You are on page 1of 107

Patricia Highsmith

Beceriksiz
ngilizceden eviren Fsun Umar

Kitabn zgn ad TheBlunderer

1
Yosun yeili spor gmlekli, lacivert pantolonlu adam kuyrukta sabrszlkla bekliyordu.
Kasadaki kz gerek bir aptal, oldum olas parann stn hesaplamay beceremez, diye dnd. Sasz,
koca kafasn yana eip aydnlk giri salonuna bakt, BUGNK PROGRAM: Damgal Kadn yazsn
okudu. lgilenmedii halde bo gzlerle afie bakt. Resimde yar plak bir kadn baldr bacak sergiliyordu.
Kuyrukta arkasnda bekleyenlere gz att. Tandk biri yok muydu acaba? Ne yazk ki yok, ama bundan daha
uygun bir zaman seemezdim, dedi kendi kendine. Saat sekizdeki filme tam zamannda yetimiti. Gienin
yarm yuvarlak deliinden ieriye bir dolar uzatt.
7

"iyi akamlar," diye glmseyip sann kasiyeri selamlad.


"yi akamlar." Kadnn ruhsuz, mavi gzleri canlanverdi.
"Ne var, ne yok?"
Kasiyerin bu soruya karlk beklemediini dnerek sesini karmad.
Havasz fuayeye girdi. eriden haftann haberlerinin baladn belirten mzik duyuluyordu. Bfenin
nnden yrd. Fuayeyi bir batan br baa getikten sonra hantal gvdesine ramen olduu yerde zarif
bir hareketle dnd. Gzleriyle salonu tarad. te, Tony Ricco oradayd. Admlarn sklatrd. Orta geitte
Tony'yle kar karya geldiler.
"Merhaba, Tony!" Babasnn mezeci dkknnda alan Tony'yi selamlarken patronvari bir eda taknmt.
"Ah! Bay Kimmel!" diyerek glmsedi Tony. "Yalnz msnz?"
"Karm az nce yola kt, Albany'ye gidiyor." El sallayp koltuklarn arasndan yerine doru yan yan
ilerledi.
Tony orta geitten n sralara doru yryp gzden kayboldu.
Yol vermek iin ayaa kalkan ya da yerlerinden dorulanlara geerken "Affedersiniz", "Teekkr ederim"
diye mrldanp dizlerini koltuk arkalklarna yaptrarak zorlukla yrd, btn sray boydan boya kat edip
yan koridora kt. zerinde krmz kl "k" yazs bulunan kapya yneldi, elik kapnn kanatlan
arasndan szlp sokan boucu scana kt. Sinemann nnden karya geti, yan sokaa park ettii
iki kapl siyah Chevrolet'sine bindi.
Cardinal Otobs irketi'nin yolcu terminalinden bir blok nce durdu. On dakika kadar arabada oturup
bekledi. "NEWARK-NEW YORK-ALBANY" otobsnn harekete getiini grnce peine takld.
Skk trafikte otobsn ard sra Holland tnelinden geti, kar yakadaki Manhattan'a varnca iki ara
birlikte kuzey ynne saptlar. Yol boyunca, kent dnda trafik rahatlayp hzlandktan sonra bile, otobsle
arasnda srekli olarak iki araba bulunmasna dikkat ediyordu. lk molay Tanytown'da verecek herhalde,
diye dnd. Belki daha nce de dururdu. Mola yeri uygun deilse yola devam etmek zorunda kalacakt.
Otobs bir daha durmazsa; eh, o zaman Albany'de, ara sokaklardan birinde, diye i geirdi. Tm dikkatini
trafie verirken etli dudaklar bzlyor; ancak kaln gzlk camlarnn garip bir biimde arptt ela
gzlerinin baklar deimiyordu.
Ikl birka dkknla bir kafeteryann nnde duran otobs geip arabasn saa ekti. Kaldrma fazla
yananca, yol kenarndaki aacn dallar otomobilin boyasn izmiti. Konta kapatp aceleyle arabadan
indi, ters yne doru kotu. Otobsn durduu, evrenin klaryla aydnlanm blme gelince admlarn
yavalatp yrmeye balad.
Otobsten hl yolcular iniyordu. Onu grd. Hantal bedenini basamaklardan zoraki hamlelerle, yan yan
iniinden tanmt. Kadn birka adm atar atmaz yanna ulat.
"Sen ha!" dedi kadn.
Kr salar, dalm, ahmak, kahverengi gzlerini ona dikmiti; bir hayvan gibi akn, bir hayvan gibi
korkakt baklar. Kimmel bir an, Newark'taki evin mutfanda kavga ettikleri izlenimine kapld. "Sana
sylemek istediim eyler var, Helen," dedi. "Gel, yle bir-iki adm yryelim." Dirseinden tutup yola doru
evirdi.
Kadn kolunu geri ekti. "Otobs burada sadece on dakika duruyor. Haydi, ne syleyeceksen syle."
"Yirmi dakika duracak. Sorup rendim," dedi Kimmel skkn bir tavrla. "Biraz uzaklaalm da kimse bizi
dinlemesin."
Yrmeye baladlar. Kimmel, sa tarafta, arabasn brakt yerin yaknlarnda yksek aalarla sk
allar grmt. Birka adm daha ilerleyip ardndan...
"Edward konusunda fikrimi deitireceimi sanyorsan..." -kadnn sesi titriyordu- "hayr,
deitirmeyeceim. Asla!"
Edward! Seven kadnn gururu demek. Tiksintiyle rperdi.
"Ben fikrimi deitirdim," dedi sakin bir sesle, neredeyse acyarak. Kadnn prsk kolunu tutan
parmaklarn bilinalt bir hareketle iyice skmt. Sabrszlanyordu. Dnp yola bakt.
"Mel, otobsten fazla uzaklamak istemi...."
Birden stne atlayp yol kenarndaki allarn arasna devirdi. Neredeyse kendisi de decekti, ama sol
eliyle kadnn bileini skca kavramt. Sa yumruunu skp olanca gcyle kadnn akana indirdi;
boynu krlacak, diye dnyor, hl bileini b- rakmyordu. Varan bir, dedi kendi kendine. Yerde yatan
kadnn grtlan sol eliyle yakalayp skarak ln bastrd. Bir taraftan da sa yumruunu savuruyor,
sarkk gslerin arasndaki sert ara-l ekile vurur gibi yumrukluyordu. Ardndan dzenli aralklarla
alnna, kulana vurdu, son olarak tpk bir erkee yapaca gibi e-
nesine bir kroe indirdi. El yordamyla cebinde aksn arayp buldu, at; , drt, be kere saplad. Tm
dikkatini kadnn bana toplam, ne olursa olsun bu ba mahvetmeye karar vermiti. Olanca gcyle
yzn yumruklad, parmaklarnn kandan yap yap olduunu, gcn kaybettiini fark etmedi bile.
Snrsz bir mutluluk duyuyordu, sonunda hak yerini bulmutu ite; bunca yln btn hakaretlerinin,
aalamalarnn, yllar sren can skntsnn ve onun budalalnn, zellikle budalalnn acsn karmt.
Yorgunluktan soluk solua kalnca durdu. Kadnn bacaklarnn st ksmna diz ktn grp irenerek
ayaa frlad. Onu grmyor, sadece ak renk yazlk elbisesini aydnlk bir leke olarak seebiliyordu.
Karanlkta evresine baknp kulak kabartt. Sineklerin vzltsyla yoldan hzla geen bir otomobilin kard
hrtdan baka ses duyulmuyordu. Yoldan sadece birka adm uzakta olduunu ancak o anda anlad. Onu
ldrdnden emindi. Kesinlikle emindi. Yzn grmek istedi birden. Elini pantolonunun cebindeki fenere
uzatt, ama son anda vazgeti. Biri fark edebilirdi.
Olduu yerde dikkatle eildi, koca ellerinden birini ap anten kesilmi parmaklarn uzatarak, dokunaca
an giderek artan bir tiksintiyle bekledi. Parmaklar kaygan bedene deince teki yumruunu bir daha indirdi.
Yerinden doruldu, derin bir soluk ald; artk hibir ey dnmyor, sadece evreye kulak kabartyordu.
Harekete geip yola kt. Sokak lambalarnn sarmtrak nda stnde kan izi olup olmadna bakt,
bulamad; sadece elleri kanlyd. Yrrken dnceli bir tavrla ellerini ovuturdu; ancak bu hareketiyle
parmaklar bsbtn yap yap, daha da iren olmutu. Bir an nce ellerini ykamak geldi iinden. Ellerini
ykamadan direksiyonu tutmak dncesi bile tylerini rpertiyordu. Eve varr varmaz musluun altndaki
bezi slatp direksiyonun her tarafn nasl sileceini btn ayrntlaryla gznn nne getirdi.
Gerekirse sabunlayacakt.
Otobsn mola yerinden ayrlm olduunu grd. Aradan ne kadar zaman getiinin farknda deildi.
Arabasna bindi, manevra yapp gneye doru hzla yola kt. Kol saati on krk bei gsteriyordu.
Gmleinin kolu yrtlmt. Gmlei atmam gerekecek, diye dnd. Saat bir sularnda Newark'ta
olabileceini tahmin ediyordu.
Walter arabada oturmu beklerken yamur yamaya balad. Gzlerini okuduu gazeteden ayrp ak
camdan darya uzanan dirseini geri ekti. Mavi keten ceketinin kolu minik lacivert noktalarla bezenmiti.
ok gemeden yaz yamurunun iri damlalar otomobilin tavanna hzla inmeye balad. Bombeli asfalt prl
prl olmu, kedeki kafeteryann reklam n ince uzun bir krmz leke olarak yanstmaya balamt.
Hava birden karard, kent yamurla her zamankinden koyu, gri bir buluta gmlverdi. Yol kenarndaki
bakml New England evleri alacakaranlkta olduklarndan daha da beyaz grnyor, alak, beyaz itler arka
plandaki yeil imlerin zerinde desenli bir rgnn ilmekleri gibi dikkat ekiyordu.
Biilmi kaftan, diye dnd Walter. Gerekten biilmi kaftan. Buras salkl, namuslu bir iyi aile kzyla
evlenip beyaz boyal evlerden birinde oturmak, arada bir bala gitmek, cumartesi gnleri ocuklarn
eitimleriyle uraarak onlarn da ileride ayn eyleri yapmalarn salamak iin pek uygun bir yerdi dorusu.
Clara, o gn leden sonra pansiyonun minesinin yannda duran minyatr kr gsterip "iren"
demiti. Waldo Point'i turistik bir yer olarak gryordu. Oysa Walter uzun uzadya aratrdktan sonra Cape
Cod'daki bir dizi kasaba iinden en az turistii olduu iin burasn semiti. Clara'nn vaktiyle Provincetown'
pek beendiini, turistik oluundan hi de yaknmadn hatrlad. O zamanlar bir yllk evliydiler, imdi ise
evleneli drt yl oluyordu. Pansiyon sahibi bir gn nce Walter'la konuurken dedesinin bu kr
kzlarna iplik eirmeleri iin yaptn anlatmt. Clara bir sefer olsun...
"Hepsi byle nemsiz eyler," diye dnd Walter. Btn kavgalar incir ekirdeini doldurmayacak
nedenlerden kyordu. Bir gn nce de yle olmutu... Evli bir iftin iki yllk beraberlikten sonra
birbirlerinden bedensel adan bkmalarnn kanlmaz olup olmadn tartmlard. Walter, bkknln
kanlmaz olduuna inanmyor, bunun en gzel kantnn da Clara olduunu dnyordu; ama Clara
ylesine alayc, o kadar itici bir biimde aksini savunmutu ki, Walter onu ilk gnk kadar sevdiini ve ekici
bulduunu sylemek yerine dilini srmay yelemiti. Clara da sevildiini bilmiyor muydu sanki? Bu
kavgadaki inat tutumunun tek nedeni Walter' ileden karmak deil miydi?
Walter koltuunda gerinerek rahata oturdu, parmaklarn gr, sar salarnn arasndan geirdi,
sinirlenmeden gazetesini okumaya alt. "Tanrm, ne tatil ne tatil dedi," kendi kendine.
Gazetenin birinci sayfasndaki, Fransa'da grevli Amerikan askerlerinin durumuyla ilgili bir habere yle bir
gz att; ama akl hl Clara'dayd. aramba leden ncesini, balk motoruyla ktklar sabah gezisini
dnd (neyse ki Manuel'le yaptklar bu gezi, bir eyler rendii iin olsa gerek, Clara'nn houna
gitmiti). Daha sonra pansiyona dnp biraz daha uyumak zere yataklarna uzanmlard. Clara,
inanlmayacak kadar keyifliydi. Bir eylere glmler, ardndan Clara ona her zamankinden daha sk
sarlmt...
aramba, yani gn nce... Oysa hemen ertesi gn Clara, kakla verir, sapyla karrm dercesine,
her zamanki lanet tavrn taknmt.
Saat sekizi on geiyordu. Walter, otomobilin camndan biraz geride kalan pansiyona bakt. Clara hl
ortalkta grnmyordu. Gzlerini nndeki gazeteye evirdi.
TARRYTOWN'DA BR KADIN CESED BULUNDU
Kadn hunharca dvlp baklanm, ancak paras a-lnmamt. Polis herhangi bir ipucu bulunamadn
bildiriyordu. Kadn, otobsle Newark'tan Albany'ye giderken bir mola srasnda kaybolmu, otobs yoluna
onsuz devam etmiti.

Walter, yazlarndan birinde bu haberden yararlanp yararlanamayacan dnd; katille kadn arasnda
allmn dnda bir ba olabilir miydi acaba? Bir sre nce gazetelerde okuduu, ilk bakta nedensiz bir
cinayet haberini hatrlad. Sonralar bu olay, katille kurban arasndaki tek tarafl sevginin ortaya kmasyla
akla kavumutu, tpk Chad Overton'la Mike Du-veen'inki gibi bir ilikiydi bu. Walter, bu haberi Chad'le
Mike arasndaki dostluun gizli tehlikelerine dikkat ekmek iin kullanmt. Newarkh kadnn lm haberini
gazeteden yrtp cebine koydu. Birka gn saklayp, katil konusunda yeni gelimeleri beklemekten ne
kard?
Walter, son iki yldr bo zamanlarnda denemeler yazyordu. Toplam on bir tanesini Deersiz Dostluklar
ad altnda toplayacakt. Geri daha henz birini, Chad'le Mike konusunda yazdn bitirebilmi; ama bu
arada birounun taslan hazrlamt. Btn yazlar arkada ve tandk evresindeki gzlemlerine
dayanyordu. Walter'n tezine gre hemen her insan, kendinden daha deersiz en az bir kiiyle dostluk
kuruyor, bu dostluun temeli de insann deersiz kiide kendisini grmesine ya da bir tr btnleyici e
bulmasna dayanyordu. Chad'le Mike rnein. Her ikisi de zengin ailelerin mark ocuklaryd. Chad
alp para kazanmaya karar vermiti, oysa Mike, ailesi harln kestiinden beri zorda kalm olsa da
hl playboy hayatna devam ediyordu. Kendi kar iin tm dostlarn acmaszca kullanan ayyan,
serserinin biriydi Mike. evresinde Chad'den baka dostu kalmamt. Chad ise, "Ne yapaym, baka arem
yok ki," diye dnd iin olsa gerek, dzenli aralklarla Mike'a para verip destek oluyor, yeniden
ayaklarnn zerinde durmasn salyordu. Mike'in dostluundan kimseye hayr gelmezdi. Walter, kitabn
yaymlamak niyetinde deildi. Yazlan sadece kendi zevki iin yazyor, ne zaman bitireceini, hatta bitirip
bitiremeyeceini bile dnmyordu.
Otomobilin koltuuna iyice gmlp gzlerini kapad. Clara'nn satmaya alt, Oyster Bay'deki elli bin
dolarlk mlk dnd. inden, hem Clara'nn hem de kendisinin selameti iin ilgilenen iki mteriden
birinin alc olmasna dua etti. Clara dn leden sonra saatlerce oturup evin, arsann planlarn incelemi,
gelecek haftaki atann stratejisini hazrladn sylemiti. Clara'nn mterilerin zerine canavar gibi
saldracandan emindi Walter. lgilenenleri korkutup karmamas, insanlarn ondan herhangi bir ey satn
almalar bile alacak eydi dorusu; j ama alveri tkrnda gidiyordu. Knightsbridge Emlak Brosu,
Clara'nn en baarl sat elemanlarndan biri olduu kansndayd.
Ne yapsam da Clara'nn biraz daha dengeli olmasn salasam, diye dnd. O gne kadar karsna
gereken gvenceyi vermek gerektiine inanmt. Eh, zaten vermiyor muydu? Sevgi, efkat, stne stlk
bir de para... Ne var ki hibiri ie yaramamt.
Clara'nn topuklu ayakkablarnn tkrtsn duyunca -koarak geliyordu kars- hemen doruldu, th Allah
kahretsin, arabay 1 pansiyonun nne kadar geri almalydm, yamur yayor, diye dnd. Eilip sa
kapy at.
"Neden arabay kapnn nne ekmedin?" diye sordu Clara.
"zr dilerim, u anda aklma geldi." Walter btn cesaretini toplayp glmsemeye alt.
"Yamur yadn gryorsun oysa," diyerek fkeyle ban iki yana sallad Clara. "n aa sevgilim,
slaksn!" diyerek Jeff adl teriyer cinsi kpeini koltuktan yere indirdi. Jeff tekrar koltua srad. "Jeff, yeter
ama!"
Jeff, kendisiyle oyun oynandn sanp keyifle havlad, top gibi srayp nc kez koltua kt. Clara bu
kez kpee ilimedi, kolunu sevgiyle hayvann beline dolad.
Walter kent merkezine doru yola kt. "Yemekten nce Mel-ville'de bir ikiye ne dersin? Bu gece son
gecemiz." "stemem. Ama ille de ieceksen yannda otururum."
"Tamam." Daha sonra bir Tom Collins imeyi kabul eder mi acaba, diye dnd Walter ya da en azndan
hafif bir vermut-soda. Herhalde yine fikrini deitirmeyecekti. Bu durumda kendisi ierken onu karsnda
oturtmann ne lemi vard? stelik genellikle ikinci bir kadeh daha isterdi Walter. te yine ne yapacan
bilemedii, iradesinin felce urad anlardan birini yayor, iki imeye gidip gitmeyeceine bir trl karar
veremiyordu. Otelin nnden geip yola devam etti. "Hani Melville'e gidiyorduk?" dedi Clara.
"Fikrimi deitirdim. Sen de istemiyorsun..." Uzanp Clara'nn
14

elini tutarak hafife skt. "yleyse ver elini Istakoz Sepeti!"


Walter, yolun sonunda sola dnd. Istakoz Sepeti ufak, kayalk bir yarmadann tepesindeki restorann
adyd. Ak camdan serin ve tuzlu deniz havas geliyordu. Walter karanlkta yolu kaybetmiti. Istakoz
Sepeti'nin mavi kl reklamna bakmyor, ama bir trl gremiyordu.
"En iyisi tekrar ana yola kp her zamanki gibi benzin istasyonunun yanndan sapaym," dedi.
Clara gld. "Oysa buraya en az be kere geldin, belki beten de fazla!"
"Olsun, ne kar?" dedi Walter, yapmack bir bovermeyle. "Acelemiz yok, yle deil mi?"
"Acelemiz yok, ama biraz akln kullanp balangta doru yolu semek varken bouna zaman ve enerji
harcamak son derece sama!"
Clara'nn kendisinden daha fazla enerji harcadn syleyecekken son anda vazgeti Walter. Yannda
dimdik oturan bedene, n cama dnk, ask surata baktka azap duyuyor, btn haftasonunun hibir ie
yaramadn dnyordu. Tekne gezisinden sonraki yaadklar esiz saatler de hibir ie yaramamt.
Ertesi gne kalmadan unutulmutu bile, tpk daha nce yaanan mutlu geceler, gndzler gibi... Geen
ylkiler zaten parmakla saylacak kadar azd... ok uzaklarda grlen iek am, kk vahalara
benziyorlard. Otomobilden inmeden nce Clara'ya, syleyecek bir ift tatl sz bulabilmek iin kendini
zorlad.
"Bu al sana pek yakm," dedi glerek. Clara, plak omuzlarna ald aln ularn kollarnn arasndan
geirmiti. Karsnn giyim zevkine, her giydiini yaktrmasna oldum olas hayrand, Walter. "Buna etol
denir," dedi Clara.
"Etol. Seni seviyorum, Clara." Walter pmek iin davrannca Clara dudaklarn uzatt. Karsnn rujunu
bozmamak iin dudaklarna ty gibi hafif bir pck kondurdu Walter.
Clara, pek sevdii mayonezli souk stakozdan smarlad, Wal-ter da buulama balkla bir ie Riesling
arab sipari etti.
"Bu akam et yiyeceini sanyordum, Walter. Balk yersen Jeff'e bir ey kalmayacak!"
"Tamam," dedi Walter. "Bir bonfile sylerim, yarsndan o-
15

unu Jeff'e verirsin." "yle ileke bir tavrla sylyorsun ki!"


Istakoz Sepeti'nin bonfileleri bir eye benzemiyordu. Walter, bir akam nce de Jeff uruna bonfile sipari
etmek zorunda kalmt. Jeff balk yememekte direniyordu. "Ben hayatmdan memnunum, Clara. Ne olur,
son gecemizde kavga etmeyelim."
"Kavga eden kim? Sen hi yoktan bahane bulup hr karyorsun!"
Sonunda bonfile sylendi. Yine dediini yaptran Clara'nn gzleri bolua dalp gitti, aklndan baka eyler
geiyor olmalyd. Ne garip, diye dnd Walter; Clara, Jeff'i her bakmdan martt halde, hayvann
beslenmesinde ar tutumluluunu elden . brakmyordu. Neden byleydi acaba? ocukluunda neyin
etkisi altnda kald iin bu kadar eli sk bir insan olmutu? Ailesi ne zengin saylrd ne de yoksul.
Anlalan, ne kadar urarsa u- rasn, Clara'nn kiiliindeki bu gizli noktay zemeyecekti.
"Kits," dedi sevecenlikle. Clara'ya verdii takma add bu, fazla eskitmemek iin arada srada kullanrd.
"Gel, bu akamn keyfini karalm. Bir daha birlikte tatile kana kadar kim bilir ne kadar zaman geecek.
Yemekten sonra Melville'e gidip dans edelim mi?"
"Peki, tamam," dedi Clara "ama yarn sabah yedide kalkmamz gerektiini unutma."
"Merak etme, unutmam." Geri dn yolu arabayla en ok alt saat srecekti; ama Clara leden sonra
patronlaryla, yani Knight-sbridge Emlak Brosu'nun sahipleri Philpottlar'la ay imek istiyordu. Walter,
masann zerinden uzanp Clara'nn elini tuttu. Karsnn ellerini oldum olas pek gzel bulurdu. Kk; ama
ar ufak olmayan, biimli ve gl elleri vard. Eli tam Walter'n avu-cunagreydi.
Clara baklarn "Walter'a evirmedi. Gzleri uzaklara taklmt; ama dalgn deil, son dere canlyd.
Taknd souk, mesafeli poza, dudaklarnn evresinde ara sra beliren hznl ifadeye ramen ufak ve
olduka gzel bir yz vard. nce hatl, yabanc birinin aklnda zor kalacak bir yzd bu.
Walter evresine bakmp Jeff'i arad. Clara, kpein tasmasn zmt. Jeff, salonda trs trs dolap
mterilerin ayakkablarn kokluyor, tabaklarndan uzattklar lokmalar kapyordu.
16

Bakalarnn verdii balklar nasl da yutuyor, diye dnd Wal-ter. Geen akam garsonun uyars zerine
kpein tasmasn takmak zorunda kaldklarn hatrlaynca can skld.
"Kpei rahat brak," diye atld Clara bunu hissetmiesine.
Walter, kadehindeki arab tatt, garsona bakp ban eerek onayladn belirtti. Clara'ya arap servisi
yaplmasn bekledikten sonra kadehini kaldrd. "Yazn balad gibi gzel gemesi ve Oyster Bay'in
satlmas erefine," dedi. Oyster Bay'in sz geer gemez Clara'nn kahverengi gzlerinde beliren prlty
fark etmiti. Clara'nn arabn yudumlamasn izledi. "Ne dersin?" diye sordu. "Partinin tarihini belirlesek
mi?"
"Ne partisi?"
"Benedict'ten ayrlmadan nce konutuumuz parti. Sen austos sonu demitin."
"yi ya," dedi Clara zayf, isteksiz bir sesle. Kurallarna uygun olarak oynanan bir oyunda keye skarak
pes etmek zorunda kalm gibi bir hali vard. "Belki yirmi sekizi, cumartesi gn."
Birlikte konuk listesini yapmaya baladlar. Evlerinde parti vermeleri iin zel bir neden yoktu; ama
ylbandan beri doru drst bir parti dzenlememiler, oysa bu arada en az bir dzine davete katlmlard.
Benedict evresinde oturan arkadalar pek sk parti verirler, Clara'yla Walter bunlarn hepsine deilse bile,
birouna davet edilirlerdi. Iretonlar' da armalar gerekecekti tabii, sonra srada McClintocklar, Jensenler,
Philpottlar, Jon Carr ve Chad Overton vard.
"Chad mi?" diye sordu Clara.
"Evet. Neden olmasn? Bana kalrsa ona olduka ok ey borluyuz, ne dersin?"
"Bana soracak olursan asl o bize bir zr borlu," dedi Clara.
Walter sigara paketine uzand. Chad, bir akam Montauk'tan dnte onlara uram, nedense -Walter'n
ne olduunu anlamasna bile frsat kalmadan- martinileri arka arkaya devirmi, divann zerine ylm,
sarho olmasa bile uyuyakalmt. Wal-ter'm tm aklama abalar, Chad'in btn gn o scakta araba
kullandn, ok yorgun olduunu sylemesi para etmemi, Chad kara listeye alnmt. Oysa Walter'la
Clara, New York'a tiyatroya gittikleri zaman ka kere Chad'de kalmlard. Chad evini onlara
17

brakp bir arkadanda gecelemiti.


"Bunu unutamaz msn, Clara?" diye sordu Walter. "Chad iyi bir dosttur, stelik akll ocuktur."
"Daha iki iesini grr grmez ylp kalacandan eminim," dedi Clara.
Walter'n bildii kadaryla, Chad'in, bu olaydan nce ya da sonra hibir zaman ylp kalmam olduunu
sylemek para etmeyecekti. stelik u andaki iini Chad'e borlu olduunu hatrlatmann da yaran yoktu.
Walter, hukuk fakltesini bitirdikten sonra 'Adams, Adams ve Branover' avukatlk brosunda Chad'in
yardmcs olarak almaya balamt. Bir sre sonra iinden ayrlp kendi brosunu amak dncesiyle
San Francisco'ya tanm, ama buna frsat bulamadan Clara'yla tanp evlenmiti. Clara, New York'a geri
dnmesini ve bro amak yerine daha fazla para kazanmak iin irketler hukuku dalnda baka avukatlarla
almasn nermiti. Chad, Walter' gereinden fazla vg dolu szlerle 'Cross, Martinson ve Buchman'
adndaki hukuk danmanl irketine tavsiye etmiti. Martinson'un iyi arkadayd Chad. Walter henz otuz
yanda olduu halde, irket kendisine deneyimli bir hukukunun alaca creti veriyordu. Chad olmasayd,
imdi Istakoz Sepeti'nde oturup ithal mal Riesling iemezdik, diye dnd Walter. Chad'i ileride bir gn
Manhattan'da bir len yemeine davet etmek zorunda olduunu aklndan geirdi. Belki de Clara'ya bir
bahane uydurup Chad'le akam yemeine gitmeliydi. Ya da bahane falan uydurmadan aka sylemeliydi.
Sigarasndan derin bir nefes ekti.
"Yemein orta yerinde sigara m iiyorsun?"
Yemekleri masaya gelmiti. Walter, zoraki bir soukkanllkla sigarasn sndrd.
"Chad'in bize bir eyler borlu olduunu dnmyor musun? Hi deilse bir buket iek?.."
"Tamam, Clara... Tamam."
"Bana neden byle aksileniyorsun?"
"Chad'i sevdiim iin, onu boykot etmeyi srdrrsek, bunun doal sonucu olarak Chad'in dostluunu da
kaybedeceimiz iin. Tpk Whitneyler'i kaybettiimiz gibi."
"Whitneyler'i biz kaybetmedik. Sen galiba bakalarnn dost-
18

luunu ne pahasna olursa olsun elden karmamak uruna onlarn ayaklarna yz srmek, btn
hakaretlerine sessizce katlanmak gerektiini dnyorsun. mrmde kimsenin, acaba Tom, Dick, Harry ya
da bilmem kim beni seviyor mu diye bu kadar meraklandn grmedim imdiye kadar."
"Kavga etmeyelim, sevgilim." Walter yzn avularna ald anda hemen toparlanp ellerini indirdi. Eski
bir alkanlyd bu; genellikle evde yalnzken yapt bir hareketti. Tatilin son akam yzn kapayacak
hale gelmesi dayanlr gibi deildi. Arkasna dnp tekrar Jeff'e bakt. Jeff, salonun br ucunda btn
gayretiyle bir kadnn ayana sarlmaya alyor, kadn buna bir anlam veremiyor ve hayvann ban
okayp duruyordu. "Galiba gidip Jeff i alsam iyi olacak," dedi Walter.
"Kimseye zarar dokunmuyor. Sakin ol." Clara, tabandaki stakozu ustaca kesip her zamanki gibi
aceleyle yemeye balamt.
O srada garsonlardan biri masaya yaklat. Glmseyerek: "zr dilerim, beyefendi, rica etsem
kpeinizin tasmasn balar msnz?" diye sordu.
Walter ayaa kalkp salonu boydan boya geerek Jeff'e doru ilerledi. Beyaz pantolonu ve ak mavi
ceketiyle btn dikkatleri zerinde topladn dnerek rahatsz olmutu. Jeff, yaptn kendisi de ciddiye
almazm gibi siyah benekli yzn keyifle yana evirmi, hl kadnn ayayla uramaktayd; ancak
Walter yine de kpein tel fra gibi minik bacaklarn kadnn bileinden glkle kurtarabildi. "zr dilerim,
hanmefendi," dedi kadna.
"Gerek yok, beyefendi, pek irin ey, bayldm dorusu," diye karlk verdi kadn.
- Kpei ellerinde unufak etme isteini glkle bastrarak, bir eliyle scack, soluk solua gsnden,
tekiyle ensesinden yakalayp masalarna gtrd. Clara'nn iskemlesinin altnda yavaa yere brakp
tasmasn balad.
"Bu kpekten nefret ediyorsun, deil mi?" diye sordu Clara.
"Sadece martlm olduunu dnyorum, hepsi bu." Clara, Jeff'i kucana alrken Walter karsnn yz
ifadesini inceledi. Clara kpeini severken yz gzelleiyor, ocuunu seven bir annenin yz gibi
yumuak ve sevecen oluyordu. Kpein Walter'a verdii tek keyif onu okarken Clara'nn yzn
seyredebilmekti.
19

Gerekten de bu hayvandan nefret ediyordu. mark, kendini beenmi halinden, Walter'a her baknda,
'Benim bir elim yada, bir elim balda, bir de kendi haline bak,' diyen aptal suratndan nefret ediyordu. Clara
Jeff'in her hareketini onaylad iin nefret ediyordu ondan, oysa kendisinin yapt her ey eletiriliyordu.
"Gerekten martldna m inanyorsun?" diye sordu Clara, kpein siyah kulan karken. "Bu sabah
plajda gayet iyi sz dinledi oysa."
"Teriyerler teki kpeklerin oundan daha akll olduu iin bu tr setin, oysa imdi hayvana en basit
kpek terbiyesi kurallarn bile retmiyorsun bana kalrsa."
"Az nce kar masada yaptklarn m kastediyorsun?"
"Bu da anlatmak istediimin bir paras. Jeff'in iki yanda olduunu biliyorum, ama byle davranmaya
devam edecekse onu restoranlarda ba bo brakmamamz gerek. Bakalarn rahatsz ediyor."
Clara kalarn kaldrd. "Kimseye zarar vermeden biraz elendi. Onu kskanrm gibi konuuyorsun. Son
derece ardm dorusu; senden hi beklemezdim," dedi souk, ama keyifli bir tavrla.
Walter glmsemedi.
Ertesi gn leden sonra evden kmadlar. Clara, Oyster Bay'deki emlak iinin srncemede kaldn,
kesinlemesinin bir ay kadar srebileceini haber almt. Bu can skc belirsizlik srecinde, evi satp
satmayaca belli olana kadar partinin lafn bile etmek sz konusu deildi.
Chad, ertesi hafta telefon edip uramak istediini sylediinde bir gzel atlatlmt. Vaktimiz yok, denmi,
belki de Walter ye-tiemeden telefon ocuun yzne kapatlmt. Walter'n en yakn arkada Jon Carr, bir
cumartesi gn telefon ettiinde, Walter'n burnunun dibinde batan savuturuldu. Clara daha sonra
Walter'a, Jon'un ertesi hafta verecei kk bir akam toplantsna onlar da davet ettiini, ama bunun iin
zel olarak Manhattan'a gitmeye demeyeceini syledi.
Walter bazen dnde arkadalarndan birinin, birkann, hepsinin kendisini terk ettiini gryordu.
Umutsuz, yrek paralayc bu dlerden sonra, iindeki hayat nn son kvlcmnn da sn-
20

d duygusuyla uykudan uyanyordu.


Dostlarndan be tanesini kaybetmiti bile; arada bir haberletikleri, seyrek de olsa vakit bulduka
bulutuklar halde, sadece ve sadece Clara'nn onlar evinde grmek istememesi yznden ilikileri
kopmutu. Bunlardan ikisi Walter'n doum yeri olan Pennsylvania'da, biri Chicago'da, teki ikisi de New
York'tayd. Walter, Chicago'daki Howard Graz ve New York'taki Donald Miller'la artk btn balarnn
koptuunu kabul etmek zorunda kalmt. Son zamanlarda onlara mektup yazmak zahmetine bile
katlanmyordu. Kim bilir, belki de yazma sras onlardayd.
Don'un verdii bir davete arlmadn renince karsnn nasl glmsediini hatrlad Walter, yznde
gerek bir zafer ifadesi vard. stelik Don sadece erkek arkadalarn bir araya toplamt. Clara, Walter'la
Don' sonunda ayrmay baardna kesin olarak inanm, baarsnn tadn karyordu.
Walter, iki yl kadar nce bana gelen bu olayla birlikte ilk kez bir sinir hastasyla evlendiini anlamt.
Birok ynleriyle gerekten deli denebilecek biriyle evliydi ve iin kts bu deliyi seviyordu. Evliliklerinin
olaanst mutlu geen ilk yln hatrlamaya alyordu ara sra. Tand kadnlarn oundan daha zeki
olduu iin Clara'yla nasl gurur duyduunu (oysa Clara bunu bir feti haline getirdii iin imdi zek
szc bile tylerini diken diken etmeye yetiyordu), birlikte nasl glp elendiklerini, Benedict'teki evi
demekten ne byk bir zevk aldklarn hatrlyor, o gnlerin Claras'nn sihirli bir denekle dokunulmu
gibi geri gelmesini bekliyordu. Ne de olsa hl ayn insan, ayn bedendi Clara. Walter o bedeni eskisi gibi
seviyordu.
Clara, sekiz ay nce Knightsbridge Emlak Brosu 'nda almaya baladnda, Walter bu yeni iin
karsnn hrsn, kskanln (mesleinde baaryla ykselmesini bile kskanyordu Clara) yenmesine
yardmc olabileceini dnerek sevinmiti. Ne var ki almaya baladktan sonra Clara'nn hrs da,
nedeni belli olmayan garip honutsuzluu da bsbtn artmt. hayatna atlm olmasnn bilinci, o gne
kadar sadece hafife duman tten bir yanarda faaliyete geirmiti sanki. Walter ii brakmasn nerdi,
ama Clara bunu duymak bile istemiyordu. En iyisi ocuk yetitirmesi olacakt kukusuz, Walter da ocuk
istiyordu; ama Clara
21

oral deildi. Walter, karsnn fikrini deitirmek iin en ufak biri gayret gstermemiti. Clara'nn ocuklara
gereken sabr gs-teremediini biliyor, kendi ocuklarna baka trl davranmas iin herhangi bir neden
olmadn dnyordu. Evliliklerinin daha ilk ylnda, Clara yirmi alt yandayken, akayla kark bir tavrla
yann getiini syleyerek ocuk istememiti. Clara, Walter'dan iki ay daha byk olduunun fazlasyla
bilincindeydi, Walter ise karsna kendisinden ok daha gen grndn sk sk tekrarlamak zo- randa
kalyordu. Artk ikisi de otuz yana gelmiti ve bu saatten sonra Walter ocuk konusunun bir daha
almayacan ok iyi biliyordu. Walter, kimi zaman Benedictli tandklarndan birinin bahesindeki kokteyl
partide elinde ikinci kadehiyle gezinirken, bu btn sevimliliklerine karn sonradan grme ve can skc
insanlarn arasnda ne ii olduunu kendi kendine sorard. Sonra da genel olarak hayatn nasl
deerlendirdiini dnrd. Cross, Martinson ve Buchman irketinden bir an nce ayrlp, en yakn i
arkada Dick Jensen'le birlikte yeni bir bro amay planlyordu. Manhattan'da kk bir avukatlk brosu
ap ou hukuk da- nmanlarnn burun kvrd nemsiz ileri stlenme plann bir gece sabaha kadar
tartmlard. Ufak ilerin cretleri de dk olacakt tabii, ama srmden kazanacaklard. Dick'in drt
duvar kitap dolu odasnda Blackstone'la Wigmore'u okumular, Black-stone'un, ancak yasa gcyle
ideal bir toplum dzeni yaratlabilecei konusundaki mistik denebilecek kadar gl inanc zerinde
konumulard. Walter o anda rencilik yllarnn cokusuna yeniden kavutuunu hissetmiti. O zamanlar
hukuku, kullanmasn renmekte olduu saf ve temiz bir gere olarak gryor ve kendini gizliden gizliye
ataa kalkp aresizlere yardm edecek, hakllarn hakkn savunacak gen bir valyeye benzetiyordu. O
gece Dik'le birlikte, ylbanda Cross, Martinson ve Buchman'dan ayrlmaya karar vermilerdi. Manhattan'n
herhangi bir yerinde bro tutacaklard. Walter, bu dncesini Clara'ya da am, Clara konuya pek scak
bakmamakla birlikte hi deilse Walter'n cesaretini krmaya almamt. Para sknts
ekmeyeceklerdi, nk Clara hesapa ylda en az be bin dolar kazanacakt. Evin borcu da yoktu, Clara'nn
annesi evi onlara dn hediyesi olarak almt.
22

Walter, bugne kadar hayatn nasl deerlendirdiini dndnde, bulabildii tek olumlu karlk, Dick'le
birlikte aaca avukatlk brosu oluyordu. Gn getike ii byttklerini, giderek artan sayda mterinin
iini hallettiklerini hayal ediyordu. te yandan, yeni bronun bekledii gibi almamas olasln da gzden
uzak tutmuyordu tabii... Ya Dick'in cokusu geiverirse? Walter, kesin baarnn sz konusu olmadnn
bilincindeydi. nsan, ilkeler koyup hedefler belirliyor, sonra da bunlarda umduklarn bulamyordu. Walter,
evliliinde de, Clara'da da umduunu bulamamt. Kim bilir, belki Clara da VValter'da d krklna
uramt; ama Walter en azndan aba harcamt ve hl da harcyordu. Hayatnda kesinlikle emin olduu
pek az konudan biri Clara'y sevdii, onu memnun etmeye almaktan mutlu olduuydu. Arad eini
bulmu, onun uruna imdiki iine girip bu sevimli; ama can skc insanlarn arasnda yaamaya balamt.
Clara hayatndan memnun olmasa bile i deitirmeyi de, baka bir yere tanmay da dnmyordu. Daha
otuz yanda, mutsuzluun normal olduu sonucuna varmt Walter. ou kiinin yaamnn, uup giden
birok idealin gerisinde kaldna, insann ans varsa, sevdii birinin varlyla bunun acsn biraz olsun
unuttuuna inanyordu. Yine de, Clara byle davranmakta direttii srece, kars hakkndaki son umut
krntlarnn da yok olaca korkusundan bir trl kurtulamyordu.
Alt ay kadar nce, ilkbaharda, Clara'yla ilk kez boanmaktan sz etmiler, ardndan ilikilerine biraz
ekidzen vermilerdi.
3 On sekiz eyll akam, Marlborough Soka'na boydan boya on be kadar otomobil park edilmi, birka
da imlerin zerine ekilmiti. Clara, arabalarn imlerin zerine park edilmesinden hi holanmazd; ksa
sre nce bahenin bu blmne sper fosfat, gbre, kire ve yirmi be kilo kadar turba serdirmi, iilik
dahil neredeyse iki yz dolara yakn para demiti. Walter'dan, konuklara arabalarn baka yere ekmelerini
sylemesini istedi. "Aslnda ben de sylerdim, ama bence byle bir ricada bu-
23

lunmak evin erkeinin ii," dedi.


"Bunlar kaldrtrsak ayn yere az sonra bakalar araba brakr," dedi Walter. "Hanmlar yksek
topuklaryla bu yolda fazla yrmesinler diye arabalarnn kapya yakn park edilmesini istiyorlar, anlay
gstermelisin."
"Anladm bir tek ey var, o da bunu sylemekten korktuun!" diye terslendi Clara.
Walter, karsnn kimseye bir ey sylemeyeceini umuyordu. Benedict'te herkes arabasn imlerin
zerine brakrd.
En yal ve tutucu ift olan Philpott'lar dahil btn konuklar pek neeliydi. Bay Philpott, beyaz smokin
giymiti. Prensiplerinden ayrlmamak iin herhalde, diye dnd Walter; Clara beylerin resmi giyinmelerinin
gerekmediini, hanmlarn isterlerse gece kyafetiyle gelebileceklerini sylemiti. Beylerin aksine hanmlar
her frsatta btn klklaryla boy gstermek isterlerdi. Bayan Philpott, Clara'ya koca bir kutu ikolata
getirmiti. vg dolu birka szle paketi uzatrken karsnn yanaklarnn kzardn grd, Walter. Clara, on
gn kadar nce Oyster Bay'deki mlk Philpott'larn mterilerinden birine satmt.
Walter, minenin nnde tek bana duran Jon Carr'n yanna yaklat. Jon, her zaman olduu gibi
drt kadeh itikten sonra iyice keyiflenmiti. Manhattan'daki bir kokteylden geldiini, henz bir ey
yemediini sylemiti daha nce. "Sandvi ister misin?" diye sordu Walter. "Mutfak sandvi dolu."
"Hayr, istemem," dedi Jon kesin bir tavrla. "Gbeime dikkat etmem gerekiyor. Zaten kilo alacaksam bari
senin viskinle alaym, daha iyi."
"ler nasl?" diye sordu Walter.
Jon, derginin son saysnda sadece cam ve cam katkl yap malzemelerine yer verdiini anlatmaya
koyuldu. Alt yl nce tek bana yaymlamaya balad Skylines adl mimarlk dergisi, zamanla piyasadaki
byk dergilerin pazar payna ulamt. Walter'n gznde Jon, Amerika'da ender rastlanan tiplerdendi;
terbiyeli ve kltrlyd, ama hedefine ulamak iin it gibi almaktan kanacak kadar da kibar deildi.
Ailesinin durumu iyi olmad iin mimarlk renimi boyunca, hatta bitirme snavlarna
24

hazrland dnemde bile okulun yan sra alarak para kazanmak zorunda kalmt. Walter, Jon'a
hayranlk duyduunu gizlemiyor, Jon'un da kendisinden holanmasndan gurur duyuyordu. Aralarndaki bu
dostluk ilikisinin, Jon'un asndan 'Deersiz Dostluklar' snflandrmasna girdii kansndayd.
Jon, Walter'a pazar gn ii olup olmadn sordu ve Chad'le birlikte Montauk-Point'ten yelkenliyle bala
kmay nerdi. "Clara da gelmek isterse seviniriz," dedi Jon. "Chad'in yeni bir kz arkada var, biz
balktayken onlar da kyda otururlar diye dndm. Kzn ad Millie. Uyank birine benziyor, Clara'nn
houna gidebilir. Clara bu tr gezintileri sever, deil mi?"
"Gelmek isteyip istemediini sorarm," dedi Walter. "Ben gelmeyi ok isterim."
"Sahi, Chad nerede?"
Walter hafife glmsedi. "Chad ne yazk ki u sralarda istenmeyen kii ilan edildi."
Jon hafif bir el hareketiyle geitirdi. "Tamam, kapatalm bu konuyu."
Walter, Claudia'nn konuklar arasnda dolatrd iki tepsisinden bir bardak alp Bayan Philpott'a gtrd.
Kadn her ne kadar baka iki imek istemediini sylediyse de Walter diretti. minenin nnde Bayan
Philpott'la sohbet ederken, bir yandan da Jeff'in baka bir hanmn bacana dzenledii saldrlar ayayla
frenlemeye alyordu. Jeff, yeni gelen konuklan selamlamak zere kapya seirtti: Evde parti verildii
akamlar kpek keyfinden drt ke oluyor, durmadan salonu, teras, baheyi dolayor, herkese kendini
okatp verdikleri abur cuburu yiyordu.
"Einiz, bugne kadar irketimizde alan elemanlarn en iyisi, Bay Stackhouse," dedi Bayan Philpott.
"Bana kalrsa, bir kere aklna koydu mu, alamayaca ya da satamayaca bir mlk olamaz."
"Sizden bu duyduklarm kendisine aktaracam."
"Hah, sylemeseniz de zaten biliyor!" dedi Bayan Philpott gz krparak.
Walter, Bayan Philpott'un glne karlk verirken, kadnn evresi krklarla dolu, mavi gzlerindeki
samimiyeti grmt. "Onu ok altrmayn, ne olur," dedi.
"Huyu bu, biz ne dersek diyelim, deitirebileceimizi san-
25

myorum."
Walter glmseyerek ban sallad. Bayan Philpott bu szleri neeyle, vgyle sylemiti, onun asndan
gzel saylrd tabii. Clara'nn salonun kapsnda durduunu grp yanna yaklat.
"yi gidiyor, deil mi?"
"Evet. Joan nerede?"
"Telefon edip gelemeyeceini bildirdi. Annesi hastalanm, onun yalnz brakmak istemiyormu." Joan,
Walter'n sekreteriydi. Yirmi drt yanda, akll olduu kadar da gzel sekreterine ok deer veriyordu,
Walter. Clara'nm o gne kadar Joan'a kar herhangi bir kskanlk belirtisi gstermemi olmasna pek
seviniyordu.
"Annesi ar hasta olmal," dedi Clara.
Clara, kendi annesini sevmezdi. Bu nedenle bakalarnn da annelerini sevdiklerine oldum olas
inanmadn biliyordu Walter. "Bu akam pek gzelsin, Clara," dedi. "Bir iim su olmusun!"
Clara, dudaklarnda belli belirsiz bir glmsemeyle Walter'a bakt. Ardndan gzlerini salondaki konuklara
evirdi. "Ya teki -ad neydi- Peter m? O da gelmemi."
"Peter Slotnikoff! Haklsn gelmedi." Walter glmsedi. "Onu daha nce hi grmediin halde gelmediini
nasl da anladn, pes dorusu!"
"Buradakilerin hepsini tanyorum ve farkl birini grmedim; bu kadar basit,"
Walter saatine bakt, onu on yedi geiyordu. "Belki bir sre sonra gelir. Yolunu kaybetmi olabilir."
"Arabayla m gelecekti?"
"Hayr, arabas yok. Herhalde trenle gelecektir."
Peter, birlikte New York'a dnecei arabal birini bulamad takdirde Walter onu alma odasndaki
kanepede konuk etmeyi dnmt. Clara'ya imdiden bir ey sylememeye, ancak zaman gelince
aklamaya karar verdi. "Sevgilim, Jon gelecek pazar birlikte bala kmamz nerdi. Montauk evresine
gitmeyi planlyor. stersen senin de bize katlp kyda gnelenebileceim syledi, bir de eyin... Jon'un bir
kz arkada gelecekmi."
"Jon'un kz arkada m?"
"ey... sadece tand biri," diye toparlad Walter. Jon'un ka-
26

rsndan ayrldndan beri kadnlara kar fazlasyla ekingen davrandn herkes biliyordu.
Clara'nn ard yznden belli oluyordu. neriyi enine boyuna, kendi asndan yarar ve zararlaryla
iyice dnmeden bir anda karar verememiti.
"Nasl biriymi bu?"
"Adn bile bilmiyorum. Jon sevimli bir kz olduunu syledi."
"Btn bir gn tanmadm, belki de fena halde sinirime dokunacak biriyle geirmek isteyip istemediimi
bilemiyorum," dedi Clara.
"Jon'un dediine gre kz..."
"Arkadan geliyor galiba."
Peter Slotnikoff kapdan ieri girmiti. Walter, konuuna yaklarken, iyi ev sahiplerine zg neeli, dingin
bir yz ifadesi taknmaya alt.
Peter ekingen ve akn grnyordu, Walter'la karlatna sevinmiti. Yirmi alt yanda, hafif tknaz,
olduka ciddi biriydi. Annesiyle babas Beyaz Rus gmenleriydi; Peter on be yanda Amerika'ya
geldiinde tek kelime ngilizce bilmiyordu. Michigan niversitesinde hukuk renimini baaryla
tamamlamt. Wal-ter'n alt irket, Peter' gen avukat kadrosuna alm olmaktan son derece
mutluydu.
Walter onu kapnn yaknlarnda duran konuklarla tantrdktan sonra "Birlikte bir arkadam da getirdim,"
dedi Peter. Walter'n o dakikaya kadar farkna varmad gen bir kz iaret etti. "Ellie Briess. Walter
Stackhouse. Bayan Elspeth Briess," diye resmi bir tavrla ekledi Peter.
Ayak zeri biraz konutuktan sonra Walter yeni gelenleri teki konuklarla tantrmak ve iki ikram etmek
zere salona gtrd. Peter'n kz arkada olabilecei aklna bile gelmemiti. stelik olduka gzel bir kzd
bu. Walter, Claudia'nn dolatrd iki tepsisinden en sert kokteyli seip Peter'a uzatt.
"Peter, sohbet edecek makul birini bulamazsan, terasta televizyon da var," dedi Walter. O gece oynanan
futbol man izlemek isteyenler olabileceini dnerek televizyonu terasa karmt.
Walter, tekerlekli bar sehpasnn bana geip, Clara'nn en sev-
27
dii iki olan vermut-soday talyan vermutuyla hazrlad, barda karsna gtrd. Clara, minenin banda
Betty Ireton'la konuuyordu.
"Ah, keke benim kocam da bana byle ilgi gsterse," dedi Betty.
"Derhal size de bir iki hazrlayaym," diye davrand Walter.
"Hayr, onu demek istemedim. Bardamdaki henz bitmedi."
Betty'nin zarif yz, gzlnn dna taan bir glmsemeyle aydnland. Betty Ireton, zararsz flrtten
pek holanrd. ou zaman Clara'nn burnunun dibinde Walter'a, Benedict'in en yakkl erkei olduunu
bile sylerdi. Betty'den bir zarar gelmeyeceini bilen Clara bu szlere aldr etmezdi.
"Benimle gel de sana Peter' tantraym" dedi Walter Clara'ya.
"Ben de gidip kocama baksam iyi olacak," dedi Betty. "Bahede gzden kayboldu."
"Pazar gn iin karar verdin mi?" diye sordu Walter Clara'ya. "Gidip gitmeyeceimizi Jon'a bu akam
bildirmek istiyorum."
"Bala gitmek iin bula bula birlikte geirebileceimiz tek gn m buldun? Benim amdan hi de
elenceli deil dorusu!"
"Biraz anlay gster, Clara. Aylardr bala kmadm."
"Kukusuz Chad de gelecektir, yine ieceksiniz, dndkten sonra saatlerce azn kokacak."
"Yok canm, yle olacan hi sanmyorum."
"Ama yle, bilmiyor muyum sanyorsun?" Clara arkasn dnp uzaklat.
Walter fkeyle dilerini skt. Neden ban alp gitmiyordu sanki? "Nedeni basit," dedi kendi kendine;
ardndan Clara'nn koparaca kyamete demeyeceini dnd iin gitmiyordu. Bayan Philpott'un
oturduu yerden kendisini izlediini fark edip hemen yapmack bir glmseme taknd. Bayan Philpott ne
olduunu anlam myd acaba? Yz pek yal ve bilge grnyordu. Bu partideki herkes, Clara'yla bir
akam geirmi olan herkes anlard mutlaka.
"Walter, aziz dostum, acaba ikimi tazelemenin bir yolu var m, ne dersin?"
Walter, Dick Jensen'in aina yzne bakp glmsedi, iinden
28

Dick'in boynuna sarlmak geldi. "Olmaz olur mu, var tabii, sevgili dostum. Ben de ayn eyi dnyordum.
Gel, mutfaa gidelim."
Claudia rostoyla urayordu. Walter, yemek servisine balamak iin henz erken olduunu, salondakilerin
ikilerini yenilemesini syledi.
"Bayan Stackhouse yemei hemen karmam syledi, Bay Stackhouse," dedi Claudia, tarafsz
grnmeye alarak.
"Grdn m bak, yksek mahkeme reddetmi," dedi Dick.
Walter sesini karmad. Clara'nn konuklardan herhangi birinin ikiyi fazla karmasn istemediini, bu
yzden yemek servisini ok erken balattn Dick bile anlamt. Walter, Dick'e koca bir duble, kendine de
her zamanki gibi alkol bol bir iki hazrlad. "Polly nerede?" diye sordu Dick'e.
"Darda, terasta galiba."
Polly'nin kadehinin boalm olabileceini dnerek ona da bir bardak doldurduktan sonra terasa kt.
Polly, korkulua dayanm, televizyon izliyordu, Walter' grnce ban sallayp glmsedi. Gzel
saylmazd Polly; kalalar kocamand, salarn toplayp ensesine biimsiz bir kocakar topuzu oturtmutu,
ama yeryznn en iyi insanlardan biriydi. Onun yannda olmak bile Walter'n iindeki derin zlemi birka
dakikalna olsun dindiriyordu; zaman zaman duyduu, gnete plak yatmak isteine benzer bir zlemdi
bu.
"Anlat bakalm, byle byk emlakyla evli olmak nasl bir eymi?" diye sordu Polly, btn dilerini
gsteren bir glle.
"Harika! Para sorunlarm kknden halledildi. Yaknda kendimi emekliye ayrmay dnyorum." Walter
ikinin etkisini hissetmeye balamt.
Dick terasa gelip karsnn kolunu tuttu. "Kusura bakma, ama bunu biraz dn almam gerekiyor," dedi
Walter'a. "Peter'la tantrmak istiyorum."
"Peter neden buraya gelmiyor?" diye sordu Walter.
"eride birileriyle derin bir tartmaya girmi." Dick, Polly'yi pei sra ekip gtrd.
Walter, Polly'nin istemedii kadehi ald, kime ikram edeceini bilemeden evresine baknd. Terasn br
ucunda tek bana duran bir kzla gz gze geldi. Peter'n kz arkadayd bu. Walter
29

yanna yaklat.
"ki almamsnz," dedi. Kzn adn hatrlayamamt.
"Aldm, teekkr ederim. Bu temiz havann keyfine varmak iin biraz darya kmtm."
"Olsun, bir kadeh daha iin!" Kz, Walter'n uzatt barda ald.
"New Yorklu musunuz?" diye sordu Walter.
"imdilik orada oturuyorum. aryorum, New York'ta ya da baka bir yerde." Ban kaldrp gzlerini
Walter'a evirdi. Scak, dosta bir bakt bu. "Mzik okudum. Mzik retmenlii yapyorum."
"Ne alyorsunuz?"
"Keman. Biraz da piyano, ama kemanla daha ok ilgileniyorum. im ocuklara mzik retmek, mzik
sevgisi alamak."
ocuklar ve mzik! ocuklara mzik retmek dncesi Wal-ter' deta bylemiti. Neredeyse, ne yazk
ki mzik dersi verebileceiniz ocuumuz yok, deyiverecekti.
"lkokul retmenlii yapmak istiyorum, ama bir alay unvan ve diploma gerekiyor. imdilik birka zel
okula bavuracam, bakalm."
"Umarm ansnz yaver gider," dedi Walter. Kz, Peter'la ayn yata saylrd. Grnndeki sadelik,
dirilik Peter'a ok uygun, diye dnd Walter. Teni gneten kapkara olmutu, burun kanatlar hafife
parlyor, glerken inci gibi bembeyaz dileri grnyordu. "Peter' uzun zamandan beri mi tanyorsunuz?"
"Birka ay oldu. Sizinle birlikte almaya henz balamt. ini ok seviyor."
"Biz de onu ok seviyoruz."
"kimiz de elimizde birer keman kutusuyla ayn otobste yolculuk ederken tantk. Biliyor musunuz, Peter
de keman alyor; biraz."
"Bilmiyordum," dedi Walter. "ok sevimli bir insan."
"Ah, yle sevimlidir ki!" dedi kz. Yrekten inanarak syledii bu szlerin yannda, Walter, kendi vgsnn
pek yzeysel kald duygusuna kapld. "Bu kokteyle birka damla Angostura rica etsem; eer varsa," dedi
kz.
30

"Tabii, hemen! Bardanz alaym." Walter, salondaki bar sehpasna giderek bardaa zenle alt damla
Angostura damlatp kartrd. Terasa dndnde kzn Jon'la konutuunu grd. Jon'un szlerine ban
arkaya atarak kahkahalarla glyordu.
"Walter!" dedi Jon. "Pazar gn ne yapyoruz?"
"Gelip gelemeyeceimi henz bilmiyorum, Jon. Sanrm pazar gn nceden kararla..."
"Anlald, anlald," diye mrldand Jon.
"ok zgnm. Eer..."
"Anladm, Walter," dedi Jon sabrszlkla.
Walter kza bakt. Utanm, zlmt. Jon'la yalnz olsak, "Clara'ya syle, cehenneme kadar yolu var!"
derdi, diye i geirdi. Jon, son zamanlarda birka kere sylemiti bunu; ama Walter yine de gitmemiti. Kim
bilir, bundan sonra da sk sk tekrarlamak zahmetine katlanacak m acaba, dedi kendi kendine.
"imdi bir dakika beni dinle bakaym," dedi Jon, otoriter bir yaz ileri mdr edasyla. Bir an durdu,
durum zaten mitsiz der-cesine soluunu hzla koy verdi.
Kz sessizce yanlarndan uzaklap merdivenlerden baheye inmiti.
"Ne syleyeceini biliyorum," dedi Walter, "ama bununla yaamak zorundaym."
Jon, her zamanki gibi dosta glmsedi, Walter'n iine karmamay yelemiti. "Unutmadan syleyeyim,
Chad haber gnderdi, gelecek cuma akam seni de bekliyor. Chad'de yemek yiyecek, sonra birlikte
tiyatroya gideceiz. Chad'in arkada Richard Bell'in yeni piyesinin prmiyeri varm. Alt kii olacaz. Bir
geceliine Clara'dan ayrlver, iyi gelecek sana. Chad, Clara'y kzdrdnn farknda. Sana telefon bile
etmekten ekiniyor."
"Tamam, gelirim," dedi Walter. Clara Chad'i dlarsa, Chad de Clara'y dlar ite, diye dnyordu.
"Mutlaka gelmelisin." Jon hafife el sallayp baheye indi.
O akam Bayan Philpott dnda kimse sarho olmad. Kadn, dengesini kaybedince radyonun nnde
kayp yere oturuverdi; ama keyfini bozmadan olduu yerde kald, ufak bir grubun kulak kabartt Vic Rogers
mziini dinlemeye koyuldu. Sabahn nde, konuklardan alts dnda herkes gittiinde bile Bayan
Philpott
31

hl yerde oturuyordu. Clara fkeden neredeyse kuduracakt. Ona gre, ne kadar elenceli olursa olsun her
parti sabahn nde mutlaka bitmeliydi; oysa Philpottlar bu gecenin sona ermesini gz gre gre
engelliyorlar, Clara da patronuyla karsna bu konuda serzenite bulunmaya cesaret edemiyordu.
"Keyfini bozma," dedi Walter.
"Bana kalrsa dpedz sarhol" diye tslad Clara. "Bir trl yerden kaldramyorum. Tam kez rica ettim."
Clara birden Bayan Philpott'a doru yrd, Walter'n dehet dolu baklar altnda Bayan Philpott'u
kollarnn altndan tutup bir ekite ayaa kaldrd. Bili Ireton hemen bir sandalye ekerek kadnn
oturmasna yardm etti. Bayan Philpott'un Clara'ya bakndaki bir anlk aknlk ve fke, Walter'n
gznden kamamt.
Bayan Philpott, Clara'nn temasndan kurtulmak istercesine omuzlarn silkti. "u ie, bak! Yerde
oturmann yasak olduunu bilmiyordum dorusu!"
Salona korkun bir sessizlik kt. Bili Ireton bir anda ay-Ivermiti. Walter, durumu dzeltmek iin Bayan
Philpott'a yaklap, kendisinin de sk sk yerde oturduunu anlatmaya balad.
Bili Ireton bir kahkaha patlatt, kars da kikirdedi. Ardndan Bayan Philpott dahil herkes birden neeyle
glmeye balad. Sadece Clara sinirli bir tavrla glmsyordu. Walter, kolunu karsnn omuzuna dolayp
sevecenlikle kendine ekti. Clara'nn, Bayan Philpott'u yerden kaldrma drtsne kar koyamadn
anlamt.
Birka dakika iinde son konuklar da vedalap ayrldlar.
Yatak odasnn penceresinden gnn ilk klar grnyordu. Jeff, rts kaldrlm yatan yastklar
arasna, en sevdii yere kurulmutu.
"Kalk bakalm!" Walter, kpei uyandrmak iin parmaklarn aklatt, Jeff yerinden kalkp uyku
sersemliiyle yataktan indi. Walter, Jeff in odann kesinde duran sepetindeki yast dzeltti, kpek
sepetine yerleti.
"Yorucu bir akam geirdi zavall," dedi Walter glmseyerek.
"Senden daha iyi dayand saylr," dedi Clara. "Le gibi iki kokuyorsun, yzn kpkrmz olmu."

"Dilerimi fralaynca azmn kokusu geer." Walter banyoya yneldi.


"Peter Slotnikoff un getirdii kz kimmi?"
"Bilmiyorum," diye seslendi Walter, duun sesini bastrmaya alarak. "Ellie bilmem kim dedi galiba."
"Ellie Briess. Neyin nesi olduunu sordum."
Walter, kzn mzik retmenlii yaptn bararak anlatamayacak kadar yorgundu, stelik Clara'nn
gerekten ilgilendiini de sanmyordu. Anlalan kzn arabas da vard, Pcter'la birlikte New York'a
dnmlerdi. Walter yataa girip yavaa Clara'ya sarld, di macununun kokan soluunu bile uzak tutmaya
alarak enesini, kulan pt.
"Walter, korkun yorgunum."
"Ben de yle." Ban Jeff in stt yerden uzak tutmaya alarak Clara'nn yastna koydu. Karsnn
beline sarld. Clara'nn ipekli geceliin altndaki bedeni yumuak, scackt. Soluk alrken karnnn hafife
inip kalkn severdi Walter. Clara'y kendine doru ekti. Clara kollarndan syrld. "Walter.."
"Sadece bir pck ver, Kits." Clara'y, debelenmesine, alaca karanlkta yznde beliren nefrete
aldrmadan skca tuttu.
Clara, Walter' itip yatt yerden doruldu. "Bana kalrsa sen gerek bir seks manyasn!" dedi fkeyle,
Walter da dorulmutu. "Bugnlerde olsa olsa ii gemi bir menekeye benzediim sylenebilir. Manyak
falan deilim, tek sorunum seni sevmek!"
"Senden ireniyorum!" Clara, Walter'a arkasn dnp ban yasta koydu.
Walter fena halde sinirlenmiti; yataktan frlayp kendini darya atmay ya da salona inip geceyi orada
geirmeyi dnd; ama salonda doru drst uyuyamayacan, ertesi sabah bsbtn beter kalkacan
dnerek vazgeti. "Sinirlenme, uyumaya al," dedi kendi kendine. Yataa uzandnda Clara'nn
dudaklarn prdatarak Jeff'i ardn, uyku sersemi Jeff'in pa-tilerinin demedeki tkrtsn, Clara'nn
yatt taraftan yataa srayn duydu.
Walter, battaniyeyi zerinden atp bir hamlede yataktan kalkt.
"f, Walter, samalama," dedi Clara.
33

"Tamam, sen keyfine bak." fkesini glkle gizleyerek dolaptan ipekli sabahln kard, sabahl tekrar
yerine koyup kapnn arkasndaki askdan el yordamyla bornozunu ald. "Kpekle ayn yata paylamak
istemiyorum, hepsi bu."
"Ne sama!"
Walter aaya indi. Alaca karanlkta her taraf griye brnm, bir d gibi grnyordu. Kanepeye oturdu.
Clara sigara tab-lalaryla bo bardaklar kaldrm, her ey yerli yerine konmutu. Pencerenin nndeki
glayl dolu talyan vazosuna bakt. Clara'ya son doum gnnde bu vazoyla altn bir bilezik armaan etmiti.
Pencereden szan gnn ilk klar vazonun yeil camndan szlerek ieklerin i ie girmi, zarif saplarn
aydnlatyordu. Olaanst gzellikte, soyut bir tabloya benziyordu saplar.
Ah, yaamak ne ho, diye dnd.
4
Walter ertesi gn kendini yorgun ve keyifsiz hissediyordu. Hafif ba arsnn nedeninin uykusuzluk mu,
yoksa Clara'nn drdr m olduuna karar veremiyordu. Clara, onu salonda, yerde uyurken bulmu,
sarholuktan kanepeden dtn bile fark etmediini ileri srerek sylenmeye balamt. leden nce,
Marl-borough Soka'nn kmaz ucunda, evin hemen yaknnda balayan koruda uzun bir yry yaptktan
sonra eve dnp biraz kestirmeye alt; ama baaramad.
Clara Jeff'i ykam, st katn terasna karp gnete fralamaya balamt. Walter,' yatak odasndan
kp holn kar tarafndaki alma odasna girdi. Buras evin kuzeye bakan cephesinde yer alan, yazn
pencerenin nndeki sk aalarn glgesinin lo ve serin tuttuu bir odayd. ki duvardaki kitap raflarnn
dnda odada bir tek yaz masas ve eski bir hal vard. Vaktiyle Walter'n Pennsylvania'nm Bethlehem
kentindeki baba evinin odasnda serili olan halyd bu. Clara, eski psk, delik haly ortadan kaldrmak
istemiti. Walter naslsa diretip atlmamasn salamt: Buras onun odasyd, haly elden karmayacakt.
Yaz masasnn bana geip, Bethlehem'deki kardei Cliff'ten
34

geen hafta gelen mektubu tekrar okudu. Ufak boy, ucuz bloknot yapraklarna yazlm uzun mektupta Cliff,
ynettii aile iftliiyle ilgili gnlk sorunlardan, yumurta fiyatlarnn artndan, dl kazanan tavuklarn rekor
yumurta saylarndan sz ediyordu. Hemen her satrda kardeine zg esprilerden biri bulunmasa pek skc
bir mektup olurdu. Cliff, Bethlehem'in yerel gazetelerinden birinden kestii kupr eklemi, -Walter bunu
henz okumamt- zerine de "Clara'ya gster, bakalm glmseyecek mi?" notunu ilitirmiti. Sevgili
Bayan Plainfield adl bir stundu bu.
Sevgili Bayan Plainfield!
Karm, beni dnyada hi kimsenin baaramayaca lde ileden . karyor. Aslnda bunun iin zel bir
aba gstermiyor; ama her konuda ylesine bilgilik taslyor ki, dayanmak mmkn deil. r-, nein futbol.
Akln futbola taktysa, lkenin btn liglerinin puan durumunu, her takmn ma sonularn herkesten iyi
biliyor, bu durumda onunla futbol konusunda konumak hi zevkli olmuyor tabii.
u sralarda son numaras ss bitkileri. Haftalardr, harcad para bir yana, zamann eve durmadan
Philodendron dubia'lar, Philodendron monstera'lar tamakla geiriyor, bir de minik Philodendron hastatum
bulmu. Bana soracak olursanz bunlarn hepsi bildiimiz devetaban.
Toplad ss bitkilerinin arasnda kukusuz pek gzel bir de sarmak bulunuyor, ama 'sarmak' dediim
anda karm fkeyle yerinden srayp 'Ficus pandurata!' diye baryor bana. Kauuk aac da yle. Ona
gre kauuk deil. 'Ficus elastica'. Ne ss bitkilerine karym ne de bunlar yetitirenlere, ama sradan asma
yaprana 'Deacaena Warneckii' olmad iin burun kvranlara sinir oluyorum; ite karm da bunlardan biri.
Bay Aspidistra
Walter glmsedi. Clara herhalde bu yazya pek glmezdi. Cliff'in gazete kuprn neden gnderdiini
anlamt. Clara'yla birlikte babasn ziyarete gittiklerinde Cliff onlara iftlii gezdirmi, bu arada traktrlerden
birini 'Chad' adyla takdim etmiti. Traktrn markasnn ksaltlm haliydi bu. Clara, btn cid-
35

diyetiyle 'Chad'in ne demek olduunu sormu, traktrn burnunda 'Chadwick' yazdn sylemiti. Cliff, o
andan itibaren kln bile kprdatmadan, iftlikteki btn aletlerin adlarn anlalmayacak lde ksaltarak
sylemeye balamt. Clara durumu anlamam, aknlkla bakakalmt. O gnden beri Cliff in aklndan
zoru olduunu syleyip duruyor, Walter' duruma el koymas gerektiine inandrmaya alyordu. Walter,
kardeinin iftlii ynetip babalarna bakmasndan son derece memnundu. Babasnn isteine uyup onun
gibi din adam olmak yerine kendini hukuka adad iin adamcaz d krklna uratmt. Cliff, Walter'm
iki ya kyd, teden beri Walter kadar ciddi olmadndan babas onu, din adam olmak yle dursun,
kiliseye gitmeye bile zorlamamt. Btn e dost, Cliff'in niversite renimini yarm braktktan sonra
uzaklara gideceini sanm, oysa o dnp iftlikte almaya karar vermiti.
Walter, mektubu masann bir kesine brakp deneme notlarn yazd bloknotu at. Bloknotu, her biri bir
ift ya da bir grup arkada konu alan on bir blme ayrmt. Sayfalarn bir blmne incecik el yazsyla
tarih atarak notlar alm, birkana da zaman zaman aklna gelenleri iziktirdii ya da bo vakitlerinde
brodaki daktiloyla yazd ktlar kesip yaptrmt. Bazlarnda yaz taslaklar bulunuyordu. Dick
Jensen'le Willie Cross konusunda yazmaya balad tasla at. Karlkl iki stuna Dick'in karakter
zellikleriyle Willie Cross'un kiiliindeki btnleyici eleri not etmiti.

Dick yumuak bal ve geimi kolay biri, Cross bencil ve ukala, genellikle blf
ama d grnn altnda idealist ve yaparak baarya ulayor, Dick'in
hrsl. Cross'a hayranlk duyuyor, oysa yeteneklerinden korktuu iin ortaya
onu kmsediini iddia ediyor. kmalanna frsat vermiyor.

Dick'le Willie hakknda not defterine bir eyler yazdn hatrlad, defteri almak zere yatak odasna gitti.
Ceketlerinin ceplerinde baka not olup olmadna bakt, gazeteden kestii bir haberle, stne birka satr
yaz yazlarak kapatlm bir zarf bulup alma odasna gtrd. Dick hakkndaki notta unlar yazlyd: D ve
C'yle birlikte len yemei. D, C'nin baka bir avukatlk b-
36
tosuna dardan i yapma nerisini kesinlikle geri evirdi.
Deerlendirilmesi gereken bir nottu bu. Cross, Walter'n adn hatrlayamad bir hukuk brosunun
ortaklarndand. Dick, bu neriyi Walter'a anlatmt. Hi de yabana atlr bir i deildi. Wal-ter, Dick'in uzun
sre direnebileceine inanmyordu.
Kap hafife vuruldu.
"Gelin, Claudia," dedi Walter.
Claudia elinde bir tepsiyle ieri girdi. Tavuklu sandvile bir ie bira getirmiti.
"Ah, tam istediim ey," dedi Walter, bira iesini aarken.
"Ackm olabileceinizi dndm, Bay Stackhouse. Bayan Stackhouse yemeini yediini syledi.
Perdeleri amam ister misiniz? Dars gnlk gnelik."
"Teekkr ederim, unutmutum," dedi Walter. "Siz bugn de mi alyorsunuz, Claudia? Dnk partiden
artan yemeklerle nasl olsa idare ederdik."
"Bayan Stackhouse gelme demedi."
Claudia perdeleri ap pencerenin yanna tuttururken Walter kadnn uzun boylu, zayf bedenine bakt. Ei
ender bulunan bir yardmcyd Claudia, iini sevdii iin her eyi kusursuz yapyordu. Benedictli komularn
birou Claudia'ya daha yksek aylk ne-rip ayartmak istemiler; ama o, Clara'nn her konudaki ar
titizliine ramen Stackhouselar'dan ayrlmamt. Huntington'da oturuyor, her sabah otobsle saat tam
yedide geliyordu. On birde Benedict'te ocuk bakmaya gider, altda dnp dokuza kadar alrd.
Huntington'da torunu Dean'le birlikte oturduu iin geceleri eve dnmesi gerekiyordu.
"Tatil gnnz berbat ettik, kusura bakmayn," dedi Walter.
"Yok canm, neden yle sylyorsunuz, Bay Stackhouse? Hi ikyeti deilim." Claudia, yaz masasnn
banda durmu, Wal-ter'n sandviini yemesini izliyordu. "Baka bir arzunuz var myd, Bay Stackhouse?"
Walter ayaa kalkp elini cebine att. "Evet, bununla Dean'e bir ey almanz istiyorum," diyerek on dolar
uzatt.
"On dolar, Bay Stackhouse! Dean'e on dolar ok gelir, ne alaym ki?" dedi sevinten az kulaklarna
vararak.
"Dnn bakalm, nasl olsa aklnza bir ey gelir," dedi Walter.
37

"ok teekkr ederim, saolun Bay Stackhouse." Claudia ktktan sonra Walter ikiye katlanm gazete
kuprn at. Waldo Point'te gazeteden kestii haberdi bu.

TARRYTOWN'DA BR KADIN CESED BULUNDU

Tarrytown, 14 Austos nc blge karakolu, Tarrytown' un bir mil gneyindeki aalk blgede bulunan
kadn cesedinin, New Jersey eyaletinin Newark kentinde oturan 39 yandaki Bayan Helen P. Kimmel'e ait
olduunu bugn aklad. Kadnn boaz sklarak ayrca yzne ve bedenine vurulan saysz bak
darbesiyle ldrld, cesedin birka adm tesinde bulunan para antasna el srlmedii bildirildi. Bayan
Kimmel, kardei Bayan Rose Gaines'i ziyaret etmek zere otobsle Newark' tan Albany'ye gitmekteydi.
Cardinal Otobs irketi' nin ofr John Mac-Donough ifadesinde, nceki gece saat on sularnda yol
kenarndaki bir kahvede verdii on be dakikalk moladan sonra Bayan Kimmel' in yokluunu fark ettiini,
yolcunun valizinin otobste bulunduunu belirtti. Bayan Kimmel'in, mola srasnda yol kenarnda yrrken
ldrld tahmin ediliyor. Sorguya ekilen dier yolcular, lk duymadklarn sylediler. Cinayet
kurbannn ei, 40 yandaki Newarkh kitap Bay Melc-hior J. Kimmel, bugn leden sonra Tarrytown' da
cesedi tehis etti. Polisin soruturmaya balad bildirildi.

Katil herhalde delinin biri, diye dnd Walter. Denemelerinde kullanabilecei bir haber deildi bu. Yine
de kadn otobsten fazla uzaklamad halde kimsenin bir ey grmemesi, duymamas garibine gitmiti.
Kadnn iyi tand biri mola yerinde onu beklemi, konumak bahanesiyle teye gtrp ldrm olamaz
myd? Bir an duraksadktan sonra p sepetine eilip gazete kuprn elinden brakt; kt parasnn
havada dalgalanarak sepetin yanna, halya dtn grd. Sonra kaldrr atarm, dedi kendi kendine.
Kollarn yaz masasna kavuturup ban yaslad. Birden uyku bastrmt.
38

5
Walter sal gn grip yznden yataktan kamad. Clara, nesi olduunu renmek zere doktor armakta
diretti, oysa Walter grip olduundan emindi. Partideki konuklardan biri, Benedict'teki grip salgnndan sz
etmiti. Doktor Pietrich geldi, hastala grip tehisi koydu, Walter'a antibiyotik ve baka baz grip haplar
verip bir sre yataktan kmamasn tledi. Clara birka dakikalna yatak odasna gelip "Walter'a
gerekebilecek sigara, kibrit, kitap, bir bardak su ve kt mendil gibi malzemeyi ba ucuna yerletirdi.
Walter, karsnn onu rahat ettirmek iin yapt her hareketi zoraki bir grevmi gibi yaptn gryor;
yardmlarna, "Saol sevgilim, teekkr ederim" diyerek karlk veriyordu. Aslnda pek ender hastalanr,
ama her seferinde Clara'nn yannda kendini son derece yabanc hissederdi. Clara'nn ie gittiini duyduktan
sonra rahatlad. Btn gn bir telefon bile etmeyeceini biliyordu; akam eve geldiinde de yukar kp
Walter'a bakmadan nce herhalde salonda oturup gazetesini okuyacakt.
O akam Claudia'nn hazrlad et suyunu iemedi. Boaz ate gibi yanyor, can sigara da istemiyordu.
Ald ilalarn etkisiyle gn yar uyur bir halde geirmi, uyank olduu zamanlar zerine kara bir bulut gibi
ken skntdan kurtulamamt. Sevdiine inand karsnn akam eve gelince elini alnna koyup ateine
bile bakmayacan, nasl olup da bu duruma dtn dnyordu. Neden Dick'e biraz daha bask yapp
irketten ylba yerine sonbaharda ayrlmalarn salayamamt? Parti akam Dick'le biraz konumulard,
geri ortam uygun saylmazd; ama Dick broda bu konuyu amaktan kanyor, odalar Cross'un kendi
elleriyle takt gizli mikrofonlarla doluymu gibi ikilleniyordu. Belki tek bama ayrlmam gerekecek, diye
dnd Walter; ama o hasta haliyle bile Dick'in ortaklndan vazgeemeyeceini biliyordu. Amay
dndkleri bro ancak iki kiinin almasyla ayakta durabilirdi, stelik Dick'in i hayatnda bakalarnda
kolay bulunmayacak zellikleri vard.
"Daha iyi misin? Atein ka?" diye sordu Clara, akam eve dndnde.
Claudia leden sonra derece koyduu iin ateinin 39.4 olduunu biliyordu Walter. "Fena deilim," dedi.
"Kendimi daha iyi
39

hissediyorum."
"yi." Clara her zamanki gibi antasn zenle boaltp tuvalet masasnn zerine bir eyler braktktan
sonra akam yemeini beklemek zere aaya indi.
Walter gzlerini kapad, salonda oturup radyo dinleyerek akam gazetesini okuyan Clara'dan baka eyler
dnmeye alt. Baz geceler uykuya dalmadan ya da sabahlan uyanrken kendi kendine oynad oyuna
balad: Gznn nnde ak bir gazete canlandryor, baklaryla bir balktan tekine hzla atlayp
haberlerin sadece ilk cmlelerini okuyordu. Cebelitark' ta bugn dileri bakanlar falanla filann da hazr
bulunaca bir toplantda, Bakan bilmem kim tarafndan yeni bir ikili anlama imzalanacak... Kocas iin,
"Hayatm mahvetti! ocuumu kurtarmak istedim!" dedi... Eyalet emniyet mdr Ronald W. Friggarty, dn
dehet verici bir olay aklad. Mavi gzleri korkuyla alm sarn, gen kadn, kocasnn her akam saat
altda eve gelip kendisini ve ocuunu tavayla dvdn anlatt... Uzmanlar, Gney Amerika'da iklimin
giderek yumuadn ileri srdler. Bolivya' daki Achinche dann sol yamacnda rastlant sonucu ufak bir
meteorit bulunmasndan sonra meteoroloji uzmanlarnn yapt hesaplara gre nmzdeki alt yz yl
iinde inilyalar gelir vergisi bildirimlerini kendileri hazrlayabilecekler... Telef otoyla aldmz resimde,
cinayet sonucu hayatn kaybeden Sovyet bilgini Tom-yatkin'in tabutu nnde sayg duruu yapmak zere
sra bekleyen binlerce Moskoval grlyor... Uluslararas Tekstil Fuar, Kln'deki nl sergi saraynda
bugn alyor... Walter glmsedi. Otobs duranda ldrlen kadnla ilgili gazete kupr gznn nne
gelmiti. Haberi deil, kadn grr gibi oldu. allarn arasnda yatyor, yananda gznden dudaklarna
kadar uzanan kanl, ak bir yara grnyordu. Gzel saylmazd; ama sevimli bir yz, dalgal siyah salar,
iri yapl, sradan bir bedeni, katilin ilk saldrsnda herhalde dehetle alm gven dolu dudaklar vard. Bu
tip bir kadn yabanclarla uradan uraya gitmezdi. Walter, kadnn tand birinin yaklap, "Helen, seninle
konumak istiyorum, gel..." demi olabileceini hayal etti. Helen aknlkla ba-kakalm olmalyd: "Nasl
geldin buraya?" "nemli deil. Mutlaka konumamz gerekiyor, Helen. Bu olay halletmeliyiz
40

artk!" demitir herhalde diye iinden geirip,"Kocas olabilir," diye dnd Walter. Gazetede, kocasnn
cinayet saatinde nerede olduu konusunda bir ey okuyup okumadn hatrlamaya alt, hatrlayamad.
Kim bilir, Helen ve Melchior Kimmel belki de gerek bir cehennem hayat yaamlard. Newark'taki
evlerinde kavga ettiklerini, sorunun kmaza girdiini, kadnn birka gnlne akrabalarndan birini ziyarete
gitmeye karar verdiini gznn nne getirdi. Adam, karsn ldrmeye karar vermise, arabayla peine
taklp, mola yerinde otobsten inmesini beklemi olabilirdi. "Seninle konumak istiyorum" deyip karsn yol
kenarndaki karanlk aa kmesine kadar gtrmt...
Clara, perembe akam odaya girip Walter'n yatann aya-kucunda birka dakika oturdu. Mikrop
almaktan korktuu iin geceleri Walter'm alma odasndaki divanda yatyordu. gndr birbirimizi
grmememiz yaram, diye dnd Walter, kars son derece keyifliydi. Walter pek bir ey sylemedi;
ancak Clara bunun farknda deildi, son gnlerde btn dikkatini eyaletin kuzey kylarndaki yeni bir sat
iine toplamt. "Ondan nefret ediyorum," dedi Walter kendi kendine. Son derece gl bir duyguydu bu.
Nefret ettiini dnmek neredeyse houna gitmeye balamt.
Walter, birka saat sonra kapdaki otomobil sesiyle yar uykusundan uyand. Merdivenlerde iki kiinin
konumasn duydu, yabanc bir kadn sesi geldi kulana.
Clara, Peter Slotnikoff la Ellie adl kz Walter'm odasna getirdi. Peter, nceden telefon edip geleceklerini
haber vermedii iin zr diledi. Ellie koca bir buket glayl getirmiti.
"Henz lmedim," dedi Walter sklgan bir tavrla.
Konuklarna yer gstermek iin aresizlikle evresine baknd. Clara ekip gitmiti -konuklar habersiz
geldikleri iin karsnn sinirlendiinin farkndayd Walter- ortalkta vazoya benzer bir ey de grnmyordu.
Peter, holden bir vazo bulup banyodaki musluktan su doldurdu. Walter, arkasndaki yastklara yaslanp
Ellie'nin glaylleri vazoya yerletiren ellerine bakmaya balad. Kzn elleri de yz gibi gl ve keliydi;
ama ieklere dikkatli ve yumuak hareketlerle dokunuyordu. Ellie'nin keman aldn hatrlad.
"ki isteyen var m?" diye sordu Walter. "Birer biraya ne der-
41

siniz? Pete, buzdolabnda bira var. En iyisi, mutfaa inip istediinizi aln, olur mu?"
kisi de bira imek istediler, Peter mutfaa yolland.
Ellie, odann br ucunda, Clara'nn tuvalet masasnn nndeki pufa oturdu. zerine tvit etekle kollarn
kvrd beyaz bir bluz, ayana mokasen giymiti. "Ne zamandr burada oturuyorsunuz?" diye sordu.
" yl kadar oluyor," dedi Walter.
"Pek gzel bir ev. Ky yaamna baylrm."
"Ky m?" diyerek gld Walter.
"New York'tan sonra buras benim iin ky saylr."
"Ne yazk ki, otomobili olmayanlarn kolay kolay gelemeyecei bir yerde oturuyoruz."
Ellie glmseyince ela gzleri aydnlanvermiti. "Bir bakma avantaj saylmaz m?"
"Hayr. Dostlarmn sk sk gelmesini isterim. Arabanz olduuna gre sizin de tekrar geleceinizi
umuyorum."
"Saolun. Arabam grmediniz henz. Her taraf dklen, tentesi doru drst kapanmayan bir model, ben
de akr akr yamur yamadka st ak kullanyorum, yamur yadnda tenteden ieri su giriyor.
Eskiden ailemin arabasn kullanrdm, New York'a gelince btn paraszlma ramen mutlaka bir otomobil
almam gerekti, ben de Boadicea'y aldm. Arabama verdiim ad bu."
"Nerelisiniz?"
"Taral. Corning'de dodum. Son derece skc bir yerdir."
Walter, bir tren yolculuu srasnda Corning'den getiini hatrlad. Maden oca gibi her taraf koyu gri bir
yer olarak aklnda kalmt. Ellie'nin orada yaadn gznn nne getiremiyordu.
Peter biralar getirip dikkatle bardaklara doldurdu.
"Sigara duman dokunuyor mu?" diye sordu Ellie. "mesem de olur."

"Kesinlikle dokunmaz," dedi Walter. "Keke size elik ede-bilseydim."


Ellie sigarasn yakt. "Ben grip olduumda boazm ylesine yanyordu ki, sigara imek yle dursun,
soluk alrken canm acd iin doru drst uyku bile uyuyamyordum."
Walter glmsedi. Hastalandndan beri kimseden bundan
42

gzel bir sz duymamt. "Broda iler nasl, Peter?" diye sordu.


"Parson ve Sullivan yznden Bay Jensen'in ba dertte," dedi Peter. "Bunlar iki temsilci. Biri zararsz; ama
teki -yaa daha byk olan- bana kalrsa yalan sylyor."
Walter, Peter'in gen, drst yzne bakp; iki yla kalmadan dnyann en byk yalann bile kl
kprdamadan dinleyecek, diye dnd. "Olabilir," dedi Peter'e.
"Geleceimizi nceden haber vermediimiz iin karn bize kz-mamtr umarm," dedi Peter.
"Yok canm." Walter, holde Clara'nn ayak seslerinin yaklatn, sonra tekrar uzaklatn duydu. Clara,
akam amar dolaplarn dzenleyeceini sylemiti, kan seslerden gerekten dolaplar yerletirdii
anlalyordu. Ellie'nin Clara hakknda ne dndn, Clara'nn Peter'a ve ona kar taknd aldrmaz
tutumu nasl karladn merak etti. Masa lambasnn aydnlatt dairenin dnda oturan Ellie, gzlerini
Walter'dan ayrmadan bakyordu. Rahatsz olmamt Walter. Eletiren gzlerle bakmyor, diye dnd,
Clara'nn ya da baka kadnlarn baklaryla onu didik didik etmelerine benzemiyordu bu. " bulabildiniz mi,
Ellie?" diye sordu.
"Evet. Harridge'deki okulda buldum galiba. Gelecek hafta haber vereceklerini sylediler."
"Harridge mi? Long Island'da m?"
"Evet, Lennert'te. Buradan biraz gneyde."
"Hi uzak saylmaz," dedi Walter.
"Doru, ama henz kesin deil. Aslnda bana ihtiyalar yok, ama kendime zorla yol amaya alyorum."
Ellie glmseyip birden ayaa kalkt. "Artk gitme zaman geldi."
Walter, biraz daha oturmalar iin diretti, ama konuklar kararlarn deitirmediler.
Ellie elini uzatt.
"Mikrop almaktan korkmuyor musunuz?"
"Hayr," diyerek gld Ellie.
Walter, uzatlan eli tuttu. El sk tam tahmin ettii gibi ok salam, abuk ve kararlyd. Prl prl
gzlerinde sevgi dolu bir ifade vard. Acaba herkese bana bakt gibi mi bakyor, diye dnd Walter.
43

"Umarm bir an nce iyileirsiniz," dedi Ellie.


Konuklan gidince oda bombo kalverdi. Aada Clara'yla ve-dalatklarn, kapnn nnde arabann
altn duydu, motor sesi giderek uzaklap kayboldu.
Clara kapda belirdi. "Demek Bayan Briess buralarda bir i bulmu, yle mi?"
"Galiba. Kapdan m dinledin?"
"Hayr. Kendisine sordum. Az nce." Clara, ekmeceye birka banyo havlusu yerletirdi. "Bu geri zekl
Peter'la neden birlikte olduunu merak ediyorum dorusu."
"Ondan holanyor herhalde, bu kadar basit."
"evresindeki herhangi bir erkei Peter'dan daha ok beendiinden eminim," dedi Clara, alayl bir
bakla.
6
Walter cumartesi gn ayakland, pazar leyin Iretonlar'n yemek davetine gittiler.
Gneli, gzel bir gnd. Walter'la Clara Iretonlar'a vardklarnda yirmi kadar konuk bahede kokteyllerini
yudumlamaya balamlard.
Clara, Ernestine McClintock'la McClintocklar'n aile dostu ressam Greta Roda'nn bulunduu bir grubun
yannda durdu. Walter yoluna devam etti. Bill Ireton, portatif bar masasnn evresine toplanm dostlarna
fkra anlatyordu.
"Her zamanki eek, hep yanl kza oynuyor," der demez patlayan kahkahalar Walter'n kulaklarn artt.
Gripten henz kurtulduu iin ani grltlerden yumruk yemi gibi sarslyor, san bile tararken can
acyordu.
Bill Ireton, buzlu iki bardayla serinlemi, nemli elini Wal-ter'a uzatt. "Gelebildiine ok sevindim," dedi.
"Daha.iyi misin?"
"Atlattm," dedi Walter. "lgine teekkr ederim."
Betty yaklap Walter'n elini skt, hafta sonunu geirmek zere gelmi konuklar bir kadnla tantrmak
zere bahenin br ucuna gtrd. Walter bundan sonra, ikinin etkisiyle keyiflenip yumuak imlerde
yrmenin zevkine' vararak tek bana do-
44

lamaya balad.
Bill Ireton, Walter'n ikisini tazelemek zere yaklat, peinden gelmesini iaret etti. "Clara'nn nesi var?"
diye sordu Bill, birlikte yrrlerken. "Az nce Betty'yi i i yiyecekti neredeyse."
Walter kaskat kesildi. "Neden?"
"Bu parti yznden galiba. Clara iki istemedi, Betty ona bir Coca-Cola getirmeyi nerince Clara,
bakalarnn aksine, kendisinin elenmek iin iki imeye ihtiyac olmadn syledi," dedi Bili, sesini inceltip
Clara gibi tek kan kaldrarak. "Betty, Clara'nn buraya zoraki geldiine inanyor."
Walter, manzaray gznn nnde canlandrabiliyordu. "zgnm, Bili. Bence fazla ciddiye almamak
gerekir. Biliyorsun ya, btn hafta boyunca yataktan kamadm, Clara'nn ileri de pek yorucuydu, o yzden
arada bir byle tersleniyor ite."
Bili inanmam grnyordu. "Clara bize gelmek istemezse anlayla karlarz, dostum," dedi. "Ama seni
aramzda grmekten her zaman memnun olduumuzu unutma sakn!"
Walter sesini karmad. stese, Bili'in Clara hakkndaki szlerini hakaret sayabilirdi; arda Bill'in tepkisini
ok iyi anlad iin bu tr bir yorum yapmaya hi niyeti yoktu. Konuklara yle bir gz att ve ak renk yazlk
giyimli kadnlara bakarak bahede dolamaya balad. Birden gzlerinin Ellie'yi aradn fark etti, ama onu
burada grme olasl yoktu. Ellie Briess. Ellie Briess. En azndan adn hatrlayabilmiti. Kiiliine ne uygun
bir ad, diye dnd, basit; ama adi deil, hafif bir Alman havas var. kinci i-kisiyle iyice akrkeyif olmaya
baladn hissediyordu. McClin-tocklar ve Greta Roda'yla ayn masada yemee oturdu. Nefis zgara et
dolu tepsilerden taban doldurdu, Iretonlar'n hiz-metisiyle iki kk kzlarnn masalarda dolatrdklar
kzarm patatesten ald. Yemekten sonra vedalamak zere masadan kalkarken sendeledi, Bill'le Clara
yetiip onu aralarna aldlar.
"Sarho deilim, birden kendimi ok yorgun hissettim," dedi Walter.
"Yataktan yeni kalktn saylr, ahbap," dedi Bill. "Sarho olacak kadar imedin ki!"
"Sen gerek bir dostsun," diye karlk verdi Walter.
45
Ama Clara fkeden kuduruyordu. Arabayla eve dnerken Wal- ter sesini karmadan karsnn yannda
oturdu -Clara, onun araba kullanacak durumda olmadnda inat etmiti-. Clara, yol boyunca Walter'n
daha len saatlerinde sarho olacak kadar aptal, kiiliksiz biri olduunu syleyerek onu azarlayp durdu.
"kiler ortada duruyor, kimse senin delice imene engel olmuyor diye kendini kaybediyorsun!"
Sadece iki kadehle sarho olmazd Walter. Eve dnp bir fincan
kahve itikten sonra ikinin etkisinden eser kalmamt, salondaki
koltuuna oturdu, pazar gazetesini okumaya balad. Salonun teki
ucundaki kanepeye oturmu, beyaz elbisesinin dmelerini diken
Clara ise durup durup yeniden sylenmeye balyordu.
"Szde avukat olacaksn, aydn biri. Beynini alkole boacana, olumlu ilere kullanmak aklna gelmiyor
mu? Birka kere daha bugn yaptn yaparsan btn dostlarmz bizi kara listeye alacaklar."
Walter, bu szler zerine ban gazetesinden kaldrd. "Clara,
derdin ne senin?" diye sordu sakin bir sesle. inden yukar kp
alma odasna kapanmak geliyordu, ama Clara genellikle pe
inden gelir ve bu sefer eletiriye dayanamadndan yaknmaya
balard.
"Sen bahede yalpalarken Betty Ireton'a baktm. Yznden nef
ret akyordu deta!"
"Betty'nin akrkeyif bir konuuna nefretle baktn sanyorsan
aklndan zorun var demektir."
"Sen farkna varmadn zaten. Sarhotun!"
"Biraz da ben konuabilir miyim?" diyerek ayaa kalkt Walter.
"Birka saat nce kalarn atp Iretonlar'n partisini de, ko-
nuklarn da sert bir dille eletirdin, hem de ev sahibinin yannda
yaptn bunu. Bizi kara listeye alacaklarsa sadece senin yznden
alacaklar. Herkese, her eye olumsuz bakyorsun."
"Sen pek olumlusun da! Sevgi dolu, evresine k saan bi-
risin!"
Walter pantolonunun cebinde yumruklarn skarak birka adm yrd, iinden Clara'ya tokat atmak
geliyordu. "Bildiim bir ey varsa, o da, Iretonlar'n bugn seni arlamaktan pek memnun kalmadklar,
yalnz bugn deil, epeydir memnun deiller. Ta-
46

ndklarmzn birou Iretonlar'n bu dncesini paylayor."


"Neden sz ediyorsun? Akln m kardn? Senin gerek bir ruh hastas olduuna inanmaya
baladm,Walter!"
"Sayaym istersen!" Walter sesini ykseltip Clara'ya biraz daha yaklat. "rnein Jon, onunla bala
gitmem seni ileden karyor. Sonra Chad, tek kusuru bir kere evimizde uyuyakalmak. Bir zamanlar
Whitneyler vard. Onlara ne oldu acaba? Durup dururken kayplara kartlar. Ne garip, deil mi? Onlardan
nce Ho-ward Graz. Bir hafta sonu evimize davet edelim dedik, adam dnyaya geldiine piman ettin!"
"Hepsini evrak numarasyla kayda gemisin! Bu iddianameyi hazrlaman olduka uzun srmtr
herhalde."
"Geceleri yapacak baka iim yok ki," dedi Walter abucak.
"Grdn m, yine konuya dndk ite. Be dakikalna bile aklndan karamyorsun, deil mi?"
"stersen tmyle unuturum. ine gelir mi? Benden bamsz olursun. Btn zamann beni dostlarmdan
uzaklatrmaya harcarsn."
Clara dikiine devam etti. "Anlalan, dostlarn benden ok daha nemli."
Walter'n boaz kurumutu, hafife ksrd. "Demek istediim u, olumsuz tutumu yznden beni bu
dnyadaki btn canllara yabanclatran birinin ei olamam!"
"Ah, nasl da hemen kendini dnyorsun!"
"Clara, senden ayrlmak istiyorum."
Clara elindeki iten ban kaldrd, bu defa aknlktan az ak kalmt. Yznde, Walter'm tek bana
ya da Clara'yla birlikte arkadalarndan biriyle bulumalarn nerdii zamanlar taknd ifade vard. "Ciddi
olduunu sanmyorum," dedi.
"Sanmadn biliyorum, ama ok ciddiyim. Artk durum geen seferki gibi deil, aramzn dzeleceine
inanmyorum, zaten d-zelmedii de belli."
Clara hayretten donakalmt, acaba geen defa olanlar m hatrlad, diye dnd Walter. O gn de imdi
bulunduklar noktaya gelmiler, Clara, yukar kp Veronal yutmakla tehdit etmiti Wal-ter'. Walter birer
martini hazrlam, akln bana toplamas iin Clara'y da imeye zorlamt. Clara o gn de kanepede otu-
47

ruyordu. Walter yanna oturmu, Clara sinir krizi geirmi, alayarak Walter'n boynuna sarlp onu
taparcasna sevdiim sylemi ve akam, Walter'n tahmin ettiinden ok farkl bir biimde sona ermiti.
"Seni sevmem, bedensel olarak sevmem yeterli deil; dncelerimde senden nefret ediyorum," dedi
Walter sakin bir sesle. Cesaret bulamadndan deil, Clara asndan korkun bir sonuca yol aacandan
ekindii iin gnlerce, gecelerce sylemek isteyip de syleyemeden iine attklarn sayp dkmt ite.
Clara'ya, az nce ldrc darbeyi vurduu, son nefesini vermeden can ekimekte olan bir canl gzyle
bakyordu; nk karsnn yznden sylediklerine yava yava inanmaya baladn anlamt.
"Belki deiebilirim," dedi Clara. Sesi titriyor, gzyalarn glkle bastryordu. "Tedaviye giderim..."
"Bir eyin deieceine inanmyorum, Clara." Karsnn psikologlara hi deer vermediini biliyordu. Oldum
olas tedaviye gitmesini nermi, oysa Clara oral olmamt.
Clara, yalarla dolu gzlerini Walter'dan ayrmyordu. Walter karsnn fkeden kendini kaybedip lk
la bard an-lardakinden daha gl bir kriz geirmekte olduunu dnd. Jeff, kavgalarn duyup
odaya gelmi, Clara'nn evresinde kuyruk sallayarak dolayor, durmadan elini yalyordu; ama Clara onu
fark ettiini belirten en ufak bir belirti bile gstermemiti.
"O kz yznden, deil mi?" diye sordu Clara birden.
"Ne?"
"Numara yapma, her eyin farkndaym. Neden itiraf etmiyorsun? Onun yznden benden boanacaksn.
Pimi kelle gibi srtarak akln bandan ald senin!"
Walter alnn krtrd. "Hangi kz?"
"EllieBriess!"
"Ellie Briess mi?" diye fsldad Walter aknlkla. "Aman Tanrm, Clara, sen kendinde deilsin!"
"Demek inkr ediyorsun, yle mi!" diye sordu Clara.
"Ortada inkr edecek bir ey yok ki!"
"Haklym, deil mi? Sylesene! Bir kerecik olsun doru syle!"
48

Walter'n srtndan buz gibi terler boand. Beyni uulduyor, karlat bu beklenmedik durumla, akli
dengesini kaybetmi biriyle baa kmaya alyordu. "Clara, o kz topu topu iki kez grdm. Bizimle
kesinlikle ilgisi yok."
"Sana inanmyorum. Gizlice grmsndr; saat alt buukta eve gelmediin akamlar onunla
buluuyordun."
"Hangi akamlar? Geen pazartesi mi? Onunla tantmdan beri ilk kez geen pazartesi ie gittim."
"Ya pazar?"
Walter yutkundu. Ellie'yle tantktan bir gn sonra, pazar sabah uzun bir yrye kmt. "in iine
hayal kartrmadan buna bir son versek iyi olmaz m?"
Clara'nn dudaklar titriyordu. "Bana bir ans daha tanmayacak msn?"
"Hayr."
"O halde bu gece Veronal alacam," dedi Clara, sesi birden sakinlemiti.
"Hayr, almayacaksn." Walter bara yneldi, bir kadeh konyak doldurup Clara'ya uzatt.
Clara, eli titreyerek kadehi ald, ne olduuna bile bakmadan bir dikite bitirdi. "Geen sefer almadm diye
imdi de numara yaptm sanyorsun, deil mi? Ama bu defa yapacam!"
"Buna tehdit denir, sevgilim."
" 'Sevgilim' deme, beni adam yerine koymuyorsun." Clara ayaa kalkt. "Beni yalnz brak. Tek bama
kalmak istiyorum!"
Walter yine panie kapld. Clara'nn kahverengi gzleri iyice alm, baklar ta kesilmiti, bedeni sara
krizi geirircesine kaslyor, ayakta kprdamadan dengesini bulmaya alyordu. "Tek bana ne
yapacaksn?" diye sordu Walter.
"Kendimi ldreceim!"
Walter yatak odasna kp, Clara'nn tuvalet masasnda olduunu tahmin ettii uyku ilacn aramak zere
kapya ynelirken durup Clara'ya bakt.
"Nereye koyduumu bilmiyorsun. Sakladm."
"Clara, olay melodram haline getirmeyelim."
"yleyse beni yalnz brak!"
"Nasl istersen."
49

Walter, hzl admlarla alma odasna kp kapy kapad, bir sigara yakt, volta atmaya balad. Clara'nn
uyku ilac alacana inanmyordu. Hem tehdit etmek iin hem de tek bana kalmak korkusundan sylemiti
herhalde. ok gemeden unuturdu. Sabaha kalmaz, yine eskisi gibi sert, acmasz, bilgi Clara olup kard.
Walter hayat boyunca bir tehdit yznden ona zincirlenip dadlk m edecekti? Kapy ap koarak
merdivenlerden indi.
Clara salonda deildi. Walter birka kere seslendikten sonra tekrar yukar kt. Yatak odasnda buldu
onu. Clara ani bir hareketle kapya dnd, elindeki beyaz elbiseye bir ey gizliyordu sanki, belki de elbiseyi
gsne bastrm, Walter'n odadan kmasn bekliyordu. ok gemeden elbiseyi silkeleyip askya
geirdiinde karsnn elinde baka bir ey gizlemediini fark etti Walter. Clara asky dolaba gtrrken
Walter, camn nnde yar dolu bir konyak kadehi grd. Bir an, gzlerine inanamadan kadehe bakakald.
"Neden beni rahat brakmyorsun?" diye sordu Clara. "Dar
kp uzun bir yry yapsana!"
Jeff, odaki turunu tamamlayp oturmu, haydi, gitsene der gibi
gzlerini Walter'a dikmiti.
"Pekl, yapaym," dedi Walter. Dar kp yatak odasnn ka-
pisini grltyle kapad. Tekrar alma odasna girdi. Clara'ya gz
kulak olmak iin deil, can yry yapmak istemediinden evde
kaldna kendini inandrmaya alyordu. Arkasnda kapnn al
dn duyunca irkildi.
"Keyfin yerine gelsin diye, yarndan sonra Ellie Briess'e is-
tediin kadar zaman ayrabileceini hatrlataym dedim!"
Walter, elinde tuttuu kristal mektup arln neredeyse i Clara'nn kafasna frlatacakken kendini tuttu,
olanca gcyle ma- saya indirip Clara'nn yanndan geerek odadan kt. Hayatnda hi bu kadar
sinirlendiini hatrlamyordu, ama yine de kendini ta- rafsz bir gzle grebilecek durumdayd; fkeden
kuduran bir adam valizine birka gmlekle bir pantolon, di fras, tuvalet mal- zemesi yerletiriyor, biraz
dndkten sonra ertesi sabah gerekecek evrak antasn da koyuyordu. Valizi kapatt.
Holde Clara'nn yanndan geerken, "Bu akam ev senin," diye bard.
50

Arabasna bindi. Ne yapacana karar verene kadar North Is-land otoyoluna kmt bile. New York'a m
gitmeliydi? Jon'u ziyaret edebilirdi, ama derdini Jon'a amak istemiyordu. lk kta otoyoldan ayrlp adn
bile bilmedii kk bir kasabaya ulat. Aralksz film gsteren bir sinemann yaknlarnda arabay park edip
ieri girdi. Balkonda bir yere oturdu, sigarasn yakp ekrana bakmaya balad. eri girdii srada balayan
izgi filme tekrar sra gelene kadar burada oturmaya zorlayacakt kendini. lk filmin sonuna doru, Clara
gerekten ila aldysa, midesini ykamak iin artk ok ge, diye dnd. Yine panie kaplmt.
Yerinden kalkp dar kt.
7
Komodinin stnde yeilimsi, bo bir ila iesiyle dibinde az su kalm bir bardak duruyordu.
"Clara!" Walter, karsn omuzlarndan tutup sarst.
Clara tepki gstermedi, az ak yatyordu. Walter Clara'nn bileine yapt. Nabz atyordu, stelik,
dzenli, gl ve normal bir tempoda atyordu. Banyoda souk suyla slatt havluyu getirip Clara'nn
yzn sildi. Bir deiiklik olmaynca tokat att.
"Clara! Uyan!"
Yatakta dorultup oturtmaya alt, ama Clara'nn bedeni pelte gibiydi. Bu durumda azna kahve
aktmaya almak da para etmeyecek, diye dnd. Clara'nn dili dar sarkmt. Walter telefona kotu.
Dr. Pietrich'i evde bulamad, hizmetisinden baka bir doktorun telefon numarasn ald. kinci doktor, on
be dakikaya kadar geleceini syledi.
Aradan yirmi be dakika geti. Walter, karsnn her an son nefesini vereceinden korkuyor; ama Clara
soluk almaya devam ediyordu. Doktor gelir gelmez Clara'nn midesini ykama ilemine balad. Walter,
doktorun hortumun ucundaki huniye scak su doldurmasna yardm etti, Clara'dan hafif kanl mide salgsryla
kark sudan baka bir ey kmyordu. Doktor Clara'ya iki ine yapt, yeniden midesini ykad. Walter,
karsnn yar ak gzlerinde, sar-
51

kik, garip bir biimde alm dudaklarnda bir yaam belirtisi yakalamaya alyordu. Hibir deiiklik
gremedi.
"Yaayacak m dersiniz?" diye sordu.
"Ne bileyim?" diye aksilendi doktor. "Uyanmyor. Hastaneye kaldrlmas gerekli."
Walter doktordan hi holanmamt.
Az sonra karsn kucaklayp merdivenlerden aaya indirerek arabaya gtrd.
. Baz doktorlar, intihar olaylarna karmay son derece can skc buluyor, diye dnyordu. Onlara gre
bir sulu varsa, o da otomatikman kocayd sanki.
"Kalbiyle ilgili herhangi bir sorunu var myd?" diye sordu hastanedeki doktor.
"Hayr," dedi Walter. "Atlatacak m acaba?"
Doktor, belirsiz bir biimde kalarm kaldrp elindeki bloknota . bir eyler yazmaya devam etti. "Kalbine
bal." Birlikte Clara'nn odasna doru ilerlediler.
Clara oksijen adrnda yatyordu. Hastabakc, bir ine daha yapmak iin Clara'nn kolunu alkoll pamukla
silmekteydi. Wal-ter, koca inenin Clara'nn damarna drt-be santim derinlie kadar girdiini grp irkildi.
Clara tepki gstermemiti.
"Ya uyuyarak ilacn etkisini atlatacak ya da uyanmayacak," dedi doktor.
Walter eilip dikkatle Clara'nn yzn inceledi. Cansz dudaklar arplp sarkm, dileri ortaya kmt.
Bu yzde, Wal-ter'n daha nce hi grmedii bir ifade vard. lmn yz, dedi Walter kendi kendine.
Clara'nn yaamak istemediine inanyordu artk. aresizlik iinde, normal insanlarn bilinaltnn byle bir
durumda yaama gc verdiini, oysa Clara'nn bilinaltnn onu lme doru srklediini dnd.
Gece saat ikiye kadar Clara'nn durumunda deiiklik olmaynca Walter eve dnd. Arada bir hastaneye
telefon ediyor, her seferinde "Durumu ayn" haberini alyordu. Sabah altya doru bir fincan kahveyle bir
konyak iip hastaneye gitmek zere yola kt. Saat yedide Claudia gelecekti, ona ne diyeceini bilemedii
iin karlamak istemiyordu.
Clara, bir gn nceki gibi yatyordu. Gz kapaklarnn biraz i-
52

mi olduunu fark etti Walter. i gzleri ve anlamsz dudaklaryla korkun bir cenine benziyordu. Doktor,
tansiyonunun biraz dtn, bunun iyiye iaret olmadn; ancak kalbinin dayandn syledi.
"Yaayacak m?" diye sordu Walter.
"Bu sorunuza karlk veremeyeceim," dedi doktor. "ldrc dozda uyku ilac alm, hastaneye
getirmeseydiniz hi ans yoktu. Durumu nmzdeki krk sekiz saat iinde belli olacak."
"Krk sekiz saat!"
"Koma daha da uzun srebilir, srerse bir daha uyanacan sanmyorum."
Walter saat dokuza doru New York'a dnd. Bir akam nce hazrlad valiz hl arabann bagajnda
duruyordu. Ofise gitmeden nce valizden evrak antasn ald. Sanki bu valizi otele gitmek iin deil; Clara'y
evde yalnz brakmak, tek bana istedii gibi canna kymasn salamak iin toplamt. Clara'nn uyku ilac
alacan pekl biliyordu. Kars daha nceki kavgalarnda da ila alacan syleyip almad iin bu sefer
de gerekten canna kyacana ihtimal vermediini kendi kendine telkin edebilirdi; ama bu sefer durum
deiikti ve Walter bunun farkndayd. Eer lrse onu bir bakma ben ldrm saylrm, demek ki onun
lmesini istiyordum, diye dnd.
len yemeine kmaktan vazgeti, Dick'in Parson ve Sullivan grmesiyle ilgili notlarn okumaya
balad. Durmadan ayn blm okuyor, okuduunu anlayamamasnn nedeninin karmakark olan akl m,
yoksa yazdaki eksiklikler mi olduuna bir trl karar veremiyordu. Birden telefona uzanp Jon'un numarasn
evirdi. Ofisine gidip hemen kendisiyle grmek istediini syledi.
"Clara'yla m ilgili?" diye sordu Jon.
"Evet." Walter, dncelerinin sesinden anlalacan tahmin etmemiti; ama onu bu duruma ancak Clara
getirebilirdi, Jon da bunun farkndayd.
Jon, brosunda Walter'a viski ikram etti, Walter kabul etmedi.
"Clara hastanede yatyor, komada. Belki de lecek," dedi Wal-ter. "Dn gece evde ne kadar uyku ilac
varsa hepsini alm. Otuza yakn hap yutmu." Jon'a bir gece nce olanlar, Clara'ya boanmay nerdiini,
onun intihar edeceini sylemesi zerine
53

evden ktn ayrntlaryla anlatt.


"Boanma konusunu ilk kez mi konutunuz?" diye sordu Jon.
"Hayr." Walter, birka ay nce Jon'a boanmak istediinden sz etmi, ancak bunu Clara'ya bildirdiini
sylememiti. "lk seferinde de intihar etmekle gzm korkutmaya almt, bu yzden dnk tehditlerine
inanmadm."
"Bu yzden mi barmtnz o zaman, kendini ldrmesinden korktuun iin mi?"
"Galiba," dedi Walter. "Bir nedeni de buydu."
"Biliyorum." Jon yerinden kalkp camdan dar bakt. "Sonunda belli bir noktaya geldin demek; dn geceki
gibi."
"Ne demek istiyorsun?"
"Belli bir noktaya gelip, 'Ne hali varsa grsn, isterse intihar etsin, artk canma yetti!' dedin."
Walter, gzlerini Jon'un masasnda duran pirin kalemlie dikti. Derginin kuruluunun birinci yldnmnde
Jon'a bu kalemlii armaan etmiti. "Evet, aynen yle." Ellerini yzne kapad. "Cinayet gibi bir ey, deil
mi?"
"Ayrntlar bilen hi kimse buna cinayet diyemez, bilmeyenlere de anlatmak zorunda deilsin. Kimseye bir
ey syleme, dn gece evden gittiini de dnp durma artk."
"Olur," dedi Walter.
"Clara komadan kar herhalde. Salam yapldr, bilirsin."
Walter arkadana bakt, Jon glmsyordu. Walter da hafif bir glmsemeyle karlk verdi. Birden
kendini daha iyi hissetmeye balamt.
"Asl sorun, Clara kendine geldikten sonra balayacak. Hl boanmak istiyor musun?"
Walter, Clara'nn iyiletiini gznn nne getirmek iin kendini zorlad. Yrei hem vicdan azab, hem
de snrsz bir acma duygusuyla doluydu. "Evet," dedi. .
"Boan yleyse. Bunun eitli yollan var. Gerekirse Reno'ya gidersin. O kk Medusa'nn seni
parmanda oynatmasna izin verme artk."
Walter birden iinde bir fke hissetti. Jon'u dnd o anda, kars o Brinton denen tiple Jon'u aldatrken
onun da karsna olan akndan tr nasl aresiz kaldn hatrlad. ki ay boyunca ne-
54 ' '

redeyse her akam Jon'la birlikte oturup dert dinlemi, sonunda Jon kendini toplayp boanmay baarmt.
"Tamam," dedi Walter.
Akam eve dnerken hastaneye urad. Clara'nn trnaklar morarmt. Yz biraz daha imi gibiydi;
ama doktoru, iyi dayandn sylyordu. Walter bu szlere inanmad. Clara'nn lmek zere olduunu
hissediyordu.
Ykanp tra olduktan sonra bir eyler yemek niyetiyle eve gitti. Banyo yaparken mrnde ilk kez kvette
uyuyakald. Claudia kapy vurup yemein hazr olduunu syleyince kendine geldi.
"Biraz dinlenmelisiniz, Bay Stackhouse, kendinize dikkat etmezseniz yeniden yataa dersiniz," dedi
Claudia.
Walter ona, Clara'nn ar bir souk algnlyla hastaneye kaldrldn sylemiti.
Yemekteyken telefon ald. Hastaneden aradklarn dnerek yerinden frlad Walter.
"Alo? Bay Stackhouse? Ben Ellie Briess. Nasl oldunuz? Gribi atlattnz m?"
"Ah; evet, saolun."
"Karnz soan sever mi?"
"Soan m?"
"Lale soan. ki dzine lale soanm var. Az nce Harridge'in mfettilerinden biriyle yemekteydim, o
verdi; ama benim dikecek yerim yok. Pek zel bir cinsmi. Belki sizin iinize yarar diye dndm."
"Bizi hatrladnz iin teekkr ederim."
"nmzdeki yirmi dakika iinde evdeyseniz, dnte kapdan urayp brakabilirim."
"Olur," dedi Walter aknlkla.
Telefonu kapayp masaya dnerken garip bir duyguya kapld. Karsnn Ellie'yle ilgili sulamalarn
hatrlamt. Clara'nn hareketsiz, sarkk dudaklarnn kprdamaya balayp ayn szleri tekrarladn grr
gibi oldu. lmekte olan birinin kehanetiydi sanki bu.
Birka dakika sonra Ellie Briess, elinde bir kutuyla kapda belirdi. "te soanlar," dedi. "iniz varsa ieri
girmeyeyim."
"Hayr, yok, buyurun." Walter kapy ardna kadar at. "Size bir fincan kahve ikram edebilir miyim?"
55

"yi olur, teekkrler." Ellie Briess antasndan katlanm bir kt karp sehpann stne brakt.
"Soanlarn nasl dikilecei burada yazl."
Walter kza bakt. Birka gn ncesine oranla daha olgun, daha bilge bir hali olduunu dnrken k,
siyah bir elbiseyle topuklu, set ayakkab giymi olduunu, bu giyimiyle zarif, uzun boylu grndn fark
etti. "Harridge ii oldu mu?" diye sordu.
"Evet. Bugn oldu. Az nce birlikte yemek yediim kii gelecekteki patronumdu."
"Umarm iyi bir adamdr."
"Adam deil, kadn. Sevimli bir insan. Bu soanlar zorla verdi."
"Yeni iinizi kutlarm."
"Teekkrler," dedi Ellie, sevimli glmsemesiyle. "Bu okuldaki grevimi seveceime inanyorum."
Mutlu grnyor, gzlerinin ii glyordu. Walter, kza bakmak istedi; ama gzlerini yerden ayramad.
Claudia, bir tepsi iinde kahveyle Walter iin zel olarak yapt portakall keki getirdi.
"Bayan Briess'i partide tanmtnz, deil mi, Claudia? Ellie, sizi Claudia'yla tantraym."
Selamlatlar. Walter, Claudia'nn tantrldna pek sevindiini fark etti. Claudia'y konuklarna her zaman
tantrmazd. Gara sevmezdi byle eyleri.
"Einiz evde yok mu?" diye sordu Ellie.
"Yok." Walter zenle kahve servisi yapt. Claudia, Clara evde olduu zamanlar piirdii kahvenin ayarn
deitirmi, daha koyu, daha lezzetli bir kahve yapmt.
Walter, konyak iesiyle iki kadeh getirdi. Yerine oturduunda, kza syleyecek hibir eyi olmadnn
bilincine varnca keyfi kat. Ona inanlmaz bir cinsel istek duyduunun farkndayd, dncelerinden deta
utanyordu. Yoksa cinsellik deil miydi bu? Ban onun kucana, siyah elbisenin altnda hatlar iyice ortaya
kan kalasna yaslamak istiyordu.
"Karnz ok alyor, deil mi?" diye sordu Ellie.
"Evet. nsan alacaksa tam almal, yoksa bo oturmal, der." Ellie'ye bakt. Kzn gzlerindeki scack
prlt hl yerli ye-
56

rinde duruyordu, sa biimi ya da giysileri gibi deimemiti. Wal-ter biraz duralad. "u sralarda biraz
rahatsz. Aslnda biraz deil, Olduka ar bir gribe yakaland. Hastanede yatyor."
"Ya, ok zldm," dedi Ellie.
Walter, neredeyse kendini kaybedeceini hissediyor, ama kendini kaybedince neler olacan bir trl
tasavvur edemiyordu. Dp baylacak myd, Ellie'yi kollarna m alacakt, yoksa bir daha dnmemecesine
evden kap gidecek miydi? "Biraz mzik dinlemek ister miydiniz?" diye sordu.
"Hayr, saolun. Siz istemezdiniz herhalde." Ellie, kanepenin ucunda oturuyordu. "kimi bitirip kalkaym."
Ellie'nin antasyla eldivenlerini aln, son bir nefes ektii sigarasn tablaya bastnn aresizlikle izledi,
Walter. Birlikte kapya yrdler.
"Nefis kahveye teekkrler," dedi Ellie.
"Umarm yaknda yine gelirsiniz. Nerede oturuyorsunuz?" Ona nasl ulaacan renmek istiyordu.
"New York'ta," diye karlk verdi Ellie.
Walter'n yrei, sanki kz telefon numarasn verip aramasn istemi gibi hop ediverdi birden, oysa New
York'ta oturduunu zaten biliyordu. "Her gn New York'tan okula gelip dnecek misiniz?"
"Evet, galiba yle olacak." Ellie ekingen bir tavrla glmsedi. "Karnza tarafmdan gemi olsun deyin.
yi geceler."
"yi geceler." Walter, motor sesi iyice uzaklap kaybolana kadar ak kapda bekledi.
Az sonra hastaneye gitti, geceyi koridordaki tahta srada oturup kitap okuyarak, ara sra da uyuklayarak
geirdi.
Sal gn leden sonra hastaneden broya telefon ettiler. Hemire, her zamanki monoton sesinde hafif
bir sevin belirtisiyle, "Bayan Stackhouse on be dakika nce komadan kt," dedi.
"yileecek mi?"
"Evet, salna kavuacak."
Walter baka soru sormadan telefonu kapad. Sevincinden tavana sramak, Dick'e koup haberi
yetitirmek istiyordu; ama Dick'e Clara'nn grip olduunu sylemiti. Birinin gribi atlatmas o kadar da
olaanst bir haber saylmazd. Kendini zorlayp nndeki ii bitirmeye abalad. Cehennemin eiinden
dnm bir g-
57

nahknn kran borcu olarak kurtarcsna ufak bir fidye vermesi gibi sabrla, alakgnlllkle almaya
gayret ediyordu.
Hastaneye gittiinde hemire Clara'nn uyuduunu syledi, ama yine de yanna girmesine izin verdi.
Clara'nn az kapanm, dudaklar eski halini almt. Doktor, Clara'nn bir iki gne kalmadan eve
gidebileceini, ancak uzunca bir sre dinlenmesi gerekeceini syledi.
"Sizinle biraz grmek istiyordum," dedi doktor. "Odama kadar gelir misiniz?"
Walter doktoru izledi. Ne syleyeceini tahmin ediyordu.
"Einizin bir sre psikiyatrik tedavi grmesi gerekecek. Yksek dozda ila almak bir tr ruh hastal
belirtisidir. Ayrca eyaletimizin yasalarna gre intihar su saylr. zel hastaneye kaldrlacak kadar ansl
olmasayd, yasalarla ba daha da byk derde girecekti."
"Daha da byk dert mi?"
"Durumu resmi makamlara bildirmek zorundaydk tabii. Ayrca kendisinin zel doktoru olduum iin bir
lde sorumluluk tayorum. Hastaneden kar kmaz bir psikiyatriste bavurmasn istiyorum."
"Biraz zor olacak. Ruh doktorlarndan pek holanmaz."
"Holanp holanmamas hi nemli deil."
"Anlyorum," dedi Walter.
Grme bitmiti. Walter, Jon'a telefon edip son gelimeleri anlatt.
Gece saat on sularnda, yatan yannda otururken Clara'nn kprdadn fark etti. zerine doru eildi. O
gece evden gittii iin Clara'nn fkesini belli edeceini sanyordu, oysa Clara herhangi bir krgnlk belirtisi
gstermeden.hafife glmseyince onu tanyacak kadar aylmadn tahmin etti.
"Walter." Clara'nn eli Walter'a doru kayd.
Walter, Clara'nn elini avucuna ald, yatan kenarna oturup yzn karsnn gsn rten arafa
yaslad. Scak, canl bedenini hissedebiliyordu. Onu her zamankinden daha ok sevdiini dnd.
"Walter, beni asla brakma, asla brakma," diye fsldad Clara abucak. "Asla, asla brakma."
"Olur sevgilim," dedi Walter itenlikle.
58

Clara, perembe gn taburcu oldu. Otomobil yolculuundan yorulmutu, yryecek gc kalmad iin
Walter karsn kucaklayp arabadan eve gtrd.
"Yeni gelini eikten ieri tamak gibi deil mi?" dedi Clara yumuack bir sesle, kapdan ieri girerken.
"Evet." Walter. Daha nce hi yapmamt bunu. Yeni evlendiklerinde Clara bu tr gelenekleri ar
duygusal bulduundan ieri kucakta tanmak istememiti.
Claudia, yatak odasn baheden toplad ieklerle donatm, Walter dardan da iek almt. Yeni
ykanm Jeff, Clara'y elini yalayp havlayarak selamlad; ama Walter'n tahmin ettii kadar taknlk
gstermedi.
"Jeff'le aran nasld?" diye sordu Clara.
"Pek gzel geindik. Biraz oturmak m istersin, yoksa hemen yatmak m?"
"kisini de," dedi Clara, hafife glerek.
Walter, dolaptan Clara'nn sabahln ald, karsnn yank tenli, orapsz ayaklarndan ayakkablarn
kard, elbisesini askya ast. Ardndan Clara'nn srtna birka yastk yerletirdi. Clara, bol ekerli bir
limonata istedi. Claudia, Clara'nn pek sevdii Vichy sosunu hazrlamakla urat iin Walter limonata
yapmak zere mutfaa indi.
"Olaydan kime sz ettin?" diye sordu Clara, Walter yatak odasna dndnde.
"Sadece Jon'a syledim. Baka kimsenin haberi yok."
" arkadalarma ne dedin?"
Walter, Clara'nn brosuna ne zaman telefon ettiini hatrlamaya alt. "Grip olduunu syledim. Merak
etme, sevgilim. Kimsenin bilmesi gerekmiyor."
"Claudia, Ellie Briess'in buraya geldiini syledi."
"Pazartesi akam urad. Ha, unutmadan syleyeyim, sana lale soan getirmi. Yarn bakarsn. zel bir
tr olduunu syledi."
"Anlalan ben hastanedeyken pek sklmamsn."
"Of, Clara, ltfen..." Walter tekrar limonata bardan uzatt. "Doktor, bol su imeni syledi."
"Ellie konusunda haklydm, deil mi?"
Sinirlenmemeliyim, diye dnd Walter. Clara'nn zihni hl
59

bulankt, henz normale dnmemiti. la almadan da normal deildi ki, dedi iinden. Yeniden yaama
dnmt ve konuya kald yerden devam etmek istiyordu. "Clara, yarn konualm istersen. imdi
yorgunsun."
"Neden onu sevdiini itiraf etmiyorsun?"
"Doru deil ki!" Eilip Clara'ya sarld. Clara'y o gne kadar bylesine sevmemi, bunca arzulamamt;
iin garibi, Clara da ondan bu kadar kukulanmamt. "Hasta olduunu syledim. Dn akam telefon edip
seni sordu. yileti dedim."
"Pek sevinmitir herhalde."
"Bu gece alma odamda yatacam, sevgilim." Walter, Clara'nn kolunu sevgiyle okayp ayaa kalkt.
Yanl anlamasna engel olmak iin, "Ylnz uyursan daha iyi dinlenirsin" diye ekledi.
Clara'nn sinirli, dik baklarndan, bu szlerden yine de baka bir anlam kard belli oluyordu.
8
Clara, bir hafta sreyle zamannn ounu yatakta, arada bir kestirerek geirdi. Walter, akamlar onu
arabayla gezmeye karyor, Benedict'te otomobillere servis yapan pastanede kakao smarlyordu. Betty
Ireton iki kez Clara'y ziyarete geldi. Walter'n anlatt ar souk algnl masalna herkes inanm
grnyordu. Sonunda Clara, bir akam sinemaya gidecek kadar toparland, ertesi gn de hafta bandan
itibaren almaya balayacan syledi. Hastaneden kal henz iki hafta bile olmamt. Ayn akam
Clara'mn annesi Harrisburg'dan telefon etti.
Walter, Clara'mn telefonda annesini souk, sradan bir ekilde
selamladn duydu, ardndan uzunca bir sessizlik oldu. Annesi
herhalde birka gnlne ziyarete gelmesi iin yalvaryor, diye
dnd Walter.
"Kendini kt hissetmiyorsan neden geleyim?" diye sordu Clara. "Burada iimi gcm brakp herkesin
keyfine gre hareket edemem."
Walter skntyla yerinden kalkp radyoyu kapad. Clara'mn annesinin hasta olduunu biliyordu. ki kere fel
geirmiti kadn. On iki gn nce kendisi lme bu kadar yaklam olan biri, ba-
60

kasnn hastalna kar nasl bu kadar kaytsz kalabilirdi?


"Anne, sana mektup yazarm. Bu kadar uzun konuursan telefon faturan ok kabaracak... Evet, anne, bu
akam, sz veriyorum."
Walter birden Ellie'nin lale soanlarn hatrlad.
Clara telefonu kapayp yerine dnd. "Bu kadn beni mahvediyor," diye sylendi.
"Gitmeyecek misin?"
"Tabii ki gitmeyeceim."
"Oysa orada birka hafta geirmek sana iyi gelirdi. Biraz dinlenirdin..."
"Biliyorsun, annemle bir arada olmaya dayanamyorum."
Walter stelemedi. Son gnlerde Clara'y sinirlendirecek btn konulardan uzak durmaya alyordu, bu
da kukusuz onlardan biriydi. "Lale soanlar ne oldu?" diye sordu Walter. "Claudia'dan sana gstermesini
rica etmitim."
"Attm," dedi Clara, Walter'a ters ters bakarak. Kanepeye oturup kitabn eline ald.
"Ne gerei vard?" diye sordu Walter. "Neden fkeni iki dzine lale soanndan karyorsun?"
"Onun ieklerinin bahemizi sslemesini istemiyorum."
Walter'in siniri tepesine srad birden. "Clara, son derece aptalca bir davran bu, hakszlk ediyorsun!"
"Lale istersek gider alrz," dedi Clara. "Bu yzden beni Harrisburg'a gndermek istiyorsun, deil mi? Bir
sre gzden uzak olaym diye."
Walter, o gne kadar Clara'y tokatlamak iin hi bu kadar gl bir istek duymamt. "Sylediklerin ok
iren, kendini kk dryorsun!" dedi.
"Ona gitsene. Telefon et de bu akam buluun. Bunca zamandr herhalde ok zlemisindir."
Walter bir adm yaklap Clara'nn bileine yapt. "Yeter artk, anladn m? Kendine gel!" "Brak beni!"
Walter karsn brakt, Clara bileini ovuturdu. "zr dilerim," dedi Walter. "Bazen sk bir tokatla aklnn
bana gelebileceini dnyorum."
"ok tedavisi," dedi Clara alayc bir tonla. "Benim aklm bamda, sen de bunu biliyorsun. Neden gerei
sylemiyorsun, Wal-ter? Ben hastanedeyken o kzla yattn, deil mi?"
61

Walter karlk vermeye hazrlanrken vazgeip odadan dar kt. Mutfaa girdi, gmleinin dmelerini
amaya balad. Salondan szan kta, mutfaktaki dolaptan sprgelerle toz bezlerinin arkasnda asl duran
giyeceklerini kard. Evde ya da bahede alrken giydii eski tulumu, gmlei ve kaza giydi. Sapl
sprgenin altnda tenis ayakkablarn buldu. Dar kp arabasna bindi.
Benedict'e doru yola kt. Titriyordu, yorgunluktan olsa gerek, diye dnd. Clara'nn intihara kalkt
pazar akamndan beri sinirleri olaanst gerilmi, kars iyiletikten sonra da rahatlayamamt. Her eye
yeniden balayabileceimizi dnmekle ne byk aptallk ettim, diye i geirdi.
Karde Ban'nn nnde durdu. Buraya deil, daha nce gitmedii bir bara gitmek istiyordu.
Huntington'a gelmeden nce yol kenarnda baka bir yer buldu.
eri girip bir duble viski-soda smarlad. Bardaki mterilere gz gezdirdi: Kamyon ofrne benzeyen
birka adam; masasnda iren grnl bir kadeh menta kokteyli duran, elindeki dergiye dalm pasakl
bir kadn; orta yal, enikonu ikili, durmadan kavga eden, sradan bir ift. Walter gzlerini kapayp mzik
kutusundan yaylan arknn anlamsz szlerine kulak kabartt. Kim olduunu, btn akam ne dndn
unutmaya alt. Bir aralk stndeki eski tuluma bakt, nnde bir dmenin ak olduunu grp ilikledi,
bar iskemlesinden kalkp tezgha yasland. Tartan iftin sesleri iyice ykselmi, mzii bastryordu.
Erkek elli yalarnda, sska yzlyd, gnlk sakal vard. Kadn iman ve bakmszd. Otuz yldr evli
olmallar, diye dnd Walter. Onlara gpta ediyordu. Tartmalar ok sradan, ok basitti. Adamn yz
arada bir fkeyle kaslsa bile kzgnlnn yzeysel olduu belliydi. Bir ara, kadna vuracakm gibi ani bir
hareketle elini kaldrd, kolunu tekrar masaya indirdi.
Bu hareket, Walter'a ne olduunu tam olarak karamad bir eyi hatrlatt. O gne kadar Clara'ya hi
vurmamt. Kadehindeki ikiyi bir dikite bitirdi. Cinayete kurban giden Bayan Kimmel geldi aklna; kocas
kadn dvmekle yetinmemi, ldrmt. Kocasnn sulu olduunu kimse iddia etmiyordu oysa. Walter uy-
62

durmutu bunu. Kocas ldrm olabilir diye dnd. Otobs duranda karsna yaklap biraz dolamaya
ikna etmesi yeterliydi. Walter, bu olayda herhangi bir gelime olup olmadn merak ediyordu, son gnlerde
gazetelerde gzne arpmayan yeni bir haber yaymlanm myd? Olabilir, diye dnd. Gazeteler, bu tr
haberlere fazla yer ayrmazlard. Katil bulunmu muydu acaba? Kadnn kocasndan kukulanmak kimsenin
aklna gelmi miydi?
"Tazeleyeyim mi?" diye sordu barmen, elini Walter'n kadehine uzatarak.
"Hayr, teekkr ederim," dedi Walter. "Biraz sonra."
Bir sigara daha yakp, baklarn barn alt rafndaki ielerle bardaklara dikti yine. Melchior Kimmel'in
kitap olduunu hatrlad. Acaba birinin katil olup olmadn yzne bakarak anlayabilen kimse var mdr,
diye dnd. Kesin olmasa bile, en azndan o kiinin adam ldrmeye yatkn olup olmad anlalr myd?
Birden, Melchior Kimmel'i merak etti. Neredeyse Ne-wark'a gidecek, Melchior Kimmel'e ait bir kitap olup
olmadn aratracak, Melchior Kimmel adnda birini gzleriyle grmeye alacakt.
Hesab dedi, bahi brakp dar kt.
O gece, alma odasnda uyurken ryasnda Melchior Kimmel'in dkknna gittiini, Kimmel'in aslnda
dkknn kap kiriine destek olan, yar plak heykellerden biri olduunu grd. Walter, adam hemen
tanyp konumaya balamt; ama Kimmel sadece ta gbeini hoplatarak glm, Walter'n sorularna
karlk vermemiti.
9
Ertesi gn cumartesiydi. Walter saat dokuza kadar uyudu, kahvaltya indiinde Claudia'dan, Clara'n sokaa
ktn rendi.
"Alverie gitti," dedi Claudia. "Ne zaman dneceini bilmediini syledi."
"Tamam, teekkrler," dedi Walter.
63

leden sonra saat te Clara hl gelmemiti. Walter bu arada bahenin imlerini biti, kenarlardaki
taflanlar budad, Dick Jen-sen'den dn ald New York eyaleti ceza hukukuyla ilgili kitab okudu.
Sinirliydi, bir bira ierse uykusunun geleceini, biraz kestirebileceini dnd; ama bira da fayda etmedi.
Saat drde doru arabasna binip Newark'a doru hzla yola kt.
Telefon rehberinde Melchior Kimmel'in ad yoktu, ama Gney Huron Soka 313 numaradaki Kimmel
kitabevi kaytlyd. Walter, Newark sokaklarn hi bilmezdi. Rehbere bakmak zere girdii ttncde adresi
sordu. Adam, kitapnn on blok kadar ileride olduunu syleyip Walter'a yolu tarif etti.
Dkkn, ruhsuz, pis bir alveri caddesindeydi. Walter hemen, kapnn kenarlarndaki heykellere bakt,
ama gremedi. erlek kapnn iki yannda kitap dolu, toz iinde iki vitrin bulunuyordu. Ders notlaryla elden
dme kitaplar satan bir yere benziyordu buras. Walter, arabasn yolun kar tarafna park etti, inip ar
admlarla dkkna yaklat. eride, uzun masalardan birinin kenarna dayanm, kitap okuyan gzlkl,
gen bir adamdan baka kimse grnmyordu. Vitrinlerden birine cebir kitaplar istif edilmiti; ikinci virtrinde,
krmz kalemle '89 Cent' yazlm bir etiketin evresine yldz biiminde gncel romanlar dizilmiti. Walter
ieri girdi.
Ar, tatlms bir koku geldi burnuna. Duvarlar, yerden tavana kadar tka basa kitap dolu raflarla kaplyd.
Dkknn yar uzunluundaki iki masaya tepeleme kitap ylmt. Tavandan iki- plak ampul sallanyor,
geri plandan daha gl bir k geliyordu. Walter ar admlarla ilerledi. Tavandan iyice aalara sarkan
parlak kl, yeil emsiyeli lambann aydnlatt masann banda, krk yalarnda, kel kafal bir adam
oturmaktayd. Walter, sanki daha nce adamn resmini grm gibi onun Melchior Kimmel olduunu hemen
anlad.
Adam ban kaldrp Walter'a bakt. Kocaman, pembemsi bir az, cann actacak kadar imi gibi duran,
ar etli dudaklar vard. erevesiz gzlnn ardndaki ufak gzleriyle Walter' szp, baklarn tekrar
nndeki ktlara evirdi. Walter, masann yanndan geip dkknn arka blmndeki raflara doru
ilerlerken, adamn gvdesinin de ba gibi gl kuvvetli olduunu
64

grd. Srt, temiz beyaz gmleinin altnda da gibi heybetli duruyordu. Kumral, dalgal salarndan arta
kalan birka tutam, bann itici grnl pembe derisini evreleyip kulaklarnn stne kadar iniyordu.
"Yardmc olabilir miyim?" diye sordu Walter'a. Masann kesini tutup iskemlesinde arkaya dnmt. Alt
duda hafife sarkyordu.
"Hayr, teekkr ederim. Biraz baknmamda saknca var m?"
"Yok tabii, buyurun." Tekrar nndeki ktlara dnd.
Gvdesinden hi beklenmeyen, nazik ve yumuak bir sesi var, diye dnd Walter. Adamn yz de
btn irkinliine ramen zeksn belli ediyordu. Walter, enerjisinin yava yava azalmaya baladn
hissetti. Kars ldrlm bir adam ite, dedi kendi kendine, bana korkun bir felaket gelmi biri. Melchior
Kim-mel'in karsn ldrdnden kukulanm olmak bile imdi son derece sama grnyordu. yle olsa,
polis imdiye kadar gerei ortaya karamaz myd?
Walter, 'Metafizik iir' etiketli rafn nnde durmutu. Bilimsel grnl eski kitaplara bakt. Hukuk
blmn grp o tarafa doru ilerledi. Adamla bir kere daha konumaya can atyordu. Blackstone'un,
saldr ve hakaret dolu Yorumlar adl eserinin kenarlar tarazlanm ciltlerini gzden geirdi, New Jersey
Hukuk Mahkemeleri (1938), New York Eyalet Barosu Dergisi (1945), Amerikan Hukuk Raporlar (1933) Ve
Moore'un Kantn nemi adl kitaplarna bakt. Lambann altnda oturan adama dnd.
"Acaba, Yasalar Zorlayanlar adl kitap sizde bulunur mu?" diye sordu Walter. "Adndan aa yukar
eminim, ama yazarn kesin olarak bilemiyorum. Galiba Robet Miles olacak."
"Yasalar Zorlayanlar m dediniz?" diye tekrarlad Kimmel, ayaa kalkarken. "Tahminen ka yl nce
yaymlanm acaba?"
"On be yl kadar nce sanrm."
Adam, hukuk kitaplar blmnde durdu, kitap srtlarn el fe-neriyle aydnlatp gzden geirdikten sonra,
n sradakileri eline alp arkadakilere bakt. Raflar yeterince k alyor, zellikle n sradaki kitaplar grmek
iin el feneri gerekmiyordu. Walter, adamn gzlerinin bozuk olduunu tahmin etti. Yaz masasnn
tepesindeki lamba da olaanst glyd.
65

"Marvin Cudahy olabilir mi dersiniz?"


Walter, yasal ahlk konusunda anlalmaz birka kitap yazm, Chicagolu emekli yarg Cudahy'nin adn
biliyordu; ama Kim-mel'in tanmasna armt. "Cudahy olmasa gerek," dedi, "Yazarm bilmiyorum, sadece
kitabn ad aklmda kalm."
Kimmel uzun boyuyla Walter'a tepeden bakyordu, Walter, adamn kendisini biraz da zel bir merakla
incelediini sezinlemi, rahatsz olmutu. Baklarm Kimmel'in ela gzlerinden kar beyaz gmleine indirdi.
"sterseniz getirtebilirim," dedi Kimmel. "En ok on be gn srer. Adresinizi brakn, kitap gelince haber
veririm."
"Teekkrler." Walter, adamn pei sra yaz masasna dnd. Bir an adn vermekten ekindi, ama
Kimmel'in eline kalemi alp yazmaya hazr beklediini grnce, "Stackhouse" deyip, her zamanki
alkanlyla adn kodlad. "Marlborough Soka, 49 numara, Benedict, Long Island."
"Long Island," diye mrldand Kimmel. Adresi abucak not etti.
"Siz Bay Melchior Kimmel'siniz, deil mi?" diye sordu Walter.
"Evet." Kimmel, kaln gzlk camlarnn ardnda iyice ufak grnen gzlerini Walter'a dikti.
"imdi hatrladm; bir sre nce karnz ldrlmt, deil mi?"

"Evet, ldrld."
Walter ban sallad. "Gazetelerde katilin bulunduuna ilikin bir haber gzme arpmad."
"Hayr. Hl aryorlar."
Kimmel'in sesinde hafif bir fke sezinledi Walter. Adam, oturduu yerde belli belirsiz diklemiti. Walter,
konuyu nasl deitireceini bilemiyordu. Otomobil eldivenlerini avucunda buruturdu, dkkndan kmadan
sylemesi gereken uygun bir ift sz dnmeye alt.
"Neden sordunuz? Karm tanyor muydunuz?"
"Yok; sadece adnz yabanc gelmedi; rastlant bu ya."
"Anlyorum," dedi Kimmel, kulaa ho gelen, tok sesiyle. Gzlerini Walter'n yznden ayrmamt.
Walter, Kimmel'in sa eline bakt. Lambann iyice aydnlatt iri, biimsiz elin illi srtnda bir tek kl bile
grnmyordu. Bir-
66

iten, dkkna kendisini grmek, irkin merakn tatmin etmek iin geldiini Kimmel'in anladn hissetti. Artk
adresini de vermiti. Adamn pek yaknnda duruyordu. Bir an Kimmel'in, koca yumruunu kaldrp kafasna
indirivereceinden korktu. "Katili bulurlar umarm," dedi.
"Saolun," diye karlk verdi Kimmel.
"Sizi byle rahatsz ettiim iin kusura bakmayn," deyiverdi Walter durup dururken.
"Kesinlikle rahatsz etmediniz!" dedi Kimmel, ani bir itenlikle. Ortadan ikiye blnm, tombul bir yrei
andran etli dudaklar seiriyordu. "yi dileklerinize teekkr ederim."
Walter kapya doru yrd, Kimmel onu yolcu etmek iin saygl bir tavrla arkasndan geldi. Walter
rahatlamt; son birka saniye iinde, daha dorusu, Kimmel'in, "Kesinlikle rahatsz etmediniz" dedii andan
itibaren, adamn gerekten karsn ldrm olduuna kanaat getirmiti. Bunun nedeni Kimmel'in gl
kuvvetli d grn ya da kukulu baklar deil, birdenbire ar dostluk gstermesiydi. Walter'n polis
deil, sadece iyi niyetli bir mteri olduunu anlaynca Kimmel rahat bir soluk almt sanki. Walter, kapda
dnd, ne yaptnn farkna varmadan elini uzatt.
Kimmel uzanan eli tutup kendisinden beklenmeyen bir yumuaklkla skt, hafife eildi.
"Hoa kaln," dedi Walter. "Teekkr ederim."
"Gle gle."
Walter karya geip arabasna bindi. Geri dnp dkkna baktnda, Kimmel'in kapnn arkasnda
durduunu, elini kaldrp sasz ban svazladn grd, uzunca bir gerginlikten sonra rahatlayan birinin
hareketiydi bu. plak ba dik, uzun kollan hafife iki yana alm bir biimde ar admlarla dkknn
ilerine doru yryn izledi.
Melchior Kimmel, masasnn bana oturdu, baklann tka basa dolu evrak ekmecelerine dikti. te bir
merakl daha, tekilerden tek fark, daha akll ve biraz daha iyi giyimli olmas, diye dnd. Acaba polis
olabilir miydi? Ufack gzlerini iyice ksp az nceki konumann ayrntlarn hatrlamaya gayret etti. Hayr,
yapmack olmayan sklganlna baklrsa polis deildi, stelik ne
67

renmeye almt? Hi. Geri mesleini sylememiti, ama Kimmel onun hukuku olduunu tahmin
ediyordu, Sipari blokuna uzand, adamn adresiyle istedii kitabn adn yazd sar sayfay koparp
halledilecek iler blmne koydu. Bu hareketiyle otomatik bir ilemi balatmasna, masann stndeki
kt, mektup ve eitli boydaki bloknotlar birer birer eline alp, telefon santral gibi karmak grnen evrak
ekmecelerine yerletirmeye balad. Hareketleriyle ar gvdesi saa sola sallanyor, bir an iin btn
dikkatini gl kollarna, ellerine toplam grnyordu. Son olarak, kahverengi kapl, ufak bir deftere
uzand, yerine koymadan nce son sayfalarndan birini at, enine bir izgi izip altna, "B-2489'a bak" yazd.
Sipari blokunun ilk sayfasndaki numarann bir eksiiydi bu say. Sayfadaki, kenarlarna tarih atlm enine
izgilerin says imdi yediye ulamt, ayrca yine tarihli yldz iareti vard. Yldzlar, Kimmel'in polis
olduklarn anlad, oysa kendilerinin tannmadklarn sandklar polis memurlarn temsil ediyordu. tekiler
ise merakl ziyaretilerdi. Kimmel, bu listeye pek de nem vermiyordu zaten.
ri yumruklarn havaya kaldrd, srtn gererek keyifle esnedi, deri koltuuna rahata oturup arkasna
yasland. Gzleri kapand, ba gsne indi, gerdanna dayand. Ne var ki Kimmel uyumuyordu.
Yumuayan kaslarnn verdii rahatlkla btn bedeninin, kollarna, kt,kemikli parmak ularna kadar
gevediini hissediyor, bu olaanst zevkin tadn karyordu. Youn bir cumartesi geirmiti.
10 Walter, saat dokuza doru eve dnd. Clara'ya bir dzine beyaz krizantem almt. Clara, salonda
oturmu, kanepenin zerine yayd ile ilgili yazmalar gzden geiriyordu.
"Merhaba," dedi Walter. "Kusura bakma, yemee geciktim. Senin akam evde olup olmayacan bile
bilmiyordum."
"Ziyan yok, nemli deil."
"Bunlar sana getirdim." Walter, iekleri uzatt.
68

Clara, nce bukete, sonra Walter'a bakt.


Walter'n glmsemesi yznde donakald. "iekleri vazoya koymam ister misin?" diye sordu. Sesi
gerginlemiti birden.
"Ltfen," dedi Clara souk bir tavrla, ieklerle en ufak bir ilgisi yokmu gibi davranyordu.
Walter, mutfakta buketi kutusundan karp su doldurduu vazoya yerletirdi. Ufak bir karta, "Bir tanecik
Clara'ma" yazmt. Kart yrtp ieklerin bo kutusuna att.
"Ellie nasld?" diye sordu Clara, Walter vazoyu salona getirdiinde.
Walter karlk vermedi. Vazoyu sehpaya brakt, bir sigara yakt.
"Neden btn geceyi onunla geirmedin?"
yi fikir, diye dnd Walter; ama diini skp sesini karmad. Tekrar mutfaa gitti, lavabodaki sabunla
elini yzn ykayp kt havluyla kurulad. Ardndan sokak kapsna doru yrd. Dar karken
Clara'nn arkasndan bir eyler sylediini duydu.
Karde Bar'na urayp Bill ya da Joel'e baknd. Onlarla bir kadeh birey imek istiyordu can. Tand
hi kimseyi gremedi. Barmen Ben'e el sallayp Manhattan telefon rehberinde Ellie Briess'in telefon
numarasn arad. Bir Ellen Briess, bir de Elspeth Briess buldu. Elspeth Briess'in adresi daha akla yakn
geliyordu. Numaray evirdi. Santral araya girerek bu numarann uzun sre nce deitiini bildirdi. Lennert,
Long Island'daki yeni numaray verdi.
Telefona Ellie kt. O gn yeni evine tandn syledi.
"Ne yapyorsunuz?" diye sordu Walter. "Yemek yediniz mi?"
"Aklma bile gelmedi. Saat drde kadar okulda iim vard. Hamallar her eyi odann ortasna brakp gittiler.
Kusura bakmayn, ama bu durumda yemee kmam imknsz."
Sesi yine de pek sevimliydi. Walter glmsedi. "Belki bir yardmm dokunur," dedi. "Gelebilir miyim? Pek
uzakta saylmam."
"Eh, kargaaln kusuruna bakmazsanz gelin."
"Nerede oturuyorsunuz?"
"Brooklyn Soka yz seksen yedi numara. Zilde Mays yazyor, M-a-y-s."
69
Walter, Mays yazl zile bast. Kap otomatiinin vzltsn duyunca kapy itip ieri girdi, kolunun altnda
futbol topu gibi tuttuu ampanya iesiyle merdivenleri ikier ikier kmaya balad. br kolunda
mezeciden ald paketi tayordu.
Ellie, ikinci kattaki ak kapda bekliyordu. "Merhaba," dedi. "Hogeldiniz."
Walter kzn nnde aniden durdu. Kesekdn uzatt. "Gelirken birka sandvi getirdim."
"Teekkr ederim! Buyurun; ama oturacak yer bulabileceinizi sanmyorum."
Walter ieri girdi. Buras, iki penceresi caddeye bakan, byke bir odayd, gerideki ufak hol mutfakla
banyoya alyordu. Ortalk, valizlerle, karton kutularla doluydu. Biri eski, teki gcr gcr iki keman kutusu
gzne iliti. Ellie'nin pei sra mutfaa yneldi.
"Bir de bu var," diyerek ampanyay uzatt, Walter. "Ne yazk ki souk deil. Benedict'teki iki dkknnn
buz dolab bozulmu bu akam."
"ampanya m? Neyi kutluyoruz?"
"Yeni evinizi."
Ellie memnun olmu grnyordu. Buz kovas olarak kul
lanabilecei bir ey bulamaynca odadaki kartonlardan birinden bir
banyo havlusu ald, buzluktan iki kutu buz kp karp ieyle bir
likte havluya sard. '
"Bunun soumasn beklerken bir viski ister misiniz?" diye sordu.
"yi olur."
"Yannda bir sandvie ne dersiniz? Ne gzel eyler getirmisiniz! Hindili sandviler; ya bu ne?"
"Mantar."
"Mantar," diye tekrarlad Ellie.
"Sever misiniz?"
"Baylrm." Ellie, gazete kdna sarl tabaklardan birkan kard. Etek, bluz ve topuksuz ayakkab
giymi, makyaj yap- mamt. "Yalnz olmadma ok memnunum," dedi. "ki i-meden toplanmay da,
yerlemeyi de sevmem, tek bama iki imek de moralimi bozar."
70

"Hem ikinize elik ederim hem de yerlemenize," dedi Walter.. "Nereden balayaym?"
"imdi yerlemeyi dnmek bile istemiyorum." Ellie, taba Walter'a uzatt, Walter bir sandvi ald.
Tabaklaryla ikilerini oturma odasna gtrdler, ortalkta masa olmad iin yere koydular.
Ellie, yerdeki nota ynna bakt. "Scarlatti sever misiniz?"
"Evet. Piyanoda severim. Bende birka..."
"Gzel. Ben kemanla alyorum."
Walter hafife glmsedi. Valizleri yere indirdi, birlikte kanepeye oturdular. Buraya daha nce de sk sk
geldii duygusuna kaplmt Walter; birka dakika iinde, ikilerini bitirince, her zamanki gibi sevimeye
balayacaklard sanki. Ellie, New York'ta yaayan Irma Gartner adl bir tandndan sz ediyordu. Her on
be gnde bir Irma'nn kitaplktan dn ald notalar deitirme grevini stlendiini, bu yzden Irma'nn,
onun eksikliini hissedeceini sylyordu. Kadn altm be yanda ve ktrmd, o da keman alyordu.
"Hl iyi alyor," dedi Ellie. "Kadn olmasayd, restoranlarda yemek mzii alan gruplardan birinde
mutlaka i bulurdu, ama bu yata bir kadna kimse i vermiyor. Ne kt, deil mi?"
Walter, Clara'nn byle biriyle dostluk kurduunu, ona acd ve deer verdii iin sk sk ziyaretine gittiini
gznn nne getirmeye alt, ama baaramad. Ellie'nin omuzlar, beyaz bluzunun altnda yumuack
grnyor, Walter, ona sarlmak iin can atyordu. Ellie ne yapard acaba? Karlk verir miydi, vermez
miydi? Ya karlk verir ya da souk davranr, bu da onu son grm olur, diye dnd Walter. Ona
sarlamayacaksa, tekrar grerek kendini azaba sokmann ne gerei vard? Kolunu kanepenin arkalna
uzatt, hafife kaydrarak Ellie'nin omzuna indirdi. Ellie gzlerini Walter'a evirdi, yanap ban gsne
yaslad. Walter, btn bedenini kaplayan arzuyla tepeden trnaa kadar titredi. Yzlerini birbirlerine evirip
ptler. Uzun bir pmeydi bu, ama Ellie birden Walter'n kolundan syrlarak ayaa kalkt.
Odann ortasnda, yznde akn, iten bir glmsemeyle dnp Walter'a bakt. "Bunun sonu nereye
varacak?"
71

Walter yerinden kalkp birka adm yaklat; ancak Ellie'nin biraz korkulu, belki de biraz fkeli baklarn
grnce durdu.
Ellie ar admlarla mutfaa doru yrd. Etek-bluzun altndaki, aldrmazlk taslayan bedeni ok gen
grnyordu. ampanya iesini tuttu.
"Bardaklara buz koyarsak daha iyi olur," dedi. "Sizce sakncas var m?"
"Hayr."
rkek, heyecanl baklarn Walter'a evirdi. "Giyimim ampanyaya uygun deil. On dakika bekler
misiniz? Bardaklar burada. Ne yazk ki, sadece bu eski moda bardaklar var." Walter'a iki ampanya kadehi
uzatt, oturma odasna dnd, valizlerin birinden beyaz bir ey kard. Banyoya girip kapy kapad.
Walter duun sesini duydu. Bardaklara buz koyup ampanya iesiyle birlikte valizlerden birinin kapana
yerletirdi. Duun sesi kesilmek bilmiyordu. Kendine bir viski daha hazrlamaya davranrken vazgeti.
Ellie, zerinde kaln, beyaz bir bornozla, yalnayak banyodan kt. "En gzel elbisemi giymeliyim," diyerek
valize bakt,
"Bir ey giyme." Bornozu kadifedendi. Clara kadifeden nefret eder, diye dnd Walter birden. "Bunu
karman istiyorum."
Ellie bu szleri duymazlktan geldi, Walter'a gre olabilecek en heyecan verici tepkiyi gstermiti. "ieyi
asana," dedi. Valizin yanna, yere oturup srtn kanepeye yaslad.
Walter ieyi ap bardaklar doldurdu. Konumadan birer yudum itiler. Walter, odann lambasn
sndrmt, sadece mutfan yanyordu. Ellie'nin incecik, zarif, yank tenli ayaklar vard. Ellerine hi
benzemiyor, diye dnd Walter. Bardaklar yeniden doldurdu. "Fena saylmaz, deil mi?"
"Fena saylmaz,",diye tekrarlad Ellie. Ban kanepeye yaslad. "Harika. Kimi zaman karkl pek
seviyorum. Bu gece de yle."
Walter ayaa kalkp yere yeil bir battaniye serdi. "Deme fazla sert deil mi?" diye sordu.
Ellie, battaniyenin zerine yzst yatp ellerini yanann altnda birletirdi, Walter'a bakt. Walter yanna
oturdu. iedeki ampanya, masallardaki sihirli testiler gibi bir trl boalmyordu.
"Neden soyunmuyorsun?" diye sordu Ellie.
72

Walter stndekileri kardktan sonra kadife bornozun kuan zd. Ellie'nin yumuack bedenine, st
beyaz gslerine dokundu. Battaniyeye ramen sert demede Ellie'nin cann actmamak iin ok yava,
ok dikkatli hareket ediyordu; ama Ellie'nin halinden ikyeti olmadn grnce demenin sertliini
unuttu. Bir anlk bir serinkanllkla, acaba Ellie'nin daha nce benim kadar ateli bir sevgilisi oldu mu, diye
dnd. Sanki imdiye kadar birok kez bir arada olmular ve buna ramen birbirlerine duyduklar sevgi
lene kadar bitmeyecekmi gibi geldi. Clara, Ellie'yle karlatrldnda solda sfr kalrd.
inden 'Seni seviyorum' demek geldi. Sesini karmad.
Ellie gzlerini ap ona bakt.
Walter ienin dibindeki ampanyay bardaklara koydu, bir sigara yakp Ellie'ye uzatt.
"Saatten haberin var m?" diye sordu Ellie.
Walter, saatini kolundan karmam olmaktan dolay fke duydu. "Daha ikiye be var."
"Daha m?" Ellie yerinden kalkp radyoyu at, sesi kstktan sonra geri dnd, Walter'n karsna diz
kt, alnna bir pck kondurdu.
Walter onun bornozunu giyiini izledi. Sonra kalkp aceleyle giyindi. Geceyi orada geirmek istemiyordu,
oysa Ellie'nin kalmasn istediini anlamt. "Seni ne zaman greceim?" diye sordu.
Ellie ban kaldrd, Walter'n gitmesini istemediini belli eden hznl bir bakla, "Plan yapmak
istemiyorum," dedi.
"Herhangi bir yardmm olabilir mi?"
"Ne gibi?"
"Ayak ileri rnein. Yeni evinle ilgili."
Ellie gld. Bo kitap kutusuna dayanmt. Alaca karanlkta ela gzlerini seebiliyordu Walter; bu baklar,
onu sevdiini sylyor gibiydi. "Belki de hi yerlemem, karkl sevdiimi syledim ya."
Walter birka adm yaklat. "Sana telefon ederim."
"Eksik olma," dedi Ellie.
Walter, glmsedi, Ellie'yi bileinden yakalayp kendine ekerek pt. Her eye yeniden balayabilirdi;
ama sokak kapsn
73

at, "iyi geceler" deyip dar kt. Merdivenlerden inerken, kendini bedeninin btn hcreleri
yenilenmiesine gen ve hafif hissediyor, glmsyordu.
Yatak odasna girdiinde Clara uyand.
"Neredeydin?" diye sordu uykulu bir sesle.
"Bill Ireton'la imeye gittik." Bill'le birlikte olmadn Clara'nn renebilecei umurunda bile deildi.
Ellie'yle olduunu renmesi bile vz geliyordu.
Clara anlalan tekrar uyumutu, baka bir ey sylemedi.
Walter, pazartesi sabah Ellie'ye telefon edip akam birlikte yemek yemeyi nerdi. Clara'ya, Jon'la New
York'ta buluacan sylemeyi dnyordu. ten kta eve gitmeyecekti. Ne var ki Ellie, btn akam
keman almak zorunda olduunu syledi. Mutlaka almasnn gerektiini, snfnn yetenekli rencileri
iin yaknda tekrar alacak snava hazrlanmak istediini anlatt. Walter, Ellie'nin sesini olduka souk
bulmutu. Aralarndaki ilikiyi bitirmeye karar vermi olabileceinden, belki de bir daha grmek
istemeyebileceinden ikillendi.
Walter, o pazartesi gn len tatilinde genel kitapla gidip austos aynn Newark gazetelerinde Kimmel
konusunda kan haberleri gzden geirdi. Cesedin olay yerindeki resmi de yaymlanmt. Kadn, tombulca
ve esmer biri gibi duruyordu; ama ba br tarafa dnk olduu iin, yars battaniyenin altnda kalm, kan
lekeli, ak renk elbisesinden baka bir ey seilemiyordu. Walter, merakla Kimmel'in ifadesini arad. Deiik
gazetelerde farkl biimlerde hep ayn bilgi yer alyordu: "Melchior Kimmel, ifadesinde olay gecesi Newark'ta
olduunu ve saat sekizle on arasnda sinemada bulunduunu belirtti." Walter, adamn bunu kantlayacak
grg tan da olduunu, dolaysyla ifadesinin kuku ekmediini tahmin etti.
Ne var ki katil bulunamamt. Walter, cinayeti izleyen gnlerin gazetelerini tek tek kartrd. Baka hibir
aklama yaymlanmamt. D krkl ve fkeyle kitaplktan kt.
74

1
1 "Seni mutlaka grmem gerekiyor," dedi Walter. "Birka da-kikalna bile olsa."
Ellie sonunda kabul etti.
Walter aceleyle Lennert'e doru yola koyuldu. Saat henz yediye geliyordu. Clara'nn Philpottlar'a yemee
gittiini Cla-udia'dan renmiti. Ellie'nin akam baka ii olmadn umuyordu. Apartmann nndeki
kaldrmda yukardan gelen keman sesini duydu. Ellie'nin ayn blm arka arkaya kez almasn
bekledikten sonra zile bast. Mzik, gl bir akorla sona erdi, kap otomatii alt. Ellie, yine dairenin ak
kapsnda bekliyordu. Walter onu pmeye davranrken Ellie, "Dar kmamzda saknca var m?" diye
sordu.
"Yok tabii."
Evin ii batan aaya deimiti: Yere pembe bir hal serilmi, duvarlara birka resim aslm, kitaplar
raflara yerletirilmiti. Sadece, stte Scarlatti albmnn bulunduu nota yn ayn yerde duruyordu,
notalar Walter'a nceki geceyi hatrlatmt. Ellie, dolaptan ald pardssn giyip geldi.
Walter, Ellie'yi Huntington yaknlarndaki Eski Deirmen'e gtrmeye karar vermiti, orada tandk biriyle
karlama olasl yok denecek kadar azd. Ellie, yolda okulundan sz etti. Walter, bambaka dnyalarn
insanlar olduklarn, Ellie'nin onu hi z-lemediini hissediyordu.
Masalarna martini siparii verdiler. Walter, aslnda pek ayak altnda olmayan barda oturmay yelerdi;
ancak grltc bir erkek grubu buray igal etmiti. Kulp toplants ya da bekrlar gecesi yapyor
olmalydlar. ylesine yksek sesle konuup glyorlard ki; sesleri masadan bile duyuluyordu. Ellie
susmutu. Walter'dan ekinir gibi duruyordu.
"Seni seviyorum, Ellie."
"Hayr, sevmiyorsun. Ben seni seviyorum."
Walter'n yreine ok gibi sapland bu szler. lk ak acsna benzeyen, tatl bir duyguya kapld. "Neden
seni sevmediimi sylyorsun?"
"Biliyorum da ondan. Beni sevdiine inanana kadar dn gece yaptm tekrarlamayacam. Kim bilir, belki
de ne kadar gl olduumu kantlamak iin yaptm."
75

"Of, Ellie!" diyerek alnn krtrd Walter. "Karmakark, sanki Rusa konuuyorsun."
"Eh, ne de olsa yar Rus'um." Ellie glmsedi. "Doruyu syleyeyim mi? Beni sevmiyorsun, ama karndan
farkl olduum iin ekici buluyorsun. Karnla sorunlarn var, bu yzden bana yaklayorsun. yle deil mi?"
O kadar alak sesle konuuyordu ki Walter duyabilmek iin dikkat kesilmiti. "Ama ne kadar seversem
seveyim, evli bir erkekle maceraya girecek kadar aptal deilim."
"Ellie, seni dnyadaki btn kadnlardan daha ok sevebilirim. Evet, seni seviyorum!"
"Peki, buna karlk ne yapacaksn diye merak ediyorum. Bana kalrsa hibir ey yapmayacaksn." Sesi
krgn deildi, basit bir gerekten sz eder gibi konuuyordu.
"Nereden biliyorsun?"
"Bilmem, belki de yanlyorum."
Walter, Ellie'nin ciddiyeti karsnda aresiz kaldn fark etti. Bu ciddiyete ne bir planla, ne bir zm
yoluyla ne de duygularyla karlk verebiliyordu. Birden kendini Ellie'nin grd gibi tarafsz bir gzle grp
utan duydu.
"Seni tanmyorum, ama sevecek kadar tandm sanyorum," dedi Ellie. "Temelde drst bir insan
olduunu dnyorum. Gl olduuna inanyorum. Galiba seni ilk grmde k oldum."
Walter, ayn szleri syleyip syleyemeyeceini dnd. O parti akam...
"Bugne kadar mutlu bir hayat srdremedim," diye devam etti Ellie. "Babam ierdi. Ben on alt
yandayken ld. Erkek kardeim de babama benzedii iin anneme ben destek olmak zorunda kaldm.
Annem, Elspeth adn pek beendii iin bana bu ad vermi. Bildiim kadaryla, babama kar direnip kendi
fikrini kabul ettirdii tek konu da bu olmu. Aradm gveni mzikte buldum. Bugne kadar iki kiiyi sevdim.
Geici gnl maceralaryd bunlar, seni sevmeye benzemiyordu." Glmseyince genleivermiti birden,
sesinden de gen duruyordu. "Gven duymak istiyorum. Bir yuvam, ocuklarm olsun istiyorum."
"Ben de," dedi Walter.
"Erkeime sayg duymalym. Kesin ve srekli bir iliki ar-
76

yorum. Gnlm sana kaptrmam da kaderin oyunu galiba, deil mi?"


"Anlyorum... Btn sylediklerini gayet iyi anlyorum." Wal-ter, gzlerini koyu renkli tahta masaya dikmiti.
"Bugne kadar sana, karmdan en ksa zamanda ayrlmak istediimden sz etmedim. Anlaamyoruz tabii.
Evimize girip kan herkes durumun farknda. Bir an nce ondan boanmak istiyorum." Gerekten de
istiyordu, ama sonra Ellie'yle mi evlenecekti? Bu soruya henz kesin bir karlk veremeyeceini
hissediyordu, szleri boaznda dmlendi.
"Ne zaman?" diye sordu Ellie.
"En ge birka hafta iinde. Sonra, birbirimizden hl holanyorsak, seviyorsak..."
"Ben seni birka hafta sonra da seveceim. Grdn m, kukusu olan sensin." Ellie bir sigara yakt. "Bana
kalrsa, durumun kesinleene kadar grmesek daha iyi."
"Sana olan duygularm m?"
"Boanman."
"Tamam," dedi Walter.
"Seni fazlasyla seviyorum; anlyor musun, bilmem. Belki de bunlar sana sylememem gerekirdi, deil mi?
Bulunduun yerin yaknlarnda olmak bile beni mutlu ediyor. te hepsi bu. Yine de Marlborough Soka
civarnda dolatm asla gremeyeceksin."
Walter gzlerini nne evirip akmana bakt.
"imdi eve dnmek istesem kzar msn? Artk baka eylerden sz etmek istemiyorum."
"Olur," dedi Walter. Hesab istemek zere garsona baknd.
Bardaki erkek grubu hl grltye devam ediyordu. . Walter dokuzu eyrek gee eve dndnde Clara'y
yatm, kitap okurken buldu. Philpottlar'daki yemein nasl getiini sordu.
"Philpottlar'da deildim," dedi Clara, kavgaya hazr bir sesle.
Walter karsna bakt. "Gitmedin mi?"
"Araban bu akam Ellie Briess'in evinin nnde grdm," dedi Clara.
"Demek artk nerede oturduunu da biliyorsun."
"Kendime i edinip rendim."
77

Walter, her iki seferinde de Ellie'nin evinde beer dakikadan fazla kalmadn hatrlad. Clara, sonsuz bir
sabrla beklemi olmalyd. "Ne yapacaksn imdi? Neden beni zina suuyla mahkemeye vermiyorsun?" Ar
hareketlerle bir paket sigara aarken ilk kez Clara'nn sulamalarnn haksz olmadn dnd, kalbi
korkuyla arpyordu.
"Atlatacan sanyorum da ondan," dedi Clara. Rahata arkasndaki yastklara dayanm olduu halde,
omuzlaryla boynu yine kaskat kesilmi, dudaklar ince bir izgi halini almt. Birden yalanmt sanki.
Kolunu Walter'a uzatt. "Yanma gel, sevgilim." Sesindeki sahte duygusallk Walter'n nefretini uyandryordu.
Clara'nn ne istediini biliyordu Walter, onu pmesini, belki daha da ileri gitmesini bekliyordu. Clara,
hastaneden ktndan beri birka kez ayn numaray yapmt: Gndzleri Walter' aalayp suluyor,
geceleri bedenini sunarak onu kendine balamaya, szlerini unutturmaya alyordu. VValter, bir seferinde
oyuna gelmi, Clara'nn zoraki sevitiini fark edince ondan bsbtn soumutu.
"Artk buna son versek iyi olacak," dedi. "stiyorum. Beklemeye dayanamayacam."
"Neye son versek?"
"Boanmak istiyorum, Clara. Bu sefer sana sormuyorum, sadece bilgi veriyorum. Ayrca unu da
syleyeyim, nedeni Ellie deil."
"Alt hafta nce beni sevdiini sylyordun."
"Yanlmm."
"Yine birinin lmnden sorumlu olmak m niyetin?"
"mrmn sonuna kadar sana dadlk etmek istemiyorum. Kabul etmezsen Reno'ya gider, orada
boanrm."

"Reno!" dedi Clara alayla.


Walter karsna bakt. Bana inanmyor, diye dnd. Hi houna gitmemiti bu.
78
12 Ellie, geri plandayd, yardm etmi, onu bu ie kkrtmt. Yaknda bir yerlerde bekliyordu Ellie.
Otobsn klar yanyordu. Yolcularn birer birer indiklerini grd, Clara, kolunda seyahat battaniyesine
benzeyen bir rtyle basamaklardan indi. Hemen yanna yaklat Walter.
"Clara?"
Onu grdne pek armamt Clara.
"Seninle konumam gerekiyor," dedi Walter. "Yatak odasn darmadank braktk."
Clara, kar koyarcasna bir eyler mrldanarak Walter'n pei sra gitti.
Yol boyunca yryorlard. "Biraz daha ileride rahata konuabiliriz," dedi Walter.
Walter'n nceden gzne kestirdii sk alla yaklatlar.
"Fazla uzaklamayalm. Otobs on dakika sonra hareket edecek," dedi Clara. Hi kukulu grnmyordu.
Walter, karsnn stne atlad, iki eliyle birden boynuna sarld. Ancak allarn arasna ekmek iin btn
gcn kullanmas gerekiyordu; nk Clara garip bir biimde arlam, bir erkekten bile daha gl
olmu, elleriyle allara yapmt. Walter durmadan ekiyordu. Barmamas iin ellerini boazndan ayr-
mamt. Clara'nn boynu sertlemi, kaln bir ip gibi bklmeye balamt. Bir an, onu ldremeyeceinden
korktu Walter. ok gemeden, Clara'nn artk debelenmediini fark etti. lmt. Clara'nn halata benzeyen
boynunu brakt. Ayaa kalkp, Clara'nn kolunda tad battaniyeyle stn rtt. Jeff de oralardayd. Her
zamanki gibi sevinle havlyor, kuyruk sallyordu. Walter allarn arasndan knca Jeff de peinden geldi.
Ellie oradayd ite. Yolda, tam bekleyeceini syledii noktada duruyordu. Walter, ban sallayp iin
bittiini iaret etti, Ellie sevinle glmsedi, koluna girip hayranlkla bakt Walter'a. Konumak zere azn
at anda hemen nlerinde bir patlama oldu, sanki bir bomba ya da araba arpmas gibiydi. Ortalk kara
dumanla kapland.
"Kpr ykld!" dedi Walter. "Yola devam edemeyiz!"
Ellie, oral olmadan yryordu. Walter engel olmaya alt, ama Ellie tek bana ilerledi.
79

Walter yerde yzst yatyor, kollarna dayanarak dorulmaya alyordu. Derinden derine zonklayan
ban yana evirdi. Ellie miydi yannda yatan? Dikkatle baknca karanlkta Clara'nn kumral salaryla ufak
yzn hayal meyal seebildi. Clara, yzn Walter'a evirmi, yannda yatyordu.
"Ryanda ne grdn?" diye sordu, uzun sredir uyank birinin sakin, rahat sesiyle.
Walter, sust yakalanmt sanki. "Hi," dedi. "Kt bir ryayd."
"Ne grdn?"
"Ne mi? Hatrlamyorum." Kendini yasta brakp ban te yana evirdi. Uykusunda konumu muydu
acaba? Bir sre hi hareket etmeden yatt, Clara'nn bir eyler sylemesini bekledi. Ses kmaynca bu defa
tekrar uykuya daldn belirten dzenli soluunu duyabilmek iin kulak kabartt, ama onu da duyamad. Bir
ter damlas, srtnn ortasndan aaya kayyordu. Nemli elleriyle yatan tahta kenarn tutup btn gcyle
skt.
i o Walter, Karde Ban'ndan Ellie'ye telefon etti. "Yalnz -L D msn?" diye sordu. Ellie'nin rahat
konuamadn fark etmiti.
"Hayr, bir arkadam var," dedi Ellie yumuak bir sesle.
"Petemi?"
"Hayr, bir kz arkadam."
Ellie'nin holde, oturma odasnn kapsz pervazna arkas dnk olarak telefonun banda durduunu
gznn nne getirdi. "Gelecek cumartesi Reno'ya gideceimi haber vermek istedim," dedi. "Alt hafta
kalacam. stediimi elde etmenin tek yolu bu." Karlk bekledi, ama Ellie bir ey sylemedi. "Naslsn,
sevgilim?"
"yiyim."
"Beni hi dnyor musun?"
"Evet."
"Seni seviyorum," dedi Walter.
Birbirlerinin sessizliini dinlediler.
80

"Duygularn nmzdeki haftalarda da ayn kalrsa ben buradaym."


"Kesinlikle," deyip telefonu kapad Walter.
Evin kapsnda Clara'yla karlat. "Olanlar duydun mu? Kaza yaptm. Arabam mahvoldu!"
Walter evrak antasn holdeki sehpaya brakt. Clara'nn eli aya titriyordu. Grne gre
yaralanmamt. Kolunu Clara'nn omzuna atp oturma odasndaki kanepeye doru ilerledi, Gnlerden beri
ona ilk kez dokunuyordu.
Clara, Oyster Bay yaknlarndaki bir yan yoldan geri geri kan bir kamyonun arabasna nasl arptn
anlatt. Hznn saatte krk kilometreden fazla olmadn, ancak aalardan kamyonu grmediini syledi.
Motorunun sesini de duymamt; nk kamyon, vitesi bota, yoku aa kaymt.
"Araba sigortal," dedi Walter. Clara'ya bir kadeh iki hazrlarken. "Hasar byk m?"
"Btn n cam ieri gt. Neredeyse takla atacaktm!" Clara, elini geri ekip Jeff'in sevgi gsterilerinden
kurtard, sinirli bir hareketle kpei okad.
Walter, karsna konyak kadehini uzatt. "unu i, sakinleirsin."
"Sakinlemek istemiyorum!" diye barp ayaa kalkt Clara. Elindeki kt mendili burnuna kapayp
koarak merdivenlerden yukar kt.
Walter buzsuz bir viski-soda doldurdu. Barda kaldrrken kendi elinin de titrediini fark etti. Clara kim bilir
nasl bir ok geirmiti? Her frsatta, araba kullanmaya baladndan beri kaza yapmadn syleyerek
vnrd. Karsnn ikisini yukar gtrd. Clara, yataa uzanm, hl alyordu.
"Herkes gnn birinde kaza yapabilir," dedi Walter. "Bu kadar stnde durmamalsn. Philpottlar sana
ofrl bir otomobil gnderirler, deil mi? stersen birka gn direksiyona geme."
"Benim ne halde olduumu merak eder numaras yapma! Neden bu geceyi darda geirmiyorsun?
Ellie'ye gitsene! Evde, nefret ettiin karnn yannda ne iin var?"
Walter dilerini skt, yatak odasndan kp aaya indi. Evde olmad her akam Ellie'yle geirdiini
sanyordu Clara. Aslnda
81

baka bir yere tanmalym, diye dnd. Ama Clara'nn evi atee vererek alevlerin arasnda kendini
ldrmek gibi bir lgnlk yapmasndan korkuyordu. Ondan beklenirdi dorusu. Yannda olmal, onu kontrol
altnda tutmalyd. Bu sre iinde kendisi de Clara gibi nevrotiin biri olup kacakt.
Claudia ieri girdi. "Einizle birlikte akam yemeine hazr msnz, Bay Stackhouse?"
Claudia, genellikle yemein hazr olduunu bu ekilde sylemezdi. Clara'nn yukarda barp ardn
duymu olmalyd. "Evet, Claudia. Aa ineceim."
14 Kahvalt srasnda n kap alnd. Claudia mutfaktayd, Walter yerinden kalkp kapy at. Clara'ya bir
telgraf gelmiti. Annesinden olabileceini tahmin etti.
Clara telgraf abucak okudu. "Annem lmek zere," dedi.
"Doktoru haber veriyor."
Walter telgraf ald. Clara'nn annesinin yine inme geirdii, otuz alt saatten fazla yaamasnn
beklenmedii bildiriliyordu. "lk uaa yetimeye al," dedi Walter.
Clara iskemlesini geriye itip ayaa kalkt. "Umak istemediimi biliyorsun."
Clara'nn umaktan korktuunu biliyordu, Walter. "Ama yine de gideceksin, deil mi?" Karsnn pei sra
hole kt. Clara, o sabah saat dokuzdaki randevusuna yetimek iin evden ok erken kmak zorundayd.
"Tabii. Onun yllardr ihmal ettii baz para ilerini halletmem gerekiyor," dedi Clara sinirli bir sesle. Holdeki
sehpadan birka evrak alp her zaman yannda tad dosyaya yerletirdi.
"Arabann tam bugnlerde bozuk olmas ne kt," dedi Walter.
"Evet. Yolculuk bana daha da pahalya patlayacak."
Walter hafife glmsedi. "Benim arabam ister misin?"
"Sana gerekli."
"Sadece bugn ve yarn gerekli, cumartesi gn deil." Walter cumartesi sabah uakla Nevada'ya
gidecekti.
82

"Araban sende kalsn," dedi Clara. Walter sigarasndan bir nefes ekti. "Ne zaman yola kmay
dnyorsun?"
"Bugn akamst. Annem hasta da olsa, broda yapmam gereken bir sr i var."
"Telefon etmeye alrm," dedi Walter. "Saat kata broda olacaksn?"
"Neden sordun?"
"Tam olarak ne zaman yola kacan renmek iin! Belki sana yardmm dokunabilir!" dedi Walter
sabrszlkla. Sorduuna piman olmutu. Neden yardm etmek istemiti sanki?
"ok gerekliyse on iki sularnda ara." Clara camdan bakp, Philpott'larn koca Packard'nn yaklatn
grd. "Roger geliyor. Hemen kmalym. Claudia! Valizi hazrlamam iin yatamn zerine birka para
giyecek karr msnz ltfen? Gri elbisemle yeil tayyrm almak istiyorum. Saat le drt arasnda
gelirim," deyip kt.
Walter, saat on ikide Clara'y brosundan arad. Clara, otobsle gitmeye karar verdiini, be buukta Otuz
Drdnc Sokak'taki terminalden yola kacan syledi.
"Otobsle mi?" diye sordu Walter. "ok uzun bir yolculuk, yorulacaksn, Clara."
"Harrisburg buradan be saat sryor. Tren saatleri programma uymad. Gitmem gerekiyor, Walter. Saat
yarmda Locust Valley'de len yemeine szm var. Hoa kal."
Walter fkeyle telefonu kapad. Yaka dmesini amaya alrken, dmenin yerinden frlayp mantar
kapl demede iki kere sradn grd. Clara'y yolcu etmek zere otobs terminaline gideceini tahmin
ediyor, ona yaknlk gstermek zorunda kald iin kendi kendine sinirleniyordu. Aslnda, cumartesi gn
yola kmadan nce ona sormak istedii baz konular vard. rnein, Clara'nn evi ne yapacan sormay
dnmt. Ev onun olduuna gre, ne isterse yapabilir, diye i geirdi. Clara'nn ne yapacayla neden
ilgileniyordu ki sanki? u dnya zerinde Clara'dan daha iyi bann aresine bakabilecek kadn var myd?
Walter, yakasn kapamak iin kravatnn dmn sktrd, san tarad. Postaya verilecek birka
mektup olduunu sylemek zere telefona uzanp Joan'n numarasn evirdi. Joan cevap ver-
83

meyince, len tatilinde olduunu hatrlad. Mektuplar zarflamaya balad srada, elinde iki kt torbayla
Joan ieri girdi.
"Size len yemei getirdim," dedi. "nk ben ilgilenmezsem btn gn bir ey yemiyorsunuz. Bugnk
iyiliimi de bylece yapm oldum."
"Teekkr ederim," dedi Walter aknlkla. Joan'dan byle samimi bir davran beklemiyordu. "Parasn
vereyim."
"Hayr, benim ikramm." Joan, kt torbadan bir sandvile bir plastik bardak kahve karp masann stne
brakt. "Bay Stack-house, bu broda; Bay Cross'la sizin aranzda neler dndn bilmiyorum, ama
buradan ayrlmay ya da i deitirmeyi dnrseniz, ltfen beni de yannza aln. cret hi nemli deil."
Bu szler Walter'n pek houna gitti. irket, alt haftalk izin talebini beklenmedik bir ekilde hemen kabul
etmiti. Bu alt hafta iinde, Cross'un kendisine iten karldn bildireceini sanyordu. Adam, Walter'n
Jensen'le birlikte irketten ayrlacandan haberi olduunu belli etmi, bir gn nce de Walter'n
almasndan memnun olmadn sylemiti. "Bir deiiklik olabilir," dedi Walter. "Aslnda, baz yenilikler
bekliyorum. zinden dnmezsem sizi ararm, Joan."
"Tamam." Joan'n yuvarlak yz glmsemeyle aydnland.
"Yalnz burada kimseye bir ey sylemeyin ltfen." . "Sylemem, merak etmeyin. Kendinize dikkat edin,
Bay Stack-house."
Walter glmsedi. "Saolun."
Dick len tatilinden dner dnmez Walter, ortak plnlarndan Cross'un ne lde bilgisi olduunu sormak
zere yanma gitti. Dick, patronun Walter'dan memnun olmadn, iine gereken ilgiyi gstermediini
sylediini iletti. irkette kaldklar srece "Wlter'n kendine eki dzen verip almasn istedi.
"Yarndan sonra can cehenneme irketin," dedi Walter.
Dick kalarn kaldrp bakt.
Walter dar kp kapy kapad.
Bei eyrek gee otobs teminalindeydi. eri girer girmez Clara'y gazete bayiinin nnde grd. Ona
pek yakan, yeni ald yeil tvit tayyrn giymiti.
"Unutma," dedi Clara, Walter yaklar yaklamaz, "arabam
84

yarn hazr olacakm. n tamponun kromaj iin aynea para verme sakn, gnderdikleri ilk teklife dahildi.
Ustaba imdi kalkm 'tampon dahil deildi', diyor."
Walter, Clara'nn mavi bavulunu ald. Clara bir ey sormak zere gielerden birine yaklat, Walter
gzlerini ondan ayrmadan bekledi. "Harrisburg'da ne kadar kalmay dnyorsun?" diye sordu, Clara
dndnde.
"En ge cumartesi gn gelirim, belki de yarn akam." Ban kaldrp Walter'a bakt. Yzndeki canl
glmsemeye ramen gzlerinde biriken yalar grnce ard Walter.
"Ya lrse?" diye sordu. "Cenaze trenine kadar kalmayacak msn?"
"Hayr." Clara ne doru eildi, topuklu pabularnn birinin zerinde dengesini bulup teki topuuna
yapm bir kt parasn kard. Bu srada destek almak iin elini otomatik olarak Walter'a uzatm, o da
tutmutu.
Clara'nn dokunmas Walter'da karmak duygular yaratt. Hem zevk hem nefret hem de umutsuz bir
sevecenlik duymaya baladn hissettii anda bunlarn hepsini birden bastrd. Birlikte olduklar son
dakikada iinden, Clara'ya btn gcyje sarlmak, sonra da frlatp atmak geliyordu.
"Bir de u," dedi Clara, ceketinin cebinden kard katlanm bir kt parasn uzatt. "Yarn aramam
gereken iki kii var. Bayan Philpott'a telefon edip numaralar veriver, o ne yapmas gerektiini biliyor." Siyah
deri eldivenlerinin birini eline geirirken baklarn indirdi, Walter eldivene bir damla gzya damladn
grd.
Karsnn yzn dikkatle inceleyip, gerekten annesinin durumuna m zldn, yoksa baka bir derdi
mi olduunu anlamaya alt. "Gider gitmez bana telefon et," dedi. "Kata olursa olsun, mutlaka ara."
"Bensiz krk sekiz saat geireceine sevinmiyor musun? Neden dilerini gcrdatyorsun? Reno'ya
giderken Ellie'yi de birlikte g-trsene!" Yznde kt niyetli, zoraki bir glmsemeyle Walter'a bakyordu.
Bu baklarda, sanki eytan ruhu her eyi planlam, onun Ellie'yle yaayamayacan, mrnn sonuna
kadar bir daha mutlu olamayacan biliyormu gibi bakyordu.
85

Clara, otobslere doru yrmeye balaynca Walter valizi alp arkasndan ilerledi. Valizin sapn smsk
yakalam, 'keke bunu kafasna indirebilsem' diye dnyordu. New York-Pittsburg otobsne
yerletirilecek eyalarn arasna valizi brakt.
"Hi de mutlu grnmyorsun," dedi Clara glerek.
Walter, zoraki bir glmsemeyle fkesini bastrmaya alarak Clara'ya bakt. Ondan gerekten nefret
ediyorsam..., diye dnyordu. "Otobs nerede mola verecek?" diye sordu birden.
"Mola m? Bilmiyorum. Herhalde Allentown'da durur. Clara evresine baknd. Hl delice, kaskat bir
glmseme vard yznde. "Artk binebilirim."
Otobsn basamaklarndan kt. Orta geitte uygun bir yer arayarak ilerleyip arkalara doru, cam
kenarnda olmayan koltuklardan birine oturuunu izledi Walter. Clara glerek el sallad. Walter elini hafife
kaldrd. Saatine bakt. Otobsn kalkmasna be dakika kalmt. Birden olduu yerde dnp bekleme
salonuna girdi. Can iki imek istemiti, ama barn nnden geip dar kt.
Arabasn terminalin iki sokak ilerisinde park etmiti. Park* yerinden kt, dou ynnde yola koyuldu.
Trafik ok skkt. Bir otobs caddeye kp gneye dnd. Clara'nn otobs olup olmadn
anlayamamt. Soukkanlln kaybetmeden, skk trafikte adm adm ilerliyordu. Bir ara, yine durmas
gerekince bir sigara yakt. New York-Pittsburg otobs nnden geip Onuncu Cadde'ye sapt. Yolcularn
arasnda Clara'y seebilmiti.
Trafik yeile dnnce Walter saa sapp otobsn peine takld. Otobs, Holland tneli ynne kent
merkezine doru ilerliyordu. Arka arkaya tnelden getiler.
Newark'ta durur, geri dnerim, diye dnd Walter. Ne-wark'ta Melchior Kimmel aklna geldi. Dkkna
uramal myd acaba? Belki hl akt, sipari ettii kitap da gelmi olabilirdi.
Buna ramen, Nevvark'ta durmadan kt burunlu, gri otobsn ard sra yola devam etti. Bir ara, krmz
kta durmak' zorunda kald ve otobsn saa dnerek gzden kaybolduunu grnce telaa kapld.
Bir sigara yakaym, bitirince dnerim, diye dnd.
86

Otobs, kentten kan anayollardan birine sapmt, Walter peinden ayrlmad.


Clara ne dnyordu acaba? Miras m? Annesi lrse, vergiler dendikten sonra aa yukar elli bin
dolarlk bir miras geecekti eline. Artk keyfi yerine gelirdi herhalde. Yoksa Ellie'yle Walter' m dnyordu?
Alyor muydu acaba? Belki de World Telegram okuyup btn bunlar aklnn kesinden bile geilmiyordu?
Clara'nn gazeteyi elinden braktn, ara sra yapt gibi ban arkaya yaslayp gzlerini dinlendirdiini
grr gibi oldu. Elleriyle Clara'nn ince boynunu kavradn hayal etti.
Cinayet ilemek iin ne tr bir cesaret gerektiini dnd. nsan ne kadar nefret etmeliydi? Duygular
yeterince gl myd? Yalnz nefretin yeterli olmadn, iinde nefretin de bulunduu bir dizi karmak
drtnn bir araya gelmesi gerektiini hissediyordu. Ayrca bir tr delilik. Gereinden fazla aklc olduunu
dnd. "Hi deilse, iimden Clara'y tokatlamann geldii anlardan birini yayor olsam," dedi kendi
kendine. Yine de ona hi tokat atmamt. Her zaman byle aklc davranyordu. O anda, Clara'nn
otobsn izlerken gereken btn koullarn elverili olduu srada bile. Btn bunlar grd o de
benziyordu.
Birinci mola yerinden ileriye gitmemeye karar verdi. Clara'ya yaklaacak, dnde sylediklerini
tekrarlayacakt. Melchior Kim-mel de ayn eyleri sylemi olabilirdi. "Clara, seninle konumam gerekiyor.
Gel." Birka adm yryecekler, otobs terminalinde sylenen ac szler tekrarlanacak, Clara onu Ellie
yznden ineleyecek, bunca yolu peinden geldii iin budalalkla sulayacakt. Birlikte otobse dndkleri
srada yeni bir sinir krizi geirmek zere olacakt, Clara. Walter, bilinalt bir hareketle ayan uzatt, araba
birden hzland. Gaz pedalna sonuna kadar basmt, nndeki araca fazla yaklatn fark edince
sakinleip ayan gazdan ekti.
Peki, yaparsam ne olacak, diye dnd. Birincisi, o saatte birlikte olduu bir tank gsteremeyecekti.
Ayrca mola yerinde tandk birine rastlayabilir, Clara'nn onu grr grmez 'Walter!' diye sesleniini duyan
kabilir, yolculardan bazlar onlarn birlikte yol kenarnda yrdklerine tank olabilirdi.
stelik Ellie ondan nefret edecekti.
87
Hzla ilerleyen otobsn pei sra yola devam etti.
Clara'yla ilk karlatklar gn hatrlad. niversite arkada Hal Schepps'le San Francisco'da len
yemeine gitmek zere bulumu; Hal, Clara'y da birlikte getirmiti. "Rastlant," demiti Hal sonradan,
gerekten de bir rastlant olduunu Walter o srada bilmiyordu. Clara'y grd an kalbinin duracak gibi
olduunu hatrlad. lk grte k olmak gibi bir eydi bu. Sonralar Clara da ayn duyguya kapldn
sylemiti. Ayn gn leden sonra Hal'a telefon ederken nasl heyecanlandn dnd. Glara'nn Hal'n
nianls ya da sevgilisi olmasndan korkmutu. Hal, herhangi bir ilikileri olmad konusunda garanti
vermiti. "Ama dikkatli ol," demiti Hal, "hep kendi bann dikine gider Clara; sevgide de, nefrette de stne
yoktur." Walter, ilk haftalarda Clara'nn ne kadar byleyici, nasl dayanlmaz biri olduunu hatrlad. Clara,
Walter'dan nce iki sevgilisi olduunu sylemi, her biriyle bir yl kadar birlikte olduunu, ikisinin de onunla
evlenmek istediini, ama bu teklifleri kabul etmediini anlatmt. Walter, Clara'nn szlerinden, eski
sevgililerinin her ikisinin de pek gl kiilikleri olmadn sezinlemiti. Clara, zayf erkeklerden holandn
ak yreklilikle sylyordu zaten; ama onlarla evlenmek istemiyordu. Anlalan, tand erkekler iinde en
gsznn Walter olduuna karar vermi, o yzden onunla evlenmiti. Bu dnce Walter'n hi houna
gitmedi.
Arabann lastikleri, demiryolu raylarnn stnden geerken patr ktr sesler kard, sarsntdan Walter'n
ba tavana arpt. Otobs hzl gidiyordu. Saati bei krk dakika gemekteydi. Saati kulana gtrd,
durmu olduunu fark etti. Direksiyonu sol eliyle tuttu, saatini akldan yediyi be geceye ayarlayp kurdu.
Otobsn en ge yarm saat iinde mola vereceini tahmin ediyordu.
leride yoku yukar bir viraj grnd. Otobs, virajdan nce vites kltnce Walter ayan gazdan ekti.
Sol tarafta, uzakta, kentin klarn seebiliyordu. Nerede olduundan haberi bile yoktu.
Otobs, tepe noktasna varnca yavalamt, VValter da hzn kesti. Otobsn birdenbire sola dndn
grnce korkudan nefesi kesildi, yoku aa kayp kayalardan yuvarlanacandan korktu. Koca otobs koyu
bir karanlkta gzden kayboluvermiti.
88

Walter tepeye trmannca, kara noktann aa kmesi olduunu, otobsn bir restorann nndeki yar
yuvarlak park yerine girdiini grd. Restoran geti, arabasn yolun sana yanatrarak durdu, farlar
sndrd. nip geriye doru yrmeye balad. Park yeri, restorann bir krmz, bir mor yanp snen
reklamyla aydnlanyordu. Otobsten inenlerin arasnda Clara'nn ufak tefek, kvrak bedenini grmek iin
baknd, gremedi. Yaklanca otobsn iine bakt, Clara inmiti anlalan.
Restorann cam kapsn ap ieri girdi, tezgha, masalara gz gezdirdi. Clara grnrlerde yoktu.
Sahnede rol yapt, stelik roln de inandrc bir biimde oynad izlenimine kaplmt; endieli bir koca,
ldrmek zere peine takld karsn aryordu. Birka dakikaya kalmadan elleri kadnn boynunu
kavrayacak, ama gerekten skmayacakt, ne de olsa oyundu bu. Rol yapyordu. Cinayet oyunu oynuyordu.
Kadnlar tuvaletinin nne gelmiti. Kapy kollamaya balad, arada bir gzlerini ayrp restorann cam
kapsndan ieri giren birka kiiye bakyordu. Uzun tezgh, masalar dikkatle gzden geirdi.
Dar kp otobsn evresini dolat, tekrar ieri girdi, tezghn ucunda, tuvalete yakn bir yerde durdu.
Kapnn stndeki saate gre kol saatini 7:29'a ayarlad. Fazla yanlmamt.
"Burada ne kadar kalacaz?" diye sordu, tezghn arkasnda oturan adama.
"On be dakika," dedi adam.
Gergin admlarla kapya doru ilerledi, sonra tekrar geri dnd. Yedi dakika kadar gemi olduunu tahmin
ediyordu. Akla en yakn yer kadnlar tuvaleti, diye dnd. te yandan Clara, ok skmadka genel
tuvaletlere gitmezdi: Nefret ederdi byle yerlerden. Walter birden arkasna dnd, az nce mola sresini
sorduu adamla gz gze geldi. Adam, Walter'dan nce baklarn evirmiti. Walter ka doru ilerledi.
Yanndaki duvar boydan boya ayna kaplyd, ama aynada kendine bakmaktan ekindi. Kalarnn arasndaki
derin izgiyi yok etmek zere yz kaslarn gevetti, bu belirgin izgi genellikle yabanclarn dikkatini ekerdi.
Otobsn yannda bekleyen yolculara yanat. Aralarnda Clara yoktu. Parmaklarnn ucunda ykselerek
otobsn iine gz att.
89

Koltuklarn te birine yakn dolmutu. Yanl otobs m acaba, diye dnd; ama n camda NEW YORK-
PITTSBURGH yazyordu. Ayn saatte iki otobs kalkm olabilir miydi?
Elini cebine sokmu, sinirden bir kibrit kutusunu paralayarak unufak etmiti. Cebindeki kibrit kalntlarn
yere att. Otobsn evresinde ar admlarla dolamaya balad. On be dakika gemi olmalyd. Arkasna
dnd anda biriyle arpt.
"Affedersiniz!"
"Affedersiniz!" diye papaan gibi tekrarlayp yoluna devam etti bir kadn.
Walter, iddetle terlemeye baladn hissetti. Otobs ofr restorandan km, yaklayordu. erideki
yerlerin neredeyse hepsi dolmutu. Gzlerini ksp karanla, park yerinin evresine bakt. Clara yry
yapmasn sevmez ki, diye dnd. Restorann kl giriine evirdi gzlerini. Kapda kimse yoktu. Giriin
stndeki kl reklamda el yazs harflerle Harry's Rainbow Inn ad bir krmz, bir mor yanp snyordu.
Otobsn motoru alt. Walter, ofrn geitte arkaya doru yryerek parmayla yolcular saydn
grd. ofr saymay bitirince yerine geip konta kapad, kapdan dar bakmaya balad.
"Bir yolcu bekliyoruz," dediini duydu Walter ofrn.
Beklenenin Clara olduundan emindi. Cebinde yumruklarn skt. ofr otobsten indi, restorana girip
yksek sesle bir eyler syledi, tekrar otobse dnd. Ne dediini duyamamt Walter.
ofr, ufak tefek, tombul bir kadnn basamaklar kmasna yardm ederken, "Tuvalette baka kimse var
m?" diye sordu.
"Kimseyi grmedim," dedi kadn.
Walter durduu yerden, karanlk yolun iki yann, restorann giriini ve otobsn kapsn grebiliyordu.
Otobsn motoru, Wal-ter'n ayaklarnn altndaki topra titreten bir grltyle alt, otobs nce geri,
sonra ileri giderek park yerinden kp anayola sapt. Walter hrsndan barmamak iin dilerini kenetledi.
Tekrar restorana dnd, kadnlar tuvaletine doru yrd, kapy ap Clara'ya seslenmek zereyken
vazgeti. Dnceli bir tavrla dar kt.
Aklna gelen tek aklama, Clara'nn Newark'ta, otobsn kr-
90

mz kta bekledii bir yerde inmi olabileceiydi. Ama krmz kta valizini bagajdan indiremezdi. Ayrca
ofr az nce onu aramam myd? Clara'dan baka kimi bekleyeceklerdi? Walter, anayolda evresine
baknd, kimseyi gremedi. Arabasna doru kotu. Durmak isterken akl kapl bankette aya kayp
dt halde komak iyi gelmiti. Avucunun ii izilmiti, ama pantolonunun yrtldn sanmyordu.
Manevra yapp geri dnd, yolun iki yannda deliler gibi Clara'y aramaya balad. Bir sre sonra aramaktan
vazgeti, arabann hzn arttrd.
15 Walter saat on bir sularnda eve vard. eride k yan-myordu. st kata kt, yatak odasnda kimse
yoktu. Salonda Clara'nn valizini ya da brakt herhangi bir izi grebilmek umuduyla tekrar aa indi. Bir
sigara yakt, kanepeye oturdu, kendini birka dakika boyunca yerinden kalkmamaya zorlad. Birazdan
telefon alacak, Clara nerede olduunu syleyecek, diye dnyordu. Telefon almad.
Ellie'nin numarasn evirdi, cevap alamad.
Arabaya binip Lennert'e doru yola kt. Can konyak imek istiyordu. Sinirliydi, ne olduunu bilmedii bir
tehlikeye kar savunmaya gemiti sanki. Clara'y ldrm gibi sulu hissediyordu kendini. Park yerinde,
otobsn evresinde geirdii dakikalar dnd. Clara'yla birlikte yol kenarndaki sk koruya doru
yrdklerini grr gibi oldu. Gizli bir ataktan korunmak istercesine ban yana edi birden. Hayr, bir ey
olmamt, olmadndan emindi. O srada gznn nndeki yol saa sola hareket etmeye balad. Skca
direksiyona yapt. Asfaltn stnde kk kl noktalar uuuyor, kayp gidiyordu. Yamurun yamaya
baladn fark etti.
Ellie'nin pencerelerinde k grnmyordu. Arabas ne kapnn nnde ne de apartmann yanndaki park
yerindeydi. Umutla zili ald, cevap alamad.
Birka sokak tedeki bara girip bir konyak syledi. Olabildiince ardan alarak ikisini bitirdi, tekrar
Ellie'ye gitti. Pen-
91

cereler hl karanlkt, zil sesine karlk veren kmad. Bara geri dnd.
"Ne oldu?" diye sordu barmen. "Hastanede bir yalannz m var?"
"Efendim?"
"Hastanede biri mi var, dedim." Barmen eline bir bardak alp parlatmaya balad. "Hani u az ilerideki
hastanede."
"Burada hastane olduunu bilmiyordum," dedi Walter. "Hayr, kimsem yok." Konyaklarn yattrc etkisine
ramen birazdan dilerinin takrdamaya balayacan hissediyordu.
Saat yarmda tekrar Ellie'nin kapsn ald. Tam geri dnecei srada, Ellie'nin arabasnn sokaa saptn
grd, yreine su serpildi. Ellie kullanmyordu arabay. Direksiyonda Peter Slotnikoff oturuyordu.
"Selam, Bay Stackhouse!" diye seslendi Peter sevimli bir glmsemeyle.
"Merhaba!" dedi Walter.
"Gordonlar'dan geliyoruz," dedi Ellie, arabadan inerken. "Btn akam seni bekledik."
Walter, birka gn nce Gordon'un telefon edip Clara'yla onu bir kokteyle davet ettiini hatrlad. "Vaktim
olmad," dedi.
"Ellie, benim gitmem gerekiyor. Yedi dakikam kald," dedi Peter. "Arabay gazete bayiinin hemen sana
brakrm."
"Olur," dedi Ellie. "Grtmze sevindim, Peter." Peter'n camdan uzanan elini dosta okad. Platonik
bir sevgi, diye dnd Walter. "yi geceler."
Peter yola kt.
Peter acaba Ellie'yle aramzda bir iliki olduunu mu sezdi, yoksa gerekten trene yetimesi mi
gerekiyordu, diye dnd Walter. Ellie'yle baktlar. Birbirlerini grmeyeli neredeyse on be gn oluyordu.
"Bir ey mi oldu?" diye sordu Ellie.
"Gitmeden nce seni grmek istedim. Yukar kalm m?"
Ellie'nin gzleri glyordu, ama araya mesafe koyduunu fark etti Walter. Ellie arkasn dnd, anahtaryla
d kapy at.
Birlikte merdivenlerden hzla kp eve girdiler.
"Keke Gordon'lara gelseydin," dedi Ellie. "Jon da oradayd."
92

"Gerekten tmyle unuttum."


"Oturmak istemiyor musun?"
Walter bir keye iliti. "Clara bugn annesini grmeye Har-risburg'a gitti," dedi. "Annesi ok hasta, galiba
lecek."
"Vah vah, kt haber," dedi Ellie.
"Planlarmda herhangi bir deiiklik olmad ama. Yine de cumartesi gn yola kacam."
Ellie koltua yerleti. "Clara'y merak ediyorsun, deil mi?"
"Hayr. Aslnda annesinin durumuna hi zlmyor. Aralar iyi saylmazd." Walter iki eliyle ayak bileini
ovuturdu. "Bana bir viski verir misin, Ellie?"
"Tabii!" Ellie iki hazrlamak zere ayaa kalkt. "Su mu, soda m?"
"Biraz su, ltfen, buz koyma." Walter yerinden kalkp sehpann stnden Ellie'nin kemann ald. Keman
eline ty gibi hafif geldi. Ia tutarak tellerin altndaki yazy okudu. Raffaele Gagliano, Napoli 1821. Keman
yerine koyup mutfaa gitti, viski iesinin kapan kapad. Ellie kadehini uzatmak zere ona dnd. Walter
kadehi ald, br eliyle Ellie'yi kendine ekip pt. Uzun, umutsuz bir pt bu, ensesinde Ellie'nin ellerinin
kenetlendiini hissetse bile, onunla yaad mutlu anlar geri getirmeyen bir pt. Ya onu sevmiyorsam,
ya hi sevemeyeceksem, diye dnd birden. Ellie'nin itenliini, parlayan burnunu, kadife bornozunu imdi
ne kadar ekici buluyorsa, belki bir ay sonra ayn lde itici bulacakt. Yine de boanmasnn asl nedeninin
Ellie olmadn aklndan karmamalyd. Onunla evleneceini sylemiti bir kere, vazgeerse eeklik etmi
olurdu. Ellie'yi brakp iki bardayla oturma odasna dnd. Ellie'nin geceyi onunla geirmek istediini,
'Sende kalabilir miyim?' diye sormasn beklediini anlyordu.
"Nen var?" diye sordu Ellie. "Dnceli grnyorsun."
Az nce, Ellie'nin eve dnmesini beklerken, ona otobsn peine takldn anlatmay planlamt, ama
korkuyordu imdi. "Bir eyim yok."
"Broda iler yolunda m? Bir buuk ay sreyle izin almana kar kmadlar m?"
"ktlar, ama umurumda deil. Dick Jensen'le birlikte aralk ay ortalarnda irketten ayrlmay
dnyoruz. Ortaklaa yeni bir
93

ofis aacaz, ufak bir avukatlk brosu. irket beni iten atsa bile vz gelir. Grne gre imdilik bir buuk
aylk cretsiz izin verdiler."
"Nasl bir avukatlk brosu?"
"irketler hukukuna girmeyeceiz, sadece bireysel iler. Trafik sular, tahliye davalar gibi eyler." Walter,
Ellie'ye bu planndan daha nce sz etmediine armt.
"Olduka byk bir deiiklik," dedi Ellie.
"Evet."
"Bir yere telefon etmem gerekiyor, fazla gecikmeden arayaym."
Walter, Ellie 'nin Virginia adl biriyle telefonda konumasna kulak kabartrken, Virginia'nn ayn okulda
retmenlik yaptn hatrlad. Ellie, arabasnn istasyonda kaldn syledi, Virginia'nn ertesi sabah onu
evden almasn kararlatrdlar.
"Pete'i sk sk gryor musun?" diye sordu Walter, Ellie telefonu kapadktan sonra.
"Hayr, pek grmyoruz. Arabasz buralara gelmesi zor oluyor." Ellie yerine geti, gzlerini Walter'a
evirdi. "Peter'n bana ciddi bir ilgi duyduunu sanmyorum. renmek istediin buysa eer."
Walter, kzn akyrekliliine glmsemekten kendini alamad. Ellie, kolunu koltuun arkalna atp yan
oturmutu, bu duruuyla zarif, uzun boylu grnyor, hareketlerinden rahatl belli oluyordu. Onun Clara'da
bulunmayan bu rahatln, gereinde susmay bilmesini ne kadar sevdiini dnd Walter. Yine de
huzursuz olmutu. Yerinden kalkp Ellie'nin yanna diz kt, kollarn beline sard, elbisesinin ak
yakasndan boynunu, sonra dudaklarn pt. Kollarnn arasndaki bedenin gevediini hissetti.
"Bu gece kalmak ister misin?" diye sordu Ellie.
Walter yavaa doruldu, elini Ellie'nin alnna uzatt, kvrck, kumral salarn okad. "Beklemeyi
yelerim," dedi.
Ellie ban kaldrp Walter'a bakt. D krklna uram ya da kzm grnmyor, diye dnd Walter.
"Dnnceye kadar seni bir daha gremeyebilirim, Ellie. Clara belki yarn akam gelecek, ama kesin deil."
Ellie de ayaa kalkt. "Tamam. Hemen gidiyor musun?"
94

"Evet." Walter kapya doru yrd, yar yolda dnp Ellie'yi kollarna ald, dudaklarndan hrsla pt. "Seni
seviyorum, Walter." "Seni seviyorum," dedi Walter.
16 "ok ekmese bari," dedi Claudia. "nsann annesiyle aras nasl olursa olsun, birinin ac ektiini grmek
hi de ho deil;.hem siz Mrs. Stackhouse'un grnne bakmayn, byle durumlara hazrlkl deildir."
"Evet, deildir." Walter, Claudia'nn biimli parmaklaryla kahvalt sofrasn toplayn izledi. "Bu sabah
telefon edeceim," dedi masadan kalkarken. Harrisburg'a hemen telefon etmek istiyordu, ama Claudia'nn
yannda konumaktan ekinmiti.
"Akam yemeine gelecek misiniz, Bay Stackhouse?"
"Bilmiyorum. Belki Bayan Stackhouse dnm olacak, ama siz gelmeseniz de olur. Bu akam da izin
yapn." skemlenin arkasndan ceketini ald. Claudia ona bakyordu. Yemek yapmaya gelmese, Walter'n
hibir ey yemeyeceinden yaknmaya balayacakt birazdan. Walter aceleyle sokak kapsna seirtti.
"Sabah grrz, Claudia. Saat on bire kadar evde olacam."
Ofise girer girmez Harrisburg'u balamalarn istedi. Telefona Bayan Haveman'n hastabakcs olduunu
syleyen bir kadn kt.
"Bayan Stackhouse gelmedi mi?" diye sordu Walter.
"Hayr, gelmedi. Aslnda dn bekliyorduk. Kimsiniz?"
"Walter Stackhouse."
"Clara nerede?"
"Bilmiyorum," dedi Walter aresizlikle. "Dn akamst be buuk otobsne bindirdim. Gece oraya
varm olmas gerekirdi. Hi haber almadnz m?"
"Hayr, almadk. Doktor, Bayan Haveman'n ancak birka saat daha yaayabileceini sylyor."
"Telefon numaram not eder misiniz ltfen? Montague be yedi dokuz sekiz. Bayan Stackhouse gelir
gelmez bana telefon etsin,
95

olur mu?"
Walter, Knightsbridge Emlak Brosu'nu arad, Bayan Phil-pott'la konuup dn akamst be buuktan
beri Clara'dan haber alp almadn sordu.
"Hayr, aramasn beklemiyordum zaten," dedi Bayan Philpott. "Annesinin nasl olduunu renebildiniz
mi?"
"Ben Clara'y merak ediyorum," dedi Walter. "Harrisburg'a te--lefon ettim, hl gelmemi. Oysa dn gece
on bir sularnda varmas gerekirdi."
"Aman Tanrm! Otobs kaza m yapt acaba?"
"yle olsa, beni imdiye kadar oktan ararlard."
"lene kadar ses kmazsa polise haber verin." Bayan Phil-pott'un ince, ama pek akll sesi Walter'
yattrmt. "yle yaparm. Teekkrler, Bayan Philpott."
Walter saat onda bir toplantya girdi, konumalara ara verildiinde saat on iki olmutu. Polise telefon
etmek zere doruca brosuna gitti. eri girdii srada Joan, on be dakika kadar nce Philadelphia polis
mdrlnden arayp numara braktklarn syledi.
"Hemen balayn," dedi Walter. Clara'nn ldnden, yara bere iindeki, delik deik cesedinin bir
ormanda bulunduundan korkmaya balamt artk.
"Bay Stackhouse?" dedi yayvan bir ses. "Ben, Philadelphia on ikinci blge karakolundan komiser Millard.
Bu sabah, Allentown yaknlarndaki kayalklarn dibinde, ilk tehiste Clara Stackhouse olarak belirlenen bir
ceset bulundu. En ksa srede Allentovvn morguna gelip tehisi dorulamanz rica ediyoruz."
17 Kuku duymak iin en ufak bir neden kalmamt. Walter, parampara orabn iindeki sol aya grr
grmez cesedi tand. Komiser, araf kaldrp cesedin bacaklarn at. Yrtk etein yars kanla simsiyah
olmutu.
"Tandnz m?"
"Hepsini greyim."
96

Komiser araf at.


Walter, cesedin ezilmi ban grnce gzlerini kapad, tekrar at, gvdenin stnde normal gibi durduu
halde yer yer krld belli olan, cansz kola bakt.
"Valizi burada," dedi komiser. "Otobste bulunmu. Benimle gelir misiniz? Size birka sorumuz olacak."
Walter, dar karken kapnn tokmana tutundu, bir sre olduu yerde durdu. Daha nce de ceset
grm, Pasifik'te bombalanan askerlerin cesetleri midesini bulandrmt. Ama bu, daha da beterdi. ri yapl
polis memurunun, yaz masasnn arkasna getiini hayal meyal seebiliyordu. Dp baylmamak iin
ban gsne edi. Ortalkta iren bir ila kokusu vard. Kusmamaya gayret ederek ban kaldrd.
Komiserin yer gsterdii iskemleye oturdu.
"Tam adn verir misiniz?" dedi masa bandaki adam.
"Clara Haveman Stackhouse." Walter adlar kodlad.
"Ya?"
"Otuz."
"Doum yeri?"
"Harrisburg, Pennsylvania."
"ocuklar?"
"Yok."
"En yakn akrabas?"
Walter, Clara'nn annesinin adyla Harrisburg'daki adresini verdi. Komiser, sanki her gn ayn ilemleri
yaparm gibi byk bir rahatlkla, nndeki formlar dolduruyordu. "Adam yakaladnz m?" diye sordu
Walter.
"Hangi adam?" Komiser ban kaldrd.
"Bunu yapan adam," dedi Walter.
Komiser burnunu ovuturdu. "lm nedeninin intihar olduu sanlyor, Bay Stackhouse, aksine bir kant
olmad srece. Cesedi kayalann dibinde bulundu."
Bunu dnememiti Walter. nanmad. "Kayalktan aaya itilmediini nereden biliyorsunuz?"
"Bu bizim grevimiz deil. Cesede otopsi yaplacak tabii."
Walter ayaa kalkt. "ntihar m etti, yoksa itildi mi, sanrm birinin bu noktay aratrmas gerekecek. Ben
bilmek istiyorum'"
97

"Tamam," dedi komiser. "Onunla konuun." Bayla Walter'n arkasndaki keyi iaret etti.
Walter dnp arkasna bakt, kede, daha nce dikkatini ekmeyen, sivil giyimli, gen bir adamn
yerinden kalkp dudaklarnda hafif bir glmsemeyle yaklatn grd.
"Naslsnz?" diye sordu adam. "Ben, Philadelphia cinayet masasndan mfetti yardmcs Lawrence
Corby."
"yi gnler," diye mrldand Walter.
"Einizi en son ne zaman grdnz, Bay Stackhouse?"
"Dn. leden sonra be buukta New York otobs terminalinde."
"Sizce intihar etmesi iin herhangi bir neden var myd?"
"Hayr, o..." Walter duralad. Clara'nn terminaldeki gzyalarn hatrlamt. "Olabilir," dedi abucak. "Ama
bilmiyorum. ok keyifsizdi."
"Bugn kayalk blgeyi gezdim," dedi gen adam. "Einizin kaza sonucu dm olmas pek akla yakn
gelmiyor. Tepeye k olduka zor, uurumdan nce kenarda aa yukar on metrelik, hafif eimli bir
platform var." Eliyle iaret etti. "Kimse durup dururken orada yrye kmaz. Kaya, yol stndeki bir
restorana yakn, tepede bouma olsa mutlaka aadan duyulurdu."
VValter, o dakikaya kadar kayann tam orada bulunduunu d
nememiti. Restorann tepede yer aldn, ardnda sarp bir uu
rum olduunu belli eden koyu karanl hatrlyordu imdi.
Clara'nn otobsten iner inmez restorann yanndan kayalara doru
koup kendini aaya attn gznn nne getirmeye alt,
beceremedi. Ne zaman yapm olabilirdi bunu? "ntihar etmek iin
bu yolu semi olduunu hi sanmyorum. Ondan beklenmez.
Ancak, bir ay kadar nce uyku ilac alarak kendini ldrmeye
kalkmt. ntihar dncesi aklndan kmam anlalan." Yerinde
saydnn farkna vard, karsndaki yabancya bakt. Gzlerini
bu yzdeki hafif, saygl, gereksiz glmsemeden ayramyordu.
"Yine de intihar ettiinden emin deilim," dedi Walter. "Umarm
bu konuda aratrma yaplacaktr."
"Yapacaz," dedi Corby.
"Bunlar mcevherleri," dedi masadaki memur. "Teslim fiini imzalar msnz? Kpelerden biri eksik." Kaln,
altn bir kolyeyle

iki yz ve incili bir kpeyi yn halinde Walter'a doru itti. Walter bunlar birok kez evdeki tuvalet
masasnda grmt.
Fie imzasn iziktirdikten sonra taklar cebine koydu.
"Gitmeden nce size beylik bir soru soraym," dedi gen mfetti, kk, hareketli gzlerini Walter'dan
ayrmadan. "Bildiiniz kadaryla einizin dman var myd?"
"Hayr," dedi Walter. O srada Clara'y sevmeyen bir dizi tand, Clara'nn almaya baladktan sonra
kendine dman ettii insanlar dnd. "Onu ldrecek kadar dman olan kimse yoktu." Gen mfettie
daha byk bir ilgiyle bakt. Bu adam en azndan birka soru soracak, olay akla kavuturmak iin aba
harcayacakt. Olsa olsa yirmi be, yirmi alt yandayd, ama akll ve yetenekli grnyordu.
Mfetti Corby, yaz masasnn kenarna oturup kollarn kavuturdu. "Einizi terminale braktktan sonra
eve mi dndnz?"
Walter bir an duralad. "Evet, ama hemen deil. Long Island'da bir arkadam bulmaya altm. Bir sre
arabayla dolatm."
"Arkadanz buldunuz mu?"
"Evet."
"Kim bu arkadanz?"
Walter yine duralad. "Ellie Briess. Lennert'te oturuyor. sterseniz ..." Szn sonunu getirmedi.
Mfetti Corby ban sallad. "Adresini not edeyim."
Walter adresle telefon numarasn verdi, Corby'nin cebinden kard kahverengi kapakl not defterine bir
eyler yazn izledi.
"Kayalar grmek ister miydiniz?" diye sordu Corby.
Walter, parlak kl restoran grr gibi oldu yine. Clara yolu biliyordu, Long Island'la Harrisburg arasn sk
sk gidip gelmiti. Herhalde kayalar da biliyordu. "Hayr, grmek istediimi sanmyorum."
"Belki istersiniz diye dnmtm de."
"Hayr." Walter ban iki yana sallad. Corby'nin kurunkaleminin not defterinde hzla kaydn grd.
Gzlerini kapad, Clara'nn grtlana sarlp tepeye kardn, birlikte uuruma yuvarlandklarn, yerdeki
sivri talarla sk allarn stne dtklerini hayal etti. Gzlerini tekrar atnda gen mfettile gz gze
geldi.
99

"Otopsinin sonucunu bekleyelim," dedi Corby rahat bir tavrla. "ntihar olasln tmyle saf d
brakmyorsunuz, deil mi?"
Walter bu soruyu pek amatrce bulmutu. "Hayr, brakmyorum sanrm. Kesinlikle emin deilim."
"Pekl. imdilik bu kadar. Otopsi raporu bu akam gelir, sonucu size telefonla bildiririz." Corby elini uzatt,
Walter, uzatlan eli skarken adamn yzndeki saygl, arbal ifade dikkatini ekti. Arkasn dnp hzl
admlarla dar kt Corby.
"Cenazeyi yarn nereye gndermemizi istersiniz?" diye sordu masadaki memur.
Walter, her gn Benedict'ten otoyola karken nnden getii cenaze ileri irketini hatrlad. "Henz
bilmiyorum. Daha sonra telefonla bildirsem olur mu?"
"Biz gece gndz az."
Cenaze ileri de yle, diye dnd Walter, kl reklamnda yirmi drt saat ak olduu yazyordu. "Bu
kadar m?" diye sordu.
"Bu kadar."
Gnesiz sokaa kt. Bir an, arabasn nereye park ettiini dnd, park yerine doru yrrken
Clara'nn valizini hatrlayp geri dnd.
Memur, valizin henz incelenmediini, ertesi gn cenazeyle birlikte teslim edileceini syledi. zellikle ters
ve ilgisiz davranr gibi bir hali vard. Walter, Clara'nn tka basa dolu mavi, kuma valizinin iki adm tede,
duvarn dibinde durduunu grd.
"Ama iinde belge yok ki, sadece giyecekleri var," dedi.
"Ne yapalm, ynetmelik byle," dedi memur, ban kaldrmadan. , Walter, adama ters ters bakt, arkasn
dnp kt.
Arabasn altrd srada Ellie'yi uyarmak aklna geldi. Saat drde geliyordu. Eve gelmitir herhalde,
diye dnd. Arabann kapsn ap inecekken vazgeti. Geri polis mfettii ortalarda grnmyordu, ama
yine de telefon ederken yakalanmak istememiti. Birka blok ilerledi, yaknlardaki bir pastaneden Ellie'ye
arad.
Clara'nn ldn, polisin olaya intihar gzyle baktn anlatt Ellie'ye. Soru sormasna frsat vermeden:
"imdi Al-lentown'daym," dedi. "Polise dn gece seninle olduumu sy-
100

ledim. Belki telefon edip aratrrlar."


"Tamam, Walter."
"Seni grdm saati sylemedim. Gece yansndan sonra olduunu belirtmemiz gerekecek tabii."
"Fark eder mi?"
Walter, heyecanland iin kendi kendine kzarak dilerini skt. Pete de onu gece yarsndan sonra
grmt. "Hayr," dedi. "Fark etmez."
"Yarma doru geldiini sylerim," dedi Ellie, kar gelmesini bekleyen bir tavrla. "Uygun mu?"
"Evet, tabii uygun."
"Vaktin var m? Bana gelmek ister misin?"
"Evet, hemen geliyorum."
"Araban brakp trenle gelsen daha iyi olmaz m?"
"Trenle mi?"
"Otomobil kullanamayacak kadar heyecanl kyor sesin."
"Bir iki saate kadar geliyorum. Bekle beni."
18 "Hi suum olmadn iddia edecek durumda deilim," dedi Walter, ellerini havaya kaldrarak. "Bir
psikiyatriste gitmesi iin diretmeliydim. Bu yolculukta mutlaka ona elik etmeliydim. Yapmadm."
"ntihar ettiinden emin misin?" diye sordu Ellie.
"Deilim, ama en akla yakn neden. Ayrca bunu tahmin edebilmem gerekirdi." Walter kendini koltua
brakt.
"Senin anlattklarna baklrsa, son zamanlarda yaad btn olaylar intihar dncesini krklemi,
birka gn nceki otomobil kazas bile."
"Evet." Walter, az nce Ellie'ye uyku ilac konusunu da anlatmt. Pek arm grnmyordu Ellie. Ya
igdsyle ya da tahminleri sonucu, Walter'n Clara'yla ilikisi hakknda birok ey biliyordu. "Yine de
intihar ettiinden emin deilim. Kayalardan aa atladn gzmn nne getiremiyorum. Daha kolay bir
yol seerdi."
101

"Polis aratrma yapacak, deil mi?"


Walter omuz silkti. "Evet. Yapabildikleri kadar."
"Kendini sulamaktan vazgemelisin, Walter. nsan, istemeyen birini zorla ruh doktoruna gtremez."
"Jon da ayn szleri sylerdi," dedi Walter kendi kendine.
"Bizim hakkmzda bir ey biliyor muydu?" diye sordu Ellie.
Walter bayla onaylad. "Tahmin ediyordu. Haftalar nce, ben daha senin farknda bile deilken, eve ge
geldiim her geceyi seninle geirmi olmakla suluyordu beni."
Ellie alnn krtrd. "Neden bunu bana daha nce sylemedin?"
Walter hemen karlk vermedi. "Hastalk derecesinde kskant, beni erkek arkadalarmdan bile
kskanrd," dedi sakin bir sesle.
"Kukulanm olmasna zldm," dedi Ellie. "Bu da kararn perinlemitir. Arkasndan boanma konusu
..."
"Sana ilgi duyduuma hibir zaman gerekten inanmad." Wal-ter ayaa kalkp yine dolamaya balad.
"Kskanacak biri ya da bir ey gerekiyordu. Rastlant sonucu bu sefer kskanmakta hakl kt."
"Polise dn gece nerede olduunu syledin?" diye sordu Ellie.
Walter duralad. inden Ellie'ye her eyi anlatmak geliyordu, ama Corby'i hatrlad. Btn syledikleri
Corby'nin not defterinde kaytlyd. "nce dedim ki ... Galiba bir sre dolap seni aradm, eve gelmeni
beklediimi syledim. Sonra bir sre evde oturduumu, ardndan tekrar ktm, zamanmn ounu
darda geirdiimi anlattm."
Ellie, tabak iinde bir sandvi getirip sehpaya brakt. Walter'a bakp dikkatle, "Acaba diyorum ... intihar
ettiinden emin deillerse, senin ldrmen iin bir neden var gibi mi grnyor?" dedi.
"Neden byle sylyorsun?"
"Yani, dn gece bana gelmi olman.falan. Olayn grn yle."
"Bu tr sorular sormazlar herhalde," dedi Walter, alnn krtrarak. "Baksana, Corby imdiye kadar sana
telefon bile etmedi."
102

"Akam yedi buuk sularnda olduunu sylediler, deil mi?"


"Evet."
"O saatte neredeydin?"
Walter'n kalarnn arasndaki izgi derinleti. "Evdeydim sanyorum. Clara'y otobse bindirdikten sonra
eve dndm."
"Gordon yedi buukta sana telefon etti, evde kimse yoktu."
"Belki de kmtm."
"Sekiz buua doru tekrar arad. O srada telefonun yannda oturduum iin biliyorum."
"O saatte kesinlikle evde deildim." Walter, yznn bembeyaz olduunu hissetti. Ellie de bunu grm
gibi dikkatle ona bakyordu.
"Soracak olurlarsa hangi saatte nerede olduunu kesinlikle sy-leyebilmelisin diye dnyorum. Yedi
buukta nerede olduunu biliyor musun?"
"Hayr," diye karlk verdi Walter. "Belki Huntington'daydm. Bir eyler attrdm orada, ama saate dikkat
etmedim. Bunlar sormazlar, Ellie."
"Tamam. Belki de gerekten sormazlar." Ellie kanepeye oturdu. Gerginlii hl gememiti, bir ayan
altna alm, dimdik oturuyordu. "Neden sandviini yemiyorsun?"
O da m igdsne kulak verip benden kukulanyor acaba, diye dnd Walter.
Telefon almaya balad, Ellie at.
"Ah, evet, Jon!" Ellie dnp Walter'a bakt. "Aman Tanrm! ... Ne yazk ki hayr ... Haklsn, bence de yle."
Walter yerinden kalkt, gzn Ellie'den ayrmadan sehpann evresinde dolamaya balad. Akam
gazetelerinde kt herhalde, diye i geirdi. Ellie, artc bir soukkanllkla Walter'a bakyordu. Biraz daha
yaknlk gstermesini beklerdi Walter. stelik o srada Jon'a telefonda yapt gibi numara yapabileceini
aklnn ucundan geirmemiti.
"Arkadalarndan birindedir herhalde," dedi Ellie. "Evet, belki Ireton'lardadr ... Umarm bulursun. Aradn
iin ok teekkr ederim, Jon." Telefonu kapad. "Jon'a burada olduunu sylemek istemedim."
Walter omuz silkti. "Fark etmezdi. Jon, gazetede mi okuduunu
103

syledi?"
"Evet, ama bir de leden sonra Dick Jensen arayp haber vermi. Ireton'lara telefon edip bu gece onlarda
kalp kalamayacan sorsana. Eve gitmesen iyi olur herhalde."
Ellie'yle kalmak istiyordu Walter, ama Ellie'nin istemediini anlamt. "Bover," dedi. "Kimseyle bunlar
batan konumaya niyetim yok. Eve gideceim."
"Uyuyabilecek misin?"
"Evet. Artk kalkaym."
Ellie, ensesinden skca tutup yanandan pt. "Ne zaman istersen ara beni. stersen bu gece ara."
"Saol, Ellie." Walter ona dokunmad. O anda, AIlentown'a telefon edip Clara'nn cesedini nereye
gndereceklerini syleyemesi gerektii geldi aklna. Tekrar "Saol" deyip dar kt.
19 Walter eve dndnde Clara'ya gelmi bir telgraf buldu; annesinin doktoru, Dr. Meacham, hastann
15:25'te ldn bildiriyordu. Telgraf holdeki sehpaya brakt.
Saat gece yarsna yaklayordu. Jon'a telefon etmeyi dnd, ama can istemedi.
Betty Ireton arad. Walter, mekanik bir sesle Betty'nin ilgisine ve geceyi onlarda geirmesi iin yapt
davetine teekkr etti. Bili de konutu, isterse hemen gelip evden alacan syledi, ama Wal-ter teekkr
ederek bu neriyi geri evirdi.
Ardndan, Benedict'teki Wilson-Hall cenaze ilerini arad. Yaklmasn istedii bir cenazesi olduunu
syledi. Allentown morguna telefon edip otopsi raporunun sonucunu sordu: Clara'da, kayalardan dme
sonucu ald yaralardan baka lm nedeni bulunamadn rendi. Morga, Wilson-Hall'un adresini brakt.
O gece, alma odasnda yatm, evin sessizliini dinlerken, bu sessizliin Clara'nn holdeki sert, fkeli
ayak sesleriyle bir daha blnemeyeceini, odasndaki huzurun Clara tarafndan artk bozulmayacan
dnd ve onun lmne hi zlmedi. O dakikaya kadar bir damla gzya bile dkmediini fark etti. "n-
104

sancl bir taraf yoktu da ondan," dedi kendi kendine. Yorgun beyninde Clara'yi, delice esip savururken
birdenbire son bir gk g-rltsyle biten bir tayfun olarak canlandrd. Annesinin tek bana, zavallca lm
kiiliine ne kadar uygunsa, Clara'nn lm de o kadar uygundu. Odak noktas kuku ve belirsizlik olan
Clara adl tayfun yine gznn nne geldi, tpk ona besledii duygular gibi belirsiz biri olduunu
dnrken uyuyakald.
Kapanan bir kap sesiyle uykusundan uyand, her zamanki gibi saat tam yedide iba yapan Claudia'nn
geldiini anlad. Sabahln giyip aa indi.
Claudia, elinde sabah gazetesiyle mutfakta ayakta duruyordu. "Bay Stackhouse, haberi dn akam
okudum; ama hl inanamyorum!"
Claudia'nn elinden gazeteyi ald. Yerel Long Island gazetesinin birinci sayfasnda yer alyordu haber.
Clara'nn, uzun sre nce, Long Island kulbne bakan seildiinde basna verdii, glmseyen resmini de
koymulard.

BENEDICT'L KADININ CESED PENNSYLVANIA'DA BULUNDU

Habere gz att. ntihar etmi olabileceinden sz ediliyordu. Valizinin otobste bulunduu, Walter'n
cesedi tand da belirtilmekteydi.
"Onu grdnz m, Bay Stackhouse?" Claudia'nn kahverengi gzlerinden yalar szlyor, kprdamadan
olduu yerde duruyordu.
"Evet," dedi Walter. Valizle ilgili cmlenin aynen Kimmel'in haberindeki gibi yazlm olduunu dnd.
nceki gece eve gelirken gazete almadn hatrlad. ok yorgundu. imdi, gazete almam olmasna
hayretler iinde kalmt. Elini Claudia'nn omu-zuna koyup skca tuttu. Ne diyeceini bilemiyordu. "Bir
kahve yapar msnz, Claudia? Baka bir ey istemiyorum."
"Olur, Bay Stackhouse."
Sabah Dick Jensen, Ernestine McClintock ve komulardan bir ka telefon etti. Hepsi yaknlk gsterip
yardm etmek istediklerini sylediler, ama Walter'n onlara verebilecei bir i yoktu. Sonra
105

Jon arad, Walter ilk kez kendini tutamayp alamaya balad. Jon hemen gelip orada kalmay nerdi.
Walter, Jon'un cumartesi gnleri almadn bildii halde kabul etmek istemedi. Sonunda, Jon'un akam
altda yemee gelmesini kararlatrdlar.
Saat ikide Philadelphia'dan mfetti yardmcs Corby telefon edip Walter'dan akam saat yedide
Philadelphia merkez karakoluna gelmesini rica etti.
"Ne oldu?" diye sordu Walter.
"imdi anlatamam. Sizi rahatsz ettiim iin zgnm, ama gelirseniz bize ok yardm etmi olacaksnz,"
dedi Corby'nin nazik sesi.
"Geleceim," dedi Walter.
Corby pheli birini mi yakalad, yoksa katili bulup suunu itiraf m ettirdi, diye dnd. Gznn nne
getiremiyordu bunu, dnmekte bile zorluk ekiyordu. Bir gn nce heyecandan eli ayana dolarken
imdi ar ekilmi bir film gibi hareket ediyordu.
Jon'a telefon edip, akam Philadelphia'ya gitmesi gerektiini, ge saatlere kadar gremeyeceklerini
syledi. Jon, birlikte karakola gitmeyi rterdi.
"Saol," dedi Walter. "Saat be sularnda seni evden alaym m?"
Jon kabul etti.
Jon, New York'tan itibaren Walter'n arabasnn direksiyonuna geti. Walter, ona Ellie'ye anlattklarn
anlatt, Jon da, Walter'n tahmin ettii gibi aa yukar Ellie'nin szlerini tekrarlad. Ancak Jon'un tavr daha
bakayd. Arabada konuurken taknd btn ciddiyete ramen, Clara'nn -stelik kendi isteiyle- Walter'n
hayatndan kesin olarak kp gitmesine sevindiini, rahatladn belli ediyordu.
"Kendini sulu hissetme sakn!" diyordu Jon durmadan. "u anda durumunu senden daha iyi anlyorum.
Be alt aya kalmaz, sen de anlarsn."
106

20 Jon arabada beklerken Walter tek bana karakola girdi. Masa banda oturan polislerden birine mfetti
yardmcs Corby'nin odasn sordu.
"Koridorun sonunda, yz on yedi numara."
Walter, Corby'nin kapsn tklatt.
"yi akamlar." Corby ban eip glmseyerek Walter' selamlad.
"yi akamlar." Walter, iri yapl, elli yalarnda bir adamn dirseklerini dizlerine dayam, iskemlelerden
birinde oturmakta olduunu grd. O mu acaba, diye sordu iinden.
"Bay Stackhouse, bu Bay De Vries," dedi Corby.
Birbirlerine balaryla selam verdiler.
"Bay De Vries'i daha nce grm mydnz?"
iye benziyor, diye dnd Walter. Adam, kahverengi bir deri ceket giymiti, kumral salar yer yer
krlamt, yuvarlaka yz pek akllya benzemiyordu; ama gzlerinde ilgi ya da keyif belirtisi bir prlt
grnyordu. "Sanmyorum," dedi Walter.
Corby, iskemledeki adama dnd. "Siz ne diyorsunuz?"
Sarkk omuzlarn ortasndaki kr sal ba 'evet' anlamnda hareket etti.
Corby, yaz masasna rahata yasland. Yzndeki ocuksu glmseme bsbtn yaylmt, ama yine de
kk azndan, dzgn dilerinden sertlik okunuyordu. Bu gl hi sevmemiti Walter. "Bay De Vries,
einizin ld gece, kendisine otobsn Harry's Rainbow Grill'de ne kadar duracan soran kiinin siz
olduunuzu sylyor."'
Walter tekrar De Vries'e bakt. Evet, oydu. Kahve fincannn ardndaki yuvarlak, tarifi g yz hatrlamt.
Dudaklarn yalad. Corby'nin, Walter'dan kukuland iin De Vries'e onu tarif etmek zahmetine katland
anlalyordu.
"Biliyor musunuz, tmyle rastlant sonucu ortaya kt," dedi Corby, Walter'm iliklerine ileyen neeli bir
kahkahayla. "Bay De Vries, Pittsburgh'daki bir irkette kamyon ofrl yapyor. Zaman zaman otobsle
Pittsburgh'a dner. Kendisini tanrz. O gece otobsn mola yerinde kuku ekecek kimseyi grp
grmediini sormutum sadece."
107

Walter bu szlerin doruluuna inanmamt. Corby'nin bir gece nceki sorularn hatrlad: "Arkadanz
buldunuz mu? Kim bu arkadanz?" diye sormutu. "Evet," dedi. "Oradaydm. Otobsn peinden gittim.
Karmla konumak istiyordum."
"Konutunuz mu?"
"Hayr, bulamadm. Her yeri aradm." Walter yutkundu. "Sonunda bu adama, otobsn ne kadar mola
vereceini sordum."
"Oturmak istemez misiniz, Bay Stackhouse?"
"Hayr."
"Bunlar bize neden anlatmadnz?"
"Yanl otobsn peinden gitmi olabileceimi dnmtm."
"Einizin ldn rendikten sonra neden anlatmadnz? Demek Long Island'da tur attnz yaland,"
dedi Corby nazik bir tavrla.
"Evet," dedi Walter. "Aptallk ettim. Korkmutum."
Mfetti Corby, ceketinin nn ap ellerini pantolonunun ceplerine soktu. Dar yeleinin gsnde,
zincire takl bir niversite rozeti sallanyordu. "Bay De Vries, einiz gelmedii iin otobs ofrnn birka
dakika beklediini, sizin de otobs yola kana kadar park yerinde beklediinizi syledi."
"Evet, doru," dedi Walter.
"Ona ne olduunu dndnz?"
"Bilmiyordum. Newark'ta inmi olabilecei aklmdan geti. Otobsle gitmekten vazgetiini tahmin ettim.
Otobs yolculuundan vazgeirmeye almtm."
Corby, masann kesine oturdu, bilgi ve kendine gvenen bir ifadeyle tel zmbay, mrekkep iesini,
dolmakalemi birer birer eline alp tekrar yerine koydu. Masann stndeki byk isim levhasnda MFETT
J. P. MAC GREGOR yazyordu.
"Siz artk gidebilirsiniz, Bay De Vries," dedi Corby, adama glmseyerek. "ok teekkr ederim."
De Vries ayaa kalkt, kapya doru yrrken Walter'a keyifle bakarak, "yi geceler," dedi ieridekilere.
Corby, "yi geceler," diye karlk verdi. Kollarn kavuturdu. "imdi bana srasyla olanlar anlatn. Otobs
takibe New York'ta m baladnz?"
108

"Evet." Walter, Corby'nin uzatt sigaray ban sallayarak geri evirip cebinden kendi paketini kard.
"Einizle bu kadar acele konumanz gerektirecek ne vard?"
"Ben, terminalde konutuumuz konunun yanda kaldn dndm, bu yzden ..."
"Kavga m etmitiniz?"
"Hayr, kavga deil." Walter, baklarn gen adama evirdi. "Tek tek anlataym isterseniz. Otobsn mola
vermek zere restorann nndeki park yerine girdiini grdm. Arabam yolun kenarnda park edip geriye
yrdm ..."
"Yolda m park ettiniz? Neden otobsn yanna ekmediniz?"
nemli sorulard bunlar. Walter ar ar karlk vermeye ba
lad. "Giriin nnden gemi bulundum. Hemen durdurup ara
badan indim." Szlerine ara verip bir sonraki atan gelmesini bek
ledi. Corby sesini karmad. "Onu nasl gzden kardm
bilmiyorum. Acele ettim, ama ne otobste grebildim ne de res
toranda." . . .
Restoran yoldan epeyce geride. Neden manevra edip park yerine girmediniz?"
"Bilmiyorum," dedi Walter sadece.
"Einiz otobsten iner inmez kayalara trmand diyelim, herhalde otuz saniye iinde kendini aa atard,"
diye tekrarlad Corby.
"Yolu biliyordu," dedi Walter. "Arabayla sk sk gidip gelirdi. Kayalar da biliyordu herhalde."
"Park yerine geldiinizde otobs durmu muydu?"
"Evet. Yolcular inmeye balamt."
"Onu gremediniz, yle mi?"
"Hayr." Walter, Corby'nin kahverengi not defterine bir eyler yazdn grd. Adamn kemikli eli hzla,
kalemi bastrarak hareket ediyordu. Steno yazar gibi birka saniyede not almay bitirip defteri kenara brakt.
"Evde veda mektubu bulmadnz, deil mi?"
"Hayr."
"Hayr," diye tekrarlad Corby. nce odann kesine, ardndan Walter'a bakt. "Einizle nasl bir iliki
iinde olduunuzu sorabilir miyim?"
109

"Nasl bir iliki mi?"


"kiniz de mutlu muydunuz?"
"Hayr, aksine, boanmak zereydik. Birka hafta sonra boanm olacaktk."
"Boanmay kim istedi, her ikiniz mi?"
"Evet," dedi Walter kesin bir tavrla.
"Nedenini sorabilir miyim?"
"Sorabilirsiniz. Son derece sinirli, idaresi g bir insand, her konuda fikir ayrl iindeydik.
Geinemiyorduk ksacas."
"kiniz de boanmak istiyor muydunuz?"
"Kesinlikle."
Corby, oturduu yerde ellerini zarif bir hareketle beline dayam, Walter'a bakyordu. Kk by ona
olgun bir hava vermek yle dursun, garip bir biimde olduundan da gen gstermekteydi. Walter'n
gznde, kendini Sherlock Holmes sanan, sinir bozucu ukalann biriydi. "Boanma konusu onu zyor
muydu?"
"Hi kukusuz," dedi Walter.
"Karnzla boanma hakknda m konumak istiyordunuz? Bu yzden mi otobs takip ettiniz?"
"Hayr, o konuyu oktan halletmitik," dedi Walter yorgun bir sesle.
"New York'ta m boanacaktnz? Zina nedeniyle mi?"
Walter alnn krtrd. "Hayr. Reno'ya gidecektim. Bugn." Cebinden czdann kard. "te uak
biletim," diyerek biletini masaya att.
Corby ban evirip bilete bakt, ama eline almad. "Yerinizi iptal etmemisiniz."
"Hayr," dedi Walter.
"Neden Reno'ya gidecektiniz? Bu kadar aceleniz mi vard, yoksa einiz boanmak istemiyor muydu?"
Walter bu soruyu bekliyordu. "Hayr," dedi rahatlkla, "is
temiyordu. Boanmak isteyen bendim. Ama beni engellemek iin
-kendini ldrmek dnda- yapabilecei hibir ey olmadn bi
liyordu." .. .
Corby zorla glmsedi. "Reno'da bir buuk ay kalmak sizin
110

iin zor olmayacak myd?"


"Hayr," dedi Walter ayn rahatlkla. "irketten bir buuk ay izin almtm."
"Einiz boandktan sonra ne yapacakt?"
"Ne mi yapacakt? Herhalde kendisinin olan evde oturmaya ve almaya devam edecekti." Walter bekledi.
Corby de bekliyordu. "Sanrm, ikimizin son dakikaya kadar ayn at altnda oturmas sizin anzdan
anlalmas biraz g bir durum. Karm yalnz brakmaktan korkuyordum. Nedeni ortada; intihar etmesinden
ya da benzeri bir lgnlk yapmasndan korkuyordum," Walter, anlattklarnn kulaa inandrc gelmeye
baladna inanyordu artk; ama Corby, boanmak zere olmalarndan yeni ipular elde etmi gibi iri iri
at gzlerini Walter'dan ayrmyordu.
"u sralarda boanmak iin zel bir nedeniniz mi vard? Bakasn m seviyorsunuz?"
"Hayr," dedi Walter, kesin bir tavrla.
"Anlattklarnza baklrsa, einizle aranzdaki iliki, her iki taraf da harekete geirmeden, yllarca
srebilecek ilikilerden birine benziyor." Corby glmsedi. "yle olduunu tahmin ediyorum," diye ekledi.
"ok doru. Drt yldr evliydik, ama ancak son bir yldr boanmaktan sz etmeye balamtk."
"Perembe gecesi, yarda kalan grmenizin konusunu hatrlamyorsunuz demek, yle mi?"
"Gerekten hatrlamyorum."
"Olduka sinirliydiniz herhalde."
"Deildim. Sadece konumamzn sonulanmad aklma taklmt." Walter, birden son derece skldn,
bktn hissetti. Tpk, donanmada grevliyken, soyunuk olarak uzun, ok uzun bir sre doktorda muayene
sras beklemek gibi bir eydi bu. stelik yorulmutu; yle yorgundu ki, sinirleri bile tkenmi, kaslarnn
seirmesi gemiti. Bir an nce oradan kp gitmek istemese, olduu yere uzanp uyuyuverecekti.
"Bir sorum daha var," dedi Corby. "Einizi ararken acaba siz dikkati eken birini grdnz m?"
Adamn glmsemesi Walter'n sinirlerine dokunmaya bas-
ili

lamt. "Karmn intihar ettiine inanyorum. Hayr, dikkatimi eken kimse grmedim."
"Dn einizin intihar ettiinden bu kadar emin deildiniz ama."
Walter sesini karmad.
Mfetti yardmcs Corby masadan kalkt. "Allmn dnda birisiniz," dedi. "Genellikle lenin yaknlar,
elerinin intihar etmediinden emindir. Polisin suluyu aramasn isterler."
"Koullar farkl olsayd ben de isterdim," dedi Walter. "Bu tr lmlerin gerekten intihar olduu hibir
zaman kantlanamaz herhalde, deil mi?"
"yle. Ancak dier olaslklar saf d brakabiliriz." Corby, konumalar bitmi gibi glmseyerek kapya
doru yrrken orta yerde durup Walter'a dnd.
Walter, otobsn mola yerinde karsn bekledii haberinin gazetelere geip gemeyeceini soracakt; ama
bundan korktuunu Corby'nin anlamasn istemiyordu. "Son sorgu muydu bu?" diye sordu.
"Umarm yledir. Bir sorum kald." Corby ar admlarla yerine dnd. "Bundan birka ay nce, benzeri bir
lmden haberiniz olmu muydu? Tarrytown yaknlarnda dvlp baklanm bir kadn cesedi
bulunduunu duymu muydunuz?"
Walter, yz ifadesinin deimediinden emindi. "Hayr," dedi.
"Kimmel, Helen Kimmel ad size bir ey sylemiyor mu?"
"Hayr."
"Katili henz bulunamad. Bayan Kimmel'in cinayete kurban gittii kesin," diye ekledi Corby, sevimli bir
glmsemeyle. "Olaylar arasndaki benzerlik dikkatimi ekti de otobs molalar falan."
Walter susmu, Corby'nin mavi gzlerinin iine bakyordu. Gen adamn, kansz, stn zekl ocuk yz,
elinden geldii kadar dosta glyordu; ama kesinlikle dost deildi. "Bu yzden mi konuyla bu kadar
yakndan ilgileniyorsunuz?" diye sordu Wal-ter.
Corby ellerini iki yana at. "Yok, zel ilgi duyduum sylenemez." Birden, kendine gvenen bir havaya
brnmt. "Bu olay benim eyaletimde oldu, Kimmel cinayeti, henz zlmedii
112

iin aklmda kalm. Olduka yeni saylr, geen austos ayndayd." Corby kapy at. "Geldiiniz iin ok
teekkr ederim."
Walter bekledi. "Bir sonuca varabildiniz mi? Karmn intihar ettiinden emin misiniz?" diye sordu.
"Sonuca varacak olan ben deilim. Henz btn verileri toplayp toplayamadmz bilmiyorum."
"Anlyorum."
"yi geceler," dedi Corby, ban iyice eerek.
"yi geceler."
Nasl olsa gazetelere geecek, diye dnd Walter. Corby'nin btn ayrntlar basna vereceine
inanyordu. Jon'a olanlar anlatt. Sadece, otobsn peinden gitmesinin gerek nedeni yerine, Clara'yla
yarm kalan konumalarn tamamlamak istediini syledi.
"ansszlk ite," dedi Jon, gr sesiyle. "Gazetelerde kacak m acaba?"
"Bilmiyorum. Sormadm."
"Keke sorsaydn."
"Keke yapsaydm dediim birok ey var."
"ntihar olduuna inandlar m?"
"Sanmyorum. Hl belli deil. Aa kavumam baz noktalar var." Corby'nin kukulandn nasl aka
belli ettiinden sz etmedi Jon'a. O da istese, Corby gibi dnebilir, dedi kendi kendine. Jon'a, aklndan
neler getiini merak ederek dikkatle bakt, aln krm, alt duda hafife ileriye uzanm, bildik profilini
grd.
"Senden kukulansalar bile belki gazetelere vermezler," dedi Jon. "Birka gn iinde bunun cinayet ya da
intihar olduunu kantlayacak yepyeni bir veri ortaya kabilir. Ben intihar olduuna inanyorum. Gazetelere
bover."
"Derdim o deil," dedi Walter.
"Ya ne?"
"Rezil olmak galiba. Yalann ortaya kmas."
"Biraz kestir. New York'a kadar daha ok yolumuz var."
Walter uyumak istemiyordu, ama yine de ban arkaya yaslad. ok gemeden dalp gitti. Araba sert bir
viraj dnerken uyand.
113

Pis grnl bir sanayi blgesinden, su kulelerinin batan aa camdan cephesiyle hastaneye benzeyen
bir cin fabrikasnn nnden geiyorlard. Corby'nin sorularna gzle grlr bir honutsuzlukla karlk
vermekle hata ettiini dnd birden. Corby sadece grevini yapyordu. Tekrar karlarlarsa ok farkl
davranmaya karar verdi.
"Nereye gidelim, bana m, sana m?" diye sordu Jon. "Yoksa bu akam yalnz kalmak m istersin?"
"Yalnz kalmak istemiyorum. Sence sakncas yoksa bana gidelim. Bu gece bende kalabilirsen sevinirim."
Jon, garajdan kendi otomobilini almak zere Manhattan'a sapt. Walter'n arabasndan inmeden: "Bana
kalrsa, bunun gazetelere geebilecei olaslna kendini hazrlamalsn, Walt," dedi. "Oraya gittiini
nceden anlatmak istediin herhangi birileri varsa, bence bu akam anlatsan iyi olur."
"Evet," dedi Walter. Akam Ellie'ye telefon edecekti.
21 Benedict'e vardklarnda saat on bire geliyordu, ama Cla-udia hl evdeydi. Telefonlara cevap vermek
iin beklediini syledi. Arayanlarn adlarn yazd not ktlarn Wal-ter'a uzatt. Ellie iki kez aramt.
Walter, Jon'a buzdolabnda yiyecek bir eyler aramasn syledi, Claudia'y saat-on birdeki Huntington
otobsne yetitirmek iin arabayla Benedict'e gtrd. Dnte Karde Bar'nda durup Ellie'ye telefon
etti.
"Claudia nerede olduunu bilmiyordu," dedi Ellie. "Neden btn gn habersiz braktn beni?"
"Grtmz zaman anlatrm. Senin iin ge olmadysa bana gelebilir misin? Jon burada, o yzden
ben gelemiyorum."
Ellie geleceini syledi.
Walter eve dnp Jon'a, Ellie'nin yolda olduunu syledi.
"Sk sk gryor musunuz?" diye sordu Jon.
"Evet," dedi Walter serte. "Arada bir buluuyoruz." Kendine
114

bir iki hazrlayp, Jon'un tabaa koyduu rozbiften bir dilim ald. Jon'un sessizlii dikkatini ekiyordu. Rozbifi
can istememiti, odada huzursuzca dolaan Jeff'e uzatt. Telefon mesajnda alt izili olarak ltfen hemen
arayn notu bulunan Bayan Philpott'a telefon etmek zere yerinden kalkt.
Telefonda konutuu srada Ellie geldi, kapy Jon at. Bayan Philpott'un nemli bir haberi yoktu, Walter
ok gemeden kadnn sarho olduunu anlad. Bayan Philpott durmadan Clara'y vyor, Walter'n acsn
paylatndan dem vurarak, dnyadaki en zeki, en ho, en byleyici, en canl insan kaybettiini
sylyordu. Walter, telefonun kulakln parmaklarnn arasnda skp paralayacakt neredeyse. Arada bir
kadnn szn kesip ilgisine teekkr ederek telefonu kapamay denedi, sonunda da baard.
Salona dndnde Ellie'yle Jon konumalarna ara verdiler. Ellie kaygyla Walter'a bakt.
"Ba baa kalmak ister misiniz, Walter?" diye sordu Jon.
"Hayr, saol," dedi Walter. "Ellie, Jon'a sylediklerimi sana da anlatmak istiyorum. Dn gece -perembe
gecesi- Clara'nn otobsnn peinden gittim. Kayalardan atlayp ld yere kadar otobs takip ettim.
Onu aradm, ama bulamadm. Ben gelmeden ksa bir sre nce atlam olmal. Otobs kalkana kadar
bekledim, her yeri aradm, sonunda dnp geldim."
"Onun kaybolduunu biliyordun demek!" dedi Ellie inanmam gibi.
"Emin deildim. Bir yerde, ben farkna varmadan otobsten inmi olabileceini dndm. Ya da yanl
otobs izlemi olabileceimi sandm."
"Kimseye bir ey sylemedin mi?" diye sordu Ellie.
"Kaybolann Clara olduundan emin deildim," dedi Walter sabrszlkla. "Dn sabah Harrisburg'a telefon
edip gelmediini renince polise haber verecektim; ama polis benden nce davrand, cesedini bulduklarn
bildirdiler." Walter, Elie'nin akn yzne bakt. Gerei sylemenin dnda baka bir ekilde durumu
aklayamayacan biliyordu: Otobsn yannda beklerken bile kendini sulu hissetmesi, New York'a dn
yolunda lgnca hayaller
115

grmeye balayp Clara'y allarn arasna ekerek ldrmesi, ite gerek buydu. Sehpadaki kadehine
uzanp bir yudum iki iti. "Bu akam Philadelphia'da, karakoldaydm. Park yerinde beni grmler.
Tandlar. Herhalde yarn gazetelerde de kacak. Cinayetle sulandm sanmyorum, lm nedeninin
intihar olduuna hl inanyorlar. Ama gazeteler haberi arptmak isterse arptabilir tabii."
Jon, ban kanepenin arkasndaki yasta dayam, sesini karmadan dinliyordu; ama Walter, Jon'un
duyduklarndan holanmad, kukulanmaya balad izlenimine kaplmt.
"Kim grm seni?" diye sordu Ellie.
"De Vries adnda bir adam, Corby ... Bana kalrsa, ya restoranda dolap Clara'y ararken adamn dikkatini
ektim ya da Corby gerekten benden kukuland iin adama beni tarif etti. De Vries de otobs
yolcularndan biriymi."
"Corby kim?"
Philadelphia polisinden bir detektif. Clara'nn cesedini tehis ettiim srada konutuum adam." Walter,
sesine hkim olmay ba-sard. Bir sigara yakt. "Dediklerine -daha dorusu ilk sy
lediklerine baklrsa- Clara intihar etmi."
"Adam gzn senden ayrmamsa ..."
"Durum biraz farkl," diye Ellie'nin szn kesti Walte "Clara'nn kayalklardan atlad srada benim
geldiimin farkn varmam, sonradan restoranda beklediimi grm."
"Ama eer sen yapm olsaydn -onu ldrm olsaydn- o be dakika bekleyip aramazdn herhalde!"
"Tabii!" dedi Jon.
"Doru." Walter kanepeye oturdu. Ellie uzanp Walter'n elini tuttu.
"Korkuyor musun?" diye sordu Ellie.
"Hayr," dedi Walter. Jon'un, el ele oturmalarna dikkat ettiini grnce elini ekti. "Ama durum bundan
kt olamazd, deil mi? Polis, lm nedeninin intihar m, cinayet mi olduunu bir trl ka-ntlayamayacak."
"Kantlar," diye atld Jon sabrszlkla. "Seni biraz sktracaklar, bilgi toplamaya devam edecekler,
sonunda intihardan
116

baka bir neden olmadna karar verecekler."


Walter, koltukta tortop olmu uyuyan Jeff e bakt. Kpek, sokakta her otomobil sesi duyduunda kapya
koup Clara'y bekliyordu. Walter, bir viski daha hazrlamak zere yerinden kalkt. Ben de bir zamanlar
Clara'y seviyordum, diye dnd. Bayan Philpott'tan baka kimse onun Clara'y sevdiine inanmyordu
sanki. Ac ac glmseyerek viskisine biraz daha soda koydu. Arkasn dndnde Ellie'yle gz gze geldi.
Ellie ayaa kalkt. "Artk gitmem gerekiyor. Yarn sabah erken kalkacam."
"Yarn m?" diye sordu Walter.
"Irma'ya szm var - New York'tan bir arkadam. Birlikte East Hampton'a gideceiz. Irma'nn tandklarna
yemee davetliyiz."
Walter, Ellie'ye biraz daha kalmasn sylemek istiyordu; ama Jon'un yannda syleyemedi, buna bile
cesaret edememiti. "Yarn bana telefon eder misin?" diye sordu. "Btn gn evdeyim, saat le be aras
hari." O saatlerde Benedict'teki kilisede cenaze treni yaplacakt.
"Ararm," dedi Ellie.
Walter, Ellie'yi kapya kadar gtrd. Ellie'nin davranlarnda belirgin bir soukluk hissediyor, ne yapmas
gerektiini bilemiyordu. Ellie, arabann camndan, "Kendini zmemeye al, VValter. Bunu da atlatacaz,"
dedi. Ban uzatt, Walter eilip dudaklarna bir pck kondurdu.
"yi geceler, Ellie," dedi glmseyerek.
Ellie gittikten sonra Walter, slk alp, onlarla birlikte baheye km olan Jeff'i ararak ieri gtrd.
Jon'la bir sre konumadan oturdular.
"Ellie iyi kz," dedi Jon sonunda.
Walter ban sallamakla yetindi. Yine sessizlik oldu. Walter, Jon'un Ellie hakkndaki dncelerini tahmin
edebiliyordu. Skntyla ellerini ovuturdu. Avular ter iindeydi.
"Ancak ben olsam, bu vartay atlatana kadar Ellie'yi iin iine sokmazdm," dedi Jon.
"Evet," diye karlk verdi Walter.
117

Bir daha Ellie'den sz etmediler.


Jon, ertesi sabah elinde gazeteyle Walter'n alma odasna girdi.
"km," diyerek gazeteyi Walter'm yatt kanepeye frlatt.
22 Melchior Kimmel, Nevvark'taki iki katl evinin geni mutfanda oturmu, avdar ekmei, krem peynir ve
bir bardak ekerli, stsz kahveyle kahvalt ediyordu. Masaya ap ekerlie dayad Newark Daily News
gazetesinin birinci sayfasnda, sa alt kedeki haber gzne iliti. Yars srlm ekmek dilimini tutan sol eli
havada kald, az ald, kaln dudaklar sarkt.
Stackhouse. Bu ad bir yerden biliyordu, resmi grnce hatrlad. Stackhouse. Hi kukusu kalmamt.
Kimmel, iki stunluk ksa haberi dikkatle okudu. Adam, kadn takip etmi, bakalar tarafndan da
grlmt; ama yine de onu ldrp ldrmedii henz bilinmiyordu. 'Cinayet mi, intihar m?' diyordu
haberin bal.
... Stackhouse, ifadesinde karsn otobsn mola yerinde bulamadn, on be dakika kadar beklediini,
otobs hareket ettikten sonra Long Island'a dndn belirtti. Ancak ertesi gn, Allentown polisi tarafndan
aranp cesedi tehis etmesi istendiinde karsnn bana bir felaket geldiini rendiini bildirdi. Yaplan
resmi otopside, cesette kayalardan dme sonucu ald tahmin edilen yaralardan baka iz bulunamad...
Kimmel, sasz ban merakla ne doru uzatt. Haberin son blm, 'Karsnn kaybolduunu neden
polise bildirmedi?' sorusuyla balyordu. Gerekten, neden bildirmedi acaba, diye dnd Kimmel. Onun da
aklna ayn soru gelmiti.
Son blmde sadece Stackhouse'un Cross, Martinson ve Buch-man hukuk brosunda avukatlk yapt ve
karsndan boanmak zere olduu bildiriliyordu. Bu nokta ilginti ite.
Kimmel rperdi, panie kaplr gibi oldu. Stackhouse, ta Long
118

Island'dan kalkp da neden onu grmeye gelmiti? Yavaa yerinden kalkt, evresine baknd, lavabonun
altndaki bira iesi ynna, ocan stndeki elektrikli saate, tezghn pembeli yeilli minik elma desenli,
durmadan Helen'i hatrlatan, eskimi muambasna bakt. Stackhouse'un ii bu, diye dnd. Bu kadar
garip rastlantnn bir araya gelmesini aklamak mmkn deildi! "Stackhouse'u yakalarlar," dedi kendi
kendine, "bir iki saat sktrdlar m, dayanamayp suunu itiraf eder." Acaba bu olay polise Kimmel
dosyasn hatrlatacak myd?
Hayr, o, pes edecek adam deildi. Zaten nasl kantlayacaklard ki? Hem de aradan iki aydan fazla zaman
getikten sonra. Kimmel, Stackhouse'un ne zaman dkkna geldiini dikkatle hesaplad. hafta kadar
olduunu tahmin ediyordu, Ekim ay balarndayd. Ismarlad kitap hl gelmedii iin sipari fii
duruyordu. Acaba fii yok edip, kitap geldiinde Stackhouse'a haber vermemeli mi, diye dnd.
Stackhouse o zamana kadar hapsi boylam olurdu belki.
Kimmel mutfa toparlamaya balad. Beyaz emaye masay slak bezle sildi. Nasl olsa Tony var, diye
dnd. Tony onu sinemada grmt. Tony, Kimmel'in akam sinemada geirdii masalna ylesine
inanmt ki, film boyunca Kimmel'in ensesine baktn sanyordu neredeyse. Ne var ki, polis Tony'yi sadece
birka kere davet edip be dakika kadar ifadesini almt. Saatlerce sorgulayacak olurlarsa ne derdi?
"Dereyi grmeden paalar svama," dedi Kimmel kendi kendine.
Bira ielerini, eskilerinden balayarak boyunlarndan yakalayp toplamaya balad. ie dizisi lavabonun
altndan mutfak kapsna kadar gidiyordu. evresine baknd, ocan yannda bo bir karton kutu grd,
beceriksizce bir tekmeyle kutuyu ielere yaklatrd. Bo ieleri koyduu kartonu arka kapdan karp
avluda duran koyu renk Chevrolet marka arabasna gtrd. Kartonla dnp kalan ieleri de topladktan
sonra, ielerin tozundan kirlenen ellerini sabunla ykad, temiz beyaz bir gmlek giymek zere yatak
odasna kt.
Dkkna giderken bo ieleri Ricco Meze Evi'ne brakt. Tezghta Tony alyordu.
"Naslsnz, Bay Kimmel?" diye sordu Tony. "Hayrdr, byk temizlie mi kalktnz?"
119

"Biraz yle," dedi Kimmel, nemsemez bir tavrla. "Bugnk pate iyi mi?"
"Her zamanki gibi nefis, Bay Kimmel."
Kimmel, biri pateli, teki arama krema soslu balkla soan di
limleri konmu iki sandvi sipari etti. Tony sandvileri yaparken
Kimmel, selofan ambalajl yiyeceklerle dolu raflarn arasnda do
lat; bir paket kark fstk, bir kutu fndk ezmeli biskvi ve ufak
bir torba gofret alp tezghn stne brakt.
Tony,. hesaptan bo ieleri dnce borlu kalmt. Kimmel . iki ie bira istedi. Henz bira sat saati
gelmemiti; ama Tony, Kimmel'e her zamanki gibi zel muamele yaparak biralar verdi.
Kimmel arabasna bindi, acele etmeden dkknna doru yola
koyuldu. Pazar sabahlarn pek sever, her pazar lene, hatta -
leden sonraya kadar dkknda kalrd. Geri dkkn pazar gnleri
kapalyd; ama btn hafta alt yerde tek tatil gnn ge-
irmek ona huzur veriyor, bamszlk duygusunu glendiriyordu.
Ayrca dkknn evinden daha ok severdi. Her pazar sabah
orada kimse rahatsz etmeden kitaplarn kartrr, sandvilerini
yer, biraz kestirir, can isterse baz i mektuplarna cevap yazard.
ok bilmi insanlarn garip isteklerini dile getiren mektuplard
bunlar. Mektup sahiplerinin hibiriyle hayatta kar karya gel
memi olduu halde onlar tanr gibiydi. Kitap kurtlar ... Bir in-
sann okuduu kitaplar bilmek, onu tanmak demekti.
Koltuklar yer yer yrtlp le gibi olmu, ama d grn ye- niden farksz, 1941 modeli, siyah bir
Chevrolet kullanyordu. Hem Nathan, hem de bakalar, hatta Tony bile eski arabasyla dalga gemeye
baladklarndan yenisini almak istiyordu; ancak sfr ki- lometrede araba alacak paras yoktu. Chevrolet'yi
verip yerine biraz daha yenice, ama kullanlm bir araba almaktansa eskiyi
elden karmamay yelemiti. Kimmel arabasn gururla kullanr, hz yapmaktan nefret ederdi. Btn
dostlarna, 1941 modelinin ona gre biilmi kaftan olduunu sylemi, zamanla buna kendisi de inanmt.
Etli dudaklarn bzp slkla Reich' Mir die Hand; Mein Leben aryasn almaya balad. Ban kaldrd,
iinden getii suratsz Newark mahallesi sanki pek gzel bir yermi gibi gkyzne, apartmanlara bakt.
Gzel bir sonbahar sabahyd, hafif serinlik in-
120

sana canllk veriyordu. Kar sradaki apartmanlardan birinin atsnda yer alan, ban geriye emi, sivri
trnakl penelerinden birini havaya uzatm, siyah mermerden kartal heykeline bakt. Genellikle Breslau'yu
pek hatrlamad halde bu heykeli her grnde aklna Breslau'daki bir ev geliyordu. Newark'taki
huzurunu, kitap dkkanndaki rahat iini, evindeki allm gnlk yaamn, arkadalarn, tahta oyma ve
kitap merakn, Helen'in lmnden sonra ne kadar sakin ve mutlu bir hayat srdn daha sk
dnyordu. Helen'i ldrdn hatrladnda da, gizli tutulmas gereken, yararl bir i yaptnn bilincine
varyor, kimse kendisinden sorumluluk stlenmesini beklemedii iin d dnyann da bu hareketini
onaylad sonucunu karyordu. Hayat, hibir ey olmam gibi srp gitmekteydi. Kimmel, evresindeki
insanlarn - Tony, Nathan, ktphaneci Bayan Brown, Tom Brad-ley ve yan komular Campbell'lerin - onun
Helen'i ldrdn bildikleri halde hi oral olmadklarn, hatta bu yzden onu takdir ettiklerini, bakalarn
cezalandrmak iin yaplm yasalarn dnda tuttuklarn hayal etmekten byk zevk duyuyordu. Helen'den
sonra tandklarnn gznde deer kazandndan hi kukusu yoktu. Tom Bradley, onu nemli kiilerle
tantrmak iin evine davet etmiti, oysa Helen hayattayken Tom'un evine bir kere bile arlmamlard.
Ayrca, cinayet olaynda ondan en ufak bir kuku bile duyulmam olmas da nemliydi tabii. Kimmel, yalnz
Newark polisiyle deil, kendisine soru sormaya gelen herkesle son derece iyi ilikiler iindeydi.
Saat ona be kala dkknn kapsn at. Daha erken saatlerde, blok tedeki okullarna giderken
dkknn nnden geen rencilere pekl bir eyler satabilirdi, ama erken kalkmaktan nefret ettii iin,
hafta iinde bile dokuz buuktan nce almaya balamazd. Birka ay ncesine kadar, sabahlar dkkn
erken ap lene kadar alan Edith adl bir yardmcs vard. Edith, gn getike sinirli olmaya balam,
Kimmel kzn hamile olduunu tahmin etmiti. Sonunda ii brakmt Edith. Acaba Helen'i ldrdmden
kukuland iin mi ii brakt, diye merak ederdi zaman zaman. Edith birok tatszla tank olmutu:
Helen'e tokat atarken lambann camn atlatmas, Helen'in sk sk dkkna gelip para istemesi yznden
kavga etmeleri, karsn susturmak iin
121

ou kez son areye bavurup bileini bkmesi...


Kimmel rperdi. ok kr, bunlarn hepsi geride kalmt.
Masasna doru yrrken, Stackhouse'un sipari fiini aramay dnd; ama yerine oturunca, evrak
ekmecelerinin birinden cevaplamak istedii mektuplar karp masaya koydu. Yaynevi kataloglaryla
brorlerin bazlarn henz okumamt. Kimmel, yaynevi kataloglarn okumaya baylr, kitap smarlamasa
bile bunlar, bol seenekli bir restoran mnsn okuyan bir yemek uzmannn duyduu zevkle incelerdi.
Gney Carolina'daki eski mterisi Clifford Wrexall'n mektubuna cevap yazmas gerekiyordu. Wrexall, yine
zel bir pornografik yayn sipari etmiti. Kimmel, kazancnn byk bir blmn pornografik kitaplardan
salyordu. Gerek pornografi merakllar arasnda, yaymlanm her kitab bulabilecek bir uzman olarak isim
yapmt. ngiltere, Fransa, Man adas ve Almanya'da kitap izi srer, aylar sren ekimeli yazmalar
sonunda, Texas asll, ran'da altktan sonra Trkiye'ye yerlemi emekli bir petrol mhendisinin
kitaplndan birka nemli kitap temin ederdi. Trkiye'deki Dillard'dan kitap koparmay baarrsa, bedelini
mterisine fazlasyla detirdi.
Kimmel -vitrinlerin altndaki radyatrlerden yaylan lk hava yetmedii iin- gaz sobasn yakt, tekrar
yerine getikten sonra sipari filerini koyduu evrak gzn kartrmaya balad. Bir dzine kadar fi
arasndan Stackhouse'unkini bulup okudu. Stack-house. Long Island'daki adres. Fii nce ikiye, sonra drde
katlad. Stackhouse'un kitab henz gelmemiti. Bunu imha etmek iin nemli bir neden yok, diye dnd,
gereksiz yere dikkat ekebilirdi. Fii sol alt ekmecenin dibindeki gizli blmeye ya da ufalm kurun kalem
ve silgi paralaryla dolu puro kutusuna koymak geldi aklna. Katlanm kt parasn iki parmann
arasnda tutarak ne yapacan dnmeye koyuldu. Dkknn kaps ald, ieri bir adam girdi.
Kimmel ayaa kalkt. "Kusura bakmayn," dedi, "bugn kapalyz."
Adam oral olmadan hafife glmseyerek Kimmel'e yaklat. "Naslsnz? Siz Melchior Kimmel'siniz, deil
mi?"
"Evet. Yardmc olabilir miyim?" diye sordu Kimmel. Adam, adn sorana kadar polis olduunu anlamad
iin heyecandan soluu kesilir gibi olmutu, oysa genellikle daha atik davranrd.
122
"Ben mfetti yardmcs Corby, Philadelphia polisindenim. Sizinle birka dakika grebilir miyim?"
"Tabii. Hangi konuda?" Kimmel, elindeki kd pantolonunun cebine kaydrd, br elini de cebine soktu.
"Rastlant sonucu ortaya kan bulgular konusunda." Gen adam, Kimmel'in yksek yaz masasna
dirseini dayayp apkasn ensesine itti. "ki gn nce otobs mola yerinde bir kadnn ldrld haberini
okudunuz mu?"
"Evet. Bu sabah grdm." Kimmel, ciddi, konumaya ak, Amerikallara zg olduunu dnd bir
tavr taknarak: "Okudum tabii."
"Acaba her iki cinayeti de ayn kiinin ilemi olabilecei aklnza geldi mi? Ya da einizin lmnden
sonra kukularnz belli bir kiinin stnde toplamanz gerektiren bir bilgi aldnz m?"
Kimmel hafife glmsedi. "Alsaydm mutlaka bildirirdim. Ne-wark polisiyle iliki iindeyim."
"Evet, ama ben Philadelphia'dan geliyorum. ki gn nceki lm olay benim eyaletimin snrlar iindeydi."
"Yanl hatrlamyorsam, gazetede intihar olduu yazyordu," , dedi Kimmel. "Yoksa kocas m ldrm?"
Corby tekrar glmsedi. "Tmyle susuz deil, yle diyelim. Henz tam olarak bilmiyoruz. Suluymu gibi
davranyor." Bir sigara yakt, masadan birka adm uzaklap geri geldi.
Kimmel, can skntsyla mfettii izliyordu. Adamn yznde aptalca, kendini beenmi bir ifade sezmi,
zeki olup olmadn henz kestirememiti.
"Ne de olsa, son derece kolay bir cinayet tr," dedi Corby. "Adam otobsn arkasndan gidiyor, mola
vermesini bekliyor." Mavi gzlerini Kimmel'den ayrmyordu. "inin ters gitmesi de mmkn deil, kadn
kocasnn pei sra gzden uzak bir yere kadar yryor tabii..."
Kimmel, Corby'nin beceriksizce yaklamyla neredeyse alay edecekti, glmsemesini gizlemek iin
gzlerini krptrd, gzln dzeltir gibi yapt, sonra karp camlarna hohlad, temiz bir mendille uzun
uzun sildi. Corby'nin tezini rtecek, en azndan kmsediini belli edecek bir eyler dnmeye
alyordu.
"Stackhouse'u olay srasnda baka yerde gren de olmam,"
123

dedi Corby.
"Belki de susuzdur."
"Stackhouse'un bu yolla karsn ldrm olabileceini hi dndnz m?"
"Amma da soru," dedi Kimmel iinden. Gazetede Stackhouse'un karsn kayalardan atarak ldrm
olabilecei yazyordu zaten. Kimmel, kibirli bir edayla Corby'ye bakt. "Cinayet haberleri ou insan gibi
benim de sinirlerimi bozar," dedi. "Bu sabah habere sadece gz ucuyla baktm. Eve gidince yeniden
okuyacam." Gazete mutfak masasnda duruyordu. Kimmel, Corby'yi Stackhouse'dan daha sevimsiz
bulmutu. Stackhouse'un kendine gre nedenleri olabilirdi. Kimmel kollarn kavuturdu. "Bana bu konuda ne
sormak istiyordunuz?"
"Eh, aslnda sordum saylr," dedi Corby yumuak bir sesle. Kimmel'in yaz masasyla kitap ykl uzun
tezghlarn biri arasndaki darack yerde sinirli admlarla gidip geliyordu. "Bu sabah, einizin cinayet
dosyasn yeniden gzden geirdim. Cinayet saatinde sinemadaymsnz, deil mi?"
"Evet." Kimmel'in parmaklar, sol cebindeki kapal akyla sa cebindeki drde katlanm kd evirip
duruyordu.
"Anthony Ricco buna tank olmu."
"Evet, doru."
"Einizin onu ldrm olabilecek dmanlar yok muydu?"
"Vard sanyorum." Kimmel, neredeyse akac bir tavrla kalarn kaldrp, nndeki bol kl yaz
masasna bakt. "Karm insanlarla iyi geinen bir insan deildi. Herkes sevmezdi onu. Ama yine de onu
ldrm olabilecek kimse aklma gelmiyor. imdiye kadar herhangi birinden kukulandm da
sylemedim."
Corby ban sallad. "Peki, sizden kukulanmadlar m?"
Kimmel'in kalar biraz daha kalkt. Corby onu sarsmak istiyorsa, o da sarslmazln gstermeliydi.
"Sanmyorum. yle olsa bile bana sylenmedi." Corby'nin karsnda koca cssesiyle dimdik, kendinden
emin bir tavrla duruyordu.
"Bu Stackhouse olayn bir daha okusanz iyi olur. sterseniz dosyadan karabileceimiz baz resmi
belgeleri de yollarm."
"Beni pek ilgilendirmiyor," dedi Kimmel. "lgilendireceini dndnz iin size teekkr etmem gerek.
Herhangi bir yar-
124

dimim dokunabilirse; ama ne yapabilirim ki?" Ban dikkatle yana emi, ciddi Amerikal havasna
brnmt yine.
"Doru." Corby, kumral byn arptarak glmsedi. "Ancak unutmayn -unutmadnzdan eminim zaten-
, karnzn katili henz yakalanmad. ki olay arasnda akla hayale gelmedik balantlar ortaya kabilir."
Kimmel dudaklarn aralad. "ldrecei kadnlar otobslerin mola yerlerinde seen birini mi aryorsunuz?"
diye sordu itenlikle.
"Evet, en azndan bir adam." Corby bir adm geriledi, gitmeye davrand. "Hepsi bu kadar. ok teekkr
ederim, Bay Kimmel."
"Rica ederim." Kimmel, baklarn gen adamn pas rengi par-dssnn altndaki geni srtna dikti,
miyop gzlerinin gr alanndan kana kadar arkasndan bakt, az sonra kapnn kapandn duydu.
Stackhouse'un sipari fiini cebinden karp teki filerin arasna koydu. Kitap geldiinde bir kenara
kaldracak, Stackhouse'a haber vermeyecekti. Stackhouse'un fiini masasnda bulurlarsa, bu adn dikkatini
ekmediini syleyecekti. Fii imdiden yrtp atmaktan daha iyiydi bylesi. Gerekten btn evrak inceden
inceye arayacak olurlarsa, eksik fiin farkna varabilirlerdi.
Hafiften telalanmaya, korkmaya baladn hissediyordu. Hi doru deil, diye dnd. Karsn nasl
ldrdn bugne kadar kimse tahmin edememiken, nce Stackhouse diye biri ortaya kp olay
anlamt, imdi de Corby ... Kimmel masann bana oturdu, Wrexall'a cevap yazmadan nce kendini
zorlayarak adamdan gelei mektubu bir daha, dikkatle okudu. Wrexall, 19. Yzyl Genelevlerinin nl
Kpekleri adl bir kitap istiyordu.
Bir saat kadar sonra Tony telefon etti, dkkna birinin geldiini, o gece nerede olduunu sorup polise
verdii ifadeleri tekrarlattn anlatt. Kimmel fazla nemsemedi, Tony'ye ayn kiinin kendisini de ziyaret
ettiini sylemedi. Tony'nin sesi ar heyecanl deil, diye dnd. Oysa balangta Tony, polise her ifade
veriinde koa koa gelip neler olduunu anlatmt.
125

23 Cenaze treninden sonraki pazartesi gn Walter, evde yapacak hibir ii olmad halde sokaa
kmad, kim olduunu bile bilmedii telefonla basal dileyen bir sr insana cevap vermeye adad
kendini. Clara'nn lmn duyup zntlerini belirtmek isteyen mterilerinin says inanlmayacak kadar
yksekti.
Kimse benden kukulanmyor, hi kimse, diye dnd Walter. Gazetelerde kan haberler - bulvar
gazeteleri ellerinden geleni yapp olay iirdikleri halde - hemen hemen hi kimsenin tepkisine yol amam,
en azndan Walter'n yzne kar imal szler sylenmemiti. Hi tanmad iki- kii, Walter karsn
kurtarabilecek durumdayken ilerin ters gitmi olmasn kaderin kt bir oyunu olarak nitelendirmi -hatta
bazlar, onun bu nedenle Clara'y izlediini tahmin etmi-; ama kimse, birlikte Phi-ladelphia'ya gittikleri
akam Jon'un belli ettii biimde onun susuzluundan kukuya dmemiti. Walter, otobsn peinden
gitme nedenine Jon'un inanmadn dnyordu, inanmamakta da haksz saylmazd. Jon, Walter'n
Clara'yla ilikisi konusunda herkesten, rnein Iretonlar'dan daha ok bilgi sahibiydi. Walter, boanmak
zere Reno'ya gitmek niyetinde olduunu ancak cenaze treninden sonra Jon'a anlatm, Jon bunu pek
garipsemiti. stelik Walter, son haftalarda Jon'a hi telefon etmemekle, ortalkta grnmemekle dikkati
ekmiti. Jon'un gvensizliini kesin olarak gremiyor, sadece hissediyordu. inden Jon'la ak ak
konumak, Kimmel'den balayarak btn ayrntlar anlatmak, otobs izledii gece duyduu karmak
istekleri sralamak geliyordu; ama yapamamt.
Jon, ok ey bildii halde, yine de en iyi dostuydu. Ona gereksinme duyduu anda geliyor, yalnz kalmak
istedii zaman gidiyordu. aramba akam Ellie telefon ettiinde Jon da oradayd.
Ellie, polisten ses seda kp kmadn renmek iin aramt. Walter, o sabah brosunda New York
polisi tarafndan sorguya ekildiini anlatt.
"Dmanca davranmadlar," dedi. "Sadece daha nceki ifadelerimde sylediklerimi tekrar ettirdiler." Sivil
memur sadece birka dakikalna konumaya gelmi, Walter konuya nem vermemi, nemli olsayd
birka gn nce gelirlerdi, diye
126

dnmt.
Ellie, ne zaman greceklerini sormad. Pazar gazetelerinde kan haberlerden sonra bulumalarnn
doru olmayacan dnyordu besbelli. Gz gre gre lemin diline dmemek gerekirdi. Ancak
Walter'n zlemi ar bast, dnmeden, "Yarn akam seni grebilir miyim, Ellie?" diye sordu. "Yemee
gelir misin?" "Sence bir sakncas yoksa gelirim tabii."
Walter salona dndnde Jon kede eilmi, plak albmlerini gzden geiriyordu.
"Ellie'ye ne kadar nem veriyorsun, Walt?" diye sordu Jon. "Olduka," diye karlk verdi Walter. "Bu ne
zamandr srp gidiyor?"
"Srp giden bir ey yok," dedi Walter hafife sertleerek.
"Onu seviyor musun?"
Walter duralad. "Bilmiyorum."
"Ama belli ki o seni seviyor."
Walter utanga bir ocuk gibi nne bakt. "Ondan holanyorum. Belki de seviyorum, bilmem."
"Clara'nn haberi var myd?"
"Evet. Ortada daha bir ey yokken anlamt."
"Ellie'yle birka sefer grtnz herhalde," dedi Jon ban kaldrp.
"Sadece iki kere." Walter ar admlarla odada dolamaya balad. Clara'nn Manhattan'daki btn
dkknlar dolap bu haly buluncaya kadar nasl uratn dnyordu.
"Onu olduka etkilemi olmalsn," dedi Jon, babacan g-lyle.
"Uzun srmeyebilir. Onu henz iyi tanmyorum."
"Brak numaray, buna sen de inanmyorsun ya!" Jon'un sesi, sevimli bir ayinin homurtusuna benziyordu.
"Ellie'yle ilgili hibir planm yok," dedi Walter skntyla. Jon'la kadn konusunda pek konumazlar, sadece
evliliklerinden sz ederlerdi. Jon, Stella'dan ayrldktan sonra bakalaryla ilikiye girmi olsa bile, bunlar
Walter'a anlatmamt. Walter'n da Ellie'den baka ilikisi olmamt.
Jon, bir kucak dolusu plakla yerinden doruldu. "Bak, yine sylyorum, Ellie iyi kz. Birbirinizi seviyorsanz
ne l, bence sa-
127

kncas yok."
Jon'un glmsemesi Walter' da keyiflendirmiti. "Sana bir iki hazrlayaym," diye atld.
"Hayr, saol, gbeime dikkat etmem gerekiyor."
"Ne kadar urasan otuz drt bedene samazsn. Gel, Ellie'nin erefine birer kadeh ielim."
Walter iki byk bardak viski-soda hazrlayp ikileri salondaki sehpaya getirdi. Oturup kadehlerini ellerine
aldklar anda birden kverdi Walter. Yzndeki glmseme donakald, gzleri yalarla doldu.
"Walter, sakin ol." Jon yaklap kolunu Walter'n omzuna att.
Walter, Clara'n eriyip gittiini, bir avu kl olup, irkin, gri bir vazoya konduunu dnd. O gzelim
Clara, kollarna ald o beden yoktu artk. Jon'un elinden bardan almaya davrandn fark etti, skca
yapt bardaa. "Karm henz mezara girmiken burada oturup baka bir kadnn erefine kadeh
kaldrdm iin cieri be para etmez biri olduumu dnyorsun, deil mi?"
"Walter, kendine gel! Hayr!"
"Burada oturup btn bunlar sana anlattm iin..." dedi Wal-ter, ban nne eip. "Ama emin ol ki
Clara'y seviyordum ben. Hayatta hibir kadn Clara kadar sevmedim."
"Biliyorum, Walt."
"Hayr, bilmiyorsun; yeterince bilmiyorsun. Kimse bilmiyor." Walter, parmaklarnn arasndaki bardan
atrdadn hissetti. Eline bakt, kanayan parmak ular arasnda yuvarlak bir cam paras tuttuunu grp
onu da yere att. "Bilmiyorsun," diye tekrarlad. "Bunun ne demek olduunu bilemezsin." Sessiz merdivenleri,
st kattaki bo yata, Clara'nn dolabn st rafnda duran renkli earplarn, gece gndz Clara'y bekleyen
Jeff'i dnd, Clara'nn sesini duyar gibi oldu.
Kolundan tutulup ayaa kaldrldnn farkna vard. Jon, banyoya gidip elini ykamasn istiyordu. zr
dilemeye balad. "zgnm, Jon, ok zgnm. Viskiden deil..."
"Ne viskisi, bir yudum bile imedin ki!" Jon kolundan tutmu, merdivenlerden yukar ekiyordu. "Haydi,
imdi elini yzn yka, unut bunlar."
128

24 Dick Jensen, Walter'n alt hafta sreyle izne kacan dnerek btn grevlerini stlendii iin, o
gnlerde Wal-tcr'n yapmas gereken nemli bir i kalmamt. Walter, bu durumdan yararlanp leden
sonralar iten erken kyordu. Bro, Benedict'teki evden daha ok moralini bozuyordu. Perembe gn
saat sularnda Dick'le konumak zere odasna girdi.
"Dick, gel, nmzdeki ay buradan ayrlalm," dedi Walter. "Sherman' arayp, mmknse yeni bronun
kontratn aralk banda, hatta kasm ortasnda imzalamak istediimizi bildirelim." Sherman, Krk Drdnc
Cadde'de bulduklar kiralk bronun em-laksyd.
Dick Jensen, ciddi bir ifadeyle bir sre Walter'n yzne bakt. Walter, az nceki szlerini hafif isterik bir
tavrla sylediinin farkna varmt; Dick, Clara yznden sinirli olduumu sanyor, diye dnd.
"Olaylarn arasnn soumasn beklesek biraz," dedi Dick. "Kesin olan bir ey varsa, o da - yanl anlama
senin susuz olduunu biliyorum, Walt - bu durumun yeni alacak bir avukatlk brosuna pek yararl
olmaddr."
"Ama bizim hedeflediimiz mterilere vz gelir bu durum," dedi Walter.
Dick ban iki yana sallad. Tasal bir ifadeyle masasnn ardnda ayakta duruyordu. "imizi baltalayacak
anlamnda sylemedim, Walt. Ama yine de olaylarn seni tahmin ettiinden daha ok etkilediini gryorum.
Acele bir karar almamz engellemeye gayret ediyorum."
Yeni alacak bronun orta kt ne sahip olduu iin ilerin iyi gitmeyeceini sanp ortaklktan ekilmek
istiyor, diye dnd Walter. Oysa Dick daha iki gn nce, Walter'a ne kadar gvendiini, onun
drstlnden nasl emin olduunu belirten bir konuma yapmt. "Her ey geecek diyen sen deil
miydin? Aralk bana kadar nasl olsa hepsi unutulur. Bana kalrsa Cross'a imdiden, bir aylk ihbar
sresiyle iten ayrlacamz bildirip yeni bromuzun reklamn yapmaya balayalm. Bunu aralk bana
kadar ertelersek, ilk mterimizi ocak ortasndan nce gremeyiz."
"Ben yine de beklemekten yanaym, Walt."
Walter gzlerini Dick'in klasik giyimli tombul bedenine dikti,
129

sosisli yumurtayla yaplm yzlerce kahvalt ve zevkle mideye indirilmi saysz i yemeiyle iyice bym
gbeine bakt. Dick'in evde kendisini bekleyen sevimli, neeli, canl, soluk alp veren bir kars vard. Tabii,
rahatn bozmadan istedii kadar bekleyebilirdi. Walter, evrak antasn masaya brakp pardssn giydi.
"Gidiyor musun?" diye sordu Dick.
"Evet. Buras sinirlerimi bozuyor. Okumam gereken dosyalar evde de okuyabilirim." Kapya doru yrd.
"Walt..."
Walter olduu yerde geri dnd.
"Cross'a haber vermek iin erken olduunu sanmyorum. Onu demek istemedim. Bir aylk ihbar sresine
uymalyz. Bence nmzdeki pazartesi -kasmn biri oluyor- harekete geelim."
"Tamam," dedi Walter. "Ben istifam yazdm. Sadece tarihini koymam gerekiyor."
Walter, asansre doru yrrken Dick'in fikrini deitirdii anda eski iine dnebileceini bildii iin
Cross'a haber vermeye hemen raz olduunu dnd; ama Dick yeni kontrat imzalamaya bir trl
yanamyordu.
Arabasn brakt park yerine giderken bir cam eya dkknnn vitrinine gz takld, ieri girip Ellie'ye
sve mal, koca bir vazo ald. Ellie'nin beenip beenmeyeceinden emin olmad halde, yeni evine
yakacan tahmin ediyordu. Ellie, evini belli bir stilde deil, houna giden deiik paralarla demiti.
Walter, Benedict'te birka dkknda durup biftek, mantar, salata iin gerekli malzeme ve bir ie Medoc
arab ald. Jon'la kendi yemeklerini kendileri piirmek istedikleri iin Claudia'ya gn izin vermiti, Claudia
ertesi gn almaya balayacakt. leden sonray brodan getirdii dosyalar okumakla geirdikten sonra,
saat alt buukta mutfakta yemek hazrlklarna balad. Ardndan salondaki mineyi yakt.
Ellie, saat yediyi iki dakika gee kapy ald. Walter, Ellie'nin zamannda geleceinden emin olduu iin
tam yedide martinileri hazrlamt.
"Bunlar sana getirdim," diyerek selofana sarl bir buket uzatt Ellie.
Walter glerek iekleri ald. "Sen ne garip bir kzsn!"
130

"Neden?"
"Erkeklere hep iek getiriyorsun."
"Bunlar iek deil, park yerindeki yabani otlar."
Walter, mutfakta vazoyu kutusundan karp iine iekleri yerletirdi. Ksa sapl yoncalarla papatyalar
tepelerine kadar suya batmadan vazoyu yakalayp salona gtrd. "Bu da senin," dedi.
"Ah, Walter! Ne gzel bir vazo!"
"Beendiine sevindim." Gerekten de pek sevinmiti.
Ellie, iekleri koyacak baka bir kap buldu, vazoyu getirip sehpaya yerletirdi. Kokteyllerini itikleri srece
gznn nnden ayrmak istemiyordu. Walter'n daha nce grmedii koyu gri bir takmla siyah set
ayakkab giymi, kulaklarna kpe takmt. O akam her zamankinden daha k olmak iin zel aba
harcad belli oluyordu.
"Bu evden ne zaman tanacaksn?" diye sordu Ellie.
"Bilmem, hi dnmedim. Tanmam m gerekir?"
"Bence* yle," dedi Ellie.
"Birka gne kadar birileriyle bu konuyu greceim. Knight-sbridge Emlak Brosu'nun sahipleri, evi
satmak istersem ilgileneceklerini sylediler." Clara'nn annesinin Harrisburg'daki ar-sasyla da ilgilenmesi
gerektiini hatrlad birden. Clara annesinden nce ld halde, Bayan Haveman vasiyetnamesinde
arsann yarsn Walter'a brakmt; ama Pennsylvania'da bir yerlerde bir de kz kardei olacakt. Walter,
arsa payyla Bayan Haveman'n mirasn kz kardeine brakmay dnyordu.
"Geceleri uyuyabiliyor musun?" diye sordu Ellie.
"Uyuyorum." Neredeyse yerinden kalkp Ellie'nin boynuna sarlacakt, ama beklemeye karar verdi. "Pekl,
o halde gelecek ay hem evimi hem de iimi deitirmi olacam. Dick, pazartesi gn istifa etmeye raz
oldu. Aralk banda yeni bromuzu aacaz."
"ok sevindim. Demek Dick, gazetelerdeki haberlerden etkilenmemi."
"Hayr," dedi Walter. "Zaten o zamana kadar unutulur." Kendine gvenmeye, iyimser dnmeye
balamt. "Martini ok iyi olmu," dedi iinden, "tam bir martiniden beklenen etkiyi yapyor." Yerinden kalkt,
Ellie'nin yanna oturup onu kollarna ald.
Ellie, Walter'n dudaklarna hafif bir pck kondurduktan
131

sonra ayaa kalkp uzaklat. Walter aknlkla bakakalmt.


"Beni bu dzenin neresine koyacan sormak yersiz mi kaacak acaba?" diye sordu Ellie glmseyerek.
"Seni seviyorum, Ellie. Yerin buras." Walter sustu. Ellie'nin,
ondan kesin nikh tarihi beklemediini, bunun henz ok erken ol
duunu biliyordu. Ellie, sadece onu sevdiini duymak istiyordu,
Hi deilse sevgimi verebilirim, diye dnd Walter. Artk
Ellie'yi sevdiinden emindi.
Birlikte bir srahi martiniyi bitirip yarm lek daha yaptktan sonra mutfaa girip yemek hazrlamaya
baladlar. Patatesler frna konmutu. Ellie mantarlar dorarken, okuldaki Dwight adl harika ocuu
anlatmaya koyuldu. Dvvight, piyanoya balayal henz iki ay bile olmadan Mozart sonatlar alacak dzeye
gelmiti. Acaba bizim de mzie yetenekli bir ocuumuz olur mu, diye dnd Walter. Evlendiklerini,
Ellie'nin yaz gnlerinde st katn terasnda ya da baka bir terasta uzun, biimli bacaklarn
gnelendirdiini, kn karda yrye ktklarnda boynuna yn atk sardn gznn nne getirdi. Onu
Chad'le tantrdn hayal etti. Chad'le iyi anlarlard herhalde.
"Beni dinlemiyorsun," dedi Ellie kzarak.
"Dinliyorum. Dwight, Mozart alyormu."
"Onu be dakika nce anlatyordum. Etleri atee koyalm m?"
Walter biftekleri frna koyarken telefon ald. Ellie'yle birbirlerine baktlar, Walter gidip telefonu at.
"Alo! Bay Stackhouse, siz misiniz?"
"Evet."
"Ben Corby. Birka dakika grebilir miydik acaba? Olduka
nemli. Uzun srmez," dedi mfetti yardmcsnn gen, sevimli
sesi hi duraksamadan. Walter, atlatacak uygun bir bahane bu
lamamt.
"Telefonda konuamaz myz? u anda ..."
"Sadece bir iki dakika. Benedict'teyim."
"Peki," dedi Walter.
Sylene sylene mutfaa dnerken kemerine ilitirdii mutfak 1
bezini kard.
"Corby'ydi," dedi. "Birazdan buraya geliyor. Birka dakikalna dedi, ama sen grnmesen iyi olur, Ellie."
132

Ellie dudaklarn bzd. "Tamam."


Aceleyle hazrlanmaya balad. Walter, acele etmemesini sylemedi, ne de olsa Corby'yle Ellie'nin kapda
karlamalarn islemiyordu.
" Karde Bar'nda bir iki i istersen. Corby gittikten sonra seni ararm."
"Baka iki istemiyorum," dedi Ellie, "ama orada beklerim."
Walter, Ellie'nin paltosunu tuttu. "Kusura bakma, Ellie."
"Eh, ne yapabilirdin ki?" Ellie kp gitti.
Walter salona gz att. Ellie'nin martini kadehini kaldrd, kendi kadehini mutfakta brakmt. Neyse ki,
daha sofray hazrlama-mtk, diye i geirdi. Telefon tekrar almaya balaynca elindeki kadehi minenin
stndeki sarman yapraklar arasna saklad.
Bili Ireton aryordu. Az nce, Philadelphia emniyet mdrlnden mfetti yardmcs Corby adnda
birinin ziyaretine geldiini Walter'a bildirmek istemiti. Corby'nin, Walter'm zel hayat, Benedict'teki
arkadalar, Clara'yla ilikisi konularnda sorular sorduunu syledi.
"Walter, biliyorsun, seninle yl akn bir sredir dostuz. Seni ktlemek iin en ufak bir nedenim yok, bu
yzden zarar verebilecek hibir ey sylemedim. Anlyorsun, deil mi?"
"Evet. Saol, Bili." Walter, Corby'nin arabasnn yaklatn duydu.
"Clara'yla senin dnyann en mutlu ifti olmadnzdan sz ettim, bunun aksini syleyemezdim tabii;
ancak Clara'nn lmyle herhangi bir ilikin olmadndan kuku duymadm syledim. Corby, Clara'yla
kavgalarnzda birbirinize el kaldrp kaldrmadnz sordu. Senin, hayatta tandm en yumuak bal
insanlardan biri olduunu anlattm."
Ne korkun, dedi Walter kendi kendine. Bill'in konumas bitmek bilmiyordu. Bir an nce salondaki sigara
tablasn boaltmas gerektiini dnd.
"Boanmak istediinizden haberim olup olmadn da sordu, vard dedim."
"Tamam. Haber verdiin iin teekkr ederim."
"Senin iin yapabileceim baka bir ey var m, Walter?"
"Hayr, sanmyorum." Kap alnd. Walter sesini alaltp acele
133

etmeden, "Seni sonra ararm, Bill," dedi. "Betty'ye sevgilerimi ilet." Kulakl yerine koyup kapya yrd.
"yi akamlar," dedi Corby apkasn karrken. "Byle vakitsiz rahatsz ettiim iin zr dilerim." "nemi
yok," dedi Walter.
Salona girerlerken Corby dikkatle evresine baknd. Paltosuyla apkasn iskemlelerden birine brakp ar
admlarla mineye yaklarken birden durup, sehpann stndeki dolu sigara tablasna, ucu ruj lekeli
izmaritlere bakmaya balad. "Sizi rahatsz ettim," dedi. "Gerekten zgnm."
"nemli deil." Walter ellerini ceketinin ceplerine soktu. "Ne hakknda konumak istiyordunuz?"
"Sadece birka beylik sorum var." Corby kanepeye oturup bacak bacak stne att. "evredeki baz
dostlarnzla grtm. Haberiniz olur nasl olsa. Hep byle yaparz." Glmsedi. "Ama Kimmel'le de
konutum."
"Kimmel mi?" Walter kaskat kesildi. Corby birazdan, onun kitap dkknna gittiini Kimmel'den
rendiini syleyecekti herhalde.
"Size szn etmitim," dedi Corby. "Hani geenlerde kars bir otobs yolculuu srasnda, Tarrytovvn
yaknlarndaki koruda ldrlen adam." "Ya, evet," dedi Walter.
Corby filtreli sigaralarndan birini kard. "Adamn sulu olduundan eminim."
Walter da bir sigara ald. "Kimmel dosyasna siz mi bakyorsunuz?"
"Evet. Bu hafta devraldm. Austostan beri ilgileniyordum zaten. Biliyor musunuz, mesleim gerei, btn
zlmemi cinayetlerle ilgilenirim. Belki ben zebilirim," diye aklad ocuka glmsemesiyle. "Kimmel'i
tanyp baz ayrntlar rendikten sonra adamdan kukulanmaya baladm."
Walter sesini karmad.
"Kimmel olaynda henz gereken kantlan bulamadk, ben bulamadm," diye ekledi Corby, yapmack bir
alakgnlllkle. "Aslna bakarsanz, Newark polisi gerekeni yapar gibi de grnmyor. Olay
hatrlyorsunuz, deil mi?" .
"Sadece anlattklarnz kadarn biliyorum. Karsnn ldrldn sylemitiniz."
134

"Evet. Kimmel'in sizinle ilgisi yok, ama sizin Kimmel'le ilginiz olabilir."
"Anlayamadm."
Corby ban kanepenin arkasna yaslayp yorgun bir hareketle alnn ovuturdu. apkas alnnn ortasnda
krmz bir iz brakm, mavi gzlerinin alt glgelenmiti. "Demek istediim, Kimmel Stackhouse olayna ok
sinirleniyor, belli ettiinden de ok. Ne kadar sinirlenirse, kendini o kadar abuk ele verecek diye
dnyorum." Bir kahkaha att. "Ne var ki, yle kolay pes edecek birine benzemiyor."
O pes edene kadar beni sktracaklar, diye dnd Walter. Corby, Stackhouse olayn bytecek,
Kimmel olay haline getirecekti. Walter kprdamadan, sessizce bekliyordu. Bu defa yaknlk gstermeye
karar vermiti.
"Kimmel iman, uzun boylu, kafas olduka iyi alan, ama megaloman bir tip. Kendinden aa grd
insanlara hkmetmeyi seviyor. Kenar mahallede yetimi, aydn olduunu sanan biri, gerekten aydn da
denebilir."
Corby'nin glmsemesi Walter' sinirlendirdi. Btn bunlar elenceli bir oyun, diye dnd, hrsz-polis
oyunu. nsann kendini sadece cinayetlere adamas iin -hele bunu Corby gibi gzle grlr bir zevkle
yapyorsa- karanlk ruhlu, ktle eilimli bir tip olmas gerekirdi.
"Kimmel sizce ne yapacak?" diye sordu Walter.
"Sonunda cinayeti itiraf edecek. Bunu salamak benim grevim. Kars hakknda epey bilgi edindim.
Anladm kadaryla Kimmel karsndan iddetle nefret ediyormu, yani yle ... boanmakla falan
gemeyecek bir nefret. Bunlar, Kimmel'i tandktan sonra kiilii hakknda edindiim izlenime uyuyor." Corby,
Wal-ter'a bakarak sigarasn tablaya bastrd, ardndan: "Evinize gz atmama izin verir misiniz?" diye sordu.
Konuklar da bazen ayn soruyu sorar, diye dnd Walter. "Tabii, buyurun."
Walter, yol gstermek zere merdivenlere doru ilerledi, ama Corby minenin nnde durup elini uzatt,
sarman arasndan iki kadehini kard, parmaklarnn arasnda evirdi. Walter, kadehin kenarnda ruj izi,
iinde de birka damla martini olduunu
135

biliyordu.
"Bir iki ister misiniz?" diye sordu Walter.
"Hayr, saolun." Corby, kadehi yerine brakp anlayl bir glmsemeyle Walter'a bakt. "Bu akam Bayan
Briess'le mi bulumutunuz?"
"Evet," dedi Walter donuk bir sesle. Corby'yle birlikte st kata ktlar. Corby o gne kadar Ellie'ye telefon
bile etmemiti. Onun gznde Ellie'nin belli bir yeri olmal, dedi Walter kendi kendine, kz arkada ya da
sevgili, ikisi de ayn kapya kard.
Corby yatak odasna girdi, elleri cebinde oday dolat, bir ey sylemeden ar admlarla dar kt.
Walter, kar kedeki, hizmeti odas olarak dnlm; ancak iinde yatak yerine ufak bir divan bulunan
kk oday da gsterdi. Hizmetinin geceleri kalmadn aklad.
"Hizmetiniz kim?" diye sordu Corby.
"Claudia Jackson. Huntirtgton'da oturur. Gnde iki kez, sabah ve akam gelir."
"Adresini alabilir miyim?" Corby cebinden not defterini kard.
"Spring Soka, yedi yz on yedi, Huntington."
Corby adresi not etti. "Bu akam burada deil mi?"
"Hayr," dedi Walter alnn krtrarak.
"Misafir yatak odas var m?" diye sordu Corby, hole ktklarnda.
"Karm istemedi/Karda bir de gnlk oturma odamz var."
Corby kaytsz bir tavrla kapdan ban uzatp bakt. Oturma odas hi kullanlmad halde, Claudia
burasn derli toplu tutmaya nem verirdi. Oda Walter'a o anda souk, cansz, mobilya maazalarndaki
gstermelik odalar gibi grnmt.
"Evi elden karmay dnyor musunuz?" diye sordu Corby.
"Henz karar vermedim." Walter bir kap daha at. "Buras alma odam."
"Gerekten pek gzel," dedi Corby. Kitap raflarnn nnde durdu, ellerini arkasnda kavuturunca
ceketinin n almt. "Ynla hukuk kitabnz var. Evde de alyor musunuz?"
"Hayr."
Corby yaz masasna bakt. Walter'n byk boy, mavi kapakl not defteri masann kesinde duruyordu.
"Resim albm m?"
136

diye sordu Corby, elini uzatrken.


"Hayr, bir tr not defteri."
"Bakabilir miyim?"
Walter, Gorby'nin defterine dokunmasn bile grmek istemedii halde eliyle iaret etti. Cebinde sigara
paketini arad, bulamaynca kollarn kavuturdu. Pencerelerden birine doru ilerledi. Corby'nin camdan
yansyan grntsnn deftere eildiini, sayfalar ar ar evirdiini gryordu.
"Nedir bu?" diye sordu Corby.
Walter arkasna dnd. "Bo zamanlarm deerlendirdiim bir tr merak. Yazmay dndm
denemeler iin kiiler hakknda baz notlar alyorum." YValter'n kalarnn arasndaki izgi derinlemiti.
Corby'ye yaklat, adamn dikkatini not defterinden, okuduu incecik el yazs satrlardan baka yne
ekmek iin bir eyler dnmeye alt. Bir sayfa daha eviriini izledi. Ortaya bir gazete kupr kmt.
Walter kupre gz att; haberin enini, boyunu, iri puntolu baln tanr gibi olmutu. Gzlerine inanamad.
Corby kupr eline ald. "Bu, Kimmel hakknda bir haber!" dedi dehetle.
"yle mi?" diye sordu Walter ayn ses tonuyla.
"Evet, tabii!" Corby, akn bir glmsemeyle Walter'a dnd. "Bunu siz mi kestiniz?"
"yle olacak herhalde, ama hatrlamyorum." VValter dikkatle Corby'ye bakt anda aralarnda korkun bir
eyler olduunu anlad. Corby'nin yzndeki doal aknla, Walter'n yalann yakalamann bilinci de
katlmt. Bir sre iki normal insan gibi baktlar. VValter, bu baklarn altnda ezildiini hissediyordu.
"Hatrlamyor musunuz?" diye sordu Corby.
"Hayr. Hi kullanmadm. Gazetelerden bir alay haber kesmitim." Walter eliyle not defterini gsterdi. Sayfa
aralarnda on-on iki gazete kupr vard, oysa Walter, Kimmel'in haberini attndan kesinlikle emindi.
Corby habere bir daha bakt, ald yere koydu, yeniden defterin zerine eilerek ayn sayfadaki el yazs
blmlerle daktilo edilip yaptrlm paralar dikkatle okumaya balad. Jensen'le Cross hakkndaki
notlard bunlar. Konunun Kimmel'le hi ilgisi yoktu.
137

Keke Kimmel'le ilgili olsayd, diye dnd Walter.


"Bunlar ... deersiz dostluklar konusunda baz notlar," dedi
Walter. "Bu gazete haberini de, katilin bir sre sonra bulunacan
dnerek kesmi, sonra da unutmu olacam. Katille kurban ara
sndaki ilikiyi merak etmitim; ama: haberin gerisi gelmedi, bu
yzden unuttum herhalde. nanlmaz bir rastlant. Eer ..." Walter
beyninde ani bir boluk hissetti, sznn gerisini unutmutu.
Corby'nin yzndeki aknlk tam olarak gememiti, sert ba-
klarn Walter'n gzlerine dikti, hibir ey yapmadan, yalnzca
bekleyerek, Walter'n azndan kacak bir szle suunu ka
bulleneceini bekleyerek dikkatle bakt. Hafife glmsyordu.
"Bu haberi kestiiniz anda aklnzdan neler getiini bilmek is-
tiyorum," dedi sonunda.
"Dediim gibi katilin kim olduunu merak etmitim, o kadar. Tpk ..." Walter, Mike'la Chad hakkndaki
denemesinde, buna benzer bir dostluun sonunda ilenmi baka bir cinayet haberini de kestiini
syleyecekken, o haberi oktan attn hatrlad, "Helen Kimmel'le katili arasndaki iliki ilgimi ekmiti."
Corby'nin Helen szcn kapverdiini fark etti.
"Devam edin," dedi Corby.
"Hepsi bu kadar." Walter, bir yandan da, Kimmel'le ilgili ha- beri yabanc birinin not defterinin arasna
koymu olabileceini d- sunuyordu. Ama gazeteden kendi eliyle yrtt kuprd bu, ke-narlarndaki girinti
kntlar bile aynyd. Birden, gazete parasn p sepetine atarken yere drdn hatrlad. Eilip
almaya enmiti, Claudia oday toplarken bulmu olacakt. "Biliyor mu- sunuz, aslnda atmak..." Sz
balad gibi birdenbire yarda brakt.
Haberle ilgili bu kadar ok ayrnt hatrladn belli etmek is
temiyordu. Claudia'nn can cehenneme, diye dnd.Cla-
udia'nn da, titiz ev kadnlnn da ... Clara onu bu hale getirmiti.
"Hi, nemli deildi," diye geitirmek istedi.
"nemli olabilir," diye diretti Corby.
"Deil."
"Kimmel'i hi grdnz m? Onunla konutunuz mu?"
"Hayr." Walter hayr der demez szn geri almak istedi. D- nceleri, Corby'ye btn hikyeyi
anlatmakla Kimmel konusunda

bildiklerini saklamak arasnda gidip geliyordu. Ya Kimmel ertesi gn her eyi anlatrsa ne olacakt? Walter,
karmak bir oyuna kurban gittiini dnd; birdenbire tepesinden aa atlan alar gerilmi, yava yava
toplanmaya balanmt.
Corby, bir elini pantolonunun cebine sokup Walter'a yaklat, birka adm tesinden evresinde dolamaya
balad. Bu uzaklktan yeni bir eyler grebilmeyi umuyordu sanki.
"Bu Kimmel olay sizde gerek bir saplant haline gelmi, yle deil mi?" diye sordu Walter.
"Saplant m?" dedi Corby, aalayc bir kahkahayla. "Ben en az yarm dzine cinayet davasna
bakyorum!"
"Ama sra bana gelince, Kimmel davasna yapp kalyorsunuz," diye patlad Walter.
"Evet. Olaylarn arasndaki benzerlik Kimmel'i yeniden gndeme getirdi denebilir. Newark polisi bu
dosyay, bir ya da birka manyan iledii faili mehul cinayet olarak rafa kaldrmt. Derken siz kagelip
cinayetin nasl ilenmi olabileceini gsterdiniz." Corby, szlerinin Walter' etkilemesini bekledi. "Kimmel'i
temize karan salam bir kant yok. Cinayet srasnda onu gren olmam. Bu haberi gazeteden kestiiniz
srada - ya da daha sonra - kadn Kimmel'in ldrm olabileceini hi dndnz m?"
"Hayr, sanmyorum. Ama o ..." Walter sustu. Corby'nin grd haberde, Kimmel'in kantndan sz
edilmiyordu.
"Demek btn bunlar garip bir rastlant, yle mi?"
Walter inatla susmaya devam etti. Corby'nin ne zaman ciddi konutuunu, ne zaman alay etmeye
baladn anlayamad iin sinirleniyordu.
"Bunu almamda bir saknca var m?" Corby, not defterinin arasndan gazete kuprn kard.
"Hayr."
Corby kupr czdanna yerletirdi, czdann ttn kapatp cebine koydu. Haberi ne yapacak acaba,
diye dnd Walter, Kimmel'e mi gsterecekti?
"nmzdeki gnlerde gazetelerde Melchior Kimmel hakknda ilgin haberler okuyabilirsiniz," dedi Corby
glmseyerek. "Sizi bugnk gibi bir daha rahatsz etmeme gerek kalmayacan umarm."
139

Walter bu szlere inanmad. Kimmel'le ilgili gazete kuprn kesmi olduunu da basna
bildireceklerinden hi kukusu kalmamt. Corby'nin pei sra hole doru yrd.
Corby, iskemleye brakt paltosuyla apkasn ald. Ban kaldrd. "Bir ey mi yanyor?"
Walter kokunun farkna varmamt. Mutfaa gidip frn sndrd. Patatesler yanyordu. Mutfak
penceresini at.
"Akamnz berbat ettiim iin zgnm," dedi Corby, Walter dndnde.
"Hi nemi yok." Corby'yi kapya kadar geirdi.
"yi geceler," dedi Corby.
"yi geceler."
Walter kapy kapayp telefonun yanna geldi. Darda Corby'nin arabasnn motor sesine kulak
kabartrken bunlar Ellie'ye nasl anlatacan dnd. Ne Ellie'ye, ne de bakasna anlatabilirdi. Alnn
krtrd, bu akamki olayn ertesi gn gazetelerde ne ekilde yaymlanacan gznn nne getirmeye
alt. Kimse, evinde gazeteden kesilmi bir haber bulunduu iin sulu saylamazd! Henz Kimmel
hakknda dava bile almamt. Belki de susuzdu adam. imdiye kadar onun sulu olduuna sadece Corby
inanyordu. Bir de ben, diye dnd.
Hzl admlarla st kata kt. Aklna bir ey daha gelmiti. Yaz masasnn ekmecesinden arada bir
anlarn yazd ince defteri kard. Haftalardr tek satr bile yazmamt, ama Clara'nn hastaneden kt
gnlerde bir eyler yazdn hatrlyordu. Not ettikleri son sayfadayd ite:
Ne garip, hayatn en nemli devrelerinde gnle hibir ey yazlmyor. yle olaylar var ki, her gn dzenli
gnlk tutanlar bile bunlar sca scana kda dkemiyorlar. Oysa yaadklarn unutmadan kayda
gemek isteyen biri iin ne byk bir kayp! An defterlerinin deeri, yaamn zor gnlerinin onlara
kaydedilmi olmasndadr; ama insan byle zamanlarda zayf ynlerini, kararszln, utan verici nefret
duygularn, kk yalanlarn, uygulad ya da uygulamad bencilce planlarn, ksacas gerek kiiliini
oluturan en nemli eleri yazmaktan ekiniyor.
140

Son iki kayt arasnda bir ay kadar boluk vard, kavgayla, srtmeyle, Clara'nn intihara kalkmasyla
geen bir ay, diye dnd Walter. Son sayfay defterden yrtt. Corby bunu da bulursa, ba fena halde
derde girebilirdi. Sayfay akmayla tututurmay dnd, sonra defteri alp salona indi. mine, kzl kor
haline gelmi ktklerle doluydu. Defteri e blp atee brakt, stne biraz daha odun att.
Ardndan telefona gidip Karde Bar'ndan Ellie'ye arad. Corby'ye bu kadar zaman ayrd iin zr
diledi.
"Ne oldu?" diye sordu Ellie: Sesinden cannn skld, fkelendii belli oluyordu.
"Hi," dedi Walter. "Hi, sadece patatesler kmr oldu."
25 "kmak zereydim," dedi Kimmel. "Eer ..." "Son derece nemli, fazla srmez."
"u anda kapdan kyorum."
"Hemen geliyorum," deyip telefonu kapad Corby.
Bugn m halletmeli, yoksa yarna m brakmal, diye dnd Kimmel. Paltosunu kard, askya asmak
zereyken kaldrp fkeyle krmz kanepeye frlatt. Dnceli baklar konsol piyanoya takld, Helen'in
hayalinin piyanoya oturmu, "Tennessee Valsi"ni tngrdattn grr gibi oldu bir an. Corby'nin ne istediini
merak ediyordu. Yoksa yine dnk gibi sudan bir bahaneyle, sadece rahatsz etmek iin mi gelecekti?
Acaba evredeki soruturmas srasnda Helen'in Kinnaird denen o sigorta temsilcisi herifle krtrdn da
renmi miydi? Kimmel'in Newark lisesinde tarih retmenlii yapan arkada Nathan, Kinnaird'i biliyordu.
Nathan o sabah dkkna uram, Corby'nin ziyaretine gelip birka soru sorduunu sylemiti; ama Ed
Kinnaird'in ad gememiti. Kimmel koltukaltn kad. Oyster House'daki akam yemeinden az nce
dnm, bir ie bira ap bir saat kadar radyo dinleyerek tahta oyma iiyle uramay, sonra da bir kitap
alp yatmay dnmt.
Yine de birasn imeye karar verdi, holden mutfaa doru i ler-

ledi. Ahap evin demeleri, Kimmel'in arlyla gcrdyordu. Mutfaktan dnerken kapnn alndn
duydu. Corby gelmiti.
"Gecenin bu saatinde sizi rahatsz ettiim iin zgnm, ok zr dilerim." Corby hi de zgn
grnmyordu. "Son zamanlarda gndzleri iten vakit bulamyorum."
Kimmel sesini karmad. Corby oturma odasna dikkatle gz att, eilip beyaz kitap rafnn stne asl, ipe
dizili sosislere benzeyen, i ie gemi, kahverengi alacal tahta oyma paralarn inceledi. Ne ie
yaradklarn soracak olursa, yakas almam bir cevap verecekti Kimmel.
"Stackhouse'la tekrar grtm." Corby yerinden doruldu. "Sori derece ilgin bir ey buldum."
"Daha nce de syledim ya, ne Stackhouse'la ilgileniyorum ne de baka haberlerinizle."
"Sizin durumunuzda birinin byle demesi doru deil," dedi Corby, krmz kanepeye yerleirken. "Sulu
olduunuza inanyorum, Kimmel."
"Dn de ayn eyi sylemitiniz."
"yle mi?"
"Tony Ricco'dan baka tanm olup olmadn sormutunuz. st kapal olarak benden kukulandnz
belirtmi oldunuz."
"Stackhouse'un sulu olduunu sadece tahmin ediyorum," dedi Corby. "Ama sizin sulu olduunuzdan
eminim."
Kimmel, adamn dmeleri ak ceketinin altnda silah tayp tamadn dnd birden. Tayor
olmalyd. Corby'nin nndeki sehpadan bira iesini alp kalan biray bardana boaltt, ieyi sehpaya
brakt. "Bunu yarn Newark polisine bildireceim," dedi. "Newark polisi benden ne kukulanyor, ne de
rahatsz edecek davranlarda bulunuyor. Mahallemin saygn insanlarndan biriyim."
Corby glmseyerek ban sallad. "ki gn nce size gelirken Newark polisine uradm. Olay benim
blgemde olmad iin, Kimmel cinayeti hakknda soruturma izni istedim. almamda hibir saknca
grmediler."
"Ben gryorum," dedi Kimmel. "Kimsenin zel hayatma burnunu sokmasn istemiyorum."
"Bunu engelleyebileceinizi sanmyorum, Kimmel."
142

"Sizi kapnn nne koymadan kendiliinizden kp gidin. Yapacak daha nemli ilerim var."
"Hangisi daha nemli, Kimmel? Benim iim mi, yoksa sizinki mi? Bu akamki programnz neydi? Marquis
de Sade'n anlarn m okuyacaktnz?"
Kimmel, Corby'nin atletik bedenini tepeden trnaa szd. Onun gibi biri yle kitaplardan ne anlar, diye
dnd. Her zamanki gven duygusunu yeniden tatt, kendini masal kahramanlar gibi gl, lmsz,
yenilmez hissediyordu. Corby'nin yannda kendisi bir dev saylrd. Ona haddini bildirecekti.
"Stackhouse'un otobs izlediini, karsn bir bahaneyle uzaklatrp kayalara kardn, oradan aa
iterek ldrdn sandm size de sylemitim, deil mi, Kimmel?"
"Evet," dedi Kimmel, uzunca bir sessizlikten sonra.
"Kanmca siz de buna benzer bir ey yaptnz."
Kimmel sustu.
"in ilgin yan, Stackhouse'un bunu tahmin etmi olmas," dedi Corby. "Dn akam Long Island'daki
evinde ziyaretine gittim. Ne buldum, biliyor musunuz? Helen Kimmel'in cinayet haberini, on drt austos
tarihli." Corby czdann at, gazete kuprn karp glerek havaya kaldrd.
Kupr Kimmel'e uzatt, Kimmel kt parasn alp gzlerine iyice yaklatrd. Cinayet konusunda ilk
yaymlanan haberlerden biri olduunu grd. "Bunu bana yutturacanz m sandnz? nanmyorum," dedi.
Ama pekl da akl yatmt. Asl inanlmayacak ey Stackhouse'un aptall, diye dnd.
"nanmyorsanz Stackhouse'a sorun," dedi Corby, gazete kuprn czdanna yerletirirken. "Onunla
konumak istemez miydiniz?"
"Kendisiyle tanmam gerektiini hi sanmyorum."
"Olsun, ben yine de sizi bir araya getirmeyi dnyorum."
Kimmel, gsne gl bir eki darbesi yemi gibi oldu, yreinin gmbr gmbr attn hissetmeye
balad. Kollarn iki yana at, bu hareketiyle Stackhouse'la tanmaya hazr olduunu, ama yine de btn
bunlara bir anlam veremediini belirtmek istedi. Stackhouse'un, kitap dkknnda ya da buluacaklar
baka bir yerde heyecandan ylp kalacan tahmin ediyordu. Stackhouse,
143

Kimmel'i daha nce de grdn syleyecek, belki de Kim- mel'in Helen'i nasl ldrdn itiraf ettiini,
cinayetin ay-
rntlarn aklayp yol gsterdiini ileri srecekti. Kimmel, te- peden trnaa kadar titrediini hissetti. Ayaa
kalkt, olduu yerde neredeyse tam bir tur atarak dnd, bo gzlerle nne bakmaya balad.
"Stackhouse'un zel hayat hakknda baz bilgiler edindim. Onun da karsn ldrmesi iin yeterince
nedeni var; tpk kafanz iyice kzdnda sizin yaptnz gibi. Ama einizi biraz da zevk iin ldrdnz
sylenebilir, yle deil mi?"
Kimrnel sol cebindeki akyla oynamaya balad. arpnts hl gememiti. Yalan detektrn hatrlad.
Polis onu gnn birinde yalan dedektrne balamaya kalkarsa nasl olsa aleti de atlatabileceini
dnmt; ama imdi bundan eskisi kadar emin deildi. Stackhouse tahmin etmi, Corby deil, dedi
iinden. Stack-house, inanlmaz bir budalalkla her yerde izini brakm, izleri deta onun kapsna kadar
getirmiti! "Stackhouse hakknda gereken btn kantlar toplayabildiniz mi?" diye sordu Kimrnel.
"Korkmaya m baladnz yoksa, Kimrnel? Elimde sadece ipular var, ama gerisini kendisine
syleteceiz. Oysa sizi ko-nuturamyoruz. Size kar daha ok kant bulup grg tannzn ifadesini
rtmem gerekiyor. Arkadanz Tony pek iyi niyetli biri, sizin btn akam sinemada olduunuzu sanyor;
ama ken- diiyle biraz konuursam fikrini kolayca deitirebilir. O sadece bir..."
Kimrnel ani bir hareketle bardan Corby'nin bana frlatt, Corby'yi gmleinden yakalayp sehpann
stne indirdi. Sa yumruuyla adamn boynunu kracak, ldrc bir darbe indirmek zereyken mide
boluuna bir kurun yemi gibi oldu. Yumruunu sallad, ama isabet ettiremedi. Korkun bir acyla kolunun
bkldn hissetti, ayaklan yerden kesildi. Midesi bulanyordu, gzlerini kapad, havada uup camlan
titreten bir grltyle k-st yere dt. Oturduu yerden, Corby'nin tepesinde beliren bulank hayaline
bakt. Tombul sol kolu kendiliinden balon gibi ierek kalkmaya balamt. Kolunu yoklad, his
duymuyordu.
"Kolum krld!" dedi.
Corby derin bir soluk alp gmleinin manetlerini ekitirdi.
144

Kimmel, ban iki yana evirip evresine baknd. Dizlerinin stnde doruldu. "Gzlm grebiliyor
musunuz?"
"Burada."
Havaya aslm gibi duran sol elinin parmaklar arasna gzlnn tututurulduunu fark etti, incecik altn
ereveyi tutmaya alrken elinden kayp yere dtn duydu, kan sesten gzlk camlarnn krldn
anlad. "Orospu ocuu!" diye bararak yerinden dorulup Corby'nin stne yrd.
Corby oral olmadan yana doru bir adm att. "Balamayn yine, yoksa deminkinden de beter olursunuz."
"Defol!" diye kkredi Kimmel. "Defol diyorum, seni pis san, seni koca pezevenk!"'Seksel ve anatomik
kelime hazinesini derinletirmeye hazrlanrken Corby ona birka adm atarak vuracakm gibi elini kaldrd.
Kimmel hemen ban eip sustu.
"Siz dlein birisiniz," dedi Corby.
Kimmel, Corby'ye uygun grd sfatlar yeniden sralamaya balad.
Corby paltosunu giydi. "Sizi uyaryorum, Kimmel. Bundan sonra bir an bile rahat brakmayacam.
Mahalledeki herkesin, btn dostlarnzn haberi olacak. nmzdeki gnlerden birinde Stackhouse'u alp
dkknnza geleceim. kinizin pek ok ortak ynnz var." Corby dar kp ardndan kapy arpt.
Kimmel, iman gvdesi gerilebildii kadar gerilmi, yar kr gzleri bolua bakarak birka dakika
boyunca olduu yerde kalakald. Corby'nin ktphaneci Bayan Brown'a, belediye meclisi eski yesi Ton
Bailey'ye gittiini gznn nne getirdi. Kimmel, komular iinde en aklls sayd Tom Bailey'nin gzne
girebilmek iin ok uramt, onun dostluuna zellikle deer verirdi. Tom Bailey, Helen'in Kinnaird'la
krtrdn bilmiyordu, ama Corby bunu renir renmez kukusuz herkese anlatacakt. Hem de btn
ayrntlaryla ... Helen'in adam sradan bir orospu gibi sokakta tavladn da ... Helen, bunu en iyi arkada
Lena'ya vnerek anlatmt, Corby de Lena'dan renip sada solda anlatacak, herkesin iine kurt
drecekti.
Kimmel birden harekete geti - yrmekten ok, kendini ne atp dmeden toparlanarak - holn duvarna
tutunarak mutfaa gitti. Muslukta souk suyla yzn ykad, ardndan yine duvara

yaslanarak oturma odasndaki telefonun bana dnd. Glkle bir numara evirdi, karsna baka bir yer
kmt. Bir daha evirdi.
"Selam Tony, ne haber?" dedi Kimmel neeyle. "Ne yapyorsun?... Gzel. Bak ne diyeceim, az nce
bama korkun bir ey geldi. Gzlm krdm. Halya taklp dtm, baka eyler de krld galiba, ama
gzlk parampara oldu. Bana kadar geliver de biraz ahbaplk edelim. Bu akam kitap okuyamayacam."
Kimmel, Tony'nin sesine kulak verdi, elindeki ii bitirip birka dakikaya kadar geleceini sylyordu ocuk ...
Bu alakgnll, tekdze sesi sabrla ve nefretle dinlerken o gne kadar Tony'ye yapt iyilikleri hatrlaynca
keyfi yerine geldi. rnein, daha yl nce Tony bir kz hamile brakm, aresizlik iinde krtaj yaptracak
birini aramaya balamt. Kimmel birka dakika iinde hem gvenilir hem de pahal olmayan birini
buluvermiti. Tony, Kimmel'in nnde diz kp ellerine sarlarak teekkr etmi, kzn ailesi bir yana,
fazlasyla dindar olan kendi ailesinin olay duymasndan ok korktuunu anlatmt.
Kimmel telefonu kapadktan sonra devrilmi sehpay kaldrd, abajuru yerine koydu, krlm ampul
kard. Den bir insann odaya verebilecei zararn da bir snr var, diye dnd. Kitapln nnde durup
oyma ilerini dikkatle gzden geirdi, paralar tek tek eline alp evirdi, ortaya kan yeni ekillere bakt.
Paralarn beyaz raflara den glgelerini seebiliyordu ancak, ama bunlar pek ilgin bulmutu. Puro
biimli, grnmeyen tellerle birbirlerine tutturulmu oyma ilerinden bazlar drt ayakl hayvanlara
benziyordu, ancak on ya da daha ok paral olanlar bir eye benzetmek mmkn deildi. Kimmel bunlara
ad koymamt, tek basnayken arada srada 'bebeklerim' derdi. Her para, kendi buluu olan, ran motiflerini
andran desenlerle oyulmutu. Akl koyulu yzeyler ince zmpara kadyla neredeyse ele przsz
gelinceye kadar zmparalanarak elde edilmiti. Kimmel, oyma ilerinin yzeylerine dokunmaktan byk zevk
alrd. Kap alndnda hl bunlarla oynuyordu.
Tony, apkasn eline alp ieri girdi, Kimmel'in paltosunu almasna frsat vermeden iskemlelerden birine
iliti. Akamlan Kimmel'in evine davet edilmekten onur duyuyordu. Daha nce de -
146

drt kere gelmiti. Kimmel'in dolapta paltoyu asacak aski aramasna yardm etmek iin yerinden frlad.
"Bira ister misin?" diye sordu Kimmel.
"yi olur," dedi Tony.
Kimmel, kendinden emin admlarla mutfaa ilerledi, el yordamyla elektrik dmesini buldu. Tony kendini
pek rahat hissetmedii iin birasn mutfaktan almaya davranmad herhalde, dedi kendi kendine. Tony'nin
aptallndan nefret ediyordu; ama ocuun ona kar terbiyeli ve saygl davranlar, aralarndaki -
retmen-renci ilikisi ve zaman zaman yaptklar bira sohbetlerinin Tony'nin gznde ok deerli olduunu
biliyor, kendisi de bundan holanyordu.
"Tony, yarn sabah gelip beni arabamla gzlkye g-trebilirsen ok memnun olurum," dedi Kimmel,
ielerle bardaklar sehpaya koyarken.
"Tabii, Bay Kimmel. Kata geleyim?"
"Dokuza doru."
"Tamam." Tony heyecanla bacak bacak stne att.
iek bozuu suratl, yznde kayda deer en ufak bir zellik bile olmayan bu sersemin bir kz hamile
brakm olmas inanlr gibi deil, diye dnd Kimmel. Ne yaptnn farkna bile varmamt herhalde.
Belki de bu yzden byle kolayca kz tavlyordu. Tony'nin her hafta yeni birini bulduunu tahmin ediyordu,
Kimmel. Geri olann devaml kt bir kz arkada da vard; ama bu kz, mahallenin genleriyle dp
kalkan bir tip deildi. Kimmel, dkknnn sokaa bakan penceresinden genlerin konumalarna sk sk
kulak kabartrd. Son zamanlarda herkesin gzdesi Connie adnda bir kzd, ama Tony'nin kz arkada
Franca'nn ad hi gemiyordu. Kimmel buna zellikle dikkat etmiti. "Son gnlerde neler yaptn bakalm,
Tony?" diye sordu.
"Ah, hep ayn ey, dkknda altm, ara sra bowling oynadm."
Tony her seferinde ayn karl verdii halde Kimmel, artk kimsenin kulak asmad nezaket kurallarna
uymu olmak iin bu soruyu sorard. "Ha, Tony, bak aklma gelmiken syleyeyim; nmzdeki gnlerde ya
da haftalarda polis sana yine bir eyler sorabilir. Sakn kafan bulandrmalarna izin verme. Onlara ..."

"Ah, hayr," dedi Tony, hafife irkilerek.


"Onlara olanlar, grdklerini anlat sadece," dedi Kimmel kesin bir tavrla. "Beni saat sekizde sinemada
yerime otururken grdn sylersin."
"Tabii, Bay Kimmel."
26 "Mfetti Corby sizinle grmek istiyor, Bay Stackhouse" dedi Joan'n sesi masadaki diktafondan.
"Beklemesini mi syleyeyim, yoksa hemen gelsin mi?"
Walter, yannda duran Dick Jensen'e bakt. Bir vergi davasnn saat bee kadar yetitirilmesi gereken
dilekesini hazrlyorlard. "Bir-iki dakika beklemesini rica edin," dedi Walter.
"Gideyim mi?" diye sordu Dick.
Dick herhalde Corby'nin kim olduunu biliyordur, diye dnd Walter. Mfetti, Dick'le Polly'yi de ziyaret
etmi olmalyd -Iretonlar'a iki kere gitmiti-; ama Dick bu konuda bir ey sylememiti. "Onunla yalnz
grsem iyi olur, ltfen," dedi Walter. Dick, masann stnden snm piposunu ald, sesini karmadan ve
Walter'a gz ucuyla bile bakmadan dar kt.
Walter, Joan'a haber verir vermez Corby glmseyerek odaya girdi.
"iniz olduunu biliyorum, onun iin hemen konuya gireyim," dedi. "Bugn leden sonra benimle
Newark'a gidip Kimmel'le grmenizi rica etmeye geldim."
Walter yavaa ayaa kalkt. "Kimmel'le grmeye hi niyetim yok. Bu akama kadar bitirmem gereken
..."
"Ama ben Kimmel'in sizinle kar karya gelmesini istiyorum," dedi Corby, her zamanki glmsemesiyle.
"Kimmel sulu, adamn dosyasn yeniden ele aldk. Sizi grmesini istiyorum; nk o da sizin sulu
olduunuzu dnp korkuyor."
Walter alnn krtrd. "Benim de sulu olduuma inanyor musunuz?" diye sordu sakin bir sesle.
"Hayr, sanmyorum. Ben Kimmel'in peindeyim." Corby'nin mavi gzleri yalanc bir glle aydnland.
"Tabii nerimi kabul
148

etmeyebilirsiniz..."
"yleyse etmiyorum."
" ... ancak sizi u anda iinde bulunduunuzdan ok daha zor bir duruma sokabileceimi de unutmayn."
Walter ba parmaklarn masann kenarna bastrd. Corby'nin Kimmel'le ilgili gazete kuprn bulduunu
basna bil-dirmemesine sevinmi, mfettiin olaylar gerekten bir dizi rastlant olarak grmeye baladn,
artk ondan kukulanmadn hafiften hafife umut etmeye balamt. Oysa imdi, Corby'nin gazete
kupryle bask yapmaya baladm anlyordu. "Amacnz nedir?" diye sordu.
"Gerei ortaya karmak," dedi Corby, kendinden emin g-lmsemesiyle bir sigara yakt.
Walter birden, Corby'nin asl amacnn bir yerine iki kii yakalayarak stlerinin gzne girmek, terfi etmek,
dllendirilmek olduunu dnd. Corby'nin ykselme hrs ylesine ak bir biimde belliydi ki, Water,
adamn btn abalarnn bundan kaynaklandn nasl olup da daha nce gremediini sordu kendi
kendine. "Kimmel kuprn basna vermeyi dnyorsanz, buyurun verin," dedi Walter. "Yine de
Kimmel'le grmeye niyetim yok."
Corby ters ters bakt. "Bu sadece ufak bir haber ya da basit bir hikye deil. Btn hayatnz
mahvedebilir."
"Galiba konuyu sizin kadar derinlemesine gremiyorum," dedi Walter. "Henz Kimmel'in sulu olduunu
kantlayamamsnz, zellikle ikimizi birden suladnz ..."
"Neyi kantladm bilmiyorsunuz," dedi Corby. "Bayan Kimmel ldrlmeden hemen nce Kimmel'le
kars arasnda neler olduunu renmeye alyorum. Bunu Kimmel'in gznn nne serdiim zaman
yklacak, tam istediim gibi konumaya balayacak."
"Tam istediim gibi konumaya balayacak." Corby'nin kibirli szleri Walter' ylesine artmt ki, bir
sre karlk veremedi. Anlalan Corby, Kimmel'i konuturarak - almak iin Walter'm geen ay dkkna
geldiini bile sylemi olabilirdi Kimmel- Wal-ter' da ayn batan iine drmek, itiraf etmesini salamak
istiyordu.
149

"Benimle gelecek misiniz? Sizden sadece rica ediyorum. Ayrca, gelirseniz bunun hibir ekilde basna
yansmayacana da sz veririm." Corby'nin heyecanl, gayretli sesi Walter'n nefretini uyandryordu.
Kimmel'le grmeye gidersem bunun gazetelere gemesine gerek kalmayacak, diye dnd Walter.
Kimmel, onun dkkna geldiini Corby'ye anlatm olmalyd. Anlatmamas iin hibir neden yoktu. Corby,
durumu biliyormu, bunu bir de Walter'dan duymak istiyormu gibi bakyordu. "Kendiliimden gitmezsem,
Kimmel'i yakalayp broma getirebilir," dedi Walter kendi kendine. Mfetti elinden geleni yapp bu
grmeyi salamay aklna koymutu bir kere.
"Pekl," dedi Walter. "Geleceim."
"Gzel." Corby glmsedi. "Saat bee doru urar, sizi alrm, benim arabamla gideriz." El sallayp kapya
doru ilerledi.
Corby dar ktnda Walter hl masann kenarn tutmaktayd. Korktuu bana gelmi, Corby artk
ona da sulu gzyle bakmaya balamt. Oysa Walter, be dakika ncesine kadar Corby'nin onu
sulamadna, en azndan kesin kant bulmadan stne varmayacana inanyordu. Ksa yoldan
cehenneme gitmeyi kabullendiini dnd.
"Walter!" Dick parmaklarn aklatt. "Ne oldu? Kendinden mi getin?"
Walter, Dick'e bakt, ardndan gzlerini masasndaki 'Kant Ykmll'etiketli evrak ynna evirdi.
"Bu da ne demek oluyor?" diye sordu Dick, bayla kapy gstererek. "Polis seni hl sorguya m
ekiyor?"
"Polis deil, sadece biri," dedi Walter.
"Sana sylemeyi unuttum galiba," dedi Dick. "Corby bir akam Polly'yle beni grmeye geldi. Bana senin
hakknda -tabii Clara'yla ilgili-sorular sordu."
"Ne zaman?" diye sordu Walter.
"Bir hafta kadar oluyor. Belki biraz daha fazla."
Corby, Kimmel haberinin kuprn bulmamt henz, diye dnd Walter. Herhalde sradan bir eyler
sormutu. "Ne dedi?"
"Akas, bu ii senin yapm olabileceine inanp inanmadm sordu. Bo lf etmeden hemen konuya
girdi. 'Kesinlikle
150

hayr,' dedim. Clara komadan ktnda nasl sevindiini anlattm. Karsn ldrmek isteyen biri, - senin
gsterdiin tepkiyi gsteremezdi."
"Saol," dedi Walter donuk bir sesle.
"Clara'nn intihara kalktn bilmiyordum, Walter. Corby'den rendim. imdi her eyi daha iyi anlyorum.
Demek ki Clara, bu yolla canna kyd sonunda."
Walter bayla onaylad. "Evet. nsan, bunu herkesin kolaylkla anlayacan sanyor."
"Bu Corby denen adamla ban dertte mi yoksa?" diye sordu Dick alak sesle.
Walter duralad, ban iki yana sallayp, "Ortada belli bir sorun yok," dedi.
"Herhangi bir sorun var m?"
"Hayr," dedi Walter. "e kaldmz yerden devam edelim mi?" Saat bete Corby'le bulumadan nce
elindeki ii bitirmek istiyordu.
Saat bete bulutuklarnda Corby, Walter' kendi arabasyla Ne-wark'a gtrp getirmek nerisini
tekrarlad, Walter kabul etti. Konumadan yola koyulup Holland tneline girdiler. Corby tnelin orta yerinde,
"Bana yardm etmek iin fedakrlkta bulunduunuzun farkndaym, Bay Stackhouse," dedi. "Bunu
unutmayacam." Corby'nin sesi bouk, titrek kmt. "Bu grmeden, hemen olmasa bile, baz sonular
bekliyorum."
Corby, Kimmel'in dkknnn karmak yolunu, daha nce defalarca gitmi gibi byk bir rahatlkla buldu.
Walter, soru sormadan oturuyordu, buralar mrnde ilk kez gren birinin tavrn taknmt. eri girer girmez
dkknn durmu, tozlu, eski kt ve cilt kokan havasn dehetle hatrlad. Dkknda Kimmel'den baka
kimse yoktu. Walter, Kimmel'in masasnn ardndan ar hareketlerle, tetikte bir fil gibi ayaa kalktn
grd.
"Kimmel," dedrCorby dost bir tavrla, "Size Bay Stackhouse'u tantrmak istiyorum."
Kimmel'in dev yznde en ufak bir deiiklik olmad. "Memnun oldum," dedi sadece.
"Memnun oldum," diye tekrarlad Walter. Sinirleri gerilmiti. Kimmel'in yznden hl bir ey
anlalmyordu. Walter, Kim-
151

mel'in daha nceki grmelerini Corby'ye anlatp anlatmadna karar veremedi. Belki de Corby gereken
sorulan sorduunda adam buz gibi bir ifadeyle, umursamadan anlatmaya balayacakt.
"Bay Stackhouse da ne yazk ki geenlerde eini kaybetti," dedi Corby, apkasn kitap dolu masann
stne koyarken. "stelik otobs mola yerindeki bir felaket sonucu."
"Sanrm gazetelerde okumutum," dedi Kimmel.
"Herhalde okumusunuzdur," dedi Corby srtarak.
Walter durduu yerde ayak deitirip Corby'ye bakt. Corby'nin inanlmaz bir profesyonellikle sradan
grg kurallaryla ssledii davranlarndan rkmeye balamt.
"Sanrm Bay Stackhouse'un, einizin ldrldnden haberi olduunu da sylemitim size," dedi Corby,
ayn rahatlkla. "Bay Stackhouse'un not defterinin arasnda einizin austos aynda gazetede yaymlanan
cinayet haberini buldum."
"Evet," dedi Kimmel, sasz ban ciddi bir tavrla hafife eerek.
Walter ister istemez hafife glmsedi, korkudan ne yapacan bilemiyordu. Kimmel'in ufack gzlerinde
tpk bir katil gibi acmasz, souk bir anlam belirmiti.
"Bay Stackhouse sizce katile benziyor mu?" diye sordu Corby.
"Bunu ortaya karmak sizin greviniz deil mi?" diye karlk verdi Kimmel, tombul, hareketli parmaklarn
yaz masasndaki yeil kurutma kdndan altla bastrarak. "Ziyaretinizin amacn anlayamadm."
Corby bir an sustu, gzlerinin kenarlar fkeyle krmt. "Birazdan anlayacaksnz," dedi.
Kimmel'le Walter birbirlerine baktlar. Kimmel'in ifadesi deimiti. Kk gzleri imdi merakla ldyordu.
Walter, adamn yrek biimli dudann bir kesinin, "kimiz de bu sersem gencin kurbanlaryz" dercesine
arpk bir glmsemeyle havaya kalktn grd.
"Bay Stackhouse," dedi Corby. "Einizin bindii otobs izlerken Kimmel'in yaptklarn dndnz
inkr etmiyorsunuz, deil mi?"
"Kimmel'in yaptklar derken..."
"Bunu daha nce konumutuk," diyerek kestirip att Corby.
152

"Pekl," dedi Walter, "tabii ki ediyorum." Son birka saniyedir iinde Kimmel'e kar ylesine derin bir
sempati uyanmt ki ne yapp yapp bunu gizlemesi gerektiini hissediyordu. Kim-mel'in dkkndaki
grmelerini Corby'ye anlatmadndan, hibir zaman da anlatmayacandan kesinlikle emindi artk.
Corby Kimmel'e dnd. "Siz de Stackhouse'un olay srasnda otobs mola yerinde grldn
gazetelerde okuduunuzda, onun tpk sizin gibi krsn ldrdn aklnzdan geirdiinizi itiraf
etmeyeceksiniz herhalde, deil mi?"
"Dnmemem mmkn deildi; nk btn gazeteler bunu ya aka ya da st kapal olarak yazd,"
dedi Kimmel sakin bir sesle, "ama ben karm ldrmedim!"
"Yalan sylyorsunuz, Kimmel!" diye bard Corby. "Stackhouse'un hareketlerinin sizi ele verdiini pekl
bildiiniz halde, karma gemi, masum numaras yapyorsunuz!"
Kimmel, gpta edilecek bir soukkanllkla omuz silkti.
Walter yeniden g kazandn hissetmeye balad. Derin bir soluk ald. "Anlalan Kimmel de dkkndaki
grmemizi Corby'ye anlatmamdan korkuyormu, tpk benim onun anlatm olmasndan korktuum gibi,"
dedi kendi kendine. Oysa Kimmel, Corby'ye mmkn olduu kadar az bilgi vermeye kararl grnyordu.
Birden, Kimmel'in bu davrannn byk bir kahramanlk ve fedakrlk rnei olduunu dnd, eytan
Corby'nin karsnda Kimmel deta prl prl bir melek gibi grnmeye balamt gzne.
Corby durmadan ortalkta dolayordu. Terbiyeli okul ocuu rolnden oktan syrlm, bir sonraki atan
planlayan, gerekirse kural d hareketlerden de kanmayacak olan bir greiye benziyordu.
"Stackhouse'un, karnzn cinayet haberini gazeteden kesmesinde, kendi karsnn ldrld gece bindii
otobs takip etmesinde hi olaanst bir durum grmyorsunuz demek, yle mi?" diye sordu.
"Stackhouse'un karsnn intihar ettiini sylemitiniz bana," dedi Kimmel aknlkla.
"ntihar ettii henz kesin deil." Corby, sigarasndan bir nefes ekip Walter'la Kimmel arasnda dolamaya
devam etti.
"Neyi kantlamaya urayorsunuz?" Kimmel kollarn ka-
153

vuturup duvara dayand. Yaz masasnn stndeki lambann gzlnde yansyor, gzlk camlar
bo, beyaz birer daire gibi grnyordu.
"Neyi acaba?" diye tersledi Corby.
Kimmel yine omuz silkti.
Walter, Kimmel'in ona bakp bakmadn anlayamyordu. Masann stnde ak duran kitaba gz atmak
iin ban eerken boynunun ardn hissetti. Kocaman, eski bir kitapt bu, her sayfadaki yazlar ncil gibi
ift stuna dizilmiti.
"Bay Stackhouse," dedi Corby. "Gazetelerde Kimmel cinayetini okuduunuzda, Kimmel'in karsn
ldrm olabileceini hi dnmediniz mi?"
"Bunu daha nce de sormutunuz," dedi Walter. "Dnmedim."
Kimmel, ar hareketlerle masadaki puro kutusuna uzand, kutuyu ap Walter'a puro ikram etti, Walter
istemeyince Corby'ye uzatt, ama Corby o tarafa bakmyordu; kendisi bir puro alp kutuyu kapad.
Corby sigarasn yere atp ayakkabsnn burnuyla ezdi. "Bir dahaki sefere," dedi ac ac. "Bunun devam
da var."
Kimmel, nce Corby'ye, ardndan Walter'a bakt. "Bitti mi?"
"Bugnlk bu kadar." Corby apkasn ald, kapya doru yrmeye balad.
Kimmel eilip, Corby'nin att sigara izmaritini yerden kaldrrken bir an iin Walter'n yolunu kesti. zmariti
yaz masasnn yanndaki p sepetine attktan sonra zarif bir hareketle kenara geip Walter'a yol verdi,
arkasndan dkknn kapsna kadar geldi. ri cssesi fil gibi heybetliydi. Uzanp kapy at.
Corby bir ey sylemeden dar kt.
Walter arkasna dnd. "yi geceler," dedi Kimmel'e.
Kimmel, gzlnn ardndan buz gibi baklarla Walter' szd. "yi geceler."
"Beni geri gtrmek zorunda deilsiniz," dedi Walter, arabann yanna geldiklerinde. "Taksiyle de
gidebilirim." Btn gerginlii bir noktada toplanm, koca bir yumru olup boazna yerlemiti sanki.
Corby kapy at. "Bu gece New York'a taksi bulmak kolay ol-
154

mayabilir. Benim zaten New York'a gitmem gerekiyor."


Birka dostumu daha sorguya ekmek iin, diye dnd Wal-ter. nce bir yamur balamt. Karanlk
sokak, cehennemden geen bir tnele benziyordu. Geri dnmek, Kimmel'in dkknna dalp onunla
konumak, haberi gazeteden neden kestiini btn ayrntlaryla aklamak, Kimmel'e ne yaptn, niin
yaptn anlatmak iin dayanlmaz bir istek duydu. "Peki," deyip arabaya att kendini, binerken ban hzla
kapnn kenarna arpt, bir an gzleri kararr gibi oldu.
Yol boyunca konumadlar. Corby, baarszlna fkelenmi grnyordu. Manhattan'a geldiklerinde
Walter, Ellie'yle buluacan hatrlad. Ani bir hareketle kolunu kaldrp saatine bakt. Tam bir saat krk
dakika ge kalmt.
"Ne oldu?" diye sordu Corby.
"Hi."
"Sznz m vard?"
"Yok, hayr."
nc Cadde'de, arabasn brakm olduu park yerinde inerken Corby'ye, "Umarm bu grmeden
beklediinizi bulursunuz," dedi.
Corby, dalgn bir hareketle zayf yzn edi. "Saolun," dedi keyifsizce.
Walter arabann kapsn kapad. Corby'nin gzden kaybolmasn bekledikten sonra hzl admlarla
yrmeye balad. Bir yandan da Kimmel'in davranlarn yeniden incelemeye alyordu. Kimmel beni ele
vermekle bir ey kazanmayacakt, ama beni korumakla ne kar salayabilir, diye dnd. "antaj hari,"
dedi kendi kendine. Alnn krtrp Kimmel'in garip yzn gznn nne getirdi, bu yze anlam vermeye
gayret etti. Kaba bir suratt bu, ama gururluydu. antaj yapacak birine benziyor muydu? Yoksa sadece
gerekeni syleyip ban beladan saknmak m istiyordu? kincisi daha akla yaknd.
Commodore otelinin barna girdi. Masalarn hibirinde Ellie'yi gremedi, garsona mesaj brakan olup
olmadn soracakken vazgeti. evresine baknarak lobiye kt. Tam umudunu kesip gitmeye davranrken
Ellie'nin ieri girdiini grd.
"Ellie, ok zgnm," dedi. " saat sren bir toplantdaydm,
155
sana haber veremedim."
"Broya telefon ettim," dedi Ellie.
"Broda deildik. Yemek yedin mi?"
"Hayr."
'stersen burada bir eyler yiyebiliriz."
"tahm kat," dedi Ellie, ama birlikte bara gitmeye raz oldu.
Masalardan birine oturup birer iki sylediler. Walter bir duble viski istedi.
"Toplantda olduuna inanmyorum," dedi Ellie. "Corby'yle birlikteydin, deil mi?"
Walter baklarn Ellie'nin yznden omuzundaki gne biimli gm ineye indirdi.
"Evet," dedi.
"Ne dedi?"
"Soru sordu, hep ayn sorular. Bunu bana sormaman isterdim, Ellie. Nasl olsa btn bunlar gnn birinde
geecek. Durmadan tekrarlamann hi anlam yok." Gzleri garsonu arad, ikisi hl gelmemiti.
"Onu ben de grdm."
"Corby'yi mi?"
"len saat birde okula geldi. Evinde bulduu gazete kuprnden sz etti."
Walter, yznden btn kannn ekildiini hissetti. Corby, Ellie'ye telefon etmek zahmetine bile
katlanmamt demek. Ona byle bir haber vermek iin frsat kollamt.
"Doru mu?" diye sordu Ellie.
"Evet, doru."
"O kuprn ne ii vard sende?"
Walter kadehini kaldrd. "Gazetelerden her zaman deiik haberler keserim, bunu da kesmitim. Yazmak
istediim denemelerle ilgili notlarmn arasnda duruyordu. Bunlar evdeki not defterimde topluyorum."
"Benim Karde Bar'nda beklediim akam m buldu?"
"Evet."
"Neden bana sylemedin?"
"Corby bunu fantastik bir yk haline getirdii iin! Ve yk hl da fantastik."
156

"Corby bana, Kimmel'in karsn ldrdnden kukulandn syledi. Otobsn peinden gitmi, sen de
yle yapmsn."
Walter, Corby'nin karsnda duyduu fkeyi, kendini savunma igdsn imdi Ellie'ye kar da
hissetmeye balamt. "Ona inanyor musun?" diye sordu.
Ellie de en az onun kadar sinirliydi, ikisine elini bile srmemiti. "Bu haberi gazeteden neden kestiini
anlamyorum. Ne denemesi yazyorsun?"
Walter ne yazdn anlatt, gazete parasn pe attn, Cla-udia'nn bulup defterin arasna koymu
olacan uzun uzadya aklad. "Hey Ulu Tanrm! Haberde Kimmel'in otobs takip ettii yazmyordu ki!
Corby, Kimmel'in otobsn peinden gittiini hl kantlayamad. Adam akln takm bir kere! O kahrolasca
gazete kuprn neden kestiimi Corby'ye de anlattm. Bana inanmayann cehenneme kadar yolu var!" Bir
sigara yakt, tablann kenarnda yanmakta olan bir sigarasnn daha durduunu fark etti. "Sanrm Corby,
benim karm ldrdme, bunun temel nedenlerinden birinin de sen olduuna inandrmaya alt seni,
yle deil mi?"
"Evet, yle; ama bana vz gelir, bunu zaten bekliyordum," dedi Ellie.
Gazete kupr olayn bir trl hazmedemiyor, diye dnd Walter. Ellie'nin dikkatli, hl soru
iaretleriyle dolu olan gzlerine bakt, onun da kuku duymasna armt; demek Corby, mantksz, sama
sapan fikirleriyle Ellie'nin bile akln elmeyi baarm, diye i geirdi. "Ellie, Corby'nin szleri hi akla yakn
deil. Bak..."
"Walter, onu ldrmediine yemin eder misin?"
"Ne demek istiyorsun? ldrmedim dememe inanmyor musun?"
"Yemin etmeni istiyorum," dedi Ellie.
"Ne gerei var? O gece attm her adm sana anlatmadm m? Polise verdiim ifadeyi sen de biliyorsun."
"Tamam. Yine de yemin etmeni istiyorum."
"Yemin etmemi istemen bile iin temelinde bir bozukluk olduunu gsteriyor," dedi Walter fkeyle.
"Oysa ne kolay, deil mi?"
157

"Sen de bana inanmyorsun!"


"nanyorum. Sadece..."
"nanmyorsun, yoksa bunu istemezdin!"
"Tamam, brakalm yleyse." Ellie baklarn yana evirdi. "Bu kadar yksek sesle konumayalm."
"Ne fark eder? Hibir su ilemedim; ama yine de bana inanmyorsun, belli ite. tekiler gibi sen de
benden kukulanyorsun!"
"Walter, yeter artk," diye fsldad Ellie.
"Kukulanyorsun, deil mi?"
Ellie fkeyle Walter'a bakt. "Walter, u dakikada konuyu kapatrsan, bu davrann sinirlerinin bozuk
olmasna verip ho-grmeye hazrm."
"Ya, hogrmeye hazrsn demek!" diye alay etti Walter.
Ellie birden yerinden frlayp koar admlarla dar kt. Wal-ter, beyaz pardssnn eteinin savrularak
kapnn ardnda kaybolduunu grebilmiti ancak. Ayaa kalkp cebinde czdann arad, masaya be dolar
braktktan sonra koarak bardan kt.
"Ellie!" diye seslendi. Krk kinci Sokan k seline boulmu youn trafiinde Ellie'yi arad, yolun kar
tarafna, kelere bakt. Arabayla gelmemiti herhalde, diye dnd; Ellie'nin Penn istasyonundan trenle
eve dneceini tahmin ediyordu. Yanlyor muydu acaba? Peter Slotnikoff nerede oturuyordu? Bat Man-
hattan'da bir yerlerde. "Cehenneme kadar yolu var," dedi kendi kendine, "Ellie'nin de cehenneme kadar yolu
var."
Geri dnp nc Cadde'de arabasn brakt park yerine yrd. Her gn getii East River Drive'dan
eve dnmek zere yola koyuldu.
Evin yaknlarnda, Marlborough Soka'na doru sarkan stler moralini bozuyor, bunlar Blake'in
gravrlerindeki mezar talaryla lm deklerine eilerek matem tutan, kanatl ekillere benzetiyordu.
Arabay garaja ekti. Ayann altnda bir aa dalnn trdamasyla yerinden srad. Garaj kapsnn
altndaki krk ereveyi her zamanki gibi ayayla kenara itmeden dikkatle kaldrp kapya birletirdi.
Ertesi sabah saat altda sinirli ve a bir halde uyand. Srtna bir gmlekle eski tulumunu geirdi, bala
giderken giydii spor ceketini giydi. Mutfaktan geerken bir dilim ekmekle biraz peynir
158

ald, garajn yannda aletlerin durduu sundurmaya yneldi. Garaj kapsn onaracakt.

ereveye destek yapmak zere minelik odunlardan bir para kesmeye balad. Kestii parann
ereveyle ayn cins aatan olmasna sevinmiti, iini bitirdiinde eserini memnun bir tavrla gzden
geirdi. Kusursuz saylmazd; ama iyi olmutu, kap artk yere srtmeyecekti. Saat daha yediye geliyor, diye
dnd, sabahlar genellikle bu saatte uyanrd. Garajdan bir kutu beyaz boyayla bir fra alp mutfaktan
baheye inen merdivenin boyas dklm basamaklarn boyamaya balad. Sokak ynnden ayak sesleri
duyduunda boya ii bitmek zereydi. Claudia, uzaktan sevimli bir glmsemeyle: "Gnaydn, Bay
Stackhouse!" diye seslendi.
"Gnaydn, Claudia!" Dert ortam, dedi kendi kendine, en nemli dertlerimin orta. Claudia, bakkaldan
Walter iin alveri yapmt.
"Bu sabah erkencisiniz," dedi Claudia. Walter' i tulumuyla alrken grdne memnun olmua
benziyordu.
"Garaj kapsn tamir ettim. Alt basamaa dikkat edin, boyas henz kuramad."
"Ne gzel olmu!" dedi Claudia sevinle. Basama atlayp mutfaa girdi.
Walter boya kutusunu garaja gtrd, fray terebentinle temizleyip eve dnd. Yukar kt, st kattaki
telefondan Ellie'yi arad. Evde bulup bulamayacandan emin deildi. Telefon be kere aldktan sonra
ald. Ellie, banyodan ktn syledi.
"Dn gece iin zr dilerim, Ellie," dedi Walter. "ok kaba davrandm. Dn istediin gibi yemin ettiimi
sylemek zere aradm. Yemin ediyorum, Ellie."
Uzun bir sessizlik oldu. "Tamam," dedi Ellie. Sesi ok alak, son derece ciddi kmt. "Byle olduun
zaman seninle konuulmuyor. Her eyi olduundan da beter ediyorsun. Korkudan ne yapacan arm
bir halde grnmeyen dmanlara kar savar gibisin."
Ellie'nin sesinden, Walter'n susuz olduunu tekrarlamasn, btn kantlar yeniden ortaya koymasn
bekledii anlalyordu. Walter, hl hafif bir kuku duyar gibi oldu. "Ellie, zr dilerim,"
159

dedi sakin bir sesle. "Bir daha olmayacak, sz veriyorum."


Yine sessizlik oldu.
"Bu akam seni grebilir miyim, Ellie? Birlikte bende yemek yiyelim mi?"
"Saat sekize kadar provam var."
Walter, Ellie 'nin okulunda kran Gn programnn provalarna baladklarn hatrlad. "Sonra grrz
yleyse. Sekizde seni okuldan alrm."
"Olur," dedi Ellie. Sesi olduka durgundu.
"Ellie, neyin var?"
"Davranlarn garibime gidiyor, hepsi bu."
"Ortada asl astar olmayan bir eyler gryorsun bence!"
"Bak, yine baladn ite. Walter, dn Corby gibi biriyle karlatktan sonra sana akla yakn birka soru
sormama sinirlenmeni doru bulmuyorum ..."
"Corby akln karm," diye szn kesti Walter.
"Corby'nin seni sorguya ektiini neden benden gizlediini anlamadm. Byle davranarak, gerekten de
saklaman gereken bir eyler olduu izlenimini yaratyorsun. Corby gibi biri kagelip doru olduuna inand
bir eyler anlatyor, teoride -sadece teoride diyorum doru olabilecek eyler, bunun zerine ben de sana
son derece basit birka soru soruyorum, bunda ne var?" Ellie, sinirli bir tonla szlerini tamamlamt.
Walter, sylemek istediklerini yuttu. Ellie'yi elinden karmakta olduunu anlayp onun kukularn
datacak uygun bir ift sz bulmak iin kendini zorlad. "Corby yanlyor," dedi soukkanllkla, "nk
Corby'nin dndn yapm olsaydm, otobs duranda on be dakika dolap, nme gelene
ldrdm karmn nerede olduunu sormazdm!"
Ellie sesini karmad. Ne dndn tahmin edebiliyordu Walter. Kendi kendine, "yine sinirlendi, ne
gerei var," diyordu herhalde.
"Akam grrz," dedi Ellie. "Saat sekizde."
Walter lafna devam etmek istiyordu, ama ne syleyeceini bilemedi. "Tamam," dedi sonunda. kisi birden
telefonu kapadlar.
160

27 Walter kede durup evresine baknd, gzleriyle Corby'yi arad.


Yal bir adam, kk bir ocuun elinden tutarak kardan karya geiyordu. Sokan kaldrm talan da
tpk iki yandaki binalar gibi pis ve eski suratlyd. Walter tekrar harekete geip sokaa sapt, yine durdu, bo
tahta kasalarla ykl bir arabann sska beygirine bakt. Telefon edebilirim, diye dnd. Aklna gelen ilk
fikir telefon etmek olmutu, ama Kimmel'in onu grmek istemeyeceinden ya da sesini duyar duymaz
telefonu yzne kapayacandan korkuyordu. Yoluna devam ederek kitapnn kaldrmndan ilerledi.
Vitrinine deme malzemesi konmu kk bir dkknn, tamir ileri de yapan bir kuyumcunun nnden
geti. Kimmel'in kaldrma doru knt yapan kitap vitrini grnyordu.
Dkkn, bundan nceki gelilerinde grdnden ok daha iyi aydnlatlmt. ki mteri masalarn
banda kitap kartryorlard. Walter vitrinden bakp Kimmel'in n tarafa ilerlediini, kendisine para uzatan
bir kadnla konutuunu grd. stersem hl geri dnebilirim, diye i geirdi. Aptalca, tehlikeli bir ie
kalkyordu. Brodaki dosyalarn olduu gibi brakm, Dick'i de kzdrmt. Hemen dnerse saat drd
eyrek gee broda olabilirdi. Ne yapacana karar veremeden dkkndan ieri bakt. "Geri dn," dedi kendi
kendine. Ancak iinin bana dnp oradan da akam eve giderse yine ayn dncelerle, ayn azaplarla
kah-rolacan biliyordu. Kapy alp ieri girdi.
Kimmel'le gz gze geldi, adamn baklarn yana evirdiini, hemen ardndan gzlerini tekrar ona
diktiini grd. Kimmel, abucak gzln dzeltip Walter' szmeye devam etti. Walter yaklat. "Sizinle
biraz konuabilir miyim?" diye sordu Kimmel'e.
"Yalnz msnz?"
"Evet."
Kimmel'in az nce elinden kitab ald kadn Walter'a bakt, ilgilenmeden arkasn dnp kitap tezghna
eildi.
Kimmel, elinde kadnn kitab ve parayla arka tarafa doru ilerledi.
Walter olduu yerde durdu, sabrla bekledi. Tezghtan bir kitap alp kabna gz att. Az sonra Kimmel
yanbanda bitiverdi. "Be-
161

nimle arka tarafa gelir misiniz?" diye sordu, souk, bo baklarn Walter'dan ayrmadan.
Walter adamn pei sra giderken apkasn kard.
"karmayn," dedi Kimmel.
Walter apkasn tekrar bana oturttu.
Kimmel, dev cssesiyle masasnn ardna gemi bekliyordu.
"Susuz olduumu sylemek istiyordum," dedi Walter aceleyle.
"Ne kadar ilgimi ekiyor, bir bilseniz," dedi Kimmel.
Walter, Kimmel'den ters bir cevap almaya kendini hazrladn sanyordu, ama onunla yz yze gelince
armt. "Biraz olsun ilgilendiinizi sanyorum," dedi. "Sonunda susuz olduum ortaya kacak. Polisi
banza ben sardm, biliyorum."
"Sahi mi?"
"Evet. Ayrca ne sylersem syleyeyim, yetersiz, hatta gln bile olduunun farkndaym. inde
bulunduum durum son derece tatsz."
"Sizin durumunuz yle," dedi Kimmel, sesini biraz ykselterek. Walter gibi o da, dkkndaki mterilerin
dikkatini ekmemek iin alak sesle konuuyordu. "Gerekten kt durumdasnz," dedi, neredeyse sevinli
bir edayla. Sesi deiivermiti. "Benden ok daha kt durumdasnz."
"Ama sulu deilim," dedi Walter.
"Bana ne? Ne yapp yapmadnz umurumda bile deil." Kimmel, ellerini masaya dayayp ne eildi.
Walter, Kimmel'in koca aznn, yrek biimli, kaln st dudann o gne kadar grd en adi ey
olduunu dnd. "Umursamadnzn farkndaym," dedi. "Tek isteinizin beni bir daha grmemek
olduunu da biliyorum. Buraya geliimin nedeni ..." Walter, gen bir adamn masaya yaklamakta olduunu
grnce sustu.
"Dtan takma motorlar hakknda herhangi bir yayn var m?" diye sordu adam.
Kimmel masasnn nne geti.
ler ters gidiyordu; Walter, Kimmel'in aksileneceini tahmin ettii halde uzun uzun konuacaklarn
sanm, btn sylemek istediklerini syleyebileceini ummutu. Oysa imdi ne diyeceini bilemiyordu.
Kimmel dndnde Walter yeniden sze girdi.
"Ben de sizin sulu olup olmadnz umursamyorum," dedi.
162

sakin bir sesle.


Masasna eilmi, nndeki not defterine bir eyler yazan Kim-mel ban yana evirip Walter'a bakt. "Bu
konuda ne dnyorsunuz?" diye sordu.
Walter, Kimmel'in sulu olduunu dnyordu. Corby de ayn fikirdeydi. Ama adamn sululuu
davranlarndan belli oluyor muydu? "Hayr," dedi Walter kendi kendine.
"Ne dediniz?" diye steledi Kimmel, masadan dorulup dolma kaleminin kapan kapatrken. "Fikrinizin
ok nemli olduunu sanyorsunuz, deil mi?"
"Sulu olduunuzu dnyorum," dedi Walter, "ama umur-samyorum."
Kimmel bir an aalad. "Nasl umursamyorsunuz yani?"
"te asl sylemek istediim de bu. Bakn, durup dururken zorla hayatnza girdim. Herkes benim sulu
olduuma inanyor, en azndan polis, beni sulu olarak gryormu gibi hakkmda soruturma yapyor.
kimiz de ayn durumdayz." Walter sustu, szne devam etmeden nce Kimmel'den karlk bekledi.
"Susuz olmanzn beni neden ilgilendireceini sanyorsunuz?" diye sordu Kimmel.
Walter bu soruyu duymazlktan geldi. Aklna daha nemli bir nokta gelmiti. "Size teekkr etmek
istiyorum," dedi. "Kendiniz iin gerekli olmayan bir ey yaptnz iin. orby'ye, benim daha nce buraya
geldiimi sylemediniz."
"Bir ey deil," diye terslendi Kimmel.
"Syleseydiniz size zarar dokunmazd, ama bana nemli lde dokunurdu."
"Hl da syleyebilirim tabii," dedi Kimmel buz gibi bir sesle.
Walter gzlerini krptrd. Birden, Kimmel sanki yzne t-krm gibi olmutu. "Syleyecek misiniz?"
"Sizi korumam iin herhangi bir neden var m?" diye sordu Kimmel, sesi titreyerek. "Bana ne yaptnzn
farknda msnz?"
"Evet."
"Bunun her ikimiz iin sonsuza kadar byle devam edeceini de anlyor musunuz?"
"Evet," dedi Walter, ama Kimmel'le ayn fikirde deildi. Kimmel'in sorularna yaramazlk yapt iin
azarlanan bir ocuk gibi
163

karlk veriyordu. Baka bir ey sylememek iin dilerini skt, ama Kimmel soru sormaktan vazgemiti.
"Karnz ldrdnz m?" diye sordu Walter. Adamn irkin dudann bir kesinin titreyerek havaya
kalktn, yzne dehet veren bir glmseme yayldn iyice grebiliyordu.
"ldrm olsam bile bunu sizin gibi merakl bir serseme syleyeceimi mi sanyordunuz?"
"Bilmek istiyorum," dedi Walter, ne eilerek. "Polisin suunuzu kantlayp kantlamamasna kesinlikle
aldrmyorum, ama ben bilmek istiyorum." Gzlerini Kimmel'den ayrmadan bekledi. Adamn cevap
vereceini anlamt. Hayat, kaderi, her eyi, uurumun ucunda hassas dengede duran bir kaya parasna
benziyordu, Kimmel'in cevab uuruma dp dmeyeceini belirleyecekti.
"Demek suumun kantlanmasna aldrmyorsunuz," diye ts
lad Kimmel, "oysa attnz her admla, hele buraya gelmekle,
bana bask yapyorsunuz!"
"Beni korudunuz. Sizi ele vermeyeceim."
"Kesinlikle sylemem. Sr tutabileceinizi mi sanyorsunuz? Birinin susuz olduunu kendinize saklayabilir
misiniz?"
"Evet," dedi Walter.
"Susuzum," diye karlk verdi Kimmel.
Walter inanmamt, ama Kimmel'in zamanla susuzluuna kendini inandrm olabileceini dnd.
Adamn kibirli hareketlerle dorulusundan, Walter'a alnm, inat bir tavrla bakndan belliydi bu. Son
derece etkilenmiti Walter. Birden, Kim-mel'i sulamak istedii halde, adamn mantk kurallarna gre susuz
da olabileceini dnd. Bu olaslk gzn korkutmutu. "Karnz ldrmeyi hi dnmediniz mi?" diye
sordu.
"Karm ldrmeyi mi?" diye homurdand Kimmel akn bir tavrla. "Hayr, ama belli ki siz
dnmsnz!"
"Haberi gazeteden kestiim srada dnmyordum, bunun nedeni bakayd. Ne yalan syleyeyim,
karnz ldrm olabileceiniz aklmdan geti. Bu yolla kendi karm ldrmeyi dndm de itiraf
ediyorum. Ama ldrmedim. Bana inanmalsnz." Walter masann kesine aband.
"Neden inanaym?"
164

Walter cevap vermedi.


"Banza gelenlerden beni mi sorumlu tutuyorsunuz?" diye sordu Kimmel sabrszlkla.
"Tabii ki hayr. Su ilediysem sadece dnerek iledim ..."
"Bir dakika ltfen!" diye kapya doru seslendi Kimmel. "Wa-inwright'dan m geliyor?"
Kimmel kapya doru ilerledi. Walter, bir adamn omuzunda kitap dolu bir kasayla dkkna girdiini grd.
Walter ban nne edi, durduu yerde ayak deitirdi. Sylemek istediklerinin hibirini
syleyemeyeceini hissediyor, giriiminin baarsz olduunu, baarszlkla sonulanacan dnyordu.
Sahnede slklanp yuhaland halde aalk duygusunu, utancn bastrp roln sonuna kadar oynamaya
kararl kt bir oyuncu gibi gryordu kendini. Kimmel dndnde yeni bir ataa kalkmaya karar verdi.
Kimmel, elinde birtakm teslim fiiyle geri geldi, sttekini imzalayp tekileri damgalad, imzal fii kitaplar
getiren adama verdi. Walter'a dnerek, "Artk kp gitseniz iyi olur," dedi. "Corby'nin ne zaman gelecei belli
olmaz. Karlamak istemezsiniz herhalde."
"Bir ey daha sylemek istiyorum."
"Neymi?"
"Bence; bence ikimiz de bir bakma sulu saylrz."
"Size sulu olmadm syledim."
Tatsz konumalarna fsldayarak devam ediyorlard. "Olduunuzu dnyorum," dedi Walter. Birden
patlayverdi. "Dedim ya, bunu ben de dndm; o gece karm grseydim belki de yapacaktm. Gremedim.
Bulamadm." Kimmel'e yaklat. "Bu szlerimi ne ekilde kullanacanza, polise anlatrsanz onlarn ne
yapacana hi aldrmyorum. Anlyor musunuz? kimiz de suluyuz, ben bir anlamda sizin suunuzu
paylayorum." Walter, bu szlerin yalnz kendisi iin anlam tadnn bilincine vard, Kimmel'in sulu
olmas deil, onun sulu olduuna inanmas terazinin kefelerini dengede tutuyordu, oysa adamn suu
kantlanmamt. Kimmel'in dikkatle dinlediini grr grmez aalad. "Benim suum sizsiniz," dedi.
Kimmel elini kaldrd. "Kesin artk!"
165

Walter ne kadar yksek sesle konutuunu ancak o anda fark etti. Dkknda hl bir mteri geziniyordu.
"zr dilerim," dedi Walter pimanlkla. "Gerekten zr dilerim."
Kimmel'in alnndaki krklklar dzelmemiti. Kaln bacaklarn masasnn kenarna dayad, eline birka
not defteri alp fkeyle birer birer masaya att. Walter, adamn bu hareketini daha nce de grm olduunu
dnd. Kimmel, dnceli bir tavrla kalarn kaldrp dkknn ilerine doru baktktan sonra Walter'a
dnd.
"Ne demek istediinizi anlyorum," dedi ve fkesinin artmasn bekler gibi duralad. "Keke bu dkkna
admnz bile at-masaydnz! Anlyor musunuz?"
"Tabii." Walter, birdenbire anlalmaz bir rahatlk duymaya balamt.
"imdi buradan ekip gitmenizi istiyorum!"
"Gidiyorum," dedi Walter hafife glmseyerek. Son kez Kimmel'in iri gvdesine, yine bo daireler gibi
grnen gzlk camlarna, adi olduu kadar akll, kaln dudaklarna bakt. Arkasn dnp aceleyle kapya
doru yrd.
Dkkna gelirken bekledii keye kadar hzl admlarla ilerledi. Kede durdu; iinde sevinle kark
hafiflik duygusuyla az ncesine oranla biraz daha karanlk sokaklara bakt. Bir sigara yakt. Gnlerdir sigara
imemi gibi dumann kokusunu, tadn iine ekti. Sigaray dudann kesine yerletirip arabasna doru
yrd.
Kimmel'in sulu olduuna eskisinden daha ok inanyordu, oysa o gnk grmelerinde bu inancn
pekitirecek herhangi bir ey olmamt. Kimmel'in, "Size sulu olmadm syledim," deyii kulaklarnda
nlad, bu szlerde bir gerek pay olabilirdi. Ne demek istediinizi anlyorum. Ama anladm iin sizi cana
yakn bulduumu syleyemem, sizden hi holanmyorum ... Walter, hafife yaylanan admlarla yoluna
devam etti. Korkun bir ykten kurtulduunu hissediyordu, ama ykn ne olduunu kesinlikle bilemiyordu.
Kimmel, onun sulu olup olmadna aldrmamt! Son derece hafiflediini hissetti; bu hafifliin tek
nedeninin, Kimmel'in duymak bile istemedii itiraflarda bulunmak olduuna bir trl inanamyordu.
Kimmel'in ilgileneceini de nereden -
166

karmt acaba? Susuzluk itiraf ne biim bir itiraft? "Clara'y ldrmeyi dnm olmam bile yeter," dedi
kendi kendine, daha nce de sk sk kapld bir dnceyi tekrarlayarak. "Ona elimi srmemi bile olsam
da, ldrmek istemi olmam yeter." Akl gitgide karyor, dnceleri tehlikeli lde kontrolnden
kyordu. Ellie'ye Kimmel'le yapt grmeyi anlatmay bile dnmt az nce! Bu grme istedii gibi
getii iin, baarl olduu iin, Ellie'yle paylamak istemiti; nk onu seviyordu. Yoksa sevmiyor muydu?
Geen haftay dnd: Ellie, onun gece kalmasn istemi, ama o eve dnmekte diretmiti. Geri kalmas
ya da kalmamas bir eyi kantlamazd; ama Ellie'nin nerisini geri evirirken bencil ve duygusuzca
davrandn hatrlamt. Bu davranndan utanyor, Clara hayattayken Ellie'yle geirdii .ilk geceden de
utan duyuyordu. Bir an, kendini hakl karmak istercesine, o gnlerin gergin havasn, Clara'nn sama
sapan sulamalaryla onu Ellie'nin kollarna ittiini aklna getirmeye alt; ama iinde bulunduu durumun
irkinlii, lgnl, korkunluu yannda bu anlar hi kalyordu. O zamanlar Clara hayattayd hi deilse.
Arabasnn kap tokman tutup dncelerine eki dzen vermeye alt. zlemesi gereken yoldan
ayrlmaya baladn hissediyordu. Kimmel'le konumakla yine yapmamas gereken bir ey mi yapmt?
Ne byk bir tehlikeye girdiinin o anda farkna vard, gzleri evrede Corby'yi arad, sivil giyimli bir
memurun kede kendisini gzetlemekte olup olmadna baknd. Sivil polis aramak iin biraz ge kaldm,
diye dnd. abucak arabasna atlayp yola kt. Saat henz drd on geiyordu, ama can broya
gitmek istemedi. Ellie'yi okuldan almasna daha drt saat vard. Ellie ya leden sonra broya telefon
ettiyse, diye i geirdi. Genellikle iyerinden aramazd, ama yine de telefon etmi olabilirdi. Brodakilere
syleyecek bir mazeret de bulamamt. Dick'e bir saatliine dar ktn, ge kalrsa broya
dnmeyeceini bildirmiti sadece. Ellie arayp da bulamadysa, yine Corby'yle olduunu sanacakt. Akam
Ellie'ye, Corby'yle olmadn sylese bile inandramayacakt.
167

28 Walter, arabasn okulun d kapsndan ana binaya giden dnemeli yolda durdurup bekledi. Yol
zerinde, kendisininkinden baka park edilmi, ilerinde kimse olmayan drt-be araba daha duruyordu.
Arabalardan biri Boadicea'yd, hurdas, km, bez tentesiyle bir takunya kadar kaba saba ve irkin
grnyordu. Walter, hafiften bir sknt duymaya balad -tand birilerinin, Iretonlar'n ya da Rogerslar'n-
onu burada Ellie'yi beklerken grmelerinden ekiniyordu. Neyse ki prova saat altda bitmi olacakt; okulda,
gsterinin kostmlerini semek zere sadece birka retmen kalmt. Ayrca daha haftalar nce kendi
kendine bu tartmay yaptn hatrlad. Ellie'yle grmeye devam edecekse, bunu ba dik olarak
yapacakt.
Ellie'nin kapdan ktn grnce arabadan inip onu yolda karlad. Ellie'nin arabasn Lennert'te
brakmasn nerdi, ama Ellie, kendi arabasyla gelmek istediini syledi. Walter'n onu gece eve gtrmek
iin tekrar Lennert'e gidip gelmesini gereksiz buluyordu.
Walter'n evine gider gitmez yemek hazrlklarna baladlar. kisi de ackmt. Walter mutfakta kendine bir
iki hazrlad, Ellie iki iemeyecek kadar yorgun olduunu syledi; ama durmadan konuuyor, okulun
muhasebecisi Bayan Pierson'un, Haensel ve Gretel piyesinin kostmleri konusunda nasl cimrilik ettiini
Wal-ter'a anlatyordu. leden sonraki provada cadlar, stleri plak, altlarnda etekle sahneye kmlard.
"Kadn inandrmak iin sahnedeki yar plak ocuklar gstermem gerekti," deyip neeli bir kahkaha att
Ellie. "Neyse, sonunda istediim oldu. Elli be dolar daha kopardk."
Ellie'nin gl Walter'n houna gidiyordu. ten gelen, yksek sesle koyverdii kahkahann titreimleri,
tpk keman dersinin sonunda bast gl akor gibi odada uzun sre nlyordu.
Salona alr kapanr bir masa koyup sofray hazrladlar. Tam yemee oturacaklar srada kap alnd.
Walter kalkp kapy at. Iretonlar gelmiti, yemek saatinde geldikleri iin abartl bir biimde zr dilediler,
sonunda Walter'la Ellie'nin yemekleri bitene kadar salonda oturmaya karar verdiler. Walter, Iretonlar'n ya
akrkeyif olduklarn ya da dedikodu malzemesi toplamak iin gelilerini -bu akam tam isabet kaydetmi
saylrlard dorusu- az
168

kalabalyla rtbas etmek istediklerini dnd.


"Harridge'deki kran Gn gsterisinde piyano alacanz duydum," dedi Betty Ireton Ellie'ye. "Ben
Bayan Agnew'la gideceim. Florance'n annesi, tanyor musunuz?"
"Ah, tabii," dedi Ellie glmseyerek. "Florance koroda ark sylyor."
"Benimkiler henz okula balamad..."
Betty, gerektiinden daha samimi grnmeye alyordu. Wal-ter peetesiyle azn sildi. Ellie hemen hi
ruj srmemiti.
"ler nasl, Walt?" Bill, dirseklerini dizlerine dayayp sevimli, al yanakl yzn Walter'a evirdi.
"Her zamanki dert ite," dedi Walter.
"Son gnlerde Joel'le Ernestine'i grdn m?"
"Hayr. Geen hafta davet ettiler; ama vaktim yoktu, gidemedim. Davetin nedenini bile hatrlamyorum."
"Boston ay partisiydi herhalde," dedi Bill. Hafta sonlar leden sonra saat drtte balayan kokteyl
partilere kendi aralarnda bu ad verirlerdi.
Hi deilse beni de ardlar, diye dnd Walter; ama kran Gn ya da Noel partilerine henz
herhangi bir davet almamt. Oysa her yl ayn gnlerde btn tandklar dansl aylardan, maskeli
balolardan, ilk karda -dzenlenecek kzak partilerindan sz ederlerdi. Ayn konularn bu yl da
konuulduunu biliyordu, ne var ki kimse ona bir ey sylemiyordu. Walter yemeini keyifsizce, ar ar
yedikten sonra atalyla ban tabaa koydu. Betty'yle Ellie, insan iine kmann ne gzel bir deiiklik
olduu, Walter'a da hava deiiklii gerektii konusunda kibar ve sradan bir sohbete girmilerdi. Walter,
Bill'le aralarndaki suskunluun pek anlaml olduunu dnd: Clara leli daha bir ay olmadan Ellie evine
gelmi, yemek yiyordu. On be gn kadar nce bir akamst Iretonlar, Walter'la Ellie'yi Be-nedict'teki bir
markette al veri yaparken grmlerdi. Walter, Bill'in uzaktan el salladn, ama yanna gelip
konumadn hatrlad.
"Polis, hl soru sormaya devam ediyor mu?" diye sordu Bill.
"Hayr," dedi Walter. "Bana sormadlar. Ya size?"
"Hayr; ama Corby, kulptekilerle konumu, belki ilgini eker
169

diye sylyorum," dedi Bill, Ellie'yle Betty'nin sohbetini rahatsz etmemek iin alak sesle. "Sonny Cole
haber verdi. Corby hem Sonny'yle hem de Marvin Hays'le grm, galiba bir de Ralph'la." Bill hafife
glmsedi.
Walter, Ralph'n kulbn barmeni olduunu glkle hatrlad. "nanlr gibi deil," dedi soukkanllkla.
"Hakkmda ne biliyorlar ki? Aylardr kulbe gitmedim."
"Bana kalrsa asl konu sen deilsin. Onlar -yani Corby denen
adam- nasl desem, Walter, sanrm lmn intihar m, yoksa ci-
nayet mi olduunu bulmaya alyorlar, yle deil mi? Bence ev-
rede Clara'nn dman olup olmadn aratryorlar." Bill, ke-
netledii parmaklarna bakt, avularn birbirine yaptrp
ayrarak ap ap sesler karmaya balad.
Walter, Corby'nin Clara'nn dmanlar deil; kendisi hak- knda soruturma yaptn biliyordu. Betty'yle
Ellie'nin de din-
lemeye baladklarn grd. "Ben otobs durandaydm," dedi kendi kendine, "bunu herkes biliyor ve
benim bir daha, belki on bi- ninci kez, ben yapmadm dememi bekliyorlar. Bakalm bu sefer
nasl syleyecek diye merak ediyorlar. Szlerimi ceplerine koyup eve gtrecekler sanki, evirip evirecek,
kokusuna, tadna ba-kaak, doru olup olmadna karar verecekler. Belki de kesin karar vermeyecekler.
Ellie de onlardan biri ite." Walter bunlar dnerek inatla sustu.
"Corby bize de yeniden urad," diye devam etti Bill, ayn
donuk ses tonuyla. Corby'nin ilk geliini telefonla haber verdii
zamanki heyecanl sesinden ok farklyd. "Evinde Kimmel ola
yyla ilgili bir gazete kupr bulduundan sz etti."
Bili bunlar, sanki Kimmel konusunda her eyi biliyormu gibi
sylemiti. Walter, gz ucuyla Ellie'ye bakt, saniyenin onda biri
kadar bir sre iinde onun da gerginlikle cevap beklediini fark
etti; Ellie'nin baklar da en az Iretonlar'n apak merak kadar
zcyd.
"Corby olaylar arasnda bir benzerlik gryor galiba," dedi Bill. Skntyla ban iki yana sallad. "Senin
yerinde olmak istemezdim ..."
"Ne demek istiyorsun?"
"Yani durumun hi de parlak deil demek istiyorum, Walter,
170

yle deil mi?" Bill'in baklar, Walter'n yerinden frlayp grtlana sarlmasn bekler gibi rkeklemiti
birden.
Corby, bu haberi gazetelere verse daha iyi olurdu, diye dnd Walter. Byle yapacana bakalarna
anlatarak, kant zincirinde nemli bir halka bulduu izlenimini uyandryor, bir yandan da haberin henz
basna verilemeyecek kadar da gizli ve nemli olduuna inandryordu herkesi. "Gazete kuprn neden
kestiimi Corby'ye anlattm," dedi Walter. "Yeterli bir aklamayd." Cebinde sigara paketini aramaya balad.
"Corby isterse beni zor duruma drebilir. Hem Kimmel'in hem de benim katil olabileceimizi sanyor. Oysa
Kimmel'in suu kantlanmad. Hakknda dava bile almad. Benim de yle."
Betty Ireton dimdik oturmu, dikkatle dinliyordu.
"Kimmel'in de karsn takip ettiini dnyor galiba," diye dikkatle sze girdi Bill. "Adam szde karsn
ldrm, otobs ..."
"Ortada hibir kant yok!" dedi Walter.
"Sigara ister misin?" diye sordu Ellie.
Walter, sigara paketini bulamamt, Ellie'nin uzatt sigaray ald.
"Her ikimizin de karsnn bir otobs yolculuu srasnda lm olmas dnda, Kimmel olayyla benimki
arasnda herhangi bir benzerlik gremiyorum," dedi Walter.
"Yok canm, senden kukulanmyorlar ki, Walter!" dedi Betty Ireton.
Walter, Betty'ye bakt. "Kukulanmyorlar da ne yapyorlar? Ayn hikyeyi defalarca anlattn, her
admn, her hareketini tekrar tekrar akladn, ama yine de kimseyi inandramadn gznn nne
getirebiliyor musun? Gerek bu, polis bana inanmyor. Corby inanmyor ya da inanmam gibi davranyor.
Aslnda beni Corby'den korumalar iin polise bavurmam gerekirdi!" Bunu denemi, ama sonu alamamt.
Bir polis mfettiinin, hakknda soruturma yaplmas gerektiini sand birini soruturmasna engel olmak
mmkn deildi.
"Walter," dedi Ellie, yalvarr gibi bir sesle Walter' yattrmaya alarak.
Walter gzlerini kucandaki peeteye indirdi. Ellerinin titremesine sinirleniyordu. Herkesin susup ondan
gelecek cevab bek-
171

lemesine de. insan ayn szleri tekrar tekrar anlatrsa sonunda kendisinin de sylediklerine inanmamaya
baladn, szcklerin anlamlarn kaybettiklerini haykrmak istiyordu. ok nemli bir gerekti bu; ama yine
de syleyemedi, sylerse herkes yanl sonu karabilirdi. Ellie bile. Walter masadan kalkp yrmeye
balad. Birden olduu yerde durdu.
"Bill, Corby sana Clara'nn geen eyll aynda intihara kalktn da anlatt m?" diye sordu.
"Hayr," dedi Bill ciddi bir tavrla.
"Uyku ilac almt. Bu yzden hastanede yatmas gerekti. ntihar dncesini aklndan karamad bir
trl. Aslnda bu konuyu amak istemiyordum, ama -son gelimelerden sonra- bilmen gerekir, diye
dndm."
"Buna benzer bir eyler duymutuk," dedi Bill.
"Dedikodusunu duymutuk," diye dikkatle dzeltti Betty Ireton. "Sanrm Ernestine sylemiti. Kimseden
duymam, kendi d-ncesiymi; ama Ernestine byle eyleri nceden hisseder. Clara'nn durumunun iyi
olmadn da biliyordu." Betty, llere gereken saygy gsteren, yumuak bir sesle konuuyordu. , Betty'yle
Bill'in soran baklar Walter' ileden karmt. Uyku ilac olaynn Clara'nn intihar ettiini aklamas
gerektiini sanyordu; ama Iretonlar hl bir ey sylemesini bekliyorlard.
"Benden ne bekliyorsunuz?" diye patlad Walter. "Byle bir olayda kim neyi kantlayacak, bilmem ki?"
"Walter, soruturma senin hakknda yaplmyor," diye tekrarlad Betty. "Bence bu kadar sinirlenmemelisin;
stne alnma. Hey ulu Tanrm!"
"Bunu sylemek kolay. Ben de Corby'yi karma almak istemezdim," dedi Bili. "Yani ...adamn niyetini
anlyorum."
"Akladndan eminim," dedi Walter. "Her nne gelene aklyor."
"Walter, sana bir szm daha var, aslnda sylememe gerek olmadn sanyorum, ama olsun, Corby'ye
senin kesinlikle byle-bir ey yapm olamayacan anlattm. Yapanlar hakknda herkesin sonradan ne
dediini biliyorum. Yok, yznden belli olmazm da ... Ben ayn fikirde deilim." Bill ellerini iki yana at,
ama bu hareketiyle de szleri daha inandrc olmuyordu. "An-
172

laamadnz halde onu ldrm olabileceine kesinlikle inanmyorum."


Bu szler Walter'm kulana sama geldi, stelik samimi de deildi. Bill'in Corby'ye byle sylediine bile
gvenmiyordu. Corby hakknda aklna gelenleri yutup kuru bir sesle, "Saol" diyebildi sadece.
Yine sessizlik oldu. Bil, Betty'ye dnd. Ciddi bir ifadeyle, uzun uzun baktlar. Bill ayaa kalkt.
"Sanrm artk gitsek iyi olacak. Haydi, sevgilim." Bili, genellikle karsndan nce davranp kalkmay
nerirdi.
Betty hemen yerinden frlad.
Walter, konuklarn kollarndan yakalayp ona inanmalarn salamak iin bir eyler daha sylemek
gereini duyuyordu. evresindeki en yakn dostlar bunlar myd? Elleri ceketinin cebinde, kaskat admlarla
yryerek konuklarn kapya kadar geirdi. Betty'yle Bill ona kar cephe almaya hazr grnyorlard, belki
de almlard bile. nsan rknn en sevdii spor, hemcinslerini ldresiye kovalamak, diye dnd.
"yi geceler!" diye arkalarndan seslendi. Sesine neeli bir ifade vermeyi baarmt. Kapy kapayp Ellie'ye
dnd. "Buna ne dersin?"
"Herkesten beklenecek davran gsteriyorlar. "nan bana, Walter, belki sana bakalarndan daha da
yaknlar."
"Ya, bunlardan beterini grdn m imdiye kadar? Bana daha kt davranan oldu mu?"
"Hayr." Ellie sofray toplamaya balad. "Grsem sylerdim."
Walter, Ellie'nin ses tonundan konuyu deitirmek istediini anlamt. "Seninle de konuamazsam derdimi
kime anlatabilirim," diye i geirdi. Birden, Jon'un Kimmel kuprn haber alm olabileceini dnd,
midesine kramp girdi. Jon, bu haberle kukularndan syrlp kesin kararn verecekti. Ellie'ye yardm etmeye
alt, ama Ellie sofray toplamt bile. Her eyin yerini biliyor, Claudia'dan daha abuk alyordu. Kahve
makinesinden homurtular ykselmeye balamt. Ellie'nin bulaklar ykamasna engel oldu, Claudia'nn
ertesi sabah ykayacan syledi. Mutfa topladktan sonra makinede hazr bekleyen kahvelerini alp
salona getiler. Walter fincanlara kahve koydu.
173

Ellie oturdu, yorgun bir hareketle ban kanepenin arkalna dayad. Ayakl lambann , kk elmack
kemiklerini aydnlatyordu. Geen yaza oranla daha da zayflam, gne yan rengini kaybetmiti; ama
Walter onu her zamankinden ekici buluyordu. Yanna oturup stne eildiinde Ellie gzlerini at. Walter,
dudaklarna bir pck kondurdu. Ellie glmsedi, oysa dalgn, kukulu baklarndan Walter hakknda ne
dneceine bir trl karar veremedii belli oluyordu. Uzanp kolunu Walter'n omuzuna dolad, ama bir ey
sylemedi. Walter da konumad. Kzn alnn, dudaklarn pt. Ellie'nin bedeninden dalga dalga huzurla
kark hayvani bir rahatlk yaylyordu. Konumamamz doru deil, diye dnd. Bu ekilde pmeleri de
doru saylmazd; Walter onu yanbanda, el altnda olduu iin, Ellie de Walter' bedensel isteine gem
vuramadndan pyordu. Bunu Ellie'nin kendini kasmasndan, soluunu tutuundan, duruundan anlyordu
Walter. Ellie'nin bu halini ekici bulmadn d-nmemeye alarak skca sarlp tekrar pt.
Ellie, sigara almak iin yerinden kalktnda Walter, aralarndaki uzakla ramen, kzn duyduu zlemi
hisseder gibi oldu. Sigarasn yakmak iin ayaa kalkt. Ellie, kollarn Walter'n boynuna dolad.
"Walter, bu gece seninle kalmak istiyorum."
"Yapamam. Burada olmaz."
Ellie'nin kollan gerildi. "yleyse bana gidelim, ne olursun."
Sesindeki yalvar Walter' utandrmt. Kendi ekingenliinden de utanyordu. "Olmaz, Ellie. Olmaz ...
henz olmaz. Anlyor musun?" Kzn ellerini tutup kendinden uzaklatrd.
Ellie, akmaa uzanp sigarasn yakt. "Anladmdan emin deilim, ama gayret edeceim."
Walter ta kesilmiti, azndan tek kelime kmyordu. Aklam olmas ya da hemen aklamas
gerekenler, iinde bulunduklar evle ya da o akamki isteksizliiyle ilgili deildi. Gnn birinde her eyin
deieceim syleyemedii, Ellie'yle ilgili gelecee dnk tek bir plan bile yapmad iin ne diyeceini
bilemiyordu.
"Gnn birinde, ayn zamanlarda ayn hisleri duyarz umarm,"
174

dedi Ellie, Walter'a bakarak. Yine de neeyle glmsyordu. "Eh, Boadicea'la birlikte yola koyulalm artk."
"Ltfen gitme."
"Bylesi daha iyi." Ellie, antasyla eldivenlerini ald.
"Hakszlk ediyorum", diye kendi kendine sylendi Walter. Bencil davranlaryla kz kullanyor, zyordu.
Ellie'yle birlikte dar kp arabaya kadar gitti. Ellie, camdan dosta iyi geceler diledi, ama Walter'n
pmesini beklemedi.
Walter geri dnp bo eve girdi. Bu evden, Ellie'yle aramza grnmez bir set ektii iin mi ayrlmak
istemiyorum acaba, diye dnd. Bu evde oturmak moralini bozmuyordu - aslnda Ellie'ye ters geliyor diye
dnd -, ama ne olursa olsun, Ellie'yle burada bir an bile rahat edemeyeceinden kesinlikle emindi; nk
Clara burada oturmutu, hl da oturuyordu. Walter bir ey sylemedii halde Claudia, yatak odasndaki
mobilyalarn yerlerini deitirmiti. Yata kar keye koymu, Clara'nn tuvalet masasnn stndeki
parfm ielerini, pudra kutularn, Walter'la Clara'nn fotoraflarn kaldrp masay n cephedeki iki
pencerenin arasna yerletirmiti. Ne var ki dolap hl Clara'nn gi-yecekleriyle ykl bavullarla doluydu,
paltolar asklarda asl duruyordu. Giyeceklerin bir an nce aresine bakmak gerekiyor, diye dnd
Walter, birilerine vermeli ya da Claudia'ya verip istediine armaan etmesini sylemeli. O gne kadar
erteleyip durmutu bu ii.
Telefon ald. Walter, salonun ortasnda, ayakta duruyordu. Corby aryor, diye dnd. Telefonun zili
insan sesi olsa, Corby'nin aradndan ancak bu kadar emin olabilirdi. Drdnc, beinci zil sesinde telefonu
amaya davrand, ama amad. Olduu yerde kprdamadan durmu sesi dinlerken tylerinin diken diken
olduunu hissediyordu. Telefon sekiz on kere aldktan sonra sustu.
29 Be saat kadar sonra Kimmel evinde Corby tarafndan uyandrld, giyinmeye zorlanp Newark'taki
Yedinci Blge mer-

kez karakoluna gtrld.


Kimmel aceleden i amar giymemiti. Yn pantolonu kalalarnn hassas derisini dalyor, kendini yar
plak hissediyordu. Ana giri kapsna iki yandan merdivenle klan, kare kesitli, irkin grnl merkez
karakolu, merdivenlerinden tr Kimmel'e 'peron' szcyle, Viyana'daki Belvedere sarayn hatrlatmt,
-oysa on dokuzuncu yzyln en kt mimari rneklerinden biri olan bu karakolla Belvedere'yi karlatrmak
son derece anlamszd,- Kimmel yukar karken peron szcn, burada bana gelebileceklere kar gizli
ve sihirli bir formlm gibi durmadan, korkuyla tekrarlyordu. Corby'yle birlikte girdikleri bodrum katndaki
oda, ufak, altgen fayanslarla kapl duvarlaryla koca bir banyo dairesini andryordu. Kimmel'in tepesinde bir
lamba yand. Fayanslardan yansyan gl k gzn ka-matrmt. Odada bir masa dnda baka
mobilya yoktu.
"Stackhouse'un sulu olduuna inanyor musunuz?" diye sordu Corby.
Kimmel omuz silkti.
"Ne dnyorsunuz? Bay Stackhouse konusunda herkesin kendince bir fikri var."
"Sevgili mfetti Corby," dedi Kimmel babacan bir tavrla, "Siz, herkesin iini gcn brakp sadece
cinayet haberleriyle ilgilendiini, katil sizin tarafnzdan yakalanp adalete teslim edilinceye kadar iinin rahat
etmediini sanyorsunuz. Stackhouse'un sulu olup olmamasndan kime ne?"
Corby, masann kenarna oturup ayann birini sallamaya balad.
"Stackhouse baka ne dedi?"
"Bir ey sylemedi."
"Baka ne dedi diyorum!" Corby'nin sesi bo odada nlad.
"Hi," dedi Kimmel gururla. Tombul ellerini gbeinin altnda kavuturmu, parmak ularn sinirli
hareketlerle titreterek birbirlerine dediriyordu.
"Demek Stackhouse'un zr dilemesi yirmi dakika srd, yle mi?"
"Konumamz arada bir kesiliyordu. Dkknn arkasnda, yaz masamn banda durup benimle sohbet
etti."
176

"Sohbet etmi! 'Banza bunca dert atm iin zgnm, zr dilerim Bay Kimmel,' dedi. Ya siz? 'Ziyan
yok, Bay Stackhouse, size kzmadm,' diye karlk verdiniz. Puro da ikram ettiniz mi?"
"Kanmca ikimizin de kayglanmasna neden olmadn syledim, ama yine de dkkna bir daha
gelmemesini istedim; nk sizin nemseyeceinizi biliyordum."
Corby gld.
Kimmel ban hafife kaldrd, gzlerini duvara dikti. Yalnz parmak ularn hafife kprdatarak hareketsiz
duruyordu. Arln bir ayana vermi, tekini destek olarak ileri uzatm, gvdesini Corby'ye yan
dnmt. Arada bir, banyonun kapsndaki boy aynasnn nnde byle heykel gibi plak poz verdii
zamanki pozisyonunu alm olduunu dnd. Beyninin gizli kelerinde utanca benzer bir duygu uyand
halde, bu duruuyla kendine kimsenin bozamayaca bir dokunulmazlk kazandrdn hissettii iin ta
kesilmi gibi kprdamadan duruyordu.
"ster sulu olsun, ister olmasn, Stackhouse'un dikkatleri sizin stnze ektiini biliyorsunuz sanrm,
deil mi, Kimmel?"
"Sylemenize bile gerek yok, durum ortada," diye karlk verdi Kimmel.
Corby, masann kenarndan bacan sallamaya devam etti. Kahverengi tahta masa, ilkel, pis bir ameliyat
masasna benziyordu. Kimmel kendi kendine, sorgunun sonunda Corby'nin onu bir Jiu-Jitsu hamlesiyle bu
masaya yatrabileceini dnd.
"Stackhouse, gazete kuprn neden kestiini aklad m?" diye sordu Corby.
"Hayr."
"Demek etraflca bir itirafta bulunmad."
"tiraf edecek bir eyi yok. Polisi bama sard iin zr diledi."
"tiraf edecek ok eyi var," diye tersledi Corby. "Davranlar, susuz biri iin ar derecede dikkat
ekiyor. O gece karsnn bindii otobs neden takip ettiini anlatt m size?"
"Hayr," diye karlk verdi Kimmel, yine umursamaz bir ses tonuyla.
"Nedenini belki siz bana syleyebilirsiniz."
Kimmel, titremeye balayan dudaklarn bzd. Corby'nin so-
177

rular cann skmaya balamt. Stackhouse'u da byle s-ktryorlardr herhalde, diye dnd. Bir an
iin, Corby'den nefretinin yan sra, inadna Stackhouse'a sempati duymaya balamt. Stackhouse'un
anlattklarna inanyor, sulu olmadn dnyordu. "Stackhouse'un dediklerini doru aktarmadm
dnyorsanz, dkkna konumamz dinleyecek bir casus yol-lasaydnz bari!"
"Sivil polisleri ustalkla tehis ettiinizi biliyoruz. Stackhouse'u uyarrdnz, o da konumazd. Nasl olsa
sonunda ikinizi de konuturacaz." Corby glmseyerek Kimmel'e yaklat. Din ve dingin grnyordu,
oysa Kimmel'e bir sredir gece vardiyasnda altn sylemiti. "Stackhouse'u koruyorsunuz, deil mi,
Kim-mel?" diye sordu. "Katillere yaknlk duyuyorsunuz demek."
"Onun katil olduuna inandnz sanmyordum."
"Evinde gazete kuprn bulunca fikrimi deitirdim. Artk inanyorum. Haberi bulur bulmaz bunu size de
sylemitim!"
"Bence, Stackhouse konusunda tartmaya ak birok nokta olduunu pekl biliyorsunuz, ama adama
kar drst davranmak istemiyorsunuz; nk adnz duyurmak iin, kamuoyunda olay, yaratan bir cinayeti
zmeyi aklnza koymusunuz bir kere!" dedi Kimmel, Corby'den daha yksek sesle. "Neredeyse suu da
kendiniz icat edeceksiniz!"
"Yapmayn, Kimmel," diye kt Corby, "karnzn cesedini de ben icat etmedim ya!"
"Benim ie kartm uydurdunuz!"
"Stackhouse'u, benimle birlikte dkknnza gelmeden nce de grm mydnz? Ne dersiniz?" diye
sordu Corby.
"Hayr."
"Belki sizi ziyarete gelmitir diye dndm de," dedi Corby. "Bunu yapacak bir tipe benziyor."
Kimmel, Stackhouse'un dkkna gittiini Corby'ye syleyecek kadar budala olup olmadn dnd.
"Hayr," diye tekrarlad daha zayf bir sesle. Gzln kard, camlarna fledi, cebinde mendil arayp
bulamaynca camlan gmleinin manetine sildi.
"Stackhouse'un sizi grmek iin dkkna geldiini, hatta belki de yaknlk gsterdiini gzmn nne
getirebiliyorum. Sizin katile benzeyip benzemediinizi merak ettii iin gelmi olabilir;
178

benziyorsunuz tabii."
Kimmel yzne rahat bir ifade vermeye alarak gzln takt, ama iinde ufak bir korku kvlcm
parlayvermiti. Durmadan ayak deitiriyordu, frsat bulsa koup gidiverecekti sanki. Corby'yle
karlamadan nce, sonsuza kadar sreceini sand doast bir bakla sahip olduunu dnrken
bu doast g birden Corby'ye gemiti sanki. Corby hakszlk ediyordu. Gerei ortaya karmak iin
yasalarn ngrdnden farkl yntemler kulland halde, polis olmann salad dokunulmazlktan
yararlanyordu.
"Gzlnz tamir mi ettirdiniz?" diye sordu Corby. Yumruklarn beline dayayarak pardssnn nn
iki yana ap kibirli bir horoz edasyla Kimmel'e yaklat, burnunun dibinde durdu. "Kimmel, size pes
ettireceim. Tony, imdiden Helen'i ldrdnze inand bile. Haberiniz var myd?"
Kimmel yerinden kprdamad. Corby'nin kaba kuvvetinden korktuu iin kendi kendine fkeleniyordu, zira
Corby onun glgesi bile olamazd. Kapal yerde onunla yalnz kalmaktan, kimseyi yardma aramamaktan,
fayans demesi mezbahay andran bu odada yerden yere vurulmaktan korkuyordu. Buras, akla
gelmeyecek ikenceler yapmak iin pek uygun bir yerdi. Polisin birini sorguya ektikten sonra hortumla
duvarlardaki kanlar temizlediini grr gibi oldu. Birden tuvalete gitmesi gerektiini hissetti.
"Tony artk bizimle birlik oldu," dedi Corby, Kimmel'in yzne yaklaarak. "Baz ayrntlar hatrlyor,
rnein karnz ldrmeden birka gn nce ona, uygunsuz elerden kurtulmann eitli yollar olduunu
sylemisiniz."
Kimmel, Tony'yle Oyster House'da oturup bira itiini hatrlad. Tony, birka genle birlikte restorana
gelmi, davet beklemeden Kimmel'in masasna oturmutu. Kimmel, yer gstermeden Tony'nin karsna
geip oturmasna sinirlendii iin byle ileri geri konumutu. "Baka ne hatrlyor?" diye sordu.
"O gece sinemadan ktktan sonra size uramak istemi, ama evde bulamam. Gece yarsndan epey
sonra eve dnmtnz, deil mi, Kimmel? Nerede olduunuzu sylemeniz gerekirse ne diyeceksiniz?"
179

Kimmel gld. "Sama! O akam Tony'nin bana gelmediini biliyorum. Dnyann en sakin, en olaysz
gecesini, stnden ay geip herkes unuttuktan sonra yeniden canlandrmaya almak son derece
sama!"
"Dnyann en sakin, en olaysz gecesi demek." Corby bir sigara yakt. Ani bir hareketle elini kaldrd,
Kimmel sol yananda kes--. kin bir ac duydu.
Erken davranp gzln karmak istedi, ama yerinden k-prdayamad. Yana ate gibi yanyordu.
"Yalnz dayaktan anlyorsunuz, deil mi, Kimmel? Szler, gerekler vz geliyor size; nk normal
deilsiniz. Onlara anlam vermemekte diretiyorsunuz. Sadece kendi dnyanzda yayorsunuz, oraya da
ancak dayakla giriliyor!" Corby'nin elleri yine havaya kalkt.
Kimmel ban edi; ama Corby bu defa vurmam, sadece gzln karmt. Kimmel, gzlnn ani
bir hareketle yznden ekildiini fark etti, evresini ancak hayal meyal grebiliyordu. Corby'nin glgesinin
masa olduunu tahmin ettii yatay karaltya doru ilerlediini glkle seebildi. Hemen elini yzne
kaldrd, parmaklarn grebildiini fark edince ellerini yine arkasnda kavuturdu.
Corby tekrar yaklat.
"Stackhouse'un sulu olduunu bildiinizi neden itiraf etmiyorsunuz? Neden sizinle konuurken yeterince
ipucu verdiini sylemiyorsunuz? Stackhouse'u koruyacak kadar sevdiinizi anlatmaya kalkmayn sakn,
Kimmel."
"kimiz de hemen hemen ayn durumda bulunan susuz kiileriz," dedi Kimmel tekdze bir sesle. "Tpk
Stackhouse'un dedii gibi. Zaten bu yzden benimle konumaya geldi."
Corby'nin yumruu Kimmel'in midesine indi. Kimmel, tpk evindeki gibi iki bklm olmutu. kinci darbeyle
ayaklarnn yerden kesileceini, havada uup hzla yere arpacan sand, ama yanlmt. ne doru
eilmi, glkle soluk almaya alyordu. Yerde saylar gittike artan siyah noktalar grd, burnundan
akan kann demeye damladn fark etti. Soluk almak iin azn amas gerekince o berbat, tuzlu
portakal tad geldi azna. Corby evresinde dolayor, Kimmel de yzn Corby'nin karaltsna e-
180

virerek olduu yerde dnyordu. Kimmel birden elini burnuna gtrd, hzla smkrd, slak parmaklarn
yana doru sallad. "Yerler kanlansn!" diye bard. "Duvarlardan kan aksn! kence ettiiniz insanlarn
kan!"
Corby, Kimmel'i omuzlarndan yakalayp diziyle karnna vurdu.
Kimmel yere kapakland, yine soluu kesilmi, can daha ok acmaya balamt.
"Stackhouse'un sulu olduunu itiraf edin!"
Kimmel soruyu duymazlktan geldi. Kendine acma duygusu btn dncelerini bastryordu. Can
yanarak hkra benzeyen bir dizi ksrkle yeniden soluk almaya balamas bile istemeden olmutu.
Corby brne vurunca Kimmel kst yere dt. Yatt yerde ban dorulttu.
"Kalk ayaa, pis moruk!" dedi Corby.
Kimmel kalkmak istemiyordu; ama Corby'den kna yedii tekmeyle dizlerinin stnde doruldu, glkle
ayaa kalkt, hayatta kendini bu kadar zayf, bylesine aresiz hissetmedii halde hl ban dik tutuyordu.
evresinde Corby'nin izdii daireler ufaklka Kimmel de gszleiyordu, hipnotize edilmiti sanki. Her yeri
aryor, ate gibi yanyordu. Banyo aynasnn nnde plakln izledii ya da erotik kitaplar okuyup vakit
geirmek iin fantezilere dald anlardan ok daha gl, kadnca duygulara kaplmt. Yllardr duymad
bir zevki tatmaktayd. Bir sonraki darbeyi bekliyor, bunun kulana ineceini tahmin ediyordu.
Corby, Kimmel'in aklndan geenleri okumuasna sert bir tokat att.
Kimmel birdenbire bard. Tatt zevke ters den kahredici utan duygusundan bu tiz lkla
kurtuluvermiti. Corby'nin gldn duydu.
"Ne o, Kimmel, yznz kzard!" dedi Corby. "Konuyu deitirelim? sterseniz Helen'den sz edelim mi?
Ktlk olsun diye Encyclopedia Britannica'nz att gnden mi? Bu ciltleri ikinci elden elli be dolara
aldnz duydum, hem de para durumunuzun hi iyi olmad bir srada."
Kimmel, Corby'nin ayan yere vurduunu duydu; ama hl yzne bakamayacak kadar utanyordu.
Uzun sre nce, Phi-
181

ladelphia'dayken olan bu ansiklopedi hikyesini Corby'ye kimin


anlattn tahmin etmek iin kendini zorlad.
"Helen'in be kuru cep harl kazanmak iin ar- kadalarna manikr yaptn da biliyorum. Tam size
gre i do- rusu! Evinizin sabahtan akama kadar gevezelik eden kadnlarla .dolup tamas. Helen'i asla
kendi dzeyinize karamayacanz o gnlerde anlam olmalsnz."
Manikr ii en ok bir ay srdyd, diye dnd Kimmel. Ka- rsna engel olmutu. Corby'nin her an
beklenmedik bir ataa kal kabileceini bildii halde, gzlerini ondan ayrp yan tarafa bakt plak
bacaklarnn rzgrda kalm gibi pantolonunun altnda r- perdiini hissediyordu.
"Zaten bir sredir Helen'e el sremeyecek hale gelmitiniz,"' diye devam etti Corby. "Ondan nefret
ediyordunuz. Bu nefreti zamanla baka kadnlara kar da duymaya baladnz. Kadnlar aptal olduu iin
onlardan nefret ettiinize, ilerinde en aptalnn da Helen oldu una kendinizi inandrdnz. Genliinde sizin
kadar apkn olan biri iin pek garip dorusu, Kimmel! O zamandan beri iiniz pornografik kitaplara m
kald?"
"Sizden ireniyorum!" dedi Kimmel.
"Siz hibir eyden irenmezsiniz!" diyerek yaklat Corby. ; "Helen'le evlendiinizde yirmi yandaydnz.
Kadnlar hakknda bilgi sahibi olamayacak kadar gen saylrdnz, ama o yllarda ar dindar olduunuz iin
nce evlenmek gerektiine ina-nyordunuz. nce evlilik, sonra kadnlarn ... Orasna ne dendiini bilirsiniz
herhalde, Kimmel."
"Tam size uygun bir szck!" diye tslad Kimmel. Elinin ter-
siyle azn sildi.
"Gzlnz istiyor musunuz?"
Kimmel gzln takt. Corby'nin yz yeniden ekillenmiti. nce bynn altndaki dudaklar alayla
glmsyordu.
"Neyse, Helen sizinle evlenmekle hata etmiti, ama nereden bilebilirdi ki? Philadelphia'nn fakir
mahallelerinden gelen, basit bir kzd. Sizi cinsel gcnzden ettiine inandnz. inize de gel-medii
sylenemez, zira bylece btn suu Helen'e ykleyip ka-; rnzdan nefret etmek iin geerli bir neden
bulmu oldunuz."
"Ondan nefret etmiyordum," diye kar koydu Kimmel. "Ger-
182

ekten geri zeklnn biriydi. Aramzda hibir ortak nokta yoktu.


"Geri zekl deildi," dedi Corby. "Ama biz kaldmz yerden devam edelim. Aranzdaki ilikiyi yznze
gznze bulatrp rezil olduunuz bir kadn, Helen'i bulup olanlar anlatt. Helen, o gnden sonra sizinle
alay etmeye balad."
"Etmedi! Baka bir kadn yoktu!"
"Olmaz olur mu? Vard tabii. Ad da Laura'yd. Laura'yla konutum. Bana her eyi anlatt. Sizden hi
holanmyor. Sizi dndke tylerinin diken diken olduunu sylyor."
Kimmel utantan yerin dibine gemiti. Corby konuurken, Laura'nn evinde bir leden sonra, kadnn
kocas iteyken gizlice bulumalarn hatrlad. O gnden sonra btn rezillie bu gizli ka-paklhn neden
olduuna kendini inandrmaya alm; ama nedeni ne olursa olsun, bir daha da byle bir ie kalkmamt.
Ertesi gn Laura'nn Helen'le konumak zere Kimmeller'e gelip merdivenlerden st kata ktn grr gibi
oldu. Geri onu merdivende grmemiti; ama Laura'nn sakat aya yznden korkulua tutunarak kendini
yukar ektiini gznn nne getirebiliyordu. Kimmel, Helen'le Laura'nn nasl konutuklarn, azlarndan
terbiyesiz bir sz karp utanan ocuklar gibi ellerini nasl azlarna kapayp kikirdediklerini grr gibi oldu.
Helen, o akam gz ucuyla Kimmel'i tepeden trnaa szp glerek Laura'nn geldiini sylemiti. Benimle
insafszca alay ettii iin lmne kendisi neden oldu, diye dnd Kimmel.
"Bu olaydan sonra herkesin ne mal olduunuzu rendiini sandnz," dedi Corby. "ok gemeden
Nevvark'a tandnz. Ne-wark'taki sigorta temsilcisi Ed Kinnaird barda taran son damla oldu."
Kimmel tokat yemi gibi sarsld. "Bunu kim syledi?"
"Gizli," dedi Corby. "Keke Helen yerine Kinnaird'i ldrseydiniz, Kimmel, o zaman yakanz
kurtarabilirdiniz. Namussuz herif! stelik Helen, bir orospu gibi adam sokakta bulmutu; otuz dokuz
yanda, prsm, ii gemi bir kadnn son numaras! Kim bilir nasl nefret ettiniz ondan! Bu yetmiyormu
gibi Helen adamla vnyor, konuya komuya onun ne kadar gl bir erkek olduunu anlatyordu! Sizin
gibi, lkenin her kesindeki niversite profesrleriyle mektuplaan biri iin da-
183

yanlmaz rezalet dorusu. Siz bu arada Newark'taki iinizi ilerletmi, mesleinde uzmanlam bir kitap
olarak isim yapmtnz."
"Kinnaird'i size kim anlatt?" diye sordu Kimmel. "Nathan m?"
"Kaynaklarm kimseye sylemem," dedi Corby glmseyerek.
Helen, Kinnaird'i eve getirmeden bir gece nce Nathan'n geldiini hatrlad Kimmel. Yine de Nathan'n
anlatm olabileceini sanmyordu, o geceden sz etmi olamazd. "Lena'dr belki", dedi kendi kendine "ya
da Greta Kane"; Helen'le dedikoduya baylan ayaktakm komulardan biri sylemiti herhalde. Kimmel'in bir
trl anlayamad nokta, Corby'nin evrede uzun uzadya soruturma yaptn kimsenin haber vermemi
olmasyd.
"Nathan deil," dedi Corby, ban iki yana sallayarak. "Nathan, birlikte iskambil oynadnz akam
Helen'in Kinnaird'le eve gelip dansa gitmek zere stn deitirdiini anlatt sadece. Kin-naird, kendinden
emin bir tavrla ieri girince Nathan ortada neler dndn anlam. Siz de ya balam bir harem aas
gibi kenizde oturuyormusunuz!"
Kimmel, ileriye doru sendeleyip iki eliyle Corby'yi tutmaya alt. Midesi yerinden sklr gibi oldu,
ayaklar yerden kesildi, krek kemiklerine sert bir cisim arpt. Bir an iin yz gbeine dedi. Bacaklar
duvara yapmt. Btn kemiklerim krld, diye dnd. Omurgasnda dayanlmaz bir ac duyduu halde
yerinden kprdamaya bile cesaret edemiyordu.
"Nathan'n nnde karnz evden kovdunuz. Geri ilk kovuunuz deildi, ama bu defa kararlydnz. Ed
gitti, karnz kald, Lena'ya telefon edip dert yand."
Kimmel, bacaklarnda bir tekme hissetti, ayaklan yere arpnca acmaya balamt. "Konumayan
Nathan'a bak", dedi kendi kendine. Demek son gnlerde bu yzden hi ortalkta grnmyordu. Nathan'n
sorgusu srasnda Kimmel'i hi sulamadn, 'O yapm olabilir' bile demediini Newark polisinden
renmiti; ama Newark polisi, bir gece nce olanlar sormamt anlalan. Nathan beni ele verdi, diye
dnd; centilmenliine, bilgeliine sayg duyduu lise tarih retmeni Nathan onu ele vermiti! Duyduu
btn bedensel aclara bir de Nathan'n yaratt d krklnn

azab eklendi. Yine gzln kaybetmiti.


"Lena, Helen'e bir sre iin Albany'deki kz kardeine gitmesini sylemi. Talihsiz bir neri. O akam
olanlar bunca insann bildiini dnrsek, imdiye kadar paay kaptrmam olmanz alacak ey
dorusu, Kimmel. Siz de ayn kanda deil misiniz?"
Kimmel'in konuacak hali kalmamt. Olduu yerde bo uval gibi yatyordu. Gznn nndeki kara
lekenin Corby'nin ayakkabs olabileceini dnd, uzanp tutmaya alt. Eline deen soukluun duvar
m, yoksa deme mi olduunu anlayamad.
"Helen'i, Kinnaird'le sizi aldatm olmasndan ok, aptall yznden ldrdnz. Kinnaird barda taran
son damla oldu. O gece karnzn bindii otobsn peine takldnz, onu ldrdnz. tiraf edin, Kimmel!"
Kimmel'in dili aznn iinde dnmyordu. Corby'nin sesini duymamak iin neredeyse kulaklarn
kapayacakt. Kpek gibi yerde srnrken, bir bakma gerekten kpee benzediini dehetle fark etti; ama
baka aresi olmadn biliyordu, buna katlanmak zorundayd. Corby'nin bas bas baran sesinden bir trl
kurtulamyordu ... Corby'nin olaanst gl elleriyle omuzlarndan yakalanp duvara dayandrldn
hissetti. Ban duvara arpmt. Artk hibir ey gremiyordu. Ortalk bsbtn karard.
"u haline bak! Domuz!" diye bard Corby. "Stackhouse'un sulu olduunu itiraf et! Stackhouse
yznden burada bulunduunu, onun da senin kadar sulu olduunu syle artk!"
Kimmel, yreinde Stackhouse'a duyduu fkenin yeniden canlandn fark etti; ama ne olursa olsun,
iinden geenleri Corby'ye belli etmemeye kararlyd. Corby'nin bunu beklediini anlamt. "Gzlm,"
dedi, kendi sesine hi benzemeyen, tiz bir sesle. Gzl eline tututurulduu anda orta yerinden krldn
hissetti, camlardan birinin yars eksikti. Gzl burnuna oturttu, ama bir taraf kayp yanana dt.
nn grebilmek iin ereveyi eliyle tutmas gerekiyordu.
"Bu gnlk bu kadar," dedi Corby.
Kimmel yerinden kprdamad, Corby szn tekrarlad. Kimmel, kapnn ne ynde olduunu bilmiyor,
evresine bakmak yle dursun, ban bile evirmekten korkuyordu. Corby onu kolundan tutup evirerek
kapya doru itti. Kimmel'in ayaklan neredeyse
185

birbirine dolaacakt. Arkasndan bir eyin atldn duydu. Corby ayakkabsn frlatmt. Ayakkaby
giymek iin yere oturdu. Talar buz gibi souk geldi. Merdivenin korkuluuna tutunarak karakolun giri
katna kt. Corby ortadan kaybolmu, onu tek bana brakmt. Holdeki masada bir polis memuru
oturmu, gazete okuyordu; Kimmel nnden geerken dnp bakmad bile. Kim-mel'in yreinde, sanki
lm de ruhu ortalkta kimseye grnmeden dolayormu gibi garip bir duygu uyand.
D merdivenlerin kenarna tutunarak caddeye inerken aklna yine Laura geldi. Son basamakta korkuluu
tutarak evresine baknd, nerede olduunu hatrlamaya alt. Birka adm ilerledikten sonra geri dnd,
nn grmek iin gzln tutarak ters yne doru yrd. Gne henz domamt, ama sabah olmu
saylrd. Souk rzgr bedeninde hissedince pantolonunu slatm olduunu fark etti. enesi titremeye
balad, ama souktan m yoksa korkudan m titrediini karamad.
Eve gelir gelmez Tony'nin ev numarasn evirdi. Telefona Tony'nin babas kt. Kimmel hatr sorup uzun
uzadya sohbet etmek zorunda kald, sonunda adam olunu armak zere ahizeyi elinden brakt. Babann
sesi her zamanki gibi kyor, diye dnd Kimmel.
"Merhaba, Bay Kimmel," dedi Tony.
"Merhaba, Tony. Acaba hemen bana kadar gelebilir misin?"
Tony armt. Ksa bir sessizlik oldu. "Tabii, Bay Kimmel. Evinize mi geleyim?"
"Evet."
"Hay hay, Bay Kimmel. Ama ... daha kahvaltm etmedim."
"Et yleyse." Kimmel, telefonu kapayp, slak pantolonuna ramen kendisine olan saygsn kaybetmeden
st kata, yatak odasna kt. Pantolonunu kard, temizlemeciye vermeden nce kurutmak zere ast.
Ayakkablarn dikkatle ykad, oraplarn sabunlu suya bastrd, ardndan scak bir banyo yapt. Acele
etmeden, her zamanki gibi dikkatle ykanrken iinde birinin kendisini gzetledii kukusu uyanmt.
Kvetten karken boy aynasna gz ucuyla, kaamak bir bak frlatt. Yatak odasna girdi, ekmecedeki
temiz gmleklerden birini alp giydi, stne ev ceketini geirdi. D-
186

nceli bir tavrla beyaz gmleinin kolal yakasn okad. Beyaz gmlekleri her eyden, dnyadaki elle
tutulabilen btn nesnelerden daha ok severdi.
Tony'den ne zarar gelebilir ki, diye dnd. Tony polisle ibirlii yapsa bile neyi kantlayabilirdi?
Kahve yapmak zere mutfaa inerken kap alnd. Kimmel kapy ap Tony'yi ieri ald. Tony ar
admlarla, ekingen bir tavrla yryordu. Kara gzlerindeki baklardan heyecanl olduunu anlamt
Kimmel. "Sopa yemekten korkan kk bir kpek gibi", dedi kendi kendine.
"Kazayla stne bastm," dedi Kimmel, Tony'nin gzle ne olduunu sormasna frsat vermeden.
"Mutfaa gelir misin?"
Birlikte mutfaa girdiler. Kimmel, Tony'ye iskemlelerden birinde yer gsterdi, bir eliyle gzln tutarak
br eliyle binbir glkle kahve hazrlamaya balad.
"Corby'nin seninle tekrar konutuunu duydum," dedi Kimmel. "Ne anlattn bakalm?"
"Hep ayn hikye."
"Baka?" diye sordu Kimmel, Tony'ye bakarak.
Tony parmaklarn tlatt. "Sinemadan sonra sizi grp grmediimi sordu. nce hayr dedim. Gerekten
de grmemitim, Bay Kimmel."
"Ne olacak? Beni arayp da bulamam deilsin ya?"
Tony duralad.
Kimmel sabrla bekliyordu. Ne aptal bir tank, diye dnd. Tank olarak neden Tony gibi bir geri zekly
semiti sanki? O akam biraz aransa, sinemada dikkatle evresine baknsa, belki Nathan' bile grebilirdi.
"Hatrlamyor musun? Sinemadan sonra beni aradndan hi sz etmemitin. Ertesi gn konumadk m?"
Kimmel, Tony'nin koca burnunun stnde bitien parlak, siyah kalarn ok itici buluyordu. Tony, d
grnyle herhangi bir gen suludan farkszd.
"Biliyorum," dedi Tony. "Ama unutmu olabilirim."
"Bunu kim syledi sana? Corby mi?"
"Hayr. Daha dorusu evet, Corby." Tony, alnn krtrp, kendini olduundan daha akll gsteren
dnceli bir ifade taknd.
"Unutmu olabilirmisin demek. Saat dokuz buuk, on su-
187

larnda benim kilometrelerce tede Helen'i ldrm olabileceimi de syledi, deil mi? Corby kim oluyor da
sana ne dnmen gerektiini sylyor?" diye fkeyle kkredi Kimmel.
Tony armt. "Sadece byle bir eyin mmkn olduunu syledi, Bay Kimmel."
"Can cehenneme! Bu dnyada her ey mmkn, yle deil mi?"
"Doru," diye onaylad Tony.
Kimmel, Tony'nin baklarn yanandaki krmz lekeden ayrmadn gryordu. Corby'den yedii
tokadn iziydi bu. "O herif kendini ne sanyor da buraya gelip senin, benim, btn mahallenin bana bela
oluyor?"
Tony, iskemlenin ucuna kayd. Gerekten de Corby'nin kim olduunu dnr gibi bir hali vard. "Doktorla
da konumu. Demi ki ..." ' "Hangi doktorla?"
"Bayan Kimmel'in doktoruyla."
Kimmel'in soluu kesildi. Gorby, Dr. Phelan'la konumutu demek. "Helen'in ona da dert yandn tahmin
etmeliydim", dedi kendi kendine. Dr. Phelan'n tedavisiyle srt arlarndan kurtulan Helen, adama pek
gvenirdi. Helen'in doktora ne zaman gittiini de hatrlar gibi oldu. lmnden bir ay kadar nce, Ed
Kinnaird'e pasaportunu vermekle kocasn bandan atp karsna kan bu son frsattan yararlanmak
arasnda kararsz kald gnlerde doktora gitmiti. Dr. Phelan, Helen'e ansn kullanmasn nermiti
herhalde. Helen de bunun zerine, kocasnn kendisini nasl engellediini anlatm olabilirdi. "Doktor ne
demi?" diye sordu Kimmel.
"Bilmiyorum, Corby sylemedi," dedi Tony.
Kimmel kalarn kaldrp Tony'ye bakt. ocuun korktuu, ikillendii yznden belli oluyordu. Tony gibi
basit biri ikillenmeye balarsa ... Yok canm, kukulanmyor, diye dnd. Kukulanmak iin, iki olasl
ayn anda inceleyebilecek bir beyin yapsna sahip olmas gerekirdi.
"Syledi," diye dzeltti Tony. "Doktor ona Ed Kinnaird diye birinden sz etmi galiba."
Herkes biliyordu demek. Corby gazete gibi haberi herkese yaymt.
188

Tony yavaa iskemlesinden kalkt. Kimmel'den korktuu belli oluyordu. "Bay Kimmel, sanrm ... sanrm
artk sizinle g-rmesem daha iyi olacak. Anlyorsunuz, deil mi, Bay Kimmel? Bu konuda bamn daha
fazla derde girmesini istemiyorum. Anlyorsunuz, deil mi? Size kzm deilim, Bay Kimmel." Tony ne
yapacan bilemiyordu. Elini uzatmak istiyormu gibi bir hali vard, ama korkudan uzatamad. Kapya doru
birka adm att. "Ne derseniz, daha dorusu ne yaparsanz kabul edeceim, Bay Kimmel."
Kimmel, aknlndan glkle syrld. "Tony ..." Tony'ye yaklamaya alt, ancak ocuun gerilediini
grnce durdu. "Tony, sen tank olduun iin bu iin iindesin. Beni o gece sinemada grdn. Bugne kadar
senden yalnz bunu sylemeni istedim, yle deil mi?"
"Evet," dedi Tony.
"Gerek bu zaten. Deil mi?"
"Evet. Sakn kzmayn, Bay Kimmel, ama bundan sonra ... sizinle oturup bira imeyeceim. Korkuyorum."
Ban sallad. rkm grnyordu. "Korkuyorum, Bay Kimmel." Arkasn dnd, holden geerek sokak
kapsndan kp gitti.
Kimmel bir an ne yapacana karar veremedi. Kendini zayf, gsz hissediyor, dncelerine eki dzen
veremiyordu. Mutfakta dolamaya balad. Aklndan, en zararszndan en arna kadar, Lehe, Almanca,
ou ngilizce bir sr kfr geiyordu. lk nce kimseyi hedef almayan kfrlerini srayla Corby'ye,
Stackhouse'a, Dr. Phelan'a yneltti, Tony'ye gelince durdu. Ban eip kat kat yal enesini gsne
dayam, durmadan volta atyordu.
"Stackhouse!" diye bard birden. l, mutfakta knlan bir cam ngrts gibi uzun sre yankland.
30 "Elli bin istiyorum," dedi Kimmel. "Ne eksik, ne fazla." Walter, masadaki sigara paketine uzand.
"sterseniz, en ge bir yl iinde taksitle deyebilirsiniz."
189

"Byle bir alverie gireceimi mi sandnz? Her eyden nemlisi, sulu olduumu mu sanyorsunuz? Ben
susuzum."
"Gerekirse pekl sulu gibi gsterilebilirsiniz," dedi Kimmel rahatlkla. "Ben yapabilirim. Kantn nemi
yok, asl nemli olan kuku."
Walter, bana gelecekleri nceden biliyordu. Kimmel'in kitap dkkanndaki ilk grmelerini sipari
fiiyle kantlayabileceini, bir eyler koparmaya alacan tahmin etmiti. Adamn neden geldiini,
gzlnn neden krlp iple balanm olduunu da anlamt: Kimmel keye sktrlmt, aresizlik ve
alma hrsyla hareket ediyordu. Walter, btn bunlar bildii halde yine de Kimmel'in karsna geip onu
tehdit etmeye balamasna ok armt. "Olsun," dedi. "antaja para vereceime bu riski gze almay
yelerim."
"Aklszlk ediyorsunuz."
"stemediim bir eyi satmaya kalkyorsunuz bana."
"Yaama hakknz m?"
"Bu kadar zararnz dokunacan sanmyorum. Elinizde kant m var? Tank gsterebiliyor musunuz?"
"Kantlarla ilgilenmediimi daha nce de syledim size. Dkknda smarladnz kitabn tarihli sipari fii
duruyor. Kitab gndermeleri iin mektup yazdm kiiler tarihi dorulayabilir. Beni ziyarete geldiiniz gnle
ilgili gzel bir hikye uydurup gazetelere verebilirim," dedi Kimmel, miyop gzlnn ufaltt gzlerini iyice
aarak.
Walter, Kimmel'in gzlerinde cesaret, kararllk, kendine gven olup olmadna bakt, btn aradklar bu
baklarda okunuyordu. "Vermiyorum," dedi, yerinden kalkp masann nne geerken. "Corby'ye istediinizi
syleyin."
"Korkun bir hata ediyorsunuz," dedi Kimmel, yerinden kprdamadan. "Dnmeniz iin krk sekiz saat
sre tanmam ister misiniz?"
"Hayr."
"Krk sekiz saat iinde size neler yapabileceimi gsteririm."
"Biliyorum."
"Son sznz bu mu?"
"Evet."
190

Kimmel ayaa kalkt. Boyu Walter'dan sadece birka santim daha uzun olduu halde, Walter adamn
kendisine tepeden baktn hissediyordu.
"Bu sabah sizi korudum," dedi Kimmel, sesini deitirerek. "Dayak attlar, sizi karnzn lmnden nce
tandm syletmek iin ikence yaptlar; ama yine de sizi ele vermedim." Kimmel'in sesi titriyordu.
Stackhouse yznden cehennem azab ektiine, onun kendisine borlu olduuna kesinlikle inanyordu.
Para istemekten utand halde, bunu hak ettiini dnd iin yzn kzartp istemiti. O sabah
Stackhouse'un brosuna gelmekle yine kendini kk drm, stelik bu aptal, kadir bilmez beceriksiz
tarafndan geri evrilmiti!
"Beni korurken herhalde kendi karnz da dndnz, deil mi?" diye sordu Walter. "Dayak yediinize
zldm, ama beni korumanz gerekmez. Gereklerden korkmuyorum."
"Demek gereklerden korkmuyorsunuz! Keke bu sabah an-latsaydm! Aslnda fazlasn da anlatabilirdim!"
Walter, Kimmel'den yaylan pis kokunun kitap dkknnn kokusu olduunu fark etti; koku adamn
giyeceklerine sinmi olmalyd. Bu kokuyu duyduka keye sktn, kapana kstrldn hissediyordu.
Kimmel'in alak, heyecanl sesinin odann tavanndaki zel akustik kaplamayla bsbtn yumuamas
durumu daha da beterletiriyordu. "Anlyorum," dedi. "Bakn, ne olacan syleyeyim size: Corby'ye gerei
syleyeceim, siz isterseniz uygun grdnz eklemeleri yaparsnz. Bunu gze alyorum, ama benden bir
kuru bile alamazsnz!"
"Yrekli bir insan olduunuza inanmak isterdim dorusu Bay Stackhouse, ne var ki siz tepeden trnaa
aptal ve korkak birisiniz."
Walter, Kimmel'in gitmesi iin kapy amaya davranrken du-ralad. Joan'un duymasn istemiyordu. "Bitti
mi, Bay Schaeffer?" diye sordu.
Kimmel kalarn atm, tombul suratyla fkeli bir bebee benziyordu. "Gerek adm versem iinize gelir
miydi?"
Walter kapy at. "Defolun!"
Kimmel, ban dimdik tutarak dar karken eikte durdu. "Krk sekiz saat iinde size telefon edeceim."
191

"ok ge olacak."
Walter kapy kapad, pencereye yaklap, atlarn stnden grnen bombo gkyzne bakt. Kimmel
harekete gemeden nce davranp Corby'yle konuma istei gittike azalyordu. Aradan bunca zaman
getikten sonra verecei her bilgiyle, aklayaca her gerekle imdikinden daha kt duruma decekti.
Kimmel'in dkknna ilk gidiini anlatrken Corby'nin taknaca alayl glmseme gznn nne geldi.
Oraya rastgele gittiine ya da Kimmel'le grmesinin gerek nedeninin adam bir kerecik grmek olduuna
tabii ki inanmayacakt Corby. Durup dururken neden Kimmel'i grmek istesin, diye dnecek, bunun
ardnda gizli baka bir ama olduunu sanacakt. Nedensiz hibir ey olamazd.
Walter, Kimmel'in dkknna gizlice girip masasn kartrarak sipari fiini bulduunu hayal etti. rpererek
masasnn bana dnd. Kimmel, sipari fiini orada bulundurmuyordu herhalde. Saklam olmalyd. Belki
de yannda tayordu. Telefona, bakp, Corby'yi sabahn bu saatinde nerede bulabileceini dnd. Yoksa
krk sekiz saat iinde Kimmel'in telefon etmesini beklemek daha m iyiydi? O zamana kadar bir eyler
olabilirdi. Ama ne? Her geen gn biraz daha bataa saplanyordu, durumun asl buydu ite. Ba
parmaklarn avularnn iinde skt. Telefona uzanacakken vazgeti, bunlar Jon'a anlatamayacan
hissediyordu. Birka gn nce Jon'la buluup akam yemeine gitmiti. Jon her zamanki gibi davranm,
Kimmel haberinin gazete kuprn rastlant olarak kabul etmi gibi grnmt. Corby'den duymutu bunu.
Walter'n arada bir gazetelerden haber kestiini bilirdi; belki de bu yzden konuya hi nem vermemiti; ama
Wal-ter imdi kalkp Kimmel'in dkknna gittiini sylerse ... Jon fikrini deitirebilirdi.
Walter ar admlarla odasndan kp asansrle aa indi. Caddenin karsndaki otelden Philadelphia
Emniyet Mdrl cinayet masasn arad, mfetti yardmcs Lawrence Corby'yi istedi. Hattn
balanmasn beklerken Kimmel'in anlataca grme ve sipari fii hikyelerine Corby'nin inanmayacan
dnd, telefonu kapamak geldi iinden. Kimmel, sipari fiini kurun kalemle doldurmutu. Walter'n adn
bakas iin doldurduu bir
192

fie yazm olabilirdi. Kitab aratrmak iin bavurduu ki-tabevlerine mterisinin adn vermesi pek akla
yakn gelmiyordu. Kimmel'in Walter'dan almak iin kallee bir eyler yapabileceini Corby de biliyordu
herhalde. Corby, Kimmel'e ister inansn, ister inanmasn, ii salama almak iin Walter'dan kar kant
isteyecekti. Walter telefonu kulana yaptrd.
"Mfetti Corby bugn Newark'ta. nmzdeki krk sekiz saat iinde brosunda bulunmayacak. Ben
Corby'nin efiyim, adm bamfetti Dan Royer."
"Teekkr ederim," dedi Walter.
"Kiminle gryorum?"
"nemli deil."
Saat be buukta Newark'a gitmek zere yola kt.
31 Walter'in telefon ettii ilk iki karakoldaki memurlar Corby'nin adn bile duymamlard. Corby Newark'ta
kimseden habersiz mi soruturma yapyor, diye dnd kendi kendine. nc karakoldan, Corby'nin
sabah uradn, ne zaman dneceini bilmediklerini sylediler.
Walter mitsizlik iinde arabasna dnd. nc karakola urayp Corby'ye verilmek zere kapal bir
zarfla telefon etmesi iin not brakmaya karar verdi. Yolda, Kimmel'e susuz olduunu sylemeye giderken
arabasn brakt soka hatrlad. Kimmel'in sokana sapt. Kitap dkknnn kaldrma doru knt
yapan vitrinlerine yaklarken ieride klarn sndrldn fark etti. Arabay yavalatt. Kimmel'in iri
gvdesi kapya dnkt; adam arkasn dnp evresine bakndktan sonra VValter'n hemen nnden
kaldrma kt. Walter, Kimmel'in -ne eilmi, koca bedenini harekete geirmek iin hz almas gerekirmi
gibi ban eerek- kenardan yryn izledikten sonra gaza basp yanndan geti. "Aman Tanrm, aman
Tanrm", diye tekrarlayp duruyordu iinden.
Olayn tamam dpedz lgncayd. Kimmel sabah dayak yemi, akam da dkknn kaparken herhalde
allak bullak olmu
193

beyninde almak iin planlar yapyordu. Newark'n karanlk sokaklarnda bu yabancyla ne iim var benim,
diye dnd.
Karakoldaki polis memuru, Corby'nin saat dokuzla on iki arasnda dneceini syledi. "Buralarda bir
soruturma yapyor, ne zaman gelip gidecei belli olmuyor."
Walter bir sre arabada bekledi, gerginliini yenebilmek iin yola kp biraz tur att, sonra tekrar karakola
urayp Corby'yi sordu, yine arabada beklemeye balad. Kimmel'e ilk gidiini Corby'nin gazetelere
vermemesine alacak, hatta belki Kimmel'e de engel olmasn salayacakt. Corby, Kimmel'i dinledikten
sonra Walter'n sulu olduuna inanrsa ya da inanm grnrse, durum akla kavuana kadar
beklemeyi kabul edecek miydi acaba? Ama ben bir ey yapmadm ki, diye dnd Walter. O gne kadar,
bir ey yapmam olduunu dnerek g kazanmt, oysa imdi bu bile bo ve anlamsz bir sz gibi
geliyordu.
n camdam dar bakarken, karanln iinden Corby'nin ince uzun, hareketli glgesinin syrlp
kaldrmda belirdiini grnce arabadan indi.
Corby'nin zayf yz aydnland. "yi akamlar, Bay Stack-house!"
"Sizinle konumak istiyorum," dedi Walter.
"eri gelmez misiniz?" Corby, Walter' evine davet eder gibi zarif bir el hareketiyle kara suratl karakol
binasn gsterdi.
"Olduka zel bir konu. Arabada oturmay yelerdim."
"Aslnda burada park yapamazsnz, ama su ufak diye gz yumalm." ocuksu bir glmsemeyle arabaya
bindi.
Kaplar kapanr kapanmaz Walter konumaya balad. "Kim-mel bugn broma gelip antaj yapmaya
kalkt. Olanlar ondan nce ben size anlatmak istiyorum. Ekim aynda, karmn lmnden birka hafta nce
Kimmel'i grmeye gittim."
"Grmeye mi gittiniz?"
"Dkknna gidip bir kitap smarladm. Onun Kimmel olduunu, karsnn ldrldn biliyordum,
gazetelerde okuduumu syledim. Hepsi bu deil, ayrca kitap sipari ederken adm ve adresimi verdim."
"Demek adnzla adresinizi verdiniz!" Corby dimdik oturmu, glmsyordu. "Sahi mi?"
194

"Vermemek iin herhangi bir nedenim yoktu," dedi -Walter. "Hl da yok. Ben karm ldrmedim."
Corby, kulaklarna inanamyormu gibi ban iki yana sallad. "Onu ldrmeyi hi deilse aklnzdan
geirdinizi itiraf ediyor musunuz?"
"Evet."
"Buna ramen ldrmediniz mi?"
"Hayr."
"Kimmel'in karsn nasl ldrdn de dndnz, yle mi?"
"Nasl ldrm olabileceini."
Corby glerek ellerini iki yana at. "Bu da neyin nesi? Kim-mel'le birbirinizi mi savunmaya baladnz?"
Walter kalarn kaldrd. "Kimmel'e kar yeterli kant topladysanz onu neden tutuklamyorsunuz?"
"Az kald," dedi Corby, cebinden kahverengi kapakl defterini karrken. "Komularndan bilgi topluyor,
niyetini ortaya karmaya alyorum."
"Bir adam niyetinden tr ya da ikinci derecede delillerle hapse atabilir misiniz? Hakkmzda dava
amaya yetecek kadar delil bulamadnz bilmek iin avukat olmak gerekmiyor, Corby. stediinizi elde
etseydiniz oktan hapiste olurduk!"
Corby defterine not almaya balamt. Arayan gzlerle evresine baknd, daha iyi grebilmek iin
otomobilin tepe n . at. "Kimmel sonunda pes edecek. Adamn garip bir ruh yaps var ..." dedi, dersini
iyi alm bir renci gibi, "ufack atlaklarla dolu. En zayf noktasn bulsam iini bitireceim."
"Benimkini bulamayacaksnz."
Corby, Walter'n szlerine aldrmad. "Kimmel'i ziyaretinizin tarihini syler misiniz?" diye sordu. "Yoksa
birka kere mi gittiniz?"
"Hayr. Yanl hatrlamyorsam ekimin yedisiydi." Walter, o gn ok iyi hatrlyordu, ayn akam ilk kez
Ellie'nin evine gitmiti.
"Ne kadar kaldnz?"
"Aa yukar on dakika."
"Ne sylediinizi kelimesi kelimesine tekrarlayabilir misiniz?
195

Her ikinizin de szlerini?"


Walter anlatmaya balad, Corby durmadan not alyordu. Fazla bir ey konuulmad iin Walter'n
anlatmas uzun srmedi.
"Sanrm Kimmel, karm ldrmekten sz ettiimi anlatacak size," dedi Walter. "Ya da sorduum
sorulardan ne renmek istediimi anladn syleyecek."
"Ne renmek istiyordunuz?"
"Kimmel iine geldii gibi uyduracak demek istiyorum. Aslnda ... gerei syleyeyim, sadece Kimmel'i
tanmak istiyordum, onu grmeye gitmitim. Karsn ldrm olabileceini tahmin ediyordum.
Bylenmitim. Kimmel'in katile benzeyip benzemediini grmekti niyetim."
"Bylenmitiniz demek." Corby, Walter' ezbere bildii ders kitabndaki sulu tipleriyle karlatrmak ister
gibi dikkatle bakt.
Walter bu kelimeyi kullandna piman olmutu. "lgimi ektiini itiraf ediyorum."
"Bunu neden daha nce sylemediniz?"
"nk ... iinde bulunduum durum yznden," dedi Walter aresizlikle. "Kimmel'in, adm yazp tarih
att sipari fiiyle dkkna gittiimi kantlayabileceini itiraf ediyorum. Kim bilir, ziyaretim konusunda size
neler uyduracaktr!"
Corby'nin yar glmseyen ifadesi deimedi. "Bay Stack-house, anlattklarnzn bir kelimesine bile
inanmyorum."
"yi ya, o halde Kimmel'e sorun!"
"Soracam, Bay Stackhouse. Kimmel'le cinayet hakknda konutuunuzu sanmyorum, ama karnz
ldrdnz tahmin ediyorum. Bence siz de Kimmel kadar sulusunuz."
"O halde mantkl dnmyorsunuz! Suumu kantlamay aklnza koymusunuz bir kere, bu yzden
gerekleri gremiyor, doru karar veremiyorsunuz!"
"Sadece gereklerden sz ediyorum, Bay Stackhouse. Nereden bakarsanz bakn, durumunuz olduka
tatsz. Kurtulmaya abaladka ..." Corby szn yarda brakp gld. "Belki haftaya itiraflarnzn son
taksidini alabiliriz. Bu akamlk bu kadar myd?"
Walter dilerini skt. Elindeki son kozu da oynam, inand btn kantlar ortaya dkmt. Artk
syleyebilecei baka bir
196

ey kalmamt. Gittike bataa saplanyordu.


"Kimmel hi de aptal saylmaz; ama siz ylesiniz, Bay Stack-house." Corby arabadan inip kapy hzla
arpt.
Walter, Corby'nin hzl admlarla karakolun merdivenlerinden ktn duydu. Corby'yi inandrabileceini
dnerek ne byk aptallk etmiti! Az nce anlattklarn Corby'nin basna du-yurmamasn rica
edebileceini sanmakla nasl ocuka bir dnceye kaplmt! Corby, Kimmel-Stackhouse dosyasnda
gelime salamak iin olaanst bir haber aramaktayd, aradn bulmutu ite. Kimmel konusundaki
gazete kuprnden bile daha deerliydi bu.
Walter, oturduu yerde garip bir duyguya kapld. Biraz dnp aklndan geenleri analiz etmeye alt.
Sonunda pes etmekte olduunu anlad. Artk her ey vz geliyordu. Ellie'ye anlatacakt. Jon'a da, herkese
anlatacak, btn yaknlarn kaybedecekti. Bu amura tek bana batp gidecekti.
Arabay altrd. "nce. Ellie", dedi kendi kendine. Saat dokuzu geiyordu. Newark'tan telefon edip evde
olup olmadn renmeyi dnd, birden o akam Haensel ve Gretel'in oynand aklna geldi, kran
Gn'yd. Ellie bu saatlerde Harriage'in byk salonunda, sahnedeydi, piyesi Walter'n da izlemesi i
istemiti. Cebindeki bileti hatrlad. Kfrederek arabay durdurdu, akl iyice karmt. Kimmel, basna bilgi
verdiyse, cuma gnk gazetelerde bomba gibi patlayacakt haber. Pazartesiden nce b-rodakilere bir ey
syleyemeyecekti. Pazartesi sabah Dick Jensen, " yok, Walter, bana gvenme," diyecekti herhalde. Aralk
banda yeni brolarna tanmay planlyorlard. Cross iine son verecek, bir daha ortalkta grnmemesini
isteyecekti. Walter, pazartesi gn broya gidecek cesareti bulup bulamayacandan bile emin deildi.
Direksiyonu tutan elleri terliyordu. Tnele doru yola kt. Ellie'ye temsile gelmedii iin ne diyeceini
dnd. Olanlar anlatmaya karar verdi. Bu sefer gerei syleyecekti.
197
32 Temsil saat onda bitecekti, ama saat on bir olmu, Ellie hl eve gelmemiti. Walter Lennert'e gidip
arabay Ellie'nin evinin karsna ekti, oturup beklemeye balad. Uykudan gzleri kapanyor, arabada
uyumamaya gayret ediyordu.
On ikiye eyrek kala Ellie'nin arabas keyi dnd. Walter indi, Ellie'nin Boadicea'y her akam park ettii
yere doru yrd.
"Ne oldu sana?" diye sordu Ellie.
"Evde anlatrm. Yukar kalm m?"
"Yine Corby mi?"
Walter bayla onaylad.
Ellie, Walter'a fkeli bir bak frlatt, kapy at, birlikte yukar ktlar. Walter'n yannda Mark Cross
maazasndan Ellie iin ald hediye vard. Timsah derisinden bir el antasna Ellie'nin adnn ba harflerini
taktrm, o sabah broya giderken urayp antay almt. Eve girdiklerinde paketi Ellie'ye uzatt.
"kran Gn hediyen," dedi. "Bu akamki gsteriye gelemediim iin ok zgnm, Ellie. Nasl geti?"
"yiydi. Piyesten sonra Virginia ve Bayan Pierson'la oturdum. Geen ylkinden daha iyi olduunu
sylediler." Hafif bir glmsemeyle Walter'a bakt, hediye pakedini amaya koyuldu.
pek kda sarl, kare biimli kocaman kutuyu at; iindeki prl prl, kahverengi timsah derisinden,
altn kilitli, uzun sapl antay grnce ok armt.
"Yeterince byk m?" diye sordu Walter.
Ellie gld. "Valiz gibi."
"En byn smarladm, yle olmasayd birka hafta nce alm olacaktn."
"Corby'yi anlat," dedi Ellie.
"Newark'a gitmek zorunda kaldm." Walter duralad. Ellie'ye anlatamayacan hissetmeye balamt.
"Aslnda nemli bir ey olmad," dedi. Ben ... Kimmel'i grdm."
"Kimmel'i mi? Nasl biri?"
Ellie'nin merak yznden okunuyordu. Sadece basit bir merak, hepsi bu, dedi Walter kendi kendine.
"Uzun boylu, iri yapl, krk yalarnda, akll, souk bakl..."
"Sulu olduuna inanyor musun?"
198

"Bilmiyorum."
"Ee? Ne oldu? Karakola gittin mi?"
"Evet. Kimmel tutuklu deil. Susuz da olabilir. Corby onu iyice hrpalam, syledimdi ya. Ne pahasna
olursa olsun terfi etmeyi aklna koymu bir kere."
"yi, ama ne dedi?"
Walter Ellie'ye bakt. "Kimmel'le aramzda -geenlerde bulduu gazete kuprnden baka- herhangi bir
ba olup olmadn sordu. Yok tabii." Walter, aresizlik iinde, yalnz kendisinin inand szleri
tekrarlyordu. Yalan sylediimi anlarsa, belki de onunla son konumamdr bu, diye dnd ve bu eve son
geliimdir. Cuma gn haber gazetelerde yaymlanmasa bile, Corby kap kap dolap herkese anlatmaya
balayacakt. "Bana ikence falan yapmad," diye devam etti, "sadece soru sordu."
"Bitkin grnyorsun."
Walter kanepeye oturdu. "yleyim."
"Baka ne oldu?" diye sordu Ellie, paket kdn katlarken.
Walter, Ellie'nin bu kd ileride kullanmak iin saklayacan biliyordu. Clara da saklard, dedi kendi
kendine. "Hepsi bu," dedi. "Oraya gitmek zorunda kaldm iin bu akamki piyesi kardma zldm."
Ellie, baklarn Walter'a evirdi. Yznde en ufak bir kuku izi olmad halde, hepsinin bu kadar
olduuna inand m acaba, diye dnd Walter. "Yiyecek bir ey verdiler mi?" diye sordu Ellie.
Walter yemek yiyip yemediini hatrlayamad. Sesini karmadan Ellie'ye bakt. Boazna bir yumru
tkanmt. Korku muydu bu, yoksa panik mi? Ne olduunu karamad. Birden, Ellie'yle evli olmay, Clara'nn
lmnden hemen sonra evlenmi olmay istedi, hemen ardndan bu isteinden utand.
"Sana omlet yapaym, evde yumurtadan baka bir ey yok." Ellie mutfaa girdi. "Biraz kestir istersen,
omletle kahve on be dakikaya kadar hazr olur."
Walter dimdik oturduu kanepeden kalkmad. Ellie'nin gs-, terdii tepki gerek deilmi gibi grnyordu.
Akam piyese gelmemesine bile fazla bir ey sylememiti. Aralarndaki ilikiyi birdenbire koparp atana
kadar numara yapt dncesi, her eyi
199

daha da gerekd klyordu.


"Zayfladnn farknda msn?" diye mutfaktan seslendi Ellie. "Arada bir yemek yemen gerektiini
hatrlasan ne iyi olur!"
Walter sesini karmad. Ban arkaya yaslayp gzlerini kapad, ama kestiremeyeceini anlad. Biraz
sonra yerinden kalkp, Ellie'nin kanepenin yanndaki sehpaya sofra kurmasna yardm etti. Kzarm ekmek
ve reelle omletlerini yediler.
"Yarn gzel bir gn geiririz," dedi Ellie. "Hibir eyin keyfimizi bozmasna izin vermeyelim."
"Olur." Montauk yaknlarnda bir restorana kran Gn yemeine gitmeyi, evrede biraz dolamay, belki
kumsalda yry yapmay planlamlard. Ellie kumsalda yrmeye baylyordu.
Walter, yemekten sonra sigara bile iemeyecek kadar yorulduunu fark etti. Kollar, bacaklar
uyuturulmu gibi arlamt. Kanepede yannda oturan Ellie'nin parmaklarn bile avularnda glkle
hissedebiliyordu.
"Bu gece burada kalabilir miyim?"
"Evet," dedi Ellie alak sesle, tekrar tekrar sorulan bir soruya karlk verircesine.
Bir sre daha oturduktan sonra tabaklar mutfaa gtrp kanepeyi aarak iki kiilik yatak haline getirdiler.
"Sen korkan birisin", dedi Walter kendi kendine, "Walter Stackhouse, sen hem korkak hem de cieri be
para etmez birisin".
Ellie'nin kollarnda, hareket etmeden yatyordu, Ellie, sevimelerini beklemiyormu gibi skca sarlmt
ona, ama ya-nlyordu. Sabaha kar sevitiler. Birlikte geirdikleri ilk geceden daha heyecanl, daha gzel;
ama ayn zamanda daha umutsuz dakikalard bunlar; zira Walter, bir daha bulumayacaklarndan korkuyor,
Ellie'nin tepkisinden onun da ayn eyleri dndn anlyordu. Gznn nne son derece gzel, ufack
drt ke bir pencere geldi. ok yaknnda olduu halde bir trl ulaamyordu. Masmavi gkyzyle dolu,
dar bakldnda uzaktan yemyeil krlarn grnecei bir pencereydi bu.
200

33 Dick'le Pete hemen yardma kotular, ama Walter'n ya-nnda durup, lavaboya eilerek kusmasn
izlemekten baka bir ey yapamadlar. Walter'n midesinde sadece sabah kahvalt niyetine itii kahve
olduu halde, on dakika kadar rd. Arkadalarna merak edilecek bir ey olmadn, Cross'un yanna
dnmelerini bile syleyemiyor, azn at anda yeniden kusmaktan korkuyordu. Ak yeil renkli, kk
lavaboya eilmi, ku-laklarndaki tekdze uultuyu dinlerken, Cross'un Dick'le ona verdii iin artk canna
yettiini, her eyden bkp usandn; ama Dick'le birlikte bu brodaki son grevlerinden birini yaptklarn,
bu yzden byle tepki gstermesine gerek olmadn dnd. Tepkisinin asl nedeni, Kimmel'den saat on
bir buukta telefon beklemesiydi, krk sekiz saatlik sre dolmutu.
"Dn o hindiyi nerede yedin?" diye sordu Dick, sesine zoraki bir nee vermeye alp Walter'n srtn
okayarak.
Walter cevap vermeye almad. Kimmel'e cehenneme kadar yolu olduunu, ne isterse yapmasn
sylemeyi kararlatrmt, ama imdi ayakta zor duruyordu. Ter iinde kalm, giyecekleri stne yapmt.
Dick'in yardmyla kedeki deri kanepeye kadar glkle yrd. Yzne kapad slak havlu olmasa,
dp ba-ylabilirdi.
"Galiba hafif bir gda zehirlenmesi, ne dersin?" diye sordu Dick.
Walter ban iki yana sallad. Masasnn banda oturmu, omzunun stnden ona bakan Cross'un gne
yan, tombul su-ratndaki fke gznden kamamt. Senin de cann cehenneme, diye dnd. Biraz
sonra, odasna gidip biraz kendine gelmek istediini syledi.
"zgnm," dedi Cross 'a.
"Asl ben zgnm," dedi Cross kesin bir tavrla. "Kendinizi iyi hissetmiyorsanz eve gidin."
Walter, masasnn alt ekmecesinden viski iesini karp bir yudum ald. Biraz rahatlamt.
Saat on buuk sularnda brodan kt.
On ikiye be kala eve geldi. Evde kimse yoktu, Claudia her zamanki gibi on birde gitmi olacakt. Kimmel'in
saat on birden nce arayp Claudia'yla konumu olabilecei aklna geldi.
201
Doruca alma odasna gidip portatif daktilosunu kard. Kendini gsz hissettii halde hareketlerine
canllk vermeye alyordu. Columbia niversitesi Hukuk Fakltesi'nin ynetim blmne mektup yazmaya
koyuldu. Manhattan'da sulh hukuk davalarna bakmak zere kk bir avukatlk brosu amak zere
olduunu, son snf rencilerinden iki ya da kiiye saat hesabyla i verebileceini bildirdi; fakltenin iln
tahtasna bir not aslarak konunun rencilere duyurulmasn, ilgilenen rencilerin kendisiyle iliki
kurmasn istedi. Dncelerini yazya dkmekte zorluk ekiyordu, mektubu batan daktilo etmek zorunda
kald.
Henz iini bitirmeden telefon almaya balad.
Walter, holdeki telefonu at.
"Merhaba, Bay Stackhouse," dedi Kimmel'in sesi.
"Cevabm hl hayr."
"Hata ediyorsunuz."
"Corby'yle konutum," dedi Walter. "Sylediklerime bir eyler ekleyecek olursanz Corby size
inanmayacak."
"Corby'ye anlattklarnz bana vz gelir," dedi Kimmel. "Benim iin ilgin olan, gazetelere ne diyeceim.
Bunu siz de merak ediyorsunuz herhalde."
Kimmel, her zamanki sakin tavryla konutuu halde, oyununun bozulmasna sinirlendii sesinden belli
oluyordu. "Size inanmazlar. Aklamalarnz basmayacaklar," dedi Walter.
Kimmel tiz bir kahkaha att. "Sorumluluu stlenirsem her sylediimi basarlar ... Seve seve stleneceim.
Fikrinizi deitirmek istemiyor musunuz? Alt taraf elli bin dolar."
"Hayr."
Kimmel sesini karmad; ama Walter telefonu kulana yaptrm, bekliyordu. Sonunda Kimmel telefonu
kapad.
Walter daktilosunun bana dnd. Tepeden trnaa ter iinde kalm, elleri yap yap olmutu. Mektubu
dikkatle daktilo etmeye balad. Sonuna yeni bir blm eklerken, ellerinde olmayan bir arsay satmak ya da
alamayacaklar kadar pahal bir tekne aramak iin gazetelere ilan veren delilere benzetti kendini:
Bu yolla, meslek hayatlarna balamadan nce i tecrbesi salamak isteyen, ancak byk hukuk
irketlerinde asistan olarak ie
202

girip yorucu ve skc grevler stlenmek yerine ufak brolar tercih eden ciddi ve alkan birka renciye
yardm etmek arzusundaym.
Konuyu dikkatlerinize sunar, gereinin yaplmasn rica ederim.
Sayglarmla, Walter P. Stackhouse
Mektubun altna hem Cross, Martinson ve Buchman firmasnn hem de Dick'le birlikte sal gn ie
balayacaklar Krk Drdnc Cadde'deki bronun adresleriyle telefon numaralarn yazd. Hukuk
fakltesinden stajyer renci almay daha nce Dick'le konumu, Dick de bu fikri benimsemiti. Oysa
Dick'in ilk frsatta ortaklktan vazgetiini syleyeceini tahmin ediyor, bu mektubu sanki yeni brosunda tek
bana kalmamak iin yazdn dnyordu.
Bir kadeh susuz viski ier imez kendini daha iyi hissetmeye balad. Etkisinin abukluundan, ikinin
bedeninden nce ruhuna iyi geldiini anlad. aramba gecesi, Newark karakolunun kapsnda arabada
beklerken, artk hibir eyi umursamamaya karar vermemi miydi? Bugn bedence bylesine zayf dmesi
sadece kt bir rastlantyd. Kimmel, kahrolas masaln hangi gazetede yaymlatrsa yaymlatsn, diye
dnd. Ha bir yalan fazla, ha bir yalan eksik, ne kard? imdiye kadar, neden otobs duranda
bekledii, neden Kimmel haberini gazeteden kestii, neden Kim-mel'le bir daha konumak iin dkkna
gittii gibi bir sr yalana gs germiti. imdi de neden Kimmel'in dkknna ilk kez gittiini gazetelerden
renecek, nasl olsa bunu da atlatacakt. Yasann lgn koruyucular - sonunda - kagelirlerse onu, Krk
Drdnc Cadde'deki brosunda alrken bulacaklard. Belki de yanmda kimse olmayacak, diye dnd.
Bir duble daha viski iti.
Biraz sonra mutfaa indi, dolapta bir kutu domates orbas buldu, kutuyu ap orbay stmak zere ocaa
koydu. Mutfakta, havagaznn hafife tslamasndan baka ses kmyordu. Bir sre ocan yannda durup
bekledikten sonra, sessizlii bozmak iin dolamaya balad, o anda yukardan Clara'nn ayak seslerini
duyup olduu yerde ta kesildi. Artk akli dengesini de kaybettiini d-
203

nd. Clara'nn admlarn gerekten duymutu; atlan alt yedi admn kard bu ses kk bir melodiydi
sanki.
Merdivenin orta yerinde durup bo hole bakmakta olduunun farkna vard. Oradan Clara'y greceini mi
tahmin etmiti? Merdivenin basamaklarn nasl ktn bile hatrlayamad. Mutfaa dndnde ocaktaki
orba tayordu. Kalann bir tabaa koyup mutfak masasnda imeye balad.
Clara'nn sesinin uzaktan- yavaa bir eyler fsldadn duydu. Ban kaldrp kulak kabartt. Ses,
Clara'nn ne dediini anlayacak kadar yksek deildi; ama kesinlikle onun sesini duyduuna inanmaya
balamt. Clara fsltyla konuuyor, arada bir glyordu. Walter, onun Jeff'le oynadn ya da bu evde
geirdikleri ilk aylarda olduu gibi kendisine bir eyler sylediini uzaktan dinler gibiydi. Jeff, salondaki
koltukta kvrlm uyumaktayd. Eer bu gerekten Clara'nn sesiyse, Jeff...
Walter ayaa kalkt. Belki gerekten akln karyordu, belki de evin etkisiydi bu. Parmaklarn salarnn
arasndan geirdi, koup camlardan birini at.
Camn nnde durdu; dnmeye, karar vermeye, anlar silinip gitmeden nce Clara'y, onunla birlikte bu
evde yaadklar mutlu gnleri hatrlamaya alyordu. Azap dolu birka saniye geirdikten sonra hibir ey
dnemediini, sadece delice bir aknlk duyduunu fark etti.
Telefona gidip Knightsbridge Emlak Brosu'nun numarasn evirdi. Numaray hatrlamasna hem sevinmi
hem de dehete dmt. Clara yayordu sanki. Telefon uzun uzun ald. Walter, Philpottlar'n broyu
amadklarn anlamt, yine de telefonu kapamadan nce on-on be kere aldrd.
Bayan Philpott'u ev numarasndan arad. Kadn telefona kar kmaz, Walter evi en ksa zamanda satmak
istediini syledi. Ertesi gn bir ksm mobilyay elden karp gerekirse pazartesiye kadar tanabileceini
bildirdi. Bayan Philpott, bu sorunu kolayca zebileceklerini, Knightsbridge Emlak Brosu'nun evi yirmi be
bin dolara satn almaya hazr olduunu syledi.
"Yarn baz mallara fiyat bimek zere bir uzman gelecek, adam aslnda mobilya eksperi. Ne gzel bir
rastlant, deil mi? sterseniz lene doru birlikte size geliriz. On iki sularnda evde
204

olur musunuz?"
"Beklerim," dedi Walter.
"Ben de eyadan olduka iyi anlarm. Size kazk attrmam," dedi Bayan Philpott glerek.
Walter leden sonra Claudia'ya verilecekleri ayrmaya balad. Babasyla Cliff in salon mobilyalarnn
bazlarn almak isteyeceklerini tahmin ediyordu. Cliff in mektubuna hl cevap yazmadn hatrlad. Son
mektup on gn nce gelmiti, Clara'nn lmnden beri Cliff ten ald nc ya da drdnc mektuptu bu.
Cliff in kendine zg, st kapal duygusalln yanstan derin bir karde sevgisiyle dolu satrlarn okurken
gzleri dolmutu; ama hl cevap yazmamt.
Yukar kt, araflar dolaptan karp yatan stne koymaya balad; ama ok gemeden cesareti
krld, Claudia gelinceye kadar beklemeye karar verdi.
Ellie'ye telefon edip evi satacan sylemeyi dnd, telefona doru yrrken vazgeti. Columbia
niversitesi'ne yazd mektubu Benedict'ten postalayacakt. Arabaya atlayp Benedict'e doru yola kt.
ini bitirdiinde saat eyrek geiyordu. Arabay bir yerde park edip krlarda uzun bir yrye
kmakla eve dnp tek bana szncaya kadar imek arasnda karar veremiyordu. Ellie gitmi olmalyd.
Saat ikiye doru, Corning'deki annesini ziyaret etmek zere yola kacak, geceyi de orada geirecekti. Ne
olacak, Corning'de de gazete var, diye dnd. Ellie bu akam olmasa bile, yarn sabah mutlaka haberi
okuyacakt. Onu bir daha grp gremeyeceini sordu kendi kendine. Ani bir manevrayla New York yoluna
sapt. Aslnda yapmak istediini yapacak, Man-hattan'da dolap akam gazetelerinin kmasn
bekleyecekti. Arabay bir yere brakp nereye gittiini bilmeden yrmek istiyordu. Manhattan'da dolamay
teden beri pek severdi. Kimse yzne bakmaz, kimse onunla ilgilenmezdi. Can isterse durup bu tr eyler
satan bir dkknn vitrinindeki prl prl makas ve bak dizilerine bakar, kimliksiz bir ift gz olduunu
dnrd.
Yrd, durdu, bekledi, deiik yerlerde konyak ve kahve iip tekrar yola koyuldu. Saat on olmu, haber
hl gazetelerde kmamt. Corby'ye telefon edip Kimmel'e engel olmasn istemeyi
205

dnm, gururunu ayak altna alarak yalvarmay bile gze alm, ama bir trl karar veremeden saatlerdir
kendi kendine mcadele edip durmutu. Bu savan orta yerinde birdenbire gururu stn geldi, dnyaya bo
veren birinin kibirli, aldrmaz tavrn taknd. Corby'den yardm ummak son derece samayd. Corby imdi
Kim-mel'in tarafn tutacakt. Daha dorusu, kim tekini sularsa, ondan yana olacakt.
Gece yarsna doru sata kan son basky da bekledi, ama yine arad haberi bulamad. Acaba
Kimmel basna haber vermekten vaz m gemiti? Yoksa Newark'taki odasnda oturmu, telefon edip fikrimi
deitirdiimi sylememi mi bekliyor, diye dnd.
Kimmel belki de yine Corby'den dayak yiyordu. Henz gazetecilerle konuacak zaman bulamamt. Ama
Corby'nin Kim-mel'i bylesine nemli bir grevden alkoyacan da hi sanmyordu.
Walter, Elli nc Sokak'la nc Cadde'nin kesinde durup tepedeki demiryolu kprsne bakarken
bir taksinin fren sesiyle yerinden srad. Yandaki vitrinin parlak gzlerini kamatryordu. Kprnn
altndaki karanlk tnelden, farlar canavarn gzlerine benzeyen bir otobsn sessizce yaklamakta
olduunu fark etti. Tepeden trnaa rperdi.
Cehenneme dmt.
34 Walter uyanm, gazete datcsnn sokaktan geerken att gazetenin n kapya arpmasn
bekliyordu. Gazete genellikle yediye eyrek kala gelirdi. O saate kadar bekledii sesi duymaynca aa indi,
dardaki lmbay yakp merdivenlere bakt. Gazete gelmemiti. Tekrar yukar kp giyindi.
Evden kmak zere kapya geldiinde gazeteyi buldu. Holn nda aceleyle gz att.
206

NEWARKLI TANIK BENEDICT CNAYETN ANLATIYOR

27 Kasm - Kurun kalemle yazlm bir kitap sipariiyle vicdan azab iindeki bir tann ac szlerine
dayanan bir aklama, dn akam Newark Sun gazetesinin yaz ileri kanalyla kamuoyuna duyuruldu.
Newark'taki bir kitabevi sahibi olan Melchior J. Kimmel, ifadesinde, Benedictli Clara Stackhouse'un ei
Walter Stack-house'un, einin lmnden bir sre nce, ekim ay iinde bir gn dkkna gelerek kendisine
ei Helen Kimmel'in kurban gittii cinayetle ilgili baz sorular sorduunu aklad ...
Walter gazeteyi koltuunun altna sktrp arabasna kotu. teki gazeteleri de grmek istiyordu,. kan
btn gazeteleri hemen almalyd. Arabann iinde tepe n yakt, byk man-etli iki stunluk habere
yeniden gz att.
Kimmel, "Dehete dmtm. Adam su ilemeye hazr bir psikopat olarak hemen polise teslim etmeyi
dndm, ancak bu ie bulamamay uygun grdm. Daha sonra neler olduunu duyunca bu kararma ok
piman oldum," eklinde ifade verdi.

Walter arabay altrd. Ortalk henz aydnlanmamt. Farlarn nda kardan Claudia'nn geldiini
grd. Claudia, hzla yaklaan arabadan deil; Walter'dan kaar gibi hemen kenara ekildi. Acaba haberi
okudu mu, diye dnd Walter. Baz sabahlar otobste birlikte yolculuk ettii kadndan da renmi
olabilirdi.
Walter doruca Oyster Bay'e gidip yol stndeki ilk gazete ba-yiinde durdu. New York gazetelerinden
ikisinin ba sayfasndaki manetleri grd. Btn sabah gazetelerini satn alp arabaya dnd. Neredeyse
hepsini birden okuyacakt, sayfalara ksaca gz atyor, en kt haberin hangisi olduuna karar vermeye
alyordu.
207

NEWARKLI KTAPI, STACKHOUSE'UN KARISINI OTOBS DURAINDA LDRMEY PLANLADIINI


LER SRYOR

New York Times gazetesinin haberi pek uzun saylmazd, ama "Kimmel'in ifadesine gre... Kimmel'in
szlerine baklrsa... iddia edildi..." gibi yumuatc szler kullanld halde, Walter dpedz cinayetle
sulanyordu.
New York bulvar gazetelerinden biri habere geni yer ayrm, Kimmel'in parman kaldrp bararak
konuurken ekilmi resmini, ayrca Walter'm adnn ve tarihin rahatlkla okunduu sipari fiinin fotorafn
yaymlamt.
Newark Sun gazetesi muhabiri Grimler, uzun boylu, etkileyici bir vcut yapsna sahip olan, kaln gzlnn
ardndaki kahverengi gzlerinde bir bilim adam dikkati okunan krk yandaki Melchior Kimmel'in sekin bir
dille ve inandrc biimde yapt aklamaya kulak vermemenin mmkn olmadn bildirdi... Kimmel,
(avukat) Stackhouse'un Yasalar Zorlayanlar adl kitab smarladktan sonra cinayet konusuna girdiini
syleyerek, ifadesini kantlamak zere tarihli sipari fiini gsterdi. Kimmel aklamasnda, Stackhouse' un
karsn 'ayn yolla'; otobs yolculuu srasnda mola yerinde stne saldrarak ldrmek istediini ileri
srd. Kimmel ayrca, Stackhouse'un otobs kendi arabasyla takip etmeyi, mola yerinde karsna yaklap
biraz konumalar gerektiini sylemeyi, onu karanlk bir keye ekerek kimseye grnmeden ldrmeyi
planladn anlatt. Stackhouse'un ayn yntemi kendisinin de uygulam olduuna inandn sylediini
belirten Kimmel, "Stackhouse, plann aynen uygulad," dedi. Kimmel, Stackhouse'un 15 kasm gn tekrar
dkkna gelip ackl bir ekilde zr dilediini, karsn ldrdn itiraf ettiini anlatt. Cinayetle en ufak bir
ilikisi olmadn iddia eden Kimmel, "Stackhouse'un beni hastalk derecesinde saplant haline getirdiine
inanyorum" dedi. Stackhouse'un sk sk kendisini grmeye geldiini, ancak bu ziyaretler konusunda fazla bir
ey sylemek istemediini de ekledi. Stackhouse' un 15 kasm gn kitap dkknna gitmi olduu,
Philadelphia Emniyet Mdrl ci-
208

nayet masas dedektiflerinden Mfetti Yardmcs Corby tarafndan da doruland. Corby, birka hafta nce
Kimmel ve Stackhouse olaylarnn soruturmasyla grevlendirilmiti. Kimmel, Stackhouse'un iledii su
yznden kendisinin (Kimmel'in) rahatnn katn, Helen Kimmel'in ldrld gece dakikas dakikasna
neler yaptn polise tekrar anlatmak zorunda kaldn syledi. "Bu yzden, Stackhouse'un ekim aynda
bana geldiini, bunca zaman sonra da olsa, aklamaya karar verdim," dedi.
"Ben almaya merakl deilim" diyerek szlerini srdrd Kimmel, "ama bu adamn sulu olduu apak,
stelik bana amur atmaya kalkarak hem zel hem de meslek hayatm altst etti. Artk adalet yerini bulsun
diyorum!"
Kimmel'in basna yapt aklama, Stackhouse' un 23 ekim gn saat 19:30 sularnda karsnn ld
yerde grlp tehis edildiini belirleyen polis raporuna da uyuyor. Oysa Stackhouse, ayn akam Long
Island'da olduunu ileri srmt. 29 ekim gn Stackhouse' un evinde yaplan aramada, Helen Kimmel
cinayetinin gazetede yaymlanan haberi bulunmutu. Newark Sun'dan Grimler, Mfetti Yardmcs Corby'yi
telefonla arayp, Stackhouse'un bu haberi gazeteden kesip sakladn itiraf ettiini dorulatt.
Mfetti Yardmcs Corby, Grimler'e, Helen Kimmel cinayetinde Kimmel'in henz temize kmadn
hatrlatarak, Kimmel'in szlerinden ancak kendisi tarafndan dorulananlarn sorumluluunu stlendiini
belirtti.
Zaten Kimmel'in her sylediini dorulam, diye dnd Walter. Belki de Corby, btn bir leden sonra
Kimmel'i altrp nemli noktalardan hibirini unutmamasn, masaln inandrc bir tonla, vurgulayarak
anlatmasn salamt!
Walter mara basp evin yolunu tuttu.
Claudia patosunu karmam, elinde gazeteyle mutfakta ayakta duruyordu. arm grnyordu. "Myra
bu sabah otobste verdi," dedi gazeteyi gstererek. "Bay Stackhouse, bugn size iten ayrlmak istediimi
bildirmek iin geldim. zninizi istiyorum, Bay Stackhouse."
209

Walter, Claudia'nn yzndeki korku, utan ve sertlik karm ifadeye sessizce bakakald. Mutfaktan ieri
girdi, Claudia bir adm geriledi, anlalan kadn onun katil olduunu sand iin korkuyordu. "Anlyorum,
Claudia," dedi. "Nasl isterseniz. Size vereceklerimi ..."
"Sadece dolaptaki ayakkablarmla birka ufak tefeimi alacam, izninizle."
"Tabii, Claudia."
Claudia yar yoldan geri dnd. "Bu sabah Myra sylediinde inanmamtm, ama kendi gzlerimle
okuyunca ..." Duralad.
Walter sesini karmad.
"Ayrca polisin ikide bir ifademi almas da houma gitmiyor," diye hafife kt Claudia.
"zr dilerim," dedi Walter.
"Bay Corby size bir ey sylemememi istediyse de artk nemi kalmad sanrm. Gelmesine engel
olamadm, ama bundan sonra bu ie karmak istemiyorum."
"Namussuz herif," dedi Walter iinden. Corby'nin btn ayrntlar renmek iin Claudia'y nasl
konuturduunu gznn nne getirebiliyordu. Walter, haftalarca nce Claudia'ya, Corby'nin ziyarete gelip
gelmediini sormay dnm, ama bir trl cesaret edememiti.
"Bay Corby'ye size kar herhangi bir ey sylemedim, Bay Stackhouse," dedi Claudia rkek bir sesle.
Walter ban sallad. "Gidip ayakkablarnz aln, Claudia." Wal-ter yukardan czdann almak zere
merdivenlere yrd. Sabah czdann evde unutmu, cebindeki bozuk paralarla sokaa kmt.
Czdanndan para karrken birdenbire duralad, Clara'nn ln duyar gibi olmutu; fkeli, sitemli bir
lkt bu. Clara, onun hatas yznden Claudia'nn gitmesine sinirlenmiti sanki. Walter bir an iin, eskiden
olduu gibi utan, fke ve inat karm bir duyguya kapld, yine bir hata etmi, Clara'dan azar iitmiti.
Kendini toplayp parayla ek defterini alarak aa indi. Claudia'ya iki haftalk cretini karlayan bir ek
yazd, onar dolarlk banknotla birlikte uzatt.
"Onluklar iyi almanzn karl, Claudia," dedi.
Claudia elindeki paralara bakp eki geri verdi. "Bu hafta sa-
210
dece drt gn altm, Bay Stackhouse. Yalnz hakkm olan verin, gerisi kalsn. Otuz dolar alaym."
"Ama yetmez ki," diye kar kt Walter.
"Olsun," dedi Claudia uzaklarken. "Artk gideyim. Sanrm her eyi aldm."
Tavsiye mektubu yazmama bile frsat brakmad, benden tavsiye mektubu istemiyor herhalde, diye
dnd Walter. Claudia, alacaklarn koca bir kt torbaya doldurmutu. Walter kapy at, kadn dar
karken korkudan Walter'n iki adm tesinden geti. Onu arabayla Marlborough Soka'nn sonundaki
otobs durana gtrmeyi nermenin de, baka bir ey sylemenin de anlam kalmamt. Walter,
Claudia'nn baheden geip kaldrma inmesini, st aalarnn altndan yryerek uzaklamasn izledi.
Onu herhalde bir daha gremeyeceini dnnce zld. ten ayrlmasndan bylesine etkileneceini
tahmin etmemiti.
Mutfak kapsn kapad. Birdenbire tek bana, yapayalnz kalmt. "Hizmeti yznden bu hale
dersem", dedi kendi kendine, "tekileri, Ellie'yi, Jon'u ne yapacam? Ya Cliff'le babas? Ya Dick?"
Otomatik hareketlerle kahve hazrlamaya balad. Bayan Philpott'un gelip gelmeyeceini merak ediyordu.
Yoksa o da telefon edip bir bahane mi uyduracakt? Belki telefon bile etmezdi.
Saat dokuza doru telefon ald. Birisi kulbeden aryordu, Walter bozuk paralarn kumbaraya dmesini
beklerken Ellie'nin Corning'den aradn dnd. Az sonra Jon'un sesini duydu.
"Walter?"
"Evet, Jon."
"ey, haberi okudum."
Walter sesini karmad.
"Ne kadar doru?"
"Ziyaretlerin ou doru, ama sylediimi iddia ettikleri yalan." Sesi bile yavan, umutsuz kyordu,
inandrc olamamt. Jon da, sanki inanmam gibi uzun sre bir ey sylemedi.
"Seni ne yapacaklar?"
"Hi!" diye patlad Walter. "Hapse atacak deiller, buna benzer mantkl bir ey de yapmayacaklar.
Ellerinde delil yok. Kantlamaya da almyorlar zaten. Taktikleri baka, herkes kalkp
211

istediini syleyebilir, diyorlar!"


"Dinle, Walter, biraz sakinletikten sonra ifade verip her eyi srasyla anlatmalsn," dedi Jon sakin bir
sesle. "imdiye kadar sakladklarnn hepsini syle de bir an nce..."
"Hibir ey saklamadm."
"Bu ziyaretler..."
"Topu topu kere gittim, ikincisinde Corby de yanmdayd, stelik teki ziyaretlerimden de haberi
vard!"
"Walter, bana kalrsa her hafta bir yenilik ortaya kyor. Bu
yzden yeminli bir ifadeyle btn ayrntlar anlat, kantlar ortaya
koy diyorum."
Walter, Jon'un sesindeki soukluu, sabrszl, araya koy-
duu mesafeyi artk iyice anlamt.
"Eer susuzsan," diye ekledi Jon.
"Susuz olduuma inanmyorsun galiba," dedi Walter.
"Bak, Walter, hikyenin hepsini anlatman neriyorum, para para deil..."
Walter telefonu kapad.
Gazetelerden birindeki yazy hatrlad: Kimmel'in ifadesi
doru olmasa bile neden Stackhouse New York'taki byk ki-
tabevlerinden herhangi birinde kolaylkla bulabilecei bir kitab s
marlamak iin Nevvark'taki ad san duyulmam bir kitapya git-
misti.
Konyak iesini alp kadehini doldurdu.
Bundan sonra neler olabileceini dnd. Basna aklama ya- pabilirdi. Gerek de olsa, kim
inanacakt acaba? Gerek olduka skcyd, oysa Kimmel'in masal herkesi heyecanlandrmt.
Jeff'i alp Marlborogh Soka'nn sonundaki korulukta y- rye kt. Jeff, artk Clara'y beklemekten
vazgemi, hznl, sessiz bir kpek olmutu. Walter, en sevdii oyunu oynarken bile -eski bir bez
parasn top yapp Jeff dileriyle parampara edene kadar saa sola frlatrken- Jeff'in yznde, Clara'nn
za-manndaki yaramaz, neeli ifadeyi gremiyordu. Ellie de bunun farkna varm, kpei kendi evine
gtrmeyi Walter'a nermiti. Oysa Walter, Jeff'i kimseye vermek istemiyordu: Ona Clara gibi iyi bakmaya
alyor, her gn uzun yrylere karyor, Cla-udia'nn olduu gnlerde bile her sabah yemeini kendi
elleriyle
212
hazrlyordu. Bama bir ey gelecek olursa, Jeff in Ellie'ye ya da Philpott'lara gitmesini salamalym, diye
dnd.
Bir dilim tost ekmeine tereya srp stne st dkerek Jeff in kahvaltsn hazrlad, hayvann yemek
yiyiini izlemeye balad. Bitkinlikten ayaklar titriyor, topuklar muamba kapl demede takrdyordu. Jeff,
tasndan ban kaldrp bu sesin nereden geldiine bakt. Walter ayaklarn demeye bastrd.
Telefon ald.
Arayan Bayan Philpott'tu. Mobilya eksperi Bay Kam-merman'n hemen gelmesinde bir saknca olup
olmadn soruyordu. Walter, evde olduunu, beklediini syledi. Bayan Phil-pott'un hl saygl, neeli bir
sesle konumasna anlam verememiti. "Kusura bakmayn," dedi Bayan Philpott sonunda, "ben onunla
birlikte gelemeyeceim. Brodan ayrlmamam gerektiren bir iim kt da."
35 Walter, New York'tan Newark karakoluna telefon etti, Corby'nin Nevvark'ta olduunu, ancak kesinlikle
nerede olduunun bilinmediini rendi. Nevvark'a doru yola kt.
Saat biri eyrek geiyordu. Hafif bir yamur balamt.
Corby'yi karakolda bulamad. Memurlardan biri Walter'a adn sordu, ama Walter cevap vermedi. Tekrar
arabasna binip Kim-mel'in dkknna gitti. Dkkn kapalyd. Vitrinlerden birinin cam boydan boya atlam,
atlan orta yeri, sert bir maddenin arpmasyla delinip paralanmt. Walter bunu grr grmez intikam
hrsnn kabardn hissetti, kaldrmda vitrine atlan ta arad, ama bulamad.
Bir benzin istasyonuna girip arabann deposunu doldurdu, telefon rehberinde Melchior Kimmel'in ev
adresini arad. O srada adresin rehberde bulunmadn hatrlad, ama Bovvdoin Soka'nda Helen Kimmel
adna bir numara kaytlyd. Benzinci, Bowdoin Soka'nn nerede olduunu bilmiyordu. Walter ayn soruyu
bir trafik polisine sordu, polis yolu aa yukar tarif etmeye alt; ama Walter bu tarifle soka bulamad.
yle sinirlenmiti ki
213

kaldrmdan geen bir kadna adres sorarken sesini glkle kontrol edebildi. Kadn soka biliyordu, drt
blok tede olduunu syledi.
Ahap evlerin bulunduu bir sokakt buras. Evin numaras 245'ti. Ufak, iki katl, kzlkahverengiye boyal
bir evdi buras; kaldrmdan son derece dar, bakmsz bir im bahe ve alak demir korkuluktu, anlamsz bir
itle ayrlmt. Btn panjurlar kapalyd. Walter, sokan iki yanna bakndktan sonra arabadan inip n
kapdaki kk verandann tahta merdivenine yneldi. Kap zili keskin bir sesle nlad, ama ieride hareket
olmamt. Walter, Kim-mel'in kapal pancurlarn ardndan kendisini gzetlediini dnd. Yreini ani bir
korku sarm, btn bedeni dve hazrlanr gibi gerilmiti; ama ortalkta kimse grnmyordu. Zili tekrar,
daha uzun ald, kapy yoklad. Madeni tokman keleri elini actmt. Kap kilitliydi.
Walter sokaa dnd. Arabasnn yannda durdu, iindeki korkunun fke ve d krklna dntn
hissediyordu. Hep birlikte Newark Sun gazetesine gitmilerdir, diye dnd. Belki o da gazeteye gidip yazl
bir aklama yaparak kendini savunmalyd. "Yaymlamazlar herhalde", dedi kendi kendine. Artk kimse ona
gvenmiyordu. Corby'nin desteini salamalyd; baarl, drst, gen bir dedektifin Walter'n szlerini
dorulamas gerekiyordu. Sokan ortasnda manevra yapp Newark karakoluna dnd.
Corby'nin geldiini, ancak megul olduunu sylediler.
"Walter Stackhouse'un grmek istediini bildirin."
Polis memuru Walter'a yan gzle bakt, koridordaki kaplardan birini ap birka basamak indi. Walter
polisin peinden gitti. kinci koridordan geip bir kapnn nnde durdular. Memur kapy vurdu.
"Kim o?" diye sordu Corby bouk bir sesle.
"Walter Stackhouse!" diye bard memur.
Srg ekildi. Corby, kapy ardna kadar at. "Merhaba! Sizi bugn bekliyordum," dedi glmseyerek.
Walter ellerini pardssnn ceplerinden karmadan ieri girdi; Corby'nin, cebinde silahn tuttuundan
kukulanm gibi dikkatle baktn fark etti. Birden olduu yerde donakald. Kim-mel iskemlelerden birinde
oturmu, iri gvdesi ac ekiyormu gibi iki bklm olmutu. Walter' tanmamasna, bo gzlerle bakt.
214

Yznde donuk bir dehet okunuyordu.


"Bugn itiraf gn," dedi Corby neeyle. "Tony konutu bile. imdi sra Kimmel'de, arkasndan da sizde."
Walter sesini karmad, ikinci iskemlede oturan korkak ifadeli, esmer gence bakt sadece. Tavana kadar
fayans kapl, bembeyaz, souk odadaki parlak k gz kamatryordu. Kimmel'in koca surat ya terden ya
gzyandan srlsklam olmu, yakas alm, kravat sarkmt.
"Oturmaz msnz, Stackhouse? Masadan baka yer kalmad."
Walter, kapnn i taraftan, kasaplarn alt souk odalardaki kap srglerine benzeyen, koca bir
srgyle kilitlendiini grd. "Size bundan sonra ne olacan sormaya geldim," dedi. "Kararnz bekliyorum.
Gerekirse mahkeme nne karlmaya da hazrm; ama kimsenin hakkmda olur olmaz yalan sylemesini
istemiyorum, ne sizin ne de..."
"Yaptklarnz anlatrsanz iimizi abuklatrm olursunuz, Stackhouse!" diyerek szn kesti Corby.
Walter adamn kendinden emin duruuna, gvdesine gre ufak kalm, ask suratna bakt, polis kimliinin
ardna gizlenmi ukala, diye dnd. Birden yerinden frlayp Corby'nin koluna yaparak bkt, yumruunu
adamn enesine doru sallad; ama Corby atak davranp Walter' yumruundan yakalayarak kendine doru
evirdi. Walter fayans demede kayd, Corby bileinden tutup ekmese yere decekti.
"Kimmel, bana dokunulmayacan rendi, Stackhouse. Siz de renseniz iyi olur." kk elmack
kemikleri kzarmt. Omuzlarn silkeledi, stne bana eki dzen verdi, pardssn karp tahta
masaya frlatt.
"Bundan sonra ne olacan sordum", dedi Walter. "Yoksa srpriz mi yapacaksnz? Siz kim oluyorsunuz
da gazetelere yalan yanl haberler veriyorsunuz?"
"Gazetelerde bir tek yalan bile yok, sadece doruluu kesin olmayan bir nokta var, o da btn gazetelerde
dorulanmad belirtilerek belki de yalan olabilecei vurgulanarak yaymland."

Doruluu kesin olmayan da ne demek, diye dnd Walter. Corby'nin ince yapl bedeninin kendinden
emin hareketlerle, tuzaa drd; ama henz ldremedii bir fili inceler gibi Kim-
215

mel'in sandalyesinin evresinde dolamasn izlemeye balad. Kimmel'in yz, plak kafas ter iindeydi,
oysa oda souktu. Corby nnden her geiinde Kimmel ban omuzlarnn arasna ekiyordu. Walter
birden, Kimmel'in neden bu kadar plak ve irkin grndn anlad: Adam gzln karmt. "Corby
herifin canna okumu besbelli", dedi kendi kendine; "belki de btn gece sorguya ekmitir, stelik Kimmel
basna Corby'nin istediklerini syledikten sonra!" Walter cebinde yumruklarn skt. Corby, Kimmel'in
evresindeki turunu tamamladka dnp Wal-ter'a bakyordu. Birdenbire, "Sizde sessiz yntemi denedim,
Stack-house; ama ie yaramad," dedi.
"Ne demek istiyorsunuz?"
"Gazetecilere btn bildiklerimi anlatmadm. Bildiiniz gerei saklamakla ne kadar byk bir aptallk
ettiinizin kendiliinizden farkna varmanz bekledim. Olmad. Bundan sonra bask yapmak zorunda
kalacam. Bugnk gazeteler sadece bir balang. Size snrsz bask yapabilirim!" Corby, ayaklarn
aarak durup fkeyle Walter'a bakt. Ksk gzlerinden birinin seirmesi yzndeki hrs bsbtn
arttryordu.
"Sizin de amirleriniz var," dedi Walter. "Galiba Bamfetti Royer'la konusam iyi olacak."
Corby'nin baklar bsbtn karard. "Bamfetti Royer'dan tam yetki aldm. Gerektii gibi altma
inanyor, onun amirleri de yle. Nevvark polisinin, ipular tazeyken iki ayda yapamadn be haftada
yaptm!"
Herif Hitler gibi, bylesine ancak akl hastanesinde rastlanr, diye dnd Walter.
"Tony, Kimmel'in o akam sinemada karlamalarndan hemen sonra, sekiz krk bete salondan km
olabileceini syledi," dedi Corby, esmer ocuu gstererek. "Ayn akam sinemadan sonra Kimmel'in evine
gittiini, ama evde bulamadn ' da hatrlyor."
"Gelmedi, yle bir ey sylemedi," diye kar koydu Kimmel, grtlaktan gelen, sinirli bir sesle. "Bana
geldiini sylemedi!"
"Kimmel, o kadar sulusunuz ki, deta kokusunu duyuyorum!" diye bard Corby. Sesi bo odada
yanklanmt. "Siz de Stack-house kadar sulusunuz!"
216

"Ben yapmadm, ben yapmadm!" dedi Kimmel tekdze sesiyle. Walter'n o gne kadar fark etmedii,
belirgin bir yabanc i-vesiyle konuuyordu. aresizlik iindeki direnii, btn kemikleri krlm birinin son
rpnlarna benziyordu.
"Tony, karnzn Ed Kinnaird'le ilikisi olduunu biliyor. Bu sabah anlatt. Zaten btn mahallenin haberi
varm. Tony de komularnzdan duymu!" diye kkredi Corby. "Helen'i bundan daha sudan bir sebeple bile
ldrm olabileceinizi biliyor. yle deil mi?"
Walter olanlar dehetle izliyordu. Tony'nin tank sandalyesinde oturduunu gznn nne getirmeye
alt; korkan, aptaln biri, para karlnda ya da gz korkutularak isteneni syleyebilecek bir tip, diye
dnd. Corby haince davranyordu, ama sonuca ulamt. Kimmel, atee oturtulmu koca bir ya paras
gibi gittike klyor, eriyordu; tiz bir sesle, "Ben yapmadm, ben yapmadm!" diye tekrarlad.
Corby birden Kimmel'in stne yryp iskemlesine tekme att, deviremediini grnce eilip iskemleyi
arka bacaklarndan yakalayarak yana doru ekti. Kimmel grltyle yere yuvarland. Tony, Kimmel'e
yardm etmek istercesine yerinden frlayp tekrar oturdu. Corby, ayakkabasnn tabanyla Kimmel'i drtt.
Kimmel yaral bir fil gibi ar hareketlerle yerinden kalkt. Corby'nin sesi kesilmek bilmiyor, Kimmel'e itiraf
etmesini, yoksa bir daha ayaklarnn stne basamayacan tekrarlayp duruyordu. Walter, sra kendisine
gelince Corby'nin neler syleyeceini biliyordu: Kimmel'in dkknna ka kere gittiini saymaya balayacakt
Corby; Kimmel'in dedii gibi cinayetten sz ettiklerine, sonradan Wal-ter'n suunu itiraf ettiine inandn
syleyecek, yalnz kendisinin deil; herkesin Walter' mitsiz bir durumda grdn ileri srerek rol
yapacakt. Corby'nin el kol hareketleriyle, byk bir toplulua nutuk eker gibi bararak yaklatn grd:
"...ite bu adam! Bu adam banz belaya soktu, Kimmel! Bu Walter Stack-house denen beceriksiz!"
"Yeter artk!" dedi Walter. "Susuz olduumu biliyorsunuz. Bunu bana kendiniz sylediniz, bir deil iki
deil, kim bilir ka kere! Ama sersem amirlerinizden birinin omzunuzu okamas uruna, sansasyon
yaratacak bir hikye uydurup arpk fikirlerinizi
217

dorulamak iin yalan yere yemin bile edersiniz!"


"arpk fikirleriniz!" diye tekrarlad Corby, hi de kzm grnmyordu.
Walter birden Corby'nin zerine yrd ve yumruunu enesine indiriverdi. Bir anda Corby'nin ayaklarnn
yerden kesildiini, havada uan glgesinin arkadaki beyaz duvara yansdn fark etti, ardndan Corby'nin
yatt yerde ceketini ekitirdiini grd. Corby, tabancasn Walter'a dorultarak yavaa ayakland.
"Bir daha denerseniz tetii ekerim," dedi Corby.
"O zaman istediiniz itiraf elde edemezsiniz," diye karlk verdi Walter. "Neden beni tutuklamyorsunuz?
Bir polis memuruna vurdum!"
"Sizi tutuklamak aklmn kesinden bile gemiyor, Stack-house," diye hrlad Corby. "Tutuklarsam sizi
korumu olurum. Bunu hak etmediniz!"
Corby kprdamadan duruyordu, ama tabancasn Walter'dan ayrmamt. Walter, adamn gergin suratna,
buz gibi mavi gzlerine tekrar bakarken, "Corby gerekten de sulu olduuma inanyor mu," diye sordu
kendi kendine. Sonunda inandna karar verdi; Corby bundan sonra Walter'n susuz olabileceini gsteren
en ufak bir ipucuna, bir kanta kulak vermeyecekti. Walter, Kim-mel'e bakt. Kimmel onu yorgun, bombo
baklarla szmekteydi. Corby adam delirtmi, diye dnd birden, bunlarn ikisi de kendince deli. Corby
de, Kimmel de deli, kede oturan olan da budala!
"Ya beni tutuklarsnz ya da eker giderim." Walter kapya doru yrd.
Corby elinde tabancasyla kapnn nne geti. "ekilin!" dedi Walter'n burnunun dibinde. Alnnda ter
damlacklar belirmi, enesinde Walter'm yumruunun indii yer kzarmt. "Nereye gideceinizi
sanyorsunuz? Darda ne bulacaksnz? zgrlk m? Kiminle konuacaksnz? Nerede btn
dostlarnz?"
Walter gerilemedi. Corby'nin kaskat kesilmi, deli suratna bakarken Clara'y hatrlad birden. "Ne
istiyorsunuz? Silahla tehdit ederek mi itiraf ettireceksiniz? Hibir ey sylemiyorum. sterseniz vurun."
218

Tpk Clara fkeyle barp armaya baladnda duyduu olaanst soukkanlla kaplmt.
Tabancay oyuncak silah gibi gryor, korkmuyordu. "Haydi, ate etsenize," dedi. "Belki madalya verirler.
Madalya deilse bile herhalde terfi edersiniz."
Corby elinin tersiyle azn sildi. "Kimmel'in yanna gein."
Walter olduu yere dnd, ama adm atmad. Corby, tabancasn Walter'dan ayrmadan Kimmel'e yaklat.
Walter, Corby'nin eli silahl bir deli olduunu, odadan sa kamayacan dnyordu.
Corby, serbest eliyle enesini svazlad. "Bu sabah gazeteleri grdnzde neler hissettiinizi anlatn,
Stackhouse."
Walter cevap vermedi.
"Tony", Corby silahn namlusuyla Tony'yi gsterdi, "Tony haberi okuyuncu ayd. Kimmel'in de pekl
karsn ldrm olabileceine karar verdi. Tpk sizin ldrdnz gibi."
"Haberi okuyunca m?" Walter gld.
"Evet," dedi Corby, "Kimmel, sizi ele vereceini sanyordu, ama at geri tepti. Aklamalaryla Tony'nin
olanlar anlamasna yardm etmi oldu. Tony bize gre uyank ve deerli bir gen." Oturduu yerde korkudan
bzlm Tony'ye doru ar admlarla ilerledi.
Walter daha yksek sesle glmeye balad. Ban arkaya atp boulurcasna kahkaha atyor, gl
duvarlarda yanklanyordu. nce Tony'nin korku dolu aptal suratna, ardndan Kimmel'in kahkahalardan
alnm, kskn yz ifadesine bakt, kendisinin de tekiler kadar deli olduunu dnd, bu sefer kendi
delice kahkahalarna glmeye balad. Bir yandan ayaklarnn stnde ileri geri sallanarak glyor, bir
yandan da beyninin ciddiyetini kaybetmemi blmyle, sadece yorgunluktan ve sinirden gldn, bu
haliyle kendini maskara ettiini dnyordu. "Kimmel'le Tony yasalar ne kadar temsil ediyorsa, Corby de o
kadar ediyor; ama ben avukat olduum halde hibir ey yapamyorum," dedi kendi kendine. Hayalindeki
tarafsz yarg -beyaz sal, siyah cppeli, sakin, bilge bir adam- anlattklarn sonuna kadar kesmeden
dinleyecek, susuz olduuna karar verecekti; ama bu yarg yalnzca hayalinde yayordu. Araya bir ordu
dolusu Corby girmeden kimseye derdini anlatamayacak, kimse olanlara, daha dorusu ol-
219

mayanlara inanmayacakt.
"Ne glyorsun, sersem herif?" diyerek yavaa yerinden doruldu Kimmel.
Walter, Kimmel'in yal suratnn fkeyle kasldn fark edince glmekten vazgeti. Susuz olduunu
sylemek zere dkkna gittii gn, Kimmel'in yznde grd hak iddia eden, kin dolu ifadeyi yine
grm, korkmaya balamt.
"u yaptklarnza bakn, bir de utanmadan kalkm glyorsunuz!" Kimmel'in sesi yine grtlaktan kmt.
Elleri titriyor, ocuksu denebilecek, garip, ince hareketlerle parmak u-laryla oynayp duruyordu; ama
kzarm gzleri fke ve nefretle Walter'a dikilmiti.
Walter Corby'ye bakt. Corby, terbiye ettii filin numarasn iyi yapmasndan memnun bir tavrla Kimmel'i
szyordu. Walter o anda Corby'nin asl amacn anlad: Adam Kimmel'i Walter'a kar kkrtmak, nefretini
krklemek, hatta stne saldrtmak istiyordu. Kimmel'in yznden, susuzluuna inand, olanlar
hakszca yenmi bir tokat gibi grd belliydi. Walter birden, sanki susuz birini iinden kamayaca bir
kapana kstrm gibi utand. Bir an nce gitmek istiyordu, birka kelimeyle dilenmeyecek bir zr dilemek,
gerisin geri kapya yryp kamak geliyordu iinden.
Kimmel bir adm yaklat. skemlenin arkalna tutunduu halde iri gvdesi tkezleyecek gibi olmu, sonra
toparlanmt, "Budala!" diye bard VValter'a. "Katil!"
Walter Corby'ye bakt, Corby glmsyordu.
"Artk gidebilirsiniz," dedi Corby Walter'a. "Gitseniz daha iyi olacak."
Walter bir an duralad, arkasn dnp derin bir utanla, ka-arcasna kapya doru yrd. Srg bir
ekite almamt, alttaki kilidi ekitirmeye balad. nanlmaz bir gayretle urayor, akaklarndan ter
damlyordu. Arkasndan Corby'nin silah ektiini ya da Kimmel'in yaklamakta olduunu hayal ediyordu.
Sonunda srg ald, Walter kap tokman evirip dar frlad.
Kimmel'in arkasndan "Katil!" diye bardn duydu.
Merdivenleri koarak kp ana koridora ulat. Dizleri titriyordu. Caddeye indi, korkuluun demir topuzuna
tutunup biraz

solukland. Btn organlar felce uram, boulacak gibi olmutu. Bitmek bilmeyen, korkulu bir d
gryordu sanki. Geride brakt oda delilerle doluydu. Onlara glmt. Glerken Kim-mel'in yznn ne
hale geldiini hatrlad. rpererek korkuluu brakt, yrmeye balad.
36 "Ne demek istediimi hl anlamadn," dedi Ellie. "Onu ldrm olsaydn, durumu anlamaya alr,
belki seni affederdim. Buna anlay gsteremeyecek kadar dar grl deilim, ama bu yalanlar
affedemem."
Ellie'nin arabasnda yan yana oturuyorlard. Walter kza dnd, gz gze geldiler. Ellie'nin baklar duru
ve sakindi, Walter'a eskisi gibi, her zaman bakt gibi bakyordu neredeyse. "Kimmel'in anlattklarna
inanmadn sylemitin," dedi Walter.
"Senin cinayetten sz etmek iin gittiine tabii ki inanmyorum, ama dkkna gittiini kendin sylyorsun."
"ki kere gittim," dedi Walter. "Ellie, btn bunlar rastlant sonucu gelien bir dizi olay olarak grebilsen
keke. Her eye ramen susuz olduumu anlayabilsen ..." Ellie'nin 'susuz olduunu biliyorum' diyerek
kar koymasn bekledi, ama kz sesini karmad.
Ellie, sabit ve dikkatli baklarn Walter'dan ayrmyordu.
"Cinayet ilediimi sanmyorsun, deil mi, Ellie?" diye patlad Walter.
"Bu konuda bir ey sylemek istemiyorum."
"Bana cevap vermelisin!"
"Bir ey sylemek istemiyorum dedim ya, hi deilse bu hakkma sayg gster."
Walter, o sabah Ellie'nin telefondaki sakin sesine, grme nerisini hemen kabul etmesine armt,
oysa Ellie'nin, daha bir gn ncesinden, gazeteleri okuduunda duygularndan arnp ne yapacana karar
verdiini imdi anlyordu.
"Demek istediim u: Bana drst davransaydn, olanlar kabul edebilirdim belki. Ama bundan hi
holanmadm, artk seni de sevmiyorum." Ellie, ba parman elindeki deri anahtarlkta ileri geri
221

hareket ettiriyordu, gitmekte acele ediyordu sanki. "Bunun sana dokunacan sanmyorum. Zaten, evlenmek
yle dursun, geleceimizle ilgili en ufak bir plan bile yapmadn."
Walter birden, Ellie'nin evinde geirdikleri son geceyi de kendisine kar koz olarak kullandn hissetti,
Kimmel'in aklamalarnn gazetelerde kacan sylemek isteyip de syleyemedii geceydi bu. Acaba
Ellie'nin bu tepkiyi gsterip benden ayrlmas iin mi bildiklerimi sylemedim, onunla sevimekten kandm,
diye dnd. Ellie'yle evlenmeye karar veremeyeceini biliyordu. Yine de, birlikte geirdikleri ilk gecenin
mutluluunu, btn engellere ramen birbirlerini sevdikleri iin sonunda birlikte yaayacaklarna itenlikle
inandn hatrlad. Ellie'yi bulamayp Karde Bar'ndan ona telefon ettii gece onu sevdiine btn
kalbiyle inand aklna geldi. Hayalinde yaatt ideal kadn tipine nasl da uyuyordu Ellie. Sadk, akll,
sevimli ve Clara'nn aksine tam anlamyla salkl olduu iin onunla gurur duymutu. Oysa imdi elindeki
btn kozlar yanl oynadn, daha da kts, bilerek ve isteyerek yanl oynadn dnyordu.
Clara'nn olumsuz, ykc etkisi lmnden sonra bile kendini gsterip stnl ele geirmiti.
"Bu son grmemiz olsa gerek," dedi Ellie, sakin bir tavrla. Sesi, bir cerrahn kalbe neter at gibi
ldrc ve rahatt. "Haftaya tanacam, nereye gideceimi henz bilmiyorum ... Long Is-land'da
kalacam, ama Lennert'te deil. Bu evden kmak istiyorum."
Walter, sinirli hareketlerle parmaklarn arabann n panosunda gezdirdi. "Kimmel'e inanmadn
sylemitin, doru mu bu?"
"Ne nemi var?"
"Dnn tek olay buydu, btn deiikliklere bu olay neden oldu!"
"Hayr, yle deil, bence deil. Kimmel'i ekim ay banda zi-yeret ettiini kabul ediyorsun, demek ki bana
yalan syledin."
"Benim derdim baka. Kimmel hakknda sana btn anlattklarmdan sonra, adamn -Clara konusunda-
sylediklerine inanyor musun, bunu bilmek istiyorum."
"Evet," dedi Ellie alak sesle, gzlerini Walter'dan ayrmadan. "Hatta iin bandan beri senden -bir lde-
kukulandm da syleyebilirim."
222

Walter, yldrm arpma dnmt, Ellie'ye bakakald. Ellie'nin yznde deiik bir anlam belirmeye
balamt: Korku. Walter'n kaba g kullanmasndan korktuu belli oluyordu. "Tamam," diye tslad Walter.
"Artk hibir ey umurumda deil, anlyor musun?"
Ellie sadece bakmakla yetindi. Gergin, biimli dudaklarnda hafif bir glmseme belirmiti sanki.
"Bunu hem sana hem de bakalarna btn aklyla sylemek istiyorum. Bktm artk! Kimin ne
dndne hi aldrmyorum. Anlyor musun?"
Ellie ban sallad. "Evet."
"Kimse gerei anlamak istemiyor, ben de anlatmaktan usandm. te bu kadar!" Walter arabann kapsn
at, inmek zereyken arkasna dnd. "Bu son grmemiz de kusursuz dorusu, olan biten her eye
uyuyor!" Kapy arpp karya geerek kendi arabasna doru yrd. Yorgunluktan sarho gibi
sallanyordu.
37 Broda her ey inanlmaz bir kolaylkla halloldu. Walter, randevu bile almadan George Martinson'un
odasna girip -Willie Cross'un broda olmad gnlerden biriydi, oysa Walter onu da grebilmeyi istiyordu-
ii braktn syledi. Martinson laf kalabalna getirmeden kabul ettiini bildirdi. Walter'n, hi deilse
grne gre, serbeste dolamasna armt.
Herkesin yznde ayn aknlk okunuyordu, Peter Slot-nikoff un bile. Kimse, belli belirsiz bir 'Merhaba'
dnda bir ey sylemedi. Birinin inisiyatifi ele geirerek Walter'in stne atlayp yakalamasn ya da hapse
atmasn bekler gibi bir halleri vard. Joan da korkmu grnyordu, dosta bir ift sz sylemekten bile
ekinmiti. Walter oral olmad. Artk iyice benimsedii aldrmazlktan m, yoksa sarholua benzeyen
bedensel yorgunluktan m, nedense, kendini herkese ve her eye kar koruyan bir zrh giymi gibiydi.
Yaz masasnn ekmecelerini boaltp kitaplarn toplarken Dick Jensen odaya girdi. Walter doruldu,
Dick'in dnceli tav-
223

rina, yelek cebindeki kstekli altn saatin camdan szlen gne nlaryla gzel gzel parlamasna bakt.
"Bir ey sylemene gerek yok," dedi Walter. "Tamam."
"Nereye gidiyorsun?" diye sordu Dick.
"Krk Drdnc Sokaa."
"Broyu tek bana m aacaksn?"
"Evet." Walter ekmeceleri boaltmaya devam etti.
"Walt, neden seninle gelemediimi anlyorsun, deil mi? Ailemi geindirmem gerekiyor."
"Anlyorum," dedi Walter abucak. Ayaa kalkp cebinden czdann kard. "Unutmadan sana kira payn
geri vereyim. te iki yz yirmi be dolarlk ekin." eki masann kenarna brakt.
"Bir artla alrm, eer sen de Corpus Juris'i alrsan."
"Ama o senin."
"Birlikte kullanacaktk."
Corpus Juris, Dick'in evindeki zel kitaplnda duruyordu. "Gnn birinde sana da gerekebilir," dedi
Walter.
"imdilik gerekmiyor, ltfen sen al. State Digests'den de al.. Ben kendime bro aana kadar bunlarn
hkm geer."
"Teekkr ederim, Dick," dedi VValter.
"Bro ilann bu sabahki gazetede okudum."
Walter ilan henz grmemiti. Cumartesi sabah, Nevvark'a gitmeden nce, gazetenin kk ilanlar
blmne inat olsun diye vermiti bunu. "Dikkatli davrandm, senin adn koymadm," dedi VValter. "Bu hafta
kacak ikinci ilanda kendi adm vereceim."
Dick, yumuak bakl kahverengi gzlerini krptrd. arm grnyordu. "Cesaretine hayran
olduumu bilmeni istiyorum, Walt."
Walter, Dick'in asl nemli konuya deinmesini bekledi; ama anlalan Dick baka bir ey sylemeyecekti.
Dick'in eki alp ortadan katlayarak cebine koyusunu izledi. "nmzdeki gnlerden birinde arabayla urayp
kitaplar alrm," dedi Walter. "Senin iin hangi akam uygunsa. Bugnden itibaren Manhattan'da
oturuyorum. Kitaplar sana gerekinceye kadar dn alm olacam."
"Ben getiririm," diye atld Dick. " saatleri iinde brona brakrm." Kapya doru yrd.
Walter ister istemez peinden gitti. Dick'in ekingenliine, ak-
224

lndan geenleri sylemekten kanmasna ramen Walter, drt yllk dostluklarn bu ekilde bitirmek
istemiyordu. "Dick," dedi.
Dick arkasna dnd. "Efendim?"
"Bir ey sormak istiyorum ... Benim sulu olduuma inanyor musun? Bu mu nedeni?"
Dick alnn krtrp dudaklarn yalad. "ey ...bilmiyorum Walter, ak sylemek gerekirse ..." Sklgan
tavr deimemiti, ama sylenebilecek her eyi sylemiesine baklarn Walter'n gzlerine dikti.
Walter durumu anlamt. Dick'in elinde olmayan nedenlerle byle dndn biliyor, onu sulamyordu;
ama arkadann yzne bakarken aralarndaki son gven krntsnn, dostluklarnn, birbirlerine verdikleri
szlerin birdenbire yok olup yerini ac bir boluun aldn fark etti.
"Kendini savunacaksn, deil mi?" diye sordu Dick. "Bundan sonra ne olacak?"
"Ben susuzum!" dedi Walter.
"Peki, en azndan bir aklama yapman gerekmiyor mu?"
"Susuz olduumu kantlamam m gerekir?" diye patlad Wal-ter. "Hukuk sisteminde deiiklik mi yapld?"
"Tamam," dedi Dick. "Prensipte haklsn, ama ..."
"Sulu olsam peimi brakrlar myd sanyorsun? Ellerinde beni mahkemeye verecek delil bile yok."
"Ama benim gibi birok insan ..."
"Senin gibilerin can cehenneme! Hepinizden bktm usandm! Bo laflarnzdan da! Kimin ne dedii
umurumda bile deil!"
"Atlatrsn umarm," dedi Dick buz gibi bir sesle. Arkasn dnp dar kt.
"Walter masasnn bana dnd, evrakn toplamaya devam etti.
Brodan kmak zereyken Joan ieri girip kapy kapad. "ten ayrlyor musunuz?" diye sordu. "Yeni
bronuzu mu aacaksnz?"
"Evet." Walter, sekreterinin skldn fark etmiti, yardm etmek iin, "Sizi anlyorum, Joan," dedi. "Bana i
konusunda verilmi bir sznz yoktu zaten."
Joan duralad. Walter bir an, Joan'n sakin, dengeli sesiyle ona hl inandn, btn sorunlar
atlatacandan emin olduu iin
225

yeni broda birlikte almak istediini syleyeceini sanm, mitlenmiti. Sonunda Joan, "ten ayrlmak
konusunda fikrimi deitirdiimi haber vermeye geldim," dedi. "imdilik burada kalmak istiyorum."
Walter ban sallad. "Tamam." Gzlerini Joan'dan ayrmyor, daha kesin, daha gl bir eyler
sylemesini bekliyordu. Joan, iki yl boyunca sadk bir sekreter olarak grev yapmt. Birden en az onun
kadar sklmaya baladn fark etti. "nemli deil, Joan, zlmeyin," dedi. Yanndan geip kapya
ynelirken, "ok iyi bir sekreterdiniz," diye ekledi.
Joan sesini karmad.
Walter arkasn dnp dar kt.
Hepsi byle arka arkaya gidecek, tpk Clara'nn salnda arkadalarm birer birer kaybettiim gibi, diye
dnd. Clara da byle yalnzd ite. Tek bana kalmann ne demek olduunu yaknda anlayacakt.
Broya i iin bavuran gen elemanlar, kim olduunu renince almaktan vazgeeceklerdi. Belirledii
hedefe doru inatla ilerlemekten baka bir ey yapmyordu. Ayn inatla evi boaltmt, yine ayn inatla
leden sonra bir apart otel arayp bulacak, bir iki haftadan fazla kalamayacan bildii halde iki aylk kiray
pein deyecekti. Bu iin de sonu gelecekti nasl olsa: Omuzuna bir el dokunacak, bir tabanca evrilecek, bir
kurun karanl yrtarak onu hedef alacak, ya da Kimmel'in elleri boynunu skacakt. Ama bunlar olmadan
nce btn dostlar birer birer uzaklaacakt. Konuacak kimse kalmayacakt. Dnya, Ay kadar sszlaacak,
o da Ay'n yzeyindeki tek insan olacakt.
38 Kimmel, Philston Caddesi'ndeki Bausch & Skaggs adl gz-lkye drdnc kez yeni bir gzlk
smarlad. Gen tezghtar bu sefer glmsemekle kalmayp iten bir kahkaha att. "Yine mi drdnz, Bay
Kimmel? ple boynunuza balasaydnz keke!"
Kimmel, adamn sesindeki kontrol edemedii needen, gz-ln neden krldn pekala bildiini
anlamt, satc btn ta-

ndklarna Kimmel'in knlan gzlnden sz etmiti kukusuz. Kimmel, Bausch & Skaggs yerine baka bir
gzlkye de gidebilirdi; ama bu dkknn siparii en ksa zamanda getirteceini biliyor, titizlikle alp
doru l aldklarna gveniyordu.
"Ufak bir depozito brakabilir misiniz, Bay Kimmel?"
Kimmel czdann kard, onluklar yerletirdii kt para blmnden bir banknot ald.
"Yarn sabah hazr olur. Evinize gndereyim mi?" diye sordu tezghtar yapmack bir saygyla.
"Ltfen. Kalan hesab evde ekle derim."
Kimmel, drdnc defa dkkndan kp kaldrmn kenarnda bekleyen arabaya yrd; ama bu seferki,
iinde Tony'nin bekledii kendi arabas deil, bir taksiydi. Eve dnerken iyice acktn hissetti, oysa daha
bir saat nce tka basa kahvalt etmiti. Alk duygusunu, elle tutulabilir bir sorunmu gibi dikkatle inceledi.
Can, pateli, soanl avdar ekmei sandviiyle bira istiyordu.
"Ltfen ... Yirmi Drdnc Sokak'la Exter'in kesinde, Shamrock mezecisinin nnde durur musunuz?"
dedi ofre.
Mezecinin nnde arabadan indi; kaldrm, kalabalk bir anayolu geercesine byk bir dikkatle yryerek
dkkna girdi. Bir pateli sandvile birka kutu bira ald. Buradaki sandviler Ricco'dakilerle boy lemezdi,
ama Kimmel Ricco'ya gitmek istememiti. Tony onu grdke kaacak delik aryor, babas sokakta selam
bile vermiyordu. Kimmel, sandvile biralar arabaya gtrd, ofre evin adresini verdi. Yolda sandviin
ucundan srmak iin mumlu kd at, eve vardnda yansndan ounu yiyip bitirmiti bile, iki tane
almadna hayfland. ofr, taksi saatinin 2.10 dolar yazdn syledi. Kimmel saati gremiyordu, ofre
de inanmamt; ama yine de paray dedi.
Evde iki kutu bira iti, kalan sandvile bir dilim krem peynirli ekmek yedi, oturma odasna geip beklemeye
balad. Kitap okumak istiyor, ama okuyamayacan biliyordu. Gzlnn gnderilmesini, Corby'nin gelip
onu da krmasn beklemekten baka yapacak bir eyi yoktu. Dkknn vitrinindeki atlak aklna geldi. Cuma
gn ieride alt srada, biri sokaktan hafif bir tula atmt. Tula cam krmam, ama boydan boya
atlatmt. Kimmel
227

gndzleri dkknda oturmaktan ekiniyordu. Nedense, evden ok dkknda birileriyle boumaktan


korkuyordu. Kitapnn Melc-hior Kimmel'e ait olduunu herkes biliyordu, ama Kimmel'in nerede oturduunu
bilenlerin says azd.
Kimmel mutfaa gitti, oyma ileri iin satn ald, am aacndan bir latay alp odaya dnd, ucundan
yirmi santimlik bir para kesmeye balad. Kare kesitli paray yontarak puro gibi yuvarlak bir biim verdi.
Desen oyacak kadar iyi gremiyordu, ama hazrlk yapabilirdi. Bilenmekten iyice incelmi, jilet gibi keskin,
yuvarlak ulu aksn ustaca kullanarak seri hareketlerle alyordu.
Stackhouse'un kahkahasn tekrar hatrlaynca, beynine Corby'den tekme yemi gibi oldu birden.
Dnceleri, gl bir hortuma kaplmasna dnp duruyordu. Stackhouse'un kahkahasn dndke
herifi datmak, delik deik etmek geliyordu iinden. Ayaa kalkt, tahta parasyla aky kanepenin stne
frlatt, ellerini pantolonunun ceplerine sokup odann iinde dolamaya balad. Tony'yi beyninden tmyle
silip att, unuttuu gibi Stackhouse'u da unutmal myd, yoksa snrsz intikam duygusunu tatmin etmek
iin onu ineyip ezmeli miydi, bir trl karar veremiyordu. Stackhouse, cinayet ileyen, yalan syleyen,
kurbanlaryla alay eden, yaptklar ortaya kt halde neredeyse mucize saylabilecek bir ekilde klna bile
dokunulmayan, korkan, adi herifin biriydi. Corby ona elini bile srmemiti. Herif stelik zengindi de.
Kimmel, Stackhouse'un Long Island'da, malikne boyutlarna varan, arka bahesinde yzme havuzu bile
olan bir evde, lks iinde, al uakl (personeli ii brakm olsa bile Stackhouse bakalarn bulurdu)
yaadn gznn nne getirdi. Bu bencil, aptal herif, adna biraz daha kara srlmesini nlemek iin elli
bin dolar bile vermeyecek kadar da cimriydi! Kimmel, sadece Stackhouse'un aptallna sinirlenmekle
kalmyor, grd zarara karlk Stackhouse'un kendisine en az elli bin dolar borlu olduunu dnyordu.
Buzdolabn ap tabaktaki yarm salam kard. Ekmek kutusuna uzanacakken vazgeti, salamn
kokusuna dayanamamt, dilerini salamn evresindeki zara dedirmeden, orta yerinden snv di. Dolaptan
bir bira daha ald. Oturma odasndaki yerine dnp
228

tekrar tahta parasyla bana uzand.


Baka bir kente tanabilirim, diye dnd. Buna kimse engel olamazd. Corby peini brakmayacakt
kukusuz; ama hi deilse bir sre iin evi gzleyen komulardan, sokakta karlatklarnda selam
vermeyen tandklardan kurtulmu olurdu. Tanaca kentte de -Paterson ya da Trenton'da- zamanla
dlansa bile, buna Ne-wark'taki kkl dostluklarn yklmasna zld kadar zlmeyecekti.
Tahta parasnn zerinde apraz izgiler entmeye balad. Stackhouse'un da btn dostlarn
kaybetmesini diliyordu. aknn ucuyla yzeye yuvarlak delikler at, ortalarna X biimli ekiller kazd.
izgileri tam dik ayla kesitirmek iin ba parmann trnayla yokluyordu. Gzl olmadan fazla girintili
kntl, karmak sslemeler yapamazd, ama sadece dokunma duyusuyla almak houna gitmiti.
Yapt iten zevk alyordu, ne var ki gzlksz almaya eli altka yine ayn gerginlii, ayn fkeyi
duymaya balamt. Stackhouse'a verilebilecek en uygun cezann onu hadm etmek olduunu dnd.
Stackhouse'un dostlar da, onun Long Island'daki evinden ellerini eteklerini ekmiler miydi acaba? Kimmel
homurdanarak aksn tahtaya batrd. Balangta Stackhouse'un susuzluuna inand halde artk sulu
olduunu varsayyor, ama bu deiiklii nemsemiyordu. Stackhouse'un karsn ldrm olup olmamas
umurunda bile deildi. "in garibi, Corby de nemsemiyor," dedi kendi kendine. Corby'nin, Stackhouse'un
evinde Helen'le ilgili gazete haberini bulana kadar adamn susuzluuna inandn hayal meyal hatrlyordu.
Corby ancak bundan sonra Stackhouse'un sulu olduunu sylemeye, ona sulu muamelesi yapmaya
balamt. Ne olursa olsun, sonu ayn, diye i geirdi Kimmel. Kars lmt, herkes onun ldrdn
sanyordu, o gne kadar kendi halinde bir yaam srdrrken Stackhouse denen herif ortaya kp hayatn
cehenneme evirmiti. Stackhouse'u sulu grmek istediinin farkndayd; nk adamn suuna
dokunulmazl da katlnca, bsbtn nefret edilecek bir tip ortaya kyordu. Kimmel, Stackhouse'u sadk
birka dostuyla -sosyetenin st tabakalarndan, Stackhouse'un cinayet gibi hunharca bir su ilemi
olamayacana inanr grnen dostlaryla-gznn nne getirdi. yi cins bir viski iiyorlar, Stackhouse'u
229

kt bir komplonun kurban olduuna, bir sr kt rastlantnn bir araya geldiine inandrmaya alyorlar,
kim bilir, belki de glyorlard! Kimmel, elindeki tahta parasnn ortasna derin bir yark oyduunu fark etti
birden. Dzeltmeye alt, ama istedii gibi yapamad. Paray berbat etmiti. Kapnn ziliyle yerinden
frlad.
Kapnn nnde ayak sesi duymamt. El yordamyla hole kt, perdeyi aralayp dar bakt, hayal meyal
seebildii apkayla omuzlarn glgesinden gelenin Corby olduunu anlad.
"An, Kimmel, evde olduunuzu biliyorum," dedi Corby, ierisini grebiliyormu gibi. "Belki de gryordur,"
dedi kendi kendine Kimmel.
Kapy at.
Corby ieri girdi. "Sizi dkknnzda aradm. Artk almyor musunuz? Ha, yine gzlk yznden, deil
mi?" dedi glerek. "Haklsnz." Kimmel'in yanndan geip oturma odasna girdi.
Kimmel halya taklp tkezledi. Doruca kanepeye seirtti, nce aky, ardndan tahta parasn ald.
Tahtay cebine soktu, aksn sapndan skca yakalayp yanna saklad.
"Byle tek banza ne yapyorsunuz?" diye sordu Corby otururken.
Kimmel karlk vermedi. Bir gece nce saat e kadar Corby'yle beraber olduunu dnd. Corby, onun
karakoldan ayrldktan sonra ne yaptn, kimle grtn -kimseyle grmemiti zaten- mutlaka
biliyordu.
"Stackhouse, Krk Drdnc Sokak'ta tek bana yeni bir bro am. Bu sabah gidip grdm. Hi de fena
saylmaz."
Kimmel ayakta bekliyordu. Corby'nin arada srada gelip ku pislii gibi ufak bir yenilik brakarak gitmesine
almt artk.
"Stackhouse'u ihbar etmeniz ie yaramad, deil mi, Kimmel? Hem para koparamadnz hem de yeni
dmanlarnz yznden dkknnz iletemiyorsunuz, oysa Stackhouse kendi adyla yeni bir bro ayor!
ansnz hi de yolunda gitmiyor, Kimmel!"
Kimmel, elindeki aky Corby'nin dilerinin arasna indirmeyi dnd. "Stackhouse'un ne yapt beni
ilgilendirmiyor," dedi souk bir sesle.
"aknz grebilir miyim?" diye sorarak elini uzatt Corby.
Corby'nin kanepeye yaylp oturmas Kimmel'in hi houna
230

gitmemiti; ama saldracak olsa, Corby'yi alt edemeyeceini tahmin ediyordu. aky verdi.
"Pek gzel dorusu," dedi Corby hayranlkla. "Nereden aldnz bunu?"
Kimmel, fkeyle kark gururla hafife glmsedi. "Phi-ladelphia'dan," dedi. "Sradan bir bak."
"Olsun, yine de ok kullanl. Helen'i bununla m bakladnz?"
Kimmel, tatl bir sohbet havasnda, "Ha, evet," demeyi geirdi iinden. Sesini karmad. Kaln dudaklarn
skca kapamt. Grnte sakindi; ama iinde zehir gibi kaynayan fke ban dndryor, midesini
bulandryordu. Corby'nin yerinden kalkp bir tokat atacan, midesine yumruk indireceini, kar koymaya
kalkarsa daha da sert vuracan tahmin ediyordu. Tek elle bile olsa, Corby'nin grtlana sarldn hayal
etti. Bu frsat yakalarsa, Corby ne kadar sert vurursa vursun, elini gevetmeyecekti. Belki bugn olur, diye
dnd, bu umut biraz olsun iini rahatlatmt. Corby giderken ensesinden vurabilirim, diye dnd. Belki
de Corby onu her zamanki gibi bir temiz dvp oturma odasnn demesine atacakt.
"Stackhouse haberiyle ilgilenmiyor musunuz? Adam hl seviliyor demek ki." Corby konuurken aky
ap kapatyordu.
Kimmel, duymaya alk olduu bu sesin Corby'nin elindeki akdan kmasna sinirlenmiti. "Syledim ya,
beni ilgilendirmiyor!"
"Gzlnz ne zaman alacaksnz?" diye sordu Corby.
Kimmel karlk vermedi. Corby'nin gzlne verdii hasar 260 dolar bulmutu.
Corby ayaa kalkt. "Yine grrz, Kimmel. Belki yarn gelirim," deyip dar kt.
"akm!" diyerek peinden gitti Kimmel.
Corby kapda arkasna dnp aky Kimmel'e uzatt. "Bu olmasa ne yapardnz, kim bilir?"
231

39 Kimmel, ertesi akam arabasna binipBenedict'e doru yola kt. nce Hoboken'e gitti, kalkmak zere
olan bir araba vapuruna son anda yetiti; Manhattan'da, Midtovra tneline sapp douya ynelmeden nce
bat yakasndan yukar kp Park Ave-nue'dan gneye inerek yolu uzatt. Evden ktndan beri Corby'nin
adamlarndan birinin peinden geldiini bildii iin izini kaybettirmek niyetindeydi. Takip edilmek, tpk
Corby'nin ar hakaretleri gibi sinirlerini bozuyordu. Corby adamlarn sk sk deitirdii halde, Kimmel,
dkknna ya da alverie giderken peinde birinin olduunu fark ettiinde fkeden kprp kvranyor, ayn
anda iini saran bir arballk dalgasyla akna dnyordu. Bu aknlk, adama kar herhangi bir
harekette bulunmasn nlyor, fazla yaklarsa onu parmaklarnn arasnda, tpk bir sivrisinek ldrr gibi
ezip paralamak isteinin dnda herhangi bir ey hissetmesini engelliyordu. O akam Benedict'e giderken
peindeki adam grmemiti; ama mantk kurallarna gre onu oktan silkelemi olduunu bildii halde yine
de grr gibi oluyor, kuruntusu dengesini bozmaya yetiyordu. Kimmel sinirli ve huzursuzdu.
Benzinciden ald ehir plan Benedict'teki Marlborough So-ka'n gstermiyordu. Kimmel, kent dnda
bir alveri merkezine girip mezeci dkknna adres sordu. Satc soka biliyordu, Kimmel adamn
gereinden fazla ilgi gstermediini dnd. Vitrindeki patates salatalar, balklar ve sosisler pek itah ac
grnd halde Kimmel a olmadn dnp bir ey almad.
Arabasn ana caddede, Marlborough Soka'nn kesine yakn bir yerde park edip indi, kapy kilitledi,
yrmeye balad. Karanlkta grebildii kadaryla, bu ksz, toprak yolda sadece iki- ev bulunuyordu.
Kap numaralarn seememiti, ama kalem biimli el fenerinin nda kaldrm kenarndaki posta
kutularnda yazl isimleri okudu. Stackhouse'un adn bulamamt. Aalarn arkasndaki beyaz eve doru
yola devam etti. Durup arkasna bakt, sokakta t kmyor, far grnmyordu. Posta kutusuna yaklap
el fenerinin clz n tuttu. W. P. Stackhouse. Evin btn pencereleri karanlkt. Kimmel saatine bakt,
henz dokuz buuktu. Stackhouse, sevgili dostlarndan biriyle bulumak zere dar km olmalyd.
imenlerin zerinden dikkatle y-
232

ryerek eve yaklat. Ayaklarnn ucuna basarak ve koca gvdesini iki yana sallayarak ilerliyordu; ama bu
hareketinde, normal yryne oranla belli bir rahatlk, iriyarlara zg bir zarafet vard. Asmann sarkk
dallarna taklmamak iin hafife eilerek yola devam etti, evin evresini dolat, ieride k grnmyordu.
Sokak kapsnn nnde durdu. Zili almay dnd. Stack-house'u artmak, ciddi lde korkutmak
houna gidecekti. Stackhouse hl yeterince korkmuyordu. Corby'nin adamndan kurtulduuna gre
Stackhouse'u bu gece ldrebilirdi de, cinayet saatinde baka yerde olduunu kantlayp kantlayamayaca
hi nemli deildi. z brakmayacakt. Yine yalan syleyecekti. Parmaklarnn arasnda Stackhouse'un
boynunu krdn dnrken titremeye balad anda, Stackhouse'un onu pencereden grebilecei aklna
gelince toparland. Buraya sadece merakn tatmin etmek, Stackhouse'un nerede oturduunu grmek iin
gelmiti. Adam herhalde evde deildi. Evde olmamasndan yararlanmal, evi yakndan incelemeli diye
dnd.
Yavaa kapya yaklat, el fenerini stteki caml blmeden ieri tutup bakt. Koyu renk, parlak demeli
bo bir hol grd. El fenerinin en ok drt metrelik bir blm aydnlatyordu ve bu alan bombotu.
Evin yan cephesindeki alt kat pencerelerinden birine yanap fenerini yakt, beyaz badanal duvarla bo
demeye bakt. Pencerelerde perde de yoktu. Stackhouse'un tanm olabilecei aklna geldi birden,
fkeyle yerinden frlayp sokak kapsna kotu.
Zile bast. eriye yumuak, melodik bir ses yayld. Kimmel biraz bekledikten sonra tekrar zili ald. Can
sklmt. Uzun ve yorucu araba yolculuunu bouna yaptna, Stackhouse'u elinden kardna kzyordu.
Kimmel, sanki eve varmadan be dakika nce Stackhouse pilisini prtsn toplayp km gibi fkelenmiti.
Parman zilin dmesine bastrd, tekdze, adi an sesleri bo evde uzun uzun yankland. Sonunda
parmann acmaya baladn fark edip elini ekti, yksek sesle kfrederek arkasna dnd.
Stackhouse'u grmek istersem kimse beni engelleyemez, Corby'nin adamlar bile, diye dnd. Eski
iyerinden nasl olsa yeni adresini renebilirdi. Stackhouse onunla kapnn nnde kar-
233

lasa, evine kadar takip ettiini anlasa, nasl aracakt kim bilir, isterse Stackhouse'u korkutabilirdi. Bunu
daha bandan beri, Stackhouse'un dkkna geldii ilk gnden beri biliyordu. Bu gece gibi bir gece, bir
yerlerde onu iyice korkutmay, sonra da belki ldrmeyi dnd. Keke evde olsayd, bu gece iini
bitirebilirdim diye, i geirdi.
Birden harekete geti, ar admlarla imenlerden yrmeye balad. Ban dimdik tutuyor, kollarn
sallyordu. Stackhouse, tam kendisine uygun, byk, pahal; ama gsterisiz bir evde oturuyordu. Zevkli
adamd Stackhouse; zenginliinin, sosyal snfnn, Anglosaksonluunun ardna snp keyif atyordu.
Kimmel, yol kenarndaki st aalarndan birinin dibine iedi.
40 Walter telefonu at. "Alo?"
"Alo. Bay Stackhouse, siz misiniz?"
"Evet." Walter, kapda beklemekte olan adama bakt.
"Ben Melchior Kimmel. Sizinle grmek istiyorum. Bu hafta iinde bir randevu verebilir misiniz?"
Walter iinden kapdaki adamn gitmesini diledi. Konumalar bittii halde adam sallanyor, bir trl
gitmiyordu. "Bu hafta vaktim yok," dedi.
"Grmemiz gerekiyor," dedi Kimmel, aniden sertleerek. "Bu hafta iinde bir akam randevu vermenizi
bekliyorum, aksi halde..."
Walter telefonu yavaa kapad, yerinden kalkp kapda bekleyen adama yaklat. "nmzdeki hafta
banda dosyay mahkemeye ileteceim, karar kar kmaz size haber veririm."
Adam, kulaklarna inanamyormu gibi "VValter'a bakt. "Herkes bana, ev sahibine dava almaz, sakn
bulama, demiti."
"Benim iim bu," dedi Walter. "Dava da aacaz, kazanacaz da." Kapy at.
Adam ban sallad. Walter, adamn yzndeki kukunun, on sekiz ay iinde a gzl bir ev sahibine
fazladan dedii iki yz yirmi be dolar geri alamama endiesinden baka bir ey ol-
234

madiini dnd. Adamn koridor boyunca ilerleyip asansre giriini izledikten sonra ieri girip kapy
kapad.
Yaz masasnda iki dileke duruyordu, biri bu ev sahibi davasyla, teki de ikili araba kullanan birinin
haksz tutuklanmas konusuyla ilgiliydi. Hepsi bu, diye dnd. Bro sessizdi, telefon da almyordu. "Daha
sekiz gn oldu," dedi kendi kendine. Sekiz gnde mvekkillerinin saysnn gibi bymesini beklemek
doru deildi, stelik iki gn sabah saatlerinde kitaplkta alt iin birka kiinin telefonunu karm
olabilirdi. Belki i iin telefon eden renci de olmutur, diye i geirdi. Yeniden ilan vermesi gerekecekti,
ilkinden daha byk bir ilan vermeliydi.
Masann kesinde katl duran gazeteye gz iliince dedikodu stunundaki haberi hatrlad. 'Perili Ev?'
balkl yazda yle deniyordu: "...Gen bir avukatn, karsnn lmnde oynad rol gizliliini srdryor,
ancak avukatn nerede olduu hi de gizli deil. Olaylardan ylmad anlalan dostumuz Manhattan'da tek
bana bro am. Acaba mterileri brosundan da, Long Is-land'da sata kard evinden olduu kadar
uzak m duracaklar? Komular evin perili olduunu sylyormu ..."
"stesem byle reklam yapamazdm," dedi kendi kendine. Hafife glmseyerek koridordaki ayak seslerine
kulak kabartt. Sesler kapnn nnden geip gitti. Postacnn geldiini ummutu oysa. Postadan ne
kacan merak ediyordu.
Kimmel yeniden antaj yapmak m istiyordu, yoksa onu ldrmek niyetinde miydi? Corby ne yapyordu?
Bir haftadr sesi sedas kmamt. Corby'yle Kimmel ortaklaa bir plan m yapyorlard? Walter ban
kaldrp dncelerine ekidzen vermeye alt, ama beceremedi. Beyninin orta yerine duvar rlmt
sanki. Hareket ederek duvar ykabilirmi gibi ayaa kalkp masann evresindeki darack yerde dolamaya
balad.
Kapdaki posta deliinden yere beyaz bir ey dt. Walter frlayp kapya kotu. Drt mektup gelmiti.
nce, daktiloyla yazlm, dz beyaz zarf at.
Mektup, Stanley Utter adnda bir renciden geliyordu. Utter, yirmi iki yanda, hukuk fakltesi nc snf
rencisi olduunu belirtiyor, ana dal olarak ceza hukukunu setiini, bilgi dzeyinin yeterli olacan
umduunu yazyordu. Walter'dan randevu ver-
235

mesini rica ediyor, nmzdeki gnlerde telefon edeceini bildiriyordu. Son derece ciddi ve saygl bir
mektuptu bu, Walter' o gne kadar ald btn zel mektuplardan daha ok etkilemiti. Kim bilir, belki bu
Stanley Utter on renciye bedeldi, tam arad insand.
Walter, reklama benzeyen zarf kenara koyup, Cross, Martinson ve Buchman antetli mektubu at.

Sevgili Walt,
Duyduklarm ksaca bildirip seni uyarmay uygun grdm. Cross, seni barodan attrmak istiyor. Tabii ki
hkm giymediin srece barodan karlamazsn; ancak Cross bu arada kt propagandayla yeni bronu
batrabilir. Ne diyeceimi bilemiyorum, ama haberin olsun istedim.
Dick

Walter mektubu katlad, otomatik hareketlerle yrtmaya balad. Byle olacan tahmin etmiti. Tabii olur,
neden olmasn, diye dnd. almasn resmi kanallardan engellemeyeceklerdi... Hayr, sadece gayri
resmi olarak, barodan karlaca dedikodusunu yayacak ve onu mat edeceklerdi.
41 Onlara bir ans daha tanmal myd? Walter glmeye balad, korku ve utanla ban omuzlarnn
arasna ekmi, sinirden glerek odada dolayordu. Yerdeki krmz yeil desenli halya bakt.
Oda bekliyordu sanki. Duvara dayal, yksek arkalkl iki iskemle, bo yatak, ilemeyen bronz saat, her ey
onu bekler gibiydi. Evet, Jeff dnda her ey onu bekliyordu. Yalnz Jeff, tpk evde her gn uyuduu gibi
koltuun kenarna kvrlm, uyuyordu.
Ya Ellie? Jon. Dick. Cliff. Iretonlar, McClintocklar. Onlar da bir eyler olmasn, Walter'n pes etmesini
bekliyorlard.
"Kendini nasl hissediyorsun, Walt?" diye sormutu Dick
236

gn nce. "Bugnlerde sana uramak istiyoruz." Walter, ardnda meraktan baka bir ey olmayan bu bo,
irkin szlerden, telefonun br ucunda kendini gvenlikte hisseden birinin bu yapmack ilgisinden
neredeyse korkmutu. Bill, merakna yenilip tekrar arayacak myd acaba?
Odann ortasnda durup Jeff e bakt, ona akam yemeini verip vermediini hatrlamaya alt; ama
karamad. Mutfaa gidip buzdolabn at, yar dolu kpek mamas kutusuna bakt, yine ha-trlayamad.
Mamann bir blmn tavada sttktan sonra Jeff'in tasna boaltt, hayvann ar ar yemek yemesini
izledi.
Stanley Utter'n mektubunu postaya vermeyi dnd. Zarf hazrlam, holdeki masaya brakmt.
Jon'a telefon etmek istiyordu. Bir ey beklediinden deil, sadece son olarak sylenmesi gerekenin henz
sylenmediini bildii iin arayacakt. Geen hafta Jon'u aram, Long Island'daki evde telefonu yzne
kapad iin zr dilemiti. Jon kzgn deildi, sesi tpk o ehirleraras telefon konumasndaki gibi kmt:
"Belki sakinletikten sonra benimle konumak istersin, Walter." "Sakinletim, onun iin aryorum," demiti
Walter. Jon'a ne zaman greceklerini sormaya hazrlanrken, "Ne olursa olsun, gereklerden korkmaktan
bir vazgeebilsen ..." demiti Jon. Walter o anda baladklar yere dndklerini fark etmiti. Her eyi batan
balayp yeniden anlatsa bile, kimseyi inandramad gibi Jon'u da inandramayacandan korktuu iin
gereklerden ekindiini biliyordu. "Bu konuyu kapatalm m?" demiti sonunda Walter, konumalar bitmi,
Jon bir daha aramamt.
"Bana gerekten ne olduunu anlat," diye yazyordu Cliff geen haftaki mektubunda. "Gerekten ne
olduunu sylemediin srece bu olay bitmeyecek..."
"Evet, itiraf etmediiniz srece bu byle sonsuza dek srecek," demiti Corby.
Ya Ellie? "Bu yalanlar kabul edemem ... in bandan beri senden -bir lde- kukulandm da
syleyebilirim."
Jon'a telefon etmeliydi. "Tkendim artk," diyecekti. "Varsn dnya bama yklsn. Yzme bak! Artk
hepiniz 'Oh olsun!' diyebilirsiniz. Haydi, birbirinizi tebrik edin! Siz kazandnz, ben kaybettim!"

Benim gibi birinin sonu nereye varabilir, diye dnd.


mr boyunca bir hi olarak yaayacakt. Clara hayattayken bugn, Benedict'teki komulardan birinin
bahesinin imlerinde, elinde iki kadehiyle dolarken, kendi kendine orada ne ii olduunu, hayatn nasl
deerlendirmek istediini, bunu nasl yapacan sormutu. Bu sorular bir trl cevaplayamamt.
Koltukta yatan Jeff e bakt. Seni seviyorum, Clara, diye dnd. Seviyor muydu? Birer hi olanlar birini
sevebilir miydi? Hilikte asl birinin seviebilecei hi de akla yakn gelmiyordu. Mantkl olan ne vard
zaten? Clara'nn yannda olmay istedi. Kesin olarak belirleyebildii tek istei buydu, en mantksz da bu
saylrd.
Dolaptan paltosunu karp abucak giydi, iinde ceket olmadnn farkna vard; ama boverdi. Boynuna
bir yn atk sard. Otomatik olarak, sanki onu hi ilgilendirmeyen bir eymi gibi, darda havann ok souk
olduunu hatrlad. Stanley Utter'n mektubunu eline ald.
Bat ynnde, Central Park'a doru yrmeye balad. Uzaktaki karanlk aa kmesi, korunakl, sk bir
ormana benziyordu. Yol kenarnda posta kutusu olup olmadna baknd, ama gremedi. Mektubu
paltosunun cebine indirip ellerini ceplerine soktu. Eldiven giymemiti. Central Park balta girmemi bir orman
olsayd, iine girer, iyice derinlere, kimsenin bulamayaca kadar uzaklara giderdim, diye dnd.
Yorgunluktan dp lene kadar yrrd. Cesedini bile bulamazlard. Ortadan kayboluverirdi. nsan iz
brakmadan nasl intihar edebilirdi acaba? Asitle mi? Yoksa bombayla m? Ryasnda kprnn nasl
bombayla havaya utuunu hatrlad. Bu rya, yaad btn olaylar kadar gerek grnd gzne.
Parka girdi. Sokak lambasnn aydnlatt grimsi, asfalt yol, ilerideki dnemece kadar uzanyor, bir sonraki
dnemece devam ediyordu. Souktan kimse dar kmam, diye dnd. Az sonra, bir dizi bo park
srasndan birine oturmu, pp koklaan bir ift grd. Patikadan ayrlp kenardaki tepeye trmanmaya
balad.
Karanlkta aya bir taa arpt. Dikenli allar pantolonunun paalarna taklyordu. Dzenli, uzun
admlarla yola devam etti.
238

Hibir ey dnmyordu. Pek keyifli bir duyguydu bu. Btn dikkatini bir noktaya toplad. "Hibir ey
dnmediimi dnyorum. Olabilir mi," dedi kendi kendine. Aslnda, o anda aklndan silip att btn
insanlar, btn olaylar dnmyor muydu? Bir eyi aklndan sildiini dnmek, gerekte onu dnmek
demek deil miydi?
Ellie'nin, "Seni seviyorum, Walter" diyen sesini duydu birden. Durup kulak kabartt. Ellie bunu ka kere
sylemiti? Ne demek istemiti? Clara'nn szlerinin yars kadar bile anlam yoktu bunun. Clara, sevgisini
kendine gre itenlikle belli ederdi. Tekrar yola koyulduu anda durup arkasna bakt.
Taa arpan bir ayakkab sesi duymutu.
Ayaklarnn altndaki karanla bakt, ses kesilmiti. Yaknlarda parkn asfalt yollarndan birini grebilmek
umuduyla evresine baknd. Nerede olduunu bilmiyordu. Ynn deitirmeden yrmeye devam etti.
Belki de yanl duymutu; ama bir an iin Kim-mel'in peinden geldiini, oflaya poflaya tepeye trmanp
fkeyle onu aradn dnm, fena halde korkmutu. Dzenli admlarla, ar ar ilerlemeye zorlad
kendinL.Artk yoku aa yryordu.
Arkasnda bir aa dal atrdad.
Walter, birka admda yokuun dibine ulat, ykseke bir kaya parasndan aa atlayp yola indi,
kenardaki aacn sarkk dallarnn glgesine snd. Walter, ilerideki bir sokak lmbasnn lo nda,
stnden atlad yksek kayay seebildi; arazi kayalarn yanndan hafif bir meyille yola iniyordu.
Ayak sesleri duyuldu.
Kimmel'in kayalarn tepesinde durup evresine bakndm, kenardaki hafif meyilden inmeye baladn
grd. Kimmel yola ulat, sana soluna bakp Walter'a doru ilerlemeye balad. Wal-ter olduu yerde
geriledi, srtn yamaca dayad. Kimmel'in yrrken koca kafasnn durmadan iki yana hareket ettirdiini
gryordu. Adamn sa eli, ak bir aknn ucunu ceketinin koluna saklarm gibi garip bir biimde
bklmt. Kimmel nnden getikten sonra, arkasndan dikkatle bakarak elinde ne olduunu karmaya
alt Walter.
Yola kt andan beri Kimmel'in peinden geldiini dnd. Demek apartman gzetlemiti.
239

Ayak seslerinin duyulmamas iin Kimmel'in iyice uzaklamasn bekledikten sonra aacn glgesinden
yola kp ters ynde yrmeye balad. Birka adm att, durup arkasna bakt anda, Kimmel de geri
dnd. Walter, sokak lambasnn nda adam iyice grebiliyordu. Bir an hareketsiz kald; Kimmel de onu
grm olmalyd, hzl admlarla geri geliyordu.
Walter komaya balad. Panie kaplm gibi kouyordu; ama sakin ve mantkl bir ekilde alan bilinci,
"Neden kouyorsun?" diye sormaktayd. "Kimmel'le bouup hesabn grmek isteyen sen deil miydin? te
frsat!" Bir yandan da, "Kimmel beni herhalde grmemitir, ileri derecede miyop," diyordu kendi kendine.
Ama Kimmel de komaya balamt. Walter, az nce getii tnelde Kimmel'in gl admlarnn
yanklandn duydu.
Nerede olduunu kesinlikle bilmiyordu. evrede bildii bir bina olup olmadna bakt, bir ey gremedi.
Asfalt patikadan ayrlp kenardaki tepeye yneldi, allara tutunarak trmanmaya balad. Hem saklanmak
hem de parktan bir k yolu aramak niyetindeydi; ama tepe, aalarn stnden evresini grebilecei
kadar yksek deildi. Walter durup kulak kabartt.
Kimmel hzl admlarla aadaki yoldan gemekteydi. Walter onu, bir aacn kuru dallar arasndan dev
gibi, karanlk bir glge olarak grd. drt dakika bekledikten sonra tepeden aa inmeye balad. Birden
bitkin dtn hissetti, soluu koarken deil, imdi kesilmiti.
Patikaya ulamak zereyken Kimmel'in geri dndn duydu. En yakn aacn dallarna tutundu. Ayaklan
kayyordu. Birka metre teden doruca stne gelen admlar dinledi. Artk kaacak yer kalmamt,
Kimmel ya ayaklarn grecek ya da yine tepeye kmaya alrsa sesini duyacakt. Walter bir kfr
savurdu. Neden tepeye kmaktan vazgemiti sanki? Btn kaslarn gererek Kimmel'in stne atlamaya
hazrland, kara glge tam altna geldii srada atlad.
Walter'n hzyla ikisi birden yere dtler. Walter btn gcyle vuruyordu. Kimmel'in stne diz
kmt, yzne art arda yumruk attktan sonra grtlan yakalayp skmaya balad. Baaracakt. Kendini
inanlmaz derecede gl hissediyordu, kollar elik gibi kuvvetliydi, Kimmel'in grtlana bastrd ba par-
240

maklar birer kurundu sanki. Kollarnn armaya baladn, hareketlerinin yavaladn, gsne soluk
kesecek kadar keskin bir ar saklandn hissedene kadar Kimmel'in koca kafasn kaldrp arka arkaya
birka kere asfalta vurdu. Son bir darbe indirdikten sonra glkle soluk almaya alarak dorulup
topuklarnn stne oturdu.
Ayak sesleri yaklayordu. Walter dorulup komaya hazrland, ama stne gelen kara glgeden
kaamad.
Kimmel'di bu.
Walter dehetle irkildi, midesi bulanmaya balamt. Geriye doru bir adm att, ama kaamad. Kimmel
iyice yaklamt, dev yapl sa kolunu kaldrp vurmaya hazrlanyordu.
Walter, akana yedii darbeyle yere dt. ldrdn sand devin bacaklarna kapanp kalmt. ki
bklm olup yuvarlanmaya alt, ama Kimmel da gibi gvdesiyle Walter'n stne atlp onu yere
yaptrd.
"Budala!" diye bard Kimmel. "Katil!"
Kimmel'in yumruu Walter'n yanana indi. Walter, Kimmel'in dkknnn ve giysilerinin tatlms
kokusundan sonra Kimmel'in kendi kokusunu duydu, buz gibi havada bambaka, karmak bir dnyaya
girmi gibi olmutu. Kollarn sallayarak havay dvyor, yerini bulmayan yumruklar atyordu. Kimmel'in
parmaklarnn grtlan kavradn hissetti. Barmaya alt. Kimmel'in sa eli havaland. Bak birinci
hamlede ak azna girip diline saplanm, ikincisinde yanan delip gemi, dilerine arpmt.
Boazndaki kzgn ac gsne kadar iniyordu. lmek buydu demek. Bak alnnda souk bir imek gibi
akt. Kulaklar, srekli gk grltsne benzeyen bir sesle uuldamaya balad. Kimmel'in sesiydi bu.
Durmadan, "Katil, budala, beceriksiz" diye baryordu. Bir sre sonra bu szler koca bir da gibi stne
kverdi. Artk direnecek hali kalmamt. ok gemeden ku gibi havalandn hissetti. Ellie'nin
evindeyken grd kk, mavi pencere pnl prl gn yla dolu; ama dar klmayacak kadar ufak ve
uzakt. Clara'nn ban hafife evirip ona glmsediini grd. Tantklar ilk gnlerdeki gibi kaamak,
yumuack, sevgi dolu bir glmsemeydi bu. "Seni seviyorum, Clara," diye fsldad. Ardndan acsnn
hafiflediini, bir szgeten geercesine giderek
241

azaldn, yerinde tatl bir boluk brakp tmyle yok olduunu duydu.
Kimmel ayaa kalkp evresine baknd, kanl aksn kapad, hrltl soluunu tutarak ortala kulak
kabartmaya alt. Koyu karanla doru yrd. Nereye gittiini bilmiyor, sadece karanlkta olmak
istiyordu. Son derece yorgun ve mutluydu, tpk Helen'den sonra olduu gibi, diye dnd. ok gemeden
rahata soluk almaya balamt, yine arada bir durup evresini dinliyordu; ama ortalkta kimsenin
olmadndan emindi artk.
"ki ceset," dedi kendi kendine. Neredeyse glecekti, gerekten de komik, diye dnd. "Haydi, bulsunlar
bakalm!"
Bir numaral dman Stackhouse'un hesabn grmt. imdi sra Corby'deydi. Kimmel fkesinin
kabardn hissetti, Corby yaknlarda olsa, bu akam onu da orackta hallediverecekti.
Uzaktaki bir binann kl pencerelerine gz iliti.
"Kimmel?"
Kimmel arkasna dnd, birka metre gerisindeki adam, stne evrilmi silahn parlak namlusunu grd.
Adam yaklayordu. Kimmel yerinden kprdamad. Daha nce hi grmedii bir tipti bu; ama Corby'nin
adamlarndan biri olduunu anlam, deta fel olmutu. Adam yanbana gelene kadar k-
prdayamayacan biliyordu. Nedeni silah ya da lm korkusu deil; ocukluundan kalma, ok daha
derinlerde yer alan bir duyguydu; soyut bir gce, dzenli bir rgte, otoriteye kar duyulan dehetti. Kimmel,
daha nce binlerce defa tatt bu korkunun yine farkna varmt. Harekete gemek gerektiini dnd,
ama tpk daha nceki seferlerde olduu gibi bu sefer de bir ey yapamad. Ellerini otomatik olarak havaya
kaldrd. Her eyden ok bu hareketi sinirine dokunmutu. Adam iyice yaklap, tabancann nam-lusuyla geri
dnerek yrmesini iaret edince Kimmel soukkanllkla, korkusuzca yrmeye balad. Bu defa yakay ele
verdim, leceim, diye dnd halde, hi nemi yokmu gibi bundan da korkmuyordu. Sadece
kendinden daha gsz, ufak tefek yabancya fiziksel olarak bu kadar yakn olmaktan ve byle biriyle
arasnda bir iliki bulunmasndan dolay utan duyuyordu.

SON

You might also like