya yedi veya doksan dokuz, hat
ta Vahiy Kitab'ndaki nl canavara ait say, alt yz altm alt,
ama hi on dokuz yok.
- Bu da demektir ki?...
Dnd.
- Benim aklma bir ey geliyor. Bunu basit bir varsaym olarak
kabul edin. elikili olarak ve grne ramen birbirine en ya
kn iki din slam ve Yahudilik. Neyi savunuyor olurlarsa olsunlar,
zellikle gnmzde birbirlerine duyduklar kzgnlk ne derece
olursa olsun, ayn spermle dllenmiler, brahim'inkiyle. Hafza
nz tazelememe izin verin. 'Ve Allah brahim'e dedi: 'Karn Sara
sana bir oul douracak ve onun adn shak koyacaksn ve onun-
143

la ve ondan sonra zrriyetiyle ahdimi ebedi ahit olarak sabit kla


cam. Ve smail'e gelince seni iittim: te onu mbarek kldm
ve onu semereli edeceim ve onu ziyadesiyle oaltacam, on
iki prensin babas olacak ve onu byk millet edeceim'." Her iki
olan da babalan tarafndan snnet edildi, iki olan babalann
Makpela Maaras'na gmdler. Hristiyanlk bu ikisine akraba
olmam. Tam tersine, zlerek gryorum ki Hristiyanlk ok
miktarda Yahudi ve Mslman kan dkm. Hal Seferleri, en
gizisyon, soykrm bunlann kant. On dokuz says, Tanr'nn ad
na giden bir kestirme yol bir yerde, bir nevi istekli bir budama.
z olana gtryor ve karkl nlyor.
Kafasn kaldrp romancya bakt.
- Sizi artyor muyum?
- Sizi biraz tarafl buluyorum.
Shlonsky satran tahtasna dnd ve siyah at hareket ettirdi.
- Buna karn, dedi yavaa. u 0,809 saysnn burada ne ii
nin olduunu ve ikize yaplan gndermeyi henz anlam deilim.
Clarissa'ya dnd.
- Not defterini birka gnlne bana emanet eder misiniz?
Daha dikkatli incelemek isterim. Cevap iinde bir yerlere gizlen
mi olabilir. Ve eer yleyse, onu bulacama gvenebilirsiniz.
- ok dikkatli saklamanz kaydyla. Onu kaybetmek istemi
yorum.
- Gereken dikkati gsteririm. Bana gvenebilirsiniz.
Yal kadn bir sre sessiz kald.
- Defter size emanet, dedi ayaa kalkarken.
Bacovia'nn ald notlarn altna telefon numarasn yazd ve
ekledi?
- Bana haber verirsiniz, deil mi?
- Elbette.
Shlonsky kadn kapya kadar geirdi.
Darda karanlk kmeye balamt. Ve balk Angus orta
larda grnmyordu...
16

- Gitmi! diye bard Clarissa fkeyle. Oysa bana bir saat bek
leyeceini sylemiti.
Shlonsky masum bir ifadeyle glmsedi.
- Bir saat mi? Biz en az saattir konuuyoruz.
Deniz ak mor e altn rengi aras sonsuz bir enginlik halini al
mt.
- Arabanz var m? diye endieyle sordu romanc akn bir
halde.
Yahudi saatini gsterdi.
- Var ama saat alty gemi.
-Yani?
- Son srat gitseniz bile vaktinde varamazsnz. Gelgit yzn
den, anlyor musunuz? u an sular ekiliyor. Benim hatam, sizi
uyarmalydm. Gn aarana kadar hibir gemi almaz.
- Bu imknsz! Dnmem lazm!
- Geceyi burada geirmekten baka areniz yok. Bir kfirle ay
n at altnda uyumaktan ekinmiyorsanz, kapm size ardna ka
dar ak. Yarn ilk i sizi limana brakrm.
Telaa kaplacak olan Kathleen ve Morcar' dnd.
- Tamam, dedi. Davetinizi kabul ediyorum. Ama eve ;telefon
amalym. Beni kye gtrebilir misiniz?
- Elbette. Frsattan istifade yemek de yeriz ve Tanr'dan sz et
mek yerine bana romanlarnz anlatrsnz.

Kathleen'in bilgisayar banda oturan Morcar, zerinde bo


yutlu bir satran tahtas grnen ekrana iaretparmayla hafife
dokundu. nternetteki rakibi C5'te duran beyaz fili oynaynca bir
zafer l att.
145

- Mahvoldu!
Hi tereddtsz G7'de duran piyonu G8'deki kaleyle yedi.
- Bu oyunu hibir zaman anlamayacam, diye i ekti Kathle
en. Tek anladm kt durumdasn. Ama yine de seviniyorsun.
- nk sen 1972'de Fisher ile Spassky'yi kar karya getiren
partinin on nc oyununu bilmiyorsun. XX. yzyln en dikkat
ekici oyunuydu. Bu adam yenilgiye doru kouyor.
- 1972 mi? Ben henz domamtm, sen de domamtn.
Gen adamn yanaklar hafife kzard.
- Kitaplardan renebiliriz, deil mi?
- Btn nl karlamalar ezbere biliyorsun musun?
Morcar boazn temizledi.
- Hayr, bazlarn... yani... iki veya tanesini.
Rakibi oyununa cevap verdi: Cl'deki kale C4' yedi.
- Ya imdi? diye sordu Kathleen. Ne yapacaksn?
- Kale D7'ye. Drt hamle sonra...
Ekranda E4'teki beyaz kale Morcar'a ah ekti. Hi rahatsz ol
mayan gen adam ahn F ' e oynad.
- Kaybetti, diye mrldand mutlu bir ifadeyle.
Rakibi D4'teki fili oynad. Morcar hemen D2'deki fille karlk
verdi. Ve kollarn kavuturdu. Birka saniye sonra ekrann orta
snda bir mesaj yanp snmeye balad:

TERK EDYORUM
FSHER SPASSKYYE KARI, 1972
DORU SAVUNMAYI BULDUUMA YLE EMNDM K,
TEBRKLER!

- Bu aptaln oyunu neden terk ettiini anlamyorum, diye ho


murdand Kathleen.
- Bunu sana anlatabilmem iin iki saat lazm. Yalnzca unu bil;
eer oyunu terk etmeseydi, doruca mata gidiyordu; iyi bir oyun
cu da bunu grr.
Morcar aniden konuyu deitirdi:
- Bayan Gray'in telefonunu tuhaf buldum. Kutsal adaya niin
gitti acaba?
- Bir sonraki roman iin aratrma yapmaya.
- Ben bundan emin deilim.
- Neden? Bununla ok ilgilenmi grnyorsun.
- Onun iin endieleniyorum.
- N o t defteriyle yeniden ilgilenmeye karar vermi olabilir mi?
146

- Mmkn. Bacovia'nn ldrlmesi yznden.


Gen kz irkildi:
- Bacovia... ldrld m?
- Grtlaklanarak.
- Sen nasl rendin bunu?
- Dn bir polis ziyaretine gelmedi mi?
- Polis mi?
- Bilmiyor muydun?
- Nereden bilebilirim? diye kar kt Kathleen. Kapy atm
adam bana merhaba dedi ve Bayan Gray kendisine soyadyla hi
tap etti: Stuart't sanrm. Sonra plaja senin yanna geldim.
- O bir polis mfettiiydi, diye pekitirdi Morcar. Bacovia'nn
lmn Bayan Graye o haber verdi.
Gen kz kafas karm bir biimde sustu. O/ay anlamasna
yarayacak bir eyin gznden katn dnyor, ama bunun
ne olduunu bilemiyordu. Aslnda kendine doru soruyu sorma
s yeterliydi: Morcar bundan nasl haberdar olabilirdi? Onun, el
lerini kuma sokup kum tanelerini parmaklarnn arasndan su gi
bi akttn pencereden grmemi miydi?

Meyhane scakt. Bira ve viski bardaklar ttn rengi ahap


kapl duvarlar arasnda usulca birbirine vuruluyordu. Sakalsz
yzler, kzl ya da sansn bykl zayf suratlar; takm elbiseli
adamlar, blucinli genler, Avrupa'nn drt bir kesinden gelmi
deiik kiiler. Kutsal adada toplananlarn tm ayn araytan,
ayn arzudan esinlenmiti; anlamak, kendini sorgulamak, tefek
kre dalmak.
Samuel Shlonsky hafife Clarissa'ya doru eildi ve fsldad:
- Aryorlar. Oysa bulunacak bir ey yok.
Romanc elmal tartnn son lokmasn yedi ve bir saptama
yapt:
- Siz hep byle ktmser miydiniz, Bay Shlonsky?
- Ktmser? Hayr. yle olduumu da hi hatrlamyorum. En
dieli iyimser benim iin daha uygun bir sfat olurdu.
- Biraz patavatszlk yapmama izin verir misiniz?
- Hibir tehlikesi olmaz.
- Sizi kavramakta glk ekiyorum. Kimsiniz siz?
Omuzlarm silkti.
- Uzun sre bir bakasydm. Bugn artk kendimim. Samuel
147

- Hadi ama!
- Gerekten bilmek istiyor musunuz?
Clarissa onaylad.
- yi o zaman. Sizin de grm olduunuz gibi karanlkta ya
yorum. Gn benim iin bir tehdit oldu. Ve insanlar sevmiyo
rum. ok ktlkler, irenlikler grdm, yaadm ve gzlerim
iyilemeyecek biimde yaraland. Yahudiliin iinde doup bra
him'in diniyle eitildim. Kendimi uzun zaman hakikatin iinde sa
np dnyann geri kalanndan farkl olduuna inandm. Tersi bir
fikir aklmn ucundan bile gemedi. Bu imknszd. En azndan
Varova'da mmkn deildi. 1940'larda mmkn deildi. Ve eer
olaanst bir ey olur da ocuk benliim durumumu unutmaya
kalkarsa, on santimetre geniliindeki kolluk ve zerinde Jude2*
yazan san yldz bunu bana hemen hatrlatrd. Babam, Siyonist
sosyalist Hahomer-Hatzair hareketinin lideri Mordehay Anile-
wicz'in yakn arkadayd. Getto ayaklanmasnn elebalarndan-
d ve kurunlarn altnda ilk can verenlerin arasndayd. Ksa s
re sonra annem de onu izledi. Her ikisini de ruhlar bedenlerini
terk ederken grdm. Son nefeslerini duydum ve bu uzun sre
iddetli bir frtna gibi kulamda nlad. Daha on iki yana yeni
basmtm.
Devam etmeden nce bir yudum ay iti.
- Bunu nelerin izlediini ve korkunun drtsyle hangi dolam
bal yollardan geerek huzuru bulabilmek iin srail'e vardm
size anlatmayacam. Orada, bamza geleni anlamaya altm.
Getiimiz her yerde karmza kan bu nefretin nedenini ak
lamaya altm. Bu ok uzun ve karmak oldu.
- Peki, buldunuz mu?
- Evet. Tanr.
Clarissa kalarn kaldrd.
- Yani en byk sorumlu Tanr m?
- Dnn; atalarm tektanr fikrini bin yl nce ortaya at
tklarnda, bunu pagan inanlar ve putperestliin hkm srd
bir ortamda yapmlard. R o m a imparatorlar tanrlara ede
erdi. Yunanlar Zeus ve Apollon'a tapard. Msrllar Horus ve
Amon'a dua ederdi. Aton 2 9 baarsz bir giriimdi, dnm ba
aramayan bir deneme. Yazk.
- Neden yazk?
- Eer bu tektanrc parantez ayn baary yakalayabilseydi,

28. Yahudi, (.n.)


29. Eski Msr'da tektanr inancnn ortaya atlmasyla birlikte tapnlan t a n n , (.n.)
148

byk olaslkla halkmn kaderi ok farkl olacakt. O zaman


inanszlarn tm dikkati brahim'in deil Akhenaton'un soyuna,
Yahudilere deil Msrllara evrilecekti.
Bir sre durdu.
- Gryorsunuz, deil mi Bayan Gray, halkmzn felaketi faz
laca erken hakl olmak. Zamanda geriye gidin. O dnemin dnya
sn dnn. Jpiter'i, Neptn', Baal'i, kutsal boalar ycelten
heykeller ve daha baka pek ok ey uygar diye adlandrlan top
raklar kaplyordu. Derken bir avu insan ortaya kp ilan edi
yor: "Pek ok tanr yok tek Tanr var." stelik onu tasvir edemez
siniz, yz yok, ismi de yok. O her yerdedir." Byle bir ifadenin o
zamanki kiiler zerinde uyandraca etkiyi, felsefi ve toplumsal
sonulan dnebiliyor musunuz? Atalarm bunun kararn ver
diinde kendilerini bir daha dzelmeyecek bir biimde toplumun
gznden drdler. Bizim btn talihsizliimiz byle balad.
- Sanyorum bu vardnz sonu, farkllk duygunuz ierisinde
sizi teselli ediyor.
- Evet. Ama kendimi yine de iyi hissetmedim. Bir mesajn ta
ycs olduumuza inanp bu mesajla ilgili ne yaptmz konusun
da kendimi sorguladm. Bugn diyebilirim ki, eer nefret srdy
se bu daha ok bizim hatamz. Bu kutsal mesaj paylaacak yer
de kendi iimize kapandk. Alacak yerde bztk. Elbette by
le davranrken kendimize gre ok geerli nedenlerimiz vard,
belki de yanl dnyorum, ama inanyorum ki, kendimizi dn
yaya daha nce veya daha abuk aacak cesarete sahip olmaly
dk. Seilmi halk alglamamz bizi kr etti ve egomuzu besledi.
Clarissa knar bir biimde konutu:
- Sizi olduka kat buluyorum, Bay Shlonsky. Komularnzn
neler hissettiini unutmayn. Yalnzca sizi ortadan kaldrmay is
tiyorlar.
- Kat m 9 Hayr. Belki topyac. Ben byk ilerin riske girme
den ya da yrekli davranmadan tamamlanamayacana inanyo
rum. Etrafmzda korkaklar var ve biz yrekli deiliz. Ben Arap
halkndan deil, onlarn yneticilerinden sz ediyorum. Savile
Rovv'dan satn aldklar k kyafetlerle lkeyi gezip son Filistinli
ocuk lene kadar mcadele edeceklerini syleyen iktidar sahip
lerinden sz ediyorum. Alaklklar svire ve Lksemburg ban
kalarna sandk sandk kardklar servetlerine eit olan kabile
reislerinden sz ediyorum. Bizler ilahi bir mesajn miraslary
dk. ok ar bir sorumluluumuz, yerine getirmemiz gereken
kutsal bir devimiz vard. Hristiyanlarn Mesih adn vererek sa-
149

hiplendii u Yahudi'nin szlerini anmsyor musunuz? Ne diyor


du? "Dnyann tuzu sizsiniz; fakat tuz tatszlanca o neyle tuzla
nr? Artk dar atlp insanlarn aya altnda ezilmekten baka
bir ie yaramaz. Dnyann sizsiniz." Bizler, Yahudiler dnya
nn ve tuzu olacaktk. Ama baaramadk. Peki, bizim sakall
lar en karanlk mollalarla ve khnemi Vatikan yneticileriyle
aydnlk dmanl yapma konusunda rekabet iinde grnce
iim nasl kan alamasn?
- Bu sebepten tr m buraya sndnz? Bir Tibet merkezi
ne?
- Hayr. Okumaya yneldim, tarihe. Dier iki tektanrl dini da
ha ackl bir kesinlie varabilmek iin mercek altna aldm: Hi
bir ey yoktu. Ne Hristiyanlk ne de Mslmanlk gzme ekici
grnd. Bugn artk biliyorum ki, ben bir inanszm. Ve bu din
bana yetiyor. Artk kendime ikence yapmyorum. Kimin hakl,
kimin haksz olduunu saptamaya almyorum artk. Ben be
nim. Doruluktan ayrlmayan. Zincirlerle bal deilim. Ne ba
ballarn, ne harmani giymilerin dncemi ynlendirmesine
izin veriyorum. Hayatmdan btn ruhban, btn ibadetleri
kardm, btn heykelleri krdm, btn tkalar karp attm. Ve
inann bana, ok temiz bir hava soluyorum. Burada tarafsz bir
topraktaym.
Durdu ve ziyaretisine bakt.
- Size bir soru sormak istiyorum Bayan Gray. Bana dem'in
hangi dine mensup olduunu syleyebilir misiniz?
Clarissa cevap veremeyecek durumda olduunu anlatrcasna
omuzlarn silkince glmsedi.
- Ben dem benim Bayan Gray.

Kathleen iaretparman ekranda alan web sayfasna uzatt


ve yavaa okumaya balad: "Saybim, tpk yldzlar izerine
kurulu yldzbilim gibi, kiilii ve insanlarn kaderini inceleyen
saylar zerine kurulu bir bilimdir. Yani saylarn yaammz ve
davranlarmz etkileyecek gce sahip olduu kabul edilir."
- Yeter! diye i ekti Morcar. Neredeyse iki saattir ilgisiz site
lerde dolap duruyorsun. Saylarn kaderimiz zerinde etkili ol
duunu ya da ismindeki harflerin say deerlerinin toplamnn ka
rakter zelliklerini verdiini nasl dnebilirsin?
- Eletireceine anlamak iin biraz aba harca. Saybilim saf
sata deil. Senin de okuduun gibi Pitagoras veya Platon gibi ki-
150

silerin de ilgilendii bu bilimin gemii ok eski alara kadar


uzanyor.
Morcar ban sallad.
- Yeter Kathleen. Zamann boa harcyorsun.
- yi. O halde syle bana, eer katilin acmasz kiilii hakkn
da bize bilgi vermek iin deilse, Cebrail u on dokuz ve 0,809 sa
ylarndan neden sz etmi?
Gen adam cevap vermeye zaman bulamadan Kathleen klav
yenin tulanna dokunmaya balamt bile.
- Bak. Srf zevk olsun diye...
Bir kutucuun iine Morcar'n adn oluturan alt harfi yazd.
- Ne yapyorsun?
- Sana ait olan temay hesaplyorum...
Okudu:
- M: 13, 0:15, R:18, C:3, A:l, R:18. Toplam: 68. 6 art 8 eittir 14.
Bu da 5 yapar.
Bu son sayy yazp fare yardmyla bir kutucuu tklad. Birka
saniye sonra bir metin grnd.
- Elenceli, deil mi? "Be, ahengin ve dengenin saysdr. Bu
aynca Tanr ltfunun da saysdr. Kabalaya gre hayvani ynle
rinden syrlm mkemmel insann saysdr. Kitab Mukaddes'e
gre armhtaki Mesih'in vcudundaki be yaradan tr insan
tanrnn simgesidir. Bu anlamda, ayn zamanda balamann sa
ys olarak da kabul edilir. Tanr ile evren arasndaki aracdr.
Gen kz Morcar'a muzip bir bak frlatt.
- Bunlar benden saklamsn! Demek ben mkemmel bir ada
ma k olmuum!
- Bu kadar yeter, diye kt gen adam beklenmeyen bir sert
likle.
Kararl bir hareketle bilgisayar kapatt.
- Neden? Neden byle yapyorsun?
Byk bir ciddiyetle kza bakt.
- nk bana bir ktlk gelsin istemiyorum Kathleen. ste
miyorum...

Clarissa, Shlonsky'nin kendisine verdii yatak odasnda kaya


lara arpan dalgalan ve kendini gndoumundan ayran saatleri
sayyordu.
Kafasn yasta koyduundan beri harfler ve rakamlardan olu
an sanal bir ark yatan zerinde dnp duruyordu. 19... 0,809...
151

kiz... 10... 74. sure... 30. ayet... Tek bir Tanr vardr. kiz 0,809'da.
Karklk, sapma. O ilerledike gkyz karanlklayordu. Bir
rty kaldrdnda yenisi iniyor ve bunun sonu yokmu gibi g
rnyordu. Daniel neredeydi? Onu, kaps ve pencereleri olma
yan bir evde, duvarlar grnmeyen bir brodaki grnmeyen
ekmeceleri kartrp dururken hayal ediyordu. Acaba o da ld
rlm olabilir miydi? Eer yleyse, her ey bitmiti. Bu dava ba
lad biimde son bulacakt: Sfra sfr. Aniden, bir melekle ko
numa frsat yakalayan herkesin soraca soruyu ona sormad
n fark etti. Cennet nasl bir yerdi? Orada nasl yaanyordu? Han
gi dil konuuluyordu? Alk hissi duyuluyor muydu? Ya susuzluk?
ayrlar, dereler, rmaklar, hayvanlar var myd? Hl yasak aa
veya meyve var myd? Scak myd? Yoksa souk mu? Mecdelli
Meryem, Sara, Bakire Meryem nasl giyiniyordu? Panltlarrn gl
gesinde plak m geziyorlard? Melek bir daha grndnde
onu sorgulamay unutmayacana kendi kendine sz verdi.
ok uzun sre uyuyamad.
Uyuyabildiinde saat neredeyse sabahn yd.
Tuhaf bir ses hava karanlkken kendisini uyandrd. Bir eit
alkant sesi gibiydi. Sanki biri amurda yryordu. nce kendi
kendine yamur yaacak diye dnd. Ama hayr, daha gevek,
yapkan bir sesti. Yatandan doruldu ve daha dikkatli dinledi.
Sesler yatt yerin yan tarafndaki byk odadan geliyordu. Bel
ki de Shlonsky'ydi. Bu saatte ne yapyordu acaba? Ses imdi da
ha belirgindi.
Clarissa'nn kalbi hzla arpmaya balad ve souk bir ter sr
tndan aaya doru indi. Byle endielenmekle ok komik du
ruma dtn geirdi aklndan. Yabanc bir evde uyunduunda
her sesin endie verici olduu gayet iyi bilinir. Ancak igds,
tanmlayamad bir sebepten tr ona bu sesin adeta bir tehdit
gibi nladn sylyordu.
Ses yaklayordu.
Belli belirsiz.
Dalgalarn durmakszn sren rpnnn elik ettii ses yeni
bir biim kazanarak devam ediyordu. Artk amur iinde atlan
admlara deil, yapkan bir zeminde hareket eden bir kreninki-
ne benziyordu ses.
Bouk bir darbe sesi.
Kapya yklenildi.
kinci defa, nc defa.
Biri ieri girmeye alyordu!
152

Kalbi yerinden frlayacakm gibi atan yal kadn rty g


sne ekip tm kuvvetiyle bastrd. Barmak, Shlonsky'yi yard
ma armak iin azn at ama hibir ses kmad. Korku onu
dilsiz klmt. Ama harekete gemeliydi. Sa elini baucunda du
ran lambaya uzatt.
Kap krlarak, kula sar edici bir grltyle ald.
Onlarca tahta paras odann iine dald. Kimi yatan yan
bana dt, kimi Clarissa'nn yzne arpt.
Sonunda haykrd. Att Mk dalgalarn sesini bastrd. Durma
dan baryordu. indeki btn korkuyu dar atyordu. Umutsuz
bir refleksle, nasl olduunu anlamadan parmaklan lambann
anahtarn buldu ve k oday doldurdu.
Bir anda sessizlik oldu. Clarissa'nn grd dehet sahnesi
lklarn azna tkamt.
Yatan ayakucunda, yerde, kan gl ve et paralan iinde y
zen Samuel Shlonsky'nin kafas salnyordu. Yuvalarndan frla
m gzleri lmn tesinden Clarissa'ya bakyordu. Kafa son bir
hrtyla hareketsiz kald. Yalnzca yalyan dven dalgalarn sesi
duyuluyordu.
Yal kadn kprdamyordu. Nefesini tutmu, sa elinin par
maklar lambann anahtarna yapp kalmt; sol eliyle rty
gsne bastrmt. Kprdamayacakt. Bu vahetin sorumlusu
onu izliyor olmalyd. Az sonra sra kendisine gelecekti. Peki,
ama bu zalim neyi bekliyordu? Neden amacna hemen ulamyor
du? Kadnn korkudan lmesini mi bekliyordu?
Evin iinde bir yerlerde bir hareket oldu. Biri karanlkta hzla
hareket ediyordu. Devrilen bir masann ve yere den nesnelerin
sesini duydu. Shlonsky'nin satran takm aklna geldi.
Bu defa tamamd. Birka saniye sonra sonu gelecekti.
Alacakaranln iinde bir karalt fark etti. ok byk bir kt
le. Bir dev.
Yal kadn gzlerini kapatt ve bzp kald. nsann kafas
kesilirken ne hissediyordu acaba?
- Clarissa!
Ses tandk geldi.
Bir el kolunu kavrad. Kendini az daha yataktan dar atyordu.
- Clarissa, diye tekrarlad ses. Benim, Thomas!
- Thomas? diye kekeledi.
Ve gzlerini at.
Bu bir tuzak deildi. zerine eilmi adam gerekten Tho-
mas't.
153

- Kendinize gelin. Korkacak bir ey kalmad. Ben buradaym.


-Thomas?Ne... Nasl...
- Anlatacam. Gelin. Buradan gitmemiz gerek. abuk!
Utanga bir tavrla rty boynuna kadar ekti. zerinde i
amarndan baka bir ey yoktu.
- Elbisem, dedi usulca.

Onlar limana gtren arabada, Stuart'n omuzlarna koyduu


cekete ramen Clarissa ellerinin titremesini engelleyemiyordu.
Mfetti onu sol koluyla sarp kendine doru ekti. Clarissa kar
koymadan, doal bir biimde brakt kendini.
nce pembe izgiler ufukta yaylmaya balamt. Az sonra gn
doacakt.
- Bana aklar msnz Thomas? Burada ne yapyorsunuz?
- Bo vakitlerimde isiz koruyucu meleklerin yerini aldm
bilmiyor muydunuz?
- Ciddi olun Thomas.
- ok iyi bir yazarsnz Clarissa, ama yalan konusunda bece
riksizsiniz. Vasile Bacovia'nn evinde ele geen notlar almak is
temeniz ve sonra broma dalp bana llerle ilgili sorular sorma
nzdan, bu davann peini brakmak gibi bir dnceniz olmad
sonucunu karmtm. Harekete gemenizi bekledim. Ama kara
rm vermitim: Sizi bir an olsun brakmayacaktm. Bir, belki de
iki adam ldrld, sizin nc kurban olmanz sz konusu bi
le olamazd.
- Demek beni adaya kadar izlediniz...
- Elbette. Shlonsky'nin evine kadar. Balknn tek bana git
tiini grnce arabamda oturdum ve bekledim.
Srtt.
- Philip Marlovve'culuk oynayacak yata deilim. Rutubet ba
na dokunuyor.
- Ya sonra? Neler oldu?
- Bir ara uyuklam olmalym. Ne kadar srd bilmiyorum.
lnzla uyandm hatrlyorum. Arabadan frladm ve eve
kotum. Giri kaps iki kilitle kilitlenmiti. Ama kapnn kanad
nn neye benzediine dikkat etmisinizdir; zvanalar zor tutuyor
du. Bir omuz darbesi yetti. eri girer girmez nerede olduunuzu
anlamaya altm. Tann'ya krler olsun lambay yakmay akl
ettiniz. Odadan geerken ayam bir eye takld, bir masa devir
dim ve kendimi yerde buldum...
154

- Satran masas.
- Herhalde. Ayaa kalkarken Shlonsky'nin cesedini, daha do
rusu ondan geriye kalan grdm.
- Baka kimseyi grmediniz mi?
- Kimseyi grmedim. Yalnzca kapnzn grltyle daldn
duydum. Sonrasn biliyorsunuz.
Clarissa Stuart'a biraz daha sokuldu.
- rktc. Bu kafa... Bu bak... Bunu yapan insan olamaz. Bu
kudurmu bir hayvan, bir canavar.
Ekledi:
- Doast glere sahip bir canavar. Yoksa kapnn paralan
masn ve kafann yuvarlanarak ayakucuma kadar gelmesini na
sl aklarz? Ya o ses, o ses...
Korku iindeki gzlerini kaldrp mfettie bakt.
- Syleyin bana Thomas. Nasl bir eyle kar karyayz? By
le zalim eylemlerin ardnda kim gizleniyor olabilir?
- Sizi uyarmtm; doast olaylarn normal karland bir
lkede yayoruz. Tank olduumuz olay insanlarn dnyasna ait
deil...

Clarissa, Shlonsky'nin evinde olup bitenleri anlatrken Morcar


ile Kathleen heyecann bastrmay baarmt. Ancak kesik kafa
blmne geldiinde midesi bulanan Kathleen kusmak iin ken
dini banyoya att. Stuart az daha onun peinden gidecekti ama,
byle durumlarda insanlarn bakalarnn tanklndan holan
mayacan dnd.
Dikkatini tekrar yal kadna evirdi. Hali endie uyandryor
du. Yanaklarnda ve alnnda kk izikler vard. En derin olan
lar, onlar Brodick'e geri getiren feribottaki doktor tarafndan te
mizlenmiti. lgnlk. Polislik hayat boyunca sk sk korkun
sahnelerle karlat. Paralanm cesetler, ldresiye dvlm
ocuklar, birka ilin iin hrpalanm yallar, ikence yaplp te
cavze uram kz ocuklar, ama vahetin derecesi ne olursa ol
sun, her defasnda aklc bir aklamas, bir sulu veya pheli
vard. Ama imdi...
- Clarissa, sanrm bu not defterini yakmalydnz. inde by
l eyler var.
Romanc ban sallayarak onaylad.
- Bu mmkn.
- Onu bana verin.
155

- Ciddi olamazsnz, dedi Morcar. Bu sahip olduunuz tek ka


nt. Bu defter ortadan kalkarsa bu cinayetleri aklamanza yar
dmc olacak hibir ey kalmaz.
- Gen adam, diye homurdand polis, bu sayfalarda en ufak bir
aklama olduuna inanyor musunuz? By szleri, evet. Sihirli
cmleler. Bence bu satrlar yksek sesle okumu olmak bile bu
felaketin gereklemesine sebep olabilirdi.
Kararl bir sesle Clarissa'ya hitap ederek tekrarlad:
- Not defterini bana verin.
Yal kadn bezgin bir hareketle antasn iaret etti.
- Yakmak iin alkolnz var m?
- Mutfakta var.
Mfetti mutfaa gitti.
- Buna izin vermeyeceksiniz, deil mi? diye sordu Morcar a
knlk iinde.
- Elbette vereceim.
- Yani yarmadan ekiliyorsunuz.
Clarissa suskun kald.
Morcar ekledi:
- Bylece Bacovia'nn, Cebrail'in, Shlonsky'nin ve belki de ya
rn Bayan Maclean'in katili cezasz kalacak.
- Peki ya polis ne yapacak? diye sordu Stuart salona geri d
nnce. Bildiim kadanyla soruturmalar yrtmek vatandala
rn grevi deil, bu i iin grevlendirilmi insanlar vardr. Belki
unutmu olabilirsiniz, Bayan Gray romancdr, detektif veya Scot
land Yard'da ajan deil.
minenin nnde diz kp cildinden bir bir ayrd defter
yapraklarn atmaya balad.
- Ne yapyorsunuz? diye atld salona geri dnen Kathleen.
- Kantlan yok ediyor, diye alayc bir tonda cevaplad Morcar.
Mfetti bir anda geri dnd ve tehditkr bir tavrla parman
Morcar'a uzatt.
- Dinle ufaklk, tek kelime daha edersen seni hakaretten ieri
tkarm!
- O arada dilimi de kopartr msnz? Yaptnzn yasad oldu
unu bilmiyor olamazsnz. Bu not defteri yetkililere teslim edilme
liydi. Bu bir del. Byle davranarak yasad hareket ediyorsunuz.
Stuart'n yz bembeyaz kesildi.
- Bir bu eksikti!
Yal kadndan destek almak ister gibiydi:
- Nereden kt bu velet? Onu eytan m bytm?
156

- eytandan sz etmeyin, diye alay etti Morcar, sizin gibi batl


inanl birine uursuzluk getirebilir.
- Haydi Morcar, diye homurdand Clarissa. Kendine hkim ol.
tiraf etmeliyim ki tepkiniz beni ok artt. Daha dn plajda y
rrken bu davayla daha fazla ilgilenmememi tavsiye etmemi
miydiniz? "Yerinizde olsam bu iten vazgeerdim." Bunlar sizin
szleriniz.
Morcar aptallam bir halde kadna bakt.
- Benim mi?
Hafzanda sorun mu var evlat?
- Bu mmkn deil! Ne zaman?
Romanc rahatsz olduunu belirten bir hareket yapt.
- Az nce syledim; dn sabah, afak vakti, plajda.
Morcar baklaryla Kathleen'in yardmn bekledi. Kathleen o
sabah beraber olduklarna, geceyi sevierek geirdiklerine, hi
ayrlmadklarna tanklk edebilirdi. Ama gen kzn akn yz
ifadesini grnce, yal kadnn gznde deerini yitirmemek iin
ahitlik yapmayacan anlad.
Stuart onun aknln grnce durumdan faydaland.
- Saygszl bir yana, bir de yalanc!
Uzun uzun Stuart'a bakan Morcar souk bir sesle konutu:
- ok anslsnz Mfetti. Eer saduyumu yitirmi olsaydm,
sizi un ufak ederdim.
Cevab beklemeden arkasn dnp yrd.
Polis arkasndan gidecekti ki, Clarissa'nn sesi onu durdurdu:
- Sakin olun Thomas. Daha yirmi yanda bile deil.
- Bu bir mazeret deil! Benimle nasl konutuunu duymad
nz m?
- Sakin olun...
Yal kadn mineyi gsterdi.
- u ii bitirelim. Bizi deli etmek zere.
Stuart son sayfalar yrtp onlan da alkole bulad.
- Ateiniz var myd?
- Mantomun cebinde bir kutu kibrit var.
- Mfetti, diye sze girdi Kathleen. Doru yaptnzdan emin
misiniz?
Stuart cevap olarak bir kibrit akp mineye att. mineden
bir anda alevler ykseldi. Polis bir sre alev alan ktlar hayran
lkla izledi ve romancya yaklat.
- Tm bu dehet sona erdi Clarissa. Rahat uyuyabileceksiniz.
Duvar saati leni vurdu.
157

Mfetti szlerine devam etti:


- Polis merkezine dnp raporumu yazmalym. Sizden haber
almak iin yarn sabah ararm.
Kap kapanr kapanmaz Kathleen sordu:
- Ya imdi? Ne yapmak niyetindesiniz?
- zel bir ey yok. Hayatm srdreceim. Unutmaya ala
cam.
Gen kz i ekti.
- Evinize dnn, diye teklif etti Clarissa. Yalnz kalmaya ihtiya
cm var.
- Anlyorum.
Gen kz neredeyse fsldayarak sordu:
- YaMorcar?
- imdilik birbirimize katlanmak zorundayz. Janet'in durumu
dzelmeye balad anda onu Profesr Maclean'e geri gndere
ceim. Hznl bir ses tonuyla ekledi: Eer dzelirse tabii.
Bir sre sessiz kaldlar.
- Burada son bir gece geirebilir miyim? Yarn sabah erkenden
yola karm.
- Elbette.
Yal kadn duvarn nnde duran iki rafn gsterdi.
- Ayaa kalkacak gcm yok. Rica etsem bana bir bardak Glen
Mohr verir misiniz?
Gen kz ayaa kalkt anda onu elinden yakalad.
- Sizinle ocuummusunuz gibi konumama izin verir misiniz?
- Elbette Bayan Gray.
- Benim yamda insan hafzasn kaybetmeye balar, ama
kalpten geenleri okumay hl bilir. Dikkatli olun km. Dik
katli olun. Kendinizi Morcar'dan saknn...
17

Doktor merhamet dolu bir ifadeyle Maclean'e bakt.


- Histerinizi tahmin edebiliyorum.
Profesr cebinden bir paket sigara kard ve izin istemeden
bir tane yakt. Baka bir durumda buna izin vermezdi, ama Mac-
lean'in yznde byk bir umutsuzluk okunuyordu.
- Kl tablam yok, dedi.
Maclean cierlerine byk bir nefes ekti. Sigaray brakp pi
poya balayal otuz yl olmutu. Krk sekiz saat nce dn yap
mt.
- Sonu olarak, diye mrldand. Janet'i kaybediyoruz.
- Ne yazk ki bundan ok korkuyordum.
- Ve siz onu ldrenin ne olduunu syleyemiyorsunuz.
- Sanyorum szlerle ifade edilemeyecek bir sebep onun yaa
ma arzusunu kreltti. Kendini brakt. O artk burada deil.
- Ne kadar zaman var?
Doktor soruyu anlamam grnd.
- Ne kadar zaman kald?
- Yapay solunum cihazna bal tuttuumuz ve kalbi atmaya de
vam ettii srece yaayacak. Bu ekilde aylarca direnen vakalar
grdm. Bununla birlikte, byle bir durumun sonularm size sy
ledim. Bayan Maclean komadan ksa bile, korkarm birtakm
olumsuz izler kalacak; fel, konuma bozukluu, hatta gr kayb.
- Tedavisi olmayan hasarlar.
- Evet.
Profesr sigarasndan bir nefes ekti.
- Yani saduyu bize "fii ekmemizi" tlerdi.
Bir an durdu.
- Siz yapar mydnz? diye sordu.
r
159

Doktor kalemini alp parmaklarnn arasnda evirmeye balad.


- Size neredeyse drt asrlk bir deyile cevap vereceim: "He
kimin grevi yalnzca salk vermek deil, arlar ve hastala
bal straplar azaltmaktr; bu durum yalnzca ary dindirme
ilemi iyilemeye katkda bulunduu ve bunu salad srece de
il, umut kalmad anda hastaya sakin ve huzurlu bir lm sa
lamak iin de geerlidir." Bu szler Francis Bacon'a ait.
Odaya tekrar ken sessizlik daha da arlat, sanki ikisinin
de istei buymu gibi devam etti.
Sonunda Maclean ayaa kalkt.
- Teekkr ederim Doktor. Bilin ki ben de Bacon'n fikrini pay
layorum. Dnmek iin zamana ihtiyacm var.

Kathleen gznde yalarla rhtmda duruyordu. Ac ekiyordu.


Teni kalbi acyordu. Morcar da ayn durumdayd. Gen adam
doru kelimeleri bulamyordu. Bakasndan kopmann verdii bu
ac onun iin ok yeni, ok tuhaft. Kathleen ise ne diyeceini bi
liyor, ama szckler azndan dklemiyordu.
- Tekrar greceiz, dedi clz bir sesle. Tekrar greceiz,
deil mi?
Morcar dudaklarn srd. Ba dnyor, etrafndaki her ey gi
dip geliyordu. Deniz, feribot, gkyz...
Glkle cevap verdi:
- Bilmiyorum. Umarm. Evet.
- Bu sana bal. Nerede yaadm biliyorsun. Sonra unutma,
bilgisayarm sana braktm. Onu geri vermen lazm.
Neeli bir ses tonuyla konumaya alyordu:
- nternette fazla chat yapma. Bazen kt arkadalklar kurul
masna vesile oluyor. Sz m?
-Sz.
Kathleen ellerini Morcar'n elinden ayrd ve arkasna bakma
dan iskeleye doru yrmeye balad. Hzl, giderek daha da hz
l yryor, zayflk gstermekten korkuyordu.
Morcar onu gemiye bininceye kadar izledi. Belki yeniden gr
nr, kendisine son bir el sallayp biraz daha yaam nefesi fler
umuduyla gzn iskeleye dikmi hareketsiz duruyordu. Ama
bounayd. Bunun zerine Clarissa'nn emektar Triumph'una bin
di ve Lamlash yolunu tuttu.
Eve dndnde salonu bo buldu. Seslendi, mutfaa bakt;
romanc ortada yoktu. Sonunda onu birinci katta, karanlkta ya-
160

tama uzanm buldu. Uyuyor gibiydi.


9
- Bayan Gray diye fsldad
Kadn gzlerini aralad.
- Gitti m i 9
- Evet.
- Eer yemek yemek istersen buzdolab dolu. Bayan Pettycoat
alveri yapt.
- Teekkr ederim, a deilim.
Aceleyle sordu:
- Bir eye ihtiyacnz var m?
- Dinlenmeye.
Tam odadan karken arkasndan Clarissa'nm sesini duydu:
- Bykbaban telefon etti.
- Haberler?
- Kt. Janet' kaybettik. Bal olduu makineler sayesinde ya
yor. Hayat Willy'nin ellerinde.
- Yani fii ekmeyi mi dnyor?
- Baz anlar vardr ki, eskiden sevdiimiz, hatta ilk tandmz
halleriyle onlar yeniden bulma ans kalmadysa, sevdiklerimizin
gitmesi daha iyidir. Anlyor musun?
Morcar anladn ifade eden bir iaret yapt. Peki gerekten
anlyor muydu?
- Sizi brakaym da dinlenin, dedi bir sre sonra. Eer bana ih
tiyacnz olursa salondaym. ekinmeden seslenin.
Ve ardnda ekledi:
- Ltfen.

gn geti. Morcar bo zamann internet, sanal satran par


tileri, plaj ve Johann Sebastian Bach dinleyerek geirdi. Bach
Clarissa'nm armaanyd. Bir sabah, iinde bir vvalkrnan ve Bran-
denbtrg Konertolar'nn tamamnn bir araya geldii bir CD ku
tusunun olduu paketle geri dnd. Bu ani cmertliin nedeni ne
acaba, diye kendi kendine sordu Morcar. Cevab, romancnn, b
ykannesini kaybetmek zere olan gen bir adamn zntsn
biraz olsun hafifletme abasnda aramak lazmd kukusuz.
Drdnc gn romancda bir deiim oldu. Daha dingin gr
nyordu. Hatta Morcar'dan u internet denen ve dnyay kasp ka
vuran eyin ne olduunu anlatmasn isteyip, insanlarn neden sa
atlerce bir ekrann nnde zaman geirdiini sordu. Morcar onu
sanal dnyayla tantrmaktan byk mutluluk duydu. Bylece
161

Clarissa, Morcar'n sevdii ama kendisinin daha nce tablolarn


hi grmedii ressamlar Rommey ve Turner'n resimleriyle tan
t. Hi gitmedii Venedik ve Prag'a ait fotoraflar, yatandan k
madan sipari verilebilen spermarketler ve aralarnda Clarissa
Gray'inkilerin de olduu ve krk sekiz saat iinde kapya teslim
edilebilen romanlar... Rehberinin eliinde en lgn siteleri ziya
ret edip, Britannica ansiklopedisine bakt, VVashington'daki
Kongre Kitaph'na urayp sanal bir kumarhanenin tuzana d-
t've yirmibirde neredeyse yz sterlin kazand. Eer Morcar onu
engellemeseydi btn gece oynayabilirdi. Hatta daha da fazla.
Altnc gn, cuma gn, Morcar kahvaltda Clarissa'nm yanma
geldi. Btn gece uyuyamamt. Daha nceki gecelerde de ok
fazla uyumamt. Bir fincan scak ikolata hazrlayp yasl kad
nn karsna yerleti.
Sesini karmadn grnce Clarissa sze girdi:
- Zaman uzun bulmaya baladnz sanrm. Machrie Moor'a gi
delim ister misiniz? Hounuza gideceinden eminim.
- Hayr. Bu hafta sonunu Glasgovv'da geirmeyi istiyorum.
- yle mi?
- Evet. Bylece Janet'i de grebecein.
Clarissa Morcar'm gzlerinin iine bakt.
- VeKathleeriide...
- Evet Kathleen'i de.
- Ona haber verdiniz mi?
- Dn akam. Bykbabama da telefon amay dnyorum.
Sanrm kabul edecektir.
Yal kadn kendine bir fincan ay daha koydu:
- Ben fazla engel grmyorum. Ya da belki bir tane var.
Morcar soran gzlerle bakt.
- Kathleen ok krlgan. O bir ocuk.
- Onu zlyorum.
- Bu mmkn. Yalnz, bunun bir kapris olmasndan endie edi
yorum. Onu yeni olan, beklenmeyeni arzular gibi arzuluyorsu
nuz. Oysa o sizi istiyor, nk sizi seti. Tm bu zaman zarfnda
sizi izledim; tuhaf birisiniz Morcar, duyarlln ve an ilgisizliin
dhice bir karm. Yanfihyonolabilirim, ama Kathleen iin uygun
olan bu deil. Souklukta^ nefret eder. Souk bir varlk insan ta
bancadan km bir kurun kadar garantili ldrr.
Morcar cevap vermeden nce uzun uzun dnd.
- D grnmm... tuhaf durabilir ama iimde bilmediiniz
eyler var Grndm kadar kt deilim
162

Clarissa itiraf karsnda istemeden glmsedi.


- Kt? Bu szck ok abartl.
inden geenleri okumaya alrcasna gen adam dikkatle
szd:
- Pekl, bykbabanz arayn. O ziyaretinizi onaylyorsa, ben
de onaylyorum.
Yz aydnlanm ekilde ayaa frlad.
- Aramaya gidiyorum!
- Bir saniye.
- Evet?
- Madem ak yreklilikle konuuyoruz, ben de sizden bir iyi
lik isteyeceim. Bana drste cevap verin: O sabah plajdaydnz,
deil mi? Bu not defteri hikayesiyle daha fazla ilgilenmememi
tavsiye ettiniz, yle deil mi?
Morcar en ufak bir tereddt gstermeden cevap verdi:
- Bayan Gray, srf hakkmdaki olumsuz dncelerinizi yok et
mek iin size evet demeyi ok isterdim. Ne yazk ki, pek ok ku
surum olsa da, yalan benden uzak bir kavramdr.
Szcklerin zerine basa basa tamamlad:
- Plajda deildim. O ben deildim.

Morcar gidince Clarissa kendini yeniden yalnzlnn iinde


buldu. En azndan bedensel yalnzlk, nk Daniel'in grnts
sk sk aklna geliyordu. Zaten hi aklndan kmamt. Kendisi
ne bile itiraf etmiyordu ama meleini yeniden grme umudunu
saklamt. Ve uzun sren bu sessizliin karsnda, yrei ska
rak, onunda ruh kardelerinin kaderini paylatn dnd.
Cumartesi, Stuart'la ngrd akam yemeini iptal etti. Hi
bir mazeret ne srmedi. Birka szck yetti.
Saat e doru Lamlash kitapsna urad ve bir Kuran ile bir
Kitab Mukaddes satn ald. inde kutsal metinlerin olduu bir
kitab en son ergenlik anda din eitimi dersleri iin amt.
Gnn geri kalan blmnde Tekvin, k, Tesniye30 kitaplarn
okudu ve bu kadar arbal metnin arasnda "Neideler Neide-
si" gibi bir iiri bulunca ok ard. Kan ve mutsuzlua bulanm
bu sayfalar arasnda aka ve en ateli ksnlle adanm bu i
irin ne ii vard. indeki iirsellik Shakespeare ya da Keats'in so-
neleriyle boy lebilirdi. 0 akam u son dizeleri okuyarak
uyudu: ehirde dolaan bekiler beni buldular. Bana vurdular,

30. Eski Ahit'teki ilk be kitaptan nn adlan, (.n.)


163

beni yaraladlar. ehir duvarlarnn bekileri peemi zerim


den kaldrdlar.'
Pazar sabah Janet'ten haberler ald. Durumunda gelime yok
tu. Maclean, karsn canllarn dnyasna balayan son ipin kopa
rlmas karann hl verememiti. Clarissa'ya, neredeyse utana
rak, zamannn byk blmn hastaneye ait kk kilisede du
alar ederek geirdiini anlatt. Clarissa aynca, Morcar'n can e
kien kadnn baucunda saatten fazla kaldn rendi. Daha
nce kocasnn hastaln yaadndan, insann sevdiinin ba
nda beklemesinin, stelik de o kii grmyor ve duymuyorsa,
ne kadar zor olduunu biliyordu. Yani Morcar sand kadar so
uk bir insan deildi.
Hava kararrken salonda dnp duruyordu. Baklar Kathle-
en'in bilgisayarna takld ve farkna varmadan ona doru ilerle
di. Yasaklanm bir eker kutusunun nnde tereddt eden bir
ocuk gibi parmam ama dmesinin zerinde gezdirdi, sonra
Morcar'n rettii hareketlerin aynsn yaparak interneti at ve
sk ziyaret edilenler listesinde saklanan siteyi ykledi. Casino on
line szckleri yanp snen harflerle ekranda belirdi. Kredi kar
tna ihtiyac olduunu hatrlayp antasn almaya gitti. Klavyenin
bana dnnce gizli numaray ve son kullanma tarihini yazd;
ama o kadar gergindi ki defa batan balamak zorunda kald.
Birka saniye geti... Tamam! Yeil uha ekranda grnd. Adre
nalin tm vcudunu kaplamt ve ilk paray srd: ki sterlin. O
andan itibaren ard ardna alan kartlardan baka eyin nemi
kalmamt, on alt Clarissa'ya, yirmi bankaya, on sekiz Claris-
sa'ya, bankaya hibir ey. Sabahn ikisine doru gzleri bulank
grmeye balam, iyice yorulmutu; sonunda brakmaya karar
verdi. Yz sterlin kaybetmiti! Dnyann btn kfrlerini srala
mam olsa da hepsi aklna geldi ve o anda yal amcas, Avru
pa'nn tm kumarhanelerini haraca kesmi iflah olmaz kumarbaz
John Asscab'in bir szn hatrlad. 30'lu yllarda mdrln
M. Leblanc adnda birinin yapt Monte Carlo kumarhanesinden
karken u yorumu yapmt: "ster siyaha oynayn ister beyaza,
bilin ki sonunda hep Leblanc kazanr."

steriye tutulmak zereyken bilgisayardan ayrld ve kendine


bir duble viski almaya gitti. Tam ikiyi bardana boaltrken bir
ses duydu:
-yi akamlar Bayan Gray...
Berrak ve anlalr bir sesti.
31. Kitab Mukaddes, Neideler Neidesi, 5:7. ( n.)
- Beni duyuyor musunuz Bayan Gray?
Peki ama ses nereden geliyordu?
Baklarn odann iinde dolatrd. Kimse yoktu.
- Bayan Gray... Rica ediyorum. Yaklan.
Bu mmkn myd? Ses sanki ak bilgisayarn hoparlrlerin
den geliyor gibiydi. Hzla bilgisayara doru gitti. Yirmibir masas
uup gitmiti. Ekran, sanki bir kar tabakasyla rtlm gibi
bembeyazd ve bu beyazln tam ortasnda Daniel'in yz vard.
-Baardm Bayan Gray! Cebrail'in ald notlar arasndan
dnd zm yolunu buldum.
Clarissa geveledi:
- zm?
- Evet. Kant: te buradayz. Sorgulamanz bu ekran ara
clyla yapabilirsiniz. Sorularnza cevap vermek iin ha
zrlar.
- m?
- Kesinlikle. Musa, sa ve Muhammed.
Oda etrafnda ne arkaya salland.
- Teklifiniz nedir? Hangisiyle balamak istersiniz?
Bir kle gibi iskemleye yld:
- Ben... Bilmiyorum. Bilemiyorum.
- Heyecannz anlyorum. Korkmayn. Dnn. Artk bi
liyorsunuz ki soruturmamz yapabilmek iin her trl gce
sahipsiniz ve de size yardmc olmaya hazr. Bana gven
ce verdiler.
Szckleri bulmakta glk ekiyordu. Daniel devam etti:
- Yalvarrm zaman kaybetmeyin. Her ey bir anda bitebi
lir. Her ey. ldrenin balantmz koparma imkn var.
Clarissa sessizliini hl koruyordu.
- Bu akam gcnz olmadn gryorum. Yarn? Yarn
balamay kabul eder misiniz? Az nce yaptklarnz yapma
nz yeterli. Temas bylece kurulacak
Yal kadn insanst bir abayla cevap verdi:
- Evet... Evet... Yarn.
18

Ertesi sabah saat on bire doru telefonun sesiyle uyand. Uyku


sersemi olsa da Morcar'n sesini tand:
- Neler oluyor Bayan Gary? Bir saattir limanda bekliyorum.
Unuttunuz mu yoksa? Beni karlamanz iin szlemitik. yle
deil mi?
Tabii ki unutmutu. Gece ald uyku ilac, ok nadiren kulla
nyor olsa da, ona her eyi unutturmutu; yle ki Londra'da m,
Highlands'te mi, yoksa Lamlash'te kendi evinde miydi, bunun bi
le farknda deildi.
- Hemen geliyorum, bekleyin.
Banyoya koup yzn ykad ve aceleyle giyindi. Yarm saat
sonra Brodick Liman'ndayd.
- Ne oldu size? diye merakla sordu Morcar Triumph'a biner
ken. Hasta deilsiniz ya?
- Hayr, ok ge uyudum, hepsi bu. Janet nasl?
- Yz ylesine dingin ki. Etrafndaki onca makine olmasa
uyuyor denebilir.
- YaVVilliam?
- Bir cevap aryor.
Gen adam alak sesle ekledi:
- Ve sanyorum bir tane buldu. ok yaknda. Yarn.
- Ne demek istiyorsunuz?
- Ak ak sylemedi ama sanrm her eyi sonlandrmaya ka
rar verdi.
Eve gelinceye kadar hi konumadlar. Ama ieri girer girmez
Clarissa kararl bir biimde kar kt.
- Yapmamal. imdi deil.
Morcar akn bir biimde suratna bakt.
- Neden? Artk dayanamyor.
Yal kadn soruyu geitirdi. Telefona gidip dostunun numara-
sini evirdi.
- Maclean, dinliyorum.
- VVilly, Morcar geldi. Galiba kararnz vermisiniz. Yapmayn
Hemen deil. Bana birka gn zaman verin.
- Birka gn m? Ne bekliyorsunuz, bir mucize mi?
- Yalvarrm VVliam, bana gvenin, size aklayacam. Birka
gn daha.
Bir sessizlik oldu.
Daha inanl bir sesle steledi.
- Sreyi uzatmanz sebepsiz yere istemiyorum. ok kk ol
duunu kabul ediyorum ama yine de Janet'in kurtulma ans var.
- zgnm Clarissa. Bu ok zor, hatta imknsz gibi.
Balad hzla srdrd:
- stelik mucizelere inanmam.
- Mucize meselesi deil. Yalvarrm. Birka gn.
Hattn dier ucundan alayl bir gl duyuldu.
- Lourdes'a gitmeyi planlyordunuz.
- Hayr. Bu faciaya sebep olan kiiyi yakalayacam. Size sy
lemedim ama, Bacovia'nn dostu Shlonsky de ldrld. Bir ey
bana, eer suluyu bulmay baarrsam onu etkisiz hale getirece
imi ve bylece Janet zerindeki basksnn da kalkacan syl
yor. Zira Janet'in iinde bulunduu bu durumdan onun sorumlu
olduuna eminim.
- Sizi anlamakta zorlanyorum Clarissa. Meleklerin katilini bul
mak, tabii eer varsa, Janet'i nasl kurtaracak?
- Not defterinin ifresini zdnzde bana ettiiniz laf ha
trlyor musunuz? "Tanr zar atmaz" demitiniz. Evet, sanyorum
bu doru. Dn gece olup bitenlerin ayn varln eseri olduuna
beni inandran bir gelime oldu. Bir dnn VVilly, bana yardm
edebilecek kiilerle temas kurduumda hepsi ortadan kaldrld.
Bacovia, Shlonsky ve...
Maclean szn kesti:
- Yanlyorsunuz. Eer bu mantk doru olsayd ilk nce benim
lmem gerekirdi.
Clarissa ksa bir soluk ald:
- Sizin yerinize Janet lyor.
- Demek istiyorsunuz ki...
- Evet. yi anladnz. Janet'e saldrarak canavar size zarar ver
mek istiyor. Bylece iki kiiyi ayn anda yok ediyor.
Ama neden? Neden bunca vahet?
Soruyu geitirerek yant verdi:
- Biliyorum, u anda bunlar sylemenin sras deil ama, yal
nzca kendinizi ve yaadnz sknty dnmeyin. Janet ac
ekmiyor. Ac eken sizsiniz.
Maclean cevap vermeden nce uzun bir sessizlik oldu.
- Bir ans daha m diyorsunuz?
- Kck. Ama yine de bir ans.
Maclean usulca ksrd.
- Kabul ediyorum. Ama acele edin Clarissa, acele edin.
Ve telefonu kapad.
Telefonun yannda eilmi duran romanc l ortasnda kalm
bir st aacna benziyordu. Vcudu ne arkaya sallanyordu.
Morcar'm sesiyle kendine geldi.
- Ciddi miydiniz, Bayan Gray?
- Evet.
- Ben yokken yeni bir ey olduunu sylediniz...
Cevap vermek yerine gen adam kolundan tuttu ve bilgisaya
rn yanna gtrd.
- altrn unu.
Morcar afallam bir ekilde isteneni yapt.
- imdi kumarhane sitesine girin.
Morcar Clarissa'nn kredi kartn klavyenin yanna koyduunu
grd:
- Yine mi oynadnz? Size...
- Sylediimi yapn.
- Kredi kartnzn numarasn soruyor.
Girin numaralan.
Bayan Gray, bu hi akllca deil. Bu sitelerde insanlar don
larna kadar soyuyorlar.
- Biliyorum. Yaklak yz sterlinimi aldlar bile.
- stelik!
- Rica ederim Morcar, tartmayn.
Boyun emi bir ifadeyle yal kadnn isteini yerine getirdi.
Bir gn nceki gibi Casino online szckleri yanp snmeye
balad. *
- Bu defa ne oynamak istiyorsunuz? diye iini ekerek sordu
gen adam.
Clarissa iaretparman dudann zerine koyarak Morcar'
susturdu.
Danda rzgr kmt. Dalgalar denizi kabartmt.
168

Bir gn nce olduu gibi ekran yine beyaza dnd ve yzeyi


karl bir zemin kaplad.
n
- Kahretsin! diye homurdand Morcar. Bu bir bug. Yeniden
balatmak zorundaym.
Elini bilgisayarn yeniden balatma dmesine uzatt.
- Hayr! diye bard Clarissa. Sakn bir eye dokunma.
yle telal bir biimde konumutu ki, Morcar hareketsiz kald.
Ve tpk bir gn nce olduu gibi karl zemin zerinde Daniel'in
yz belirdi.
- Nedir bu... diye geveledi Morcar.
- Susun!
- Sizden midi kesmitim Bayan Gray... Teekkr ederim.
- Peki imdi ne neriyorsunuz?
- Karar sizin. Sanyorum detektifiniz Bay Archie Rhodenlarr'n
yapt gibi davranmalsnz.
- Rhodenlarr deil Rhodenbarr, diye dzeltti rahatsz olmu
bir tavrla, -b harfiyle. Ben romanlarmda katilin kim olduunu
biliyorum, stelik de detektifimin su mahallerine gidip ipular
n toplama, varsa grg tanklaryla konuma ans var.
- Mademki su mahalleri yok, o halde sorgulayn.
- Yani su mahalline giremeyeceimi mi sylyorsunuz? Bu
ekran sayesinde bile mi?
Daniel i ekti:
- Size bunu syledim. Mekn yok. Zaman yok.
sa, Muhammed ve Musa'y kaba gangsterlermi gibi sorgula
mak m? Yzyllardr insanln belleinden kmam kiilikle
rin, insanlarn ruhlarnda ve dncelerinde sarslmaz bir yer
edinmi bu varlklarn itiraflarn almak!
- Ne hissettiinizi biliyorum, diye fsldad Morcar. Korkuyor
sunuz. Onlarn ne ifade ettiini unutun. Archie'nin sradan bir
pheliye davranaca gibi davrann onlara.
- Sylemesi kolay...
-Haydi Bayan Gray, diye sabrszlkla konutu Daniel. Ne ka
rar verdiniz?
Kuru bir ifadeyle cevap verdi:
- Gzel. Ama birka saate ihtiyacm var. Madem benim kahra
manmn alma biimini tanyor gibisiniz, bir soruturmann
doalama yaplmadn bilmeniz gerekir. Baz noktalar gzden
geirmem iin zaman verin.
Kararl bir ifadeyle noktalad.
32 Bilgisayar yazlmnn dzgn almasna engel olan hata. (.n.)
- Yarn. Yarn afak vaktinden itibaren.
Melein yznde zgn bir ifade belirdikten sonra kayboldu.
Morcar, klavyenin tularna hararetle bast ama Casino on li
ne yazsnn kl harfleri Daniel'in yz hatlarn tamamen sil
miti.
- Ya hi geri gelmezse? diye endieyle sordu Morcar.
- Korkmayn, dedi Clarissa sakin bir ekilde. Gelecek.
Yerinden kalkt ve notlaryla gelen mektuplarn koyduu k
k dolabn yanna gitti. Bir ekmeceyi ap, arasnda birok k-
gdn olduu bir dosya kard. Aynca kahramanlarnn zellikle
riyle meknlarn planlarn not ald kk kartonlarn bulundu
u metal kutuyu da ald. Son olarak bir krmz kalem bulup a
lma masasna oturdu.
- Ne yapyorsunuz? diye endieyle sordu gen adam.
- Cebrail'in verdii btn bilgileri yeniden okuyacam.
- Nasl? Mfetti not defterini yakmad m?
Romancnn dudaklarnda sakin bir glmseme belirdi:
- Bir rneini almadan Stuart'n bunu yapmasna izin verecek
kadar aptal olduumu mu dnyorsunuz? Beni iyi tanmyor
sunuz dostum.
- Ya Bacovia'nn yorumlar?
Hafife ktlara vurdu.
- Hepsi burada.
- Ya Shlonsky'ninkiler?
aretparman alnna gtrd:
- Kafamda. Beni ldrtmay denediler ama aklm yerinde.
Morcar hayranlk bildiren bir slk ald.
- Ne diyeyim, azm ak kald.
- Syleyecek bir ey yok. Yarm asr boyunca polisiye roman
yazmak insanda ikinci bir karakter oluturuyor. Hibir eyi gz
den karmamak, her eyi saklamak...
- Size yardm edebilir miyim?
- Evet. Ama almaya koyulmadan nce bize ay hazrlayn.
Buzdolabnda pasta da var, getirin de yiyelim.
Gen adam mutfaa gitti.

Mfetti Stuart ac dolu bir ifadeyle akaklarn ovuyordu.


gndr ektii ba ars bir an bile hafiflememiti. Masasnn
zerinde duran ila kutusundan kard iki hap, suya ihtiya bi
le duymadan bir kerede yuttu.
Bir lanet uramt. Bu kesindi.
ok anslsnz Mfetti. Eer saduyumu yitirmi olsay
dm sizi un ufak ederdim!
Morcar'n sarf ettii szleri dndke bunlarda tuhaf bir
vurgu seziyordu. Kendisini sihirbaz m sanyordu acaba? Bir ca
di? Zaten bu gen adamn her eyi tuhaft. Bu kstahlk, bu zg
ven, hatta yirmi yandaki bir gen adam iin biraz fazla zgven.
Peki Clarissa ona plajda karlatklarn hatrlattnda neden bu
kaba yalana bavurdu? ok aptalcayd. Ayrca, Stuart not defteri
ni yakmak istediini sylediinde neden bu kadar srarc, hatta
saldrgan olmutu? Onlarn bilmedii bir ey mi biliyordu? Bu
sayfalarda yer alan ve kimsenin anlamad bir ey miydi bu? O
gn bu dnce kafasnda tomurcuklandysa da, son krk sekiz
saattir taknt haline gelmiti. Kukulu kiilerle geirdii onca y
ln ardndan Stuart'ta kendisini nadiren yalanc karan bir nse
zi gelimiti. Hibir ey Morcar hakkndaki fikrini deitiremez
di: Bu sorunlu bir kiilikti. Ah u bcr drt duvar arasnda bir
sorguya ekebilseydi, hi olmazsa nezaket neymi onu retirdi!
Ne yazk ki onu sorguya alabilecek en ufak bir nedeni yoktu. Hi
bir ey. Dosyas bombotu. Kayglarnn kayna hissettii iki
duyguydu; bu ocua duyduu an soukluk ile Clarissa'y koru
ma arzusu.
Yeniden akaklarn ovuturdu.
Dosyasnda bir ey yok muydu? Olsun, bir eyler uyduracakt.
Profesr Maclean'in numarasn evirdi.

Beyaz duvarlarn arasnda boucu bir sessizlik hkimdi. Janet


Maclean'in hzlanan soluuyla noktalan bir sessizlik.
Kathleen lmek zere olan bir insan ilk kez gryordu. Ayn
anda hem var, hem yok; bedeni dnya zerinde ama ruhu ayrlma
ya alyor. Gen kadn soluunun kesildiini hissetti. Oysa ora
ya gireli daha on dakika olmamt. On dakika... Bir asr. Janet'in
yz hatlan ok dingindi. Hangi dnyada uyuyordu acaba? Kathle
en yanandan szlen ya usulca sildi ve profesre dnd.
- Ben kyorum, dedi. Sizi darda bekleyeceim.
- Sizinle geliyorum.
Maclean eilip karsnn alnna bir pck kondurdu. Birka
saniye daha ona hayranlkla baktktan sonra elinden tuttuu
rencisini koridora kard.
- Aada bir kafeterya var. Bana elik eder misiniz?
171

Gen kadn kabul etti.


Asansre doru ilerlerken Maclean konumaya balad:
- Gelmemeliydiniz, dedi. Sizi uyarmtm. Grnt hi ho de
il-
- Gelmek iin srarc olan bendim. Size ben telefon atm. Onu
grmeyi ok istiyordum.
Baka bir ey konumadan koridoru getiler ve kahvelerini
alp oturdular.
- eker ister misiniz? diye sordu Maclean.
Gen kz istemediini belirtti.
- ok tuhaf, diye sze girdi profesr. Clarissa'mn bir dostun
dan garip bir telefon aldm. Mfetti Stuart. Lamlash'te onunla
karlatnz m hi?
- Ee... Evet... Yani sadece grdm. Ne istiyordu?
- Bir bilsem? Onun ifadesiyle syleyeyim: "Haberler almak
iin." Janet'in durumunu da sordu. Arada Morcar hakknda da
birka soru yneltti. Zaten tuhaf bulduum ey de bu. Dorusu
ok kibarca sorgulad, ama anladm ki bir ekilde torunumla ilgi
leniyor.
Kathleen'in dudaklarndan hafif bir glmseme geti.
- Endie etmeyin. Ben sebebim biliyorum galiba. Morcar ile
arasnda kk bir atma oldu. ok nemli deil. Ama sanrm
mfetti bunu hazmedemedi.
Maclean anladn ifade eder bir ekilde kafasn sallad.
Gen kz uzun bir sessizlikten sonra sordu:
- Bir karar verdiniz mi?
- Janet'le ilgili mi? Evet. Ama uygulamaya gelince...
- Bayan Gray'in telefonu size biraz umut vermedi mi?
- Verdi aslnda. Ama ok da inanmak istemiyorum. Daha son
ra neler hissedebileceimi bir dnn. Clarissa iin sonsuz bir
sevgim var, o benim en sevdiim dostum. Davran bizim, Janet
ve benim iin tad efkat duygularndan kaynaklanyor. Hepsi
bu. Bunun ardnda bakaca somut bir ey var m bilmiyorum, bi
lemiyorum.
Kathleen srtn iskemlenin arkalna dayad.
- Ne dersiniz, ona biraz yardm edelim mi? diye sordu.
Profesr kalarm kaldrd.
- Nasl?
- Bildiimiz gibi, bu faciann anahtar u nl 0,809 says. Sa
hip olduunuz derin bilgi...
- Biliyor musunuz, bu drt gn boyunca tek yaptm ey Ja-
172

net'in baucunda dua etmek ve not defterindeki baz blmleri


aklmdan geirmekti. Hibir ey bulamadm!
- Ama mutlaka bir aklamas olmal.
- Var tabii, ama ulalamyor.
Maclean'in son sz Kathleen'i yerinden sratt
- Ulalamyor mu? Verdiiniz eitimi hatrlyor musunuz Pro
fesr? Derslerinizi? Bir cmlenizi hi unutmayacam: "zmler
ulalamaz olduu iin aba sarf etmiyor deiliz; aba sarf etme
diimiz iin bize zmsz grnyorlar."
Maclean bir anda doruldu:
- Anlamyor musunuz? Mucize eseri zm bulduk diyelim,
Clarissa'nn canavann kimliini tehis ettiini ve beklenmedik
bir biimde Janet'in komadan ktn varsayalm. Bu neyi dei
tirecek? Bu konuda doktorlarn dncesi kesin. Janet yalnzca
bir enkaz olarak kalacak.
- Haklsnz. Ama tm bu hikye doast deil mi? Tamamen
akld bir durumun iine battmz grmyor musunuz?
- O halde?
- O halde Janet'in kaderini neden Descartes' bir biimde ele
alyorsunuz? Bayan Gray'in bu faciann sorumlusunu ortaya ka
rabilmek iin bir gram da olsa ans varsa, ortaya kacak sonu
cu ne siz, ne de ben kestirebiliriz. Hatta tp bilimi bile kestiremez!
Profesr i ekerek yantlad:
- Bo verin Kathleen. Hi gcm yok...
19

Sis denizin stn kaplamt. O kadar youndu ki, kutsal ada


nn ana hatlar dahi fark edilemiyordu.
Morcar ve Clarissa, bilgisayarn karsnda yan yana oturmu
Daniel'in dnn bekliyordu.
Bir dakika, iki, be, on. Hibir ey olmuyordu. Casino on line
sitesinin ikonlan aptalca gz krpmaya devam ediyor, bazen ara
ya anlamsz reklmlar giriyordu.
- Yanl bir ey yapmadnzdan emin misiniz? diye endieyle
sordu yal kadn.
- Eer yle olsayd siteye balanamazdk. Hayr. Bu mmkn
deil,
- O zaman kt bir ey oldu.
Dakikalar ar ar geti.
Nihayet ekranda karl bir perde belirdi.
Sonra bir glge belirmeye balad. Bir ehre. Ama Daniel'inki
deildi bu. Bir kadn yzyd. Yirmili yalarnda, zayf, rahibele
ri andran, omuzlarna dklen siyah salar olan bir kadn.
- Merhaba Bayan Gray. Benim adn Sanel. Daniel size ben
den sz etmi olmal.
Clarissa kelimeleri aznda geveleyerek konutu:
- Evet, yle sanyorum.
Gen kadn kafasn ne edi. ok bezmi olduu hissediliyordu.
- Daniel ld.
Clarissa rperdi, midesini dmleyen korkuyu bastrd.
- Bir tek ben kaldm. Ben sonuncuyum.
- Yani... her ey bitti mi?
Gen kadn kafasn kaldrd.
- Hayr! Grevi ben devralyorum. Ne olacaksa olacak. Uzun
174

sre gizlendim. lm korkusu, anlyor musunuz? Hilik kor


kusu. Artk byle bir derdim yok. Sizin de yle olmal. Bana
sz verin.
- Sz veriyorum, diye yantlad romanc.
- yleyse hemen balayalm. nce kiminle konumak ister
diniz?
Morcar, bir fii usulca yal kadnn nne doru itti. Ama o ce
vap vermiti bile:
-sa.
- Tamam Bayan Gray.
Ekran kum rengine dnt.
Merkezde kk bir nokta belirdi ve gzle grlr biimde b
yd. Sanki ufuk izgisinin iinden kopup gelen bir satc gibiydi.
Az sonra, artk gayet gzel seiliyordu. Orta boylu biriydi. Kt
tral bir sakal yanaklarn kaplyordu. Ten rengi donuk, dzgn
burunlu, geni dudaklyd ve eer bu keskin, yakc baklar ol
masayd sradan birisi denebilirdi. Ruha ileyen, insana bir han
er gibi saplanabilecek bir bak.
- Merhaba Bayan Gray.
Arbal bir sesti. Scak. Neredeyse byleyici.
Clarissa donup kalmt. Parmaklan masann kenarna kenet
lenmiti. Geveleyerek konutu yine:
- Merhaba.
- Rahatlayn. Heyecannz anlayabiliyoruz. Eer size yar
dmc olacaksa, bilin ki biz de biraz aknz. Bedene brn
m biriyle konumayal hayli zaman oluyor.
Dudaklarnda ibirliki bir glmseme belirdi:
- Sizi dinliyorum, neyi bilmek istiyorsunuz?
Romanc derin bir soluk ald ve Morcar'n uzatt ikinci fie
gz att.
- u isimlerini saydklarm tanyor musunuz? Yeliel, Elemiah,
Hekamiah, Mikael, srafil, Cebrail, Kaliel ve Daniel.
- Elbette. Bunlarn bazlar melekti. Cebrail, srafil ve Mika-
il ise byk melekti.
- Onlarla ilikileriniz nasld?
- Olduka iyi. Ama ouyla yakn deildim. Anlama mese
lesi, bilirsiniz. Cebrail'in hep sz syleme gibi kt bir
alkanl vard. Onun bu tek merkezci yann hi sevmedim.
- Ben merkezci mi demek istiyorsunuz?
- Nasl isterseniz.
- O halde onu sevmiyordunuz?
175

- Benim iin nemli deildi.


- Peki ama, o deil miydi...
Szckleri bulamyordu. Kendini bu ana bouna hazrlam,
soukkanlln korumas, Archie gibi davranmas gerektiini
bouna telkin etmiti, kayg ar basyordu.
- Evet?
- Eer elimizdeki metinlerden yola karak bir hkme varma
ya alrsak, Cebrail zel bir yere sahip deil miydi?
- zel biryer mi dediniz?
- Sizin geliinizi haber veren o deil miydi? Anneniz...
sa kafasn sallad.
- Neden sz ettiinizi anladm. Gerekte, baz metinleri gr
dm.
Beklenmeyen bir sertlikle ekledi:
- Ne olursa olsun, sizi bu yolda aydnlatacak durumda de
ilim. Eer Cebrail Meryem'e doumumu bildirdiyse bu ben
bilmeden oldu, nk henz domamtm. Zaten ne olursa ol
sun, annem bana bundan hi sz etmedi. ahsen ben bu konu
ya biraz kukuyla yaklayorum.
Romanc yerinden srad:
- Tekrarlar msnz?
- Kukuyla yaklayorum.
- Yalvarrm biraz daha ak olun.
- Beni g duruma dryorsunuz, Bayan Gray. Anne
kutsaldr. Belki onunla veya kardelerimden biriyle konusa
nz daha iyi olur.
- Kardeleriniz?
- Yaktb, Yusuf, Simun ve Yahuda. Evet. Ama sakn ha babam
la deil. O byle bir eyi kaldramaz. Zaten syledim, bu olay ben
dnyaya gelmeden nce olduu iin hibir ey bilmiyorum.
Gzlerindeki lt kayboldu:
- Zor dnemler.
- Bu melekleri en son ne zaman grdnz?
- Cebrail dnda hibirini grmedim. On dnya gn olu
yor. Yelel'in ldrlmesinden beri bizi sorular sorarak hrpa
lyordu.
Elini alnna gtrd.
- Unutuyordum. Dn akam Danielle konumutum.
- Ve...
- nemli bir ey deil. Elbette cinayetlerden sz ettik. Tah
min edersini: ki btn sohbetlerin konusu bu.
176

- Cebrail size zel bir bilgi, bir sr vermi olabilir mi?


- Ne tip bir bilgi'/'
- u ya da bu kiiler hakknda tad pheler?
- Belli belirsiz bir dncesi vard. Ama bunu benimle pay
lamad. Balarna gelenler ok korkun. Bu bana dnya ze
rinde yaadm kbusu hatrlatt. Benim kbusum.
Tereddt ederek sordu:
- Oysa sizi neyin beklediini biliyordunuz...
Biraz geri ekildi ve sesini ykseltti:
- Biliyor muydum? Yanlyorsunuz. Khnemi bir toplumu
yeniden biimlendirmeye almann Yahudi kardelerim ta
rafndan utan verici bir davrana yol aacan bir an bile
aklmdan geirmedim. Sanki ben babalarmzn kanunlarn
ortadan kaldrmak istiyordum, sanki en aalk tre ait bir
haindim. Ben asla kanunu ortadan kaldrmaya almadm,
insana layk olabilmesi iin deitirmeye altm. Ben insa
nn metinlerin klesi olmasn deil, tam tersini istiyordum.
Sylediim baz szleri belki okumusunuzdur?
Onaylad.
- Onlarn byk blm benden nce gelenlerin syledikle
rinden esintiydi. Tm gcm bir Yahudi gibi kullandm.
nk Yahudi dodum, Yahudi ldm. Hangi suu ilemiim?
"ubat insan iindir, insan abat iin deil" dediysem kfr
bunun neresinde?
Konutuka yz hatlar gerginleiyor ve ses tonu ykseliyordu.
- Sakin olun, beni artyorsunuz. Sizin hakknzdaki dn
cem hep arbal olduunuzdu. Yumuak.
Glmeye balad. Alayc bir glt bu.
- Ne dndklerini evremdeklere sorun. Size benim daha
ziyade takn bir yapn olduunu syleyeceklerdir.
- u cinayetlere gelsek?
- Sizi dinliyorum.
- Sizce melekleri ldrecek gce kim sahip olabilir? Daha iyi
anlataym: Kim lme hkmetmeyi baarm olabilir?
Omuzlarn silkti:
- Tanr 'dan baka pek kimseyi gremiyorum.
- Tanr...
Clarissa umutsuzca Morcar'la gz gze geldi. Daha baka bir
soru sormaya frsat bulamadan Morcar sze atld:
- Peki ya siz lme hkmedemiyor musunuz? Siz dirilmitiniz,
deil mi?
177

sa kalarn kaldrd:
9
- Sen kimsin
- Benim adm Morcar.
- Bak evladm, seni byk hayal krklna uratacam.
Efsaneyi biliyorum. Ben hibir zaman dirilmedim. Arima-
teal Yusuf beni armhtan indirdiinde hl hayattaydm.
Durumum ok ktyd ama hayattaydm. Dnn. Beni ar
mha le vakti ivilediler. leden sonra saat te can vermi
olmam gerek. Bu imknsz. Bilin diye sylyorum, armha
gerilmi biri nefesizlikten lr. lmnden nce bir ya da iki
tam gn geer. Bu sebepten tr abat arifesinde tutuklularn
bacaklar krlrd. Sreci hzlandrmak iin. Bundan kurtul
duum iin ok anslym. O aptal Romal komutann mzrak
darbesi beni ldrebilirdi.
Morcar gzlerini kocaman at:
- Siz dirilmediniz mi?
- Hayr. Byle bir gc nereden alacaktm k\i?
- Buradan u anlalyor...
- Asla dirilmedim, hepsi bu!
Clarissa ses tonunda iddet sezdi.
- Peki ama, diye kar kt romanc, eer siz bizim hayal etti
imiz kii deilseniz, neden bu maceraya atldnz? Yaamnz
tehlikeye attnz bilmiyor muydunuz?
- Hayr. Zaten kar koyamyordum. Srekli tamamlamam
gereken bir grevim olduunu baran bir ses vard kafamn
iinde. Beni ileriye doru iten kar konulamaz bir g. See
neim yoktu. Tam anlamyla ele geirilmitim.
- Acaba sizin Mesih olmadnz sonucuna varabilir miyim?
- Metinleriniz iinde yle olduumu sylediim tek bir b
lm gsterin hana.
Clarissa Kitab Mukaddes'e sarld:
- Bana bir saniye verin ltfen.
Arad sureyi buluncaya kadar sayfalan hzla evirdi.
- te, dedi: Yhanna, bap 4, ayet 25; bir kuyunun yannda Sa-
miriyeli bir kadnla konuuyorsunuz: "Kadn ona dedi: Biliyorum
ki, Hristos denilen Mesih gelecektir; o gelince bize her eyi bildi
recektir. sa ona dedi: Sana syleyen ben, oyum."
Clarissa ona bakt:
- Evet? Bunu yok mu sayyorsunuz?
sa'nn gzleri buuland:
- Drt incil yazar arasnda bu karlamadan sz edenin
178
yalnzca Yuhanna olduunu sylemekle yetineceim. Onun n
cil'inin Matta, Markos ve Lukannkilerden farkl olmas sebep
siz deil. Dier nden hibiri bu sahneye en ufak bir gnder
me bile yapmyor. Neye inanmak istiyorsunuz? Yuhanna'ya
m? Yoksa arkadalarna m? Bir davada hangisi ar basar.
Bir kiinin ahitlii mi, yoksa kiinnki mi?
Baklarnda bir hasret belirtisi vard:
- Yuhanna ok zel birisiydi. Ar duyarl bir kiiydi. Ne
redeyse kadns bir duyarlla sahipti. Ayrca ok byk bir
romantikti. Beni fazlaca lkletrdi. ok fazla.
- O halde bu Samiriyeli kadna hi rastlamadnz.
Artk kararszlk gstermiyordu:
- Cevap, hayr.
- ok gzel.
Kitab Mukaddesi yeniden kartrd.
- Ya bu? Matta, bap 26, sure 63, okuyorum: "Ama sa tek sz
sylemedi. Bakhin ona, 'Diri olan Tanr adna seni ant imeye
arrm' dedi. 'Bize syle! Sen Tanr'nn olu sa Mesih misin?'
sa ise yle yantlad: Sylediin gibidir."
sa'nn yznde kmseyici bir ifade belirdi:
-Anan, bakhin... kt1 Bu unvan yalnzca Kayafa
hak ediyordu. Anan Herodeses dneminden beri bu grevi yap
myordu. Romallarn kendisinden kurtulmakla ok iyi yap
tklar kk bir sefilden baka bir ey deildi. Zaten ben ne
den onun nne gtrdklerini hi anlayamadm. Neyse, ne
nemi var1
- Cevap vermediniz, diye steledi Clarissa. Size aktardm
szleri sylediinizi inkr m ediyorsunuz?
- Tabii ki hayr! nkr etmiyorum. ok fkeliydim, bitkin
dim. O korkun yaratk onuncu defadr bana ayn soruyu soru
yordu. Tkenmitim. Btn gece gzm krpmamtm. Artk
bitsin istiyordum. Yeniden okuyun, "Sylediin gibidir" demek
le yetindim. Kim olsa rahat braklmak iin ayn eyi yapard.
Yal kadn elindeki kda baz notlar ald.
- Bizi asl megul eden konuya dnelim istiyorum. Cebrail'in
bir tr gnlk tuttuundan haberiniz var myd?
- Kesinlikle yoklu.
- Son cinayet, yani Daniel'in ld cinayet, son yirmi drt sa
at iinde ilenmi. Son yirmi drt saat iinde neler yaptnz
renebilir miyim?
- ok okudum, oka da yazdm.
179

- Yazdnz m?
- Evet. Zaten, kitaplarnzla tantmdan ben beni tedir
gin eden bir soruyu sormak iin bu frsattan yararlanmay is
tedim.
- Bir roman m yazyorsunuz?
- Hem evet, hem hayr. Bu daha ziyade iinde gerein de ol
duu bir kurgu olacak. Benim yaadklarm.
- Yan yazdnz. Ya sonra?
- Her zaman yaptmz gibi dostlar arasnda bulumutuk,
Yahuda ve Muhammed. ile.
- Yahuda'yla m?
- Neden bu kadar ardnz? Evet skayot havarilerim
arasnda en sevdiimdir.
Yznde sinirli bir ifade belirdi.
- Evet, sizi anlyorum. Bu karanlk ihanet yksne inand
nz. Sama! Adaletsiz! Eer bu konuyla ilgiliyseniz, tek yapma
nz gereken Yahudaya sormak. Size btn gerei anlatacaktr.
- Bu toplantlarn amac neydi?
- Belirli bir ey yoktu. Hayatmzdan, genel olarak hayattan
sz ederdik; dnyay yeniden kurardk. Bakmadan satran oy
nadmz da olurdu.
- Bakmadan m?
Morcar frsat kullanp cevap verdi:
- Bir oyuncu, bir ya da birok oyuncuya kar satran tahtas
na bakmadan oynar.
- Doru, diye onaylad sa.
- Baya sklyor gibi bir haliniz var, diye yorumlad yal ka
dn.
- Hi de deil. Neden diye sormayn. Buraya yce bir dolu
luk hkim. Hibir eyin yokluunu ekmiyoruz. Sanyorum bu
doluluk yaratcdan kaynaklanyor.
- Tanr...
- Elbette.
- Sanyorum melekler gibi sizin de onunla temasnz yok?
- Hi yok. Ama varolduunu biliyorum. Buna inandm.
Clarissa yeniden notlar ald ve sordu:
- u cmle size bir ey hatrlatyor mu, "ikiz 0,809'dadr"?
- kiz 0,809'dc
Isa alnn krtrd ve birka saniye dnd.
- Hayr. zgnm. En ufak bir fikrim bile yok. Neymi bu?
- nemi yok. Melekler hakkndaki grnz nedir 9
1

180

- Hibir grm yok. Baz grevleri yerine getirmek iin


yaratldklarn biliyorum. Hepsi bu. Onlara ok yakn deil
dik. Karakterlerinden tr.
- Gerekten mi?
- Size nasl anlatsam... ok ocuklar, olgunluktan uzaklar.
Bizim aksimize onlar yaamad, ac ekmedi, sevmedi.
- Siz sevdiniz...
- Delicesine. Bir kadn elbette. Ve tabii ki insanlar; onlar be
nim davranm anlamam olsalar da... ne haleflerim ne de Ya
hudi kardelerim. Bu sonuncularla ilgili olarak hatann onlarda
deil benim beceriksizliimde ve cokunluumda olduu sonucu
na vardm. Ve bir olaslkla kibrimin tamasna olanak verdim.
Srdrmeden nce biraz durdu.
-Affedilemez suu iledim Bayan Gray: Tapmaa saldrdm.
Bu yaplabileceklerin en ktsyd. Benim yaadm dnemde
burasnn ne ifade ettii konusunda bir fikriniz var m?
Clarissa hayr dercesine bam sallad.
- Wall Street.
- Anlayamadm?
-Bir nevi Kuds borsas. Oras kentin en byk finans paza
ryd. Eer oras olmasayd, gezginlere hediyelik eya satan k
k esnaf, zanaatkarlar, sradan insanlar kaynaktan yoksun ka
lrd. Haclar durdurup "ruhlarn satn alabilmek" ve ruhban
vergisini deyebilmek iin tapnak liras satn almalar gerekti
ini anlatan sarraflarn sesi hl kulaklarmda. ster Yunan, is
ter Roma paras olsun tm dier paralar iffetsiz olduundan
kutsal yeri kirletecekleri varsaylyordu. Biraz tede Levililer,
sungu iin tuz, ekmek, tts veya ya satyorlard. nemli mik
tarda para her gn el deitirip, sonunda orada yaplan her tr
l ticaretten yksek pay alan rahiplerin kesesine akyordu. Bu
durumu utan verici buluyordum. Midemi bulandryordu.
- Ve tm bu insanlar kap dar etmek istediniz.
- Bu kutsal alan arndrmak istedim. Hepsi bu.
- Krbalam?
- Ucu dml bir iple bir anda karar verilip hazrlanm
bir krba1 Zaten yalnzca sarraflarn masalaryla gvercin
satclarnn oturaklarn devirdim.
- sa mabede girip satclar dar atmaya balad ve onlara de
di: "Ve benim evim dua evi olacak" diye yazlmtr; fakat siz onu
"bir haydut ini" ettiniz.
- Doru. Bunun byk bir hata olduunu kabul ediyorum.
181

Benim iin lmcl oldu. Gryor musunuz Bayan Gray, ta


pnaa saldran her kim olursa olsun, Kuds'e saldrm olu
yor. Ortadan kaldrlmas gereken dman haline geliyor. Be
ni de ortadan kaldrdlar.
Yumruunu skp devam etti:
- Bu dikkat ekici davranm neye yarad? Hibir eye.
Dnyanz gryor musunuz? Dev bir kresel tapnak oldu.
Yalnzca ad deiti. Siz galiba buna "okuluslu" diyorsunuz?
Hadi kolaysa bu dzene saldrn! Sizi de bana yaptklar gibi
ayn kararllkla ortadan kaldrrlar.
- Bildiim kadaryla her eye ramen mritleriniz oldu; iki milyar
kadar. O dnem yalnzca on iki kiilerdi. Bu bir baar, deil mi?
- ncelikle ltfen izin verin dzelteyim; hibir zaman on
iki deildik, on drttk. Natanael ile Yakub'un olu Yahuday
unutuyorsunuz. An Kitab Mukaddesi, doru olduunu g
receksiniz. u "baar" lafna gelince, reddediyorum. Ben hi
bir ey istemedim. Hibir ey arzulamadm. Yalnzca Mu-
sann kanununu gelitirmeye altm. Her iyi Yahudi'nin
uymas gereken dini gereklilikleri bir araya getiren halakha,
abat gn, etraf duvarlarla evrili bir ehrin iinde olmadk
a mendil dahil her trl nesneyi zerinde taman yasakla
mtr. Sizin bugnk dnyanzda etraf duvarla evrili ok
ehir kald m? Tm istediim, kendisini emirlerin muhafz
olarak tantanlarn bilgi dnyasna almalar, dini kapatma
malar, her insan gelip hayatna bir anlam bulabilsin diye,
Tevrat etrafnda ykselen duvarlar ykmalaryd. ler acs
bir ekilde baarszla uradm.
- Bana kzmayn ama, sizi anlayamyorum. Tevrat'la ne iiniz
var? isteseniz de istemeseniz de siz Hristiyanln kurucususu-
nuz, yle deil mi?
sa sa elini yumruk yapp derin bir acyla gsne vunfc;
- Btn yanl anlama burada. Btn varlm, fmm
korkun bir yanl anlama olacakm. Ben hibir ey isteme
dim, anlyor musunuz? Asla yeni bir din yaratmak istemedim.
Tm bunlar Tarsuslunun hatas. Onun ve onu izleyenlerin.
- Tarsuslu?
- Sal. Sizlerin, nedendir bilinmez, gln bir biimde Aziz
Pavlos dedii kii. Eer bu sizi rahatsz etmeyecekse, onun
hakknda konumaktan vazgeelim. Adn anmak bile bam
dndryor.
Yzn buruturdu:
182

- Etrafnza bir bakn, tpk Sezar yontularnn altnda tt


sler yakan Romallar gibi nnde insanlarn diz kp dua
ettii heykellerle dolu katedrallere, kiliselere bakn'Ben byle
yaplan nasl istemi olabilirim?. Ben ki her zaman unu sy
ledim: "Dua ettiiniz zaman da ikiyzller gibi olmayn: n
k insanlar kendilerim grsnler diye, havralarda ve ke ba
larnda durup dua etmeyi severler. Dorusu size derim: Onlar
karlklarn aldlar. Fakat sen dua ettiin zaman, kendi i
odana gir ve kapn kapayarak gizlide babana dua et; gizlide
gren baban sana deyecektir."
Yeniden gsne vurdu:
Hayr Bayan Gray, ben bunlarn hibirini istemedim.
Sessizlik oldu. Yal kadnn kafasnda binlerce soru dnp du
ruyordu. Ama zaman daralyordu.
- Gzel, dedi zlerek. Belki yeniden grrz.. birliiniz-
den tr size teekkr ederim.
- Ben de en az sizin kadar, bu sama hareketlerin son bul
masn diliyorum. Geriye yalnzca bir tek melek kald, biliyor
sunuz deil mi?
- Evet. Samel.
- Eer o da ldrlrse bunun getirdii sonulara katlan
mak zorunda kalacaksnz korkarm. Bedene brnmlerle il
gili meleklerin payna den roln ne olduunu tam olarak
bilmiyorum, ama insanlk iin hayati olduundan eminim.
sa'nn o ana kadar grece gergin olan yz biraz yumuad.
- Ayrlmadan nce edebiyatla ilgili bir soru sormama izin
verir misiniz?
- Tabii, sorun.
- Neden btn yeteneinizi cinayetleri, yrtc ve ereften
uzak insanlar anlatmak iin kullanyorsunuz?
Romanc kalarn kaldrd.
- Evet, hepsi de kanl, kt, sapkn, aalk, kskan insan
larla doluyuz kadar roman. Bu taknt nereden geliyor?
- Hi bilmiyorum. Bunu hi dnmedim. Belki de kt tara
fndan bylenmiimdir.
Yeniden sessizlik oldu.
sa glmsedi. Ama gizemli bir glmsemeydi bu.
- yle olmu Bayan Gray.
Ve sonlandrd:
- Sizden ok iyi bir katil olurdu...
20

Glasgow niversitesi'nin ktphanesi dev bir yolcu gemisinin


ii, Kathleen de orada kaybolmu minik bir heykelcik gibiydi.
Masann zerine yd kitaplar yznn alt ksmn tamamen
kapatyordu.
Bilmek istiyordu, bilmeliydi. Profesr Maclean karsnn ko
ma halini sonlandrmaya karar vermedike, her ey mmknd.
ki gn bu duvarlarn arasna kapanp alarak geirdi. Ki
taplar incelemekten artk bulank grmeye balad iki gn. Ve
hibir ey. Elbette baz eyler renmiti. Saylarn en eski za
manlardan beri insan hayatnda kaplad yer hakknda hibir
phesi yoktu artk. Bir medeniyet yazy kullanma aamasna
geldii anda saylar din ve sihirle ilgili uygulamalarda kullanlma
ya balyordu. zellikleri insan ruhu zerinde gerek bir hayran
lk uyandrmt. Bu hayranlk gnmze kadar srm ve buna
baz adlar taklmt; "saybilim", "aritmozofi" 33 veya "kabala".
Yani saylarn gizli bir dili vard ya da byle nitelendiriliyordu. Sa
ylarn yalnz "nicelii" deil "nitelii" de vard.
Konuyla ilgili bir hayli makale okuduktan sonra kabalayla ilgi
lenmeye karar verdi. Yahudi geleneine gre Musa, "on emir"in
yazl olduu tabletleri aldnda, Tanr tarafndan kendisine veri
len baz retileri aklamayp, bunlar evresindeki baz kiilere
szl biimde aktard. Bylece retinin bir ksm szl olarak
gerekleti, ama yalnzca bir ksm, nk yine de gelecek kuak
lara kalabilmesi iin bir blmnn yazya geirilmesi gerekti.
Ezoterik retiler bylece "ekzoterik" ad verilen kanunun iinde
yalnzca bilgelerin anlayabilecei bir biimde ifrelenerek gizlen
mi oldu; adeta uzay gibi snrsz bir dnya, snrsz bir evren.
184

Kathleen i ekerek gerindi. Bu kadar ok bilgiyi aratrp sin-


direbilmek iin bir deil, bin mr gerekliydi. Yeteneklerini fazla
abartp abartmadn sordu kendine, say srrn gizlemeye de
vam m ediyordu acaba?

Stuart, Memur Wishart'n zerine bir telefon numaras yazd


kda piyano alar gibi parmaklaryla vurup duruyordu.
Profesr Maclean ile yapt konuma nemli bir sonu verme
miti. Morcar'n dosyas hl eskisi kadar botu. Stuart'n rene
bildii tek ey, profesrn kznn gen adam haftalna b
ykbabasna emanet edip Barbados'a gittii ve yola ktndan
beri de hi haber vermediiydi.
Acaba taknt haline mi getirmiti? Neden, bu velet kafasn ne
den bu derece megul ediyordu? Bu ok samayd.
Ani bir hareketle telefonu eline ald ve kdn zerinde yazan
numaray evirdi: Sand Acres Beach Club, Barbados'ta drt yl
dzl bir tesis...
Santral grevlisi cevap verince, Stuart 526 numaral oday ba
lattrd; Bayan Margaret Murray. Grevli beklemesini rica etti.
Ninni gibi bir mzik eliinde usulca sallanp ince kumlu usuz
bucaksz plajlar, gnete altn gibi parlayan palmiyeleri dne
rek syleneni yapt.
Bekleyii uzun srmedi:
- zgnm. Bayan Muray'in odas cevap vermiyor.
- Ona nasl ulaabileceimi bilmiyorsunuzdur herhalde.
- Hayr efendim.
- Uygun olduu anda Brodick'ten Mfetti Stuart' aramasn
syleyebilir misiniz?
- Not alyorum... Mfetti Stuart, Brodick?
- skoya.
- Telefon numaranz ltfen.
Stuart hem i hem de ev numarasn brakt. Saat fark d
nldnde, profesrn kznn broda olmad bir saatte arama
olasl vard.

Kathleen Willow Tea-Room'da oturmu, bir saat nce balam


olduu resmi bitiriyordu. Kafasn hafife geriye ekip eserini g
lmseyerek seyretti. Hi kuku yok, Morcar'n ok ilgin bir tipi
vard. Yar serseri, yan ocuk. Bu resmi yapmaya kendisini iten
neydi acaba? Son krk sekiz saat iinde gen adama ait sekizinci
185

tabloydu bu yapt. Acaba bu soruyu gerekten sormak gereki


yor muydu? Morcar' zlyordu. Geirdikleri hafta sonunun an
lan hl silinmemiti. Daha nce baka biriyle byle bir uyumu,
byle bir etkileimi hi yaamamt. Bu onun iin tam bir srp
riz olmutu. Ksa sre sonra yeniden greceklerini dndk
e her yann ate basyor, ama bu dnn Janet'in durumuyla il
gili olmas fikri keyfini kanyordu. Ya yaayacakt, ya da...
Msvedde defterinin bir sayfasna drt gizemli rakam yazd:
0,809 ve sanki baklarnn iddeti cevab ortaya kartaeakm
gibi sayya uzun uzun bakt.
Oturduu masann birka adm tesinde bir ift birbirlerine
bakyor, garson kadn telala servis yapyor, tm bunlara geriden
gelen ve zorlukla duyulan bir mzik elik ediyordu. Kulak kabart
t. phesiz Mozart. Mozart' sevmiyordu.
- Merhaba Kath...
Yerinden srad ve kafasn kaldrd:
Sevgili George! O burada!
Sklm bir biimde cevap verdi:
- Merhaba. Bu ne srpriz...
- yi misin?
Bo iskemleyi gsterdi:
- Oturabilir miyim?
- Elbette.
George iskemleye otururken Kathleen ona bakt ve eski erkek
arkadann d grnnn bu kadar ksa zamanda deimesi
karsnda aknla urad. nanlmaz biimde yalanm gr
nyordu.
- Ne oldu sana?
Soruyu samimi bir merakla sormutu.
- Biraz yorgunum. Ama birka gn iinde her ey yoluna girer.
Dnsene, yarn sabah Maldivler'e dalmaya gidiyorum.
- Sen? Dalmaya m gidiyorsun? Senin her trl bedensel etkin
likten nefret ettiini dnmtm hep.
Gen adamn dudaklannda zgn bir glmseme belirdi:
- nsan deiiyor... Hem sonra, bu adalarn sular tarafndan yu
tulup yok olmasna fazla zaman kalmadn dndm.
- Evet, biliyorum. Sera etkisinin bir sonucu. ok zc. Her
eyi berbat ediyorlar.
Gzlerini nne eip beceriksizce fsldad:
- Ya sen Kath? Nasl gidiyor?
Kathleen her eyin iyi olduunu syledi.
1O

Gen adamn baklar masann zerinde duran deftere takld


ve aknlm gizleyemedi:
- una bak! Eer hafzam beni yanltmyorsa, benim spordan
lefret ettiim kadar sen de saylardan nefret ederdin.
Sesini alaltp vurgulad:
- Beni terk etmenin sebeplerinden biri buydu...
Gen kadn kzard.
- Bir ey deil... Bir say, hepsi bu.
- Gster bakaym...
Defteri kendisine doru ekti:
- 0,809... Ne ifade ediyor bu?
- Sorun bu zaten. Bilmiyorum.
George sayy yksek sesle tekrarlayarak dnd:
- 0,809... Tuhaf. Bunu nerede grdn?
- Eski bir not defterinde.
- ok ilgin. Bana bir ey hatrlatyor.
Kathleen neredeyse oturduu iskemleden sryordu:
-Ne?
- Ah! Belirli bir ey deil. Fibonacci'nin tavanlarn hatrlatt.
Gen kzn gzleri kocaman ald.
- Sana hi sz etmedim mi? Aslnda Fibonacci, bin yl kadar
nce domu talyan bir matematiki olan Leonardo Pisano'nun
takma ad. Bat'ya ondalk dzeni ve Arap rakamlarnn kullan
mn getiren odur. u an ismini hatrlamadm bir kitabnda, ba
basnn alt Cezayir'de edindii bilgileri yazmt. Ortaa H
ristiyan leminin phesiz en yetenekli matematikisiydi.
- Ve tavanlar vard?
Sevgili George bir kahkaha patlatt.
- Hi de deil. Kitabnda yer alan ve matematikileri ok etki
leyen problemlerden biriydi bu: "Bir ift tavann her ayn sonun
da yeni bir ift tavan dnyaya getirdii ve her yeni iftin ikinci
aydan itibaren retken olmaya balad kabul edilirse, bir ift
tavandan balayarak her ayn sonunda ka ift tavan elde edi
lir?" Bu problemin sonucu, "Fibonacci dizisi" adyla tannr.
Susup eski sevgilisine alayc bir bak frlatt.
- Benden bu dizinin nasl ilediini aklamam isteme ltfen.
Senin sevgini matematik takntm yznden kaybettim zaten,
dostluunu da kaybetmek istemem. Zaten olduka kark.
Kathleen glmsedi.
- O zaman bana bu drt rakamm sana Fibonacci'yi nasl a
rtrdn syle.
187

- Bir igd. Bunlar gibi baz saylar, tam olarak ne olduu an


lalamayan bir any canlandrr.
stemeden ayaa kalkt.
- Gitmem lazm.
Salonun dier ucunda, yirmili yalarda gen bir kzn oturduu
masay iaret etti.
- Grrz.
- Grrz George.
Tam gidiyordu ki Kathleen iine doan ani bir hisle sordu:
- Senden bir ey isteyebilir miyim? Yolculua kmadan nce
eer biraz zamann olursa u saynn zerine debilir misin? Sa
na neyi hatrlattn bulabilirsin belki.
- Tamam, sz veriyorum.
- Not almayacak msn?
Glmsedi:
- 0,809... Bizi neyin ayrdn unutuyorsun...

Clarissa ilk sorgulamada toplad bilgileri dzene koymay bi


tirdiinde saat neredeyse altya geliyordu. Sonu iin clz dene
bilirdi. Fazla ilerlemediini hissediyordu. sa'nn itiraflar elbette
devrim niteliindeydi, ama soruturmann kendisiyle ilgili zel
bir bilgi vermemiti.
Morcar'a dnd ve kulaklklarn karmasn iaret etti:
- Bach dinlemekten sklmadn m?
- Hayr. Tam tersine. Si Majr Messe olduka zengin... Her de
fasnda yeni eyler kefediyorum.
Sehpann zerine yaylm ktlar gsterdi:
- Ne dersiniz? Biraz daha belirginleti mi?
Yal kadn olumsuz cevap verdi.
- O halde ilerlemek lazm. Sonunda bir eyler yakalayacaksnz.
- Bu mmkn. Tabii Cebrail yanl yol gstermediyse.
Alnna den peremi dzeltti.
- Yine de, diye ekledi, onu bu kiiden phelenmeye neyin
ittii hakknda hibir ey bilmiyoruz. Neden? Hangi ipucuna da
yanarak?
- Haksz saylmazsnz. Bununla beraber, defterine yazd bir
cmleyi anmsyorum. Ayn szckleri bulamayacam ama,
znde yle bir eydi: "lm ekenin byk bir gc olmal." Ve
Musa, Muhammed ve sa'y saymt.
- Ayrca baka isimler de sayd. Acaba onlar hangi sebepten
tr masum ilan etti?
188

Gen adam kurnaz bir ifade taknd.


- Bunu bilmenin tek yolu soruturmaya devam etmek.
Birka dakika sonra, yeniden bilgisayarn nndelerdi ve Sa-
mel'i beklemeye baladlar. Bayan Gray'in midesi bir gn nceki
gibi dmleniyordu. Kendine engel olamyordu. Korku, ekin
genlik, endie. Kendisine sorgulayacak kii brakt iin Ceb
rail'e iten ie teekkr ediyordu. Meraknn derecesi ne olursa
olsun, daha fazlasn yapabilecek gc yoktu.
- Merhaba Bayan Gray, Randevunuza sadk kaldnz iin
teekkr ederim.
Clarissa anlalmaz bir eyler geveledi.
Samel devam etti:
- ok korktum... Sanyorum tehlike yaklayor. Biraz fikir
sahibi olabildiniz mi, pheleriniz var m?
Yal kadn zgn bir ifadeyle hayr dedi.
- O halde abuk olalm. Rica ediyorum. Kimi armak is
tersiniz?
- Musa
Ekrandaki karl grnt kaybolarak, yerini zerinde kum ren
gi izgiler olan koyu renk bir zemine brakt. nce hibir ey ol
mad, sonra zemin yavaa alp koyu renk tenli bir adamn g
rntsn meydana kard. Aln geni, kafas neredeyse tama
men kel ve yamru yumruydu. Kaya ya da granite benzer bir kt
lenin zerinde oturuyordu. Olduka krk yznde rkek bir ifa
de vard. Kulaklara doru incelen ksa sakal ukur yanaklarn
ortaya karyordu.
Morcar alak sesle konutu:
- Onu hi byle hayal etmemitim.
- Sus, diye fsldad Clarissa.
- Peki beni nasl hayal etmitin gen dostum? Sevgili Mic-
helangelo'nun kafama yerletirdii gibi bir ift gzel boynuz
la m? Ve ayama dolanacak kadar uzun bir sakalla m?
- Hayr... hayr... diye geveledi Morcar. Ben...
Musa etrafna baktktan sonra dikkatini Clarissa'da toplad:
- Evet Hl katilinizi mi aryorsunuz?
Romanc onaylad.
- Etrafnz katillerle evrili zaten sevgili bayan! Elinizi
uzatsanz yeter, birkan yakalarsnz! ki milyar insansnz
ve eminim bunlarn arasnda iki milyon potansiyel veya
onayl katil vardr.
- Kimi aradm biliyor musunuz?
189

- Gerekte evet. Ama size nasl faydal olabileceimi bilemi


yorum.
- Oysa onlar tanyorsunuz. Yani demek istediim...
Szn serte kesti:
- Evet onlar tanyorum. Erkek olanlar da, kadn olanlar
da tanyorum.
- Peki onlar ortadan kaldrmakla kimin ne kar elde ettiini
bana syleyebilir misiniz?
Alayc bir ekilde gld:
- Eer buradaki herkesi sorgdayabilseydiniz, hepsinin ve
ya en azndan byk ounluunun onlar ortadan kaldrmak
iin bin sebebi olduunu grrdnz.
- O zaman sizin de bir sebebiniz var.
- Sizi hayal krklna urattm iin zgnm, ama hayr.
- Kantnz var m?
- Kantm yok ama hayattayken bile meleklerle bir iim ol
mad. Bu yzden onlara saldrmak iin hibir sebebim yok.
Ama siz brahim'e, Saraya, Yakub'a bir sorun. Size bu yara
tklar hakknda ilgin eyler anlatabilirler.
- yle mi?
- Kesinlikle! u zavall Saray ele aln. Bakn onlarn evli
lik hayatlarn nasl altst etmiler. Zavall kadn kocasnn,
hizmetisiyle birlikte olmasn kabul ediyor. Hacer onlara bir
ocuk yapyor ve bu sevgili melekler hemen o anda brahim'e
gelip karsnn artk ksr olmadn ve bir ocuk douraca
n haber veriyorlar! Doksan yanda! Karkl bir dnn!
smail'i dourduktan sonra hizmeti kendisini evin hanm
gibi grmeye balyor, ama Sara shak' dourur dourmaz i
leri yeniden ele alp hizmetiyle ocuunu kovuyorlar. Siz bu
durumu ahlaki buluyor musunuz?
- Ee... Bildiim kadaryla melekler deil de Tann'yd. Melekler
onun yalnzca habercileri. Araclar.
- Tanr bahane olarak kullanlyor! ahsen ben buna inan
myorum. Kendisi olaylarn nasl olduunu anlatmad sre
ce de inanmayacam.
Clarissa ellerini yle skt ki, cam yand. Rya gryordu. Mut-
'aka rya gryordu.
Zorlukla yutkunarak konutu:
- Oysa grdnz onu. Tanr'y. Sina Da'nda. Kendisine sora
bilirdiniz.
- ok esprilisiniz Bayan Gray. ngiliz nktedanl...
190

- Hata. ngiliz deil, sko'um.


-Arada fark gremiyorum.
- nann bana var.
- ok iyi. Bir gn bana anlatrsnz. Tanrya gelelim. n
celikle belirtmeliyim ki onu grmedim. Yalnzca duydum. s
telik, ln ortasnda! Sizi olduunuz yerde yakp kavuracak
bir gnein altnda. Bir ses, hepsi bu. Hem sonra grmenin
nasl olduunu tahmin bile edemezsiniz. Bir monolog, evet!
Yalnzca emirler1 stelik de yle bir tonla ki! Dnn, bana
Msr'a dnmemi emretti! Benim yamda, aa yukar sek
sen yanda bir adama. Bense tatl karm Tsppora ve sevgili
olum Gerom ile sakin bir hayat sryordum. Mutluydum.
Dert yok, tasa yok. Grne baklrsa, mutluluum Tann'y
rahatsz etmi olmal ki bana bu grevi verdi. Peki hangi
amala? Dindalarm firavunlarn topraklarndan kart
mak ve onlar dnyann br ucuna gtrmek iin. Benden
bunu istemek mi? Benden! Ben ki braniceyi zar zor konuu
rum! Ve cesaret edip de bunu ona sylediimde bana verdii
cevap u oldu: "Hi nemi yok, kardein Harun senin yerine
konuacak!"
Musa elini havaya kaldrd. Hareketinde yle bir kararllk var
d ki, Clarissa istemeden kendini geriye att.
- Hepsi bu deil! Kendime ar gvenip beni grevlendirdi
i kiilerin nnde daha deerli olabilmek iin adn sordu
umda bana ne cevap verdi biliyor musunuz^ Ehyeh, aer, ah-
yeh! "Ben, Ben olanm." Ve ben, dierlerim, beni size "Ben, Ben
olanm"gnderdi diye ikna etmeliydim! Dnn bir!
Ksa bir soluk ald:
- stelik unu da bilin ki, ona soru sormay dnseydim
bile bunu yapmaktan imtina ederdim. "Ben ben olanm" bana
kar ok tutarl davranmad.
- yle m i 0
Ksa bir sessizlik oldu:
- Beni ldrmeye kalkt, bunu biliyor muydunuz?
-Ne?
- Kesinlikle. Beki neden? Benim snnetsiz olduumu fark
etmi! Neyse ki tatl karm Tsippora son anda keskin bir ta
yardmyla olumu snnet ederek beni bu iten kurtard. Bu
durumda, bu kadar alngan, kukucu ve deiken bir yaps ol
duu iin ona Sara ve brahim hakknda sorular sormaya kal
kmadm!
191
- Ya sonra? Sina Da'nn zerinde?
- Orada da grmedim. Ik kr ediciydi. Dayanlmazd.
Emirlerini bana yazdrd sre boyunca gzlerimi hep kapal
tuttum. Baka trl yapamazdm. Ve tm bunlar ne iin? Kim
iin? Yaptklar binlerce taleple, yolculuk boyunca hrpalayp
durarak beni en iddetli fkelere iten kardelerim iin. Onlara
ilk kez hitap ettiim gn beni sonuna kadar dinlemek bile iste
mediklerinde, acaba bunlar nasl bir ktkten yaplm diye
sordum kendime. Bir deli muamelesi yapmadklar kald...
- Kolay deil, alt yz binden fazla adama kendini dinletebil
mek, stelik kadnlar ve ocuklar bu sayya dahil deil, diye dik
kat ekti Clarissa. Neredeyse bir milyondan fazla kulak.
- Bir milyondan fazla m? Nereden buldunuz bu sayy? Ya
ni siz aslnda demek istiyorsunuz ki, ben Msr nfusunun
te ikiden fazlasn peimden srkledim, yle mi?
- Yani, kutsal metinler...
- Benim kutsal metinleri okumaya ihtiyacm yok! Ben tari
hi yaadm. Krk bin kii kadar anca vardk. Biraz dnn.
Bylesine bir hareket Msr yllklarnda iz brakmam ola
mazd. Bu insanlarda her eyi, krallk snrlar ierisinde is
tisnasz olup biten her olay gn gnne not etme hastal
vard. Eer durum sylediiniz gibi olsayd grevimi asla ye
rine getiremezdim. Bu halkn karakteri hakknda bir fikriniz
yok. Skntl, dnyann endiesini omuzlarnda tayan, her
an sorgulayan bir halk: "Neden? Nasl?Kim? Nerede'?" Ve inat
ve bununla gurur duyan!
Biraz durdu:
- Tm bunlar hesaba katldnda benim iin firavunla tar
tmak kendi kardelerimle tartmaktan daha kolayd.
- Bu artc deil. Msr' her trl felaketle vurarak onu deh
ete drdnz.
Yal kadnn yapt saptamann ardndan gk grltsn an
drr bir kahkaha koptu.
- Firavunu dehete drmek mi? Alay m ediyorsunuz? O
bana kardeimden daha yaknd. Unutmayn ki onun sarayn
da bydm, onun iin altm ve yllar boyunca onunla be
raberdim. Bu sevginin karlkl olduunu sylemeliyim. El
bette kendisi iin hibir maliyeti olmayan bir igcn kay
betmeyi iyi gzle karlamyordu.
- Ama yine de kararn deitirdi, nk sava arabalarn sizin
peinize takt.
192

- Bu doru. Bence etrafndakerin etkisinde kald. braniler


ihanete uramt. Bazlar bizi zgr grmektense l grme
yi tercih ediyordu.
Kafasn ellerinin arasna ald.
- Grev ne kadar ard ve kardelerim bana kar ne kadar
acmasz ve etin davranyordu! Daha Sina Dana henz var
mtk ki her ynden ikyetler ykselmeye balad. Yzme
kar yle dediler: "Keke Yahve bizi Msr'dayken ldrseydi,
hi deilse orada et kazanlarnn bana oturur ve ekmei doya
sya yerdik. Ama sen btn topluluu alktan ldrmek iin bi
zi bu le getirdin." Sonra "Ah ne gzel anlard! Msr'da ok
ucuza yediimiz balklar, salatalklar, kavunlar, marullar, so
anlar ve sarmsaklar!" Veya "Kendimize bir ef bulup Msr'a
dnelim." stelik size altn buza hikyesini anlatmyorum...
Herkes bana ihanet etti, z kardelerim bile.
Yeniden doruldu:
- Size bir itirafta bulunacam. Korkun bir itiraf.
Clarissa kulak kabartt.
-Beni ylesine kzdrdlar ki, Amelek ve Refdim'e kar sa
varken birkann ldrlmesine gz yumdum.
Romancnn gzleri kocaman oldu.
-Ah! Onlar kendi elimle ldrmediime emin olun. Ben ka
til deilim. Ben bir tek kiiyi ldrdm, o da halkmdan biri
sine kt davranan u Msrl duvar ustasyd.
- Peki ama nasl?
- Dnn ki bilemediim sebeplerden tr ben ellerimi
havaya kaldrdmda braniler dman zerinde baar sa
lyor, ellerimi indirdiimde tersi oluyordu.
- Ve...
Musa gzlerini kard.
- tiraf etmeliyim ki, kollarm bir defadan daha fazla in
dirdim.
- Bilerek mi?
Onaylad.
- yle ki kardeim Harun ile arkadam Hur durumu fark
etmi olacak, zafere ulancaya kadar kollarm havada tutma
ya zorladlar beni.
- Ama bu rezilce!
Yal kadn byle der demez bir zr iareti yapt.
- zr d!' nteniz gereksiz. Bayan Oray. Haklsnz. Bu rezil-
ceydi. Bunumu beraber siz de benim gibi gcnz lkel inceye
193

kadar bu insanlar, onlardan gelen dirence ramen kurtarmaya


altaydnz anlardnz. Krgnlm ve fkem Tanr'nn gs
terdiinin yannda hibir ey. Yirmi drt bin' Yirmi drt bini
ni ldrmemiz gerekti, zira Moab'n kzlaryla zina yapm,
kzlar bunlar ondan baka tanrlara tapmaya ynlendirmiti.
Ah! Onlara kar yle kzgnd ki, kim bilir ka defa bunlar yok
etmesin diye dua ettim, yakardm. stifa edip, onlar kendi ka
derlerine terk etmeyi istedim. Ama bu imknszd. Kafamn
iinde bir ses sonuna kadar gitmem gerektiini haykrp duru
yordu. Bu arya kar koymak imknszd.
Bir sre sessizlik oldu.
- Yeniden meleklerin ldrlmesine gelsek? Az nce pek ok
kiinin onlara kzmak iin setfebi olduunu belirttiniz. lerinden
en az birinin, lm emredebilecek kadar gl olabileceine
inanyor musunuz? Size meleklerin lmsz yaratldklarn ha
trlatrm.
Hi tereddt bile etmeden cevaplad:
- Hi kimse. Byle olaanst bir gce sahip kimseyi tan
myorum. Benim bile byle bir gcm yok. Kant: lmden
ben de kurtulamadm.
Morcar sze girip bandan beri dilinin ucuna gelen soruyu
sordu:
- zr dilerim ama, gcnzn sradan insanlarnki gibi oldu
unu bize syler gibisiniz. Bununla beraber mademki Kzlde-
niz'in sularn yarmanza izin verdi, bu gcn ok byk olmas
gerekmez mi?
- Sen Sazlk Denizinden sz ediyorsun herhalde?
Gen adam onaylad.
- Bunun Kzldenz'le bir ilgisi yok. Eer corafya bilgin
olsayd, Kzldeniz kylarnda tek bir sazn olmadn bilir
din. Buna karn, Svey'in kuzeyinde Ac Gller denen Tim
sah ve Menzaleh civarnda bolca bulunurlar. Benim zamanm
da buras 'Byk Siyah"adn verdiimiz, suyla kapl byk
bir aland. Bu denizin aa ksm bir kanal olutururdu. Saz
lk Denizi adyla tannan bu yerden getik. Bugn oras tama
men kurumu durumda.'
- Peki, kanal gemek iin ne yaptnz? diye sordu Morcar.
Hayli derin olduunu tahmin ediyorum.
- Orada, ancak alt arM geniliinde ve yz artan fazla
uzunlukta bir yaylan vard. Kesinlikle bunun dna klma-

34 Dirsekten ortaparma u c u n a kadar eski bir l. ( n.)


1V4

malyd, aksi taktirde kaybolunabilirdi, zellikle de ocuklar.


Firavunun hizmetinde olduum dnemde onun mimarlaryla
keif almalar yaptm iin yreyi ok iyi tanyordum. O
dnem, II. Neho'nun saltanatndan on asr nce alan ve K-
zldenz ile Ac Gller' birbirine balayan antik kanaln ona
rm dnlyordu.
Avucuyla sakalm svazlad:
- Bununla beraber ok anslydk ve Tanr tarafndan ko
runmutuk, bundan asla phe etmeyin. Ertesi sabah bizi iz
leyen Msr mfrezesi Sazlk Denizi'ne girdii zaman bir mu
cize gerekleti. Gneyden gelen iddetli bir rzgr bir anda
kanalda dev dalgalarn olumasna sebep oldu. Birka dakika
iinde yaylanda ilerleyen sava arabalar ile piyadelerin b
yk blm sular tarafndan yutuldu. Evet, Tanr kesinlikle
bizim yanmzdayd.
Soluk alp devam etti:
- Ve tm bunlar sonunda yalnz kalmak iin.
- Yalnz?
- Evet. Son olay barda taran damla oldu. Sonuca ula
mamzn arifesinde, su ksn diye bir kayaya bir dalla iki ke
re vurduum bahanesiyle Kenanllarn lkesine girmem Tan
r tarafndan yasakland. Srp giden onca ac, onca kark
lktan sonra... Basit bir fkeli davran yznden cezaland
rldm, ite o zaman her eye bo verdim.
- Gittiniz mi?
- ok fazla katlandm. ok ac ektim. zellikle altn buza
olayndan beri. Onlar terk ettim ve tkeninceye kadar y
rdm, grlt patrt ve anlamazlklar uzak kalana kadar.
Grevim tamamlanmt. Ne o kskan ve acmasz Tanrdan,
ne de insanlardan bekleyeceim bir ey vard. Bir ate yaktm
ve yattm. Yalnzca annemin yzn dndm. Yz izgile
rini yldzlarn nda yeniden izdim. Bunu hl hatrlyo
rum. Firavunun kz beni ona emanet etmiti, nk bir s
tanne aryordu, bense onun kollarndan ok erken koparlp
alnmtm. Bu benim ilk lmmd. Karlatrldnda be
ni bekleyen gerek, lm yannda gln kalyordu. Yldzlar
saydm, karanlk gkyznde eridim ve sonu bekledim. Sabr
szlkla.
Sanki edepsizce ve ok konumu gibi soukkanlln tekrar
kazand ve konumasn bitirdi.
- imdi sizi terk ediyorum Bayan Gray. Yararn grmyo-
195

rum ama, eer bana ihtiyacnz varsa geri gelmeye hazrm.


Elveda Bayan Gray. Ya da grmek zere.
Ekran allageldik grntsn alr almaz romanc haykrd:
- Yalan syledi!
Morcar Clarissa'y baklaryla sorgulad.
- Evet, hayattayken meleklerle hi ii olmadn anlattnda
yalan syledi.
Kitab Mukaddes'ten bir blm arad, bulunca kitab gen ada
ma doru uzatt.
- Okuyun! k, bab , ayet iki.
- 'Ye Rabbin melei bir al ortasnda ate alevinde ona grn
d."
Morcar kafasn kaldrd:
- Sizinle ayn fikirde deilim. Daha aada 'Tanr onu alnn
ortasndan ard' dediine gre bu cmlenin yoruma ak oldu
unu syleyebilirim. Bana gre Tanr ve melek tek ve ayn kiilik.
Kutsal metinlerde szcn kendisine atfedilen anlamdan baka
bir anlam ykleniyor olmas ilk deil. Bacovia'nn anlattklarn
hatrlayn; metinlerdeki tutarszla vurgu yapmam myd? r
nein Krallar Kitab'ndan Yakub'un maceralarn ele alalm. y
le yazyor: 'Ye Yakub yalnz bana kald; ve seher sknceye ka
dar bir adam onunla greti.' Bu 'birisi' Tanr'mn ta kendisi miy
di? Bir melek miydi? Bir insan myd? Baz yorumculara gre bu
kii Tanr'mn kendisiydi, zira bu grein ardndan bu kii Yakub'a
'Sana Yakub deil ancak srail denilecek, nk Tanr ve insan
larla urap yendin.'
Clarissa kukuyla yzne bakt:
- Sylesenize Morcar, Kitab Mukaddesle ilgili bunca eyi ne
zaman rendiniz?
Gen adam ksa bir tereddt geirdi.
- Ben... ben yalnzca Bacovia'nn dediklerini aklmda tuttum.
- Ben de hatrlyorum. Buna ramen Bacovia bu blmn ye
rini iaret etmedi. Hele Krallar Kitab'ndan hi sz etmedi!
- Kontrol ettim, hepsi bu!
Romanc dnceli bir biimde bakt.
- Kontrol ettiniz...
Kadn omuzlann silkti.
- Bugnlk bu kadar yeter. Gcm tamamen tkendi. Yarn ye
niden balarz.
Morcar'n anlamad bir eyler homurdanarak yerinden kalkt.
21

- Mfetti Stuart?
- Buyurun benim.
- Adm Bayan Muray. Umarm sizi uyandrmadm. Burada saat
leden sonra iki.
- Hayr Bayan Muray. kinci kahvemi iiyorum.
- Ne oldu? Meraktan lecektim. Annemin veya babamn ba
na kt bir ey gelmedi, deil mi?
- Hayr, hayr. iniz rahat etsin. Her ey yolunda.
Az kalsn Janet'in hastaln azndan karyordu. Ne de olsa
annesiydi. Ama u an skoya'dan binlerce mil tede olan bu kad
na ac vermek ne iine yarayacakt ki? Szne devam etti.
- Fakat buna karn Profesr Maclean endie duyuyor. Barba
dos'a varmanzdan bu yana sizden hi haber alamam ve telefon
numaranz da yok. Sizi bulmaya almay ben stlendim.
- Demek babam tanyorsunuz?
- Ortak dostumuz Bayan Gray araclyla.
- Anlyorum.
Ahizede bir glme sesi nlad.
- Babam benim sessiz kalmdan ilk kez endie duyuyor. Ge
mite bizim iin hi dertlenmedi. Ama neyse! Kendisine her e
yin yolunda olduunu ve br gn Edinbourgh'a dneceimizi
syleyin...
-Biz?
- Evet... Wriam olumla beraber olduumu sylemedi mi size?
Stuart kendini baylacak gibi hissetti. Zar zor konutu:
- Morcar?
- Evet. Elbette.
- Morcar sizinle mi? Barbados'ta m?
Stuart kadnn sesinde bir rahatszlk hissetti.
197

- Ne oldu Mfetti, neden byle srarl sordunuz? Size olumla


birlikte olduumu syledim. Telefonu ona vereyim ister misiniz?
Stuart alnnda biriken ter damlalarn sildi.
- Hayr, hayr, ben...
- Afallamt.
- Benden bir ey saklamadnza emin misiniz?
- Hayr Bayan Muray! Hibir ey. Kesinlikle hibir ey. Yalnz
ca olunuzun da size elik ettiini unutmuum. ok aptalca. zr
dilerim. Yorgunluk ite. ok iim var.
- Tahmin ediyorum.
Kadn bir sre durup ardndan sordu:
- Babamla ilgili gerekeni yaparsnz, deil mi?
- Bana gvenebilirsiniz. Onu hemen arayacam.
- Torununun onu ptn de syleyin.
- Mutlaka sylerim. Grmek zere Bayan Muray.
Stuart ahizeyi yerine brakt.
Bir kt mendil alp alnn sildi. Her yann ter basmt.
Eer Morcar Barbados'ta annesiyle birlikteyse, o halde Claris-
sa'nn yanndaki kimdi? kizi mi? Yoksa Profesr Maclean'in an
layamam olmas nasl aklanrd!
abuk! Clarissa'ya haber vermeli! abuk!
Telefonu alp romancnn numarasn evirdi.
Hattn megul olduunu iaret eden ses kulanda nlad. Ba
rarak kfretti ve bir daha denedi, nc defa, onuncu defa.
Sonu alamad.
Birka dakika tereddt yaad, notlarn kartrd ve ar he
yecanl bir biimde baka bir numara evirdi. Telefon birka kez
aldktan sonra bir ses cevap verdi:
- Ben Profesr Maclean, sizi dinliyorum.
Tanr'ya krler olsun, diye dnd Stuart. Orada!
- Profesr, ben Mfetti Stuart. Beni dinleyin, ok tuhaf bir ey
oluyor. Az nce kznzla konutum...
- Kzm m? Onu nasl...
- Onu Barbados'ta Sand Acres Beach Club'ta bulmay baar
dm. Biliyor musunuz yannda kim vard?
- Umarm syleyeceksiniz...
- Morcar! Torununuz! Morcar.
Ahizeden sinirli bir glme sesi duyuldu.
- ok elenceli.
- Ben ciddiyim! Bana inanmalsnz. Morcar annesiyle birlikte.
Ondan hi ayrlmam.
198

- Durun bir dakika, diye kekeledi Maclean. Yani siz imdi di


yorsunuz ki...
- Evet.
Szcklerin zerine basa basa tekrarlad:
- Torununuz annesiyle beraber.
- Yok canm, bu imknsz! O Bayan Gray'in evinde!
- Bayan Gray'in evinde biri var, ama o Morcar deil.
- Ben... Ben... ama yleyse... bu bir... kim?
- Arama sebebim tam da bu: Morcar'n bir erkek kardei ola
bilir mi? Kaybolmu ya da l olduu sanlan bir erkek karde?
- Kesinlikle hayr, Mfetti! Asla!
- Bundan emin misiniz?
- Kesin artk rica ederim! Israrnz aptalca! Clarissa'y aramay
denediniz mi?
- Elbette. Ama ulaamadm. Srekli megul.
- nternete balanmtr...
Bir an tereddt etti.
- u tiple beraber. Onu uyarmak lazm!
- Uyaracam. Size de haber vereceim.
- Bir saniye Mfetti!
- Evet?
- Clarissa'nn tehlikede olduunu dnmyor musunuz?
Stuart derin bir nefes ald:
- Bilmiyorum. Umarm tehlikede deildir.
Telefonu kapatt ve dar frlad.

Maclean yalpalyordu.
Morcar, Morcar deil mi? Peki dieri kim? Ve nasl bir oyan
oynuyor? Neden?
Kurulmu makine gibi Clarissa'nn telefon numarasn evirdi.
Hl megul alyordu.
Morcar, Morcar deil...
Kafasn ellerinin arasna alp dnmeye alt. Yava yava,
usul usul, tm yolu geri gelmeye alt. Her ey Clarissa'nn evin
de bulunan u cesetle balamt. Sonra Byk Melek Cebrail ol
duunu syleyen kii tarafndan yazlm u ifreli not defteri or
taya kmt. Bunu sannl bir biimde art arda gelen Janet'in has
tal ve Bacovia ile Shlonsky'nin ldrlmeleri izlemiti. Ve tm
bu btne u gizemli saylar hkmediyordu: 19 ve 0,809.
kiz 0,809da...
KZ! Maclean kendini baylacak gibi hissetti.
Bu metne hi inanmamt. En azndan tamamna. Bir bilim
adam olarak meslektalarnn oundan daha ak grlyd.
Ama yine de, Byk Melek Cebrail tarafndan tutulmu bir gn
lk...
Bana bir ey, eer sulunun kim olduunu bulmay baarr-
sam onu etkisiz hale getireceimi ve bylece Janet zerindeki
basksn da ortadan kaldrabileceimi sylyor.
Ya Clarissa doru sylyorsa?
Tm bu hikye doast, deil mi? O halde Janet'in kaderini
neden Descartes' bir biimde ele alyorsunuz? Bayan Gray'in
bu faciann sorumlusunu ortaya karabilmek iin bir gram da ol
sa ans varsa, ortaya kacak sonucu ne siz, ne de ben kestirebi
liriz.
Ya Kathleen haklysa?

Clarissa orbasnn son yudumunu da iip kalkt.


- Beni bekleyemez misiniz? diye kar kt Morcar, ben daha
bitirmedim.
- Zaman dar. Bana katlrsnz.
- Hi kuku yok ki yorgunluk nedir bilmiyorsunuz.
Clarissa koridoru kk admlarla geti ve zerinde bilgisaya
rn durduu masann yanna geldi. Ama dmesine bastktan
sonra dnp telefona doru ilerledi.
- Karar m deitirdiniz? diye sordu kendisini izleyen Morcar.
- Hayr, Janet'i merak ediyorum. Endieliyim.
- yi, diye aceleyle cevap verdi gen adam. Yani demek istedi
im, durumu deimedi.
Romanc kalarn kaldrd.
- yle mi? Peki nereden biliyorsunuz?
- Dn gece siz uyurken Kathleen'le konutum. Bayan Macle-
an'i ziyaret etmi. Her ey sakin.
Clarissa ikyet eder bir tavrla birka kez kafasn sallad.
- En azndan bana syleyebilirdiniz.
- Ne zaman? diye kar kt Morcar. Uyuyordunuz.
Bildiim kadaryla az nce birlikte kahvalt ettik!
Gcenmi bir ifadeyle baklarn havaya evirdi ve bilgisaya
rn yanna gitti.
Birka saniye sonra Samel ekranda grnd.
- u sorgulan artk bitirelim, diye konutu yal kadn. Acaba
son, szckte takld, pheliyle grebilir miyim?
200

- Amine'nin olu?
- EvetT Muhammed.
Samel ekildi.
- Selatnnaleykm, dedi bouk bir ses.
Clarissa ne cevap vereceini bilemedi. Ekran botu.
- Selamnaleykm, diye tekrarlad ses.
Morcar romancnn kulana fsldad:
- "Aleykmselam"diye cevaplayn onu.
Clarissa phe iinde syleneni yapt.
- Sizi ok skntl gryorum, Bayan Clarissa Gray. Buna
gerek yok. Eer bu katili bulacanz yazldysa bulacaksnz.
Yoksa bu Allah'n arzusu deil demektir.
Yal kadn temkinli davranarak sordu:
- Neden kendinizi gstermiyorsunuz?
- Faydas olur mu bilmiyorum. nemli olan kelimeler, g
rntler deil. Yalnzca kelimeler iktidara sahiptir, her trl
iktidara. Hamd olsun, balayc olan yce Allah bana vahiyi
yazdrarak bunu ispat etmedi mi?
- Evet.
- imdi syleyin, size yardm etmek iin ne yapabilirim?
- Sizden nce sa ve Musa'nn da yapt gibi baz sorulara ce
vap vermek. M e r h u m meleklerle ilikiniz var myd?
- Yalnzca sizin Cebrail diye ardnz Cibril ile.^ Ona
sonsuz sayg duyuyordum.
- Ya dierleri?
- Tuhaf bir soru Bayan Gray. Tabii ki onlar da seviyo
rum. Hatta onlara kar byk bir saygm var. Yce yaradan
onlara neden rtsz grnmeme yasa gelirmi sanyorsu
nuz? nk onun gznde melekler kutsaldr. Kutsal olan,
kirlenmemek iin baklardan korunmaldr. Baka sebepler
de var.
- Bana neler olduunu syler misiniz?
- Elbette. Ama beni anlamak iin biraz aba gstermeli ve
kendinizi Arabistan lne, bin drt yz yl nceye geri gtr
melisiniz. Hayat etindi. Ve beden zayf. Gnein insann ar
zularn daha da artrma gc vard. ehvete kaplan bir er
kek sava enerjisini yitirir ve hibir ie yaramaz. Oysa d
nem zordu, drt bir yandan sarlmtk; savamak, inansz
lara kar mcadele vermeliydik. Karsnda bir kadn yz

35. zgn metinde idris olarak yazlm. Ancak dris bir melek deil, bir resuldr, ya
ni bir peygamberdir, ( n.)
201

ak, bedeni neredeyse plak bir biimde salnrken bir erke


in eytana uymamak iin direnmesini nasl beklersiniz.
Eer kadn gzelse -ki bizim kadnlarmz gzeldir- erkek ona
sahip olmak iin her eyi yapacaktr. Ve gl olan her zaman
kazand iin ona sahip olacak, zevkini tatmin eder etmez de
onu terk edecektir. rtyle, her eyi bilen yaradan gnaha bir
son verdi. Ve belirtti: "Evlenemeyenler, Allah kendilerini ltf
ile zenginletirene kadar iffetli davransnlar. " 3 6 Gryor mu
sunuz? Sonsuz bilgelii ierisinde Allah, insann hayvani
ateliliini durdurmaya isteklidir.
- Bununla birlikte bir ayrnty grmezden geliyorsunuz: Ya ka
dnn istei rtsz bir biimde gelimekse? Ya zevki kendisini
deerli bulmak, batan kartmaksa 9 Bu seimi ona yasaklamaya
hakkmz var m?
Bir sessizlik oldu. Ardndan srdrd:
- Mademki Allah byle istiyor.
Yeni bir sessizlik oldu. Tekrar sze girdi:
- Sizi pheci gryorum. Dnyanzn en iyisi olduunu
mu dnyorsunuz? evrenize bir bakn, fuhu ve ahlaksz
lk ortal kasp kavuruyor. Kadn klna girmi erkekler,
kendini ilk karlatna veren ak sak giyimli edepsiz,
ulanmaz kadnlar ve hepsinden nemlisi ocuklarn gzleri
nin nndeki mstehcen resimler. Bunlar benim iin taham
ml edilemez. Bunu size sylediim iin zlyorum ama,
ke getiniz Bayan Gray. Bu ac verici.
- Bu mmkn. Bununla beraber yine tekrarlyorum: Seme
ansmz var.
fkelendi.
- u seim hikayesiyle kafam iirmeyi brakn artk! Ka
dn zayftr, gszdr, baskya ihtiyac vardr. Bask olmaz
sa doru yoldan uzaklaarak kaybolur.
- Kadnlara kar ok sertsiniz.
Alayl bir biimde gld:
- Sert mi? Vahiy hakknda hibir ey bilmediiniz grl
yor. Denmitir ki: "ffetli kadnlara zina isnat edip, sonra da
drt ahit getiremeyenlere seksen denek vurun. " 3 7
- Evet. Fakat, Kuran' alp arasna ayra koyduu sayfay at,
bir yerde yle yazdn da not etmitim: "Allah insanlar bir
birinden stn kld ve mallarndan harcadklar iin erkekler

36. Kurankerim, 24. sure, 33. ayet. (.n.)


37. Kurankerim, 24. sure, 4. ayet. ( n.)
202

kadnlar zerine hkimdirler." Aynca: "Hrnlk etmelerinden


endielendiiniz kadnlara t verin. Yataklannda onlar yalnz
brakn, nihayet onlan dvn."
Yal kadn kalarn att.
- Kadnlar dvmenin saygn ve doru bir davran olduunu
mu dnyorsunuz?
Kesin bir biimde cevaplad:
- Madem Allah in iradesi byle. Madem byle yazyor.
- Miras sz konusu olduunda erkee iki kzn hissesi kadar
vermek ayrmclk deil midir?
-Madem byle yazyor...
- Ya zina yapan kadnlar talamak?
- Madem byle yazyor.
- Ya hrszlarn elini kesmek?
- Madem byle yazyor.
Clarissa ksrerek boazn temizledi.
Bu yolda devam etmenin faydas yoktu. stn gelebilme ans
yoktu.
- Eer izin verirseniz, diye tekrar sze girdi. Size de sizden n
cekilere sorduum soruyu soracam: Sizce evrenizde kim me
lekleri ldrecek gce sahip olabilir?
Cevap ok kesin bir biimde geldi.
- Ben yalnzca bir tek kii biliyorum: lyas.
- lyas? lyas Peygamber mi?
- Aramzda en bymz. Sarefatta kalrken dul kadnn
olunu o diriltmemi miydi? Baalin peygamberlerini sustur
mak iin mucizeler gstermemi miydi? nanszlarn zeri
ne Allah'n ateini indirmemi miydi? Cppesini drp sula
ra vurunca rdn Nehrinin sular ikiye ctyrlp onun geme
sine izin vermemi miydi? Ve daha da nemlisi: Ateten atla
rn ektii bir arabayla gkyzne karak aramzda lm
yenen tek kii o oldu. Evet. Gerekte yalnzca ilyas'in byle bir
kudreti var.
Morcar bir saptama yapt:
- Musa da mucizeler gerekletirdi. Ya sa, o da dirilmemi
miydi?
- Musa ve sa byk peygamberlerdi. Ama lyas en byktr.
Clarissa tekrar sze girmeden bir sre notlarna bakt.
- Cebrail'e ok yakn olduunuzu sylediniz. Size hi phele
rinden sz etmi miydi?

38. Kurankerim, 4. sure, 34. ayet. ( n.)


203

- Dorusunu sylemek gerekirse herkesten pheleniyordu.


Benden bile.
- Hangi sebepten tr?
- Bilmiyorum. Sanyorum sizin Aziz Pavlos adn verdii
niz Sal'le girdiim srekli az dalalarndan rahatszd. Bu
iren kiilik kendisini dinleyen herkese benim intihal yapt
m anlatp duruyordu.
- intihal?
- smail'in kurban edilmesini durmadan suratma arp
yordu. Allah'n brahim'den shak'n deil smail'in kurban
edilmesini istediim sylediim iin gerei deitirdiimi
ifade ediyordu.
Clarissa ksrd.
- Dikkatinizi ekmeme izin verirseniz, shak'n kurban edilmesi
yks sizin... vahyinizden iki bin yl nce Tevrat'ta anlatlmt.
- O bir hatayd. Dzeltildi.
- Hatam?
Bilgisayarn hoparlrlerinden fkeli bir barma sesi geldi:
- Dikkat edin Bayan Gray. Sabrm zorlamayn. Eer size
shak deil smail diyorsam, bana inanmalsnz. Byle yaz
yor!
Ayn iddette devam etti:
- Zaten beni Sal'le kar karya getiren yalnz bu olay de
il. Beni yaantm boyunca dnya zerinde iddeti tlemek
le suluyor.
- Doru deil mi? Kutsal savan, cihadn ncs siz deil mi
siniz?
- Sizden bir kez daha, olaylarn cereyan ettii dnemde ya
adnz varsaymanz istiyorum. Her yandan kuatlm
tm. Kendi kabilemin adamlar tarafndan bile hrpalanyor
dum. Mekkeliler beni ldrmek istiyordu. Medine'ye kamak
zorunda kaldm. Oysa, bana saldran kii, ona hamd olsun,
Allah'a saldryordu. yle yazyordu: "Allah ve peygamberiyle
savaanlarn ve yeryznde bozgunculua uraanlarn cezas l
drlmek, veya aslmak, yahut apraz olarak el ve ayaklar kesil
j9
mek ya da yerlerinden srlmektir. " Yce Rabbin resulne
saldrlyordu. Hal byleyken benim savam nasl kutsal sa
va olarak nitelendirilmeyecek? Kendimi savunmak zorun
daydm':
Ksa sren sessizlii Morcar bozdu:

39 Kurankerim, 5. sure, 33. ayet. ( n.)


204

- Bilmem haberiniz var m, ama dnceniz gnmze kadar


srd. Sizin yolunuzdan ilerleyenler Allah adna ldryorlar.
- Onlar eektir! stelik masumlar ldrdkleri yetmezmi
gibi, birbirlerini de ldryorlar. Mslmanlar Mslmanla
rn kann dkyor.
- Ama, diye kar kt Morcar, bu ie cesaretlendiren siz deil
misiniz? Cihat sizin icatlarnzdan biri deil mi?
- Bu kfrdr olum. Sylediin yanl. Yce Rabb'in az
ma koyduu szler ahittir: "Kim size saldrrsa, onun size
saldrd kadar siz de ona saldrn." 4 0 zellikle belirtmi "size
saldrdklar gibi" diye. Bu ok temel bir fark.
- Her trl yoruma ak bir kap braktn kabul edin.
- yi ren ocuum, iki eit insan vardr, kutsal metinleri
kendilerine uygun biimde bozanlar, bir de onlardan en iyiyi
alanlar. Eer insanlk byk ounluuyla yalnzca kty g
rp alabiliyorsa Allah'n yapabilecei bir ey yok. Dier yan
dan, unu da bil ki, cihat inanann, ruhun tutkular ve kt
eilimlerine kar savadr. Bu kutsal kelimenin anlam ieri
ini bozdularsa bu onlarn sorunu. Kyamet gnnde verile
cek hesaplar olacak.
Clarissa araya girmeye karar verdi:
- Beni kayglandran bir soruyu sormama izin verir misiniz?
- Cevap vermeye alrm.
- Ltfen beni balayn. Kuran' ezbere bilmekten ok uzam.
Onu yalnzca yle bir okudum. Bununla beraber bir ey beni a
rtt. Tamamen tesadfen u iki sureyi not aldm. Gzlklerini
takp okudu: "Allah'a, bize gnderilene, brahim'e, smail'e, s-
hak'a, Yakub'a ve torunlarna gnderilene, Musa ve sa'ya ve
rilene, Rableri tarafndan peygamberlere verilene, onlar bir
birinden ayrt etmeyerek inandk, biz ona teslim olanlarda-
M

nz.
Kafasn kaldrd.
- Bu doru mu?
- Kesinlikle.
- Madem yle, baka blmlerde Hristiyanlar ve zellikle de
Yahudiler hakknda ortaya kyor gibi duran iddeti, hatta fke
yi nasl aklyorsunuz? rnek olarak yalnzca u ayeti alacam:
1
"Ey inananlar Yahudi ve Hristiyanlar veliler edinmeyin on
lar birbirinin velileridir. Sizden kim onlar veli yaparsa, o on-

40. Kurankerim, 2. sure, 194. ayet. ( n.)


41. Kurankerim, 2. sure, 136. ayet. (en.)
205

42 9
I krdandr. " Nedir bu yn deitirmenin sebebi
- Size cevap vereceim. Aklamas ihanette gizli. Bana iha-
\ net ettiler'Ben Medine'ye katmda nfusun yars Yahudi
lerden oluuyordu. ki tarafn birbirine ibadet zgrl sa
layacan ve sava annda birbirine yardm edecei koulunu
getiren bir anlama imzaladk. Ebu Sfyan'n drt bin adam
nn saldrsna uradmda, Beni Kurayaza kabilesinden Ya
hudiler yz evirdi ve anlamay unutup beni srtmdan han
erlediler.
Bir sre sustu.
- Ama bu ikiyzller bu ihanetlerini kanlaryla dedi.
- Nasl 9
- Kabilenin tm erkeklerinin kafasn uurttum. Kadnlar
ve ocuklar ise kle olarak satld. yle dendi: "Ey Peygamber,
kfirlerle ve ikiyzllerle ura; onlara kar kat davran! Onlarn
varacaklar yer cehennemdir, ne kt varlacak yerdir o ! " 4 3
Clarissa ne cevap vereceini bilemedi. Bir ses eletirilerini
kendisine saklamasn fsldyordu.
T a m cinayetlere geri gelmeye hazrlanyordu ki, Muhammed
szlerine devam etti:
- Size. byk bir sr vereceim, Bayan Gray. Ama bunu ruhu
nuzun en derin yerinde saklayn ve yaymayn. Mekke'de etrafm
Yahudiler ve Hiristiyanlarla evriliydi. Onlarn arasnda by
dm. Benim peygamberlik grevimi bana ilk haber veren Bahira
adnda bir Hristiyan keitir. Akamlar, kamp yerlerinde kitap
sahiplerinin kendi inanlar hakknda yaptklar sohbetleri din
liyordum. Dinliyor, anlattklar ykleri iiyor ve ayn zaman
da, kendilerini aaladklarn gryordum. Her biri olaylar
kendine gre anlatyordu, her biri ileri srd gerein tek ve
mutlak gerek olduuna inanmt. Krk yama yaklatm bir
gn, n birden kucaklayacak, her birinden en iyiyi alacak
bir dinin hayaline daldm. Btn gezegeni iine ekip tm b
lnmlklere son verecekti. slam'n Yahudilik ve Hristiyanl
n damgas olmasn istiyordum. Baaramadm ne yazk ki.
Hibir ey anlamadlar. Ne kardelerim, ne dierleri.
Biraz sustu ve devam etti:
- Size kalbimi atm Bayan Gray. tirafm ktye kullan
mayacanza inanmak istiyorum. Allahasmarladk ya da
hoakaln Bayan Gray.

42. Kurankerim, 5. sure, 51. ayet. (n.)


43. Kurankerim, 66. sure, 9. avet. ( n )
206

Stuart krmz grmedi. Ya da grd de dikkate almad. Za


ten arabasn srd hzda zamannda frene basmas mmkn
deildi.
Arabas BMWye arptnda samandan bir bebek gibi ileri
doru utu. iinde bulunduu telal durumda emniyet kemerini
takmay unutmutu.
Kafasndan geen son grnt Morcar'n yzyd.
22

Profesr Maclean Kathleen'e cevap verirken bir yandan da pi


posunu dolduruyordu.
- Hayr. Stuart doruyu syledi. Arada lazmla telefonla konu
tum, Morcar'n yannda olduunu dorulad. Burada olup biten
lerden kendisine bahsetmediimi size zellikle belirtmek istiyo
rum. Onu akna evirmek hibir ie yaramaz. Ona ne syleye
bilirdim ki, Morcar'n bir ikizinin olduunu mu?
Kathleen cevap vermiyordu. Maclean'in inanlmaz haberi ver
mek iin onu ofisine armasndan beri kendini batm, ynn
kaybetmi hissediyordu. Elbette acsn -zira bu gerek bir acy
d- k olduu kiinin Morcar ya da ona benzeyen bir bakas ol
masnn nemi olmadn kendisine tekrar ederek gizlemeye a
lmt. O kii kendisini mutlu etmemi miydi? Birlikte ender ya
anan anlar geinmemiler miydi? Ne yazk ki bu dnce biimi
kendisine sorduu ilk soruyla yklp gidiyordu: Kimdi o gen
adam? Nereden geliyordu? Hangi sebepten tr Morcar'n yeri
ne gemiti. Hangi mucize sayesinde benzerlii bykbabasn
bile aldatacak derecede kusursuz olabilmiti? Ve en nemlisi,
kendisiyle oynam myd?
Glkle yutkundu ve endieyle sordu:
- Bayan Gray'e ulamaya altnz m?
- Elbette. Ama sonu alamadm. Hatt srekli megul. Yarm
saatten fazladr telefonum otomatik olarak onun numarasn e
viriyor. Ayrca evine gitmesi gereken Mfetti Stuart'tan da haber
alamadm. Ben...
Cmlesini bitiremedi. Yeni bir elektronik postann geldiini ha
ber veren sinyal sesi duyuldu.
Maclean yerinden hzla kalkt ve monitre gz att.
208

- Clarissa'dan bir mesaj var! Bakn.


Gen kadn da ekrana yaklat ve okudu:

KMDEN: MORC@HOTMAIL.CON4
TARH: 27 HAZRAN 2002 PEREMBE, 18:00
KME: WMACLEAN@GLASGOWUNIV.SC
KONU: YOK

yi akamlar veya gnaydn Willy,

Torununuza inanacak olursam, bu mektubu nmzdeki birka sa


niye iinde alacakmsnz. Ne iyi. Nasl bir gerilim iinde yaadnz
tahmin edebiliyorum. Sizin iin tm kalbimle zlyorum. Ama bu ka
dar keder yeter. Son gelimeler hakknda size bilgi vermek istedim. On
lar grdm Willy yani n de deil, aralarndan ikisini: sa ve Musa.
Muhammed glgede kalmay tercih etti. Bu bir nevi gvensizlik ya da
korku olabilir. Belki de herhangi bir yntemle yzn bilgisayarda
lmszletireceimi dnd. Onlar grdm Willy Oradaydlar, gz
lerimin nnde. skoya topraklan kadar canl. Onlarla konutum. G
rme bilgisayar ekran araclyla oldu; hakknda sk sk kafam iir
diiniz u internet sayesinde. Bugn artk onu yceltiyorum. Onlar iyi
kt sorguladm. Daha ziyade kt. Ne yapaym? Efsanevi kiilerin
nne her gn klmyor. Beni en ok artan, konumak iin kendi
lerini olabildiince rahat brakm olmalar. Grnd kadanyla, yan
l anlalmalar ortadan kaldrp kendilerim anlatmaya susamlar. Ve
zavall lml ben, tuzaklarna dtm. Yeni rendiim onca ey beni
amca, ki eer yerimde olsaydnz size de ayn ey olurdu, doru soru
lan sonnay beceremedim. Elbette ok safa bir ekilde onlardan bir
ka itiraf kopartmay umuyordum. Ama zeki insanlann ipleri nasl ele
geirilebilir ki? Gnah kannalannn byleyiciliine nasl kar ko
nulabilir ki? nk gerekten gnah kanna sz konusuydu. Krk se
kiz saattir ok dndm. Anlattklanm derinlemesine inceledim. Bir
romanc olan bendeniz, kendisini hukuku bir hekime dntrd.
Otopsinin sonucu birka szckle zetlenebilir: Her eyi ellerinden ka-
nnlar; her de. Bu znel bir saptama deil. Hayr Willy, bu sap
tama onlann verdii srlann zenne kunldu. Musa'ya ait iki dnce
yi aktanyonm: 'Tm bunlar sonunda yalmz kalmak iin" ve "Sonu sa
brszlkla bekledim". Bir tane de sa'dan: 'Tm hayatm, lmm kor
kun bir yanl anlama olacak. Ben hibir ey istemedim." Ve nihayet
bir tane de Muhnmmed'den: "Baaramadm ne yazk ki. Hibir ey an-
ltn.ndlnr \'n kardelerim, ae dierleri " Vardm sonulanl ok ace-
209

leci olduunu dneceksiniz belki: Ben Cebrail'in yanldna eminim.


Belki de kadnlk igdme fazla deer veriyorum ama, onlarn sulu
olduunu sanmyorum. Dardan gelen bir zorlama olmakszn
baar
szlklarn ak bir biimde kabul eden bu kadar grp geirmi kiiler
kaba birer katil gibi kabul edilemez. Al! Onlar masum birer ocuk de
il ama, onlara bir seri katilin ahlak bozukluunu yklemek de benim
iin almas zor bir uurum.
Eer onlar sz konusu deilse, som yerinde duruyor demektir:
9
Kim
Size esrar perdesinin aralanmadn syleyebilirdim; ama bunun
la beraber, hayr. Henz sorgulavamadm binyle ilgili tahminden
te dncelerim var. Size kimliini aklayabilirim, ama henz ok
erken. Delilim eksik. phelerimi tamamen yok edecek olan delil. Bu
delili vahi bir kararllkla aradma inann. Onu bulacam. Cebra
il'in brakt notlar arasnda sakl olduunu biliyorum. Eminim Willy.
"Her ey 19 saysnda ve ikiz 0,809'da." Ah! u cmlenin anlamn bir
zebilseydm! Merhum Bay Shlonsky sayesinde ilk rakamn ne an
latt konusunda genel bir bilgi sahibi oldum. Kilit ikincisinde. Hatta
bu kesin. Peki nerede sakl? Siz ki ifreler lemini kimsenin bilmedi
i kadar iyi tanrsnz, bu sun ancak sz zebilirsiniz. Zira pheniz
olmasn, bu gerekten de belli bir manta gre gizlenmi bir ifre;
bu. Byk Melek Cebrail'in gnln yazarken temel ald mantk.
Yazs boyunca Marie Stuart ifresini kullanmt. Sonu ksmn ak
yazmas iin hibir sebebi yoktu.
Sizinle ak konumalym. gdm bana katili bulduumu syl
yorsa da, kartrma ihtimalim olduu srece bunu size kesin bir bi
imde syleyemem. Yalnzca lnceye kadar bu i zerinde alaca
ma inann. Hissettiim ey aresizce davramlamayacak kadar ar
ve usa aykr. Asla! Asla boyun emeyeceim. Tm bunlar syledik
ten sonra, Janet'i hayatta tutmaya devam etmenizi rica etme kstah
lnda bulunacam. Biraz daha... Buna hakkm olmadn biliyo
rum. Einizin hayat ellerinizin arasnda.
ten sevgilerimle Willy.
Dostunuz

Maclean bard:
- Eer bize bu maili gnderebildiyse, telefon hatt alyor de
mektir.
alma masasna dnp cokuyla numaralan evirdi. Yay gibi
gergin bir ekilde hattn dier ucundan gelecek sinyal sesini bek
lemeye balad.
210

- Tanr beni kahretsin! Bu inanlr gibi deil!


- Yine mi megul?
- Evet. Bu mantksz! Birka saniyeyle mi?
- O kadar da mantksz deil, diye cevaplad Kathleen. Eer
Bayan Gray hl internete balysa hattn megul olmas normal.
Morcar benim bilgisayarm kullanyor ve kablo internet balan
tlar yok. Buna karn Clarissa, bize, kendisine bir haber ulat
rabilme imkn verdi. Mektubuna cevap vermek yeterli.
Maclean tepkisini gstermeden nce birka saniye geti:
- Aman Tanrm! Doru.
Bilgisayarn bana geti, ama hemen donup kald:
- Bu ie yaramaz!
- Neden?
- Dnn! Adres Morcar'a ait, Clarissa'ya deil. Mesaj kutu
suna yalnzca Morcar'm ulaabileceini bilmiyor olamazsnz.
Kathleen sinirle dudan srd.
- Haklsnz. Bu ok aptalca. Dnemedim.
Ortam boucu hale geldi. Maclean ekrana bakyor ama grm
yor, gen kadn sanki tm enerjisi boaltlm gibi odann orta ye
rinde duruyordu.
Bylece kim bilir ka dakika geti.
Sonunda Kathleen sessizlii bozdu:
- Profesr... Size syleyeceklerimin u an bulunduumuz nok
tada belki de ok byk bir nemi yok... u drt rakam, 0,809
hakknda. ok deil, daha dn Willow Tea-Room'da bir arkada
ma rastladm. Sizin de rencinizdi, ama onu hatrlamayabilirsi
niz. George Cumming.
- smi karamadm.
- O bir matematik delisidir. Msvedde defterime karaladm
sayy fark etti ve hemen tepki gsterdi. Bu rakamlar ona bir ey
hatrlatyordu. talyan bir matematikiyle ilgili olduklarn d
nyordu, ismi Fibonacca veyaFinoba...
- Fibonacci. Evet. Sonra?
- Bu sabah, tam siz beni aramadan nce Maldivler'e yola kan
George beni havaalanndan arad ve yle dedi: "Buldum. Ger
ekten de haklymm. Senin say Fibonacci dizisine yabanc de
il. Fakat on dakika iinde uaa bineceim; neden ve nasl oldu
unu aklayabilmem iin on gne ihtiyacm var. Buna karn ve
stelik de hak etmediin halde seni doru yola ynlendireceim:
Mimarideki kusursuzluu dn. Grmek zere!"
- Ne? Telefonu kapattn sylemeyeceksiniz, deil mi?
211

- Tabii ki kapatt.
9
- ok anlamsz! Kendisini aramay denemediniz mi
- Elbette denedim. Cep telefonuna telesekreter kt.
Kathleen aresizlikle kollarn iki yana at.
- Sanyorum benden almak istiyordu. Bunda ne derece ba
arl olduunu bilemiyorum.
- Ya imdi?
Gen kadn ban hafife ne edi ve sessiz kald.
- Mimaride kusursuzluk? diye sordu Maclean. Byle mi syledi?
Kathleen onaylad.
alma masasnn bana oturdu ve yumruunu masaya vurdu.
- Harika! Krk sekiz saat nce siz bana "zmler ulalamaz
olduu iin aba sarf etmiyor deiliz..." dememi miydiniz?
Parman gen kadna doru uzatt:
- Haydi bakalm. Bu zl sz hayata geireceksiniz!
Kathleen aknlkla profesre bakt:
- Evet, diye tekrarlad Maclean. Eer arkadanz George bula-
bildiyse, bizim bulamamamz iin bir sebep yok! Mimariden sz
etti. Beyninizi zorlayp cevab bulacaksnz. Ben de size yardm
edeceim.
- Cevab bulmak m? Nerede? Hangi ynde arayacam? Ve di
yelim ki bulduk, ne yapacaz.
- Bir elektronik posta yazp hattnda bir sorun olmadn ve
alacan mit ederek Clarissa'ya gndereceiz.
- YaMorcar?
- Onunla ilgili hibir ey sylemeyeceiz. Hem sonra Morcar'n
hangi tarafta yer aldn da bilmiyoruz. Eer ktlerin tarafn-
daysa, Clarissa onunla beraber yalnz ve korumasz olduu iin
Morcar'n rengini ortaya kartmak ok tedbir bir davran ol
maz. Ama buna karn mesajn sonuna yazacamz notla ilgili
kk bir fikrim var.
Kollarn apraz yapp kavuturdu:
- imdi bana Rennie Mackintosh'tan sz edin...

Memur VVshart kendisini ksz hissediyordu.


Amirini vcuduna serumlar bal bu hastane yatanda uzan
m grmek onu rpertmiti. Stuart'n vcut direncinin ok yk
sek olmas mit veriyor olsa da, doktorlar ok iyimser deildi.
Sanki bir evladn davran gibi, Wishart mfettiin sa elini
avucuna ald. Neredeyse o anda Stuart gzlerini at ve gzbe-
212

bekleri byd, parmaklarn kapatp o da Wishart'n elini skt.


Wishart bunun acdan kaynaklanan bir tepki olduunu dnd.
Oysa hayr... Stuart hl ayn kuvvetle skyordu.
- Sakin olun Mfetti... Her ey yoluna girecek.
Stuart elini ekti. Baparmayla araflara yaz yazyor gibi
bir hareket yapt.
VVishart nce bunu bir rastlant, mekanik bir hareket sand
ama hareket ayn dzenlilik iinde devam edince hi phesi kal
mad: Mfetti iletiim kurmaya abalyordu.
Cebinden spiral ciltli bir not defteri ile bir tkenmezkalem
kard, bo bir sayfay amirinin elinin altna koydu, tkenmezkale-
mi baparma ile iaretparma arasna yerletirdi.
Stuart, sonsuz bir yavalkla bir szck yazd, bir tek szck:
Morcar ve kalemi elinden brakt.
Bunun anlam ne olabilirdi ki?
Bilgi almak istedi:
- Morcar kim Mfetti?
Israr etti:
- Yalvarrm syleyin bana! Ne yapmalym?
Fakat cevap gelmedi. Stuart bilincini yeniden kaybetmiti.

Lamlash'e ince bir yamur yamaya balamt. Clarissa, par


maklarnda bir gn nceki ayn aryla dncelerine dalm, ken
dini hibir eyin rahatsz etmesine izin vermek istemiyormu gibi
yamurluuna sarnm, plaj boyunca yryordu. Dudaklarnda
melankolik bir glmseme vard. peygamberle yapt gr
meden faydalanp onlardan kendisini arlarndan kurtaracak bir
mucize gerekletirmelerini isteyebilirdi. Bo bir dnce, zira ar
tk bu kiilerin hayal ettii kiiler olmadklarn biliyordu. Yapt
grmeleri hatrladka bu kiiyi bir araya getiren ortak nokta
lan grmekten byk aknlk duyuyordu: Hibiri Tanr'y grme
miti. Melekler de yle. O halde, Tanr var myd? Eer cevap evet
se, neden kendini bu denli gizli tutuyordu? Canllarn dnyasnda
grnmemesi bir tarafa, llerin dnyasnda da grnmyordu.
Bir baka ayrnt Clarissa'nn kafasn kartrd. Kullandklar
szcklerdeki farklar bir tarafa braklrsa, her peygamber de
neden byle bir maceraya atldklar sorusuna ayn cevab ver
miti: "Bir ses, tamamlamam gereken bir grevim olduunu ba
ryordu. Bu arya kar koymak imknszd." Bu artlar altnda
Tanr'nn varl nasl inkr edilebilirdi? Eer Tann deilse, bu
213

varlklar bu ekilde davranmaya kim itmiti?


Yamur hzlanmt. Bir frtna yaklayordu. En iyisi eve dn
mekti. Yamurluunun yakasn kaldrd ve evin yolunu tuttu.
Gece erkenden yatt. Ama uyumak iin deil, notlarn okumak
iin. Yatak odas evde en rahat dnebildii yerdi.
Ryasnda dnyann sonunun geldiini grd. Tufan gibi bir
yamur yayor, az grlen iddette bir rzgrn dalgalandrd
denizin zerinde imekler akyordu.
Saat sabahn altsyd.
Zemin kata indi ve Morcar'n kendinden nce aaya indiini
grnce ard. Morcar ilk defa bu kadar erken uyanmt.
- Ne hava ama! diyerek yzn buruturdu.
44
- Evet. Dnyann sonu.
Ekledi:
- Bykbabam VVilly'den bir elektronik postanz var. Dn ak
am tarihli, ilgin olmadn syleyemem.
Romancnn yz asld:
- Janet'le mi ilgili?
Morcar kafasn sallad.
ktsn ald iki sayfay Clarissa'ya uzatt.
Clarissa'nn ilk sayfada grd ekil uydu:

- Nedir bu? Bir mabet mi?


- Devamn okuyun.

44. zgn metinde Apocahpse. Bu. Kitab Mukaddes'in Yeni Ahit blmnde yer alan
Aziz Yuhanna'nn yazd ve ve Trkesi Vahiy olan blmn addr. Bu blmde dn
yann sonu. kyamet gn anlatlmaktadr, (.n.)
214

KMDEN: WMA(XEAN@GLASCOWLNYSC
TARH: 28 HAZRAN 2002 CUMA, 18:30
KME: MORCfSHOTMAIL. COM
KONU: 0,809

Srr zdmz dnyoruz. Hemen syleyeyim; tm eref


Kathleen'e ait. Bize yol gsterenin ne olduunu anlatmak ok skc
olabilir. Yalnzca, Fibonacci diye tannan Leonardo Pisano adndaki
talyan bir matematiki ile Kathleen'in mimariye olan tutkusu arasn
da baz ilikilendrmeler yaptmz bilin.
Pisano'nun almalarn eelerken, belirli bir sayya gtren bir
denklem dizisine rastladk. Esasnda bu saynn hibir zellii yoktu.
Dorusu, eer Kathleen yanmda olmasayd bu say ahsen bana hi
bir ey ifade etmeyecekti. Saynn ne olduunu syleyeyim: 1,618.
Bu ok eski dnemlerden beri tm mimarlar tarafndan bilinen "al
tn say"dr. Milattan nce V. yzylda bu say Parthenon'u sslemekle
grevli Yunanl heykeltra Phidias'a sayg olarak Yunan alfabesindeki
F (fi) harfiyle gsterilirdi. Bu yzyllar boyunca pek ok klasik yapda
gzlemlenmitir. rnein, Keops piramidinin yksekliinin taban ke
narnn yarma oran altn sayy verir. Bu say u formlle bulunuyor:
1+V5'in 2'ye blm. Bu da 1,618 devirli saysn verir.
Size Parthenon'un plann gndermemin sebebi, bu yapnn, uzun
luunun yksekliine oran altn sayya eit olan bir dikdrtgenin
iinde yer almasdr.
Ama ite asl nemli olan, 1,618 saysn ikiye blersek ne elde edi
yoruz biliyor musunuz; 0,809.
Buna bal olarak bu sonu byk melek tarafndan telkin edilen
ikizi temsil ediyor olabilir: 0,809, 1,618'in yarsdr. Bu bilginin size na
sl yardmc olabileceini ne Kathleen biliyor ne de ben. Bununla be
raber bize ilgilenmeye deer geldi.
kiz. Muammann bu ynn tamamen ihmal ettik. Grne bak
lrsa bu szck, sorunun anlalmas iin saylar kadar nem tayor.
Bir tavsiyede bulunmama izin verirseniz, dncelerinizi buraya e
virin derim.
Kathleen internette Boticelli'yle ilgili hazrlanm sitelere bakma
nz salk veriyor. Beni habersiz brakmayn.
Dostlukla
wy.
Not: Size mitsizce telefonla ulamaya alyoruz, ama baarl
olamyoruz. Herhalde bir sorununuz var. Bu mesaj alr almaz beni
arayn ltfen. ok nemli. Janet'le ilgili.
215

Mesajn sonundaki not Clarissa'y her eyden fazla heyecan


landrd. Janet mi? Yoksa o...
Telefona doru gitti, ahizeyi kaldrd ve tam Maclean'in nu
marasn evirmeye hazrlanyordu ki evir sesi olmadn fark
etti.
arm bir halde ahizeye bakt.
- Bu imknsz!
- Ne oldu? diye merakla sordu Morcar.
- Olan u ki, telefon hatt kesik! Bu hi normal deil.
- Frtna yznden olmal. Kesinti uzun srmez.
- Bilemeyiz ki. Maclean'e ulamam lazm. Belki de Janet'e bir
ey oldu.
Dnd ve odasnn yolunu tuttu.
- Nereye gidiyorsunuz?
- Giyinmeye. Telefon amak iin kye gideceim.
Yal kadn birka dakika sonra yeniden salondayd. Morcar'n
akn baklar arasnda portmantodan emsiyesiyle yamurlu
unu ald ve kapya doru yrd.
- lgnlk bu! Byle bir havada dar kamazsnz! On metre
ilerisi bile grnmyor. Kaza yapabilirsiniz.
Clarissa belli belirsiz bir iaret yapp kt.
Morcar tereddtsz arkasndan gitti.
Yukarda, gkyznde imekler giderek daha hzl ve daha
parlak akarken, her yandan gk grlts duyuluyordu.
- Ltfen makul olun. Bu yaptnz ok tehlikeli. Brakn sizin
yerinize ben gideyim.
Direksiyona yerlemi olan romanc ortamn grlts yzn
den sesini duyurabilmek iin bard:
- Hadi ama! Endielenmeyin. Ben her trl havada araba kul
landm.
Gen adam srar etmedi. Arabann etrafndan dolap yolcu
koltuuna yerleti.
- Sizinle geliyorum!
Clarissa omuzlarn silkti. O anda halletmesi gereken daha
nemli bir sorun vard; motor ksryor, aksryor ama inat bir
biimde almay reddediyordu.
- Lanet olas klstr ey! diye kfretti. Bir gn bundan kur
tulmam gerekeceini biliyordum.
Sinirden kudurmu bir halde bir yandan kontak anahtarn art
arda evirirken, bir yandan da Morcar'n uyanlarna aldrmadan
gaz pedalna basp duruyordu:
216

- Yapmayn Motoru boacaksnz!


- Kahretsin!
Direksiyona olanca gcyle vurdu ve sonunda boyun edi.
- Sakin olun, diye tavsiyede bulundu Morcar. Eve girelim, da
ha sonra tekrar deneriz.
fke iinde arabadan kt, emsiyesini ap eve doru yrd.
eri girince yamurluunu zerinden kartp ast ve biraz tered
dt ettikten sonra telefona doru gitti.
- Hl almyor, dedi ahizeyi kulana dayayp. Her eyin al
1
tst olmas iin bir frtna yetiyor !
- Byle bir ruh haline girmeniz ok sama, diye dikkatini ek
ti Morcar. Frtna dindiinde her ey yoluna girer.
- Sanyorum telefon hatt kesik olunca internete de balanam
yoruz, deil mi?
- Ne yazk ki.
- Hay aksi! Peki nasl oldu da Maclean'in mesajn alabildik?
Morcar gzlerini kard:
- Herhalde hat bir anlna geldi. Benim postalarm indirme
me yetecek kadar ksa bir sre.
Romanc bir sre Morcar'n yzne bakt, kfre benzeyen bir
eyler homurdand ve mutfaa yneldi.
Gnn geri kalan ayn gergin havada geti.
Morcar zamannn byk blmn bilgisayarda satran oyna
yarak geirdi, Clarissa da kafasn ktlar arasna gmp, Mac-
lean'den gelen mesaj tekrar tekrar okudu. Arada bir divandan
kalkp telefon hattnn alp almadna bakt, Akam saat se
kizde hat hl yoktu.
Saat sekiz buua doru orba isteyip istemediini sorduu
Morcar neriyi reddetti.
Saat onda tm ktlarn toplayp gen adama iyi geceler dile
dikten sonra odasna yatmaya kt.
Uyumay baardnda vakit gece yarsyd.

Glasgow'da, Maclean ve Kathleen uyumuyordu. niversitede


ki broya kapanm, yaknlardaki bir in lokantasndan getirt
tikleri yemeklere dokunmamlar di. Bir trl almayan telefo
nun banda nbet tutuyorlard. lk saatlerdeki endienin yerini
lmcl bir his almt. ylesine ar bir duyguydu ki bu, le
den sonra, romancdan haber kmamas zerine profesr Bro-
iick polis merkezini aram ve Mfetti Stuart'la konumak iste-
misti. nce kendisine hibir bilgi verilmemiti. Stuart'a ulal
myordu. Maclean mecburen Clarissa Gray'in dostu olduunu
syleyince gerek anlatlmt; mfetti hastaneye kaldrlmt
ve durumu ard.
23

Sabahn ikisi.
Clarissa bilgisayara doru yrd. Biimini kaybetmi iaret-
parmayla ama dmesine dokundu. Alldk siteye gitmek ye
rine bir arama motoru at ve XV. yzyl talyan resim sanatyla il
gili bir siteye baland. Orada yirmi dakika kadar geirdi, arad
belgeyi buldu, bast ve sonra da Casino on line'a geti.
Dakikalar getike sabrszl artyordu.
Gelecek miydi? Samel hl kendisine kulak veriyor muydu?
Dakikalar gemek bilmedi.
Ya o da ortadan kaldnldysa? Ya "dieri" onun da cann aldy
sa? Bu dnceyi kafasndan kartt. Bu byk hakszlk olurdu.
imdi olmamalyd. Artk Clarissa biliyordu.
Ekranda karlanmalar balaynca yal kadnn gerginlii bir an
da bitti.
- Evet Bayan Grcty?
- Sizinle konumalym. Onlarla konumalym. yle de.
- Birlikte mi?
- Evet. Sizin de olmanz istiyorum. Sizin gzmn nnde ol
manz istiyorum. Tedbir olarak. Sonuca bu kadar yaklamken
banza kt bir ey gelmesini istemiyorum.
Samel'in sesi la dnt:
- O halde suluyu bddunuz?
Romanc cevap vermek yerine steledi:
- arn onlar, size yalvarrm. Hemen.
- Tamam.
Samel kayboldu. Yal kadnn kalbi skyordu. Korku. Korku
onu kvrandryordu. Samel acaba onlara ulamak iin neler yap
yordu? Telepati yoluyla m buluyordu onlar? Uurumlardan m
ayordu? Ba dndrc zirvelere mi trmanyordu? Eer dieri
219

ona rastlayacak olursa her ey biterdi.


Hayr. Geri geldi. ki peygamber soukkanl bir biimde yann
da duruyordu. Grnmyor olsa da phesiz Muhammed de ora
dayd.
- Ne oldu Bayan Gray'? diye sordu sa. Bir sorun mu var?
- Evet. Bir anlamda.
Derin bir soluk ald.
- Katilin kim olduunu biliyorum.
Hibir tepki gelmedi. Ama Clarissa'nn gerginliinin karsn
dakilere getii hissediliyordu.
- Bir sredir phelerim onun zerinde toplanyordu. Bununla
birlikte, bu olaslk bana ok sama geldii iin gnlm kabullen
meyi reddediyordu, ama yalnzca kalbim, aklm deil. Bir soru
turma yaparken duygular iin iine karmamal. Onlar sustur-
mal. Ben de yle yaptm. Bununla birlikte son bir onaya ihtiya
cm vard. Onu da dn akam buldum.
- Neydi o? diye merakla sordu Musa.
Clarissa yantlad:
- 0,809.
- Nasl? diye aknlkla sordu Muhammed.
- Bir say m? diye ard sa.
- Beni dikkatle dinleyin. Her ey Cebrail'in gnlyle balad.
Ne diyordu bu gnlk? Meleklerin bir seri katilin kurban olduu
nu, bu katilin ayrm yapmadan ve bunun sonucu olarak da gr
nr bir neden olmakszn ldrdn sylyordu. Bu gnlkte
u saptamann iki kere getiini fark ettim: "Bu yerlere lm
ekenin mutlaka byk bir kudreti var." Cebrail haklyd. Tanm
lan gerei melekler lmsz olduuna gre, katil lme hkme
den biri olmalyd. "Size gre melekleri ldrebilecek kadar b
yk bir gce kim sahiptir?" diye sorduumda aranzdan ikisi:
"Hi kimse" diye cevaplad. Peygamber Muhammed ise: "lyas d
nda hi kimse" diye dzeltti.
- lyas m? diye bir azdan bard sa ile Musa. Mmkn de-
llO...
- Bir saniye ltfen. Brakn bitireyim.
Devam etmeden nce biraz durdu.
- lyas Peygamber elbette konunun dnda. Hayat hikyesini
okudum. Ateten atlann ektii ateten bir arabayla ge ykse
lip kaybolmu. Bunun anlam da Tanr tarafndan arlddr.
Tanr byle davranarak lmn skntlarn hizmetkrndan uzak
tutmutur. Tanr'nn byle bir seim yapmasnn nedeni, lyas'n,
220

insanlarn kaderi olan bu lmcl vadeyi yenme gcne sahip ol


madn bilmesidir. lyas masumdur. O halde kim?
Solukland:
- Gryor musunuz? Bir soruturmay srdrmenin binlerce
yolu var. Yntemlerden biri eleme usulyle almaktr. Farknda
olmadan etrafnzdaki kiilerin masum olduunu ortaya kard
nz. Kimi tanklklar vardr inanlr, kimi tanklklar vardr kabul
edilmez. Sizin gibi saygn kiilerden gelince ve stelik de at
nz srlardan sonra "Hi kimse" cevab bana inanlmaya deer gel
di. Mademki bulunduunuz yerde oturanlar masumdu, yleyse
geriye yalnzca siz nz kalyordunuz. Sanyorum Cebrail de
byle dnd. Yalnz, sizin zaferiniz ve temsil ettiiniz her ey
onu kr etti ve artt. Onun gznde katil nzden biri olma
lyd. Sizler en byktnz. Yanlyordu. Sizleri gznde ok b
ytmt ve bunun da farkndayd, ki son kelimeleri unlar ol
mutu: "Her ey 19 saysnda ve ikiz 0,809'dadr."
Yal kadn yzn acyla buruturdu. Ellerine an saplanm
t. Hi bu kadar ac ektiini anmsamyordu. Bir ate parmak ke
miklerini yakyordu. Ellerini kavuturup acsn bastrmak iin
parmaklarn olanca kuvvetiyle skt.
- Bir adamla tantm, diye devam etti. Ad Samuel
Shlonsky'ydi. 19 saysyla ilgili grn anlatt. Ona gre bu sa
ynn Tann'y temsil etme olasl vard. Yalnzca bir varsaymda
bulundu. Gizemli 0,809'a da bir aklama getirebilirdi belki, ama
ne yazk ki zaman olmad.
- Bayan Gray, diye rica etti Samel. Dorudan sonuca gelse
niz. Katl kim?Ad nedir?
Clarissa aklamadan nce birka saniye bekledi:
- Tanr...
Ekrann dier tarafnda bir hareketlilik oldu. Adeta bir frtna
oradakileri sallamt.
- Tanr m? diye bard Muhammed. Siz delisiniz Bayan
Gray! Tam bir deli!
- Tanr bir katil mi? diye hayretle sordu Musa. Sylediiniz
szlerin kfr olduunun farknda msnz?
- Dostlarm hakl, diye onaylad sa. Yanz sizi yanltyor.
Yal kadn sylenenlerden hi etkilenmeden tekrarlad:
- Tanr.
ne doru eildi.
- Cebrail yle yazmt: "kiz 0,809'da." Bu say 1,618'in yar
lr. Sizin de bildiiniz gibi, bu altn saydr. Mimaride ilahi oran,
221

kusursuzluu ve mutlak gzeli gsterir. Ayrca lksel olan da


temsil eder ve sonsuza dek uzayp gider. Kk bir hesap yaptm.
Temel denklemden yola karsak, ki bu 1+V5'in 2'ye blmdr,
u sayy elde ederiz...
Notlarn okuyabilmek iin gzlklerini takt:
- 1,618 033 988 749 894 848 204 586 834 365 638 117 720 309...
Ve bunu sonsuza kadar devam ettirebiliriz. Cebirsel zellikleri de
ok artc. Altn saynn karesini almak iin kendisine bir ekle
mek yeterli. Altn saynn tersini bulmak iin kendisinden bir
karmak yeterli. Bir. Birlik. Tek!
-Bu sama, diye homurdand Musa. Si:...
- Szm kesmeyin! Ayrca bir dostumun tavsiyelerini dinle
yip resimle de ilgilendim. una bakn...
Az nce bast belgeyi ekrana doru tuttu:
- yi bakn. Bu Boticelli'nin Vens'n Douu tablosu. Burada
zaman tanras Romallarn Ak ve Gzellik Tanras Vens'
bir alla rterken grlyor. Uzmanlarn byk blm, ressa
mn bu eserle insanln doumunu anlatt konusunda fikir
birliine varyor. Rastlant m diyeceksiniz? Tablonun biimi bile
altn sayy veren bir dikdrtgen. Sol taraftaki rzgrlar grubu ve
sa taraftaki Tanr'nn ltfunu temsil eden kiilik de altn oranl
bir dikdrtgenin iinde, daha dorusu bu dikdrtgenlerin ke
genleri zerinde yer alyorlar. Altn say, yeniden ve hep...
- Sama, diye tekrarlad Musa. Sama...
- Dinleyin. Sonsuzluk... Bu simgenin anlamm grmyor musu
nuz? Sonsuz, mutlak ve ebedi. Tanr kimi zaman insanlar tarafn
dan "ulu mimar" olarak adlandrlmaz m? Yce, mutlak estetie
sahip "ilahi oranl" olarak nitelendirilip hayranlk uyandrabilecek
evrenden baka hangi eseri yaratm olabilir ki? Etrafmz evre
leyen her eyin mkemmel uyumuna bir bakn. Gezegenlerin anla
lmas g hareketleri, galaksilerin etki alanlar, yldzlarn anlat
tklar. Mmkn olan en olaanst mimari eserin merkezindeyiz.
Clarissa son noktay koydu:
- Tanr altn saydr! Cebrail yanlmamt. Bununla beraber,
itiraf etmeliyim ki ikiz szcnn anlamn aydnlatamadm. Bu
nu anlayamyorum.
- Bu imknsz, diye mrldand Samel yklm bir halde. Tan
r katil olamaz.
- Bunu kabullenememenizi anlyorum. Bu fikre kar kyorsu
nuz, nk onun etkisi altndasnz, hepsinden de te siz duygu
salsnz. Ben de yleyimdir. Ama bana bir soruturma yrtme g-
222

revi verildi. Soruturmada duygulara yer yoktur. Bir pheli yaka


land zaman ilk nce ne yaplr bilir misiniz? Haberiniz var m?
Samel bayla hayr iareti yapt.
- nce sabkas var m diye baklr. Ben de yle yaptm.
Musa kekeliyordu:
- Tcmrnm sabkas m? dedi.
- Elbette. Ve inann bana sabka dosyas ykl, ok ykl. n
sann ban dndrecek kadar. Size yapt zulmlerin tam liste
sini vereyim ister misiniz? Hepsini saymak uzun yllar srer. y
le rastgele birka tanesi... fkeli bir davranla, gezegendeki b
tn canllar ortadan kaldrmaya karar verdi, bahanesi zavall ya
ratklarnn gnah iinde olmasyd. Bu Nuh Tufan'yd. ki ehri,
Sodom ve Gomora'y iindeki kadn ve ocuklarla birlikte bt
nyle ortadan kaldrd. Zavall bir kadn, Lut'un kars ne olduu
nu merak edip de dnp bakt diye tuz kesildi. brahim'den en
sevdii biricik olu shak' kendisine kurban etmesini istedi ve...
- Bu yalnzca bir snamayd, diye szn kesti Musa. bra
him'i snamak istedi. Olana olan sevgisi Tanrya olan sevgi
sinden fazla m diye denemek istedi onu. Zaten son anda o
cuun yerini bir kuzu ald.
- Snama m? Bir babadan tek olunu ldrmeyi istemek? Ka
bul edin ki bundan daha sadiste davramlamazd!
Clarissa devam etti:
- Firavun brani halknn Msr'dan gitmesine izin vermeyince
Tanr ne karar veriyor? Bundan daha korkuncu olamaz: Btn ilk
doan ocuklan ldryor! ocuklar! Anlyor musunuz? ocuk
lar! Masum ocuklar...
Parman Musa'ya doru uzatt.
- Altn buza felaketinden sonra size ne emir verdiini unut
madnz umarm?
Kitab Mukaddesi eline ald:
- "srail'in tanrs Rab diyor ki, 'Herkes klcn kuansn. Ordu
ghta kap kap dolaarak, kardeini, komusunu, yaknn ldr
sn.' Levililer Musa'nn buyruunu yerine getirdi. O gn halktan
bine yakn adam ldrld." 4 5 bin adam! ok deersiz, de
il mi? Beddualar, kan! Ah! Dklen bir sr kan! antaj, tehdit
ler, rktc tehditler. Artk bitireceim, nk bana inanmad
nz gryorum. Ama nce izin verin size Tesniye'den 4 6 u aln
tlan okuyaym...

45. Kitab M u k a d d e s . k, 32:27 (.n.)


46. Eski A h i t ' i n besinci kitab, ten.)
223

Sayfalar arasndaki ayrac arayp buldu ve devam etti:


- "Ama Tanrnz Rabb'in szn dinlemez, bugn size ilettiim
buyruklarn, kurallarn hepsine uymazsanz, u lanetler zerinize
gelecek ve size ulaacak: Kentte de tarlada da lanetli olacaksnz.
Sepetiniz ve hamur tekneniz lanetli olacak. Rahminizin meyvesi,
topranzn rn, srlarnzn buzalar, srlerinizin kuzular
lanetli olacak. Rab sizi veremle, stmayla, iltihapla, yakc scaklkla,
kuraklkla, saniyeliyle, kfle cezalandracak. Siz yok oluncaya dek
bunlar sizi kovalayacak. Rab siz yok oluncaya dek gkten yamur
yerine lkenize toz ve kum yadracak. Rab sizi dmanlarnzn
nnde bozguna uratacak. Yeryzndeki btn uluslar iin dehet
verici bir rnek olacaksnz. lleriniz btn kulara, yabanl hay
vanlara yem olacak; onlar korkutup karan kimse olmayacak."
Clarissa sustu. Baklarn Musa'dan sa'ya evirdi.
- Eer bunlar bir katilin szleri deilse, Rabb'in beni almasnn
tam sras.
Sessizlik kt.
ki peygamber zgn bir biimde birbirlerine bakarken Samel
ban ne emiti,
sa aniden sze girdi:
- Haklsnz Bayan Gray. Bir tek noktada haklsnz. Cebrail
bizim cinayet ileyebileceimizi dnerek yanld. Ama bu
onun tek yanlgs deildi. Sizi de gznde bytt. Vardnz
sonular kabul etmemizin imknsz olduunu anlayacanz
umarm. Bunlar ok aptalca Bayan Gray. Aptalca. Elveda.
Elini sallad ve Casino on line yazs ve reklam pencereleri ay
n anda ekranda grnd.
Clarissa inanmaz gzlerle ekrana bakt. Bu imknsz diye d
nd. Geri gelecekler.
Klavyenin tularna rastgele dokundu ama hibir ey olmad.
Yeniden denedi, ama yine hibir ey olmad. Bunun zerine f
keyle masadan kalkp, tuzaa drlm bir hayvan gibi oday
aa yukar, saa sola arnlamaya balad. Tam o anda arkasn
dan bir ses geldi.
- O halde katil ben miyim, Bayan Gray?
Yal kadn hzla arkasna dnd.
Morcar salonun eiinde ayakta duruyordu. Dudaklarnda an
latlamaz bir glmseme vard.
Clarissa'nn tanmakta glk ektii bir sesle sorusunu tek
rarlad:
- Katil ben miyim?
224

24

- Ne... Ne diyorsunuz siz?


Yal kadnn yz bir anda sapsar kesilirken vcudunda bir
rperti oldu.
- Oysa soru ok ak. Her eyi duydum.
- Ben... Ben anlamyorum. Siz sz konusu deildiniz...
- yle dediniz: Katil Tcmn 'dr.
- Evet... Ama...
- te ben de bu yzden soruyu size tekrar soruyorum: Katil
ben miyim?
Romanc divann arkasna tutundu. Bacaklar onu tayam-
yordu.
- Oturun, dedi Morcar. Size bir ey olmasn istemem. Bu ok
zc olur.
Clarissa bir robot gibi syleneni yapt. Kafasnn iinde binler
ce ey dnp duruyordu.
- Geri hakkmda gzel eyler sylemediniz, ama ben sizin b
yk yeteneiniz nnde saygyla eiliyorum. apka kartyorum
Bayan Gray Siz ok byk bir detektifsiniz. Bununla birlikte, ig
dnze ya da yle diyelim, nsezinize ok ey borlusunuz. Ben
ce bu olay aydnlatabilmek iin ok kk bir ansnz vard.
Yal kadn glkle yutkundu.
- Kimsiniz siz?
Morcar'n yzndeki glmseme geniledi:
- Haydi Bayan Gray. Bana tahmin etmediinizi sylemeyin. An
lamam olamazsnz.
Romanc sessiz kalnca, zerine basa basa konutu:
- Ehyeh, aar, ahyeh... Ben ben olanm.
Clarissa gzlerini kapatt. Yeniden atnda gen adamn kay-
225

bolmasn umuyordu. Bu yalnzca kt bir ryayd. Kt ryalar


dan biri daha.
Ancak Morcar hl oradayd. ylece karsnda duruyordu.
zerinde Glen Mohr iesi duran dolab gsterdi.
- Zamann ok uygun olmadn biliyorum ama, biraz viski is
ter miydiniz? htiyacnz var sanrm.
Neredeyse duyulmayacak bir ekilde evet diye geveledi.
Morcar ikiyi doldurup barda yal kadna uzatt.
- 1,618, diye sze giriti yerine otururken. Cebrail ok kurnaz
ca davrand, ama dorusu bu beni hi artmad. Byk melek
lerim arasnda ak ara en yeteneklisi odur.
Clarissa titreyen elleriyle barda azna gtrp bir yudum iti.
Morcar devam etti:
- Buna ramen endie ettim. zellikle Shlonsky'nin lmn
den sonra vazgeeceinizi dndm. Beni en ok Boticelli'nin
Vens'n Douu adl tablosuyla ilgili yorumunuz artt. Bu
eserin benim en sevdiim tablolardan biri olduunu bir an olsun
dnmemisinizdir herhalde. Sarn kadn...
Aniden durdu. Sanki bu son hatrlad ey cann skm gibiy
di. Konuyu deitinnek ister gibi sordu:
- Hibir ey sylemeyecek misiniz?
- Eer siz... Szc sylemek onun iin imknszd. Peki ger
ek Morcar nerede? Profesr Maclean'in torunu nerede?
- Annesiyle birlikte. Barbados'ta. Gayet iyiler. ki gn sonra
dnecekler. ansnz vard.
- Neden onun yerini aldnz? Neden Morcar?
- ncelikle olayn kahramanlarna yakn olabilmek iin, yani
bedenen yakn. Sonra, "ben olduum" zamandan beri insanlarn
bedenlerine brnmenin faydal olduunu dnrdm. Onlarn
hissettiklerini hissetmeyi isterdim. Onlarn yaadn yaamak.
tiraf etmeliyim ki ok zengin bir deneyim; her ynden.
Clarissa viskisinden bir yudum daha iti.
- Yani sa yalan sylemedi. Siz daha nce bedene brnmedi-
niz?
Tanr Morcar bayla hayr iareti yapt.
- Buna karn o benim resullerimden biriydi; Musa ve Muham-
med gibi. Birinin varolduumu dnya zerinde aklamas gere
kirdi, yle dnmyor musunuz?
Yal kadn cevap vermedi. Bir phelinin bedenine brnmek
kendisi iin yine de mmknd. Ama Tanr'nn bedeni...
- Neden resuller?
226

- ok uzun bir hikye...


Yeniden sze balamadan nce uzun dakikalar geti:
- Yalnzlk nedir bilir misiniz Bayan Gray? Sizin yalnzlnz
dan sz etmiyorum, insanlarn yalnzlndan deil, hayr. Benim
kiyle karlatrlnca yannda hi kalr. lahi yalnzlk. Sonsuz yal
nzlk. Galaksiler kadar derin, Samanyolu kadar youn, en yakc
gneler kadar yakc, snm yldzlarn yzeyleri kadar souk.
Yalnzlk Bayan Gray, sizi yakp ykar. inizden harap eder, umut
suzlua gtrr. Doruuna ulat anda ldrr. Ama ite ben
lemiyorum.
Divana yerleti. Gzbebekleri dalgn bakyordu. Baklarn g
rnmeyen bir noktaya dikti. Belki de evrenin snrlarna bakyordu.
- Ben ezeliyim. Zamann ncesinden beri varm. Neden mi?
Bilmiyorum. Varm. te byle. Bolukla evrilmi, hilikle kua
tlm. evrede hibir ey yoktu. Hi. Ne madde, ne ses. t k
myordu, llemez bir sessizlik hkimdi. Mzik olarak yalnzca
sessizlik vard. Bach benim iin almyordu. Ne Mozart, ne dier
leri, Baklarm ne yne evirsem sonsuzlukla karlayordum.
Ne Boticelli vard, ne Van Gogh. Hi Pieta47 yoktu. Sessizlik ve
boluk Bayan Gray. En aalk ikencedir bunlar. Bunlarn da l
drme kudreti var.
Clz bir sesle tekrarlad:
- Ve ben lemiyorum. Ama yalnzlktan kts var. ki bal
yalnzlk. Zira gerekte biz ikiydik.
Clarissa srad:
-ki?
- Evet. Ben bu hiliin iinde tek bama deildim. Kardeim
de vard. kizim. Sizlerin karanlklar prensi diye adlandrdnz
kardeim: eytan.
Cebrail'in gizemli cmlesi yal kadnn beyninde bir imek gi
bi akt o anda. kiz! kiz 0,809'da. Yani, eytan ve Tanr bir ara
ya gelince altn sayy oluturuyordu...
- Boluu ve sessizlii sizin zddnz olan bir arkadala payla
mak, olabilecek en ar ceza. Zt, ters evrilmi ayna, kelimelerin
mutlak anlamyla, karanlk ve k. Kardeim konuuyordu ama
syledii szckler bana tamamen yabancyd. iftime kar yal
nzca tiksinti duyuyordum. Onu lanetliyordum. Onu yok etmeyi
isterdim. Ah! Bir bilseniz onu ldrme dncesi ka kez aklm
dan geti! Ne yazk ki, ben lemediim gibi, ldrme kudretim de
yok. Yalnzca yaam biliyorum. stelik de bunun ok ge fark-

47. Kucanda sa'y tutan Meryem heykeli, (.n.)


227

na vardm. Birka milyar yl nce.


Yal kadn bardandaki Glen Mohr'u bir dikite iti. lk anda
ki kanmazlk ve telan yerini hayranlk almt. Anlatmaya de
vam etmesi iin eliyle Tanr Morcar' cesaretlendirici bir hareket
yapt.
- te anlalamaz olan o zaman meydana geldi.
Ani bir ilham almasna sordu:
- Hi aladnz m Bayan Gray? Umutsuzluktan aladnz m?
- Ee... Evet. Aladm oldu.
- te bir an geldi ki, tm benliimden hkrklar boand. A
lyordum Bayan Gray. Yas tutan insanlarn alad gibi alyor
dum. Bu korkuntu. Btn boluk gzyalarmla doluyordu ade
ta. Btn sessizlik benim hkrklarmla bozuluyordu. Ve ite
bylece evren dodu Bayan Gray. Aclarn iinde, dodu. Benim
umutsuzluumdan dodu. aknlm bir dnsenize.
- Sanyorum bu sizin yalnzlnzn sonu oldu.
- Hayr, ne yazk ki deil. Nedenini hemen anlayacaksnz.
Kudretimin farkna varnca baya maddelerden olumu bu ge
zegenlere hayat flemeye koyuldum. Keyifliydim. Nihayet uur
suz iftimden baka, konuacak birilerini bulacam diyordum
kendi kendime. Beni tanyp, bana isim verecek, beni dinleyecek,
ilgiye deer yaratklar. Sonunda sohbet olacakt. Gerek bir soh
bet. Sre grece baarlyd. zellikle burada, sizin burada, dn
ya zerinde. Ama sonunda insana ulaana kadar ne ok deneme
yaptm! O ortaya kt anda kalbim mutlulukla doldu. ok se
vinmitim. Ama ne yazk ki biraz fazla sevinmitim. Yarattm
beni gremiyordu. Kr olduundan aptalca doa olaylarna tapn
maya balad: Yldrm, volkanlar, gne, ay... Bu davran, sizin
de phe etmeyeceiniz gibi yalnzlk hissimi daha da arlatnp
aclarm derinletirdi. kizimin edepsiz yorumlarm geiyorum.
ine atldm ura ok kt gzle grdn belirtmem lazm.
Gnn birinde kendisinden vazgeebileceim fikri onu lgna
eviriyordu. Ne yapmalydm? nsanlara nasl ulamalydm? On
lara orada olduumu nasl anlatmalydm? Onlann yaradan oldu
umu nasl anlatmalydm? Dnyalarnn mimar olduumu nasl
gstermeliydim?
- Resullerinizi gndermeye karar verdiniz...
- Kesinlikle yle. nsanlarn dikkatini ekmek iin bulabildi
im tek yol buydu.
- Tek yol mu? diye ard Clarssa. En basitinden kendiniz or
taya kabilirdiniz.
228

Tanr Morcar boynunu bkt.


- Elbette. Tahmin edersiniz ki, byle bir imknm olsayd geri
durmazdm. Bugnlerde yaptm gibi, bir insann bedenine b
rnmekten baka kendimi gsterebilme ansm yoktu.
- Anlamyorum. Hangi sebepten tr?
- nk ben varm, Bayan Gray. Ben varm ama mevcut dei
lim! Yani maddesel ve fiziksel olarak demek istiyorum. Alglarla
fark edilemyorum, grnmezim, baklar bana ulaamyor. Ve u
anda olduu gibi bedene brndmde ise btn doast ye
teneklerim kayboluyor. Yalnzca bir insann sahip olduu gce
sahibim. Yani ok az eye.
ekti.
- ite resullerin nedeni bu. Onun iin melekleri yarattm. En
nce de Byk Melek Cebrail'i. Sonra, bilgiyi gezegenin tamam
na yayacaklarna inanarak dikkatimi bir insan topluluu zerine
evirdim. Bu grev iin Ibranileri setim, balarna da Musa'y ge
irdim. O andan itibaren artk tanrlar deil tek Tanr vard. Ben,
Yahve. Onlar beni byle adlandrmt. Karanlklarn iinden
grmeye baladm. Yaknda, diyordum kendi kendime, yaknda
insanlar benim yalnzlma son verecek. Ne yazk ki, bin defa ne
yazk ki, umutlarm hemen tkendi. Yanl anlamalar her yan
kaplad. Dzensizlik hkm srd. Ve halkm kendi iine kapan
d. Elimden bir ey gelmeksizin, kurduum hayalin kn iz
liyordum. Resuller kurban olmutu; kmseme ve utan gnlk
hayatlarnn parasyd.
Ksa bir soluk ald.
- Kararl olduumdan yeni bir deneme yaptm.
- Isa...
- Yeua, evet. Ama bu daha da kt oldu. Kendi yarattm var
lklarn bu derece kr olabileceim dnmemitim. O zavall iin
her eyi syleder. Benim olum olmakla bile suladlar. Onu alaya
aldlar. Suratna tkrp adi bir sulu gibi armha gerder. Benim
adma. Benim yzmden. Kardeleri hibir ey anlamad, mritleri
daha da azmi anlad. Birbirini takip eden olaylar ben bile anlayam-
yordum. ite bir anda ortaya rakip tanrlar, rakip cemaatler km
t! Beni anlamalsnz Bayan Gray: Asla ikinci bir din olsun isteme
dim, zaten kini de istememitim. Dinler, putperestliin farkl bir bi
iminden baka nereye gtrd ki? Yahudiler bir duvarn dibinde
toplanyor, Hristiyanlar heykellerin nnde, Mslmanlar da, bir
gktandan baka bir ey olmayan siyah bir ta ululuyor. Ben sa
dece olduum gibi tannmay istemitim. Fazlasn deil.
229

Aniden ayaa kalkt ve sherry iesine doru gitti.


- Almama izin verir misiniz? Tm bu anlar beni altst etti.
Clarissa cevap vermeye gerek bile duymad.
Elinde bardakla geri gelip divana oturdu. Tam devam edecekti
ki Clarissa erken davrand.
- Devamn biliyorum. Bir nc deneme yapmak istediniz,
slam'la...
- Doru. Bu sonuncu baarszl anlatacak gcm bile yok.
Kan. Hogrszlk. Yeniden ihanet ve yanl anlama.
Kafasn geriye atp gzlerini kapatt.
- cemaat. krlk. Ve ilk gnk kadar el dememi du
ran yalnzlm ile umutsuzluum. Hepsi beni grmeden gryor.
Hepsi bana yalvaryor ama beni yok sayyor.
- uras kesin size yalvaryorlar. Neden cevap vermiyorsunuz?
Neden onlarn aclarn azaltmyorsunuz?
Clarissa Tanr Morcar'n dudaklarnda bir glmseme grd
n sand; acaba gerekten bir glmseme miydi bu?
Cevap verdi:
- Dnyann ektii aclardan ben sorumlu deilim...
Clarissa giderek daha da aknlkla bakt iin tekrar etti.
- Ben sorumlu deilim.
Ekledi:
- Unuttunuz mu?
-Neyi?
- Dierini.
Emir verdi.
-Gir!
Nereden kt belli olmayan gen bir adam salonun ortasn
da belirdi. Tepeden trnaa Morcar'n kopyasyd.
- Size kardeimi tantraym, Bayan Gray.
Dieri yapmack bir ifadeyle eildi.
- Memnun oldum, Bayan Gray.
Her ey aydnlanyordu. Morcar Kathleen ile birlikteyken
kampste grd demek hu ikizdi. Plajda yrrken sorutur
maya devam etmesi iin kendisini tevik eden de oydu.
Tanr Morcar akladsfc
- Bu o. Bana ynelttiiniz btn sularn mimar. Tek bana o.
- Ve siz de yapmasna gz yumuyorsunuz?
Clarissa'nn sesi titriyordu.
- Evet, diye yantlad Tanr Morcar.
ikizi yal kadna yaklat.
230
- Her eyden nce sizi kutlamama izin verin. Tebrikler. art
c bir kavray rnei gsterdiniz.
Suratn asarak devam etti:
- Ne yazk ki sizin yznzden girdiim bahsi kaybettim. Oysa
tekere omak sokmak iin ok uratm.
Romanc rahatsz olmu bir halde sordu:
- nanamyorum, Bacovia'nn lmnden siz mi sorumlusu
nuz?
- Shlonsky'nin lmnden de.
- Janet'in hastal?
Mutlu bir ocuk ifadesi taknd.
- Ben. Her zaman ve hep ben.
Clarissa Tanr Morcar'a dnd:
- Doru mu duydum? Bir bahisten mi sz etti?
- Doru. Bizim girdiimiz bir bahis. Sizi Kitab Mukaddes'i in
celerken izledim. Bu kitapta pek ok anlamszlk var ama, siz re
kor bir srede esas olan kavradnz. Bununla birlikte temel bir
kitab gzden kardnz.
- Hangisini?
- Eyb'.
kizine doru dnp emir verdi:
-Oku!
- Tamam.
Dieri donuk bir sesle konumaya balad:
- nemli olan anlatacam: "Us lkesinde Eyb adnda bir
adam yaard. Kusursuz, doru bir adamd. Tanr'dan korkar, k
tlkten kanrd. Yedi olu ve kz vard. Yedi bin koyuna,
bin deveye, be yz ift kze, be yz ift eee ve pek ok k
leye sahipti. Doudaki insanlarn en zengini oydu. Bir gn, ilahi
varlklar Rabb'in huzuruna kmak iin geldiklerinde, eytan da
onlarla geldi. Rab eytana 'Nereden geliyorsun?' dedi. eytan
'Dnyada gezip dolamaktan' diye yantlad. Rab, 'Kulum Eyb'e
bakp da dndn m?' dedi. 'nk dnyada onun gibisi yok
tur. Tanr'dan korkar, ktlkten kanr.' eytan 'Eyp Tanr'dan
bouna m korkuyor?' diye yantlad. 'Onu, ev halkn, sahip oldu
u her eyi sen itle evirip korumadn m? Elleriyle yapt her
eyi bereketli kldn. Srleri btn lkeye yayld. Ama elini uza
tr da sahip olduu her eyi yok edersen, yzne kar svecek-
tir.' Rab eytana 'Peki' dedi. 'Sahip olduu her eyi senin eline b
rakyorum, yalnz kendisine dokunma.' Bylece eytan Rabb'in
huzurundan ayrld."
231

Yal kadn srayla iki kardee bakt.


- Anlamadm sanrm...
- Anlamak gerekmiyor. Onlar yarattmdan beri insanlarn
sorduu btn sorularn cevab bu parada var.
Clarissa kafasn ellerini arasna alp hareketsiz kald.
- Eyb'n bahsi, diye mrldand. En eski zamanlardan beri, ge
zegen leinde ikinizin srdrd bahis...
Clarissak kafasn kaldrd.
- Bizi deniyor musunuz? Bizi? Yaratklarnz? Neden? Yalvar
rm size bana cevap verin!
- Sevgi, Bayan Gray. Sevgi. Kardeim, eer mutluluun yerini
mutsuzluk alrsa, insanlarn benden yz evireceine inanm.
Ben tam tersine inanyorum. Ne kadar ac ekerlerse, o kadar bir
birlerine yaklayorlar. Ne kadar korku iinde olurlarsa o denli
kiliselere, sinagoglara, camilere smyorlar. Bu daha ne kadar
srer? Hi bilmiyorum. Kardeim gnn birinde kazanacan ve
insanln sonunda benden nefret edeceine inanm. Aslnda iti
raf etmek istemiyor ama, Eyb'le ilgili bahsi kaybetmi olmay
sindiremiyor. nk, belki bilirsiniz, kardeimin onun bana ge
tirdii btn ktlklere ramen Eyb bana kretmekten vaz
gemedi. unu da syleyeyim ki, sadakatinden tr durumunu
dzeltip zenginliini iki kat artrarak onu bolca dllendirdim.
- Ama bu canavarca!
Derin bir nefes ald:
- Sizler canavarsnz!
Tanr Morcar sakinliini korudu.
- Hayr. Yoksunluk ekiyorum. Sevgi yoksunluu.
- Ya melekler? Melekleri neden ldrdnz?
eytan Morcar cevap verdi:
- nk Cebrail ilerimize karmak gibi byk bir hata yapt.
Aratrmalar yapmaya balad. Dnyann neden iddet ve korku
iinde yaadn, neden yle, neden byle olduunu anlamak is
tiyordu. Cebrail ok meraklyd! ok duygusal, ayn zamanda ok
hayalci. Aratra aratra iin gizlisini saklsn rendi. Onu orta
dan kaldrmaktan baka seenek brakmad bize.
- Ya dierleri?
- Ayn sebep. Cebrail hepsine bulatrmt. Btn melekler can
skc ahitler haline gelmiti. Siz bir polisiye roman yazar olarak,
can skc ahidin ortadan kaldrlmas gerektiini bilirsiniz.
Clarissa ona kibirli bir bak frlatt ve denize bakan ak pen
cereye ilerledi.
232

En ufak bir rzgr yoktu. Denizin zerinde en ufak bir rpnt


bile grnmyordu. Bir ift, ellerinden tuttuklan ocukla gezinti
yapyordu. Bir kpek kyya vuran sularn kard kp sr
maya alyordu. Bir kz ocuu kahkahalarla glerek bir topun
peinden koturuyordu. Dnya yaamaya devam ediyordu. Ke
ke Clarissa'nn bildiklerini dnya da bilseydi! Sonsuz iyi, sonsuz
balayc bu Tanr, bu ocukluunun Tanr's, demek ki yalnz
ca kitaplarda ve masallarda varolmutu. Yalnzca insanlarn ha
yal dnyasndayd. Gven verici bir yanlsama. Baka bir ey de
il. Az kurumutu, midesi bulanyordu. Az nce rendiklerini
renmek yerine kendi Tanrsna ait kafasnda daha nce kurdu
u dncelerle lmeyi ne ok isterdi. Bundan byle nasl yaa
yacakt? Neden yaayacakt?
Tanr Morcar'm sesi onu dald dncelerden kard:
- Bayan Gray! Kendinizi bu dncelerle huzursuz etmeyin.
Yal kadn dnd ve sinirli bir kahkaha att:
- Haksz mym? Btn organlarm skp alyorsunuz, haya
tm boyunca inandm her eyi ykyorsunuz. Milyonlarca insa
nn intihar etmeden yaamasna olanak veren tek sebebi birka
dakika iinde yok ettiniz. Ve ben hakszm, yle mi?
Hkrarak alamaya balad ve yalvard:
- Gidin! Rica ediyorum. Siz ve teki. Gidin. Ve bir daha asla ge
ri gelmeyin!
Tanr Morcar sakince ban sallamakla yetindi. Kardeine d
nerek emretti:
- Git! Bizi yalnz brak!
-Ama...
- Git dedim sana!
25

- Hi kuku yok, diye alay etti Clarissa. Kardeiniz her dedii


nizi hemen yapyor.
- Hep byle olmutur. Ben emir veririm, o yapar.
- Ellerim kirletmek istemiyorsan sadk ve itaatkr bir uaktan
daha iyisi yoktur.
Tanr Morcar kalarn kaldrd:
- Yeter Bayan Gray. Bir sorunum var.
Yal kadn yanl duyduunu sand.
- Sizin mi bir sorununuz var?
- Evet.
Yal kadnn karsndaki kiinin d grnts deimiti. Y
zndeki izgilerde mutsuzluun izleri mi vard? Melankoli mi?
Bunu kimse syleyemezdi. Ama artk ayn deildi.
Kendine yeniden bir bardak iki ald.
- Dikkat edin, diye uyard Clarissa. Kartrmak ok ktdr.
Tanr Morcar omuz silkti.
- Ktym Bayan Gray. Bu ciddi.
Ses tonuna aran yal kadn, yerine, divana dnd.
Tanr "Morcar devam etti:
- Artk bilmiyorum. Kayboldum. Bir labirentin iinde hapsol-
dum ve k bulamyorum.
Gzlerini romancnn gzlerine dikti ve birka defa tekrarlad:
- Kathleen... Kathleen...
Clarissa'nn dudaklar kurnaz bir glmsemeyle araland.
- u ie bakn? Acaba sevmek fiilini kefediyor olmayasnz?
- aka yapmayn. Size evet desem bana inanr mydnz? Evet.
Bin kere evet. Sevmek fiilini kefediyorum. Varlm btnyle
bu fiili btn biimleri, btn kipleriyle ekmek istiyor ve hep
234

ayn sonuca ulayorum: Kathleen ve imdiki zaman. Evet Bayan


Gray, bu bo geen k yllarndan, yoksun geen bin yllardan
sonra sevmek fiili ok deerli geliyor. Tahmin edebileceimin
tesinde beni dolduruyor. Ve ac ekiyorum.
- Dikkat edin. ok fazla ac ekmeyin. Yaratklarnza benzeme
tehlikeniz var! Siz...
Szn kesti:
- Oyun oynamyorum Bayan Gray!
Divanda bir keye bzld. Tartmaya yer vermeyen ses tonu
kendisine almamas gereken snrlar olduunu hatrlatt. Clarissa
her eyden nce bir insand. Bunu neredeyse unutmutu.
Tanr Morcar Glen Mohr dolu barda bir dikite iti.
- Sizden bir iyilik isteyeceim; Kathleen'e btn gerei anla
tn. Daha az ac eker. Kendisini ihanete uram hissetsin istemi
yorum. Anlyor musunuz?
Aceleyle ekledi:
- Neler olduunu etrafnzdakilere de anlatn. Bir kitap yazn.
nsanlar bilmeli. Siz benim son habercim olacaksnz.
Clarissa gzlerini yere indirdi.
- Kathleen'le ilgili gerekeni yapacam. Ama dier konuda ba
na gvenmeyin. Her eyden nce kimse bana inanmaz. Ayrca
inansalar bile milyarlarca zavall insann hayallerini ykmak iste
mem. Kaba bir bahse alet olmak hi de gurur verici deil.
- Artk bahis yok.
Yal kadn aknlkla bakt.
- Evet Bayan Gray, bahis bitti. Bir daha da olmayacak.
- Ciddi misiniz?
- Samimiyim. Bu daha da nemli. Sevmek fiili sayesinde pek
ok eyi anladm. Gerekte altn say o. Yalnzca o.
Divandan kalkt ve kendisine yeniden iki doldurdu.
- Bununla birlikte, u bir gerek ki, iler kolay olmayacak. Kar
deimi unutmayn.
- Yok edin onu!
- Size her kim olursa olsun ldrmeye kudretim olmadn
sylemitim. Ne kardeimi, ne de bir insan.
- Tufan? Savalar? Adaletsizlik? nsanln sefaleti...
- Kardeimdi. Hep oydu!
- O halde aranzdaki anlamay bozun! Bahsin artk geerli ol
madn ve bu evrensel felakete bir dzen getirmeye karar verdi
inizi syleyin.
- Benim de niyetim bu. Ancak insana zg duygulan yaad-
235

m u anda hayata kar kazandm, ama ikizim zerinde olan et


kimi yitirdim. Daha nce hareket etmek iin benim onayma ihti
yac vard. Benim ayaklarmn altndayd. Eyb' hatrlayn. Artk
biliyorum ki bitti. Onu bana balayan zincir sonsuza dek koptu.
O artk zgr. Her trl acmaszln peinden gitmekte zgr.
- Peki o zaman...
- O zaman hi. Dn su ortaydk. Yarn rakip olacaz. ki
mizden en gl olan kazanacak. Kazanan ben olmak isterim.
- Bir nevi bilek grei, diye yorumlad Clarissa.
- Evet. Ona kar durmak iin her eyi yapacam.
Clarissa bir sre sessiz kald. Nedenini bilmeden kalbi hzla
arpmaya balad.
- Bana sz verin. Bana bunun da sizin oyunlarnzdan biri ol
madna sz verin. Sznz tutacanza sz verin.
Tanr Morcar zgn bir tavrla glmsedi.
- Her eyi anlamadnz Bayan Gray, seeneim yok. stelik en
nemli eyi unutuyorsunuz, en nemlisini.
- Nedir o?
- Eyb'n bahsinin sonucu: "Rab onu eski gnencine kavutu
rup ona nceki varlnn iki katn verdi." ki kat Bayan Gray.
Ben kendimi bu ie adayacam. Kardeimin aldnn iki katn
vereceim. Bu zaman alacak. Mcadele kolay olmayacak; ama
sonsuza dek zamanm var. Zaten baladm bile.
Clarissa gzlerini krptrd.
- Evet, Dostunuz Mfetti Stuart, bir araba kazasnn kurban
oldu.
-Ne?!
- Hemen belirtmeliyim ki, bu defa kardeimin bir suu yok.
Yalnzca unu bilin, sizinle konutuumuz u dakikalarda mfet
ti bilincine kavuuyor. Birka gn sonra ayaa kalkacak.
- Ben size...
Szn alan telefon kesti.
- Cevaplayn, dedi.
Kalkt. Arayan Maclean'di.
- Evet, diye kekeledi. Her ey yolunda... Evet. Telefon hattnda
sorun oldu. ok byk bir frtnayd...
Sessizlik, sonra:
- Evet, yanmda... Biliyorum... Size anlatrm.
Bir sessizlik daha ve aniden yz ldad. Tek kelime etmeden
dinlerken bir yandan da titriyordu.
Telefonu kapattnda yznde adeta gne amt.
236

Tanr Morcar'a seslendi:


- Janet! Janet komadan km. Yayor! ok iyi durumda! San
ki uzun bir uykudan uyanm gibi. Kurtuldu!
Bir anda bolua konutuunu fark ederek sustu.
Tanr Morcar artk orada deildi...

You might also like