You are on page 1of 18

1 ) ÇELİK YAPILAR HAKKINDA GENEL BİLGİLER

1.1 ) Çelik Yapıların Tarihçesi

Bugünkü anlamda çelikten önce, ilk olarak demir yapı malzemesi olarak kullanılmıştır. Demir
malzeme kullanılarak ilk inşa edilen mühendislik yapıları köprülerdir. İlk köprü 1778’de
İngiltere’de 31 m açıklıklı olarak font kullanılarak imal edilmiştir. Font, ham demire yaklaşık % 4-
5 kadar Karbon ilave edilmesi ile edilen yüksek dayanımlı gevrek alaşımdır. Fontun basınç
mukavemetinin yüksek olmasının yanı sıra çekme mukavemetinin düşük olması nedeniyle,
köprüler genellikle kargir köprüler gibi kemer şeklinde imal edilmiştir.

Demir önceleri sadece silah ve eşya yapımında kullanılabilmiştir. İngiltere’de yüksek fırın
yöntemiyle büyük miktarda demir ve font üretiminin başlaması ile yapı malzemesi olarak
kullanılabilmesi olanağı ortaya çıkmıştır.

1875 yılından itibaren dövme çelik ve dökme çelik yapı malzemesi olarak kullanılmaya
başlanmış. Çekme mukavemetinin de yüksek olduğu dövme ve dökme çelik ile daha büyük
köprüler inşa edilebilmiştir.

20. yüzyılın başından itibaren elektrik fırınlarında, ham demirin arıtılması sağlanabilmiş böylece
büyük miktarda dökme çelik üretimine geçilmiştir. Bununla birlikte 1890 yılından itibaren dövme
çelik yerini tamamen dökme çeliğe bırakmıştır.

Dökme çeliğin kullanılmaya başlanmasıyla da modern çelik tekniği ortaya çıkmış ve bu alanda
büyük ilerlemeler olmuştur. II. Dünya savaşından sonra özellikle Almanya ve diğer ülkelerde,
modern çelik yapıların kullanımı hızla yaygınlaşmıştır.

Türkiye’de inşa edilen ilk çelik köprü 1974’de tamamlanan Boğaziçi köprüsüdür.

İngiltere’de inşa edilen ilk demir köprü


Türkiye’de inşa edilen ilk çelik
asma köprü
Montaj aşamasında olan bina tipi çelik yapılar

1.2) Malzeme iç yapısı ve Üretimi

Mekanik olarak işlenebilen yani, dövülerek, preslenerek, haddeden geçirilerek şekil alabilen
demir alaşımlarına çelik denir. Çelik alaşımları, demir dışında aşağıda aşağıdaki bileşenleri
içermektedir.
 Karbon (C) [% 0.16-0.20]
 Fosfor
 Kükürt
 Azot  Krom
 Silisyum  Nikel Yüksek mukavemetli
 Manganez  Vanadiyum çeliklerde kullanılır
 Bakır  Molibden

Çeliğin mekanik özelliklerini belirleyici en önemli parametre içeriğindeki Karbon miktarıdır.


Çelik içindeki Karbon arttıkça çeliğin mukavemeti ve sertliği artmaktadır. Ancak sertliğin
artması sünekliğin azalması anlamına gelmektedir. Çelik cinsleri içindeki karbon miktarlarına
göre sınıflandırılırlar.

Üretim aşamaları
 Yüksek fırınlarda kok kömürü yakılarak demir cevherinin ergitilmesi sonucu ham demir
elde edilir.
 Thomas, Siemens-Martin, Bessemer vb. ısıl işlem yöntemlerinden biri kullanılarak özel
fırınlarda ham demirin arıtılıp, katkılanması sonucu sıvı haldeki çelik malzeme (alaşım)
elde edilir.
 Sıvı haldeki çelik malzemesi “haddeleme” olarak isimlendirilen sıcak şekillendirme
işlemine tabi tutulur ve istenilen en kesit özelliklerine sahip elemanlar (hadde ürünleri)
üretilir.
Çelikte şekil verme işlemi kristalleşme sıcaklığının üstünde yapılırsa, mekanik özelliklerde
herhangi bir değişme olmaz. Ancak şekil verme işlemi soğuk ortamda yapılırsa mekanik
özellikler büyük ölçüde değişime uğrar.

Plastik kıvamdaki çelik malzemenin Haddeleme işlemi

Haddeleme ile çeşitli çelik elemanların şekillendirilmesi


1.3) Çelik yapılar için boyut Standartları

Çelik yapılarda kullanılan hadde ürünleri ve döküm ürünleri aşağıda verilmiştir.

A) Hadde Ürünleri

1) Profiller
 I profilleri
(NPI, IPE, IPB, IPBv, IPEo, HE, HL, HD, HP, W, UB, UC vb.)
(Örnek gösterim: NPI 200, IPB 240, IPE 300)

 [ profilleri
(Örnek gösterim: [ 20, [ 24 )

 L profilleri (korniyerler)
(Örnek gösterim: L100.100.10 , L120.80.5 )

 T profilleri

 Boru profilleri
(Dikdörtgen ve daire enkesitli)

 Ray profilleri
 Özel profiller
2) Lamalar (dikdörtgen enkesitli çubuklar) b : genişlik
 Dar lamalar (b=10-150mm, t=5-60mm)
 Geniş lamalar (b=151-1250mm, t=5-60mm) t : kalınlık
 İnce lamalar (b=12-360mm, t=0.1-5mm)
(Örnek gösterim: 140.10 )

3) Levhalar
 İnce levhalar (t  2.75 mm)
 Orta levhalar (3  t  4.75 mm) t : kalınlık
 Kaba levhalar (t >5 mm)
(Örnek gösterim: Lev. 4.1200.2400, veya Lev. 4 )

B) Döküm Ürünleri

 Çelik font, su çeliği, gri font


(Mesnet parçaları, mafsal parçaları vb.)
Yaygın olarak kullanılan profil tipleri ve boyutları

I ve U profilleri

Korniyerler

Boru profilleri

Daire kesitli borular Kare kesitli borular Dikdörtgen kesitli borular


1.4) Çelik Yapıların Avantaj ve Dezavantajları

Avantajları

 Çelik ürünleri üretiminin fabrikada yapılaması nedeniyle, belirli bir denetimden geçtiği
düşünülerek malzeme güvenlik katsayısı küçük alınır.
 Mukavemeti diğer yapı malzemelerine göre çok yüksek olması sayesinde, elema
boyutları ve dolayısıyla yapı öz ağırlığını hafifletir.
 Elastisite modülünün büyük olması nedeniyle, eğilme rijitliğinin etkili olduğu elemanlarda
ekonomik çözümler verir.
 Prefabrik olması nedeniyle, inşaat süresi hızlıdır ve hava koşullarından etkilenmez.
 Yapı elemanları kolay değiştirilebilir, takviye edilebilir ve gerektiğinde başka yerlerde
kullanılabilir.

Dezavantajları

 Yanıcı olmamakla birlikte, ısı yükseldikçe mukavemetinde ve elastisite modülünde hızlı


düşüşler meydana gelir.
 Su veya diğer kimyasal maddeler ile teması halinde paslanma (korozyon) olayını başlatır
ve korozyon malzemenin mukavemetini azaltır. Bu nedenle, çelik yapılar periyodik
olarak bakımdan geçirilmelidir.
 Ses ve ısı yalıtımı bakımından çok iyi bir iletken olması nedeniyle yalıtım önlemi
alınmalıdır.

1.5 ) Çelik Yapılarda Yorulma

Çelik yapı elemanları veya birleşimleri ard-arda ve çok sayıda tekrar eden yükler etkisi
altında kalırsa, tek bir tekrar içindeki maksimum gerilme, eleman veya birleşimin akma sınırı
gerilmesinin çok alında olmasına rağmen, belirli bir yük tekrarından sonra eleman veya birleşim
yük taşıma kapasitesini kaybedebilir. Bazı mekanik veya metalurjik süreksizlik noktalarındaki
çatlakların ardışık tekrarlı yükler etkisi altında yayılması ile meydana gelen bu olaya yorulma
adı verilir.

Yorulma olayına iç çatlaklar sebep olduğu için genellikle çekme (eksenel çekme, eğilme
çekmesi) etkisi altında yorulma söz konusudur. Basınç etkisi altında yorulma meydana gelmez.

Yorulma dayanımını etkileyen başlıca etkenler aşağıda verilmiştir.

 Yük tekrar sayısı


 Her bir tekrardaki gerilme maksimum ve minimum gerilme farkı (    max   min )
 Lokal gerilme yığışmalarının büyüklüğü
Maksimum çekme gerilmesi
Maks. Çekme gerilmesi

Yorulma limit gerilmesi

Tekrar sayısı

Özellikle sünek çelik taşıyıcı elemanların yorulma ömrünün oldukça büyük (110 milyon) tekrar
sayılarında gerçekleştiği bilinmektedir.

Bu nedenle yorulma olayı,


 yoğun tekrarlı yüklere maruz olan köprülerde,
 kren kirişlerinde,
 dalga kuvvetlerine maruz iskele ve liman yapılarında,
 sürekli rüzgar etkisindeki yapılarda
 titreşim üreten makinelerin mesnetlendiği sistemlerde
etkili olmaktadır. Bu tür yapı sistemlerinde yorulma gözönüne alınarak tasarım yapılır.
Bunun dışındaki çelik yapılarda yorulma etkisi ihmal edilebilecek düzeyde kalmaktadır.

1.6) Çelik Yapılarda Korozyon


Çelik yapı malzemelerinde herhangi bir önlem alınmadığı durumlarda, açık hava koşulları veya
direkt su etkisi altında oluşan bir reaksiyon sonucu eleman yüzeylerinde oksit ve hidroksit
özellikte bir tabaka oluşur, buna korozyon yada paslanma adı verilir.

Bu olay sonucu elemanda kabuklanmalar, çatlamalar ve yarıklar oluşabilir. Bu kusurlar


nedeniyle eleman taşıma kapasitesinde ve rijitliğinde önemli azalmalara yol açacağından
korozyona karşı mutlaka önlem alınmalıdır.

Yoğun korozyona uğramış bir iskele ayağı


Çelik Yapılarda Korozyon için alınabilecek önlemler aşağıda verilmiştir:

 Konstrüktif önlemler (Girinti çıkıntıları azaltmak, köşe yerine dairesel yüzeyler kullanmak
vb.)
 Boyama
 Polimer tabaka ile kaplama
 Metalik üst yüzey kaplaması uygulama (Galvanizleme işlemi)
 Polimer harçlarla kaplama
 Çimento harçları ve beton ile kaplama
 Lastik kaplamalar
 Emaye kaplama
 Katodik koruma

Konstrüktif korozyon önlemlerine örnekler

Doğru Hatalı

Su birikintisine sebep
olan konumlama

Korozyon
maruz bölge
1.7 ) Çelik Yapılarda Yangın (Yüksek Sıcaklık) Etkisi

Çelik yapıların en büyük dezavantajlarından biri yüksek ısı (yangın) etkisi altında mekanik
özelliklerinin hızla olumsuz yönde etkilemesidir. Sıcaklık artıkça çeliğin elastisite modülü ve
akma mukavemeti önemli azalmalar gösterir. Sıcaklık 1000o C’ye ulaştığında ise akma
dayanımı sıfıra yaklaşır, yani çeliğin taşıma kapasitesi tamamen sona erer.

Çelik yapıların yangın güvenliğinin sağlanması amacıyla;

a) Yapıda yangın oluşumunu ve yaygınlaşmasını önleyecek yangın söndürme sistemleri


oluşturulabilir.
b) Yangın etkisi altında meydana gelebilecek sıcaklık değerleri esas alınarak bina tasarımı
yapılabilir. (Bunun için yangın senaryoları hazırlanmalıdır)
c) Çelik taşıyıcı elemanlara yangın etkisine dayanabilecek düzeyde yalıtım uygulanabilir.
(Yalıtım için genellikle alçı sıva, alçı kaplama, perlit vb mineral içerikli sprey kaplamalar
ve perlit içerikli beton kaplamalar kullanılmaktadır.

Yangın konusunda alınacak önlemler ve yapılacak yalıtımların özellikleri “Binaların yangından


korunması hakkında yönetmelik (Çevre ve Şehircilik Bakanlığı 2015)” esaslarına göre
yapılması gerekmektedir.

Isı etkisi altında çeliğin gerilme şekildeğiştirme bağıntısındaki değişim

Çelik taşıyıcıları yangın (yüksek sıcaklık)


etkisinden korumak amacıyla yapılan
yalıtım uygulamaları
Yangın sonucu göçen çelik taşıyıcı sistem

Çelik
kolon

Betonarme
Metal
döşeme
sıva tirizi Çelik
kolon
Metal
destek
İki kat alçı
tabaka
Alçı levha
Alçı sıva

Betonarme için
enine donatı

Çelik
kolon

Beton
1.8) Çeliğin mekanik özellikleri

Çelik homojen ve izotrop (fiziksel ve mekanik özellikleri yükleme doğrultusuna bağlı olarak
değişmeyen) bir yapı malzemesidir.

Elastisite modülü : E =2100 000 kg/cm2


Kayma modülü : G=E/2(1+) = 810 000 kg/cm2
Poisson oranı :  = 0.3
Isısal genleşme katsayısı : t = 12.10-6

Çelik Çekme Deneyi


Çelik bir numune aşağıda belirtilen çekme deneyine tabi tutulduğunda, aşağıdaki Gerilme-
Şekildeğiştirme (-) grafiği elde edilir.

L
Deneyde hesaplananlar

uzama
F : En kesit alanı Gerilme Şekildeğiştirme
P P L =L’-L P L
 
L’ F L

Çelik için Gerilme-Şekildeğiştirme (-) Bağıntısı


 P kuvveti sıfırdan itibaren yavaş yavaş arttırılır.
P
  gerilmesi p orantılı sınır gerilmesine varıncaya kadar malzeme lineer-elastik
F
bir karakter gösterir, yani Hook Kanunu geçerlidir.

Hook Kanunu :  
E
  gerilmesi, p’yi aştıktan sonra, E elastik sınır gerilmesine varıncaya kadar
malzeme yine elastik kalır, fakat Hook Kanununa uymaz.

  gerilmesi, E’yi aştıktan sonra, malzemenin elastik özelliği bozulur.

  gerilmesi, F akma sınır gerilmesine ulaştığı zaman, malzemede akma ve büyük


plastik şekildeğiştirme meydana gelir. F-A arasındaki akma bölgesine akma sahanlığı
(platosu) adı verilir.

 Büyük plastik şekildeğiştirmeden sonra malzeme kendini toparlar ve gerilmeler tekrar


artmaya başlar (A-B arası bölge) . Bu olaya pekleşme denir.

 Gerilme, B kopma sınır gerilmesine ulaşılınca numune biraz daha uzayarak kopar.

 Çelik malzeme plastik bölgede bir C noktasına kadar yüklendikten sonra gerilme tekrar
sıfıra getirilirse (yük boşaltılırsa), (-) diyagramı, OP’ye paralel CC’ doğrusuna karşılık
gelir. Mevcut şekildeğiştirmenin bir kısmı (el) geri döner, bir kısmı ise kalır (pl).
 = pl + el
 Bu yükleme boşaltmadan sonra, OC’ = pl kadar şekildeğiştirme kalmış malzeme
yeniden yüklenirse, (-) diyagramı, C’CB olarak elde edilir. Yani malzeme C
gerilmesine kadar lineer elastik karakter gösterir. Malzemenin sertliği ve akma sınırı
artar, sünekliği ise OC’ kadar azalmış olur.

Yapısal çelik sınıfları


Çelik sınıfları S XXX sembolü ile gösterilir.
Çelik türü ifadesindeki sayı (XXX), kalınlığı 40mm’yi geçmeyen elemanlar üzerinde yapılan
2
çekme testinde, N/mm biriminde çeliğin minimum akma dayanımını ifade etmektedir.
2 2
Örnek : S235 çeliği için Çeliğin minimum akma dayanımı = 235 N/mm = 2350 kgf/cm

Çok sayıda çelik sınıfı bulunmakla birlikte yaygın kullanılan yapı çeliği türü S235 Çeliğidir.
Çelik Yapılar Yönetmeliğindeki Çelik sınıfları ve Mukavemet Özellikleri

NOT:
TS 648 Çelik Yapılar Standardında Çelik sınıfları Fe XX sembolü ile gösterilir.
2
Çelik türü ifadesindeki sayı (XX), kg/mm biriminde çeliğin minimum çekme (kopma)
mukavemetini ifade etmektedir.

Alman Standartında ve buna göre yazılmış bazı literatürlerde ve Fe yerine St notasyonu


kullanılır. Buna göre çelik sınıfları St 37 (Fe 37), St 52 (Fe 52) şeklinde ifade edilir.
1.9) Çelik yapıların boyutlandırma (tasarım) yöntemleri

Bir yapı için boyutlandırma, yapıyı oluşturan tüm bileşenlerin, Belirli bir güvenliği ve
Yeterli rijitliği sağlamak koşulu ile en ekonomik boyutların belirlenmesi işlemidir.

Böylece yapının işletme ömrü boyunca kendinden beklenen tüm fonksiyonları yerine
getirmesi sağlanmaktadır. Bunun için yapılar iki sınır durum esas alınarak
boyutlandırılır.

1- Dayanım sınır durumu: Dayanım ve stabilite yetersizliği nedeniyle bölgesel


veya tümsel göçme oluşması durumudur.

2- Kullanılabilirlik sınır durumu: Yapıdan beklenen fonksiyonları engelleyen aşırı


yerdeğiştirmelerin vb. oluşması durumudur.

Yapılar öncelikle maruz kalacağı dış etkiler (yükler, sıcaklık değişmesi, mesnet çökmesi
ilkel kusurlar vb.) için dayanım sınır durumuna göre boyutlandırılır, daha sonra bu etkiler
için kullanılabilirlik sınır durumu kontrolleri yapılır.

Dayanım sınır durumuna göre tasarım için Çelik Yapılar Yönetmeliğinde (2016) iki farklı
yöntem bulunmaktadır. Bunlar aşağıda verilmiştir.

1) Yük ve Dayanım Katsayıları ile Tasarım (YDKT)

2) Güvenlik Katsayıları ile Tasarım (GKT)

Ders kapsamında Yük ve Dayanım Katsayıları ile Tasarım (YDKT) yöntemi


anlatılacaktır.

Yük ve Dayanım Katsayıları ile Tasarım Yönteminin Esası

 Dış etkiler belirli güvenlik katsayıları ile çarpılarak yapı sistemine etkitilir. Yapı
sistemi analiz (statik, dinamik) edilerek yapı bileşenleri (kolon, kiriş, çapraz,
bulon, kaynak vb.) için gerekli olan dayanım ( Ru ) hesaplanır.

 İlgili bileşen için Yönetmelikte belirtilen esaslar ile karakteristik dayanım ( Rn )


hesaplanır.

 Karakteristik dayanım ( Rn ) bir dayanım güvenlik katsayısı () ile çarpılarak


azaltılır ve tasarım dayanımı elde edilir.

Tasarım dayanımı :  Rn

Güvenlik katsayısı  bileşenin ve maruz olduğu etkinin özelliğine göre


değişmektedir (0.90, 0.75 gibi). () katsayısı ile, malzemelerin dayanımının
tahmin edilenden daha düşük olması durumu, imalatta yapılan hatalar,
hesaplarda yapılan hatalar vb. etkiler nedeniyle oluşan dayanım kayıpları için
güvenlik sağlanır.

 Tasarım dayanımını gerekli dayanıma eşit veya bir miktar büyük yapacak olan
bileşen boyutları araştırılır.

Ru ≤  Rn
Bu aşamada, yapı sistemi, eleman enkesit tipi ve elemanların sistemdeki yerleşimi
bakımından en ekonomik yapısal sistemin oluşturulması amaçlanır.

Kullanılabilirlik sınır durumuna göre boyutlandırma:

Yapı bileşenlerinin dayanıma göre boyutlandırması yapıldıktan sonra, yapı sistemi için
dış etkiler altında aşağıdaki kontrollerden gerekli görülenler yapılarak bileşen boyutları
kontrol edilir.
 Düşey yerdeğiştirme kontrolleri (düşey yükler altında kiriş sehimi kontrolü vb.)
 Yatay yerdeğiştirme kontrolleri (Rüzgar ve deprem yükleri altında yatay
yerdeğiştirme kontrolü vb.)
 Titreşim kontrolleri (Döşemelerin düşey yükler altında veya yapıların rüzgar
altından titreşimi vb.)
 Sıcaklık değişiminde oluşan yerdeğiştirme kontrolleri ve genleşme derzlerinin
belirlenmesi

Bu aşamada sağlanması gereken sınır değerler Yönetmelikten (2016) alınır.


1.10 ) Çelik yapıların hesabında gözönüne alınan yükler ve Yükleme
Kombinasyonları

Çeşitli çelik yapı türlerine etkiyebilecek tüm yük tipleri (etkiler) aşağıda verilmiştir.
Boyutlandırılacak olan yapıya hangi yüklerin etkimesi bekleniyorsa bunların hesap değerleri
ilgili Şartname ve Yönetmeliklerden (TS 498, Deprem Yönetmeliği, TS EN 1991-1-3: 2009
Kar yükleri, TS EN 1991-1-4: 2005 Rüzgar etkileri vb.) alınır.

G : Sabit yük (yapı öz ağırlığı, makinelerin öz ağırlığı, kren öz yükü vb)


Q : Hareketli yük ( İnsan, eşya, depolama yükü vb. faydalı yükler)
Qr : Çatı hareketli yükü ( Normal kata göre farklı olan hareketli yükler)
S : Kar yükü (Buz yükü)
R: Yağmur Yükü
W : Rüzgar Yükü
E: Deprem etkisi
F: Akışkan madde basınç yükü
T: Sıcaklık değişmesi ve/veya mesnet çökmesi
H: Zemin basıncı, zemin suyu basıncı veya yığılı madde basıncı

Yapı sistemine etkimesi olası tüm yükler belirlendikten sonra aşağıda verilen şekilde çeşitli
yük kombinasyonları yapılır. Bu aşamada yükler özelliklerine bağlı olarak çeşitli katsayılar
ile çarpılarak yapıda işletme ömrü boyunca karşılaşabileceği en elverişsiz durumların
tümünün gözönüne alınması hedeflenir.

Çelik yapıların tasarımı için gerekli kombinasyonlar

(1) 1.4G
(2a) 1.2G+ 1.6(Qr veya S veya R)
(2b) 1.2G+ 1.6Q + 0.5(Qr veya S veya R)
(3) 1.2G+ 1.6(Qr veya S veya R) + (Q veya 0.8W)
(4) 1.2G+ 1.0Q+ 0.5(Qr veya S veya R) + 1.6W
(5) 1.2G+ 1.0Q+ 0.2S+ 1.0E
(6) 0.9G+ 1.6W
(7) 0.9G+ 1.0E

Not: Sıcaklık değişmesi (T), yatay basınçlar (H) ve akışkan madde basıncı (F) durumunda bu
yükler de gerekli dayanımı arttıracak yönde ilgili kombinasyonlara etkitilmelidir.

Uygulama: Derste yapılacaktır.


YAPISAL ANALİZİN ESASLARI

Çelik yapıların boyutlandırılmasında bileşenlerin (kolon, kiriş, çapraz, bulon, kaynak vb.)
gerekli dayanımlarının (Ru) belirlenmesi için öngörülen yükleme kombinasyonlarına göre
yapısal analiz gerçekleştirilir. Bunun için çoğunlukla statik analiz yeterli olmakla birlikte bazı
durumlarda dinamik analiz de yapılması gerekebilmektedir.

Çelik yapıların analizinde yapı sisteminin stabilitesi (kararlılığı) aşağıda verilen faktörlerden
etkilenmektedir.

1-) Eleman şekildeğiştirmesine ve sistem yerdeğiştirmesine ait II. Mertebe etkiler


2-) Geometrik ön kusurlar
3-) Yapı sisteminin yerdeğiştirmesinde etkili olan ve analizde dikkate alınmayan tüm
şekildeğiştirmeler (kiriş-kolon birleşimi panel bölgesi şekd. Gibi)
4-) Doğrusal olmayan şekildeğiştirmeler ile dayanım ve rijitliklerdeki belirsizlikler

Bu nedenle yapısal analizlerde II. Mertebe teorisinin kullanılması ve diğer faktörlerin de belirli
yaklaşıklıkla gözönüne alınması gerekmektedir.

Yönetmelikte, II. Mertebe teorisi ile analize alternatif olarak, I. Mertebe teorisinden
yararlanarak II. Mertebe etkilerin gözönüne alındığı basitleştirilmiş bir yöntem de
önerilmektedir.

You might also like