Professional Documents
Culture Documents
Christl Oelmann
SIMONA’nın haritası
Siz ne düşünürsünüz?
1. Analiz
Simona’nın haritasında göze çarpan bir durum, sağ yarımkürenin* çok dolu olması;
bütün gezegenler orada yerleşmiş bulunuyor. Çok daha öne çıkan birşey ise Lilith’in
tam Aslan-AC’de yer alıp, Merkür’e karşıt, Plüton’a kare, Jüpiter’e üçgen ve Kiron’a
sekstil açı oluşturması.
Lilith astroloji dünyasında çok farklı şekillerde yorumlanır. Bu yorumlar tanrıça olan
Lilith’den başlayıp, erkekleri katleden kadına kadar uzanır. Ben burada sadece Lilith’in
günlük hayattaki etkisi üzerinde durmak istiyorum, çünkü Simona’nın sorusu da
bununla ilgili.
Mitolojiden yola çıkıldığında Lilith; eşit değerde olmakla (sadece cinsiyetler arasında
değil), kendi yoluna gitmekle, kendi içindeki güdüleri takip etme cesaretini bulmakla
ve bunu yaparken sonuçlarını da göze almakla ilgilidir. Çok mühim bir husus daha var
ki, o da Lilith’in “sülale faktörü” olması. Yani Lilith; aile veya sülale içinde gerektiğinde
kendi yoluna gitmeyi, kendi tasavvurunu takip etmeyi ve bunu yaparken sülaleden (en
azından geçici olarak) dışlanma riskini de göze almayı gösteriyor.
“Sen”* tarafında yer alan gezegenler, Simona’nın kendisini “sen” ile, karşı tarafla olan
karşılaşmalarla tanımladığına, böylelikle muhtemelen başkalarının değer yargılarına
tabi olduğuna işaret ediyor.
7.evde Balık’taki Güneş ve Balık’taki Ay, bununla birlikte Neptün’e kare yapan Venüs,
Simona’nın sınır koymasını ve “hayır” demesini mutlaka zorlaştırmaktalar. Ayrıca
Plüton aile evi olan 4.evde, Ay da sülale evi olan 8.evde yerleşmiş. Ay 8.evde
olduğunda kişi sülalesinin ihtiyaç ve isteklerini kendisine ait gibi görür. Burada
Satürn’den gelen kare (kendi duygularına, ihtiyaçlarına yasak koymak) durumu daha
da güçlendiriyor; üstelik Satürn bir de kendi burcu olan Oğlak’ta güçlü durumda.
Öte yandan Simona aynı zamanda özgür olmak, “kendi işine bakmak” ve artık sadece
kendi istediğini yapmak yönünde, tam anlamıyla öfkeyle karışık olan çok güçlü bir
baskı da hissetmekte. Bu gibi duygular haritadaki Koç vurgusuna bakıldığında
görülüyor, zira 9.evde Koç burcunda Venüs (neyi severim?) ve Jüpiter (içimde ne
gelişmeli, neye ulaşmak istiyorum?) bulunuyor. Gerek Venüs gerekse Jüpiter, 9.evde
kendi tasavvurunu, kendi fikrini ve kendi dünya görüşünü takip etmek istiyor. Koç
burcunda bulunmaları ise bunları yapmak suretiyle hayatta kendine ait iz bırakmayı,
cesaretle kendine özgü anlayış geliştirmeyi, dikbaşlı olmayı gösteriyor.
8.evde Balık’ta bulunan Ay’ın Uranüs’e ve 5.evde Yay’daki Mars’a kare yapması yine
aynı temaya işaret ediyor. 5.evde ve Yay’daki Mars; kendi kafasına göre yaratıcı
olmak, neyi yapabildiğini göstermek, bunu sahneye taşımak istiyor. Bu Mars; 9.evin
içerdiği temalar uyarınca gelişmek isteyen, ileri doğru atılan bir Mars; hayal kırıklığı
durumunda çok çabuk öfkelenip, patlayabilir (Mars-Uranüs birleşimi Ay’a kare ve
Mars/Jüpiter karşılıklı ağırlama halinde).
Fakat Simona çocukluğundan beri öyle bir duruma zorlanmış ki, kendisi bunu “aile
hapishanesi” olarak tarif etmekte: Ailenin geleneksel ve dar görüşlü tasavvurlarına
uymayan her davranışı reddedilmiş. Bu reddedilme hali, ailesiyle olan ilişkisinin
şimdiye kadar birçok defa aylarca kopmasına yol açmış.
Burada haritanın yapısına bakıldığında ilk Lilith göze çarpıyor, çünkü Lilith 4.evdeki
Plüton’a kare, Merkür’e ise karşıt açı içinde; bunlar aile ve sülalenin davranışını
yansıtıyor. Simona Aslan’daki AC ile kendisini (1.ev) ve tasavvurlarını (Merkür
karşıtlığı) odak noktasına (Aslan) koymak istediği zaman, ailesi yüzünden (4.ev) içine
saplanmış olduğu plütonik karmaşıklıkları ve bağımlılıkları hissediyor.
Lilith, AC’de, daha doğrusu 1.evde olduğunda, insanlar hemen hemen her zaman
oldukları halleriyle, sadece şahıs olarak bile, başkalarına meydan okuyor gibi
görünürler. Kendileri bunu hissetmeseler de, başkaları onları güçlü ve kendini kabul
ettirebilen kişiler olarak görürler. Bu yüzden çoğu kez öyle bir his içindedirler ki, sanki
sıklıkla gayet serin de olabilen bir rüzgar hep onlara doğru esmektedir.
Fakat AC’de bulunan Lilith, burada Aslan burcundan kuvvet bularak, kendi yoluna
gitmeye ve bunu yaparken çok fazla taviz vermemeye çağırıyor. Bu haritada Lilith’in
gerek özgürlükçü Kova-Merkür’e gerekse herşeyden önce 9.evdeki Koç-Jüpiter’e
üçgeni, Simona’ya hangi alanda kendi yoluna gitmesi gerektiğini gösteriyor: Düşünce,
tasavvur, fikir, dünya veya inançla ilgili görüşler. Belki de Simona ailesi içinde kendi
tasavvuruna göre (9.ev) kendi yolunu (Koç) takip edecek olan ilk kişidir.
Lilith’in bu çağrısına uymak Simona için kolay olmayacak, çünkü Lilith’in Kiron’a sekstil
açısı çeşitli korkulara yol açabilir. Bunlar günlük hayatta Lilith’e eşlik eden korkulardan
biriyle aynı yöndeki korkulardır: dışlanmak, itilmek, artık istenmemek korkusu. Gerek
Lilith’in gerekse Kiron’un mitolojisine bakıldığında “artık oraya ait olmamanın”
hayatlarının kilit noktasını oluşturan bir deneyim olduğu görülür. Kiron annesi
tarafından itilmiştir; Lilith ise bu yolu kendi isteğiyle seçmiştir, bu yüzden de tanrıça
olmasına rağmen şeytanlaştırılmıştır.