Professional Documents
Culture Documents
DHARMA
ÇOCUK YETİŞTİRMEN İN
Tt'l(LS,U
ç:_aqlarötesir}del) Gele[) Taoeu Bil�li� ve C,oou� Yetiştirme 5al)atı
Türkçesi
Nazlım Arıca
DHARMA YAYINLARI
İÇİNDEKİLER
Teşekkürler, 13
Sunuş, 15
Okunması Önerilen Kitaplar, 27
1. Yöntemin Adı Yoktur, Ad ise Yöntem Değildir, 29
2. Sessiz Kalmak Bir Erdemdir, 33
3. Varlık Rekabet Doğurur, 35
4. Fonksiyon ve Madde; Bunların İkisi de Önem Taşır, 39
5. Adil ve Tarafsız Olun; Kayırmayın, 42
6. Yöntem, Asla Kullanılmaktan Yıpranmaz, 45
7. Kendinizi Düşünmeyin, 49
8. Rekabete Yol Açacak Davranışlarda Bulunmaya ve
Kullandığınız Sözcüklere Dikkat Edin, 52
9. Maddi Olan Şeyler Geçicidir,
Manevi Olanlarsa Kalıcıdır, 56
10. Otoriter Olmayın, 59
11. Boşluğun Yararları Vardır, 62
12. Duyguların Beslenmesini Kontrol Altına Alın,
Karmaşadan Kaçının ve İçinizin
Derinliklerindekilere Karşılık Verin, 65
13. Kendinizi Olduğu Gibi Başkalarını da Sevin;
Belirsizliği Kabullenin, 68
14. Yöntem İnceliklidir; Geçmişe Saygılı Olun
ve Ondan Öğrendiklerinizi Uygulayın, 72
15. İhtiyatlı, Ağzı Sıkı, Esnek, Samimi ve Dürüst Olun, 75
16. Kendi Geçmişinizi Başkalarınınkiyle
İlişkilendirmeyi Bilin, 77
17. Başkalarına Güvenin ki Onlar da Size Güvensinler, 82
18. Yöntem İzlenilmediğinde ya da Aile İlişkilerinin
Uyum İçinde Olmadığı Durumlarda, İkiyüzlülük
ve İkiyüzlülüğü Savunanlar Ortaya Çıkacaktır, 85
19. Çok Bencil Olmayın; Az Şey İsteyin, 88
20. Olayları Siyah ve Beyaz Olarak Görmeyin, 90
21. Yöntem Gerçektir Ama Tanımlanması ve
Başarılması Güçtür; Önseziler Yol Gösterir, 94
22. Örneklerle Öğretin, 97
23. Az Sözcük Kullanın, 99
24. İlerleme Yavaştır; Fazla Gururlanmayın, 102
25. Tarih Tekerrürden İbarettir, 106
26. Onlar İçin Zaman Ayırın; Onlara Karşı İlgili ve
Ürettikleri Fikirleri Kabule Hazır Olun, 109
27. Başkalarını Disipline Etmeye Çalışmadan
Önce Kendinizi Disipline Edin, 113
28. Alçakgönüllü Olun: Her Şeyi Bütünüyle
Görebilmeyi Öğretin, 117
29. Orta Yolu Bulun ve Onu İzleyin; Bilgiye
Sahip Olabilmenin Özünde Bu Yatar, 121
30. Güç Kullanmaktan Kaçının; Zorlayıcı Olmayın, 125
31. Galip Gelmek Zafer Kazandırmaz, 128
32. Yöntem Kontrol Altına Alınıp
Yönetilemez ve Üzerinde Uzmanlaşılamaz, 131
33. Kendinizi Tanıyın; Erdemliliğin Etkileri Ölümsüzdür, 133
34. En İyi Olmak İçin Çabalamayın, 135
35. Yöntemin Kendine Ait Bir Ritmi Vardır;
Ondan Yararlanın, 138
36. Zayıf ve Hassas Olan, Zorlukların
Altından Kalkar, Güçlükleri Alteder, 140
37. Mümkün Olduğunca Sade ve Basit Olmaya Çalışın;
Çocuklarınızın Bildiği Şeylere Saygı Duyun, 143
38. Erdemliliğin Ödülü Kendisidir; Yöntem
Kaybedildiğinde Farklılıklar Başgösterir, 146
39. Alçakgönüllülük, Beraberinde Onur ve Şeref Getirir, 150
40. Bazen Hiçbir Şeyden Bir Şeyler Çıkar,
Bazen Bir Şeylerden Hiç, 152
41. Görünüş Aldatıcı Olabilir; Yöntem, Sezgilerle ve
Hiç Yorulmadan Uygulamakla Kavranır, 154
42. Uyum, Pasif ve Aktif Olanın -Yin ile Yang'ın
Karışımı ile Elde Edilecektir, 157
43. Kaynaklarınızı Doğru Şekilde Kullanın, 161
44. Ne Zaman Durmanız Gerektiğini Bilin;
Sağlığınızı Koruyun. Daima Dengeli Olun ve
Dengeleri Koruyun, 164
45. Sükunet Mükemmellikten Daha Büyük Önem Taşır, 169
46. Gönül Hoşnutluğuyla Yetinmekle Mutlu Olun, 175
47. İçsel Bilginizi Geliştirin, 178
48. Yöntemin İzlenmesi Çaba Gerektirmez, 182
49. Çocuklarınızın Fikirlerine Saygı Gösterin,
Herkese İyi ve Dürüst Davranın, 184
50. Hayatla Yoğun Bir Mücadeleye Girişmeyen ve
Kendini Tehlikeye Sokmayan Kişiler
Hayatlarını Koruyabilirler, 189
51. Çevrenizdekilerle İlgilenin; Ama Sahiplenici ve
Hükmedici Olmayın, 191
52. Aydınlanmaya Giden Yol, Küçük Şeylere
Değer Vermekten Geçer, 193
53. Kendinizi Savurgan ve Müsrifçe Zevklere
Kaptırmayın; Aşırıya Kaçmayın.
Çözümler Arasında Kaybolmayın, 196
54. Yönteme Uyum Sağlayan Kişi Varlığını Sürdürecek
ve Çevresindekilerin de Değişmesini Sağlayacaktır, 199
55. Gerçeklerle ve Kendi Doğanızla İlişki İçinde
Olarak Uyumu Yakalayın ve Uyum İçinde Kalın, 201
56. Uyumu Yakalamış Bir Kişi Kayıtsız ya da
Gizemli Olamaz ve Ona Zarar Vermek ya da
Ondan Yararlanmak, Onu Utandırmak ya da
Şereflendirmek Olanaksızdır, 204
57. Yasaklamalarla Değil,
Yüreklendirmelerle Başarıya Gidin, 207
58. Akıllı Bir Kişi, Yönetimi Üzerine Aldığında
Bunu Ayrımcı Olmayan Bir Biçimde Yürütür, 210
59. İdareli Olun ve Sahip Olduğunuz
Erdemleri Harcamayın,
Çoğaltma ve Biriktirme Çabasında Olun, 212
60. Akıllı Bir Kişi, Başkalarına Ne Zarar Verir,
Ne de Sürekli Olarak Müdahalede Bulunur, 215
61. Kendinizi Daha Düşük ve Önemsiz Bir Yere
Koymakla, Aslında Başkaları Üzerinde
Kontrol Sağlamış Olursunuz, 218
62. Tao, Kötü Bir İnsanı Asla Reddetmez, 221
63. Büyüyebilecek Sorunlarla Henüz Küçükken
İlgilenmeye Başlayın, 223
64. Düzensizlik Ortaya Çıkmadan,
Her Şeyi Bir Düzene Koyun, 225
65. Zekanızla Hükmetmeye Kalkışmayın, 228
66. Rekabetçi Olmayın; Baskı Uygulamayın, 230
67. Sevecen Olun; Tutumluluğu Yaşamınızda
Uygulayın ve Anlamaya İstekli Olun, 234
68. Görünümünüz ya da
Bulunduğunuz Konum Gücünüzü Göstermez, 238
69. Yüzleşirme Yapmak Size Zevk Vermesin, 240
70. ·Açık, Samimi ve Dürüst Olun, 242
71. Bir Şeyi Bilmiyorsanız, Bilmediğinizi Söyleyin, 245
72. Otorite Kazanabilmek İçin Nazik ve Ilımlı Olun, 247
73. Zafer, Rekabete Girmemekle Kazanılır, 250
74. İçgüdülerinizi Dinleyin, 253
75. Çabalarken Ölçülü Olun, 257
76. Esnek İnsanlar Her Zaman Daha Üstündür, 260
77. Kusursuzluğun Ödülü Kusursuzluğun Kendisidir, 262
78. Yumuşak ve Zayıf, Ama Güçlü ve Sert Olun, 265
79. Dikkatinizi Başkalarının Hatalarına Çevirmeyin, 267
80. Halinizden Hoşnut Olun ve
Evinizde Olmaktan Keyif Duyun, 270
81. Gerçekleri İfade Eden ve İçten Gelen Sözler
Süslü ve Gösterişli Değildir, Süslü ve
Gösterişli Sözler ise Gerçekleri İfade Eden,
İçten Sözler Değildir. Başkaları İçin
Ne Kadar Çok Şey Yaparsanız,
O Kadar Çok Şey Kazanırsınız, 273
Sonuç
Biraz Tarihsel ve Felsefi Temel, 279
TEŞEKKÜRLER
13
GRETA NAGEL, Ph.D.
15
GRETA NAGEL, Ph.D.
16
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
17
GRETA NAGEL, Ph.D.
Belki Tao ile ilgili ilk kitabım Egitimin Taosu 'nu okumuşsu
nuzdur; seksenbir bölümden oluşuyordu, çünkü eski Tao Te
Ching'in mesajları seksenbir bölüm halinde sunulmuştur.
Bu kitabım için de aynı formatı kullandım. Birçok kişi bana
Egitimin Taosu kitabına ilişkin takdirlerini yazılı ya da söz
lü olarak bildirdi ve çoğu "Niçin ebeveynlerle ilgili bir kitap
yazmıyorsunuz?" önerisinde bulundular. Egitimin Taosu da
esasında ebeveynler gözönüne alınarak yazılmıştı ve sadece
okul öğretmenlerine yönelik olması düşünülmemişti. Bu ki
tapla aralarında pekçok kavramsal benzerlik var, ancak, bu
rada anlatılan öykülerin tümü ailelere dayanıyor.
18
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
19
GRETA NAGEL, Ph.D.
20
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
21
GRETA NAGEL, Ph.D.
22
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
23
GRETA NAGEL, Ph.D.
24
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
25
GRETA NAGEL, Ph.D.
26
OKUNMASI ÖNERİLEN KİTAPLAR
27
GRETA NAGEL, Ph.D.
29
GRETA NAGEL, Ph.D.
30
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
31
GRETA NAGEL, Ph.D.
32
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
1
SESSİZ KALMAK BİR ERDEMDİR
c, .·, ıcuklarıyla çok fazla konuşan (ya da onlara çok fazla eleş
, ııd imada bulunan) ebeveynler, çoğu kez, onların uyumsuz
lıık göstermelerine ya da tartışarak veya itaatsizlik ederek is
r.ııı etmelerine neden olurlar. Ortak değerlere göre neyin ne
ş<'kilde yapılması gerektiği ile ilgili aile içi tartışmalar bir kez
/ı.ışfadı mı, akıllı bir ebeveynin, bunun belirli sonuçlara yol
.ır;ıcağını bilmesi gerekir. Tao'da, ebeveynler çocuklarına ne
sıirekli olarak bir şeyleri hatırlatır, ne de geçmişte yapmış ol
ılııkları hataları yüzlerine vururlar. Anlaşmaya uyulmadığı
ı.ıkdirde, doğal olarak bundan doğacak sonuçlar da yönte
min bir parçasıdır. Çocukların gösterdiği başarıların niteliği
ııc dair düşünceleri onlarla paylaşmanın en doğru şekli, kısa
ve öz iltifatlarla, öz-yansıma yapabilmelerini, kendileri üze
rinde oturup düşünmelerini sağlayacak yüreklendirmelerdir.
33
GRETA NAGEL, Ph.D.
34
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
35
GRETA NAGEL, Ph.D.
36
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
37
GRETA NAGEL, Ph.D.
38
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
. /. FONKSİYON VE MADDE:
BUNLARIN İKİSİ DE ÖNEM TAŞIR
39
"GRETA NAGEL, Ph.D.
40
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
41
GRETA NAGEL, Ph.D.
42
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
43
GRETA NAGEL, Ph.D.
.44
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
45
GRETA NAGEL, Ph.D.
46
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
47
GRETA NAGEL, Ph.D.
48
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
49
GRETA NAGEL, Ph.D.
ı;o
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
51
GRETA NAGEL, Ph.D.
52
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
53
GRETA NAGEL, Ph.D.
54
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
55
GRETA NAGEL, Ph.D.
56
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
58
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
59
GRETA NAGEL, Ph.D.
60
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
61
GRETA NAGEL, Ph.D.
62
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
63
GRETA NAGEL, Ph.D.
64
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
1'.ış.ırken, çok geçmeden öğreniriz ki, iyi olan bir şeyin bile
l.ızl.ısı fazladır. Çok yüksek sesle dinlenen müzik sağır edi
• ı , ı/.ıbilir. Yiyecek ve içkinin aşırı miktarlarda kullanımı sağ
lık sorunlarına yol açabilir. Doğrudan güneş ışığı altında ça
lışııı;ık gözümüzü alır ve konsantrasyon yeteneğimizi sınır-
1.ır. Akıllı bir ebeveyn herkesin iletişim içinde olmaktan
:,·vk almasına yardımcı olacak ölçülü bir çevre sağlar.
l',ııı/endirici ve kamçılayıcı bir ortam bazı kişilikler
•,,ızkonusu olduğunda işe yarayabilir ama hayatı aceleye ge
ıırıııek, her günü tam kapasite ile, etkinliklerle dolu yaşa
m.ık, konular üzerinde dikkatlice düşünülebilmesini
, ı/.ıııaksız kılar.
Sizi çevreleyen ortamın olumlu aile ilişkilerinin gelişme
Mııc _yardımcı olabilmesinin yollarının neler olabileceği üze
, ıııde düşünün. Ailenizle beraber dinlenmek ve eğlenmek
lfiıı zaman ayırın. Unutmayın ki, herkes zaman zaman
111.ıhremiyete gerek duyar. Sessiz sakin dinlenerek geçirilen
ı.ımanlar, birtakım işlerle uğraştığınız zamanların anlamlı
, ı/ııwsını mümkün kılar.
65
GRETA NAGEL, Ph.D.
66
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
67
GRETA NAGEL, Ph.D.
68
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
69
GRETA NAGEL, Ph.D.
70
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
John ve Dot bir yıllık evliyken, tüm aile bireylerinin, her iki
sinin de aileleri ve akrabaları ile tanışabilmesi ve onları ya-
72
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
73
GRETA NAGEL, Ph.D.
74
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
75
GRETA NAGEL, Ph.D.
76
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
77
GRETA NAGEL, Ph.D.
78
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
79
GRETA NAGEL, Ph.D.
80
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
81
GRETA NAGEL, Ph.D.
82
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
83
GRETA NAGEL, Ph.D.
84
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
Birbirinize inanın.
85
ı , I.' 1 1 ,\ N ı\l ;1,;1,, Ph.D.
86
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
87
ı ,l/1 1 ,\ l·J.-\ı ;1•.I., l'h.D.
88
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
89
ı ;ıH·:TA NA< ;EL, Ph.D.
90
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
91
, , 1 ·' 1 ı \ ı ı. \ ı , 1 . 1., l 'lı. ().
92
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
93
< ;Rl•:Tı\ NAGEL, Ph.D.
94
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
95
< ;1U-:TA NAGEL, Ph.D.
96
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
97
ı ,in·: l'ı\ NA( :EL, Ph.D.
98
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
99
ı ;Rl·:TA NAGEL, Ph.D.
,-\1. ıllı /ııı d,cvcyn, bir tartışmada iletişimin iki yönlü oldugu-
1111 /ıılir: tekrar konuşmaya başlamadan önce çocugunun ko-
1111.:,-m;ısıııı ya da sorulıın soruyu yanıtlamasını beklemelidir.
'l';ıo 'da, dinleme sanatını uygulayan anne babalar başarıy,1
ulaşır. Konuşmalar sürekli olarak bir derse ya da vaaza dö
nüşmedigi sürece çocuklar önemli olduklarını ve sözlerine
deger verildigini, kendilerine inanıldıgını anlayabilirler.
100
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
101
GRETA NAGEL, Ph.D.
102
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
103
ı ;m-:TA NAGEL, Ph.D.
104
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
105
< ;RtiTA NAGEL, Ph.D.
106
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
107
ı ;ın·:TA NA< ;EL, Ph.D.
108
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
Akıllı bir ebeveyn iyi bir dinleyici olmayı öğrenir. Ancak ço
cuğunuzun ne düşündüğünü gerçekten duyabildiğinizde ve
anlayabildiğinizde aranızda güçlü bir bağ ve empati oluşa
bilir. Dinlemeniz mutlaka karşınızdakine hak verdiğinizi ve
aynı fikirde olduğunuzu göstermez, bir karşılık vermenizi de
gerektirmez. Çoğu kez, çocuğunuz kaygılarını ya da merak
larını sizinle paylaştığında bakışlarınızdan, başınızı onu an
ladığınızı belli edecek şekilde sallamanızdan ve sevginizi,
sempatinizi gösteren ifadelerinizden onu ilgili ve dikkatli bir
şekilde izlediğinizi görebilirse, işine kaldığı yerden devam
edecek ya da sorunlarını kendisi çözecektir.
109
ı ,in·. il\ Nı\( ;EL, Ph.D.
110
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
111
ı ,111 1 ,.\ Nı\< ;1,:1., Ph.D.
112
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
113
GRETA NAGEL, Ph.D.
114
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
115
< ;ırnTA NAGEL, Ph.D.
116
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
117
ı ,l,'I lı'\ NA< ;rn,, Ph.D.
118
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
119
< ;(�l·TA NAGEL, Ph.D,
120
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
121
GRETA NAGEL, Ph.D.
123
GRETA NAGEL, Ph.D.
124
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
125
GRETA NAGEL, Ph.D.
126
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
128
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
129
< ;ırnTA NAGEL, Ph.D.
130
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
131
< ;RET A NAGEL, Ph.D.
132
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
133
GRETA NAGEL, Ph.D.
134
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
içinde birçok kez ve sık sık bir evden diğerine, bir eyaletten
hir başkasına taşınmışlar. Hayatlarının büyük bölümünde ve
birçok alanında karmaşa ve telaş varmış. Oysa Dot hayatta
sınırların daima açık ve net olarak belirli olmasını ister, o sı
nırlar dahilinde koşulların birazcık kaotik ve özgürce olma
sında sakınca yoktur. Tıpkı bahçesinde olduğu gibi.
Artık bir yetişkin olan Dot, böyle yapmak her şeyi kar
maşık ve düzensiz bir duruma getirse de, arkadaşlarına yar
dımcı olabilmek için hala her şeyi bir kenara bırakabilir ve
özve.ride bulunabilir. Kanapede uyumak ister miydin? Hadi
o zaman, bizde kalıyorsun. Söz ettiğin şeyi yapabilmen için
seni Arkansas'dan Chicago'ya götürmemizi ister misin? Ta
mam. Eğlenceli olacağa benziyor. Tabii olur, bunu bagaja
koyar oraya giderken senin için götürürüz.
135
( ;RiffA NAGEL, Ph.D.
136
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
137
CRETA NAGEL, Ph.D.
138
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
()yJe bir an gelecek ki, onca işin içinde zamanı unutup kay
/ıolmak isteyeceksiniz.
139
CRETA NAGEL, Ph.D.
140
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
141
GRETA NAGEL, Ph.D.
142
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
143
GRETA NAGEL, Ph.D.
145
GRETA NAGEL, Ph.D.
146
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
147
GRETA NAGEL, Ph.D.
148
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
149
GRETA NAGEL, Ph.D.
150
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
151
GRETA NAGEL, Ph.D.
152
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
153
GRETA NAGEL, Ph.D.
Tek bir yanıt herkes için tatmin edici ve geçerli olamaz; iş
te doğru yanıt budur.
154
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
155
(:RETA NAGEL, Ph.D.
156
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
157
GRETA NAGEL, Ph.D.
158
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
159
GRETA NAGEL, Ph.D.
160
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
161
GRETA NAGEL, Ph.D.
162
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
163
GRETA NAGEL, Ph.D.
164
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
165
GRETA NAGEL, Ph.D.
166
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
Sevgili anneciğim,
Nasılsın? Ben iyiyim. Carlos ve Juanita bizim şerefimize
çok güzel bir parti verdiler. Pinata, tıpkı Bart Simpson gö
rünümündeydi.
Biz buradaki okulu çok sevdik. Bol bol yürüyüş yapıyo
ruz. Okulun bahçesindeki bayrağı selamlıyoruz. Her pazar,
üniformamızı giyiyoruz, bembeyaz, bir de kırmızı süveter
var. Bugün okulda bir şiir okuduk. Ben onu zaten biliyor
dum.
Dona Lupe bize poker oynamayı öğretiyor. Oh anne, pa
pağan Candy kafesine fiske vuruyor, yanına gitmeliyim.
Sevgiler,
Samuel.
Not: Çok eğleniyorum.
Bir not daha: Seni seviyorum.
Son not: Bana cevap yaz!
167
GRETA NAGEL, Ph.D.
Hola,
Como estas estoy bien y apsendiando hablar a escribir eı
espaniol a mis amigos. La maestra es muy buena. En todı
ella no is enojona. No pega los mionos.
İspanyolca yazdım, nasıl? Şimdilerde okulda biraz sıkılı
yorum çünkü kızlar bana çıkma teklif edip duruyorlar. Beı
de onlara biraz sertçe hayır diyorum. Eyvah! Teneffüste be
ni yine rahatsız edecekler.
Jacob'ın yazdıkları biraz daha farklıydı:
Sevgili anneciğim,
New Kids on the Block grubunu dinliyorum. Bugün ye
ni bir gün daha. Seni çok özlüyorum. Seni görmemize sade
ce bir hafta kaldı. Bir armağanı hak ettik değil mi? Seni se
viyorum.
Jacob.
Not: Tuttuğum notları gönderiyorum. Düzeltir misin?
Sonra da kopyalayıp bana geri gönder lütfen. Ve teşekkür
ederim.
168
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
169
GRETA NAGEL, Ph.D.
170
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
172
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
173
GRETA NAGEL. Ph.D.
174
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
175
GRETA NAGEL, Ph.D.
176
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
178
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
179
GRETA NAGEL, Ph.D.
Belki de balıklar
Denizin derinliğinde
Seni kendine daha çok yaklaştıracak ..
180
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
181
GRETA NAGEL, Ph.D.
Dot ve John 'un, çok yoğun bir iş yaşamları olsa da, çocuk
larına ve yuvalarına derin bir bağlılıkları ve onlar için ken
di içlerinde vermiş oldukları kesin taahhütleri vardır. Bazen
işleri, evdeki etkinliklerin ve sorumlulukların düzgün akışı-
182
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
183
GRETA NAGEL, Ph.D.
184
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
185
GRETA NAGEL, Ph.D.
187
GRETA NAGEL, Ph.D.
1RR
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
189
GRETA NAGEL, Ph.D.
190
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
191
GRETA NAGEL, Ph.D.
John ve Dot, çocukları ile iletişim kurmak için her şeyi bir
kenara bırakabilen ebeveynlerdir. Çocuklarının, olmaya ge
reksindikleri ve olmaları gereken kişiler olmalarının gereklili
ğine ve çocukların da böyle olmasına gereksinim duydukla
rına inanırlar. Belirli şeylerin belirli zamanlarda yapılmasına
dair katı kurallar koyulmaması gerektiği düşüncesindedirler.
Lise öğrenimi biter bitmez hemen dört yıllık üniversite
eğitimine başlamak herkese göre bir şey olmayabilir. Nata
lie üniversite eğitiminin kendisi için gerçekten ne anlam ifa
de ettiğini daha iyi anlamasına yardımcı olacak yeni pers
pektifler kazanmak için okulu bırakması gerektiğine karar
vermişti. Dört yıl boyunca bir seyahat gemisinde çalıştı ve
hiç unutmayacağı zamanlar geçirdi. Dört farklı pozisyonda
çalıştı, ilk işi gemideki sanat müzayedelerinde asistanlık
yapmaktı, daha sonra depo yöneticisi oldu. Üçüncü görevi
seyir asistanlığı idi ve en son da üniforma sorumlusu olarak
görev yaptı. Bütün bunların yanında, tüm gemi personeli gi·
bi o da, gemide yolcuların yardıma gereksindiği her durum·
da, her an için güleryüzlü bir hizmet verilmesini mümkün
kılmak üzere her tür işte görev almaya hazırdı. Natalie, se·
yahat gemisinde çalıştığı zamanları "her zaman için dışa dö·
nük olunması gereken bir işti" şeklinde tanımlıyor. Belki
çok yüksek mevkilerde çalışmadı ama heyecan dolu bir ya
şam sürüyordu. Haftada dört gün resmi giysiler giyiyor, ıs
takoz, havyar ve daha birçok pahalı ve leziz yemekler yiyor,
Riviera, St.Petersburg, Bermuda ve Avrupa'nın çeşitli liman
larını ziyaret ediyordu, yeni yaşam tarzı buydu. Zengin, ba
şanlı ve macera meraklısı insanlarla tanışmak, yaşama daha
geniş bakabilmesini sağladı. Yolculuklardan birinde arkadaş
olduğu seksen yaşlarında bir prensin toplumsal konulara ba
kış açısı ve düşünüş biçimi onu büyülemişti.
192
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
193
GRETA NAGEL, Ph.D.
194
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
195
GRETA NAGEL, Ph.D.
Anne ve baba,
Lütfen beni öldürmeyin. Matematikten A, Din dersinden
A, Edebiyattan A, Fenden A ve Dilbilgisinden A alacağıma
dair size söz veriyorum. Bir kez daha, bana kızmamanızı ri
ca ediyorum. Lütfen.
Sizi seviyorum,
Corey
196
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
197
GRETA NAGEL, Ph.D.
198
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
199
GRETA NAGEL, Ph.D.
200
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
201
GRETA NAGEL, Ph.D.
202
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
rini bilmeden, bize verilmiş bir hak gibi görürüz. Eğer bil
seydik, ölmeden önce Laura'nın yeğeni ile daha çok zaman
geçirebilirdik." Onların bu tepkisi, Mapita 'ya oğullarının
gerçekten nasıl insanlar olduğu konusunda o zamana kadar
bilmediği yeni şeyler öğretmişti.
Mapita'nın işyerinden tanıdığı yakın bir arkadaşı vardı
ve o arkadaşını Yortu yemeğinde kendilerine katılması için
evlerine davet etmesinin iyi olacağına karar vermişti. Arka
daşı -�şcinseldi. Genellikle bu tür bir durumda, önceden ko
nu hakkında oğullarıyla konuşup tartışırdı, ama bu kez öy
le yapmadı ve sessiz kaldı. Bu konuda Samuel ve Jacob ile
konuşmaya çalışmak için iyi bir zaman değildi, çünkü arka
daşları Juan, Meksika'dan onları ziyarete gelmişti ve onlar
da kalıyordu ve Mapita onun bu gibi konularda önyargıları
olduğunu biliyordu. Juan'ın bu konudaki düşünceleri hepsi
nin kendini rahatsız hissetmesine neden olabilirdi, çünkü o
aklından geçenleri karşısındakinin duygularını incitebilece
ğini düşünmeden pat diye söyleyiveren bir çocuktu. Yoksa
Mapita, oğullarının çok daha açık fikirli olduklarını ve böy
le bir durumda konuklarına karşı çok nazik davranacakları
nı, onu olduğu gibi kabullenebileceklerini iyi bilirdi; nitekim
daha sonra durumu öğrendiklerinde de böyle yaptılar.
203
GRETA NAGEL, Ph.D.
204
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
205
GRETA NAGEL, Ph.D.
206
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
Tao 'da, kişi, çok konuşanların mutlaka çok şey biliyor olma
yabileceklerinin farkındadır.
207
GRETA NAGEL, Ph.D.
208
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
209
GRETA NAGEL, Ph.D.
210
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
211
GRETA NAGEL, Ph.D.
212
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
Samuel'ın sık sık tekrarladığı bir söz vardır, bunu bir kere
sinde okuduğu lisede konuşma yapan birisinden duymuştu:
Tembel tembel oturulan değil, bir şeyler yapılan zamanların
hayatta bir değeri vardır. Aslında o ve kardeşi Jacob da pek
çok sorumlulukları olan ve pek çok farklı şeyi yapmaktan
zevk alan çocuklardı. Samuel ve Jacob birkaç organizasyon
da birden görevli olduklarından okulda uzun saatler geçiri
yorlardı. Genel olarak sabah saat 6'dan, akşam 18'e dek
okulda oluyorlar, sonra evlerine gelip ev ödevlerini bitiriyor,
yemeklerini yiyor, uyuyor ve ertesi gün tekrar okula gitmek
üzere hazırlanıyorlardı. Güreş karşılaşmaları ya da katılma
ları gereken bir toplantı olmadıkça, günlük yaşamları bu şe
kilde düzenlenmişti.
Birçok farklı organizasyona birden k�tılmak, Sanchez ai
lesinin çocuklarına zor gelmiyordu, en büyük destekleyicile
ri de anneleriydi. Mapita'nın da sık sık hatırlattığı gibi, on
lar başkalarına yaklaşımı çok dostça olan ve karşısındakini
dinlemeyi bilen çocuklardı. Liderlik nitelikleri daha lisenin
ilk yıllarında fark edilmişti. Birçok etkinliğe katılmışlar, bun
ların tümünde yönetim birimlerine kadar yükselmişlerdi.
Ama bu, işlerin başından beri hep kolay olduğu anlamı
na gelmesin. İşlerin yolunda gitmediği de oluyordu ve böy
le zamanlarda Mapita onları yüreklendirmek ve teşvik et
mek durumunda kalıyordu. Ona Samuel ve Jacob'ın nasıl
olduğunu sorduklarında hep ne çok çalıştıklarından ve ne
kadar sabırlı olduklarından söz ediyordu. Eğer oğullarından
biri öğretmenlerine kendisi hakkında iyi şeyler söylenmesi
ne gereksinim duyarsa, her zaman için zaman ayırıp okulla
rına gidiyordu. Bazı zamanlar geri planda kalması gerektiği
ni de iyi biliyordu.
213
GRETA NAGEL, Ph.D.
214
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
215
GRETA NAGEL, Ph.D.
216
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
217
GRETA NAGEL, Ph.D.
218
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
219
GRETA NAGEL, Ph.D.
220
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
221
GRETA NAGEL, Ph.D.
222
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
223
GRETA NAGEL, Ph.D.
çirilen zamanlar, hiç kuşku yok ki, birbirlerini can kulağı ile
dinlemek için iyi zamanlardır. Ders verme amaçlı konuşma
lar yapılmamaya çalışılır ve her ikisi de başlarından geçen
olayları anlatmanın ötesine gitmemeye özen gösterirler. Ama
belki arasıra ağızlarından birkaç bilgece söz dökülebilir:
"Evet, kayıp beslenme çantanı arayıp bulmakta bize yardım
edeceğini umuyoruz. Yapılan hataların, katlanılması gereken
sonuçlari vardır. Doğru, herkes hata yapar. Aynı hataları
ikinci kez tekrarlamamaya çalıştığın sürece aslında bu çok
büyük bir sorun değildir. Bu konuyu kendi kendine hallet
mek istemen bana gurur veriyor." Bu otomobil gezintileri.
aile üyelerine, başka türlü gözardı edilebilecek birçok şey
üzerinde karşılıklı iletişim kurabilmeleri için küçük küçük de
olsa zamanlar tanır. Margaret ve Lew ailecek gezinti yapar
ken birbirlerini dinleyebildiklerinin, hem de satır aralarını
duyarak dinleyebildiklerinin bilincindedirler. Bazen çocukla
rından duydukları şeyleri tam olarak anlayamayabilirler, bu
nun nedeninin, çocukları ve onların yaşamakta oldukları sos·
yal çevre ve koşullar hakkında, duyduklarını "tam anlamı ile
kavramaları ve idrak etmelerine" yetecek derecede bilgiye sa·
hip olmamalarından kaynaklanabileceğini bilirler.
Margaret her zaman çocuklarının arkadaşlarının ev ad
reslerinin ve telefon numalarının yazılı olarak evlerinde bu
lundurulması konusunda ısrarlı olmuştur, çocuklarının tüm
arkadaşlarının ebeveynleri ile kişisel olarak tanışmak ve on
lan yakından tanımak üzerindeki ısrarlı tutumu da çocukla
rın lise yıllarına kadar hep sürmüştür. Hala da, çocuklarının
yakın arkadaşlarının evlerine, onları bırakmak ya da geç.
zaman çocuklarını oradan almak gibi bir nedenle uğradıkla
rında, antreye ya da salona şöyle kısaca göz atmanın yararlı
olduğuna inanır. O ve Lew, çocuklarının arkadaşlarının an
ne babalarını zaman zaman evlerine davet eder, yolda ara
224
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
225
GRETA NAGEL, Ph.D.
226
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
Zaman Ayır
Düşünmeye zaman ayır, gücün kaynağı onda yatar.
Oyun oynamaya zaman ayır, ebediyen genç kalmanın sırrı
ondadır.
Okumaya zaman ayır, okumak akıl ve deneyim
çeşmesinden su içmek gibidir.
Sevmek ve sevilmek için zaman ayır, bu,
Tanrı 'nın bizlere verdiği bir ayrıcalıktır.
İyi bir dost ve arkadaş canlısı olmaya zaman ayır,
mutluluğa giden yol buradan geçer.
Gülmeye zaman ayır, gülmek ruhundan taşan müziktir.
Vermeye zaman ayır, bir gün,
bencilce davranmaya yetmeyecek kadar kısadır.
227
GRETA NAGEL, Ph.D.
228
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
229
GRETA NAGEL, Ph.D.
231
GRETA NAGEL, Ph.D.
232
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
233
GRETA NAGEL, Ph.D.
234
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
235
GRETA NAGEL, Ph.D.
236
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
237
GRETA NAGEL, Ph.D.
238
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
239
GRETA NAGEL, Ph.D.
240
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
241
GRETA NAGEL, Ph.D.
242
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
243
GRETA NAGEL, Ph.D.
244
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
245
GRETA NAGEL, Ph.D.
246
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
247
GRETA NAGEL, Ph.D.
248
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
249
GRETA NAGEL, Ph.D.
250
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
251
GRETA NAGEL, Ph.D.
252
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
2."i:\
GRETA NAGEL, Ph.D.
254
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
255
GRETA NAGEL, Ph.D.
256
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
257
GRETA NAGEL, Ph.D.
tuzagına iterler ki bunun etkileri çok kötü olur. Tao 'da an
ne babalar çocuklarını çocuk olarak görebilip bundan keyif
duymayı öğrenirler.
258
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
259
GRETA NAGEL, Ph.D.
260
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
261
GRETA NAGEL, Ph.D.
262
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
263
GRETA NAGEL, Ph.D.
Sahip olduğu yeteneği gerçekten hak eden bir kişi daha faz
lası için hak iddia etmez. Kusursuzluk kendi içinde, başlı
başına bir ödüldür.
264
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
265
GRETA NAGEL, Ph.D.
266
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
267
GRETA NAGEL, Ph.D.
1
Evet, saldırgan ve hırslılardı. Rakiplerine gözdağı vermek
ve şampiyon olmak istiyorlardı. Ama aynı zamanda sevgi ve
şefkat dolu çocuklardı ve sırf karşısındakini incitmek adına
kimseye zarar vermeyecekleri herkesçe biliniyordu.
İzlediği onca karşılaşmanın içinde bir tanesi vardı ki,
Mapita için çok anlamlıydı. Samuel takımı için inanılmaz iş
ler başarıyordu. Bir maçta, beş puan üstünlükle kazanmak
üzereyken, rakibinin boynunu kıstırmış olduğunu gördü ve
onu kafa kola aldı. Oysa onu o şekil'1e tutmaya devam
edebilirdi, oyunun kurallarına uygundu. Ama bunu yapmak
yerine farklı bir strateji uyguladı; tutuş biçimini rakibinin
nefes alabilmesini mümkün kılacak biçimde değiştirdi.
Maçın sonunda Samuel rakibini tuşa getirip galip geldi.
Maçtan sonra Kelly Lisesi'nden olan rakibi yanına geldi ve
ona teşekkür etti. Samuel. çocuğun kendisine "Boynumu
gevşettiğin için teşekkür ederim" derken yüzündeki ifadeyi
hiç unutmayacağını söyler.
Mapita, okulundaki, çevre okullarla işbirliği içinde yürü
tülmekte olan ana-baba eğitim kurslarında diğer öğretmen
lerle beraber eğitmenlik yaparken, en zor gelen derslerden
ikisinin şu ev ödevlerinin verilmiş olduğu dersler olduğunu
gördü. Yapmış ya da söylemiş olduğunuz ama sonunda ço-
268
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN T AOSU
269
GRETA NAGEL, Ph.D.
?70
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
271
GRETA NAGEL, Ph.D.
272
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
273
GRETA NAGEL, Ph.D.
?74
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
275
GRETA NAGEL, Ph.D.
276
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
279
GRETA NAGEL, Ph.D.
280
ÇOCUK YETİŞTİRMENİN TAOSU
281
GRETA NAGEL, Ph.D.
283