Professional Documents
Culture Documents
KAOSUH ELI
n�fuslar� azalmaya, yok olmaya ba�lad� Her d�nyadaki Sar-tanlar di�erlerine yard�m
�a�r�lar� yollad�, ama yakar�lar� yan�ts�z kald� Her d�nyan�n kendi sorunlar� vard�
Bunlar� ke�fettim, ��nk� her bir d�nyaya yolculuk etmek benim g�revimdi -Kar
vermi�ti bu g�revi bana D�nyalarda casusluk yapacak, eski d�man�m�za ne oldu�unu
ke�fedecektim Ve b�ylece her �lemi ziyaret ettim Maceralar�m�n tam kayd�, Olum
Kap�s� Sens� olarak bilinen g�nl�klerimde bulunabilir
��rendiklerim kar��s�nda hayretler i�inde kald�m Ke�iflerim ya�am�m� de�i�tirdi
-daha iyi y�nde de�il Yola ��kt���m zaman, t�m yan�tlar� biliyordum �imdi yaln�zca
soa�lar var kafamda
Lordum kafam�n kar��kl���n�n su�unu yolculuklar�m esnas�nda tan�t���m bir Sartana
y�kl�yor Kendine bir mensch ismi vermi� bir Sartana -Alfred Montbank'e Ve ba�ta ben
de lordumla hemfikirdim Alfred'� su�luyordum, beni aldatt���ndan emindim
Ama art�k o kadar da emin de�ilim Her �eyden ku�kulan�yorum -kendimden lordumdan
Bana ne oldu�unu size -k�saca- a��klamaya �al�ay�m
ARIANUS
Ziyaret etti�im ilk d�nya g�k d�nyas� Ar�anus �d� Bu d�nya u� seviyede s�z�len
k�talardan olu�ur A�a�� �lem c�celerin evidir ve Sartanlar b�y�k ve harika
makineyi, Y�ks�-D�ks� yi burada Drevl�n de yapm�lar Ama Sartanlar makineyi
�al�t�rmadan �lmeye ba�lam�lar Pani�e kap�larak gen�lerini bir eylemsizlik durumuna
sokmu�lar L yand�klar� zaman duru-
Kj�osun EL�
lanmas�nda yard�mc� olmay� ba�ard�m. Ve oradan ayr�l�rken yan�mda bir insan �ocu�u
getirdim -Bane isimli bir �ocuk. Ba-ne, Y�ks�-diksi hakk�ndaki ger�e�i ke�fetti.
Makine Sartanlar�n hedefledi�i gibi �al�maya ba�lad���nda, lordum g�c�n� kullanarak
d�nyalar� fethedecek.
Yan�mda bir ba�ka menschi daha getirmek istedim -Usta Hugh, ad�nda bir insan. Son
derece yetenekli bir katil olan Hugh, tan�t���m men�eliler aras�nda m�ttefik olarak
g�venebilece�im pek az ki�iden biriydi. Ne yaz�k ki Usta Hugh Ba-ne'in babas� olan
k�t� bir insan sihirbaz ile sava��rken �ld�. Ve yol arkada�� olarak bana kim kald�?
Alfred.
Ama �ok ileri atlad�m.
Arianus'ta iken Bane'in hizmetk�r� numaras� yapan Alfred'e rastlad�m. �tiraf etmeye
utan�yorum, ama ben onun Sartan oldu�unu anlamadan �ok �nce o benim Patryn oldu�umu
ke�fetti. Anlad���m zaman, onu �ld�rmeye niyetlendim, ama o anda kendi hayat�m�
kurtarmakla me�guld�m...
Ama bu uzun bir hik�ye.1 Avu�lar�ma d�en tek Sartan ile hesab�m� g�rmeden
Arianus'tan ayr�ld���m� s�ylemem yeterli.
PRYAN
K�pek ile birlikte ziyaret etti�im bir sonraki d�nya Pryan, ate� d�nyas� idi. Piyan
dev bir d�nyad�r, bo� bir kaya k�reden olu�mu�tur, b�y�kl��� zihnin kavrama g�c�n�
a�ar. G�ne�i ortada parlar. Bitki �rt�s� ve canl�lar� kaya kabu�un i� y�ze-
yindedir. D�nya d�nmedi�inden. Pryan'�n g�ne�i daima parlar -gece yoktur. Sonu�
olarak Pryan'daki orman ya�am� o ka-
1 F.jder Kap�s�. �l�m Kap�s� Serisinin 1 cildi
KAOSUH ELI
men�elilere �u tuhaf soruyu soruyorlar
"Kaleler nerede' G�revimiz ne'"
Titanlar yan�t alamad�klar� zaman �fkeye kap�l�yorlar ve menschler� d�verek
olduruyorlar Hi�bir �ey, hi� kimse bu korkun� yarat�klar�n kar��s�nda duram�yor,
��nk� Sartan run b�y�s�n�n kaba bir bi�imine sahipler Asl�nda neredeyse beni de yok
ediyorlard�, ama bu da ba�ka bir hik�ye '
Peki sorular�n�n yan�t� ne' Kaleler nerede> Kaleler ne> Bu benim de soa�m oldu Ve
yan�t�n en az�ndan bir k�sm�n� buldum
Kaleler, Pryan'a geldiklerinde Sartanlann yapt�klar� parlayan kentler Sartanlann
arkada b�rakt�klar� kay�tlardan ��karabildi�im kadar�yla, kaleler Pryan'�n devaml�
parlayan g�ne�inden enerji toplamak ve o enerjiyi Y�ks�-d�ks�'mn g�c�n� kullanarak
Olum Kap�s� arac�l��� ile di�er d�nyaya aktarmak �zere yap�lm� Ama Olum Kap�s�
kapal� kalm�, Y�ks�-d�ks� �al�mam� Kaleler bo�, terk edilmi� I��klar�n�n parlakl���
zay�f
ABARRACH
Sonra Abarrach a, ta� d�nyas�na gittim
Ve istemedi�im yol arkada��m�, Alfred isimli Sartan'� bu yolculukta yan�ma ald�m
Alfred Bane �, Ar�anus'ta buldu�um �ocu�u bulmak i�in bo�una �abalarken Olum
Kap�s�'na girmi�ti Elbette her �eyi eline y�z�ne bula�t�rd� Adam kendi ayakkab�
ba�lar�na tak�lmadan y�r�yemiyor bile Hedefim �skalad� ve gemime kondu
Bu noktada bir hata yapt�m Alfred art�k tutsa��md� Onu hemen lorduma g�t�rmeliydim
Xar, Sartan m a�hundak� s�rla-
1 Elf Y�ld�z� Olum kap�s� Ser�stnm 2 cildi
13
KAOsvn EL�
unutmu�tu -ya da g�zard� ediyorlard�.
Labirent'te hayatta kald�ktan sonra kendimi sertle�mi�, hemen hemen her t�r vah�et
g�r�nt�s�ne al�m� say�yordum. Ama Abarrach'�n y�r�yen �l�leri h�l� en karanl�k
k�buslar�ma giriyor. Kendimi �l��a��r�c�l���n lordum i�in k�ymetli bir bilgi
oldu�una ikna etmeye �al�t�m. �l�lerden bir ordu y�k�lmaz, altedilmez, yenilemez
bir ordu olur. B�yle bir ordu ile lordum, halk�m�n hayatlar�n� trajik bir bi�imde
harcamadan di�er d�nyalar� kolayca fethedebilir.
Abarrach'ta neredeyse ben de ceset oluyordum. Bedenimin zihinsiz bir sefalet i�inde
ya�amas� fikri beni korkuttu. Bunun di�erlerine olmas� d��ncesine dayanamad�m. Bu
y�zden lorduma �l��a��r�c�l�k sanat�n�n bu sefil d�nyadaki Sartanlar taraf�ndan
uyguland���n� s�ylememeye karar verdim. Lorduma kar�� ilk isyan eylemim bu oldu.
Ama son olmayacakt�.
Abarrach'ta bir ba�ka deneyim daha ya�ad�m, ac� verici, kafa kar�t�r�c�,
sinirlendirici, �a��rt�c�, ama ne zaman hat�rlasam bana hu�u veren bir deneyim.
Pe�imizclekilerden ka�arken Alfred ve ben Lanetliler Odas� olarak bilinen odaya
dald�k. O odan�n b�y�s� sayesinde zamanda geriye d�nd�m, yine bir ba�ka bedene, bir
�arlan�n bedenine girdim. �te o zaman, o tuhaf ve b�y�l� deneyim s�ras�nda daha
y�ksek bir g��le kar��la�t�m. Her zaman inand���m�n aksine bir yan tanr�
olmad���m�, kontrol etti�im b�y�n�n evrendeki en b�y�k g�� olmad���n� anlamam
sa�land�.
Ba�ka, daha b�y�k bir g�� var, iyicil bir g��. yaln�zca iyilik, d�zen ve bar�
isteyen bir g��. Bu bilinmeyen Sartan'�n bedeninde iken bu g��le ileti�im kurmay�
arzu ettim, ama bunu yapamadan di�er Sartanlar -bu yeni ger�ekten korkarak- oda-
KAOSUH EL�
xus'tan ka�amadan beni yakalad� Beni cezaland�r�rken neredeyse olduruyordu Cezay�
hak etmi�tim �ekti�im fiziksel ac�ya dayanmak, su�umun verdi�i ac�ya dayanmaktan
�ok daha kolayd� Sonunda Xar'a Abarrach'ta buldu�um her �eyi anlatt�m Ona
olu�a��nc�hk sanat�m, Lanetliler Odas�'n�, daha y�ksek bir g�c� anlatt�m
Lordum beni affetti Annm�, butunlenm� hissettim kendimi T�m sorular�n yan�tlanm�t�
Bir kez daha hedefimi, ama-.c�m� biliyordum Onlar Xar'�n ama�lar� �d� Ben Xar'a
aittim Chelestra'ya -su d�nyas�na- lordumun bana inanc�n� yenilemeye kararl� bir
�ekilde gittim
Ve burada tuhaf bir �ey oldu K�pek -Lab�rent'te hayat�m� kurtard���ndan ben daimi
yolda��m- yok oldu Hayvan� arad�m, ��nk� zaman zaman ba� belas� olsa da, onun
�evremde olmas�na al�m�t�m Bu konuda kendimi kotu hissettim, ama yaln�zca bir
s�reli�ine Kafamda daha �nemli konular vard�
Chelestra yaln�zca sudan olu�an bir d�nya Uzay�n so�uk derinliklerinde s�z�len
gezegenin d� y�zeyi kat� buzdan olu�mu� Ama Sartanlar Chelestra'n�n i�me suyun
i�inde b�y�yle yanan, d�nyan�n ���n� �s�tan ve ayd�nlatan bir g�ne� yerle�tirmi�ler
Sartanlar g�ne�i kontrol alt�nda tutmay� planlam�lar, ama bu g��ten yoksun
olduklar�n� anlam�lar Ve bu y�zden g�ne� �imdi suda serbest�e sua�klen�yor, belli
bir surede Chelestra'n�n yaln�zca belli bir kesimini �s�t�yor, di�er kesimlerini
g�ne� donene kadar donmaya b�rak�yor Chelestra da, den�zu>-dusu olarak bilmen
yerlerde menschler ya��yor Chelestra da Sartanlar da ya��yor ama bunu ba�ta
bilmiyordum
Chelestra ya geli�im pek kolay olmad� Gemim suya dald� ve an�nda da��lmaya ba�lad�
Y�k�m hayret \enc�yd� ��nk�
ELI
�nce d�nyan�n kopa��lmas�ndan sorumlu olan Sartan Konseyi
Ejder-y�lanla��n tehdidi alt�nda, deniz suyu, b�y�lerini yok etti�i i�in sav
a�amayan Sananlar ka�de�le��nden ya�d�m isteyen bir �a�r� yollam�lard� Sonra
kendilerim uykuya b�raka�ak di�er Sananlar�n geli�ini beklemeye ba�lam�lard�
Gelen tek k�� -ve o da kazayla gelmi�ti- Altred'd�
S�ylemeye gerek bile yok, ama Konsey m bekledi�i gibi bin de�ildi pek
Konsey'�n ba��, �amal�, benim lordumun, Xar'�n ayna tersi gibi (ama bu
kar��la�t��ma i�in her �k�s� de bana te�ekk�r etmeyecektir1) Ik�s� de kibirli,
ac�mas�z, h�rsl� Ik�s� de evrendeki mutlak g�ce sahip olduklar�n� san�yor Daha
b�y�k bir g��, daha y�ksek bir g�� oldu�u hkr� her �k�s� i�in de tehdit edici
�amal� Allred in bu y�ksek g�ce inanmakla kalmad���n� onunla ileti�ime ge�mesine
ramak kald���n� ke�lett� �amal� bunu a��k isyan sayd� Altred in direni�ini kumaya,
inanc�n� yok etmeye �al�t� Bu ekmek hamurunu k�rmaya ben/�yordu Alfred uysall�kla
her darbeyi so�urdu Gen �ekilmeyi reddetti, �amal� in em�rle��n� kabullenmeyi
reddetti
Alfred i�in ne�edeyse �z�ld���m� itiraf etmek zorunday�n Sonunda bulmay� o kadar
istedi�i halk�n� bulmu�tu, ama onlara guvenemevece��n� ke�fetmi�ti Yaln�zca bu
kada� da de�il, Sananlar�n ge�mi�ine ili�kin korkun� bir ge��e�� o��enm�-t�
lal�m�n edilmesi zor bir muttef���n \ard�m� ile (kesin olarak s�ylemek ge�ek��se
benim kendi k�pe�im) All�ed g�/l� Sartan k�t�phanesine ka/ayla dald� (kelimenin tam
anlam�v-la) Orada �amal� ile Konsev in daha y�ksek b�� g�c�n varl���n�
kesfett�klenn� anlad� Bu g�c�n yard�m�yla Sartanla� bar� sa�lanmas� i�in
�al�sab�l��d�
KAOSVFI ELI
�eydim
Ama -kendi kendime itiraf etmek zorunday�m- korkuyorum
�imdi, hayat�m boyunca korktu�umdan daha fazla korkuyorum K�t�l�k �ok b�y�k, �ok
g��l� ve ad�m�n �ng�rd��� gibi, onunla yaln�z ba��ma yuzle�ece��m
Yaln�z ba��ma, k�pek d��nda
21
Su Alemi (Chelestra)
�D�LMt� VRV1LER
�NDEY��
Bunu bir Sartan zindan�nda oturmu�, �zg�rl���m� beklerken yaz�yoa�m ' Geli�i uzun
s�recek, san�r�m, ��nk� beni �zg�r k�lacak olan deniz suyunun seviyesi �ok yava�
y�kseliyor Ku�kusu/ su seviyesini men�eliler kontrol ediyor Menschle� Sartanlar�n
hi�birine za�ar vermek istemiyorlar, yaln�zca onlar� b�y�lerinden mahrum b�rakmak
istiyorlar * Chelestra n�n deniz suyu hava gibi solunabiliyor ama sudan bir du\ar
karaya sahver�h�se �nemli y�k�mlara sebep olabilir Bunun gozonune al�nmas�,
men�elilerin dikkate de�er derecede pratik d��nceli oldu�unu g�steriyor Ama e]der-
y�lanlar� i�birli�ine nas�l /o�-lad�lklar�n� merak ediyorum
Chelestra n�n y�lanlar�
1 Haplonun el \ �z�s� ile insin dilmek \�/�lm� ohn bu k�y�t c�ce k�z� Grund
le in Patryn e b�nkt�g� g�nl���n a�ka k�sm�nd� bulunnu�lu� P�trynle� nor
malde olaylar� ve d��ncelerim kudetmek i�in menseli dili kulhn��h� �un
ku kendi b�y�l� mn dilinin k�\�ts�?c� k��ll�ml�mk i�in h/h gu�h� oldu�unu
du�unurier
2 Chelestra d��nv �s�nd�k� elem/ suvunun hem Sm�nlu�n l�t m de P�tnnk��n
g��l� b�y�lerini \ok etti�i ge��eg�ne u�ft� bulunulu\o� Bkz Y�lan B�nt�c��
su Olum Kap�s� Vmm�n -� e ileli
3 "Ejder y�lan Gn�ndle mitindin �c�t edilen b�� menseli te��m� \Tritik i�in
Sananlar y�lan so/cugunu k��llan�vo� H �plo bu c �ltte daha �nceki �al��m
lann�n aksine S��t�n so/eugunu kLill�n�\ej� \eeien bu eleg��kl�g� Mpt�g� ���k
�e�il Kendisinin �ne s�udugu bu sebep bu s�l�te (|dr�len dunv�h�d� bu
lunan ge��ek ejde�ler ile k���^t��numdk H �plo S�nan so/cugunu kulhn�vo�
�Unku dahi �nce hi� bo\le b�� k�t�l�k ile k���l �sm�m� ohn P�t�ynle��n bu
na kar��l�k gelen b�� so/<ukl< 11 yok
3
Margaret We�s & Tr�cy H�ckman
Onlardan �nce de k�t�l�k tan�d�m -Lab�rent'te do�dum, hayatta kald�m ve Labirent
ten ka�t�m Ama hi� onlara benzer k�t�l�k g�rmedim Bana daha y�ksek bir g�ce
inanmay� bu yarat�klar ��retti -�zerinde hi� kontrol�m�z olmayan kotu do�aya sahip
bir g��
Alfred, benim eski d�man�m, bu ifadeyi okusan deh�ete d�erdin Kekeleyerek itiraz
etti�ini duyar gibi oluyorum
"Hay�r, hay�r' Buna e� iyi bir g�� de var Onu g�rd�k, sen ve ben " Bana b�yle
s�ylerdin
Sen onu g�rd�n mu, Alfred5 E�er �yleyse, nerede' Kendi halk�n seni bir sapk�n ilan
etti, seni Labirent e yollad� ya da bununla tehdit etti seni Ve Samah �ylesine
tehditler savuracak birine benzemiyor Senin iyi g�c�n hakk�nda �imdi ne
d��n�yorsun, Alfred' kendi hayat�n i�in Lab�rent'te sava��rken
Benim ne d��nd���m� sana s�yleyeyim Bence sana �ok benziyor -zay�f ve beceriksiz
Ama y�lanlara kar�� sava��rken yard�m�m�za senin ko�tu�unu itiraf etmeliyim -e�er
Grundle'ln iddia etti�i gibi y�lan b�y�c�s�ne sen donu�tuysen
Ama kendini savunmak i�in Samah'�n kar��s�nda durmaya gelince (ve iddiaya girerim
pi� herifi a�a�� indirebilirdin), 'bu-yuyu hat�rlayamad�n" Uysalca seni ve sevdi�in
kad�n� uzakla�t�rmalar�na, e�er h�l� hayattaysan muhtemelen hayatta olmamay�
diledi�in bir yere g�ndermelerine izm verdin
Deniz suyu kap�n�n alt�ndan s�zmaya ba�lad� K�pek bunun hakk�nda ne d��nece�ine
karar veremedi Havl�yor, onu arkas�n� donup gitmeye ikna etmeye �al��yor Ne
hissetti�ini anlayabiliyorum Yapabildi�im tek �ey burada sakince oturmak ve
beklemek, �l�k s�v�n�n �izmemin burnuna t�rmanmas�n�, suyun dokunu�u ile b�y�m�n
��z�lmeye ba�lad���n� hissetti�imde �zerime ��ken panik duygusunu beklemek
24
Kaosun ELI
Deniz suyu benim kurtar�c�m Bunu kendime hat�rlatmam gerekiyor Beni bu odada tutan
Sartan runler� �oktan g��lerini kaybetmeye ba�lad� K�z�l par�lt�lar� soluyor Zaman
i�inde tamamen s�necekler ve o zaman �zg�r kalaca��m
Nereye gitmek i�in �zg�r' Ne yapmak i�in'
Nexus'a d�nmeli ve lordumu y�lanlar�n yaratt��� tehlike hakk�nda uyarmal�y�m Xar
buna inanmayacak, inanmak istemeyecek Her zaman kendini evrendeki en b�y�k g��
saym�t�r Ve ku�kusuz bunun do�ru oldu�unu d��nmesi i�in sebeplen var Labirent'in
karanl�k ve deh�et dolu g�c� onu y�kamad� �imdi bile her g�n, o korkun� zindandan
halk�m�z�n daha �o�unu ��karmak i�in ona meydan okuyor
Ama kotu y�lanlar�n b�y�l� g�c� kar��s�nda -ve ben onlar�n kotu hizmetk�rlardan
ba�ka bir �ey olmad�klar�n� d��nmeye ba�l�yorum- Xar yenilmeye mahk�m Bu deh�et
verici, kaot�k g�� yaln�zca g��l� de�il, ayn� zamanda kurnaz ve �eytan� Bize
i�itmek istediklerimizi s�yleyerek, bizi k�t�l��e te�vik ederek, bize
yaltaklanarak, hizmet ederek iradesini kabul ettiriyor Kendini al�altmaktan
ka��nm�yor, vakar� yok, onuru yok Kendi kendimize s�yledi�imiz i�in g��l� olan
yalanlar� kullan�yor
E�er bu k�t�c�l g�� Olum Kap�s� na girerse ve onu durdurmak i�in hi�bir �ey
yap�lmazsa, bu evrenin ac� ve �mitsizlik dolu bir zindan olaca�� gunlen
g�rebiliyorum D�rt d�nya -Ar�anus, Piyan, Abarrach ve Chelestra- t�ketilecek Bizim
umdu�umuzun aksine Labirent yok edilmeyecek Halk�m bir zindandan ��k�p, kendilerini
bir ba�ka zindanda bulacaklar
Lordumu �nand�rmal�y�m1 Ama ben bile bazen kendime inanmazken, nas�l
Su ayak bileklerime ula�t� K�pek havlamay� b�rakt� Bana
B�R�NC� BOLUM
SURUNAN CHELESTRA
Deniz suyu a��r a��r Sunman in Sananlar taraf�ndan yap�lm� �ehrin sokaklar�nda
ak�yordu Su yava� yava� y�kseldi, kap�lardan ve pencerelerden i�eri akt� al�ak
damlar� a�t� Sartan ya�am�na ili�kin par�alar suyun �st�nde y�z�yordu -k�r�k bir
tas, bir adam�n sandaleti, bir kad�n�n tara��, ah�ap bir sandalye
Su, bir hapishane h�cresi olarak kullan�lan, �amal� in evindeki odaya s�zd�
Hapishane odas� �st katlardan b�r�ndeyd� ve bir sure y�kselmekte olan sular�n
�zerinde kald� Ama zaman i�inde deniz suyu kap�n�n alt�ndan s�zd� yerde akt� odan�n
duvarlar�na t�rmand� Dokunu�u b�y�y� yok etti Eti kavuran �s�lar�yla Haplo u kap�ya
vakla�maktan al�koyan gozkama�t�-r�c� runler c�z�rdad� ve sondu Hen�z etkilenmeden
tek n�nler, pencereyi kon�yan nmlerd� Parlak ��lt�lar� a�a��daki suda yans�yordu
B�y�n�n mahk�mu olan Haplo sorunlu bir tembellik i�in de oturdu \e nmler�n y�kselen
sudaki yans�malar�n� izledi onlar�n suyun oyna�mas� de hareket etmesini kaymas�n�
dans etmesini izledi Su penceredeki nmler�n dibine dokundu�u an par�lt�lar�
titreyip solmaya ba�lad� ve Haplo aya�a kalkt� Su
Kaosun EL�
t�yla a�a��daki suya d�t�. Haplo derin bir nefes ald� -i�g�d�sel bir tepki, asl�nda
gerekli de�ildi, ��nk� deniz suyu da hava gibi solunabiliyordu- ve arkas�ndan
atlad�.
Kadeh, Chelestra su d�nyas�nda dura�an olan tek kara par�as�yd�. Sananlar�n,
kopard�klar� ve ka�t�klar� d�nyaya benzesin diye yapt�klar� Kadeh kendi koruyucu su
kabarc��� ile �evriliydi. Onu �evreleyen su, i�inden Chelestra'n�n suyla �evrili
g�ne�inin dalgal� bir par�lt� ile ��ldad��� bir g�ky�z� yan�lsamas� yarat�yordu.
Y�lanlar bariyerleri y�km�t� ve �imdi Kadeh'i SU basm�t�.
Haplo bir tahta par�as� buldu, onu yakalad� ve su �zerinde durabilmek i�in
kulland�. Ayaklann� ��rparken �evresine bak�nd�, nerede oldu�unu ��karmaya �al�t�
ve rahatlayarak Konsey Salonu'nun tepesini g�rd�. Bina bir tepede duruyordu ve
y�kselen sulara g�m�len son yer olacakt�. Sananlar ku�kusuz oraya s���nm�lard�.
Suda k�v�lc�mlanan g�ne�e kar�� g�zlerini k�st�, �at�da birilerini g�rd���n� sand�.
M�mk�n oldu�unda kendilerini kuru ve b�y�lerini yok eden deniz suyundan uzak
tutacaklard�.
"M�cadele etmeyin," diye tavsiyede bulundu onlara, ama onu duyamayacak kadar
uzaktayd�lar. "Sonunda her �eyi daha k�t� k�lmaktan ba�ka bir i�e yaram�yor."
En az�ndan �imdi nerede oldu�una ili�kin bir fikri vard�. Kendini �ne do�ru ittirdi
ve tepelerinin sudan f�rlad���n� g�rd��� kent duvarlar�na y�neldi. Duvarlar kentin
Sartan k�sm�n� bir zamanlar mensch k�sm� olan yerden ay�nyordu. Ve onun �tesinde
Kadeh'in k�y�s� vard�; k�y�, karaya ��kmakta olan mensch gruplan ve onu Draknor'a
ta��yacak bir gemi. O i�kence g�rm� denizuydusu �zerinde, r�nlerin b�y�s� ile de-
29
Kflosun EL�
hissetmesine sebep oluyordu; bunu ac� deneyimlerinden biliyordu.
Ak�nt� onu kent duvarlanna do�ru ta��d�. Bir kuleyi yakalad�, kenar�na t�rmand�,
dinlenmek de�il g�zlemek, ileride, k�y�da ne oldu�una bir g�z atmak istiyordu.
K�pek durmaya �al�t�, ama ak�nt� onu ta��y�p g�t�rd�. Haplo tehlikeli bir a��yla
e�ildi, k�pe�in ensesini yakalad�. Onu �ekip ��kard� -hayvan�n bacaklar� tutunmak
i�in ��rp�n�yordu- ve yan�na, trabzan-lara ��kard�.
Bu noktadan Sunman liman�n� ve �tesindeki k�y�y� m�kemmel bir bi�imde
g�rebiliyordu. Haplo bakt�, sert�e ba��n� sallad�.
"Endi�elenmemize gerek yokmu�, o�lum," dedi, k�pe�in �slak, k�ll� b��r�ne bir
�aplak atarak. "En az�ndan onlar g�vende."
Hayvan s�r�tt�, silkelendi.
Mensch denizalt� filosu limanda d�zensiz bir s�ra halinde dizilmi�ti. G�ne�-
kovalayanlar y�zeyde duruyordu. Men�eliler yaylar�n� �ekmi�, i�aret ediyor,
ba��r�yor, k�pe�tenin �zerinden sark�yor, suya ad�yorlard�. Say�s�z k���k tekne
gemi ile k�y� aras�nda gidip geliyor, muhtemelen y�zemeyen c�celeri ta��yorlard�.
Suyun i�inde kendilerini rahat hisseden insanlar ile cifler, kabaca yap�lm�, t�ka
basa y�klenmi� sallan limana iten pek �ok dev balinay� y�nlendiriyordu.
Sallara bakan Haplo, yan�nda s�r�kledi�i tahta par�as�na bir g�z att�. Demek
denizalt�lar� par�alamalar�n�n sebebi buydu. Menschler karaya ta��n�yordu.
"Ama... y�lanlar nerede?" diye sordu, ayaklar�n�n dibinde nefes nefese yatan
k�pe�e.
G�r�n�e bak�l�rsa buralarda de�il. Haplo olabildi�ince
31
Kaosun EL�
gi dolu kucakla�malanndan zorluk �ekmeden kurtarabilece�ini hesapl�yordu.
- Ama onu bulamad�. Ve y�lanlardan h�l� iz yoktu. Ama bir dire�e ba�lanm�,
talihsizlik sonucu suya d�en c�celeri kurtarmak i�in kullan�lan k���k bir denizalt�
buldu. Dikkatle �evresini g�zetleyerek, denizalt�n�n yak�n�na y�zd�. �evrede kimse
yoktu; terk edilmi� g�r�n�yordu.
Bir balinan�n itti�i sal o s�rada k�y�ya yana�m�t�. Pek �ok c�ce �evresine
toplanm�, y�k�n� bo�altmaya haz�rlan�yordu. Haplo bu denizalt�n�n m�rettebat�n�n
c�ce toplulu�unun aras�nda oldu�unu talimin etti.
O tarafa do�ru y�zd�. Bu ka��r�lmayacak kadar iyi bir f�rsatt�. Denizalt�n�
�alacak, Draknor'a gidecekti. E�er y�lanlar oradaysa... eh... zaman� gelince
onlarla ilgilenirdi....
B�y�k, canl� ve kaygan derili bir �ey Haplo'ya �arpt�. Hap-lo'nun y�re�i yerinden
f�rlad�. Nefesini ve onunla beraber bir a��z dolusu su yuttu, t�kand� ve �ks�rmeye
ba�lad�. Tekmeleyerek geriye do�a�, yarat�ktan uza�a �ekildi, nefes almaya �al�t�
ve sava�maya haz�rland�.
Boncuk gibi iki g�z� olan parlak bir kafa ve sonuna kadar, kahkahayla a��lm� bir
a��z tam �n�nde sudan f�rlad�. �lkinin her iki yan�nda iki�er kafa daha ��kt�,
d�rd� ne�eyle �evresinde y�zd�, burunlanyla Haplo'yu d�rtt�.
Yunuslar.
Haplo nefesini tuttu, su t�k�rd�. K�pek �fkeyle havlamaya �al�t�, bu yunuslar�
b�y�k �l��de e�lendirmek ve k�pe�i neredeyse bo�makla sonu�land�. Haplo k�pe�in �n
ayaklan-n� tahtan�n �zerine ��kard�, hayvan orada nefes nefese, yunuslara dik dik
bakarak uzand�.
"Ejder-y�lanlar nerede?" diye sordu Haplo, insan dilinde
33
Kaosun En
"Devasa!"
"Sel kapaklan."
"Hemen a��ld�... sudan bir duvar. "
"Kocaman bir dalga..."
"Hi�bir �ey canl� kalmad�... Sananlar yok oldu!"
"D�md�z..."
"Kent y�k�ld�..."
"Menschleri ejder-ydanlar ve delikleri hakk�nda biz uvar
dik..." r
"Grundle ve Devon d�nd�..." "Ger�ek hik�yeyi anlatt�. Sen bir kahramans�n "
"Hay�r, de�il. O ad, Alfred oland�/ "Yaln�zca nazik olmaya �al��yordum..."
"Menschler endi�elendi..." "Sartanlan �ld�rmek istemiyorlar. / ^ JEjder-y�anla�dan
korkuyorlar. C�ce gemileri ara�t�rmaya
"Ama y�lanlar g�r�n�rde yok..."
"C�celer sel kapaklar�m az�c�k aralad� ve..."
"Durun! Kesin sesinizi!" diye ba��rd� Haplo, sonunda sesi-
ni duyurmay� ba�ararak. �Ne demek fanlar g�r�n�rde yok''
JNeredeler?"
Yunuslar kendi aralannda tart�maya ba�lad�lar. Baz�lan y�-anlar�n Draknor'a
d�nd�klerini s�yledi, ama genelde, y�lanlar�n dehklerden ge�tikleri ve Surunan'da
Sartanlara sald�rmakta olduklan g�r�� h�kimdi.
"Hay�r, sald�rm�yorlar," dedi Haplo. "Ben Sunman'dan yeni geldim ve kent sakin.
Sartanlar, bildi�im kadanyla, Konsey Udas�n�n i�inde g�vende, kuru kalmaya
�al��yorlar."
Yunuslar bu haberi al�nca b�y�k hayal k�r�kl���na u�ram�
Kfiosvn EL�
"Herkese iletiriz..."
"Hay�r, herkese de�il..."
"Yaln�zca kraliyet..."
"Herkese diyorum sana..."
"B�yle s�yledi�inden eminim..."
Yunuslar� kendisini dinleyecek kadar susturabildi�inde mesaj�n uzun ve karma��k
olmas�na dikkat ederek iletti om Haplo.
Yunuslar dikkatle dinledi ve Haplo a�z�n� kapatt��� an y� z�p uzakla�t�.
Yunuslar�n art�k kendisine dikkat etmedi�inden emin oldu �unda, o ve k�pek
denizalt�ya do�ru y�zd�, g�verteye ��kt� v� uzakla�t�.
37
�K�NC� BOL�M
DRAKNOR CHELESTRA
Haplo c�celerin y�n bulma sistemini hi� anlayamam�t�. Grundle'a g�re, bu sistem
denizuydulann�n yayd��� seslere dayan�yordu. Ba�ta Draknor'u bulamayaca��ndan
korkmu�tu, ama k�sa s�re sonra denizuydusunu bulman�n kolay oldu�unu anlad�... �ok
kolay. Y�lanlar arkalar�nda pis salyalar�ndan bir iz b�rakm�lard�. Yol, i�kence
g�rm� denizuydusunu �evreleyen bulan�k, kara sulara gidiyordu.
Karanl�k Haplo'yu yuttu. Draknor'un ma�aralar�ndan i�eri girmi�ti. Hi�bir �ey
g�remiyordu, karaya oturmaktan korkarak, denizalt�n�n ilerleyi�ini yava�latt�.
Gerekirse pis suda y�zebilir-di; daha �nce de yapm�t� bunu. Ama y�zmenin gerekli
olmayaca��n� umuyordu.
Elleri ve �slak kol yenlerini k�v�rd��� yerler kurumu�tu. R�n-ler soluktu, ama
g�r�n�r olmu�lard�. Ve ona yaln�zca iki ya��ndaki bir �ocu�un b�y� g�c�n� verseler
de, desenlerin solgun mavi ��lt�s� rahatlat�c�yd�. Haplo yine �slanmak istemiyordu.
Denizalt�n�n pruvas� kayalara s�rt�nd�. Haplo denizalt�y� yava��a y�kseltti ve
denizalt� engellenmeden yoluna devam edince bir nefes ald� K�y�ya yakla�m�
olmal�yd�. Gemiyi y�-
38
Kaosun ELI
zeye ��karma riskine girmeye karar verdi...
Ellerindeki r�nler! Mavi. Soluk mavi.
Haplo gemiyi durdurdu, bak�lar�n� desenlere indirdi. Soluk mavi renk, ellerinin
arkas�ndaki damarlar kadar bile mavi de�ildi. Ve bu tuhaft�. Fena halde tuhaf
Ne kadar zay�f olsalar da, desenler parl�yor olmal�yd� -bedeni y�lanlar�n
olu�turdu�u tehlikeye kar�� tepki g�steriyor olmal�yd�. Ama desenler ge�mi�te
verdikleri tepkiyi vermemi�ti ve Haplo di�er i�g�d�lerinin de tepki vermedi�ini
ayr�msad�. Denizalt�n� y�netmekle o kadar me�guld� ki, daha �nce fark etmemi�ti.
Daha �nce, y�lanlar�n yuvas�na yakla�t��� zaman zar zor yerinden k�p�rdayabiliyor,
canavarlardan yay�lan fel� edici korku y�z�nden zar zor d��nebiliyordu.
Ama Haplo korkmuyordu; en az�ndan, diye d�zeltti, kendisi i�in korkmuyordu. Korkusu
daha derindi. So�uktu, i�ini burkuyordu.
"Neler oluyor, o�lum?" diye sordu k�pe�e. K�pek baca��na dayanm� s�zlan�yordu.
Haplo rahatla�rcasma k�pe�i ok�ad�, kendisi de bir miktar teselli bulabilirdi.
K�pek inledi ve daha da yakla�t�.
Patryn gemiyi yine harekete ge�irdi ve dikkati gittik�e ayd�nlanan sular ile
derisindeki desenler aras�nda b�l�nm� bir �ekilde gemiyi y�zeye y�neltti. R�nlerin
g�r�n�� de�i�medi.
Kendi bedenindeki g�stergelere bak�l�rsa, y�lanlar art�k Draknor'da de�ildi. Ama
e�er Draknor'da de�illerse ve menschler ile birlikte de�illerse ve Sananlarla da
sava�m�yorlarsa, neredeydiler?
Denizalt� y�zeye ��kt�. Haplo k�y�y� h�zla g�zden ge�irdi, gemisini buldu ve onun
zarar g�rmedi�ini anlay�nca tatmin
39
Kaosun EL�
e�ik ba�� ve dikkatsiz ad�mlan ile y�r�yordu. Gemiyle gelmemi�ti; k�y�da demirli
ba�ka denizalt� yoktu. Demek b�y�yle gelmi�ti.
Haplo ellerindeki desenlere bakt�. R�nlerin rengi biraz daha koyula�m�t�, ama
parlam�yorlard�, d�man�n ilerleyi�i hakk�nda onu uyarm�yorlard�. Buna dayanarak,
Haplo Samah'�n b�y�s�n�n de, Haplo'nun b�y�s� gibi yok oldu�unu tahmin etti.
Muhtemelen su y�z�nden. Sartan dinlenerek, geri d�n� yolculu�u i�in b�y�s�n�n
d�nmesini bekliyordu. Haplo i�in tehdit olu�turmuyordu. T�pk� Haplo'nun da onun
i�in bir tehdit olu�turmad��� gibi.
Ya da, �yle miydi acaba? Her �ey e�it, ikisi de b�y�s�nden mahrum, Haplo ikisi
aras�nda daha gen�, daha g��l� olan�yd�. Kavga kaba, vakardan yoksun, mensch gibi
olacakt� -kumlarda yuvarlanan, birbirlerini yumruklayan iki adam. Haplo bir d��nd�,
i�ini �ekti ve ba��n� sallad�.
�ok yorgun hissediyordu.
Dahas�, Samah �oktan bir tur dayak yemi� gibi g�r�n�yordu.
Haplo sessizce bekledi. Samah endi�e dolu d��ncelerinden ba��n� kald�rmad�.
Muhtemelen Patryn'i g�rmeden y�r�y�p yan�ndan ge�ecekti. Ama Sartan'�n ge�mi�teki
hatalar�n� hat�rlayan k�pek kendini tutamad� ve keskin bir uyar� havlay�� kopard�
-Sartan fazla yak�na gelmi�ti.
Samah sesi duyunca irkilerek ba��n� kald�rd�, ama g�r�n�e bak�l�rsa ne k�pe�i, ne
de sahibini g�r�nce korkmam�t�. Sartan'�n dudaklar� gerildi. Bak�lar� Haplo'dan
arkas�nda y�zen k���k denizalt�ya kayd�.
"Lorduna m� d�n�yorsun?" diye sordu Samah so�uk bir sesle.
41
Kaosun EL�
mamahyd�!"
"Senin yard�m�n olmadan men�elilerin girememesi gibi mi? H�l� anlam�yorsun, de�il
mi, Sartan? Bu y�lanlar senden, ben-den, lordumdan, hatta belki bir araya gelsek
bile hepimizden daha g��l�. Yard�ma ihtiya�tan yok!"
"Y�lanlar yard�m ald�!" diye terslendi Samah ac� ac�. "Patrynlerden."
Haplo itiraz etmek i�in a�z�n� a�t�, ama buna de�meyece-�ine karar verdi. Zaman
harc�yordu. K�t�l�k yay�l�yordu. Ar-t�k lorduna d�nerek onu uyarmas� daha da
�nemliydi.
Ba��n� sallayan Haplo gemiye y�jneldi. "Hadi, k�pek."
Ama hayvan yine havlad�, yerinden k�p�rdamay� reddetti. K�pek kulaklar�m dikerek
Haplo'ya bakt�.
Sormak istedi�in bir �ey yok muydu, sahip?
Haplo'nun akl�na bir �ey geldi. Arkas�na d�nd�.
"Alfred'e ne oldu?"
"Dostuna m�?" diye alay etti Samah. "Labirent'e g�nderildi -sapk�nl�k vaaz eden ve
d�manla i�birli�i yapan herkesin kaderi bu."
"Onun, k�t�l��� durdurabilecek tek ki�i oldu�unu biliyorsun, de�il mi?"
Samah k�sa bir s�re e�leniyormu� g�r�nd�. "E�er bu Alf-red iddia etti�in kadar
g��l�yse, o zaman bizim onu zindana g�ndermemizi engelleyebilirdi. Ama yapmad�.
Cezas�na uysall�kla boyun e�di."
"Evet," dedi Haplo yumu�ak bir sesle. "Eminim �yle yapm�t�r."
"Dostuna �ok de�er veriyorsun, Patryn. Neden zindan�na geri d�n�p onu ��karmaya
�al�m�yorsun?"
"Belki denerim. Hay�r, o�lum," diye ekledi Haplo, k�pe�in
43
K^osvn EL�
bak�. Sartan onlan ay�ran kara sular geni�ledik�e k���lm� gibiydi.
"�imdi ne yapacaks�n, Samah? Sen �l�m Kap�s�'na girip halk�m arayacak m�s�n? Hay�r,
sanm�yorum. Korkuyorsun, de�il mi, Sartan? Korkun� bir hata yapt���n� biliyorsun,
in�a etmek i�in �al�t���n�z her �eyin yok olmas� anlam�na gelebilecek bir hata.
Y�lanlar�n daha y�ksek, k�t�c�l bir g�c� temsil etti�ine inansan da, inanmasan da,
senin anlamad���n bir g�� onlar, kontrol edemeyece�in bir g��.
"�l�m Kap�s�'na �l�m yolladm."
45
���NC� B�L�M
NEXUS
Nexus Lordu Xar sessiz alacakaranl�k topraklar�nda, d�man� taraf�ndan yap�lm�
topraklarda y�r�d�. Nexus �ok g�zel bir yerdi, dalga dalga tepeleri, �imenlikleri,
yemye�il ormanlar� vard�. Yap�lan yumu�ak, yuvarlak k�elerle in�a edilmi�lerdi,
�elik gibi keskin ve so�uk sakinlerinden farkl�yd�. G�ne�in ���� susturulmu�,
bast�r�lm�t�, sanki incecik bir kuma��n ard�ndan parl�yor gibiydi. Nexus'ta asla
g�nd�z olmazd�, asla gece inmezdi. Bir nesneyi g�lgesinden ay�rt etmek zordu,
birinin nerede bitti�i, di�erinin nerede ba�lad���n� anlamak zordu. Nexus bir
g�lgeler �lkesi gibiydi.
Xar yorgundu. Labirent'ten yeni ��km�t�, o korkun� yerin k�t� b�y�leri ile
sava��ndan muzaffer ��km�t�. Bu sefer Labirent onu yok etmek i�in kaodinlerden bir
ordu yollam�t� Dev, zeki, b�ceksi yarat�klar olan kaodinler insan kadar uzun ve
bedenleri siyah bir kabuk ile kapl� olur. Bir kaodini yok etmenin tek yolu do�rudan
y�re�ini vurmak ve onu hemen �ld�rmektir. ��nk� e�er hayatta kal�rsa, bir damla
kan�ndan kendisinin bir kopyas�n� yarat�r.
Ve bu �eylerden kurulu bir ordu ile kar��la�m�t�, y�z, iki y�z yarat�k; say�lan
fark etmiyordu, ��nk� ne zaman birini ya-
Kposun EL�
ralasa say�lan art�yordu. Onlarla tek ba��na y�zle�mi�ti ve patlak g�zl� b�cekler
onu kaplamadan �nce yaln�zca birka� dakikas� vard�.
Kar r�nleri s�ylemi�, alevlerden bir duvar�n kaodin saflar� ile aras�nda
y�kselmesini, onu ilk sald�ndan koruyarak duvan geni�letmesini sa�lam�t�.
Kaodinler, Labirent'in otlan ile beslenen, Xar onlan b�y�l� r�zg�rlar ile
yelpazelerken yay�lan alevleri ko�arak a�maya �al�m�lard�. Ate�in i�inden ge�en
birka� kaodini Xar r�n bezeli bir k�l�� ile, kabu�un alt�ndaki y�re�e vurmaya
dikkat ederek �ld�rm�t�. T�m bu s�rada r�zg�r esmi�, alevler �at�r-dam�, �l�lerin
bedenleri ile beslenmi�ti. Ate� kurbandan kurbana atlam�, saflan azaltm�t�.
Arkadaki kaodinler ilerleyen k�y�m� g�rm�, teredd�te d�m�, d�n�p ka�m�lard�.
Alevlerin korumas� alt�nda, Xar halk�ndan pek �ok ki�iyi kurtarm�t�. Patrynler
canl�dan �ok �l� gibiydi. Kaodinler onlan rehin alm�, Nexus Lordu'nu sava�a �ekmek
i�in onlar� kullanm�t�. �imdi Patrynler, ya�amlann� yine Xar'a bor�lu olan ba�ka
Patrynlerin bak�m� alt�ndayd�.
Sert ve ciddi bir halk olan, affetmez, e�ilmez, teslim olmaz Patrynler, onlann
hayat�n� kurtarmak i�in daimi olarak kendi hayat�n� riske atan lordlanna
minnetlerini g�stermek konusunda pek co�kulu de�illerdi. Sadakatlerinden,
adanm�hklann-dan bahsetmiyorlard� -bunu g�steriyorlard�. Lordun verdi�i her t�r
i�te �ik�yet etmeden, s�k� �al��yorlard�. Her emrine sorgulamadan itaat
ediyorlard�. Ve o Labirent'e girdi�i her seferinde, bir Patryn kalabal��� Son
Kap�'n�n �n�nde toplan�yor, onun d�n��ne kadar sessiz bir n�bet tutuyorlard�.
Ve her zaman, �zellikle de gen�ler aras�nda onunla beraber i�eri girmeye te�ebb�s
edenler oluyordu; Labirent'te ya�a-
47
Kaosun EL�
y�ksek sesle d��nerek, "Say�lan az, ama b�y�leri, sadakatleri, sevgileri b�y�k. Ne
ordu," dedi yine, �ncekinden daha yi�k-sek sesle ve g�ld�.
Xar s�k s�k kendi kendine konu�urdu. S�k s�k yaln�z kal�rd�, ��nk� Patrynler yaln�z
kalmay� tercih ederler.1 Ve bu y�zden kendi kendine konu�urdu, ama asla g�lmez,
asla kahkaha atmazd�.
G�lmesi sahteydi, becerikli bir oyundu. Nexus Lordu, ya�l� adamlar�n yapt��� gibi,
alacakaranl���n i�indeki yaln�z n�betleri s�ras�nda kendi kendine konu�maya devam
etti. Eline gizli bir bak� f�rlatt�. Derisi ya��n� g�steriyordu, tam olarak he-
saplayamad��� bir ya�, ��nk� ya�am�n�n ne zaman ba�lad��� hakk�nda kesin bir fikri
yoktu. Yaln�zca ya�l� oldu�unu biliyor-du, Labirent'ten ��kan herkesten �ok daha
ya�l�.
Elinin arkas�ndaki deri k�r��k ve gergindi, s�ms�k� gerilmi�, al�ndaki her
tendonun, her kemi�in �eklini a��k�a g�steriyordu. Elinin arkas�na i�lenmi�
desenler k�vr�ml�, d���ml�yd�, ama renkleri koyuydu, zaman�n ge�i�i ile solmam�t�.
Ve b�-y�leri daha g��l�yd�.
Bu i�lenmi� desenler mavi mavi parlamaya ba�lam�t�.
Xar Labirent'in i�inde uyar� bekleyebilirdi, b�y�s� sald�r�lar� savu�turmak i�in
i�g�d�yle eyleme ge�er, onu tehlikeye kar�� uyar�rd�. Ama Nexus caddelerinde
y�r�yordu, her zaman g�venli oldu�unu bildi�i caddelerde, bir s���nak olan
caddelerde. Nexus Lordu yumu�ak alacakaranl�kta �rk�t�c� bir ��lt� ile parlamakta
olan mavi ��lt�y� g�rd�, desenlerin derisini yakt���n�, b�y�s�n�n kan�n�
tutu�turdu�unu hissetti.
l Patrynlerin varl�klar�n�n �emberine kabul ettikleri ki�iler nadirdir "Aile"
dedikleri ve kan veya yemin ba�� ile ba�l� olduklar� bu ki�ilere �iddetle sad�kt��-
lar Bu sadakat �emberlen (Patrynler bunu sevgi olarak adland�rmay� ho�go rurler)
genellikle �l�me kada� korumu Ama bir kez k�r�l�nca, �ember bir daha asla
onar�lamaz
49
KAOSVH EL�
bir de�i�iklik hissettim -sanki bir esinti aniden kapal� bir evin i�inde k�p�rdanm�
gibi. Merak ediyorum..."
"Merak etmeye gerek yok, Xar, Patrynlerin Lordu," dedi bir ses karanl���n i�inden.
"H�zl� bir zihnin var, mant���n �a�maz. Varsay�m�n do�ru. �l�m Kap�s� a��ld�. Ve
a�an da d�manlar�n."
Xar durdu. Konu�an� g�rerniyordu, g�lgelerin aras�nda gizlenmi�ti, ama uzaktaki bir
ate�i yans�t�yormu� gibi tuhaf bir k�z�l ��lt� ile parlayan g�zlerini
g�rebiliyordu. Bedeni konu�an�n g��l� oldu�u ve tehlikeli olabilece�i konusunda onu
uyard�, ama Xar �sl�kl� seste herhangi bir tehdit ya da k�t�l�k tonu duymam�t�.
Konu�an�n s�zc�kleri sayg�, hatta hayranl�k doluydu, sesi de �yle.
Ama Xar tetikte kald�. Ba�tan ��karan seslere kurban d�erek hayatta kalmam�t�
Labirent'te. Ve konu�an bu ki�i �oktan ciddi bir hata yapm�t�. Bir �ekilde lordun
kafas�na girmi�, d��ncelerini okumu�tu. Xar al�ak sesle konu�uyordu. Bu mesafede
duran hi� kimse duymu� olamazd�.
"Avantajl� konumdas�n�z, bay�m," dedi Xar sakinlik i�inde. "Daha yak�na gelin ki,
g�lgelerde kolayca aldanan bu ya�l� g�zlerim sizi g�rebilsin."
Asl�nda g�zleri keskindi, gen�li�inde oldu�undan daha keskin, ��nk� art�k ne
aramas� gerekti�ini biliyordu. �itme duyusu m�kemmeldi. Ama konu�an�n bunlan
bilmesi gerekmiyordu. B�rak k�r�lgan, ya�l� bir adamla kar�� kar��ya oldu�unu
d��ns�n.
Ama konu�an aldanmad�. "Ya�l� g�zleriniz �o�undan daha iyi g�rebiliyordur eminim,
lordum. Ama yine de sevgi ile, yanl� y�nlendirilmi� g�ven ile k�rle�ebiliyorlar."
Konu�an ormandan ��kt�, patikaya ilerledi. Nexus Lor-
51
KAOSVH EL�
"�lmen i�in daha iyi bir sebep bu..."
"Ya�amam�z i�in daha iyi bir sebep, �zellikle de size hizmet etmek i�in ya��yorsak,
Patrynlerin Lordu, Nexus Lordu ve k�saca, D�rt D�nyan�n Lordu."
"Bana hizmet edeceksiniz, ha? 'Biz' diyorsun. Ka� tanesiniz?"
"Say�m�z muazzamd�r. Asla say�lamam�t�r."
"Sizi kim yaratt�?"
"Siz, Patrynler, uzun zaman �nce," dedi y�lan, yumu�ak bir sesle t�slayarak.
"Anl�yorum. Peki bunca zaman neredeydiniz?"
"Size hik�yemi anlataca��m, lordum," diye yan�t verdi y�lan serinkanl�l�kla, alayc�
ses tonunu duymazdan gelerek. "Sartan-lar bizden, g�c�m�zden, sizden korktuklar�
gibi korktular. Sartanlar halk�n�z� zindana att�, ama -biz farkl� bir �rk
oldu�umuzdan- bizi yok etmeye karar verdiler. Sartanlar t�r�m�zle ban� yapm� gibi
davranarak sahte bir g�venlik duygusu yaratt�lar. Kopar�h� geldi�i zaman, tamamen
haz�rl�ks�z, savunmas�z yakaland�k. Can�m�z� zor kurtard�k. Ne yaz�k ki, her zaman
dostumuz ve m�ttefikimiz olan halk�n�z� kurtaracak g�c�m�z yoktu. Yeni yarat�lan
d�nyalardan birine ka�t�k ve yaralar�m�z� iyile�tirmek, g�c�m�z� kazanmak �zere
orada sakland�k.
"Labirent'i aramay� ve halk�n�z� kurtarmay� planl�yorduk. Birlikte, korkun� olay
sonucunda sersemleyen, savunmas�z kalan men�elileri harekete ge�irebilirdik ve
Sananlar� altedebi-lirdik. Ne yaz�k ki, �zerinde ya�amay� se�ti�imiz d�nya -Che-
lestra- Sartan Konseyi'nin de se�imiydi. Y�ce Samah, kentini, Surunan'� kurmu�,
binlerce k�le menschle doldurmu�tu oray�.
53
KAOSVII EL�
yeniyorduk. Samah �zerinde zafer kazanma f�rsat� avu�lar�m�z�n i�indeydi. Sartan
�nderini size getirmeyi hedefliyorduk, lordum, amac�n�za sadakatimizi kan�tlamak
i�in. Heyhat, Hap-lo bize ihanet etti, size ihanet etti. Samah ka�t�, Y�lan
B�y�c�s� de -Haplo'nun zihnini zehirlemekten sorumlu ki�i o. �ki Sartan ka�t�, ama
bize ve size, b�y�k Xar, duydu�u korku sonucunda Samah �l�m Kap�s�'n� a�madan �nce
de�il!
"Sartanlar art�k size yard�m etmek �zere geri d�nmemizi engelleyemezler. �l�m
Kap�s�'na girdik ve kendimizi size sunuyoruz, Xar. Size 'lordum' diyoruz." Y�lan
e�ildi.
"Peki bu bahsetti�in 'g��l�' Sartan'�n ad� nedir?" diye sordu Xar.
"Kendime bir mensch ismi vermi�. 'Alfred', lordum."
"Alfred mi?" Xar kendini unuttu, s�k�netini kaybetti. "Alfred!" diye tekrarlad�
kendi kendine. Bak�lar�n� kald�rd�, y�lan�n g�zlerinin k�rm�z� k�rm�z� parlad���n�
g�rd�. Kar h�zla sa-kinle�ti.
"Haplo bu Alfred ile beraber miydi?"
"Evet, lordum."
"O zaman Haplo onu bana getirecektir. Korkmana gerek yok. Haplo'nun amac�n� yanl�
anlad���n a��k. Haplo kurnazd�r. Zeki ve ak�ll�d�r. Samah'�n e�iti olmayabilir
-e�er bu ger�ekten ayn� Samah'sa, ki bundan ku�kuluyum- ama Haplo bu mensch isimli
Sartan'dan �st�nd�r. Haplo k�sa s�re sonra bunda olacak. G�receksin. Ve yan�nda
Alfred'i de getirecek. Ve o zaman her ;;ey a��klanacak.
"Bu arada," diye- ekledi Xar, konu�maya niyetlenen Y�lan'�n s�z�n� keserek, "�ok
yoruldum. Ben ya�l� bir adam�m ve ya�l� adamlann dinlenmeye ihtiyac� vard�r. Seni
evime davet eder-
55
Kaosun EL�
Y�lan'a g�venmiyordu, ama zaten pek az ki�iye g�venirdi. Hi� kimseye g�venmedi�ini
s�ylemek isterdi. Ama bu yanl� olurdu.
Kendisini normalde oldu�undan daha ya�l�, daha bitkin hisseden lord r�nleri s�yledi
ve bir me�e asa olas�l���n� uyand�rd�; sa�lam ve g��l�, yorgun ad�mlar�na yard�m
etmesi i�in.
"O�lum," diye f�s�ldad� h�z�nle, asaya yaslanarak. "Haplo, o�lum!"
57
D�RD�NC� BOLUM
OLUM KAPISI
�l�m Kap�s� yolculu�u korkun� bir yolculuktur -deh�et verici ikilemler zihne �yle
bir g��le �arpar ki, zihin kendinden ge�er. Haplo bir kez yolculuk s�ras�nda uyan�k
kalmaya �al�m�t�;1 o korkun� deneyimi hat�rlad�k�a h�l� �rperiyordu. Bilin�sizli�e
s��mamayan zihni bir ba�ka bedene s��ram�t�, en yak�n bedene -Alfred'in bedenine. O
ve Sartan bilin�lerini de�i�mi�ler, birbirlerinin en derin ya�am deneyimlerini
yeniden ya�am�lard�.
O zaman bir di�eri hakk�nda bir�eyler ��renmi�ti; hi�biri bir di�erini daha �nceki
gibi g�remezdi art�k. Haplo art�k kendisini �rk�n�n hayatta kalan son bireyi
sanman�n, yabanc�larla dolu bir d�nyada yaln�z olman�n ne demek oldu�unu biliyordu.
Alfred Labirent'te k�s�l� kalman�n nas�l bir �ey oldu�unu biliyordu.
"San�r�m art�k Alfred ilk elden biliyor," dedi Haplo, k�pe�inin yan�na otua�p, �l�m
Kap�s�'na girmeden �nce hep yapt��� gibi uyumaya haz�rlan�rken. "Zavall� herif.
H�l� hayatta oldu�undan ku�kuluyum. O ve yan�nda g�t�rd��� kad�n. Ad� neydi? Orla
m�yd�? Evet, buydu. Orla."
l Ate� Denizi, �l�m Kap�s� Serisinin 3 cildi
58
Kftosun EL�
K�pek Alfred'in ismi telaffuz edilince inledi, ba��n� Hap-lo'nun kuca��na koydu.
Haplo k�pe�in �enesini ka��d�. "San�r�m Alfred i�in dilenecek en iyi �ey h�zl� bir
�l�m olur."
K�pek i�ini �ekti ve sanki her an Alfred'in sendeleyerek g�vertede belirmesini
beklermi� gibi h�z�nl�, umutlu g�zlerle pencereden d�an bakt�.
R�n b�y�s� rehberli�inde, gemi Chelestra'n�n sular�n� arkada b�rakt� ve �l�m
Kap�s�'n� �evreleyen hava cebine girdi. Haplo yard�m ya da teselli vermeyen
d��ncelerden uyand�, b�y�n�n olmas� gerekti�i gibi i�lev g�sterip g�stermedi�ini,
gemisini bir arada tutup tutmad���n�, onu koruyup korumad���n�, onu �ne itip
itmedi�ini kontrol etti.
B�y�s�n�n pek az �ey yapt���n� g�r�nce olduk�a �a��rd�. Desenler, daha �nce
yapt���n�n aksine geminin d��na de�il i�ine i�lenmi�ti, ama bunun bir fark
yaratm�yor olmas� gerekiyordu. Tam tersine, aradaki fark� kapatmas� i�in daha fazla
�al��yor olmal�yd�lar. Kabin parlak mavi-k�rm�z� ��klarla ayd�nlanm� olmal�yd�, ama
kabinin i�i yaln�zca soluk, morumsu bir ��kla ��ld�yordu.
Haplo bir an panik dolu bir ku�ku ile m�cadele etti, sonra k���k denizalt�n�n i�ine
i�lenmi� r�n yap�s�n� dikkatle g�zden ge�irdi. Hi�bir kusur bulamad�, bulmayaca��n�
da biliyordu, ��nk� daha �nce bunu iki kere yapm�t�.
D�men kabininin penceresine seyirtti ve d�an bakt�. �l�m Kap�s�'n�, k���c�k bir
geminin s��amayaca�� kadar k���k olan o minik deli�i g�rebiliyordu... minik...
G�zlerini k�rp�t�rd�, ovu�turdu.
�l�m Kap�s� de�i�mi�ti. Haplo neden olabilece�ini bilemiyordu, bir an anlayamad�.
Sonra yan�t� buldu.
�l�m Kap�s� a��kt�.
59
Kaosun EL�
Sersemleyen Haplo imgelerin h�zla birinden di�erine ge�mesini izledi. Akl�na
Pryan'da g�rd��� bir elf oyunca�� geldi1. �mgeler birbirini takip etmeye ba�lad�.
Tuhaf, diye d��nd� ve neden oldu�unu merak etti. �mgeler ayn� s�rayla zihninden
ge�tiler ve Haplo sonunda anlad�.
Ona bir se�enek, bir hedef veriliyordu. Nereye gitmek istiyordu?
Haplo nereye gitmek istedi�ini biliyordu. Yaln�z art�k oraya nas�l ula�aca��n�
bilmiyordu. �nceden, karar b�y�s�ne �r�lm� olurdu -olas�l�klar� ara�t�r�r ve bir
yer se�erdi. B�yle bir karar� vermesi i�in gerekli r�n yap�s� karma��kt�, kurulmas�
son derece g��t�. Lordu anahtar� ��renene kadar, Sartan kitaplar�n�2 inceleyerek
saatler harcam�t�. Sonra, bunu Haplo'ya ��retmek i�in Sartan dilini Patryn diline
�evirerek ek zaman harcam�t�.
�imdi her �ey de�i�mi�ti. Haplo Kap�'ya gittik�e yakla��yordu, gemisi gittik�e daha
h�zl� hareket ediyordu ve onu nas�l kontrol edece�i hakk�nda en ufak bir fikri bile
yoktu.
"Basitlik," dedi kendi kendine, y�kselen panikle m�cadele ederken. "Sartanlar bunu
basit, yolculuk etmesi kolay yapm� olmal�lar."
�mgeler gittik�e daha h�zl� d�nerek, yine g�zlerinin �n�nden ge�ti. R�yadaym� gibi,
korkun� bir d�me duygusuna kap�ld�. Pryan'�n ormanlar�, Arianus'un adalar�,
Chelestra'n�n su-
1 Ku�kusuz bir elf "kaleydeskopu" Bo�, ah�ap bir silindirin i�inden bak�l�r Si
lindirin sonunda de�i�ik renklerde camdan olu�an bir cam top vard�r Top
d�nd�r�ld��� zaman cam par�alar bir araya gelerek de�i�ik �ekiller olu�turur
ve silind�den g�r�lebilir
2 Xar Nexus'ta de�i�ik konularda yaz�lm� Sartan kitaplar�ndan k���k bir k�
t�phane buldu. ��erdi�i konular �unlard�: Kopar�l�'�n tarihi, d�rt d�nyan�n ek
sik bir tasviri, �l�m Kap�s�'nda nas�l yolculuk edilece�ine ili�kin detaylar. Ki
taplar Sartan r�n dilinde yaz�lm�t� Xar bu dili okumay� ��rendi -y�llar�n� alan
zorlu bir i�ti bu.
fcl
KAOSUH EL�
lenmi� r�nler ka��n�yor, yan�yordu. Haplo k�p�rdamadan patikada bekledi.
Saklanman�n faydas� yoktu. Ormandaki her ne ise, onu g�rm�, i�itmi�ti. Bekleyecek
ve lordunun malik�nesinin d��nda bekleyen tehlike her ne ise bulacak ve gerekirse
halledecekti.
K�pe�in h�rlamas� g��s�nde g�mb�rdedi. Bacaklar� gerildi, ensesindeki t�yler
dikildi. G�lgeli �ekil saklanmaya zahmet etmeden yakla�t�, ama g�r yapraklardan
s�zan ��k havuzlar�ndan ka��nmaya �zen g�steriyordu. �ekil bir erke�in �ekline ve
y�ksekli�ine sahipti, bir erkek gibi hareket ediyordu. Ama bir Patryn de�ildi.
Haplo'nun savunma b�y�s� kendi t�r�nden birine kar�� asla bu tepkiyi vermezdi.
Merak� artt�. Herhangi bir d�man�n Nexus'ta bulunmas� fikri kabul edilemezdi. �lk
d��ncesi Samah olmu�tu. Sartan Konseyi'nin ba�� �l�m Kap�s�'na girmi�, buran�n
yolunu mu bulmu�tu? M�mk�nd�, ama olas� de�ildi. Samah'�n gelece�i son yer buras�
olurdu! Ama Haplo ba�ka olas�l�k d��nemiyor-du. Yabanc� yakla�t� ve Haplo hayretle,
korkular�n�n yersiz oldu�unu g�rd�. Adam bir Patryndi.
Haplo onu tan�mad�, ama bu s�rad�� de�ildi. Haplo bir s�redir uzaktayd�. Bu s�rada
lordu Labirent'ten pek �ok Patryn kurtarm� olmal�yd�.
Yabanc� bak�lar�n� kald�rmad�, Haplo'ya g�zkapaklar�n�n alt�ndan bak�lar
f�rlat�yordu. Sert, k�sa bir ba� sallamas� ile selam verdi -yaln�z ve g�steri�siz
bir halk olan Patrynler aras�nda bu ola�and�- ve konu�madan yoluna devam edecekmi�
gibi g�r�nd�. Haplo'nun aksi y�n�ne gidiyordu, lordun konutundan uzakla��yordu.
Normalde Haplo k�sa bir ba� sallamas� ile kar��l�k verir, sonra yabanc�y� unuturdu.
Ama derisindeki desenler ka��n�yor,
63
BE��NC� B�L�M
NEXUS
"Y�lanlar, lordum," dedi Haplo. "Ama bizim bildi�imiz y�lanlardan de�il. Bunlarla
kar��la�t�r�ld���nda Labirent'teki en �l�mc�l y�lan bir solucandan ba�ka bir �ey
de�il! Bunlar ya�l�, insano�lu kadar ya�l�, san�nm. Y�llar�n bilgisine ve
kurnazl���na sahipler. Ve g��leri var, lordum, engin bir g�� ve... ve...." Haplo
durdu, teredd�t etti.
"Ne ne, o�lum?" diye cesaretlendirdi onu Xar nazik�e.
"Kadir-i mutlak," diye yan�t verdi Haplo.
"Her �eye g�c� yeten bir g�� m�?" diye d��nd� Xar. "Ne dedi�ini biliyor musun,
o�lum?"
Haplo sesteki uyar�y� fark etti.
D��ncelerine, fikirlerine, ��kar�mlar�na dikkat et, o�lum, diye uyar�yordu ses.
Ger�eklerine, yarg�lar�na dikkat et. ��nk� bu kadir-i mutlak� kabullenerek, onu
benden y�kse�e yerle�tiriyorsun.
Haplo dikkat ediyordu. Uzun s�re yan�t vermeden, lordun odas�n� �s�tan ate�e
bakarak oturdu, ��klar�n�n ellerine ve kollar�na i�lenmi� desenlerde oyna�mas�n�
izledi. Sahte Patryn'in kollar�ndaki r�nleri g�rd� yine: kaos dolu, anla��lmaz,
anlams�z, d�zensiz. Bu g�r�nt�, Draknor'daki y�lan yuvas�nda his-
Kaosun EL�
setti�i i� burkucu, fel� edici korkuyu tekrar ya�att�.
"Daha �nce hi� b�yle hissetmedim," dedi aniden, kafas�ndaki d��nceleri y�ksek sesle
telaffuz ederek.
Haplo'nun zihinsel ak��n�n ortas�nda gelmesine ra�men Xar anlad�. Lord her zaman
anlard�.
"Korku, karanl�k bir deli�e s�r�nmek istememe yol a�t�, lordum. K�vr�l�p orada
gizlenmek istedim. Korkuyordum... kendi korkumdan. Anlayam�yordum, onu
altedemiyordum."
Haplo ba��n� sallad�. "Ve ben korkunun i�inde do�dum, i�inde b�y�d�m. Labirent'te.
Fark nedir, lordum? Anlam�yorum."
Kar yan�t vermedi, k�p�rdamadan sandalyesinde oturmaya devam etti. Sessiz, dikkatli
bir dinleyiciydi. Asla duygular�n� g�stermezdi, dikkati asla da��lmaz, ilgisi daima
konu�an�n �zerinde yo�unla��rd�. Bu kadar nadir bir t�r dinleyici ile konu�anlar,
hevesle, s�k s�k da dikkatsizce konu�urlar. D��nceleri ne s�yledikleri �zerinde
yo�unla��r, dinleyen ki�i �zerinde de�il. Ve b�ylece Xar, b�y� g�c�yle, genellikle
telaffuz edilen kadar telaffuz edilmeyeni de duyar. Lordun bo� kuyusuna zihinlerini
bo�alt�rlar.
Haplo yumru�unu s�kt�, desenlerin p�r�zs�zce, korurcas�-na elindeki deride
gerilmesini izledi. Kendi sorusunu yan�tlad�.
"Labirent'in altedilebilece�ini biliyordum," dedi yumu�ak bir sesle. "Fark bu,
lordum, de�il mi? Orada �lece�imi sand���m anda bile, �l�m an�mda ac� bir zafer
hissettim. Onu altet-meye yakla�m�t�m. Ve ben ba�ar�s�z olsam da, arkamdan ba�-
kalan gelecek ve ba�aracakt�. T�m g�c�ne ra�men, Labirent zarar g�rebilen bir
�eydi."
Haplo ba��n� kald�rd�, Xar'a bakt�. "Sen bunu kan�tlad�n,
Kaosun EL�
Ve bu ki�i kay�ts�z bir g�zlemci de�ildi. Lordun ne d��nd���n� �ok iyi biliyordu.
Karanl�k bir odada gizlenen ve lordu delicesine seven bu ki�i, bu y�zden adam�n
y�z�nden ge�en her ifadeyi ar�layabiliyordu. G�r�lmeyen izleyici �imdi ate� ����n�n
alt�nda Xar'�n g�zlerinin k�s�ld���n�, Xar'�n aln�ndaki k�n��k a�daki baz�
�izgilerin hafif�e karard���n� g�rd�. G�r�lmeyen g�zlemci lordun �fkelendi�ini,
Haplo'nun bir hata yapm� oldu�unu anlad� ve izleyici bu bilgiyi sevin�le kar��lad�.
�zleyici o kadar sevinmi�ti ki bu d��nce ile yerinde k�vrand� ve sonu� olarak
�zerinde oturdu�u tabure yere s�rt�n-d�. K�pe�in ba�� hemen kalkt�, kulaklan
dikildi.
�zleyici yerinde dondu. K�pe�i tan�yordu, onu hat�rl�yor, ona sayg� duyuyordu. Onu
istiyordu. Bir daha k�p�rdamad�, nefesini tutarak bekledi, nefes al�rsa kendini ele
verece�inden korkuyordu.
Ba�ka bir �ey i�itmeyen k�pek g�r�n�e g�re sesin bir fareye ait oldu�u sonucuna
vard� ve huzursuz uyuklamas�na geri d�nd�.
"Belki de," dedi Xar kay�ts�zca, eliyle k���k bir hareket yaparak, "bu 'kadir-i
mutlak g�c�' Sananlar�n yenebilece�ini d�-��n�yorsundur."
Haplo ba��n� sallad�, ate�in �lmekte olan alevlerine bakt�. "Hay�r, lordum. Onlar
da k�r, t�pk�..." S�zlerine h�kim oldu, s�ylemek �zere oldu�u �eyden korktu.
"...t�pk� benim gibi," diye bitirdi Xar kuru bir sesle.
Haplo h�zla bak�lanm kald�rd�, yanaklanndaki k�zart� karard�. D��nceyi geri
�a��rmak, onu reddetmek i�in �ok ge�ti. A��klamaya �al�mas�, adil bir cezadan
ka��nmak i�in s�zlanan bir �ocuk gibi g�r�nmesine sebep olacakt�.
Kaosun EL�
ru yola ��kmadan �nce, bana kurtulu�umun sana do�ruyu s�ylemekte yatt���n�
g�sterdin. Bunu yapt�m, baba. Zay�fl���m� sana g�stermek beni utand�rsa da, sana
ruhumu a�t�m.
"Tavsiyede bulunmuyorum, lordum. Ben h�zl� d��n�r�m, h�zl� hareket ederim. Ama
bilge de�ilim. Sen bilgesin, baba. Bu b�y�k ikilemi sana getirmemin sebebi bu.
Y�lanlar burada, baba," diye ekledi Haplo sert ve karanl�k bir sesle. "Buradalar.
��lerinden birini g�rd�m. Bizim halk�m�zdan birinin k�l���n-dayd�. Ama ne oldu�unu
anlad�m."
"Bunun fark�nday�m, Haplo." Xar elini tutan eli kavrad�.
"Biliyor musun?" Haplo topuklar�n�n �zerine oturdu, y�z� �a�k�nl�k doluydu,
ihtiyatl�yd�.
"Elbette, o�lum. Bilge oldu�umu s�yledin, ama �ok zeki olmad���m� d��n�yor
olmal�s�n," dedi Xar bir miktar sertlik ile. "Kendi topraklanmda ne olup bitti�ini
bilmedi�imi mi sand�n? Y�lan'la kar��la�t�m ve onunla konu�tum, hem d�n gece, hem
de bug�n."
Haplo sessizce, bir �ey s�yleyemeden bakakald�.
"S�yledi�in gibi, g��l�." Xar �vg�y� y�ceg�n�ll�l�kle bah�etti. "Etkilendim. Biz
Patrynler ile bu yarat�klar aras�nda bir sava� ilgin� olurdu, ama kimin muzaffer
��kaca��ndan ku�kum yok. Ama b�yle bir sava�tan korkmamal�s�n. Asla
ger�ekle�meyecek, o�lum. Y�lanlar bu sava�ta bizim yan�m�zda. Bana sadakatlerini
bildirdiler. �n�mde e�ildiler ve bana Efendi dediler."
"Bana da �yle dediler," dedi Haplo al�ak sesle. "Ve bana ihanet ettiler."
"Ama o sendin, o�lum," dedi Kar ve bu sefer �fkesini hem g�r�len, hem de g�r�lmeyen
izleyiciler fark etti. "Bu sefer benim �n�mde e�ildiler."
Kfiosvn EL�
"�ok yaz�k, o�lum. K�zdan ho�land���n� s�ylediler. Ama itiraf etmelisin, menschler
her zaman davrand�klar� gibi davrand�lar: kay�ts�zca, aptalca, d��ncesizce. �ok �ey
istediler, anlamad�klar� i�lere bula�t�lar. Sonunda, senin de iyi bildi�in gibi,
ejderler affedici davrand�. Menschlerin �arlaman altetmesine yard�m ettiler."
Haplo ba��n� sallad�, bak�lar�n� lordundan k�pe�e �evirdi.
Xar'�n ka�lan daha beter �at�ld�. Haplo'nun omzundaki eli kavray��n� s�k�la�t�rd�.
"Sana son derece ho�g�r�l� davrand�m, o�lum. Baz�lar�n�n fantastik, metafizik
spek�lasyonlar olarak isimlendirece�i �eyleri sab�rla dinledim. Beni yanl� anlama,"
diye ekledi, Haplo konu�acak gibi olunca. "Bu d��nceleri bana getirdi�in ve benimle
payla�t���n i�in memnun oldum. Ama ku�kular�n� ve sorular�n� yan�tlad�ktan sonra
-ki bunu yapt���ma inan�yorum- yanl� d��nmeye devam etti�ini g�rmek beni memnun
etmiyor.
"Hay�r, o�lum. B�rak bitireyim. Bilgeli�ime, yarg�lanma g�vendi�ini s�yl�yorsun. Ve
bir zamanlar yaln�zca bunlara g�venirdin, Haplo. �imdiye kadar tatmin edici bir
�ekilde yyerine getirdi�in g�revler i�in seni se�memin sebebi bu. Ama h�l� bana
g�veniyor musun, Haplo? Yoksa bir ba�kas�na g�venmeye mi ba�lad�n?"
"E�er Alfred'i kastediyorsan, lordum, yan�l�yorsun!" diye h�hlad� Haplo
horg�r�rcesine ve eliyle h�zl� bir olumsuzlama hareketi yapt�. "Zaten �imdiye kadar
�oktan yok olmu�tur. Muhtemelen �lm�t�r."
Uzun dakikalar boyunca ate�e, k�pe�e, ya da her ikisine birden bakarak durdu. Sonra
aniden, kararl�l�kla ba��n� kald�rd�, do�rudan Xar'a bakt�.
"Hay�r, lordum, bir ba�kas�na g�venmiyorum. Sana �ad�-
KAOSUH EL�
"Her kim makineye h�kim olursa, suya da h�kim olacak. Ve her kim suya h�kim olursa,
�lmemek i�in ona ihtiyac� olanlara da h�kim olur."
"Evet, lordum."
"Sen Arianus'u terk ederken politik durumun nas�l oldu�unu benim i�in bir daha
anlat."
Xar ayakta kald�. �zetin k�sa olmas� gerekti�i a��kt� ve muhtemelen �zet, lorddan
�ok Haplo'nun faydalanmas� i�indi. Xar Haplo'nun raporunu defalarca okumu�tu,
ezberden biliyordu. Ama Haplo Arianus'tan sonra �� d�nya daha ziyaret etmi�ti.
Teredd�tle, hat�rlamaya �al�arak konu�tu.
"C�celer -Arianus'ta Geg olarak bilinirler- a�a��da, Maelst-rom'um i�indeki
adalarda ya��yorlar. Makineyi �al�t�ran, daha do�rusu ona hizmet eden onlar, ��nk�
makine kendi kendine �al��yor. Elfler makinenin, Arianus'un Orta �lem'inde bulunan
imparatorluklar� i�in su sa�layabilece�ini ��rendi. Orta �lem'de ya�ayan ne
insanlar ne de cifler, k�talar�n�n delikli yap�s� y�z�nden su biriktirebiliyorlar.
"Elfler b�y�l� ejder gemileri ile al�ak �lemlere yolculuk yap�yor, c�celerden su
al�yor, kar��l���m gereksiz �v�r z�v�rlar ve elf krall�klar�n�n istemedi�i ��plerle
�d�yorlard�. Limbeck isimli bir c�ce ciflerin halk�n� nas�l s�m�rd���n� ke�fetti.
�imdi halk�n�, s�yledi�in gibi su almalar�n� engelleyerek elf imparatorlu�una kar��
isyana g�t�r�yor -ya da en az�ndan ben oradan ayr�l�rken �yleydi.
"Elflerin ba�ka sorunlar� da var. S�rg�n edilmi� bir prens �u anda g�� sahibi olan
zalim rejime kar�� ba�latt��� isyan� y�netiyor. G��l� bir kral ve krali�e
taraf�ndan y�netilen insanlar da elf h�km�ne kar�� birle�iyor ve m�cadele ediyor."
"Kaos i�inde bir d�nya," dedi Xar tatminle.
75
KAOSUFI ELI
Haplo lordunu sinirlendirdi�ini biliyordu Bir ceza zaman� geldi akl�na Eh i�g�d�yle
kalbinin �zerindeki �s�m runune gitti -t�m buyu g�c�n�n ba�lang�c� ve kayna��na,
�emberin ba�lang�c�na
Xar aniden �ne e�ildi ve elim Haplo'nun elinin �zerine koydu, ya�l�, bo�um bo�um
elini Haplo'nun y�re�inin �zerine koydu
Patryn �rk�ld�, k�sa bir nefes �ekti, ama bunun d��nda k�p�rdamad� G�r�nmeyen
izleyici di�lerim g�c�rdatt� Haplo'nun d���n� izlemekten �ok zevk al�yorsa da, onun
lorduna yak�nl��� ac� bir k�skan�l�k ya�at�yordu ona -izleyicinin asla payla�ma
umudu ta��mad��� bir yak�nl�k
"Beni affet, baba," dedi Haplo k�saca, vakar ile, korku ve de�il i�ten bir
pi�manl�kla konu�arak "Seni hayal k�r�kl���na u�ratmayaca��m Emrin nedir'"
"�ocuk Bane'e Ar�anus'a giderken e�lik edeceksin Oraya var�nca Y�ks�-d�ks�'y�
�al�t�rmas�na yard�m edeceksin O d�nyada daha fazla karga�a ve kaos ��karmak i�in
elinden geleni yapacaks�n Bu kolay olacakt�r �u c�ce �nder, L�mbeck seni seviyor ve
sana g�veniyor, de�il m�'"
"Evet, lordum" Haplo lordunun y�re�ine dokunmas� �zerine yennden k�p�rdamam�t�
"Peki bu tamamland��� zaman'"
"Ar�anus'ta emirlerimi bekleyeceksin "
Haplo sessiz bir kabullenme ile ba��n� sallad�
Xar Haplo'nun y�rek at�lar�n� parmaklar�n�n alt�nda hissederek, isterse o ya�am�
bir saniye i�inde sona erdirebilece�ini bilerek, onu bir an daha tuttu, Haplo'nun
da bildi�ini biliyordu
Haplo b�y�k, urpert�l� bir solukla ���n� �ekti ve ba��n� e�di
Kaosun EL�
Bir Patryn �ocu�u asla b�yle bir sevgi hissetmeye ve b�yle te�hir etmeye
cesaretlendirilmezdi. Ama Xar insan �ocu�una bay�lm�t�. Yaln�z bir ya�am s�ren
lord, o�lan�n arkada�l���ndan, onu e�itmekten zevk al�yordu. Bane zeki ve b�y�
konusunda s�rad�� yeteneklere sahipti -bir mensch i�in. T�m bunlara ek olarak,
Nexus Lordu kendisine tap�n�lmas�n� olduk�a keyif verici buluyordu.
"Bu gece Sartan r�nlerini �al�acak m�y�z, B�y�kbaba?" diye sordu Bane hevesle.
"Yeni r�nler ��rendim. �lemelerini sa�layabiliyorum. Sana g�stereyim..."
"Hay�r, �ocu�um." Xar �ocu�un ba��ndaki elini �ekti. �ocu�un kollar�ndan kurtuldu.
"�ok yorgunum. Ve Abarrach'a gitmeden �nce yapmam gereken �al�malar var. Sen git ve
oyna."
�ocu�un can� s�k�lm� gibiydi. Ama Xar ile tart�man�n bo�una ve tehlikeli oldu�unu
zor yoldan ��rendi�inden sessiz kald�. Bane kendini tekmeler f�rlatarak, nefesini
tutarak yere att��� ilk seferi hayat� boyunca hat�rlayacakt�. Bu numara di�er
yeti�kinlerde her zaman i�e yaram�t�. Ama Nexus Lordu'nda i�e yaramad�.
�ocu�un cezas� h�zl�, sert ve ha�in olmu�tu.
Bane o ana kadar hi�bir yeti�kine sayg� duymam�t�. O andan itibaren Xar'a sayg�
duydu, ondan korktu ve anne taraf�ndan gelen, k�t� babas� taraf�ndan karart�l�p,
yozla�t�nlan, sevgi dolu do�as�n�n t�m g�c�yle sevdi onu.
Xar k�t�phaneye gitmek �zere oradan ayr�ld�, Bane'in girmesine asla izin verilmeyen
bir yerdi oras�. �ocuk, sonunda, uzun ve yorucu �al�malardan sonra i�lemesini
ba�ard��� Sartan r�n yap�lar�n� tekrar �izmek i�in odas�na d�nd�. Odas�nda yaln�z
kald���nda Bane durdu. Akl�na bir fikir gelmi�ti.
ALTINCI B�L�M
NEXUS
Kafas� kar�an Haplo lordunun evini terk etti ve nereye gitti�ini bilmeden y�r�d�.
Ormandaki patikalarda doland�; birbirini kesen, Nexus'un de�i�ik yerlerine giden
pek �ok patika vard�. Zihinsel s�re�lerinin �o�u, lordu ile yapt��� konu�may�
g�zden ge�iriyor, i�inde Xar'm uyanlar�m dinledi�i ve y�lanlara kar�� tetikte
olaca��na ili�kin bir umut bulmaya �al��yordu.
Haplo umut bulma konusunda pek de ba�anl� de�ildi. Lordunu su�layamazd�. Y�lanlar
�vg�leriyle, kendilerini k���ltmeleri ve sadakat numaralan ile Haplo'yu da ba�tan
��karm�lard�. Nexus Lordu'nu da aldatmay� ba�ard�klar� a��kt�. Haplo bir �ekilde
lordunu ger�ek tehlikenin Sartanlar de�il y�lanlar oldu�u konusunda ikna etmeliydi.
Zihninin b�y�k k�sm� bu endi�e verici konu �zerinde dolan�p duran Haplo, yarat���
savunmas�z yakalay�p Xar'a kar�� ger�ek amac�n� itiraf ettirmek gibi belirsiz bir
d��nce ile Y�-lan'dan iz arad�. Ama Haplo hi� sahte Patryn g�rmedi Muhtemelen
b�ylesi daha iyi, diye itiraf etti kendi kendine aksi aksi. Yarat�klar son derece
kurnaz, son derece zekiydi. Bir tanesinin Haplo'ya bask� yapma izni vermesine pek
az ihtimal vard�.
81
Kaosun EL�
�etin s�nav� adatacak. G��lenece�iz, her zamankinden daha g��l� olaca��z ve
sava�maya haz�rlanaca��z."
Patrynler -Labirent'ten ka�an birka� y�z ki�i- kentte ya�am�, onu kendi
kullan�mlar�na g�re d�zenlemi�lerdi. �lkel ve sert bir �evreden gelen �o�u, ba�ta
d�rt duvar aras�na yerle�meyi ve rahat hissetmeyi g�� bulmu�tu. Ama Patrynler
pratik, metin ve kolay uyum sa�layan bir halkt�r. Bir zamanlar hayatta kalma
m�cadelesinde kulland�klar� b�y� enerjisi �imdi daha yap�c� i�lere kanalize
edilmi�ti: sava� sanat�, daha zay�f zihinleri kontrol etme �al�malar�, son derece
farkl� d�nyalarda sava�mak i�in gerekli stoklan ve ara�lar� olu�turmak.
Haplo, yanm ��k alt�nda inci gibi parlayan kente girdi. Ne-xus'ta y�r�rken her
zaman bir gurur ve vah�i bir sevin� hissederdi. Patrynler Sananlara benzemezler.
Patrynler sokak k�elerinde toplan�p y�ksek ideallerini konu�maz, felsefelerini
kar��la�t�rmaz, ho� dostluklara dalmazlar. Sert, ciddi, kararl�, ba�ka kimseyi
ilgilendirmeyen �nemli i�lerle me�gul olan Patrynler caddelerde birbirlerinin
yan�ndan h�zla, sessizce, bazen k�sa bir ba� sallama ile ge�erler.
Yine de onlarda bir topluluk ruhu, bir aile yak�nl��� vard�r. Tam ve mutlak g�ven
vard�r.
Ya da en az�ndan vard�. �imdi Haplo huzursuzca �evresine bakm�yor, caddelerde
ihtiyatla, dikkatle y�r�yordu. Kendini Patryn karde�lerine dik dik bakarken, onlan
��pheyle g�zlerken yakalam�t�. Ejder-y�lanlar�, Arianus'ta devasa y�lanlar� olarak
g�rm�t�.1 Kendi halk�ndan biri olarak g�rm�t�. Art�k y�lanlar�n istedi�i �ekli
ald�klar� onun i�in a��kt�.
Patryn karde�leri Haplo'nun tuhaf davran�lar�n� fark ettiler, ona, ku�ku dolu
bak�lar� ki�isel s�n�rlara tecav�z edecekmi�
l Yazar Chelestra'da demeliydi, ama orjinal metinde bu �ekilde yaz�lm�, (� n )
83
Kaosun EL�
Di�erleri ba�lar�m sallad�. Kad�n�n te�hisi muhtemelen do�ruydu. Bu t�r tepkileri
s�k s�k g�r�yorlard�, �zellikle de Labirentten yeni gelenlerde. Kurban ak�ls�z bir
deh�etin pen�esine d��yor, sokaklarda ko�uyor, o korkun� yerlerde oldu�unu hayal
ediyordu.
Kad�n Haplo'nun iki elini kendi ellerine almak, varl�klar�n�n �emberini payla�mak,
onun karga�a i�indeki duyular�n� d�zeltmek i�in uzand�.
K�pek sahibine sorarcas�na bakt�. Buna izin vermeli miyim f Yoksa vermemeli miyim.
Haplo kendini kad�n�n ellerindeki ve kollar�ndaki desenlere bakarken buldu.
Mant�kl� m�yd�lar? Bir d�zenleri, anlamlar�, ama�lan var m�yd�? Yoksa kad�n bir
y�lan m�yd�?
Bir ad�m geriledi, ellerini ceplerine soktu.
"Hay�r," diye m�r�ldand�. "Te�ekk�r ederim, ama ben iyiyim. Ben... ben �zg�n�m,"
diye tekrarlad�, ona serinkanl� bir ac�mayla bakmakta olan ilk kad�na.
Kamburunu ��kararak, ellerini ceplerinden ��karmadan, kendini dolamba�l� caddelerde
kaybetmeyi umarak h�zla y�r�d�. Kafas� kar�an k�pek, mutsuz bak�lar� sahibine
dikilmi� bir �ekilde pe�ine d�t�.
Yaln�z, g�zlerden uzak Haplo bir binaya yasland� ve bedeninin titremesini
durdurmaya �al�t�.
"Bana neler oluyor? Kimseye g�venmiyorum -kendi halk�ma, kendi t�r�me bile!
Y�lanlar�n i�i! ��ime bu korkuyu yerle�tirdiler. �u andan itibaren birisine her
bakt���mda merak edece�im: D�man m�? Onlardan biri mi? Art�k kimseye g�vene-
meyece�im! Ve k�sa s�re sonra, d�nyalardaki herkes bu �ekilde ya�amak zorunda
kalacak! Xar, lordum," diye hayk�rd� ac� i�inde, "neden g�remiyorsun?
85
EL�
hi�bir �ey, hi� kimse g�remedi. Hayvan� g�rmezden geldi, gittik�e daha �ok
sinirlenerek Kap�'ya bakt�. Buraya gelmesinin bir sebebi vard�, ama bu sebebin ne
oldu�u konusunda en ufak bir fikri bile yoktu.
"Nas�l bir �ey oldu�unu biliyorum," dedi tam arkas�nda g�rleyen bir ses
duyguda�l�kla. "Nas�l hissetti�ini �ok iyi biliyorum."
Haplo olduk�a yaln�zd�. Tam kula��na s�ylenen bu ani s�zler �zerine, hemen
savunmaya ge�erek geriye s��rad�. R�n-leri, bu sefer ho� bir korunma duygusuyla
kar�ncaland�.
"Nas�l hissetti�ini �ok iyi biliyorum. Ben de b�yle hissetmi�tim. Bir kere yaln�z
ba��ma, son derece �nemli bir �ey d��nerek y�r�d���m� hat�rl�yorum. Konu �eydi, dur
bakal�m, ah, evet! G�recelik teorisi. 'E e�ittir mc kare.' Tann ad�na, buldum!
dedim kendi kendime. Resmin b�t�n�n� g�rd�m ve sonra, bir sonraki an, bam!
gitmi�ti. Sebepsiz yere. Gidivermi�-ti."
Ya�l� adam kederli g�r�nd�. "Sonra Einstein isimli bir ukala ilk �nce kendisinin
buldu�unu iddia etti! Hah! O zamandan sonra her �eyi g�mlek man�etlerime yazmaya
ba�lad�m. Ama bu da i�e yaramad�. En iyi fikirler... �t�leniyor, katlan�yor,
kolalan�yordu." Derin bir g���s ge�irdi.
Haplo kendine geldi. "Zifnab," dedi tiksintiyle, ama savunma pozisyonunu bozmad�.
Y�lanlar her �ekli alabilirdi. Ama bir kere daha d��n�nce, bu pek de se�ecekleri
bir �ekil olmazd�.
"Zifnab m� dedin? Nerede o?" diye sordu ya�l� adam son derece sinirli bir �ekilde.
Sakallan diken diken, h�zla arkas�na d�nd�. "Bu sefer seni fena yapaca��m!" diye
ba��rd� tehdit edercesine, yumru�unu bo�lu�a sallayarak. "Yine beni takip
87
niz."
"S�yledim, de�il mi?" Zifnab son derece endi�eli g�r�nd�.
"Evet, efendim, s�ylediniz."
"Neden buraya gelmek istedi�imi s�ylemi� olamam, de�il mi? Buran�n kaodin
k�zartmas� yemek i�in harika bir yer oldu�unu s�ylemi� olamam, de�il mi? Ya da
b�yle bir �ey?"
Ejder i�ini �ekti. "San�r�m bu beyefendi ile konu�mak istedi�inizi s�ylemi�tiniz,
efendim."
"Hangi beyefendi?"
"�u anda konu�makta oldu�unuz beyefendi."
"Aha! O beyefendi," diye hayk�rd� Zifnab zaferle. Uzan�p, Haplo'nun elini yakalad�.
"Eh, o�lum, seni tekrar g�rmek ne g�zel. Kusura bakma, acelemiz var, ama ger�ekten
gitmemiz laz�m. K�pe�ini geri ald���n i�in memnun oldum. Broadway'e sayg�lar�m�
ilet. Beni Harold Meydan�'na hat�rlat. �yi delikanl�d�r Harold Meydan�. Be�inci
Cadde'deki bir restoranda �al��yordu. �imdi, �apkam nerede..."
"Elinizde, efendim," dedi Ejder b�y�k bir sab�rla. "Biraz �nce tersy�z ettiniz."
"Hay�r, bu benim de�il. Kesinlikle. Senin olmal�." Zifnab �apkay� Haplo'ya vermeye
�al�t�. "Benimki �ok daha yeniydi. Daha iyi durumdayd�. Bunun her taraf� sa� kremi
kapl�. �apkan� benimkiyle de�i�tirmeye �al�ma, evlat!"
"Chelestra'ya m� gidiyorsunuz?" diye sordu Haplo, �apkay� kay�ts�zca kabul ederek.
"Neden?"
"Neden mi? ��nk� �a��rd�lar!" diye bildirdi Zifnab �nemli bir edayla. "Acil mesaj.
T�m Sartanlar. Ciddi tehlike! Hemen gelin! O s�rada hi�bir i�im yoktu ve bu
y�zden... diyorum ki," dedi, Haplo'ya endi�eyle bakarak. "Elindeki benim �apkam
de�il mi?"
Kftosvn EL�
bir �ey ��renemez. Benimle sava�mak istemezsin, Haplo," diye ekledi Ejder, sesi
sert ve ciddi. "Seni �ld�rmek zorunda kal�rd�m... ve �ok yaz�k olurdu."
"Evet," diye kabul etti Zifnab, Haplo'nun Ejder ile me�gul olmas�ndan faydalan�p
beceriklilikle at�larak. Sihirbaz �apkas�n� ald�, Ejder'in sesine do�ru gerilemeye
ba�lad�. "Yaz�k olurdu. O zaman Alfred'i Labirent'te kim bulurdu? Kim o�lunu
kurtar�rd�?"
Haplo bakakald�. "Ne dedin? Dur!" Ya�l� adam�n arkas�ndan at�ld�.
Zifnab bir ���l�k kopard�, �apkas�n� korumak istercesine g��s�ne bast�rd�. "Hay�r,
alamazs�n! Uzakla�!"
"Lanet olsun �apkana! O�lum... Ne demek istedin? Bir o�lum oldu�unu mu
s�yl�yorsun?"
Zifnab Haplo'ya, �apkas� konusunda planlar� oldu�undan ��phelenerek ihtiyatla
bakt�.
"Yan�t ver ona, aptal," diye terslendi Ejder. "Zaten ona bunu s�ylemek i�in
gelmi�tin!"
"�yle mi?" Ya�l� adam bak�lar�n� al�akg�n�ll�l�kle yukar� kald�rd�, sonra k�zararak
ekledi, "Ah, evet. Kesinlikle."
"Bir o�lan," diye tekrarlad� Haplo. "Emin misin?"
"Hay�r, Sartan'�m. Hah! Yakalad�m seni!" Zifnab k�k�rdad�. "Eh, evet, bir o�lun
oldu, sevgili o�lum. Tebrikler." Uzand�, Haplo'nun elini yine s�kt�. "Elbette, e�er
bir k�z de�ilse," diye ekledi ya�l� adam, konuyu bir s�re d��nd�kten sonra.
Haplo bunu sab�rs�zl�kla bir kenara itti. "Bir �ocuk. Bir �ocu�um oldu�unu ve... o
�ocu�un orada k�s�l� kald���n� s�yl�yorsun." Son Kap�'ya i�aret etti.
"Labirent'te."
"Korkar�m �yle," dedi Zifnab, sesi yumu�ayarak. Aniden ciddile�ti. "Kad�n, ��k
oldu�un... Sana s�ylemedi mi?"
Kposun EL�
du. "Olsa ne olur?"
"Hen�z zaman� gelmedi. Makinenin �al�mas�n� sa�lamal�s�n. Sonra kaleler parlamaya
ba�layacak. Durnailer uyanacak. T�m bunlar oldu�unda -e�er olursa- Labirent
de�i�meye ba�layacak. Senin i�in daha iyiye do�ru. Onlar i�in daha iyiye do�ru."
Zifnab Kap�'ya do�ru ba��n� sallad�.
Haplo ona dik dik bakt�. "Hi� mant�kl� konu�maz m�s�n?"
Zifnab deh�ete d�m� g�r�nd�, ba��n� sallad�. "Yapmamaya �al��yorum. Gaz yap�yor.
Ama s�z�m� kestin. Ba�ka ne s�yleyecektim ben?"
"Yaln�z gitmeyecek," diye hat�rlatt� Ejder.
"Ah, evet. Yaln�z gitmemelisin, o�lum," dedi Zifnab ne�eyle, sanki akl�na yeni
gelmi� gibi. "Labirent'e de, Vorteks'e de. Kesinlikle Abarrach'a da."
Derinden yaralanan k�pek havlad�.
"Ah, afedersin," dedi Zifnab. Uzand� ve hayvan� �ekinerek ok�ad�. "En i�ten
�z�rlerimle falan. Senin onunla olaca��n� biliyorum, ama bu yeterli de�il,
korkar�m. Ben daha �ok bir ekip i�i d��n�yordum. Komando birli�i. Kirli Onikili,
Kelly'nin Kahramanlar�, Yedi Samuray, Debbie Dallas'ta. O t�r �eyler Eh, belki
Debbie olmaz. Harika k�z, �u Debbie, ama..."
"Efendim," dedi Ejder �ileden ��km� bir �ekilde, "Afems'ta oldu�umuzu size
hat�rlatmam gerekiyor mu? Ergenlik fantazi-lerine dalmak i�in benim se�ece�im yer
de�il tam olarak."
"Ah, evet. Belki de hakl�s�n." Zifnab �apkas�n� ald�, endi�eyle �evresine bak�nd�.
"Buraya son geldi�imden beri baya�� de�i�mi�. Siz Patrynler harikalar yaratm�s�n�z.
Herhalde bir u�ray�p bakmak i�in..."
"Hay�r, efendim," dedi Ejder kararl�l�kla.
"Ya da belki..."
95
KAOSVH EL�
mam�z� s�ylemi�ti?"
"Chelestra, efendim."
"Evet, i�te bilet. Umar�m tek y�nl� de�ildir. Chelestra'ya, aferin sana."
"Peki, efendim. Hemen naklederim, efendim."
Ejder, bu uzakl�ktan t�pk� titrek bir fare gibi g�r�nen Sihir-baz'� ta��yarak
bulutlar�n aras�nda kayboldu.
Haplo Ejder'in gitti�inden emin olmak i�in gerginlik i�inde bekledi. Desenlerin
mavi ��lt�s� yava� yava� s�nd�. K�pek gev�edi, oturup ka��nmaya ba�lad�.
Haplo Son Kap�'ya bakmak i�in d�nd�. Demir parmakl�klar�n aras�ndan Labirent'in
topraklan�n g�rebiliyordu. A�a�s�z, �al�s�z, otsuz, herhangi bir t�r �rt�den yoksun
k�ra� d�zl�kler Kap�'dan uzak ve karanl�k a�a�l�klara kadar uzan�yordu.
En son d�neme�, en �l�mc�l d�neme�. O a�a�l�klardan Kap�'y� g�rebilirsin, �zg�rl���
g�rebilirsin. O kadar yak�n g�r�n�r ki!
Ko�maya ba�lars�n. A��kl��a ��kars�n, ��plak, ortada. Labirent yolun yans�na kadar
gitmene izin verir, �zg�rl��e do�ru, sonra k�t�c�l birliklerini arkandan yollar.
Kaodinler, kurta-damlar, ejderler. Otlar b�y�r ve ayaklar�na tak�l�r, sarma��klar
bacaklanna dolan�r. Ve bunlar d�an ��karken olur.
��eri girmek daha k�t�d�r.
Haplo biliyordu, lordunun Kap�'dan her giri�inde sava�mas�n� izlemi�ti. Labirent
elinden ka�anlardan nefret ederdi, eski mahk�munu tekrar duvarlar�n i�ine almak, bu
k�stahl��� i�in onu cezaland�rmak isterdi.
"Ben kimi kand�r�yorum?" diye sordu Haplo k�pe�e. "�htiyar hakl�. Yaln�z
bas�mayken, ilk a�a� s�ras�na ula�may� bile ba�aramam. Acaba Vorteks derken neyi
kastetti? Lordumun bir
97
Kaosun EL�
heyecan� ve kararl�l��� artarken gittik�e daha h�zl� y�r�yerek. "Ve gelecektir de.
Ona ya�l� adam�n s�ylediklerini anlat�nca istekle gelecektir. Birlikte Labirent'in
i�lerine gideriz, herhangi birinin gitti�inden daha derinlere. E�er varsa bu
Vorteks'i buluruz. Alfred'i buluruz ve... ba�ka kim varsa. Sonra Abarrach'a
gideriz. Lordumu Lanetliler Odas�'na g�t�r�r�m ve orada kendisi g�r�r..."
"Merhaba, Haplo. Ne zaman geri d�nd�n?"
Haplo'nun y�re�i yerinden f�rlad�. Bak�lar�m indirdi.
"Ah, Bane," diye m�r�ldand�.
"Ben de seni g�rd���me sevindim," dedi Bane, Haplo'nun g�rmezden geldi�i kurnaz bir
g�l�mseme ile.
Yine Nexus'tayd�, fark�nda olmadan kente girmi�ti.
Onu selamlad�ktan sonra Bane ko�up gitti. Haplo onun uzakla�mas�n� izledi. Nexus
caddelerinde ko�an Bane, ona sab�rl� bir ho�g�r� ile bakan Patrynlerin aras�ndan
ge�ti. �ocuklar nadir ve k�ymetli �eylerdi -�rk�n devam�. Haplo o�lan�n gitmesine
�z�lmemi�ti. D��nceleri ile ba�ba�a kalma ihtiyac� i�indeydi.
Belli belirsiz Bane'i Arianus'a g�t�rmesi, makineyi �al�t�rmas�na yard�mc� olmas�
gerekti�ini hat�rlad�.
Makineyi �al�t�rmak.
Eh, bu bekleyebilirdi. Labirent'ten ��kana kadar bekleyebilirdi...
Makinenin �al�mas�n� sa�lamal�s�n. Sonra kaleler parlamaya ba�layacak. Durnailer
uyanacak. T�m bunlar oldu�unda -e�er olursa- Labirent de�i�meye ba�layacak. Senin
i�in daha iyiye do�ru. Onlar i�in daha iyiye do�ru.
"Ah, sen ne bilirsin ki, ihtiyar?" diye m�r�ldand� Haplo. "Yaln�zca bir ba�ka
��lg�n Sartan..."
99
YED�NC� BOLUM
NEXUS
Bane Haplo'yu selamlad�ktan sonra onu dakikalar boyunca izlemi�, adam�n d�
etkilerden �ok, i� d��ncelerine dikkat etmekte oldu�unu g�rm�t�.
M�kemmel, diye d��nd� �ocuk ve ileri f�rlad�. Haplo'nun beni �imdi g�rmesi fark
etmez. Muhtemelen daha �nce onu seyretti�imi hissetse de fark etmezdi
Yeti�kinler �ocuklar�n varl���m g�zard� etme, sanki �ocuk aptal bir hayvanm� ve
neler olup bitti�ini, neler s�ylendi�ini anlayamazm� gibi davranma e�ilimindedir.
Bane bu e�ilimi hayat�n�n ilk y�llar�nda fark etmi�, s�k s�k kendi ��kanna
kullanm�t�.
Ama Bane, Haplo'nun �evresinde dikkatli olmay� ��renmi�ti. Bane adam� neredeyse t�m
yeti�kinler gibi k���msede, �ocuk Haplo'ya k�skan� bir sayg� duymaya zorlanm�t�.
�o�u yeti�kinler kadar aptal de�ildi. Bu y�zden, Bane fazladan �nlemler alm�t�. Ama
art�k ihtiyatl� olma zaman� sona ermi�ti, acele etmesi gerekiyordu.
Bane orman�n i�inden ko�arken, patikan�n �zerinde oyalanan bir Patryni neredeyse
yere y�k�yordu. Patryn alacakaranl�kta k�rm�z� k�rm�z� parlayan g�zlerle �ocu�un
ard�ndan bak-
100
Kaosun EL�
�8'
�. Lordun evine ula��nca Bane kap�y� h�zla a�t� ve �al�ma odas�na dald�.
Lord orada de�ildi.
Bane bir anl���na pani�e kap�ld�. Kar �oktan Abarrach'a gitmi�ti! Sonra nefes almak
i�in bir an durdu ve d��nd�.
Hay�r, bu m�mk�n de�ildi. Lord Bane'e son talimatlar�n� vermemi�, ho��akal
dememi�ti. Bane daha rahat nefes almaya ba�lad�, zihni berrakla�t�, yeni
"b�y�kbabas�n�" nerede bulabilece�ini anlad�.
Geni� evde ilerleyen Bane, arkadaki bir kap�dan d�an ��kt� ve d�zg�n, ye�il bir
�imenli�e ula�t�. R�nlerle kapl� bir gemi �imenli�in ortas�nda duruyordu. Haplo
g�rse gemiyi tan�rd� -hemen hemen t�m detaylan Arianus'a u�arken kulland��� gemi
ile ayn�yd�. Arianus'taki Geg, Limbeck de gemiyi tan�rd�, ��nk� Drevlin'deki
adalardan birinde d�m� olarak buldu�u gemi ile ayn�yd�.1
Gemi yusyuvarlakt� ve b�y� ile metalden yap�lm�t�. G�vdenin d��, geminin i�ini bir
koruma g�c� k�resi ile saran desenlerle kapl�yd�. Geminin kapa�� a��k duruyordu,
parlak bir ��k d�an ta��yordu. Bane i�eride hareket eden bir �ekil g�rd�.
"B�y�kbaba!" diye ba��rd� �ocuk ve gemiye do�ru ko�tu.
Nexus Lordu her ne i� yap�yorsa durdu ve kapaktan d�an bakt�. Bane parlak ����n
�n�nde duran y�zdeki ifadeyi g�re-miyordu, ama �ocuk duru�undaki kat�l�ktan ve
omuzlanru hafif�e kamburla�t�rmas�ndan Xar'in i�inin kesintiye u�rat�lma-s�ndan
dolay� sinirlendi�ini anlam�t�.
l Ejder Kanad�, �l�m Kap�s� Senstntn l cildi Haplo gemiyi Ar�anus'a u�urdu Olum
Kap�s�'n�n buyu g�c�n� hesaplayamayan Haplo gemisini iyi haz�r-layamam�t� ve sonu�
olarak gemi du�tu Limbeck isimli Geg gemiyi buldu ve Haplo ile k�pe�i kurtard�
101
K^osvn Eti
"Labirent hastal���," dedi Xar, y�z� yumu�ayarak. "Hepimizin ba��na gelir..."
Bane hastal�ktan bahsedip, d�man�na bir ��k� yolu vererek hata yapt���n� anlad�.
�ocuk ka�� yolunu kapamak i�in acele etti.
"Haplo Son Kap�'ya gitti. Bundan ho�lanmad�m, B�y�kbaba. Oraya gitmesi i�in ne
sebep var? Ona beni Arianus'a g�t�rmesi gerekti�ini s�yledin. Gemisine d�n�p
yolculu�a haz�rlan�yor olmas� gerekirdi. �yle de�il mi?"
Xar'�n g�zleri k�s�ld�, ama omuzlar�n� silkti. "Zaman� var. Son Kap� �o�u ki�iyi
cezbeder. Sen anlamazs�n, �ocu�um..."
"��eri girecekti, B�y�kbaba!" diye �srar etti �ocuk. "Biliyorum. Ve bu sana kar��
gelmek olurdu, �yle de�il mi? Onun i�eri girmesini istemiyorsun, de�il mi? Beni
Arianus'a g�t�rmesini istiyorsun."
"��eri girece�ini nereden biliyorsun, �ocu�um?" diye sordu Xar yumu�ak, ama
tehlikeli bir sesle.
"��nk� Sartan �yle s�yledi. Ve Haplo ink�r etmedi!" dedi Bane zaferle.
"Ne Sartan�? Nexus'ta bir Sartan, ha?" Kar neredeyse kahkaha atacakt�. "Hayal g�rm�
olmal�s�n. Ya da b�t�n bunlan uyduruyorsun. Bunlan uyduruyor musun, Bane?" Lord son
c�mleyi sert�e, Bane dik dik bakarak sormu�tu.
"Ger�e�i s�yl�yorum, B�y�kbaba," diye kar��l�k verdi Bane ciddiyetle. "Hi� yoktan
bir Sartan belirdi. Gri c�ppeli, ya�l� bir adamd� ve eski aptal g�r�n�l� bir
�apkas� vard�..."
"Ad� Alfred miydi?" diye araya girdi Xar, ka�lar�m �atarak.
"Ah, hay�r! Alfred'i tan�yorum, unuttun mu, B�y�kbaba? O de�ildi. Haplo bu adama
'Zifnab' diyordu. Adam Haplo'nun Alfred'i aramak i�in Labirent'e girmeyi
planlad���n� s�yledi ve
103
Kaosun EL�
ne, Xar'�n Haplo'nun ihanetini daha fazla ara�t�rmaktan ac� duyaca��n� tahmin
etmi�ti.
"Sana s�ylemi�tim, B�y�kbaba," dedi Bane i�tenlikle, "Haplo seni sevmiyor. Seni
seven yaln�zca benim."
Bane'i tutan el aniden gev�edi. Kar o�lan� b�rakt�. Lord d�-�an, alacakaranl��a
bakt�, ac�s� tazeydi ve y�pranm� y�z�nde, aniden ��ken omuzlar�nda, elinin
gev�emesinde g�r�lebiliyordu.
Bane bunu beklememi�ti ve memnun olmam�t�, Haplo'nun bu kadar �ok ac� verebilme
yetene�ini k�skanm�t�.
Sevgi kalp k�rar.
Bane kollar�n� Xar'�n bacaklar�na dolad� ve s�k� s�k� sar�ld�.
"Ondan nefret ediyorum, B�y�kbaba! Seni incitti�i i�in ondan nefret ediyorum.
Cezaland�r�lmas� laz�m, de�il mi, B�y�kbaba? Sana yalan s�yledi�imde beni
cezaland�rd�n. Ve Haplo bundan daha k�t�s�n� yapt�. Bana Chelestra'ya gitmeden �nce
onu cezaland�rd���n�, �ld�rebilecekken �ld�rmedi�ini, ��nk� cezaland�nlmas�ndan
ders almas�n� istedi�ini anlatm�t�n. Yine yapmal�s�n, B�y�kbaba. Onu yine �yle
cezaland�r."
Can� s�k�lan Xar kendini Bane'in kollanndan kurtaracak oldu, sonra durdu. ��ini
�ekerek yine o�lan�n sa�lar�n� ok�ad� ve alacakaranl��a do�ru bakt�. "Sana o zaman�
anlatt�m, Bane, ��nk� seni ve onu neden cezaland�rd���m� anlaman� istedim. Ben
zalimce ac� vermiyorum. Ac�dan ders al�r�z, bu y�zden bedenlerimiz ac� hisseder.
Ama anla��lan baz�lar� dersi g�rmezden gelmeyi tercih etmi�."
"Onu yine cezaland�racak m�s�n?" Bane bak�lar�m kald�rd�.
"Cezaland�rma zaman� ge�ti, �ocu�um."
Bane bu s�zleri i�itmek i�in bir y�ld�r bekliyor olmas�na ra�men �rpermekten
kendini alamad�.
105
Kaosun EL�
du Bane yumu�ak bir sesle. "T�m g�n birlikte oynar�z ve ben sana bir isim
veririm..."
Haplo yava� yava� y�r�yerek geri d�nd�. "Gitti�ine inanam�yorum. Hem de... bana
hi�bir �ey s�ylemeden."
Bane r�nlere bakt�, Xar'�n sesini duydu.
Haplo'nun bana ihanet etti�ini a��k�a anlad�m. D�manlarla bir olmu�. Onunla tekrar
y�z y�ze gelmemem en iyisi. �fkemi kontrol edebilece�imden emin de�ilim.
"B�y�kbabam�n aceleyle gitmesi gerekti," dedi Bane. "Bir �ey oldu. Yeni bilgi."
"Ne yeni bilgisi?"
Bane hayal mi g�r�yordu, yoksa aniden Haplo su�luluk duygusu i�inde, huzursuzca m�
davranmaya ba�lam�t�? Bane s�r�tt��� g�r�lmesin diye �enesini yine ellerine g�md�.
"Bilmiyorum," diye m�r�ldand�, yine omuzlar�n� silkerek. "Yeti�kin i�leri. Dikkat
etmedim."
Haplo'nun bir s�re daha ya�amas�na izin vermeliyim. Talihsiz bir gereklilik, ama
ona ihtiyac�m var, senin de �yle, �ocu�um. Benimle tan�ma. Halk�m�z aras�nda
Arianus'a giden tek ki�i Haplo. B�y�k makineyi kontrol eden �u Geg, Limbeck
Haplo'yu tan�yor ve ona g�veniyor. Onlan, Y�ks�-diksi'yi ve zaman i�inde d�nyay�
kontrol edeceksen c�celerin g�venine ihtiyac�n olacak, Bane.
"B�y�kbabam talimatlanm sana �oktan verdi�ini s�yledi. Beni Arianus'a g�t�rmek
zorundas�n..."
"Biliyorum," diye s�z�n� kesti Haplo sab�rs�zl�kla. "Biliyorum."
Bane ona bir bak� f�rlatt�. Adam �ocu�a bakm�yor, ona dikkat etmiyordu. Haplo
karanl�k, d��nceli bir �ekilde bo�lu�a bak�yordu.
107
Kaosun EL�
ba�layacakt�.
Bane kollar�n� Haplo'nun beline dolad�. "B�y�kbabam seni kucaklamam� istedi. Sana
tamamen g�vendi�ini s�ylememi istedi. Onu hayal k�r�kl���na u�ratmayaca��n�
biliyor. Ya da beni."
Haplo ellerini Bane'in kollar�na koydu ve bir s�l��� �eker gibi �ekip kopartt�
�ocu�u.
"Ah, can�m� ac�t�yorsun," diye s�zland� Bane.
"Beni dinle, �ocuk," dedi Haplo sert�e, kavray��n� gev�etmeden. "Bir �eyi a���a
kavu�tural�m. Seni tan�yorum. Hat�rlad�n m�? Ne oldu�unu biliyorum. Lordumun
emirlerine uyaca��m. Seni Arianus'a g�t�rece�im. O lanet makine ile ne yapman
gerekiyorsa, yapman i�in f�rsat yaratmaya �al�aca��m. Ama par�lt�nla beni
k�rle�tirebilece�ini sanma, �ocuk, ��nk� ben o par�lt�y� yak�ndan g�rd�m."
"Beni sevmiyorsun," dedi Bane, s�zlanarak. "B�y�kbabam d��nda kimse sevmiyor beni.
Zaten kimse sevmemi�ti."
Haplo homurdand�, do�a�ldu. "Birbirimizi do�ru anlaya-hm. Ve bir �ey daha. Her �ey
benim kontrol�m alt�nda. Ben ne dersem o olur. Anlad�n m�?"
"Ben seni seviyorum, Haplo," dedi Bane s�zlanarak.
Merhametle dolan k�pek geldi �ocu�un y�z�n� yalad�. Bane kollar�m k�pe�in boynuna
dolad�.
Seni alaca��m, diye s�z verdi k�pe�e sessizce. Haplo �ld���nde benim k�pe�im
olacaks�n. E�lenceli olacak.
"En az�ndan o beni seviyor," dedi Bane y�ksek sesle, somurtarak. "De�il mi, o�lum?"
K�pek kuyru�unu sallad�.
"Lanet k�pek herkesten ho�lan�yor," diye m�r�ldand� Haplo. "Sananlardan bile. �imdi
odana git, e�yalann� topla. Haz�r-
109
SEK�Z�NC� B�L�M
RAHM, DREVLIN A�A�I �LEM
�l�m Kap�s�'na yapt�klar� yolculuk olays�z ge�ti. Nexus'tan ayr�ld�ktan hemen sonra
Haplo Bane'i b�y�yle uyuttu. Hap-lo'nun akl�na, �l�m Kap�s�'ndan ge�menin becerikli
bir men-sch sihirbaz�n�n bile ba�arabilece�i kadar kolay olmu� olabilece�i
gelmi�ti. Bane g�zlemci ve zekiydi, becerikli bir sihirbaz�n o�luydu. Haplo aniden
Bane'i bir d�nyadan di�erine giderken hayal etmi�ti... Hay�r. Uyku zaman�.
Arianus'a, hava d�nyas�na ula�makta g��l�k �ekmediler. De�i�ik d�nyalara ili�kin
imgeler Haplo'nun �n�nden ge�ti; Arianus'un y�zen adalar�n� kolayl�kla buldu. Ama
onun �zerinde yo�unla�madan �nce, patlay�p bir sonrakine yer b�rakan sabun
k�p�klerindeki g�kku�a�� renkleri gibi �n�nde parla-yan d�nyalar� izlemek i�in
birka� dakika ay�rd�. Hepsi tan�d�-S1 yerlerdi, bir tanesi d��nda. Ve o -en
g�zeliydi, en �ekici olan�yd�.
Haplo g�r�nt�y� yapabildi�ince izledi ve bu ancak birka� saniye s�rd�. Xar'a bu
g�r�nt�y� sormay� planlam�t�, ama lord Haplo bu konuyu onunla tart�maya f�rsat
bulamadan gitmi�ti.
Be�inci bir d�nya m� vard�?
Kaosun EL�
Haplo g�l�mseyerek uyuyan �ocu�un parmaklar�n� k�pe�in k�rk�nden ay�rd�, k�pe�in
ba��n� �z�r dilercesine ok�ad�. K�pek Bane'e g�vensizlikle bakt�, yataktan a�a��
atlad� ve Haplo'nun ayaklar�n�n dibine g�ven i�inde k�vr�ld�.
Haplo imgelere bakt�, Arianus �zerinde yo�unla�t�, di�erlerini akl�ndan ��kard�.
Haplo'nun Arianus'a ilk yolculu�u neredeyse son yolculu�u olacakt�. �l�m Kap�s�'n�n
b�y� g��lerine ve G�k �le-mi'nde bulunan �iddetli do�al g��lere haz�rl�ks�z olan
Haplo, gemisini, daha sonra Terrel Fen olarak adland�r�lan bir dizi k���k, y�zen
ada oldu�unu ��rendi�i yere indirmek zorunda kalm�t�.
Ama �imdi A�a�� �lemler'de daima kopan korkun� f�rt�nalara haz�rl�kl�yd�. �l�m
Kap�s�'ndan ge�i�leri s�ras�nda yaln�zca hafif�e parlayan koruyucu desenler gemiye
�arpan ilk r�zg�rlarla parlak mavi alevlenmi�ti. Neredeyse devaml� parlak, k�r
edici �im�ekler �ak�yordu. G�kg�r�lt�leri �evrelerinde g�mb�rd�yor, r�zg�r gemiyi
sall�yordu. Dolular ah�ap g�vdeyi d�v�yor, ya�mur pencereleri k�rba�l�yor, kat� bir
su perdesi olu�turuyor, g�rmeyi imk�ns�zla�t�nyordu.
Haplo gemiyi durdurdu, havada s�z�l�r b�rakt�. Drevlin'de -A�a�� �lem'in en b�y�k
adas�- zaman ge�irdi�inden bu f�rt�nalar�n d�zenli oldu�unu biliyordu. Bu
f�rt�nan�n ge�mesini beklemesi yeterli olacakt�, sonra bir sonraki f�rt�naya kadar
g�receli bir sakinlik gelecekti. Bu sakinlik s�ras�nda inecek bir yer bulacak,
c�celer ile ileti�im kuracakt�.
Haplo Bane'i uyand�rmamay� d��nd�, ama o�lan�n uyanmas�na izin vermeye karar verdi.
Bir i�e yarayabilirdi Haplo'nun elinin h�zl� bir hareketi �ocu�un aln�na �izdi�i
r�n� sil-
113
Margaret We�s & Tracy Hickman
di.
Bane do�rulup oturdu, bir dakika sersem sersem �evresine bak�nd�, sonra Patryn'e
su�larcas�na dik dik bakt�.
"Beni uyuttun."
Haplo kabullenmek, yorum yapmak ya da eylemi i�in �z�r dilemek i�in bir sebep
g�remedi. Ya�murla perdelenmi� pencerenin �tesini g�rmek i�in elinden geleni
yaparak, o�lana bir bak� f�rlatt�.
"Gemiyi dola�, bak bakal�m g�vdede �atlak ya da s�z�nt� var m�."
Bane, Pat�yn'in kay�ts�z, emredici sesi kar��s�nda k�zard�. Haplo k�z�l dalgan�n
beyaz boyundan yanaklara kadar yay�lmas�n� izledi. Mavi g�zler isyan ile parlad�.
Xar bir y�ld�r kendi g�zetiminde olan �ocu�u ��martmam�t�. Lord, Bane'in huy-lann�
iyile�tirmek i�in elinden geleni yapm�t�, ama �ocuk bir kraliyet ailesinin prensi
olarak b�y�m�t� ve emir vermeye al��kt�, almaya de�il.
�zellikle de Haplo'dan.
"B�y�n� do�ru yapt�ysan �atlak olmamas� laz�m," dedi Bane aksi aksi.
Kimin patron oldu�u konusunda �imdi anla�sak iyi olacak, diye d��nd� Haplo.
Bak�lar�n� tekrar pencereye kayd�rd� ve f�rt�nan�n dinmeye ba�lad���na ili�kin ilk
i�aretleri izledi.
"B�y�y� do�ru yapt�m. Ama sen de r�n �al�t�n. Dengenin ne kadar hassas oldu�unu
bilirsin. Tek bir minik k�ym�k bir �atlak ba�lat�r ve sonunda t�m gemi
par�alanabilir Emin olmak ve geni�lemeden durdurmak en iyisi."
Bir anl�k sessizlik oldu. Haplo bu �n�n bir i� �at�ma ile ge�ti�ini tahmin etti.
"K�pe�i de yan�ma alabilir miyim?" diye sordu Bane as�k
114
Kaosun EL�
suratla.
Haplo elini sallad�. "Elbette."
�ocuk ne�elenir gibi oldu. "Ona sosis verebilir miyim?"
En sevdi�i s�zc��� duyan k�pek, dili d�ar�da, kuyru�u sallan�r durumda aya�a
f�rlad�.
"Yaln�zca bir tane," dedi Haplo. "Bu f�rt�nan�n ne kadar s�rece�inden emin de�ilim.
Sosislere bizim ihtiyac�m�z olabilir."
"Daha fazlas�n� yaratabilirsin," dedi Bane mutlulukla. "Hadi, k�pek."
�kisi geminin arka taraf�na do�ru uzakla�t�.
Haplo ya�murun geminin penceresinde kay��n� izledi. O�lan� Nexus'a ilk getirdi�i
zaman� hat�rlad�...
..."�ocu�un ismi Bane,1 lordum," dedi Haplo. "Biliyorum," diye ekledi, Xar'�n
ka�lar�n� �att���n� g�r�nce, "bir insan �ocu�u i�in k�t� bir isim, ama ge�mi�ini
��renince, ismin mant�kl� oldu�unu g�receksin. Burada, g�nl���mde ona ili�kin
raporumu bulacaks�n."
Xar dok�man� ald�, ama a�mad�. Haplo sayg�l� bir sessizlik i�inde, lordunun
konu�mas�n� bekleyerek ayakta durdu. Lordunun bir sonraki sorusu pek de beklenmedik
de�ildi.
"Senden bu d�nyadan bir m�rit getirmeni istedim, Haplo. Arianus, senin de
anlatt���n gibi kaos i�inde: cifler, c�celer ve insanlar birbiri ile sava� halinde,
cifler kendi aralannda da sava��yor. Sananlar�n y�zen adalar� dizememesi ve
fantastik makinelerini �al�t�ramamalar� y�z�nden ciddi bir su k�tl��� var. Ben
fethimi ba�latt���m zaman, Arianus'a gidip, ben ba�ka yerde me�gulken benim ad�ma
halk� y�netecek birine, muhtemelen bir mensche ihtiyac�m var. Ve sen bunun i�in
bana... on
l �ngilizcede felaket, bela getiren anlam�na gelir (� n )
IIS
W-
Kaosun EL�
dilenci gibi de�il.
"�ocu�un babas�, Sinistrad, dikkate de�er bir plan yapt�. Orta �lemler'in insan
kral�n�n, Stephen ad�nda birinin kar�s� Anne taht�n varisini do�urmu�tu. Hemen
hemen ayn� zamanlarda Sinistrad'�n kans� Iridal o�ullar�n� do�urdu. Sinistrad
bebekleri de�i�tirdi ve kendi �ocu�unu Orta �lemler'e g�t�rerek, Stephen'�n o�lunu
Y�ksek �lemler'e getirdi. Sinistrad Ba-ne'in -taht�n v�risi olarak- Orta Alemler'i
kontrol etmesini hedeflemi�ti.
"Elbette Orta �lemler'deki herkes bebeklerin de�i�tirildi�ini biliyordu, ama
Sinistrad o�luna, �ocu�a bakan herkesin ona bay�lmas�n� sa�layan bir b�y� yapm�t�.
Bane bir ya��na geldi�inde Sinistrad, Stephen'a geldi ve krala plan�n� a��klad�.
Kral Stephen gizemustas� kar��s�nda g��s�zd�. Kalplerinde, Stephen ile Anne
�ocuktan tiksiniyor, ondan korkuyorlard�. Ad�n� Bane koymalar�n�n sebebi buydu, ama
�ocu�un b�y�s� o kadar g��l�yd� ki, ondan kurtulmak i�in hi�bir �ey yapam�yor-
lard�. Sonunda, �aresizlik i�inde, Bane'i �ld�recek bir katil kiralad�lar.
"Ama olaylar �yle geli�ti ki, lordum," -Haplo s�ntt�- "Bane neredeyse kiral�k
katili �ld�r�yordu."
"Ger�ekten mi?" Xar etkilenmi� g�r�n�yordu.
"Evet, detaylan orada bulacaks�n." Haplo g�nl��e i�aret etti. "Bane, Sinistrad'�n
ona verdi�i, sihirbaz�n emirlerini ona aktaran, o�lan her ne duyarsa babas�na
ileten bir t�ls�m tak�yordu. Gizemustas� b�ylece insanlar� gizlice dinliyor, Kral
Stephen'�n att��� her ad�m� biliyordu Bane entrika kurmak i�in rehberli�e ihtiya�
duydu�undan de�il. �ocuk hakk�nda g�rd�klerime dayanarak, babas�na bir iki numara
��retti�ini s�yleyebilirim.
117
Kaosun EL�
"Sorun yaratabilir. Biz oray� terk ederken, Sartan Alfred ile birlikte �ocu�u
ar�yordu."
"�ocu�u kendi ama�lan i�in istiyor, san�r�m."
"Hay�r, san�r�m onu kendisi i�in istiyor. Kocas�n�n plan�n� hi� onaylamam�.
Sinistrad'�n onun �zerinde bir t�r korkutucu etkisi vard�. Kad�n ondan korkuyordu.
Ve Sinistrad'�n etkisi alt�nda, di�er gizemustalar�n�n cesaretleri yok oldu. Ben
oray� terk ederken Y�ksek �lemler'i b�rak�p, di�er insanlar�n yan�na ta��nma
planlan konu�uluyordu."
"Anneden kurtulmak m�mk�n m�?"
"Kolayl�kla, lordum."
Xar g�nl���n sayfalar�n� bo�umlu elleri ile d�zeltti, ama art�k ona bakm�yor,
dikkat etmiyordu.
'"K���k bir �ocuk onlara yol g�sterecek.' Eski bir mensch deyimi, Haplo. Bilgece
davrand�n, o�lum. Se�iminin ilham verici oldu�unu s�yleyecek kadar ileri
gidebilirim. Onlara �nderlik etmek �zere bir yeti�kinin gelmesi ile kendilerini
tehdit alt�nda hissedecek menschler bu saf g�r�n�l� �ocuk kar��s�nda tamamen
savunmas�z kalacaklar. O�landa tipik insan kusurlar� var, elbette. �abuk
�fkeleniyor, sab�ra ve disiplin alt�na al�nmaya ihtiyac� var. Ama uygun bir e�itim
ile bir mensch i�in olduk�a ola�an�st� bir tarzda, �ekillendirilebilece�ine
inan�yorum. Plan�m�n anahatlar�n� g�rmeye ba�lad�m bile."
"Seni memnun etti�im i�in sevindim, lordum," dedi Haplo.
"Evet," diye m�r�ldand� Nexus Lordu, "'k���k bir �ocuk onlara yol g�sterecek..."
F�rt�na dindi. Haplo g�rece sakinlikten faydalanarak Drev-lin adas�n�n �zerinde
u�tu ve inecek bir yer arad�. Bu alan� olduk�a iyi biliyordu art�k. Son
ziyaretinde, elf gemisini �l�m
119
K^osvn EL�
Kaosun tu
"Burada oldu�um son seferde cifler beni neredeyse �ld�r�yorlard�. San�r�m bunu
d��nmedim. �zg�n�m, Haplo." A��k mavi g�zler bak�lar�n� kald�rd�. "B�y�kbabam�n
muhaf�z olarak bana seni vermesi �ok bilgece. Sen de her zaman b�y�kbabama itaat
edersin, de�il mi, Haplo?"
Soru Haplo'yu haz�rl�ks�z yakalam�t�. Bak�lar�n� h�zla Ba-ne'e �evirdi, �ocu�un
bununla ne kastetti�ini merak ediyordu. Bir an i�in, Haplo b�y�k, mavi g�zlerde bir
k�t�c�l kurnazl�k ��lt�s� g�rd���n� sand�. Ama Bane ona safl�kla, budalaca bir soru
soran bir �ocuk gibi bak�yordu.
Haplo s�rt�n� d�nd�. "Ben n�bet tutmak i�in �ne gidiyorum."
K�pek s�zland�, a�mas� bir �ekilde, h�l� Bane'in cebinde duran sosise bakt�.
"Bana s�z�nt�lar� sormad�n," diye hat�rlatt� Bane, Haplo'ya.
"Pek�l�, s�z�nt� var m�?"
"Hay�r. B�y�y� olduk�a iyi kullan�yorsun. B�y�kbabam kadar iyi de�il, ama olduk�a
iyi."
"Te�ekk�r ederim, Ekselanslar�," dedi Haplo, e�ildi ve uzakla�t�.
Bane sosisi cebinden ��kard� ve k�pe�in burnuna hafif�e, �akayla vurdu. "Bu beni
ele verdi�in i�in," dedi �l�ml� bir paylama ile.
K�pek, a�z� salya dolu, sosise a� g�zlerle bakt�.
"Yine de, en iyisi buydu san�r�m." Bane ka�lar�n� �att�. "Haplo hakl�. O lanet elf
pi�lerini unutmu�tum. O zaman beni gemiden a�a�� atanla tekrar kar��la�mak
isterdim. Haplo'ya o Elf i Maelstrom'a atmas�n� s�ylerdim. Ve onun d�mesini
izlerdim. �ddiaya girerim ���l�klar�n� uzun, �ok uzun zaman boyunca duyabilirdim.
Evet, b�y�kbabam hakl�yd�. Bunu �imdi
123
DOKUZUNCU B�L�M
RAHM A�A�I �LEM, ARIANUS
B�y�k Y�ks�-diksi durmu�tu.
Drevlin'deki hi� kimse ne yapaca��n� bilmiyordu. Geglerin t�m tarihi boyunca hi�
b�yle bir �ey olmam�t�.
Geglerin hat�rlayabildi�ince -ve onlar c�ce olduklar�ndan bu olduk�a uzun bir
s�reydi- harika makine i� ba��nda olmu�tu. �al�m�, �al�m�t�. Hararetle, sakinlik
i�inde, ��lg�nca, k�r-cesine �al�m�t�. Y�ks�-diksi'nin baz� par�alar� bozuldu�u
zaman bile �al�m�t�, di�er par�alar�, �al�mayan par�alar�n� onarmak i�in �al�m�t�.
Y�ks�-diksi'nin ne i� yapt���ndan kimse emin de�ildi, ama herkes iyi �al�t���n�
biliyordu, ya da en az�ndan tahmin ediyordu.
Ama �imdi durmu�tu.
'lektrik �akanlar art�k �akm�yor, v�z�ld�yordu -baz�lar�nca u�ursuz bir �ekilde.
Tekerlenen-tekerlekler ne tekerleniyor, ne de d�n�yordu. Hafif bir titre�im d��nda
k�p�rdamadan duruyorlard�. F�rlayansallar durmu�, A�a�� �lem'deki t�m nakliyeyi
durdurmu�lard�. F�rlayansal�n, �zerindeki kabloyu tutan ve 'lektrik�akanlann
yard�m�yla -f�rlayansal� �eken elleri durmu�tu. Avu�lar� a��k, metal elleri bo�
yere g�ky�z�ne do�ru uzan�yordu.
125
Kaosun ELI
Jarre onu duymazdan geldi. "�imdi �ld�rmek i�in ya��yoruz! Gen�lerden baz�lar�n�n
tek d��nd��� bu art�k. Welfleri �ld�rmek..."
"Elfler, hayat�m," diye d�zeltti Limbeck. "Sana s�ylemi�tim. 'Welf s�zc���, bize
'efendilerimiz' taraf�ndan ��retilen bir k�le s�zc���. Ve biz Geg de�iliz, biz
c�ceyiz. 'Geg' s�zc��� al-�alt�c�d�r, bizi yerimizde tutmak i�in kullan�l�yordu."
G�zl�klerini takt� ve Jarre'ye dik dik bakt�. Alt�ndan gelen me�ale ���� (me�aleyi
tutan c�ce s�rad�� bir k�sal��a sahipti) g�zl�klerin g�lgelerini yukar� do�ru
d��rd� ve Limbeck'e ola�an�st� k�t� bir g�r�nt� verdi. Jarre �imdi ona bakmaktan
kendini al�koyam�yordu, ona deh�et dolu bir b�y�lenme ile bak�yordu.
"Yine k�leli�e mi d�nmek istiyorsun, Jarre?" diye sordu Limbeck ona. "Teslim olup,
s�r�nerek ciflere mi gitmeliyiz? Ayaklar�na kapan�p, s�ska k��lar�n� �p�p, �zg�n
oldu�umuzu, bundan sonra cici k���k Gegler olaca��m�z� m� s�ylemeliyiz? �stedi�in
bu mu?"
"Hay�r, elbette de�il." Jarre i�ini �ekti, yana��ndan a�a�� akan bir g�zya��
damlas�n� sildi. "Ama onlarla konu�abiliriz. Pazarl�k edebiliriz. Welf -ciflerin de
sava�maktan bizim kadar usanm� oldu�unu tahmin ediyorum."
"�ok hakl�s�n, usand�lar," dedi Limbeck tatmin i�inde. "Kazanamayacaklar�n�
biliyorlar."
"Biz de kazanamay�z! T�m Tribus imparatorlu�unu y�kamay�z! G�klere y�kselip,
Aristagon'a u�up sava�amay�z."
"Onlar da bizi y�kamaz! T�nellerimizde nesiller boyunca ya�ayabiliriz ve bizi asla
bulamazlar..."
"Nesiller mi!" diye ba��rd� Jarre. "istedi�in bu mu, Limbeck? Nesiller boyunca
s�recek bir sava� m�? Saklanmaktan, ka�-
129
Kaosun EL�
gibi g�r�nmeye �al�t�lar.
Tart�ma Limbeck'in ya�am mek�n�nda ge�iyordu -Het'de-ki eski evinde de�il,
Rahm'deki mevcut konutunda. Geg standartlar�na g�re iyi bir evdi, Ba�at Usta'n�n1
konutu olmaya lay�kt� ve Limbeck'in �imdiki unvan� da buydu. �tiraf etmek
gerekirse, bu ev eski Ba�at Usta, Darral Uzunk�y�l�'n�n saklama tank� kadar iyi
de�ildi. Ama saklama tank� y�zeye -ve sonu� olarak Drevlin'in y�zeyini i�gal eden
ciflere- �ok yak�nd�.
Limbeck, halk�n�n geri kalan� ile beraber y�zeyin epeyce alt�nda ya�amak zorunda
kalm�t�. C�celer i�in bu g��l�k yaratmam�t�. B�y�k Y�ks�-diksi hep kazar, deler,
a�ard�. Drev-lin'deki Geg kasabalar�nda, Rahm'de, Het'de, Lek ya da He-rot'da yeni
bir t�nel ke�fedilmedi�i g�n nadir ge�erdi. Ve bu iyi bir �eydi, ��nk� Y�ks�-diksi,
herhangi bir mant�kl� sebep olmaks�z�n, eski t�nelleri g�mer, y�kar, doldurur ya da
yok ederdi. C�celer2 bunu filozof gibi kar��lar, y�k�lan t�nellerden ��kar, yeni
t�neller ararlard�.
Elbette art�k Y�ks�-diksi �al�may� b�rakt���ndan, ba�ka y�k�mlar ve yeni t�neller
olmayacakt�. I��k, ses ve �s� olmayacakt�. Jarre titredi, s�cakl��� d��nmemi�
olmay� diledi. Me�ale c�-z�rday�p �lmeye ba�lam�t�. Limbeck �abucak bir ba�ka
s�ylev k�v�rd�.
Limbeck'in ya�am mek�n� y�zeyin �ok a�a��s�nda, Drevlin'in en al�ak yerlerinden
birinde, Fapprika olarak bilinen b�y�k binan�n tam alt�ndayd�. Bir dizi dik, dar
merdiven bir koridordan di�erine a��l�yor, Limbeck'in evinin �n�ndeki korido-
1 Arianus'un A�a�� �lemleri'nde, Drevlin'de ya�ayan Gegler�n h�k�mdar�
2 Haplo burada ve gelecekteki anlat�mlar�nda, Arianus'a yapt��� ilk yolculuk
ta yapt���n�n aksine "Gegler" s�zc���n� de�il, "c�celer" s�zc���n� kullan�r
Haplo bu de�i�iklik i�in bir sebep vermemektedir, ama Limbeck ile "Geg"
s�zc���n�n a�a��lay�c� bir s�zc�k oldu�u konusunda anla�m� olmas� m�m
k�nd�r Haplo bu metinde, "Geg" s�zc���n�n elf�e b�cek anlam�na gelen
"gega-rega" s�zc���n�n k�salt�lm� hal� oldu�unu bel��ten b�� not eklemi�tir
131
Kaosun EL�
S�r�nen ve yava� ayak sesleri -zifiri karanl�kta dik bir merdivenden inmeye �al�an,
arada bir hamlamalar ve bo�uk k�f�rlerle ara verilen ayak sesleri- s�z�n� kesti.
"O da ne?" diye sordu Jarre korkarak.
"Elfler!" dedi Limbeck, vah�i bak�larla.
Kendisi de korkmu� g�r�nen muhaf�za ka�lar�n� �att�, ama -�nderinin ka�lar�n�
�att���n� g�ren- muhaf�z y�z ifadesini de�i�tirerek vah�i vah�i bakmaya ba�lad�.
"Usta! Ba�at Usta!" ba�n�lan kapal� kap�dan duyuldu.
"Halk�m�z," dedi Limbeck �a��rarak. "Onlara ne ne yapacaklar�n� s�ylememi
istiyorlar, san�r�m."
"Ba�at Usta sensin," diye hat�rlatt� Jarre ona, az sert�e.
"Evet, pek�l�, onlara ne yapacaklar�n� s�yleyece�im," diye terslendi Limbeck.
"Sava�. Sava�acaklar ve sava�maya devam edecekler. Elfler Y�ks�-diksi'yi kapatarak
hata yapt�lar. Halk�m�z�n bir k�sm� daha �nce kan d�kmek konusunda hevesli de�ildi,
ama art�k olacaklar! Elfler bu g�n� pi�manl�kla..."
"Usta!" diye ba��rd� pek �ok ses bir arada. "Neredesin?"
"G�remiyorlar," dedi Jarre.
Me�aleyi Limbeck'den alarak kap�y� a�t� ve koridora ��kt�.
"Lof?" diye seslendi, c�celerden birini tan�yarak. "Ne oldu?"
Limbeck gelip yan�nda durdu. "Selamlar, Zalimli�e Kar�� Sava�ta Sava�an Karde�."
Karanl�kta merdivenlerden inmek gibi tehlikeli bir yolculuk yapt�klar� i�in
sars�lm� olan c�celer �rkm� g�r�nd�. Lof endi�eyle, b�yle korkun� birini g�rmek
i�in �evresine bak�nd�.
"Seni kastediyor," dedi Jarre sert�e.
"Ger�ekten mi?" Lof etkilenmi�ti, o kadar etkilenmi�ti ki, bir anl���na neden
geldi�ini unuttu.
"Bana sesleniyordunuz," dedi Limbeck. "Ne istiyorsunuz?
133
Kaosun EL�
Kap�y� �arparak kapatt�.
C�celer k�p�rdamaya korkarak, sessizce durdular. Jarre me�aleyi yan�nda g�t�rm�t�.
Limbeck ka�lar�n� �att�, ba��n� sallay�p, omuzlar�n� silkti ve �iddetle kesilen
s�zlerine devam etti. "Haplo tehlikede olabilir. Elflerin onu yakalamas�n�
istemeyiz."
"I���� olan var m�?" diye sormaya cesaret etti Lof un arka-da�lanndan biri.
Limbeck soruyu �nemsiz bularak duymazdan geldi. "Onu kurtarmam�z gerek."
"D�an'ya m� gidece�iz?" C�celer deh�et i�inde kalm�t�.
"Ben d�ar� ��km�t�m," diye hat�rlatt� Limbeck onlara k�saca.
"G�zel. D�an'ya sen ��k ve onu getir. Biz seyredece�iz," dedi Lof.
"I��k olmadan ��kmay�z," diye m�r�ldand� bir ba�kas�.
Limbeck �fkeyle yurtta�lar�na bakt�, ama kimse g�remedi�inden bak�lar� etkisiz
kald�.
G�r�n�e g�re konuyu fazla d��nmemi� olan Lof un sesi y�kseldi. "Bu Tanr� olan Haplo
de�il mi..."
"Tanr� yok," diye terslendi Limbeck.
"Tamam, o zaman, efendim" -Lof un y�lmaya niyeti yoktu-"hep bahsetti�in sihirbazla
sava�an Haplo de�il mi?"
"Sinistrad. Evet, o Haplo. �imdi anl�yor musunuz..."
"O zaman kurtar�lmaya ihtiyac� yok!" diye sonuca vard� Lof zafer ile. "Kendisini
kurtarabilir!"
"Bir sihirbazla sava�an herkes ciflerle sava�abilir," dedi bir ba�kas�, hi�
yak�ndan elf g�rmemi� birinin kararl�l���yla. "O kadar da sert de�iller."
Limbeck Zalimli�e Kar�� Sava�ta Sava�an Karde�lerini bo�-
137
Kaosun EL�
"�te bu y�zden Haplo'ya ihtiyac�m�z var. Benimle misiniz?"
"Evet, efendim!" diye hayk�rd� Sava�an Karde�ler.
Aralar�ndan iki ki�i uygun ad�m y�r�y�p gitmeye ba�lay�p burunlar�n� duvara vurunca
hevesleri b�y�k �l��de k�r�ld�.
"G�remedi�imiz bir �eyle nas�l sava�abiliriz?" diye homurdand� Lof.
"G�rebiliyoruz," dedi Limbeck y�lmadan. "Haplo uzun zaman �nce bizim gibi c�celerin
yeralt�nda, karanl�k yerlerde ya�ad���n� anlatm�t�. Ve karanl�kta g�rmeyi
��renmi�ler. Biz ���a ba��ml� olduk. Art�k ��k olmad���na g�re, atalar�m�z gibi
yapmal�, karanl�kta g�rmeyi, sava�may�, ya�amay� ��renmeliyiz. Gegler bunu
ba�aramazd�. Gegler yapamazd�. Ama c�celer yapabilir. �imdi," -Limbeck derin bir
nefes ald�- "herkes ileri. Beni takip edin."
Bir ad�m att�, sonra bir ad�m daha, sonra bir ad�m daha. Herhangi bir �eye
�arpmad�. Ve g�rebildi�ini fark etti! �ok net g�remiyordu; s�ylevlerinden birini
okuyamazd� �rne�in. Ama sanki duvarlar c�celerin �zerine hat�rlayamad�klar� kadar
eskiden beri parlayan ����n bir k�sm�n� emmi� ve �imdi, minnetle, bir k�sm�n� geri
veriyormu� gibiydi. Limbeck duvarlar�n, yerin ve tavan�n hafif�e parlad���m
g�rebiliyordu. Sava�an Karde�lerinin siluetlerini, ����n kar��s�nda kara kara
g�rebiliyordu. �lerledi�i zaman, merdivenlerin duvarda olu�turdu�u aralan, karanl�k
ve soluk, �rk�t�c� bir ��k deseni ile yukar�ya t�rmanan merdivenleri g�rd�.
Arkas�nda di�er c�celerin hayranl�kla nefeslerini tuttuklan-n� duydu ve yaln�z
olmad���n� anlad�. Onlar da g�rebiliyordu. Y�re�i halk�na duydu�u gururla kabard�.
"Art�k her �ey de�i�ecek," dedi kendi kendine, merdivenlerden ��karken tam
arkas�nda cesur ad�mlar duyunca. Devrim
139
m
\ <
ONUNCU BOLUM
RAHM, DREVLEN A�A�I �LEM
Haplo s�k s�k k�pe�i ba�kalar�n�n konu�malar�n� dinlemek
i�in kullanm�, onun kulaklan arac�l��� ile seslerini duymu�tu.
' Ama birisinin k�pe�i ile yapaca�� konu�malar� dinlemek akl�-
i" na gelmemi�ti. Hayvana �ocu�a g�zkulak olmas� ve herhangi
|J. bir haylazl�k yaparsa -kapa�� a�maya �al�mas� gibi- Haplo'ya
|, haber vermesi emredilmi�ti. Bunun �tesinde, Haplo Bane'in
*, ne d��nd��� ya da ne dedi�i ile ilgilenmemi�ti.
� Ama Bane'in Nexus Lordu'na itaat konusundaki masum
* g�r�n�l� sorusunun kendisini rahats�z etti�ini itiraf etmek zo-
\ rundayd�. B�yle bir soruyu hemen, �ekinmeden, temiz bir vic-
4* danla yan�tlayabilece�i bir zaman olmu�tu -Haplo �ok iyi bi-
I liyordu
,'' Art�k de�il.
\ Kendi kendine, lorduna itaatsizlik edecek kadar ileri gitme-
/, di�ini s�ylemesi bo�unayd�. Ger�ek itaat zihinde oldu�u kadar
y�rektedir de Ve Haplo y�re�inde, isyan etmi�ti. Ka��nmalar ve yanm ger�ekler direk
ink�rlar ve yalanlar kadar k�t� de�ildi, ama d�r�stl�k kadar iyi de de�ildi. Uzun
bir s�redir, Abar-rach'tan bu yana, Haplo lorduna kar�� d�r�st davranmam�t� Ve bu
bilgi zaman zaman kendini su�lu ve rahats�z h�ssetme-
141
Kaosun EL�
ve Bane y�zlerini cama bast�rd�lar ve f�rt�nan�n i�ine bakt�lar.
Pek�ok mercankaya son derece s�rad�� bir �ekilde davran�yorlard�. Kendilerini
yerden koparm�, h�zla, dosdo�ru -ve art�k yan�lman�n imk�n� yoktu- Haplo'nun
gemisine geliyorlard�.
"Bize geliyorlar!" dedi Bane �a�k�nl�k i�inde.
"C�celer," diye tahminde bulundu Haplo, ama neden c�celer D�ar�'ya, �zellikle de
f�rt�na s�ras�nda gelme riskine girsinler, tahmin edemiyordu.
Kayalar geminin �evresinde dola�arak i�eri girmek i�in bir yol aramaya ba�lad�lar.
Haplo kapa�a do�ru ko�tu. Bane ile k�pek de onu takip ettiler. Geminin r�n b�y�s�
savunmas�n� bozmaya bir an teredd�t etti. Ama e�er hareketli Kayalar ger�ekten
c�ceyse, f�rt�naya maruz kald�klar� her an �zerlerine bir y�ld�r�m d�mesi riski ile
kar�� kar��yayd�lar.
�mitsizli�in onlar� buna zorlad���na karar verdi Haplo. Y�k-s�-diksi'deki
de�i�iklik ile ilgili bir �ey olmal�yd�. Elini kapa��n ortas�na �izilmi� r�n�n
�zerine koydu ve onu ters y�nde �izmeye ba�lad�. Parlak alev hemen solmaya,
kararmaya ba�lad�. Ona dokunan di�er desenler de kararmaya ba�lad�. Haplo kapa��n
�zerindeki desenlerin tamam� s�nene kadar bekledi, sonra kilidi kayd�rd� ve kap�y�
sonuna kadar a�t�.
Bir r�zg�r dalgas� onu neredeyse yere y�kacakt�. Ya�mur alt�nda hemen s�r�ls�klam
kesildi.
"Geri �ekil!" diye ba��rd�, y�z�n� dolulardan korumak i�in kolunu kald�rarak.
Bane �oktan geriye �ekilmi�ti ve bu arada neredeyse k�pe�e tak�l�p d��yordu. �kisi
a��k kap�dan g�venli bir uzakl�kta b�z�ld�ler.
Haplo kendini toparlad� ve f�rt�nan�n i�ine do�ru bakt�.
143
Kaosun EL�
na bakar�m1"
Limbeck s�zc�kleri duyam�yordu, ama ne anlatmak istedi�ini anlad�. Yine t�rmanmaya
ba�lad�. Haplo kolayca yere atlad�. Bedenindeki desenler mavi-k�rm�z� parlad� ve
onu dolulardan ve y�ld�r�mdan korudu -ya da Haplo �yle umut ediyordu. " Y�z�ne
�arpan ya�mur y�z�nden yar� k�r, C�ce'nin i�inde k�s�l� kald��� icad� inceledi. Bir
ba�ka c�ce ellerini o �eyin alt�na koymu�, oflay�p poflamas�na bak�l�rsa kald�rmaya
�al��yordu. Haplo b�y�yle g��lenmi� kendi �abas�n� da ekledi. Kayay� havaya �yle
bir g��le kald�rd� ki, C�ce'nin eli kayd� ve y�z�st� bir birikintinin i�ine d�t�.
Haplo bo�ulmas�n diye Geg'i aya�a kald�rd� ve aniden kurtulmas� kar��s�nda
�a�k�nla�m� bir �ekilde sersem sersem bak�nmakta olan di�er C�ce'yi yakalad�. Haplo
kal�n bacakl� c�celerin yava�l���na k�frederek ikisini merdivenlerden yukar�
��kard�. Neyse ki, son derece yak�na d�en bir y�ld�r�m hepsini daha h�zl� hareket
etmeye zorlad�. G�kg�r�lt�s� �evrelerinde g�mb�rdeyince merdiveni rekor h�zla
��kt�lar ve tepe�st� geminin i�ine devrildiler.
Haplo kapa�� kapatt� ve deseni h�zla yeniden �izerek m�h�rledi. Mavi ��lt�
panldad�. Haplo daha rahat nefes almaya ba�lad�.
Bane, Haplo'nun tahmin edece�inden daha b�y�k bir d��ncelilikle battaniye getirdi
ve s�r�ls�klam c�celere da��tt�. Harcad�klar� �aba, ya�ad�ktan korku ve Haplo'nun
derisinin mavi mavi parlad���n� g�rmelerinin hayreti ile nefes nefese kalan
c�celerden hi�biri konu�am�yordu. Sakallanndaki suyu s�kt�lar, derin nefesler
ald�lar ve Patryn'e b�y�k bir hayretle bakt�lar. Haplo y�z�ndeki suyu sildi ve Bane
ona bir battaniye uzatt��� zaman ba��n� sallad�.
Kaosun EL�
gi bir de�i�im, iyi y�nde de olsa, planlar�n� bozard�. Haplo kar��la�malar�n�n bu
ilk dakikalar�nda tamamen yeni ve farkl� bir Limbeck ile u�ra�mak zorunda
kalaca��n� g�rd�.
"Ekselanslar�," dedi Limbeck, y�z�ndeki g�l�msemeye bak�l�rsa, bu durumun onun
i�ine yarayabilece�ine karar vermi�ti.
"Limbeck Ba�at Usta oldu, Ekselanslar�," dedi Haplo, Ba-ne'in imay� anlayaca��n� ve
Limbeck'e hak etti�i sayg�y� g�sterece�ini umarak.
"Ba�at Usta Limbeck," dedi Bane, bir kral�n bir di�erine hitap ederken kulland���
so�uk nezaket ile. "Sizi bir kez daha g�rd���m i�in memnunum. Yan�n�zda
getirdi�iniz di�er Geg-ler kim?"
"Geg de�il!" dedi Limbeck keskin bir �ekilde, y�z� karararak. "'Geg' bir k�le
s�zc���. Bir hakaret! A�a��lay�c�!" Yumru�unu avucuna vurdu.
C�ce'nin harareti kar��s�nda �a��ran Bane bak�lar�n� a��klama i�in h�zla Haplo'ya
�evirdi. Haplo da �a�k�nd�, ama Limbeck ile ge�mi�te yap��� konu�malan
hat�rlay�nca, neler olup bitti�ini anlad���n� d��nd�. Ger�ekten de, Haplo k�smen
sorumlu bile say�labilirdi.
"Limbeck ile halk�n�n c�ce oldu�unu anlamal�s�n�z, Ekselanslar� -t�pk� sizin ve
halk�n�z�n insan olarak bilinmeniz gibi, Limbeck ile halk� i�in uygun ve eski terim
c�cedir. 'Geg' terimi..."
"...bize cifler taraf�ndan verilmi�ti," dedi Limbeck, sakal�ndan y�kselen buhar
y�z�nden bu�ulanmaya ba�layan g�zl���n� ��kararak. "Afedersiniz, Ekselanslar�, ama
acaba... Ah, te�ekk�r ederim."
Bane'in uzatt��� g�mle�e g�zl�klerini yine sildi.
147
Kaosun ELI
Kikleri yine burnunun �zerine oturttu. "O zaman siz de gelin," dedi.
Yurtta�lanna d�nerek emirler verdi. "Siz burada kal�n, n�bet tutun. F�rt�na dinmeye
ba�lad��� zaman bana haber verin."
�kisi ciddiyetle ba�lann� sallad�, gidip pencerenin yan�nda durdular.
"Beni endi�elendiren cifler," diye a��klad� Limbeck Hap-lo'ya. Geminin �n taraf�na,
Haplo'nun ya�am mek�n�na do�ru y�r�yorlard�. "Gemini g�r�p ara�t�rmak i�in
geleceklerdir. F�rt�na bitmeden t�nellere d�nmemiz gerek."
"Elfler mi?" diye tekrarlad� Haplo hayretle. "Burada m�? Drevlin'de mi?"
"Evet," dedi Limbeck. "Seninle konu�mak istedi�im konulardan biri bu." Haplo'nun
kamaras�nda, bir zamanlar Chelest-ra c�celerine ait olan bir tabureye oturdu.
Haplo bu ger�e�i a��klayan bir �ey s�yleyecek oldu, sonra vazge�ti. Limbeck ba�ka
d�nyalardaki c�celerle ilgilenmiyordu. Bu d�nyadakilerle yeterince sorunu vard�,
anla��lan.
"Ben Ba�at Usta oldu�um zaman emretti�im ilk �ey, Kald�ra�lann kapat�lmas� idi.
Elfler su y�klemek i�in geldiler... ve hi�bir �ey alamad�lar. Sava�maya karar
verdiler, bizi parlak �elikleri ve b�y�leri ile korkutabileceklerini d��nd�ler.
"'Ka��n, Gegler,' diye ba��rd�lar bize, 'sizi b�cek gibi ezmeden ka��n!'
"Tam da benim i�ime yarayacak �ekilde davrand�lar," dedi Limbeck, g�zl�klerini
��kanp sap�ndan �evirerek. "Sava�mak konusunda benimle ayn� fikirde olmayan pek az
c�ce vard�. �zellikle de rahipler. D�zeni bozmak istemiyorlard�, ya�amlar�n�n
eskisi gibi s�rmesini istiyorlard�. Ama ciflerin bize 'b�cek' dediklerini ve
bizimle sanki b�ceklerden daha fazla beynimiz
Kaosun tLi
��ini �ekti ve g�zl�kleri olmadan g�remedi�i yere bakarak sustu.
"Ne oldu? Elfler ne dedi?"
Limbeck huzursuzca k�p�rdand�, bak�lar�m kald�rd�. "Bize yalan s�ylediler. San�r�m
benim hatamd�. Nas�l bazen -g�ven dolu ve saf olabildi�imi biliyorsun."
Limbeck g�zl�klerini takt� ve sanki tart�maya haz�rlan�yormu� gibi Haplo'ya dik dik
bakt�. Ama Haplo itiraz etmedi.
"Elfler t�m �artlar�m�z� kabul edeceklerini s�ylediler," diye devam etti Limbeck.
"Halk�m�z� Orta �lemler'e g�t�recek gemilerle d�neceklerini s�ylediler. Geri
d�nd�ler ger�ekten." Sesi ac�yd�.
"Bir orduyla."
"Evet. �ansl�yd�k ki, �nceden uyar�lm�t�k. Seni Y�ksek �lemler'den getiren elfi
hat�rl�yor musun? Kaptan Bothar'el'i?"
Haplo ba��n� sallad�.
"Asi ciflere kat�lm�; �nderlerinin ad�n� unuttum. Neyse, Bothar'el buraya geldi ve
Tribus ciflerinin direni�i k�rmak �zere buraya yelken a�t�klar� konusunda bizi
uyard�. Peri�an oldu�umu sana s�ylemekte sak�nca g�rm�yorum, dostum.
"Elf imparatorlu�unun g�c� kar��s�nda b iz ne yapabilirdik ki?" Limbeck g��s�n�
d�vd�. "Sava�mak hakk�nda hi�bir �ey bilmiyorduk. �lk seferinde onlar� teslim
olmaya zorlayan yaln�zca say�m�z�n �oklu�u idi. O s�rada bize sald�rmad�klar� i�in
�ansl�yd�k, aksi halde c�celerin yans� ka�ard�.
"Hi�bir c�ce bir ba�kas�na �fkeyle silah kald�rmam�t�r. �ans�m�z yokmu� gibi,
teslim olmam�z gerekirmi� gibi g�r�n�yordu. Ama Bothar'el, hay�r, dedi, teslim
olmamal�yd�k. Bize nas�l olaca��m g�sterdi.
�s�
Kaosun EL�
bizi uyard�. A���a ��kmam�z�, gemi sihirbazlar�n�n ve b�y�l� silahlar�n�n
merhametine kalmam�z� istiyorlard�. Bu y�zden Kald�ra�lar� ve suyu almalar�na izin
verdik. Fapprika'y� da ald�lar. Ama art�k t�nellere gelmiyorlar."
"Eminim gelmiyorlard�r," diye kabul etti Haplo.
"Ve o zamandan sonra hayat� onlar i�in �ok zor k�ld�k," diye devam etti Limbeck. "O
kadar �ok ejder gemisi sabote ettik ki, art�k Drevlin'e inmeye cesaret edemiyorlar.
Halklar�n� buraya Kald�ra�lar arac�l��� ile nakletmek zorunda kal�yorlar. Su
stoklar�n� korumak i�in burada b�y�k bir ordu tutmak zorunda kal�yorlar ve
askerlerini s�k s�k de�i�tirmek zorunda kal�yorlar, ama san�r�m bu bizden �ok
Maelstrom'un y�z�nden.
"Bothar'el bize ciflerin f�rt�nadan nefret etti�ini s�yledi. ��eride t�k�l�
kalmaktan nefret ediyorlar ve f�rt�na ile Y�ks�-dik-si'nin daimi g�r�lt�s�
baz�lar�n� ��lg�na �eviriyor. Devaml� yeni adamlar g�ndermek zorunda kal�yorlar.
Y�ks�-diksi'nin onlara ait k�sm�n� i�letmek i�in k�leler getirdiler -yakalay�p
dillerini kestikleri asi cifler,1 ya da bizim halk�m�zdan yakalayabildikleri.
"Onlara k���k gruplar halinde sald�r�yoruz, onlar� rahats�z ediyoruz, ba�belas�
oluyoruz, planlad�klar� gibi k���k bir iskelet grup yerine �ok say�da elfi burada
tutmaya zorluyoruz onlar�. Ama art�k..."
Limbeck ka�lar�n� �att�, ba��n� sallad�.
"Ama art�k t�kand�n�z," diye tamamlad� Haplo. "Kald�ra�lar� alam�yorsunuz, elfler
sizi ve halk�n�z� t�nellerden ��karam�yor."
l Asi ciflerin s�yledi�i b�y�l� �ark�, i�itenlere bir zamanlar t�m ciflerin
inand���, unutulmu� de�erleri hat�rlat�yor �ark�y� duyanlar Tribus imparatorlu�unun
yozlu�unu g�rmeye ba�l�yorlar ve bu onlar�n asilere kat�lmas�na sebep oluyor Bu
y�zden, canl� yakalanan asi ciflerin dilleri kesiliyor ya da ba�ka �ekilde
susturuluyor
153
ONBERINCI BOLUM
RAHM, DREVUN A�A�I �LEM
"Kapatt�lar m�?" dedi Bane. "T�m makineyi mi?"
"Devirler ge�ti �st�nden," dedi Limbeck. "D�ar�ya bak�n. G�rebilirsiniz. Karanl�k,
sessiz. Hi�bir �ey k�p�rdam�yor. Hi�bir �ey �al�m�yor. I����m�z yok, �s�m�z yok."
C�ce hayal k�r�kl���n� ifade eder tarzda i� �ekti. "�imdiye kadar Y�ks�-diksi'nin
bizim i�in ne kadar �ok �ey yapt���n�n fark�nda de�ildik. Bizim hatam�z, elbette,
��nk� hi�bir c�ce neden �al�t���n� bilmiyordu.
"Pompalar durdu�undan beri y�zeyin �ok alt�ndaki t�nellerin �o�u suyla doluyor.
Halk�m�n orada evleri vard�. Bo�ulmamak i�in t�nellerini bo�altmak zorunda
kald�lar. Sahip oldu�umuz di�er konutlar zaten s�k��k
"Herot'da, i�inde yiyeceklerimizi yeti�tirdi�imiz ma�aralar var. G�ne� gibi
parlayan parlayanlambalar �r�nlerimiz i�in ��k veriyordu. Ama Y�ks�-diksi kapand���
zaman parlayanlambalar s�nd� ve art�k ��k yok. Ekinler solmaya ba�lad�, k�sa s�re
sonra �lecekler.
"Ama b�t�n bunlann �tesinde," dedi Limbeck, �akaklar�n� ovarak, "halk�m deh�et
i�inde. Elfler onlara sald�rd���nda kork-mad�lar. Ama �imdi deli gibi korkuyorlar.
Sessizlik, anl�yor
�ss