You are on page 1of 152

VOCABULARY

LIST

FEN
www.remzihoca.com
Bu kelime listesi YÖKDİL sınavı Fen alanı için geçmiş yıllarda yapılmış
tüm ÜDS Fen alanı soruları taranarak ve kelimeler sınavlarda çıkma
sıklıklarına göre dizilerek hazırlanmıştır.

Listede kelimeler alfabetik sıraya göre değil çıkma sıklığına göre ve


varsa diğer işlev ile birlikte verilmiştir.

YÖKDİL’e hazırlanan tüm dostlarımıza başarılar dileriz.


VOCABULARY LIST
the det belirleyici
of prep -ın, -ın; -e sahip
to prep -e, -a; -mek için; için
in prep -de, -deki; açısından; içerisinde; -e, -a
and con ve
I pron ben
that adv o kadar, bu denli
that det şu, o, oradaki
that pron şu, o
it pron o, onu
as con -dığı için, çünkü, -dıkça, -iken, gibi
as prep olarak
be v olmak
have v sahip olmak
for prep için; -dır, -dir, -lığına
for con çünkü
from prep -den, -dan, itibaren
by prep -ın tarafından; -e kadar; -erek; ile
on prep -de, -deki; üzerine, hakkında; -den sonra
with prep ile; -e sahip, -lı, -li
they pron onlar
can mod - e bilmek
can n metal kutu
can v konserve yapmak
not adv -me/ma
not adv öyle, böyle
passage n geçiş, bölüm
but con fakat, ama, ancak
but prep -den hariç
more q daha çok, daha fazla
at prep -de, -deki; -e, -a
which det -ki o
which pron hangi, hangisi
this det bu
this pron bu, şu
one pron bir şey, biri, kişi
one v bir
one q bir, bir tane
their det onların
will mod -ecek, -mısınız
will n irade, istek; vasiyet
its det onun
so adv öyle, o kadar
so con bu yüzden
so adv de, da
than prep -den, -dan (daha)
there adv orada, burada
there pron var, mevcut
or con ya da, veya; aksi takdirde, yoksa
other adj diğer, başka, öbür

3 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
other pron diğeri, ötekine
into prep -e , - a (içine doğru)
would mod -ecekti, -erdi
about prep hakkında, ile ilgili; yaklaşık
scientist n bilim adamı
all q bütün, tüm, hepsi, tamamı
only adj bir tek, yalnızca
only adv yalnız, sadece
water n su
water v sulamak
many q birçok
out adv dışarda
out adj sönmüş, yanmıyor, hatalı
most adv en, en çok
most q çoğu, büyük bir kısmı
when con -dığı zaman, -dığında, -nca
when pron ne zaman?
new adj yeni
you pron sen, siz
we pron biz
earth n dünya; toprak, yer
earth v topraklamak, toprakla örtmek
if con eğer...-se/-sa, şayet…-se/sa
do v yapmak, icra etmek
used adj kullanılmış; alışkın
us pron bizi, bize
some q biraz, bazı, bir miktar; (herhangi) biri/bir
some adv yaklaşık
world n dünya
no ex yok, hayır
no q hiç
could mod -e bilmek
because con -dığı için, çünkü
year n yıl, sene
energy n enerji, güç
use n kullanım; fayda
use v kullanmak
up adv yukarı, -e kadar
up adj ayakta
up v yükseltmek, artırmak
such adv böyle, bu tür
much adv fazla, çok
them pron onları, onlara
what pron ne, şey
very adv çok, bir hayli
very adj çok
over prep üzerinden, üzerine; -den fazla; içerisinde
over adj bitmiş, son bulmuş
since prep -den beri
since con -dığı için, çünkü; -den beri, -den bu yana

4 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
how pron nasıl; ne kadar
how con nasıl, ne şekilde
space n boşluk, alan; uzay
may mod -e bilmek
May n Mayıs
time n zaman, vakit
time v zamanlamak, süre tutmak, hızını ölçmek
species n tür, cins
people n insanlar; halk
accord n anlaşma, uzlaşma
accord v anlaşmak, uzlaşmak
also con ayrıca, buna ek olarak
also adv de, da, ayrıca
these pron bunlar
through prep -in içinden, -den geçerek; ile, vasıtasıyla
being n varlık, var olma
even adv hatta, bile
even adj eşit, pürüzsüz
any q (olumsuz cümle) hiçbiri, hiç; (olumlu cümle) herhangi biri
great adj büyük, mükemmel, önemli
first adj ilk, birinci
first adv ilk olarak, ilk defa
found v kurmak
power n güç, kuvvet; yetki, iktidar
power v güç sağlamak
human n insan
he pron o
his det onun, ona ait
his pron onunki
life n yaşam, hayat
plant n bitki; fabrika
plant v dikmek, yerleştirmek
different adj farklı, değişik
air n hava
air v havalandırmak
research n araştırma
research v araştırmak
now adv şimdi, şu an; derhal
now con madem ki, şu durumda
well adv iyi; çok
well ex şeeyy, ha!, pekala, peki
well adj sağlıklı, iyi
well n kuyu
make v yapmak, üretmek
long adj uzun
long adv uzun süre, epey zaman
long v özlemek, çok istemek
theory n kuram, teori
system n yöntem; düzen, düzenek
two n iki

5 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
light adj hafif; açık (renk)
light n ışık, lamba; ateş
light v yakmak; aydınlatmak
our det bizim
however con ancak, fakat; her ne kadar...se de
clear adj açık, belli
clear v temizlemek, berraklaşmak
less adj daha az
less adj ...-den daha az
fact n gerçek, olgu
where pron nere, nerede
where con nereye, -dığı yere
like pp gibi, ...-e benzeyen
like v hoşlanmak, sevmek
cell n hücre
surface n yüzey
after prep -den sonra
after con -den sonra
before con -den önce
before prep -den önce
before adv daha önce, daha önceden
far adj uzak, ötede
far adv uzakta, çok
scientific adj bilimsel
ice n buz
should mod -meli/malı
solar adj güneşle ilgili
though con -e rağmen, -se de, -e karşın
large adj büyük, geniş
still con yine de
still adv hâlâ
still adj hareketsiz, durgun
work n iş, meslek, çalışma
work v çalışmak, işlemek
way n yol; yöntem, usul
way adv hayli, oldukça
just adv sadece; biraz önce; tam olarak
just adj adil, doğru
each q her, her bir
nuclear adj nükleer
although con -e rağmen, -se de, -e karşın
environment n çevre
natural adj doğal, tabii
during prep -de, -da, sırasında, esnasında
high adj yüksek, çok, fazla
high adv yükseklerde, yukarıda
important adj önemli, gerekli
sea n deniz
understand v anlamak, kavramak
between prep arasında, arasına

6 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
known adj bilinen, tanınan
become v olmak, ...hale gelmek
must mod -meli/malı
must n şart, zorunluluk
number n numara, sayı
number v numaralandırmak
same adj aynı
developed adj gelişmiş
develop v gelişmek, büyümek
know v bilmek; tanımak
per prep her biri, başına
why con neden, niçin, niye?
fuel n yakacak, yakıt
fuel v desteklemek, güçlendirmek
while con -iken; -dığı halde, -e rağmen; halbuki, oysa
while n bir süre, biraz
gas n gaz
few q az, çok çok az
soil n toprak
study n çalışma, öğrenme
study v çalışmak; okumak; araştırmak
who pron kim
area n alan, bölge
carbon n karbon
chemical adj kimyasal
chemical n kimyasal madde
those pron onlar, şunlar
century n yüzyıl, asır
down prep aşağı
down adj çökmüş, yıkılmış
animal n hayvan
find v bulmak; anlamak, öğrenmek
find n buluntu, bulgu
then adv o zaman; daha sonra; öyleyse
universe n evren, kâinat
actually adv aslında, gerçekte
major adj ana, önemli, büyük
whether con olsa da olmasa da, olup olmadığı
aircraft n uçak
atmosphere n atmosfer; ortam
global adj küresel
produce v üretmek, yapmak, neden olmak
produce n ürün, mahsül
able adj yapabilir, yetenekli
organism n oluşum, organizma, canlı
certain adj belirli, bazı; kesin, emin
form n biçim, şekil
form v oluşturmak
both q (iki şeyin) her ikisi
cannot mod yapamamak

7 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
science n bilim
process n işlem, süreç
process v işlemek
think v sanmak, düşünmek
always adv herzaman
cause v sebep olmak, neden olmak
cause n sebep, neden
early adj erken; ilk, başı
early adv erken
among prep arasında
might mod -e bilir
often adv sık sık, çoğu zaman
due adj süresi dolmuş
due n son tarih, aidat
electricity n elektrik
another adj başka bir
environmental adj çevresel
problem n sorun, mesele
around prep etrafında, civarında
take v almak; götürmek
back n arka; sırt
back v desteklemek
back adj arka, geri
back prep geri
field n alan, arazi
possible adj olası, mümkün
change n değişiklik; para üstü
change v değiştirmek, değişmek
heat n ısı, ateş
heat v ısıtmak
little q az, çok çok az
little adj küçük
modern adj yeni, çağdaş
past adj geçmiş, bitmiş
past n geçmiş
technology n teknoloji
food n yiyecek, gıda
moon n ay; uydu
yet con fakat, ama, ancak
yet adv henüz
engineer n mühendis
engineer v ayarlamak, düzenlemek
every q her, her bir
million n milyon
production n üretim
too adv çok, aşırı; de da
within prep içerisinde, -de, -da
body n beden, gövde; ceset
enough adv yeterli, yeterince
enough q yeterli, yeterince

8 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
material n malzeme, madde
material adj maddi, maddesel
call n arama, talep
call v çağırmak; adlandırmak, çağırılmak; (telefonla) aramak
design n tasarım
design v tasarlamak
engineering n mühendislik
several q birkaç
condition n durum, koşul; hastalık
condition v şartlandırmak
part n kısım, parça
part v parçalamak, kısımlara ayırmak
small adj küçük, ufak, az
warming n ısınma
warm adj ılık, sıcak; sevecen
warm v ısıtmak, ısınmak
already adv çoktan, zaten
information n bilgi
never adv asla, hiç
until con -e kadar, -e dek, -e değin
until prep -e kadar, -e dek, -e değin
yes ex evet
almost adv hemen hemen, yaklaşık, neredeyse
building n bina, inşaat
build v inşa etmek, kurmak
industry n sanayi
need n ihtiyaç, gereksinim
need v ihtiyacı olmak
pollution n kirlilik
size n büyüklük, boyut
cent n sent
land n arazi, toprak, kara; ülke
land v (uçak) inmek, karaya çıkmak
place n yer, konum
place v koymak, yerleştirmek
researcher n araştırmacı
structure n yapı, bina
structure v düzenlemek, yapılandırmak
better adj daha iyi
better adv daha iyi şekilde
better v iyileştirmek
come v gelmek
last adv son olarak, son kez
last adj son, sonuncu
last v sürmek, devam etmek
once con -den sonra
once adv bir defa; bir zamanlar, eskiden
result n sonuç, netice
result v sonucu olmak
help n yardım, çare

9 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
help v yardım etmek, yararı olmak
pointed adj sivri, sivri uçlu
point n nokta; husus, sorun
point v işaret etmek, göstermek
temperature n sıcaklık, ısı
amount n miktar
off prep -den uzak, kapalı
off adj kapalı; izinli; bozuk
really adv gerçekten
climate n iklim
end n son
end v sona ermek, bitmek
increase n artış
increase v artmak, arttırmak
physics n fizik
see v görmek; anlamak; ziyaret etmek; izlemek
sun n güneş
coal n kömür
force n güç, zorlama, kuvvet
force v zorlamak
means n araç, yöntem, olanak
mean v anlamına gelmek, demek istemek
mean adj kaba, korkutucu
put v koymak
speed n hız, sürat
speed v hız yapmak, sürat yapmak
thought n düşünce
under prep altında; -den az
unless con -mezse, -medikçe
development n gelişim, ilerleme
matter n sorun, mesele; madde
matter v önemli olmak, olanları etkilemek
planet n gezegen
war n savaş; mücadele
today adv bugün
effect n etki
mass n kitle, kütle
mass adj toplu, kitle
ago adv önce
discover v keşfetmek, bulmak
ever adv şimdiye kadar, hiç
radiation n ışıma, radyasyon
without prep -sız, -siz, olmasaydı; -meden
control n kontrol, teftiş
control v kontrol etmek, denetlemek
ocean n okyanus
recent adj son zamanlardaki, yeni, son
source n kaynak, köken
future adj gelecek, gelecekti
future n gelecek

10 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
population n nüfus
recently adv son zamanlarda
soon adv yakında, birazdan, az sonra
usually adv genellikle
various adj çeşitli, farklı
case n durum, vaka; dava
emission n yayılma, salınım
provide v sağlamak, temin etmek
rock n kaya, taş
rock v sallamak, sarsmak
state n durum; devlet
state v ifade etmek
type n tür, cins
type v (daktilo, bilgisayar, telefon ile) yazmak
common adj yaygın, sıradan; ortak
indeed adv aslında, gerçekten
indeed con gerçekten
level adj düz, yatay, seviyeli
level n seviye, düzey
level v düzleştirmek, yıkmak
age n yaş; çağ, devir
age v yaşlanmak, yıllanmak
ground n yer, zemin, temel
ground v karaya çıkmak, dayandırmak
oil n sıvı yağ; petrol
rate n oran, hız
rate v değer biçmek, derecelendirmek
waste n israf; artık
waste v israf etmek
waste adj atık
atom n atom
designed adj hazırlanmış
living n kazanç, geçim, yaşam
living adj canlı, yaşayan
wind n rüzgar, yel
wind v sarmak, dolamak
data n bilgi, veri
good adj iyi, güzel, uygun
government n hükumet, yönetim
quite adv oldukça
activity n etkinlik
built adj yapılı
crop n ürün, ekin
crop v ürün vermek; kırpmak
best adj en iyi
best adv en iyisi
computer n bilgisayar
dioxide n dioksit
electric adj elektrikli; heyecan verici
example n örnek, misal

11 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
fire n ateş; yangın
fire v ateş etmek; işten atmak
magnetic adj manyetik
present n hediye; bugün, şu an
present adj şu anki; var, mevcut, bulunan
present v sunmak, vermek
rather adv oldukça, biraz, az çok
bridge n köprü
bridge v boşluğu doldurmak
damage n zarar, hasar
damage v zarar vermek
ultraviolet adj mor ötesi
get v almak, elde etmek
nature n doğa; mizaç, huy
reduced adj azaltılmış
seem v gibi görünmek
fossil n kalıntı
main adj ana, asıl, temel
order n sıra, düzen; emir; sipariş
order v emretmek; sipariş vermek
organic adj organik, doğal
oxygen n oksijen
protein n protein
regard v düşünmek, görmek
regard n saygı, itibar
similar adj benzer
variety n çeşitlilik
concerned adj endişeli, ilgili
concern n endişe, kaygı; ilgi
concern v ilgilenmek, endişelenmek
cost n maliyet, ücret
cost v mal olmak, tutmak
extremely adv son derece, oldukça
farmer n çiftçi
given adj belli
half q yarısı, yarım
half adj yarım, buçuk
half v yarıya inmek
huge adj büyük, kocaman
idea n fikir
sound n ses
sound v kulağa...gibi gelmek
sound adj sağlam
turn n sıra, değişim, dönüş
turn v dönmek, çevirmek, döndürmek
continue v devam etmek
deal n anlaşma
deal v ilgilenmek; dağıtmak
deep adj derin
deep adv derin

12 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
evidence n kanıt
fish n balık
fish v balık tutmak
least adj en az, en düşük
liquid n sıvı
liquid adj sıvı, akıcı
ability n yetenek, kabiliyet
forest n orman
hydrogen n hidrojen
learn v öğrenmek
live v yaşamak, ikamet etmek
live adj canlı, yaşayan
rain n yağmur
rain v (yağmur) yağmak
rise v artmak, yükselmek; doğmak, ortaya çıkmak
rise n artış, yükselme
serious adj ciddi, ağırbaşlı
vast adj büyük, geniş
across prep karşıdan karşıya
attention n dikkat
bacteria n bakteri
hard adj zor, çetin; katı
hard adv güçlükle, şiddetle
increased adj artmış
right adj sağ, sağdaki; doğru
right adv tam olarak, doğru şekilde
right n hak
right v düzeltmek
set n set, takım, sahne
set v kurmak, ayarlamak; belirlemek
star n yıldız; ünlü
star v başrol oynamak
astronaut n astronot, uzay adamı
billion n milyar
efficiency n verimlilik
experiment n deney
experiment v denemek, deney yapmak
genetic adj kalıtsal, kalıtımsal
go v gitmek
industrial adj endüstriyel
physicist n fizikçi
region n bölge, yöre
scale n ölçüt, boyut; pul
three n üç
measure v ölçmek
measure n önlem; ölçü
particle n molekül, parça
resource n kaynak
strong adj güçlü, sağlam; demli, sert
weather n hava durumu

13 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
weather v halletmek, aşınmak
against prep -e karşı
difficult adj zor, güç
further adv daha ileri, öteye
further adj ileri; daha çok, başka
gravity n yerçekimi
importance n önem
keep v tutmak; saklamak, bulundurmak; yapmaya devam etmek
low adj düşük, alçak, az
method n yöntem, usul
own adj kendi, kendisine ait, özel
own pron kendi, kendisinin
own v sahip olmak
say v söylemek, demek
useful adj kullanışlı
account n hesap; anlatım
account v açıklamak
dust n toz
earthquake n deprem
especially adv özellikle, bilhassa
including pp dahil
marine adj deniz ile ilgili
pressure n baskı, basınç
pressure v basınç uygulamak
project n proje, tasarı
project v tasarlamak
acid n asit
affected adj etkilenmiş
affect v etkilemek
clearly adv açıkça
cold adj soğuk
cold n soğuk algınlığı
dangerous adj tehlikeli
day n gün, gündüz
her pron onu, ona; onun
increasing adj artan, çoğalan
support v desteklemek
support n destek
therefore con bu yüzden, sonuç olarak, dolayısıyla
whale n balina
astronomer n gökbilimci
country n ülke; kır, taşra
decade n on yıl
efficient adj verimli, etkili
fully adv tamamen
generally adv genellikle
likely adj muhtemel, olası
likely adv muhtemelen
particularly adv özellikle, bilhassa
period n süre, dönem

14 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
prevent v önlemek, alıkoymak
public n halk, kamu
public adj umumi, ortak
range n çeşitlilik, dağılım; menzil
range v ... arasında değişmek, sıralanmak
reduce v azaltmak
something pron bir şey
special adj belli, özel
throughout prep boyunca; her yerinde
your det senin, sizin
biological adj biyolojik
close adj yakın, kapalı
close v kapatmak; son vermek
completely adv tamamen
expected adj beklenen
expect v ummak
growth n büyüme, gelişme
heavy adj ağır; yoğun
him pron onu, ona
involved adj alakalı, ilgili
leaves n yaprak
leave v ayrılmak, terk etmek; bırakmak, yanına almamak
leave n izin, dinlenme
physical adj fiziki, bedensel
quantum n pay, miktar
volcanic adj volkanik
want v istemek; gerekmek; aranmak
want n istek, ihtiyaç
believe v inanmak; güvenmek
construction n yapım, inşa etme
dam n baraj
dam v baraj inşa etmek
device n araç, cihaz
direction n yön, istikamet; talimat, yönerge
discovery n keşif, bulgu
effective adj etkili
flying adj uçan, uçucu
fly v uçmak, uçakla gitmek
fly n sinek
give v vermek
greenhouse n sera
impact n etki; darbe, çarpma
impact v etkilemek
insect n böcek
itself pron kendisi, bizzat
lost adj kayıp, kaybolmuş; ne yapacağını bilmeyen
next adv bir sonraki, ikinci kez
next adj gelecek, sonraki
nucleus n çekirdek, öz
others pron başkaları, diğerleri

15 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
particular adj belli, özel
particular adv bazı, kimi, belli başlı
particular n ayrıntı, detay
rapidly adv hızlıca
united adj birleşmiş
unit n birim, ekip
above prep üzerinde
car n araba
following adj takip eden, sonraki
following pp -den sonra, -i takiben
follow v izlemek, takip etmek
layer n katman, tabaka
loss n kayıp; zarar
needed adj gereken
steel n çelik
survive v hayatta kalmak
themselves pron kendileri
together adv beraber, yan yana
tree n ağaç
tropical adj tropikal, dönencel
working adj işle ilgili, çalışan
bird n kuş
complex adj karmaşık
complex n kuruntu
considered adj dikkate alınan
consider v düşünmek; ... olarak görmek
diversity n çeşitlilik
include v içermek
national adj ulusal
north n kuzey
question n soru, sorun
question v sorgulamak, şüphe etmek
radio n radyo
radio v telsizle haberleşmek
remain v kalmak, ...meye devam etmek
remain n kalıntı
single adj tek; bekâr
technique n teknik, usul
TRUE adj gerçek, doğru
along prep boyunca
ancient adj eski
course n kurs; yol, rota
engine n motor, makine
glacier n buzul
heating n ısıtma, ısınma
history n tarih, geçmiş
instance n örnek, vaka
kind adj kibar, nazik
kind n tür, çeşit
ozone n ozon

16 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
significant adj önemli
start n başlangıç
start v başlamak; çalıştırmak
supply v sağlamak, temin etmek
supply n kaynak, arz
sure adj emin, kesin
sure ex elbette
team n takım, grup, ekip
thus con bu yüzden
view n görüş, fikir
view v bakmak, görmek
volcano n yanardağ, volkan
young adj küçük, genç; yavru
based adj dayanmış, -e dayanan
certainly adv elbette, kesinlikle
depend v bağlı olmak, güvenmek
expensive adj pahalı
extinction n yok olma
forward adv ileriye doğru
forward v yollamak, yönlendirmek
growing adj büyüyen, artan
grow v büyümek, gelişmek
improve v gelişmek, ilerlemek
interesting adj ilginç, ilgi çekici
interest n ilgi, faiz, çıkar
interest v ilgisini çekmek
lead v götürmek, öncülük etmek
lead n önderlik; kurşun
near prep yanında, yakında
radar n radar
safety n güvenlik
understanding n anlayış, kavrama
understanding adj anlayışlı
upon prep üzerine
weight n ağırlık, kilo
available adj hazır, mevcut; uygun, görüşmeye hazır
carry v taşımak
dark adj karanlık; koyu
dark n karanlık
developing adj gelişen
dry adj kuru, kurak
dry v kurutmak
easily adv kolaylıkla
effort n çaba
formation n oluşma, şekillenme
irrigation n sulama
knowledge n bilgi
local adj yerli, yerel
local n yerli
old adj yaşlı; eski

17 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
outside prep dışarda, dışında
outside adj dış, dışarda
outside n dışı, dış yüzeyi
poor adj fakir; kötü, vasıfsız; zavallı
product n ürün, mahsül
south n güney
stem v -den gelmek, çıkmak
stem n kök
wave n dalga, el sallama
wave v dalgalanmak; el sallamak
basic adj temel
china n Çin, seramik, çini
company n şirket; arkadaşlık
coral n mercan
ecosystem n ekosistem
element n element; unsur
essential adj gerekli
existence n varoluş
greatly adv büyük oranda
largely adv büyük ölçüde
man n adam; insanoğlu
massive adj büyük, devasa
molecule n molekül
move n hareket, girişim, taşınma
move v hareket etmek; taşınmak
moving adj dokunaklı; hareketli
nearly adv hemen hemen, neredeyse
occur v meydana gelmek, olmak
probably adv muhtemelen
quality n kalite, nitelik; özellik
river n nehir, ırmak
role n rol, görev
site n yer, alan
travel n yolculuk, seyahat
travel v seyahat etmek
whereas con -e rağmen, oysa
contain v içermek, kapsamak
crust n kabuk, dış tabaka
currently adv şu anda
cut n kesik, kesinti
cut v kesmek, azaltmak
despite pp -e rağmen
determine v belirlemek, saptamak
easy adj kolay; rahat
feature n özellik
feature v rol vermek, özellik taşımak
inside prep içerisinde
inside n içi, iç taraf
instead con bunun yerine
iron n ütü; demir

18 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
iron v ütü yapmak
left adj sol, soldaki; arta kalan
left adv sola doğru, sol tarafta
limited adj sınırlı
limit v sınırlandırmak
limit n sınır
mineral n mineral
observation n gözlem
reason n sebep; mantık
reason v sonuca varmak, inandırmak
related adj bağlantılı, ilişkili
search n arama
search v aramak
seed n tohum, çekirdek
seed v tohum ekmek
specific adj belli, özel
subject n konu; ders; özne
subject adj maruz kalabilir
subject v maruz bırakmak, boyun eğdirmek
thing n şey, eşya
underground n yer altı
Arctic n kuzey kutup bölgesi
Arctic adj kuzey kutbuyla ilgili
break v kırmak; bozmak
break n ara, mola
capacity n kapasite, hacim
clean adj temiz
clean v temizlemek
create v yaratmak
current adj şu andaki, mevcut, hali hazırdaki
current n akım, akıntı
either q (iki şeyden) herhangi biri
either adv -de, -da
extensive adj kapsamlı, geniş
geologist n yer bilimci
look n bakış; görünüş
look v bakmak; ...gibi görünmek
me pron beni, bana
meet v buluşmak; tanışmak
military adj askeri
military n ordu
month n ay
popular adj ünlü, popüler
powerful adj güçlü
reaction n tepki, tepkime
relatively adv nispeten
relativity n izafiyet
required adj gerekli
short adj kısa, az
show n gösteri, sergi

19 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
show v göstermek
vehicle n taşıt, araç, vasıta
whole q tüm, bütün
whole n tamamı, bütünü
whose pron kimin
average adj ortalama, sıradan
average n ortalama
below prep altında
Britain n Birleşik krallık, Britanya
event n olay
extent n boyut, derece
fibre n lif
function n işlev, görev
function v çalışmak, işlemek
generate v üretmek; oluşturmak
health n sağlık, canlılık
hot adj sıcak; acı; ateşli
immediately adv hemen, aniden, derhal
interested adj ilgili, meraklı
international adj uluslararası
later adv daha sonra
nothing pron hiçbir şey
oh ex ha, ey
open adj açık; dürüst
open v açmak
potential adj muhtemel, potansiyel
potential n güç, potansiyel
reef n sığ kayalık
reliable adj güvenilir
renewable adj yenilenebilir
reveal v açıklamak, ortaya çıkarmak
second n saniye, an
second adj ikinci
second v desteklemek
sense n duyu; anlam
sense v hissetmek, sezmek
signal n işaret, sinyal
signal v işaret etmek, sinyal vermek
technological adj teknolojik
thousand n bin
advantage n avantaj
allow v izin vermek; olanak sağlamak
cosmic adj evrensel
dinosaur n dinozor
electron n elektron
eye n göz
hand n el
hand v vermek, uzatmak
heart n kalp
home n ev; vatan

20 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
improved adj gelişmiş, yüksek
late adj geç; son, sonları; rahmetli
late adv son zamanlarda, geç
mainly adv başlıca
mathematics n matematik
metal n metal
network n ağ, örgü
petrol n benzin
protect v korumak
ray n ışın, ışık huzmesi
remarkable adj dikkate değer
solid adj katı, sert
solid n katı madde
surrounding adj çevredeki, civardaki
surround v kuşatmak, etrafını sarmak
towards prep -e doğru
toward prep karşı, yönünde, -e doğru
unlike pp -ın aksine
value n değer
value v değer vermek
weapon n silah
constantly adv sürekli
demand v talep etmek; gerektirmek
demand n talep
destroyed adj harap olmuş
destroy v yıkmak
erosion n erozyon, aşınma
evolution n evrim, gelişme
gene n gen
geological adj jeolojik
green adj yeşil
impossible adj imkânsız
lunar adj Ay'a ait, Ay ile ilgili
model n manken; örnek
model v mankenlik yapmak
paper n kağıt; gazete
quickly adv hızlıca, çabuk çabuk
requirement n gereksinim, koşul
satellite n uydu
son n erkek (evlat), oğul
task n iş, görev
term n dönem; terim; koşul
term v adlandırmak, tanımlamak
advance n ilerleme
advance v ilerlemek, gelişmek
application n uygulama; başvuru
capable adj yapabilir, yetenekli
communication n iletişim
concrete adj somut; beton
concrete n beton

21 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
conventional adj geleneksel, sıradan, alışılmış
decline v azalmak; reddetmek; gerilemek
decline n düşüş, azalma; gerileme; reddetme
electrical adj elektrikli
exactly adv tam olarak
factory n fabrika
famous adj ünlü
fundamental adj temel, asıl
hypothesis n varsayım
lack n eksiklik
lack v yoksun olmak
lack adj yetersiz, eksik
lose v kaybetmek
methane n metan gazı
mission n görev
mountain n dağ
normal adj her zamanki gibi, normal
practical adj uygulamalı, kullanışlı
reach v ulaşmak, erişmek
reach n erişim, ulaşım
recognized adj tanınmış, geçerli
reducing adj hafifletici, indirgeyici
risk n risk, tehlike
risk v riske atmak
send v göndermek, yollamak
seriously adv ciddi derecede
simple adj basit, yalın
sometimes adv bazen, ara sıra
sometime adv bir ara
sugar n şeker
suggest v önermek; ileri sürmek
sunlight n güneş ışığı
telescope n teleskop
addition n ekleme
adverse adj ters, olumsuz
atmospheric adj atmosferle ilgili
atomic adj atomla ilgili
aware adj farkında, haberdar
biologist n biyolog
black adj siyah; siyahi
book n kitap
book v yer ayırtmak
colour n renk
colour v boyamak, renklendirmek
consumption n tüketim
controlled adj kontrol edilmiş
disease n hastalık, rahatsızlık
eruption n patlama
exist v var olmak
expert adj bilgili, uzman

22 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
expert n uzman
explain v açıklamak
exploration n araştırma
finally adv sonunda, nihayet
flow n akma, akış
flow v akmak, dökülmek
four n dört
habitat n yaşam alanı
identified adj tanımlanmış
influence v etkilemek
influence n etki
lake n göl
law n yasa, kanun; hukuk
melt v eritmek, erimek
polar adj kutupsal
proposed adj önerilen
radioactive adj radyoaktif
she pron o
snow n kar
snow v (kar) yağmak
solution n çözüm
substance n madde
trying adj yorucu, can sıkıcı
try n deneme, teşebbüs
try v denemek; çabalamak, ...yapmaya çalışmak
widely adv yaygın şekilde
applied adj uygulamalı
art n sanat
beginning n başlangıç
burning adj yanan
burning n yakma, yakış
burn v yanmak, yakmak
burn n yanık
cat n kedi
coast n kıyı
commercial n reklam
commercial adj ticari
concerning prep ile ilgili
continent n kıta
core n çekirdek, esas, öz
cover n kapak, örtü
cover v kaplamak, içermek
destruction n yıkım
enormous adj büyük
factor n etken, unsur
fruit n meyve; sonuç
grown adj olgun, yetişmiş
highly adv hayli, oldukça, son derece
hole n delik, çukur
hope n umut, beklenti

23 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
hope v ummak, ümit etmek
individual adj bireysel
individual n birey
lower v indirmek, azaltmak
machine n makine
maintain v korumak, muhafaza etmek; iddia etmek
money n para, nakit
necessary adj gerekli
noise n gürültü, ses
orbit n yörünge
orbit v yörüngede dönmek
panel n panel, levha, pano
primarily adv başlıca
require v gerektirmek
run v koşmak; yönetmek; akmak
run n koşu
ship n gemi
ship v göndermek, nakletmek
spacecraft n uzay gemisi, uzay aracı
station n istasyon
suitable adj uygun, elverişli
tend v eğiliminde olmak
test n sınav; deneme
test v denemek; sınav yapmak
tool n alet, takım
access n erişim, ulaşım
access v erişmek, ulaşmak
accurately adv doğru biçimde
act n hareket, eylem
act v hareket etmek; rol almak
action n eylem, hareket
alternative adj alternatif
alternative n alternatif
balance n denge
balance v dengelemek
British adj İngiltere'ye ait
British n İngiliz
complete v tamamlamak
complete adj tam, eksiksiz, bitmiş
constant adj sabit
danger n tehlike, risk
economic adj ekonomik, ticaretle ilgili
explosion n patlama
exposed adj maruz kalmış, korunmasız
fast adj hızlı, çabuk
fast adv hızlıca, süratle
fast v oruç tutmak
fast n oruç
feet n ayak (çoğul)
five n beş

24 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
frequently adv sık sık
group n grup, topluluk
group v grup oluşturmak
harmful adj zararlı
laboratory n laboratuvar
motion n hareket
motion v yapmasını sağlamak
my det benim
name n ad, isim
name v adlandırmak
northern adj kuzeyde
perhaps adv belki, muhtemelen
political adj siyasi
probe v araştırma yapmak, incelemek, derinine inmek
probe n sonda, uydu
proton n proton
read v okumak
responsible adj sorumlu
rising adj artan, yükselen
sample n örnek, numune
sample v örneklemek
society n toplum, cemiyet
threat n tehdit
transport n nakil, taşıma
transport v taşımak, nakletmek
turbine n türbin
vegetation n bitki örtüsü
wide adj geniş; yaygın
wide adv iyice, alabildiğine
widespread adj yaygın
winter n kış
worldwide adj dünya çapında
worldwide adv dünya çapında
agree v aynı fikirde olmak, katılmak
agricultural adj tarımsal
alloy n alaşım
anything pron herhangi bir şey, hiçbir şey
appear v görünmek, ortaya çıkmak
beyond prep ötesine, ötesinde
bond n bağ, ilişki
bond v bağlamak, yapışmak
changed adj değiştirilmiş
chemistry n kimya
cognitive adj bilişsel
coming adj yaklaşan, gelecek
coming n geliş
composed adj sakin
conservation n koruma
craft n zanaat; gemi
craft v beceriyle, ustalıkla yapmak

25 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
death n ölüm, vefat
enable v olanak tanımak
eventually adv sonunda, nihayetinde
extinct v yok olmak
extinct adj nesli tükenmiş
floor n zemin, yer
focus n odak noktası, odak
focus v odaklanmak
general adj genel, yaygın
general n general
height n boy, yükseklik
mostly adv çoğunlukla
nevertheless con yine de, buna rağmen
obtain v elde etmek
ordinary adj sıradan, normal
originally adv aslında , başlangıçta
planetary adj gezegensel
plastic n plastik
position n durum, konum, yer
position v yerleştirmek, koymak
pure adj saf, katkısız
purpose n amaç
rainfall n yağış miktarı
reality n gerçek, hakikat
rest v dinlenmek
rest n dinlenme, istirahat; kalan, arta kalan
side n yan, taraf, kenar
stop n durak, mola
stop v durmak, durdurmak
successful adj başarılı
third adj üçüncü
total adj toplam, tam
total n toplam, tutar
total v tutmak (toplam)
advanced adj ileri, gelişmiş
again adv tekrar, yeniden, yine
article n makale
astronomy n gök bilimi
avoid v sakınmak, kaçınmak
canal n kanal
central adj merkezi; önemli
civil adj sivil, medeni
complicated adj karmaşık
consist v -den oluşmak
deposit n kapora, peşinat; tabaka
deposit v bankaya yatırmak
difference n ayrım, farklılık
distance n uzaklık, mesafe
dominant adj egemen, hakim
electromagnetic adj elektromanyetik

26 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
ensure v garanti altına almak
everything pron her şey
exposure n maruz kalma
flight n uçuş
happen v olmak, meydana gelmek
hold v tutmak; düzenlemek; iddia etmek
kilometre n kilometre
landing n iniş, karaya çıkma
learned adj bilgili, kültürlü
let v izin vermek
line n çizgi, hat, sıra
located adj bulunan, saptanan, konumlanmış
magma n mağma
majority n çoğunluk
moreover con dahası, ayrıca
naturally adv doğal olarak
nearby adj civarda, çevrede
nearby adv çevrede, civarda
neutron n nötron
object n nesne, cisim, eşya
object v itiraz etmek, karşı çıkmak
photosynthesis n fotosentez
plane n uçak
plate n tabak, levha
possibility n olasılık, olanak
presence n varlık, var olma
programme n program
programme v programlamak
prove v ispatlamak, kanıtlamak
sensitive adj hassas, duyarlı
slowly adv yavaş yavaş
southern adj güneyden
strength n güç
string n ip, tel
survival n hayatta kalma
technical adj teknik
tell v söylemek, anlatmak
tense adj gergin, sinirli
tense v gerilmek
traffic n trafik
underwater adj su altında
wild adj vahşi
writer n yazar
amphibian n suda ve karada yaşayan hayvan
asteroid n asteroit
bacterial adj bakterinin neden olduğu
behaviour n davranış
characteristic n özellik
characteristic adj tipik, karakteristik
consequence n sonuç

27 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
considerable adj önemli, hatırı sayılır derecede
contrary adj karşıt
contrary n zıtlık
costly adj pahalı, maliyetli
damaged adj bozuk, hasarlı, zarar görmüş
date n tarih, zaman; hurma
date v bir tarihe dayanmak; flört etmek
dating n tarih verme, buluşma, flört etme
desert v terk etmek, ayrılmak
desert n çöl
detail n ayrıntı
detail v detaylandırmak
determined adj kararlı, azimli; belirlenmiş
direct adj doğrudan, dolaysız
direct v yönlendirmek, yönetmek
efficiently adv verimli bir şekilde
embryonic adj gelişmeye başlamış
established adj kurulu, kurulmuş, sabit, yerleşik
establish v kurmak, belirlemek
extreme adj aşırı
extreme n aşırılık
face v karşı karşıya kalmak
face n yüz, surat
fail v başarısız olmak
fail n başarısızlık, kırık not
fresh adj taze; yeni; serin
full v yıkayıp çektirmek
full adj dolu, tam; tok
galaxy n galaksi
genetically adv genetik olarak
giant adj dev, büyük
glucose n glikoz
indispensable adj vazgeçilmez
job n iş, meslek, görev
leading adj önde gelen, önemli
mammal n memeli
mathematical adj matematiksel
meteor n gök taşı
metre n metre
mice n fareler
mile n mil
movement n hareket, eylem; akım
permanent adj kalıcı
pesticide n böcek ilacı
plan n plan, tasarı
plan v planlamak, tasarlamak
precipitation n yağış, düşme
previously adv eskiden, önceden
primary adj ana, asıl
red n kırmızı

28 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
reference n söz etme, atıfta bulunma; başvurma, danışma
relationship n ilişki
remaining adj kalan, hâlâ var olan
rich adj zengin
rocket n füze
rocket v fırlamak, hızlı artış göstermek
safe adj güvenli
safe n kasa
salmon n somon balığı
season n mevsim
spread v yaymak, dağılmak
spread n yayılma
standard adj standart, olağan
standard n standart, ölçüt
tissue n doku
top adj en üst, en iyi
top n tepe, zirve; kapak
top v en üstte olmak
typical adj karakteristik, tipik
vertical adj dikey
vision n görüş, düş
warning n uyarı, ikaz
warn v uyarmak
weed n yabani ot
weed v yabani otları temizlemek
abundant adj bol
accurate adj doğru, isabetli, eksiksiz
agriculture n tarım
aim n amaç, hedef
aim v amaçlamak, hedeflemek
answer n cevap, yanıt
answer v cevaplamak, yanıtlamak
apparently adv görünüşte, görünüşe bakılırsa
base v dayandırmak
base n temel
beam n ışın
beam v gülümsemek, ışık saçmak
behind prep arkasında, arkasına
big adj büyük, kocaman
biofuel n biyoyakıt
composition n karışım, kompozisyon
consideration n düşünme
contamination n kirlilik
continental adj kıtasal
debate n tartışma
debate v tartışmak
divided adj bölünmüş
dramatic adj ani, çarpıcı
driving adj itici
driving n sürüş

29 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
electronic adj elektronik
estimated adj tahmini
except pp ...-den başka, ... hariç
familiar adj tanıdık, aşina
finding n bulgu
flower n çiçek
forced adj mecburi, zorunlu
generation n üretim; nesil
hop v sıçramak, sekmek
house n ev
house v barındırmak, ev sağlamak
hurricane n hortum, kasırga
increasingly adv artarak, giderek
location n yer, konum
manure n gübre
mine n maden; mayın
mine pron benimki
mine v (maden) kazmak, çıkarmak
minute n dakika, an
minute adj çok küçük
mixture n karışım, çeşit
nitrogen n nitrojen
offer v teklif etmek, sunmak
offer n teklif, öneri, sunma
opinion n fikir, görüş
perform v yapmak, sergilemek
phenomenon n olay, olgu
predict v tahmin etmek
progress v gelişmek, ilerlemek
progress n gelişme, ilerleme
rare adj nadir
resulting adj sonucunda ortaya çıkan
seaweed n su yosunu
series n dizi, seri
share v paylaşmak
share n hisse, pay
span n süre, mesafe
span v sürmek, kapsamak
stable adj sabit, değişmez
sufficient adj yeterli
temperate adj ılıman
ten n on
unable adj elinden gelmez, yapamaz
urban adj kentsel
vulnerable adj hassas, savunmasız
weak adj zayıf, güçsüz
wine n şarap
zone n alan, bölge
accepted adj kabul edilmiş, kabul görmüş
accept v kabul etmek

30 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
adequate adj yeterli
adult n yetişkin
adult adj yetişkin
analysis n inceleme
appearance n görünüş, ortaya çıkma
artificial adj yapay
attract v çekmek, cezbetmek
benefit v faydalanmak, yararlanmak
benefit n fayda, yarar
brain n beyin
bring v getirmek
challenge n sorun, engel
challenge v meydan okumak
chemist n kimyacı
chosen adj seçilmiş, seçilen
comet n kuyruklu yıldız
compound v birleştirmek; berbat etmek
compound n karışım, bileşim
considerably adv önemli derecede
contact n temas, ilişki
contact v temas kurmak
controversial adj tartışmalı
controversy n tartışma
crater n krater
deforestation n ormansızlaştırma
detect v sezmek, bulmak
digital adj dijital, sayısal
directly adv doğrudan
drop n damla; düşüş
drop v düşürmek, bırakmak
eight n sekiz
environmentally adv çevresel olarak
existing adj mevcut, hali hazırdaki
expansion n genişleme, yayılma
explanation n açıklama
feel v hissetmek, duymak; düşünmek
fixed adj sabit
fix v onarmak
genetics n genetik bilimi
gravitational adj yer çekimine ilişkin
happening n olay, vaka
instrument n alet, enstrüman, vasıta
internet n internet
involve v içermek; gerektirmek
linked adj bağlı, bağlantılı
link n bağlantı, hat
link v bağlamak, birleştirmek
map n harita
map v haritasını çıkarmak
meat n et

31 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
member n üye, aza
news n haber
nutrient n besin, gıda
origin n köken
original adj gerçek, asıl
outer adj dış, dıştaki, harici
partly adv kısmen
performance n gösteri, oyun
precision n doğruluk, tamlık
principle n ilke, prensip
property n özellik; mal, mülk
protection n koruma
publish v yayınlamak, basmak
railway n demiryolu
sand n kum
security n güvenlik, garanti
silk n ipek
specialized adj uzmanlaşmış
spider n örümcek
spore n spor
spring n ilkbahar; kaynak, pınar
spring v sıçramak
straight adv dümdüz, hemen
straight adj düz, doğru, dosdoğru; dürüst
success n başarı
suffer v (acı) çekmek, -den mustarip olmak, yaşamak
testing n deneme, test
thick adj kalın
trait n özellik
vary v değişmek
west n batı
wing n kanat
worker n işçi
adapt v uyum sağlamak
alarming adj korkutucu, endişe verici
alarm n alarm
alarm v telaşa düşürmek
amazing adj şaşırtıcı
automobile n otomobil
biometric adj biyometrik
catastrophe n felaket
centre n merkez
centre v merkeze koymak
choice n seçim
claim n iddia, sav
claim v iddia etmek
cloud n bulut
cloud v buğulanmak, bulandırmak
conduct n yürütme
conduct v yürütmek; iletmek

32 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
confirmed adj doğrulanmış, onaylı
confirm v doğrulamak
contrast n zıtlık, kıyaslama
contrast v kıyaslamak
covered adj örtülü, kaplı
damaging adj zararlı, zarar veren
eat v yemek
endangered adj nesli tükenmekte olan
endanger v tehlikeye atmak
entirely adv tümüyle
equipment n donanım, ekipman
everyday adj her gün, günlük
everyday adv her gün
everyone pron herkes
evolutionary adj evrimsel
exclusion n ayırma, dışlama, hariç tutma
explosive adj patlayıcı
fall v düşmek, inmek
fall n düşüş, azalma; güz
here adv burada; işte
identify v tanımlamak, saptamak
improvement n gelişme, ilerleme
intensity n yoğunluk
invent v icat etmek
invention n icat
length n uzunluk, boy, süre
manufacturing n üretim, imalat
mediterranean n Akdeniz
meteorite n gök taşı
meter n metre
migration n göç
mining n madencilik
moisture n nem, rutubet
mount v binmek, çıkmak; başlatmak
mount n dağ
obviously adv açıkça
optical adj görme ile ilgili
organ n organ
pass v geçmek, başarmak
pass n geçiş, pas
petroleum n petrol
pilot n pilot
play n oyun
play v oynamak; (müzik aleti) çalmak
precaution n önlem, tedbir
presently adv şu anda
prey v avlamak
prey n av
real adj gerçek, hakiki
record n kayıt, rekor

33 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
record v kaydetmek
reduction n azalma
rely v güvenmek, bel bağlamak
reported adj rapor edilmiş
report n rapor
report v bildirmek
school n okul
seismic adj depremle ilgili
shape n şekil, biçim
shape v şekillendirmek
simply adv sadece, basitçe
skin n deri, cilt
slow adj yavaş
slow v yavaşlamak
student n öğrenci
thanks ex teşekkürler
thanks n teşekkürler, şükran
thank v teşekkür etmek
tiny adj minicik, ufacık
tonne n ton
traditional adj geleneksel
union n birlik, sendika
unusual adj olağan dışı
valuable adj değerli
violent adj şiddetli
virtually adv hemen hemen, yaklaşık
vital adj hayati, çok önemli
white adj beyaz; sütlü
wonder v merak etmek
wonder n hayret, şaşkınlık; mucize
wood n odun; ağaçlık alan
accuracy n doğruluk
active adj faal, hareketli
aluminium n alüminyum
appliance n alet, araç
architect n mimar
associated adj ilişkili, bağlantılı
bee n arı
begin v başlamak
beneath prep altında
besides con -e ilaveten, ayrıca
besides pp -e ilaveten ( ayrıca)
beside prep yanına, yanında
blood n kan
burned adj yanmış
city n şehir, kent
colleague n meslektaş
collision n çarpma, çarpışma
connected adj bağlantılı
connect v bağlantı kurmak, ilişkilendirmek

34 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
construct v inşa etmek
construct n yapı
decrease v azalmak, azaltmak
decrease n azalma
density n yoğunluk
desired adj istendik
entire adj tüm, bütün
essentially adv aslında , gerçekte
expand v genişletmek
farming n tarım, çiftçilik
farm n çiftlik
farm v çiftçilik yapmak, yetiştirmek
fascinating adj büyüleyici
fishing n balıkçılık
foundation n temel, kuruluş
functional adj işlevsel
glass n cam; bardak
hardly adv neredeyse hiç
helium n helyum
highway n otoyol, çevre yolu
hundred n yüz (sayı)
image n görüntü, şekil
implement v uygulamak
implement n alet, araç
interior n iç kısım
island n ada
key adj temel, esas
key n anahtar; tuş
lava n lav
manufacture v üretmek
manufacture n üretim
mercury n merkür; cıva
mobile n cep telefonu
mobile adj hareketli, seyyar
negative adj olumsuz, eksi
nitric adj nitrik
overcome v yenmek, üstesinden gelmek
paint n boya
paint v boyamak
pattern n tarz, şekil
pollutant n kirletici madde
preposition n edat
prevention n önlem, koruma
properly adv doğru dürüst, güzelce
raw adj çiğ, ham
release n tahliye, kurtulma
release v serbest bırakmak, yaymak; piyasaya sunmak
replacement n yerine geçme
reproduce v çoğalmak, üremek
revolution n devrim

35 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
road n yol
roof n çatı, tavan
roughly adv yaklaşık
stay n kalma, ziyaret
stay v kalmak
storage n depolama
structural adj yapısal
tar n katran
tectonic adj tektonik
theoretical adj teorik, kuramsal
university n üniversite
variation n değişiklik
warmer n ısıtıcı
web n örümcek ağı, web
adapted adj uyarlanmış
adversely adv olumsuz şekilde
agency n acente, kurum
aid n yardım
aid v yardım etmek
alone adj yalnız, tek başına
alone adv yalnız
anyone pron herhangi biri, hiçbiri
aroused adj tahrik edilmiş
aspect n yön, özellik, taraf
attack v saldırmak
attack n saldırı
attempt v çabalamak, kalkışmak, girişmek
attempt n çaba, girişim
author n yazar
banned adj yasaklı, yasaklanmış
biology n biyoloji
cancer n kanser
cattle n sığır
chance n olasılık, şans, olanak
changing adj değişen
children n çocuklar
coastal adj kıyısal, kıyı ile ilgili
continually adv sürekli
copper n bakır
copper v bakır kaplamak
correct adj doğru
correct v düzeltmek, doğrulamak
decided adj kararlaştırılmış, belli
decision n karar
deer n geyik
department n daire, bölüm
describe v tasvir etmek, tanımlamak
differ v farklı olmak
difficulty n güçlük
disaster n felaket

36 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
disposal n imha etme
distinct adj farklı, belirgin, açık
domestic adj ülke içi; aile içi; evcil
dramatically adv önemli derecede
economically adv ekonomik açıdan
else adv daha, başka
equally adv eşit derecede
evaporation n buharlaşma
extend v uzatmak
film n film; zar
film v film çekmek, kaplamak
financial adj mali, parasal
finish n varış, bitiş, son
finish v bitirmek, sona ermek
flooding n sel, taşkın
flood v sel basmak, taşmak
flood n sel, taşkın
flowing adj akıcı, dalgalı
fusion n birleşme, kaynaşma
gold adj altından yapılmış, altın renkli
gold n altın
haven n sığınak
hour n saat
hydroelectric adj hidroelektrik
investigation n araştırma
invisible adj görünmez
issue n konu, sorun
issue v resmen bildirmek; dağıtmak
laser n lazer
leader n önder, lider
lighter n çakmak
locate v yerini belirlemek
magnet n mıknatıs
mark n iz, leke; not
mark v belirlemek, göstermek; not vermek
medical adj tıbbi, tedaviyle ilgili
middle adj orta, vasat
middle n orta, orta kısım
milky adj sütlü
museum n müze
named adj adlandırılan, adlı
nation n ulus, millet
nor con ne, ne de
nor adv ne, ne de
numerous adj çok, sayısız
paid adj maaşlı, ücretli, ödenen
perception n algılama
pink adj pembe
pink n pembe
plenty q bol, çok

37 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
possibly adv muhtemelen
practice n çalışma, uygulama, idman
price n fiyat; bedel
price v fiyatlandırmak
prone adj eğilimli
pull v çekmek
pull n çekiş, çekim
rapid adj hızlı, çabuk
rarely adv nadiren
realize v fark etmek; gerçekleştirmek
recorded adj kayıtlı
relative n akraba
relative adj nisbi, göreceli
remote adj uzak
replace v yerini almak, değiştirmek
room n oda; yer, alan
safely adv güvenli bir şekilde
serve v hizmet etmek
severe adj ağır, ciddi, sert
shock n şok; sarsıntı
shock v şok etmek; sarsmak
shortage n kıtlık
shuttle n uzay mekiği
shuttle v mekik dokumak
smell n koku, koklama
smell v koklamak, kokmak
solve v çözmek
sponge n sünger
stability n tutarlılık, istikrar
stage n sahne; aşama
stage v sahnelemek, hazırlamak
step n adım; basamak
step v adım atmak; basmak
storm n fırtına
stream n dere, çay, akım
stream v akmak
summer n yaz
surprising adj şaşırtıcı
sustainable adj sürdürülebilir
thin adj ince
thrust v sokmak, zorlamak
tooth n diş
track n patika
track v takip etmek, izlemek
trade n ticaret
trade v ticaret yapmak, takas etmek
turning n dönüş, dönemeç
usual adj alışılmış, olağan
volume n hacim, miktar; cilt
wet adj ıslak, nemli

38 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
wet v ıslatmak
whereby con sayesinde, yoluyla
word n sözcük, kelime
word v sözcüklerle anlatmak
wrong adj yanlış, hatalı
wrong adv yanlış
wrong n hata, kusur
accumulate v biriktirmek, yığmak
achieve v başarmak, ulaşmak
annual adj yıllık
apparent adj açık, belli
approach n yaklaşım
approach v yaklaşmak
assistant n yardımcı
biodiversity n biyo-çeşitlilik
bit n küçük parça
born v doğmak, dünyaya gelmek
calcium n kalsiyum
chain n zincir, halka
chain v zincirlemek
cleaner n temizlikçi
clue n ipucu
commonly adv sık sık, çoğunlukla
complexity n karmaşıklık
concept n kavram
consumed adj tüketilmiş
contained adj kapsanan
content n içerik, anlam
content adj memnun
continuous adj devamlı, sürekli
contribute v katkıda bulunmak, sebep olmak
cool adj serin, soğuk
cool v soğutmak, serinletmek
cubic adj kübik
decay v çürümek
decay n çürük, çürüme
degree n derece, aşama; lisans
demonstrated adj ispat edilmiş
depth n derinlik
detailed adj detaylı
diamond n elmas
diverse adj çeşitli, farklı
eastern adj doğuda, doğu
egg n yumurta
engaged adj ilgili, meşgul; nişanlı
equal adj eşit
equal v eşitlemek, etmek
excess adj aşırı
excess n fazlalık
falling adj düşen

39 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
feed v beslemek
feed n besin, yem
fermentation n mayalanma
friction n sürtme, anlaşmazlık
furthermore con ayrıca, dahası
gain v kazanmak
gain n kâr, kazanım
genome n genom
harry v bozmak, rahatsız etmek
hit n çarpma, vuruş, popüler
hit v vurmak, çarpmak; (afet vs) kötü etkilemek
inspired adj esinlenmiş, ilhamlı
insufficient adj yetersiz
insulation n izolasyon
intelligent adj zeki, akıllı
kill v öldürmek
lad n erkek çocuk, delikanlı
language n dil, lisan
latest adj en son, en yeni
launch v fırlatmak, başlatmak
launch n başlangıç
mantle n örtü, kabuk
measurement n ölçüm, ölçü
mechanical adj mekanik
memory n hafıza, anı, hatıra
monitoring n gözetim
monitor n monitör, gözleyici
monitor v gözlemek
motor n motor
nanotechnology n nanoteknoloji
native adj yerli
native n yerli kimse, yerli mal
none q hiç, hiçbirisi
normally adv normalde
operation n ameliyat, işletme
opposite prep karşısında
opposite adj ters, karşıt; muhalif
opposite n muhalif, öteki, zıt
passenger n yolcu
phone n telefon
phone v telefon etmek, aramak
prediction n tahmin
prepared adj hazır
recommended adj tavsiye edilen
recommend v tavsiye etmek
reserve n yedek
reserve v yer ayırmak, tahsis etmek
return n geri dönme; iade
return v dönmek; geri vermek
royal adj kraliyet

40 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
royal n kraliyet ailesi üyesi
rule n kural; yönetim
rule v yönetmek
rural adj kırsal
shipping n sevkiyat
sky n gökyüzü
software n yazılım
successfully adv başarılı bir şekilde
surely adv elbette, kesinlikle
surprisingly adv şaşırtıcı bir şekilde
suspected adj şüpheli
suspect v şüphelenmek
suspect n şüpheli, zanlı
target n hedef
target v hedeflemek
ton n ton
town n kasaba, şehir
training n eğitim
train v eğitmek
train n tren
twice adv iki kez, iki defa
typically adv tipik olarak
unfortunately adv maalesef, ne yazık ki
unique adj tek, eşsiz, özgü
unknown adj bilinmeyen
unstable adj kararsız, değişken
van n kamyonet
voice n ses (insan)
voice v ifade etmek
whatsoever adv hiç mi hiç
whom pron kimi, kime
accident n kaza
agreed adj anlaşmaya varılmış
amateur n amatör
amateur adj amatörce
annually adv yıllık olarak
anywhere adv herhangi bir yer, hiçbir yer
argument n tartışma; iddia
barrier n engel
battery n pil, batarya
bile n safra
birth n doğum
bomb n bomba
bomb v bombalamak
bone n kemik
broken adj kırık, bozuk, arızalı
buy v satın almak
charge n ücret; şarj; görev; suçlama
charge v suçlamak; ücretlendirmek; şarj etmek
closer n sonlandırıcı

41 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
collapse v çökmek
collapse n çökme
combination n bileşim, birleşim
combine v birleştirmek
combined adj birleştirilmiş
comparison n karşılaştırma
confined adj sınırlı, kısıtlı
connection n bağlantı, ilişki
consequently con sonuç olarak, bu yüzden
contribution n katkı
convert v dönüştürmek
cooling n soğutma
cope v başa çıkmak, halletmek
creature n yaratık
crucial adj hayati, önemli
dead adj ölü, cansız
dead adv son derece, tamamen
deliver v teslim etmek, dağıtmak; doğurmak
dependent adj bağımlı
disadvantage n dezavantaj
distant adj uzak
domain n alan
drink n içecek, içki
drink v içmek
enter v girmek
excessive adj aşırı
expense n masraf
extra adj fazla, ilave
feasible adj gerçekleştirilebilir, uygun
fill v doldurmak
former adj eski
formerly adv eskiden
free adj özgür, serbest; ücretsiz
free v serbest bırakmak, kurtarmak
geology n yer bilimi
germination n filizlenme
goal n amaç, hedef
harvest n hasat, ürün
harvest v hasat etmek, biçmek
hazard n tehlike
herbicide n bitki öldürücü
humidity n nem
imagine v hayal etmek, sanmak
immense adj büyük, kocaman
intense adj yoğun
interconnected adj birbirine bağlı
interconnect v birbirine bağlamak
isotope n izotop
lab n laboratuvar
latter n ikincisi, sonuncusu

42 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
list n liste
list v listelemek
logging n ağaç kesme
maintenance n bakım, koruma, sürdürme
management n idare, yönetim
maximum adj en yüksek, azami
mayor n belediye başkanı
mechanics n makina bilimi
mechanic n teknisyen
metabolic adj metabolik
microscope n mikroskop
mid n orta
mountainous adj dağlık, iri
multicellular adj çok hücreli
narrow adj dar, kısıtlı
narrow v daraltmak, azaltmak
neither det (iki şeyin) hiç biri, hiç birisi
obvious adj açık, belli, aşikâr
onto prep -e, -a (üzerine doğru)
otherwise con aksi takdirde, yoksa
otherwise adv -ın dışında, -den farklı
passing adj geçen
person n kişi, birey
pollination n polenleşme
pose v sebep olmak, teşkil etmek
positive adj olumlu
prefer v tercih etmek
prevailing adj yaygın, egemen
prevail v yaygın olmak
previous adj önceki, eski
primitive adj ilkel
procedure n yol, yöntem
reading n okuma
receive v almak, teslim almak
regarding prep ile ilgili
regular adj düzenli
remarkably adv dikkate değer şekilde, önemli derecede
resistance n direnç
resistant adj dirençli
rudder n dümen
running n koşu
running adj akan; koşan
shut v kapatmak
shut adj kapalı
silicon n silikon
similarly con benzer şekilde
six n altı
smoke n duman; sigara
smoke v sigara içmek; tütmek
solely adv sadece

43 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
spend v harcamak, geçirmek, sarf etmek
stabilizer n sabitleyici
statistics n istatistik
statistic n istatistik
store n dükkân, depo
store v depolamak
strange adj tuhaf, acayip; yabancı
strike n grev; saldırı
strike v vurmak; grev yapmak
tan v güneşte bronzlaşmak, bronzlaştırmak
threatened adj tehdit edilen
threaten v tehdit etmek
travelling n yolculuk, seyahat
twentieth adj yürminci
unlikely adj muhtemel olmayan
valve n kapakçık, vana
vapour n buhar
viable adj uygulanabilir, yaşayabilir, yapılabilir
visual adj görsel
wanted adj aranan, istenen
week n hafta
western adj batıda, batıdan
western n kovboy filmi, kovboy romanı
whatever pron her ne
whatever con her ne
wildlife n yaban hayatı, vahşi yaşam
wireless adj kablosuz, teli olmayan
wright n işçi, usta
yield v ürün vermek, teslim olmak
yield n ürün, gelir
zero n sıfır
absolute adj tam, kesin
absorb v emmek, soğurmak
acceleration n hızlanma
accordingly adv bu doğrultuda, buna göre
adequately adv yeteri derecede
algae n su yosunu
ask v sormak; istemek, dilemek
attempted adj teşebbüs edilen
attractive adj çekici
availability n elverişlilik
ball n top; balo
basin n lavabo, küvet; havza
biotechnology n biyoteknoloji
block n engel; blok
block v engel olmak, tıkamak
blow v üflemek, esmek
blow n vurma, vuruş
boat n gemi, sandal, bot
bombing n bombalama

44 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
breeding n yetiştirme, besleme
breed n soy
breed v üretmek
camera n kamera
cane n kamış, sopa
cane v dövmek
cast v rol vermek; şekil almak; fırlatmak
cast n oyuncu kadrosu
chestnut n kestane
chile n biber
circumstance n durum, koşul
climatic adj iklimsel
closely adv yakından
competition n rekabet; yarışma
concentration n yoğunluk, yoğunlaşma
conclusion n sonuç
convenient adj uygun
convinced adj ikna edilmiş, emin
corn n mısır
crew n mürettebat, ekip
decreased adj azaltılmış
destructive adj yıkıcı
detected adj saptanmış
devastating adj tahrip edici
drag v sürüklemek
draw n çekiliş; beraberlik
draw v çizmek; çekmek
dull adj donuk, durgun
eagle n kartal
ecological adj çevrebilimsel, ekolojik
emit v yaymak
encourage v teşvik etmek
erupt v patlamak (yanardağ)
exact adj tam, eksiksiz
explore v araştırmak, keşfetmek
terrestrial adj yeryüzüne ilişkin
fiction n kurgu
fit adj uygun, sağlıklı
fit v uymak, yakışmak
fit n nöbet, hastalık nöbeti
frozen adj donmuş
gap n boşluk, fark
gradually adv aşama aşama
hale adj sağlıklı
heated adj kızgın, ısınmış
imported adj ithal edilmiş
import v ithal etmek
import n ithalat
inhabitant n oturan kişi, sakin
innovative adj yenilikçi

45 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
insight n iç yüzünü anlama
institute n enstitü, kurum
institute v açmak, kurmak, tesis etmek
internal adj iç
ion n iyon
kinetic adj hareketli, kinetik
lee n rüzgardan korunacak yer
livestock n çiftlik hayvanları
manned adj içinde insan olan
mechanism n mekanizma, düzenek
medicine n tıp; ilaç
mental adj zihinsel
mind n akıl, zihin
mind v önemsemek, ilgilenmek
minor adj önemsiz, basit, küçük
minor n reşit olmayan kimse
molecular adj moleküler
motorcycle n motosiklet
mouse n fare
mysterious adj esrarengiz, gizemli
nervous adj gergin
night n gece
nineteenth adj on dokuzuncu
option n seçenek
perfect adj mükemmel, ideal
perfect v mükemmelleştirmek, tamamlamak
planned adj planlanmış
pollute v kirletmek
prehistoric adj tarih öncesi
press n basın, matbaa
press v basmak, bastırmak; üstelemek, zorlamak
processing n işlem
promise n söz, vaat; gelecek
promise v söz vermek
protective adj koruyucu
random adj rastgele, gelişigüzel
recognition n tanınma, doğrulama
reluctant adj gönülsüz
repair n onarım, tamirat
repair v onarmak, tamir etmek
reproduction n çoğalma, kopya
respond v yanıt/tepki vermek
rogue adj dolandırıcı, sahtekar
salt n tuz
salt v tuzlamak
scheme n tasarı, proje
secure adj güvenli
secure v korumak, elde etmek
separate v ayırmak
separate adj ayrı, ayrılmış

46 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
shark n köpek balığı
sharp adj keskin; ani
sheet n çarşaf, sayfa, tabaka
slope n yamaç, yokuş
slope v eğri olmak
social adj toplumsal
sophisticated adj kültürlü, gelişmiş
spin v döndürmek, örmek
spin n döndürme
spite n kin, inat, nispet
stand v durmak, dikilmek
stand n tutum, tezgah, ayaklık
story n hikaye, öykü
stratosphere n stratosfer
stressed adj gerilmiş, vurgulanan
stress n gerilim, stres; vurgu
stress v vurgulamak
suit n takım elbise
suit v uygun olmak; yakışmak
suppose v sanmak, varsaymak
survey v araştırmak, anket yapmak
survey n anket
symptom n belirti, bulgu, gösterge
talk n konuşma, görüş
talk v konuşmak
taste n tat, lezzet, zevk
taste v tadına bakmak, tadı olmak
telephone n telefon
telephone v telefon etmek
thermal adj termal, ısıyla ilgili
transform v dönüşmek, dönüştürmek
twin n ikiz
unexpected adj beklenmedik
vest v yetki vermek
vest n yelek
virus n virüs
visible adj görülebilir
wall n duvar
wildfire n kontrol edilemeyen yangın
worry v kaygılanmak, endişelenmek
worry n kaygı, endişe
worth n değer, kıymet
worth adj değer
abundance n bolluk
actual adj gerçek, asıl
added adj eklenmiş
add v eklemek, ilave etmek
alkaline adj alkalin, bazlı
analyzed adj analiz edilmiş
ant n karınca

47 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
apart adv ayrı
apart adj ayrı
architectural adj mimari
architecture n mimari
attached adj ilişik, ekli
attach v iliştirmek
aviation n havacılık, uçuş
bay n koy, körfez
bottom adj en alt düzeyde
bottom n dip, taban
brake n fren
brake v fren yapmak, durdurmak
breaking n kopma, kırılma
brown adj kahverengi
bug n böcek
buried adj gömülmüş, gömülü, örtülü
cable n kablo
career n kariyer
carefully adv dikkatlice
cargo n kargo
catch v yakalamak; (hastalık) yakalanmak
catch n yakalama, bit yeniği
cheap adj ucuz
circle n daire
circle v daire çizmek
closed adj kapalı
collect v toplamak, biriktirmek
collect adj ödemeli
combat v dövüşmek, mücadele etmek
combat n savaş
command n emir, komuta
command v yönetmek, emretmek
comparatively adv nispeten, kısmen
component n bileşen
consumer n tüketici
contaminated adj kirlenmiş
convection n ısı yayımı, taşınım
cooled adj soğutulmuş
creation n yaratma, oluşum
crisis n kriz, bunalım
crystal n kristal
cutting n kesim
deadly adj öldürücü, ölümcül
deadly adv çok, müthiş
decide v karar vermek
defence n savunma, müdafaa
demonstrate v göstermek, kanıtlamak
die v ölmek
diet n beslenme; perhiz
diet v perhiz yapmak

48 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
disappear v gözden kaybolmak
display n sergi, gösteri
display v sergilemek, göstermek
east n doğu
effectively adv etkili bir şekilde
elsewhere adv başka yerde
equation n denge, eşitlik
equipped adj donatılmış
escape n kaçış
escape v kaçmak
everywhere adv her yerde
exhausted adj bitmiş, yorgun
exhaust v tüketmek
expanding adj büyüyen, genişleyen
experimental adj deneysel
extensively adv yoğun şekilde
external adj dış, harici
extracted adj çıkartılmış
extract v özünü çıkarmak
extract n öz, parça
failure n başarısızlık
figure n şekil; rakam; şahsiyet
figure v hesaplamak
fine adj iyi, hoş
fine n ceza
fine v ceza vermek
firm adj sıkı, sağlam
firm n şirket
fragile adj kırılgan
fundamentally adv esasında, temelde
funding n fon sağlama
fund n kaynak, para
fund v para sağlamak
furnace n ocak, fırın
grain v tanelemek, öğütmek
grain n tahıl, tanecik
harm n zarar
harm v zarar vermek
harmless adj zararsız
head n baş, kafa; müdür
head v yönetmek; kafa vurmak
historical adj tarihi, tarihsel
household n ev halkı, hane
hydrocarbon n hidro karbon
ideal adj uygun, ideal
illegal adj yasa dışı
indicate v göstermek, işaret etmek
indicated adj gösterilen, belirtilen
indifferent adj kayıtsız, umursamaz
industrialization n sanayileşme

49 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
inner adj iç, dahili, içsel
install v kurmak, takmak
interact v etkileşimde olmak
intrigued adj merakı uyanmış
involving con içeren
keen adj istekli, coşkulu, ilgili
lightning n şimşek, yıldırım
maize n mısır, darı
mammoth adj muazzam, dev gibi
mammoth n mamut
manner n tarz, biçim, şekil
meaning n anlam
microorganism n mikroorganizma
mixed adj karışık, karma
mix v karıştırmak, uyuşmak
mix n karışım
mutation n değişim, mutasyon
naked adj çıplak, apaçık
newly adv yakınlarda, yeni
nickel n beş sent
operate v işletmek, çalıştırmak, ameliyat yapmak
overall adj hepsi, tümü, toplam; genel olarak
overall adv genel olarak
pallasite n palazit
path n patika, yol, rota
pentagon n beşgen
permanently adv kalıcı bir şekilde
photon n foton
pipeline n boru hattı
planning n planlama
pole n kutup
policy n plan, politika
polluted adj kirletilmiş
potentially adv imkan dahilinde
pretty adj hoş, güzel, sevimli
pretty adv oldukça, epey
prior adj -den önce
prize n ödül
prize v değer vermek
proceed v ilerlemek
rainforest n yağmur ormanı
reactor n nükleer santral
readily adv isteyerek, kolaylıkla
ready adj hazır, gönüllü
reasonable adj mantıklı, makul
receiver n alıcı
recovery n iyileşme
recycling n geri dönüşüm
refer v ...demek, atıfta bulunmak
reflect v yansıtmak

50 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
refuelling n yakıt alma
resemble v benzemek
response n cevap, yanıt, tepki
rid v başından atmak, defetmek
robotic adj robota ilişkin
root n kök
root v kök salmak
saw n testere
scan v taramak, incelemek
seahorse n deniz atı
selection n seçim
September n Eylül
seven n yedi
significantly adv önemli derecede
situated adj konumlu
snowfall n kar yağması
someone pron birisi
specially adv özellikle
spectacular adj görkemli, dikkat çekici
spectrum n spektrum, tayf
square adj kare
square n kare; meydan
steadily adv değişmez bir biçimde
steam n buhar
strongly adv son derece, şiddetle
stuff n şey, madde
subsequent adj sonraki, izleyen
sulphur n sülfür
surpass v aşmak, geçmek
surroundings n çevre, civar
symbol n işaret, sembol
thinking n düşünce, düşünme
thoroughly adv tamamen
tidal adj gelgit ile ilgili
timber n kereste
tomato n domates
transfer v aktarmak, atamak
transfer n transfer
treat n ikram, ısmarlama
treat v tedavi etmek; davranmak, ele almak
truly adv gerçekten, tam anlamıyla
ultimate adj en son, nihai
unaffected adj etkilenmemiş
unusually adv alışılmadık biçimde
user n kullanıcı
valued adj değerli, saygın
watch n kol saati; nöbet
watch v seyretmek, izlemek; göz kulak olmak
wetland n sulak arazi
whenever con her ne zaman...-se

51 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
ad n reklam
academic adj akademik
acoustics n yankı bilim
acoustic adj akustik
activated adj harekete geçirilmiş
adaptation n uyarlama, ayak uydurma
adhesive n yapıştırıcı, bant
adhesive adj yapışkan
advice n öğüt, tavsiye
aerosol n sprey
affecting adj etkileyici, dokunaklı
ahead adv ileri
alive adj canlı
allowing adj izin verilen
altered adj değiştirilmiş
alter v değiştirmek
altitude n yükseklik
amino n amino
apply v başvurmak; uygulamak; sürmek (krem vs)
appointed adj atanmış
appoint v atamak
appropriate adj uygun
appropriate v sahiplenmek
approximately adv yaklaşık olarak
aquatic adj suda yaşayan
ash n kül
association n ilişki, bağlantı; kurum
ballistic adj balistik, atışlı
basis n esas, temel
bear v dayanmak; taşımak; doğurmak
bear n ayı
bill n fatura; gaga
blamed adj suçlanmış
blue adj mavi
botanic adj bitki bilimsel
bright adj parlak, zeki
brilliant adj harika, parlak
business n iş, işletme
camouflage n saklama, gizlenme
camouflage v saklamak, gizlenmek
cap n kep, başlık
cap v sınırlamak, kapamak
capture v ele geçirmek
capture n esir alma, ele geçirme
care n ilgi, bakım; dikkat
care v bakmak, ilgilenmek
careful adj dikkatli
catalyst n katalizör
character n karakter, özellik
chart n çizelge, tablo

52 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
chart v haritasını yapmak, planlamak
cheaply adv ucuza
check v kontrol etmek
check n kontrol
chromosomal adj kromozal
claimed n iddia edilen, belirtilen
clay n kil
code n kod
code v kodlamak
collecting n derleme, toplama
college n okul
combustion n yanma
comfortable adj rahat, konforlu
communicate v haberleşmek, iletişim kurmak
compete v rekabet etmek, yarışmak
compost n organik gübre
concentrated adj konsantre olmuş
conducting adj iletken, geçiren
considering pp dikkate alarak
containing n kapsama
contradict v çelişmek; karşı çıkmak
countless adj hesapsız, çok
critical adj kritik, hassas, önemli
curve n eğri, kavis
icing n buzlanma
dense adj yoğun
depletion n azalma, düşüş
designer n tasarımcı
dismiss v kovmak; ilgilenmemek
disorder n bozukluk; hastalık
disrupted adj bozulmuş
disrupt v bölmek, araya girmek
distribution n dağıtım
downstream adv akıntı yönünde, akıntı aşağı
driven adj azimli, hırslı, kararlı
drug n ilaç; uyuşturucu
ecology n çevre bilim
economical adj ekonomik, hesaplı
economy n ekonomi
Egypt n Mısır
electronics n elektronik bilimi
employed adj işi olan
employ v işe almak; kullanmak
enemy n düşman
enlargement n genişleme
enzyme n enzim
experience n deneyim, tecrübe
experience v yaşamak, geçirmek
experimentation n deney yapma, deneyleme
extended adj uzatılmış, geniş

53 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
extraordinary adj olağan üstü
farmland n çiftlik arazisi
fatal adj ölümcül, öldürücü
fate n kader
father n baba
fault n kusur, hata
favour n iyilik, lütuf
favour v desteklemek
federal adj birleşik, federal
fell v kesmek, düşürmek
fertilizer n gübre
fighter n dövüşçü, savaşçı
fight n kavga, dövüş; savaş
fight v savaşmak; kavga etmek
filter v süzmek, elemek
filter n süzgeç
final adj son, nihai
final n final
flexibility n esneklik
foot n ayak
foreign adj yabancı
fortunately adv şans eseri, neyse ki
frequent adj alışılmış, sık sık olan
freshwater n tatlı su
friendly adj arkadaşça, dostane
front adj ön, ilk
front n ön, yüz, cephe
garden n bahçe
gaseous adj gazlı, gaz gibi
gland n salgı bezi
goods n mal, eşya
graph n grafik, tablo
gulf n körfez
habit n alışkanlık
harden v katılaşmak, sertleştirmek
hazardous adj tehlikeli
hemisphere n yarım küre
hexagon n altıgen
hidden adj saklı , gizli
impressed adj etkilenmiş
impress v etkilemek
impressive adj etkileyici
independent adj bağımsız
inevitable adj kaçınılmaz
infer v sonuç çıkarmak
innovation n yenilik
jet v jetle seyahat etmek
jet n jet uçağı
knot n düğüm, ilmek
leg n bacak

54 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
lice n bit
lie v uzanmak; yalan söylemek
lie n yalan
lift n asansör; yükselme
lift v kaldırmak, aşırmak
load n yük
load v yüklemek
loosely adv gevşekçe
magnitude n boyut, büyüklük
manual adj elle yapılan
manual n el kitabı
manufacturer n imalatçı, üretici
mapping n haritacılık
mathematician n matematikçi
modify v değiştirmek
molten adj erimiş
moment n an
mystery n gizem, sır, esrar
navigation n navigasyon, sefer
neuron n sinir hücresi, nöron
nobody pron hiç kimse
northeast n kuzeydoğu
northwest n kuzeybatı
nose n burun
noted adj ünlü
noticeably adv fark edilebilir şekilde
occasionally adv ara sıra
opening n delik, başlangıç, açılış
ore n cevher
oven n fırın
password n parola, şifre
patent v patent almak
patent adj açık, belli
patent n buluş belgesi
penetrate v nüfuz etmek, girmek
percentage n yüzde
personal adj kişisel
phenomena n olgu, fenomen
picture n resim, görüntü
picture v kafasında canlandırmak
piece n parça, kısım; eser
pleasure n keyif, zevk, memnuniyet
politician n siyasetçi
precisely adv tam olarak
predator n yırtıcı hayvan
prestige n itibar, saygınlık
professional adj mesleki, profesyonel
professional n profesyonel
profound adj derin, şiddetli
proof n kanıt

55 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
protocol n protokol
quantity n nicelik, miktar
radical adj köklü
radical n radikal kimse
raise v yükseltmek; büyütmek (çocuk)
raise n maaş artışı
regularly adv düzenli olarak
relate v ilişki kurmak, ilişkilendirmek
remove v ortadan kaldırmak
resist v karşı koymak, direnmek
respect n saygı
respect v saygı göstermek/duymak
restricted adj sınırlı, kısıtlı
restrict v sınırlandırmak
rotate v döndürmek; sırayla yapmak
save v kurtarmak; saklamak
scientifically adv bilimsel olarak
seabed n deniz dibi, deniz yatağı
sediment n tortu, çökelti
seeking n arayış
seek v aramak, istemek
shadowed adj gölgeli
shadow n gölge
shaped adj şekillendirilmiş
shop n dükkân
shop v alışveriş yapmak
skill n yetenek, kabiliyet
soft adj yumuşak
spark v başlatmak, alevlendirmek
spark n kıvılcım
spot n leke, benek, nokta; ben; yer, mahal
spot v tanımak, görmek, ayırt etmek, seçmek
spray v püskürtmek, fışkırmak
spray n sprey
statistical adj istatiksel
stone n taş
strict adj katı, sert
submarine n denizaltı
sudden adj ani
suffering n acı, keder
super adj olağanüstü, çok iyi
surprise n sürpriz, şaşkınlık
surprise v şaşırtmak
surprised adj şaşırmış
susceptible adj savunmasız
teacher n öğretmen
television n televizyon
terrorist n terörist
theme n tema, konu
tide n gelgit, akış

56 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
tight adj sıkı, dar, gergin
toe n ayak parmağı
toxic adj zehirli
trace v izini sürmek, takip etmek
trace n iz, belirti
transistor n ileteç
transportation n taşınma
trap v tuzak kurmak
trap n tuzak, kapan
treatment n tedavi; davranış
trouble n sorun
trouble v canını sıkmak, sıkıntı vermek
ultimately adv nihayetinde
upwards adv yukarı doğru
upward adv yukarı doğru
variable adj değişken
variable n değişken
varied adj değişik, çeşitli, türlü
vessel n damar; gemi, tekne
vibration n titreşim
vibrotactile n vibrotaktil
wavelength n dalga boyu
weightlessness n hafiflik
wheel n tekerlek, çark
wheel v tekerlekli araçla götürmek
willing adj istekli
winemaker n şarap üreticisi
absolutely adv kesinlikle, tamamen
absorber n emici, emen madde
accumulated adj birikmiş
achievement n başarı
acute adj şiddetli, güçlü
admit v kabul etmek, itiraf etmek
adopted adj evlat edinilmiş
adopt v benimsemek, evlat edinmek
advocate v desteklemek, korumak
advocate n savunucu, avukat
aesthetic adj estetik
agent n temsilci; faktör
airborne adj havayla taşınan
algorithmic adj algoritmik
altogether adv tümüyle, hep beraber
ancestor n ata, cet
arid adj kurak
arm n kol; silah
arm v silahlandırmak
army n ordu
assist v yardım etmek, desteklemek
astronomical adj astronomik
athlete n atlet, sporcu

57 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
bad adj kötü, berbat
bath n banyo
bath v banyo yapmak
bell n zil, çan
beneficial adj faydalı
biodiesel n biyodizel
board n tahta, pano; kurul
board v (gemi, uçak) binmek
calculate v hesaplamak
center n merkez
charged adj yüklü
chief adj ana, başlıca
chief n şef, başkan
chlorine n klor
choose v seçmek
chromosome n kromozom
civilisation n medeniyet
clock n saat
clockwise adv saat yönünde
cloned adj klonlanmış
cloning n klonlama
clothes n elbise, giysi
clothe v giydirmek
clothing n giyecek
cloth n kumaş, örtü
coating n kaplama
coat n ceket, mont
collar n yaka, tasma
commerce n ticaret
commercially adv ticari olarak
compact adj derli toplu, kullanışlı
compact v sıkılaştırmak
compare v karşılaştırmak
competitive adj rekabetçi
comprehensive adj kapsamlı, detaylı
compressed adj sıkıştırılmış
compress v sıkıştırmak
compression n basınç, sıkıştırma
conference n konferans, toplantı
confidential adj gizli
constituent n öğe, unsur
constitute v oluşturmak
continuously adv aralıksız, durmaksızın
contract n sözleşme
contract v küçülmek, kısaltmak; sözleşme yapmak
controlling n kontrol etme, denetim
convincing adj ikna edici
council n konsey, meclis
cousin n kuzen
crack v çatlamak, yarılmak

58 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
crack n çatlak
crossing n geçit, kavşak
cross adj karşı, karşıt
cross n çarpı işareti; haç
cross v karşıya geçmek
curricula n müfredat
cycle n devir, döngü; bisiklet
cycle v bisiklete binmek
darwinism n darwincilik
debris n enkaz, kalıntı
declining adj gerileyen, azalan
decompose v çürümek, ayrışmak
definite adj kesin, belirli
definition n tanım, tanımlama
description n tanımlama, betimleme, tasvir etme
desertification n çölleşme
dirt n kir, leke; toprak
disappearance n ortadan kaybolma
disastrous adj feci, korkunç
discipline n disiplin
discipline v disipline etmek
disregard v önemsememek
disregard n umursamama
distinguish v ayırt etmek, ayrım yapmak
disturbance n rahatsızlık
dormant adj hareketsiz, cansız
double adj eş, çift
double v ikiye katlamak
dozen n düzine
drastically adv ani, sert bir şekilde
dream n hayal; rüya
dream v rüya görmek; hayal etmek
drift v sürüklenmek, birikmek
drill n matkap
drill v oymak, sondaj yapmak
duration n devam, süre
eager adj hevesli, istekli
ear n kulak
edge n kenar, eşik; avantaj
education n eğitim
efficacy n tesir, yararlılık
eliminate v ortadan kaldırmak
emergency n acil durum
emptiness n boşluk
enamel n diş minesi
enjoy v hoşlanmak, eğlenmek; sahip olmak
eroded adj aşındırılmış
ethical adj ahlaki
exceed v aşmak, geçmek
exercise n alıştırma

59 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
exercise v alıştırma yapmak
experienced adj deneyimli
explored adj keşfedilmiş
family n aile, soy
fear n korku, endişe
fear v korkmak
fertility n verimlilik
flat adj düz, havasız, sıkıcı
flat n daire
fluid adj akışkan, sıvı
fluid n sıvı
footprint n ayak izi
fore adj ön
forecast v tahmin etmek
forecast n tahmin
forestland n ormanlık arazi
freezing adj dondurucu
frequency n sıklık
frog n kurbağa
fungus n mantar, küf
game n oyun, eğlence
gay adj neşeli, keyifli; eşcinsel
gay n eşcinsel
geometry n geometri
gigantic adj çok büyük, dev gibi
silver n gümüş
grass n çimen, yeşillik
hear v duymak, işitmek; haberi olmak
heavily adv yoğun şekilde
hence con bu yüzden
resolution n teklif, öneri, karar
hippo n su aygırı
hostile adj düşman
hunting n avcılık
hunt v avlamak; aramak
hunt n avcılık; arama
identification n tanıma, kimlik
ignore v göz ardı etmek, yok saymak
immediate adj ani
implication n ima, çıkarım
improving adj geliştirici, gelişen
indefinitely adv belirsiz şekilde
inexpensive adj ucuz, masrafsız
infection n enfeksiyon, hastalık
infinite adj sonsuz
initially adv başlangıçta
instruction n talimat, öğretim
interfere v araya girmek, bozmak
interference n müdahale, karışma; parazit
intertwined adj birbirine dolaşmış

60 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
interviewer n mülakat yapan kişi
introduction n tanıtım, başlangıç
investigate v araştırmak
investigator n araştırmacı, dedektif, müfettiş
invest v yatırım yapmak
isolated adj izole, ıssız, soyutlanmış
journey n gezi, yolculuk
karma n talih, kader, karma
keyboard n klavye
killer n katil
kilometer n kilometre
labour n çalışma, iş, emek
labour v uğraşmak, çabalamak
leap v sıçramak
lifetime n yaşam süresi
limitation n sınırlama, kısıtlama
lip n dudak
locally adv yerel olarak
locked adj kilitli
lock n kilit
lock v kilitlemek
machinery n mekanizma, sistem
mad adj çılgın, deli
manager n yönetici, idareci
markedly adv göze çarpan bir şekilde
martian n Marslı
mention v bahsetmek, söylemek
mention n değinme, söz etme
microbiology n mikrobiyoloji
migrate v göç etmek
mild adj ılıman, nazik
milk n süt
minimum adj asgari
minimum n en az, asgari
missile n füze
misuse v yanlış kullanmak
misuse n yanlış kullanım
muscle n kas
nanostructure n nanoyapı
naval adj deniz kuvvetleri ile ilgili
naval n denizcilik
navigate v yolunu bulmak, seyretmek
nerve n sinir; çaba, cesaret
neutral adj nötr, tarafsız
notice v fark etmek, farkına varmak
notice n duyuru, uyarı, dikkat
noticeable adj dikkate değer
novel n roman
novel adj yeni, değişik
observe v gözlemek

61 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
occasion n durum
oceanic adj okyanusla ilgili
official n memur, yetkili
official adj resmi
opposed adj karşı
ourselves pron kendimize
outbreak n patlak verme, başlangıç
partially adv kısmen
pasteurization n pastörize etme
pay n ödeme; maaş
pay v ödemek
penguin n penguen
perceive v algılamak, sezmek
perfectly adv kusursuzca, tamamen
permafrost n donmuş toprak
phase n aşama, evre
physically adv fiziki olarak
pioneer v öncü olmak
pioneer n öncü
pleased adj mutlu, memnun
poisoning n zehirlenme
poison n zehir
poison v zehirlemek
police n polis (teşkilatı)
polish v cilalamak
port n liman, iskele
precious adj değerli
precise adj tam, kesin
preferred adj tercih edilen
preserve v korumak, muhafaza etmek
productivity n üretkenlik
professor n profesör
profitable adj kârlı
programmed adj programlanmış
proper adj uygun, düzgün
prospector n maden arayıcısı
proven adj ispatlanmış
psychological adj psikolojik, ruhsal
pulp v püre haline getirmek
pulp n posa
push v itmek, zorlamak
puzzle v şaşırtmak
puzzle n bulmaca
react v tepki göstermek
reasonably adv makul bir biçimde
reflection n yansıma, görünüm
reproductive adj üremeyle ilgili
reservoir n gölet
residue n tortu, çökelti
reverse v tersine çevirmek; geri geri gitmek

62 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
reverse adj ters, karşıt
ring n yüzük; zil
ring v zil çalmak, telefon etmek
rose n gül
round adj yuvarlak
round prep çevresinde, etrafında
round n dizi, seri, raunt
scent n hoş koku, parfüm
seasonal adj mevsimlik
section n bölüm
seldom adv nadir, seyrek
sell v satmak
shallow adj sığ
shortly adv kısa zaman sonra
sickness n hastalık, bulantı
significance n önem
sign n işaret
sign v imzalamak
situation n durum
slightly adv biraz, hafif derecede
somewhat adv kısmen
southwest n güneybatı yönü
statement n ifade, söz
steady adj devamlı, değişmez
strategy n strateji, plan
strictly adv şiddetle, sıkı sıkıya
substantially adv önemli derecede
sulphuric adj kükürtlü
supercomputer n süper bilgisayar
swift adj süratli, tez, çabuk
swim v yüzmek
tail n kuyruk
tail v gizlice takip etmek
tall adj uzun
tanker n tanker
terrorism n terörizm
thermodynamics n termodinamik bilimi
timing n zamanlama
tracking n izcilik, takip
transformer n dönüştürücü
transmit v iletmek, nakletmek
transmitter n aktarıcı, verici
transponder n aktarıcı
traveller n yolcu, gezgin
trust n güven
trust v güvenmek
tunnel n tünel
undoubtedly adv hiç şüphesiz
unprecedented adj benzeri görülmemiş
updated adj güncellenmiş

63 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
upgrade v bir üst seviyeye çıkartmak
utterly adv tamamen
validity n geçerlilik
valley n vadi
velocity n hız, sürat
version n sürüm, yorum
video n video
visit n ziyaret
visit v ziyaret etmek
wait v beklemek
wait n bekleyiş, bekleme
wax v cilalamak
wax n cila, bal mumu
withstand v karşı koymak
workshop n seminer, atölye
worried adj kaygılı, endişeli
worse adj daha kötü
worst adj en kötüsü
abandon v terk etmek, bırakmak
absence n yokluk, var olmama
absorbed adj emilmiş, dalmış
absorbing adj çok ilginç
acceptable adj kabul edilebilir
accessible adj ulaşılabilir
accidentally adv kazara, tesadüfen
accommodate v barındırmak
accordance n uyum, anlaşma
acidic adj asitli
acre n hektar
adjust v ayarlamak, uydurmak
administration n yönetim
admired adj hayran olunan, çok beğenilen
admitted adj kabul edilmiş
advent n gelme, ortaya çıkma
aeronautical adj havacılıkla ilgili
afford v gücü yetmek( maddi), karşılamak
afraid adj korkmuş
conditioning n koşullandırma
airliner n yolcu uçağı
airplane n uçak
alcohol n alkol
alike adj aynı, benzer
alike adv benzer şekilde
antibiotic n antibiyotik
approval n onay
approved adj onaylanmış
argue v tartışmak; ileri sürmek
arrival n varış, geliş
artificially adv suni bir şekilde
artistic adj sanatsal

64 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
assistance n destek, yardım
attraction n çekicilik, cazibe
authority n yetki, otorite
automatic adj otomatik
automatically adv otomatik olarak, kendiliğinden
award n ödül
award v ödüllendirmek
badly adv kötü şekilde
balanced adj dengeli
bald adj kel, saçsız
ban n yasak
ban v yasaklamak
bare adj çıplak, açık
barely adv neredeyse hiç
basically adv temelde
beach n plaj, kumsal
beautiful adj güzel
belief n inanç
bioactive adj biyoaktif
blame v suçlamak
blame n suç, kabahat
bob v hareket ettirmek
bob n kısa saç modeli
botanical adj bitki bilimsel
boundary n limit, sınır, hudut
broad adj geniş
bulk n toplu, yığın
bulk adj toptan
bullet n kurşun, mermi
burnt adj yanmış
burst v patlamak
burst n patlama
button n düğme, tuş
button v düğmelemek
calculated adj kasten, hesaplanmış
calculation n hesaplama
carbohydrate n karbonhidrat
card n kart
celestial adj gökyüzü ile ilgili
centimetre n santimetre
chair n sandalye
chamber n oda, bölme
chiefly adv başlıca
circulation n dolaşım
classical adj klasik
collection n koleksiyon, toplama
committee n kurul
compelling adj ikna edici, ilgi uyandıran
compensate v telafi etmek
compulsive adj kompulsif, takıntılı, düzenli

65 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
conclude v sonuç çıkarmak
conclusive adj son, kesin
conclusively adv kesin olarak
conduction n ısı iletimi
confident adj kesin, emin
consistent adj istikrarlı, tutarlı
container n varil, kap
conversion n dönüşüm, çevirme
cooperation n işbirliği, dayanışma
correspondence n yazışma, haberleşme
corrosion n aşındırma
counteract v etkisiz hale getirmek
crash n çarpma
crash v çarpmak
creative adj yaratıcı
creativity n yaratıcılık
crowded adj kalabalık
crowd n kalabalık
crowd v toplanmak, bir araya gelmek
crystalline adj kristalli, parlak
cultivation n tarım yapma, üretme
cure n tedavi, çare
cure v tedavi etmek
curious adj meraklı, tuhaf
dangerously adv tehlikeli bir şekilde
darkness n karanlık
database n veri tabanı
dawn n şafak
dawn v (gün)ağarmak, şafak sökmek
definitely adv kesinlikle
delay n gecikme
delay v geciktirmek
demanding adj çaba gerektiren, çetin
demise n batma, bitiş, vefat
dependence n bağımlılık
desirable adj arzu edilen, istendik
dimension n boyut
directed adj yönelik, dönük
disc n disk
discuss v tartışmak, görüşmek
disruptive adj rahatsız edici, bozucu
disturbing adj rahatsız edici
disturb v rahatsız etmek
dive v suya dalmak
diver n dalgıç
divide v bölmek
drive n sürüş
drive v (araba) sürmek, kullanmak
driver n sürücü
Dutch n Hollandalı, Hollandaca, Flemenkçe

66 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
duty n görev, sorumluluk
ease v yatıştırmak, azaltmak
ease n rahatlık, kolaylık
effortlessly adv zahmetsizce
election n seçim
electrically adv elektrik gücüyle
embryo n embriyo
emerge v ortaya çıkmak
emergence n belirme, çıkma, oluşma
enclosed adj çevreli, kapalı
encounter v karşılaşmak, rastlamak
encounter n karşılaşma
enormously adv aşırı derecede, çok
environmentalist n çevreci
establishment n kuruluş, tesis
exceedingly adv aşırı derecede
excellent adj mükemmel
exchange v değiştirmek, takas etmek
exchange n değiş tokuş
expertise n uzmanlık, beceri, ustalık
exploited adj sömürülmüş
exploit v faydalanmak, sömürmek
fairly adv oldukça; adil bir şekilde
fame n şöhret, ün
fashion n moda, tarz, biçim
fat adj şişman, iri, kalın
fat n yağ
faulty adj kusurlu, sorunlu
favourable adj olumlu, uygun, faydalı
favourite adj favori, çok beğenilen
fellow adj hemşehri, dost
fellow n adam, herif
fertile adj verimli
filling n dolgu
fitted adj döşeli, bağlı
flame n alev
flowering n çiçekçilik
flu n grip
forth adv dışarıya, ileri
fourth adj dördüncü
fragment n ufak parça
fragment v küçük parçalara ayırmak
frank adj açıksözlü, dürüst
freedom n özgürlük, hürriyet
gather v toplamak, toplanmak, biriktirmek
generator n jeneratör
geneticist n genetikçi
geographical adj coğrafi
geothermal adj jeotermik
god n tanrı

67 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
gravitation n çekim, eğilim
groundwater n yeraltı suyu
gunnery n atış ilmi, topçuluk
hair n saç, kıl
halt v durdurmak
harness v kullanmak, yararlanmak
harness n koşum takımı, kayış
harsh adj sert, kaba
healthy adj sağlıklı, güçlü
hearing n işitme; duruşma
heredity n kalıtım
hibernation n kış uykusu
himself pron kendi, kendisi
honeybee n bal arısı
horse n at
humid adj nemli
hybrid n melez, karışım
identical adj aynı, birebir aynı
inaccurate adj yanlış
inadequate adj yetersiz
inch n inç
infinitely adv son derece, çok
influential adj etkili
infrared adj kızıl ötesi
innumerable adj sayısız, çok
inspect v denetlemek
instantly adv hemen, derhal
invariably adv aynı şekilde, daima
inventor n mucit
investment n yatırım
joined adj birleştirilmiş
join v katılmak; birleştirmek
lacking adj eksik, yoksun
landfill n çöp sahası
lay v sermek, koymak
lecture n konferans; öğüt
lecture v konferans vermek; öğüt vermek
lens n mercek, büyüteç
letter n mektup; harf
limestone n kireç taşı
listening n dinleyiş
listen v dinlemek, kulak vermek
logically adv mantıklı bir biçimde
longitude n boylam
magnificent adj büyük
male adj erkek
male n erkek
manage v yönetmek; başarmak
manipulate v yönlendirmek
marked adj işaretli, göze çarpan

68 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
market n çarşı, pazar; piyasa
market v pazarlamak
match n maç; kibrit; eş
match v eşleşmek, uymak
maybe adv belki
medium adj orta, vasat
medium n araç, aracı
merely adv sadece
message n ileti
microbe n mikrop
microclimate n mikro iklim
microscopic adj mikroskopik
miner n madenci
minimize v azaltmak
modification n değişiklik
moist adj nemli, ıslak
mother n anne
mother v anne gibi davranmak
mouth n ağız
mouth v tane tane söylemek
neighbouring adj yakın, bitişik, komşu olan
neighbour n komşu
style n tarz, biçim, zevk
nightmare n kâbus
obsolete adj modası geçmiş
obstacle n engel
occasional adj ara sıra olan, seyrek
office n iş yeri, büro
ongoing adj devam eden, süren
onwards adv ileriye doğru
onward adv ileriye doğru
opportunity n fırsat
orange n portakal; turuncu
orange adj turuncu
orbital adj yörüngesel
orbiter n uydu
ordered adj düzenli, sıralı
organization n teşkilat, kuruluş
outcome n sonuç
outstanding adj göze çarpan
owner n sahip
pack n kutu, paket; sürü
pack v toplanmak, doluşmak
pain n ağrı, acı
park n park
park v park etmek
pat v hafifçe vurmak, sıvazlamak
peas n bezelye
pea n nohut, bezelye
pedestrian n yaya

69 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
pedestrian adj sıkıcı, yavan
percent adj yüzde, ...lik
pest n haşere
petrochemical n petro-kimyasal
photo n fotoğraf
pick v toplamak, seçmek
pipe n boru; pipo
player n oyuncu
plentiful adj bol
poisonous adj zehirli
pollinate v polen yaymak
populated adj iskan edilmiş
potato n patates
predictable adj tahmin edilebilir
preferable adj tercih edilir
prepare v hazırlamak, hazırlanmak
pressing adj acil, acele
priority n öncelik
privacy n özel hayat, gizlilik
probable adj muhtemel, olası
problematic adj sorunlu, tartışmalı
productive adj üretken, yaratıcı, verimli
program n program
prominent adj önemli, seçkin
promising adj umut vaadeden
proportion n oran
psychology n psikoloji
pulse n nabız
pump v pompalamak
pump n pompa
quarter n çeyrek, dörtte biri
quick adj çabuk
quick adv süratle, hızlıca
radioactivity n radyoaktivite
radon n radon
ranch n büyük çiftlik
randomness n rastgelelik
ratio n oran, nispet
receptor n alıcı
recognize v tanımak, kabul etmek
recording n kayıt etme
recover v iyileşmek
recurrent adj tekrarlayan
regional adj bölgesel
reindeer n rengeyiği
remember v hatırlamak, anımsamak
remotely adv uzaktan
removal n ortadan kaldırma
renewal n yenileme
represent v temsil etmek

70 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
reprocessing n yeniden işleme
reprocess v tekrar işlemek
residential adj oturmaya ayrılmış
resident n yerli, sakin
restoration n onarma, yenileme
reverberation n yankılanma
ridge n sırt, yamaç
rigid adj katı, sert
sale n satış; indirim, ucuzluk
sandstone n kum taşı
satisfactorily adv memnun eder şekilde
scope n saha, alan, kapsam
screen n ekran, perde
screen v göstermek, araştırmak
sequence n dizi, sıralama
service n hizmet
setting n ortam, dekor; ayar, derece
sexual adj cinsel
sharply adv keskince, aniden
shed n baraka
shed v dökmek, atmak
shield n kalkan, siper
shield v korumak, siper olmak
shift n değişim; vardiya
shift v değiştirmek
sight n görme, görüntü
sight v görmek
simultaneously adv eş zamanlı olarak
skeleton n iskelet
skyscraper n gökdelen
slide v kaymak
slide n slayt, kaydırak
soccer n futbol
sodium n sodyum
sort n tür
sort v sınıflamak, ayırmak
sperm n sperm
spiral adj spiral
stabilization n istikrar
standardized adj standartlaşmış
steep adj dik, sarp, aşırı
stimulating adj uyarıcı
storehouse n depo, ambar
strain n gerginlik, zorlama
strain v çaba harcamak, zorlamak
stretch v uzanmak, germek
stretch n uzatma, gerilme
substantial adj önemli
suitably adv uygun bir şekilde
superiority n üstünlük

71 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
supplier n tedarikçi, satıcı
supposed adj sözde, iddia edilen
suppress v bastırmak, gizli tutmak
sustainability n sürdürülebilirlik
switch v dönmek, değiştirmek
switch n anahtar, düğme; değişim
systematic adj sistematik, sistemli
table n masa; tablo
tackle v ele almak, çözmek
telescopic adj teleskopik, iç içe geçen
tendency n eğilim
terrible adj kötü, feci
theorist n kuramcı
thickness n kalınlık, koyuluk
thread n iplik, tel
thread v iplik geçirmek
quarters n yatacak yer
tornado n kasırga
tourist n turist
tower n kule
transformation n dönüşüm, değişim
transmission n yayınlama, iletme
trapped adj tuzağa düşmüş
treated adj işlenmiş, işlem görmüş
tremendous adj büyük, kocaman
trend n eğilim
trial n deneme, mahkeme
trigger v tetiklemek
trigger n tetik
twenty n yirmi
unchanged adj değişmemiş
undergo v maruz kalmak, geçirmek
uneven adj pürüzlü
unified adj birleştirilmiş
unpredictable adj tahmin edilemez
unreliable adj güvenilmez
upper adj üst, üstteki
urgent adj acil
vaccination n aşılama, aşı
vegetative adj bitkisel
ventilation n havalandırma
verified adj onaylı, doğrulanmış
vibrate v titremek
warfare n savaş, harp
wear v giymek; yıpranmak
weigh v tartmak, ...çekmek
wire n tel, kablo
wire v kablo döşemek
worrying adj endişe verici
yellow n sarı

72 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
aberration n anormallik, sapkınlık
aboard adv içinde (gemi/uçak vs)
aboard prep içinde (gemi/uçak vs)
absorption n emme, içine çekme
accelerate v hızlandırmak
accomplished adj yetenekli
accomplish v başarmak, tamamlamak
accomplishment n başarı, tamamlama
acknowledged adj tanınmış, kabul edilmiş, onaylanmış
acting n oyunculuk, rol yapma
acting adj vekil, temsil eden
adaptive adj uyarlanabilir
additional adj ilave , ek
additive n katkı maddesi
address n adres; konuşma
address v hitap etmek; (bir sorunla) ilgilenmek, değinmek
advertisement n reklam
advise v tavsiye vermek, öğüt vermek
aerial n anten
aerial adj hava ile ilgili
aerodynamic adj aerodinamik
agenda n gündem, ajanda
aggregate v birleştirmek, toplamak
aggregate n topluluk, küme
aggressive adj sinirli
agreement n anlaşma
airport n hava alanı
alignment n sıra
amplitude n bolluk, çokluk
antenna n boynuz
antireflective adj yansıma önleyici
anyway adv her neyse, zaten
apparatus n aletler, araçlar
appeal n çekicilik; çağrı, talep
appeal v cezbetmek; talep etmek
applicable adj uygulanabilir, ilgili
approve v onaylamak
April n Nisan
aqua n su, deniz mavisi
arch v kavis çizmek
arch n köprü, kemer
archaeological adj arkeolojik
arise v ortaya çıkmak, meydana gelmek
arouse v uyandırmak (duygu vs)
arranged adj düzenlenmiş
arrangement n düzenleme
assess v değerlendirmek
assumption n varsayım
astrophysicist n astrofizikçi
astrophysics n astrofizik

73 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
attempting n girişimde bulunma
attend v katılmak
attending n devam etme, hazır bulunma
autumn n sonbahar, güz
avalanche n çığ
axis n eksen
bacterium n bakteri
bang v çarpmak, patlamak
bang n patlama
bank n banka; kıyı
barren adj kurak, çorak
bar n bar; parça, çubuk
bar v engel olmak
bat n yarasa
battle n savaş
battle v savaşmak
bearing n ilgi, duruş biçimi
beef n sığır eti
behalf n adına
believing n inanış
bend v eğmek, bükmek
benign adj zararsız, iyi huylu
blade n bıçak
blast n patlama; ani rüzgâr
blast v patlamak; tahrip etmek
blended adj karışık
blend v karıştırmak
blend n karışım
blind adj kör
blind v gözünü kapatmak
bonding n bağlanma
brightness n aydınlık
broadcasting n tv - radyo yayını
broadcast n radyo/tv yayını
broadcast v canlı yayın yapmak
budget n bütçe
budget v bütçelendirmek
budget adj ucuz
builder n inşaatçı
cage n kafes
calorie n kalori
canister n teneke kutu
capsule n kapsül
carrier n taşıyıcı
catastrophic adj feci, yıkıcı
catching adj bulaşıcı, etkileyen
cease v durdurmak
cement n çimento
centigrade n santigrat
ceramic adj seramik

74 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
chameleon n bukalemun
channel n kanal
channel v kullanmak, kanalize etmek
characterized adj özdeşleşmiş
church n kilise
civilian adj sivil
civilian n sivil
civilization n uygarlık
clarity n belirginlik, açıklık
classified adj gizli
classify v sınıflandırmak
client n müşteri, alıcı
clothed adj giyinmiş, örtük
cluster v toplanmak
cluster n küme, demet
coffee n kahve
coherent adj tutarlı, uyumlu
collectively adv ortaklaşa, birlikte olarak
collide v çarpışmak
combining n birleştirme
commission n komisyon, kurul
commission v görevlendirmek
community n topluluk, toplum, halk
comparable adj benzer, kıyaslanabilir
complaint n şikâyet
comprise v içermek, kapsamak
conform v uymak, boyun eğmek
conscious adj bilinçli, farkında
consensus n oy birliği
conserve v korumak
consistently adv devamlı olarak, tutarlı şekilde
constituted adj oluşturulmuş
consume v tüketmek, kullanmak
contention n iddia, sav, rekabet
convince v ikna etmek
convincingly adv ikna edici şekilde
copious adj bol, aşırı
copy n kopya, nüsha
copy v kopyalamak, çoğaltmak
cosmonaut n kozmonot
cotton n pamuk
covering n kabuk, kaplama
cry n çığlık, haykırış
cry v ağlamak; bağırmak
curved adj kıvrık, eğimli
cylinder n silindir
daily adj günlük
daily adv günlük olarak, hergün
damp n nem, rutubet
debated adj tartışılan

75 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
deceive v kandırmak
deciduous adj yapraklarını döken
defect n kusur
defend v savunmak
define v tanımlamak, açıklamak
deformation n şeklini bozma
degraded adj aşağılanmış
deliberate adj kasti, planlı
delicate adj hassas, kırılgan
delivery n teslimat
deploy v konuşlandırmak
desire v arzu etmek
desire n istek, arzu
desktop n masa üstü
destroying adj tahrip edici
detection n bulma, keşfetme
deterioration n bozulma, çürüme
devised adj icat edilmiş
devoted adj kendini adamış
diameter n çap
differently adv farklı bir şekilde
diminishing adj azalan, eksilen
diminish v azalmak, eksiltmek
dirty adj pis, kirli; açık saçık
disagree v aynı fikirde olmamak
disappointing adj hayal kırıklığına uğratıcı
disappoint v hayal kırıklığına uğratmak
discard v atmak
discrepancy n çelişki
discussion n tartışma, görüşme
disintegration n parçalanma, ayrışma
disruption n kesinti, aksama
dissemination n dağıtım, yayılım
dissipation n dağılma, yok olma
distinction n ayırım
distinguishable adj ayırt edilebilir
distract v dikkatini dağıtmak
distributed adj dağıtılmış
diverge v ayrılmak, farklı olmak
divine adj ilahi, kutsal
division n bölme, ayırma
document n belge
document v belgelendirmek
documented adj belgelenmiş
dominated adj hakim olunan
dose n doz, miktar
doubt n şüphe
doubt v şüphelenmek
doubtful adj şüpheli
downward adv aşağıya doğru

76 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
drawback n dezavantaj
drawing n çizim
dropping n birikinti, damlama
drought n kuraklık
dusty adj tozlu
earned adj kazanılmış
earn v kazanmak (para)
eighteenth adj on sekizinci
electrode n elektrot
electromagnet n elektrikli mıknatıs
electronically adv elektronik olarak
elevation n yükseklik
elimination n eleme, yok etme
emerging adj ortaya çıkan, meydana gelen, gelişen
emphasis n vurgu, önem
emphasize v vurgulamak
ending n bitiş
enhanced adj geliştirilmiş, arttırılmış
envelope n zarf
envelope v sarmak , kaplamak
equator n ekvator
equilibrium n denge
era n çağ, devir
erupted adj patlamış
estimate v tahmin etmek, değer biçmek
estimate n tahmin
examination n inceleme, muayene; sınav
exceptional adj istisnai, nadir
exception n istisna
excessively adv aşırı derecede
excitement n heyecan
exotic adj egzotik, yabancı
expedition n keşif gezisi
experimenter n deneyci
exploitation n sömürü, faydalanma
explorer n kaşif, araştırmacı
export n ihracat
export v ihraç etmek
extraction n çıkarma
fabric n kumaş, doku, yapı
facade n ön cephe, yanılsama
fantastic adj harika; garip
fascinated adj büyülenmiş
fauna n hayvan topluluğu
february n şubat
female n kadın
female adj dişi, kadın
fierce adj şiddetli
fifteen n on beş
fifty n elli

77 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
finite adj sonlu
fireball n ateş topu
firmly adv sıkıca
fleet n gemi filosu, donanma
flexible adj esnek
flora n bitki örtüsü
fluctuation n dalgalanma, değişim
fold v katlamak, dürmek; kapanmak
fold n kat
forget v unutmak, hatırlamamak
forgotten adj unutulmuş
formula n yöntem, çözüm, reçete
forthcoming adj yaklaşan, gelecek
fraction n kesir, küçük miktar
frame n çerçeve, iskelet
freshness n yenilik, tazelik
friend n arkadaş, dost
frigid adj duygusuz, soğuk
furniture n mobilya
fuse n sigorta
fuse v sigorta atmak
gallon n 4, 55 litre
generalize v genelleme yapmak
germinate v filizlendirmek
gift n hediye; yetenek
glance n göz atma, kısa bakış
glance v göz atmak
globe n küre, dünya
govern v yönetmek, idare etmek
gradual adj aşamalı, yavaş
grand adj büyük, görkemli
graveyard n mezarlık
grower n yetiştirici
guess n tahmin
guess v tahmin etmek
guideline n prensip, kılavuz, talimat
gun n silah, tabanca, tüfek
handle n kulp, kol
handle v ele almak, çözmek
hatch v yumurtadan çıkmak
hatch n ambar ağzı
heading n başlık
hide v saklamak, gizlenmek
hide n post, deri
enriched adj zenginleştirilmiş
enrich v zenginleştirmek
horizon n ufuk
hormone n hormon, içsalgı
hose n hortum
hunter n avcı

78 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
hydropower n hidrogüç
igneous n püskürük
ill adj hasta, kötü
imaginary adj hayali, düşsel
imaginative adj yaratıcı
imaging n görüntüleme
immensely adv çok fazla
impair v zarar vermek, bozmak
imprint v damgalamak
inappropriate adj uygun olmayan
incidence n meydana gelme sıklığı
incident n olay
income n gelir
incredible adj inanılmaz
independently adv bağımsız olarak
indication n belirti, işaret, iz, alamet
industrialist n sanayici
industrialized adj endüstrileşmiş, sanayileşmiş
inefficient adj verimsiz, yetersiz
inevitably adv kaçınılmaz şekilde
informed adj bilgili, haberli
inform v haber vermek, bildirmek
ingenuity n yaratıcılık, hüner
inhabit v ikamet etmek
inheritance n miras, kalıt
injury n yaralanma, sakatlanma
integral adj tamamlayıcı, ayrılmaz
integrate v bütünleşmek, birleştirmek
integrated adj bütünleşmiş
intelligence n akıl, zekâ; istihbarat
intended adj kasıtlı, planlanmış
intend v niyet etmek, amaçlamak
interaction n etkileşim
interdisciplinary adj disiplinlerarası
interim adj geçici, fani
interrelated adj birbiriyle ilişkili
interstellar adj yıldızlar arası
intervention n müdahale
irreversible adj geri döndürülemez
joystick n kumanda kolu
juvenile adj çocuksu, gençliğe ait
juvenile n çocuk, genç
kettle n su ısıtıcısı, çaydanlık
landscape n manzara
lawmaker n kanun koyan kişi
leaf n yaprak
lean v yaslanmak, dayamak
legend n efsane, destan
licence n ruhsat, lisans
lifeless adj cansız, ölü gibi

79 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
lifespan n yaşam süresi, ömür
lighting n ışıklandırma, aydınlatma
likelihood n ihtimal
limelight n ilgi odağı
limiting n sınırlama
litter n çöp, döküntü
litter v çöp atmak
loaded adj zengin
loading n yükleme
love n aşk, sevgi
love v sevmek, aşık olmak
luxury n lüks, konfor
luxury adj lüks yaşayan
magazine n dergi
maker n yapıcı, üretici
marking n işaret
mate n arkadaş, dost, eş
mate v eş olmak, çiftleşmek
mat n paspas
max adj en büyük
meal n öğün, yemek
medication n ilaç tedavisi
meeting n toplantı
meltdown n erime
meteorologist n meteoroloji uzmanı
miniature adj çok küçük, minyatür
mirror n ayna
mirror v yansıtmak, göstermek
misconception n yanlış kavrama
missing adj kayıp, eksik
miss n ıskalama
miss v özlemek; kaçırmak, ıskalamak
moderate adj ılımlı, orta
moderate v hafifletmek, yatıştırmak
monkey n maymun
motorist n sürücü
mud n çamur
musical adj müzikle ilgili, müzikal
navy n donanma
necessarily adv illa ki, mutlaka
necessity n gereksinim, ihtiyaç
neck n boyun; yaka
negligence n ihmalkârlık, ihmal
negligible adj önemsiz, gözardı edilebilir
nocturnal adj gececi
notable adj dikkate değer
notably adv özellikle, bilhassa; başta...olmak üzere
nuisance n musibet, baş belası
nutritious adj besleyici
objective n amaç, hedef

80 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
objective adj tarafsız, nesnel
obligation n zorunluluk
observable adj gözlenebilir
observatory n gözlem evi
observer n gözlemci
occupy v işgal etmek
offering n öneri, teklif
offspring n evlat, yavru, döl
page n sayfa, yaprak
opencast n açık ocak
orchid n orkide
originate v başlamak, -de ortaya çıkmak
ours pron bizimki
outdated adj modası geçmiş
palaeontology n paleontoloji
panic n panik, korku
panic v paniğe kapılmak
parallel adj benzer, paralel
parallel n benzerlik, paralellik
parasite n asalak, parazit
particulate n katı parçacık
pasture n çayır, otlak
paw n pençe
peak n en üst seviye, zirve
peak v doruğa ulaşmak
penetrating adj zeki, keskin
peoples n halk, kavim
periodic adj periyodik
periodically adv düzenli aralıklarla
pessimistic adj kötümser
photograph n fotoğraf
photograph v fotoğraf çekmek
physiological adj fizyolojik
pigeon n güvercin
planting n ekim, dikim
plausible adj akla yatkın, inandırıcı
plutonium n plutonyum
pollen n polen
pond n gölet
popularity n popülarite, rağbet
porous adj gözenekli
positively adv olumlu şekilde; kesinlikle
possess v sahip olmak
potent adj güçlü, etkili, kuvvetli
pound n sterlin, pound
pound v vurmak, çarpmak
poverty n yoksulluk
practically adv yaklaşık, hemen hemen
precautionary adj önlemsel
predictor n kahin, öngörücü

81 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
predominant adj baskın, en etkili
preservation n koruma, muhafaza
presumably adv galiba, tahminen
primate n ilk yaratıklar
principally adv başlıca
print n baskı; iz
print v basmak, yayımlamak
processed adj işlenmiş
producer n üretici, yapımcı
profession n meslek
prolonged adj uzun süre devam eden
prolong v uzatmak
prompt adj çabuk, acil
prompt v sebep olmak, harekete geçirmek
propeller n pervane
proposition n teklif, öneri
prosper v zenginleşmek
prototype n ilk örnek
proud adj gururlu, onurlanmış
province n il, vilayet
purely adv tamamen, sadece
quake n deprem
rainwater n yağmur suyu
recycle v geri dönüştürmek
refinement n arıtma
refrigeration n soğutma
regenerate v ıslah etmek, iyileştirmek
registered adj kayıtlı, tescilli
register v kaydetmek, listelemek
register n sicil, kayıt
regulation n düzenleme, mevzuat
rejected adj reddedilmiş
reject v reddetmek
relation n ilişki
reliably adv güvenilir bir şekilde
relief n rahatlama
repeated adj tekrarlanan
repeat v tekrar etmek
repeat n tekrar
replication n tekrar, kopya
residual adj kalan, artan
responsibility n sorumluluk
restore v onarmak
restriction n kısıtlama
reviewed adj gözden geçirilmiş
review n gözden geçirme; eleştirme
review v gözden geçirmek; eleştirmek
revised adj gözden geçirilmiş
rice n pirinç
rotation n dönüşüm, devir

82 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
routinely adv düzenli olarak
runway n pist, geçit
rupture v koparmak, kesmek
rupture n kopma, kesilme
sail v gemiyle yol almak
sail n yelken
sampling n örnek, örnekleme
saving n kazanç, tasarruf
saying n söz, atasözü, deyim
scarce adj kıt, nadir, az
scarcely adv hemen hemen hiç
scattered adj dağınık, saçılmış
scatter v dağıtmak, saçmak
sealed adj mühürlenmiş, gizli
seal n mühür, damga; fok
seal v kapamak, mühürlemek
seashell n deniz kabuğu
secondary adj ikincil
secret n sır
secret adj gizli
seeing n görme
seemingly adv görünüşte
seep v sızmak
segment n parça, bölüm
seismograph n depremçizer
seismologist n deprem bilimci
self n kendi, öz
sensor n alıcı, sensör
separated adj ayrılmış
severity n şiddet
sewage n lağım, kanalizasyon suyu
shall mod -ım mı ?
shooting n ateş etme
shoot v ateş etmek; şut çekmek
signature n imza
silence n sessizlik, susma
silt n alüvyon
sir n beyefendi, bayım
sociological adj sosyolojik
soften v yumuşatmak
somehow adv her nasılsa, bir şekilde
song n şarkı
soot n is
soybean n soya fasulyesi
spaceflight n uzay uçuşu
sparsely adv seyrek bir şekilde
specified adj belirlenmiş
specimen n örnek, numune
spice n baharat, çeşni
spill v dökmek

83 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
spill n dökme, sızıntı
split v bölünmek, ayrılmak
split n yarık, ayrılık
spoiled adj şımarık, bozulmuş
spoil v bozmak; şımartmak
spotted adj benekli, kirli
starch n nişasta
static adj durgun, hareketsiz
static n statik
steeply adv dik bir şekilde
steepness n diklik
steer v direksiyon kullanmak, yönlendirmek
steering n direksiyon
stick n sopa, değnek
stick v yapıştırmak
stock n stok, birikim
stove n soba, ocak
stretching n esneme, gerilme
struck v vurmak
struck adj grevde
stunning adj mükemmel, şahane
subatomic adj atom içindeki
subsequently adv sonradan, akabinde
succeed v başarılı olmak; -ın yerine geçmek
suddenly adv aniden
sufficiently adv yeterince
suggestion n öneri
suited adj uygun, uymuş
sum n toplam; tutar
sum v özetlemek, toparlamak
superior adj üstün
superior n amir, üst
superstitious adj batıl inançlı
surplus n fazlalık
surplus adj artan, fazlalık
surviving adj hayatta kalan
suspend v askıya almak, ertelemek
sustained adj aralıksız, devamlı
sustain v sürdürmek
synthetic adj yapay
tactic n yöntem
tap n musluk
tap v takırdatmak
technologically adv teknolojik olarak
teeth n diş
telegraph n telgraf
tertiary adj üçüncül
text n yazı, metin
text v yazılı ileti göndermek
textile n dokumacılık

84 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
theirs pron onlarınki
theorem n teorem
thirty n otuz
dimensional adj boyutlu
thrive v gelişmek, büyümek
throw v atmak, fırlatmak
thunderstorm n gök gürültülü fırtına
tick n tik tak sesi, tik işareti
tile n kiremit, fayans
tired adj yorgun, bitkin
tobacco n tütün
totally adv tamamen
tough adj dayanıklı, zor
treasure n hazine
treasure v değer vermek
trip n gezi, yolculuk
trip v çelme takmak, sendelemek
truck n kamyon
truth n gerçek
tube n tüp, boru
unclear adj belirsiz, bulanık
uncontrollable adj kontrol edilemez
uneasy adj endişeli, huzursuz
unethical adj etik olmayan
unexplored adj keşfedilmemiş
unify v birleştirmek
unimportant adj önemsiz
universal adj evrensel, genel
unload v yükünü boşaltmak
unnecessary adj gereksiz
unpopular adj sevilmeyen
unsuitable adj uygun olmayan
unwanted adj istenilmeyen
upset adj üzgün
upset v üzmek, bozmak
upstream adv akış yukarı, yukarı yönde
usefulness n yararlılık
useless adj yararsız
valid adj geçerli
varying adj değişken
versatile adj çok yönlü
vertebrate adj omurgalı
vertebrate n omurgalı hayvan
vice n vekil, yardımcı
victory n zafer
visitor n ziyaretçi
volcanologist n yanardağ uzmanı
walk n yürüyüş, gezinti
walk v yürümek
warp v eğrilmek, yamulmak

85 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
wash v yıkamak
wastefully adv savurganca
waterfowl n su kuşu
waterway n su yolu
weaken v zayıflatmak, güçsüzleştirmek
weakness n zayıflık
wealthy adj zengin, varlıklı
wearing adj yorucu
wheat n buğday
wherever adv her nereye
width n en, genişlik
window n pencere
witness n tanık, şahit
witness v şahitlik etmek
wonderful adj şahane, çok güzel
worm n solucan, kurt
writing n yazma
written adj yazılı, yazılmış
yacht n gemi, yat
yeast n maya
yourself pron kendi
abroad adv yurt dışında
abrupt adj ani
abuse v istismar etmek
abuse n suiistimal, kötüye kullanma
academy n yüksekokul
accounting n hesap tutma, sayma
accumulation n birikme, yığın
accused n suçlu, zanlı
acetic adj asetik
acknowledge v kabul etmek, tanımak
acquisition n edinim
actively adv etkin şekilde
activist n eylemci
adaptable adj uydurulabilir
addicted adj bağımlı
addict n tiryaki, düşkün
addict v bağımlısı olmak, alışmak
adjustment n ayarlama
aerobic adj aerobik, oksijenli
affordable adj satın alınılabilir, makul fiyatlı
afterwards con ardından
aggressively adv sinirli bir şekilde
aging n yaşlanma
alarmed adj paniğe kapılmış
alcoholism n alkolizm
alert adj uyanık, dikkatli
alert v tehlikeye karşı uyarmak
alert n uyarı, ikaz
allegation n suçlama, iddia

86 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
ambiguous adj belirsiz
analyze v analiz etmek
angle n açı
anticipated adj beklenilen, umulan
antimatter n karşı madde
anxiety n kaygı, endişe
appealing adj cazip, çekici
appendix n ek bölüm
apple n elma
artist n sanatçı
ascendancy n hüküm, egemenlik
ascertain v aslını öğrenmek
ashore adv kıyıda, karada
assembly n meclis, toplantı, kurul
assert v iddia etmek
assignment n atama, görev, ödev
assume v varsaymak, üstlenmek
assured adj güvenli, garantili
astonished adj şaşırmış
astonish v şaşırtmak
astrobiologist n astro biyolog
attained adj erişilmiş
attain v elde etmek, ulaşmak
attendee n katılımcı
attracting adj çekici
august n ağustos
aviator n havacı, pilot
await v beklemek
awareness n farkındalık
baby n bebek
Babylonian n Babilli
backer n destekçi
background n arka plan, özgeçmiş
backpack n sırt çantası
ballast n çakıl, istikrar
ballroom n balo salonu
bamboo n bambu, kamış
banana n muz
barometer n barometre
basaltic adj bazalt ile ilgili
battlefield n savaş alanı
bearable adj katlanılabilir
beauty n güzellik
bed n yatak
behave v davranmak
Beijing n Pekin
bet v bahse girmek, iddiaya girmek
bet n bahis, iddia
beverage n içecek
biased adj ön yargılı

87 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
bias n ön yargı
bind v bağlamak, ciltlemek
bind n bağlayıcı bir iş
bioplastic n biyoplastik
bite v ısırmak
bite n ısırık, lokma
bleed v kanamak
bleeding n kanama
blossom v çiçek açmak
blossom n çiçek
boiling adj kaynayan, kızgın
boil v kaynamak
bombard v topa tutmak
bombardment n saldırı
boom v geliştirmek, hızla büyümek
boom n artış, patlama
border n sınır, hat
border v sınırı olmak
bored adj canı sıkılmış
boring adj sıkıcı
bottle n şişe
bottle v şişelemek
branch n dal
branch v dallara ayrılmak
breadth n genişlik
breakdown n arıza; parçalanma
breakthrough n atılım, buluş, ilerleme
brief adj kısa, öz
brief v özetlemek
brief n özet
brightly adv aydınlık bir şekilde
brink n kenar, kıyı
broader adj daha geniş
brother n erkek kardeş
bubble n hava kabarcığı
bubble v kabarcıklar yapmak
bulky adj büyük, kaba
bumper n tampon
bundle v paket yapmak
bundle n demet, küme
bunker n yer altı sığınağı
burden n yük; zahmet
burden v yüklemek; zahmet vermek
bureau n büro, ofis
burner n yakıcı, ocak
burrow v oyuk açmak
burrow n oyuk, tünel
busy adj meşgul, yoğun
bypass n çevre yolu, kalp ameliyatı
bypass v atlamak, es geçmek

88 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
cabin n kabin, kamara
calculator n hesap makinesi
calorific adj ısı veren
cannibalism n yamyamlık
captive n tutsak, esir
captive adj esir edilmiş
carol n noel şarkısı
carved adj oyulmuş
casing n kılıf, kaplama
category n kategori, sınıf
caterpillar n tırtıl
ceiling n tavan
celsius n santigrat
census n nüfus sayımı
checked adj ekoseli, kareli
chemically adv kimyasal açıdan
chess n satranç
child n çocuk
chip n çip, parça, kırık
chip v yontmak, çentiklemek
choosing n seçim
cigarette n sigara
circuit n devre
circular adj dairesel
circulate v dolaştırmak, duyurmak
clarify v açıklamak, berraklaştırmak
class n sınıf, ders
class v sınıflandırmak
classification n sınıflandırma
cleaning n temizleme
cleanse v temizlemek
clearing n açıklık alan
clever adj akıllı, zeki
climatologist n iklim bilimci
climb v tırmanmak; yükselmek
climb n tırmanış
clog v tıkamak
cloudless adj bulutsuz
collapsed adj çökmüş
colonial adj sömürgeye ait, sömürge ile ilgili
colony n sömürge
coloured adj renkli, boyanmış
commence v başlatmak
commendable adj övgüye değer
commonplace adj sıradan, basit
compass n pusula
compass v çevrelemek
compatible adj uyumlu
competent adj yetenekli
complain v şikâyet etmek

89 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
comply v uyumlu olmak
composite adj karma, bileşik
compressibility n sıkıştırılabilirlik
concentrate v odaklanmak, yoğunlaşmak
conceptual adj kavramsal
conducive adj olanak sağlayan
conductivity n iletkenlik
confidence n güven
congestion n (trafik) tıkanıklık
conifer n kozalaklı ağaç
consecutive adj ardışık
conserving adj koruyucu
consortium n konsorsiyum
constructive adj yapıcı, faydalı
consult v danışmak
context n bağlam, içerik
controller n denetleyici
cooking n yemek pişirme
cook v yemek pişirmek
cook n aşçı
correlate v ilişkisi olmak, ilişkili olmak
corresponding adj benzer, ilişkili
correspond v benzemek, haberleşmek,
cosmological adj kozmolojik
cosmologist n kozmolog
counter n tezgâh, fiş
counter v karşı koymak
coupled adj birleşmiş, bağlı
cow n inek
cow v korkutmak
cracked adj çatlak
credibility n güvenilirlik
credit n kredi, övgü
crime n suç, kabahat
criminal adj suçlu, yasadışı
criminal n suçlu
critically adv eleştirel bir şekilde
criticism n eleştiri, tenkit
crocodile n timsah
crude adj ham
cup n kupa; fincan
cup v kavramak
customer n müşteri
cyclic adj devirli, döngüsel
cyclone n kasırga
dairy n mandıra
dare v cesaret etmek, kalkışmak
daunting adj göz korkutucu
daunt v korkutmak, ürkmek
daytime n gündüz vakti

90 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
dealing n iş, ticaret
December n aralık (ay)
deception n aldatma, hile
decreasing adj azalan, eksilen
dedicated adj kendini adamış
deeply adv derinden
defense n savunma, müdafaa
deficiency n yetersizlik
degradation n aşağılama, küçültme
deliberately adv kasten, bilerek
demolish v yıkmak
densely adv yoğun şekilde
departure n ayrılma, kalkış
derive v türemek, kaynaklanmak
desk n masa, sıra
desperate adj umutsuz, çaresiz
destination n varış yeri
detector n tarayıcı, detektör
devastation n tahrip
devil n şeytan, iblis
diabetes n şeker hastalığı
diagnosis n tanı, teşhis
differential adj ayrımsal, farksal
dig v kazmak, araştırmak
dig n kazı
digest v sindirmek
disagreement n anlaşmazlık
discouraged adj hevesi kırılmış
discus n (spor) disk
dishonest adj sahtekâr, yalancı
disintegrate v parçalanmak, bölmek
disorientation n yönelim bozukluğu
disperse v dağıtmak, yaymak
displacement n çıkarma
disposed adj istekli, hazır
disservice v incitmek, kırmak
dissolved adj çözünmüş
distinctive adj ayırt edici
distinctly adv belirgin şekilde
distinguished adj ünlü
diving n dalış, dalma
dominance n hâkimiyet
dominate v egemen olmak, hükmetmek
door n kapı, giriş
dormancy n uyku hali
doubled adj ikili, çiftli
downhill adv yokuş aşağı
drain v suyunu çekmek
drain n pis su borusu; yük, zahmet
drainage n (su) boşaltma

91 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
drastic adj şiddetli, önemli
draught n cereyan
drove n sürü, yığın, küme
dryer n kurutma makinesi
duke n dük
duly adv beklendiği gibi, zamanında
dump v atmak, boşaltmak
dump n çöplük
durable adj dayanıklı, sağlam
earplug n kulak tıkacı
echo v yankılanmak
echo n yankı
ecologically adv ekolojik biçimde
ecologist n çevrebilimci
economist n iktisatçı
effectiveness n verimlilik
Egyptian n Mısırlı
eighteen n on sekiz
eject v fırlatmak, çıkmak
elastic adj esnek
elasticity n esneklik
electromagnetism n elektromanyetizma
elementary adj basit, temel
elephant n fil
elliptical adj eliptik, oval
embargo n ambargo
embark v (gemiye) binmek
embedded adj gömülü
emblem n sembol
embrace v kucaklamak; içermek; benimsemek
employment n iş, istihdam
empty adj boş
empty v boşaltmak
endless adj sonsuz
enforce v güçlendirmek, yürürlüğe koymak
engage v meşgul olmak; nişanlanmak
enhance v geliştirmek, arttırmak
enshroud v gizlemek, örtmek
entail v gerektirmek
enthusiasm n heves, coşku
enthusiastic adj hevesli, coşkulu
entity n varlık, oluş
entrance n giriş
entry n giriş, katılım
equivalent adj eşit, denk
error n hata, kusur
escalation n yükseliş
evaporate v buharlaşmak
evenly adv eşit olarak
evergreen adj yaprak dökmeyen

92 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
everybody pron herkes
evident adj belli, açık
evidently adv açıkça, besbelli
evil adj kötü
evil n kötülük
exaggerated adj abartılmış
examine v incelemek, muayene etmek
excited adj heyecanlı
exciting adj heyecan verici
excluding pp hariç
exclusively adv özellikle
exemption n muafiyet
exert v (yetki) kullanmak, çabalamak
exhibition n sergi
exhibit v sergilemek, göstermek
expectation n beklenti
explicitly adv açıkça
expose v açığa çıkarmak; maruz bırakmak
expression n ifade, ifade etme
exterior adj dış
extraterrestrial adj dünya dışı
eyesight n görme yeteneği
fabrication n uydurma
facility n tesis, olanak, yetenek, ustalık
fan n taraftar; vantilatör
farther adv daha uzağa
feat n beceri, başarı
feeling n his, duygu
ferrous adj demirli
file n dosya, klasör
file v dosyalamak
finance n maliye, finans
finance v parasal kaynak sağlamak
fishery n balık alanı
fitness n zindelik, form
fitting n tesisat, takım
fitting adj yaraşır, uygun
flare v birden alevlenmek
flash v parlamak, ışıldamak
flash n ani ışık
flavour n tat, lezzet, çeşni
flavour v lezzetlendirmek, tat vermek
flesh n et
float v su üstünde yüzmek
fog n sis
follicle n folikül, saç kökü
foodstuff n besin maddesi
footing n denge, durum
forefather n ata, cet
foremost adj önde gelen

93 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
forerunner n öncü
foreseen adj öngörülen
formal adj resmi, kamusal
formulate v şekillendirmek; açık seçik anlatmak
forty n kırk
forum n forum
frankly adv dürüst şekilde, açıkça
fraud n hileci, hile
freeze v donmak, buzlanmak
freeze n don, donma
fulfill v yerine getirmek
fumes n duman
fume v kızmak, öfkelenmek
fun n zevk, eğlence
fun adj eğlenceli, zevkli
funded adj finanse edilen
funny adj komik
gadget n küçük alet
gasoline n likit gaz, benzin
gear n vites; dişli
genus n cins, tür
geographic adj coğrafi
geography n coğrafya
glacial adj buzla ilgili
glide v akmak, kaymak
gradient n eğim, meyil
granite n granit
granted adj verilmiş, bahşedilmiş
grant n bağış, ödenek
grant v vermek, bağışlamak
graphic adj çizgisel, canlı
grassland n çayır, otlak
grey n gri
grid n şebeke
grip v sımsıkı tutmak
groove n oluk
gross adj brüt, kesintisiz; iğrenç, kaba
grossly adv oldukça, çok fazla
guide n rehber, kılavuz
guide v yol göstermek
haemoglobin n hemoglobin
hail n dolu, yağmur
hail v dolu yağmak; övmek; seslenmek
handful n avuç dolusu
handwriting n el yazısı
handy adj yararlı, kullanışlı
hardness n katılık, sertlik
hardware n (bilgisayar) donanım
heater n ısıtıcı
heaven n cennet, gökyüzü

94 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
hectare n hektar
hector v gözünü korkutmak, sindirmek
helmet n kask, miğfer
hepatitis n hepatit
herself pron kendi, kendisi
hijack v (uçak) kaçırmak
historian n tarihçi
historic adj tarihi, tarihsel
homeless adj evsiz, barksız
homogeneous adj homojen
honey n bal
honey ex tatlım
hopeful adj umutlu
hormonal adj hormonsal
host n ev sahibi, sunucu
host v ev sahipliği yapmak
hostility n düşmanlık
hotly adv kızgınlıkla, öfkeyle
hotspot n sıcak nokta
housing n yerleşim, iskan
hull n kabuk, gövde
humanity n insanlık
humankind n insanoğlu
hunger n açlık
hungry adj aç, acıkmış
hurt v yaralamak, acımak
hurt adj yaralanmış, incinmiş
husbandry n çiftçilik
hypertension n yüksek tansiyon
iconic adj görüntüsel, çok ünlü
ideally adv en iyi şekilde, ideal olarak
ignorance n bilgisizlik, cehalet
illuminated adj aydınlatılmış
imagination n hayal, zihin
immune adj bağışık, etkilenmeyen
immunity n bağışıklık; dokunulmazlık
implant v dikmek, yerleştirmek
implant n dikilen şey
importantly adv önemli biçimde
impulsive adj fevri, atılgan
inability n acizlik, yetersizlik
inaccessible adj ulaşılamaz
inborn adj doğuştan, kalıtsal
incomplete adj eksik, tamamlanmamış
incorporate v birleştirmek, içermek
incredibly adv son derece, inanılması güç
independence n bağımsızlık
index n dizin, gösterge
indicating n gösterme, belirtme
indicator n gösterge, sinyal

95 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
indirectly adv dolaylı olarak
inexhaustible adj bitip tükenmez
infancy n bebeklik
infect v bulaştırmak (hastalık vs)
infected adj bulaşmış
infectious adj bulaşıcı
informative adj bilgi verici
infrastructure n alt yapı
inhale v nefes almak
inhospitable adj konuk sevmez
initial adj ilk, başlangıç
initial n ismin baş harfi
initiation n başlatma
inorganic adj cansız, inorganik
insecticide n böcek ilacı
insecure adj güvenilmez
insert v yerleştirmek, eklemek
insist v ısrar etmek, diretmek
inspiration n ilham
installation n kurma
insulin n insülin
insurance n sigorta
insurmountable adj başa çıkılamaz, yenilemez
integer n tam sayı
intensive adj yoğun
intention n niyet, amaç
intermediate adj orta seviyede
interrupted adj kesilmiş
interrupt v araya girmek
interval n ara, mola
intestine n bağırsak
intimate adj samimi, yakın, kişisel
intimate v dolaylı anlatmak
intriguing adj merak uyandıran, ilgi çekici
inundation n sel
invasion n istila
inventive adj yaratıcı
invested adj yatırılmış
involvement n karışma
ionization n iyonizasyon
ionosphere n iyonosfer
irregular adj düzensiz
irresistible adj karşı konulmaz
irresponsible adj sorumsuz
irrigate v sulamak
irritation n kızgınlık; tahriş
isolation n izolasyon, yalnızlık
item n madde, parça
jack v yükseltmek
jack n kriko

96 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
January n Ocak (ay)
jazz n caz
jetliner n ticari jet uçağı
joint adj ortak
joint n eklem, ek
journal n dergi, günlük
joy n neşe, mutluluk, zevk
judge n yargıç, hakim
judge v yargılamak, değerlendirmek
June n Haziran
king n kral
kingdom n krallık, kraliyet
kit n takım, donanım
knock v vurmak, (kapı) çalmak
knock n vuruş, çalma
knowing adj bilgili, anlayışlı
label n etiket
label v etiketlemek
laborious adj zahmetli, güç
lander n gök cismine iniş yapan araç
landfall n toprak kayması
landmark n dönüm noktası
landmine n kara mayını
lasting adj uzun süren, kalıcı
lately adv son zamanlarda
latitude n enlem, özgürlük
launcher n roket fırlatıcı
leak v sızdırmak, akmak
leak n sızıntı, kaçak
learning n öğrenme, öğrenim
lessen v azaltmak
lethal adj öldürücü
lettuce n marul
lifestyle n yaşam tarzı
lightweight adj hafif
linking n bağlama, birleştirme
listed adj listelenmiş
literate adj bilgili, okuryazar
literature n edebiyat
lively adj canlı, hareketli
lizard n kertenkele
sighted adj görebilen
loom v ortaya çıkmak
loose adj gevşek, bol, serbest
lord n lord, mal sahibi; tanrı
lots q birçok
luck n şans, talih
lucky adj şanslı, talihli
lumber n kereste
luxurious adj lüks, konforlu

97 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
magic n büyü, sihir
mail n posta
mail v postalamak
mainland n ana toprak
mainstream n hakim eğilim
mainstream adj ana görüş, temel
makeshift adj geçici
managing n idare etme
manipulator n idareci, manipulatör
mankind n insanoğlu
manuscript n el yazması
marginal adj kıyıdaki, az
marrow n sakız kabağı, ilik
mask n maske
mask v gizlemek, örtmek
mathematically adv matematiksel olarak
maturity n olgunluk
maximize v en yüksek seviyeye çıkarmak
meagre adj cılız, yavan
meaningful adj anlamlı
meanwhile con bu arada
medicinal adj tedavi edici
meltwater n eritme suyu
merit n erdem, fazilet, fayda
merit v layık olmak
metabolism n metabolizma
metallic adj metalik
methodology n yöntembilim
microbial adj mikrobik
microbiological adj mikrobiyolojik
microwave n mikrodalga
migratory adj göçmen, gezici
millennia n bin yıllık dönem
millimeter n milimetre
minimal adj en az, minimum
miracle n mucize
mistakenly adv yanlışlıkla
mistake n hata, kusur
mistake v yanılmak, yanlış anlamak
mode n biçim, tarz
modem n modem
modest adj ılımlı, mütevazı
monsoon n muson
moral adj ahlaki
moral n ahlak; kıssadan hisse
mushroom n mantar
music n müzik
mustard n hardal
mutual adj karşılıklı
namely con yani, şöyle ki

98 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
nanometre n nonometre
nanoscale n nanoölçek
navigational adj yöngüdüm
needlessly adv gereksizce
negatively adv olumsuz olarak
neglected adj ihmal edilmiş
neglect v ihmal etmek
neglect n ihmal
negotiation n görüşme
neutralize v etkisini yok etmek
newspaper n gazete
nicotine n nikotin
notation n simgelem
note n not, pusula; nota
note v fark etmek, not etmek
notion n görüş, düşünce
notorious adj kötü ünlü
nourish v beslemek
nuclei n çekirdek
nutritional adj besinsel
objection n itiraz, karşı çıkma
objectively adv nesnel olarak
occupant n sakin, oturan kişi
occurrence n olay, meydana gelme
oceanographer n deniz bilimci
October n Ekim (ay)
odour n koku
offset v dengelemek
offshore adj kıyıdan uzak
oily adj yağlı
fifth adj beşinci
opposing adj karşı, ters
organize v planlamak, düzenlemek
organized adj düzenli, planlı
orientation n uyum sağlama
outermost adj en dıştaki
outline n ana hat
outline v ana hatlarıyla belirtmek
output n ürün, çıktı
outrage n hiddet, zulüm
outrage v öfkelendirmek
outwards adv dışarıya doğru
outward adv dışarıya doğru
outweigh v ağır basmak
overflow v taşmak
overflow n taşma, taşkın
overlook v göz ardı etmek
oxide n oksit
pact n antlaşma, pakt
pair n çift, ikili

99 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
pair v eşleşmek
paleontologist n paleontolog
pandemic adj yaygın, evrensel
parachute n paraşüt
parasitic adj parazitik
parents n anne baba, ebeveynler
participant n katılımcı
participate v katılmak
patch v yama yapmak
patch n yama
patient n hasta
patient adj sabırlı
peace n barış; huzur
peninsula n yarımada
permission n izin, müsaade
perplexed adj kafası karışmış
perplex v şaşırtmak, kafasını karıştırmak
personally adv şahsen, bana göre
perspective n bakış açısı, çizim
pharmaceutical adj eczacılıkla ilgili
philosophy n felsefe
phosphate n fosfat
photography n fotoğrafçılık sanatı
physiology n fizyoloji
platform n sahne, platform
pleasant adj hoş
please ex lütfen
please v memnun etmek
pliable adj bükülebilir
pluck v koparmak, yolmak
poisoned adj zehirli
polly n papağan
poorly adv yetersiz, kötü şekilde
poorly adj hasta
portable adj taşınabilir
posit v farz etmek, önermek
pot n kap, çömlek
pour v dökmek, boşaltmak
practised adj deneyimli, yetenekli
predominantly adv çoğunlukla
prefabricated adj prefabrik
preference n tercih
pregnant adj hamile
premature adj erken doğmuş
preschool adj okul öncesi
preschool n anaokulu
president n başkan
presume v sanmak, tahmin etmek
prevalent adj yaygın
preventable adj önlenebilir

100 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
prime adj başlıca, birinci
principal adj asıl, temel
printing n matbaacılık, baskıcılık
processor n işlemci
profit v faydalanmak, kâr etmek
profit n kâr, fayda
profoundly adv kökten, derinden
progressive adj gelişen, ilerleyen
prohibited adj yasaklanmış, yasak
prohibit v yasaklamak
prohibition n yasaklama
prolific adj çok yönlü, verimli
proportional adj orantılı
proposal n teklif
prosperity n zenginlik, refah
protest n protesto
protest v protesto etmek
proximity n yakınlık
publication n yayın
purchase n satın alma
purchase v satın almak
puzzled adj şaşırmış
puzzling adj kafa karıştırıcı, şaşırtıcı
pygmy adj cüce
qualitative adj niteliksel
quantitative adj sayısal, nicel
quest n araştırma
quest v araştırmak
quiet adj sessiz, sakin
race n yarış, koşu; ırk
race v yarışmak
radiant adj parlak, neşe saçan
radically adv kökten, derinden
radius n yarıçap
raid n baskın, saldırı
raid v baskın yapmak, yağmalamak
rail n demiryolu, ray
rainbow n gökkuşağı
raindrop n yağmur damlası
randomly adv rastgele
realistic adj gerçekçi
recessive adj çekinik, resesif
recklessly adv umursamazca
reclaim v geri istemek, ıslah etmek
refine v arıtmak, saflaştırmak
reflecting n yansıtma
reformed adj iyileştirilmiş
reform n yenilik, ıslahat
reform v değiştirmek, reform yapmak
refraction n ışığın kırılması

101 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
refuse v reddetmek
regain v geri kazanmak
regret v pişman olmak; üzülmek
regret n pişmanlık
regulated adj düzenlenmiş, ayarlı
regulate v düzenlemek
rejection n ret, geri çevirme
relevant adj alakalı, ilgili
reliability n güvenilirlik
remnant n artık, kalıntı
Renaissance n Rönesans
renewed adj yenilenmiş
renew v yenilemek
rental n kira bedeli, kira
repeatedly adv ardı ardına, tekrar tekrar
reputation n nam, ün
resonance n çınlama, yankılanma
resort n tatil beldesi
resort v (son çare olarak) başvurmak
respiration n solunum, nefes
respiratory adj solunumla ilgili
responsive adj duyarlı, hassas
restaurant n restoran
retain v tutmak, korumak
retina n retina
revealing adj gerçekleri gösteren
revenue n vergi, gelir
revision n gözden geçirme
revolutionary n devrimci, inkılapçı
revolutionary adj devrim yaratan
ridiculous adj saçma, gülünç
rightly adv haklı olarak
ripen v olgunlaşmak, olgunlaştırmak
ripple v dalgalanmak
ripple n dalgalanma
risky adj tehlikeli, riskli
rival n rakip
rival adj rakip
roadway n taşıt yolu
rod n çubuk, değnek
rope n ip, halat
route n yol, rota
routine n her günkü, rutin
routine adj rutin, alışılmış
rubbish n çöp; saçmalık
salinity n tuzluluk oranı
tolerant adj hoşgörülü
sandy adj kumlu
sanitation n sağlık koruma
scarcity n kıtlık

102 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
scare v korkutmak
schedule n program
schedule v programlamak
screw n vida
searchlight n ışıldak
seat n koltuk, sandalye, oturak
seat v kapasitesi olmak (koltuk)
sector n sektör, kesim
sedimentary adj tortul
select v seçmek
selective adj seçici
sensibly adv mantıklı bir şekilde
sensory adj duyulara ait, duyusal
separately adv ayrı bir şekilde
separation n ayırma
sequenced adj sıralı, dizili
settlement n yerleşim
seventeenth adj on yedinci
seventies n yetmişler
seventy n yetmiş
severely adv şiddetli derecede
shade n gölge
intolerant adj tahammülsüz
shaft n çukur, sap
shear v yün kırkmak
sheer adj dik, sarp, bütün
shine v parlamak
shine n parlaklık
shoe n ayakkabı
shore n sahil, kıyı
shortcoming n eksiklik
shout v bağırmak, haykırmak
shout n çığlık, bağırış
shower n duş; sağanak
shower v duş almak
sideways adv yanlamasına
similarity n benzerlik
sink n lavabo
sink v batmak
sit v oturmak
sixties n altmışlı yıllar
sizeable adj büyük
skeletal adj iskelete ait
skilled adj becerikli
skylight n tavan penceresi
slab n tabaka, levha
sleep v uyumak
sleep n uyku
sleeper n pijama
sloth n tembellik

103 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
smoking n sigara içme
snowline n kar sınırı
soap n sabun
soar v fırlamak, yükselmek
soluble adj çözünebilir
someday adv günün birinde
southeast n güneydoğu
southwestern adj güneybatıyla ilgili
sparingly adv tutumlu bir şekilde
speak v konuşmak
specialist n uzman
specialize v uzmanlaşmak
specifically adv özellikle
speculation n tahmin yürütme, kurgu
spherical adj küresel
spirit n ruh, can
sponsor v desteklemek, finanse etmek
sponsor n sponsor
spontaneous adj kendiliğinden olan
sport n spor
squeeze v sıkıştırmak
squid n mürekkep balığı
stabilize v istikrara kavuşturmak
staff n kadro, personel
staggering adj sarsıcı, şaşırtıcı
stagger v sendelemek, sersemlemek
stalk n sap
stalk v peşine düşmek
stark adj yalın, sade
starvation n açlık, açlıktan ölme
stationary adj sabit, hareketsiz
status n statü, konum
stiffness n sertlik
stimulate v uyarmak, teşvik etmek
sting n acı, sızı
sting v sokmak (sivrisinek/arı)
stony adj taşlı, donuk
straightforward adj açık, anlaşılır
strategic adj stratejik
stratospheric adj çok büyük
street n cadde
stringent adj sıkı, katı
struggle n çaba
struggle v çabalamak
stuck adj takılmış, sıkışmış
stud n çivi, düğme
subsidence n çökme
substrate n alt tabaka
substratum n alt tabaka
subterranean adj yeraltı

104 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
subtle adj belirsiz, güç algılanan
suck v emmek
superb adj mükemmel
superconductivity n aşırı iletkenlik
surgeon n cerrah, operatör
swell v kabarmak, şişmek
swelling n şişkinlik
syndrome n sendrom
tailored adj dikilmiş
tailor n terzi
tailor v uygun hale getirmek
tangent n tanjant, teğet
tangible adj somut, elle tutulur
tank n depo, tank
tape n kaset, şerit
tape v kaydetmek, tutturmak
tax n vergi
taxonomy n sınıflandırma
tea n çay
technically adv teknik olarak
technologist n teknolojist
tentative adj geçici, belirsiz
terrain n arazi, bölge
territory n bölge
terry n havlu kumaş
texture n doku, yapı
thaw v erimek
theoretically adv teorik olarak
theorize v teori öne sürmek
therapy n iyileştirme, tedavi
thereby pp böylece, bu nedenle
thermometer n termometre
thinker n düşünür, filozof
threefold adj üç katı, üç yönlü
threefold adv üç kat
thriving adj gelişen, başarmış
tightly adv sıkıca
timely adj zamanında olan
tip n ipucu, bahşiş
tip v bahşiş vermek, eğmek
toll n geçiş ücreti
toll v (zil, çan) çalmak
tone n ton, üslup
topic n konu
touch n dokunma, temas
touch v dokunmak; etkilemek
trachea n soluk borusu
tradition n gelenek, görenek
trained adj eğitilmiş
transaction n iş, işlem

105 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
tremor n sarsıntı
tropic n tropik
troublesome adj baş belası, sorun yaratan
tsunami n tsunami
turbulence n çalkantı
turtle n kaplumbağa
ultrasound n ultrason
unavoidable adj kaçınılmaz
unaware adj habersiz
unbreakable adj kırılmaz, sağlam
uncertain adj belirsiz, şüpheli
uncertainty n belirsizlik
uncontaminated adj kirlenmemiş
uncontrolled adj denetimsiz
unconvinced adj emin olmayan
uncover v keşfetmek, açığa çıkarmak
underdeveloped adj az gelişmiş
underline v altını çizmek, vurgulamak
underlying adj altında yatan
underneath prep altında
undertake v üstlenmek, yüklenmek
underway adj yapım aşamasında
undeveloped adj gelişmemiş
unfair adj adil olmayan
unfamiliar adj alışılmamış
unfortunate adj şanssız, talihsiz
unfriendly adj düşmanca
unheard adj duyulmamış
uniform n üniforma
uniform adj aynı, benzer
uniformly adv benzer bir şekilde
unite v birleştirmek
universally adv evrensel bir şekilde
unlimited adj sınırsız, sayısız
unmanned adj insansız
unnoticed adj fark edilmemiş
unpleasant adj nahoş, çirkin
unrealistic adj gerçekçi olmayan
unsure adj şüphe duyan
unsustainable adj sürdürülemez
untreated adj arıtılmamış, işlenmemiş
untrue adj sahte, yalan
urgency n aciliyet
usage n kullanım
utility n fayda
utilize v faydalanmak, istifade etmek
vaccine n aşı
vacuum n vakum, boşluk
vacuum adj vakumlu
vascular adj damarla ilgil

106 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
vent n delik
venture n tehlikeli iş
venture v tehlikeye atılmak, cüret etmek
verge n kenar, sınır
verge v sınırında olmak
verify v doğrulamak
veterinary adj veterinerliğe ait
via prep üzerinden, ...yolu ile
vicinity n yakınlık
vigorous adj enerjik, güçlü
vinegar n sirke
violently adv şiddetle
visibility n görüş uzaklığı
visited n ziyaret edilen, ziyaret edilmiş
visually adv görsel olarak
voluntary adj gönüllü, isteğe bağlı
vomit v kusmak
voyage v deniz yolculuğu yapmak
voyage n deniz yolculuğu
wastewater n atık su
waterfall n şelale
weightless adj hafif, önemsiz
welcome adj kabul edilen, hoş karşılanan
welcome v hoş karşılamak
welcome n karşılama
welcome ex hoş geldin, hoş geldiniz
whistle v ıslık çalmak
whistle n düdük, ıslık
whoever pron her kim
widen v genişletmek
windward adv rüzgara doğru
wish n istek, arzu, dilek
wish v dilemek, istemek
woods n orman, ağaçlık bölge
worrisome adj kaygı verici
wound n yara
wound v yaralamak
yard n bahçe, avlu
yesterday adv dün
abandoned adj terk edilmiş
abnormal adj garip, alışılmadık, farklı
abnormally adv anormal bir şekilde
abolish v yürürlükten kaldırmak
abound v çok sayıda olmak
absent adj yok, mevcut değil
abstract n özet
abstract adj soyut
abundantly adv bolca
abused adj suiistimal edilmiş
academically adv akademik olarak

107 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
acceptance n kabul, alma
accidental adj kazara, tesadüfi
accompany v eşlik etmek
accuse v suçlamak
acidification n asitleştirme
acidity n asitlik, asit derecesi
acquire v kazanmak, edinmek
addendum n ek, ilave
addiction n bağımlılık
additionally con ayrıca
adhere v yapışmak
adjacent adj yan yana, bitişik
admirable adj hayranlık uyandıran
admire v hayran olmak
advantageous adj avantaj sağlayan
advertising n reklamcılık
adviser n danışman
advisor n danışman
advisory adj öğüt veren, akıl veren
advocating n savunma, destekleme
aeroplane n uçak
aerospace n atmosfer ve dışındaki boşluk
aesthetics n estetik
affair n iş, ilişki
affinity n benzerlik, alaka
affliction n bela, üzüntü
aftermath n sonraki dönem
agility n ataklık
agonizing adj eziyetli
airflow n hava akımı
airline n havayolu
airship n uzay gemisi
starved adj açlıktan ölmüş
alarmingly adv korku vererek
albatross n ayak bağı, sorun
alcoholic n alkolik
alcoholic adj alkollü
align v dizmek, aynı hizaya getirmek
alleged adj iddia edilen
encompass v kapsamak, kaplamak
allergic adj alerjik
alleviate v azalmak, hafiflemek
alliance n antlaşma, ittifak, birlik
allied adj müttefik, birleşik, birlik
allocate v ayırmak, tahsis etmek
allocated adj tahsis edilmiş
allotted adj dağıtılmış
allowance n harçlık; pay; izin
alluring adj çekici
ally n müttefik

108 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
ally v (yardım etmek için) birleşmek, katılmak
alongside adv boyunca, ile birlikte
alps n Alp dağları
alright ex iyi, peki
alternating adj değişen
amateurish adj amatörce
amazed adj şaşırmış
ambulance n ambulans
amend v değiştirmek, ıslah etmek
ample adj bol, çok
amplification n yükselme, artırma
amplifier n amplifikatör
amusing adj eğlenceli, zevkli
analogous adj benzer
analogue adj analog, benzer
analogy n kıyaslama, benzerlik
analyse v incelemek
analyst n analist
analytic adj çözümsel
Anatolia n Anadolu
anatomical adj anatomik
anatomy n anatomi, inceleme
ancestral adj atalara ait
ancestry n ata, soy
anchor n haber sunucusu
anchor v demir atmak; haber sunmak
bolt n cıvata
animation n animasyon, canlılık
annihilate v yok etmek
annoy v canını sıkmak, kızdırmak
anomalous adj kural dışı, tuhaf
anthropomorphism n insan biçimcilik
antibacterial adj antibakteriyel
anticipate v beklemek, ummak
antiquity n eski çağlar, ilk çağlar
shrink v daralmak, küçülmek, çekmek
apartment n apartman dairesi
appendage n ek, ilave
applicability n uygulanabilirlik
applicant n aday, başvuran
appreciate v beğenmek, takdir etmek
appreciated adj takdir edilen
appreciation n takdir, teşekkür
approaching n yaklaşma
appropriately adv uygun bir şekilde
arable adj verimli
arc n kavis
archaeologist n arkeolog
archeologist n kazıbilimci, arkeolog
architecturally adv mimari açıdan

109 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
arduous adj güç, çetin
arena n meydan, alan
aridisol n aridisol
armament n silahlandırma
armed adj silahlı
armoured adj zırhlı
armour n zırh
aromatic adj hoş kokulu
array n düzen, sergi
array v düzenlemek, sıralamak
arrest v tutuklamak
arrest n tutuklama
arrive v varmak, ulaşmak
artefact n yapay nesne
artery n atardamar; ana yol
ascending adj yükselen
ascend v yükselmek, yukarı çıkmak
asexual adj eşeysiz
aside prep yanında, kenarında
aspiring adj can atan, amaçlayan
assemblage n toplama, birleştirme
assembler n birleştirici, çevirici
assertion n açıklama, ileri sürme
assertively adv iddialı bir şekilde
assessment n değerlendirme
asset n değerli şey, mülk
assign v görevlendirmek
associate v ilişkilendirmek
associate n işten tanıdık, iş arkadaşı
assortment n karışım, çeşit
assurance n güvence; özgüven
assure v garanti etmek, söz vermek
astonishing adj şaşırtıcı
attachment n bağlılık, ilave
attacker n saldırgan
attacking n saldırma
attainable adj elde edilebilir
attest v açıklamak
attribute v bağlamak, yormak, atfetmek
attribute n özellik
attributed adj atfedilmiş
audience n izleyici, dinleyici
audio adj işitsel
augment v çoğaltmak, artırmak
aunt n hala, teyze
authorization n yetki
automate v makineleştirmek
aversion n hoşnutsuzluk
avert v engellemek, başka yöne çevirmek
avian adj kuşlara ait

110 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
avoidance n kaçınma, sakınma
awaken v uyandırmak
awakening n farkına varma
axe n balta
axe v baltalamak
axiom n kabul edilmiş gerçek
backwards adv geriye doğru
backward adj gelişmemiş
backward adv geriye doğru
bacteriophage n bakteriyofaj
bag n çanta
bailout n maddi yardım (banka, şirket)
bake v fırında pişirmek
balloon n balon
balloon v genişlemek, büyümek
ballot n oylama
ballot v oy vermek
bangs n kakül, perçem
banning n yasaklama
bark v havlamak
barrel n varil, fıçı
beer n bira
beforehand adv önceden
behavioural adj davranışsal
belligerent adj savaşa taraf olan
belong v ait olmak
bench n bank
benignly adv sevecen biçimde
bent adj eğri, yamuk
beset v rahat vermemek
bewildering adj şaşkına çeviren
bewilder v şaşırtmak
binomial adj iki terimli
bin n çöp kovası
biochemical adj biyokimyasal
biochemically adv biokimyaya ilişkin olarak
biochemist n biyokimyacı
biodegradable adj biyolojik olarak parçalanan
biogeochemistry n biyojeokimya
biographical adj biyografik
biography n biyografi
biologically adv biyolojik olarak
biomedical adj biyomedikal
birthplace n doğum yeri
bitterly adv acı verecek şekilde
blanket n battaniye
blasting n patlama
bleach v ağartmak, temizlemek
bleach n çamaşır suyu, ağartma
blink v göz kırpmak

111 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
blink n göz kırpma
blurred adj bulanık
bodily adj bedensel, fiziki
bold adj cesur
bomber n bombacı
bonus n ödül, ikramiye
boost v artırmak, yükseltmek
boost n yardım, destek
booster n destekçi, yardımcı
boot n bot, çizme
boot v tekmelemek
bore v bıkkınlık vermek, sıkmak
botany n bitki bilimi
bound adj yükümlü, olması kesin
bound v zıplamak
boundless adj sınırsız, sonsuz
bountiful adj bol, eli açık
brand n marka
brand v damgalamak, lekelemek
brandy n konyak
brass n pirinç
breathe v nefes alıp vermek
breeze v dalmak, girmek
breeze n meltem, rüzgâr
brick n tuğla
brilliantly adv mükemmel bir şekilde
broaden v genişletmek
broadly adv genel anlamda
bronze n bronz rengi
bronze adj bronzdan yapılmış
budgetary adj bütçeyle ilgili
builtup n birikim
bull n boğa
bury v gömmek, gizlemek
bus n otobüs
bust v parçalamak, yakalamak
buyer n müşteri, alıcı
cake n pasta, kek
calculating adj işini bilen, hesapçı
calibre n ölçü , çap
calm adj sakin, durgun
calm v sakinleştirmek
campaign n kampanya; (askeri) sefer
campaign v kampanya düzenlemek
campaigner n kampanyaya katılan kişi
camp n kamp
camp v kamp yapmak
candidate n aday
candle n mum
canopy n gölgelik, güneşlik

112 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
canyon n kanyon
capability n yetenek, kabiliyet
cape n pelerin, burun
capital n başkent; sermaye; büyük harf
capital adj ana, büyük
captain n kaptan; yüzbaşı
captain v kaptanlık yapmak
cardboard n mukavva
cardiac adj kalple ilgili
careless adj dikkatsiz
carpeted adj halı kaplı
carpet n halı
carriage n taşımacılık; at arabası
carrot n havuç
cartridge n kartuş, fişek
catalogue n katalog
catalytic n katalizör
catalytic adj katalizle ilgilis
cataract n katarakt
categorize v gruplara ayırmak
caution n dikkat, uyarı
caution v ikaz etmek
cave n mağara
cave v çökmek, oymak
cavity n oyuk, kovuk
celebration n kutlama, şölen
certified adj onaylı, belgeli
chalk n tebeşir, kireç
challenger n rakip, meydan okuyan
challenging adj zor
changeable adj değişebilir
characterize v nitelemek, betimlemek
charger n savaş atı, şarj aleti
charming adj çekici
charm n çekicilik, cazibe
charm v çekmek, cezbetmek
chase v takip etmek, kovalamak
chick n piliç, civciv
chill v üşümek
chimney n baca
chimpanzee n şempanze
chocolate n çikolata
choke v boğmak, boğulmak
cholera n kolera
chord n çalgı teli
christian n hristiyan
chromosphere n kromosfer
chronic adj kronik, sürekli
chronicle v kaydetmek
chronicle n kronik

113 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
chronometer n kronometre
cirrus n saçakbulut
citizen n yurttaş
citizenship n vatandaşlık
civic adj kentle ilgili
classic adj klasik
classic n klasik (kitap, film)
cleanup n temizleme
clerk n görevli, yazman
click v tıklamak
click n tıkırtı, tıklama
climatology n iklim bilim
climber n dağcı
clinical adj klinikle ilgili
clockwork n saat mekanizması
sheep n koyun
closeness n yakınlık
closing n kapanma
clouding n buğulanma
cloudy adj bulutlu
clumsy adj beceriksiz, sakar
clutch n debriyaj
clutch v kavramak
coalesce v bütünleşmek, birleşmek
coalition n koalisyon
coarse adj kalın, kaba
coastline n kıyı şeridi
cockpit n uçuş kabini
breaker n dev dalga
coherence n uyum, ahenk
coil n makara, büklüm
coil v kangal yapmak, kıvırmak
coin n bozuk para
coin v para basmak, sözcük türetmek
coincidental adj tesadüfi
collaborate v iş birliği yapmak
collaborative adj işbirlikçi
collective adj ortaklaşa, toplu
colonist n sömürgeci
colossal adj iri yarı, dev gibi
colourful adj renkli
column n sütun; köşe yazısı
comfort n rahatlık
comfort v rahatlatmak; teselli vermek
commanding adj hakim, hükmeden
commentator n muhabir, yorumcu
comment n yorum, fikir
comment v yorum yapmak
commercialize v ticarileştirmek
commitment n bağlılık , sorumluluk

114 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
committed adj kendini adamış
commodity n ticari mal
communicating n ilişki kurma
communicative adj konuşkan
comparably adv benzer şekilde
comparative adj karşılaştırmalı
compartment n bölme, göz
compatibility n uyumluluk
competitor n rakip, yarışmacı
compile v derlemek, toplamak
complement v tamamlamak, bütünlemek
complication n karmaşıklık, komplikasyon
comprehend v anlamak, idrak etmek
comprehensible adj kolay anlaşılır
comprehensibly adv anlaşılabilir şekilde
comprehensively adv kapsamlı şekilde
compressive adj baskılı, sıkıştıran
compressor n sıkıştırıcı
compute v hesaplamak
computed adj bilgisayarlı
conceal v gizlemek, saklamak
concentric adj eş merkezli
conception n anlayış, kavrayış
concert n konser, dinleti
condemn v ayıplamak, suçlamak
condensation n yoğunlaşma, kısaltma
condense v yoğunlaştırmak; kısaltmak
conditional adj koşula bağlı
conditionally adv şartlı olarak
conductor n biletçi, iletken, şef
configuration n biçim, yapılandırma
configure v yapılandırmak, ayarlamak
confine v sınırlandırmak, hapsetmek
confirmation n doğrulama, onaylama
conflict n çatışma, anlaşmazlık
conflict v çatışmak, çelişmek
conflicting adj çelişen, çatışan
confuse v kafasını karıştırmak
confused adj şaşırmış
conjecture n varsayım, tahmin
conjointly adv birleşik olarak
conjunction n bağlaç
conscientiously adv vicdanen, özenle
consciousness n bilinç, şuur
consent n rıza, onay
consent v razı olmak
conservationist n çevreci, doğacı
conservative adj tutucu, muhafazakâr
considerately adv düşünceli bir şekilde
consistency n kararlılık; kıvam

115 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
conspicuous adj apaçık, belli
contaminate v kirletmek, bulaştırmak
contemporary adj çağdaş
contemporary n çağdaş, akran
contest n yarışma
contest v yarışmak
continual adj sürekli, devamlı
continuation n devam, süreklilik
contractor n müteahhit
contradiction n çelişki, itiraz
contraption n makine
conveniently adv uygun olarak
convention n anlaşma; toplantı; gelenek
conventionally adv geleneksel olarak
converge v birleşmek, kesişmek
conversation n sohbet, iletişim
convey v iletmek, taşımak
conveyor n taşıyıcı
coolant n soğutucu
cooperate v işbirliği kurmak
coordination n koordinasyon
copied adj kopyalanan
cop n polis
vein n toplardamar
cord n kordon, ip, kablo
cordial adj candan, samimi
cornerstone n köşe taşı
coronary adj kalple ilgili
corporation n kuruluş, dernek
corrected adj düzeltilmiş
correctly adv doğru bir şekilde
correlation n ilişki, oran
corrupt adj bozulmuş, ahlaksız, yolsuz
corrupt v bozulmak
cosmetic adj kozmetik, yüzeysel
cosmically adv kozmoz ilkelerine göre
cosmology n kozmoloji
cosmos n evren, kâinat
coughing n öksürme
cough n öksürük
cough v öksürmek
count v saymak; hesaba katmak
count n sayma, hesap, kont
counterpart n benzer, emsal
countryside n kırsal bölge
couple n çift, eş
couple v birleştirmek, çift olmak
court n mahkeme
covalent adj eş değerli, ortak bağlı
coverage n gazetedeki yer, yayın alanı

116 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
covet v çok istemek
crawl v emeklemek
crease v kırışmak, buruşmak
creep v sürünmek
crises n kriz, buhran
criteria n ölçüt, kriter
critic n eleştirmen
criticize v eleştirmek, kınamak
sectional adj bölümsel
dispersal n dağılma
crudely adv kabaca, ham olarak
cruiser n kruvazör, yat
crumble v ufalamak, parçalanmak
crush v ezmek, basmak
crush n enkaz
crushed adj ezilmiş
crystallize v kristalleştirmek
cube n küp
cue n ipucu
culmination n sonuç
culprit n suçlu, elebaşı
cultural adj kültürel
culture n kültür
curative adj iyileştirici, şifalı
curiosity n merak
curriculum n müfredat
curtailed adj kısaltılmış
curtail v kısaltmak
curtain n perde
cushion n yastık, destek
cushion v hafifletmek, azaltmak
cyanide n siyanür
cylindrical adj silindirik
danish n Danimarkalı
dated adj tarihli, modası geçmiş
daylight n gün ışığı
dazzling adj büyüleyici, şaşırtıcı
debilitating adj güçsüzleştiren
decadently adv çökmüş bir şekilde
deceit n hilekârlık
deceived adj aldatılmış
decipher v şifresini çözmek
decomposer n bozulmaya sebep olan
decoration n süsleme
decorative adj süsleyici, güzelleştirici
dedication n adama, bağlılık
deduce v sonuç çıkarmak
defeat n yenilgi
defeat v yenmek
defective adj kusurlu, defolu

117 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
defensive adj savunmalı, koruyucu
deficient adj yetersiz
deformed adj biçimi bozulmuş
deform v biçimini bozmak
deformity n biçimsizlik, sakatlık
degrade v aşağılamak, alçaltmak
ink n mürekkep
delayed adj ertelenmiş, gecikmeli
delete v silmek
deletion n silme
delicious adj lezzetli
delight v hoşlanmak, zevk almak
delight n neşe, sevinç; lokum
delighted adj memnun, mutlu
demolished adj yıkılmış
denounce v kınamak, suçlamak
deny v inkâr etmek, reddetmek
depart v ayrılmak
deposition n yeminli ifade, tortu birikimi
descend v alçalmak, inmek
descriptive adj tanımlayıcı
dwelling n konut, mesken
dwell v ikamet etmek
deserve v hak etmek
designate v görevlendirmek
destructiveness n yıkıcılık, ziyankarlık
detectable adj algılanabilir
detention n tutuklanma
deteriorate v kötüleşmek, bozulmak
deteriorating adj bozulan, dayanıksız
determinant n belirleyici faktör
determinant adj etkin olan
determination n azim, kararlılık; belirleme
deter v caydırmak
detriment n zarar
detrimental adj zararlı
devastate v harap etmek
developmental adj gelişimsel
devoid adj yoksun, eksik
diagnostic adj tanısal
diary n günlük
dictated adj dikte edilmiş
digestive adj sindirime ilişkin, sindirim
dilute v sulandırmak, seyreltmek
dinner n akşam yemeği
diplomacy n diplomasi
director n müdür, yönetici
disappointed adj hayal kırıklığına uğramış
disappointingly adv hayal kırıklığına uğrayarak
disappointment n hayal kırıklığı

118 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
disclose v açığa vurmak
discomfort v rahatsız etmek
discomfort n rahatsızlık
discomforting adj rahatsız edici
disconnect v bağlantıyı kesmek
discouraging adj cesaret kırıcı, hayal kırıklığına uğratan
discredited adj adı çıkmış, itibarsız
discredit v güvenini sarsmak
discreet adj temkinli, sağ duyulu
discrete adj ayrı, farklı
discretion n akıl, sağduyu
discrimination n ayırım
disfavour n hoşnutsuzluk
dish n tabak, yemek
disk n disk
dislike v hoşlanmamak
dislike n hoşlanmama
dismay v can sıkmak
disorient v yönünü şaşırtmak
disparate adj tamamen farklı
dispel v defetmek
dispersion n dağılım, ayrım
displace v yerinden etmek
disposition n karakter, yapı
disproportionate adj orantısız
disproven adj aksi ispatlanmış
disputable adj tartışmalı
disrepute n kötü ün
dissolve v eritmek, çözülmek
distasteful adj tatsız, nahoş
distort v şeklini bozmak
distorted adj şekli bozulmuş
distress v üzmek, sıkıntı vermek
distress n sıkıntı, ıstırap
disturbed adj rahatsız olmuş
diversely adv çeşitli olarak
divert v başka yöne çevirmek
dock v uzayda kenetlenmek
dock n rıhtım
doctor n doktor, hekim
documentary n belgesel
documentation n belgelendirme
dog n köpek
donation n bağış, yardım
donor n bağışlayan kimse, bağışçı
doomed adj kötü talihli
doom n kötü kader
doubtless adv şüphesiz, kesin
downfall n çöküş, düşüş, yağış
downwards adv aşağıya doğru

119 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
dreamer n hayalperest
dried adj kurumuş
drinkable adj içilebilir
droop v sarkmak, çökmek
droplet n damlacık
drown v suda boğulmak
dryness n kuruluk
duck n ördek
duck v başını eğmek; kaytarmak
duct n kanal, tüp
ductile adj telleşebilir
duplicate n kopya, suret
duplicate v kopyasını çıkarmak
durability n dayanıklılık
dwarf n cüce
dwarf v cüceleştirmek
dweller n yaşayan, sakin
dwindling n küçülme
dye n boya
dye v boyamak
dynamic adj dinamik, hareketli
dynamics n devinimbilim
dynamite n dinamit
earthen adj topraktan yapılmış
earthly adj dünyevi, maddi
eccentric adj garip, tuhaf
forestry n ormancılık
edible adj yenilebilir
educate v eğitmek
educator n eğitimci
effusion n sızma, taşma
eighth adj sekizinci
elaborate v ayrıntıya inmek
elaborate adj ayrıntılı, karmaşık
elapse v (zaman) geçmek
electrodynamics n elektro dinamik bilimi
elegant adj şık, hoş
eleven n on bir
elude v elinden kaçırmak
embarrassed adj utanmış, çekingen
embarrass v utandırmak
embarrassing adj utandıran
emigrant n göçmen
emigration n göç
eminent adj ünlü
eminently adv pek çok, gayet
emperor n imparator, hükümdar
empirical adj deneysel
empirically adv deneysel olarak
employee n işçi

120 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
employer n işveren
empower v yetki vermek, güçlendirmek
encode v kodlamak
encouragement n cesaretlendirme
encouraging adj teşvik edici, cesaret verici
endeavour v çabalamak, uğraşmak
endeavour n çaba, gayret
endorsed adj uygun bulunan
endowed adj bahşedilen
endow v bağışlamak, bahşetmek
endure v dayanmak, katlanmak
engender v neden olmak
engulf v tamamen sarmak
enlarge v genişletmek
enlightened adj aydınlatılmış
enlighten v aydınlatmak
enterprise n girişim, işletme
enthusiast n hevesli, meraklı
entombment n defnetme
entrap v tuzağa düşürmek
envisage v ön görmek
envision v düşünmek, tasavvur etmek
epoch n çağ, devir
equalize v eşitlemek
equatorial adj ekvator bölgesinde olan
equidistant adj eşit uzaklıkta
eradicate v kökünü kurutmak
erect adj dik
erect v dikmek, inşa etmek
erode v aşınmak, yıpranmak
erosive adj aşındırıcı
erroneous adj yanlış, yalan
estimation n tahmin, düşünce
ethics n ahlak bilimi
ethic adj ahlaki
evade v kaçmak, kurtulmak
evaluation n değerlendirme
evaporative adj uçucu
evening n akşam
eventual adj sonunda olan, sonraki
evocative adj hatırlatan, andıran
evolve v ortaya çıkmak, gelişmek
excavation n kazı
exceeding adj aşırı, aşan, geçen
exclude v hariç tutmak
excrete v boşaltmak, çıkarmak
excursion n gezi, seyahat
excuse n bahane, sebep, özür
excuse v affetmek, mazur görmek
execute v idam etmek; yürütmek

121 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
exertion n gayret, çaba
exhaustion n yorgunluk
exit n çıkış
exit v çıkmak, ayrılmak
expectant adj beklentisi olan
expel v atmak, kovmak, sürmek
expenditure n masraf, gider
expend v harcamak
exploratory adj araştırmaya yönelik
explosively adv patlayıcı şekilde
exporting n ihracat
express v ifade etmek
express adj süratli, hızlı
expressive adj anlamlı, ifadeli
expressly adv açıkça, bilhassa
extension n genişletme, uzatma
extinguish v söndürmek
extremity n uç kısım
fad n heves, geçici moda
faint v bayılmak
faint adj belli belirsiz, zayıf
fair adj adil, dürüst, açık
fair n fuar, panayır
FALSE adj yanlış; sahte
familiarize v alıştırmak, tanıtmak
familiarly adv aşina olarak
fare n bilet ücreti, yol parası
fare v yola çıkmak
farthest adj en uzak
fascination n büyüleme
fasten v bağlamak, tutturmak
fatality n ölümcüllük, felaket
fatally adv ölümcül
fatigue n yorgunluk
fearful adj endişeli, korkunç
fearsome adj korkutucu
feasibility n olasılık, uygulanabilirlik
fence n çit
ferry n feribot
fertilization n döllenme, gübreleme
fertilize v gübrelemek, döllenmek
fetch v gidip getirmek
fieldwork n saha çalışması
financially adv mali açıdan
finely adv ince ince
fineness n incelik, zarafet
finger n parmak
fingerprint n parmak izi
firearm n ateşli silah
firefighter n itfaiye eri

122 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
firstly adv ilk olarak
fission n parçalanma, bölünme
fixture n sabit eşya, demirbaş
flake n ince tabaka, parçacık
flake v soyulmak
flank n yan, böğür
flank v iki koldan eşlik etmek
flap v kanat çırpmak, sallanmak
flaunt v gösteriş yapmak, böbürlenmek
flavourful adj lezzetli
flavouring n tat verici şey
flaw n eksiklik, hata
flawed adj defolu, kusurlu
flea n bit
flee v kaçmak
fleshy adj etli, tombul
flex v esnetmek
flightless adj uçamayan
fling v sallamak
floating adj değişken, dalgalı
flock n sürü
flock v akın etmek
flourish v gelişmek
fluorescent adj floresan, parlak
flux n değişip durma
foam n köpük
focal adj odaksal, merkezi
fodder n hayvan yemi
follower n takipçi, destekçi
fond adj hoş, güzel
fool adj aptal, budala
fool v kandırmak
footage n çekim görüntüsü
forage v yiyecek aramak
forceful adj etkili, güçlü
forensic adj adli, hukuki
forever adv daima, sonsuza kadar
formalize v resmileştirmek, biçim vermek
formative adj şekil veren
formidable adj zor, ürkütücü, korkunç, müthiş
formulation n düzenleme, açık ifade
fortunate adj şanslı, kısmetli
fourteenth adj on dördüncü
fracture v çatlamak, kırılmak
fracture n çatlak, kırık
fragrant adj güzel kokulu
freely adv serbestçe, özgürce
freight n nakliye
fridge n buzdolabı
frightening adj korkutucu

123 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
frighten v korkutmak
fringe n kenar
fringe v saçak takmak
frontier n sınır, hudut
frustrating adj sinir bozucu
fulfilment n yapma, yerine getirme
fungi n mantar, küf
fungicide n mantar ilacı
funnel n huni
funnel v akıtmak, huni biçimi vermek
fur n kürk
furnish v dayayıp döşemek
furry adj tüylü, kürklü
gang n çete, şebeke, takım
laden adj -ile yüklü
gate n giriş kapısı
gaze v dik dik bakmak
generously adv cömert bir şekilde
genius n dahi, deha
genre n tür
gently adv kibarca
genuine adj gerçek, hakiki; samimi
geologically adv jeolojik olarak
geomagnetic adj jeomanyetik
geometric adj geometrik, şekilli
geophysics n jeofizik
germicide n antiseptik
gestation n gebelik dönemi
gesture n el kol hareketi, jest
gifted adj yetenekli
glaciation n buzullanma
glaciology n buzul bilimi
glasses n gözlük
glimpse n anlık bakış
glimpse v gözüne takılmak
globular adj küre biçiminde
gloomy adj kötümser, kasvetli
glow n parıltı, hoş ışık
glow v ışık vermek
glycogen n glikojen
golden adj altın, altından yapılmış
grab v tutmak, yakalamak
grape n üzüm
graphical adj grafiksel
gratifying adj memnuniyet verici
gratify v sevindirmek, tatmin etmek
grave n mezar
grave adj ağır, şiddetli
gravel n çakıl
gravimeter n ağırlık ölçer

124 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
grill v ızgarada pişirmek
grill n ızgara
groundbreaking adj çığır açan
nest n kuş yuvası
grove n ağaçlık, koruluk
guaranteed adj garantili
guarantee n garanti, güvence
guarantee v garanti etmek, söz vermek
guarded adj tedbirli, dikkatli
guard n koruma, nöbetçi
guard v korumak, nöbet tutmak
guilty adj suçlu, kusurlu
gust n esinti, rüzgar
habitation n oturma, ikamet
hacker n bilgisayar korsanı
hall n giriş, koridor, salon
hamper v engellemek
handicap n engel
handicap v engellemek
hang v asmak, sallanmak; idam etmek
hanging n asma, idam
hangover n akşamdan kalma
happily adv mutlulukla, isteklice
happy adj mutlu, memnun
harbour n liman
harbour v barındırmak; demir atmak, limanda demirlemek
harmony n ahenk, uyum
headache n baş ağrısı
headlight n far
heal v iyileştirmek
hedge n çit
hedgehog n kirpi
heighten v yükseltmek, artırmak
helicopter n helikopter
helper n yardımcı
helpful adj yardımsever
herd n sürü
hereditary adj kalıtımsal
heretical adj inanışa ters düşen
heritable adj kalıtsal
hesitation n tereddüt
hideously adv çirkin bir şekilde
highlight v vurgulamak, dikkat çekmek
highlight n en önemli kısım
pitch n spor sahası
pitch v ayarlamak, kurmak
hill n tepe, yükselti
hinder v engel olmak
hindrance n engel
hint n ima, öğüt, ipucu

125 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
hint v ima etmek
hippocampus n beyinde çıkıntı
historically adv tarihsel açıdan, tarihsel olarak
holding n hisse, pay
holiday n tatil
homeostasis n dengeleşim
homonym n eş sesli
honest adj dürüst, samimi
honour n şeref, onur
honour v onurlandırmak
hook n çengel, kanca
hook v çengelle tutturmak
hopefully adv ümit ederek, umutla; inşallah
hopeless adj ümitsiz, çaresiz
horizontal adj yatay
horrified adj korkmuş
horrifying adj korkunç, şaşırtıcı
horrify v korkutmak
horsepower n beygir gücü
hospitable adj misafirperver
hospital n hastane
hostilities n savaşlar, çarpışmalar
hotel n otel
humanitarian adj yardımsever, insancıl
humanoid adj insanımsı
humour v eğlendirmek, güldürmek
humour n mizah, espri
husband n eş, koca
hybridization n melezleştirme
hydroelectricity n hidroelektrik
hydrological adj hidrolojik
logical adj mantıklı
hydrology n su bilimi
hypothalamus n hipotalamus
hypothesize v hipotez kurmak, varsaymak
hypothetical adj varsayımsal
iceberg n buz dağı
iceman n buz satan, buz hokeyici
icy adj buzlu, kaygan
ignite v ateşlemek, yakmak
illuminate v aydınlatmak
illumination n aydınlanma
illusion n göz aldanması
imagery n tasvir, betimleme
imbalance n dengesizlik
imitated adj sahte, taklit
imitation n taklit
immeasurable adj ölçülemez
immensity n genişlik
immigration n göç

126 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
immunodeficiency n bağışıklık yetmezliği
immutable adj sabit, değişmez (kanun)
impaired adj özürlü, kusurlu
impassable adj geçilmez
imperfection n eksiklik, kusur
imperfectly adv kusurlu, eksik olarak
imperial adj imparatorluk, imparatorluk ile ilgili
impetus n itici güç, dürtü
implementation n uygulama
imply v ima etmek, anlamına gelmek
importing n ithal
impose v yürürlüğe koymak, dayatmak
impossibility n imkansızlık
impoverished adj fakir, yoksun
impoverish v fakirleştirmek
impoverishment n fakirleşme, yoksulluk
impractical adj pratik olmayan
impractically adv elverişsiz bir şekilde
impression n izlenim, etki
impressively adv etkileyici şekilde
improbable adj olasılık dışı, beklenmeyen
impulse n ani hareket, dürtü
inadequately adv yetersiz olarak
incalculable adj hesaplanamayan
incapable adj yeteneksiz
incentive n teşvik
incessant adj aralıksız, sürekli
incline v eğilimi olmak
inclusion n dahil etme, içerme
incoming adj gelen, yeni
incomparable adj kıyaslanamaz
incompatible adj uyumsuz, çelişkili
incomprehensible adj anlaşılması güç
incompressible adj sıkışmayan, sert
inconsistent adj tutarsız
incontestably adv su götürmez bir şekilde
inconvenience n uygunsuzluk
incorporated adj birleşmiş
incorrect adj yanlış, hatalı
incurable adj tedavi edilemez
indefinite adj belirsiz
indentation n çukur, girinti
indigenous adj doğal, yerel
individually adv teker teker
indivisible adj bölünmez
indoor adj bina içi, kapalı
indoors adv içeride, kapalı mekanda
ineffective adj etkisiz, faydasız
inefficiently adv verimsiz şekilde
inert adj durağan, durgun

127 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
inessential adj gerekli olmayan
inexpensively adv ucuzca
inextricably adv ayrılmaz bir şekilde
inflammable adj yanıcı
inflow n akın
influentially adv etkili bir biçimde
ingenious adj yaratıcı, dahi
ingeniously adv dahice
ingredient n muhteva, içerik
inhalation n nefes alma
inherited adj miras kalan
inherit v mirasa konmak; aileden gelmek
inhibit v engellemek
initiate v başlatmak
initiative n girişim, teşebbüs
injection n iğne, enjeksiyon
input n girdi, katkı
insignificant adj önemsiz, değersiz
inspection n denetleme, kontrol
instability n istikrarsızlık, kararsızlık
instinct n içgüdü
institutional adj kurumsal
institution n kurum
instruct v eğitmek; emretmek
insulate v korumak, izole etmek
intact adj sağlam, bozulmamış
intellectual adj zihinsel, akla dayanan
intellectual n aydın
intent n niyet, amaç
intentionally adv kasten, bilerek
interchangeably adv değiştirilebilir şekilde
interconnection n birbirine bağlı olma
interdependent adj birbirine bağımlı
interestingly adv ilginç şekilde
interlock v birbirine bağlamak
internationally adv uluslararası açıdan
interpreted adj yorumlanmış
interpret v yorumlamak, çevirmek
interstate adj eyaletler arası
interview n görüşme, röportaj, mülakat
interview v görüşmek, röportaj yapmak
intestinal adj bağırsakla ilgili
intimately adv samimiyetle
intimidated adj gözü korkmuş
intolerably adv dayanılmaz bir şekilde
intricate adj dolaşık, karışık
intriguingly adv merak uyandıracak biçimde
intrinsic adj asıl, hakiki, iç
introduce v ortaya koymak, tanıştırmak
intuitive adj sezgisel

128 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
inundate v istila etmek, yağmak
inventiveness n yaratıcılık
inversion n tersine çevirme
investor n yatırımcı
invitation n davet
ionize v iyonize etmek
irrational adj mantıksız, saçma
irreducible adj indirgenemez
irrelevant adj ilgisiz, alakasız
irreparable adj onarılamaz
irreparably adv onarılamaz biçimde
irreplaceable adj yeri doldurulamaz
irresponsibility n sorumsuzluk
irreversibly adv geri dönülemez şekilde
irritable adj sinirli, asabi
irritated adj sinirlendirilmiş, kızmış
isle n ada
isolate v soyutlamak, izole etmek
jacket n ceket
jail n hapishane
jail v hapsetmek
fever n ateş (hastalık)
jam n reçel; sıkışıklık
jaw n çene
jaw v azarlamak
jewellery n mücevher
jigsaw n yapboz, oyma testeresi
jointly adv ortaklaşa, birlikte
judging n yargılama
juice n meyve suyu
jump n zıplama, sıçrayış
jump v zıplamak
jungle n orman
justified adj doğru, haklı
justify v haklı göstermek, aklamak
kangaroo n kanguru
keenly adv hevesle, isteklice
kilogram n kilogram
kitchen n mutfak
knowledgeable adj kültürlü, bilgili
labelled adj etiketlenmiş
laborer n işçi, emekçi
laboriously adv çalışarak, zahmetle
landlocked adj kara ile çevrilmiş
landmass n büyük kara parçası
landslide n toprak kayması
lane n şerit, patika
largeness n genişlik
laterally adv yanlamasına
lattice n kafes, örgü

129 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
lawn n çimenlik
leadership n liderlik, önderlik
leakage n akıntı, sızıntı
lecturer n öğretim görevlisi
legal adj yasal
legitimately adv kanuna uygun olarak
lensless adj lenssiz
leopard n leopar
lesser adj daha az
lesson n ders
leukaemia n lösemi
lever n kaldıraç, levye
liberate v özgürlüğüne kavuşturmak
library n kütüphane
lightly adv hafifçe, nazikçe
liken v benzetmek
likewise con benzer şekilde
limb n kol, bacak
limitless adj sınırsız
lineage n soy, köken
linearly adv doğrusal olarak
lion n aslan
literal adj gerçek, asıl
literally adv kelimenin tam anlamıyla
lithosphere n taşküre
livelihood n geçim, rızk
liver n karaciğer
localize v yerini belirlemek
locating n yerleştirme
lockless adj kilitsiz
locomotion n hareket kabiliyeti
locomotive n lokomotif
logic n mantık
log n odun, kütük
log v günlük tutmak; ağaç kesmek
lorry n kamyon
potion n iksir
lubricate v yağlamak
lubrication n yağlama
lucrative adj karlı
lull n ara, fasıla
luminosity n parlaklık, ışıltı
lung n akciğer
lure n cazibe
lure v cezbetmek, çekmek
lush adj bol, bereketli
magnetism n manyetizma, cazibe
magnify v büyütmek
malaria n sıtma
manifest v kendini göstermek, belli etmek

130 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
manoeuvre v manevra yapmak
manoeuvre n manevra
manually adv el ile
march n mart; yürüyüş
march v yürüyüş yapmak
margin n pay, boşluk
marginally adv biraz, az
mariner n denizci, gemici
marker n işaret, belirti
marketing n pazarlama
married adj evli
marvellous adj olağanüstü, mükemmel
massively adv ağır olarak
master n usta
master v ustalaşmak, iyice öğrenmek
master adj kabiliyetli, bilgili
matched adj eşleşmiş, uyumlu
matching n eşleştirme
maternal adj anneliğe özgü
maths n matematik
math n matematik
maturation n olgunlaşma
mature adj olgun, yetişkin
mature v olgunlaşmak, gelişmek
maul v yaralamak, hırpalamak
meaningless adj anlamsız
measurable adj ölçülebilir
media n basın, medya
megawatt n megavat
membrane n ince zar
menace n tehdit
menace v tehdit etmek, korkutmak
menacing adj tehdit edici
mentally adv zihinsel olarak
mentioned adj bahsedilen, adı geçen
merge v birleşmek, kaynaşmak
meridian n meridyen
mess n karışıklık
mess v karıştırmak, bozmak
metallurgist n metalurjist
meteorological adj meteorolojik
meticulous adj titiz, dikkatli
microbiologist n mikrobiyolog
microchip n mikroçip
midst n orta yer
midwestern n orta batı
mighty adj güçlü, kuvvetli
milestone n kilometre taşı, aşama
millennium n binyıl
mill n değirmen, fabrika

131 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
mimic v taklidini yapmak
mimic n taklitçi
mineralogy n mineralbilim
sweeping adj geniş kapsamlı
sweep v silmek, süpürmek
minister n bakan
minuscule adj minik, ufacık
miraculous adj mucizevi
miscalculate v yanlış hesaplamak
misconduct v görevi kötüye kullanmak
misdirect v yanlış yönlendirmek
misfortune n talihsizlik, aksilik
misleading adj aldatıcı, yanlış yönlendiren
mislead v yanıltmak, aldatmak
misleadingly adv yanıltarak
mismanagement n kötü yönetim
misshapen adj şekilsiz, biçimsiz
mistreat v kötü davranmak
mistrust v güvenmemek, şüphe etmek
mistrust n güvensizlik
mobility n hareketlilik, değişkenlik
momentum n hız
monetary adj parasal, mali
monogamous adj tek eşli
monopolize v tekelleştirmek
monotonous adj sıkıcı, tekdüze
monoxide n monoksit
morphology n biçim bilgisi
mosaic n mozaik
motive n sebep, dürtü
mountainside n dağ yamacı
movable adj hareket ettirilebilir, taşınabilir
muddy adj çamurlu
multidisciplinary adj çok disiplinli, bir çok disiplini içeren
multiple adj çoklu
storey n kat
munitions n cephane
muscular adj kaslı, güçlü
mutational adj değişmeye ait
myriad adj çok, epey
myself pron kendim, kendime
myth n efsane, söylence
nanoparticle n nanoparçacık
narwhale n deniz gergedanı
nasal adj burunla ilgili
naturalist n doğa bilimci
nausea n deniz tutması
nautical adj denizcilikle ilgili
navigator n rota görevlisi
neatly adv düzgün şekilde

132 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
needless adj gereksiz
negligent adj ihmalkar, dikkatsiz
net n ağ, file
net v ağ yapmak, kar etmek
neuroscience n sinir bilimi
neuroscientist n sinir bilimci
neurotransmitter n sinir taşıyıcısı
nickname v lakap takmak
nickname n lakap
worthy adj değer, yakışır
noisy adj gürültülü
nomadic adj göçebe
nomenclature n adlar dizini
corrosive adj aşındırıcı
depletable adj tükenebilen
nonetheless con yine de, buna rağmen
existent adj var olan
nonsense n saçmalık, anlamsız söz
norm n kural, ölçü
notebook n not defteri
noteworthy adj dikkate değer
notoriously adv kötü üne sahip bir şekilde
nourishment n beslenme, gıda
novelty n yenilik
November n Kasım
nurture v yetiştirmek, eğitmek, terbiye etmek
nut n sert kabuklu yemiş, fındık, ceviz
nutrition n beslenme, gıda
obesity n aşırı şişmanlık
obliged adj zorunlu, mecbur
obliging adj yardım etmeye hazır
obscure adj anlaşılması güç, belirsiz
obscure v gizlemek, görülmesini engellemek
observational adj gözlemsel
obsessed adj takıntılı
obsess v aklına takılmak
obstinately adv inatçı bir şekilde
obstruction n engel
occupation n iş, meslek; işgal
occupied adj meşgul
oceanography n deniz bilim
odds n ihtimal, şans
odd adj tuhaf, alışılmamış; tek
officer n memur, görevli, polis, subay
officially adv resmen
prospect n olasılık, ihtimal
olfactory adj koklamayla ilgili
operational adj işler halde, faal
operator n operatör, santral, şirket
opponent n rakip, muhalif

133 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
oppose v karşı çıkmak
opposition n muhalefet, itiraz
optimal adj en iyi
optimistic adj iyimser
optimum adj en uygun
orchard n bağ, bahçe
orderly adj düzenli, sistemli
oriented adj meyilli, yönelmiş
ornithopter n kanat çırparak uçan uçak
oscillate v sallanmak; tereddüt etmek
oscillation n salınım, duraksama
outdoor adj açık havada yapılan
outdoors adv dışarda, açık havada
outlet n satış mağazası, çıkış yeri
outset n başlangıç
overdrawn adj abartılmış
overexposure n aşırı maruz kalma
overfertilization n aşırı gübreleme
overgrown adj ot ile kaplanmış
overhaul v tamamen kontrol etmek
overhaul n kontrol etme, bakım
interpreting n tercümanlık
overland adj karayolu ile yapılan
overlap v üst üste binmek, örtüşmek
overload v fazla yüklemek
overload n fazla yük
overly adv aşırı derecede
overnight adv bir gecede
overnight adj bir geçe içinde
overrated adj fazla değer verilmiş
overrun v istila etmek, aşmak
oversee v denetlemek, gözetmek
overturn v devirmek, alt üst etmek
overuse n aşırı kullanım
overview v gözden geçirmek
overview n genel bakış
overwhelmingly adv karşı konulamaz şekilde
owe v borçlu olmak
pace n hız, sürat
package n paket, kutu
package v paketlemek
packed adj ağzına kadar dolu
pad n bloknot; tampon
painting n tablo, resim
pale adj solgun, uçuk
pancreatic adj pankreasla ilgili
paragraph n paragraf
parameter n parametre
parliament n parlamento
partial adj kısmi, taraflı

134 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
participation n katılım
partner n eş, ortak
partnership n ortaklık, işbirliği
passion n tutku, merak
passionately adv tutkulu bir şekilde
paste v yapıştırmak
paste n yapıştırıcı
pathogen n patojen
pathway n patika, yaya geçidi
patience n sabır, tahammül
patiently adv sabırlı bir şekilde
paucity n azlık, kıtlık
pebble n çakıl taşı
peer n eş, akran
penetration n nüfuz etme
perceived adj algılanan
perfume n parfüm
periscope n periskop
perish v yok olmak, ölmek
perishable adj çabuk bozulan
permeable adj geçirgen
permissible adj izin verilebilir
permit v izin vermek
permit n izin, ruhsat
peroxide n oksijenli su
perpetually adv sürekli olarak
perseverance n azim
persist v ısrar etmek, sürmek
persistence n dayanma, azim, ısrar
persistency n ısrar, kalıcılık
persistent adj ısrarcı, sürekli
persistently adv ısrarlı bir şekilde
personnel n kadro, personel
persuasive adj ikna edici
pervade v yayılmak, sinmek
pet n ev hayvanı
pharaoh n firavun
phenomenal adj olağanüstü
philosopher n filozof
philosophical adj felsefi
photographer n fotoğrafçı
photosynthetic adj fotosenteze ait
phrase n tamlama
phrase v ifade etmek
physician n hekim, doktor
physiologist n fizyolog
pier n iskele
pigment n boya maddesi
pig n domuz
pile n yığın, küme

135 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
pile v yığılmak, birikmek
pilotless adj pilotsuz
pine n çam ağacı
pinpoint v tam olarak saptamak
pistol n tabanca
pit n çukur, delik
pivotal adj çok önemli
plain adj sade, düz, açık
plain n düzlük, ova
plasma n plazma
plateau n plato, yayla
plausibly adv makul bir şekilde
playground n oyun sahası
pleasingly adv memnun ederek
plentifully adv bolca
plow v tarla sürmek
plow n saban, pulluk
plug n fiş, tıpa
plug v fişe takmak
plum n erik
plunge v düşmek, batırmak
plus pp artı, ilaveten
plus con ayrıca, ve de
poet n şair
policymaker n politika yapıcı
politically adv siyaseten, politik açıdan
polymer n polimer
pool n havuz
pool v birleştirmek, toplamak
poplar n kavak ağacı
popularly adv herkesçe, genelde
portal n internet portalı
portion v ayırmak, bölmek
portion n bölüm, parça
possession n mal mülk, sahip olma
post n posta; iş
post v postalamak
postulate v öne sürmek, varsaymak
potency n etki, güç
pottery n çömlekçilik
pouch n kese, cep
pourable adj dökülebilir
practicable adj uygulanabilir
practise v alıştırma yapmak, uygulamak
practitioner n avukat, doktor
praise n övgü, yüceltme
praise v övmek, yüceltmek
precarious adj tehlikeli, sallantılı
preceding adj önce gelen
predecessor n selef, önceki kişi

136 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
eminence n şöhret
preface v önsöz yazmak
prejudice n ön yargı
prejudiced adj ön yargılı
preoccupied adj zihni meşgul, takıntılı
preparation n hazırlık
preparedness n hazır olma
prescribe v reçete yazmak
presentation n sunum, sergileme
preservative adj koruyucu, saklayan
preservative n koruyucu madde
pressurize v basınç uygulamak
pretentiously adv gösterişle
prevalence n yaygınlık
preventative adj engelleyici
primeval adj ilkel
printer n yazıcı, matbaacı
private adj özel, gizli, şahsi, kişisel
private n er (asker)
privately adv özel olarak
probability n olasılık, ihtimal
proficiency n yeterlik, beceri, ustalık
profile n profil, biyografi
profile v yaşam öyküsü yazmak
programmable adj programlanabilir
programming n programlama
progressively adv artan biçimde
prohibitive adj yasaklayıcı
proliferate v hızla çoğalmak
proliferation n hızlı artış, çoğalma
promote v ilerletmek; terfi ettirmek
propel v itmek, zorlamak
proportionately adv oransal olarak
propose v teklif etmek, sunmak
prosperous adj zengin
protester n protestocu
provision n temin, koşul
psychologist n psikolog, ruh bilimci
publicity n reklam, tanıtma
pulley n makara, palanga
punch v yumruklamak
punch n yumruk, yumruklama
punctuality n dakiklik
punishment n cezalandırma, ceza
purification n arındırma
purity n saflık, temizlik
pursue v takip etmek
puzzlingly adv kafa karıştırıcı bir şekilde
pyramid n piramit
qualification n yeterlik, nitelik

137 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
qualified adj kalifiye, nitelikli, vasıflı
quantitatively adv miktar olarak
quartz n kuvars
query n sorgu
query v sorgulamak
questionable adj şüpheli, kuşkulu
quietly adv sessizce
quit v bırakmak, terk etmek
quote v alıntı yapmak
quote n alıntı
racing n yarış
radioisotope n radyoizotop
radium n radyum
rage n öfke, kızgınlık
rage v öfkelenmek
rag v azarlamak
rag n paçavra
railroad n demir yolu
rainy adj yağmurlu
rank n rütbe, makam
rank v yer almak ; sayılmak
ranking adj en yüksek rütbeli
rarity n nadirlik
ravenous adj gözü aç, obur
reactive adj tepkili
reader n okuyucu
readiness n hazır olma, gönüllülük
realm n alan, saha; krallık
reappear v tekrar ortaya çıkmak
rear n arka, geri
rear adj arka
rear v beslemek, büyütmek
rearrange v yeniden düzenlemek
reasoning n mantıklı düşünme
rebound v geri sıçramak, sekmek
rebuild v yeniden inşa etmek, düzeltmek
rebuilding n yeniden inşa etme
recall v hatırlamak, geri çağırmak
recall n hatırlama
receptive adj anlayışlı, yeniliklere açık
recharge v doldurmak, şarj etmek
rechargeable adj doldurulabilir
recirculate v yeniden dolaşmak
reckon v düşünmek, hesaplamak
recognizably adv fark edilir şekilde
recombination n yeniden birleşim
recommendation n tavsiye, öneri
reconfigure v yeniden yapılandırmak
reconnaissance n keşif, arama
recruit v askere almak, kaydetmek

138 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
recruit n yeni üye
recurring adj tekrar eden
recyclable adj geri dönüşebilir
rediscover v yeniden keşfetmek
rediscovery n yeniden keşfetme
refined adj arıtılmış, saf
reforestation n yeniden ağaçlandırma
refract v (ışık) kırmak
refrigerant n soğutucu
refrigerator n buzdolabı
refute v çürütmek, aksini ispatlamak
regrettable adj üzücü
regrettably adv üzülerek
regularity n düzenlilik
regulator n düzenleyici, regülatör
reinstate v eski görevine vermek
rejuvenate v gençleştirmek
relativistic adj göreceli
relaxed adj sakin, rahat
relax v dinlenmek, gevşemek
relay v söylemek, bildirmek
relay n bayrak yarışı
relevance n ilişki, alaka
reliance n güven, bağımlılık
relieved adj rahatlamış
relocate v yeniden yerleştirmek
remainder n artan, geriye kalan
remediation n iyileştirme
remind v hatırlatmak
remodel v biçimini değiştirmek
remoteness n uzaklık
renovate v onarmak, yenileştirmek
repel v uzaklaştırmak, defetmek
repertoire n repertuar
repetitive adj tekrarlı
replenish v yeniden doldurmak
replicate v kopyasını yapmak
reply n cevap, yanıt
reply v cevap vermek
reportedly adv söylenenlere göre
representation n temsil, sembol, tasvir
representative n temsilci, delege
representative adj temsilci
reproductively adv üreme yoluyla
reptile n sürüngen
repulsion n nefret, iğrenme
repulsive adj iğrendirici, tiksindiren
rescue v kurtarmak
rescue n kurtarma
resemblance n benzerlik

139 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
resent v gücenmek, kırılmak
reserved adj rezerve edilmiş, ayrılmış
resolve v halletmek, çözmek
respectability n saygınlık
respected adj itibarlı, saygı duyulan
respectfully adv saygılı bir şekilde
respective adj ayrı ayrı, herkes kendi
restart v yeniden başlatmak
restored adj restore edilmiş
restrictive adj kısıtlayıcı
resume v yeniden başlatmak, devam etmek
résumé n özgeçmiş
rethink v yeniden düşünmek
retract v sözünü geri almak
retreat v geri çekilmek
retrieve v geri almak
reuse v yeniden kullanmak
revelation n ifşa, açığa çıkarma; ayet
reverberate v yankılanmak
revise v gözden geçirmek
revive v canlandırmak
revolutionize v devrim yapmak
revolve v döndürmek, devir yapmak
rheumatism n romatizma
rhythmic adj uyumlu, ritmik
rhythm n ritim, ahenk
ride v binmek, sürmek
ride n binme, sürme
rigidity n sertlik, katılık
rigidly adv sertçe
rigorous adj dikkatli, özenli
ripe adj olgun, hazır
roar n kükreme
roar v kükremek, gürlemek
rocky adj kayalık, kaya gibi
rodent n kemirgen
rooftop n dam, bina çatısı
rosy adj kırmızı yanaklı
rotational adj rotasyonel, dönüşlü
rot v çürümek
rough adj pürüzlü, sert; yaklaşık
rubber n silgi; lastik, kauçuk
ruined adj bozulmuş, yıkılmış
ruin v harap etmek, yıkmak
ruin n kalıntı, enkaz
rush v acele etmek, koşturmak
rush n acele, telaş
sabotage n sabotaj
sabotage v sabote etmek, baltalamak
sacred adj kutsal

140 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
sadden v üzmek
safeguard v korumak
safeguard n güvence, garanti
saltwater n tuzlu su
salty adj tuzlu
sanction n yaptırım
sane adj aklı başında, mantıklı
sardine n sardalye
satisfactory adj tatmin edici
satisfy v tatmin etmek
saturate v ıslatmak, doyurmak
saturation n doyurma, özümseme
Saturday n Cumartesi
sawdust n talaş
scar n yara, iz
scar v yara izi bırakmak
scary adj korkutucu
scenario n senaryo
scenery n manzara
sceptical adj kuşkulu, şüpheli
scheduled adj programlanmış
schizophrenic n şizofren hastası
scholar n bilgin
scoff v dalga geçmek, tıkınmak
score n sonuç; puan, sayı
score v puan kazanmak
scrape n yara bere
scrape v kazıyarak temizlemek
scratch v çizmek, sıyırmak, kazımak
scream v çığlık atmak, bağırmak
scream n çığlık
scrutiny n dikkatle bakma
seafloor n deniz yüzeyi
seafood n deniz ürünü
seam n dikiş yeri
seaport n deniz limanı
searching adj araştırıcı
seasonally adv mevsime göre
seaward adv denize doğru
seawater n deniz suyu
secrecy n gizlilik
secretary n sekreter; bakan
secrete v salgılamak
securely adv güvenli biçimde
sedimentation n tortullaşma
seeding n tohumlama
seize v ele geçirmek
selectively adv seçerek
selfless adj kendini düşünmeyen, bencil olmayan
semester n akademik yarıyıl

141 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
semi n yarım
seminal adj etkileyici, çığır açıcı
saline adj tuzlu
sensible adj mantıklı, makul
sensitivity n duyarlılık, hassasiyet
servant n hizmetçi, uşak
server n sunucu
settle v yerleşmek; halletmek, çözmek
setup n düzen, kurgu
seventh adj yedinci
sewing n dikiş, dikim
sew v dikmek
sexually adv cinsel olarak
shake v sallamak, çalkalamak
shake n sarsıntı, sallama
shared adj paylaşılan
shelf n raf
shell n kabuk, mermi
shelter n barınak, sığınma
shelter v barınmak, korumak
shelve v ertelemek
shifted adj değiştirilmiş
shipment n yükleme, sevk
shipyard n tersane
shopping n alışveriş
shoreline n sahil şeridi
shortfall n eksik, yetmezlik
shot n atış, şut, gol; aşı
shoulder n omuz
shrub n çalı, funda
sick adj hasta, rahatsız
sidestep v yan çizmek, kaçınmak
signify v belirtmek, bildirmek
silent adj sessiz, sakin
insulator n yalıtkan madde
simplicity n basitlik, sadelik
simplistic adj basitleştirilmiş
simulation n benzetim
sister n kız kardeş
sixteenth adj on altıncı
skating n paten
skeptically adv şüpheci bir şekilde
skyrocketing n birden hızl yükselme
skyrocket v birden artmak
slack adj gevşek, laçka
slack v gevşek çalışmak
slave n köle
sleepless adj uykusuz
slender adj ince, narin
slight adj biraz

142 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
slit v uzunlamasına kesmek
slowdown n yavaşlama
smart adj akıllı
smash v çarpmak
smelt v eritmek
smog n dumanlı sis
smoker n sigara tiryakisi
smooth adj düz, pürüzsüz, sakin
smooth v düzleştirmek
smoothly adv pürüzsüzce, tıkır tıkır
smuggle v kaçakçılık yapmak
smuggled adj kaçak
snail n salyangoz
snake n yılan
sniff v burnunu çekmek; koklamak
snowflake n kar tanesi
snowpack n kar örtüsü
sociology n sosyoloji
soldier n asker
sole adj tek
sole n ayak tabanı
solo adj tek başına yapılan
solo adv tek başına
solvable adj çözülebilir
solver n çözücü
somebody pron birisi
somewhere adv bir yerde
sooty adj isli, kara
sorry adj üzgün, pişman
westerly adj batıya, batıdan
spaceship n uzay gemisi
spacesuit n uzay elbisesi
spacewalk n uzay yürüyüşü
sparse adj seyrek, kıt
speaker n konuşmacı; hoparlör
speaking n konuşma
talented adj becerikli
talent n yetenek, kabiliyet
specialty n uzmanlık
spectacle n görüntü, manzara
speculate v tahmin etmek, düşünmek
speedily adv hızlı hızlı
spell v hecelemek
spell n büyü, tılsım
spending n harcama
spine n omurga
spire n kule tepesi
splendid adj mükemmel, görkemli
splitting n parçalanma, ayrılma
spokesman n (erkek) sözcü

143 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
spontaneously adv kendiliğinden, o an olan
sporadically adv seyrek bir şekilde
spy n casus
spy v casusluk yapmak
stadium n stadyum
stagnant adj durgun, sakin
stained adj kirli
stain n leke
stain v lekelemek
staircase n merdiven
stair n basamak
stake n hisse, pay; kazık
stamp v damgalamak
stamp n pul, damga
stance n duruş, tutum
standstill n duraklama
starlight n yıldız ışığı
startling adj şaşırtıcı, korkutucu
starving adj çok acıkmış
statesman n devlet adamı
statue n heykel
steal v çalmak
stereotype n basmakalıp, klişe
stereotype v kalıba sokmak
sterile adj temiz, verimsiz
stickiness n yapışkanlık
sticky adj yapışkan
stiffen v sertleşmek, katılaşmak
stimulator n uyarıcı
stimuli n uyarıcı
stimulus n dürtü, uyarıcı
stomach n mide, karın
straightaway adv hemen, derhal
strand n parça, kısım
stratum n katman, tabaka
straw n saman, kamış
streak n şerit, yön
strengthen v güçlendirmek
stressful adj gergin, stresli
stressor n stres etkeni
strictness n katılık, sertlik
stride n uzun adım
striking adj dikkat çekici, çarpıcı
strikingly adv çarpıcı biçimde
strip v soymak, soyunmak
strive v çabalamak
stroke n felç; vuruş
structurally adv yapısal olarak
stunningly adv şaşırtıcı bir şekilde
cellular adj hücresel

144 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
submission n teslim olma, boyun eğme; sunma, arz
subscribe v abone olmak
subsistence n geçim
subsoil n toprak altı
substitute v vekâlet etmek, yerine kullanmak
substitute n yedek, temsilci
subsurface n yeraltı, yüzeyaltı
subtropical adj dönence altında olan
suburban adj dış mahalleye dair
successive adj art arda gelen
succinct adj kısa ve öz
sufficiency n uygunluk, yeterlilik
suffocation n boğulma
suggestive adj açık saçık
sullenly adv somurtkan bir şekilde
summarize v özetlemek
sunbathe v güneşlenmek
sunbeam n güneş ışını
Sunday n Pazar (gün)
sunlit adj güneşli, aydınlık
sunny adj güneşli, parlak
sunshine n gün ışığı
sunspot n güneş lekesi
superbly adv harika bir şekilde
superfine adj çok ince
superfluid adj tam akışkan
superhuman adj insanüstü
superpower n süper güç, süper devlet
superstition n batıl inanç
supervise v denetlemek, yönetmek
supplant v yerine geçmek
supportive adj destekleyen
surgical adj cerrahi, ameliyatla ilgili
surmise n tahmin
surveillance n gözetim, denetleme
surveyor n araştırmacı, anketçi
survivor n hayatta kalan
suspension n erteleme, asma
suspicious adj şüpheli, kuşkulu
suture v dikiş atmak
swamp n bataklık
swamp v yağdırmak, batırmak
sway v sallanmak
sweet adj tatlı, hoş, şirin
sweet n şekerleme
swiftly adv hızlı bir şekilde
swiftness n hız, çabukluk
swimming n yüzme
symbolic adj sembolik
symbolically adv sembolik olarak

145 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
symmetry n simetri
sympathy n sempati, merhamet
synonym n eş anlamlı sözcük
synthesis n sentez, bireşim
synthetically adv sentetik olarak
tactical adj taktikle ilgili
tag n etiket
tag v etiketlemek
tale n masal, öykü, hikâye
taxi n taksi
taxpayer n vergi veren kişi
teach v öğretmek, ders vermek
teamwork n ekip çalışması
tear v yırtmak
tear n gözyaşı; yırtma, yırtık
tedious adj can sıkıcı
teeming adj dolu, kalabalık
teenager n genç, ergen
teen n genç
temporary adj geçici
tempt v özendirmek, teşvik etmek
tenacious adj azimli, inatçı
tenfold adj on kat, on misli
tension n gerginlik
tent n çadır
tentacle n deniz hayvanı kolu
terminate v feshetmek; yok etmek
termination n sonlanma
terribly adv çok, korkunç derecede
textbook n ders kitabı
therapeutic adj iyileştirici
thickly adv yoğun şekilde
forested adj ormanlık
thirst n susuzluk
thirteenth adj on üçüncü
thorough adj tam, bütün
thoughtless adj düşüncesiz
threatening adj tehditkâr, korkutucu
threshold n eşik, giriş, ilk basamak
thrill n heyecan, korku
thrill v heyecanlandırmak
thunder n gök gürültüsü
thyroid n tiroid bezi
tiger n kaplan
tilt v yana yatırmak, eğilmek
timescale n zaman ölçütü
tireless adj yorulmak bilmez
title n başlık; unvan
title v isimlendirmek
tolerance n hoşgörü

146 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
tolerate v katlanmak, hoş görmek
tomography n tomografi
tomorrow adv yarın
toolmaker n alet yapıcısı
topmost adj en yüksek
topography n topoğrafya
torch n el lambası
toss v atmak, fırlatmak
totality n toplam, külliyet
toxicity n zehirlilik
toxin n zehir, toksin
tract n alan, bölge
traditionally adv geleneksel olarak
trafficking n ticaret, kaçakçılık
tragic adj acıklı, üzücü
trail n patika, iz
trail v takip etmek
trailer n treyler, karavan
transit v geçmek
translate v çevirmek, dönüştürmek
transparent adj saydam, şeffaf
transplant n organ nakli
transplant v organ nakli yapmak
tray n tepsi
treaty n anlaşma
trek v uzun ve zorlu bir yolculuk yapmak
trek n uzun yolculuk
trench n siper
triangle n üçgen
triangular adj üçgen şeklinde
trick n hile, numara, oyun
trick v aldatmak, kandırmak
tricky adj zor, güç
trillion n trilyon
trinity n üçlü birlik
triumphant adj muzaffer
triumph n zafer, galibiyet
triumph v zafer kazanmak
troop n askeri birlik
troubled adj sıkıntılı, belalı
troubling adj tedirgin edici
tumour n ur
tune n ezgi, melodi
turbulent adj çalkantılı
turkey n hindi
twist v döndürmek, kıvırmak
typewriter n daktilo
typhoon n tayfun
typing n daktiloyla yazma
ubiquitous adj her yerde olan

147 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
ugly adj çirkin, kötü
unaccountable adj açıklanamaz
unambiguous adj açık
unanticipated adj beklenmeyen
unappreciated adj değer verilmeyen
unattractive adj ilgi çekmeyen, cazibesiz
unavailable adj ulaşılamaz
unbelievable adj inanılmaz
unconcerned adj ilgisiz, kayıtsız
unconnected adj bağlantısız, alakasız
undeniable adj inkar edilemez
undeniably adv inkar edilemeyecek şekilde
undergoing adj süregelen
underlie v -ın altında yatmak
undermine v zayıflatmak, baltalamak
undersea adj deniz altında
underside n alt kısım
understandably adv anlaşılabilir şekilde
underworld n yer altı dünyası
undetectable adj algılanamaz
undetected adj algılanmayan
undue adj aşırı, çok
unearth v ortaya çıkarmak, bulmak
uneaten adj yenmemiş
uneconomically adv ekonomik olmayan
unemployment n işsizlik
unending adj hiç bitmeyen
unequal adj eşit olmayan
unevenly adv eşit olmayan bir şekilde
unexpectedly adv beklenmedik şekilde
unfertilized adj döllenmemiş
unfold v açmak, meydana çıkmak
unforeseen adj beklenmedik, umulmadık
unformulated adj formule edilmemiş
ungainly adj hantal, kaba
unharmed adj zarar görmemiş
unhealthy adj sağlıksız
unicellular adj tek hücreli
unicorn n tek boynuzlu at
unification n birleştirme
uniformity n benzerlik
uninhabited adj ıssız, boş
uninterested adj ilgisiz
uninteresting adj ilginç olmayan
uniqueness n eşsiz olma
unirrigated adj sulanmayan
unjustly adv haksız bir şekilde
unlocked adj açık, kilitsiz
unlock v kilidi açmak
unmatchable adj emsalsiz, rakipsiz

148 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
unmatched adj benzersiz, kıyaslanamaz
unmet adj karşılanmamış
unnatural adj tuhaf, garip
unnecessarily adv gereksizce
unpleasantness n nahoşluk, tatsızlık
unpolluted adj kirletilmemiş
unpredictability n tahmin edilmezlik
unprepared adj hazırlıksız
unpublished adj yayınlanmamış
unravel v çözmek, aydınlatmak
unreactive adj tepki göstermeyen
unrest n rahatsızlık, kargaşa
unsatisfying adj tatmin edici olmayan, yetersiz
unseasonable adj mevsimsiz, zamansız
unseen adj görünmeyen
unsightly adj göze hoş görünmeyen
unsolved adj çözümlenmemiş
unsuited adj uygun olmayan
untaxed adj vergisiz
unthinkable adj düşünülemez
untold adj sayısız, tarifsiz
untraceable adj izi bulunamaz
unused adj kullanılmamış
unwelcome adj istenmeyen, nahoş
unwilling adj gönülsüz
unyielding adj inatçı, yılmaz
upbringing n yetiştirme, terbiye
upbring v büyütmek, yetiştirmek
uphold v desteklemek, onaylamak
upkeep n bakım, tamir
upright adv dik olarak, dikine
upright adj dimdik, doğru
urge v zorlamak, ikna etmek
urge n dürtü, istek
urgently adv acilen
usability n kullanılabilirlik
usable adj kullanılabilir
usher v yer göstermek
utilization n kullanım
utmost adj son derece, pek çok
vague adj belirsiz
vaguely adv belirsiz şekilde
vanish v gözden kaybolmak
vaporize v buharlaşmak
vastly adv çok, büyük çapta
vastness n büyüklük, enginlik
vegetable n sebze
vehicular adj taşıtlarla ilişkili
verifiable adj kanıtlanabilir
verification n doğrulama, onay

149 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
versatility n çok yönlülük
viaduct n viyadük
viewpoint n bakış açısı
vindication n kanıtlama, savunma
vine n asma, sarmaşık
vineyard n üzüm bağı
violation n ihlal, bozma
violence n şiddet
virtue n erdem, üstünlük
visionary adj hayali
vitality n canlılık, dinamizm
vitally adv hayati derecede
vividly adv canlı biçimde
vocal adj sesle ilgili
volatile adj uçucu, geçici
volunteer adj gönüllü
volunteer v gönüllü olmak
volunteer n gönüllü kişi
vote n oy, oylama
vote v oy vermek
voting n oy kullanma
voyager n seyyah, yolculuk eden kimse
vulnerability n savunmasızlık, hassasiyet
vulture n akbaba
wale n iz, kenar
walking n yürüyüş
walnut n ceviz
warehouse n depo
warmth n sıcaklık, samimiyet
warrior n savaşçı
wartime n savaş zamanı
washer n çamaşır makinesi
wasp n eşek arısı
wastefulness n savurganlık
watershed n dönüm noktası
weave v dokumak, zikzak yapmak
website n internet sitesi
weedkiller n otkıran
weedy adj zayıf, sıska
weekly adj haftada bir, haftalık
weekly adv haftada bir
weirdness n tuhaflık
weld v kaynak yapmak
westerner n batılı
westward adv batıya doğru
westwards adv batıya doğru
wholly adv tamamen
wife n eş, karı
wilderness n vahşi orman, ıssız yer
wildly adv şiddetli, vahşice

150 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
willingness n istek
windbreaker n rüzgar kırıcı
winged adj kanatlı
winner n kazanan kişi
wisdom n akıl
wise adj akıllı
wisely adv akıllıca
withdraw v (para vs) çekmek; geri çekmek
wobbly adj istikrarsız, kararsız
woman n kadın
womb n rahim
wonderfully adv mükemmelce
workable adj uygulanabilir, çalışılabilir
workhouse n ıslahevi, küçük fabrika
workmanship n işçilik
workplace n iş yeri
worn adj yıpranmış, aşınmış
worthless adj değersiz, işe yaramaz
worthwhile adj değer, değerli
wow ex vay be!
wreak v zarar vermek
wreck v enkaza çevirmek
wreck n enkaz
wrestler n güreşçi
write v yazmak
youth n genç
youthful adj genç
zinc n çinko
zoo n hayvanat bahçesi
zoological adj zoolojiyle ilgili
zoologist n zoolog

151 www.remzihoca.com
ONLINE UYGULAMALAR

www.remzihoca.com

0(850) 532 74 74 | 0(532) 365 01 08


iletisim@remzihoca.com

You might also like