You are on page 1of 15

YARATILAN VARLIĞIN GELİŞİMİNİN DÖRT SAFHASI koşulda Kli tüm ışığı alıp bundan fayda sağlayacak konuma

ulaşır”.
1. Bildiklerimiz Kabalistlerin erişti ği algılara bağlıdır ve
onların Kabalist kitaplarda açıkladıkları şeylere endekslidir. 9. Alma arzusunun gelişimindeki koşullara “safh a” denir
Ulaştı kları seviyede anladıkları şey tüm gerçeğin kaynağının çünkü bunlar alma arzusundaki yeni koşullardır. Dolayısıyla
üst bir güç olduğudur ve bunu (O’nun özü) olarak ışıkla dolan ruh, yaratı lan varlığa hazla birlikte ihsan etme
tanımladılar. Çünkü O’nun özünü algılayamazlardı. özelliğini de verir. Ruh ışıktan mutluluk duyarken birden
ışık gibi ihsan etme arzusunu hisseder, sebebi ise Yaratanın
2. Algılayabildikleri en üst nokta şuydu: O’nun özünden
ışığının ruha ihsan etme becerisini verebilmesidir.
varlıkları yaratmak düşüncesi doğdu. bunun nedeni
yaratı lan varlıkların bundan faydalanmasıydı. Bu niyete 10.Işık 1.safh ayı yarattı ktan ve tümüyle doldurduktan
“Yaratı lış Düşüncesi” ya da “Üst ışık” deyimini verdiler. sonra, yaratı lan varlık Yaratan gibi olmak hissinin nasıl
Yaratı lan varlık açısından ışık Yaratan’dır çünkü onun özü olduğunu hissetmeye başlar. Bu yeni bir arzu olduğundan
yaratı lan varlıklar tarafı ndan algılanamaz . Daha ziyade 2.safh a olarak adlandırılır. İkinci safh a verme arzusudur ve
Yaratan/yaratı lan ilişkisi üst ışık vasıtasıyla uygulanır. Yaratan’a benzeme koşulundan duyduğu hazza “merhamet
Dolayısıyla üst ışık, üst gücün özünden kaynaklanır ve O, ışığı” denir. Buradan görüyoruz ki 1.safh a 2.safh anın tam
mutlulukla doldurabileceği ve iyilik yapabileceği varlıkları tersidir: Çünkü 1.safh a almak 2.safh a ise vermekti r.
yaratmak arzusundadır.
11.1.safh adaki ışığa (Erdemlilik Işığı) “Or Hohma”,
3. ışığın amacı ışıktan mutluluk duyacak varlıklar 2.safh adaki ihsan etme ışığına (Merhamet Işığı) “Or
yaratmaktı r. Dolayısıyla Kabalistler yaratı lan varlığa ışık için Hasadim” denir. 1.safh adaki arzu onu dolduran ışıktan haz
“kap”(alıcı) adını verdiler. Onun özünden kaynaklanan ışık duyduğu anında ışığın verici kendisinin de alıcı olduğunu
ile bir varlığı yaratmak için olan safh aya kök safh ası denir, hisseder ve ışık gibi olmayı ister. almak yerine vermeyi
zira bu tüm varoluşun kaynağıdır. ister. Dolayısıyla içindeki alma arzusu kaybolur ve Or
Hohma’dan mahrum kalır, çünkü haz onun için arzu
4. Bu ışık aynı zamanda Ondan haz duyma arzusunu yaratı r,
olmadan hissedilmez.
buna aynı zamanda “Işığı Alma Arzusu” denir. Alınan haz
tümüyle alma arzusunun derecesine bağlıdır. Bu bizim 12.Alma arzusu Or Hohma olmadan varlığını devam
dünyamıza benzer, kişinin karnı boş olabilir hala yemek etti remez, çünkü o hayat ışığıdır. Dolayısıyla biraz Or
istemiyor olabilir. Dolayısıyla arzu tamamlanmış bir kaptı r, Hohma almak zorundadır. Bu yeni arzuya 3. safh a denir ve
ve arzu olmadan haz olmaz. Maneviyatt a baskı yoktur ve içerisinde aslında iki arzu barındırır:
doyum her zaman arzunun derecesine göredir.
1. Işığa benzeme Arzusu
5. Onun özünden kaynaklanan ışık, Kabı yaratı r ve doldurur.
2. Biraz olsun Or Hohma Alma Arzusu.
Yaratı lan varlığın aldığı ışıktan duyduğu mutluluğa
Erdemliliğin Işığı denir ve ışığın yarattı ğı arzuya da 13.Dolayısıyla iki çeşit ışık hisseder: Özgecil olma arzusu
“1.safh a” denir ve bu gelecekteki kabın ilk halidir. Ancak bu olan Merhamet Işığı ve alma arzusu barındıran Erdemlilik
arzu henüz bağımsız değildir çünkü ışık tarafı ndan Işığı. 3. safh adayken onu dolduran iki ışıktan aldığı his
oluşturulmuştur. Erdemlik Işığının doğal olarak onun hayat ışığı olduğudur ve
bağımsız bir kararla Erdemliliği tümüyle alır.
6. Gerçek anlamda yaratı lan bir varlık Yaratan’dan gelen
tüm ışıktan faydalanmayı arzular. Işık mutluluk duymayı, 14.Yaratan’ın özünden kaynaklanan ışık bir alıcıyı dört
kendi arzusuyla ışıkla dolmayı seçmeli. Yani arzu kişinin safh ada oluşturuyor. Dolayısıyla 4.safh a denilen son arzu
kendi içinden gelmelidir, Yaratan’dan değil. Işığı yaratı lan tek varlıktı r. Ondan önce gelen tüm safh alar
isteyebilmek için yaratı lan varlık ışıkta ne kadar büyük bir sadece onun gelişimidir.
haz ve mutluluk olduğunu tersinden uygulayacak şekilde
bilmeli. Işığı almayı isteyebilmek için, yaratı lan varlık ışıkta 15.tüm yaratı lış sadece 4.safh adır. Yaratan’ın dışında var
olan hazzı ve ışıksız olan haliyle ki farkı bilmeli. Dolayısıyla olan her şey bu 4.safh anın içerisindedir. Bu safh alar şöyle
yaratı lan varlık önce ışıkla dolmalı ve sonra da ışıksız bir adlandırılır: kök safh ası-şoreş, alef, bet, gimel, dalet.
halde olmalı. Böylelikle ışık için gerçek bir arzu doğar. 4.safh aya “Krallık” denir . Çünkü içerisinde alma arzusuna
hükmeder.
7. Bunu günlük hayatı mızda da görebiliyoruz: birisine
tatması için bir meyve veririz bu meyveyi daha önce hiç 16.Gelecekteki derslerde bu 4.safh anın nasıl parçalara
tatmamıştı r ve bu meyve için dolayısıyla daha önce hiçbir bölündüğünü göreceğiz: Sefi rot, Partzufi m, Dünyalar, Bizim
arzusu olmamıştı r ancak meyveyi tattı ktan sonra kişi dünyamız, Duran, Büyüyen (Bitkisel), Hayvansal ve
meyveden haz duyar ve eğer meyveyi kişiden alırsak Konuşan. Bu ayırımlar arasındaki fark, alma arzularındaki
meyvenin verdiği hazzı özler. Bu özlem kişinin bağımsız derece farkıdır. 4.safh a Erdemlilik Işığı’yla tümüyle
iradesi olarak hissetti ği yeni bir arzudur. Dolayısıyla arzuyu dolduktan sonra “Sonsuz Dünya” ( Olam Eyn Sof) adını alır,
tek bir hareketle inşa etmek imkansızdır. zira arzusu ışığı almakta hiçbir sınır tanımaz.

8. Dolayısıyla kişinin neyi arzulayacağını ve neyden haz 17. 4.safh a kendisinden önce gelen tüm ışığı almak ister ve
duyacağını bilmesi için tüm gelişim sürecinden geçmesi dolayısıyla alma arzusunun 5 safh asından oluşur: daha
gerekir. Bu koşul Kabalada bir yasa olarak belirti lir: “Işığın önceki safh aları dolduran ışığın arzusu ve kendisine ait
yaratı lan varlığın arzusunda yayılması ve sonra ayrılması, bu ışığın arzusu.
18. Işık Yaratan’dan gelir ve varlık dört safh ada yaratı lır. Yaratan’ın Malkut’u yaratmaktaki amacı Malkut’un
Yaratı lan varlığın özü basit anlamda haz alma arzusudur . Ve mutluluğu hissetmesidir . Yaratı lışın düşüncesi ve niyeti
bu aslında arzunun içerisindeki ışığın hissidir. Işık Yaratan’ mutlak ve sabitti r, dolayısıyla Yaratan Malkut’un ışığı alması
dan (Kök Safh asından) gelerek 4.safh a olan Yaratı lan Varlığa için onu teşvik etmektedir.
dört safh a vasıtasıyla ulaşır. 4.safh a kendi içerisinde dört
10. Malkut kısıtlamanın kendi açısından yeterli olmadığını
parçaya ayrılır ve daha önceki safh alardan ışığı alır.
hisseder. Ancak yaratı lan varlık alma arzusuyla
4.safh a Erdemlilik Işığı ile dolunca Sonsuz Dünya adını alır .
oluşturulduğundan Yaratan’a nasıl geri verebilir?
BİRİNCİ KISITLAMA, PERDE ve PARTZUF
Malkut eğer ışığı alır ve bundan Yaratan’a haz vermek
1. Erdemlilik ışığı, yaratı lan varlığı yani Alma Arzusunu niyeti yle bir fayda sağlarsa, -çünkü bu Yaratan’ın arzusu ve
tümüyle doldurduktan sonra, bu alma arzusuna kendi Malkut’un arzusu değil- Malkut’un alma arzusu verme
niyeti ni ileti r – Verme Arzusu- . Dolayısıyla 1. aşamada ilk arzusuna benzer: Mutluluğu, verenin mutluluğu için kabul
arzusundan yani alma arzusundan, değişerek verme edersem alma davranışını verme davranışına çevirebilirim.
arzusuna döner.
11. Eğer Malkut tüm ışığı yani Yaratan’ın vermek istediği
2. 4. aşamanın başlangıcından sonra ve Or Hohma (Bilgelik tüm mutluluğu alırsa, bu Malkut’un Yaratan’a verdiği her
Işığı) ile dolduktan sonra, ışık arzunun içindeyken verme şeyi aldığı kadar geri vermesi olur. Buna almak denmez ama
arzusuyla hareket etmesini sağladı. Neden Or Hohma sanki Malkut vermek için davranmaktadır.
arzuya verme isteğini ileti yor?
12. Bizim Dünyamızda da buna paralel bir örnek vardır,
Çünkü, alıcı sadece ışıktan değil aynı zamanda verenin misafi rliğe gelen bir kişiyle ev sahibi. Ev sahibi misafi rini bir
arzusundan da haz duymaktadır. ziyafetle onurlandırır, onun için arzuladığı tüm yemekleri
doğru miktarlarda hazırlar (zira mutluluk ışığı öyle bir kap
3. Yaratan bunu hissetmeyen bir Kli (Kap-Arzu-Ruh)
yarattı ki kalite ve miktar oranı alacağı mutluluğa
yaratabilirdi. Yaratan verendi, ancak alıcı sadece aldığı
eşdeğerdedir.) misafi r çok yemeyi arzulasa da ev sahibinin
hediyeden haz duyardı. Dolayısıyla Dünyamızda da alma
varlığı içinde bir utanç uyandırır çünkü kendisini alıcı olarak
arzusu gelişmemiş insanlar görebiliriz: çocuklar, akli
hissetmektedir ve bu histen dolayı alamamaktadır.
dengesi bozuk insanlar ve ilkel insanlar. Bir çocuk
büyüdükçe aldığı hediyelerden utanç duymaya başlar. 13. Ancak ev sahibi, rica edip yemesi konusunda ısrar
etti kten sonra, misafi re sanki reddetmek ayıp olurmuş gibi
4. Yeti şkin bir insanda, bu his öyle gelişmişti r ki utanç
gelir ve yemenin ev sahibini mutlu edeceğini düşünür. Bu
duygusu hissetmektense başka bir acıyı buna tercih eder.
koşulda misafi r veren, ev sahibi de alan konumuna gelir.
Yaratan bizi özellikle bu kusurla yarattı , bu duyguyla
doğamızı aşabilelim diye, yani alma arzumuzu. Utancı 14. Kabala sadece arzudan ve hazdan bahseder. Alma
yaşayabilmek için yani alma davranışından acı duyabilmek arzusu (Kap) kendisine gelen ve girmek isteyen ışığı (Haz-
için öncelikle aldığımızı anlamamız gerekir. Mutluluk) hisseder. Kap ışığı geri iter ve kaynağına geri
gönderir (misafi r ev sahibinden yemeği almayı reddeder.)
5. Bu sadece Yaratan’ın varlığını hissedebilirsek olur: eğer
Bu hazzı/mutluluğu geri iten güce Perde (Masah) denir.
ben ev sahibini hissetmezsem almaktan utanmam, ama onu
önümde görürsem o zaman utanç duyarım, almam mümkün 15. Mutluluğu geri itme gücünün yardımıyla Kli kendisiyle
olmaz, onunla bir şekilde ilişkim olması gerekir. Belki ona mücadele edip alma arzusunu aşabilir. Bu bize Kli’nin ışığı
karşılık olarak bir şey vermem gerekir, dolayısıyla ondan reddetmesi gibi gelebilir, elbett e kendi alma arzusunu
artı k almayarak, ona karşılığında bir şeyler vererek değiş reddetmektedir ve kendisinin o arzuya güvenmesine izin
tokuş yapmış oluruz. vermemektedir. Bir Kli Yaratan’a ışığı geri gönderme
imkanına sahip değildir, ama bunun yerine Kli’de Yaratan’a
6. Yaratan’a karşı utancı hissetmek Malkut’ta öyle büyük acı
bir haz verme arzusu oluşmaktadır. Bu niyete Or Hozer (geri
uyandırır ki Malkut ışığı almaktan vazgeçer bu duruma
yansıyan ışık) denir. Işık mutluluğun yaşanmasıdır. Or
Tzimtzum (kısıtlama) denir. Bu kısıtlamanın ilk tecrübesidir
Yaşar (direkt ışık) Yaratan’ın yaratı lan varlıklara ihsan
bu yüzden 1. kısıtlama denir. Malkut ışığı almayı
etmek istediği mutluluklardır.
durdurmuştur ve böylelikle artı k alıcı olma konumunda
değildir. 16. Kli ışığı kendi rızası için almayacağına emin olduktan
sonra, Or Hozer’in yardımıyla (Yaratan’a vermek istediği
7. Ancak bu yeterli değildir. Yani Malkut’un üst ışık gibi
hazzın boyutu kadar) ne kadar Or Yaşar alabileceğini ve
davranıp ihsan edip haz vermesi yetersizdir. Yaratan’ın ışığı
bunu Yaratan’ın rızası için yapabileceğini tayin eder.
Malkut’a mutluluk verir ancak Malkut ışığı almayı
reddetmişti r ve dolayısıyla Yaratan’dan haz duymamaktadır 17. Işık Yaratan’dan direkt olarak geldiği için “Direkt Işık”
ve Yaratan’ın arzusunu yerine geti rmemektedir. denir. Kli’nin kendisini sarmasını istemektedir, ancak Kli’ye
giremez çünkü Perde ışığı bloke etmektedir. Dolayısıyla
8. Aslında bunun tersi gerçekti r. Yaratan’ın arzusu yaratı lan
Perde ışığı geri çevirir ve geri dönmesine neden olur. Almak
varlığa mutluluk vermekti r ve Malkut Yaratan’ın arzusunu
için almayı reddeder. Bu durumda Kli, 1. kısıtlamanın
yerine geti rmediğinde Yaratan’a mutluluk vermemektedir.
koşulunu yerine geti rir, kendisi için almama koşulu.
9. Dolayısıyla Malkut Yaratan gibi olmadığından yani
18. Kli, bir daha asla kendi rızası için alma arzusunu
Yaratan’a haz vermediğinden Yaratan’a benzememektedir.
kullanmayacağından emin olunca, Yaratan’ın rızası için ne
kadar alabileceğine dair bir hesap yapar. Bu hesaplama Dolayısıyla Malkut, ışığı almaktan vazgeçer ve ışığı almadan
Perde’nin yardımıyla yapılır. Hesaplamanın yapıldığı yere önceki halinde varolmaya döner. Bu karar tüm kararlarda
Peh (ağız) denir. Perde’nin olduğu yer Peh’ti r. Işığı almadan olduğu gibi Partzuf’un başında olur. Bu karardan sonra
önceki tüm tecrübeler ve kararlar Kli’nin Roş (kafa) denilen tabur’da bulunan Masah (perde) yukarıya Peh’e (ağız) doğru
yerinde yapılır. Burada ışığı potansiyel olarak aldığımız yükselmeye başlar.Perdenin yükselmesi ışıkların Partzuf'tan
varsayılır. ayrılmasına ve ağızdan yukarıya doğru yükselmesine neden
olur.Partzuf’un içine kabul edilmeyi isteyen Or Makif,
19. Kli’nin Roş’unda karar verdikten sonra, Kli ışığı içine
taburda bulunan Masah’ın üstüne hüküm sürer. Aynı
alır. Kli’nin ışığı içine aldığı yere Toh (iç kısım) denir. Kli’nin
zamanda Or Pinimi perdenin üzerine içten hüküm sürer. Bu
Toh kısmındaki yerinde, Or Hohma Yaratan’a haz verme
iki ışık ışığın yayılmasını engelleyen perdeyi yok etmek
şeklinde alınır. Bu ışık Or Hozer tarafı ndan sarılmaktadır;
ister. Perdenin üzerindeki baskılarına Or Makif ve Or
Yaratan’ın rızası için olan niyetle. Ancak Kli tüm Or Yaşar’ı
Pinimi’nin dövmesi (Bituş) denir. Bu 2 ışık perdeyi Tabur'un
alacak kapasiteye sahip değildir, sadece küçük bir kısmını
(Göbek) üzerinde iter ve bu ışığın Partzuf'a alınmasını
alabilir. Masah tüm ışığı kabul edecek güçte olmadığından
engeller. Perde'nin Tabur'dan Sium'a inmesini istemektedir
Sof kısmına ışık gelmez, Kli’nin ışık girmeyen bu kısmına Sof
çünkü böylelikle Or Makif'in tümü Kli'nin içine girebilir.
denir. Roş, Toh ve Sof kısımları beraber bir Partzuf (Yüz,
Surat) oluşturur. Partzuf’ta ışığı almanın durduğu yere Bu durum ev sahibinin sunduğu yemeklerden sadece bir
Tabur (göbek) denir. kısmını alan misafi rin durumuna benzer. Aldığı miktarla
zevk alır, ve bu onu güçsüz bırakır, çünkü alamadığı zevkin
20. Partzuf’un içine alınan ışığa Or Pinimi (içte yansıyan
büyüklüğünü hisseder. Bunun sonucu olarak Perde
ışık) denir. Kli’nin dışında kalan ışığa Or Makif (saran ışık)
Tabur’dan Peh’e geri döner ve ışık kap’tan boşaltı lır. Işık
denir. Or Yaşar, Perde vasıtasıyla Or Pinimi ve Or Makif
Peh’den Patzuf’a girdiği gibi yine Peh’den ayrılır. Işığın
olarak ikiye ayrılır. Her Partzuf’ta bir Roş (kafa) bir de Guf
yukarıdan aşağıya doğru yayılmasına (Peh’den Tabur’a)
(beden) bulunur. Beden iç ve uç kısımlarına ayrılır. Malkut,
"Taamim" (tatlar) denir.
beş bölüm barındırır. Perde her bölümde ne kadar
alınacağını tayin eder ve dolayısıyla her bölüm alan kısım ve Işığın Partzuf’tan ayrılmasına da " Nekudot" (noktalar)
almayan kısım olarak da bölünür. Dolayısıyla iç kısımda beş denir. Işık Partzuf’tan ayrıldıktan sonra, Partzuf’ta izi kalır,
bölüm ve uç kısımda da beş bölüm vardır. buna "Reşimo" (damga) denir. Orot Taamim'in izleri ve
Orot Nekudot'un izi. Taamim’in bıraktı ğı ize "Tagim"
21. Özet : Kli’yi mükemmelleşti rmek için ışık Kli’ye
(taçlar) denir.Nekudot’un bıraktı ğı ize " Oti yot" (harfl er)
Yaratan’ın arzusunu verir. Eksikliğini taşıdığımız şey bu
denir. Işığın yayılması ve sonra ayrılması bir alıcı yaratı r.
ışığın gelip bizi ıslah etmesi ve mükemmelleşti rmesi.
Alıcı zevk hissetti kten ve sonra bu zevkten mahrum
Böylelikle Yaratan gibi olmayı arzulayabiliriz. Kabala
kaldığından, bu haz için samimi bir arzu doğar, çünkü ışık
çalışmak insanı ıslah eden Or Makif’i uyandırır.
ayrıldıktan sonra kabın içinde o mutluluğun izi kalır. Bu
Makale ile İlgili Kısa Sözlük hazzın izi Nekudot ve Taamim’denir.

Or Hohma Erdemlik Işığı Or Hasadim Merhamet Işığı Kab,66 ışıktan mahrum kaldıktan sonra geriye kalan iz bir
arzu oluşturur, alıcının özlemi ve arayışı. Dolayısıyla Oti ot
Or Yaşar Direkt Işık Or Hozer Yansıyan Işık dediğimiz ışığın ayrıldıktan sonra bıraktı ğı iz başlı başına bir
alıcıdır. Kısıtlamadan önce 4.safh a daha önceki dört
Or Pinimi İç Işık Or Makif Saran Işık Roş Kafa Toh İç
safh anın tümünden ışık alır çünkü Yaratan’ın özünden gelen
Guf Beden Sof Son Tabur Göbek Peh Ağız ışık 0-1-2-3-4 safh alarından geçerek gelir.

Sium Son Masah Perde Kli Kap (Alıcı/ Ruh) Dolayısıyla kendi içinde 5 safh a vardır. 4.safh anın her bir
derecesi ışığı ona ters olan ve ona karşı olan safh adan alır:

4.safh anın 0.derecesi (kaynağı), 4.safh anın Or Yehida


IŞIKLARIN UZANTISI VE AYRILIŞI kaynağından alır;

Malkut, OrYaşar'ın bir oranını perde yardımıyla aldıktan 4.safh asının 1. derecesi 1.safh adan Or Haya kaynağından alır;
sonra durur ve daha fazla alamaz. Partzuf'un Roş'unda (Baş
4.safh anın 2. derecesi 2.safh adan Or Neşama kaynağından alır;
kısmında), Malkut sürekli ihsan etme niyeti yle ne kadar ışık
alacağını hesaplar. Ancak, perdenin gücünün oranına göre 4.safh anın 3. derecesi - 3. safh adan Or Ruah kaynağından alır;
Malkut sadece ışığın çok az bir oranını alır çünkü Yaratan’ın
4.safh anın 4. derecesi - 4. safh adan Or Nefeş kaynağından alır;
rızası için almak doğasına aykırıdır. Kli’nin dışında kalan
ışığa Or Makif (Saran ışık) denir . Yayılmasını engelleyen
perdenin üzerinde baskı yapar çünkü tı pkı kısıtlamadan
önceki gibi perdeyi aşıp tüm kli’yi doldurmak ister.

Malkut, Or Makif’le hemfi kir olur ve şu anki haliyle kalırsa


yaratı lışın nedeni olan tüm ışığı sınırsızca alamayacak.
Ancak Malkut alabileceğinden daha fazlasını kabul ederse
kendi hazzı için almış olur. Şöyle ki, Malkut daha fazla
miktarda ışık alamaz ve ayrıca şu anki haliyle de kalamaz.
Sadece 4.safh anın 4. derecesine gerçek yaratı lan varlık dil vardır: Tora’nın dili, Aggada, Talmud ve Kabala anlatı m
denir, zevk alma arzusunu kendisine ait olarak hisseder. yerlerine göre bu diller farklı yerlerde kullanılır.
Çünkü 4. aşamanın diğer safh aları alma arzusu değillerdir;
ÖĞRENCİLERE
bunlar 4. aşamanın ondan önce gelen sıfı rdan üçe kadarki
aşamalardan aldığı arzulardır. Bu yüzden sadece 4. Yaratı lan varlığın bağımsız olması için yaratandan tümüyle
aşamanın 4.safh ası Yaratı lan varlık olarak kabul edilir! 4. bağlantı sız olması gerek, yani yaratanı hissetmemesi lazım.
aşamanın içinde bulunan 0-3 arası safh alar Yaratan’dan Bunu nedeni ışığın Kli’den daha yüce olmasıdır ve Kli’nin
kaynaklanan Alma Arzularıdır. Bundan sonra tüm Manevi içinde ortaya çıktı ğında Kli’yi kontrol eder ve arzusunu
dünyalar ve bu dünya onlardan oluşur. tayin eder. Dolayısıyla yaratı lan varlığın bağımsız olması
için öyle bir koşulda doğmuş olması gerekir ki ışık tümüyle
Tüm dünyalarda bulunan her şey: cansız objeler, bitkiler,
gizli kalsın, böylelikle kişiyi tümüyle maneviyat ve yaratanın
hayvanlar ve insanlar bağımsız alma arzusuna sahip
varlığı hissinden mahrum bıraksın. Bu koşul, yaratı lan
olmayan varlıklardır ve tı pkı robotlar gibi Yaratan’ın onlara
varlığı yaratandan en uzak seviyede yaratarak oluşur. Bu
verdiği doğal arzularla hareket ederler. Ve sadece bir kişi
uzak yere “Olam Hazeh” (bu dünya) denir. yaratı lan varlığın
Maneviyata yönelik bir arzu edinirse, bu dünyanın
bağımsızlığı, üst ışıktan etkilenmeyişine ek olarak hem
sınırlarının ötesinde bir arzu, kişi o zaman doğasını aşar ve
güçsüz hem de içinde bulunduğu koşulu yani gerçeği ve
edindiği perde kadar bağımsız olur!
gerçeğin nedenini idrak edememekte,. Dolayısıyla yaratan,
Kendi rızası için alma arzusu sadece 4. aşamanın yaratı lan varlığın doğumu ve gelişimi için bir ortam
4.safh asından doğar ve sadece kendisini alıcı olarak yaratmalıdır:
hisseder. Ancak 4.safh a ışığı almayı kısıtlama kararı aldıktan
1)Işığını kısıtlayabildiği kadar kısıtlamak, Tızimtzum
sonra, ışık 4. aşamanın tüm 5 safh asından kaybolur çünkü
(kısıtlama) arkasına Tızimtzum. Bu şekilde yukarıdan
sadece 4. aşamanın 4.safh ası ışığı alır. 4.safh anın içinde
aşağıya seviyeler oluşturulmaktadır, "Eyn sof" (sonsuz)
bulunan 0-3 arası safh alar sadece alma arzusunun gelişme
seviyesinden, ki bu yaratana yakın yerdir, aşağıya doğru “bu
safh alarıdır. 4.safh adan sonra ışığı alma kararı verdiğinden
dünyanın” seviyesine, yaratandan en uzak noktaya. Bu
bu arzu 0-3 aşamaları içerisinde 4.safh ada gelişerek Mutlak
oluşuma dünyalıların ve Partzufi m’in açılımı denir.
potansiyeline 4.safh anın 4. aşamasında ulaşmıştı r. Bu
yüzden sadece bu safh ada Yaratı lan varlıktı r, aynı zamanda 2) Böyle bir koşul yaratı lan varlık için hazırlandıktan sonra,
4.safh anın 0-3 aşamalarından da ayrılmıştı r. yaratı lan varlığın içinde bulunduğu halden yukarıya doğru
yaratanın seviyesine çıkabilme olasılığını oluşturma
Ayrıca Tzimtzum’dan (sınırlama) sonra bu Malkut kendi
koşulunu hazırlamak da gerekmektedir. Bu nasıl
içerisindeki 5 safh asına ışığı Masah’ı boyunca alır, bu 5 ışık
mümkündür? Tızimtzum rişon’ dan (1. kısıtlama) sonra Or
Malkut’un 5 safh asına girer. Ve buna Partzuf’un Toh’u (iç
(ışık) küçük bir Kli’ye ulaşamaz ve giremez! Sonuç iti bariyle,
kısmı) denir. Işıkların Peh’den Toh’a giriş sıralaması az olan
yaratan insan için "Segulah" (şifa) yarattı – daralmış bir
ışıklardan fazla olanlara doğrudur. Ve bu ışıklara verilen
Kli’yi bile saran ve aydınlatan Or Makif’i (saran ışık).
isimler şöyledir: Nefeş, Ruah, Neşhama, Haya ve Yehida –
NaReNHaY denir. Rav Aşlag bu şifayla ilgili 10 ışığın çalışmasına giriş adlı
kitabının 155. Paragrafı nda bahsetmekte:
Işıkların Partzuf’a Girişi ve Işıkların Partzuf’dan Çıkışı
“Buna göre kişi sorabilir: ve böyle ise neden kabalistler
Malkut’un 5 safh asına 0-1-2-3-4 denir . Kısıtlamadan sonra
bütün insanların kabala ilmini öğrenmesi gerekti ğini
Perde vasıtasıyla bu kısımlara ışık girince bunlara Sefi rot
söylerler? Elbett e burada çok önemli bir konu var ve
denir, çünkü ışık içlerinden parıldar, Sefi ra kelimesi safi r
açıklanması gerekir: Kabala çalışanlar için ölçülemeyen
kelimesinden gelir ve ışıldamak anlamındadır. 0-4 safh aları
muhteşem bir şifa vardır ve kişi ne çalıştı ğını
yerine şimdi bu Sefi rotların isimlerini kullanmaya başlarız:
anlamayabilir ancak arzu ve anlama isteğinin gücüyle
Keter, Hohma, Bina, Zer Anpin, Malkut.
ruhlarını saran ışığı canlandırırlar.”
Işıkların ayrıldığı zaman bıraktı kları izlere harfl er
Bu demekti r ki yaratana yakınlaşmak isteyen her kişi
denir:Yud’un ucu – yud – hey – vav – hey , ışık olan: Nefeş –
sonunda yaratanın baştan düşündüğü tüm yaratı lanlara
Ruha – Neşhama – Haya – Yehida , 5 Sefi rot: olan Keter-
iyilik yapma niyeti ni gerçekleşti rip, tüm muhteşem anlayışa
Hohma-Bina-Z’A-Malkut'tan ayrıldıktan sonra 5 harf geriye
sahip olması, kesindir. Ancak bu hayatı nda buna
kaldı: Yud’un ucu - Yud - Hey - Vav – Hey. Bu harfl erden
ulaşamayan bir kişi sonraki reenkarnasyonlarında ulaşır- ta
manevi kitapların nasıl yazıldığını sabah derslerinde
ki yaratan onun için planlayıp niyet etti ği şey gerçekleşene
çalışmaktayız. Manevi kitaplarda yazılanlar bu harfl erden
kadar. İnsan mükemmellik seviyesine ulaşamadığı sürece
oluşmuştur ve manevi kitaplarda tarihi olaylar Zohar
insana ulaşması gereken ışıklara saran ışıklar denir . Bu
kitabında şöyle yazar:
ışıklar kişinin yanında
“Yazılanların hepsi Yaratan’ın isimleri” Şöyle ki tüm
durmakta, ancak kişinin alabilmesi için Kli’sini gelişti rmesini
yazılanlar bizlere ya alıcının içinde bulunduğu tüm
bekler ve o noktada gelişen Kli’nin içerisinde Kli’yi
hallerden yada alıcının hareketleri anlatı lmakta.
doldurur.
Kabalistler edinimlerini anlayabileceğimiz şekilde
Dolayısıyla insan, alıcıdan mahrum olunca ve Kabala
anlatabilmek için farklı diller oluşturdular. Bu yüzden birkaç
kitaplarını çalışıp ışıkların ve alıcıların kendi ruhunun
özelliklerine göre okuduğu zaman bu ışıklar kişiye belli bir Örneğin, Kutsal Kitabı okumaya kişi kitabı öperek başlar ve
derecede ulaşır ancak ruhunun içinde yer almadan gelir, bu isimler üzerine yanlışlıkla dudaklarını koyup koymadığına
çünkü henüz nitelenmiş bir alıcı daha oluşmamıştı r. Kişi dikkat etmez ve Zohar kitabında da bu isimlerin manevi
çalışmalarına devam etti kçe bu ışıklardan faydalanır ve seviyeleri temsil etti ği yazılıdır. Mesela Firavun Malkut'u
kişiye ıslah geti rir ve bu insanı mükemmelliğe doğru çeker. temsil eder, Lavan erdemliliğin yüzünü.
Ancak çok kesin ve katı bir koşul vardır, kişi bu kitapları
REŞİMO (İZ, İZLENİM, ANI)
çalışırken insansal karakteristi kleri insansal olmayan
objelerle ilişkilendirmemelidir ve aklında fi ziksel maddeleri Bir insanın bir hareketi doğru bir şekilde yapabilmesi için
hayal etmemelidir. Zira “kendinize put veya resimler aşağıdaki koşulların yerine geti rilmesi gerekir:
yapmayacaksınız” emrine karşı gelinmiş olur ve bu kişiye
fayda yerine zarar geti rir. 1. Tam olarak ne başarmak istediğini bilmeli,

Buradan ortaya çıkan şey şu ki Kabalayı doğru çalışmak 2. İstediği şeyi nasıl elde edeceğini bilmeli,
ancak kişiyi hayatı nın amacına ulaştı rabilir. Ve bunu tüm
3. Başarmak istediği şeye ulaşabilecek güce sahip olmalı.
kabalistler bu şekilde yazmaktadır. Bu bir şifadır – ve bunun
yardımıyla herkes bu dünyanın seviyesinden maneviyata Ancak istediği şey belirgin değilse, ya da ne yapması
doğru yükselebilir: sadece saran ışığın yardımıyla. Eğer bu gerekti ğini bilmiyorsa, ya da bunu yapacak yeterli gücü yok
koşul olmasaydı içinde bulunduğumuz şu anki seviyeden ise kişinin başarılı olması mümkün değildir. Bu hem fi ziksel
yükselmemiz mümkün olmazdı, çünkü Kli’yi ihsan etmenin hem de manevi dünya için geçerlidir çünkü fi ziksel dünya ile
tek yolu ışıktı r. Zira bu egoisti k dünyaya ışık gelemez! Maneviyat arasındaki tek fark arzunun mutluluk duyulması
için nasıl kullanıldığıdır.
Çalışmanın amacı Yaratana yakınlaşmaktı r. Bu yüzden
öğrenci deyimlerin açıklanışını çok iyi anlamaya Yaratan dışında sadece bir tane Yaratı lan vardır – mutlu
çalışmalıdır. kutsal kitaplar maneviyatı edinmiş özel kişiler olma arzusu -. Dolayısıyla Yaratı lışta olan her şey ya ışıktı r
tarafı ndan yazılmıştı r ve içlerinde gizlenmiş olan üst ışığı ya da mutluluk, kab (Kli) ya da mutlu olma arzusu. Bu
taşırlar. Kabalisti k kitaplar “Dalların dili” denilen özel bir yüzden yapılacak herhangi bir doğru hareket her ikisiyle
dille yazılmışlardır: kelimeler bu dünyadan alınmıştı r ve ilgili bilgi barındırmalı: ışık hakkında bilgi ve kab hakkında
onların yardımıyla manevi fi kirleri açıklamak mümkündür. bilgi. Yani, manevi bir algı içerisinde olabilmek için bu iki
şey hakkında bilgi sahibi olmak gerekir.
Bizim Tavsiyemiz:
Bunun nedeni manevi diyarda 2 genel kavram vardır: ışık ve
1- Kabala konusundaki Zohar, Ari’nin yazıları, Rav Aşlag'ın
kab. Dolayısıyla kabın bir önceki haliyle ilgili olarak
yazıları dışında tüm kitapların terk edilmesi.
arkasından 2 çeşit iz bırakır: geçmişle ilgili anılar ve bilgi,
2- Bazı kabalistlerin “Beden” kelimesi yazan yerlerde buna “Reşimot” (İzlenim) denir . Dolayısıyla her kab
fi ziksel bedenimizle ilişkilendirmeleri kabul etmemeleri. içerisinde her zaman 2 tane Reşimo vardır. (Reşimot’un
Dolayısıyla öğreti lerinde kişinin merhameti nin sağ elinde ve tekili) hem ışıktan Reşimo hem de kab'dan Reşimo.
gücünün ise sol elinde olduğu, hatalı öğreti lerden ve
Işıktan kaynaklanan Reşimo kabın içine girip sonradan
kabalistlerin anlattı ğı şeylerle “kendinize heykel yapmayın”
kabdan ayrılan ufak bir bölümdür. Kaba ait Reşimo ise kabın
sözlerine çelişkili davranan kabalistleri kabul etmemek.
orijinal halinde iken sahip olduğu ama şimdi azalan
Peki Neden Bu Şekilde Açıklıyorlar? perdesinin gücüdür. Dolayısıyla, şimdiki perdenin gücü
kabın daha önce sahip olduğu perdenin gücü değildir, şu
1. Çünkü kendileri anlamamakta. anda ise şimdi sahip olduğu perdenin gücüyle ilgili bilgi
kab'da kullanılabilir.
2. Ve eğer gerçekten manevi güçlerle beden arasında direkt
bir ilişki olsaydı (ki kendisine “Kabalist” diyen insanlar buna Dolayısıyla her kabda her zaman :
inanmak isti yor), bununla insana hayatlarında nasıl başarılı
olabileceklerini ve bedenlerini nasıl iyileşti rebileceklerini 1. Kabın içinde olan ışığın Reşimo’su
öğretmeleri mümkün olurdu. Ve böyle bir tavsiye için
2. Kabın sahip olduğu perdenin Reşimo’su
pazarda insanlardan büyük ücret talep edebilirlerdi.
Bu her iki Reşimo tek bir Reşimot olarak kabul edilir.
Şu bir gerçekti r ki insanı kabala ilmine çeken şey daha
Herhangi bir davranışı yapabilmek için bu Reşimot’un kabda
büyük başarı edinmek ümididir. Her birimiz zevk alma
olması bir gereklilikti r. Zira bir önceki harekett en sonra
arzusundan yaratı ldık ve bu noktadan başlarız, başkaları
kab'da Reşimo kalmasaydı, kab ne isteyeceğini ve istediğini
hayatlarında hiçbir şey edinmemişken ve edinmiş hayali
nasıl elde edeceğini bilemezdi.
altı nda yaşarken, kişi doğru yönlendirme ile sonsuzluğu
edinebilir. Aynı şekilde Kutsal Kitapları sanki tarihsel bir Yaratı lışın baştan sona geçirdiği tüm süreç Eyn Sof’un
hikaye olarak anlatan kişi de Zohar kitabına aykırı Malkut’unun çeşitli halleridir ve Or Makif (Saran Işık)
davranmaktadır, zira Kutsal Kitapların hepsi Yaratan’ın vasıtasıyla zincirleme hallerden geçerken, içinde bir önceki
isimlerinden oluşmaktadır ve bu kelimelerin hepsi kutsal haliyle ilgili Reşimo uyandırır. Bu Reşimo bir önceki
olup bu dünyaya ve insana referans vermemektedir. halinden sonra içinde kalır.

Atzilut seviyesinde Kutsal Kitaplardaki tüm isimler, Firavun 4.safh a ışıkla doludur ve kendisini alan olarak hissederek
ya da Balak gibi kötü insanların isimleri bile kutsaldır. ışığı kısıtlama kararı verir. Işık ayrılır. Malkut içerisinde
ışığın olduğu zamandan Reşimo kalır. Kısıtlamadan sonra Yetzira:
ışık tekrar gelir. Malkut sadece Yaratan’a ihsan edebilme
Partzuf Keter - Ati k - Işığın Reşimosu - 4, Kabın Reşimosu -
niyeti yle alabileceği kadar alma kararı verir. Bu hesaplama
4.Partzuf Chochma - Arih Anpin (A"A) - Işığın Reşimosu - 4,
için şu bilgiyi kullanır:
Kabın Reşimosu -3.Partzuf Binah - Abba Ve Ima (AV"I) -
Bir önceki halin ihsan etme için alma arzusunun Reşimo’su. Işığın Reşimosu - 3, Kabın Reşimosu - 2.Partzuf Zeir Anpin -
Bu Reşimot’a göre Malkut, Roş’ta (Kafa) hesaplamayı Zeir Anpin (Z"A) - Işığın Reşimosu 2, Kabın Reşimosu -
yaptı ktan sonra, almaya karar verdiği miktarı Guf’a (Beden) 1.Partzuf Malkut - Nukvah - Işığın Reşimosu 1, Kabın
alır. Kab almaya karar verdiği miktar kadar ışığı aldıktan Reşimosu - 0.Olam
sonra, Or Makif perdeye baskı yapar ve arındırır. Perde
Asiya: Partzuf Keter - Ati k - Işığın Reşimosu - 4, Kabın
tekrar peh’e (Ağız) döner ve Partzuf boşalır.
Reşimosu - 4.Partzuf Chochma - Arih Anpin (A"A) - Işığın
Perde, Partzuf Galgalta'nın Peh’ine Tabur’dan yükselince, iç Reşimosu - 4, Kabın Reşimosu -3.Partzuf Binah - Abba Ve
ışık (Or Pinimi) Galgalta’dan ayrılır ve Guf’un perdesinde Ima (AV"I) - Işığın Reşimosu - 3, Kabın Reşimosu - 2.Partzuf
arkasından ışıkla ilgili Reşimo bırakır. Ancak Masah'ın Zeir Anpin - Zeir Anpin (Z"A) - Işığın Reşimosu 2, Kabın
gücüyle aldığı ışığa ait Reşimo geride kalmaz. Bunun nedeni Reşimosu -1.Partzuf Malkut - Nukvah - Işığın Reşimosu 1,
Perdenin ışığı kısıtlama kararı almasıdır, böylelikle kendi Kabın Reşimosu - 0.Dünyaların Perdesinin Reşimotunun
gücünü geçersiz kılıp Reşimo’yu silmiş olur. Bayağılığı Olam Keter - Olam Adam Kadmon – 4 Olam
Hohma - Olam Atzilut - 3 Olam Binah - Olam Briya – 2 Olam
Dolayısıyla bir önceki perdeye ait Reşimo kaybolur. Perde
Z’A- Olam Yetzira – 1 Olam Malkut - Olam Asiya – 0 Olam
tekrar Peh’te (Ağız) olduğundan üst ışığın kendisine alma
Asiya’dan sonra hiç Reşimot kalmadı. Olam Atzilut’un
isteği ile yaptı ğı baskıyı hisseder. Bu noktada tekrar
Malkut’u Partzuf AV"I’ye yükselir ve yeni bir Partzuf
Malkut’ta ışığı ihsan etme amacıyla alma arzusu doğar
doğurur. Bu Partzuf’a “İlk İnsan” ya da “Adam Kadmon”
ancak bu yeni bir Reşimotladır.
denir. Kırılan en küçük kabdaki en küçük Reşimo kişinin
Özet: ışığa ait Reşimo – ışık kab'dan ayrıldıktan sonra maneviyata olan özlemidir ve“kalpteki nokta” olarak
ışıktan geriye kalan bir parçadır. Ve bu 2. Partzuf’un adlandırılır. Bu Reşimot dünyamızda bazı insanların içinde
doğumunun tohumu ve köküdür. Ve bu şekilde ışıklar üst yer alır ve içi ışıkla doldurana kadar kişiyi rahat bırakmaz.
dünyalardan aşağıdaki varlıklara uzanır . Şöyle ki gelişimin
Varoluşun yukarıdan aşağıya olan sürecinde kişinin aşağıdan
etkeni sadece Reşimo’nun vasıtasıyladır.
yukarıya çıkacağı seviyeler oluşturulmuştu. Dolayısıyla
Reşimott an Doğan Partzufi m (Partzuf’un çoğulu) ve Olamot insan herhangi bir manevi basamağa ulaşınca içinde üst
(Dünyalar) Olam Adam Kadmon: seviyeden kaynaklanan Reşimot ortaya çıkar ve insan bu
şekilde maneviyatı n basamaklarından yukarıya çıkar. Ayrıca
Partzuf Keter - Galgalta – Işığın Reşimosu - 4, Kabın bizim dünyamızda varolan bir insana açılan Reşimot ve aynı
Reşimosu - 4.Partzuf Hohma – A”B– Işığın Reşimosu - 4, şekilde kişiye kapalı olan Reşimot vardır; kişi bu Reşimotla
Kabın Reşimosu - 3.Partzuf Binah – SA”G – Işığın Reşimosu - çalışarak bizim dünyamızdan manevi dünyaya yükselir.
3, Kabın Reşimosu - 2.Partzuf Z’A– MA”H – Işığın Reşimosu -
2, Kabın Reşimosu - 1.Partzuf Malkut – BO”N – Işığın Partzufi m’in (Partzufl ar’ın) Doğuşu 4. aşama doğup tüm
Reşimosu - 1, Kabın Reşimosu - 0.Partzuf Nekudot de SA"G ışığı aldığında “Sonsuzluğun (Eyn Sof) Malkut’ (Krallığı)”
– Işığın Reşimosu - 2, Kabın Reşimosu - 2.Olam denir. Buraya Malkut denir çünkü buraya alma arzusu
hükmetmektedir. Eyn Sof (“Sonu Olmayan”) denmesinin
Nikudim: sebebi de hiçbir kısıtlama olmadan ışığı almasından
kaynaklanır. Malkut yaratı lan tek varlıktı r. İçinde bulunduğu
Partzuf Katnut ( Küçüklük) - Işığın Reşimosu - 1, Kabın
tüm diğer hallere “Olamot” (Dünyalar) denir, bu kelime
Reşimosu - 0.Partzuf Gadlut ( Büyüklük) - Işığın Reşimosu -
“alama” dan türeti lmişti r ve İbranice’de gizli anlamındadır.
4, Kabın Reşimosu - 3.Olam
Malkut’un içinde bulunduğu tüm koşul ve haller ışığın
Atzilut:
Malkut’a gizli olarak Yaratan’dan gelmesinden kaynaklanır.
Partzuf Keter - Ati k - Işığın Reşimosu - 4, Kabın Reşimosu - Malkut’un kendisi ışığı gizlemektedir ve perdesi zayıf
4.Partzuf Hohma - Arih Anpin (A"A) - Işığın Reşimosu - 4, olduğundan az bir miktar ışık alır.
Kabın Reşimosu -3.Partzuf Binah - Aba ve Ima (AV"I) - Işığın
4.safh a ışığı alır almaz ışığın Yaratan’dan geldiğini ve
Reşimosu - 3, Kabın Reşimosu - 2.Partzuf Zeir Anpin - Zeir
kendisinin arsızca aldığını hisseder. Bu koşuldan Malkut çok
Anpin (Z"A) - Işığın Reşimosu 2, Kabın Reşimosu 1.Partzuf
rahatsız olur ve bir daha alıcı olmak istemez. İçinde
Malkut - Nukvah - Işığın Reşimosu 1, Kabın Reşimosu 0.
bulunduğu hal özgür irade ve arzudan kaynaklandığından
Olam Briya: gelecekteki koşulları da içerir, dolayısıyla Malkut gelecekte
kendi için bir miktar ışık almak istese bile bunu yapmakta
Partzuf Keter - Ati k - Işığın Reşimosu - 4, Kabın Reşimosu - başarılı olamaz çünkü daha önce aldığı karar tüm Malkut’a
4.Partzuf Chochma - Arih Anpin (A"A) - Işığın Reşimosu - 4, hükmeder. Gelecekte Malkut’un değişik birçok ek kararları
Kabın Reşimosu -3.Partzuf Binah - Abba Ve Ima (AV"I) - olacak ve her defasında aldığı karar o an ve sonrası halleri
Işığın Reşimosu - 3, Kabın Reşimosu - 2.Partzuf Zeir Anpin - kapsayabilir daha önceki koşulları bu karar etkilemez.
Zeir Anpin (Z"A) - Işığın Reşimosu 2, Kabın Reşimosu - Bunun nedeni seviyelerin yukarıdan aşağı doğru
1.Partzuf Malkut - Nukvah - Işığın Reşimosu 1, Kabın inmesindendir. Mükemmelden daha az mükemmele doğru.
Reşimosu - 0.Olam
Dolayısıyla her yeni karar o seviyenin zayıfl ığından 2. İçinde bulunan perdenin gücünü bundan sonra
kaynaklanır ve bu yüzden her karar ek bir kısıtlamadır. Her kullanmama kararıyla.
karar en sınırlı olan şey üzerinde etki eder daha yüksek olan
Partzuf’un Roş’unda ışıkla karşılaşmasından sonra perdede
konumları değil, yani daha bütün halleri etkilemez.
tekrar Yaratan’a ihsan etmek niyeti yle ışığı alma arzusu
Malkut’un alıcı olmama kararı aldığı koşulları içeren Olam uyanır. Dolayısıyla EynSof’un Malkut’unda yeni bir Reşimo
Eyn Sof’da (Sonu Olmayan Dünya) kendisinden ışığın belirir. Bu Reşimo ve bir önceki Partzuf’da ki iç ışıktaki (Or
tümünü boşaltı r ve boş kalır, bu duruma “ Olam Tizimtzum” Pinimi) Reşimo’da Masah çift leşme (“Zivug”) oluşturur ve
(Sınırlama Dünyası) denir. Işık Malkut’un talebine uymak yeni Partzuf’u doğurur.
zorundadır, zira Yaratan’ın arzusu yaratı lanlara mutluluk
Her Partzuf’da 2 perde vardır:
vermekti r ve manevi boyutt a hiçbir zorlama yoktur. Eğer
bizim dünyamızda da zorlama görürsek bu ilahi takti r 1. İlki Peh’de sabitti r ve kendisine gelip Partzuf’un Toh’unu
tarafı ndan gelmemektedir! doldurmak isteyen tüm ışığı geri çevirmek içindir. Bu perde
ışığı geri çevirir ve bu şekilde ilk kısıtlamanın gerekliliğini
İlk sınırlamadan sonra kısıtlanan Malkut’tan geriye Reşimot
yerine geti rir.
(izlenimler) kalır: Orada var olan ışıktan alınan mutluluk.
2. Malkut, Yaratan’ın rızası ve O’na fayda sağlamak için
Hissetti ği hüzün ve bu hüzün ışığı reddetmesine neden oldu
alacağından emin olduktan sonra, 2. perde devreye girer,
İlk kısıtlamadan sonra ışık tekrar Malkut’a geri döner,
“Masah HaMekabel” (alan perde) ve: ışığın ne kadarını
tekrar onu doldurmak istemektedir, zira Yaratan’ın
ihsan etmek için alabileceğini tartar.
yaratı lanlara mutluluk verme arzusu sabitti r. Ve sadece bu
düşünce yaratı lışın tüm safh alarında işler. bizlere olanlar Karardan sonra, Masah Hamekabel (Guf’un perdesi) ışığı
iyiliğimiz için değilmiş gibi gelse de. almaya başlar, Peh’den aşağı doğru inmeye başlar, ışık
Partzuf’un Toh’una girer. Partzuf’un Toh’unda ki ışığın
Malkut, Partzuf’un Roş’una (Baş) yükselir, Yaratan’ın
miktarı Roş’un Partzuf için verdiği kararın miktarına
niyeti ni hisseder, tı pkı misafi r ve ev sahibi örneğindeki gibi.
ulaşınca, Guf’a inen Masah almayı durdurur. Bunun nedeni
Malkut eğer Yaratan’dan bir şey almazsa O’nun kendisine
Guf’da ki perdenin her zaman sadece Roşda ki perdenin
verdiği şekilde Yaratan’a bir şey vermediğini görür. Tüm
verdiği kararı uygulamasındandır.
bunlardan Malkut bir karar verir. Yaratan gibi olmak için
Yaratan’ın kendisine verdiğini almaya karar verir. Guf’un perdesi tekrar Peh’e döndüğü zaman, daha önce
içerisinde olan ışığın izlenimi dahil olarak döner. Ve tekrar
Malkut Reşimot’un yardımıyla tam olarak kesin bir hesap
Peh’de ki Masah’a dahil olduğunda, tekrar Partzuf’un
yapabilir: Kendisini mutlulukla dolmuş hissinin Reşimot’u,
Roş’un da bulunan üst ışığın aldığı hazzı hisseder. Bu
buna “Hitlabşut’un Reşimot’u” denir (ışığın kendisini
durumdan alma arzusu uyanır. Kendi üzerinde, Yaratan’ın
giydirdiği kıyafeti n izlenimi), şimdi sahip olduğu perdeyle
kendisi için hazırladığı zevkleri alması için baskı
ışığın girdiği kıyafeti n Reşimot’unu karşılaştı rır. Bu
hisseder,“Veren” olduğunu ve yaratı lanın almasını istediğini
durumdan bir karara varır: ne kadar mutluluk duyabilme
hisseder.
hakkına sahip ki, aldığı zevk sadece Yaratan’ı mutlu
edebilsin. Malkut kısıtlamadan sonra ne kadar alacağına dair bir hesap
yaptı , o kadar aldı, ışığın gerisini almayı kesti . İç ışığın
Yukarıdaki ışığı ne kadar alacağına dair verdiği karardan
Reşimosu Peh’de bulunur. Şimdi bu Reşimo’nun yardımıyla
sonra, Malkut önündeki ışıktan o miktar kadar Roşuna alır.
Malkut bir sonraki sefer ne kadar ışık alacağına karar verir.
Bu ışığa “Ta-amim” (Tatlar) denir. Aldığı ışığın miktarı
Zira taburdayken 4. seviyenin bayağılığında almayı
Partzuf’un Guf’una (Partzuf’un bedeni) girişi sona erdikten
durdurma kararı verdi ve bu yüzden bu seviyenin
sonra, ışığı alan perde ışığın “Toh’da” (Partzuf’un iç kısmı)
bayağılığını hissetmemekte, sadece 3. seviyenin bayağılığını
yayılmasını durdurur. Perde ışığın devam etmesine izin
hissetmekte. Dolayısıyla daha önce içinde olan ışığın
vermez zira Malkut kendi zevki için olmadan alabileceği
Reşimosuyla ve 3. seviyenin bayağılığıyla Yaratan’dan,
maksimum ışığın ne kadar olduğuna karar vermişti . Ve eğer
Yaratan’a ihsan formuyla ne kadar ışık alacağına karar verir.
daha fazla alırsa sadece kendisi, kişisel zevki için olmuş
Bu hesaplama Roş’un perdesinde yapılır, ancak bayağılık
olur.
seviyesi öncekinden daha az olduğundan, perde şimdi
Dolayısıyla perdenin durduğu yerde ve daha fazla Peh’de değil ama Partzuf’un “Hazeh”’inde (göğüs) yer alır.
almadığında, Malkut tekrar ışık tarafı ndan ışığı alması için Bunun nedeni Hazeh’in Peh’e nazaran, Guf’un 3. derece
baskı hisseder. Bu seviyeye “Tabur” (göbek) denir. Eğer bayağılık seviyesinde olmasındandır; Peh – Aviut (bayağılık)
Malkut daha fazla ışık alırsa, bu sadece kendi zevki için 4, Hazeh – Aviut 3, tabur – Aviut 2, Yesod –Aviut 1 ve
olur. Dolaysıyla ışığın hepsini durdurmaktan başka seçeneği Partzuf’un sonu – Aviut 0.
yoktur. Tüm kararlar her zaman Partzuf’un Roş’unda olur,
Dolayısıyla Masah taburdan Peh’e yükseldikten sonra yeni
sonradan bedende harekete geçer, dolayısıyla bu noktada:
bir Zivug yapmak için istek duyar ve Hazeh’e iner ve orada
Roş’da ışığı almama kararından sonra, perde tabur’dan
ne kadar alacağına karar verir. Bu hesaplama 2.Partzuf’un
Peh’e (ağız) yükselir ve ışığı Guf’dan dışarı atar.
Roş’unu doğurur. Kararına açıklık geti rdikten sonra, perde
Perde Peh’e şunlarla gelir: Peh’den aşağıya doğru ışığı almaya karar verdiği yere iner.
Burası 2. Partzuf’un taburu olacak. Boş kalan tüm kablar
1. Partzuf’u dolduran ışığın Reşimotuyla.
taburdan Partzuf’un sonuna kadar olan yerde bulunur.
İkinci Partzuf’un sonu ve geriye kalan Partzufi m, 1. dolabilsin ve, bu koşulda Yaratan’ın arzuladığı yaratı lışın
Partzuf’un taburu altı nda yer alamaz çünkü 1. Partzuf’dan amacına ulaşabilsin.
sonra gelen Partzuf’ların hiç birisinde 4. dereceden
Tıpkı Malkut gibi, Malkut’un her parçasında da alma
Aviut’un perdesi yoktur.
arzusunun 5 bölümü vardır. Bunun nedeni arzunun
İkinci Partzuf oluşup Roş’da alabileceği miktara karar oluşumundan önce her zaman 4 safh adan ışıkla gelişimi bir
verdiği zaman taburdaki perdede saran ışıkla iç ışık arasında önkoşuldur. Dolayısıyla her Partzuf ya da kab aynı sabit
“Bituş” (dövme, çarpma, vuruş) oldu. Burada da, perde yapıya sahipti r; bayağılığına göre 5 bölümden oluşan: Keter,
taburda kalamayacağını anlar, zira daha fazla alabilmesi için Hohma, Bina, Z’Ave Malkut – aynı zamanda:
yeterli gücü yoktur ve eğer içinde bulunduğu koşulda
Yud’ un ucu, Yud – Hey – Vav – Hey olarak adlandırılır.
kalmaya devam ederse yaratı lışın amacına ulaşamaz.
Malkut 5 temel parçaya ayrılır ve bunlara Olamot (dünyalar)
Bu yüzden Masah kendisini arındırmak ve Peh’e yükselip
denir: Olam Adam Kadmon (A”K), Olam Atzilut, Olam Briya,
ışığı Guf’dan reddederek kendisini arındırmak istedi. Burada
Olam Yetzira, Olam Asiya. Her dünya da 5 Partzufi me ayrılır:
da aynı şekilde perdede bir izlenim kalır. Bu daha önce
Ati k, Arih Anpin (A”A), Aba ve İma (AV”I), Z ’A(Z”A), Nukva
Partzuf’u dolduran ışığın anısı. Peh’e geldiğinde Peh’de ki
(dişil, Malkut).
Masah’a dahil olur ve tekrar Yaratan’ın rızası için ışığı alma
arzusu uyanır, Malkut’un genelinde var olan bir Reşimo Her Partzuf’un 5 Sefi rot’u vardır – Keter, Hohma, Bina, Zer
uyanır – 2. dereceden Aviut’un Reşimosu. Reşimo Anpin, Malkut. Dolayısıyla
öncekinden daha az olduğundan, Masah bu Reşimo’ya
endeksli olarak 2. Partzuf’un Hazehine iner, Zivug yapar ve Olam Haze’den (“bu dünya”) Eynsof’a (“sonu olmayan”)
ışık alır. kadar 5x5 Partzufi m mevcutt ur. Ve her Partzuf’un 5
Sefi rot’u vardır. Dolayısıyla tüm dünyalarda toplam
Perdenin aldığı ışık miktarı 3. bir Partzuf oluşturur. Ek 5x25=125 Sefi rot ya da seviye bulunmaktadır.
olarak bu Partzuf dışarı çıktı ktan sonra, iç ve saran ışık
arasındaki Bituş’dan dolayı arınır, perde Peh’e yükselir, Her seviyede: Sefi ra, ya da Partzuf, ya da Olam – Eyn Sofun
sonra Hazeh’e iner ve 1. dereceden Aviuta sahip olan bir Malkut’un da bulunan genel alma arzusunun bir parçasıdır.
sonraki Partzuf’u doğurur. Perdenin gücüne göre arzu ışığı alabilmektedir.

Benzer bir şekilde son Partzuf Aviut 0 derecesinde oluşur. Var oluştaki her parça, en küçüğü bile aşağıdakilerden
oluşmuştur:
Or Yaşar: Direkt/ Düz Işık Or Hozer: Geri Yansıyan Işık Or
Makif: Saran Işık Or Pinimi: İç Işık Roş: Baş/ Kafa Kli: Kab 1. Alma arzusunun 5 parçası ("Ratzon Lekabel"),
Masah: Perde Guf: Beden Var Oluşun Geneli Kısıtlamadan 2. Üzerinde bulunan perdenin 5 parçası,
sonra bir dizi Partzufi m (Partzuf kelimesinin çoğulu) oluştu.
Her Partzuf Malkut’tan farklı bir perdeyle ayrıldı. 4.safh anın 3. Perde vasıtasıyla alınan ışığın 5 parçası.
bayağılığını kaldırabilecek güçte bir perdeyle oluşan ilk
Dolaysıyla yaratı lışın herhangi parçası arasındaki fark
Partzuf’a Galgalta denir.
sadece sahip olduğu perdenin ölçüsüne bağlıdır. Perdenin
Partzuf Galgalta’dan sonra Partzuf A”B oluştu ve 3. büyüklüğü ışığın kalitesini ve arzunun içine giydirilmiş ışığın
dereceden bayağılığı kaldırabilecek perdeye sahipti r. türünü tayin eder. Tıpkı fi ziksel bedenimizde olduğu gibi,
Partzuf SA”G sonra gelir ve ışığı ancak 2. derece bayağılık tüm fi ziksel bedenlerin aynı parçaları vardır, aynı şekilde,
seviyesiyle alacak güçte bir perdesi vardır. Sonrasında tüm Partzufi m aynı yapıya sahipti r ve aralarındaki fark
Partzuf M”A oluşur ve 1. Seviyeden bayağılıktaki ışığı alacak neyle dolduklarıdır, kabın doluşu.
güce ancak sahipti r. En son olarak Partzuf BO”N doğar ve
Partzuf 5 bölümden oluşur ve 5 genel harfl e isimlendirilir
sıfı r (kök) seviyesinin bayağılığında bir perdeyle ışık alabilir.
(bu harfl er İbranice alfabeden alınmıştı r ve kabların
Partzufi m’in isimleri aldıkları ışığın kalitesine ve miktarına isimlerini temsil eder): Yud’un ucu–Yud–Hey–Vav–Hey .
göre verilmişti r. Malkut yaratı lan tek varlık olduğundan, 5
Bu harfl er O’nun yaratı lanları yaratmak için kullandığı bir
safh ada gelişti rilmişti (her aşamada özel ve tek bir aldı),
şablon gibidir, ve Yaratan’ın ışığıyla nasıl dolduğuna bağlı
dolayısıyla oluştuktan sonra kendisinden önce gelen tüm
olarak yaratı lan bu ışığın özelliğine benzer, yani ışığı nasıl
aşamalardan ışık alır ve kendi içinde önceki tüm safh aları
yaşadığına bağlı olarak.
dahil eder. Bu nedenle Eyn Sof’un Malkut’u (sonu olmayan
krallık) da içinde arzunun 5 ifadesini barındırır: sıfı r Bu yüzden kabın her adı Yaratan’ı nasıl ve ne denli
safh asının küçük arzusundan 4.safh anın büyük arzusuna yaşadığını ifade etmektedir. Dolayısıyla Olam Hazeh’den
kadar. Malkut içerisine sonu olmayan ve sınırsız ışığı alır. Olam Eyn Sofa kadar tüm derecelerin kendi adı vardır.
Sınırlamadan sonra Malkut ışığı sadece
Ruhlar en alt seviyeden yükselmeye başlar, Olam Hazeh ve
Yaratan’a yönelik ihsan edebileceği miktar kadar alma her defasında bir derece yükseldiğinde o seviyenin ışığını
kararı verir. Bu şekilde ışığı alması doğal olan arzusuna ters alır, yani o seviyenin adını alır.
olduğundan ışığı sınırsız bir şekilde bir defada
alamamaktadır, dolayısıyla ışığı küçük miktarlarda almaya Bu yüzden şöyle yazar; “herkes peygamber seviyesine
karar verir ve böylelikle sonunda tüm ışığı alıp ışıkla ulaşmalı”, yani bu adı taşıyan manevi seviyeye. Şimdi tüm
kutsal kitaplarda yazılanların sonuç iti bariyle manevi
seviyelerin isimleri olduklarını anlayabiliriz. Ve kutsal 4) Ruah (Partzuf Zer Anpin) yapısında Alef harfi yle dolar:
kitaplarda yazılan herşey sadece Yaratan’a nasıl (Sağdan sola)
yakınlaşılacağını bize anlatmaktadır, hatt a bu yüzden
5) Nefeş’in (Partzuf Malkut) yapısında Hey ile doludur ve
“Tevrat’ın tümüne” Yaratan’ın isimleri denir, ve bunlara
sadece Vav dolmamış vaziyett edir: (sağdan sola) SAG’ın
Firavun, Billam, Balak vs dahildir.
Nekudot’u 1.kısıtlamadan sonra Malkut tekrar ışığı aşağıya
Her seviyenin adı bu harfl eri (sağdan sola) hangi ışığın çeker ancak ihsan edici bir konumda alır. İhsan etmek için
doldurduğuna bağlıdır. Eğer kab Or Hohmayla dolmuşsa Yud almak yaratı lan varlığın doğasına tersti r. Dolayısıyla Malkut
harfi yle ifade edilir, sonuç iti bariyle isim (sağdan sola) tüm üst ışığı bir anda Eyn Sof’da olduğu gibi alamamaktadır
şöyledir: ama onun yerine küçük miktarlarda alabilir ancak, ve
bunlara “Partzufi m” denir. Sonuç olarak Malkut 5 ölçü ışık
İbrani Alfabede her harfi n kendi rakamsal değeri vardır:
alır: Galgalta, A”B, SA”G, MA”H Elyon, BO”N Elyon.
Tüm harfl erin toplam rakamsal değeri 72’dir ve harfl erine
Oluşan Partzufi mler arasında Partzuf SA”G vardır ve özelliği
tekabül eder. Hohma’nın Partzuf’una A”B ( ) denir.
kendisi için hiç bir şey istemeyen Binah’a benzer.
Bu tür rakamsal hesaplara Gimatriya denir. Gimatrik değer Dolayısıyla bu Partzuf Galgalta’nın göbeği (Tabur) altı na
kabın adıdır ve bu ad bir Kabalist için o seviyeye çıkabilmesi inebilir ve Galgalta’nın Sof’unu ışıkla doldurabilir. Partzuf
için bir şifredir. Kutsal kitaplarda bulunan tüm kelimeler SA”G ilk etapta Reşimot 2/3 den (3.dereceden kılıf ve
sıradan kelimeler değildir ve gimatrik değerlere sahiplerdir, 2.dereceden bayağılık) doğar ve dolayısıyla ilk yayılımında
şöyle ki manevi kabın özel bir koşulunu aktarmaktadır. Eğer (Taamim de SA”G) Or Hohma da (erdemlik ışığı) yansır.
bir kabalist kutsal bir kitabı okursa, onun için manevi
Dolayısıyla SA”G’ın 1. yayılımı Galgalta’nın Tabur’u altı na
dünyaları anlatan bir kullanıcı kılavuzu görevi yapar.
inememektedir. Partzuf SA”G arınma sürecinden geçerken,
Or Hasadim (merhamet ışığı) alan bir Partzuf’a SA”G denir, Or Hohma anında kaybolur. Perdenin arınma sürecinde
çünkü toplam harfl erin hepsinin rakamsal değeri 63’e eşit. Tabur’dan Peh’e kadar SA”G’ın Nekudot’u (Nekudot de
Tüm manevi dünyalardaki tüm manevi seviyelere buna SA”G) Partzufu oluşur.
benzer isimler ve rakamlar verilir.
Bu Partzuf’da Or Hohma bulunmaz, yalnız Or Hasadim
Sadece her ışığın ne tür olduğunu bilmemiz lazım ki her vardır. Bu yüzden Galgalta’nın Tabur’u altı na inip
seviyenin adını bilebilelim ve kutsal kitapları okurken hangi Galgalta’nın Sof’unu Or Hasadim’le doldurabilir.
hareketi n nerede ve ne seviyede olduğunu anlayabilelim.
Burada, SA”G’ın Nekudot’u olan Binah, Malkut olan
Böylelikle kutsal kitaplarda günlük hayatı mızdan
Galgalta’nın sonuna inince, Malkut ve Binah birbirleriyle
bahsediyormuş ya da tarihi olaylardan, ya da bedensel
karışır ve Malkut’un kendisini ıslah edip ışıkla dolması için
hayatı mızı daha iyi nasıl dengeleyeceğimiz gibi anlatı mlar
ihsan edici özellikler edinme fı rsatı doğar.
olduğunu düşünerek kafa karışıklığı yaşamayız. Kutsal
kitaplar tekrar tekrar başka bir bedende dirilme geçirerek 1. kısıtlamadan sonra Malkut ışığı sadece bir perde
ızdırap çekip faydasızca hayatı mıza devam etmektense, vasıtasıyla lama kararı alır, yani ihsan etme özelliğinin
bizlere hayatı n amacına nasıl ulaşabileceğimizin tarifi dir.
derecesi kadar. Dolayısıyla Malkut tekrar Eyn Sof’un tüm
ışığını üzerine çeker, ancak niyeti tüm ışığı geri itmek ve
Bir Partzuf 5 bölümden oluşur: Keter: - Hohma – Bina – Z’A–
sonrasında ihsan etmek için ne kadar alacağına karar verip
Malkut, ya da alfabede olduğu gibi (Keter için bir harf
almaktı r. Buna Galgalta ya da Keter’in Partzuf’u denir.
yoktur):
Partzuf Galgalta’nın arınmasından sonra geriye 4/3 (4 kılıfı n
(Chohma= Hohma, Zeir Anpin= Zer Anpin, Malchut= Malkut)
ve 3 bayağılık seviyesinde). Zivug (çift leşme) bu Reşimot’un
(sağdan sola; yud, hey, vav, hey) harfl eri sadece boş bir
üstüne olunca sonraki Partzuf doğar ve buna A”B ya da
kabın iskeleti dir.
Partzuf Hohma denir ve Eyn Sof’un ışığının bir sonraki
Partzuf’un endamı, yani hangi seviyede olduğu, perde kısmını ihsan şeklinde alır.
vasıtasıyla tayin edilir, ve partzufun 5 bölümünü olan 'i
Sonraki Partzufun arınmasından geriye Reşimot 3/2 kaldı ve
ışıkların bir tanesiyle doldurur:
bu Reşimot’tan yeni bir Partzuf olan SA”G ya da Binah
Nefeş, Ruah, Neşhama, Haya, Yehida Partzufu doğdu. Binah ışığı almayı istememektedir, sadece
ihsan etmek istemektedir. Dolayısıyla Zivug yapıp Eyn
Or Hohma Yud harfi yle ifade edilir ve Or Hasadim Hey Sof’dan sadece kendi ışığını çekmekle kalmayıp, geriye
harfi yle. kalan kabları da sonunda ışığı alabilmeleri için
hazırlamaktadır. Bu hazırlığa Tikun (Islah) denir, ve Nekudot
1) Yehida (Partzuf Keter) sadece basit anlamıyla her hangi
de SA”G tarafı ndan Galgalta’nın sof’una verilir ve
bir dolum olmadan vardır: (Sağdan sola okuyunuz)
Galgalta’nın Sof’u bu şekilde Binah’ın özelliğini edinir.
2) Haya’nın (Partzuf Hohma) oluşumunda Yud harfi tümüyle
dolmuş durumdadır: (Sağdan sola okuyunuz)

3) Neşama’nın (Partzuf Bina) oluşumunda Yud dolmuş


durumdadır ve Vav harfi nde Alef dolgusu vardır: (Sağdan
sola okuyunuz)
Başlangıçta Binah, Hohma’dan doğduğunda sadece ihsan kalamaz, çünkü kalırsa Yehida ışığını kendi için almaktan
etmeyi arzulamaktadır ve bu yüzden Or Hohma olmadan kendisini alıkoyamaz, zira bu ışık arzunun 4. derecen
sadece Or Hasadimi vardır. Sonradan farkına varır ki eğer bayağılığıyla çekilir. Bu 2. kısıtlamanın olmasına sebep olur.
ihsan etmek isti yorsa (yani Yaratan’a haz vermek)
Rosh=Roş Chaze=Hazeh Toch=Toh Restricti on 2=2. Kısıtlama
Yaratan’ın arzuladığını yapmak durumundadır. Peki, Yaratan
ne yapmak isti yor? Kişinin Kendisinden almasını isti yor. SIRASIYL A 10 S EFİROT

Dolayısıyla Binah Yaratan’ın ışığını Yaratan’a haz vermek 1. KET ER KE TE R


için alma kararı verir. İçindeki Or Hasadime ek olarak aldığı 2. CHOHM A HOHMA
bu ışığa Hohma’nın yansıması denir. Binah’ın ilk koşulunda
3. BINAH BİNAH
içinde Hohma’nın yansıması henüz yoktur ve sadece ihsan
etmek istemekte ve almak istememektedir. SA”G’ın 4. CHES ED HES ED
Taamiminde, Or Hohmayı çeken 3. derece kılıf 5. GE VURAH G EVUR A
Reşimot’undan dolayı, Partzuf Galgalta’nın Tabur’u altı na
6. TIF ER ET T İFE RET
inememektedir, tı pkı Partzuf A”B’ın Galgalata’nın taburu
altı na uzanamadığı gibi. Her iki koşulda da Or Hohmaya 7. NET ZAH NET ZAH
sahip oldukları için alma arzusunu kullanmaktadırlar. 8. HOD HOD

Restricti on 2: Sınırlama 2 Alma arzusunu kullandıkları için, 9. YES OD YES OD


eğer Galgalta’nın taburu altı na inselerdi orada bulunan
10. MALCHUT MALK UT
arzulardan etkilenirlerdi. Bu arzular Yehida (en büyük ışık)
ışığını istemektedirler ve bunun için 4. derecenin gücünde Nekudot = Noktalar
bir perdeye ihti yaç vardır. Partzuf A”B’ın sadece 3.
dereceden güce sahip perdesi olduğundan ve ek olarak Nekudot of SA”G = Nekudot de SA”G = SA”G’ın Noktaları
SA”G’ın 2.dereceden güçte perdesi olduğu için, bu ışığı (kıvılcımları gibi)
kendi rızaları için almaktan kendilerini alıkoyamazlar. Taamim = Tatlar
Bu koşul SA”G’ın Taamim’idir. Ancak, SA”G’ın Nekudot’unda İkinci Kısıtlama
3. seviyenin kılıfı ndaki bayağılık çoktan kaybolmuştur ve
sadece 2. seviyeden bayağılık bulunmaktadır – yani Biah. Nekudot de SAG Partzuf Galgalta’nın taburu altı na indi ve
Daha önce bahsetti ğimiz gibi Binah ilk koşulunda, sadece Galgalta’nın Sof’unda bulunan boş kabları or hasadimle
ihsan etmek istemektedir. Bu nedenden dolayı Galgalta’nın doldurdu. Bu koşul içinde Galgalta’nın boş kablarında ışığın
taburu altı na inebilir, Galgalta’nın taburu altı ndaki arzular yansımasıyla Galgalta’nın kendisini arınmadan önce aldığı
Partzuf SA”G’ın perdesinden daha güçlü olmasına rağmen, ışıktan reşimotu olduğunu hissetti ler.
kendisi için almak gibi bir niyeti olmadığından bu koşuldan
Galgalta’nın Sof’unu dolduran ışık içinde az bir miktar Or
etkilenmemektedir.
Hohma bulunduran Or Hasadimdi. Işık ayrıldıktan sonra
Or Yaşar’ın Binah’da yarattı ğı bu ilk etkiden sonra, orada daha önce olan ışıktan Reşimot kaldı. Bu Reşimot
yayılımının sonunda, 2. Koşulu başlamaktadır. Şöyle ki, Nekudot de SA”G da bulunan ışığa benzemektedir ve
Binah eğer Yaratan’a ihsan etmek isti yorsa O’ndan almak Nekudot de SA”G’daki her iki arzu ve Galgalta’nın
durumunda olduğunu fark eder. Dolayısıyla ihsan etmek Sof’undaki kablar ışığı almak istememektedir, dolayısıyla
niyeti yle (Yaratan’a haz vermek için) alır ve dolayısıyla bir Nekudot de SA”G Galgalta’nın sofuyla karıştı ve boş
miktar Or Hohma çeker. kablarını doldurdu.

Partzuf Nekudot de SA”G’da da olduğu gibi, Galgalta’nın Partzuf SA"G Partzuf Binah’dır. Binah yayılımının sonunda
taburu altı na olan yayılmasını sadece ihsan etmek niyeti yle üzerine Z’Aiçin Or Hohma çekebilecek özelliğe sahipti r. Or
tamamladıktan sonra, Yaratan’a ihsan etmek istediği için hohma çekmeye karar verince Galgalta’nın Sof’undaki
O’ndan almaya başlar ve almak istediği için üzerine Or Reşimot’u hisseder. Galgalta’nın Sof’unun Reşimot’u
Hohma çeker. Bu nedenden dolayı da aldığı zevklerden 4.safh adan ama SA”G’ın perdesi sadece 2.safh adan ve
etkilenir ve bu zevklerin farkına varır. Bu noktadan iti baren dolayısıyla kendisini ışığı almamak için durduracak güce
artı k almakla ilgilenir, sadece ihsan etmekle değil ve bu sahip değil.
yüzden Galgalta’nın taburu altı nda bulunan arzular
Bu şu kurala göre çok basit: eğer alma arzusunun hissetti ği
tarafı ndan etkilenebilir.
zevk perdeden güçlüyse, kab kendi zevki için istemektedir,
Nekudot de SA”G sadece 2. aşamadaki Hohma’dan ışık çünkü güçlü olan hakimdir.
çekmek istemişti . Ancak, artı k Galgalta’nın taburu altı nda
Tüm dünyalar ve Partzufi m Eyn Sof’un Malkut’unun
oldukları için, ve ruhanilikte fi ziksel bir mekan
parçalarıdır. Bu Malkut kısıtlama yaptı ve bir daha asla
olmadığından, “aynı yerdeler” ne anlama gelmekte? Bu aynı
kendi için ışığı almama kararı verdi.
arzuya sahiplerdir demekti r.
Dolayısıyla şimdi Partzuf Nekudot de SA”G’da kendisi için
Dolayısıyla Nekudot de SA”G Galgalta’nın taburu altı nda
alma arzusu uyanınca, bu arzuya tahammül edecek gücü
bulunan ve 4. Seviyenin gücündeki arzulardan etkilenmişti r.
olmadığından ışığı ne olursa olsun almama kararı verir ve
Şimdi Nekudot de SA”G’ın perdesi sadece 2.derecenin
buna 2. kısıtlama (Tızimtzum) denir.
gücünü aşabilecek kapasitede. Dolayısıyla bu koşulda
Örnek: Önceden bir miktar para alıp ihti yaç duyanlara veren çünkü Partzuf Nekudot de SA”G’dan ve sonrasında ihsan
bir kişi, birden çok büyük bir miktar para alır ve fakirlere etmek için almak hiç mümkün değil.
veremeyeceği kanaati ne varır, zira parayı kendi için ister
Üst derecenin arzusu alt seviye için mutlak bir kural
böyle büyük bir zevke karşı koyacak gücü yoktur.
olduğundan, 2. kısıtlamadan sonra doğan her Partzufi mde
Para perdesinin gücünden daha fazla olmadığı sürece Parsa kalıcıdır ve aşağıya geçiş sağlamaz. Bu olanların
(başkalarına verme niyeti ) bu hazza karşı koyabildi, çünkü sonucu iti bariyle Galgalta Partzufunun taburu altı nda kalan
parayı vermekten aldığı haz çalmaktan duyduğu hazdan yer 4’e ayrılır:
daha büyüktü. Ancak paradan alabileceği zevk büyüyünce
1. Olam Atzilut’un yeri, Or Hohma’nın yansıma olasılığı
kişi kendi için almayı ister. Bu şekilde her insanda ve
olduğu bir yer.
canlıda alma arzusu işler, çünkü “materyalimizin” tümü
sadece alma arzusundan ibaret. Cömert davranmamız 2. Olam Briya’nın yeri, Parsa altı ndadır ve Or Hohma oraya
sadece bize o koşulda almaktan daha fazla fayda sağladığı gelememektedir, sadece Or Hasadim gelebilir.
içindir. Ve Partzuf Nekudot de SA”G’da da bu şekilde oldu:
Galgalta’nın Sof’una inilen yerde almaya alışık olduğu 3. Olam Yetzira’nın yeri, Olam Briya’nın altı
ışıktan çok daha fazla ışık olduğunu gördü. Gördü ki eğer
4. Olam Asiya, Olam Yetzira’nın altı
almaya devam etmek isterse, sadece ihsan etme niyeti yle
olsa bile, kendi zevki için almaktan kendisini alı 5. Olam Asiya’nın sonuna “Keduşa’nın (kutsallık) bitti ği yer”
koyamayacağından, ihsan etmek için bile almadı. denir. Manevi dünyayla materyal dünya arasındaki sınır ve
“bu dünyanın yeri”.
2. Tızimtzumdan sonra Malkut artı k alma arzusunu önceden
kullandığı gibi hiç kullanamaz, eğer kullanırsa kendisini 6. "Bu Dünya"
kendi için almaktan alı koyamaz, dolayısıyla şimdi
Malkut’un yeni bir arzu kullanması gerek, bu arzu sadece 7. "Bizim Dünyamız"
ihsan etmek için ve bu koşula “Malkut Binah’a yükselir” Olam Nikudim Nekudot de SA”G’ın Galgalta’nın taburu
denir, yani artı k alma isteğini kendisi için kullanmaz ve altı na inmesi, Galgalta’nın sof kısmıyla karışmaları (Patzuf
Binah’nın arzusunu ihsan etmek için kullanır. Galgalta’nın taburu altı nda kalan kısım), 2. Tızimtzum
Şimdi artı k Malkut alıcı kablarını kullanamayıp sadece verici (kısıtlama) –tüm bu olaylar SA”G’ın perdesi taburdan Peh’e
kablarını kullanabildiğinden, ışığın girebileceği yeni sınırlar doğru yükselirken oldu. Dolayısıyla, perde Peh’e geldiğinde,
oluşturulmuştur. Galgalta’nın taburu altı nda (yani Sof’da) Galgalta’nın taburu altı na inen Nekudot de SA”G’da olan
kalan kısma artı k Partzuf Nekudot de SA”G denir, ve yeni herşeyin Reşimot’unu içinde barındırır.
sınırlar burada oluşur. Bu Partzuf’un Keter, Hohma ve Binah Partzuf Galgalta’nın arınmasından sonra perdede bir çift
Sefi rotu Roş (Baş- Partzuf’un başlangıç noktası) Sefi rotudur Reşimo kaldı: 1 tanesi hitlabşut Reşimosu (ışığın Partzuf
ve almak istemezler. Hesed, Gevurah, Tiferet Sefi rot’u içinde sarılmasından kaynaklanan Reşimo) diğeri de
Keter, Hohma ve Binah ya benzer ama Partzuf’un Guf kısmı perdenin Aviut Reşimosu (Masah / perde’nin bayağılığının
içindir: Hesed – Keter’e, Gevurah – Hohma’ya, Tiferet’de – Reşimosu). Ayrıca Partzuf A”B’ın arınmasından sonrada bir
Binah’ya benzer, buradan görüyoruz ki Tiferet Guf’un çift Reşimot kaldı. Ancak Partzuf SA”G’ın arınmasından
Binah’sı gibi. sonra, SA”G’ın Roş’unun Peh’ine (Partzuf’un başı/başlangıç
Her Sefi ra kendi içinde 10 Sefi rot barındırır. Dolayısıyla noktası) çıkan perdede, 3 çift Reşimot vardır. Perde
Tiferet Binah gibi ayrılmıştı r. (Binah gibi her yerde: Roş’un üzerlerinde önemlerine göre Zivugim (çift leşme) yapar:
Binah’sı, Nekudot de SA”G Partzuf’uda Binahdır): 1.bir çift Reşimot (Reşimo’nun çoğulu): Hitlabşut Reşimosu
1. Almayan kablar olan Binah’nın üst kısımlarının Sefi rot’u; 2 ve Aviut Reşimosu 1, Partzuf SA”G’ın tabura kadar inen
Keter, Hohma, Binah, Hesed, Gevura ve Tiferet. kısmında (ama altı na değil). Bu Reşimot üzerine yapılan bir
Zivug’dan yeni bir Partzuf doğar ve boyutu Hitlabşut
2. Vermek için alan kablara, yani Binah’ın alt kısmı ve Reşimosu 2 ve Aviut’u 1’dir, yani Z’Aboyutunda olup MA”H
Sefi rot: Netzah, Hod, Yesod ve Malkut. Elyon (üst MA”H) denir. Bu Partzuf sadece Galgalta’nın
taburuna kadardır ve altı na değil çünkü doğduğu Reşimot
Buradan görüyoruz ki Binah’nın tüm Partzufunu, yani
oradan geldi. “Elyon”unun üzerine kendisini giydirir (yani
Nekudot de SA”G’ı, alıcı ve verici kablara ayırırsak, ayırım
bir üst Partzuf’u, ondan önce gelen) ve bu SA”Gdır: MA”H
Tiferet’in kendi içindeki Tiferet’den sonra olur, diyagramda
Elyonun Roş’u Hazeh’den Peh’e kadar yayılır. Guf’u
gösterildiği gibi:
Hazeh’den SA”G’ın Taamim’inin sonuna kadar uzanır
Buraya Partzuf Nekudot de SA”G’ın Hazehi (göğsü) denir. (Partzuf SA”G’ın ilk arınmasından önce ilk uzanmasıdır),
burası Galgalta’nın Taburudur.
1. kısıtlamanın Malkut’u ilk kısıtlamayı muhafaza eder,
özellikle bu seviyeye çıkar ve ışığın daha aşağı inmesine izin 2.Bundan sonra perde 2. önemli Reşimot çift i üzerinde
vermez. Burada yapılan bu ayırıma Parsa denir. Zivug yapar, Galgalta Partzuf’unun altı nda olan SA”G’ın
Guf’un dan olan kısmın Reşimot’u üzerine: yine Hitlabşut 2
Malkut’un Nekudot de SA”G’ın Hazehine ışığı sınırlaması ve Aviut 1. Bu Reşimot’ta taburun altı nda olan 2.
için çıkıp yükselmesine “2.Tızimtzum” denir. 1. kısıtlamanın kısıtlamayla ilgili ek bilgiler bulunmaktadır.
sonucunda Or Hohmayı kendi hazzı için almayı yasakladı. 2.
kısıtlama sonucunda Or Hohmayı hiç almama koşulu oldu 3. 3.çift Reşimot’tan sonra bahsedeceğiz.
Bu Reşimot’un ihti yaçlarına göre, SA”G’ın Guf’unun perdesi, bulunur. Dolayısıyla bu bölgede kendisi için alma mümkün
arınma esnasında, şimdi Peh’den “Nikve Eynaim” denilen olabilir.
üst 3 Sefi rot olarak adlandırılan GAR ile alt 7 Sefi rot olarak
Partzuf Nekudot de SA”G’ın GV”E ve Aha”P olarak ayırımı
adlandırılan ZA”T arasında SA”G’ın Roş’unda bir yere
doğan Partzuf’un formunu perdenin bulunduğu yer tayin
yükselir ve bu Reşimot’un üzerine orada Zivug yapar. Bunun
eder:
nedeni bu Reşimott a alıcı kablarda ışığı almak yasaktı r, ama
ışık sadece her Partzuf’un Hazeh’ine kadar inebilir, çünkü Eğer bir perde Partzuf doğurmak ve 10 Sefi rot’un da ışık
her Partzuf’un Hazeh’inde o Partzuf’un sadece özgecil almasını isti yorsa, perde Zivug’u Peh’de yapmalıdır. Perde
kabları bulunur. Ancak Partzuf’un Hazeh’inin altı nda alıcı Peh’de bulunduktan sonra, perdenin sertliği Patzuf’un
kablar bulunmaya başlar. büyüklüğünü (yüksekliğini) tayin eder. Şöyle ki Partzuf
hangi oranla 5 kabının her birini kullanıyor.
İhsan eden kablar Or Hasadim çeker, alıcı kablar ise Or
Hohma. Eğer perde 2. sınırlama yüzünden “Metzumtzamot” Eğer perde sadece özgecil kablarına ışığı alacak bir Partzuf
(sınırlama) altı ndaki Reşimot üzerinde Zivug yaparsa, o doğurmak isterse, yani sadece Partzuf’un yarısında, o
zaman ışığın uzayıp sadece verici kablarını ışıkla zaman perde Peh de değil Nikve Eynaimde olmalı, çünkü
doldurabilen bir Partzuf’a doğum verir. Alıcı kablar ışıkla Roş’un yarısı orada bulunmaktadır. Perde Nikve Eynaimde
dolmaz ve boş kalırlar. Partzuf sadece bir kısmını bulunduktan sonra, perdenin sertliği yüceliğini (boyunu,
kullanabildiğinden “Katan” (küçük) denir. şeklini) tayin eder. Yani her bir 2.5 kabının yüzde kaçını
kullanabilir. Bu koşullar altı nda doğan bir partzufa Olam
Neden Reşimot’un gereksinimi için perde Peh’den Nikvey
Nikudim’in (Nikudim Dünyası) Katnut (küçül olan) patzufu
Eynaim’e yükseliyor ve orada bir Zivug yapıyor? Nedeni
denir.
şöyle, eğer Reşimot sadece özgecil kablar üzerinde Zivug
yapma gereksinimi duyarsa, perde SA”G’ın Roş’unun SA”G’ın Roş’un da kısıtlanmış 2/1 Reşimot’da (kısaca
Binah’sının orta seviyesine çıkmak zorunda, orada Roş’un Hitlabşut 2, Aviut 1), Zivug yapıldıktan sonra Partzuf
özgecil kabları sona ermekte, ve orada Hitlabşut 2 ve Aviut Reşimosunun geldiği yere iner. Galgalta’nın taburu altı na
1 üzerine Zivug yapar. indi ve hem Roş hem de Guf olarak bütün bir Partzuf olarak
yayıldı. Roş Hitlabşutla Keter olur, Aviutlu olan Roş’una da
Tabur altı ndan olan Reşimot ışığın sadece özgecil kablara
AV”I (Aba ve İma – Baba ve Anne) denir, bedenine ZO”N
yayılmasını istemektedir. Ama nasıl sadece özgecil kablara
(Z’Ave Nukva) denir. Ve her Roş ve Guf’da ve her özel
sahip olan bir Partzuf’un doğması mümkün olabilir ki?
parçalarında, ve Partzuf’un genel yapısında – her detay iki
10 Sefi rot’tan az Sefi rot’a sahip bir Partzuf’un olması parçaya ayrılır; GV”E (Galgalta Ve Eynaim) ve AHa”P (Avzen,
imkânsızdır! Yaratı lan her varlıkta 10 Sefi rot vardır, ancak Hotem, Peh).
Sefi rotlar’ının bir bölümünün arzuları kullanmayan bir
GV"E her zaman özgecil kablardır ve bunları her zaman
Partzuf olabilir. Dolayısıyla SA”G’ın Roş’u öyle bir Partzuf’a
kullanmak mümkündür çünkü Tızimtzum sadece Or Hohma
doğum vermeli ki, alıcı kabları kullanıma müsait olmasın.
içindi. AHa”P her zaman alan kablardır. Nekudot de SA”G’ın
Partzuf’da ki alıcı kablar şöyledir: Binah’ın alt yarısı, Z’Ave
Partzuf’un da Tızimtzum olduktan sonra, Atzilut’un Ati k
Malkut.
Partzuf’u hariç, AHa”P kablarında ihsan etme niyeti yle Or
Partzuf’un Guf’un da alıcı kabların akti f olmaması için, Hohma alacak güce sahip değiller.
SA”G’ın perdesi Partzuf’a öyle bir şekilde doğum vermesi
AHa"P aşağıdaki Sefi rot’u içerir:
gerekir ki doğuştan alıcı kablarını kullanmamalı. Bunun için,
Partzuf SA”G’ın Roş’unda ki Zivug’da sadece özgecil kablar 1. Binah’ın alt yarısı, ışığı alıp Zer Anpin’e vermek isti yor.
üzerinde olmalı, alıcı kablar üzerinde değil.
2. Zeir Anpin az bir Or Hohma yansımasıyla Or Hasadim
Roşun kabları şöyledir: almak isti yor.
· Keter (Taç) - Galgalta (Kafatası) 3. Malkut tümüyle kendisini Or Hohmayla doldurmak
· Hohma (Erdemlik) - Eynaim (Gözler) isti yor.

· Binah (Anlamak) - Ozen (Kulak) Dolayısıyla Or Hohma ışığıyla Zivug yapmaları yasak.

· Z’A(Küçük Yüz) - Hotem (Burun) 3. çift Reşimot, perdeyle birlikte SA”G’ın Roş’una çıktı ve
Galgalta’nın arınmasından sonra Galgalta’nın sofunda
· Malkut (Krallık) - Peh (Ağız) kalırlar. Bu Reşimot: 4/3 (Hitlabşut 4 ve Aviut 3) ve bu
Sa”G’ın Roş’unun 5 parçaya ayrılımı Keter ve Hohmanın Partzuf Nekudot de SA”G’ın içinde dahildi. Bu Reşimot Or
kablarına (buna aynı zamanda Binahın üst yarısı dahildir) Hohmayı almayı talep eder.
Galgalta ve Eynaim (GV”E) denir, ya da özgecil kablar. Olam Nikudim’in Katnut Patzuf’u yerine indikten sonra ve
Binah’ın üst yarısı özgecil kablara aitti r çünkü Or Hohmayla Galgalta’nın taburundan parsaya kadar yayılır ve SA”G’ın
dolduktan sonra, özgeciliği almaya tercih etmişti . Ancak Roş’u geriye kalan Reşimot’u verdi: Reşimot 4/3 (Hitlabşut
Binah’ın alt yarısı Z’Aiçin ışığı istemekte. Partzuf Nekudot 4, Aviut 3). Dolayısıyla, bu Reşimotların gereksinimleri
de SA”G Partzuf Binahdır. Binah Partzuf’unun alt yarısında, dahilinde, AV”I’nin Nikve Eynaim’de bulunan perde AV”I’nin
yani Tiferet Sefi rası ve Nekudot de SA”G altı nda, alıcı kablar Peh’ine iner ve Reşimot 4/3 üstünde Zivug yapar. Bu
Zivug’dan Or Hohma Guf’a iner, parsaya kadar gelir ve Or Smallness = Küçüklük (Katnut)
Hohmayı verir.
Largeness = Büyüklük (Gadlut)
AV”I’nin roşu 4/3 Reşimot’a göre Parsanın altı nda bulunan
Islah Dünyası
kabların şimdiden ihsan etmek için almak istediğini
düşünür, almak için değil. Dolayısıyla AV”I Gadlut’ta Olam Nikudim’deki (noktaların dünyası) kabların
(büyüklük) Zivug yaptı ve aşağıya Or Hohma verdi. Ancak kırılmasından sonra: Işıklar – Nikudim Partzuf’unu Gadlut
AV”I Parsanın Eyn Sof’un Malkut’unun kısıtlamasından halindeyken doldurmuştu, ayrılıp Partzuf SA”G’ın Roş’una
kaynaklandığının ve Galgalta’nın sofunda bulunan 4/3 döndüler. Perdede kalan Reşimot Partzuf Nikudim’in
Reşimot’dan kaynaklanmadığının farkına varmadı. Roş’una yükseldi ve sonra da SA”G’ın Roş’una.

Partzuf MA”H Elyon’un doğuşu, Nikudim’in Partzuf Katnut Nitzotzin (kıvılcım) – Or Hozer parçacıkları, kırılan perdenin
ve Gadlut’u Or Hohma Parsandan aşağı sızmaya başlayınca, parçaları, perdesini kaybeden kabların içinde kaldı, yani
kablar kırılmaya başlar, çünkü Parsanın altı nda kablar tekrar almak niyeti yle alma koşuluna geri döndüler, bu
kendileri için alma arzusunda kalmışlardır. Parsanın durum parsanın altı nda BY”A dünyalarına düşüş olarak
üstünde olan GV”E kablarıyla AHa”P kabları arasında ilişki açıklanır.
olmaya başlayınca tek bir Guf oluşturdu, dolayısıyla ihsan
edici kablarda alıcı kablarla birlikte kırıldı. Malkut alma Bir Partzufun iç (Or Pinimi) ve dış (Or Makif) ışıkları
formunda, alma arzusudur. İkinci kısıtlamada bu Partzuf’da vasıtasıyla Bituş (dövme) yaparak arınmasıyla, bir
ki ihsan edici kabları parsaya kadar hüküm eder. GV”E Partzuf’un kırılarak arınması arasında fark vardır: Kırılma
kabları AHa”P’la ilişkilenmeye başlayınca, Malkut’un kendi sonrası öncelikle kabı tamir etmek gerekir ve sadece bu
için alma arzusu parsa üstünde bulunan Partzuf’un Guf’un durumdan sonra aralarında Zivugim (Zivug kelimesinin
da ki ihsan edici kablarlada karıştı . Şöyle ki Malkut tüm çoğulu) yapılabilir.
Sefi rotlar üzerine hakimiyet kurar, Nikudim’in Guf’un da ki Olam Nikudim’in Roş’da ki niyeti ışığı ihsan etme formunda
tüm arzulara. almak olduğundan, Partzuf Galgalta’nın Sof’unu doldurmak
AV”I’nin Roş’u Reşimot 4/3 üzerine Zivug yaparsa (Hitlabşut ve bu şekilde Eyn Sof’un Malkut’unu tümüyle oldurabilmek
4, Aviut 3) buradan Or Hohma çıkar ve Nikudim’in Guf’una dolayısıyla kabların kırılışı tamir edilebilirse tüm özgecil
girer. Işık Guf’un GV”E’inden geçip parsayı aşıp Guf’un formda alınabilirlik tamir edilmiş olur ve son ıslaha
AHa”P’ına girmek ister. AHa”P’ın kabları anında kendileri gelinebilir. Ancak, tüm bununla Eyn Sof’un Malkut’u ıslah
için Or Hohma almaya başlarlar. olmaz, sadece bir kısmı – sadece 0,1,2,3 ve 4. aşaması.
Ancak yaratı lan varlık sadece 4. aşama ve bundan önce
Nikudim’in Guf’u Or Hohmayı almaya başlayınca 8 bölüme gelen tüm aşamalar henüz Yaratan’dan çıkıp bağımsız hale
ayrılır. Bunlara “8 Kral” denir çünkü bunları Malkut’un gelmedi. Bunun nedeni yaratı lan varlığın tümüyle
kendi için alma arzusu yöneti r. Her Kral’da 10 Sefi rot vardır, Yaratan’dan ayrı olduğunu ve kendi yöneti minde olduğu
her Sefi ra alma arzusunun 4 aşamasından oluşur. anlamını ifade eder. Sadece 4. aşama kendisini bağımsız
hisseden ve almak için alan bir alıcı formundadır. Bu yüzden
Dolayısıyla toplam parçalar şu şekildedir: 320=8x10x4.
sadece o alma arzusu üzerine ilk kısıtlamayı yaptı ve 1.
Gimatriyada bu sayıya “Şıah” denir, zira Şin ve Kaf harfl eri
Kısıtlamadan sonra, tüm Partzufi m ve Olamot 4. aşamanın
20’ye eşitti r. Kırılma her Sefi rada olduğundan ve her Sefi ra
0,1,2,3. aşamalarını hissetmekte ve bunlar 4. aşamadan
her birini kendi içinde dahil etti ğinden, her kırılan
öncedir.
parçadada dolayısıyla 320 parça vardır. Dolayısıyla kırık
parçaları “Berur’un” (ayıklama) çalışmasında şu basamaklar Ancak, eğer tamir edilmesi gereken safh a 4.safh anın 4.
vardır: aşamasıysa ve 4.safh anın 0,1,2,3. aşamaları değilse, bu
arzulara o zaman neden ışık alınıyor? Bu arzular henüz
Malkut’u kırılan 320 kırık parçadan ayırmak çünkü kırılışın
yaratı lan bir varlık değil sadece Yaratan’ın güçleri, bunların
sebebi buydu. 10 Sefi rot'tan, bir tanesi Malkut, 8 kral var
sayesinde yaratı lanları idare etmekte yani 4 safh anın 4.
ve her kralın 4 alma arzusunun 4 aşaması dolayısıyla 320
aşaması. Bu güçlere ve manevi dünyaları dolduran güçlere
kırık parçada 4x8=32 Malkiyut (malkutun çoğulu) vardır.
melekler denir ve insan ruhu buna dahil değildir.
Peki 320 parçadan 32 Malkiyutu nasıl seçip ayırbiliriz.
1. Tızimtzumdan sonra yapılan tüm Zivugim bu arzular
Bu Or Hohma vasıtasıyla ancak mümkündür:
üzerinde yapılmıştı r. Bu Zivugimden yukarıdan aşağı
Eğer Or Hohma yansıra, Malkut'un ihsan etmek için Partzufi m doğar, dünyalar ve bu dünyaları dolduranlar.
alamadığı ortaya çıkar ve bu kişinin maneviyata girmesini Tüm Olamot içlerindeki 5 Partzufi mle Yaratan’a giden
engelleyen kötülüğün tümüdür. Şimdi kötü tespit edildiğine merdivenin basamaklarını oluşturur. Merdivenin
göre ve kendimizi doğal olarak kötüden uzaklaştı rdığımız basamakları Yaratan’a olan benzerliğin dereceleridir, yani
için kişi kendisini ayırır. Şöyle ki bu alma arzusundan. 32 yaratı lan varlığın arzusunun Yaratan’ın arzusuna olan
Malkiyut’un Berur’undan sonra geriye kalan 320-32=288 yakınlığı.
parça arındırılır. Bunlar kırılan Partzuf ZO”N’un ilk 9
Partzufi min ve dünyaların yukarıdan aşağıya gelişimi Eyn
Sefi rot'u. Bu 288 kabın arınması ihsan edici kabların
Sof’un ışığını seviyelere ayıran fi ltreler gibidir. Her
yükselmesini sağlar, Atzilut’ un değişik Partzufi m'in GV”E.
Partzuf’un ihsan için alma özelliğinin doğal bir niteliğidir,
World of Nikudim = Nikudim Dünyası sonradan dünyaların basamaklarında yükseldikçe kendi
iradesini aşarak edindiği bir şey değil.Dolaysıyla dünyaları
bir soğanın tabakalarına benzetebiliriz: üst üste geçmiş ve En alt noktadan, yaratı lan varlığın Yaratan’a yaklaştı ğı
Eyn Sof ışığını gizleyen küreler gibi ve en iç kürenin merkezi yerden, ta ki Yaratan’la form eşitliğine ulaştı ğı noktaya
yani merdivenin en alt basamağı en karanlık noktadır.Bu kadar – 620 seviye vardır, ve bunlara “Torah’nın 613 emri”
nedenden dolayı merdivenlerin merdiveni hazırlanmıştı : her ve “7 hocasal emir” denir. Üst ışığın Masahla olan
dünyada 5 Partzufi mli 5 Olamot, her Partzuf’da 5 Sefi rot, çift leşmesine (Zivug), Mitzvot (sevap) denir. Işık, alanın
başlangıç noktasından yaratı lışın mükemmelliğine kadar kabına girer, Or Pinimi (iç ışık), Or Taamim (tatlar) bunlara
toplamda 125 seviye. Torah denir. Buna karşılık olarak Kabalistler herkese şöyle
der: “Tat ve Yaratan’ın iyiliğini gör.”
Dünyaların yaratı lmasının 2 nedeni var:
Yaratı lan, 4.safh anın 4.aşaması,alma arzusunda ıslah yapar;
1. Eyn Sof’un ışığını aşama aşama gizlemek. Bu dünyaların
“ihsan etme niyeti yle alma”. Islah küçük porsiyonlarla
Yukarıdan aşağıya oluşumuyla olur. Dolayısıyla gizlilik
yapılır: Yaratı lan varlık merdivenin basamaklarından teker
derecelerine Olamot denir ve gizlilik anlamına gelen
teker, dünyalardan çıkar. Zira ihsan etme niyeti yle alırken –
“Alama” kelimesinden türemişti r .
davranış niyete tersti r, bu yüzden ıslah çok zordur. Bu
2. Düzeltmelerin (Tikunim) aşağıdan yukarıya doğru yüzden Yaratan bu yolu sadece 613 seviyeye ayırmakla
yaratı lan (ruhlar) için uygulanabilmesi için. Ve her seviye – kalmayıp yaratı lan varlığı da 600,000 küçük parçaya
Partzuf, yani yukarıdan aşağıya her ilerlemede, yaratı lan bir ayırmıştı r. Yaratı lan varlığa “genel ruh” ya da “Adem”
seviyeden yardım aldığında, bu yardımın gücünü kullanır, (insan) denir, küçük parçalara da “ruhlar”.
perde edinir ve o seviyeye yükselir. Ve yaratı lan varlık belli
Ancak arzunun ıslahı “Avoda” (iş) bundan önce başlar –
bir seviyeye yükseldiğinde o seviyenin isimiyle adlandırılır.
daha alt seviyedeyken, bu seviyeye “bizim dünyamız” denir
Sonuç olarak tüm dünyalar ve bu dünyaları dolduran herşey (Bu dünya değil), ve bu koşulda yaratı lanın tüm parçaları
– merdiven budur,Yaratan’ın insanın yükselmesi için bilinçsiz bir haldedir, manevi hisden mahrum. Ve sadece
yarattı klarıdır. Ve insan bu basamaklardan tı rmandıkça, tüm kendilerine söyleneni duyup inanabilecek durumdadırlar,
dünyalarda kişiyle yükselir. Zira bu dünyalar ve dünyaların şöyle ki Üst Bir Gücün olduğuna ve buna Yaratan adı
içinde olan herşey – insanın dışında değildir, ancak kişinin verildiğine. Hepsi bu seviyede doğarlar, gözlerinin önünde
içerisindedir. Algılayan bir insan dışında sadece Yaratan sadece haz duyma arzusuyla.
vardır!
Tüm dünya sadece gözü kör doğasıyla hareket eder ve
İnsandan başka sadece Yaratan mevcutt ur. İnsanın herkes kendi içlerindeki alma arzusunun komutlarını yerine
etrafı nda sadece saf Üst Işık vardır. Ancak insan Yaratan’ı geti rir. Aynı şekilde dünyamızdaki insanda, ve ek olarak
sadece Yaratan’ın ihsansal özelliğiyle eşitlik sağlayabildiği yaratı lışın diğer parçaları da: duran, bitkisel, hayvansal.
dereceye kadar hisseder: eğer kişinin arzuları – kişinin
Ancak her nesilde sınırlı sayıda bir grup bedende Yaratan
karakteri Yaratan’ın niteliklerine ters ise, o zaman kişi
“Kalpde ki nokta’yı” yerleşti rir, Yaratan’ı hissetme arzusu.
Yaratan’ı hissetmez ve duyularına göre “Olam Haze” (Bu
Ve böyle bir kişi içindeki bu yeni boşlukla arayışabaş lar.
Dünya) denilen hislerin içerisinde bulunur. Eğer kişi
Ancak bu eksikliğin Yaratan’a yönelik olduğunun farkında
niteliklerinden bir tanesini değişti rmeyi başarabilirse, yani
değildir, ve bu boşluk sadece üst ışıkla doldurulabilir.
bir dereceye kadar Yaratan’ın ihsan eden yapısına
benzeyebilirse, bu koşula kişinin merdivenin Kırılmadan sonra gelen herşeye Olam Ha-Tikun (Islah
basamaklarından bir derece yükselmesi (Yaratan’a Dünyası) denir. Bunun nedeni Yaratan’ın tüm
yaklaşması) denir. davranışlarının, yaratı lışın en başından sonuna kadar, kişiyi
ilerletmek üzere olduğundandır, şöyle ki doğru algının
Değişimlerin hepsi sadece kişinin içerisindedir, kişinin
oluşabilmesi için, Yaratan’ın insan için hazırladığı o
algısında, kişinin perdesinin (Masah) ıslah (Tikun)
mükemmel seviyeyi yaşayıp hissedebilmek için yaratı landa
derecesine bağlı olarak. Buna nazaran kişinin dışında
herkes yer almalıdır.
sadece Üst Işık vardır ve ışıkta hiç bir değişiklik olmaz.
Dolayısıyla Olam HaNikudim’de olan kırılma aynı zamanda
Kişinin algılayıp anladığı herşey ışığın bir kısmını
“dünyaların kırılışı”, ve “ilk insanın kırılışı” aynı zamanda da
algılayabilmesinden kaynaklanır. Yaratan’ın bir parçasını
“ruhların kırılışı” – bunların ikisi de yaratı lanın içinde
hisseder. Kişi Yaratan’ın bir kısmını hissetti ği zaman, kişinin
ortaya çıkmalı: Olam HaNikudim’in kırılışında tüm kablar
hissine göre, kişi bu kısma bir tanım verir. Dolayısıyla kutsal
birbirleriyle karıştı , alanlarla ihsan edenler. Karışmak hem
kitaplarda anlatı lanlar sadece Yaratan’ın isimleridir. Ve
bir birleriyle içe içe oldular hem de her biri diğerlerinin
genel olarak kişinin söylediği herşey, hissetti kleri ya da
içinde yer aldı anlamındadır: yani her arzu “Ratzon” içinde
arzuladıkları – bunların tümü sadece kişinin Yaratan’la olan
diğerlerinin arzularını da barındırır.
ilişkisidir.
Bu şu sonucu doğurdu:
Kişi kutsal kitapları algılamasıyla ışığı algılar. Işığın
algılanmasının seviyelerine Sefi rot, Partzufi m ve Olamot ya 1. İhsan eden kablarla, alan kabların karışması alıcıların
da ışıklara Nefeş, Ruah, Neşama, Haya, Yehida (NRNH”Y) ihsan olmasına yarar.
denir. Torah’ya “Olam Atzilut’un (Yaratı lışın Dünyası)
2. Her bir arzu her hisde birçok tat hisseder, zira
Torah’sı” denir zira kutsal kitaplarda anlatı lanlarda tüm ışık
kırılmayla her arzu diğerleriyle karışmış oldu.
ortaya çıkar.
3. Bu karışma olmadan AHa”P’a ait kabların ışık alması 2. Zengin kitle – insan içindeki bitkisel seviye. Zengin
mümkün olmazdı ve bunun yerine üst ışığın geldiği yerden seviyesinde olanlar arasında iti bar sahibi (güç, otorite)
Parsa (ayırım) sayesinde ayrı kalırlardı. Ancak şimdi bu olma eğilimiyle alma arzuları bir sonraki seviyeye yükselir –
arzuların (AHa”P de Aliyah) Atzilut Dünyasına yükselme güç sahibi olma.
fı rsatı oldu.
3. Güç sahibi – insan kategorisinde dahil olan hayvan. Güç
Olam HaNikudim’de ki “Kırılma” Olamot (dünyalar) da ki seviyesindekilere yönelik kıskançlıkla (erdemliğe eğilim) bir
kırılma diye adlandırılır çünkü Eyn Sof’un Malkut’u 5 kısım sonraki safh a olan erdemliğe gelirler. Erdemli olan- insanın
içerir. Dört tanesi yukarıdan aşağıya uzanır ve dünyaları ve içindeki konuşan kategori. Bu safh ada arzu zaman ve yer
içlerindeki herşeyi doğurur. 4.safh anın 4. aşamasında sınırlamasında değildir – aynı şekilde geçmişte var olan
yaratı lan insan dışında tüm yaratı lışı dahil ederler, birisini de kıskanır, başkalarında kendisinde olmasına
Malkut’un son kısmında, gerçek alma arzusundan, bağımsız rağmen olanları da kıskanır.
olandan, Yaratan’a ihsan etmek durumundan tümüyle
Alma arzusu bu noktada gelişir zira başkalarının sahip
ayrılmış olan koşuldan!
olduklarını istemeye başlar ve bu şekilde ek arzu sahibi
Dolayısıyla sadece insan yaratı lışın amacıdır. Kişi dışında olabilir. Böylelikle içindeki boşluğa ek boşluk eklenir.
yaratı lışın parçaları bağımsız değildir. Yaratan’ın iradesine Arzusunu sınırsız bir şekilde gelişti rebileceğinden,
bağlıdır, O onların tüm davranışlarını tayin eder, otomati k yaratı lışın amacına ulaşabilecek kapasitededir. Eğer Yaratan
olarak hareket ederler, tı pkı duran, bitkisel ve hayvansal ve bu “konuşana” “kalpteki noktayı” koyarsa – Yaratan’a
konuşan seviyelerin dünyamızdaki doğalarında davrandıkları yönelik bir uyanış hissetmeye başlar ve ruhunun kökünü
gibi. aramaya başlar. Islahın sıralaması aşağıdan yukarıya
doğrudur. Alma arzusunun büyüklüğüne göre insan aşağıdan
“Konuşanın” arzusu bizim dünyamızda bağımsız bir arzu
yukarıya yükselir. Kişinin arzusu manevi halini tayin eder:
değildir, tı pkı hayvansal, bitkisel ve cansız sevilerdeki gibi.
Bunun nedeni konuşanın arzusunun “hayvansal”seviyeden Almak için almak – Olam Hazeh “bu dünya” seviyesidir.
daha büyük olmasındandır, arzunun nitelik olarak farklı
Almak için ihsan etmek - Olam Hazeh “bu dünya”.
olduğundan değil.
İhsan etmek için ihsan etmek – BYA dünyalarının seviyesi.
Sadece Adam HaRişon’un (ilk İnsan) arzusundan bir parçaya
İhsan etmen için almak – Atzilut dünyasının seviyesinde
sahip olan kişiye Kabala’da “Adam” (insan) denir. Bu sadece
olmak. Tüm yaratı lışın sistemi Olam Atzilut vasıtasıyla son
4.safh anın 4. aşamasıdır ve bir Masahla kendisini ıslah
ıslaha ulaşır. Bu yüzden Olam Atzilut’a Olam HaTikun (Islah
etmeye başlar ve ihsan etme arzusu bu şekilde doğar.
Dünyası) denir.
Var olan bu dünyanın tümü 4 gruba ayrılır – cansız (duran/
hareketsiz), bitkisel, hayvansal, konuşan: cansız –
kendinden bitkisel, hayvan ve konuşan oluşturabilen bir
güç; bitkisel – kendisine fayda sağlayan şeyleri yaklaştı ran
ve zarar veren şeyleri uzaklaştı ran grup halinde bir güç;
hayvan- birey olarak faydalı şeyleri kendisine yakınlaştı ran
ve zararlıları uzaklaştı ran bir güç. Ancak bu güç zaman ve
yer kavramlarıyla sınırlıdır. Hayvan geçmiş tecrübe ve
gelecek nosyonuna sahip değildir, sadece içinde bulunduğu
anı ve yeri hisseder. Konuşan hissetme ve akıl gücüne bir
arada sahipti r. Dolayısıyla bilgi sayesinde ki bilgi zaman ve
yer sınırlamasından bağımsızdır, tüm zaman ve var oluşla
bağı vardır. Dolayısıyla faydalı şeyleri yakınlaştı rıp zararlı
şeyleri uzaklaştı rmak zaman ve yere bağlı değildir. Aynı
şekilde doğanın genelliğinde de insan ve dünya beraber
yaratı lışın cansız, bitkisel, hayvan ve konuşan 4 safh asından
geçmek zorundadır ve bu şekilde alma arzusunu amaca
ulaşabilmek için gelişti rebilir. Dolayısıyla tüm insanoğlu, var
oluşundan beri binlerce yıldır alma arzusunu hayvandan
konuşan seviyesine doğru gelişti rme safh alarından doğal
yollarla nesillerdir geçmekte.

Tüm insanoğlunda olduğu gibi, kişi dünyamızda gelişim


safh alarından geçer. Aynı şekilde konuşanda da alma
arzusunun 4 safh ası vardır:

1. Genel kitleler – insan içerisindeki cansız (hareketsiz)


seviye. Genel kitlelerin arzularının peşinde ilerleme eğilimi.
Bu kitlesel seviyeden kişinin arzusu bir sonraki safh a olan
zenginlik seviyesine çıkar.

You might also like