You are on page 1of 15

2.

KIZILIRMAK HAVZASI Kızılırmak Nehri Türkiye topraklarından doğarak yine Türkiye topraklarından
denize dökülen en uzun akarsu olup yaklaşık uzunluğu 1300 km’dir (Çevre ve Orman Bakanlığı, 2004).
Başlıca kolları Delice Irmağı, Devrez ve Gökırmak’tır (Orman ve Su İşleri Bakanlığı, 2013). Nehrin ve
yan kollarının oluşturduğu havza Türkiye'nin ikinci büyük havzasıdır ve ülke topraklarının yaklaşık %
11'ini kapsar (TÜBİTAK MAM Çevre Enstitüsü, 2010). Havza, doğusunda Fırat - Dicle, batısında
Sakarya, güneyinde Konya Kapalı ve Seyhan, kuzeyinde Batı Karadeniz havzaları ile çevrilidir (Şekil 1)
(Orman ve Su İşleri Bakanlığı, 2013).

Kızılırmak Havzasının geniş bölümü tepelik alan görünümündeyken, yalnızca kuzey ve doğu kesimleri
dağlıktır. Kırşehir ve Kırıkkale illerinin tamamı; Sivas, Kayseri, Yozgat, Nevşehir, Kastamonu, Çankırı
illerinin il merkezleri dâhil olmak üzere alanlarının büyük bir kısmı; Niğde, Ankara, Çorum, Sinop,
Aksaray ve Samsun illerinin önemli kısımları havza içerisinde kalır. Kızılırmak Havzası'nın güneybatısını
oluşturan Kayseri, endüstrinin en yoğun olduğu illerden biri ve havzanın en kalabalık yerleşim
merkezidir (TÜBİTAK MAM Çevre Enstitüsü, 2010).

a Kalkolitik Çağdan itibaren yoğun bir yerleşim dokusunun varlığını ortaya çıkartmıştır.

Sivas bölgesi bazı dönemlerde kültürlerin sınır bölgelerini oluşturmasının yanı sıra bazı dönemlerde
Orta Anadolu ile Doğu Anadolu arasında bir kültürel geçiş bölgesi olmuştur. Bölgenin topoğrafik yapısı
Orta Anadolu yaylası ile Doğu Anadolu dağlık bölgesi arasında geçiş olanağı sağlamıştır. Çağlar
boyunca Orta ve Doğu Anadolu kültürleri ile Yukarı Fırat Bölgesi üzerinden Kuzey Suriye kültürleri ile
ilişkileri bulunan bu bölgede Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde yollar üzerine kurulan hanlar ve
köprüler, bu yolların Ortaçağ ve sonrasında da kullanıldığını kanıtlamaktadır. Roma ve Ökse,
Kızılırmak ve Fırat Havzalarını Birbirine Bağlayan Eski Kervan Yolları 25 Bizans dönemlerinde de aynı
güzergahların kullanıldığı bilinmekle birlikte, bu yolların daha önceki dönemlerde kullanılıp
kullanılmadıklarına ilişkin bilgiler, yakın zamana kadar tahminden öteye gidememiştir. Bölgede
yapılan yüzey araştırmaları, bu kesimdeki kervan yollarının MÖ. 3. binin ortalarından itibaren ticari ve
askeri amaçlı olarak kullanıldığını ortaya koymuştur. MÖ. 3. binin ikinci yarısında Kuzey Suriye’li
tüccarların Anadolu’ya mal getirip götürdükleri anlaşılan bu yollar MÖ. 2. binin ilk çeyreğinde Assurlu
tüccarlar tarafından kullanılmaya devam edilmiş görünmektedir. Hititlerin de ticari ve askeri amaçlı
olarak kullanmaya devam ettiği bu yollar MÖ. 1. binde de önemini korumuş görünmektedir. Orta ve
Doğu Anadolu arasındaki bağlantıyı sağlayan iki güzergah ile Orta Anadolu ile Yukarı Fırat Havzası
arasındaki bağlantıyı sağlayan iki güzergahtan da halen kara ve demir yollarının geçmesi, Yukarı
Kızılırmak havzasının yol sisteminde önemli bir konumu olduğunu göstermiştir.

Bir akarsu tarafından parçalanan, Kendine has doğal kaynakları bünyesinde barındıran, Etrafı dağ ve
tepelerle çevrili, Suları aynı denize, ırmağa veya göle akan, Belirli büyüklükteki arazi parçasıdır.
Havzalar insanoğlu ve toplumlar için, temiz su ve su kaynaklarının regule edilmesi, toprak erozyonu,
karbon depolama ve biyolojik kaynaklar gibi hayati öneme sahip temel mal ve hizmetler sağayan
kompleks sistemlerdir.

Su Ayrım Çizgisi (Hattı) • İki komşu havzayı birbirinden ayıran çizgiye denir. • Bu çizgi dağların ve
tepelerin en yüksek kesiminden geçer.

ANA HAVZA: Bir akarsu tarafından parçalanan, Kendine has doğal kaynakları bünyesinde barındıran,
Etrafı dağ ve tepelerle çevrili, Suları aynı denize, ırmağa veya göle akan, Belirli büyüklükteki arazi
parçasıdır. (25 Adet) • ALT HAVZA: Ana akarsuya bağlı daha küçük akarsular için su toplama alanı.

Açık Havza • Sularını denize ulaştırabilen havzalardır. • Türkiye akarsu havzaları sisteminde 21 tane
olarak belirlenmiştir.

Havzanın Bölgeleri • Su toplama bölgesi, • Boğaz bölgesi, • Birikme bölgesi, Su Toplama Bölgesi Boğaz
Bölgesi

Havza Yönetimi Ekolojinin temel esasları dikkate alınarak, Toplumun sosyal, kültürel ve ekonomik
kalkınmasını sağlayacak şekilde, doğal kaynakların sürdürülebilir kullanımının planlanması,
geliştirilmesi ve yönetilmesidir

Havza Islahı Havzada bozulan, toprak -su -bitki örtüsü koşullarının iyileştirilmesine yönelik teknik,
kültürel ve idari tedbirlerin alınması, aynı zamanda havzada yaşayan halkın; sosyal -kültürel -
ekonomik kalkınmalarının sağlanması için yapılan çalışmalar bütünüdür.

-Toprak erozyonunun azaltılması, -Su zararlarını önleyici tesisler, -Ağaçlandırmalar, Faaliyetleri ön


planda tutulmuştur.
Ulusal Havza Yönetimi Vizyonu

”Ülkemiz havzalarının; koordineli, katılımcı ve ekosistem odaklı yönetimi ile havza kaynaklarını
korumak, geliştirmek, çevresel, ekonomik ve sosyo-kültürel hizmet ve faydalarını sürdürülebilir olarak
temin etmek suretiyle, yaşam kalitesinin ve refah düzeyinin artırılmasına ve ulusal kalkınmaya gerekli
katkıları sağlamak.”
Havza Yönetiminde Genel Amaçlar

Havzalarda bulunan biyolojik çeşitliliğinin ve doğal peyzajın korunması ve sürdürülebilir kullanımı.


Havzalarda yaşayan halkın yaşam kalitesinin ve refah düzeyinin yükseltilmesi ve doğal kaynaklar
üzerine baskılarının azaltılması. Havzalarda meydana gelen afetler ve zararlarına karşı önlem ve
mücadele mekanizmalarının geliştirilmesi ve etkinleştirmesi. Havza yönetimine iklim değişikliğinin
muhtemel etkilerinin ve bu etkilere uyumun dahil edilmesi ve uyum mekanizmalarının geliştirilmesi.
Havzadaki arazi tahribatının dengelenmesine yönelik çalışmalar yapılması ve uygulamaların
geliştirilmesi.

Sırtlardan geçtiği varsayılan su ayırım çizgisi ile sınırlandırılan, üzerine düşen yağış sularını bir drenaj
sistemi ile akıtan, iç bükey topoğrafik yapıya sahip, hidrolojik, ekonomik ve sosyal bir ünitedi

17 KIZILIRMAK HAVZASI 17.1 Havzanın Genel Özellikleri Ülkemizde İç Anadolu Bölgesinin doğusunda
yer alan Kızılırmak Havzası Türkiye’nin ikinci en büyük havzasıdır. Ülke topraklarının yaklaşık %11’ini
kaplayan havzanın büyük bir bölümü tepelik alan görünümündeyken, yalnızca kuzey ve doğu
kesimleri dağlıktır. 1.151 km’lik uzunluğu ile Türkiye akarsularının en uzunu olan Kızılırmak, 78.180
km²’lik bir drenaj alanına sahiptir. Sivas İmranlı çevresinden doğarak sırasıyla, Kayseri, Nevşehir,
Aksaray, Kırşehir, Ankara, Kırıkkale, Çankırı, Çorum, Sinop ve Samsun il topraklarından geçerek Bafra
Ovasından Karadeniz’e dökülmektedir. Kızılırmak Havzası’nın Türkiye haritası üzerindeki konumu Şekil
17.1 ve havza fiziki haritası Şekil 17.2 ile verilmektedir.
5.4. Havzanın İklimi

Geniş bir alanı kaplaması ve konumu sebebiyle havzada çeşitli iklimler etkilidir. Kızılırmak Havzasının
Karadeniz’e bakan kıyı kesimlerinde nemli ve yarı nemli iklim tipi hakimken, iç kesimlerde yarı kurak
iklim tipi hakimdir. Buna bağlı olarak Kızılırmak Havzası içerisinde yer alan yerleşim yerlerinin de
coğrafi konumlarına göre iklim tipleri değişmektedir. Havzanın kuzey kısmında Karadeniz Bölgesi
içerisinde yer alan Kastamonu İli’nin kuzeyinde nemli ve yarı nemli iklim tipi güneyinde ise karasal İç
Anadolu iklimi hakimdir. Sinop ve Samsun illeri genellikle ılıman iklim tipi özellikleri göstermekle
birlikte, kıyı kesimleri ile iç kesimlerde iklim, Kastamonu ilinde olduğu gibi iki ayrı özellik gösterir.
Samsun ili sahil kesimlerinde yazlar sıcak, kışlar ılık ve yağışlı geçerken, iç kesimler yüksekliği 2 000
metreyi bulan Akdağ ve 1 500 metreyi bulan Canik dağlarının etkisi altında kaldığından kışlar soğuk,
yağmur ve kar yağışlı, yazlar ise serin geçmektedir. Tokat ve Çorum illeri iklimi de Karadeniz iklimi ile
İç Anadolu iklimi arasında geçiş özelliği taşımaktadır. Amasya ilinin Kızılırmak Havzası sınırları
içerisinde kalan Hamamözü ilçesi de bölgenin genel iklim özelliklerini yansıtmaktadır. Çankırı ilinde
Karadeniz iklimi ile İç Anadolu iklimi geçiş bölgesinde olmasına rağmen İç Anadolu iklimi olan karasal
iklim özellikleri hakimdir. Merkez, Ilgaz ve Yapraklı ilçelerinde kışlar serin, yazlar ılık geçmekte, Çerkeş
ilçesinde ise kışlar soğuk, yazlar serin geçmektedir. Kızılırmak Havzasının iç kesimlerinde İç Anadolu
Bölgesi sınırları içerisinde yer alan Ankara, Kırıkkale, Konya, Yozgat, Kırşehir, Aksaray, Nevşehir,
Kayseri, Niğde, Sivas illeri kışların soğuk ve yağışlı, yazların ise sıcak ve kurak geçtiği karasal iklim tipi
etkisi altındadır. Ancak bu illerde iklim tipi yükseltiye göre farklılık göstermektedir. Buna bağlı olarak
bu yörelerde iklim, çukurda kalan bölgelerde daha yumuşak iken, yaylalardan dağlık kesimlere doğru
gidildikçe sertleşmektedir. Havza genelinde yağışlar incelendiğinde, MGM ve DSİ tarafından işletilen
meteoroloji istasyonlarının yıllık toplam yağış değerleri yardımıyla CBS ortamında eş yağış eğrileri
çizdirilmiş ve İzohital yöntem ile Kızılırmak Havzası’nın ortalama yağış değeri 435.60 mm olarak
hesaplanmıştır. Havza ortalama yağış değeri, ayrıca uygulamada çok yaygın bir yöntem olan Thiessen
poligonları ile de hesaplanmıştır. Thiessen poligonları yöntemiyle hesaplanan değer 444.30 mm olup
izohital yöntemle hesaplanmış havza ortalama yağış değerine oldukça yakındır. Kızılırmak Havzası,
havza içi meteoroloji istasyonlarının yıllık toplam yağış değerlerinin aritmetik ortalaması ise 461.00
mm'dir. Havzada gözlenen maksimum yağış için de maksimum yağış haritası oluşturulmuş ve proje
alanında izohital yöntemle maksimum yağış eğrileri çizilmiştir. Havzada gözlenen günlük maksimum
yağış 170.40 mm olup Nevşehir istasyonunda ölçülmüştür. Havza genelinde sıcaklık incelendiğinde,
Kızılırmak Havzası ortalama sıcaklığı 10.5 °C olarak hesaplanmıştır. Havza genelinde Ocak ayı sıcaklık
ortalamasının 0°C altına düştüğü görülmekle beraber KIZILIRMAK HAVZASI TAŞKIN YÖNETİM PLANI
YÖNETİCİ OZETİ 4 bazı istasyonlarda da Aralık ve Şubat ayı sıcaklık ortalamaları 0°C’nin altına
düşmektedir. En sıcak aylar ise ortalama sıcaklıkların 20°C’nin üstüne çıktığı Temmuz ve Ağustos
aylarıdır. Havzanın geniş olmasından dolayı iklim tiplerinde farklılık görüldüğü gibi buharlaşma
değerleri de havza içinde farklılık göstermektedir. Kızılırmak Havzası’nın Konya Kapalı Havzası’yla sınır
olan bölümünde en yüksek buharlaşma değerleri görülürken, havzanın kuzeyinde buharlaşma
değerleri en düşük seviyededir. Bu durum değerlendirildiğinde, Karadeniz İkliminin hakim olduğu
bölgelerde buharlaşma az iken Karasal İklimin hakim olduğu bölgelerde buharlaşma fazladır sonucu
ortaya çıkmaktadır.

. Su Kaynakları

1 263 km‘lik uzunluğu ile Türkiye akarsularının en uzunu olan Kızılırmak, 82 221 km²‘lik bir sahanın
sularını Karadeniz‘e boşaltmaktadır. Kızılırmak doğuda, Sivas İli İmranlı İlçesi Kızıldağdan doğmakta,
Zara ve Sivas‘tan geçerek Avanos‘a ulaşmaktadır. Buradan Gülşehir, Kırıkkale, Hüseyinli, Osmancık
üzerinden geçerek geniş bir yay çizer. Osmancık‘tan keskin bir dönüşle kuzeybatıya yönelir. Kargı‘nın
güneyinden daha keskin ikinci bir dönüşle doğuya akar. Bundan sonra geniş kıvrımlar oluşturarak
ilerler, Durağan ve Bafra’dan geçtikten sonra Karadenize ulaşır. Havzanın en önemli akarsuları, Delice
ırmağı, dağlık kuzey kesimin sularını toplayan Devrez Çayı ve Gökırmak’tır. Kızılırmak İmranlı‘da
Kızıldağdan doğarak birçok derenin birleşmesiyle oluşur. Kızıldağ isminden anlaşılacağı gibi Kızılırmak
Nehri ismini kırmızı toprak yapısından almaktadır. Havzadaki litolojik KIZILIRMAK HAVZASI TAŞKIN
YÖNETİM PLANI YÖNETİCİ OZETİ 8 birimlerin ve kayaç birimlerinin rengi kızıl olduğundan, erozyonla
nehire akan malzemeler nehre kızıl rengini vermektedir. Sivas il sınırları içinde Kızılırmak Nehri’ne
Acısu, Hafik, Mismil ve Tecer su kaynakları karışmaktadır. Karasu, Kayseri bölgesinin sularını toplar ve
Kızılırmak Nehri‘ni besler. Batıda ise Kızılırmak Nehri‘ne Çankırı-Şabanözü dolaylarının sularını
toplayan Acı Çay katılmaktadır. Orta, Kurşunlu, Ilgaz ve Tosya dolaylarının sularını toplayan Devrez
Çayı, Kargı yakınında Kızılırmak’a katılmakta, Daday, Kastamonu, Taşköprü ve Boyabat kesiminin
suları ise Gökırmak ile Kızılırmak Nehri’ne ulaşmaktadır. Havza içerisinde çok sayıda çay ve dere yer
almakta olup uzunluğu 20 km’den fazla olanlar aşağıdaki tabloda verilmiştir.
Tablo 3 Kızılırmak Havzası Yan Dereleri ve Çayları İsim Tür Kızılırmak Nehir Gökırmak Nehir Kanak Ç.
Nehir Karasu Ç. Nehir Acı Ç. Nehir Acısu D. Dere Delice Ç. Nehir Devrez Ç. Nehir Mismil D. Dere Tecer
D. Dere

Kızılırmak Havzası’nda içme ve kullanma suyu amaçlı olarak yüzeysel ve yeraltı su kaynakları
kullanılmaktadır. Havzada 33 adet baraj bulunmaktadır. Bunlardan 4’ü sadece elektrik üretimi, biri
sadece içme suyu, 18’i sadece sulama, 6’sı sulama ve taşkın koruma, biri elektrik üretimi ve taşkın
koruma, biri elektrik üretimi ve sulama, biri içme suyu ve sulama, biri ise içme suyu, sulama ve taşkın
koruma amaçlı kullanılmaktadır (Havza Koruma Eylem Planları, 2010).
2.1 HAVZANIN YERİ Kızılırmak Havzası, 41°- 44’ ve 38°- 25’ kuzey enlemleri ile 32°- 48’ ve 38°- 25’
doğu boylamları arasında yer almaktadır. Türkiye yüzölçümünün %10.49’unu oluşturan Kızılırmak
Havzası Türkiye’nin 15 nolu havzasıdır. Kızılırmak Türkiye’de doğup yine Türkiye’de denize dökülen en
uzun akarsudur. Ankara, Çankırı, Yozgat, Çorum, Kırıkkale, Kırşehir, Nevşehir, Kayseri, Sivas, Samsun,
Sinop, Kastamonu, Aksaray, Niğde, Tokat, Erzincan, Amasya ve Konya illerinin tamamı veya bir kısmı
Kızılırmak Havzası içerisinde kalmaktadır. Toplam havza alanı 82 221 km² ve çevre uzunluğu 3 546
km’dir. Kızılırmak Havzası’na dahil olan iller ve havzaya giren alanları aşağıda Tablo 1’de verilmiştir.

Bilindiği gibi nehirler veya genel tanımı ile suyolları, insan hayatı üzerinde önemli rol oynar. Hem
geçmişte hem de günümüzde yerleşim merkezleri, tarım alanları ve nüfus potansiyeli akarsular ve
dolayısı ile onların meydana getirdiği geçitler ve yollar çerçevesinde yoğunlaşmıştır. Bu bakımdan
konumuzu oluşturan, Orta Kızılırmak Havzası büyük bir nehir ve onun kolları üzerindeki verimli
topraklarda yer alır. Havza tarih öncesi çağların en başından itibaren yoğun bir yerleşmeye sahne
olmuştur. Orta Kızılırmak Havzası’nın tarih öncesi çağlarıyla ilgili olarak yapılan çalışmalar sayesinde
sadece havzanın değil İç Anadolu’nun tarih öncesi çağlarının da göreceli bir kronolojisi
çıkarılabilmiştir. Orta Kızılırmak Havzası’nda iskân faaliyetlerinde bazı farklılıklara rastlanır. Havzanın
Kayseri, Kırıkkale ve Nevşehir yörelerinde ilk iskân izlerine Paleolitik Çağ’da rastlanır. Bu illerde
yapılan araştırmalarda Paleolitik Çağ yerleşmeleri ve buluntuları ile karşılaşılmıştır. Ancak Neolitik
Çağa gelindiğinde ise Kayseri ve Nevşehir de bu dönem kesintisiz bir şekilde devam ederken Kırıkkale
ve çevresinde kesintiye uğramaktadı

n Orta Kızılırmak Havzası, İç Anadolu Bölgesinin Orta Kızılırmak Bölümü içerisinde yer alır. Bölgenin en
büyük bölümüdür. Bölümün kuzey kesiminde arızalı bir yapı, güney kesiminde düzlükler, orta
kesiminde ise Kızılırmak platosu vardır. Fırat Havzasından sonra, Türkiye’nin ikinci büyük havzasıdır.
Anadolu’nun genelinde olduğu gibi Orta Kızılırmak Havzası da insan yerleşimine elverişli bir saha da
yer almaktadır. Son derece zengin tarihi, arkeolojik ve doğal kaynaklara sahip olan Orta Anadolu
coğrafi konumu itibariyle, güneyde Akdeniz doğuda Anadolu’nun yüksek kesimleri, kuzeyde Karadeniz
ve batıda Ege kıyıları arasında bir orta bölgedir. Bu nedenle bu bölge binlerce yıl önce parlayıp sönen
eski medeniyetlerin bir kavşak yeridir. Orta Anadolu bozkırları tarih öncesi çağlarda insanların
ihtiyaçlarını karşılayabilmesi için bütün elverişli özelliklere sahipti. Su kaynaklarının çokluğu, tabii
sığınakların varlığı, çayır ve ormanlık alanları ve özellikle av hayvanlarının bolluğu ile insanlığı en eski
çağlardan beri buralara çekmişti. Bugün Orta Anadolu her ne kadar yarı çıplak bir görünüm arz
ediyorsa da, kuvvetle muhtemel, tarih öncesi çağlarda vadiler arasında kıvrılarak akan çay ve dereler
boyunca, sık korular ve kışa dayanıklı ormanlarla kaplı bir bölgeydi. Bu yüzden tarih öncesi çağlar için
yerleşmeye müsait bir coğrafyaya sahipti (Güngördü, 1989: 2-3)

Orta Kızılırmak Havzası içerisinde yer alan ve bu çalışmaya konu olan şehirler Kayseri, Kırıkkale ve
Nevşehir’dir. Kayseri, Kırıkkale ve Nevşehir çevrelerinde tarih öncesi çağlardan ilki olan, Paleolitik
Çağa ait hem buluntu yerlerine hem de bazı buluntulara rastlanmaktadır. Neolitik Çağda ise Kayseri
ve Nevşehir bir devamlılık gösterirken Kırıkkale’de yerleşim kesintiye uğramaktadır.

Sonuç Bilindiği gibi Anadolu, Asya, Avrupa ve Afrika kıtaları arasında bağlantı sağladığı gibi verimli
topraklara da sahiptir. Ayrıca yeraltı ve yerüstü zenginlikleri, akarsularının bolluğu, ikliminin elverişli
olması, Anadolu’nun tarih öncesi çağların başından itibaren yerleşme görmesinin başlıca sebebidir.
Orta Kızılırmak Havzası da Anadolu’nun verimli bölgelerinden biridir. Uluslararası Sosyal Araştırmalar
Dergisi / The Journal of International Social Research Cilt: 13 Sayı: 71 Haziran 2020 & Volume: 13
Issue: 71 June 2020 - 329 - Orta Kızılırmak Havzası tarih öncesi çağların en başından itibaren yoğun bir
yerleşme görmüştür. Paleolitik olarak bilinen ve Eski Taş Çağı da denen dönemde havzanın Kayseri,
Nevşehir ve Kırıkkale çevrelerinde bu döneme ait buluntu ve yerleşmelere rastlanmıştır. Cilalı Taş
Çağı olarak anılan Neolitik Çağda ise havzanın Kayseri ve Nevşehir çevrelerinde yerleşmeye
rastlanırken, Kırıkkale ve çevresinde henüz bu döneme ait buluntulara rastlanmamıştır. Ancak son
yıllarda artarak devam eden yüzey araştırmaları, havzanın bu dönemlerine ait yerleşmelerin hem
sayısının artmasını hem de bölgenin bu dönemlerinin daha iyi aydınlatılmasını sağlayacaktır.

: Kýzýlýrmak Deltasý; Samsun ilinde Kýzýlýrmak Nehri ’nin denize döküldüðü yerde, Ondokuz
Mayýs, Bafra, Alaçam ilçeleri sýnýrlarý içinde kalan alanýn, Samsun-Sinop karayolunun kuzeyinde
bulunan bölümünde uzanýr. Kýzýlýrmak Nehri, ÖDA içinde menderesler çizerek en kuzeydeki Bafra
Burnu’ndan denize dökülür. Ülkemizin en geniþ ve barýndýrdýðý canlý sistemi açýsýndan en zengin
sulakalanlarýndan biri olan Kýzýlýrmak Deltasý, ayný zamanda Karadeniz Bölgesi ’nin en büyük
sulakalaný olma özelliðine sahip
Türkiye sınırları içerisinde denize dökülen en uzun akarsuyumuz olan Kızılırmak, Orta Anadolu
platolarında kıvrımlar yaparak sırasıyla Sivas, Kayseri, Nevşehir, Kırşehir, Kırıkkale, Ankara, Çankırı,
Çorum, Sinop illerinden geçer ve Samsun İli Bafra İlçesi sınırlarında Karadeniz’e dökülür. İzlediği 1355
kilometrelik kıyı şeridinde M.Ö. 3 binli yıllara tarihlenen prehistorik çağ kalıntılarına rastlayacağınız
nehir havzası, devasa bir doğa-tarih ansiklopedisi niteliğindedir. Bir zamanlar Hititlerin ana ülkesinin
batı sınırını, daha sonra ise Perslerle Lidyalılar arasındaki sınırı oluşturan Kızılırmak, antikçağda ‘tuz/la’
anlamında Halyas adıyla anılırdı

147 ORTA KIZILIRMAK HAVZASI’NIN KÜLTÜREL GELİŞİMİ (TARİH ÖNCESİ) Moskova. VDI Vestnik
Drejnev İstorii, Moskova. WVDOG Wissentschatlische Veröffentlischungen der Deutschen Orient-
Gesselschaft, Leipzig. Yüzüncü Yıl Üniv. Sos. Bil. Der. Yüzüncü Yıl Üniversitesi FenEdebiyat Fakültesi
Sosyal Bilimler Dergisi, Van. ZA Zeitschrift für Assyriologie, Berlin. ZE Zeitschrift für Ethnologie, Berlin.
148 FİGÜR LİSTESİ Figür-1. Orta Kızılırmak Havzası Figür-2. Kültepe Genel Görünüm (Kulakoğlu, 2011).
Figür-3. Kültepe, Warşama Sarayı (Kulakoğlu, 2011). Figür-4. Kültepe Kazı Alanı Figür-5. Büklükale
Genel Görünüm Figür-6. Büklükale Genel Görünüm Figür-7. Büklükale Kazı Alanı Figür-8. Kaman
Kalehöyük Genel Görünüm Figür-9. Kaman Kalehöyük Genel Görünüm Figür-10. Kaman Kalehöyük
Kazı Alanı Figür-11. Kaman Kalehöyük Kazı Alanı Figür-12. Yassıhöyük Genel Görünüm (Omura (M),
2012) Figür-13. Yassıhöyük Kazı Alanı (Omura (M), 2012) Figür-14. Yassıhöyük Kazı Alanı (Omura (M),
2012) Figür-15. Alişar Genel Görünüm (Blasweiler, 2012) Figür-16. Alişar Genel Görünüm (Blasweiler,
2012) Figür-17. Alişar Genel Görünüm (Blasweiler, 2012) Figür-17. Alişar Detay (Blasweiler, 2012)
Kaynağını Sivas İli İmranlı İlçesinin doğusunda yer alan Kızıldağ’dan (3025m) alan, İç Anadolu
Bölgesinde; Sivas, Kayseri, Nevşehir, Kırşehir, Kırıkkale, Çankırı ve Çorum illerini kapsayan geniş bir
yay çizdikten sonra Samsun’a ulaşan Kızılırmak, oluşturduğu delta ovası üzerinden menderesler
çizerek Karadeniz’e dökülür. Kızılırmak, taşıdığı sediment miktarının yeterli olması ve denize ulaştığı
kıyıdaki uygun koşullar nedeniyle Karadeniz kıyılarında, Çukurova (2939 km²) ve Yeşilırmak (1042
km²) deltalarından sonra Türkiye’nin üçüncü büyük delta ovası olan, Kızılırmak Deltası’nı (673 km²)
oluşturmuştur.

http://mdhntd.blogspot.com/2019/04/kzlrmak-icindekiler-havzas-akm.html

http://mdhntd.blogspot.com/2019/04/kzlrmak-icindekiler-havzas-akm.html

 TÜRKİYENİN ÖNEMLİ NEHİRLERİ


Türkiye’nin en önemli nehirlerinden Kızılırmak, Yeşilırmak ve Sakarya Irmakları.
Geçtikleri şehirler, havzaları ve uzunlukları. Denize döküldükleri yerler ve nehir
haritaları.

Kızılırmak 
İç Anadolu Bölgesinin en doğusunda yer alan Sivas ilinde, Kızıldağ’ın güney yamaçlarından
doğar. Sivas, Kayseri, Nevşehir, Kırşehir, Kırıkkale, Ankara, Aksaray, Çankırı, Çorum ve
Samsun illerinden geçerek Bafra burnundan denize dökülür. Türkiye içinden doğup, yine
Türkiye içinden denize dökülen akarsuların en uzunu olan nehrin uzunluğu 1.355 km dir, kar
ve yağmur sularıyla beslendiğinden düzensiz bir akış rejimine sahiptir. Nehrin debisi temmuz
– şubat ayları arasında en düşük seviyesinde olur. Mart ayında karların erimesi ve bahar
yağmurlarıyla beraber debisi hızla yükselir. Nisan ayında, nehrin debisi en yüksek değerlerine
ulaşır. Denize döküldüğü yerde Kızılırmak Delta’sını oluşturmuştur. Bu deltada irili ufaklı
birçok göl bulunur. Bu delta önemli bir kuş yaşam alanıdır.

Nehrin Havzasının genişliği 77.100 km^2 dir.

Delice Irmağı, Devrez ve Gökırmak nehrin başlıca kollarıdır.

Antik çağdaki adı tuzlu su anlamına gelen Halys’tir.

Kızılırmak Nehri üzerinde 7 adet baraj bulunmaktadır. Bunlar;

1- Yamula Barajı – Kayseri

2 – Sarıoğlan Barajı - Kayseri

3 – Kesikköprü Barajı – Ankara

4 – Hirfanlı Barajı – Ankara

5 – Kapulukaya Barajı – Ankara

6 – Altınkaya Barajı – Samsun (Bafra Ovası)

7 – Derbent Barajı - Samsun (Bafra Ovası)

8 – Obruk Barajı – Çorum


Şehir sınırları içerisinde bulunurlar.

https://www.ncei.noaa.gov/maps/grid-extract/

You might also like