You are on page 1of 23

İKLİM DEĞİŞİMİ ve SERA

GAZLARI

Çevre Mühendisliği, Atmosfer Kimyası Ders Notu


İklim ve Atmosferin Kimyasal Bileşimi

İklim: Havanın “uygun bir zaman periyodundaki” ortalama davranışı anlamına


gelir. Uygun zaman periyodunun tanımı çok açık değildir. Çok kısa periyotlar
yıldan yıla oluşan değişiklikleri ortalamak için, çok uzun periyotlar ise iklim
değişiminin kendisini maskeleyebilir. Bu sakıncaları gidermek için 30 yıllık bir
ortalama alma süresi yeterli kabul edilmiştir.

En temel iklim değişkeni yeryüzünün yüzey sıcaklığıdır. Ancak yağış miktarı ve


sıklığı da parametre olarak kullanılmaktadır.

Yeryüzü tarafından uzaya yayınlanan ışınımın %80 kadarı 7‐13 μm aralığındaki


dalgaboyuna sahiptir. CO2 haricindeki sera gazları (O3, CH4, N2O,
kloroflorokarbonlar) bu dalgaboyu aralığındaki ışınımları güçlü bir şekilde
absorblarlar. CO2 ise 15 μm civarındaki ışınımları absorblar. Absorblanan bu
ışınımlar atmosferin ısınmasına neden olur (sera etkisi).
• Gün boyu dünya atmosferinin güneşe dönük yarısındaki en üst
noktasının her bir metre karesine ulaşan enerji miktarı yaklaşık
1370 Watt’tır ve bu miktarın ortalama dörtte biri (342 Watt/m2)
dünyaya ulaşmaktadır.

• Atmosfere ulaşan güneş enerjisinin yaklaşık üçte biri uzaya


geri yansıtılır. Bu yansımanın yaklaşık 2/3’ü (77 Watt/m2)
bulutlar ve küçük partiküller (aerosoller) tarafından
gerçekleştirilir. Geri kalan 1/3’lük (30 Watt/m2) kısım dünya
yüzeyindeki beyaz (kar, buz, çöl) alanlardan yansıtılır.
• Atmosferdeki aerosol miktarındaki büyük değişimler bu
yansıma oranında değişimler oluşturur. Örneğin büyük
volkanik patlamalar sonucu atmosfere fazla miktarda aeresol
verilir, buna karşın yağışlarla atmosferdeki aeresoller
yıkanarak giderilir. Yağmurla temizleme ile oluşan aeresol
azalması kısa sürelerde etkisini gösterirken, volkanik
patlamalar sonucu atmosfere karışan aeresoller bulutların üst
kısımlarına kadar ulaşabilirler ve iklim üzerindeki etkileri
birkaç yıl sürebilir. Büyük volkanik patlamalar ortalama global
yüzey sıcaklığını yılda 0,5oC kadar düşmesine sebep olabilir
(IPCC, 2007). Bu doğal yollarla oluşan aeresoller yanında
insan kaynaklı aeresollerin de atmosfere karışması ile güneş
ışığının yansıyan miktarında artış oluşacaktır.
• Atmosfere ulaşan güneş enerjisinin geri kalan üçte ikilik kısmı ise yeryüzü
ve atmosfer tarafından absorbe edilir.
• Enerji dengesinin kurulabilmesi için Dünya absorbe edilen enerji kadar
aynı miktarda enerjiyi uzaya geri yansıtmalıdır. Ancak Dünya güneşten
daha soğuk olduğundan yansıttığı enerjiyi daha uzun dalga boylarında,
insanlar tarafından görülemeyen kızılötesi ışınlar olarak yansıtır.
• Yeryüzü ve atmosfer tarafından absorbe edilen güneş enerjisine eşit
miktarda enerji çıkışı olması durumunda dünya yüzeyinin sıcaklığının -
19oC olması gerekir. Ancak karalar ve okyanuslar tarafından yansıtılan bu
termal radyasyonun bir kısmı atmosfer ve bulutlar tarafından absorbe
edilerek tekrar dünyaya gönderilir. Dünya yüzeyinin ısınmasına neden olan
bu olay neticesinde dünya yüzey sıcaklığı yaklaşık 14oC değerine
ulaşmaktadır.
• Dünya Yüzeyindeki bu sıcaklık artışının nedeni Sera Gazlarıdır. Sera
Gazları, yüzeyden atmosfere yansıyan uzun dalga boylu ışınların atmosfere
ulaşmasını engelleyen bir örtü vazifesi görmektedir. Bu olay Sera Gazı
etkisi olarak adlandırılmaktadır.
Karasal Buzul Erimesi
Sera gazları: Konsantrasyonları (abundance), atmosferde kalış süreleri
(lifetime) ve küresel ısınma potansiyelleri (GWP)
• İklim değişimi atmosfer kimyasını da değiştirmektedir.
Atmosfer kimyasında oluşan değişiklikler de iklim değişimine
neden olabilmektedir.
• Örneğin küresel ısınma atmosferdeki su buharını
arttırmaktadır. Bu da bir çok kimyasal proses sonucu OH
konsantrasyonlarının değişimine veya kendisi de bir sera gazı
olan troposferik ozon konsantrasyonlarının değişimine neden
olabilir.
ØTürkiye, 26 Ağustos 2009 tarihi itibari ile
Kyoto Protokolü’ne resmen taraf olmuştur.
Ø Kişi başı sera gazı emisyon değerleri (ton CO2- eşd.)
Amerika : 19,1 (2007 yılı)
Kanada : 17,4 (2007 yılı)
Rusya : 11,2 (2007 yılı)
OECD : 15,0 (2007 yılı)
AB-27 : 10,2 (2007 yılı)
Çin : 4,6 (2005 Yılı)
Hindistan : 1,2 (2005 Yılı)
Türkiye : 5,3 (2007 Yılı)

Not:Yukarıdaki değerler kişi başına düşen sera gazı emisyon


miktarlarını göstermektedir. Çin ve Hindistan’ın nüfusları dikkate
alındığında toplam miktarın daha yüksek olduğu görülecektir.

Kaynak: Uluslararası Enerji Ajansı (IEA)


1850-2002 Yılları Arasında Emisyonların
Ülkelere Göre Dağılımı (%)

Ülke Emisyon (%)


ABD % 29,3
AB-25 % 26,5
Rusya % 8,1
Çin % 7,6
Hindistan % 2,2
Kanada % 2,1
Türkiye % 0,4

Kaynak: World Resources Institute, 2004


1990, 1995, 2000, 2005 Yıllarında Ülkelerin Toplam Emisyonları:
1000 ton CO2 eşdeğeri

Kaynak: BMİDSÇ Sekretaryası Envanter Tabloları, 2007; Ek-1 Dışı Ülkelerin Ulusal Bildirimleri

You might also like