You are on page 1of 108

SU TEMĠNĠ ve ATIK SU UZAKLAġTIRMA DERS NOTLARI

BÖLÜM-I GiriĢ

Su, insan ve diğer canlıların ana ihtiyaçlarının başında gelir. İnsan vücudunun %90’ı
sudur. Aç kalan bir insan uzun süre yasayabilmesine rağmen , susuz kalan bir kimse kısa
sürede ölmektedir. Fert olarak sadece içmek için gerekli olan su ihtiyacı günde 4-5 litreyi
litreden fazla değildir. Bununla beraber toplumlar teşekkül edip, köy, kasaba ve şehirler
oluştuktan sonra, Fertlerin su ihtiyaçları büyük ölçüde artmakta ve toplumların hayat
standartlarına bağlı olarak fert başına günde 100–400 litreyi bulmaktadır. Toplumların
gelişmişliği, uygun kalitede ve yeterli miktarda suyun bulunmasına bağlıdır. Bundan dolayı su
temini ve kanalizasyon tesisleri fertlerin ihtiyacı olmaktan çıkıp, toplum için bir zaruret haline
gelmiştir. Yeteri kadar temiz su ve kullanılmış suları uzaklaştırma tesisleri bulunmayan
toplumlarda kolera,tifo vb salgın hastalıklar ortaya çıkmaktadır.

Su getirme sisteminin genel özellikleri

Su getirme sistemleri genel olarak şunları içine alır :

1. Su alma tesisleri : Membalar, Yatay ve düşey kuyular, Nehir, Göl veya baraj suları
2. Suların tasfiyesi
3. Terfi merkezi
4. Biriktirme hazneleri (Depolar)
5. İletim (isale) hattı
6. Su dağıtım sistemi (Şebeke)
7. Bina bağlantı borusu ve bina iç tesisatı

Su alma tesisleri ya şimdiki ya da gelecekteki su ihtiyaçlarını sürekli olarak


karşılamaya yetecek miktardaki bir su kaynağından alır. Su alma yerinde sular kalitece istenen
standartları sağlamıyorsa, tasfiye (arıtma) tesisleri toplanan suyu hizmet edeceği maksatlara el
verişli hale getirir. Suyun yer çekimi ile iletilmesinin mümkün olmadığı hallerde, terfi
merkezleri suyun istenilen yüksekliğe iletilmesini mümkün kılarlar. Biriktirme hazneleri ise;
ihtiyaçtan fazla suları ihtiyaca yetmeyen zamanlarda kullanılmak üzere biriktirerek zaman
zaman yetersiz olan bir kaynağı, sürekli olarak ihtiyacı karşılayacak hale getirirler. Kaynaktan
alınan suları kullanılacak bölgeye iletilmesini temin eden boru hattına iletim (isale) hattı adı
verilir. İhtiyaç bölgesine getirilmiş olan suları ihtiyaç sahiplerine dağıtan tesislere de şebeke
veya su dağıtım sistemi denir.

Şekil.1 : Bir su temini tesisin elamanları


Bir su getirme tesisinin son elamanları olan bina bağlantı borusu, şehir şebeke
borusundan binadaki su saatine kadar olan boru, bina iç tesisatı ise binadaki su saatinden
musluklara kadar olan kısımdır.

Suyun temin edildiği kaynaklar

Su kaynağının cinsi, suların nasıl toplanacağı nasıl tasfiye edileceğini ve nasıl


dağıtılacağını tayin eden önemli bir unsurdur. Suyun temin edildiği kaynaklar aşağıdaki gibi
sınıflandırılabilir.

1. Yüzeysel sular :

a) Kapasitesi yeterli olan akan sular, göller ve baraj göllerinden su almak.


b) Feyezan (taşkın) zamanlarında debisi yeterli olan akarsularsan, temiz feyezan
sularını aralıklı olarak mevsiminde veya seçilen zamanlarda almak ve bu suları akarsular
bitişik veya onunla irtibatı kolay olan haznelerde biriktirmek.
c ) Kurak hava debisi yetersiz olan akarsulardan sürekli olarak su almak.

Bu akarsu vadisini bir barajla kapatarak meydana getirilen bir haznede akarsuyun
şehrin günlük su sarfiyatından fazla olan debisinin gerekli kısmını depolamak suretiyle
mümkün olur.

2. Yeraltı Suları

a ) Tabii pınarlar
b ) Kuyular
c ) Sızdırma galerileri ve boruları
d ) Kendisini besleyen yer altı suyu akımı başka kaynaklardan suni olarak arttırılan
kuyular ve galeriler bu su alma yerinin verimini arttırmak üzere başka bir kaynaktan temin
edilen sular bu maksatla , ya su alma yerine ait su alma yerine ait toplama yüzeyi üzerine
yayılır veya yer altı suyunu besleyen havuz ve hendeklere iletilir.

3. Yağmur Suları

a ) Yapıların çatılarından toplanarak sarnıçlarda küçük tekil su ihtiyaçları için


biriktirilir.
b ) Büyük toplumsal ihtiyaçları karşılamak üzere , daha büyük drenaj
alanlarından toplanarak özel olarak hazırlanmış depolarda biriktirilir.

Kaynak Seçimi

Herhangi bir toplumun su ihtiyacı karşılanırken yapılması gereken en önemli


işlerden birisi de bu ihtiyacı karşılayacak en uygun su kaynağının seçilmesidir. Yerleşim
merkezlerinin su ihtiyaçları sadece bir kaynaktan karşılanacağı gibi , birkaç kaynaktan da
temin edilebilir. Birden fazla kaynağın kullanılması halinde temin edilen sular genel olarak
şebekeye verilmeden önce karıştırılmalıdır.

Suyun temin edileceği kaynağın seçiminde aşağıdaki üç önemli faktörün göz


önünde bulundurulması gerekmektedir.
1. Kaynaktan sürekli olarak alınabilecek suyun miktarı (debisi)
2. Kaynak suyunun kalitesi ve su kalitesinin zamanla değişimi
3. Gerekli suyun kaynaktan temin edilmesi halinde maliyeti
İyi bir su temini projesinin hazırlanabilmesi için toplumun su ihtiyacını temin etmek
üzere kullanılabilecek değişik su kaynakları araştırılır. Her kaynak olarak suyun özellikleri
ve sürekli olarak alınabilecek su miktarı ölçülür. Su temini tesislerinin maliyetleri her su
kaynağı için yaklaşık olarak hesaplanarak elde edilen sonuçlar mukayese edilip en uygun
kaynak seçilir.

Su temini tesislerinin fert başına düşen maliyetleri aşağıdaki faktörlere bağlıdır.

1. Su kaynağının cinsi
2. Su kaynağının yerleşim merkezine uzaklığı
3. Kaynaktan elde edilebilecek suyun bolluğu
4. Kaynaktan temin edilen suyun özelliği (tasfiye tesisini gerektirip gerektirmediği)
5. Gerekli malzeme ve insan gücünün varlığı ve maliyeti
6. Tesisin büyüklüğü
7. Bölgenin karakteristikleri ve bölge halkının özelliği

Su kaynağının ve ihtiyacı temin edilecek bölgenin özelliklerine göre aşağıdaki tercih


sırası yapılabilir.

a ) Bakteriyolojik, fiziksel ve kimyasal özellikler bakımından tasfiye gerektirmeden


kullanılabilen cazibe (yerçekimi) ile iletilebilen kaynaklar ilk olarak düşünülür.
b ) Tasfiye gerektirmeyen fakat pompa ile iletilebilen sular ikinci olarak düşünülür.
c ) Basit tasfiye gerektiren, fakat cazibe ile iletilen sular üçüncü olarak düşünülür.
d ) hem tasfiye hem de pompa tesisleri gerektiren sular en son düşünülmelidir.

Ülkemizde nüfusu 3000 den az yerleşim merkezlerinin su temini Köy Hizmetleri,


nüfusu 3000-100.000 arasında olan yerleşim merkezlerinin su temini tesisleri İller bankası,
100.000 den fazla olan yerleşim merkezlerinin su temini tesisleri ise DSİ tarafından
hazırlanır.

İler bankası, yer altı ve yer üstü sularının seçiminde aşağıdaki tavsiyeleri vermektedir.

1. yerleşim merkezine 10 km mesafede fiziksel ve kimyasal özelliğe uygun cazibe ile


iletilebilen sular diğerlerine tercih edilir.
2. 1. şıktaki özelliklere sahip birden fazla su kaynağı varsa, tesis ve işletme masrafları, faiz
ve amortismanlar hesap edilerek, % 25 fazlasına kadar kalitesi iyi olan kaynak tercih
edilir.
3. 1. ve 2. şıktakilerin dışında kalan hallerde tesis masrafları, faiz ve amortismanlar,
senelik işletme masrafları göz önünde tutularak, senelik masrafların % 25 fazlasına
kadar cazibe ile iletilebilen su seçilir. Mukayese bir yer altı suyu ile bir yüzeysel su
arasında yapılıyor ise % 35 fazlasına kadar yer altı suyu seçilir.

Yerkürede yaklaşık olarak 1,36  10º km 3 su bunun takriben %97 si okyanuslarda, % 3


ü de göller, akarsular ve yer altı su yataklarında bulunmaktadır. Su temini açısından en
değerli sular atmosferde oluşan yağışlar, yerüstü ve yeraltı sularında bulunan tatlı sulardır.
Yer küresinde bulunan suların en önemli kaynağı yağmurlardır. Başlangıçta yeterli olan su
kaynakları ihtiyaçların günden güne artması sonucu yetersiz kalmış ve toplumlar daha
elverişsiz kaynaklara yönelmek zorunda kalmıştır. Bugünkü durumda deniz suları da dahil
olmak üzere bütün su kaynakları toplumlarım içme ve kullanma ihtiyacı için düşünülmek
zorundandır.Kuveyt, Suudi Arabistan ve Libya da deniz suyundan tatlı su elde edilmektedir.

Bugün yurdumuzda şehir ve kasabaların hemen hemen hepsinde, köylerinde büyük


çoğunluğunda içme suyu tesisi vardır. Ancak bu tesisler sağlık kuralları açısından gerekli
özellikleri taşımaktan uzak ve miktar olarak yetersiz su temin etmektedir. Suyun yalnızca
miktar bakımından yetersiz olması, zaman zaman kesilmesi diğer olumsuzlukların yanında
sağlık açısından da sakıncalar taşımaktadır. Şebekeye suyun gelmediği anlarda boru
içerisinde oluşacak negatif basınçlar meydana gelerek, boruların ek yerlerinden hava ile
birlikte zemin içerisinde bulunan pis suların boru içerisine girmesine sebep olmaktadır. Bu
hallerde dezenfeksiyon yapılsa bile, tam etki yapılıncaya kadar bir süre musluklardan kirli
su akabilecektir. Demek ki emniyetli su getirmenin ilk şartı da suyun yeterli, kesiksiz ve
devamlı sağlanmasıdır.

Suyun Kaynaklarının Planlanması

Günümüzde toplumların nüfusu ve buna bağlı olarak da ihtiyaçları günden güne


artarken, bu ihtiyaçları karşılamak için kullanılan rezervler de azalmaktadır. Kaynakların bir
kısmı artan ihtiyaçları karşılamak üzere tüketilirken, bir kısmı da gerekli tedbirler
zamanında alınmadığı için kirletilmek suretiyle kullanılamaz hale getirilmektedir. Bu durum
tatlı su rezervleri için daha da kritik bir durum arz eder. Evlerde, tarımda ve sanayide
kullanılan su miktarı her geçen gün artmaktadır. Ayrıca belediyeler ve sanayi tesisleri
kullanılmış suları, su yataklarına gerekli tasfiye işlemleri uygulamadan boşalttığından, pek
çok su yatağı (akarsu,göl vb.) kullanılamaz hale gelmektedir.

Bunun için her ülkede su kaynaklarının uygun bir şekilde kullanılmasını sağlayan
plan ve programları uygulamak zorundadır. Bunun için aşağıdaki hususlar
incelenmelidir.

1) Yeni su kaynakları aranarak su rezervlerinin arttırılması.


2) Yer altı ve yer üstü su kaynaklarının kirlenmesinin önlenmesi, kullanılmış suların
yeteri kadar tasfiye edilmesi, kaynaklar için koruma belgelerinin teşkili vb.
3) Tasfiye metodu ve tekniklerinin geliştirilmesi: bu suretle temizlenmesi zor olan suların
kullanılması temin edilir. Ayrıca tasfiye maliyeti düşürülebilirse kullanılabilir su rezervleri
artırılabilir.
4) Tuzlu sulardan tatlı su elde edilmesi metotlarının geliştirilmesi ve maliyetinin
düşürülmesi.
5) su kayıplarının ve aşırı su kullanımının önlenmesi . Gerek ev gerekse şebeke tesisatındaki
kayıplar önlenmeli.
6) kullanılmış sularsan faydalanma : sular zemine sızdırılarak yer altı su rezervleri
artırılabilir. Bazı endüstri alanlarında kullanılan az kirlenmiş suları özellikleri uygun olduğu
takdirde sulama vb. amaçlarla kullanılabilir.

BÖLÜM-II Su Ġhtiyacının Tespiti


Su temini tesislerinin plan ve projelendirilmesinde ilk olarak yapılacak iş toplumun su
ihtiyacının tespit edilmesidir. Su getirme ve kullanılmış suları uzaklaştırma sistemlerine ait
tesisler, gelecekte makul sayılacak yıllar süresince ( 25-30 sene ) önemli ilave ve
değişiklikler gerektirmeden, söz konusu yerleşim merkezinin ihtiyaçlarını karşılayacak
büyüklükte yapılırlar.
Bir su temini tesisinin ana fonksiyonlarının başında suyun ana miktarının ihtiyacı
emniyetle ve sürekli bir şekilde karşılayacak derecede bol, tat, koku vb. kalite özelliklerinin
olması gerekir. Yerleşim merkezlerinin büyümesi ( nüfus artışı ), hayat seviyesinin
yükselmesi ve sanayileşme su ihtiyaçlarını zamanla arttırır.

Dolayısıyla içme suyu ve kanalizasyon tesislerinin planlanmasında esas alınacak


olan suyun miktarının belirlenmesinde aşağıdaki faktörler mutlaka göz önüne
alınmalıdır :
1 ) Proje süresi ( sene )
2 ) Yerleşim merkezinin proje süresi sonundaki nüfusu ( kişi )
3 ) Fert başına günde sarf edilen su miktarı.
4 ) özellikle yağmur suyu ve birleşik sistem kanal ağında drene edilecek alan ile yağış ve
akış miktarları için kabul edilecek miktarlar.

Proje Süresi :

Teklif edilen sistemin ve bunun kısımlarını teşkil eden yapıların ve donanımın yeterli
olacağı yıllar sayına proje süresi denir. Proje süresinin tespitinde aşağıdaki faktörler göz
önüne alınmalıdır.

1) Aşınma ve yıpranmayı, eskime ve demode olma faktörünü de göz önüne alarak, tesislerin
ve donatım elemanlarının faydalı ve ekonomik ömrü.,
2) Yatırım ve işletme masrafları.
3) Tesislerin ileri yıllarda geliştirilmesinin kolay veya zor olması.
4) Eldeki mevcut mali imkanlar.
5) Tesisin tam kapasite ile yüklenmediği yıllardaki çalışma durumu (verimi).
6) Borçlanma süresi zarfında paranın satın alma gücünde meydana gelebilecek değişiklik.
7) borçlanılması halinde ödenecek faiz miktarı.

Su temini ve kanalizasyon tesisleri için pratikte en çok rastlanan proje süreleri ;

Kuyular, su dağıtım şebekeleri, nüfus artışı ve faiz oranı düşük ise proje süresi 20 – 25
yıl, fazla ise 10 - 15 yıl, 30 cm den büyük çaplı borular için proje süresi 20 – 25 yıl,
toplayıcı kanalizasyon kanalları için 40 – 50 yıl alabilir. Ülkemizde su temini tesislerinin
proje süresi iller bankası tarafından 30 yıl olarak belirlenmiştir. Bunun için ülkemizde su
temini ve kanalizasyon tesisleri 30 yıl sonraki ihtiyaçları karşılayacak şekilde
boyutlandırılmaktadır.

Nüfus tahmin metotları :

Su temini ve çevre sağlığı (kanalizasyon ve tasfiye tesisleri) tesislerinin


boyutlandırılmasında esas alınacak debi,tesisten ihtiyacını karşılayacak nüfus ile kişi başına
bir günde kullanılan su miktarının çarpılması ile bulunabilir. Bunu için söz konusu yerleşim
merkezinin proje süresi sonundaki nüfusunun mümkün olduğu kadar doğru olarak tahmin
edilmesi gerekir. Yerleşim merkezlerinin gelecekteki nüfuslarını hesaplamaya yarayan
metotlar şunlardır :

1 ) Aritmetik ArtıĢ Metodu

Bu metotta toplum nüfusunun birim zamandaki artışının zamanla sabit kaldığı kabul
edilmiştir.buna göre birim zamandaki nüfus artışı Ka=QN/ Qt şeklinde ifade edilebilir. Bu
denklem de N nüfus ,t zaman (yd) Ka aritmetik nüfus artışı hızını göstermektedir.Bu
denklem bilinen iki nüfus sayımı için entegre edilirse ,

N2 t2
∫ QN = ∫ Qt
N1 t1
N2 – N1 = Ka (t2 – t1) eşitliği elde edilir . Burada t1 ve t2 nüfus sayısının yapıldığı
yılları , N1 ve N2 ise bu yıllardaki nüfusu gösterir. Nüfus artış hızı Ka – N2 – N1/ t2 – t1
şeklinde hesaplanır. Toplumun geçmiş yıllardaki nüfus sayımları ikiden fazla ise birden fazla
artış hızı hesaplanarak ortalama bir nüfus artış hızı bulunabilir. Aritmetik artış metodunda
nüfusun zamanla değişimi Şekil 2.1 ‘deki gibi bir doğru gösterir.

NÜFUS: 5 10 15 20 25 30 35 40
YILLAR: 1965 1970 1975 1980 1985 1990 1995 2000
ARTIŞ ORANI: 10 14 18 22 26 30 34 38

ARİTMETİK ARTIŞ

Nüfus
40
35
30
25
20
15
10
5 Yıllar
0
1965 1970 1975 1980 1985 1990 1995 2000

2 ) Geometrik ArtıĢ Metodu

Bu metotta , nüfusun birim zamandaki artışının toplumu nüfusu ile orantılı olduğu
kabul edilmiştir. Buna göre nüfusun birim zamandaki değişimi ;

QN/Qt =Kg . N şeklinde yazılabilir. Kg = geometrik hız sabiti

Bu denklem bilinen iki nüfus sayımı için entegre edilirse

ln .N 2  ln .N1
N2 2t
QN N2
 N  Kg t Qt
N1
ln
N1
 Kg (t 2  t1)  Kg 
t 2  t1
1

Bilinen iki nüfus sayımı yardımıyla geometrik hız sabiti Kg yukarıdaki denklemle
hesaplandıktan sonra , yerleşim merkezinin gelecekteki bir tg yılı için nüfus miktarı Ng ; ln
Ng = ln N1 +Kg (tg-t1) denklemi ile hesap edilebilir.Geometrik metotta yerleşim merkezi
nüfusunun zamanla değişimi Şekildeki gibi bir eğri gösterir.

NÜFUS: 5 10 15 20 25 30 35 40
YILLAR: 1965 1970 1975 1980 1985 1990 1995 2000
ARTIŞ ORANI: 10 11 12 14 17 21 26 32
Herhangi bir yerleşim merkezinin gelecekteki nüfusunu hesaplamak için, aritmetik
veya geometrik metotlardan birini seçmeden önce, söz konusu yerleşim merkezinin
geçmişteki nüfus değerlerini zamana göre grafiği çizilir. Grafik yaklaşık bir doğru
gösteriyorsa aritmetik metot, konkav bir eğri gösteriyorsa geometrik metot seçilebilir.

3) Ġller Bankası Metodu

Yürürlükte olan iller bankası içme suyu talimatnamesine göre yerleşim merkezlerinin
içme suyu ve kanalizasyon projelerinin hazırlanmasında esas olan gelecekteki nüfusları şu
şekilde hesap edilir :

N e , 1945 yılı sayımı neticesi


N y , son nüfus sayımı neticesi
a , bu iki nüfus sayımı arasındaki sene adedi

Ny
Ç=( a  1).100 eşitliği ile hesap edilir.
Ne
Ç 3 ise Ç = 3 alınır
1 Ç ise Ç için bulunan değer alınır.
Ç 1 ise Ç = 1 alınır.

Çoğalma kat sayısı belirlendikten sonra aşağıdaki formülle yerleşim merkezinin 30 yıl
sonraki nüfusu hesap edilir.

Ç 305 g
N g  N y [ 1+ ]
100

n = Son nüfus sayımı ile projenin hazırlandığı yıl arasında geçen zaman (yıl), iller
bankası metodu, Ç = 1  3 değerleri arasında kalması halinde, geometrik artış ile aynı
sonuçları vermektedir.Proje inşaatın bitiminden 30 sene sonraki ihtiyacı karşılamak üzere
düzenlenir. Ancak projenin fiilen ele alınmasından tesisin işletmeye girişine kadar geçecek
süre 5 yıl olarak, bu süreye eklenir.
Problem 1 bir yerleşim merkezinin nüfus sayımı sonuçları aşağıda verilmiştir. Bu şehrin
2000 yılındaki nüfusunu ;
a ) aritmetik artış metodu
b ) geometrik artış metodu ile tayin ediniz?

Seneler Nüfus
1950 62000
1960 74000
1970 85000
1980 100000

çözüm : a)1950 ve 1960 nüfus sayımlarından,


N  N1 74000  62000
K a1  2   1200
t 2  t1 1960  1950
85000  74000
K a2   1100
10
100000  85000
K a3   1500
10
Ortalama nüfus artış hızı ;

K a1  K a2  K a3 1200  1100  1500


Ka   1267
3 3
Gelecekteki ( 2010 yılı ) nüfus ;
N g  N1  K a (t g  t1 )
N g  62000  1267 ( 2010 – 1950 )
N g  138020

b ) Geometrik artıĢ hızı


1n.N 2  1n.N1 ln( NN 12 )
Kg 
t 2  t1 t 2  t1
ln( 74
62 )
K g1   0,01769
10
ln( 85 )
K g1  74  0,0138
10
ln(100 )
K g1  85  0,0163
10
0,01769  0,0138  0,0163
Ortalama geometrik artış hızı k ga   0,0159
3
Gelecekteki nüfus (2010 yılı)
1n.N g  1n.N1  K g (t g  t1 ) 1n.N g  1n62000  0,0159(2010  1950) N g  160957 kişi

2010 yılı nüfusu 1980 nüfus sayımı yardımıyla da hesaplanır ;


1n.N g  1n100,000  0,0159(2010  1980)
N g  161124 kişi
Problem 2 1945 senesindeki nüfusu 20000, 1970’ deki nüfusu 32800 olan bir
kasabanın içme suyu tesislerinin projelendirilmesi için 30 yıl sonraki nüfusu İller Bankası
metodu ve geometrik artışa göre hesaplayıp, neticeleri karşılaştırınız. Proje 1982 yılında
hazırlanmıştır.

Çözüm :
N y  32800 N e  20000 a = 1970 – 1945 = 25

Çoğalma katsayısı:Ç
Ny 32800
Ç  (g  1)100 Ç  (25  1)100  1,998
Ng 20000

1 Ç 3 olduğunda Ç = 1,998 aynen kalır. n = 1982 - 1970 = 12


Ç 305n
N g  N y (1  )
100
1,998 30512
N g  32800(1  )
100
N g  83116 kişi

Geometrik artıĢ

32800
1n( )
Kg  20000  0,019788
1970  1945

1n.N g  1n.N g  K g (t g  t1 )

1n.N g  1n32800  0,019788(2017  1970)

N g  83135 kişi

Birim Su Sarfiyatı

Bir toplumun su ihtiyacı, toplumdaki fertlerin bir günde kullandıkları su miktarı esas
alınarak hesaplanır. Bunun için bir insanın içme, yıkanma, temizlik, bulaşık,çamaşır vb. ev
işleri için ortalama olarak günde kaç litre su kullandığı bilinmelidir.

Birim su sarfiyatına etki eden faktörler aşağıda sıralanmıştır :

1 ) Yerleşim merkezinin nüfusu ( Büyük yerleşim merkezlerinin su sarfiyatı daha yüksektir.)


2 ) İklim (sıcak ve kurak iklimlerde ve sıcak dönemin uzun olması halinde sarfiyat artar.)
3 ) Şehir suyundan sulanan park ve bahçelerin fazlalığı.
4 ) Başka su kaynaklarının varlığı ve bu kaynaklardan su temin etme imkanları.
5 ) Suyun kalitesi ( iyi kaliteli su, sarfiyatı artırır.)
6 ) Hayat standardı ve eğitim seviyesi ( yükseldikçe sarfiyat artar.)
7 ) Sanayi ve ticaret merkezlerinin durumu
8 ) Kanalizasyon tesislerinin mevcudiyeti ( mevcudiyeti sarfiyatı artırır.)
9 ) Su dağıtım sistemindeki (şebekedeki) basınç : Basıncın fazla olduğu şebekelerde musluk
az açılsa dahi akan su miktarı fazla olacağından sarfiyat artar.
10 ) Sarfiyatın ölçülmesi.
11 ) suyun fiyatı : Su fiyatının ucuz olması sarfiyatı artırır.
12 ) Suyun kente veriliş şekli : Su kente günün her saati verilirse sarfiyat gelişi güzel
olacağından harcanan su artar, günün belirli saatlerinde verilen su sarfiyatı azaltır.

Ġnsanın Su Ġhtiyacı

Yerleşim merkezinin gelecekteki nüfusuna bağlı olarak insan başına günde aşağıdaki
miktarlarda su hesaba esas alınacaktır. Şebeke su kayıpları değerlere dahildir.

Beldenin Gelecekteki Nüfusu Su sarfiyatı( lt / N-G )


N 3000 60
3001 - 5000 70
5001 – 10000 80
10001 – 30000 100
30001 – 50000 120
50001 – 100000 170
100001 – 200000 200
200001 - 300000 225

Ng  Q
Qinasn  (lt / sn )
86400
Gelecekteki nüfusu 300000’ e kadar olan yerleşim merkezlerinde yukarıda verilen
değerlere yol, ev bahçesi, park, motorlu araçlar,okul, hastahane, mezbaha, otel, hamam,
çamaşırhane, dükkan, inşaat vb. yerlerin ihtiyacı veya temizlenmesi için tüketilecek su
miktarları da dahildir. Ancak hesabı etkileyebilecek özel durumlarda bu miktarlar hesaba
ayrıca eklenir.
Gelecekteki nüfusu 300000’ den büyük beldelerde insan başına ve özel su ihtiyacı gibi
konularda idare ile anlaşılarak bir karar verilir.

Hayvan Su Ġhtiyacı

Projenin düzenlendiği tarih deki hayvan sayıları hesabı esas alınarak, Büyük baş
hayvan için 50lt./gün, Küçükbaş hayvan için 15lt./gün alınır. Özel hallerde hayvancılıktaki
gelişme imkanı göz önüne alınabilir.

N BH  50  N KH  15
Qn  (lt . / sn)
86400

Sanayi Ġhtiyacı

Yerleşim merkezindeki küçük ve büyük sanayi, liman, istasyon gibi tesislerin su


ihtiyacı ayrıca göz önünde tutulacaktır. Genel olarak sanayi su ihtiyacı büyük sanayi
bölgelerinde ;
QBS  0,5  0,85lt . / sn  ha, küçük sanayi bölgelerinde ise ;
QKS  0,35  0,50lt . / sn  ha olarak alınabilir.
Ayrıca diğer bir hesap yolu da, maksimum günlük su ihtiyacın (insan için) yüzdesi
cinsinden bulmaktır ;
Qs  %(5  25)Qinsan

Ġletim Debisinin Hesabı

Suyun derlendiği (toplandığı)yerden hazneye kadar iletilen debidir.


Qisale  Qinsan  Qsanayi  Qhayvan(lt. / sn)

Su Ġhtiyacındaki DeğiĢmeler

Yerleşim merkezinin su ihtiyacı mevsimlerde, haftanın günlerinde ve günün


saatlerinde değişiklik gösterir. İller Bankası yönetmeliklerinde nüfusa bağlı olarak fert başına
maksimum su ihtiyaçları verilmiştir. Şehrin max. saatlik su ihtiyacı şehrin maksimum günlük
su ihtiyacının 1,5 katı olarak hesaplanır ve en fazla su kullanılan günün en fazla su sarf edilen
saatindeki su sarfiyatını ifade etmektedir.
Q max s  1,5  Qmaneg

Su sarfiyatının günün saatlerine göre değişimi bir şehir için aşağıdaki gibidir :

SAAT Günlük Sarfiyat %’si Olarak Saatlik Sarfiyat


0–1 1,5
1–2 1,5
2–3 1,5
3–4 1,5
4–5 2
5–6 3
6 –7 5
7–8 5,5
8–9 6
9 – 10 5,5
10 – 11 6
11 – 12 6
12 – 13 5
13 – 14 5,5
14 – 15 5,5
15 – 16 6
16 – 17 5,5
17 – 18 6
18 – 19 5,5
19 – 20 5
20 –21 4
21 – 22 3
22 – 23 2
23 - 24 2

1 saatlik ortalama sarfiyat = 100 / 24 = % 4,17

su temini tesislerinin çeşitli elamanlarının boyutlandırılmasında esas alınan birim su


sarfiyatları farklıdır. Kaptaj tesisleri, hazne ve isale hattı maksimum günlük su ihtiyacına,
içme suyu ve kanalizasyon şebekesi maksimum su ihtiyacına göre projelendirilir.

BÖLÜM III - Suların Derlenmesi

Memba Sularının Derlenmesi


Membalar (pınar) yer altı sularını taşıyan tabakanın herhangi bir şekilde yer yüzeyine
çıkması sonucu teşekkül eder. Böylece yer altı suyu kendiliğinden yeryüzüne çıkmış olur.

3.1.1 Membaların Sınıflandırılması

Membalardaki su akışına göre bütün membalar iki gurupta toplanabilir :

a ) Yerçekimi kuvvetinin etkisiyle meydana gelen membalar : Bu tip membalarda su


akışı hidrostatik basınç altında meydana gelir.

b ) Yerçekimi kuvvetinin dışındaki tesirler neticesinde meydana gelen membalar : bu


gruba volkanik membalar ile sıcak su membaları ve karstik membalar girer.

1 . gruptaki membalar da aşağıdaki gruplara ayrılır :

a ) Yamaç membaları : Vadinin geçirimli tabakayı kesmesi sonucu meydana


gelir. Bazen yer altı suyu bir yüzey boyunca açığa çıkar.

b ) Tabaka Membası : Vadinin su taşıyan tabakanın altındaki geçirimsiz tabakayı


kesmesi sonucu meydana gelir. Burada yer altı suyu akışı bir çizgi boyunca açığa çıkar.

ġekil:

c ) Savak Membaları : Yer altı suyu yüzeyi ile geçirimsiz tabakanın eğiminin zıt
yönde olması halinde savak membaları ortaya çıkar. Dolu ve dip savak membası olarak iki
çeşittir. Dip savak membasının verimi daha yüksektir.
ġekil:

d ) Zemin Çatlak ve BoĢluklarında OluĢan Membalar : İki geçirimsiz tabaka


arasında kalan yer altı suyu üstteki tabakanın çatlak ve yarıklarından yer yüzüne çıkarak
tabaka çatlağı membasını oluşturur. Bu tip pınarların verimleri üniform olmakla beraber
mevsimsel değişimler olabilir. Verim, çatlağın düzgünlüğü ve temizliğine bağlıdır.

ġekil:

Membaların Debileri :

Bir membadan alınabilecek su miktarı (debi)aşağıdaki faktörlere bağlıdır :

1 ) Su taşıyan tabakanın porozitesi (zemindeki boşluk ve çatlak miktarı)


2 ) Membanın morfolojik yapısı
3 ) Zeminin sızdırma kapasitesi
4 ) Beslenme havzasının büyüklüğü
5 ) Bölgenin topografyası
6 ) Yağışların şiddet, süre ve frekansı
7 ) Zemindeki bitki örtüsü
8 ) Yağış bölgesindeki meteorolojik şartlar : hava ne kadar rüzgarsız ve buhara
doymuş ise süzülen su miktarı artar.

Su temini bakımından en uygun memba debileri mevsimlere göre fazla değişmeyen


menbalardır. Debisi çok değişken olan menbalar hem su miktarı hem de su kalitesi
bakımından uygun değildir. Bu tip menbalarda yağışlar yeteri kadar süzülmeden yer altı
suyuna karıştığından, menbaların suyu kirlenebilir. Bundan dolayı menbaların debileri yıl
boyunca özellikle kurak ve yağışlı mevsimlerin sonunda ölçülmelidir. Ayrıca su özellikleri de
tayin edilmelidir.

Menba debileri ölçme metotları, debinin büyüklüğüne bağlıdır. Belirli bir debiden
küçük debiler için (Q<10lt./sn),hacmi bilinen kapların dolma süresi ölçülerek menbaların
verimi ölçülür. Daha büyük debili menbalar için, önce bir hendek açılır, hendekteki akışın
serbest ve kararlı bir durum olması sağlanır. Sonra hendeğe bir savak teşkil edilerek bilinen
savak formülleri yardımıyla debi hesaplanır.

Q  1lt / sn 
 Debi küçük hacimli kaplarda (20 lt.)
Q  1  10lt / sn 
 Debi 0,5  0,5 1 m boyutlu sızdırmaz sandıkla
Q > 10lt / sn   savaklar yardımıyla ölçülür.

Menbaların debi ölçümleri, bölgeye düşen yağış yükseklikleri ile beraber


değerlendirilmelidir. Debi değişimleri ölçülen en küçük ve en büyük değerlerin oranı ile ifade
edilir. Qmin / Qmaks  1/ 8 arasında ise, bu tip menbaların su temini açısından uygun olduğu
kabul edilir.menbaların senelik ortalama debisi ile beslenme havzasının büyüklüğü ve
havzaya düşen senelik ortalama yağış yüksekliği arasındaki bağıntı aşağıdaki şekilde
gösterilmiştir.

1000 Besleme Alanı Saatlik Besleme

0,1 mm

100 1 mm

10 mm

10 100 mm

315 mm
1000 mm
100

3
10 Menba Debisi (m / sn)
0,1 1 10 100 1 10
Menba Debisinin Besleme Havzası İle Değişimi

Menba sularının kaptajı :

Menba sularının derlenmesi menba tipine, zemin cinsine ve suyun debisine bağlı
olarak değişik şekillerde yapılır. Genel olarak herhangi bir menbanın suyu ayrı ayrı toplanır,
bununla beraber bazı hallerde bir havzadaki menbaların suları grup halinde de toplanabilir.
ġekil : grup halindeki menbaların kaptajı

Yamaç menbalarının kaptajı

Menbadan su toplama tesisi en basit haliyle tek bölmeli bir odadan ibarettir.
Bunların vanaları dışarıdadır. Toplama odaları giriş-çıkış, dolu ve dip savak boruları ile
donatılmıştır.
Genel olarak toplama odaları, biri su, diğeri teçhizat bölmesi olarak iki bölmeli yapılır.
Su bölmesi, su hızının 10cm / sn olduğu kabulü ile boyutlandırılır. Menba sularının ince
sürüklemesi halinde, su bölmesinden önce bir kum tutucu bölme yapılır. Menba suyu, su alma
odasının yanında toplu bir halde bulunuyorsa, 1-2 m uzunluğunda bir drenaj yapılır. Menba
sızıntı şeklinde ve geniş bir alanda ise sular dren boruları ile yapılır.

Kaptaj çevresinden gelebilecek istenmeyen suların zararını önlemek için çevre hendeği
yapılır.
ġekil : Tek gözlü toplama odası ile menbadan su alınması

Bu tipteki toplama odası ile zemin çatlağındaki menbaların kaptajı da yapılabilir.

Tabaka Menbalarının kaptajı :

Tabaka menbalarının sularını toplayan tesisler, sızdırma galeri ve boruları, toplama


sandığı, suları toplama sandığından toplama odasına ileten boru ve toplama odasından
meydana gelir.

ġekil : Tabaka Menbalarının Kaptaj Elamanları

Tabaka menbalarından suların toplanmasında büyük debiler için sızdırma galerileri,


küçük debiler için sızdırma boruları kullanılır. Sızdırma boruları menbanın maksimum debisi
esas alınarak, su hızı 0,2-0,4 m/sn olacak ve yarı dolu olarak boyutlandırılır. Sızdırma
boruları 10 cm’ den daha küçük çapta olamaz. Sızdırma boruları ile toplanan sular toplama
sandığına getirilir. Sızdırma boruları üzerinde her 50 m’ de bir kontrol bacası konur. Sızdırma
borularına suyun girdiği kesimlerde, kum, çakıl filtreleri teşkil edilir.yağış sularının dren
borularına girişini önlemek için filtrenin üstü beton perde ile onunda üstü kil tabakası ile
örtülür. Suları toplama sandığından, toplama odasına götüren boru ,yarı dolu olarak ve
0,5m/sn’ lik hıza göre boyutlandırılır.
Kum Tutucu Bölmenin Hesabı

Menbalardan alınan suların ince kumları sürüklemesi halinde bu kumların isale ve


şebekede işletme güçlükleri doğurmaması için sulardan ayrılması gerekir. Bundan dolayı
menba kaptajların da su bölmesinden önce bir kum tutma bölgesi teşkil edilir. Kum
tutucuların boyutlandırılması için, sudan ayrılması istenen en küçük kum tanesinin çapı,zgül
ağırlığı ve su sıcaklığı bilinmelidir. Kum tutucu bölme, o şeklinde boyutlandırılmalıdır ki,
çökelmesi istenen tanecik suyun yatay doğrultudaki çökelme hızı ile h mesafesini almış olsun
ve bölmenin tabanına inerek biriksin.

Kum tutucu bölmenin hesabında esas alınacak akış hızı (Va ),Va  5cm / sn olacak
şekilde seçilir. Kum taneciğinin çökelme hızı ise tanecik çapına ve suyun sıcaklığına bağlı
olarak değişir. t = 10°C ve   1,3 10 2 cm 2 / sn halinde 0,05 mm çapındaki tanenin
çökelme hızı 0,175 cm/sn iken, bu değer 0,1mm çaplı tane için 0,637 cm/sn’ dır. Çökelme
hızı, Reynolds sayısına bağlı olarak da hesaplanır.

vç .d
Re 

Bu denklemde Vç çökelme hızı, d tane çapı,  kinematik viskoziteyi göstermektedir. Re
sayısının çeşitli değerlerine göre çökelme hızı bulunur.

9 d2
1 ) Re  0,5 ise Vç  ( y  t)
18 

2 ) Re  0,5  103 ise Vç  4


g
3 (  1)d

24 3
   0,34
Re Re

g   1d
10
3 ) R e  103 ise Vç 
3

Bu formüllerde ;   dane özgül ağırlığı


g = yer çekimi ivmesi’ dir.

Söz konusu tanecik V ç düşey ve V a yatay hızları ile bir bileşik hareket yapmaktadır.
Teorik olarak taneciğin V ç hızı ile h yolunu alması için geçen süre, aynı taneciğin V a hızı ile
h 
 yolunu alması için geçen zamana eşittir. Buna göre,  yazılabilir. h = kum tutucu
Vç Va
bölmedeki su derinliği,   kum tutucu bölmenin uzunluğu.

hVa
 denklemin her iki tarafı kum tutucu bölme genişliği (b) ile çarpılırsa
V

h.Va
 .h b    A bölmesinin üst yüzey alanı

b  h  F en kesit (suyun giriş) alanı

F .Va
A F  Va  Q menba debisidir.

A Q

Problem : Bir menbadan temin edilen suyun debisi Q = 10 lt/sn’dir. Sular kum
sürüklemede ve 0,05 mm’ den daha büyük çaplı tanelerin ayrılması istenmektedir. Tanelerin
 
özgül ağırlığı 2,65 ve su sıcaklığının 10 º C   1,3110 2 cm 2 / sn olduğu bilindiğine göre
kum tutucu bölmeyi boyutlandırınız.

Çözüm : Çökelme hızının hesaplanmasında kullanılacak eşitlik başlangıçta belirli


değildir, çünkü formül seçimi Re sayısına, Re sayısı da çökelme hızına bağlıdır. Halbuki
çökelme hızı henüz belli değildir. Başlangıçta Re sayısı için bir kabul yapılır ve çökelme hızı
hesaplanır, sonra yapılan kabul tahkik edilir.

Re  0,5 kabul edelim.

g d 2 9,81 (0,005) 2
Vç  (  1)  (2,62  1)  0,171cm / sn
18  18 1,3110 2

Vç d 0,171 0,005
Re    0,065 < 0,5 yapılan kabul doğrudur.
 1,3 10 2

Buna göre kum tutucu yüzeyi ;

Q Q 10 10 3 m 3 / sn
A 
 b    b    5,85m 2
Vç Vç 0,17110 2 m / sn

Akış hızı Va  1 cm/sn seçilirse; en kesit alanı F= b.h


Q 10 10 3
F  b.h   2
 1m 2
Va 110

Kum tutucu bölmenin boyutlarının belirlenebilmesi için üç boyut elamanından birisi


kabul edilmelidir. Su derinliği h = 0,80m seçilirse;

b.0,80 = 1 → b = 1,25 mt.


1,25    5,85→   4,70m bulunur.

Menba Kaptajlarına Ait Genel Kurallar

Menbalardan emniyetli ve sürekli bir şekilde su alabilmek için aşağıdaki hususlara


dikkat edilmelidir:

a ) Menba kaptajı yapılırken mevcut doğal durum hiçbir zaman bozulmamalıdır.


b) Küçük su damarları mümkün olduğu kadar dikkatli kazılarak meydana
çıkartılmalıdır.
c ) Hiçbir şekilde dinamitle patlatma yapılmamalı.
d ) Suyun akımına mani olacak ve suyu kabartacak hiçbir tesis bulunmamalı.
e ) Kaptaj üzeri izole edilmeli, 1-2 m kalınlığında toprak dolgu yapılmalı.
f ) Kaptaj kapakları içeriye yabancı madde girmeyecek şekilde tecrit edilmeli.
g ) Yağmur sularının menbaya girmesi önlemek için kaptaj çevresine çevirme hendeği
yapılmalı.
h ) Ağaç kökleri drenleri tıkayabileceği için, kaptaj dan itibaren en az 20 m mesafede
ağaç bulunmamalıdır.
i ) Kaptajların kirlenmesini önlemek için kaptaj bölgesinde iki kademeli koruma
bölgesi teşkil edilmelidir. Birinci kademede kaptajın çevresi menbanın durumuna göre 30-200
m mesafede tel örgü ile çevrilir bu bölgeye insan ve hayvan girmemeli, kirletmeye sebep
olacak hiçbir tesise izin verilmemeli. İkinci kademede ise çöp dökme yerleri, deri sanayi gibi
kaptaja zarar verebilecek büyük tesislere izin verilmez.

YERALTI SULARININ OLUġUMU

Yer altı suyu, zemin yüzeyinin altında su taşımaya elverişli jeolojik formasyonlardaki
boşlukları dolduran ve büyük yerleşim merkezlerinin ihtiyaçlarının karşılanmasında
kullanılabilen su yataklarıdır.

Yer yüzüne düşen yağışların belirli bir miktarı zemin içerisine süzülerek yer altı su
yatağını oluşturur. Pratik olarak bütün yer altı suları, yüzey suyu orjinlidir. Yer altı suları tabii
olarak yağmurlar, nehirler, göller ve baraj göllerinden beslenebilir. Suni olarak yer altı
sularını besleyen kaynaklar ise, sulamadaki fazlalıktan zemine sızan sular, su kanallarından
sızan sular, yer altı suyunu beslemek için zemine verilen sulardır.

Bir yer altı suyu yatağından emniyetli bir şekilde alınabilecek su miktarı,su yatağını
besleyen ve bu yataktan alınan su miktarının arasındaki dengeye bağlıdır.bir yer altı su yatağı;
için hidrolojik denge aşağıdaki formülle verilir.

Q   S   D
Q , Yer altı suyu havzasını besleyen su miktarı

S , Havzadan sarf olunan su miktarı


D, Depolanan su hacminde meydana gelen değişme

Yer altı havzasını besleyen su miktarı şunlardan meydana gelir;

1 ) Yağmurlardan ve eriyen kar sularından ileri gelen tabii süzülme.


2 ) Yüzeysel su kaynaklarından süzülme.
3 ) Yer altı akımı.
4 ) Yer altı su tabakasını sınırlandıran tabakanın içinden gelen sızıntı veya zeminlerin
sıkışması dolayısıyla bu tabakalardan çıkan sular.
5 ) Suni yer altı suyu meydana getirme.

Yer altı suyu havzasından sarf olunan su miktarı ise;

1 ) Buharlaşma ve terleme.
2 ) Yüzeysel su yataklarına sızma.
3 ) Yer altı akım.
4 ) Yer altı su tabakasını sınırlandıran tabakalar içine sızan sular.
5 ) Kuyular, sızdırma galeri tarafından yer altından çekilen sular.

Akifer ve ÇeĢitleri

Boşlukları tamamen yer altı suyu ile doymuş olan ve bu suyu bir noktadan diğerine
iletebilen formasyonlara akifer ( su taşıyan tabaka ) denir. Akiferler üç çeşittir;

1 ) Serbest yüzeyli akiferler : Bu tip akiferlerde su yüzeyi dalgalı bir biçimde suyun
dolma ve boşalma alanına, kuyulardan çekilen debiye ve zeminin permeabilitesine bağlı
olarak değişir.

Akiferde depolanan su hacmindeki değişmeye bağlı olarak su yüzeyi alçalır veya


yükselir. Yer altı su yüzeyi akifere giren kuyulardaki statik su seviyesi (kuyudan su
çekilmemesi halindeki seviye) ile belirlenir.

ġekil:

Basınçlı akiferler : Bu tip akiferler su taşıyan tabakanın geçimsiz iki tabaka arasında
sıkışması halinde ortaya çıkarlar ve bunlara artezyen adı verilir. Yer altı suyunun basıncı
atmosfer basıncından büyüktür. Bu tip akiferlerde bir kuyu açılınca yer altı suyu sıkışmış
tabakanın tabanından piyezometre yüzeyine kadar kendiliğinden yükselir. Basınçlı akiferlerde
açılmış kuyulardaki su yüzeyinin yükselip alçalması, su hacmindeki değişmelerden çok
basınçtaki değişimlere bağlıdır. Bundan dolayı basınçlı akiferlerde bulundurdukları suyun
miktarında çok az bir değişmeyle beslenme bölgesinden suyu alarak ihtiyaç bölgesine
iletebilirler.

3 ) Yan basınçlı akiferler : Tabiatta tamamen serbest yüzeyli veya tamamen basınçlı
akiferlerden çok yarı basınçlı akiferlere rastlanır. Bu akiferlerde, geçirimli tabakanın altında
veya üstünde yarı geçirimli (akitar) veya yarı sıkışmış tabakalar mevcuttur.yer altı sularının
akış ve birikimlerinin hesaplanmasında, akiferlerin homojen ve izotop olduğu kabul edilir.
Homojen bir akifer, her noktada eşit hidrolojik su yatağıdır. Özellikleri doğrultularla
değişmeyen yer altı suyu yataklarına izotop akifer denir. Gerçekte bu özelliklere sahip su
yatakları mevcut değildir, ancak hesapları kolaylaştırmak için bu kabuller yapılır.

Yer Altı Suyu Beslenme ġekilleri

Bir yer altı suyu yatağından emniyetle alınabilecek su miktarı, su yatağının


beslenmesine bağlıdır. Yıllık beslenme miktarı, beslenme alanının büyüklüğüne, yıllık
ortalama yağış miktarına ve zemin geçirimliliğine bağlıdır. Mesela; yıllık yağış yüksekliği
800 mm olan bu bölgede yağış sularının %30’ unun zemine sızdığı kabul edilirse 1ha’lık
beslenme alanından oluşacak yer altı suyu miktrarı,

0,800  0,30  10 = 2400 m /yıl-ha olarak hesaplanır. Ortalama 1000 m / gün ihtiyacı olan
4 3 3

bir yerleşim merkezinin suyunu böyle bir yataktan temin edebilmek için gerekli olan
beslenme alanı

1000  365
 152 ha olarak bulunur.
2400

Yer altı suyu kaynakları aşağıdaki şekilde beslenir;

1 ) Üstten normal beslenme;


2 ) Kitle parçalanması (fay) Ģeklinde beslenme: Tektonik hareketlerle geçirimli ve
geçirimsiz tabakaları birbiri ile bağlantılı farklı iki kaynaktan biri diğerini besleyebilir. 1
numaralı yatak 2 nolu yatağı beslemektedir.
3 ) Enleme vadiler yardımı ile beslenme: çeşitli akarsu tabakalarını kesen bir akarsu
vadisi yer altı su yatağını besleyebilir, bazen de yer altı suyu akarsuya su verebilir.

4 ) Yer altı sularının suni olarak beslenmesi:


YER ALTI SUYU HĠDROLĠĞĠ

Darcy Kanunu:

Gözenekli bir ortamdaki akışın debisi, akış yolu boyunca meydana gelen yük kaybı ile
doğru, akış yolunun uzunluğu ile ters orantılıdır. Yer altı suyu hareketi ile ilgili problemler
yukarıda tanımlanan Darcy kanunu ile çözülmektedir.

h
Q  K.A 
 Sonlu farklar cinsinden yazılırsa;
L

dh
Q  K.A 
 A ile bölünürse;
dL
dh
V  K .  K .J
d

V : Darcy(filtre) hızı, K hidrolik iletkenlik, dh/dL = J = hidrolik eğim

Darcy kanunun tatbik edilmesi için;

1 ) Zemin küçük taneli malzemelerden meydana gelmeli.


2 ) Akım laminer olmalı. Re  10olmalı
3 ) Ortam homojen ve izotrop olmalı.
4 ) Altta yatay ve geçirimsiz bir tabaka vardır.
5 ) Akım permanantdır, yani zamana bağlı olarak rejim değişmez.
HĠDROLĠK ĠLETKENLĠĞĠN TAYĠNĠ

K hidrolik iletkenlik kat sayısının tayini aşağıdaki gibi yapılır:

1 ) Tahmin metodu: Elde hiç veri yoksa, zemin cinsine ve jeolojik formasyonlara
bağlı olarak verilen tablolardan bulunabilir. Kaba çakıl 1,74  10 3 m/sn.
2 ) Laboratuar Metodu: Doyma bölgesinden alınan zemin numuneleri örselenmeden
laboratuara getirilerek, permeametreler yardımıyla belirlenebilir.
3 ) Elek Analizi ve Ampirik Formüller: Ortamın hidrolik iletkenliği tane büyüklüğü
ile bağlantılıdır. Zeminin granülometrisi eğrisi çizilerek, bu eğriden zemin numaralarını %10
ve 60’ ını geçiren elek çarpanları d10ved60 okunur zeminin etkili tane çapıdır.

Zeminin üniformluk kat sayısı;

d 60
U
d10

U <5
 K  116d102 K(cm/sn), d 10 (cm)

4 ) Hidrolik Ġletkenliğin Arazide Ölçülmesi:

a ) İzleyici Madde Testi


b ) Deney Boruları
c ) Kuyularda Pompa Deneyi

İzleyici maddeler ile hidrolik iletkenliğin ölçülmesi için zeminde iki adet deney borusu
teşkil edilir. Borular arası mesafe, ve izleyicilerin bir borudan diğerine ulaşması için geçen
sürenin ölçülmesi yardımıyla suyun hızı, borulardaki su seviyelerinden eğim ölçülür ve Darcy
denklemi uygulanır.

1 nolu borudan izleyici madde (boya, tuz yada radyoaktif madde) yer altı suyuna ilave
edilir.
2 nolu borudan belirli aralıklarla numune alınıp, konsantrasyon ölçülür ve
konsantrasyonun zamanla değişimi çizilir. Konsantrasyonun max. olduğu noktadaki zaman
değeri, izleyicinin 1 borusundan 2 borusuna ulaşması için geçen süredir. Kuyular arası mesafe

1,50‘dir. Dolayısıyla ;

L2
K şeklinde hesaplanır.
ht

K değerinin zeminin gerçek hidrolik iletkenliğe eşit olabilmesi için, deney boruları
arası mesafe fazla olmamalı ve yer altı suyunun akış yönü doğru olarak bilinmelidir.

YER ALTI SULARININ SU ALMA YAPILARINA GĠRĠġĠ

Yer altı suyu tabakasının yüzeye yakın ve kalınlığının az olması halinde sular yatay
tesislere (sızdırma boru ve galerileri ile), derinde bulunması halinde ise düşey tesislerle
(kuyular ile) alınır. Yer altı sularının kaptaj tesislerine doğru olan hareketinin incelenmesinde
Dupuit denklemleri kullanılmaktadır. Dupuit denklemlerinin uygulanmasında aşağıdaki
kabuller yapılmıştır;

1 ) Tesise giren su, tesisten çekilen suya eşittir.


2 ) Su ve zemin sıkıştırılamaz.
3 ) Su yüzü eğimi küçüktür.
4 ) Yer altı suyu boyunca akım üniform ve yatay doğrultudadır.
5 ) Zemin homojen ve izotop doğrultudadır.
6 ) Darcy kanunu geçerlidir.
7 ) Su alma tesisi, su alma tabakasını taşıyan geçirimsiz zemine kadar indirilmiştir.

Sızdırma Galerilerinde Debi Hesabı

Yer altı suyu tabakasının özelliklerine göre sular sızdırma galerilerine bir veya iki
taraftan girerler. Debi hesabı ise tesisin inşa edildiği su yatağının serbest yüzeyli veya basınçlı
oluşuna göre de değişir. Galeriler genel olarak daha çok serbest yüzeyli yer altı suyu
yataklarında inşa edilir.
Galerinin birim uzunluğu başına, akış yönüne dik düzlemden galeriye giren debi;

q  V .( y.1) V  K .J yazılırsa

q  K .J . y J  dy
dx

dy
q  K. y
dx

1 2
qx  Ky  c
2

x  R için y  H , X  0 için y  h

1 (H 2  h2 )
q K ifadesi bulunur.
2 R
Bu denklemde q birim galeri uzunluğu başına galeriye giren debiyi, K hidrolik
iletkenlik sabitini, H yer altı suyu tabakası kalınlığını, h galerideki su derinliğini, R tesir
yarıçapını göstermektedir.

Tesir yarıçapı = Su alma tesisinden itibaren yer altı suyunun, yapılan bu tesis ve bu
tesisten alınan debiden dolayı etkilenmediği en yakın mesafedir. Tesir yarıçapından sonra, yer
altı suyu bu tesisten etkilenmez.
Galeriden alınan toplam Q ise;

1 ( H 2  h 2) )
Q  q.L  K .L
2 R

2q
Alçalma eğrisinin denklemi ise; y 2  x  h 2 şeklindedir.
k
Galerinin iki taraftan su lama halinde, galeriye giren debi;

H 2  h2
Q  K .L
R
Kuyu Debilerinin Hesabı:

Kuyuya doğru olan yer altı suyu hareketi, su yatağının tipine bağlı olarak dupuit
prensiplerine göre incelenebilir.

Kuyu ile aynı eksenli, x yarıçaplı ve y yüksekliğindeki silindir yüzeyinden kuyuya


doğru akan radyal akışın debisi;

dy
Q  2xyK
dx

Q, kuyunun debisi, x ve y alçalma eğrisi üzerindeki herhangi bir noktanın


koordinatları, 2xy akışının meydan geldiği silindirik yüzey, Kdy/dx Darcy kanununa göre
akımının hızını göstermektedir.

dx
Q  2 . y.dy.K  Qnx  y 2 K  c
x
x  r için y  h
x  R için y  H yazılırsa;

H 2  h2 3
Q  K (m / sn) denklemi elde edilir. S  H  h h H S
R
n
r

S (2 H  s)
Q  K
n( R )
r
R tesir yarıçapının hesabında aşağıdaki ampirik formül kullanılabilir;

R  3000  S  K (m/sn)

Basınçlı kuyuların hesabında yine Dupuit prensipleri uygulanır. YASS, tabakaları geçirimsiz
olan iki tabaka arasına sıkıştığı zaman, basınçlı kuyular açılabilir.
Basınçlı yer altı suyunda açılmış kuyu

Q  K .J . A J  dy A  2xm
dx
A, x kadar uzaktaki suyun girebileceği alandır.

Q  2mK dy
dx

Q dx
 dy  2mK  x

 entegre edilirse

Q
y nx  c
2mK

xr
 y  h ve x R
 y  H değerleri yazılırsa;

2mK 2mK
Q ( H  h)  S
R R
n n
r r
m basınçlı su yatağı kanalıdır.
Bu durumda alçalma eğrisinin denklemi;

Q x
y n  h şeklindedir.
2mK r

Debi Formüllerinin Kritiği

Kuyular için verilen debi formüllerindeki S (seviye alçalması)’ nın dışındaki


parametrelerin sabit olduğu veya büyük yakınlıkla sabit kaldığı kabul edilebileceğinden,
hesaplanacak debi S’ ye bağlıdır. Serbest yüzeyli akiferler için;

Q  C1 (3H  S )S
ve basınçlı akiferler için

Q  C2 .S
yukarıdaki ifadeler gözde geçirilirse teorik olarak, S = 0 için tesisin debisinin Qmin  0 ve
S  H için Q  Qmax ’ dır. S’ nin en büyük değeri su tabakası kalınlığı olabilir., ancak bu
pratik olarak mümkün değildir. S = H olursa, h = 0 olacak demektir.

Bu yer altı suyunun kuyuya giriş yüzeyinin sıfıra inmesi gerekir. Bu ise mümkün
değildir, kuyuya giriş hızı belli bir değerden daha büyük olamaz. Q ile S arasındaki bağıntı
grafik olarak çizilirse;

Eğrinin küçük seviye alçalmalarına karşılık gelen birinci kısmı doğruya yakındır,
ikinci kısımda S’ in büyümesine karşılık debideki artış azalmaktadır. Eğrinin eğim
değiştirdiği bu noktaya (A) kritik nokta, bu noktadaki seviye alçalmasına kritik alçalma adı
verilir. Seviye alçalmasının kritik değerden daha fazla seçilmesinin pratik bir faydası yoktur.
Bunun için seviye alçalmasının max değeri için S max  H / 2 olmalıdır.

Kritik Hız

Yer altı sularının kaptajlara doğru olan akış hızları büyük olursa tesise giren debi de
artar. Ancak hız büyüdükçe zemin içerisindeki su ile sürüklenen ince taneciklerin miktarı
artar. Sürüklenen bu ince malzeme zemin boşluklarının bir kısmı ile su toplayan tesislerin
filtre ve krepinlerini tıkar. Bundan dolayı yer altı suyu hızının belirli bir değeri geçmesi
gerekir. Aşılmaması gereken bu hız değerine kritik hız denir. Kritik hıza karşılık gelen debi,
debi değerine de müsaade edilen debi denir. O halde bu tesislerden temin edilecek de müsaade
edilen debi değerinden büyük olmaması gerekir. Zemin içerisine su ile sürüklenebilecek ince
malzemenin miktarı, zemin özelliklerine bağlıdır. Bundan dolayı bazen araştırmacılar kritik
hızı zemin hidrolik iletkenliği cinsinden ifade etmişlerdir. Sürekli su temin edilen kuyularda
maksimum hız,

Vmax  K / 30

serbest yüzeyli yer altı suyu tabakasında açılan bir kuyu için müsaade edilen debi değeri
Qmü;

Qmü  2rh K / 30

Formülü ile hesaplanır.


Kuyulardan Alınabilecek Optimum Debi Hesabı

Optimum debinin hesabı için kuyu formüllerindeki debi denklemleri ile müsaade
edilen debiyi veren denklem nümerik olarak aynı anda çözülür. Serbest yüzeyli yer altı suyu
yataklarında kuyudan çekilen debiyi veren formül Qmü formülüne eşitlenir.

S (2 H  S 2r ( H  S ) K
K 
3000S K 30
n
r

Bu denklemde belirli bir zemin ve kuyu için bilinmeyen sadece S’ dir ve bu eşitlikten
çözülmektedir. Denklemin analitik çözümü yoktur ve nümerik olarak deneme yanılma
metodu ile çözülmelidir. Bulunan değer debi denkleminde yerine yazılırsa optimum debi
bulunur.

Optimum debi grafik çözümle de kolaylıkla belirlenebilir.Bunu için debi ve müsaade


edilen debi denklemleri aynı eksen üzerinde grafik olarak gösterilir iki grafiğin kesişme
noktasına karşılık gelen alçalma ve debi değerleri, optimum alçalma ve debi değerleri olur.

Yer altı suyu yatağının basınçlı olması halinde müsaade edilen debi, Qmü  2rm K / 30
formülünden hesaplanır.
Basınçlı akifer için Q ve Q mü denklemleri eşitlenirse,

S K
2mK  2rm
3000S K 30
n
r

bu denklem deneme yanılma ile çözülerek Sopt ve Oopt bulunur.


KUYULAR :

Bir su kuyusu en basit şekli ile yer altı sularını yeryüzüne çıkarmak için zemin
içerisinde düşey doğrultuda açılan boşluktur. Bazen de kuyular yer altı araştırmaları için suni
olarak yer altı suyunu beslemek için veya kullanılmış suları uzaklaştırmak için açılabilir.
Kuyu tipinin ve inşa metodunun seçimi, kuyuların kullanma amacına, temin edilecek suyun
miktarına, yer altı suyunun deriliğine ve jeolojik şartlara ve ekonomik faktörlere bağlıdır.

Kuyular üç grupta incelenir.

1 ) Deney kuyuları
2 ) Basit ve hazneli kuyular
3 ) Derin borulu kuyular

Deney Kuyuları

Yeni bir bölgede bir kuyu inşa etmeden önce deney kuyularının açılması gerekir.
Deney kuyuları, yer altı suyunun derinliği, suyun kalitesi, akiferin fiziksel özelliklerini ve
kalınlığını belirlemek için açılır. Böylece iyi sonuç vermemesi muhtemel ve pahalı olan
kuyuların inşasından vazgeçilebilir. Deney kuyuları sondaj makineleri, döner sondaj metotları
ve enjeksiyon metotlarından biriyle açılır. Deney kuyularından iyi netice alınırsa bu kuyular
geliştirilerek normal kuyu haline dönüştürülür.

Deney kuyuları açılırken rastlanan değişik jeolojik formasyonlar derinlikleri ile


birlikte kayıt edilir, bu kayıtlara kuyu kütüğü denir.

Basit Hazneli Kuyular

Yer altı suyunun fazla derinde olmadığı zeminlerde el aletleri veya kazım makineleri
ile 1-10m çapında ve 20m derinliğe kadar açılan kuyulara basit hazneli kuyular denir. Çapları
genellikle 3m’nin altındadır.küçük çaplı hazneli kuyular küçük yerleşim bölgelerinin veya tek
bir evin ihtiyacını karşılayacak kapasitededir.

Kuyu çevresi tuğla, taş,beton(geçirimsiz) vb. maddelerle kaplanır. Çapları 2m den


küçük olan kuyular hazır beton halkalardan inşa edilir. Büyük ve derin hazneli kuyularda kazı
ilerledikçe kaplamaları aşağıya doğru indirmek sureti ile kuyu inşa edilir. Bu kuyulara keson
kuyu denir. Keson içerisindeki zemin aletlerle kazılır, alt kısmı boşalan keson kendi
ağırlığıyla aşağı iner, diğer taraftan kesonun üst kısmı yer yüzünde yapılmaya devam eder.
Keson hangi derinlikten su alacaksa, keson yanlarında o derinlikte barbakanlar (su alma
delikleri) teşkil edilir.

Kuyu tabanından gelen sular tabandaki kumları harekete geçirmemelidir. Tulumbanın


emme borusu kuyu tabanından en az 1 m yukarıda olmalıdır. Eğer ince kum geliyorsa, tabanın
üzerine, aşağıdan yukarıya doğru tane boyutları büyüyen ve toplam kalınlığı en az 25 cm
olmak üzere bir filtre tabakası teşkil edilir.

Kuyuda su seviyesi alçalmasının maksimum olması halinde, kuyudaki su yüksekliği


2m’den az olmamalıdır. Hazneli kuyular, konsolide olmamış ve alüvyonlu zeminlerde su
temininde sık kullanılır ve basit metotlarla açılabilir. Kuyunun kuruda inşası için aşağıdaki
metotlardan biri uygulanır.

1 ) Zemin yer altı suyu seviyesine kadar kazıldıktan sonra pompa vasıtası ile su
boşaltılır.
2 ) Kuyu etrafında açılan deliklere CO 2 gazı doldurulur ve yer altı suyunun kuyu
çukuruna girmesi önlenir.
3 ) Kuyu çukurunun etrafına borular yerleştirilerek, yer altı su seviyesi düşürülür.
4 ) Keson usulü ile kuyu açılır.

Hazneli kuyular, su alma şekillerine göre üç grupta incelenebilir.

A ) Sadece tabandan su alan hazneli kuyular: Küçük grupların su ihtiyacı için


açılır ve kuyunun geçirimsiz tabakaya kadar indirilmesi gerekmez.
B ) Hem tabandan, hem yanlardan su alan kuyular: Kuyunun derinliği birinciye
göre daha fazladır. Yan cidarlarda bırakılan boşluklar, toplam yan yüzeyin 1/4 ‘ ü kadardır.
C ) Sadece yanlardan su alan hazneli kuyular: Kuyu geçirimsiz zemine kadar iner.
Bu tip kuyularla daha çok su alınır.
BORULU KUYULAR

Borulu kuyular, birbirine ekli boru parçalarını zemin içine indirmek sureti ile teşkil
edilir. Bu kuyulara su, indirilmiş yer altı seviyesinin altında kalan boru parçaları üzerinde
açılmış deliklerden girer. İnşa edilmeleri kolaydır. Çapları küçüktür ve kirlenme tehlikesi
azdır. Her türlü yer altı suyu tabakasından su temin edilebilir. Derin tabakalardan su
alınabildiğinden, debileri mevsimlere göre fazla değişmez. Çeşitli yer altı suyu tabakalarından
aynı anda su alınabilir, istenmeyen su tabakasının geçilmesi kolaydır. Borulu kuyular sığ ve
derin olmak üzere iki grupta toplanır. Sığ kuyular inşa metoduna göre;
1 ) Çakma Kuyular: bu kuyular birbirine eklenmiş boru parçalarının bir şahmerdanla
zemine çakılması sureti ile teşkil edilir, en alttaki borunun üzeri deliklidir.Çapları 2,5-10 cm
arasındadır.derinlikleri 15 m yi geçmez. İyi netice alınması için yer altı suyu derinliğinin 3-5
3
m olması istenir. Verimleri 100-250 m /gün arasındadır.

2 ) Burgu Ġle Açılan Kuyular: Yer altı su seviyesinin zemin yüzeyine yakın olduğu,
konsolide olmamış akiferlerde inşa edilir.küçük ihtiyaçlar için en ucuz metottur. Motorla
çevrilen burgularla 1 m çapında ve zemin özelliklerine göre 30 m’ ye kadar kuyu açılabilir.

3 ) Enjeksiyon Metodu Ġle Açılan Kuyular: Zemin içerisine püskürtülen su jetlerinin


parçalayıcı etkilerinden faydalanarak inşa edilirler. Büyük çaplı bir muhafaza borusu
içerisine yerleştirilen küçük çaplı borudan bir tulumba ile yüksek basınçlı su püskürtülür.
Su zemini gevşetir ve kesici alet kolayca ilerler. Püskürtülen su, parçalanan zemini dışarı
atarken muhafaza borusu zemin içerisine ilerler. Bu metotla 3-10 cm çaplı ve 15m.
Derinliğinde kuyular açılır. Verimleri düşüktür ve konsolide olmamış zeminlerde iyi netice
verirler. Daha çok gözetleme kuyusu olarak açılır.

Derin kuyular çeşitli tip ve büyüklükteki sondaj makineleri ile açılır. Darbeli sondaj
metodunda 8-60cm çaplı ve 600m derinlikte kuyular açılabilir.konsolide olmuş ve sert
zeminlerde daha etkilidir.

Kuyuların Donatımı

Kuyular zeminde açıldıktan sonra donatılarak tamamlanmalıdır. Kuyuların


tamamlanması için kuyunun kaplanması, kaplamanın çimento şerbeti ile takviyesi, kum çakıl
filtrelerinin seçimi ve yerleştirilmesi, kuyu başlık hücresinin teşkili ve uygun teçhizatın
seçilmesi gerekir.

1 ) Kuyu Kaplaması (muhafaza borusu): Çeşitli metotlarla açılan kuyu boşluğunu


cidarlarda meydana gelebilecek çökmelere karşı korur ve yüzeyden yer altı suyu yatağına
kadar uzanan sondaj deliğinin sürekliliğini temin eder. Yüzeyden sızan suların ve yer altında
istenmeyen tabakalardaki suyun kuyuya girmesini önler.

2 ) Kuyunun Çimentolanması: Kuyu muhafaza borusu teşkil edildikten sonra, etrafı


çember şeklinde çimentolanarak, istenmeyen suların girmesi ve korozyonla muhafaza
borusunun aşınmasını önler, ayrıca boşluklu zeminlerin stabilitesi temin edilir.

3 ) Filtre Borusu: Gevşek zeminlerde açılan kuyularda kuyu boşluğuna filtre borusu
yerleştirilir. Veya muhafaza borusunun alt kısmı filtre şeklinde yapılır. Filtre boruları kuyu
içine kum sürüklenmesini önler, hidrolik direnci azaltarak kuyu içerisine fazla su girmesini
sağlar. Filtre borusu delikleri kolay tıkanmayacak kadar büyük ve zeminin kuyu içerisine
akmasını önleyecek kadar da büyük olmalıdır. Filtre borusu delikleri 1-6 mm arasındadır.

4 ) Kum Çakıl Filtreleri: İnce taneli gevşek zeminlerde açılan kuyularda filtre
borusunun deliklerinin küçültülmesi zor olduğundan, filtre borusunun etrafına filtre teşkil
edilir.

Filtredeki en büyük tane çapı 1cm, filtre tabakası kalınlıkları 6-15cm olmalıdır.

5 ) Kuyu BaĢlık Hücresi: kuyu başları içeriye yüzey sularının girmesine mani olacak
şekilde teşkil edilir. Vanalar, klape, şalter ve diğer teçhizat bu başlık hücresi içerisine
yerleştirilir.
Kuyu Tulumbaları :

Mekanik enerjiyi, hidrolik enerjiye dönüştürmek sureti ile suyun akışını temin ederler.
Belirli tip ve büyüklükte bir pompanın seçimi aşağıdaki faktörlere bağlıdır.

1 ) Pompanın kapasitesi
2 ) Kuyu çapı ve derinliği
3 ) Pompa seviyesinin derinliği
4 ) Kuyu suyundaki kum konsantrasyonu
5 ) Toplam basma yüksekliği
6 ) Kullanılabilecek güç kaynağı
7 ) Maliyet

kuyu tulumbaları, basit tulumbalar, derin kuyu tulumbaları ve dalgıç tulumbalar olmak üzere
üç grupta incelenebilirler. Basit tulumbalar indirilmiş su seviyesinin zemin yüzeyinden 6-
8m,derinde olması halinde kullanılır. Pompa ve motor, kuyu başlık hücresinde teşkil edilir.
Derin kuyu tulumbaları i.s.s, 30 m ye kadar olması halinde kullanılır. Motor kuyu başı
hücresinde, tulumba kuyu içerisinde teşkil edilir. Kuyudaki i.sis nin 30 m den daha derin
olması halinde motorunda tulumbanın da kuyu içerisinde teşkil edildiği dalgıç motorlu
tulumbalar kullanılır.

Tulumbaların toplam basma yüksekliği alınan suyun suyun düşey doğrultudaki toplam
yükseldiği mesafedir. Bu mesafe:

a ) Kuyulardaki alçalma miktarı


b ) Statik yükseklik (kuyu statik seviyesi ile suyun basıldığı yerdeki s.s arasındaki
fark)
c ) Emme ve basma borularındaki kayıplar
YÜZEY SULARININ KAPTAJI

Yer altı suları özellikleri bakımından iyi olmasına rağmen, miktar bakımından çoğu
zaman iyi olmadığından, yerleşim merkezlerinin artan su ihtiyaçlarını karşılamak için yüzey
sularını kullanmak gerekmiştir. Yüzey suyu olarak göller, akarsular ve baraj göllerinden
temin edilen suların, mutlaka tasfiyesi edilmesi gerekir. Yüzey sularının kalitesini bozan
maddeler;

1 ) Tabii olarak hidrolik havzadan veya yağış sırasında atmosferden,


2 ) İnsan faaliyetleri sonucu, kullanılmış suların yüzey sularına verilmesinden,
3 ) Havzadaki tarım alanlarından yağış suları ile sürüklenir.

Yüzey sularının alınmasında, su alınacak yerin tespitinde ve tasfiye tesislerinin


seçiminde yabancı maddelerin kaynakları dikkate alınmalıdır. Göl sularının durgun olması
nedeniyle çökebilen maddeler sudan ayrıldığı için, göl sularının kalitesi nehir sularına göre
daha iyidir. Ancak ötrifikasyon olayı (alg ve yosunların çoğalması) göllerde daha hızlıdır.

Göl Sularının Kaptajı

Göllerden su alınmasında kirletici kaynaklar, akıntı durumları, tabakalaşma


derinlikleri, hakim rüzgarların yönü dikkate alınmalıdır. Mümkün olduğu kadar sahilden
uzak ve derinden su alınmalıdır. İstenilen derinlikten su alınabilmesi için çeşitli derinliklerden
su alabilen tesisler tercih edilmelidir.
Nehir Sularının Kaptaj

Nehirden alınan sular kullanılmadan önce tasfiye edilmelidir. Su kalitesinin zamanla


değişmesi (yaz ve sonbahar aylarında mangan miktarının artması, oksijen miktarının
azalması) sebebi ile suları tasfiye eden tesisler buna göre projelendirilmelidir. Su alma yeri,
yerleşim bölgelerinden nehir menbasına doğru yeteri kadar uzakta, su hızının ve derinliğinin
büyük olduğu bir bölgede teşkil edilmelidir. Kumlanma ve erozyon olmaması için nehrin su
alınan kısmının düz olması ve suyun su alma yapısına giriş hızının 0,3m/sn’ den küçük olması
arzu edilir. İhtiyaç debisinin, nehrin minimum debisinden küçük olması halinde, sular
doğrudan nehirden alınır, aksi takdirde bir biriktirme yapısına ihtiyaç duyulur.

1 ) Nehir Ģevlerinde teĢkil edilen kaptajlar:

a) Nehirlerden alınacak sular terfi edilecekse ve su seviyesi çok değişkense nehir


şevinde hem emme çukuru, hemde çökelme odası vazifesini gören bir bölme yapılır. Ayrıca
farklı seviyelerden su alınması sağlayan ızgaralar korunur.
b ) Nehirdeki su seviyesi fazla değişmiyor ve nehir yamacı dikse, nehir suları bir boru
ile emme çukuruna getirilir, oradan şehre iletilir.

2 ) Nehir yatağında teĢkil edilen su alma yerleri:


3 ) Nehir yatağı altında teĢkil edilen su alma yerleri : Su alınacak nehirde min. su
derinliğinin çok küçük olması halinde nehir tabanı altında inşa edilir.

Baraj Gölü Sularının Kaptajı

İçme suyu temini için inşa edilen barajlarda taşkın akımları için dolu savakların yanı
sıra dip savaklar ve su alma yapıları teşkil edilir. Baraj inşası suyun akış kesitini büyülttüğü
için akış hızı yaklaşık olarak sıfır olur, bunun sonucu olarak su içerisindeki katı ve askı
halindeki maddeler çöker. Yüzeyin büyümesi neticesi havadan daha çok oksijen suya geçer,
böylece suyun kendini temizleme kapasitesi artar.

Baraj gölünde su seviyesi değişimi ve sıcaklığın seviye değişmesi sebebiyle çeşitli


seviyelere su alma ağızları konulur. Su alma yapıları bir kule şeklinde olduğu gibi çeşitli
derinliklerden manevra odasına gelen borular şeklinde de olur. Kademeli su alma ağızları
sayesinde, bulanıklığın az olduğu yerlerden su almak mümkün olur.

Uygulama 1 ) gelecekteki nüfus 120.000, ort su sarfiyatı ort Qg  250lt / N  G olan


bir şehrin su ihtiyacı şekilde verilen serbest yüzeyli yer altı suyu ihtiva eden bir arazide
açılacak kuyudan alınacaktır. r = 0,50 m, k = 0,0036 m/sn dir. Bir kuyudan alınabilecek
optimum debiyi ve gerekli kuyu sayısını bulunuz.
Çözüm :

1,5  Qort  N 1,5  250 120,000


Qiht    521t / sn
86400 86400

H 2  h2 K
Q  K ve Qmü  2rh
R 30
n
r

R  3000S K

H 2  h2
s h Q  K K
(m) (m)
R Q  2rh
n 30
r
0 35 0 0,2198
1 34 0,1325 0,2135
2 33 0,2337 0,2072
1,5 33,5 0,1846 0,2104
1,75 33,25 0,2095 0,2088
S opt  1,75m Qopt  0,2095m3 / sn

Qiht 0,521
Kuyu sayısı n  
Qopt 0,2095

n  2,47  3 kuyu
1 kuyu yedek
4 kuyu
Uygulama 2): Nüfusu 10 000 olan bir kasabanın içme ve kullanma suyu statik su
yüzeyi yatay olan ve iki taraftan beslenen sızdırma boruları (galerileri) ile alınacaktır. su
tabakası kalınlığı 3m olup, k = 0,003 m/sn’dir. Max.günlük su ihtiyacını 200lt/N-G alarak
sızdırma borularının çap ve uzunluğunu bulunuz.
Çözüm :

max Qg  N 200 10000


Hesap debisi Q    23,15lt / sn  0,023m3 / sn
86400 86400
Sızdırma borusundaki su hızı V  0,2  0,4m / sn
V  0,3m / sn seçelim. Sızdırma borusu yarı dolu olarak hesap edilir.

1d 2 8Q 8  0,023
Q V d   0,44m
2 V   0,3
Boru çapı 0450 mm seçelim . Gerçek hız hesabı yapılır.
S  H  h  3  0,45 / 2  2,775m
R  3000.S K  3000  2,775  0,003  457m
İki taraftan beslenme halinde

H 2  h2
Q  K .L H  3mt h  0,45 / 2  0,225m
R
QR 0,023  457
L   391,5mt  392mt
K ( H  h ) 0,003  (32  0,2252 )
2 2

Uygulama 3 ): Hesap debisi Q  170lt / sn olan bir şehrin ihtiyacı, su yüzeyi eğimli
yer altı suyundan sızdırma boruları ile temin edilecektir. Yer altı suyu eğimi J = 0,011 ve H =
4,5m’dir.d 10 = 0,4 mm olarak verildiğine göre sızdırma borusu ile toplama sandığını odasına
bağlayan borunun çapını bulunuz. Sızdırma borularının uzunluğunu hesaplayınız.
Sızdırma borularındaki su hızını (0,2-0,4m/sn) 0,3m/sn seçelim. İhtiyaç debisinin
yarısı toplama sandığının bir tarafından geleceğinden;

Q 1 d 2 4Q 4  0,170
  V  ise d 2   
 d  0,72m
2 2 4 V   0,3

d  0,850m olarak seçelim


sızdırma boruları boyu L;
Q  k.I .J .H L  Q / H .K .J

K  0,0116 d102  0,0116(0,4) 2  0,0019m / sn

0,170
L 1808m
4,5  0,0019  0,0011

Toplama sandığı ile toplama odası arasındaki boru çapı:

V = 0,5m/sn ve yarı dolu olarak boyutlandırılır;

d 2 1 8Q 8  0,170
Q  V 
 d    0,95mt
4 2 V   0,5

BÖLÜM IV SULARIN ĠLETĠLMESĠ (ĠSALE)

Suyun temin edileceği kaynak seçildikten sonra, sıra kaynakta derlenen suların ihtiyaç
bölgesine iletilmesine gelir. Suları bulunduğu yerden, ihtiyaç bölgelerine götüren tesislere
iletim (isale) hattı adı verilir. İsale hatları suyu genel olarak suyu taşıyan bir eleman ile bu
elemanın gerektirdiği teçhizattan meydana gelir. Suyu taşıyan eleman olarak açık kanallar,
tüneller, akadükler ve çeşitli malzemeden yapılmış borular kullanılabilir.
Ġsale Hattı Tipleri

İsale hatları akımın şekline göre:


Basınçlı isale hatları,

1 ) Serbest yüzeyli isale hatları,


2 ) Terfili isale hatları, olmak üzere iki tipte teşkil edilebilir.

Su alma yerleri, yerleşim merkezindeki su deposuna göre yeterli yükseklikte ise su


hazneye yer çekimi ile (cazibe ile) iletilir, aksi takdirde suların tulumbalarla hazneye
basılması gerekir.
Serbest yüzeyli isale hatlarının, isale hatlarına göre dezavantjları, üç grupta
toplanabilir;

A ) Ġsale hattının güzergahı yönünden: Açık kanallar ve galeriler belirli bir eğimde
olacağı için boyları uzar ve akadük, tünel gibi özel yapıları gerektirir. Halbuki borular her tip
zeminde, arazinin iniş ve çıkışlarına uyan hatlarla döşenebilir.

B ) Kirlenmeye karĢı koruma yönünden: Serbest yüzeyli isale hatlarından


geçirimsizlik tam olarak temin edilemez. Temiz suların iletilmesi tehlikelidir, su ısı
değişimlerinden etkilenebilir. Borulu sistemlerde bu dezavantajlar yoktur.

C ) ĠĢletme bakımından: Serbest yüzeyli isale hatlarında debinin ayarlanması zordur,


borularda ise debi kolaylıkla ayarlanabilir.

İsale hatlarındaki elemanlar ya proje sonundaki ihtiyaçlara göre, boyutlandırılır, yada


belli bir kapasitede bir boru hattı döşenir, ihtiyaç artınca ikincisi döşenir. Aynı anda birden
fazla boru veya kanalın inşasının gerektirdiği durumlar aşağıda özetlenmiştir.

1 ) Nihai kapasite için gerekli boru çapının piyasada bulunmayacak kadar büyük
olması,
2 ) İsale hattındaki borunun kırılma ihtimalinin fazla ve tamir için gerekli zamanın
uzun olacağının önceden bilinmesi.
3 ) Güzergahta dere geçidi vb. tehlikeli kısımların bulunması (en azından bu kısımların
çift yapılması gerekir.)

Aynı debiyi geçirmek üzere, aynı tipte teşkil edilmiş çift isale hattı, tek hatta göre
%30-40 daha pahalıdır.

Serbest yüzeyli isale hatları

Serbest yüzeyli (basınçlı) isale hatlarında su atmosfer basıncında akar ve piyezometre


çizgisi su yüzeyine pareledir. Basınçsız iletim hatları açık kanallar ve galeriler olmak üzere iki
gurupta incelenir.

Açık kanallar iletilecek debinin çok büyük olması halinde kaptajla tasfiye tesisi
arasında kullanılabilir. Kanal cidarları beton veya betonarme kaplamalıdır. Eğimleri %0,01 ile
%0,05 arasında değişir. Kanallardaki su hızı çökelmeye meydan vermeyecek kadar büyük
(0,60m/sn), erozyona (aşınmya) sebep olmayacak derecede küçük (2m/sn) olmalıdır.

Küçük debiler daire kesitli, büyük debiler ise at nalı, yumurta veya dikdörtgen kesitli
galeriler ile nakledilir. Galeriler, kesme taş, tuğla, beton veya betonarmeden yapılabilir. Su
hızı 0,60-1,20 m/sn arasında seçilir ve ¾ ünün dolu olduğu kabul edilerek boyutlandırılır. 6
m’ den daha derinde galeri inşa edilmesi gerektiğinde, tünel inşa etmek daha ekonomik
olabilir.
BASINÇLI ĠSALE HATLARI

Su mühendisliğinde en büyük gelişme, suları basınç altında iletebilen tesislerin


geliştirilmiş olmasıdır. Bu sayede isale hatlarının boyları kısalmış, ayrıca kirlenme tehlikesi
de büyük ölçüde azalmıştır. Serbest yüzeyli isale hatlarında zaman zaman rastlanan tat, koku
ve renk bozulmalarına borularda rastlanmaz. Boruların taşınması ve döşenmesi de kolaydır.

Basınçlı isale hatları üç grupta incelenebilir;

1 ) Cazibeli isale hattı (suyun yer çekim kuvveti ile bulunduğu yerden hazneye kendi
enerjisi ile akması)
2 ) Terfili isale hattı (suyun bulunduğu yerden tulumbalarla yükseltilmesi)
3 ) Kısmen cazibeli, kısmen terfili isale hattı.

Basınçlı isale hatlarında su hızının alt ve üst sınırları suyun berraklığına ve boru
cinsine göre değişir. Silt sürükleyen sular için minimum hızın 0,50-0,60 m/sn olması gerekir.
Üst sınır, iyi malzemeden yapılmış borularda 5m/sn ye kadar çıkabilir. Üst sınırın
belirlenmesinde gözönüne alınacak önemli bir faktörde su darbeleridir. İsale hatlarında
tavsiye edilen hız değerleri 0,80-1,80 m/sn arasında değişir. İsale borusu çapları ise
ihtiyaçlara göre değişir, fakat 100mm küçük çaplı boruların kullanılması tavsiye edilmez.

Ġsale Hattı Güzergahının Belirlenmesi

İsale hatlarının planlanmasında ilk iş, boru hattının ve diğer işletme teçhizatının
gösterdiği topoğrafik haritanın hazırlanmasıdır. Kaptaj ile su haznesinin inşa edileceği bölge
arasında şeritvari bir harita çıkarılır. Bu harita üzerinde isale hattı güzergahı tespit edilir.
Güzergahta mümkün olduğu kadar fazla iniş çıkış olmamalıdır. Boruların yatay
döşenmemesine dikkat edilmelidir, aksi takdirde boruyu gereken hallerde boşaltmak mümkün
olmaz. Bunun için zeminin yatay olduğu bölgelerde döşenen borulara eğim verilmelidir. Bu
eğimlerin akış yönünde çıkışlarda %0,20 inişlerde %0,5 olması yeterlidir.
İsale hattı geçirilirken genel olarak zemin topoğrafyası takip edilmekle beraber
bazen zemin profiline tam olarak uyulamaz. Bazı yerler fazla derin, bazı yerler ise sığ
yapılarak uygun bir hat geçirilir. Böylece boru hattında işletme teçhizatı azaltılarak ekonomi
sağlanmış olur. Terfili isalede hattın sürekli yükselmesine dikkat edilir. Güzergahta keskin
yön değişikliklerinden kaçınmalıdır. Ayrıca güzergah batak ve çürük zeminlerden
geçmeyecek şekilde seçilmelidir.

Ġsale Hatlarında Kullanılan Borular

Basınçlı su iletim hatlarında kullanılacak borular, maruz kalacakları su basıncına,


iletilecek suyun ve boruların döşeneceği zeminin özelliklerine bağlı olarak seçilir. Borular,
boru parçaları, vana, vantuz vb. donatım elemanları (mm) cinsinden ifade edilen, anma
(itibari,nominal) çapı ile anılırlar. Borular için müsaade edilen işletme basıncı normal işletme
şartları altında borunun sürekli olarak maruz kaldığı en yüksek reletif (Patm = 0) basınç olup,
bunun tayininde basınç darbeleri dikkate alınmaz. Cazibe ile isalede maksimum statik basınç,
terfili isale de ise maksimum dinamik basınç bu değerden küçük olmalıdır. Boru
kırılmalarının, boru kırılmalarına karşı kullanılan emiyet tertibatı ve tulumbalarda elektirik
kesilmelerinin sebep olduğu basınç darbeleri normal olmayan işletme şartlarıdır.

Fabrika basıncı: Boru ve donatımı imal eden fabrikanın, borunun mukavemetini ve


geçirimsizliğini kontrol için tatbik ettiği basınçtır. Deney basıncından daha büyüktür.

Deney basıncı: Tamamlanmamış bir boru hattında yapı yerinde hendek topakla
kapatılmadan önce tatbik edilen basınçtır. Bu deney, bağlantıların su sızdırıp sızdırmadığını,
nakil ve döşeme sırasında çatlayan ve hasara uğrayan boru kısımlarının mevcut olup
olmadığını gösterir. Deney basıncı, genellikle işletme basıncının 1,5 katıdır.

Font borular: Korozyona karşı mukavemetleri yüksek ve ömürleri uzundur. (50


sene). Basınç mukavemeti fazla olmakla beraber kırılgandır. Borular ve boru özel parçaları
koruyucu madde ile içten ve dıştan kaplanır. 1200 mm lik çapa kadar imal edilmektedir. 10 –
12-5ve 16 atü ( atmosfer basıncı) işletme basıncına dayanıklı tipleri mevcuttur. Dolayısıyla
işçiliği fazladır. Font borularının bağlantı şekilleri flanşlı ve muflu (ambuatmanlı) olmak
üzere başlıca iki çeşittir.

2 ) Çelik borular: Boyları uzun olduğu için (16m) ek yerleri sayısı azdır. 400mm’
den küçük çapta yapılmaz. 16-25-40 atü basınca dayanıklı tipleri mevcuttur. Taşıma ve
döşemesi kolaydır. Korozyona karşı mukavemetleri azdır, ancak bitümlü maddeler ile
kaplanarak bu olumsuzluk ortadan kaldırılabilir. Font borulara tatbik edilen bağlantı
şekillerinin dışında kaynaklı bağlantılar çelik borularda çok kullanılır. Yüksek işletme
basıncına sahip iyi kaliteli çelik borular, ince cidarlı yapılabilmeleri sayesinde hafif
olduklarından dolayı özellikle büyük çaplı isale hatları için ekonomik olurlar.

3 ) Plastik borular: PE (polietilen) veya sert PVC (polivinil klorür) olan mamul olan
plastik borular son yıllarda geniş uygulama alanı bulmuştur. Taşıması ve döşemesi kolaydır.
Korozyona karşı mukavimdir. Normal olarak 60°C üzerindeki sıcaklıklarda kullanılmazlar.
Belirli bir işletme basıncında, çalıştırılabilen bir plastik borunun ekonomik olarak imal
edilebileceği en büyük bir çap vardır, bu 16 atü lük işletme basıncı için 400mm’dir. Hidrolik
olarak çok az yük kaybına sebep olurlar.

4 ) Betonarme borular: 100-500 mm’ çapında, en az B450 kalitesinde olmak üzere


imal edilirler. 10 atü lük işletme basıncına kadar dayanıklı olabilirler. Boru boyları 6 m´ye
kadar olabilirler. Taşıma ,döşenme ve yataklandırma esnasında dikkatli olunmalıdır. Darbe,
çarpma ve nokta yüklere karşı hassastırlar. Cidar kalınlıkları fazla olduğundan ağırdırlar.
Agresif su ve toprakta ve çürük zeminlerde tavsiye edilmez.

Boruların DöĢenmesi:

Plandaki boru güzergahı, arazi üzerine kazıklar çakılarak tespit edilir. Boruların
döşeneceği hendek elle veya makine ile kazılabilir. Hendek kenarına getirilen borular iplerle
yuvarlanarak veya gezer vinçlerle hendeğe iletilir. Gerek isale gerekse şebeke hatlarında don,
yük ve ısı etkileri göz önüne alınarak boru üstünden zemin yüzeyine kadar zemin yüzeyi arası
mesafe 1,25m’ olmalıdır.
Minimum hendek genişliği 60 cm dir.boru çapının 200mm’ den büyük olması halinde
hendek genişliği b,
B= D+40 (cm) olacak şekilde hesaplanır. Hendeğin civarı düşey olarak açılır, gerektiği
zaman iksa yapılır. Boruların birleşim yerlerinde hendeğin genişliği ve derinliği arttırılarak
niş adı verilen çukurlar teşkil edilir.

Hendek tabanın kayaya rastlaması halinde hendek 20 cm derinleştirilir ve bu kısım


kumla doldurulur. Kayalık arazide boru arızalarının %30’ u borunun kaya üzerine
oturmasından ve kum miktarının az olmasından ileri gelir. Bataklık çürük zeminlerde boru
döşemesi, mecbur kalınmadığı sürece değiştirilmesi daha uygun olur.
Dağlık bir arazide akıcı zemin üzerine boru döşenmesi halinde tabanda teşkil edilen
tespit kitlelerine boru bileziklerle bağlanır. Eğimin %20’ den az olması halinde, he boruya
tespit kilidi yapılabilir.

Borular hendeklere indirilip bağlantılar yapıldıktan sonra basınç deneyine tabii tutulur.
Sızma noktalarının ve sızma miktarının tespiti için basınç deneyine tabi tutulur. Sızdırma
noktalarını ve sızma miktarının tespiti için basınç deneylerine 24 saat devam edilir. Basınç
deneylerinin olumlu olması halinde hendekler yavaş yavaş doldurulabilir. Hendek boru
üstünden 20 cm ye kadar yumuşak toprakla, geri kalanı hendekten çıkan toprakla doldurulur
ve her 10 cm de bir sıkıştırılır. Sıkıştırma boru üzerinde 30 cm lik dolgu elde edilinceye kadar
sürdürülür.
Bazı durumlarda isale hattının göl veya akarsu altından geçirilmesi gerekebilir.çoğu
zaman kuru olan sığ derelerden geçişte yeterli olan bir hendek tabanda açılır, boru hendek
içerisine indirildikten sonra betonla doldurulur. Büyük nehirlerde alçak su seviyesi ile nehir
tabanı arası mesafenin 3m’den büyük olması halinde su içerisine betonarme bir sandık yapılır,
sandığın içi kum doldurularak, boru bu kum tabakası içerisine yerleştirilir. Bazı hallerde su
köprüsü yapmak veya mevcut köprüyü konsolla boruya bağlamak sureti ile akarsular
geçirilebilir.

Ġletim Hattı Hesabında Hidrolik Esaslar

Kaptaj kotunun, şehir suyu haznesinin giriş kotundan yeteri kadar büyük olması
halinde sular cazibe (yerçekimi) ile iletilir. Cazibe ile iletimde, önce şerit vari topoğrafik
harita üzerinde işaretlenen güzergah yardımıyla zemin profili çıkarılır. Daha sonra genellikle
zemin profiline uygun olarak, boru profili çizilir. Profil üzerinde zemin kotları, boru taban
kotları, ara mesafeler, başlangıca olan mesafeler, boru çapı, ipi, cinsi, boru eğimi ve planda
gidiş gösterilir.

Boru Çaplarının Hesabı:

İletim hattı borusunun profili çizildikten sonra mevcut hidrolik yüke ve iletilecek
debiye göre boru çapı tayin edilir. Mevcut yük kaptajdaki su kotu ile haznedeki maksimum su
kotu arasındaki farktır. Boru hattı boyunca hazneden daha yüksek kotlu tepelerin bulunması
halinde ise, kaptajdaki su kotu ile kritik tepe noktası kotu arasındaki fark hidrolik yükü
verecektir. Bu fark boru boyunca bölünerek hattın maksimum hidrolik eğimi bulunur.
İhtiyaç debisinin iletilmesi sırasında meydana gelecek yük kayıplarının mevcut yükten
daha büyük olması gerekir. İletilecek debiye tavsiye edilen hız limitlerine ve karşılanabilecek
yük kayıplarına göre bir boru çapı seçilir. Genel olarak seçilen borudan ihtiyaç debisinin
geçmesi halindeki, hidrolik eğim, hattın max. hidrolik eğiminden daha küçüktür. Gerekli
tedbirler alınmadığı takdirde, boru hattı boyunca, boru eğiminin hidrolik eğimden daha büyük
olduğu bölgelerde serbest yüzeyli akımlar oluşur. Bunun önlenmesi için hazne girişlerine,
varsa maslak (basınç kırıcı) girişlerine basınç düşürücü vanalar konur ve bu vanalar gerektiği
şekilde ayarlanır.

Vananın gereği gibi açık olması halinde piyozometre çizgisi (1) şeklindedir vananın
bulunmadığı veya tamamen açık olduğu durumlarda piyozometre çizgisi (2) durumunu alır.
AB arasında serbest yüzeyli akım oluşur. Bu durum istenmez, ayrıca önlenmesi yönetmelik
gereğidir.
Boru hattının max. hidrolik eğimde geçirebileceği debiye, iletim hattının kapasitesi adı
verilir. Hattan temin edilecek su miktarı bu değeri geçmez.
İsale hatlarında boru çapları bilinen hidrolik formüllerden biri ile hesaplanabilir:
LV 2
1 ) Darcy - Weisbach formülü: yük kaybı h  
D2 g

V 2
Hidrolik eğim J 
D2 g
 pürüzlük kat sayısı, V suyun hızını, L boru boyunu, D boru yarı çapını, g yer
çekimi ivmesini, h, L boru boyunda meydana gelen yük kaybını, J hidrolik eğimi
göstermektedir.  kat sayısı R e sayısını ve relatif pürüzlülüğün (k/D) bir fonksiyonudur.
K = mutlak pürüzlülük
Nikuradse, yaptığı deneylerde  ve R e , k/D arasındaki bağıntıyı grafik şeklinde
laminer akım bölgesi, türbülanslı hidrolik yönden cilalı bölge, türbülanslı pürüzlü bölge ve
geçiş bölgesi için ifade etmiştir. Grafik pratikte K,d,R e bilindiği zaman  bulunması için
kullanılır. K/D oranı sağ tarafta bulunur, eğriyi takip ederek hesap edilen R e değerine kadar
gelinir. R e ile eğrinin kesim noktasından itibaren yatay gidilerek grafiğin sol tarafından 
okunur.

2 ) Williams-Hazen Formülü:

V  0,85C ( D / 4) 0,63  J 0,54

Q  0,278C  D 2,63 J 0,54 R=D/4

3
V = Su hızı(m/sn) Q = Debi(m /sn) D = boru Çapı (m)
J = Hidrolik Eğim C = Katsayı olup, font boruları için 95, kaynaklı çelik borular için
120 alınabilir. Williams-Hazen formülü ile boru çapı, hız ve yük kaybını hesaplamaya
yarayan çizelgeler mevcuttur.
Uzun isale hatlarında yersel yük kayıpları, sürekli yük kayıplarının yanında ihmal
edilebilecek kadar küçüktür ve hesaplanmaz.

Cazibeli Ġsale Hattında Donatım Elemanları

Borularda akışın kesintisiz bir şekilde sağlanması, boruların gerektirdiği hallerde


boşaltılması, boruların çeşitli zararlardan korunması, gerektiğinde yüksek basınçların
düşürülmesi vb. şartların yerine getirilmesi için borular çok sayıda işletme ve elemanlarla
donatılır. Cazibeli isale hatlarında kullanılan donatım elemanları vanalar, vantuzlar (hava
vanaları), maslaklar ve tespit kitleleridir.

1 ) Vanalar : Cazibeli isale hatlarında kullanılan vanalar.

a ) Tevkif (kapatma)vanalar
b ) Tahliye (boşaltma) vanaları
c ) Basınç kırıcı vanalar.

İletim hattında meydana gelen arızaların tamirlerini yapabilmek için suyun kesilmesi
işlemi, isale hattında belirli aralıklarla yerleştirilen tevkif vanaları yardımıyla yapılır.

Tahliye vanaları boruların alçak yerlerinde biriken tortuları temizlemek ve hattı


boşaltmak için güzergahın en çukur noktalarında teşkil edilir.
Basınç kırıcı vanalar, borudaki akışın basınç altında oluşmasını temin etmek üzere
maslakların ve haznelerin girişine konur.

2 ) Vantuzlar ( hava vanaları): Suyun içerisinde erimiş halde bulunan hava miktarı
basıncın artmasıyla birlikte artar. Basıncın her hangi bir şekilde azalması halinde eriyik
halindeki havanın bir kısmı serbest halde açığa çıkar. İsale hatlarının yüksek noktalarında sık
sık rastlanan bu durumda, boru içinde açığa çıkan hava boşaltılmazsa boru kesiti daralır ve
suyun akışına mani olur, neticede boru hattının verimi düşer. Bunu önlemek için isalenin
yüksek noktalarında hava boşaltma tertibatı konur.

Bir diğer durum da boruların ani olarak boşaltılması sonucu ortaya çıkar. Borunun
kırılması halinde su boşalırken, boruya hava girmediği takdirde boru içerisinde vakum oluşur
ve boruda göçmeler olabilir. Bu durumu önlemek için isale hattına, boruya hava girmesini
temin eden cihazlar yerleştirilebilir. Borudaki havanın tahliyesini ve gerektiğinde de boru ya
hava girmesini sağlayan cihazlara vantuz adı verilir.

3 ) Maslaklar (basınç düĢürücüler): İsale hatlarında su basıncının fazla olduğu


bölgelerinde, yüksek basınçlara dayanıklı boruların seçilmesi gerekir, bu durum ise maliyeti
arttırır. Bunu önlemek için imkan olan durumlarda basınç düşürücüler kullanılarak
basınçların azaltılması sağlanır. (atmosfer basıncına iner)

Basınç düşürücüler basit olarak giriş , çıkış, boşaltma boruları ile dolu savakla
donatılmış bir hazneden ibarettir. Basınç düşürücünün yeri, mansap tarafındaki kritik
noktadan yeteri kadar yukarıda seçilmelidir.

4 ) Tespit Kitleleri: Boruların eğimli arazilerde ve akıcı zeminlerde döşenmesi


halinde, hendek üzerindeki toprak dolgu, borunun dengesini temin etmez. Bu durumda tespit
kitleleri ile boruların dengesi temin edilir. Tespit kitleleri fazla eğimli arazideki borular için
ve boru özel parçaları (dirsekler) için teşkil edilen tespit kitleleri olmak üzere iki grupta
incelenebilir.

a ) Düz boru parçalarını tespiti:

b ) Dirseklerin tespiti: Dirseklerin maruz kaldığı kuvvetler, su hareketlerinden oluşan


merkezkaç kuvveti, boru ve su ağırlığı ile basınç kuvvetleridir. Büyük çaplı borularda bile
merkezkaç kuvveti ve borunun ağırlığı ihmal edilebilecek kadar küçük olduğundan dirseklerin
tespitinde dikkate alınması gerekli kuvvet basınç kuvvetleridir. Dirseğe gelen etki kuvveti

a D 2
R  2 P.sin P  H
2 4

H → mss. Basınç yüksekliğidir. Bulunan R kuvveti 1,25 gibi bir emniyet katsayısı ile
çarpılabilir.

Uygulama 1 ) Şekildeki isale hattı gelecekteki nüfusu 28800 olan bir yerleşim
merkezinin suyunu iletmektedir. Boruların işletme basıncı 15 atm , ort Q g = 150 H/N-G ve 
= 0,03 için
Darcy- Weisbach formülünü kullanarak
a ) Boru çapını,
b ) Hazneye girişte vananın kısma oranını bulunuz.
d/D 1 3/4 1/2 3/8 1/4 1/8 1/16
K 0,10 0,47 2,5 5,5 13 65 140
Çözüm:

1,5 150  28800


a ) Qiht   75lt / sn
86400
300  275
J max   0,00625
3000  1000

Q 0,075
V  1m / sn alarak A    0,075m 2
V 1

4A 4  0,075
D   0,309mt.
 

D = 300 mm seçildi

Q 4  0,075  V2 0,03 1, 0 6 2
V   1,06m / sn , J  .  0,00573
A   0,32 D 2g 0,3 2 g

J  0,00573 < J max  0,00625

b ) h  H1  H 2  J  L  300  275  0,00573  4000  2,08m

V2 1,06 2
h  k.  2,08  k .  k  36
2g 2g

Vana d/D oranı ¼-1/8 olacak şekilde kısılmalıdır.


Uygulama 2 ):

a ) şekildeki isale hattı gelecekteki nüfusu 48000 olan ve ort Qg 160H / N  G olan bir
yerleşim merkezinin içme suyu 16 atmosfere dayanıklı borularla iletilecektir.

  0,03 için Darcy-Weisbach, C=110 olarak Williams-Hazen için piyezometre


çizgisini çizip, hazne girişindeki piyezometre kotunu ve vana kısma oranını bulunuz. Gerekli
işletme donanımını gösteriniz.

b ) D = 400mm lik boru hattının iletilebileceği en büyük debiyi ve J’ yi Williams-


Hazen formülü ile belirleyip, vana kısma oranını bulunuz.

c ) İsale hattındaki max. Statik basınç ile (a) şıkkı için B ve C noktasındaki işletme
basınçlarını bulunuz

Çözüm:

1,5 160  48000


a ) Qiht   133,3lt / sn
86400

Vantuzun çalışması için 2 m’ lik su basıncı alırsak;

550  (530  2)
J max   4,39 10 3
2500  1600

Darcy formülü ile,

Q 0,1333
Vopt  1m / sn  A    0,1333m 2
V 1

4 A 4  0,1333
D   0,41m  D  400mm seçildi.
 
Q 0,1333
A  0,1257m 2  V    1,06m / sn
A 0,1257

 V2 0,03 1,06 2
J  4,30 10 3 < J max  4,39 10 3
D 2g 0,4 2 g

Williams-Hazen formülü ile;

V  0,85CR 0,63 J 0,54 C  110

D  400mm  V  1,06m / sn

0,4 0,63 0,54


1,06  0,85110( ) J  J  3,66 10 3
4
h  JL  3,66 103  5500  20,13m
Hazne girişindeki piyezometre kotu = 550-20,13=529,87m
Vana tarafından kırılması gereken yük kaybı h1  529,87  523  6,87m

V2 1,06 2
h1  k  6,87  k  k  120
2g 2g

Vana kısmı oranı 1/8> d/D>1/16 arasında olmalıdır.

J max  4,39 10 3


b)

0,4 0,63
V  0,85.110.( ) .(0,00439) 0,54  1,17m / sn
4

Qmax  V . A  1,17  0,1257  0,147m3 / sn

h1  0,00439  5500  24,15m

h1  550  (523  24,15)  2,85m


V2 2,85 19,62
h1  k .  kk   41
2g 1,17 2

1/4 > d/D >1/8 olacak şekilde vana kısılmalıdır.

c ) İşletme basıncı = piyezometre kotu- boru taban kotu


Statik basınç = statik seviye-boru taban kotu
İsale hattındaki en büyük statik basınç, B noktasında oluşur. (550-480) = 70m.s.s.
B noktasındaki işletme basıncı 550-(480+2500  0,00366) = 60,85 m
B noktasındaki işletme basıncı 550-(530+4100  0,00366) = 4,99mt.
Uygulama 3 ): Boy kesiti verilen isale hattı ile max. günlük su sarfiyatı 180 lt/N-G ve
gelecekteki nüfusu 8800 olan bir kasabanın haznesine su iletilmektedir. Gerekli boru çapını
hesaplayarak (font boru C=95) güzergah üzerindeki gerekli donatımı göstererek, vanalar
tarafından kırılacak basınçları hesaplayınız. Piyezometre çizgilerini çiziniz. Boruların
dayanabileceği max. işletme basıncı 80 m’dir

Çözüm:

180 8800
Q=
86400
Q  18,33lt / sn
font boru C = 95
D
V  0,85.C ( ) 0,63 J 0,54 D = 125 mm
4

D 2 D
Q  0,85.C ( ) 0,63 J 0,54
4 4

  0,1252 0,125 0,63 0,54


0,01833  0,85.95 ( ) J
4 4

J = 0,03526
320-170 = 150mt olduğundan maslak yapılmalıdır.
Maslak kotu = 170 + 80 = 250m olmalıdır.
1 noktasındaki piyezometre kotu 320-800  0,03526 = 291,80 mt
işletme basıncı 291,80 –260 = 31,80mt
2 noktasındaki piyezometre kotu 320-1200  0,03526 = 277,7 mt
işletme basıncı 277,7-265 = 12,7 mt
M noktasındaki piyezometre kotu 320-1975  0,03526 = 271,50mt
271,50-250 = 21,50 mt
Maslak girişindeki vana hv  21,50mt ’lik basınç kıracak şekilde ayarlanmalıdır.
Vananın ayarlı olması halinde piyezometre çizgisinin boru eksenini kesmemesi gerekir.
Piyezometre çizgisi ile boru ekseni arasında 3-4m’lik bir işletme basıncı bulunmalıdır. İsale
hatlarının bu bakımdan kontrol ü gerekir. 2 noktası için bu değer 12,7 m > 3 m olduğundan
boru çapı uygundur.

3 noktasındaki piyozometre kotu 250-0,03526  925 = 217,40 mt


217,40-170=47,40 m
depo girişindeki piyozometre kotu 250-0,03526  1225=206,80mt
206,80-200=0,80mt

Maslağın üç noktasına olan yatay uzaklığı

265  170 250  170


  X  925mt
1100 X

Uygulama: Şekildeki gibi bir iletim hattından geçen debi Q olsun. Seçilen bir D
çapına bağlı olarak, çizilen piyozometre çizgisi hattı M-N noktalarından keserek MBN
bölümünde vakum oluşturmaktadır. Bu durum nasıl önlenebilir?

Çözüm:

İsale hatlarında vakum meydana gelmesi istenmez, bundan dolayı boru hattının
profilin B noktasında minimum 3-4 m basınç bulunacak şekilde yeniden boyutlandırılması
gerekir. Bunun için KAB bölümünde hidrolik eğim J yerine J 1 ve çap D 1 , BCD bölümünde
ise eğim J 2 ve çap D 2 olarak seçilir. Yalnız D 1  D, dolayısıyla J1  J ve D2  D ve
dolayısıyla J 2  J olarak belirlenmelidir ki, tepe (B) noktasına min basınç şartı sağlanmış
olsun. Böylece vakum oluşumu engellenmiş olur. (istenilen Q debisi sabit kalmak şartı ile)

 .Q.H
Kw-sa cinsinden 
102
 (kg/m 3 ) Q(m 3 /sn) H(m) cinsinden yazılmalıdır.
Terfi Merkezi Ġçin Yer Seçimi

Terfi merkezinin yeri seçilirken aşağıdaki hususlara dikkat edilmelidir.

1) Tesisin bulunduğu yere kolayca gidilip gelinmeli, makine ve techizatın kolayca


taşınması için yol kenarları tercih edilmelidir.
2) Feyezan bölgesinin dışında olmalıdır.
Terfi Hatlarında Ekonimik Boru Çapı Hesabı

3) Taşıma gücü fazla olan zeminler seçilmelidir.


4) Y.A.S.S. fazla yüksek olmamalıdır.
5) Bu şartlar sağlanamadığı taktirde sular bir ön tulumba ile kaptajdan alınır ve
yukarıdaki şartların sağlandığı yerde inşa edilen ana terfi merkezine basılır.

Tulumba Sayısı Ve Seçimi

Her terfi merkezi için biri yedek olmak üzere en az iki tulumba seçilir. Aynı
karakterde olan tulumbalar sıra ile çalıştırılır. Tulumbaların sayısı sarfiyat salınımlarına
göre tayin edilir.

1) Q =2 Q ise, her birinin kapasitesi Q ’a eşit olan üç tulumba seçilr,


max min min
biri yedek biri min. debide çalışır. Sarfiyatın max. Olması halinde 2 tulumba
birlikte çalışır.
2) Q =3 Q ise,
max min

a) Herbirinin kapasitesi Q ’e eşit olan dört tulumba seçilir. Biri yedek,


min
biri min. Dediye iletir. Ortalama sarfiyatta ikinci , max. sarfiyatta
üçüncü tulumba devreye girer.
b) Verimi Q ’e eşit bir, 2/3 Q ’a eşit olmak üzere üç tuluma
min max
seçilir. Büyük tulumbalardan bir tane yedek seçilir.

Tulumba seçiminde aşağıdaki faktörler göz önünde tutulur:


1) Günlük su ihtiyacı
2) En fazla su sarf edilen günde tulumbaların çalışma süresi l T 
Saat 
24
Q = Q .
terfi iht
l T

3) Elektrik enerjisinin gündüz ve gece saatlerindeki fiyatı


4) Kaptajın verimi
5) Mümkün olan işletme kapasitesi
6) Terfi borusundaki kabul edilebilecek yük kaybı ve terfi yüksekliği
Denge (Hava) Kazanları

Tulumbaların ani olarak herhangi bir sebeple durması sonucu borularda su


darbesi oluşur. Aslında bu su darbesi yüksek basınç şokudur ve önlenmesi gerekir. Atalet
kuvvetinden dolayı su hareketi tulumba ile birlikte ani olarak duramaz, bir süre devam eder.
Bu durumda tulumbanın hemen yanındaki koru kısımlarında basınç düşer, bu olaya depresyon
adı verilir. Bu depresyon dalgası boru içerisine doğru ilerler. Bu dalga boru sonundaki
hazneden yansıyarak geri döner ve bu sırada basınç artışı oluşur. Bu Basinç artışına süpresyon
adı verilir.

Borulardaki su darbelerinin önlenmesi için denge kazanları kullanılır. Bu


kazanlar bir boru ile tulumbalardan hemen sonra terfi borusuna bağlanır. Depresyon sırasında
su kazandan boruya, süpresyon zamanında ise borudan kazana geçerek depresyon ve
süpresyon basınçlarını azaltır. Kazan içerisindeki hava sıkışıp gevşemek suretiyle basınç
durumunu ayarlar.

Terfili isale hatlarında toplam maliyet i minimum yapan bir boru çapının belirlenmesi
gerekir, bu çapa ekonomik bou çapı denir. Terfi hatlarında toplam maliyet, inşa maliyeti ve
işletme (bakım onarım, yedek parça, enerji vb. ) maliyet olmak üzere iki maliyetin toplamı
hesaplanır. İnşa ve tesis maliyeti boru çapı büyüdükçe artar, buna karşılık belirli bir debi
iletirken boru çapı büyüdükçe boruda ki yük kaybı ve buna bağlı olarak bterfi yüksekliği
azalacağından işletme maliyeti azalır.

Bu maliyetler bir grafik üzerinde gösterilirse;


 Terfi hattında maliyet
boru çapı bağıntısı

İşletme maliyeti pratikte, enerji maliyeti olarak düşünülebilir. (diğer masraflar bütün
borular için yaklaşık eşit kabul edilebilir.)

0,736.1000.Q.E.b
Senelik işletme maliyeti A
1
75
.H

 3

Q m / sn , H ( terfi yüksekliği ,m )
E ( enerji fiyatı ,Tl/kw-sa) , b ( tulmba yıllık çalışma süresi , saat)
 ( pompa verimi ) ,H=H+J.L

P
Tesis masrafı A 2
 .P
100

P (faiz ve amortisman yüzdesi )


P ( Birim boy maliyeti )

Toplam maliyet ise d e  1,5 Q yaklaşık formülü ile hesaplanan ekonomik boru
çapının civarındaki en az 3-4 boru için hesaplanır.

Uygulama 1) Şekildeki pompa istasyonu ile ihtiyaç debisi 40 Lt/sn olan kasabanın
içme suyu A noktasından B haznesine yükseltilecektir. 24 saat çalışaçak olan pompanın
verimi  = 0,80 ve boru hattının uzunluğu 2500 m ‘dir. Senelik faiz ve amortisman değeri
toplamı %24 elektriğin fiyatını 5,00 TL/kw-h alarak

a) Ekonomik boru çapını b) Pompa gücünü hesaplayınız.


Boru Çapı Boru döşemesi
mm maliyeti
(TL/m)
200 2120
250 2470
300 3280
400 5300

d  1,5 Q  1,5 0,010  0,30mt.


e
0,736.1000.Q.E.b
A1
75
.H = 21491 (h+JL)

P
A 2
 .P =0,24 P =21491 J
100

D J
A 1 A 2
(TL/m) (TL/m) M= A1 + A2
(mm)
200 3 193 509 702
9 x10
250 3 60 593 653
2,8 x10
300 3 24 787 811
1,1x10
400 3 6 1272 1278
0,27 x10

Her boru için isale hattı uzunlukları aynı olduğundan maliyet karşılaştırması 1 m boru
boyu için yapılacaktır. Ayrıca h değeri sabit olduğu için karşılaştırma yaparken bunun dikkate
alınması gerekmez.

En düşük M=653 TL/m olduğundan ekonomik boru çapı 250 mm ‘dir

c) pompa gücü
H=h+JL=65+2,8.2,5=72 m.
0,736.1000.Q.H 1000.0,010.72
N   35kw
75 102.0,8

Uygulama : Şekildeki terfili isale hattı gelecekteki nüfusu 10.000 ort.


Q  150 Lt / N  G olan Bir kasabanın su ihtiyacını karşılayacaktır. Terfi süresi 12 saat,
g

pompa verimi   0,60 olduğuna göre terfi borusu çapını ve pompa gücünü bulunuz.
  0,03
10.000.1,5.150 24
Q   26lt / sn Q  25.  52lt / sn
İht 86400 terfi 12

Ekonomik terfi borusu çapı Deko


 1,5. Q  1,5. 0,052  0,34m

D eko
 0,35m alınırsa; V=Q/A= 0,052/0,0962=0,54 m/sn (hız düşük)

D=0,25 m alınırsa V=1,06 m/sn

2 2
 V 0,03 1,06
J= .  .  0,0043
D 2.g 0,25 2.g

HL=J.L=0,0043.1500=6,45 mt

Manometrik basma yüksekliği H m


 H geo  H L  320  260  6,45  66,45mt

.Q.H 1000.0,052.66,45
Pompa gücü N    56kw
teo
102 102.0,60

Uygulama: Şekildeki isale hattında J=0,004 olup, eldeki borular 10 atü’lük işletme
basıncına dayanıklıdır. İletim hattı üzerindeki gerekli teçhizat belirleyip, piyozometre
çizgisini çiziniz.
  0,75 Q  125 Lt/sn
B noktasına tahliye vanası, C noktasına vantuz konacaktır. Depo, ayrıca menba çıkışı,
tahliye , vantuz, hazne girişine vana konacaktır.
Eldeki mevcut boru 100 mms. Dayanabildiğine göre ve A ile B arasındaki kot farkı 200 mt
olduğuna göre maslak konması gerekmektedir.

400+100=500 mt 600-100=500 mt

Maslak 500 mt kotunda ve A noktasına 4 km mesafede inşa edilecektir. Bu durumda


su 500 mt kotundaki C tepesini yer çekimi ile aşamaz pompaj gereklidir. Eğer daha yüksek
basınca dayanıklı boru temin edilebilseydi, suyun C noktasını yerçekimi ile enerji masrafına
gerek kalmadan aşması mümkün olurdu.

B noktasındaki piy. Çizgisi Kotu = 500-4000.0,004 = 484 m


B noktasındaki işletme basıncı = 484-400 =84 m.

Pompanın B’ ye olan mesafesi x kotu ise y olsun

y  400 500  400


  100   7000 y  28 x105
 7000

100 X  28 x105
y
7000

Ayrıca y=500-0,004(4000+x)

100 X  28 x105
= 484  0,004 X  x=4594 mt.
7000
Y=466 mt.

Pompa binası için 4 m ‘lik giriş basıncı ayrılırsa pompa kotu 466-4=462 m olur.

462  400 100


  X=4340 mt.
x 7000

Pompa hesabı:

C deki vantuzu çalışması için bu noktadaki piyezometre kotu 500+3=503 m. olmalıdır.


Pompa ile C arası mesafe 7000-4340=2660 m’dir.

h  2660.0,004  10,64mt  11mt


pompanın su basma yüksekliği 503+11-462=52 m olmalıdır.

 .Q.H 1000.0,125.52
N    85kw
102 102.0,75

Pompa piyozometre kotu = 462+52=514 mt.


C ile D arasında 414 mt. Kotu noktaya ikinci maslak inşa edilmelidir. Her iki maslağın giriş
ve çıkışına vana konmalıdır.

2. maslağın hazneye uzaklığı ;

500  350 414  350


  x=3840 mt.
9000 x
BÖLÜM 5. ĠÇME SUYU HAZNELERĠ (DEPOLAR)

Kaptajdan isale hatları ile alınan sular bir haznede biriktirildikten sona kullanım
alanına dağıtılır. Gerçekte hazneler isale hattı ile şebeke arasında bir düzenleme yapısıdır;
dolayısıyla isale ve şebeke ile birlikte incelenmelidir. Cazibeli isalede sular sabit bir debi ile
akar, bu durumda sarfiyat salınımlarını karşılayabilmek için hazne inşaatı gereklidir. Halbuki
terfili isalelerde tulumbaların debisi değiştirilmek suretiyle sarfiyattaki salınımlar
dengelenebilir. Fakat buradan terfili isalelerde hazneden vazgeçilebilir şeklindeki bir sonuç
çıkarmak da hatalıdır. Bu tip uygulama işletmede çok güçlükler çıkarır. İsale hatlarında arıza
olabileceği ve su alma yerinde çeşitli tamir ve bakımlar yüzünden şebekeye su verilemeyeceği
dikkate alınırsa hazne yapılması gereği ortaya çıkar. Ayrıca hazne yapılmayan sistemlerde
boru çapları ve tulumba güçleri büyüdüğünden maliyet artar. İsale hatlarına başlanabilmesi
için hazne verinin tayin edilmesi gerekir. Bunun için şebedeki en yüksek ve en alçak
noktaların kotları bilinmelidir. Yüksek ve alçak noktalar arasındaki kot farkının 50 m’ den
fazla olması halinde şebeke katlara ayrılarak birden fazla hazne yapılır.

Ġçme suyu haznelerinin görevleri

1. Sarfiyatların Dengelenmesi: Haznelerin görevlerinin başında şebekedeki sarfiyat


salınımlarının düzenlenmesi gelir. Günün çeşitli saatlerinde şebekede kullanılan su
miktarlarının isaleden gelen su miktarına fazla olduğu zamanlarda aradaki fark
hazneden karşılanır. Sarfiyatın az olduğu saatlerde isaleden gelen fazla sular ileride
kullanılmak için biriktirilir. Hazne hacmi yeterince büyük tutulursa, tulumbaların
çalışma süresini azaltmak ve elektrik tarifesinin düşük olduğu saatlerde çalıştırmak
mümkün olur.
2. ĠĢletme Emniyeti: İçme suyu hazneleri isale hatlarında ve tulumbalarda meydana
gelecek arızalara karşı bir emniyet aracıdır. İsaledeki tamir ve bakım sırasında hazne
şehre bir sure için su temin eder. Ayrıca su hazneleri şebeke borularının sürekli su ile
dolu olmasını sağlar, böylece şebeke kirlenmeye karşı korunmuş olur.
3. Gerekli Basıncın Temini: İçme suyu şebekelerinde suların yüksek binaların üst
katlarına çıkabilmesi için borulardaki su basıncının belirli bir değerin altına
düşmemesi gerekir. Ülkemizde bu min. işletme basıncı 20-30 m’dir. Hazneler
şebekedeki gerekli işletme basıncını temin ederler.
4. Yangın Suyunun Temini: Yangın sırasında sarf edilmek üzere bir miktar suyun
sürekli olarak haznede depolanması gerekir. Hazne boyutlandırılırken normal
sarfiyatların yanı sıra bu miktarın dikkate alınması gerekir.
5. Memba Vazifesinin Görmesi: Şebekenin birden fazla hazne ile beslenmesi halinde (
katlı şebekelerde ) haznelerin bir kısmı diğer hazneler iiçin memba vazifesi
görebilirler.

Haznelerin Sınıflandırılması

A-) ġekil ve malzeme Yönünden:

Belirli hacimdeki su miktarının biriktirmek üzere inşa edilecek hazneye verilebilecek


en ekonomik geometrik şekil küredir, ancak küre şeklindeki haznelerin inşası zordur. Küreden
sonra gelen ikinci ekonomik şekil silindirdir. 1000-5000m arasındaki hazneler
3

betonarmeden, daha büyük hacim ve hazneler ise metal ve ön gerilmeli betondan yapılır.
Dikdörtgen ve kare şeklindeki hazneler kagir yapılabilir. Dikdörtgen hazneler, beton,
betonarme veya ön gerilmli betondan da yapılabilir. Depoların kenear uzunluklarının ekonomi
açısından kısa olması istenir. Uzun kenarın kısa kenarın 4/3’e eşit olması hali, kullanılan
malzemeyi min. ve maliyeti de en ekonomik yapan durumdur. Bunun için kenar uzunlarının
denklemi yazılarak türev alınır, türev sıfıra eşitlenerek kenar uzunluklarının toplamının min.
bulunur.

Depodaki suyu çevreleyen duvar uzunluğu U=(3y+4x)


Deponun hacmine ve seçilen su yüksekliğine göre deponun taban alanı (S) sabittir.

S=2xy=a(sabit)
a
y , değeri U eşitliğinde yazılırsa ;
2x
a du 3a  1 
U  3.  4 x   .  2   4  0
2x dx 2  x 

3a  1  a
.    4  0  y yerine yazılırsa
2x  x  2x

 1
3 y.    4  0
 x

y 4
 bulunur.
x 3

Buradan çıkartılacak sonuç y, ile gösterilen kenar uzunluğu 4 birim , x3 birim alınırsa ,
iki gözlü depo minimum duvar uzunluğuna sahip olur. Hami 50m ’ den büyük olan hazneler
3

iki gözlü yapılır.

B) Hazne Hacmi Yönünden: Hazneler hazne hacmi yönünden üç grupta incelenir;

a) Küçük hazneler V  500m 3

b) Orta büyüklükte hazneler 500m  V  5000m


3 3

c) Büyük hazneler V  5000m 3

Hazne hacmi seçilirken, suyu haznede fazla bekletmenin kaliteyi bozduğu, büyük
hazneler için yer bulmanın zor olduğu ve inşaat masraflarının fazla olduğu dikkate
alınmalıdır.

C) Haznenin Zemindeki Durumu Yönünden :


a) Gömülü Hazneler: Yerleşim merkezi civarında yeteri kadar yüksek kotlu
tepelerin bulunması halinde inşa edilir. Hazne üzeri 0,5-1,0 m. arasında toprakla
örtülür. Hazne mimarisi basit olup, sabotaja karşı emniyetlidir. Sıcaklıktan
etkilenmezler.
b) Yarı Gömülü Hazneler: Gömülü hazneler için gerekli topografik şartlar aynen
istenir. Ancak haznenin bir kısmı zemin üzerinde bırakılarak su kotu artırılabilir,
kazı hakkından ekonomik olabilirler, fakat ısıya karşı tecrid (yalıtım) özel
maddelerle yapılır.
c) Ayaklı Hazneler: Bu hazneler şehir merkezi civarında şebekedeki gerekli basıncı
şekilde yüksek noktaların bulunmaması halinde inşa edilir. Sabotaj Bakımından
emniyetli değildir. Ayrıca inşaat maliyeti büyük olduğundan (gömülü haznelere
göre 4 misli fazla) hacimleri fazla büyük tutulmamalıdır. 50 yıllık ihtiyaca göre
boyutlandırılırlar. Hazne hacmi 100-1000m , su yükü 5-7 m. dir.
3

d) Hazne Yeri Yönünden Üç Grupta Ġncelenir ;

1-) BaĢ Hazneleri : Hazne kaptajla şehir arasında inşa edilir. Pompaj yüksekliği
sabittir. Depodaki nsu devamlı olarak değiştiği için tazedir. Şebekedeki basınçlar üniform
değildir. Şebeke bir taraftan beslendiği için normal olarak basınç giriş tarafında yüksek , uç
tarafta küçüktür. Bu sebeple terfi masrafları yüksektir.

ġebeke ana borusu max. Saatlik ihtiyaç için boyutlandırılmalıdır.

2-) Uç Hazneler : Gerçekte en uygun hazne yeri en fazla su sarfedilen bölgenin ağırlık
merkezidir. Ancak buralarda ya yeteri kadar yüksek bir tepe yoktur ya da şehir mimarisi
yönünden istenmez . Bu durum da hazne kaptaja göre şehrin öbür tarafında inşa edilir. Bu
uç haznelerinde , hazneye suyu getiren ve şebekeye suyu götüren boru tek borudur. Pompaj
edilen suyun bir kısmı depoya gelir, bir kısmı doğrudan şebekeye verilir. Kent iki taraftan
su alabilir, bu durumda boru çapları küçülür. İşletme emniyeti yüksektir, basınçlar
üniformdur. Haznedeki suyun bayatlama ihtimali fazladır. Terfi yüksekliği ve işletme
masrafları düşüktür. Çünkü suyun bir kısmı hazneye yükseltilir, geri kalanı şebekede
dağıtılır.
3) Merkezi Hazne : Depo şehir merkezindedir. Çok iyi bir çözüm yolu olan bu durum
daha çok ayaklı kuleler şeklindeki depolar sağlanır. Su kısa bir yolla kullanıma veriliir. Kaptaj
ile depo arasındaki iletim hattı maximum günlük ihtiyaca göre boyutlandırılır, bundan dolayı
hidrolik yönden uygundur, kayıpları az olur.

Hazne Su Derinliği : Küçük ve orta büyüklükteki hazneler için su derinliği 3-5 m


arasında değişir. Su derinliği belirlerken , depo duvarı cinsi , deponun oturacağı zeminin
taşıma gücü, hazne kotu ve haznenin büyüklüğü dikkate alınmalıdır. Su derinliğinin fazla
seçilmesi halinde en kesit alanı küçüldüğünden, hazne yerinden tasarruf edilerek bir ekonomi
sağlanabilirse de, yüksek hazneleri zemine görmek daha zor olabilir.

Gömme Depo Hacmi ( m3 ) Su Yüksekliği (m)


50-350 3,00
400-500 3,50
600-900 4,00
1000-2000 5,00
 2000 6,00

Hazne tabanı %0,5-1 eğimli olmak üzere yapılır. Bu eğim, uzak köşeden dip savak
çukuruna doğru olmalıdır. Gömme depolarda, dış duvarlar, depo boş ve yukardan sabit yük
geldiğine ve dışta sürsajsız toprak bulunduğuna, orta duvarlar ise yukardan sabit yük
geldiğine ve deponun yanlız bir gözü su ile dolu olduğuna göre istinat duvarı gibi hesap edilir.
Tavan döşemesi betonarme yapılır. Depodaki suyun dışarıya kaçmasını ve kirli suların depoya
sızmasını önleyerek şekilde iç ve dış yalıtım yapılmalıdır.

Hazne Yapılacak Yerin Özellikleri

1) Depo yeri mümkün olduğu kadar şebekeye yakın seçillmelidir, böylece sürtünme
kayıpları min. olur. Haznenin çok yükseğe yapılmasına gerek kalmaz. Şehre giden ana
boru kısaldığı için kırılma vb. Arızalar sık olmaz. Su alma yerinden depoya olan iletim
hattının boyu bir miktar uzamasına rağmen, daha kalın çaptaki şebeke ana borusu
kısalır.
2) Yeterince yüksek olmalıdır. (Şebekenin alçak noktası 80 m yüksek noktası 20 m. lik
basınç sağlamalı)
3) Şebekedeki basınç dağılımını mümkün olduğu kadar uniform kılacak yer olmalıdır.
4) İstimlak edilecek yerin pahalı olmaması gerekir.
5) Kirlenmeye karşı iyi korunmuş ve ulaşılması kolay bir yer olmalıdır.
6) Şebekedeki boru boyunu ve çapını artırmamalıdır.
Hazne Kotunun Tayini:

Haznelerdeki su kotu şebekedeki sarfiyata bağlı olarak değişir. Şebekede çok az su


sarfedilen gece saatlerinde haznedeki su kotu, hazne dolu savak kotuna eşit olup, max. su
kotunu gösterir. Şebekedeki sarfiyatınm en büyük olduğu saatlerde ise, haznedeki su kotu
hazne tabanına 10-15 cm. yaklaşır, buna da min. su kotu denir. Haznedeki min. su kotu
şebekedeki hidrolik bakımdan en yüksek (en gayri müsait) noktanın kotu, şebekede istenen
minimum işletme basıncı , hazne ile gayri müsait nokta arasındaki yük kayıplar yardımıyla
hesaplanır. Bu değere haznedeki su derinliği ilave edilerek haznedeki max. su kotu ve hazne
yerinin kotu elde edilir.

Şebekedeki en çukur noktadaki statik su basıncının değeri de, belirli bir değeri
geçmemelidir. Aksi takdirde sızma kayıpları ve boru maliyetleri artar. Ülkemizde bu değer 80
m ‘dir. Yukarıdaki gibi hesaplanan hazne kotuna göre şebekenin herhangi bir noktasında bu
değer aşılırsa şebeke katlara ayrılır ve aynı esaslara göre her şebeke katı için ayrı bir hazne
yapılır.

HAZNE HACĠMLERĠ

İçme suyu haznelerinin hacmi 30 yıl sonraki ihtiyaca göre tayin edilir. Ayaklı
haznelerde bu 50 yıla kadar olabilir. Hazne hacminin tayininde tulumbaların çalışma süresi,
emniyet ve salınımların dengelenmesi büyük rol oynar. Hazne hacmi ne kadar büyük olursa
emniyet açosından o kadar iyidir; fakat suyun bayatlaması söz konusudur. Cazibeli iletimde
depo hacmi günlük su ihtiyacının 1/3-1/1 arasında olabilir, terfili iletimde ise depo hacmi
günlük su ihtiyacının 1/1’ünden az olmamak üzere belirlenir. Haznelerde Şehrin büyüklüğüne
ve yangına karşı hassas tesislerin durumuna göre belirlenen, bir yangın suyu hacmi de
depolanmalıdır.

a) Nüfus  10000----- Vyangıa  36m3

b) 10000 N  50000----- Vy  72m3


c) N  50000----- Vy  360m3 olarak hazne hacmine ilave edilmelidir.

Sarfiyat Salınımları Ġçin Minimum Hazne Hesabı

Minimum hazne hacmi hesabı için, yerleşim erkezinin günün her saatinde kullanıldığı
suyun bilinmesi gerekir, (Sarfiyat salınımı) ayrıca isalenin terfili olması halinde, tulumbaların
çalışma süresi ve debilerin bilinmesi gerekir. Her saatte hazneye giren ve hazneden çıkan
debiler günlük toplam sarfiyatın yüzdesi cinsinden ifade edilir. Haznelerin günlük sarfiyat
salınımlarını dengeleyerek hazne hacmi hesapları grafik ve hesap metodu olmak üzere iki
şekilde yapılır.

1) Grafik Metodu: Bu metoda once, toplam sarfiyat ve toplam gelen su eğrileri aynı eksen
takımı üzerine çizilir. İsale hattı 24 saat uniform bir debi ile hazneyi besliyorsa, debi geliş
eğrisi AB doğrusu şeklindedir.( Cazibeli isale veya 24 saat terfi) Tulumbaların saat 6-18
arasında 12 saat üniform debi ile çalışması halinde ise gelen su (debi geliş) eğrisi CD
doğrusu şeklindedir. Toplam sarfiyat eğrisi ise AEFGB eğrisidir. 24 saatlik uniform
beslenme halinde min. hazne hacmi günlük sarfiyatın %(a+b)’si kadardır.a ve b değerleri
sarfiyat eğrisinin AB doğrusuna paralel teğetleri yardımıyla bulunur.
12 saatlik terfi halinde ise in. Hazne hacmi günlük sarfiyatın %(c+d)’si kadardır.

Tulumbaların çalışma süresinin veya çalışma saatlerinin değiştirilmesi halinde minimum

hazne hacmi de değişir.

2) Hesap Metodu: Bu metot da hazneye her saat giren ve çıkan suların , sarfiyat
yüzdeleri cinsinden değerleri hesaplanır. Aradaki fark bulunarak, her saat için eksik ve fazla
su miktarı yüzde olarak bulunur. Toplam olarak hazneye bir günde gelen su, aynı günde
çekilen suya eşit olduğundan, eksik yüzdelerin toplamı, fazla yüzdelerin toplamına eşit
olacaktır ve bu değer günlük ihtiyacın yüzdesi olarak minimum hazne hacmini verir. 24 saat
üniform isalede her saatte gelen suyun yüzdesi; =100/24=4,16  4,17 bulunur. 12 saat
üniform terfide ise 100/12=8,33  8,34’dür. Bulunan min. hazne hacimlerine yangın hacmi
de ilave edilmelidir.

Hesaplanan gömme depo hacimlerin aşağıdaki gibi yakın olan kademelere yuvarlatılır.
50-500 m depo hacmi
3
50 m ’e 3

500-1000 m depo hacmi


3
100 m ’e 3

1000-2000 m depo hacmi3


250 m ’e 3

 2000 m depo hacmi


3
500 m ’e 3

Uygulama : Ortalama su ihtiyacı 200 lt./N-G olan 20,000 nüfuslu bir kasabanın su
ihtiyacını karşılayacak hazne hacmi cazibeli isale ve 6-18 saatleri arasında terfi halleri için
hesaplayınız.
Hazneyi boyutlandırınız.

Saat Sarfiyat Cazibeli isale hattı 6-18 saatleri arası terfi


(%) Gelen su Fazlalık Eksiklik Gelen su Fazlalık Eksiklik
(%) (%) (%) (%) (%) (%)
0-1 1,00 4,17 3,17 0,00 1,00
1-2 1,00 4,17 3,17 0,00 1
2-3 1,00 4,17 3,17 0,00 1
3-4 1,50 4,17 2,67 0,00 1,5
4-5 1,50 4,16 2,66 0,00 1,5
5-6 3,00 4,16 1,16 0,00 3
6-7 3,50 4,17 0,67 8,33 1,83
7-8 5,00 4,17 0,83 18,33 3,33
8-9 6,00 4,17 1,83 8,33 2,33
9-10 6,00 4,17 1,83 8,33 2,33
10-11 5,00 4,17 0,83 8,33 3,33
11-12 5,00 4,17 0,83 8,33 3,33
12-13 6,00 4,17 1,83 8,33 2,33
13-14 7,00 4,17 2,83 8,33 1,33
14-15 4,00 4,17 0,17 8,34 4,34
15-16 5,00 4,17 0,83 8,34 3,34
16-17 6,00 4,17 1,83 8,34 2,34
17-18 6,50 4,17 2,83 8,34 1,84
18-19 5,50 4,16 1,34 5,5
19-20 5,00 4,16 0,84 5
20-21 5,00 4,16 0,84 5
21-22 4,50 4,16 0,34 4,5
22-23 3,00 4,16 1,16 3
23-24 3,00 4,16 1,16 3
100 19,16 19,16 100,00 35 35

Cazibeli isalede min. V (%)=%33


Max. Qg =0,200.1,5.20,000=6000 m 3 /gün
Vmin  0,33.6000+ Vy  0,33.6000+72
Vmin  2052 m 3
V: hazne hacmi 2500 m 3 ’e yuvarlatılır.
Terfi isalede min. V (%)=%25
Vmin  0,35.6000+72=2172 m 3 ;V hazne hacmi 2500 m 3 ’e yuvarlatılır.
Hazne iki göz olarak teşkil edileceğinden 1 göz hacmi 1250 m 3
Vh  2500 m 3  h f  6m.

A
Hazne alanı= 208,33 m 3 =A a=  4,166
12

Lx=3.a Ly=4.a

Vh  2. h f .3a.4a   a 
Vh 2500
  4,166m.
24h f 24.6

Lx=3.4,166=12,5 m. Lx: 12,5m. alınabilir.


Ly=4.4,166=16,66 m. Ly: 17,0m. alınabilir.
Saat Sarfiyat Gelen 3-2  3-2
(%) Su
(%)
0-1 1,00 4,17 3,17 3,17
1-2 1,00 4,17 3,17 6,34
2-3 1,00 4,17 3,17 9,51
3-4 1,50 4,17 2,67 12,18
4-5 1,50 4,16 2,66 14,84
5-6 3,00 4,16 1,16 16,00
6-7 3,50 4,17 0,66 16,66
7-8 5,00 4,17 -0,83 15,83
8-9 6,00 4,17 -1,83 14,00
9-10 6,00 4,17 -1,83 12,17
10-11 5,00 4,17 -0,83 11,34
11-12 5,00 4,17 0,83 10,51
12-13 6,00 4,17 -0,83 8,68
13-14 7,00 4,17 -2,83 5,85
14-15 4,00 4,17 -0,17 6,02
15-16 5,00 4,17 -0,83 5,19
16-17 6,00 4,17 1,83 3,36
17-18 6,50 4,17 -2,33 1,03
18-19 5,50 4,16 -1,34 -0,31
19-20 5,00 4,16 -0,84 -1,15
20-21 5,00 4,16 -0,84 -1,99
21-22 4,50 4,16 -0,34 -2,33
22-23 3,00 4,16 1,16 -1,17
23-24 3,00 4,16 1,16 0
100

Max. (3  2)  min .(3  2)  Vhazne

3. Yol Grafik Çözüm:

AE noktaları arasında gelen su toplam çizgisinin teğetleri, daima sarfiyat toplam


çizgisini ifade eden doğrunun eğiminden büyüktür. O halde burada gelen su ihtiyaçtan fazla
demektir. E noktasına kadar toplam fazla gelen su miktarı (a)’ dır. E,G arasında , sarfiyat
eğrisinin eğimi gelen su eğrisinden büyük olduğu için gelen su ihtiyaçtan azdır. Eksik gelen
su miktarı (b)’dir. Dolayısıyla haznenin hacminin şehrin günlük sarfiyat salınımlarını
karşılıyabilmesi için (a+b) hacmini depolaması gerekir. Fakat b hacmindeki suyun
dengelenmenin başında t=0 anında bulumnması gerekir.

Uygulama : Gelecekteki nüfusu 20,000 olan kasabaya, kesiti aşağıda verilen isale
hattı ile su götürülecektir.Qort:160lt/N-G’dür.   0,03

a) İsale hattı boru çapı ve cinsini bulunuz, piyezometre çizgisini çiziniz.


b) Hazne yer veya yerlerini tespit edip, isalede gerekli techizatı gösteriniz. İsale en düşük

İşletme basıncı 3m , şebekede en düşük işletme basıncı 30m , şebekede DE noktaları


arasındaki toplam kayıp 6m ‚dir.
1,5.160.20000
Çözüm: a) İhtiyaç debisi Q  55,6lt / sn  0,0556m3 / sn
86400

A ve C noktalarındaki kotlar ve isalede en düşük işletme basıncının 3m olduğu


düşünürse suyun C noktasını cazibe ile aşabilmesi için

200  (176  3)
J J max   3,5.103
6000

Q 4.Q 4.0,0556 0,0708


V    
A .D 2
.D 2 D2

 V2
2
0,03  0,0708 
3 1
J *  3,5.10  *  *
D 2g D  D  2g2

D5  2,189.103  D  0,29m
0,0556.4
D  300mm seçelim. V  0,79m / sn Hız uygundur.
.0,32

 V2 0,03 0,792
J *  *  3,18.103  J max
D 2g 0,3 2g

Boru cinsi olarak da maslak gerektirmemesi için 150mss. Basınca dayanan boru
seçilir. AC arasındaki yük kaybı J.L=3,18.10 3 .6000=19,08m
C’deki piyezometre kotu= 200-19,08=180,92m
C’ deki işletme basıncı = 180,92-176=4,92  3m

ġebeke Ana Borusu Çapı

Qşebeke  1,5.55,6  83,4lt / sn


D  350mm  
V  4.0,0834 /  .0,352  0,867m / sn
J   / D.V 2 / 2 g  0,03 / 0,35.0,8672 / 2 g  J  0,00328

b) Hazne yeri şebekede P   min  30m olacak şekilde seçilmelidir.Şebekede min.


Hazne kotu=120+30+ h HazneD + h f olur. h f =4m ve h HazneD =3 m.s.s kabul edelim.
Hazne kotu:120+30+4+3=157 m olur.
Haznenin D noktasına yatay mesafesi X 157  120  3000 176  120  X  1982m
bulunur.
Hazne ile D noktası arasında tahmin edilen (3 m.s.s) yük kaybı tahkik edilirse;
hHazneD =1982.0,00328=6,5 m.s.s  3 m.s.s olduğundan hazne kotu yeniden hesaplanmalıdr.
hHazneD =8 m alalım
Hazne kotu= 120+30+4+8=162 m
Haznenin D noktasına yatay mesafesi X 162  120  3000 176  120  X  2250m
Uygulama : Nüfusu 25000 olan bir kasabada sarfiyat salınımları verildiğine göre,
Qg=200lt/N-G olduğuna göre, tulumbanın 8-20 saatleri arasında 12 saat ve 0-24 saatleri
arasında 24 saat çalışması halinde gerekli hazne hacmini bulup hazneyi boyutlandırınız.

Çözüm :

Saatler Sarfiyat 8-20 Pompaj 8-20 Pompaj


Gelen % Eksiklik Fazlalık Gelen % Eksiklik Fazlalık
% % % %
0-4 4 - -4 16,67 12,67
4-8 22 - -22 16,67 -5,33
8-12 25 33,33 8,33 16,67 -8,33
12-16 20 33,33 13,33 16,67 -3,33
16-20 19 33,34 14,34 16,66 -2,34
20-24 10 - -10 16,66 6,66
Toplam= 100 100 -36 36 100 19,33 19,33

Kasabanın günlük su ihtiyacı (max.)=1,5.200.25000=7500 m 3


Hazne hacimleri a) V=0,36.7500+72=2772m 3  3000 m 3
b) V=0,25.7500+72=1947m 3  2000 m 3

b) Hazne teşkil edileceğinden;


Vh 3000
Vh=2. h f .3a.4a  a=   4,56m
24.h f 24.6
X=3a=13,7m  x=14 m
Y=4a=18,26  y=18,5 m  alınabilir.

Haznelerin Donatımı :

Haznelerin kullanılması sırasında bazı fonksiyonların yerine getirilmesi için hazneler


çeşitli yardımcı elemanlarla donatılır.

1. GiriĢ ve ÇıkıĢ Boruları : Bu borular hazneye suyu getiren ve hazneden suyu alarak
şebekeye götüren borulardır. Giriş borusu ağzı çoğu zaman dolu savak seviyesindedir.
Çıkış borusu hazne tabanında teşkil edilen küçük bir çukura konur. Çökelen tortuların
boruya girmesini önlemek için boru ucuna krepin takılır. Krepin tabanı, hazne
tabanından 15-25 cm yukarıda boru çapı seçilir.

2. Dip Savağı : Hazneyi zaman boşaltmak için haznenin en çukur yerinde bir boşaltma
borusu (dip savak) teşkil edilir. Suyun kolayca boşalması için depo tabanı dip savağa
doğru eğimli yapılır. Boşalma süresi 1-2 saat olacak şekilde boru çapı seçilir.

3. Dolu Savak : Haznelerde suyun tespit edilen max. Seviyenin üstüne çıkmaması için
max. Isale dedisini geçirecek şekilde bir dolu savak teşkil edilir. Büyük haznelerde
savak, küçük haznelerde boru şeklinde yapılır.

4. Havalandırma Tertibatı : Haznedeki suyun havalanması için her bölmede en az bir


tane, genel olarak her 20 m²’lik yüzey için bir tane olmak üzere bacalar teşkil edilir.
5. Manevra Odaları : Haznelerde yukarıda anlatılan borular , vanalar, ölçü aletleri v.b.
teçhizatın bulunduğu bölmedir. Haznenin hacmine göre boyutları değişir. Giriş ve
çıkış boruları birbirine bir by-pass borusu ile birleştirilir. Böylece tamir ve temizlik
sırasıunda sular hazneye girmeden şebekeye göderilir.

6. Ölçü Cihazları : Haznedeki su seviyesinin değişimini izlemek için bir gösterge


konulur. Şebeke çıkış borusuna su örneği alınması için musluk takılır. Depo
sarfiyatının ölçülmesi için ise sayaç konulur. 1000m 3 ’den büyük depolarda boru
kırılması halinde deponun boşalmasınnı önlemek için otomatik lapelerle donatılır.
7. Drenaj : Depoların yüzeysel ve hazneden sızan sulara ve yer altı sularına karşı
koruması için drenaj terleri alınmalıdır. Yüzeysel sulara karşı deponun etrafında
yeterli uzaktıkta olmak üzere çevre hendeği yapılmalıdır.

BÖLÜM VI ĠÇME SUYU ġEBEKELERĠ

İsale hattı ile haznelerde getirilen suları sarfiyat yerlerine dağıtan boru sistemine içme
suyu şebekesi adı verilir. Bu şebeke, her binada yeteri kadar basınçlı suyu sağlayacak şekilde
planlanır. Şebeke boruları devamlı su ile dolu ve basınç altında bulunmalıdır, aksi takdirde
kirlenme ihtimali artar. Şebeke boruları ev ihtiyaçları ile birlikte sanayi, yangın, bahçe sulama
ve diğer ihtiyaçalrı da temin edecek kapasitede olmlıdır. Hazne ile şebeke arasında su
dağıtmayan ve sadece suyu hazneden şebekeye ileten bir şebeke ana borusu mevcuttur.

ġebeke Kademeleri (Kotları)


Küçük yerleşim merkezlerinde genel olarak bir hazneden beslenen tel bir su şebekesi
mevcuttur. Büyük şehirde ise, çeşitli menbalardan beslenen farklı bölgeler mevcuttur.
Şebekenin bölgelere ayrılması şehir planındaki dağınıklıktan dolayı yapılır. Bazı hallerde
şebeke bölgeleri birbiriyle bağlantılı olabilir.
Bazı hallerde fazla büyük olmayan yerleşim merkezleri, arazinin topografik
yapısından dolayı tek bir hazne ile beslenemezler. Değişik noktalardaki kot farkları büyük
olan şehirlerin tek hazneden beslenmeleri halinde borular büyük basınçlara maruz kalabilir.
Halbuki şebekelerde max. statik basınç 80m’ yi geçmemelidir. Bundan dolayı şebeke çeşitli
kotlara ayrılır ve her kat ayrı birhazneden beslenir.

Şebeke üç kademeye ayrılır.

1.kademe 170-120
2.kademe 120-70
3.kademe 70-20, kotları arasında kaln bölgedir. Su cazibe ile 1 nolu hazneye
getirebilirse. H1 haznesi hem 1. kademeyi, hem de H2 haznesini besler. H2 haznesi hem 3
nolu hazneyi hem de 2. kademeyi besler. H3 haznesi ise sadece 3. kademeyi besler.

İsalenin terfili olması halinde, şebeke kademelerinin beslenmesi değişik şekillerde


olabilir.

1. Q 1 ,Q 2 ,Q 3 , sırasıyla 1,2 ve 3 kademelerin debisi olmak üzere ; H3 haznesine Q 1 ,Q 2


,Q 3 debisi basılır.H3’den Q 1 ,Q 2 debisi H2’ye, H2’den Q 1 debisi olmak üzere, H3
haznesine

2. Q 3 debisi Q 1 ve Q 2 ’ye göre çok küçükse; Q 1 +Q 2 +Q 3 debisi H2’ye basılır. Q 3 cazibe ile
H3’e gelir. Q 1 debisi H1’e yükseltilir. Bu durumda bir pompa azalır.

3. Q 2 debisi Q 1 ve Q 3 ’egöre çok küçükse Q 1 +Q 2 +Q 3 debisi önce H3’e basılır. Sonra Q 1


+Q 2 H1’e basılır. Q 2 debisi H2’e cazibe ile iletilir.
4. Boru boyları fazla uzun değil ise, her bir hazne ana tulumba istasyonundan ayrı ayrı
beslenebilir.( Q 1 debisi H1’e . Q 3 debisi H3’e basılır.)
5. Q 1 +Q 2 +Q 3 debisiH3’e basılır. Buradan Q 2 debisi H2 haznesine, Q 1 debiside H1
haznesine ayrı ayrı basılabilir.

Bu durumlardan ve diğer mümkün çözüm tarzlarından hangisinin uygun olacağı


araştırılarak en ekonomik çözümün tercih edilmesi gerekir.

ġebeke Tipleri
Şehrin 1/2000 ölçekli imar planı üzerinde şebeke planıçizilir. Yerleşim merkezinin trafik
durumu, max. ve min. basınçlar ve debiler dikkate alınarak şebeke planına kadar verilir.
Şebeke planları, dalsistem veya ağ sistem (Çok gözlü su şebekesi) olmak üzere iki ana
grupta inceleneblir.

1. Dal Sistem : Bu sistemde borular, bir ağacın dalları gibi birbiri ile birleşmeden
yerleşim merkezin edağılır. Daha ço, sahilde deniz ile yamaç arasında sıkışıp kalmış
alanlarda ana caddeleri takip eden şeritvari iskan bölgelerinde söz konusu olur. Bu
sistemin faydaları;

a) Hidrolik durum açıktır ve sistemin hesabı kolaydır.


b) Boru çapları ve boyları daha küçük olduğundan sistem daha ekonomiktir.

Sistemin Dezavantajları :

a) Boruların ve noktaları hem fiziki, hem de hesap bakımından ölü noktalardır, yani
buraya kadar su tamamen dağıtıldığı için debi sıfırdır. Bundan dolayı hız küçük
olup, yabancı maddeler sudan ayrılarak çökelir.Suyun bayatlama ihtimali fazladır.
b) Bir boru kırılması veya tamir halinde, bu borulardan su alan tüm bölgeler susuz
kalır.
c) Sistemde bir yönlü akım mevcut olduğundan, yeni bölgelerin ilavesi halinde
basınçlar çok düşer.

2.Ağ sistem : Bu sistemde borular birbirleriyle birleşmiş olup hiçbir fiziki ölü nokta
mevcut değildir.

Üstünlükleri;
a) Su çeşitli yönlerde akma imkanı sahip olduğundan işletme emniyeti yüksektir,
yavaş akımlar oluşmaz.
b) Boru kırılmaları ve tamir halinde, borular vanalar yardımıylatecrit edildiğinden
sadece küçük bir bölge susuz kalır.
c) Su sarfiyatındaki büyük değişimlerin olması, dal sisteme göre daha az etki yapar.

Dezavantajları;

a) Hidrolik hersabı daha karmaşıktır.


b) Daha fazla boru ve boru özel parçasına ihtiyaç vardır.

Ġçme suyu ġebekesinin TeĢkili

İçme suyu şebekelerinin maliyeti, toplam su temini tesislerinin maliyetinin önemli bir
bölümünü teşkil eder. Bundan dolayı şebekelerin planlanmasında özel dikkat sarfedilmelidir.
İçme suyu şebekeleri normal olarak ağ sisteminde teşkil edilir, kapalı gözoluşturuluç sokaklar
dal sistemiyle beslenebilir. Şebeke suyu en kısa yoldan dağıtacak şekilde tertiplenmelidir.
Mesela şekil B’de bu ilkeye uyulmadığı için, yük kayıpları fazla çıkarv eboru çapı gereğinden
büyük bulunur.

Şebeke teşkil ederken 20-30 ha’lık şebeke gözleri meydana getirmeli ve topografik
şartlarda dikkate alınmalıdır. Esas borular tüketim bölgelerinin ağırlık merkezlerinden
geçirilmeye çalışlmalıdr. Caddelerin genişliğine göre şebeke boruları tek veya çift olarak
döşenir. Genişliği 20m’den büyük yollarda ve nüfusun yoğun olduğu yerlerde, yolun her iki
tarafına boru döşenebilir. Şehir şebekelerinde 100mm’den daha küçük çaplı boru
kullanılmamalıdır. Şebeke borularında bir büyük çap, kendinden küçük çapa göre 2 misli debi
geçirmesine rağmen, maliyet ancak %20 daha fazladır, dolayısıyla büyük çaplar tercih
edilmelidir.
Şebeke borularında su hızı 0,5m/sn’den az olmamalıdır. En çok kullanılan değerler 1m/sn
civarındadır. 1,5m/sn’lik hızların üzerine çıkılması tavsiye edilir. Zorunlu olarak hızın
0,5m/sn’nin altına düşdüğü tali borularda uygun yerlere tahliye muslukları konur. Ana ve esas
borular, trafiği az ve boru döşemek için serbest yeri bulunan sokak ve caddelerden
geçirilmelidir., çok dar sokaklardan sadece tali borlar geçirilir.
Ağ sistemdeki bir şebekede fiziki ölü nokta yoksa da, suyun tamamen dağıtılması
sebebiyle debinin sıfır olduğu fiktif ölü noktalar vardır. Şekildeki şebeke gözünde her bir
borunun etrafdaki abonelere dağıttığı debiler parantez içindeki gibi ve C’de bir ölü nokta
olsun. AB borusunun başlangıcındaki debi Qb  4  6  10lt / sn AD borusunun başlangıcında
debi Qb  5  3  8lt / sn ’dir. Şebekeye giren debi Q=10+8=18lt/sn olmalıdır. Başka bir
deyişle; bu şebeke gözüne (kapalı çerçeveye) 18lt/sn girmesi ve her bir borunun parantez
içindeki yazılı debileri dağıtması halinde, C noktasında borularda su kalmayacaktır. Bu C
noktasına ölü nokta adı verilir. Hidrolik durumdan bunun gerçekleşebilmesi için, ayrıca ADC
ve ABC yollarında meydana gelen yük kayıplarının birbirine eşit olması gerekir.

ġebeke Donatımı

İşletme esnasında, şebekeden beklenen görevlerin tam olarak elde edilebilmesi için
şebeke boruları, bazı yardımcı teçhizatla donatılır. Bunlar yangın muslukları, kapatma
vanaları, tahliye vanaları, sulama muslukları, şebeke düğüm noktaları ve boru parçalarıdır.

a) Yangın Muslukları : Şebeke boruları üzerinde 100-150 m’de bir yangın


muslukları yerleştirilmelidir. Şebeke planında yangın muslukları merkez olmak
üzere 75 m yarıçaplı çizilen dairelerin bütün binaları içine alması gerekir. Yangın
muslukları mümkünse köşelere yerleştirilmelidir. Yangın musluklarının min.
çapları 100 mm’dir ve ya yaya kaldırımlarının altında yada kaldırım üzerinde
sütun şeklinde tesis edilir.
b) Kapatma Vanaları : Şebekede tamir ve bakım için borularda zaman zaman suyun
kesilmesi amacıyla boru üzerine kapatma vanaları konur. Nüfusu 10 000 olan
yerlerde her bir boruyu şebekeden tecrit etmek yerine bir bölgenin tecriti esasına
göre vanalar yerleştirilir.

c) Tahliye Vanaları : Şebekenin alçak kotlu noktalarına ve boru sonlarına zaman


zaman biriken çökeltileri temizlemek ve gerektiğinde boruları boşaltmak için
tahliye vanaları konur.
d) Sulama Muslukları : Sokakların temizlenmesi, park ve bahçelerin sulanması için
uygun ve gerkli yerler sulama vanaları konur.
e) ġebeke Düğüm Noktalarıve Boru Özel Parçaları : İçme suyu şebelerinde birden
fazla borunun birbirine bağlandığı noktalara düğüm noktası adı verilir. Bu noktalarda boruları
birbirne bağlamak ve gerekli ayırmaları yapmak için her boru cinsine göre özel parçalar
kullanılır. Şebeke planlanırken, bu özel parçalardan mümkün olduğu kadar az kullanmaya
dikkat etmelidir. Böylece hem maklzemeden tasarruf edilmiş, hem de şebekenin daha uygun
hidrolik şartlarda çalışması sağlanır. Çünkü düğüm noktaları şebeke akımın yön değiştirdiği
yerler olduğundan şebekenin en çok zorlamnan yerleridir.

Yangın suyu Miktarı :


Bir yangın ile mücadele sırasında yangın musluklarına bağlanan hortumlarla
şebekeden su alınır. Etkili bir şekilde mücadele için, hortumun ucundaki çelik ağızlıktan 20
m’lik bir basınç yüksekliği altında Q=1000 lt/dak’lık standart bir su jeti
fışkırtılabilmelidir.İstisnai yangın tehlikesinin mevcut olmaması halinde max. Qsaat debisine
ilave edilecek yangın debisi değerleri İller Bankası İçme Suy Yönetmeliğine göre;

Nüfus Ana Boru Esas Boru Tali Boru


N  10.000 5 lt/sn 5 lt/sn 2,5 lt/sn
10.000  N  50.000 10 lt/sn 5 lt/sn 2,5 lt/sn
N  50.000 20 lt/sn 10 lt/sn 5 lt/sn

DeğiĢen Debili Borularda Yük Kayıpları

Su şebekelerinin hesabında boruların birim uzunluklarından abonelere sabit bir


debinin dağıtıldığı kabul edilir. Bu üniform debi dağılımı sebebiyle, boru boyunca debi lineer
olarak değişir, yani ya üçgen ya da trapez şeklinde bir debi dağılımı ortaya çıkar. Uç debisi
sıfır olan noktalara ölü nokta adı verilir.

a) Uç debisinin sıfır olma hali (Qu=0) : Borunun başlangıcında mevcut olan Qb


(Qbaş) debisinin borunun L uzunluğu boyunca üniform olarak dağıtılıp bitirildiği farzedilirse
uç debisi Qu 0 ve Qb =Qs olur. Burada Qs sarfedilen, yani boru boyunca üniform olarak
dağıtılan toplam su miktarıdır. Borunun başlangıcından x mesafesi boyunca dağıtılan debi

Q  h L  x 
x Q
Qh 
L ve bu noktadaki debi L

.V ² Q
J , V , A   D² / 4
D.2 g A

.Q² 
J  k .Q², k
D. A²(2 g ) DA².2 g

dhk
J
dx

x
hk   J .dx
0

x
hk   k .Q ².dx
0

x
Qh2
hk   k . L  x ².dx
0

2 x
 Lx 2  x² x3 
x
hk  k .Qh2    .dx  k .Qh  x  
0
X   L 3L ²  0
x= L konulursa L uzunluğundaki boruda oluşacak yük kaybı;
k .Qh2
hk  .L bulunur.
3

Eğer boru etrafına su dağıtmayıp sabit Qh debisini iletseydi yük kaybı hk ²  k.Qh2 .L
Buna göre su dağıtan borunun yük kaybı, baş debisini geçiren sabit debili borunun yük
kaybının üçte biri kadar olmaktadır.
Uzunlukları botunca su dağıtılan borularda yük kayıplarını eş değer bir C debisi
yardımıyla, sabit debili bir borunun yük kaybı cinsinden ifade etmek mümkündür.

C= Eşdeğer debi=hesap debisi

hk  k.Qh2 .L  1/ 3.k.Qh2 .L Qs  Dağıtılan debi


1
C .Qh  0,577.Qh  0,577Qs
3

c) Uç debinin mevcut olması hali (Qu  0)

Bu halde borunun sonunda bir Qu uç debisi mevcut olup; Qb=Qu+Qs yine bir eşdeğer
C hesap debisi yardımıyla yük kaybı ifade edilir ve benzer işlemler yapılırsa;
C=Qu+0,55Qs bulunur.

ÖLÜ NOKTALAR METODU ĠLE ġEBEKE HESABI

Ağ sistemindeki şebekelerin ölü noktalar metodu ile hesaplanabilmesi için; her kapalı
göz için ölü nokta seçilerek ağ sistemi dal sisteme dönüştürülür.
Örnek olarak iki gözlü bir şebeke seçilmiştir. Şebeke gözleri, boruları kalabalık ve
geniş caddelerden geçirmek suretiyle teşkil edilir. Her gözdeki esas boruların toplam
uzunluğu 1,2-2 km olacak şekilde (20-30ha’lık alan ) göz sayısı belirlenir. Bir gözden
beslenen tali boruların uzunluğunun da 2-4 km arasındas olması istenir.Esas boruların
uzunluğu 300-500m’yi geçmemelidir. Şekildeki şebeke parçasının 8640 kişilik bölgeye su
verdiği ve max. günlük su sarfiyatının Qmax=200lt/N-G olduğu kabul edilirse; ölü nokta
metoduna göre hesap aşağıdaki sıraya göre yapılır.

1.) Her kapalı göz için bir ölü nokta seçilir. Ölü noktanın yeri öyle seçilmelidir ki;
farklı yönlerden bu noktalara gidildiğinde yaklaşık aynı yol kat edilmiş olsun.
Örnekte D ve f noktaları ölü nokta olarak seçilmiştir. Ölünoktaya gelinceye kadar
borudaki suyun dağıtılıp bittiği kabul edilir. Ölü noktada uç debisi sıfırdır. Boru
boyuncasu sarfiyatının (dağıtımının) lineer olarak değiştiği kabul edilir. Hesaplara
ölü noktadan başlandığı için şebeke borulrına en uçtaki ölü noktadan başlanarak
numara vermek uygun olur.
8640.200.1,5
Qs   30lt / sn
2.) Şebeke de dağıtılan debi; 86400
3.) İtibari Boru boyları bulunur.Bunun için önce bütün cadde ve sokakların boru
uzunlukları ölçülmeli ve nüfus yoğunluklarına göre kesafet(yoğunluk) katsayıları
belirlenmeli.Bu katsayı ile boru boyları çarpılarak itibari boru boyları hesaplanır
ve toplam bulunur.
4.) 
Li  250.1,5  250.2  300.1,5  200.1  200.1  400.1,5  250.2  2825m.
5.) Her boruda dağıtılan debiler bulunur.Bunun için birim boru boyunda dağıtılan
debi,
30
q  0,0106195lt / sn / m.
6.) 2825 olarak bulunur.
7.) Her boruda dğıtılan debi,birim boyda dağıtılan debi ile söz konusu borunun itibari
boru boyu çarpılarak bulunur.EF borusu için 600.0,0106195=6,37 lt/sn= Qd  Qs

Q  c  Qy
8.) Her borunun hesap debisi , h
C  Qi  Quç , C  k.Qd
9.)
10.) Qd, dağıtılan debiyi, Qy nüfus ve boru cinsine göre seçilen yangın debisini , k
bir sabiti Qi
Q 0 Quç  0
11.) İse itibari debiyi göstermektedir. uç ise k=0,577 ise k=0,55
12.) Baş debisi Qb=Qu+Qd
13.) Ölü noktalarda Qu=0 olduğundan, uçtaki borunun baş debisi kendisine
dağıtılan debiye eşit olur. Ayrıca her borunun baş debisi kendisinden sonraki
borunun uç debisine eşittir.
14.) Önce Qi itibari debiler uç debisinin durumuna göre hesaplanıp duruma göre 6
veya 7 kolona yazılır. Uç debiler 8 baş debiler 9. kolona yazılır. Sonra C=Quç+Qi
eşitliğinden hesap debisinin bulunmasında esas alınacak debi alınacakdebi bulunup
10. kolona yazılır. Her boru için yangın debiler 11.kolona yazılır. 12.kolon, 10 ve
11 kolonların toplamı olup hesap debisini verir.
15.)
16.) Akım hızı tavsiye edilen değerler arasında kalacak şekilde,Williams- Hazen
veya Prandtle Colebrook tablolarından boru çapı, hidrolik eğim ve hız okunarak
sırasıyla 13,14 ve 16 kolonlara yazılır.15. kolona 2 ve 14 kolnların yani hakiki
boru boyları ile hidrolik eğimin çarpılması ile elde edilen yük kayıpları yazılır.
17.) Piyozometre kotlarının hesaplanması için şehrin topografik haritasından boru
taban kotları bulunup 17 ve 18 kolonlara yazılır.
18.) Piyozometre kotlarının hesaplanması için haznedeki su kotunun şebeke ana
borusu çapının ve uzunluğunun bilinmesi gerekir. Hazne su kotundan şebeke ana
boborusundaki yük kayıtları çıkartıllarak ilk şebeke düğüm noktasındaki (A)
Piyozometre kotu bulunur. Sonra sırasıyla bu noktaya bağlı borulardaki
piyozometre kotları bulunur. Bu değerler başta ve sonda olmak üzere 19. ve 20.
kolonlara yazılır.
19.) Her noktadaki piyozometre kotundan o noktadaki boru taban kotları
çıkartılmak suretiyle su basınçları hesaplanır., bulunan değerler 21. ve 22.
kolonlara yazılır.(21 ve 22. kolonlar 17 ile 19 ve 18 ile 20. kolonların farkıdır.)
20.) Her bir kapalı göz için yük kaybı tahkikleriyapılarak hesaplar kontrol edilir.
Ölü noktaların yeri doğru seçilmişse, kapalı çevre boyunca yük kayıplarının
cebirsel toplamı sıfır olmalıdır. Genel olarak bunu sağlamak zor olduğundan , İller
bankası yönetmeliği bu konuda bir tölerans tanımıştır. Gelecekteki nüfusu
50.000’e kadar olan beldelerde 1m’ye kadar daha büyük beldelerde 2m’ye
kapanma hatasına müsaade edilmektedir. Bunun için ölü noktalara iki yönden
gidildiğinden meydana gelen yük kayıpları arasındaki fark hesaplanır, bu farkın
tolerans sınırından az olması halinde hesaplar doğru kabul edilir. Aksi takdirde ölü
noktanın yeri veya bazı boru çapalrı değiştirilerek şebeke dengelenir. Dengeleme
yapıldığında farl toleranstan büyükse ölü noktanın kayıpların büyük olduğu tarafa
doğru kaydırılması gerekir. Kaydırma uzunluğu, kayıp farkı kadar kayıp oluşacak
boru boyunun yarısı kadar olmalıdır. Mesela ; ölü noktanın üzerine bulunduğu
h 2
L   100m
borudaki J=0,01 ve dengeme hatası2m ise 2.J 2.0,01 ölü noktayı
kaydırmak gerekir.

Boru Piyozome Su
)m
H
aK
ekN

Q
yQ
oaU

0aD
5D
Y
bD
Q K
eH
u7di.nK
Q
egQ
sQ
D

(Q
(pD
D

i)Q
Q

Q
ts

is

is

pbiis
is
B

aB

çB
aC
5esı

C
J.
oğri

,nL

ba7L

esE
L
iİt

=
0ay=

ş5=

+
iıt
iıl
o

so

ib
k
dıd

a)ğeb

y
ike

,iye

ii(a
nJ
r

ibf

i
1

F
E

B
B
C
C
C

A
H
A
D
D
A
D
-

EF
600 250 250 250 200 300 200 400 m.

2 3
- 1,5 2,0 2,0 1,0 1,5 1,0 1,5 -

4
- 375 500 500 200 450 200 600 M

5
- 0,98 5,31 5,31 2,12 4,78 2,12 6,37 Lt/sn

- 2,19 2,92 - 1,66 - 1,166 - 6


7 Lt/sn
- - - 3,06 - 2,758 - 3,68 Lt/sn
8

- 10,62 5,31 0 13,27 0 6,37 0 Lt/sn


- 14,60 10,62 5,31 15,39 4,78 8,49 6,37 Lt/sn
0
9 1

30 12,81 3,23 3,06 14,436 2,758 7,536 3,68 Lt/sn


11

5 5 5 5 5 5 5 5 Lt/sn
12

35,00 17,813 13,23 8,06 19,44 7,76 12,54 3,68 Lt/sn


3
1

200 150 125 100 150 100 150 100 mm


14

6,00 9,02 13,58 15,75 10,67 14,66 4,73 18,29 M/km


5
1

4,80 2,26 3,401 3,94 2,13 4,40 0,95 7,32 m


6
1

ÖLÜ NOKTA METODU İLE ŞEBEKE HESABI


1,12 1,00 1,08 1,03 1,10 0,99 0,71 1,11 M/sn
7
1

- 40 38 32 40 35 35 30 m Başta
Kotu
Taban

18

40 38 32 35 35 32 30 25 m Sonda
19
tre

75,00 70,20 64,94 64,54 70,20 68,07 68,07 67,12 m Başta


kotu

20

70,20 67,94 64,54 60,60 68,07 63,67 67,12 59,80 m Sonda


21

- 30,20 29,94 32,54 30,20 33,07 33,07 37,12 m Başta


Basıncı

22

30,20 29,94 32,54 35,60 33,07 31,67 37,10 34,80 m Sonda


Uygulama : Şekildeki dal Şebekeye ait AB ve CA borularının herbiri çevresine 3000
kişinin ihtiyacı kadar su dağıtmaktadır. AH borusuna ise 500 nüfus bağlıdır. Max.
Qg=300lt/N-G olup yangın debileri dikkate alınacaktır. Buna göre şehir merkezinde ki ayaklı
su deposunun taban kotunu hesaplayınız. Boru taban kotları paranatez içinde verilmiştir. Yük
kayıpları hk BA  4,0m , hk CA  8,0m min işletme basıncı P /  min  20m   0,03

Dağıtılan debiler; Qd AB 


1,5.300.3000
 15,62lt / sn
86400

Qd AB  1,5.300.5000  26,04lt / sn


86400
AH borusundaki debi C=15,62+15,62+0,55.26,04=45,56lt/sn

Q 4.0,04556
V   0,928m / sn
A  .0,25²
hk AB  0,03 . 0,928²  2,63mt
0,25 2 g
Hazne min su seviyesi kotu A.B.C noktalarına göre bulunmaktadır.
B nok.  Z1  95  20  hk AB  hk AH  115  4  2,63  121,63m.
A nok.  Z1  100  20  hk AH  100  20  2,63  122,63m.
C nok.  Z1  80  20  hk AB  hk AH  100  8  2,63  110,63m.
Buna göre ayaklı su deposunun taban kotu 122,63m olmalıdır.

ġebeke Hesap Planı: Şebeke hesap planını yapılması ve yapılan hesapların mantıklı
sonuçlar verip vermediğini kolaylıkla görebilmek için çizilen şebeke hesapları planı 1/1000
veya 1/2000 ölçeğinde olur. Plan üzerinde sadece hesabı yapılacak borular gösterilir; yollar
tesviye eğrileri, binalar vb. Gösterilmez. Çizilen boru planı üzerinden boru uzunlukları
ölçülerek kullanılacak boru boyları (L) bulunur ve bu boylar plana işlenir. Plan üzerinde her
borunun başlangıç ve bitimine uygun numara verilir. Numaralar (15), her sokağın kesafet
katsayıları (k=i,0), zemin kotları (50,000), esas ve tali borularda suyun akış yönü (  ), boru
çapı ( 100 ) uzunluğu (L=200) , uç debileri; yük kayıpları (1,50) ve ölü noktalar şebeke
hesap planı üzerinde gösterilir.
ġebeke ĠnĢaat Planı: Şebeke hesap planı ve hesap tablosu yapıldıktan sonra şebeke
inşaat planının çizimine geçilir.İmar planından sadece sokaklar ve tesviye eğrileri ince
çizgilerle çizilir.(Aynı Ölçekte) .Daha sonra şebeke hesap planı üzerinden sokaklara döşenen
boru hatları kopya edilir ve her borunun üzerine D çapı,altına L uzunluğu yazılır.Düğüm
noktalarının numaraları ve kotları aynen yazılır.Şebeke donatım elemanları bu plan üzerinde
gösterilir.(Vanalr,yangın muslukları vb.) Ölü noktalar şebeke inşaat planında gösterilemez.

Çevre Sağlığı Tesislerinin Elemanları:

1.)Kullanılmış suları oluştukları yerden caddedeki kanallara götüren bağlantı kanalları


2.)Yağmur suyu ağızlıkları:Cadde arklarında biriken yağış sularının kanallara
girmesini sağlar.
3.)Cadde ve toplama Kanalları:Evlerden ve küçük caddelerden gelen kullanılmış suları
alırlar.
4.)Ana toplama Kanalları:Şehrin en düşük kotlu noktalarından geçer ve toplama
kanallarının suyunu alır.
5.)Muayene ve havalandırma bacaları:Kanalların kontrolunü ve havalandırmasını
sağlar.
6.)Ters sifon,dolu savak ve su tutma hazneleri:

Bacalar :Kanalların zemin yüzeyi ile bağlantısını sağlayan elemanlardır.Kanalların


kontrolü,temizlenmesi ve havalandırılması amacıyla yapılırlar.Kanalların kavşak
yerlerinde,eğim ve çapın değiştiği yerlerde,kanal yönünün değiştiği noktalarda,Kanl
başlangıcında teşkil edilir.Ayrıca kavşak noktaları arasındaki mesafeler max. baca aralığından
büyükse ara noktalarda da baca yapılır.
İller Bankası Talimatnamesine göre max.baca aralığı 0,20-0,50 m çaplı kanallar için
50 m,0,60-0,80 m çaplı kanallar için 70 m’dir.

BÖLÜM 7 ÇEVRE SAĞLIĞI TESĠSLERĠ

Su temini tesisleri ile yerleşim merkezlerine dağıtılan sular kullanıldıktan sonra başka
bir sistemle uzaklaştırılır.Meskun bölgelere düşen yağış suları da çevreye zarar vermeden
drene edilir.Kullanılmış sular ve yağmur suları kanallard toplandıktan sonra,çevreye zarar
vermeyecek şekilde uzaklaştırılır.Yağmur suları kullanılmış suşlara göre daha temiz
olduğundan,yüzey suların averilmeleri,sulama suyu amaçlı göllerde biriktirilmesi veya
zemine sızdırılması mümkündür.Kullanılmış sular da toplandıktan sonra yüzey sularına veya
zemine verilerek uzaklaştırılabilir.Kullanılmış suların verildiği oratma alıcı ortam
denir.Kullanılmış sular alıcı ortama verilmeden önce alıcı ortamın özelliklerine ve kullanma
amacına bağlı olarak belirli derecelerle arıtılmalıdır.Kullanılmış suları ve yağış sularını
toplayan,alıcı ortamlara veren,verilmeden önce gerektiği kadar temizleyen tesislerin tümüne
çevre sağlığı tesisleri denir.

Çevre sağlığı tesislrinin çevre kirlenmesi açısından önemi büyüktür.Kullanılmış


suların çevreye zarar vermeden toplanması halk sağlığı problemlerini azaltır.Çevre sağlığı
tesislerinin inşasından sonra salgın hastalıklardan ölenlerin oranında önemli düşüşler
olmuştur.

Çevre Sağlığı Tesislerine Gelen Suların Kaynakları ve Özellikleri

1.)Evlerden Gelen KullanılmıĢ Sular:Bu sular şehir içme uyu şebekesi ile evlere
verilen temiz suların çeşitli şekillerde kullanıldıktan sonra aldıkları şekildir.İçerisnde bol
miktarda organik madde,sabun,deterjen ve diğer mutfak artıkları içerir.Bu sular hastalıkları
yapan bakterilere de sahip olduğundan bekletilmeden ve tekniğine uygun şekilde arıtıldıktan
sonra uzaklaştırılmalıdır.
2.)Sanayi Tesislerinden Gelen Sular: Bu suların özelliği sanayi tesisisnin cinsine
bağlıdır.Alıcı ortamlara doğrudan verilebilcek kadar temiz olanların yanında,Kanalizasyon
maddeleri bulunduran sular kanallara doğrudan verilmez.
3.)YağıĢ Suları : Binaların çatılarından, caddelerden gelen yağmur
sularıdır.Toz,toprak,kum, çakıl,çöp artıkları vb.maddeleri ihtiva edebilirler.Alıcı ortama
verilirken özelliklerinin belirlenmesi yararlı olur.
Çevre Sağlığı Tesislerinin Sınıflandırılması

Bir yerleşim merkezindeki kullanılmış suları,sanayi sularını ve yağmur sularını


toplayan kanallar üç grupta incelenir;
1.)Ayırıcı Sistem Kanal ġebekesi: Bu sistemde evlerden ve sanayiden gelen
kullanılmış suları toplamak üzere bir, yağış sularını toplamak üzere de bir tane olmak üzere
iki ayrı kanal şebekesi yapılır.Son 50 yıldır en çok kullanılan sistemdir.

2.)BirleĢik Sistem Kanal ġebekesi: Bu sistemde kullanılmış suları ve yağış sularını


toplayan bir kanal yapılır.Bu karışımdaki yağış suları,kullanılmış suya göre çok fazladır.(50-
100 misli) Toplanan debi çok büyük olduğundan,uzun bir mansap kanalı ile iletilmesi
tasfiyesi,ekonomik ve teknik açıdan problem yaratır.
3.)KarıĢık Sistem Kanal ġebekesi:Büyük şehirlerin bazı bölgelerinde birleşik sistem
bazı bölgelerinde ise ayrık sistem inşa edilebilir.

Sistemlerin KarĢılaĢtırılması

Bir bölgede kanal şebekesi planlanırken,en uygun sistemin seçilmesi gerekir.Bir


yerleşim merkezi için hangi sitemin daha iyi olacağı yerel şartlara bağlıdır.

A) Sistemlerin Çevre Sağlığı Yönünden KarĢılıĢtırılması: Birleşik sistem kanal


şebekesinde yağışlar sırasında kanllarda akan kullanılmış su yağmur suyu karışımının büyük
bir kısım arıtma yapılmadan savaklar yardımı ile alınarak çevredeki yüzeysel sulara verilir.Bu
durum yüzey suyunu mansapta kullananlar için tehlikeli olabilir.

Şiddetli yağmurlar sonucu kanalların kapasitesi aşılabilr,bu durumda zaman zaman


binaların bodrum katlarını su basabilir.Ayrık sitemde bu iki dezavantaj birleşik sisteme göre
azdır.
Kurak mevsimlerde,büyük çaplı kanallarda küçük debiler aktığı için su hızı
küçüktür.Bundan dolayı kanal tabanında kullanılmış su içerisindeki katı madeler
birikir,sıcaklığın etkisi ile çevreye kötü koku verir.

B) Sistemlerin ĠĢletme ve Emniyet Yönünden KarĢılaĢtırılması: Şiddetli yağışlar


sonucunda birlşeik sistem kanal sularının bodrum katlarına taşması sağlık problemleri
yanında işletme güçlüğünü de sebep olur.Ayrık sistemde bodrum katlarının yağmur suyu
kanalları ile bağlantısı olmadığından böyle bir tehlike yoktur.

Ayrık sistemde kullanılmış suların tasfiyesi hem kolay hem ucuzdur.Terfi durumunda
tulumbaların terfi dbilerinin değişim sınırları küçük ve işletme masrafları azdır.

Ayrık sistemde,kullanılmış su kanallarının eğimi sabit caddeye paraleldir.Yağmur


suyu kanllarının istenilen derinlikte başlatarak eğimini arttırmak ve kesiti küçültmek
mümkündür.Birleşik sistemde bu mümkün olmaz.Birleşik sistem kanallarının çapları,yağmur
suyu kanllarının çapları ile hemen hemen aynıdır.Yağmur suları derinde döşenmediği için
kazı ve kanal inşa masrafları azdır.Halbuki birleşik sistem kanalları bölgedeki bütün evlerin
sularını alabilecek şekilde yetri kadar derinde döşenmelidir.
Birleşik sistem kanallarında,katı maddelerin tabana çökmemesi için gerekli minimum hızın
sağlanması zoıdur.Bunun için yumurta kesitli kanal kullanılır veya sık sık yıkanır.
C) Sistemlerin Maliyet Yönünden KarĢılaĢtırılması: Çift kanal döşendiği için,ayrık
sistem kanallarının maliyeti çoğu zaman birleşik sistemden daha fazladır.Fakat özellikle nehir
veya deniz kenarlarındaki yerleşim merkezlerindeki yağmur suları kısa yoldan yüzeysel sulara
verilebiliyorsa ayrık sistemin maliyeti düşük olabilir.

Tasfiye ve terfi tesislerinin maliyeti ayrık sistemlerde daha azdır.İşletme organları


maliyeti isde ayrık istemlrden daha fazladır.

Birleşik sistemde bakım ve onarım gereken kanal uzunluğu daha azdır.

Sistem Seçimi: Çevre sağlığı tesislerinin projeleri yapılırken sistem seçiminde


yukarıda anlatılanların dışında, bölgenin topografik durumu, iklim Ģartları, yağıĢların
Ģiddeti, süre ve frekansları ile Ģehrin sosyoekonomik yapısı da göz önüne alınmalıdır.

Genel olarak ayrık sistemin tercih edildiği durumlar :

1.) Kullanılmış su kanallarının bir noktada toplama zorunluluğuolması ve yağmur


suyu kanallarının çeşitli noktalardan deşarj imkanlarının bulunması halinde;
2.) Kullanılmış suların terfi edilmesi gerektiğinde;
3.) Düz arazilerde kanalların derinde olması ve kazı maliyetinin artması halinde;
4.) Kullanılmış su kanalarının, yağmur suyu kanalarından daha küçük döşenmesi
gerekirse
5.) Drenaj alanlarının, yağış sularını yüzeyden akıtabilecek kadar kısa ve dik olması
hali,
6.) Mevcut kanalların sadece kullanılmış suları alabilecek kapasitede fakat yağmur
sularını alamayacak kadar küçük olması halinde,
7.) Mali imkanların ancak kullanılmış su kanallarını inşa etmeye yeterli olması hali,
8.) Birleşik sistem kanal sularının binaların bodrum katlarını basma ihtimalinin fazla
olması halinde,

Genel olarak birleĢik sistem kanalarının tercih edildiği haller :


1.) Hem yağmur sularının hem de kullanılmış suların terfi edilmesi gerektiğinde
2.) Kanal döşenecek caddelerin, iki kanal döşenecek kadar geniş olmaması halinde,
3.) Gerekli düzenleme yapıları teşkil edilerek, yağmur sırasındaki yağış sularının
kanaldan alınıp yüzey sularına verilebilmesi ve kurak hava debisine eşit
miktardaki kullanılmış suyun tasfiye tesisine iletilebilmesi halinde,
4.) Mevcut yağmur suyu kanallarının debisi yanında max. kullanılmış su debisisinin
çok küçük olaması ve kullanılmış suların bu kanallara bağlanmasının çevre sağlığı
yönünden sakıncasının bulunmaması halinde;

Kanal ġebekesine Verilen ġekiller :

Bir yerleşim merkezinin kanal şebekesinin şekli yerleşim merkezinin topografyasına


bağlıdır. Şebekenin ucuza mal edilmesi, ileride kolayca büyütülebilmesi ve işletmenin
kolaylaştırılması bakımından , kanaların kullanılmış suları en çabuk ve en kısa yoldan
akılacak şekilde düzenlenmesi gerekir. Tasfiye tesinin ve terfi merkezlerinin yeri susuların
alıcı ortama verildiği noktalar uygun olarak seçilmelidir. Başlangıç ve cadde kanallarının
büyük çaplı kanallara bağlanmadan önce kapasitelerinin mümkün olduğu kadar tamamının
kullanılmasını temin edecek şekilde kanal şebekesi teşkil edilmelidir. Bölgenin özelliklerine
göre kanal şebekelerine verilebilecek şekille şunlardır.
1.) Ana kanalı sahile paralel kanal Ģebekesi : Deniz, göl veya nehir kenarındaki
yerleşim merkezlerinde uygulanabilir. Ana toplayıcı kanallar sahile paralel, tali
toplayıcılar bunlara dik döşenir, cadde kanalları toplayıcılara dik bağlanır. Ayrık
sistemde yağmur suları en kısa yoldan alıcı ortama verilir. Nehrin şehri ikiye bölmesi
halinde, nehir iki kenarında yer alan toplayıcılar, ters sifonla birleştirilerek tek kanalla
tasfiye tesisine götürülür.

2.) Katlı paralel kanal Ģebekesi : Yerleşim merkezi yükseklik bakımından nehre paralel
olarak kademelere ayrılır, her kademede kullanılmış sular sahile paralel toplayıcılarla
alınır. Bu kanallar birleşerek ana toplama kanalını oluşturur. Ana toplayıcı kanal suları
tasfiye veya drenaj yerine götürülür. Suların terfisinin gerektiği hallerde tulumbaların
yükü de azaltılmış olur.

3.) Dikey kanal Ģebekesi : Sahil yerleşimlerinde uygulanabilen en ucuz kanal ağı
şeklidir. Sular sahile dik toplama kanalları ile en kısa yoldan alıcı ortama verilir.
Cadde kanalları sahile paraleldir. Alıcı suyun çok akıntılı ve debisinin çok büyük
olması gerekir. Küçük nüfusu az olan yerlerde uygulanır aksi taktirde arıtma tesisi
gerekir.
4.) Yelpaze Ģeklinde kanal Ģebekesi : Düz yerleşim merkezlerinde uygulanabilir.
Değişik yerlerden gelen aynı büyüklükteki toplayıcı kanallar bir noktada birleşir.
Toplanan sular (gerektiğinde tulumba ile) tasfiye tesisine veya alıcı ortama iletilir.

5.) Radyal kanal Ģebekesi : Daha çok bir tepe etrafında kurulmuş büyük yerleşim
bölgelerinde uygulanır. Şehir yağış bölgelerine ayrılır. Her bir bölgenin suları ayrı ayrı
toplanarak farklı alıcı ortamlara veya farklı tasfiye tesislerine verilir.
6.) Halka Ģeklindeki kanal Ģebekesi : Bir tepe üzerinde kurulmuş yerleşim
merkezlerinde ana toplayıcı kanal şehrin çevresinde teşkil edilir, tali kanallar en kısa
yoldan bu kanala bağlanır.

Kanal ġebekisinin ġeçimine Etki Eden Faktörler


1.) Topografik durum
2.) Çevredeki derin vadiler, nehir ve derelerin durumu su ayrım çizgileri
3.) Yerleşim merkezindeki bina ve evlerin durumu ( Bitişik nizam , kat yüksekliği ,
bodrum derinliği )
4.) Şehirdeki yolların durumu ve kaplama cinsleri
5.) Bölgenin jeolojik yapısı , yer altı su seviyesi ve değişimi
6.) Şehrin içme suyu şebekesinin durumu
7.) Sanayi tesisleri ve bu tesislerden gelen suyun özellikleri
8.) Alıcı ortam olarak kullanılabilecek yüzey sularının özellikleri
9.) Alıcı ortam ve son boşaltma noktasının yeri
10.) Tasfiye derecesi ve tasfiye tesislerinin yeri

Kanal Güzergahının Belirlenmesi : Kanal şebekesi oluşturulacak yerin merkezi ;


1.) Yüzey sularının ayrım çizgilerine
2.) Sanayi, ticaret, turistik , şık ve seyrk iskan yerlerine
3.) Terfi merkezleri ve tasfiye tesislrinin gerekli olmasına göre bölgelere ayrılır.
Bu bölgelerde kanalların yönleri, suların toplama yerleri ayrı ayrı belirtilir. Bölgelerin
sınırları tesviye eğrili haritalardan su ayrımı çizgileri yardımı ile bulunur. Şehir bölgelere
ayrıldıktan sonra kanalların güzergahları aşağıdaki şekilde belirlenir.

1.) Ana kanalların güzergahı : Ana kanal güzergahı bütün bölgenin sularını cazibe ile
alabilecek şekilde olmalıdır, bunun için kanallar şehrin en düşük kotlu notalarından ve
mümkün olduğunca tesviye eğrilerine dik şekide geçirilir. Kanal şebekesi geçirilirken
terfinin gerekmediği ters sifon vb. Yapıların az olduğu çözüm tarzları bulunmaya
çalışmalıdır.
2.) Cadde kanallarının güzergahı : Bölgenin iskan durumuna göre değişik olabilir:

a) Bina adasını dört taraftan çevreleyen cadde kanalları : Yoğun iskan


bölgelerinde ve bitişik nizamda kullanılır. Her binanın kullnılmış suları, cadde
kanallarına ayrı ayrı bağlanır.

b) Bina adalarının sadece bir tarafından geçen cadde kanallar : Eğimli


arazide teşkil edilmiş düzgün bina adalarında uygulanır. Kanal binaların aşağı
tarafına döşenir. Bu durumda kanal boyları birincil duruma göre %20-40 azlır.
c) Kadastro adalarından geçen kanallar : Caddelerde genel kanal şebekesi
yoksa bahçeli tarzda yapılmış kooperatif evleri veya lojmanlarda bu sistem
uygulanabilir. Kanal boyları birinci duruma göre %30-50 oranında azalır.
Ancak bu sitemin uygulanabilmesi için her adadaki binaların, kanalların bu
şekiilde teşkiline uygun tarzda inşa edilmesi gerekir.

Caddede Kanalların Yeri ve Sayısı

Cadde kanallarının yol en kesitindeki yeri cadde altındaki tesislerin yerine bağlıdır,
sayısı ise cadde genişliğine göre belirlenir. Genişliği 30 m’ye kadar olan caddelerde bir 30
m’den büyük olanlarda iki kanal döşenir. Kanalların çift yapılması halinde kanallar kaldırım
altında teşkil edilir. Kanalın tek olaması halinde trafik şeridinin 5,5 m’den az olduğu
caddelerde kanal bordür taşının dış tarafına yerleştirilir. Trafik şeridinin geniş olması halinde
ise kanal ortada yapılır. Kullanılmış su kanalları, içme suyu kanallarına göre dahaderinde ( en
az 30 cm ) ve planda şaşırtmalı olarak döşenmelidir.

Ayrık sistemde kullanılmış su ve yağmur suyu kanalları aynı anda inşa edilebildikleri
taktirde her iki kanal aynı hendek içerisine döşenmesi ekonomik olabilirse de bazı işletme
güçlükleri ortaya çıkar. Yağmur suyu kanalları , kullanılmış su kanallarından daha yukarıda
ve planda şaşırtmalı yapılır.

Kanallrın Derinliği : Başlangıç kanallarında seçilerek derinlik bütün kanal


şebekesinin derinliğini etkiler. Kanalların tesis maliyeti hendek derinliği ile artar. Bunun için
kanal derinliği gereğinden fazla seçilmez, kanallar mümkün olduğu kadar minimum derinlikte
ve caddelere paralel döşenir. Kanalların derinliği caddedeki bodrum katların sularını alacak
şekilde seçilir. Bodrum katı bulunmayan bölgelerde başka bir faktör bulunmadıkça
minimum hendek derinliği , donma derinliği ve trfik yüküne göre, küçük çaplı kanallarda 1-
1,5 m olabilir. Bina bağlantılarınnın temiz su borularının altından cadde kanallarına
bağlanabilmesi için bu derinlik 2-2,5 m alınmalıdır, büyük şehirlerde bu 3-4 m’ye
çıkarılabilir. Fakat az sayıda derin bodrumların durumu dikkate alınmayabilir. Bu binalar
sularını tulumba ile genel kanallara verilmelidir.
Not : Atık su kanal şebekeleri cazibe ile su taşıyan serbest yüzeyli tesisler olduğundan
devamlı alçalan bir eğimle döşenmelidir.
Kanalların Eğimi, Hız Değerleri : Kanal kpasitesi akış kesitinin ve su hızının bir
fonksiyonudur, su hızı da büyük ölçüde kanal eğimine bağlıdır. Kanal en kesiti ve eğimi sabit
olmasına rağmen su hızı ve kanaldaki su derinliği sürekli olarak değişir. Kullanılmış suların
içindeki katı maddelerin kanal tabanında çökelmemesi için ( kısmen dolu akışta ) minimum su
hızı 0,5 m/sn minimum su yüksekliği 2 cm olmalıdır. Kanalların dolu olması halinde bu değer
0,6 m/s’dir. Minimum hıza karşılık gelen eğime minimum eğim denir ve kanallar bu
minimum eğimden daha küçük eğimde döşenir, bu durumda kanal boyu artıkça kanal
derinliği de artar, ancak kanal derinliğinin 6 m’den fazla olması istenmez. Derinliğin bu
değeri aşmasından sonra kanalların devam etmesi ekonomik olmaz; bu noktadan itibaren
kullanılmış su tulumbaları kullanılır.
Kullanılmış suların taşıdığı yabancı maddelerin boru cidarlarını aşındırmaması için,
kanallardaki su hızının, kullanılmış su ve birleşik sistem kanallarında 3m/sn , yağmur suyu
kanalların da 4 m/sn’den büyük olması istenmez. Kanallarda max. hızları oluşturan eğime
max. eğim denir ve kanalların bu değerden daha büyük eğimde döşenmemesi gerekir.
Eğimleri max. kanal eğiminden daha büyük olan caddelerde kanallar max. eğimde döşenir ve
belirli aralıklarla düşüm yapılarak eğimler arasındaki fark dengelenir.
Kanallara verilecek çapların da bir alt sınırı vardır. Yönetmeliklere göre; minimum
kanal çapı ev bağlantıların da 15 cm , kullanılmış su kanallarında 20 cm , birleşik sistem ve
yağmur suyu kanallarında 30cm’dir.
Kanallar:
1- Zeminden veya trafik darbelerinden gelen etkilerle kırılmaya karşı korumak
2- Donmaları önlemek
3- Düşük kotlu tesisat elemanlarının sularını tahliye etmeye imkan vermek için
yeterli derinliğe döşenmelidir.

Mecraların zemin içindeki derinlikleri mahali iklim şartlarına, binaların bodrum


derinliklerine ve halen döşenmiş su elektrik PTT havagazı tesislerinin derinliklerine bağlı
oalrak değişir. Cadde kanallarının derinliğinin tespitinde ev bağlantılarının yeterli eğimde
yapılmasına özen gösterilmelidir.

Kanal Tipi Minimum Maksimum Eğim Tavsiye Edilen


Eğim Eğim
Normal İstisnai Durum
Ev Bağlantıları 1/100 1/15 1/7 1/50
(15 cm.)
Başlangıç 1/300 1/15 1/7 1/50-1/1502
Kanalları (20-
30 cm.)
Tali Kanalları 1/500 1/25 1/15 1/100-1/200
(35-60 cm.)
Ana Kanallar 1/1000 1/50 - 1/200-1/500
(65-100 cm )
Ana 1/3000 1/75 - 1/300-1/750
Toplayıcılar
(100-200 cm.)
Cadde Eğimlerine Göre Kanal Boy Kesitleri
Kanal boy kesitleri , max ve min eğim ile kanal derinliği kriterlerine göre geçirilip
boyutlandırılır. Düşüm gerekirse, düşüm yüksekliği 2 m’yi geçmemelidir. Zorunlu hallerde 4
m’ye kadar artırılabilir. hmin (2m) hmax (6m) derinlikleri: kanal sırtı ile cadde (zemin) yüzeyi
arasındaki mesafedir. Açılacak hendeğin max. derinliği zemin durumu, ekonomi ve binaların
bodrum ve temel derinliklerine bağlıdır.
Proje kriterleri arasında verilmesi gereken bir değer de iki baca arasındaki max.
mesafedir. Bacaları daha sık yapmakla kazı hacmi azaltılabilir, fakat kazı hacminden
yapılacak tasarruf ile ilave baca maliyetinin karşılaştırılması gerekir.

Kanal boy kesitleri geçirilip eğimler tespit edildikten sonra kanalların çapı belirlenir.
Dikkat edilecek husus , boru çaplarının kanal ağı boyunca artması veya aynı kalmasıdır.
Eğimin uygun olması halinde, hesap çapı küçültme imkanı verse de buna izin verilmez.
Mesela yukarıdaki kanalın çapı 25 cm ise aşağıdaki kanalın eğimi büyük olsa 20 cm ‚ye
indirilmemelidir.
Caddelerin eğimine ve kanalların cadde başlarındaki derinliklerine göre kanalların
eğimleri değişik değerler alabilir;

A) h hmin ; j jmax

1) Bu halde başlangıç kanal sırt derinliği , minimum derinlikten büyüktür. Kazı


hacmini azaltmak için kanalın sonunda hmin derinliğe düşünmeye çalışmalıdır.
İki baca arasında Lmax 50m’ye izin verildiğine göre, A’dan 50m. ileride
derinlik minimuma indirilmeye çalışılır. Kanal sırtı AC ile gösterilmiştir. AC
doğrusu eğimi ise ; J max  J  J min olduğu taktirde ;AC boy kesiti yani J eğimi
uygundur. Kanal J  J min eğimine döşendiği takdirde ABC boy kesiti için kazı
hacmi daha az çıkarsa da BB’de ilave ile baca gerekir. AB mesafesi çok küçük
çıkabilir. Yani daha sık baca kullanılmış olur. İlave baca için harcanacak para,
kazıdan yapılacak tasarruftan daha fazla ise, bu çözüm istenmez. Burada kadar
verilmesi gereken husus, L baca aralığını ekonomik olarak azaltılabileceği
min. değerdir. C’den sonra caddeye paralel gidilemez, çünkü J 2  J c  J max dır.
Bo sebeple CD = hmax kadar düşüm yapılır. Kanal sırt çizgisi DE olarak
devam eder. DE, J max eğimne sahiptir. E’den sonra da caddeye paralel
gidilemeyeceği için E’de yine düşüm yapılır ve F noktasına gelinir.

Şekil : Kanalı J max  J  J min eğimi


ile min. derinliğe indirdikten
sonra düşüm yapıması

Kanal sırt çizgisi C’den sonra hep aynı şekilde devam eder ve L mesafesi boyunca düşümler
devam eder ; L mesafesi L  hmax  / J 2  J max  ile bulunur.A noktasından sonra kanala J max
eğimini kazıyı artıracağından doğru değildir.
2) AB çizgisinin eğimi minimum eğiminden küçük olduğundan kanal sırtı
J  J min eğimine sahip AB doğrusu üzerine döşenmiştir. A’dan Lmax  50m
ileride Bnoktasından min.’dan daha büyük bir BB sırt derinliği ortaya çıkar.
Kanal J min eğimde daha ileriye götürülerek C’de derinlik minimuma
dönüştürülür. Bu sebeple min. derinliğe ulaştıktan sonra yukarıda hesaplanan L
uzunluklu kanalları tekrarlayarak boy kesit geçilir. Dolayısıyla CD ve Ef ‘de
düşümler tekrarlanır. A’dan J max eğimi ile kanal döşenmek hatalıdır, çünkü
boy kesit taralı hacim kadar fazla kazıya sebep olur.

Şekil : Kanalı J  J min


eğimi ile min. derinliğe
indirdikten sonra düşüm
yapılması

3) Çok büyük eğimli sokaklarda, A noktasına Lmax  50m ileride çizilen düşey
doğru ile h  hmin olmak üzere zemine paralel çizilen doğrunun K kesişme
noktasına Aile birleştirilen AK doğrusunun eğimi J max ’dan büyüktür. Bu
sebeple kanal AK sırtı çizgisine sahip olacak şekilde J  J max eğiminde
döşenmez. A noktasından J  J max eğiminde gidilir ve D’de h  hmin olacak
şekilde kanala boy kesit verilir, daha sonra düşümlü bacalarla devam edilir.
Kanalı J  J min eğimde döşeyerek B’de hmin derinliğini elde etmek daha küçük
kazı hacmi verilirse de, daha sık baca kullanılması gerektirir. Mümkün olan en
büyük baca aralığının kullanma şartı varsa AD boy kesiti seçilmelidir.

Şekil : Kanal J  J max eğimi ile


min. derinliği indirildikten sonra
düşüm yapılması
Görüldüğü gibi, minimum kazı hacini ve mümkün olan en büyük baca aralığını elde
etmek için , kanal uygun bir eğimle devam ettirilmeli ve min. hendek derinliği indirilmelidir.
Bundan sonra mümkün olan en büyük baca aralığı , yani min. sayıda baca ile kanalları
döşemek için max. eğimi kullanmak gerekir.

B.) h hmin ; J 2  J max

Bu halde kanal yine min. ‚dan büyük bir derinlikte başlamak mta olup sokağın eğimi
max. eğimden küçüktür. Bu halde kanalı caddeye paralel döşemek mümkündür, fakat önce
kanalı min. derinliğe indirmek gerekir. Max. baca aralığına eşit bir mesafe öteki C noktası
için, AC doğrusunun eğimi (J), J min  J  J max olacak şekilde kanalı, sırt çizgisi AC doğrusu ile
çakışık olacak şekilde döşemek mümkündür.
AC doğrusunun eğimi min.’dan küçük çıkarsa, bu taktirde kanala min. eğim vermek gerekir.

Şekil : ha  hmin ve J 2  J max için


kanal
boy kesitlerinin geçirilmesi

C) h  hmin
Bu halde kanal min. derinlikle başlar. Kanal derinliğini azaltmak mümkün
olmadığından ;kazı hacminin min. olması için , kanal caddeye paralel döşenir. Fakat bu eğim
min. eğimden büyük izin verilen max. eğimden küçük olmalıdır. J  J max  J min  J  J max

Cadde eğiminin min. eğimden küçük olması halinde kanal min. eğimde döşenir. Bu
takdirde derinlik gittikçe artar. Derin hendeklere kanal insasının , pompajdan daha pahalı hale
geldiği bir noktada, terfi merkezi yapılarak atık suların yükseltilmesi yoluna gidilir.

Uygulama 1.) Zemin durumu şekilde verildiğine göre kanal boy kesitini geçirip
gerekli kotları hesaplayınız. J min  0,0033, J max  0,09, hmin  2,10m, hmax  5m, Lmax  50m

Başlangıçtaki derinlik hmin ’dan büyük olduğundan kanalı min. derinliği indirmek gerekir.
Z A  Z B 97  96,90
Z  99,00  2,10  96,90m J   0,0020,0033 olduğundan ,
L 50
kanalı min. eğimden küçük olan 0,002 eğiminde döşemek mümkün değildir. Bu sebeple AB
kanalı J  J min  0,0033 eğiminde döşenecektir. Kanalın sonundaki derinlik ;
h B  99,00  97  0,0033.50  2,17m 2,10m.
Kanalın sonundaki sırt kotu :99-2,17=96,83 m. bulunur.

Uygulama 2.) Zemin durumu şekilde verildiğine göre kanal boy kesitini geçirip,
gerekli kotları bulunuz.
J min  0,003, J max  0,075, hmin  2m, hmax  6m, Lmax  50m
hmax  Max Düşüş Yüksekliği = 2m.
Mümkün olan en büyük baca aralığı kullanılacak ve min. derinliğe ulaşılmadan düşüm
yapılmayacaktır.

Prensip olarak, kanal min. derinliğe getirildikten


sonra düşüm yapılır. Max. baca aralığını elde
etmek için max. eğim kullanılır.

103,75  85,00
Zemin eğimi= J 2   0,125
150
J 2  J max ilk kanal parçasının uzunluğunu J max için hesaplayalım :
98,25  103,75  0,125.L   2,00
J max 
L
103,75-98,25-2,00=(0,125-0,075).L  L=70m.
L  50 m. olduğundan kanalm parçasını ancak J  J max olan bir eğimle min.derinlğe indirmek
mümkündür. 103,75-98,25-2,00=(0,125-J).50  J=0,055
J min  0,003 J  0,055 J max  0,075  J  0,055
Kanal J  J min eğimde döşendiyse , daha az kazıya rağmen L  50m. olurdu.
Bundan sonra yapılacak iş mümkün olan en büyük baca aralığı kullanmak şartıyla , uç
noktaları min. derinliğe indirilmiş kanal kısımlarının uzunlukları belirlemektir.
Bu şart ancak J  J max ve h  hmax içi geçerlidir.
B noktasında zemin kotu =103,75-(50).(0,125)=97,50m.
AB kanalının B ucunda sırt kotu =97,50-2,00=95,50m. hmax  2m.
BC kanalının B ucundaki sırt kotu =95,50-2,00=93,50m.
93,50  97,50  0,125.L  2
J max   0,075  L  40m.
L
Bu şekilde bulunan L uzunluğu max. baca aralığı50 m.’den fazla olduğu takdirde
L=50m. olacak şekilde kanallara max. eğimden daha küçük bir eğim vermek gerekir.
CD kanalı, BC kanalının aynısı olacağından l=40m.’dir
Geriye kalan DE kanalı 150-(50-40-40) =20m olur. E noktasında kanalın min.derinliğe
indirilmesi istendiğinden sırt kotu 83 m. olacaktır. DE kanalı da J max eğiminde döşeneceğine
göre D noktasında gerekli düşüm hesapla bulunabilir ;

CD kanalının D ucunda sırt kotu; 87,50-2,00=85,50m.


h  85,50  83  20.0,075  1,00m.2,00m.

Kanalların Hidrolik Hesabı ve Kanallardaki AkıĢ

Kanallarda çoğunlukla dairesel kesit kullanılır. Daire kesitten farklı bir kesit
kullanılması ancak teknik ve ekonomik sebeplerden olur. Birleşik sistem kanallarında min. ve
max. debi arasındaki fark büyüktür. Kurak havalarda , kanalda yeterli bir hız sağlanmak için,
kanalın alt kısmı sivri olan ve küçük debileri yeterli bir su yüksekliği ve hızı ile iletebilen
yumurta kesitler yapılmıştır. Bu kesitin diğer bir faydası dış yüklere karşı dayanıklı olmasıdır.
At nalı ve dikdörtgen kesitlerde zaman zaman kullanılan kanal en kesitleri arasındadır.

Atık su kanalları :1) Serbest yüzeyli olarak


2) Permenant ve üniform olmayan akım şartlarını yerine getirecek tarzda
3) Atık maddeleri çökme, ayrışmaya meydan vermeden veya normal sınırlar
içerisinde tutarak iletecek şekilde hesap ve projelendirilir.,
Dolu akan atık su kanallarındaki akımların hesabında başlıca üç formül kullanılır;
Kutter Formulü, Manning Formulü, Prandtl Colebrook Formulü;
2 1
1
Manning Formulü; V  R 3 J 2
N
N, cidar pürüzlülüğü ile ilgili katsayı olup , uygun ve doğru belirlenmesi son derece
önemlidir. Kanal iç yüzeyinin iyi olması durumunda;İbeton boru için 0,013, font boru için
0,012, perçinli çelik borular için 0,015 alınabilir.
Betondna yapılmış atık su kanallarının hesabında kullanılan Ganguillet-Kutter formülüne göre
100 R
V  C. R.J C  olup burada m=0,35 alınmaktadır. Kullanılan diğer bir formül ise
m R
H  2,51.v k 
Prandtl Colebrook formulüdür. Q   D ² 2 g.lD . log 
2  D 2.g.lD 3,71.D 
 
Pürüzlük katsayısı k, 1-2 mm. Arasında değişmektedir.
Her üç formüle göre çeşitli en kesitler için eğim –çap debi-hız değerleri arasındaki
ilişki tablolar halinde verilmiştir. ( Dolu akan kanallar için)

Ayrık sistemin yağmur suyu kanalları tam dolu , atık su kanalları ise%40-60
doluolacak şekilde hesaplanır. Ancak kanallara yeraltı suyunun sızmadığı ve binalardan
yağmur suyunun gelmediği kesin ise d/D =0,80 alınabilir. Birleşik sistem kanalları ise yağış
zamanlarında dolu aktıklarına göre hesaplanır, kurak hava debisine göre hız ve derinlik
kontrolleri yapılır.

Kanalların yarı dolu olarak hesaplanmalarının sebepleri :

a) Kullanılmış suların kimyasal özelliklerinden dolayı, kanal kapasitesinin


azlması
b) Kullanılmış suların zamanla ayrışarak gaz meydana getirmeleri (bu gazların
ayrılmamalarını sağlayacak gerekli hacim)
c) Yeraltından kanallara sızan sular genellikle hesaba katılmadığından bunun için
kapasite ayrılması
d) İleride artacak kullanılmış suların kısmende olsa alınabilmesi

Gerek kanallara gelen debinin zamanla değişik değerler alması gerekse kullanılmış
suların içinde bulunan yabancı maddelerin kanal karakterini değiştirmesi dolayısıyla
kanallardaki akışlar düzgün değildir. Bunun diğer sebepleri:

1) Normal akan bir kanala yandan ikinci bir kanalın bağlanması akımın rejimini
bozar.
2) Kanal çapının, eğiminin ve yönünün değiştiği yerlerde sular kabarıp,
alçalabilir.
3) Kanal üzerindeki özel yapılar akımın özelliğini değiştirir.
4) Atık su içerisindeki katı maddeler, kanal tabanında birikerek akış rejimini
değiştirebilir.

Atık su kanalları kısmen dolu olarak hesaplandığına göre kısmen dolu akıştaki
kanallardaki hidrolik büyüklükleri hesaplamak gerekmektedir. Bunun için kısmen dolu
akışlarda doluluk eğrilerinden faydalanır.d(h) kısmen dolu akıştaki su derinliğini D boru
çapını v ve q kısmen dolu akıştaki hız ve debiyi göstermek üzere d/D,v/V,q/Q değerleri
arasındaki ilişki bir grafikte verilmiştir.

Grafiğiğn Kullanılması : q/Q oranı apsiste işaretlenir, bu noktadan dik çıkılarak q/Q
eğrisi kestirilir, bu noktadan sola yatay gidilecek ordinat değeri d/D okunur. Aynı noktadan
sağa yatay gidilerek v/V oranı bulunur. Tablolardan tam dolu akıştaki akım büyüklükleri
Q,V,D belli olduğuna göre bu oranalr yardımıyla kısmen dolu akıştaki akım büyüklükleri
hesaplanabilir.
Atık su kanallarında kısmen dolu akışlarda ,min. akış derinliği çapını%10’u kadar
olmalıdır. (20 cm çaplı kanalda min. akış derinliği 2cm’dir.)
Kullanılmış su kanallarında v0,5m / sn ve d  h 2cm olması halinde yıkama bacası
yapılır. Ayrık sistemlerde , atık su kanallarının başlangıç kısımlarında ,kanal eğiminin
yetersiz olması nedeniyle çökmeler oluşur. Bu maddeleri bol su ile zaman zaman yıkayıp
uzaklaştırmak gerekir. Bu nedenle başlangıç noktaların da ve diğer gerekli noktaların da
yıkama bacakları inşa edilir.

Uygulama 1 : J=0,003 eğiminde döşenmiş 600mm. Çapındaki bir kanalda su derinliği


400mm. Olduğuna göre
a) Kanaldaki Debiyi
b) Akış Hızını bulunuz.
Çözüm: a) Kanal çapı ve kanaldaki su derinliği belli olduğuna göre doluluk oranı
d/D;d/D=400/600=0,667 bulunur. Doluluk eğrisinden d/D =0,667  q/Q=0,75  v/V=%107
bulunur.

600mm’lik kanalın %0,3 eğiminde geçirilebileceği debi ve su hızı Kutter tablosundan


okunur.Q=317lt/sn V=1,12m/sn Buna göre q=0,75.317=237,75lt/sn
b)v/V =1,07  v=1,07.1,12=1,2m/sn bulunur. Aynı soruyu Manning Formülüne göre
çözersek;

1  .0,6²  0,6 
2

 .0,0032  0,336m² / sn  336lt / sn.


1
Q . .
0,013 4  2 
V=Q/A=1,19 m/sn bulunur.
Yukarıdaki oranlar yardımıyla q=0,75.336=252lt/sn. V=1,07.1,19=1,27m/sn elde edilir.
Uygulama 2 : 600mm çaplı bir kullanılmış su kanalı J=0,004 eğiminde döşenmiştir.

A) Kanal dolu akarken hız ve debiyi


B) Kanaldaki su derinliği 15 cm olduğu zaman hız ve debiyi
C) Kanal kapasitesinin %50’sini taşırken kanaldaki su derinliğini ve hızını bulunuz.
Çözüm : a) Kanal çapı ve eğimli belli olduğundan tam dolu hal için Kutter
tablolarından
J=0,004 ve D=600mm  Q=365lt/sn ve V=1,29m/sn bulunur.
b) Kanaldaki su derinliği 15 cm olduğuna göre doluluk oranı d/D=15/60=0,25=%25 Bu değer
yardımıyla doluluk eğrilerinden q/Q=%13 ve v/V 0,70 okunur.
Q=0,13.Q=0,13.365=47,45lt/sn v=0,70.V=0,70.1,29=0,90m/sn bulunur.
c) Kanal kapasitesinin %50’sini taşırken q/Q=0,50 demektir. Bu değer yardımıyla doluluk
eğrilerinden d/D=0,50 ve v/V=1,00 okunur. D=0,50.D0,50.60=30cm v=1,00.V 0
=1,00.1,29=1,29m/sn bulunur.
KullanılmıĢ Su Kanallarına Gelen Debilerin Hesabı

Kullanılmış su kanallarının kapasitesi , su veren alanlarda yaşayan nüfusa, iş ve ticaret


hayatında kullanılan suya, endütriyel faaliyete ve kanallara sızan yer altı suyu debisine bağlı
olarak tespit edilir. Evlerden gelen kullanılmış suyun miktarı ,içme suyu şebekeleri ile verilen
su miktarı ile ilgilidir ve kanallara gelen su evlere verilen suyun %70-80’i civarındadır.
Kanallardaki kullanılmış suyun saatlere göre değişimi , su ihtiyacındaki değişimlere benzer.
Kanallara gelen debi her bir kanala su veren nüfus sayısını (N) ve kişi başına günde
sarf edilen su miktarı qmax  bilindiğine göre;
N .qmax 
QKul 
a.3600
a= Şehir büyüklüğüne göre değişen katsayı olup 8-16 arasında değişmektedir. Ülkemizde
a=12 olarak hesap yapılır.
Sanayi kuruluşlarından kanallara verilen atık suların miktarı , fabrika büyüklüğüne ve
sanayi türüne bağlıdır.Değişik tipdeki sanayi kuruluşlarından gelecek kullanılmış su miktarı
m3 / ton cinsinden tablolar halinde verilmiştir. Çeşitli ticaret merkezleri, dükkanlar, oteller vb.
Yerlerden gelecek kullanılmış sularda da hesaba katılmaktadır.
Kişi başına su sarfiyatı hesaplanırken ya bütün yerleşim merkezi için tek bir değer
alınır, veya sanayi ve ticaret merkezleri ayrıca hesaba katılır. Her bir kanal parçasına gelen
debiler kanal şebeke planı üzerinde her kanala su veren alan ve bu alanlarda insan sayısına
göre hesaplanır.N, Birim alanda yaşayan kişi sayısı (kişi/ha) olmak üzere , birim alandan
gelen debi;
n.qmax
q denklemi ile hesaplanır.
a.3600

Bir yerleşim merkezinin değişik bölgelerinde nüfus yoğunluğu farklı olabileceği için
birim alandan gelen kullanılmış su miktarı da bölgeden bölgeye değişir. Her bir kanalın
debisi, bizzat suların alındığı bölgeden gelen debi ile kendisine bağlanan kanalların debileri
toplanarak bulunur.Kanl hesaplarına en uçtan başlanır. Kanalların küçük rakam kanal
başlangıcını gösterecek tarzda numaralandırılması tavsiye edilir. Her kanala su veren alanlar,
caddeler arasındaki adaların açı ortaylarını çizmek suretiyle bulunur.

Toplam kullanılmış su debisi belirlendikten sonra birim debi borulara su veren alanlar
yerine fiktif boru boyları kullanılarak da belirlenebilir. Bunun için her cadde veya sokağın bir
ağırlık katsayısı tespit edilir. Sokak uzunlukları ile ağırlık katsayılarının çarpımlarının toplamı
bulunur. Toplan debi toplam fiktif boru uzunluğuna bölünerek birim kullanılmış su debisi
(lt/sn/m) cinsinden belirlenir. Daha sonra her bir boruya gelen atık su debisi birim debi ile
boru uzunluğunun çarpılmasıyla bulunur.

Uygulama : Şekildeki verilen yerleşim merkezinin kullanılmış su ağırlıklarını


boyutlandırınız.
Q=6,25lt/sn n=0,013 Kanal min. Sırt derinliği=3m

Manning Formulü V  1/ n.R 2 3.J 1 2 n=0,013


Min. kanal çapı D=20 cm, max. V=3m/sn min=V=0,5m/sn


J  V .n.R 2 3 
2
Max. J=0,822 Min J=0,0023
1-2 Kanalının Hesabı

l=132 metre Drenaj Alanı =0,082 ha


Kanala Gelen Debi=Q=q.A=6,20.0,82=0,51 lt/sn
Cadde Eğimi=80,94-79,75/132=0,009=J2
J min  J Z  J max J k  J Z  0,009 alınabilir. Zemine Paralel

J k  0,009 Vd  1 / n.R 2 3.J 1 2  1/ 0,013.0,2 / 4 .(0,009)1 2


23
D=20 cm

Vd  0,99m / sn

Qd  0,031m3 / sn =31lt/sn
Q/Qd=0,51/31=0,016 doluluk eğrisinden h/D=0,07  h=20.0,07=1,4cm  2 cm
V/Vd=0,28  V=0,28.0,99=0,28m/sn  0,5m/sn
Olduğundan (1) yıkama bacası olarak yapılacaktır.

2-4 Kanalının Hesabı :


L=40m A=0,073 ha Q-Q 12 Q24  0,51  6,250,021  0,052
Q=0,96 lt/sn

J z  79,72  77,80 / 40  0,048 J min  J Z  J max


Ve başlangıçta d=dmin olduğundan J k  J Z  0,48 alınmalıdır. (Zemine paralel)
Tablodan Vd  2,29m / sn Qd  0,072m / sn
Doluluk oranı Q/Qd =0,96-72= 0,014 doluluk eğrisinden
h/D=0,065  h=0,065.20=1,3cm  2 cm
v/V =0,37  v=0,37.2,29=0,85m/sn  0,5m/sn
a b
2
Baca No 1 a b
Ara Mesafe (m) 44 44 44
Zemin Kotu (m)
94
80.

54
80.

15
80.

75
79,

Mecrasırt Kotu (m)


4
77.9

4
77.5

5
77.1

5
76,7

Hendek Sırt Der. (m)


3.00

3.00

3.00

3,00

Çap ve Eğim  20, %09  20, %09  20,%09

3-4 Kanalı Hesabı


L>50 m araya iki adet muayene bacası konur. (L=45 m)
L=136 m A=0,082+0,151=0,23 ha
Kanala gelen debi Q=6,25*0,23=1,46 lt/sn
Cadde eğimi Jz=(79,77-77,80)/136=0,0145 Jmin<Jz<J max
Jk=Jz=0,0145 ve D=20 cm ise Vd=1,24 m/sn Qd=39 lt/sn
Doluluk oranı Q/Qd=1,46/39=0,037…>Doluluk Eğrisinden…>
h/D=0,125...> h=2,5 cm>2 cm
v/V=0.415...> V=0.415*1,24=0,52 m/sn>0,5 m/sn,

4-6 Kanalının Hesabı


L=56 m A=0,053+0,097=0,150 ha
Kanala gelen Debi Q  Q24  Q34  A.q  0,96  1,46  0,150.6,25  3,36 lt/sn
J Z  77,80  76,51 / 56  0,023 J min  J Z  J max J k  0,023
J k  0,023 ve D=20 cm  Vd  1,59m / sn Qd  0,050m / sn
Doluluk oranı Q/Qd=3,36/50=0,0672
h/d=0,18  h=3,6cm  2cm
v/V=0,55  v=0,87 m/sn  0,5m/sn

KULLANILMIġ SU HESAP TABLOSU


Sır Baca No Kısm Bir Kullanılmış Su Hesap Ça Eği J.L
Uzunluk

Q Endüstriden P gelen

a i kısm Debisi debisi p mJ


No Alan a su Qh=A.q+Q D
A veren e
mecr q A.q  A.q
a sıra
Başt Sond no
a a

- - - M Ha - Lt/s Lt/s Lt/sn Lt/s Lt/sn Cm %0 M


n ha n n
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14
1 1 2 132 0,082 - 6,25 0,51 0,51 - 0,51 20 9 1,1
9
2 2 4 40 0,073 1 6,25 0,45 0,96 - 0,96 20 48 1,9
2
3 3 4 136 0,23 - 6,25 1,46 1,46 - 1,46 20 14,5 1,9
7
4 4 6 56 0,15 2+3 6,25 0,94 3,36 - 3,36 20 23 1,2
9
Kanal Dolu İken Hesap Debisi Zemin Kotu Kanal Taban Kanal Sırt Kanal Sırt Düşünceler

Doluluk Oranı %
İçin Kotu Kotu Derinliği

Q 4 Debi V 4 Hız V D su Başta Sonda Başta Sonda Başta Sonda Başta Sonda
lt/sn m/sn Hız derinliği m m m m m m m m
m/sn cm

15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28
31 0,99 0,28 1,4 7 80,94 79,75 77,74 76,55 77,94 76,75 3 3 Yıkama
Bacası
72 2,29 0,61 1,3 6,5 79,75 77,80 76,55 74,60 76,75 74,80 3 3 Yıkama
Bacası
39 1,24 0,52 2,5 12, 79,77 77,80 76,57 71,60 76,77 74,80 3 3
5
50 1,59 0,92 1,2 21 77,80 76,51 74,60 73,31 74,80 73,51 3 3

YAĞIġ SULARININ TOPLANMASI

Yağmur suyu kanalları serbest yüzeyli akıma göre hesaplanır ve atık su kanllrında
olduğu gibi bacalar yapılır.Min.Kanal çapı 30 cmdir.Yağmur suyu kanallarının min.derinliği
bodrum katlarının taban katlarından çok,inşaat ve ekonomik durumlarına göre
belirlenir.Yüzeysel akış, cadde arklarında,yağmur suyu giriş yerlerine(ızgaralar) ve buradan
da yağmur suyu kanallarına verilir.Yollardaki trafik şeritlerinin su altında kalmasının önlemek
için yağmur suyu giriş yerleri yeteri sayıda ve büyük yapılmalıdır.Yeri ve sayısı belirlenirken
yaya geçitlerinin su baskınından korunması da göz önüne alınmalıdır.Bağlantı borularının
kontrol ve temizlenmesine imkan vermek için yağmur suyu giriş yerlerinin bacalar
bağlanması tercih edilir.

Yağmur suyu giriş yerlerinin iki çeşidi vardır.Bordürde bırakılan girişler ve cadde
arkında teşkil edilen girişler.Birinci tip,bordür taşı altında bırakılan bir açıklık olup,yan savak
gibi çalışır.Trafiği engellemek gibi bir üstünlüğe karşılık hidrolik bakımdan daha az
etkilidir.Ayrıca sürüntü maddesi ile daha az tıkanırlar.
Ark girişlerinin hidrolik kapasiteleri daha iyi olmakla beraber,özellikle bisiklet tekerlekleri ve
trafik geçişleri için rahatsızlık meydana getirmek ve sürüntü maddesi ile daha fazla tıkanmak
gibi mahsurları vardır.

Yağmur suyu giriş yerlerinin mevkileri ve sayıları,proje mühendisi tarafından


belirlenir.Önemli yollarda,yolun iki tarafındaki su arkında akım genişliği 1,80 myi geçince bir
yağmur suyu girişi yeri yapılır.Bu sırada su seviyesinin bordür taşının belirli bir miktar altında
kalması gerekir.Caddenin eğim durumuna göre kesişen caddeler arası mesafe 100-150 m’yi
geçince,çatıdan gelen yağmur suları doğrudan cadde arkına veriliyorsa arktaki su derinliği
trafiği engelleyecek bir değere ulaşabilir.Bu durumda orda başka giriş yerleri yapılır.Bu
mesafeler,yağmur suyu kanalı yapılmadan,suların cadde yüzeyinde akıtabileceği uzunlukları
da gösterirler.
YAĞMUR SUYU KANALLARININ HESABI

Yağmur suyu ve bileşik sistem kanallarının hesabında dikkate alınması gerekli iki
önemli faktör hesaba esas alınacak yağmurun verimi ve bunun sebep olduğu akıştır.Bir
bölgeye düşen yağmurların süresi,şiddeti ve tekerrürü meteoroloji istasyonlarınca
ölçülüp,kayıt edilir yayınlanır.Mihendisin görevi ise bu kayıtlardan bölge şartlarına en uygun
olan hesap yağmuru seçmektir.
Yağmur suyu kanallarında akan suyun miktarının hesabı için kullanılan yöntemler;

a) Yağış alanında mevcut şartlar göz önünde tutularak kullanılabilen deneyimlere


dayanılarak hazırlanmış grafikler yardımı ile yapılan hesapları içeren metotlar.
b)Yağış ile akış arasındaki bağıntıyı veren rasyonel tahmin metotlarıdır.

Yağmur ġiddet,Süre,Verim ve Tekerrür

Su toplama havzalarından kanallara gelen yağış sularının miktarı,yağış alanın


özellikleri de yağmurun süre ve şiddetine bağlıdır.Yağmur süresi ve şiddetine ait değerler
kayıt edici yağmur ölçekleri ile tespit edilir.Yağmurun başlangıcı ile bitişi arasında geçen
zamana yağmurun süresi denir.Birim zamanda düşen yağmur miktarına ise yağmurun şiddeti
denir.Bir T süresinde yüzeye düşen yağmur yüksekliği H ise;yağmur şiddeti (İ)
İ=II (mm)/T (dak) ifadesi ile hesaplanır.Debi hesaplarında daha çok birim alandan
birim zamanda kanallara gelen su miktarı dikkate alınır.Bu değere ise yağmurun verimi adı
verilir.Yağmur şiddetinin bilinmesi halinde yağmur verimi t(lt/sn*ha);ı=166,67i eşitliği ile
bulunur.
Süresi ve şiddeti eşit olan yağmurların bir yıl içindeki sayısına bu yağmurun tekerrürü
denir.Ve 20-30 yıllık rasatlardan şiddetleri ve süreleri eşit olan yağmurlar sınıflandırılarak
bulunur, (n) ile gösterilir. n=1 senede bir tekerrür eden yağmurdur.n=0,5 iki senede bir
tekerrürü gösterir.Tekerrür sayısı küçük olan yağışların şiddetleri büyüktür.Sık sık tekerrür
eden yağmurların şiddeti küçüktür.Ve kanal hesaplarında pek kullanılmaz.Yağmurun
süresi,yağışın şiddetiyle de değişir.Kısa süreli yağmurların verimleri daha yüksektir.
Yağışların süre ve şiddetleri arasındaki bağıntı genel olarak
İ=A/B+T şeklindedir.Burada A ve B bölgeye göre değişen sabitlerdir.

Hesap Yağmuru:Yağmur suyu ve bileşik sistem kanallarının boyutlandırılmasında


esas alınan yağmura hesap yağmuru adı verilir.Hesap yağmuralrı uzun süre yapılan rasat
sonuçlarından ekonomik şartlara göre seçilir.Çok büyük şiddetli yağmurlar ancak 8-10 senede
bir meydana gelir.Dolayısıyla kanalları bu yağmurlara göre boyutlandırmak ekonomik
olmaz.Çok şiddetli yağmuraların hesap yağmuru olarak seçilmesi halinde kanal çapları küçük
çıkar,ancak bu durumda hesap yağmurundan daha şiddetli yağışaların sayısı fazla olduğundan
senede birkaç defa kanallrın kapasitesi aşılır ve bodrum katları su basabilir. Kanalların
maliyeti ile yağışların vereceği zarar karşılaştırılarak optimum çözüme gidilebilir.Hesap
yağmurunun tekerrür süresi yerleşim merkezinin büyüklüğüne göre belirlenir.

Küçük yerleşim merkezlerinde,kasabalarda n=3


Orta büyüklükteki şehirlerde n=2
Bodrum katı olan bölgelerde n=1/3
Büyük şehirlerde n=1
Şehir merkezi ve önemli bölgelerde n=1/5-1/25
Hesap yağmurunun giriş süresi genel olarak havzanın eğimine bağlıdır:
Büyük eğimli yerlerde J>1/20 T=5 dak
Orta eğimli yerlerde 1/20<J<1/50 T=10 dak
Az eğimli yerlerde 1/50>J T=15 dak
Ülkemizde İller Bankası talimatnamesine göre N>100,000 olan yerleşimlerde tekerrür
süresi önemli olan bölgelerde 1/10-1/50,diğer yerlerde 1/5-1/10, N<100,000 olan yerlerde
önemli bölgelerde 1/5-1/25,diğer yerlerde ½ -1/5 alınabilir.

AkıĢ Katsayısı: Bir kanalın toplama havzasına düşen yağmurların tamamı kanallara
ulaşmaz,bir kısmı buharlaşır,bir kısmı yüzey boşluklarında tutulur,bir kısmı zemine
sızar,geriye kalanı kanallara ulaşır.Kanallara ulaşan kısmı akış katsayıları yardımıyla
bulunur.Akış katsayısı C,belirli bir havza için kanalın en büyük debisi ile,birim zamanda
bölgeye düşen max.yağış miktarı arasındaki orandır.(C=Qmax/Rmax). 0-1 arasında değişen
bir katsayıdır ve aşağıdaki faktörlere bağlı olarak değişir.

a-Yüzey kaplama cinsi


b-Toprak cinsi ve zemin özellikleri
c-Bitki örtüsü
d-Yüzey eğimi
e-Yağmurun süresi ve şiddeti
f-Bölge iklimi
g-Hava sıcaklığı ve rutubeti

You might also like